You are on page 1of 21

KÜÇÜK MOLEKÜLLERİN ZARDAN TAŞINMASI

VE ZARLARIN ELEKTRİKSEL ÖZELLİKLERİ

Yard. Doç. Dr. Bedia Palabıyık


Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü
• Suda çözünen moleküllerin hücre zarlarından taşıma yollarını
geliştirmeleri :
– Hücrelere gerekli besinlerin taşınır
– Metabolik artıklar hücre dışına çıkarılır
– Hücre içi iyon derişimleri denetlenir

• İnorganik iyonların ve suda çözünen küçük organik


moleküllerin lipit yapıdaki zardan taşınabilmeleri,
– her biri ayrı bir iyon ve ya moleküle özelleşmiş taşıyıcı proteinler
aracılığıyla gerçekleşir.
Hücreler makromolekülleri ve hatta daha büyük parçacıkları
zarlarından içeri taşıyabilirler.
• Tüm hücrelerde zar proteinlerinin %15-30’u. Bazı özelleşmiş
memeli hücreleri enerjisinin üçte ikisini transporta harcar.
ZARDAN TAŞIMA İLKELERİ
Protein Barındırmayan Lipit Çift Tabakası İyon
Geçirmez
• Yeterli süre tanındığında her
molekül derişim gradyanına uygun
şekilde lipit çift tabakadan
diffüzlenir.
– Genellikle molekül ne kadar küçük ve
yağda çözünürlüğü ne kadar yüksekse,
çift tabakadan o kadar hızlı diffüzlenir.
– O2 ve CO2 gibi küçük ve kutupsuz
moleküller lipit çift tabakada
çözünmeleri nedeniyle hızla diffüzlenir.
– Ne kadar küçük olursa olsun yüklü
moleküller (iyonlara) geçemez.
Zar Taşıyıcı Proteinler İki Ana Gruba Ayrılır:
Taşıyıcılar ve Kanallar
• zar taşıyıcı proteinlerden
– iyonlar,
– şekerler,
– aminoasitler,
– nukleotidler ve
– başka hücre metabolitleri.
• Bu proteinler çok çeşitli yapıdadır ve her türden biyolojik
zarda bulunur.
• Tüm zar taşıyıcı proteinler çoklu zargeçen protein yapıdadır.
• Zar boyunca kesintisiz bir protein yolağı oluşturarak,
hidrofilik yapıdaki çözünürlerin lipit çift tabakasının iç
hidrofobik kısmına temas etmeden zarı geçmesini sağlar.
• Taşıyıcı proteinler (taşıyıcılar veya permeazlar),
taşıdıkları çözünürü bağlar ve geçirdikleri bir seri
konformasyon değişikliği sayesinde, bağladıkları
çözünürü zar ötesine aktarır.
• Kanal proteinler, taşıdıkları çözünür ile çok daha zayıf
bir biçimde etkileşir. Bunlar lipit çift tabakasını aşan
sulu gözenekler oluşturur. Bu şekilde taşınma Taşıyıcı
proteinlerle olandan daha hızlı olur.
Çözünür Maddeler Membranları Aktif ya da
Pasif Taşıma ile Geçerler
• Kanal proteinleri ve çoğu taşıyıcı proteinler, çözünürlerin zardan
pasif taşıma (kolaylaştırılmış difüzyon) ile geçişlerini sağlar.
– Tek bir yüksüz molekülün taşınmasında belirleyici kuvvet, o molekülün
zarın iki tarafındaki derişimi arasındaki farktır (derişim gradyantı).
– Çözünür net yük taşıyorsa,
• O çözünürün derişim gradyantı,
• Zarın iki tarafındaki elektrik potansiyeli (zar potansiyeli) taşımayı etkiler.
– Derişim gradyantı ve elektriksel gradyant bir araya getirilerek her bir
yüklü çözünen için itici kuvvet, elektrokimyasal gradyant,
hesaplanabilir.
• Hücreler aynı zamanda bazı çözünürleri zardan elektrokimyasal
gradyantın aksi yönünde (yokuş yukarı”uphill”) pompalayan
taşıyıcı proteinlere gereksinim duyar. Aktif Taşıma (pompa)
olarak adlandırılır.
İyonoforlar Zarların Özgül İyonlara Olan
Geçirgenliğini Arttırmada Araç Olarak Kullanılabilir

• İyonofor lipit çift tabakasında çözünerek onun


geçirgenliğini bazı iyonlara özgü olarak arttıran
küçük hidrofobik moleküllerdir.
• Pek çoğu mikroorganizmalar tarafından üretilir.
• İki tip iyonofor vardır: Hareketli iyon taşıyıcılar ve
kanal oluşturucular.
• İyonoforlar bir enerji kanalı ile eşleşmediklerinden
iyonların sadece elektrokimyasal gradyantları
yönünde hareketlerine izin verirler.
• Valinomisin. Hareketli iyon taşıyıcısı. Yüzük şeklinde bir polimer
olan bu molekül K+ iyonlarını zarın bir tarafında yakalayıp, çift
tabakadan difüzlenerek, diğer tarafta serbest bırakır.
• FCCP. Hareketli iyon taşıyıcısı. Mitokondri iç zarındaki H+
elektrokimyasal gradyantını bozarak mitokondrideki ATP
üretimini durdurur.
• A23187. Hareketli iyon taşıyıcısı. Ca+2, Mg+2 gibi iki değerlikli
katyonları taşır.
• Gramisidin A. Kanal oluşturan iyonofor. Her biri 15 amino
asitten oluşan iki doğrusal peptidin oluşturduğu bir çift sarmal.
Elektrokimyasal gradyant yönünde tek değerlikli katyonların
akışını sağlarlar.
– Bir antibiyotik olarak da kullanılan gramisidin, H+, K+ ve Na+
gradyantlarını bozarak diğer mikroorganizmaları öldürür.
TAŞIYICI PROTEİNLER VE ZARDAN AKTİF
TAŞIMA
• Bir taşıyıcı proteinin çözüneni lipit çift tabakasının öte tarafına
aktarması işlemi enzim-substrat tepkimesine benzer. Burada
çözünen (taşınan) substrat gibi kovalent değişime uğramaz,
zarın bir tarafından diğerine yapısı değişmeden geçer.
• Taşıyıcı proteinler doygunluğa ulaştığında taşıma hızı
en yüksek düzeydedir (Vmax). Bu hız taşıyıcı proteinin
özgül bir değeridir. Km değeri de taşıyıcı proteinin
Vmax değerinin yarısını verecek çözünen miktarıdır.
• Eşleşmiş taşıyıcılar. Çözünenin zarın öte tarafa yokuş yukarı
taşınmasını, başka bir çözünenin yokuş aşağı taşınması ile eşlerler.
• ATP bağımlı pompalar. Çözünenin yokuş yukarı taşınmasını, ATP
hidrolizinden açığa çıkan enerji ile karşılarlar.
• Işık bağımlı pompalar. Çözünürün yokuş yukarı taşınma işi ışık enerjisi
ile karşılanır. Daha çok bakterilerde görülür. Bakteriyorodopsin.
Aktif Taşıma İyon Gradyantı ile
Güdümlenebilir
• Tek taşıyıcı. Bir tek çözünürü zarın bir yanından diğer yanına Vmax ve Km
değerlerine bağlı olarak taşır.
• Eşlenmiş Taşıyıcılar. Bir çözünenin taşınması diğer çözünenin
taşınmasına bağlıdır.

– Aynı yönlü
taşıyıcı. Ay anda
ikinci bir
çözünen de aynı
yönde taşınır.
– Zıt yönlü taşıyıcı.
İkinci çözünenin
taşınması ters
yönde olur.
• İki çözünenin taşınması arasındaki sıkı eşleşmede çoğunlukla bir
iyon olan çözüneninin elektrokimyasal gradyantlarındaki enerjiyi
kullanarak bir başka çözüneni taşımasını sağlar.
• Bu şakilde, diğer çözünenlerin elektrokimyasal gradyantlarının ters
yönünde (yokuş yukarı) pompalanmasında kullanılır.
• Hayvan hücrelerinin plazmasında, ortak taşıma iyonu Na+’dur.
Taşınma sırasında hücreye giren Na+, daha sonra hücre zarında
bulunan ve ATP bağımlı bir pompa aracılığıyla tekrar dışarı
pompalanır.
– Örn. Bağırsak ve böbrek epitel hücreleri plazma zarının iki tarafında oluşan
Na+ gradyantı ile güdümlenen çok çeşitli aynı yönlü taşıma sistemlerine
sahiptir ve bu sistemlerden her biri benzer türde amino asit ve şekerlerin
hücre içerisine taşınmasından sorumludur.
– Bu sistemlerde çözünen ve Na+, taşıyıcı protein üzerindeki iki farklı bölgeye
bağlanırlar.
– Na+ iyonlarının elektokimyasal gradyantlarını takip ederek hücre içerisine
girme eğilimleri, aminoasitler veya şekerleri de bir anlamda hücrenin
içerisine sürükler.
• Bakteri ve mayalarda ve hayvan hücrelerindeki zarla çevrili
organellerin çoğunda, iyon gradyantı ile çalışan pek çok
aktif taşıma sistemi, bu zarlarda H+ gradyantına bağlıdır.
– E. coli plazma zarında laktoz taşıyan laktoz permeaz. 12 gevşek
istiflenmiş zargeçer  sarmalden oluşur. Bazı sarmaller döngüsü
sırasında gerçekleştirdikleri kayma hareketi nedeniyle eğilir. Bu
harketler, sırayla sarmaller arasında bir yarığın açılıp
kapanmasına ve H+ ve laktoz bağlanma bölgelerinin önce bir
yanında daha sonra öbür yanında açılmasına yol açar.
Hücre Zarında Na+ Güdümlü Taşıyıcı
Proteinler Sitosol pH’sını Düzenler
• Makromoleküllerin yapısı ve işlevleri pH’dan önemli
ölçüde etkilenir ve pek çok protein ancak belli pH’da en
iyi biçimde çalışır.
– Lizozomal enzimler, pH 5, sitosolik enzimler pH 7,2’de iyi
çalışırlar.
• Çoğu hücrede sitosolik pH değerini 7,2’ye yakın tutmaya
yarayan ve Na+ güdümlü bir veya birden fazla zıt yönlü
taşıyıcı vardır.
• Bu proteinler Na+ gradyantında biriken enerjiyi kullanarak
hücreye sızmış olan veya hücre içerisindeki asit oluşturan
tepkimelerde ortaya çıkmış olan fazla H+ dışarı atarlar.
• Na+-H+ iyon değiştirici. H+ doğrudan hücre dışına atılır.
• Na+-güdümlü Cl-—HCO3- değiştirici. Sitosolde bulunan H+’ni
nötralize etmek için hücre içerisine HCO 3- alınır
(HCO3- + H+ H2O2 + CO2).
– Bu Na+ güdümlü Cl- ve HCO3- değiştirici, içeri aldığı her Na+ iyonuna
karşılık bir H+ dışarı attığı ve bir diğerini de nötralize ettiği için Na +-H+
değiştiricisine kıyasla iki kat daha etkilidir.
• Na+’dan bağımsız Cl- - HCO3- değiştiricisi. pH düzenlenmesinde
önemli rolü vardır. Bu durumda HCO3- hareketi elektrokimyasal
gradyanta uygun olarak hücre dışına doğrudur. Hücre içi çok alkali
olduğunda, Cl- alım ve HCO3- atım hızı pHi artışı ile birlikte artarak,
pHi’nin düşmesini sağlar.
• ATP güdümlü H+ pompaları pek çok hücre içi bölümün pH’sını
denetlemede kullanılır. Lizozomlarda, endozomlarda ve salgı
keseciklerinde düşük pH, ATP hidrolizine bağlı olarak bu bölmelere
sitosolden H+ pompalar.
Epitel Hücrelerde Taşıyıcı Proteinlerin Asimetrik
Dağılımı Çözünenin Hücre Ötesine Taşınmasının
Temelini Oluşturur
• Bağırsakta besinlerin emilimini sağlayan epitel hücrelerinde,
taşıyıcı proteinler emilen çözücüleri hücre ötesine taşımaya
katkı sağlamak için hücre zarında eşit olmayan şekilde
dağılmışlardır.
• Plazma zarının tepe alanında bulunan Na+ bağlı taşıyıcılar etkin
şekilde hücreye besin taşır ve çözünenlerin zarın iki yanındaki
derişim gradyantlarının oluşmasına önemli ölçüde katkı sağlarlar.
• Bazal ve lateral alanlarda bulunan Na+’dan bağımsız taşıyıcı
proteinler besinlerin bu gradyantlara uygun olarak pasif olarak
hücreyi terk etmesine izin verirler.
• Bu epitel hücrelerin çoğunda, tepe yüzeyde bulunan
mikrovilüsler sayesinde, 25 kat daha fazla taşıma kapasitesi var.

You might also like