You are on page 1of 307

AKILMANLKSAISINDAN

FDEZM

Dr. Osman Murat Deniz 1974de zmirde dodu. lk renimini Burdurda; orta renimini Mula ve Nidede tamamlad. 1997de Marmara niversitesi lahiyat Fakltesinden mezun oldu. 1998de Milli Eitim Bakanlnda grev alarak sekiz ay retmenlik yapt. YKn at Aratrma Grevlisi Kadrosuna Atanmak Suretiyle Yurt inde Lisansst Eitim (YLE) programn kazanarak, 1999 ylnda anakkale Onsekiz Mart niversitesi lahiyat Fakltesi Din Felsefesi Anabilim Dalna aratrma grevlisi olarak atand. Ayn yl OM tarafndan lisansst renim iin gnderildii Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstitsnde aratrma grevlisi olarak greve balad. Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dal, Din Felsefesi Bilim Dalnda 2003 ylnda yksek lisansn, Akl-man likisi Asndan Fideizm isimli teziyle de 2010 ylnda doktorasn tamamlad. Hlen anakkale Onsekiz Mart niversitesi lahiyat Fakltesi, Din Felsefesi Anabilim Dalnda aratrma grevlisi olarak almaktadr. Evli ve iki ocuk babasdr.

AKILMANLKSAISINDAN

FDEZM

OsmanMuratDENZ

EminYaynlar:
AklmanlikisiAsndan

Fideizm
OsmanMuratDENZ BirinciBaskBursa2012 BtnyaynhaklarEminYaynlarnaaittir. Tasarm:EminZDAMAR Kapak Tasarm: Emre KUNT Bask:BayrakMatbaas, DavutpaaCd.No:14K:2Topkap/stanbul EMNYAYINLARI FethiyeMah.,KrlangSok.No:216140Nilfer/BURSA Tel:(0224)2422898,Fax:(0224)2412569 www.eminyayinlari.com KTPHANEBLGKARTI CataloginginPublicationData(CIP) AklmanlikisiAsndanFideizm OsmanMuratDENZ 1.DinFelsefesi2.slamFelsefesi3.Felsefe ISBN:9786054487370 SertifikaNo:050716008607

NDEKLER

NDEKLER ...................................................................... 5 KISALTMALAR.................................................................... 7 NSZ.................................................................................... 9 GR .................................................................................... 11 BRNC BLM FDEZM NEDR? .............................................................. 23 1. FDEZM TERMNN MENE........................................... 23 2. FDEZM TANIMLAMA SORUNU ..................................... 27 3. FDEZMN TEMEL ZELLKLER ..................................... 63 4. FDEZMN TARH TEMELLER ....................................... 79 KNC BLM FDEZM VE MAN.......................................................... 153 1. MANIN DOASI VE FDEZM ........................................ 153 2. MAN VE RADE............................................................. 184 3. MANIN ZNELL ....................................................... 204 NC BLM FDEZM VE AKIL .......................................................... 213 1. AKLIN DOASI VE FDEZM .......................................... 213 2. AKIL-KALP DALZM .................................................. 227 3. DOAL TEOLOJ VE KANITIN REDD ............................. 243 SONU................................................................................ 277 KAYNAKLAR.................................................................... 287

KISALTMALAR
Age Agm Bkz. C. Der. Ed. Kr. Ltd. No. S. Trans. Vol. Yay. CUP PF FT :Adgeeneser. :Adgeenmakale. :Baknz. :Cilt. :Derleyen :Editor/Edited :Karlatrnz :Limited :Numara. :Sayfa :Translated :Volume :Yaynlar/Yaynevi :ConcludingUnscientificPostscript :PhilosophicalFragments :FearandTrembling

NSZ
Bu alma akliman ilikisi asndan fideizmi felsefi eletiriye tbi tutmay amalamaktadr. Din felsefesinin en nemlisorunlarndanbirisiniaklimanilikisioluturmakta dr. Bu nedenle birok filozof ve teolog bu konu zerinde nemledurmutur.Fideizmdeaklileimanarasndakiiliki yi akla kavuturma teebbslerinden birisidir. Fideizmin temel iddialarn ortaya koymak ve bylece ana erevesini izerek, tezlerini felsefi deerlendirmeye tbi tutmak, din inanyadaimanbalamndapekokfelsefiveteolojiksoru nunanlalmasnakatksalayacaktr. Kitabn konusu akliman ilikisi asndan fideizmdir. Fideizmin penceresinden bakldnda, akl ile iman arasn dakiilikininmahiyetivefideistlerintemeliddialarnnetraf lca ele alnmasyla birlikte tutarllklarnn sorgulanmas, olumlu ve olumsuz yanlarnn deerlendirilmesi kitabn te melkonusunuoluturmaktadr.Buamala,aklileimanara snda bir uygunluun olup olmad, fideizmin bak asn danbuikinemlikavramarasndakiilikilervebuilikilerin ortayakardsorunlarincelenmektedir.Buincelemefelsefi temellendirmeye dayandrlmayan ya da dayandrlamayan birimannepistemolojikadanrasyoneldeerinibelirlemede yolgstericiolacaktr. Kitabn ilk blm, fideizmin alan ve snrlarnn belir lenmesi konusundaki tartmalar balamnda Fideizm ne dir? sorusuna bir cevap bulmay hedeflemektedir. Bylece Batdaki din ve felsefi dncenin geliimi dikkate alnarak fideizmin tarihsel balam betimleyici bir yntemle ortaya konulmayaallmaktadr. kinciblmdefideizminimanndoasnailikingr lerielealnmaktadr.Bubalamdafideizminimanndoasna

10

Fideizm/O.M.Deniz

dair ileri srd iddialarn onu hakl karp karmad tartlmaktadr. nc ve son blmde ise fideizmin akl kart tutumunun ve kantlamay reddetmesinin nedenleri zerindeeletireladandurulmaktadr. almannkonusununbelirlenmesindenbitiminekadar btn aamalarda yapt rehberlik, tevik ve esirgemedii desteiyle danman hocam Prof. Dr. Mehmet Sait Rebere hertrlteekkrborbilirim.almamboyuncagsterdi iilgiveverdiidestektendolayhocamProf.Dr.RecepK la teekkr borluyum. Deerli dostum Dr. Necmettin Tana da teekkr ediyorum. Ayrca almalarm sresince fedakrln ve katklarn esirgemeyen eim Leylaya min nettarlmifadeetmekisterim.

GR
Aklileimanarasndakiilikininmahiyetibtnyleak lakavumubirkonudeildir.Oysabirdinindorulukiddi alarn anlama noktasnda akl ile iman arasndaki ilikinin felsefi ve teolojik boyutlarnn irdelenmesi son derece nemli dir. Fideizm en temelde, iman ve akl birbirleriyle uzlamaz eyler olarak grr. Bu ynyle fideizmin savunduu temel iddialar ele almak ve bunlarn geerliliini tartmak, akl iman ilikisinden kaynaklanan sorunlar zme kavuturma da nemli bir yere sahiptir. Yaln bir ifadeyle, bir inan siste minin doruluunun onaylanmas olan iman ile insanlardaki kavrama, bant kurma, dnme ve karsama yapabilme yetisiolanaklarasndakiiliki,herdininaklanmayamuhta bir sorunu gibi durmaktadr. Bylece, Tanrnn varlnn ka ntlanabilirlii, din inancn rasyonellii ve bir dinin doruluk iddialarnn temellendirilmesi gibi konularn felsefi adan akla kavuturulmas byk nem arz etmektedir. Bu yz den dnce tarih ierisindeki ou dnrn, akliman ilikisindenkaynaklanansorunlarailgisizkalmadgrlr. Din felsefesinde en nemli konulardan birini de akl iman ilikisi oluturmaktadr. manda akln rol nedir? Din inanrasyonelmidir?man,zitibariyleirrasyonelbirfaali yet midir? Ya da en azndan imann, akl yrtmeye dayan mad ve akln denetimi altnda olmad sylenebilir mi? Dininanlarneldeaklyoluyladesteklenebilir?Rasyonel birdayanaktanyoksunolanbirdininankeyfimidir?nanan bir kimse, inancnn gerektirdii doruluk iddialarn akli delilleriledestekleyemiyoryadabunugereksizbirabaola rakgryorise,budurum,bylebirinancnyanlveyasa maolduuanlamnagelirmi?Dininancniddialarnkant layamazsak, bu iddialara inanmak yine de mkul mudur?

12

Fideizm/O.M.Deniz

rnein,Tanrnnvarllehindekarmsalbirkantasahip olmasakbile,Tanrnnvarolduunainanmakmakulmudur? Bunlara benzer temel sorulardan hareketle akliman ilikisi zerine yaplan tartmada birbirine zt iki grn genelereveyibelirlemedeetkiliolduusylenebilir.Birinci yaklam,imannveaklnbirbiriylekyaslanabilir(commensu rable)olduklarniddiaeder.Bunagre,Tanryavedierdin iddialarainanmakrasyoneldir.kinciyaklamisebuiddiay reddeder.mannveaklnbirbiriylekyaslanamaz(incommen surable) olduklarn savunur. lk gr kabul edenler, iman ileaklarasndakiuyumluluunyadabadarlnderecesi zerinde kendi aralarnda ayrlrlar. Bat dncesinde Tho mas Aquinasn izinden giden ou dnr, sz konusu uygunluun inanlar kmesindeki her bir inan iin geerli olmad konusunda hem fikirdirler. Tanrnn varlna ve tabiatna dair vb. bir takm temel inanlar, akl ile uygunluk arz ederken, buna karn teslis ve enkarnasyon gibi inanlar, sadece imann konusu olmak durumundadr. Aquinasn tabiriyleimannnclleri(preamblesoffaith)ileilgiliolarak bir uygunluktan bahsedilebilirken, imann artlar (articles offaith)hakkndabylebiruygunluktanbahsedilemez.Temel din inanlar iin rasyonel dayanaklar vardr. Buna karn sann bedenlemesi gibi inanlar, temel inanlara dayanan vebirimanmeselesiolarakgrlmesigerekeninanlardr.1 ImmanuelKantn(17241804)yolundangidenbirksm dnrlere gre ise, akl ile iman arasnda tam bir uyum vardr. yle ki, sadece akln snrlar ierisinde yer alan bir din inantan sz edilebilir.2 Kantn akl ve din inanc nasl tanmlad zerinde durulmas ve titiz bir ekilde irdelen mesi gereken bir konu olsa da, pratik akl ve ahlaki inanlar
1

Louis P. Pojman, Philosophy of Religion: An Anthology, Wadsworth Publishing,Belmont,CA,1998,s.373. Pojman,age,s.373.

Giri

13

balamnda rasyonellie yapt vurgu dikkate deerdir. Bu vurgu sayesindedir ki, imana yer amak iin bilgiyi inkr etmek zorunda kaldm3 diyen Kant, imann temelinde bilgininolmadniddiaedenfideizmilebtnylerten birimananlaynnsavunucusuolmaktankurtulmaktadr.4 mann ve akln kyaslanamaz olduklarn kabul eden ikinci gr, iki alt gruba ayrlabilir. Birinci gruptaki dnrler,imannaklnkarsndaveirrasyonelliinalanna ait olduunu iddia ederler. Birbirlerinden farkl bir kayg ta salar da David Hume (17111776) ve Soren Kierkegaard (18131855) imann rasyonel bir tutum olmad konusunda ortakbirinancpaylamaktadrlar.kincigruptakiler,imann akldan daha yksek bir konumda ve rasyoneltesi (transra tional) olduunu iddia ederler. rnein, John Calvin (1509 1564) ve Karl Bartha (18861968) gre, sonlu ve yetersiz akl temele alarak inanszla are bulmaya almas nedeniyle, doal teoloji yersizdir.5 Calvin, doas gerei insan aklnn imana giden yolu bulamayacan, nk iman iin gerekli olan niteliklerden yoksun olduunu iddia eder.6 Kutsal
3

5 6

ImmanuelKant,CritiqueofPureReason,trans.anded.byPaulGuyerand AllenW.Wood,CambridgeUniversityPress,Cambridge,1998,s.117. Kantnaklimanveimanbilgiilikisiileilgiligrlerinidetaylbirbiim de irdelemek, tezin snrlarn amaktadr. Ancak Kantn zellikle Orientation makalesindeki aklamalarn dikkate aldmzda, akla ve akl yrtmeye dayanmayan bir iman anlayn reddettii sylenebilir. F. H. Jacobinin (17431819)akldlayan iman anlaynabir eletiri niteliinde okunabilecek bu makalesinde Kant, iman dhil hereyin akla dayanmas gerektiinisavunmaktadr.Kantyleyazar:Herinan,tarihselolanda hi,elbetterasyonelolmaldr(zirahakikatinnihimihenktadimaakl dr).ImmanuelKant,WhatDoesItMeantoOrientOneselfinThinking?, ReligionandRationalTheology,trans.anded.byAllenW.WoodandGeorge DiGiovanni,CambridgeUniversityPress,Cambridge,2001,(8:141),s.13. Pojman,age,s.373. Calvinin iman ile ilikilendirdii bilgi, doal duyularmz kullanarak etrafmzdaki eyler hakknda edindiimiz bilgiler deil, insan aklnn zerindeolan,dahayce birbilgidir. Calvine gre iman,duyumuzun ok tesindedir. mana erimek iin akln kendisini amas gerekir. n

14

Fideizm/O.M.Deniz

Ruhuilgilendirenhibirmeseleaklyrtlerekrenilmez. O sadece iman tecrbesi ile bilinebilir.7 Bununla birlikte, vahiy kendi kendisini dorulayan, bir baka deyile kendi doruluunu ispatlayan bir nitelie sahiptir. Vahiy, kendi delilini iinde tar. Bu yaklam, imana rasyonel tesi bak eklinde isimlendirilebilir. Bu bak asndan iman, kendi alan erevesinde akln karsnda deil, akln zerinde ve tesindedir.8 Hristiyanimannnrasyonelliinevurguyapanlarileteo lojiyiimanadayandranlararasndacereyanedenHristiyanlk ierisindeki gerilim, Bat dnce tarih boyunca hi dinme mitir. yle ki, Patristik dnemde yaam Tertulliandan (160230)gnmzdeyaayanWittgensteintaraftarnakadar pekokdindnrfideistolaraknitelendirilmektedir.Mo dern dnem ncesi fideizm, Orta an sonlarna doru do ruk noktasna ulamtr. Bu dnemde Tanr bilgisini elde etmedeinsanaklnnyeterliliinisorgulayanarphecilik, zellikle Ockhaml Williamn (12851349) etkisi altndaki kimi Hristiyan dnrlerin u gr yksek sesle dillen

san akl imana ulatnda bile hissettiklerini tam manasyla kavraya maz. Fakat akl, kavrayamad ey hakknda ikna edilirken, imann verdiikesinliksayesindebeeriherhangibireyialglaynnoks tndebiranlayasahipolur.manbilgisinieldeetmeyisalayanyete nekKutsalRuhunarmaandr.Bkz.JohnCalvin,InstitutesoftheChristian Religion, III vol., ed. by J. T. McNeil, tanslated by F. L Battles, The WestminsterPress,Philadelphia,1960,Kitap3.Blm2.Altblm14. John Calvin, Calvins Commentaries Complete From the Calvin Translation Society Edition, John: 14/17, http://www.ccel.org/ccel/calvin/calcom 35.iv.iii.html(SonGncelleme:15.12.2009) Pojman, age, s. 373. Calvin, insan akl, inandrld eyi kavrayamaz diyerek, rasyonel dnceyi darda brakr. Ancak bununla birlikte, doktrinerieriindoruluunuaratrmaksznkabuletmeyi,imanbil gisinin bir gerei olarak grmez. Bu noktada Calvin, sonraki Kalvincilerden ayr bir izgidedir. Bkz. Paul Helm, Calvin and The Calvinists,MPGBooks,Bodmin,Cornwall,1998,s.24.

Giri

15

dirmelerine neden olmutur: Sadece ilahi vahye iman, insa nolununTanrhakkndaherhangibireybilmesineizinve rir.9 Bu iddiann doal sonucu olarak, imann rasyonel te mellerisarslmvebyleceaklileimanarasndakibakopa rlmtr. Felsefe tarihisi Gordon Leffin tespitine gre, bu dnemdegiderekgelienbirampirizmyinegiderekgelien birfideizmesebebiyetvermektedir.10 FideizminOrtaadnrlerininmegulolduubirko nu olmas bakmndan nemini dikkate aldmzda, fideizm terimininkendisininyakntarihlerdekullanlmayabaland n grmek artcdr. rnein, Oxford English Dictionary fide izmszcnnilkortayakn1885tariholarakverir.Do laysylafideizmterimi,Aydnlanmadnemindedinilebilim, otoriteileotonomiveaklileimanarasndagnyznekan atmalarbalamndaretilmimodernbirterimdir.Fideizm teriminin ilk kullanmna zellikle Roma Katolik gelenekselci ler ile pozitivist felsefecilerin sylemlerinde karlalr. Bu iki grubun paylat ortak kanaate gre, iman ve akl bilgiye ve hakikategidenikiayryolutemsilederler. Hristiyandncesiszkonusuolduunda,aklnverile ri ile imann kabule zorlad retilerin birbirleriyle nasl uzlatrlaca sorunu, Hristiyanlk tarih boyunca zerinde nemledurulanbirsorunolmazelliinihikaybetmemitir. Budurum,ksmendierteistdinleriindegeerliolsadazel likle Aydnlanma ile birlikte Hristiyanlk ekseninde yaplagelenbuyndekitartmalardayounbirartolmutur. Fideizmin sistemli bir dnce akm haline gelmesinin, Hristiyanimanileaklarasndakiilikizerineyaplantart malara borlu olduunun gsterilmesi nem arz etmektedir.
9

10

Garrett Green, Theology, Hermeneutics and Imagination: The Crisis of Interpretation at the End of Modernity, Cambridge University Press, Cambridge,2000,s.73. Green,age,s.73.

16

Fideizm/O.M.Deniz

DavidHume,DialoguesConcerningNaturalReligionadleserin dePhilonunazndanuifadeyeyerverir:Felsefibirpheci olmakiin,eitimlibirinsanasndan,atlmasgerekenilkve entemeladm,salam,inanlbirHristiyanolmaktr.11 manveaklarasndakiilikiyielealrken,varolanfarkl yaklamlarn ayrt edici zelliklerini belirlemek nemlidir. Yukardaifadeedildiigibi,aklileimanarasndabiruzla nn olup olmad hususunda, temelde birbirine kart iki yaklamszkonusudur.Birtaraftaaklileimanuzlarbu lanlar,imanetmeyirasyonelbirfaaliyetolarakgrenler;dier tarafta ise akl ile iman uzlamaz bulanlar, iman irrasyonel alana ait grenler yer almaktadr. Ancak, akl ve iman kav ramlarn tanmlamadaki glkler, rasyonelliin ve irrasyo nelliin anlalmasndaki farkllklar, akl ve iman arasndaki ilikinin mahiyetini tespit etmeyi zorlatrmaktadr. Akl ile iman uzlamaz bulan grn ats altna giren irrasyonel ve rasyonel tesi yaklamlar birbirlerinden ayrmak bazen gerektendezordur. Fideistkavramaltndasnflandrlandnrlerinliste sidikkatealndndabelkideismindenenokszettirenve fideizmin temsilcisi olarak gsterilen kii Kierkegaardtr. Kierkegaard,imannyaaklnkarsndayeraldyadaakln sunar gibi grnd faydalar olmakszn, kendi bana ayakta durmaya muktedir olduunu iddia eden dier tm fideistlerle ayn gr paylar. Hatta o, imann akl her alanda glgede brakacan savunacak kadarar bir tutum ierisindedir.Bubakmdan,fideizmdendiindeilkaklagelen ismin Kierkegaard olmas ve bunun da tesindefideist iman anlaynfelsefidenebilecekbirdzeyde,younveetkinbir

11

David Hume, Dialogues Concerning Natural Religion, ed. with an IntroductionandnotesbyMartinBell,PenguinClassics,London,1990.

Giri

17

biimde dillendirmesi nedeniyle, almamzn merkezini bykldeKierkegaardoluturmaktadr. Kierkegaarda baktmzda, bu her iki yaklamn bir arada ve bir uyum iinde bulunduu grlr. nk ona gre, imanhem akln zerinde (akldanstn) hem de akln karsndadr.Gnah,insanaklnazararvermitir.Akl,kendi yetersizliini ve bunun yannda kusurlu oluunu kavrad oranda,imanyksekbirdeereeriir.mannhakiddiaettii alanda akl kullanmak, sadece uygunsuz bir giriim deil, aynzamandasaygszlkveimanszlkolarakgrlmelidir.12 GenelolarakKierkegaard,imanadayalolarakkabuledilen eyileimannartlarlehindeilerisrlebilecekherhangibir delilyadanedenarasndahibirilikininolamayacanka rarllklaiddiaeder.13 manfelsefiolaraktemellendirenvesavunandnrle rin ncelikli hedefi, ounlukla, iman ile akln badamaz ol madklarngstermeyealmakolmutur.Yani,bilimselbilgi ileuygunlukarzettiitaktirde,imanniselolaraktutarlln dan bahsedilebilir. Bunun yannda, imann baz retileri, fel sefiaklyrtmeyoluylabamszolaraktespitedilebilmelidir. Birfideist,apolojetikkarakterliargmannbumodunuredde der. Fideiste gre, imann akln desteine ihtiyac olmad gibi,aklnimanaratrmasgerekligrlmemelidir. Akl kavramnn ieriinin belirlenmesindeki glk ve kavramn ok ynl oluu, fideizm ile anlalann neye refe ranstabulunduukonusundafarklgrlerinortayakma snayolamtr.Buyzdenfideizminmmknpekokfor mundanbahsedilebilmektedir.Fideisttutum,engenelmana da,lmlveradikalfideizmolarakikibalkaltndasnflan

12 13

Pojman,age,s.373. Richard H. Popkin, The History of Scepticism: From Savonarola to Bayle, OxfordUniversityPress,Oxford,2003,s.xxii.

18

Fideizm/O.M.Deniz

drlmaktadr. Byle bir tasnifin gerekelerinin irdelenmesi, fideizmin snrlarn izmeyi kolaylatracaktr. Bu snflan drmaierisinde,lmlfideizm,sadece,teistikinancargman araclylahakllatrmaimkannveyagerekliliiniyadsyan bir fideizm olma zellii tar. Dolaysyla doal teolojinin sunduu delillerin deeri tartmaya alm olmaktadr. manrasyonelargmanlaryoluylatemellendirmeyigereksiz grenveyaimankantadayandrmaimknnreddedenlm l bir fideisti, byle dnmeye sevk eden nedenler farkllk gsterebilmektedir. Bu nedenlerin banda bir takm teolojik n kabuller ile epistemolojik bak alar gelmektedir. rne in, gnah tarafndan ifsat edildiine inanlan insan aklnn, vahiydenbamszolarakTanrhakkndakibilgiyeulamada baarszla mahkm olduu iddias yaygn bir iddiadr. Aklnyetersizliikonusundafideistlerilephecilerarasnda bir uzlann olduu grlmesine ramen, din doruluk id dialar konusunda fideistlerin pheci bir tutumu reddetme lerivedorulukiinbirltkoymamalareletiriyeaktr. Aklimanilikisiszkonusuolduunda,aklveimann asla bir arada bulunamayacan savunan gr, ou kez radikalfideizmolarakadlandrlmaktadr.Fideizminbuenkat formuna gre, akl ve iman karlkl olarak birbirini dla maklakalmaz,birbirlerinedmanlkderecesindekardrlar. nk akl, bilimsel bilgiye denk den bir nesnellii ve ta rafszl gerektirirken, iman znellii ve koulsuz ball gerektirir. Dolaysyla, imana akli bir yntemle yaklalacak olursa, onu bir takm d ve rasyonel llerle test etmek veya deerlendirmeye tabi tutmak gerekecektir, ki bu da iman asndan korkun bir hatay, yani gerek imann orta dankalkmasnberaberindegetirir.14

14

Hanifi zcan, Birbirine Zt ki Epistemolojik Yaklam: Temelcilik ve manclk,AnkaraniversitesilahiyatFakltesiDergisi,C.XL,(1999).

Giri

19

Rasyonalizminepistemikbakasndakikattutumuna kar alnan tepkisel tavr da, kiiyi fideizme gtren episte molojik nedenlere kaynaklk etmektedir. Bu balamda, fideistlerin iddia ettii gibi, doal teolojiye ve akla mracaat etmenin kiiyi agnostisizme ya da deizme gtrecei dn cesitutarlgzkmemektedir.Bununlabirlikte,lmlfideizm ats altnda doal teolojiyi reddeden, fakat herhangi bir e kilde akl ile imann attn varsaymayan bir dnceyi savunanlar da vardr. Bu dnce de eletirel bir deerlen dirmeyigerektirmektedir. Dininanlarkonusundabazdnrlerilmlfideizm diyeadlandrlanbirtutumayneltendnce,sadece,Tanr hakkndailerisrlenkantlarnveyaaklifelsefiaratrmala rnsonuvericiolmamasdeildir.Fideizm,aklndinalanda yetkin olmadn ve bizatihi dinin, iman etmede akla yer vermediini iddia etmektedir. Ilml fideizmin temsilcisi ola rakgsterilenBlaisePascal,dingerekliklerikabuletmedeve anlamada kalbin rol oynadn ifade etmektedir. Pascaln bahis analojisi ile aklad iman anlay, akl ve kalp kav ramlarnn ieriini nasl doldurduu ve bu dalist yapnn ileyii felsefi adan bir deerlendirmeyi gerektirmektedir. Pascaln, iman gibi nemli bir olguyu bahisle aklamas ve basite indirgemesi sorgulanmaldr. Bu dnce, imana yap tvurgubakmndanilkbaktaekicigrnsede,bylebir iman anlaynn deerinden bahsetmek zor grnmektedir. Tanrnn varl konusunda akl dlayarak sadece iradi bir tercihin sonucu olan bir iman keyfilik sulamasndan kurtu lamayacaktr. Ayrca, neden o dinin deil de bu dinin iman anlayzerinebahisoynanmasgerektiiaklamabekleyen birkonudur.15
15

Terence Penelhum, Fideism, Blackwell Companions to Philosophy, A Companion to Philosophy of Religion ed. Philip L. Quinn and Charles Taliaferro,BlackwellPublishers,Maiden,Massachusetts,1999,s.376.

20

Fideizm/O.M.Deniz

Bir kimseyi srf doal teolojiye olan gereksinimi reddet mesi sebebiyle, lml bir fideist olarak tanmlayanlar, yakn zamandaki iki duruun fideizmin birer formu olarak grl mesi gerektiini dnmektedirler. Bu iki durutan ilki, Re formcu ya da Yeniliki Epistemoloji (Reformed Epistemology) olarak isimlendirilen yaklamdr. Yeniliki Epistemoloji, do alteolojininimknnkabuletmesineramen,imannrasyo nel olduu yargsna varabilmek iin bamsz bir takm teistikolmayantemelleringsterilebilirliiniartkoantemel lendirmecilerin veya delillendirmecilerin ileri srdkleri tez leri ve ltleri reddeder. Alvin Plantinga ile birlikte daha sistemlibirgrhalinegelenbuyaklam,tartmaldaolsa zamanzamanfideizminbirformuolarakgsterilmektedir.Bu durum, fideistlerin, din inanlarn ounun temellendiril memi inanlardan olutuunu iddia etmelerinden kaynak lanmaktadr. Oysa Plantingann temel inanlar tezi, din inanlarnbirdayanaktanverasyonelliktenyoksunolduunu ima etmemektedir. kinci duru, Wittgensteinc fideizm ola rak isimlendirilmi olan yaklamdr. Bu fideist yaklama gre,dindili,sadecekatlmcstarafndandeerlendirilebilir olankendimantnasahiptir.Dindili,Tanrnnvarlhak kndaki sorularla kar karya braklmamaldr. Wittgensteinntakipileritarafndangelitirilenvedininpra tikynnevurguyapanbuanlayn,dininanlardandoan teorik sorunlar gz ard etmesi hataldr. nsan zihnini me guleden,inanlarailikinfelsefiveteolojiksorunlarzm szbrakmak,imannsalambirtemeledayanmasngle tirecektir. Herikitutum,imanngelenekseldayanaklarnsorgular larken, imann kendine zg rasyonellik formuna da sahip olduunu vurgulamaktadrlar. Fideizmi, din inan sistemle rinin rasyonel deerlendirmeye tbi olmadn iddia eden gr olarak tanmlarsak, din inanlarn rasyonelliini d lamayan bir tutumun, fideist olarak nitelendirilmesi doru

Giri

21

olmayacaktr. Fakat zellikle Wittgensteinn takipileri sz konusu olduunda, onlarn akliman ilikisine baklar, Kai Nielsenin de belirttii gibi, fideist unsurlar tamaktadr. Kendisi reddetse de Plantingann temel inanlar tezini, bir tr fideizm olarak grenler vardr. Bu yzden, lml fideiz min kuatt snrlar belirlemek nem arzetmektedir. zel liklelmlversiyonuelealndnda,fideizminneredebala dkonusuaydnlatlmaybekleyenbirhusustur. Akl ile iman birbirleriyle atr derken sylenmek iste nennedir?Aklveimanarasndabiratmaolduudn cesi nerden kaynaklanmaktadr? Bu iki soru zerinde ksaca durmakkonuyagiriasndanyararlolacaktr. lk sorunun cevabnn iki boyutunun olduu sylenebi lir:(1)manederkenaklnherhangibirrolnnyadaetkisi nin bulunmad ve bulunamayaca iddia edilir.Buna gre, hi kimse bir bakasn iman etmesi iin akla dayal deliller ileri srerek ikna edemez. Bu dnce, Tanrnn varlnn hibir surette kantlanabilir olmadna ve dinlerin ngrd temelinanesaslarnkabulyadareddetmeninaklngc dhilindebulunmadnaiareteder.Agnostisizmvefideizm bu konuda birlemektedirler. Ateizm ise imann akli bir da yana bulunmad gerekesiyle onu reddetse de imann veya iman etmenin doas konusunda bir lde fideizmin temel tezleriyle rtmektedir. (2) man ettikten sonra din inan nermelerinin doruluunu tespit etmede akln ve akl yrtmenin bir yerinin olmad iddia edilir. rnein, Kierkegaardn yaklamnda greceimiz zere, Enkarnasyon aklla dorulanamaz ve anlalamaz bir olgudur. Bu aratr mamzdafideizmidahaokbirinciboyutuylaelealacamz dan,dininannermelerinintemellendirilmesiyleikincilbir dzlemdeilgileneceiz. yle grnyor ki, ikinci sorunun cevab, vahiy olgu suylavevahyinmuhtevasileilikilidir.man,vahyeverilen bircevapeklindetanmlarsak,bucevabnakldangelmedii

22

Fideizm/O.M.Deniz

dncesi, bir baka deyile, vahyin bildirdii hakikatlerin aklen kabul edilebilir veya temellendirilebilir bulunamyor oluu,aklveimanarasndabiratmannkanlmazoldu ufikrinedolaylolaraksebebiyetvermektedir. Son olarak, fideizmi en temelde Hristiyan dncesinin birsorunuolarakgrdmzbelitmemizgerekir.Batd ncesinde ortaya kan fideizm konusunun geniliini dik katealarakilgimizidahaokKierkegaardvePascalgibinde gelenfideistdnrleringrlerietrafndayounlatraca z.Birinciblmdedegstermeyealacamzgibifideizm kavramHristiyandncesininrettiibirkavramdr.Aklla temellendirilemedii iin imann srlar olarak adlandrlan birtakminanesaslarnnvarl,pekokHristiyandn rfideistbirimananlaynbenimsemeyeitmitir.Batdaki alglanbiimiylefideizmeparalelbirolguyuslamdnce sinde bulmak mmkn grnmemektedir.16 Bundan dolay slamda bir Kierkegaard ya da bir Pascal yaklamlar ile mukayeseedilebilirfideistyaklamlararastlanmaz.

16

slam dncesinde, Kuran ve hadislerin aka bildirmedii din ko nularda akln kullanmn ho karlamayan dnrlere rastlanabilir. Fakat onlar, akliman atmasn savunmadklar gibi, iman etmede akln bir rolnn olmadn iddia etmezler. Hadis ehli bu konuda r nek verilebilir. Bkz. Snmez Kutlu, slam Dncesinde lk Gelenekiler: Hadis Taraftarlarnn man Anlay Balamnda Bir Zihniyet Analizi, Kitabiyat, Ankara, 2002. Batl kaynaklarda fideizm konusu ele alnr ken,Gazalininismidefideistlerarasndazikredilmektedir.Onunslam filozoflar ile olan tartmas bir akl kartl olarak sunulmaktadr. Oysa Gazalinin eletirisi bizatihi akla deil, akln kullanmna, daha dorususlamfilozoflarnnimaniletutarszlkarzettiidnlenfi kirlerinedir. Bu konuda bkz. Fehrulah Terkan, atmann Dinamikleri: DinFelsefeUzlamazlzerine,Elisyay.,Ankara,2007,s.108115.

BRNCBLM FDEZMNEDR?
1.FideizmTerimininMenei Fideizmkelimesi,LatinceFides(gven,inan,iman)sz cndentremiolanFranszcaFideismekelimesininkarl olarakdilimizegemitir.1Kaynaklar,Fideizmterimininilk defaReflexionssurlEvangiledusalut(Paris1879)balklese rinde, Lutherci ilahiyat Eugene Menegoz (18381921) tara fndan din anlamda kullanldn aktarmaktadr.2 Bununla birlikte,BirinciVatikanKonslnn(18691870)dokmanla
1

Mustafa Namk ank, Byk Felsefe Lgat, Akolu Matbaas, stan bul,1955.TrkDilKurumuTrkeSzlktenanclkvemaniyeszck leridenerilmektedir.Tespitimizdoruysa,terimilkkezimaniyebii minde, Franszca felsefe terimlerinin karlklarnn ve aklamalarnn verildii Franszcadan Trkeye Lgatei Felsefe (1927) adl eserinde smailFenntarafndankullanlmtr.smailHamiDanimendin,Fran szcaTrkeResimliBykDilKlavuzunda(1954),Fr.Fideismekelime sininTrkekarlolarakimanclkvefideizmkelimeleriverilmitir. Yine, bir felsefe terimi olarak S. Hayri Bolay, Felsefi Doktrinler Szl nde (1979) fideizm ve imanclk karlklarn kullanmtr. Felsefe szlklerindeyaygnolankullanmninanclkveyafideizmbiiminde olduu grlr. Fakat fideizm teriminin felsefi kullanma daha uygun olduunudnyorum. S.A.Matczak,Fideism,NewCatholicEncyclopedia,Secondedition.,ed. byMarthaler,BerardL.,PublishedbyGale,Washington,2003,vol.5,s. 711; Eugene Menegoz, SymboloFideism, Encyclopedia of Religion and Ethics.,ed.byJamesHastings,CharlesScribnersSons,NewYork,1951, vol.XII,s.151;PaulPoupard,Fideism,InterdisciplinaryEncyclopediaof Religion and Science, ed. by TanzellaNitti, Giuseppe, Larrey Philip and Strumia, Alberto, URL = <http://www.disf.org/en/Voci/68.asp> (Son Gncelleme:15.12.2009).

24

Fideizm/O.M.Deniz

r arasnda bulunmamasna ve 1880li yllara kadar Katolik felsefeciler arasnda yaygn bir kullanma sahip olmamasna karn, fideizm terimine 1850li yllarn baz ilahiyat dergile rinde zaman zaman atfta bulunulduu kaydedilmektedir. rnein, Katolik dergisi LAmi de la Religionda (1854) Abbe Robitaille, Felicite de Lamennaisin (17821854) fikirlerini snflandrmakiinbuterimikullanr.31873baskl Littrenin FranszcaszlFideismekelimesineyervermezken,fideiste kelimesini Katolik felsefe terimi olarak aklamaktadr.4 Yine de terimin bu ilk kullanmlarnn ne lde bir nfuzunun olduubelirsizgrnmektedir.nkkaynaklarnekseriyeti, terimin meneini 1879 yl olarak gstermektedir.5 Katolik felsefeciLeonOlleLaprune(18391893),DeLaCertitudeMora le(1880)adleserinde,KantvepostKantidealizmdeTan rnn varln tesis etmede ahlaki imana ar itimat sayd tutumuadlandrmakiinbukelimeyikullanmtr.6 Ne Menegoz ne deOlleLaprune, terimin daha nceden kullanmda olduuna ilikin bir aklamada bulunmazken, her ikisinin de ifadelerinden anlald kadaryla, terimin meneinikendilerinemalettiklerigrlmektedir.Bubalam da, fideizm terimini hangisinin uydurduu ya da trettii tartmal olsa da biri Protestan dieri Katolik olan her iki ilahiyatnn terimi birbirlerinden farkl niyetlerle kullandk

Thomas D. Carroll, The Traditions of Fideism, Religious Studies, 44, (2008),s.10. EmileLittre,DictionnariedelaLangueFranaise,LibrairieHachette,Paris, 1873,s.1664.Akldannceimankoyanlara,hattaimandaakleritenle re(fideist)denir.Gelenekselci(traditionnaliste)ileeanlaml Bir istisna olarak, Fransz etimoloji szlnde, fideisme kelimesinin meneiiin1865(Littre)ve1842(Mozin)tarihlerigsterilmektedir.Bkz: AlbertDauzat,DictionnaireEtymologique,LibrairieLarousse,Paris,1938, s.323. Carroll,agm,s.10.

FideizmNedir?

25

lar anlalmaktadr. Bu durum Modernistlerin7 retilerini knamak iin 1907de kaleme alnan Papalk genelgesi, PascendiDominiciGregisteaakmaktadr.Modernistlerin, doalteolojiyiykmakveimanolgusunuaklndenetiminden gememi zel bir duygu ile bir tutmak gibi zellikleri say lrkenfideizminilkelerinegrehareketetmeklesulandkla rgrlr.8Katolikimananlaynatehditolaraktakdimedi len fideizm terimi, bir papalk genelgesinde ilk kez kullanl masnaramen,terimintarihmeneiveszkonusuilkelerile ilgilihibirbilgiyeyerverilmemesiartcdr.Satraralarn dan okuduumuz kadaryla, fideizm, zellikle St. Thomasn kurduu dnlen akliman dengesini akl aleyhinde bo zanlar yeren ve dolaysyla Katolik Kilisesinin bu konuda konsllerdealdkararlarndnakanlarknayan,skols tik felsefe kart anlamnda, kuatc bir terim olarak kulla nlmaktadr. Yeni Thomasc felsefeciler ve ilahiyatlar, fideizm teri mini Tanrnn varln tesis etmede tehlikeli bir biimde sadece imana bel balayan dierlerinin dncelerini snf landrmak iin kullanmlarken, Paris okulu dnrleri de denen Protestanlar ise terimi, kendi teolojilerini tanmlamak iinkullanmlardr.9

Modernizm tabiri, dinler tarih balamnda kullanldnda 18901910 yllar arasnda bir takm Avrupal Katolik entelektel tarafndan ne srlentenkiti,felsefiveHristiyanKilisesineilikin(ecclesiastical)fi kirler demetine gndermede bulunur. Bkz. Ronald Burke, Loisys Faith: Landshift in Catholic Thought, The Journal of Religion, Vol. 60, No.2.(April,1980),s.138164. Pope Pius X, Pascendi Dominici Gregis, 1907, http://www.papalencyclicals.net /Pius10/p10pasce.htm. (Son Gncelle me:15.12.2009). Carroll,agm,s.11.

26

Fideizm/O.M.Deniz

Bu balamda fideizm terimi, zellikle Katolik kaynak larda,ahlakivedintrdendorularbilmedeaklngcnn ve yeterliliinin nemli lde zayflatlm olduunu savu nan ve bu dorulara ulamay sadece vahyin bildirdiklerine iman etmekle snrlandran 19. yzylda ortaya km bir teolojik hareketi adlandrmak iin kullanlmtr.10 Rasyona lizme bir tepki olarak ortaya kan bu fideizm hareketinin ncelikli amac, bilimsel gelimeler karsnda Hristiyanl savunmakolmutur. Menegoz, Lutherci sola fide (sadece iman) ilkesini esas alarakgelitirdiiteolojisiniifadeetmekiinfideizmterimini yelediinde,fideizmszcnnbulacauygulamaalanla rna dair bir dnceye muhtemelen sahip deildi. Pariste MenegozunbanektiiFranszProtestanOkulu,ortodoks Luthercilik ile pozitivist bilim felsefesinin agnostisizmi ara snda bir bak as oluturmaya almaktayd. Fransz ihti lalinin altst ettii yerleik dzenin ardndan, yeni oluan sekler toplumda bir tutunma noktas bulabilme araynda olan Protestan ve Katolik ilahiyatlar, 19. yzyl sresince, Hristiyanlndorulukiddialarnyenidenifadeetmeabas iinde olmulardr. Fransada balayp tm Avrupaya yay lan bu araylarn hkm srd bir dnemde, fideizm te riminin Franszcadan ngilizceye ve dier Avrupa dillerine geii uzun srmemitir. Bylelikle fideizm terimi, zaman iinde Protestan ve Katolik ilahiyatlarn daha etraflca ele aldklar teolojik meselelerden biri konumuna gelmitir.11 Sonuta,fideizmterimifelsefiterminolojiye19.yzylnson larnadoruteolojiyoluylagirmitir.12
10

11 12

Paupard, agm, URL = <http://www.disf.org/en/Voci/68.asp> (Son Gn celleme:15.12.209). Carroll,agm,s.11. RichardAmesbury,Fideism,TheStanfordEncyclopediaofPhilosophy (Summer2005Edition),EdwardN.Zalta(ed.),URL=

FideizmNedir?

27

Fideizm terimi, zaman ierisinde 19. yzyldaki bala mndangittikeuzaklaarakKierkegaard,Montaigne,Pascal, Erasmus ve Tertullian gibi filozoflar ve ilahiyatlar adlan drmakiinkullanlmayabalanmtr.Budnrlerinortak zellii, din hakikate ulamada felsefi dnceye olan g vensizliklerinin onlar imana skca sarlmaya yneltmi ol masdr. Sz konusu dnrler, Hristiyanln ortaya k ndan itibaren gndemdeki yerini hep koruyan, felsefe ve teoloji arasnda uyumsuzluk olduu iddiasnn temsilcileri dirler.13 Bu iddia ayn zamanda, akl ile imann birbirleriyle uzlatrlamayacanveimanetmeninaklyrtmeyleyada akli delillerle bir ilgisinin bulunmadn ifade eder. Akl iman ilikisi asndan fideizm terimini deerlendirirsek, ile ridegreceimizgibibirtutumolarakhepvarolagelenfide izm,snflandrmayavekarlatrmayaimknverenbirkul lanmalannasahipsedehalazerindetartlanbirkavram dr. 2.FideizmiTanmlamaSorunu Fideist olarak nitelendirilen kimi filozoflar ve ilahiyat lar ile ilgili almalarn saysyla mukayese edildiinde din felsefesinin bal bana bir konusu olarak fideizm zerine yaplan spesifik almalarn azl, kanmca fideizmin neliine ilikin genelgeer bir tanmlamada bulunmann zor luundan kaynaklanmaktadr. Richard Amesburynin hakl olarakbelirttiizere,neyinfideizminsomutbirrneisay laca hususunda filozoflar arasnda bir fikir birlii yoktur. Yine filozoflar arasnda, hangi dnrlerin fideizm bal

13

http://plato.stanford.edu/archives/sum2005/entries/fideism/,(Son Gncelleme:15.12.2009). Carroll,agm,s.17.

28

Fideizm/O.M.Deniz

altnda snflandrlmasnn daha doru ve uygun olaca konusundaokazbiruzlavardr.14 Fideizmi ele alan felsefi ve teolojik almalara bakt mzda, fideizm teriminin ou kez ak bir biimde tanm lanmadgrlmektedir.Yaplanfideizmtanmlarisefelse feveteolojikaynaklarndaoldukafarkllkarzedebilmekte dir.Fideizmkavramileilintiliolaniman,aklverasyonellik gibikavramlarntanmlanmasndagrlendeikenlik,tabia tyla fideizmin tanmlanmasna da yansmaktadr. Bununla birlikte, zellikle rasyonellik kavram etrafndaki tartmalar iledinepistemolojidekiyeniyaklamlarfideizminsnrlarn izmedebelirleyiciolabilmektedir.15 Fideizm kelimesinin nasl tanmlanacana dair karar ksmen terminoloji ksmen doktrin ile ilgilidir. Bu yzden

14

15

Amesbury, agm, URL = <http://plato.stanford.edu/archives/sum2005/ entries/fideism/>. Rasyonellik teorilerini snflandran William Warren Batleye gre, snrlrasyonellik(limitedrationality)kategorisinegirenyaklamlarfi deizmin birer formu olarak deerlendirilmelidir. Bkz: Bartley, W. W., Theories of Rationality, Evolutionary Epistemology, Rationality, and the Sociology of Knowledge, ed. Gerard Radnitzky and W. W. Bartley, Open Court, La Salle, Illinois, 1993, s. 205217. Alvin Plantingann Yeniliki Epistemolojisinin, akliman atmasn ileyen bir yapya sahip olma masnaramen,birtrfideizmolarakdeerlendirmeyihaklkaracak nitelikleresahipolduunuilerisrenlervardr.PaulHelmegre,buni teliklerden en nemlileri, Plantingann zayf temelselciliinin (weak foundationalism) temel inanlar belirlemede ar derecede msamaha kr olmas ve baz inanlarn neden akln hkmleri (deliverances of reason) arasnda yer bulamayacann akla kavuturulmamasdr. Dahadanemlisi,Tanrvardrinancntemelbirinanolarakalmada ortaya konan nedenlerin, keyfilik ve grecelik tamasdr. Bkz: Paul Helm, Belief Policies, Cambridge University Press, Cambridge, 1994, s. 207216. Plantingaya isnat edilen fideizm sulamasnn bir deerlen dirmesi iin bkz: Kemal Batak, Tanry Bilmek: Alvin Plantingann Din FelsefesindeTanrveEpistemoloji,zYaynclk,stanbul,2008,172196.

FideizmNedir?

29

fideizm kelimesi eitli kullanmlara tekabl edecek ekilde eitli biimlerde tanmlanabilmektedir. Bunun yannda fide izmin ne anlama geldii konusundaki yaklamlar etkileyen nemli etkenlerden birisi tarihsel bir ayrma dayanmaktadr. AklimanilikisiasndanLuthermerkezliProtestandn cesi ile Roma Katolik dncesi arasnda derin farkllklar vardr. Roma Katolik Kilisesi fideizmi bir sapknlk olarak grm, Protestanln temel bir hatas saymtr. ou mu hafazakr Protestan dnr ise fideizmin gerek Hristiyanln temel bir esi olduunu ve bu enin St. Pauln ve St. Augustinein retilerinde belirgin olarak bu lunduunune srmlerdir.16 Sz konusu ayrmn zellikle 19. yzylda derinletii ve postKant teolojik yaklamlar nitelendirmek iin fideizm kelimesine bavurulduu grl mektedir.17Fakatilerideaklamayaalacamgibi,Katolik ve Protestan dnrlerin fideizme ykledikleri anlam ve deerayndeildir. Filozoflarveilahiyatlar,genellikle,aklveimanarasn daki gerilime deinen muhtelif grlerden birini ortaya koymak amacyla fideizm kelimesini kullanmaktadrlar. Akl ileimanarasndabirgerilimyadaatmaolduudncesi fideizmin en temel zellii, hatta varlk sebebi olsa da iddia edilen gerilimin seviyesi ve nitelii hakkndaki grlerin eitliliidefideizmindeiikbiimlerdetanmlanmasnayol amaktadr.Fideizmterimininanlamvekullanmetrafnda ki anlamazln balcanedeni kanmca, zde trdelik ama biimdefarkllkarzedeneitlifideizmgeleneklerinintarih selsreierisindeortayakmolmasdr.Dolaysylafide izmtanmlarmerkezealnanfideistgeleneevebugelenein tepkiselrefleksine/tutumunagrefarkllamaktadr.Bununla

16 17

Popkin,age,s.xxii. Carroll,agm,s.8.

30

Fideizm/O.M.Deniz

birlikte fideizm tanmlarnda dikkati eken nemli bir nokta udur:Baztanmlarrasyonalist,baztanmlarepistemolojik, baz tanmlar da salt teolojik bak asn yanstmaktadr. Ayrca kimi tanmlar fideizmin ne olduunu betimlerken, kimitanmlardaneolmadnbetimlemektedir. Fideizmin farkl ekilllerde tanmlanmas hi kukusuz, bir kafa karklna sebebiyet vermesinin tesinde, imann mkulveyatemellendirilebilirolupolmadsorusuetrafn dagelientartmalardeerlendirmeyigletirmektedir.Bu yzden bir sorun olarakkarmza kan fideizmi tanmlama sorununun, bir lde zme kavuturulmas nem arz et mektedir. yle grnyor ki, fideizm teriminin anlam hak kndaki karkln zm, fideizme yaplan referanslarn balamnagresalambirzeminedayandrlmasnabaldr. Bununla birlikte fideizmin temel zelliklerinin belirginleti rilmesigerekmektedir. Farkl fideizm tanmlarna ramen, fideizmi tanmlama dafelsefecilerinzerindebirletikleritartmaszortaknokta larn bulunduu sylenebilir mi? Sylenebileceini dn yorum.Fakatbukonudakidncelerimiifadeetmedennce ve buraya kadarki aklamalar nda, eitlilik gsteren fideizmtanmlararasndannekanvesklklatercihedilen baz tanmlar sralamak ve zmlemek yararl olacaktr. Fideizm olgusunu btncl bir yaklamla kavrayabilmenin bir gerei olarak, fideizmin tek bir tanmn vermek yerine, belli bal tanmlar bir arada vermenin daha isabetli bir yol olduu kansndaym. Fideizmin eitli tanmlar iin aa dakirneklerverilebilir: (1)Fideizm,dindekihakikat,aklyrtmeyeveyadelile deiltersinenihaiolarakimanadayanreklindekig rtr. Kantlarla ya da ampirik delillerle dinin temel akidelerininbelirlenemeyecei,ancakimanadayanarak kabul edilmeleri gerektii tarznda genellikle ifadesini

FideizmNedir?

31

bulan bu iddia, St. Paulden ada neoortodoks, antirasyonalist yazarlara kadar ilahiyatlar tarafndan birokbiimlerdeortayakonulmutur.Bazfideizmbi imleri, bir tr irrasyonalizme varan lde akl ve bi limiktleryadaaklnvebilimindeeriniyadsr.18 (2)Fideizm,dinkanaatleribelirlemedevekabullenme de, imann birincil; akln ise ya ikincil ya da bsbtn gereksizolduunukabuledenbirtutumdur.Akl,Tan rnn stne yerletirmekten kanmak iin, bu gre gre, din inanlar akln deerlendirmesine tbi tuta mayz. Fideizmin iki tr vardr. Ar tr, akl ve imannbirbirinekartolduklarn,dininderingizemle rinisadeceimannkavrayabileceiniverasyoneldeer lendirmeye gre din hakikatlerin olanaksz olduunu iddia eder. Fideizmin lml tr, temel din inanlar aratrmada ve kabul etmede imann akl ncelediini fakat bu inanlar izah etmede ve anlamada akln rol alabileceiniiddiaeder.19 (3)Fideizm,katrasyonalizmineliiidir.Fideizmeg re, iman rasyonel argmanlarn destei olmakszn, yalnz kendine dayanabilir ve dayanmaldr. ou fideistiin,imannbamszrasyoneldeerlendirmeye tbitutmak,aslndaakl,Tanrnnzerinekarmaktr. Fideistlerin, din imanda gerekli olan hakikat, nesnel deilznelbirmeseledir;aklyrtmeyedayalbirar

18

19

Richard H. Popkin, Fideism, The Encyclopedia of Philosophy, ed. Paul Edwards,MacmillanPublishingCo.,Inc.&TheFreePress,NewYork, 1972,s.201. Nicholas Bunnin & Jiyuan Yu, Fideism The Blackwell Dictionary of WesternPhilosophy,BlackwellPublishing,Malden,MA,2004,s.255.

32

Fideizm/O.M.Deniz

gmanmeselesiolmasndanteiselbirballkmese lesidir,demeleritipikzellikleridir.20 (4) Fideizm, delilcilik (evidentialism) ile elien bir g rtr.Eniyianlamn,birkimsenintemeldinkanaat leri bamsz rasyonel deerlendirmeye tbi deildir eklindeki iddiada bulur. Tanrya balln, kiinin nihaikaygsolmasgerektiiveimanaklnyargs na tabi tutmann, akl, Tanrdan daha stn bir konu ma yerletirmekle ve onu putlatrmakla ayn anlama geleceidncesi,oukezbylebiriddiannneden lerindenbiriolarakgsterilir.21 (5) Nesnel akln, din inan iin asla uygun olmadn kabuledengrfideizmolarakadlandrlabilir.man, haklkarm (justification) iin akla gereksinim duy maz ve rasyonel kategorileri dine uygulama abas t myleyersizdir.mankendihaklkarmn,kendii sel deerlendirme kriterlerini meydana getirir. Muhte melen, fideizmin iki tr vardr. lki, teorik akln stan dartlariledeerlendirildiindedininsamagzkme sininkanlmazolduunuifadeeder.kincisi,din,ak lntamanlamylailevsizolduubiretkinliktirdemek leyetinir.Dinaklnkarsndaolmakyledursun,ak lnzerindedir.Herikigrbirbirleriyleuyumludur.22 (6)mannakldangelecekhibirgerekeyegereksinimi olmad,hattaaklnveonunhaksziddialarnnyarg
20

21

22

MichaelPeterson,WilliamHasker,BruceReichenbach,DavidBasinger, Philosophy of Religion: Selected Readings, Oxford University Press, New York,1996,s.57. William Hasker, Evidentialism, Cambridge Dictionary of Philosophy, Second Edition, ed. Robert Audi, Cambridge University Press, Cambridge,1999,s.294. Louis P. Pojman, Philosophy of Religion: An Anthology, Third Edition, WadsworthPublishingCompany,Belmont,CA,1998,s.413.

FideizmNedir?

33

c olduu ynndeki srar ve kararllk genellikle fide izmdiyeisimlendirilir.23 (7)Dinfideizm,imanavedininancailikinmeselele rin akl tarafndan desteklenmediini savunur. Din bir iman meselesidir ve akl tarafndan savunulamaz. Kii sadeceinanmaldr.Tanrnnbizdenistediiakldeil, imandr. (branilere Mektup 11:6) Fideistler inanca uy gulandekliyledelilindoashususundaphecidir ler.Tanryainanileilgilihibirdelileveyaargmana inanmazlar. Tanrya akl yoluyla ulalmaz. Sadece ve sadeceimanyoluylaulalr.24 (8)Fideizm, aklolmaksznveyaaklaaykrolarakki inin Tanrya inanmas gerektiini iddia eden gr tr.25 (9)Fideizm,imannrasyonelliininimannkabuledile bilir olup olmamas ile ilgisinin bulunmadn destek leyengrtr.26 (10) Fideizm, sonuta akln ktlenmesini beraberinde getiren ve zellikle felsefi veya din hakikat araynda kullanlan, mnhasran ya da esas olarak yalnz imana dayanmadr.Birfideistbuyzdenfelsefivedinmese lelerde akla gvenmektense imana gvenmeyi srarla tavsiyeederveaklktlemeyivekaralamaysrdre

23

24

25

26

TerencePenelhum,GodandSkepticism:AStudyinSkepticismandFideism, D.ReidelPublishingCompany,Dordrecht,1983,s.1. NormanL.Geisler,Fideism,BakerEncyclopediaofChristianApologetics, BakerBookHouseCompany,GrandRapids,1999,s.14. Kelly James Clark, Return to Reason: A Critique of Enlightenment Evidentialism and a Defense of Reason and Belief in God, William B. EerdmansPublishingCompany,GrandRapids,Michigan,2001,s.7. Nicholas P. Wolterstorff, Faith, Routledge Encyclopedia of Philosophy, Routledge,London,1998,vol.3,s.543.

34

Fideizm/O.M.Deniz

bilir.Byleceenazndanfideizminikiderecesinibirbi rindenayrtedebiliriz:dinmeselelerdeakldanziyade imanagvenmemizgerekirdiyenlmlfideizmileakl ktleyenvekaralayanarfideizm.27 (11)Fideizm,kesinlieerimedeinsanaklnnkapasite sinikmseyenveimantemelhakikatlerinbirlt olarakbelirleyenfelsefiveteolojikbirdoktrinyadatu tumdur.ByleceTanrnnvarl,ruhunlmszl, ahlaknilkeleri,vahiyolgusuveHristiyanlngveni lirliisadeceaklyoluylakantlanamaz.Otoriteyedaya lolarakkabuledilmekzorundadrlar.28 (12) Fideizm, ilahi eylerin bilgisini elde etmede akln rolhakkndaktmserolanveaklyerineimannde erine vurgu yapan bir grtr.29 Fideizm, bilginin imanayadavahyebalolduudoktrindir.30 Fideizm tanmlar verdiimiz rneklerle snrl deildir. Fakat fideizmin din felsefesi literatrnde farkl yazarlarca nasl ve ne ekilde tanmlandn gstermeleri bakmndan yeterlidir. Grld gibi, tanmlardaki farkllklara ramen tanmlar birbiriyle ilikili eler iermektedir. Yukarda veri len tanmlardan hareketle, akliman ilikisi asndan fideiz minerevesinibelirlemedebizeyardmcolacakunsurlaru ekildebelirtebiliriz:

27

28 29

30

Alvin Plantinga, Reason and Belief in God, Faith and Rationality: ReasonandBeliefinGod,ed.AlvinPlantingaandNicholasWolterstorff, UniversityofNotreDamePress,NotreDame,2004,s.87. S.A.Matczak,Fideism,NewCatholicEncyclopedia,vol.V,s.908. SimonBlackburn,Fideism,TheOxfordDictionaryofPhilosophy,Oxford UniversityPress,Oxford,1996,s.139. fideism n.,The Concise Oxford English Dictionary, Eleventh edition revised, ed. by Catherine Soanes and Angus Stevenson, Oxford UniversityPress,2006.

FideizmNedir?

35

a. Din inanlar kabul etmede akln hi bir rol bulun mad gibi, iman etmenin, imann mkul olup olmamas ile hibirilgisiveilikisiyoktur. b.Dininanlarveyahakikatlerakladeil,aksineimana dayanr. Bu yzden kii, akl yok sayarak ya da akla kart olarakTanryainanmaldr. c. Din inanlar rasyonel deerlendirmeye tbi deildir. Dolaysylakiininkabuledeceiinanlaraklnszgecinden geirmesigereklideildir. d.manbirtakminannermelerininyadadoktrinlerin aklentasdikindenibaretbirmeseledeildir.man,birgven veteslimiyethlidir.mannnesnesibizzatTanrnnkendisi dir.Tanrhakkndaifadeedilenbirdizinermedeildir.31 Fideizmi, akla yer vermeksizin veya akla ramen din inanlarn kabul edilmeleri gerektiini savunan bir gr olarak tanmlarsak, bu balamda fideist tutum, deiik biimdekendinigsterir.Birincisi,imanetmesrecindeakln deersizliine vurgu yapar. Kiiyi imana sevk etmede akln hibir faydasnn olamayacan iddia eder. rnein Karl Barth,felsefeyivemantkendifaaliyetalaniindemuteber grr. Bu ikisinin, teoloji ile hibir bantsnn olmadn iddia eder. kincisi, bir kii akln yanl yne sevk ettiine ve imann akln tam ters istikametinde yer aldna inanabilir. Aklveimanarasndakibuztlk,Tanrnnvarolduuinanc, cesurcavemeydanokurcasnakabuledilerekzmekavu turulur.Bakabirdeyileztlnkendisi,imanagidenyolun talarn der. Hristiyanln Tanrsna inanmada Kierkegaard bu tutumu benimser. Bedene brnm Tan
31

Terence Penelhum, Fideism, Blackwell Companions to Philosophy, A Companion to Philosophy of Religion ed. Philip L. Quinn and Charles Taliaferro,BlackwellPublishers,Maiden,Massachusetts,1999,s.377.

36

Fideizm/O.M.Deniz

rya, sa Mesihe inanmak, sonlusonsuzdur gibi elikileri kabul etmeyi gerektirir. Bir kimse aklna tmyle uyarsa, Tanryinkretmesikanlmazdr.Buyzdenimannnn debirengeltekiledenaklnreddedilmesigerekir.ncs, bir kimse, akln baz inanlar kabul etmek iin elverili ve yeterli olduuna, fakat bazlar iinse yetersiz olduuna ina nabilir. Tanrnn varl ve sfatlar lehinde akln yeterli bir desteksunabileceine;amaTeslisveenkarnasyongibiinan larnekabuletmedenedeizahetmedeaklnyetersizkalaca na inanlr. Bu trden inanlar sadece imana dayal olarak kabuledilmelidir.Dininanlarszkonusuolduundaakln kullanm aka ktlenmese de dini inanlar akln deneti mine tbi tutmak, bir ihtiya ya da zorunluluk olarak grl mez. Akln yetki alan snrlandrlr. nk vahyin yardm olmakszn sadece akl yoluyla bir kimsenin Teslis inancn kabul edebilmesi mmkn deildir. Bata Augustine olmak zere, pek ok Hristiyan dnrn bu gr benimsedii sylenebilir.32 Fideist olarak nitelendirilebilecek pek ok dnr, inancasebepolabilenfakatinanlaneyindoruluunukant lamayan ikna edici bir takm etmenlerin olduunu kabul eder.Fakataklveimannbadamazlnaolankesininan lar sebebiyle akli nedenlere kar olduka mesafelidirler. man etme kararnn ardndan ya da imana erdikten sonra, rasyoneltemellendirmedenyoksunbirbiimde,inanlaneyi aklamak maksadyla baz nedenlerin sunulmasnda bir sa knca grmeyebilirler.33 Genelde lml fideizm34 olarak adlan
32 33

34

KellyJamesClark,ReturntoReason,s.154155. Richard H. Popkin, The History of Scepticism: From Savonarola to Bayle, OxfordUniversityPress,Oxford,2003,s.xxi. Bir nceki pararafta, nc tutum olarak ta ifade ettiim bu tutum, aklimanilikisiasndandahaesnekbiryapyasahipolmasndando lay,zayffideizm(weakfideism)biimindedeifadeedilebilmektedir.

FideizmNedir?

37

drlanbututumunenakrneiniPascaldagrmekmm kndr. Pascal, iman yoluyla bir kezkabul edildiler mi, ina nan kiinin, Hristiyan inanlarnn geerli ve srdrlebilir olduklarn akln yardmyla anlayabileceini iddia ederek, aklatmylecephealmadngstermekistergibidir.35 Richard Popkinin deerlendirmesine gre, fideizm, (1) akl dlayan bir iman anlayndan, (2) akl nceleyen bir iman anlayna kadar uzanan bir izgide kendini gsterir. Fideizm, bu iki anlay erevesinde ne srlen grlerin toplamn ihtiva eder. Kr iman savunan birincianlay, ha kikate ulamada veya hakikati mkul hale getirmede, akla herhangibiryetenekveyeterlikizafeetmektenimtinaederve tmkesinliibirtakmvahyedilmiveyakabuledilmihaki katlerekaytszartsztambirballadayandrr.Aklnce leyen bir iman ngren ikinci anlay, iman yoluyla baz nermelerikabuletmezdennce,akln,hakikatintamvemut lak kesinlii ile ilgili bir tasarrufunun olamayacan iddia eder. yle ki, kesinlik ifade etmeleri bakmndan rasyonel nermelerin tm bir dereceye kadar phelidir ve bu p heninizalesi,ancakonlarnimanadayalolarakkabuledilme lerinden sonra mmkn olabilir. O halde, imann akldan ncegelmesiuanlamagelir:Hakikatinvekesinliininnihai ve mutlak lt akl deil, imandr. Yine de akl hakikatin aratrlmasnda veya aklanmasnda nisb bir rol oynayabi lir.Fideizminbutrlerininortakbirpaydadabulutuusy lenebilir. Bir eyi iman temelinde kabul etmeksizin o eyin bilgisineulalamaz.Bilgiimandanbamszdeildirveaksi dnldnde, herhangi bir bilgi iddias hakknda bir ta kmfelsefiphelerortayakonabilir.36
35 36

Gilman,age,s.6. Popkin, age, s. xxii. 18. yzyldan itibaren inanszlk ile e tutulmaya balanan phecilik ile fideizmin aslnda birbirine muhalif tutumlar olmadn ortaya koymas bakmndan Richard Popkinin almalar

38

Fideizm/O.M.Deniz

KierkegaardveBaylegibikimidnrler,aklnrettii phelerdenkurtulmakiinimanasnmlardr.manteme linde kabul edilen bir inan esas ile o inan esasnn kabul ynndeilerisrlebilecekbirdelilveyanedenarasndahi birilikininbulunmadnsavunmulardr.FranszKalvinist Pierre Jurieunun (16371713) u ifadesi konuyu zetler ma hiyettedir: nanyorum, nk inanmak istiyorum.37 Dola ysylaimanetmekiinbakanedenleraramayagerekyoktur. mantemelindekabuledilenbirinan,aklayatknveyakant lanabilirbirinanileelisebiledurumdeimeyecektir.Bu nakarnSt.Augustineveonunizindengidenkimidnr ler,ancakimannkabuledilmesininveimanateslimolunma snn ardndan, iman etmek iin bir takm nedenlerin ileri srlebileceini ifade etmilerdir. nancn kabul edilmesinde iknaediciolabilenyadainanmayatevikedebilenszkonu sunedenlervedelillerimannkabuledilmesindennceorta yakonabilir.Fakatbunlarinanlaneyindoruluunukant lamazlar.KierkegaardnveAugustineintemsilettiiheriki grn ortak iddias udur: Din olsun, metafiziksel olsun, hakknda phe edilemez olan hibir hakikat, iman faktr olmaksznkefedilemezveyakantlanamaz.Aklnkullanm konusunda Augustineci gr daha esnek olsa da, byle bir iddiay savunmas bakmndan Kierkegaard gr ile fide izmatsaltndabirlemektedir.38

37

38

olduka k tutucudur. Popkine gre, herhangi bir nermenin doru luunu gstermek iin teklif edilebilecek delilin yeterlii veya gveni lirliihakkndapheuyandranfelsefibirgrolaraktanmlanabile cekphecilik,dinihakikatinyalnzimanadayandniddiaedenfide izme,felsefizeminsalamaktadr. Richard H. Popkin, Kierkegaard and Scepticism, Kierkegaard: A CollectionofCriticalEssays,ed.J.Thompson,AnchorBooks,NewYork, 1974,s.358. Popkin,age,s.xxii.

FideizmNedir?

39

Akln herhangi bir konuda kesin bir hakikate ulatrp ulatramayaca problemini pheciliin ncllerinden yola karak akliman ilikisi erevesinde ele alan grler ve yaklamlar,fideizmingenelbirerevesiniizmedebelirleyi ci bir parametre oluturabilir. Bu balamda, iman yoluyla bilinenbirtakmtemelhakikatleresahipolmakszn,rasyonel aralarla bilgiye erimenin imkn hakknda pheci bir tu tum sergilemek fideizm olarak nitelendirilebilir. Meseleyi bu ekilde ortaya koyarsak, bir fideist, Tanr vardr nermesi nin doruluunu kantlamak iin sunulabilecek gerekli ve yeterli nedenleri yadsyan ya da kukuyla karlayan, ama bunaramensadeceimansayesindekazanlmbirmalmat varsaveyabirtakmkesineylereinanlyorsa,inannerme lerinin doru olduklarnn bilinebileceini iddia eden kii dir.39 David Humeun tutumu bunarnek olarak gsterilebi lir. Felsefe tarihileri Humeu genellikle bir pheci olarak yorumlama eiliminde olsalar da, eserlerini bir btn olarak deerlendirdiimizde onun phecilikten k yolunu fide izmde bulduunu sylemek mmkndr. Hume, nedensel lik, kiisel zdelik, tz, harici nesneler, mucizeler, lmsz lkveTanrnnvarlgibimetafiziinkonusunagirenprob lemlere felsefi teolojinin sunduu zmlerin geersiz oldu unu kabul etmesine ramen, yine de sz konusu inanlar kabuleder.Buinanlarndoruolduuyargsndabulunma yreddedipbirpheciolarakkalmakyerine,ennihayetinde rasyonel olmayan temellere dayal olarak onlarn doru ol duklarn kabul eder. Bylelikle, nce bir pheci gibi, akln, din inanlarn kabul edilebilir olup olmadklar hususunda birhkmdebulunamayacanifadeeder.Fakatbukonuda ki yargsn askya almak yerine, rasyonel bir zeminde daha

39

Popkin,age,s.xxi.

40

Fideizm/O.M.Deniz

nce reddetmi olduu kavramlar ve tezleri rasyonel olma yanbirekildekabulederekfideistbirtutumsergiler.40 Fideizmzerineyazlmenderalmalardanbirisiolan God and Skepticismde, amzn nemli din felsefecilerinden Terence Penelhum, fideizmin pheci gelenee referansla daha belirgin klnabileceini gstermitir. Ona gre, din dncededeiikbiimlerdenksedenfideizminentemelde u gr savunduuaktr: Akl ve iman birbirlerinden o kadarayrdrlarki,aklnimanahibirdestekveremediiyar gsnda bulunursak imann temellerini sarsm olmayz. Ak sine iman takviye etmi oluruz.41 Ancak, Kierkegaard ve Pascalgibifideizminndegelentemsilcileri,imannhertrl felsefi ve akli delile kar mesafeli olmas gerektiini ve akl yrtme yoluyla imann hsl olamayacan iddia etmekle yetinmemilerdir. Bu iddialarn akln, iman alannn42 dn dakalaninanlarndoruolduunudahikantlayamayaca nsavunarakdesteklemeyolunagitmilerdir.Birbakadeyi le phecilie bavurarak fideizmlerini ayakta tutmulardr. Bu yzden Penelhum onlar pheci fideistler (skeptical fideists)olarakadlandrr.43

42
40 41

43

DelbertJ.Hanson,FideismandHumesPhilosophy,s.5. Penelhum,GodandSkepticism,s.ix. Akln her eyi bilmesinin mmkn olmadn ve sonlu insan aklnn snrlolduunukabulettiimizde,zellikleeskatolojiileilgilibirtakm hakikatlerin iman alan ierisinde mtala edilebilecei dnlebilir. Fakatfideizmszkonusuolduundaimanalan,Tanrnnvarlbata olmak zere vahyin bildirdii btn hakikatlerin dhil edildii geni bir alan olarak karmza kmaktadr. Bununla birlikte fideizm, iman alann tamamiyle irrasyonel bir alan olarak grr. man etmede akl hibir delile ihtiya olmadn savunur. mann safiyetini korumak adna, akln iman alan iin zararl olduunu iddia eder. Dolaysyla imanalantbiri,fideistlerindilindetamamenotonombiralankastet tiinden,sorunlubirtbirhalinialmaktadr. Penelhum,age,s.ix.

FideizmNedir?

41

phecilie referansla akln doas hakkndaki olumsuz teolojik gre destek arayan ve bylelikle imann, akln ta leplerinden (demands of reason) muaf olduunu temellendir meye alan pheci fideizm geleneini Penelhum, konformist fideizm (conformist fideism) ve evanjelik fideizm (evangelicalfideism)olmakzereikiyeayrr.44 Penelhum,rasyonelargmanlarnveonlaradayaldokt rinlerin ikna edicilikten uzak olduklarn ortaya koymaya altklar halde, Kilisenin otoritesine saygl ve itaatkr olunmasnvedinayinlereitirakedilmesiniisteyenkiilerin bu tutumuna konformist fideizm ismini verir. Penelhuma gre, konfomist fideizmin temsilcileri, Erasmus, Montaigne ve Bayledr. Onlarn ortak noktas, mezhepsel farkllklarn leke srmedii sde bir dindarln, pheci kaytszl (indifference)benimsemekkouluylammknvesrdrlebi lirolduunuilerisrmeleridir.45 Erasmus,Lutherilegirdiipolemikte,Hristiyandindar lnn,ilahinbilgi,insaniradesininetkisivb.konularhak knda teolojik mnakaalarda bulunmaya izin vermediini ifade etmitir. Tanrnn zt ve tabiat konusunda olduu gibi,ilahiyatilgilendirenbakameselelerzerindedederin lemesine dnmek, hem sakncaldr hem de Tanrnn iste ine aykrdr.46 Bir tr mistik sessizlik iinde Tanry d nmeyi ve ululamay salk veren bu iddia, Penelhumun tespitine gre, Hristiyan iman ile Pyrrhoncu grnlere uymaclk (conformity to appearances) retisi47 arasnda kuru
46
44 45

47

Penelhum,age,s.2. Penelhum,age,s.14. Penelhum, age, s. 19; Desiderus Erasmus, Free Will, ErasmusLuther DiscourseonFreeWill,trans.andeditedbyErnstF.Winter,Continuum, NewYork,1999,s.57. Mutlak bilginin olmadn iddia eden Pyrrhona gre, duyu organlar ve akl, bize nesneleri olduklar gibi deil grndkleri gibi gsterir.

42

Fideizm/O.M.Deniz

lan paralellie dayanr. Dolaysyla bu anlay, gelenekle uyuma iinde olacak ekilde yaamay, ama buna karn geleneiyorumlamaktanimtinaetmeyitavsiyeedenpheci tutumaoldukayakndr.48 Konformist fideizmin en nl simas, Montaignedir.49 phecilikileimanuzlatrarak,teolojikihtilaflarngereksiz liini gstermede izledii yntem Erasmusunkinden daha radikalvedahafelsefidir.Montaigne,Sextusunizindengide rek, yani yine akln kullanm yoluyla, herhangi bir alanda hakikate ulamada akln gvenilirliini sorgulamaya aar. Okuyucusunun,akl,hakikateulaamazsonucunavarmas n ister. Bu etkiyi yaratacak ak ifadeleri, onu tehlikeli bir biimde negatif dogmatizmin sularna yaklatrmtr. Fakat
(aybardandakrkgrnenaykarnei)Bunedenlenesnelerin kendini(zn)deil,grnlerini(fenomenlerini)bilebiliriz. Penelhum,age,s.19. Montaignenin,ApologyforRaimondSemondbalklalmas,dnemin Pyrrhoncumetinleriarasndaenmehurolandr.Bualma,oksay dapheciargmannveklasikrneintannmasnsalamtr.Dola ysyla erken dnem modern felsefede phecilie duyulan ilginin s rekli odandayer almtr. Montaigneninbueserini ne maksatla yaz d tartmaldr. Kimilerine gre Montaigne gizli bir ateist olarak, Hristiyan imannn temellendirilebilir olmadn gstermek iin Apologyyikalemealmtrveesasgayesiphecifikirleriyayarakima nndayandtemellerizayflatmaktr.zerindetartmaygerektirme yeceklde ak olan iki nokta udur: Birincisi, o, ateistlerede ilham kayna olmu, felsefi anlamda gerek bir phecidir. kincisi, hibir zaman okulu bir iman mdafisi olmamtr. Montaigne, Pyrrhoncu tarzda,bilimlere,duyularmza,felsefeyeveinsanaklnntmtezahr lerineolangvenimizisarsmayhedeflemitir.Budorultudakipheci argmanlarbirarayatoplamasnnetkisibykolmutur.Ayrkulvar larda olmalarna ramen hem Pascal hem de Descartes, Montaignein aktardklarnnounudevralmlardr.Bkz.Penelhum,age,s.22;Ann Hartle, Montaigne and Skepticism, s. 200; Jessica N. Berry, The PyrrhonianRevivalinMontaigneandNietzsche,JournaloftheHistory ofIdeas,Vol.65,No.3,(July,2004),s.497514.

48 49

FideizmNedir?

43

dier fideistlerde olduu gibi, tutarszla dmekten sakn makonunbirincilnceliideildir.50 Montaignee gre, Hristiyanln temel inan esaslarnn doruluunukantlamakiinilerisrlenakladayaldelille rintmgeersizdir.Fakatbundaendieedilecekbirdurum yoktur.nkenbykkafalarbileherhangibiranamesele hakknda hakikati bulmaya muktedir olamamlardr. Zaten imanhibirekildeakladayandrlmamaldr.Hakikateancak ilahi ltuf yoluyla ulalabilir. Akln bir faydas olacaksa, sa deceimaniindeolabilir.51 pheci fideizmin ikinci tr olan evanjelik fideizm, imannihtivaettiimutlakballkiingereklitemellerisa lamada insan aklnn yetersizliinin phecilik kanalyla or taya konulmasnn, bir iman etme nedeni olarak hizmet ede bileceini savunan anlaytr. En nemli temsilcileri KierkegaardvePascaldr.Evanjelikfideistlergerekanlamda pheci deildirler. phecilik onlarn nazarnda, konformistlerin aksine, bir ama deil, bir aratr. phecilik sadece,felsefiengellerolmadan,imanhsledecekilahiltuf iingerekliyoluhazrlamtr.nkimanakladayandran doal teoloji abalar, ihtiday delil ile yer deitirme abas dr. Ksacas, bu gre gre, pheci argmanlara dikkat kesilerek, derin dncelere dalmann verecei uygun netice inanszlkdeil,inantr.52 Penelhuma gre, konformist fideistlerin evanjelik fideistlerden temel fark, tartmal din konularn zmle nebilir olmadklarn gstermek iin phecilie bavurmala rdr. Konformist fideistlerin nerdii zm, toplumda ege
50

51 52

TerencePenelhum,SkepticismandFideism,TheSkepticalTradition,ed. MylesBurnyeat,UniversityofCaliforniaPress,Berkeley,1983s.295. Penelhum,GodandSkepticism,s.22. Penelhum,age,s.1516.

44

Fideizm/O.M.Deniz

men olan din yaam biimlerine ve inanlara, onlar tutucu bir ekilde gerekten benimsemeksizin, uyulmasdr. Bir ba kma inanszlk ile kark bir din uymacl (religious conformity)savunmulardr. Fideizm, eyler hakknda kuku duymak yerine imana dayanarak onlara inanlmas gerektii dncesini gerektir mezmi?Herfideist,ilkinbirpheciolmakmecburiyetinde dir, aksi takdirde inanlan ve deer verilen inanlar srdr menin bir yolu olarak rasyonel olmayan bir temele bavur mann hibir nedeni kalmayacaktr. Fideistler kukular ile yzletiktenvepheciliinkendileriiinbirareolmadn anlamalarndan sonra inanlarn korumaya alrlar. Man tksalbirargmanadayalolmakszninanlardevamettirir ler. nk her eyden nce kukuyu douran mantksal ar gmandr.Dolaysylabirfideist,srfakladayalolarakTan rnn varlnn kantlanabileceini ve bu yolla phenin gi derilebileceini imann doasna aykr bulduu iin tered dtszreddeder.Fideist,Tanrnnvarolduuinanclehinde akli temeller salamann imkn konusundaki peci tutu munu devam ettirir. Fakat iman sayesinde inancnn doru luu konusundaki phelerinden kurtulduunu iddia eder. Yani, fideist sadece Tanr inancnn gerekelendirilebilirlii hususunda phecidir. Fideistlerin temel zellii, sadece, hibiraklidayanaolmayanyadazayfbirtemeledayanan inanlar benimsemeye istekli olmalar deildir. Bunun yan sra,akasorguladklarvekukulandklarinanlarbenim semeye istekli olmalardr. Bu yzden fideizm sadece bir tu tum deildir. Bilinli ve kastl olarak uygulanan bir eylem dir.53

53

Hanson, age, s. 8; Robert Fogelin, Walking the Tightrope of Reason: The Precarious Life of a Rational Animal, Oxford University Press, Oxford, 2003,s.9899.

FideizmNedir?

45

Fideizmiyukardaifadeettiimizerevedebetimlersek, St. Augustine, Martin Luther, John Calvin, Blaise Pascal ve SorenKierkegaardkolaylklabirerfideistolaraknitelendirile bilir.Busnflandrma,Protestanimananlaynnruhunada uygundur. Buna karn, Julien Eymard dAngers gibi baz Katolikyazarlarfideizmteriminin,imanediinhemncesin de hem sonrasnda, hakikati arayp bulmada akla hi bir rol ve ilev yklemeyen bir gr biiminde snrlandrlmas gerektiini dnrler.54 Bu tanmlamaya gre fideist olma nnlt,dinihakikatlerinanlalmasndaveaktarlmasnda dahi akl tmyle devre d brakmaktr. Bu anlamda St. AugustinevebelkiPascal,fideistolarakgrlmeyebilir.Fakat fideizminerevesinibelirlemedeilerisrlenbult,akll birvarlkolaninsannakltmylegzardetmesininimkn bir yana, yoruma ylesine aktr ki baz aratrmaclarn Lutheri, Calvini ve hatta Kierkegaard bile fideizmin dn damtalaaetmesineimknverebilmektedir. Bu noktada bir hususun altn izmek gerekir. Fideist olarak nitelelendirilmeyi hakeden teolog ya da dnrleri tayin etmede, aratrmaclar arasnda bir gr birliinin ol maynn nedeni sadece, fideizmin farkl ekillerde tanm lanmas deildir. Kimi aratrmaclar, kimilerinin fideist ola rak nitelendirdii kiilerin akliman ilikisi balamndaki grlerini fideizm kapsamnda yorumlamamaktadrlar. manetmek veimanieriklerinikavramakszkonusuoldu unda, akln ktlenmesinin fideist tutumun bir gstergesi olduu hakknda bir uzlama vardr. Fakat byle bir ktle menin olup olmay ya da ktlemenin derecesihakkndaki yorumfarkllklar,birkimseninfideistetiketinialpalmad konusunda aratrmaclarn farkl grler serdetmelerine nedenolmaktadr.
54

Popkin,TheHistoryofScepticism,s.xxii.

46

Fideizm/O.M.Deniz

Fideist olduuna hkmedilen bir dnrn, iman et mede ve ilahi hakikatlere ulamannyansra, onlar anlama da akln rol ve yeri konusunda gerekte olumsuz deerlen dirmelerde bulunmadn iddia eden aratrmaclara da sk lkla rastlanmaktadr. Bu balamda zellikle Kierkegaardn fideist olup olmad tartma konusu yaplabilmektedir. r nein,fideizmiikiyeayranChristopherInsole,Kierkegaadn irrasyonalistbirfideistolduugrnekatlmaz.55Onagre, Kierkegaardn imann paradoksallna dair aklamalar, Kantn antinomileri ele al ile benzerlik gstermektedir.56

55

56

Insole,fideizminbirimetafizikdieriepistemolojikikibileeneayrlabi leceini ifade eder. Onun tanmlamasyla, metafizik fideizm, imanet tiimeyingerekten(banagre)doruolduunuvebundanbakaki itesi rasyonel bir hakikat kavramna sahip olmadmz savunur. Epistemolojikfideizmise,birmeseleninmutlakbirhakikatininolduu nukabuletmesineramen,buhakikateyaa)aklnsnrloluunuonay layarakvebireyiimantemelindekabulederekyadab)sadeceolaan aklyrtmesrelerinekarkarakveirrasyonelbirtarzdabireyin doruolduunukabulederekulaabileceimizisavunur.Bkz.Insole, Christopher,Kierkegaard:AReasonableFideist?TheHeythropJournal, Vol.39,Issue4,(1998),s.365. Insole,agm,s.374.Sadecebukonudadeil,epistemolojiyiilgilendiren bakameselelerdedeKierkegaardveKantarasndaarpcbenzerlikle rinolduusavunulabilir.Fakatbilgiyisadecedeneyvegzlemsnrlar iindemmkngrenKantnaklimanilikisiszkonusuolduunda Kierkegaard ile ayn izgide olduu sylenemez. Kanta gre, a priori kavramvesezgilerin,kaynakveilevlerineolursaolsundeneysnrla rn amalar sz konusu deildir. Amaya altklarnda antinomiler olarakifadeettiiatmalaryadadiyalektikdediiyanlsamalarorta yakar.KantnpratikaklnbirpostlatolarakgrdTanr,deney vegzlemsnrlarnndndakaldndan,teorikakl,Tanrnnvarl konusunda elikiye (antinomi) der. Ancak Kant, duyulurstnn bilgisine(numeninbilgisine)erimedebaarszolanteorikaklnyola tsorunu,Tanrnnvarlnpratikaklnpostlatolarakkoymaksu retiyle amaya almtr. Bununla birlikte, Kierkegaardn paradoks olarakilanettiiTanr,HristiyanlnTanrsdr.OysaKantnTanrile kasdettii,TeslisedayalHristiyanlnTanrsdeildir.Dolaysylaak

FideizmNedir?

47

yle ki, Kant, antinomileri ortaya koyarak zmlenemez meselelerileuraanakln,kanlmazsuretteelikilered eceiniyineaklnbirkefiolaraktakdimetmektedir.Benzer ekilde, Insoleun yorumuna gre, Kierkegaard, paradoksu aklnkefedebildiivestelikpeindekotuubireyolarak sunmaktadr. Paradoks, akla snrlarnn olduunu syler ve snrlarnnsonunageldiikonusundaakliknaeder.Dolay syla Kierkegaardn paradoksu, speklatif felsefeye dayal niha gereklii anlama projesinin son bulmas gerektiine iaret etmektedir. Kierkegaardn talebi, varolduuna inan lanla, ama varolduu bilinemeyenle, yani nihai gereklikle varolusal bir ba kurulmasdr. Kierkegaard bylece yo rumlayanInsole,onunaslndaunusylemekistediiniifade eder: Hristiyanln paradoksal doas, Hegelizm ya da Pa ganizm gibi, ikin bir doktrin veya teori olmadn teminat altnaalr.HernekadarHristiyanlkakltarafndandorula

ln,Kierkegaardnvurguladanlamdaelikiyedeceisylenemez. Yine de metafizik alanda teorik akln snrlarna vurgu yapan Kantn, ortaya koyduu epistemoloji ile kendinden sonraki pek ok dnr etkilediigibiKierkegaarddaetkilediiaktr.KierkegaardnKantn eserlerinin ne kadarn okuduu ve ne deer bitii pek akla ka vumu bir mesele deildir. Fakat Philosophical Fragmentsta Kierkegaard, Yeni Ahit Hristiyanlnn epistemolojisi ile idealist epis temolojiyi karlatrr. Yapt zmleme sonucunda, bu ikisi arasn daki evliliin bir hata olduunu ve derhal feshedilmesi gerektiini sa vunur. dealist felsefe ile Hristiyan teolojisi arasnda zdelik kuran Hegelci anlaya kar kar. Bu balamda Kierkegaardn temelde Kantnkinebenzerbirepistemolojiktutumierisindeolduusylenebi lir.Yanibilgiveimanarasndamutlakbirdikotomiyibenimser.Birba kmadini,duyguveahlakalanilesnrlandrr.Bukonudakideerlen dirmeler iin bkz. Ronald Michael Green, Kierkegaard and Kant: The Hidden Dept, Albany State University of New York Press, New York, 1992, s. 7784; Jerry H. Gill, Kant, Kierkegaard, and Religious Knowledge, Philosophy and Phenomenological Research, Vol. 28, No. 2. (December,1967),s.188204.

48

Fideizm/O.M.Deniz

namyorolsadaveaklgerekteneksikbulsadaHristiyanlk nihayetteakliknaedebilir.57 Bu deerlendirmesinden de anlalaca gibi Insole, Kierkegaardn mutlak paradoks kavramna referansla, Hristiyanln inan esaslarnn akla aykr ve mantksal ola rakelikiliolduklarnakabeyanettiinisavunanyaygn gre itiraz etmektedir.58 Bylelikle, rnein, Kierkegaard
57 58

Insole,agm,s.374. Kierkegaard zerine alan aratrmaclar, sa Mesihin kiiliindeki paradoksunaklileolanmnasebetikonusunda,onunyazyadkt dncelerini anlamada ikiye blnmlerdir. Genel kabul gren g r, Kierkegaardn Postscriptte sunduu ekliyle, onun Paradoks sy lemi ile rasyonellik ltleri arasnda uzlatrlmas mmkn olmayan biratmannolduunusavunur.Budurumdabirkimseimanetmise, yani Paradoksa inanyorsa, o kimse mantksal eliki ieren bir inanca sahip olduundan dolay, zorunlu olarak irrasyoneldir. Dier gr, aklveimanarasndagerekbiratmannolduusavnnPostscriptte savunulmadniddiaeder.AklnParadoksakarkoyduuiddiasnn, Postscripttekiifadelerinyanlyadaeksikyorumlanmasndankaynak landnilerisrer.Yinebugregre,Kierkegaardunuanlatmaya almtr:Akl,Paradoksundoruluuhakkndahibiryargdabulu namaz.Paradoksaiman,aklaaykr(contrarationem)deilaklnstn dedir(suprarationem).Buikigrnyansra,Kierkegaardnakliman ilikisiileilgilitutumunusenkretikbirtarzdadeerlendirenncbir grten de bahsedilebilir. Buna gre, Kierkegaard hem imann akla aykr olduunu hem de imann akln stnde olduunu birlikte dile getirmitir.mannaklaaykrolmas,birbakadeyileaklnimanie riklerine muhalefet etmesi, imann akln yasalar ile elitii anlamna gelir.Dolaysylabirkimseyarasyonelolmayyadaimanlolmayter cih etmek zorundadr. mann akln stnde olmas, akln imann nes nesininvarlyadagerekliihususundayargdabulunamadanla mna gelir. Bu grn savunuculuunu yapan Garelicke gre, Kierkegaard,aklimuhakemeyetbitutulanimann,aklnstandartlarna uymadnn ve mantk yasalar ile elitiinin grlecei anlamnda, akl ve iman arasnda bir atmann olduunu ak olarak yazmtr. Dolaysylaiman,aklileaslauyumlubirbirlikteliksergileyemez.By lelikleKierkegaard,ThomasAquinasizgisininkarsndayeralmtr. BununlabirlikteKierkegaard,varolusaldzeydeaklveimanarasnda

FideizmNedir?

49

zerinealmalarbulunanMcKinnongibikimidinfelsefeci lerinindillendirdiibenzerbiryorumdabulunmaktadr.Yani Insole, Kierkegaardn, Hristiyan dogmalarnn paradoksal yaps ile bunlara iman etme arasnda zorunlu bir bantnn olduunusylerken,aslnda,formelmantntemelyasalar n reddetmek gibi bir niyetinin olmadn iddia etmektedir. Onagre,ncelikleanlalmasgerekennoktaudur:Mutlak paradoks formel bir eliki deildir. man sahibi olmak, sann hem Tanr olmas hem de Tanr olmamas (insan ol mas) cihetiyle, hem P nermesine hem de Pnin eliiine birlikteinanmayiermez.Kierkegaardagre,Tanrveinsan, insanolmakTanrolmamaygerektirirnermesinidorula maya ynelten kart yklemler deildir.59 O halde Kierkegaard, Hristiyanln bir paradoks olduunu aka ilan ederken epistemolojik anlamda bir paradokstan bahset memekte midir? Kierkegaard, akln mantksal olarak eliik bulacabirnermeyidorukabuletmeyi,deyimyerindeyse imannbirarthalinegetirmemektemidir? McKinnonagreKierkegaard,paradoksalveabsrdni telendirmesindebulunduuHristiyanln,zndegerekten mantksal olarak eliik olduunu sylemek istememektedir. manetmeyenamzetkiiye,Hristiyanlntemelinanesasla
bir atmann olmad anlamnda, imann akln stnde olduunu aklamaya alarak, Tertulliann tutumunu reddeden bir yorumda bulunmutur. Bkz. Herbert Gerelick, The Irrationality and Supra rationalityofKierkegaardsParadox,SouthernJournalofPhilosophy,2:2 (Summer 1964), s. 75; Louis P. Pojman, Kierkegaard, Subjectiviy and Paradox: A Response to Gregory Schufreider, International Journal for PhilosophyofReligion,12:3(1981),s.165169. Insole,agm,s.373.Bkz.AlastairMcKinnon,Kierkegaard:Paradoxand Irrationalism, Essays On Kierkegaard, Ed. Jerry H. Gill, Burges PublishingCompany,Minneapolis,1969,s.102104;C.StephenEvans, Kierkegaard on Faith and the Self, Baylor University Press, Waco, Texas, 2006,s.117125.

59

50

Fideizm/O.M.Deniz

rnn bir elikiler yuma gibi gzkeceini sylemek iste mektedir. Dolaysyla yeni ve beklenmedik bir gr yans tan Teslis retisi, iman etme aamasndaki kiinin mevcut kavramlar ile ister istemez atr. Bu yzden bir kimsenin imansahibiolabilmesi,mantksalolarakkendiyleeliikgibi gzkenbiriddiann(rnein,Hz.sannhemulhiyethem de beerilik vasfna haizlii) doru olduunu evvelemirde kabul etmesine baldr.60 Zira tmdengelimli bir sistem, o sistembakmndantanmlanamayanpostlatlaradayanr.Bu olguyu Kierkegaard inan alanna tamaktadr. Yani, tutarl bir inan sisteminin belirli bir takm temel kabullere (commitments) dayal olduunu ve bu yzden tam anlamyla haklkarlamayacanyadaaklanamayacangstermek istemektedir.61 Bylelikle, henz iman etmemi bir kimsenin, iman yoluyla yeni bir kavray ve bak as edininceye ka dar, Hristiyan inanlarn paradoksal ve sama bulmasnn doallna iaret etmektedir. Bu durumu Kierkegaard, iman etmesrecininileyiininbirgereiolaraksunmaktadr.Yok sa inanl olmay, tutarsz, anlamsz ve akla aykr olduu aka gzken bir iddiaya srekli balanabilmeyi baarmak olarak grmemektedir. Bu balamda McKinnon, Kierkegaardn sk sk kulland absrd (sama) kavramnn yanl anlaldn iddia eder. Ona gre, Kierkegaard unu vurgulamak istemektedir: nanmayan bir kimse iin imann muhtevas samadr ve imanl olabilmek iin herkesin yap masgerekenabsrdlebabaakalmaktr.62Fakatinananbir kimseiinsamaartksamadeildir.man,samaolanma kulhaledntrr.Absrdyadaparadoksgereigibianla

62
60 61

McKinnon,agm,s.107108. McKinnon,agm,s.109. McKinnon,agm,s.110.

FideizmNedir?

51

ld takdirde, ortada entelektel anlamda dehet verici bir durumyoktur.63 Ksacaifaedeetmekgerekirse,McKinnongibiaratrma clar,Kierkegaardirrasyonalistizginindndatutmakiin, paradoks ile eliki arasnda bir ayrma giderek, bu iki kav ram arasndaki farklla dikkati ekmeye almaktadrlar. FakatPhilosophicalFragmentsnncblmnnilksayfa larna bile bakldnda, Kierkegaardn paradoks kavramn rasyonel eliki ile ayn anlama gelecek ekilde kulland grlecektir. Kierkegaardn u ifadesi oldukaaktr: Tm dnceninenyceparadoksu,dncenindnemeyecei bir eyi kefetme abasdr.64 Yani Kierkegaard unu syler: Akln byle bir paradoksu (Teslis retisini), anlamsz ve sa ma bulduundan dolay reddetmesi gayet tabidir. nk dncenin dnemeyecei bir eyi akln kavramas imkn dhilindedeildir.

63

64

McKinnon, agm, s. 109110. McKinnon, kendi grn desteklemek iin Kierkegaardn gnlklerinden alntlarda bulunmaktadr. Fakat aktard pasajlarda atlad kritik cmleler vardr ve onun meseleye bakbtnclolmaktanuzaktr.Dahas,srfGnlklerszkonusuol duundabile,Kierkegaardnabsrdkavramnirrasyonalistbirtarzda yorumlamak iin yeterince ifade mevcuttur. Kierkegaard, aka para doks ve absrd karsnda, saf akln kenara itilmesini tlemektedir. Kr.SorenKierkegaard,SorenKierkegaardsJournalsandPapers,ed.and trans. by Howard V. Hong and Edna H. Hong. Assisted by Gregor Malantschuk, Indiana University Press, Bloomington, 1998, Volume 1 AE, s. 48. (Kierkegaardn gnlkler halinde yazdklarn kavramsal balklar altnda bir araya toplayan bu eserin absurd maddesi McKinnonun yorumunu rtmektedir.) Ayrca Bkz. Soren Kierkegaard,TheJournalsofKierkegaard,translated,selectedandwithan introductionbyAlexanderDru,HarperTorchbooks,NewYork,1959,s. 91;SorenKierkegaard,GnlklerdenveMakalelerdenSemeler,ev.,bra himKapaklkaya,AnkaYaynlar,stanbul,2005,s.60ves.218. Kierkegaard,PF,s.46.

52

Fideizm/O.M.Deniz

Sonu olarak, Kierkegaardn irrasyonalist bir fideist olupolmadnakararvermek,onunzellikleparadokskav ramn ne anlamda ve hangi kapsamda kullandna ilikin bir yargda bulunmay gerektirmektedir. Bu konuda epey alma mevcuttur. Fakat bunlarn bir ksm, irrasyonalist sulamasnhakettiinidndmKierkegaard,aklamaya ynelikgzkmektedir. Kukusuz, felsefe tarihinde yer alan etkili dnrlerin ortayakoyduudncelerin,farklvehattabirbirineztde erlendirmelere konu edilmesi mmkn ve olaandr. Bu olaandurum,Kierkegaardiindahadabirgeerlidir.65An
65

Kierkegaardn farkl ekillerde yorumlanmasnn ok eitli nedenleri bulunmaktadr. Belki de bata gelen nedeni, eserlerinin byk bir ks mn mstear isimlerle yazm olmasdr. Bu mstear yazarlar nceki mstear yazarlarn yazdklar hakknda yorumlarda ve aklamalarda bulunur. Bu durum, onun kendi dncelerini ne lde yazlarna yansttkonusunutartmalhlegetirmitir.Fakatkalemealdeser ler,kanmcahepaynidealiseslendirmektedir:FelsefeveHristiyanlkhi birzamanuzlaamazveuzlamamaldr.Kierkegaard,Hegelintamtersine, sistem dncesini eletiren, sistem kart, varoluu bir dnrdr. Dolaysyla eserleri sistematik olmayan bir yap arzeder. Anlalmas zor bir dil kulland gibi, baz kavramlar kullan kendine zgdr. ronikvealaycanlatmlardabulunur.Dncelerinibirbtnlkyada tutarlbirteoriiindesunmakgibibirkaygsyoktur.Denebilirki,yaz dklar karmak ve elikili hayatnn bir parasdr. Danca yazlm eserlerinindierdillereevrilerekokuyucuylabulumasdaayrbirso rundur. Farkl eviriler farkl yorumlar da beraberinde getirmektedir. Ksacas, Kierkegaard, zerinde olduka tartlan bir dnrdr. Onun bir fideist olup olmad ya da nasl bir fideist olduu sorusu gndemdeki yerini korumaktadr. Bu konuda ilgin grlere rastla mak mmkndr. rnein, bir gre gre, Kierkegaardn bir fideist veirrasyonalistolaraktannmas,ksmenKarlBarthnonunhakknda ki nakillerine, ksmen de ilk Almanca tercmeleri yapan Christoph Schrempfinyanlevirilerinedayanmaktadrvebuimajhalendevam etmektedir.StephenEvansiseKierkegaardnfideizmiiin,mesuliyetli fideizm (responsible fideism) ve mkul fideizm(rational fideism) kavram larnkullanrvebukavramlarnparadoksalgelebileceinisyler.Fakat

FideizmNedir?

53

cakfideizminentelektelanlamdakiennemlitemsilcisiola rak bilinen Kierkegaard, fideizmin dnda tutan grlere rastlamak kafa kartrcdr. nk bu trden grler ks mendeolsafideizmnediryadafideistkimdirsorularnn cevab ile ilikilidir. Yine de fideizmin ou kez, Kierkegaardn dncelerine gndermede bulunularak ele alnyor oluunu dikkate aldmzda, Kierkegaard zerine yaplan tartmalarn fideizmin doru bir biimde anlalma snasalayacakatknnnemidahaiyigrlebilir.yleki, onun iman ven varoluu tavrnn yansra, akl ktleyen kukucututumununekaranalmalar,fideizminereve siniizmedeetkiliolmutur. Akliman ilikisi ve din epistemoloji zerine yaplan tartmalar gnmzde hl scakln korumaktadr. Buna bal olarak fideizm kavramnn ne anlama geldii hususu gnmz kimi din felsefecilerinin zerinde durduklar bir konuolmayadevametmektedir.rneinPaulHelm,fideizm kavramnn aklszlk (unreason) ve dogmatizm ile anlamda hale geldiini, ama bir inanpolitikas (beliefpolicy) olmas bakmndan ele alndnda sanld kadar basit bir kavram olmadnbelirtir.Onagre,emsiyebirkavramhalinegelen fideizmin pek ak olmayan bir doktrin oluunun nedeni, fideizmatsaltndadeerlendirilenfarkldnrlerinfark l iddialarda bulunmalardr. Bununla birlikte, fideizm konu
snrlarnvehaddinibilenakln,kendizeletirisiniyapabilmeolana na sahip olmas anlamnda, fideizmin cezbedici bir tutum olarak sa vunulabileceiniiddiaeder.Bkz.JamesE.LoderandW.JimNeidhardt, Barth, Bohr and Dialectic Religion and Science, ed. W. Mark Richardson,WesleyJWildman,Routledge,NewYork,1996,s.286;Peter J.Mehl,KierkegaardandRelativistChallengetoPracticalPhilosophy, KierkegaardAfterMacIntyre:EssaysonFreedem,NarativeandVirtue,ed.by JohnJ.Davenport,AnthonyRudd,AlasdairC.MacIntyreandPhilipL. Quinn,OpenCourt,Chicago,2001,s.35;Evans,KierkegaardonFaithand theSelf,s.203;Evans,FaithBeyondReason,s.55.

54

Fideizm/O.M.Deniz

sununelealbiimininounluklanhoveolumsuzoluu nu,KierkegaardvePascalgibiklasikfideistdnrlereba lar.66 Fideizme epistemolojik adan yaklaan Helme gre, fideistlerinnekaniddiasimannbilgisaladdr.Butr bilgi,aklveyaduyularyoluylayadaherikisininbirekilde birleimiilekazanlmaz.Tanryagvenyoluylakazanlr.Bu gvenin sonucu olarak, aksi takdirde ulalamaz olan malu matlar elde edilebilir hale gelir. man harekete geiremeyen ya da buna istekli olmayan kiilere gizli kalan hakikatler, imantatbikedenherkeseounluklaakhalegelir.67Helm, bakabiradanfideistiyletanmlar: Fideist,birkimsenininanlaneyindoruluuynnde yetersiz bir delilden destek alan veya hibir delilden destekalmayanyadakardelillerolmasnaramenbir inanc hakl olarak oluturabileceini kabul eden kii dir;birbakadeyile,birkimseninbirinanca,inanlan bir nermenin lehindeki bir delille gerekelendirilmi bir inantan daha gl bir salamlk derecesini hakl olarakverebileceinikabuledenkiidir.nancnolutu rulmas esnasnda desteksiz kalan ey, yine de destek lenebilirolabilir.Fideist,inancnhaklkarlmolmas iindesteklenmeyeihtiyacolmadnvurgulamayaa lr;hattabelkidedeliledayanandestek,haklkarm ortadankaldrr.68 Helmin de iaret ettii gibi, fideistlerin sylem birlii iinde olmaylar fideizmi trlerine ayrmadan ya da fideistlerarasndabirsnflandrmayagitmedentekbirbalk altnda deerlendirmede bulunmay zorlatrmaktadr. n
66

67 68

Paul Helm, Belief Policies, Cambridge University Press, Cambridge, 1994,s.189190. Helm,age,s.189. Helm,age,s.189.

FideizmNedir?

55

kaklnveyaduyutecrbesinindeildeimann,birnerme ninbilgisiniverebileceinisylemekbireydir;birnermenin doruluuna ilikin bir delilin, epistemik eriimin sadece imanla salanabildii ilahi vahyin bnyesinde bulunduunu sylemek baka bir eydir. Bir nermenin lehinde bir delil bulunmasnaramen,birkimseninszkonusudelilibilmek sizin ya da delille gerekelendirmeksizin o nermeye inan mayahakkolduunusylemekisebambakabireydir.Do laysyla epistemolojik adan fideizmin mnferit trlerinin dourduu sorunlar bir kenara brakrsak, esas zerinde durulmas gereken nokta, genel anlamyla fideizmin tutarl olupolmaddr.Helmindeyiiylegenelyadaglobalfide izm, tm hakl karlm inanlarn iman yoluyla edinildii ni,ylekiimandanayrolarakneduyulardannedeakldan hibir bilginin gelmediini savunan grtr.69 Grld gibi bu bak asnn odanda fideizmi temelselcilik (foundationalism) ve delilcilik (evidentialism) kart bir gr olarak tanmlamak yatmaktadr. Bu saptama, genel olarak doru olsa da, daha sonra zerinde duracamz gibi Alvin Plantigann klasik temelselciliin bir eletirisi niteliindeki Yenilikiepistemolojisinin,globalfideizminbirrneiolduu eklindebiryargnnolumasnanedenolmutur. Garrett Greenin fideizm teriminin modern balamda kullanmileilgiliyapttasnifoldukaktutucudur.Buna grefideizminbirbirindentmyleayrolmayan,amafarkl lkarzedenanlamndanbahsedilebilir.Fideizminilkveen belirgin tr, (1) otoriter fideizm, teolojik ifadelerin dorudan vahyinotoritesinebavurmaklaancakhaklkarlabileceini iddiaeder.Bugr,19.yzylnsonlarnadoru,ilkinRoma Katolikdogmatikileritarafndanbiryanlgolaraknitelenen trden yaklamlar bnyesinde barndrr; Louis de Bonald
69

Helm,age,s.190.

56

Fideizm/O.M.Deniz

(17541840)andFlicitdeLamennais(17821854)gibid nrleringelenekselcitutumlarnagndermedebulunmakiin kullanlr. Fideizmin Protestanlkla ilikilendirilen tr ise JohannGeorgHamann(17301788)veCarlJacobi(18041851) gibiAydnlanmakartdnrlerinrasyonelteolojieletiri leri ile zdeletirilir.70 Bu balamda, iman, vahiy ve otorite arasndakurduuskilikisebebiyleKierkegaardndaotori ter fideizmin en nemli temsilcisi olduu sylenebilir. Ona gre,aklnotoritesiHristiyanlninanlmazolduunusy lerken,vahyinotoritesiinanlrklar.71 Greenegre,fideizminikincitr,(2)tecrbfideizm,te olojik ifadelerin, ancak fertlerin ya da din bir topluluun dorudantecrbesinebavurulmasyoluyladorulanabilece ini iddia eder. Bu gr, din anlamda, muhafazakrlara ya da gelenekilere deil, aksine liberallere zgdr. Tecrbe edilmedii mddete, din bir retinin anlalamayaca ve dolaysyla rasyonel deerlendirmeye tbi tutulamayaca savunulur.Buradabavurulankavram,nesnelyadayerleik otoriteyerinezelyadaayrcalkltecrbekavramdr.72 Fideizmin en yeni ve tartmal tr, (3) greliki fideizm ise teolojik ifadelerin sadece kendi paradigmalar, kavramsal emalar ya da dil oyunlar iinde anlaml olabileceklerini iddia eder. Dolaysyla bu gr, teolojik ifadelerin herhangi bir hrici lte gre deerlendirilmelerinin mmkn olma dnsavunur.73BututumuateistdinfelsefecisiKaiNielsen, ayn bal tayan 1967 tarihli makalesinde Wittgensteinc
70 71

72 73

Green,age,s.75. Bkz. Joe R. Jones, Some Remarks on Authority and Revelation in Kierkegaard, The Journal of Religion, Vol. 57, No. 3. (July, 1977) s. 245; John H. Whittaker, Kierkegaard on the Concept of Authority, InternationalJournalforPhilosophyofReligion,46,1999,s.99. Green,age,s.75. Green,age,s.75.

FideizmNedir?

57

Fideizm olarak din felsefesi szlne kazandrm ve tar tmayaamtr.74Nielsen,makalesineusaptamailebalar. Wittgenstein,dinfelsefesizerineyazlarkalemealmamtr. Fakat onun son dnem dncesinin baz eleri, WittensteincFideizmolarakadlandrdmtutumakolaylkla katkda bulunmaktadr. Nielsen, bata Peter Winch ve Norman Malcolm olmak zere, Wittgensteinn bir dizi rencisinibufideistyorumuntemsilcileriolarakilanetmiolsa da,Wittgensteinnkendisinibirfideistolaraknitelendirmek ten kanmtr. Nielsene gre, Wittgensteinc fideistler, din sylemianlayabilmesiiinkiininbirkatlmcanlaynahaiz olmasgerektiinivurgularkenhakldrlar.Ancakdinleilgili, Tanr bizi seviyor gibi birinci dereceden sylemlerin (first order discourse) dzenli olduklar ya da felsefenin dinleri ve dinyaamformlarnuygunbirbiimdetenkitedemeyecei tezini savunmalar hataldr.75 Ksacas, Nielsen bu mehur makalesinde Wittgensteinc fideistler olarak adlandrd d nrlerin din konusuna yaklamlarn savunmada dile ge tirdikleritezlerieletirelbirsorgulamailezetlemeyealr. Nielsen, zellikle Winchin dncesine temel tekil eden,sregelenbirhayatformunundinkavramlaraanlala bilirlikvegereklikkazandrdeklindekiiddiasnntemel siz olduunu savunur.76 Dili blmlere ayrma anlayna kar karak, ayr bir din dilinin olmadn ve hayatn bu din biiminin ve birinci dereceden sylemlerinin tutarll

74

75 76

Kai Nielsen, Wittgensteinian Fideism, Philosophy: The Journal of the RoyalInstituteofPhilosophy,Vol.42,No161,(July1967),s.191209.Fide izm terimi irrasyonalizmi ve din tutuculuu artrd iin Wittgensteinc fideist olarak nitelendirilen dnrlerin tepkisini ek mitir.Bukonudakitartmalariinbkz.KaiNielsenandD.Z.Phillips, WittgensteinianFideism?,ScmPress,London,2005. Nielsen,agm,s.193. Nielsen,agm,s.199.

58

Fideizm/O.M.Deniz

konusunda insanlarn kukuya kaplabileceklerini iddia eder.77Budncesini,dinsylemleridardangeleneletiri lerekarmuaftutmakiinkltrelgrecililiinbirsavunma arac olarak kullanlmasna itiraz eden bir dizi filozof ve teolournekvererekdestekler.78 Fideizm konusu, gnmz din felsefesinde yaygn bir biimde Wittgensteinc fideizm bal altnda tartlmakla birlikte,Plantingannkattemelselciliekargelitirdiiyeni epistemolojikyaklamnfideizminneliiileilgilitartmalar yeniden alevlendirdii sylenebilir. Plantinga, Lockeun Essayde akliman ilikisi zerine yazdklarndan hareketle, basit ama k tutucu olduunu dndm bir fideizm tanmverir:fideizm,aklnmenettiiniimanemreder;kabul vetakipedilmesigerekenimandrdiyengrtr.79Bunun anlam, bir inancn akl ve delil temelinde deil, iman teme linde kabul edilmesi gerektiidir. Dolaysyla imann akl ile atmasmukadderdir. Plantinga,srekliolarakkendiepistemolojikgrnn fideist bir tutum olarak nitelendirilmesine kar kmtr. Tanr hakkndaki Hristiyan inancnn gereke (warrant) bak mndanhakkylatemelolduunuvebuyzdenaklileat madn iddia ederek fideizm sulamasn reddetmitir.80 Bununla birlikte, Hristiyan imannn rasyonelliini gvence altna alma projesi olarak grlebilecek Plantingann yeni
79 80
77 78

Nielsen,agm,s.205. Green,age,s.76. Plantinga,WarrantedChristianBelief,s.73. Bkz.AlvinPlantinga,ReasonandBeliefinGod,FaithandRationality: Reason and Belief in God, ed., A. Plantinga and N. Wolterstorff, UniversityofNotreDamePress,NotreDame,2004,s.8780.Bumakale sinde Plantinga, filozoflarn genellikle kabul ettiinin aksine, akln tek ve monolitik bir yapda anlalmamas gerektiini kabulleniyor gz kr.

FideizmNedir?

59

epistemolojisi, fideizmi bir sulama ya da aalama ifadesi olarakgrmeyenveepistemolojikadan,lmlbirfideizmin savunulabilir olduunu iddia eden kimi din felsefecisinin ilgisini ekmitir.81 Bu balamda Stephen Evans ve John Bishop ne kan isimlerdir.82 Kukusuz, dn olduu gibi bugn de fideizm terimi ou kez aalayc (pejorative) bir terimolarakkullanlmaktadr.Fideizmteriminindinfelsefesi literatrnde yaygn bir ekilde kullanlmaya balanmas srecindekarlalanfarklkullanmlarnveanlamkarmaa snn temelinde bu olumsuz tutumun yatt sylenebilir.83 Fideizmisarmalayanolumsuznitelemelerinvedinfelsefecile rince nerdeyse hep bir yergi ifadesi olarak kullanlmasnn nemlibirnedeniiseudur:Fideisttutumlarn,bakalarile fikri mnazaraya girime hususunda dogmatik bir isteksizli

81

82

83

Bkz. John Bishop, How a Modest Fideism May Constrain Theistic Commitments: Exploring an Alternative to Classical Theism, Philosophia, 35, (2007), s. 387402; John Bishop, Believing by Faith: An Essay in the Epistemology and Ethics of Religious Belief, Clarendon Press, Oxford,2007,s.8699;Evans,FaithBeyondReason,s.4147. Evans,fideizminmesuliyetli(responsible)formlarneitliirrasyonalist formlarndan ayrarak fideizm terimini rehabilite etmeye alr. Onun tespitinegre,irrasyonelfideizm,imandorudandoruyaaklnkar snda konumlandrrken, delilcilik kart mesuliyetli ya da rasyonel fideizm, nihai kayglarn dourduu sorular karsnda akln kararsz kaldyadazmszbraktdurumlardaimannlaykylaaklnye rini alabileceini iddia eder. Kierkegaardn dncesini rehber edinen Evans,aklnsnrlarnnolduunuveaknbusnrlarngerekliinika buletmesininmakulolduunuiddiaeder.Evans,FaithBeyondReason,s. 152153. Bishop ise Wittgensteinc fideistlerin ve Plantingann epistemik yaklamlarn, William Jamesin The Will to Believe balkl makalesindeilerisrdargmanlarlaharmanlayarakbirfideizmsa vunusuortayakoymayaalr.Bututumunu,aklyoksaymayanlm l,ahlakitutarllk,kantstfideizmolarakadlandrr.Bkz.Bishop, BelievingbyFaith,s.23. Carroll,agm,s.2.

60

Fideizm/O.M.Deniz

eyolatkabuledilir.84Bugenelkabulnsomutrnekle rine, zellikle Hristiyan inanlarnn epistemik stats soru nunuelealanbazalmalardarastlamakmmkndr.85Bu trden almalara baktmzda, fideizm sulamasn kabul etmeyenlerin,hibirinancnaklvedelilynndenkesinve niha bir haklkarmnn yaplamyaca itiraznda bulun duklar grlr. Bu itirazda ksmen hakllk pay bulunsa da fideizmin tanmlanmas konusundaki tartmay daha da alevlendirmekte ve Popkinin iaret ettii gibi meseleyi p hecilikbalamndaelealmaygerekliklmaktadr.86 ylegrnyorki,dininanlarszkonusuolduunda tmyle yahut ksmen pheci bir tutum almann (metafizik konulardaaklnotonomveotoriteryapsnaolangvensizlik
84

85

86

Adrew Moore, Philosophy of Religion or Philosophical Theology, InternationalJournalofSystematicTheology,V.3,N.3,(November2001),s. 324. Bkz.BruceD.Marshall,TrinityandTruth,CambridgeUniversityPress, Cambridge,2000,s.141147.Marshallnalmas,kendisireddetsede, pekokkimseyefideistikgelecektir.nkMarshall,temelselcilieve epistemik bamllk tezine (Hristiyan inanlarnn haklkarmn Tanrdanbakabiryerdenalmas)karTeslisinsnrszepistemikn celiinisavunur.DolaysylaHristiyaninanlarnnrasyonaliteninhari ci standartlar vastasyla haklkarm konusunda reddiyeci, yani fideistbirtutumsergiler. Fideizm,stnkrbirbiimde,tekbanaakl,dinimeselelerhakkn dakihakikatitesisedemezdncesinisavunangrolaraktanmla nrsa, dini dncenin khir ekseriyeti fideistik olacaktr. nk pek okteistdnregre,hakikatinnihakaynaTanrdrveenazndan bir takm hakikatleri akln, vahiyden bamsz olarak erimesi ve kav ramasimkndhilindedeildir.Ayrca,ibadetelyk,dolaysylaah lken mkemmel bir Tanrnn, ahlaki nitelik ve bilisel derinlik asn daninsanlardannemlildefarklolacakabuledildiinde,Onun ilahigerekliininiknaedicidelilinin,ancakvahiyyoluylaeldeedilebi lecei savunulabilir. Bkz. Paul K. Moser, The Elusive God: Reorienting ReligiousEpistemology,CambridgeUniversityPress,Cambridge,2008,s. 49.

FideizmNedir?

61

ya da akln snrlandrlmasnn) kanlmaz olup olmad, sorusuna verilen evet cevabnn samimiyeti ve ierii, fideist nitelemesinin yerini bulup bulmadn anlamada belirleyici olacaktr.87 Fideizm teriminin felsefe diline girinceye kadar geen dnemde, fideizmin delalet ettii tutum hayli tartmal g zkmektedir. nk Reformasyon dnemini darda tutar sak,aklimanatmasnveimannaklkarsndakincelii meselesini keskin ve eletirel bir gzle gndeme getirecek felsefi ve teolojik bir ortamn varlndan sz etmek gtr. Akl karsnda iman n planda tutmak pek de knanan bir tutumdeildir. Akl a olarak nitelendirilen Aydnlanma dneminde ise durum deimitir. Bu dnemde imanc (faithism) (akl

87

BubalamdaHumeveKantikinemlirnekfigrolarakgsterilebilir. Humeun phecilii onu fideizme gtrmtr. Kimi aratrmaclar, onun ifadelerindeki samimiyeti sorgulasa da kanmca mucizeye dair ifadelerioldukaaktr.Sadeceakl,kendisinindoruluukonusunda biziiknaetmedeyetersizdir.[Hristiyanl]tasdiketmedeimannhare ketegeirdiiherkimvarsa,anlayndakitmilkeleriykanvealkan lk ve tecrbeye en zt olana inanma kararll veren, kendi ahsnda cereyan eden srekli bir mucizenin bilincindedir. Hume, An Enquiry ConcerningHumanUnderstanding,s.91.Kantnpheciliiiseonufide izme gtrmemitir. nk o, akla olan gvenini hi kaybetmemitir. Hereye ramen inancn akli olmas gerektiini dnmtr. Bu ah lak argman, Tanrnn varlna dair nesnel olarak geerli bir kant salamayaynelikdeildir.SeptiebirTanrnnvarolduunuispatla mak anlamna da gelmez. Fakat u anlama gelir:Ahlakilik ile uyumlu bir tarzda dnmek istiyorsa, bu nermeyi pratik akln maksimlerindenbiriolarakbenimsemekzorundadr.ImmanuelKant, Critique of Judgement, trans. by, James Creed Meredith, revised, edited and introduced by Nicholas Walker, Oxford University Press, Oxford, 2007, s. 279; Kantn akliman ilikisi ile ilgili dnceleri iin bkz. NecmettinTan,KantnmanAnlay,(BaslmamDoktoraTezi,Ankara niversitesi,Ankara,2009),s.226233.

62

Fideizm/O.M.Deniz

glgeleyecek tarzda imann stnlne ar vurgu yapan) yaklamlar kanlmaz surette irrasyonel grlmeye balan mtr. Bununla birlikte haddi amakla sulanan o dnem fideistinin nazarnda akl kavram, salam ve gvenilir olma bakmndanreddedilmeyihakedenbirkavramdr.Dolaysy la fideizmin temel bir zellii olmas bakmndan ilk srada gelenaklkartlnbellibiraklanlaynnreddieklin de anlamak da mmkndr. Bu, Aydnlanma sonras fideistlerininarderecededarvekstlaycbulduubirakl anlaydr.88 Ayn anlayn, pozitivizmin revata olduu ve akln kutsand dnemde daha yksek bir tonda dillendiril dii sylenebilir. Dolaysyla aklclk (rasyonalizm)89 kart l fideist olmakla edeer grlebilir. Ancak her rasyona lizm eletirisinin, bilhassa kat rasyonalizme yneltilecek iti razlarn, fideizmi savunmak anlamna gelmeyeceini de ha trdatutmakgerekir.Bunakarn,aklimanilikisiszkonu su olduunda, biztihi akln yerini ve deerini kmseyen,

88

89

Richard Amesbury, Fideism, The Stanford Encyclopedia of Philosophy (Winter 2003 Edition), Edward N. Zalta (ed.), URL = http://plato.stanford.edu/entries/fideism(SonGncelleme:15.12.2009). Aklclkterimi,zellikle17.ve18.yzylda,kilisevedinkarttutum larylanekandnrleribelirtmekiinkullanlmtr.Hattarasyo nalistveateistszcklerininbirbirininyerinekullanldklarbilesyle nebilir. Rasyonalist nitelemesinin, metafiziksel aklamalara yer ver meyenbirdnyagrnbelirtmekiinkullanmnagnmzdepek rastlanmasa da, eski kullanmnn hl yaamakta olduu sylenebilir. Ancakfelsefianlamdarasyonalistolmak,hibirekildeTanrnnvarl n yadsmay veya Onun varlndan kuku duymay gerektirme mektedir.Bununlabirlikte,fideistlerinrasyonalizminherbiiminekar olduklar dnldnde, fideistin, rasyonalistin eliii olduu ifa desibiranlamkazanabilir.Genianlamda,birrasyonalistdnr,in sannaklsalyetilerinezelbirnemveren,aklaveaklsaluslamlamaya (rationalargument)zelbirdeervenemverenkiiolarakkabuledi lebilir.Bkz.JohnCottingham,Aklclk,ev.BlentGzkan,Dorukyay., stanbul,2003,s.1011.

FideizmNedir?

63

doal teoloji abalarn nemsiz gren tutum ve grler, fideizmolaraknitelendirilebilir. Kukusuz,fideistolaraknitelendirilendnrlerbazen akla kar olan itirazlarn irrasyonalizme vardracak tarzda ileriye tamlardr. Meseleye bu ynden bakldnda bir ironi ile karlarz. Fideist, akl yine akln kullanarak ele tirmektedir.Ohaldeaklimanilikisiasndanbakldnda fideistintemeliddiasnnuolduusylenebilir:Dininanla rn, pek ok insan tarafndan akl denilen yetinin buyruu altna verilmesine kar kmak mkul olabilir. kinci ve ncblmlerdeaklnveimanndoasnnbylebireye izin verip vermedii tartacam. Fakat ncelikle, fideizmin karakteristik zelliklerini belirlemeye alarak bir zemin oluturacam. 3.FideizminTemelzellikleri Her eyden nce fideistler, akl alan ve iman alan ek lindebirayrmagiderek,buikialannsnrlarnkesinvekes kinizgilerlebirbirindenayrrlar.Bazenbuderinayrlkdu rumu,aklveimanarasndauzlatrlmalarimknszbirhu sumetin olduu biiminde sunulur. Akl ve imann birbirle riylemcadelehalindeolduklariddiaedilir.90Bubalamda akliman ya da felsefedin dikotomisini belirtmek iin Atina ve Kuds sembolleri kullanlr. Akl alann Atinayla, iman alann ise Kudsle zdeletirmek fideistler iin Tertulliandanbuyanaadetagelenekselbirhalalmtr.ma nnnesnesiolangerekTanr,AtinallarndeilKudsllerin Tanrsdr.91 Baz fideistlerin akliman ilikisi
90

91

Timothy Paul Erdel, The Rationality of Christianity, (Baslmam DoktoraTezi,UniversityofIllinoisatUrbanaChampaign,2000),s.46. BrianHorowitz,TheTensionofAthens&JerusaleminthePhilosophy of Lev Shestov, The Slavic and East European Journal, Vol. 43, No. 1. (Spring,1999),s.156;LevShestov,AthensandJerusalem,trans.,withand

64

Fideizm/O.M.Deniz

ne/ilikisizliine yaklam dmanlk derecesinde deildir. Onlarn temel sezgisine gre, akl ve imann birbirlerinin alanlarn ihlal etmeleri halinde karklklarn ve hatalarn ortaya kmas kanlmazdr. Bu durum dinin Tanrsndan uzaklamayla sonulanacaktr. Dolaysyla akl ve iman, bir anlamda birbirleriyle uyumlu (compatible) kalabilirler. Birbir leriyle atmadan yan yana durabilirler. Fakat bu sulhun devam, onlarn kendi alanlar dna kmamalarna ve bir birleriylehibirilikikurmamalarnabaldr.92AtinaveKu ds ile sembolize edilen ikiye blnml fideizm asn danksacayleifadeedebiliriz:KudsveAtinaehirlerinin birbirleriyle hibir benzerlii ve ilikisi yoktur. Bu iki ehir, arfideistleregredmanehirlerdir.Ilmlfideistleregre ise,dmandeilselerbile,kardeehirlerolarakgrlmeleri aslammknolmayanveikifarklgereklikblgesinitemsil edenehirlerdir. Hristiyandncegeleneindesklklayerbulanbuakl imanayrmasnnbatagelennedeni,aklveimann,inan larn (beliefs) iki farkl kaynana sahip olduklar eklindeki anlaytr.Yaniakln,bilimselbilgiileilgiliinanlarakaynak lk ettii dnlr. Vahyin ise imanla ilikili inanlara yol atkabuledilir.93Aslnda,imanlabilmeveakllabilme biiminde formle edilen bu ayrm temel dayanan Hristiyan kutsal metinlerinde bulur. Bu yzden Hristiyan dnrler arasnda yaygnlkla kabul gren bir anlaytr.94 Plantingann ifadesiyle, Hristiyan iman tarihsel bir imandr veesasitibariyletarihtegerekteneolduunadayaldr.Do
Introduction by Bernard Martin, Ohio University Press, New York, 1966,s.2934. Erdel,age,s.46. Erdel,age,s.47. Papa II. Jean Paul, Akl ve man (Fides et Ratio), ev. smail Tapnar, yiadamYay.,stanbul,2001,s.45.

94
92 93

FideizmNedir?

65

laysyla, eer Plantingay doru anladysak, Hristiyanln zntekiledenbazinanlarnhakllnngsterilmesinde iman bilgisine referansta bulunmaktan baka are bulunma maktadr. sa Mesih armha gerilerek lmediyse ve tekrar dirilmediyse Hristiyan iman boa kacaktr. Dahas akln kullanm yoluyla, zellikle arkeolojinin ve biblikal kritisizm almalarnnverilerinda,birimanhkm(deliveranceof faith)olarakkabuledilenbirinancnaleyhindeolanglbir delileulamakmmkndr.Bylebirdurumdaaklileima nnatmaskanlmazdrvezlmesigerekenbirproblem olarak karmza kmaktadr.95 Bu problemin stesinden gelmenindeiikyollarolabilir.Aklnveimannbirbiriniher konuda destekledii ve akln ulat sonularla vahyin bil dirdikleri arasnda bir uyumsuzluun olamayaca dnce sinden hareketle, sz konusu atmann grnte olduu ileri srlebilir. Kar delillerle ve akl yrtmelerle imann aleyhindeki iddialarn geerlilii ve salamll sorgulanabi lir vs. Ya da akl ve iman alanlarnn ayrl fikrinden yola karak, problemlerin cevabnn iman alannda aranmas ge rektii ve akln nfuz edemedii meselelerde vahiy bilgisine gvenilmesigerektiiiddiaedilebilir.Yinedeoudnre cazipve uygun gelenbuanlayn her zaman fideizm ile so nulanmadn belirtmemiz gerekir. nk fideizm, akl ve imanalanlarnnbirbirinetmylekapalolduunusavunur. mann emrettiini akl meneder. Kulak verilmesi gereken akln deil, imann sesidir. Fakat fideizmin izdii ayrlk tablosu pek ok ynden sorunlu bulunduu iin ilk bata KatolikKilisesitarafndanreddedilmitir. Aklbilgisiileimanbilgisiarasndaderinveayrlmazbir birlikteliin olduunu ifade eden Papa II. Jean Paule gre,

95

Plantinga, Alvin, Warranted Christian Belief, Oxford University Press, NewYork,Oxford,2000,s.388ves.419421.

66

Fideizm/O.M.Deniz

tarihtevukubulannevarsa,aklntmkaynaklarilegzlen meli, analiz edilmeli ve deerlendirmeye tabi tutulmaldr. Fakat tarihsel srecin anlalmasnda iman darda brakla maz.man,aklnotonomluunuortadankaldrmakveyaak ln faaliyet alann daraltmak iin deil, tarihte eylemlerde bulunan Tanrnn srailin Tanrs olduunu insanlarn an lamasnsalamakamacylasadecedevreyegirer.man,olay larn aknda takdiri ilahinin ileyiini kefetmesi iin zihni aar ve klp gzn (inner eye) keskinletirir. nsan akln nda hangi yola koyulacan bilebilir. Fakat yolu hzl bir biimde, engellere taklmadan ve sonuna kadar izlemek isti yorsaimanufkuylayolunuaramaldr.Buyzdeninsanken dini, dnyay ve Tanry gerei gibi bilme yeteneini kay betmedikeakl ve iman birbirindenayrtrlamaz. kisiara sndabirekimeolmadgibi,biridieriniiinealrveher birikendifaaliyetalannasahiptir.96 Papannfidesetratiosu,aklveimannkaynaveierii itibariyle iki ayr alan olduunu kabul etmekle birlikte, bu ayrmn fideizm ile sonulanmas tehlikesine kar iki nokta nnzerindetitizlikledurur.Birincisiaklveimannbirdie rine indirgenemez oluudur. kincisi akl ve imann birbirle rinden tmyle ayrtrlamaz oluudur. Bir bakma birbirle riyle eliendeil, birbirlerini tamamlayan unsurlardr. Fide izmveantirasyonalizm,aklveimanbirbirindenkesinizgi lerle ayrmaya almann sonucunda ortaya kmaktadr ki, bu bir hatadr.97 Papa, fideist tutumun hatasn ksaca yle betimler:

96

97

Papa II. Jean Paul, age, s. 46; Fides et Ratio, s. 16, http://www.catholic pages.com/documents/(SonGncelleme:15.12.2009). Michael A. Smith, Beyond Fideism and Antirationalism: Some ReflectionsonFideisetRatio,Logos,(4:4Fall2001),s.117.

FideizmNedir?

67

Vahyin desteinden yoksun olan akl, nihai maksadn gzdenkarmariskiniberaberindegetirenyanyollara sapmtr. Evrensel bir teklif olmama riskini tayan akldan yoksun olan iman, vurguyu duygu ve tecrbe zerineyapmtr.Zayfbiraklkarsndaimanndaha gl olacan dnmek hayaldir; aksine o bir mitos veyabatlinanolmayaindirgenmegibibykbirteh likeyedmektedir.Aynekildekarsndayetikinbir iman olmayan akl da, varln radikalliine ve yenili inekarilgigstermeyetevikedilmiolamaz.98 Akl ve iman arasnda bir ayrma gidilmesi tek bana, bir grn fideizm olarak adlandrlmas iin genellikle ye terlibirnedenolarakgrlmemitir.rneinThomascgele nek,aklveimanarasndakeskinbirayrmyapar;fakatnor malde fideizm kart bir anlay olarak deerlendirilir. Bu yzden bir tutumu srf akl ve iman arasnda bir ayrma git mesine dayanarak fideist olarak nitelendirmek arya kaan biryorumolabilir.Ancakbylebirayrmngrenbirtutum, sadece analitik bir ayrmda bulunmann tesinde bir niyet tayorsaveaklnotonomluunazararvericibireilimibn yesindebarndryorsa,elbette,hiolmazsafideizmegtren birtutumolarakdeerlendirilebilir.Bubalamdadenebilirki, ThomasAquinas,Augustineninnermeselinanvenerme sel anlay arasndaki ayrmn takip ederek ve iman ile akl arasnda benzer bir ayrm yaparak, istemeyerek de olsa son raki dnemlerde akliman atmasn savunan daha sert fideisttutumlarnortayakmasnazeminhazrlamtr.99
98 99

PapaII.JeanPaul,age,s.86. Erdel,age,s.48.nermeselinan(propositionalbelief),kiininaklitemel leredayalolarakkabulettiibirotoritetarafndannesrlmolma sna binaen bir nermeyi onaylamasdr. nermesel anlay (propositional understanding) ise zmlemeye ve delil getirmeye dayal olarakkiininaklileaklavedoruluakavuturmuolmasnabinaen

68

Fideizm/O.M.Deniz

Akl ve iman arasnda ayrma giden, ama fideizm tehli kesi tamayan tutumunen ak rneini John Lockeda gr mek mmkndr. Locke, An Essay Concerning Human Understanding balkl eserinin akliman ilikisini ele ald blmnde,aklveimannikiayryetkialannasahipolduk larnamabarveuyumiindebiraradayaayabileceklerini temellendirmeyealr.Locke,aklimanilikisivedininan cn rasyonellii konusundaki grleri ile din felsefesine nemliveklasikbirkatkdabulunmutur.Onungrlerinin ne kadar ak ve tutarl olduu, konumuzun dnda olduu iinzerindedurmayacaz.Konumuzuilgilendirenynyle Lockeundinfelsefesindenekantarafudur:Locke,aklve imanarasndakisnrlarnnetbirekildeizilerekgsterilme si gerektiini dnr. nk ona gre, byle bir belirsizlik dnyadabykkarklklaradeilsebile,enazndanbyk ihtilaflara ve hatalara neden olmaktadr. O halde, nereye ka daraklnvenereyekadarimannklavuzluunabavurmal yzsorusuzmekavuturulmadka,hembounatartm oluruz hem de din meselelerde bir bakasn ikna etmeyi dahabalangtakmazasokmuoluruz.BubalamdaLocke nemli bir tespitte bulunur. Her bir din akm ya da gr, akldan yardm grd srece ondan istifade etmeyi mem nuniyetle karlar. Fakat akln desteini yitirdii an, bu bir iman meselesidir ve akln stndedir diyerek szlanmaya balar. Dolaysyla byle bir anlaya sahip kiilerin, akl ve imanarasndakikesinsnrlarsaptamakszn,dinmeseleler de bir bakasyla nasl tarttklarn ve ayn bahanenin arka sna snan kar grten birini nasl ikna edebileceklerini

bir nermeyi onaylamasdr. Dewey J. Hoitenga, Faith and Reason From Platon to Plantinga: An Introduction to Reformed Epistemology, State UniversityofNewYorkPress,NewYork,1991,s.118;Augustinenin,bu ikisiarasndayaptayrmlailgilitartmalariinbkz.PaulHelm,Faith andUnderstanding,EdinburghUniversityPress,Edinburg,1997,s.3740.

FideizmNedir?

69

anlamak zordur. Kukusuz Lockeun temel gayesi, dnemi itibariyledindeaklnrolnktleyenvesosyaldzeniteh diteden,zelliklecokucular(enthusiasts)olarakadlandrlan gruplarn hatalarn ortaya koymaktr. Bununla birlikte LockunEssayi,fideisttutumveyorumlarakaryneltilmi sert bir eletiri olarak da okunabilir.100 Lockeun aadaki ifadeleri,onunfideizmibirsorunolaraknaslelealdngs termesibakmndannemlidir: man ve akl arasndaki snrlar belirlenmezse, dindeki hibircokuculukyadaifratavarananlayyalanlana maz. man ve akl alanlar bu snrlarla birbirlerinden ayr tutulmazlarsa, din meselelerde akla hibir yer almayacaktr ve dnyann eitli dinlerinde bulabile ceimiz ar grler ve din ayinler knanmay hak etmeyecektir.nktminsanlamusallatolanvein sanlar ayrtran hemen her dini dolduran bu sama lklar byk lde, akla kart imann vlmesine ykleyebileceimizi dnyorum. Zira bu insanlar, saduyuya ve tm bilgilerinin en temel ilkelerine ne kadarakaaykrolursaolsun,dinedaireylerdeakla bavurmamak gerektii grn ilke edindikleri iin, fantezilerinivehurafeleriniortalasalveriyorlar.By lelikle yle acayip fikirlere kaplyorlar ve dinde yle ar uygulamalara gidiyorlar ki, akl banda bir insan onlarn aptallklar karsnda aknlktan dona kalr.
100

John Locke, An Essay Concerning Human Understanding, ed. by Roger Woolhouse, Penguin Books, London, 2004, s. 607608, 4.18.1; Nicholas Jolley,LockeonFaithandReason,TheCambridgeCompaniontoLockes EssayConcerningHumanUnderstanding,ed.LexNewman,Cambridge University Press, New York, 2007, s. 437; David C. Snyder, Faith and Reason in Lockes Essay, Journal of the History of Ideas, Vol. 47, No. 2. (April. June, 1986), s. 197213; Paul Lodge and Benjamin Crowe, Leibniz, Bayle, and Locke on Faith and Reason, American Catholic PhilosophicalQuarterly,76:4(2002),s.575600.

70

Fideizm/O.M.Deniz

Onlar hakknda varaca karar, ulu ve bilge Tanrnn makbulkullararasndaolmaktannekadaruzakolduk lardr.Onlarn,lliyibirinsanaglnveiticige leceklerini dnmeden edemez. yle ki, aslnda bizi hayvanlardanenokayrmasgerekenvebilhassaras yonel mahlklar olarak bizi hayvanlarn stne yk seltmesi gereken din, onlarn elinde, insanlarn ou kezdahaaklszvedahaduyarszolduklarbirhalalr. Credo,quiaimpossibileest:nanyorum,nkimkn szdrsz,iyibirinsanda,birevknktesisaylabilir di; fakat insanlarn grlerini ve dinlerini semelerin de bunun salksz bir hkm olduu ortaya kacak tr.101 EerLocke,aklveimanarasndakesinsnrlarolduu nu ifade etmesine ramen, fideizme destek kma sulama sndankurtulabiliyorsa,bununteknedenionunaklveiman birbirleriylertecekekildetanmlamolmasveennem lisi, ak bir ekilde akla belirleyici bir rol vermi olmasdr. Locke, akl nimetini verdiinden dolay Tanrya derin bir minnettarlkhissiylebaldr.Aklndorubirbiimdekulla nlmasnilahibirykmllkolarakkabuleder.102 Fideizme rengini veren ve Bat dncesinde ska rast ladmzbuayrmnzellikle18.yzylsonrasfideizminde daha belirgin olduu grlr. Bu balamda, Kant ve Hume felsefelerininfideizmefelsefibirdayanaksaladsylenebi lir. Muhtemelenhibirdnrmodernteolojikdncenin geliiminde Kant ve Hume kadar derin bir etkide bulunma
101 102

Locke,age,s.614,4.18.11 Erdel, age, s. 48. ; NicholasWolterstorff, JohnLockes Epistemological Piety: Reason is the Candle of the Lord, Faith and Philosophy, Vol. 11, No.4,(October1994),s.572591.

FideizmNedir?

71

mtr. zellikle Kantn almalar, modern dnceye dair modern denilebilecek her eye kaynaklk etmitir. Onun eletirel felsefesi, bilginin nitelii ve stats; akln doas ve snrlar gibi konular zerinde dnme egzersizi yapan her modern teebbsn merkezinde yer almtr. Dolaysyla, iman ilgilendiren meselelerde deerlendirmelerde bulunan ilahiyatlarn ve felsefecilerin Kant felsefesini gz ard ede medikleri ve bir ekilde onun etkisine maruz kaldklar bili nenbirgerektir.103 Kant ve Humeun her ikisi de, ou Hristiyan ilahiyat tarafndan akl ve iman arasnda keskin bir izgi olduu d ncesini dorular mahiyette gr bildiren filozoflar olarak anlalmlardr. Humeun mucizenin imkn meselesini ile yibiimiveTanrkantlamalarnaynelikeletirileri,aklve imanarasndabirtercihtebulunmannzorunluolduukanaa tini pekitirecek tarzda yorumlanmaya ok aktr. Dialogues Concerning Natural Religionda Humeun fideist karakteri Cleanthes, aka akln gvenilirliliini sorgulayan ve rasyo nelliekarkoyanbirtutumierisindedir.104Yine,OfMiracles balkl denemesinde Hume, akl ve iman arasnda kesin bir izgiolduunusavunur. Hristiyan dinini, insan aklnn ilkeleri ile savunmay grevedinmileri,Hristiyanlntehlikelidostlarnve ya gizli dmanlarn akna evirmeye hizmet edebi leceini dndke, burada verilen muhakeme yn teminden ziyadesiyle memnun oluyorum. Kutsal dini miz akl zerine deil, iman zerine kuruludur Salt akl, onun doruluu (veracity) konusunda bizi ikna etmede yetersizdir. man tarafndan onu onaylamaya
Gareth Jones, Kant, The Blackwell Companion to Modern Theology, ed. GarethJones,BlackwellPublishing,Malden,2004,s.279. 104 Erdel,age,s.48.
103

72

Fideizm/O.M.Deniz

sevk edilen herkes, kendi kiiliinde sren bir mucize ninfarkndadr,ki(bumucize)anlamayetisinintmil kelerini kertir, ve teamller ile tecrbeye en aykr olaneyeinanmakiinokimseyebirazimverir.105 Grld gibi Hume, Hristiyanln akli temeller ze rinekuruluolmadnakaifadeeder.Bunakarn,makul ve mantkl bir insann Hristiyanl reddetmesi gerektii sonucuna varmaz. Aksine, rasyonel deerlendirmede bulun mannimanynndeatlabilecekuygunbiradmolmadn nesrer.Onagreimanalanndarasyonellieyeryoktur.106 Umumihayatninanlarveilahiyatnvemetafiziinyorum larnnrasyonelhaklkarmdanyoksunolduukonusunda Pyrrhoncularla ayn grtedir. Felsefe, Tanrdan, zgrlk tenvelmszlktenbahsederekhaddiniamaabasolma maldr.107Zaten,doalaklneksikliklerivekusurlarhakkn da tatmin edilmi bir kimse, byk bir hrsla vahyedilmi hakikate sarlacaktr. Felsefi bir pheci olmak, okuryazar biriolarak,salam,inanlbirHristiyanolmayadoruatlan ilkveentemeladmdr.108 BirldeteleolojikdelileilgiduymuolsadaKant,tp kHumegibi,(saf)akln,Tanrnnvarlnkantlamadaye teneksiz ve baarsz olduunu dnmtr. Akl, doal yaps gerei, metafizik ideleri aratrmaya yatkndr; ama deneyin dna kan akl zorunlu olarak elikilere der. Yine de Kant, pratik akl yoluyla Tanrnn varlna felsefi
DavidHume,AnEnquiryConcerningHumanUnderstanding,Ed.withan Introduction and Notes by Peter Millican, Oxford University Press, Oxford,2007,s.9495. 106 Richard Taylor, Faih, Philosophy of Religion, ed. Steven M. Cahn, Harper&Row,NewYork,1970,s.330. 107 Penelhum,GodandSkepticism,s.126127. 108 David Hume, Dialogues Concerning Natural Religion, ed. with an Intr. andnotesbyMartinBell,PenguinClassics,London,1990,s.29,
105

FideizmNedir?

73

dncesistemiierisindeyerbulmayaalmtr.Fakatkla sikteistdelillereynelttiisertvekapsamleletirileryzn den doal teoloji geleneini bozguna uratan bir filozof ola rakdnlmtr.Safaklnantinomilerinedairaklamala r, akln metafizii ilgilendiren konulardaki acziyetinin ak bir ilan olarak grlmtr. Kantn numen ve fenomen ay rm,doastolanvedoalolanarasndaalmasimkansz epistemolojikbirduvarnrlolduunugsterenbirayrm olarak yorumlanmtr. Dolaysyla Kant, akln ve imann ayrlilkesinisavunanfideizmefelsefibirzeminsalamtr. Akl ve iman arasndaki iddetli ayrm, bazen ikinci bir gr douracak dorultuda geniletilir. Akl ve imann kyaslanamazl/ellemezlii (incommensurability) ilkesini savunanveaynzamandabuikialanarasndabelirsizmeta forikanlatmlarndndaherhangibiraktarmn(translation) imkann reddeden bu gre gre, akl alan ile iman alan deyim yerindeyse elma ile armut ya da futbol ile biyokimya kadarfarkldr.Buikialandanhibiribirdieriniyarglama maldr.Herbiriningvenliiveikisiarasndakibarntesisi buna baldr. Bu yzden kyaslanamazlk ilkesi, her iki ala nn dardan gelecek eletirilere kapal olduu iddiasn ie recekekilde,imanileaklnilikilendirilebiliryadabadat rlabilir olduu dncesini yadsyan bir temel zerine bina edilir.Herikialankendikurallarnavediloyunlarnasahiptir vebirbirindenbamszolarakelealnmaldr.109 Akl ile imann kyaslanamazl ilkesi, ilk bakta, bu ikisi arasnda meydana gelebilecek bir atmay nler g zkmekle beraber, akl ve iman arasndaki ayrm ileri bir noktayatamaklaoukeztamanlamylafideistbirkarakte rebrnr.Fideistbakasnagre,aklveimannbirbirle rindentamamenvedaimiolarakayrolmalar,ikisiarasnda
109

Erdel,age,s.51.

74

Fideizm/O.M.Deniz

herhangi bir kyaslamaya izin vermez. Bu yzden akl ve iman arasnda bir uygunluk aramann gerei olmad gibi, akl ve iman ilikilendirmeye ya da kaynatrmaya ynelik her trl giriim akamete uramaya mahkmdur. Akln ha kikatleri ile imann hakikatleri arasnda szm ona kyaslan mayauygunbenzerliklerinolduudncesibuikikategori yi birbirine kartrmaktan kaynaklanmaktadr. Akliman ilikisi konusunda, istisnasz btn fideistlerin iddetle sa vunduubugrntipikbirrneinePierreBayleda(1647 1706) rastlamak mmkndr. Leibniz (16401716) Theodice adl eserinde Baylen grlerine yer vererek eletirilerde bulunur. Akla aykr eyler ve akl aan eyler eklindeki geleneksel skolstikayrmbenimseyenLeibnizegre,hakikataslaakla aykr olamaz ve hibir suretle bir eliki ieremez. Hakikate ulamaimkn,doruyuyanltanayrtetmeninnihailt olan elimezlik ilkesine dayanr. elimezlik ilkesi mutlak ge erlilii olan bir ilkedir. Dolaysyla doast alanda da ge erliliini korur. Aksi dnld takdirde doruluk ve yanllk kavramlarndan bahsetme imkn kalmaz.110 Leibniz, imann ieriinin, matematikte grlen ispatlamalar kadartutarlolduunudnr.mannhakikatlerineynel tilen itirazlar titizlikle incelendii takdirde hatal olduklar ortaya kacaktr. nk birbirine kart gzken iki hakikat elimezlik ilkesi gerei ayn anda doru olamaz. Baylen savunduununaksine,herhangibirhakikatekaryaplacak her trl itiraza gerektii ekilde cevap vermek her zaman iin mmkndr.111 Leibnizin bu yaklam dikkate deer
MariaRosaAntognazza,RevealedReligion:TheContinentalEuropean Debate The Cambridge History of Eighteenthcentury Philosophy, ed. Knud Haakonssen,CambridgeUniversityPress,Cambridge,2006,Vol.II,s.667. 111 Gottfried Wilhem Leibniz, manla Akln Uygunluu zerine Konuma, ev.HseyinBatu,MilliEitimBasmevi,stanbul,1946,s.3941.
110

FideizmNedir?

75

dir. Fakat Leibniz iman hakikatlerinin doruluunu peinen kabul ederek Bayle ile ortak bir noktada bulumaktadr. Do laysylaimanetmedeaklnrolkonusundaBayleileLeibniz arasndakidnselfarkllkyzeyselkalmaktadr. Leibnizinyapmayaaltey,kendisinindeitirafetti igibi,srlarolaraknitelendirilenHristiyanimanhakikatleri nin,akllaispatlanabilirveanlalabilirolmamalarnaramen aklanabilir olduklarn gstermektir. Yine Baylen aksine, sz konusu hakikatlerin akla kart olmadklarn ve onlara inanabilmek iin yeterli aklamalarn ve delillerin bulundu unugstermektir.Leibnizbunubirdevolarakgrr.Bize den dev dinin hakikatlerini gsteren (inanabilmenin saikleri dediimiz) deliller sayesinde srlara iman ettikten sonra, bu srlar itirazlara kar mdafaa etmekten ibarettir. Bunu yapmadmz takdirde, onlara inanmamza bir sebep kalmaz;nksalamvemantkkaidelerineuygunbirekil de rtlebilen her ey muhakkak yanltr.112 Bununla birlikte Leibniz, akln snrl olmas nedeniyle her eyi kua tamayacan ifade eder. Bu yzden akla aykr ve akl aan eyleri birbirinden ayrt etmek mantksal bir zorunluluktur. Aklaztolanbireymutlakmanadakesinvezorunluhaki katlereztdemektir,aklaanbireyisesadecehervakittec rbe yolu ile tanyp anladmz eylere zttr. Dolaysyla ona gre, insan akl bir hakikati kavrayamyorsa bu hakikat aklmzayordemektir.KutsalTeslis,Tanryamahsusmu cizeler,Tanrnnsadabedenlemesigibihakikatleraklaan hakikatlerdiramaaklaaykrdeildirler.113ylegrnyorki Leibniz Hristiyanln aklla aka elien inan esaslarn akl aan hakikatler kategorisine sokarak akla aykr olma

112 113

Leibniz,age,s.910. Leibniz,age,s.36.

76

Fideizm/O.M.Deniz

dklarntemellendirmeyealmaktadrki,Baylendatemel itirazaslndabuyndedir. Pierre Bayle u soruyu yneltir: nsan akl kavrama g cnaanbireyineliikliineyadaeliiksizliinedairbir yargda nasl bulunabilir? Eer byle bir yarg akln nne geiriliyorsa,aklatsylenenbirretininbirelikiierip iermediini belirleme imknndan yoksunuz demektir. Do laysyla akla aykr eyler ve akl aan eyler eklinde bir ayrmagitmekeoipso(kendiliinden)bounadr.Bayleagre buprobleminstesindengelmenintekyolu,aklnkusurluve zayfbiraraolduunuvedoastalandahakikateulamak gibi bir yeteneinin olmadn daha batan kabul etmektir. manalanndasonludnyannmantksalvemetafizikselilke lerinin uygulanabilirlii yoktur. Bu yzden biri felsefi dieri teolojikikihakikatinvarolduunukabuletmekgerekir.ifte hakikatretisibenimsenmeliveaklnbirelikiolaraktespit ettii hakikatlere de iman yoluyla inanlmaldr. Bylelikle Bayleaklnveimannkyaslanamazlvetamayrltezine bavurarak akln imana boyun emesi gerektii sonucuna varr.114 Fideizmin ayrt edici zelliklerinden birisi de akl ve iman arasndaki olas herhangi bir karlkl ilikide imana ncelikvermesiveaklkarsndaimannstnlnevurgu yapmasdr.Buradaimannnceliiyadastnlilekas tedilen,vahiyyoluylabildirildiingrlendinhakikatlerin, akln hibir denetimine uratlmakszn olduklar gibi kabul edilmesidir. Fideizmin ar formlarnda akla kar duyulan antipati dmanlk derecesindedir. yle ki, bir ncelik sonralk ilikisine izin vermeyecek ldeakln aalanmas veaklnimanalannntmylednaitilmesiszkonusudur. Fideizminlmlformlarndaiseaklndeeriveilevi,ncelik
114

Antognazza,age,s.667.

FideizmNedir?

77

le iman yoluyla kabul edilen hakikatleri anlama ve anlatma ile snrlandrlr. Fakat her halkarda akln imana teslim ol mas istenir. Bu balamda imann nnde akla boyun edir menin aslnda akl kavramn zenginletirdii, baka bir de yileaklnolduundanfazlagsterilengerekdeerineula trdiddiaedilir.Tmyledoalveotonombirakln,sonlu olma niteliinden kaynaklanan snrllnn penesinde s rekli ac ekecei ifade edilir.115 Dolaysyla imana ncelik tanmak, akl rahatlatan ve ona dinginlik veren yanyla bir ykmllkolarakgrlr.lkbaktaaklabirdeeratfedi yormu gibi gzken bu anlay, znde akla kar duyulan derin gvensizliin izlerini barndrr. Bu gvensizliin da vurumu ou kez dikkatleri pheci argmanlarn stne ekmedekendinigsterir.Pascalgibilmlfideistlerde,gizli dengizliyeaklakaryrtlenbirsaldrdurumumevcuttur ki, din inanlar kabullenmede akln nemini ortadan kal drmay hedefleyen bir younluktadr. Kierkegaard gibi kat fideistlerde, gerekliin bilgisine ulamada akln gszl vearesizliidahaakifadelerlevurgulanr.Byleceimann aklzerindekistnlgzlernneserilmeyeallarak, kanlmaz surette akliman ikilemiyle sarmaland iddia edileninsanntercihiniimandanyanakullanmasistenir.n celiiimanavermeninebedimutluluugvencealtnaald ya da en azndan alabilecei savunulur. Pascaln mehur bahisargmanbylebiranlayzerinekuruludur. Fideizmin en ayrt edici zellii rasyonalizm kart (antirationalism) bir tutumu benimsemi olmasdr. Dolay syla eitli fideizm tanmlarnda bu belirgin zelliin aka ne kartlmas ve fideizmin ou defa irrasyonalizmin bir biimi olarak sunulmas olaandr. Akliman ilikisi asn dan rasyonalizmi basite, din inanlarn delile dayanmas
115

Erdel,age,s.53.

78

Fideizm/O.M.Deniz

gerektiini; imann akln denetimi ve ynetimi altnda olma snn zorunlu olduunu savunan yaklam olarak tanmlar sak, fideizm bu yaklamn tam zt kutbunda yer alr. Fideistler, imann en azndan bir dereceye kadar otonom ya da akldan bamsz olarak kabul edilmesi gerektiini ifade ederler. Akl baz bakmlardan iman tarafndan dzeltilmeli ve onun boyunduruu altna sokulmaldr.116 Daha nce de ifadeettiimizgibi,fideizminkatbiimlerinin,aklkarsn daki tutumu yoruma yer brakmayacak lde nettir. man savunmakadnaaklktlenir,horlanrveakladuyulang veni temelden sarsmak iin her yol denenir. Kierkegaard ve Shestov gibi fideistler, akla tavizlervermenin imandandn vermekolduundanoldukaemindirler.Akln,imannhki miyetblgesinegirmesineizinverilirse,brahiminTanrsna hizmetedeceineaslagvenilemez.Aksinebizzatkendisure tinde bir put yaratacaktr. O halde, akldan feragat etmek dindarln bir nianesi olarak vlmelidir. Tanrnn honut luunukazanmakiinaklimanakurbanedilmelidir.117 Bu son ifadelerden de anlalaca gibi, fideizmin en te melvasf,imankarsndabilinlibirekildeaklktlemesi dir. mann akla ve delile dayanmamas gerektiini iddia et mesidir.Fideizm,imanileaklarasndabirilikisizlikbulun duunu ve bu ilikisizliin her ikisinin doasndan kaynak landn iddia etmektedir. Sonraki blmlerdebu iddialarn temelsizliini gstermeye alacam. Fakat nce fideizmin tarihtemellerineinerek,Batdncesindenekadaretkinbir konuma sahip olduunu gstermek istiyorum. Ayrca, bu balkaltndasylenenlerin,imdiyekadartarifetmeyeal
C. Stephen Evans, Faith Beyond Reason: A Kierkegaardian Account, William B. Eermans Publishing Company, Grand Rapids, Michigan, 1998,s.89;Erdel,age,s.55. 117 Stephen Mulhall, Faith and Reason, Gerald Duckworth & Co. Ltd., London,1994,s.8.
116

FideizmNedir?

79

tm fideizmin daha iyi anlalmasna katk salayacan dnyorum.nkherhangibirincelemeye,terimlerimizi tanmlayarak balamamz gerektii genel kabul gren bir anlay olsa da tanmlarn anlaymza ok bir ey kattn sylemekzorgzkyor.Buyzden,helekifideizminfarkl ekillerde tanmlandn ve tek bir fideizm geleneinden bahsedilemeyeceini dikkate aldmzda, fideizmin tarihi servenini irdelemek ve fideizm geleneklerini oluturan ba lcadnrlereksacadeinmekgerekligrnyor. 4.FideizminTarihTemelleri Fideizmin tarih kkenini, akliman ilikisi sorununa deinmek suretiyle Hristiyan dncesinde sregelen bir tartmann fitilini ateleyen ilk dnem Kilise Babalarndan Tertulliana (160230) dayandrmak olduka yaygn bir anla ytr.118 Bu yargya katlmakla birlikte, fideizmin tarih k kenlerinden bahsedilecekse, fideizmi ncelikle St. Paul ile irtibatlandrmak daha yerinde olacaktr. nk akl ile iman arasnda bir atma olduu dncesi St. Pauln yazd mektuplarda yer bulan nemli bir temadr.119 St. Pauln KorintoslularaBirinciMektubunda1:182:16pasajlararasn dakiifadelertevilgtrmeyecekkadaraktr.Hristiyanme

S.A.Matczak,Fideism,NewCatholicEncyclopedia,secondedition,ed.by BerardL.Marthaler,PublishedbyGale,Washington,2003,vol.5,s.711. 119 Fideizmi, dini anlamada, imann roln eletirel zmlemenin ve aklnrolnnnstndetutmaeilimieklindegenibiranlamdata nmlayanlar,birgelenekolarakfideizminilkdayananHristiyankut sal metinlerinde ve zellikle St. Pauln teolojisinde bulduuna dikkat ekerler. Bunun vurgulanmas nemlidir. nk Bat dnce tarih boyuncaortayakanfideistmodellerbirbakmaSt.Paulnteolojisinin yanrngibidir.Bkz.JamesEarlGilman,Faith,ReasonandCompassion: A Philosophy of The Christian Faith, Rowman & Littlefield Publishers, Lanham,2007,s.5.
118

80

Fideizm/O.M.Deniz

sajnn insanlara ulatrlmasnda ve temel inan esaslarn anlamadaaklsafdbraklmaktadr: nkhanbildirisikaybolanlariinaklszlk,bizkur tulanlar iinse Tanr gcdr. nk Kutsal Szde yle yazlmtr:Bilgelerinbilgeliiniyokedeceim.Anlayllarn anlayn bozacam. Bilge kii nerede kald? Okumu kii neredekald?indebulunduumuzanbaarltartmac s nerede kald? Tanr dnya bilgeliini aklszla dntr medimi?nkTanrbilgeliikarsndadnyainsanbilge liiyleTanrybilemedi.Yaylansznaklszlaraclyla Tanrimanedenlerikurtarmaktanhonutoldunktan rsal aklszlk insansal bilgelikten, tanrsal gszlk de in sansalyeterliliktenstndr.120 lahi hikmet ile beer hikmet arasnda yaplan karla trma, bir takm din hakikatlerin tek bana akl tarafndan anlalamayaca eklinde yorumlanacak kadar basit bir kar latrma deildir. St. Paul ilahi hikmetin beer hikmeti ge ersiz kldndan bahsetmektedir. Dolaysyla iman edebil mesiiinkiininaklntutsaklndankurtulmasgerekmekte dir. man etmede akln etkisiz hale getirilmesi Tanrnn bir eylemi olarak deerlendirilmektedir. nsanolunun dm lvegnahkrlinancgznndetutulursa,bozulmu insanaklnnilahihakikatlerianlamasmmkngrlmedii gibi, imana konu olan hakikatlerin bozulmuluktan nasibini alm dilin kullanm yoluyla anlatlmas ve aktarlmas da mmkn grlmemektedir. nsan akl ilahi gerekliin bilgi sine ulaamayaca iin iman edecek kiinin Kutsal Ruhun kurtarclna ve ilahi gizemleri ona ifa etmesine ihtiyac vardr. Dilin ve dncenin formlar insana ait kalmalarna ramen, imann iletilmesinde etkin bir ileve sahip deildir
120

I.Korintoslulara1:1825ncil(SevindiriciHaber),KitabMukaddesirke ti,stanbul,1997.

FideizmNedir?

81

ler. Gizemli bir ekilde akln iman tarafndan haberdar edil mesi sz konusudur.121 Kukusuz, iman etmeden akln ilahi hakikatleri gln bulaca ve anlayamayaca iddiasnn arkasndaki temel saik Hristiyan imannn en temel inan esaslar arasnda yer alan Teslis ve Enkarnasyon doktrinleri ninaklnverileriiledorudanatmasvemantkilkeleriile tersdmesidir.BuyzdenHristiyanimannngizemliinan esaslarszkonusuolduunda,aklnbutrdeninanlaran lamadaki yetersizliini ve imann akla olan stnln sa vunmak kanlmaz grnmektedir. Bu durum fideizm de aklnarbirbiimdedeersizletirilmesiilesonulanmakta dr. Grek felsefesinin standartlar ile deerlendirildiinde Hristiyanln esasn oluturan doktrinlerin anlamsz ilan edileceini kabul eden St. Paulun izinden giden ilk dnem apolojistlerinden Tertullian, fideizmin esasn zetleyen bir deyibrakmtr.122Credoquiaabsurdumest.(Samaoldu uiininanyorum).123Latincedenkanlamnagelenquia
Maurer,Ernstpeter,Luther:ThePerplexityandComplexitySinfuland RedeemedReason,ReasonandTheReasonsofFaith,ed.,PaulJ.Griffiths andReinhardHtter,T.&T.ClarkPublishers,NewYork,2005,s.194. 122 Richard H. Popkin, Fideism, The Encyclopedia of Philosophy, ed. Paul Edwards,MacmillanPublishing,Co.,Inc.&TheFreePress,NewYork, 1972,vol.3,s.201. 123 Bu ifadenin Tertulliana ait olup olmad tartmal bir konudur. Tertulliana atfedilen metinlerde byle bir ifadeye rastlanmamaktadr. Fakat bizim de katldmz genel kanya gre, byle bir ifade ona ait olmasabileaklimanilikisinebakndoruyanstanbirifadedir.Bu nunla birlikte Tertulliann teolojik apolojisinin yanl yorumland, onunakleletirisininGrekfelsefesiilesnrlolduu;felsefeyireddet mesininmantveaklyrtmeyireddetmekolmadeklindegr ler de vardr. Bu konuda Tertulliann teolojisini, kapsaml argmanlar ne srerek fideist gelenein dnda tutan almalar bulunmaktadr. Tertulliannbirfideistolupolmadkonumuzolmadiinbutart malaragirmiyoruz.FakatneolursaolsunTertullianaatfedilenifadeler
121

82

Fideizm/O.M.Deniz

szc,bucmledekianahtarkelimedir.Bucmledenima nn samalna ramen inanmalyz biiminde bir anlam karmak mmknse de, kastedilen anlam ifade etmekte yetersizkalacaktr.nandmzeytamdasamaolduuiin inanmalyzifadeetmektedir.Birbakadeyile,inanmalyz nkinandmzeykesinliklesamadr.Dolaysylaima nmznekadarsamaolursa,imanasarlmadaokadaristekli olacamz ve imann akldan bamsz olduu ngrlmek tedir. Aklnbakasnagre,biricikolununlmvetekrar dirilmesi araclyla insanl kurtarmay seen, ezeli, iyilik sahibi ve her eye gc yeten bir Tanrnn kinat yaratt inanctuhafbirinantr.Tertullianbylebirinancnhip hesizaklasndanbirkepazelik,birsamalkolduunusy ler.Kinatanlamakiinaklabavuranlarngzndebuinan ckabuletmekbirdelilikalametidir.124Tertulliannaadaki ifadelerle ortaya koyduu paradoks, irrasyonel iman anlay nnarketipiolarakgrlmtr: X.(1)TanrnnOlununarmhagerilmiolmasndan utanmyorum.nkmuhakkakutanvericidir.

aklimanilikisiasndanfideizmizlbirbiimdeanlatmaktadr.y le ki, ona atfedilen szler,Aydnlanma dneminin aklcl karsnda fideistlerinkullandbirersloganhalinegelmitir.Bukonudakitart malar iin bkz. Justo L. Gonzalez, Athens and Jerusalem Revisited: Reason and Authority in Tertullian, Church History, Vol. 43, No. 1. (March, 1974), s. 1725; Eric Osborn, Tertullian, First Theologian of the West,CambridgeUniversityPress,Cambridge,1997,s.27;GeraldBray, The Legal Concept of Ratio in Tertullian, Vigiliae Christianae, Vol. 31, No.2.(June,1977),s.94116;KennethD.BoaandRobertM.Bowman, Faith Has Its Reasons, PaternosterAuthentic Publishing, Waynesboro, 2006,s.552;Carroll,agm,s.7. 124 Luis E. Navia, The Adventure of Philosophy, Greenwood Publishing Group,Westport,Connecticut,1999,s.84.

FideizmNedir?

83

(2)TanrnnOlununldneinanlmaldr.n ksamadr. (3) Onun gmld ve yeniden dirildii kesindir. nkimknszdr. Y. Btn bunlar eer O, lebilecei bir bedene sahip olmu,gmlmvetekrardirilmiseancakdoruola bilir. Z.saMesihinikitzvard:lahivebeer,ikidurum, iki tabiat. Bu kantlanabilir. Ruhun gleri onun Tanr olduunu kantlad. Bedeniyle ektii straplar onun insan olduunu kantlad. Bu yzden yalanlara bavu rarak Mesihin doasn ikiye blmek neden? O bt nylehakikatinkendisidir.125 Paradoksal ve irrasyonel eler ieren bu argman Tertullian, felsefeden gelen itirazlara kar Hristiyanl sa vunmak iin ortaya koymutur. Tertulliann yapt, Hristiyanlninanesaslarnsamabulanlarakarbirmey danokumadanibaretdeildir.BataJustinMartyr(105165), Alexandrial Clement (150215) ve Origen (185254) olmak zere, felsefe ile harmanlayarak Hristiyanl makul ve izah edilebilir bir hale getirmeye alanlarn yanl bir yolda ol duklarngstermeyealmtr.Stoac,Pltoncuyadadiya lektik Hristiyanl aka reddetmitir. Akl ile iman uzla trma teebbslerine iddetle kar kmtr. Atinann Ku dslenealakasvar?YadaAkademininKiliseylemterek nesi var?126 Tertulliann akl ile iman ya da felsefe ile din arasndakiilikisizliiortayakoymakiinsorduubusorula ra cevab nettir. Hibir ey, iman ile felsefenin paylatklar
125 126

Osborn,age,s.49. Timothy David Barnes, Tertullian, A Historical and Literary Study, ClarendonPress,Oxford,2005,s.210.

84

Fideizm/O.M.Deniz

ortak hibir eyleri yok; birbirlerine tmyle karttrlar.127 Tertullian felsefi dnceye kardr, nk felsefenin Hristiyanlar arasnda yaygnlamas ve rabet grmesi ona gre, sapknca fikirlerin domasna yol amaktadr. Felsefe okullarninsanlarkurmuken,ncilokulunukuranTanrnn kendisidir. Hristiyanlk itaat ve teslimiyeti talep eden vahyedilmi bir doktrinken, felsefe tam tersine insan aklna gvenmeyitelkinetmektedir.Felsefe,kendikarndnen ve yanlglara den yozlam akln bir ifadesidir. Ksacas, Tertullianagre,imanngizemleriaklreddetmeyigerektirir. Hristiyanlk akla aykr ve akln zemeyecei hakikatleri barndrdiinHristiyanfelsefesieliikbirifadedir.128 lk dnem Kilise olarak adlandrlan srete akliman ilikisi sorunun daha ok Hristiyanln felsefi dnce ile badapbadamadyadaHristiyanlninanesaslarnn felsefenin verileri nda yorumlanp yorumlanamayaca biiminde ele alnd grlmektedir. St. Augustinee kadar, ilkdnemKilisesindefelsefeileyaananbiraknefretilikisi sz konusudur. Hristiyanl kabul etmesinden nce uzun yllar felsefe ile uraan Justin Martyr, Hristiyan imannn gvenilirvefaydalyegnefelsefeolduunubeyanederek, ilahiLogosun(SzveyaAkl)paganizminhatalarngrme de Socrates gibi dnrleri aydnlattn iddia etmitir. Bu aydnlanmann mantksal sonucu Hristiyanlktr. man ol makszndnyevihikmetinbeyhudeliinisavunanTertullian ise, felsefeyi tm sapkn fikirlerin kayna olarak ilan etmi

MichaelPetersonvedierlei,ReasonandReligiousBelief,AnIntroductinto thePhilosophyofReligion,OxfordUniversityPress,NewYork,2003,s.40. 128 William J. Wainwright, Christianity, Blackwell Companions to Philosophy, A Companion to Philosophy of Religion, ed. Philip L. Quinn and CharlesTaliaferro,BlackwellPublishers,Maiden,Massachusetts,1999,s.60.
127

FideizmNedir?

85

tir.129BirbirineztbuikitutumkarsndaAugustinenindaha uzlatrcvelmlbiryolizlediisylenebilir.Tanrnnken disine verdiine inand anlama gc sayesinde, Hristiyan inan esaslarndan kaynaklanan bir takm felsefi problemleri aklamaya alan diyaloglar kaleme almtr. Hristiyan doktrinlerininveKutsalKitaptayazlanlarnbasitefelsefeye alanabileceini dnmtr. Bylelikle bilerek ya da bil meyerek neoPltoncu eler ieren bir philosophia christiananntemelleriniatmtr.130 HristiyanlbenimsemesindennceAugustineninzihni zaten deiik felsefi dncelerle yorulmutur. Felsefi d nceye ainadr. Fakat tiraflarnda anlattna gre, onu Tanrya ulatran ve ona hayatn anlamn reten felsefe deildir.Biraklyrtmeninsonucundadeil,dinbirtecr beninetkisiyleimanetmitir.131Augustine,insaninsanyapan en nemli unsurun akl olduu fikri ile yetimi olmasna ramen, iman ona akln stnl dncesinden vazge mesinisylemitir.mannntambirteslimiyetigerektirdiine olaninancdinhakikatlerirenmedeveanlamadanceliin imandaolduukanaatinipekitirmitir.132 lkbatabocalayarakvetereddtleanladn;dahasonra dahakesinveakbirbiimdeanlayacaksnTanrnn emirlerineinannveonlarauyun.Osizlereanlaygc verecektir. Sonda olan baa koymayn ve bir bakma bilgiyi Tanrnn emirlerinin nne geirmeyin. Aksi
ColinBrown,PhilosophyandTheChristianFaith,AHistoricalSketchFrom TheMiddleAgestoThePresentDay,InterVarsityPress,DownersGrove, Illinois,1968,s.13. 130 CatherineConybeare,TheIrrationalAugustine,OxfordUniversityPress, Oxford,2006,s.2. 131 Augustinus, tiraflar, ev. Dominik Pamir, Temuin Yaynlar, stanbul, 1997,s.168. 132 Conybeare,age,s.1.
129

86

Fideizm/O.M.Deniz

takdirde korkarm ki, sadece aa dereceden insanlar olursunuz ve kararl bir ekilde (imanda) iyice kk sa lamazsnz. Bir aa dnn. Ge doru byyebil mek iin ilkin aaya doru kk salar. Tepesini ge ykseltebilmek iin kklerini topran aalarna yer letirir. Bymek iin alalmann haricinde bir aba harcar m? Ve sizler hayrseverlik olmadan bu akn meseleleri kavrayabilecek miydiniz? Bir kk olmadan yukarlara doru ykselebilecek miydiniz? Bubiryk selmedeilbirbatolurdu.133 Augustine, ezeli Logosun sa Mesihin kiiliinde tecelli ettiiiddiasntemelbirinanesasolarakkabuletmitir.Bu inanonunvedierdnrlerinfelsefeyaptarznetkile dii gibi, klasik dnem felsefesinin karakteristik yapsn de rinden sarsmtr. Augustine, bir yandan Tanrnn kendisini tarihte ifa ederek, inananlara yaknlam olduunu bildir mitir.Buanlamdaaklnaklaycbirilevineiaretetmitir. Dier yandan, bu ilahi ifa hadisesine gvenmeden ve da yanmadan akln doru bir biimde Tanry kavramasnn mmknolmadnkabuletmitir.BubalamdaSt.Pauln, bir eliikliin itiraf niteliindeki tanrsal aklszlk insansal bilgeliktenstndrsznnneanlamageldiiniaklama yaalmtr.usonucavarr:manaklnceler.Birbaka deyile, iman, akldan nce gelir. nk nisi credideritis, non intelligetis. nanmadka anlamayacaksn. Bylece, iman, samal orannda kendini salk verir eklindeki Tertulliannn grn, yumuatmtr. mann nceliini

133

Augustine,SermonontheMount,HarmonyoftheGospels,Homilies on the Gospels Nicene and PostNicene Fathers, First Series, Ed. Philip Schaff,CosimoClassics,NewYork,2007,Vol.VI,s.464.

FideizmNedir?

87

kabuletmeninmakullngstermekiinfelsefibirikimin denoldukaistifadeetmitir.134 Augustinenin dncelerinin dnemin felsefi dnce lerindenneldeetkilendii;aklveimankavramlarnnasl deerlendirdii bugn hala tartma konusudur. Fakat onun Kutsal Kitap merkezli dnceleri ve yaklamlar Hristiyan felsefesinin geliiminde ok etkili olmutur. Hatta denebilir ki, Katoliklik ve zellikle Protestanlk, her ikisi de kaynan ondanalmtr.Kiliseninotoritesineyaptvurgu,Katolikler iinanlamldr.Tanrnnegemenlii,insanngnahkrlve sadece Tanrnn inayetiyle kurtulu retileri, Protestanln esasn oluturmutur.135 Hristiyan dncesinin geliimine olan katks dnldnde fideizme de kaynaklk ettii sylenebilir. Aratrmaclarn ekseriyeti, Augustine fideist gelenein temsilcilerinden ya da en azndan fideizmin temel karakteristiine uygun retileri ortaya koyan bir dnr olarak grmektedir. Bu balamda zellikle onun mehur, iman aratrr, anlay bulur ya da credo ut inteligam, anla mak iin inanyorum eklindeki ifadeleri, iman epistemik olarak ikinci dereceden bir doksastik uygulama (doxastic practice)olarakdeerlendirdiiveimantemelsizbirinanile bir tuttuu eklinde yorumlanmtr.136 Bununla birlikte baz aratrmaclarnAugustinei,aklnimanahazrlaycbirrol nn bulunduunu kabul ettiinden hareketle, akln imana ncelii anlayna yer veren ve imann rasyonelliini savu nanbirteologolarakgrdnbelirtmemizgerekir.137Ksa
Robert E. Cushman, Faith and Reason in the Thought of St. Augustine,ChurchHistory,Vol.19,No.4.(December,1950),s.271294. 135 Brown,age,s.1415. 136 James Beilby, The Relationship Between Faith and Evidence in St. Augustine,Sophia,Vol.41,No.1,(May2002),s.20. 137 WilmaG.vonJess,ReasonasPropaedeutictoFaithinSt.Augustine, International Journal for Philosophy of Religion, 5:4 (Winter, 1974), s. 225;
134

88

Fideizm/O.M.Deniz

cas, Tanry gerektii gibi bilebilmek iin akln imana da yanmak zorunda olduunu sylemesi; gnahkr akln yeter sizliine ve gvensizliine vurgu yapmas ve iman etmede akln roln kmsemesi sebebiyle, Augustine dncesin defideizminizlerinerastlamakmmkndr. Bu noktada bir konuya deinmemiz gerekir. Anlamak iin inanyorum anlayndan hareketle, fideizmin kkenini sadece Augustinele ilikilendirmek eksik bir deerlendirme olacaktr. nk fides quaerens intellectum, (faith seeking understanding)anlamayaalanimanbiimindeformleedi lenanlay,deiikbiimlerdedeolsaortaaboyuncateolo jidehkimolanbiranlaytr.Anlamayetisiniimanabaml klanbuanlayn,Teslisgibibirtakmilahihakikatleriima nnverdiikavraygcsayesindeanlamakbalamnda,St. Anselmde ve hatta Thomas Aquinasta138 kabul grdn sylemek mmkndr. Bu dnemde teoloji ncelikle bize veriliolanvebizimbulgumuzolmayananlamayaalanbir disiplinolarakgrlmtr.FakatAugustine,ilahihakikatle rintmnnimanetmedenanlalamayacanveTeslisgibi konularda felsefi akl yrtmenin uygunsuzluunu savun mutur.Onagre,KutsalKitapnotoritesinedayanarakveya biraklyrtmesonucundaTanrnnvarolduunainanmak bireydir.nanlaneyibilmekveanlamakbakabireydir.139 Bu yaklam, vahiy ve iman olmakszn insanlarn yaamn ze dair temel grnlerine kar anlaysz olacaklar d

Beilby,agms.23,Zekizcan,AgustinustaTanrveYaratma,AlfaYayn lar,stanbul,1999,s.240. 138 Thomas Aquinas, Faith, Reason and Theology, Questions iiv of his Commentary on the De Trinitate of Boethius translated with Introduction and Notes by Amand Maurer, Canadian Cataloguing in PublicationData,Toronto,1987,s.1357. 139 John F. Wippel, Mediaeval Reactions to the Encounter Between Faith and Reason,MarquetteUniversityPress,Milwaukee,1995,s.3.

FideizmNedir?

89

ncesini de iinde barndrr. Dolaysyla her alanda imann aklanceliivardr.AquinasiseaklaanHristiyanhakikat lerinianlamadaimanngerekliliinevurguyaparamabunun yannda teoloji yaparken felsefi delillerden olabildiince ya rarlanlmas gerektiini ve bunun uygun bir yol olduunu dnr.Birltufolarakverilenimann,yineTanrtara fndan verilen doal akln n sndrmez. Yalnz iman aracl ile anlalabilecek hakikatleri kefetmede akl yeter sizse de Tanrnn doamza iledii eylerin iman yoluyla Tanrnnbizeverdiieylerlekartolmasimknszdr.Aksi takdirdebirininyanlolmasgerekir.Byklde,imanve akl bamsz olup eit konuma sahiptirler. Birbirlerinden farkl olan ve birbirleriyle ortak olan taraflar vardr, fakat mterek alanlarnda akl ve imann bir uyumu sz konusu dur.140 AugustinegibiAquinasndavahyedilmigizemlihaki katler olduundan yola karak, akl ile iman birbirinden ayrdn syleyebiliriz. Hristiyanln temel inan esaslar nnkantlanabileceinisavunmakgibitmylerasyonalistbir tutum takndndan bahsedilemez. Bunlar ancak iman yo luyla kefedilebilirler. Aquinasn ifadesiyle, imana has ey lerininandrcbirekildekantlanamamasgibi,onlaraaykr olangvenilireylerinyanlolduklardakantlanamaz,fakat zorunluolmadklargsterilebilir.141Aquinas,felsefeninteo lojidekullanmnnekildeolabileceinianlatr.(1)mann ncllerini (preambles of faith) ispatlamak iin. Bunlar Tanr hakknda doal bir akl yrtmeyle kantlanabilen trden hakikatlerdir. rnein, Tanrnn varl ve birlii aklla ka ntlanabilir. Bunlar imann nceden varsayd; felsefenin ise

140 141

Wippel,age,s.2930. Thomas Aquinas, On Faith and Reason, ed. with introductions, by StephenF.Brown,HackettPub,Indianapolis,1999,s.37.

90

Fideizm/O.M.Deniz

kantlad hakikatlerdir. (2) Augustinenin yapt gibi bir takm benzerliklerden yola karak imann gizemlerini ak lamak iin. (3) Felsefeden gelecek bir takm itirazlara cevap vermek,iddialarnnyanlolduunuyadaenazndankant lanamayacaklarngstermekiin.Augustin,Tanrnnvarl ve birlii gibi hakikatleri akln kefedebileceini sylese de, buhakikatlerinbilgisinefelsefisoruturmailekolaylklaerii lebileceini dnmez. Bu yzden bu trden hakikatleri vahyetmi olmasn Tanr iin gerekli grr.142 Aksi takdirde ok az insann Tanrnn var olduu inancna sahip olaca sonucunavarr.143BuyargsaslndaAquinasn,Tanrnnvar olduu konusunda bile akl yeterince gvenilir bulmadn gsterir.Aklnvahyinrehberliiolmadanhibirkonudatam birbaareldeedemeyeceineinanr.Amabunudoalteolo jininnndeduranbirengelolarakdeerlendirmemitir. Sonuolarakdiyebilirizki,Aquinasaklveimanarasn dabirayrmagitsede,onlarkartlkiindegrmez.Aklile iman birbirleriyle uyumludur. Fakat bu uyumun srmesi gizemlerszkonusuolduundaaklnimannyardmnaba vurmasngerektirir.Vahyedilmibelligereklerakltarafn dankavranabilirken,dierleribizimanlaymzaarlar;ayn zamandaakldoruolarakanlaldnda,inancnelealnd hibir hakikat nihayetinde akl ile eliemez. Vahyedilmi hakikatler arasndan, Aquinasn bizim anlayabileceimizi dndkleri,Tanrnnvarlveinsanruhununlmszl nedairolanlardr.Budnemdeaklveimanbirbakmai ie girmi gibidir. Akln anlayamad eyi, iman anlalr klmaktadr.BuyzdenTertullianbirkenarakoyarsak,akl

142 143

Wippel,age,s.31 John F. Wippel, The Possibility of Christian Philosophy: A Thomistic Perspective,FaithandPhilosophy,Vol1,No.3,(July1984),s.275.

FideizmNedir?

91

ve iman arasndaki ayrmann 13. yzyldan sonra daha be lirginbirbiimdeortayakonulmayabalanddnlebilir. Akl ve iman arasndaki keskin ve briz ayrmn, Ockhaml William (12801349) ve zellikle Martin Luther (14831546) ile gn yzne ktn sylemek mmkndr. Ortaan sonlarna doru Nicolas dAutrecourt (13001350) ve ondan nce Peter Damian (10071072), akln gcne ve felsefeye kar duyduklar gvensizlii dillendirseler de, an cakreformdnemiilebirliktekendinezgfelsefiargman larla fideist fikirlerin seslendirilmeye baland grlr. ki iddiaykseksesleifadeedilmeyebalar.Akl,Tanryagiden yoluhazrlamaktanvegstermektenacizdir.mandahaziya degveninveyardmn(relief)birformudur.Byleliklemeta fiziin hakikatin bilgisine ulatrmadaki rol yadsnmtr. man kesinliin tek kayna olarak kabul edilmitir. mann nclleri (praeambula fidei) yaklam terk edilmitir. Akl ve felsefenin iman etmeye n hazrlk niteliinde kullanm uy gun bulunmamtr. Salt akl kaynakl deerlendirmeler ile insanln ve doann yceltilmesi ateizme giden admlar olarakgrlmtr.144 Ockham,zellikleAristonunbetimlediianlamdadoal akla bir deer atfetse de, Hristiyan imannn pagan filozofla rnkabulettiidnselltlereuygunolarakklasikpagan metafiziini ve etiini tamamladn kabul etmemitir. Akl ve iman arasnda zm imknsz atmalarn olduunu savunmutur.Onagre,imanngizemleri,teslis,enkarnasyon vb. sadece akln tesinde deil, akla karttrlar.145 Ockham,
PaulPoupard,Fideism,INTERSInterdisciplinaryEncyclopediaofReligion andScience,Trans.PaoloZanna,editedbyG.TanzellaNitti,P.LarreyandA. Strumia,http://www.inters.org,(SonGncelleme:15.12.2009). 145 Alfred J. Freddoso, Ockham on Faith and Reason, The Cambridge Companion to Ockham, ed. Paul Vincent Spade, Cambridge University Press,Cambridge,2006,s.345.
144

92

Fideizm/O.M.Deniz

AquinasveAnselminaksinedoalteolojiyesempatiyleyak lamamtr. Akln Tanrnn varln kantlayamayacan iddia ederek, ontolojik ve kozmolojik kantlar eletirmitir. Onagre,herikikanttemeldesonsuz,geriyedorutesels ln(infiniteregress)imknszlvarsaymnadayanmaktadr. Ancak, bu ncl kantlanamaz. Bununla birlikte Ockham, hibir varln ondan nce ya da ondan daha mkemmel ol madbirvarlndnlebileceiniamabylebirvarln var ve bir olduunun ispatlanabilir olmadn iddia etmi tir.146Hernekadartmmkemmelliklerikendisindetoplayan bir varln mevcudiyeti hususunda bir takm felsefi arg manlarilerisrlebilirsede,yardmszinsanaklbuvarln gerektenbumkemmellikleresahipolduunutamanlamy lakantlayamaz.147BylelikleOckhamTanrnnvarlmese lesini sadece iman alanna hapsetmi grnr. Frederick CoplestonunifadesiyleOckham:Hereydenstn,sonsuz, zgr,hereyibilenvehereyegcyetenbirvarlnoldu u hakikatini iman alanna hasrederek, Aquinasn ortaya koyduu kantlanabilir preambula fidei doktrini tarafndan salanm olan metafizik ve teoloji arasndaki ba zayflat mtr.148Bubanzayflamashikukusuzortaansonla rnadoruBatdncehayatnnduraanlamasnavefide izmin canllk kazanmasna yol amtr. Pek ok aratrmac bu dnemi sbjektif tecrbeye ve dogmatizme doru atlan
William of Ockham, Can it be Proved that there is Only One God?, Faith and Reason, ed. Paul Helm, Oxford University Press, New York, 1999,s.130. 147 Alfred J. Freddoso, Ontological Reductionism and Faith versus Reason:ACritiqueofAdamsonOckham,FaithandPhilosophy,Vol.8, No.3,(July1991),s.331. 148 RobertCharlesSproul,JohnH.GerstnerandArthurLindsley,Classical Apologetics: A Rational Defense of the Christian Faith a Critique of PresuppositionalApologetics,TheZondervanCorporation,GrandRapids, Michigan,1984,s.28.
146

FideizmNedir?

93

geri bir adm olarak nitelendirir. Kimi aratrmaclara gre, Ortaan sosyal tarihinde Kara Vebann; siyasi tarihinde Yzyl Savalarnn ve Kilise tarihinde Blnmenin (Schism) yerineyse,OckhamvetakipilerininOrtaandncetari hindekiyeriodur.149 Fideizm, 15. yzylda ykseliini devam ettirmitir. Bu nubykldeCusalNicholasn(14011464)almalar na borludur. Cusal Nicholas, Kantn yaratlm dzenden hareketle Tanr hakkndaki bir bilgiye ulamada teorik akln yeteneksiz ve elverisiz olduu konusundaki eletirisini n grenbirepistemolojiinaetmitir.Duyularnveakln,zsel olarak sonlu nesnelere bal olduunu ve Tanrnn sonsuz varln karsayamayacaklarn iddia etmitir.150 Dolaysyla akl Tanry bilemez. Bu bilinemezci yaklam Cusal NicholasnDeDoctaIgnorantiabalkleserindeakaortaya konmutur.Bilgelikneyibilebileceimizinsnrlarnnfarkna varmamzdan ibarettir. renme sreci gittike artan bir bi imde kiinin ne kadar az eyi bildiini grmesi ile sonula nr.Aklgenelkonulardabilehakikateulamadabiryetersiz lik iindeyse Tanr hakkndaki hakikatlere ulamas beklene mez. Nicholasn temel k noktasnn sonlu insan aklnn sonsuz Tanry kavrayamayaca dncesi oluturmaktadr ki, ona gre sonsuz olan lmek gibi bir beklentiye kapla mayz.nksonsuzvesnrszolanlaherhangibirsonluey arasndabirnicelikveilliyetbayoktur.Tanrhakkndada hafazlaeyrenmekiingiriilecekherteebbs,Tanrnn gerekmahiyetiileOnadairdncelerimizarasndakison
Katherine H. Tachau, Vision and Certitude in the Age of Ockham: Optics, Epistemology and the Foundation of Semantics 12501345, E. J. Brill AcademicPublishers,Leiden,1988,s.xiii. 150 Sproul,age,s.28.Bkz.NicholasofCusa,TheVisionofGod,Introduction by Evelyn Underhill, trans. by Emma Gurney Salter, Cosimo, New York,2007.
149

94

Fideizm/O.M.Deniz

suz uurumu daha da bytecektir. elimezlik ilkesinin gdmndeki aklmz, ayrmlar yaparak ileyiini srdrr. rnein, byk ve k birbirinden ayrrz. Fakat bu ay rmlarTanryadairaratrmalardafaydaszdr.Tanrnnher eyden daha byk olduunu dnebiliriz. Tanr hibir e yin Ondan daha byk olmad bir varlktr. Fakat hibir boyutuveyalsolmayanTanr,kendisindendahak olmayan bir varlk da olabilir. Tanr hem en byk hem en kktr.Tanrztlarnbirlemesiveakmasdr.151Sonlu ve sonsuz arasndaki derin mesafe ona gre Tanr hakknda sadece metafor ve semboller aracl ile konumamza izin verir. lahi gizemler dilin kullanm ile tam manasyla ifade edilemeyecek lde anlalmazdr. Tanrnn ne olduunu deil,neolmadnsyleyebiliriz.NegatifteolojiNicholasn eserlerindeoldukayertutanbiryaklamdr.Bununlabirlik tebilmeyerekbirbilmeeklindeifadeedebileceimiznega tif bir epistemoloji ortaya koymutur.152 Bylelikle akl ile cehaletini yenemeyecek olan insann iman ile bu cehaletini bir lde giderebileceini dnmtr. Nicholas, Augustinei artrr bir biimde imann anlalabilir her eyi kuattn ve anlayn imann amlamas olduunu ifade etmitir. Salam bir imann olmad yerde doru bir anlay yoktur.153 Ana hatlaryla ifade etmeye altmz, irrasyonellie varan ve elikiler barndran Nicholasn bili nemezci fakat fideist tutumu kendinden sonraki dnrleri byk lde etkilemitir. Ockhamla balayp Nicholasla devam eden fideist hareket, Aquinas ve ardllarnn ortaya

Anthony Kenny, A New History of Western Philosophy, Medieval Phiosophy,ClarendonPress,Oxford,2005,vol.2,s.311 152 Christopher M. Bellitto, Thomas M. Izbicki and Gerald Christianson, IntroducingNicholasofCusa:AGuidetoaRenaissanceMan,PaulistPress, NewYork,2004,s.205. 153 PaulineMoffittWatts,NicolausCusanus,BrillPress,Leiden,1982,s.83.
151

FideizmNedir?

95

koyduu skolstik sentezi derinden sarsmtr. Reform hare ketiyle birlikte, Hristiyanlk ile felsefe arasnda kurulmaya allan sentez byk lde ykma uratlmtr. Akl ile imanarasndabiruyumunolamayacanhaykrmaveiman yenidentanmlamagreviLutherekalmtr. Reform hareketinin en nemli figrlerinden biri olan Martin Lutherin (14831546) teolojisi, pek ok ynden fide izminbirmanifestosugibidir.Lutheraklakarolandman lilensalmtr.Muhtelifyazlarndaakl,nefsanveaptal diye nitelendirir. Bir hayvan, bir Tanr dman ve bir fesat kaynaeklindeadlandrr.Dahadailginciakldanbirfahi e,masumlarbatankaranFrauHuldaolarakszeder.Sko lstikfelsefeilezdeleenAristoonungzndekutsalre tiyi tahrif eden rezil bir filozoftur. Aristoyu, safsatac, masal anlatcs,dinsiz,hakikatdman,okullarnsoytars,dzen baz, alak, hilekr, yalanc, pagan hayvan ve teke gibi sfat larla tanmlar. Lutherin eserlerinde akl yeren ve aalayan yukardakilerebenzerdahapekokifadeyerastlanabilir.Bu nunlabirlikteaklnzamanzamanvldifadelerledekar lamak mmkndr. Gerrish, Grace and Reason balkl a lmasnda bu konudaki elikiyi, Lutherin akl kelimesini farklanlamlardakullanmasylaaklar.Bubalamdalbir ayrma giden Luther, akl (1) imann alanna tecavz eden kstahvekibirliakl,(2)kendiaslialandhilindehkmran olan doal akl, (3) ruhani meselelerle itigal eden ama her zamanSznbuyruualtndaolanslaholmuaklanlamla rnda kullanr. Lutherin iddetle saldrd akl birinci an lamdakullandakldr.154Gerrishinbutasnifinekatlmakla birlikte,buradanhareketleveonunimanalanileaklalann birbirinden tamamen ayrdn varsayarak, Lutherin anti

154

Sproul,age,s.196;B.A.Gerrish,Luther,Martin,TheEncyclopediaof Philosophy,ed.PaulEdwards,Vol.5,s.110111.

96

Fideizm/O.M.Deniz

entellektalistbirizgideolmadsonucunavarmakiyimser bir yaklam olacaktr. nk Lutherin ikinci anlamda kul land akl aalanmasa bile kmsenen ve yine Kutsal metinlerin otoritesinin denetiminde olan bir akldr. nc anlamda kulland akl ise artk ratio olmaktan km, ks menyenilenmiamadierlerindeolduugibiimannncele dii bir akldr. Lutherin sola fide retisi veakliman iliki sinebakbukonudakigrmzdesteklermahiyettedir. Lutherin iman anlaynn temelini Tanrnn adaletinin Tanrnninayetiileaynolduuyorumuoluturur.Tanrnn adaleti, cezalandrma ve dllendirme eklinde aa kan birilahisfatolarakdeil,insanlaraklayanTanrnnbirfiili olarakanlalmaldr.Buyzdenkurtuluyadaaklanmabe er meziyetlere bal deil, sadece imanla gerekleen ilahi bir etkinliktir. man insanda etkin olan Tanrnn bir iidir.155 man etmede Tanr aktif, insan, dolaysyla akl pasif bir du rumdadr.mankiininkendiakliabasylaveiradesiyleelde edilebileceibireydeildir.AksineimanTanrnnbirhedi yesidirvekiininkalbineTanrtarafndanyerletirilir.156man etmede akln ilevsizliine vurgulamak bir yana Luther, akl iman etmenin nnde bir engel olarak grr: Her kim Hristiyan olmak istiyorsa aklnn gzlerini kartp atmal dr.157Aklbrakmalsnzveonadairhibireybilmemeli siniz,hattaonuyoketmelisiniz;bakatrlTanrnnKrall nagiremezsiniz.158Luther,kalemealdelilmihalindeise aklnimanagtremeyeceiniakaifadeeder.
Gerrish,agm,s.109. Ferit Uslu, Felsefi Adan man Temellendirme, Ankara Okulu Yaynlar, Ankara,2004,s.92. 157 RobertCorfe,DeismandSocial Ethics,ArenaBooks,BurySt.Edmunds, 2007,s.84. 158 WalterArnold Kaufmann, Critique of Religion and Philosophy, Princeton UniversityPress,Princeton,1979,s.209.
155 156

FideizmNedir?

97

KendiaklmlaveyakendigcmveyeteneklerimleRab sa Mesihe inanabileceime veya Ona ulaabileceime inanmyorum,fakatKutsalRuhunncilvastasylabanases lendiine, armaanlaryla beni aydnlattna, doru iman zerebenikutsadnavekoruduunainanyorum.159 Lutheregreimanakonuolaninanesaslarnntamam, aklmzn kavraynn tesindedir. Tanrnn bir ltuf olarak verdii iman sayesinde ancak ilahi hakikatlerin anlalmas mmkndr. man bir takm inan nermelerinin aklen tas dik etmeyi deil, Tanrnn vaatlerine ve balayclna kuku duymadan gvenmeyi ihtiva eder.160 Luther, imanla kurtulu retisine uygun bir iman anlay ortaya koymu tur. Tanrnn adaleti bir ltuf eklinde tecelli ediyorsa, yani kiminimanedipetmeyeceineOkararveriyorsa,imanetme deaklnveiradeninbirrolndenelbetteszetmekmmkn deildir.Byleceiman,birtakminannermelerinindoru luunun akln deerlendirmesine tabi tutularak onaylanmas eklinde deil, Tanr ile kurulan kiisel bir iliki ya da Tan rya kar duyulan sevgi ve gven eklinde tanmlanacaktr. manolmakszngnahkraklnteolojiyiilgilendirenmesele lerianlamadaveaklamadabaarszolacasavunulacaktr. Lutherin akla mracaat ederek iman etmeyi mmkn grmemesininbatagelennedeniaklnyetersizveyeteneksiz olduudur ki, bu iddias tmyle asli gnah inancna dayal teolojikbirnkabuledayanmaktadr.Bununyansradier nemlibirnedeni,akl(ratio)ilegr(opinio)ayndzeyde
Joseph Stump, An Explanation of Luthers Small Catechism, Kessinger Publishing, Whitefish, Montana, 2007, s. 14; Jane E. Strohl, Luthers Spiritual Journey, The Cambridge Companion to Martin Luther, ed. Do nald K. McKim, Cambridge University Press, Cambridge, 2003, s. 156. kincikaynakta,kendiaklmla(myownreason)yerinekendianlaymla (myownunderstanding)ifadesigemektedir. 160 Uslu,age,s.89.
159

98

Fideizm/O.M.Deniz

deerlendirmesidir.161Onagre,aklifaaliyetinvaracasonu bir gr olmaktan teye gidemez. Bu yzden akl kii iin nihai bir kesinlik lt olamayaca gibi, akln varaca so nular da bilgi edinme srecinin yanllanmaya ve deiime akolmassebebiylehepphelikalacaktr.Oysaimandoa s gerei koullu olamaz. phe ve tereddt ieremez. man Tanrnn merhametine ve ltfuna koulsuz ve phesiz bir gveniveteslimiyetigerektirir.162 Tanrya gven temeline dayal nermesel olmayan bir iman anlayna sahip olan Luther, akl darda tutan iman anlaynn bir gerei olarak doal akln alanile imann ala nn birbirinden ayrmtr. Doal akl ile imann atacan savunmutur. Bylelikle imana konu olan inan nermeleri nindoruluuvegerekelendirilmesisorunununobjektifbir zeminden sbjektif bir zemine doru kaymasna sebebiyet vermitir.163 Lutherinaklveimanileilgiligrleriteolojikbirba lamda kurguland iin akliman ilikisi problemi bala mnda felsefi bir deerlendirmeye gitmek glemektedir. FakatLutherinkonuyabakasnndinfelsefesiniilgilendi rensonularolmutur.manndoalaklnverileriiletemel lendirilemeyeceini, Tanrnn varlnn rasyonel delillerle kantlanamayacan ve akln Tanrsnn sahte bir Tanr ola can iddiaetmesi, doal teolojinin imkn ve geerlilii ko nusundaki tartmalara zemin oluturmutur.164 Luther, fide izmintarihseyrindenemlibiryeresahiptir.nkbirb tnolarakretisiilebirliktednldnde,aklveiman

163 164
161 162

Gerrish,agm,s.111. Uslu,age,s.94. Uslu,age,s.96. Gerrish,agm,s.111.

FideizmNedir?

99

ilikisi zerine olan grleri fideist yaklamlarn teolojik dayananoluturmutur. Martin Lutherin ve John Calvinin, Tanrnn ve ilahi meselelerin akllaanlalmazl retisini iddetle savunma lar; zellikle ilahi hakikatlere ulamada ve onlar anlamada aklndeersizliiniveyetersizliinivurgulamalar;gnahkr aklnsnrllnadikkatekmeleri,aklngvenilirliininsor gulanrhalegeldiibirortamnolumasndaetkiliolannem lifaktrlerdir.Bununlabirlikteantikaphecilerinineser lerinin yeniden kefi, akla duyulan ve ncelikle teolojik ne denlere dayanan gvensizlii pekitirdii gibi, akln ilahi meseleleri anlamada ve temellendirmede yetersizliini ve yeteneksizliini ortaya koymak iin felsefi bir bak as ka zandrmtr. Dolaysyla din phecilik diyebileceimiz bir akm domaya balamtr. Bu akm aslnda fideizmin yeni bir forma brnmesidir.165 man konularnn akln yetki ala nnn dnda kald anlay pheci bir takm argmanlar vastasyla tartlmaya balanmtr. Bu anlayn en nemli temsilcisiPierreBayledr(16471706).JohnCalvininProtes tanlkyorumunubenimsemiolanBayle,hemTanrnnaklla kavranamayacana hem de akln her alandaki yetersizliine vurgu yapmtr. Bununla birlikte ilahi inayetin gerekliin denaslapheedilemeyeceinisavunmutur.166 Bayle, akliman ilikisi konusundaki grlerini DictionnaireHistoriqueetCritique(1697)adlbiyografikszl nde dile getirmitir. Bu eser bu dnemde yaam Pierre Daniel Huet (16301721) gibi fideistlerin olduu kadar 18. yzyl Ansiklopedistlerinin de bavurduklar bir kaynak ol mutur.BaylenbualmaszellikleHristiyaninanesasla rnn kabul edilebilir olmad ynnde ileri srlebilecek
165 166

Helm,FaithandReason,s.135. Helm,age,s.135.

100 Fideizm/O.M.Deniz

rasyonel argmanlarn neredeyse tamamnn bir araya top land bir eser olma zelii tar. Fakat Bayle, bunlar akla dayal bir takm deliller ileri srerek rtmeye almaz. Aksineortayakoyduueletirelargmanlarhepaynekilde akln zayfl vurgulanarak ve akln imana boyun emesi gerektiiifadeedilereksonulandrlr.167Aklnhibirkonuda kesinbiryargdabulunamayacaniddiaetmitir.Neyeina nacamz ve inandmz eyin doruluu hususunda akla mracaat edilemeyeceini dnmtr. Fakat bir agnostik, deistyadaateistolmaydasememitir.Biranlamdaihuzu ruimanetmedebulmutur.BylelikleBayle,Grekphecile rinin ataraxiasnn yerine fideizmi ikame etmitir. Ona gre, akla saldrmak imana bir tehdit olarak grlmemelidir. p hecilikten gelen argmanlar imann zayflamasna deil g lenmesineyarayacaktr.BuanlayndandolayBayle,phe cilikten balayan ama imana ulatran bir yolun talarn d eyen yeni bir Pyrrhoncu olarak grlmtr.168 Baylen Dictionnaire Historique et Critique (Tarihsel ve Eletirel Szlk) balkl eserinde srekli olarak kendi pheciliinin imana hazrlk mahiyetinde olduu iddiasn tekrarladn ifade eden Popkine gre, Bayle rasyonel bir iman anlaynn te mellerinisarsmakverasyonelbirdnyagrnesahipkii lerin zihinlerini bulandrmak iin olas btn pheci arg manlardan faydalanmtr. Akla ve rasyonellie yneltilen eletiriler fideist mesajn verilmesinde bir frsata dntrl mtr. Bayle, Kierkegaarda yakn ifadelerle, zellikle Pyrrhonculuk zerine olan blmde, akliman atmas ile ilgiliayrntlaklamalarayervermitirveaklabavurmaks zn iman edilmesi gerektiini savunmutur. saMesihin ge
K. C. Sandberg, Pierre Bayles Sincerity in His Views on Faith and Reason,StudiesinPhilology,61:1,(January,1964),s.74. 168 OscarKenshur,PierreBayleandtheStructuresofDoubt,Eighteenth CenturyStudies,Vol.21,No.3.(Spring,1988),s.301302.
167

FideizmNedir?

101

misi rasyonalistlerin denizinde yzmesi iin ina edilmemi tir. En iyi iman akln kalntlar zerine bina edilen iman dr.169 TerencePenelhum,akldlayanvephecilikdenbesle nen trden bir iman anlay etrafnda ekillenen gelenei phecifideizmolarakadlandrr.Onagrebugelenek,phe cinin (septiin) ortaya koyduu kukularn ve sorularn, ger ekte,imannkarhanesineyazlmasgerektiinisavunmu tur. mann doas gerei rasyonel delillerle gerekelendiri lemeyeceini ve byleolmasnn iman iin aslnda hayati bir nem tadn gstermeye almtr. Penelhuma gre, Baylenyansra,MicheldeMontaigne,BlaisePascalveSoren Kierkegaardbugeleneemensupturlar.170 Montaignenin,ApologiedeRaimondSebond(1580)balkl yazsphecivefideistgrleriniekincesizcedilegetirdii ennemlidenemesiolarakkabuledilir. Montaigne,bual masyla hiziplemenin artmasna ve mezhepsel farkllklarn derinlemesine neden olan dogmatik ve tutucu anlaylara karbirpanzehirsunmayamalamtr.Hangialandaolursa olsun, hakikate ulamada akln gcne olan gvenin sarsl masyla birlikte iddete varan fikri atmalarn gereksizlii nin anlalacan dnmtr. Metnin asl merkezini Pyrrhoncu argmanlarla akln gszlnn gsterilmesi oluturur.Montaigne,15.yzylspanyoldnrRaimond Sebondun doal teoloji anlayna yneltilen eletiriler ze rinden amacn yerine getirmeye alr. Ona gre Sebond, Hristiyanimannnbatageleninanesaslarnaklilekant lamaya almakla hata etmitir ve dolaysyla eletirilerin hedefi haline gelmitir. Eletirilerin k noktas temelde iki
Richard H. Popkin, The High Road to Pyrrhonism, Hackett Publishing Company,Indianapolis,Indiana,1993,s.31. 170 Penelhum,SkepticismandFideism,s.288.
169

102 Fideizm/O.M.Deniz

itirazadayanmaktadr.lkiimannhibirekildeakladayan mamas gerektiidir. kincisi onun mevcut delillerinin zayf olduudur. Montaigne, imann ilahi inayetin bir armaan olduunu ve iman iinde akln bir deerinin olabileceini ifadeeder.Sextusungrlerindenyardmalarak,insanln enbykbeyinlerininhibirkonuhakkndahakikatibulma ya muktedir olamadklarn ve bu yzden Sebondun ileri srd deliller inandrc ve gl gelmiyorsa bundan ra hatszlk duyulmamas gerektiini syleyerek szde bir sa vunmayapar.171 Srf beer aralarn, din inanlar sadece akl aracl ile destekleyebilmek iin, asla yetenekli olduklarna inanm yorum. Yetenekli olsalard, antik dnemde doal glerle donanmpekoknadirvesekindnr,akllararacly labubilgiyeulamadabaarszolmazlard.Sadeceimandi nimizin yksek gizemlerini kuvvetlice ve kesinlikle kavraya bilir.172 Kesin bir bilginin imknndan kuku duyan Montaig nenin phecilii akldan midini kesmitir ve dolaysyla areyiimanlabtnlemektebulmutur.Bilgiyesahipolama yacak olmamza karn ilahi buyruklara uyulmasn tle mitir.Kukuyuaanvedntrenimannyolgstericilii ne snmtr. Ona gre, insanlar birletiren ortak ba oto nom aklda deil, Katolik Kilisesinde bulunur. Evren sel/Tmel olan, aklda bulunmaz, evrensel Kilisede bulu nur.173 Katoliklik iinde kalmay tercih eden Montaigne, Lutherin balatt reform hareketini eskiden beri sregelen

Penelhum,age,s.295. BruceSilver,Montaigne,AnApologyforRaymondSebond:Happiness andPovertyofReason,MidwestStudiesinPhilosophy,XXVI,(2002),s.95. 173 AnnHartle,TheDialecticofFaithandReasoninEssaysofMontaigne, FaithandPhilosophy,Vol.18,No.3,(July2001),s.333.


171 172

FideizmNedir?

103

inanlarsarsanvesosyalkargaayayolaanyeniliklerolarak grmtr. Reformasyonun yol at dnce krizi ile antik a phecilerinin argmanlarnn yeniden kefinin ayn d neme rast gelmesiyle birlikte, yle grnyor ki, Montaig nein gznde phecilik reformcularn yenilikleri ile mca deleetmedekullanlbirarahalinegelmitir.Reformcularn kendi kar argmanlaryla yerlemi teolojik argmanlara karatklarsavaaslndaaklnteolojiktartmalarveihti laflar bir karara balamada ne kadar gsz ve yetersiz ol duunu gstermitir. Bylece Montaigne, pheci dnce ierisindeyeralanbirtutumu,yerleikinanveuygulamalara greyaamayadevametmeyi,bakabirdeyilegeleneetes lim olmay, insanlar birletirici bir tutum olarak dnm tr. Btn pheci fideistler gibi, Montaigne de phecilii kamu yarar iin kullanlabilecek iyi bir enstrman olarak grmtr. pheci hibir nedeni olmakszn gerekten ina nabilir ya da sknete veya huzura ermek uruna basite geleneeuyabilir.174Buaynzamandaaklileimanarasndaki atmaydadindirecektir.Aklngszlbirkezanlald m iman limanna demirleyen insan huzurlu bir yaam sre cektir. Montaigne, Katolik Franszlar ile Protestan Franszlar (Hugenotlar) arasnda bitmek bilmeyen din savalarnn (15621598) yaand bir dnemde ou eserini kaleme al mtr.Onunnceliklihedefinindinkonulardaaklnyetersiz liinigstererektoplumsalbarsalamakolduudnle bilir. Katolik tarafta yer almasna ve Katolik imanna olan balln dile getirmesine ramen onun yazlarnda Kutsal
174

AnnHartle,MontaigneandSkepticism,TheCambridgeCompanionto Montaigne,ed.UllrichLanger,CambridgeUniversityPress,Cambridge, 2005, s. 185186; Kenneth R. Stunkel, Montaigne, Bayle and Hume: Historical Dynamics of Skepticism, The European Legacy, Vol. 3. No.4, (1998),s.59.

104 Fideizm/O.M.Deniz

Metinlere atfta bulunan ifadelere pek rastlanmaz. Ayrca eserlerinde din bir cokunun varlndan da bahsetmek mmkn deildir. Montaignein fideizmi basite, eer bile miyorsan, lkenin adetlerinin ve geleneklerinin otoritesine gvenmelisin dncesini savunur. Bu dnce onun Hristiyanlnn temel gerekesi gibidir.175 Bu yzden o d nemde Montaignein imann itenliksiz, ruhsuz ve hatta sa mimiyetsiz bulanlar olmutur. pheci grlerini bir iman savunmas olarak deil, akln ykntlar stne dayal dine ynelikgizlibirsaldrbiimindedeerlendirenlerdevardr. rnein SainteBeuvee gre, Montaignein gerek arzusu vahye dair eyleri hi kimsenin ayak basmay aklndan dahi geiremeyecei yksek bir zirvenin doruuna yerletirmekti. Montaigneinkesinlikzerinetmsyledikleri,insannkal bindeki akn inanc ykmak iin tasarlanmt.176 Montaig nein amac ve samimiyeti sorgulanabilir. Fakat o ve onun izinden giden Pierre Charron (15411603) ve La Mothe Le Vayer (15881672) gibi pheci fideistler imana doru giden yolda atlabilecek en faydal ve hedefe gtrc ilk admn phecilik olduunu iddia etmilerdir.177 Bir bakma PyrrhonculuuHristiyanlnistifadesinesunmulardr.
JohnChristianLaursen,ThePoliticsofSkepticismintheAncients,Monta igne,Hume,andKant,E.J.Brill,Leiden,1992,s.96. 176 Danzil G. M. Patrick, Pascal and Kierkegaard: A Study in the Strategy of Evangelism,VolumeI,LutterworthPress,LondonandRedhill,1947,s.10. 177 JoseR.MaiaNeto,TheChristianizationofPyrrhonism:ScepticismandFaithin Pascal, Kierkegaard and Shestov, Kluwer Academic Publishers, Dordrecht, 1995, s. 8. Charron ve Le Vayer, Rnesansn son dneminde libertins erudits olarak adlandrlan dnrlerdendir. Onlara gre, felsefenin alannda,(mantk,fizikveetik)akl,bilgiretmedeyetersizdir.pheciar gmanlar rtlebilir deildir ve bunun doal sonucu olarak sadece iman,kesinsizliinstesinden gelebilir.LeVayer,ylebiranalojikulla nr.nsanzihni,imantohumlarekilmezdennceyabaniotlardan,yani kesin bilgi iddiasndan, temizlenmesi gereken bir tarla gibidir. Thomas M.Lennon,TheologyandtheGodofthePhilosophers,TheCambridge
175

FideizmNedir?

105

Montaignein izinden giden pheci fideistler, iman et mede akln bir rolnn olmad konusunda Lutherin din fideizmi ile rtseler de imann rol ve doas hakknda farkl dnmlerdir. Daha nce ifade ettiimiz gibi, akln din hakikatler konusunda kesinlie ulatramayacan dik katealarakinsanlarKatolikliesdkkalmayaarmlardr. Bununla birlikte daha ok Protestan akmlarn bir zellii olan ve pietist elerle sslenmi bir din cokunluktan (religious enthusiasm) saknmlardr. Onlarn iman, doktrin den daha ziyade eyleme dayanan, lml ve ekingen bir imandr. Fideist olmalarna ramen dogmatik olmamlar dr.178Epistemolojikbirtutumolarakbenimsedikleripheci lieolanballklarnedeniyleinannermelerinindoruluk larnn iman ile temellendirilmesi ve kesinliklerinin gsteril mesi konusuna yeterince ilgi gstermemiledir. man, gele neeballklazdeletirenveimannTanryaolanballk boyutunu ihmal eden bir yaklam ierisinde olmulardr. phecilii,imanagtrenbiraraolaraktakdimetmelerine karnaynyolutakipedenBlaisePascalgibifideistlerintep kisiniekmelerininbelkideennemlinedenibudur.Monta igne, Hristiyanln Pyrrhonculuk ile uyumlu olduunu gs termitiramaonunfideizmiHristiyanPyrrhonculuuolmak tanilerigidememitir. BlaisePascal,Montaigneinbalattphecifideizmge leneine yeni bir ekil vermitir. Augustinenin retilerini yenidencanlandranJansenizminpotasndangeirerek,p hecifideizmidnmeuratmtr.Bylelikle,Montaignein
Companion to Early Modern Philosophy, Ed. by Donald Rutherford, CambridgeUniversityPress,Cambridge,2007,s.294. 178 RichardAmesbury,Fideism,TheStanfordEncyclopediaofPhilosophy (Winter2005Edition),EdwardN.Zalta(ed.), http://plato.stanford.edu/archives/win2005/entries/fideism,(SonGn celleme:15.12.2009).

106 Fideizm/O.M.Deniz

yapmad ya da eksik brakt Pyrrhonculuu Hristiyanlatrma iini yerine getirmitir.179 Pyrrhoncu bir dindarlktantamamennciledayalbirdindarlageiisa lamtr. Pascaln evanjelik fideizmini gzler nne seren eseri Pensees180 Montaignein etkisinin derin izlerini tar. Leon Brunschvicgin deyiiyle, Pascaln Penseesi Montaignein Essaisinin ksmen dzeltilmi yeni basks gibidir. Pascal, Montaignedehounagitmeyenveknanmaygerektirenpek okyntespitetmitir.Bununlabirlikteondatakdiredilecek pekokeydebulmutur.181zellikle,eylerinnihaidoasn insann kavrayamayacan ve insann akln rehberliine g venemeyeceinigstermesibakmndanMontaigneindn celerinde dzeltici bir yn bulmutur.182 Bylelikle Descartesinsaltdoruyubulmadaaklaolansonsuzinancn sorgulamaimkneldeetmitir.FakatMontaigneinpheci lii Pascal kesinlie ulama hedefinden vazgeirmek yerine buisteinidahadakamlamtr. Pascal tecrbe ettii din dnmn ardndan Descartesin felsefesine iddetle kar kmtr. Ona gre Descartesin Tanrs yetersiz akln ulat sahte bir Tan rdr.183 nanlmas gereken Tanry, brahimin Tanrs,
Neto,age,s.1. Dnceler anlamna gelen Pensees, Pascaln lmnden sonra geride braktfragmanlarnderlenipbaslmasylameydanagelmibireserdir. 181 Frank M. Chambers, Pascals Montaigne, PMLA, Vol. 65, No. 5, (September, 1950), s. 790. Pascal, Montaignein hatalarna Penseesin farkl yerlerinde deinir. Bata gelen hatalarndan biri Pascala gre, dindarl tevik edici tarzda yazmam olmasdr. Bkz. Blaise Pascal, Pensees, Trans. with an Introduction by A. J. Krailsheimer, Penguin BooksLtd,London,1995,s.215. 182 Patrick,age,s.73. 183 Richard H. Popkin, The History of Scepticism: From Savonarola to Bayle, OxfordUniversityPress,NewYork,2003,s.181.
179 180

FideizmNedir?

107

shaknTanrs,YakupunTanrs,filozoflarnvebilginlerin deil184 cmlesiyle ifade eder. Bu cmlenin altna yazd kelimeler, onun Montaignein fideizmini neden yeterli gr mediinin ifreleri gibidir. u kelimeleri yazar: Kesinlik, kesinlik, yrekten, nee, huzur.185 Bu balamda Penseeste, phe ve kesinlik arasndaki gerilimin izleri grlr. Pascal biryandanpheciliebavurarak,aklnTanrsnnyapayl n ortaya koyarken dier yandan din inancn kesinliine vurguyapar.phecilik,insannaklimelekelerinikullanarak bilme arzusunu tatmin edemeyeceini gstermitir. Fakat insannbilmeyeihtiyacvardr.186Pascal,insannaklilehaki kate ulaamayacan ama bu konuda mitsizlie gerek ol madnDretisinereferanslaaklamayaalr.By leliklepheciliin,aklngszlkonusundakigrleri ne teolojik bir boyut kazandrr. phecilie yuvarlanm in san, iinde bulunduu mitsizlik durumundan kurtuluun tekyolununimanetmekolduunugrecektir.Bunudadinin vepheciliinortayakoyduudelillerinartlarnveeksile rini tartarak yapacaktr. lahi mdahaleyle, dm insann balanmas yoluyla ksmen de olsa bilme yeteneine kavu acaktr.manetmeksizinbunungereklemesimmknde ildir. Nihai delil etkisi gsterecek olan ilahi inayet ihtiya duyduklar kesinlii kalplerine yerletirecektir.187 Kalbin, aklnhakkndahibireybilmediikendinedenlerivardr Tanry idrak eden akl deil kalptir. te iman budur: Tan ry aklla deil kalple alglamak.188 Dolaysyla Pascal din hipotezitasdiketmekiindereddetmekiindeyeterincedelil olmadninsanlarnanlamasnvedmkonumlarngz

186 187 188


184 185

Pascal,age,s.285;Kr.s.141. Pascal,Pensees,s.285. Popkin,age,182182. Popkin,age,s.183. Pascal,age,s.127.

108 Fideizm/O.M.Deniz

nnealarakfelsefiaraylaragirmeksizinncildeyazlanlara dayalbirimanbenimsemeleriniistemitir. Pascalnaklimanilikisiileilgiligrleri,imannakl nceledii ve din meselelerde akln bir rolnn olmad eklindeki bak asn yanstan salt iman paradigmas zerinekuruludur.Pascal,yleyazar: Tanrnn ne varln ne de doasn biliyoruz. nk Tanrnn ne uzam ne de snrlar vardr. Fakat iman yoluylaonunvarolduunubiliyoruz.189 man, Tanrnn bir armaandr. man akln bir arma angibitarifettiimizisanmayn.Dierdinlerimanla r hakknda bunu sylemezler. mana gtren yol ola rak akldan baka bir ey nermezler. Oysa akl imana gtrmez.190 Pascal, yukardaki alntlardan da anlalaca gibi, ak birbiimdeimanetmedeaklnbirilevininolmadnsavu nur. Akla bavurarak ya da bir takm delillere dayanarak imanetmeyitercihedenlerinolabileceiniamabunundoru bir yol olmadn ve imann akln bir baars olarak grl memesi gerektiini dnr. nk iman en nihayetinde ilahi inayetin bir sonucudur. Dolaysyla Pascaln, gerek imana ulamada akln yetersizliine ve hatta gereksizliine inanmashereydennce,imanetmedeilahiiradeninesasve belirleyiciolduunkabulnedayanmaktadr. Akl yrtmeksizin inanan, kendi halinde insanlar grmek sizi hayrete drmesin. Tanr onlara kendini sevdirirveonlarnkendilerindennefretetmelerinisa lar.Tanronlarnkalpleriniinanmayameylettirir.Tanr kalplerimizimeylettirmedike,etkinvegeerliolanbir
189 190

Pascal,age,s.122. Pascal,age,s.199.

FideizmNedir?

109

inanla ve imanla, asla inanamayacaz. Tanr kalple rimizimeylettirirmeylettirmezinanacaz.191 Pascal bir fideist olarak, kiinin akla bavurmakszn imanetmesigerektiiniiddiaetmesineramen,Hristiyanln inanesaslarnnaklaaykrlnvurgulamaksuretiyleiman akl karsnda savunma yoluna gitmemitir. Akl ile iman birbirlerinin hasm gibi gsterecek ifadelerden kanarak a rla gitmeyen bir fideizmi savunmutur. Ona gre, akldan baka hibir eyi kabul etmemek ne kadar yanlsa akl t myledlamaktaokadaryanltr.Hereyiaklnonayna sunarsak, dinimizde gizemli veya doast olan hibir ey kalmaz. Akln ilkelerini gcendirirsek dinimiz sama ve g lnolacaktr.192ByleliklePascal,Hristiyanlnaklaaykr olmadn fakat akl atn dnr. Akln karsnda olan bir iman deil, akln tesinde olan bir iman ngrr. Pascalnbuanlaynntemelindeaklnalanileimannalan arasnda bir ayrma gitmesi yatar. Kendi alan ve kurallar dhilindealanveimanateslimolmuaklvahyinieriiile elikiye dmeyecektir.193 nsann kendisi salt mantn asla anlayamayacaelikilerinvebelirsizliklerinmeydanagetir diibirvarlktr.Buyzdenimanaboyunememiaklne likileriindebocalamaktanbakayapacabireyyoktur.194 Pascaln gznde, iinde yaad devir imann akln tehdidialtndaolduuveHristiyanlnzndeniyideniyiye uzaklatbirdevirdir.nsannncilevekendineyabancla t bir dnyadr. Gelimekte olan modern bilimin ssz ve ruhsuz dnyasdr. Rnesans sonras Avrupada, Kopernikle
Pascal,age,s.110. Pascal,age,s.5455. 193 Abdullatif Tzer, Bir Varoluunun man Savunusu: Pascalda Fideizm ve GazaliAsndanbirDeerlendirme,zYaynclk,stanbul,2006,s.68. 194 William Barrett, Irrational Man: A Study in Existential Philosophy, DoubledayAnchorBooks,GardenCity,NewYork,1962,s.115.
191 192

110 Fideizm/O.M.Deniz

balayan,Kepler,GalileoveNewtonla17.yzyldadoruuna ulaan bilimsel gelimeler Bat insannn zihin yapsnda bir deiimeyolatgibi,doastbirdzendenkukulanma ya balamasna da neden olmutur. Kozmik anlam sistemi kmtr. Pascal, 17. yzyl biliminin insan iin kurmu olduu evrene tepki duyan insan kalbinin hissiyatna terc manolmakiinyledemiti.Busonsuzuzaylarnsessizlii benidehetedryor.195Korkutucuvebouzayndnya snda insann snacak bir yeri yoktu. Dolaysyla Pascal, YeniEfltuncu bir evrende yaayan ve bu evrende kendine biryeredinenkiidenfarklbirkonumdakendinigrmtr. nk Pascaln dnyasnda bizzat iman ok daha fazla risk isteyenbirkumarvedahadacretkrbirsramahalinegel miti.manveaklarasndakimcadeleinsannidnyasn da daha derin bir atmann yaanmasna ve insann kendi iindeblnmesineyolamt.196Ayrca17.yzylfarkldin kanaatlerin sava alan durumundayd. Kurumsallam din yaplar insanlar, blgeleri ve ilim merkezlerini ele geirmek iin birbirleriyle mcadele ediyordu. Dinin toplumsal hayat taki yeri salamln korusa da, talyan Rnesansnn do urduu akmlar, Brunonun ve Vanininin natralizmi, Bodinin yaynlanmasna izin verilmeyen Colloquium Heptaplomares balkl almasn iine alan din tartmalar danilerigeleneilimler,deizminvehattaateizminHristiyan teizminebiralternatifoluturacakekildeykseliegetiinin habercisiydi. Yahudilik kaynakl akmlarn niversitelerde, ilahiyat evrelerinde ve entelektel hogrnn hkim oldu uAmsterdamveVenedikgibiehirlerdetannmayabalan masyla Hristiyanln doruluu da sorgulanmaya balad. Katolik ve Protestan dnrler arasnda doru ve uygun iman kuralnn (regula fidei) ne olmas gerektii hususundaki
195 196

Pascal,age,s.66. Barrett,age,s.111.

FideizmNedir?

111

keskin fikir ayrl ise kukular besledi.197 Dolaysyla bu dnem Hristiyan iman asndan alkantl bir dnemdir ve Hristiyanln ar cokulu evresi diyebileceimiz St. Augustinenin dnyasnn hayli uzandadr. Fideizm adeta bubuhrandnemininbirreetesigibidir.Pascalntmabas akl karsnda g kaybetmeye balayan iman canlandr maktr ama bunu baard sylenemez. nk lmnn ardndan gelen Aydnlanma yzyl onun uyarlarna kulak asmakyledursunaklyceltenbiryzylolmutur.198 Dncetarihiniantikavemodernaolarakikiev reye ayran 18. yzyln Aydnlanmac dnrlerinin zih ninde din, Hristiyanlk ile zdeleen bir olgu olarak grl mtr. Aydnlanmann zgr dnrlerinin ouna gre, barbarlktan ve hurafelerden beslenen Hristiyanlk antik a n bir rndr. Onlarn gznde bizim bu gn Ortaa olarak adlandrdmz 5. ve 9. yzyllar arasndaki dnem, Hristiyanln karanla boduu bir adr. Aydnlanma dncesikaranlkalarnartktmylegerilerdekaldn ilanetmitir.FakatRnesanshareketiilebalayanveyaklak asrdr devam eden bilinlenme srecinin geleneksel d nce kalplarn ve yaam biimini tmyle dnme u rattnsylemekdemmkndeildir.Buyzden18.yzy lnBatlaydnlar,duygusalvezihinselbtnlktenyoksun birhayatyaamaktadrlar.Dnselolarakyenibirbilimsel dnya grn benimsemilerdir. Fakat duygu dnyalar halaeskialarnotoritelerininveboinanlarnnhkimiyeti altndadr.199

RichardH.Popkin,TheReligiousBackgroundofSeventeenthCentury Philosophy,JournaloftheHistoryofPhilosophy,25:1,(January,1987),s.38. 198 Barrett,age,s.111. 199 J. Hanson Delbert, Fideism and Humes Philosophy: Knowledge, Religion andMetaphysics,PeterLang,NewYork,1993,s.43.
197

112 Fideizm/O.M.Deniz

Bu tablo iinde Hume ve Gibbon gibi dnrler Rne sans ncesi dnemi, dinin ve akln bir dierine iddet uygu lad karanlk bir a olarak grmlerdir. Akl ile imann uzlatrlabilir olduu anlaynn bu aa damgasn vurdu unu dnmlerdir. Oysa bu iki unsurun birbirleriyle a tmaya dmeden kalabilecekleri bir terkip oluturmaya almannbaarszlklasonulanacaartkanlalmolma ldr. Bu bak asna gre, Bat insannn din inanlarn gzdengeirmesininvekendikaderinielinealmasnnzama n gelmitir.200 Dolaysyla 18. yzyl dnrlerinin zihinle rinimeguledentemelsorununuolduusylenebilir:Neye inanmalym? Bu nemli soruya Aydnlanmann cevab, aklndenetimindengeeninanlaraeklindeolmutur.201Ak ln her alana tatbiki yoluyla insan doasnn mkemmellee ceine inanlmtr. yleki, Fransz htilalinin enetkin oldu u zamanda nl bir aktristin canlandrd Akl Tanras NotreDameKatedralindetahtakarlmtr.Bununlabirlik te Newtonun ve Akl Tanrasnn evreninde mutsuz ruhlar da vardr.202 En mutsuzlar, imansz kalmaktansa aklsz kal may tercih edenlerdir. Fakat Akl ana ve Aydnlanma dncesine fideist cepheden gelecek, teolojik ve felsefi biri kimlerle yorulmu en sert tepkiyi grmek iin 19. yzyl, Soren Kierkegaard beklemek gerekecektir. Elbette Kierkegaardnimankorumakadnagiritiimcadelesade ce,Aydnlanmadnemininbakiyesiolandeistveateistcere yanlara kar deildir. O topyekn rasyonalizme kar sava amtr. Hem kurumsal dinin eletirisi ve imhas hem de dinin akliletirilmesi projesini bir arada bnyesinde barnd

Delbert,age,s.43. JonathanE.Adler,BeliefsOwnEthics,ABradfordBook,TheMITPress, Cambridge,Massachusetts,2002,s.1. 202 Barrett,age,s.118119.


200 201

FideizmNedir?

113

ranAydnlanmafelsefesinitmylereddetmitir.Aklyoluy laimantemellendirenleremeydanokumutur. Kierkegaard,LutherinvePascalnfideizminibirlde sentezleyerek fideizme radikal bir biim kazandrmtr. Kierkegaardn dncelerinin ekillenmesinde Lutherin ve Pascaln etkisi yoruma gerek brakmayacak kadar aktr. Bununla birlikte Kierkegaardta fideizme giden yolu hazrla yan, dolaysyla fideizmin tarihsel geliimine katk saylayan iki nemli filozofu zikretmemiz gerekir. Aydnlanma dne minin kat rasyonalizmi ile mcadelede fideizm, David Humeun (17111776) pheciliine ve Immanuel Kantn (17241804)eletirelfelsefesineokeyborludur.203 Tarih bir genellemede bulunursak, 18. yzyln sonlar na kadar Hristiyan dnrlerin kahir ekseriyeti, Tanrnn varl lehinde ileri srlebilecek rasyonel delillerin olduka iyi gerekelendirilmi sonulara ulatrma imknna sahip olduunu dnmlerdir. Bu balamda doal teoloji gele neinin zellikle 13. ve 18. yzyllar arasnda altn devrini yaad sylenebilir. Fakat 19. yzyla gelindiinde felsefi teoloji,HumeunveKantnglphecietkisinihissetmeye balamtr. Bu filozoflar, insan aklnn, dorudan doruya tecrbe alanmzn dna kan meselelerde ve en nemlisi Tanrnnvarlkonusundadoruluukantlanmsonulara aslaulaamayacangstermekiintasarlanmilkelergeli tirmilerdir.Onlarnardndangelenbakabirokfelsefecide ayn ilkelerden hareketle, akln Tanrnn varl hakknda hakl karlm sonulara ulaamayacan iddia etmitir. Sonuta, Tanrnn varl konusunda akln tasdik edilmi sonulara ulama gcne duyulan gven bir kez daha ama

203

Terence Penelhum, Themes in Hume: The Self, The Will, Religion, ClarendonPress,Oxford,2003,s.18.

114 Fideizm/O.M.Deniz

daha derinden sarslmtr.204 Bat dncesi Tanrnn varl nnaklenkantlanabilirliikonusundabirgvenbunalm na dmtr. Bu yeni phecilik krizinin ba sorumlusu Kant dogmatik uykusundan uyandran Humedur. Fideizm iseaklimanatmasnnyaandbukrizortamnbirfrsa ta dntrecektir. nk Humeun phecilii fideistlerin elindeaklyceltenlerekarkullanacaklarbirsilahadne cektir. Bununla birlikte saf akln metafizik alanda yetersiz oluunu gstermede Humea ok ey borlu olan Kantn imanayeramakiinbilgiyiinkretmekzorundakaldm205 szndenhareketleyaplanyorumlarn,konuyubasiteindir gemetehlikesitasada,18.yzylvesonrasfideizmineyeni bir g ve yn kazandrd aktr. Bu balamda fideizmi Kantadayandrmakoldukayaygnbiranlaytr. Fideizmin epistemolojik bir kaynak olarak kullanlma snda Kantn etkisi byk olmusa da, Tanrnn varln kantlamadayadartmedeaklnyetersizliiniveilevsiz liiniortayakoyanHumeunimanagidenyoludahanceden hazrladyadaimanayeratsylenebilir.20617.yzyln felsefiphecileriaklnhibiralandabilgiiddialarndestek leyecekyeterlibirdelilsunamayacansylemilerdir.Pierre Bayle ve PierreDaniel Huet gibi dnrler phecilie da yanan fideizm geleneini canl tutmulardr. Fakat Aydn lanma dncesinin, phecilii krelten gl onlarn Humegibiderinvekalcbiretkibrakmalarnaengelolmu tur. Hume, akl adeta tahtndan indirmitir ve bylelikle saf imana dnn gerekliliini savunmak tekrar olanakl hale gelmitir. rnein Kantn da yakn arkada olan Johann
CaferSadkYaran,GnmzDinFelsefesindeTanrnancnnAklilii,Ett Yaynlar,Samsun,2000,s.76. 205 ImmanuelKant,CritiqueofPureReason,trans.anded.byPaulGuyerand AllenW.Wood,CambridgeUniversityPress,Cambridge,1998,s.117. 206 Hanson,age,s.3.
204

FideizmNedir?

115

Georg Hamann (17301788), irrasyonalizme varan fideizmini Humeun eserleriyle karlamasna borludur. Ortodoks inancn(orthodoxy)englsesidediiHumeunphecilii, Aydnlanmay tmden reddetmesinde ve iman semesinde ona dayanak salamtr.207 Hamann, Humeun eserlerine btncl ve tutarl bir okuyula mracaat edildiinde, onun tartt konular bir fideizm savunusu olarak ele ald ka naatinin okuyucuda olumas gerektiine inanmtr. Ona gre,HumeunEnquiryConcerningHumanUnderstandingadl eserinin Blm Xdaki sonu paragraf byle bir yorumu tel kinetmektedir.BununlaberaberHamann,Humeunpheci iddialarnn btn entelektel faaliyetlerin ve aydnlanma felsefesinin dayand temelleri zayflattn dnmtr. Aklaveaydnlanmafelsefesineolangvesizliifelsefenincan skc problemlerinin zmnn Tanrya imanda olduu sonucunaonugtrmtr.208 Hamann,imanvefelsefearasndakiilikininneliihak kndaki grlerini Socratic Memorabilia (1759) adl eserinde ilk kez aka ifade etmitir. Fakat savunduu fikirler ancak 1785ten sonra dnce evrelerinin dikkatini ekebilmitir. Friedrich Heinrich Jacobinin (17431819) panteizmi eletir mek maksadyla yaymlad ber die Lehre des Spinoza (Spinozann retisi stne) balkl eserinde Hamannn akliman kartl ile ilgili grlerine geni yer vermesi onun tannmasn salamtr.209 Jacobiye gre, Spinozaclk birtrateizmdir.Herispatlamayntemifatalizmilesonula nr. Sadece benzerlikleri, uygunluklar ve koullu olarak zo runlu hakikatleri ispatlayabiliriz. Her ispatlama nceden is
Popkin,TheHighRoadtoPyrrhonism,s.55. Manfred Kuehn, Knowledge and Belief, The Cambridge History of EighteenthCentury Philosophy 1, ed. Knud Haakonssen, Cambridge UniversityPress,Cambridge,2008,s.418. 209 Kuehn,agm,s.418.
207 208

116 Fideizm/O.M.Deniz

patlanm bir hakikati gerektirecektir ki, bu hakikatin ilkesi vahiydir.Tmbeerbilgininvefaaliyetintemelilkesiiman dr.Nihaisebeplere(finalcauses)veyainsanzgrlneolan inancmz ve en nemlisi teizmin Tanrsnn varlna inan cmz,endoalveenderinbeerkanaatlerdendir.Ateizmise insanlktarihindedahasonradanortayakmveinsanolu nun doal eilimlerine aykr olan dnceleri barndran felsefibirdncedir.Jacobiusonucavarr:Tanrnnvarl nainancnbizdekiendoalkanaatlerdenbirioluugerei, insan aklnn gcnn snrlar olduunu kabul etmemizi zorunluklar.nkaklbuenderininanlarmzaklamak yle dursun onlarla eliir. Bu nedenle bu inanlar akl ile temellendirilemezler. Bir iman sramas yoluyla kabul edilmelerigerekir.210 Hamannda olduu gibi Jacobinin iman anlay da bi lindik eler ierir ve Humeun etkisini tar. Eserinin giri ksmndaHumeavglerdizdiktensonrayleyazar:man sayesindedir ki, bir bedenimiz olduunu ve bizim dmzda bakabedenlervednenvarlklarolduunubiliriz.211Ona gre, varln gerek bilgisine ulamann baka yolu yoktur. Akln ifa ettii nesneler sadece hayal rn yaratklardan (chimeras) ibarettir. nsanlar yalnzca dinin hakikatleri sz konusuolduundadeil,hayatnheralanndakibilgikrnt larhakkndadaimanadayanmakvegvenmekzorundadr. Akln rettii her kant, akln temellendiremedii ve vahye dayanmak zorunda olan nceden kantlanm bir hakikati gerektirir. Gerek kanaatlerimizin peinden gidersek, doal inanlarmzdan birisi olan Tanrnn varlna inan bizim iin akln yardmna bavurmakszn kendiliinden kabul

Susan Neiman, The Unity of Reason: Rereading Kant, Oxford University Press,NewYork,Oxford,1994,s.149150. 211 Neiman,age,s.150.
210

FideizmNedir?

117

edeceimiz bir inan haline gelir.212 nsan aklnn yetersizlii konusunda Humeu ve insan bilgisinin snrlar konusunda KanttakipedenJacobiyegre,Tanrnnvarlnapodiktik olarakispatlamannimknolmadgibi,Tanrnnvarlna yneltilen itirazlarn tatmin edici bir biimde rtlmesi de mmkndeildir.Buyzdenkiininyapmasgerekensadece inanmaktr.Akllayadaaklyrtmeilebirilikisiolmayan krbirimandakararklmaktr.213 Buraya kadarki ifadelerimizden anlalaca zere, KierkegaardnncesindeHamannveJacobigibiAydnlanma ve rasyonalizm kartlar akl kyasya eletiren radikal bir fideizmi savunmulardr. Akln her eyi aklayabileceinin dnld bir ada igdsel, sezgisel ve mitsel olann lehinde konumulardr. Onlarn fideizm savunusu Kierkegaardnkikadarnfuzavenesahipolamamtrama Humeun ve Kantn felsefelerini fideizmi temellendirecek surette yorumlamalar Kierkegaardn iini kolaylatrm olmaldr.214 Popkinin tespitine gre, Kierkegaard dnt ren bir lde Hamannn Humeculuudur. yle ki, Kierkegaard, Philosophical Fragmentsda Hamanndan alntla rayerverdiigibiondanvgylebahseder.215Ksacas,Kant sayesinde fideizm, dikkat eken modern bir gr haline ge lebilmitir.FakatbugrnmodernBatdncesindekiilk nemli destekisi Humedur. nk Kanttan Kierkegaarda kadaruzananizgideonunfelsefesininizlerigrlr.216 HumeunfelsefesiHristiyaninanlarnabilimselbirdo rulama olana sunmaya alan rasyonel teizm geleneinin
214 215
212 213

Neiman,age,s.aynyer. Neiman,age,s.152. Barrett,ages.150. Popkin, age, s. 7475; Charles W. Swain Hamann and the Philosophy of DavidHume,JournaloftheHistoryofPhilosophy,5:4(October,1967),s.343. 216 Hanson,age,s.172.

118 Fideizm/O.M.Deniz

byk lde gzden dmesine yol amtr. Kutsal dini miz akl zerine deil iman zerine kuruludur217 derken Hume, Hristiyanln merkezinde yer alan inan esaslarnn insanaklnnanlayacaveonaylayacatrdenolmadklar n sylemek istemitir.218 Humeun tutkudan ve heyecandan uzak, bir durum tespiti niteliindeki bu sz rasyonel teolo jiyle uraanlara bir uyar mahiyetinde sylenmi gibidir. OysaKierkegaardnaynanlamagelenszleriyalnvebiro kadar da sarscdr. Ona gre Hristiyanln en ayrt edici zellii zaten akla deil imana dayanmasdr ve bu durum ilahi iradenin byle istemesinden kaynaklamaktadr. Bylece Kierkegaard imann paradoksalln ve absrdln hi ekinmedenilaneder. Hristiyanlk kendisinin zamanda vcut bulmu ezeli, aslibirhakikatolduunubizzatkendisibeyanetmitir; kendisini paradoks olarak duyurmu ve Yahudiler ba kmndan su, Greklere gre budalalk ve anlay a sndanbirsamalkolanhakknda,imanniednkl n219(inwardnessoffaith)gereklibulmutur.220

DavidHume,AnEnquiryConcerningHumanUnderstanding,Ed.withan Introduction and Notes by Peter Millican, Oxford University Press, Oxford,2007,s.94. 218 Penelhum,age,s.18. 219 ednklk, Kierkegaardn insan ruhunun manevi potansiyelliini belirtmekiinkullandbirtbirdir.Bunukiikendiierisindetecrbe eder.Dardangelenhibirveriszkonusudeildir.Mnzevibirhayat yaayankeilerinkinebenzerderinlerdegizlibireyezgbirdindarlk halini yanstr. Bkz. Julia Watkin, inwardness, Historical Dictionary of Kierkegaards Philosophy, The Scarecrow Press, Inc., Lanham, Maryland, 2001,s.131. 220 Soren Kierkegaard, Concluding Unscientific Postscript to Philosophical Fragments, Volume I: Text, ed. and trans. with Introduction and Notes by Howard V. Hong and Edna H. Hong, Princeton University Press, Princeton,NewJersey,1992,s.213.
217

FideizmNedir?

119

Kierkegaardn iman, Hz. brahime vgler dizdii mehur eseri Fear and Tremblingde somut ifadesini bulmu tur. Kierkegaarda gre, Hz. brahimin olu shak kurban etmedeki isteklilii onun Tanrya olan sarslmaz gveninin birgstergesidir.Buradikalgveneinsanaklnndiliyleman tkl ve tutarl bir anlam yklemek mmkn deildir. Hz. brahimintutumubeeretiinveaklntalebineaykrden fakatonlaraanbirdorulamabiimininolduunubizean latr. Kierkegaard, Concluding Unscientific Postscriptte ise, kendi tanmlamasyla, imann znellik nitelii ile bilimsel ve felsefi dncenin nesnellik nitelii arasnda keskin bir ayr magidervebuikiniteliinbirbirlerinekartolduunuifade eder. man zorunlu olarak samadr ve paradoksaldr. Akl araclyla iman ehliletirme teebbsleri onu olduu gibi kabul edememenin bir sonucudur ve gerekte iman reddet mektentebireydeildir.Doasgereiaklnkategorilerini aanimaniinrasyonelgereke(rationaljustification)istemek, tereddtsz ve derhal iman karar alarak teslim olmamz isteyenTanrnnbutalebinigerievirmektir.Bylecetutkulu bir karar erteleyen kii Tanrnn asla rza gstermedii bir tarafszlkyadailgisizlikhaliningirdabndadolamayamah kmdur. Bu hal zere kald mddete de iman edemeye cektir.BuradaKierkegaardakaDanimarkalPascalhitabn hak eden bir konuya iaret etmektedir. nsanolu Tanrnn varl lehinde ya da aleyhinde bir bahse girmemezlik ede mez.nkTanrnnvarlvarolusalbirsorundurveinsan kendinibusorundansoyutlayamaz.221

221

Terence Penelhum Introduction Faith, Edited, with an Introduction, Notes, and Bibliography by Terence Penelhum, Macmillan Publishing Company,NewYork,1989,s.9.

120 Fideizm/O.M.Deniz

Kierkegaard, Socratesinkiyle benzeen bir misyona sa hip olduunu dnmtr. Atina sokaklarnda gezerek, insanlar manevi deerler zerinde dnmeye aran ve cehaletlerinin farkna varmalarn isteyen Socrates gibi Kierkeaardda,maddiilerlemelerlevnenvezihinselaydn lanmasyla kibirlenen bir ada atsinei roln oynamak istemitir. Misyonunun, akln kr kuyusuna dalm huzurlu vicdanlar rahatsz etmek ve varoluu rasyonel bir zeminde aklamaya alanlarn iini zorlatrmak olduunu dn mtr.222 Kierkegaardn gzlemlerine gre, 19. yzyln Bat me deniyeti artk Hristiyan bir medeniyet olmaktan kmtr ve en kts henz bunun farknda bile deildir. Bu yzden onun tek ilgisi ve tutkusu Hristiyan imann eski grkemine kavuturmaya almak olmutur.223 Kierkegaard, iman valyesi unvann hak edecek ekilde zamannn Hegelci at mosferinekarmcadeleetmitirveretisinitmyle,akl dardatutanbirimananlaynntemellerizerinekurmu tur.224 Ona gre, gerek olan rasyoneldir, rasyonelolan ger ektir225 diyen Hegelin sistemi, Hristiyanl Hristiyanlk kart felsefelerden daha fazla tehdit etmektedir. nk Hegelciliin, gerek Hristiyanln mahiyeti konusunda kafa karklnaveyanlanlamayayneltmektenbakaieyarar bir taraf yoktur. Bu yzden aslnda Hristiyan olmamalarna ramen Hristiyan olduklarna inanmakla bu kimseler kendi lerini aldatmaktadrlar. Oysaki bir Hristiyan olmadn bil

Barrett,age,s.158. Barrett,age,s.150. 224 BernardE.Baykhovskii,Kierkegaard,B.R.GrnerPublishingCompany, Amsterdam,1976,s.51. 225 Georg W. F. Hegel, Philosophy of Right, trans. by S. W. Dyde, Batoche Books,Kitchener,2001,s.18.
222 223

FideizmNedir?

121

mek,birHristiyanolmaypbunubilmemektendahaiyidir.226 Kierkegaard,Hegelindinfelsefesiileilgiliolumsuzkanaatini alaycbirbiimdeGnlklerindeuszlerleifadeeder: HegelciliinHristiyanlkanlaynezamanaklmagel se, kahkaha atmaktan kendimi alkoyamyorum As lndaHegel,insanhayvanlarnkinebenzerbiraklahaiz birputperestyapyor.227 Kierkegaardn Hegelin din felsefesini sert bir dille k namas artc deildir. nk her iki dnr, aydnlan mann ykselie geen teizm kart akmlarna kar Hristiyanl savunmada birbirine tamamen zt iki apoloji ynteminibenimsemilerdir.Kierkegaard,imanakldan,dini felsefedenkesinizgilerleayrmtr.Hegelisedardangele ceksaldrlarakardininetrafnarlecekensalamsavun ma duvarnn felsefe olduunu dnmtr. Ona gre akl imannkalesidir.Ennemlisi,TanrakllbirvarlksaveTan rnn kinata hkmranl Akl olarak tecelli ediyorsa, din meselelerde akla bavurmamak ve akl ile imannn bir birleriyle hibir ilikisinin olmadn dnmek byk bir hata olacaktr. Kierkegaard ise tam aksini dnr. man kendisiniakldanayrmaldr.Akl,imanaokadaryabancdr ki, bir arada yaamalar asla mmkn deildir. Felsefede iman aramak anlamszdr. Mantn silahlar ile Aydnlan may yenilgiye uratmak imknszdr. Aydnlanmaya kar savata, rasyonalizm adna ne varsa insanlarn zihinlerinden skp atlmaldr. Bylece Kierkegaard gerek bir Hristiyan olarak kalmak isteyenlere, felsefi sistemlerin peinden git memelerini ve speklatif akln argmanlarna srt evirmele rini tler. Eer insanlk bir varlk sistemi kurmay baara bilseydi ve bu yolla hayatn anlam aklanabilseydi, iman
226 227

Barrett,age,s.160. Baykhovskii,age,s.57.

122 Fideizm/O.M.Deniz

gereksiz olurdu. Dahas inanan kii akl ile olan ilikisini kesmedii mddete hayatnn her admnda imannn yara almasna neden olacak akln dikenli tellerine taklmaktan kendisinikurtaramaz.BuyzdenKierkegaard,aklnistilasna urambirdininiselbirrmeyaayacandanvesonuta akln ykc etkisini hissedeceinden emindir.228 Daha nce deindiimiz gibi Kierkegaarda gre, iman akldan feragat etmeyizorunlututar.Buyzdenonunfideizmianlamakiin inanyorum diyen fideistlerin fideizmini bile darda bra kacak trden radikal bir fideizmdir. Bir Hristiyann devi Hristiyanl anlamak deildir, Hristiyanl anlamann im knsz olduunu anlamaktr. Dolaysyla, Emil Brunnerin dedii gibi, herhangi bir zamanda her hangi bir kii credo quiaabsurdumslogannkullandysa,okiiKierkegaardtr.229 Aklveimanarasndaradikalbirztlkolduuiddiasn Kierkegaard kadar aklkla, kesinlikle ve tutkuyla dile geti ren ve fideizmi dnce sisteminin merkezine yerletiren bakabirdnrerastlamakzordur.BubalamdabelkiLev Shestov230 (18661921) veMiguel de Unamuno231 (18641936)
Baykhovskii,age,s.5758. Baykhovskii,age,s.5960. 230 Shestov,rasyonelstandartlarntmnreddetmenindoruinancnbir paras olduunu savunmutur. Dostoyevski zerine yazd bir yo rumda,2+2nin4ettiinikabuletmeyireddetmeninve2+2nin5ettii neinanabilmenin,dinhakikateulamaylayakndanilgiliolduunuid dia edecek kadar irrasyonalizme varan bir fideizmi benimsemitir. Popkin,Fideism,EncyclopediaofPhilosophy,Vol.3,s.201. 231 Unamunonun en nemli eseri, The Tragic Sense of Lifetr. Kierkegaard kadarmelankolikifadelerleolmasadainsannmaruzkaldstrapla rnvektlklerin,aklenizahedilemeyeceinivehayatnbuacgere ikarsndaimandatesellibulmaktanbakabirareninolmadnsa vunmutur. Varoluu dncelerini irrasyonalist bir izgide dile ge tirmitir. Ktlk probleminin zm konusunda ne srlen felsefi venesnelargmanlarngeersizolduunuiddiaetmitir.Aklnbizisa decepheciliegtreceinivehayatanlamszlatracansylemi
228 229

FideizmNedir?

123

rnekleri verilebilir. Fakat onlarn radikal fideizmi byk lde Kierkegaardn miras zerine bina edilmitir ve Kierkegaardkadarzgneserlerbraktklarsylenemez.20. yzylnProtestanteolojisininfideistkanadndayeralanKarl Barth(18861968)veEmilBrunner(18891966)gibiilahiyat larn da imann paradoksallna vurgu yaparken Kierkegaardn eserlerine mracaat ettiklerini grrz. Bu noktada William Barrett hakl bir tespitte bulunur. Kierkegaard son Hristiyan yazardr. Ondan sonra gelen ya zarlar ona kyasla sembolik, kurumsal ya da metaforik kal maktadrlar.232 Fideizmin tarih geliimi asndan 19. yzyln nemli veayrbiryerininolduunubelirtmemizgerekir.Budneme damgasn vuran idealizm, romantizm, pragmatizm ve pozi tivizm gibi felsefi akmlarn akliman/din bilim ilikisi ile ilgilitartmalarayenialmlarkazandrdbilinenbirolgu dur. Yine bu dnemde kognitif akln ncelii ve stnl grnekarkarak,nplanairade,sezgi,duygu,igd, ruh,gveinangibietmenlerikoyanirrasyonalistakmlarn rasyonalizmealternatifoluturacakekildeivmekazandklar grlr.233 Dolaysyla akl ve iman arasnda keskin bir ayr ma giden fideist tutum, dnemin dnsel atmosferi iinde farklfideizmgeleneklerioluturacakldekendinesalam
tir.Buyzdeniman,aklilesavamaldr.RobertC.Solomon,TheJoyof Philosophy: Thinking Thin versus the Passionate Life, Oxford University Press,NewYork,2003,s.115. 232 Barrett,age,s.175176;Neto,age,s.109;OscarA.Fasel,Observations on Unamuno and Kierkegaard, Hispania, Vol. 38, No. 4. (December, 1955),s.443450. 233 Joan Stambaugh, The Real Is Not The Rational, State University of New YorkPress,Albany,1986,s.63;GraemeGarrard,CounterEnlighenments: FromtheEighteenthCenturytothePresent,Routledge,London,2006,s.17; AlexanderMoseley,APhilosophyofWar,AlgoraPublishing,NewYork, 2002,s.108.

124 Fideizm/O.M.Deniz

bir yer edinebilmitir. Fideizm terimi de ilk kez 19. yzyln ikinciyarsnda,imanaklnkarsnakoyanveimannnce liini savunan bir irrasyonalizm biimini nitelendirmek iin kullanlmtr.234 Fakat19.yzylnikinciyarsndakullanlmayabalayan fideizm teriminin referans Kierkegaard deildir. Kierkegaard, 19. yzyl Bat dncesinde Aydnlanmann katrasyonalizminebirtepkiolarakortayakanirrasyonalist akmlarn ve fideizmin en gl seslerinden biri olmasna ramenlmndenonyllarsonraeserlerivednceleriile Batdncetarihineynverebilmitir.235Bubalamdadene
Martin Warner, Introduction, Religion and Philosophy, ed. Martin Warner,CambridgeUniversityPress,Cambridge,1992,s.3. 235 Kierkeggardn 1855te lmnden hemen sonra Danimarka Kilisesi Kierkegaardn eserlerinin okunmasn saknca bulduunu bildiren bir bildiriyaynlamtr.Budurumeserlerininyaynlanmasnvedolaysy la geni bir okuyucu kitlesineulamasn geciktirmitir. Daha nemlisi KierkegaardnDanimarkadilindeyazmolmasdr.DolaysylaDanca konumayanokuyucularnonunlatanmasokileribirtarihteolmu tur. Arkada Georg Brandesin onun zerine verdii Almanca konfe ranslarve1877deKierkegaardnfelsefesinivehayatnanlattkitab sayesindeKtaAvrupasdnrlerinindikkatiniekebilmitir.1880li yllarda birka eserinin Almanca evirileri yaplmtr. Fakat KierkegaardnbtneserlerininakademikdzeydeAlmanca,Fransz ca ve ngilizce dillerine evrilmesi 19101930 yllar arasnda mmkn olabilmitir.Buyzdeno,19.yzyldandahaziyade20.yzylaaitbir filozoftur. Kierkegaardn fideizmin tarihsel geliimindeki konumu ve onun akl dlayan iman anlaynn fideizm ile zdeletirilmesi 20. yzyln ortalarna doru tartlmaya balanmtr. Roger Poole, The Unknown Kierkegaard: Twentiethcentury Receptions, The Cambridge Companion to Kierkegaard, ed.Alastair Hannay and Gordon D. Marino, CambridgeUniversityPress,Cambridge,2005,s.4875;ShelleyOHara, Kierkegaard Within Your Grasp, Wiley Publising, Hoboken, 2004, s. 8; Geoffrey A. Hale, Kierkegaard and the Ends of Language, University of MinnesotaPress,Minneapolis,2002,s.186;GeorgePattison,Kierkegaard, Religion and the NineteenthCentury Crisis of Culture, Cambridge UniversityPress,Cambridge,2004,s.177.
234

FideizmNedir?

125

bilir ki, Kant ve Schleiermacheri yetersiz bir rasyonellik anlayna sahip olmakla ve Tanr kavramnn mutlaklna yeterince deinmemekle eletiren Hegelin (17701831) ras yonalistvesistematikfelsefesininantitezikonumundakikar t dnceler, Kierkegaardn eserlerinin 20. yzyln bala rndan itibaren kefedilmesiyle farkl bir ierik kazanmtr. Dolaysyla, 19. yzyln entelektel dnyasnda etki uyan drd kadar tepkiyle de karlanan Hegelin sistemine ve zellikle din ve ahlak alanndaki rasyonalist yaklamlarna enatelitepkiyiverenlerinbandaKierkegaardvardr.Fakat onun dnceleri 20. yzyln erken yllarndan itibaren be lirginlemeye balayan varoluu felsefede gn yzne k m ve zellikle Karl Barth, Rudolf Bultmann ve Paul Tillich gibi dnrlere ilham kayna olmutur. Hegelin rasyonel btnlemesini (integration) reddeden Kierkegaard, var olan vekararverenbireyiaklamadaHegelibaarszlklasula mtr.Rasyonelyadatarihselhaklkarmabalbulunma yanbirHristiyanznelliikavramnnesrerekiman,hakl olduumuza dair bir gvencenin verilemeyecei varolusal birkararolarakaklamtr.236Kierkegaardnynverdiive kimilerince egzistansiyalist fideizm olarak nitelendirilen bu anlay, tek bir izgide seyretmese de, 20. yzyl Hristiyan teolojisinde hayli etkili olmu gzkr. zellikle Karl Barth, nekanbirfideisttir.FakathepsiKierkegaardnglgesinde kalmlardr. Kierkegaardn felsefesinin tm tutku dolu bir fideizmsavunmasdrvebunubykbirustalklaaklakar aklnkullanarakyapmtr.Onudierfideistlerdenayranen nemli zellii ise sadece fideizmi savunmakla kalmayp, ayn zamanda fideizm kart dncelere de iddetle saldr m olmasdr. Bu yzden fideizm denilince bugn ilk akla
236

DavidF.Ford,IntroductiontoModernChristianTheology,TheModern Theologians: An Introduction to Christian Theology Since 1918, Ed. David F. FordwithRachelMuers,BlackwellPublishing,Malden,2005,s.10.

126 Fideizm/O.M.Deniz

gelendnrnKierkegaardolmasnedensizdeildir.Fide izmensistematikvefelsefiifadesiniondabulmuturvezel likleonundncelerietrafndafideizmitanmlamakvesnr larnbelirlemekgnmzdeyaygnbiranlaytr.Ancakbu durum19.yzyliingeerlideildirvebuyzdenfideizmin bu dnemi kapsayacak ekilde ele alnmas ayr bir nem tamaktadr. Bu dnemde ortaya kan birbirlerinden bamsz, biri Protestan dieri Katolik, iki teolojik hareketin din inancn doruluunu ve kesinliini savunmada iman ne karan ve ilahi bilgiyi imana hasreden yaklamlar fideizmin tanm lanmasnda belirleyici olduu sylenebilir. Bu noktann nemli olduunu dnyorum. nk bu durum gn mzde fideizm teriminin farkl biimlerde tanmlanmasna yol aan etkenlerden biri gibi durmaktadr. Bununla birlikte, baz kaynaklarda fideizm kelimesinin 19. yzyla has bir ta km teolojik hareketleri adlandrmak iin kullanld da g rlmektedir.BuyzdenHristiyandncesindenneeteden buikifideistakmzerindedurmakyararlolacaktr. Bu fideizm akmlarndan ilki, Hristiyan dncesinin Protestan kanadndan doan symbolofideizmdir. Fransz Pro testan ilahiyat Eugene Menegozun kendi tanmlamas ile symbolofideizm, 19. yzyln ikinci yarsnda Paris Protes tan Okulunda Auguste Sabatier (18391901) ve Eugene Menegoz (18381921) tarafndan retilen ve onlarn ok sa ydaki rencisi ve takipisi yoluyla yaylan teolojiye verilen isimdir.237 sminin de iaret ettii zere teolojilerinin, din olgusunu biimi (sembolizm) ve ierii (fideizm) bakmndan elealanikivehesivardr.Sebatier,zellikleilkynileilgili
237

Eugene Menegoz, SymboloFideism, Encyclopedia of Religion and Ethics,ed.byJamesHastings,CharlesScribnersSons,NewYork,1951, vol.XII,s.151.

FideizmNedir?

127

almalar yapmken, Menegoz, ikinci yn ileilgilenmitir. Birbiriyle bantl bu iki kavram birlikte kendine zg yeni birteolojiyioluturmutur.Dnemitibariyle,bueklektikteo lojiyi ifade etmek iin tek bana fideizm terimi de kullanl mtr.238 Sabatier, fideizmisadece imanla kurtulu mjdesi ninilkelmuhtevasnaskskyadaimabalkalmakeklin detanmlarveKutsalRuhundininitelendirmesindebulu nur.239 1877dekurulmasndanksabirsresonraProtestanTe olojiOkulundameslektaolanSabatierveMenegoz,ortakilgi alanlarzerindebirliktealmayabaladlar.Ahlakivedini uuruntaleplerinibilimselbilincineitderecedebuyurucuve hakl talepleri ile uzlatrlmas sorunu, her ikisinin zihnini megul etmekteydi. Bylece, bu sorunun stesinden gelebil meninvedinimeseleleregerekbilimselyaklamntekyolu olarakgrdkleribiblikalkritisizmvedoktrintarihialma larnayounlatlar.Herikisinindevardortaksonuuy du:Diniimandiniinantandahaderinbireyolduundan dolay, bilim ve dini iman arasndaki kartlk grnd kadar byk deildir. Dini inanlar, herhangi bir dnce sistemiiindeifadeedilemeyecekldemuazzamhakikatle rinsemboliktasarmlardr.Buhakikatleriakldeilbiriman eylemi araclyla, ahlaki ve dini uur kavrar. Amentler ve doktrinler gelip geer. Bilimsel eletirinin nda srekli deiiklieuratlmalarveyenidenbiimlendirilmelerigere kir; fakat onlar reten yaayan iman ayakta kalr. man, bilimsel hakikati aan bir hakikat dzeninin ezeli tandr. Kurtuluunsonsuzkouludur.240
Menegoz,agm,s.151. AugusteSabatier,TheReligionsofAuthorityandTheReligionofTheSpirit, Williams&Norgate,NewYork,1904,s.339. 240 Walter M. Horton, TheTheology of Eugene Menegoz, The Journal of Religion,Vol.6,No.2,(March,1926),s.176.
238 239

128 Fideizm/O.M.Deniz

Menegoz, Protestanln en hayati dogmas dedii imanla aklanma retisinden yola karak inanlardan bamsz olarak, imanla kurtulu retisine ulatn ifade eder. Fideizm, bu yeni retisine verdii isimdir. man ve inanlar arasndaki ayrm Menegozun fideizminin en temel ncllerinden birisidir. Burada iman ile kastedilen, benliin Tanrya ynelmesidir. Benliin bu hareketi beraberinde g nahlar terk etmeyi ve tvbeyi getirir. Dolaysyla, gnahla rndantvbeedenvekalbiniTanryateslimedenkiiinan larneolursaolsunkurtulur.241 Menegozagrefideizm,kiininsadeceimanilekurtula can bildirir, fakat retilerin deerini de takdir eder. Sola fideilkesininbirerpedagojikenstrmandurumundakireti ler, yanl olduklarnda ktle, doru olduklarnda iyilie neden olan dinamik fikirlerdir. Bu sebepledir ki fideistler, hakikat arayna ok byk nem atfederler ve hatal bul duklar retilere tereddtsz kar karlar.242 Menegoz, fideistlerin retileri umursamadklar ve dini imanda zihin sel etmenlere deer vermedikleri eletirilerini haksz bulur. Menegozunhaklolarakiaretettiigibi,esasayrlknoktas imananlaylarndayatmaktadr: Fideistlerinretisinegreiman,btnliindeben liin bir etkinliidir ve bu yzden ruhun etmenlerinin tmunsurlarn_dnce,duyguveirade,iermelidir. Fakatkurtulutakianaetmen,birtakminanilkelerine zihinselballkdeil,Tanryaruhsalbirynelitir.Re formcularnHristiyanlarnsalihamellerilemeyemec burolduklarnkabuledip,amellerlekurtuluretisini reddetmeleri gibi, fideistler de inanlarn manevi etki

241 242

Menegoz,agm,s.151. Menegoz,agm,s.151.

FideizmNedir?

129

siniinkretmeksizininanlarlakurtuluretisinired dederler.243 Menegozun bu dnceleri kurtulua gtren iman, aklitasdiktenfarklbireyolarakkabulettiininakgster gesidir.man,insannkendiniTanryaadamasilebirbak ma zdeletiren Menegoz, Lutherden tevars eden imanla kurtulu retisini ileri bir noktaya tamaktadr. Salih amel lerdenbamszolarakimanlakurtulu,yeriniinanlardanda bamsz olarak imanla kurtulu anlayna brakmaktadr. Bylelikle Luther ile balayan, akliman ilikisinde akln ro ln etkisizletirme ve iman bilisel ieriinden arndrma sreci,Menegozileciddibiraamayagelmigzkmektedir. Menegozun fideizmi, Aydnlanma sonras dinde mey danagelenyenilemehareketlerininbirrndr.Sabatierile birliktetohumlarnattteolojinin,ortodokslukvekataklc liberalizm arasnda orta yolu bulan bir yaklam olduunu dnmtr. Ona gre, ortodoks dnce, inanc imanla kartrr. Kurtulua ermek iin kiinin kalbini Tanrya ada masnnyansraKutsalKitabnszlvahyinevedierre tilere inanmas gerektiini retir. Bylelikle imann yerine inan geirilir. Pek ok insan Kutsal Kitabn getirdii mesaja kalpten cevap vermek yerine, soyut bir biimde Kutsal Kita bn vahyini aklen kabul etmeyi kurtulular iin yeterli gr meyebalarlar.DiertaraftanLiberalizm,aynyzeyseliman anlayn kabul ederek imanla deil sevgiyle kurtuluu sa vunur. Srf akli nedenlerle kilisenin dnda kalan pek ok insanvardr.Liberalizmonlarnruhlarnbesleyemez.Onlara sadecevazifelerindenvesorumluluklarndanbahseder.Onla rasunabileceitekeyphedir.Gerekbirdindeildir.Or todoksluk gerekten inandklarn syleyemeyecekleri ner meleritasdiketmelerinionlardanister.Byleceonlarkendile
243

Menegoz,agm,s.151.

130 Fideizm/O.M.Deniz

riniHristiyanlndnaatlmbulurlar.Mutlakphecilie saplanpkalabilirler.Buaruhlarabirkezgerekmesajileti lebilirse, inanlardan bamsz olarak imanla kurtulu, ok gemedenatelibirerHristiyanhalinegeleceklerdir.244 Dini bilgi, otorite ve yntem ile ilgili meseleler zerine kafa yoran Sabatier ise, Menegozun iman anlayn tamam laycbirayrmagitmitir.manndinizileimannolumsal ve sembolik biimini birbirinden ayrr.245 Sabatier semboliz min gl iirsel ynlerinin olduunu ve duygu dnyamza hitap ettiini iddia eder. Ona gre, semboller, rasyonel ince lemeye ve zmlemeye tbi tutulduklarnda ilham verici zelliklerini kaybederler. Dini sembolleri yce bir kudretin bir aydnlatmas olarak deerli klan onlarn mphemlikleri ve okseslilikleridir. Semboller varolutaki gizli eyi ifa ederler. Tanrya ilikin tecrbemizi ve imanmz ifade etme aralar olduklar iin semboller, bilimin ve saduyunun ge leneksel analitik diline indirgenebilir deildirler. Bu balam da tpk sanatta olduu gibi dinde de semboller zaruridir ve biliminyapaykavramsaldilindenoldukafarklifadebiim lerine yol amas tabiidir. Semboller iletiime elverilidir ve rasyonelolmayanortakbirdiniuurunolumasiingerekli aralar salarlar. Dinin nesnesi akn olduu iin semboller grnr olmayan grnr olanla ifade etmemize imkn ta nr.Sembollerinamacidnyamzdaduygulanma,cokuya, heyecanaveimananedenolmaktr.Sabatier,sembolidesinin gizemidesiilebantlolduunudnr.Sembolngerek ieriitmylezneldirvezneninTanrilebilinlibiriliki kurmasnsalar.246PsikolojikgzlemleredayananSabatierin
Horton,s.180181 Horton,s.176. 246 A. Donald Nielsen, Auguste Sabatier and the Durkheimians on the Scientific Study of Religion, Sociological Analysis, Vol. 47, No. 4, (Winter,1987),s.293.
244 245

FideizmNedir?

131

eletirel sembolizmine gre, eylerin zn kavrayamayz; dolaysyla sadece onlarn, imgeler, figrler ve semboller bi imindeki tezahrlerini bilebiliriz. Tanrnn mahiyetini bi lemeyiz. Tanryla ilgili olarak dncemizde biimlendirdi imiz antropomorfik tasarm araclyla ancak Onu bili riz.247 Dolaysyla semboller aksi takdirde insann eriimine kapal kalacak dier gereklik dzeyleri ile beeri tecrbe arasndakibalantysalar.Sembollersayesinde,insanakln aanalanadorudandoruyabireyselvemterekkatlmn tecrbesimmknolur.248 Sabatier, YeniKant epistemolojisini, Outlines of a Philosophy of Religion Based on Psychology and History balkl eserinde ortaya koymutur. Bu eserin merkezinde yer alan dnceye gre din, zt olan bir Tanr ile kurulan isel bir ilikidir. Bu iliki sadece zihinde kavranabilir ve insann zi hinselhayatnnsembollerindetemsiledilebilir.Busemboller, dilin dnceye tad din gereklii ile ayn veya en azn danbenzerbirilikiyitar.Ayndncedilinfarklformla rnda ifade edilebilir. Ayn dini gereklik deiiklik gsteren zihinselkavramlarlasslenebilir.Buzihinselkavramlardog malara dntrlebilir. Dogmalar gerekli ve merudur. Fa katdeiiklieakolmakdurumundadrlar.249nkherbir reti,odevrinbilimselvefelsefidncekalplarierisinde, ezeli bir olguya olan inancn bir ifadesidir.250 Kutsal Kitabn szlilham,cinarpmasvePentatknMusayaatfedilme si birer inanken artk tarihe karmlardr. Dogma haline getirilenbirinanyavayavageerliliiniyitirir.Birgre dntkten sonra yerini tamamen baka bir inanca brakr.
Menegoz,s.151. Nielsen,agm,s.296. 249 A.C.Zenos,ANewTheologicalMovementwithinFrenchProtestantism, TheAmericanJournalofTheology,Vol.6,No.2,(April,1902),s.296. 250 Zenos,agm,s.302.
247 248

132 Fideizm/O.M.Deniz

Deiim kanlmazdr, nk bu konuda beeri dncenin tarihsel evrimi yasas kendisini dayatr.251 Dogmalar dinin zne ait deildirler. Dinin zn, benliin Tanrya ruhen teslimiyeti, yani iman oluturur. Bu noktada Sabatierin d ncesiMenegozunfikirleriylekaynamtr.nkherikisi de dinin zn, Schleiermacherin mutlak ballk hissini hatrlatanduygutemellibirimananlaynaindirgemitir.252 Sabatierin eletirel sembolizminin ak etkisi, Menegozun Kutsal Kitap ile ilgili tarihselciliinde kendini gsterir. Menegoz, tarihin farkl dnemlerindeki Hristiyan yazarlarn yannda Kutsal Kitap yazarlar sz konusu oldu unda da tarihselcilie bavurur. man anlayn destekle mek iin tarihsel eletiri yntemlerini kullanan Menegoz, ada Hristiyanlarn epistemik n varsaymlar ile kadim Yahudilerin, Hristiyanlarn ve paganlarn epistemik n var saymlar arasnda bir ayrma gidilmesi gerektiini dnr. Menegozagre,KutsalKitapHristiyanimannnzamandan soyutlanmbiraklamasolarakgrlrsevedarbirkalbn ierisinehapsedilirse,inananlarnmodernbilimleatmalar kanlmazdr. Bununla birlikte Menegoz ve Sabatiere gre, gerekHristiyanimaniingereksizyeretehditoluturanbu durumunbertarafedilmesihizordeildir.253 Genel olarak Aydnlanmann ve zellikle Kant ve Darwindncesininsebebiyetverdiidinibuhranortamn
AugusteSabatier,ofTheReligionsAuthorityandTheReligionofTheSpirit, Williams&Norgate,NewYork,1904,s.336. 252 Zenos, agm, s. 295. Dinin bir inan deil bir duygu meselesi olduu; imannbirakliideilbirkalpiiolduudncesininekaranbu anlay,romantikfideizmeklindenitelendirenlerdevardr.Bkz.Merold Westphal, Kierkegaard and Hegel, The Cambridge Companion to Kierkegaard,ed.byAlastairHannayandGordonD.Marino,Cambridge UniversityPress,Cambridge,2005,s.116. 253 Carroll,agm,s.15.
251

FideizmNedir?

133

da Sabatier ve Menegoz areyi, iman tehdit eden felsefi ve bilimsel dncelerle uzlamakta bulmulardr. Dnemin felsefi dncesinin Hristiyanlk zerine etkileri hususunda Menegozunlaryazar: Kantclk,elbettemutlakhakikatinkendisideildir.Pla tonik felsefeden daha fazla daimi olacana inanmyo rum.Fakatbugntesiriylekuatlmhaldeyizveteolo jimiz de bu etkiyi hissetmeye mecbur. Atalarmzn kendi grlerini Pltonizmin ilkelerine uyarladklar gibi, teolojimiz de kendini uyarlamaldr Yeni Kantlarn devam ettirdii Kant felsefesine, Darwinin evrimilkesiningletkisieklenmitir.Ortodoksluun mdafileri tehlikenin aka farkndadr. Dehete ka plmlardr. Korkudan titremektedirler. Yklma tehdi dialtndakiatrdayanbykyapytakviyeetmekiin emsaligrlmemiabalarsarfetmektedirler.254 Aydnlanma dncesi, geleneksel teistik kantlara du yulan gvenin zayflamasna ve doal teoloji projesinin de rinden sarslmasna yol amtr. Fideistlerin ve Ortodoks Lutercilerindirendiklerinoktalar,gelenekselteistikargman larn azalan gvenilirliinin sebebiyet verdii buhrana bir cevap olarak dnlebilir. Aydnlanma ile birlikte gelien KutsalKitabntarihseleletirisialmalarnakarlkolarak, Menegoz,imanntasarmlarntarihselletirmeyinerir:na nanniman,sadecekendizamannndiliileifadeedilebilirve bu ifade iinde yaad manevi atmosferi biimlendiren dnyannkavranmasnabaldr.255

Eugene Menegoz, Religion and Theology: I. The Triple Theological Distinction II. Pardon and Righteousness, Williams and Nortgate, London,1908,s.3537;Carroll,agm,s.12dennaklen. 255 Carroll,agm,s.12.
254

134 Fideizm/O.M.Deniz

Menegoz, Aydnlanmann ve doal bilimlerin teolojiye ynelttii eletirileri grmezlikten gelmek yerine, Hristiyan imannn,kendiniiindebulduuyeniortamaadapteetmesi gerektiinidnmtr.Buyeniortamda,bilimselrasyonel lik gittike artan bir lde genel anlamdaki rasyonelliin paradigmas haline gelmitir. mann geleneksel rasyonel temeli bir zamanlar sunduu gvenceyi artk salayamaz hale dmtr. Menegoz, imann rasyonel olarak temellen dirilmesinin mmkn grlmemeye baland bu ada, dahanceifadeettiimizgibi,zmyolunusolafideilkesine odaklanmaktabulmutur.256Dinilebiliminelitiklerivebir birlerini dladklar dncesininnlenemez ykselii kar sndaMenegozileaynkayglarpaylaanSabatierintespiti ne gre, dinbilim ikilemine den modern insann ruhu da ikiye blnmtr. Sabatier, ruhsal btnln salanmas iinihtiyaduyulandinvebilimarasndakiuzlamannadre siolarakyenilenmibirdinanlayngsterir.257mananlay nn tekrar gzden geirilmesi de kanlmazdr. nk bir yanda grmezlikten gelinmesi mmkn olmayan, kesin me totlara sahip doal bilim, dier yanda bilimle ayr den dogmalar ve dini kurumlarn yerleik gelenekleri vardr. Sabatier gelinen bu noktada, mevcut dini anlayn insanlar birseimyapmayazorladndnr.mananlayndabir deiim yaanmad mddete insanlar, ya din karsnda biliminyadabilimkarsndadinintarafndayeralmakgibi bir teklifle karlaacaklardr. ou insann hakl olarak bu korkutucu seenek karsnda duraksayacan dnr. Kendisine u iki soruyuyneltir: Ohalde dindar cehaletve yaln bilgi arasnda bir tercihte bulunmak zorunda myz? Bilimin yalanlad ahlaki bir hayat yaamay srdrmeli
256 257

Carroll,agm,s.13. AugusteSabatier,OutlinesofaPhilosophyofReligionBasedonPsychology andHistory,JamesPott&Company,NewYork,1910,s.xii.

FideizmNedir?

135

miyiz yoksa vicdanmzn yasaklad, eylere dair bir teori mi kurmalyz? Endieli genlerimizin iinden getikleri ka ranlkvedarvadininhibirkyokmu?258Sabatier,geni veksaanbirdzlekaracaksarpbirpatikannmevcu diyetini gsteren iaretlerin gzne ilitiini dnr. k yolunu kimi dnrlerin ayak izlerini takip ederek buldu unu ifade eder.259 Bu anlamda Sabatierin din felsefesinde, SchleiermacherveKantetkisininderinizlerinigrmekmm kndr. DininkkenivedoashakkndaSchleiermacherinizin dengidenSabatieregre,dininbirbilgitrolaraktasavvur edilmesibirhatadr.Bilgiherzamandiniimanaeliketsede, bu akli unsur dinin temeli ve z olmaktan uzaktr. nk dini bilgi dini evrim srecinde srekli deiime urar. Dinin ifadeedilmesindeveretilmesindebireraraolandoktrinsel tabirler ve ayinler, her felsefi krizin ardndan bakalaryla deitirilebilir.Diniayinlerveinanlaryokolabilir.Fakatdin srekli yeniden hayat bulma gcne sahiptir.260 Sabatier, Auguste Comteun (17981857) hal kanununu dinin her adavarlnsrdrdeklindeyorumlar.evreard k deil ezamanldr. Tarihin evresine deil insan ruhu nundaimigereksiniminetekablederler.Bilimilerledik evedoruyntemlerininvesnrlarnnfarknavardka,o ldefelsefedenvedindenayrtedilebilirhalegelir.Yalnz cafenomenlerinveonlarnzamanvemekniindekidurum larnnbelirlenmesinehasredilmi,bilimselaratrmabirey dir; anlalabilir bir btn olarak kinat kavramaya ve var olan ne varsa tmn yeter neden ilkesi ile aklamaya dair

Sabatier,age,s.xii. Sabatier,age,s.xv. 260 Sabatier,age,s.8


258 259

136 Fideizm/O.M.Deniz

felsefigereksinimbakavefarklbireydirvesonuncusu,her ikisindenfarklolarak,dinigereksinimdir.261 Sabatieregre,dineduyulanihtiya,ahlakidzendein sannvarlnsrdrmeigdsnnbirtezahrndenba ka bir ey deildir.262 nsan doasn evrimci bir yaklamla deerlendirdii grlen Sabatier, dinin kkenini balangta var olan bir duyguda bulmaktadr. Dinin evrenselliinin ve daimiliinin nedeni de insandaki bu dini duygu sayesinde aklanmolmaktadr.Sabatier,bukonudailaverneklerve kantlar getirmenin bile gereksiz olduunu dnr. nsan ruhundaki dine eilimin yok olaca kehanetinde bulunan Pozitivizmin kurucusu Auguste Comte aslnda, Papa gibi yanlmazlkpayesinesahipyenibirdinkurmutur.263 Dindarln kaynan duygu ile aklayan Sabatier, in sandoasnaikinikiduygunun,korkuvemitduygularnn bu konudaki rolne iaret eder. Latin bir airin dedii gibi, tanrlar douran, korkudur. Fakat bal bana korku Tan rya inanmaya kaynaklk edemez. Korkunun dini olarak ve rimliolabilmesiiinbalangtanitibarenkartbirduyguile yanimititkisiylekarmolmasgerekir.264Bylelikleinsan bilinmezliklerledoludnyadabirtesellibulabilir.Dinintm biimleriduygutemellidir.Dahasinsanolu,mutlakbam llk hissi ile donatlmtr. Varoluumuzun yeter nedenini kendimizdebulamyorolmak,ilknedenivevarolugayemizi darda,evrenselvarlktaaramayabizimecbureder.Hissedi len bamllk duygusu, Tanr idesinin tecrb ve yklmas imknsz temelini salar. Bu ide zihnimizde belli belirsiz ka labilir ve asla mkemmelletirilemeyebilir. Fakat nesnesi bi

263 264
261 262

Sabatier,age,s.9. Sabatier,age,s.aynyer. Sabatier,age,s.910 Sabatier,age,s.12.

FideizmNedir?

137

lincimizden kaybolmaz. Her dnme ncesinde ve her ras yonel belirlenimden nce bize verilidir. Bu u anlama gelir. Hissettiimiz bamllk duygusu, akl almaz bir biimde Tanrnn iimizde bulunuunun hissedilmesi duygusu dur.265Tanridesi,buderinkaynaktanneeteder.Tanrnn varln varoluu sezgilerle aklayan Sabatier, inanan kii nin Tanr ile olmas gereken ilikisini de duygusal ve ruhsal birzemindedeerlendirir.Endieierisindekiyardmamuh ta bir ruhun ahlamas, tepisi veya hzn mekanik bir dini ballktan daha dindarnedir.266 Bu duygularla hakikati arayanveTanryayakarankiiheretikbileolsa,diniretile riaklylakavramayaalanbirortodoksinanlilemukayese edildiinde Tanryla daha yakn bir iliki ierisindedir.267 Pascalndediigibi,dindarlkTanrnnkalbenhissedilebi lir olmasdr.268 Din anlayn bu temel zerine ina eden Sabatier, bylelikle Menegoz gibi, imann nermesel yann imann znden ayrr.269 man tarihsel bir tankla veya bir retiyednselbirballkolarakdeil,Tanryaadanm ln ve Ona duyulan gvenin bir edimi olarak anlalmal dr.270 Sabatierin temel amac yle gzkyor ki, dinin z dediiimanileimannkognitifieriinioluturaninanesas larn birbirlerinden kesin izgilerle ayrmaktr. Bu ayrm as lnda imann din ile zsel deil ilintisel bir baa sahip oldu unungrenbirayrmdr.BylelikleAydnlanmadnce sinin saldrs altndaki kurumsallam dinin akl ile akla namayanretilerininimaniinbirtehditoluturmasengel lenebilecektir.

267 268 269 270


265 266

Sabatier,age,s.22. Sabatier,age,s.26. Sabatier,age,s.aynyer. Sabatier,age,s.34. Carroll,agm,s.14. Sabatier,age,s.46.

138 Fideizm/O.M.Deniz

Sabatier, savunduu iman anlayn desteklemek iin doal din dncesini tenkit eder. Doal din aslnda bir din bile deildir. nk insan ibadetsiz ve yakarsz brakr; Tanr ile insan birbirlerinden uzaklatrr; aralarnda hibir yakn iliki kalmaz. Bu yalanc din, felsefeden baka bir ey deildir.271DoaldiningerektirdiiTanrtasavvurunakar kan Sabatiere gre, Tanr bilgisine akl ve deney yoluyla ulalamaz. Tanr, ne kendimizin dnda gzlemleyebilece imizbirfenomen,nedemantksalaklyrtmeyoluylaka ntlayabileceimiz bir hakikattir. Tanrnn varl bilimsel olarak kantlanamaz. Tanry ve Tanrnn insan ruhundaki faaliyetinialglamakaklndeilkalbiniidir.Tanrykalbinin ierisinde hissetmeyenler, Onu darda asla bulamayacak lardr.272mannonaylamas,doasgereibilimselaklama dan farkllk arz eder. man, bilim dzenine tbi olmayan znel ve ahlaki hayat dzeninin iine bizi yerletirir. Bu iki dzen arasnda biratma olamaz.nk ayrdzlemlerde hareketederlerveaslakarlamazlar.273Sabatierinbiziula trd sonu udur: Eer iman ve bilim arasnda bir atma varsa, kartln sebebi birbirlerinin alanlarna mdahil ol malardr. Dini ve ahlaki dzenin hakikatleri Pascaln ifade siylekalbinsbjektifedimiyoluylabilinirler.Bilimonlarhak knda hibir ey bilemez. Ayn ekilde doann fenomenleri sadece gzlem ve hesaplama yoluyla bilinir. Ne kalp ne de diniimanonlarlailgilihkmverebilir.Herbirdzenkendi kesinliinesahiptir.Birinindierindendahayksekbirkesin lie sahip olduunu syleyemeyiz. Bilimsel kesinliin teme lindeaklidelilvardrvenesneldir.Dinikesinliintemelinde

Sabatier,age,s.30. Sabatier,age,s.308. 273 Sabatier,age,s.7879.


271 272

FideizmNedir?

139

iseimanvardrvezneldir.lkiaklatatminsalarken,ikincisi ruhasknethissiverir.274 BirfideisttenbekleneceizereSabatiersorununkayna n, iman alanna giren konularda akln kullanlmasnda ve dogmalarn akliletirilmesinde grmektedir. Ona gre, Sko lstik dnce gelenei, felsefeyi dinin veya akl imann ala nna uygulayarak bu alandaki meseleleri kavranlr klmaya almakla hata etmi ve baarsz olmutur. man ve bilim arasnda Skolstik felsefenin oluturduu kartlk dine ne kadar aykr ise, o kadar da irrasyoneldir. Hem inanszln ve pheciliin artmasna hem de teolojinin canlln yitir mesinenedenolmutur.275 Doalteolojiveyarasyonelteoloji dmanl, Sabatier fideizminin de en belirgin zelliini oluturmaktadr. Bununla birlikte doal teoloji almalarn dan neden saknlmas gerektii hususunda muhakemeci bir tutum izlemesi ve rasyonel teoloji kartln rasyonel bir savunmazeminindetemellendirmeyealmas,Sabatierfide izmininayrtedicibirzelliiolarakkarmzakmaktadr. Bilim ve iman, rnein aratrma konusunu evren ile il gilimeseleleroluturduunda,ayndorultudabirseyirizler lerken birbirlerinden soyutlanm olarak kalabilirler mi? Sabatierin doal teoloji eletirisi bu soruya verdii cevapla farkl bir grnm kazanmaktadr. nsan bir btndr ve dini etkinlii gibi bilimsel etkinlii de bir senteze gitmeye meyyaldir.Sentez,evrenzerineteleolojikbirdnlesa lanr.Buevrenselteleolojiyi,imanncedenhaberverir;bilim iseonuetraflcaanlamayaabalar.Evrenselteleolojiyisadece buikilimutabakattesisedebilir.manolmaksznevrenbilgi si mmkn deildir; fenomenal bilim olmakszn evrene ili kinaklamalarntmyanlsatcolur.man,oyzden,Tan
274 275

Sabatier,age,s.312. Sabatier,age,s.82.

140 Fideizm/O.M.Deniz

ryagveningitgidebiredimihalinegelmelidir.Fenomenle re dair bilimsel aratrma da daima derin ve doru olmak zorundadr. Elbette teleolojik sentez bu hayatta asla tamam lanmayacaktr. Fakat teleolojik sentez Tanrya gvenme ve tapnma ediminde her zaman koullu ve tatmin edici bir so nu elde edecektir.276 Bununla birlikte, bilimin ilerlemesiyle evrendekidzenveahenkdahadaanlalrhalegelecekveo lde bilimin dini bir yoruma olan duyarll artacaktr. Sabatier, bu noktada Kartezyen Rasyonalizminin mekanik doagrnnkarsnateleolojikamaaynzamandatek mlc bir doa anlayn koymaktadr. Doa srekli dn me uramakta ve aralksz ilemektedir. Doann ileyii mekanik kurallara tabi olmad iin maddi evrendeki hibir ey duraan veya nihaideildir. Her ey bir baka eyin ha zrlaycsdr.Herbirhayatformudahayksekbirhayatfor munun balangcdr. Hibir ey ilkin mkemmel deildir. Doay gzlemlediimizde bu tekml srecinin arkasnda gizlibirkuvvetinvarolduusonucunaulamaktanbakabir seeneimizyoktur.Dolaysylaimanevreninteleolojikak lamasnakaytszkalamaz.277 Fideizmiledoalteolojininreddiarasndakiskilikiyi dikkate aldmzda Sabatierin doal teolojiye yaklam a rtcdr.nkSabatierdoalteolojiyincelikledinineden lerle bata tenkit etmesine ve reddetmesine ramen, doal teolojinin iman destekleyici bir ilevinin olabileceini ima ediyorgibigzkmektedir.278Fakatteolojiyiskolastikveras yonalist yaklamlardan kurtararak dar bir alana hapsetmeyi amalayan Sabatierin, metafizik zerine dnceleri, onun speklatifaklnrettiidoalteolojiyeiddetlekarolduu

Sabatier,age,s.82. Sabatier,age,s.84. 278 Carroll,agm,s.14.


276 277

FideizmNedir?

141

nu,amaimanlbirkimseninevrendeTanrnnvarlnadair iaretler grmesini doal ve kanlmaz bulduunu gster mektedir.Sabatieregre,dinidesteklemesiiinbirmetafizi esahipolmamzgerektiifikribirnyargdanbakabirey deildir: Aksine metafizik ve ahlak dine dayanr. nsan tanrla rn var olduunu iittiinde dindar olmamtr; insan sadeceTanrfikrinesahiptivedindarolduuiinOna inand.Gizemdindarlndoalbeiiydi.manbirbil giedinimindendahaziyadebirkurtuluvastasdr,bir diren ve yaam kaynadr. Evrensel sorun zerine speklasyon yapmak bir eydir; dier tm varlklarn tbi olduu gizemli varlkla kurulan canl bir gven, korkuveyasevgiilikisinekiininbenliinikalpvasta sylatevdietmesibakabireydir.Dinbirmetafizikile sonulanma zorunluluu altnda belki bulunabilir, fa kat bir metafizik zorunlu olarak dinle sonulanmaz. nkdinidlayanveyaimknszlatranbazmetafi ziktrleridevardr.279 Bu dncelerden hareketle Sabatier, metafizik spek lasyonlardan bamsz bir dinin olabilecei sonucuna varr. Bir kimse Tanrnn varln nesnelolarak ispatlamay dene yerek hibir kazan elde edemez. Bu trden ispatlamalar imanolmayanlarakartesirsizdir.manetmikimseleriin selzumsuzdur.280 Sonuolarakdiyebilirizki,MenegozveSabatier,znde metafiziksel eleri, bilimsel ve felsefi yaklamlar barndr mayan; zamanla deiebilen dini semboller aracl ile kii ninTanryidnyasndatecrbeetmesiyleaklanabilenbir

279 280

Sabatier,age,s.272. Sabatier,age,s.313.

142 Fideizm/O.M.Deniz

iman anlaynn savunulabilir olduunu aklamaya al mlardr.Dneminpozitivistatmosferialtnda,aklileiman arasndakalmbirinsana,imannakladayanmasnngerekli olmadnbilimsel,felsefiveteolojikbirzemindeanlatmaya almlardr. Onlarn bu abas, miras aldklar fideist tutu mun kavramsallamasna ve zellikle Protestan dncesin de, fideizmin bir apoloji tr olarak benimsenmesine yol a mtr. Fideizmin tarih geliimi asndan 19. yzyln nemli ve ayr bir yerinin olduunu daha nce belirtilmiti. Bu d nemdeHristiyandncesininKatolikkanadierisindeba layanbirteolojikhareketinsavunduugrlerde,dahance de ifade ettiim gibi, teoloji kaynaklarnda fideizm olarak nitelendirilmektedir. imdi, symbolofideizm ile hemen he menayndnemde,KatolikKilisesindeortayakanbufide izmgeleneizerindedurabiliriz. Franszihtilali(17891799)sresincebagsterenvebe raberinde hzl bir seklerlemeyi getiren Hristiyanlktan arndrma (Dechristianization)281 hareketi, siyasi ve sosyal

281

Hristiyanlktan arndrma, yasama yoluyla ya da zor kullanarak Hristiyanlyasaklamaveortadankaldrmagiriimineverilenisimdir. Fransz ihtilali boyunca belli aralklarla, zaman zaman ve yer yer id detlenerek u biimleri almtr. Saldrgan ve dmanca tutumlar ie ren ruhban snf kartl; kamusal ve zel alanda Hristiyan merasim ve ibadetleri ile din eitiminin yasaklanmas; kiliselerin kapatlmas; Hristiyan takviminin yerine geecek bir devrimsel takvimin hazrlan mas;Akl Klt ve Yce Varlk Klt adlaryla iki yeni kltn ya da dinin kurulmas. lki ateist Jacques Hebert, ikincisi deist Maximilien Robespierretarafndantasarlanmtr.AklMabediolarakismideiti rilenParistekiNotreDamKatedralindeAklTanrasadna10Kasm 1793te dzenlenen tren ile Hristiyanlktan arndrma hareketi zirve noktasna ulamtr. 27 Temmuz 1794te Terr Devrinin arlklarna isyanThermidoryenTepkisi,Hristiyanlktanarndrmahareketininn degelentemsilcileriniidamamahkmetmiveardndanksmibirdin

FideizmNedir?

143

deiimlerenedenolduugibi,KatolikKilisesininotoritesini derinden sarsmtr. Akln otoritesine vurgu yapan, sorgula yanvebatadeizmveateizmolmakzerebirokdeiikfel sefivedindnceyekucakaanAydnlanmannsregelen olumsuz etkisi ile birlikte dnldnde, Hristiyanlktan arndrma srecinin zellikle Katolik Hristiyanlna verdii tahribatn boyutlarnn ne denli byk olduunu tahmin et mekgdeildir.Franszhtilalininardndansosyalkargaa nispeten durulsa da zihinsel kargaa artarak devam etmi tir.282 19. yzyla girildiinde Fransz Katolik ilahiyatlarn zihinlerini megul eden iki temel mesele vardr. Hristiyan imann yeniden canlandrmann arelerini bulmak ve Kili senin eski gcne kavuturulmasn salamak. Akln ycel tildii,bilgininsadecebilimselbilgidzeyindeveonunlt leriyle ele alnd, pozitivist bilim anlaynn hkim bir pa radigma haline gelmeye balad bir ortamda, Hristiyan imann diriltme kaygs eken Katolik dnrler elbette imann mahiyeti ve akliman ilikisi konularna ilgisiz kal mamlar; savunmac bir anlayla Hristiyan teolojisini yeni den yaplandrmann aray iinde olmulardr. Dolaysyla fideistkarakterliyaklamlarnveoluumlarnortayakve dikkati ekecek biimde younluk kazanmas 19. yzyln balarna rastlamaktadr. Bu dnemde Katolik Kilisesi iinde ortaya kan ve fideist unsurlar ieren ilk sistemli dnce

zgrl salamtr. Hristiyanlktan arndrma sreci, Papa Pius VII ile Napoleon Bonaperte arasnda imzalanan 1801 Konkordas ile sona ermitir.CharlesA.Gliozzo,ThePhilosophesandReligion:Intellectual OriginsoftheDechristianizationMovementintheFrenchRevolution, ChurchHistory,Vol.40,No.3,(September,1971),s.273283;A.Aulard, Fransa nklbnn Siyasi Tarih, ev. Nazm Poroy, Trk Tarih Kurumu Basmevi,Ankara,1945,CiltII,s.649750. 282 GeorgeLaPiana,RecentTendenciesinRomanCatholicTheology,The HarvardTheologicalReview,Vol.15,No.3,(July,1922),s.234.

144 Fideizm/O.M.Deniz

hareketinin Gelenekselcilik (Traditionalism) olduu grl mektedir. Fideizm,balangcvetarihselarkaplanitibariyleou kezgelenekselcilikileilikilendirilir.Franszhtilalindenson ragelitiiekliylegelenekselcilik,gizemlidoasthakikat lerin yan sra, metafiziksel, ahlaki vedin bir dzene ait ha kikatleriinsanlarnkavrayabilmeleriiinilahivahyinmutlaka gerekli olduunune srmtr. Tanr, insanlara sadece do ast hakikatleri deil, kendisinin varoluu, ruhun lm szl,ahlakyasas,otoritenindoasvevarlkkavramile ilgili doal hakikatleri de retmelidir.283 lahi vahyin tama mnnyalnzcagelenekyoluileaktarldnainanangelenek selciler, Kutsal Metinlerin geleneksel yorumlarnn terk edil mesidurumundaHristiyanvahyininbildirdiihakikatlerden faydalanma imknnn kalmayacan dnmlerdir. Bu dncenin sosyal ve siyasi yansmalar da olmutur. Akl kendi bana hakikate ulamaktan aciz ise, o halde akln ye terli bir sosyal veya idari dzen gelitirebilmesi mmkn deildir.SosyaldzenbizzatTanrtarafndanvahyedilmibir ahlak dzenine dayanmaldr. Yaygn kanya gre, gelenek selciliinfikirbabasJosephdeMaistre(17531821),kurucusu Louis de Bonald (17541840) ve en nemli temsilcisi Flicit deLamennaistir.(17821854)284DncetarihisiIsaiahBer linin tespitine gre, KarAydnlanmann (Counter Enlightenment)ikinemlifigrolanMaistreveBonaldfide izm ve Alman irrasyonalizmi ile uyumlu bir felsefi dnce

S. A. Matczak, Traditionalism, The New Catholic Encylopedia, Edited By: Berard L. Marthaler, Gale Cengage; 2nd edition (December 2002), Vol.14,s.138. 284 Paul Poupard, Fideism, Interdisciplinary Encyclopedia of Religion and Science, edited by G. TanzellaNitti, P. Larrey and A. Strumia, http://www.inters.org.(SonGncelleme:15.12.2009).
283

FideizmNedir?

145

gelitirmilerdir.285 Hristiyan teolojisi tarihileri ou kez, bataLamennaisolmakzere19.yzylFranszKatolikgele nekiliine mensup ilahiyatlar ilk fideistler arasnda gs termektedir.286 Felsefi ve teolojik bir retiyi ieren gelenekselcilik, 18. yzyln birbirine aykr felsefeleri ve Fransz htilali ile sar sntl bir dnem yaayan Bat dnyasnda dengeli, istikrarl ve yanlgsz bir dzen ilkesi araynn bir rndr. Baz dnrler, bir yandan imann gizemleri de dhil tm bilin mezleriaydnlatacaniddiaedenamadieryandan,bnye sinde agnostisizm tohumunu barndran rasyonalist Kartez yen phecilikten beslenerek tm kesinlii ykma uratan insan aklna gvenilmesini mevcut istikrarszln ve dei kenliinsulusuolarakgrmlerdir.Birdeimezlikilkesi nin yaln bir biimde gsterilmesi gerektii dnlmtr. BubalamdakimiKatolikdnrlerinvardsonucagre, Aydnlanmannvehtilalinhatalarnnknoktas,siyasive entelekteldzeneaitilkelerinbeerkaynaklolduukanaa tinin g kazanmasdr. Hlbuki sz konusu ilkeler insan aklnn snrlarn ve zmleme gcn aan ilkelerdir ve tamdabuyzdenTanrtarafndanvahyedilmelerivekuak tankuaabildirilmelerizorunludur.287 Katolik ya da Protestan pek ok dnr 19. yzyl bo yunca, Aydnlanma hareketi ile irtibatlandrdklar rasyonel lik anlayn ve bununla balantl olarak gerek bilginin ncelikle tecrbeye ve akln otonom kullanmna dayand fikrinitenkitetmeninyollarnbulmayaalmlardr.Aray

Darrin M. McMahon, Enemies of Enlightenment: The French Counter EnlightenmentandtheMakingofModernity,NewYork,OxfordUniversity Press,2001,s.9. 286 Carroll,agm,s.15. 287 Matczak,agm,s.138.
285

146 Fideizm/O.M.Deniz

iinde olduklar zmn bir ksmn Kant felsefesinde bulmulardr. nk Kantn emprisizme katt yeni yorum bir tr imana yer am, fakat iman transandantal rasyonel temellendirmeden yoksun brakmtr. Bununla birlikte Kantn, bilgiye ulamada akl yegne ara olarak gren Descartescrasyonalizmeynelttiieletirilerdegelenekselci lere ilham kayna olmutur. Hristiyan teolojisi tarihisi Gerald McCoolun ifade ettii gibi, rasyonalizmin altn oy mannenkestirmeyolu,dinveyaahlakimeselelerhakknda herhangi bir doru veya kesin sonuca ulamada yardmsz insan aklnn, doasndan kaynaklanan acizliini gstermek tir.288 Gerekliin temel hakikatlerini kavramada insan anl nnglerineimannivmekazanmasdoalolarakrasyona lizm kartln krklemitir. Bu konuda fideist tutumu ile nekanvehtilalinyolatterrortamnnbasorumlu sunun akla iman olduunu dnen Lamennaise gre, tek bana insan akl ilahi meselelere dair bilgilere erimek iin yetersizdir.289 Lamennais dncelerini gelecek anlamna gelen LAvenir isimli gnlk gazetede, 18171831 yllar arasnda dile getirmitir. Katolikliin ateli bir savunucusu olduu hayatnn bu dneminde, din konusunda devletin tarafszl n,dinmeselelerhakkndabireyinyargdabulunmahakk n,rasyoneldelilingeerliliiniveKartezyenfelsefeyikyas ya eletiren yazlar kaleme almtr.290 Gerekliin ve doru nun ancak akl yoluyla bulunabileceini savunan 19. yzyl rasyonalizmine g kazandran Descartesin felsefesi doal
GeraldA.McCool,CatholicTheologyintheNineteenthCentury:TheQuest foraUnitaryMethod,SeaburyPress,NewYork,1977,s.18;Carroll,agm, s.15tennaklen. 289 Carroll,agm,s.15. 290 Frederick E. Ellis, The Abb Lamennais on Freedom, The Harvard TheologicalReview,Vol.41,No.4,(October,1948),s.253.
288

FideizmNedir?

147

olarak Lamennaisin srekli eletiri oklarnn hedefinde ol mutur.BununlabirlikteDescartesinnefretderecesindeele tiriyetabitutulmasnnarkaplandayatansebeplerdenbiride, Fransz htilalinin onu ulusal kahraman ilan etmesi ve Hristiyanln yerine geecek doal ahlak dininin bir pey gamberi olarak grmesi olmaldr. Hristiyanlktan arndrma srecinin iddetli bir zamannda, Marie JosephChenierin (17641811) Konvansiyona sunduu raporda yazdklar bu dncemizi destekler mahiyettedir: Descartes, eski hatala rn yerine bir takm yenilerini koymakla kalm olsayd dahi insanlar inanmaya deil, farkna varmadan dnmeye ve tetkike altrmas, dnyada yapt en byk iyiliktir.291 Fakat Lamennais bunu en byk ktlk ve sorun olarak grmtr. nsanlarn bir arada uyum iinde yaadklar bir dzenin kurulmasn hayal etmitir. Onun temel sezgisine gre, insanlar birlikte yaamaya meyyaldir. Bunun tesisi ise ancak Tanrda bir olmann en yksek metafiziksel gereklik sayld iten bir birliktelik ile mmkndr. Oysa Post Kartezyen dnce, felsefi znelciliin arlk kazanmasna yolamtr.292Dolaysyladenebilirki,Lamennais,toplumun huzur ve mutluluunu zne merkezli akl kuramnda deil, Tanr merkezli iman kuramnda grmtr. Fakat Lamennasinbirbakmadintecrbeyedayananveaklnteo lojidekiyerinikmseyensubjektivistteorisiThomascgele neisrdrenilahiyatlarntepkisiniekmitir. Gelenekselciler,AydnlanmanneletirilerinekarKato likgeleneisavunmayaalsalarda,Thomasclnlehinebir tutum sergileyen Vatikandan destek bulamamlardr. Aksi
A.Aulard,FransanklbnnSiyasiTarih,ev.NazmPoroy,TrkTarih KurumuBasmevi,Ankara,1945,CiltIIs.654. 292 John J. Oldfield, The Evolution of Lamennais CatholicLiberal Synthesis, Journal for the Scientific Study of Religion, Vol. 8, No. 2, (Autumn,1969),s.271.
291

148 Fideizm/O.M.Deniz

ne,imannaklileuyumluluuilkesinitemelealanThomasc ideali srdrmek adna, Birinci Vatikan Konslnde (1869 1870)aklimanilikisinintemelesaslaraklanmaksuretiyle gelenekselcilik ve fideizm zmnen reddedilmitir.293 Kon slnncoturumununsonundailamedilenbildirideu ifadelereyerverilmitir: Yaratlmeylerzerindednmeksuretiyle,insanak lnn doal gcyle Tanrnn varl kesinlik iinde bilinebi lir. Evrenin yaratlndan bu yana Tanrnn gzle grlmez doas,yapteylerdeakaidrakedilmitir. RomallaraMektup1:20denesinlenmiolanbuifade,St. Thomasn retisi ile uygunluk arz eder. Fakat yardm gr memi Tanr bilgisi yoktur biiminde ifade edilen Augustinen retisi ile ztlk arz eder. Bildiri yardm gr memiinsanaklsayesindeTanrnnvarlndaneminolma nnmmknolduunaiaretetmektedir.Bylelikle,dinbil ginin elde edilmesinde akln roln kmseyen ve akln kullanlmasna iddetle kar kan, Tanr hakkndaki bilgiyi tmyleimanadayandranbiritikatolarakanlalanfideizm reddedilmitir. 1855te ise Engizisyon, akln kullanmnn imandan nce geldiini, vahiy ve ltuf destekli akln imana gtreceinibildirmitir.294 BirinciVatikanKonslndetartlankonularvealnan kararlar Katolik iman anlayn, dnemin bilimsel ve felsefi iddialarna kar savunmay amalamtr. Bununla birlikte ayn amac gden fideistgrler, Kilisenin iman anlayna uygun bulunmad iin sapkn ilan edilmilerdir. Katolik teolojinin stnl ve ncelii kesin bir dille ifade edilmi tir. Akl ve iman ilikisinin ele alnd oturumda aada
293 294

Carroll,agm,s.15. Don OLeary, Roman Catholicism and Modern Science A History, ContinuumPublishing,NewYork,2007,s.55.

FideizmNedir?

149

alntlayacamz karar Kilisenin fideizmi neden kabul edi lemezbulduunugstermesibakmndannemlidir: Hernekadarimanaklnstndeolsada,imanveakl arasnda gerek bir anlamazlk asla olamaz, zira gi zemlerivahyedenveimanalayan,vedeinsanzihni ne akl n baheden ayn Tanrdr. Tanr kendi kendini inkr edemeyecei gibi hakikat de hakikat ile eliemezBylealdatcelikilerinortayakdaha ok,yaKiliseninaklna(mindofChurch)uygunolarak iman dogmalarnn anlalmamasndan ve aklanma masndan ya da salam olmayan grlerin akln var d sonularda yanlmasndan dolaydr Samimi Hristiyanlarn iman doktrinine aykr olduklar bilinen grleri bilimin meru varglar olarak savunmalar yasaklanmtr Akl ve iman bir dieri ile aslaanla mazla dmeyecei gibi, karlkl olarak birbirlerine destek olurlar Doru akl imann temellerini tesis edermanaklhatalardankurtarrveonukorur.295 Grldgibi Kilisenin karolduunoktaaklkar snda imann stnlnn savunulmas deildir. Akl ile iman arasnda bir atma olduu dncesinden hareketle akltmyledlayanbirimananlayn,yerleikdogmalara aykr bulmutur. Akln dorular ile imann dorular ara snda bir ayrma giderek ifte hakikat teorisini savunan Thomascimananlaynngeerliliiniilanetmitir.Bilimsel gelimelerin ve felsefi akmlarn etkisi ile Hristiyan inan esaslarnn fideizm dnda savunulamayaca sonucuna va

295

OLeary, age, s. 5556. Konslde alnan kararlarn tm iin bkz. http://www.ewtn.com/library/COUNCILS/V1.htm#4 (Son Gnceleme: 15.12.2009).

150 Fideizm/O.M.Deniz

ranLouisBautain296(17961867)gibidnrleringrlerini agnostisizme ve phecilie yol aaca dncesiyle kna mtr. Bylelikle imann znel bir tecrbe olarak alglanarak Kilisenin otoritesinin sarslmas ile sonulanabilecek fideist iman anlaynn Katolik dnyada yaygnlk kazanmasn engellemekistemitir. Roma Katolik Kilisesinin 18. yzyldan itibaren yaynla d genelgeler ile fideizmi bir sapknlk olarak ilan etmesi fideizminkatolikdnrlerarasndakabulgrmesiniengel lemitir. Fakat Protestan dnyas hep fideizmin beii olma durumunda kalmtr. Bilindii zere 16. yzyla gelindiin de, bilebilen ve doru karmlarda bulunabilen bir yeti ola rak kabul edile gelen geleneksel akl anlay, insann bozul muluu (human depravity) retisini merkezine yerletiren Reform teolojisinin ykc etkisine uramtr. Elbette bozul mulukretisininkkleridahaeskileredayanr.Lutherinya daCalvininicatettiibirretideildir.Aslignahretisi, Augustinein dncesinde merkezi bir yer igal eder ve Orange Konslnn (529) ilam ettii kararlar arasnda zm nenmevcuttur.FakatAquinasiletemsiledilenOrtaateo lojisinde, bozulmuluk retisi, insann fazileti retisi ile birlikte uzlatrmac bir anlayla ele alnmtr. demden
296

Bautain, 19. yzylda doal teolojiyi ve iman ediminin rasyonel boyu tunureddedenbununyerineimannduyguvetecrbetemelliolduu nu savunan fideistlerin en nemli temsilcilerindendir. Felsefi sorutur malarndan sonra fideizmde karar klmasnda Descartes, Kant ve Schleiermachergibifilozoflarnetkisiolduunuifadeeder.Hissediyo rumohaldevarmeklindekisz,rasyonalizmkartlnzetlerni teliktedir. Bautain, iman pratik akln snrlar iine hapseden Kantn grndenilhamlametafizikselvedinmeselelerdekesinlieulama da akln yetersizliini savunmutur. Bununla birlikte bir tr mistik i grsayesinde,imanbilgisininkesinliineulalabileceinivepheci liin bertaraf edilebileceini iddia etmitir. Paupard, agm, http://www.disf.org/en/Voci/68.asp(SonGncelleme:15.12.2009).

FideizmNedir?

151

tevars edildii dnlen gnahn, insanlarda yol at dmlk durumunun kurtulua erme bakmndan beer yetileri tamamen faydasz klmad eklinde bir yoruma gi dilmitir.297 Ockhamc gelenekten gelen ve ltuf teolojisini savunan Lutherin ban ektii Reformcularn yeniden dirilttii asli gnah retisi ile birlikte, Roma Katolik Kilisesinin bnye sindeoluturulanrasyonelteolojigeleneiikiyndensaldr ya uramtr. Birincisi, kurtuluun, dolaysyla imann, bir bakma beer abann bir dl olduu eklindeki yaygn kanaat,KutsalMetinlerinliteralyorumunauygundmedii gerekesiylereddedilmitir.Bunabalolarakiradeninzgr l dncesine kar klmtr. nk Tanrnn her eyi yapt bir evrende, insan hibir eyyapamaz. kincisi, insan doasnn d sebebiyle tamamen bozulmuluunu iddia ederek, asli gnah retisinin insann bilisel yetilerinin ge erliliinivedeeriniakayadsdnsavunmulardr.Ya ni,Dn,kklbirekildezararverdiimelekelerdenbiri olanaklnhibiryargsnagvenmekartkmmkndeildir. Tanr hakkndaki bilgi ve Hristiyanln vadettii kurtulua erimek sz konusu olduunda, akln retebilecei yegne eykaranlkvealdatmacadr.298 Buraya kadar ele aldm balklarn ieriinden anla laca gibi, fideizm temelde Hristiyan dncesinin bir r ndr.Hristiyanlninanesaslarnnakliyntemlerleanla lmasvesavunulmasnoktasndakietrefilliinbiryansma sdr.Hristiyanteolojisitarihbirfideizmtariholaraktaoku nabilir.

Robert Hoopes, Fideism and Skepticism During the Renaissance: ThreeMajorWitnesses,TheHuntingtonLibraryQuarterly,Vol.14,No.4, (August,1951),s.320321. 298 Hoopes,age,s.322.
297

152 Fideizm/O.M.Deniz

KNCBLM FDEZMVEMAN
1.mannDoasveFideizm Aklveimanarasndakiszdeatmann,imanndoas akla kavuturulmadan bir karara balanamayaca ak olsa gerektir.1 mann doasna ilikin tartma, eitli iman anlaylarnn domasna neden olmutur. Fideizmin kar kt ve eletirdii anlay, iman, inancn bir tr olarak grenvenermeselbirtutumolarakkabuledenimananlay dr. nk nermesel iman anlaynda, taknlan tutum gerei, imann rasyonellii ve akliman arasndaki ilikinin mahiyeti sorgulamaya ak hale gelmektedir.2 Bu durumu imana yneltilen bir tehdit olarak gren fideist tutum, iman inancn tesinde tutku ve gven gibi znel tecrbeye dayal bir takm kavramlarla aklama yoluna gitmekte ve imann doasgereiaklavedeliledayanmadniddiaetmektedir. Ilml ya da radikal olsun her iki formunda da fideizm, dinhakikatlerinbirkaynaolarakaklnktlenmesiniiin de barndrr. Aranacaksa, imann kendi iinde destek ara mak, bir faziletten ziyade bir ykmllk olarak grlr. Fideiste gre, imann doas bize byle bir gr kabul et meyi dayatmaktadr.3 Dolaysyla, imann bizzat doasnda, akl yrtmeyi yetersiz, yaraysz ya da sakncal klan un
1

LindaTrinkausZagzebski,PhilosophyofReligion:aHistoricalIntroduction, BlackwellPublishing,Malden,2007,s.222. Bkz.MichaelJ.MurayandMichaelRea,AnIntroductiontothePhilosophy ofReligion,CambridgeUniversityPress,Cambridge,2008,s.94. Penelhum,Fideism,s.377.

154 Fideizm/O.M.Deniz

surlarn bulunduu gr, fideizmin en temel dayanakla rndanbirinioluturur.Bugrnsavunuculuunuyapmas bakmndan, Kierkegaardn Concluding Unscientific Postscript balkleseri,birreferanskaynaolmasnnyannda,enfazla alntlanan eserlerin banda gelir.4 Bu eserinde Johannes Climacus takma adn kullanan Kierkegaard, imann doas nn analizinden hareketle imann neden akla dayanmamas gerektiikonusundabirtakmnedenlerilerisrer. RobertAdams,Climacusunortayakoyduunedenlerin l bir tasnifini yaparak konuya aklk getirmeye alm tr. Adams, sunduu ilk argman yaklama argman (approximationargument)olarakadlandrr.Buradakianafikir udur:Tarihselolaylarngerekliilehindeilerisrlebilecek rasyonel delillerin deeri takribi olmann tesine geemeye cektir. Yani tarihsel bir inancn doruluunu destekleyen deliller, asla sz konusu inancn yanl olma olasln orta dan kaldrc gte olamayacaklardr. Bu yzden ebedi bir mutluluu, tarihsel olgular hakkndaki nesnel kantlamalara dayandrmak mmkn deildir. Kierkegaard, neden mm knolmadnuszlerleaklar: Eer soruturmaya merakl zne, bu hakikatle olan ili kisine sonsuz bir ilgiyle yaklam olsayd, hemen orada mitsizliederdi.nkhibireyunukavramaktanda ha kolay deildir. Tarihsel olana dair azami kesinlik sadece takribibirdeerbarndrr.Butakribideerokadardktr ki,birkimseninmutluluunuonunzerinebinaetmesibek lenemez.Butakribideerebedibirmutluluktanokadarfark ldrki,hibirneticeeldeedilemez.5

Robert M. Adams, The Virtue of Faith and Other Essays in Philosophical Theology,OxfordUniversityPress,Oxford,1987,s.25. Soren Kierkegaard, Concluding Unscientific Postscript to Philosophical Fragments,volI.ed.andtrans.withIntroductionandNotesbyHoward

Fideizmveman

155

Kierkegaard, yine de ebedi bir mutluluun, haklarnda nesneldelillergetirilmesinebalolmakszn,tarihselolgular lailgiliinanlaradayandrlmasnnmmknolduunuiddia eder. man edebilmek iin izlenmesi gereken yol, bu olmak zorundadr.nk nesnel olarak dikkate alnmbir tarihsel delil, yanlg olasln tmyle darda brakmaz. O halde, tarihsel problemler sz konusu olduunda, hibir phenin musallat olamayaca bir kesinlik derecesinde nesnel bir hkmevarmakmmkndeildir.6Kierkegaardnbuyakla m tarihsel olgularla ilgili tm inanlarmz kapsayacak ekildekurgulandiinhaylisorunludur.Onagre,yanlg olaslnnnederecedkolduununhibirnemiyoktur. Dolaysyla nesnel temellere dayanan btn inanlarmz, yle ya da byle bir yanlg olasln iinde barndracaktr. rnein, stanbulun 1453 ylnda fethedildiine olan inanc mn yanl olma olasl ne kadar dk olursa olsun, Kierkegaarda gre yine de bir yanlg pay iereceinden, inancmn kesinliinden bahsetmem mmkn olmayacaktr. Elbette byle bir anlayn, eer kat bir pheci deilsek, te reddtszreddedilmesigerekir.stanbulun1453ylndafet hedildiini bildiimi ve bunun kesin olduunu rahatlkla syleyebilirim. Byle sama derecesinde bir yanlg olasl nn, ancak fantastik bir olaslk olduu ak olsa gerektir ve inancmla ilgili hibir yanlg olaslnn olmad ile ayn anlamagelecektir.Dolaysylainancmndoruluuhakknda herhangibirkukuveendieduymamgereksizdir.Muhteme len Kierkegaard bu trden gl itirazlarn geleceinin far kndadr. Fakat yle grnyor ki, onun bu argmanla gs termeyiamaladey,basite,inanlarmznphedenasla muaftutulamazolulardeildir.
V.HongandEdnaH.Hong,PrincetonUniversityPress,Princeton,New Jersey,1992,s.23. Adams,age,s.26;Kierkegaard,CUP,s.42.

156 Fideizm/O.M.Deniz

Kierkegaard,phecibiryolla,(i)imanninantanfarkl olduunu, (ii) imann bir takm inan nermelerini tasdik etmenintesindebiranlamtadn,(iii)imannnesnelakl yrtmeyedayandrlamayacangstermeyealmaktadr. Bu balamda onun esas hedefinin dikkatleri imann varolusalboyutunaekmekolduusylenebilir. Kierkegaarda gre iman, sonsuz bir ilgiyi ierir.7 Eer bireyekarsonsuztutkulubirilgiduyuluyorsa,ilgilenilen eyin ne kadar nemli olduunun ls ve snr yoktur. Buradanhareketle,Kierkegaardunuiddiaeder:Sonsuztut kulubirilgininolduubiryerde,hibiryanlgolasl,endi elenmeyi gerektirmeyecek lde deersiz deildir. Sonsuz birilgiiinokdkderecedekiyanlgolaslbilerahatsz edici olabilir. Ebedi mutlulua duyulan sonsuz kiisel ilgi, takribi olan bir eyle kyaslanamayacak lde nemlidir.8 Kiinininanlarnndoruluunadairbirgvenceeldeetme arzusuileaklnbuinanlarndoruluukonusundasunabil dii deliller arasnda bir orantszlk vardr. Hi kimse bu delillerin nicel zellii ve imann talep ettii balln nitel zellii arasndaki derin uurumun stesinden gelemez. Bu yzdenimandelilintesinebirsraygerektirir.Tmme lekler tarihsel bir delil bulmak iin birlese, retebilecekleri yalnzca takribi deeri olan bir delil olacaktr. nk tarih bilgiszkonusuolduunda,nesnelkesinlikaslasalanamaz ve ebedi mutluluk bu yolla gvence altnaalnamaz.9 Dola ysyla iman, tarihsel bilginin bir tr deildir. Kierkegaard, imannbilgininbirbiimiolmadnuszlerleanlatr: Akln bir kenara braklmasn ierdii iin, belirtilme sinin pek lzumu yoksa da imann, bilginin bir formu
9
7 8

Kierkegaard,age,s.21. Adams,age,s.27;Kierkegaard,age,s.24. Evans,FaithBeyondReason,s.11;Kierkegaard,age,s.30.

Fideizmveman

157

olmadn grmek kolaydr; nk bilgi, ya geici ve tarihsel olan ilgisiz (indifferent) diye darda tutan, Ezeli olann bir bilgisidir, ya da salt tarihsel bilgidir. Hibir bilgi, Ezeli olann tarihsel olduu samaln kendinenesneedinemez.Spinozannretisinibiliyor sam eer, bu durumda Spinoza ile deil onun retisi ilealakadarolurum.Bakabirzaman,bizzatSpinozaile tarihselolarakalakadarolabilirim.Fakatrenci,iman halinde,retmeninintarihselvaroluuileezeliolarak alakadarolacakkadar,onunlailikiiindedir.10 Kierkegaard bu sonuca ulatran, tarihsel doruluk id dialarnnyadakutsalmetinlerdeyeralaninannermeleri nin tereddtsz ve kararl bir biimde kabulnn mmkn olamayacadr. Fakat daha da nemlisi, ona gre, Tanrnn tarihe mdahalesi, tarihsel yntemlerin kullanm yoluyla muhtemel klnabilen ve makul olduu gsterilebilen srf ta rihsel bir nerme dzeyinde deerlendirilemez. man, rne in Nasral sa hakkndaki tarihsel bir nermeyi tasdik et mekten ibaret olsayd, onun dneminde yaayan insanlar iman etme konusunda, gnmz insanlarndan daha iyi bir konumdaolmuolurlard.Kierkegaardbylebiryargnnen bata eitlik ilkesi gerei kabul edilemez olduunu dnr. Bununla birlikte, ilahi gizemin (divine incognito) bir gerei olarak,saMesihileayndnemdeyaayaninsanlar,karla tklar kiinin Tanr olduu gereini grmezlikten gelebil milerdir.Hlbukignmzinsanlar,tanklokuyarakonu tanyabilmektedirler. yleyse ilahi retmen tarihsel bir fi grolmaklabirlikte,aynzamandaadabirkiiliktir.Onun dneminde yaam insanlardan talep ettii ile gnmz in sanndantalepettiieyayndr.11saMesih,dorudantecr

10 11

Kierkegaard,PF,s.76. Penelhum,GodandSkepticism,s.81.

158 Fideizm/O.M.Deniz

beyedayananbiryolla,bakabirdeyileilahiolanlaaracsz karlamatemelindekendisineimanedilmesiniistemitir.Bu durum tm zamanlar iin geerlidir.12 Bu yzden ona iman etmekispatmmknbilgininbirformuolmadgibi,tarih sel bilginin bir formu da deildir. man bilginin bir formu deilse, ortaya kan sonu u olmaktadr: mann nesnesi, Tanrnnrettiieylerdeil,reticininkendisidir.man, birnermeyeinanmakdeil,birkiiyeteslimiyettir.13 Kierkegaard ve dier fideistler asndan imanda tesli miyetin yeri ve nemi, kiinin imann nesnesiyle olan iliki sinde,Tanryaolansonsuzilgisindeaakmaktadr.ma nninanileilikilendirilmesi,gveninveteslimiyetinnesne si olan Tanrnn yerine bir takm nermeleri yerletirmek olarakgrlmektedir.Aklnkullanmyoluylatesisedilmeye allacak bir teslimiyet, inan nermelerinin doruluunun ya da yanllnn gsterilmesine bal olacandan imanl olmann gerektirdii salamlkta bir teslimiyet duygusu iin yetersiz ve kusurlu bulunmaktadr. Nesnel akl yrtme yo luyla inan nermelerinin doruluu hakknda varlacak so nucun hatal olma olasln hi bir surette dlayamayaca ndan hareketle, nesnel kesinliin imkn reddedilmektedir. mann kesinlii konusunda akln yardmna bavurmak, so nusuzbirabaolarakdeerlendirilmektedir. BunoktadaKierkegaardn,imanndoasgereiphe yi ne ekilde dlad ile ilgili dnceleri belirleyici olmak tadr. man, her ne kadar bir tr karar verme meselesi gibi gzkse de alelade bir karar deildir. man kesin olmak zo rundadr.mankarar,birkonudaherhangibirzmeula

12

13

Stephen Evans, The Relevance of Historical Evidence for Christian Faith:ACritiqueofaKierkegaardianView,FaithandPhilosophy,vol.7, No.4,(October,1990),s.470. Penelhum,age,s.82.

Fideizmveman

159

mann ok tesinde bir anlam tamasndan dolay, iinde phebarndramaz.BuyzdenKierkegaard,imann,varlan birsonuolarakdeil,kesinbirkararolaraknitelendirilmesi gerektiini dnr.14 man karar, yanlg olasln hie sayan bir karardr. Fakat yanlg olasln hie saymak, bu konuda bihaber olmay ya da hibir endie duymamay ge rektirmez. Aksine Kierkegaard, inanan bir kimsenin yanlg olaslnn iddetle farknda olmasnn bir zorunluluk oldu undasrareder.15Riskyoksa,imandayoktur.man,ied nkln sonsuz tutkusu ve nesnel kesinsizlik arasndaki elikidir.Tanrynesnelolarakkavrayabilirsem,imanasahip olmam.Bunuyapamadmiinimanasahipolmalym.man dairesi iinde kalmak istiyorsam, nesnel kesinsizli e/belirsizlie skca tutunup tutunmadma srekli dikkat etmeliyim.16Dolaysyla,kendisininvarolduunukesinola rakbilmesinindnda,17insannhibirkonudakesinlieula amayacanpeinenkabuledenKierkegaardagre,tarihsel birolguyaimannnesnelaklyrtmeyedayanpdayanama yacan sormak, nesnel akl yrtmenin yanlg olasln hie saymada kiiyi hakl karp karamayacan sormak demektir. Kierkegaard, hakik imann doas gerei, inanan kiininimannnnesnesinesonsuzbirilgiilebalolduunu dndiin,busoruyaolumsuzcevapverir.Nesnelakl yrtme,imannnesnesihakkndaherhangibiryanlgolas ln hie saymada kiiyi hakl karamaz ve bu yzden, ta rihsel bir olgu sz konusu olduunda kiiyi imana gtre mez. Fakat iman, hakknda endie edilmeye deer olan bir
14

17
15 16

Soren Kierkegaard, Philosophical Fragments, trans, David F. Swenson, trans.revisedbyHowardV.Hong,withintroductionandcommentary by Niels Thulstrup, Princeton University Press, Princeton, New Jersey, 1962,s.104. Adams,age,s.27. Kierkegaard,CUP,s.204. Kierkegaard,CUP,s.80,s.393.

160 Fideizm/O.M.Deniz

yanlgolaslnhiesayar,nksonsuzbirilgiierir.By lece iman, delilin tesine bir sray (leap), nesnel akl y rtme tarafndan hakl karlamayan bir sray gerekti rir.18 Ksacas, Kierkegaarda gre, nesnel akl yrtme sre cindeinannermelerinindoruluuhakkndakiininulaa bilecei sonu, bir tahminden teye gitmeyen ve epistemik olaslkbarndranbirsonuolacaktr.Bylebirsonu,yanlg olasln dlamamas ve dolaysyla ebedi mutluluun te meli olan kesinlii verememesi sebebiyle, kiiyi imana g trmeyecektir.19 Grld gibi Kierkegaardn zerinde srarladurduuhususuolmaktadr:man,sonucagtrc trdenbirkesinliktalepederveimanntemelinioluturanbu kesinlikakltarafndansalanamaz. Tarihte gerekletii iddia edilen bir takm olaylarn, Tanrnn sada tecessm etmesi, sann armha gerilerek lmesi ve tekrar dirilmesi gibi, Hristiyanln temelini olu turduunu dikkate aldmzda, say imann nesnesi olarak grenKierkegaardn,nesnelaklyrtmeninimannnesnesi hakknda yanlg olasln hie saymada bir kimseyi hakl karamayacan dnmesi anlalabilir bir durumdur. Fa kat bunu imann doas ile ilikilendirmesi ve bir kimsenin sonsuzbirilgiduyduuherbireyhakkndakiyanlgolas ln hie saymada, nesnel akl yrtmenin o kimseyi hakl karamayacaniddiaetmesianlalabilirdeildir.rnein, diyelimkibenHz.Muhammedineleminsfatylanitelendi rilmi bir insan olup olmad konusuna sonsuz tutkulu bir ilgiduyuyorum.Buradakiyanlgolasl,benimiinendie edilmeyecek deerde deildir; nk onun bir peygamber
18 19

Adams,age,s.28. Recep Alpyal, Wittgenstein ve Kierkegaarddan Hareketle Din Felsefesi Yapmak,Ankayay.,stanbul,2002,s.80.

Fideizmveman

161

olduunukabuletmem,birldeonunrisaletindenncede gvenilir bir kii olarak nitelendirilmesine baldr. Farzedelim ki, nesnel tarihsel deliller, onun elemin olarak arld grn % 99,9 orannda muhtemel klyor. Bu durumda,sonsuzilgimdendolay%0,1oranndakihataola slbile,beniendielendirmekiinyeterlidir.Fakatyinede nesnelaklyrtme,hatariskiniyoksayarakdahamuhtemel olan grn doru olduunu benimsemem gerektii sonu cuna ulamam salar. Aksi takdirde, % 0,1 gibioldukad k bir olasl, % 99,9gibi bir olasla tercih etmi olurum ki,busaduyulubirdavranolmayacaktr. Adams, Kierkegaardn, nesnel akl yrtmenin imana temel oluturacak lde kesinlik salamad eklindeki iddiasn desteklemek iin ileri srd bir baka nedeni, erteleme argman (postponement argument) olarak adland rr. Bu argmann temelinde yatan ana fikir udur: Rasyonel dnme ve tartma sreci prensipte ak uludur. Bir kim seninimanedebilmekadna,eldeettiinidnddelille rinmiktarnnyadaokimseninszkonusudelillerzerinde dnrken ne kadar zaman harcadnn bir nemi yoktur. Yenibirdelilinortayakmasyadamevcutdelillerzerinde tekrar dnmek suretiyle farkl bir anlay edinilmesi her zaman mmkndr. Yeni Ahitin tarihsel gvenilirlii gibi meseleler zerine yaplan tartmalar, yzyllardr srmesine ramenbirsonucavarmaktanuzaktr.Aynekilde,Tanrnn varllehindegetirilenfelsefidelilleriniknaediciliiileilgili tartmalarndakararabalanacanadairherhangibirbelir tiyerastlamakmmkndeildir.Kierkegaard,bukonuyau szlerledeinir: Birnesilgider,ardndanbrgelir;yeniskntlarba gstermitir,bunlarnstesindengelinmitirveyenis kntlar ba gstermitir. Nesilden nesile aktarlan bir miras gibi, yntemin doru bir yntem olduu, ama

162 Fideizm/O.M.Deniz

bilgiliaratrmaclarnhenzdahabaarsalamadkla rvs.eklindekialdatmasrpgitmitir.Hepsininileri rahat gibidir; gitgide daha da nesnel olurlar. znenin kiisel, sonsuz, tutkulu ilgililii yava yava yok olur gider. nk karar ertelenir, bilgili aratrmacnn var dsonularndolayszbirsonucuolarakertelenir.20 Kii, akl yrterek ve delil elde etme peinde koarak imanetmeyealrsa,kendisiniimanedipetmemeynnde ki kararn sresiz olarak ertelemek mecburiyetinde kalaca bir durumda bulacaktr. ayet bu konudaki kararn ertele mezse, her an gzden geirilmeye ve dzeltilmeye ak olan bylebirkarar,sadecegeiciolarakverilmi,bellibelirsizbir kararolmakdurumundadr.Bununanlam,buekildealnan birkararnkesinvenihaiolmazelliinitayamayacadr.21 Oysa Kierkegaarda gre iman, kesin ve nihai bir karar ve buna bal olarak da kesin bir ball (commitment) gerekti rir. mann, hibir zaman nihayete ermeyecek olan rasyonel aratrmasrecinedayandrmayaalankii,dinballn da sonsuza dein erteleyecektir.22 Bir kimsenin bir inanca tamamen balanabilmesinin koulu ise inancnn epistemik olarakmeruveyarasyonelbirtemelesahipolupolmadn sorgulamakszn,herneolursaolsuninancnterketmemekte kararllkgstermesidir. Kierkegaardnbuyaklam,herhangibirkonuylailgili rasyonel aratrma srecinin sonulandrlmasnn mmkn olmadeklindekiiddiasnadayanmaktadr.Ancakonunbu iddiashaklgzkmemektedir.Hereydennce,onunbyle bir sonuca ulamak iin akli melekelerini kullanmak duru mundaolduunudnrsek,iddiasnkendieliylertt
22
20 21

Kierkegaard,CUP,s.27. Adams,age,s.30;Evans,FaithBeyondReason,s.12. Adams,age,s.3031.

Fideizmveman

163

sylenebilir.Ayrcarasyonelaratrmasrecininakulu olmas, bir kimsenin iman etme karar almasn ve bu kara rndasebatetmesininedenengellesin?Elindekimevcutdelil leri yeterli bulan bir kimsenin iman etmesi ve bu kararnn arkasnda durmas pekl mmkndr. yle grnyor ki, Kierkegaardntemelhatasdinballayklediianlamve misyondankaynaklanmaktadr.manngerektirdiiball, deitirilmeye ve dzeltilmeye ak olamayacak ekilde, bir dininznoluturaninanlaraballkolarakanlamaktadr. Bu yzden de yanl inanlar terk etmeyi iinde barndran rasyonel soruturmann iman ilgilendiren konularda iletil mesinekarkmaktadr. O halde, Kierkegaardn nemle belirtmek istedii esas husus,imannayrlmazbirparasolanballnaklntasar rufuna brakld takdirde asla gereklemeyeceidir. Dola ysylabirkimseimanaeksizphesiztamamenbalanmak szngerekbirimanasahipolamayacaktr.Fakatburadaher eyden nce, bir dngsellik sz konusu deil midir? Kierkegaard, bir yandan bir inanca kesin balln imana gtrdn, dier yandan ise balln ancak iman ile mmknolduunuiddiaetmektedir. mann,ballgerektirdiiaktr.Fakatballnko ulsuzbirballkolaraksunulmasdoruolmadgibi,her balln ardnda nermesel bir unsurun yatt da bir ger ektir. Balanacam ey hakknda belli bir anlaya sahip olmam beklenir. O halde bir kimse ncelikle, balanaca nesnenin balanmaya deer olup olmadna karar vermeli dir. Din ballk sz konusu olduunda, balln nesnesi Tanrdr.Tanrnnmkemmelbirvarlkolduu,bataiyilik veadaletiolmakzereilahiniteliklerininbulunduuaklibir takmdelillerletemellendirilmedengerekbirballnnasl tesis edilebilecei tartmaya ok aktr. Daha da nemlisi, Tanryabalanabilmemiin,ncelikleTanrnnvarolduu

164 Fideizm/O.M.Deniz

na inanmam gerekir. Dolaysyla Tanrya balln asgari artnn,Tanrvardrnermesinindoruluunutasdiketmek olduusylenebilir.Bunoktadatasdikinbiliselbirkavray, belli bir dzeyde derinlemesine dnmeyi ve gerekelen dirmeyigerektiripgerektirmediinemkazanmaktadr. slamKelamcsEarninhaklolarakbelirttiigibi,tas dikin imann temelini oluturabilmesi iin, Tanr vardr nermesinin gerekten doru olduuna inanmak zorunluysa da yeterli deildir.23 nandn syleyen bir kimsenin, bir kelamcyadafelsefecititizliindeveseviyesindeolmasabile, tasdikinindeliledayalolarakhaklkarlmolduunubiz zat grmesi ve anlamas gerekir. Aksi takdirde o kimsenin inanc/itikad, temelsiz ve bo bir tahminden bir nebze daha iyi olsa da esasen mphem ve pheli kalacaktr. Byle bir inan, salam bir temele dayanmad iin iman olarak ad landrlmay hak etmeyecektir.24 Tmyle mphem ve akli temeldenyoksunbirinancasahipolankiide,gizlidengizliye birkararszlkhalininhkmsrmesikuvvetlemuhtemeldir. Sonuta kiinin bir zaman sonra kendisini birbirine zt iki inanarasnda,Tanrnnvarolduuyadavarolmadgibi,

23

24

Earyegre,bilgiyi,zanvetahmindenayraney,kantlarnolutur duuobjektifkesinliktir.Kiibireyindoruluundansubjektifadan tamamen emin olmasa da bununla ilgili kantlar olmadndan byle bir inanca bilgi denemez. Bu durumda Earye gre, imandaki tasdik hemobjektifhemsubjektifkesinlikstandartlarnkarlayanyani,do rulanmdorubilgidir.Mukallidintasdikisubjektifadandoruke sinbilgiolsada,kantadayanmadiinobjektifkesinliesahipolma dndanEartarafndanmakbulgrlmemektedir.Objektifkesinlie sahip olmayan bir inancn doruluundan emin olunamayaca iin, bylebirinanEaryegrezan,phevetahminanlamlarnagelmek tedir.Uslu,FelsefiAdanmanTemellendirme,s.302. Richard M. Frank, Knowledge and Taqlid: The Foundations of ReligiousBeliefinClassicalAsharism,JournaloftheAmericanOriental Society,Vol.109,No.1,(JanuaryMarch,1989),s.48.

Fideizmveman

165

bocalar halde bulmas kanlmaz gzkmektedir. Bakala rndan duyduklar inanlar, akli bir deerlendirmeye tbi tutmadan dorudan sahiplenen insanlar, inandklarn zan nettikleri eyler hakknda ya ok az bir bilgiye sahip olacak lardryadahibirkavrayasahipolamayacaklardr.Dolay syla inanlarnn yanstt anlamlar, ne derin dnmeyle kazanlabilen tutarlla ve deimezlie, ne de tecrbeyle eldeedilebilenaklaveinsicamasahiptir.Butrdeninan lar, bir bilgiye dayanmakszn kabul edildiklerinden dolay kolaylklaterkedilebilirler.25Dolaysylaimannentanmlay cunsuruolantasdikin,nesnelbiraklyrtmeilebalamas ve ardndan epistemik bir temele dayandrlmas zaruridir. Aksitakdirdeimannbirzandanfarkkalmayacagibi,ima nnn ieriini oluturan inanlarn ve deerlerin, yanl ve hatta sama olmalarna ramen onaylanmas ve kabul edil mesitehlikesivardr. Kierkegaard bu tehlikenin farknda mdr? Denebilir ki, onagreimantamdabylebireydir.mann,doasgerei nesnel ihtimaliyetsizlik (objective improbability) gereksinimi olduunu byk bir tutkuyla savunur. Kierkegaardn bura daki iddias, imann talep ettii kesinlii ortaya koymak iin asla yeteri kadar nesnel delilin olmad deildir. Bilakis, imann nesnel kesinlii istemediini iddia eder.26 Dolaysyla Kierkegaard,imanetmekisteyenbirkimsenintecrbveakli kesinlieulamaabasnglnbulur: man etmek isteyen bir adam var; peki, komedi bala sn.manetmekistiyor,fakatnesnelteemmlnveyak lamannyardmylakendiniiknaetmekistiyor.Budu rumda ne olur? Yaklamann yardmyla, sama (absurd) baka bir ey haline gelir; olas hale gelir, git
25 26

Frank,agm,s.50. Evans,age,s.109.

166 Fideizm/O.M.Deniz

tikedahaolashalegelir,yksekvearderecedeola s hale gelebilir. imdi samaya inanmaya hazr ve is teklidir; ve kunduraclarn, terzilerin ve basit halkn yaptgibideil,uzunbirteemmlsrecininardndan inandn sylemeye cret eder. Halen samaya inan mayahazrveisteklidir;fakat,neksabeenirsin,im digerektensamayainanmakimkanszhalegelmitir. Yaklak olarak olas, olas, yksek ve ar derecede olasyaklak olarak bilebilir ya da hemen hemen bi lebilir, yksek ve ar derecede yaklak olarak bilebi liramasamayainan,buolamaz,nksamakesin likleimannnesnesidirveonasadeceinanlabilir.27 Bualntdandaanlalacagibi,Kierkegaard,birkimse nin iman etmek iin akla bavurmasn ve inancn haklla trmakiinbirtakmdelilleraramasn,dinin(Hristiyanln) inancn tesine geerek, olasla dayal neredeysebilgiye (almostknowledge) varmas gerektiini neren bir tutum ola rakdeerlendirmekteveuygunbulmamaktadr.28nkona greiman,birinsandamevcutolanenyksektutkudur.Her bir kuak ierisinde byle bir tutkuya eriemeyen pek ok kimseolsada,hikimsedahateyegidemez.29Kierkegaard, imanntesinegemeyealmay,epistemikbirkesinlikelde etmeabasolarakdeerlendirirvedineyaplabilecekenb yksadakatsizliinbuolduunudnr.mannolaslklar vegvencelerileyerdeitirebileceinitelkinetmek,inanan birkimseiintmgcylekarkonmasgerekenbirayart madr.Dininanlarnesnelolaslktemelizerineinaetme yekalkmanndinebirfaydasolmadgibi,dininkarlar ile de rtmez. man baka bir eye dntrmeyi teklif
29
27 28

Kierkegaard,CUP,s.211. Adams,age,s.33. SorenKierkegaard,FearandTrembling,Translatedwithanintroduction byAlastairHannay,PenguinBooks,London,1985,s.146.

Fideizmveman

167

edenbuayartmalarakar,inananbirkimseninglbirdi renigsterebilmesiimantutkusundanvazgememesineba ldr.30BylelikleKierkegaard,imaniletutkununayrlmazca sna birbirlerine bal olduunu vurgulam olur. Tutku, inanmak iin nedenlerin ya da gerekelerin olmamasn zo runlu tutar. Bu yzden tutkuyla inanmann koulu, rasyonel dayanaklardan yoksun bir inanc kabul etmektir. Bir baka deyile, tutkuyla inanabilmek iin, bir inanc kabul etmeye yarayan yeterli nedenlerin bulunmamas gerekir. Kiinin inancbykolaslkladoruolmamaldr.Birkimseinan cnnbykbirolaslkladoruolduundanyadainancnn kesinliindenbahsediyorsa,imantutkusunuyitirmidemek tir.31Hlbukitutkuimandanuzaklatrlrsa,imanartkdaha fazla yaayamaz. Nesnel kesinliin olduu bir yerde tutku danszedilemez.32 Kierkegaard, Fear and Tremblingde tutkunun nemini dahaakifadelerledilegetirirvetutkuyuimanilezdeleti rir.manhayretedilesibireydirveyinedehibirinsanolu onun dnda braklmaz; zira btn insan yaamnn iinde birletiieytutkudurveimanbirtutkudur.33Tutkuveakl, karlklolarakbirbirlerinidlarlar.Birkimsebireyeinan makiinnekadarfazlanedenevedelilesahipolursa,ortaya kaninan,okadaraztutkuluveduyguluolacaktr.Dolay sylaKierkegaardnesnelkesinsizliitutkuluinancnzorunlu bir nart haline getirir. Bylelikle akla yatkn (reasonable) bilgiveinanarasndakiayrmdahadaderinletirmiolur.34
30 31

34
32 33

Kierkegaard,CUP,s.11. Karen L. Carr, The Offense of Reason and The Passion of Faith: KierkegaardandAntiRationalism,FaithandPhilosophy,Vol.13,No.2, (April1996),s.238. Kierkegaard,CUP,s.29. Kierkegaard,FT,s.95. Carr,agm,s.238.

168 Fideizm/O.M.Deniz

Adamsnyaklamaargmanveertelemeargmanola rakformlletirdiiargmanlarnmerkezindeKierkegaardn u iddias yatmaktayd: Din bir inancn (zellikle sa ma/absrd olann) doruluunu gvence altna almaya al an bir kimsenin ulaaca kesinlik yaklak bir kesinlik ola caktrveolaslktayacaktr.Dolaysylaimannihtiyaduy duu kesinlik elde edilemeyecektir. Bu yzden Kiekegaard, nesnel olaslk35 tarafndan salanabilecek kesinlie yakla may(approximationtocertainty),nafilebirabaolarakgrd iin, reddeder. Fakat bu reddediin, imann doasn ilgindirendahaderinbirnedenivardr.Kiikesinlieyakla tka samadan uzaklam olacaktr, ki Kierkegaard asn dan asl kayglanlmas gereken konu budur.36 Kierkegaard, deyim yerindeyse, imann temellendirilmeye deil, temellen dirilmemeyeihtiyacolduunuuszlerleifadeeder: Bilakis asl mesele, samay ak ve net hale getirmek iin,balangniteliindekigzlemleri,gvenilirlikleri, sonulardanhareketleispatlamalarverehincilerilega rantrler gruhunun tmn ortadan kaldrmaktr ylekibirkimseisterseinanabilirbuekildeinanmak arderecedegayretvegisteyenbireyolsagerektir demekleyetineceim.37

35

36 37

Kierkegaardn din epistemolojisi, olascln (probabilism) ortaya kardmeselelerleyakndanilgilidir.Kierkegaard,olasclnzorunlu kldepistemolojiksnrlamalarkabuletmeklekalmaz,bunlarsrarla savunur. Ona gre, nesnel rasyonellik insanoluna olas sonulardan daha fazlasn salayamaz. Varlan olas sonular yoluyla iman temel lendirilemez.Dolaysylahakikiimannenesnelbilgiyikapsarnedeona dayanr. Paul F. Sands, The Justification of Religious Faith in Sren Kierkegaard,JohnHenryNewman,andWilliamJames,GorgiasPressLLC, Piscataway,NJ,2003,s.34. Adams,age,s.33. Kierkegaard,CUP,s.212.

Fideizmveman

169

Busonifadelerindendeanlalacazere,Kierkegaard, din inancn iradenin gayretine dayanmas gerektiini; ima nn,tutkudangalanbirinanmaabasnnrnolduunu dnr.Buyzdenimanakladayandrmannbizzatimann doasnaaykrdtnvenesnelolaslndinbakmdan sakncal olduunu dnmesine yol aan nedenler, imanda tutkunun yeri ile yakndan ilgilidir. Bu balamda Adams, Kierkegaardnimandatutkuyunplanakaranyaklamn Tutku Argman (Passion Argument) olarak isimlendirir. Argmann birinci ncl, imann en temel ve en deerli zelliininsonsuzbirtutkuolduudur.kincincl,sonsuz bir tutkunun nesnel ihtimaliyetsizlii gerektirdiidir. Bu iki ncln sonucu ise udur: man, en temel ve en deerli ey olaraknesnelihtimaliyetsizliitalepeder.38 manl olmann temel lt sayd nesnel ihtimaliyet sizlik kavram, Kierkegaardn dnce sisteminde o kadar nemlidir ki hemen hemen tm eserlerinde zmnen yer alr. Bu yzden, bu kavram zerinde biraz daha odaklamak, onun iman anlayn anlamay kolaylatracaktr. Fakat nce Kierkegaardneserlerindenbazalntlarayervermekyararl olacaktr. zde Hristiyann tarih yoktur, nk zde Hristiyan itebuparadokstur:Tanr,birkezzamanierisindev cut buldu. Gcenme (offense)39 budur. Fakat ayn za
38 39

Adams,age,s.3334. Kierkegaard pek ok yerde iman ve gcenme dikotomisine yer verir. man etmek ve gcenmek arasna phe etmeyi konumlandrr. Kierkegaardn terminolojisinde gcenme, imann rasyonel bir zihne kar oluturduu tehlikeyi tanmlar. Bir baka deyile gcenme, bir kimsenin paradoks ile kar karya geldii anda ortaya kan, acdan, skntdan ve fkeden mrekkep duygu halini anlatr. Kierkegaardn referansiseKorintlilereI.Mektup1:23degeenYahudileriinbirg cenme,GrekleriinbiraklszlkolarakarmhagerilmiMesihtanm

170 Fideizm/O.M.Deniz

manda hareket noktasdr Nasl Kutupyldz konu munu asla deitirmiyorsa ve bundan dolay hibir ta rihyoksatpkonungibibuparadoksdahepsabitve hibirdeiiklikolmaksznayaktakalmtrBirkim se, her ne ekilde olursa olsun, Hristiyanl zde Hristiyan ile kartrr kartrmaz, seneleri saymaya balar balamaz, olas olmayan olasya dntrmeyi istemeyebalar.40 Sekinanlamdainanmaktamtamna,hayretvericiola na, samaya, olas olmayana, ki bu anlay iin aklsz lktr,tekableder.41 Gcenmi idrak Paradokstan uzak durur ve olasya balkalr.nkParadokseylerinenolasolmayan dr. Bu kefi yapan, yine Akl deildir. Ne kadar tuhaf gzkrse gzksn, o, sadece Paradoksun azndan kan baz szleri kapar. nk Paradoks bizzat yle der: Gldrler, martavallar ve yalanlar ister istemez olas olmak zorunda, ama niin benim olas (akla yat kn)olmamlazm?42

40

41 42

lamasdr. Bkz: Julia Watkin, offense, Historical Dictionary of Kierkegaards Philosophy, The Scarecrow Press, Inc., Lanham, Maryland, 2001,s.182183. EdwardHongandEdnaHong(ed.),TheEssentialKierkegaard,Princeton University Press, Princeton, 2000, s. 411412. nemli bir antoloji olma zelliitayanbueserdenyaptmzalnt,Kierkegaardn,zelvahiy aldniddiaedenAdolfPeterAldlerzerineyazdbirkitapaait tir. Fakat Kierkegaard bu almasnda, eitli konular zerinde dura rak,kendizihindnyasnokdahanetbirbiimdeortayakoymutur. Buanlamdapekokararmactarafndannemlibulunur. Hong,age,s.417. Kierkegaard,PhilosophicalFragments,s.65.AyneserdeKierkegaard,bir olaslkkantsunarakolasolmayankabullendirmeyealankimsele riniyiniyetliolsalarbile,aslndaHristiyanlazararverdiklerinid

Fideizmveman

171

mannikianavazifesivardr:Gzlemekveheranda43 ihtimaliyetsizlii, paradoksu, iednkln tutkusu ileonaskcatutunmakiin,kefetmek.Olasolmayan, paradoks,geneldeimannonasadecepasifolarakbal olduu bir ey olarak dnlr. Kii bu durumdan imdilik honut olmak zorunda kalacaktr, fakat yava yavailerdzelecektirgerektenbuolasdr.44 Yukardaki alntlar, Kierkegaardn nesnel ihtimaliyet sizlikileimanndoasarasndakurduuayrlmazbaak a ortaya koymaktadr. Kierkegaardn iman tutku olarak tanmladn hatrlarsak, nesnel ihtimaliyetsizliin neden onundncesindenemlibirkonumdaolduuanlalabilir. Kierkegaard asndan tutkunun iki vehesi vardr: Bir eye derinbirzlemduymakvebundandolaykatlanlmazaclar ekmek. Dolaysyla onun tutkusu alalade bir tutku deildir. stisnaszherkesiinihtimaliyetsizolanbireyeduyulantut kudur.BuyzdenKierkegaardouyerdeiman,ihtimaliyet sizlik, paradoks ve tutku szcklerini birbirleri yerine kulla nr. Tutkunun,dolaysylaimannihtimaliyetsizliineihtiya duyduu din inanlar nelerdir? Kukusuz Kierkegaard tek
nr. Yazk, bylece iyi adam hereyi tmyle mahvetmitir. s. 118. (Bualntda,paranteziindekiaklayatknifadesibanaait.) An kavram Kierkegaardn terminolojisinde, literal olarak gz krp makla e deer sreyi ifade etmekle birlikte, zel bir anlama sahiptir. Kierkegaard,zamansalan,zamanveezelilikarasndabirtemasolun caya kadar,zamann sregelen asimetrisininayrt edilemezbir paras olarak grr. An, kii hayattaki ezeliye bilinli olarak balandnda, bireysel varolu balamnda ortaya kar. Bylelikle zamansal ve ezeli arasnda bir sentez ya da bileim meydana getirebilir. Kierkegaard, PhilosophicalFragmentstaiseankavramn,ezelininzamandabedenle mesi olarak niteledii sa Mesihe iaret etmek iin kullanr. Bkz: Watkin,age,s.168. Kierkegaard,CUP,s.223.

43

44

172 Fideizm/O.M.Deniz

birinancnihtimaliyetsizliindenbahsetmez.Hristiyanlaait tminanlarnihtimaliyetsizliindenbahsedergibidir.Ancak esaszerindedurduunoktann,paradoksolaraktanmlad ,Tanrnnsadabedenlemesivesannifttabiatlkiilii gibi inalar olduu sylenebilir. Zaten ona gre, bu trden inanlar ancak tutkunun amacna hizmet edebilir. Kierkegaardn, snrsz tutkunun nesnel ihtimaliyetsizlie olan gereksinimini zorunlu grmesi, en temelde iki nedene dayanr. Kabul edilen riziko byk olmaldr ve tutkulu bir ilginin ardndan denen bedeller muazzam olmaldr.45 Kierkegaard,imannriskileolanilikisiniyleaklar: Fakat riske etmek (venture) ne demektir? Riske etmek kesinsizliebantlolanbireydir.Kesinliinolduu yerde, riske etmek biter. Bir kimse kesinlii ve akl eldeederse,hereyiriskeetmesimmknolamazBir alveri esnasnda [almak istediim] inciyi avucumun iindetutuyorsam,birinciiintmservetimifedaetme giriimim benim amdan riske etme olarak kabul edi lemez Fakat bu inci ok uzaklarda, Afrikada, ulal mas g, gizli bir yerde ise ve bu inciyi asla elime al mamsam,iteovakitevibarkterkedip,hereyigeri de brakp, giritiim bu iin baarya ulaacana dair hibirkesinikolmaksznbuuzunvezahmetliyolculu akmam,benimamdantambirriskeetmedirBu, kesinliklebirdeliliktir.Riskeetmekherzamanbirdeli liktir.Fakatumulanbirebedimutlulukiinhereyiris ke etmek umumi deliliktir Ben en yksek iyiyi ger ektenriskeediyorsamveonuniingerektenyanptu tuuyorsam, o halde kesinsizlik olmak zorundadr ve yle demem gerekirse, kmldamak iin bir yerimin olmasgerekir.Fakatiindehareketedebileceinenge
45

Adams,age,s.34.

Fideizmveman

173

niboluk,sonsuztutkununensertjesthareketleriiin yeterli boluun olduu yer, ebedi mutlulua ilikin bilginin kesinsizliidir, ya da onu yelemek sonlu an lamdabirdeliliktiranla,imdibiryervar,imdiriske edebilirsin!46 Kierkegaardnverdiirnektekikii,eldeedeceikesin olmamasnaramenamacngerekletirmekiinzahmetlibir yolculuu gze almaktadr. nk inci (ebedi mutluluk), peinde komaya deer bir eydir. Devamnda ise Kierkegaard, anlatm biraz kapal olsa da sonuta yle bir iddiada bulunmaktadr. Sonsuz tutkunun en hararetli jest hareketleriiingerekligeniyeri,ancaknesnelihtimaliyetsiz liksalayabilir.Birbakadeyile,sonsuztutkununaak masvekendiniifadeedebilmesinesnelihimaliyetsizlieba ldr. Adams, nesnel kesinsizliin, harekete gemesi iin tut kuya nasl yer temin ettiini yle bir rnekle aklamaya alr:kiolaydnelim:(1)Biradam,yardmiinyakaran sevdii bir kimseyi boulmaktan kurtarmak iin azgn sel sularnaatlyor.(2)Biradam,baygngrnenvemuhtemelen boulmu sevdii bir kimseyi kurtarmak iin, her eyi gze alarak mitsizce azgn sel sularna atlyor. Her iki durumda da kendi hayatn riske ederek o kiiyi kurtarmaya alan kiide, tutkulu bir ilginin aa kt dnlebilir. Fakat Kierkegard,birnoktadaitirazedecekveikinciolaynbirinci sindendahafazlatutkuiereceinisyleyecektir.nkikin ci olayda, nesnel olarak dnldnde, kurtarc, sevdii kiiyi boulmaktan kurtarabilmek iin ilkindekinden ok da hadkbirolaslhesabakatarakkendihayatnriskeet mektedir. Ksacas, ona gre, ok byk bir umutsuzluu barndran bir teebbs, ok byk bir tutkuyu gerektirmek
46

Kierkegaard,age,s.424426.

174 Fideizm/O.M.Deniz

tedir.47 Dolaysyla, imann nesnesi, nesnel anlamda ihtimali yetsiz olan, yani paradoksu iermesinden dolay, her an a balamas gereken iman, en byk tutku olmaktadr: Bir in sandakienyksektutku,imandr.48 Kierkegaard, iman tutku ilikisini detayl bir ekilde, Philosophical Fragmentsda ele alr. En yksek tutkuyu, mutlu tutku olarak tanmlar. ncelikle mutlu tutkunun zellikleri zerindedurur.Onagre,mutlututkununennemlizellii akl ile arasnn iyi olmamasdr.49 lerleyen sayfalarda Kierkegaard,mutlututkununisminikoyar;mutlututku,nes nesi paradoks olan imandr.50 Kierkegaard asndan, tutku nun insan varoluunun zsel nitelii olarak kabul edildiini dikkate alrsak, tutkusuz ya da tutku dzeyi dk olmak, varolua kar ilgisiz olmak anlamna gelir.51 Bu ise eksik in sanolmakdemektirvebuinsanngerekimanedinmesiola sdeildir. BunoktadaKierkegaardnPostscriptteihtimaliyetsizlik, paradoks ve tutku kavramlarn gzeterek, Dindarlk A ve Dindarlk B arasnda yapt ayrm nem kazanmaktadr. Kierkegaard, Dindarlk Ay Socrates ile zdeletirir. Btn dinlerdebudindarlnrneklerinerastlanabilir.52Atipidin darlkhakkndaKierkegaardylekonuur: Ezeliveaslhakikat,zselolarakvaroluazgolmas sebebiyle, varolan bir bireyle zsel bir iliki ierisinde
49 50 51
47 48 52

Adams,age,s.35. Kierkegaard,FT,s.145. Kierkegaard,PF,s.67. Kierkegaard,age,s.73.ves.76. Marlyn Gay Piety, Kierkegaard on Rationality, Faith and Philosophy, vol.10,No3,(July1993),s.371. R. T. Herbert, Two of Kierkegaards Uses of Paradox, Faith, ed. with and introduction and notes, and bibliography by Terrence Penelhum, MacmillanPublishingCompany,NewYork,1989,s.134.

Fideizmveman

175

olan hakikat, (Sokratik olarak bakldnda, dier tm bilgiler rizidir, ls ve kapsam dardr) bir para dokstur.Bununlabirlikteezeli,aslhakikathibirsuret le znde paradoks deildir. Fakat varolan bir bireyle olanilikisindendolayparadokstur.53 B tipi dindarln tek ve somut rnei ise, ona gre, Hristiyanlktr.54 Kierkegaard, gerek iman olarak adlandrl mayhakedenbuBtipidindarlkhakkndayleyazar: znellik hakikattir; paradoks, ezeli hakikatin varolan bireyleolanilikisindenneeteder.imdidahadaileri gidelim;ezeli,aslhakikatinkendisininparadoksoldu unufarzedelim.Paradoksnaslvarlkbulur?Ezeli,asl hakikati varolan ile birlikte yerletirerek. Bu nedenle, onu hep birlikte bizzat hakikatin iine yerletirirsek, hakikat paradoks haline gelir. Ezeli hakikat zamann iindevcutbulmutur.Paradoksbudur.55 Bu ifadeler, bizi yle bir tabloyla kar karya brak maktadr: Dindarlk Aya bulam olan bir paradoks vardr. Bu paradoks, varolan bireyin, inanan kimsenin, ezeli, asl hakikatle zsel olarak ilikili olmasndan kaynaklanr. Din darlk B ise, birincisine ilave olarak, ikinci bir paradoksun zuhuruileortayakarvekendinezghviyetinekavuur. Yani,Ezeliaslhakikat,bizzatparadokstur.56 DindarlkA,iednklnbirformudur.BirTanrnn varolupolmamasileilgilibirkonudeildir.nkDindar lk Ann sadece insani doas vardr. Dindarlk B de ied nklnbirformudur.FakatDindarlkB,eerTanrvarsa,

55 56
53 54

Kierkegaard,CUP,s.205. Kierkegaard,age,s.555. Kierkegaard,age,s.209. Herbert,age,s.135.

176 Fideizm/O.M.Deniz

Tanrileilikikurmakiingerekli,zorunluveyeterlikoullar ihtiva eden bir dindarlktr. Tanr yoksa, Dindarlk B, tpk DindarlkAgibiiednklktenbakabireysunmayanbir dindarlktr.57 Dolaysyla ikisi arasndaki temel ayrm, Tan rnn var olup olmad sorununa/sorusuna dayanmaktadr ki, Kierkegaarda gre, byle bir soru sorulamaz.58 Kiinin yapmasgerekenbirimansramasdrveTanrnntarihie risinde Nasral sa olarak beden alp yaadna inanmaktr. BylelikleDindarlkBninsergilediiiednklkyadama neviyat Dindarlk Ann sergilediinden ok farkl hale gele cektir. Kierkegaardileakifadesinibulandnceyegre,uy gunbirekildeanlaldtakdirde,imannkanlmazsurette paradokslar reten bir karaktere sahip olduu grlecektir. Kierkegaardaka, imann saduyuve inan etii asndan budalaca olduu grn savunur. mann rasyonel bir an lamifadeedemeyeceiiddiasndakibugrnvardneti ceudur:imdiyekadarimanszyaananbirhayattanimanl birhayatagei,akladayananbirgeiolamaz.Bylebirde iimancakbirimansrayilegerekleebilir.Bubalamda kiinin imana geii, kiisel varlk modunun birinden dier birinesramaolarakgrlmekteveadetayenidenbirdou olarak nitelendirilmektedir. Onun bu konudaki egzistansiya listtavrokadarileridzeydedirkiinsannvarlvehayat anlamlandrmasndabirdeiiklieyolamayanbirkabulle
57 58

Bkz.Kierkegaard,age,s.556560. Kierkegaard, Philosophical Fragmentsta Tanry Bilinmeyen (Unknown) olarakadlandrr.Bilinmeyeneyin(Tanrnn)varolduunukantlama fikrinin, akln ucundan hi gemeyecek bir fikir olduunu iddia eder. nkonagre,Tanryoksa,budurumdaOnunvarolduunukant lamakimkanszolacaktr.ayetTanrvarsa,budurumdaOnunvarol duunu kantlamaya kalkmak aptalca olacaktr. rnein der Kierkegaard,birtanvarolduunukantlamam,fakatvarolanbire yintaolduunukantlarm.Kierkegaard,PF,s.4950.

Fideizmveman

177

nii, tutkuyu barndrsa bile, gerek imann bir gstergesi olarakkabuletmez.manestetikbirduygudeildir.Feragati ve boyun emeyi (resignation) art kotuu iin daha te bir eydir. man, kalbin dolaysz eilimi deil, varoluun para doksudur.59Entelektaliteninsahasiinde,birbakadeyile anln ve bilginin bir konusu olarak deerlendirmeye tbi olmamasnn kayna, imann paradoksal doasdr. Kierkegaard,imanlailgiliusaptamalardabulunur: man,yavarenenleriinentelektalitealan(sphere ofintellectuality)iindeyeralanbirders,ahmaklariin bir snak deildir. man, kendine ait bir alandr ve Hristiyanlkla ilgili her yanl anlayn iaretini derhal saptayan unsur udur: Onu [Hristiyanl] bir retiye dntrrveentelektaliteninsahasnaeker.60 Hristiyanlk, tek tek bireye ebedi bir mutluluk vermek ister.Ynhalindedatlanbiriyilikdeil,tekbirkii ye tek bir seferde datlan bir iyilik. Hristiyanlk, z nelliin, sahiplenmenin imkn olarak, bu iyilii alma nnimknolduunustlensedegayettabiiolarak,z nelliin herkeste hazr olduunu farzetmez znelli in bu geliimi ya da yeniden ins znelliin ilk imkannngelimiimkandr.Hristiyanlk,buyzden, nesnelliin tmne kar kar. zneden kendisi hak kndasonsuzderecedekaygduymasnister.61 Kierkegaardn yukardaki ifadeleri, bir kez daha, onun fideistimananlaynakagzlernnesermektedir.Onun penceresinden bakldnda, bir kimsenin iman etmek iin delil aramas, imann doasn anlamadnn en temel gs tergesidir. Bu balamda bahsedilebilecek en byk hatann,
61
59 60

Kierkegaard,FT,s.76. Kierkegaard,CUP,s.327. Kierkegaard,age,s.130.

178 Fideizm/O.M.Deniz

imannesasenaklitasdiktenolutuunuyadaakladayand n zannetmek olduunu dnr. man akli bir tasdik me selesiolmuolsayd,delilpeindekomaameliyesininkiinin imanlaereflenmesiileneticelenebileceiumulabilirdi.Ancak onunasndanbakldnda,balbanabirsahaolaniman, (elbettekasdettiiHristiyanimandr),aklnsahasnasokma ya almak tam bir yanl anlamadr. Hristiyanlk tmyle znellii gelitirmekten ibarettir. Bundan dolaydr ki nesnel aratrmann Hristiyan imannda yeri yoktur.62 Kierkegaardn yukardaki ifadeleri, znellik ve egzistansiya list dnce arasndaki ayrlmaz birliktelik erevesinde okunduunda, ok daha nemli bulduum bir iddiada bu lunmaktadr: mann tek bir boyutu vardr ve o da varolusaldr. Kierkegaard, sonlu znenin, akl ile bilinme yeni, sonsuz varl tecrbesini ve bu tecrbenin esizliini imann doasn anlamann temeli olarak grmektedir. Bu balamda denebilir ki, iman, Tanrnn varlna ve onun neliine ilikin hakikatlere deil, ebedi mutluluu edinmem iin bizimle nasl iliki kurduuna inanmaktr. Kierkegaard yleyazar: Nesnelolarakvurgu,nesylendiistnedir;znelola rakvurgunaslsylendiistnedir.Buayrm,estetikolarak uygun dse bile, doru/hakikat (truth) olan bir ey u veya bukiininazndabirdoruolmayana(untruth)dnebilir dediimizdebelirginbirbiimdeifadeedilirNesnelolarak, mesele, sadece dncenin kategorileri hakkndadr; znel olarak, iednklk hakkndadr. En yksek derecesinde, bu iednk nasl, sonsuz olann tutkusudur (the passion of theinfinite)vesonsuzuntutkusuhakikatintakendisidir.Fa katsonsuzuntutkusukesinlikleznelliktirvebuyzdenz nellik dorudur. Nesnel bak asndan, sonsuz karar
62

Sands,age,s.4142.

Fideizmveman

179

(infinitedecision)yokturvebuyzden,elimezlikilkesiile birlikte, iyi ve kt arasndaki ayrmn iptal edildii nesnel olarak dorudur. O mnasebetle doru ve doru olmayan arasndakiayrmda[dorudur].Nesnelolmayistemekdo ru olmayan olduuna gre, sadece znellikte karar vardr. Sonsuztutku,onunieriideil,sonucubelirleyiciunsurdur, ziraieriikesinliklekendindesakldr.Bylelikleznelna slveznellik,dorudurlar.63 Bu pasajda Kierkegaard, nasln, ne zerindeki nce liininsadeceaslihakikatezgolduunu,birbakadeyile, sz konusu nceliin yalnzca ahlaki ve din hakikat bala mndageerliolduunusylemekistergibidir.Eerbudo ruysa,onunolgularailikineylerinnesnelsorgulamayoluy la doruluklarnn belirlenmesinde bir saknca grmedii; hatta felsefi agmanlarn akl ikna edip etmedii asndan deerlendirilmesini gerekli grd sylenebilir. Bununla birlikte, onun asl hakikat ile ilgili yaklam yoruma yer b rakmayacakldenettir:64Hakikatinnaslolduu/nasll, tamolarakhakikattir.Buyzdenbirsorununneetedemeye ceibirortamdaosoruyacevapvermekhakikatddr.65 Kierkegaarda gre, insann ncelikle cevabn bulmas gerekensoruudur:Varolanbirzneiineldeedilebileceken yksek hakikat nedir? Kii bu cevab darda deil, kendi iinde aramak durumunda ise, o halde en yksek hakikat iednklktr.Buiednklksayesindeimansramasda yaparak,kii,enyksek varolutarznaktalizeetmekteve varoluunun farkndalna varmaktadr. nk iednk lk, ona gre, znel dnrn, yani zsel olarak kendi d nceleriyle ve varoluun nasll ile ilgilenen kiinin alan
65
63 64

Kierkegaard,CUP,s.202203.Vurgularonaait. Sands,age,s.42. Kierkegaard,CUP,s.323.

180 Fideizm/O.M.Deniz

dr. Dolaysyla znel dnr, nesnel dnme ile ve onun darya dnk amalaryla ilgili deildir: znel dnme sadece srele ilgilidir, sonularla ilgili deildir.66 Bu sre znel dnrn gittike daha fazla kendi isel varoluuna kapand ve Kierkegaardn znel benimseme67 (subjective appropriation)dediieydir. znel olarak benimsenmi hakikat (iman yoluyla edi nilmi hakikat) bir bakasna aktarlabilir mi? Elbette, Kierkegaardnbusoruyacevabolumsuzdur.Nesnelhakika tin znel hakikatten ayrld en nemli nokta da burasdr. znelhakikatinanlatlmasveaktarlmasmmkndeildir. znel hakikat, znenin kendi iednklnde bulaca (Tanrnn bir armaan olarak) bir eydir. Bu balamda Kierkegaardndncesinintemelini,znelbirdnrola rakkabulettiiSocratesinhatrlamailehakikatiedinmeara sndakurduuilikiyeynelikeletirisioluturur.68

66

67

68

Zehragl Akn, Niin Varoluuluk?, ETHOS: Felsefe ve Toplumsal BilimlerdeDiyaloglar,Say3:4,(Temmuz2009),s.89. Benimseme yerine, kendileme kelimesi de kullanlabilir. Kierkegaard, kiininhakikatizmsemeninyansrakendinemledeceksurettebe nimsemesigerektiinianlatmakistemektedir. Sokratik olmayan bilgi anlaynda, hakikat hatrlanan deil, renilen bireydir.Kierkegaard,Socratesin,hakikatbizimiimizdeuykudadr; bizeyalnzcaonuaakarmakderanlaynhatalbulur.nk insan,hakikatikavramanoktasndaneyeteneklinedeyeterlidir.Haki kat, insan aklna yabancdr. Bununla birlikte, Hakikat iinde olmayan birinsan,dalaletiindedir(stateoferror).Hakikatiindeolmak,hakikati znel olarak kendine ml etmi kiinin durumunu anlatr. Bu hle ise sadece, bir retmen olan Tanrnn yardm ile ulalabilir. Ksacas, Sokratik anlayta hakikat, renicide yerleiktir, doutan ona aittir. OysaKierkegaardnyorumunagre,hakikatreniciyeyabancdr,d ardan gelir. Bu yzden nihai anlamda, renci her eyi ve tabii ki iman Tanrya borludur. Bkz. Victoria S. Harrison, Kierkegaards Philosophical Fragments: a Clarification, Religious Studies, v33, n4, (December1997),s.455457.

Fideizmveman

181

KierkegaardnDindarlkBolarakadlandrdimanr nei, imann doasna ilikin iki hakikat iddiasnda bulun maktadr:Birincisi,iman,inanannnmnakesinliigerekti rir.kincisi,gerekimankesinsizliigerektirir.69Buikiiddia birliktenaslsavunulabilir? lk hakikat, Fear and Tremblingde dile getirilir. Kierkegaarda gre, iman valyeliinin ilk rnei olan bra him peygamber, iki eye tanklk etmitir: Birincisi, Tanrya iman ettiine ve ona sonsuz gven duyduuna; ikincisi, hi birkukuvetereddtierisindeolmamassebebiyle,shakn elinden alnmayacana iman etmesi. Kierkegaarda gre, brahimin iman, korku ve titreme, tutku ve rkeklik ieri yordu. Fakat yine de kuku duymad. phe etseydi iman bozulmu olacakt: dolaysyla bir iman valyesi olamaya cakt.70 kinci hakikat, Kierkegaard tarafndan Concluding Unscientific Postscriptte ilenir. Burada hakikat (iman), yle tanmlanr:entutkuluiednklkilebenimsemeyoluylasalam kalm nesnel bir kesinsizliktir hakikat.71 Kierkegaardn bu ilk baktaanlalmaszorifadeleri,varoluuakmnnclerin den spanyol dnr Miguel de Unamunonun, imann do asna ilikin szleriyle ak hale getirilebilir. Unamunoya gre, Tanrya iman (beliefin) tutkuyu, akln zdrabn, ku kuyu, kesinsizlii ve umutsuzluu icap ettirir. Aksi takdirde imann nesnesi Tanr olmaz, Tanr fikri olur. Unamuno bize unu sylemek istemektedir: man, Tanr vardr eklinde ifadeedilenaklaaitveilgisizbirnermeyeinanmakdeildir.

69

70 71

J. Kellenberger, Three Models of Faith, International Journal for PhilosophyofReligion,12:4,(1981),s.218. Bkz.Kierkegaard,FT,s.4457. Kierkegaard,CUP,s203.talikvurguonaait.

182 Fideizm/O.M.Deniz

man bizatihi Tanrya inanmak, Ona teslim olmaktr.72 Kierkegaardda Postscriptte iman, Unamuno gibi belirsizlik iindevarolmaolarakgrr.mankararnnveteslimiyetinin kendisi,belirsizolaneyintutkudolubirkabulndenortaya kar. Dolaysyla inanan bir kimsenin yaantsnda pek ok ey,hangigrndoruolduusorusuetrafndadner.Bir taraftanteslimiyetinderinlereinmesiiinkesinlikgerekirken, dier taraftan kesinlik ball imknsz klar.73 Kierkegaardn bu ifadeleri, ben pnermesinin doruluun dan kesinlikle eminim, ama p nermesinin doruluu kesin liklephelidirdiyenbirkimseninifadesindenfarklbiran lam tamaz. Ayrca Kierkegaardn bir mmin arketipi ola rak grd brahime u szleri atfetmesi de gerekir: Ben Tanrnniyiliindenveshakbanagerivereceindenkuku duyuyorum,amabuikieykesindir.Bubalamdadenebilir ki,Kierkegaardnvdiman,akln,doruluundankuku duyduu bir inancn hibir kuku ve tereddt iermeksizin kabul edilmesini gerektiren bir mhiyet tamaktadr. Fakat bylebirimanmodelinaslsavunulabilir? Kierkegaardnbudnceleri,phesiz,onunkiimer kezlivahiyanlaynnbirrndr.Batdncesindeska rastlanan bu vahiy anlay, beraberinde kendisiyle uyumlu bir iman anlayn getirmektedir. Vahyedilen eyin, bizatihi Tanrnn kendisi olduu kabul edildiinde, iman, bir takm inan nermelerinin tasdikinden te, Tanryla kurulan bir iliki ve Ona duyulan bir gven olmaktadr.74 Dolaysyla imanndoaszerineyaplantartmalar,nermeselolanve nermesel olmayan vahiy tanmlamalar arasndaki nemli farkllklardankaynaklanantartmalarlartmektedir.
74
72 73

Kellenberger,agm,s.218 Kellenberger,agm,s.218;Kierkegaard,CUP,203204. Bkz. Recep Kl, Modern Bat Dncesinde Vahiy, Ankara niversitesi lahiyatFakltesiYay.,Ankara,2002,s.7576.

Fideizmveman

183

man, Tanrnn vahyine verilen bir cevap ya da insa nolunun vahye verdii olumlu karlk olarak dnrsek, budurumdavahyinnceliklenermeselbirniteliktadn dnenler,doalolarak,imanninantanolutuunavurgu yaparlar.nermeselolmayanvahiyanlaynnsavunucular ise, imann ilk bata, kiisel gven gibi duygusal bir takm unsurlar ierdiini dndklerinden, imann nermesel (doksastik)boyutunudikkatealmayanyadanemsizletiren bir tutum sergilerler.75 Byle bir ayrmn konumuz asndan nemi, nermesel olmayan iman anlayn benimseyen d nrlerin, ekseriyetle, imann akli bir temele ihtiyac olma dn ileri srmede istekli olmalardr. mann geerlilii ve makull ile ilgili felsefi tartmalarn odanda arlkl olarak, imann inan veya tasdik ynyle ilgili deerlendir melerin bulunduunu dikkate aldmzda, nermesel olma yan iman anlaynn fideistlere cazip gelecei aktr. Bu yzden, fideizm ile nermesel olmayan iman anlaylar ara snda bir ba bulunduu sonucuna varlabilir. yle ki ner meselimananlaynnHristiyaninanlarasndanpekikna ediciolmamas,fideizmekaymaytetikleyenennemlietmen olarakgrlebilir. Sonu olarak, imann yalnzca bir takm doktrinleri tas diketmemeselesiolmadynndekisrar,fideizminzn oluturmaktadr.Fideistegreiman,Tanrhakkndakibirdizi nermeninkabuledilmesiileilgilibirmeseledeildir.man, nesnesinin bizzat Tanr olduu bir gven ve teslimiyet hli dir.Varolusalbirmeseledir.mannnndekienbyken geliseherbirimizdemevcutolanveTanrnnbizeifaetmi

75

Stephen Evans, Faith and Revelation, The Oxford Handbook of Philosophy of Religion, ed. William J. Wainwright, Oxford University Press,Oxford,2005,s.330.

184 Fideizm/O.M.Deniz

olmasnaramen,Onunvarlnniaretlerinireddetmemize sebepolangnahkrbenmerkezciyapmzdr.76 yle bir tabloyla kar karya olduumuz sylenebilir: Bir fideist, imann rasyonelliin herhangi bir biimine gerek sinimi olmadn iddia ederken, zaten imann doas gerei rasyonelliktenbiriztamadndnr.nkhibirnes nel lt, inand eyin doruluunu tespit etmesine, aklen vekalbentasdiketmesineyetmemektedir.Ohaldedoruluu nesnelliktedeil,znelliktearamasndanbakabiraresiyok tur.znellikalanndaaklndeil,iradesinikullanmasyeter liolacaktr. 2.manverade mann akla ve delile dayanmadn kabul etmek, ima nn iradeyle gerekleen bir tr karar olduu sonucuna g trmektedir.77radecianlayneitlitrleribulunmaklabir likte,fideizmleayrlmazbirbaolduugzkeniradeciliin dorudan iradecilik (direct volitionalism) olduu tartmasz kabulgrenbiranlaytr.Dorudaniradecilik,birnermeye inanmay irade etmek suretiyle dorudan inanlar edinebile ceimiziiddiaedenepistemolojikbirtutumdur. mandairadeninrolnarderecedenekartan,da ha kts Kierkegaard gibi iman, iradenin bir kararndan ibaretgrenfideistimananlaylarnndayandtemelilke nin u olduu grlr: man kesin bir karar ve mutlak bir teslimiyeti gerektirdiinden, akln bu konudaki yetersizlii nin yerini ancak irade doldurabilir. Kierkegaarda gre, bir takm inan nermelerine inanmay hibir delile gerek duy makszn seebiliriz ve ilahi ltuf sayesinde enkarnasyonun
76 77

Penelhum,Fideism,s.377. RenfordBambrough, Faith and Reason I,Religion and Philosophy, ed. byMartinWarner,CambridgeUniversityPress,Cambridge,1992,s.27.

Fideizmveman

185

grnr elikisine inanp inanmamaya karar verebiliriz. nk iman bir bilgi paras deil, bir zgrlk edimidir, iradeninbirifadesidir.78Ayrca,inancnvargs(conclusion) birvargdeildir,birkarardr(resolution).79 Kierkegaardn bu ifadeleri, inanlarn birer eylem ol duklarnaiaretetmektedirkieletiriyehayliaktr.80Bunun labirlikte,aynifadeler,mutlakteslimiyetinyadakesinkara rn, inanl bir kiinin bir inan sramas yoluyla phenin daima stesinden geldii iradesel bir eylem olduu tezini dillendirmektedir. Kukusuz bu tezin gc, inanlarmzdan veyaphelerimizdendorudansorumluolduumuzungs terilmesinebaldr.Ancakylegrnyorki,inanlarmzn ve phelerimizin tmnn dorudan bizim hkimiyetimiz altndaolduklarnsylemekpekmmkndeildir.Birtakm insanlarn srf iradelerini kullanarak bir takm inanlar edin melerimantksalolarakmmknse debudurumunpsikolo jik adan srad ve stelik kavramsal olarak tutarsz oldu unudnmekiinhaklgerekelerimizvardr. Frank Ramseyin mecazi bir anlatmla ifade ettii gibi, inanlarrotamzizdiimizharitalardr.81Etrafmzdaolup bitenlere birer cevap olmalar itibariyle, inanlarn seilmi olmadklarn, istemsizce olutuklarn syleyebiliriz. Buna bal olarak, inanlarn temsil ettii hadiselerin zihnimizden bamszolarakvarolduklarn;onlarnvarolmalarnnbizim onlarn varolmasn isteyip istemememiz ilebir ilgisinin bu lunmadn savunabiliriz. nanlarn etrafmzda olup biteni
80
78 79

81

Kierkegaard,PF,s.103. Kierkegaard,age,s.104. Bkz.LouisP.Pojman,Faith,DoubtandHope,ContemporaryClassicsin Philosophy of Religion, eds. Ann Loades and Loyal Rue, Open Court Publishing,LaSalle,1991,s.183207. Jerome Dokic ve Pascal Engel, Frank Ramsey: Truth and Success, Routledge,London,2003,s.25.

186 Fideizm/O.M.Deniz

olduuekliyletemsiletmehakknstlendikleriniveeylem lerimize rehberlik etme konusunda etkin bir ileve sahip ol duklarn kabul ettiimizde, iradeye biilen misyon nemini kaybedecektir. Bu balamda inanmak, bakmaktan ziyade grmeyebenzetilebilir.Neynebakacamabenkararverebi lirim, ama gzlerim ak olduu mddete grmemeyi iste yemem. rnein u an masamn zerinde beyaz bir kt gryorsam,onugrdmeinanmadanncebubeyazk d gryorum eklinde bir inanca sahip olmay semek zorundaolmadmsezgiselolarakakolsagerektir.Burada, grmek inanmaktr. Elbette bu, alglamadaki bir takm etkin unsurlar reddetmek demek deildir. evremdeki eyleri aratrabilirimveonlarngzearpanzelliklerizerinedik katimi toplayabilirim. Baz eylerdenyz evirebilirim. Alg sal mekanizmam ynlendirebilirim. Fakat bunu yapar yap maz, edindiim alglar, onlara sahip olup olmamay iste memden bamsz olarak kendiliklerinden gelirler. nmde beyaz bir kdn durmasndan holanmasam da veya u an beyazbirktgrmekistemesemdedeienbireyolmaya caktr.Dolaysylabirinanedinirken,dmzdakidnyann dayatmas altndayzdr. Duyma zrl deilsem ve yak nmda bir mzik aleti alnyorsa, mziin sesini duyarm. Mzik sesi duyduuma inanmaktan kendimi alkoyamam. nanbanadayatlr.82 radeye dayal inanma (volitional believing) anlay, bir kavramkarkldaierir.Birkimsenintambirbiliniinde bir inanc srf iradi bir fiille edinebilecei, dolaysyla o kim senin inan ile delil arasndaki balanty amal bir ekilde hiesayabileceiifadeedilirkenanlalmazbirnoktavargibi grnmektedir.nktambirbiliniindedeildeksmibir biliniindeistemdebulunarakbirinanedinimiolaslgz
82

Pojman,agm,s.186.

Fideizmveman

187

ardedilmektedir.Bununlabirliktetambirbilinhaliolutu unda,inancnkiininnoetikyapsndansilindiisylenmek istenmektedir.yleki,birkimsetambirbiliniinde,hemP nermesinehemdebenimPnermesineinandma,Pner mesinin doruluunu dikkate almakszn inanamaz. Bir P nermesine inanmann, P nermesinin doru olduuna inanmak olduunu ve daha da nemlisi istek ve arzunun Pnindoruluuyadayanllzerindebiretkisininolma dnkabulettiimizde,Pyeinanmannepistemikbirnede ninin olmas gerektii sonucuna varmamz kanlmaz g zkmektedir.83urnekdahaaklaycolacaktr.Aahsnn B ahsna banka hesabnda 1.000.000 TLs olduuna inand n sylediini farzedelim. Bnin Aya, onun buna inanmas iin hibir nedeni olmadn hatrlattnda, Ann u cevab verdiini farzedelim. Banka hesabmda 1.000.000 TL olduu nainanmakiinenufakbirnedeniminolmadnbiliyorum, amasrfyleolmasnistediimiinyinedeinanyorum.By lebircevapkarsndaAnnakayapmadndaneminolan birkimse,yaonunaklnkardnayadauannedediini bilmediinehkmedecektir. Budeerlendirmesalambirzeminedayanyorsa,inan larbirereylemolmadklariininanlarmzdandolayyarg lanmamamz gerekir. Yani, yapmamalsn, yapamazsn ie riyorsaveinanlarmzonlarseerekdorudaneldeedemi yorsak,hangiinanlarasahipolduumuzabaklarakyargla namayz.84DolaysylabirkimsePnermesinindoruoldu una, bir delile85 dayal olarak inanyorsa, P nermesine inandndan dolay sulanamaz. Fakat hi kukusuz eylem
85
83 84

Pojman,agm,s.186. Pojman,agm,s.187. Delilkavramn,birnermeninveyaiddianndoruluunubelirlemede yadakantlamadakullanlabilecekhereyiiinealacakekilde,enge nianlamylakullanyorum.

188 Fideizm/O.M.Deniz

lerimizden dolay yarglanabiliriz. nk nmze kan ya da karlan delillerin shhatini irdelemek bizim elimizdedir. Tutunduumuzdelillerinsalamlnkontroletmediysekve kartdelillerlebirliktekonununmuhtelifynlerihakkndaki argmanlardikkatlibirekildeincelemediysek,yanlgieri sindeolupolmadmzbilemeyiz.Dolaysylainanahlak86 meselesinin inan edinimindeki yeri ihmal edilemeyecek ka

86

Herzaman,heryerdeveherkesiin,herhangibireyeyetersizdelille inanmakyanltr.Cliffordunzellikleistemliinanedinimidnce sine kar ahlaki bir ilke olarak ifade ettii bu cmle, din inanlarn rasyonellii ile ilgili temel bir lt sunmas bakmndan da tartma konusu olmutur. Tanr inancnn ahlaki ve rasyonel saylabilmesi iin kantadayanmasnngerekmediini;Tanrinancnntemelbirinanol duunu tartan yeniliki epistemoloji (reformed epistemology) gelenei nin meseleye yeni bir alm kazandrd bir gerektir. Fakat Cliffordun ahlaki ilkesinin, eer hakikate ulamak ve doru, gereke lendirilmiinanlarasahipolmakgibibirkaygmzvarsa,kendinidaya tanbirilkeolarakgrlmesindebirsakncayoktur.Bunoktada,birde liliyeterliyadayetersizyapaneyinneolduuincelemekonusuedile bilirveedilmelidir.BelkiCliffordunifadeettiikadarkesinbirbuyruk biimindeolmasadabirkimseyetersizbirdelilleinanmamaldrsz ahlaki bir maksim olarak benimsenmeyi gerektirecek salamlkta g zkmektedir. Dolaysyla inan ediniminde iradecilii savunanlarnbu ahlakiilkeyigeersizklacakgteargmanlarsunmalargerekir.Bkz. William Kingdon Clifford, The Ethics of Belief, Belief, Knowledge and Truth:ReadingsintheTheoryofKnowledge,ed.byRobertR.Ammerman andMarcusC.Singer,CharlesScribnersSons,NewYork,1970,s.39 45. Kr. Richard Feldman, The Ethics of Belief, Philosophy and Phenomenological Research, Vol. LX, No 3, (May 2000), s. 667695; Ronney Mourad, Choosing to Believe, International Journal for PhilosophyofReligion,63,(2008),s.5569.Dininanahlakileilgilitar tmalarn ksa bir zetini sunmas ve son dnem din felsefecilerinin konu ile ilgili deerlendirmelerine yer vermesi bakmndan bkz. Andrew Dole and Andrew Chignell (editors), God and The Ethics of Belief:NewEssaysinPhilosophyofReligion,CambridgeUniversityPress, Cambridge,2005.Delilciliinngrdyeterlinedenlervedelillerko nusununbiranaliziiinbkz.Adler,age,s.3640.

Fideizmveman

189

dar nemlidir. Oysa iradeci yaklam, bize bunun ihmal edi lebileceininermektedir. radeye dayal inanmay savunanlarn dayandklar ba ka bir nokta, kiinin inanlarndan sorumlu tutulabilmesinin baka trl mmkn olmayacadr. nk bir kimsenin kontrol altnda bulunmayan bir eyden sorumlu tutulmas mmkn deildir. leri srlen bu gereke, ilk bakta hakl gibigrnsedegereitamolarakyanstmadsylenebilir. rnein, mutluluk bir kiinin kararna bal deildir. Mutlu olmak ya da olmamak bir kimsenin elinde deildir. Fakat buna ramen kiinin mutluluundan veya mutsuzluundan sorumluolduu sylenebilir. Kiinin kendisini mutluedecek bir abann iinde olmaktan ya da olmamaktan sorumlu ol duuifadeedilebilir.Bunungibi,denebilirki,kiidoruola rakinanmaktandasorumludur.Mutluluumuzuyadainan larmzbelirleyeneybizimbuyoldakiabalarmzdr.87s telikbirkimsebakatrlinanmayseemesebile,inanlar nedenlere cevap verme yeteneine sahiptir.88 nancn bu zellii,sorumluluudouranbiretkinliesahiptir.Birkimse bakatrldavranmasngerektirecekbirnedenvarkendav rann deitirmiyorsa, o davranndan ya da eyleminden dolay sorumludur. rnein, bir kimsenin giysilerinin kirli olmas nedeniyle, onlar temizlemek iin bir amarhaneye gittiinidnelim.Tamykamaileminebalarken,onapark metreyeparaatmasgerektiininsylendiinifarzedelim.Bu durumda sonraki nedenleri deerlendirebilir ve ykama ile mini erteleyebilir. Bylelikle elbiselerimi u an ykamalym inanc, u an park metreye para atmalym inanc ile yer de itirmi olur.89 Bir konumac bir dinleyiciye P nermesine

89
87 88

Adler,age,s.64. Adler,age,s.66. Adler,age,s.66.

190 Fideizm/O.M.Deniz

inanmas iin bir delil ortaya koyuyorsa, o kiinin sunulan delilideerlendirmesiniveonagrebirkararvermesinibek ler. tirazla karlamad srece ya da itirazlarna cevap al dorandaPnermesiningvenilirliiartacandandinleyi cinin yeni inanc edinmesi beklenir. Eer dinleyici, deliller zerinde deerlendirmede bulunmay reddediyorsa ya da delilleringcnerameninancndabirdeiiklikolmuyorsa, bu eylemlerinde de bir deiiklik olmayaca anlamna gelir vemevcutinanlarndansorumludur. Fideizmin akln karsna iradeyi yerletirmesi, eer imann talep ettii kesin karar ve teslimiyet salanacaksa, neye inandnn deil, nasl inandnn daha nemli oldu unu iddia eden anlaynn bir uzants olarak grlebilir. Hereyden nce bu ikisi arasnda bir tercihte bulunmak zo runda olmadmz sylenebilir. Fakat bir inanca balln, srfiradibirfiiligerektirdiifikri,savunulabilirolmaktanok uzakgzkmektedir.Tminanlarmzbireylerebalanma eyleminden hareketle aklamak, psikolojizmin yanlgsna dme tehlikesini dourur. Bylelikle doru inanlar yanl inanlardan ayrma ynnde kullanabileceimiz her trl imknelimizdenkaypgider. nanlarmz, kaynaklarn sadece eilimlerimizde ya da tutkularmzdabulmaktaysalarveaklndenetimindekikant laradayananbirtemelesahipdeilseler,yanlolmaihtimal leri ok yksektir. Yarn sokaa kp dolamay arzu ettii miz iin havann gzel olacana inanmamz ile meteoroloji nin verilerine dayanarak, yarn yamurun yamamasnn muhtemel olduunu dndmzden havann gzel ola cana inanmamz arasnda byk fark vardr. Ayn ekilde dinsel inanlar da temel olarak bizim iten balanma ve inanma isteimize sahip olmakla yetinemezler. Bir dinin ha yatmabiranlamkatmasndan,banacesaretveumutverme sinden ya da bir eylere inanma ihtiyacm gidermesinden

Fideizmveman

191

dolaydoruolmaszorunludeildir.nanlarmz,nedensiz bir ey olma iddiasnda olmadklar gibi, aksine kant talep etmektedirler. Bir nermeye inandmz sylediimizde onun doru olduunu dndmz sylemek isteriz. Doruluk,yargnndoruolmasdr.90Biryargyadorudur yadadeildir.Dorulukyargdabulanankiitarafndanyar gyakeyfibirekilde,kiininznelisteklerinegreyklenmi deildir. Doruluk, yargnn kendine zgdr. Bir yargnn doruluunuanlamannyoluisekantlamaktangeer. Matematiin dorular, hibir ekilde isteime veya ne deniolmayanbirkararmabaldeildir.phesizbirteore min geerlilii, bir aksiyomlar sistemine dayanr. Ama bu sistemin iinde henz kantlanmam doruluu temellendi reney,mantksalbakmdandzgnbirbiimdegerekleti rilenbirtmdengelimdir.teyandanskmantksaltutarllk koullarna uyan sistemin kendisi de tamamen keyfi bir bi imde tasarlanm deildir. Ksacas, mantn ilkeleri gze tilmek durumundadr. Kukusuz matematiin konusuna gi reninanlarileimannkonusunagireninanlararasndado ruluk ve kesinliin tesbiti bakmndan bir farkllk vardr. Fakatdininanlarszkonusuolduunda,mantnilkelerini bir kenara brakarak, akln onaylamad bir inanc edinebil mek iin iradeyi harekete geirmenin hakl bir taraf yoktur. Benim istememle 2+2=5tir nermesi doru olmayaca gibi, yinebenimistememle,rnein,sahemTanrdrheminsan drnermesinindoruolmayacaaktr. Kierkegaardn bir iman srayn zorunlu gren iman anlayn dikkate aldmzda, iman ile irade arasnda kur duu ilikinin ynn belirleyen etkenin Hristiyanln
90

David Elton Trueblood, The Logic of Belief: An Introduction to the PhilosophyofReligion,Harper&BrothersPublishers,NewYork,1942,s. 2425.

192 Fideizm/O.M.Deniz

zndenkaynaklandngrmekartcdeildir.Kukusuz Kierkegaardn ncelikle bir kimsenin, neden u veya bu di ninvazettiiimanadeildeHristiyanimannasramayter cih etmesi gerektii sorusunu cevaplamas gerekir. Fakat onunbukonudakiyaklamHristiyanlnulhiyetanlay nninsanaklnnuydurabileceiveaynzamandakavrayabi leceibireyolmadeklindekitemelsizbirkabuldenteye gitmez. Kierkegaarda gre srama gereklidir; nk Hristiyan iman, insan aklnn mantksal olarak elikili bulduu enkarnasyonun gerekliine inanlmasn ister. Dolaysyla, kiinin sama olduunu bildii eye inanma noktasna gele bilmeyibaarmasgerekir.lahiltfundesteininyannda,bu yolda kiiye lazm olan tek ey, iradesini inanma ynnde hareketegeirmesidir.Fakatbuuanlamagelmezmi?Sama olduunu biliyorum ve tam da bu yzden inanmak istiyo rum. Bu anlayta olan bir kimsenin kendisini kandrmaktan bakabireyyapmadakolsagerektir.91Mutlakteslimiye tin ve balln, kiinin her zaman bir iman sramas ile phelerinden syrlabilecei anlamna geldiini sylemek, eletiriye ak gzkmektedir. Descartesin dedii gibi, belki sadece phe ettiimden phe edemem. nancmz sorgu
91

Kierkegaardn din inanlar, iradenin dorudan denetimi altna ver mediini savunan grlere rastlamak da mmkndr. Evansa gre, Kierkegaard asndan, ancak, inanlarn oluumunu bir takm baka eylemleriyerinegetirmenindoalbirsonucuolarakgrendolayszira decilikten (indirect volitionalism) bahsedilebilir. Evansa gre, Kierkegaardmutlakparadokskavramilemantksalbirelikiyideil, sadece akln bunu kavrayacak yetenekte olmadn kasdettiinden, dorudan iradeye dayal inan edinimini savunduu eklinde yorum lanmamaldr.OnagreKierkegaard,imansrayveiradearasndaki ilikiyi kiinin kendini dnme hazrlamas anlamnda ele almakta dr. Bkz. C. Stephen Evans, Does Kierkegaard Think Beliefs Can Be DirectlyWilled?PhilosophyofReligion,26,(1989),s.173184.

Fideizmveman

193

lamaya ya da denetlemeye yol aabilecek bir takm delillerle yzlemekten kanabilmeyi baarabilirsek, hi bir pheye sahip olmayabiliriz. Fakat yle grnyor ki istenmeyen ve bizi tereddte drecek delillerden kendimizi kolaylkla muhafazaetmekpekmmkndeildir.Eermutlakkararve teslimiyet,Kierkegaardniddiaettiigibi,aklnrettiip heyi iradeyle reddetmek anlamna geliyorsa, bu,onun kiiye kendisinikandrmasntembihlemekyannda,arbirsorum lulukyklediinidegsterir. rademi kullanarak kendimi bir eye inanmaya zorla mam,aslndaondanpheettiiminbiritirafolarakyorum lanabilir.Buanlamda,herinanmaistemi,birpheetmeiste iolacaktr.Dolaysylafideistlerinkesinlikveiradearasnda kurduuilikinintutarlbirtarafnnolmadgrlebilir.Bu noktada, iradi bir fiille yeterince temellendirilmi bir eye inanmay reddedebilir miyim? sorusu da gndeme gelebi lir.92 Busoru,dininanlarszkonusuolduundadetaylbir incelemeyigerektirsedeenazndanunusyleyebiliriz.Apa k bir doruyu bile reddetme zgrlne sahibiz. Bunun iin dikkatimizi apaklktan baka yana evirmemiz yeterli dir. yle ki, en mkemmel kantlar bile, bu kantlar gz nne almay, dikkatli bir dnme abasyla onlar canl klmay reddeden biri iin l olarak kalrlar93 radesini delile dayal doru inanlar edinme ynnde kullanmayan
92

93

rf Suresi 179. ayet bize bu sorunun cevabn dnmeye sevkedebilir: Andolsun biz, cinler ve insanlardan, kalpleri olup da bunlarlaanlamayan,gzleriolupdabunlarlagrmeyen,kulaklarolup da bunlarla iitmeyen biroklarn cehennem iin var ettik. te bunlar hayvanlar gibi, hatta daha da aadadrlar. te bunlar gafillerin ta kendileridir. TulinBumin(editr)vedierleri,Felsefe2002,TSADyaynlar,stan bul,2002,s.72.

194 Fideizm/O.M.Deniz

kii, doru inanlara sahip olma ve dolaysyla ebedi mutlu luueldeetmeimknnriskeetmiolmazm?Pascalnbahis argman,dolaylolarakbusoruyabircevapniteliitar. PascalagreTanr,tanmgereikavraymzntmy letesindeolduuiinOnunvarolupolmadaklilebili nemez. Baz insanlar Tanrnn varlna inanmyorlarsa, bu nunsebebiTanrnnvarlnnkantlanabilirolmaydeil,o kimselerde inanma duygusunun olmaydr. stelik Hristiyanlk, akl temele alan bir din deildir. Hristiyanlar, akli temeller sunamadklar bir dine uyduklarn aka sy lerlerken,imanlariinaklitemellersunamyorlardiyeonlar kimknayacak?94diyesorarPascal.Buyzdennceliiakla verip, zellikle Tanrnn varl konusunda kararsz olanlar Tanrkantlamalareksenindeiknaetmeyealmakhemge reksiz hem de bouna olacaktr. Bylelikle Pascal, Tanrnn gerekvarolduunagereksevarolmadnakararvermekiin eldeyeterlidelilolmadnainananbiragnostiinkonumun danhareketlebahisargmannortayakoyar: Tanryavardryadayoktur.Fakathangigremeyle deceiz? Akl bu hususta sonuca varamaz. Sonsuz kaos bizi Tanrdan ayrr. Bu sonsuz mesafenin br ucunda neticesi yaz veya tura gelecek bir madeni para dndrlyor. Ne yanabahsegireceksiniz?Akl,ikiseenekarasndabirseim de bulunmanz salayamaz, akl ikisinden birinin yanll nadakararveremez.95 Pascal,bahsegirmemekgibibirseeneimizinolmad n syler. Fakat neden bahse girmek zorunda olduumuzu aklamaz. Byle nemli ve varolusal bir konuda yargy askya alarak pheci bir tutum sergilemenin ya da konuya

94 95

Pascal,Pensees,s.122. Pascal,age,s.122.

Fideizmveman

195

kaytszkalarakbilinemezcibiryaklamgstermeninuygun suz olacan dnr gibidir. Bu balamda Pascaln, bir agnostiin mutlaka cevaplamas gerektiini dnd so ruyuuekildeifadeetmekmmkndr.Tanrnnvaroldu unaveyavarolmadnainanmakiinhibiraklidelilimiz yoksa ve Tanrya iman etme ya da etmeme arasnda karar vermek zorunda kalm olsaydk, hangisini tercih etmemiz faydamza olurdu? Pascal, meseleyi olaslk teorisine dayan drarak bu artlar altnda tek makul tercihin iman etmek ol duunusavunur. Tanrnn varln yani turann gelmesini istediimizde ne kazanp ne kaybedeceimizi tartalm. Her iki durumu da ayrayrdeerlendirelim;eerkazanrsanhereyikazanrsn, eer kaybedersen hibir ey kaybetmezsin. yleyse tereddt etme;Onunvarolduunadairbahsegir.96 Tanr varsa, kazanlacak sonsuz bir hayat ve mutluluk vardr.Tanryoksakaybedecekhibireyyoktur.Bunedenle, muhtemel kazanlarmz en yksek dzeye karrken, ka yplarmzenazaindirgemekistiyorsakayet,Tanrnnvar lnaimanetmemizgerekir. Pascaln buraya kadar ksaca ifade ettiimiz bahis ar gman, pek ok ynden eletiriye aktr.97 Varolusal bir nemesahipolanimanhadisesibirbahisoyununaindirgene bilirmi?Tanrnnvarolduunumitetmektenilerigitmeyen bir tarzda, bir kimsenin, iine dt derin phelerden
96 97

Pascal,age,s.123. Pascaln bahis argmanna yneltilen eletiriler iin bkz. Paul Saka, Pascals Wager and the Many Gods Objection Religious Studies, v37, i03, (September 2001), s. 321341; D. Groothuis, Wagering Belief: Examining Two Objections to Pascals Wager,Religius Studies, v30 n4, (December 1994), s. 479487; J. J. MacIntosh, Is Pascals Wager Self Defeating? Sophia, Vol 39, No 2, (OctoberNovember 2000) s. 130; Tzer,age,s.105112.

196 Fideizm/O.M.Deniz

syrlmadanpragmatikbirihtimalhesabyaparakimanettim demesi, szde kalan bir iman olacaktr. Byle bir yolla Tan rnnvarlnaimanetmeninsalamvesamimibirimando uracanasliddiaedilebilir?Kiinininanyormugibiyapa rakkendisinikandrmasnnbirgstergesiolmayacakmdr? Pascala yneltebileceimiz en ciddi eletiri, Tanrdan (Pascaln kastettii Tanr, Hristiyanln Tanrsdr) yana bahsegirin,nerisininkendidncesistemindekincllerle elikiliolmasdr.PascalagreTanrsonsuzldekavran lamazdr. O halde teoride, Tanr hakknda sonsuz sayda mmkn teolojilerin olabileceini kabul etmemiz gerekir. Bu teolojilerin doruluunun eit derecede mmkn olduunu dndmzde, kiinin neden, rnein slamn Tan rsndanyanadeildeHristiyanlnTanrsndanyanabah segirmesigerektiiniizahetmekgerekir.Tanrnnvaroldu unuveinsanlktarihboyuncabilinentanrlardanveolutu rulmu teolojilerden sadece birisinin doru olduunu kabul edelim. Bu durumda kiinin akln ltlerini n plana alma danbaarlbirtercihyapmaansveolaslokdktr. Bununlabirlikte,sradanherhangibirbahistebilePascalnda iaretettiigibikrzararhesabyaplmasvebiryarargze terek tercihte bulunulmas kanlmazdr. ayet bir tercihte bulunmak gerekiyorsa, slamn Tanrsnn zerine bahse girmeknedendahamakulolmasn?Kiinindorubirtercihte bulunmasiin,iiansadeilbirtakmrasyonelvemantksal ltlerdenhareketedeniradibirkararabalamasdahauy gundur.Pascaln, biragnostii Tanr arayndan vazgeme meyeiknaetmedekiabas,ona,Tanrnnvarlnailikinbir umuda sarlmay nermekten teye gitmiyor. Akln al tndayeermeyenbirumudunbobirumutolmadnnga rantisinivermektenuzakgrnyor.Tanrnnvarolduunu umutetmek,hikukusuzTanrnnvarolduunubilmekten farkldr. Kiinin var olduunu bilmedii bir Tanrya g venmesiveitenliklebalanmasnaslbeklenebilir?Temelsiz

Fideizmveman

197

bir umudun besledii bir inanma iradesine dayanan bylesi birimanndeerindennaslbahsedilebilir? Pascal, imann akl ncelediini aka ifade eden Augustineinizindengitmektedir.Augustineninsavunduu, imannakldanncegeldiiilkesibasiteyleifadeedilebi lir: mann ncelii retisi, her bilgide iradenin ncelii retisidir. Bilinen ey, sevilen eyden ayr tutulamaz. En asgaridzeyde,herbili(cognition)dorudandoruyailgiye baldr. radenin rza gstermedii bir ey tam olarak bilin mez.Yinede,gerekliintambirbiliiolmaksznogerekli infarkndalolabilir.98Yani,onagre,Tanr,tannamyor olduu halde, bilinebilir. man iradeyi harekete geirir ve bylelikle iman, bir bilme yolu haline gelir. Augustine, Tan rnnvarlnimanlabilmeyisavunmaktadrki,bukonuda ki dnceleri anlalr olmaktan uzaktr. Aka grlecek olan,onunyaklamnn,sonuta,dintecrbeyebirbavuru olduudur.Bubavuruincelendiindeiseciddikusurlarnn olduugrlecektir.99 Hristiyan Din Felsefecisi Richard E. Creelin imann de eriyle ilgili dnceleri, neden imana ncelik verilmesi ge rektii konusuna farkl bir boyut kazandrmas bakmndan dikkatedeerdir.Creel,ilkbatausoruyuyneltir:Gerek liinnaslolduunubilmekileteistanlamdabirTanrnnvar olduunadairkalcbirimanasahipolmakarasndagerid n mmkn olmayan bir tercihte bulunma frsat bize ve rilmi olsayd, hangisini sememiz gerekirdi? Creele gre, gerekliinnaslolduunubilmeyiseersekvesonutamora

98

99

Robert Cushman, Faith and Reason in Thought of St. Augustine, ChurchHistory,Vol.19,No.4.(December,1950),s.273. Tanry tecrbeyle bilmek konusunda ayrntl bilgi iin bkz. Mehmet SaitReber,TanryBilmeninmknveMahiyeti,Kitabiyat,Ankara,2004, s.88100.

198 Fideizm/O.M.Deniz

limizibozanbirdurumortayakarsa,iyilemeumuduolma yan bir hastann gerekle yzlemesinde olduu gibi, elde ettiimiz bilginin bize hi bir faydasnn dokunmad duy gusunakaplmamzkanlmazdr.EerTanryaimanetmeyi seersek, imanmzla ilgili bir takm zorluklarla karlama olaslmz her zaman varsa da, kukularmz olmayacaktr. evremizde neler olup bittiinin bir nemi kalmayacaktr. mananceliktanmaknedendahaavantajldr?manetmek le,hereyin,Tanrysevenleriniyiliiiinhepberaberelbir lii iinde alt konusunda gven sahibi oluruz. Dahas, sarslmazbirimanasahipolursak,kendimizimutsuzhissetti imiz anlarda bile, Tanrnn bizi gzettiinden ve yalnzla terkedilmediimizdeneminolabiliriz.Ayrca,bunalmad tmz zamanlarda imann verdii destek sayesinde bir k yolu bulabiliriz ve her eyin yolunda gittiine, kesin olarak yle olduu izlenimini edinemediimizde bile, gve nebiliriz.Hereydennemlisi,Tanrvardeilsebilebuekil dehissedecekoluumuzbizimiinbirkazantr.100 Creelinbuyaklamirrasyonalizmekaparalargibidir. Muhtemelenodakabuledecektirki,bylebirsoruylakar laanaklafallayacaktr.nkfaalbirakl,sonucuneolursa olsun gereklie ulamaya can atacaktr. Oysa Creel, akl bu sevdasndan vazgemeye ve imana ncelik vermeye ar maktadr. Gereklikle karlap umutlarmzn yklmas ih timalindensesalambirimantercihetmemizinermektedir. Buyzdenonunsalamdediiimanaslndaumudadayanan birimanolacaktr.steliksonifadesiVoltaireinnlszn hatrlatr.Tanrvarolmasayd,Onuicatetmekgerekirdi.101 Tanrnnvarlnaiman,birumutyadabirtemennimeselesi
Richard E. Creel, Philosophys Bowl of Pottage: Reflections on The ValueofFaith,FaithandPhilosophy,Vol.1,No.2,(April1984),s.230. 101 Geoffrey Parrinder, The Routledge Dictionary of Religious & Spiritual Quotations,Routledge,London,2000,s.39.
100

Fideizmveman

199

gibideerlendirilemez.BirkimseninbirTanrnnvarolmas n dilemesi sebebiyle Tanrya inanmas, eer buna iman de nebilirse, hi de ahlaki bir tutum olmayacaktr. Ayrca biz kendi dnya grmz erevesinde baz eylerin doru olmasn ve baz eylerin de yanl olmasn arzu edebiliriz. BuyzdenbirTanrnnvarolmasndileyeninsanlarolduu gibi,varolmamasndileyeninsanlardabulunmaktadr.102O halde, dileimizin bile en azndan pratik bir rasyonellii iermesigerekeceinikabuletmemizgerekir.Fakatbirfideist her trl rasyonelliin imann nceliini ipotek altna alaca nsyleyerekbunakarkacaktr. mann risksiz olamayaca ve inanmay deerli klan unsurun, esasen bu olduu, fideistlerin sklkla savunduu bir gr olarak karmza kmaktadr ki bu gr detayl bir ekilde formle eden ve bir iman modeli olarak savunan kii William Jamestir. James de iman yanlg olaslnn mmknolduubirriskdurumuolarakelealmaktadr.Kii, dinin vazettii hakikatlerin doruluuna inanmal ve bunla rndoruolduuvarsaymzerineeylemlerdebulunmaldr. Byleliklekii,birriskegirmiolacaktr;amaherikidnyada eldeedeceifaydalargznnealndndaburiskegirmeye deerdir. Yine Jamese gre, phe iinde kalarak ve daha fazla delil bekleyerek, kendisini ciddi ve zorunlu (forced) bir seenekolaraksunanbirdinekarkaytszkalmakdahab yk bir riske girmek olacaktr.103 Bu anlayn temelinde, Pascaldaolduugibi,ilkplandaTanrnnvarolupolmad ile ilgili tartmada taraflar hakl karacak bir sonuca ula mann mmkn olmad; daha da nemlisi dinin doruluk
David Stewart, Exploring The Philosophy of Religion, Prentice Hall, EnglewoodCliffs,1988,s.140. 103 William James, The Will To Believe, Classical and Contemporary Readings in the Philosophy of Religion, ed. John Hick, PrenticeHall Inc., EnglewoodCliffs,N.J.,1964,s.239.
102

200 Fideizm/O.M.Deniz

iddialarnn aklen temellendirilemeyecei dncesi yatmak tadr. Bu dnceden hareketle, kiinin bir tr riskkazan hesabyaparakhayatndininbuyruklarnagredzenleme si, Swinburneun tabiriyle, inanyormu gibi (acting asif) yapmasnerilmektedir.104 Swinburne,inancnrasyonelolmayangerekeleredayal olmasn onaylamaz. Dolaysyla, o, pragmatist ve iradeye dayalimananlaylarnakarkar.Onagre,birinsanneye inanacan hemen seemez. nan, bir kimsenin yapt bir eydeil,deyimyerindeyseonunbanagelenbirolaydr.Bir kimsenin inanlar, onun temel nermeleri ve onlara olan gven derecesi ile tmevarmsal ltlerinin birlikte ileyii dir.Birkimsenininanc,srfonuniradesinebalolsayd,ya sahipolduutemelnermelerveonlaraolangvenderecesi ya da tmevarmsal ltleri, onun iradesine bal olmak zorunda olurdu. Hlbuki temel nermelerimize gvenme nedenimiz, onlarn irademizden bamsz olarak d faktrler tarafndanoluturulduklarkanaatindeolmamzdr.105 Swinburne, bu itiraznda hakl grnmektedir. Ancak James gibi iradecilii savunanlarn katlmadklar nokta da zatenburasdr. Jamesin dncesinde ana tema, duygusal seim ve inanma ihtiyac gibi, aklla bir ilgisinin bulunmadn kabul ettiiunsurlarn,kiininkesininanlariintemeloluturdu udur. James, insan doasna dair klasik anlaylarn aksine, insan varln akli olarak deerlendirmez. nsann en temel grnmnn,onunmerakvearzuduymazelliiolduunu dnr. aba, arzu ve gaye, insan hayatnda en yksek et
Richard Swinburne, The Nature of Faith, Faith, ed. with and Introduction,NotesandBibliographybyTerencePenelhum,Macmillan Publishing,NewYork,1989,s.218. 105 Yaran,age,s.52.
104

Fideizmveman

201

kinlie sahip kavramlardr. Dolaysyla kiinin maksat ve eilimleri dorultusunda eylemesi, akla dayal herhangi bir kuralveilkedendahagldr.James,akliolmayaninancn savunulmasn, bizatihi inancn savunulmas veya alterntatif olarak iradizeminde inancn dorulanmas olarak isimlendi rir.106 The Will to Believe (nanma radesi) balkl mehur de nemesindeJames,bizeteklifedilenherhangibirinancnhipo tez olarak adlandrlabileceini belirterek kendi hipotezini kurmayabalar.Elektirikilerinakmltelveakmsztelek lindebirayrmagitmelerigibi,herhangibirhipotezdencanl yadacanszeklindebahsedilebileceiniifadeeder.Canlbir hipotez, teklif edilen kiiye gerek bir olaslk olarak ekici gelenbirhipotezdirveonucanlklan,kiiyleolanznelili kisidir. Canllnn lt, kiinin o inanca ya da hipoteze greeylemdebulunmaistekliliinebaldr.107 James,ikihipotezarasndabirkararavarmay,birtercih olarakisimlendirir.Tercihler,(1)canlyadacansz,(2)zorun luyadakanlabilir,(3)nemliyadanemsiz,olabilirler.Bu noktada hipotezinin merkezine gerek tercih (genuine option) kavramn yerletirir. James, gerek tercihi, canl, zorunlu ve nemlialternatifinanlararasndaseimdebulunmakolarak tarifeder.rnein,onagre,yaTeosofistolyadaMslman ol sz cansz bir tercih bildirir. nk her iki hipotez de canldeildir.108Jamesintercihlerkonusundayapttasnifin geerliolabileceinikabuletsekbile,birtercihincanlmcan szm,zorunlumukanlabilirmivenemliminemsizmi olduunu belirlemede ngrd lt, tercihte bulunacak

Ellen Kappy Suckiel, William Jamesin Pragmatik Felsefesi, ev. Celal T rer,Paradigma,stanbul,2003,s.67. 107 James,age,s.226227. 108 James,age,s.227.
106

202 Fideizm/O.M.Deniz

kiininyetimetarzndankaynaklanansaltsosyolojikvepsi kolojiknedenleredayalolacandansorunlugzkmektedir. Teosofistveyamslmanbirtoplumdayetimibirkimseye, yaTeosofistolyadaMslmanolsznncanszbirtercih bildirdiinisylemekpekmmkngzkmemektedir. Jamese gre, canl bir tercih canl olan tercih edilebilir hipotezlerceoluturulur.zneyeduygusalolarakcazipgelen her bir hipotez kiinin muhtemel inanlarndan birisi olma ansnasahiptir.Jamesindiliylekonuursak,canlbirtercih te, her bir hipotezznenin doas ilebir elektrik akm mey dana getirir. Bir tercihin canl olabilmesi iin znenin yaa myla ilintili olmas gerekir. Jamese gre, kii mevcut hipo tezler arasnda bir karar vermek durumunda kalrsa, bu zo runlubirtercihtir.Dininanszkonusuolduundazorunlu tercih,Tanrnnvarlnyareddetmekyadakabuletmektir. SonutaJames,ltyani,tercihfrsatverenseenek esiz olmal, durum nemli olmal ve karar geri dnlemez olmaldrkarlayanbirtercihinemlikabuleder.109James birtakmrneklerverdiktensonrasavunduuteziuekilde ifadeeder: Tutkudoludoamz,doasgereiaklitemelleredayal karar verilemeyen gerek bir tercih sz konusu oldu unda, nermeler arasnda meru olarak tercihte bu lunma olaslna sahip deildir sadece, tercihte bu lunmaldr da. nk bu koullar altnda, karar ver me,meseleninucunuakbrakdemek,bizatihitutku dolu bir karardr tpk evet ya da hayr karar almak gibi ve hakikati kaybetmekle ayn riski beraberinde getirir.110
Ellen Kappy Suckiel, Cennet Savunucusu: William Jamesin Din Felsefesi, ev.CelalTrer,Elisyay.,Ankara,2005,s.3334. 110 James,age,s.231.
109

Fideizmveman

203

Jamesegre,dinindoruolduunuhissediyorsam;ama buna ramen dinin lehindeki delilleri yetersiz buluyorsam, bunu bana hissettiren doam, delilciliin yararna kurban edemem. nk kazanan tarafta yer almak gibi hayatta bir kez insannkarsna kacakbir frsat karmamam gerekir. Bu frsat yakalamak, benim din inanlar edinmeye ihtiya cmolduudoruymucasnahareketetmeriskinigzealma konusundaki istekliliime baldr.111 yle grnyor ki James, kiinin i dnyasnda inanma ihtiyac duyduu dine, sadece bizi ilgilendiren bir riske girerek inanmaya hakkmz olduunu sylemek istemektedir. nanma iradesinin ya da inanmahakknnzbundanibarettir;112yanibirkimseniniki hipotezden en az riskli olan tercih ederek, iradesini inanma ynndehareketegeirmesidir.113 Jamesiniradeyedayalimananlaypekokdnre kabuledilemezgelmitir.Farklalardaneletiriyevedeer lendirmeyetabitutulmutur.114FakatJamesinnedenodinin deildebudinin(Hristiyanln)gerekbirterciholarakka bul edilmesi konusunda ikna edicilikten uzak olmas, tezini geersizklmayayeterligzkmektedir. man,insanbtnylekuatanveonaynverenbirhl ya da tutum olarak tanmlarsak, bilisel, duygusal, iradesel
James,age,s.240. JohnHick,FaithandKnowledge,McMillanPress,Houndmills,1988,s.40. 113 Son dnemde, iman doksastik bir risk olarak nitelendiren ve aka fideist olduunu ifade eden John Bishop ile birlikte iman ve irade tar tmasnn tekrar canland sylenebilir. Bkz. John Bishop, Faith as Doxastic Venture, Religious Studies, v38, i4, (December 2002), s. 471 488; Kr. Andrei A. Buckareff, Can Faith be a Doxastic Venture?, ReligiousStudies,v41,i4,(December2005),s.435446. 114 Konunun kapsaml bir eletirisini ve deerlendirmesini sunmas bak mndan bkz. J. L. Mackie, The Miracle of Theism: Arguments For and Against the Existence of God, Clarendon Press, Oxford, 1982, s. 204210; Hick,age,s.3257.
111 112

204 Fideizm/O.M.Deniz

olmak zere, imann en azndan unsuru bnyesinde bu lundurmasgerektiinisyleyebiliriz.115mannoluumsre cinde ve sarslmaz bir kararllkla iman zere olunmasnda iradenin katks yadsnamaz. Ancak bu durum, Kierkegaard gibi fideistlerin, imann btnyle iradenin rn olduu eklindeki tezlerine dayanak salamaz. Hereyden nce, ira denin gerekletirdii eyi ahlaki klan bir unsurun olup ol mad sorusu grmezlikten gelinemeyecek kadar nemlidir. Eer akln verilerine gre karar vermeyeceksek, insan belir leyici klan eyin irade mi yoksa akl m olduu sorusuyla yzlemekzorundakalyoruzdemektir. 3.mannznellii znellik ve nesnellik kavramlar, Kierkegaard dnce sinde hakikate/dorulua ilikin kavramlardr. Kierkegaard, nesnel hakikat ve znel hakikat arasnda zenli bir ayrma gider.Nesnelhakikat,onagre,nesnelolarakbelirsiz,dei kenvegvenilmezbirhakikattir.Kierkegaard,birbilimada mgibi,nesnelhakikati,mutlakkantlardanbiriolarakdeil, bir hipotez ya da bir dorulama meselesi olarak grr. Bu yzden, daha nce de deindiim gibi, kesinlik konusunda phecidir.116 Dolaysyla, Tanrnn varln nesnel bir haki kateklindeelealmakvekantlamayaalmakbirfaydasa lamaz. nk Tanrnn varlna nesnel olarak yaklamak, Onumetafizikselbirvarsaymolarakdeerlendirmeyigerek tirir. Tanrnn varl nesnel bir hakikat meselesi olmadn dan, inanmak isteyen kii, iman karar almay ve Tanr ile mutlakteslimiyetedayalznelbirilikikurmaysemelidir. Kierkegaarda gre znel hakikat, ahlaki ve din bir yaam
Bkz.W.LadSessions,TheConceptofFaith:APhilosophicalInvestigations, CornellUniversityPress,Ithaca,1994,s.82. 116 Watkin,Truth,s.259.
115

Fideizmveman

205

biimini benimsemeyi ve kararllkla srdrmeyi gerektirir. Bireynesnelideallerivedeerlerikendikiiselvaroluunda gerekliedntrr.117 Kierkegaard, imana nesnel bir bak asyla yaklamak ileznelbirbakasylayaklamakarasndanetrbirfark olduunuyleaklar: Hakikatedairsorunesnelolaraksorulduunda,hakikat, bileninkendisinionunlailikilendirdiibirnesnegibi,nesnel olarakdnlr.Dnleneyilikideil,kendisiniiliki lendirdii eyin hakikat, doru olduudur. Keke kendisini ilikilendirdiiey,hakikat(truth),doru(true)olsa,ozaman znehakikatiindedir.Hakikatedairsoruznelolaraksorul duunda, bireyin ilikisi znel olarak dnlr. Keke bu ilikinin nasl hakikat iinde olsa, birey hakikat iinde olsa, bu ekilde kendisini, hakikatdla ilikilendirmi olsa bi le.118 Kierkegaardn bu ifadeleri, onun varoluu zelliini ok iyi yanstr. Bu pasajda Kierkegaard, imann teorik bir mesele deil varolusal bir mesele olduunu vurgulamak ister. Kierkegaard,Tanrhakkndakibilgisorununurnekola rakverir.Onagre,burnektenesnelolarakdncekonusu edilen ey Tanrnn gerek olduudur. znel olarak, birey kendisinibireyeylebirtarzdailikilendirirki,artkdn cekonusuedileney,onunilikisininTanrylakurulando rubirilikiolduudur.BunoktadaKierkegaard,hangitarafn hakikatitemsilettiinisorar?Kierkegaardagre,buikihaki

117 118

Watkin,agm,s.aynyer. Kierkegaard,CUP,s.199.talikvurguKierkegaardaait.

206 Fideizm/O.M.Deniz

kat anlaynn ortasn bulmann bir yolu yoktur.119 Burada ya/yadageerlidir. Kierkegaardagrevarolanbirey,aynzamandaikiyer de bulunamaz. dolaysyla hem zne hem nesne olamaz. Ayn zamanda ayn yerde olmaya yaknlatnda, tutkulu durdemektir.Fakattutkusadecebiranlktrvetutkuznelli in doruk noktasdr.120 Ksacas Kierkegaard, Tanrnn bir zneolmasnedeniyle,ancakznelbirilikibiiminingerek bir mmini Ona ulatracan iddia eder. Yine Tanr, bir nesne gibi ele alnamayacandan, nesnel bilgiye konu edile mez. Bu iki noktadan hareketle Kierkegaard, imann znelli ini, yani imann bir znezne ilikisi olduunu savunur. Klasikolarak,bilgininzneilenesnearasndakiilikieklinde tanmlandn dndmzde, imann znelliinden kan sonu, imann bir bilgi olmaddr. lerleyen sayfalarda Kierkegaard,Hristiyanlnbirbilgimeselesiolmadnifade eder:Hristiyanlnbirbilmemeselesiolmadnfarzedin,o halde fazla bilginin hibir faydas yoktur.121 Dolaysyla iman, bir eyin doru olduunu bilme meselesi deildir. Onunbykbirolaslkladoruolduunukabuletmemese lesidir. Kierkegaarda gre, bunda yadrganacak bir durum yoktur.nkbu,imannkendisindengelenbiraklamadr. Kiinin, inand eyin doruluunu kantlamak iin nesnel bir aba sarfetmesine gerek yoktur. nk ona gre, Hristiyanln byle bir talebi yoktur: Hristiyanlk znde znelbireyse,aratrmacnnnesnelolmasbirykmllk

Kierkegaard,CUP,s.199. Kierkegaard,CUP,s.aynyer.elimezlikilkesinegndermeyaptktan sonra,ekbiraklamailetutkununelimezlikilkesiniiptalettiineia ret etmesi dikkat ekicidir. Bu ifadesinden Kierkegaardn en azndan kendiiindetutarlolmakgibibirkaygtadsylenebilir. 121 Kierkegaard,CUP,s.215.
119 120

Fideizmveman

207

tr, fakat Hristiyanlk znde znellikse, aratrmacnn hala nesnelolmasbirhatadr.122 Kierkegard,hakikatveimankavramlarnbiribirininye rinekullanr.Dolaysylanesnelimanveznelimaneklinde birayrmadagitmiolur.Kierkegaardznelimankelimesini kulanmad gibi dorudan bir tanmn da vermez. Fakat toplumun gerek imandan uzaklamas anlamnda, nesnel imanyletasvireder: Nesnelimanbunedemektir?nanlartoplamdemek tir.FakatHristiyanlnbutrdeolmadnfarzedin.Aksine, nesnel olarak kenara atmak iin iednklk olduunu ve bundan dolay paradoks olduunu dnn. Bylece, varolan kimsenin nazarnda Hristiyanln, onu kararl bir biimde,biryargcnbirsuluyucezaevineyerletirmesinden daha ileri bir kararllkla, kurtulu vaktinde cennetin ve ce hennemin arasna, zamann ve sonsuzluun arasna yerle tirmeksuretiyle,varoluuniednklnniinekatabildi ini dnn. Nesnel imanmuhtemelen Hegelci sistem kadariyiolmasada,aslndasankiHristiyanlkbireitkk sistemmi gibi ilan edilmi (diye dnr). Mesihbunu sylyor olmam benim hatam deilsanki Mesih bir profe srm ve havarileri de sanki kk bir bilginler dernei kurmular.123 Kierkegaarda gre, Hristiyan iman bakmndan insan akl hakikatsizliktir (untruth). Hakikatin yansra hakikati bilmekapasitesiveyeteneideinsanlarabizzatTanrtarafn danverilmelidir.Buiddia,hakikatrenilebilirmi?sorusu ile balayan Philosophical Fragmentsn ana mesajn olutu rur.124KierkegaardnnazarndaHristiyanlk,insanlarnhaki

Kierkegaard,CUP,s.53. Kierkegaard,CUP,s.215. 124 Kierkegaard,PF,s.1127.


122 123

208 Fideizm/O.M.Deniz

kati nasl ve ne lde hayata geirebildikleri ile ilgilidir. Bu balamda, onun, hakikatin sadece inanlmas gereken bir ta km nermelerden ibaret olmadn, bilakis manevi yaant nnbirparasolduunudndntekrargrmekteyiz. Kierkegaardn imann znellii dncesinin tm vur gusu u noktada younlar: mann mmkn olmas iin nesnellik terk edilmeli ve almaldr. nk iman, kiinin Tanrhuzurundavaroluunakatlmnnsamimibeerifade sidir. Kierkegaardn iman znelliktir derken anlatmak iste dii budur.125 Fragmentsda aslnda Climacusun gstermeye alt ey, imann neden akl ile arasnn iyi olmamas ge rektiini gstermektir ve bunu yaparken felsefi aralardan yararlanr. man akla yle itici gelir ki Fear and Tremblingde brahime dzlen methiyenin mehur ana temas bunun zerine kurulmutur. Hz. brahimin srf Tanr istedi diye olu shak kurban etmek iin kendinden emin istekliliinin aklaveizanasmayanbireyolduu;ahlakibakmdanhi bir anlam ifade etmedii gsterilir.126 Bylelikle brahimin aldkararnnesneltemeledayanmadgibinesnelbirbak asylaanlalamayacaokuyucuyagsterilmekistenir. Akl, brahimin sergiledii tavr ve zihniyeti antik d nemkahramanlarilekarlatrmayolunagidecektir.nk, aksi takdirde akl, onun neden byle davrandn, evrensel ahlaki bir ilkeyi ineyerek, hi tereddtsz kendi olunun katili olmay istediinianlayamayacaktr. Dolaysyla nesnel lik kaygs gden akl, bu olaya da bir mitoloji olarak bakp yalanlama yoluna gidecektir.127 Ama hakikatin znellikte ol duunukabuledersek,Hz.brahimpotansiyelbirevlatkatili olarak deil, bir iman valyesi olarak grlecektir. Neden

Penelhum,GodandSkepticism,s.76. Penelhum,age,s.77. 127 Penelhum,age,s.aynyer.


125 126

Fideizmveman

209

byle grlmesi gerektii ise Fragmentsda aklanr. Nesnel liktenznelliegei,okadardakolaydeildir. Fragmentsda Climacus, felsefi sorunlarn stesinden gelmeyeabalayarak,imannkuramsalbiranlamtamad n kantlamaya alr. Speklatif biranlam tayan hibir e yin,sorularmzcevaplayamayacankantlamayaalr.Bu almasnda, verilmek istenen mesaj, din bir mesajdr; ama Kierkegaardmesajnfelsefibirdillekalemealmtr.Muhte melen Hegel ve taraftarlarna, anlayacaklar bir dille seslen mekistemitir. Pekokfilozof,KierkegaardnFragmentsdakigrleri nebykbirphevehattadmanlklayaklamtr.Fakat onunznellikleilgiliyaklamnabenzerbakarneklererast lamaktammkndr.MeselaKantdadaznellikfikribulu nabilir.Kant,AhlakMetafiziininTemellendirilmesibalklese rinin sonunda bir deerlendirmede bulunur: Ahlaki buyru unpratikkoulsuzzorunluluunukavrayamazken,kavran lamazln kavrarz.128 Konumuz Kant deil, fakat akln btn sorularmza cevap veremedii noktasnda onun, Kierkegaardileayndncedeolduugrlr. Felsefianlay,oukez,birkimsebirsoruyacevapbul duuzamandeil,bylebirsoruyanedenbircevabnelveri li olmamas gerektiini anladnda gelir. Kantn durumun da, sylenmek istenen, devimiz olarak algladmz eyin neden bizim iin balayc olduu sorusuna bir cevap vere meyeceimizgereidir.Kantnbukonudayanlgierisinde olduu sylenebilir. Fakat iaret ettii u konu, kendinden sonraki dnrler zerinde hayli etkili olmutur. Felsefi aydnlanmaaklnsnrlarnnnereyekadaruzanmasgerekti

128

ImmanuelKant,GroundworkoftheMetaphysicsofMorals,trans.anded. byMaryGregor,CambridgeUniversityPress,Cambridge,2001,s.66.

210 Fideizm/O.M.Deniz

ini gstermeye bal olabilir.129 Fragmentsda, KierkegaardnyadaClimacusunaklnsnrllngstererek znellie gtrmeye alan tutumu ile benzerlik tayan bir baka rnek Pascaldan verilebilir. zerinde daha nce dur duumuz Pascaln bahis argman, hi kukusuz felsefi bir temelesahiptir.Fakatbahisargman,kendidnceformla r vastasyla, phe duyanlara, teorik akln tkenmi prose drlerindensapmalarveimanyolunuadmlamalargerekti inigstermekiintasarlanmfelsefitekniklerinbirkullan mndan ibarettir. Buna nesnel bir yntemle znellii ina et meabasdenebilir. Budurumlarnherikisindedefelsefibirprosedr,felsefi soruturmannnihayetbulmasgerekenbiralanagirdiimizi vebununnedenbyleolmasgerektiinigstermekiinkul lanlr. Climacus, hakl olarak bu sezginin antik dnem p hecilerinin kulland felsefi yolun bir paras olduunu g rr.Buyzdenargmannnkritiksafhalarndapheciepis temolojiden olduka ok faydalanr. Grne baklrsa, ne srd argmanlarn bir ksm Humedan alnmtr. Ku kusuzKierkegaard,hakikatkonusundaHegelvetaraftarlar nnyanldklarngstermeyiamalar.nkonlar,Hristiyan vahyinden felsefi bir reti gibi bahsetmektedirler. Bununla dakalmayp,onadorubirekildeayrntlarylahazrlanm felsefibirdoktrininaltndabirdeerbimektedirler.130 Kierkegaardnceliklealaycbiruslupla,hereyibildikle rini zanneden Hegelcilerin varolusal kayglardan arndrl maklamalarnn,enciddisorularnasldeersizletirdii nigstermeyealr.Bylece,almannaslkonusuna,Grek dncesinin eski bir sorusu eliinde geilir. Hakikat nasl renilebilir? Kierkegaardn gerekte burada sorduu asl

129 130

Penelhum,age,s.77. Penelhum,age,s.7778.

Fideizmveman

211

soruudur:saMesihnaslrenilebilir?Busoruyucevaplar kenClimacusunyapmasgerekeney,felsefispeklasyonun ve Hristiyanln uyumsuzluunun nesnel anlamda doru olduunu, fakat Hristiyanl anlamann baka bir yolunun dahaolduunugstermektir. Climacusun ortaya att soru, Socratesin Menoda ve bakayerlerdeortayaattsorudur.Hakikatizatenbiliyor sanz, onu renemezsiniz. Fakat bilmiyorsanz, onun takdir edemezsiniz. Bu yzdenher iki yoldan da renmek imkn szdr. Bylece hepimizin tamamen ainas olduumuzu his settiimizbirey,kavramsalolaraksamaolupkabilir.131 Eflatunda Sokratesin verdii cevap, hatrlama retisi dir.renenkiirenmeyebalamadannceaslndabilgisiz deildir, iinde hakikate sahiptir. Koullar hakikati ondan gizlemitir. reticinin yapmas gereken, hlihazrda sahip olduu bilgiyi meydana karacak bir hatrlatc bulmaktr. Sokratesin anlayna gre, bundan u sonu kar: ret men bilgi vermez, onu geri kazanmasnda renen iin arzi biruyarcvazifesigrr.132 Climacus u soruyu sorar: hakikat, bir kimsede zaten yoksabirkimseninhakikatirenmeyebalamasnaslolabi lir?Budurumdareticininroltmylebelirleyiciolacaktr. nkgerekikilemakaortayakoyacaktrkizatenhakikat mevcut deilse, takdim edildiinde renici kimse onu bil meyecektir.Buyzdenreticionutakdimetmeli,amare nicininonutanmasnsalamaldr.Fakatbu,birinsannbir bakainsanzerindegerekletiremeyeceitrdenbirdn trmdr.Ohaldetamamenbilgisizolanbirkimseninre ticisi,birTanrolmaldr.FakatTanrhakikatitakdimettiin de, kendiliinden hakikate ak olmayacak bir tarzda Tan
131 132

Penelhum,age,s.78. Penelhum,age,s.78.

212 Fideizm/O.M.Deniz

rnn reniciyi yaratm olmas mmkn deildir. Bu yz den renicinin hakikate ak olmad ve Tanr tarafndan deitirilmeyeihtiyaduyduubirdurumolmaldr.reni cinin hakikati tanmaktan aciz olduu bir durum olmaldr. Bu yzden, ona retmek iin Tanrnn yapmak zorunda olduu ey, Tanrnn onun bilmesini istedii eyin nne insann kendisinin koyduu engelleri kaldrmaktr. Tanr, hakikati aramas iin insana zgrln geri kazandrmal dr. Bylece gerek renme an, renicinin bir dnm andr.Hristiyanlksadecebuanlamdatarihselbirdindir.133 Fakat Tanr, insan nasl dntrr? Bylelikle kavra nlm bir renme nasl renicinin zgrce yapt bir ey olur? Bu retme sadece, Tanr katndan olan bir eksiksiz ltfetme fiili olabilir. Fakat bu ltfetme neden renicinin zgrlne bir glge drmez?134 Burada Climacus, Kral vealakgnllgenkzmeselinianlatr.Kral,genkzak olurveaknakarlkbulmasnnzleminiduyar.Kral,ihti amvemakamndangalarakbaskyapsayd,bummkn olmayacakt. nk gen kzn cevabn kazanan kendisi ol mayacakt.Genkznpyesininykseltilmesiiledemeydana gelemezdi. nk bu durumda cevap veren gen kzn ken disi olmayacakt. Bu sadece kraln, gen kzn seviyesine in mesiyle meydana gelebilirdi. O halde, Tanr bize retmeyi dilerse,bizimenmtevaziolanmznseviyesine,birhizmet karseviyesineinmesigerekir.DolaysylaKierkegaardagre, bylebiriniyadaalalma,biraldatmacaolmayacaksa,ger ekolmaldr,tiyatrooyunudeil.Buyzdenburetimbir mucizeyigerektirir.135Bumucizeiseznellikolmadananla lamaz.

Penelhum,age,s.78. Penelhum,age,s.79. 135 Kierkegaard,PF,s.32.


133 134

NCBLM FDEZMVEAKIL
1.AklnDoasveFideizm Akln ne olduunu tanmlamann, imann ne olduunu tanmlamadan ok daha zor olduunu sylersek, doru bir tesbitte bulunmu oluruz.1 yle ki, akl kavramnn eitli felsefi okul ve gelenekler tarafndan farkl ekillerde anlal masvekullanlmas,aklnakvenetbirtanmnnyaplma sngletirmektedir.Dncetarihboyuncaherbirfilozof vednr,aklkendidnyagrlerivebalbulunduklar yadakarsndaolduklarekollerasndanelealmvebuna gre dnce sistemlerinde akla bir yer vermilerdir. Fakat herkesin zerinde uzlat ekliyle, genel anlamda akl, du yarln kart olarak, dnme, anlama ve kavrama yetisi olarak nitelendirilir. Aklmz sayesinde olaylar ve kavramlar arasndabantlarkurarz. imdiye kadar sklkla ifade edildii gibi, fideizmin te melini imanda akln yerininin bulunmad iddias olutur maktadr. Bu yzden fideistler asndan akln nasl tanm landnnyadanaslelealndnnbiranlamvenemibu lunmamaktadr. nk bizatihi akl, bizi iman etmekten al koyanbiryetidirvekiininimanetmesi,akldanuzaklama sna baldr. Kierkegaard kadar radikal bir fideist olan Shestovunuifadeleriyorumayerbrakmayacakkadarak tr:
1

Anthony Kenny, What is Faith? Essays in The Philosophy of Religion, OxfordUnversityPress,Oxford,1992,s.3.

214 Fideizm/O.M.Deniz

Hemen sylemeliyim: Kierkegaard, Hegelden Eype ve Socratesten brahime gitti. Srf Hegel ve Socrates ondan akl sevmesini istedikleri iin. Hlbuki o, bu dnyadaakldannefretettiikadarhibireydennefret etmedi.2 Akliman atmas zerine kurulu olan fideizmin, akla dayalbirimanakarkarkennesrdargmanlarb yk lde akl kavramnn analizinden kaynaklanmaktadr. Ancakbuargmanlarn,nihaolaraksadecelinguistikkarak terde olduklarn dnmek mmkn gzkmemektedir. Kierkegaard ve Pascal gibi fideistlere gre, sz konusu kav ramsalnoktalarHristiyanimannnveinsanaklnnaslzel liinden kaynaklanmaktadr. Fideistlerin, akl ile imann bir birleriyle badatrlabilir ya da kyaslanabilir olmadklarn savunmalarnn en temel nedeni, gnahkrln insan akln bozduueklindekidogmatikinancaolanskballklardr.3 lahi hakikatlerin akla mracaat edilerek deil, imann verdiikavraygcyleanlalacaeklindekifideistyakla m,insannaklimelekelerininAslGnah4tarafndanhasara

3 4

Lev Shestov, Kierkegaard and Existential Philosophy, trans. by Elinor Hewitt, Athens: Ohio University Press, 1969, s. 34; Robert L. Perkins, Kierkegaards Epistemological Preferences, International Journal for PhilosophyofReligion,4:4,(Winter1973),s.197dennaklen.Eserinelekt ronikkopyasiinbkz.<http://shestov.by.ru/sk/sk_1.html.(SonGncel leme:15.12.2009). Evans,FaithBeyondReason,s.1213. Teslis ve Enkarnasyon gibi asl gnah retisi de Hristiyanl dier dinlerden ayran temel zelliklerden biridir. Teolojik temelini St. Paulun mektuplarndan alan asli gnah retisini sistemletiren kii Augustinedir. Augustinee gre, yaratl itibariyle asl bir dorulua vemkemmelliesahipolanilkinsan,esizaklyetenekleresahipiken, iledii gnah sebebiyle bu niteliini kaybetmitir. Gnah, tevars yo luyla insanlara intikal etmi, dolaysyla yardmsz insan akl hakikate ulamaimknndanyoksunbraklmtr.AslGnahnsonrakinesille

FideizmveAkl

215

uratlabilecei varsaymna dayanmaktadr. Bu varsaym doru kabul edildikten sonra insan aklnn yeterliliine ve gcneolangvenelbettezayflamaktadr. Bu yzden fideistlere gre, iman sahibi bir kimse, insan aklnnimanakarolumsuztepkivermesinidoalkarlama ldr.mannieriinisamabulanaklbbrlendiinde,ima nn verecei yant u olmaldr: Pek tabii sana yle gelecek, bakanebekliyordunki?Dolaysylafideizminznde,g nah ve gnahn insan akl zerindeki etkileri hakkndaki Hristiyanla ait iddialaryatmaktadr.5 Byle bir perspektifle
renaslgetiivegnahnaklndoaszerindeyapttahribatnma hiyetivederecesi,zellikleAugustinedenitibarenheptartmakonusu olmutur. Bu konuda kat bir yorumu benimseyenAugustinein kar sndaAquinasvardr.Aquinas,Augustineinaksineaklntmylede formasyona uradn dnmez. Ona gre, Tanr vergisi yetenekler, gnahtansonrayokolmamtr.Akldabunlardanbirtanesidir.Doal akln,rasyonelruhuntrneaitolduuiin,ruhtanhibirzaman kaybolmaz. Gnah ahlaki yaanty etkilemesine ramen, rasyonel ye teneklerimize zarar vermez. Ksaca ifade etmek gerekirse fideizm, Augustinein Asli Gnah retisine dayanmaktadr. Thomasn yoru mununiseHristiyanfilozoflarabukonudabiralmsaladvefide izmekartolarakrasyonelbirteolojiyapmaimknsunduusylene bilir. rnein, Descartes, insann yanla dme eiliminde olmasn, aklndoalglerininetkinbozulmuluununbirsonucudeildedo ast glerden yoksun kalmann bir sonucu olarak kabul ederken Thomasn izindedir. Bkz. Peter Harrison, Original Sin and the Prob lem of Knowledge in Early Modern Europe, Journal of the History of Ideas, Vol. 63, No. 2, (April, 2002), s. 245249; Muhammet Tarak, St. ThomasAquinasaGreAslGnah,UludaniversitesilahiyatFakl tesiDergisi,Cilt15,Say:1,(2006),s.307318. Evans, age, s. 13. Evansn da belirttii gibi, fideist iddialarn, gnahn akl zerindeki olumsuz etkileri hakknda Hristiyanln ne srd grlere yakndan bal olduunu dikkate aldmzda, fideizmin Hristiyanlkiinbyknemtadsonucunaulaabiliriz.nkg nahn zarar vermesinden hareketle akln eletiri konusu edilmesi hi kukusuz sadece Tertullian ve Kierkegaard gibi dnrlerle snrl kalmayacak lde yaygn bir tutumdur.Augustine, Luther, Calvin ve

216 Fideizm/O.M.Deniz

konuya yaklatmzda fideizm, akln din doruluk iddia larn deerlendirmesini imknsz klacak lde, gnahn insanaklnazararvermiolduuteziylebalantlolandin birretiolarakkarmzakmaktadr.6 Penelhuma gre de fideizm ncelikle teolojik bir dokt rindir.nkgnahkavramteolojikbirkavramdr.Fideizm teolojik bir iddiaya dayansa da akln yetersiz olduu nkabulnhareketnoktasolarakalanfideizmidesteklemek iinbirtakmfelsefiargmanlarilerisrlebilir.7Bubalam da fideistlerin, akln yksek szde iddialarnn (pretensions) sanlannaksinezayfvegeersizolduklarngstermekiin, sklkla pheci epistemolojilere bavurduklar grlr. Fideistleregre,phecifilozoflarnargmanlarsradaney ler hakkndaki inanlarmz iin bile rasyonel gerekeler su nulamayacanortayakoymalarbakmndandikkatedeer dir. nk akln ngrlen bu yetersizlii ya da eksiklii nda, metafiziin konusuna giren problemlere ilikin ola rakaklnhibirsuretteisabetlikararlaralamayacasonucuna varlmasnnkanlmazolduuanlalmolacaktr.8 Kierkegaarda gre, Grek phecilerinin metafizie ku kuyla yaklamalar ve dogmatik filozoflarn ne srdkleri nihai doruluk iddialarn gvenililir bulmaylar, akln yetersizliinine dair temel bir kavray yanstr. pheciler metafizik sorunlar zmeye almann sonusuz kalacan sylerlerkenhakldrlar.Metafiziinkonusunagirensorunlar akla bavurarak bir karara balama ynnde atlacak her trladm,bizihakikateyaklatrmakbiryana,canskntsn

8
6 7

KarlBarthgibindegelenHristiyanteologlarnakletirisinintemelin deAslGnahretisininyattakagrlebilir. Evans,age,s.16. Penelhum,GodandSkepticism,s.1. Evans,age,s.16.

FideizmveAkl

217

ve mitsizlii beslemekten te bir ie yaramayacaktr.9 Kierkegaardn bu son tesbiti, Hegel felsefesinde yer bulan mitsizlik kavramnn felsefi zmlemesine de bir eletiri niteliindedir. Kierkegaarda gre, Hegelin mitsizlii akla ve speklatif dnceye referansla aklamaya ve tedavi et meye almas byk bir skandaldr. nk mitsizliin tedavisi, akln kurban edilmesine, dolaysyla sadece imann iyiletirici gcne baldr.10 Bu balamda Pascaln vard sonuKierkegaardileayndr.mitsizliinstesindenancak imanilegelinebilir.Kiikendindenmidinikesmelidir.Buna karn Hegel, mitsizlikten kurtulmak iin Tanrya snma nn ve imanetmenin gerekli oluunu tmyle yadsmaz. Fa kat akln sesine kulak vermeden mitsizlikten kurtuluun mmkn olmadn vurgular. Akl aramaktr, akl kefet mektir.11 Hakikati ararken otonom akln varaca yarglar, phecileriniddiaettiigibi,insandncesindekarklkla rn domasna neden olabilir. Ama Hegel areyi yine akla mracaat etmekte bulur. Kierkegaard ve Pascaln aksine, Hegele gre phecilik, mitsizliin aresini arayan kiiyi akldanmidikesmeyesevketmekyledursun,dncesini harekete geiren ve yenileyen bir grev stlenmelidir. Akla bavurmaktan kaynaklanan mitsizliin tedavisi yine akln kendindearanmaldr.Yaralayanelaynzamandaiyiletiren eldir.12

10

11

12

Michael Wayne Bollenbaugh, Faith and Fideism, (Baslmam Doktora Tezi,UniversityofOregon,1994),s.23. Daniel BertholdBond, Lunar Musings? An Investigation of Hegels and Kierkegaards Portraits of Despair, Religious Studies, v34, n1, (March1998),s.27. William Desmond, Is There a Sabbath For Thought? Between Religion and Philosophy,FordhamUniversityPress,NewYork,2005,s.83. Desmond,age,s.83.

218 Fideizm/O.M.Deniz

Kierkegaard,pheciliintemelprensiplerini,kendisini olduundan deerli gsteren ve kibirlenen akln zayfln gstermek iin kullanr. Bu noktada phecilikten faydalan mas,akladuyulangvenisarsmayavebudurumunimann lehineolduunugstermeyeynelikprojesininaslibirunsu runuoluturur.DolaysylaKierkegaardasndanphecilik, eserleri boyunca ktledii akla saldrmas iin kullanl bir silahgrevigrmtr.manetmeyemeyillibirkiinin,p heciargmanlarincelediinde,akladayalbirimannmm kn olmadn greceini dnmtr. Kierkegaard, Grek phecilerini,aklvefelsefeninimanaepistemikgvencesa layabilecei grn boa karma projesine farknda ol makszn katkda bulunan kiiler olarak grmtr. Erken dnem Grek felsefesinde ortaya kan phecilik ekolnn imaniinyaraylolduunuvezellikleakllaatanimana nemli bir hizmette bulunduunu gstermeyi ummutur.13 Bubalamdapheciliivcifadelerkullanr: Grek pheciliinin allmas daha fazla tavsiye edil melidir.Oradabirkimseeninceayrntsnakadarun lar renebilir. Anlamak iin daima zamana, ugulamaya ve disipline ihtiya olacaktr. Duyular ile alglanan kesinlik, tarihsel kesinlik de cabas, kesinsiz liktir,biryaklamadr.14 Kierkegaardn Grek pheciliinin renilmesini tevik etmesinin nedeni, pheciliin kurduu dnce sisteminin benimsenmesiniistemesindendolaydeil,onunilgaettiini dnd dnce sisteminin rklnn anlalmasn salayacandandolaydr.phecilik,duyualgsnavetarih verilere olan allagelmi ballmzn temelsiz olduunu gsterir. pheciliin bize rettii ik derslerden birisi, s
13 14

Bollenbaugh,age,s.23. Kierkegaard,CUP,s.38.

FideizmveAkl

219

nanm ve doru olan bilme metodlarnn hi birisinin, en azndan konu epistemolojik kesinlik elde etmek olduunda, ie yaramaddr. phecilik tam anlamyla, bilgi iddialar mzn ne kadar eksik ve yetersiz olduklarn gzler nne serer. Fakat Kierkegaard, pheciliin olumsuz retisinden olumlu bir takm dersler kartlabileceini dnr. steme yerekdeolsa,imannbirmttefikikonumundakiphecilik, akln byklenmesini gerektirecek bir zelliinin olmad grn pekitirir. pheciliin, evrendeki yerimizi kefet mede akln rettii metafizik speklasyonlara olan gveni mizi ortadan kaldrdn anladmzda, imann bo elleri ile Tanrya snmaktan baka aremizin olmadn da an lamoluruz.15 Penelhumagre,KierkegaardvePascalgibifideistlerin, pheciliininsanaklnnszdefelsefiiddialarn(pretensions) zayflatmak suretiyle, imana ister istemez bir hizmetinin do kunduunudnmelerininbalcanedenivardr:Birinci si, Tanrnn varln akl yrtme yoluyla kantlamaya ve Hristiyanlntemelinanesaslarnndoruolduklarnfelse fiyntemlerlegstermeyealanlarakarverilenmcadele de,pheciyidoalbirmttefikolarakgrmlerdir.kincisi, beer durumumuzun mulkln ve Tanrnn mevcudiye tinin akli bakmdan belirsizliini vurgulayan phecinin, Tanrnn gizlilii retisi gz nnde bulundurulduunda, teolojik olarak beklenen bir eye, yani Tanrnn bilinemezli ine, iaret ettiini dnmlerdir. ncs, Tanrsz du rumumuzla ilgili olarak phecinin, iman hakl karmaya alandogmatikfilozoflardanokdahaakbirfarkndala sahipolduunukabuletmilerdir.Onlarnbukabulnegre pheci,hastaldorutehiseden,amadevasnbilmeyen bir hekim gibidir. pheci, akl ve tecrbe yoluyla hakikate
15

Bollenbaugh,age,s.24.

220 Fideizm/O.M.Deniz

ulamakisteyenbirkimseniniinedeceiaknlkveendi ehalininiyiizilmibirresminisunsadangrdbua knlkveendieninpanzehirinisalayamamtr.Ancakonun bukonudakibaarszl,insandoasnn,belirsizliklerimi ze ramen dnyev ilerimizi yrtmemizi salayan akldan bakakaynaklarasahipolduunuonaylamamziinbizite vik etmelidir. Bununla birlikte, ilahi ltfu almaya ak hale gelmemize yardmc olmaldr ve bylece imana giden yolu hazrlamaldr.phecininbaarszlbuekildeanlalrsa, aklnkullanmyoluylahatalolarakpeindekoulangven cenin (assurance) iman yoluyla kolaylkla elde edebilecei sonucunavarlabilecektir.16 phecilii bu erevede deerlendiren Kierkegaarda gre,imanilephecilikarasndakiittifakksasreliolmal dr. nk pheci, herhangi bir niha doruluk iddias ile karlaldnda yargnn askya alnmasn (epoche) salk ve rir.Metafizikiddialarailikinolarakbirhkmdebulunmay reddetmekle pheci, ruhsal huzur ve sukunet (ataraxia) du rumuna ulatn dnr. Bylece pheci, grnrde hi birzmnnolmadnvehayatkarmakbirhalegetir mekten baka bir netice vermediini kabul ettii sorularla ilgilenmektensaknr.17Doalolarak,phecinindinhakkn da syledikleri, hayatn tm uralarna kar sergilenmesi istenenphecitutumilertr.SextusEmpiricus(160210) OutlinesofPyrrhonismbalkleserinde,Pyrrhoncuphecinin dinebaknuszlerledilegetirir: Allagelmi, olaan gr takip ederek, Tanrlarn varolduunudogmatikolmayanbirtarzdatasdiketsek deveTanrlarabyksaygduysakdaveonlarance den bilmeyi atfetsek de dogmatiklerin acelecilikleriyle
16 17

Penelhum,GodandSkepticism,s.88. Bollenbaugh,age,s.26.

FideizmveAkl

221

kyaslandnda aada gsterildii gibi konuyu tart yoruz Grnlere uygun olarak, lkemizin gele neklerine, kanunlarna ve kurumlarna ve kendi ig dselduygularmzamutabkbirhayatbizeiareteden birdncezincirinitakipediyoruz.18 Sextusagre,yaygnyereldintrenlerinmevcudiyetini gznndetutanpheci,butrenlerekatlmdabulunacak tr.badetesnasndasylenenbirtakmdinformlleriszl olarakonaylayacaktr.Fakatiselballktanimtinaedecektir. Birbakadeyile,Tanrnnvarolduunudiliyleikraretsede, kalben ve aklen tasdik etmeyecektir. pheci tutumun bir gerei olarak, teist ve ateist filozoflarn birbirlerini dengele yen argmanlar karsnda, yargy askya almaktan baka areolmadnamagelenekselpratiklerindegzardedile meyeceinisavunacaktr.Bututuminanszdindarlkdiyede adlandrlabilir.19 Bu balamda Grek phecilii zme kavuturulmas imknszfelsefisorunlardanbilinliolarakuzakduruunbir ifadesidir. phecilere gre, felsefenin ulatrabilecei son nokta ataraxiadr ve onun haricinde peinde olmaya deer hibireyyoktur.20 Fakat iman, Kierkegaardn penceresinden bakldnda, ak ve koulsuz bir ball gerektirdii iin, phecilikle yapt ittifak sona erdirmek zorundadr. pheci, Tanrnn var olup olmad konusunda akln yargsna gvenilemeye ceini gstermekle ve ayn zamanda Tanrnn varlna dair uygun bir kant bulma ynndeki umutlar sndrmekle,
18

19 20

Penelhum,age,s.13;Sextus,andBensonMates,TheSkepticWay:Sextus EmpiricussOutlinesofPyrrhonism,OxfordUniversityPress,NewYork, 1996,s.173. Penelhum,age,s.13. Bollenbaugh,age,s.26.

222 Fideizm/O.M.Deniz

imana bir hizmette bulunmutur. Fakat Kierkegaardn iman anlaynn gerektirdii trden bir ball ve kararll onaylamayacaktr.Aksitakdirde,yargyaskyaalmailkesini ihlal etmi olacak ve ruhu kederlendiren eyler olarak nite lendirdiiballklardanarndrlm,durubirhayatyaama imknndan yoksun kalacaktr. Dolaysyla phecinin, gele neksel din inanlara ve ritellere uygun hareket etmekten ibaret olan da dnk dindarlk (outward piety) ile inancn isel olarak askya alnmasn birletiren bu tutumu, Kierkegaardnngrdetkinimananlayylabadamaz. BuyzdenKierkegaardvepheci,tamamenfarklnedenler le ksa bir sreliine ayn gzerghta seyehat eden iki yolcu gibidir.Herikiside,insanaklnnhaddiniamakolaraknite lendirilen iddialarn sarsmak iin ayn yolda ilerlerler. p heci, akla duyulan gvenin sarslmasnn ve bunun berabe rinde getirdii, yargy askya almann huzurlu bir hayat douracanmiteder.Kierkegaardise,akladuyulangve nin sarslmasnn imana giden yolu ama grevi greceini dnr.21 Bunun anlam, kukulardan arndrlm kesin bir karar ve ball ieren imann, akln koyduu yasalarn geerliliinisorgulanrhalegetirmedenhslolamayacadr. Birbakadeyile,aklnilkeleriileakaattgrlmesine ramenbirimanikrarnnmmknolduudur. Peki,buneldemmkndr?Akln,hibirtemelesa hip olmadn aka gsterdii ve kar kt bir iddiann doruluuna nasl inanlabilir? Daha dorusu, bir kimse, bir inan esasnn akli dayanaktan yoksun olduunu syledii halde, ayn zamanda o inan esasn kabul ettiini elikiye dmedensyleyebilirmi? Kierkegaard bata olmak zere, bir fideistin bu soruya cevab tereddtsz evet olacaktr. Daha nce deindiimiz
21

Bollenbaugh,age,s.2729.

FideizmveAkl

223

gibi mutlak paradoks kavram ile Kierkegaard byle bir du rumaiaretetmektedir. Absrd,paradoks,ylebirdzenlenirkionuanlamszlk iinde eritmeye/feshetmeye ve onun anlamsz olduunu ka ntlamaya hibir biimde akln gc yetmez; hayr, absrd, akln onun hakknda yle demesi gereken bir simgedir, bir muammadr,zorlatrlmbirbilmecedir:Onuzemiyorum, o anlalamaz, ama bu suretle onun sama olduu sonucu kmaz.Fakatelbette,imantmyleortadankaldrlrsavebtn alan akla braklrsa, akl bbrlenmeye balar ve dolaysyla paradoksunsamaolduusonucunavarabilir.22 PierreBayle,Hristiyanlnaslinemesahipinanesas larnnyanlolduklarnnrasyonelispatlamayoluylagsteri lebilineceini;23bununlabirliktebuolgununfarkndaolanbir

22

23

Kierkegaard, Soren Kierkegaards Journals and Papers, s. 5. talik vurgu banaait. 17. yzyl felsefesinin temel tartma konularnn banda, hakikate naslulalacagelir.Rasyonalistleregrekant(evidence)hakikatinen belirgin gstergesidir. Salam bir kanta sahip bir nermenin dorulu undanpheedilemez.BunakarnBayle,hibirnesneldorulukl tnngeerlivegvenilirolmadn;birnermeyidestekleyicikant bulunmasna ramen,yine deo nermenin yanl olduunun bilinebi leceini iddia eder. Bylece, kantn hakikatin lt olduu grne karkan,fakatyargyaskyaalanncekiphecilerintesinegeen bir yaklam sergiler. Baylenin phesi Kartezyen felsefenin ilkelerini de kapsar. O hem cogitodan hem de matematik aksiyomlarn kesinli indenpheeder.Onagre,bilgininhibiryerindepheyisonaer direcek bir kesinlik sz konusu olamaz. Descartesn hakikatin lt olarak ortaya koyduu aklk ve seiklik ilkesindenhareketle ulalan sonularreddedilebilir.Hakikatinkesinbirzelliindenbahsedilecekse buapaklktr.Fakatiman,aklnapakbulduubireyigeersizklar. Birnermenekadarapakolursaolsun,phecilikmalupedilmedii srece, iman yoluyla yanl olduklarnn kabul edilmesi mmkndr. Bayle,budurumuPyrrhonculuusavunanbirbarahibinazndan,u szlerleanlatr:Yanlolduklariinreddettiinizbazeylerinolabil

224 Fideizm/O.M.Deniz

kimseninyinedeimanetmeyedevamedebileceinidahaak bir dille ifade etmitir. Bayle, Historical and Critical Dictionaryde(TarihselveEletirelSzlk),Spinozacfikirleri benimsemesinden dolay ateist olmakla sulanan John Bredenbourgun akl ve iman arasndaki ayrma dayanarak kendini savunmasn neden hakl bulduunu u szlerlerle aklar: O,doalnkarkmasnakarn,tpkKatoliklerve ProtestanlargibiTeslissrrnainandniddiaeder.Hereyin kanlmaz bir zorunlulukla meydana geldii ve bu nedenle, dindiyebireyinolmadynnde,aklnonasunduugl

diince apak olduklarn grmenizi salayacam. (1) nc bireydenfarklolmayaneylerinbirbirlerindenfarklolmadklarapa ktr. Bu tm muhakemelerimizin temelidir ve tm kyaslarmz bu nun zerine bina ederiz.Ama yine de Teslis gizeminin ifas, bu aksi yomunyanlolduunabiziiknaeder(2)Birbirey(individual),birdo a(nature)vebirkii(person)arasndahibirfarknolmadapaktr. Oysaayngizem,bireylerinvedoalarntekolmaysrdrrkenkiile rin oalm olabileceine bizi inandrmtr. (3) Bir insann gerekten vetamamenbirkiiolmasiin,birbedeninrasyonelbirruhlabirleik olmasnn yeterli olduu apaktr. Oysa Enkarnasyon gizemi, bunun yeterliolmadnretir.Bundanneseninnedebenimkiiolupolma dmzdan emin olamayacamz sonucu kar(4) Bir insan bedeni nin ayn anda farkl yerlerde bulunamayaca apaktr. Ama yine de karistgizemi,bununhergnvukubulduunuretir(5)Bircevhe rinmodlarnn,deiiklieurattklareyolmadanvarolamayacaklar apaktr.(Itisevidentthatthemodesofasubstancecannotsubsistwithout thatwhichtheymodify).Bunaramenarabnkanaekmeinbedened nmesi(transubstantiation)gizemivastasylabununyanlolduunu biliriz. Bkz. Pierre Bayle, Historical and Critical Dictionary: Selections, translated, with an introduction and notes, by Richard H. Popkin and withtheassistanceofCraigBrush,HackettPub.Co.,Indianapolis,1991, s.199202.Baylegre,budurumlarnherbirindeaklkveseiklikl tnkabuletmeilebirHristiyanretisinikabuletmearasndaak bir uyumazlk sz konusudur. Dolaysyla iman, bu en merkez ve prestijliakliltterketmeyigerektirir.Bayle,age,s.202.

FideizmveAkl

225

kantlara ramen, zgr iradenin varlna da inanr. Bir in sanbylebirsiperdendarkmayazorlamakkolaydeil dir.Birkimseonunsamimiolmadn;zihnimizin,geometrik birispatlamanndpedzyanlolduunugsterdiibireyi doruolarakkabuledebilecekekildeyaratlmadnhayk rabilir.Fakatbu,yetkiliolmadnzitiraznamaruzkalabile ceinizbirdavadakibiryargkonumunakendiniziykselt mekdeilmidir?Birbakasnnkalbindennelergetiineka rar verme hakkmz var m? Falan grlerin bir birleimini bnyesinde barndramayacan ilan etmek iin insan ruhu nu yeterince tanyormuyuz? John Bredenbourgun ileri sr dndendahafazlaeliiklieyaknolansamabirleimle rinpekokrneinesahipdeilmiyiz?Zirauikieyarasn dahibirelikininolmadgzlemlenmelidir:(1)Akln, bana bunun yanl olduunu retir; (2) bu n yanlmaz olmadna kni olmam nedeniyle ve metafiziksel bir ispat lamayaboyunemektense,duygununkantlarnavevicdann izlenimlerine,ksacas,TanrnnSzneboyunemeyitercih ettiimiinyinedebunainanyorum.Bu,ayneyeaynanda heminanyorhemdeinanmyorolmaklaaslaayndeildir.Bubir leim imknszdr ve hi kimseye kendisini hakl karmak iinbylebireyiteklifetmesinemsaadeedilmemelidir.24 Grldgibi Kierkegaard ve Bayle, akla ramen ger ekleenbirimannmmknolduunuvebudurumuniman edenkiininzihinseldnyasndabireliiklieyolamad n iddia etmektedirler. Hlbuki bir ispatlamada bavurulan ncllerin doru olduklarn bilen ve bu ncllerin kesin bir sonucu gerektirdiini anlayan bir kimse, varlan sonuca ina np inanmadn sorgulayacak bir konumda deildir. Yani varlansonu,aynzamandaokiinininanchalinegelir.By lebirdurumokimseyeoldukarahatszedicigelebilir.n
24

Bayle,age,s.297298.talikvurgubanaait.

226 Fideizm/O.M.Deniz

k kii, imdi inanmakta olduu ile badamamayan baka bir eye inanyor olabilir. Kukusuz bu kii, iine dt skntdan ya da ikilemden kurtulmak iin bir takm areler aramakta zgrdr. Edindii inanlardan birini dolambal yollardanrtmeyealabilir.Bildiinisylemeyebalad eyi gerekte bilmiyor olduunu ne sren felsefi itirazlar sralayabilir. Ya da onu arzu etmedii bir sonuca gtren mantksal rgnn hatal olduunu iddia edebilir. Fakat inanlarmzdeitirmekiinbavurduumuzyollarveara lar ne olursa olsun, sahip olduumuz inanlar gerektiren ncllere verdiimiz onayn dayand temeller rtlmek sizin,eerszkonusuinanlarispatlamalarnsonulariseler, aklen rahatszlk vermesi beklenen inanlardan kurtulmann biryoluyoktur.Dolaysylabirkimse,gerektenBaylentarif ettii bir konumda ise, yani geometrik bir ispatlamann bir imanesasnnyanllngsterdiinigryorsa,onunyanl olmadna inanma zgrlne sahip deildir. Bununla birlikte, alkanlk, gelenek ve telkin gibi geni biryelpazede seyreden etmenlerin inanlara kaynaklk ettii bir gerektir. Kusurlarn ayrt edemediimiz rakip rasyonel dnce i lemlerideinanlarretir.Buyzden,birkimsebirimanesa snn yanl olduunun bir ispatlama yoluyla gsterildiine inand halde, bunun o kimsenin halen inand bir iman esasolmastamamenmmkndr.Ohalde,bukimseninbir atma ve eliki ierisinde olmas kanlmazdr. nk o, birbiriylebadamayanikieyeinanmaktadr.25 Baylensavunduutrdenbirfideist,kendisiaksiniid diaetsedeayneyeaynzamandaheminananheminanma yanbirkimseyleaynzihinseldurumasahiptir.Baylebunun imknszolduunuifadeeder.Amaonunrneklediidurum,

25

Penehum,age,s.57.

FideizmveAkl

227

bunun tam tersini syler. Byle bir kimsenin i dnyasnda biratmayaamaksznimanedebilmesimmkndeildir. Akln ltleri nda bakldnda inand eyin sa ma gzktn ve devamla bunun hite rahatsz edici ol madn syleyen bir kimsenin saduyusundan phe et mememiziinhibirnedenyoktur.Fakatzellikledininan larszkonusuolduundaatmalarnyadaelikilerinher zamanstrapvermelerigerekmiyor.atmalarnkiininruh salntehditetmeyecekldedahaazskntvermelerini salamann yolu, stlerini rten bir dille onlar anlatmaktr. rnein, rasyonel ispatlamalarn hakllndan konuup, ar dndan sonularn reddetmek iin akln terk edilmesinden bahsetmekbunuyapmannbiryoludur.Bylelikleatmann kendisi sanki bir zmm gibi sunularak, atmann bir zmeihtiyacolduugereigizlenmektedir.26 Daha nce ifade ettiimiz gibi, akl snrsz deildir ve snrszolduunuiddiaedendeyoktur.Snrszbiraklasahip olduunu ve imani konularda her eyi aklyla zdn iddia eden bir kimsenin saduyusundan phe edilir. Buna kararverendeakldrvebubile,aklnkendisnrlarnbelir lemegcnesahipolduunugsterebilir. 2.AklKalpDalizmi Tanrhakkndakibilgimizin,entemeldevenemlil de, akli sezgilerimize dayand ya da dayanmas gerektii dncesi,birtakmitirazlaraakolmaklabirlikte,dinfelse fesiilemegulolandnrlerinmakulvesavunulabilirbul duu bir dnce olagelmitir.27 yle ki, bilisel yetilerimiz gerei gibi kullanld takdirde, akln Tanry bilebilecei konusundagenelbireiliminvarlndanbahsedilebilir.An
26 27

Penelhum,age,s.59. Bkz.Reber,TanryBilmeninmknveMahiyeti,s.184.

228 Fideizm/O.M.Deniz

cak bu balamda, bir lde aklkalp birlikteliini savunan grleri28 bir kenara brakrsak, Tanrnn bilinebilirlii meselesisinin birbirine zt iki u izgide tartld grlr. Modern dnceye de hkim olan iki grten birine gre, Tanr objektif akl ile yani akl yrtme srecinden tutkusal faktrlerisistematikolarakharitutanbiranlaylabilinebilir. DierinegreiseTanrsadeceznelolarakveyakalpilebili nebilir. Her iki gr, akl, muhakeme etme yetenei olarak tanmlar.Akl,metodolojikolarakvemantkerevesindeakl yrtmek(ratiocination)ilezdeletirilir.Yineherikigre

28

Bugrlerdenenakveteferruatlolan,kalpduyusu(thesenseof the heart) kavramna mracaat ederek, Tanr hakkndaki bilginin salt aklkaynaklolmadnsavunanJonathanEdwardsn(17031758)or tayakoyduugrtr.Edwards,kantlarn,argmanlarnvekarm larn deerini yadsmamakla birlikte, onlarn gcn grmek iin tam anlamyla hazr ve istekli bir kalbin gerekli olduunu dnr. Yani akl,doruluklaynelmibirkalptarafndanbilgilendirilmezseuygun bir ekilde ilevini yerine getiremeyecektir. Edwardsn dncesinde, Malebranche gibi Kta Avrupas rasyonalistlerinin, Henry More gibi kimi Cambridge Platonistlerinin ve zellikle Locke gibi deneycilerin gletkisigrlebilir.AyrcaEdwards,Newtonilebalayanyenibili me, Tanrnn varln destekler mahiyette grmesi nedeniyle ilgiyle yaklamtr.Szkonusugeleneklerfarkllkarzetsedeortakbirzellii paylamlardr.Hemenhemeneletirelbakdardatutanbiryakla mla,aklngcnevekapsamnagvenduymulardr.Edwardsnsis temibugveniyanstr.TemelHristiyanretilerinihaklkarmakve gelecek eletirileri boa karmak iin felsefi argmanlara bavurur ve speklatif bir metafizik ina eder. Fakat Edwards ayn zamanda bir Kalvinisttir. Dolaysyla insann doal yeteneklerinin yeterliliine ve doalteolojiyekukuylayaklaanyeniliki(reformed)geleneinhassasi yetlerini gz ard etmez. Bkz. William J. Wainwright, The Nature of Reason, Readings in The Philosophy of Religion, ed. Kelly James Clark, Broadview Press, Peterborough, Ont., 2000, s. 139140; William J. Wainwright,JonathanEdwardsandTheSenseofTheHeart,Faithand Philosophy, Vol. 1, No. 1, (January 1990), s. 4362; Perry Miller, JonathanEdwardsonTheSenseofTheHeart,TheHarvardTheological Review,Vol.41,No.2,(April,1948),s.123145.

FideizmveAkl

229

gre de akl yrtmenin nesnel saylabilmesi, istekler, ilgiler ve arzular tarafndan etkilenmemi olmas kouluna bal dr.29kincigr,fideizmingrdrvebukonudailkakla gelebilecekisimhikukusuz,fideizmintemelmottolarndan birihalinegelen,kalbin,aklnhibilmediikendinedenleri vardr30sznnsahibiBlaisePascaldr. Pascal,Descartesgibifilozoflarnhakikateulamaveis patlama arac olarak kullandklar akln karsna kalbi ve iman koyar. Ona gre ispat mmkn olmayan hakikatler, kalpyetisiilebilinir.Kalp,ilkilkeleri(mekn,zaman,hareket ve saylar gibi) muhakemenin katks olmakszn yanlgsz biimde bilir. Meknn boyutlu olduunu ya da saylarn sonsuz olduunu bilen kalptir. Sadece kalbin bilme alanna giren matematiksel olmayan kesinlikler de vardr. Ryada olmadmz biliriz. Bunu rasyonel olarak ispatlayamayz. Fakat bu konudaki acizliimiz, phecilerin iddia ettii gibi tm bilgimizin kesinlikten uzak oldunu gstermez; sadece, akln zayfln gsterir. lk ilkeleri ispatlama hususundaki gszlmz,aklnkibrinikrmayahizmetetmelidir.31 Pascal,ilkilkelerleilgilibudurumundinhakikatleriin de geerli olduunu u szlerle aklar: Bu nedenledir ki, kalplerinihareketegeirmeksuretiyle,Tanrnnimanbahet tii kiiler ok talihlidirler ve tamamen meru ekilde ikna olmu hissederler. Fakat ona sahip olmayanlara, byle bir iman, Tanr onlarn kalplerini harekete geirmek suretiyle bahedinceye dek, sadece muhakeme yoluyla verebiliriz. Bu [Tanrnnimanihsanedenfiili]olmaksznimansadecebe eridirvekurtuluiinfaydaszdr.32

31 32
29 30

Wainwright,TheNatureofReason,s.139. Pascal,Pensees,s.127. Pascal,Pensees,s.28. Pascal,age,s.29.

230 Fideizm/O.M.Deniz

Pascalnbuayrmndakafakartrcbirmulklkvar dr. Bir kimsenin kalbenhissederek Tanry bilmesi, tam an lamylaimanasahipolmakla,yanidoastltufarmaann almakla ayn grlr. Dier yandan kalp, anlalmalar ve kabul edilmeleri iin hibir ekilde ltfun gerekmedii, din olmayan matematiksel aksiyomlarn onun sayesinde zm sendii ve renildii bir sezgi olarak tanmlanr.33 yle g rnyor ki Pascaln bu konudaki yaklam, byk lde, onun matematiksel zihin ve sezgisel zihin arasnda yapt ayrma ve bu ikisi arasnda derin bir fark grmesine dayan maktadr. Akln ak bir tanmn vermese de Pascaln akldan ne kasdettii, akl kavramna bavurduu pasajlardaki balam lardankarlabilir.Pascal,aklnileyiinin,kalbineyleribir bakta anlamas tarznda olmadn ifade eder. Ona gre akl, tasarlad sonularn dzenli bir ispatlamasn sunarak ilerler. Matematikte olduu gibi, bilinen ilkelerden hareketle kantlamayaalarakvebilinenilkelerdenhareketle,yanla derekkantlamadabulunmaktankanarakbunugerekle tirir. O halde, akln ileyiinin temelinde, tanmlar ve ilkeler ile balamak yatar. Akl, hzl ve derin bir biimde tanmlar dan ve ilkelerden sonulara gider. Bylece akl, mevcut ma teryali, yani tanmlar ve ilkeleri mantksal ve sistematik bir biimde zmleyerek, Pascaln dzenli ispatlamalar dedii sonularretir.34 AkasPascalnakltanm,Descartesintanmiler tr. Descartes, akl salkl yargda bulunma ve doruyu

33

34

Leszek Kolakowski, God Owes Us Nothing: A Berief Remark on Pascals Religion and on the Spirit of Jansenism, University of Chicago Press, Chicago,1995,s.146. Pascal,Pensees,s.182183.

FideizmveAkl

231

yanltanayrtetmegcolaraktanmlyordu.35Dolaysyla Pascaln akl terimini, akl yrtme ya da mantksal ilke lerden tmdengelim yoluyla karmda bulunma faaliyetine iaret eden kat kullanmdan kavramlar formle etme ve mantksal ilikiler kurma ynndeki kavrama gcne atfta bulunmayakadargenibirbalamdakullandsylenebilir. Descartes ve Pascaln akl anlaylar birbirlerine tezat tekil etse de, iki dnrn bulutuklar ortak nokta, her ikisinindeakl,bilgininbirincilkaynaolarakgrmolma lardr. Fakat akln yeterlilii ve yetkisi konusundaki fikir ayrlklar farkl epistemolojik yaklamlar benimsemelerine yolamtr. Descarteste matematik bilgi en kesin olan bilgidir. Pascaldabuekildednr.Matematiingeliipilerlemesi, insanbilgisininilerlemesinisalayacaktr.Matematikyntem kabuledilebilirenkesinyntemdir.Pascal,MatematikselZihin balkl incelemesinde, zaten bilinen eylerin ispatlarn ver medematematiindoruyntemolduunusyler.Bunun labirlikte,insanlarndoalolarakvekalcbirbiimde,mut lak mkemmel bir dzen iinde herhangi bir bilimi uygula maktan aciz olduklarn, ama yine de matematik dzenin kullanlvegeerliolduunuiddiaeder.Matematikdzen, mutlak bir lt bakmndan kusurludur ama beer ltler bakmndanmkemmeldir.Buanlamdadoruyntemdir.Bu incelemesinde Pascal, dzen ve yntem kelimelerini e an laml olarakkullanr. Dolaysyla Pascaln felsefi yntemi ve

35

Rene Descartes, Discourse and Essays The Philosophical Writings of Descartes,TransatedbyJohnCottingham,R.StoothoffandD.Murdoch, CambridgeUniversityPress,Cambridge,1988,VolI,s.111.

232 Fideizm/O.M.Deniz

epistemolojisiileonundzendoktriniarasndabirparalel likvardr.36 dzendoktriniilePascal,gerekliiayrkategori ye ayrr. Beden (body), zihin (mind) ve sevgi (love).37 Bu dzenyaananhayattakialanyadadzeyitemsilederler veaktrkibusralamayagrePascalndeerskalasiinde yerlerinialrlar.Dzenler,birbirlerindenhemkesinizgilerle ayrdrlar hem de hiyerarik bir yapdadrlar. Zihin dzeni beden dzeninden stn olduu gibi, sevgi dzeni de her ikisindenstndr.38 Bu dzenlerden her biri kendine zg nesnelere sahip tirfizikseleyler,entelektelyaplarvemaneviilikiler. Her biri beer bir yetiye veya kuvvetler gurubuna tekabl ederduyular ve arzular, akl ve kalp. Her biri birtakm beer cevaplarn alandrkorku ve istek, entelektel sor gulamavetasdikvesevgiveiman.Herbiribelirlibirgrup veyatriindeegemenlikkurarzenginvegl,bilimsel vefelsefiveazizgibi.Pascal,manevigeliimdenaasevi yedekiikidzendenncsnedorubirykselmeeilimi olarak bahsederken, her birinin doru ve gerek bir yere sa hip olduunu dnr. nk insan bir ruha sahip olduu gibi bir bedene ve akla da sahiptir. Bu yzden manevi geli im,aaderecedenyetilerinegemenolduubirdurumdan,

36

37

38

Pierre Force, Pascal and Philosophical Method, The Cambridge Companion to Pascal, ed. Nicholas Hammond, Cambridge University Press,Cambridge,2003,s.227. Beden ve zihin arasndaki sonsuz mesafe, zihin ve sevgi arasndaki sonsuzderecedesonsuzmesafeyisimgeler,nkSevgidoastdr Tanrdan gelmedike hibir anlam ifade etmeyen hikmetin ycelii, dnyeviyadaentelektelinsanlaragrnrdeildir.Bunlartrleriay rolandzendir.Pascal,Pensees,s.9596. Janet Morgan, Pascals Three Orders, The Modern Language Review, Vol.73,No.4,(October,1978),s.756.

FideizmveAkl

233

uygun bir biimde bunlarn kalbe tbi olduklar bir duruma gei olarak grlr.39 Dolaysyla iman, akldan stn bir mertebeyeyerletirilir.40 Pascal matematiksel zihin ile sezgisel zihin arasnda ay rm yapar. Matematiksel aklda prensipler gayet aktr, ama bu, mutad kullanmn dndadr; dolaysyla matematiksel akl herkes tarafndan kullanlmaz. nsanlar matematiksel aklladnmeyevemeselelerielealmayauzaktr;nkbu, onlarn alk olduu bir yol deildir. Fakat insanlarn buna ynlendirilmesi gerekletiinde ilkelerin apak olduu g rlecektir.Pascalagreancakhastalklbiraklasahipolanlar gzdenkarlmaszorolanbylesineaikrilkelerdenyanl sonular karrlar. Sezgisel akl ise mutad olarak kullanlan akldrveherkesingznndedir.Onukullanmakiingay retsarfetmeyegerekbileyoktur.yibirnazara,iyibirbak asnasahipolmakyeterlidir.Zirailkelerokaktrvegz den karlmas imknszdr. Ancak bir ilkeyi gzden kar mak yanl yapmaya yeter. Sonuolarak btn ilkeleri gr meyemuktediroknetbirnazaranekadarihtiyavarsa,bili nen ilkelerden batl hkmler karmaktan kanmak iin sahihbiraklaokadarihtiyavardr.41 Pascalagreinsanaklkendisiniakveseikolarakay dnlatanmatematikyntemsnrndakalmaz.nsanaklbun

39 40

41

Penelhum,GodandSkepticism,s.113. Bu yaklamn teolojik dzeyde en gl ifadesini John Calvinde bul duu sylenebilir. Calvinin u ifadeleri olduka aklaycdr: Kutsal Ruhunarmaanlardoannarmaanlardeildir.Rabonlarancaya dekkalpgzmzkapaldr.TanrnnRuhu,gizlibirvahiyyoluilebi linebilir klncaya kadar Tanrnn ars hakkndaki bilgimiz akln s nrlarn aar. John Calvin, Commentaries, Ephesians: 1/17, http://www.ccel.org/ccel/calvin/calcom41.iv.ii.iv.html. (Son Gncelleme: 15/12/2009). Pascal,Pensees,s.182183.

234 Fideizm/O.M.Deniz

dan daha ileri gidebilecei snrlar amak durumundadr. nk matematik, sonsuz varl kavrama konusunda bize yardm edemez. Din ve ahlaki sorunlar matematikle zle mez. Skntlar, kayglar, zntler matematikle giderilemez. Matematik bize insann znn ne olduunu gsteremez. nsan sonsuz ile hilik arasnda bir yerdedir. Bilim, bize bu anlamdagereiokazbildirir,amahayatnbilmecelerikar snda gvenilir ve salam bir dayanak sunmaz. Pascala gre, insan zaten buna gerek de duymaz. nk insanda duyguveoduygudangelenbirbilgivardr.Budakalptir.42 Kalbin, aklla kavranlamayacak olan, kendine gre kantlar bulunur. Kalp, akln bulduklaryla yetinemez. Tam doruya akln aralaryla ulalamad iin kalp devreye girer. Kalp gnahtankurtulmakvemutluluaerimekister.Bunusala yacakolankalbinkendibilgisidir.43 Pascaln dncesi, Descartesin salt doruyu bulmada akla olan sonsuz inancn sorgulamakta ve tek bana akla olangvenisarsmaktadr.Descartesegreakl,btnkonu larda bizi ak ve seik olana, yani doru bilgiye kesin bir ekilde ulatran yegne yoldur. Pascal ise akla bir snr iz mektedir.Aklnbilgisidgereinbilgisiylesnrldr.Tanr veinsankonusunda,aklbiziaydnlatmaz.nsanbuaydnla ancakkalbinileyanikalpsezgisiileulaabilir. Kalp doktrini merkezidir, derindir fakat sadece ksmen gelimitir. Kalbin dier yetiler kadar bozulmaya duyarl ol duu aktr. Aslnda, dm halimizde kalp botur ve kir lenmitir.Tanronakonutuuzamanveinsanlarimanede rekcevapverdiindesadeceolmasgerektiigibikalpyaan

42 43

Pascal,age,2829. Bkz.Pascal,age,s.327.

FideizmveAkl

235

tmza rehberlik edecektir ve sadece o zaman dier beer yetileryaantmzdagerekrollerinioynayacaktr.44 Fakatgnahkrkonumumuzdabile,kalp,duyularveya akl deil, en iteki kiiliimizdir. Pascaln en mehur gz lemlerinden birisi bize unu syler: Kalp, akln hakknda hibir ey bilmedii kendi nedenlerine sahiptir.45 Bu elbette Descartesin benlii bir dnen olarak tanmlamasnn red didir, fakat benlii hissetmek veya igd ile eit saymak deildir. nk kalbin nedenleri olduu syleniyor. Bu he men hemen Freudu bir dncedir. Bu noktada, Pascaln kalpbilgininbirkaynadrsznedikkatiekmemiznem lidir. Bu, phecinin akl ispatlayamaz demekte hakl oldu u,fakattamolarakbilemeyizdemektehatalolduubilgi dir. Pascaln verdii rnekler, uzam boyutludur veya saydizisisonsuzdurbilgisigibi,ilkilkelerdir.Aklbunla rncedenvarsaymakzorundadr,fakatonlarkantlayamaz. Aynsryagrmyoruzbilgisiiindedorudur.Bueyleri kalbin bize retmesi sebebiyledir ki Pascala gre, insanlar iin Pyrrhonism gerek bir olaslk deildir. una da dikkati ekmeliyizkiPascalagre,imanolmaksznuykudadeilde uyank olduumuzun hibir gvencesine sahip deiliz. Pascalnylebirkonumdaolduugzkecektir:Tanrkalp ile bilindiinde sadece bize ulaabilen din imann yan sra bir de akln ispatlayamad, fakat bilgimizi ilerletmek veya meselelerimizi ynetmek iin doru olduunu farz etmemiz gereken,kalbinbizerettiidorulariinealanseklerbir imanvardr. BunuKierkegaardnseklerimannveHristiyaniman nnherikisinindebirsramaygerektirdiiiddiasilekar latrabiliriz.lki,insaniradesiiinmmknolanbirsrama
44 45

Penelhum,age,s.113. Pascal,age,s.127.

236 Fideizm/O.M.Deniz

olmaktadr ve ikincisi, iradenin onu yerine getirmesi iin bir mucizeye46 ihtiya duymaktadr. Her iki konum da ortak bir varsaym paylar: Saduyuya dayal inanlarmz, akl y rtme yoluyla ispatlanmaya elverisizdir. Ayrca uygulama da, doamzn bunun stesinden gelmemizi salayaca g rndepaylarlar.Pascalagre,bumeydanagelir,nk aklndoruolarakvarsayabildiitemelilkelerinbilgisinikalp bizeverir;oysaKierkegaardtavukubulur,nksaduyulu kiiaklnkprkuramadboluunzerindenatlamakiin bir irade eylemi gerekletirir. Bu, yargy askya almak iin phecinin szde iradesine denk den bir irade eylemidir. zerinde hemfikir olduklar nc bir taraf, doamzdaki ayn gcn ya da yetenein Tanrya snmamz salamas gerektiidir.Fakatbeerbozulmuluunyounluusebebiy le bu gereklemez. Sadece ltuf bu isteyerek yklenilen ye tersizlikten kurtarlmamza yol aabilir. Kierkegaard defalar ca, bylesi bir ltuf eyleminin mucizev olduunu, kiinin imanlarazolduuvekatldeyinparadoksalolduuiddi asilebirliktevurgular.47

46

47

Kierkegaarda gre mucize, akla saldr niteliinde, akl gcendiren, doastvedeinsanstolaylardr.sanngsterdiimucizeler,onun insandandahatebirvarlkolduunugsterir.Fakatbunoktadakarar vericimerciiaklolamaz.nkburadasaldryaurayanvegcenen akldr. sa dnyaya kalbin dncelerini aa karmak iin geldi Aklanamaz, hayrete drc (fakat artk yok) bir ey gryorsun; Kendisi sanabununbir mucize olduunu sylyorve sen gzlerinin nnde sadece bir insan gryorsun. Mucize, sana hibir ey kantla yamaz.nksanakimolduunusylediinde,oolduunainanmaz san,okgemedenmucizeyiinkredersin.Mucizehaberdaredebilir. imdi bir gerilim iindesinvehereyneyi setiine bal, gcenme mi yoksaimanm?;Burdaortayakmasgerekenkalbindir.Kierkegaard, Practise in Christianity, s. 9697.Ayrca bkz. s. 126 ve 136. talik vurgu banaait. Penelhum,age,s.114.

FideizmveAkl

237

Pascal, kendi ilk ilkelerini ve hareket noktasn tesis et mede akl kullanmak iin Descartesin abasn yadsr. Bu eyleri bize retenin, akl deil kalp olduunu iddia eder.48 Daha ak bir biimde bununla ilgili olan pasajda, akln bo luun/uzayn (space) varln veya saylarn sonsuzluunu kantlayamayaca konusunda Pyrrhoncular ile ak bir an lama ierisinde olduu gzkr. Rya gryor olduumuz nerisini rtmek, akl asndan mmkn deildir. Her ne kadar bu meseleler hakknda gerek kukularn olabilecei konusunda onlarla ayn fikirde olmasa da byle dnr. Ayrca,Pascal,DescartesgibidogmatiklerinTanrnngerek liiniargmanyoluylaispatlamateebbslerininbounaln vurgular. Pascaln Descartes hakknda mehur ksa bir yargs vardr.ukonudaonuaffedilmezbulur:TmsisteminiTan r olmakszn tertip etmeyi isterdi, fakat dnyann hareketini balatmak iin bir fiske atmasna izin vermeye mecbur kal d.49Pascaln,Tanrnnfelsefikantlarzerineolanyorum larnn ou, onlarn uygulanabilir olmadklar zerinedir. Fakat tm eletirisinin vard sonu hemen hemen ayndr. Ona gre, bu tr argmanlarn salad sonu, brahimin, shakn, Yakupun Tanrsna deil, filozoflarn Tanrsna ulatrmaktadr. Burada Pascal, kantlama abalarnn itibar szln,belirliargmanlarnfelsefidorulukvesalamlktan yoksunluklarn aka ifade etmekle kalmaz, onlarn yarar szlna ve spiritel tehlikelerine de vurgu yapar. Bunlar dolaylvekarmakkantlamalardr.Onlarnfaydasngren bir kimse bile, admlardan bazlarn unuttuklar korkusuyla hependieierisindeolacaklardr.Byleceyardmszkalacak lardr. Madem ki Tanr, gizli bir Tanrdr ve kendini yksek

48 49

Pascal,age,s.28. Penelhum,age,s.66.

238 Fideizm/O.M.Deniz

gren filozof onu alakgnlllkle aramamaktadr, o halde gerekten Tanry bulduu iin deil de, srf dnce siste minin amalar dorultusunda, Tanrnn var olduunu sy lemektedir. Onun varln kullanmaya almaktadr. Yani sistemindeki boluu doldurmak iin Tanrya mracaat et mektedir.ZatenPascalagre,bukimseninvaracasonnok ta ancak deizm olabilir, ki deizm, Hristiyan dinine hemen hemenateizmkadaruzaktr.50Deist,Hristiyanlnzerinde durduutabiattakibozulmulukretisiniinkrederekkendi retisiniayaktatutabilir.FakatPascalagre,bukolayteori, drstlkle aratran zekya bir hakarettir. Reddetmek iin Tanry bilmek istemeyenler iin uygun bir bahane sunar sadece.51 Pascaln nazarnda, Tanry bizden gizleyen bozulma lar, teorik tarafszlk (detachment) ile ele alndnda, bunlar kar delillerdir. Fakat Tanry renmek iin bu kartezyen metoduterketmemizgerekir.nkimanbylebirmevzu zerinde ayakta tutmak kstah ve kibirli bir varsaymdr. Pascal, iman kalbe gereksinim duyar, derken unu sylemek istemektedir: man, Tanrnn kalp ile kavranmasdr. Akl yoluyladeil.Buyzdenfelsefiaklyrtme,insanTanrya ulatramaz. Dolaysyla akl yrtme yoluyla iman ettiini syleyen bir kimse yanlmaktadr. Fakat Pascal akln, insan Tanrya ak hale gelmesine belki yardm edebileceini de dnr. Akl, kiinin Tanrya kulak vermesini salayabilir. Ancakbuyinedekoullubirizindir.Aklnbunuyapabilme sininilkyoluonunkendizayflnaakarmasyoluyla dr.52 Dolaysyla kii akln kullanmay terk etmeden kalbini

52
50 51

Penelhum,age,s.aynyer. Penelhum,age,6667. Penelhum,age,aynyer.

FideizmveAkl

239

kullanamaz. Bir baka deyile akl ancak iman ilgilendiren konulardatmyetkiyikalbedevretmesigerektiinisezebilir. Pascaln kalbi ona, bir Tanrnn var olduunu, ruhun lmsz olduunu ve Hristiyanln Tanrsna iman ederek ebedimutluluueldeedebileceinisyler.FakatPascal,dier insanlarn kalplerinin farkl eyler syleyebilecei olasl konusunda sessizdir. Dolaysyla kimin kalbinin gvenilir olduu sorusu cevapsz kalmaktadr.53 Bununla birlikte kalp teriminin, bir i ses ya da kiinin hissiyatnn gdledii bir tr znel sezgi karl kullanlmas meselenin epistemik olmaktan te psikolojik bir zeminde tartlmasn gerekli klmaktadr. Kukusuz ayn sorunlar bir bilme yetisi olarak kalbi,aklnbiralternatifigibigrendierdnrleriinde geerlidir. Bir iman ve kalp savunucusu Jean Jacques Rousseau, Voltairein Poeme sur le desastre de Lisbonne balkl eserine kar kaleme ald reddiyesinde, bir bakasn ummayacak kadar bu hayatta ok ac ektim diye yazar. Metafiziin btn kurnazlklar, ruhun lmszlnden ve Tanrnn hayrma olan inayetinden bir an iin bile kuku duymama aslanedenolmayacak.Hissediyorum,inanyorum,istiyorum, umuyorum ve son nefesime kadar savunacam.54 Bu son alntdan da anlalaca gibi Rousseau, akli muhakeme yo luyla temellendirilmesini mmkn grmedii Tanrnn var lveruhunlmszlgibimetafizikhakikatlerinsadece kalben hissedilebilir olduklarn iddia eder. Akln speklatif karmlarla Tanrnn varlna ulamas imkanszdr. Temel metafizik hakikatlerin akln nazarnda bir varsaymdan te anlamifadeetmeyeceinikabuledenRousseau,aklnphe
53

54

Paul Edwards, From Fideism to Pragmatism, Free Inquiry, Fall 1998, v18,n4,s.42. Edwards,Paul,agm,s.42.

240 Fideizm/O.M.Deniz

ye dmesinin kanlmaz olduunu, dolaysyla metafizik kesinliinancakkalbinhissetmesiilesalanabileceinid nr: EerTanrvarsa,mkemmeldir;mkemmelselimdir, kudretlidir ve dildir; lim ve kudretli ise, her ey iyi dir; adil ve kudretli ise, ruhum lmszdr. lk ner menin doru olduunu kabul edersem, sonraki ner meler asla sarslmayacaktr; reddedildii takdirde ise, sonularhakkndatartmannhibirfaydasyoktur.55 Rousseau, ilk nermenin doruluunu ne reddeder ne deonaylar.BunoktadaaklnkullanmyoluylaTanrnnvar lvemkemmelliinedairleyhteyadaaleyhteherhangibir ispatlamannyaplamayacan;dahasherikitarafaynelti len itirazlarn rtlemez olduunu iddia eder. nk ona gre tartma, insann, hakknda gerek hibir fikre sahip ol madkonularetrafndadnmektedir.56 Buraya kadar agnostik bir tutum sergileyen Rousseau, k yolunu kalp kavramna bavurmak suretiyle bulur. Bu balamda herhangi bir hakikate kesin olarak inand kadar Tanryadainandnikrareder.Voltaireeyazdmektup ta, Tanrnn varln akl yoluyla kantlayamyor oluunun kendisiniTanryinkretmeyeyadaTanrnnvarlnaili kin yargsn ertelemeye sevketmediini vurgular. nk bu konudaki pheyi ruhunun kaldramayaca kadar ar bir yk olarak grr. Akl bocaladnda, devreye kalp girer. Akl, sonsuza dein tereddt ierisinde kalabilir. Oysa kalp, uzun sre muallakta kalamaz ve akl ie kartrmakszn kendikararnverebilir.nanmakyadainanmamakdnya
55

56

Victor Gourevitch, The Religious Thought, The Cambridge Companion toRousseau,ed.PatrickRiley,CambridgeUniversityPress,Cambridge, 2006,s.210. Gourevitch,age,s.210.

FideizmveAkl

241

daenazbanabalolaneylerdir,57derRousseau.Dolaysy la Tanr inancn duyguya ve igdye dayandran Rousseauya gre, akl bakadr; iman ya da inan bakadr. Akl, metafizik konularda yargda bulunurken teraziyi den gede brakr. Kalp ise tercihini en i rahatlatc seenekten yana kullanr.58 yle grnyor ki insann ontolojik ve egzistansiyalkayglarnimanasevkedenbiryololarakgren PascalveRousseaugibidnrlerintemelsezgisi,metafizik hakikatlereulamadaaklniddiaedilenyetersizliininneden olduumtereddidruhhalinin,ancakkalbebavurmaksure tiyle giderilebileceidir. Bylece akln metafizik alandaki ba arszlnn kalbe epistemik bir ilev yklenmesini gerekli kld gibi bir sonuca varlmaktadr. Kalbin lehine akldan feragatedilmesinerilmektedir. Russell,nesnelolgularailikininanlarkalbinduygula rna dayandrma abasna kar cevapsz kalan iki nemli itiraz,uekildeortayakoyar: Birincisi, bylesi inanlarn doru olacaklarn farzetmekiinherhangibirnedenyoktur.Dierinege lince, kalp farkl insanlara farkl eyler sylediinden, ortaya kan inanlar kiiye zel olacaktr Ben, veya insanln tm, bir eyi byk bir tutkuyla ne kadar arzularsaarzulasn,oeyinsanmutluluuiinnekadar zarurolursa olsun, bu eyin var olduunu varsaymak iin hibir gereke yoktur. nsanolunun mutlu olmas gerektiinitemintaltnaalanhibirtabiatkanunuyok tur.Bununyeryzndekihayatmznbirgereioldu unu herkes grebilir. Fakat garip bir arptmayla, bu hayattakizdraplarmzgelecekteki dahaiyibirhayat destekleyenbirargmanhalinegetiriliyor.Bylebirar
57 58

Gourevitch,age,s.210. Gourevitch,age,s.210.

242 Fideizm/O.M.Deniz

gmana baka bir mnasebetle de bavurmamz gere kir. Bir kimseden 10 dzine yumurta satn almsanz ve ilk dzinedeki yumurtalarn hepsi rk kmsa, kalan9dzineninesizmkemmellikteolmasgerekti isonucunukarmazsnz.Oysabutrdenbirmanta gre, yeryznde ekilen zdraplarn tesellisini kalp teviketmektedir.Kendihesabma,ontolojikargman, kozmolojikargmanveeskiargmanlarngerikalan n Rousseaudan gelen duygusal mantkszla tercih ederim.Eskiargmanlarhiolmazsadrstt.Salam iseleriaretettiklerihususukantlarlard,geersiziseler yleolduklarnkantlamakonusundagetirilecekeleti rilereakolurlard.Fakatyenikalpteolojisi,argman danvazgeiyor;nesrdhususlarkantlamaiddi asnda olmad iin rtlemiyor. Esasnda, kabul iinsunulantekneden,bizimtatlhayallerimizinkeyfi ni karmamza izin vermesidir. Bu, deersiz ve yak ksz bir nedendir. Thomas Aquinas ve Rousseau ara snda bir tercihte bulunmam gerekseydi, hi tereddt szAquinastercihetmemgerekirdi.59 Akl reddedip sadece kalbin sesine kulak vermek insan skntlarndan kurtaran ve imana gtren avantajl bir yol olarakgrlebilirmi?Russellndaiaretettiigibi,herey dennceunoktannaltnizmekgerekir:Akl,dininancn tarafnda yer ald srece, fideistlerin iddia ettii anlamda kalp kavramna bavurmann hibir hakl gerekesi yoktur. RousseaununyaaddneminfelsefiortamndaVoltairen temsil ettii akl, dine kar olan bir akldr. Dolaysyla Rousseaunun, akl ile balar kopartlm kalbe dayal bir imansavunmasnntemelindeyatananasikin,Aydnlanma

59

Bernard Russell, History of Western Philosophy, George Allen & Unwin Ltd,London,1947,s.721.

FideizmveAkl

243

dnemininkataklctutumununbirrnolduusylenebi lir.60 Deist bir hmanizmin ve rasyonel bir pheciliin ege menolduubiradavetoplumdayaayanPascalndaben zerbirsaiktenhareketle,dinin(Hristiyanln)inanesaslar nsavunmakadna,aklnkarsnakalbikoyduudnle bilir. ZatenPascal,bahisargmanileTanrnnvarlnnakli bilginin konusu olamayacan ne sren agnostiklerin ve phecilerin kalplerini harekete geirmeyi ummaktadr. Tan rnn aklen kantlanabilir olmad konusunda onlarla ayn dncedeolsadakalbinkendinehasnedenleriolabileceini anlatmak istemektedir. Ancak Pascaln kalp doktrini, dne minphecilerinietkilemekbiryanaciddiyebilealnmam tr. Pascaln fideizme gtren aklkalp dalizmi, ciddi bir felsefi teoride yeri olmamas gereken temenniye dayal bir dnme biimi olarak grld iin reddedilmitir.61 Yine de Pascaldan itibaren kalp kavram, ou fideist iin epistemikbirsnakgrevigrmtr.Bubalamdaroman tizm ve egzistansiyalizm akmlarnn oluturduu rasyona lizm kart iklimin, aklkalp dalizmini savunmada fideistlere dayanak noktas salad sylenebilir. Fakat akl ile kalbin attn ve din inanlar kabul etmede nceliin kalbe verilmesi gerektiini savunan fideizmin bu yaklam, akl ile iman edemeyen bir pheciyi ya da agnostii ikna edicibirdayanaktanyoksungrnmektedir. 3.DoalTeolojiveKantnReddi Pascaldaokaz,Kierkegaardtaisemtevazsaylabile cek miktarda, Tanrnn varl lehinde ileri srlen gelenek selkantlarnfelsefieletirisivardr.Onlar,Tanrnnvarlna

60 61

Bkz.Russell,age,s.720. Edwards,agm,s.42.

244 Fideizm/O.M.Deniz

dair argmanlarn detaylaryla ilgilenmezler; daha ok sz konusu kantlarn amilleri ve onlarn szde faydaszlklar zerindedururlar.62 Tanrnn varlna dair kantlara deinen Pascaldaki en nemli iki fragman, bu kantlar hakknda katksz felsefi noktalaraiaretetmez.lkfragman,metafizikargmannbe er akl yrtmeye rak oluu (remoteness) zerinde durur; kantlarnkarmakvezmlenmesizorolduklarn,budu rumunonlarndeeriniokazinsanlasnrladnanlatr.Bu az saydaki insanlar, der Pascal, detaylar hafzadan silinir silinmez,rkbirkantlamayagvenduyabilirizkorkusuile her zaman endie ierisinde olacaklardr; yle ki bir kant onlariinnedeerifadeederseetsin,gelipgeiciolacaktr.Bu fragmann tm hcumu, aka kantlarn ie yararlln en azaindirgemekvenemsizgstermektir. Felsefiolaraksa lamolabilecekleriniyanllamakdeildir.63 Dier ve daha byk bir fragman, Mesih olmakszn Tanrnn doada hazr bulunuunun kantnn, bouna ve verimsiz olduunu vurgulamak iin tasarlanmtr. Fakat ikincilbirnoktayadahaiaretederki,felsefenintarafszgz ile bakldnda, doa mulk olmayan bir biimde Tanrya
62

63

Ateistyadafideistolmamalarnaramen,Tanrkantlamalarnbaarl bulmayan dnrler de vardr. Tanr kantlamalarn baarsz ve t myle faydasz bulmak bir eydir, kantlarn kiiyi iman etmeye gt remeyeceinisylemekbakabireydir.rnein,Tillich,Tanrnnvar lnailikindelilereitibaretmez.Onlarszdedelillerolarakadland rr. Ona gre bu deliller, gerek birer delil olmadklar gibi Tanrnn varlnispatlamaktandauzaktrlar.Tanrnnvarlsorusuonagre yarkfr,yarmitolojiktir.Ancakyinedebudelillertamamenanlam sz saylmazlar. Zira onlar insan sonluluunda ikin olan soruyu ifade etmektedirler.Budeliller,Tanrsorusunusormaymmknvehattazo runluklacakekildeinsannanaliziniortayakoymaktadrlar.Bkz.Paul Tillich,SystematicTheologyI,s.210 Pascal,age,s.57.

FideizmveAkl

245

iaretetmez.Tanryaiareteder,fakatpekokbozulmuluk larlaveayartmalarladoludur.Hristiyanimanbunlaranla lrklar.Fakatbuimannyokluunda,bunlarkardelillerdir. Bu yzden deizmin felsefi zayfl ve bo iyimserlii, onlar grmezliktengelerekkendiniayaktatutmakzorundadr.64 Kierkegaardn kantlara ynelik felsefi eletirisi burada ok az bir yorumu gerektirir. nk Kierkegaard, rnein Kanttn yapt gibi derin zmlemelere giderek kantlarn yaraysz olduunu gstermez. Kierkegaardn eletirileri yzeyseldir. Akl aracl ile varln ispat edilemeyeceini, tm varolusal yarglarn kontenjan olduunu ve bunun so nucu olarak varolusal yarglarn ve onlara gtren nclle rimizarasndabirsramaveyamantksalbolukolduu nu syleyen Kant ve Humeu takip eder. Benzer bir boluk, her hangi bir tarih delil ile tarihteki bir Tanr hakkndaki herhangi bir iddia arasnda da bulunmaldr. Ek olarak, Popkinin adn koyduu gibi, kontenjan dorularn tm bil gisi hakknda pheci bir gr benimser. Dolaysyla dini dorulukidialarnntmdelilintesinebirsramaygerek tir, onlar hakknda duyacamz gveni ne srlen hibir delil salayamaz. Gven, akl yrtmenin sonularndan de il,btnyleiradeninbireylemindengelmelidir.65 FideizminTanrykantlamagiriimlerinekarkmala rnntemelnedenleriunlardr:(a)Tanryaklyoluylakant lamaya almada insanlar, nesnellii ve tarafszl (detachment)isteyenbirykmllnaltnagirerler.Hlbu ki Tanrya ulamak iin bu tutumlarndan vazgemelidirler. Bututumsadecebilimdeveyamatematikteuygundur.Kurtu lularhlihazrdariskaltndaolanyaayan,varolanbireyler olarakkendilerinebakmaldrlar.(b)Kantlamaiintarafszl
64 65

Pascal,age,s.140ves.236. Penelhum,age,s.92.

246 Fideizm/O.M.Deniz

ngerekliliinibenimsemek,insannbubireyselzneliliki yibertarafetmekveyasonrayabrakmakiinyaptbirey dir. (c) Aslnda Tanrnn varln ispatlamay yklenmek kibirden ve kstahlktan ileri gelir. Bu ise Tanrya snmak iin gerekli olan alakgnllln tam kartdr. Filozoflar sistemlerindeaklndolduramadboluklardoldurmakiin Tanry kullanmaya hazrlanrlar. (d) man, her halkarda Tanrnn zt ile kurulan bir ilikidir, dogmatik nermelerin akli bir tasdiki deildir. (e) Tanry ispatlamaya almak, bu nedenle,sadeceTanrnninayetiileyaplabilecekolan,kendi bamzayapmayakalkmaktr. Grldgibibunedenlerinhepsininaltndaaklakar olangvensizlikleriyatmaktadr. Hristiyan imannn doruluunu ya da makulln gsterme amacyla dzenlenmi bir apolojetik66 argmana,
66

Apolojetik(apologetics)kelimesi,Grekeapologiadangelir.Kelimeanla molarak,savunma,susuzluunukantlamavemahkemedesavunma amacyla yaplan son konuma demektir. Apolojetik geni anlamyla Hristiyan imannn savunulmas demek olduu gibi, Hristiyanl sis tematikbirekildesavunmayollarnvearalarnaratranbiliminad olarakdakullanlmaktadr.Apolojistlerinsavunmasilahlarveyntem lerideiiklikgsterir.Bilimsel,tarihsel,felsefi,ahlaki,din,teolojikya da kltrel meselelere ilikin olarak bir iman savunusu sunabilirler. KierkegaardvePascalgibifideistler,Hristiyanolmayanlarcakabuledi lebilirilkelerzerindenHristiyanlnmakulolduunugstermeyea lan,akltemelligelenekselapolojetikmetodu,kutsalmetinlereaykr ve de yaraysz bulduklar iin reddetmilerdir. Ancak, Hristiyan ol mayanlara, Hristiyanln makulluunu gstermeye almak yerine, Hristiyanln sdk (faithful), Tanrya ve Onun sada ifa edilen vah yinebal,inanlabilirbirdinolduunugstermeninuygunolduunu savunmulardr.Bubalamda,dintecrbeeksenli,akldeilkalbiikna etmeyeynelikbirfideistapolojetiin(saltimanadayalsavunmayn temi anlamnda) varlndan bahsedilebilir. Bkz. Kenneth D. Boa and RobertM.Bowman,FaithHasItsReasons,s.1820,s.584.Bubalamda fideism,inayettecrbesinevurguyapanyadadintecrbeyedayalapoloji

FideizmveAkl

247

Kierkegaardn hibir surette scak bakmad pek ok ara trmacnnortakdncesidir.67Gerektende,Kierkegaardn ou eserinde apolojetik argmanlara kar saysz yerici ifa deler kulland grlr. Onun nazarnda geleneksel apolojetik yntemi savunanlar bo bir abalamann ierisin dedirler. nk ortodoks apolojetik giriimlerin tmn, kategorik kesinlik ile tek bir cmlede tanmlamak gerekirse, apolojetik, Hristiyanl olas hale getirme niyetidir.68 Hl bukidahanceifadeetiimgibi,onagre,Hristiyanlkyada Hristiyanimanaklayatkndeildir.man,ihtimaliyetsizola n (akln ihtimal vermedii metafizik hakikatleri) sahiplen mektir. Practice in Christianityde, AntiClimacus takma adn kullanan Kierkegaard, sann Tanr olduunu ispatlamaya kalkmann, iman noktai nazarndan kfr (blasphemy) ol
snfnadhiledilebilir.DndenbugneHristiyanapolojilerinintarihsel seyri ve trleri iin bkz. Muhammet Tarak,Hristiyan Dncesinde Apoloji ve St. Thomas Aquinas, Uluda niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi,Cilt14,Say2,(2005),s.135146;Hristiyanapolojetikgelenei nin o denli ayrmalara dmesi ve kendini farkl yntemlerle savun maya ihtiya duymas, Hristiyanln akla dayanmayan, znel bir din olduufikriniglendirmektedir.yleki,doalteolojitemellivedelile dayal klasik apolojetiin ilk temsilcisi saylan Aquinas bile, teslis, enkarnasyon,aslgnahvb.konularnaklatnitirafeder.Fakatva hiylebildirilmiveinsannfaydasnasunulmubuhakikatlerinyanl lklarnngsterilemeyeceini;imanyoluylakabuledilmelerigerektii nisavunur.Bkz.ThomasAquinas,FaithandReason,FaithandReason, ed.PaulHelm,OxfordUniversityPress,NewYork,1999,s.108111. C.StephenEvans,ApologeticArgumentsinPhilosophicalFragments, International Kierkegaard Commentary: Philosophical Fragments and Johannes Climacus, ed. Robert L. Perkins, Mercer University Press, Macon,Georgia,1994,s.63. Soren Kierkegaard, On Authority and Revelation, trans. Walter Lowrie, Princeton Universiy Press, Princeton, N. J., 1955, s. 59; Malcolm L. Diamond, Kierkegaard and Apologetics, The Journal of Religion, Vol. 44,No.2,(April,1964),s.122dennaklen.

67

68

248 Fideizm/O.M.Deniz

duunusyler.69Asrlardrhertrlsaldryaramen,temel inan esaslarnn ayakta kalmasn Hristiyanln doruluu nun bir delili olarak sunanlar bile, ihanetle, inkrclkla ve bozgunculukla sular.70 Postscriptte ise Johannes Climacus, kutsal metinlerin otantikliini ve doruluunu kantlama abasn imandan yz evirmek olarak nitelendirir. Kutsal metinlerin bilinen yazarlarca yazlp yazlmad, eksiksiz olup olmadklar ve esin rn olup olmadklar ne ispatla nabilirnedertlebilir.nkbunlarbirerimankonusu dur.71 Works of Lovedaki u ifadesihayli arpcdr: Mucize leriaklauydurankimseyeeyvahlarolsun.72 Kierkegaardn apolojetik kart tutumu Philosophical Fragmentsta da olduka belirgindir. Mutlak Paradoks kavra mnn ilendii 3. blmde, ayrntl bir inceleme denemese de,teistikargmanlarneletirisineyerverilir.73Bublmn ardndanJohannesClimacus,insanlarahakikatigetirmekiin Tanrnn bir hizmetkr formunu almasnn, yani Tanrnn insan olmasnn, sann Tanr olduunu insanlarn farkna varmasn salama uruna bir tr uygunlamay74 icap ettirip
69

72
70 71

73 74

Soren Kierkegaard, Practice in Christianity, ed. and trans. with Introduction and Notes by Hovard V. Hong and Edna H. Hong, PrincetonUniversityPress,Princeton,1991,s.29. Kierkegard,age,s.144. Kierkegaard,CUP,s.30. Soren Kierkegaard, Works of Love, trans. by Howard and Edna Hong forewordbyGeorgePattison,PrincetonUniversityPress,Princeton,N. J.,2009,s.193. Bkz.Kierkegaard,PF,s.4954. Protestan teolojisinde nemli bir yere sahip olan uygunlama (accommodation)kavram,Tanrnn,vahyini,insannanlayabileceid zeyeindirgemesi,birbakmakendinialaltmasdemektir.JohnCalvine gre, uygunlama tabiri, Tanrnn sonsuz gizemleri hakknda vahyetmeyiiradeettiieyleri,insannkapasitesineuygunhalegetirme srecine iaret eder. nsann snrl bir tabiata sahip olmas sebebiyle, Tanr,kendiniSzaraclileifaetmitir.BylelikleTanr,birekilde

FideizmveAkl

249

ettirmediisorununuelealr.Vardsonuudur:Hernasl olursa olsun, bu trden bir uygunlamann muhataplar nez dindebirdeerininolmas,imanlolmalarkoulunabaldr. BuyzdenTanr,zaruretesadecegnlszcerzolur.Tan rdangelenbylebiriaret,reniciyiOnayaknlatrabile ceikadaruzaklatrabilirde.75 Kierkegaardnnemlezerindedurduu,ezeliveebedi Tanrnnzamandatamgereklemesiolarakanlalanmutlak paradoksun dourduu ontolojik ve ahlaki problemleri76 bir kenara brakrsak, almas gereken bir problem daha vardr. Mutlak paradoksun tarih bir kiilik olarak Nasral sada
insanndzeyineyaklaarak,kendisiveinsanarasndadlemeyda nagelenkopukluugidermiolmaktadr.Tanrnninsanlartarafndan anlalabilmesi, Onun kendisini standartlarmza uygun hale getirme sine baldr. Bkz. EdwardA. Dowey, The Knowledge of God in Calvins Theology,NewYork:ColumbiaUniversityPress,1952,s.3. Kierkegaard,age,s.69. Teslisin ikinci kiilii (Oul) konumundaki sann tanrsal ve insani zellikleri (rnein hem ezeliebedi hem de zamansallml olmas) hibirbirleme,karmaveayrlmaolmaksznbiraradadoasndaba rndrmas; sann Tanrinsan(Godman) olarak nitelendirilmesi, Tan rnn ve insann ontolojik stats balamnda ciddi sorunlar dour maktadr.Dahadanemlisi,insannahlakitecrbesiningsterdiigibi, insann ezeliyi/ebediyi (eternal) zamansal (temporal) olarak realize etme abas baarszla mahkmdur. Tmyle ezeli/ebedi ve tmyle za mansal/sonlu olan bir varlk anlamnda, Tanrinsan kavram, evrensel beer beklenti ile atr. Insole, agm, s. 374375. Bu noktada, Kierkegardvebakafideistlerinmutlakparadoksunakladayalzm szlsorununuamakiinimankavramnasarldklarnvedolay syla Teslisi temellendirme teebbslerinin tmyle karsnda olduk larn vurgulamamz gerekir. Bu balamda denebilir ki fideist tutum Teslisi aklamaya ve temellendirmeye alan rasyonalist tutumdan dahatutarldr.nkSwinburneveCraiggibiadadinfelsefecileri nin bu konuda gelitirdii yeni argmanlarn bile ikna ediciliinden bahsetmek mmkn gzkmemektedir. Swinburnein Teslis dnce sinin bir eletirisi iin bkz. Mehmet Sait Reber, Swinburnen Teslis Felsefesi,slamiyat,say4,(2000),s.99114.

75 76

250 Fideizm/O.M.Deniz

somutlatn nasl ispatlayabiliriz? Mutlak paradoksun tek ve biricik rneinin Nasral saolduu iddiasndestekleye cektarihkantlarsunulabilirmi? Kukusuz mutlak paradoks, mantksal imknszl bir yana,meydanageliigzlemlenebilirbirolgudeildir.Tarih selaratrmalarndabukonudabirdayanaksaladsyle nemez. Bu yzden olmaldr ki Kierkegaard, enkarnasyonun tarihselgerekliizerindedurmasnaramen,tarihselbilgi ninimanayolamasnoktasndazorunluveyeterliolmad n srarla vurgular. Dolaysyla yukardaki soru Kierkegaard asndananlamszdr.Tekbilmemizgereken,sannada olanimanlkiilerinonunhakkndakisyledikleridir.O,bir hizmetkrklndaaramzdadolaanTanridi.77Fakatby le bir iddia, kukusuz srf Hristiyanla ait deildir. Tarihte kendilerine tanrlk izafe dilen baka kiiliklere rastlamak mmkndr. Bu durumda en azndan hangisinin ikna edici olduu sorunu ortaya kar ki ancak delil getirmek suretiyle busorunzlebilir.Kanaatimegre,Kierkegaard,Hristiyan Tanrinsan figrnn ikna edicilik ya da delil ynnden di er figrlere gre herhangi bir avantajnn olmadnn far kndadr. Bu yzdendir ki Kierkegaardn asl sava verdii anlay,delilinyadakantlamannimaniinzorunluveyeter liolduuanlaydr. Kierkegaard,Tanrnnbirekildekendimevcudiyetinin ve bedenlemek suretiyle hazr bulunuunun iaretini insan larasunmasgerektiininfarkndaolupolmadtartlabilir. Fakatenazndanbunukabulebirhaylignlszolduud nlebilir.nksannTanrolduuiddiasnnbirkeyfilik iermesi sorununa nerdeyse hi deinmez.78 Keyfilii, zne nin kiisel tercihini yanstan bir tutum olarak tanmlarsak,
77 78

Kierkegaard,PF,s.130. Insole,agm,s.376.

FideizmveAkl

251

imannznelliinisavunanKierkegaardnbusorunkarsn dasessizkalmasanlalabilirbireydir. Stephen Evans, Climacus, Tanrnn bir iaret verecek olmasndan daha fazla bu olguyu kabullenme noktasnda isteksizdi79 derken, aslnda isabetli bir noktaya temas eder. KukusuzKierkegardnbuisteksizlii,onunenkarnasyonun tarihsel gereklii ile olan epistemolojik ilikisinden kaynak lanan sorunlardan kama niyetinin bir belirtisidir.80 Fakat Kierkegaardn,buniyetinigizlediidepeksylenemez. Philosophical Fragments bir btn olarak deerlendirdi imizde,eserinanatemasnnfelsefiidealizmileHristiyanlk arasndakiilikiolduugrlr.nsann,enyksekhakikat81 ile nasl doru bir iliki kurabilecei konusundaki Pltoncu anlay temel ayrlk noktasn oluturur. Hristiyanlk, bir dnce tecrbesi formunda, Pltoncu hakikat anlaynn karsna yerletirilir ve ortaya kan tablo resmedilir. Byle likle Hristiyanln, felsefi idealizmin tam zdd olan bir ku tupta yer ald gsterilmeye allr. Kierkegaardn bu a lmas, bir anlamda, Lessingin tarihvahiy ilikisi ile Hegelin aklvahiy ilikisi konusundaki grlerinin rtk

79

80 81

C. Stephen Evans, Kierkegaards Fragments and Postscript, Humanities Press,NewJersey,1983,s.257;Insole,agm,s.377dennaklen. Insole,agm,s.377. Philosophical Fragmentsn bir dnce projesi balkl ilk blm, Kierkegaardn Sokratik (ayn zamanda Platonik) bir soru olarak nite lendirdiiusoruilebalar:Hakikatinrenilmesinedereceolanakl dr? Kierkegaard, PF, s. 11; lerleyen sayfalarda, Hakikati nasl elde ederiz sorusu merkeze oturur. Kierkagaard, hakikat ile olduka m him bir eyi kasdetmektedir. 2+2=4ten bahsetmemektedir. Edinilmesi insanlariinelzemolan,eldeedildiitakdirdeinsanhayatnnihaiola rak deerli klan bir hakikatten bahsetmektedir. C. Stephen Evan, Passionate Reason: Making Sense of Kierkegaards Philosophical Fragments, IndianaUniversityPress,Bloomington&Indianapolis,1992,s.13.

252 Fideizm/O.M.Deniz

bireletirisiniierisindebarndrr.82Oldukasertvepolemi edayalbirusluplaidealistfelsefeyeveyetkisnrlarnat n dnd metafizie saldrr. Bu yzden Fragments, tarafszbirgzle,Hristiyanimannagidenyolugstermekten ibaret bir alma deildir. Bundan daha te, bir Hristiyan olmann,dnselaklnbireseriolduugrnrtmeyi amalayan bir almadr. Byk bir kararllkla, Hristiyan imannn paradoksal doasn vurgulamas, onun deyiiyle, kendineargvenenvekibirlenenakladurdemeprojesinin temelparasdr.Dolaysyla,aklileatanimann,zerinde iyice dnlm, mantkl ve akl yrtmeye dayal bir ar gmann sonucundan tamamen farkl bir ey olduunu gs termek,Fragmentsiinkonuacakolursak,onunbirincilhede fidir.83 James Collinsin hakl olarak belirttii gibi, Kierkegaardn idealizme ve panteizme olan muhalefeti u
82

83

Niels Thulstrup, Commentators Introduction, Kierkegaard, Philosophical Fragments, trans, David F. Swenson, trans. revised by Howard V. Hong, with introduction and commentary by Niels Thulstrup, Princeton University Press, Princeton, New Jersey, 1962, s. xlv.KierkegaardnbubalamdaHegelveLessingeynelttiieletiriler iin bkz. Merld Westphal, Kierkegaard and Hegel, The Cambridge Companion to Kierkegaard, ed.Alastair Hannay and Gordon D. Marino, Cambridge University Press,Cambridge,2005, s.111112; MatthewA. Benton,TheModalGap:TheObjectiveProblemofLessingsDitch(es) and Kierkegaards Subjective Reply, Religious Studies, v41, i1, (March 2006),s.2735. MurrayA. Rae, Kierkegaards Vision of Incarnation: By Faith Transformed, Clarendon Press, Oxford, 1997, s. 3. Baz aratrmaclara gre, Kierkegaard,aklileimanarasndabirztlkolduueklindekiyalnbir gr savunmaktan ziyade, Kant ile benzerlik kurulabilecek tarzda, snrlarn ve kapasitesini aarak, lsz yarglarda bulunan akl ile iman arasndabittabi ortaya kan kartl vurgulayanbir gr sa vunur. Bu anlayta ksmen hakllk pay bulunmakla birlikte, Kierkegaardn neredeyse btn eserlerinde, vurgulu bir biimde akl imanztln/atmasngsteririfadeverneklererastlyorolmak,bu trdeniyimseryorumlaragitmeyizorlatrmaktadr.

FideizmveAkl

253

nu gerektirir: man, akln tek bana ilevsel olduu kesin olarak ispatlama srecinin (demonstrative process) zorunlu so nucu olarak grlemez.84 Bu dorultuda Kierkegaard, idea list din felsefelerinin iman ile olan tezatln srekli ifade etmeye alr. Bu din felsefeleri sistematik hakikatin tutarl bir btnn kendilerinde topluyorlarsa,bu durumda iman, bireye, onun gnahna ve Tanrdan farkllna (tekiliine) olanvurgusudhilindeabsrdtr.Kesinliksadecediyalektik olarak, zne ve nesne, sonlu ve sonsuz arasndaki zdelie dayal ispatlamalardan kaynaklanyorsa, bu durumda iman, en yksek derecede, kesinsizliktir, nesnel olmayandr ve pa radoksaldr.85BubalamdaKierkegaard,imannneden,ide alist anlamda, herhangi bir rasyonel hakikate benzetileme yeceinintemelgerekesinisunar.Bylebirbenzetme,insani ruhveilahiruharasndakibirtrdiyalektikzdeliebal dr. Hlbuki teizm ve Hristiyanlk, rasyonel hakikatlerin ve kesinliin hudutlar dnda kalan alana aittir. Dahas, HristiyanimansaMesihinkiiliinde,zamansalnveeze linin zgr bir birlii olan enkarnasyona dayanr. Bu birlik herhangibirzorunluluaveispatlamayatbideildir.86Ay n ekilde iman eylemi, herhangi bir felsefi karmn ya da diyalektik ilerlemenin zorlayc etkisine maruz kalmamas anlamnda,hepzgrkalr.Dolaysylaimanagtrenaklya dakantdeildir.nkzgrlkherzamanbirtutkuyada iradeeylemidir.87 Kierkegaardn tm abas, aslnda, idealist felsefenin yar dmyla,Hristiyanlnirrasyonel,mantkdvesamareti lerden mteekkil bir din olduunu; dolaysyla imann akla ve delile dayanmadn gstermektir. Fragmentsn ve dier
86 87
84 85

Collins,agm,s.16. Collins,agm,s.16. Collins,agm,s.aynyer. Collins,agm,s.aynyer.

254 Fideizm/O.M.Deniz

eserlerinin, pek ok etkili dnrn idealist felsefe ve Hristiyanlk arasndaki uyumlu bir ilikinin varl hususun da ikna olduu bir dnemde yazldn dndmzde, Kierkegaardn idealist felsefenin diliyle konumas anlalr birdurumdur.Kierkegaard,idealizmileHristiyanlkarasnda bir uygunluk olmadn okuyucusunun anlamas iin idea lizmin diliyle konuur. Fakat zihninin arka plannda hep n cillerdeyazlolanszlervardr.Buyzdenadafelsefeve Hristiyanlk arasndaki ayrl ortaya koymak onun iin ne kadar nemliyse, ncillerdeki bir takm sylemleri ada felsefi terimlerle tercme etmek de bir o kadar nemlidir.88 Bylelikle, ayn dili konutuklarnda, bu ikisinin gerekte farkeylersylediklerininakagrleceinidnr. Kirkegaarda gre, Platon ve Hegel, bilen zne ve bili nen nesne arasnda bir zdelik olduunu retirler. Bu z deliinkendiliindenherkeseakolmadnveancakken di felsefi metodlar sayesinde ak hale geldiini sylerler. Kierkegaardise,YeniAhiteuygunbirbiimde,bilgininnes nesi (reti deil retmen, Tanr) ile zne (iman eden kii) arasndabirzdelikolmadn;bilakisikisiarasnda,imann iednkl artka daha da belirginleen bir ayrlk, bir mesafe olduunu iddia eder. Kierkegaard, imann nesnesini rasyonel olarak kavramann, ze inme, iselleme (self deepening) ya da baka herhangi bir ilem yoluyla mmkn olmadnbeyaneder.Birbakadeyile,PlatonveHegel,en yksek hakikati insann kendinde bulundurduunu retir ken,YeniAhit,enyksekhakikatin,insankurtuluagtren hakikatin, insana dardan geldiini, nceden verili olmad nretir.89Dolaysyla,Hegelindediininaksine,hakikat, insanruhununderinliklerindesakldeildir.Bilakisrenci

88 89

Thulstrup,age,s.xcxci. Thulstrup,age,s.xcixcii.

FideizmveAkl

255

hakikatsizlikte var olur (the learner exists in untruth). Kierkegaard, bu hakikatsizlik durumunu, hakikatten yoksun olma halini, Gnah olarak adlandrr.90 renen kimse haki katsizliktevaroluyorsaayet,zelbirretmeneihtiyavar dr.retmenbirebevazifesigremez.rencininkendinde zaten var olan hakikati gn yzne kmasna yardmc ol mak gibi bir grevi stlenemez. Dolaysyla Kierkegaarda gre,Tanr,hakikatiinsanlarabahetmekzorundadr.Gnah nedeniyle zgrln kaybeden insann esaretten kurtul mas, hakikati tekrar edinmesine baldr.91 Benzer ekilde, akl,hakikatinrenilmesindebirvastadeilse,ohaldevas ta ya da koul verilmek zorundadr. Bylece Tanr sadece hakikati deil, onunla birlikte hakikati anlamak iin gerekli

90

91

Kierkegaard,PF,s.19.lerleyensayfalardaKierkegaard,Sokratikolma yanhakikatanlaynn(insannzndehakikatsiz,gnahkrbirvarlk oluu)douracasonularirdelemeyedevamederveherbirinekar lkdenbirkavramnerir.KitabMukaddeseait(Biblical)armla rakolanbukavramlarsrasylaunlardr:Kurtarc,zadedici,ara bulucu, yarg, zamann kemli, yeni bir mahlk, dnme, pimanlk veyenidendou.Bkz.PF,s.1924. Kierkegaardburada,Yuhanna8:12degeen,hakikatsenizgrbra kacak ifadesini temele almaktadr. Kukusuz Kierkegaard, hakikati renmesorununuakademikbirkaygyla,saltkuramsalbirerevede elealmamaktadr.Kurtuluteolojisini(soteriology)dikkatealanbiryak lam sz konusudur. Ayn durum, Kurtulu teolojisini gzetme anla mnda,Hegeliindegeerlidir.Fakatncillerdekiifadeleriyorumlay larbirbirlerindentamamenfarkldr.Buradabirnoktannaltnizmek gerekir. Kierkegaardn ortaya koyduu tm dnceler ya da hakikat iddialar,birfikirjimnastiiformundasunulmaktadr.Kierkegaard,bu radabiralternatifsunankendidncesinindoruluukonusundas rarc olmad gibi, kar tarafn tezlerini rtmek iin kapsaml zmlemeleredegitmez.dealistfelsefeyitemsiledenSoktarikgrha talise,naslbirdurumlakarkaryakalndnnresminiizmeyea lr. Bylece idealist felsefenin her bir epistemolojik ilkesine cevaben onunzddbirilkesunar.Rae,age,s.67.

256 Fideizm/O.M.Deniz

kouludaverir.Kierkegaardbukouluimanolarakadland rr.92 Buraya kadar olan anlatmmdan da anlalaca gibi, Kierkegaardn bir dnce projesi olarak adlandrd g rlerinin tm, Kitab mukaddes metinlerinin literal bir ekilde okunmas gerektii dncesinin bir yansmasdr ve kaynan zellikle Yeni Ahitte geen ifadelerden ve tanm lardan almaktadr. branilere Mektup 11:1de verilen iman tanmn93 dikkate alrsak Kierkegaardn doal teolojiyi ve kant neden tereddtsz reddettiini anlamak kolaylar. nk byle bir iman tanmnn literal olarak yorumland takdirde,aklavedelileyerbrakmayacagyetaktr. Kierkegaard, Fragmentsn IV. ve V. Blmleri arasna yerletirdii Arada94 (Interlude), varla geli (coming into

92 93

94

Kierkegaard,age,s.73. man,umutedileneylereitimat,grnmeyeneylerekanaattir(Faith isassuranceofthingshopedfor,aconvictionofthingsnotseen).(KitabMu kaddesirketievirisi)Buifadeninfarklevirilerinerastlamakmm knse de ok fazla anlam deimesinden sz edilemez. Fakat ifadenin latincesini, est autem fides sperandorum substantia rerum argumen tum non parentum, esas alan ngilizce King James evirisinde anlam oldukadeimektedir.man,umutedileneylerinasl,,grnmeyen eylerinkantdr.(Faithissubstanceofthingshopeforandtheevidenceof things not seen). kinci eviriyi esas alanlar, kant szcnden hare ketle,imannkantadayanmasgerektiieklindebiryorumakolaylkla gidebilmektedirler. Kierkegaardn,anlalmasveyorumlanmasenzormetniolarakkabul edilen Ara, onun varolusal geliiminin merkezinde yer alr. Ksa bir metafizik olarak, Kierkegaard dncesini bir btn olarak ele al maymmknklmasbakmndannemlidir.Ara,usoruilebalar: Gemigelecektendahamzorunludur?Yadammkn,edimsel/fiili (actual)halegeliverince,bunabalolarako,eskisindendahafazlazo runlu klnm m olur? Kierkegaard, PF, s. 89. Bylelikle Kierkegaard, hakikat ve iman zerine odaklanm okuyucusunu, Hegelin merkez tezi olan, tarihsel diyalektiin zorunluluu konusu ile babaa bra

FideizmveAkl

257

existence)ileilgiliolaraksunduuanlalmashayligtahlil lerden sonra, doas gerei grnmeyen eylere inanmak olanimann,nedentarihselbirkantadayanamayacannbir aklamasnverir. Dahancezerindedurduumgibi,Kierkegaardagre iman,varolusaldzlemdetarihselbirtankladayanmad gibi, tarihsel bir bilgi de deildir. Peki, bu durumda, Hristiyan imannn tarihsel olanla ilikisi nasl bir ilikidir? Kierkegaardagre,varlagelmiherey,eoipsotarihseldir. Tarihsel olann en nemli yklemi, var olmasdr.95 Dolay sylabirtarihanlay,unsayltileiebalamaldr:Tarih sel olan dorudan doruya varolu ile bantldr.96 Bu ne denledir ki Kierkegaardn anlayna gre, bir eyin varla gelmesidemek,onuntarihselolduuanlamnagelir.Tarihsel olan,imknveedimsellikilebantldr.Tarihselolan,varlk ile zsel deil, varolusal bir iliki ierisindedir.97 Tarihsel olan,sadecegemiiifadeedervesonuitibariyleedimseldir. Tarihsel olan hakknda konumaya baladmzda, onunla diyalektikbirilikiyegirmekisteriz.Tarihselbirolayincele mek,soruturmakveanlamakisteriz.Kierkegaard,bunokta dabykbirzorluunbagsterdiinidnr.nkdo a, zamana ilikin olarak diyalektik olamayacak kadar ok soyuttur. Dahas, ezeli olann mkemmellii, hibir tarihinin olmay demektir.98 Dolaysyla, sann yeniden dirilmesi gibi,nebirereinedebiryazgsolantarihselbirolaykant

97
95 96

98

kr. Bkz. Frederick Sontag, Strange Interlude, Man and World, 21, (1988),s.214216. Kierkegaard,age,s.93. Kierkegaard,age,s.aynyer. David Emery Mercer, Kierkegaards Living Room: The Relation Between Faith and History in Philosophical Fragments, McGillQueens University Press,Montreal,Que,2000,s.124. Kierkegaard,age,s.9394.

258 Fideizm/O.M.Deniz

lamak yle dursun, tarihsel olanla hibir diyalektik ilikiye girilemez. Kierkegaard, Hegelin aksine, imknn ve edimselliin doalargereikartolduklarndnr.Onagre,buikisi ancak zgrlk olursa bir araya gelebilir. Varla geliin gerektirdii deiim, edimselliktir. Bu hl deiiklii/gei zgrlkilevukubulur.Hibirvaroluagelizorunludeil dir.99BunoktadaKierkegaard,isimvermedenHegelieleti rir.Tmvarlageli,zorunlulukladeilzgrlkilevuku bulur.Hibirey,mantksalbirtemelebinenvaroluagelmez, fakatsadecebirnedenyoluylaeylervarlagelir.Herneden, zgrceileyenbirnedendesonbulur.Arayagirennedenle rin sebep olduu yanlsama udur ki varla geli sanki zo runluymugibigzkr.100 Kierkegaarda gre, tm varolua en nihayetinde atfe dilmesigerekenzgrneden,Tanrdr.Tanr,mutlakakn bir gereklik ve ayn zamanda tmyle zgr edimlerde bu lunan bir znedir. Onun kadiri mutlak iradesi, gerekliin nihasebebidir.Kierkegaardagre,HegelinTanrslemden ayrolarakeksiktir.Buyzdenzorunluolaraksonluileiliki lidir. Hlbuki Tanr, tm mkemmelliklere kendiliinden, hibir eye dayanmakszn sahiptir. Akn Tanrnn lemle olan ilikisi dsaldr. Sonlu ve sonsuz arasndaki iliki, ilahi zgrlebaldr:tanrsalbirgereksinimebaldeildir.Bu yzden,Tanrvelemarasndakiilikizorunludeilkonten jandr.101Tanr,karsndaduransonluolanileilikikurmay yelerse, O hakikaten kendini harekete geirmeli ve Aristo telesin Tanr hakknda syledii u sze rnek oluturmay

Kierkegaard,age,s.93. Kierkegaard,age,s.aynyer. 101 Mark C. Taylor, Journeys to Selfhood: Hegel & Kierkegaard, University of CaliforniaPress,Berkeley,California,1980,s.127.
99 100

FideizmveAkl

259

srdrmelidir:Hareketetmeden,hereyihareketettirir.FakatO, kendinihareketettiriyorsa,bundan,sankisessizliinykne katlanamam ve birdenbire azndan szler dklmek zo rundakalmcasna,Onunbirgereksinimtarafndanhareket ettirilmediisonucukar.FakatO,kendinihareketettiriyor sa ve Onu bir gereksinim hareket ettirmiyorsa, Onu sevgi denbakanehareketettirebilir?102Kierkegaardagre,byle bir sevginin mhiyetini akl belirleyemez. Tanrnn Mesihte kendini ifa etmesi, nedenini hibir insann bilemeyecei, Tanrnn zgr iradesinin bir edimidir. Bu noktada Kierkegaard, speklatif akln ilkelerinden hareketle zamann doluluunun103 zorunlu oluuna nfuz etme abasnda olan laraiddetlekarkar.Onagre,Tanr,Hristiyanlndn yasahnesineknnnedenlerinikstahasorgulayanlardan asla honut olmayacaktr. Bu yzden, nedenleri aklamak adna el yordamyla bulunmu her ne kant varsa, tm h kmszdr.104 Kierkegaardnan,imknnveedimselliinarayzdr. Tarihsel hale gelii oluturan varla geli hareketi bu anda balar. Kierkegaard, momentum kelimesinin Latince movere kknden geldiini dikkate alarak, ann devinimsel karakte rini nemle vurgular. Ardndan, kendine has varla geli yorumunu Aristotelesin deiim kavram ile ilikilendirir. Ona gre kan sonu udur: Anda tarih balar. Tarihsel
Kierkegaard,age,s.30. Kierkegaard,zamanndoluluu(fullnessoftime)tabirini,ezeliTanrnn, zamansal anda sa Mesih kiiliindeki mevcudiyetini vurgulamak iin kullanmaktadr. zel ve belirleyici olanbu ann referans Galatyallara Mektup 4:4teki u ifadedir. Ama zaman dolunca Tanr, Yasa altnda olanlarzgrlekavuturmakiinkadndandoan,Yasaaltndado anzOlunugnderdi.Kierkegaardasndan,zamankemaleerdi inde Tanr zorunlu olarak beden almaz. Tanr zgrce, bir insan ol mayistediindezamanndoluluugelipatar.Taylor,age,s.130. 104 Taylor,age,s.127.
102 103

260 Fideizm/O.M.Deniz

sre, daima hazr bulunan bir deann zorunlu olarak serimlenmesi deil, bamsz etmenlerin zgr ileyileri yo luyla oluan olaylarn kontenjan bir ardkldr. Tarih, ke sintisizvetutarlbirilerlemedeildir.Beernoktainazarn dantarihingidiat,tutarsz,mantkszveabsrdolmaysr drr. Dolaysyla Kierkegaard unu iddia eder. Sonlu in san,buszkonusuirrasyonellii,dahayksek,hereyiiine alan bir rasyonellik altnda toplayamaz. Tarihin rasyonel temelleriyadamantksalaklamalarinsanngralannn uzandadr.105 Tarihsel olaylarn doasn bu ekilde yorumlayan Kierkegaard, bylelikle Arann banda sorduu, gemi gelecekten daha m zorunludur? sorusunun cevabn verir. Gemi gemitir ve olmu bir ey artk geri dndrlemez. Fakatonagrebudeimezlik,zorunluluundeimezoluu ile ayn deildir. nk burdaki deimezlik, zgr bir ey lemden kaynaklanmaktadr. Dolaysyla gemiin olduun danfarklolmaimknvardr.BunoktadaKierkegaard,tarih sel srecin her hangi bir parasna zorunluluk yklemenin, hakik oluu (genuine becoming) yok ettiini iddia eder. Ge mii zorunlu grmek, gelecein kapal olduunu kabul et mektir. zgrln ise bir yanlsamadan ibaret olduunu dnmektir.106Gemizorunluolmuolsayd,gelecekhak knda aksi sonu karmak mmkn olmazd, bilakis gelece in de zorunlu olduu sonucu kard. Zorunluluk, salam tek bir dayanak bulmu olsayd, gemi ile gelecek arasnda ayrt edici olan hibir ey artk olmayacakt.107 Bylece Kierkegaard,gelecekhakkndahabervermeyehkmetmekile gemiin zorunluluunu kavramaya hkmetmek arasnda

Taylor,age,s.128. Taylor,age,s.128. 107 Kierkegaard,age,s.96.


105 106

FideizmveAkl

261

hibirfarkolmadndnr.Buikisibirbirininaynsdrve birinin dierinden daha makul grnmesini salayan ey, sadece alkanlktr. Gemi varla gelmitir; varla geli zgrln neden olduu edimselliin deiimidir.108 Varoluakatlmyadaolu,kaynanzgrlnaklermez derinliklerinde bulduu iin, tarih, bir bilgi konusu olamaz. Dolaysyla Kierkegaarda gre, tarih sadece inan yoluyla kavranmakzorundadr.109BubalamdaKierkegaardnbirka keztekrarladvedncesinetemeloluturananafikiru dur: Dolaysz duyum ve dolaysz bili aldatamaz.110 Ona gre, bu ilke bile tek bana, tarihsel olann, ne dolaysz du yumun ne de dolaysz biliin konusu olamayacan gster meyeyeterlidir. Gemie dair edinilmi bir bilgiden neden sz edileme yeceini Kierkegaard yle aklar. Tarihsel olan, dorudan doruyaduyularaveriliolamaz,nkvarlageliinelege mezlii (elusiveness) ona bulamtr.111 Sz konusu ele ge mezlik ya da kavranamazlk u kabul beraberinde getirir: Tarihselolaylarsonrakinesillerasndankesinliktamazlar. Bu yzden sadece istemli bir inan edimi yoluyla tarihsel olaylarla ilgili belirsizliin stesinden gelinebilir.112 Tarihsel olan, dolayszn bir kategorisi deildir. Tarihsel olan, varla gelenbireyolsadabuvarlageliyalnzcadolaylbirtarz da bilinebilir. nk varla geli dolaysza ilikin olarak abucakgeipgidenveyakalanmaszorbireydir.Dolaysz, yle bir yapya sahiptir ki zamanda sreklilii yoktur. Sanki gelecek,hibirktlesiolmayanfakatgemiynndebirko numdan ibaret olanbirnokta zerinden hareketediyor gibi
110 111 112
108 109

Kierkegaard,age,s.aynyer. Taylor,age,s.129. Kierkegaard,age,s.100. Kierkegaard,age,s.100. Taylor,age,s.129.

262 Fideizm/O.M.Deniz

dir. nsan bu noktay ya da n geride brakt eklinde bir duyguyakaplr.Fakatbusratlegelipgeenvesonuitiba riyle belirsiz bir eydir. Dolaysyla zamana bal varlklar olarak,birktlesibulunmayan,birkonumdanbakabireye sahipolmayanbirnoktadakendimizibuluruz.113Bubalam da Kierkegaard, gzlem yoluyla alglanan bir yldz rnek verereknedemekistediiniaklamayaalr.Birkiiyldza baktnda,onunvarlageliininfarknavarmayaalto anda, yldz kuku gtrr hale gelir. Sanki derinlere inen dnce,yldzduyularnelindenekipalmgibidir.114 Bu rnekte kii, dolaysz duyum ve bili ona durumun grndgibiolduunusylediiiin,yldznvarlndan emindir. Fakat kii, yldzn doas ve onun varla gelii hakkndadnmeyebaladndakklbirdeiimgeirir. Nesnenin kendisi ve nesnenin varla gelii, duyumun ve biliin odandan uzaklatrlr.115 Bu durumda kii yldz deil,onunvarlageliinidnrveyldzodaktankaybo lur.Dolayszbili,duyularhareketegeirmibireyinorada bulunduundan emindir. Ancak alglanm nesnenin kesin doasn sorgulamaya baladnda, ba gsteren phe ve yanlgihtimalionunpeinibrakmaz.116 Aktr ki Kierkegaarda gre, kesinlik dolaysza zg dr.Bununlabirlikte,eylerindoasnailikinderindnce leredalmak,kesinlikvebilgiasndanzmhaylizorso runlara sebebiyet vermekten baka bir ie yaramaz. Durum byleyse, tarihsel olann (sonuta enkarnasyon tarihsel bir iddiadr ve dolaysz duyumun ve biliin konusu deildir) kesinliinden nasl bahsedilebilir? Ya da tarihsel olann bir

115 116
113 114

Mercer,age,s.133. Kierkegaard,age,s.100. Kierkegaard,PF,s.100101. Mercer,age,s.134.

FideizmveAkl

263

kesinlik derecesi var mdr? Kierkegaardn nazarnda, tarih ve gereklik bir anlam ifade edecekse, varoluunun farknda olan insan iin en nemli sorulardan bir tanesi budur. Kierkegaard,bukesinliksorunununzmninantabulur. nan, varolmamann hilii ile tarihsel olann ierdii im kn yitimi arasndaki ba temin eder.117 nk baka bir yollabubantesisimmkndeildir.Varolukavranacaksa, tarihselolanayaraylorgannyadavastann,tarihselolann doasnabenzerbiryapdaolmasgerekir: [Bu organ] muadil bir eyi bnyesinde bulundurmal dr. Bu ey yoluyla kendi kesinliinde, varla geliin kesinsizliine denk den kesinsizlii tekrar tekrar deilleyebilmelidir. Sonraki kesinsizlik ikilidir: evvelki varolmamann hilii, onun bir tarafdr, buna karn mmknniptalidiertarafdr;sonrakiaynzamanda dier tm imknlarn iptalidir. mdi iman tam da iste nen vasfa sahiptir; nk inancn kesinliinde (Danca, Tro,imanyadainan)varlageliinkesinsizliineher ynden denk den, iptal edilmi bir kesinsizlik her zaman bulunur. man, grmediine inanr, yldz gr d iin onun orada olduuna inanmaz. Lkin yld znvarlagelmiolduunainanr.Aynsbirolayiin dedorudur.118 Bu alntdan da anlalaca gibi Kierkegaard, tarihin, rasyonel dnce yoluyla pheye yer brakmayacak lde kavranabilirolduufikrinireddeder.Kafaskarmspekla tif filozof, imkndan edimsellie doru cereyan eden anlk geiin, aklen nfuz edilebilen bir deiim olduunu sanr. Oysaonunanlayhatalolduukadarglntrde.nk

117 118

Mercer,age,s.134. Kierkegaard,age,s.101.

264 Fideizm/O.M.Deniz

kendini Tanr yerine koyma kstahln gstermektedir.119 Dolaysyla tarihsel olan, dorudan doruya sadece inan yoluyla kavranabilir ve inanld mddete tarihsel olann varla geli altadc olmaz. Bununla birlikte dolaysz olarak ya da dorudan doruya bilinemez. nsann, tarihsel olann varlagelmiolduunuzorunluolarakbilmesidemmkn deildir. Bu noktada inancn baars, pheyi kovmas ve onun yerine kesinlii ikame edebilmesinde kendini gsterir. Fakatbuyerdeitirmebilmededeil,inanmadaortayakar. nancnyaptey,bilmeyleilgilisorunlarzmekdeildir. Bakabiranlamayolunusunmaktr.120 Kierkegaarda gre kesinlik, inan nedeniyle yeni bir boyut alr.121 Onun buradaki temel iddias udur: Tarihsel veriyedayalbilgi,pheyibertarafedenldebirkesinlii asla salayamaz.122 Bu balamda, gvenilir ve sarslmaz bir zemin elde etmek istiyorsak, baka bir yere bakmamz gere kir.Kierkegaard,yenibirilkedenyararlanlmasnnerir.Bir eyindoruolduunukabulederekiekoyulursakveardn dananlamayadoruilerlersek,zorluunstesindengelebile ceimizi savunur. nancn bir bilgi olmad, zgr bir edim olduu,iradeninbirifadesiolduugrlmelidir.nan,var la geliin gerekliine inanr ve bylece evvelki var olmamann hiliine denk den kesinsizlii kendi iinde yenmeyi baarmtr. Varla gelmi olan eyin byle byle sine inanr ve sonu olarak mmkn, nasl kendi iinde iptal etmeyi baarmtr. Bir baka byle bylenin imknn reddetmeksizin, bu imdiki byle byle, inan iin en kesin olandr.123
121 122 123
119 120

Taylor,age,s.129. Mercer,age,s.136. Kierkegaard,age,s.103. Kierkegaard,age,s.aynyer. Kierkegaard,age,s.103104.

FideizmveAkl

265

Kierkegaard,tarihin,metafiziideil,varoluuilgilendi renbirmeseleolduunusavunur.Dolaysylabilivekesinlik sorunu balang noktas olamaz. Ona gre, esas sorun bir olaynyadanesneninnasloluptavarlagelmiolduudur. Buyzden,sorununzmneynelikatlacakadm,biliin deil iradenin bir meselesi olarak grlmek durumundadr. nanma ediminde, iradenin herhangi bir engelleme ile kar lamamas ve iradenin zgrce edimde bulunabilmesi iin akl,yineiradeyoluylaaskyaalnr.Buaskyaalmadavarla geliin nasl inan ierisinde karara balanr. Kii bu du rumdavarlageliinbylebylesiilebabaakalr.124Sonu olarak, inan pheyi ortadan kaldrr ve ada ile ada olmayan ayn zeminde buluturur. Delil, inancn balang cndadahanceyerbulduudeeriveanlamyitirir.Delilin nelii ve nicelii sorun olmaktan kar. Tarihsel olana inan makbirinanmeselesihalinegelir.BuyzdenKierkegaarda greimanndeliledayanmamas,imannbirbilmeediminden kaynaklanamayaca ve zorunlu olarak bir irade ediminin rnolduuanlamnagelir.125 Kukusuz Kierkegaardn btn abas tarihsel bir olgu olma iddiasn tayan enkarnasyonun her hangi bir ekilde kantlanmasnnmmknolmadngstermeyealmaktr. Tanrnn tarihsel bir kiilik olan sa Mesihte bedenlemesi hadisesi,varlagelibakmndandiertarihselolaylarlaayn zellii paylasa da sradan bir olay deildir. Bu olay ken diyle elimeye dayanan bir olgudur. Kierkegaardn deyi iyle, ezeli bir olgu ya da mutlak bir olgudur.126 Dolay syla Mutlak Paradoks kiiyi mutlak bir kararazorlar. Yabir kant aramakszn, akla ramen iman edilecektir ya da akl

Kierkegaard,age,s.106. Mercer,age,s.138. 126 Kierkegaard,age,s.108vebkz.s.124125.


124 125

266 Fideizm/O.M.Deniz

gcendii ile kalacaktr. Orta bir yol yoktur. Hristiyanlk, en kuvvetli sray olan zamanda yer alan bir ezeli karar127 talep eder. Daha nce ifade ettiim gibi, Kierkegaarda gre insan yle hakikat yoksunu bir varlktr ki sadece Tanrnn kudreti,onunhakikatieldeetmesinenedenolabilir.Bununla birliktehakikatokadarsamadrkinormalbirinsannkendi ni bilen bir ekilde, Tanr insan oldu nermesine inanmas aslammkndeildir.Fakatimannhedeflediiezelmutlu luu elde etmek iin yeterli olan tek nerme de budur. Ona gre, bu nermenin bildirdii tarihsel olgu dierlerinden o kadar farkldr ki tarihsel kaynaklarn doruluunun hibir nemi yoktur. Bu balamda Kierkegaardn verdii rnek oldukaaklaycdr: ada nesil, ardnda, Tanrnn falanca yl alakg nll bir hizmetkr klnda bizlerin arasnda zuhur ettiine, cemiyetimiz iinde yaadna ve rettiine venihayetindeldneinandkeklindekiszlerden bakahibireybrakmamolsayd,buyeterdeartar d.adanesilgerekeniyapmolurdu.nkbuk saduyuru,evrenseltarihinbirsayfasstndekibuno tabene(dikkatet),birhalefefrsatsalamakiinyeterli olurduveenhacimliizahatlraporbile,heptensonsuz lukiindedahafazlasnyapamazd.128 Kierkegaardagresonrakinesilleriniitecei,Tanrin sanolduvealakgnlllklehizmetederkengrldek lindeki bu yaln ifade, tek bana iman balatacak kifayette dir. Pojmann da iaret ettii gibi, Ockhamn usturas,

127 128

Taylor,age,s.135136. Kierkegaard,age,s.130131.

FideizmveAkl

267

depositumfidei129szkonusuolduundahibukadarinsafsz cauygulamaalanbulmamtr.130 Kierkegaardn, Tanr terimini zel bir adolarak kullan d ok aktr.131 Fakat Tanr ad, onun buradaki kullan mnda ne anlama gelmektedir? Bir takm grg tanklarnn Tanr olarak adlandrd bir varlk olmasndan te, zsel ve olumsal bir takm sfatlar var mdr? Mutlak ve mkemmel anlamdaiyiolmakzorundaolanbirvarlkmdryoksaou keziyiolaniradeedenbirvarlkmdr?BuTanr,yaratcbir Tanr olmak zorunda mdr? Mutlak kudret sahibi bir varlk olmas onun zorunlu nitelii midir yoksa Platonun Demiurgeu gibi evreni dzenleyen bir varlk olmas yeterli midir?ylegrnyorkiKierkegaardiinbusorularnhibir anlam yoktur. Tanr terimi asndan nemli olan tek ey, paradoksallk fikridir. Yani kesin surette insan olmayan Tan rnn,tanrlndanvazgemeksizininsanhalinegelmesidir. DolaysylaKierkegaardagre,imantutkusunun,doruknok tasna ulaabilmesinin yeter sebebi bu en yksek paradoks tur.132Birbakadeyile,tutkuyu(iman)kimklan,Tanrnn paradoksal doasdr. Postscriptte bu dncesini Kierkegaardokakbirbiimdevurgular:

man emaneti (deposit of faith) eklinde evrilebilecek bu ibare sada kendinigsterenvahyinbtnnifadeeder.Bubalamdainanlacak hakikatleri(iman)vedavranilkelerini(ahlak)ierir.BunlarKurtarcsa tarafndanmuhafazaedilmeleriiinhavarilereverilmitir.HakikatinRu hu olan Kutsal Ruhun rehberlii ve gzetimi altndadrlar. Katolik gele nek,tmzamanlariinvesonsuzadekgeerliolanbuemanetin,Kilise ninbnyesindekorunarakinsanlarailetilmesigerektiinisavunur. 130 Louis P. Pojman, Kierkegaard on Faith and History, International JournalofPhilosophyofReligion,13,(1982),s.59. 131 Tanrterimininanlamvemantksalstatshakkndabkz.MehmetSait Reber,TanrTerimizerine,FelsefeDnyas,say31,(2000/1),s.6579. 132 Pojman,agm,s.59.
129

268 Fideizm/O.M.Deniz

znelliktutkuilesonulanr,Hristiyanlkparadokstur; paradoks ve tutku mkemmel bir biimde birbirlerine uyarlar ve paradoks varoluun ularnda duran bir kimseyemkemmelbirekildeuyarHalbukispek latifdnr,bakatrlhareketeder;ancakbirdere ceye kadar, ksmen inanrelini sabannn stne ko yar ve bilinecek bir ey bulmak iin etrafna baknr. Hristiyan anlamda, bilmek iin arad, hi de hayrl bireydeildir.133 Kierkegaardn imanda kantn yerini reddetmesi, yuka rdakiikialntdandaanlalacagibi,entemelde,onunpa radoksveimanarasndakurduuzorunluilikiyedayanmak tadr.Onunbuyaklam,hereydenncehatalbirpsikolojik anlayiermesibakmndaneletirikonusuedilebilir.nk herhangi bir tutkunun en yksek noktasna ulamas iin bir paradoksunzorunlu olduunu sylemek, psikolojinin verile rine gre mmkn gzkmemektedir. Sz konusu iman tut kusu olduunda dahi aksini sylemek iin bir neden bulun mamaktadr. Buna ilaveten, Tanrnn bir insan bedeni alma snn, yani enkarnasyonun mutlak ya da maksimal paradoks olarak nitelendirmeyi hakeden yegane paradoks olarak g rlmesidetartmayaaktr.rneinTanrnnbirmaymun ya da fare bedeni almolmas, bir insan bedenialm olma sndan daha anlalmaz, elikili ve kabul edilemez bir ey olduundan,enyksekderecedenbirparadoksolarakd nlebilir.134 Kierkegaard, bir imann hidayete gtren bir iman ola bilmesi iin bir takm ayrt edici niteliklere gereksinim duy

Kierkegaard,CUP,s.230.KierkegaardbupasajdaLuka9:62dekiifa deyeatftabulunmaktadr.saonuyleyantlad:Elinisabanakoyup dageriyebakan,Tanrhkmranlnayaramaz. 134 Pojman,agm,s.59.


133

FideizmveAkl

269

duunu, dolaysyla paradoksun Hristiyan iman asndan vazgeilmez olduunu iddia edebilir. Bu dorultuda, fare rneindeolduugibitmylesamaparadokslarbirlde haklgsterilmiparadokslardanayrmakiinbirtakmlt ler nermesi gerekir. Sadece Hristiyanln mesajnn bu l tlerihakkylakarladngstermekiinkantlarsunmas gerekir Tanrnn insanlar gnahkr durumlarndan kur tarmasnn enkarnasyon paradoksundan baka bir yolunun olmamasgibi.Kukusuzbudurumdafilancakiiningerek ten Tanr olup olmad ve o kiinin adalarnn sonraki nesillere brakt kaytlarn gerek ve gvenilir olup olma dklar hakknda bir hkme varmak tarihsel aratrmay ge rektirecektir. Dolaysyla iman tarihsel balarndan soyutla yarakelealmakmmkngzkmemektedir. Kierkegaard, iman ve tarihsel kantlama arasnda uyu mazlk ve mukayese edilemezlik olduu tezini, tarihsel so ruturmannimaniinfaydaszvezararlolduuiddiasile glendirmeye alr. Bu balamda tarihsel aratrmann mutlak bilgi ve mutlak kesinlik salamad konusunda Kierkegaardabirnebzehakverilebilir.ylekionunuygun grd trden bir imann mutlakl ile tarihsel bilginin grecelii arasnda herhangi bir kyaslamann olmayaca aktr.rnein,salttarihseldeliledayanarakimanetmibir Hristiyann durumunu dnelim. nanan bu kimse, Hristiyanln hak din olduuna olan gvenini, bugn iin onayleyadabylesahihgzkenbelirlikaynaklaradayan drr. Bu yzden ncillerde yazanlara inanmaya karar verir. Fakatilerleyenzamaniinde,delilyenibirboyutkazanabilir. Budurumdakii,szkonusudelilegvenmektenvazgemek mecburiyetindekalacaiinkararndabirdeimemeydana gelecektir. Dolaysyla imann askya alan bir durumla kar karyadr. Bir kimse gerekten iman ve teslimiyeti, deien delil durumuna tbi klabilir mi? Kierkegaarda gre iman, inananan kiiyi bilimin belirsizliinden ve deikenliinden

270 Fideizm/O.M.Deniz

koruyanbirdoayasahiptir.DolaysylaHristiyanlnmeta fizik iddialar tecrb ve akli dncenin tehdidi altnda ol mamaldr.135 Kierkegaard,imanndeliledayanmadveimanileras yonelsorgulamaarasndakyasedilemezlikolduueklinde kitezini,KutsalMetinlerinTanrilhamileyazlmolduklar retisini gz nnde tutarak aklamaya alr. Ona gre bilimsel soruturma hibir surette Kutsal Metinlerin birer ilhamrnolduklarngsteremez.nknesnelaratrma, Kutsal Metinlerin ilham edilip edilmedikleri sonucuna var mazdan nce, tarihsel ve eletirel olarak onlarn doru olup olmadklarndan emin olmaldr. Aratrmac her bir kitabn kanonikliini,tamln,otantikliiniveyazarlarngvenilir liini gvence altna almaldr. Bunlar onlarn Tanr tarafn danilhamedilmiolduklarihtimalinidnmeyebalamaz dannceyapmaldr.Kierkegaard,bylebirgiriimininsann altndan kalkamayaca kadar byk bir proje olduunu id diaeder.Kiitnelinucundakigrmeyebaladntam hissederken, birden bire ortaya kan kk bir diyalektik phenintmprojeyipheiindebrakacansavunur.136 Tmbilimadamlar,KutsalMetinlerinkanoniklii,otan tiklii,gvenilirliivs.gibimeselelerdebirfikirbirliinevar dklarn ilan etselerdi, ne olurdu? Kierkegaardn bu soruya verdiicevapyineolumsuzolacaktr.nkonagre,kutsal metinlerin tanrsal ilhamn rn olduklar eklindeki haki kat, byle bir yolla, yani bilimsel aratrmann konusu edile rek, karsanamaz. nk Kitab Mukaddes Tanr tarafn danilhamedilmitirnermesidelillerinbirarayagetirilmesi suretiyle ulalan bir nerme deildir. Bu nermenin kabul birimanmeselesidir,znelbirmeseledir.Kiininkendiebedi
135 136

Pojman,age,s.61. Kierkegaard,CUP,s.2425.

FideizmveAkl

271

mutluluunaolanbireysel,sonsuzilgisiyleilikilidir.Dolay syla lehte ya da aleyhte olsun ilhamla ilgili her eletirel d nce, inanan kimsenin nazarnda bir ayartma olarak kabul grmelidir.137 Kierkegaard, bir taraftan da iman etmeksizin aratrma ya koyulan bir kimsenin aratrmalarnn sonucunun ilhama kmasgibibirniyetininolamayacaniddiaeder.nanma yan bir kimse imana tek bir adm bile yaklam mdr? Bu trden bir sorgulamayla alkadar olan bir kimse gerekten varmdr?Kierkegaardagre,hayr.man,nedolambasz, bilimseldncedenkaynaklanrnededorudangelir;aksi ne bu nesnellik iindeki kii, imann koulu olan, ubique et nusquam (her yerde ve hibir yerde) olan, sonsuz, bireysel, tutkudoluilgililiiyitirir.138Buyzdenbirkimseimansahi bi ise, ilham hakknda isel kesinlie de sahiptir. Eer iman sahibi deilse, akln ve bilimin rehberliinde bu kesinlie ulamasaslammkndeildir.Ohaldebilimselsoruturma tmylefaydaszdr.139Kierkegaardbakabiryerdebugr n Kant referans vererek mizhi bir ekilde yle ifade eder: BilimselbilgininentepenoktasndaduranKantgibibir adam, Tanrnn varlna dair kantlamalar hakknda yle demi olsayd: Bu konu hakknda babamn bana yle olduunu sylediinden daha fazla hibir ey bil miyorum. Bu cevap mizahidir ve gerekten kantlama lar hakknda bir kitabn syleyebileceinden ok daha fazlasnsyler.140

139 140
137 138

Kierkegaard,age,s.2526. Kierkegaard,CUP,s.29. Pojman,agm,s.63. Kierkegaard,CUP,s.552553.

272 Fideizm/O.M.Deniz

Kierkegaarddahadailerigider.Hristiyanlndayand yazlkaynaklarngvenilirolmadklartespitedilmiolsayd bile,onlarnmeydanageldiinihaberverdiiolaylarndoru olma imknndan mahrum braklamayacan iddia eder. Onagre,samimiyetledininebalbirmmin,Hristiyanln baknoktasndanayrdecektarzda,eylerideerlendirme olaslnbilednemez.mandzeltilebilirdeildir,delile dayanmaz. man iradenin bir karardr. Ancak bu ekilde, inandeyi,Tanrnnbirarmaanolarakolduugibikabul edebilir.KukusuzKierkegaardnbudncesidngseldir. Yanionagreimankendikantnkendindebulur.Buyzden dardangelebilecektmsaldrlarakapaldr.141 mann bir kesinlik esi barndrmas gerektii aktr. BenTanrnnvarolupolmadndanyadaOnunvahyedip etmediinden ciddi derecede kukuluyum, ama gene de inandm syleyebilirim diyen bir kimse mmin olarak nitelendirilmeyihaketmeyecektir. Hemen hemen her dinde imann kesinliinin, onun nemlibirboyutuolarakkabuledildiisylenebilir.Kesinlik dzeyine erimemi bir inan, iman olarak adlandrlmaz. slam din sz konusu olduunda, Kelam bilginlerinin bu konudaki tutumu olduka aktr. Klasik Kelamda imana dair gelitirilen teolojik sylemin, vurgusunu kesinlik unsu rundan ald sylenebilir. man, kalp ile tasdiktir derken phenin izalesi istenir. mann bir tasdik olarak tanm, bir belirsizlik unsuru tayan tasavvurlar karsnda nemli bir belirleyici olarak kabul edilir. Dier yandan, imann zne ilikin bir pheyi artrabilecei endiesiyle kelamclarn ou, imann arta bal anlatmn tutarszbulmulardr. Bu olabildiincekavramsalbirkesinlieulamayhedefalanbir tutumdur. nk iman bir tasdiktir ve tasdikin bulunduu
141

Pojman,agm,s.63.

FideizmveAkl

273

yerdebelirsizlieyeryoktur.142BunoktadaslamKelamcla rnnekseriyetle,kesinlikilesaltznelbirkesinliideil,nes nel bir kesinlii talep eden bir tutum iinde olduklarn be lirtmemizgerekir. Kierkegaardnimannznelkesinliigerektirdiiiddia sna dnersek, imann belirli bir fenomenolojik zelliine vurguyapmaseklindeyorumlanabilecekbuanlayndabir sorun grlmeyebilirdi. Yani iman, belli bir aamada, artk delilintesinegeebilirveinanankimseiinkesinlikbildire bilir.Fakatonuniddiaettiiekliyle,imannpheyidarda brakpbrakmadndanpheetmehakkmzvardr.nk imann, delilin tesine getiini kabul etmek bir eydir, ima nn tmyle rasyonel sorgulamaya kapal olduunu iddia etmekbakabireydir. rnein, Kierkegaardn u iddiasn ele alalm: Kutsal Metinlerin dzmece olduklar ya da tahrif edildikleri kant lansa bile, sa Mesih yaad nermesi ve dolaysyla Tanr insan oldu nermesi, yanllanamaz. Kukusuz varolusal nermelerin yanllanmas kolay deildir. sa gerekten ya am olabilir. Fakat onun ift tabiatl varl hakknda man tksal elimezlik ilkesini iletmememizi gerektirecek makul birnedeningsterilmesimmkngzkmemektedir.Elbette Kierkegaardn byle bir eyi sorun ettii sylenemez.143 An

Bkz. Temel Yeilyurt, man, Objektivite ve Yanllanabilirlik, Gn mz nan Problemleri Sempozyumu, Tebli, Erzurum, 2001, s. 8081. Kurannanlatmylagerekanlamdainanmolanlar,inandktanson ra imanlarn kesinlik derecesine ulatrm olanlardr ki, bu imanda herhangi bir tereddte, belirsizlie ve kukuya yer yoktur. Hucurat Suresi 15. ayette imann kesinlii aka vurgulanr: Mminler ancak onlardr ki,Allaha ve OnunReslne mn ettiler. Sonra da pheye dmediler. 143 Bu balamda onun, imann paradoksall ile imann en yksek tutku oluu hakkndaki grleri hatrlanabilir. Bununla birlikte
142

274 Fideizm/O.M.Deniz

cak bir an iin, mantksal elimezlik ilkesini iptal ettiimizi farzedelim. Bu durumda Tanrnn asla insan olamayacan tarihsel verilerle kantlamak hayli gleecektir; ama Kierkegaard yine de hakl bir konumda olmayacaktr. Yani, Nasral sann Tanr olduuna hkmetme hususunda, bir kimsenin tmyle zgr olduunu, aksi yndeki delillerin hibir deerinin olmadn sylemek, onun savunduu ze re, Hristiyan imannn doas gerei kant reddettii konu sunda,hibiranlamifadeetmeyecektir.nkrneinneden Musa Mesihin deil de sa Mesihin Tanr olduu sorusu cevaplanm olmayacaktr. Dahas, bir bakas Tanrnn bir boa haline geldiine hkmederek bu hakikat etrafnda bir inan sistemi oluturabilir. Nitekim ilka mitolojilerinde bu trdenrneklererastlamakmmkndr. Herhangibirkantnyadakantlartoplamnnmetafizik nermeleri karsamada ne denli yardmc olaca kukusuz tartma konusudur. Kierkegaard imann delile dayanmad n ileri srerken, bu sregelen tartmann (metafizik bir nermenin doruluunun gsterilebilirlii sorunu) kendi grne bir zemin oluturacan dnebilir. Metafizik bir nermenin, en basitinden Tanr vardr nermesinin doru luunun kantlanmas iin ileri srlebilecek delillerin istis naszherkesiiknaedebilecekdzeydevegteolduuelbette sylenemez.AncakKierkegaardniddiaettiigibi,herhangi bir kantn, metafizik bir nermenin yanl olduunu asla gsteremeyeceini sylemek mmkn gzkmemektedir. rnein,Tanr,saylmdendirilttinermesi,Nasralsa diye birinin hi yaamad ya da tekrar diriltilmedii kant
Kierkegaarda gre, Hristiyanln vezelde Kutsal Metinlerin gveni lirliinin aleyhine getirilebilecek hibir delil, inanan kiiyi yaralamaz. nkimandelileihtiyaduymaz.Hattaonubirdmanolarakgrr. man tutkuyu yitirmeye balar balamaz, iman olmaktan kar. Bkz. Kierkegaard,CUP,s.3031.

FideizmveAkl

275

lanrsa yanllanr.144 Bu noktada, kiinin sa hakknda Kurandaanlatlanlaradeildenedenncillerdeanlatlanlara inanmasgerektiisorusudagndemegelecektir. Diyelim ki sann hi yaamad ya da onun ktlk peindekoanbirinsanolduukantland.Bylelikle,sann Tanrnn olu olduu iddias da rtlm olacaktr. Bu durumdaKierkegaardnnotabenesiciddiekildezarargre cektir. Onun anlatmna gre, iman iin gerekli olan tek ey, birgrupinsannaralarndankanbirinsannTanrolduuna inandklarn ikrar etmeleridir. Eer durum buysa, yani ima nn tek dayana birilerinin tankl ise, byle bir imann kmemesi iin hibir neden yoktur. nk bu notun sahte olduu ya da tanklarn yalanc tanklar olduklar tasavvur edilebilir.Birilerininbilerekyadabilmeyereksanngetirdii mesaj gerek anlamndan saptrddnlebilir. Bu konu dabirtakmkantlarilerisrlebilir.Dolaysylabirkimsenin inand metafizik nermeleri kesinkes rten bir kantla kar karya olduunu farkettiinde, Kierkegaardn iddias nn aksine, imannn hibir surette etkilenmeyeceini ya da etkilenmemesi gerektiini sylemek bir anlam ifade etme mektedir.145

144 145

Pojman,agm,s.63. Pojman,agm,s.63.

SONU
Fideizmin, sanldnn aksine, basit ve kolayca tanmlanabililir bir terim olmad grlmektedir. Bunun bata gelen nedenlerinden birisi, akl ve iman kavramlarn tanmlamadaki glktr. Bu glk srd mddete, fideizmintanmlanmaskonusundakitartmalarnbitmeside mmkndeildir. Fideizmin tarihi temellerinin ele alnd balkta ortaya kansonu,Batdncesinintarihiserveniierisindefide izmin,eitligelenekleroluturacakldeetkinliininoldu unusylemektedir.Fideizmgelenekleriarasnda,hemsade lik hem de kuatclk asndan dikkat ekici olan pheci fideizmgeleneinindahaetkiliolduugrlmektedir. Epistemolojikadandeildeaklimanilikisiasndan fideizmi deerlendirdiimizde terimin anlamnn daha belir gin olduu sylenebilir. Bu baamda fideizmin iki temel id diayseslendirdiisylenebilir.(1)Aklveimanarasndabir uyumsuzluk ve atma hali hkm srdnden, kiinin aklavedeliledayalolarakimanetmesimmkndeildir.(2) Aklveimanherikisidedoalaritibariyledeerlendirmeye tbitutulduunda,aklveimanarasndaherhangibiruyum lu ilikinin varlndan veya gerekliliinden bahsedilemeye cei anlalacaktr. zelikle Kierkegaard ve Pascaldan hare ketle, tez boyunca, bu iki iddiann hakll zerine yaplan deerlendirmeler,fideizminkolaylklasavunulabilirbirgr olmadngstermiolmaldr.

278 Fideizm/O.M.Deniz

Fideizmi belirgin ve anlalr klan hususun, kelimenin enbasitanlamylaakln,zmnenveyaalenenktlenmesive akl kartl olduu aktr. Fideistler, savunduklar iman modelinientemeldekukucuargmanlaradayalolarakakl eletirisi zerine ina etmektedirler. Dolaysyla, phecilik rtldnde,fideizminaklnyetersizliikonusundafelse fianlamdasyleyecekbirszkalmayacaktr.Aklakavu andierbirhusus,fideizmin,duyguyuveiradeyineka ran, inan oluumunda grecelii ve znellii savunan bir yapda olmasdr. Bu balamda imann, nermesel bir tutum olmad iddia edilmektedir. Hlbuki iman, nermesel bir tutumolarakanlalmazsakiininneyeinandnnbirnemi kalmayacaktr. Oysa bir kimsenin doru inanlar edinmesi iin nasl inandndan ok neye inandnn daha nemli olduuaktr. Din felsefesinin ana konularndan biri olan akliman ilikisi, btn dinleri ilgilendiren bir meseledir. Dolaysyla fideizm genel bir terim olarak kullanlabilir. Akla, delile ve saduyuya srt eviren bir tutum olarak sekler alanda bile fideistlerden sz edilebilir. Ancak bir fideist belli bir dinin iman esaslarn benimsemi bir kii olduundan, fideizm te rimini genel anlamda kullanmann skntsn yaamak ka nlmaz olmaktadr. Fakat u konu akla kavumu bulun maktadr:Fideizm,Hristiyandncesininrettiibirterim dir ve Hristiyan imann savunma biimlerinden birisidir. yle ki, baz kaynaklarda fideizmin Hristiyanla ait itikadi birmezhepgibikullanldgrlmektedir. Fideizmnedir?balklilkblmdegsterilmeyeall d gibi, Hristiyan dnce tarih, bir fideizm tarih olarak okunacak lde fideizm mdafisine sahiptir. Fideist tutu mun zellikle buhran dnemlerinde, yani Bat toplumunda Hristiyanlntemelinanesaslarnnbilimselvefelsefieleti rilerin hcumuna urad dnemlerde ykselie getii

Sonu

279

tesbit edilebilir. Fideizmin en ateli savunucusu olan Kierkegaard, byle bir dnemde sahne almtr. Fakat onun dlaycfideizminintepkiselolmaktantevarolusalkaygla rnn bir rn olduu sylenebilir. Yaad toplumun iki yzll ve Hegelin onu tatmin etmeyen iman anlay, fideizmifelsefidzlemdeelealmasnayolamolmaldr. BelkiKierkegaardnkendiiindetutarlbirimananlay gelitirdiisylenebilir,amaonunnerdiitrdenbiriman modelinin uygulanabilir ve yaanabilir olduundan sz et mek pek mmkn gzkmemektedir. nk akl ile iman arasnda srekli gelgitler yaayaca anlalan bir fideistin, herdefasndaimannbaskngelmesinibeklemesianlalabilir gibi deildir. Bu balamda, iradi bir fiille imanl olmay ve bunusrdrmeyibaarddnlenbirkimseninbylebir gerilime nasl ve nereye kadar katlanabileceini sorgulamak hakkmzdr. Kierkegaardniddiaettiigibi,imanntalepettiikesin karar ve ballk dzeyine, ancak akla kar olarak ve ona ramen ulalabileceinden kuku duymak iin de hakl ge rekelerimizvardr.manetmekzatenkesinolmayanbireye inanmayieriyorsa,inanlaneyindahasonraimansayesin de bir ekilde kesin halednp dnmemesinin bir anla molmasagerektir. Kierkegaardn radikal fideizminin dayatt koullar al tnda bir imann varlndan sz etmek mmkn gzkme mektedir. Bununla birlikte, Kierkegaard ve dier fideistlerin ortaya koyduu, iman tanmlarna ve onun doasna ilikin varlan sonulara, ideal anlamda bir deer atfeden bir mminin, fideizmin cazibesine kaplabilecei sylenebilir. Fakat iman gerekletirilebilir ve yaanlabilir bir eyse, bir takm kat tanmlarn ve koullarn iine hapsedilemeyecek biresneklikteolmasgerektiidnlebilir.Sanrmburada meselenin zn, hayatta ou kez karmza kan teori ve

280 Fideizm/O.M.Deniz

pratik ya da ideal ve gereklik sorunu oluturmaktadr. Fideizm imann pratik ynn vurgulamay ve gelitirmeyi hedeflerken, uygulanabilir bir iman modeli olarak ok teorik birdzlemdekalmaktadr. nsandoasnnbirtakmbtlinanlaredinmeye;akln ve saduyunun izgisinden sapmaya eilimli olduunu dik kate aldmzda, fideizmin kimilerine ekici gelebileceini dnebiliriz. Fakat byle bir neden ileri srmek kukusuz tekbanayeterliolmayacaktr.nkdininanlarntasdiki sz konusu olduunda, fideist tutumu besleyen bir takm unsurlarnvarlgzardedilemez.SaltTanrnnvaroldu uinancnelealrsak,zellikleTanrterimininanlamverefe rans ile Tanrnn kantlanabilirlii konularnda bir takm glklerinolduugrlebilir.mannnesnesikonumundaki Tanr, tanm gerei zaman ve meknda yer almadndan, insantecrbesiniamaktadr.Fakatbudurum,Tanrnnvar lnnbilinmesikonusundainsanolununyetkisizyadayet kisini aan bir akla sahip olduu sonucunu zorunlu klma maktadr. Bu balamda akl alan ile iman alan arasnda keskinbirayrmagitmenindoruvegerekliolmadkolay lklasavunulabilir.Dolaysylaimankonularnn,aklnsoru turma alannn dnda kald iddias salam bir temele da yanmamaktadr.Buiddiadanhareketle,imannsadecefideist birtutumunrnolduuveimanikonularnsadecefideist bir yaklam sergilemeye elverili olduu anlayn dayatan birnedengzkmemektedir. ModerndncedeDescartes,Spinoza,LockeveLeibniz gibi filozoflarn szcln yapt rasyonel teoloji gelene inin, akl karsnda iman bask altnda tutmaya alan seklerizmvepozitivizmgibiakmlarkarsnda,ieridenve dardan gelen eletirilere ramen, etkinliinden hibir ey kaybetmemesi akln yetkinliinin bir gstergesi olarak yo rumlanabilir. Klasik Tanr kantlamalar hl rtlebilmi

Sonu

281

deildir ve yeniden formule edilerek canllklarn korumay srdrmektedirler.nsanveevrenhakkndakibilgimizarttk a, akln rehberliinde Tanrya giden yolun daha ak hale geldiibilesylenebilir. Birtakmdnrlerinfideizmibenimsemesininbelkide ennemlinedenlerininbanda,onlarninsandoasnailikin olumsuz grleri gelmektedir. Bu olumsuz grn teme linde,insanndnyayaatlmaresizbirvarlkoluuveg nahkr bir doa ile dnyaya gelii yatmaktadr. Buna bal olarak insan aklnn son derece snrl bir kapasiteye sahip olduu sonucuna varlmaktadr. Fakat insan doasn bu e kilde tanmlamak zorunda deiliz. Ya da en azndan bu ko nudaiknaedicibirtakmgerekelerinsunulmasnisteyebili riz.NedenslamndeildeHristiyanlninsanailikinak lamalarn ve sunduu insan modelini tercih etmeliyim? Bu sorununcevabinsanaklnnsnrlarnneldegeniletebi leceimiledeilgiligzkmektedir. rnein,slamdncegeleneindenemlibiryeresa hipolanmamMtrdyegre,aklAllahnenbyknime tidir. Doruyu yanltan ve iyiyi ktden ayran bir aratr. Duyular ve haberin yannda bir bilgi edinme vastas olarak aklaheralandaihtiyavardr.Mtrd,aklnsnrloluunu ve bilgi edinme gcnn sonsuz olmadn teslim eder. Bu yzden akl eyleri ve olaylar tm ynleriyle bilemez. Al lahnztnvemahiyetinikuatamaz.Fakatbudurum,akln doru inanlara eritiren gvenilir bir kaynak olmadn gstermez.nsanaklylaTanrnnvarvebirolduusonucu na varabilir. man etmek iin vahiy ne kadar gerekliyse, akl daokadargereklidir.1

Bkz. Ebu Mansur elMturid, KitabutTevhid Tercmesi, terc. Bekir Topalolu,DiyanetVakfyay.,stanbul,2005.

282 Fideizm/O.M.Deniz

Hristiyan dnce gelenei ierisinde akl tmyle de ersizletirmeyenveHristiyandogmalarnntemellendirilebi lir olduunu iddia eden grn hkim olduu sylenebilir. zerinde durduumuz gibi, Katolik Kilise, fideizmi bir sap knlkolarakgrmektevefideistimananlaynntemellerini atan kimi Kilise Babalarn bu dorultuda yorumlamamakta dr.Bununlabirlikte,bugniinaklimanilikisinianlamada ve teizmin rasyonelliini ortaya sermede din felsefesine en byk katknn Hristiyan dnrlerce yapld aktr. Fa kat mam Maturidi ile ilgili saptama u adan nem arzetmektedir. Swinburnen kafa iman olarak nitelendir dii Thomist iman anlaynn mimar kabul edilen Aquinas bile,aklnhakikatleriveimannhakikatleriayrmnagiderek fideizmekaparalarbirgrntsergilemektedir.Dolaysyla asl gnah retisinin akliman ilikisi sorununu ele al ve zme biimi zerindeki youn etkisi sezilebilmektedir. Bu bakmdan, Hristiyan bir din felsefecisinin akln doas ve snrlar konusunda bir Maturidi kadar rahat bir manevra alannasahipolduunusylemekzorgzkmektedir. Kukusuz akln bir snr, bilebilecei ve bilemeyecei eyler vardr. Akln bir snrndan bahsediyorsak, hakikate ulamadaaklnsnrnnnneolduusorusunucevaplamann oldukazorveskntvericiolduunukabuletmemizgerekir. nkbusnrizecekolanyineaklnkendisidir.Dolaysy la, konu biraz da yargc kim yarglayacak sorusuna benze mektedir. Fakat akln metafizik olan dnmekten kendini alkoyamadnda bir phe yoktur. Akl, Tanr sorunu ile yzlemeyevedoruinanlaredinmeyeisteklidirvebuiste ini geree dntrebilmektedir. Elimizde baka bir yeti olmadnagre,aklnsesinekulakvermektenbakaaremiz yoktur. Fideizminiddiaettiigibi,eeraklnsnrlarTanrtara fndan belirlenmise ve biz Tanry tanma noktasnda tm

Sonu

283

rasyonel aralardan yoksun braklmsak, o zaman Tanr kendisininbilinmesiniistemiyordemektir.man,aklnileyi ininiptalianlamnda,Tanrnnbirarmaanise,budurum dadnyadavarolmamznbiramacndanveanlamndansz etmek pek mmkn gzkmemektedir. Bununla birlikte, iman bir kimseye sadece ilahi ltfun mdahalesi yoluyla gelebilirvarsaymzorunludeil,kontenjandoruolabilir. Fideistlerin nerdii ekliyle, akla ve kanta dayal ol makszn, gnmzde ka kii iman edebilir ya da imann koruyabilir? Kierkegaardn savunduu trden bir mmin olmay nasl baarabilir? Dolaysyla Kierkegaardn, gerek tenimanedenlerinbirkmesinioluturduunudnd mzde,okazsaydayesininolacaaktr.HlbukiTanr, bizim iyiliimizi ve Onu tanmamz istiyorsa iman etmeyi zorlatrmamas gerekir. Ebedi mutluluumuz Tanr hakkn da doru inanlar edinmeye balysa bizi yardmsz brak mamasgerekir. Radikal fideizmin akl karsndaki tutumu nettir. TertullianusveKierkegaardileakifadesinibulanbudn ceye gre, uygun bir ekilde anlald takdirde, imann ka nlmazsuretteparadokslarretenbirkarakteresahipoldu ugrlecektir.Kierkegaardaka,imannrasyonelolmad nveolmamasgerektiinisavunmaktadr.Radikalfideizm, genel olarak dinsel bilgimizin, zel olarak Tanr hakkndaki bilgimizinyalnzcaimanadayanmasgerektiinisylemekte dir.Bu,aklbirbilgikaynaolarakgrmemelerinindoalbir sonucudur. Fakat fideistlerin Tanr hakkndaki bilgimizin imana dayandn sylemeleri ilk bakta sorunlu gibi g zkmesedeimanyoluylaimanetmekgibitotolojikbirifadeyi ierdiinden anlamszdr. stelik akln deil, imann nemli olduu iddias, tohum deil, filiz nemlidir demek gibidir. Tarlaya tohum ekmeden filizin kmasn beklemeye benze mektedir.

284 Fideizm/O.M.Deniz

Fideizmin temel yanlgs, imann ontolojik boyutunu glendirmek iin, epistemolojik boyutunun bir kenara bra klmasgerektiinidnmesidir.Dinvedininanlarrasyo nel alann dnda grld iin, dini rasyonel olarak anla mayavedininanlarrasyonelolaraktemellendirmeyeyne lik tm abalar beyhude abalar olarak grlmektedir. Bir fideist,Tanrnnvarolduukonusundahaklolabilir.Fakato Tanrnn varolduunu nasl bildiini aklayamad srece, Tanrnnvarlonuniinbirvarsaymdanteyegeemez. Kierkegaardn,iman,Tanrileznelbiriliki,tutkudo lubirteslimiyethliolaraktanmlamas,pekokyndenele tiriye aktr. Bir kimsenin iman sramas yapmadan nce teslim olduu Tanrnn gereklii konusunda bir takm ge rekelere sahip olmas gerekir. Ayrca kii, iman sramasn naslveneyegreyapacaktr?Bufideisttutumuntemelhata s,imannnesnesinivekognitifieriininemsizbirkonuma iterek, iman olgusunu bireyin derin ruh halinden kaynakla nan bir tutkuya ve belirsizlie indirgemesidir. Teizm asn danbirsoruntekiledenbudnceyegre,imanedilenve tapnlan varln ne olduunun bir nemi kalmamaktadr. OysakiinindorubirTanrileilikikurabilmesinintekyolu akln kullanmasdr. Birbirleriyle elien iddialar karsnda birtercihtebulunmamzsalayacakbirtakmrasyonelyada nesnel ltlere sahip olmadka, din bir inancn doruluu sorunu cevapsz kalacaktr. Fideistlerin en azndan elimez likilkesinidorulukiinmenfibirltolarakkabuletmeleri gerekir. Aksi takdirde doruyu yanltan ayrmann hi bir yolu yoktur. Sorgulamaya, eletirel dnceye ve akla cephe alan, din doruluk iddialarn rasyonel deerlendirmenin dnda gren bir iman anlaynn, insanlar din konusunda salklbirtutumagtrecekdncelerveeylemlerretebi lecei beklenmemelidir. Zaten pratik hayatta bununrnekle rini gzlemlemek mmkndr. Bu alardan bakldnda fideizminsavunulabilirbirtarafyoktur.

Sonu

285

mann zarur olarak akl ile attn ve irrasyonel ol duunusavunanfideizminfelsefi,ahlaki,dinvehattasiyasi dzlemlerde bir takm yansmalarnn olmas kuvvetle muh temeldir.Felsefidzlemde,imannakldlmutlakphe ciliigerektirecektir.Budurumhayatnheralanndaakly rtmeyi olanakszlatrr. Fideistin elimezlik ilkesini yads masbiryana,kendivarlndanpheetmesigerekir.Ahlaki dzlemde, akl dlk, ahlak ilkelerinin evrensellik zelliini yok eder. En korkun sular bile Tanr adna ilendiklerinde meruvedoalkarlanabilir.Dindzlemde,birtakmdog malaraaklaramenvekrkrneballkinanankiiyibir robottan farksz klacandan, hak din ile batl din arasnda bir tercihte bulunma imknn ortadan kaldracaktr. Dn cesiz, kaytsz ve artsz teslimiyet fanatizmdir. Siyasi dz lemde,akldlkinanankimseyidinotoriteileatmaiin debrakacandanfideisttutumkargaayayolaabilecekir. Rasyonellik insanolunun temel erdemidir ve dier b tn erdemlerin kaynadr. Rasyonellik, her alanda gzetil mesi gereken, akla ve manta dayal ina edici ilkeler bt ndr. mann bilgiye dayanmadnda srar den Kant bile, imannrasyonelolmasgerektiiniiddetlevurgulamaktadr. Bakakonulardaolduugibiimankonusundadarehberimiz akl olmaldr. Tm inanlarmz gibi, din inanlarmz da akln denetimine tbi tutulabilmelidir. nan nermeleri sz konusuolduunda,mantksalelimezlikvetutarllkaramak ilkiimizolmaldr. mansonderecenemlibirkonudur.nkebedimut luluumuzimanedipetmememizebaldr.manlolmakya da olmamak, yaantmz bir btn olarak etkileyeceinden iradenin keyfi tercihine braklamayacak kadar hayati bir ka rardr.Bukonudadoruyaulamakiin,insantmyetilerini vebilgilerinikullanmaldr.Buradakullanlabilecekengve nilir yetimiz ise aklmz ve onun mevcut bilgilerimiz n

286 Fideizm/O.M.Deniz

daki deerlendirme gcdr. nsann sorumluluu akll bir varlk olmasndan kaynaklanyorsa, bu sorumluluu gerekli klan konularda karar vermek de byk lde akla dayal olmaldr. manda aklclk, sadece akll varlklar olmamzn gerektirdii entelektel bir gereklilik deil, ayn zamanda ahlaki varlklar olmamzn gerektirdii etik bir sorumluluk tur.Dolaysylainanahlaknbenimsemekdevimizolmal dr. Bir inanc sabrl ve drst bir aratrmann neticesinde, aklaveyeterlidelilleredayalolarakedinmekyerine,kuku lar bastrmakla yetinmek ahlaki deildir. kna edici yeterli delil yoksa, kii, inanmama cesaretini de gsterebilmelidir. Kald ki fideizm ve ateizm arasnda bir tercihte bulunmak zorundakalmbirkimseninfideizmitercihetmesidahaolas gzkmemektedir. Fideizminbelkidetekolumluyan,imann,hissiyattan yoksunaklibirtasdiktenibaretolmadnvesadeceentelek tel bir boyutunun bulunmadn akla hatrlatmasdr. Bu noktada Kantn ifadesini biraz deitirerek belki yle diye biliriz: Akl olmadan iman botur, iman olmadan akl kr dr. Bu sz anlamak iin inanyorum anlamnda dnl memelidir.Gerekiman,varolusalanlamdainsanolgunve yetkinbirkiiliebrndreceinden,imansahibibirkimse nin akln doru yolda kullanmasn gvence altna alaca bilesylenebilir.

KAYNAKLAR

Adams, Robert M., The Virtue of Faith and Other Essays in PhilosophicalTheology,OxfordUniversityPress,Oxford, 1987. Adler, Jonathan E., Beliefs Own Ethics, A Bradford Book, The MITPress,Cambridge,Massachusetts,2002. Alpyal, Recep, Wittgenstein ve Kierkegaarddan Hareketle Din FelsefesiYapmak,Ankayay.,stanbul,2002. Amesbury, Richard, Fideism, The Stanford Encyclopedia of Philosophy (Winter 2005 Edition), Edward N. Zalta (ed.), http://plato.stanford.edu /archives/win2005/entries/fideism,(15.12.2009). Antognazza, Maria Rosa, Revealed Religion: The Continental EuropeanDebateTheCambridgeHistoryofEighteenth century Philosophy, ed. Knud Haakonssen, Cambridge UniversityPress,Cambridge,Vol.II,2006. Aquinas,Thomas,Faith,ReasonandTheology,Questionsiivofhis CommentaryontheDeTrinitateofBoethiustranslatedwith Introduction and Notes by Amand Maurer, Canadian CataloguinginPublicationData,Toronto,1987. Faith and Reason, Faith and Reason, ed. Paul Helm, OxfordUniversityPress,NewYork,1999. On Faith and Reason, ed. with introductions, by Stephen F.Brown,HackettPub,Indianapolis,1999. Akn, Zehragl, Niin Varoluluk?, ETHOS: Felsefe ve Top lumsalBilimlerdeDiyaloglar,Say3:4,(Temmuz2009). Augustine, Sermon on the Mount, Harmony of the Gospels, Homilies on the Gospels Nicene and PostNicene Fathers, FirstSeries,ed.Philip Schaff, Cosimo Classics, NewYork,Vol.VI,2007.

288 Fideizm/O.M.Deniz tiraflar, ev. Dominik Pamir, Temuin Yaynlar, stan bul,1997. Aulard, A., Fransa nklbnn Siyasi Tarih, ev. Nazm Poroy, TrkTarihKurumuBasmevi,Ankara,1945. Bambrough, Renford, Faith and Reason I, Religion and Philosophy, ed. by Martin Warner, Cambridge UniversityPress,Cambridge,1992. Barnes,TimothyDavid,Tertullian,AHistoricalandLiteraryStudy, ClarendonPress,Oxford,2005. Barrett,William,IrrationalMan:AStudyinExistentialPhilosophy, Doubleday Anchor Books, Garden City, New York, 1962. Bartley, W. W., Theories of Rationality, Evolutionary Epistemology,Rationality,andtheSociologyofKnowledge, ed.GerardRadnitzkyandW.W.Bartley,OpenCourt, LaSalle,Illinois,1993. Batak,Kemal,TanryBilmek:AlvinPlantingannDinFelsefesinde TanrveEpistemoloji,zYaynclk,stanbul,2008. Baykhovskii, Bernard E., Kierkegaard, B. R. Grner Publishing Company,Amsterdam,1976. Bayle, Pierre, Historical and Critical Dictionary: Selections, trans. withanintroductionandnotes,byRichardH.Popkin and with the assistance of Craig Brush, Hackett Pub. Co.,Indianapolis,1991. Beilby,James,TheRelationshipBetweenFaithandEvidencein St.Augustine,Sophia,Vol.41,No.1,(May2002). Bellitto,ChristopherM.,ThomasM.Izbicki,GeraldChristianson, Introducing Nicholas of Cusa: A Guide to a Renaissance Man,PaulistPress,NewYork,2004. Benton,MatthewA.,TheModalGap:TheObjectiveProblemof Lessings Ditch(es) and Kierkegaards Subjective Reply,ReligiousStudies,v41,i1,(March2006). BertholdBond, Daniel, Lunar Musings? An Investigation of Hegels and Kierkegaards Portraits of Despair, ReligiousStudies,v34,n1,(March,1998).

Kaynaklar

289

Berry, Jessica N., The Pyrrhonian Revival in Montaigne and Nietzsche,JournaloftheHistoryofIdeas,Vol.65,No.3, (July,2004). Bishop, John, How a Modest Fideism May Constrain Theistic Commitments: Exploring an Alternative to Classical Theism,Philosophia,35,(2007). BelievingbyFaith:AnEssayintheEpistemologyandEthicsof ReligiousBelief,ClarendonPress,Oxford,2007. Faith as Doxastic Venture, Religious Studies, v38, i4, (December2002). Blackburn,Simon,Fideism,TheOxfordDictionaryofPhilosophy, OxfordUniversityPress,Oxford,1996. Boa, Kenneth D. and Robert M. Bowman, Faith Has Its Reasons, PaternosterAuthenticPublishing,Waynesboro,2006. Bollenbaugh, Michael Wayne, Faith and Fideism, (Baslmam DoktoraTezi,UniversityofOregon),1994. Bray,Gerald,TheLegalConceptofRatioinTertullian,Vigiliae Christianae,Vol.31,No.2,(June,1977). Brown, Colin, Philosophy and The Christian Faith, A Historical Sketch From The Middle Ages to The Present Day, Inter VarsityPress,DownersGrove,Illinois,1968. Buckareff, Andrei A., Can Faith be a Doxastic Venture?, ReligiousStudies,v41,i4,(December,2005). Bunnin, Nicholas & Yu, Jiyuan, Fideism The Blackwell Dictionary of Western Philosophy, Blackwell Publishing, Malden,MA,2004. Burke, Ronald, Loisys Faith: Landshift in Catholic Thought, TheJournalofReligion,Vol.60,No.2,(April,1980). Calvin, John, Institutes of the Christian Religion, ed. by J. T. McNeil, tanslated by F. L Battles, The Westminster Press,Philadelphia,IIIVol.,1960. CalvinsCommentariesCompleteFromtheCalvinTranslation Society Edition, John: 14/17, http://www.ccel.org/ccel/calvin/calcom35.iv.iii.html (SonGncelleme:15.12.2009).

290 Fideizm/O.M.Deniz Carr,KarenL.,TheOffenseofReasonandThePassionofFaith: Kierkegaard and AntiRationalism, Faith and Philosophy,Vol.13,No.2,(April1996). Carroll,ThomasD.,TheTraditionsofFideismReligiousStudies, 44,(2008). Chambers,FrankM., Pascals Montaigne,PMLA,Vol. 65, No. 5,(September,1950). Clark, Kelly James, Return to Reason: A Critique of Enlightenment Evidentialism and a Defense of Reason and Belief in God, William B. Eerdmans Publishing Company, Grand Rapids,Michigan,2001. Clifford, William Kingdon, The Ethics of Belief, Belief, Knowledge and Truth: Readings in the Theory of Knowledge,ed.byRobertR.AmmermanandMarcusC. Singer,CharlesScribnersSons,NewYork,1970. Conybeare, Catherine, The Irrational Augustine, Oxford UniversityPress,Oxford,2006. Corfe, Robert, Deism and Social Ethics, Arena Books, Bury St. Edmunds,2007. Cottingham, John, Aklclk, ev. Blent Gzkan, Doruk yay., stanbul,2003. Creel,RichardE.,PhilosophysBowlofPottage:Reflectionson TheValueofFaith,FaithandPhilosophy,Vol.1,No.2, (April1984). Cushman, Robert E., Faith and Reason in the Thought of St. Augustine,ChurchHistory,Vol.19,No.4,(December, 1950). ank, Mustafa Namk, Byk Felsefe Lgat, Akolu Matbaas, stanbul,1955. Dauzat, Albert, Dictionnaire Etymologique, Librairie Larousse, Paris,1938. Descartes, Rene, Discourse and Essays The Philosophical Writings of Descartes, Vol. I, Transated by John Cottingham,R.StoothoffandD.Murdoch,Cambridge UniversityPress,Cambridge,1988.

Kaynaklar

291

Desmond, William, Is There a Sabbath For Thought? Between Religion and Philosophy, Fordham University Press, NewYork,2005. Diamond, Malcolm L., Kierkegaard and Apologetics, The JournalofReligion,Vol.44,No.2,(April,1964). Dokic, Jerome ve Pascal Engel, Frank Ramsey: Truth and Success, Routledge,London,2003. Dole,AndrewandAndrewChignell(editors),GodandTheEthics of Belief: New Essays in Philosophy of Religion, CambridgeUniversityPress,Cambridge,2005. Dowey, Edward A., The Knowledge of God in Calvins Theology, ColumbiaUniversityPress,NewYork,1952. Edwards,Paul,FromFideismtoPragmatism,FreeInquiry,v18, n4,(Fall1998). Ellis, Frederick E., The Abb Lamennais on Freedom, The Harvard Theological Review, Vol. 41, No. 4, (October, 1948). Erasmus, Desiderus, Free Will, ErasmusLuther Discourse on Free Will, translated and edited by Ernst F. Winter, Continuum,NewYork,1999. Erdel, Timothy Paul, The Rationality of Christianity, (Basl mamDoktoraTezi),UniversityofIllinoisatUrbana Champaign,2000. Evans,C.Stephen,FaithBeyondReason:AKierkegaardianAccount, William B. Eermans Publishing Company, Grand Rapids,Michigan,1998. Passionate Reason: Making Sense of Kierkegaards Philosophical Fragments, Indiana University Press, Bloomington&Indianapolis,1992. Kierkegaard on Faith and the Self, Baylor University Press, Waco,Texas,2006. TheRelevanceofHistoricalEvidenceforChristianFaith: A Critique of a Kierkegaardian View, Faith and Philosophy,vol.7,No.4,(October,1990). Apologetic Arguments in Philosophical Fragments, International Kierkegaard Commentary: Philosophical

292 Fideizm/O.M.Deniz FragmentsandJohannesClimacus,ed.RobertL.Perkins, MercerUniversityPress,Macon,Georgia,1994. FaithandRevelation,TheOxfordHandbookofPhilosophy of Religion, ed. William J. Wainwright, Oxford UniversityPress,Oxford,2005. Fasel, Oscar A., Observations on Unamuno and Kierkegaard, Hispania,Vol.38,No.4,(December,1955). Feldman, Richard, The Ethics of Belief, Philosophy and PhenomenologicalResearch,Vol.LX,No3,(May2000). Fogelin,Robert,WalkingtheTightropeofReason:ThePrecariousLife of a Rational Animal, Oxford University Press, Oxford, 2003. Force,Pierre,PascalandPhilosophicalMethod,TheCambridge Companion to Pascal, ed. Nicholas Hammond, CambridgeUniversityPress,Cambridge,2003. Ford, David F., Introduction to Modern Christian Theology, The Modern Theologians: An Introduction to Christian Theology Since 1918, Ed. David F. Ford with Rachel Muers,BlackwellPublishing,Malden,2005. Frank,RichardM.,KnowledgeandTaqlid:TheFoundationsof Religious Belief in Classical Asharism, Journal of the American Oriental Society, Vol. 109, No. 1, (January. March,1989). Freddoso, Alfred J., Ockham on Faith and Reason, The Cambridge Companion to Ockham, ed. Paul Vincent Spade,CambridgeUniversityPress,Cambridge,2006. Ontological Reductionism and Faith versus Reason: A Critique of Adams on Ockham, Faith and Philosophy, Vol.8,No.3,(July1991). Garelick, Herbert, The Irrationality and Suprarationality of KierkegaardsParadox,SouthernJournalofPhilosophy, 2:2(Summer1964). Garrard, Graeme, CounterEnlighenments: From the Eighteenth CenturytothePresent,Routledge,London,2006. Geisler, Norman L., Fideism, Baker Encyclopedia of Christian Apologetics, Baker Book House Company, Grand Rapids,1999.

Kaynaklar

293

Gerrish, B. A., Luther, Martin, The Encyclopedia of Philosophy, ed.PaulEdwards,Vol.5. Gilman,JamesEarl,Faith,ReasonandCompassion:APhilosophyof The Christian Faith, Rowman & Littlefield Publishers, Lanham,2007. Gill, Jerry H., Kant, Kierkegaard, and Religious Knowledge, PhilosophyandPhenomenologicalResearch,Vol.28,No.2, (December,1967). Gliozzo,CharlesA.,ThePhilosophesandReligion:Intellectual Origins of the Dechristianization Movement in the French Revolution, Church History, Vol. 40, No. 3, (September,1971). Gonzalez,JustoL.,AthensandJerusalemRevisited:Reasonand AuthorityinTertullian,ChurchHistory,Vol.43,No.1, (March,1974). Green,Garrett,Theology,HermeneuticsandImagination:TheCrisis of Interpretation at the End of Modernity, Cambridge UniversityPress,Cambridge,2000. Groothuis, D., Wagering Belief: Examining Two Objections to Pascals Wager, Religius Studies, v30 n4, (December 1994). Hale, Geoffrey A., Kierkegaard and the Ends of Language, UniversityofMinnesotaPress,Minneapolis,2002. Hanson, Delbert, J., Fideism and Humes Philosophy: Knowledge, ReligionandMetaphysics,PeterLang,NewYork,1993. Harrison,Peter,OriginalSinandtheProblemofKnowledgein Early Modern Europe, Journal of the History of Ideas, Vol.63,No.2,(April,2002). Hartle, Ann, The Dialectic of Faith and Reason in Essays of Montaigne, Faith and Philosophy, Vol. 18, No. 3, (July 2001). Hasker, William, Evidentialism, Cambridge Dictionary of Philosophy, Second Edition, ed. Robert Audi, CambridgeUniversityPress,Cambridge,1999. MontaigneandSkepticism,TheCambridgeCompanionto Montaigne, ed. Ullrich Langer, Cambridge University Press,Cambridge,2005.

294 Fideizm/O.M.Deniz Hegel, Georg W. F., Philosophy of Right, trans. by S. W. Dyde, BatocheBooks,Kitchener,2001. Helm,Paul,FaithandUnderstanding,EdinburghUniversityPress, Edinburg,1997. Belief Policies, Cambridge University Press, Cambridge, 1994. CalvinandTheCalvinists,MPGBooks,Bodmin,Cornwall, 1998. Herbert,R.T.,TwoofKierkegaardsUsesofParadox,Faith,ed. withandintroductionandnotes,andbibliographyby Terrence Penelhum, Macmillan Publishing Company, NewYork,1989. Hoitenga,DeweyJ.,FaithandReasonFromPlatontoPlantinga:An Introduction to Reformed Epistemology, State University ofNewYorkPress,NewYork,1991. Hong, Edward and Edna Hong, ed., The Essential Kierkegaard, PrincetonUniversityPress,Princeton,2000. Hoopes, Robert, Fideism and Skepticism During the Renaissance: Three Major Witnesses, The Huntington LibraryQuarterly,Vol.14,No.4,(August,1951). Horowitz, Brian, The Tension of Athens & Jerusalem in the Philosophy of Lev Shestov, The Slavic and East EuropeanJournal,Vol.43,No.1,(Spring,1999). Horton, Walter M., The Theology of Eugene Menegoz, The JournalofReligion,Vol.6,No.2,(March,1926). Hume, David, An Enquiry Concerning Human Understanding, ed. with an Introduction and Notes by Peter Millican, OxfordUniversityPress,Oxford,2007. Dialogues Concerning Natural Religion, ed. with an Introduction and notes by Martin Bell, Penguin Classics,London,1990. Insole, Christopher, Kierkegaard: A Reasonable Fideist? The HeythropJournal,Vol.39,Issue4,(1998). James,William,TheWillToBelieve,ClassicalandContemporary Readings in the Philosophy of Religion, ed. John Hick, PrenticeHallInc.,EnglewoodCliffs,N.J.,1964.

Kaynaklar

295

Jess, Wilma G. von, Reason as Propaedeutic to Faith in St. Augustine, International Journal for Philosophy of Religion,5:4,(Winter,1974). Jolley, Nicholas, Locke on Faith and Reason, The Cambridge Companion to Lockes Essay Concerning Human Understanding, ed. Lex Newman, Cambridge UniversityPress,NewYork,2007. Jones, Gareth, Kant, The Blackwell Companion to Modern Theology, ed. Gareth Jones, Blackwell Publishing, Malden,2004. Jones, Joe R., Some Remarks on Authority and Revelation in Kierkegaard, The Journal of Religion, Vol. 57, No. 3, (July,1977). Kant, Immanuel, Critique of Pure Reason, trans. and ed. by Paul Guyer and Allen W. Wood, Cambridge University Press,Cambridge,1998. Critique of Judgement, trans. by, James Creed Meredith, revised, edited and introduced by Nicholas Walker, OxfordUniversityPress,Oxford,2007. GroundworkoftheMetaphysicsofMorals,trans.anded.by Mary Gregor, Cambridge University Press, Cambridge,2001. What Does It Mean to Orient Oneself in Thinking?, Religion and Rational Theology, trans. and ed. by Allen W. Wood and George Di Giovanni, Cambridge UniversityPress,Cambridge,2001. Kaufmann, Walter Arnold, Critique of Religion and Philosophy, PrincetonUniversityPress,Princeton,1979. Kellenberger,J.,ThreeModelsofFaith,InternationalJournalfor PhilosophyofReligion,12:4,(1981). Kenny, Anthony, A New History of Western Philosophy, Medieval Phiosophy,Vol.2,ClarendonPress,Oxford,2005. WhatisFaith?EssaysinThePhilosophyofReligion,Oxford UnversityPress,Oxford,1992. Kenshur, Oscar, Pierre Bayle and the Structures of Doubt, EighteenthCentury Studies, Vol. 21, No. 3, (Spring, 1988).

296 Fideizm/O.M.Deniz Kl,Recep,ModernBatDncesindeVahiy,Ankaraniversitesi lahiyatFakltesiYay.,Ankara,2002. Kierkegaard, Soren, Concluding Unscientific Postscript to Philosophical Fragments, Volume I: Text, ed. and trans. withIntroductionandNotesbyHowardV.Hongand Edna H. Hong, Princeton University Press, Princeton, NewJersey,1992. Philosophical Fragments, trans, David F. Swenson, trans. revised by Howard V. Hong, with introduction and commentaryby Niels Thulstrup, Princeton University Press,Princeton,NewJersey,1962. Fear and Trembling, Translated with an introduction by AlastairHannay,PenguinBooks,London,1985. Soren Kierkegaards Journals and Papers, Volume 1 AE, Edited and translated by Howard V. Hong and Edna H. Hong. Assisted by Gregor Malantschuk, Indiana UniversityPress,Bloomington,1998. The Journals of Kierkegaard, Translated, selected and with an introduction by Alexander Dru, Harper Torchbooks,NewYork,1959. On Authority and Revelation, trans. Walter Lowrie, PrincetonUniversiyPress,Princeton,N.J.,1955. Practice in Christianity, ed. and trans. with Introduction and Notes by Hovard V. Hong and Edna H. Hong, PrincetonUniversityPress,Princeton,1991. Works of Love, trans. by Howard and Edna Hong foreword by George Pattison, Princeton University Press,Princeton,N.J.,2009. Gnlklerden ve Makalelerden Semeler, ev., brahim Kapaklkaya,AnkaYaynlar,stanbul,2005. Kolakowski, Leszek, God Owes Us Nothing: A Berief Remark on Pascals Religion and on the Spirit of Jansenism, UniversityofChicagoPress,Chicago,1995. Kuehn,Manfred,KnowledgeandBelief,TheCambridgeHistory of EighteenthCentury Philosophy 1, ed. Knud Haakonssen,CambridgeUniversityPress,Cambridge, 2008.

Kaynaklar

297

Kutlu,Snmez,slamDncesindelkGelenekiler:HadisTaraftar larnn man Anlay Balamnda Bir Zihniyet Analizi, Kitabiyat,Ankara,2002. Laursen,JohnChristian,ThePoliticsofSkepticismintheAncients, Montaigne,Hume,andKant,E.J.Brill,Leiden,1992. Leibniz, Gottfried Wilhem, manla Akln Uygunluu zerine Ko numa, ev. Hseyin Batu, Milli Eitim Basmevi, s tanbul,1946. Lennon, Thomas M., Theology and the God of the Philosophers, The Cambridge Companion to Early Mo dernPhilosophy,Ed.byDonaldRutherford,Cambridge UniversityPress,Cambridge,2007. Littre, Emile, Dictionnarie de la Langue Franaise, Librairie Hachette,Paris,1873. Locke, John, An Essay Concerning Human Understanding, ed. by RogerWoolhouse,PenguinBooks,London,2004. Lodge,PaulandCrowe,Benjamin,Leibniz,Bayle,andLockeon Faith and Reason, American Catholic Philosophical Quarterly,76:4,(2002). MacIntosh, J. J., Is Pascals Wager SelfDefeating? Sophia, Vol 39,No2,(OctoberNovember2000). Marshall, Bruce D., Trinity and Truth, Cambridge University Press,Cambridge,2000. Matczak, S. A., Fideism, New Catholic Encyclopedia, Second edition.,ed.byMarthaler,BerardL.,PublishedbyGa le,Washington,vol.5,2003. Traditionalism,TheNewCatholicEncylopedia,EditedBy: Berard L. Marthaler, Gale Cengage; 2nd edition (December2002)Vol.14 Maurer, Ernstpeter, Luther: The Perplexity and Complexity SinfulandRedeemedReason,ReasonandTheReasons ofFaith,ed.,PaulJ.GriffithsandReinhardHtter,T.& T.ClarkPublishers,NewYork,2005. McKinnon, Alastair, Kierkegaard: Paradox and Irrationalism, Essays On Kierkegaard, Ed. Jerry H. Gill, Burges PublishingCompany,Minneapolis,1969.

298 Fideizm/O.M.Deniz McMahon, Darrin M., Enemies of Enlightenment: The French CounterEnlightenment and the Making of Modernity, NewYork,OxfordUniversityPress,2001. Menegoz, Eugene, SymboloFideism, Encyclopedia of Religion and Ethics, ed. by James Hastings, vol. XII., Charles ScribnersSons,NewYork,1951. Mercer,DavidEmery,KierkegaardsLivingRoom:TheRelation Between Faith and History in Philosophical Fragments, McGillQueens University Press, Montre al,Que,2000. Morgan, Janet, Pascals Three Orders, The Modern Language Review,Vol.73,No.4,(October,1978). Moore, Adrew, Philosphy of Religion or Philosophical Theology, International Journal of Systematic Theology, V.3,N.3,(November2001). Moseley, Alexander, A Philosophy of War, Algora Publishing, NewYork,2002. Moser, Paul K., The Elusive God: Reorienting Religious Epistemology,CambridgeUniversityPress,Cambridge, 2008. Mourad Ronney, Choosing to Believe, International Journal for PhilosophyofReligion,63,(2008). Mulhall, Stephen, Faith and Reason, Gerald Duckworth & Co. Ltd.,London,1994. Murray, Michael J. and Michael Rea, An Introduction to the Philosophy of Religion, Cambridge University Press, Cambridge,2008. Navia, Luis E., The Adventure of Philosophy, Greenwood PublishingGroup,Westport,Connecticut,1999. Neiman, Susan, The Unity of Reason: Rereading Kant, Oxford UniversityPress,NewYork,Oxford,1994. Neto, Jose R. Maia, The Christianization of Pyrrhonism: Scepticism and Faith in Pascal, Kierkegaard and Shestov, Kluwer AcademicPublishers,Dordrecht,1995. Nicholas of Cusa, The Vision of God, Introduction by Evelyn Underhill, trans. by Emma Gurney Salter, Cosimo, NewYork,2007.

Kaynaklar

299

Nielsen,A.Donald,AugusteSabatierandtheDurkheimianson the Scientific Study of Religion, Sociological Analysis, Vol.47,No.4,(Winter,1987). NielsenKai,WittgensteinianFideism,Philosophy:TheJournalof the Royal Institute of Philosophy, Vol. 42, No 161, (July 1967). Nielsen, Kai and D. Z. Phillips, Wittgensteinian Fideism?, Scm Press,London,2005. OHara,Shelley,KierkegaardWithinYourGrasp,WileyPublising, Hoboken,2004. Oldfield, John J., The Evolution of Lamennais CatholicLiberal Synthesis, Journal for the Scientific Study of Religion, Vol.8,No.2,(Autumn,1969). OLeary, Don, Roman Catholicism and Modern Science A History, ContinuumPublishing,NewYork,2007. Osborn, Eric, Tertullian, First Theologian of the West, Cambridge UniversityPress,Cambridge,1997. zcan,Hanifi,BirbirineZtkiEpistemolojikYaklam:Temel cilikvemanclk,AnkaraniversitesilahiyatFakltesi Dergisi,C.XL,(1999). Papa II. Jean Paul, Akl ve man (Fides et Ratio), ev. smail Tapnar,yiadamYaynlar,stanbul,2001. Pascal, Blaise, Pensees, trans. with an Introduction by A. J. Krailsheimer,PenguinBooksLtd,London,1995. Pattison, George, Kierkegaard, Religion and the NineteenthCentury Crisis of Culture, Cambridge University Press, Cambridge,2004. Patrick, Danzil G. M., Pascal and Kierkegaard: A Study in the Strategy of Evangelism, Volume I, Lutterworth Press, LondonandRedhill,1947. Penelhum,Terence,GodandSkepticism:AStudyinSkepticismand Fideism, D. Reidel Publishing Company, Dordrecht, 1983. Skepticism and Fideism, The Skeptical Tradition, ed. Myles Burnyeat, University of California Press, Berkeley,1983.

300 Fideizm/O.M.Deniz Themes in Hume: The Self, The Will, Religion, Clarendon Press,Oxford,2003. IntroductionFaith,Edited,withanIntroduction,Notes, and Bibliography by Terence Penelhum, Macmillan PublishingCompany,NewYork,1989. Fideism, Blackwell Companions to Philosophy, A CompaniontoPhilosophyofReligioned.PhilipL.Quinn and Charles Taliaferro, Blackwell Publishers, Maiden, Massachusetts,1999. Perkins,RobertL.,KierkegaardsEpistemologicalPreferences, International Journal for Philosophy of Religion, 4:4, (Winter1973). Peterson, Michael, William Hasker, Bruce Reichenbach, David Basinger, Philosophy of Religion: Selected Readings, OxfordUniversityPress,NewYork,1996. ReasonandReligiousBelief,AnIntroductintothePhilosophy ofReligion,OxfordUniversityPress,NewYork,2003. Piana, George La, Recent Tendencies in Roman Catholic Theology,TheHarvardTheologicalReview,Vol.15,No. 3,(July,1922). Piety, Marlyn Gay, Kierkegaard on Rationality, Faith and Philosophy,vol.10,No3,(July,1993). Plantinga, Alvin, Reason and Belief in God, Faith and Rationality:ReasonandBeliefinGod,ed.AlvinPlantinga and Nicholas Wolterstorff, University of Notre Dame Press,NotreDame,2004. Warranted Christian Belief, Oxford University Press, New York,Oxford,2000. Pojman, Louis P., Philosophy of Religion: An Anthology, third edition, Wadsworth Publishing Company, Belmont, CA,1998. Faith, Doubt and Hope, Contemporary Classics in PhilosophyofReligion,eds.AnnLoadesandLoyalRue, OpenCourtPublishing,LaSalle,1991. Kierkegaard, Subjectiviy and Paradox: A Response to Gregory Schufreider, International Journal for PhilosophyofReligion,12:3,(1981).

Kaynaklar

301

KierkegaardonFaithandHistory,InternationalJournal forPhilosophyofReligion,13:5768,(1982). Poole, Roger, The Unknown Kierkegaard: Twentiethcentury Receptions, The Cambridge Companion to Kierkegaard, ed. Alastair Hannay and Gordon D. Marino, CambridgeUniversityPress,Cambridge,2005. Poupard,Paul,Fideism,INTERSInterdisciplinaryEncyclopedia ofReligionandScience,Trans.PaoloZanna,editedbyG. TanzellaNitti, P. Larrey and A. Strumia, http://www.inters.org(SonGncelleme:15.12.2009). Popkin,RichardH.,Fideism,TheEncyclopediaofPhilosophy,ed. PaulEdwards,MacmillanPublishing, Inc. & TheFree Press,NewYork,vol.3,1972. KierkegaardandScepticism,Kierkegaard:ACollectionof Critical Essays, ed. J. Thompson, Anchor Books, New York,1974. The High Road to Pyrrhonism, Hackett Publishing Company,Indianapolis,Indiana,1993. TheHistoryofScepticism:FromSavonarolatoBayle,Oxford UniversityPress,NewYork,2003. The Religious Background of SeventeenthCentury Philosophy, Journal of the History of Philosophy, 25:1 (January,1987). Reber, Mehmet Sait, Tanry Bilmenin mkn ve Mahiyeti, Kitabiyat,Ankara,2004. SwinburnenTeslisFelsefesi,slamiyat,say4,(2000). TanrTerimizerine,FelsefeDnyas,say31,(2000/1). Sabatier, Auguste, The Religions of Authority and The Religion of TheSpirit,Williams&Norgate,NewYork,1904. Outlines of a Philosophy of Religion Based on Psychology and History,JamesPott&Company,NewYork,1910. Saka, Paul, Pascals Wager and the Many Gods Objection, ReligiousStudies,v37,i03,(September2001). Sands, Paul F., The Justification of Religious Faith in Sren Kierkegaard, John Henry Newman, and William James, GorgiasPressLLC,Piscataway,NJ,2003.

302 Fideizm/O.M.Deniz Sessions, W. Lad, The Concept of Faith: A Philosophical Investigations,CornellUniversityPress,Ithaca,1994. Sextus, and Benson Mates, The Skeptic Way: Sextus Empiricuss Outlines of Pyrrhonism. New York: Oxford University Press,1996. Sproul, Robert Charles, John H. Gerstner and Arthur Lindsley, Classical Apologetics: A Rational Defense of the Christian Faith: A Critique of Presuppositional Apologetics, The Zondervan Corporation, Grand Rapids, Michigan, 1984. Sandberg, K. C., Pierre Bayles Sincerity in His Views on Faith andReason,StudiesinPhilology,61:1,(January,1964). Shestov,Lev,AthensandJerusalem,trans.,withandIntroduction byBernardMartin,OhioUniversityPress,NewYork, 1966. Kierkegaard and Existential Philosophy, trans. by Elinor Hewitt,OhioUniversityPress,Athens,1969. Silver, Bruce, Montaigne, An Apology for Raymond Sebond: HappinessandPovertyofReason,MidwestStudiesin Philosophy,XXVI,(2002). Smith,MichaelA.,BeyondFideismandAntirationalism:Some ReflectionsonFideisetratio,Logos,4:4,(Fall2001). Snyder,DavidC.,FaithandReasoninLockesEssay,Journalof theHistoryofIdeas,Vol.47,No.2.(AprilJune,1986). Solomon,RobertC.,TheJoyofPhilosophy:ThinkingThinversusthe Passionate Life, Oxford University Press, New York, 2003. Stambaugh,Joan,TheRealIsNotTheRational,StateUniversityof NewYorkPress,Albany,1986. Stewart,David,ExploringThePhilosophyofReligion,PrenticeHall, EnglewoodCliffs,1988. Strohl, Jane E., Luthers Spiritual Journey, The Cambridge Companion to Martin Luther, ed. Donald K. McKim, CambridgeUniversityPress,Cambridge,2003. Stump, Joseph, An Explanation of Luthers Small Catechism, KessingerPublishing,Whitefish,Montana,2007.

Kaynaklar

303

Stunkel, Kenneth R., Montaigne, Bayle and Hume: Historical Dynamics of Skepticism, The European Legacy, Vol. 3. No.4,1998. Suckiel, Ellen Kappy, William Jamesin Pragmatik Felsefesi, ev. CelalTrer,Paradigma,stanbul,2003. Cennet Savunucusu: William Jamesin Din Felsefesi, ev. CelalTrer,Elisyay.,Ankara,2005. Swain, Charles W., Hamann and the Philosophy of David Hume, Journal of the History of Philosophy, 5:4, (October,1967). Swinburne, Richard, The Nature of Faith, Faith, ed. with and Introduction, Notes and Bibliography by Terence Penelhum,MacmillanPublishing,NewYork,1989. Tachau, Katherine H., Vision and Certitude in the Age of Ockham: Optics, Epistemology and the Foundation of Semantics 12501345, E. J. Brill Academic Publishers, Leiden, 1988. Tan,Necmettin,KantnmanAnlay,(BaslmamDoktoraTezi, Ankaraniversitesi,Ankara,2008). Tarak, Muhammet, St. Thomas Aquinasa Gre Asl Gnah, UludaniversitesilahiyatFakltesiDergisi,Cilt15,Sa y:1,(2006). Hristiyan Dncesinde Apoloji ve St. Thomas Aquinas, Uluda niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, Cilt14,Say2,(2005). Taylor, Mark C., Journeys to Selfhood: Hegel & Kierkegaard, University of California Press, Berkeley, California, 1980. Taylor, Richard, Faith, Philosophy of Religion, ed. Steven M. Cahn,Harper&Row,NewYork,1970. Terkan,Fehrulah,atmannDinamikleri:DinFelsefeUzlamazl zerine,Elisyay.,Ankara,2007. Trueblood,DavidElton,TheLogicofBelief:AnIntroductiontothe Philosophy of Religion, Harper & Brothers Publishers, NewYork,1942.

304 Fideizm/O.M.Deniz Tzer,Abdullatif,BirVaroluununmanSavunusu:PascaldaFide izmveGazaliAsndanbirDeerlendirme,zYaynclk, stanbul,2006. Uslu, Ferit, Felsefi Adan man Temellendirme, Ankara Okulu Yaynlar,Ankara,2004. Wainwright, William J., Christianity, Blackwell Companions to Philosophy, A Companion to Philosophy of Religion ed. Philip L. Quinn and Charles Taliaferro, Blackwell Publishers,Maiden,Massachusetts,1999. The Nature of Reason, Readings in The Philosophy of Religion, ed. Kelly James Clark, Broadview Press, Peterborough,Ont.,2000. Jonathan Edwards and The Sense of The Heart, Faith andPhilosophy,Vol.1,No.1,(January1990). Warner,Martin,Introduction,ReligionandPhilosophy,ed.Mar tin Warner, Cambridge University Press, Cambridge, 1992. WatkinJulia,HistoricalDictionaryofKierkegaardsPhilosophy,The ScarecrowPress,Inc.,Lanham,Maryland,2001. Watts,PaulineMoffitt,NicolausCusanus,BrillPress,Leiden,1982. Westphal, Merold, Kierkegaard and Hegel, The Cambridge Companion to Kierkegaard, ed. Alastair Hannay and Gordon D. Marino, Cambridge University Press, Cambridge,2005. Whittaker,JohnH.,KierkegaardontheConceptofAuthority, InternationalJournalforPhilosophyofReligion,46,1999. William of Ockham, Can it be Proved that there is Only One God?, Faith and Reason, ed. Paul Helm, Oxford UniversityPress,NewYork,1999. Wippel,JohnF.,MediaevalReactionstotheEncounterBetweenFaith and Reason, Marquette University Press, Milwaukee, 1995. The Possibility of Christian Philosophy: A Thomistic Perspective, Faith and Philosohy, Vol 1, No. 3, (July 1984).

Kaynaklar

305

Wolterstorff, Nicholas, John Lockes Epistemological Piety: ReasonistheCandleoftheLord,FaithandPhilosophy, Vol.11,No.4,(October1994). Faith, Routledge Encyclopedia of Philosophy, vol. 3, Routledge,London,1998. Yaran, Cafer Sadk, Gnmz Din Felsefesinde Tanr nancnn Aklilii,EttYaynlar,Samsun,2000. Zagzebski, Linda Trinkaus, Philosophy of Religion: an Historical Introduction,BlackwellPublishing,Malden,2007. Zenos, A. C., A New Theological Movement within French Protestantism, The American Journal of Theology, Vol. 6,No.2,(April,1902).

You might also like