Prof. Dr.

İbrahim ÖZDEMİR
ÜSKÜDAR ÜNİVERSİTESİ
Felsefe Bölümü
 Meyl-i Taharri-i Hakikat
“Hakikat ve Hikmetin Peşinde”

 Nereden ve kimden gelirse

gelsin;
 isterse bizlerden farklı en uzak
ırklardan ve milletlerden gelsin
hakikati hoş karşılama ve elde
etmekten utanmamalıyız.
 Hakikati aramada hiçbir şey
hakikatin kendisinden daha
önemli değildir.

El-Kindi (805-873)
 FELSEFE NEDİR?
Yunanca iki ayrı kelimeden oluşur.
 “philo” sevgi;
 “sophía” ise “bilgelik”.
 “Philosophia” bilgelik sevgisi.
 “Philosophos (filozof):
 “bilgeliği seven”,
 “bilgiyi arayan ve ona ulaşmak isteyen”.
 “Filozof” adını ilk defa Pisagor (mö.570-495) kullanmış.
 Kendine “bilge” yerine “bilgelik sevdalısı” demiştir.

SOKRATES: “BİRŞEY BİLİYORSAM, O DA HİÇBİRŞEY

BİMEDİĞİMDİR!”
 Niçin Felsefe?
 Felsefenin babası kabul edilen Sokrates
“sorgulanmayan bir hayat yaşanmaya değmez”
der.
 Felsefe: insanlığın binlerce yılıdır sora geldiği soruları
öğrenmek,
 Bunlar üzerinde düşünmek,
 filozoflar ile konuşarak kendi cevaplarını vermeye
çalışmaktır.
 “KENDİNİ TANI!”
Delphy Tapınağ, MÖ. 479
 Kendini keşfetmek, tanımak ve bilmek,
 Etrafımızdaki her şeye farklı bakabilmek;
farklılıkları fark edebilmek,
 Eleştirel düşünebilmek,
 İnsanların ifade etmedikleri/edemedikleri
yönlerini ve varsayımlarını anlamak,
 Sebep-sonuç ilişkisini hızla kavrayarak, olaylar
arsındaki bağlantıları ve sonuçları anlamak,
 Karmaşık sorunları açık ve net olarak ifade
etmek,
 Asla sıradan biri olmamak,
 “KENDİNİ BİLEN, RABBİNİ BİLİR!”
 “Soru Soran Adam SOKRATES

 Atina'da 2400 yıl kadar önce çok soru sorduğu için

ölüme mahkûm edildi.
 Ondan önce de filozoflar vardı, ama felsefe
Sokrates'le birlikte şahlandı.
 Felsefenin koruyucu bir azizi varsa, o olsa olsa
Sokrates'tir.”
 “Sorgulanmamış bir hayat, yaşanmaya değmez”.
Alıntı: Nigel Warburton. “Felsefenin Kısa Tarihi.”
Neden Felsefe?
"Atinalılar, ömrüm ve
kuvvetim oldukça da iyi biliniz
ki,
“Sen ki, dostum,
Atinalısın, dünyanın en
büyük, kudretiyle,
bilgeliğiyle en ünlü
şehrinin hemşerisisin;
felsefe ile
uğraşmaktan, karşıma
çıkan herkesi buna
yöneltmekten,
felsefeyi öğretmekten
vazgeçmeyeceğim;
karşıma çıkana, her
zaman dediğim gibi
gene şöyle diyeceğim:
paraya, şerefe, üne bu
kadar önem verdiğin
halde bilgeliğe, akla, hiç
durmadan yükseltilmesi
gereken ruha bu kadar
az önem vermekten
sıkılmaz mısın?
Filozoflar soru sorar.
Konfüçyüs (M.Ö. 551-479)
Sokrates (M.Ö.470-399)
Farabi (874 - 950)
İbn Sina (980 – 1037)
Gazali (ö.1111)
İbn Rüşd (ö.1198)
Mevlana (1207-1273)
Descartes (1596-1650)
David Hume, (1711 –1776)
Kant (1724 – 1804)
Muhammed İkbal (1877-1938)
PLATON: “FELSEFE MERAKLA
BAŞLAR”
Kainatın/Dünyanın anlamı nedir?
Neden yok değil de, varız?
İnsan nedir?
Hayvandan farkı?
Adalet, iyi, güzel, kötülük nedir?
Ölüm nedir?
Ölünce ne olacağım?
 • sorularına kesin yanıtlar
almak için değil,
• soruların kendileri için
öğrenilmelidir;
• Sorular neyin olanaklı
olduğu üzerindeki
kavrayışımızı genişletir,
• düşünsel tasavvurumuzu

Felsefe, zenginleştirir
• Felsefenin, önünde
düşünceye daldığı
kainatın büyüklüğü
yoluyla zihin de
büyümüş olur
• en yüksek değerini yani
evrenle bütünleşme
yeteneğini kazanır.
(Bertrand Russell)
 Ergonomi-
Ergoterapi
Yunanca bir kavram:

“ergo = iş, çalışma”, “nomos = yasa”

Günümüzde: “iş bilimi”.

İş yükü̈ ve çalışma gücünün en iyi şekilde

dengelenmesi,

hem çalışanın sağlığını koruma,

hem de üretimin artmasını sağlama

 Ergoterapi / Mesleki Terapi
 Ruhsal veya fiziksel engeli bulunan bireyleri
duruma yönelik aktivitelerle yeniden topluma
kazandırmak
 günlük yaşama aktif olarak katılmalarını
kolaylaştırmak,
 yaşam kalitesini ve bağımsızlığı arttırmak

NASIL?
 sanat, müzik, resim, vb. etkinlikler
 el işi, fiziksel aktiviteler
Felsefe - Ergoterapi Akrabalığı
Her iki tanım da Yunanca ve akraba.

İnsan-çevreye (dünya, kainat) bütüncül, sistem

anlayışı ile bakmak

İnsan-doğa bütünlüğünü görmek, anlamak;

İnsanın mutluluğunu esas almak

Verimlilik ve Sürdürülebilirlik.

SONUÇ: Akrabayız

“kendini tanı”. Kendini tanımayınca, toplumu, doğayı,

çevreni ve Tanrı’yı da tanıyamazsınız.
 Ergoterapi’nin Felsefesi
 Her insan tek başına bir değerdir.
 Bir meslek edinerek hayata ve topluma katılma
hakkı vardır.
 Görevimiz: Onlara yardımcı olmaktır.
 “Tallümle tekamül”. Öğrenerek mükemmelleşmek
 Öğrenerek, yaparak meslek sahibi olmak.
 Mevlana:
 “Gel... Gel, ne olursan ol, gel! İster kafir, ister
mecusi, ister putperest ol, gel! Bizim dergahımız
ümitsizlik dergahı değildir.
Doğum Yeri; Felsefenin Doğduğu Topraklar
 Milattan sonra 4. yüzyılda
Bergama’da Asklepios
tapınağında kullanıldı.
 Amaç: engelli kişilerin
rehabilitasyonunu
Nasıl?
 şifalı su,
 çamur banyoları,
 spor ve tiyatro etkinlikleri.
 Dar’üş –Şiafalar: Edirne-Kayseri
 Ergoterapinin Amacı
 Mesleki performansı artırmak
 Sağlığı, gelişmeyi, değişimi ve uyumu
sağlamak
 Temel hedef:
 İnsanı hayata ve bir mesleğe bağlayarak
 Sağlıklı ve mutlul olarak topluma katılımını
sağlamak. (AOTA, 2014).

 “İNSANIN İYİLİĞİ VE MUTLULUĞU”.

 Sonuç:
 Felsefe ve dinler:
 insan-çevre,
 insan-iş,
 insan-verimlik konularına büyük katkı yapmıştır.
 Uygarlık bu karşılıklı etkileşimden doğmuştur.
 Felsefe, tarih ve dinler hakkında bilgi sahibi olmak
ergo terapide başarılı olmamızı sağlar.
 Yunus’un “yaratılanı Yaratandan ötürü sevmek”
deyişini bir de ergoterapi açısından düşünelim.
 Yunus Örneği!
 Bir kez gönül yıkdun-ise bu kılduğun namaz
değül
 Yetmiş iki millet dahı elin yüzin yumaz değül...

 Cümle yaradılmışa bir göz ile bakmayan

 Halka müderris ise hakîkatde âsıdur.

 Yûnus; ırk, renk, dil, din, mezhep, meşrep ayrımı

yapmaksızın bütün insanları bir görmüş, eşit
saymış ve sevgiyle kucaklamıştır.