You are on page 1of 648

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

T.C. ANKARA NVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTS TEMEL SLAM BLMLER (TASAVVUF)

HBEDDN SHREVERD HAYATI ESERLER VE TASAVVUF ANLAYII

DOKTORA TEZ ADEM ATAK

ANKARA 2007

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

T.C. ANKARA NVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTS TEMEL SLAM BLMLER (TASAVVUF)

HBEDDN SHREVERD HAYATI ESERLER VE TASAVVUF ANLAYII

DOKTORA TEZ ADEM ATAK

ANKARA 2007

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

T.C. ANKARA NVERSTES SOSYAL BLMLER ENSTTS TEMEL SLAM BLMLER (TASAVVUF)

HBEDDN SHREVERD HAYATI ESERLER VE TASAVVUF ANLAYII

DOKTORA TEZ ADEM ATAK TEZ DANIMANI PROF. DR. ETHEM CEBECOLU

TEZ KOMTES: 1. Prof. Dr. Ethem CEBECOLU 2. Prof. Dr. Mehmet AKKU 3. Prof. Dr. Mustafa AKAR 4. Do. Dr. Dilaver GRER 5. Do. Dr. Kadir ZKSE

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

NDEKLER

NDEKLER KISALTMALAR NSZ

GR
A. SYAS DURUM B. SOSYO-KLTREL YAPI VE LM DURUM

BRNC BLM SHREVERDNN HAYATI VE ESERLER


A. HAYATI 1. SOYU VE ALES 2. DOUMU VE OCUKLUU 3. ETM VE HOCALARI 4. TASAVVUFA NTSABI 5. EYHL VE RD FAALYETLER 6. DPLOMATK SEYAHATLER 7. VEFATI B. ADAI OLAN ALM VE MUTASAVVIFLAR C. TALEBELER D. HALFELER VE MRDLER

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

E. ESERLER

KNC BLM SHREVERDNN TASAVVUF ANLAYII


A. TEMEL TASAVVUF KAVRAMLAR 1. TASAVVUF 2. SF 3. EYH/MRD 4. SEYR SLK B. BLG NAZARYES 1. LM/MARFET 2. LM - ZHR VE LM - BTIN 3. LM - LEDN 4. YAKN C. NSAN VE DEER 1. NSAN 2. AKIL 3. KALB 4. RH 5. NEFS D. HALLER VE MAKAMLAR 1. TEVBE 2. VER 3. ZHD

II

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

4. FAKR 5. TEVEKKL 6. KABZ-BAST 7. HAVF-REC 8. FEN-BAK 9. SABIR 10. KR 11. RIZA 12. MUHABBET E. TASAVVUF UYGULAMALAR 1. NAMAZ 2. ZKR 3. SEM 4. HALVET 5. SOHBET 6. SEFER 7. RBAT 8. HIRKA 9. EVLLK

SONU EKLER BBLYOGRAYFA

III

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

KISALTMALAR a.g.e. a.g.m. a.m. AF AFD AF ASBE b. BEEK Bkz. Bl. c. ev. DBA Der. DEFD DA DB EI H. Haz. Hz. A A ED EF LAM S SAM : Ad geen eser. : Ad geen makale. : Ayn mellif. : Ankara niversitesi lhiyat Fakltesi. : Ankara niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi. : Atatrk niversitesi slam ilimler Fakltesi. : Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits. : bn. : Bursa Eski Eserler Ktphanesi. : Baknz. : Blm. : Cilt. : eviren. : Dnden Bugne stanbul Ansiklopedisi. : Derleyen. : Dokuz Eyll niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi. : Diyanet slam Ansiklopedisi. : Diyanet leri Bakanl. : The Encyclopedia of slam. : Hicr. : Hazrlayan. : Hazreti. : slam Ansiklopedisi. : stanbul Ansiklopedisi. : slam Edebiyat Dergisi. : stanbul Edebiyat Fakltesi. : lm Aratrmalar Merkezi. : lim ve Sanat Dergisi. : slam Aratrmalar Merkezi.

IV

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

EFD: stanbul niversitesi Edebiyat Fakltesi Dergisi. kr. Ktp. M. mad. MEB MFD MSBE ner. nr. OA OM OTDTS . s. sad. ss. sy. rh. Tah. terc. trs. TTK UFD vb. vd. vr. vs. yay. yrs. : Karlatrnz. : Ktphane. : Milad. : Maddesi : Milli Eitim Bakanl. : Marmara niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi. : Marmara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits. : Nereden. : Numara. : Osmanl Ansiklopedisi. : Osmanl Mellifleri. : Osmanl Tarih Deyimleri ve Terimleri Szl. : lm tarihi. : Sayfa. : Sadeletiren. : Sayfalar. : Say. : erh eden. : Tahkik eden. : Tercme eden. : Tarihsiz. : Trk Tarih Kurumu. : Uluda niversitesi lhiyat Fakltesi Dergisi. : Ve benzeri. : Ve devam. : Varak. : Ve saire. : Yaynlayan. : Bask yeri yok.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

NSZ Tarih sayfalar kartrldnda devrinde sz sahibi olmu milletlerin genel zellikleri grlebilir. Bu zelliklerin banda mill bnyesini oluturan unsurlara verdii deer ve onlar koruyup yaatma yolundaki abalar gelmektedir. Milletler, kltr miraslarna sahip kp, onu ilm ve fikr tenkit szgecinden geirerek, yeni nesillere doru bir ekilde aktardklar oranda, hayatiyetlerini ve devirlerindeki etkinliklerini srdrmlerdir. Bahsi geen kltr mirasnn en nemli unsurlar ise, tefekkr dnyasnda, ahlak disiplinlerde, gzel sanatlarda ve itima hayatta, eser vermi ilim ve sanat erbab ile bu zevtn oluturduu eserlerdir. Bu zevt, hem mill kltrlerinde yetimiler ve hem de mill kltrlerinin tekmlnde byk rol oynamlardr. Yine bu ehs, ait olduklar toplumlar hem yaadklar dnemde hem de daha sonraki devirlerde etkilemiler ve nemli katklarda bulunmak suretiyle toplumlarna hizmet etmilerdir. slam topraklarnda doup gelien ve Mslmanlarn fikri zenginliine katkda bulunan tasavvuf disiplini de kendi ilim adamlarn ve rnek ahsiyetlerini yetitirmitir. Bu zevt, ifade edilen ekilde ait olduklar toplumun aydnlanmasna hizmet etmi deerli ilim adamlar ve mutasavvflardr. Bu numune ahslar, yzyllardan beri Mslmanlar iin bir ra olmular, mmet-i Muhammedi (s.) cehaletin karanlk girdaplarndan, aydnlk selamet sahillerine ulatrmaya btn gleriyle aba sarf etmilerdir. B u durum, bu gn de devam etmektedir. Tasavvuf alannda ekol olan ahsiyetlerden biri de, zerinde alma yaptmz ihbeddn Shreverddir. Monografiler , tasavvuf tarihi asndan,

VI

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nemli almalardr. Bu almalarn iki amac vardr. Hem dnemin mevcut fikr yapsn aydnlatma abasyla tarihe k tutmak, hem de dneminin k saan mmtaz ahsiyetlerini gnmz insannn tanmasn salamak. Biz de bu dnceden hareketle, byle bir almann yararl olacan dndk. Shreverd, XII. yzylda yaam, byk bir mtefekkir ve mutasavvftr. Devrin en nemli ilim ve fikir merkezi olan Badatta medrese mderrislii yapm, muhaddis ve ayn zamanda eyh olan zlcenheyn bir ahsiyettir. Amcasnn adna nispet edilen Shreverdiyye tarikatnn kurucusu olarak da kabul edilen Shreverd, bu tarikatn usul ve dbn tespit etmi ve yaygnlamasn salamtr. Shreverd, sayesinde bu tarikat bata Irak, Hindistan, ran ve Anadoluda mntesipler bulmutur. Bu almamz, bir giri ve iki ana blmden olumaktadr. Giri ksmnda; Shreverdnin yaad dnemin sosyo-kltrel yapsn, dini, siyas ve ilm durumunu incelemeye altk. Birinci blmde; Shreverdnin hayat, kiilii, eyhleri, halfeleri ve eserleri ele alnmtr. Shreverdnin hayatn ise tasavvuf ncesi hay at, soyu, ailesi, doum tarihi, tasavvufa intisab, eyhleri, halfeleri, vefat ve kabri balklar altnda inceledik. Shreverdnin eserleri tek nshalarna iaret edilmitir. kinci blmde ise; Shreverdnin tasavvuf grleri ele alnm, tasavvuf felsefesinin eitli konular zerinde durularak gerekli deerlendirmeler yaplmtr. Bu blm de kendi arasnda be ksma ayrlm; birinci ksmda, temel tasavvuf kavramlar, ikinci ksmda bilgi nazariyesi, nc ksmda insan ve deeri, drdnc tek incelenmi, ktphanelerimizdeki

VII

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ksmda haller ve makamlar, beinci ksmda tasavvuf uygulamalar ve seyr slk kavramlar incelenmitir.

Aratrmamzn sonu ksmnda; Shreverdnin hayat, kiilii, eserleri ve tasavvuf felsefesi hakknda genel bir deerlendirme yaplmtr. Tezimizin her aamasnda madd ve manev yardmlarn daima yanmda bulduum, yakn ilgisinden ve isabetli yol gstericiliinden her zaman mstefid olduum deerli hocam Prof. Dr. Ethem Cebecioluna teekkr ediyorum. Ayrca; tez sresince takdire ayan sabr ve anlayyla, daima yardmn yanmda hissettiim eim Ayenur hanma, tezimizin son okunmasnda zaman ve emeklerini vererek byk incelik gsteren Murat Altn kardeime ve kader arkadal yaptmz Tasavvuf Krssndeki tm dostlarma da teekkr ediyorum.

VIII

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

GR A. Siyas Durum Milad 750 yl Emev Devletinin ykl ve Abbs Devletinin kurulu senesidir. Aratrmaclar Abbas devletini tarihi seyri ierisinde iki dneme ayrrlar ki ilki 750 ylndakurulma dneminden balayarak 847 ylna kadar uzanan yaklak 100 yllk bir devirdir.1 Halifeler dnemi de denilen bu dnemde ilk Abbs halifeleri medeniyet tarihinde slam Devleti iin unutulmaz hizmet ve hatralar brakmlardr. Geni lkeler tanzim edilmi, birbirinden gzel sosyal messeseler kurulmu, ilim ve fikir plannda gereken hamleler yaplmtr. Gayretli ve ileri grl olan halifeler, slam birliini korumay baarmlardr. kinci dnem ise 847 ylndan balayan ve 1258de Moollarn Badat2 igal etmesiyle Abbs Devletinin yklna kadar giden devirdir. Bu dnemde de hi kukusuz yetenekli halife ve devlet adamlar hizmet grmlerse de bu sre ierisinde eitli sebeplerle merkezi idare iyice zayflam, hazine boalm, zaman zaman uygulamaya konulan yeni vergi sistemleri asker ve brokratlar tarafndan istismar edilmi; gerileme ve zayflama devri halifeleri siyas ve cisman hakimiyetlerini yava yava kaybetmiler, devletin snrlar iinde irili ufakl birok hanedan ve devlet ortaya kmtr.3 Seluklu devletinin kurulmasndan sonra Abbs halifelerinin nfuzu iyice zayflam ve hilafet makam adeta din, manev bir otoriteden ibaret bir konuma
1 Algl Hseyin ve etin Osman, slam Tarihi, Gonca Yaynevi, stanbul 1997,c. III,s.230. 2 zaydn, Abdlkerim, Badat, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 439. 3 Algl Hseyin ve etin Osman, slam Tarihi , c.III, s. 339.

IX

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dmt. Seluklu Sultanlar, Halifelerden zllullah fil -ard sfatn aldklar gibi sadece halifelerin kullanabildikleri emrl-mminn sfat n da ekinmeden kullanmaya balamlard. Bununla birlikte Sultanlar, hilafet makamna

ballklarnn bir nianesi olarak onlarla akrabalk ilikileri kurmaya ve onlara kz vermeye zen gstermilerdir. ihbddin Shreverd, 1145de Shreverdde dnyaya gelmi ve on alt yanda 1160-61 de Badata ilim tahsili iin gelmi bulunmas ve 1234de Badatta vefat etmesi bakmnda Abbs Devletinin yklna takaddm eden bir dneme ahitlik etmitir. Shreverd, doksan yla yaklaan hayat sresince Abbs halifelerinde altsnn hilafetini grmtr. Bu halifeler: el-Muktef li Emrillah (1135-1160), el-Mstencid billah (1160-1170), el-Mustaz billah (1170-1179), enNsr li dinillah (1179-1225), ez-Zhir billah (1225-1226) ve el-Muntasr billah (1226-1243).4 Bu dnem Byk Seluklu Devletinin dald ve yerine baz devlet ve bir takm kk beyliklerin kurulduu bir dnemdir. Harzemahlar, Artukoullar, am, Musul, Erbil ve Fars Atabekleri bunlardandr. 5 Yine bu dnem hal seferlerinin belli aralklarla devam ettii bir zaman dilimi olarak gze arpar. El-Mktef dnemi hal ordularnn saldrlaryla geen bir dnemdir. slam dnyasnda o dnemde hallara kar en ciddi mcadeleyi Musul Atabeki mamddin Zeng vermitir. El-Mktef dnemi daha nce de belirttiimiz gibi Shreverdinin on be- on alt yalarnda olduu bir devirdir. ElMktefden sonra yerine geen el-Mstencid dnemi ise Selahaddin Eyybnin

4 Doutan Gnmze Byk slam Tarihi, c.III, ss. 327-31; Algl ve etin, slam Tarihi, c.III, s. 340. 5 Kseolu, Nevzat, Trk Dnyas Tarihi ve Trk Medeniyeti zerine Dnceler, tken Yaynlar, stanbul 1990, s. 65.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yldznn parlad bir dnemdir. Bu dnemde Msr Ftm Devleti yklmtr.6 ElMustaz billah dneminde ise Fatm devletinin yklmasndan sonra Msr, Suriye ve Yemen camilerinde Abbs Halifeleri adna hutbe okunduu grlr.7 Selahaddin Eyyb bu lkelerde halife adna hutbe okutunca, halife de bu lkelerin idaresini kendisine verdiine dair bir menur gndermitir. Yine bu dnem hal ordusunun Selahaddin Eyyb tarafndan bozguna uratld bir dnemdir. 8 1179da hilafet makamna Abbas halifeleri iinde en uzun hkm sren Nsr li-dinillah gemitir. Trk bir anneden doan Halife Nsr, Abbs Devletinin son dneminde insicaml bir siyaset takip eden biri olarak kabul edilir. Anadoluda Byk Seluklu Devletinin yklmasyla kurulmu bulunan Harzemahlar Devleti bu dnemde Abbs Devletinin en byk hasmdr. nceleri Harzemahlarla ibirlii yapan halifenin sonralar onlarla da aras alm ve Harzemahlar Badata bir ordu gndermilerdi. Shreverd, bu ordunun Badat igalini fikrinden vazgemesi iin halife tarafndan eli olarak gnderilmise de bir fayda salamam fakat Harzemahlarn bu byk ordusunu durdurmay, souk ve kar ya baarmtr. Hilafet merkezini tehdit eden tehlikelere kar, Mool Sultan Cengiz ile ibirlii yapan halife, Moollarn Harzemahlar Devletini ortadan kaldrmasyla bu tehlikeden kurtuldu, ancak onun bu ibirlii slam lkelerinin Mool istilasna almasna zemin hazrlad.9

6 Doutan Gnmze Byk slam Tarihi, c.V, ss. 242-5. 7 Doutan Gnmze Byk slam Tarihi, c.VI, s. 310. 8 Doutan Gnmze Byk slam Tarihi, c.VI, ss. 333-4. 9 Algl ve etin, slam Tarihi, c.III, s. 358-9.

XI

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tarih kitaplar Halife Nsr dneminde devlet ile halk arasnda karlkl gvenin sarsldn yazarlar.10 Vali ve amillerin halk ar vergiye mahkum etmesi, halkn ikyet ve itirazlarnn reddedilmesi, merann haksz icraatna halifenin itiraz etmemesi, dahilde bir herc mercin domasna vesile olmutur.11 Halife Nsrn ardndan hilafete gelen ez-Zhir ksa sren bir hilafet dnemi yaad. Bu dnemde babas devrinde yaplan haksz uygulamalar ortadan kaldrmak zere harekete gemise de buna mr yetmemitir. On drt ay sonra yerine olu elMustansr halife oldu. Babas gibi dindar ve adil bir halife olan Mustansr, nemli bir siyas hizmet grememi fakat halk tarafndan sevilen bu halife ilme ve ilim erbabna byk deer vermi ve bu alanda byk hizmetler gerekletirmitir. Kendi adyla anlan Mustansryye medresesini kuran halife, burada devrin nemli ilim erbabn toplamaya almtr.12 Halife Nsrn zeminin hazrlad Mool istilasnn ald son kap ise maalesef hilafet merkezi Badat olmutur. Shreverdnin vefatnda sonra yirmi drt sene gemiti ki 1258de Mool askerleri Badata girdi. Abbs Devleti de bu tarihten itibaren tarih sahnesinden silinmi oldu.13 Shreverd, halifelerle zellikle de Halife Nsr ile siyas iliki iindedir. Shreverdnin devlet ilerinde aktif olarak rol almas, nemli bir hadisedir. Shreverd, Mslman idarelerle ittifaklar ve karlkl gven ilikileri kurmadaki uzmanla ihtiya hisseden Abbs hanedanlna siyas danmanlk yapmtr. Onun adalar arasnda sivrilip kmasna ilm seviyesi, tarihten gelen ailev saygnl ve

10 Turan, Osman, Seluklular Tarihi, stanbul 1980, ss. 440-1; Altnta, Ramazan, tikad Adanbnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 121. 11 Algl ve etin, slam Tarihi,c.III, s.359. 12 Doutan Gnmze Byk slam Tarihi, c.III, ss. 329. 13 Algl ve etin, slam Tarihi,c.III, s.363.

XII

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

eyhlikteki yetkinlii yan sra devlet ynetiminin yksek bir noktasna kmas ve devletin g temelinin pekitirilmesinde sorumluluk almas, ayn zamanda zayf toplumsal kurumlara nfuz edebilme yetenei etkin rol oynam tr. 14 Halife Nsrn politikasnn ideolojik yz birlik halifesi olmak eklindedir. Shreverd, halifenin farkl kurulu ve blgeler zerindeki otoritesini pekitirme amacna ynelik hizmet gren pek ok danmandan biridir. 15 Shreverd, dank ftvvet gruplarna ulaabilecek ve onlar amaca hizmet edecek ekilde yeniden yaplandrabilecek bir yetenee sahip olan ve devrinin tannp sevilen bir sfsiydi. 16 Tasavvuf fikir ve pratiklerin pek ok ftvvet grubunda ahenkli bir ekilde kaynap btnlemesi salandnda, onlarn iine nfuz etmek ve ynlendirmek zor olmayacakt.17 Nsra gre halifelik, farkl lider ve hareketlerin etrafnda toplanaca mmetin merkezi olma makamdr. te bu anlay Shreverdyi deerli bir siyas ve dini danman haline getirmiti.18 Halife Nsrn ftvvet gruplarndan olan Ayyrun grubuna katlm olmas, onun farkl gruplar genel yapya kazandrmak yolu ile ard arkas kesilmeyen ayaklanmalara son vermek iin sistemli bir siyaset yrttn gstermektedir.19 Bu dnem ok zel bir dnemdir. nk bir yandan devlet otoritesi ile sosyal kurumlar ve dini iler arasnda karmak ilikiler yuma bulunmakta dier yandan Abbs halifeleri ynetiminde toplumsal kurumlar nemli deiimler geirmekteydi.
14 el-Huda, Kamer, ihabeddin mer Shreverd, ev. Tahir Ulu, nsan yay. stanbul 2004, s.37. 15 Shreverd, Avarif, ev. Ylmaz H. Kamil ve Gndz rfan, Giri yazs s. XVII. 16 Uluda, Sleyman, Ftvvet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 260. 17 Yldz, Hakk Dursun, Abbsler, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 43. 18 Ocak, A. Yaar, Ftvvetnme, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 264. 19 el-Huda, ihabeddin, s.41; Doru, Halime, XVI. Yzylda Sultann Sancanda Ahiler ve Ahi Zaviyeleri, Kltr Bakanl, Ankara 1991, s.8.

XIII

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Aslnda Shreverdnin Nsrla ilikisinde karlkl bir faydalanmadan sz edilebilir. nk Shreverd, ftvvet tekilatna dnk dinsel, siyasal ve sosyal reformlar sayesinde kendine ait tasavvuf slam anlayn nceden beri tasavvuf ideallere scak bakan ftvvet gruplar arasnda yayma frsat buluyorken Nsr ise zayflam Badat otoritesini20 Shreverd gibi tannm ve sevilen mehur bir mutasavvf vastasyla glendirme imkann elde ediyordu. 21 Shreverd, fityn ve tasavvuf slamnn aslnda ayn ve zde tek bir ey olduunun ve bu iki yapnn halifelik ats altnda birlemesi gerekliliini savunuyordu. Buna gre halifenin altnda sf tarikatlar sonra da tarikatlarn bir alt kolu olan fityn gruplar gelir. Shreverdnin fikri abalar ve etkisi sonucu Nsr, ftvvet kurumunda otoritesini tesis etmi ve halife olarak gcn pekitirmitir. 22 Ftvvet mensuplarnn bu ilkeleri kabul edip iselletirmesinde,

Shreverdnin eriata ve halifeye itaat etmenin lzumu fikrini ilemedeki gayretleri byk bir rol oynamtr.23 Halife Nsr, dmanlarnn tehdidine kar ittifak oluturmak ve ittifak dndaki gruplar halifenin safnda yer almaya ikna etmek iin Shreverdyi siyas eli olarak deiik lkelere gndermitir. 24 B. Sosyo-Kltrel Yap ve lm Durum

20 Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 121; Ocak, A. Yaar, Ftvvetnme , TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 264. 21 Hasan, brahim Hasan, Tarihul-slam, Kahire 1968, c.IV, ss. 60-1; Doru, XVI. Yzylda Sultann Sancanda Ahiler ve Ahi Zaviyeleri, s.8. 22 el-Huda, ihabeddin, s. 43; Zeheb, Almnn-Nbel, c.XXI, ss. 376-84; Uluda, Sleyman, Ftvvet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 260. 23 el-Huda, ihabeddin, s. 53; Turan, Osman, Seluklular Tarihi, s. 318; Ocak, A. Yaar, Ftvvet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 262; a.m., Ftvvetnme, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 264; Yldz, Hakk Dursun, Abbsler, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 43. 24 Shreverd, Avrifl -Maarif, (Tasavvufun Esaslar) ev. Ylmaz H. Kamil ve Gndz rfan, Vefa Yay. stanbul trs. (Giri) ss. XVII-XVIII.

XIV

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdnin yaad dnem, slam dnyasnda medreselerin ve tekkelerin kurulup yaygnlamaya balad bir dnemdir.25 Shreverdnin doumundan yaklak elli sene nce kurulan Nizamiye Medresesi, ilim ve kltr dnyasnn deerli simalarn yetitirmitir. Shreverd, zamannda kurulan Mustansryye Medresesinde slam ilimlerden baka tp, riyaziye, hendese ve heyet ilmi tedrisat yaplyordu. Kahirede Ftmlerin kurduu el-Ezher Medresesi slam lkelerinin her tarafna ii dler gnderirken, bu medresele r ise Snn tefekkre sahip ilim adamlar yetitiriyorlard. lki Badatta kurulan Nizamiye Medresesini, daha sonra sfehan, Rey, Herat, Nibur, Merv, Belh, Basra ve Musul ehirlerinde de kurulan dierleri izlemitir.26 Yine bu dnemde byk ilim ve fikir adamlar yetimitir.27 Fahreddin Rz, Bahaeddin Veled, Feridddin Attr, Sd irz, Abdlkadir Geylan, Ahmed Yesev, Ahmed er-Rf, Eb Meyden el -Marib, Necmeddin-i Kbr ve Muhyiddin bnl-Arab bunlardan balcalardr. Moollarn yakp ykt ktphanelerden kurtarabildii kitaplar Meraa gtren Nasrddin Ts, orada drt yz bin ciltlik bir ktphane ve bir rasathane kurmas o devirdeki ilim ve kltr birikimini gstermesi bakmndan kayda deer bir hadisedir.28 XI. asr banda yaam bulunan Gazl, tasavvuf tarihinde bir dnm noktasdr. Gazzlnin gelitirip sistematize ettii ehl-i snnet tasavvufu ondan sonra

25 zaydn, Abdlkerim, Badat, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 439. 26 Turan, Osman, Seluklular Tarihi ve Trk-slam Medeniyeti, stanbul 1969, s. 259. 27 Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. ss. 120-1. 28 Turan, Osman, Seluklular Tarihi, s. 259.

XV

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

messese baznda faaliyet gstermeye balad. Bu yzden XII. Asr ve sonras tasavvufun tarikat eklinde messeseletii a lardr.29 Milad XIII. Asr, tarkatlarn tekevvn dnemidir. bugnk anlamyla tekkesi, zviyesi, eyh ve mrd mnasebetleriyle ilk tarikatlar bu yzylda kurulmutur. Badatta Abdlkdir Geyln, Basrada Ahmed er-Ruf, Trkistan blgesinde Ahmed Yesev bu dnemde yetimi ilk tarikat kuruculardr. 30 Shreverdiyye tarkat Ebun-Necb Shreverd tarafndan kurulmu daha sonra ise ihbddin Shreverd tarafndan sistemletirilmitir. Bu asra kadar Kuran, snnet ve byk sflerin grleriyle teyit edilen tasavvuf dncelerin bu asrdan itibaren artk yava yava felsef baz kavramlarla izah edilmeye baland grlmektedir. Varlk dncesi, insann hakikati gibi konular bu yllarda tartma konusu olmaya balamtr. 31 XII. ve XIV. Yzyllar aras slam dnyasnn siyas ve fikr ynden ok renkli bir durum arz ettii bir devirdir. Fikr eitlilik ve hareketler, tasavvuf dnceye de tesir etmi ve byk tarikatlarn hemen hepsi bu yzyllarda ortaya kmtr. XII. ve XIII.yzyllarda siyas gelimelerinde nemli lde etkisi grlen hal seferleri ve Mool istilas bunlara bal olarak ortaya kan siyas knt ve kargaa ortam Mslman halk yeni araylara itmi ve pek ok kii mutasavvflarn fikirlerini kurtulu vesilesi olarak grmtr. Bu cmleden olarak Altnta, o dnemde Badatn din ahlak ve fikr hayatnda dklkler olduunu, bunu frsat

29 Yldz, Hakk Dursun, Abbsler, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 43. 30 Anahatlaryla Tasavvuf, ss. 135-6. 31 Anahatlaryla Tasavvuf, s. 141.

XVI

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bilen bozuk akide yanllarnn trediini ifade eder.32 Belki de buna bir tepki olarak tasavvuf yaamn reva bulduu sylenebilir. Kadiriyye, Ekberiyye, Yeseviyye, Shreverdiyye, Koneviyye, Kbreviyye, Nakibendiyye, Mevleviyye, Bektaiyye tarikatlar bu dnemde ortaya kan tarikatlarn en mehurlardr.33 Bu ana kollarla birlikte bu kollara bal tli kollarda hesaba katlrsa bu asra tarikatlar asr demek yanl olmasa gerektir.34

32 Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 122. 33 Yldz, Hakk Dursun, Abbsler, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 43. 34 Fidan, Mehmed Emin, Mrdliin Temel retileri, Hacegan Yay. stanbul 2000, s. 22.

XVII

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

BRNC BLM SHREVERDNN HAYATI VE ESERLER A. Hayat 1. Soyu ve Ailesi Shreverdnin ad mer, babasnn ad Muhammeddir. Eb Hafs ve Eb Abdullah knyeleriyle mehur olmutur.35 bnn-Neccr, Ebu Nasr; Zeheb ise Ebul-Ksm knyelerinden bahseder. ihbddin, eyh-yh, eyhlslam, eyhl-rifn lakaplaryla da tannr. Soyu Hz. Eb Bekire kadar ular. Bundan dolay el-Bekr, et-Teym ve el-Kure nisbeleriyle de anlmtr. Eflak Dede, Shreverdnin Hz. Eb Bekir (r.) neslinden gelmesi mnasebetiyle Mevln Celleddin-i Rm ile akraba olduklarn kaydeder.36 Zehebi, bnlHacibten naklen onun, Ebul-Ferec bnl-Cevz37 ile ayn soydan geldiini ve ecerelerinin Kasm b. En-Nadrda birletiini yazar.38

35 el-Mnzir, et-Tekmile li Vefeytin-Nakale, Beyrut 1981, c.III, ss.380-1; bn Hallikn, VefeytlAyn, Beyrut 1977, c.III, s. 204, 446; Vassf, Osmanzade Hseyin, Sefine -i Evliya, Haz: Mehmet Akku-Ali Ylmaz, Kitabevi Yay., stanbul 2006, c.I, s. 284. 36 Eflak, Menkibl -rifn, nr. Tahsin Yazc, Ankar a 1947, c.1, s. 45. 37 Hayat ve eserleri iin bkz:Zeheb, Tezkiratl- Huffz, c. IV, s. 1432; bn mad, eceretz -Zeheb, C. IV, s. 329-331; bn Hallikan, Vefeyatl-Ayan, c.II, s. 321-2; Brockelman, bnl- Cevziyye, .A. c. V/2, (MEB) stanbul 1971, ss. 848-50; Ayrca; Kilpatrick, Hilary, Making the Great Book of Songs: Compilation and the Author's Craft in Abu I-Faraj Al-Isbahani's Kitab al-Aghani, Routledge, LondonNew York 2002, s.350. 38 ez-Zeheb, Siyer Almn-Nbel, Beyrut 1985, c. XXII, s. 376; Hayat hakknda geni bilgi iin; el-Mnzir, et-Tekmile li Vefeytin -Nakale, Beyrut 1981, c.III, ss.380-1; bn Hallikn, Vefeytl-Ayn, Beyrut 1977, c.III, s. 204, 446; Trihl-slam ve Vefeytl-Mehir vel-Alm, Beyrut 1988, c. IV, ss. 96-8; Eflak, Menkibl -rifn, nr. Tahsin Yazc, Ankara 1947, c.1, s. 45; Cam Abdurrahman, Nefahatl -ns, ev. Lm eleb, stanbul 1298, s. 472; Sbk, Tabaktfiiyyetil-Kbr, Msr trz. c.VIII, ss. 338-9; Vassf, Sefine, c.I, s. 284; Houtsma, M. Th., E.J. Brill's First Encyclopaedia of Islam, 1913-1936, Van Der Bergh, Suhrawardi Brill Academic Publishers,Leiden-New York-Kln 1993, c. VII, s.506, Trk Ansiklopedisi, c. 30, s. 22; H. Kamil Ylmaz,Ebu Hafs Shreverd, Sahabeden Gnmze Allah Dostlar iinde c. VII, ss. 107115;Shreverd, Avrifl -Marif, ev. H. Kamil Ylmaz, -rfan Gndz, stanbul 1990 (Giri), s. XI.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdnin soyu yledir: mer b. Muhammed b. Abdullah b. Muhammed b. Abdullah Ammye39 b. Sad b. El-Huseyn b. el-Ksm b. Alkame b. en-Nadr b. Muaz b. Abdurrahman b. el-Ksm b. Muhammed b. Eb Bekir es-Sddk (r.).40 Eb Hafs mer es-Shreverd, ilmiye snf ndan olan bir aileye mensuptu. Ailesinde bir ok alim ve sf yetimiti. Bunlardan bazlar unlardr: 1-Ebun-Necb Ziyddin Abdlkhir es-Shreverd. Nehcs-Slk adl eserin41 sahibi olup Eb Hafsn amcas ve hocasdr. 2-Babas Eb Cfer Muhammed e s-Shreverd. 3-Byk dedesi Abdullah b. Sad Ammye.42 Babas Eb Cfer Muhammed, amcas Abdlkhir gibi Shreverdden Badata gelerek Nizmiye Medresesinde43 okuduu; Esad el-Mihenden fkh

39 Sellheim, R.-Endress, G., Oriens - Milletlerarasi Sark Tetkikleri Cemiyeti Mecmuasi/ Journal of the International Society, Brill Academic Publishers, Leiden- New York- Kln 1996, c. XXXV, s. 153. 40 bn Hallikn, Vefeyt, c. III, s. 204 -446; Sbk, Tabakt, c. VIII, s. 338; Vassf, Sefine, c.I, s. 284;Ouz hsan, Tasavvufun ncleri 12 Byk Veli, Ouz Yaynlar, Kastamonu 1979, s. 72; Cebeciolu, Ethem, Avrifl-Maarif lmi ve Aka demik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 12, s. 255. 41 Eserin bir ok nshas elimizdedir. Ktahyada bulunan nsha iin bkz: Bardak, Mehmet Necmettin, Ktahya Vahid Paa Ktphanesindeki Tasavvufla lgili Yazma Eserler,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 136; Davutolu, Ahmet, Devlet, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 239. 42 ez-Zeheb, Trh, c. IV, ss.97-8; Almn-Nbel, c. XXII, s. 375; el-sfehn ve bnl-Cevz, Sahabeden Gnmze Allah Dostlar, stanbul 1985, ule Yay., c. VII, s. 108. 43 Semnn, Khalil, Islam and the Medieval West: Aspects of Intercultural Relations ,Makdisi, George,On The Origin and Development of th e College in slam and the West, Statae University of New York Press, New York 1980, s. 35; Jan Williem Drijvers, Centres of Learning: Learning and Location in Pre-Modern Europe and the Near Makdisi, George,Baghdad, Bologna and Scholasticism East Brill Academic Publishers Leiden-New York- Kln 1995, s. 153; Taher, Mohamed, Educational Development in Muslim World,Paedersen, J.,Some Aspeccts of the History of the Madrasa Anmol Publications PVT. LTD, New Delhi 2003, s.11; Khan, Sarfraz, Muslim Reformist Political Thought: revivalists, modernists and free will, Routledge, London -New York 2003,s.11; Ayrca nizamiye medresesi hakknda geni bilgi iin bkz: Gawad, Mustafa, al -Madrasa anNizamiya bi Badad, in Summer, IX, 1953, Nr, 2, s. 317-44;Levy, Reuben, The Nizamiya Madrasa at Badad, in Jras, 1928, s. 265-70; Talas, Asad, La Madrasa Nzamiya et son Histoire, Lenseignement chez les arabes, Paris, 1939;Bowen, Harold, The Nizamiye Madrasa and Baghdad Topography, in Jras, 1928, ss. 609-14.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

icazeti alarak bir sre ayn medresede mderrislik ve Kasr Camiinde44 vaizlik yaptktan sonra memleketi Shreverde kad olduu rivyet edilmektedir. Eb Cafer Muhammed, Shreverd kads iken bir iftira sonucu idam edilmitir. Babas idam edildiinde ihbddin Shreverd alt aylk bir ocuktu.45 Shreverdnin, Abdlmelik b. Muhammed isminde, Badatta duasyla teberrk olunan, kendisinden kk, salih bir kardeinin varlndan da bahsedilir. 46 Amcas Ebun-Necb es-Shreverd, ihbddin Shreverdnin hayatna yn veren hocasdr. Shreverd, Avrifl -Marif adl mehur eserinde amcasndan sk sk bahseder ve hadis senetlerini genellikle ona dayandrr. 47 Shreverd nisbesi ve ihbddin lakabyla mehur olmu Yahya b. Habe elMaktl (548/1154-585/1190) namyla bir bilgin daha vardr ki u fikirlerinden dolay 585/1190da Halebde idam edilmitir. ihbddin Shreverd ile herhangi bir akrabalk ilikisi yoktur. 48 2. Doumu: ihbddin Shreverd rann Irak- Acem blgesinin Kuzey-bat kesinin Cibal eyaletinde Zencana bal kk bir kasaba olan Shreverdde49 dodu.

44 Strange, Guy Le, Baghdad during the Abbasid Caliphate from Contemporary Arabic and Persian Sources Adamant Media Corporation,London-New York, s. XV. 45 ez-Zeheb, a.g.e. ss.97-8; Vassf, Sefine, c.I, s. 284; Shreverd, Avrifl -Marif, ev. H. Kamil Ylmaz-rfan Gndz, stanbul 1990 (Giri) s. XII. 46 bnn-Neccr, Mstefad, c. XVI, s. 139. 47 el-sfehn ve bnl-Cevz, Sahabeden Gnmze Allah Dostlar, stanbul 1985, ule Yay., c. VII, s. 108. 48 bn Hallikn, Vefyt, c.II, s. 345; Corbin,Henri, La Philosophic Shahabaddin Sohrawardi Maqtul, Paris 1935, s. 21; Cebeciolu, Avrif, y.5, sy.12, s.1; Walbridge, John, Wisdom of the Mystic East the: Suhrawardi and Platonic Orientalism State of University of New York Pres, New York 2001, s.2; Abed Al-Jabri, Mohammed, Arab-Islamic Philosophy: A Contemporary Critique, Translated from the Frenc by Aziz Abbasi, The University of Texas at Austin, Texas 1999, s. 62; Houtsma, M. Th., E.J. Brill's First Encyclopaedia of Islam, 1913 -1936, Van Der Bergh, Suhrawardi Brill Academic Publishers,Leiden-New York-Kln 1993, c. VII, s.506-7; Sefine sahibi Shreverd el -Maktuln, ihabeddin Shreverdnin birader zadesi olduunu kaydeder. Vassf, Sefine, c.I, s. 284. 49 Yakut, Muceml-Bldn, Beyrut trz c. III, ss. 289-90; Shreverd hakknda geni bilgi iin;. Houtsma, M. Th., E.J. Brill's First Encyclopaedia of Islam, 1913 -1936, Plessner, M., Suhraward Brill Academic Publishers,Leiden-New York-Kln 1993, c. VII, s.506.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Doum tarihi ile ilgili olarak kaynaklarda genellikle kabul edilen rivyet, talebelerinden bnn-Neccrn bizzat kendisinin azndan tespit ettii 539 hicr yl Recep aynn son ve aban aynn ilk gecesi (27 Ocak 1145) Cumartesidir.50 Kaynaklarmzda Shreverdnin annesi hakknda bir bilgiye ulaamadk. ihbddinin doum yeri olan Shreverd, yerleim yeri olarak kk saylabilecek bir kasaba olsa da devrin nemli kltr ve ilim merkezlerinden biridir. slam dnyasnda Shreverde nispet edilen eyh ihbddinden baka amcas Ebun-Necb Abdlkahir (488/563), Ebul-Feth Muhammed b. Yahya b. Habe ihbddin Shreverd (548/587), Abdllatif b. Abdlkahir b. Abdullah b. esShreverd (534/610), Muhammed b. Eiz b. mer b. Sad es-Shreverd (527/607) gibi ilim adamlar da mevcuttur.51 Ayrca takriben 728/ 1328 tarihinde vefat etmi olan Shreverd nispetli bir hattat da kitaplara gemitir. Ahmed-i Shreverd olan bu zatn Kuran cz Topkap Saray mzesindedir. 52 3. Eitimi ve Hocalar ihbddin Shreverd, on alt yana kadar doum yeri olan Shreverd Kasabasnda yaad. lk eitimini de yine burada ald. Babas, o alt aylk bir ocukken vefat ettiine gre ilk tahsilini amcasnn gzetiminde ve/veya ondan ald dnlebilir. lk tahsili hakknda kaynaklardan ancak bu mahdut bilgileri edinebilmekteyiz.53

50 el-Mnzir, et-Tekmile, c.III, ss.380-1; Shreverd, Avrif, (Giri) s. XIII; Qamar-UL Huda, Striving for Divine Union: Spiritual Exercises for Suhraward Sfs, London- New York 2002,s. 41; Hartmann, Angelika, Annasir Li-Dinillah: Politik, Religion, Kultur in der spten'abbasidenzeit (11801225) Walter de Gruyter, Berlin-New York 1975, s. 234; Vassfda hicri 539 senesini verir. Vassf, Sefine, c.I, s. 284. 51 Dzenli, ihbddin Shreverd, s. 7-8; Reynold A. Nicholson, Encyclopedia of Religion, Suhrawardi Kessinger Publishing, 2003,c. XXIII, ss. 20-1. 52 Uzun, Mustafa, Ahmed-i Shreverd, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.133. 53 Hocazde Ahmed Hilmi, Hadkatl-Evliydan Shreverd Silsilenmesi, stanbul 1317, ss. 25-30; Zehebnin verdii bilgiye gre Shreverd, Benim Badata geliim M uhaddis Ebul-Vaktin vefatndan sonradr, dediine gre (Trh, c.IV, s. 98) ve Ebul -Vaktin lm 553/1158-1159 ylnda

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdnin ikinci memleketi Badattr.54 On alt yanda geldii Badatta mrnn seksen yla yakn bir ksmn geirdi.55 Shreverd Badata amcas Eb Necb Abdlkhir ile birlikte yksek tahsil yapmak iin gelmitir.56 Badatta amcasnn vefatna kadar ondan; daha sonra da o dnemde Badatta bulunan dier alimlerinden ilim tahsil etti.57 Bata amcas olmak zere devrin bilginlerinden tefsir, hadis ve afii fkh okudu.58 Ylmaz, Shreverdnin amcasndan Nizmiye Medresesinde mderrislik yapt esnada ilim okuduunu ve bu sresin iki yl kadar olduunu kaydeder. Bu sonuca ise Eb Necbin Nizmiye Medresesine 545/1148 ylnda tayin edilmesini ve burada aralksz on iki yl mderrislik yaptn, ihbddin Shreverd ise on alt yanda Badata geldiine gre (553/1158-59) amcasnn Nizmiye Medresesindeki ancak son iki ylna yetimi olabileceinden hareketle ular. Shreverdnin amcas ile olan asl talebelik-hocalk mnasebeti amcasnn kendi medresesinde gereklemitir. 59 Shreverd Badatta Kelam, Fkh, Tefsir, Hadis ve Tasavvuf ilimlerini tahsil etti. Kaynaklar, Shreverdnin bu ilimler arasnda hadis ilminde tebhr ettiini yazar.60 Shreverdnin dini ilimlerde talebesi olduu hocalarn u ekilde sralayabiliriz:

meydana geldiine gre (Almn-Nbel, c. XX, s. 310) Shreverd bu tarihten sonra yani 15-16 yalarnda Badata gelmi olmaldr. Shreverd, Avrif, (Giri) s. XIII. 54 Bu dnemin Badat hakknda geni bilgi iin; Le Strange, Guy, Baghdad during the Abbasid Caliphate from Contemporary Arabic and Persian Sources, Adamant Media Corporation s, London, trz., ss. 15-356. 55 ez-Zeheb, Trh, c. IV, s. 97. 56 Ayn yer; Renard, John, Ibn 'Abbad of Ronda: Letters on the Sf Path, Paulist Press, New York 1986, s.32. 57 El-sfahn, Sahabeden Gnmze, c. VII, ss.108-9; Shreverd, Avrif, (Gi ri) s. XIII. 58 Ylmaz Hasan Kamil, Anahatlaryla Tasavvuf, Ensar Yay., stanbul 1994, s. 261. 59 Shreverd, Avrif, (Giri) s. XIII. 60 ez-Zeheb, Alm, c.XX, s. 420, 480-7; Ktip eleb, Kefz -Zunn, Tahran 1967, c.1, s. 56; Cm, Nefahat, s.472; Vassf, Sefine, c.I, s. 284.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1-Abdlkhir es-Shreverd (. 561/1166): Knyesi Ebun-Necb, lakab Ziyeddindir. Shreverdnin amcasdr. 488/1096 ylnda Shreverdde domutur. Devrin ilim merkezi olan Badata gelerek ilim tahsiline balam, Nizamiye medresesinde talebe olmutur. Burada Ali b. Pinhndan hadis, ve Esad elMihenden fkh okudu. mam Gazzlnin kardei Ahmed Gazzlye61 de talebe oldu. Daha sonra Badatta Dicle Nehrinin bat ksmnda yaptrd medresesinde62 ders vermeye balad. 545/1148de Nizmiye medresesine mderris olarak tayin edildi. On iki yl Nizamiye medresesinde mderrislik yapt. Muhtemelen devrin siyas alkantlar veya kskanlklar yznden bir ara Badat terk ederek Kuds ve am taraflarna seyahate karak ve bir sre oralarda tedris ve ird ile meguliyetten sonra tekrar Badata dnd. Ancak artk derslerini Nizmiye medresesinde deil kendi medrese ve tekkesinde verecektir. 63 Badatta eyh Abdlkadir Geyln ile sk sk grrd.64 Ebun-Necb 17 Cemaziyel-ahir Cuma gn 563/ 1168de vefat ettiinde yeeni ihbddin Shreverd yirmi drt yandayd. ihbddin Shreverd amcasndan zhir ve btn ilimlerini okuduu gibi Avrif adl kitabnda rivyet ettii hadislerin pek ounu amcasndan nakleder.65

61 Uluda, Sleyman, Ahmed el-Gazzl, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.70. 62 Dnemin Badat medreseleri ve Abdulkahir Shreverdnin Mderrislii iin; Ephrat, Daphna, Learned Society in Period/Transtition: The Sunni 'Ulama' of Eleventh -Century Baghdad, State University of New York Press, New York 2000, s. 27-9. 63 Renard, John, Knowledge of God in Classical Sfsm: Foundations of Islamic Mystical Theology, Paulist Press, New York 2004, s. 58. 64 Qamarul-Huda, Striving for Divine Union , s.14; Vassf, Sefine, c.I, s. 284. 65 bn Kesr, el-Bidye ven-Nihye, Beyrut 1982, c. XII, s. 244;es-Semn, el-Ensb, Beyrut 1976, c.VII, s.197;bnl-md, eceretz-Zeheb F Ahbri Men Zeheb, Beyrut trz, c.IV, s. 153-4; bn Hallikn, Vefayt, c.II, ss. 201-5;Abdlvehhab, e-aran, Levakhul-Envar f TabaktilAhyar,(tabakatl-Kbra), Mektebetl-Adab, Kahire 1993, c. I, s. 120-1; ez-Zeheb, el-ber F Haberi Men Gaber, Beyrut 1985, c. IV, s. 181;bn-Esr el-Cezer, el-Lbb F Tezhbil-Ensb, Beyrut trz., c. II, s. 159;bnl-Cevz, el-Muntazam, Beyrut trz.,c. X, s. 255; Vassf, Sefine, c.I, ss. 283 -4; c.I, s. 284; Sbk, Tabakt, Msr trz., c. VII, ss. 173-4; Hoczde, Hadka, ss. 18-24; Brockelmann, GAL, c. I, s. 436; Suppl., C. I, s. 780; Shreverd, Avrif, (Giri) s. XIV; slam Ansiklopedisi, Milli E itim Basmevi, stanbul 1979, kinci bask, c. XI, ss.87-8; Bayramolu, Fuat-Azamat, Nihat, Bayramyye,

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

2-Ebul-Ksm b. Fadln (. 565/1169): Shreverdnin hocalarndan olan bu ahstan fi fkh okumutur. Bu zatn tam ad Vsk b. Ali b. el-Fadl b. Hibetullahtr.66 Nizamiye ve Daruz-Zeheb medreselerinde mderrislik yapm olan Ebul-Ksm, 1169da Badatta vefat etmitir. 3-Ebul-Muzaffer Hibetullah e-ibl (. 563/1167): Shreverd bu zattan hadis ve fkh okumutur. Shreverd, kendisinden hadis nakletmitir.67 Zeheb, bu ahsn Shreverdnin en nde gelen hocalarndan olduunu ayrca tasrih eder. ibl, Shreverdnin, Badata ilk geldiinde ders ald hocasdr. Knyesi EbulMuzaffer ed-Dekkk el-Mezzindir. Kendisi, Ebu Nasruz-Zeyn, Ebul-Ganim Eb Osman, Ebu Nasr b. Mecl ve Cafer es-Serrcdan hadis tedris etmi, kendisinden de brahim e-aar, bn afii, mer el-Kura, Ebu Bekr el-Bakdar gibi ahslar nakillerde bulunmulardr. 68 4-Ebul-Feth bnl-Batt (. 564/1168): Tam ad Muhammed b. Abdlbki b. Ahmedtir. 473/ 1080de Badatta doan bu zat devrin ileri gelen muhaddislerindendir. bnl-Batt lakabyla tannan bu zat Eb Nasr Muhammed ezZeynebden icazet almtr. Shreverd, kendisinden hadis ilmi tahsil etmi ve hadis rivyet etmitir.69 5-Mamer b. el-Fhir (. 564/1168): 494/1100 ylnda dnyaya gelen bu zatn tam ad, Mamer b. Abdullah b. Rec b. Abdlvhid b. Muhammed elFhirdir. Devrin mehur muhaddislerindendir. Shreverd kendisinden hadis
TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 269; Houtsma, M. Th., E.J. Brill's First Encyclopaedia of Islam, 1913 1936, Van Der Bergh, Suhrawardi Brill Academic Publishers,Leiden-New York-Kln 1993, c. VII, s.507; Netton, Ian Richard, Seek Knowledge: Thought and Travel in the House of Islam Routledge, London-New York 1995,s.71; Renard, John, Knowledge of God in Classical Suffism v. 9 Foundations of Islamic Mystical Theology: Foundations... Paulist Press, New York 2004, s.58 . 66 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XXI, s. 257; Sbk, Tabakat-fiiyyetil-Kbr, Khire trz. c.VII, s. 322; Kallek, Cengiz, Hisbe, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 136. 67 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XX, s. 420. 68 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XX, s. 420. 69 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XX, ss. 481-4.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dinlemi ve nakillerde bulunmutur.70 Shreverd ile beraber bnl-Cevz, bn Kudame ve bn Askir gibi alimler bu zattan hadis dinlemilerdir. 6-Eb Zra el-Makdis (. 566/1170): 481/1088de Reyde doan bu zat, Eb Zra lakabyla tannr. Ad, Thir b. el-Hfz Muhammed b. Thirdir. Shreverd bu zattan hadis dinlemi ve rivyet etmitir. Shreverd amcasndan sonra en ok hadisi bu hocasndan rivyet etmitir.71 Ebu Zuradan bnl-Cevz, bn Kudame, ve ez-Zebd de hadis dinlemitir. Bu zat 566/1170 ylnda Hemedanda vefat etmitir. 72 7-Ebul-Fth et-T (. 555/1160): 475/1082 ylnda Hemedanda doan bu zatn tam ad Muhammed b. Cfer b.Muhammed b. Alidir. Devrin tannm muhaddislerindendir. Bu ahsn vefat tarihinde ihbddin Shreverd on alt

yandadr. Kendisinden hadis dinlemi olmas muhtemeldir ancak Ylmaz buna pek ihtimal vermez ve Shreverdnin bu ahstan yapt hadis rivyetlerini bizzat kendisinden deil de talebelerinden nakletmi olmasn daha makul grr. 73 8-Abdlkadir Geylni (. 561/1165): Shreverdnin tarikat ve tasavvuftaki mridi olan bu zat tm zamanlarn en mehur sfsi ve Kadiriyye tarikatnn pridir.74 470/1077 de Hazar denizinin gney batsndaki Gln eyalet merkezine bal Neyf kynde dodu. Knyesi, Ebu Muhammeddir. Muhyiddin, GavslAzam, Kutb-i Rabbani, Sultanl-Evliya, Kutb-i Azam gibi lakaplar da vardr. Geyln nisbesiyle hret buldu. Babas Ebu Salih bin Musa Cengidost'tur. Hz. Hasann olu Hasan- Msenna'nn olu Abdullah'n soyundandr. Annesinin ismi
70 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XX, ss. 485-7; bnn-Neccr, Mstefad, c. XIX, s. 231. 71 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XX, ss. 485-7. 72 bnn-Neccr, Mstefad, c. XIX, s. 131. 73 Ktip elebi, Kefz -Znn, c. I, s. 56; Shreverd, Avrif, (Giri) s. XV; Berkey, Jonathan Porter, Popular Preaching and Religious Authority in the Medieval Islamic Near East University of Washington Press, Seattle-London 2001, s. 59. 74 Qamarul-Huda, Striving for Divine Union, s. 14; Nicholson, Reynold A., Abd Al-Qadir alJilani, Encyclopedia of Religion , Kessinger Publishing 2003, c. I, (24 cilt) ss. 10-4.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Fatma, lakab mml-Hayr olup seyyidedir. Bunun iin Abdlkadir Geyln, hem seyyid, hem eriftir. lk tahsilin i memleketinde yapt. On sekiz yanda devrin ilim ve kltr merkezi olan Badata gelerek ilim tahsiline burada devam etti. Burada hadis, fkh ve edebiyat okudu. Ksa zamanda usul ve furua ait geni bilgi sahibi olan Abdlkadir Geylan, tasavvufa Ebl-Hayr Muhammed b. Mslim ed-Debbs vastasyla intisap etti. Tarikat hrkasn da yine eyh Debbstan giymitir. Badatta 561/1165 ylnda vefat etmitir. Trbesi Badattadr.
75

Abdlkadir Geyln Hazretlerinin, Shreverd iin, Sen Irakta mehur olanlarn ahirisin dedii rivyet olunur.76 Shreverd, bu saydmz ahslardan baka kimselerden de faydalanmtr. zellikle amcas Ebun-Necbin ve mridi Abdlkadir Geylaninin vefatlarndan sonra Basraya mrid aramak iin gitmi ve orada Eb Muhammed Abd veya Abdullah el-Basrnin (. 572/1176) sohbetlerinde bulunmu ve Basra yresinde bulunan Abbdanda abdal diye isimlendirilen erenlerle grmtr. Yine Hzrla sohbet ettii de mervdir.77 Yine Ebus-Sud el-Badad (.579/1183) namndaki bir zatn da sohbetlerinde bulunarak istifade etmitir. 78 9-Abdullah b. Sad b. Huseyn el-Htr (. 560/1164): Knyesi Ebu Muammer, lakab Huzeyfsdir. Badatta doan Abdullah b. Sad, Ali el-Hattabdan fkh, Nasr b. Batrdan ve en-Nialden hadis dinlemitir. ihbddin, bu zattan hadis tahsil etmitir.79

75 Grer, Dilaver, Abdlkadir Geylani Hayat, Eserleri, Grleri, insan Yay., stanbul 2000, ss. 16-7; Uluda, Sleyman, Abdulkadir Geylani, TDVA, stanbul 1988, c.I, ss.234-9; Students' Britannica India, Popular Prakashan, New Delhi 2001, c.I, s.2. 76 Vassf, Sefine, c.I, s. 284. 77 Cami, Nefeht, s. 527. 78 Shreverd, Avrif, (Giri) s. XVI. 79 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XX, s. 438.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

10-Ahmed b. Mukarreb b. Huseyn b. Hasan (. 563/1167): Knyesi Ebu Bekir, lakab Kerhdir. bns-Seman, Cafer es -Serrcdan hadis, e-sden afi fkhn okudu. Kraat konusunda stat idi. ihbddin, bu zattan hadis dinlemitir.80 11-Yahya b. Sabit b. Bndar b. brahim (. 566/1170): Knyesi EbulKsm el-Vekil b. Mukr ve Ebul-Mel el-Bakkldr. Dineverde dodu Badatta yerleti. Kendisinden bnl-Cevz, bn Kudme, Semn gibi nl alimler hadis rivyet etmilerdir. Shreverd de bu zattan hadis dinlemitir. 81 12-Ebu Muhammed b. Abdullah el-Basr (. 572/1176): Shreverd, zellikle amcas Ebun-Necbin ve mridi Abdlkadir Geylnnin vefatlarndan sonra Basraya mrid aramak iin gitmi ve orada Eb Muhammed Abd veya Abdullah el-Basrnin (. 572/1176) sohbetlerinde bulunmu, kendisiden hadis rivyet etmitir. Avrifte bu zattan bir nakilde bulunur. 4. Tasavvufa ntisab ihbddin Shreverd tasavvufi eitimini nce amcas Ebun-Necb Shreverdden daha sonra da eyhi olan Abdlkadir Geylniden almtr. lk intisabn amcasna yapmtr. Bu ikisinden baka daha bir ok eyhle de grmtr.83 5. eyhlii ve ird faaliyetleri
82

80 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XXII, s. 374. 81 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c.XX, s. 505. 82 Shreverd, Avrif, vr.169b. eyh Muhammed b. Abdullah el-Basr'ye: Srda baz hayallerin bulunmas, irk-i haf'den kaynaklanan baz vesveselerin kalmas doru mudur? Bana gre bu durum hf irk'te n dolay meydana gelir. diye sordum. Bana: Bunlar fena makamnda, olur. diye cevap verdi. Bunlarn gizli irkten kaynaklanp kaynaklanmadna iaret etmedi. Sonra da Mslim b. Yesr'n bandan geenleri anlatt. Mslim b. Yesar namazda iken camideki direklerden biri byk bir grlt ile kt. Bu grltden pazarda al-veri yapmakta olan halk, endieye kaplarak mescide kotular. O'nun namazda olduunu ve olanlardan habersiz bulunduunu grdler. 83 El-sfahn, Sahabeden Gnmze, c. VII, ss.11 0; Cam, Nefehat, s. 647; Shreverd, Avrif, (Giri) s. XVI; silsile iin; Ridgeon, Lloyd V. J., Aziz Nasafi, Routledge, 1998, s. 214.

10

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bnn-Neccr ve ondan naklen dier kaynaklar, Shreverdnin ilim tahsilinden sonra uzunca bir sre insanlardan uzaklap halveti ihtiyar ettiini; oru, namaz ve zikirle megul olmaya baladn; ancak ya kemale erdikten sonra amcasnn Dicle nehri kenarndaki medrese ve tekkesinde vaaz vermeye baladn, son derece etkili konumalarnn ksa zamanda geni bir kitlenin hsn-i kabulne mahzar olduu ve pek ok kimsenin kendisine intisap ettiini anlatmaktadrlar. 84 En-Ncmz-Zhirede Ebul-Muzaffer bnil-Cevzden naklen, onun 590/1194 ylnda Makber Mahallesinde toprak bir minber zerinde vaaz ettii rivyetine baklrsa onun bu senelerde artk irdla megul olmaya balad anlalr.85 Shreverd, sflik ve eyhliinin yan sra fi mezhebinde fakh ve hadis ilminde mehur bir bilgindi. Onun bu birka sfat kendisinde toplam olmas halkn dikkatini zerine ektii gibi dnemin siyasi erkannn da dikkatini celbetmitir. 86 Tarikatlarn yeni yeni kurulmaya balad bir dnem olan on nc yzylda yaayan Shreverd, ailesinin etkisi ve kendisinin de ilmi kudreti neticesi

84bnn-Neccr, el-Mstefd min Zeyli Tarh -i Badat, c. IV, s. 209; Zehebi, Tarihl-slam, c.IV, s. 97; Sbk, Tabakat-fiiyyetil-Kbr, VIII, s. 340. Shreverd, Avrif, (Giri) s. XVI; Ayrca Shreverd, Anadolunun slamlamasndaki rol hakknda baknz: Ocak, Ahmet Yaar, Anadolu, Uluda, Sleyman, rif, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 113-4; zkse, Kadir,Anadolunun Trklemesi ve slamlamasnda Tasavvuf Zmre ve Akmlarn Rol, Cumhuriyet niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, Sivas 2003,Cilt: VII / 1, s. 249-279; Uluda, Sleyman, rif, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 361-2. 85 bn Tariberd, en-Ncmz-Zhire, Khire 1375, c. VI, s. 285. Shreverd, Avrif, (Giri) s. XVI; suhreverdiyye tarikatnn kurucusu olarak kabul edilir. Aslnda amcasnn kurmu olduu bu tarikati geni kitlelere ulatrmas ve adab ve erkan kurallarn belirlemesi ynyle tarikatn kurucusu olarak nitelendirilmitir. Tbyan sahibi, Shreverdiyye tarikatnn kurucu olarak Eb Hafs esShreverdyi gsterir. Harrzde, Tbynl-Vesilil-Hakyk, Sleymaniye, brahim Efendi, 430 -2, c.II, vr. 149a; Shreverdiyye tarikat hakknda Akar, Mustafa, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Son Dnem Tekke Mecmualarndan Yeilz ade Mehmet Salih Efendinin Rehber-i Tekyas, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s. 137; Shreverdiyye silsilesi bkz. Hsameddin, Ahmed, Hakykut-Tecrd f Menzirit -Tevhd, stanbul 1328; Alptekin, Turan, Ahmed Hsameddin, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.91; Arberry, A. J., Tasavvuf, Mslman Mistiklere Toplu Bak, Ter: brahim Kapaklkaya, Gelenek Yay., stanbul 2004, ss.82-3. 86 Shreverd, Avrif, (Giri) s. XX.

11

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

devrinde byk bir hrete nail oldu. zellikle Halife Nsr,87 ona yakn olmaya zel bir nem atfetmekteydi. Hatta Halifenin, Shreverdyi tekkesinde ziyaret ettii kaynaklarda zikredilir. Halifenin bir i yapmadan nce onunla istire ettii,88 hatta ona intisap ederek baland kaynaklarda yer almaktadr. 89 bns-Snin Ahbruz-Zhhd adl yazma eserinden naklen bilgiler veren Ber Avvd Mrf, Nsrn Badat Merzebniyye tekkesinde eyhle ba baa kaldn nakleder.90 Misbhl-Hidye mellifi zzddin Ali el-K, ayn halifenin kendi adna yaptrd tekkeye Shreverdyi eyh yaptn anlatr.91 Kaynaklar, Nsryye, Bistmiyye ve Memniyye tekkelerinin eyhliinin Shreverdye ait bulunduunu ve kendisinin Badattaki btn kaydeder.92 6. Diplomatik seyahatleri ihbddin Shreverd, dnemin halifesi yannda byk bir mevkie sahip olduu gibi dier Mslman memleketlerde de saygn bir yer edinmiti.93 zellikle kendisine bal bulunan ok sayda mrdi sayesinde Badattaki hreti dier
87 Halife Nsr hakknda bilgi iin; Fletcher, Richard, Moorish Spain, University of California Press, New York 1993, s. 54; Kolbas, Judith Grace, The Mongols in Iran: Chingiz Khan to Uljaytu 12201309, Routledge, London-New York 2006, s.37-8, 78. 88 Humphreys, R. Stephen, From Saladin to the Mongols: The Ayyubios of Damascus, State University of New York Press , 1977, s. 139. 89 Sbk, Tabakt, c.VIII. ss.339-40;el-Mnzir, et-Tekmile, c.III, s. 380. 90 el-Mnzir, et-Tekmile, c.III, s. 380. 91 el-K, Misbhl-Hidye, Tahran 1323, s. 23. 92 ez-Zeheb, Trih, c.IV, s. 98; Almn-Nbel, c. XXII, s. 375; Shreverd, Avrif, (Giri) s. XVII. 93 Black, Antony, The History of Islamic Political Thought: From the Prophet to the Present , New York 2001, ss.160-1; Qamarul-Huda, Striving for Divine Union, s. 18; Semerkandnin, Ahrar tavsif eden u sz Shreverd iinde geerli dir.yi bir eyh Mslmanlara faydal olmal ayn zamanda emirler ve sultanlarla ili dl olmal ki, onun ruhani varl, bu yneticileri halkn yararna almalar hususunda cesaretlendrisin, onlarn adaletsizlik ve zulm yapmalarna da engel olsun. bkz: Semerkand, Silsiletl-rifn, Insttut Vostokovedenia, Takent, USSR, 4452 -1, v.101a-101b; Gross, Jo-Ann, Bir eyhin ok Ynl Rolleri Ve Sezgileri: Siyasi ve Din Otoritenin Sembolik fadeleri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 199 9, y.1, sy.2, s. 155. Bu dnce Shreverdnin, zamann idarecileriyle ilikisini anlamamz iin bir temel oluturabilir.

tekkelerin irdta nih mridi sayldn

12

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Mslman blgelere de ulamt. Shreverdnin bu ynn ok iyi tahlil etmi bulunan Halife Nsr, zayflam olan Badat ynetiminin otoritesini iade94 ve Seluklu devletinin dalmas gibi sebeplerle ortaya kan baz fitneleri bastrmak, komu slam Devletleriyle bazen dostluk mnasebetlerini glendirmek bazen de sulh salamak amacyla95 onu, eli sfatyla diplomatik seyahatlere gndermitir. 96 Shreverd, amdaki Eyyb Sultan Melik Erefl e birka kez

grmtr.97 Yine Harzemh sultanyla98 da eli vasfyla grm ve onu Badat ele geirme dncesinden vazgeirmeye almtr.99 Shreverd, Erbil Atabeklerine de eli olarak gnderilmitir. 100 Shreverd, 618/1221 ylnda Konya Seluklu Sultan Alaeddin Keykubata Halife Nsrn mesajn gtrmtr.101 Shreverd, bu seyahati esnasnda

94 Halifenin Shreverdnin dini otoritesinden faydalanmas ile ilgili bir deerlendirme iin; Gutas, Dimitri, Greek Thought, Arabic Culture: The Graeco-Arabic Translation Movement in Baghdad and Early Abbasid Society, Routledge, London- New York 1998, s. 170; Humphreys, From Saladin to the Mongols, s. 210; Kazc, Ziya, Ahilik, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 540. 95Grunebaum, Gustave E. Von, Classical Islam: A History, 600 A.D. to 1258 A.D. Translated by Katherine Watson, London 2005, s.198; Black, The History of Islamic Political Thought , s.134. Halife bu amala Ftvvet tekilatlarndan da faydalanmtr. Bunu ise yine devrin mmtaz ahsiyeti Shreverd vastasyla yapmtr. Humphreys, From Saladin to the Mongols, s. 89; Heidemann, S., Das Aleppiner Kalifat: V om Ende Des Kalifates in Bagdad Ber Aleppo Zu Den Restaurationen in Kairo, Brill Academic Publishers, Leiden-New York-Kln 1994, s. 74; Uluda, Sleyman, Ftvvet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 260; Ocak, A. Yaar, Ftvvet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 262; a.m., Ftvvetnme, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 264; Yldz, Hakk Dursun, Abbsler, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 43; Doru, Halime, XVI. Yzylda Sultann Sancanda Ahiler ve Ahi Zaviyeleri, Kltr Bakanl, Ankara 1991, s.8. 96 Ritter, Hellmut,The Ocean of the Soul: Men, the World and God in the Stories of Far d Al-Din Attar, the World, Leiden 2003, s.127; Murata, Sachiko, The Tao of Islam: A Sourcebook on Gender Relationships in Islamic Thought, State University of New York Press, New York 1992, s. 331. 97ez-Zeheb, Trih, c.IV, s. 99; Almn-Nbel, c. XXII, s. 376-7. 98 Taneri, Aydn, Celleddin Hrizmah, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 248-51; Taneri, Aydn, Hrizmhlar, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, s. 229. 99 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 195, 233. 100 bn Hallikn, Vefeyt, c. III, s. 447. 101 Wolper, Ethel Sara, Cities and Saints: Sfsm and the Transformation of Urban Space in Medieval Anatolia, The Pennsylvania State University Press, Pennsylvania 2003, s.18; Kafadar, Cemal, Between Two Worlds: The Construction of the Ottoman State, 1996, s. VII ; Ocak, A. Yaar, Ftvvet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 262; Kazc, Ziya, Ahlik, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 540.

13

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Necmeddin Dye102 ile grm, o yazm olduu Mirsdl-bd adl eserini Shreverdye takdim etmitir. Kitab ok beenen Shreverd, onu Alaeddin Keykubata sunmutur.103 Shreverd, Konyaya geldiinde Alaeddin Keykubat Gavale Kalesinde idi. Mevlanann babas Sultanl-Ulema Bahaeddin Veledi de beraberinde gtrmt. Shreverdnin Halifenin mesajyla geldii haberini alan Sultan, onun da Gavale Kalesine getirilmesini emretti. Sultan ile Shreverd resm grmelerini

tamamladktan sonra Shreverd ile Bahaeddin Veled derin bir sohbete daldlar. Bahaeddin Veledin Belhten gelirken urad Badatta tant104 Shreverdye saygda kusur gstermemesinin asl sebebi belki bu eski hukuklaryd. Nitekim Shreverd Badatta ona misafirperverlikte kusur etmemitir.105 Ayrca hem Bahaeddin Veled hem de Shreverd Hz. Eb Bekir neslinden olduundan kendilerini birbirlerine akraba sayyorlard. Shreverd, Sultann ve Bahaeddin Veledin birka gn misafiri oldu. Sultan grd bir ryann tabiri mnasebetiyle hem Bahaeddine hem de Shreverdye pek kymetli hediye ve ihsanlarda bulundu. Shreverd bu seyahati esnasnda henz ondrt-onbe yalarnda bir delikanl olan Mevlan ile de grm olmaldr. 106 ihbddinin Konyada grtkleri arasnda Seyyid Burhaneddin

Muhakkk Tirmz107 de vardr. Aralarnda hibir konuma gemeksizin gerekleen

102 Hayat iin bkz; Severcan, Sefaattin, Alaaddin Keykubat (1220 -1237) Devrine Ait Necmeddin Daye'nin Siyasetnamesi, Erciyes Universitesi Gevher Nesibe Tp Tarihi Enstitusu,, Kayseri 1995, s. 1; Okuyan, Mehmet, Necmuddin Daye ve Tasavvufi Tefsiri, (OM Sosyal Bilimler Enstits, Samsun 1994. Doktora tezi) Rabet yaynlar, stanbul, 2001. 103 Cm, Nefeht, ss. 491-2. 104 ahinolu, M. Nazif, Baheddin Veled, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 461-2. 105 Eflk, Menkibl-rifn, (nr. Tahsin Yazc) Ankara 1947, c.I, s. 45; Cm, Nefeht, s. 514. 106 Eflk, Menkib, c.I, s. 45; Shreverd, Avrif, (Giri) s. XVIII. 107Hayat iin bkz; Glpnarl, Abdlbaki, Seyyid Burhaneddin Muhakkk- Tirmizi, Trkiye Bankas Kltr Yaynlar, 1972; Cebeciolu, Ethem, Seyyid Burhaneddin Muhakkk- Tirmizi'nin

14

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ziyaretten sonra sebebi sorulunca ihbddin, hal ehli yannda kal dili deil hal dili lazmdr. eklinde cevap vermitir.108 Shreverdnin doksan yana kadar mrnde her yl olmasa da sk sk hacca gittii de kaynaklarn verdii bilgiler arasndadr.109 Kaynaklarn verdii bilgiye gre en son 628/1230 ylnda hac farizas iin Mekkede bulunduu srada mehur mutasavvf ir bnl-Frid ile grm onun iki oluna tarikat hrkas giydirmitir.110 Bu iki ahstan baka Msrl Ziyaeddin sa b. Yahya el-Ensar esSebt de ayn yl Shreverdden tarikat hrkas giymitir. Shreverd ayrca lmlHd ve Akdet Erbabit-Tk adl eserini de Mekkede yazmtr. 111 7.Vefat Hayat boyunca byk bir hrete kavumu olan Shreverd, mrnn son yllarn kendisini uzaktan yakndan ziyaret ederek duasn almak isteyen, mkllerini sorarak halletmek isteyen pek ok ziyaretiyle ilgilenerek geirmitir. Shreverd, bir asra yaklaan mrnn son zamanlarnda gzlerinden rahatszland ve sonunda gzlerini kaybetti. Ayrca ktrm oldu. Buna ramen evradn terk etmedii gibi, Cuma vaazlarna mrdlerinin yardmyla mahmil (sedye) iinde kmaya devam ederdi. Vefatna yakn gnlerde ise iyice zayflayp dar kacak takati kalmamt. Nihyet 632 Muharreminin ilk gnnde (26 Kasm 1234) vefat

Baz Tasavvufi Kavramlara Getirdii Metaforik Yaklamlar , A...F. Dergisi, c. XXXVIII. Ankara 1998; Sevgi, H. Ahmet, Seyyid Burhaneddin Muhakkk- Tirmizi, Kayseri, 1995. 108 Eflki, Menkbl-Arifn, c. I, s. 74. 109 ez-Zeheb, Trih, c.IV, s. 98. 110 Homerin, Th. Emil, Umar Ibn Al-Farid: Sf Verse, Saintly Life, Paulist Press, New York 2001, s.325; Uluda, Sleyman, bnl-Frz, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 41; Arberry, A. J., Tasavvuf, Mslman Mistiklere Toplu Bak, Ter: brahim Kapaklkaya, Gelenek Yay., st anbul 2004, s.83. 111 ez-Zeheb, Trih, c.IV, s. 99; Almn-Nbel, c. XXII, s. 377; Shreverd, Avrif, (Giri) s. XIX.

15

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

etti.112 Cenazesi ertesi gn Kasr Camiinde byk bir cemaatle kaldrlarak Badat surlarnn kap civarndaki Verdiyye Semtinde bulunan tekkesindeki trbeye defnedildi. 113 Daha sonra Seluklu emiri Celaleddin Karatay tarafndan yeniden ina edilen trbe halkn ziyaretgah olmutur. 114 Zhd hayat yaayan Shreverd, eline geen tm servetini ve kendisine verilen tm hediye ve atiyyeleri hemen fukara ve dervilere datrd. Bu yzden vefat edince evinde kendisine kefen olacak bir kuma paras bile bulunamamt. 115 B. ADAI OLAN ALM VE MUTASAVVIFLAR XIII. yzyl tarikatlarn teekkl etmeye baladklar bir adr. Bu yzylda yaam olan Shreverd, tarikat kurucularnn hemen hemen tamamyla adatr. Abdlkadir Geylan (561/1160), Ahmed er-Rif (578/1182), Ahmed Yesev (562/1161), Eb Meyden el-Marib (590/1193), Necmeddin Kbr116 (681/1221) bunlardan balcalardr. bn Arabi (638/1240), Bahaeddin Veled(628/1231), bnlFrid (632/1235) gibi daha bir ok nl kiiyle de adatr. Ancak bunlarn bir ksmyla grebilmise de dier bir ksmyla da grme imkan bulamamtr. 1. bn Arab (638/1240) ve Shreverd bn Arabnin Badata giderek Shreverd ile grt bilinmekte ise de tarih ve mekan hakknda bilgi sahibi deiliz. Nefehtta, grmenin olduu ancak konumakszn sadece nazarla gerekletii, bn Arabye sorulduunda Shreverd
112 Vassf, Sefine, c.I, s. 284; William, Leonard Langer- Stearns, Peter N., The Encyclopedia of World History, Sixth Edition 2001, s.119. 113 bnn-Neccr, el-Mstefd, c.IV, s. 210; bn Hallikn, Vefeyt, c. III, s. 448; el -Mnzir, etTekmile, c.III, s. 380. 114 Osman Turan, Seluklular Zamannda Trkiye Tarihi, stanbul 1984, s. 470; Jong de Frederic, Ortadou Arap lkelerinde slam Tarikatlar, slam Dnyasnda Tarikatlar, Alexandre PopovicGilles Veinstein, Ter: Osman Trer, Suf Yay., stanbul 2004, ss.454-5, Resimleri iin baknz ek:1. 115 Sbk, Tabakt, c.VIII. ss.339-40; bn Kesr, el-Bidye ven-Nihye, Beyrut 1982, c.XIII, s. 138; bn Hallikn, Vefeyt, c. III, s. 448; ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s.375; Shreverd, Avrif, (Giri) s. XIX. 116 Nazhmiddin Kubro, Trc: Ballanfat, Paul, Les closions de la beaut et les parfums de la ma jest Fawtih al-jaml wa faw'ih al-jalal, Philosophie Imagnaire, Editions De Leclat 2001, s. 18.

16

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hakknda Batan ayaa snnetle dopdolu dedii; Shreverdye sorulduunda ise bn Arab hakknda hakikat deryas bir zat diye karlk verdii anlatlmaktadr. 117 Ayrca bn Arabnin tarikat nisbeti Abdlkadir Geylnye ular. Shreverd de Abdlkadir Geylnnin talebesidir. Bu ynyle de aralarnda bir yaknlk sz konusudur.118 2. Bahaeddin Veled (628/1231) ve Shreverd Sultanl-Ulem lakabyla mehur Bahaeddin Veled bilindii zere Mevlanann babasdr. Memleketi Belhden ayrlarak batya doru hicret etmitir. nce Nisbura daha sonra da Badata gitmitir. 617/1220 ylnda Bahaeddin Veled Badata geldiinde Shreverd, byk bir kalabalkla kendisini karlamaya kt. Bahaeddin Veledi grnce tevazuyla katrndan indi yryerek ona doru yaklat ve dizini pt. Kendi tekkesine davet etti. Bahaeddin Veled, imamlara medrese daha mnasiptir diyerek medresede kalmay tercih etti. Shreverd, ona ka byk bir misafirperverlik gsterdi. Hatta izmelerini karmasna yardm ettii de mervdir.119 3. bnl- Frid (632/1235) ve Shreverd Asl ad mer b Ali olan bnl-Frid, sultanl-kn lakabyla mehurdur. Kahire de domu olduundan Msr diye de anlr. 628/1230 ylnda hac iin Mekkede bulunduu srada Shreverd ile grm120 ve karlkl fikir alveriinde bulunmuladr. Shreverd, iirlerinde tasavvuf kavramlar byk bir

117 Cm, Nefeht, s. 622. Ibn al-`Arabi, trc: R. W. J. Austin, (Giri blm) The Bezels of Wisdom: The Bezels of Wisdom, Paulist Press, New York 1980, s. 15. 118 Corbin, Henry, Alone with the Alone: Creative Imagination in the Sfsm of Ibn 'Arabi, Princeton Universty Press, New Jersey 1998, s.71. 119 Eflk, Menkibl -rifn, c.I, s. 14; Cm, Nefeht, ss. 513 -4. 120 Nicholson, Reynold A., A Literary History of the Arabs , Curzon Press, New York 1995, ss. 3967; Homerin, Umar Ibn Al-Farid, s.325.

17

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ustalkla kullanan bnl-Fridtan ok etkilenmitir.121 Ylmaz, Mustafa Hilminin, Shreverdnin iirlerinde gerek remiz ve mazmn olarak, gerekse gazel tarzn benimseme asndan bnl-Fridin etkisinde kaldn sylediini

nakletmektedir.122 4. Evhadddin Kirmn (635/1238) ve Shreverd Eb Hamid Ahmed b. Hamid Kirmn, devrinin tannm ilim, fikir ve mutasavvflarndandr. 123 renimini Badatta tamamlad. ems-i Tebrz ile de grm olan Kirmn, tasavvuf dnce de Ahmed el-Gazzl ve Aynul-Kudat Hemednnin grlerini benimsemitir. Bu yzden Shreverd, onu bidati sayar ve pek holanmazd.124 Shreverd, ayn yl hacca bulunduklar halde onunla grmekten kanmtr. 125 C. TALEBELER Shreverdnin belli bal talebeleri unlardr: 1. Muhammed b. Sad el-Madl (633/1236)126 2. Ebu Bekir Muhammed b. Abdulgan (629/1232)127: bn Nokta128 olarak bilinir. ihbddinden hadis dinlemitir. Rical ilmi ile alakal kymetli eserler vermitir.129 3. Ziyauddin el-Makdis (643/1245)130: Knyesi Ebu Abdullah es-Sd, lakab Ziyauddin el-Makdisdir. amldr. Bir ok ilim merkezini gezmi ve bu esnada ihbddin Shreverdden de hadis dinlemitir.
121 Homerin, Umar Ibn Al-Farid, s.34. 122 Shreverd, Avrif, (Giri) s. XXII. 123 Azamat, Nihat, Evhadddin-i Kirmn, TDVA, stanbul 1995, c. XI, ss. 518-20. 124 Azamat, Nihat, Evhadddin-i Kirmn, TDVA, stanbul 1995, c. XI, ss. 519. 125 Cm, Nefeht, s. 659 -63. Storey, C. A., Persian Literature: Biography, Additions Corrections, Indexes, Luzac&Company, London 2002, s.971. 126 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s.374. 127 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, ss.347-8. 128 Aydnl, Abdullah, bn Nukta, TDVA, stanbul 1999, c. XIX, s. 232. 129 bn Hallikn, Vefeyt, c. IV, s. 392.

18

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

4. Zekiyyddin Eb Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Birzl el-bil (632/1234)131 eyh ihbddinin hadis talebelerindendir. 632 ylnda Hamada vefat etmitir. 5. bnun-Neccr (643/1245)132: Knyesi bnn-Neccr, lakab

Mhibbuddindir. Badatta domutur. eitli slam beldelerini dolaarak hadis tahsil etmitir.133 Hatib el-Badadnin Tarih ine 30 cilt zeyl yazmtr. 6.ihbddin Ebul-Mehmid smail b. Hamid el-Ensri el-Hazrec (653/1255)134: Knyesi Ebul-Mehmid, lakab ihabl-Ksdir. sminden el-Ks diye bahsedilir. Ksda domutur. nce Kahire sonra ama gitmitir. ihbddin ama gittiinden bu zat kendisinden hadis dinlemi olmaldr. 7. Ebul-Ganim b. Alln (630/1233)135: Tam ad Esad b. Msellem b. Mekk b. Allndr. Aslen amldr. ihbddinden burada hadis dinlemitir. amda vefat etmitir.136 8. Ebul-Abbs el-Eberkuh137: Knyesi Ahmed b. shak b. Muhammeddir. ihabuddin ve Eberkuh olarak tannr. irazda dodu. Muhtelif yerlere hadis tahsili iin seyahatler yapt. Badata urayarak eyh ihbddinden hadis dinledi. Hac iin gittii Mekkede vefat etti. 9. Hafz Zeyneddin 138 10. Mnzir139: Tam ad Zekiyyddin Abdullah el-Mnzirdir.

130 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXIII, ss.126-30. 131 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXIII, ss.55-7. 132 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXIII, ss. 131-4; Subk, Tabakat, c.V, s. 41. 133 es-Sakkr, Sm, bnn-Neccr el-Badd, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, ss. 169-70. 134 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXIII, ss. 288-9. 135 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 374;ez-Zeheb, Trih, c.IV, s. 96. 136 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXIII, s. 61. 137 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 374; ez-Zeheb, Trih, c.IV, s. 96. Subk, Tabakat, c. VIII, s. 339. 138 Nevev, Bustnl-rifn, Dimek trz.ss.190 -1. 139 el-Mnzir, et-Tekmile c.III, s.381.

19

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

11. Fahr b. Askir140 (620/1223) 12. e-ems e-irz141 (635/1238) 13. El-Kad el-Hanbel142: Cemmiliyyl-Kd el-Hanbel olarak tannan bu zat Ebu Bekir ve Ebu Abdullah knyelerini tar. amda domutur. Badatta eyh ihbddinden hadis dinlemitir. 14. Ebul-Abbs el- Vst (694/1295)143 15.Ebul-Mehmid ez-Zencn (674/1275)144: Knyesi, Mahmud b. Abdullah b. Ahmed ez-Zencndir. Badatta kadlk maliye bakanl ve Nizamiye Medresesinde mderrislik gibi vazifeler ihbddinden fkh okumutur. 145 16. Ebul-Fadl el-Hlt (675/1276)146: Tam ad, Muhammed b. Ali b. Huseyn b. Hamzadr. ihbddinden Badatta hadis dinlemitir. 17. Sad b. Muzaffer el -Mutahher (637/1239)147 18. bn Meymn el-Kays (686/1287)148 19. Muhammed b. Abdulmnim b. Ebul-Feth (690/1291)149 20. Muhammed b. Sivar b. smail (677/1278)150 21. Abdurrahman b. mer b. Ahmed (677/1278)151 22. Hasan b. Celal152 yapm olan bir afi fakhidir.

140 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 375. 141 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 375. 142 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 375. 143 Sbk, Tabakt, c.VIII, ss. 6-15. 144 Sbk, Tabakt, c.VIII, ss. 370-1. 145 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXIII, s. 345. 146 Sbk, Tabakt, c.VIII, s. 80. 147 Sbk, Tabakt, c.VIII, s. 147. 148 Sbk, Tabakt, c.VIII, s. 43. 149 Dzenli, ihbddin, s. 16. 150 Dzenli, ihbddin, s. 16. 151 Dzenli, ihbddin, s. 16. 152 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 375.

20

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

23. Ahmed b. Atar153 24. Ebul-Ferec bnz-Zeyn154 25. Raid b. Ebul-Ksm155 26. Zhir er-Reyhn156 27. Kutbddin Bahtiyr. (633/1235)157 28. bn sril. (677/1278)158 29. bnl-Mstevf. (637/1239) 159 D. HALFELER VE MRDLER eyh-yh lakabyla marf ihbddin Shreverdnin huzurunda tevbe ederek tarikat hrkas giyen mrdlerinin says binlere balidir. Biz burada ona intisab kesin olarak bilinen ve kendisinden halifel ik icazeti alm bulunan halifeleri ve bir ksm mrdlerini zikredeceiz. 1. Eb Cfer Muhammed b. mer es-Shreverd (655/1257) Shreverdnin vefatndan sonra Badattaki nfzunu devam ettiren bu zat immddin lakabyla mehur olup Shreverdnin oludur. Shreverdden sonra tarikat daha da sistemletirmitir. Dnemin mehur alim ve muhaddislerinden dersler alarak kendini yetitiren Eb Cfer, babas gibi diplomatik seyahatlere de gitmitir. Zdl-Msfir ve Edebl-Hdr160 adyla tarikat adab, usul ve erkan ile ilgili bir eseri mevcuttur. Eserini yazarken, babasnn Avrifl -Maarif ve

153 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 375. 154 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 374. 155 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 374. 156 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 374. 157 Konuku, Enver, Kutbddin Bahtiyr, TDVA, stanbul 2002, c. XXVI, s. 483 158 Demirci, Mehmet, bn sril, TDVA, stanbul 1999, c. XIX, s. 96. 159 es-Sakkr, Sm, bnl-Mstevf, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 162. 160 Sleymaniye Ktphanesi, Kprl 1603/2.

21

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

babasnn amcas Ebun-Necb es-Shreverdnin Adabl-Mrdn161 adl eserlerden byk oranda istifade etmitir. Bu eser, tarikat mntesipleri arasnda Avriften so nra ikinci kaynak durumundadr. 162 2. Bahddn Zekeriyy el-Multn (661/1262) Eb Bekir soyundan olan Muhammed b. Ksmn torunudur. Pakistann Pencap eyaletinin Multan ehrindendir.163 lk tahsilini memleketi olan Multanda yaptktan sonra dnemin ilim merkezlerinden biri olan Buhr ve Horasana gitti. Daha sonra Hicaz blgesine giden Zekeriyya, be yl bu blgede kald. Memleketine dnerken Badata urad ve Shreverd ile tantlar. Shreverdden ksa srede slkunu karan Zekeriyya, halifelik icazeti ile Multana dnd. Multanda byk bir ilgi ve sempati toplad.164 lim ehli olmasndan dolay etrafnda bir ok ilim ehli ehs da toplanmt. Mrdlerine genellikle Avrif i okuturdu. 165

161 Bu eser ngilizceye de tercme edilmitir.Al-Suhrawardi, Abu al-Najib, A Sf Rule for Novices, Cambridge, MA, Harvard Univ. A Sf Rule for Novices by Abu al -Najib al-Suhrawardi, translated by Menahem Milson; Harvard University Press, Cambridge, 1975; Uluda, Sleyman, dblMrdn, TDVA, stanbul 1988, c.I, s.336. 162 ez-Zeheb, Almn-Nbel, c. XXII, s. 377. 163 Algar, Hamid, Baheddin Zekeriyy, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 42-3. 164 Multnnin, Hindistann slamlamas ve Shreverdliin bu blgede yaylmasndaki etkisi iin; Wink, Andre, Al-Hind, the Making of the Indo-Islamic World: Early Medieval India and the Expansion of Islam, Brill Acad emic Publishers, Boston- Leiden 2002, c. I, s. 23; Buehler, Arthur F., Sf Heirs of the Prophet: The I ndian Naqshbandiyya and the Rise of the Mediating Sf Shaykh, University of South Carolina Press, South Carolina 1998 , s. 220; Kurtulu, Rza, Asya, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 536-7; Gaborieau, Marc, Hint Alt Ktasnda slam Tarikatlar, slam Dnyasnda Tarikatlar, Alexandre Popovic- Gilles Veinstein, Ter: Osman Trer, Suf Yay.,stanbul 2004, ss.200-3. Ayrca 728/1327 de vefat etmi olan Seyyid erefddin Blbl ah, Shreverdiyyeye mensup bir eyhtir. Bu zat, o devirde Kemirin idaresini elinde tutan Budist Prens Rinanann ihtidsna vesile oldu. Bu sayede, Sadreddin adn alan prensin tebasndan 10.000 kiinin slama girmesine de vesile oldu.Azamat, Nihat, Blbl ah, TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 486-7; Ylmaz, H. Kamil, Celleddin Hseyin Buhr, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 250-1; Nizami, K. A.,Hindistan, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 86, 88; Cebeciolu, Ethem, mam- Rabbn Hareketi ve Tesirleri, Erkam Yay., stanbul 1999, ss. 21-2. Tarikatn indeki slamlatrma faa liyetleri in bkz: Fletcher, Joseph, inde slam Tarikatlar, slam Dnyasnda Tarikatlar, Alexandre Popovic- Gilles Veinstein, ss.24-5. Ayrca Sri Lankadaki faaliyetleri iin bkz: Jong de Frederik, Sri Lankadaki Tarikatlar Hakknda Not, slam Dnyasnda Tarikatlar, Alexandre Popovic- Gilles Veinstein, ss.257-60. 165 Cm, Nefeht, s. 583; Ahmet Ate, Bahauddin, A., c.II, ss. 224 -5; Algar, Hamid, Baheddin Zekeriyy, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 42-3; Ernst, Carl W., Eternal Garden: Mysticism, History, and Politics at a South Asian Sf Center, State University of New York Press 1992, s.81; Storey, Persian Literature, s.971.

22

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Zekeriyya

Multnnin

yetitirdii

halifeler

arasnda

olu

Sadreddin

(684/1286), Fahreddin Irk (688/1289)166 ve Emir Hseyn Herev (718/1318) gibi nller de vardr.167 Bunlardan Irak,168 Hemedanl olup Multana gitmitir. Orada Zekeriyya Multan ile tanp mrdi ve kzyla da evlenerek damad olur. Daha sonra Konyaya gelen Irk, burada Sadreddin Konev ve Mevln ile tanr.169 Lemat isimli eserini Konyada yazmtr.170 Daha sonra nce Kahireye sonrada ama gider ve orada vefat eder. Tarikatn bu blgelerde yaylmasna hizmet etmitir. 171 Emir Huseyn ise Heratl olup asl ad Huseyn b. Alim b. Hasan Huseyndir. nce Zekeriyya Multnden sonra da Sadreddin Multnden feyz almtr. Bu zat, tarikatn Afganistan blgesinde yaylmasnda etkili olmutur. 172 Shreverdiyye tarikatnn Bahiyye adl kolunun kurucusu olmutur. 173 Zekeriyy Mltnnin bir dier mehur mrdi ise devrin airlerinden Sdt elGr Hseyndir.174 3. Necbddin Ali b. Buzgu/Buzga e-irz (678/1279) Hicazda bulunduu bir srada Shreverd ile tanan Necbddin, onun mrdi oldu. Seyr u slkunu ikmal edinceye kadar eyhine hizmet eden bu zat Badatta
166 Bilgin, Orhan, Fahreddin-i Irk, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 84-5. 167 Bacharach, Jere L.- Meri, Josef W., Medieval Islamic Civilization: An Encyclopedia, Routledge, New York-London 2006, c. II, s. 774. 168 Fakhr al-Din Ibrahim `Iraqi, Divine Flashes Translation and Introduction, William C. Chittick, P. Lamborn Wilson, Paulist Pres, New York 1984, s. 33; Allyn, Eric,- Murray, Stephen O.,- Roscoe, Will, Islamic Homosexualities: Culture, History, and Literature, Wafer, Jim, Vision and Passion, New York University Press, New York 1997, s.120. 169 Chittick, William C., Faith and Practice of Islam: Three Thirteenth -Century Sf Texts Suny Press, Albany 1992, s. 259. 170 Bu eser ngilizceye Divine Flashes adyla William Cittick tarafndan evrilmitir. Paulist Pres, New York 1982. 171 Cm, Nefeht, ss. 670-4; Arberry John, Classical Persian Literature Routledge, New York 1995 s.263. 172 Cm, Nefeht, ss. 674. 173 Algar, Hamid, Baheddin Zekeriyy, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 42-3; Bahiyye maddesi, c.IV, s. 468. 174 Nizam, ;K. A., Hseyn Sdt el-Gr, TDVA, stanbul 1999, c.XIX, s. 24.

23

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

uzun yllar kaldktan sonra memleketi iraza dnerek vefatna kadar tekkesinde ird faaliyetlerinde bulundu. Shreverdyye tarikatnn bir kolu olan Buzguiyye veya Necbiyyenin kurucusu olarak kabul edilen bu zat vefat edince yerine olu Abdurrahman (716/1316) gemi ve eyh olarak babasnn faaliyetlerini devam ettirmitir.175 eyh Abdurrahman Avrifi Farsaya tercme etmitir. 4. Kemleddin sfahn (635/1237) Shreverd ile ne zaman tantn bilemediimiz Kemaleddinin asl ad Ebl-Fadl smail b. Cemleddin Abdurrezzaktr. Byk bir airdir. Shreverd ile tantktan sonra uzunca bir dnem inziv hayat yaam, Shreverdnin vefatndan sonra da sfahana dnerek ird faaliyetlerine balamtr. Tekkesinde ird ile megulken Moollar tarafndan ehit edilmitir. 176 5. zzddin bn Abdsselm (660/1262) Msr mfts lakabyla mehur olan bu zat Shreverdden tarikat hrkas giymi ve ondan tarikat almtr.177 Fkh konularda tavizsizlii ile tannan bn Abdsselamn Shreverdye intisap etmesi Shreverdnin nfuzun gstermesi asndan dikkat ekicidir.178 bn Abdsselamn fkh ve tasavvuf alanlarnda bir ok eseri vardr.179 6.Sd irz (691/1292)
175 Cm, Nefeht, ss. 528 -3; Tbynu Vesilil-Hakayk, Sleymaniye, brahim Efendi 433, c.II, s. 152 a-b; Vassf, Sefine, c.I, s. 285; Katib elebi, Kefz -Znn, c.II, s. 1177; Grabar, Oleg, Muqarnas: An Annual on Islamic Art and Architecture, Leiden1990, c. VII, s. 40; Tasavvuf literatrne stlhts-Sfiyye adl abidev eseri kazandran Abdrrezzak Kn de Necibddin Buzguun mrdlerinden olan Abdssamed en-Natanzden hrka giyip tarikata intisap etmitir. Uluda, Sleyman, Kn, Abdrrezzak, TDVA, Ankara 2002, c. XXV, s. 5; Yine, Ekberiyye mektebine mensup Sadddin Fergn de Necibddin Buzguun mrdleri arasndadr. Kl, Mahmut Erol, Fergn, Sadddin, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 378-82; Misbahl-Hidye mellifi, zzettin K de bu koldan tasavvufa intisap etmitir. Yetik Erhan, zzeddin K, TDVA, stanbul 2001, c. XXII, s. 555. 176 Cl. Huart, Kemaleddin sfahan, slam Ansiklopedisi, c.VI, ss. 570 -1. 177 Sbk, Tabakt, c.VIII, s. 214. 178 Apaydn, H. Yunus, bn Abdsselsem zzeddin, TDVA, stanbul 1999, c. XIX, s. 285. 179 Sbk, Tabakt, c.VIII, ss. 209-256.

24

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nl air ranl eyh Sad, Shreverd ile grm ve kendisinden tarikat almtr. lim tahsili iin geldii Badatta Nizamiye medresesinde okumu ve bu dnemde Shreverd ile tanmtr. Bir iirinde Shreverd hakknda mridim ifadesini kullanmtr. 180 7. Ebul-Abbs el-Kastalln (684/1285) Hicri 614 ylnda Msrda dodu. Kk yata Mekkeye yerleti ve tahsilini orada tamamlad. Fkh ilminde sz sahibiydi. ihbddinden Avrif adl kitabn okumutur.181 8.Ebul-Abbs el-Faruk (694/1285) Vastta domutur. Mfessir, kri ve afi fakihidir. Hicr 629da Badata gelerek ihbddinden hadis dinlemi, tasavvuf eitimini alarak hrka giymitir. 182 9. Seyfeddin Bharz (659/1261) 586da Bharzda doan Seyfeddin Bharz, kk yata Badata ilim iin gitmi ve Shreverdnin derslerine katlmtr.183 10. Ziyaeddin Mesud el-Kazern: Bu zat razda Muzaffer hastanesinde gz hekimlii yapmtr.

Shreverdnin mrdidir. ranl mehur tp ve matematik alimi olan Kutbddin-i rznin babasdr.184 11. bnn-Nakb, el-Makdis: Kudste doan bu zat, Arap dili alimi ve mfessirdir. Shreverdden hrka giyerek tasavvufa intisap etmitir. 185
180 Cm, Nefeht, s. 670; Vassf, Sefine, c.I, s. 285; Davie, G. S., Garden of Fragrance: Being a Complete Translation of the Bostan of Sadi , Kessinger Publishing, 1995 ,s.1; Arberry, A. J., Tasavvuf, Mslman Mistiklere Toplu Bak, s.83. 181 Dzenli, ihbddin, s. 21. 182 Dzenli, ihbddin, s. 21. 183 Uluda, Sleyman, Bharz, TDVA, stanbul 1991, c.IV, ss. 474-5. 184 erbeti, Azmi,Kutbddin-i rz, TDVA, Ankara 2002, c. XXVI, s. 487.

25

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

12. bns-S: Esas ad Eb Talib Tacddin olan bu zat tarihidir. 1197 de Badatta doan bns-S, 1211-12 ylnda Shreverdye intisap etmi ve bizzat ihabddinden hrka giymitir.186

E-ESERLER

185 Birk, Abdlhamit, bnn-Nakb el-Makdis, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 165. 186 Hizmetli, Sabri, bns-S, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 195.

26

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, veld bir yazardr. Yazd eserleri asrlarca etkisini devam ettirmitir. imdi ksaca eserlerini ve bu eserlerin bulunduu ktphane adreslerini verelim. 1. Avrifl-Marif: Tasavvuf ve inceliklerine dair, klasiklemi bide bir eserdir. Shreverdnin en nemli eseri kukusuz Avriftir. Avrif sayesinde Shreverd ismi lmszlemitir. Tarikat dnemi tasavvufunun ilk mahsullerinden bir olan Avrif, 187 kendisinden nce kaleme alnm bulunan Kelbznin etTearrufu, Ebu Tlib el-Mekknin Ktl-Kulbu188, Kueyrnin Risalesi, Gazzlnin hys gibi Snn tasavvuf anlayn yaymak189 ve sistemletirmek amacyla yazlmtr.190 slubu ve konular itibaryla Gazzlnin hysna benzemekle beraber onun kadar muhteval deildir. Shreverd, Avrifte tasavvufun tefekkr ynnden daha ok amel ynyle ilgilenmi ve eriat izgisindeki tasavvufu dncesini anlatmay hedeflemitir. 191 Eser, bir adb kitab grnmndedir.192 Bu ynyle kendisinden sonra yazlan adb kitaplarna kaynaklk etmitir. 193 Avrif, bir ok tarikatta mrdlerin okuduu,

187 Yldz, Hakk Dursun, Abbsler, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 43. 188 Mekknin Shreverdye etkisi iin bkz: Saklan, Bilal, Ebu Talib el-Mekk, DA, c.X, s. 239; a.m., Ktl-Kulb, TDVA, Ankara 2002, c. XXVI, s. 501-2; Muslu, Ramazan, Klasiklerimiz/IX, Ktul-Kulb Eb Tlib el-Mekk lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s.360. 189 D. Knysh, Alexander, Ibn'arabi in the Later Islamic Tradit: The Making of a Polemical Image in Medieval Islam, State University of New York, New York 1999, s.134. 190 Shreverdnin Snnilii ile alakal olarak, Alexander D. Knysh, Ibn'arabi in the Later Islamic Tradit: The Making of a Polemical Image in Medieval Islam , State University of New York 1999, s.300; Nasr, Seyyed Hossein, Islamic Intellectual Tradition in Persia, Curzon Press 1996, s.107. 191 Avrifin Hindistandaki etkisi iin, Schimmel, Annemarie, Islam in the Indian Subcontinent, Leiden-Kln 1980, s. 23; Reynold A. Nicholson, Avrif, Encyclopedia of Religion and Ethics, Kessinger Publishing, 2003,c. III, s.103; ngren, Reat, Kitabiyat, TDVA, Ankara 2002, c. XXVI, s. 95. 192 Shreverd, Avrifi yazarken amcasnn mellifatndan olan dbl -Mrdin adl kitaptan olduka istifade etmitir. Uluda, Sleyman, dbl-Mrdin, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 337. 193 Schimmel, Annemarie, And Muhammad Is His Messenger: The Veneration of the Prophet in Islamic Piety, The University of North Carolina Press 1985, s.99; Allen, Roger, An Introduction to Arabic Literature, Cambridge University Press 2000, s.158; Ayrca Avrifin Alaviyye tarikatna etkisi iin; Bang, Anne K., Sfs and Scholars of the Sea: Family Networks in East Africa, 1860 -1925,

27

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

birlikte ders yaptklar bir baucu kitab olmutur.194 Shreverd, seyr slk konusunda ehl-i snnet mutasavvflarnn grlerini toplayp Kuran yetleri ve hadis-i eriflerle teyit etmitir. Eserde istifade elden hadisler genellikle muteber hadis kaynaklarnda yer alan sahih rivyetlerdir. Zayf hadis denilen rivyetler pek az, mevz hadis ise yok denecek ldedir.195 Shreverdnin tahsil hayatnn byk bir ksmnda hadis ilmi ile megul olmasnn bu neticede mhim bir yeri vardr. Shreverd, kitabn yazl sebebine u ekilde temas eder: Sf taifesinin hallerinin ycelii Kitap ve Snnet esaslar zerine kurulmu ve yollarn salaml tarafmca bilinmekteydi. Kerim olan Allahn bir ltfu ve ihsan olarak bu byk velilerin yoluna intisabm ve muhabbetim, beni onlarn gzel hallerini aklayp ortaya koymaya sevk etti. Bu eserimle ben, sflerin dayand temellerin ve yaptklar amellerin, gerein ta kendisi olduunu, onlarn btn hallerinde gerek ve ak ilme uygun hareket ettiklerini ortaya koydum. nk bu zamanda, grnte sflere benzeyip de halleri bambaka olan, sflerin kisvesine brnp de aslnda amelleri bozuk bulunan pek ok insan ortaya kt. Gerek sflerin gemiteki gzel hallerini bilmeyen kimselerin kalbinde (bu kt rnekler) yznden sf taifesi hakknda sevimsiz dnceler olutu. Bu kimseler, kendi zanlarnca sflerin sahip olduu eylerin yalnzca ekilden, onlara has olan hallerin de sadece isimden ibaret olduunu dndler. Bylece onlar hakknda s-i zanda bulunmaktan ve haksz yere onlar ktlemekten kendilerini kurtaramadlar.
Routledge Curzon, New York 2003, s. 60; Avrifin itiyyeye etkisi iin bkz: Nizami, K. A.,Gsdraz, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss. 94. 194 Avrifin itiyyeye etkisi iin bkz: Nzami, K.A., Feridddin Mesud, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 398. 195 Shreverd, Avrif, (Giri) s. XXVII; Avrifin hadislerinin tahrici Eb'l-Feyz Ahmed b. Muhammed b. Sddik Gumari bn's-Sddik. tarafnda yaplmtr. Eb'l-Feyz Ahmed b. Muhammed b. Sddik Gumari bn's-Sddik, Gunyetl-arif bi-tahrici ehadis-i Avrifil-maarif, el-MektebetlMekkiyye, Mekke 2001/1422.

28

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Benim bu husustaki dncem; byklerin yoluna intisap ederek, onlarn gzel hallerini ortaya koymak ve bylece bu gzde cemaatin oalmasna vesile olmaktr.196 Shreverd, bu ekilde hakiki sfleri sahtelerinden ayrma gerekesi dorultusunda bu eseri yazmaya baladn ifade ederken, ikinci bir sebep olarak da sfiyye yoluna rabeti artrmay zikreder. Hz. Rasulullaha (s.) olan sevgisi ve ball sebebiyle Shreverd, Avrifi onun yana uygun olarak altm fasla ayrmtr. imdi srasyla bunlar grelim: 1. Tasavvuf lminin Kayna 2. Sflerin ittiklerini Anlamalar 3. Tasavvuf lminin Fazileti 4. Sflerin Halleri ve Yollar 5. Tasavvufun Mahiyeti 6. Sf Kelimesinin Kk 7. Mutasavvf1ar ve Onlara Benzemeye alanlar 8. Melmetilik ve Melmetiler 9. Sahte Sfler (Bu Olmadklar Halde Sf Zannedilenler bal altnda verilmitir. 10. eyhlik Makam 11. Hizmet Edenler ve Onlara Benzemeye alanlar 12. Sflere Gre Hrkann Hkm 13. Ribat ve Tekkelerde Yaayan Sfler 14. Suffe Ashab ve Ribattaki Sfler 15. Murabtlar ve Sflerin zellikleri 16. Sefer ve kamet Adab 17. Seferin Farzlar ve Faziletleri 18. Seferden Dnme Adab 19. Esbaba Tevessl ve Sfler 20. Feth-i Manevi ve hsan- lahi 21. Sflere Gre Evlilik ve Bekarlk 22. Sflerin Sem 23. Sema Kar kanlar 24. Sema htiya Duymayanlar 25. Sem Adab 26. Halvet 27. Halvette Ortaya kabilecek Fetihler 28. Halvete Nasl Girilir 29. Sfiyyenin Ahlak anlay 30. Sflerin Ahlak 31. Tasavvufta Edeb 32. Huzr- lahide Edeb 33. Taharet Adab 34. Abdest Adab 35. Havassn Abdest Adab 36. Namazn Faziletleri 37. Namazn Keyfiyeti ve Evsaf 38. Namazn Adab ve Srlar 39. Orucun Fazileti ve Tesiri 40. Orula lgili Muhtelif

196 Avrifl-Marif, Sleymaniye Ktphanesi, Nafiz Paa, 428, vr.3a.

29

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grler 41. Orucun Adab 42. Yemenin Fayda ve Zararlar 43. Yeme-me Adab 44. Giyinme Adab 45. Geceleri hya Etmenin Faziletleri 46. Teheccde Kalk ve Uyku Adab 47. Teheccd ve Adab 48. Geceyi Blmlere Ayrmak 49. Gndze Ait Edepler 50. Gnlk badetlerin Vakitleri Gre Dal 51. Mrdi-Mrid Mnasebetleri 52. eyhin Riyet Edecei Adab 53. Sohbet ve Tesirleri 54. Sohbet ve Kardeliin Sorumluluklar 55. Sohbet ve Kardeliin Adab 56. Kendini Tanma Hususunda Sflerin Grleri 57. Kalbe Gelen Havtrn Tannmas 58. Hal-Makam ve Aralarndaki Fark 59. Makamlarn Deerlendirilmesi 60. Makamlar Hakknda Sflerin Grleri 61. Hallerle lgili Baz Aklamalar 62. Hallere Dair Baz Tasavvuf Istlahlar 63. Bidyt ve Nihytla lgili Aklamalar. Chittick bu altm bab be ana blme ayrma cihetine gider.197 Onun bu tr kategorik yaklamn kabul etmekle birlikte biz, Avrifin alt ana blm altnda toplanabilecei dnen Cebeciolunu daha sistematik buluyoruz.198 1. 1-9. bblar aras tasavvuf, sf gibi kavramlarn aklanmasn ihtiva eder. 2. 10-28. bblar aras, tasavvufta zel yaplar ve uygulamalar anlatr: eyh, hadim, hrka, ribat, suffe, sefer, evlilik, bekarlk, sem, erban. 3. 29-30. bblar Ahlakla ilgilidir: Tevazu, hilm, isar...vs. 4. 31-55. bblar kitabn en geni ana blm olup adbla alakaldr. 5. 56-57. bblar marifeti ele alr. 6. 58-63. bblar hal ve makamlar incelenir. Bir tasavvuf klasii olarak Avrifin ok sayda nshas bulunmaktadr. imdi bunlar grelim. a. Avrif'in Yazma Nshalar
197 Chittick, Wiliam C., Awref al -Maaref, Elr., London 1989, c. III, s. 115. 198 Cebeciolu, Avrif , y.5, sy.12, s. 255.

30

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1) Sleymaniye Lala smail Paa/180. By. Tarihen en eski Avrif nshas olup 614/1217de yani Shreverd hayatta iken Abdulkerim Mansur tarafndan istinsah edilmitir. 2) Sleymaniye, Ayasofya, 1963, 1964, 1965, 1966, 1967. 3) Sleymaniye, Nafiz Paa, 428/1 de kaytldr. 4) Beyazt Devlet Ktphanesi 3432, 3713, 7930, 1629 5) Sleymaniye Ktphanesi, Carullah, 1063, (312 vr.) 6) Sleymaniye Ktphanesi, Dml Baba, 321, (1-205 vr.) 7) Sleymaniye Ktphanesi, Fatih, 2741, (230 vr.), 2742, 2743 8) Sleymaniye Ktphanesi, Esad Efendi, 1587, (199 vr.); 1586, (601 /1205 yl), (194 vr.) 9) Sleymaniye Ktphanesi, H. Hsn Paa, 585, (219 vr.) 10) Sleymaniye Ktphanesi, Hamidiye, 683, (181 vr.) 11) Sleymaniye Ktphanesi, Harput, 397, (265 vr.) 12) Sleymaniye Ktphanesi, Hekimolu, 483, (230 vr.) 13) Sleymaniye Ktphanesi, zmir, 293, (302 vr.) 14) Sleymaniye Ktphanesi, Karaelebizade, 222, (178 vr.) 15) Sleymaniye Ktphanesi, Kl Ali Paa, 616, (174 vr.) 16) Sleymaniye Ktphanesi, Murad Buhari, 188, (241 vr.); 210, (48-71 vr.) 17) Sleymaniye Ktphanesi, Musalla Medrese, 1997, (119 vr.) 18) Sleymaniye Ktphanesi, Pertev Paa, 316, (219 vr.) 19) Sleymaniye Ktphanesi, Serez 1490, (142 vr.) ve 1491,730,731,732 20) Sleymaniye Ktphanesi, azeli Tekkesi68, (168 vr.) 21) Sleymaniye Ktphanesi, ehid Ali Paa, 1289, (155 vr.) ve 1290

31

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

22) Sleymaniye Ktphanesi, Turhan V. Sultan, 179 (207 vr.) ve 186, 323 23) Sleymaniye Ktphanesi, Yahya Tevfik, 1498, (213 vr.) 24) Sleymaniye Ktphanesi, Yazma Balar 1971, (114-117 vr.) 25) Sleymaniye Ktphanesi, Yeni Cami, 716, (357 vr.) ve 717 26) Hac Selim Aa Ktphanesi, Hdai Efendi, 387, (160 v.) ve 527 27) Kprl Ktphanesi, Fazl Ahmed P., 750, (141 vr.) (694 yl) 28) Kayseri Raid Efendi Ktphanesi, Raid Efendi 21537, (4+244 vr.) 29) Edirne Selimiye Ktphanesi, 1076,1077. 30) Diyarbakr Umumi Ktphanesi, 2006, (715 yl) 31) Ktahya Vahid Paa l Halk Ktphanesi, 1449 (373 varak)199 32) Isparta Uluborlu Alaaddin le Halk Ktphanesi, 1849, (242 vr.) 33) Burdur l Halk Ktphanesi 2062 34) Topkap Saray Ktphanesi / Ahmed III Kit. 1542, (288 vr.)] 35) Amasya Bayezid l Halk Ktphanesi, 661, (207 vr.), (690 /1291 yl) 36) Adana l Halk Ktphanesi 899, (204 vr.) 37) Antalya Akseki le Halk Ktphanesi, 149, 1-2 cz c. (1b-164a/165a-239b vr.) b. Matbu Avrifler 1) Beyrutta 1966, 1973 mstakil olarak baslan Avrif . 2) hyau Ulmid-Dn kenarnda Kahire'de 1289da baslan Avrif. Bu nsha 1302, 1306 ve 1312de olmak zere drt defa neredilmitir. 3) hya'nn ekinde Beyrut'ta 1983te nerolunan Avrif. 4) Mstakil olarak Beyrut'ta 1966da yaynlanan Avrif.
199 Bardak, Mehmet Necmettin, Ktahya Vahid Paa Ktphanesindeki Tasavvufla lgili Yazma Eserler,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 124.

32

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

5) Yine mstakil olarak Msr'da 1973de neredilen Avrif. 6) Tahkikli yazma nshann karlatrlmasyla Ezher statlarndan Abdlhalim Mahmud ve Mahmud b. e-erf tarafndan yaplan Avrifin ilk cildi 1971'de neredilmitir. (Kahire 1971, Darul-Ktbil-Hadis) Bu cilt 21. bab (Sflere Gre Evlilik ve Bekarlk) ile hitam bulmaktadr. c. Avrif Tercmeleri 1) Avrifin en eski tercmesi, Farsaya Shreverdnin vefatndan on sene sonra 642/1244'de Kasm Davud tarafndan yaplandr. Bu zat,

Shreverdnin halifesi Zekeriyya el -Multannin mrdlerindendir. 2) smail b. Abd'l-Mmin Ebu Mansur Mde 665/1267de Farsaya yaplan ikinci bir tercmedir. Bu eviri Kasm Ensr tarafndan Tahranda 1985de neredilmitir.200 3) Yine zzeddin b. Muhammed b. Ali el-Kninin ksmen Avrifi evirerek, ksmen de telif olmak zere Misbahl-Hidye ve Mifthl -Kifye adyla Farsaya yapt nc bir tercmedir.201 Bu eviri nce 1291de Haydarabadda daha sonra Celaleddin Hma tarafndan 1325de Tahranda olmak zere iki defa baslmtr. 4) Farsa drdnc bir tercme de Zahiruddin Abdurrahman b. Ali Buzgu taraf ndan yaplmtr. 5) Hind Shreverdleri tarafndan Farsaya defalarca yaplan Avrif

evirilerinin hi birisi tam deildir. eyh Sadreddin Cneyd b. Fadlullah

200 Avrif'l-maarif ,Ebu Hafs ehabeddin mer b. Muhammed Shreverdi; Gz.ge. Kasm Ensari ; trc. Ebu Mansur sfahani, Tahran : ntiarat - lmi ve Ferheng-i, 1985. 201 Yetik bunun Avrif tercmesi olmayp tamamen bir telif eser olduunu kaydeder. Yetik Erhan, zzeddin K, TDVA, stanbul 2001, c. XXII, s. 555.

33

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tarafndan Farsaya yaplan bir tercme Zeyll-Marif f tercemetilAvrif adn tamaktad r. 6) Beinci Farsa bir tercme, Bihbud Ali Horasan tarafndan XIII. yy.da Nects-Slikn unvanyla yaplmtr. (Bu tercme Asitan- Kuds Khanesi, no: 284tedir.) 7) Altnc Farsa evirirsi Kemalzde elebi tarafndan yaplmtr. (Bkz: Fihrist-i Farisi-i Mnzevi, c. II, s. 1186) 8) Avrif, 863/1458de Zeyniyye meyhndan Bigal Hac Ahmed b. Seyd tarafndan 2 cilt halinde Trkeye evrilmitir. lk cilt 262, ikincisi 255 varaktr. Bu tercme, Bursa Eski Yazma ve Basma Eserler Ktphanesi'nde Genel nr. 4453 de kaytldr. Bu eviri 918/1512'de 515 byk varak halinde istinsah edilmitir.Ayrca; Hac Selim Aa Ktphanesi, Hdai Efendi, 486, (436 vr.)da kaytldr. Yazm yl 863 tr. 9) Kaynaklara gre, bir Avrif evirisi de on yedinci yzylda Arif ve Kni-i Rm diye tannan Ahmed b. Abdullah- Bursevi (. 1643) tarafndan yaplmtr. Bu tercme erefl -Mlk f Adaleti ves-Slk adn tamaktadr. Sleymaniye, Esad Efendi, 1998; Milli Ktphane, mikrofilm, 1994, A. 2064, Osmanlca Yaym 1961. 10) Avrifin son zamanlardaki en baarl evirisi, Hasan Kamil Ylmaz ve rfan Gndz tarafndan yaplarak Vefa yaynclk eliyle 1989da stanbulda baslmtr. 11) Yine Dilaver Selvi tarafndan yaplan Trke bir evirisi stanbulda 1995te neredilmitir. Umran yaynlar arasnda kan bu eviri Avrifl -Maarif (Gerek Tasavvuf) adn tamaktadr.

34

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

12) Eserin Almanca evirisi, Richard Gramlich tarafndan baz tashihlerle birlikte yaplarak 1978de Wiesbadende nerolunmutur. Almanca evirisinin ad yledir. Die Gaben der Erkenntnisse, (Hartmann, Angelika, alShreverd, EI, new edition, c. IX, Leiden 1977, s. 780) 13) H. Wilberforce Clarke, Avrifi, Farsa evirisini esas alarak ngilizceye tercme etmitir. Bu tercme 1891de Londrada, 1970te de New Yorkta olmak zere iki kere nerolunmutur: The Awarifl -Maarif Written in the Thirteenth Century by Shaikh Shahabeddin Umar. Bu eviri, ayrca Lahorda Muhammed Eref tarafndan 1973 de baslmtr. 202 14) Avarifin bir tercmesi ise Ankara niversitesi lahiyat fakltesinde 42697 noda kaytldr. Bu tercme Farsadr. d. Avrif zerine Yazlm Makaleler, erhler, Zeyiller ve Talikler Avrif zerine ok sayda alma yaplmtr. Tasavvufun lmez klasiklerinden biri olan Avrif zerine yaplan tespit edebildiimiz almalar unlardr: 1) Avrife Ali b. el -Mehmi (. 835/1431) tarafndan bir erh yaplmtr. 2) Daha sonra da Ali b. Burhaneddin el-Haleb (. 1044/1634) tarafndan erh yaplmtr. Bu erh el-Letif an Avrifil -Maarif adn tar. 3) Avrif, Muibbudd in Ahmed b. Abdullah (. 694/1294) tarafndan semeler yaplarak ihtisar edilmitir. 4) Sadreddin Cneyd b. Fadlullahn Avrife zeyl yazarak Farsaya yapt eviri, Zeyll-Maarif f tercemetil -Avrif adyla tannmtr.

202 Yvonne Yazbeck Haddad and Jane Idleman Smith, Muslim Communities in North America, State University of New York 1994, s.71.

35

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

5) Katib elebi, Seyyid erif Crcannin (. 816/1413) Avrife talik yazdn, Kasm b. Kutluboa (879/1474) tarafndan hadislerinin tahric edildiini, el-Arifi tarafndan da Trkeye evrildiini kaydeder.203 Ancak Mustafa Karann da tespitine gre eserin el-Arifi tarafndan yaplm bu tercmesi elimizde mevcut deildir.204 6) mam- Rabbani'nin Avrife, et-Talkt al Avrifil -Maarif adyla bir talk yazd kaydedilir.205 7) Avrife, ez -Zavrif adyla bir erh yazlmsa da, rihi belli deildir. 8) Gsdraz tarafndan Avrife Arapa olarak yaplan erh sonradan Farsaya evrilmitir. 9) Avrife Zeynddin -i Hf tarafndan bir haiye yazlmtr. 10) Bir haiye de Abdullah b. Sadeddin el-Meden tarafndan yazlmtr. 11) Avrifin deerlendirilmesi konusunda makalelerinden biri, Kasm

Ensarnin E.A. sfahannin Farsaya yapt evirisinin bandaki takdim yazsdr.206 12) Necib Mayil Herevnin Avrif evirisine yapt tenkit yazs da nemlidir.207 13) slam Ansiklopedisi'nde William C. Chittick tarafndan yazlan Avrif maddesi.208 14) Sleyman Uluda'n TDV slam Ansiklopedisinde yazd Avrifl Maarif maddesi. 209
203 Katip elebi, Kef z-Zunun, c. II, s. 1177 204 Kara, Mustafa, XIV. ve XV. Yzyllarda Osmanl T oplumunu Besleyen Trke Kitaplar, slami Aratrmalar- Osmanlya Dair- II, c.II. sy. 2, Ankara 1999, s. 146. 205 el-Hani, Muhammed b. Abdullah, el-Hadikat'n-Nediyye, Msr 1908, s. 190. 206 Shreverd, Avrifl -Maarif, ev. E. A. sfahn, Tahran 1374 (Ka sm Ensari'nin takdim yazs). 207 Bk. Necib Mayil Herevi, Terceme-i Avrifl-Maarif-i Shreverd, Ner-i Dni, c. VI, no. 2, Tahran 1363/1986, ss. 34-40. 208 Bk. William C. Chittick, Awaref el-Maaref, Elr, c. 3, London 1989, ss. 114-5.

36

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

15) Avrifin tantm zerine Msrl Abdul -Hafiz Faral el -Karen tarafndan kaleme alnan bir makale de olduka seviyeli ve objektiftir. 210 16) Kasm Ensarnin Farsa Avrif evirisinin bandaki takdim yazs, ilmi ve tahlili adan neme haizdir.211 17) Hasan Kamil Ylmaz tarafndan yazlan ve Avrif evirisinin Giri ksmndaki yirmi sayfa halinde yaymlanan yazdaki tahliller son derece mhimdir.212 18) Mustafa Akar tarafndan yaplan Avrif tantm, objektif kstaslarla deerlendirilmesi ynyle kymetlidir. 213 19) Ethem Cebeciolunun Avrifi tantm yazs da imdiye kadar yaplan almalar derlemesi asndan deerlidir. 214 20) Beir Dar, Tarih-i Felsefe Der slam, erif, c. I, s. 496. 21) Halvet eyhi Davd-i Halvet (913/1507), Glen-i Tevhd215 adl erinde Shreverdnin baz szlerinin erhini yapmtr. 216 2. Nubetl-Beyn fi Tefsiril-Kuran: ri bir tefsirdir. Shreverdnin yaad dnemde istinsah edilen bir nshas elimizdedir. Bu nshann banda Ziyaeddin bn Ebil-Habe isimli bir kiiye el yazs ile yazlm bir icazetnme bulunmaktadr.

209 Uluda, Sleyman, Avrifl-Maarif, TDVA, stanbul 1991, c. 5, ss. 109-10. 210AbduI-Hafiz Farali el-Kareni, Kitab u Avrifl-Maarifs-Shreverd, Mecelletl-Ezher, c. 56, say: 2, Kahire 1983, ss. 307-12. 211 Shreverd, Avrifl-Maarif, ev. E. A. sfahan, Kasm Ensarinin takdimi, ss. 1-72, Tahran 1374/1985. 212 Shreverd, Avrifl-Maarif, Tasavvufun Esaslar, ev. H. Kamil Ylmaz-rfan Gndz, stanbul 1990, H. Kamil Ylmaz tarafndan k leme alnan Giri yazs, ss. IX-XXXII. 213 Akar, Mustafa, Tasav vuf Tarihi Literatr, Kltr Bakanl Yay., no: 333, Ankara 2001, ss. 848. 214 Cebeciolu, Avrif, y.5, sy.12, ss. 239-55. 215 Sleymaniye Ktphanesi, Hac Mahmud, 3329 no da kaytldr. 216 Uslu, Recep, Davd-i Halvet, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 28.

37

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

333 varaktan oluan bu tefsirde Shreverd, zahir manaya arlk vermi ancak yer yer ir yorumlara da yer vermitir.217 Tefsir incelendiinde Kuran yetlerinin belli bir sraya gre akland ve fakat bazen bir ksm yetlerin atland gze arpar. Mesela son sre olan Nas Sresinde hanns ve vesvis kelimeleri kelimelerinin izahyla yetinilmi baka yetler tefsir edilmemitir. Hatta yetleri topluca yazmaya bile gerek grlmemitir. Eser 610/1212 ylnda istinsah edildiine gre bundan birka sene nce yazlm olmaldr. Bu ise eserin, Shreverdnin vefatndan takrben yirmi-yirmi be yl ncesine ait olduu gereiyle bizi kar karya brakr.218 1) Sleymaniye, H. Beir Aa (Eyp) 24 noda kaytldr.219 2) Sleymaniye, Musall Medresesi 20 numarada kaytl. 3) Darl-Ktbl-Msriyye, Mikrofilm No: 15543. 4) Darl-Ktbl-Msriyye, Mikrofilm No: 2939. 5) am, Mektebetl-Esed, Nihavend, 14769 numarada kaytldr.220 6) Sleymaniye Ktphanesi, Musalla Medrese, 1918, (297 vr.) 7) Edirne Selimiye Ktphanesi, 206. Bu tefsirin, bandan Tevbe suresine kadar tahkiki yaplmtr. 221 Eserin kaynaklar incelendiinde Shreverdnin tefsir bilgisi ynnden iyi bir noktada bulunduu anlalr. Tefsir ilimi asndan isim vererek yararland kaynaklardan bir ksm unlardr: 1-Ebul-Hasan Ali b. Ahmed el-Vhid (468/1035)
217 Ate, Sleyman, r Tefsir Okulu, Ankara 1974, ss. 160 -2. 218 Shreverd, Avrif, (Giri) s. XXX. 219 bn Hallikn, Vefeyt, c.VII, s. 323; Ktib eleb, Kefz -Znn, c. I, s. 251. 220 Dzenli, Yaar, ihabddin Shreverd ve Nubetl-Beyan Tefsirinin Tevb e Sresine Kadar Tahkiki, baslmam doktora tezi, stanbul 1994, s. 38-9. 221 Dzenli, Yaar Marmara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Danman Do. Dr. smail araam, Doktora, 1994. (85 sayfa) YK Tez Merkezi, no: 36437.

38

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

2-Ebu shak Ahmed b. Es-Seleb (427/1035) 3-Eb Ubeyde Mamer b. Msenn (210/825) 4-Eb shak brahim ez-Zeccc (311/923) 5-bnl-Enbr (328/939) 6-Ebul-Ferec bnl-Cevz (597/1200) sim vermeden yararland ahslar ise unlardr: 1-Beav 2-Melim 3-bnl-Cevz222 3. Refn-Nasyihil-mniyye ve Keful-Fedyhl-Yunaniyye: Yunan felsefesine ve onu benimseyen slam felsefecilerine kar eriat savunmak zere yazlm223 tenkid-tahlil bir eserdir. 15 blmden oluur. Shreverd bu eseri, filozoflar tenkit ve slam eriatn savunmak zere kaleme alrken kendisine Gazzliyi rnek almtr. Ancak eser Gazzlnin Tehftl Felsife adl eseri kadar muhteva ve slup bakmndan gl deildir.224 Devrin halifesi Nsr li Dnillhn bu eserden ok faydaland riv yet edilir. Eser on be blmden olumaktadr.yle ki: 1. Blm: Kitap ve snnete sarlmak 2. Blm: Bidat ve sapklklarn menei 3. Blm: Dinin ycelii, muttakler yolu 4. Blm: Vahdniyetin kaideleri ve yunan filozoflarnn fikirlerinin rtlmesi 5. Blm: Halk, emr, hlkat ve ftrat 6. Blm: Adalet ve fazilet

konularyla akl ve naklin birletirilmesi 7. Blm: Kyamet ve cesetle hari inkar


222 Dzenli, ihabddin Shreverd, s.39. 223 Donzel, E. J., Islamic Desk Reference: Compiled from the Encyclopaedia of Islam , Brill Academic Publishers, Berlin- New York- Kln 1994, s.427; Donzel, E. J., Islamic Desk Reference: Compiled from t he Encyclopaedia of Islam, Brill Academic Publishers, Leiden-New York- Kln 1994, s. 427. 224 Nasr, Seyyed Hossein- Leaman, Oliver, History of Islamic Philosophy, London-New York 1996, c.I, s.379.

39

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

edenlerin durumu 8. Blm: ki doum ile bunu gerek sayanlarla reddedenlerin durumu 9. Blm: Filozoflarn yanllklar 10. Blm: Nebiler yolunun aklanmas 11. Blm: Peygamber ile sddklarn hallerine dair sahih haberler 12. Blm: nsan doruya gtren ibretli nazar 13. Blm: Vehm, temessl ve hayalin gerek olmay 14. Blm: Ashab- kirama Allahn deiik ikramlar 15. Blm: Hz. Peygambere tabi olan mmetin ahvali. Eserin hatime blmnde de ruh ve kef gibi felsef ve tasavvuf konulara yer verilmitir. 1) Sleymaniye, Esad Efendi, 3527/6. (120 -160 varaklar aras.) 2) Sleymaniye, Kprl Ktphanesi 728 no da, 3) Bursa, Ulu Cami, Tasnif no: 95 de kaytldr. 4) Eser ayrca, Refn -Nesyihil-mniyye fi Kefil -Fedayihil-Burhaniyye adyla, Milli Ktphanede de vardr. Mikrofilm no: 1994, c. 551. 5) Sleymaniye Ktphanesi, Ayasofya, 2285 6) Sleymaniye Ktphanesi, Esad Efendi, 3527,(120 -160 vr.) 7) Sleymaniye Ktphanesi, smihan Sultan, 267, (160 vr.) 8) Sleymaniye Ktphanesi, Reislkttab, 465, (110 vr.) 9) Hac Selim Aa Ktphanesi, Kemanke, 201 10) Kprl Ktphanesi, Fazl Ahmed P., 728, (163 vr.) 11) Burdur l Halk Ktphanesi, 112-03, (30b-168a) ve 2062 (847/1443.yl). Eser, Muineddin Yezd (789/1387) tarafndan Farsaya tercme edilmitir.225 Daha sonra bu eser Necib Herevi tarafndan tashih edilmi ve Tahranda baslmtr.226

225 Shreverd, Avrif , Giri, s. XXX.

40

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu eser, Aye bint Yusuf al-Mana tarafndan tahkik edilmi ve Kahirede baslmtr.227 4. radl-Mrdn ve Mecd't-Talibn: Tasavvuf ve edepleriyle ilgili bir eserdir.228 Mellif, dost ve mrdlerinin istei zerine bu eseri kaleme almtr. nce eriat, tarikat ve hakikat lsn aklayan Shreverd, daha sonra da tasavvuf stlahlarn izahn yapmaktadr. Vakit, makam ve hal gibi stlahlardan sonra vcud stlahn izaha geer. 1) Sleymaniye, Crh. 1084/1. (1a-43a) 2) Sleymaniye, ehit Ali Paa 1397/1. 3) Sleymaniye. Ayasofya, 2117 (120 a - 162 b) 4) Milli Ktphane, Yer. 2000. AD 10327. 5) Amasya Bayezid l Halk Ktphanesi, 1074/4, (104b-128a vr.) Eseri, M. Emin Fidan (Carullah Efendi 1084/1 deki nshay esas alarak) Trkeye tercme etmitir.229 5. lml-Hd ve Akidet Erbab-i Ehlit-Tk: Tasavvuf ve kelama dair bir eserdir. Mellif eseri Mekkede yazdn ifade eder. Eser on blmden olumaktadr. 1. blm: Salam bir akidenin nasl olmas gerektii 2. blm: ehadet kelimesi ve Allah tenzih 3. blm: Allahn zt sfatlar 4. blm: Allahn kudreti ve mahlukatn fiillerini yaratmas 5. blm: Allah Telnn kelam sfa t hakkndadr. 6. blm: yet, hadis ve dier rivyetlerde geen anlalmas zor istiv, kadem, vech-i lh gibi baz garip sfatlarn izah 7. blm: Ruyetullah 8. blm: Hz.
226 Ebu Hafs ehabeddin mer b. Muhammed Shreverdi,Ref'n -nasaihi'l-imaniyye ve kef'l fedaihi'l-yunaniyye , trc. Muinddin, Muhammed, tsh. Necib Mayil Herevi, Tahran 1986, Sihami Has, 522 s. 227 Suhrawardi, Umar ibn Muhammad, Kashf al-fadaih al-Yunaniyah wa-rashf al -nasaih alimaniyah / li-Shihab al-Din umar ibn Muhammad al-Suhrawardi ; tahqiq wa-taliq, A'ishah Yusuf alMana'i. al-Tab'ah 1, Dar al-Salam, al-Qahirah 1999, 256 sayfa. 228 Ayr. bkz.zahl-Meknn, c.l.s.63. 229 Fidan, M. Emin, rdl-Mrdin, Hacegan Yaynlar. stanbul 2000.

41

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Peygamberin peygamberliine ehadet 9. blm: Ashab ve faziletlerine 10. blm: lm ve sonrasn hatrlamak ve kyametle ilgilidir. Eserin Sleymaniye, Nafiz Paa, 428/2da kaytl nshasn Abdlhamid b. Mesud es-Sivs istinsah etmi ve mellif nshasyla mukabele ettiini yazmtr. 1) Sleymaniye, Air Efendi, 416/10 (172 -190 varaklar aras.) ve 432 no. 2) Sleymaniye, Nafiz Paa, 428/2. (Bu nsha 10 varaktr.) 3) Sleymaniye, Badatl Vehbi Ef, 2023/10. 4) Sleymaniye, Murat Buhari, 210/2. 5) Sleymaniye, Nafiz Paa, 770. 6) Beyazt Devlet Ktphanesi 3260 ve 7941. 7) Sleymaniye Ktphanesi, Ayasofya, 1656 ve 4871 8) Sleymaniye Ktphanesi, Fatih, 5391, (10-27 vr.) 9) Sleymaniye Ktphanesi, Pertev Paa, 652, (25b-52a vr.) Bu eser Darul Envar yaynevi tarafndan da baslmtr. Dmak 1996. 6. er-Rahikl-Mahtm li Zevkil-Ukli vel-Fhm: lahi srlara dair bir eserdir.230 Shreverd, eserin giriinde baz mrdlerinin kendisinden hizmet etmesi sonucu ve hikmet eseri olarak ele geen ilm-i meknn ve srr- masun nevinden bir eser yazmasn istediklerini bu eseri de bu amaca ynelik yazdn kaydeder. Shreverd, nce Kuran yetlerine ve baz hadislere dayanarak esrar- ilhiyi dnmenin nemin belirtmekte, kalblerin buna hazrlanmas iin gerekli olan tasfiyeden ve bunun yollarndan bahsetmekte nefsin slah iin lzumlu takva ve tevekkl yollarn anlatmaktadr. Shreverd, bu eserinde tevhid ve eitlerini de izah eder. Ona gre tevhid drde ayrlr: krr, ilm, hd ve vcd olmak zere. krr

230 Ayr.bkz Hediyyetl-Arifn, s. 786.

42

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tevhidin, iitme ve renme yolu ile; ilm tevhidin, istidlal yolu ile; hd tevhidin, hidyet vesilesiyle ve vcd tevhidin ise inyet sonucu tahakkuk edeceini ifade eder. 1) Sleymaniye, H. Mahmud Efendi, 2682/1 (31 varak) 2) Sleymaniye, Halet Efendi, 814/8 3) Sleymaniye, ehid Ali Paa, 1377/3 4) Beyazid, Veliyyddin Efendi, 1821. 5) Milli Ktphane, 06 M.K. Yz. A 5661/11, (142b-147a) Osman Yahya bu eserin bn Arabi'ye ait olduunu syler. Biz bu gre katlmyoruz.231 7. Risalets-Seyr vet-Tayr: Tecelli, seyr, tayr ve slka dair bir eserdir.232 ki varaktan oluur. slamn tahakkukunun almayla (ibadetle), imann

tahakkukunun ise slkla mmkn olabileceini; slamn hakikatine ermeyenden imann hakikatine ermesinin beklenemeyeceini ifade eder. Slktan sonra ise seyr vardr. Biz slk ehliyiz diyerek kendilerine vacip olan ahkam- diniyyeden muaf olduklarn iddia edenlerin hata ettiklerini nk ibadette ictihad (mcahede) olmaynca slk ehlinden olunamayacan izah eder. 1) Sleymaniye, Hamidiye, 1447/66 2) Sleymaniye, Nafiz Paa, 428/3. Bu nshann ismi el -Kelam fis -Seyri vetTayridir. 3) Sleymaniye, Badatl Vehbi Efendi, 2023/9 4) Sleymaniye, Kprl, 1589 5) Sleymaniye, ehid Ali Paa, 1393/5 (60 b- 63 a varaklar aras)
231 Kitab- inasi-i bni Arabi, Fransa, s. 591. 232 Ayr. bkz. Mehdevi, Musannfat- bn Sina, s.I77; Fihrist-i Farisi-i Mnzevi, s.758.

43

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

6) Bursa, Ulu Cami,Tas.65/5 7) Beyazt Devlet Ktphanesi, 8011 8) Nuruosmaniye Ktphanesi, 2402 (1b-5ayp vr.) 9) Bak Devlet niversitesi limler Akademisi Mehemmed Fuzul Adna El Yazmalar Ktphanesi, 2785-4410, (34-36 varaklar aras)233 8. Vesy: Shreverdnin mrdlerine ve oluna yapt tavsiyeleridir.234 Genel olarak takvaya yapmasnn, gnahlardan uzak durmasn ister. zellikle bidat ehli ve kadnlarla sohbetten sakndrr. Gece namazn salk verir. Sleymaniye, Nafiz Paa, 428/4daki nshas bir varaktan ibarettir. 1) Sleymaniye, brahim Efendi, 854/4 2) Sleymaniye, Air Efendi, 443/4 3) Sleymaniye, Nafiz Paa, 428/4 4) Sleymaniye, ehid Ali Paa, 1396 5) Sleymaniye, Kprl,32915 6) Milli Ktphane,Yz. A. 8225; Yz. A.995/4; Yz.B.217/2; Yz. B. 346/19; Yz. A. 868/14; Yz. A.3069/6A. 7) Ankara niversitesi, lahiyat Fakltesi Ktphanesi, 42512. 8) Beyazt Devlet Ktphanesi 277 9) Sleymaniye Ktphanesi, Air Efendi, 459 10) Sleymaniye Ktphanesi, A-Tekeliolu, 408 11) Sleymaniye Ktphanesi, Badatl Vehbi, 2045, (97-98 vr.) 12) Sleymaniye Ktphanesi, Carullah 1211,57-59 vr

233 Muslu, Ramazan, Bak Devlet niversitesi limler Akademisi Mehemmed Fuzul Adna El Yazmalar Ktphanesinde Bulunan Tasavvufa dair Eserler, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara2001, y.3, sy. 7, s.288. 234 Ayr. bk. Kerbel, el-Cinan, c.II, s.399. Mikro film fihristi, c.I, ss.527 -550, Tahran.

44

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

13) Sleymaniye Ktphanesi, Carullah 1095,152-154 vr.] 14) Sleymaniye Ktphanesi, Esad Efendi 3676, (106-107 vr.)ve 3819, 1641, 1695, 3597 15) Sleymaniye Ktphanesi, Fatih, 5433, (104-105 vr.) 16) Sleymaniye Ktphanesi, H. Hsn Paa, 70, (295. vr.) ve 260 da, 17) Sleymaniye Ktphanesi, Hac Mahmud Ef. 2859, (1-2 vr.) ve 705, 1840, 2062, 2310. 18) Sleymaniye Ktphanesi, Halet Efendi, 302, (88 -90 vr.) 19) Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi, 870,(89 -90 vr.) 20) Sleymaniye Ktphanesi, smihan Sultan, 259, (33-37 vr.)] 21) Sleymaniye Ktphanesi, zmir, 815, (67-69 vr.) 22) Ktahya Tavanl Zeytinolu le Halk Ktphanesi, 667, (66-68 vr.) 23) Amasya Bayezid l Halk Ktphanesi 1584/10, (122a-123b vr.)ve 61/14; 1761/37. 24) Ktahya Vahid Paa Ktphanesi, 580/1. (2 varak) 235 9. Risalet Cezbil-Kulb il Muvsalatil-Mahbb: Shreverd, eserin giriinde kitab, slikleri doruya ulatrma ve onlar mhlikattan koruma amacna matuf olarak yazdn ifade eder. Kitap 30 bba ayrlmtr. yle ki: 1. bb: lim 2. bb: iman 3. bb: slam 4. bb: ihsan 5. bb: zikir 6. bb: kr 7. bb: istikamet 8. bb: takva 9. bb: sdk 10. bb: yakn 11. bb: hilm 12. bb: gzel ahlak 13. bb: yalan sylemek 14. bb: susmak 15. bb: dili tutmak 16. bb: kalb 17. bb: fikir 18. bb: firaset 19. bb: marifet 20. bb: mevize 21. bb: itibar 22. bb: muhabbet 23.

235 Bardak, Mehmet Necmettin, Ktahya Vahid Paa Ktphanesindeki Tasavvufla lgili Yazma Eserler,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 124.

45

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bb: ak 24. bb: evk 25. bb: kurb 26. bb: muvasale 27. bb: tevekkl 28. bb: fakr 29. bb: libas 30. bb: Hz. Peygamberin stnl ve mucizeleri. Mellif her bba nce konu ile ilgili yetleri vererek giri yapmtr. Daha sonra ise hadis-i erifleri yazm, daha sonra da gerek grmse meyhn szlerini nakletmitir. 1) Sleymaniye, H. Mahmud Efendi, 3122/1 (1 -37 varak aras) Eser, hicr 1328de Halepte baslmtr. 10. Evrds-Shreverd: Shreverdnin tertip ettii virdleri ihtiva eden bir mecmuadr.236 110 virdten oluur. Eser, Halifesi Zekeriya Multan tarafndan Evrd - eyh-yh adyla, Farsaya tercme edilmitir. Bu eser Kenzl-bd f erhil-Evrd 237 adyla Ali b. Ahmed Gr tarafndan erh edilmitir. Bu erhin nshas, 1) Sleymaniye, H.Selim Aa Ktphanesi, 550/2 (237 varaktr) 2) Sleymaniye, Pertevniyal, 445. de kaytldr. (309 varaktr) 3) Beyazt Devlet Ktphanesi, 7907. (4 vr.) Bu nshann ad, el-Evrad ve'lAhzabtr. 11. Snhul-Fth bi Zikrir-Rh: Ruh, nefs, istirak, vcud, havtr gibi konular ihtiva eden bir eserdir.238 Shreverd, bu eseri deerli dostum dedii bir zatn sorularn cevaplamak iin kaleme almtr. Sorular ise Rabbe giden slkun nasl olmas gerektii, huzur- ilhiye vsl ve oradan rucuun nasl olacana dairdir.

236 Kara, Mustafa, Evrd, TDVA, stanbul 1995, c. XI, s. 534. 237 Ayr. bkz. Fihrist-i Genbah, s. 556; Ahval ve Asar- Multani, ss.91-5; Ktip elebi, KefzZnn, c.II, s. 1517. 238 Ayr. bk. Ktip elebi, Kefz-Znn, c.1, s. 827.

46

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sleymaniye, Laleli,1593/3deki nshann sonunda Shreverd, bu risaleyi Konyada bulunan baz ihvanmz iin 602 senesinde yazdk. demektedir. Bu esnada kendisi 63 yandadr. Tarikatn yaylmas ve tarihi seyri asndan o dnemde Konyada mrdlerinin bulunmas kayda deer bir olaydr. Bu eser Risale fis -Slk olarak da adlandrlr. 1) Sleymaniye, Kprl, 1605/16 2) Sleymaniye, Laleli,1593/3 (71-79 varaklar aras) 12. el-Esile vel-Ecvibe: Sorulan tasavvuf sorulara verilen cevaplardan oluur. 1) Msr, Emane, 1962 no da kaytldr. (35 varaktr.) 2) Atf Efendi Ktphanesi, Atf Efendi, 2787, (89 -94 vr.) 13. Ftvvetname: Farsadr. Ftvvete dair bir eserdir. Eserde yer yer Arapa ifadeler de yer almaktadr. Mstensih, Shreverdyi Melikl-Meyh ve Kutbl-Muhakkkn olarak takdim etmektedir.239 1) Sleymaniye, Ayasofya, K. 2049. bu nshann ad, Kitabl-Ftvve'dir. (159-181 varaklar aras) Farsadr. 2) b) Paris Milli Mzesi no: S. P. 113. Bu nshann ismi RisaletlFtvve'dir. Arapadr. Murtaza Savvaf ve Henry Corbin tarafndan Resail-i Cevanmerdan iinde neredilmitir. ran, 1357 /1973. 14. Risale fi Guraril-Hak ve stidrcihim: Bu eser hakknda herhangi bir bilgiye ulaamadk.240 15. Makamtl-rifn

239 Bu eser hakknda bkz: Ocak, A. Yaar, Ftvvetnme, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 264. 240 Shreverd, Avrif, (Giri) s. XXXII.

47

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1) Beyazt Devlet Ktphanesi 5999 (26b-29a vr.) Bu nshann ad, Risale fi Makami'l-Erbaindir. 2) Sleymaniye Ktphanesi / Badatl Vehbi 2023, (47-61vr.) Bu nsha ise Makamat's-Sfyye adn tamaktadr. 3) Koca Ragp Paa Ktphanesi, 1480, (203-209 vr.) 4) Sleymaniye, Esad Efendi, 3796/4 (28b -29 a varak) de kaytl bulunan bu nsha, Shreverdnin, makmtla ilgili Arapa risalesinin Farsa tercmesidir. Krk makam srasyla saylm ve ksaca zelliklerinden bahsedilmitir. Risalenin ismi yoktur. Tercme eden de belli deildir. Ayrca Shreverdnin bu risalesi, Risalet Makamtis-Sfiyye olarak da isimlendirilmitir. Emile Maalouf tarafndan The Sf Stations adyla ngilizceye tercme edilmitir. Beyrut Darul-Merik Sari, Editeurs 1993, 113 sayfa. 16. Risale fil-Fakr: Sleymaniye, Esad Efendi, 3787 /5 ( 13 b )de kaytl olan bu risale eksiktir. Kitabn 14a sayfasn zerinde 14 rakam yazl iken ayn sayfann st rafnda Osmanlca ifade ile bu sayfa 16. sayfadr yazmaktadr. Zaten 13b deki risale de yarm sayfadr devam olan ve 14 a sayfas ise kitapta yoktur. Bu yarm sayfada ise Shreverd, fakr kavramna hadis-i eriflerle giri yapm ve fakiri; aln kimsenin bilmedii kii olduunu bildiren hadisle aklamtr. 1) Sleymaniye, Esad Efendi, 3787 /5 ( 14 -15 varaklar aras.) 2) Beyazt Devlet Ktphanesi, 7941. 3) Konya Blge Yazma Eserler Ktphanesi, 198, (285b-287a vr.) Bu nshann ad, Risale fi erhi Maani'l -Fakr ve Nushi'l-Fakrdr.

48

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

4) Bak Devlet niversitesi limler Akademisi Mehemmed Fuzul Adna El Yazmalar Ktphanesi, B-2785; 4410 (45b-47). Bu nshann ad Risle f erhil-Fakrdr.241 17. Edilletl-yn alel-Burhn: Arapa olan bu eser, slam akidinin savunmas ve sapk mezheplerin reddine dairdir. 242 1) Sleymaniye, Hamidiye, 1447/12. 131-150 vr 2) b) Bursa Ulucami, Tasavvuf, 1597. (89a -89b)243 18. Esrrl-rifn ve Siyert-Tlibn: Arapa bir eserdir. Farsaya da evrilmitir.244 19. el-Esml-Erban: Arapa bir eserdir.245 Shreverd, bu eserinde Allahn krk isminin anlamn; bu isimleri okumann faziletlerini ve umulacak faydalarn izah eder. Bu eseri, Fahreddin Ebul-Mekrim Farsaya tercme etmitir. 1) Sleymaniye, Yazma Balar, 2773/1 (1-15 varaklar aras) 2) Sleymaniye, Ayasofya, K. 1870 (13 varak) Bu nshann ad, erh EsmilErbandir. 3) Sleymaniye, Ayasofya, 377. Bu nshann ismi, Erbene ismen ve hassatuhtr. 4) Beyazt Devlet Ktphanesi 1314, bu nshann ad, erhu'l-Esmai'lHsnadr. 5) Sleymaniye Ktphanesi, Ayasofya 3358, (141 -150 vr.) 6) Sleymaniye Ktphanesi, Badatl Vehbi 2170, 39-54 vr.)
241 Muslu, Ramazan, Bak Devlet niversitesi limler Akademisi Mehemmed Fuzul Adna El Yazmalar Ktphanesinde Bulunan Tasavvufa dair Eserler, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara2001, y.3, sy. 7, s.287. 242 Ayr. bkz. Ktip elebi, Kefz-Znun, c. I, s. 50; Mikrofilm Fihristi, c. I, s. 424, Tahran. 243 Hartman, Angelika, an-Nasr li Dinillah, Politik, Religion, Kultur in der spten' abbasidenzeit 1975 s. 34. 244 Ayr. bkz.Tarih-i Nazm u Ner, Nefs, s. 731. 245 Ayr. bkz. Ktip elebi, Kefz-Znun, c. I, s. 90.

49

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

7) Nuruosmaniye Ktphanesi, 602, (1a-6ayp vr.) 8) Kprl Ktphanesi, Mehmed Asm Bey, 705, (114-117 vr.) 9) Milli Ktphane A005133-03 23b-33a Bu nshann ad Esmaul-Izam dr. 10) Milli Ktphane B000148-01, ( V+1b-5a ) 11) Manisa l Halk Ktphanesi 139/5, (69-77 vr.) 12) Adana l Halk Ktphanesi 140, (85a-87a vr.) Bu nshann ad, Risale fi Havassi Menafii Esma'l-Hsnadr. 20. Behcetl-Ebrr: Arapa bir eserdir. Abdlkadir Geylannin menkbelerini muhtevidir.246 1) Hac Selim Aa Ktphanesi, Kemanke, 201, (1-2 vr) Bu risale Risale-i Menakb's-Sofiyye adyla kaytldr. 21. Hilyetn-Nsik: Arapa bir eserdir. Shreverd, hac ibadetini izah etmek iin kaleme ald bu eseri 10 blme ayrmtr. yle ki: 1. blm: Haccn fazileti 2. blm: Hacca niyet edene gerekli hususlar 3. blm: hram ve yasaklar 4. blm: Mekkeye giri, tavaf ve say 5. blm: Safa ve merve arasnda say 6. blm: Mekkeden Arafata k ve Arafat vakfesi 7. blm: Arafattan Mearil-Harama gidi 8. blm: Minaya yneli ve orada yaplacaklar 9. blm: Mekkede kal sresi ve veda tavaf 10. blm: Hz. Peygamberi ziyaret. Mensik adl bir eser daha vardr ki Hilyetn-Nsik ile hemen hemen ayndr.247 Tarih-i Erbil sahibi bu eserden bahseder.248 1) Sleymaniye, Ayasofya, K .1136 (98 a-121 b varaklar aras) 22. Risale-i Shreverd be Fahri Rz: Shreverdnin Fahreddin Rzye yazm olduu bir mektuptur.249
246 Ayr. bkz. zahl-Meknun, c. I, s. 199. (zah'I-Meknun, Milli Ktphane Yz. c.16/1) 247 Ktib eleb, Kefz-Znn, c.II, s. 1832. 248 Tarih-i Erbil, s.176; bn Hallikn, Vefeyatl-Ayan, c. VII, s. 323.

50

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1) Sleymaniye, Badatl Vehbi Efendi, 2023/15 (95 -96 varaklar aras) 23. Risale fis-Slk: Arapa bir eserdir. Slk ve artlarn izah sadedinde kaleme alnm bir eserdir. 1) Sleymaniye, brahim Efendi, 870/2 (95 b - 97 a varaklar aras) 2) Sleymaniye, Laleli, 1593/4. Bu nshann ad Risalets-Slktur.250 (7179 varaklar aras.) 24. erh-i Rubai-i eyh ihbddin es-Sf: 251 25. Kelm ihbddin es-Shreverd ve erhuhu: Farsadr.252 1) Sleymaniye, Ayasofya, K.4792. Nshann ad, Muhtasar min Kelam esShreverddir. (799a-801a varaklar aras sayfa kenarnda) Farsadr. 26. el-Levmil-Gaybiyye: Arapadr. Ruh hakknda bilgi verir ve ruh- ilhi ve ruh- insn olmak zere ruhu iki ksmda inceler. 1) Sleymanye, Badatl Vehbi, 2023/31 (186 a-187 a varaklar aras) 2) Sleymaniye, Badatl Vehbi, 2023/16 3) Sleymaniye, ehit Ali Paa, 1382/1 (3 b- 4 a varaklar aras) Bu nsha, Futuhat risalesinin banda yer almtr. Bundan dolay mstensih yanllkla bu risaleyi Futuhatn ba ksm zannederek Futuht olarak isimlendirmitir. 4) Ulum-i Yezd, no: 630, Tahran. 5) Meclis-i ura-y slam, no: 126, Tahran. 6) Bak Devlet niversitesi limler Akademisi Mehemmed Fuzul Adna El Yazmalar Ktphanesi, B-2785; 4410.253

249 Ayr. bk. Mikrofilm Fihristi, c. I, s. 517, Tahran . 250 Ktib eleb, Kefz-Znn, c.1, s. 872. 251 Ayr. bkz. Mikrofilm Fihristi, c. I, s. 569, Tahran; Suhann- Manzum Ebu Said Ebul-Hayr, s.151. 252 Ayr. bkz. Mikrofilm Fihristi, c. III, s. 157, Tahr an.

51

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

27. Name-i Shreverd be Kemaleddin smail-i sfehn: Arapa'dr. 1) Mukaddime-i Divan- sfehn, Mikrofilm Fihristi, c. I, s. 423, Tahran. 28. Nisbet-i Hrka- Shreverd:254 29. en-Nikatz-Zevkiyye: Arapadr.255 er-Rislet-evkiyye eklinde de bilinir. Hsameddin Yahya Lahic tarafndan Farsa'ya evrilmitir. 1) Kprl Ktphanesi, Fazl Ahmed P., 1601, (88-91 vr.) Bu risale elKelimat'z-Zevkyye ve'n-Nkat'-evkyye adyla kaytldr. Ancak ktphane kaytlarna Eb'l-Ftuh ihabddin Yahya b. Habe es-Shreverdiye ait olarak gemitir. 2) Sleymaniye Ktphanesi, Ayasofya, 2427, (5 vr.) 30. Sfat- Halvet ve Adb: 1) Sleymaniye, Ayasofya, K. 2117 (175 -176 varaklar aras) 2) Mikro film fihristi c. III s. 224 Tahran. Bu nshann ad, Adab - Halvettir. 3) Hac Selim Aa Ktphanesi, Hac Selim Aa 1271, (70 vr.) 32. el-Mutekid: Yazara aidiyeti phelidir. Cneyd irazi, el-zar da (s. 7) bu eserin, el-Mutekid fil - Mutekidden farkl olduunu kaydeder. 33. Futuht: 1) Sleymaniye, ehit Ali Paa, 1382/2 (4 a-9 a varaklar aras) 2) Sleymaniye, ehit Ali paa 1393/8 (69 a-73 a varaklar aras) 3) Kprl Ktphanesi, Fazl Ahmed P. 1605, (36-40 vr.) 34. Gurbetl-Garbe: 1) Sleymaniye, Reisl-Kttb, 451/2 (30-37 varaklar aras)
253 Muslu, Ramazan, Bak Devlet niversitesi limler Akademisi Mehemmed Fuzul Adna El Yazmalar Ktphanesinde Bulunan Tasavvufa d air Eserler, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara2001, y.3, sy. 7, s.285. 254 Ayr. bkz. Mikrofilm Fihristi, c. i. s. 676, Tahran 255 Ayr. bkz. Fihristi Nushaha-y Hatti, V. Defter. s. 412.

52

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

2) b) Sleymaniye, Crh. 1834/9 (28 b- 29 a varaklar aras) 3) Sleymaniye Ktphanesi / Esad Efendi 3688, (109 -111 vr.) Bu eser er-Risaletl-Asmyye256 olarak da bilinir. Eserde mellifin Maveraunnehre gittii nakledildiinden baz aratrmaclar bu eserin Shreverdye ait olmadn nk Shreverdnin hi Maveraunnehre gitmediini ifade ederler. Halbuki eser bir mecaz anlatm harikasdr. Tasavvuf konular mecaz bir kssa ile anlatmtr. Daha sonrada bu eser erh edilmitir. Sleymaniye, Reisl-Kttb, 451/2da kaytl nshada nce eser sonra da erhi mevcuttur. erhe gre Maveraunnehir alem-i ulv olarak aklanmtr. 36. Risale-i Fadliyye: Farsa'dr. 1) Sleymaniye, Yazma balar, 4345/23 (300a-300b. 1 varak) 37. Risale fil-rde: Tasavvufta irade kavramn izah etmek iin kaleme alnm bir eserdir. Shreverd, Srf Allahn rzasn dileyerek sabah akam Rabblerine dua edenleri huzurundan kovma 257 yetini zikrederek konuya girer ve mutasavvifenin bu yeti irade stlahnn temeli olarak kabul ettiklerini ifade eder. Daha sonra mrdte devaml surette daha fazlay isteme himmeti bulunmas

gerekliliini aklar. Shreverdye gre daha ounu irade himmeti kesilmi ve ulat mevhibe-i lh ile kanaat etmi mrd ldr. Onun lm hayatndan daha hayrldr. nk daha ou isteme himmetinin olmay noksanlktr ki bu noksanln sonucu ise hsrandr. 1) Sleymaniye, ehid Ali Paa, 1393/6 (63 a-67 b varaklar aras) 38. Risale fit-Tasavvuf: 1) Sleymaniye, Hamidiye, 1447/18
256 Ktip elebi, Kefz-Znun, c.1, s. 877. 257 Enam Sresi, 52.

53

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

2) Ankara niversitesi lahiyat Fakltesi Ktphanesi, 42872 no da kaytldr.(102b-106a) 3) Sleymaniye Ktphanesi / Esad Efendi3597 96 -98 vr 4) Sleymaniye Ktphanesi / Fatih 5414,82-96 vr 5) Sleymaniye Ktphanesi / Hac Mahmud Ef. 2726,46 -54 vr 6) Sleymaniye Ktphanesi / brahim Efendi 870,102 -104 vr 7) Sleymaniye Ktphanesi / Reislkttab 451,37-42 vr 8) Sleymaniye Ktphanesi / Trnoval 1858,111-118 vr 39. Taksiml-Mevcdt 1) Sleymaniye, H. Hsn Paa 1230/8 (40b-41a, 2 varak) 2) Sleymaniye Ktphanesi, Laleli 002271-02, [t.y.] (93-94 varaklar aras). Bu nshann ad, Risale fi taksimil -mevcudattr. 3) Sleymaniye Ktphanesi, ehid Ali Paa, 2766-15, [t.y.] (108-111 varaklar aras). 40. Havasl-Esma: 1) Sleymaniye, Esad Efendi, 3704 /15 (141 -142 varak aras) 2) Beyazt Devlet Ktphanesi 1256 3) Beyazt Devlet Ktphanesi 1257 / 4) Beyazt Devlet Ktphanesi 7965 41. Risale fi Sfati's -Sf 1) Sleymaniye Ktphanesi, Esad Efendi, 3796,(28 vr.) 42. Risale fi Kerahiyat't-Taami'l-Velime ve Vasiyet's-Shreverdi, 1) Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi, 854,(16 -17 vr.) 43. Kef'l-Gta li-hvan's-Safa

54

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1) Sleymaniye Ktphanesi, ehid Ali Paa, 1382, (22-24 vr.) 2) Nuruosmaniye Ktphanesi, 4901, (101. vr.) 44. Risale fi Marifeti't -Tevhid 1) Millet Ktphanesi, Ali Emiri Arabi, 4427, (83-100 vr.) 45. Risalet Hfzi'l-man: 1) Adana l Halk Ktphanesi 1090, (1b-64b vr.) (1642 yl) 46. Risle fi'l-Fer'z: 1)Milli Ktphane, 06 M.K. Yz. A 1019/4. Bu eserin yazara aidiyeti phelidir. 47. Tefe'l-nme: 1) Milli Ktphane, 06 M.K. Yz. A 8175/2. Bu eserin de yazara aidiyeti phelidir. 48. Rislett-Tark:258 Shreverdnin, Farsa iirleri iin kaynaklar: 1) Hamdullah Mustevf, Tarihi Guzde, ( Milli Ktphane, Osmanlca, Mfl. 1994. c. 75, Ankara) 2) Reidi, Sevnihl-Efkr. Shreverdnin hayat ve tasavvuf anlayn aratracak aratrmaclar aada vereceim eserlerden faydalanabilirler. 1) ed-Dirsetl-slamiyye, el-Arabiyye Fakltesinde, ihbddin Shreverd, Hayatuhu ve Tasavvufuhu adl Yksek Lisans almas yaplmtr. Aie Yusuf mer el- Menai,1985.

258 Muslu, Ramazan, Bak Devlet niversitesi limler Akademisi Mehemmed Fuzul Adna El Yazmalar Ktphanesinde Bulunan Tasavvufa dair Eserler, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara2001, y.3, sy. 7, s.289.

55

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

2) Yaar Dzenli, Marmara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, ihabddin Shreverd ve Nubetl-Beyan Tefsirinin Tevbe Sresine Kadar Tahkiki adl doktora tezi yapmtr. 3) M. Emin Fidan, Mrdliin Temel retileri adl Yksek Lisans almasnda Shreverdnin hayat eserleri ve tasavvuf anlayn incelemitir. Hacegan, 2000. 4) Ohlander, Erik, Philosophy: Master of Masters: Abu Hafs Umar al-Suhrawardi and the Rise of the Sf Brotherhoods 5) Ohlander, Eric,. Between Historiography, Hagiography and Polemic: The Relationship between Abu Hafs 'Umar al-Suhrawardi and Ibn 'Arabi; Annual Journals of the Society Volume XXXI V, 2003 6) Hartmann, A, Cosmonogie et doctrine de l'me dans l'oeuvre tardive de Umar asSuhrawardi. In: Quaderni di Studi Arabi (Venezia), 11, 1993, S. 1-16. 7) Hartmann, A., Kosmogonie und Seelenlehre bei 'Umar as-Suhrawardi (st. 632/1234). In: Gedenkschrift Wolfgang Reuschel. Akten des III. Arabistischen Kolloquiums, Leipzig 21.-22. 11. 1991. Hrsg. von Dieter Bellmann. Stuttgart 1994, S. 135-156. 8) Hartmann, A., al-Suhrawardi, Shihab al-Din Abu Hafs 'Umar. In: The Encyclopaedia of Islam. New Edition. Hrsg. von C.E. Bosworth, E. van Donzel u.a., Bd. IX, Leiden 1997, S. 778-782 (engl.), S. 812-816 (franz.). 9) Hartmann, A., al-Nasir li-Din Allah. In: The Encyclopaedia of Islam. New Edition. New Edition. Hrsg. von C.E. Bosworth, E. van Donzel u.a., Bd. VII, Leiden 1993, S. 996-1003 (engl.), S. 997-1005 (franz.). 10) Hartmann, Angelika, Annasir Li-Dinillah: Politik, Religion, Kultur in der

spten'abbasidenzeit (1180-1225) Walter de Gruyter, Berlin-New York 1975,

56

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

11) Huda, Qamar, The Sf Order of Shaikh Abu Hafs Umar al -Suhrawardi and the Transfer of Suhrawardi, Yya Religious Ideology to Multan. University of California, Los Angeles. History, Religion. AAC 9906172. 12) Huda, Qamar, Striving for Divine Union, Spiritual Exercises for Suhraward Sfs (Routledge Curzon Sf Series), Curzon Press Published 2003.

57

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

KNC BLM SHREVERDNN TASAVVUF ANLAYII Tezimizin bu blmnde mutasavvfmz Shreverdnin tasavvuf anlayn ele almak istiyoruz. A.TEMEL TASAVVUF KAVRAMLAR 1. TASAVVUF Tasavvuf tanmlanmtr.260
259 Tasavvuf kelimesinin kk ve lgat anlam hakkndaki genel tartmalar sf kavram bal altnda incelediimizden bu balk altnda tekrara gerek grmedik. Ancak ksaca ifade etmek gerekirse; Srf ses ben zerliinden hareket ederek tasavvufun, Yunanca hikmet demek olan sofostan geldiini iddi edenler olduu gibi, ona sril bir mene uyduranlardan, onu Hint mistisizmine balayanlara kadar eitli yersiz grler ortaya atanlar olmutur. Bunlar, kelime veya muhtev benzerliklerine arlk vererek ortaya konulmu yanl grlerdir.Hakkatte ise tasavvuf kelimesinin hangi kkten geldii konusunda slm limleri arasndaki grler, onun tamamen slm kaynakl olduunu ortaya koymaktadr. Bu hususta muhtelif grler arasnda; tasavvufun, arnmlk ve seilmilik anlamna gelen; saf, saf vet ve stf kelimelerin den neet etmi olaca ifde edildii gibi, ona ait slbun ilk tezhr ekli olan ehl-i suffe n myla yd edilen ashbdan bz ubbd (bidler) ve zhhd (zhidler)in giydikleri sf denilen yn hr kadan alnd gr genel kabul grmtr. Bu hususu Shreverd, Tasavvuf, sf (yn elbise, hrk a) giyen demektir. Sfi kelimesi ise sfa mensup anlamndadr. Yani sf giyinen demek tir. Mutasavvf sfi gibi kullanlr .Bu taifeden bazlar nefislerini terbiye etmek iin yn (kee -sf) giyindiklerinden dolay by le isimlendirilmilerdir. Bu duruma rahat iinde olmak daha uzak, tevazu ise daha yakndr. Bundan sonra sf (yn -kee) giymeyenler de davran ve sz ynnden giyenlere benzedikleri iin, sz konusu taifeye nispet edildiler.diyerek aklamtr. Shreverd, rdl-Mrdn, Sleymaniye Ktphanesi, Carullah Efendi 1084, vr.28b. Geni bilgi iin; Eb Nuaym, Ahmed b. Abdillah el -Esbahn, Hilyetl-Evliy ve Tabakyul-Asfiy, I-X, Kahire, trs. c. I, s. 17-20; Kelbz, Taarruf, 53-58; Hucvir, KefulMahcb, ss. 111-112; Haldun, ifus-Sil, s. 98-100; Tehnev, Kef, c. II, s. 840 -7; AbdlMnim el-Hfn, Mevsats -Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 680-5; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.529; Dorul, mer Rza, slmiyetin Gelitirdii Tasavvuf , stanbul, 1948, ss. 62-64; Nicholson, Reynold,Tasavvufun Menei Problemi, trc: Abdullah Kartal, z Yay., stanbul 2004, ss.64-73; z, Mahir, Tasavvuf, s. 36-41; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 412;Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, ss. 11-41; Ylmaz, Tasavvuf ve Tarkatlar , ss. 831-49; Uluda, Sleyman, slam Dncesinin Yaps, ss. 114-117; Kara, Tasavvuf ve Tarkatlar Trihi , ss. 26-27; Gngr, Erol, slam Tasavvufunun Meseleleri, ss. 65-96; Eraydn, Seluk, Tasavvuf ve Tarikatlar, Marmara nv., lahiyat Fak., Yay., stanbul 2004, ss. 36-42;Arberry, Arthur John, Tasavvuf, slam Kltr ve Medeniyeti, stanbul 1989, c. IV, ss. 145-157; bn Haldun, ifaus-Sil, Haz: Sleyman Uluda, stanbul 1975, ss. 83-101; Taftazn, Ebul-Vef, slam Tasavvufuna Giri Ter: Mehmet Demirci, DEF Dergisi, zmir 1968, c.III, ss215-34;Temren, Belks, Tasavvuf Dncesinde Demokrasi, Ankara, 1995, ss. 23-28; Kk, Hlya, Tasavvuf Tarihine Giri , ss. 59-123; Grer, Dilver, Abdulkdir Geyln, nsan Yay., stanbul, 1999, ss. 37-43, Selvi, Dilaver, Kuran ve Tasavvuf, ule Yay., stanbul 1997, s.16; Tasavvufa d tesir meselesi hakknda bir yorum iin bkz: Scattolin, Giuseppe, slam Tasavvufunda Allah Sevgisi, Ter: Ali Galip Gezgin, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ank ara 2001, ss. 234-5; bn Manzr, Lisnu'l-'Arab, Beyrt 1990, c.IX, s. 199;Sunar, Cavit, Tasavvuf Tarihi , Ankara 1975, s. 164; Cebeciolu, Ethem, Nicholsonn Kronolojik Esasl Tasavvuf Tanmlar, AFD, Ankara 1987, s. 29; Aff, Ebul -Al,

kavram,259

mutasavvflar

tarafndan

eitli

ekillerde

58

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kn(.730/1330), tasavvuf, ilhi ahlkla ahlklanmaktr. 261 der. bn Arab (.638/1240), tasavvufu, zhiren eratn dbna vkf olup, onun zhir hikmetlerini btnda ve btn hikmetlerini de zhirde grebilmek olarak tarif eder.Ona gre, bu iki (zhir ve btn) hikmetin edeplerine vkf olan kimse kemle erer.262 Serrc (.378/988) ise, Allahn, lh kelmn anlamak ve lh hitbndan hkm karmak zere, dostlarnn gnlne at bir kef ve ilham ilmidir.263 demektedir. Kueyr (.465/1072), tasavvufu, kalblerin kirlerden temizlenmesi,

yaratklara kar gzel davranmak ve er konularda Reslullah (s.)e tbi olmaktr. Mlkiyet ve varlk iddisndan uzaklaarak gklerin yaratcsna balanp, beer sfatlara esretten kurtulmakt r.264 eklinde izah eder. Hucvir (.470/1077), tasavvuf, nefsin tm haz ve isteklerini terk etmektir.265 der. Yine Kueyr (.465/1072) kitap ve snnete drt elle sarlmak, hev, heves ve bidatlere uymamak, eyhlere hrmet etmeye byk deer vermek, yaratlan ho grmek, vird ve zikre devam etmek, ruhsat ve tevillere gre hareket etmeyi brakmaktr.266 demitir.

Tasavvuf slamda Manev Hayat, Ter: Ekrem Demirli-Abdullah Kartal, z Yay.,stanbul 2004, ss.2936. 260 Tasavvuf kavram u eserlerden karlatrmal olarak incelenebilir: Serrc, el-Lma, ss. 14-27; Kueyr, Risle, ss. 279-283; Kelbz, Taarrf, ss. 89-92; Hucvir, Kefl-Mahcb, ss. 111-124; Ate Sleyman, slam Tasavvufu, s. 10. 261 el-Kn, Mucem, s.156. 262 bn Arab, Ftht, c. XIII, s.162; el-Crcn, et-Tarft, ss.26 -27. 263 Serrc, el-Lma f Tarihit -Tasavvufil-slam, darul-Ktbl-lmiyye, Beyrut 2001, s.20. 264 Kueyr, Abdul-Kerim b. Hevzin,er-Risletl-Kueyriyye F lmit-Tesavvuf, Darul-Hayr, Beyrut 1993, s. 279. 265 Hucvir, Kefl -Mahcb, terc. Sleyman Uluda, (Hakkat Bilgisi), stanbul 1982, s.117. 266 Kueyr, a.g.e., s. 438.

59

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Taarruf sahibi, tasavvufu, mcerred bir tevhd, sem anlamak, iyi geimli olmak, bakalarn terch etmeyi (sr) tercih etmek, seim yapma yetkisini (ihtiyr) terk etmek, sratli vecd, havtr kef etmek, ok sefer yapmak, kazanmay (iktisb) brakmak ve mal biriktirmeyi haram saymaktr. 267 eklinde tanmlar. Yine tasavvuf u eklilerde de tarif edilmitir.Tasavvuf, gzel ahlk ve edeptir.Tasavvuf, nefs tezkiyesi ve kalb tasfiyesidir. Tasavvuf, sulhu olmayan mnev bir cenktir. Tasavvuf, ihlstr. Tasavvuf, istikmettir. Tasavvuf, rz ve teslimiyettir. Tasavvuf, yr olup br olmamaktr. Yni herkesin ykn ekmek ve buna mukbil kimseye yk olmamaktr. Tasavvuf; Kitap ve snnet muhtevs iinde, murkabe ve ihsn duygular ile kulluu en gzel bir ekilde yaayabilmektir. Tasavvuf, kulluu engelleyici mnialar ortadan kaldrmaktan ve kullua vesile olacak imknlar temin etmekten baka bir ey deildir.268 En kapsaml tarifiyle tasavvuf; 269 Kurn ve snnette yer alan, insann ruh ynne ve gnl terbiyesine iaret eden, maddenin ve dnyann geiciliini ileyen, kalb davranlar esas alan, bir ahlk ve tefekkr sistemidir.270 Daha ksa bir anlatmla tasavvufu, Kurn, Hz. Peygamber (s.) gibi anlamaya ve yaamaya almak271 eklinde de tarif edebiliriz. Bu itibarla tasavvuf, Allh Rasl (s.)in mbrek haytyla zhiren ve btnen btnleerek, engin bir muhabbetle kaynamaktr. nk tasavvuf, Raslullh (s.)in zhir-btn, i ve d tecellleri, yni hlidir.
267 Kelbz, Taarrf, s. 89; 268 Serrc, el-Lma, ss. 14-27; Kueyr, Risle, ss. 279-283; Kelbz, Taarrf, ss. 89-92; Hucvir, Kefl-Mahcb, ss. 111-124; Ate Sleyman, slam Tasavvufu, s. 10. 269 Tasavvufun mistisizmden farkl anlamlar ve vurgular vardr. Konuyla il gili detayl bir yorum iin; Burckhardt, Titus, Sfsm: Love & Wisdom, Sf Doctrine and Method, World Wisdom, Inc, 2006, s. 7; Hkelekli, Hayati, Din Psikolojisi, TDV. Yay., Ankara 1996, s. 314; Erkal, Alternatif Dnceler Szl, ss. 194-8; Holm, Nils G., Din Psikolojisine Giri, Abdlkerim Bahadr, nsan Yay., stanbul 2004, ss.62-6; Kutluer, lhan, Mistisizm, TDVA, stanbul 2005, c.XXX, ss. 188-90. 270 Kara, Mustafa, Tasavvuf ve Tarikatlar , s.18. 271 Cebeciolu, TTDS, s.

60

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Dier bir deyile tasavvuf, ak ile birleen mn, vecd ile f edilen ibdet ve davran gzellii olarak tarif edilebilir. Tasavvuf, madd-mnev kirlerden arnp, gzel ahlk ve vasflar kazanarak, dini zne uygun bir keyfiyette yaayabilme gayretidir.272 Bylece, srf akln zmeye kf gel medii madd veya mnev hadiselerdeki srr olular ve yce muammlar kuatc bir gr olgunluuna ulamaktr.273 Gnln, sonsuz rhn hazlara duyduu meclbiyetin nnde det bir ayak ba olan nefs engelini aabilmeye almaktr.274 Rhun hapsedilmi olduu bedenin nef san temyllerini aarak btn hdiselerin zndeki mcerret hakkatleri, idrklerin huddundaki perdenin de arkasnda cereyn eden ibret ve hikmet saf halarn, rifne bir slup ile tem edebilmeyi salayan birtakm hller ve bilgilerin ilmidir. Tasavvuf; Kitap ve snnet muhtevs iinde, murkabe ve ihsn duygular ile kulluu en gzel bir ekilde yaayabilmektir. Tasavvuf, kulluu engelleyici mnialar ortadan kaldrmaktan ve kullua vesile olacak imknlar temin etmekten baka bir ey deildir.275 Bu muhtelif triflerin ortak ynleri itibriyle tasavvufu; mminlerin i lemini dzelterek onlar mnen tekml ettiren, kulu ahlk- hamdeye erdirerek Hakka yaklatran ve bu sretle de mrifetullha ulatran bir ilimdir, eklinde tarif edebiliriz.276

272 Erzurumlu brahim Hakk, Marifetname, c.II,s. 35. 273 Afif, Ebul -Al, Tasavvuf, Ter: Ekrem Demirci -Abdullah Kartal, stanbul 2004, s. 39. 274 Koktu, M. Zhid, Tasavvuf Ahlak, stanbul 1975, c.II, s.25. 275 Hayran, Altnta, Tasavvuf Tarihi, Ankara 1986, s. 2; Temren, Belks, Tasavvuf Dncesinde Demokrasi,Ankara 1995, s. 17; Kk, Hasan, Tarikatlar, stanbul 1976, s. 43. 276 Tasavvufun bir ilim olduunu ifade eden Ayn, ancak bu ilmin kitaplar ve satrlardan deil gnlden gnle renilen bir ilim olduunu syleyerek batn ilmi adn verir. Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 49; Gril, Denis, Sfsm: Love & Wisdom, The Prophtetic Model of the Spiritual Master in slam, World Wisdom, Inc, 2006, s. 80.

61

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu genel aklamalardan sonra Shreverdnin bu konudaki kanaatlerine temas edelim. Shreverd, tasavvufun mahiyeti hakknda , sflerin yukarda ifade ettiimiz gibi mana olarak birbirine yakn olan, ancak lafzen farkllk arzeden bir ok aklamalar yaptklarn syleyerek, 277 bunlar u ekilde kompoze eder: Sf, daima kalb tasfiyesi ile megul olan kiidir. Nefsin aibelerinden kalbi tasfiye ederek, her ann dnyev bulanklklardan temizler. Onun bu tasfiyesin e, Mevlasna kar daima boynu bkk hali yardmc olur. Bu hal onu sknt ve dnyev bulanklardan artr. Nefsi, harekete geip nefsan sfatlardan biriyle ortaya kacak olsa, sf onu uyank basiretiyle derhal fark eder ve neftsen kap Allaha snr. O, tasfiyeye devam sayesinde cem halini yaar. Nefsin harekete gemesiyle fark hali ortaya karak keder ve bulanklk meydana gelir. Rabbinden g alarak kalbine hkmedince, kalbi de nefsini etki altna alr. Nitekim Allah Tel buyurur: Ey inananlar! Allah iin adaletle ahitlik edenler olun. yette geen Allah iin adaletle ahitlik sfat, ancak tasavvufla tahakkuk eder. Sf, devaml hareket halinde olmal, ihtiyacn devaml yalnz Allaha arz ederek daima ona snmaldr. Nefsin etkisine dmemek iin, iyi bir murakabe yapmaldr. Bu manalara vakf olan kii, tasavvufun deiik ifadelerle anlatlan manalarn hepsini kavram olur.278 Yukardaki aklamalaryla nefsi merkeze alarak tasavvufu anlatan Shreverd, benliin ina ilemine tasavvuf terbiye adn verme ktedir.

277 Shreverd, Avrif, vr.21a. 278 Shreverd, Avrif, vr.21a.

62

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu ekilde, sfnin tanmndan hareketle tasavvufu aklayan Shreverd, sflik ilminin adnn tasavvuf ve tasavvuf ilminin de sfyi anlan sfatlara ulatran ilim dal olduunu dnmektedir. Shreverd, tasavvuf ilminin tarih geliimini u ekilde izah eder. Hz. Peygamber (s.)in mesut devri getikten sonra bir ksm insanlar ilmi, Ashab- Kiramdan rendiler. Kendilerine de Tabin ad verildi. Raslullah (s.)in zaman getikten sonra, peygamberlik dnemi geride kald. lah vahiy kesildi. Hz. Peygamber (s.)in nuru gzlerden uzaklamaya ve gizlenmeye balad. eitli grler ve muhtelif arzular ortaya kt. Herkes, kendi fikirleri ile bir grup oluturmaya balad. ahs arzular ve ind dnceler, ilmin tadn kard. Muttaklerin oluturduklar evre ve fikirler sallanmaya, zhd sahiplerinin gayretleri sarslmaya balad. Cehalet ve bilgisizlik oald. Cahilliin rd a ve oluturduu perdeler gerekleri gizledi. det ve alkanlklarla bunlara sahip olanlar artt. Dnya ve dnyaya ait deerler kymetlendi. Bunlar elde etmeye alanlar oald. Menf artlarn istila ettii ortamda baz insanlar , salih amelleri, yce halleri, azmette sadakatleri, dine ve din emir ve yasaklara kuvvetli ballklar ile ayr bir grup oluturdular. Dnyaya ve dnyev deerlere kar zhd benimsediler.279 Yalnzl ve uzlet hayatn tercih ettiler. Kendileri iin zaman zaman toplanabilecekleri, diledikleri zaman da tek balarna kalabilecekleri zaviyeler ina ettiler. Hayatlarn Suffe ehlinin hayatna benzeterek ve yalnzca onlar rnek almak suretiyle, sebeplere sarlmay terk edip, btn varlklar ile alemlerin Rabbi olan

279 Arberry, A. J., Tasavvuf, Mslman Mistiklere Toplu Bak, Ter: brahim Kapaklkaya, Gelenek Yay., stanbul 2004, s.37.

63

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Cenb- Hakka yneldiler.280 Bunun zerine kendilerine gzel ameller, yce haller bahedildi. Verilen ilmi anlayabilmeleri ve alabilmeleri iin anlay berrakl ihsan edildi. Onlarn dillerinin iinde baka bir dil, marifetlerinin iinde ayr bir marifet, imanlarnn ardndan ayr bir iman ortaya kt. Neticede, yalnzca kendilerinin bildii ilimler ve yine kendilerinin anlaabildii iaretler meydana geldi. Bildikleri bu manalara ve yakaladklar bu hallere iaret etmek zere kendilerine has stlahlar aratrmaya baladlar. Sonrakiler, ncekilerden aldklar bilgi ve hal birikimiyle bir silsile, her asrda devam eden bir yol ve dengeli bir uzmanlk dal oluturdular. Sf ismi, bu grubun arasnda ortaya kt. Kendileri de, bakalar da onlar bu isimle anmaya balad. Bylece sf ismi onlarn ad ve alameti, Allah gerek manada bilmek onlarn zellikleri, ibadet ve taatler onlarn kyafetleri, takva remizleri, hakikatler de sr dolu dnyalar oldu. Bu zellikleri ile sfler, toplumun garipleri, faziletlerin sahipleri, gayret kubbesinin sakinleri, hayret lkesinin insanlardr. Onlar zerine Cenab- Hakkn fazl ve keremi artarak gelmekte, Allaha olan aklarnn atei devaml oalmaktadr. Bununla da yetinmeyerek daha var m? diye beklemektedirler. 281 Grld zere Shreverd, Hazreti Peygamber (s.)in ahirete irtihalinden sonra, insanlarn vahy nimetinden ve Hazret Peygamber(s.)in irdndan mahrum kaldklar iin, ilmi, Ashab- Kiramdan tahsil ettiklerini, bu insanlara Tabin ad verildiini bu mesut devrin de bitmesiyle, insanlar arasnda farkl grlerin ind yorumlarn arttn, bunun ise ilmin tadn kardn, ayrca dnyev imkanlarn oalmas ve Mslmanlarn zenginlie kavumas ile, dnyann onlara gler yzyle ve aldatclyla kalblerine girerek onlar ilk dnemdeki iyi hallerinden ve
280 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 20a. 281 Shreverd, Avrif, vr.22a -b; Ate Sleyman, slam Tasavvufu, s. 5.

64

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dindarlktan uzaklatrdn, bu duruma bir nev tepki olarak282 ve selefin hayatn kendilerine numne alan bir grubun zuhur ettiini ve bu grubun, dnyaya ve dnyev olan hereye srt evirerek zhd benimsediklerini283 daha sonraki aamada ise kendi aralarnda buluup bilgi al veriinde bulunacaklar ve istedikleri zaman da yalnz kalabilecekleri messeseler ina ettiklerini, yine bu birlikteliin bir sonucu olarak da kendi aralarnda ancak kendilerinin bildii zsel bir ilim meydana getirdiklerini ve sadece kendilerinin anlayabildii zel bir terminoloji284 ve sembolik bir dil gelitirdiklerini ifade etmektedir. Bu farkl ve zel ilim tasavvuf ilmi ve bu zel kavramlar da tasavvuf kavramlar olarak tarihteki yerini alm oldu. 285 Sfler, kaynan Kur n ve snnetten ahz ederek tedvin ettikleri ve ismine tasavvuf dedikleri bu ilmi,286 ilimlerin en ereflisi olarak tanmlamlardr. Her ilmin erefi , konusuna gredir. Kelam ve felsefe Allahn zt ve sfatlarndan bahsetmekle birlikte, Ona yaklatrma yollarndan bahsetmezler.287 Halbuki bu, maksad- aksdr. Tasavvuf ilmi, Allahn isim ve sfatlar, lemin hakkati ve tek hakkat olan Allaha dnn keyfiyetinin ilmidir. Dolaysyla en mhim ilim, tasavvuftur. 288

282 arc, Mustafa, slam, TDVA, stanbul 2001, c. XXII, ss. 15 -6. 283 Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 118. 284 Tasavvufu alandlarn anlamayn sebepleri sadedinde bu zel terminolojinin etkisi iin bkz: Cebeciolu, Ethem, Some Reasons for the Inability of Layman to Understand Sfsm, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.1, ss. 9 -26; a.m., ataht barelerinin Anlalmasna Doru: Metodik Bir Deneme, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 20. 285 Tasavvufun bir ilim dal olarak ortaya k hakknda bilgi iin bkz: Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvu f, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 21; Tasavvuf Terimlerinin Tarihi geliimi ve teekkl hakknda bir yorum iin bkz: Damar, Abdullah, Tasavvuf Terimlerinin Oluumu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, ss. 161-89. 286 Nicholson, R.A., Tasavvufun Menei Problemi, Trc: Abdullah Kartal,z Yaynclk,stanbul 2004, ss. 37-73;Anthony, Michael, Early Islamic Mysticism: Sf, Qur'an, Miraj, Poetic and Theological Writings Paulist Press, New York 1996, ss.29-73. 287 bn Teymiyye, Akidetl-Vstyye, Ter: Beir Eryarsoy, Guraba Yay., stanbul 2000, s. 66 vd. 288 Baz, brahim, Abdlehad Nr ve Tasavvuf Anlay, Baslmam Doktora Tezi, s.3,

65

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tasavvuf ilminin dier ilimlerden stnln ve farkn aklayan Shreverd; dier ilim dallarnn tahsili esnasnda talibin dnya muhabbetini tamasnn veya takvadan uzak bir yaant yaamasnn, tahsiline zarar vermeyeceini ifade eder. Ona gre bu durum, bazen talibin ilme kar itiyakn bile artrabilir. nk talib, elde edecei dnyev makam dnerek azimle alr. Ancak, tasavvuf ilmi byle deildir. Shreverd, tasavvuf ilmini tahsil iin en nemli artn, terk-i dnya ve muhabbet-i dnyadan fergat olduunu dnr. O, takvadan uzak bir yaantya sahip olan bir talibin, tasavvuf ilmini tahsile balamasnn bile mmkn olamayacan hatrlatr. 289 Bu konuda o yle der: Fakat ehl-i tasavvufun ilmi, dnya menfaatleriyle elde edilmez, hev ve hevesten kanmadka bu ilmin hakikatine ulalmaz, takv medresesi dnda da retilmez. 290 Shreverd, Allahtan ittik edin, O size (gerekeni) retir,291 yetini bu duruma delil olarak gsterir. Ona gre, bununla hakik ilmin, takvann miras olduu anlatlmaktadr. Yani yaamann zarur bir ilim douracana, uur oluturacana iaret eder. Bu topluluun ilminden bakas, phesiz bu ilimden daha kolaydr.292 Grld gibi Shreverd, tasavvuf ilminin tahsilinde, hev ve hevesten kanmann lzmu ve bu takvnn gereklilii gibi sebeplerle, dier ilimlerin tahsilinden farkl olduunu syleyerek, tasavvuf ilminin fazletini ispatlamaya almaktadr. Yine Shreverd, tasavvuf ilminin Allah tarafndan talim edildiini de zmnen ifade etmi olmaktadr. nk yetteki ilim eer tasavvuf ilmi ise - ki Shreverd, bu kanaattedir- takvann bir semeresi ve belki de bir mevhibe-i Rabbn

289 Shreverd, Avrif, vr.15a. 290 Shreverd, Avrif, vr.15a. 291 Bakara, 282. 292 Shreverd, Avrif, vr.15a.

66

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olarak,

Allah Tel ehl-i takvaya gerekli olan bir ilmi reteceini beyan293

buyurmaktadr. yani bilginin amele dnmesi uur ve inan oluturur. slam ilimler; itikad ilimler, fkh ilimler ve ahlak ilimler olarak ksma taksim edilmitir. Cibrl Hadisi294 olarak bilinen hadiste, Hazreti Peygamber (s.)e yneltilen mn nedir? sorusuna verdii cevap, kelam ve akidin; slam nedir? sorusunun cevab, fkhn; hsan nedir? sorusunun cevb da tasavvuf ilminin konusunu oluturmutur.295 Bu dnceden hareketle tasavvufun, slam dininin ahlak ilimler blmnde yer alan bir ilm disiplin olduunu syleyebiliriz. 296 Bu anlamda fkh, slam bilmek ve anlamaksa, tasavvuf da bunu yaamak ve bazen de anlatmaktr.297 Bu ilm disiplin, tarih sre ierisinde srasyla zhd dnemi, tasavvuf dnemi ve tarkatler dnemi298 eklinde; st balkta tasavvuf ismiyle; bunun temsilcileri ise zhid, bid, nsik, kur,299 bekkn300 gibi isimlerle tesmiye olunmutur.301

293 Yine takvann bir semeresi olarak Hakk Btldan ayracak bir furkann verilecei de b ir baka yette tebir buyurulmutur. Ey inananlar! Allahtan saknrsanz, O size iyiyi ktden ayrt edecek bir anlay verir, ktlklerinizi rter, sizi balar. Allah byk, bol nimet sahibidir. Enfal, 29. 294 Buhr, man, 37. 295 Konur, Himmet, eriat ve Tasavvuf, slamiyat Dergisi, Ankara 1998, sy.4, s.119;Kksal, smail, Fkh ve Tasavvuf likisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, Ankara 1999, s. 83; Fahri, Macit, slam Felsefesi Kelam ve Tasavvufuna Giri, Ter: ahin Filiz , nsan Yay., stanbul 2002, s.14. 296 Ensar, Abdlhak, eriat ve Tasavvuf, Ter: Yusuf Yazar, Ankara 1991, ss. 50 -1. 297 Tabakolu, Ahmet, Tasavvuf ve ktisat,Vefatnn 10. yl Sebebiyle M. Zhid Koktu ve Tasavvuf Sempozyumu, stanbul 1994, s. 20; Kksal, a.g.m., s. 87. 298 Tasavvufun geirmi olduu dnemler ve temsilcileri hakknda; Ylmaz, Hasan Kmil, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss. 831-49; Uluda, Sleyman, slam Dncesinin Yaps, ss. 114-117; Kara, Tasavvuf ve Tarkatlar Trihi, ss. 115-119, 180-188, 191-199; Gngr, Erol, slam Tasavvufunun Meseleleri, ss. 65-96; Arberry, Arthur John, Tasavvuf, slam Kltr ve Medeniyeti, stanbul, 1989, c. IV, ss. 145-157; Temren, Belks, Tasavvuf Dncesinde Demokrasi , Ankara, 1995, ss. 23-28; Kk, Hlya, Tasavvuf Tarihine Giri, ss. 59-123; Grer, Dilver, Abdulkdir-i Geyln, nsan Yay., stanbul, 1999, ss. 37-43. 299 Sflere verilen isimler hakknda; Kara, Tasavvuf ve Tarkatlar Tarihi, ss. 43-45; Fidan, Mehmet Emin, Tarihi Geliimi erisinde Sflik , stanbul, 1997, ss. 131-132. 300 Uluda, Sleyman, Bekkn, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 364. 301 Eb Nuaym, Ahmed b. Abdillah el-Esbahn, Hilyetl-Evliy ve Tabaktul-Asfiy, I-X, Kahire, trs. c. I, ss. 17-20; Kelbz, Taarruf, ss.53-8; Hucvir, Keful-Mahcb, ss. 111-112; Dorul, mer

67

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu anlamda tasavvufun temel konusunun, ihsan makamnda slam yaamaya alan insan tipini in etmek olduunu syleyebiliriz. Bu vasftaki insann insnn hangi metotlara bal olduunu, ruh tekml ve eitiminin aamalar ve yntemleri, bu ilmin temel konusunu oluturur. 302 Shreverd de bu genel anlaya paralel bir ekilde sflerin ilmi olarak isimlendirdii tasavvuf ilminin konusunu, nefsi tanmak olarak aklar: lm-i yakn, ilm-i ihlas ve ilm-i nefs gibi ilimleri bilmek, zelliklerini ve yaplarn tanmak gerekir. Bilhassa ilm-i nefsi ve zelliklerini bilmek, sfler indinde en kymetli ilimlerdendir.303 Sfler nefsi en iyi tanyanlar olduu gibi, dnyann eitli hallerini, hev ve hevesinin inceliklerini, nefsin gizli arzularnn arlklarn, ktlklerini ve geici hazlarn da en iyi bilenlerdir. Onlar nefsin sz, davran, soyunma, giyinme, yeme, uyuma gibi zarur isteklerine kar zaruret snrnda durmay bildikleri gibi,tevbenin hakikatlerini de en iyi bilenlerdir. Gizli gnahkarlar bilmek ve iyi kiilerin hasenatlar hkmnde olan ktlkleri tanmak, malayaniyi terk ederek nefsin eitli isteklerinden kurtulmak insann hatrna gelen gizli gnahlardan kanmak, zihni megl eden faydasz dncelerden uzaklamak onlarn en iyi bildiklerindendir.304 Zihinsel dzenlemeye yaplan bu mana alm insan benliinin inasnda ok byk bir nemi haizdir.

Rza, slmiyetin Gelitirdii Tasavvuf , stanbul, 1948, ss. 62-64; Nicholson, Fit-Tasavvufil-slm ve Trhih, Arapaya ev.: Ebul-Al Aff, Kahire, 1956, s. 66; z, Mahir, Tasavvuf, s. 36-41; Ayn,Mehmet Ali, slam Tasavvuf Tarihi , Akabe Yay.,stanbul 1985, s. 9; Kara, Tasavvuf ve Tarkatlar Tarihi, ss. 26-27. 302 Stoddart, William, Sfsm: Love & Wisdom, Aspects of slamic Esoterism, World Wisdom, Inc, 2006, s. 240. 303 Shreverd, Avrif, vr.14b. 304 Shreverd, Avrif, vr.14b. Shreverd, sflerin ilimlerini balklar altnda ifade etmitir. Btn bunlar tasavvuf ilminin k onusunu oluturan alt balklardr: Sfler, i lm-i murakabeyi ve onun aksayan ynlerini ilm-i muhasebe ve riyeti, ilm-i tevekkln hakikatlerini, tevekkl edenlerin dtkleri gnahlar ve tevekkln kt taraflaryla kt olmayan cihetlerini imann gere i olan

68

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu ifadelerden anlalaca zere Shreverd, tasavvufun mevzuunun, insann manen terakk etmesini temin sadedinde gerekli olan konular olduunu dnmektedir. Gerekten de tasavvuf, baka bir ilim dalnn alanna girmeyen bu konular incelemeyi hedeflemitir. Shreverd, tasavvufun dier ilim dallarndan farkl olarak zevk ile ve tadarak elde edilen bir ilim dal olduunu dnr. Bu ekilde o, tasavvufun yaama boyutuna iaret eder. Bu ilim, kitaplardan tahsille ve dardan baklarak renilmez. Bu anlamda tasavvufu, tatbk ilimler ierisinde mtalaa etmemiz mmkndr. Btn bu ilimler, zevk ile anlalan ilimler olduundan, onlara ancak zevk ile tatmak ve vicdan olarak yaamak suretiyle ulalr, dardan bakmakla deil! Bunlar tatl ve eker gibidir, anlatmakla tadna varlmaz, ancak tadan bilir. 305 Shreverd, bu tatma meselesini ise renilen ilimle amel etmek eklinde aklar. Yani bu, bilgiye amel kalitesi ve uur seviyesi kazandrma ameliyesidir. Ona gre tasavvuf ilmini tahsil iin renilen ilmin hemen hayata geirilmesi ve tatbik edilmesi arttr.306

tevekkl ile ehl-i irfana ait tevekkln zelliklerini ve farklarn da en iyi bilen o nlardr.Yine onlar ilm-i rzay ve rza makamnn gnahlarn ilm-i zhd ve onun zaruri snrlar ile onun hakikatten ayrlmayan eyleri, zhdn zhd iindeki gereini, zhd iinde zhdn nc hali olan zhdn asln bilirler. lm-i inabet ve ihtiyac dua edilecek iyi zamanlar bildikleri gibi, duadan ne zaman vazgetiklerini ve nerede susulacan da en iyi bilirler.lm-i muhabbeti ve emre uymak olarak tefsir edilen muhabbetin geni manas ile ahiret ulemasnn zel muhabbeti arasndaki fark da iyi bilerler. Sfler ise ayrca zel muhabbetin, muhabbet -i zttan muhabbet-i sfata kadar deien ksmlarn, kalb muhabbet ile ruh muhabbeti, akl muhabbet ile nefs muhabbet arasndaki farklar da iyi bilirler. Ayrca makam mhib ile makam- mahbub, mrd ile murd arasnda ne fark olduunu da bilirler.Sonra onlar ilm-i heybet, ilm-i ns, ilm-i kabz ve ilm-i bast gibi mhede ilimlerini, kabz ile hemm, bast ve meat arasndaki fark bilirler.Fen ve bak ilimlerini bildikleri gibi, fennn eitli dereceleri arasndaki zelliklerini, kiiyi Rabbinden ayran perdeleri, tecelliyi, cemi, fark levmii , tavlii, bevdii sahv, sekri ve benzerlerini iyi bilirler. Shreverd, Avrif, vr.14b. 305 Shreverd, Avrif, vr.14b. 306 limle amelin gereklilii hususunda Sfyan b. Uyeyne yle demitir: nsanlarn en cahili, bildii halde yapmayan, en faziletlisi ise Allahtan en ok korkandr. Shreverd, bu sz yle yorumlar: Bu sz gerekten dorudur. lmiyle mil olmayann hakikaten alim olmadn ortaya koymaktadr. Byle kiilerin dzgn ve gzel konumas, olgun grnmesi, merhametli oluu, mnazara ve mnakaa kuvvetli oluu seni aldatmasn! O hakikatte cahildir, alim deil! Allahn ilmi bereketiyle onun tevbesini kabul buyurmas hali mstesna, slam yolunda elde edilecek bilgi sahibini zarara

69

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Btn bunlar, ilim iinde ilimdir ve gerei ile amel etmek lazmdr. 307 Yine Shreverd, tasavvuf yolunun, gerek mnda ancak hl ehli olanlarca anlalabileceini, bunun sebebinin de, tasavvuf hikmetlerin, yoruma msait bir takm sembol, mecaz ve farkl ifadelerle dile getirilmesi olduunu, dnr. Bu yzden iin i yzn bilmeyenler, bu durumu yanl anlam ve Hak yolunu bulamamlardr.308 Dier alanlarda olduu gibi, tasavvufun da kendine has baz sylemleri, yorumlar ve uygulamalar vardr. Bilindii gibi tasavvuf, sembolik ifadelerin oka kullanld bir alandr. Bu nedenle, baz ifadele rin anlalmas iin tasavvuf terminolojisinin de iyi bilinmesi gerekmektedir. Alan d olanlarn, bu terminolojiyi bilmedikleri iin baz yanl anlamalara ve yorumlara gittikleri grlmektedir. 309 Shreverd, Meayhn szleri, anlamlar bakmndan birbirinden farkl ve eitlidir. nk onlar szlerinde, makamlardan baka, iinde bulunduklar durum ve hallere iaret etmilerdir. Bunlarn birbiriyle aklanabilmesi iin, baz kaidelerin bilinmesine ihtiya vardr.310 diyerek bu durumun sebebini izah etmitir. Bu anlamda Shreverd, tasavvufun tarih seyrini ve geliimini anlatrken, sfler arasnda sadece kendilerinin anlad bir takm sembol ve kavramlarn ortaya ktn u ekilde ifade eder.

uratmaz. lmi ile amil olmayan alimin, ilmin bereketi ile amele dnmesi umulur. Shreverd, Avrif, vr.12b. 307 limle amel etmenin gereklilii hususunda Sfyn b. Uyeyne yle demitir; lmin ilk merhalesi dinlemektir, sonra anlamak, sonra ezberlemek, sonra rendii ile amel etmek, sonra da bildiklerini retmek gelir.Shreverd, Avrif, vr.14b. Shreverd, ilimle amel etme meselesinde sflerin halini; Nitekim sflerin kalbleri, temiz tynetle yakn mnasebet iin de olduundan, ilimden de en byk nasibi onlar almlar ve gnlleri ilimle dolmutur. Bylece, rendiler, rendikleriyle amel ettiler, bildiklerini de insanlarn istifade etmeleri iin onlara rettiler. diyerek aklamtr.Shreverd, Avrif, vr.7b. 308 Ayn eser, s. 27. 309 Cebeciolu, Ethem, Cebeciolu, Ethem, Some Reasons for the Inability of Layman to Understand Sfsm, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.1, ss. 9-26 310 Shreverd, Avrif, vr.20a.

70

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Neticede yalnzca kendilerinin bildii ilimler ve yine kendilerinin anlaabildii iaretler meydana geldi. Bildikleri bu manalara ve yakaladklar bu hallere iaret etmek zere, kendilerine has birtakm stlah ve terimleri aratrmaya baladlar. Sonrakiler, ncekilerden aldklar bilgi ve hal birikimiyle bir silsile, her asrda devam eden bir yol ve dengeli bir uzmanlk dal oluturdular. 311 Shreverd, fakr, 312 tasavvufun esas ve dayana olarak grr. Bu durum, tasavvuf mertebelere ermenin yolunun, fakrdan getii anlamnda yorumlanabilir. 313 Yoksa fakrn, t asavvufla gerekletii anlamna gre deildir. Shreverd, tasavvufun gzel ahlakn elde edilmesi anlamnda tarif edilmesi balamndan hareketle, onun zhdden ve fakrdan stn olduunu ifade eder. Hatta eref ve deerine ramen, fakrn son mertebesi, tasavvufun balangcdr.314 dncesindedir.

2. SF KAVRAMI Sf kavram sfa nispeti olan anlamnda Arapa bir kelimedir. 315 Sf kavram tasavvufun temel tartma konularndan birisidir. Mutasavvflar bu kavram deiik ekillerde izah etmilerdir. Tasavvuf kavramnn tarifinde olduu

311 Shreverd, Avrif,vr 22b. 312 Sf, kimseye dmanlk etmeyen ve kimsenin kendisine dmanlk etmedii, yokluk yolunu semesi mnsebetiyle de dnyev hibir eye mlik ve muht olmayan, fakr shibi kiidir. Sflerin fakr kavramyla anlatmaya alt dnylk bir eye mlik olmamak, daha doru ifde ile dnyalk metann emnetisi olduunun uurunda bulunmak ve o metn kendisini Allah rzsna muhlif herhangi bir i yapmaya yneltmesine msaade etmemek, yani metan mlk ve mahkumu olmamak durumu psikolojik adan da benliin teekklnde byk nem arz eder. Meister Eckhart bu konuda yle der: Ruhsal zenginlik ve glle erimenin tek resi, hibir eye ship olmamak, kendisini ak ve bo yapmak; yani, gerek benlie giden yolun nn kapatmamaktr. Bkz. Fromm, Erich, Sahip Olmak Ya da Olmamak, ev.: Aydn Artan, Artan Yay., stanbul, 1997, s. 44. 313 Shreverd, Avrif, vr.20b. 314 Shreverd, Avrif, vr.20a. 315 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 499; bn Manzr, Lisnu'l -Arab, Beyrt 1990, c.IX, s.199; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 584 -7; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 840 -5; Komisyon, el-MucemulVast, s.529.

71

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gibi, sf kavramnda da ayn z, farkl lafzlarla beyan olunmutur. Ayrca yine tasavvuf kavramnda olduu gibi sf kavramnda da her mutasavvf bu kavram, iinde bulunduu kendi haline gre tanmlamtr. Birl-Hafi sfyi, Allah iin kalbini saflatran kimse olarak tanmlar. Znnn (. 245/859) ise, sf, konuunca sz sahip olduu hali yanstan kimsedir, demitir. Naheb (.245/859), sf hibir eyin kendisini kirletemedii ve her eyin kendisi vastasyla temizlendii kiidir demitir. Tster (.283/896) ise sfyi, pislikten arnan, tefekkrle dolan, beeriyetten Allaha ynelen, yannda altn ve amurun eit olduu kii olarak tarif eder. 316 Shreverd, sf kavramnn aklamasna , Hazreti Peygamber (s.)in yn elbise giydiine dair hadisi rivyet ederek balar. Bu ekilde sf kavramnn nasl gelitiine dair bir n dncesi olduu imsn uyandrr. eyh Ebu Zra Tahir b. Muhammed b. Tahir (r.a.), bize Enes b. Malik (r.a.)in yle dediini rivyet etmitir: Raslullah (s.) klelerin davetlerine gider, arlarna cevap verir, eee biner ve yn elbiseler giyerdi. 317 Bu sebeple bir grup, yumuakl, teminindeki kolaylk ve Peygamberlere mahsus bir giyecek olmas dolays ile sflerin yn ve ynl elbise giymelerini dikkate alm, onlara, yn elbise giyen anlamnda sf adn vermitir. 318

316 Cebeciolu, Ethem, Nicholsonun Kronolojik Esasl Tasavvuf Tarifleri, AFD, Ankara 1987, c. XXIX, s. 389-406, 317 Tirmiz, Ceniz, 32; Peygamberimiz (s.)in zhd hayat iin bkz: Uluda, Sleyman, Dnya, TDVA., stanbul 1994, c.X, s. 23. 318 Shreverd, Avrif, vr.21a; Rosicrucian Editors, The Rosicrucian Forum c. XXI, August 1951, No: 1, Kessinger Publishing, 2004, s.67; Guenon, Rene, slam Maneviyat ve Taoculua Toplu Bak, , Ter: Mahmut Kank, nsan Yay., stanbul 2004, s. 33; Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 21; Derin, Sleyman, The Origins of the term Sf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 111.

72

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere Shreverd, teminindeki kolaylk ve yumuaklndan ve Hazreti Peygamber (s.)in de giydii bir giysi eidi olmasndan tr ynn, sflerin giysisi olduunu ve bundan dolay da yn giyen anlamna, sf isminin mehur hale geldiini dnmektedir. Bu konuyla ilgili Shreverd, Hz. sann yn giydii, Hz. Musann Tuva vadisinde vahiy ald vakit ynl bir elbise giymi olduu, Bedir savana katlan sahabenin giysilerinin yn olduu, ashab- suffenin elbiselerinin de yine yn olduu eklindeki rivyetleri nakleder.319 Sflerin yn tercih etme sebeplerini de izah eder: Sflerin yn ve ynl elbiseleri dier giyeceklere tercih etmelerinin sebepleri arasnda; dnyann geici sslerini terk etmek, aldatc cazibelerine kaplmamak, alklarn giderecek kadar yemek, avret yerlerini rtecek kadar giyinmek, bu hususlarda kanaatkar davranmak, maddi-manevi btn glerini ahiretle ilgili ilere vermek, zikredilebilir.320 Grld zere ynden mamul elbise giyinmek sosyo-ekonomik temelde, o devre gre, kanaatkarlk ve zhd olarak kabul grmektedir. Her hususta olduu gibi giysi hususunda da kif yet miktaryla yetinmeye alan sfler bunu salamaya ynelik olarak ynl elbiseler giymilerdir. Yine Shreverd, bunun bir dier sebebi olarak da sflerin tm gayretlerini Hakkn rzasna bezl ettiklerini ve nefislerini raz etmekle megul olamadklarn gsterir.
319 Ebu Davud, Libas, 5,6; Tirmiz, Kyamet, 38. bn Haldun, Abdurrahman, Mukaddime, Ter: Zakir Kadiri Ugan, stanbul 1989, c.II, s. 541; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 36; Dorul, mer Rza, Tasavvuf, stanbul 1948, ss. 60-1; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatler, ss.24 -7; Selvi, Dilaver, Kuran ve Tasavvuf, ule yay., stanbul 1997, ss. 20 -1; Kksal, smail, Fkh ve Tasavvuf likisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, Ankara 1999, s. 85; Uluda, Sleyman, Aba, TDVA., stanbul 1988, c.I, ss. 4-5. 320 Shreverd, Avrif, vr.21a.

73

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sflerin btn gayretlerini ahirete yneltmele ri, Mevlalarna hizmet ve ibadet etmek iin oka almalar sebebiyle, nefislerinin isteklerini yerine getirmeye ve rahatlarn dnmeye frsat bulamadlar. 321 Tasavvuf tabirinin de sf kknden tretilmi olduu dnen Shreverd, bu konuda u aklamay yapar: Tasavvufun yn manasna gelen sftan tretildii dncesi hem mana hem de tretilme esaslar bakmndan doru kabul edilmektedir. Kamis (gmlek) giyen kimseye Gmleini giydi anlamnda Tekammesa denildii gibi; sf (yn) giyen kimseye de Yn ve ynl elbise giydi anlamnda Tesavvefe denilmi olabilir.322 Sflere neden sf denildii sorusunun cevabn da vermeye alan Shreverd, sflerin hallerinin devaml ayn durumda olmadn srekli olarak bir halden dierine geerek, far kl farkl hallerde bulunduklarndan tr onlarn bu durumlaryla tanmlanmasnn mmkn olamadnn ve bundan dolay da kendilerine elbiseleri dikkate alnarak bir isim verildiini savunur: Sfler, daima bir halden dier bir hale getikleri, yce bir halden daha yce bir hale ykseldikleri iin Seyr ile Tayr arasnda ve deiken bir durumda bulunmaktadr. Bu yzden onlarn olduka geni ve deiken olan durum ve zelliklerini belli bir takm kelime ve sfatlarn dar kalplar arasna sdrarak ifa de etmek mmkn deildir. Onlarn vicdanlarnda meydana gelen deiiklikler ve yakaladklara manev terakkiler ok eitli olduu iin, onlarn bu zelliklerini bir hal, ya da tek bir sfat ile ifade etmek imkanszdr. Bu dnceden hareketle sflerin

321 Shreverd, Avrif, vr.21a. 322 Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, s. 11; Nicholson, R.A., Tasavvufun Menei Problemi, Ter: Abdullah Kartal, z Yay., stanbul 2004, ss.76-7; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 55; Shreverd, Avrif, vr.21b.

74

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

d grnlerini toparlayc bir zellik dnlm ve giydikleri elbiseye gre anlmalar cihetine gidilmitir.323 Sf eklindeki ismin mehur olmasnn bir dier sebebi olarak da, sflerin hallerini gizlemek ve makamlarnn yceliinin dillere dmesini nlemek iin onlarn d grnlerine ait bir sfatla isimlendirildiini syleyen Shreverd, bunun da edebe en layk olan bir davran olduunu kaydeder: Allaha olan yaknl ifade etmek ok g olduu iin, sflerin halleri gizlemek, makamlarnn yceliini dillere dmekten korumak zere yalnzca d grnlerine ve elbiselerine iaret etmekle yetinildi. nk kulun Allaha olan yaknln gstermek ve bunu apak ortaya koymak, olduka g ve yce bir itir. Onlarn gnllerindekini gizleyerek, kyafetleriyle tantlmas edebe de en uygun olan bir davrantr. te ve dta, szde ve davranlarda edebi gzetmek sfliin temeli, tasavvufun da esasdr. 324 Yine sflere bu ismin verilmesine, giydikleri elbisenin onlarn, dnyaya kar zhd duygusuna sahip olduklarnn ve heva heveslerine kar koyduklarnn bir iareti olmasnn sebep olduunu325 savunur: Sflerin giydikleri elbiseye nispetle tantlmas yle de deerlendirilebilir: Onlarn giydikleri elbiseye nispetle tantlmas, dnyaya kar gsterdikleri kaytszla ve yumuak elbise isteme hususundaki nefslerinin, heva ve heveslerinin arlarna deer vermediklerine iaret etmek iindir. 326

323 Shreverd, Avrif, vr.21b; Benzer dnce iin bkz: Aff, Tasavvuf, s.32. 324 Shreverd, Avrif, vr. 21b. 325 Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, s. 17. 326 Shreverd, Avrif, vr.21b.

75

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu ekilde d grnleriyle tanmlanmalar, tasavvuf yoluna yeni girecek olann onlar daha kolay anlayabilmesine sebep olacan ve iin t banda dnyev zevk ve hevaya kar konulaca bilmesine yardm edeceini de syler: Bu sebeple tarikata yeni giren ve sflerin arasna yeni karan mbted bir mrd, kendisini her trl gle, skntya ve azla altrr. Yiyecek-iecekler ile giyeceklere kar gsterilecek tavrn birbirinden farkl olmadn bilir ve bu duygular iinde tarikata admn atar. Tasavvufu byle tantmak, mbtedlerin bile anlayabilecei bir itir. Sfler d grnleri ile deil de, ok deiik olan i hallerinden biri ile tarif etmek ve bylece isimlendirmek, onlarn tannmasn ve mbtedlerin keyfiyeti kavramalarn gletirir. Bu yzden sflerin zahir zellikleriyle tantlmas ve adlandrlmas, anlalmalar bakmndan daha kolay ve faydaldr. 327 Shreverd, sflerin d grnleriyle tanmlanmasnn bir hikmeti olarak da; sflerin, yaadklar yce hallerden birine dayanlarak adlandrlmas, aldatc bir iddiay da ihtiva edebileceini, onlarn giydikleri yn ve ynl elbiseye nispetle sf diye anlmasnn, onlar byle bir iddiadan da uzaklatracan da kaydederek yle der: Sflerin yn ve ynl elbise giymeleri, ayn zamanda kendilerinin d grnlerine de iaret eder. Zahir bir hkmdr. Onlarn, iinde yaadklar bir hal, ya da bir makam ile adlandrlmas ise batn bir hkmdr. Zahir hkm, batn hkmden daha doru ve daha iyidir. Giydikleri yn elbiseler dolaysyla bunlara sf denilmesi, durumlarn en iyi ifade eden, tevazu lsne de daha uygun bir dncedir.328 diyen Shreverd, da ait olan zahir hkmn gnle ait olan batn
327 Shreverd, Avrif, vr.21b. 328 Shreverd, Avrif, vr.21b.

76

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hkmden daha gereki olacandan hareketle, sflere d grntlerine nispetle bir ismin verilmesinin daha doru olacan ifade etmektedir. Dier bir ynden de gnmz psikoloji biliminin de kabul ettii gibi, d grn ve davran tarznn, insann ruhsal dnyas ve benlik yaps ile yakn bir irtibat vardr. Giyilen elbise, model ve renk olarak, kiinin i dnyasn yanstan bir mahiyet ierir. Sflerin, kendiliklerinden bilinmemeyi gizli kalmay, alak gnlll, boynu bkkl, bir kenara ekilerek gizlenmeyi tercih ettikleri iin, toplum tarafndan deer verilmeyen ve iltifat edilmeyen, yolda bulunmu bir hrka, ya da ie yaramaz diye atlm bir yn parasna benzetildiklerini ifade eden Shreverd,329 bu sebeple; Kfeye nispet edilen bir kimse nasl Kf diye adlandrlyorsa, deersiz bir yn paras olan sfa nispet edilenler de sf diye isimlendirilmitir.330 demektedir. Shreverd, sfle r, salihler, zhidler, giyimine nem vermeyen kimseler ve abidlerin, yn ve ynl elbise giymeyi adet haline getirdiklerinden ve bunu da asla terk etmediklerinden331 hareketle byle bir dncenin, kastedilen manaya yakn olduunu ve tretili bakmndan da dile uygunluunu kabul eder. Shreverd, sflere sf kelimesinin ilk safta yer aldklar iin verildiini de syler. Ancak bu durumda safev eklinde sylenmesinin Arapa gramer kurallarna daha uygun olacan ancak dile ar geldiinde sf ekline e vrildiini de kaydeder. Cenab- Hakkn huzurunda n safta bulunmaya zel bir nem verdikleri iin kendilerine sf adnn verildii sylenmitir. nk onlar, kalbleri ile Cenab- Hakka ynelmeye, i dnyalar ile Onun huzurunda bulunmaya ehemmiyet
329 Benzer grler iin bkz. Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, s. 11. 330 Shreverd, Avrif, vr.21b. 331 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 36; Aff, Tasavvuf, s.30.

77

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

veriyorlar, maddi-manevi btn glerini Ona tevcih ediyorlard.332 Sf kelimesinin aslnda safev olduu, (dile ar geldii iin fa ile vavn yer deitirdii) ve bylece sf olduu da ileri srlmtr. 333 Sf kelimesinin Ashab- Suffeye nispetle kullanld rivyetini nakleden Shreverd, byle bir fikir, Arap dilindeki tretili kaidelerine uymaz ise de, mana bakmndan dorudur.334 demektedir.335 Mana bakmnda doruluunu ise sflerin hali ile Ashab- suffenin hali birbirine benzemelerine dayandrmaktadr. nk onlar da suffe ashab gibi Allah iin bir araya geliyor, toplanyor, sohbet ediyor ve Allah yolunda birbirlerini seviyorlar. Saylar drt yz kadar olan Ashab- suffenin Medine-i Mnevverede snacak bir yuvas, ban sokabilecek bir evi336, aralarnda katlabilecei airet ve akrabalar yoktu. lk sflerin mescitlerde, sonrakilerin de ribat ve zaviyelerde topland gibi, Ashab- Suffe de Mescid-i Nebevde toplanyor ve orada yayorlard. Yaamak ve karnlarn doyurmak iin ekip, bimeye, st samaya, beslenmeye, ya da ticarete ihtiya duymuyorlard. Gndzleri hurma ekirdeklerini tyor ve onlarla karnlarn doyuruyorlard. Geceleri ibadet etmek, Kurn-

332 Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, s. 17; Derin, Sleyman, The Origins of the term Sf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 110. 333 Shreverd, Avrif, vr.21b; Ate, slam Tasavvufu, s. 5; Aff, Tasavvuf, s.35. 334 Shreverd, Avrif, vr.21b; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 36; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 51; Aff, Tasavvuf, ss.30 -6; Konuyla ilgili bir deerlendirme iin; Eric, Geoffroy, Sfsm: Love & Wisdom, Approaching Sfsm, World Wisdom, Inc, 2006, s. 49; bn Cevz bu rivyete iddetle kar kar ve gerek lafz anlamda gramer asndan gerekse Ashab - suffenin halleriyle sflerin yaamlar arasndaki farklar sralayarak mahiyet asndan bunun mmkn olamayacan ifade eder. bn Cevz, Telbis blis, ss. 146-8; Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 134. 335 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 12; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 51; Aff, Tasavvuf, s.32. 336 Eb Nuaym sfehani, Hilye, c.I, s. 352.

78

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kerim okumak ve okutmakla geiriyorlard.337 Hz. Peygamber (s.) onlara yardm ediyor, ashabn da onlara yardm etmeye aryordu. 338 Shreverd, Horasanda sflere ehir ve kylerdeki yerleim blgelerinde bulunmamak iin Farsa ikft denilen maaralara sndklar ve oraya

yerletikleri iin ikftiyye adnn verildiini, amda ise Ciyye339 tabirinin kullanldn da nakletmektedir. 340 Sf isminin zuhurunun Hazreti Peygamber (s.)in zamanndan sonra341 tabin devrine rastladn syleyen Shreverd, Kurnda iyi ve hayrl kimselerin ebrr, mukarrabn olarak isimlendirildiini de ifade eder.342 Sf isminin sabredenler, sdklar, zkirler, Allah gnlden sevenler gibi, Kurn kavramlarnn hepsinin manasn iinde toplayan bir isim olduunu dnmektedir. Sf isminin tabin dneminde mevcut olduuna dair Hasan- (.110/728) ve Sfyan (.161/778)dan u rivyetleri343 nakleder:

337 Kazc, Ziya, slam Messeseleri Tarihi, Kayhan Yay., stanbul 1996, ss. 219-20. 338 Sflerl e Ashab- Suffenin benzerlii iin bkz: Ylmaz, H. Kamil, Tasavvuf Adan Ashab - Suffe,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 7, Ankara 2001, ss. 17 -27; Ayrca elskdr, smail b. Abdullah, Suffa Ehli ve Halleri, Ter: H.K. Ylmaz, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 7, Ankara 2001, ss. 27 -31; sflerin Asahb - Suffeye benzemedikleri ve aralarnda mahiyet farklar olduu da iddia edilmitir. Bkz: bn Cevz, Telbis blis, ss. 146-8. 339 Ylmaz, H. Kamil, Cyye, TDVA., stanbul 1993, c.VIII, s. 83. 340 Shreverd, Avrif, vr.22a, Kelbz, et -Taarruf, s. 22; Altnta, Ramazan, tikad Adanbnl Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 133; Sf isminin ky la ilgili ilgin bir varsaym ise udur: Sf ismi slamdan nce cahiliyye devrinde kullanlan bir isimdir. Kendisini Kabede ibadete adayan ilk kii Kavs b. Mrredir. Allaha ynelmeleri ve bu kiiye benzemelerinden dolay sflere sf ad verilmitir. bn Cevz, Telbis blis, ss. 140-1; Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 133. 341 Ate, slam Tasavvufu, s. 5; Selvi, Kuran ve Tasavvuf, s. 22. 342 Shreverd, Futuht, vr. 4a; a.m., Risle Fil-rde, Sleymaniye Ktphanesi, ehit Ali Paa, 1393, vr.63b. 343 Shreverd, Avrif, vr.22a; Tasavvufun zhd dneminde sf kavram yerine zhhd, fakir, bid, nssk, bkkn, kr, ve kurr gibi adlarn verildii kaynaklarda yer alr.Subh, Ahmed Mahmud, elFelsefetl-Ahlakiyyefil-Fikril-slam, Kahire 1983, s. 256. Ayrca dervi kavram iin bkz: Yazc Tahsin, Dervi, TDVA., stanbul 1994, c.IX, ss. 188-90; Uluda, Sleyman, bid, TDVA, stanbul 1988, c.I, s.307; Erkal, Alternatif Dnceler Szl, ss. 85 -7; Afif, Tasavvuf, s.79.

79

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hasan- Basr (.110/728)den yle dedii nakledilmitir: Kabe-i Muazzamay tavaf ederken bir sf grdm. Ona bir ey vermek istedim, almad ve Yanmda drt eyrek dirhemim var. O da bana yeter. eklinde cevap verdi. Sfyan- Serv (.161/778)den rivyet edilen u sz de, bu dncenin doruluunu gstermektedir: Eb Haim es-Sfyi tanmasaydm, inceliklerini bilemezdim. Sf isminin k srecini de genie aklayan Shreverd, asr- saadette yaayan mminlere ashb denilmekte olduunu, bu devir getikten sonra gelen nesle Tabin ismi verildiini, Bu devirde vahyin kesildiini ve Peygamberlik nurunun gzlerden uzaklatn, eitli grlerin ortaya ktn, herkesin kendi grnn peinde gruplar oluturduunu, ahs arzular ve ind grlerin ilmin tadn kardn buna bal olarak da cehalet ve bilgisizliin oaldn, dnya ve dnyaya ait deerlerin kymetlendiini ifade eder ve bu srecin oluumunu u ekilde aklar: Menf artlarn istila ettii ortamda baz insanlar salih amelleri, yce halleri, azimette sadakatleri, dine ve dini emir ve yasaklara kuvvetli ballklar ile ayr bir grup oluturdu. Dnyaya ve dnyevi deerlere kar zhd benimsediler. Yalnzl ve uzlet hayatn tercih ettiler. Kendileri iin zaman zaman toplanabilecekleri, diledikleri zaman da tek balarna kalabilecekleri zaviyeler ina ettiler. Hayatlarn suffe ehlinin hayatna344 benzeterek ve yalnzca onlar rnek almak suretiyle, sebeplere sarlmay terk edip btn varlklar ile alemlerin Rabbi olan Cenb- riyann

344 Kazc, Ziya, slam Messeseleri Tarihi, s. 226.

80

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hakka yneldiler. Bunun zerine kendilerine gzel ameller, yce haller bahedildi.345 Bu aamadan sonra Shreverd, sflerin kendilerine has bir terminoloji gelitirdiklerini346 ve aralarnda bir takm sembol ve iaretlerin ortaya ktn syler: Neticede yalnzca kendilerinin bildii ilimler ve yine kendilerinin

anlaabildii iaretler meydana geldi. Bildikleri bu manalara ve yakaladklar bu hallere iaret etmek zere kendilerine has stlah ve terimler aratrmaya baladlar. Sonrakiler, ncekilerden aldklar bilgi ve hal birikimiyle bir silsile, her asrda devam eden bir yol ve dengeli bir uzmanlk dal oluturdular. Sf ismi bu grubun arasnda ortaya kt. Kendileri de, bakalar da onlar bu isimle anmaya balad. Bylece sf ismi onlarn ad ve alameti, Allah gerek manada bilmek onlarn zellikleri, ibadet ve taatlar onlarn kyafetleri, takva remizleri, hakikatler de sr dolu dnyalar oldu.347 Shreverd, lgat manalarn verdikten sonra, sf kelimesini, terim olarak da tanmlamtr. Sf kelimesinin Kurnda bulunmadn ancak bu kelimeyle

Kurndaki mukarrebn kavramn kastettiinin altn izen Shreverd; Bu kitapta sflerin erefli ve izzetli hllerinden naklettiimiz her ey, Allah Telnn kendine yaklatrd, mukarreblerin hlinden ibarettir.348 Gerek sf, mukarrebdir. Kurn- Kerimde Sf kelimesi yoktur. Sf kelimesi yerine

345 Shreverd, Avrif, vr.22b; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, ss. 57 -9; Ridgeon, Lloyd, Major World Religions From Their Origins To The Present, London 2003, s.241; Ylmaz, Tasavvuf Adan Ashab- Suffe, ss. 21 -24. 346 Ayn grler iin bkz: Afif, Tasavvuf, s.99. 347 Shreverd, Avrif, vr.22b. Sf kavramnn kullanm hakknda; Chittick, William C., Faith and Practice of Islam: Three Thirteenth -Century Sf Texts, State University of New York Press, New York1992, s.176-7; Ayrca sf kavramnn tarihsel geliimi hakknda; Guenon, Rene, Sfsm: Love & Wisdom, Haqiqa and Sharia in slam, World Wisdom, Inc, 2006, ss. 89-91. 348 Alper, Hlya, Mukarrebn, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, ss. 128-9.

81

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mukarreb

kelimesi

kullanlmtr.

Binaenaleyh

bizim

sfy ye

ile

mukarreb nu kastettiimiz bilinmelidir.349 demektedir. Yine o, sf isminin, slam leminin dousunda ve batsnda ehl-i kurb mns tadnn pek bilinmediini, bununla daha ok mukallit sflerin kastedildiini de kaydeder. Nitekim, Maripte, Trkistanda, Maverannehirde, Ferganada bulunan mukarrebnden pek ok kii, sf olarak isimlendirilmezler.350 Kelimeler ayr olsa da mana ierii asndan ayn anlama tekabl etmektedirler. Serrc (.378/988) da mukarebn ve ebrr kavramlarnn sf manasnda yorumland kaydeder.351 Shreverd, sfnin zelliklerini sayarak deiik tanmlarda bulunan

mutasavvflarn bu tanmlarn352 naklettikten sonra kendi tanmn da verir. Znnn el-Msr (. 245/859) der ki: Sf, arzu ve istekleri olmad iin kendini yormayan, kendisinden alnan ey, kendisini rahatsz etmeyen kimsedir.353 Yine Znnn (. 245/859): Sfler Allah her eye tercih eden, Allahn da kendilerini her eye tercih buyurduu kimselerdir. Onlarn Allahn ilmini kendi ilimlerine Allahn iradesini kendi iradelerine tercih etmeleri hep bu

dncedendir. 354 der.

349 Shreverd, Avrif, vr.8a; a.m., Futuhat, vr.4b. 350 Shreverd, Avrif, vr.8a. 351 Serrc, el-Lma, s.76. 352 Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, s. 17. 353 Shreverd, Avrif, vr.20b. 354 Shreverd, Avrif, vr.20b.

82

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sehl b. Abdullah et-Tster (.283/896) der ki: Sf kalb bulanklndan kurtulmu, kafas ve kalbi tefekkrle dolmu, insanlardan gereksiz ilgisini kesip Hakka ynelmi, gznde toprak ile altn eit hale gelmi kimsedir. 355 Cneyd-i Badd (.297/909) der ki: Sf toprak gibidir. Her kt ve beenilmeyen ey onun zerine atlr. Fakat ondan kan sadece tatl ve gzel eylerdir.356 Yine Cneyd-i Badd (.297/909): Sf, zerine iyinin de gnahkarnda bast toprak gibidir. Altnda her eyin glgelendii buluta ve her eyi sulayan yamura benzer.357 der. Kendisi ise u tanm yapar: Sf vaktini Allaha vermi, hayatyla Allahn rzasn murat eden bir insandr. 358 Grld zere mana olarak hepsini toplayan bir tarif yapm olan Shreverd, sf kavramn, Hakkn rzasn elde etmeye alan ve tm vakitlerini bu uurda harcayan kii olarak tanmlamaktadr. Shreverd, sflerin zelliklerini de teferruatl bir ekilde aklar.359 Bunu yaparken de her zamanki slubu gerei byk mutasavvflarn grlerinden yararlanmay da ihmal etmez. Bu grleri verdikten sonra kendi dncesini de bir hakem edsyla sunar. Sfnin iyi niyeti, salam maksad, ilminin incelii ve dba riyeti sayesinde detler, ibadet hkmne dnr. Sf, det olan eylere, ancak insanlnn zarr kld lde ve ihtiyac kadar rabet eder. yi niyetinin ve

355 Shreverd, Avrif, vr.20b. 356 Shreverd, Avrif, vr.21a. 357 Shreverd, Avrif, vr.21a. 358 Shreverd, Avrif, vr.110a; a.m., Futuhat, vr.4a -b. 359 Sfnin zellikleri iin bkz: Grbz Ahmet, Harabede Define, nsan Yay., stanbul 2003, ss. 23 31.

83

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

uyank halinin gerektirdii kadar ihtiya duyar. Bu suretle detler nuran bir kisveye brnerek ibadet ekline dnr. 360 Grld zere, sfnin niyetinin salam olduunu, ince ve dakik bir ilme ve anlaya sahip bulunduunu ve dba ok riyet ettiini syleyen Shreverd, bu tavrnn bir sonucu olarak da onun det olarak yapt ilerin bile birer ibadete dntn ve sevap kazanmasna vesile olduunu ifade etmektedir. Znnn (. 245/859)un bu konudaki bir szn de alntlayarak sfnin zelliklerini aklamak istemitir. Znnn (. 245/859) der ki; am civarnda bir kadn grdm. Nereden geliyorsun? dedim. Geceleri yanlarn yataktan ayrp ibadet eden bir topluluun yanndan dedi. Nereye gitmek istiyorsun? dedim. Ticaret ve alveriin kendilerini Allahn zikrinden alkoyamad erlerin yanna diye karlk verdi. Bana onlarn zelliklerini anlatr msn? dedim. u beyitleri okudu: Onlar kalblerini Allaha balam, dnceleri yalnz Allah olan, baka hi kimseye ynelmeyen bir topluluktur. Onlarn btn arzular, Cenb- Mevladr. Onlarn hi kimseye muhta olmayan ve her eyin kendisine muhta olduu Mevlaya ynelileri ne gzeldir. Onlarn almas, ne dnya, ne bir ikbal, ne zevk, evlad iyl, ne parlak libas, ne de memleketlerinde sevin ve nee ile yaamak iindir. Onlarn gayretleri, manev makamlara ermek ve ebediyete uzanan menzillere varmak iin bir yartr. Onlar sahralardaki su birikintileri ve dalardaki vadiler gibidir, saylar azdr.361 Bu tanmlamadan da anlalaca zere sf, kalbini Allaha balam, tek dnce ve endiesi Allahn rzasn elde etmek olan, tm gayreti Hakkn yannda
360 Shreverd, Avrif, vr.110a. 361 Shreverd, Avrif, vr.21a.

84

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kabul grmek olup, bu uurda dier kardeleriyle yardmlaan ve yaran kimse olarak kabul edilebilir. Sfnin zellikleriyle ilgili Shreverd, unlar sralar: Sf, daima kalb tasfiyesi ile megul olan kiidir. Nefsin aibelerinden kalbi tasfiye ederek her nn dnyev bulanklklardan temizler. Mevlasna kar daima boynu bkk olan hali, onun bu tasfiyesine yardmc olur. Bu hal onu sknt ve dnyev bulanklardan artr. Nefsi harekete geip nefsan sfatlardan biriyle ortaya kacak olsa sf onu uyank basiretiyle derhal fark eder ve neftsen kap Allaha snr. Tasfiyeye devam sayesinde cem halini yaar. Nefsin harekete gemesiyle fark hali ortaya karak keder ve bulanklk meydana gelir. Rabbinden g alarak kalbine hkmedince kalbi de nefsini etki altna alr. 362 Yani sf, benliin dnm iin zel metodlarla yaayan kiilerdir. Grld zere Shreverd, sfyi kalb tasfiyesi ve nefs tezkiyesi balamnda deerlendirmektedir. Tasavvuftan asl ama da ne kef u keramet sahibi olmak ne de halk iinde an ve hrete sahip olmaktr. Aksine, tm gyet ve alma kiinin kalbini tasfiye ve nefsini tezkiye etmesi ve bu sretle de Cenab- Hakkn rzasna ermeye almak,363 bu imtihan dnyasnda gerek bir kul olabilmektir. Shreverd, sflerin snneti yaama noktasnda en nde bulunan kimseler olduklarn syler: Snneti ihya edenlerin en nde gelenleri sflerdir. Onlara gre en mhim esas, kalbin her trl kin ve dmanlktan temizlenmi olmasdr. te bu dsturlar sebebiyle kymetleri ortaya kt ve faziletleri aka anlald. Bylelikle snnetleri ihya etmeye muvaffak oldular ve dnya hayatndaki zhtleri sebebiyle, snnetleri
362 Shreverd, Avrif, vr.21a; a.m., Futuht, vr.4b -5a. 363 Shreverd, Futuht, vr.4a.

85

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hakkiyle yerine getirmede ne getiler; Dnya hayatn ise ona sahip olmak isteyerek peinde koanlara braktlar. nk kin ve dmanln kayna, dnya sevgisiyle insanlarn sahip olduu makam ve mevkilere olan dknlktr. Sfler ise bunlarn tamamndan el etek ekmilerdir.364 Grld zere sfle rin zelliklerinin banda snnete ittib gelmektedir onlar, kalblerinden her trl kin ve dmanl karmlar, dnya hayatn dnyay sevenlere brakmlar ve bundan tamamyla el etek ekmilerdir. Sflerin dier Mslmanlar arasnda Raslullah (s.)e tam manasyla, tbi olmakta en muvaffak olanlar olduunu syleyen Shreverd, onlarn, Hazreti Peygamber (s.)in szlerine kaytsz artsz boyun edikleri gibi, Onun emirlerini harfiyen yerine getirdiklerini de kaydeder. Shreverd, Onlar, amellerinde, rzklarnda, ibadetlerdeki itihatlarnda, teheccdde, namaz ve orutaki nafilelerde ve daha pek ok meselede Raslullah (s.)in izinden gitmiler; sz ve davranlaryla Ona uymann bereketleriyle rzklanmlar; haya, hilm, af ve msamaha, efkat ve merhamet, sohbet ve latife ile tevazu gibi ahlak zellikleriyle ahlaklanmlardr. Yine onun hayet, seknet, heybet, tazim, rza, sabr, zht ve tevekkl gibi eitli hallerinden pay alarak bereket kazandlar. Bu suretle Efendimiz (s.) e tam manasyla uymann btn ynlerinden tmyle istifade ettiler ve snneti gerek manasyla yaayp ihya ettiler. diyerek sflerin zelliklerini aklamtr. Bu zellikleri ile sfler, toplumun garipleri, faziletlerin sahipleri, gayret kubbesinin sakinleri, hayret lkesinin insanlardr. Onlar zerine Cenab- Hakkn

364 Shreverd, Avrif, vr.18a.

86

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

fazl

ve keremi artarak gelmekte, Allaha olan aklarnn atei devaml

ykselmektedir. Bununla da yetinmeyerek daha var m? diye beklemektedirler. 365 Sf devaml hareket halinde olmal, ihtiyacn devaml yalnz Allaha arz ederek daima ona snmaldr. Nefsin etkisine dmemek iin iyi bir murakabe yapmaldr.366 diyen Shreverd, sfnin tm ihtiyalarn Allaha arz etmesini ve murakabe halinin srekli olmasn salk verir. izilen sf tipoloj isi ihsan makamnda bir kiiyi tasvir eder. Yine Btn vakitlerinde Rabbine dua ederek, tazarru ve niyaz halinde, Kurn okuyarak367 ve namaz klarak, gzel ameller ileyerek, nefsini kamil bir fakr ve dnyaya kar zhd ile doldurarak, hev ve heveslerine uymaktan kanarak nefsini tezkiye eden kullara yakmayan usangalktan uzak bir halde geirmeye alr.368 diyerek sfde olmas gereken haller konusunda da uyarlarda bulunur. Yine Shreverd sflerin zellikleri sadedinde, Sfler ahlak temizlie ok ehemmiyet verirler ve bu sebeple Allahn kendilerine kolaylatrd istidat, ehliyet ve salahiyetle, temiz bir ahlakla rzklandrldlar. 369 der. Sflerin ahlak temizlie ok nem verdiklerini ve bu nem veriin bir semeresi olarak Allah Telnn onlar temiz bir ahlakla mkafatlandrdn dnr. Shreverd, sf kavram yannda Mteebbih ve Mutasavvf 370

kavramlarn da aklar. Shreverd, sf ve mutasavvf kavramlarn farkl anlamlarda kullanr.

365 Shreverd, Avrif, vr.22b. 366 Shreverd, Avrif, vr.21a. 367 Shreverd, Futuhat, vr.5a. 368 Shreverd, Avrif, vr.129a. 369 Shreverd, Avrif, vr.114a.

87

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Gerek tabakt kitaplarnda, gerekse dier eserlerde

isimleri bulunan

tasavvuf byklerinin hepsi, mukarrebn yolunda yrmektedir ve onlarn sahip olduklar ilimler, mukarrebnun davranlarna yn veren ilimlerdir. Ebrr zmresinden olan kimse, mukarrebn makamna gpta ederek bakarsa, onlarn halleriyle hllenmedike mutasavvftr. Eer bu hal kendinde tahakkuk ederse sf olur. Bu ikisinden baka kim, onlarn hlini ve kisvesini taklit ederek kendini onlara nispet ederse o sadece mukallittir.371 Yani sf, sonu ifade ederken, mutasavvf benliin yaplanmasndaki sreci ifade eder. Grld zere, Kurnn mukarrebn372 makamna karlk olarak sf kavramn kullanan Shreverd, mutasavvf kavramn ise yine Kurnn bir kavram olan ancak mukarrebndan daha dk manev dereceye sahip olarak anlatlan ebrr kavramyla karlamaktadr. Mteebbih kavramyla sflere benzemeye alan ve onlar gerekten seven kiileri kast etmektedir. Kendisini -insanlar arasndaki gruplardan bakalarna deil de- sflere benzetmeye alan kimse (Mteebbih), onlara kar duyduu sevgi dolaysyla onlara benzemeye alan, yine kendi istei ile sflerin tavr ve davranlarn benimseyen kimsedir. Ne var ki byle bir kimsenin, sflerle beraber olmasna, aralarnda yaamasna, kendi sevgi ve iradesi ile ilerinde bulunmasna ramen, onlarn hal ve tavrlarn tamamyla yerine getirmede eksiklikleri olabilir. 373

370 Bu kavram tasavvuf tarihinde sf kavramyla e anlaml olarak kullanlmtr. Ancak Shreverd, aralarnda fark gzetmitir. Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 38; Yce, Bir lim Olarak Tasavvuf, y.2, sy.4, s. 21. 371 Shreverd, Avrif, vr.8a; a.m., Futuhat, vr.4a-b; a.m., Risle Fil-rde, Sleymaniye Ktphanesi, ehit Ali Paa, 1393, vr.63b. 372 Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 965. 373 Shreverd, Avrif, vr.22 b.

88

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Anlaldna gre Shreverd, Mteebbih kavramyla sfleri seven, kendini onlarn hal ve tavrlarna benzetmeye alan kimsedir. Mteebbihin bu sevgisi, onun ruhunun cazibesinden kaynaklanmaktadr. nk ruh- ulv daima manev gzelliklere meyyaldir. Bu konuyu Shreverd, yle aklar: Allahn emrine, Ona yaklatran eye veya Ona yaklatran kimseye kar hissedilen sevgi, ruhun cazibesiyle meydana gelir.374 Bu sevgiye ramen Mteebbih, nefsin ve nefsan arzularn etkisi altnda kalm, sf ise bunlarn engelleyici ve oyalayc tesirinden syrlmtr.375 Konu ile ilgili olarak iki hadis-i erif nakleden Shreverd, bu hadislerden hareketle, Mteebbih kavramn aklamaya alr. eyhlislam Ebun-Necib es-Shreverdnin Enes b. Malik (r.)den rivyet ettiine gre; Hz. Peygamber (s.)e bir adam geldi ve Kyamet ne zaman kopacak? diye sordu. Raslullah (s.), namaza kalkt ve namazdan sonra: Kyametten soran kii nerede? dedi. Adam: Benim, ya Raslallah, diye cevap verdi. Bunun zerine Hz. Peygamber (s.) ona: Kyamet iin ne hazrladn? buyurdu. O da: Kyamet iin oka namaz ve oka oru veya oka amel hazrlamadm. Ancak Allah ve Rasln ok seviyorum. eklinde cevap verince Hz. Peygamber (s.): Kii sevdii ile beraberdir. Sen de sevdiklerinle beraber olacaksn. buyurdu. Bu cevap zerine Hz. Enes (r.): slam dininden baka, mslmanlar bu kadar sevindiren ikinci bir ey grmedim. dedi.376 Ubade b. es-Samit (r.) Ebu Zer el-far (r.)den yle dediini nakletmitir. Hz. Peygamber (s.)e: Ya Raslallah! Onlar gibi yapamasa ve onlar gibi olamasa da onlar seven adamn durumu nedir? dedim. O da: Ey Eb Zer! Sen, sevdiklerinle
374 Shreverd, Futuht, vr.4a. 375 Shreverd, Avrif, vr.23a. 376 Tirmiz, Zhd, 10;Shreverd, Avrif, vr.22b.

89

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

beraber olacaksn. buyurdu. Ben de: Allah ve Rasln seviyorum. dedim. Bunun zerine Raslullah (s.): Muhakkak ki sen, sevdiklerinle berabersin buyurdu. Eb Zerr (r.) bu tr sorularn devam ettirdike Hz. Peygamber (s.)de ayn cevabn tekrarlard.377 Shreverd, naklettii bu hadis-i eriflerde anlatlan kiini durumuyla mteebbih kavramn aklamtr. Mteebbih de, her ameli onlara benzemese de bir grubu seven ve onlardan saylan kimse hkmndedir. Shreverd, mutasavvf ile mteebbihin zerlerinde nefsin hev ve heves izlerinin bulunmasndan dolay birbirlerine benzediklerini ve bu ynyle sfden ayrldklarn dnr. .Mteebbih, nefsin ve nefsan arzularn etkisi altnda kalm, sf ise bunlarn engelleyici ve oyalayc tesirinden syrlmtr. Mutasavvf ise, sflerin bu hal ve zelliine vakf olan kimsedir. zerinde nefsin ve nefsan arzularn kalntlar bakmndan Mutasavvf ile Mteebbih birbirine benzer. 378 Shreverd, sfyye yolunun ilk basamann iman, ikincisinin ilim, ncsnn de zevk olduunu ve bu taksime gre mteebbihin iman sahibi seviyesinde olduunu kaydeder. Mteebbih, iman; mutasavvf 379 ise ilim sahibidir. nk mutasavvf, imanndan fazla olarak sflerin hal ve yollar hakknda bilgilere sahiptir. Bylece elde ettii bilgileri bakalarna da anlatarak onlara yol gsterebilir. Sf ise zevk sahibidir. Gerek bir mutasavvfta sflerin hallerinden bir nebze bulunabilir. Mteebbih de mutasavvfn zelliklerinden bazlarna sahip olabilir.

377 Buhar, Fezails-Sahabe, 6; Drim, Rikak, 71; Shreverd, Avrif, vr.22b. 378 Shreverd, Avrif, vr.23a. 379 Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 937.

90

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, Kurndaki ebrr ve mukarrebn ile ilgili yetleri sf mutasavvf ve Mteebbih olarak yorumlar: Birr sahibi olan iyiler (Ebrar) elbette nimet iindedirler. Koltuklar zerinde oturup (etrafa) bakarlar. eklinde tantrken, ieceklerini de yle tarif etmektedir: O arabn katks Tesnmdendir. Tesnm bir pnardr ki onu yalnz mukarrebn ier.380 Bylece ebrarn iecei, mukarrebnun iecei arabn biraz kar ve katkls, mukarrabnun arabnnsa halis ve katksz olaca anlalmaktadr. Buna gre sfnin arabnn saf ve halis, mutasavvfnki biraz kark, mteebbihin ki ise mutasavvfn arabnn daha da katkls olduu

anlalmaktadr.381 Btn bu anlatmlarla Shreverd, sf, mutasavvf ve mteebbih arasndaki mana farkla rn izah etmeye alr. Sfyi, Cenab- Hakka kar kurbiyyetten, ruh makamna ykselen kimse olarak tanmlarken bu anlamda mutasavvf, kendi yolunda, nefsinden Rabbine doru seyretmeye alan bir kimse olarak382 tantr. Buna gre sf vuslata ermi iken mutasavvf slk yolunda seyr halindedir. Sfye gre mutasavvf, zhide gre zhd taklit eden ve onlara zenen kimse gibidir. nk mutasavvf, zerinde kalntlar bulunan nefsin ve arzularnn da etkisiyle byk bir gayret ve skntlarn giderecek are aray iindedir. Mutasavvf, kalb makamnda ve murakabe sahibi olan, mteebbih ise nefsine ve arzularna kar direnen mcahede ve muhasebe sahibi olan kimsedir.383

380 Mutaffifn, 23 -26. 381 Shreverd, Avrif, vr.23a. 382 Benzer dnceler Hristiyan mistisizminde de kabul grmtr. bkz: Kng, H. Robert, Tanrnn Anlam, Ter: Temel Yeilyurt,nsan Yay., stanbul2001, ss. 93-4. 383 Shreverd, Avrif, vr.23a.

91

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

diyen Shreverd, sf tanmn ise aklamak iin Peygamber Efendimizin bir hadisini nakleder: Raslullah (s.): Haydi kounuz! badet iin bir keye ekilen mferridler herkesi geti, deyince kendisine: Ya Raslallah, mferridler kimlerdir? diye soruldu. O da: Ar derecede Hakkn zikrine dkn olan ve zikrin kendilerini her trl dnyevi endie ve gnahlardan alkoyduu, bu yzden de kyamet gn Hakkn huzuruna hafif ve gnahsz olarak gelen kimselerdir. buyurdu. 384 Grld zere bu hadis-i erifte anlatlan mferridlerin zellikleri Shreverdnin sf tanmna uymaktadr . Sonra Kitab kullarmz arasndan setiklerimize miras olarak verdik. Onlardan kimi nefsine zulmedendir, kimi orta gidendir, kimi de Allahn izniyle hayrlarda ne geendir. te byk ltuf budur.385 yetinin tefsirine genie yer veren Shreverd, bu yetteki zalim, muktesid ve sbk kavramlarnn sf, mutasavvf ve mteebbih kavramlaryla zletirir. 386 Shreverdnin naklettii bu yorumlar u ekilde zetleyebiliriz: Zalim; zhid olan; muktesid Allah gerek manada tanyan rif; sbk da Cenb- Hakk btn varl ile seven muhib olarak; yine zalim, bela ve felaketlerin arl altnda inleyen, muktesid, karlat musibet ve felaketlere sabreden, sbk ise Hakktan geldiine inand bela ve musibetlerden zevk alan kii olarak; yine, zalim; det ve gafletle; muktesid, cenneti mit ve cehennem ateinden korku ile; sabk, Hakkn heybetini ve azametini hissederek, Ona kar minnet duygusu ile ibadet eden insan

384 Suyt, Camius-Sar, c.II, s. 26. 385 Fatr, 32. 386 Hac Bekta Veli ise zalimi nefs; muktesidi can, sbk gnl olarak izah eder. Maklt, s. 108.

92

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olarak; yine, Allah diliyle zikredeni zalim, kalbiyle zikredeni muktesid, Rabbini hibir an unutmayan ve her an Onu zikredeni de sabk eklinde tanmlayabiliriz. 387 Shreverd, bu tanmlamalar yaptktan sonra: Btn bu benzetmeler ve farkl yorumlar; sf, mutasavvf ve mteebbih arasndaki benzerlik ve farkllklara uymaktadr. Bunlarn hepsi de felah ve necaha ererek kurtulan kimselerdir. diyerek kendi tanmlamasn yapar. 388 Yine bu anlamda Shreverd, bn Atann bir szn nakleder: bn Ataya gre: Cenb- Hakk dnyevi endie ya da menfaat iin seven zalim, ahiret endie ve midiyle seven muktesid; her trl arzu, istek ve deerlendirmesini terk ederek, iradesini Cenb- Hakkn iradesine terk eden kii de sabktr. 389 Bu sz nakleden Shreverd, bu halin sflerin hallerine en uygun hal olduunu ve mteebbihin bu hallere zendiinin da altn izer: te bu hal, sflerin halinin ta kendisidir. Bunlara zenen Mteebbih, istedii her eyi zendii ve beendii sfler grubu iin ister. Bu arzu ve istek onu sflere, sfleri de ona yaklatrr. Byle bir yaknlk ve se vgi her hayrn badr.390 Gerek mteebbihin, zendii sflerin iman gibi bir iman, bu imann gerektirdii ameli ve yolun gerei olan mcahede ve gayretleri vardr. Yukarda da belirttiimiz gibi, mteebbih mcahede ve muhasebe sahibidir. Sonra mutasavvf olur; murakabe ile bilahare de sf olur ve mahede zelliini elde eder. Anlalaca zere mteebbih, mcadele ve gayreti sayesinde nce mutasavvf, daha sonra da murakabe ile sf makamna eriebilmektedir.

387 Bu konuda daha bir ok fikir ne srlmtr. bkz: bn Teym iyye, Tefsir zerine, Ter: Harun nal, Pnar Yay., stanbul 1985, ss. 42-3. 388 Shreverd, Avrif, vr.23a. 389 Shreverd, Avrif, vr.23b. 390 Shreverd, Avrif, vr.23b.

93

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sflik

ve tasavvufun

temel zelliklerinden bir veya bir kana

ynelmeksizin, yalnzca zahir bakmdan klk-kyafette zenmek, duygu, dnce ve dier manev zellikler bulunmakszn ekil ve grnte onlar gibi olmak ve kuru bir zenti ile sf ve mutasavvflarn halini anlayan kimsenin bu hareketi sflere benzeyen ve onlar benimseyenlerden deildir. O bu hareketiyle sflere deil, onlara benzemeye alan mteebbihlere benzeyebilir. Btn bunlara ramen sflerle veya onlara benzemeye alanlarla beraber olan kimse, aki olmaz. 391 Shreverd, sfliin temel zelliklerine ynelmeyip sadece d grn ile onlara benzeyen bir kiinin, mteebbih deil belki de mteebbihe benzeyen bir kii olduunu ifade eder. Bununla beraber byle bir kimsenin de aki olmayacann altn izer. Bu konuda Shreverd, u hadis-i erifi nakleder: eyh Ebul-Feth Muhammed b. Selmann Ebu Hreyre (r.)dan naklettiine gre Raslallah (s.) yle buyurmutur: Allahn, Kiramen Katibn melekleri dnda, yollarda dolaan ve zikr meclislerini arayan zel melekleri vardr. Allah zikreden bir topluluk grdkleri zaman kanatlar ile onlar semn bulutlarna kadar gizler ve onlara: Geliniz, ihtiyalarnz giderin diye arrlar. Bunun zerine Cenb- Hakkdurumu bildii halde- meleklerine: Kullarm bana ne diyor? diye sorar. Melekler ise: Sana hamd ediyor, seni tesbih ediyor ve seni yceltiyorlar, diye cevap verir. Cenb- Hak ise: Onlar beni grdler mi? diye sorar. Melekler ise Hayr, (seni grmediler) eklinde karlk verirler. Cenab- Hak: Ya beni grselerdi nasl davranrlard? diye sorar. Melekler de: Onlar, seni grselerdi, bundan daha ok sana hamd eder, seni daha ok tesbih eder ve daha ok yceltirdi. eklinde cevap verirler. Bunun

391 Shreverd, Avrif, vr.23b.

94

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

zerine Cenb- Hak: Benden ne istiyorlar diye sorar. M elekler, de: Senden cennetini istiyorlar. eklinde cevap verirler. Cenb- Hak: Onlar cenneti grdler mi? diye sorar. Melekler de: Hayr, (grmediler) cevabn verir. Cenb- Hak: Eer cenneti grselerdi nasl yaparlard? diye sorar. Meleklerse: Eer cenneti grse ve bilselerdi onu daha ok ister ve ona kar daha da hrsl bir arzu duyarlard. cevabn verirler. Cenb- Hak: Bana ne hakknda snyorlar diye sorar. Melekler: Zikredenler cehennem ateinden saknmaya alyorlar. deyince Cenb- Hak:Onlar cehennemi grdler mi? diye sorar. Melekler: Hayr (grmediler), cevabn verir. Cenb- Hak: Eer onlar bir de cehennemi grselerdi nasl davranrd? diye sorar. Melekler: Onlar arasnda, kendilerinden olmayan ve aralarnda bir ihtiyacn gidermek iin bulunan filanca var. deyince Cenb- Hak: Onlar yle kimselerdir ki onlarla beraber, zikir meclisinde bulunanlar asla sapmaz ve saptmaz. buyurdu. 392 Buna gre sflerle oturan, onlara benzeyen ve onlar seven asla ekya olmaz, ilah emir ve yasaklara kar isyan etmez. Shreverd, btn bunlarla beraber sflerle ve sflikle ilgisi olmayan kiilerin varlndan da bahseder ve onlar u ekilde tanmlar: Riyset sevgisi ve insanlara ba olma tutkusuyla dervilere arkadalk eden, zaviyedeki hizmetileri emri altna almay eref telakki eden ve bu sretle nefsinin isteklerine erien emirlik dknleri, chil ve hevlarnn esiridirler. Sret sfiyye yoluna slk etmi olsalar bile dnyalk biriktirme ve dnyaya kul olma durumdadrlar. Nefsinin isteklerini gerekletirmek iin kendisine, dnyaya tutkun ve ehl-i dnyadan olmaya hevesli arkadalar edinir. Bylelerinin toplantlarnda gybet, irkin konuma ve ekimeler, tekkelerinde de gezip tozma ve dnya

392 Buhar, Deavt, 67; Mslim, Zikr, 35; Shreverd, Avrif, vr.25a.

95

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nimetlerinden istifade gibi dnyev maksatlar eksik olmaz. Bylelerinin tekkelerde tand ne kadar ok olursa din sebepler zorlasa bile oralarda uzun sre kalrlar. Dini sebepler, ne kadar kolaylasa da, tekkede tandklar az olursa orada uzun kalmayp hemen ayrlrlar. Bu, sf ilerin yolu deildir.393 Grld zere Shreverd, niyeti halis olann ibadetlerde eksii bulunsa bile sflerle beraber olduunu sylerken; niyetinde baka dnceler bulunan, ba olma sevdals, nefis dkn kiileri sflerden saymamaktadr. Shreverd, sf olmadklar halde sf zannedilen gruplar hakknda da bir bb aarak geni bilgiler vermektedir. Bizde sf kavramnn iine nelerin girdiini akladktan sonra nelerin de girmediini ifade ederek efradn cmi, ayarn mani bir tanmlama yapm olmak iin bu gruplardan ksaca bilgi vermek istiyoruz. Shreverd, Kalender 394 ve Melametleri395 bu gruptan sayar. Kendilerini bazen Kalenderiyye bazen de Melametiyye diye adlandran grup bunlardandr. diyen Shreverd, Melametleri ihlas sahibi, snnete sk skya bal, makamlar yce kimseler olarak tantr. 396 Kalenderiyye397 hakknda ise; Kalb temizliinin verdii sarholukla er hudutlar bozan, bir arada oturma ve birlikte olma konusundaki her trl kaytlar ve

393 Shreverd, Avrif, vr.42a -b. 394 Kalenderler hakknda bir deerlendirme iin bkz: Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 39 -40; Ocak, A.Yaar, Bektailik, TDVA, stanbul 1992, c.V, ss. 373-9. 395 Melmet kavramnn kullanm iin; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 1003-5; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 966; Bruijn, Johannes. T. P., Persian Sf Poetry: An Introduction to the Mystical Use of Classical Persian Poems, Curzon 1997, s. 73. Ayrca tasavvuf tarihinde bu kavramn geliimi ile alakal olarak Ayn, slam Tasavvuf Tar ihi, s. 39; Glpnarl, Abdlbaki, Melmilik ve Melmetler, (Takriz yazs); Afif, Tasavvuf, s.88; Bolat, Ali, Kueyr de Melmet ve Bir Mulhaza lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 12, ss.111 -22; a.m., Ali, Ebul-Abbas bn Atnn Baz Tasavvuf Temel Kavramlara Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 314. 396 Shreverd, Avrif, vr.25a. 397 Kalenderiler hakknda geni bilgi iin; Ewing, Katherine Pratt, Arguing Sainthood, Duke University Pres, Durham- London 1997, ss. 201-265; Azamat, Nihat, Kalenderiyye, TDVA, stanbul 2001, c.XXIV, ss.253-6.

96

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

db ortadan kaldran gruptur. Bunlar kalblerindeki temizliin istedii istikamette hareket ettiler. Farzlarn dnda, namaz-oru gibi ibadetleri azalttlar. eriatn izin verdii, dnyev lezzetlerden mubah olann yemek ve imek konusunda hassas davranmadlar. Bu konularda azimet yolunun inceliklerini deil de, ruhsatlarn kolayln tercih ettiler. Bununla beraber kalenderiler dnyevi ihtiyalar giderecek para, yiyecek, iecek ve giyecek gibi eyalar biriktirmeyi, bunlar toplama ve

oaltmay terk ettiler. Dindar, zhid ve bid kimselerin kyafet ve davranlarn almadlar. Allah ile beraber olduuna inandklar kalblerinin gzellii ve temizlii ile yetindiler. Btn glerini bu noktaya teksif ederek, kalblerinin temizlii dnda eriecekleri bir hedef, muttal olmak istedikle ri bir nokta brakmadlar. demektedir. Grld zere Kalenderleri de genel olarak gzel sfatlarla tantan

Shreverd, onlarn ruhsatla amel ettikleri, beraber olma dbn gzetmedikleri, mbah olan kullanmada bir beis grmedikleri, nafilerlere fazl a itibar gstermedikleri gibi olumsuz ynlerini de ifade eder. Bu noktada Kalender ile Melamet arasndaki farklara da ksaca deinmekte yarar gryoruz. Melmet, ibadetlerini gizlenmeye zen gsterir. Kalender ise detleri tahrip etmek, allanlar bozmak iin alr. Melmet, her trl iyilik ve hayrn kaplarna smsk sarlr ve bunlarda fazilet olduunu kabul eder. Ancak btn amelleri ve hallerini bakalarndan gizlemeye alr. Melmet, kendisini avm derecesindeki insanlar seviyesine koyar, klkta, kyafette, hareket ve davranlarnda onlar gibi gzkerek halini gizlemeye ve tannmamaya alr. Bununla beraber o, bulunduu derecelerden daha yksek derecelere varmak ister. Kendisini Mabuduna yaklatracak her eyi btn gcyle kapmaya alr. Kalender, bilinmeye ve

97

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bilinmemeye aldrmaz. Belli bir kyafet ve grn iine girmez. Btn sermayesi olarak kabul ettii kalb temizlii dndaki eylere aldrmaz. 398 Kalender bilinmek veya bilinmemekle ilgilenmez. Onun btn gayesi kalb temizliini korumak ve devam ettirmektir. Melamet ise hallerini insanlarn grmemesini ve bilinmemeyi ister.399 Bulunduu halden baka st makamlarn olduunu da bilen melamet bunlara ulamay da hedefler. Shreverd, bu noktalarda sfnin durumunu ise u ek ilde aklar: Sfye gelince o, her eyi yerli yerine kor. Btn vakitleri ve halleri bilerek harcamaya ve tedbirli hareket etmeye alr. Hakk Hakk yerine, halk da halk yerine kor. Gizlenilmesi gereken yerde gizlenir. Ak tavr alnmas gereken yerde de aka davranr. Her ii yerinde ve zamannda yapmaya, yaplmas gereken her eyi huzurlu bir akl, kamil bir marifet ile, ihlas ve sadakat kaidelerine riyet ederek yerine getirmeye alr.400 Grld zere sf de gerektiinde gizlenir ama o ak tavr alnmas gereken yerde de ak tavr almadan kanmaz. Btn vakitlerini bilerek ve tedbirli olarak deerlendirir. Her iini zamannda ve yerinde yapmaya alan sf, akl, marifet, ihlas ve sadakatten ayrlmaz. Shreverd, bu arada kendilerine Melmetiyye diyen sapk bir gruptan daha bahseder ki bunlarn sflerle uzaktan yakndan alakalar olmad halde onlardanm

398 Shreverd, Avrif, vr.25a; Melmetiyyenin prensipleri hakknda geni bilgi iin bkz: Kara, Mustafa, Hamdn el-Kassr, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 455-6. Sviri, Sara, lk Dnem Tasavvuf Kltrnde Melmetiyye Hareketi ve Hakm Tirmz, T er: Salih ift, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, ss. 463 -5. 399 Azamat, Nihat, Melmet, TDVA, Ankara 2004, c.XXIX, ss. 24-5. 400 Shreverd, Avrif, vr.25a.

98

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gibi gzkmek iin sf kisvesine brnen ve onlar gibi giyinen kimseler 401 olduunu ifade eder. Bunlarn zelliklerini ise; Bunlar bazen evreden saknmak bazen de sflik iddiasnda bulunmak iin, sf kisvesine brnr ve kendilerini gizlemeye alrlar. Fakat onlar byk bir gaflet ve aldan iindedirler. Zira onlar ibadetin yolunu tutarak ilerinin Allaha ulatn iddia ediyor ve bunun da eriilmesi gereken hedef olduunu sylyorlar. eriatn gerektirdii ekilde, emirlere yaparak, nehirlerden kanarak yaamann, anlaylar kt olan avm derecesindeki insanlar iin lzumlu olduu, bunlarn kuru bir taklitle bakalarna uyma durumunda bulunanlar tarafndan yaplmas gerektii sylyorlar. Bu tr fikirler, ilhdn, zndkln ve Hakktan uzaklamann ta kendisidir. Zira eriatn reddettii her ey zndklktan baka bir ey deildir. Aldatlm olan bu tr kimseler, eriatin kulluun gerektirdii bir hak ve vecbe, Hakikatin de kulluk grevlerinin inceliklerine vakf olmak demek olduunu bilemediler.402 Hakikat derecesine ulaan kimse, kulluk grevlerinin gerektirdii btn haklar yerine getirmek zorundadr.403 Hakikat mertebesindeki insandan, dierlerinden fazla olarak baz i ve ibadetleri yapmas istenir ki bunlar bu mertebeye ermeyen kimselerden istenmez.404 Anlaldna gre Shreverd, sfliin temelini, eriata bal olmak eklinde alglamaktadr. eriatin dndaki her eyi ilhad ve Hakktan sapma olarak deerlendirir. Byle kimselerin ibadetten kendilerini muaf tutulduklar bir makama

401 Uluda, Sleyman, Cmiyye, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 136-7. 402 Tasavvuf Tarihinde samimi olmad halde kendisine sf ss verenlerin varl inkar edilemez. n kazanmak ve maddi kar elde etmek isteyen bir ksm kiiler kendileri iin sfiyye yolunu bir vasta edinmilerdir. Konu ile ilgili geni bilgi iin bkz: Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 29. 403 Dastn, mer Ziyauddin, Tasavvuf ve Tarikatlarla lgili Fetvalar, Ter: rfan Gndz -Yakup iek, Seha Ner., stanbul 1992, ss. 88-90. 404Shreverd, Avrif, vr.25b.

99

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ulatklar iddiasn da405 eer hakikat makamna ulamlarsa bu makama ulaan kimselerden baka insanlardan istenmeyen zel bir takm taat ve ibadetlerin isteneceini ve kesinlikle ibadetten muaf tutulmayacaklarn syleyerek reddeder. 406 Netice olarak Shreverd, sf kavramna kendince bir anlam ykleyerek daha nceki kullanmlardan farkl bir anlam balamnda kullanmtr. O, sf dey ince sona ulam olgun mmini kasdetmektedir. Kurnn mukarrebn ad ile

isimlendirdii kiilik zelliklerine sahip olan vuslat erbabna, Shreverd, sf demektedir.

3. MRD/ EYH Arapa bir kelime olan mrid, lgatte, doru yolu gsteren, uyaran, ird eden, rehber olan407 gibi manalara gelmektedir. eyh de Arapa kkenli bir kelimedir. Lgatte, nder, kabile bakan,408 yal adam409 gibi anlamlara gelmektedir.

405 Afif, Tasavvuf, s.113. 406 Sevenden Allah sevgisi sebebiyle Allahn emirlerinin sakt olmayaca dncesi akidenin konusu olmutur. zarslan, Selim, es-Sevdl-Azam ile el-Akidett-Tahaviyyenin Karlatrmal bir Tahlili, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 199; kuldan eriatn emirleri hibir zaman sakt olmaz. Bu konu ile alakal bir yorum iin bkz.Necatiolu, Halil, eriat ve Tarikat zerine, slam Dergisi, Eyll 1983, sy.1, s. 31; Uluda, Sleyman, Asl, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 474; a.m., zat TDVA., stanbul 1991, c. IV., s. 311; Bolat, Ali, Kueyr de Melmet ve Bir Mulhaza lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 12, ss.112;Kksal, smail, mam Efendinin Fkh Yn ve Baz Grlerinin Tedkiki, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y. 3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 139-40; Tasavvuf tarihinde bu mahiyetteki gruplardan birisi de hubbiyye namyla maruf bir frkadr.z, Mustafa, Hubbiyye, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 266; DA, Melmiyye, TDVA, Ankara 2004, c.XXIX, ss. 25-35. 407 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 469 ; bn Manzr, Lisan, c.III, s.31; Asm Efendi, Kmus, c.I, s.1028;el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.325; el-Mnv, et-Tevfk, s.443; Sud, el-MucemusSf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981 , ss. 670-1; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.502. 408 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 354; er-Rab el-Isfahn, Mfredt, s. 396; Uluda, TTS, s. 455; Cebeciolu, TTDS, s. 673. 409 bn Manzr, Lisan, c.III, s.31;

100

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Mrid kelimesi, Kurn- Kerimde sadece bir yerde gemektedir.410 Fakat trevleri ile birlikte on dokuz yerde gemektedir.411 eyh kelimesi ise drt yerde gemekte olup, hepsi de ihtiyarlk anda bulunan bir kii mnsndadr. 412 Tasavvuf literatrnde bu manaya kaim olmak zere her iki kavram da kullanlr. Mrid yahut eyh, Hakka ulaan yola girip, o yolun tehlikeli ve korkulacak yerlerini bilen, mrdi fayda ve zarar durumuna gre ynlendiren, uyaran; din ve eriat mrdin kalbine yerletiren, kullara Allah, Allaha da kullar sevdiren kii413 olarak tanmlanmaktadr. Yine Kn (.730/1330), eyhi; eriat, tarikat ve hakikat ilimlerinde kemlin son raddesine ulaan insan- kamil, eklinde tanmlamaktadr.414 Dier bir tanmlamaya gre de mrid; eriat, tarkat ve hakkat ilimlerinde kemle ulam ve bu noktada nefislerin hastalklar ve tedvilerini bilmede son noktaya gelmi,415 mrdlere rehberlik ve onlar rd etme ehliyetine sahip olan, rehber ve delil,416 kulu Allaha, Allah kula sevdirmek isteyen417 kimsedir.418

410 Kehf, 17. 411 Abdulbk, Mucem, s. 407. 412 Hd, 72; Yusuf, 78; Kasas, 23; Gfir, 67. 413 Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 818, 951; Kn, Mucem, s. 172; Erefolu Rm, Mzekki n-nfs, stanbul 1976, s.568; Tehnev, Kef, c.I, s. 73 5; Pakaln, Osmanl Deyimleri ve Terimleri Szl, c.III., ss. 346-47; Cebeciolu, Hac Bayram Vel, s. 160. 414 Kn, Mucem, s. 172. 415 Kbra, Risle ilel-Him, s. 87; Uluda, TTS, s. 353; Cebeciolu, TTDS, s. 526; M. Plessner, Mrd A, c. VIII, s. 809. 416 Kn, Mucem, s. 172; Tehnev, Kef, c. II, s. 736. 417 Bursev, smail Hakk, Evliya Makamlar (Gayb Bahelerinden Sesleniler), Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, s. 78; Cebeciolu, TTDS, s. 673. 418 Mridlik/vellik mertebelerinin daha farkl tasnifleri iin bkz. Hakm et -Tirmiz, NevdirulUsl,c.I, s.339; Gmhanev, Cmiul-Uslil-Evliy, ss.215-216. Chid Ahmed Efendinin tasnifine en yakn tasnifleri; Davud el -Kayser, Abdurrahman Cm ve A. Avni Konuk ile gnmz tasavvuf yazarlarndan Seluk Eraydn ve Hasan Kamil Ylmaz velyet-i mme ve velyet-i hssa olmak zere iki trl veliden bahsederek yapmaktadrlar. Bkz. Davud el-Kayser, Mukaddemt, ner.:Kayseri Bykehir Belediyesi, Kayseri 1997, ss.64-65; Abdurrahman Cm, Nefhatul-ns, ss.67-68; A. Avni Konuk, Fuss erhi, c.I, s.222; Eraydn, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss.116-20; Ylmaz,Tasavvuf ve Tarkatlar, s.212. Ancak Erefolu Rm, bunlara nc bir snf olarak

101

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu kavram Crcan, sapklk karsnda doru yola rehberlik eden kii419 olarak tarif etmitir. Shreverd ise eyhi, mrdlerini Allaha ynlendiren, Onun askerlerinden bir askerdir. steyenleri Allahn dosdoru yoluna iletir, 420 diye tarif eder. Yine o, eyhi, Allah kullarna gerek mnda sevdiren, kullarn da Allaha sevdiren ve yaklatran kii olarak tanmlar. Ona gre eyhlik rtbesi; tarikat yolunun en yksek mertebesi, Allaha yaknlk konusunda peygamber vekilliinin en stn derecesidir.421 Shreverd, eyhin kullar Allaha yaklatrmasn yle aklar: eyh, mrdi Raslullah (s.)e her konuda uyma yoluna gtrr. Kimin Hz. Peygamber (s.)e uymas dosdoru olur, onun her davran ve hareketini benimsemesi eksiksiz bulunursa Allah o kulunu sever. nk Cenb- Hakk: De ki:

velyet-i hssul-hs da ilave ederek, tpk Chid Ahmed Efendinin tasnifi gibi eit mridin olduunu kaydetmektedir. Bkz. Erefolu Rm, Mzekkin -Nufs, stanbul 1971, s.269. Mridlik makamn, fonksiyonel adan yaptklar deerlendirmeler neticesinde u ekilde snflandrmaya gidenler de olmutur: eyh-i tlim : Mrdlerini tasavvuf konularda bilgilendiren hoca veya sfdir. eyh-i sohbet : Herkesin sohbetine katld, szlerini dinledii, hal ve hareketlerini rnek ald sfdir. eyh -i sohbet, bilgi vermekle beraber, evresindekilere rnek de olur. eyh-i tarkat, eyh-i terbiye, eyh-i ird, eyh-i teslk : Mrd ve mntesiplerini bir annenin ocuunu terbiye etmesi ve yetitirmesi gibi terbiye edip yetitiren eyhtir. Onlarn hem rhan hem de dnyev rehberidir. Tarkat eyhleri byledir. eyh-i irde : Tarkatta en yksek olan, irdesi lh irde iinde mezc olmu ve yannda veya ilham altnda mrdin cesed ve rh halinde kabul olunduu kimsedir. eyh-i iktid : Kendisine uyulmas, sz ve davranlarnn taklit edilmesi gereken eyhtir. eyh-i teberrk : Bereketinden nasip almak iin mbtedi mrdin ziyaret ettii kimsedir. eyh-i intisb : Mbtedi mrdin onun sayesinde tarkata kabul olunduu, bundan dolay da ona kar sorumlu olduu kimsedir. eyh-i telkn : Her mrde okuyaca virdi tevz eden manev reticidir. eyh-i terbiye : Mbtedi mrdlerin terbiyesi ile grevlendirilen zattr. Bkz Cour, A., eyh, A, c.XI, ss.461-462; Cebeciolu, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri Szl, s.673; Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl, ss.496-497; kr. iin Yldrm, Tasavvufun Temel retilerinin Hadislerdeki Dayanaklar, s.185. 419 Crcan, Tarifat, s. 255. 420 Shreverd, Avrif , vr.26b. a.m., Risle Fil-rde, Sleymaniye Ktphanesi, ehit Ali Paa, 1393, vr.63b. 421 Shreverd, Avrif , vr.26a; a.m., Risle Fil-rde, Sleymaniye Ktphanesi, ehit Ali Paa, 1393, vr.64b.

102

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Eer Allah seviyorsanz bana uyun ki Allah da sizi sevsin.422 yet-i kerimesinde, sevgisini Hz. Peygamber (s.)e ittiba artna balamtr.423 Grld gibi Shreverd, Kurnda da Hazreti Peygamber (s.)e uymann Allahn sevgisini celbetmeye vesile olacandan hareketle, eyhin mrdi Hazreti Peygamber (s.)e uyma yoluna ulatraca ve bunun doal sonucu olarak da Allahn o mrdi seveceini dnmektedir. 424. Yine Shreverd, eyhin, kullarna Allah sevdirdiini iddia eder. Bunu yle izah eder: eyh, mrdi nefsini ktlklerden tezkiye yoluna sokar. Nefs temizlenince, kalbin yanstc zellie sahip aynas parlar. Oradan evreye ilah azametin nurlar aksetmeye balar. Kalbe vahdet-i ilahnin gzellii gzkr. Basiretin gz bebei, Cenb- Hakkn kdemi ve cellinin nurlarn seyretmeye dalar. Kemal-i ezeliyi grr. Bylece kul, her eyde grd ve hissettii Rabbini sever. nk bu sevgi, nefsi tezkiye etme ve ftratndaki ktlklerden temizlemenin bir neticesidir. 425 Anlald zere Shreverd, nefs tezkiye olup kalb aynas parladnda, kulun basiretiyle nur- lhyi temaa edebilecek bir makama ulaacan, bu makamda ise her eyde Rabbini grecek manev bir zevke ulaacan ve Rabbini seveceini dnmektedir. Buna ise eyhin mrde yol gstermesinin ve nefsini artmasna yardmc426 olmasnn etkili olduunu ifade eder. 427

422 l-i mran, 31. 423 Shreverd, Avrif , vr.26a. 424 Dorst, Brigitte, Jung Psikolojisi ve Tasavvuf (Gnmzde Suf likileri), Ter: Kemal YazcRamazan Kutlu, stanbul 1997, s. 26. 425 Shreverd, Avrif , vr.26b. 426 Tasavvufta eyhin mrdine yapt manev yardma himmet tabir olunur. Demirci, Mehmet, Himmet, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, ss. 56-7. 427 eyhin mrdi tezkiye etmesini Kbr u ekilde ifade etmitir. eyh v elilik suyu ile mrdin vcudundaki kirleri temizler. Kbr, Usl-i Aere, s.54.

103

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, eyhin zelliklerini428 genie izah eder: eyhlerin zerinde Cenb- Hakkn ihsan ettii bir vakar bulunmal. Cenb- Hakk te onlar, Allahn hidyet ettii ve doru yoluna ilettii kimselerdir. Onlarn yoluna uy.429 buyuruyor. eyhin kendisine uyulmasnn baz artlara430 bal olduunu dnen Shreverd, ancak bu artlar tayan eyhlere uymann sahih olacan ifade etmektedir. eyhler, srat- mstakim izgisinde bulunduklar ve takva sahiplerinin imam olduklar zaman kendilerine uyulma hakkna sahip olurlar. 431 Grld gibi, eriata sk skya ittiba etme noktasnda tavizsiz bir dnceye sahip olan Shreverd, eyhlerin de srat- mstakmde bulunmalar ve dini takva zere yaamalarn art koarak ancak bu sretle kendilerine uyulacak bir makama ulaabileceklerini sylemektedir. 432 Shreverd, gerek manada eyhi yle tantr: Allah hakkal-yakn tanyan bir riftir. Her trl madd -manev, nuran ve zulman perdelerden syrlm, Cenb- Hakk tarafndan sevilen kimsedir. Nazar dev, sz ifadr. Etkileyici sz ve tesirli bak ile insanlar terbiye eder. Konumas Allah ile, skutu Allah iledir. Yani hayatnn her annda, bir an bile Hakktan gaflete dmez. Bir hadis-i kudsde de

428 Mridde bulunmas gereken farkl artlar ve daha fazla bilgi iin bkz. Slem, Tisatl-Ktb, ss.7 vd.; Azizddin Nesef, nsan - Kmil, ss.141-142; vd.; Hn, Muhammed b. Abdillah, db, ev.: Ali Hsrevolu, Erkam Yaynlar, stanbul 1982, ss.180-197; Tokd, eyh Tahir, Mantkl-Gayb (Gayb leminden Sesleni), Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, ss. 41 -3; Aff, Tasavvuf, ss.254-260; Ayn, Tasavvuf Tarihi, s.265. 429 Enam, 90. 430 Bu artlar hakknda bkz: Bursev, smail Hakk, Evliya Makamlar (Gayb Bahelerinden Sesleniler), ss. 79-80. 431 Shreverd, Avrif , vr.26b. 432 eyh, Rasulullah (s.)e gzelce uyduundan kendisine de uyulmaya layk hale gelmitir. Shreverd, Risle Fil-rde, Sleymaniye Ktphanesi, ehit Ali Paa, 1393, vr.64b.

104

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

belirtildii gibi; Kulum Bana nafilelerle yaklamaya devam eder ve sonunda Ben onu severim. Onu sevdiim zaman da, onun gz, kula, eli ve her bakmdan destekleyicisi olurum. Ta ki Benimle grr, Benimle konuur...433 Hakka yaknla ve bunun normal neticelerine sahip olmutur. Byle bir eyh, verdiinde de vermediinde de Allah iledir. Onun nezdinde ltuf ile kahr arasnda bir fark yoktur. Aksine lehine ve aleyhine olan her eyi murd- lh olarak deerlendirir. Cenb- Hakk, kendi muradn ona retir . Her eyde kendi iradesiyle deil, Cenb- Hakkn murad ile hareket eder. Eer Cenb- Hakkn, kendisinin vlen, ho bir ekle girmesini istediini bilirse, ona Allah istedii iin girer. Zhiren o iin ho ve vlm olmasndan dolay deil.434 Grld zere Shreverd, gerek eyhi, nefsan ve nuran tm perdelerden syrlm ve Allahn kendisini sevdii bir makama ulam olarak tantmaktadr. O, her iinde ilah iradeye rm olmu ve kendi iradesinden de syrlmtr. Artk Hakk ile konuur, Hakk ile susar, Hakk ile grr ve yine Hakk ile iitir. Ksacas her hal ve hareketi Hakkn rzasna muvafk ve murad - Sbhansine bal olur. Bir slikin eyhlik makamna ulamada nefs mcadelesinden baar ile kmasnn art olduunu dnen Shreverd, Slikin ermesindeki sr, nefsi eyhlik rtbesine

siyaset ve idareyle iyiye ynlendirmeden sorumlu

bulunmasnda ve nefsin insan iten vuran zellileriyle mcadeleden mesul

433 Buhar, Rikk, 38. 434 Shreverd, Avrif , vr.28a.

105

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olmasndadr. Slik, seyr slktaki davranlarnda nefs -i mutmainne ye erinceye kadar dosdoru olmak zorundadr. 435 diyerek bu konuya aklk getirir. Buradan da anlalaca zere kendisi nefsini terbiye edememi bir kiinin baka insanlar bu zor ite hedefe ulatrmas mmkn deildir. Bu hususla alakal olarak; eyh daha nce kendi nefsini nasl dzeltmi ise mrdlerin nefislerini de ayn slp ve usl ile dzeltir.436 diyen Shreverd bu konuyu ifade etmektedir. Demek ki eyh, hissedilen fakat kiinin iinde ifade edilmeyen potansiyel nefsi kefetmek iin bir katalizr vazifesi grecek437 kapasitede, nefsinde tamamen fani olmu yani kendini am kmil bir insan olmaldr ki, mrdini terbiye edebilsin.438 Shreverd, eyhlik makamna layk olan kiinin zellikleri sadedinde devamla u hususlar da sayar: eyhlik makamna layk olan ve Allah tarafndan sevilen ve istenen (elmahbbl-murd)439 sliklerin kalbi, selm olur. Sadr (gs) geniler, derisi yumuar. Kalbi, ruhun zelliklerine sahip olur. Nefsi, her trl isyana istekli ve ktl emredici iken yumuayarak ibadet ve taata ynlendirici hale gelir. Nefs yumuad iin cilt ve ceset de yumuayarak sahibini, hissettii ve bulduu bir hal ile amel ve ibadetlere ynlendirir. Ruhu, ilah huzurda kesintisiz bir cezbe iinde bulunur. Ruh kalbin, kalb nefsin, nefs de bedenin kendi sine tabi olmasn ister. Kalbi
435 Shreverd, Avrif , vr.26b; a.m., Risle Fil-rde, vr.65a. 436 Shreverd, Avrif , vr.26b. 437 Okane, Atum, Manev Rehberlik Sanat, Jung ve Tasavvuf Psikolojisi, s. 66. 438 Nurl-Arabi, Muhammed, Noktatl-Beyan, Noktann Srlar, (Gayb Bahelerinden Sesleniler), Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, s. 265. 439 Shreverd, sfleri temelde iki sn fa ayrr . 1. Mahbubn 2. Muhibbn., Shreverd, RahkulMahtm, 5. vr.

106

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ile bedeni birbirine, zhiri btnna, btn zhirine, kudreti hikmetine, hikmeti kudretine, dnyas ahiretine, ahireti dnyasna ylesine karmtr ki, bunlardan menf olanlar da, mspete inklab etmi ve sahibini ibadet ve taata tevik edici hale gelmitir. Hatta byle bir kimsenin: Hakk ile aramdaki tn perdeler kaldrlrsa, yine de yaknimi artrmazd. nk bunlara zaten yakn derecesinde inanmaktaym demesi mmkn olabilir. Artk bu slik, halin etkisinden kurtarlabilir. nk o, hl zerine hakim, hl ona hakim deildir. O bu zellikleri ile her ynden hr, masivdan zde, Hlk ile hemhal olmu bir kimsedir.440 Grld zere eyhlik gerekten byk liyakat gerektiren bir makamdr. Bu saylan sfatlara sahip olan bir kii ancak eyhlik makamna ulam olacak ve bunlarn dndakiler eyhlik iddiasnda bulunmayacaktr. Burada, olgunlamann basit bir anatomisi resmedilmi, beden, nefs ve ruh arasndaki irtibatlar terbiyeyle olgunlamtr. Shreverd, eyhin zelliklerini 441 sayarken, insanlarn kendisine tabii olmalarn nefsleri iin deil Allah iin istediklerini de syler. Byle bir eyh, insanlarn durumlarn ve onlarn farkl karakterde yaratldn bilen, btn mmete efkatinden dolay t veren, mrdi nefsi iin deil, Allah iin murad edendir. Kendisine tabi olunmay istemesi nefsinin arzusundan deildir. nk insanlarn kendisine tabi olmasn nefsi iin iste yenin, ifsad slhndan ok olur. 442

440 Shreverd, Avrif , vr.28a. 441 eyhin zellikleri hakknda bkz: imek, Selami, Son Dnem Rifai eyhlerinden Edirneli Kabul Mustafa Efendinin Risale -i Tasavvuf Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 249; Modern psikolojideki kendini gerekletirmi insan modelinin zellikleri iin bkz: Wilcox, Lynn, Sfzm ve Psikoloji, Ter: Orhan Dz, nsan Yay., stanbul 2003, ss. 176-9. 442 Shreverd, Avrif , vr.72b.

107

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yine eyhin zelliklerin biri de mrdi zerinde heva ve hevesi ile tasarruf etmemesidir. nk mrd kendisine Cenab- Hakkn bir emanetidir.443 Shreverd, eyhin manev bir doumla yeniden domas ve bu ikinci doumu gerekletirmesinin gerekliliine inanr: kinci doumunu

gerekletirmeyen kimse, semn melektuna ykselemez. Kiinin birinci doumu, onun alem-i mlk ile olan irtibatn salar. kinci ve manevi doum ise melekt alemiyle olan irtibatn temin eder.444 Shreverd, Allahn sohbet eden ile sohbet edilen, seven ile sevilenin arasn telif etmesi ve uzlatrmasnn bir neticesi olarak, mrd, doan bir ocuun babasnn bir paras olduu gibi, sanki eyhinin bir paras olur. Onun ahlakn ve zelliklerini tar. Mrdin bu yeni hali ikinci ve manev bir doum olarak

deerlendirilir. diyerek manev doumu tarif eder. 445 Manev douma Kurnda bahsi geen Hz. brahim (a.s.)a gklerin

melektunun gsterilmesi hadisesini delil olarak gsterir. Cenb- Hakk: Bylece Biz, brahime gklerin ve yerin melektunu (byk ve harikulade muhteem varlklarn) gsteriyorduk ki (kudretimize ve azametimize) kesin inananlardan olsun.446 buyurmutur. yet-i kerimede ifade edilen kesin

inananlardan ve yakn sahiplerinden olma meselesi ancak bu manevi doumla


443 Shreverd, Avrif , vr.30a. 444 Shreverd, Avrif , vr.26b; a.m., Risle Fil-rde, vr.65a. 445 Shreverd, Risle Fil-rde, vr.67a; Manev baba ve manev karde kavramlar iin bkz: Cmi, Nefeht, s. 237; Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i Aliyye, Haz:eyda ztrk, nsan Yay., stanbul 2000, s. 224; Schimmel, A. M., Tasavvufun Boyutlar, Adam Yay., stanbul 1982, s. 168; Uluda, Sleyman, Baba TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 365-6; Uluda, Sleyman, Hayat, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.12; Cebeciolu, Ethem, Seyyid Burhaneddinin Baz Kurn yetlerine Getirdii ar Yorumlar-I, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf , Ankara 1999, y.1, sy.2, s. 17; Kuat, Ali, Nefis Mertebelerine Psikolojik Bir Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, s. 122; Haar, G.J. Johan, Nakibendiyyede Manev Rehberliin nemi, Ter: Ahmet Cahid Haksever, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 392; 446 Enam, 75.

108

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kazanlabilir. Manev douma sahip olmayan kimse, peygamberlerin mirass olmaya hak kazanamaz. O, ne kadar anlayl ve zeki de olsa, ikinci bir doumu yoksa, peygamber mirasl kendisine ulamaz.447 Grld zere Shreverd, eyhlerin manev doumla Peygamber Efendimiz (s.)in mirass olabileceini ve bu ikinci doum gereklemeden asla ird makamna ulaamayacan448 ifade etmektedir. Bu noktada, sahih bir silsileye ship449 mridler mistik tecrbenin yollarn ve tehlikelerini haber verirler.450 Mrid-i kmiller, lh hkmleri insanlara tatl dil ve ince hikmetlerle anlatmak noktasnda Hz. Peygamberin miraslardr, denilebilir. Ebud-Derd (r.) yle dedi: Hz. Peygamber (s.)den yle dediini duydum: Muhakkak ki limler, peygamberlerin mirassdr. Peygamberler kendilerinden sonrakilere dinar, ya da dirhemi deil, yalnzca ilmi miras olarak braktlar. Bunu alan kimse, mirastan payn alm olur. lmi renen kimse, miras- nebeviden hissesini fazlas ile alm olur. 451 eyhlie kimlerin layk olduu konusunda da bilgiler veren Shreverd, bu konuda slikleri drt grupta inceler: eyhlik konusunda sliklerin durumu drt ksmda incelenebilir:

447 Shreverd, Avrif , vr.27a. 448 Shreverd, Risle Fil-rde, vr.67a. 449 Ylmaz, H. Kamil, Tasavvuf ve Tarkatlar, s. 317; A. Cour, eyh, A,c. XI, s. 462. 450 Hkelekli, Hayati, Din Psikolojisi Asndan eyh-Mrd likileri, Hareket, Mart, 1980, ss. 367; Gndz, rfan, Bde, TDVA, s tanbul 1991, c.IV, s. 418. 451 Buhar, lim, 10; Tirmiz, Kurn, 10; Eb Dvd, lim,1; bn Mce, Mukaddime, 17; Shreverd, Avrif, vr.27a.

109

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1. Mcerred slik, 2. Mcerred meczb452, 3. Slik-i meczb (seyru sluk ile cezbeye eren), 4. Meczb-i slik (cezbeden sonra slke balayan).453 Shreverd, bu drt grubu eyhlik makamna eriip eriemeyecekleri hususunu gz nne alarak deerlendirir. 1- Mcerred slik: Mutlak manada seyr slkda bulunan slik, eyhlik makamna layk deildir. zerinde nefse ait baz sfatlarn bulunmas dolaysyla eyhlik derecesine eriemez. Seyr slk iindeki riyazet ve muamele makamlarndan, Cenab- Hakkn kendisine ltfettii kadar nasibini alr. Fakat maneviyat yolunda glklerle karlaanlar, hali ile ferahlatacak bir seviyeye ulaamaz.454 Grld zere sadece slk ederek belli bir makama gelen slik mridlik makamna ulamamakta Rabbinin kendisine nasip ettii kadar maneviyatla iktifa etmektedir. nk bu slik, maneviyat yolunda karlaacak glkleri halledecek bir seviyeye ulaamamtr. 2-Mcerred meczb: Mutlak manada meczb,455 Hakkn ve Hakka ait tecellilerin kendisine seyr slksuz olarak ve yakn derecesinde zuhur ettii kimsedir. Belli bir seyr slk esasna tabi tutulmad, riyazet ve mcahedenin glkleriyle karlamad halde, kalbi ile Cenb- Hakk arasndaki her trl unutturucu perdelerin kaldrld kimsedir. Mutlak manada meczb da, eyhlik makamna layk olamaz. Bunlar, farzlarn dnda belli bir amelleri ve seyr

452 Ylmaz, H. Kamil, Cezbe, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 504; Uluda, Sleyman, Dehet, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 109. 453 Shreverd, Avrif , vr.27b; a.m., Risle Fil-rde, vr.66b. 454 Shreverd, Avrif , vr.27b; a.m., Risle Fil-rde, vr.66b. 455 Uluda, Sleyman, Meczup, TDVA, Ankara 2003, c.XXVIII, ss. 285-6.

110

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

slkleri olmad halde, Allahn kendilerine ltf ettii kadar, ruh huzr ve skna eriilen hallerden nasiplerini alrlar. 456 Grld zere sadece cezbe sahibi olan kii de seyr slk yollarn bilmedii ve riyazet ve glklerle mcadele etmedii halde Allah tarafndan kalbinden perdelerin kaldrld bir kimsedir. Shreverdye gre bu kiiler de eylik makamnda deildirler.457 3-Slik-i meczb: Cezbe kabiliyetine sahip olan ayn zamanda belli bir seyr slk izgisinde bulunan slik, balangta her trl riyazet, mcahede, manevi sknt ve muamelelere ihlas ile sarlr. artlarn eksiksiz olarak yerine getirir. Ardndan ac bir meyveden sonra yenilen bal gibi, riyazet ve mcahedenin yakc ve ykc glklerinden kurtarlarak, ruh ve manev bir huzura eriilen hale ular. Hakkn fazilet ve bereket rzgarlarnn kokusunu alr. Sknt ve glklerin darboazndan syrlarak, kolayln genilii ve rahatlna erer. Cenab- Hakkn cell tecellilerini gnl honutluu ile karlamaya altrlr. Kendisine mahede makamnn kaplar alr ve arad, derdinin dermann bulur. Gnl kab taarak, kendisinden hikmetli ve muhatabna tesir eden szler dklr. Kalbler ona meyletmeye ve onu sevmeye balar. Gayb aleminin almas ve gizlilikleri kefetme zellii (feth -i lah) birbiri ardnca zerine gelir. D organlar kapal, Allahtan baka her eyle alakasn kesmi, i dnyas ise, her an Allah mahede eden, Onu hisseden bir durumda bulunur. Artk celvete ve toplum arasna girmeye layk hale gelmi olur. Hatta onun celveti, halvet haline dnr. Ticaret, al-veri yada baka dnyev bir megale kendisini Allahtan alkoyamaz hale gelir. Hdiselere ve olaylara o hakim olur. Hibir ey onu etkisi altna olup da kendisine Cenb- Hakk
456 Shreverd, Avrif , vr.27b; a.m., Risle Fil-rde, vr.66b. 457 Kbr da ayn grtedir. Kbr, Fevih, s. 159.

111

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

unutturamaz. Her eyi o avlar, ana drebilir. Fakat hi bir ey onu avlayamaz ve Rabbinden ayr koyamaz. Byle bir slik, eyhlie layk olabilir. nk o, ie muhibbn tariki ile balam ve bu yoldan yetimitir.458 Shreverd, slik-i meczbu eyhlik makamna layk grmektedir. Bu tanmlamadan da anlalaca zere eyh olacak bir slikin en aznda bu sfatlara sahip olmas gerekmektedir. inin balangcnda her trl riyazet, mcahede, manevi sknt ve muamelelere ihlas ile sarlr. Seyr slkun tm artlarn eksiksiz olarak yerine getirir ve bunun neticesinde de ruh ve manev bir huzura eritirilir. Bu hallere sahip olan slik artk halk iinde de halini muhafaza makamna ulam ve hdiselerden etkilenmeme halini elde etmitir. Bylece halkn eitimi ve ird ile ilgilenebilecek bir makama, eyhlik makamna ulamtr.459 Bu anlamda Shreverd, eyhleri, eyhler ise manev hallerinin gll, insanlarn iltifatlarna aldrmaylar ve halkn arasna karmann kt tesirinden kurtulmu olmalar sebebiyle, topluma katlabilirler. Zira eyhler halkn arasda vakar korumay bildiklerinden manev bir zarar grmezler. 460 diyerek tantmaktadr. 4- Meczb-i slik: Cezbe taraf ar basan slike Hakk, kef ve yakn nurlar ile zuhur eder. Hakk ile kalbi arasndaki btn perdeler kaldrlr. Mahede nurlar ile aydnlanr. Sadr ve kalbi geniler. Her trl tecelliyi alabilecek hale gelir. Gurur evi ve aldan yeri olan dnyadan uzaklar. Ebedlik ve sonsuzluk yurdu olan ahirete ynelir. Manev ycelik kazandran hallerin denizinden kana kana ier. Her trl manev rahatszlklardan ve kendini balayc dnyev alakalardan kurtulur. Byle manev bir terakkiye erdikten sonra evresine: Ben, grmediim Rabbime ibadet
458 Shreverd, Avrif , vr.27b; a.m., Risle Fil-rde, vr.66b. 459 Helminski, Kabir, Bilen Kalb, ev.: Refik Algan, stanbul 2001, s. 188. 460 Shreverd, Avrif , vr.34a; a.m., Risle Fil-rde, vr.66b.

112

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

etmem diye ilan etmeye balar. nk o, her an ve her zaman Cenb- Hakk grmekte, hissetmekte ve bir n bile Ondan kopamamaktadr. Btnndan kan bu haller zhirine intikal etmeye ve evresine doru tamaya balar. Seyr slk, riyazet ve mcahedelerin gl ona skntsz ve kolay gelir. Manev lezzetler ve mutluluklar iinde bulunur. Kalb ve d grn, kalbinin zelliklerine kavuur. Her eyden alakas kesilerek vuslata erdirilir. Allah ile alakay koparc her ey ondan uzaklatrlr ve Hakk tarafna ynlendirilir. 461 Anlalaca zere cezbe taraf ar basarak ie balayan ve Cenb- Hakkn ona ltfu sayesinde yakn nurlar ile zuhur ettii ve kalbindeki perdeleri kaldrd kii bu hallerden sonra seyr u slk ile riyazetler ve mchedelere giriir. Bunlar bu kiiye zor gelmez. Neticede her eyden alakas kesilerek Hakk tarafna ynlendirilir. Bu kii de eyhlik makamna layk bir haldedir. Hatta Shreverd, bu kiinin en stn makamda olduunu syler. eyhlik makamnda en yksek derece olan drdnc derece ise meczb-i sliktir.462 Tasavvuf adan eyhe duyulan ihtiya meselesi de nemli bir konudur. Gazli, mrdin, yol alm, Allah bilen bir eyhe balanmasnn gerekli olduunu dnr. Mrd byle bir eyhe, krn, rmak kysnda, elini tutup gtrene tutunmas gibi ona tutunmal, her iini ona havale etmeli, ona teslim olup hibir hususta aykr gitmemeli. demektedir. 463

461 Shreverd, Avrif , vr.28a; a.m., Risle Fil-rde, vr.67a. 462 Shreverd, Avrif , vr.27b. 463 Gazl, hy, c.III, s.97.

113

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

rn (. 973/1565) de kamil bir mridi bulmay dnya ve ahiret adna btn gzelliklerin husul sebebi ve ilahi huzura vusul vesilesi olarak grmektedir. 464 eyhe intisab etmeden tasavvuf eserler okuyarak tasavvuf eitim almann uzun bir yol ve fuzul meakkat ekmek olduunu dnen mer Ziyaeddin Dastan, tasavvuf eserleri okumakla bo yere mr tketeceine, o eserlerde anlatlanlar kendisine hal yapm ve ahsnda yaanr bir hale getirmi bir mride teslim olup onun iareti zerine zikir fikir ve huzur ile Allahtan gayri eylerden kopmaya alsan senin iin daha iyi ve daha kolay olmaz m, demektedir.465 Shreverd, eyhin gereklilii466 konusunda Kueyr (.465/1072)den nakilde bulunur. Kueyr (.465/1072) de, Eb Ali ed-Dekkk (.405/1014)tan u nakli yapar: Bir bakas tarafndan dikilmeksizin kendiliinden yetien aa yapraklansa bile meyve vermez. Vadilerde ve dalardaki aalar gibi meyve verse bile, meyveleri, bakml bahelerin meyveleri gibi olmaz. Bir yerden bir yere nakledilen

464 Selvi, Kuran ve Tasavvuf, s. 385. 465 mer, Ziyaeddin, Tasavvuf ve Tarikatlarla lgili Fetvalar, Seha Neriyat, stanbul 1986, s. 15. 466 eyhin gereklilii hususu tasavvuf erbabnca sz birlii ile kabul grmtr. Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.65; Ankarav, Minhcul-Fukar, s.32; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss.91 -4; z, Tasavvuf, s.162; Eraydn,Tasavvuf ve Tark atlar, s.116; Sleyman, slam Tasavvufu, s. 119; Nicholson, Tasavvufun Menei Problemi, s.87; Akar, Mustafa, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Son Dnem Tekke Mecmualarndan Yeilzade Mehmet Salih Efendinin Rehber-i Tekyas, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s. 163.( Erzurmlu Salih Yeiloluna ait bir lahikadan); Fuad, Ali, lmi Akademik ve Aratrma Dergisi Tasavvuf, Cerideyi Sfyyeden Selamet-i Kalbiye, (haz: Halim Gl), Ankara 2000, y., 1, sy., 3, s. 181-2; Meier, Fritz, Horasan ve Klasik Tasavvuf un Sonu,Ter: Ramazan Muslu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 445 , 448, 467; imek, Selami, Son Dnem Rifai eyhlerinden Edirneli Kabl Mustafa Efendinin Risale -i Tasavvuf Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 247; nsann kendisini, olabileceinden daha iyisinin ne olduunu gsteren baka bir benlikte grmesi daha kolaydr. Okane, Atum, Manev Rehberlik Sanat Jung psikoloji ve Tasavvuf erisinde, Ter: KemalYazc-Ramazan Kutlu, stanbul 1994, s. 85; Ayrca hayran olduumuz kimseleri taklit etmek ve ister istemez onlara benzemeyi istemek, insan tabiatnn bir gereidir. Prensey, Robinson, Psikoloji ve Yeni Eitim, Ter: Hasan Tan, stanbul 1975, s. 263; Jergild, Arthur T., Genlik psikolojisi, Ter: brahim N. zgl, stanbul 1978, s. 225; Topcu, Nurettin, Psikoloji, stanbul 1959, s. 60.; Akdeniz,Sabri, Toplumumuz ve Eitimimiz, stanbul 1982, s. 30; Smiles, Samuel, Karakter, Ter: Mustafa Ertem, stanbul 1975, s. 18; Getan, Engin, Varolu ve Psikiyatri, stanbul 1990, s. 149.

114

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

fidann meyvesi hem ok, hem de dierlerinden tatl ve gzel olur. nk zerinde tasarruf vuku bulmu, ehil birisi tarafndan ona emek verilmitir. 467 Grld zere Shreverd, eyhten mahrum olarak yetimenin kolay olamayacan bu gereklese bile eyhin vastasyla gzelce bir eitimden geenle aralarnda farklarn olacan ifade etmektedir. Yine o, eyhin gereklilii konusuna halvette slike yardmc olunmas468 hususunu aklarken deinir.469 Yine nefsin dizginlenmesinde uzun bir mcadele gerekliliinden hareketle Shreverd, slikin bir eyhin sohbetine muhta olduunun altn izer: .Baz kimselerin ftratlarndaki kabiliyetin eksiklii, uzun mmareseye ihtiya gsterir. Bu yzden mrdler, eyhin sohbetine muhtatr. nk sohbet ve bilgi renmek, tabiattaki kabiliyetin ortaya kmasna yardmcdr. 470 Anlalan odur ki; insann varolu gayesine ulamas, Yaratc Kudretin bir tezahr olan insan- kmilin eli ve rehberlii ile mmkndr.471 Shreverd, eyhin mrd zerindeki etkisini de aklar. eyhle yaplan her grmenin, mrdin halinde inkiaf salayacan syleyen Shreverd,

Riclullhn lfzlar ve szleri kadar, nazarlar ve hllerinin de messir olduuna kanidir. Shreverd, mridlerin kl dilinden ziyade hl lisanyla konutuklarn ve sdk mrdin, eyhinin vridatnda, halvet ve celvetinde, kelm ve sktundaki

467 Shreverd, Avrif , vr.29b; a.m., Risle Fil-rde, vr.67a; Kueyr, Risale, s. 592; Ylmaz, H. Kamil, Tasavvuf ve Tarkatlar, s. 3 17; A. Cour, eyh, A,c. XI, s. 462; elik, sa, Vuslata Davet, nsan Yay., stanbul 2004, ss. 58-9; aa sembol yannda bahe ve bahvan sembol de kullanlr. bkz: Wilcox, Lynn, Sfzm ve Psikoloji, Ter: Orhan Dz, nsan Yay., stanbul 2003, s. 21. 468 Shreverd, Avrif , vr.72b. 469 Selvi, Kuran ve Tasavvuf, ss. 3 81-2. 470 Shreverd, Avrif , vr.91b. 471 Tasavvufi dncede eyh olmazsa olmaz bir arttr. Tasavvuf nazari bir ilim dal olmayp ameli bir disiplindir. Bu yzden de uygulamay bir yapandan ahz etmek elbetteki ok mhimdir. Gndodu, Cengiz, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Aziz Mahmud Hdaynin Belgradl Ali Efendiye Gnderdii Mektup, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s.82.

115

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tasarruflarna bakacak olursa, nazar tarkyla istifde etmi olacan kaydeder. Bu bak, hl ve fiilleri mlhaz a sretiyle istifde salar. 472 Yine Shreverd, mridin etkisi sadedinde; ilimde rsh kazanm limlerin ve ermi vellerin nazar bir panzehir gibi messirdir. Byleleri, sdk bir mrde nazar ettiinde nr- basretleri sliki hsn-i istidd shibi yapar; Allah Telnn mevhib-i sbhnsine lyk hle getirir. Bu mnevi al-veri473 syesinde sadk mrdin sevgisi, ermi velinin gnlne derek474 ona basiret ve muhabbet nazaryla bak, ona gzel bir hal kazandrarak ho bir tesir icr eder. 475 demektedir. Anlald gibi Shreverd, mridin mrde nazarnn hastalklar iin bir panzehir mesabesinde tedavi edici bir etkisi olduunu ve bu bakla mridle mrd arasnda muhabbet al verii gerekletiini dnmektedir. Tasavvuf terbiyede, mrdin, mridin elinde teneirdeki cenaze gibi olmas istenir.476 Tabii ki bu nefse ok ar gelen bir istektir. Fakat insan hakikat bilgisini kendisine retecek kiiyi ararken akln ve iradesini kullanmal ve eitli alternatifler arasnda slama en uygun olan kimseyi setikten sonra ona teslimiyette kusur etmemelidir.477 Her ne kadar eyh-mrd ilikisi dtan resmili artryor ve davran ynleriyle otoriter bir yap arz ediyorsa da, aslnda byle deildir. nk iki ruh devaml iletiim halindedir. Biri vermekte ve ynlendirmekte, dieri ise almakta ve ilerleme kaydetmektedir. Mrd emre itaat etmek suretiyle, geliimle sonulanan
472 Shreverd, Avrif , vr.37b; a.m., Risle Fil-rde, vr.67a. 473 Eraydn, Seluk, Feyiz, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 513-4. 474 zelsel, Michaela Mihriban, Halvette 40 Gn, Ter: Petek Budanur Ate,Kakns Yay., stanbul 2002, s.148. 475 Shreverd, Avrif , vr.37b. 476 Shreverd, Risle Fil-rde, vr.67a. 477 Gl, Halim, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 138.

116

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

deiimlere ulamaktadr. Mrd aama kaydettike rehberden daha az rehberlik alma ihtiyacnda olacaktr.478 Bu husus, yani mrdin, manev olgunlama sresince kendisini eyhine kaytsz artsz teslim etmesi, aslnda onun ileriki dnemde Allaha teslimiyet ve tevekkle ynelmesi asndan, n hazrlk gibi grlmektedir. Tevekkl veya Allaha dayanmak, Ona teslim olmak, tasavvuf olgunluk asndan ok mhimdir. nk mridine, ballk ve gvenme, yahut teslimiyet konusunda zayflk gsteren bir slik kolay kolay manev eitimini tamamlayamaz.479 eyhin mrdi eitmede kendine has metotlar kullanabileceini syleyen Shreverd, eyhin, her mrdin ihtiya ve kabiliyetine gre ayr ayr ird usul seebileceini de szlerine ekler. Her insann durumunun farkl olmasndan hareketle bu sonuca ulaan Shreverd, nk kabiliyetlere gre deiik davet ve ird sistemi vardr. Buna iareten Cenab- Hakk: (Raslm!) Sen, Rabbinin yoluna hikmet ve gzel tle ar ve onlarla en gzel ekilde mcadele et! Rabbin, kendi yolundan sapanlar en iyi bilendir ve O, hidyete erenleri de ok iyi bilir.480 buyurarak deiik davet usullerini gstermitir. demektedir. 481 eyhin ird usullerini iyi bilmesinin gerekliliinin yannda muhatabn da ok iyi tanmasnn gerekli olduunun da altn izen Shreverd, her mrdin halinin ve anlaynn farkl olduunu birine uygun olan metodun dieri iin pek uygun olamayacan da eyhin bilmesi gereken hususlardan olduunu kaydeder.

478 A. Reza Arasteh, Akta ve Yaratclkta Yeniden Dou, s. 93; eyhe itaat konusu iin bkz: bnl-Cevz, Ebul-Ferec, Telbis blis, Beyrut 1992, s. 145. 479 Cebeciolu, Hac Bayram Veli, s. 163. 480 Nahl, 125 481 Shreverd, Avrif , vr.29b.

117

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hikmet, meviza ve mcadele, davet ve irdta ayr ayr derecelerdir. Hikmetle arlan kimsenin meviza ile; meviza ile arlan kimsenin de hikmetle ird edilmesi mmkn deildir. Burada anlay seviyeleri ve kabiliyetlerin farklln gz nnde bulundurmak lazmdr. te eyh kimi nereye koymas gerektiini, kimin ebrr, kimin de mukarrebn durumunda olduunu, hangi mrdin ne kadar zikretmesi ve nafile namaz klmas lazm geldiini bilir. Kimde ne kadar zhde ya da lkse dnk heveslerin bulunduunu grr ve ona gre mrdi det ve alkanlklardan kurtarr, onu nefsan his ve heveslerin etkisinden karr, ona kendisinin gerek grdn yedirir ve haline en uygun olan elbiseyi yine kendi arzusu ile giydirir.482 diyerek eyhin bu zelliklerini sayar. Nitekim Gazl (.505/1111) de bu konuda yle demektedir; beden hastalklarda, hastala gre tedavinin deitii gibi, mrdlerin kalblerini tedavi edecek olan eyhte herkesin nabzna, miza ve bnyesine, hastalnn cinsine gre tedavi cihetine gitmelidir. yet eyh mrdlerin hepsine ayn t ve tavsiyede bulunursa, oklarn helk eder ve kalblerini ldrr. Mesel; mrd, eriatn hududunu bilmeyen ve bu yola yeni slk eden cahil bir kimse ise, nce abdest, gusul ve namaz gibi zahir ibadetler retilmeli...483 Tasavvuf tarihine baktmzda eitli eyhlerin ballarn marifetullaha erdirmeyi hedef edinirken, ird usllerinde, insanlarn ftr temyl ve

istidtlarndaki farklla dikkat ettiklerini, Allaha gtren yollar, mahlukatn nefesleri saysncadr gereini gz nnde bulundurarak hareket etmeye byk nem verdiklerini grrz. Yani tasavvuf eitim insana ramen deildir. rnein, Mevlevilik Tarikat yaratl gerei, musikiye ve estetik zevke meyyl olan insanlar,
482 Shreverd, Avrif , vr.29b. 483 Gazl, hy, c.III, ss. 140-41.

118

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bu ynlerinden yakalayarak, neyin sihirli sesi ve byleyici namesi ile, kendi saflarna ekmekte ve zamanla onlarn gnl dnyasn tezkiye ve tasfiye ederek, menf temyllerini, Hakka tevcih etmektedir.484 te bu yzden tarikatlar, prensiplerini vazederken, herkesi deil, kabiliyet, karakter ve mereb yaps itibar ile, asgari mterekleri bulunan cemiyetin belli bir kesimini ve onlarn psikolojik yap ve ftr istidtlarndaki farkl l dikkate alarak, sistemlerini tespite itina gstermilerdir.485

4. SEYR U SLK Lgatte seyr, gezmek; slk ise yrmek, gitmek, yola koyulmak,486

anlamndadr. Tasavvuf stlahnda ise seyr u slk kavram, bir mrid-i kmilin idresinde Allaha vuslata klan ve herkesin istidd derecesinde makam ve mertebelere ulat mnev ve rh yolculuk 487 anlamna gelir.488

484 Mevleviyye tarikat ve db iin bkz: Glpnarl, Mevlevilik db ve Erkn, Mevlndan Sonra Mevlevilik adl eserleri ile, ayn mellifin, Mevlevilik, A. C. VIII., ss. 164 -71 Ayrca bkz. Sezi Kk, XIX. Yzylda Mevlevilik ve Mevleviler Marmara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, stanbul 2001, Baslmam Doktara Tezi. 485 Bu konuda detayl bilgi iin bkz. Gndz, rfan, Osmanllarda Devlet -Tekke Mnasebeti, Seha Neriyat, stanbul 1984, ss. 96-107. 486 Rb, el-sfehn, Mfredt, s. 349 ; bn Manzr, Lisn, c.4, ss.389-90; Zebd, Tcul-Ars, c. VI., ss. 559-62; Tehnev, Kef, c. I, s. 661,686; Asm Efendi, Kms, c. II., s. 418 ; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.528-9,1218;el-Mnv, et-Tevfk, ss.413, 420. 487 nsan dima hlden hle gei ve bir nevi yolculuk hlindedir. Bu meyanda insann ilk yaratltan son varaca yere kadar alt aamal bir sefer yapt kabul edilir: 1. Topraktan kurtulu, 2. Babadan anne rahmine nutfenin seferi, 3. Rahimden dnyaya ocuun seferi, 4. Dnyadan kabre, 5. Kabirden mahere, 6. Maherden cennet veya cehenneme. nsan dima hlden hle gei ve bir nevi yolculuk hlindedir. Bkz. el-Makdis, Hallur-Rumz, s. 90. 488 Nicholson, Slk, A, c. XI, s. 231-232; Uluda, TTS, s. 428; Cebeciolu, TTDS, ss. 637-638; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 317.

119

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Seyr, sefer ve slk, manaca birbirinin ayn olan e anlaml kelimelerdir. Fakat stlahta kullanld yerler biraz farkldr. Bunlarn hepsi rhn ve manev hareketi ifade eden stlahlardr. 489 Ksaca ifade edecek olursak, genellikle tasavvuf literatrde, seyr ile birlikte kullanlan slk; insann ruh ynnden temizlenmesi esnasnda geirdii kalb ve manev yolculuktur.490 Benliin geliimi tabiatyla zor bir uratr. nsann ruh planda kendisini gerekletirme yolunda ataca admlar kolaylkla teekkl edemez. Bunun iin kiinin cidd bir mcadeleyi gze almas arttr. Bu mcadelesinde bireyin rakibi veya bir baka ifade ile amas gereken engeli yine kendisidir.491 Bu durumda kiinin bu manev yolculuunu zorlatran en nemli etmendir. Bu konuda Alexis Carrel: nsan, tekrar ycelmesi iin kendini yeni batan ina etmek zorundadr. Ve bu yenilemeyi strap ekmeden yapamaz. nk o, hem mermerdir, hem de heykeltra. Gerek ehresini tekrar almak iin, byk eki darbelerini kendi maddesine indirerek kvlcmlar karacaktr.492der. fade ettiimiz gibi bireyin kendisini gerekletirmesi kendi kendisini yeniden ina etmesiyle ayn mahiyettedir. Bu durumda kii, bu yaplanma esnasnda ncelikle kendisini acmaszca bir otokritie ve eletiriye tabi tutmak zorundadr. Bu manev yolculuun, kiinin kendi ruh kompartmanlarnn derinliklerine doru kat edilmesinin doal bir neticesi olarak kii, kendi doasnn gerekleriyle

489 Rb, el-sfehn, Mfredt, s. 349; Tehnev, Kef, c. I, s. 661,686; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 584-7; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 804, 797-8; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 104-5; Kan slk, Allah Telnn cemalinin tecellisi iin kalb evini ayardan temizleme eklinde tanmlarken, sliki de (manen) Allah Telnn huzuruna doru seyreden kimse olarak tantmtr. Kn, Mucem, s. 119. 490 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss . 104-5; Selvi, Dilaver, Kuran ve Tasavvuf, ule Yay., stanbul 1997, s.285; Wilcox, Lynn, Sfzm ve Psikoloji, Ter: Orh an Dz, nsan Yay., stanbul 2003, s. 217. 491 Myss, Caroline, Ruhun Anatomisi, ev. alayan Erenda, stanbul 2001, s. 96-273; Sharamen, S. Baginski, B.J., Chakra El Kitab, stanbul 2000, s. 123-283. 492 Carrel, Alexis, nsan Denen Mehul, Yamur Yay., stanbul, 1973, s. 20.

120

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

karlaacak bu ise ounlukla bireyin ac ekmesine yol aacaktr.493 Yeniden ina aamasnda allm ve lfet edilmiliklerin terki bireyi daha nce yaamad kendi gerekliini bulma ve ruhuyla ilgili farkl bir f arkndalk mertebesine ykseltecektir. Bu yolculuun sonucunda kii kendisini tanma makamnda ve eyay gerek yzyle grme mertebesindedir. te tasavvuf literatrnde seyr u slk olarak tanmlanan bu manev yolculuk ve eitimin gayesi budur. Bu, bir baka ifde ile kiinin tevbe ile girdii yolda, dnyev arzularn ve bunlar karsndaki mahkmiyetini yenebilmek maksadyla bedenen ve rhen lh irdenin hkimiyetine girme arzusudur.494 Slik, seyr u slka sadkatle bal kalarak ve gereklerini yerine getirerek, nefs -i mutmainne hal ve makamna ular ve bu hle ulaan ruhun lh ak ve mnev harreti syesinde nefste var olan soukluk gider ve btn nurlanr, melekt lemini mhede eder duruma gelir.495 Bu durumu izah eden Shreverd, niyetinde samimi olan sadk talibin, kendisini ve iradesini eyhine teslim ederek, onun sohbet halkasna girdii, babasnn yannda yetien ocuk gibi eyhinin evresinde bulunduu zaman eyhinin onu, Allahtan ald ilmi, Cenb- Hakka olan samimi fakr, emir ve neyhleri yaamadaki stn istikameti ile manen yetitirecei ve bir dereceden dierine ykselteceini kaydeder. Ona gre eyhe basiretinin etkisi ile btnlar ynlendirme kabiliyeti verilmitir. 496 Seyr slkta eyhin vazgeilmez bir yeri vardr. Aslnda seyr slku, slik gerekletiriyor olarak grlse de, gerek fil eyhtir. Bu durumu, sliki, inaat

493 Jaspers de, ac ekmeden dolay varolu uyanr diyerek, bel ve musibetin insann gerek benliini bulmasna vasta olacana dikkatleri eker. Jasper, Felsefeye Giri, s. 121. 494 Baz, brahim, Abdlehad Nr ve Tasavvuf Anlay, Baslmam Doktora Tezi, s.34. 495 Dvut el-Kayser, Risle f lmit-tasavvuf, tahkik: Mehmet Bayraktar, AFD, c. XXX, Ankara, 1988, s. 206. 496 Shreverd, Avrif , vr.29b; a.m., Risle Fil-rde, vr.67a.

121

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

malzemesine,

eyhi

de,

inaat

ustasna

benzeterek

rneklendirebiliriz.

Slik

yaplanmaktadr ama onu ina eden aslnda, kendisi deil, eyhidir. Bu manev yolculuun amacn mm- Rabban yle ifade eder: Seyr slk yapmaktan gaye; nefs -i emmrenin tezkiyesi ve temizlenmesidir. Ancak o zaman kul, nefsn arzularndan kaynaklanan, btl dnce ve ilerden kurtularak sadece Allaha ynelir, din ve dnyev baka maksat ve dncelerden syrlr. 497 Shreverd, seyr u slk kavramn Raslullah (s.)in u hadis-i erifi temellendirir. Raslullah (s.):Yrynz, mferridler ne getiler. buyurdu.

Mferridler kimlerdir, ya Raslallah diye soruldu. Allah zikri, yklerini azaltt iin mahere ykleri hafif olarak gelenlerdir. buyurdu. 498 Bu hadisi aklarken Shreverd, Raslullah (s.)in, slamn hakikatini gerekletirmelerinden sonra sahabesini seyr ile emrettiini belirtir. Bunun sebebi olarak da slamn artlarn gerekletirmeyen bir kiinin, imann hakikatine ermekle emr olunamayacan, ayn bunun gibi imann hakikatine ulamayann da seyr ile emr olunamayacan anlatr.499 Anlalaca gibi Shreverd, seyrin imann hakikatinin gereklemesinden sonra gndeme geleceini syler.500 O, slamn tahakkukunun mcahede ile, imann tahakkukunun ise slk ile mmkn olacan dnr. Ona gre seyr, ancak slktan sonra sz konusu olabilir. 501

497 mm Rabbn, Mektbt, 35. Mektup. 498 Shreverd, Kelam fis-Seyr vet-Tayr, Sleymaniye Ktp, Nafiz Paa 428/3 vr. 188b.; Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, Sleymaniye Ktp, ehit Ali Paa 1393, vr. 60b. 499 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b; Bu konuda Hemedn, slam terbiye ve aydnln mekan beden, iman terbiye ve aydnln mekan kalb olduu gibi, ihsan terbiye ve aydnln mekan da sr (gnl) ve ruhtur. der. Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.76. 500 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 59b. 501 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 60b61a.

122

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, ilk olarak slamn tam manasyla gereklemesi gerektiini bunun ise ancak sk bir mcadele-i nefs ve mcahede gerektirdiini dnr.502 Bu konu ile alakal olarak da Urumuzda mcahede edenleri yollarmza hidyet ederiz.503 yet-i kerimesini zikreder. O, bu yet-i kerimeden yola karak, mchedenin ilk basamak ve balang olduunu, hidyetin onun zerine bina olunacan ifade eder. slamn prensiplerini yerine getiren kiinin, slk ehlinden olmas umulur. slamn prensiplerini yerine getirmeyen ve ayan mcahedede sabit klmayann slk ehlinde olmas mmkn deildir.504 nk slkta mcahede, abdestte istinca mesabesindedir. stincas olmayann abdesti yoktur. Seyrin, slkla irtibat da abdestle namaz arasndaki ilikiye benzer. Mcahedesi olmayann slku, slku olmayann ise seyri yoktur. 505 slamn tahakkukunun art tevbenin shhatli oluu ve tevbeye riyettir. Bu slamn gereklerini yerine getirmede ve yasaklarndan kanmada ilk hareket noktasdr.506 Shreverd, mcahedenin tam manasyla tahakkuk etmesiyle kiinin imann hakikatlerine terakki ederek slk ehlinden olacan kaydeder.507 Bu halin gereklemesi ise Allah Telnn Ey iman edenler Allahtan hakkyla ittika edin508 ve Allahtan gcnz yettiince ittika edin509 yet-i kermelerinin gereklemesidir. Birinci mertebenin havas iin, ikincisinin avm iin bir snr olduunu belirten Shreverd, bu ekilde imann hakikati de tahakkuk edince kiinin Raslullahn (s.)

502 Hce Hemedn de bu konuda ayn grtedir.Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.65. 503 Ankebut, 69. 504 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 6. vr. 505 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; Shreverd, Risale fis -Slk, Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi 870; vr.95b; Shreverd, Rislets -Seyri vet-Tayr, vr. 60a. 506 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 507 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 60a. 508 l-i mran, 102. 509 Tegbn, 16.

123

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yrynz emrinin muhatab olacan dnr. Bu durumda kii, slktan seyr mertebesine terakki eder. 510 Shreverd, seyri, mutasavvfn vasf olarak grr.511 Ona gre sf, Cenb- Hakka kar kurbiyyetten, ruh makamna ykselen kimsedir. Sfye gre mutasavvf, zhide gre zhd taklit eden ve onlara zenen kimse gibidir. nk mutasavvf, nefsinin hastalk ve skntlarn giderecek bir are aray iindedir. Mutasavvf, kendi yolunda, nefsinden Rabbine doru seyretmeye alan bir kimsedir. 512 Anlalaca zere Shreverd, seyri dier mutasavvflar gibi, nefsin tezkiyesi ve kalbin tasfiyesi olarak da ifade edilebilecek olan, karakter yaplanmas ve benlik oluumu ve geliiminin bir sreci olarak grmektedir. Seyr mertebesine ulaan kiinin, kat edecei bu manev yolculukta ulaaca makamlar vardr Shreverd, bu makamlar ve gerekli artlarn uzunca izah etmitir. Biz bu blmde bu makamlarn isimlerini srasna gre verecek ksaca aklamada bulunacaz. Seyr mertebesi ve menzilleri hakknda Gazl (.505/1111), bunun sayfalarda aklanmasnn mmkn olmayacan ifade eder. Ancak ksaca bilgi vermekten de geri kalmaz. 513 Seyrde ilk ulalmas gereken makam dnyadan zhdn gereklemesidir.514 Bu makamda kii mal ve makam sevgisinden kurtulmak, nefsin gizli ehvetleri ve hevnn

510 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 511 Shreverd, insann yaratlndan balayan bir seyrinin mevcut olduu dncesindedir. Ona gre insann alt vatan vardr ve bu vatanlardan sefer etmektedir. Bu vatanlar srasyla yl edir: 1-Elest bezmi, 2- Dnya, 3- Berzah, 4-Har ve Ner, 5-Cennet ve Cehennem, 6-Ruyetullah.Shreverd, Sunuhul-Fth bi Zikrir-Rh, Sleymaniye Ktphanesi, Laleli, 1593, 71b. 512 Shreverd, Avrif , vr.23a. 513 Gazl, Mericl-Kuds, s. 9. 514 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 61b.

124

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gizli arzularndan arnmak zorundadr. te bu ekilde ancak zhd gereklemi olur ve seyrinde yol kat eder.515 Bu makamda devaml Hakk Tely murakabe ve devaml suretle Gerek Sevgiliyi mutalaa ile rzklandrlan slikin gnlne, ilah ikramlar ve gizli tecelliler feth olunur. Ona tevhid srr kef onulur ki bu sayede o, Allahn fail -i hakiki olduunu kavrar. Araz ve hdis ne varsa hepsinin fiil -i lh olarak tecelli ettiini grr ve bunu ilim veya nazar olarak deil, zevk ve hal olarak yaar. 516 Zhdn tahakkukundan tevekkl makam gelir. Sonra rza makam gelir ki bu makam yukardaki hadis-i erifte zikr olunan mferridn makamdr.517 Artk bu makamdan sonra, kulun seyri yoktur. Kulun cehdi ile gelecei son makam bu makamdr. Bundan sonra tayr mertebesi vardr ki lhdir.518 Shreverdnin tayr hakkndaki fiki rlerine de konumuzla alakal olmas ynnden ksaca yer vermek istiyoruz. Tayr makamnda kulun hibir cehdi olmadn519 ifade etmitik. Shreverd, bu makamda kula mevhibe-i lh olarak ruhun mkaefesinin alacan ve bir takm ftuhat vaki olmaya balayacan bildirir. Ona gre, kula sunulacak ilk ikram muhabbet-i hass520 nimetidir. Bu avma ait olan muhabbetten tamamen farkl olup, kurb ve tayr ehlinin havss iindir. Shreverd, bu makamda kula levm, levih ve bu mertebe, srf mevhibe-i

515 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 61b. Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 516 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 62a. 517 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 518 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 62b. 519 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 520 Muhabbet-i hassa kavramn tezimizin haller ve makamlar blmnde muhabbet bal altnda genie iledik. Oraya mracaat edilebilir.

125

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tavl makamlarnn alacan ve kulda bu alan ikramlar sonucu heybet ve ns, irtiyah ve vecd hallerine benzer haller vaki olabileceini de kaydeder. 521 Tayr makamnda kulun isim ve sfat zikrinden zat zikrine ulaacan ve kurb fezasnda tayarn edeceini522 de bildiren Shreverd, bu fez ann ise hududunun olmadn ve snrsz bir genilikte bulunduunu kaydeder.523 Bu fezann ezeli ile ebedi, ebedi ile de ezeli bitimitir. Bu makama ulaan kuldaki btn beeriyet izleri yanp yok olmu, onlar suretlerinden ve sfatlarndan arnm ve nurlar kemale ermitir. Artk onlarn seyrleri, zahirlerinin vasf; tayrlar da batnlarnn vasf olmutur. Tayrlar ruhun hazz, seyrleri kalblerin takviyesi ve slklar da nefsin gzelliklerle tezhibidir. Mcahedeleri ise ilerinin balangcdr.524 Shreverd, slikin, seyr slkdaki davranlarnda nefs -i mutmainne makamna erinceye kadar dosdoru olmak zorunda olduunu dnr. Ona gre nefsin itminna ermesi ve ktl emreden zelliinden kurtularak, sahibini iyilie ynlendirmeye balamas ise, ondan, yaratlndan beri kendisiyle beraber olan kuruluk ve soukluun sklp alnmas ile anlalr. Bylece nefs, taatlara ynelmeye ve ibadetlere sarlmaya balar.525 Nefs-i mutmainne bireyin kendisini gerekletirdii seviye olarak kabul edilebilir. Bu mertebeye ulaan kii, istenilen ve beenilen kiilik zelliklerini kazanm olmas dolaysyla seyr u slkunun sonuna ermitir.526 Kulun duygu ve uur merkezi olan kalbinin, biri nefse dieri de ruha ynelik iki yz vardr. Ruha bakan taraf ile ruhtan, nefse bakan taraf ile de nefsten tesirler alr,

521 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 62b. 522 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 523 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 524 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 63a. 525 Shreverd, Avrif, vr.26b. 526 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b.

126

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

diyen Shreverd bu durumun yani nefsin kalb zerindeki menf etkisinin, nefsin itminna erinceye kadar devam edeceini dnr. Slikin nefsi, seyr slk ile mutmainne derecesine erdii zaman, artk nef s de kalbe mspet tesirler yapaca iin onu ynlendirmekten kurtulur. Slku sona erer. nk o, nefsin ktl emreden isteklerine kar mcadelede baarl olmu ve kendisini, iyilie sevk eder hale getirmitir. Bylece nefs, dizginlenince Cenb- Hakkn emirlerini yerine getirmeye koyulur. Kalb de nefse ynelik tarafa boynunu uzatarak oradan da iyi tesirler almaya balar.527 Seyr u slkun neticesi sadedinde Shreverd, kiinin lem-i melekt ile irtibat kurmasn ifade eder. Seyr u slku bitirmi olan mrdin bu yeni hali ikinci ve mnev bir doum olarak deerlendirilir. Shreverd, Hz. sa (a.s.)n, kinci doumunu gerekletirmeyen kimse, semn melektuna ykselemez.528 szn naklederek

kiinin birinci doumunun onu, lem-i mlk ile irtibatl hale getireceini, bu ikinci ve manev doumunun kaydeder.530 Anlald gibi seyr u slk srecini tamamlam birey kendisini ise onu melekt lemiyle529 olan irtibatn temin edeceini

gerekletirmekle deta yeniden domu ve farkl bir dnyaya gzlerini amtr. Shreverd, slkun bir takm artlar531 olduunu ifade eder. Bu konu ile ilgili mstakil bir risale532 yazan Shreverd, bu artlar u ekilde sralar:

527 Shreverd, Avrif, vr.26b. 528 Kitab- Mukaddes, Yuhanna, Bab 3/3. 529 Konu ile alakal olarak Shreverd, Hazreti brahim (a.s.)a gklerin ve yerin melektunun gsterildiini beyan eden yet-i kerimeyi nakleder. Bylece brahime gklerin ve yerin melektunu gsteriyorduk ki, kesin inananlardan olsun. Enam, 75. Shreverd, yet-i kerimede ifade edilen Kesin inananlardan ve yakn sahiplerinden olma mertebesinin ancak bu manevi doumla kazanlabileceini dnr. Shreverd, Avrif, vr.27a. 530 Shreverd, Avrif, v r.27a. 531 Slkun artlar iin bkz: Bursev, smail Hakk, Evliya Makamlar, (Gayb Bahelerinden Sesleni) Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, ss. 76-7. 532 Shreverd, Risale fis-Slk, Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi 870; vr.95b-97a.

127

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1. Tevbeye riyet.533 2. Muhasebeye devam. 3. Nefsten sadr olan her eye ilim ve ihlas gzyl e dikkat etmek. 4. Hastalk ve mihnetlere kretmek. 5. syan ve muhalefete istifar etmek. 6. Allahn ltfu ve kahrn dnerek Ondan Ona snmak, Ona dayanmak, Ondan bakasnda g ve kuvvet vehmetmemek. 7. Allah ile meguliyete devam etmek. Bu ise ya btn vakitlerde zikirle veya manalarn tefekkr ve tedebbr ederek Kurn tilavetiyle yahut ta kendisine gerekli olan ve ihtiya duyduu ilimleri renmek suretiyle olur. 8. Slkta himmet ve gayretini artrmayacak (aksine menf tesir edecek) ayr ile ihtilattan kanmak.534 9. Dnyaya iltifat ve ynelmeyi terk etmek, dnyann ister hayr, ister erri tmn terk etmek. Dnyadan aln giderecek bir lokma ve avretini rtecek bir hrkaya kanaat etmek. Bu ise helalden ve zaruret lsnde olmaldr. Dnyay seven Allahn en ok buz ettii kiidir. Onun sohbetinden erden baka bir ey hasl olmaz. 10. Nefsi kk ve hakir grmek. Onu daima ktlkle itham etmek. Onun gizli ve ak arzu ve isteklerini tefti etmek ve farknda olmak. eytann errinden daha ok
533 Shreverd, rd, s. 193; a.m., Avrif, vr.153b. 534 Shreverd, Sadkatin azl, ihtilt ve bakalar ile hair neir olmann okluundandr.diyerek ihtilatn zararn izah eder. Shreverdye gre slike en faydal olan ey, susmak ve kulan insanlarn szlerine tkamaktr. nk gnl, muhtelif sz lerle etkilenerek deiir. Bu kii, kmil mnda zhid ve takva hakkatlerine sahip olarak bilinmeyen kiileri asla tanmaz. Faydasz kiileri tanmamas ona hayr kaplarn aar. Mbtedlerin i dnyas, her trl nak ve ilemeyi kabul eden mum gibidir. ou zaman srf insanlara bakmas bile ona zarar verebi lir. Fazla bakmak ve fazla yrmekten zarar grebilir. Onun iin bu tr ileri zaruret miktarnca yapar. Zaruret olduu kadar bakar. Hatta yrrken, nndeki yola bakmaa alr. Saa sola gz atmaz. nsanlarn kendisine bakaca ve emirlere sarlma ve nehiylerden kanmas konusunda, insanlarn kendi lehine duygular hissedecei yerlerden de kanr. Eer insanlar onun bu durumunu bilirse, bu durum kendisine yapt iten daha zararl olabilir. Fuzl yrmeyi bile kk bir hat telakki etmez. Zarret snrnn dna kan her trl sz, bak ve dinleme onu fuzl iler tarafna eker, fuzl iler de onun esas yapmas gerekli eyleri kaybetmesine sebep olur.Shreverd, Avrif, vr.173b.

128

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nefsin errinden, Allaha snmak. Asla nefse ihsan gzyle bakmamak. Nefsten hasl olan herhangi bir (harikulade) eyi eytandan bilmek. Nefse asla iltifat etmeyip ariflerin makamlarndan herhangi birinde olduunu dnmesine imkan vermemek. 11. Ecelin her an gelebileceini daim hatrda tutmak. Bu nefesinin, son nefes olduuna inanmak ve bu son nefesi Allaha tam bir tevecchle ynelerek ve Allaha kavumaya tam bir itiyak ve rabetle geirmeyi ama edinmek. 12.Allaha tam bir teslimiyetle, ihtiyar terk etmek ve iradeyi 535 yok etmek.536 Grld gibi zgvenin ve kendi zne inancn geliimine medr olan bu hususlar, insan benliinin tekmlnde ok nemli bir yere sahiptir. Netice olarak Shreverd, seyr u slk kavramn kiinin karakter yaplanmas ve benliinin olumasnda tasavvuf tabirle insan- kamil olma abasnda kat edilmesi gerekli olan manev bir yolculuk olarak izah etmektedir. Bu manev yolculua kmadan kiinin olgunlua eriemeyeceini ve nefsinin hev ve arzularnn kr karanlnda kalarak kendisini hibir zaman aamayacan dnr. Modern insan kendi kabuunu kramad ve ruhuyla bark olmad iin amz buhranlar a olarak isimlendirilebilir. Modern insan uzayn derinliklerine ulaabilmeyi baarm ancak kendi i alemine bir arpa boyu yol alamamtr. Tasavvufun sunduu bu manev yolculuk anlay modern insann kendini bulmas ve gerekletirmesinde yeni ufuklar sunabilir.

535 Shreverd, Risale fil -rade, Sleymaniye Ktp, ehit Ali Paa 1393, 63a. 536 Shreverd, Risale fis-Slk, Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi 870; vr.95b-97a.

129

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

B. BLG NAZARYES 1. LM /MARFET Epistemoloji, tarih boyunca dnrlerin en ok fikir yrttkleri meselelerin balcalarndandr. nsan, ancak bilgi sayesinde varlnn anlamn zebileceini idrak ettii andan itibaren ilim ve ilmi elde etme yollarn arama faaliyetine girimitir. nsan kendisi ile kainat arasndaki ilikiyi bilgi ile anlaml hale getirebilmitir.537 Bilen insan vardr ve ancak bilgisiyle var olmaya devam edecektir. Bu anlam araynda mutasavvflar da tarihteki yerlerini almlar ve mevcut grlerden farkl bir bak as sunmay baarmlardr. Tasavvuf dncede bilgi nazariyesi, marifet kavram altnda incelenmitir. Mutasavvflar bilgi edinme yollar konusunda dier dnrlerin ifade ettikleri vastalar kabul etmekle birlikte; kef ve sezgiye dayanan farkl usulleri de bunlara eklemilerdir. 538 lim lgatte, bir eyi gerek ynyle kavramak, gerekle rten kesin inan, bir nesnenin eklinin zihinde olumas, anlamak, renmek, bir eyi yaknen bilip tasdik etmek, tanmak, salamlatrmak, bilinteki gizliliin ortadan kalkmas, cahilliin zdd, nian, almet nesneyi olduu gibi bilmek, nesnedeki gizliliin ortadan kalkmas, kendisiyle czlerin ve klllerin idrak edildii bir sfat gibi manalara gelmektedir.539

537 Taylan, Necip, Gazzlinin Dnce Sisteminin Temelleri, s. 14; a.m., Bilgi, TDVA, stanbul 1992, c.VI, ss. 160-1; nsann varoluunun sebebi bilgidir. Bunun ispat ise, onu yaratann ilk buyruunun oku olmasdr. Serinsu, Ahmet Nedim, Kurn Nedir?, ule Yay. stanbul 1996, s. 83; Erkal, Alternatif Dnceler Szl, ss. 102 -3. 538 Tasavvufta ilmin elde edilme yollarn ile ilgili olarak bkz: Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 55; Albayrak, Halis, Kurnda nsan-Gayb likisi, ule Yay., stanbul 1993, ss. 56-7. 539 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 467; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 580; bn Manzr, Lisn, c. XII, ss. 416-21; el-Crcn, et-Tarft, s. 200; Tehnev, Kef, c. II, s. 1028 ; Kn, Mucem, s.288; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, ss.1471-2; el-Mnv, et-Tevfk, ss.523-4;Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 877 -84;Komisyon, el-

130

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Marifet terimi ise szlkte sezgi, i tecrbe, hissetme ve yaama yoluyla pe pee oluarak idrak etme, anlama, kavrama, bilme, hakikate vakf olma, grp yaayp tadarak elde edilen bilgi olarak tarif edilir. 540 lim kelimesi mtaklar ile birlikte Kurn- Kerimde yedi yz elli yerde gemektedir.541 Bu yerlerde daha ok lh bilgi yahut vahiy anlamnda kullanlmtr. Ayrca gerek insann vahy edilmi lh hakikate dair ilmi, gerekse bilme melekesi ile ilgili kazand dnyev ilmi ifade etmek zere eitli yetler de yer almaktadr.542 slam alimleri bilgiyi543 ilim544 olarak ifade ederken, mutasavvflar da hakikat545 /marifet 546 olarak kavramlatrmlardr. 547 Bunun yannda bilginin

Mucemul-Vast, s.624; Komisyon, el-Mncid, ss.526-527; lhn Kutluer, lim TDVA., stanbul 2000, c. XXII., ss. 109-14. 540 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 467; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 560 -2; bn Manzr, Lisan, c.IX, ss. 236-42; Cevher, IV, ss. 1400-1402; Tehnev, Kef, c. II, s. 994 -1003; el-Crcn, etTarft, s.283; el-Mnv, et-Tevfk, s.511;Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 960-2; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.595; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 129; Uluda, TTS. S. 347; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 316; Erkal, Alternatif Dnceler Szl, s. 260. Mrifet terimi hakkn da da u kadarn ifade etmeliyiz ki bu kavram, zaman zaman il im karlnda kullanlyorsa da aralarnda fark vardr. Mrifetin konusu, basit varlklar iken , ilim, birleik varlklarn bilgisidir. Ayrca mrifet ancak var olduu bilinen ey hakknda ger ekleen bir tanmadr. Bu anlamda mrifetle ayn olan irfn, eserleri idrak edilip kendisi idrak olunamayan varlk hakkndaki bilgi anlamnda kullanlmaktadr. Bu sebeple Allah bilmekle ilgili olarak alime fiili yerine arafe fiili tercih edilmitir. Allahn bilgisi ise genel olarak ilm maddesinden treyen kelimelerle ifade edilmitir. Taylan, Bilgi, TDVA, c.VI, s.158. 541 Abdulbk, Mucem, ss. 596-609. 542 Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 84. 543 Klasik fels ef kaynaklarda ve terminoloji szlklerinde bilgi terimi, slm dnce tarihinde ortaya km eitli akmlar asndan tanmlanr. Bu tanmlardan bazlar unlardr: Bilgi, eyann hakikatleriyle kavranmasdr. Geree tam olarak uyan kesin itikattr (ite yerleen dncedir). Bilenin zihninde bilinenin formunun olumasdr. Bilinenden (obje) gizliliin kalkmasdr. Kendisiyle cz ve kll eylerin idrak edildii bir sfattr. Akleden ile akledilen arasnda zel bir ilikidir. Crcn, Tarft, s. 155; Atay, Hseyin, Kurnda Bilgi Teorisi, AFD, c. XVI, ss.157-162; Taylan, Bilgi, TDVA, c.VI, ss. 157-161. 544 slam terminolojide ilim terimi; bilgi kelimesini karlamak iin kullanld gibi, herhangi bir bilgi ubesini ifade iin de kullan lr. Mesel; kelm ilmi, tefsir ilmi gibi. Keza, ilim ve bilgi terimlerinin bazen marifet kelimesiyle karlanld da bilinir. lim-marifet ilikisi iin bkz.Bolat, Ali, Muhasibye Gre Marifetin Unsurlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, An kara 2000, y.2, sy.4, ss. 128-34; Afif, Tasavvuf, s. 85.

131

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bugn kabul edilen genel gre gre tarifi; bilen suje ile bilinen obje arasnda iliki kurmaktr.548 Tasavvuf terminolojisinde ise ilim;549 marifet, irfn, kendini bilmek, slikin kendini bilmesi anlamlarnda kullanlmaktadr. 550

545 Serrc, el-Lma, s. 289; Hakikat kavram iin er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 167; er-Rgb elIsfehn, Mfredt, s. 246 -7; bn Manzr, Lisan, c.X, ss. 49-57; el-Crcn, et-Tarft, s.121; elFrzbd, el-Kmusul-Muht, s.1129; el-Mnv, et-Tevfk, ss.289-90;Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 353-6; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 721-2; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.188; Demirci, Mehmet, Hakikat, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 178-9; Deniz, Grbz, Hakikati Arayanlarn Snflandrlmas, mam Gazl ve mam mer Hayam rnei, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 14 8. 546 Kalbin verdii bilgiye, marifet ve irfan, akln verdii bilgiye ilim denilir. Marifetin kayna sezgi (kef, ilham), ilmin kayna ise istidlaldir. Marifet bir eyi grerek, tadarak, yaayarak, ve tecrbe ederek elde edilen tasavvuf bilgidir. Kayna kalb, r uh, sr, ilham ve keiftir. lim, zahir ilimler hakknda akln verdii bilgiye sahip olmaktr.kayna akl, his organlar, nazar ve nakildir. Hucvir, Kefl-Mahcb, s. 397; Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, Ankara nv. Basmevi, Ankara 1981, s. 17;Kn, Mucem, s.363; Gztok, akir, Tasavvuf Eitimde Bilginin Elde Edilmesi, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, s.96; Tasavvuf aratrmaclarndan A.J. Arberry ise marifeti, salikin kalb hareketlerinin tamamna hakim olduktan sonra Allah tarafndan kalbine konulan, makamdan hale geiin tamamlandn gsteren bir bilgi eidi olarak tanmlar.Arberry, A.J., Sfsm, London 1956, s. 78; bn Atya gre marifet, Allahn kalblere bir rahmeti olup, kul bu mertebeye riyazet ve mcadele ile ulaabilir.bkz: Bolat, Ali, Ebul-Abbas bn Atnn Baz Tasavvuf Temel Kavramlara Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, ss. 317-20; Tasavvufi dncede herkes hakikat bilgisine ulama imkanna sahiptir ancak bu imkan tembel tembel oturarak elde dilemez.onun iin amel nefis tezkiyesi ve samimiyet arttr. Gazl, el-Munkzu Mined-Dall, (Dalaletten Hidyete), Ter: Ahmet Subhi Furat, stanbul trs., s. 70-6; Deniz, Hakikati Arayanlarn Snflandrlmas , y.4, sy. 10, s. 149; Albayrak, Kurnda nsan-Gayb likisi, ss. 58-9. 547 Crcn'ye gre ilim: Geree ve vakaya uygun den bilgi ve kanaattir. el-Crcn, etTarft, s.200 . Yine o, ilim iin u tarifleri de yapar: lim; bir eyi olduu gibi idrak etmektir. Bilgisizlik bilginin zdddr. Bilim, bilinenden gizlilik ve kapalln kalkmasdr. lim; nefsin, bir eyin manasna ulamasdr. Dnen ile dnlen arasnda hususi bir alkadr. el-Crcn, etTarft, s.200. lim, kesin olsun veya olmasn kavram (tasavvur) veya hkm olarak mutlak manasyla idrak etmektir. ilim; dnme, fehm etme ve hayal etme manalarna da gelir. Tehnev, Keaf, c. II, s. 1028;Gazl (.505/1111) ise ilmi, eyay olduu gibi bilmek ve tanmak olarak tanmlar.Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y. 2, sy. 4. s. 19; Shreverd ise phesiz ihsanlarn en gzeli de ehlullaha ihsan edilen marifet ilmidir. diyerek marifetin ilimleri iindeki yerini ifade etmi tir. Shreverd, Avrif, vr.2b; lim ve marifet, azameti lhyye nurunun iksirine ittisal ile mahz nur olan ayandr. Shreverd, Avrif, vr.68b. 548 lken, Hilmi Ziya, Bilgi ve Deer, Ankara trs, s. 21; Bolay, Sleyman Hayri, Felsef Terimler Szl, Aka Yay., Ankara 1996, s.42. Bilgi teorisi terminolojisinde bilene sje, bilinene de obje ad verilmektedir. Mengolu, Takiyyeddin, Felsef Anthropologi, s. 65. amzn balarnda ortaya kan bir dier eilim de bilen (sje) ve bilinenden (obje) ziyde bilme olay ile ilgilenmi olan ve epistemolagical monism ad verilen teki grtr. Atay, Hseyin, Kurnda Bilgi Teorisi, AFD, c. XVI, ss.157-162; Uzunolu, Selim, lim ve Bilim, Tv Yay.,zmir 1992, s. 23; Hocaolu, Durmu, Bilim ve nan/mn zerine Felsefi Bir rdeleme, lim ve Din, stanbul 1996, sy. 53.

132

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

lim kavramnn yannda ou zaman kullanlan marifet kavram, daha husus bir anlam tar ve daha ziyade vastasz bilgiyi, sezii/sezgiyi, kalb bilgiyi ifade etmek iin kullanlr.551 lim, ahiret yolunu dosdoru gsteren (klavuz) bilgiler topluluudur.552 Gazl (.505/1111), tm ilimlerin marifet -i hakk iin mukaddemat ve vesile hkmnde olduunu syler.553 lim, mutasavvflarca iki ksm altnda ilenmitir. allarak elde edilen kesb ilim ve Allah tarafndan kuluna verilen vehb ilim. Bu ilim tasavvuf dncesinde marifet olarak isimlendirilen ilimdir.554 Marifet, sezgiye dayal bir ilim anlaydr. Bu ilim ancak yaayarak ve i tecrbe ile elde edilen bir ilimdir.555 Tefekkrden doan marifet, sfl erin rhn halleri yaayarak, manev ve lh hakikatleri tadarak i tecrbe ile vastasz olarak elde ettikleri ilimdir. 556

549 Sehl-i Tuster ilmi tarif ederken; akl ilimle bilmek, ilim marifetle bilme k, marifet Hakkla bilmektir. demektedir. Kelbz, Taarruf, s.97. 550 Serrc, el-Lma, s. 34; Kn, Mucem, s.363.; Filiz, ahin, slam Felsefesinde Mistik Bilgini Yeri, nsan Yay., st. 1995, ss. 44-8. 551 Uluda, Sleyman, Marifet, TDVA, Ankara 2003, c.XXVIII, ss. 54-6. 552 Marifet ve rif kavramlar ve marifet -ilim ilikisi hakknda geni bilgi iin bkz: Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i Vesimiyye, Haz:eyda ztrk, nsan Yay., stanbul 2000, s. 145; elik, sa, Tasavvuf Tarihinde rif Kavram, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.5, sy. 12, ss. 25 52; Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 23; Uluda, Sleyman, rif, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 361-2. 553 Gazl, Mericl-Kuds, s. 9. 554 bn Kayyim, ilim ile marifet arasnda ynden farkllk bulunduunu belirtmitir:1 - Marifet, ilmin zdr. Marifet zel bir ilimdir. 2 - Marifet, sahibinin gerektii ekilde koruyup gzettii bir ilimdir. 3-marifet kendi kendisin in ahididir. Sahibinin kendisinden hibir zaman ayrlmad ve kesinlikle phe etmedii vicdan iler mesabesindedir. bn Kayyim, Medaric, c. II, s. 492; Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.64; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s. 30. 555 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 50 ; Ertrk, Ramazan Sf Tecrbenin Epistemolojisi, Fecr Yay., Ankara 2004, s.120-1; Vural, Mehmet, Gazlnin Epistemolojisinde Sezgi ve lham, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 1 79. Gazl (.505/1111), sezgi ile ileme ulalmasnn art olarak, kalbin, biri melekt lemine dieri de mlk lemine alabilen iki kapsnn da ak olmasn kaydeder. Gazl, hy, c. III, s. 27. 556 Kelbz, Taarruf, ss.97 -99; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.29; Kueyr, erRisle, s.179; Hucvir, Keful -Mahcb, ss.532-533; Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.64;Kn, Mucem, s.363; Cebeciolu, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri Szl, ss.392 -393; Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl, ss .263-264; Kutluer, lhan, lim, TDVA, stanbul 2000, c.XXII, ss.109-114.

133

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Filozoflar arasnda ise bazlarnn kalbi bilgi kayna olarak kabul ettiklerini ve bu sebeple sezgici filozoflar olarak adlandrldklarn biliyoruz. Bata

sezgiciliin kurucusu Henri Bergson olmak zere pek ok filozof bu kanaati tamaktadr. Mesel Pascal iin kalbin meziyet ve ilevi ok nemlidir. Ona gre din, sadece akl deerlere irc edilemez ve hatta Tanry bulmak ancak kalble mmkn olabilir.557 Tolstoyun Akl bana hibir ey retmedi, bildiim her ey bana kalb vastasyla bildirildi558 sz de mehurdur. Bu konuda Shreverd de genel anlaya uygun bir dnceye sahiptir. Sflerin ilimleri vicdana (bizzat mahedeye) dayanmakta olup irfan ve marifete bal bulunmaktadr. Onlarn ilmi salam bir iman ve sahih bir halle gerekleen manev bir zevktir.559 Sz ile anlatlmalar mmkn deildir. nk o ilimler Rabbn ikramlardr; Hakktan gelen ihsanlardr. 560 Grld zere Shreverd, sflerin ilmi diyerek niteledii marifet ilminin561 sz ile ifade edilmeyen ynne562 dikkat ekmekte ve Allah vergisi vehb ilim olduunu dnmektedir.563 slam tasavvufunda ilmel -yakn, aynel-yakn ve hakkal-yakn diye ifadesini bulan bilgiden ilk ikisi ilim ksmn, ncs ise marifet ksmn tekil etmektedir. Zira ilmel-yakn ve aynel-yakn duyu vastalar ve akl yrtmeyle, bir dier

557 Pascal, Dnceler (ev. Fethi Ycel), s. 86-87. 558 Rolland, Romain, Tolstoyun Hayat, ev. Tahsin Ycel, s. 54. 559 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 60b. 560 Shreverd, Avrif, vr. 3a. 561 Hac Bekta Veli, Maklt, s.32. 562 Marifetin sz ile ifade edilemeyen bir ilim olmas nedeniyle sf hayrete der. Hayret makamnda sf, kendisinin idrakine sunulan vehb ilimleri ifade imkan bulamadndan suskun ve arm bir halde kalr. Yetik, Erhan, Hayret, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.60; Sf bilgisinin zellikleri hakknda geni bilgi iin bkz: Hkelekli, Din Psikolojisi, ss. 320-1. 563 Bu anlamda sfnin bilgisi kelamclar ve felsefecilerden farkl olduu sylenebilir. Bu yol burhan ve istidlal yolu olmayp keif ve apak bilme yolu ilhamdr. Bu metod, Allaha ynelmek suretiyle zihinden Ondan baka ne varsa karma ekliyle elde edilebilir. Bkz: al, amil, lmi, Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Mutlak Hakikat ve Dierleri, y. , 1, sy.,1, s.94.

134

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ifadeyle mcahede ile elde edilen bilgilerdir. Hakkal-yakn ise ferdin bil-fiil yaamas ve kalbine bildirilmesi, yani mkefe ile ulalan bilgidir. 564 Shreverd, marifet ilminin ancak yaayarak elde edilen tecrb bir ilim olduu dncesine katlr. Bunu (marifeti) elde etmek iin, i alemin sf, niyetin halis, amelin sahih olmas gerekmektedir.565 aretlerle ifade edilmesi zordur. bareye smazlar.566 li ruhlar bu ilimleri birbirine lfet ve nsiyetle aktarmlardr, onun inceliklerini bizzat ltuf denizinden almlardr. 567 Btn bunlar, ilim iinde ilimdir ve gerei ile amel etmek lazmdr. Buna ise zhd ehli olan ahiret ulemas muvaffak olmular, dnyada ve dnyevi ilimlere rabet eden alimler bundan mahrum kalmlardr. Btn bu ilimler zevk ile anlalan ilimler olduundan onlara ancak, zevk ile tatmak ve vicdan olarak yaamak suretiyle ulalr dardan bakmakla deil! Bunlar tatl ve eker gibidir, anlatmakla tadna varlmaz ancak tadan bilir.568 Anlalaca zere sflerin sahip olduklar marifet ilmi, amel ve ibadete dayanr.569 Kitap okumaya ve ezberlemeye istinat etmeyen bu ilim, mantk

564 Hucvir, Keful -Mahcb, ss. 532-533; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s s. 127-8. 565 Shreverd, Sunuhul-Fth 73a; 566 Shreverd, Cezzbl-Kulb l Tarkil-Mahbb, Sleymaniye Ktphanesi, Hac Mahmud Efendi/ 3122, vr. 2b. 567 Shreverd, Avrif, vr.3a. 568 Shreverd, Avrif , vr.15a; Tasavvuf, amel bir disiplin olmas hasebiyle sadece tahsille ve kitap tetkiki ve ilmi alma ile elde edilebilen dier disiplinlerden farkllk arzeder. Bunun en veciz ifadesi tatmayan bilmez sznde ortaya kmtr. Bu vecize iin bkz: Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 39; Cebeciolu, Ethem, ataht barelerinin Anlalmasna Doru: Metodik Bir Deneme, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 20; Vural, Gazlnin Epistemolojisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 18 0. 569 Sfler, renmekle kazanlan bilgiden ziyde kalbten kaynaklanan bilgiye meylederler. Mrifet ya da irfn terimleriyle ifade ettikleri bu bilgiyi elde etmede metot, nefisle mchede ederek kt sfatlar yok etmek, her eyden alakay kesmek ve btn varl ile Allaha ynelmektir. Bu gerekletiinde, Allah kulunun kalbine hkim ve ship olur, bilgi nurlaryla onun kalbini aydnlatmaya kefil olur. Allah kalbe hkim olunca, oraya rahmet akar (feyz) ve nur kalbte parlar (irk), sadr inirh bulur, melekt srr ona alr (inkif), rahmet ltfuyla birlikte kalbten perde

135

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nermelere de dayanmaz. Tasavvuf bilgi olarak da adlandrabileceimiz bu ilmin, ifadeye dklmesi mmkn olmay570 ve nermelere dayanmay sebebiyle tahkik ve ispat imkan yoktur. Bu sebeple tasavvuf bilgiye srr bilgi de denir. 571 Shreverd, ilimleri taksim ederken farkl ve yeni bir kavram olarak ilm-i veraseti sz konusu etmitir. Ona gre ilm-i veraset, dini en ince noktalarna kadar bilmektir. Sflerin bildikleri ile amel etmeleri572 sebebiyle bunu ilm-i veraseti kazandklarn ifade eden Shreverd, onlarn bu ilme sahip olmalar sebebiyle dier ilim sahiplerinden stn bir makama ulatklarn da kaydeder. Sfler ilm almalardan, ok zevk aldlar ve ilimle megl olmann, bildikleriyle amel etmekten ibaret olduunu ifade ettiler.573 Bu da onlara ilm-i veraseti kazandrd. Onlar da dier ilim erbabyla ayn malmata sahip olduklar halde, lm-i veraseti de bildiklerinden onlardan daha stn ve daha lim oldular.574 Shreverd, ilm-i veraseti, fkh olarak anlamtr. Kurn- Kermdeki: Her topluluktan bir ksmnn dini iyi renmek ve savatan geri dndklerinde kavimlerini uyarmak iin harpten geri kalmalar gerekli olmaz m?575 yetindeki dini iyi renmeyi ve derin anlaya sahip olmay ilm-i veraset olarak isimlendirir.

kalkar ve lh esrrn hakikatleri kalbte parlamaya balar. Bu bilgi, kuldan Allaha doru deil, kulun rh hazrlndan sonra, Allahtan kula dorudur. Taylan, Necip, Gazzlinin Dnce Sisteminin Temelleri, s. 96; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 50; Eraydn, Seluk, Fey iz, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 513-4. 570 Sunar, Cavit, Mistisizmin Ana Hatlar, A...F.Y. Ankara 1966, ss. 112-3; bu konuda geni bilgi iin bkz: Ertrk, Ramazan, Sf Tecrbenin Epistemolojisi, Fecr Yay., Ankara 2004, ss. 86 -105. 571 Uluda, Sleyman, slam Dncesinin Yaps, Dergah Yay., st. 1994, s. 130; Gngr, Erol, slam Tasavvufunun Meseleleri, tken Yay., st. 1989, s. 138 -9. 572 limle mil olma meselesine genel bir bak iin; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 55 -6; Bolat, Ali, Muhasibye Gre Marifetin Unsurlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 129-31. 573 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 4a. 574 Shreverd, Avrif , vr.6b. Konu ile alakal olarak Shreverd, bu makama ulaanlar u ekilde niteler: M arifeti salam olann tasarrufu, yapt ii de salam olur. Sahib -i marifet, hal hususunda kibrit-i ahmerden daha stndr. Shreverd, Avrif , vr.50a. 575 Tevbe, 122.

136

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yette geen uyarmak ise fkh bilgilerle mmkn olur. Uyarmak, uyarlann ilim ile hayata dndrlmesi demektir. limle hayata dndrmek, din meselelerde mtehasss olan fakh 576 seviyesindekilerin yapabilecekleri bir mazhariyettir. Bu yzden fkh, 577 dindeki en yce ve mkemmel mertebelerden olmutur. Burada fkh kelimesiyle kastedilen, dnyada tam mansyla zhd hayat yaayan takva sahibi limin ilmidir. Byleler sahip olduklar bu ilim sebebiyle iinde bulunduu toplumu uyarc rtbesine ulamlardr. 578 Grlecei zere yetteki yetefakkahu fid -dn cmlesindeki fkh kavramn ince anlay ve derin yorumlama kabiliyeti olarak dnen Shreverd, bu kavram gnmzde algland haliyle fkh ilmi ve bu ilmin uzmanlarna ait olarak deil de daha farkl bir yorumla dini cidd olarak yaayanlara verilecek bir makam ve nimet olarak dnr. Bizim bu sonuca varmamza sebep olan dnce ise, hali hazrdaki formel olan fkh ilmi, okumak ve ezberlemek yoluyla kitaplardan tahsil edilebilecek bir ilim daldr. Ancak, ilm-i veraset ise bildikleri ile yaama hususunda cidd bir gayret gsterenlere balanacak mevhibe-i lhdir. Fkh kavramnn bu anlamda kullan ile alakal olarak Hasan- Basr (.110/728)ye: Fukah byle dedi denince: Sen hi gerek fa kh grdn m? diye sormutur. Gerek fakh, dnyaya deer vermeyendir. 579 Shreverd, Kalbleri vardr ama anlamazlar.580 yetini aklarken, anlayn (fkh), kalbin bir ilevi olarak sunulduunu dnr. Bu dnceden
576 Karaman, Hayreddin, Fakh, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 126-7. 577 Eb Tlib el-Mekk ise: Alimlerin faziletli grd, eref ve kymetini ycelttikleri, sahibini alim olarak vasf edip vdkleri, fazileti hakknda pek ok eser ve haber gelen, kendisine tevik edilen ilim, sahibini Allaha gtren, iman, yakn ve marifeti oluturan, muamelede mahedeyi gerekletiren marifet ilmidir; fetva ve hkmlerle ilgili ilimler deildir. diyerek fkh ilmini klasik dnceden farkl olarak yorumlamtr. Mekk, Ktul-Kulb, s. 119. 578 Shreverd, Avrif , vr.6b. 579 Shreverd, Avrif , vr.6b; Ayn anekdotu Muhasibi de nakleder. Muhasib, el-hris b. Esed, erRiye, (Kalb Hayat), Ter: Abdlhalim Yce, zmir 1997, s. 451; Grgn, Tahsin, Hasan- Basr, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, ss. 297.

137

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hareketle Ancak anlayabildikleri zaman gerekten bilirler ve bildikleri zaman hakkyla amel ederler, amel ettiklerinde lykyla bilirler ve bu suretle de hidyete ererler.581 demektedir. Grlecei zere Shreverd, anlayn gerek bilginin bir semeresi olduunu, gerek bilgini de hakkyla amelin bir neticesi olduunu ifade 582 etmektedir. Bu dncesinin doal sonucu olarak Shreverd, ilimlerin aslnn ve hatta tamamnn mevhibe-i ilhi olduunu dnmektedir. Kim gerekten anlayl olursa ilah davete daha abuk icabet eder ve dn delilleri daha kolay kabul eder, nr- lhden daha ok haz duyar. lmin tamam Allahn kalblere ilham ve ikram ettiidir. Marifet ise bunun deerlendirilmesi ve ayrt edilmesidir. Hidyet de kalblerin bu marifeti hissetmesidirByle bir ilim yol gstericidir ve doruyu reticidir.583 Grld zere Shreverd, ilim anlayn tamamen kalbe doan vehb ilim dncesi zerine oturtmutur. Ona gre kii bildikleri ile amel ederek fkha sahip olacak bu ince ve derin anlayn bir sonucu olarak da ilah daveti kabul kolaylaacak ve nur-i lhden nasibi artacak ve kalbi ilim ve hikmet584 memba haline gelecektir.585 Shreverd, sflerin ilimleri tahsilde takip ettikleri metodu yle aklar:
580 Araf, 179. 581 Shreverd, Avrif , vr.7a. 582 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 9. vr. 583 Shreverd, Avrif , vr.7a. 584 Hikmet Kavram iin; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 249 -50; bn Manzr, Lisan, c.XII, ss. 140-4;et-Tehnev, Kitabu Keafi Istlahatil -Fnn, Kahraman Yay., stanbul 1984, c.I, s.370; elCrcn, et-Tarft, s.124; Kn, Mucem, s.290; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.1415; elMnv, et-Tevfk, s.291; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 722-3; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.190; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 51; Ate, slam Tasavvufu, s. 490; Kutluer, lhan, Hikmet, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, ss.509-10; Kl, Cevdet, Gazlde Tefekkr ve Hikmet Kavramlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 122. 585 Sflerin dncesinde hikmet , tamamen vehb bir ilimdir ve ancak ilmi ile mil olanlara verilir. bkz: Afif, Tasavvuf, ss.108 -9.

138

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Nitekim sflerin

kalbleri, temiz tynetle yakn mnasebet iinde

olduundan, ilimden de en byk nasibi onlar almlar ve gnlleri ilimle dolmutur. Bylece, rendiler, bildikleriyle amel ettiler, bildiklerini de insanlarn istifade etmeleri iin onlara rettiler. allarak elde edilen ilimle, vris olunan ilmin faydalarn nefislerinde toplayarak takvann temellerini salamlatrdlar. Nefisler tezkiye edildiinde takva cils ile gnl aynalar parlatld, eyann ekilleri btn heyet ve mhiyetleriyle orada grld. Dnya btn irkinlikleriyle ortaya knca, onu terk ettiler; ahiret btn gzellikleriyle grnnce onu elde etmek istediler. Dnyadan yz evirdiklerinden i alemlerine ilim pnarlar akt, allarak elde edilen ilme, vris olunan ilim de katlarak ilmin btn ksmlarna sahip oldular.586 Anlalaca zere, Shreverd, sflerin alarak elde edilen ilimleri alarak elde ettiklerini bundan sonra bu rendikleri ilimleri hayatlarnda uyguladklarn ve amel ettiklerini, bundan sonra ise dier insanlara talim ettiklerini ifade etmektedir. Bununla birlikte veraset yoluyla ulalan ilimleri ise, nefslerinin tezkiye ve kalblerini tasfiye sonucunda kalb aynalarnn parlamas neticesinde eyay olduu gibi grmeye587 nail olduklarn, bu sebeple dnyann geicilii ve ahiretin bklii gzlerine hakiki ekliyle grnmeye baladn, bunun neticesi olarak da dnyadan yz evirerek btn himmetlerinin ahiret iin teksif ettiklerini dnr. Bu

586 Shreverd, Avrif , vr.8a; Tasavvuf anlayta btn ilmine amel neticesi ulalaca dnlr. Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 22; Ertrk, Ramazan, Sf Tecrbenin Epistemolojisi, Fecr Yay., Ankara 2004, ss. 86-105. 587 Shreverd, bu hali, mahede makamnn gereklemesinin alameti olarak grr. Kulun murakabe makamndan, mahede hline ini k da ayn ekilde bazen gizli, bazen de ak olarak hl olmaa devam eder. Sahibinde Hakk ve eyann hakikatini olduu gibi grme durumu, bulanklktan kurtulur ve her ey apak mahede edilmeye balanrsa, mahede makama dnm olur. Shreverd, Avrif , vr.151b.

139

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

halin sonucu olarak da kalblerinin veraset ilminin kaynad ilim pnarlar haline geldiini ifade eder. 588 Shreverd, ilimleri farz ve fazilet olmak zere iki ksma ayrr. Farz olan ilim, insann mkellef olduu dini grevlerini yerine getirmesi iin tahsil etmesi gereken ilimlerdir. Fazilet olan ilim ise, insann ihtiyacnn dnda Kitap ve Snnete uygun olarak elde ettii ilimdir.589 Shreverd, farz olan ilim hakknda farkl grler olduunu ifade ederek bu grleri sralar. hlas ilmi ve nefsin afetleriyle, amelleri bozan eylerin bilinmesi, vaktin ilmini bilmek, btn ilmi,590 tevhid ilmini elde etmek, alveri, satn alma, nikah gibi muamelelerin ilmi, farz olan ilimlerden olarak saylmtr .591 Kendi fikrini ise u ekilde aklar: Buraya kadar nakledilen grler iinde ben en ok eyh Eb Tlibin grne592 rabet ediyor, bunu doru buluyorum. Bir de -bu gibi ilerle uratklar taktirde- al-veri nikah-talak ilminin bilinmesi

588 Sfiyye meayh ve dnyada zhd iinde yaayan ahret ulemas, farz olan ilmi elde etme hususunda ok byk gayret gsterdiler ve onu hakkyla bildiler emir ve nehyi yerli yerine oturttular Allahn ltfu ve yardmyla bu mesuliyetten kurtuldular Allahn istikamet zerine emrettii hususlarda Raslullah (s.)e tabi olarak Allah Telnn : Ey Muhammed! Sen beraberindeki tevbe edenlerle birlikte, emrolunduun gibi istikamet zere ol! Hd, 112. buyurduu ekilde istikamet zere bulunduklar iin Allah onlara yukarda zikri geen ilimlerin kaplarn at. Shreverd, Avrif , vr.13b. 589 lim renmek eriatn emri olarak kabul edilmitir.Bkz: Hac Bekta Veli, Makalt, s.46. 590 Btn ilminin mahiyeti hakknda bkz: Sleyman, Uluda, Btn lmi, TDVA, stanbul 1992, c.V, ss. 188-9;Hac Bekta Veli, Makalt, s.32. Kksal, smail, Fkh ve Tasavvuf likisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, Ankara 1999, s. 83. 591 Shreverd, Avrif, vr. 12a -13b. Ayrca oluna hitaben yazd vasiyetin de Fkh bilgisini ren, sflerin cahillerinden ve avmdan olma.diyerek konunun nemini belirtmitir. Vasiyet, Sleymaniye Ktphanesi, brahim efendi, 854/4, vr.16b; Tasavvufi d ncede nce ilim sonra amel gelir ilimsiz yol almak mmkn deildir.Gndodu, Cengiz, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Aziz Mahmud Hdaynin Belgradl Ali Efendiye Gnderdii Mektup, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s.83. 592 eyh Eb Tlib el-Mekk buyurmutur ki: renilmesi farz olan ilim, slamn zerine bina ettii be ana temeldir.nk bunlar yerine getirmek farzdr. Yerine getirilmesi farz olan amel etmeyi bilecek kadar farzdr. Nitekim be ana farzn ilki kelime -i ehadet olduu iin tevhid ilmi de buna dahildir, denilmitir. slamn ayrlmaz bir paras olduu iin ihlas buna dahildir.Farz olanilim hakknda bkz: Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s s. 26-7.

140

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gereklidir diyenlere katlyorum. Yemin ederim ki bu ilmi bilmek Mslmanlara farzdr. 593 Ben derim ki: Btn Mslmanlarn renmesi farz olan ilim; emri ve nehyi bildiren ilimdir. Emrolunan kii yaptklarndan dolay sevap alr, terk ettikleri iin ceza grr; nehyolunan eyi yaptnda ceza grr; yapmadnda ise sevap elde eder. Emir ve nehiyler, slamn hkmne gre kulun devaml riyete mecbur olduu hususlardr. Bir hadise karsnda kulun ne yapacan bilmesi de emir ve nehyleri bilmesine baldr. slam hkmne gre devaml bilmesi lazm olan eyler, slamn zaruretlerinden bilinmesi vacip olan eylerdir. 594

2. LM - ZHR VE LM - BTIN Mutasavvflar ilmi595 zahir ilimler ve btn ilimler596 olarak iki ksmda incelemilerdir. Zahir ilmi eriattr ve bu ilme el-ilmu minallah (Allahtan olan ilim) denir. Btn ilmi597 ise hakikattir ve bu ilme ise el-ilmu billah (Allah ile

593 Shreverd, Avrif , vr.13a. Bu fikir tasavvuf dncede genel kabul grmtr.bn Haldun, Abdurrahman, ifas -Sil, Haz: Sleyman Uluda, stanbul 1997, ss.293-4. 594 Shreverd, Avrif , vr.13b. 595 Serrc, ilmi u ekilde taksim eder: er ilimler drt eittir: 1- Gvenilir limlerin sika rvilerden naklettikleri rivyet ilmi. 2- Fkh ve ahkm anlatan diryet ilmi. 3- Kyas ve nazar ilmi. lm-i cedel de denilen bu ilim, bidat ve dallet ehline kar dini savunmak ve deliller ortaya koymaktadr. 4- Hakik ve mnzelt, mumelat ve mchede ilmi. limlerin en ycesi ve ereflisi saylan tatlarda ihls, her eyden ekilip btn vakitlerde sadece Allaha ynelii reten, kast ve iradelerin shhatini, gnllerin fetlerden tasfiyesini salayan, sadece gklerin yce yaratcsyla yetinmeyi, muhlefetle nefsi ldrmeyi, ahvl ve makmatta sdk, huzr - lhde gizli ve ikr her admda hsn-i edebi, yokluk zmannda kanaat ile kiff - nefs etmeyi, yce derecelere vusl iin dnya ve dnyalklardan yz evirmeyi talm eden ilimdir. Serrc, el-Lma, s.14. 596 Zhir ve btn kavramlar iin er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 407, 73; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 130 -1, 540; bn Manzr, Lisan, c.IV, ss. 520-8, c. XII, ss. 52-7;Tehnev, Kef, c. II, s. 929; el-Crcn, et-Tarft, s.185; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.557,1524; el-Mnv, etTevfk, s.492;Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 751 -61; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 859; Komisyon, elMucemul-Vast, s.62,578. 597 Btn ilimlerin gayesi ilm-i hakyka yneliktir. limlerin nihyetine varnca insan usuz bucaksz bir deryya der ki o, ilml-kulbdur, ilm-i marifdir, ilm -i esrrdr, ilm-i btndr, ilm-i tasavvuftur, ilm-i ahvl ve ilm-i mumelttr. smi ne olursa olsun, mans ve muhtevs birdir. Serrc,

141

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

birlikte olan ilim) tabir olunur. lm-i Zhir, Allahn Peygamberler araclyla inzal buyurduu ilimdir. lm-i Btn ise, Allahn kendisini velilerine tantt zel bir ilimdir ve marifet olarak da isimlendirilir. 598 slam limlerine gre, zhir ilimlerinden baka Allah Telnn baz has kullarna rettii baz zel bilgiler vardr.599 er ve zhiri ilimler, melek ve Rasul (s.) aracl ile, ilham ise direk Hakktan gelir.600 Bu nedenle, ilhama, ilm-i ledn veya vehb ilim601 denmitir.602 Sflere gre zahir ilmi eriat ilmi, batn ilmi ise hakikat ilmidir.603 Zahir ilmi alma ve tedris ile elde edilir. Btn ilmi ise Allahn hidyet ve ltfuna baldr. 604

el-Lma, s.15; Ate, slam Tasavvufu, ss. 551-4; Kksal, smail, Fkh ve Tasavvuf likisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, Ankara 1999, ss. 83-4; Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 2 3. 598 ahin, Filiz, slam Felsefesinde Mistik Bilgini Yeri, s. 239; Ate, slam Tasavvufu, s. 491; Guenon, Rene, slam Maneviyat ve Taoculua Toplu Bak, Ter: Mahmut Kank, nsan Yay., stanbul 2004, s. 40. 599 Konu ile alakal olarak Serrc u tespitte bulunur: Allah Tel, Rasl (s.)e eit ilim vermitir: 1. Avm ve havssa aklanan emir ve nehyi bildiren ilim. 2. Sahbenin bir grubuna aklanan bakalarna aklanmayan ilim. Huzeyfe b. Yeman (r.)n bildii, btn fazlet ve byklne ramen Hz. mer (r.)in bile kendisinden renmeye alt nifak bilgisi gibi. Hatta Hz. mer (r.), Hz. Huzeyfe (r.)a Ben de mnafklardan mym? diye zaman zaman sorarm. Yine Hz. Ali (r.)den rivyet edilen u sz de bu kabildendir: Allah Rasl (s.) bana benden baka bir kimsenin bilmedii yetmi bb ilim retti. Bu sebeple Ashb- kirmdan birisi herhangi bir konuda dara dp zemese Ali b. Eb Tlib (r.)e bavururlard. 3.Allah Rasl (s.)e hs ve sahbeden hi kimsenin bilmedii ilim. Bu da: Siz benim bildiklerimi bilmi olsaydnz. hadisinde anlatlan ilimdir. Serrc, el-Lma, s.17. 600 Bu ilim, Kurn- Kerimde u yetlerle dile getirilir. Onlara biz retiriz. Tevbe, 101; Onu ancak limler anlarlar. Ankebt, 43; Bana Rabbim retti. Ysuf, 37. Allah hadiselerin tevilini sana retti. Ysuf, 6. Yine Hz. Musann Hz. Hzrdan bu ilmi renmek istemesi, Kurnda ayrntl olarak anlatlr.Kehf, 60-82. 601 Mevln (.672/1273)ya gre ilim, Hz. Sleyman (a.s.)n mhr gibidir. limle btn dnya, insann hkm altna girer. Dnya bir sret, ilimse onun candr; insanlk ilimle itibar kazanmtr. Allah sevgisi ilimle elde edilir, ilimden nasibi olmayanlar ve aklszlar bu sevgiden uzaktr. nsan ilmiyle btn varlklardan stn olmutur. Tabii ki btn bu vasflara sahip olan ilim; zhir ilmi deil, btn ilmidir. Kyasa, mantk delillere dayanan ilimler onun nazarnda ksrdr. Deerli olan ilim, insann yaradl srrn idrak etmesini salayan, akla kazanlan, gnl sayfalarna yazlan ledn ilmidir. Mesnev, c. I, 1063-4 / 1071-72; c. II, 1535 vd. / 1545; 3353/ 3361. vd.; Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 89. 602 Tehnev, Kef, c. II., s. 1066; el-sfehan, Mfredt, s. 198; Yavuz, Yusuf evki, lham, TDVA, stanbul 2000, c.XXII, ss. 98-9. 603 Asl ilimlerden Tarikat ilmi, btnn (kalbin, ruhun, nefsin) olgunlatrlm asyla ilgili olan ilimdir. O da baz dallara ayrlr ve birok ksmlara blnr. Bunlarda bazlar, tevbe ve zikir db ilmi, vera, zhd, nefs muhasebesi, murkabe, mchede, tevekkl, kaza ve kadere rza gstermek gibi, btnn temizlenmesi, ruhun arndrlmas, nefsin slah edilmesi, vlen gzel ahlk sfatlar vs.

142

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sfler alp renmeyle elde edilen zhiri ilimlerden kendilerine lazm olan renip, onunla amel ettiler. Bu amel onlara manev veraset ilmini kazandrd. Onlar, zahir alimlerle ayn ilme sahip olmann yannda, manev veraset ilmi gibi onlardan ayr bir ilme de sahiptirler605 ve bu ilimle onlardan ayrlmlardr.606 Grld zere Shreverd de btn ilmine veraset ilmi607 demektedir. Zahir ilminin alarak elde edileceini ifade ederken veraset ilminin ise bildikleri ile amel etmenin neticesi608 olarak Allah tarafndan kuluna bir nimet olarak sunulduunu ifade etmektedir. Shreverd, btn ilmini u ekilde tanmlar: Btn ilmi kiinin gizli bilgilerde malumat elde etmesidir. Bu ilim Allahn kendi ordusuna seip ald,

ile ilgili hususlardr.Gngr, Erol, slam Tasavvufunun Meseleleri, stanbul 1987, s. 68; Kurt Hseyin, Harirzde Mehmed Elf Efendi ve Tasavvuf Anlay, Baslmam doktora tezi, Ankara 2005, s.348. 604 Shreverd, btn ilminin tahsilini u eklide izah eder: Sflerin i leri temizlenmi, gnl aynalar cilalanmtr.Bylece Levh-i Mahfzdan baz bilgilere sahip olmutur. te mizlii ile de btn ilimlerin esasn ve usln elde etmitir.Onlar ulemann ilimde ulatklar son noktay ve btn ilimlerin faydalarn bilirler. Cz ilimler tlim ve mmasere yoluyla kiiler arsnda dalmtr.Kll ilimleri ihata eden kiilerin cz ilimlere dnmeye onlarla uramaya ihtiyac yoktur. Shreverd, Avrif , vr.16b. mam Rabbn de ayn dncededir. mam Rabbn, Mektubt, stanbul trs., c. I, s. 229, (276. mektup); Sleyman, Uluda, Btn lmi, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 189; bn Teymiyye, Takyyddin, Risale fil lmil -Btn vez-Zhir, (Zahir ve Btn lmine dair bir Risale) Ter: Mustafa ztrk - Ali Bolat, Zahir ve Btn lmine dair bir Risale, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, s. 271. 605 Shreverd, sflerin eriat ilimlerini tahsilden sonra, btn il mini tahsil ettiklerini u ekilde izah eder: Zhid alimler, eriatn esasndan ve dinin aslndan vazgeilmesi mmkn olmayan bilgileri elde ettikten sonra Allaha yneldiler ve dier bilimlerden uzaklatlar.Bylece ruhlar, makam- kurba ulaarak ruhlarndan taan nurlar kalblerine doldu ve kalbleri her trl ilmi idrak edebilecek hale geldi. Sonunda ruhlar ezeli leme bal kalarak her nev ilmi anlayacak seviyeye ykseldi ve madd varlndan soyunarak ilimle dolmaya hazr bir kalb haline geldi. Shreverd, Avrif , vr.16b. 606 Shreverd, Avrif , vr.6b; Tasavvuf tarihinde, halifesinin kendi blgesindeki mrdn ird iin yirmidrt risale yazdn duyan bir eyhin, hemen onu yanna arp meluftndan sadece ahlaknasihatleri ieren risalesi hari dier tm risalelerini imha ettiren ve bu ilmin kitabiyatla ve tedrisle olamayacana kani olan eyhler de vardr. bkz: Azamat, Nihat, Ali b. Meymn, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss. 411-2. 607 Shreverd, veraset ilminin eriat ilminin z ve esas olduunu dnr. Bu konuya rnek olarak da st ve tereya rneini verir. Tereya nasl stn asl ve z ise ilm-i veraset de ilm-i dirasetin z ve asldr.Ulmul-verase, ilmud-diraseden elde edilmitir. ilmd-dirase ienlerin boazndan ya gibi kayan saf ste benzer. Ulmul -verase ise bu stten elde edilmi tereya gibidir.Eer st olmasayd, tereya da olmazd.Fakat tereya stn yal ksmndan meydana gelen bir maddedir. Stn sulu ksm, yan esasn; yani ruhun elde edilmesine yarayan bir maddedir.St de ancak iindeki ya miktar ile kvamn bulur. Shreverd, Avrif , vr.17a. 608 ayn dnceye bn Teymiyye de katlr. bn Teymiyye, Takyyddin, Risale fil lmil -Btn vez-Zhir, (Zahir ve Btn lmine dair bir Risale) Ter: Mustafa ztrk - Ali Bolat, Zahir ve Btn lmine dair bir Risale, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, s. 285.

143

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mukarrabnden olan zhidler, yakn ulemas ve salih kiilerle birlikte olmak ve onlarla sohbet etmek suretiyle elde edilen ilimdir. Bu ilim sahipleri, Peygamber (s.)e varis olan, talipleri bu ilimle Allaha sevk eden, onlar yollarnda destekleyen ve hedeflerine ulamalarn salayan salihlerdir. Yakn ilmi onlardan renilir. 609 Mutasavvflara gre nasslarda bulunan gizli manalar, ibadetlerin manev ve ahlak zn, varlk ve olaylarn arkasndaki srlar akla kavuturan btn ilmi, gizli bir ilimdir. Ve onu halka aklamak caiz deildir. nk halk bu yksek ilmi ve ondaki ince manalar ya anlayamaz veya yanl anlayabilir. Bu yzden btn ilmi ancak zeki, yetenekli, istekli ve kalb gz ak kimselere retilir. Bu sebeple balangta btn ilminden sadece iaret yoluyla bahsedilir, bu ilim ak ekilde ifade edilmezdi.610

609 Shreverd, Avrif , vr.13a. 610 Uluda, Sleyman, Batn ilmi, TDVA, c. V, s. 188. Shreverd, sflerin bildii ilimleri geni bir biimde aklar. Btn bunlar btn ilminin ksmlar olarak ifade edebiliriz: Sf ler nefsi ne iyi tanyanlar olduu gibi, dnyann eitli hallerini, heva ve hevesinin inceliklerini, nefsin gizli arzularnn arlklarn, ktlklerini ve geici hazlarn da en iyi bilenlerdir. Onlar nefsin sz, davran, soyunma, giyinme, yeme uyuma gibi zaruri isteklerine kar zaruret snrnda durmay bildikleri gibitevbenin hakikatlerini de en iyi bilenlerdir. Gizli gnahkarlar bilmek ve iyi kiilerin hasenatlarn hkmnde olan ktlkleri tanmak malayaniyi terk ederek nefsin eitli isteklerinden kurtulmak insann hatrna gelen gizli gnahlardan kanmak, zihni megul eden faydasz dnlerden uzaklamak onlarn en iyi bildiklerindendir. lm-i murakabeyi ve onun aksayan ynlerini ilm-i muhasebe ve riyeti, ilm-i tevekkln hakikatlerini, tevekkl edenlerin dtkleri gnahlar ve tevekkln kt taraflaryla kt olmayan cihetlerini imann gerei olan tevekkl ile ehl -i irfana ait tevekkln zelliklerini ve farklarn da en iyi bilen olardr.Yine onlar ilm -i rzay ve rza makamnn gnahlarn ilm-i zhd ve onun zaruri snrlar ile onun hakikatten ayrlmayan eyleri, zhdn zhd iindeki gereini, zhd iinde zhdn nc hali olan zhdn asln bilirler. lm-i inabet ve ihtiyac dua edilecek iyi zamanlar bildikleri gibi, duadan ne zaman vazgetiklerini ve nerede susulacan da en iyi bilirler. lm-i muhabbeti ve emre uymak olarak tefsir edilen muhabbetin geni manas ile dnya ulemasnn bir ksmn inkar ettii ahret ulemasnn zel muhabbeti arasndaki fark da iyi bilerler. Nitekim dnya ulemas zel muhabbeti inkar ettii gibi rzay da inkar etmiler ve rza sabrdan baka bir ey deildir.demilerdir. Sfler ise ayrca zel muhabbetin, muhabbet-i zattan muhabbeti sfata kadar deien ksmlarn , kalbi muhabbetten ile ruhi muhabbeti akli muhabbet ile nefsi muhabbet arasndaki farklar da iyi bilirler. Ayrca makam mhib ile mah bb, murid ile murd arasnda ne fark olduunu da bilirler. Sonra onlar ilm-i heybet, ilm-i ns, ilm-i kabz ve bast gibi mahede ilimlerini, kabz ile hemm, bast ve neat arasndaki fark bilirler. Fena be beka ilimlerini bildikleri gibi fenann eitli dereceleri arasndaki zelliklerini, kiiyi rabbinden ayran perdel eri, tecelliyi, cemi, fark , levamii, tavalii, bevadii, sahv, sekri ve benzerlerini iyi bilirler. Shreverd, Avrif , vr.14b. Ayrca, ilm-i zahir ve ilm-i btn hakknda geni bilgi iin bkz: bn Teymiyye, Takyyddin, Risale fil lmil -Btn vez-Zhir, (Zahir ve Btn lmine dair bir Risale)

144

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Byle bir bilgi kaynandan ilk nce iaretle deil szle bahseden kimse ilk sf Znnn el-Msr (. 245/859)dir. Marifet mefhumunu da tasavvufa sokan odur.611 Fakat o, bu ilmi sadece kendisine inananlara anlatmaktayd. Cneyd-i Badd (.297/909) bu ilmi mahzenlerde ve kapal kaplar ardnda retiyordu. Tasavvuf tarihinde btn ilminden krslerde aka bahseden ilk sfnin ibl

olduu sylenir. Bununla beraber btn ilmi geni lde her zaman gizli retilmi, bu anlay tarikatlarda da devam ettirilmitir.612 Tasavvuf literatrnde btn ilmine delil mahiyetinde zikredilen rivyetler sahablere kadar vardrlr. Bu biraz da zhir ulemasnn itirazlarna cevap vermek amac tamaktadr. 613

3. LM - LEDN lm-i ledn kavram Kurn- Kerimde Hzr (a.s.) hakknda onu tavsif etmek zere kullanlana bir tabirdir. Derken kullarmzdan bir kul buldular ki Biz, ona; katmzdan bir rahmet vermi ve kendisine nezdimizden (lednn) bir ilim retmitik.614 yette geen lednn615 kelimesi bizim katmzdan, nezdimizden, tarafmzdan manalarna gelmektedir.

Ter: Mustafa ztrk - Ali Bolat, Zahir ve Btn lmine dair bir Risale, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, ss. 267 -302. 611 Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 67. 612 Uluda, Sleyman, Batn ilmi, TDVA, c. V, s. 188. 613 Bu itirazlara tipik bir rnek iin bkz: Fazlurrahman, slam ve adalk, Ter: Alparslan AkgenHayri Krbaolu, Ankara Okulu yay., Ankara 1996, ss.110-1; Fidan, Mehmet Emin, rdlMrdn, Mrdliin Temel retileri, Hacegan Yay. st. 2000, s. 131. 614 Kehf, 65. 615er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 562; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 739; bn Manzr, Lisan, c.XII, ss. 383-4; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.822; Elmall, Hak dini, c. 5, s. 3262; Gztok, akir, Tasavvuf Eitimde Bilginin Elde Edilmesi, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, s.93.

145

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tasavvuf terminolojide ilm -iledn kavram, gayb ilim, ilah esrar kavrama bilgisi manalarnda kullanlr.616 lm-iledn ile mutasavvflar kula Allah tarafndan aracsz retilen zel bir ilmi kast ederler.ledn ilim, Allahn velilerine ilham yolu ile ltfettii ilimlerdir. 617 Mutasavvflar, btn ilimlerin All ah katndan geldiine inanrlar. Ancak, er ve zhir ilimler, melek ve resl aracl ile gelir. lham ise, aracsz olarak dorudan Haktan gelir. Onun iin ilhama, ilm-i ledn denilmitir. Bu ilim, kiiye zg mahrem bir bilgidir.618 Shreverd, ilm-iledne sahip olmann art olarak kiinin nefsine galebesini ve nefsine kar olan hsn -i muamelesini gsterir. Derviin kadri, nefsine mukavemetiyle llr. Dervi, nefsine galebesi ve ona tahammlndeki hsn-i muamelesi lsnde ilm-iledne mazhar olur. Bu sayede fazilet kazanr, akln kullanma imkan elde ederek en kolay yolu bulur. 619 Grld zere Shreverd, kiinin nefsini tezkiye ederek ona galip olmasnn kendisine ledn ilmin kaplarn aacan dnmektedir. Nefse hsn-i muamele ise onun ahiret gnnde cezasn ekecei ilerden uzak kalmasn temine almak ve onu hayrl amellere yneltmektir. Shreverd, nefse hakim olmann yollarn anlatrken yine ilm-iledn konusunu gndeme getirir. Halvete girmi bir slikin krk gn boyunca bo mide ile

616 Serrc, el-Lma, (Ylmaz, H. Kamil, Tasavvufi Sorular), s. 551;bn Kayyim, Medrics-Slikn, c.II, s. 503-16; Albayrak, Kuranda nsan Gayb likisi, ss. 243-8; Selvi, Kuran ve Tasavvuf, s.484. 617 Tehanev, Keaf, c. III, s. 1066; Uluda, Sleyman, Tasavvuf Deyimleri Szl, s. 264; Cebeciolu, Ethem, TTDS. s. 393; bn Teymiyye, Takyyddin, Risale fil lmil -Btn vez-Zhir, (Zahir ve Btn lmine dair bir Risale) Ter: Mustafa ztrk - Ali Bolat, Zahir ve Btn lmine dair bir Risale, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, s. 283. 618 Uluda, Sleyman, Tasavvuf Terimleri, s. 245; Cebeciolu, Ethem, T TDS., s. 393. 619 Shreverd, Avrif, vr.53a.

146

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

zikr u fikr ile megul olmasnn nefsini kontrolde mhim bir etki salayacan bunun da slike ilm-ilednn kapsn aacan dnr. 620 Allaha ynelen ariflerin kalblerindeki ilm-i ledn, aslnda Kurndaki bu mklemeden621 kinayedir. Krk gn sreyle ihlsla ve bo mide ile nefsini kontrol ederek Allaha tam olarak ynelen kimseye Mevl Tel, ilim-i ledn kaplarn aar.622 Shreverd, krk gn sreyle bu riyazet ve zikre ihlasla devam eden slikin ilm-iledne ereceini ve kalbine ilim ve marifet pnarlarnn akmaya balayacan 623 sarh bir ekilde ifade eder. Ademolunun kendini Allaha ibadete vererek, her eyiyle Ona ynelmesi ve gndelik maiet endiesinden syrlmas, onu iinde bulunduu bu hicplardan kurtarr. Perdelerin zail olmas lsnde btn ilimlerin kayna ve merkezi demek

620 Nitekim u yet-i kerimeler ve hadis-i erifler de gnl aydnlanmas sayesinde ortaya kan vehb ilme dellet etmektedir: Takv zere olunuz ki Allah size retsin. Bakara, 282. Eer takv zere olursanz Allah size iyi ile kty ayrt etmeye yarayacak bir furkan ve nr verir.Enfal, 29.Ayr. bkz: elik, brahim, Furkan , TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 220-1. Allahtan korkun ve Raslne inann ki, Allah size rahmetinden bir pay ayrsn, sizin iin, nda yryeceiniz bir nr ortaya koysun.Hadid, 28. Bu yetlerde geen furkan, rahmet ve nr gibi kavramlar, bir bakma insanda tasavvuf terbiye sonucunda gerek benliini bulup ve bu sayede meydana gelen gnl aydnlanmas sonucu ortaya kan ilm-i ledn veya vehb ilim diyebileceimiz kef, feth ve ilhmlar, ruh tecrbe ve sezilerdir. Bu konuya delil olabilecek hadislerden bazlar yledir. Her mmetin muhaddesleri (yani ilhma mazhar kiileri) vardr. Bu mmetin muhaddeslerinden biri de mer b. Hattbdr. Buhar, Fazailis-Sahabe, 16. rendikleri ile amel edene Allah Tel bilmediklerini retir. Kefl-Haf, c.II., s.265. Krk gn sreyle Allaha ihlasla amel edenin kalbinden lisanna hikmet pnarlar akmaya balar. Kefl-Haf, c.II., s.223. 621 Bu muklemeden kast; Hazreti Musa (a.s.)n krk gn sreyle Allah Tel ile konumasdr. Musa ile otuz geceliine szletik, buna on gece daha ekledik, bylece Rabbinin belirledii buluma sresi krk geceye ulat. Araf, 142, Bakara, 51. 622 Shreverd, Avrif , vr.68a. 623 Can baheye marifet suya benzetilmitir. Susuz baheye su ne verirse, kendini ve Rabbini tanma / marifet de cana onu verir. Hac Bekta Veli, Maklt, s. 75.

147

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olan huzr- lhdeki kurb menziline yaklar. Erbain tamamlannca btn hicplar, zail olarak ilim ve marifet ona doru akmaya ba lar.624 Shreverd,ledn ilmin cidd ekilde amel ilemeye bal olduunu ve bir ksm mevhbeler olmakszn zuhur etmeyeceini ifade eder. Eer mrd, oka Kurn okur ve kalbini diliyle sylediine uygun hle getirmeye alrsa kelm- lh dil zerinden akarak nefsin itirazlarna mni olur ve slik, kolaylkla Kurn okuyup namaz klmaya balar. Tilvet ve namazdaki bu suhulet gnl nrlandrr. Kelm- lhnin nuru, cevher olarak kalbe yerletiinden Kurn tilveti zt- lhnin zikri mesabesinde olur. Cenb- Hakk'n kelm sfa tnn azametini mahede ile kelm- lhnin nuru kalbde toplanr. Bu tr mevhibe-i lhler olmadan kulaledn ilminin kaplar almaz.625 Anlalaca zere ilm-i ledn kolaylkla elde edilecek bir ilim deildir. Muallimi Allah Tel olan bir ilmi elde etmeye istekli olan kii, bunun karlnda kendisinden istenilen nefs tezkiyesi ve kalb tasfiyesini cidd bir biimde gerekletirmek zorundadr. Bunlar ikmal ettiinde Allah Tel, bu kula baka baka mevhbeler baheder. Bunlar arasnda kalbine ilah nurlarn toplanmas, ibadetleri edada zorlanmadan evk ve nee iinde ifa edebilmesi, gnlnn tilavet ve namaza kar muhabbetle dolmas saylabilir. Bu saylan mevhbelerden sonra ilm-iledn de kulun kalbine bir dier mevhbe olarak verilebilir. Shreverd, bu konuyu, Eb Said el-Harrzdan nakilde bulunarak yle izah eder: Ariflerin garip ilimleri ve hikmetli haberleri biriktirdikleri hazneleri vardr. Bu hazinelerde ebediyyet ifdesi ile konuur, ezeliyyet ibaresi ile bundan haber

624 Shreverd, Avrif , vr.68b. 625 Shreverd, Avrif , vr.71b.

148

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

verirler.626 te bu, ilmin mehul ve anlalmas ehline627 hs olan blmndendir. Ebediyyet ifdesi ve ezeliyyet ibaresi sz, onlarn sadece Allahla konutuklarna iarettir. Cenb- Hakk, Hazreti Peygamber (s.)in ifdesi ile bir kuds hadiste: Kulum benimle konuur628 buyurmutur. Bu, Cenb- Hakkn Hzr (a.s.) hakknda buyurduu; (Orada) kullarmzdan bir kul buldular ki biz ona, katmzdan bir rahmet vermitik ve ona katmzdan bir ilim retmitik.629 yetindeki ilmiledndir.630 Grld zere Shreverd, ilm-iledn kulun Allah ile konumas olarak alglamaktadr. Kul, Rabbine Onun raz olaca ileri yapmak suretiyle yaklar ve kendine has bir kurbiyet ve velyet elde eder. te bu mkalemede zikri geen kurbiyet ve velyetin bir neticesi olarak mevhbe-i lh eklinde kula verilir. Lednn ilim hakknda bildiimiz btn mlumat, bu ilmin evveliyetle peygamberlerdeki ve bir nebze de olsa, nasbi olan vel kullardaki muhtelif tecelllerinden, kelma inklb edebildii kadaryla krnt kablinden nasiplerdir. Bu ilmin mutlak hakkati, Cenb- Hak katnda olduundan, onu gerek manasyla kavrayabilmek, idrk snrlarmzn zerinde bir keyfiyettir.

626 Konuyla alakal olarak, Eb Bekir el-Vast: limde rsh mertebesine erenler, ruhlar ile, gaybn gaybnda, srrn da srrnda derinleen kimselerdir. Allah onlara bildiklerini tekrar retti. Bakalarndan istemedii eyleri onlardan istedi. Anlaylar ile daha fazla edinmek iin ilim denizine daldlar. Onlara hazinelerin girii, her harf ve yetin altnda gizli olan anlay ve nasslarn incelik leri akland. nci ve mcevher deerinde fikirler ihtiva eden hikmetli ve gzel szler sylediler. demitir. Shreverd, Avrif , vr.169b-170a. 627 Bu srlarn ehlinin kimler olduunu aklamak sadedinde Eb Zrann bildirdiine gre Kura (.599/1202) : lmin gizli olan blm, Cenb- Hakk'n srlardr. Onlar gvenilir vellerine ve asil kiilere renmeksizin aklar. Bunlar havastan bakasnn anlayamayaca srlardr. demitir. Shreverd, Avrif , vr.170a. 628 Buhr, Rikak, 38, bn Mce, Fiten, 16. 629 Kehf, 65. 630 Shreverd, Avrif , vr.170a.

149

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

4. YAKN Yakn kelimesi lgatte, bir eyi gerek olarak bilmek, bir iin gereklemesi, kesin olarak bilmek, apak bilmek, phesiz bilmek, tereddde mahal olmadan bilmek, ek ve pheyi izale etmek, doru ve gerek bilgi anlamlarna gelmektedir.631 Tasavvuf stlahnda ise; Allahtan bakasnn yannda bir hayrn olmadn kesinlikle bilmek ve srrn almasyla gayb grmektir.632 Yakn yle bir ilimdir ki, bu bilgiye sahip olan kimse mutlak biimde pheye dmez.633 Kurn- Kerimde yakn kelimesi kesin bilgi,634 phe gtrmez gerek635 ve lm636 anlamlarnda kullanlmtr. Yine bu kelime Kurnda bir yerde ilmelyakn,637 bir yerde aynel-yakn638 iki yerde Hakkal-yakn,639 olarak geerken iki yerde de yaln halde640 vrid olmutur. Shreverd, yakni, makam olarak tanmlar. Bu makamn makamlar arasndaki yerini ise u ekilde ifade eder:

631 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 745; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 892; bn Manzr, LisnulArab, c.XIII, s.457; el-Crcn, et-Tarft, s.332; arkv, Mucem, s.289; Tehnev, Kef, c. II, s. 1547; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.1601; el-Mnv, et-Tevfk, s.750;Sud, Mucem, s. 1247; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 10145;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.1066; Komisyon, el-Mncid, s.926. 632 Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.30; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 281. 633 Serrc, el-Lma, s.64 vd.; Kueyr, er-Risle, s.179; Kn, Mucem, s.60; Tehnev, Kef, c.II, s.1547; Ayn, Tasavvuf Tarihi, s.294; z, Tasavvuf, s.168. 634 Kesin gerek budur ite. Vaka, 95; Gerekten o, phe gtrmez bir bilgidir. Hakka, 51; Dikkat edin, yet yaptnzn sonucunu kesin olarak bir bilseniz! Tekasr, 5; Sonra, yemin olsun ki, cehennemi yakn gzyle greceksiniz. Tekasr, 7. 635 Bu sretle Ibrhme Gklerin ve Yerin melektunu gsteriyorduk ki yakn hsl edenlerden (mknn) olsun. Enam, 75. 636 Ve sana yakn (lm) gelinceye kadar Rabbine ibadet et. Hicr, 99.; Sonunda yakn (kesin bir gerek olan lm) gelip bize att. Mddessir, 47. 637 Tekasr, 5. 638 Tekasr, 7. 639 Vaka, 95, Hakka, 51 640 Hicr, 99, M ddessir, 47.

150

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Makamlarn ilki marifet, sonra yakn sonra tasdk, sonra ihlas, ardndan ahadet, ardndan da taattr.641 man bunlarn hepsinin addr. Bu tabir ile kast edilen udur: Vaciplerin ilki Allah bilmektir (marifetullah), marifet , artlar yerine getirmeden tahsil edilemez. Bu art da doru dnme neticesinde delillerin ardarda gelmesi ve her ey apak ortaya kmasdr. Nurlarn ardarda gelmesi (tevli-i envar) ile ve basiretin (istibsr)642 hasl olmas ile delillerin zerinde dnmekten mstani olur. te bu durum yakn halidir.643 Grlecei zere Shreverd, yakni kulun delillere ihtiya duymakszn kesin bir iman ve ilme sahip olmas olarak kabul etmektedir. Bunun gereklemesi ise kulun doru dnme ve kalbinin ilah nurlarla aydnlanarak her eyin ayan-beyan ortaya kmasndan644 gemektedir.645 Bu anlamda Eb Sleyman Drn (. 215/837) de yakn ve iman arasndaki ilikiyi u ekilde izah eder: mn, yaknden daha fazletlidir. nk mn yurttur, yakn ise sreli ve gelip geicidir. Kii yakninde mhede ettii lde bir zellik izer ve nefsini de bu zellikle vasflar. Bununla da Onun nezdinde garip olmay murat eder. nk yakn, kalbteki bilginin durulmas ve bu bilginin oraya yerlemesidir.646

641 Shreverd, Nbetl-Beyn f Tefsril -Kurni Alet-Temam, Sleymaniye Ktphanesi, Hac Beir Aa/24, vr.3b. 642 Sleyman, Uluda, Basret, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 103. 643 Shreverd, rd, vr.19a-b; Marifet yakn ilikisi hakknda bkz: Konur, Himmet, eriat ve Tasavvuf, slamiyat Dergisi, Ank ara 1998, sy.4, s.123; Kksal, smail, Fkh ve Tasavvuf likisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, Ankara 1999, s. 97; Topalolu, Bekir, Allah, TDVA, stanbul 1989, c.II, s. 477. 644 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 55b.Bu noktada hak kavram gerekleir. Demirci,Mehmet, Hak, TDVA, stanbul 1997, c. XV, s. 151; Ayr. bkz: Uluda, Sleyman, Firset, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 116-7. 645 man-ilim ilikis hakknda geni bilgi iin bkz: Tillich, Paul, mann Dinamikleri, Ter: Fahrullah Terkan-Salih zer, Ankara Okulu Yay., Ankara 2000, ss. 75-80. 646 Serrc, el-Luma, s.

151

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, yakni ilmin en faziletlisi olarak niteler. nsan daha ok amele ynlendiren ve kulluk yapmaya sevk eden bir ilimdir. 647 Yakn, ilmin en faziletlisidir. nk yakn insan daha ok amelde bulunmaya yneltir. nsan kulluk yapmaya sevk eden, amelden baka bir ey deildir.648 Yaknden ve ilah ilimden tam manasyla haz almak, sadece sflerle, zhd ehli ulemaya hastr. Sflerin ve ilimlerinin (tasavvuf) stnl bylece ortaya km oldu.649 Shreverd yaknin mahiyeti hakkndaki grn650 u hadis-i erife dayandrr: Bir hadis-i erifte Peygamberimiz (s.)in yle buyurduu rivyet edilmitir: Alimin, ok ibadet edene (bid) gre durumu, Benim mmetime kar durumum gibidir. Burada kastedilen ilim, al-veri, boanma ve kle azat etme hususlarndaki bilgi deil, bilhassa Allah hakkyla bilmek ve yakn mertebesindeki kuvvetli ilimdir.651 Ona gre kul, ancak tam bir yakne sahip olunca Allah Tely hakkyla bilen alimlerden olur, bu da onun farz - kifayeyi bilmesi ile mmkn deildir. 652 Shreverd, farz - kifye olarak ahkam ilimleri ile f etva hususundaki bilgileri kast eder. O, Ashab- Kiramn yakn mertebesine sahip olup, Allah Tely bilmede, (marifetullah) tabiinden stn olduklar halde, tabiinden bazlarnn fetva ve

647 Konuyla alakal olarak yakn ile yaplan az amelin cahillerin dalar gibi amelinden daha faziletli olduu bildirilmitir. Ebud-Derda (r.) der ki: Zeki insanlarn uykular ve orusuzluklar ne gzeldir. Onlar, ahmaklarn gece namazlarna ve nafile orularna niye aldansnlar. Yakn ve takva ile yaplan kk bir amel, kendi kendini kandran cahillerin dalar gibi amelinden daha faziletlidir. Shreverd, Avrif, vr.108b. 648 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 15a. 649 Shreverd, Avrif , vr.18a. 650 Shreverd, Avrif , vr.17a. 651 Eb Davd, lim, 1; Tirmiz, lim, 16; bn Mce, Mukaddime, 17; bn Hanbel, c. V, 196. 652 Shreverd, Avrif , vr.17a.

152

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ahkam ilimlerinde Ashab- Kiramn bazsndan stn olabileceklerini ifade etmektedir. Rasulullah (s.)in ashab, yakn mertebesinin hakikatlerini ve marifetinin inceliklerini tabin ulemasndan daha iyi bilirdi. Tabin ulemas ise ahkam ilimleri ile, fetva hususunda onlarn bazlarndan daha kuvvetliydi. 653 Shreverd, bu bilgiyi yakn ilminin zikri geen dier ilimlerden farkl bir ilim654 olduunu izah sadedinde vermektedir. Bu aklamas ile Shreverd, sflerin ilmel-yaknden maksatlar, lh emirlerin hkmleri ve dnyev muameleler

hakkndaki ilimleridir. 655 diyen Hucvir (.470/1077)den farkl bir anlaya sahiptir. Tasavvufta yakn656 kavram, makam olan yaknden farkl olarak ilimle balant oluu ynnden deerlendirildiinde trnden bahsedilir. Bu blmler

653 Shreverd, Avrif , vr.17a-b. Bu konuyu Shreverd, Sahabe-i kiram fetva ve ahkam ilimleri ile ilgili soru soran insanlar havale ediyor, kendileri ise yaknin alametlerini ve marifetin inceliklerini insanlara retiyorlard. lah vahiyle sca scana karlatklarndan bu hususta tbilerden daha kuvvetli idiler. Mcmel ve Mufassal ilimlerin bereketi onlar kapladklarndan onlarda bir grup mcmel ve mufassal ilimleri elde ettiler, bir dier grup da sadece mufassal ilimleri rendiler.Mcmel bilgi ilmin asldr, mufassa l bilgi ise kalb temizlii, seciye kudreti ve byk bir kabiliyetle elde edilir.Bu da havasa mahsustur. diyerek aklamtr. 654 Shreverd, tasavvufta ikinci doum olarak nitelenen manev doumun yakni meydana getiren temel sebep olduunu dnr. kinci doumunu gerekletirmeyen kimse, semn melekutuna ykselemez, buyurulmutur. Kiinin birinci doumu onun lem-i mlk ile olan irtibatn salar. kinci ve manevi doum ise melekut lemiyle olan irtibatn temin eder. Bunu ifade etmek zere Cenab - Hakk: Bylece biz, brahime gklerin ve yerin melektunu gsteriyorduk ki kesin inananlardan olsun. Enam, 75. buyurmutur. yet-i kerimede ifade edilen kesin inananlardan ve yakn sahiplerinden olma meselesi ancak bu manevi doumla kazanlabilir. Manev douma sahip olmayan kimse, peygamberlerin mirass olmaya hak kazanamaz. O, ne kadar anlayl ve zeki de olsa, ikinci bir doumu yoksa, peygamber mirasl kendisine ulamaz. nk anlay ve zeka akln neticesidir. Halbuki akl eriatn nurundan mahrum ve kuru olursa, mlk leminde ne kadar dolarsa da Melekut lemine mdahale edemez. Bu leme giremez. Bundan dolaydr ki akl, Mlk leminde tasarrufa sahip olduu iin matematik ilminin delillerine vakf olabilir. Fakat Melek t lemine ykselemez. 655 Hucvir, Keful -Mahcb, s. 533. 656 Sehl b. Abdullah yakni u ekilde rneklendirir: Yakn atetir, ikrar fitil, amel de ya. Allah Tel: Onlar yzlerindeki secde izi ile tannrlar. Onlar iinde k yanan bir fanus gibi nurludurlar. buyurmutur. Beden fanusunu aydnlatan ilahi nur da yakn nuru, amel ya sebebiyle daha parlak k verir ve beden fanusu parlak bir yldz gibi olur, camdan akseden nurlar, beden fanusunu aydnlatt gibi ayn zamanda nur ateiyle, kalb yumuar ve bu yumuaklk bedene siryet eder, beden kalbin yumuaklyla yumuam olur. Bylece ikisini de iine alan bu yumuaklkla onlar tam manasyla yumuayarak beden ve kalb birbirine benzemi olur. Shreverd, Avrif , vr.117a; Slem, TisatlKtb, Derectl-Mumelt, s. 30.

153

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ise, ilmel-yakn,657 aynel-yakn658 ve hakkal-yakn659 olarak Kurnda da yer alm kavramlardr. Shreverd, yaknin klasik manada e ayrlmas fikrine katlr.660 O, lmelyakn;
661

nazar ve delil tarki ile, aynel-yakn; kef 662 ve ilham yoluyla, hakkal-

yakn ise; topraa bal beer vasflar dan syrlmann gereklemesi ve vuslat isteyen kimsenin bu dereceye erimesi ile elde edilir.663 diyerek yaknin bu eitlerinin tahsil usln izah eder.664 Anlalaca zere Shreverdye gre slm tasavvufunda 665 ilmel-yakn, aynel-yakn ve hakkal-yakn olarak ifadesini bulan bilgiden ilk ikisi ilim ksmn, ncs ise marifet ksmn tekil eder.666 Zira ilmel-yakn ve aynel-yakn duyu vastalar ve akl yrtmeyle, bir dier ifadeyle mcahede ve muanese ile elde edilen bilgilerdir. Hakkal-yakn667 ise ferdin bil-fiil yaamas ve kalbine bildirilmesi, yani

657 Yavuz, Yusuf evki, lmel-Yakn, TDVA, stanbul 2000, c. XXII, ss. 137-8. 658 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 366; Uluda, Sleyman, Ayn TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 256-7; Yavuz, Yusuf evki, Aynel-Yakn, TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 269-70. 659 Kn, Mucem, s.83; el-Mnv, et-Tevfk, s.524; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 1247; Yunus Emre de bu kavram izah eder: bkz. Yunus Emre, Risalat alNushiyye ve Divan, stanbul 1965, s. 2; Yavuz, Yusuf evki, H akkal-Yakn, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 203-4. 660 man ettikten sonra slam, sadece tasdike bakar. Fakat slamn tahakkmnden sonra imann ksmlar vardr. Bunlar da ilmel-yakn, aynel-yakn ve hakkal-yakn gibi mertebelerdir. Bunlara ayn zamanda tevhid, marifet ve mahede makamlar da denilmitir. mann her bir mertebesi iin ona ait bir ilim vardr.Shreverd, Avrif, vr.17a; a.m., rd, vr. 10b. 661 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 15a. 662 Uluda, Sleyman, Kef, TDVA., Ankara 2002, c.XXV, ss. 315-6. 663 Shreverd, Avrif , vr.171b. slam ilimler, lisan ilimler; iman ilimler ise kalb ilimlerdir. Kalb ilimlerin hususi ve umumi olmak zere iki zellii bulunmaktadr.Umumi olan, ilmi yakne nazar ve istidlal yoluyla ulaabilmektedir.Ve bunu dnyevi ilimlerle uraan da uhrevi ilimlerle megul olan da elde edilebilir.Fakat bu ilmin ok hususi bir zellii vardr ki sadece ahiret ulemasna hastr.O da Allahn mmin kullarnn kalblerine imanlar artsn diye ilham ettii sekinet ve ferahlktr.Bu yzden hususi vasfyla iman btn bu rtbelere amil olduu halde umumi olarak amil deildir.Hususi yanna baktmzda yakn ve dereceler imandan; umumi vasf ile yakn, imann zerine ilave edilmi deerli bir fazlalktr. Shreverd, Avrif , vr.17a. 664 Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s. 30. 665 Kelbz, Taarruf, ss.97 -99; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s. 32; Kueyr, erRisle, s.179; Hucvir, Keful -Mahcb, ss.532-533; Hac Bekta Veli, Maklt, s. 94; Cebeciolu, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri Szl, ss.392 -393; Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl, ss.263 264; Kutluer, lhan, lim, TDVA, stanbul 2000, c.XXII, ss.109-114. 666 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 15a. 667et-Tehnev, Keaf Istlahat il-Fnn, Kahraman Yay., stanbul 1984, c.I, s.330.

154

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mkefe

ile

ulalan

bilgidir.668

eklinde

konuyu

izah

eden

Hucvir

(.470/1077)den farkl dnr. Shreverd, ilmel -yakni, nazar ve delil ile; aynelyakni, kef ve ilham yoluyla;669 hakkal-yakni ise; kiinin beer vasflar dan syrlmas neticesi ile gerekleebileceini dnr. Shreverd, Frisin; lmel-yaknde phe ve strap yoktur. Aynel-yakn; Allahn srlar tevd ettii ilimdir. lim, yakn vasfna sahip deilse, onda phe vardr. lim, yakn vasfna sahipse, onda pheli bir taraf yoktur. Hakkal-yakn, ilmel-yakn ve aynel-yaknin iaret ettii eyin hakikati ve esasdr. eklindeki szn naklederek yaknin trlerini izah eder. 670 Shreverd, yakni farkl bir deerlendirmeye t abi tutar: Yaknin ismi, resmi, ilmi, ayn ve hakk vardr. diyen Shreverd, bunlar u ekilde aklar: sim ve resm avm iin; ilmel-yakn evliya iin; aynel-yakn havasslevliy iin; hakkal-yakn de enbiy iindir. Hakkal-yaknin hakikati ise yalnzca Hz. Peygamber (s.)e mahsstur.671 Anlald zere Shreverd, yaknin en alt mertebesinin (ilmel-yakn)

evliyaya ait olduunu belirterek bu konunun elde edilmesindeki zorluu ifade etmitir. Shreverd, bu konuda klasik tasavvuf anlay da nakleder ve bylece kendi dncesiyle aralarndaki fark gsterir. lmel-yakn, sflerin stlahna gre kesin delil (burhan) art ile hsl olandr. Aynel-yakn, aklk zelliini tayan bilgidir. Hakkal-yakn, duyularca
668 Hucvir, Keful -Mahcb, ss. 532-533. 669 Bu konuda Kueyr de Shreverd ile ayn grtedir. Aynel-yakn; beyan hkmnde olan bilgidir. Yani, kef ve ilhamla elde edilen bilgidir. Bu ilim, zevk ve k efe dayanan ilim erbabna mahsustur. Kueyr, er-Risale, s. 85; ada Dnrlerden Izuysuda ayn dnceyi paylar. Izutsu, Toshihiko, slamda Varlk Dncesi, Ter: brahim Kaln, nsan yay., stanbul 2003, s.24. 670 Shreverd, Avrif , vr.171b. Bazlar, ilmel-yakn tefrika hli; ayne l-yakn, cem hli; hakkalyakn de tevhid lisan ile cemu1-cem hlidir. demilerdir. 671 Shreverd, Avrif , vr.171b; a.m., Cezzbl-Kulb, vr. 15a.

155

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mhede edilme zelliine sahip bilgidir. lmel-yakn akl erbab iindir. Aynelyakn ilim erbab iindir. Hakkel-yakn marifet erbab iindir. 672 Bu mertebenin Hz. Peygamber (s.)in Allah Teldan getirdiklerine eksiz ve phesiz iman mertebesi olduunu syleyen Ankarav (1042/1633)673 Shreverd ile ayn tarifi yapmaktadr. Ancak bu ilmin kimlere verilecei ile ilgili tartmada Shreverd, Kueyr (.465/1072)den farkl bir dnceye sahiptir. Shreverd, ilmel-yakni evliyaya has bir makam olarak grrken674 Kueyr (.465/1072), ilmel-yakn, burhan ve delille elde edilen bilgidir. Bu ilim akl sahibi olanlara mahsustur. demektedir.675 Aynel-yakn; beyan hkmnde olan bilgidir. Yani, kef ve ilhamla elde edilen bilgidir. Bu ilim, zevk ve kefe dayanan ilim erbabna mahsustur.676 Bir ey hakknda gzle grmek sretiyle elde edilen bir ilimdir.677 Bu mertebe bir eyi olduu gibi mahede etmek, grmek bu sebeple her hangi bir habere ihtiya duymama mertebesidir.678 Hakkel-yakn ise, ayan beyn (apak) niteliinde olan ve mahede ile elde edilen bilgidir.679 Bu mertebe mahede makamnn stndedir. Hakkal-yaknin asl gerekleecei ve devam edecei yer hiret lemidir. Ancak bu mertebeye ulaan kimseler, dnyada az da olsa onu tdbilirler.680 Hakkal-yakn mertebesinde elde

672 Shreverd, rd, vr.19b. 673 Ankarav, Minhac, s. 204. 674 Shreverd, Bu ilim Allahn kendi ordusuna seip ald, Mukarrabinden olan zhidler, yakn ulemas ve Salih kiilerle birlikte olmak ve onlarla sohbet etmek suretiyle elde edilen ilimdir. Bu ilim sahipleri, Peygamber (s.)in varis olan, talipleri bu ilimle Allaha sevk eden, onlar yollarnda destekleyen ve hedeflerine ulamalarn salayan salihlerdir. Yakn ilmi onlardan renilir. diyerek bu ilme layk olanlar izah eder. Shreverd, Avrif , vr.13a. 675 Kueyr, er-Risale, s. 85. 676 Kueyr, er-Risale, s. 85. 677 Uluda, TDS. s. 577. 678 Ankarav, Minhacl-Fukara, s. 204. 679 Kueyr, er-Risale, s. 85; Kan, Mucem, s. 60. 680 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 15a.

156

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

edilen bilgiler vicdan olduundan, lh ilimler iinde en kymetlisidir.681 Btn hllerin en ycesi, Hakktan kullarna srf bir mevhibe-i lhsi olan hakkal-yakn hlidir. ahs gayret ve cehdle elde edilemez.682 Cneyd-i Badd (.297/909): Hakka'l-yakn, kulun bu ilimle iice olmasdr. Kulun grlen eyleri gz ile ayan beyan grd gibi, gayblar da ylece mahede etmesi, gayb hakkndaki bilgisini kesinletirerek, oradan dosdoru haberler vermesidir. diyerek hakkal-yakni tarif etmitir. 683 Shreverd, Sehl b. Abdillh et Tster (.283/896)nin, Kalbin iki yn vardr. Birincisi; btn tarafdr. Onun kula ve gz vardr.684 Bu, kalbin de kalbi, sveyds ve esasdr. kinci taraf ise, organ olarak bulunan zahir kalbtir. Onun da akl vardr. Kalbteki akl, tpk gzdeki grme kabiliyeti gibidir. Bu akl, gz bebeindeki cill ksm gibi, kalbte kendine has bir yeri olan cila demektir. Grlen eyay kuatan nlar, nasl gz bebeinden fkryorsa, bilinen eyalar kuatan ilim nlar da akldaki cill ksmn eyalara nazar etmesinden kaynaklanr. eklindeki szn nakleder ve bu sz, Gz, bebeindeki nlarla grd gibi, akl da, bu nlarla eyay kavrar. Kalbin etrafndaki perdeyi yakp, yok eden, sveyd noktasna ulaan ve kalbin esas merkezini kaplayan bu hl, hakkal-yakn hlidir.685 eklinde aklar. Shreverd, hakkal-yaknin, Allahn mevhbe olarak verdii nimetlerin en ycesi ve ereflisi olduunu dnr. Shreverd, hakkal-yaknin mahedenin son derecelerinden biri olduunu da syler.

681 Shreverd, Avrif , vr.17a. 682 Shreverd, Avrif , vr.171b. 683 Shreverd, Avrif , vr.171b. 684 Sleyman, Uluda, Basret, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 103. 685 Shreverd, Avrif , vr.151b.

157

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu hal, Allahtan kullarna balanan nimetlerin en ycesi, hallerin en stn ve en ereflisidir. Hakkal-yakn hlinin mahede ile alkas, tulann toprakla alkas gibidir. nk tula, nce toprak, sonra amur, sonra kerpi daha sonra da atete pierek tula hline gelir. Mahede de toprak gibi asl ve ilktir. Bundan amur olmas gibi, ikinci derecede fena, kerpi yaplmas gibi nc derecede beka hasl olur. Drdnc derecede, kerpicin atete yaklarak tulaya dntrlmesi gibi hakkal-yakn hli meydana gelir. Hakkal-yakn, mahedenin en son derecelerinden biridir.686 Anlalaca zere, mahedenin ilk ve balang olduunu ifade eden Shreverd, bundan sonra fen, nc olarak da beknn geldiini, son olarak da hakkal-yakn halinin zuhur ettiini ifade etmektedir. 687 Hakkal-yakn mertebesinde elde edilen bilgiler, vicdan olduundan, ilah ilimler iinde en kymetlisidir. te bu yzden nazar ve istidlal yoluyla ilimde yakn derecesine ulaan zahir ulemasnn bilgileri, sflerle, zhde en ileri dereceye ulam alimlerin ilimleriyle mukayese edildiinde yukarda zikrettiimiz gibi lm-i dirse ile lm-i verasenin birbiri ile alakas gibidir. Zahir ulemasnn ilmi ste benzer. inde esas unsurlar yakn ve iman bir aradadr.688 diyen Shreverd, zhir ilimle, btn ilim arasndaki mahiyet farkn izah eder. Daha nce ilim bahsinde ifade
686 Shreverd, Avrif , vr.151b. 687 Shreverd, makamlarn srasn ifade ederken Hakkal -yaknin en son makam olarak sayar. Muhasebeden murakabeye ykseli, murakabeden muhasebeye ini aralklarla devam eder. Makam muhasebe olan kiinin hli, murakabe olmu olur. Kula, mahede hline ykselme imkn verildiinde, murakabe hli yerlemi ve makama dnm demektir. Kulun murakabe makamndan, mahede hline ini k da ayn ekilde bazen gizli, bazen de ak olarak hl olmaa devam eder. Sahibinde Hakk ve eyann hakikatini olduu gibi grme durumu, bulanklktan kurtulur ve her ey apak mahede edilmeye balanrsa, mahede makama dnm olur. Mahede makamndan sonra, fena fillh gerekletirme , beka billha ulama, aynel-yaknden hakkal-yakne ykselme gibi kendisinden daha stn derecelere kma, kemlini artrma ve bir halden dierine terakki imkn balar. Hakkal-yakn derecesi, kalbin etrafndak i perdeleri kaldrma yoluna girer. Bu, mhedenin en yce tezahrlerinden biridir. Bu sebeple Hz. Peygamber (s.): Allahm, Senden kalbimin sesine uyan ve kalbimi ynlendiren bir iman dilerim. buyurmutur. Shreverd, Avrif , vr.151b. 688 Shreverd, Avrif, vr.17a.

158

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

edildii gibi zhir ilimleri, ste, btn ilimleri ise tereyaa benzetir. Stte tereya ve su hep beraber iken tereya stn z ve esasdr.689 Shreverd, vuslat basamaklarn sayarken hakkal-yakn mertebesini

mahedenin son mertebelerinden olarak zikreder.690 Fena makamndan sonra geldiini syledii bu makam u ekilde izah eder: Bir grup sf de, fen makamna ykselmi ve iini yakn ve mahede nurlar kaplamtr. Bu da, vuslatta bir rtbedir. Bunun stnde hakkal-yakn vardr. Hakkal-yakn, dnyada, havassn btn varlna, mahede nurunun siryet etmesi ve bylece ruhunun, kalbinin, nefsinin hatta kalbnn mahededen nasibini

almasdr. Bu, vuslat rtbelerinin en stnlerindendir.691 Kul, hakkal-yakn mertebesine erince, kendisine bahedilen yce haller bulunmakla beraber, yine de vuslatn ilk basamaklarnda olduunu bilir. Durum bu ise, gerek vuslat ne kadar uzak? Vuslat yolunun basamaklar ebed ahiret hayatnda bile asla kat edilemez. Nerde kald ki, u ksa dnya hayatnda kat edilebilsin. Grld zere, Shreverd, hakkal-yakn makamnn makamlarn sonu olarak zikreder; ancak ifadede de aka belirttii gibi bu vuslatta son basamak deil aksine ilk basamaktr. nk vuslatn nihyeti mmkn deildir.

689 Sflerin Allah Tel hakkndaki bilgileri mahede neticesidir. Aynal-yakn ve hakkal-yakn stten karlan ya gibidir. nsann kymeti ilminin kymetine, hareket ve davranlarda ki vakar ve skun ise ilimden elde edilen hissenin miktarna gredir. Shreverd, Avrif , vr.17a. 690 Tasavvuf anlayta son makam muhabbettir.bu hususu Shreverd, u ekilde ifade eder: eyhlerin istirak ve fena hakkndaki iaretlerinin hep si, yakn nurunun istils, kalbteki zikrin hlis olmas, nefisteki erilik kalntlarnn ortadan kaldrlarak hakkal-yaknin gerekletirilmesi ve muhabbet makamn tahakkuk ettirmeye yneliktir. Shreverd, Avrif , vr.164b. 691 Mahedenin yakn mertebesinde husus bir yeri vardr .O da aynel-yakndir. Aynel-yakn derecesinde husus bir mevki vardr ki o da Hakkal-yakndir. O halde Hakkal-yakn derecesi mahede makamnn stndedir. Hakkal-yaknin gerekleecei ve devam edecei yer ise ahiret lemidir. Ancak hakkal-yakn mertebesine layk olan kiiler dnyada az da olsa onu tdbilirler. Shreverd, Avrif , vr.17a.

159

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

C. NSAN VE DEER 1. NSAN Tasavvufun ana konusu insandr. Mutasavvfa arasnda tartlan temel meselelerin banda; insan, insann yaratl, mahiyeti, bilgisi ve tekaml gelir. Tasavvuf tarihinde hemen hemen kalem oynatan her dnr/sf bu konuda fikir beyan etmitir. Tasavvuf anlayta insan, alem -i sur olarak deer grm ve halife olma sfatyla insann dier mahlukat fevkindeki yeri nemle vurgulanmtr. Mutasavvflar insan Cenb - Hakkn sfatlarnn mahzar ve tecelligh - lh olarak kabul etmilerdir.692 nsann yaratl, mahiyeti, nefs ve ruhu, insanda var olan akl melekesi ve ok deerli bir yn olarak kendisine sunulmu bulunan kalbi, ehl-i tasavvufun insan st bal altnda tartt konulardandr. Shreverd de bu konularda gerekten yetkin bir kalem olarak tasavvuf anlaya yeni soluklar getirmeyi baarabilmi bir isimdir. O hem uygulamada kamil bir ey olmas, hem zamannn siyas, itima ve kltrel hayatnda etkin bir rol stlenmesi ve hem de nazar bilgiler ve teorik yanlarn ok iyi bilen bir alim/sf olmas nedeniyle insan gerekten ok iyi tanm ve tahlil etmitir. Biz almamzn bu blmnde insann yaratl ve mahiyeti konular ile insann deeri baln inceledikten sonra, tasavvuf dncede byk yer tutan nefs, ruh, kalb ve akl konularn mstakil balklar altnda inceleyemeye alacaz.

692 Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.66; bn Arab, el-Futuhatl-Mekkiyye, Daru Sadr, Beyrut, trs.,c. I, s. 304; Afif, A. E., Muhyiddin bn Arabnin Tasavvuf Felsefesi, Ter: M. Da, Ankara 1975, s. 118

160

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nsan kelimesi, gzbebei anlamna gelen Arapa kkenli bir kelimedir. Unutma kelimesinden tredii de kaydedilmektedir. 693 nsan kelimesi Kurn- Kerimde insan, ins, ns, ns, ensiyy vb. eklinde seksen sekiz yerde gemektedir.694 Kurn- Kerim, mutlak ifadelerle insan, daima zayf ve Allaha muhta,695 topraktan yaratlm,696 bir mmet iken ihtilafa dp dalan,697 ok aceleci,698 isyana meyilli ve marur,699 mark ve nankr,700 cahil ve zalim gibi sfatlarla anmtr. Shreverd de insan kelimesinin gz bebei anlamna gelmesinden hareketle, insann yaratl ve deeri balamnda, Allah Telnn insan, ince hikmeti gerei yarattn, onu erefli ve mkerrem klarak nazargh- lh ve tecelligh- vahy-i semv yaptn ve bu suretle de onu, hem ruhn, hem de cismn bakmdan gklerin ve yerin gzbebei kldn anlatr. 701 Allah Tel ince hikmetleri sebebiyle insan cismaniyyt ve rhaniyytn cevherlerinin en zellerinden terkip buyurmutur.702 Onu gklerin ve yerlerin z ve
693 er-Rz, Muhtrus-Shh, Mektebet Lbnan, Beyrut 1995, s. 20; er-Rgb el-Isfehn, Mfredtu Elfzil -Kurnil-Kerm, Darul-Klem, Dmek 1996, s. 94; bn Fris, I, s. 145; bn-i Manzr, Lisnul-Arab, c.VI, ss. 12-13; Tehnev, Kef, c.I. s.75; Asm Efendi, Kamus, c. II, ss. 871-72; el-Crcn, et-Tarft, Darul -Kitabil-Arab (.638/1240), Beyrut 1405, s.56; el-Frzbd, Muhammed b. Yakub,el-Kmusul-Muht, Beyrut 1991,s.683;el-Mnv,et-Tevfk al Mhimmtit Terf, Darul -Fikril-Musr, Dmek, 1410 h, s.98;Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 151-5; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 655-6; Komisyon, el-Mucemul-Vast, ar Yay., stanbul 1990, s.29; Cebeciolu, TTDS, s. 314. 694 Abdulbki, Mucemul-Mfehres, ss. 119-120. 695 Nis, 28. 696 Enam, 2. 697 Bakara, 213. 698 sr,11. 699 Nahl,4. 700 sr,67. 701 Shreverd, Avrif, vr.100b. 702 Bu anlamda insann ahsen-i takvm zere yaratlmasn Mevln (.672/1273) u ekilde aklar: Vet-tn sresinde Biz insan en gzel kvamda yarattk buyurmutur. Can cevheri, tekrm ve tazime layktr.En gzel surette olan insan, arn da dncenin de stndedir. Bu elde edilmesi imkansz eyin kymetini syleyecek olursam ben de yanarm, duyan da yanar. Mesnev, c. VI, byt. 1057 vd. nsann, ahsen-i takvim zere yaratlmas, madd ve manev olarak en gzel kvamda

161

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

zeti703 klarak ehadet alemi ile ondaki bitki ve hayvanlar onun bedenine g kayna yapmtr. Nitekim Allah Tel: O, yeryzndeki her eyi sizin iin yaratt.704 buyurmaktadr. diyen Shreverd, insann deerini izah etmektedir. Ona gre, insan cismn ve rhn alemin en deerli cevherlerinden yaratlm ve terkip olunmutur.705 Yine o, insann deerini kainattaki her eyin insann hizmetine verilmesiyle aklar.706

olmas demektir. Madd ve manev gzellik, gerek fizik ve cisman bakmdan, gerek ahlak ve maneviyt itibariyle ruhan bakmdan, insann gzel bir kvama erebilecek bir biimde yaratlmasdr.Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 200. Bu konuda Yazr biraz farkl dnr: Hasl insann gzellii ahsen -i takvmde olmas, duygusuz olan ekl sretinde deil, duygusunda ve bhusus hsn denilen manay anlamasnda ve o duygudan gzellerin gzeli olan Ahsenl-Hliknin sfatlarn tanyp, Onun ahlakyla ahlaklanmasdr. nsann ftratnn kvam, namzet olduu tekml b udur. Yazr, Hak Dini, c. VIII., s. 3937. 703 bn Arab de ayn fikirdedir. el-Futhtul-Mekkiyye, I, ss. 153-5; Nurl-Arabi, Muhammed, Noktatl-Beyan, Noktann Srlar, (Gayb Bahelerinden Sesleniler), Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, s. 236-7; Muhtasarul-lem kavram iin Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 397-8;Ate Sleyman, slam Tasavvufu, Yeni Ufuklar Neriyat, s. 524; Nicholson, Tasavvufun Menei Problemi, s.95. 704 Bakara, 29. Allahn gklerde olanlar da, yerde olanlar da buyruunuz altna verdiini, nimetlerini ak ve gizli olarak size bolca ihsan ettiini grmez msnz? Lokman, 20; Ayr. bkz. Hacc, 65, Nahl, 14, Zuhruf, 13, Csiye, 12. 705 Bu anlamda Shreverd, Tn Sresindeki yet-i Kerimeye iaret etmektedir.Muhakkak ki, Biz insan en gzel bir biimde yarattk.Tin, 4. Hac Bekta Veli de bu konuda Shreverd ile ayn kanaattedir. Maklt, s. 117; Jung, Gustav Karl, nsan Ruhuna Yneli, ev. Engin Bykinal, stanbul 2001, ss. 25-30. 706 Hazreti Mevln (.672/1273) insann deeri konusunda unlar syler: Banda Biz insanlar keremlendirdik tac var. (Andolsun ki, Biz ademoullarn mkerrem kldk ve onlar karada ve denizde (nakil vastalarna) ykledik ve onlar leziz, temiz eylerden merzk ettik ve onlar mahlkatmzdan biroklar zerine ziydesiyle stn kldk. sra, 70.) Boynuna Biz sana Kevser rman verdik (Kevser, 1.) gerdanl aslm. nsan cevherdir, bu gklerse ona araz. Asl olan insandr, gayrisi ferdir. Akl, fikir ve tedbirler sana kul kle olmu; yle ise sen de kendini ucuza harcama! Sana hizmet btn mevcudta vaciptir. Sen bir cevhersin, araza minnetin olmamal. Sen kitaplardan ilim aryorsun, eyvahlar olsun! Tad helvadan umuyorsun, yazklar olsun! Halbuki sen, bir damlaya gizlenmi bir ilim ummansn. Teninde btn bir lem gizli. arap, sem veya cim nedir ki, sen onlardan bir zevk, bir fayda bekliyorsun? Gne hi zerreden bor ister mi? Zhre, hi arap kpnden bir kadeh arap diler mi? Sen keyfiyetsiz bir cansn, eyvahlar ki keyfiyete haps olmusun. Yazklar ki gne bir ukdede mahpus kalm! Mesnev, c.V., 3584 vd. Bu konuda daha da ilerisi sylenmitir.Yce Allah, dnyada her ne yaratmsa sizlere verdi. Kendini dahi sizlere verdi. Hac Bekta Veli, Maklt, s. 119; Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat, (Hayat Nedir) Ter: Necdet Tosun, nsan Yay., stanbul 1998, s.54; kbal de insann deeri konusunu kainatn insana musahhar klnd gereinden hareketle incelemitir. Kl, Cevdet, Muhammed kbalin Dncesinde Benlik Felsefesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, ss. 55-8.

162

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Anlalaca zere Shreverd, insann, gklerin ve yerin z ve hulasas707 olduunu dnmektedir. Bu anlamda Shreverd, insan, alem-i sur olarak tavsif eden sflerle 708 ayn kanaati tamaktadr.709 nsan bir cevherdir, gkyz ise ona arazdr. Her ey, para buuktur, basamaktr, maksatsa insandr.710 diyen Hazreti Mevln (.672/1273) da bu hususu ifade etmektedir. Mevln (.672/1273)nn bu szn yorumlayan Gl, nsann

707 eyh Galib de bu fikir dedir: Hoa bak ztna kim zbde-i lemsin sen. Tanpnar, Ahmed Hamdi, 19uncu Asr Trk Edebiyt Tarihi, stanbul 1988, s. 25; Ate, slam Tasavvufu, s. 516; Bolay, Sleyman Hayri, Adem, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 360; nsann deeri hakknda Nietzche ii en u noktaya vardrmtr. ona gre insan Tanrdr. nsandaki benlik tm kainatn hakimidir. Nietzche, Eylem devi, Ter: . Zeki Eypolu, stanbul 1991, s.54; a.m., Zerdt Byle Diyordu, Ter: Osman Derinsu, stanbul 1996, s.125 vd. 708 Hz. Ali (kv)nin de bu anlamda Sanrsn ki sen kk bir varlksn; halbuki sende byk bir lem toplanmtr. dedii rivyet olunur.Bkz: Bursev, smail Hakk, Lbbl-Lbb ve Srrus-Srr, stanbul 1328, s. 13;. Nasr, S. Hseyin, slam Kozmoloji retilerine Giri, Ter: Nazife iman, stanbul 1985, s. 79; Trer, Osman, Tasavvuf Dncede nsan, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 11; nsann bu mazhariyeti yannda lem ilahi kudret ve hikmetin ancak ok az bir tezahrn oluturur. Aydn, Mehmet S., lemden Allaha, Ufuk Kitaplar, stanbul 2001, s. 100; Arberry, A. J., Tasavvuf, Mslman Mistiklere To plu Bak, Ter: brahim Kapaklkaya, Gelenek Yay., stanbul 2004, s.27, 97, 100. 709 Bu konuda bn Arab, demden kastedilen, eyann zuhuruna sebep olan, btn mevcudatn kendisinde topland, lemin ruhu ve zbdesi klnan insan- kmildir. bn Arab, lemin yaps btn girift ayrntlaryla, bir minyatr eklinde insanda yansd iin, insan lem -i sair olarak isimlendirmektedir. Bu balamda, lem de insan- kebr olmaktadr. Konuk, A.Avni, Fuss erhi, IV, s. 137; a.m., el-Futuhatl-Mekkiyye, Daru Sadr, Beyrut, trs.,c. I, s. 304; Afif, A. E., Muhyiddin bn Arabnin Tasavvuf Felsefesi, Ter: M. Da, Ankara 1975, s. 118; Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl-Hayat s.80; Gazl, Muhammed, Mericl-Kuds, (Hakikat Bigisine Ykseli), Trc: Serkan zburun, nsan yay., stanbul 2002, ss. 7, 96;Hac Bekta Veli, Maklt, s. 103; Abdlkerim el-Cl, el-nsanl- kmil, ev. A.Mecdi Tolun, haz. S. Eraydn-E. Demirli-A. Kartal, stanbul 1998, ss. 256, 339-340; Azizddin Nesef, Tasavvufta nsan Meselesi, ns an- Kmil, ev. Mehmet Kanar, stanbul 1990, s. 14, 71, 113; Tahral, Vahdet-i Vcd ve Glge Varlk, Fususul-Hikem Terme ve erhi, c. III, s. 22 vd.; Dzen, brahim, Aziz Nesefye Gre Allah, Kinat ve nsan, Ankara 1991, ss. 219-221; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 818; Ate Sleyman, slam Tasavvufu, s. 524;Cebeciolu, TTDS, s. 314; Aydn, Mehmet S., nsan- Kmil, TDVA, stanbul 2000, c. XXII, s. 330; Trer, Osman, Tasavvuf Dncede nsan, lmi Akademik Aratr ma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 14; Durusoy, Ali, bn Sina Felsefesinde nsan ve lemdeki Yeri, stanbul 1993, s.85; Erdoan smail, slam Dncesinde Kamil Tabiat/Tbut-Tmm Fikri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 1 7, Ankara 2006, ss. 134-6; imek, Selami, Son Dnem Rifaieyhlerinden Edirneli Kabul Mustafa Efendinin Risale -i Tasavvuf Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 247; elik, sa, Tasavvufi Gelenekte Hazarat- Hams veya Tenezzlt- Seba Anlay lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 173; 709 Grbz Ahmet, Harabede Define, nsan Yay., stanbul 2003, s. 113; Vitray, Eva de, slamn Gleryz, Ter: Cemal Aydn, ule Yay., stanbul 2005, s. 123. 710 Mesnev, c.V, byt. 3600 vd.

163

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gzellii ve ahsen-i takvim711 srrna mazhar712 bulunuu bu alemin z mesabesinde oluundandr.713 demektedir.714 Abdlkerim el-Clye gre insann kmil ve en gzel oluunun sebebini, Hakkn nshas olmasndandr.715 Bu konuda Gazli de Hakkn celalinin kemali, Onun efali ve sunu ile zahir olduysa, ayn ekilde emr-i Hakk da onun halk etmesiyle zahir olur. Yine akl ruh ile ruh tabiatla, tabiat kll cisimle zahir olur. Bylece tm mevcudat insan ile zahir olur. yle ki insann cismi ve tabiat, cismin ve tabiatn zuhur ettii mahal olur. Bunun neticesinde onda Bar Telnn celali ve ikram zahir olur. te bu esaslara binaen; Sen olmasaydn alemleri yaratmazdm.716 buyrulmutur. nk

Peygamberimiz (s.) mahlukatn hulasasdr.717

711 Uluda, Sleyman, Ahsen-i Takvm, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.178. 712 bn Arab de insann Hakkn mahzar olduunu dnr: Hakk, en mkemmel biimde insanda tecell eder. Bu tecell de ancak Hakkn en mkemmel tecellsinin mazhar olan ve mikrokozmoz olarak da isimlendirilen insan- kmilde ortaya kar. lemin zbdesi olan insan- kmilde, lemde var olan eylerin somut ferd sretleri deil, hakikatleri mevcuttur. Bu adan insan - kmil, Hakkn varlk lemindeki halifesidir. bn Arab, Fussul-Hikem, ss. 31-33; Toshihiko Izutsu, bn Arabnin Fussundaki Anahtar Kavramlar, ev. Ahmed Yksel zemre, stanbul 1998, s. 317, 323, 332; Yakt, smail, Bat Dncesi ve Mevln, ss. 26-27. Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats -Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 738; Ayrca bkz. Grer, Dilaver, bn Arabide Dinlerin Akn Birlii ve badet, Tasavvuf, sy. 11, s. 9 -54; Esmann en mkemmel bir ekilde insanda tecelli ettii dncesi tasavvuf anlayta genel kabul grmtr. Pakaln, M.Zeki, Osmanl TDT Szl, stanbul 1993, c.III, s. 68; Derin, Sleyman, Gazlde Allah Sevgisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 1 55; Uluda, Sleyman, Ar, TDVA, stanbul 1991, c.III, s. 410; nsan Hakkn miratdr. bkz: a.m., Ayna TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 261; Topalolu, Bekir, Esm-i Hns, TDVA, stanbul 1995, c. XI, s. 416; Bursev de bu dncededir. bkz. Demirci, Mehmet, smail Hakk Bursevnin Ecvibe-i Hakkyyesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 200 3, y.4, sy. 10, s. 39. 713 Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 200. 714 Baka bir bak asyla insan kainatn bir ynden efendisi iken bir ynden de klesidir. Kainat insann emrine verilmitir ancak te yandan insan kainata muhtatr. Hemedn, Risle fi ennel -kevne musahharun li-insan, (Hayat Nedir iinde), Ter: Necdet Tosun, s. 93; Kocaba, akir, slamda Bilginin Temelleri, z Yay., stanbul 1997, ss. 106-7 715 el-Cl, Abdlkerim, el-nsnl-Kmil, stanbul 1300, c.II, s. 63; Uluda, Ahsen-i Takvm, c.II, s.178. 716 Aclun, Kefl -Hafa,, c. II, s. 164, 2123. hadis. 717 Gazl, Mericl-Kuds, s. 96; Tasavvuf dncede insan tm varlk leminin yaratl sebebidir. Bu yzden gaye varlktr.geni bilgi bkz: Trer, Osman, Tasavvuf Dncede nsan, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 11.

164

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, insann nefs ve ruhtan mteekkil bir varlk olduunu718 ifade sadedinde insan vcudunun gbekten aa ksmnn nefsin merkezi ve mahalli; gbekten yukar ksmn ise ruhun mahalli ve semv esrarn hazinesi olduunu kaydeder. Allah, insanolunun kalbinden yukarda bulunan tarafn, semv esrarn hazinesi haline getirmi, sfl olan cihetini (gbekten aasn) yeryzne ait esrara mahzen yapmtr. Nefsin yeri ve merkezi; sfl olan taraftr. (Gbekten aa ksm). Ruhun mahalli ise, ruhan olan cihettir. (Gbekten yukardaki ksm) Kalb, yukar tarafta yer alr. 719 Anlalaca zere Shreverd, insan tahlil ederken klasik tasavvuf dnce720 ile ayn paralelde kanaat belirtmektedir. nsan, nefsi ile sfl alemle irtibat halindeyken, ruhu ile ulv alemin bir parasdr. Bu iki zellii kendisinde barndrmas ynnden hayvanlardan721 ve melaikeden ayrlmaktadr.722 Bu anlamda hayvanlarn srf nefsten ibaret olup ruhn taraflar -ilah ruh anlamnda- yok iken, melaike ise tamamen ruhan varlklar olarak nefsten mahrum braklmlardr. nsanda ise bu iki yn tm vasflaryla mevcuttur. Bu iki yn insanda daim bir ekilde mcadele halindedir. Ruh ile nefsin cazibesi birbirine galip olmak zere ekiir durur. Bunlardan biri eytann dieri melein yoldadr.723 diyen Shreverd, bu hususu ifade etmektedir.

718 Kutluer, lhan, nsan, TDVA, stanbul 2000, c. XXII, s. 322. 719 Shreverd, Avrif, vr.100b. 720 z, Mustafa, Deysniyye, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 271. 721 Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat, (Hayat Nedir) Ter: Necdet Tosun, nsan Yay., stanbul 1998, s.54. 722 722 Grbz Ahmet, Harabede Define, nsan Yay., stanbu l 2003, ss. 120-1. 723 Shreverd, Avrif, vr.100b.

165

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, bu iki ynn birbiriyle bark (sulh) haline getirilmesi sonucu dnya ve ahiretin mamr hale geleceini de beyan eder. Yemek yemenin gereklilii ve bedenin kuvvetli olmasnn lzumunu aklarken bahsedilen sulhun nemine dikkatleri eker. Yemek yemek suretiyle beden kuvvet bulduundan, snnet-i ilhiyyenin yerine getirilmesi mmkn olabilmektedir. nsann cesedi, kalbin binitidir. Kalb ve kalp ikisi birlikte dnya ve ahiretin imarna muvaffak olabilirler. Nitekim yle vrid olmutur: Cennetin arazisi ovalktr. Orann nebat tesbih ve takdistir. Beden yalnz bana hayvan bir tabiata malik olup ondan dnyann imar konusunda yararlanlabilir. Ruh ve kalb ise melek tabiatl olup ahiretin imarnda yararldr. Beden, ruh ve kalbin sulh yoluyla bir araya gelmesi dnya ve ahiretin mamr olmasna vesiledir.724 Anlald gibi, insann, ruhu ve kalbi meleklere benzeyen taraf olmas hasebiyle, ahiretin imarnda yarar salayan ulv yn olurken;725 beden ve nefsi ise hayvan tabiatyla726 dnyann imarn temine yarayan sfl yn olmaktadr. 727 Shreverd gre insann yaratl sebebi, iki dnyann (dnya ve ahiret) imardr.

724 Shreverd, Avrif, vr.1 10a. 725 nl varolucu Karl Jaspers de bu konuda, insan psiko-fizik olarak, hayvan trlerinden biridir. Ama o hayvan gibi sorgusuz sualsiz, sadece biyolojik bir varlk olarak yaayamaz. Hatta o melekler karsnda da sekindir der. Jaspers, Kleine Schule des Philosophischen Denkens, Zrich 1985, s. 57; iek, Hasan, Karl Jaspersin Siyaset Anlay, s. 101. 726 Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i Vesimiyye, Haz:eyda ztrk, nsan Yay., stanbul 2000, s. 132. 727 bn Arab insann lem-i sar olmas dolaysyla dnya ihtiva ettiini syler. Ruh, hayal ve cismn. nsann bedeni topraktan gelmekle birlikte, ruhu lh nefhadan sadr olmakta, nefsi ise aradaki hayal dzeyinde bulunmaktadr. bn Arab, Fususl-Hikem Ter: N. Gencosman, MEB yay., stanbul 1956, s. 198; nsann pozitif ve negatif yanlar hakknda bir deerlemdirme iin bkz: Kutup, Muhammed, nsan Psikoljisi zerine, Ter: Bekir Karla, stanbul 1992, s. 47-8.

166

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Allah Tel, Ademi728 dreyni mmur etmek iin yaratmtr.729 Allah Tel ondan cenneti mmur etmesini istedii gibi, dnyay da mmur etmesini istemiti.730 diyerek bu konudaki fikrini aklar. Tasavvuf dncede bu dnyann imar konusu, nemli bir tartma konusudur. Tasavvuftaki zhd dncesi dnyadan yz evirmek olarak

tanmlandndan, iin i yzn bilmeyenler mutasavvfann dnyann imarna nem ve deer vermedikleri dncesine kaplmlardr. Zhd dnyann imarna nem vermemek deil aksine kiinin maddeye kle olmasna kar bir tavrdr. Her trl dnyev imkanlar ve sunulan nimetlerden faydalanmak ve dnyay

olabildiince salah ve insanln faydasna hizmet edecek hale getirmek iin imar etmek zhd anlayna aykr deildir. Bu anlamda Shreverd, insann yaratlmasnn hikmeti olarak dnyann imarn zikreder. Shreverd, insann topraktan yaratlmas ve amurunun krk gn yorulmu olmasn, insann bu dnyay imarn temin iin bir hikmet olarak grr ve yle der: Onun terkibinin toprak oluu, hikmet ve ahdet lemi olan dr- dnyaya uygun dmtr. Sfl topraktan yaratlmam olan bir varl n dnyay imar etmesi, hikmet kanunlarna muvafk deildir. Ademin topraktan yaratlm olmas731 ve toprann krk gn sreyle yorulmu olmas, onu huzr- lhden krk perde uzaklatrmak iindir, Her hicap, Ademin dnyay imra salhiyet kazanmas ve huzr- lhden; kurb makamlarndan perdelenmek iin Ademin iinde bekletildii yer manasnadr. Eer dem bylesi hicaplarla perdelenmemi olsayd dnyay imr
728 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 70; et-Tehnev, Kitabu Keafi Istlahatil -Fnn, Kahraman Yay., stanbul 1984, c.I, s.89; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 623. 729 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 67b. 730 Shreverd, Avrif, vr. 68a. 731 Bolay, Sleyman Hayri, Adem, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 358.

167

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

edemezdi. inde bulunduu kurb makamndan uzaklaarak ayrlmas, hikmet dnyasnn imr ve Allahn yeryznde halifesi 732 olduu iindir.733 Anlalaca zere, toprak olan bu dnyay, ulv alemden nasibi olan Ademin imar etmesinin mmkn olamayacan dnen Shreverd, bunun Ademin huzur-i lhden ve kurb makamlarndan gemi olmasndan kaynaklandn ifade eder. nsann topraktan yaratlmas, ona, topraktan teekkl eden bu dnyann imar imkann verdii gibi, amurunun734 krk gn yorulmas da onun kurb makamlarndan ve huzur- lhden krk perde ile perdelenmesi sonucunu dourmutur. Bu ise ona, bu dnyay imar salahiyeti kazandrmtr. Aksine ulv alemden nasibi olan Ademin bu sfl alemle iliki kurmas ve bir nev lfet salamas mmkn olamayacakt. Shreverd, insann ansr- erbaadan735 yaratldn aklarken, kendisinin ihtiya duyduu ve ayrlmaz bir paras olan bir tabiat ve karakter zere yaratldn beyan eder. Ona gre, insan topraktan yaratld iin karakterinde hilkatindeki toprak miktar trab zellik, topra su ile yorulup yaratld iin tabiatnda m hususiyet vardr. Ayn ekilde mayasndaki ekillenmi balk736 ve atete pimi amur, gibi temel unsurlar, onun hayvn saldrgan ve eytan sfatlarn oluturmutur. nsandaki eytan sfata iaret, Allah Telnn insan atete pimi
732 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, ss. 293-5; el-Crcn, et-Tarft, s.136; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 412-22; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.251. 733 Shreverd, Avrif, vr. 68a; nsann Allahn halifesi oluuyla alakal olarak; Enam, 165, Fatr, 39, Yunus, 14; Ate, slam Tasavvufu, s. 517; Kocaba, slamda Bilginin Temelleri, s. 14;Uluda, Sleyman, Halife, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 299-300; Trer, Osman, Tasavvuf Dncede nsan, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 12; Kl, Cevdet, Muhammed kbalin Dncesinde Benlik Felsefesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, s. 60. 734 Tn kavram iin el-Mnv, et-Tevfk, s.488. 735 Ansr- erbaa kavram iin Kn, Mucem, s. 151. 736 Enam, 2; raf, 12; Mminn, 12; Secde, 7; Saffat, 11; Sad, 71, 76 ; salsal kavram iin elMnv, et-Tevfk, s.460;Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 835.

168

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

amurdan yaratt.737 yet-i kelimesidir. Bu yetle insann amurunun anak mlek gibi atete piirildii haber verilmektedir.738 eytann da ateten yaratld beyan buyurulmaktadr. O Allah ki, cinleri dumansz bir ateten yaratt.739 Shreverd, insann topraktan yaratlmasndan hareketle toprakta olan vasflarn insanda da bulunduunu dnr. O (Allah), sizi topraktan yaratandr.740 yetinin manas, Ben, insan yaratmak iin kullandm her unsuru, ona tabiat yaptm, demektir. Dibe kmek topran sfat olduu iin, tembellik, geveklik, uyuukluk da insana tabiat olmutur. Bunun gibi nefsin cevheri toprak, yani cemadt olduundan, nefs uykudan tat alr ve ondan uzak dnlemez.741 Allah Tel, insan yaratrken yeryznden bir avu toprak getirilmesini emretmiti. Bu bir avu toprak, yerin yznden alndndan topran d ksm idi. Derinin de iki ksm vardr. Bir d deri, bir de i deri. Nitekim Allah Tel buyurur: Ben amurdan bir insan yaratacam. nsann derisi (beere) ve beeriyet sfat, onun zahir ve suretinden ibarettir. deri (edme) ise, btn ve demiyetin ifadesidir. demiyyet, gzel ahlakn topland sfattr. Toprak, blisin ayaklaryla inedii yerdir. Bu yzden toprakta zulmet sfat vardr. Topraktaki bu zulmet sfat, insanolunun toprayla yorulmu ve bundan da kt ahlak ve irkin sfatlar meydana gelmitir. Gaflet ve unutma bu sfatlardandr. 742

737 Rahman, 14. 738 Shreverd, Avrif, vr. 75b. 739 Rahman, 15. 740 Gfir, 67. 741 Shreverd, Avrif, vr.1 17b. 742 Shreverd, Avrif, vr.1 20a.

169

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere Shreverd, insann yaratld topran yeryznn yznden alndndan hareketle insann derisinin de i deri ve dderi olmak zere iki ksmdan olutuu kanaatindedir. D deriyi insann beeriyet yn olarak nitelerken i deriyi ise btn yn ve demiyet, yani insanlk yn olarak vasf eder. Yine naklettiimiz ifadelerden, insann toprann eytan tarafndan

inendiinden hareketle toprakta bir zulmet meydana geldii ve insann amurunun bu zulmetle birlikte yorulduu anlalmaktadr. Bu durum Shreverdye gre insanda kt ahlak ve irkin sfatla r meydana gelmesine sebep olmutur. Ona gre gaflet ve unutma da bu sfatlardandr. Ate de insann ftratnda byk bir rol oynamtr. nsann amurunun nce cvk743 bir halde iken sonra atete pimi bir hale getirildii yetlerden anlalmaktadr. nsann yaratlndaki bu ate unsuru da onun ftratna etki etmitir. nsandaki gazap ve ehvet gibi eytan unsurlar, yaratlndaki bu ate unsurunun bir tezahrdr. Shreverd, Ayn ekilde mayasndaki ekillenmi balk744 ve atete pimi amur,745 gibi temel unsurlar, onun hayvn saldrgan ve eytan sfatlarn oluturmutur diyerek konuyu izah eder. 746

743 Onlara sor; yarat bakmndan kendileri mi daha zordur, yoksa bizim yaratm olduklarmz m? Dorusu Biz; onlar cvk bir amurdan yarattk. Saffat, 11. 744 Enam, 2; raf, 12; Mminn, 12; Secde, 7; Saffat, 11; Hicr, 26, 28, 33;Sad, 71, 76.; Andolsun ki biz insan kuru bir amurdan, ekillenmi bir balktan yarattk. Hicr, 26; 28, 33. 745 nsan pimi amur gibi kupkuru bir balktan yaratmtr. Rahman, 14. 746 Shreverd, Avrif, vr. 76a.

170

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

2. AKIL Akl, szlkte, menetmek, idrak etmek, zapt etmek, deveyi iple balamak, ksteklemek, cezbetmek, engellemek, alkoymak, yakalamak, tutmak, balamak ve nefsin arzularn balayan ykmllk mnlarna gelmektedir. 747 lk dnemlerde deveyi balamak, anlamak anlamlarnda daha yaygn olan akl, daha sonralar duygu ve dnceleri, kavram ve olaylar birbirine balayan ruh melekeye verilen isim olmutur. Akl, ilmi almaya ve kabul etmeye hazrlayan kuvvettir, cehaletin zdddr. nsan dier hayvanlardan ayran en nemli zelliktir. 748 Akl, insan sorumlu klan temyiz gc, dnme ve anlama melekesidir. 749 Terim olarak varln hakikatini idrak eden, maddi olmayan, fakat maddeye tesir eden basit bir cevher; maddeden ekilleri soyutlayarak kavram haline getiren ve kavramlar arasnda iliki kurarak nermelerde bulunan, kyas yapabilen g demektir.750 nsann her eit faaliyetinde doruyu yanltan, iyiyi ktden, gzeli irkinden ayran g olan akl, ahlk, siyas ve estetik deerleri belirlemede en nemli fonksiyon olarak grlr 751.

747 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 467; bn Fris, IV, ss. 69-72; er-Rgb el-Isfehn, Mfredtu Elfzil-Kurnil-Kerm, Darul-Klem, Dmek 1996, ss. 577-8; bn Manzr, Lisnul-Arab, Beyrt 1990, c. XI, ss. 458-465; et-Tehnev, Kitabu Keafi Istlahatil -Fnn, Kahraman Yay., stanbul 1984, c.II, s.1026; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, ss.1336-7;el-Mnv,et-Tevfk al Mhimmtit-Terf, Darul -Fikril-Musr, Dmek, 1410 h, s.521; Hakm, Sud, el-MucemusSf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, s. 812-4; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 876-7;Komisyon, el-Mucemul-Vast, ar Yay., stanbul 1990, s.716. 748 Halil b. Ahmed, I, s. 159; Rgb el-Isfahn, s. 341; bn Fris, IV, s. 69; bn Manzr, IV, s. 3046. 749 Er-Rz, es-Shh, s.187; el- Mnv, Tearf , s.407; Crcn, Tarift, 197; Yavuz, Yusuf evki, Akl, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.242; Erkal, Seyit N., Alternatif Dnceler Szl, nsan Yay., stanbul 2001, s. 22. 750 el-Crcn, et-Tarft, Darul -Kitabil-Arab (.638/1240), Beyrut 1405, s.197; Bolay, Sleyman Hayri, DA., c.I, s.238. 751 Bolay, Sleyman Hayri, Akl, TDVA, stanbul 1989, c.II, s. 238; Dihlev, ah Veliyyullah, slam Dnce Rehberi, Ter: Mehmet Erdoan, Yeni afak stanbul trs., c.I, s. 125.

171

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nsana Allahn balad en byk nimet olan akl,752 ayn zamanda insan insan yapan ve onu dier canllardan ayran, onun her trl aksiyonlarna anlam kazandran en nemli haslettir.753 Gazl (.505/1111) akl kelimesinin akl- evvel, insan ruh ve ruhun sfat olmak zere farkl anlamda kullanldn ifade eder. 754 Akl kelimesi, Kurn- Kerimde biri gemi, dierleri geni zaman kipinde olmak zere krk dokuz yerde fiil eklinde gemektedir.755 Ama el-akl masdar eklinde gememektedir. Kurnda yedi yzelliden fazla yerde akl ve dnmeye yer verilmesi, slmiyetin akla verdii deeri gstermesi asndan nemlidir. Kurna gre insann dnmesi756 ve t almas, ibret almas,757 hidyete ermesi,758 cahillikten kurtulmas, kalb krlkten yani basiretsizlikten uzaklamas759 iin en iyi yardmc akldr. Akl,760 ilmin kayna, yeri ve kk olarak nitelendiren Gazl

(.505/1111)ye gre, bilgi aklla idrak edilir.761 Akla nispetle ilim, aaca nispetle

752 Genel manada akl, duygu ve dnceleri, kavram ve olaylar birbirine balayan meleke, ilmi almaya ve kabul etmeye hazrlayan kuvvet, insan hayvanlardan tefrik eden en nemli zelliktir. Trkede hayr ve erri ayrt edebilme kuvveti olarak us denildii gibi, pozitivist bat dncesinde de, benzer ekilde iyi ile kty yahut doru ile yanl temyiz eden meleke olarak kabul edilmitir. Ayrca, akl, ahlk siys ve estetik deerleri belirleyen en nemli aygt olarak da kabul edilir. Halil b. Ahmed, Kitbul-Ayn (I-VIII), thk.: Mehd el-Mahzm-brahim Smir, Beyrut, 1988, c. I, s. 159; Kagarl Mahmud, Dvn- Lgatit-Trk, ev.: Besim Atalay, Ankara, 1985, c. I, s. 36, 197; Yakt, smail, Mevlnda Akl ve Akln Kritii, SDFD, sy, 3, Isparta 1996, ss. 1-8. Bolay, Sleyman Hayri, Akl, TDVA, c. II, s. 238. 753 Hac Bekta Veli, Maklt, s. 141. 754 Gazl,Mericl-Kuds, ss. 17-8. 755 Abdulbk, Mucem, ss. 594-95. 756 Sd, 38/29; Kasas, 28/51. 757 Th, 20/54; Zmer, 39/21. 758 Bakara, 2/171; Zmer, 39/17-18. 759 Bakara, 2/172. 760 Tasavvuf dncede akl tamamyla bir kenara braklmam, onun snrl oluuna vurgu yaplm, akn karsndaki acziyeti tespit edilmitir. Batl bak asyla Alexis Carrel de bu noktaya gelir ve sflerin marifetullah eklinde ele aldklar Allah hakkyla tanma hususunda yle der: Sevmesini bilene ok yakn olan Allah, akl ile anlamak isteyene o kadar uzaktr, gizlidir. Onu anlamaktan sz ve fikir aciz kalr. Carrel, Alexis, Yarnlara Doru ve Dua, ev.: Refiz zdek,

172

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

meyve, gnee nispetle k ve gze nispetle grme gibidir. Dnya ve ahiret saadeti onunla kazanlr.762 Gazl (.505/1111)ye gre, akl kelimesi lgatte ve kullanl ynyle, bu garzann esas ismidir. limlere akl denilmesi, onun sonucu olmalar itibariyledir. Nitekim bir ey, meyvesi ve neticesiyle bilinir. Kalbdeki akl garzas, gzdeki grme kuvvetine benzer. Kalbde meydana gelen ilim, gzdeki grme kuvvetine ve eyann aynlarn grmeye benzer. O, insanlarn akl ynyle farkl yaratlta olduklarn, bu yzden, kiminin zeki, kiminin ahmak, kiminin de kmil insan olarak vasflandrldn belirtir. Ona gre, Peygamberin akl ile l bedevisinin akl bir deildir763. Mevlana ise, canllarn btn hareketlerini akln idare ettiini, akln grnmeyen gcnn btn organlarmzn grevlerini tam olarak yapmalarn saladn; eer bu g olmazsa organlar almayp, canlnn canlln srdremez bir hale geleceini ifade eder. Mesela el, akl sayesinde iini yapar; akl komut vermezse ayak yrmez, gz doru gremez, kulak yanl iitir. Hakikatte btn iler akldan hsl olur; organlar akln emrinde alan aletlerdir. 764 demektedir. Hac Bekta Veli ise akl, iman ve eytan u ekilde sembolize eder: man koyun, akl oban, blis kurttur. 765 Gazl (.505/1111) bedeni, ehre; akl, melike benzetir.766

Yamur Yay., stanbul, 1977, s. 193; Kenan Grsoy, J.P. Sartre Ateizmin Dourduu Problemler, Ankara, 1991, s. 51; Nurettin Topu, slam ve nsan Mevln ve Tasavvuf, Dergah Yay., stanbul, 1988, s. 15-19. ahin Filiz, slam Felsefesinde Mistik Bilginin Yeri, nsa n Yay., stanbul, 1995, s. 138; Bu noktada akl dlk ile akl stlk kavramlar dikkatle irdelenmelidir. Bkz. Kufral, Kasm, Gazl, MEB A., stanbul 1948, s. 499; Vural, Mehmet, Gazlnin Epistemolojisinde Sezgi ve lham, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 182 -3. 761 Gazl, hy, III, s. 4. 762 Gazl, a.g.e., I, s. 82. 763 Gazl, hy, I, ss. 86-87. 764 Fhi Mfh, s.166. 765 Hac Bekta Veli, Makalt, s.41. 766 Gazl, Mericl-Kuds, s. 84.

173

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd akln tanmn Akla gelince o, ruhun dili ve basiretin tercmandr. Rh iin basiret ise onun kalbi, akl da lisan yerindedir.767 eklinde yapmaktadr. Yine Shreverd, insann znn akl olduunu syleyerek deiik bir tanmlama yapmtr. Her eyin bir z vardr. nsann z akl, akln z de sabrdr. denmitir.768 Grld zere Shreverd, akl felsef anlamda bir tanmla deil769 insann sorumluluu balamyla izah etme taraftardr. nsan sorumluluk altnda tutan ve hesaba ve ikaba muhatap klan zellii akldr.770 Bu anlamda insan dier varlklardan ayran ynde bu sorumlu olutur. nsann insan olmas ise ancak bu sorumluluu yklenebilecek bir potansiyele sahip oluuyla ilgilidir ki bu potansiyel akldr. Akl bu anlamda insann z konumuna gelmi olmaktadr. Shreverd, akln tanmn felsefi anlamda da yapar. o, akl aydnlanm bir cevherdir diyerek akl tanmlar. 771 Shreverd, akl kelimesini szlk anlam zerinden de yorumlarda bulunur: Cehalet karanlk olduu iin akla, akl ad verilmitir. Akln basiretini nr kaplaynca, karanln zulmeti giderek gerekleri grmeye balar. te akla, cehalete mni olduu iin man; engel anlamnda akl ad verilmitir. denilmitir772 diyerek konuyu izah eder.

767 Shreverd, Avrif, vr.147a. 768 Shreverd, Avrif, vr.159a. 769 Filozoflarn akln mahiyetine y nelik dnceleri iin bkz: Bolay, Sleyman Hayri, Akl, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss. 239-42. 770 Tillich, mann Dinamikleri, ss. 71-2. 771 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 3a. 772 Shreverd, Avrif, vr.147b.

174

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

O, akln mahiyeti773 konusunda da kendine has yorumlarda bulunur. Shreverd, alimlerin akln mahiyeti hakknda ihtilaf ettiklerini ve bu konuda ok farkl fikirler serd ettiklerini syler. Bu grleri fazla detaya girmeden aklamakla yetinen Shreverd, sonunda kendi fikrini ifade eder: Akln mahiyeti konusunda insanlar ihtilf ettiler. Bu konuda sylenenler oktur. Biz bu szleri nakletmeyi uygun grmyoruz. Zaten bu, gayemiz de deil.774 Bir grup yle dedi: Akl ilimlerden biridir. limlerin btnnden hli olan bir eye akl denilmeyecei gibi, ilimlerin hepsi de akl demek deildir. limlerin oundan nasibi olmayan bir kimseye akll denilebilir. Akl nazar ilimlerden deildir. Bu tanmlama Shreverd, itiraz eder ve: Ancak nazariyenin nde gelen artlarndan biri, onda kmil bir akln nceden bulunmasdr. Buna gre akl, ilimlerin hepsi deilse de, zarur ilimlerden biridir. Duyu organlarndan bazs arzal olan kimse, zarur ilimlerden bir ksmn anlam olsa da kendisine akll kii denilebilir.775 der. Bir grup da: Akl ilimlerin ksmlarndan biri deildir. Eer yle olsayd, Cenb- Hakkn dndaki mmkn ve muhallerden gafil olan kimsenin akll saylmamas gerekirdi. Halbuki biz, ou zaman aklllarn gaflette bulunduunu gryoruz. Bu yzden Akl, kendisi ile ilimlerin idrak edilebildii bir sfattr. dediler.776 Grld zere Shreverd, akln mahiyeti hakknda yaplan tartmalar ksaca nakletmitir. Bu noktada Muhasibden de bir alnt yapan Shreverd, bu farkl tartmalar bir noktada toplama niyetindedir:

773 Ko, Turan, lmszlk Dncesi, z Yaynclk, stanbul 1991, ss. 37-9. 774 Shreverd, Avrif, vr.147b. 775 Shreverd, Avrif, vr.147b. 776 Shreverd, Avrif, vr.147b.

175

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sflerin en byklerinden biri olan Haris el-Muhsib (.243/857)den yle dedii nakledilmitir: Akl, ilimlerin kendisi ile idrak edilebildii bir tabiattr.777 Btn bunlar naklettikten sonra Shreverd, kendi grn u ekilde aklar: Akl, ulv olan rh- insannin cevheri, onun dili ve klavuzudur.778 Shreverdnin akl tanmn bu ekilde verdikten sonra bu konudaki

aklamalarn incelemeye geebiliriz. O yle der: Buna gre akl ifade ederken sylediimiz szler ortaya km olur. O da udur: Akl, ruhun dilidir. nk ruh, Allahn emrindendir. O, dalarn, yerin ve gklerin kand lh emaneti tayan ltifedir. Akln nuru, ruhtan feyz alr. limler de akln nuru ile renilebilir. Akl, ilimlere gre yaz tahtas mesabesindedir. Grld zere o, akl ruhun dili olarak tanmlamaktadr. Ruh, Allahn emrindendir ve emanet-i uzmay o tamaktadr. Akln ruhtan feyz aldn syleyen Shreverd, ilimlerin ancak akln ruhtan feyizlenmi nuruyla renilebileceini ifade etmektedir. Yine o, akln nefsle ilikisi konusunu da izah eder: Akl, normal yaratl gerei, bazen nefs tarafna evrilmi onun etkisine giren bir ekilde, bazen da derecesi ykselerek istikamete ynelmi olarak
777 Shreverd, Avrif, vr.147b. 778 Shreverd, Avrif, vr.145a; a.m., Cezzbl -Kulb, vr. 3a.Konuyla ilgili olarak Hseyin Nasr unlar syler: Hem vahyin kayna olan hem de mikrokozmik olarak insanda mevcut olan zek (intellect, mdrike), sadece akl anlamnda anlalmamaldr. Akl, ayn anda hem mdrike (intellectus) veya nous778, hem de ratio ya da akl (raison)dr. te bu, ayn anda hem insanda parlayan lh bir gne, hem de bu gnein zihin plannda yansmas olup bizim akl dediimiz eydir. Asrlar boyunca, Mslman hakmler akln, iki taraf keskin bir kl olduunu kabul etmilerdi. Gazl (.505/1111), Mevln (.672/1273) Celleddin Rm ve Fahreddin Rz gibi baz limler, saf beer akln, bir hicap ve snrlanma olarak olumsuz yann ve lh hakikate ulama konusundaki yetersizliini gstermilerdi. Gerekte Celleddin Rm, Cz akldr ki, kll akln hretini kaybettirmitir derken, cz akl (raison) ile kll akl (intellect) arasndaki farkn, pekla bilincindeydi. Seyyid Hseyin Nasr, Kurnda Vahiy, Dnce ve Akl ev. Sdk Kl, slmda Sembolik Dil, s. 238; Muhasib de akln Allah bilmede yetersiz olduunun altn izer. bkz: Bolat, Ali, Muhasibye Gre Marifetin Unsurlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 135.

176

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bulunabilir. Akl nefs tarafna meyletmi ve onun etkisine girmi olan kimse, akln kinatn czlerine datarak orta yolu kaybetmi, doruluktan ayrlm olur. Akl derece itibar ile yksek olan doru yolu bulmu kimsenin akl, ruhun kalbi durumunda olan basiretle kuvvetlenmitir. Kinat yaratan Cenb- Hakk'a giden yolu bulmutur. Kinat yaratcs ile tanm, marifetin btn eitleri ile Mkevvin olan Allah ve yarat olan kinat bilmi olur. Byle bir akl, insan doru yola gtren akldr. Ki Cenb- Hakk, akln, ynelmesini istedii bir hususta, kendisine ynelmesini, ktln gstererek, yz evirmesini emrettii bir konuda da akln, bundan kanmasn sevmesi buna dellet eder. Byle bir akl Allahn sevdii ve yaplmasn emrettii eyleri yapmaya, gazab ettii ve yasaklad eylerden de kanmaya devam eder. Akl ne zaman istikamet zere bulunursa, basiretle kuvvetlendirilir. Sahibine doru yolu gsterir, sapklktan uzaklatrr. 779 Grld zere Shreverd, akln, nefse ve ruha ynelmesine gre doru yolu bulup bulamayacann altn izer ve nefs tarafna ynelmi bir akln sahibi doruluktan sapacan, ruha meyleden akln sahibinin ise doru yolu bulabileceini ifade eder. Shreverd, bu son ekilde var olan akln, kendisinden Allahn raz olduu bir hale kavuacan da kaydeder. Akln yeri konusundaki tartmalara da deinen Shreverd, bu konudaki farkl yaklamlarn sebebinin akln yapsndan ve belli bir izgi zerinde istikrarl olarak devam edememesi olduunu syler: Akln yeri konusundaki ihtilaflar ve bu hususta konuulan szlere gelince; Bir ksm, akln yerinin dima, dier bir ksm da kalb olduunu ileri srmtr. Bunlar iin hakikatini kavramaya alan kimselerin szleridir. Bu husustaki ihtilflar

779 Shreverd, Avrif, vr.147b.

177

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

akln belli bir izgide istikrarl olarak devam etmemesinden kaynaklanmaktadr. Akl bazen iyilie, bazen da ktle ynelir. Kalb iyilie, dima da ktle nispet edilir. Akln tasarruf ve tedbiri ktlk ve isyana ynelik grlrse yerinin dima, iyilik ve gzelliklere ynelik olursa yerinin kalb olduu ileri srlmtr.780 Grld zere dima ktlklere, kalb ise iyiliklere nispet edildiinden, akl iyilikler yneldiinde yerinin kalb; ktlklere meylettiinde de yerinin dima olduu dnlmtr. Shreverd, akln yeri konusunda Dvd (a.s.)dan gelen bir haber de, olu Sleyman (a.s.)a: Sendeki akln yeri neresidir? diye sorduu, onun da: Kalbdir. nk kalb ruhun kalb, ruh da hayat ve canlln kalbdr. eklinde cevap verdiini781 nakletmitir. Yine o, mann aklnn kalbte yerleik olduu, buna yn veren eyin de gste, fudn tam ortasnda yer ald ileri srlmtr.782 eklinde de bir nakilde bulunarak akln yeri konusundaki tartmay izah etmeye almtr. Akln snr konusunda da geni izahatta bulunan Shreverd, bu konuya brahim (a.s.)a gklerin melektunu gsterildiini ifade eden yet-i kerme ile aklk getirir: Cenb- Hakk: Bylece biz, brahime gklerin ve yerin melektunu (byk ve harikulade muhteem varlklarn) gsteriyorduk ki (kudretimize ve azametimize) kesin inananlardan olsun.783 buyurmutur. yet-i kerimede ifade edilen kesin inananlarda n ve yakn sahiplerinden olma meselesi ancak bu manevi doumla kazanlabilir. Manevi douma sahip olmayan

780 Shreverd, Avrif, vr.145b. 781 Shreverd, Avrif, vr.146a. 782 Shreverd, Avrif, vr.148a. 783 Enam, 75.

178

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kimse, peygamberlerin mirass olmaya hak kazanamaz. O, ne kadar anlayl ve zeki de olsa, ikinci bir doumu yoksa, peygamber mirasl kendisine ulamaz. nk anlay ve zeka akln neticesidir. Halbuki akl eriatn nurundan mahrum ve kuru olursa, mlk aleminde ne kadar dolarsa da melekt alemine mdahale edemez. Bu aleme giremez. Bundan dolaydr ki akl, mlk aleminde tasarrufa sahip olduu iin matematik ilminin delillerine vakf ykselemez.784 Grld zere Shreverd, bir insann manev doum olarak da adlandrlabilecek ikinci bir doum gerekletirmeden ne kadar zeki ve anlayl olursa olsun alem-i melekta ykselemeyeceini ve Peygamber mirass olma makamna asla ykselemeyeceini ifade etmektedir. 785 Ona gre zeka, akln bir neticesidir. Eer akl eriat nurundan mahrum ve kuru bir halde bulunursa mlk aleminde ne kadar dolarsa dolasn melekt alemine vasl olamayacan bildirir. Byle bir akl mlk aleminde bir ksm ilimlere ulaabilir ancak melekt aleminden786 hibir ilme vris olamaz.787 Ayn dnceyi paylaan Gazl (.505/1111) de akln kendi bana ok az eyi halledebileceini nk onun bir eyin cziyyatnn deil ancak klliyatnn bilgisine vakf olabileceini kaydeder. eriat ise bir eyin hem cziyatnn hem de klliyatnn bilgisine vakftr. Bundan tr akl eriatn na muhtatr. 788 olabilir. Fakat melekt alemine

784 Shreverd, Avrif, vr.26b. 785 Gazl (.505/1111) de, melekt leminde seyahat etmekten bahseder. Gazl, Mericl-Kuds, s. 8; Uluda, Sleyman, lem, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss. 360-1. 786 Azamat, Nihat, Melekt, TDVA, Ankara 2004, c.XXIX, ss. 47-8. 787 Konunun geni bir tartmas iin bkz: Kam, Ferit,Vahdet-i Vcud, Sadeletiren: Ethem Cebeciolu, DB. Yay., Ankara 1994, ss. 56-7. 788 Gazl, Mericl-Kuds, s. 50; Nasr, Nihat, Aklc Yanlg, Sr Yay., stanbul 2002, ss. 64-7.

179

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

lemi, mlk ve melekt789 olmak zere ikiye ayran790 Shreverd, Alem-i mlk, kainatn d yz ve grn; alem-i melektu da, kainatn i yz ve esrar olarak791 tanmlar. Bu tanma gre akl mlk aleminde her halde bir faaliyet gsterebildii halde melekt aleminde ancak eriat nuruyla aydnlanmak ve bahsi geen manev doumu gerekletirmek sretiyle etkin olabilir. 792 Shreverd, kuru bir aklla meselelere bakanlarn ou zaman doruyu bulmaktan mahrum kaldklarn ve bu durumun kalbin ve ruhun konu ile ilgili aklamalarndan mahrum kalmalarndan kaynaklandn ifade eder: Akl, ruhun dili ve tercman; hidyet nurlarnn kendinden kaynakland basiret ve kalbin nurudur. Tercman yani dilin konutuu eyler, kalb tarafndan bilinen, tercme edilen eylerdir. Kalbin bildii eyler, genellikle tercme eden dil tarafndan bilinmez. Bu yzden, enbiya ve onlara tabi olanlar nezdinde insana Allahn ltfu olan hidyet nurundan yoksun kuru bir aklla meselelere bakanlar, ou zaman doruyu bulmaktan mahrum olur. Meselelere kuru aklla bakanlar, kalbin ve ruhun aklamalarndan mahrum olduklar iin nlerine perdeler sarktlr ve gerei bulamazlar.793 Shreverd, akln eitleri olarak kabul edilen akl- maad ve akl- maa kavramlarna da aklk getirir. Baz alimlerin bu ayrm yaptn ifade eden

789 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 774 -5; el-Crcn, et-Tarft, s.296; Kn, Mucem, s. 108; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl , 1. Bask, Kahire 2003, s. 967; lem-i melekuta beyz tabir olunur.Uluda, Sleyman, Beyz, TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 100; lem-i mlk ve melekt iin bkz: Altnta, Tasavvuf Tarihi, ss. 117 -8; Ate, Sleyman, Hazart- Hams, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.116; elik, sa, Tasavvufi Gelenekte Hazarat - Hams veya Tenezzlt- Seba Anlay lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, ss. 172-3. 790 Shreverd, Nbetl-Beyn f Tefsril -Kurni Alet-Temam, Sleymaniye Ktphanesi, Hac Beir Aa/24, vr.2b. 791 Shreverd, Avrif, vr.26b. 792 Uluda, Sleyman, lem, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss. 361; Gndz, rfan , Cebert, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 193-4. 793 Shreverd, Avrif, vr.27a.

180

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, aslnda byle bir ayrmn akln farkl hallerinden baka bir ey olmadn dnr: Bazlar da der ki: Akl iki ksmdr. Birincisi, kendisi ile dnya ileri grlen akl (akl- maa), ikincisi de yine kendisi ile ahiret ileri grlen akldr (akl- maad).794 Birinci akln, ruhun nurundan, ikinci akln da hidyet nurundan etkilendii belirtilmitir. Birinci akl btn insanlarda; ikinci akl ise mrikler dnda yalnzca Cenab- Hakkn birliine inananlarda bulunur.795 Akln bu ekilde farkl ol arak isimlendirilmesinin farkl akllarn varlnn bir gstergesi olarak alglanmamas gerektiini dnen Shreverd, bu iki akln tek bir akl olduunu ifade eder: Ruhun dili diye akladmz akl, gerekte iki ayr tr deil, tek bir akldr.796 Akln farkl hallerini ise onun, eriat nuruyla aydnlanmas veya bu nurdan mahrum olmasyla aklar: Ancak akl, derece itibar ile ykselir ve istikamet zere olursa, basiretle kuvvetlenir, mutedil olur ve her eyi yerli yerine kor ve ylece deerlendirir. Bu akl eriatn nuru ile aydnlanan akldr. nk onun ykselii ve itidale kavumas, eriat nurunun aydnlatmas ile doru yolu bulmasndandr.797 Grld zere akl- maad diye tanmlanan akl Shreverd, akln, eriat nuruyla aydnlanmas hali olarak takdim etmektedir. Bu durumun izahn ise u ekilde yapar:
794 Uluda, Sleyman, Akl, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss.246-7. 795 Shreverd, Avrif, vr.147b; Yu nus Emre de akl e ayrr: Akl- Maa, akl- Maad ve akl- Kll. bkz. Yunus Emre, Risalat al-Nushiyye ve Divan, stanbul 1965, s. 2; imek, Selami, Son Dnem Rifai eyhlerinden Edirneli Kabul Mustafa Efendinin Risale -i Tasavvuf Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 257. 796 Shreverd, Avrif, vr.148a. 797 Shreverd, Avrif, vr.148a.

181

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nk eriat, Hz. Peygamber (s.)in dili ile gelmitir. Bu ise, Onun ruhunun lh huzura ve Cenb- Hakka yakn olmasndan, Allah Telnn yet ve kudretlerine kar kalb durumunda bulunan ruh basiretinin kef gcnden, aklnn istikametinin basiretle takviye edilmesinden kaynaklanmtr. 798 Bu haldeki bir akln melekt aleminin ilimlerine miras olacan da u ekilde izah eder: Akl eriat nuru ile aydnlanan ve basiretle takviye edilen kimse, basiret erbabnn ve yalnzca mcerret akla dayanmayan sahiplerinin mkefesine mahsus olan ve kinatn btnn ifade eden melekt lemini kavrayabilir. 799 Akln eriat nuruyla aydnlanmadnda alaca hal ise basiretten mahrumiyet olacak ve bu haldeki bir akl da ancak mlk aleminden bir ksm ilimlere sahip olabilecektir. Basiret, akln iine ald ilimlerin tmn kuatr. Akl bunu ifade etmekten cizdir. Kalb iinde bulunan eylerin bir ksmn dile verdii, dier ksmn da kendisine ayrd gibi, akl da basiretin kendisine verdii ve gsterdii eyleri ifade edebilen bir tercmandr. Buna gre, eriatn nuru ile aydnlanmayan mcerret bir akla dayanan ve yalnz onun verilerine gre hareket eden kimse ancak kinatn zahirini ifade eden mlk aleminin ve kinatn ilimlerinden nasibini alabilir.800 Akln, dier bir taksimine de yer veren Shreverd, bu gre de katlmaz ve akln bir ve ayn akl olduu ynndeki fikrini savunur: Bazlar da: Akl, ikidir. Birisi, hidyete gtren akldr, kalbte yerlemitir. Bu, mminlerin ve imanlarnda yakne ermilerin kalbidir. Hidyete gtren akl ynlendiren ey, sadrda fuadn tam ortasndadr. Dier akl ise, dimada yerlemi
798 Shreverd, Avrif, vr.148a. 799 Shreverd, Avrif, vr.148a. 800 Shreverd, Avrif, vr.148a.

182

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olup, ynlendirici sadrda, fuadn iki gz arasndadr. Birinci akl, ahiretle ilgili ileri, ikinci akl da dnya ile ilgili ileri idare eder. der. Bu fikre cevab ise u ekildedir: Yukarda belirttiimiz gibi akl birdir. Ancak o, basiretle takviye edildii zaman, hem dnya, hem de ahiret ilerini; yalnz ve tek bana kald zaman da iki iten birini idare eder. Byle deerlendirmek daha ak ve daha kolay anlalabilen bir ifadedir. Akl, insann kendisi ile, eyalar ve olaylar kavrayabildii tek bir akldr. Bu bazen basiretle takviye edilerek, nefsi iyi ynlere sevk eder. Bazen de tabii zellikleri ile tek bana kalarak ktlklere yneltebilir.801 Grld zere Shreverd, akln ayn ve tek bir akl olduunu ve basiretle takviye edilince nefsi iyi ynlere sevk ettiini, nefs ve tabi zellikleriyle tek bana kalnca da kiiyi ktlklere ynlendirdiini ifade etmektedir. Shreverd, akln ve nefs ile olan ilikisine ve nefs zerindeki etkisine de deinir: Akl, ulv olan rh- insannin cevheri, onun dili ve klavuzudur. Akln kalb-i meyyed ve itminana ermi nefs -i zekiyye zerindeki tasarrufu, bir babann salih ve itaatkr evladna, bir kocann saliha ve mut olan karsna muamelesine benzer. Kalb-i menksun nefs -i emmre zerindeki tasarrufu da, bir babann asi evladna, bir kocann da ahlksz olan karsna muamelesi gibidir. Kalb-i menks, bir yn ile tersine evrilmi dier yn ile de hem nefs -i emmre, hem de kalb-i meyyed tarafna doru ekilmektedir. yle ise kalb iin ikisinden birinin bulunmas mutlaka gereklidir.802

801 Shreverd, Avrif, vr.148a. 802 Shreverd, Avrif, vr.145b.

183

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere ruhun tercman durumunda bulunan akl ile mutmainne makamna ermi nefs arasnda, baba ile itaatkar evlat arasndaki ilikiye benzer bir iliki vardr. Bu ilikide samimiyet ve ciddiyet yannda efkatle muamele ve hrmet de vardr. Akl bu haldeki nefse efkatli ve samimi yaklarken bu nefs de akla ciddi ve hrmetli bir halde karlk verir. Bunun tersi de sz konusudur. Hevasna uymu nefs, akl da kendisine uydurmu ve onun cehaletin karanlklarna gmmtr. Akl insan Allahn honut olaca eylere, nefs ise hev ve heveslere arr. Akln arsna uyan, imana ve tevhide ular. Nefsin arlarna kaplan kimse de sapkla ve kfre der.803 eklindeki ifade bu durumu izah etmektedir. Akln nefs ile ilikisi hususunu bu ekilde izah ettikten sonra Shreverdnin aklla ruh arasndaki iliki konusundaki grlerine de geebiliriz. Akl, ruhla bir varlk ve kiilik kazanr. Onunla eya zerine hccet getirebilir. Eer rh olmasayd, akl dumura urar, hibir eyin leh ve aleyhinde bir delil getiremezdi.804 Grld zere akl ancak ruhun varl ile var olabilen bir melekedir. Eer ruh olmasayd akl dumura urar ve her hangi bir ey zerine hkm ve hccet getiremezdi. Bizim kanaatimize gre de akl ruhun bir parlts ve ondan bir yndr. Bu duruma gre akl ancak ruh- insn ile faaliyet gsterebilmektedir. Akl, ruh olmadan, kiiye doru ve yanl gsteremedii gibi lehte ve aleyhte de bir delil getirememektedir.

803 Hucvir, Keful -Mahcb, s. 321. 804 Shreverd, Avrif, vr.144a.

184

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

3. KALB Arapa bir kelime olan kalb, bir eyi bulunduu halden bir baka hale evirmek, bir ynden dier bir yne evirmek; bir taraftan br tarafa dndrmek gibi anlamlara gelmektedir. Kalb kelimesi zaman zaman fud, akl, bir eyin z, ortas ve hakikati gibi anlamlarda kullanldna da iret edilmitir.805 nsan kalbine de, srekli yn deitirip halden hale getii iin bu isim verilmitir. 806 Kalb; nefs, ruh, ekirdek, tohum ve ylan diye de isimlendirilir. Ancak bunlar mecaz olarak kullanlr.807 Istlahta ise iki anlamda kullanlmtr: Birincisi, gsn sol tarafnda, sol memenin altnda am kozalana benzeyen ve yaps, dokusu ve biztihi mteharrik olma gibi zellikleri itibariyle bedendeki dier uzuvlardan farkl olan ve vcutta kan deverann gerekletirmek suretiyle insan hayatnn devamn salayan zel bir et parasdr. Dilimizde yrek diye mehur olan bu et paras, tp ilminin megul olduu cisman kalbdir.808 kincisi ise birincisinin melekt boyutu ve ayn zamanda uur, vicdan, idrk, duygu, akl ve irade gcnn merkezi olan ruhan bir varlktr.809 nsann asl hakikati (benlii) de ite bu kalbdir. Bu yn itibariyle insana lim, rif ve mdrik denilmitir. 810 Kalbe, nefs denilmesi, nefsin bedende olmasndan kaynaklanmaktadr. Bu bakmdan mutasavvflar, kalbi ruh ve nefs arasnda mcerred nurn bir cevher
805er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 560; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 681 ; bn Manzr, Lisn, c.I., ss.685-8; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht,ss.162-3; Zebd, Tcl-Ars, c. IV, s.68; Tehnev, Kef, c. II , s. 1170-4; Asm Efendi, Kamus, c.I, s.466; el-Mnv,et-Tevfk, ss.588-9;Sud, elMucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 916 -20; Abdl-Mnim el-Hfn, MevsatsSfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 915-7; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.753. 806 Rgb el-Isfahn, ss. 681-682. 807 el-Crcn, et-Tarft, s.229 . 808 Elmall, Hak Dini, c.I., ss.209-210. 809 Kbr, Fevih, s.142; Gazl, Mericl-Kuds, s. 16. 810 el-Crcn, et-Tarft, s.229;Asm Efendi, a.g.e., c.I., s.445; Elmall, a.g.e., c.I., ss.209-211; Gazl,hy, c.III., s.113; Kn, Mucem, s.162.

185

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olarak tanmlarlar.811 nsann idrak eden ve bilen, muhatap olarak alnan, cezalandrlan, korkutulan ve aranlan ksm olan bu kalb, melekt lemindendir. 812 Kurn- Kermde, eitli ekillerde yz otuz iki kere geen kalb,813 Allahn, insanda kendisini muhatap ald yndr.814 Kurnda kalb, doru,815 kibirli,816 yalvaran,817 gnahkr,818 imanla mutmain olan,819 Allah anmaktan gaflet eden,820 hasta olan,821 hidyete ulaan,822 anlama kabiliyetine sahip olan,823 takva sahibi olan,824 imann yeri825 ve kendisiyle akledilen826 olarak eitli vasflarla nitelendirilmektedir. Kalb, insann dnen, kavrayan, anlayan, inanan, phe eden yn,827 kin ve fkesinin sakland yerdir. 828 Akl manasna da gelmektedir.829 Tasavvuf tarihine bir gz attmzda, bir ok mutasavvfn kalbi ruh manasnda kullandklarn grrz. 830

811 Tehanev, II, 1170. 812 Frager, Robert, Kalb Nefs ve Ruh, brahim Kapaklkaya, Gelenek, stanbul 2005, s. 28. 813 Abdlbaki, Muhammed Fut, el-Mucemul-Mfehres li-Elfzil-Kurnil-Kerm, Kahire 1987, ss.549-551. 814 Bakara ,6; Al-i mrn, 151,154; Arf, 101,179. 815 uar, 46; Sfft, 84. 816 Mmin, 35. 817 Kf, 33. 818 Bakara, 283. 819 Bakara, 260; Rad, 28; Nahl, 106. 820 Kehf, 28. 821 Ahzb, 32. 822 Tebn, 11. 823 Araf, 179. 824 Hac, 32. 825 Hucurat, 14. 826 Hac, 46. 827 Tevbe, 67. 828 Tevbe, 15; Kalbe beyt tabir olunmutur ki bu isim onun lh fuyuzat alan ynne istinaden verilmitir. Gndz, rfan, Beyt, TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 86. 829 Hacc, 46; Kf, 37. 830 Gazal, hy, c.III, s. 3 vd.; Crcn, Tarft, s.119; Kn, Mucem, s. 162; mam- Rabban, c.I, s. 231 (287. Mektup); Hfn, Mucemu Mustalihtis-Sfiyye, ss.218-19; Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl, s. 274; Uluda, Sleyman, Kalb, TDVA, stanbul 2001, c.XXIV, s.231.

186

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Gazl (.505/1111), kalbi, tm azalarn mdebbiri olan ruh diye tarif eder.831 Yine o, kalbi, Allah bilen, Ona ynelen, Allah iin amel eden, Allah katnda olanlar kefeden, dier uzuvlarn da kendisine tbi olup, onun hizmetileri olduu organ eklinde tarif eder. 832 bn Arab (.638/1240) kalbi, mecaz olarak btn bilgiyi nakleden let veya bu bilginin tecell ettii merkez kabul etmektedir. Burada letle kastedilen, gste yer alan kalb deil, cisman ve manev bakmdan onunla ilgili olduu halde, ondan farkl ve baka olan bir eydir. Kalb kelimesi sadece insann akl ynnn, ruhun bir semboldr. Bu kalb, bn Arab (.638/1240)nin kll akl ilkesinin ayrlmaz bir parasdr. nk sfnin kalbi filozoflarn cz akl ile ayndr. Sfnin kalbi, hayal gc araclyla, kendisinde aksettirilen eyi yanstr. Bu durumda himmetin teksif edildii ey, bir d hakikate sahipmi gibi grnr, fakat onu sfden bakas gremez.833 bn Arab (.638/1240)nin bu szn Gazzalde teyid eder. Kalb yle bir varlktr ki, insan onu bildii zaman, nefsini, nefsini bildii zaman da Rabbini bilir.834 Kalbini bilmeyen kendini, kendini bilmeyen Rabbini bilmez. Kalb, insann madd ve manev ynnn birletii yer olup, varln btn hareketlerinin kendisinden kaynakland merkezdir. Manev ynyle bir sezgi

831 Gazl, Mericl-Kuds, s. 77. 832 Gazl, hy-u Ulmid-Dn, c. 3, s. 7. 833 Ebul-Al Afif, Muhyiddin bnul -Arab (.638/1240)nin Tasavvuf Felsefesi, ev. Mehmet Da, Ankara 1974, s. 108, 122. 834 Gazl, hy, c. III, s. 7.

187

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

organ olan kalb, Allahn bakt yer durumundadr. Allah, ekillerinize ve mallarnza deil, kalblerinize ve amellerinize bakar. 835 Shreverd, kalbin, nefs ve ruh arasndaki ilikide temel nokta olduunu izah eder ve Kulun duygu ve uur merkezi olan kalbinin, biri nefse dieri de ruha ynelik iki yz vardr. Ruha bakan taraf ile ruhtan, nefse bakan taraf ile de nefisten tesirler alr. Nefsin kalb zerindeki menfi etkisi itminana erinceye kadar devam eder. Slikin nefsi, seyr slk ile mutmainne derecesine erdii zaman, artk nefs de kalbe mspet tesirler yapaca iin onu ynlendirmekten kurtulur.836 Slku sona erer. nk o, nefsin ktl emreden isteklerine kar mcadelede baarl olmu ve kendisini, iyilie sevk eder hale getirmitir. Bylece nefs, dizginlenince Cenab- Hakkn emirlerini yerine getirmeye koyulur. Kalb de nefse ynelik tarafa boynunu uzatarak oradan da iyi tesirler almaya balar. Bylece mrdlerin, taliplerin ve sadklarn nefsi, kalb ile nefsin aralarndaki cins benzerliinden dolay kalb zelliini alr.837 der. Buna gre kalbin, hem nefsi tarafndan hem de ruh tarafndan tesirler alabilecek bir yn olduunu, nefisten ald tesirlerden ancak mutmainne makamnda kurtulabileceini, bunun da byk bir mcadele sonucu nefsin ktlklere sevk edici ynnn terbiyesi neticesinde meydana geleceini syleyebiliriz. Ayrca anlaldna gre Shreverd, nefsin terbiye olmu haline, kalb ile cins benzerliinden dolay kalb zelliini alabileceini de ifade etmektedir.

835 Ahmed bn Hanbel, el-Msned, thk.: Abdullah Muhammed ed-Derv I-X+I-II Fihrist, Beyrut 1991, c.II., ss.285-539; bn Mace, Muhammed b. Yezd el-Kazvin, Snen bn-i Mce, thk.: Muhammed Fud Abdulbk, I-II, Beyrut trs., c.II., 1388; Uluda, Sleyman, Kalb, TDVA, stanbul 2001, c.XXIV, ss.230-1; Gztok, akir, Tasavvuf Eitimde Bilginin Elde Edilmesi, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, ss.99 -100. 836 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 19b. 837 Shreverd, Avrif, vr. 26b; Benzer grler iin bkz. Trer, Osman, Tasavvuf Dncede nsan, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 13.

188

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Mutasavvflar, genellikle kalbi organlarn en stn sayarak, onu krala, dier organlar da askerlere benzetmilerdir. Kalb iyi olursa, dier organlar da iyi, kt olursa dier organlar da kt olur. Hz. Peygamberin u hadisi bunu aklar mahiyettedir: O, iyi olduunda btn beden iyi olur. yet bozulursa bedenin dier organlar da bozulur.838 Kalbin bozukluu yalan, gybet ve bo szlerle kendisini gsterir. Kalbi bu ktlklerden kurtarmak iin, Allah zikirle imar ve tezkiye etmek gerekir.839 Sadece zhir amellere nem verip kalb amellerine nem vermeyen bir kii kurtulua eremez. Allaha kavumak isteyen kimse, Ona teslim olmal, dnyaya kalbinde yer vermemelidir. Shreverd de, kalbin vcutta ynetici olduunu ifade eder. Kalb ise organlarn emri ve yneticisidir. Organlar kalbin irdesi ve hareketi olmakszn bir yere kmldayamazlar.840 diyerek kalbin vcut iin nemini ve konumunu izah eder. Shreverd, kalbin mahiyeti konusunda Tster (.283/896)nin szn nakleder: Sehl b. Abdullh et-Tsteri; Kalbin iki yn vardr. Birincisi; btn tarafdr. Onun kula ve gz841 vardr. Bu, kalbin de kalbi, sveyds ve esasdr. kinci taraf ise, organ olarak bulunan zahir kalbtir. Onun da akl vardr. Kalbteki akl, tpk gzdeki grme kabiliyeti gibidir. 842

838 Buhr, man, 39; M slim, Muskt, 107; bn Mce, Fiten, 14; Ahmed b. Hanbel, Musned, IV, 270; Drim, Byu, 1. 839 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 9b. 840 Shreverd, Avrif, vr.155a. 841 Manev gz iin bkz: Yazc, Tahsin, em, TDVA., stanbul 1993, c.VIII, s. 276. 842 Shreverd, Avrif, vr.152a; a.m, Futuht, vr.3a.

189

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere Shreverd, de kalbi madd ve manev kalb olarak ikiye ayrr. Batn taraf olarak isimlendirilen ksm manev kalbi, zahir kalb de organ olan kalbi843 temsil etmektedir. Yine Shreverd, Ruhun sknete kavumasndan kalbin nefsi meydana gelmitir. Bu ltif kalble, et paras olan ve nef sin mahalli bulunan kalbi kastediyorum. Et paras ise halk aleminden meydana getirilmitir. Kalbin, emir leminde rh ve nefsten meydana gelmesi, halk leminde zrriyetin Hz. Adem ile Havvadan meydana gelmesi gibidir. ki ein birbirinde karlkl bir sknet bulmas olmasayd kalb meydana gelmezdi.844 demektedir. Bu tanmlamaya gre madd kalb nefsin mahallidir ve halk alemindendir. Bu arada kalbin emir aleminden meydana gelmi bir yn vardr ki bu ynn meydana geliine de Hz. Adem ve Hz. Havva rnei verilmektedir. Ruh ve nefs arasnda var olan skunetten dolay kalb meydana gelmitir. Shreverd, beden ve kalbin birbirine benzemesini de fanus rneiyle aklar: Sehl b. Abdullah yle derdi: Yakin atetir, ikrar fitil, amel de ya. Allah Tel: Onlar yzlerindeki secde izi ile tannrlar.845 Onlar, iinde k yanan bir fanus gibi nurludurlar.846 buyurmutur. Beden fanusunu aydnlatan ilah nur da yakn nuru, amel ya sebebiyle daha parlak k verir ve beden fanusu parlak bir yldz gibi olur, camdan akseden nurlar, beden fanusunu aydnlatt gibi ayn zamanda nur ateiyle, kalb yumuar ve bu yumuaklk bedene siryet eder, beden kalbin yumuaklyla yumuam olur. Bylece ikisini de iine alan bu yumuaklkla onlar tam manasyla yumuayarak beden ve kalb birbirine benzemi

843 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 19b. 844 Shreverd, Avrif, vr.145a; a.m, Futuht, vr.3a. 845 Feth, 29. 846 Nur, 35.

190

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olur. Allah Tel: Sonra onlarn beden ve kalbleri Allah zikrederek yumuad.847 buyurarak bedeni yumuaklkla vasflandrd gibi kalbi de ayn ekilde

vasflandrmtr. Kalb nur ile doldurulduunda, kalp yani beden de ondan siryet eden ns ve srur ile yumuar,848 zaman ve mekan kalbin nurlar iinde yok olduu gibi kelam, yetler ve sreler de yok olur. 849 Yine Shreverd, bedenin kalb ile olan ilikisine deinerek u aklamada bulunur: Kalbten tevazu gidip yerine kibir yerleince onun eseri baz organlarda grlmeye balar. nk kapta ne varsa darya o szar. Kibir, bazen boynun kaslmas, bazen da yanan krtrlmas eklinde izlerini gsterir. Nitekim Allah Tel: nsanlara kar yanan krtrma/Ns iin avurdunu iirme ve yeryznde almla yrme. phe yok ki, Allah hibir bbrleneni, vneni sevmez.850 buyurmaktadr. Kibrin almeti, nefsin isyana meyletmesi nnda, bazen da insann banda grlr. Nitekim: Onlara; gelin Allah'n Rasl sizin iin mafiret dilesin, denildii zaman balarn evirdiler.851 yet-i kerimesi kibrin bata grlen bu eklini anlatmaktadr.852 Grld zere Shreverd, kalbde olan duygularn bedene tesir ettiini ve beden ile kalb arasnda ok sk bir irtibatn mevcut olduunu dnmektedir. Kalbin nefs ile ilikisi konusu da Shreverdnin deindii kon ular arasndadr: lim ve marifet, azameti lhyye nurunun iksirine ittisal ile mahz nur olan ayandr. Nefsteki konuma ayan, ilhm bilgilere dnr. Nefs, zt- lhyye

847 Zmer, 24. 848 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 53b. 849 Shreverd, Avrif, vr.117a. 850 Lukman, 18. 851 Mnafkun, 5. 852 Shreverd, Avrif, vr.80b.

191

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nurlarn almaa balar. Nefsin vcdu ve konumas olmasa, lh ilimler ortaya kmazd. nk nefsin konumas, (hadisn -nefs) nrlar almak iin madd bir kap mesabesindedir. Hadd-i ztnda kalbin ilim alacak bir eyi yoktur. Peygamber (s.) Efendimizin Onun kalbinden lisnna akan hikmet menblar oluur sz, kalbde nefs iin bir yn bulunmas ve o ynn tevecchnn ehdet lemi olmas bakmndan, kalbe iaret saylr. Tevecchn lem-i gayba olmas itibaryla kalbin, ruha taalluk eden bir yn vardr. Kalb mahlkat ile ilgili ilimleri nefsten alr. Ve onlar tercman mesabesinde olan dil ile dar karr, bakalarna verir, ilimlerin k yeri kalbtir. nk hepsinin kkleri oradadr. 853 Grld zere kalb, mahlukat ile ilgili ilimleri neftsen almakta ve dil vastasyla da dar karmaktadr. Kalbin ilim alacak bir imkan olmadn syleyen Shreverd, ilim ve marifetin, azameti ilahiye nurlarna ittisal ile mahz nur olduunu bu nurlarn nefs sayesinde ilhm bilgilere dntn, yine nefsin konumas olmadan da bu ilimlerin ortaya kamayacan ifade etmekt edir. Konunun bu aamasnda Gazl (.505/1111)nin tm kalblerin ftraten marifet -i hakaike msait olduunu sylediini ifade edelim. Ona gre her insann kalbi, marifet ve tevhid emanetini yklenip takat getirmeye kadirdir.
854

Bedende nefs ile ruh birbiri ile mcdele halindedir. Bu mcdelenin sahne olduu yerse kalbtir. 855 Kalb bazen ruhun arlarnn, bazen da nefsin isteklerinin

853 Shreverd, Avrif, vr.68b. 854 Gazl, Mericl-Kuds, s. 80. Mesleki celil-i sfyyeye gre kalb lahm paresinden ibaret olmayp deryay- b grn- lahutdan an be-an tecelli-sz olan hakaiki gaybiyye-i bi- nihayenin makam ve masdardr. Fuad, Ali, lmi Akademik ve Aratrma Dergisi Tasavvuf, Cerideyi Sfyyeden Selamet-i Kalbiye, (haz: Halim Gl), Ankara 2000, y., 1, sy., 3, s. 179. 855 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 19b.

192

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

etkisi altnda kalr.856 diyen Shreverd, kalbin nefse de ruha da ynelebileceini ifade eder. Tezkiyeye ermi nefisler, nasibi olan hazlara eritiinde kalblerin inirah artar. Kalble nefis arasnda bir anlama meydana gelir ve birbirlerine efkat gsterirler. Birinden dierine ulaan haz artar. Kalb hazz- lhden nasibini alnca nefse itminn hilati giydirilir. Ve bylece kalbin sekineti nefsin itminn artar.857 Nefs ile kalb arasnda bir anlamann meydana gelmesi iin nefslerin tezkiyeye ermeleri art koan Shreverd, nefsin hev ve hevesinden arndrldnda kalb ile aralarnda bir anlama meydana geldiini ve birbirlerine efkat gsterdiklerini, kalbin hazz- lhden nasibini alnca nefse de mutmainlik makamnn hilatinin verileceini, bu suretle de kalbin sekneti, nefsin de itminnnn artacan dnmektedir.858 Yalnz bu hususta dikkatli olmann gerekliliini de ifade eden Shreverd, bu iddiann ancak lim-i rabbnlere uygun bir hal olabileceine kildir: Dervilerden birini yle derken duymutum. nefis, kalbe, sen yemekte benimle olursan ben namazda seninle olurum. dermi. Bu hal ancak lim-i rabbnlere yakan deerli ahvaldendir. Nice iddiaclar vardr ki nefislerindeki bu tip iddialar yznden helak olmulardr. 859 Kalblerin istekli ve isteksiz zamanlar olduunu ifade eden Shreverd, baz kalblerin devaml isteki olduklarn ama bunlarn ok az olduunu, dier kalblerin istekli olmalarnn ise nefs ile mcadele ile mmkn olabileceini ifade etmek zere u satrlar kaydeder:

856 Shreverd, Avrif, vr.146b. 857 Shreverd, Avrif, vr.54b. 858 Bu konuda Shreverd, Hemedn ile ayn gr paylamaktadr. Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.73. 859 Shreverd, Avrif, vr.54b.

193

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sflerden biri yle der: Kalblerin istekli ve isteksiz olduu zamanlar vardr. steksiz olduu zamanlar yumuaklkla canlandrlr. Ar istekli olduu zaman, elest bezmindeki ahdine dndrlr. Bylece ok az dndaki kalbler daima istekli halde kalr. Kalblerin istekli halde devam ancak nefislerin itminn ve kalb ile ekimeden alkonmas, nefislerin kalblere saldrmasnn terki ile olur. Nefisler itminna erip hafif -mereplik, Hakktan uzaklama ve danklktan kurtularak istikrar kazannca haklar oalr. Belki haklardan haz duyar hale gelir. nk hakk yerine getirmede itaat, hakkn almada bir genilik vardr.860 Kalb ile nefs arasndaki iliki sadedinde naklettiimiz bu satrlardan da anlalaca zere Shreverd, kalbin selametinin, nefsin saldrlarndan

korunmasndan getiini dnmektedir. Nefs, Haktan uzaklama ve danklktan kurtulmas neticesinde haklar artmakta ve bu haklardan haz alabilmektedir. Kalbin, nefsi deitirmesinin rneini de Hazreti Peygamber (s.)den vererek bu konuyu akla kavuturan Shreverd: Hazreti Raslullahn kalb-i erifi, hidyet ve ilimle kaynayan bir denizdir. lim ve hidyet kalb denizinden nefsine ulat. Nefs -i saadetlerinde ilmin gzellii ve nimetleri ortaya kt; nefsin sfatlar ve huyu deiti. Sonra ilim kanallar azalara ulat. Mbarek azalar da ilmin bereketiyle gzelletiler. Allah Rasl (s.) bu ekilde tam bir gzellik ve mkemmellie ulanca, Cenab- Hakk kendisini beeriyete bir rehber ve rahmet olarak gnderdi. 861 Kalbin nurlanmas konusuna deinen Shreverd, bunun ancak istikamet ve ubudiyet vazifesini hakkyla ifa etmekle mmkn olabilece i fikrindedir:

860 Shreverd, Avrif, vr.54b. 861 Shreverd, Avrif, vr.7a.

194

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Fiilleri ve hli messir olmayann sz ve kli hibir fayda salayamaz. nk bylelerinin konumas hevdir. Szn nrnllii, kalbin nrniyeti kadardr. Kalbin nrniyeti, istikmete ve ubdiyet vazfesini hakkyla ve gerek anlamyla yerine getirmeye baldr.862 Kalb nurniyetinin kiinin yzne de yansyacan ifade eden Shreverd, bu konuda : Sevin ve srur kalbe yerleince onun eserleri yzden darya tamaya balar. Allah Tel buyurur: O gnde nurlu, aydnlk ve sevinli yzler vardr.863 denilmitir ki: Yzn aydnlanmas uzun sre Allah Yolunda gsterilen ihtimamdan sonra olur. Ve kalbteki nurun yze tamas, kandilin nurunun fanusa yansyarak fenerin dna tamasna benzer. Yz fener, kalb fa nus, ruh da kandil mesabesindedir. Kalb, vuslat zevklerini tadnca onun sevinci yznde zahir olur. Nitekim Allah Tel: Yzlerinde nimetin sevin ve parltsn sezersin.864 buyurur. yetteki nadra parlaklk ve aydnlk demektir. Bir baka yette de: O gn yzler vardr, l l parlar, Rabblerine nzrlardr. buyurulur. 865 Shreverd, kalbin nurunun yze yansmasnn uzun sreli bir abadan sonra mmkn olabileceini, Allah yolunda gsterilen bu uzun soluklu mcadele sonucunda kalbin nurlanacan, bu nurun kalbden taarak btn vcudu ve ayn zamanda yz de aydnlatacan, kalbdeki vuslat neesinin ve zevkinin, yzden de belli olacan ifade etmitir. Kalbde meydana gelen bu nurun ve parlakln sebebini de Shreverd, yle aklar:

862 Shreverd, Avrif, vr.37b; Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 19b. 863 Abese, 38-39. 864 Mutaffifn, 44. 865 Shreverd, Avrif, vr.84 b.

195

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sfyyenin mahede ehli olanlar, basiretleri mahede nuruyla aydnlanm, ezel, ceml-i ilah nurunun yansmasyla kalb aynalar parlam kimselerdir. Nitekim gnein , parlak ve tozsuz bir aynaya vurunca, ayna parldar ve o k da etrafn aydnlatr. Allah Tel: Onlarn yzlerinde secde izinden nian vardr.866

buyurmutur. Gklerde ve yerde bulunanlarn glgeleri de, sabah akam Ona secde etmektedirler.867 yet-i kerimesinin ifadesiyle maddi olduu bildirilen secde yerlerinden bile etkilenen insan yznn ceml-i ilahden mteessir olmamas mmkn mdr?868 Ceml-i lhi nurlar yansmas neticesinde kalb aynalar parlam olan mahede erbabnda bahseden Shreverd, tozsuz bir aynaya gne klar aksedince ayna nasl etrafn aydnlatmaya balarsa bu nurlu kalb de kiinin vcudunu ve yzn aydnlatr. Buna delil olarak da cansz varlklarn glgelerinin Rablerine bu tecelli sonucu secde ettiklerini bu byle olunca cemal-i lhye mahzar olmu bir kalbe sahip olan yzn bu nurnilikten etkilenmemesinin mmkn olamayacan gsterir. Kalblerin eitleri olduunu ifade eden Shreverd, Baz kalbler bol ot ve yeillik bitiren temiz topraa benzer. lmiyle istifade edip doru yolda giden ve onu insanlara reten kimse byledir. lmi ona fayda vermi Raslullah (s.)in snnetine uymaya sevk etmitir. Baz kalbler de suyu tutup toplayan kaplara benzer. Meayih-i kiram ve zhd ehli alimlerin nefisleri temizlenmi ve kalbleri safilemitir. Onlar bu halleriyle, ve onu her haliyle

866 Feth, 29. 867 Rad 15. 868 Shreverd, Avrif, vr.84b.

196

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

insanlara pek ok faydalar sunmaya hazr rahmet ve nur kayna durumundadr.869 diyerek, bu eitleri ifade etmitir. Buna gre, ilimleri kendilerine fayda salam, doru yoldan giderek baka insanlara da bu ilimleri retmi salih alimler bu halleriyle Raslullah (s.)e uymulardr. Baz kalbler de ilerinde rahmet ve nurlar biriktirmi kutlu kalblerdir ki bu kalblerin sahibi olan meayih ve zhd ehli alimler de yine baka insanlara halleriyle muallim olmu birer nur kaynadrlar. Yine Shreverd, Allah Tel, Resul ile gnderdii eyleri kabul etmeye en saf kalbleri, en temiz nefisleri hazrlad. Kalblerdeki safiyet nefislerdeki farkl zellik ve stnlkler; ilimdeki fayda ve menfaatin farkl oluuyla ortaya kt. Herkes kendi kalb ve kabiliyetine gre ilimden istifade etti.870 diyerek kalblerin fa rkllklarn ifade etmektedir. Yine Shreverd, (Allah) Gkten bir su indirdi de dereler kendi miktarnca alayp akt.871 yeti hakknda: Her kalb bu ilah ikramlardan kendi payn almtr. Tefsir hadis ve fkh alimleri kalblerinde akan bu nuran sudan gleri yettiince istifade etmi; takva sahibi, zhd ehli gerek alimlerin kalbleri de bu rahmet suyundan kendi miktar ve nasiplerince faydalanmtr.Ykselme ve makam arzusu, itibar elde etme kaygs, mal biriktirme endiesi gibi dnya muhabbetiyle dolu ve kirli kalbler de872 kendi durumlarna gre ilerinde bu suyu aktmlardr.. Bu

869 Shreverd, Avrif, vr.5b. 870 Shreverd, Avrif, vr.5b. 871 Rad, 17. 872 Kirli kalb kavramn aklamak zere gnahn kalbte siyah bir nokta meydana getirdiine dair hadis-i erifler mevcuttur.bn Ma ce, Zhd, 29; Ahmed bn Hanbel, Msned, c. 2, s. 297.

197

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

haldeki kalbler, ilim adna bir takm eyler elde edebilirler fakat ilmin hakikatine ve manev lezzetine ulaamazlar.873 demektedir. Buna gre kalbler kendi durumlarna ve kapasitelerine gre bu nuran sudan nasiplerini alm olmaktadr. Biz de kalblerin farkllklarnn bu sebepten meydana geldiini syleyebiliriz. Shreverd, genel olarak kalbleri u ekilde snflandrr: Kalblerden biri, baba mesabesinde olan ulv ve insan ruha meyleden kalbdir. Bu, hadis-i erifte geen kalb -i meyyeddir. Hz. Peygamber (s.) yle buyurmutur: Kalbler drt ksmdr: inde parlak bir kandil bulunan kalbi ecred, mminin kalbidir. Tam bu kalbin ters evrilmii olan kalb-i esved, kaf irin kalbidir. Kabuuna bal olarak kalm olan, kalbi merbut, mnafklarn, kalbidir. man ile nifakn mtereken bulunduu kalb-i musaffahdr. Kalbte iman bir bakla tanesi gibi bulunur. Onu temiz bir su besler ve bytr. Nifak ise ban eklindedir. Onu da irin ve iltihap gelitirir. Bu iki maddeden (iman ve nifaktan) hangisi dierine stn gelirse, ona gre hkm verilir. Kafirde bulunan ve ters evrilmi kalb olan kalb-i esved, daima anne mesbesindeki nefs -i emmreye meyleder.874 Kalblerden biri de, zerine kalbin galebe almas sebebiyle nefs -i emreye gidip gelen ve ikisi arasnda bocalama durumunda olan kalbdir (kalbi menks). Kalbin sad mi yoksa ak mi olduuna dair hkm bu ekimede hakim ve galip olann hkmne gredir.875

873 Shreverd, Avrif, vr.6b. 874 Shreverd, Futuht, vr.3a. 875 Shreverd, Avrif, vr.145b -146a; a.m, Futuht, vr.3a.

198

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere kalbler, ruha veya nefse meyledilerine gre eitli derecelerde yer almaktadrlar. Tamamen ruh-i insanye meyleden kalb en stn kalb iken tamamen nefsi emareye meyleden kafirin kalbi ise en kt kalb olmaktadr. Kalblerin farkllklarn izah eden Shreverd, sflerin kalblerini ise u ekilde anlatr: Sflerin kalbleri byk bir anlay gcne sahiptir. nk onlar, ilerini takva esaslar zerine kurdular ve gnllerini dnyaya kaptrmadlar. Elde ettikleri takva sebebiyle nefisleri temizlendi. Ulatklar zhd sayesinde kalbleri sfleti. Zhd halini elde ederek dnyann gereksiz meguliyetlerinden kurtulduklar iin btnlarnda manev gzleri ald, kalb kulaklar ilah srlar iitti.876 Grld zere sflerin, dnyann gereksiz meguliyetlerinden kurtulmalar, zhd halini elde etmeleri ve ilerini takva zere yapmalar sonucu kalbleri saflam, manev gzleri ve kulaklar almtr. Bu konuya delil olmak zere de eyhinden bir nakilde bulunur: Mridim dedi ki: lim kalbe ulanca, kalbin manev gz alr; bylece Hak ile batl grr ve doru ile yanl ona belli olur. 877 Yukarda da getii gibi, kalb ilim ve irfan ile dolarsa, manev olan hallere ulaabilmekte, ilim ve irfandan mahrum kalrsa da manev hallerden uzak kalacaktr. Kalbin tasfiyesinin en nemli ama olduunu vurgulayan Gazl

(.505/1111) de tm taatlarn ve amellerin gayesinin kalbin tasfiye ve tezkiye edilip cilalanmas olduunu kaydeder.878 Kalbin nurlanmasn bir faydas da dnya ve ahiretin gerek yzyle kula grnmeye balamas olduunu syleyen Shreverd, bu konuyu yle izah eder:
876 Shreverd, Avrif, vr.6a. 877 Shreverd, Avrif, vr.7a. 878 Gazl, Mericl-Kuds, s. 81.

199

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ayn ekilde kalb aynas parlad ve onun zerine kaplayan duman879 gibi duygular aykland zaman, dnya btn irkinlii, gerek yz ve muhtevas ile kalbte gzkr. Ahiret ve ahiretin gzellikleri btn incelik ve zarafetiyle gnlde zuhur eder. Dnya ve ahiretin gerekleri, her iki alem neticesinde ele geecek olan eyler basiret gzyle grlmeye balar. yle ki, kul fani ve geici olan dnyadan vazgeerek ahireti ve onunla ilgili eyleri bile bir kenara itip, yalnz Bki olan Cenab- Hakk sever. Bylece nefsi temizlemenin neticesi ortaya kar.880 eyhlik ve bakalarn terbiye etmenin yolu alr.881 Yine Shreverd, kalbin nurlanmas neticesinde kiinin eytann tesirinden de kurtulacan ifade eder: Muhakkak kul nefsini ve ktl emredici zelliini zhd ve takva ile erittii; vcdunu yasaklar ve gnahlardan temizledii, zhir ve btnn dosdoru hale getirdii zaman, kalbi prl-prl parlayan cill bir ayna hline gelir. eytan byle bir kalbe hi bir ynden giremez. Ba gstermek istedii zaman da sahibi onu hemen fark eder ve grr. Kalb karard ve onu sahte ssler kaplad zaman da sahibi eytan gremez.882 Kalbin nuraniyeti kula gelen havatrn da tannmas sonucunu dourur. Bu durumda olanlar ile alakal olarak da Shreverd, unlar syler: Ebrrn yolunu tutan kimselerde, yakne ve havtr tefrike ait itiyakn bir ksm bulunur. Havtr, Allahn, kuluna gnderdii elilerdir. Bu yzden bazlar: Bende yle bir kalb var ki ona isyan etsem Allah'a kar gelmi olurum.

879 Geni bilgi iin bkz. Uluda, Sleyman, Gayn, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 417. 880 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 8. vr. 881 Shreverd, Avrif, vr.26b. 882 Shreverd, Avrif, vr.149b; a.m., Futuht, vr. 7a.

200

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

demilerdir. Bu hal, kalbi istikamet zere olan kulun halidir. Kalbin istikameti ise nefsin mutmain ol masndandr.883 Anlaldna gre, kalb nurland zaman ona eytan musallat olamamaktadr. Ayn zamanda nefst en gelen havtr da tefrik kabiliyeti gelimi olan byle kalblerin sahipleri yukardaki makama ulaabilmektedirler. 884 Nefsten gelen havtrn kolay kolay tannamayaca anlatan Shreverd, kalbin nurniyetinin bir neticesi olarak zamanla bunun da nasip olacan syler: Zahire ait db tam olduu gibi, batn edepte de kemale eren temiz kalbler, semvi kalblerden olurlar. Ve namaza girer gibi tekbir ile semya dahil olurlar. Allah Tel semy eytanlarn tasarruf ve tasallutundan korur. Bu yzden eytan, semv kalbe girecek yol bulamaz. Byle kalbler iin tehlike olarak bir tek nefsin havatr885 kalr. Nefsin havatrnn kalb semsna hcumlar, eytann tasarrufunun kesilmesi gibi kolay kolay olmaz. Ancak Hakka yaknlklar murat olunan kalbler yava yava bu yaknl elde edebilir ve sem katlarna ykselebilirler. Sem tabakalarnn her birinde nefsin zulmeti dierinden farkldr. Semvat gemek iin, havatr daima nefsin zulmeti lsnde azalr ve nihyet Arn nnde durur. Orada Arn nurunun tesiriyle nefs havatr tamamen kaybolur. Nefsin karanl kalbin nurunda, gecenin karanlnn gndzn nda kaybolmas gibi, yava yava kaybolur.886 Grld zere eytann tasallutundan kurtulan kalblerin nefsin havatrndan kurtulmas da yine kalb nuraniyetiyle mmkn olabilmektedir.
883 Shreverd, Avrif, vr.148b. 884 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 8. vr. 885 Shreverd, havtr, nefsn, eytan, melek ve lh olarak drde ayrr.bu durumu ise u ekilde aklar: nuran vucuda kavutuundan eytani htr yok olur. lh hatr da yok olur nk eli uzak olana gnderilir bu kul ise yakndr. Melek htr ile nefsni htr kalr. Fen tahakkuk edince hibir kalmaz. Shreverd, Futuht, vr. 7b; a.m., rd, vr. 10a. Konu ile ilgili geni bilgi iin bkz: Uluda, Sleyman, Hitap, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 163. 886 Shreverd, Avrif, vr.106a.

201

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

4. RUH Arapa bir kelime olan ruh, raveha kknden tretilmitir. Lgatte, bedene hayat veren ho bir rzgar, g, nefes, soluk, can, nefs, rahat, ferahlama, koku, enerji,887 insan vcudunda bulunan ve hayatn temeli ve sebebi olan gayr-i madd cevher, manev varlk, manev benlik, kuvvet, cevvallik, rahmet, hareket, faaliyet, tesir, hayat veren ey, his, duygu, karakter, yaratl, z, can alc nokta, hayali varlk, bir maddeden elde edilen z, uucu sv, uucu koku gibi manalara gelmektedir.888 Istlahta ise, latif ve Rabban bir cevher, lh Ztn Rubbiyetinin ortaya kard nuran bir cevher anlamnda kullanlan bir tabirdir. 889 Kurn- Kerimde vahiy,890 Hz.sa,891 Cebrail,892 Kurn893 gibi mnlarda kullanlmtr. Ruh kelimesi Kurn- Kerimde eitli kalplarda elli yedi yerde gemektedir. 894 Ruhun mahiyeti konusu tasavvufun literatrnn en ok tartlm konularndan birisidir. Mutasavvflarn bazlar, ruhun asln ve zn, idrak edilmesi mmkn olmayan latif bir cevher eklinde tarif etmilerdir.895 Beeriyetin tarih boyunca en

887 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, ss. 369-371; bn Manzur, Lisnul-Arab, c. II, s.455-466; Asm Efendi, Kmus Tercemesi, c. I, ss. 885-886; Tehnev, Kef, c. 1, s. 540; el-Frzbd, elKmusul-Muht, s.282;el-Mnv, et-Tevfk, ss.377-8;Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 539-41; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 772-4; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.380; Uzun, Mustafa, Can, TDVA, stanbul 1993, c.VII, s. 139. 888 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 267; el-Mnv, Muhammed Abdurraf et -Tevkf ala Mhimmtit Terf, thk.: Dr. Muhammed Rdvn ed -Dye, Beyrut 1410, s. 698; el-Crcn, et-Tarft, s.150. 889 Crcan, et-Tarifat, ss. 126-127; Gazl, hy, III, s. 3-4; a. m., Mericl-Kuds, s. 17. 890 ra,52; Mmin, 15. 891 Nis, 171. 892 Bakara, 97; Nahl, 102; ara, 193. 893 Beyyine, 4; el-Mmin, 15. 894 Abdulbk, Muceml-Mfehres, ss. 413-14. 895 Kueyr, er-Risle, ss. 88; Gazali, hy, c.III, s.6; a. m., Mericl-Kuds, s. 20; Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.77; Kn, Mucem, s. 168; Nesef, nsn- Kmil, ss.19-31; smil Fenn

202

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ok fikir yourduu meselelerin banda ruh konusunun geldiini syleyen zmirli smil Hakk ise buna ramen ne douda ne batda, ne slm alimleri ne de filozoflar arasnda ruh konusunun asla zme kavuturulamadn ve ruhun mahiyeti, varl ve beden ile mnasebeti gibi konularda alimlerin ihtilaf ettiklerini ifade etmitir. 896 Crcan, insan ruh iin O, ruh-i hayvannin stnde bilici ve idrak edici bir kuvvet olup emir leminden gelmitir. Akl onun mahiyetini kavrayamaz 897 der. Gazl (.505/1111) de ayn paralelde, ruhun insann grlmeyen, mdrik ve lim olan bir paras olduunu syler. Kalbe de, akla da ayn anlam ykler.898 Yine o, Ruhu insann hakikati ve kendisi olarak tanmlar. 899 bn Arab (.638/1240) de ruhun, beden denilen lm ve deimeye tbi olan karanlk ve karmak madd cevherden900 farkl, basit bir cevher olduunu kabul etmektedir. O, ruhla, canl ve faal olan, faaliyetleri sadece hatrlama, hafza, anlama, ayrt etme ve tefekkrden ibaret kmil ve basit cevheri kastetmektedir. Onun her trl bilgiyi almaya kabiliyeti vardr, hibir zaman soyut fikirleri almaktan yorulmaz.901

Erturul, Maddiyyn Mezhebinin zmihlali, ss. 119-176, 544-590; Ate Sleyman, slam Tasavvufu, s. 520; Frager, Robert, Kalb Nefs ve Ruh, s. 30; Afif, Tasavvuf, s.137. 896 zmirl, smil Hakk, Yeni lm-i Kelm, stanbul, 1339, s.300; Ruh hakknda geni bilgi iin bkz: Ear, Ebul-Hasan, Makaltl-slmiyyn ve htilfl -Musalln, Beyrut 1990, c.II, ss. 28-9; bn Sin, Edhaviyyet fil-Med, Beyrut 1984i, s. 133; zarslan,Selim, slamda lm ve Dirili retisi, Konya 2001, ss. 115-7; a.m., Bir Kurn yeti Balamnda Yaratcdan Raz/Honut Olmak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 106-9; Erkal, Alternatif Dnceler Szl, ss. 234-5. 897 Crcan, et-Tarifat, ss. 126-127. 898 Gazl, hy, c. 3, s. 10. 899 Gazl, hya, c. III, s. 4; a.m., Tehfutul-Felsife, Beyrut 1962, ss. 243 -6; Dnya, Sleyman, elHakika f Nazaril -Gazl, Msr 1980, ss. 298-312; Aksekili, A.H., Gazalinin Ruh Hakkndaki Telakkiyat, Mahfil, stanbul 1338, sy., 6, s. 119. 900 Kutluer, lhan, Cevher, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 450-5; Ayr. bkz. Aydn, Mehmet S., Din Felsefesi, Seluk Yay., Ankara 1992,s. 256. 901 Afif, Muhyiddin bnul -Arab (.638/1240)nin Tasavvuf Felsefesi, s. 112 ; Kar. bnul-Arab (.638/1240), el-Futhtul-Mekkyye, (I-IV), Msr 1293 h., II, ss. 912-913.

203

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ruh hakknda insana az bir bilginin verilmi olduu hakkndaki yet-i kermeden902 hareketle Shreverd Hazretleri, bu konuda konumann ifadesi en g bir mesele olduu ve susmay tercih etmenin gereklilii fikrindedir: Bilmek gerekir ki ruh konusunda konumak, ifadesi en g bir mesele olduundan bu hususta suskunluu tercih etmek akl sahiplerinin iidir. Cenb- Hakk; ruhun durumunu yceltmi, bu konuda az bilgi vermek suretiyle ruhun hakikatini yaratklardan gizlemi ve yle buyurmutur: Sana ruhtan sorarlar. De ki: Ruh, Rabbimin emrindendir. Size ancak az bir bilgi verilmitir. 903 Mevln (.672/1273) da bu yete iret ederek ruhun mahiyeti hakknda yle demektedir: Gerekten arzda ve semda insan ruhundan daha gizli bir ey yoktur. Cenb- Hakk, ya, kuru her eyi aikr kld ama ruh iin O Rabbinin emrindendir.diye onu mhrledi.904 sra Sresindeki yet-i kermenin sebeb-i nzl hakknda bir yahdnin Hz. Peygamber (s.)i imtihan kastyla Ruhun mahiyeti nedir? diye sormasn anlatan Shreverd, bu soruya Peygamber Efendimizin cevap vermeyip susmasn delil getirerek bu konuda susmann daha doru olacan sylemektedir. Cenb- Hakkn, kendisine keramet kabiliyeti vererek meleklerden yksek bir mevkiye eritirdii insanolu; ruhun mhiyetini sul edince Cenb- Hakk bu konuda insana pek az bilgi verildiini bildirmitir. bn Abbs (r.a.) anlatyor: Bir yahdi Hz. Peygamber (s.)e Rh nedir? Bize anlat. Cesette bulunan ruha nasl azap edilir? diye sordu. Hz. Peygamber (s.)e bu

902 sra, 85. 903 Shreverd,Avrif , vr.143a. 904 Mesnev, c.VI, 2903.

204

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

konuda bir ey indirilmemiti. O sebeple Hz. Peygamber (s.) onlara cevap vermedi. Bunun zerine Cebrail (a.s.) yukardaki yet-i celleyi getirdi de Raslullah (s.) rh ve mahiyeti hakknda bilgi vermekten Cenb- Hakkn vahyi ile kand ve sustu. Btn ilimlerin mdeni ve hikmetlerin kayna olan Hz. Peygamberin sustuu ve konumaktan kand yerde bir bakasnn mevzya girmesi ve bu hususta bir eyler sylemesi nasl caiz olur?905 Grld zere ruhun mahiyetini sual eden yahdiye sorusunun cevab verilmemi aksine bu konuda insana az bilgi verildii gerei ifade edilerek konunun insann kavrama snrlarnn dnda bulunduu zmnen ifade buyrulmutur.
906

Shreverd de konuya bu adan bakm ve ruhun mahiyeti konusunda konumaktan kanmann doruluunu ifade etmitir. Ruhun mahiyeti hakknda konumann insan bir sonuca ulatrmayacan ve ancak ksr bir dngye dreceini beyan eden Shreverd, akl ve nakil sahiplerinin bu konuda ihtilaf ettikleri kadar hibir konuda ihtilaf etmediklerini de vurgular. O yle der: Bu hususta, faydasz ilerle uramaya dkn, susulmas gereken her yerde aklna gvenen, evresi hrslarla kuatlm insan nefsi, gereklemi yada gereklemesi imknsz baz olaylar dikkate alr. Ruhu, fikr plnda serbeste deerlendirmeye balar ve onun mhiyetini kavrama konusunda deiik maceralara girerse, fikir ve yorumlar o kadar oalr ki, usuz-bucaksz sahralarda yolunu aran ve bir ksr dng iinde kvranan insan halini alr. Akl ve nakil sahipleri rh

905 Shreverd,Avrif , vr.143a. 906 Bkz. Taber, Cmiul-Beyn, c. XV., ss.154-56; Beav, Tefsir, c. III., s. 494; evkn, Fethul Kadr, c. III. ss.254-54; Beydv, Tefsir, c.III., s.464; bn -i Kesr, Tefsir, c.III., s. 362; ls, Ruhul Men, c.XV., ss. 151- 53; Bursev, Ruhul-Beyn, c.V., s. 51.

205

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

konusunda ihtilfa dtkleri kadar hibir konuda ihtilf etmediler. Bu hususta pek ok ey sylendi ve yazld. Bu konuda nefisler ve insanlar aczini itiraf ederek haddini bilip sussayd, daha iyi ve daha gzel olurdu.907 Ruhun mahiyeti hakknda kendisi bir yorum yapmayan Shreverd Hazretleri, bununla birlikte Avrif adl kitabna, eriata sk skya bal sdklarn bu konuda yaptklar yorumlar eklemitir. O bunu u ekilde ifade eder: Biz rh konusunda konuan, eriata bal olmayan kimselerin szlerini kitabmza almaktan kandk. nk bu szler, doru yoldan sapan, fesat tarafna kayan, peygamberlere tbi olarak hidyet nurundan nasibini almam akl sahiplerinin szleridir. Ruh hakknda fikir yrten eriata smsk bal kimselerin szlerine gelince; bunlardan bir ksm akl yrtme ve nazar yoluyla hkmler kararak konumu, dier bir ksm, akl yrtmekle deil de zevk ve vecd yoluyla hissettiklerini sylemitir. Hatta sf eyhler bile rh ve ruhun mahiyeti hakknda fikir belirtmilerdir. Bu konuda, Hz. Peygamber (s.)in edebine uyarak susmak daha iyi olurdu ama biz bunlarn bir ksmn zikretmekten kendimizi alamadk.908 Btn bunlar ifade eden Shreverd Hazretleri, kendisinin durumunu da u ekilde aklar:

907 Shreverd,Avrif , vr.143a. 908 Shreverd,Avrif , vr.143a; Avrifte ruh hakknda bu aktardklarndan baka kendi kef bilgilerini de Futuht adl risalesinde anlatr.Shreverd, el-Futuht,Sleymaniye, ehit Ali Paa, 1382, vr.2b.

206

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bana gelince, rh hususunda, eksiksiz olarak naklettiim bilgiler dnda ahs bir malmatm yoktur. Rh konusunda konumamak ve susmay tercih etmenin daha doru olduuna inanyorum. Doruyu en iyi bilen Allahtr. derim.909 Grld zere Shreverd Hazretleri ruh konusunda herhangi bir malumat olmadn yazmaktadr. O sadece eriata smsk bal sdk eyhlerin ruh hakkndaki szlerini nakletmitir. Shreverd Hazretleri, ruhun mahiyeti hakknda ilk olarak Cneyd-i Badadden bir nakilde bulunur. Cneyd-i Badd (.297/909) (k.s.)in ruhun mahiyeti ve hakikati hakkndaki bilgiyi Allah Telnn kendine has kldn ve bu hususta verilen bilgilerin dnda konumann doru olmayaca910 eklindeki grn nakleden Shreverd, ruh hakknda konumann tevil hkmne gireceini syleyerek, bu konuda konuanlar savunmada ak bir kap bulmaya alr. yle der: Ancak yine de, sdklarn rh konusundaki sz ve hareketlerine itibr eder ve onlar bir kenara atmayz. Sdklarn bu husustaki konumalarn Allahn kelm ve vahy ile indirilmi olan yetlerinin tevili olarak deerlendirmek daha dorudur. nk bu tr konularda Cenb- Hakk, tefsiri yasaklam, tevili serbest brakmtr. Tefsir konusunda konumak ise ancak, nakille mmkndr. Tevile gelince, akl ve dnce bu konularda bir yere kadar belli eyler syleyebilir. Sylenenler ise, yetlerin mnsndan anlalan, kat bilgi ve delletlere dayal yorumlar olmaldr. Hal byle olunca, rh hakknda konuulmasna veya aktarlmasna imkan tanyan bir gr ve ak bir kap bulunmaktadr. 911

909 Shreverd,Avrif , vr.145a. 910 Shreverd,Avrif , vr.143b. 911 Shreverd,Avrif , vr.143b.

207

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere Shreverd, kendisi ruh konusunda yorum yapmazken daha sdklarn bu konuda konumasn mevcut yetlerin bir tevili olarak grmektedir. Ona gre bu tr konularda tefsir yasaklanm iken tevil serbest braklmtr. nk tefsir ancak nakille mmkn iken; tevil akl ve fikir yrtme ile yaplabilmektedir. Ancak yaplan tm tevillerin kat bilgi ve delaletlere dayal olmas art koulmaktadr. Yine Shreverd, Eb Abdullah en-Nebhnnin ruhun dokunma duyusundan stn bir cisim olduu eklindeki tanmn naklettikten sonra ruhun mahiyeti hakknda konuulmasnn doru olmadn syleyen Nebhnnin, ruhun cisim olduunu syleyerek konutuunu ifade eder: Rh, his ve duyulardan ltif, dokunma duyusundan stn bir cisimdir. Onun hakknda mevcut bilgilerin dnda bir ey sylenemez. demitir. Bu zat, rh konusunda konumay doru bulmad halde, kendisi ruhun cisim olduuna hkmetmi ve bir nevi o da konumutur.912 bn Atullah el-skender: Allah Tel ruhlar, cesetlerden nce yaratt. Cenb- Hakkn: Sizi (ruhlarnz) yarattk. Sonra size ekil verdik. (Cesetlerinizi yarattk.)913 yet-i celilesindeki ifadesi buna iaret etmektedir. demitir. 914 Shreverd, bn Ataulahn bu szn nakleder fakat olumlu veya olumsuz herhangi bir yorumda bulunmaz. Shreverd Hazretleri, Ruh, kesf olan bedendeki ltif olan grme kabiliyeti gibi, yine kesf olan bedende mevcut ltif bir cevherdir. ve Ruh bir yorumdur. Eya onunla kimdir. trndeki fikirleri de nakleder ve bu iki grn ruhun cesetlere

912 Shreverd,Avrif , vr.143b. 913 el-Araf, 11. 914 Shreverd,Avrif , vr.143b.

208

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

canllk veren ihya mnsnda yorumlanmas dnda pheli taraflar olduunu syler ancak bu pheli taraflarn neler olduu konusunda bilgi vermez. 915 Yine Shreverd, Yaratma, Hlk olan Cenb- Hakkn sfat olduu gibi, ihya da Muhy olan Allahn sfatdr. der. yet-i Kerimede: De ki ruh, Rabbimin emrindedir.916 buyurulmutur. Allahn emri, kelm- lhsidir. Kelm ise mahlk deildir. Yni; Allah Telnn diri ol emri ile diri olan, dirilie kavutu demektir. eklindeki szleri de nakleder ve u yorumu yapar: Buna gre rh, cesette bir mn deil, ona canllk veren ayr bir cevherdir. 917 Shreverd, ruhun raz m cisim mi olduu konusunda kelamclarn fikirlerini de nakleder: Kelamclarn bir ksm da: Ruh, yeil ve taze ubuun iinde bulunan su gibi, kesif bedenle iice girmi, latif bir cisimdir, derler. Ebul-Mel elCveynnin tercihi bu yndedir. Kelamclarn ou ruhun raz ve vasf olduu fikrini benimsemitir. 918 Ancak Shreverd, bu fikre kar kar ve ruhun urcunun ve hbtunun mevzu bahis olmasndan hareketle raz olamayacan ifade eder. nk razlarn kendi balarna hareketleri sz konusu deildir. Ne var ki, ruhun, berzahta gidipgelme (tereddd), ini ve k (hbt ve urc) kabiliyetine sahip bir cisim olduuna dellet eden haberler, bunlarn fikirlerini reddetmektedir. Ruhun bu vasflar ile tantlmas onun cisim olduunu gsterir. Halbuki raz, belli bir vasf ile tarif

915 Shreverd,Avrif, vr.143b; Ruhun cevher olduuna dair deliller hakknda geni bilgi iin bkz: Gazl, Mericl-Kuds, ss. 23-8; Ruhun zellikleri hakknda geni bilgi iin bkz: Akar, Mustafa, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Reenkarnasyon Meselesi ve Mutasavvflarn Bu Konuya Baklarnn Deerlendirilmesi, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s.88; Ko, Turan, lmszlk Dncesi, z Yaynclk, stanbul 1991, ss. 32-3; Descartes, Felsefenin lkeleri, ev.: Mesut Akn, Say Yay., stanbul 1995, s. 43. 916 sra, 85. 917 Shreverd,Avrif , vr.143b. 918 Shreverd,Avrif , vr.144b.

209

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

edilmez. Vasf mn kabul edilirse o takdirde, mn yine kendisi gibi bir mn ile kim olamaz.919 demektedir. Burada da aka grld gibi Shreverd, ruhun raz olmadn syleyebilmekte fakat cisim olduu konusunda sarahatle bir ifade kullanmaktan kanmaktadr. Shreverd Hazretleri, ruhlarn, cesette bir mana ve arz olmadn, bedende ayn olduu fikrindedir. Ruhlar, bedende bir arz, sfat ve vasf deil, cevher, zt ve ayndr.920 demektedir. O bu grne delil olarak da u hads-i erfleri nakleder: Sad b. el-Mseyyib, Selmn el-Fris (r.a.)den: Mminlerin ruhlar, cesetlerine tekrar dnnceye kadar, yerden berzaha gider, diledii miktarda yer ile gk arasnda dolar. dediini rivyet etmitir.921 nsanlardan biri lp de ruhlar alemine geldiinde, tandklar ile konuur ve haber sorarlar, Cenb- Hakk, dnyada yaayan insanlarn amellerini ruhlara arz etmek zere bir melek grevlendirmitir. llere, dnyadaki insanlarn, cezay gerektirecek bir gnah iledii arz edildiinde onlar: Ona yardmc olmak zere Allahtan zr diler, ona vekleten af dileriz. derler. nk, Allah Telnn, yapt hatdan dolaytevbe edip zr dileyen kimseden daha fazla sevdii hi kimse yoktur. Haberde Hz. Peygamber (s.)den yle buyurduu nakledilmitir: Pazartesi ve perembe gnleri insanlarn amelleri Allah Telya arz edilir. Cuma gnleri de Peygamberlere, anne ve babalara gsterilir de, onlarn iyilikleri ile sevinirler.

919 Shreverd,Avrif, vr.144b; Ayn gr Gazl (.505/1111)de de yer alr. Gazl, MericlKuds, s. 25. 920 Shreverd,Avrif, vr.144b; Bu manada Gazl (.505/1111) de ruhun hisle idrak edilemezliini kaydeder. Gazl, Mericl-Kuds, s. 24. 921 Shreverd,Avrif , vr.144a.

210

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sevinlerinden yzlerinin beyazl ve parlakl artar. yle ise Allahtan korkun ve llerinize, yaptnz kt amellerle eziyet etmeyin.922 Dier bir haberde ise: Amelleriniz lm olan akraba ve yaknlarnza gsterilir. Eer amelleriniz iyi ise sevinirler, deilse: Allahm, onlar, bize hidyet ettiin gibi hidyete erdirmeden ldrme. eklinde dua ederler. buyurulmutur. 923 Shreverd Hazretleri, bu delilleri naklettikten sonra; Yukarda verdiimiz haberler ve szler, ruhlarn, cesette bir mana ve arz olmadn, bedende ayn olduunu gsterir. Yni bedende bir raz, sfat ve vasf deil, cevher, zt ve ayndr.924 diyerek yorumlamtr. Shreverd Hazretleri, ruhun cevher, zat ve ayn olduunu syleyerek ruhun mahiyeti hakknda fikir beyan etmitir. Her ne kadar kendisi bu konuda susmaya gayret etmise de naklettii hadis-i eriflerden bu sonucu karmadan da edememitir.

922 Shreverd,Avrif , vr.144a; Hadisin kayna iin; Mslim, Birr, 35-36; Eb Dvd, Syam, 43; Nese, Syam, 70; Bu konuda benzer rivyetler iin bkz: bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, ev. aban Hakl, z Yaynclk, stanbul 1993, ss.11-2. 923 Shreverd,Avrif , vr.144a. 924 Shreverd,Avrif , vr.144a-b; Aristoteles ile Platonun insan ve ruh anlaylar bir birinden farkldr. Aristotelese gre ruh beden ekil kazandran onu belli bir insann bedeni klan bir form ve o bedenin bir yetkinlii olurken Platona gre ruh tek bana ve yanl kedisi iin varolan basit bir cevher olmaktadr. Shreverdnin ruhun mahiyeti hakkndaki dncesi tam anlamyla olmasa da ruhun cevher olduunu dnmesi ynnden Platonun anlayna yakndr.bkz: Nadir, A.N., en-NefslBeeriyye nde bn Sina, Beyrut 1968, s. 40; lken, H. Z., bn Sinann Psikolojisi, s. 333; Akseki, A.H., Ruhiyat-Mabadettabia, Byk Trk ve Tb stad bn Sina, ahsiyeti ve Eserler Hakknda Tetkikler, TT Kurumu Yay., stanbul 1937, s. 1. bn Sina da ruhun cevher olduunu dnmekte ve hangi ruh aamasnda bulunursa bulunsun kesinlikle lmsz olduuna inanr. Bkz: bn Sina, Risalet Adhaviyye f Emril -Med, Msr 1949, ss. 98-9; a.m., el-rt vet-Tenbht, Kahire 1985, s. 243; Da, Mehmet, bn Sinann Psikolojisi, ss. 320-6; Atay, Hseyin bn Sinada Varlk Nazariyesi, Ankara 1983, s. 109; Descartes de ruhun bedenden apayr bir ey olduunu ve beden olmadan da hayatn srdrebileceini dnr. Descartes, Metod zerine Konuma, ter: M. Karasan, ME Basmevi, stanbul 1986, s. 35-6; a.m., Ruhun htiraslar, Ter: M. Karasan, ME Basmevi, Ankara 1972, s. 28; Descartesin ruhun lmszl ile dncesi iin bkz: Descarets, Felsefenin lkeleri, Ter: M. Karasan, MGSB, Yay., stanbul 1988, s. 28-9; a.m., Metafizik Dnceler, Ter: M. Karasan, ME Basmevi, stanbul 1967, s. 27; Laberthonniere, Descartes zerine Tetkikler, ter: M. Karasan, Kltr Bakanl Yay., Ankara 1977, s. XXIX. Ruhun lmszl dncesi Roma Katolik lahiyatnda da ortak bir kabul grmtr. Bkz Hick, J., Philosophy of Religion, Prentice -Hall, Inc., New Jersey 1963, s. 49; Uluda, Sleyman, Devir, TDVA., stanbul 1994, c.IX, ss. 231-2.

211

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Birok mutasavvf da ruhun raz ve sfat de il, cevher ve ayn olduu fikrinde Shreverd ile mttefiktirler. Buna gre ruh bedende var olduu srece Allah o bedene hayat verir; ancak onun canll ruhla deil, hayatladr. 925 bn Arab (.638/1240)ye gre de ruh, ne bir cisimdir ne de bir raz; emir lemine ait bir cevherdir. lh emir de ne bir cisim ne de bir razdr; ilk akl gibi bir gtr.926 Shreverd, ruhun kdemi konusunda da susmann doru bir karar olduunu dnr: Kelmclar, btn varlklar, kadim, cisim, cevher ve raz olmak zere drt gruba hasredilmitir. Rh bunlardan hangisine dahildir? diye sormulardr. Bazs ruhun raz, bazs da yukarda belirttiimiz gibi cism-i ltif olduunu sylemitir. Bir ksm da, ruhun emr-i lh olduunu, emrin kelm, kelm- lh'nin de kadm olduunu dikkate alarak ruhun kdemi yolunu tercih etmitir. Bu konuda sz daha fazla uzatmadan susmak iin en gzelidir. 927

925 Kelbz, Taarruf, s. 99; Kueyr, er-Risle, ss. 88; Hucvir, Keful-Mahcub, ss. 390-391; bn Kayym, Kitbur-Ruh, s. 47; Gazl (.505/1111)ye gre ruhla beden arasndaki iliki, mal ve mal sahibi arasndaki ilikinin aynsdr. Maln yok olmas mal sahibinin de yok olmasn gerektirmedii gibi maddeden bamsz olarak bulunan bir eyinyok olacan dnmek de alken mmkn deildir. Gazl, Mericl-Kuds, s. 20; Dnya, el-Hakika f nazaril -Gazl, s. 260; bn Rd ise ruhun fertlerin oalmalarna sebep olan arazlardan soyutlanm olsa da yine de kiinin tabiatndan ayr olmadn dnr. bn Rd, Kitabut-Tehfut, Msr 1302, s. 137; Holm, Din Psikolojisine Giri, ss. 76-7. 926 Afif, Muhyiddin bnul -Arab (.638/1240)nin Tasavvuf Felsefesi, s. 112. K r. bnul-Arab (.638/1240), el-Futhtul-Mekkyye, (I-IV), Msr 1293 h., II, ss. 912-913; bn Arabinin bu dncesini Farabide de grmekteyiz. Bkz: FArab (.638/1240), Kitabu Ari Ehl-i MedinetilFadla, Beyrut 1985, ss. 142-3; Aydn, Mehmet, The Ethics of Self -Realisation with a Special Reference to al -Farabi, Ankara niv lahiyat Fakltesi Dergisi, c. XXV., Ankara 1981, ss. 136-7; a.m., bn Sinann Mutluluk Anlay bn Sina lmnn Bininci Yl Armaan 1984, TT Kutumu Basmevi, Ankara 1984, s. 438; Fakhry, Majid, A History of Islamic Philosopy, Columbia Uni, Pres, New York 1970, s. 146. 927 Shreverd,Avrif , vr.144b. Ruhun kdemi konusu iin bkz: John McTaggart-Ellis McTaggart, Some Dogmas of Religion, Greenwood Pres, New York 1968, ss. 112 -4.

212

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Gazl (.505/1111) ise beer ruhlarn hdis olduunu kaydederek928 bunun aksini meydana karaca yanl dnceleri ortaya koyar. 929 Yine Gazl (.505/1111) bedenin lmesiyle ruhun lmeyeceini kaydeder ve bekasn akl ve nakl delillerle ispata alr. 930 bn Arab (.638/1240) de ruhun lmszl fikrindedir. 931 Shreverd Hazretleri, bedenlerde bulunan ruhtan baka bir ruh trnden daha bahseder. Aslnda Hz. Peygambere mahiyeti hakknda soru sorulan ve Peygamberimizin sustuu ruhun bu ruh olduunu ve zerinde konuma yasa bulunan konunun da bu konu olduunu ifade eder. Bedenlerde bulunan ruh hakknda ise konuulmasnn yasak olmadn vurgular. O yle demektedir: Nakledilen bilgilere gre, mhiyeti Hz. Peygamber (s.)den sorulan ve yukarda tantlan ruh, bedende bulunan ruhtan ayr bir eydir. Bu durumda bedende

928 Gazl, Mericl-Kuds, s. 87. Gazl (.505/1111), ruhlarn bedenden ayrldktan sonra varlklarn devam ettirmeleri durumun tersine sonradan yaratlm varlklar olduklar iin anne karnndaki varolularndan nce onlarn bir varla ve ferdiyete sahip olamayacaklarn dnr. Bkz: Gazl, Tehfut, s. 55,229; A.m., el-Maznnus-Sar, s.95-7; a.m., hy, c.IV, s. 496-7. Hem Mslman hem de Hristiyan kelamclar ve dnrler ruhun, sonradan Tanr tarafndan bedenle birlikte yaratldn dnrler. Bu dnce Tanrnn varlna inanmann doal bir sonucudur. Bkz: Patterson, R. L., Plato on Immortality, The Pennsylvania State Univ. Pres, Pennsylvania 1965, s. 72; Ruhun ezelilii ile ilgili bir yorum iin bkz: Akseki, Ahmed Hamdi, Sfye -i Kiram Hazartnn Ruh Hakkndaki Tarz- Terakkileri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 383-93. 929 Shreverd de ruhun yaratld dncesindedir. Shreverd, rd, vr. 11b. 930 Gazl, Mericl-Kuds, ss. 99-104.;a.m., el-Maznnus-Sar, Msr 1308, s. 95; a.m., Tehfutul-Felsife, ss. 230-1. 931 Afif, Muhyiddin bnul-Arabnin Tasavvuf Felsefesi, s. 112 ; Dier grler hakknda geni bilgi iin; bn Kayym, Kitbur-Ruh, ss. 193-210; Platon da ruhun lmszlne inanr. Onun ruhun lmszlne dair delili vardr. Geni bilgi iin bkz: Ko, lmszlk Dncesi, ss. 28-30. Ayr bkz: Patterson, Plato on Immortality, ss. 22-3; Kant de bu dncededir. Aydn, Mehmet S., Tanr Ahlak likisi, TDV Yay., Ankara 1991, s.44; bn Rd de ruhun lszlne inanr. Ancak o, ruhun bedenden ayrldktan sonra faa iliyetinden sz edilemeyeceini kaydeder.bkz. bn Rd, MenhiclEdille f Akidil -Mille, Msr 1964, ss. 246-7. Daha ayrntl bilgi iin bkz: Ear, Ebul-Hasan, Kitabu Makmtil-slamiyyn ve htilafil -Musalln, stanbul 1929, s. 33-4; Harput, Abdullah, Tenfhul-Kelm f Akid-i Ehlil-slam, stanbul 1330, s. 141;bn Ebil-zz, erhu AkidetitTahaviyye, Beyrut 1984, s. 392; zmirli, . H., Yeni lmi Kelam, Ankara 1981, ss. 195-6; emseddin, M., Felsefe-i l: sbat- Vacib ve Ruh Nazariyeleri, stanbul 1341, s. 128-9.

213

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bulunan ruhlar zerinde konumak caizdir ve zerinde fikir yrtmek yasak da deildir.932 Shreverd, Hazreti peygamber (s.)e mahiyeti sorulan ruhun ihtilaf konusu olduunu ve baz alimlerin, Cebrildir, dediklerini anlatr.933 Hazreti Ali (r.)den onun bir melek olduu, yetmi bin yz, her yznde yetmi bin dili, her dilinde de Allah zikrettii yetmi bin lgati olduu eklindeki bir haberi de nakleder. 934 Yine, Abdullah b. Abbas (r.)dan, gkten inen her melein beraberinde bulunan, ekli insana benzeyen Allahn mahlukatndan bir varlk olduu yolundaki bir haberi935 de nakletmitir. Shreverd, mahiyeti sorulan bu ruh hakknda tabiinden olan Mchidin: Rh, meleklerden olmad halde, insan eklinde, eli, aya ve ba bulunan, yemek yiyen bir yaratktr.936 szyle; Sad b. Cbeyrin: Allah, Ar- Alnn dnda ruhtan daha byk bir ey yaratmamtr. Eer rh, yedi kat yer ile yedi kat g bir lokmada yutmak isteseydi mutlaka bunu yapabilirdi, ruhun yaratl ekli bir yn ile melekler, dier yn ile insan eklindedir. Kyamet gn, beraberinde melekler bir saf halinde dizili iken Arn sa tarafndan kalkar, gelir. O tevhid ehline efaat edenlerdendir. Ruh ile melekler arasnda nurdan bir perde olmasayd, sem ehli onun nurundan yanar kalrd.937 eklindeki szn nakletmektedir. Ancak grlecei zere ortada iinden klmaz bir durum vardr. Bir tarafta melektir diyen Hz. Ali (r.), br tarafta tam zddn syleyen dier alimler. Bu konuya hi temas etmeyen Shreverd, bu grlerin ancak sem olabileceini,
932 Shreverd,Avrif , vr.144a. 933 Shreverd,Avrif , vr.143b; :Benzer yorumlar iin bkz: Guenon, Rene, slam Maneviyat ve Taoculua Toplu Bak, s. 57-8. 934 Shreverd,Avrif , vr.143b. 935 Shreverd,Avrif , vr.143b; Benzer rivyetler iin bkz: bn Kayym, Kitbur-Ruh, s. 279. 936 Shreverd,Avrif , vr.143b. 937 Shreverd,Avrif , vr.143b.

214

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

sahabe ve tabinin bunlar Hazreti Peygamber (s.)den duyarak nakletmi olabileceklerini, baka trl bu konuda fikir sahibi olunamayacan bildirmektedir. O zaman da sorun daha baka mecralara kayarak bu anlan ruhlar, birbirinden farkl ruhlar m? sorusunu akla getirmekte veya bu rivyetlerin shhati zerine bizleri dndrmektedir. Ashb ve tabin limlerinden nakledilen bu szler, Hz. Peygamber (s.)den konu ile ilgili kendilerine ulaan szlerinin duyulmas veya nakledilmesinden baka bir ey deildir.938 Bu noktada, Shreverdnin, yukarda naklettiimiz Nakledilen bilgilere gre, mhiyeti Hz. Peygamber (s.)den sorulan ve yukarda tantlan ruh, bedende bulunan ruhtan ayr bir eydir. Bu durumda, bedende bulunan ruhlar zerinde konumak caizdir ve zerinde fikir yrtmek yasak da deildir.939 szn tekrar ele almamz gerekmektedir. Hazreti Peygamber (s.)e mahiyeti sorulan ruh, eer bedenlerde bulunan ruh-i ulv veya ruh-i insan deil ise Shreverdnin dedii gibi bedenlerde bulunan ruh hakknda konumak serbesttir ki zaten hem kendisi hem de hemen hemen tm alimler bu konuda fikir beyan etmilerdir. Fakat bununla beraber, mahiyeti sorulan ve hakknda Hazreti Peygamber (s.)in sustuu ruh, bedende bulunan ruh dnda yukarda deiik haberlerle ve tutarsz bir ekilde tanm yaplan dier ruh ise, bu haberleri kim vermitir. Bu nakledilen bilgiler, Shreverd Hazretlerinin de belirttii gibi ancak semen veya naklen verilebilecek mahiyette bilgiler olup insann kesbi ile elde edilecek bilgiler deildir. Hem Hazreti Raslullah (s.), bu konuda susmu

938 Shreverd,Avrif , vr.144a. 939 Shreverd,Avrif , vr.144a.

215

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hem de bu bilgiler bize Ashab ve tabin vastasyla bize ulamtr ki bu durum da yine elikili bir durumdur. Ruh, kalbe tevd edilmi gzel bir sfat ve ahlkn memba olan bir ltifedir. denilmitir.940 Gz grme, kulak duyma, burun koklama, az tatma yeri olduu gibi, nefs kt sfatlarn, ruh da iyi ve gzel sfatlarn mahallidir.
941

Ruhun mahiyeti hakknda yorumda bulunmayan Shreverd Hazretleri, ruhun iyi ve gzel sfatlarn mahalli olduunu sylemektedir. Buna gre ruh, gzel ahlakn kendisinde meydana geldii ve beslendii esas kaynak olmaktadr. Yine ruh, btn gzel hasletlerin de mahalli ve menbadr. Shreverd, ruhlar, ruh- insn / ruh- ulv ve ruh- hayvn olarak ikiye ayrr: Ulv ve semv olan ruh- insan, emir aleminden, beer olan ruh- hayvan de halk lemindendir. Beeri olan ruh- hayvan, ulv olan ruh- insannin yeri ve mekndr. Ruh- hayvan, kalbten kaynaklanan, his ve hareket gcn tayan, latf bir cisimdirRuh- hayvan, damarlarn ierisine yaylr. Bu dier hayvanlarda da vardr. Duyu organlar942 gcn bu ruhtan alr.943 Grld zere ruh- insnnin emr aleminden,944 ruh- hayvan ise halk aleminden olduunu sylemektedir. Gazl (.505/1111) ise ruhu nebat, hayvan ve ilah olmak zere ksmda ele alr.945
940 Bu sz rdda kendisi de tekrarlar. Shreverd, rd, vr. 11b. 941 Shreverd,Avrif, vr.146a; Benzer dnce iin bkz: ; Haksever, Ahmet Cahid, Turhall Mustafa Efendi ve Baz Tasavvuf Kavramlara Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 37 4-5. 942 Hkelekli, Hayati, Duyu, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 10-2. 943 Shreverd,Avrif , vr.145a; a.m., Futuht, vr.2b; benzer grler iin bkz: Trer, Osman, Tasavvuf Dncede nsan, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy. 5, s. 13. 944 Hay, L. Louise, Tm Hastalklarn Zihinsel Nedenleri, ev. Semra Ayaba, stanbul 2000, ss. 167.

216

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yine Shreverd, ruhlarn; Berzahta dolaan, dnyev ahvli ve melekleri gren, insanlarn durumlar ile ilgili semda yaplan konumalar duyan ruhlar, Arn altndaki ruhlar, cennetlerde uan, diledii ve gc yettii kadar hayat boyunca Allaha doru koan ruhlar946 olmak zere ksmlara ayrldn da nakleder. Dikkat edilirse bu snflandrma, ruhlar mahiyetlerine gre bir tasniften ziyade, ruhlarn halleri ve makamlar dikkate alnarak yaplm bir

snflandrmadr. 947 Yine Shreverd, Eb Sad el-Kura (.599/1202)nin: Ruhlar, hayat ve memat ruhu olmak zere iki eittir. Bu ikisi bir araya gelirse cisim akll olur. Ruhul-memat, bedenden ayrld vakit onu bir lye eviren ruhtur. Ruhul-hayat ise nefeslerin kendisi ile alnp verilebildii, yeme ve ime gc benzeri kuvvetlerin kendisinden kaynakland ruhtur. 948 szn nakleder. Anlaldna gre; bu ekilde farkl isimlerle anlsa da ruh - hayat dedii ruh hayvan, ruh- memat dedii ise ruh- ulv olmaktadr. Buna gre, insann hakikatinde nefs ve ruh iki kutup gibidir. Pozitif kutba ruh, negatif kutba nefs diyebiliriz.949 Her ey gibi bu insan hakikat de iki kutbun varlyla ayakta durur.950 nk nefis insann terakki etmesi iin nemli bir vastadr. Zira Nefis, aa cihetten tenle birlemekte ise de yukar cihetten

945 Gazl, Mericl-Kuds, s. 20; Ayr. bkz. Frager, Robert, Kalb Nefs ve Ruh, ss. 109-28. 946 Shreverd,Avrif , vr.144a; kr: bn Kayym, Kitbur-Ruh, ss. 11-2. 947 Hac Bekta Veli ise ruhu eit olarak tarif eder. Cismani ruh, yaama ruhu ve ruh - revan. Hac Bekta Veli, Maklt, s. 74. 948 Shreverd,Avrif , vr.146a; bn Kayyim de bu gre katlr. bn Kayym, Kitbur-Ruh, s. 279. 949 bn Sinda benzer dnceye sahiptir. Altnta, Hayrani, bn Sina Metafizii, AF Yay., Ankara 1992, ss. 123-4. 950 aran, Tabakat, c. 1, s. 164.

217

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

meleklere baldr.951 Ayrca nuran ruhun, zulman bedenle birlemesini salayan da nefistir. 952 Shreverd, ruhun zellikleri sadedinde; Ruh namelerden zevk alr. nk nameler vastasyla ruh, nefisle konumu olur. Aklarn remiz, iaret ve im ile gizlice konumas gibi. Nefislerle ruhlar arasnda esasl bir ak vardr. Bu ak nefsin diiliinden, ruhun erkekliinden kan bir aktr. Dii ile erkek arasndaki karlkl sevgi ve ak tabiata bal bir olaydr.953 demektedir. Grlecei zere nefs ile ruh arasnda bir sevgi ve hatta aktan bahseden Shreverd, bu durumun ftratn bir gerei olduunu ifade etmektedir. Buna gre gzel nameyi dinlemek, ruhun, a olan nefs ile konumas olduundan ruh bundan tat almaktadr. O Allah ki sizi bir tek nefisten yaratt ve gnl snsn diye ondan eini var etti.954 buyurmutur. yetteki Ondan kelimesi, aralarndaki lfet iin gerekli olan yaknlk ve beraberlie iaret etmektedir. Ak ve name, ruha zevk verir. nk ak ve nameler aklar birbirine yaklatrr. Nitekim lem-i hikmette Havva, Ademden yaratld gibi lem-i kudrette de nefs, latif bir varlk olan ruhtan yaratlmtr. Aralarndaki lfet, asllarnn apayr olmasndandr. Ruh- hayvan demek olan nefis ile ruhan olan ruhun tabiatlar birbirine yakndr. Nefis ruhla ayn cinsten olmakla beraber, insandaki latif ruha yaknlk sebebiyle hayvanlardaki ruhlardan ayr bir zellii vardr ve bu yzden nefis adn alr. Bu duruma gre, k udret aleminde nefsin, ruh- rhanden yaratlmas, hikmet aleminde Havvann Ademden yaratlmas

951 bn Haldun, Mukaddime, s. 55. 952 el-Kaan, Tevilatul-Kurn, c. 1, s. 37; Bu dnce filozof Flew de mevcuttur. Geni bilgi iin bkz: Flew, Antony G. N., The Encyclopedia of Philosophy, Immortality, MacMillan Publishing Co, New York 1972, s. 139. 953 Shreverd,Avrif , vr.63b; a.m., Futuht, vr. 3a. 954 el-Araf, 189.

218

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gibidir. lfet, ak, ve erkeklie nispet, hep bu benzetmeden kmtr. Ruh namelerle ad olur. nk nameler, aklar arasnda haberleme ve konuma gibidir.955 Nefs ile ruh arasnda bir akn var olduunu ve bu akn Hz. Adem (a.s.) ve Havva Anamz arasnda var olan akn bir benzeri olduunu ifade eden Shreverd, insann tek bir neftsen yaratlm olduu gereini ortaya koyan yet-i kermeyi delil olarak sunmaktadr. yette geen ondan ifadesi ayn cinsten meydana gelii ifade etmektedir. Asllar farkl olan nefs ve ruhun bununla beraber ayn cinsten olduunu ifade eden Shreverd, ruhan olan ruhun tabiat ile nefsin tabiatnn birbirlerine yakn olduunu, aralarnda akn meydana gelmesinin ise asllarnn farkl olmasndan kaynaklandn ifade etmektedir. Hazreti Adem ile Havva Anamzn durumu ve aralarndaki ak da bu duruma uygun bir misaldir. Ruhun nameden zevk almasnn bir dier sebebi olarak da Shreverd, ruhlar leminin ceml ve hsn alemi olmasn gstermektedir. Ruh, bu alemde de ruhlar alemine uygun den fiil veya kavl gzelliklerden zevk almaktadr. Ruhun namelerden lezzet almas, ruhlar aleminin cemal ve hsn alemi olmas bu alemde onlarla mtenasip fiil ve sz gibi gzelliklerden ruhun holanmasdr. Suret ve heykel gibi cansz varlklardaki tenasp, ruhaniyetten mirastr. Ruh ne zaman tatl bir name, ahenkli bir musiki iitse, bu gzellikten etkilenir.956 Ulv ve insan rh, kinattan ve kinatta meydana gelen olaylardan koparak Rabbine doru ykselmeyi byk bir ak ve evkle ister. 957

955 Shreverd,Avrif , vr.63b;a.m., Futuht, vr. 3a. 956 Shreverd,Avrif , vr.63a. 957 Shreverd,Avrif , vr.145b;a.m., Futuht, vr. 3b.

219

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ruhun zellikleri sadedinde Shreverd Hazretleri, ruhun kainattaki hadiselerden kopmay ve Rabbine doru ykselmeyi byk bir ak ve evk ile istediini dnr. Ruhun bu zellii yaratlndan kaynaklanmaktadr. nk ruh bu leme ait deildir. Mevln (.672/1273) Hazretlerinin Mesnev adl eserinin banda yer alan neyin inlemesi misalinde de anlatlan husus ruhun yaratld leme duyduu itiyak ve hasrettir. Ruh bu aleme sanki bir sreliine srgn ve hapis hayat yaamak iin gnderilmitir. Oul, bu beden kafesinde azap iindesin. nk ku gibi olan ruhun, cinsi olmayan bedene hapsedilmitir. Ruh, doan kuu gibidir. Tabiatlar ise karga misalidir. O doan gibi ruh, karga ve baykulardan yaralanr.958 diyen Mevlana da bu konuya iaret etmitir. Shreverd, ruhun letfeti sebebiyle gdasnn ilim olduunu ifade eden bir sz de nakletmitir. Beden nasl yiyecek ve iecee ihtiyac duyarsa -ki hayatiyetini ancak bu gdalarla devam ettirebilir- ruhun da ilme ihtiyac vardr. Alimlerden biri der ki: Allah Tel ilimle ruhu birbirine yaklatrmtr. Ruh letafeti sebebiyle, gdalarla bedenin beslenip gelitii gibi, o da ilimle geliir. 959 Ruhun akl ile olan ilikisi hakknda da Shreverd, u saptamalar yapar: Akl, ruhla bir varlk ve kiilik kazanr. Onunla eya zerine hccet getirebilir. Eer rh olmasayd, akl dumura urar, hibir eyin leh ve aleyhinde bir delil getiremezdi. Ancak o (akl), yaratklarn en ltifi cevherlerin en saf ve en parladr. Gayblar onunla sezilebilir. Hakkat ehlinin kefi onunladr. 960

958 Mesnev, c.V, 838; Ruhun bedende habpsolduu dncesine Flew de katlr. Flew, Immortality, s. 139. 959 Shreverd,Avrif , vr.144b. 960 Shreverd,Avrif , vr.144a; a.m., Futuht, vr. 3a; Ayr. Bkz: ner, Necati, Stres ve Dini nan, Ankara 1985, ss. 12-3;

220

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu duruma gre akl ancak ruh- insn ile faaliyet gsterebilmektedir. Akl ruh olmadan kiiye doru ve yanl gsteremedii gibi lehte ve aleyhte de bir delil getirememektedir.

5. NEFS Tasavvuf dncede en ok fikir beyan edilen konularn banda gelen nefs 961 lgatte, bir eyin nefsi, 962 o eyin varl, bir eyin z,963 zt, ayns,964 can ve kii, ruh,965 kan966 gibi anlamlara gelir.967 Mutasavvflar, nefsin tarifini ortaya koymakla birlikte, daha ziyde onun ktl emreden yn, eitilmesi ve gzel hasletlerle donatlmas zerinde durmulardr.968

961 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 688; bn Manzr, Lisnul-Arab, Beyrt 1990, c. VI, s. 233; Fruzbd, Muhammedb. Yakb, el-Kmsul-Muht I-IV, Beyrut 1991, c. IV., s. 413; el-Crcn, et-Tarft, s.312; Tehnev, Kef, c. II, s. 1396; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht,ss.745-6; elMnv,et-Tevfk, ss.706 -7; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 984; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.940. 962 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 818; Cevher, III, ss. 984-985; bn Fris, ss. 460-461; Gazl, hya, III, s. 4; 963 Gazl, Mericl-Kuds, s. 15. 964 Asm Efendi, Kms, c.II., s. 1031; Atay, Hseyin, Nefis, AFD, Ankara, 1997, sy. XXXVII, s. 2-3; Calverley, E.E., Nefis, A, c. IX, s. 178; Frager, Robert, Kalb Nefs ve Ruh, brahim Kapaklkaya, Gelenek, stanbul 2005, s. 29. 965 Ate, Sleyman, nsan ve nsanst, Dergah Yay., stanbul, 1985, s. 170; Uluda, TTS, s. 368; Cebeciolu, TTDS, s. 545; Hac Bayram- Veli, ss. 296; Altnta, Tasavvuf Tarihi, ss. 37 -45; ke, Ahmet, Kurnda Nefs Kavram, nsan Yay., stanbul, 1997, ss. 13 -15. 966 Ayn M. Ali, Nefs Kelimesinin Manalar, Drulfunn lhiyat Fakltesi Mecmuas, stanb ul, 1930, c. IV, sy. 14, s. 50; Erkal, Alternatif Dnceler Szl, s. 57. 967 Nefs kelimesi tekil ve oul yaplaryla Kurnda 295 ve 8 deiik anlamda zikredilmitir. Geni bilgi iin bkz. Regis Balchere, Nefs Kelimesinin Kurnda Kullanl Hakknda Baz Notlar, (ev.. Sdk Kl), Atatrk nv. FD, Erzurum, 1982, sy., 5, ss. 189-196; Ate, slam Tasavvufu, s. 521; Cebeciolu, TTDS, s. 545; zarslan, Selim Bir Kurn yeti Balamnda Yaratcdan Raz/Honut Olmak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y. 3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 110-2. 968 Tasavvufta, nefsin r uh ile ayn m ayr m olduu veya nefsin tek ve deiik isimlerinin onun sfatlarm olduu konusunda deiik grler ortaya atlm ancak, genel olarak insana dima ktl emreden dzeyinden balamak zere kmil bir bir noktaya ulancaya kadar nefsin mertebesi veya sfatnn olduu kabul edilmitir. Nefsin bu isimleri Kurn kaynakldr. Nefsin isimleri ve getii yetler yledir: Nefs -i Emmre (Ysuf Sresi, 12/53), Nefs -i Levvme (Kymet Sresi,

221

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bir tasavvuf stlh olarak nefs, genel olarak kulun kt huylar969 irkin vasflar, kt his ve huylarn mahalli olan ltfe, cism-i latf eklinde tarif edilmitir.970 nsan ruh, nefs ve bedenden meydana gelir. Ruhun akl, nefsin hev971 ve arzu, bedenin de duyu sfat vardr.972 nsanda hem bu dnyann hem de ahiretin nianlar bulunmaktadr. nsan bunlar tand zaman Allah daha kolay tanr. 973 Crcan ise nefs kavramn hayat, his ve irade gcnn taycs olan latif buharl bir cevher olarak tanmlar.974 Bu cevher bedenin aydnlatcsdr. I, bedenin i ve dn aydnlatrsa uyanklk; yalnz iini aydnlatrsa uyku; her ikisini
75/2), Nefs-i Mlhime (ems Sresi, 91/8), Nefs -i Mutmainne (Fevr Sresi, 89/27), Nefs -i Rdiye (Fecr Sresi, 89/28) , Nefs -i Mardiyye (Fecr Sresi, 89/28) ve Nefs -i Kmiledir. Nefsin bu mertebeleri hakknda geni bilgi iin bkz. bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, ev. aban Hakl, z Yaynclk, stanbul 1993, ss.279 vd; Aydn, Hseyin, Muhsibnin Tasavvuf Felsefesi , Ankara, 1976, s. 84; Altnta, Hayrani, Marifetnamede Tasavvuf , stanbul, 1981, ss. 124-164; ke, a.g.e. ss. 83-107; Akku, Mehmet, eyh Ali ve Risle-i Hl-i Merdn, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 42-9; Topba, Osman Nri, mandan hsana Tasavvuf, Erkam Yay., stanbul, 2002, ss. 129-147; zarslan, Selim Bir Kurn yeti Balamnda Yaratcdan Raz/Honut Olmak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 11147; Ayrca nefsin bu mertebeleri hakknda psikolojik bir yaklam iin bkz. Kuat, Ali, Nefis Mertebelerine Psikolojik Bir Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, ss. 119-28. 969 Mesel, Slem, Nefsin kusurlar ve bunlarn tedavisi ile ilgili Uybun -Nefs ve Mudvtuh adl eseri kleme alm ve bu eserde nefsin altm dokuz kusurunu sayarak tedvi yollarn gstermitir. (Ter.: Sleyman Ate) slam limleri Enstits Dergisi, Ankara 1977, ss. 233-38. 970 Kueyr, er-Risle, s. 86; Gazl, Mericl-Kuds, s. 15; Muhasib, er-Riye, ss. 187-97;Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 112 -5; Ate Sleyman, slam Tasavvufu, s. 521;Uluda, TTS, s. 368; Cebeciolu, TTDS, s. 545; Afif, Tasav vuf, s.136; Filozoflarn nefs hakkndaki grleri iin bkz: Kl, Cevdet, Muhammed kbalin Dncesinde Benlik Felsefesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, ss. 51-5; Kasapolu, Abdullah, Yusuf ve Zleyha Asndan Kurnda Nefs-i Emre Kavram- Freudun d Kavramyla Bir Mukayese, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, ss. 57-9; Sayar, Kemal, Sf Psikolojisi, nsan Yay., stanbul 2000, s. 78; Kuat, Nefis Mertebeleri , y.3, sy. 9, s. 119-27. 971 Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 302; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 992. 972 Erich Fromma gre, insann tabiat bir anlamda ne iyidir ne de ktdr; yalnz bir takm imkanlarla donatlmtr Fromm, Erdem ve Mutluluk, ev.: Aydan Yrkan, Trkiye Bankas Yay. stanbul 1999, s. XXXIV. 973 Kueyr, er-Risle, ss. 86-87; Hucvir, Keful -Mahcb, ss. 309-312; Kn, Mucem, s. 114.Kurn, nefse lh bir dzenleme ( tesviye) yapldktan sonra ona fcur ve takvnn ilhm edildiini beyn eder. e-ems, 7-8. lgili yet genel olarak, Allah, fcr ve takvnn neler olduunu nefse bilgi olarak tantmtr ya da nefse fcr ve takvya ynelik amel etme imkn ve kbiliyeti verilmitir eklinde yorumlanmtr. Taber, Cmiul-beyn, c. XXX, ss. 264-266; Zemaher, Kef, c. IV, s. 215; Beyzv, Envrut-tenzl, c. II, s. 599; Kurtub, el-Cmi, c. XX, s. 51; Yazr, Hak Dini Kurn Dili, c. VIII, ss.5857-5860. 974 bn Sinya gre de nefs cevherdir. Altnta, bn Sina Metafizii, ss. 125.

222

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

aydnlatmayacak olursa lm meydana gelir975 der. Bu bak as nefsi daha farkl olarak deerlendirmemizi salar. Bu gr bize nefsin ruh ve bedenden oluan bir btn olduunu ifade eder.976 Nefsin varoluu, hem beden hem ruh btnlkten olutuu iin, hem madd hem manev eilimlere sahiptir. Nefs dnyev zevklere977 dkndr. Ancak nefs terbiye suretiyle gelitike daha ok Allaha yaklar ve dnyaya ball azalr.978 Eb Sad Harrz ise nefsi; ruha ve kalbe daima muhalefet eden ehev bir ben olarak deil de biyolojik bir prensip olarak kabul eder. 979 nsann, biri hisseden biri de hissedilen olmak zere iki yn vardr. Nefsin hakikati bu iki zelliin bir olma ve uyuma noktasdr. nsann nefsiyle uyum salamas ve bir olma yn kendisinde deil, kendisinin stnde bulunan Allahn yce hakikatindedir.980 Nefs, Kurn - Kerimde zerinde en ok durulan kavramlardan biridir. Nefs kelimesi Kurn- Kerimde Ztullah,981 insan ruhu,982 kalb, sadr,983 insan bedeni,984 bedenle beraber ruh,985 insan bedeninde bulunan ve insana ktl, fesad emreden cevher, 986 zt (canl cansz, cin, insan ve hayvanlardan bahsedilirken

975 Crcan, et-Tarifat, s. 165. 976 Wilcox, Lynn, Sfzm ve Psikoloji, Ter: Orhan Dz, nsan Yay., stanbul 2003, s. 80 -1. 977 Zevk kavram iin er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 226; er-Rgb el-Isfehn, Mfred t, s. 332; Tehnev, Keaf, c.I, s.513; el -Crcn, et-Tarft, s.144;Sud, el -Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 492-5;el-Hfn, Mevsat, ss. 756-7; Kn, Mucem, s. 323. 978 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, ss. 45, 62, 85; Frager, Robert, Kalb, Nefs ve Ruh, s. 71. 979 Altnta, Hayrani, Marifetnmede Tasavvuf, stanbul 1981, s. 119; Bula, Ali, Tasarlanm Fenomenler Dnyasnda Akl, Nefis ve Kimlikler, Bilgi Ve Hikmet, Gz 93/4, s.35. 980 Yazr, Elmall M. Hamdi, , (I-X), stanbul 1992, c. IX, ss. 201-202. 981 Al-i mrn, 28; Mide, 116; Enm, 12,54. 982 Enm, 93; Zmer, 42; Fecr, 27. 983 Bakara, 77,109,235; Al-i mrn, 154; Nisa, 113. 984 Al-i mrn, 146,185; Ysf, 26; sr, 33. 985 Bakara 286; Enm, 152; Yuns, 23,30,44, 49,,54. 986 Tah, 96; Mide, 30; Yusuf, 18,53.

223

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kullanlr.)987 ve cins988 gibi, eitli manalarda989 iki yz altm sekiz yerde gemektedir.990 Bir yette nefs; Allahn kendisinden raz, kendisinin de Allahtan raz olarak huzura eren eklinde nitelendirilmitir.991 Allah, nefsini kt sfatlardan arndrp iyi sfatlarla bezeyenleri, kurtulua erenler diye vasflandrm; 992 bunun gereklemesi iin, nefs mchedesi yapmay tavsiye etmitir.993 Hz.Peygamber (s.) de nefsin arzularna, hev ve hevese uymay, hak yoldan sapma olarak nitelendirmitir.994 Mevln (.672/1273), Btn Kurn, nefislerin pisliini anlatr. Mushafa bak da gr..995 diyerek nefsin Kuranda ele alnan temel konulardan birisi olduunu ifade eder. Kn (.730/1330), nefsi yle tanmlamaktadr: Nefs, his, hayat ve bilinli hareket kuvvetlerini tayan latf buharl bir cevherdir. Hakim Tirmiz nefse, rh-i hayvan demitir. O da nefs -i ntka olan kalb ile beden arasnda bir vastadr. 996
987 Bakara, 48; Lokman, 28,34; Mddessir, 38. 988 Araf, 188; Tevbe, 128; Rm, 28; r, 11. 989 Nefs kavramnn zel bir kullanm olarak Nefsini bilen Rabbini bilir. szn aklarken Abdullah b. Yusuf Balyan, Rasulullah (s.) bu sznde nefsi, vucud anlamnda kullanmtr. diyerek farkl bir yorum getirmitir. Ona gre bu manev makama ulaan kiinin varl, ne zahirde ne de batnda asla kendi varl deildir, Allahn varldr. Sz ve fiili de kendin e ait deildir. Allahn sz ve fiilidir. Kii kendini bildiini iddia ettii zaman Allah bildiini iddia ediyor demektirAbdullah b. Mesud Balyan, Mutlak Varlk, (Haz. Ali Vasfi Kurt), nsan yaynlar, stanbul 2003, s. 112; Nefsini bilen Rabbini bi lir fehvasnn izah ve hadis olmad itirazna cevap ve bu konudaki tartmalar iin bkz: Gngr, Zlfikar, Muhyiddin bn Arab Hakknda Louis Massignonun Eletirileri ve Veled elebi (zbudak)nin Cevaplar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, ss.392-9. 990 Nefs kelimesinin Kurnda kullanm ile ilgili olarak bkz. Ayn, Nefs Kelimesinin Mnlar, ss. 46-52; bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, s.279 vd; Regis Blachere, Nefs Kelimesinin Kurnda Kullanl Hakknda Baz Notlar, ev.; Sadk Kl, Atatrk FKD. Erzurum 1982, sy. 5, ss. 189-966; E:E:Calverley, Nefis A., c.IX., ss. 178-79; Cebeciolu, Hac Bayram Veli, s. 16667. 991 Fecr, 89/27-28. 992 Al, 87/14; ems, 91/9. 993 Ankebt, 29/69. 994 Buhr, Rikk, 4, 5. 995 Mesnev, c.VI., 4873.

224

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sfler, nefs kavramyla insann kt sfatlar ve arzu ve isteklerini kastederler.997 Nefs, insann hakikati, ehvet ve gadap kuvvetlerinin topland mn,998 bedene yerletirilen ve kt huylarn kayna olan bir ltife, bir srdr. Gzel huylarn kayna ise, ruhtur. Ruhun idarecisi akl, nefsin idarecisi ise hevdr.999 Nefs, ktl emredici olarak nitelendirildii iin, ona kar koymak sfiler arasnda ibadetin ba olarak grlr. 1000 Mevln (.672/1273) ve dier mutasavvflar, genellikle insan bedeninde bulunan ve ona fesad, ktl emreden cevher, manasna gelen nefsten bahsetmektedirler.1001

996 Kan, Mucem, s. 115; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 114. 997 bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, s.235. Tasavvufta nefs, ruhun asl fonksiyonunu icra edememesi durumuna denir. Mutasavvflar nefsi, ruha olan uzaklna gre yedi dereceye ayrmlardr. Konunun bu adan deerlendiren Hz.Mevlanann grleri iin bkz. Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 201; Frager, Robert, Kalb Nefs ve Ruh, ss. 70-1. 998 Gazl, hy, c.III, s. 4. Nefsin mizcnda var olan fcr meylinin bir ifadesi olarak Kurn, zaman zaman nefsi, gnaha temyln ve dnyaya ait isteklerin odak noktas olarak gsterir. R.Blachre, Nefs Kelimesinin Kurnda Kullanl Hakknda Baz Notlar (ev. Sadk Kl), AFD, say:5, 1982, s. 192. Gnaha dren, var gcyle ktl emreden, (Yusuf, 53. Azzin karsnn ya da Hz. Yusufun (Kurtub, el -Cmi, c. IX, s.137) szleri olarak nakledilen Ben nefsimi temize karmam. nk nefis oka ktl emredicidir. Meer ki Rabbimin esirgedii (rahmet ettii) bir nefis ola yeti, umumiyetle beer nefsinin tabiatnda ehvetlere meyil ve o yolda g ve kuvvetini kullanma vasfnn varlna iret etmektedir. Binenaleyh insan srf nefsine kalrsa fenala der. Bu sebeple Rabbimin rahmet ettii mstesn buyurularak Allahn rahmetine herhangi bir ekilde nil olan kimselerin, nefsin kt vesveselerinden kurtulabilecekleri beyn edilmitir. Elmall, age., IV, 2873-2874, hakszlkla herhangi bir cana kyabilen Mide, 30 ve btl tanrlar icat etme fikrini telkin eden odur. Th, 96. Hev ve heves onda yatmaktadr. Necm, 23; Nzit, 40, 41. nsann kendisini madde sevgisine kaptrp, igd dorultusunda hareket etmesi anlamna gelen hev kavram, Kurnda nefsin tm kt ist ek ve arzularnn toplu ifadesi olarak sunulmutur. Kl, Sdk, Kurnda Gnah Kavram, s. 254. Hevnn putlatrlma keyfiyeti hakknda bilgi iin Yldrm, Suat, Kurnda Ulhiyyet, ss. 373-375. Tabiatnda ebediyet arzusu Th, 120; Hmeze, 3, cimrilik, Har, 9; Tebn, 16, acelecilik, sr, 11; Enbiy, 37, hrs, Bakara, 96. Nitekim Hz. Peygamber de bir hadislerinde: Ademolunun iki vdi dolusu mal olsa bir ncsn ister. Onun karnn ancak toprak doldurur. Allah tevbe edenin tevbesini kabul eder buyurmutur.Buhr, Rikk, 10; Mslim, Zekat, 116, nankrlk, sr, 67; r, 48, cehlet, hak hukuk tanmamak, brhim,34; Ahzb, 72 ve nimeti grnce azmak, sr, 83; Rm, 36; Kasas, 76-78 gibi fcr ilemeye sebep olacak vasflar tamaktadr. Btn bu zellikleri tamas sebebiyledir ki nefs, zellikle baz sfler tarafndan insanda bulunan gazap ve ehvet gcnn kendisinde topland latfe olarak tarif edilmitir. Gazli, hy, c.III, s.114. 999 Kueyr, er-Risle, ss. 86, Hucvir, s. 309, 313. 1000 Mekk, Kutul-Kulub, c.I, s. 84; Muhsib, er-Riye l Hukukllah, (Tah. Abdlhalim Mahmud), Kahire 1990, ss. 258-261. 1001 Mesnev, c.VI., 4873.

225

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hev ve heves onda yatmaktadr.1002 Tabiatnda ebediyet arzusu,1003 cimrilik1004, acelecilik,1005 hrs,1006 nankrlk,1007 cehlet, hak hukuk tanmamak1008 ve nimeti grnce azmak1009 gibi fcr ilemeye sebep olacak vasflar tamaktadr. Btn bu zellikleri tamas sebebiyledir ki nefs, zellikle baz sfler tarafnd an insanda bulunan gazap ve ehvet gcnn kendisinde topland latfe olarak tarif edilmitir.1010 Nefsin btn sretini ahlk olarak vasflandran Gazl (.505/1111), ahlkn meydana gelmesi iin, nefsin u kuvvetinin drdnc kuvvet olan tidal kuvveti zere bulunmas gerektiini syler. Nefsin bu kuvvetleri, ilim (akl), gadap ve ehvet kuvvetleridir. lim kuvvetinin mutedil olmasna hikmet, gadap kuvvetinin itidaline ecat, ehvet kuvvetinin itidaline iffet denir. Gadap kuvveti ar olursa tehevvr ve atlganlk, az olursa cizlik ve korkaklk adn alr. ehvet kuvveti ar olursa a gzl ve obur, az olursa donukluk ismi verilir. lim kuvvetinin ar olanna irkinlik, bozukluk ve cerbeze, az olanna ahmaklk denir. Ahlkn esas hikmet, ecaat, iffet ve adalettir. Dierleri bunlarn teferruatdr. 1011 Muhammed Nurl-Arab (.638/1240), nefsi drde ayrr: Birincisi, nefs -i klliye-i ilahiyedir. Bunun hassalar ikidir. dam ve icad etmek. kincisi nefs -i
1002 en-Necm 53/23; en-Nzit 40, 41. nsann kendisini madde sevgisine kaptrp, igd dorultusunda hareket etmesi anlamna gelen hev kavram, Kurnda nefsin tm kt istek ve arzularnn toplu ifadesi olarak sunulmutur bkz. Kl, Sdk, Kurnda Gnah Kavram, s. 254. Hevnn putlatrlma keyfiyeti hakknda bilgi iin bk. Yldrm, Suat, Kurnda Ulhiyyet, ss. 373-5. 1003 Th 20/120; el-Hmeze 104/3. 1004 el-Har 59/9; et-Tebn 64/16. 1005 el-sr 17/11; el-Enbiy 21/37. 1006 el-Bakara 2/96. Nitekim Hz. Peygamber de bir hadislerinde: Ademolunun iki vdi dolusu mal olsa bir ncsn ister. Onun karnn ancak toprak doldurur. Allah tevbe edenin tevbesini kabul eder buyurmutur Buhr, Rikk, 10; Mslim, Zekat, 116. 1007 el-sr 17/67; e-r 42/48. 1008 brhim 14/34; el-Ahzb 33/72. 1009 el-sr 17/83;er-Rm 30/36; el-Kasas 28/76-78. 1010 Gazli, hy, III, 114. Sfleri n nefs anlaylarnn deerlendirmesi iin bk. ztrk, Yaar Nuri, Kurn- Kerim ve Snnete Gre Tasavvuf, s. 122 -159. 1011 Gazl, hy,c. III, ss. 52-53.

226

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

natka-i insaniyedir. Hassalar ilim ve hilimdir. ncs nefs -i hayvaniyedir. Hassalar ehvet ve gazabtr.1012 Drdncs nefs -i nebatiyedir. Hassalar nev nema ve mahv hevadr. nsan bu drt neftsen ibarettir ki bunlar insanda, nebatiye (ocukluk), hayvaniye (genlik), natka (olgunluk), ve klliye (sveyda-y kalb).1013 eklinde zahir olur. Shreverd, nefsi, Ruh, kalbe tevd edilmi gzel bir sfat ve ahlkn menba olan bir ltife olduu gibi, nefs de, kalba tevdi edilmi, kt sfat ve ahlkn kendinden kaynakland bir ltifedir. denmitir. Gz grme, kulak duyma, burun koklama, az tatma yeri olduu gibi, nefs kt sfatlarn, 1014 ruh da iyi ve gzel sfatlarn mahallidir. 1015 diyerek kt sfatlarn mahalli olarak tantr. Bu tarife gre nefsin aslen kt olmad ancak kt sfatl arn mahalli/mekan olduu anlalmaktadr. Bu durumda biz nefsi insann maddi boyutunun kemali iin gerekli olan tm ihtiyalarn temin arac olarak tarif edebiliriz. Yemek, imek ve cinsellik insann bedensel ihtiyalardr ve bu ihtiyalar ancak nefs yoluyla giderilebilir. Nefsin varl, insann fiziksel varlnn zorunlu bir neticesidir. Bu noktada tasavvufta nefsin kt sfatlarn mahalli olmasn da u ekilde aklayabiliriz. nsann bedensel ihtiyalar tatmin edilmelidir. Bu tatmin zorunluluu insann ftratnn bir neticesi olarak karmza kar.1016 Bu ihtiyalarn kt olarak tanmlanmas ancak gayr-i mer yollarla tatmin edilmesi halinde mmkndr. Mesela insan neslinin devam ve baka bir ok ulv hikmetlere matuf bulunan cinsellik hi de kt bir haslet deildir. Bu ihtiyacn mer olmayan bir yolla tatmini
1012 arc, Mustafa, Gazap, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 436. 1013 Muhammed, Nurl-Arabi, Nuktatl-Beyan, (Noktann Srlar), Gayb Bahelerinden Sesleniler, Haz.Tahir Hafzaliolu, nsan Yaynlar, stanbul 2003, s.261. 1014 Shreverd, rd, vr. 11a. 1015 Shreverd, Avrif, vr.146a. 1016 Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.58.

227

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ktdr. te bu anlamda nefsi, bedensel ihtiyalarn mahalli olarak tanmlamak bizce daha doru bir yaklam olarak grlmektedir. Bu konu ile alakal olarak Gazli nefsin varlnn ahiret saadetine ulamak iin art olduunu ifade eder. Ona gre ahiret saadetine ulamak ibadet etmekle, ibadet etmek, dnyev hayatn devam etmesiyle, bu ise bedenin korunmasyla, bedenin korunmas ise ona gereken enerjinin salanmasyla bu ise beslenmeyle mmkndr. Beslenme ise ehvet kuvvetinin ve nefsin varl ile mmkndr. 1017 Nefsin meydana geliini ise Shreverd ok ilgin bir yorumla aklar: Rh- hayvn, damarlarn ierisine yaylr. Bu dier hayvanlarda da vardr. Duyu organlar gcn bu ruhtan alr. Ruh- hayvn, kalbte, safra, balgam, dem ve sevddan oluan unsurlar birbirine oranl bir ekilde mezc ederek tbb bir tasarrufta bulunur. Ulv olan rh- insannin bunun zerine galebe etmesi ile hayvan rh, dier hayvanlardaki ruhlardan ayrlarak ayr bir zellik kazanr. Konuma ve ilham yeri olan nefs hline dnr. Buna iaret etmek zere Cenab Hak: Nefse ve onu ekillendirene, ona bozukluunu ve korumasn (isyan ve itaatini) ilham edene and olsun.1018 buyurmutur. Nefsin ekillenmesi demek, rh- insannin, rh- hayvn zerine galebe etmesi ve bylece hayvn ruhun dier hayvanlardaki rh- hayvn cinsinden ayrlmasdr. Nefs, Allahn tekvin sfat ile ulv ve insan ruhtan olumutur.

1017 Gazl, Mericl-Kuds, s. 66;bn Cevz de Gazl (.505/1111) ile ayn fikre sahiptir. Onun tanmlamasna gre nefs insann binei gibidir. Yce gayelere ulamas iin insann bineine yumuak davranmas gerekir. Nefsi doyurma konusunda zararl yntemleri brakp faydal yntemlere baklmaldr. Helal olan dzenlemeleri terk etmek hem dine hem de bedene zarar verir. bn Cevz, Telbis blis, s. 136; Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y . 3, sy. 7. ss. 129-30. 1018 ems 7-8.

228

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nsanolundaki hayvn rh olan nefs, lem-i emirdeki ulv ve insan ruhtan oluan bir nefs haline dnr. 1019 Yine buna benzer ekilde Gazl (.505/1111) de nefsin eitli hallerin kendisine arz olmasyla muhtelif isimler alacan beyan eder.1020 Shreverd, bu durumda Gazl (.505/1111)den etki almtr denebilir. Bu satrlardan anlaldna gre Shreverd, nefsin teekkln, ulv olan ruh-i insannin yine insann damarlarnda bulunan ruh-i hayvn zerine tasarrufunun bir sonucu olarak ruh-i hayvnnin sair mahlukatta bulunan ruh-i hayvn arasndan syrlarak yeni bir oluum evresi iinde farkl bir tr haline girmesi eklinde izah etmektedir. Bu ise, ruh-i hayvnnin bir nevi terbiye edilmi hali olarak tarif edilecek bir durumdur. Bu noktada akla taklabilecek bir soru bulunmaktadr. Nasl olur da ruh-i insn kendisinin daha dnunda bulunan ruh-i hayvn ile skun bulabilir? Shreverd, bu konuya aklk getirmek iin de Hz. Adem ve Hz. Havvann rneini sunar. Hz. Havva validemizin halk leminden Hz. Adem (a.s.)'in emir leminden yaratlmas gibi. Hz. Adem ile Havva validemiz arasnda nasl karlkl lfet ve sevgi meydana gelmise rh- hayvn ile rh- insan arasnda da ayn ekilde bir ak ve yaknlama vcut bulur. Her ikisi de arkadandan ayrlaca zaman lm

tadacak hle gelir. Cenb- Hakk: Allah O'dur ki sizi bir tek nefisten yaratt, gnl snsn, sknet bulsun diye ondan eini yaratt. buyurmutur. Hz. Adem (a.s.), Hz.

1019 Shreverd,Avrif, vr.145a. 1020 Gazl, Mericl-Kuds, s. 15.

229

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Havva ile sknet bulduu gibi ulv olan rh- insan de rh- hayvn ile sknete kavuarak, onu nefs hline dntrmtr. 1021 Shreverdye gre Hz. Adem emr aleminden, Hz. Havva ise halk aleminden yaratlm olmalar ramen birbirleriyle nasl skun buldular ise ruh-i insan de ruh- hayvan ile benzer ekilde skun bulmutur. Shreverd, nefsin vcuttaki mahallini de izah eder: Allah, insanolunun kalbinden yukarda bulunan tarafn, semv esrrn hazinesi haline getirmi, sfl olan cihetini (gbekten aasn) yeryzne ait esrra mahzen yapmtr. Nefsin yeri ve merkezi; sfl ol an taraftr. (Gbekten aa ksm). Ruhun mahalli ise, ruhn olan cihettir. (Gbekten yukardaki ksm). Kalb, yukar tarafta yer alr. 1022 Nefsin vcudun gbekten alt ksmda yer almas onun, merkezi olmas ynndendir. Yoksa nefsin vcutta her uzva tesi r edecek bir cazibesi vardr. Nefsin mahiyeti konusunda da Shreverd, ilgin saptamalarda bulunur: Nefsin sfatlarnn, asl yaratlndan oluan bir takm kkleri vardr. nk o, topraktan yaratlmtr.1023 Topran da kendine has bir zellii vardr. nsanolundaki zaaf vasfnn topraktan, buhl ve cimrilik sfatnn amurdan, ehvet vasfnn pimi amurdan, cehaletin de salsal diye tanmlanan cvk balktan kaynakland sylenir.1024 Shreverd, bu konuda Kurn yetlerini delil gstererek fikrini i spata alr.

1021 Shreverd, Avrif, vr.145a; a.m., Futuht, vr. 8b. 1022 Shreverd, Avrif, vr.101a. 1023 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 47b. 1024 Shreverd, Avrif, vr.146a -b.

230

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kurn- Kerimde: (O), insan; atete pimi bir amurdan yaratt.1025 buyurulmutur. Bu vasf, pimi amura ate girmesi dolays ile, insanda eytan bir ynn bulunduunu gsterir. Aldatma, hile ve haset gibi ktlkler, eytann z olan atein insann yaradlna ksmen girmesinden kaynaklanr.1026 Shreverd, insann amurunun atete pimi olmas gereinden hareketle insanda eytan bir yn olduu fikrindedir. Avrifin baka bir yerinde Shreverd, bu konuy u biraz daha aarak deinir: Nefsler, kendilerinin ihtiya duyduu ve ayrlmaz bir para lar olan bir tabiat ve karakter zere yaratlmlardr. nsan topraktan yaratld iin karakterinde hilkatindeki toprak miktar trab zellik, topra su ile yorulup yaratld iin de tabiatnda m hususiyet vardr. Ayn ekilde mayasndaki ekillenmi balk ve atete pimi amur gibi temel unsurlar, onun hayvn, saldrgan ve eytan sfatlarn oluturmutur. nsandaki eytan sfata iaret, Allah Telnn nsan atete pimi amurdan yaratt. yet-i kelimesidir. Bu yetle insann amurunun anak mlek gibi atete piirildii haber verilmektedir. 1027 Anlalaca gibi nefsin tabiatnda var olan hayvan ve eytani sfatlar, yaratlnn, toprak, su, amur ve atete pime aamalarndan gemesinden kaynaklanmaktadr.1028

1025 E-ems, 9-10. 1026 Shreverd, Avrif, vr.146b. 1027 Shreverd, Avrif, vr.75b -76a. 1028 Hac Bekta Veli de Maklt adl eserinde ansr- erbaa konusundan bahseder ve insann bu drt unsurdan yaratldndan hareketle temelde drt farkl gruba taksim olundu unu anlatr.Hac Bekta Veli, Maklt, Haz: Ahmet Tekin, Kelam Yay., stanbul trs., s. 27; imek, Selami, Son Dnem Rifai eyhlerinden Edirneli Kabul Mustafa Efendinin Risale -i Tasavvuf Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, ss. 249-50; Karla, H. Bekir, Ansr- Erbaa,TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 149-51.

231

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Nefsin topraktan yaratlm olmas, onda toprakta bulunan sfatlarn bulunmas sonucunu dourmutur. Shreverd, topran dibe kme sfatnn nefiste tembellik uyuukluk ve uyku1029 olarak tezahr ettiini dnr. Nefsin cevheri toprak, yani cemadat olduundan uykudan tat alr ve ondan uzak dnlemez. Nitekim Allah Tel yle buyurmutur: O (Allah), sizi topraktan yaratandr. Bunun manas, ben insan yarattm her unsuru, ona tabiat yaptm, demektir. Dibe kmek topran sfat olduu iin, tembellik, geveklik, uyuukluk da insana tabiat olmutur.1030 Shreverd, nefse ait tm sfatlarn, nefsin ftratndan kaynaklandn dnmektedir. Bu fikrine delil olarak da Kurn yetlerini sunmaktadr. Bize gre sz konusu yetler, insan bedeninin yaratlmasn izah eden yetlerdir. Ve ancak bir ynyle nefse iaret etmi olabilirler. Ancak yine de bu yetlerin nefsin karakteri zerinde Shreverdnin yapt yorumlar iin bir delil olamayacan

dnmekteyiz. rnein insann topraktan yaratlmasnn, nefsteki tembellie bir delil olabilmesi hususunu uzak bir yorum olarak gryoruz. Bunun karsnda bir bakas, topran ok alkan ve sabrl olduunu her yl rnler verebilecek bir verimlilikte olduunu vb. sebepleri ileri srerek, nefsin bu tabiatta bir ftrata sahip olduunu syleyebilir ki bu durum bize Shreverdnin sunduu bu delilin meramn ispata yeterli olmadn gsterir. Ancak onun bu gr serdetmesi fikr olarak orjinaldir.

1029 Nefsi tezkiyenin yollarndan biri de uykuyu azaltmaktr. Hemedn, Risale Der dab- Tarikat, s. 92; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 59. 1030 Shreverd, Avrif, vr.117b.

232

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu tezimize rnek olarak Hac Bektai Velinin toprakla ilgili yorumunu ksaca vermek istiyoruz. Toprak teslimiyeti ve rzay temsil eder. Bu yzden (topraktan yaratlm olan) ak da teslimiyet ve rza iinde olmaldr. 1031 Nefsin btn ahlk ve sfat iki kkten gelir. Birincisi hafiflik, dieri de a gzllk ve ihtirastr. Hafiflii cehaletinden, agzll de hrsndan kaynaklanr. Hafiflii itibar ile nefs bir dz sathta yuvarlanan makaraya benzer. Yaratlndaki ve ftratndaki zellie gre hareket etmeye devam eder. Hrs bakmndan da, kandilin etrafnda dnen, sonrada ateinin ierisine kendini atan kelebee benzer. Helkne sebep olan atee doru hcum etmeksizin kendisine yeterli, az bir kla yetinmez. Hafifliinden dolay sabrsz ve acelecidir. Sabr akln cevheridir. Hafiflik nefsin sfatlarndandr. Nefsin hevsn ve ftr istikametine doru gidiini ancak sabr durdurabilir. Akl, heva ve hevesi hkm altna alr. Agzllk ve ihtirastan da tama ve hrs meydana gelir.1032 Grld zere Shreverd, nefsin sfat ve ahlaknn temelde iki kke dayandn ve bu kklerin hafif mereplilik ve ihtiras olduunu sylemektedir. Ona gre nefsin btn sfat ve ahlak, ftratndaki bu temellerden kaynaklanmaktadr. Nefsin hafiflii ve a gzllnn ktlklerinin kayna olduunu ifade eden Shreverd, bu zelliklerin akl ve sabr sayesinde dizginlenebileceini dnmektedir. Nefsin hevasn ve ftratna gre hareketini sabr dizginlerken, heva ve hevesi ise akl terbiye edebilir. Ruhunu btnyle gzel amellere vermek ve amel-i salih ilemeye ynelmek isteyen kimsenin nefsinin heva ve heveslerine uyma arzusunu imha etmesi

1031 Hac Bekta Veli, Makalt, s.35. 1032 Shreverd, Avrif, vr.146a.

233

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gerekir. Heva ve hevesler nefsin ruhu durumunda olduu iin bunlar gidermek mmkn olmaz, ancak bunlara uyma eilimleri giderilebilir.1033 Hz. Peygamber (s.) heva ve heveslerin varlndan deil, onlara uymaktan Cenab- Hakk'a snd ve: Kendisine uyulan heva ve heveslerden Sana snrm. buyurdu. Nefsin tabii vasflarndan olan cimrilikten deil; kendisine boyun eilen cimrilikten sana snrm. diyerek onun etkisi altna girmekten Allaha snd. 1034 Anlalaca zere, nefsin heva ve heveslerinin var olmasnn normal olduunu ve bunlarn nefsin tabiat ve ftratn oluturduunu dnen Shreverd, mcadele edilmesi gereken hususun, heva ve hevese uyma arzusunun olduunun1035 altn izer. Ona gre nefsin tabiatnda var olan heva ve hevesleri gidermek mmkn deildir. Ancak kii bu heva ve heveslere uyma eilimini terbiye edebilir. 1036 Nebi (s.), mcerred cimriliin deil, emrine ram olunan, slahna allmayan pintilik duygusunun insan helake gtreceini haber vermitir. Cimriliin nefiste tesirsiz olarak bulunmas tabiidir. nk, cimrilik nefsin gereidir, nefsin asl topraktr, toprakta da skma ve tutma zellii vardr. Bu yzden insann

1033 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 73b. 1034 Shreverd, Avrif, vr.129a. 1035 Shreverd, Risle Fis-Slk, vr. 96a. 1036 Nefsin ldrlmesi deil terbi ye edilmesi esastr. Bu durum bir eit kendini ama olarak da nitelendirilebilir. tb, el-Muvfakt, Ter: Mehmet Erdoan, z Yay., stanbul 1990, c. II, s. 108; Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik A ratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 126.; Soysald, H. Mehmet, slamda Gnah Kavram, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 151; Bolat, Ali, Muhasibye Gre Marifetin Unsurlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 141-4; Kuat, Nefis Mertebeleri, y.3, sy. 9, ss. 121-2; Goleman, Daniel, Duygusal Zeka, Ter: Banu Sekin Yksel, Varlk Yay., stanbul 1998, s. 77; Varolu felsefenin kurucusu olan Kierkegaard da kendini amann gerekli olduunu vurgular. Ona gre kendi olmak yerinde saymaktr. Kierkegaard, Soren, lmcl Hastalk Umutsuzluk, Ter: Mukadder Yakupolu, Doubat Yay., Ankara 2004, s. 46;. Fromm, insann kendi glerinin ana taklmas haline sahip olmak adn verirken bunun karsnda insann kendi gereini bulabilmesini ise olmak olarak nitelendirir. nsan olmak iin ben tutkusundan ve her eyini kendi benlii ve kendi karlar asndan deerlendirmekten syrlmak zorundadr. Fromm, Erich, Sahip Olmak veya Olmak, s. 132;

234

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ftratnda bulunan cimrilik duygusuna almaz. alacak olan ey, insann ftratnda bulunan sahavettir.1037 Bu alntlarda Shreverd, aka nefsin ftratnn deitirilemeyeceini, onda var olan ktle meyil hassasnn terbiye edilebileceini ifade etmektedir. Ve ilgin bir deerlendirmede bulunarak, anlan ftratta yaratlm olan bir nefsin nasl olup da terbiye edilebildiine amak gerekir. demektedir. 1038 Aslnda nefiste var olan ve heva ve heves olarak kabul edilen ftratn, insann hayatn devam ettirebilmesinde nemli bir rol vardr. Yemek, imek onun ferd hayatnn devamn salarken cinsellikle ilgili arzu ve istekleri neslinin devamna imkan tanmaktadr. Nefiste var olan konuma hassas da kiinin ilim ve marifet tahsilinde hayat bir role sahiptir.1039 Shreverd, bu konuda unlar syler: lim ve marifet, azameti lhyye nurunun iksirine ittisal ile mahz nur olan yandr. Nefisteki konuma ayan, ilham bilgilere dntrr. Nefs, zt- lhyye nurlarn almaa balar. Nefsin vcdu ve konumas olmasa, lh ilimler ortaya kmazd. nk nefsin konumas, (hadisn -nefs) nrlar almak iin madd bir kap mesabesindedir. Hadd-i ztnda kalbin ilim alacak bir eyi yoktur. 1040

1037 Shreverd, Avrif, vr.83b. 1038 nsanda bu potansiyelin bulunduu bir gerektir. Grom, Bernhard-Schimidt Josef, Auf Der Suche nach dem Sinn des Lebens, Freiburg-Basel-Wien 1979, ss. 123-4. 1039 Daha geni bilgi iin bkz: Nurl-Arabi, Muhammed, Noktatl-Beyan, Noktann Srlar, (Gayb Bahelerinden Sesleniler), Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, s. 266-8. 1040Shreverd, Avrif, vr.68b.

235

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kalb mahlkat ile ilgili ilimleri nefsten alr. Ve onlar tercman mesabesinde olan dil ile dar karr, bakalarna verir, ilimlerin k yeri kalbtir. nk hepsinin kkleri oradadr. 1041 Grld zere Shreverd, nefsin konumasnn ilah nurlar almak iin bir kap olma vazifesini deruhte ettiini anlatmaktadr. lim ve marifet, azamet-i ilhiye nuruna muttasl olan bir nur olduundan kalbin tek bana bu nuru alacak imkan yoktur. Bu, ancak nefsin vastasyla olmaktadr. Nefs, kendisindeki konuma zellii sayesinde, bu nuru/ilham bilgiye dntrerek kalbin alabilecei bir hale getirir. Nefsin varlnn anlam da zaten budur. Nefsin bu vasta olmas yn tm hadist iin geerlidir. nk mevhibe-i lh olan tm ikramlar ister maddi, ister manev olsun asl itibaryla azamet-i ilhiyeden sudur etmitir ve ancak nur olarak sunulurlar. Btn bu envrn insana uygun hale gelebilmesi ancak nefsin tavassutu ile mmkn olabilmektedir.1042 Shreverd, nefsin zellikleri sadedinde Hakm Tirmizden u nakilde bulunur: Hakim Tirmiz der ki: Tevazu iki eittir. Birincisi, Kulun Allah'n emir ve nehyine kar mtevaz olmasdr. nk nefs rahatna dkn olduundan emr-i lhden yz evirir. Nefsin istekleri yasak olana tutkundur. Kul, nefsini emr-i
1041Shreverd, Avrif, vr.68b. 1042 Maddi olmayan bir eyin maddi olan bir eyle nasl iliki kurduu konusu felsefecileri de megul etmitir. Ruhun bedenle ilikisi konusunda grler iin bkz: Lamont, c. The Illusion of Immortality, s. 89; Mc Taggart, Some Dogmas of Religion, s. 105 -6; bn Sinnn nefs beden ilikisi hakkndaki grleri iin bkz: Altnta, bn Sina Metafizii, ss. 128-30. bn Arab insann lem-i sar olmas dolaysyla dnya ihtiva ettiini syler. Ruh, hayal ve cismn. nsann bedeni topraktan gelmekle birlikte, ruhu lh nefhadan sadr olmakta, nefsi ise aradaki hayal dzeyinde bulunmaktadr. bn Arab, Fususl-Hikem Ter: N. Gencosman, MEB yay., stanbul 1956, s. 198. Bu dnceye gre, nefs, ruhun bedenle bulumasnn ara katman olmaktadr. konu ile ilgili detayl aklamalar iin bkz: akmaklolu, M. Mustafa, Muhyiddin bnl-Arab (.638/1240)ye Gre Hayal ve Dzeyleri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, ss. 300-1; Durusoy, Ali, Hayal, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s. 3;William, C., Hayal lemleri, Ter: Mehmet Demirkaya, stanbul 1999, s. 42-3.

236

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

lh ve nehy-i lhye boyun edirince tevzuun birinci eklini elde etmi olur. Tevzuun ikincisi, azamet-i lhyye karsnda, nefsini hakte, grmektir. Allah'n hell kld eylerden birini arzulasa bile, nef sini ondan uzaklatrmaktr. Btn bunlar, Allahn dileini ne alarak kendi dileini terk etmektir.1043 Grld zere nefsin rahatna dkn, emr-i lhden yz eviren bir yaps olduunu ayrca yasaklanm olana kar zaaf bulunduunu ifade

etmektedir. Tabiatyla bu, terbiye grmemi bir nefsin tabii ftrat ve sfatdr. Yine Shreverd, Nefs, kontrol altna alnp itaate zorlandnda emr-i lhye ynelirse kalbe olan dmanl zail olur ve kalble nefis arasnda tam bir anlama ve dengeli bir yaklama meydana gelir.1044 Nefis tamaha drlr ve kendisine mit verilirse tamahkar, kanaate zorlanrsa kanaatkar olur. 1045 demektedir. Anlaldna gre nefs kendisiyle daim mcadele edilmesi gereken bir zellie sahiptir.1046 Zorluklara koulursa daima daha gzele ynelebilecek kaliteli bir cevhere sahipken, kendi bana serbest braklnca ktye meyilli bir ftrata sahiptir. Tasavvufta nefs, ruhun asl fonksiyonunu icra edememesi durumuna denir. Mutasavvflar nefsi, ruha olan uzaklna gre 1047 yedi dereceye ayrmlardr.

1043Shreverd, Avrif, vr.80b. 1044Shreverd, Avrif, vr.52b; a.m., Futuht, vr. 2b. 1045Shreverd, Avrif, vr 53b. 1046 Hac Bekta Veli, Maklt, s.60; Izutsu, Toshihiko, slamda Varlk Dncesi, Ter: brahim Kaln, nsan yay., stanbul 2003, s.23. 1047 Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki ari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 120; Altnta, Tasavvuf Tarihi, ss. 45-7.

237

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Mutasavvflar, nefsin tarifini ortaya koymakla birlikte, daha ziyde onun ktl emreden yn ve eitilmesi ve gzel hasletlerle donatlmas zerinde durmulardr.1048 Mutasavvflar, nefsi genel olarak nefs -i emmre,1049 levvme,1050

mlhime,1051 mutmainne,1052 rzye,1053 merzyye1054 ve kmile1055 olmak zere yedi ksmda incelemilerdir. Bunlardan be tanesi Kurnda aka geerken, ikisi sfiler tarafndan Kurn yetlerinden yorumlanarak karlmtr. 1056

1048 Tasavvufta, nefsin ruh ile ayn m ayr m olduu veya nefsin tek ve deiik isimlerinin onun sfatlarm olduu konusund a deiik grler ortaya atlm ancak, genel olarak insana dima ktl emreden dzeyinden balamak zere kmil bir noktaya ulancaya kadar nefsin mertebesi veya sfatnn olduu kabul edilmitir. Nefsin bu isimleri Kurn kaynakldr. Nefsin isimleri ve getii yetler yledir: Nefs -i Emmre (Ysuf Sresi, 12/53), Nefs -i Levvme (Kymet Sresi, 75/2), Nefs-i Mlhime (ems Sresi, 91/8), Nefs -i Mutmainne (Fevr Sresi, 89/27), Nefs -i Rdiye (Fecr Sresi, 89/28) , Nefs -i Mardiyye (Fecr Sresi, 89/28) ve Nefs-i Kmiledir. Nefsin bu mertebeleri hakknda geni bilgi iin bkz. bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, s.279 vd;Aydn, Hseyin, Muhsibnin Tasavvuf Felsefesi , Ankara, 1976, s. 84; Altnta, Hayrani, Marifetnamede Tasavvuf, stanbul, 1981, ss. 124-164; ke, Kuranda Nefs Kavram, ss. 83 -107; Topba, Osman Nri, mandan hsana Tasavvuf, Erkam Yay., stanbul, 2002, ss. 129-147; imek, Selami, Son Dnem Rifai eyhlerinden Edirneli Kabul Mustafa Efendinin Risale -i Tasavvuf Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 252-5; Ayrca nefsin bu mertebeleri hakknda psikolojik bir yaklam iin bkz. Kuat, Nefis Mertebeleri, y.3, sy. 9, ss. 119-128; Baz, brahim, Abdlehad Nrnin Tasavvuf Anlay , Baslmam doktora tezi, Ankara 2005, s. 51. 1049 Kueyr, er-Risle, ss. 86-87; a.m., Futuht, vr. 3a; bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, s.279 vd; gke, Ahmet, Kuranda Nefs Kavram, nsan Yay. stanbul 1997, s. 84; Arasteh, A.Rza, Mevlana Celaleddin Rumnin Kiilik zmlemesi-Akta ve Yaratclkta Yeniden Dou, Ter: Bekir Demirkol, brahim zdemir, Kitabiyat, Ankara 2000, s. 75. 1050 Crcani, Tarifat, s. 299; et -Tehanev, Keaf, c.II, s. 1402; bn Kayyim el-Cevziyye, KitbrRh, s.279 vd. 1051 Altnta, Erzurumlu brahim Hakk, s. 138. 1052 Crcani, Tarifat, s.299; bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, s.279 vd; Destgayb, Hseyin, Nefs-i Mutmainne, Ter: Aziz nar, efik Onar, nsan Yay., stanbul 1998, s. 49; Frager, Robert, Kalb Nefs ve Ruh, ss. 95-6. 1053 gke, Ahmet, Ahmed emseddin-i Marmarav, Hayat Eserleri Grleri, nsan Yay. stanbul 2001, s. 194. 1054 Mekk, Kutul-Kulub, c.I, s.86. 1055 Sunar, Tasavvuf Felsefesi, s.95; imek Halil brahim, Osmanlda Mceddidlik, Sf yay. stanbul 2004, s.291. 1056 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 117 -8; Kurt, Hseyin, Harirzde Mehmed Elf Efendi ve Tasavvuf Anlay, Baslmam doktora tezi, Ankara 2005, s.271; Nefsin dereceleri iin bkz: Trer, Osman, Tasavvuf Dncede nsan, lmiAkademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 13; nefsin mertebeleri iin bkz: Yldrm, Ahmet, skilipli eyh Muhammed Muhyiddin Yavsnin Bir Risalesi ve Risalede Geen Hadislerin Tahric ve Deerlendirilmesi, y.2, sy.6, ss. 1101.

238

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, nefsin trleri konusunda; Cenb- Hakk, Kurn- Kerimde nefsi zellii ile zikretmitir. Hayr, kyamet gnne and ierim. Hayr, daima kendini knayan nefse and ierim.1057 yetinde knayc mnasndaki levvme1058 vasf, M uhakkak ki nefs, daima ktl emredicidir.1059 yetinde de ktl emreden emmre bis-si vasf ile ayr ayr zikretmitir. Gerekte bunlar bir nefsin muhtelif grntleri dir.1060 demektedir. Shreverdye gre nefsin hali vardr.1061 Shreverdde nefs -i mlheme mevzu bahis olmamtr. Ona gre nefsin emmre, levvme ve mutmainne1062 makamlar vardr.1063 Bunlar ayn nefsin farkl grnleri ve far kl halleridir. Shreverd, bu dncesi ile nefsin terbiye edilebilen ynne ve ktln nefsin ftrat - asliyesi olmadna iaret etmektedir. Nefsin ayn nefs olduunu, ancak terbiye neticesinde emmre makamndan levvme makamna, bu makamdan da yine terbiye sonucunda mutmainne makamna ulaabileceini ifade etmektedir. Btn bu makamlarda deiik nefs trleri ile deil, nefsin zerindeki hallerin deitii gereiyle kar karya bulunmaktayz. 1064 Slik, seyr slktaki davranlarnda nefs -i mutmainne ye erinceye kadar dosdoru olmak zorundadr. 1065

1057 Kyamet, 2. 1058 Shreverd, Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 62b. 1059 Yusuf, 53. 1060 Shreverd, Avrif, vr.146b; a.m. Futuht, vr.3a. 1061 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 8. vr. Kbr da nefsi eit olarak sayar. Kbr, FevihlCemal ve Fevtihl-Cell, (Tasavvuf Hayat), s.110; Frager, Robert, Kalb Nefs ve Ruh, ss. 73-4. 1062 Shreverd, Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 62b; a.m. Futuht, vr. 4a-b. 1063 Shreverd, rd, vr. 17a 1064 Jung da olgunlamam insan bireysel, kendini gerekletirmi, yani insan- kmil derecesine ulam insan ise, birey olarak adlandrmaktadr. Bireysel insan, nefs -i emmarenin emri altnda olan insan, birey insan ise, kendi zgn kiiliinin farknda olmasyla ve bilin dn kabulleniiyle, tm canllarla, hatta inorganik madde ve evrenle kardeliini gerekletirmi insan olarak tanmlar. Frieda, Fordham, Jung Psikolojisinin Anahatlar, Say Yay., stanbul 2001, s. 97. 1065 Shreverd, Avrif, vr.26b.

239

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere Shreverd, kurtulu iin slikin mutlaka mutmainne nefis seviyesine gelmesi gerektii, emmre ve levvme nefs sahiplerinin tehlike snrnda bulunduklar konusunda dier mutasavvflarla a yn grtedir. Mutmainne nefsin zelliklerini de Shreverd, u ekilde izah eder: Nefsin itminana ermesi ve ktl emreden zelliinden kurtularak, sahibini iyilie ynlendirmeye balamas, yaratlndan beri kendisiyle beraber olan kuruluk ve soukluun, ondan sklp alnmas ile anlalr. Bylece taatlere ynelmeye ve ibadetlere sarlmaya balar. Nef sten kuruluk kalknca, kendisine ulaan ve yansyan ruhun scakl ile yumuar. Nefsteki bu yumuakla iaret etmek zere Cenab- Hakk Kurn- Kerimde: Derileri ve kalbleri Allahn zikrine (ve bu zikrin gereini yapmaya) yumuar.1066 buyurmutur.1067 Ona gre mutmainne nefs, sahibini ktlklere deil iyiliklere ynlendiren taatlere ve ibadetlere sarlmay salk veren ve ruhun scaklyla kendinde var olan kuruluk ve soukluktan kurtulmu nefistir. Mutmainne nefsin zellii sadedinde Shreverd, eytann o nefis sahibinden midini kestiini syler: Nefs, ykselerek itminn derecesine eritii zaman, eytan ondan midini keser ve onu saptramayacan anlar. nk nefsin ufack kprdanmas ve ftr vasfna uygun hareket et mesi kalbin safvetini lekeler. Kalb lekelendii zaman eytan

1066 Zmer, 23. 1067 Shreverd, Avrif, vr.26b; kr: bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, s.279 vd.

240

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

onu arzu ederek ona doru yaklar. nk kalbin safveti, zikir ve murakabe ile muhafaza altna alnmtr. 1068 Anlalaca zere mutmainne nefs sahibi kiinin nefsi ufack bir kprdanmaya bile imkan tanmayacak ekilde terbiye edilmi demektir. eytann ufack bir nefs kprdanmadan bile faydalanarak o kiiye yol bulaca dnlrse bu durum daha iyi anlalr. Yine mutmainne nefse sahip kiinin kalbinin safveti de tamdr. nk kalb, nefs kprdamas ve ftr vasfna uygun hareket etmesi halinde safvetini yitirir. Nefsinde kprdanma olmayan kiinin kalb safveti de tam olmu demektir. Shreverd, mutmainne nefsin vasfn yle aklar: Onun (nefsin) deiik sfatlar vardr. Kalb seknet ile dolduu zaman nefse itminn verir. nk seknet iman artran bir hldir. Bunda, yakn makamna ermeye mni olan eye kar kalbin, rh makamna doru ykselii vardr. Kalb, ruha doru ynelince nefs de kalbe doru meyleder. Nefsin mutmainn oluu, onun kalbe ynelii ve onun emri altna girmesindedir.1069 Anlald zere nefsin mutmainne olmas demek, onun kalbin tasarrufu altna girmesi ve hev ve heveslerinden kurtulmas anlamna gelmektedir. Mbted slik, nefsinin hazlarn terk ettii zaman nefsi itminn derecesine erer. Nfilelere devamla kazanaca yumuakl bu syede de kazanabilir. 1070 Shreverd, slikin nefsin hazlarn terk etme suretiyle mutmainne derecesine ulaabileceini dnr.1071 Bu dncesi ile daha nce serdettiimiz nefsin ayn nefs

1068 Shreverd, Avrif, vr.148b; a.m., Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 62b; a.m. Futuht, vr.4b; a.m., Risle Fis-Slk, vr. 96a. 1069Shreverd, Avrif, vr. 146b. 1070Shreverd, Avrif, vr. 38a; a.m., Risalets -Seyri vet-Tayr, vr. 62b.

241

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olduu fakat terbiye neticesinde mutmainne derecesine ulaabilecei dncesi arasnda da bir tutarlklk vardr. Emre nefsi mutmainne neftsen ayran en nemli fark mutmainne nefs sahibinin nefs haz ve arzularda n arnm olmasdr. Mutmainne derecesine ulamann yolu da nefs arzu ve ihtiraslardan kurtularak kiinin temizlenmesidir.1072 Tasavvufta nefse muhlefet, btn ibdetlerin ba ve btn mchedelelerin kemli1073 ve cihd- ekber olarak grlmtr. 1074 Nitekim, Muhsib (.243/857)ye gre nefsin ana eilimi vardr. 1. Nefsin gaye olarak kurtuluu istememe niyeti yoktur; ancak, kurtulua

giden yol ona ar gelir. 2. Helak olmay bir niyet olarak tamaz, ancak, kiiyi helke gtren eyleri hafife alr. 3. Daima anlk hazlar ve rahat, gelecekteki dim haz ve rahata tercih eder.1075 Kueyr (.465/1072), nefse muhalefeti btn ibadetlerin ba ve btn mchedelerin kemli olarak grmektedir.1076 Kul, bundan baka Hakka giden bir yol bulamaz.1077 nk nefse muvafkt, kul iin helk olmaktr, kurtulu ise ona

1071 Shreverd, rd, vr. 16a. 1072 Ayn dnceye bn Kayyim de kandir.bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, s.279 vd. 1073 Kueyr, er-Risle, ss. 86-87; Hucvir, Kefu l-Mahcb, ss. 137,308-309, 323; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, ss.200-1. 1074 Bu konuda M. Hamdi Yazr yle der: Seyf ile cihadn mebns ilim ile cih addr .Bunun esas da harici dmandan evvel nefsin cehaletine ve ehevtna kar cihattr ki buna cihad- ekber tesmiye olunmutur. Yazr, Elmall M. Hamdi, Hak Dini Kurn Dili, c. IV, ss. 2548-2549; yine hev ve hevesi terk etmek kanaat olarak nitelendirilmitir. Akku, Mehmet, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, 19. Asrda Bir Bekta cazetnamesi, Ankara 1999, y., 1, sy., 1, s. 32; Uluda, Sleyman, Muchede, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, ss. 440-1. 1075 Aydn, Hseyin, Muhsibnin Tasavvuf Felsefesi, Ankara, 1976, s. 84. 1076 Kueyr, er-Risle, s. 87; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 207. 1077 Akseki, A. Hamdi, Ahlak Dersleri, dal Neriyat, stanbul 1968, ss. 132-3.

242

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

muhalefet etmektir.1078 Nefsi hakknda bir ey bilmeyen, bakas hakknda bir ey bilemez. Ulu ve Yce olan Allah tanmakla mkellef olan kulun, nefsini de tanmas lazmdr. Bu sretle hudsunun shhati ile Azz ve Cell olan Allahn kdemini renmi olur, kendisinin fn bir varlk oluuna istinat ederek Allah Telnn bk olduunu bilmi olur.1079 Bu anlamda Eb Sleyman Drn (. 215/837) de en faziletli amelin, nefsin rzasna muhalefet etmek olduunu ifade eder1080. Nitekim yet-i kerimede Kim Rabbinin makamndan korkmu ve nefsini, hevdan men etmise, muhakkak cennet onun varaca yerdir.1081 buyurularak, nefsine ramen kendisini hevdan men eden insan cennetle mjdelenmitir.1082 Hemedn (.535/1140) ise mcahedeyi eytan, dnya ve ktl emreden nefs gibi btn dmanlaryla 1083 savamak olarak tanmlar.1084 Nefsin tezkiyesi, Shreverdnin de zerinde nemle durduu bir konudur. O, bu konuda: Nefis btn ktlklerin kayna olduundan, onun hilelerine vakf olmak, gizli arzularn anlamak, isteklerinin esrarn fark etmek cidden ok gtr. Bu sebeple en doru, en gerekli, en birinci tedbir nefsin etrafn bir duvarla evirmek

1078 Hucvir, Keful -Mahcb, s. 390; Hemedn, Risle Der db- Tarikat, s. 93. 1079 Hucvir, a.g.e., s. 310. 1080 Attar, Feridddn, Tezkratul-Evliy, ev. Sleyman Uluda, stanbul 1985, s. 112. 1081 Naziat, 40-41. 1082 arc, Mustafa, Hev, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, ss.274-6;Ylmaz, Sevim, M. hsan Ouz ve Tasavvuf Grleri, Baslma m doktora tezi, s. 138. 1083 Tasavvuf anlayta Batn dmanlar iin bkz: arc, Mustafa, Dman, TDVA., stanbul 1994, c.X, s. 52. 1084 Hemedn, Risale Der dab- Tarikat, s. 92.

243

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ve pheli olan eyleri terk etmektir.1085 demektedir. Yine o, nefsi itah verici eylerden uzaklatrmak, tarikattr. 1086 demitir. Yine Shreverd, nefis tezkiyesini tamamlamadan, vsatin ne olduunu bilmeden, kiinin nefsini rahata salvermesi caiz olmaz.. Ancak bu, istek ve arzularnn yok edilerek nefsi n tesirsiz hale getirildii, niyetin saflatrld, davranlarn ak ve net bir bilgiye dayal olarak dzeltildii zaman mmkn olur.1087 diyerek bu konunun altn izer. Nefis tezkiyesi, nefsin kt sfatlardan arndrlmas demektir.
1088

Shreverd,

bu istek ve arzularn yok edilerek nefsin tesirsiz hale getirilmesinin gereklilii zerinde srarla durur.1089 Bu sayede davranlar ak ve net bir bilgiye dayal olarak dzeltilmi olacaktr.1090 Shreverd, nefs tezkiyesi konusunda Hacc Sresinin 78. yetini de delil olarak kullanan Abdullah bin Mbarekin yorumunu nakleder:

1085 Shreverd, Avrif, vr.115b; a.m., Risle Fis -Slk, vr. 96a.Hemedn, Hce Yusuf, Risale Der dab- Tarikat, (Tarikat db) Ter: Mehmet Kanar, (Hayat Nedir iinde ) s. 91. 1086 Shreverd, rd, vr. 3a; Benzer dnce iin bkz: Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 206. 1087Shreverd, Avrif, vr.115b; Benzer dnce Aziz Mahmud Hda y Hazretlerinde de mevcuttur. Gndodu, Cengiz, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Aziz Mahmud Hdaynin Belgradl Ali Efendiye Gnderdii Mektup, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s.83. 1088 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, ss. 41, 65; Kl, Cevdet, Muhammed kbalin Dncesinde Benlik Felsefesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, ss. 59; Kuat, Nefis Mertebeleri , y.3, sy. 9, s. 121; Sayar, Sf Psikolojisi, s. 114; Soysald, hsan, Osman Bedrddin Erzurumnin Tasavvuf Felsefesi zerine Bir nceleme, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 280; bn Atya gre, Hakkn tecellilerine mahzar olabilmek iin nefsin sfatlarndan tamamen kurtulmak gerekmektedir. bkz: Bolat, Ali, EbulAbbas bnAtnn Baz Tasavvuf Temel Kavramlara Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 313. 1089 Tasavvuf terminolojisinde nefs, manev durumunu gre deiik kavramlarla isimlendirilmitir. Riyazet kabiliyeti gelimemi nefse, keb; bu kabiliyeti gelimi nefse ise bakara; seyr u slka girerek mesafe kat etmi nefse ise bedene tlak olunmutur. Uluda, Sleyman, Bakara, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 525. 1090 Erbil, Mektubt, stanbul 1983, s. 10, 218,296; elik mer, Muhammed Esad Erbilnin Kurn- Kerim yetlerini Yorumlama yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 20001, y., 2, sy., 6, ss. 197-8.

244

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Allah urunda, hakkn vererek cihad edin. O, sizi seti; din hususunda zerinize hibir zorluk yklemedi...1091 Abdullah bin Mbarek, bu yette geen gerek ve Hakka layk cihadn, nefs ile h eva ve hevesle cihad olduunu ve bunun da en byk sava olduunu sylemitir.1092 Allah Tel, Raslullah (s.)a meleklerle yardm ettii gibi, mminlere de melaike-i kiram vastasyla imdat edecektir. Mminlerin eytanla muharebede buna ihtiyac, kafi rlerle olan mcadelelerinden daha oktur. Bu yzdendir ki Raslullah (s.): Kk cihattan byk cihada dndk.1093 buyurmutur. Kffr ile sava, onlara mlk kazandrm, fakat nefisleriyle olan sada katli bir mcadele onlar, eflake ykseltmitir.1094 Grld isimlendirmitir.1095 zere Ona Shreverd, gre nefis tezkiyesini nefsiyle cihad olarak kffarla

mminin

mcadelesi

mcadelesinden daha byk bir cihattr. Kffar ile cihad mminlere mlk kazandrd halde nefisle yaplan mcahede mmini eflke yks eltmitir.1096 Aslnda tasavvuf, insan yaratl gayesinden uzaklatrp nef sine mahkm eden her trl arzuya kar yaplan i mcdele demektir.1097 Bunun slm stlhndaki ad byk cihddr. Mslmanlar Allh yolundan ayrp kendisine rm eden her trl iktidar, zenginlik ve yanl bilgilere kar, onun birlik ve hengini salamak iin

1091 Hacc, 22/78 1092 Shreverd, Avrif, vr.33a. 1093 Syt, Cmius-Sar, II, 73. 1094 Shreverd, Avrif, vr.103a. 1095 Shreverd, Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 60b. 1096 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 59; Haksever, Ahmet Cahid, Turhall Mustafa Efendi ve Baz Tasavvuf Kavramlara Yaklam, lmi Akademik Aratrma De rgisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 374; Ylmaz, H. Kamil, Kurn Ve Snnette Tasavvuf, stanbul 1991, s. 36;Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 25. 1097 Dihlev, slam Dnce Rehberi, c.II, s. 263.

245

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

almak ise, kk cihd olarak deerlendirilmitir. Ferd ve cemiyetin sadet ve selmetini salayan da, bu iki cihd arasndaki dengedir.1098 Hatta ona gre, mmin, kffarla olan cihadndan daha ok nefsiyle giritii mcahedede Allahn yardmna ihtiya duyar.1099 Bu dncenin bir yorumu olarak kk cihattan byk cihada dndk. hadis-i erifin in vrid olduunu ifade eder. Shreverd, tezkiye-i nefs konusunda Hz. Peygamber (s.)i rnek gsterir: Shreverd, Allah Tel, Rasln, eytann tasallutundan temizleyince, Peygamberimizin tezkiye edilmi nefsi, beeriyetin nefislerinin en st noktasnda yer almtr. O nefsin ahlk ve sfatlaryla Rasl-i Ekrem (s.)de zuhuru, mahlukta rahmet vesilesidir. Bu sfatlarn esasnn, zulmetinin fazlalyla birlikte mmetin nefislerinde bulunmas Raslullahn durumu ile mmetin farkl ln gsterir. Baz nefsn sfatlarn Raslullahda bulunmas muhkem yetlerle Allahn, Nebisini zel rahmeti ile terbiyesine ve mmetine rnek olmasna vesiledir. Bu suretle inen yetler, mmette zuhur edip bu sfatlarn terbiyesine vesile olur. demektedir. 1100 Anlalaca zere baz nefsan sfatlarn Raslullah (s.)de bulunmas Allahn Nebi (s.)i terbiyesine ve mmete rnek olmasna matuftur. Bu ise mmet zerine mahz rahmet-i ilahiyedir. Shreverd, nefs tezkiyesinin gereklilii sadedinde, Bir kul, yaratlnda mevcut olan hayvan insiyaklar ilim ve adl ile eitip ynlendirmedike1101 insanlk

1098 R. Garaudy, slmn Vaad Ettikleri, s. 47; Selvi, Kuran ve Tasavvuf, s. 293. 1099 Nefisle mcahede de Allahn yardm konusu iin bkz: Slem, Tisatl -Ktb, Cevmiuldbis-Sfiyyeti, ss. 41, 89; Gndodu, Cengiz, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Aziz Mahmud Hdaynin Belgradl Ali Efendiye Gnderdii Mektup, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s.83; Aydn, Mehmet S., Tanr Ahlak likisi, s.132, 135. 1100 Shreverd, Avrif, vr.76b. 1101 Nefs teskiyesi ilimle deruhte edilecek bir ameliyedir. Nefsin noksanlklarn ve kemalt gerekletirmenin yollarn bilmek gerekir ki bu ilim de tasavvuftur. bkz: Havva, Said, Ruh terbiyemiz, s.88; Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 28; Yine nefisle mcahedenin kriteri Kurn ve Snnet olmaldr.

246

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

derecesine eremez. Bu da her iki konuda ifrat ve tefritin gzetilmesi, itidalin korunmasdr. Bylece insandaki insan kiilik glenir. nsan bnyesinde mevcut eytan vasflar ve kt ahlk anlar, insanln mnsn kavrar. Bu konuda, nefsinin lehine olan eylere raz olmayacak derecede kemle erer. Sonra onda kibir, izzet, nefsini grmek ve beenmek, ucub ve benzeri zerinde ilhlk iddiasnda bulunan kt huylarla mcadele eden olumlu bir ahlk yap ortaya kar. Gerek kulluk ve ubudiyetin rubbiyet konusundaki bu mcdele ve mnazaay terk etmekte olduunu bilir.1102 diyen Shreverd, sadra ifa veren aklamalarda bulunmaktadr. Yine Shreverd, bu konuya delil olmak zere bn Ata ve Cneyd-i Badd (.297/909)in szlerini nakleder: bn Atann yle bir sz vardr: Nefs, su -i edeb zere yaratlmtr. Kul, edebe sarlmakla emrolunmutur. Nefs tabiat icab, muhalefet meydanlarnda dolar. Kul ise onu, edepten nasibini almaya zorlar, nefsine muhalefet ederek onu hayra zorlamaktan vazgeen kimse, nefsin dizginini salvermi, nefsini idareden gafil dm demektir, nefsinin taleplerinde ona yardmc olduu srece de gnahna ortaktr. Cneyd-i Badd (.297/909) der ki: Nefsinin hevasna yardmc olan, nefsini katletmeye itirak etmi saylr, nk kulluk, edebe sarlmaktr, azgnlk ve isyan ise su-i edeptir.1103 Buna gre nefsin tezkiyesi olmazsa olmaz bir gereklik olarak karmza kmaktadr. Hatta Shreverd, derviin deerinin nefsi ile mcadelesi nispetinde olduunu dnr:

Bolat, Ali, Muhasibye Gre Marifetin Unsurlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 144; Akseki, Ahlak Dersleri, ss. 132-3. 1102 Shreverd, Avrif, vr.146b; a.m., Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 61a; terk-i ihtiyar ve teslim iin bkz: Shreverd, Risle Fis-Slk, vr. 96b. 1103 Shreverd, Avrif, vr.92a.

247

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Derviin kadri, nefsine mukavemetiyle llr. Dervi, nefsine galebesi ve ona tahammlndeki hsn-i muamelesi lsnde ilm-i lednne mazhar olur. Bu sayede fazilet kazan r, akln kullanma imkan elde ederek en kolay yolu bulur. 1104 Shreverd, tezkiye edilmi nefsin elde edecei stn vasflar hakknda da geni malumat vermektedir: Nefs ktlklerden temizlenince kalb aynas parlar ve uykusunda Levh-i Mahfuzla kar karya gelir. Levh-i Mahfuzda ki gayba ait hayret verici haber ve olaylar, ayna gibi kalbe yansyarak nakolunur. Sddk kimseler arasnda uykusunda Hakk Tel ile konuanlar vardr. Allah Tel onlara emir ve yasaklarn bildirir. Onlar uykuda olduu halde bunu anlarlar.1105 Shreverd, nefis tezkiyesi sonucunda slikin kalbinin parlayaca ve nefsin esaretinden kurtulamam dier insanlarn ulaamayaca Levh-i Mahfz ile uykuda kar karya gelecei ve gabya dair hayret verici haber ve hadistn slikin kalbine yansyacan anlatarak, nefis tezkiyesine tevik etmektedir. Aslnda nefis tezkiyesinden ama bireyin karakter eitiminden baka bir ey deildir. Kendisince olumsuz grd yanlarn dzeltmeye almas ve kendini istedii bir hale getirmeye uramas ksaca mevcut halden istenilen hale doru kendi vcut lkesinde yine kendisine kar bir sava vermesidir. Bu ise btn teviklerin stnde olan bir durumdur. Psikolojide bireyin kendisiyle bark olmas hali olarak da tarif edilen bu durum nefs tezkiyesinde de en byk tevik unsuru olarak salk verilmelidir. Yine Shreverd, Bu tavsif ettiimiz dereceye, szleri, ileri ve dier ahvli zaruret lsnde olan kullardan bakas g yetiremez. Byleleri yemei zaruret
1104 Shreverd, Avrif, vr.53a. 1105 Shreverd, Avrif, vr.118a.

248

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

lsnde yer. Eer zaruret olmadan bir kelime konuacak olursa alk atei1106 onun iini yakar, nk, uyuyan nefis, her uyarc ile uyanr. Uyand zaman da istekleri harekete geer. Kul, nefsini gzelce idare edip ilimle megul edince oru tutup ala tahamml gstermek ona kolay gelir. nyet-i lhyyeye mazhar olur.1107 diyerek tezkiye edilmi nefsin elde edecei gzel hasletlerden inyet-i lhiyyenin1108 mjdesini vermektedir. Sflerin sr ile amel etmeleri, nefs tezkiyesi ve karakter terbiyesinden gemi olmalarndan baka bir sebeple deildir. Allah Tel, karakterini dzeltmeyen sfye sr sfat nasip etmez. Tabiatnda sahavet sfat bulunanlarn neredeyse tamam sfdir. nk sahavet karaktere ait bir sfattr. Sahavetin zdd uhh yani cimriliktir. Cimrilik ise nefsn sfatlar cmlesindendir.
1109

Shreverd, nefsin tezkiyesinin bir dier neticesi olarak da, sfye sr sfatnn verilmesini ifade eder. Ona gre sr sfat , ancak nefsini tezkiye etmi slike verilen bir hassadr ve bakasna verilmez. Gerekten de bireyin kendisinin de ihtiya duyduu bir eyi bakasna vermesi ve bunu kendisiyle bir ztlama yaamakszn becerebilmesi ancak kiisel ihtiras ve duygularnn egemenliinden tam anlamyla kurtulmu ve bu anlamda gerek zgrle ulam bir karakter yaplanmasnn salanmasyla mmkndr. Bu yaplanmaya sahip olmayan bir bireyden bu en st dzeydeki fedakarl beklemek boa heves etmek olacaktr. Shreverd, nefs tezkiyesinin neticesi hakknda: Ayn ekilde kalb aynas parlad ve onun zerine kaplayan duman gibi duygular aykland zaman, dnya
1106 Shreverd, rd, vr. 16a; a.m., Cezzbl-Kulb, vr. 9b. Hemedn, Risale Der dab- Tarikat, s. 91; Alk iin bkz: Erefolu, Rum, Mzekkinn -Nfs, stanbul 1321, s. 164; Cebeciolu, Ethem, Seyyid Burhaneddinin Baz Kurn yetlerine Getirdii ar Yorumlar-I, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y.1, sy.2, s. 17; Ylmaz, H. Kamil, Nefs Terbiyesinde Alk ve Az Yemek, Erkam Yay., stanbul 1984, ss. 68-76. 1107 Shreverd, Avrif, vr.74b. 1108 nyet kavram iin bkz: Turhan, Kasm, nyet, TDVA, stanbul 2000, c. XXII, ss. 265-6. 1109Shreverd, Avrif, vr.83b.

249

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

btn irkinlii, gerek yz ve muhtevas ile kalbte gzkr. Ahiret ve ahiretin gzellikleri btn incelik ve zarafetiyle gnlde zuhur eder. Dnya ve ahiretin gerekleri, her iki alem neticesinde ele geecek olan eyler basiret gzyle grlmeye balar. yle ki, kul fani ve geici olan dnyadan vazgeerek ahireti ve onunla ilgili eyleri bile bir kenara itip yalnz Bki olan Cenb- Hakk sever. Bylece nefsi temizlemenin neticesi ortaya kar. 1110 demektedir. Yine Nefs temizlenince, kalbin yanstc zellie sahip aynas parlar. Oradan evreye lahi azametin nurlar aksetmeye balar. Kalbe vahdet-i ilahinin gzellii gzkr. Basiretin gz bebei Cenb- Hakkn kdemi ve celalinin nurlarn seyretmeye dalar. Kemal-i ezeliyi grr. Bylece kul, her eyde grd ve hissettii Rabbini sever. nk bu sevgi, nefsi tezkiye etme ve ftratndaki ktlklerden temizlemenin bir neticesidir. 1111 ifadelerini kullanr. Bu alntlardan da anlalaca zere tezkiye edilerek arndrlm nefs sahibinin kalbi lh nurlarla aydnlanr ve kalb aynas parlamaya balar. Bu durumda sair insanlarn ulaamad bir st bak ve basirete ular. Dnya ve iindekiler ona gerek vasflaryla grnr. O, fani olan her eyden yz evirecek bir olgunlua erimitir. Ahiret ve onunla ilgili tm kaytlardan da gnln kurtarabilecek bir dereceye ulam olarak, kendisi iin Bki olan Rabbinin sevgisinden baka bir hedef kalmaz. Bu sevgi o kulun grd ve iittii her eyde tecelli-yi lhyi grmesi neticesinde daha da artarak tevhid nurlar ile kalbi dolar taar. Tm bunlar ancak nefsin kt sfat ve huylarndan arndrlmasnn bir sonucu olarak karmzda durmaktadr.

1110Shreverd, Avrif, vr.26b; a.m., Risle Fis-Slk, vr. 96b. 1111Shreverd, Avrif, vr.26a.

250

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, nefs tezkiyesinde nefsin haklarna da dikkat edilmesini salk verir: Kul, az da olsa iine doan nefsn hatralardan kanmaya ve ilim ile onu ayrt etmeye muhta olur. nk nefsin, yerine getirilmesinde bir saknca bulunmayan htralar da vardr. Nefsin normal ihtiyalarnn giderilmesini istemesi buna misal olarak dnlebilir. Nefsin ihtiyalar haklar ve hazlar olmak zere iki ksmdr. Nefsin havtrn birbirinden ayrmak ve onu hazlara ait isteklerle itham ederek kanmak iin, zararl ve zararsz htralarn1112 bilinmesi byle yerlerde gereklidir.1113 Nefsin hazlar olduu gibi haklar da vardr ve bunlar yerine getirilmesi gereken haklardr. Nefsin hazlarndan onu sakndrmak gereklidir, ancak haklar iin bu sz konusu deildir. Bu haklar ise insann ftr ve beden hayatnn devamna hizmet eden ihtiyalardr. Bu ihtiyalarn temini asla yasaklanm olmayp aksine ihmal edilmesi ve bu sebeple de kiinin dnyev ve uhrev umurunu takipten bgane kalmas caiz deildir.1114 Shreverd, nefse ait hazlarn peinde komann, kiiyi eytann tesirine ak bir hale getirdiini ok vazh bir ekilde ylece izah eder: Bir ksm limler der ki; eytan ve melein insan zerindeki tesirleri, nefs ve ruhun hareket etmesinden kaynaklanr. Nefs harekete getii zaman, onun asl cevherinden bir zulmet kar. Bu karanlk kalbte ktle sevk edici bir iz brakr. eytan kalbe bakar. Girebilecei byle karanlk bir kap -ki kul buradan giren eyin farkna varmaz - buldu mu, onu aldatmaya ve ona vesvese vermeye ynelir. Nefsin

1112 elik, sa Tasavvuf Dncede Havtr, Dinbilimleri Akademik Aratrma Dergisi, 2002, c. II, sy: 1, s. 157. 1113Shreverd, Avrif, vr.148b. 1114 Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.58;a.m., Risle fi ennel -kevne musahharun liinsan, s. 101; Nefsin haklar iin bkz: Soysald, H. Mehmet, slamda Gnah Kavram, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Anka ra 2001, y. 3, sy. 7. s. 151.

251

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hareketi, ya nefse ait bir haz ve arzunun acilen yerine getirilmesini isteyen hev ve heves; ya insann i dnyasndaki nefsn duygulardan kaynaklanan, ulalmas uzak bir gaye; ya da, akln afeti, kalbin de sevdii ey olan sknet veya harekete aran duygulardan domaktadr. Nefsin insan zerinde etkisini salayan bu ey, ancak u eyden biri ile meydana gelir: Cehalet, gaflet, lzumsuz ve faydasz eylerle megul olmay arzu etmek.1115 Grld zere eytann insan zerindeki tesiri ancak nefsin hareketi ve kprdanmas ile mmkn olabilmektedir. Nefsin hareketi ise nefse ait bir haz veya hev ve heves veya insann i dnyasndaki nefs duygulardan kaynaklanan uzak bir emel,1116 ya da akln afetinden kaynaklanmaktadr. Buradan hareketle insann, eytann vesvese ve aldatmasndan kurtulmasnn ancak nefsini tezkiye etmesiyle mmkn olabileceini syleyebiliriz. Nefsin kalb ile ilikisi konusunu da gndeme getiren Shreverd, bu konuda unlar kaydeder: Kalb ile nefs arasnda karlkl bir irtibat ve konuma, birbirine kar bir sevgi, yaknlk ve kaynama vardr. Ne zaman nefs, sz ve fiil den oluan hevesinden bir eyin peine taklp giderse, kalb bundan etkilenir ve lekelenir. Aksine kul, nefsinin istek ve ihtiya larnn peinden gitmekten vazgeer; Hakkn zikrine, Cenb Hakka yalvarmaya ynelir ve hizmetini Allah iin yapmaya balarsa kalb, ayplayc ve azarlayc bir tavrla nefse ynelir. Bu uygunsuz hareketinden dolay nefsi knayp azarlad gibi, sz ve fiilinde bulunan ktl de ona hatrlatr. 1117 Nefsin hev ve hevesine uymas, kalbi olumsuz etkilemektedir. Kalb bu durumda lekelenir. Ancak kul, nefsine muhalefet ederse, kalb, nefse daha nce
1115Shreverd, Avrif,vr.150b. 1116 Duman, M. Zeki, Emel, TDVA, stanbul 1995, c. XI, s. 87. 1117Shreverd, Avrif, vr.150a.

252

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yapt uygunsuz davranlardan dolay azarlayc bir tavrla ynelir.1118 Nefsi knayarak, sz ve fiilinde bulunan ktl de ona hatrl atr. Yine Shreverd, Kulun duygu ve uur merkezi olan kalbinin, biri nefse dieri de ruha ynelik iki yz vardr. Ruha bakan taraf ile ruhtan, nefse bakan taraf ile de nefisten tesirler alr. Nefsin kalb zerindeki menfi etkisi itminana erinceye kadar devam eder. Slikin nefsi, seyr slk ile mutmai nne derecesine erdii zaman, artk nefs de kalbe mspet tesirler yapaca iin onu ynlendirmekten kurtulur. Slku sona erer. nk o, nefsin ktl emreden isteklerine kar mcadelede baarl olmu ve kendisini, iyilie sevk eder hale getirmitir. Bylece nefs, dizginlenince Cenab- Hakkn emirlerini yerine getirmeye koyulur. Kalb de nefse ynelik tarafa boynunu uzatarak oradan da iyi tesirler almaya balar. Bylece mrdlerin, taliplerin ve sadklarn nefsi, kalb ile nefsin aralarndaki cins benzerliinden dolay kalb zelliini alr.1119 diyerek nefsin kalbe menf tesirinin mutmainne makamnda son bulacan ve hatta bu makamdan sonra nefsin kalbe dneceini ifade etmektedir. Shreverd, kalbin nurlanmas sonucu nefsin de salah ereceini aklayarak nefisle kalb arasnda ki ilikiyi daha derin boyutlarda izah eder: Sfiye ve ehl -i kurbun btnlar, yakn nurunu elde edince ve bu nur onlarn kalblerine yerleince kalb, her bakmdan salha erer. nk kalbin bir ksm slm nuruyla, bir ksm da iman nuruyla, tamam ise ihsan nuruyla aklar. Kalb aklap nrlannca onun nru nefse akseder. Kalbin, biri nefse, dieri ruha ait olmak zere iki yn vardr. Nefsin de, biri kalbe, dieri tabiat ve karaktere ait iki yn vardr. Kalb tamamyla aklanmaynca bir yn ruha, bir yn nefse olmak zere iki yn
1118 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 207. 1119 Shreverd, Avrif, vr.26b.

253

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olur. Ruha ynelii tam olmaz, Kalb tamamyla aklannca btnyle ruha ynelir ve ruhun desteine ulaarak nuru ve aydnl artar. Kalb, rh cihetine cezbolununca, nefs de kalb tarafna ekilir. Bu cezbe, nefsin kalbe tesir eden ynyle birlikte, kalbi ynlendirir. Nefsin nrlanmas, nefsin kalbe tesir eden cihetinin kalbe ynelmesi iindir. Nefsin nrlanmasnn almeti itminn derecesine ermesidir. Nitekim Allah Tel yle buyurur: Ey itminna ermi nefs, dn Rabbine, O senden sen Ondan raz olarak.1120 buyurmutur. Nefsin kalbe tesir eden cihetinin nrlanmas, incinin parlakl sayesinde dndaki sadefin bir yannn parlamasna benzer. N efiste bir zulmet eserinin kalmas, nefsin tabiat ve karakterine ait bir cihetinin bulunmasndandr. Nitekim sadefin d ksm, iinin aksine, deniz suyunun arpmas ve benzeri d tesirler sebebiyle siyahln kaybetmez. ki ynnden biri nrlannca nef s, ahlkn gzelletirmeye ve sfatlarn tebdil etmeye meyleder. 1121 Yine Shreverd, ruh cazibelerin glenmesi neticesinde elde edilecek ns duygusuyla birlikte nefsin malup olacan ve nefsin merkezi olan belden aa ksmn nurlanacan ve vcutta var olan nefsin cazibelerinin gten deceini ve ald nur lsnde ibadetlere kar direnme gcnn zail olacan anlatarak nefs tezkiyesinde ruhu glendirme yolunu tercih etmitir. O yle demektedir: Ruhi cazibeler glenerek, ns duygusunun kemali annda tepeden trnaa hakimiyeti ele geirip zlenen mahede duygusu gerekleince, nefs malup ve zelil olur. Nefsin merkezi ruhun nuruyla aydnlanmaya balar ve o zaman nefsin

1120 Fecr, 27-29. 1121Shreverd, Avrif, v r.77b.

254

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

cazibeleri gten der. Nefs merkezinin ruhtan ald nur lsnde ibadetlere kar direnme gc, zail olur. O anda i artk kolaylamtr. 1122 Shreverd, nefsin, kalb ve ruh ile ilikisini de anne-baba ve ocuk rnei vererek aklar: Ulv ve insan rh, kinattan ve kinatta meydana gelen olaylardan koparak Rabbine doru ykselmeyi byk bir ak ve evkle ister. Kalb ve nefs, onun dnya ile alka ve balantsn salayan unsurlardr. Ruh ykseldii ve terakki ettii zaman kalb ona doru, efkatli ve itaatkr ocuun babasna sevgi ile yneldii gibi ynelir. Nefs de sevecen bir ocuun, kendini seven annesine, annesinin de ocuuna efkatle sarlp yneldii gibi kalbe ynelir. Nefs kalbe ynelince, arzdan ykselir. Onun atar damarlar sfl alemden ayrlr. Onun, hev ve hevesle madd tarafla olan alakas kesilir, dnyaya kar zhid olur. Ona deer veren bir gzle bakmaz. Gurur ve aldan yeri olan dnyadan uzaklaarak, ebed, olan ahiret yurduna ynelir. Anne mesabesinde olan nefs, ayr bir zellik kazanm olan rh- hayvnnin yere ynelerek cibill vasfn ortaya koymasyla kuvvetlenir. Onun btn dayana, sfl alemin rknleri olan tabiatlara meyletmesidir. Cenb- Hakk: Dileseydik onu, o yetlerle ykseltirdik, fakat o, yere sapland ve hevesinin peine dt.1123 buyurmutur. Anne yerinde olan nefs, arza ynelerek sknet bulunca, kalbi menks da kmil ve mstakim olan babas yerine eri, br ve eksik olan annesine meyleden ocuk gibi nefse doru ekilir. Ruh da, yaratl gerei babann ocuuna duyduu temayl gibi ocuk yerinde olan kalbe doru gider. Bu takdirde Mevlsnn

1122Shreverd, Avrif, vr.101a; Bu durumu Slem de izah eder. Bkz: Slem, Tisatl -Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, ss. 41, 65. 1123 Araf, 176.

255

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hakkn gerek manada yerine getirmekten geri kalr. Bu iki tr cezbe ve temayl ile saadet ve ekavet hkm ortaya kar. 1124 Grld zere eer ruh-i ulv kendini nefsin ve kalbin balarndan koparabilirse Rabbine doru yol almakta bu durumda kalb ve nefis de ona uyarak saadet sarayna ulamaktadr. Ancak eer nefis ruh-i hayvnye uyarak tabiatnn ftr isteklerine boyun eerse kalb ve nihyetinde ruh da bunlara tabii olarak ekavet meydana gelmektedir. Bu noktada nefsin kalb ile skun bulmasnn tehlikesini de ifade eden Shreverd, bunu nifakn sebebi olarak gsterir: Ayrca, kalbin nefisle sknet bulmas, onda nifakn meydana gelmesine de sebep olur. Bu yzden sflerden bazs yle sylemitir: Yirmi yldan beri kalbim bir saat bile olsun nefsimle sknet bulmad. Kalbin nefs ile skn bulmasndan, zellikle ilm yn zayf olan kimselerin kalbinde, Hakktan gelen htralara benzeyen, fakat ondan olmayan htralar ortaya kar. Kalbin nifakn ve nifakndan doan bulank htralar, ilimde derinlemi ve zirveye ermi kiilerden bakas anlayamaz.1125 Shreverd Hazretleri, kalbin nefsin isteklerine boyun eerek onunla raz olmasn nifakn sebebi olarak ifade etmektedir. Bu ise slikin kendi yanl hallerini salah hali zannedip nefsin sahte huzur ve salah hallerine kanmas ve kendini avutmasdr. Zaten nifak denilen husus da kiinin halinden raz olmas ve kendini felahta zannetmesidir.

1124Shreverd, Avrif, vr.145b -146a. 1125Shreverd, Avrif, vr. 150b.

256

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Nefsi tezkiye etmenin vastalar olarak Shreverd, zikir, sefer ve halvetten bahseder. Kendi blmlerinde genie izah edeceimiz bu konularn nefsi tezkiyedeki rollerine ksaca deinmek sretiyle iaret edeceiz. Nefsin vesveselerinden Allahn zikri ile korunmaya alan kalbte, gkte doan yldzlarn nuru gibi bir nr parlamaya balar. Bylece kalb, yldzlarla ssl gkyz gibi, zikrin nuru ile tezyin edilmi olur. Kalb byle zikirle sslenince eytan ondan uzaklar. Byle bir kulda, eytan htralar ve onun vesveseye ve ktle tevik eden etkisi nadiren meydana gelir.1126 Shreverd, zikrin, kalbi nurlandraca anlatrken nefsin vesveselerinden zikir ile korunulabileceini ifade etmektedir. Zikir nefsin vesveselerini engelleyen bir zellie sahiptir. Zikir ile megul olarak bir kul nefsini tezkiye yolunda mesafe kat edebilir. (Seferin gayesi) nefsin ince hile ve tuzaklarn meydana karmak; iddi ve saplantlarn ortaya koymak. nk sefer olmadan bu gereklerin ortaya kmas hemen hemen imknszdr. Sefere, sefer denilmesinin sebebi, huy ve ahlkl ortaya karmasdr. nsan hastaln renince sratle tedvisine bavurabilir. Sefer mnev yola yeni giren kimsenin nefsinde namaz, oru, teheccd ve benzeri nfile ibdetler kadar tesir brakr. 1127 Alkanlklardan, hoa giden eylerden uzaklamak; nefsin bildii,

gvendii ve dayand eyleri ortadan kaldrarak dostlardan, ehl u iylden ve vatandan uzaklamann acln nefse tattrmak. Sevdiklerinden ve

1126Shreverd, Avrif, vr.148b. 1127Shreverd, Avrif,vr. 38a.

257

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

alkanlklarndan Allah indindeki ecri dnerek uzaklap sabreden kimse byk bir fazilete nil olur. 1128 Seferin nefsi tezkiyede oynad byk role dikkat eken Shreverd, nefsin ince hile ve tuzaklarnn ancak sefer sayesinde ortaya karlabileceini, bunun neticesinde de tehisi konulan bir hastaln tedavisinin kolaylamas gibi nefsi tezkiyenin kolaylaabileceini anlatmaktadr. Nefsin alkanlklarndan ve

hazlarndan belli bir sreliine de olsa ayr kalmas nefse ok ar gelecek ve bu sayede de nefsin zaaflar daha iyi grlecek ve nefs tannm olacaktr. nsanlardan, nefsin holanmamasna ramen halvete girmek suretiyle nefsini alt yerinden ayrp rahatsz ederek Allaha itaat iin hapseden kimse, bu aclarn ardndan kalben bu iten halvet ve zevk duymaya balar. nk nefis ve nefsin tabiat, halvetten holanmaz, insanlarn arasna karmaya meyyaldir.1129 Eer halvetlerinde Allah iin ihls muhafaza edebilirlerse Allah onlara, kendisi iin terk ettikleri eylere bedel olmak zere holarna gidecek ltuf ve ihsanlarda bulunur. Sflerin, hareketi daimdir. Ancak erbain ve erbaini tamamlamann, Hakkn ltuf kaynaklarnn ve mevhib-i seniyyesinin ortaya kmasnda pek byk tesiri vardr.1130 Shreverdye gre halvet de nefsi tezkiyede nemli role sahiptir. Halvetten nefsin ac duyaca ancak kalbin bundan rahatlk ve sevin duyacan ifade eden Shreverd, bu sayede nefsin hastalklarnn ksa srede tedavi olabileceini dnmektedir.

1128Shreverd, Avrif, vr.37b -38a. 1129Shreverd, Avrif, vr.69a. 1130 Shreverd, Avrif, vr.70a.

258

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, nefsi tezkiyede hsn-i riyazeti de zikreder: Meyih, nefsten sdr olan kt fiil ve ahlklara iaret ederek ondan saknlmasn istemitir.1131 Bu kt fiil ve ahlaklar hsn-i riyzetle nefisten giderilebilir ya da deitirilebilir.1132 Dk ve kt davranlar giderilir. Kt ahlk da gzel ahlkla deitirilebilir. 1133 Riyazet tasavvufta nefsi terbiye etmenin bir yolu olarak kabul edilmitir.1134 Nefsin ar istek ve arzularna kar koyabilmek iin helalden dahi saknmak ve onu arlklardan uzaklatrmak hedefi gdlmtr. 1135 Nefs tezkiyesinde hadis -i nefs ve tehlikelerinden de bahseden Shreverd, bu konuya da zel bir nem atfetmitir. Kul, organlarn ilhi yasaklardan korumadka takvaya eremez. Kendisini haramlardan koruduktan sonra, lzumsuz, faydasz ve geici heveslerden organlarn muhafaza etmeyen gerek takvay bulamaz. Sz ve davranlar fuzl eyler deil, zaruretler olmaldr. Bunun ardndan takva i dnyaya geer, gnl temizler. Takva nce yasaklardan, sonra da lzumsuz megalelerden alkor, hatt kiiyi nefsin vesveselerinden (hads-i nefs) bile sakndrr.

1131 ok konuma da bu kt hasletlerdendir. Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 8a. 1132 Shreverd, Sunuhul-Fth, 73a; Riyazetin nefsi tezkiyede n emi ile alakal olarak bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 49; Tokd, eyh Tahir, Mantkl-Gayb (Gayb leminden Sesleni), Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, ss. 37 -40; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 232; Cebeciolu, Ethem, Seyyid Burhaneddinin Baz Kurn yetlerine Getirdii ar Yorumlar-I, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y.1, sy.2, s. 17; Nefsin ayplarn tedavi etmenin yollar iin bkz. arc, Mustafa , Ayp TDVA., stanbul 1991, c. IV., s. 247. 1133 Shreverd, Avrif, vr.146a. 1134 zelsel, Halvette 40 Gn, ss.193. 1135 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, ss. 49, 65; bu hususu doru ifade etmek gerekir. Helalleri haram saymak itikaden tehlikelibir durum olmakla birlikte sahabden bazlarnn hi evlenmeme, devaml namaz ve devaml oru gibi ar ya kaan davran normlarnn yasaklandn biliyoruz. (Buhar, Nikah, 8; Tirmiz, Nikah, 2; bn Mce, Nikah, 2; Nese, Nikah, 4; Drim, Nikah, 3; bn Hanbel, Msned, c.I, SS. 175,176,183;Vahid, Ebul-Hasen, Esbabl-Nzl, Beyrut1978, s. 137.) Ancak kiinin helali haram saymadan ve belki de nefsinin haram olan isteklerine kar kendisini frenleyebilmek iin belli bir sreliine baz helallerden faydalanmama uygulamasna gid ebilir. Malum olduu zere slamda helali ileme gibi bir mecburiyet de yoktur. Peygamberimiz (s.)in helal olduunu ifade etmesine ramen eitli sebeplerle baz gdalar yememesi bunun bir delili olabilir.(ekirge, sarmsak, l keleri) te bir sf de helali haram saymamak zere bir ksm helalleri kullanmayabilir.

259

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sehl b. Abdullah et-Tster (.283/896): Masiyetlerin en kts, insann iinde konuan nefsin sesi ve onun vesveseleridir. (hads-i nefs) demitir. Sehl, nefsin kendisine syledii eyleri gnah olarak grr ve ondan kanmaya alr.1136 Anlaldna gre hadis-i nefs, saknlmas gereken ve takvaya mani olan hususlardandr. nk nefs ktlklerin mahalli ve hev ve heveslerin barna olmas hasebiyle ondan kacak her trl fikrin ince bir elekten geirilmesi gerekmektedir. Bu konuda Shreverd, unlar sylemektedir: Nitekim Cenb- Hakk; Ey, insanlar, size fsk bir adam bir haber getirirse onun doruluunu aratrn. Yoksa bilmeyerek bir toplulua kar ktlk edersiniz de sonra yaptnza piman olursunuz.1137 buyurmutur. Yni, bir fsk 1138 tarafndan size getirilen haberin doruluunu aratrn, istiare edin, demektir. Bu yet-i celile ile ilgili Sehl yle der: Fsk, yalanc, yalan da nefsin sfatdr. nk nefs, vesvesesi ile eyay geree ve hakikate aykr bir ekilde, sahibine tersyz ederek gstermeye bylece kiiyi eri tarafa sevk etmeye alr. yle ise nefsin htras gnlde doduu zaman, ona hemen uymak deil, bunun kimden geldiini, melekten mi, eytandan m olduunu, iyiye mi, ktye mi sevk etmeye altn aratrmak gereklidir. Kul, nefsin htrasn bilip, onun gerek olup olmadn aratrmas gerekir. ine doar domaz gereini yapmada ve nefsin hevesleri peinden gitmede acele etmez. Bu sebeple bazlar: Edebin en basiti bilmediin zaman haddi amaman, en yksei de phe annda durmasn bilmendir. demitir.1139

1136 Shreverd, Avrif, vr.148b. 1137 Hucurat Sresi, 6. 1138 Yavuz, Yusuf evki, Fsk, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 202 -4. 1139 Shreverd, Avrif, vr.149a.

260

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Nefsin ftrat icab gnaha meyyal olmasndan dolay onu fsk olarak niteleyen Shreverd, ondan gelen haberin/vesvesenin aratrlmaya muhta bir haber olduunu vurgulayarak hads-i nefsin tahkikinin gerekliliini 1140 izah etmektedir. Nefis tezkiyesinde dikkat edilmesi gereken bir dier husus da kulun bu ite rabbine snmas ve Ondan yardm dilemesidir. Shreverd, bu konuya ayr bir nem atfetmitir: Nefsin asln, kaynan ve ftr karakterini bilen kii, ona kar galebe etmenin Cenb- Hakk'a ve onu yaratana snmak ve O'ndan yardm istemekle gerekleeceini de bilir.1141 Bu konuda delil olmak zere Shreverd, Hz. Peygamber (s.)in u hadis-i erifini nakleder: eyh Radyyuddn Ahmed b. smil el-Kazvin, Said b. Ebi Hill (r.)den, Hz. Peygamber (s.)in: Nefsin i temizlemitir. yetini okuduu zaman biraz

durduu, sonra da yle buyurduunu rivyet etmitir: Allahm, nefsime takvan ver. Sen onun velisi ve Mevlssn. Onu temizle. Muhakkak ki sen, nefisleri temizleyenlerin en hayrlssn.1142 Nefs tezkiyesi, kiinin tek bana ve kendi gcyle baarabilecei bir i deildir. Bu konuda Hz. Peygamber (s.) bile Hakk Telya snm ve nefsin tezkiye ve hastalklarnn tedavisinde Allahtan yardm istemise bizim gibi aciz kullarn bundan vareste olmas dnlemez.1143

1140 Uluda, Sleyman, Havtr, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, s. 526. 1141 Shreverd, Avrif, vr.146b; a.m., Risle Fil-rde, Sleymaniye Ktphanesi, ehit Ali Paa, 1393, vr.63b; Bu konuda farkl bir yorum iin bkz: Balyan, Abdullah b. Mesud, Mutlak Birlik, Haz: Ali Vasfi Kurt, nsan Yay., stanbul 2003, ss. 108-9. 1142 Shreverd, Avrif, vr.146a; a.m., Risle Fis-Slk, vr. 96b. 1143 Selvi, Kuran ve Tasavvuf, s. 292.

261

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

D. HALLER VE MAKAMLAR 1. TEVBE Szlkte; pimanlk, nedmet, dnme,1144 itiraf, vazgeme, gnh brakp Allaha ynelme manalar ile; gnahtan af dileyerek ondan vazgeme,1145 isyandan itaate, gnahtan sevaba, hatadan doruya, btldan hakka dnme gibi manalara gelir.1146 eriatta ise tevbe mminin, kt ve irkin fiillerden, slamn ruhuna aykr davranlardan samimiyetle vlen ve beenilen gzel huylara rucu etmesidir. 1147 Tasavvuf bir stlah olarak tevbe1148; silikten itaatkrla ve nefisten Hakka dnmek,1149 hatlarn verdii i sancs, kt huylar iyi huylarla deitirmek,1150 kt ve gnah ilere piman olup Hakka ynelmek, Allahn gerekli kld fiillere sarlmak ve kerih grdklerinden kanmak,1151 Rabbin hukukunu gzetmek, kalbteki ktlkte srar dmn zp Hakka dnmek, Allaha muhlefetten dnmek, kiinin zimmetinde olumu bakalarnn haklarndan edya g yetirdiini sahiplerine demek,1152 mmin iin varln inhill ve zlmesinden sonra

1144 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 83; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 169 ; bn-i Manzr, LisnulArab, c.I, s.233; Tehnev, Kef, c.I, ss.161-62; el-Crcn, et-Tarft, s.95; el-Frzbd, elKmusul-Muht, s.79;el-Mnv,et-Tevfk, s. 213;Sud, el -Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 238-43; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 695-6. 1145 bn Fris, c.I, s. 357. 1146 Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.90; Soysald, H. Mehmet, slamda Tevbe, lm, Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, s. 81. 1147 Kn, Mucem, s. 192; Tehnev, Kef, c.I, s.162 ; el-Crcn, et-Tarft, s.95. 1148 Tevbe hakknda geni bilgi iin bkz. Dalgn, Nihat, slamda Tevbe, Diynet lm Dergi, c. XXXII, sy.: III, 1996, ss. 39-63; Ate, slam Tasavvufu, s.158; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 156. 1149 Hucvir, Keful -Mahcb, s.542; Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i Vesimiyye, Haz:eyda ztrk, nsan Yay., stanbul 2000, ss. 170-3. 1150 Gazli, hy, (ter.: Ahmet Serdarolu), stanbul, 1975, s. 10. 1151 bnul-Kayym el-Cevziyye, Medrics-slikn, Khire, trs., c. I, s. 331. 1152 bn Arab, el-Ftht- Mekkiyye, tahk.: Osman Yahy, Khire, 1988, c. XI-II, s. 298.

262

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yaratcnn huzurunda yeniden bir in ve bin olunma, tazeleni,1153 kafirler iin kfr terk edip imana kavuma, fasklar iin kt ilerden iyi ilere dnme, iyiler (ebrr) iin kt huylardan iyi huylara dnme, neb ve veliler iin ise msivadan Hakka dnmeyi ifade etmektedir. 1154 Tevbe kelimesi, Kurn- Kerimde trevleri ile birlikte seksen sekiz yette gemektedir.1155 Bu yetlerde, ya mutlak, yada tam bir pimanlkla Allaha dnen kimse ile ilgili olarak il harfi ceri ile,1156 gnahkra affedici olarak ynelen Allaha ait olan ise al harfi ceri ile 1157 birlikte sk sk kullanlmaktadr. Eb Tlib el-Mekk (.386/996) ile Seyyid erif Crcn tevbeyi, Kalble pimanlk, dil ile af dileme ve bedenle gnah1158 ilememeye niyet etmektir1159 eklinde tarif etmilerdir. bn Hacer ise tevbeyi, gnah irkinlii iin terk etmek, yaplan fiile piman olmak, onu tekrarlamamaya azmetmek ve madura hakkn vermektir diye tarif eder.1160 Tevbe, eriatn kt sayd ilerden, srf kt olduklar iin piman olup vazgemek ve Allaha dnmektir. Tevbe kelimesinin szlkteki asl manas ilk

1153 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 216; Kl, Sadk, Kurnda Gnah Kavram, Konya, 1994, s. 368. 1154 Kueyr, er-Risle, ss.91-97; Serrc, el-Lma f Tarihit -Tasavvufil-slam, Darul-Ktbllmiyye, Beyrut 2001, s.41; Crcn, Tarift, s.90; Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, s. 4; a.m., Kitbl-Mukaddimet Fit-Tesavvufi, s. 96; a.m., Kitab Slkil-rifn, s. 157;Kn, Mucem, s. 192; Altnta, Tasavvuf Tarihi, ss.133-134; Kurtub, Ebu Abdullah Muhammed,el-Cami li Ahkmil-Kurn, Kahire 1959, c. XV, s. 268; bn Kesir, mamddin, Tefsirl -Kurn, Darul Marife Beyrut 1984, c. IV, s. 59;.Soysald, H. Mehmet, slamda Gnah Kavram, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 154. 1155 Abdulbk, Mucem, ss. 199-201. 1156 Tevbe, 5; Furkn, 71, 80, 81; Tahrm, 8. 1157 Bakara, 37, 54, 187; Mide, 39, 71; Tevbe, 117, 118. 1158 Kse, Ali, Gnah, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss. 285-6. 1159 el-Mekk, Ktul-Kulb, c.I, s.179; Crcn, Tarift, s.76. 1160 bn Hacer, el-Askalan, Fethul-Br bi erhil-Buhar, Kahire 1987, c. XI, sy. 106.

263

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

asla dnmektir.1161 Tevbe kavram, Kurnda hem kullara hem de Allaha nispet edilmitir. Bu mana ile balantl olarak tevbe, kula nispet edildii zaman, arz olan gnah halini brakp asl olan salah haline dnmek anlamna gelir. Allaha nispet edildii zaman da tal olan gazap bakndan asl olan rahmet bakna dnmek anlamn gelir.1162 Bunun iin tevbede, hem kulun, gnahn itiraf edip,1163 ondan pimanlk duyarak bir daha yapmamaya kararl olmas, hem de Allahn da bu mracaat kabul ederek gnah balamas1164 anlamlar vardr.1165 Kueyr (.465/1072), Eb Ali Dekkak (.405/1014)tan rivyetle tevbenin eit olduunu kaydeder. Tevbe, inbe1166 ve evbe. a) Tevbe: Ceza korkusundan dolay yaplan tevbeye denilir. b) nbe: Sevap tamah ile yaplan tevbeye denir.

1161 Kbr, Necmddn, Usl-iAere, erh-i Usl-i Aere, (rh: smail Hakk Bursev), Hzr: Mustafa Kara, (Tasavvuf Haya t), Dergah Yay., stanbul 1980, s. 44; Smith, Margaret, Gazlnin ncs elMuhasib, Ter: Mesut Okumu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 422. 1162 Elmall, Hak Dini, Kurn Dili, c.I, s.326. 1163 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 57b. 1164 Bebek, Adil, Mafiret, TDVA, Ankara 2003, c.XXVII, ss. 313 -4. 1165 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 33a. slamda tevbenin kabul ile ilgili ksaca bilgi vermek gerekirse; Allahn kesinlikle kabul edeceini vad ettii tevbe ancak bilmeyerek ktlk yapp da sonra ok gemeden tevbe eden, gnahnda srar etmeyen kimselere aittir. Yoksa fenalklar yapp da, lm gelip attnda, ben imdi tevbe ettim diyenlere ve de kfir olarak lenler e tevbe yoktur. Nisa 17-18. buyurulur. Bu yetten hareketle slam alimlerinin ou tevbenin fevr (gnaha dlr dlmez) yaplmasnn vacip olduu grndedirler. Binaenaleyh, bir gnaha dld anda tevbe edilmemesine de ayrca tevbe etmek gerekir. Bu konuda l udur: Hayattan mit kesme ve lm anndan nce kfrden tevbe edip iman etmek makbuldr. (Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 56a.) Ama can kma annda kfrden tevbe edip iman etme makbul deildir. Bkz: engl dris, Yeis Halindeki man, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y., 1, sy . 1, s. 43. mandan sonra hayrl iler yapabilecek bir zaman bulunmaldr. Fakat fask mminin son nefesindeki tevbesi de kabul edilebilir. nk mminlere Allahn rahmetinden mit kesmeyin.Zmer, 53 buyrulmutur. Yine Peygamberimiz (s.): Allah kulunun tevbesini, can boaza gelmedike kabul eder. buyurmutur. (Tirmiz, Deavt, 100; bn Mce, Zhd, 30.) Ne var ki, o andaki tevbenin kabul edilecei kesin deildir. slamda hi gnah ilemeyen insanlarn oluturduu bir toplum idealizmi yoktur. Nitekim, bn Abbs (r.), (O gzel hareket edenler), lemem hri olmak zere gnahn byklerinden ve fuhiyattan kananlardr. Necm, 32 melindeki yet hakknda Raslullah (s.)in yle buyurduunu rivyet etmitir: Ey Rabbim, sen affedicisin, hepsini affet , kk gnah ilemeyen kulun yoktur.Tirmiz, Tefsir, Necm, (3280); son nefeste tevbenin kabul edilmesi hakknda bkz: Soysald, H. Mehmet, slamda Tevbe, lm, Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, s. 87; Karaman, Hayreddin, Gnlk Hayatmzda Haramlar ve Helaller, Nesil Yay., stanbul 1987, s. 183. 1166 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 219.

264

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

c) Evbe: Sevap arzusu veya ceza korkusu ile alakal olmakszn, srf emre riyet ederek yaplan tevbeye denir. Ayrca bunlarn birincisinin halkn, ikincisinin veli ve mukarrebnun ncsnn ise nebi ve rasullerin tevbesi olduunu ilave eder.1167 nbe kelimesi szlkte; dnmek, ruc etmek, bir hususta birini dierinin yerine geirmek, sk sk gidip gelmek, piman olmak, tevbe etmek, nedmet duymak, Allaha pimanlk ve halis amel ile dnmek1168 gibi anlamlara gelmektedir.1169 Tasavvuf bir terim olarak ise; gnahlarndan piman olan kulun Allahtan yine Allaha dnmesi ve nefsin srren salaha kavumas eklinde ifade

edilmektedir.1170 nbe ile tevbe birbirine yakn iki kavram olmakla beraber, mutasavvflar ikisi arasnda fark olduuna dikkat ekmilerdir. Tevbe, grnr gnahlardan, inbe ise insann iindeki kusurlardan vazgeip Allaha dnmesidir.1171 nbe, tevbenin ileri ve daha mkemmel bir derecesidir. nbe, her trl madd ve manev engellerden yz evirip Allaha ynelmektir. nbe edene mnb denmektedir.1172 nbe terimi de tevbeye yakn bir anlamdadr. nbe, muhtelif ekillerde tarif edilmitir. Bazlar unlardr:

1167 Kueyr, er-Risle, s. 94.Ayrca bkz. Gmhanev, Cmiul-Usl, Msr 1328, s.124, 173; bk. Kn, Mucem, s. 193; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 217; Ylmaz, H. Kmil, Anahatlaryla Tasavvuf ve Tarikatler, s. 160 -161. 1168 el-Isfahn, Mfredt, s.774. 1169 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 827; bn Manzr, Lisnul-Arab, c.I, ss.774-5; Crcn, Tarift, s.25; sm Efendi, Kmus, c. I, ss. 516 - 517; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 654; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.961;Komisyon, el-Mncid, s.844. 1170 Slem, Tisatul-Ktb, Derectl-Mumelt, s.23; Mahmud, Abdlhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, Ter: M. Beir Eryarsoy, nsan Yay., stanbul 2005, s. 185. 1171 Arpagu, Hatice Kelpetin, Mcrim, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, s. 445. 1172 Kueyr, er-Risle, s.94; Slem, Tisatul-Ktb, s.23.

265

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nabe, tevbe ve samimi amellerle Hakka dnmektir.1173 Kalbi phe karanlklarndan skp karmaktr.1174 Her eyi brakp her ey kendisinin olana ynelmektir.1175 ynelmektir.1177 ynelmektir.1178 Bu ve benzeri tariflerden de anlalaca gibi inbede esas olan, kulun lzumsuz ve mahzurlu olan her eyden yz evirip, itenlikle Allaha ynelmesi ve Onda karar klmasdr. Tefsirlerde mnb kalb, her eyden yz evirip btn varlyla Allaha teslim olan1179 ve her frsatta Ona ynelen,1180 samimi,1181 irkten arnm selm bir kalb1182 diye aklanrken, mnb kul da lh sanatn esiz gzelliklerini tefekkrle 1183 gnln Hakka veren1184 ve Allah korkusundan det titreyerek, byk bir alak gnlllkle her an Ona ynelen1185 kimse diye tarif edilmitir. Kurnda inbe, iki eittir: Birisi, btn yaratlmlarn lh rubbiyyete ynelip boyun emesidir ki bu nevi inbede mmin, kfir, salih ve fcir msvidir. Ba daralan herkes o anda byle bir inbede bulunur. Gafletten Masiyetleri zikre, vahetten ihlasla nse dnmektir.1176 dnmek ve Duya Ona

brakarak,

Allaha

1173 sfehn, Mfredt, s. 508. 1174 Crcn, Tarft, s. 3 7. 1175 Kn, Mucem, s. 195; Crcn, age., s. 37. 1176 Crcn, age., s. 37. 1177 Kurtub, el-Cmi, IX, 60. 1178 sm Efendi, Kmus, c. I, ss. 516 - 517. 1179 smail Hakk Bursev, Rhul-beyn, c. IX, s.132. 1180 Elmall, Hak Dini, c.IV, s. 2810. 1181 Kurtub, el-Cmi, c. XVII, 15. 1182 Rz, Mefth, c. XXVIII, s. 154; Kurtub, el -Cmi, c. XVII, s. 15. 1183 ls, Rhul-Men, c. XXVI, s. 176; Bursev, Rhul-beyn, c.IX, s.107. 1184 Elmall, Hak Dini, c. VI, s. 4150. 1185 bn Kesr, Tefsr, c. VII, s.374.

266

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nbenin ikinci tr ise Allah muhabbetini, Ona boyun emeyi ve yalnz Ona ynelip, kalben Onun dnda her eyden yz evirmeyi gerektiren eididir ki bu, Hak dostlarnn inbesidir.1186 nbenin ihtiva ettii anlamlar ierisinde acele davranmak, dn ve ileri atl, ne gei gibi mnalar da vardr. Bu itibarla Allaha mnb olan demek, Onun rzsn elde etmek iin det koan, her an Ona dnen ve Allah sevgisinde kendini nde tutmaya alan kimse demektir. 1187 Evbe kelimesi ise, lgatte sratli hareket etmek ve geri dnmek mnasnda kullanlr. Bulut ve rzgar anlamna da gelir.1188 Rb el-sfehn, evbe kelimesinin irade shibi canllar iin kullanlabileceini syler.1189 Evbe Kurnda eitli kullanmlar ile on yedi yerde geer. Hepsinde de rc etmek anlam vardr. Evvb kelimesi de evbe kknden tretilmitir. Ergl ise, bu kavramlar; tevbe, gnah brakp af talebine sarlmaktr. nbe de gnl Hakka evirmek ve bunu srdrme azminde olmaktr. Evbe ise hi bir ekilde Allahtan yz evirmemek ve deta gnl Ona balamaktr.1190 eklinde tarif eder. Bu anlamda, tevbede gnaha tekrar dmeme endiesi varken, inbede gaflete duar olmama hassasiyeti, evbede ise bir an bile Allah hatrdan karmama ve Ondan bakasna meyletmeme titizlii vardr diyebiliriz. Sfler tevbeyi e ayrr:
1186 Ergl, Kuranda Kalb Kavram, s.248; bkz. bn Kayyim el-Cevziyye, Medric, c.I, s. 467. 1187 Ergl, Kuranda Kalb Kavram, s.248. 1188 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 97; bn -i Manzr, Lisan, c.I., ss.217-20, sm Efendi, Kamus, c.I, s. 140; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.76;el-Mnv,et-Tevfk, s.102;Komisyon, el Mucemul-Vast, s.32. 1189 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 97 . 1190 Ergl, Adem, Kurn- Kerimde Kalb Kavram, Baslmam doktora tezi, stanbul 1998, ss.2468.

267

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1- Avmn tevbesi: Bunlar gnahlarndan tevbe ederler. 2- Havs, yni sekin kullarn tevbesi: Bunlar gfil bulunmaktan tevbe ederler. 3- Hssul-hs, yni en sekin has kullarn tevbesi: Bunlar da Allha daha yaknlk/kurbiyyet makamna vuslat iin tevbe ederler. 1191 Znnn-i Msr (. 245/859); Halkn tevbesi, gnahtan; evliyann tevbesi, gafletten; nebilerin tevbesi bakalarnn nail olduklarn grmekten olur.

demitir.1192 Mutasavvflara gre, tevbe,


1193

Allah ile kul arasndaki perdelerin kalkmasna

vesile olan bir makamdr. Bu nedenle, tevbenin makbul olmas iin; kiinin irkin ve kt olduu iin gnah terk etmesi, iledii gnahtan dolay pimanlk ve znt duymas, eer yapt kt bir i alkanlk haline gelmi ise onu terk etmeye

1191 Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 158; Yetik, s mail Ankarav, s. 185. 1192 Kelbz, et-Taarruf, s.142. Tevbenin farkl bir taksimi olarak: Hasan el-Mezilye tevbeden sorulduunda: Benden inbe tevbesini mi, isticbe tevbesini mi soruyorsunuz? dedi. Soran kii de: nbe tevbesi nedir? eklinde sordu. O: Allah'n senin zerindeki kudretinin bykln hissederek O'ndan korkmandr. cevbn verdi. Ayn zt: sticbe tevbesi nedir? diye sorduunda da: Cenb- Hakk'n sana olan yaknln yrekten duyarak Ondan utanmandr. cevabn verdi.arc, Mustafa, Haya, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, ss. 554-5. Ruveym, tevbeyi; tevbeden de tevbe etmek eklinde aklamtr. Tevbenin mns Rbiann u sznde gizlidir: (Elest Bezminde verdiim) szmdeki sadkatsizlik ve samimiyetsizlikten, byk olan Allahm sana snrm ve senden affm isterim. Ebl-Hasan en-Nr: Tevbe, Allahn dndaki her eyden tevbe etmek ve yalnzca Ona dnmektir. demitir. Shreverd, Avrif , vr.157b. 1193 Baz sflerin tevbe hakknda grleri: Muhammed Hdim; Gnahtan sonra hemen tevbe etmek, farzdr. Tevbeyi geciktirmek byk gnhtr. Bunun iin de, ayrca tevbe etmek lzmdr. Farz yapmamann gnh ancak kaz etmekle affolur. Her gnhn aff iin, kalb ile t evbe etmek ve dil ile istifr etmek ve beden ile kaz etmek lzmdr. Lokman Hekm; Ey olum! Bir hat ilediin zaman hemen tevbe et ve sadaka ver. Tevbeyi yarna brakma. nk lm, anszn gelir. akk-i Belh; nsanlar iki ey helk eder: Biri tevbe ederim diyerek gnh ilemeleri, dieri de sonra yaparm diyerek tevbeyi geciktirmeleridir. Znnn-i Msr; Her uzvun tevbesi vardr. Kalbin tevbesi, harm ileri yapmaya niyeti terk etmesi; gzn tevbesi, harma bakmamas; ayaklarn tevbesi, harma gitmemesi; kulaklarn tevbesi, haram eyleri dinlememesi; karnn tevbesi harm yememesidir. mm- Gazl (.505/1111); artlarna uygun yaplantevbe muhakkak kabl olur.tevbenin kabl edileceinde deil,tevbenin artlarna uygun olup olmadnda phe etmelidir.

268

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

azmetmesi ve nihyet her ktlkten sonra vakit geirmeden salih amel ileyerek sevap kazanmaya almas gerekmektedir. 1194 Gerek bir tevbede alt artn bulunmas gerekir: Gnaha pimanlk, farzlar kaza etmek, yedii haklar iade etmek, haklarn yedikleriyle helallemek, bir daha dnmemeye karar vermek, nefsi, gnahlarla bytt gibi Allaha itaatte eritmek ve ona masiyetlerin tadn tattrd gibi taatlarn acsn tattrmak. 1195 Tevbe konusunda bu genel giriten sonra Shreverdnin tevbe hakkndaki grlerinin incelemeye geebiliriz. Shreverd tevbenin gereklilii konusunu yet-i kerimelere1196 ve hadis-i eriflere 1197 dayanarak aklar. Shreverd, tevbeyi, sliklerin menzillerinin, tliblerin makamlarnn1198 ilki olarak tanmlar. 1199

1194 Kn, Mucem, s. 192; Crcn, Tarift, s. 70; Tehnev, Kef, c.I, ss.161 -162; Eraydn, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss.156 -158, Kara, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss.50-51; Ylmaz, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss.168-170. 1195 Kn, Mucem, s.192; Crcn, Tarift, s. 70; Tehnev, Kef, c.I, ss.161 -62; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.159; Kara, Mustafa, TTT, ss. 50 -51; Ylmaz, Tasavvuf ve Tarikatlar, ss. 168-170; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 157. 1196 Shreverd, Avrif, vr.153b; Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b. Cenb- Hakk: Ey mminler, topluca Allaha tevbe edin ki felaha eresiniz, Nur, 31.Muhakkak Allah tevbe edenleri sever, temizlenenleri sever. Bakara, 222.Ey iman edenler, Allaha yrekten tevbe edin. (yle tevbe edin ki tevbeniz, kendinize ve bakalarna t verici, gemite yaptnz hatalar onarc olsun.) Tahrim 8.buyurmutur. 1197 eyhimiz eyhlislm Ebu'n-Necib es-Shreverd'nin, Enes b. Mlik (r.)den rivyetle bize bildirdiine gre; Hz. Peygamber (s.)e bir adam geldi ve: Y Raslallah, ben kat ve sert bir insanm. Aileme kar olduka sert davranyorum. dedi. Bunun zerine Hz. Peygamber (s.): stifar nerde, sen neredesin? Halbuki ben, bir gn ve bir gece yz defa Cenb - Hakk'a istifar ediyorum. buyurdu. Dier bir hadis-i erifte Eb Hureyre (r.), Efe ndimiz (s.)in: Muhakkak ben her gn Cenb- Hakka yz defa tevbe eder ve Ondan mafiret dilerim. buyurduunu riv yet etmitir. Shreverd, Avrif , vr.153b 1198 Uluda, Sleyman, Makam, TDVA, Ankara 2003, c.XXVII, ss. 409-10. 1199 Shreverd, rd, vr.12a; Shreverd, Makamatl-Erban, Esad Efendi, 3796, 26b; Hac Bekta Veli de tevbeyi tarikata gtren yolun balang noktas olarak grr. Hac Bekta Veli, Maklt, s.55.

269

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tevbe kelime olarak dnmek anlamndadr. eriatta bununla kast edilen Allahn raz olmad eylerden dnmektir.1200 diyerek tevbenin kelime ve stlah anlamn1201 verir.1202 Grld gibi Shreverd, bu tanmlarda klasik tasavvuf anlay ile ayn dnceye sahiptir. Tevbeyi, Allahn raz olmad hal, sz ve davranlardan Allahn raz olduu hal, sz ve davranlara dnme ve nceki halden yz evirme olarak tanmlamaktadr. Yine o, tevbeyi kalbin intibahnn bir neticesi olarak izah eder.1203 Shreverdye gre tevbenin art vardr. Tevbenin art vardr: Birincisi yaplan gnahlardan dolay pimanlk duymak, ikincisi gnah ilemeyi terk etmektir, ncs o gnaha ebed olarak dnmemeye azmetmektir.1204 Tasavvuf anlayta tevbenin artlar eitli saylarla ifade edilmektedir. Bu saylar altya ulatran sfler olduu gibi sekiz ve hatta ona karanlar da vardr. Ancak hepsinde ortak olan temel artlar Shreverdnin zikrettii bu arttr. Bu anlamda Shreverd, tm grlerin zn ifade edecek ekilde veciz bir aklama yapmtr.1205

1200 Shreverd, rd, vr. 12a. 1201 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 11. vr. 1202 es-Ssye tevbeden sorulduu zaman: Tevbe, ilmin kt ve kerih grd eylerden, iyi grdne ve sevdiine ynelerek dnmektir. cevabn verdi. Shreverd, tevbenin ilimle mnasebetini u ekilde izah eder: Kendisine ilmin btn sarahati aka bildirilmi kimse iin bu, zahir ve btn iine alan umm bir sfattr. nk, gnein douu ile ortada gece kalmad gibi, ilimle birlikte cehalet de bulunmaz. Bu durum, umm ve huss btn ynleri iletevbenin ksmlarn iine alr. Bu ilim, umm ve husstevbenin btn zellikleri ile zahir ve btn temizler ve ylece zahir ve btn ilminin olumasn salar. Shreverd, Avrif , vr.157b. 1203 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 11. vr. 1204 Shreverd, rd, vr. 12a. Ancak her amel-i slihte olduu gibi tevbede de sammiyet ve ihls art vardr. yle ki, birok ehlullh ettikleri tevbelere dah tevbekr olmulardr. 1205 Kelam ve Fkh alimleri tevbenin artlarn olarak kabul etmilerdir, bunlar ise:1.eriata muhalif ileri yapmaktan pimanlk duymak, (Kurtub, Cam li Ahkamil-Kurn, c.V, s. 91) 2. Hatal ve gnah ileri derhal terk etmek. (bn Kayyim, Medrics-Slikn, c. I, s. 301) 3. Eskiden

270

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, tevbesini bozan sonra tekrar tevbe eden kiinin durumunu aklarken bu kiinin tevbesinde yukardaki art var olduu mddete tevbesinin kabul olunacan ifade eder. Tevbe edip de gnah ileyenin tevbesi bozulur, sonra tekrar tevbe ederse tevbesi kabul olur. ki kere de, kere de il hir bu ii yapsa tevbenin art olduu mddete bu byledir.1206 Tasavvuf dncede gelene git demek yoktur. Bu anlayn zirveye ulat Hazreti Mevlana1207 ile ayn paralelde bir anlaya sahip olan Shreverd, tevbesini defaat le de bozsa tekrar tevbe edenin tevbesinin kabul olunacan ifade eder. 1208 Shreverd, tevbeyi btn makamlarn asl ve z olarak grr. Ona gre tevbe btn hallerin1209 anahtar ve ilk basamadr. O, tevbeyi, btn makamlarn ilki olarak tarif eder. Btn makam ve hallerin tevbenin bir neticesi ve semeresi olduu kanaatindedir.

ilenen gnahlarn benzerini yapmamaya karar vermektir.(bn Hacer, Fethul-Bri, c. XI, s. 106) Fakat Kueyr, sflerin, hakiki tevbede nedametin kafi olduunu ileri srdklerini, nk dier iki artn pimanln akabinde geldiini ve ona tabi olduunu savunmulardr, der. Ve unu ilave eder; phesiz bir kimsenin srarla yapmakta olduu veya ileride yapmaa karar verdii bir iin benzerinden pimanlk duymamasn tasavvur etmek mmkn deildir. Bkz. Kueyr, Risale, s. 91. Baz alimler, yukarda zikredilen artlarla birliktetevbenin artlarn sekize karmlardr. Bu artlar: nsanlarn haklarn korumak, onlara reva grlen hakszl nlemek, gemi farzlar kaza etmek, nefisle mcadeleye devam ederek, haram olan eylerden kanmak, yiyecek ve giyecek v.s. helal yoldan temin etmek, kalbi tl-i emelden, haset ve hileden temizlemek. Kueyr, er-Risale, s. 94, ayrca bkz. Gmhnev, Cmiul-Usl, s. 124. Tevbenin artlar hakknda geni bilgi iin bkz. Soysald, H. Mehmet, slamda Tevbe, lm, Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, ss. 84 -6. 1206 Shreverd, rd, vr. 12a. Bu sebeple, Tevbemde duramyorum, yine gnah iliyorum; bu yzden tevbe etmeyeyim dememeli, dim istifarda bulunmaldr. Zr Allh lutf eder de bir daha tevbe bozulmaz. Ancak bilmelidir ki tevbe, bir af dileme olduundan samm pimanln gereklemesi ve aff istenen gnahn bir daha yaplmamas hussundaki kat azmi icap ettirir. 1207 Gel! Gel! Ne olursan ol, yine gel! Kfir, mecs vey putperest olsan da, gel! Bizim derghmz (olan slm) mitsizlik dergh deildir. Yz kere tevbeni bozsan, yine de gel! 1208 Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.159. 1209 Hal kavram iin bkz: Demirci, Mehmet, Hal, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 216-8.

271

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tevbe btn makamlarn asl ve z, btn hllerin anahtardr.1210 Bina iin yer nasl nemliyse, makamlar iin de tevbe yledir. Makamlarn ilkidir. Yeri olmayan kimsenin binas olmayaca gibi, tevbesi olmayan kiinin hli de, makam da olmaz. Ben bildiim, altm ve gayret ettiim kadar ile btn makam ve hlleri, tevbenin bir neticesi ve semeresi kabul ettim. 1211 Grld zere Shreverd, tevbesi olmayann halinin de makamnn da olamayacan ak bir biimde ifade etmektedir. Gerekten de kalbinde Allahn yasaklad menhiyat ilemeye kar bir sevgi besleyerek bu halden kendini kurtaramayan ve bu durumdan kurtulmak iin de bir mcadele de vermeyen kiinin maneviyat aleminde hangi hali veya makam sahih olabilir ki? Tevbenin, imann artlar, akideleri ve shhatinden sonra eyi topladn grdm. mandan sonra eyi iine alan, tevbe-i nashtur.1212 kincisi, dnyaya kar deer vermemek ve zhid olmak, ncs; kalp ve kalbe ait amelleri, zahiren ve btnen kusursuz ve eksiksiz yaparak yalnzca Allah iin amel etmeye devam ederek ubdiyyet makamn gerekletirmek.1213 manla beraber bunlar drt oldu. Tevbeyi ve onunla birlikte bu drt eyi hakiki ve manev doumun gereklemesinde,1214 Cenb- Hakkn tabii doumun husul iin koyduu tabi-i erbaa (hava, su, ate, toprak) gibi grdm.1215 Shreverd, tevbeyi manev doumun gereklemesinde iman, zhd ve ibadetleri yerine getirmeyle birlikte drt ana temelden biri olarak grr.1216 Madd doum iin ansr- erbaa (hava, toprak, ate ve su) nasl gerekli ise manev doum
1210 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1211 Shreverd, Avrif , vr.153b. 1212 Tevbe-i Nasuh iin bkz: bn Kayyim, Medrics-Slikn, Kahire trs. c:I, s. 356; Soysald, H. Mehmet, slamda Tevbe, lm, Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, s. 83. 1213 Shreverd, Avrif , vr.153b. 1214 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b. 1215 Shreverd, Avrif , vr.153b. 1216 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b.

272

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

iin de bu drt unsur mutlaka mevcut olmaldr. Bu dncesiyle de tevbenin btn hal ve makamlarn anahtar olduu fikrini desteklemektedir. Tevbe olmazsa manev doum, manev doum olmazsa da haller ve makamlarn zuhuru mmkn olamaz. Bu drt eyin hakikatine kim sahip olursa, semlarn melektuna ykselir. Kaderin ve yt- ilhiyyenin srrna erebilir. Allah tarafndan indirilmi olan lh kelm anlayabilir, onlarn zevkine varabilir. Bu drt eyden kan, bunlarla var olup, bunlarla yerleik hle gelen makam ve hallerin hepsine sahip olabilir. 1217 Grld gibi Shreverd, bu drt asln hakikatine sahip olann, manev doumu gerekletirerek gklerin melektuna1218 ykselebileceini ifade etmektedir. Ayrca yine bu drt esasn hakikatine erenin Kurnn manalarn anlayabileceini ve bu manalar zevk boyutuyla kavrayabileceini dnmektedir. Yine Shreverd bu drt unsurun tahakkuku ile slike, bu drt ey zerine dier drt eyi btn ile tamamlamas konusunda yardm edileceini bunlarnsa, az konumak,1219 az yemek, az uyumak ve insanlardan uzaklamak1220 olduunu syler. Btn makamlar tevbenin shhatli ve sahih olmasndan sonra ortaya kar.1221 Gerek tevbede baarl olan kii, dier btn makamlara ykselmede de baarl olabilir. Bunun da ilki, imandan sonra gelen tevbedir. 1222

1217 Shreverd, Avrif , vr.153b. 1218 Tasavvuf dncede brahim (a.s.)n gklerin melektuna vakf klnmas ile ilgili yet derinlemesine tetkik edilmi ve bu bir makam olarak kabul edilmitir. Enam, 75. te bylece yaknen bilenlerden olmas iin Biz, brahime gklerin ve yerin melektunu gsteriyorduk. 1219 ok konumak, ruh iin bir nevi kirliliktir ve fikri datr. Bunun zdd olan ve riyzetin nemli bir sa aya konumunda bulunan az konumak veya sessizlik ise fikrin derinlemesine , ruhun glenmesine vesile olabilir. Bu konuda bir aratrma da yle denmektedir: Sessizlik, szcklerden, kavramlardan, sembollerden ve formllerden daha fazla bir ey olarak, dilin zihin stndeki sultasn krar ve bizim i ve d gereklii tecrbe etmemize imkan salar. Bkz. Emirolu, brahim, Sf ve Dil, stanbul, 2002, s. 170. 1220 Shreverd, Avrif , vr.153b. 1221 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b. 1222 Shreverd, Avrif , vr.153b.

273

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Anlalaca zere Shreverd, tevbeyi btn makamlarn ve hallerin bir balang noktas ve anahtar olarak grmekte ve tevbenin slik iin yaplmas gereken ilk art olduunu dnmektedir. 1223 Tasavvuf dncede t evbe btn ibadet ve taatlardan nce yerine getirilmesi gereken bir emirdir. nsann ilemi olduu taat, ibadet, hayr, hasent ve mchede Allah Telya, tevbeden sonra arz olunup geri dndrlmez. Nitekim bu husus Tevbe edenler, ibadet edenler...1224 yetinde ifade edilmitir. Grld gibi tevbe edenler, ibadet edenlerden nce zikredilmitir. Hal byle olunca, slike den ilk nce tevbe etmek, sonra da gerekli artlar yerine getirmektir.1225 Shreverd de bu gre uygun olarak tevbenin btn hal ve makamlarn balang noktas olduunu dnmektedir. Tevbe makam btn makamlar topladna gre, onun iinde bulunan eyleri ylece sralayabiliriz: Zecr1226 hli, intibah hli, teyakkuz hli, nefse muhalefet, takva, mchede, fiillerinin ayplarn grme, inbe, sabr, rza, muhasebe, murkabe, riyet, kr havf ve rec. 1227 Anlalaca zere Shreverd, tevbenin saylan bu makamlar amil bir makam olduunu sylemektedir. imdi biz, bu saylan makamlarla, tevbe arasndaki mnasebetin keyfiyetini yine Shreverdnin fikirlerinde incelemeye alacaz. Shreverd, tevbenin balangcnda zecr ve teyakkuz hallerinin varlndan bahseder. Ksaca menetme hali olarak tanmlanabilecek olan zecr, kiiyi iledii
1223 Makbl bir tevbe, kul ile Rab arasndaki engelleri ve perdeleri kaldrr ki, amel-i slihler iin bu hl son derece mhimdir. Zr hedefe varmaya mn olan hususlar ortadan kaldrmak ve bylece gnl asl gyeye msit hle getirmek gerekir. Bundan dolaydr ki rh tekml iin btn tasavvuf yollarnda seherlerdeki evrda istifr ile balanr. 1224 Tevbe, 112. (Onlar) Tevbe edenlerdir, ibadette bulunanlardr, hamd edenlerdir, oru tutanlardr, rka, secdeye varanlardr, mruf ile emir ve mnkerden nehy eyleyenlerdir ve Allah Te lnn hududunu muhafazada bulunanlardr. te (o) mminleri mjdele. 1225 Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 1 48. 1226 Zecr kavram iin er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 280; Kn, Mucem, s. 80. 1227 Shreverd, Avrif , vr.156a.

274

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

fiilden alkoymadr. Bu kalbte meydana gelen bir heyecandr. Bu heyecan ancak gafletten uyanmak ve yakaza hali ile intibah teskin edebilir. Kii yaptnn hata olduunu kalbinin bu heyecanndan anlar ve bundan rahatsz olur. 1228 Kulda tevbe hlinin balamas, onu nce iledii fiilden menetmekle balar.1229 Kulda zecr ve menin hl olarak bulunmas tevbenin anahtar ve balangcdr.1230 Shreverd, zecr halinin tevbenin balangcnda zuhur ettiini ifade ettikten sonra bunun ortaya knn ekilde olduunu bildirir. Tevbenin balangcnda meydana gelen zecr ve men hli ekilde tezahr eder: 1. lim yoluyla men, 2. Akl yoluyla men, 3. man yoluyla men.1231 Kanaatimizce zecr, kiinin yaptnn hata olduunu kalbinin arpmasndan anlamas neticesinde ilmen veya aklen veya imanen bu iten vazgemeye ynelten bir haldir. Kii ya ilmi ile bu iin kt ve yanl bir i olduunu bilir ve bu bilgisi onu bu davrantan alkoyacak bir nuru kalbinde meydana getirir. Ya aklyla bunun yanl ve kt bir i olduunu idrak etmesi kiiyi bu iten uzaklatran bir messir olur. Ya da kii imannn nuruyla bu iin kt ve kanlmas gereken bir i olduunu kavrar ve bu iten uzaklama arzusu iine doar. Kul, gerek tevbeye eriinceye kadar, hl olan tevbe ile tekrar tevbe etmeye devam eder.1232 Tevbe eden bir kul, zecr hline gidip gelmeye devam eder ki bu hl,

1228 Bu hali aklamak zere u hadis-i erif zerinde dnlebilir.Nevvs bnu Seman (r.) anlatyor: Raslullah (s.)e iyilik (birr) ve gnah hakknda sordum. Bana u cevab verdi: yilik (birr), gzel ahlaktr. Gnah da iini rahatsz eden ve bakasnn muttali olmasndan korktuun eydir. Mslim, Birr, 15; Tirmiz, Zhd, 52. 1229 Bazlar: Menetme hli (zecr), kalbte meydana gelen bir heyecandr. Bu heyecan ancak, gafletten uyanmak, ardndan da sahibini yakazaya gtren intibah hli teskin edeb ilir. demitir. Yakaza haline kesinlikle eren kii, doru ile yanl apak grmeye balar Bazlar ise: Zecr ve men, kiiye maksadn yanl tarafn gsteren kalbteki bir nurdur. demitir. Shreverd, Avrif , vr.153b. 1230 Shreverd, Avrif , vr.154a. 1231 Shreverd, Avrif , vr.152b.

275

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

onu gerek tevbeye gtren lh bir mevhibedir. Kulda, tevbe ve zecr hli yerleip makam oluncaya ve nefsn duygu larn tamamen imha edinceye kadar kul, kendisini nefsin, hev ve hevesinin tesirinden kurtaramaz. 1233 Shreverd, hal olan tevbe ile makam olan tevbe arasnda farkllklar grr.1234 Zecr halinin kiinin kalbine yerlemesi sonucu, kii makam olan tevbeye ular. Ancak bu makama ulanca nefsinin meyil ve arzularndan kurtulmu ve hev ve heves hastalklarn tedavi etmi olur. Shreverd, zecr halinden sonra intibah halinin meydana geleceini dnr.

1232 Eb Muhammed Sehl, kendisine: Tevbe edip terk ettii bir eyi bilhare hatrlayan, onu kalbinde hisseden, bunu grerek ve duyarak ayr bir zevk alan insann durumu sorulduunda u cevab vermitir: Bu tr beer zaaflard an zevk almak insan olmann bir gerei ve onun tabiatnda mutlaka bulunmas lazm gelen bir eydir. Kulun bu halvetten kurtulmasnn tek resi, kalbini Mevlsna arz etmesi, bu zevki, kalbiyle reddederek ve kabul etmeyerek ikyetini Cenb- Hakka iletmesi, nefsini bu zevki hor grmeye zorlamas ve bundan ayrlmamasdr. Kendisine bu zevki unutturmas ve onun yerine kendi zikri ve taati ile megul edecek baka bir ey vermesi iin dua etmesidir. dedi ve yle devam etti: Gnlne doan ktlkten zevk almay, hor ve hakir grmekten bir an bile gafil olan kiinin, selmette olamayacandan ve bu zevkin kalbine ilemesinden korkarm. Bu zevki hissetmekle beraber, kalbini bundan alkoymaya alr ve kederlenirse, bu durum ona fazla zarar vermez. Shreverd, bu aklamaya u yorumu yapar: Sehlin syledii bu sz,tevbesini sahih ve salam yapmak isteyen samimi her mrd iin yeterli ve gerekli bir husustur. Btnndan mezkr halveti tamamyla yok ettii iin bu durum hli kuvvetli olan arife ok ko lay gelir. Arif iin bu zevkten kurtulmann yollar ok eitlidir. Yalnzca yakn ve saf bir mahede ile gnlne Allah sevgisini dolduran kimsenin kalbinde baka hangi zevkler kalabilir? Hev ve hevese kar duyulan zevk, Cenb- Hakka kar hissedilen sevginin yokluundan veya azlndan kaynaklanr. Shreverd, Avrif , vr.157b. 1233 Shreverd, Avrif , vr.152b. 1234 Hal ile makam arasnda byk benzerlik vardr. eyhlerin konu ile ilgili iaret ve szleri ok eitlidir. Hal ile makam birbirlerine ok benzedikleri ve yer yer birbirine kartklar iin yekdieri ile ayrt edilememi, bir ey, birine hal, dierine makam olarak gzkm ve ylece deerlendirilmitir. Yine de birbirine olduka yakn gzken hal ile makam, yekdierinden ayracak kesin bir delile ihtiya vardr. Hal ile makam eklindeki isimlendirme, aradaki bu farka iaret etmektedir. Hal, sbit ve kalc olmad, devaml deitii iin hl, diye adlandrlmtr. Bir ey, nce hl olarak balar, bilahare makam hline gelir. Mesel, kulun gnlnde bir muhasebe duygusunun domas, sonra bu duygunun nefsn sfatlarn galebe etmesi ile kay bolmas; ayn ekilde bunun bazen ortaya kmas, bazen da kaybolmas bunu gsterir. Kulun bu durumu srekli olduu mddete muhasebe hlini devam ettiriyor demektir. Nefsn sfatla rn zuhuru ile muhsebe hlinin kaybolmas, Cenb- Hakkn ilhi yardm kula gelinceye kadar devam eder. Hakkn yardm ile muhasebe hli kula galip gelir, nefs malp olur. Muhasebe hli btn etkisi ile onu kuatr, hkm altna alr. Muhasebe hli, nefsin vatan, yerleme yeri ve makam hline gelir. Bunun devaml hle gelmesi ve muhsebenin kulda yerleik duruma ykselmesi hlinde, muhasebe hlinden muhasebe makamna ykselmi olur. Shreverd, Avrif , vr.152b; a.m., Risle fis-Slk, vr 95b. Kr. el-Luma, 60, 66; Kueyr, er-Risale, s.91;et-Taarruf, 104 -108; KefuI-Mahcb, c. II. ss, 408-412; Kutl-Kulb, c.I. s. 178; Kn, Mucem, s. 107.

276

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nsann i dnyasnda bulunan, ktlkten men edici duygu (zcir) Cenb- Hakkn kiinin btnna bahettii bir hldir. Bu hlin tevbe eden bir kulda mutlaka bulunmas gerekir. Byle bir men edilme hlinden sonra, kul intibah hlini hissetmeye balar.1235 Grld zere tevbenin balang aamasnda zecr hali, onun akabinde de intibah hali kalbe domaktadr. Zecr halini kalbe ilk doan tavrk cinsinden kabul eden baz sfler, sylemilerdir. inde anszn doan hallere (tavrk) sarlan kii intibaha erer ve gaflet uykusundan kurtulur.1236 Shreverd, intibahn alametlerini Byezid-i Bistm (.261/874)den nakille u ekilde beyan eder: Byezd el-Bistm (.261/874) ise: ntibahn almeti betir. Kul nefsini hatrlad zaman boyun bkp muhtaln idrak eder, gnahn hatrladndatevbe ve istifar eder, dnyay hatrladnda ibret alr, ahireti hatrladnda sevinir. Cenb- Hakk hatrladnda rperir ve tyleri diken diken olur. demitir. 1237 Grld zere kiinin kalbinde doan, onu gnahtan engelleyici ve yaptnn hata olduu ikazn yapan bu hallerin tamam, Allah Teldan bir mevhbedir. Shreverd, intibah halinden sonra yakaza halinin zahir olacan dnr. Yakaza hli tam olan kii, bu hli ile tevbe makamna ykseltilir.1238 bu hale sarlmann kiiyi intibah haline ulatracan

1235 Shreverd, Avrif , vr.154a. 1236 Shreverd, Avrif , vr.154a. 1237 Shreverd, Avrif, vr.154a. 1238 Shreverd, Avrif , vr.154a.

277

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, yakazay Hakktan korkan kimselerin kalbine Allah tarafndan ihsan edilen ve onlar tevbe etmeye ynlendiren lh bir ikazdr. eklinde tanmlar. Shreverd, bu konuyu aklamak iin aadaki nakilden faydalanr. Baz sfiler de: ntibh, kiiyi hayra gtren hllerin balarnda gelir. Kul gaflet uykusundan (intibah ile) uyand zaman, bu intibah onu yakaza hline ulatrr. Yakazaya erdii zaman, bu teyakkuz, sahibinin doru yolu istemesini salar. Hakktan baka bir yolda olduunu bilip de doru yola gitmeyi istedii zaman tevbe kapsna dner. ntibah hli, teyakkuz hlinin gelmesini salar. demitir.1239 Fris der ki; Hallerin en stn ve en faziletlisi, teyakkuz ve ibret alma hlidir. Ayrca: Teyakkuz, kurtulu yolu ve k kapsn grdkten sonra, oraya gidecek yolu apak ortaya koymaktr. denmitir. Teyakkuzu salam olan kii, tevbe yolunun banda bulunur. denmitir.1240 Grld zere yakaza hali, tevbenin balangcnda zecr ve intibah hallerinden sonra meydana gelen nc bir haldir ve bu hal de yine mevhbe-i lhdir. Bu halden sonra kii tevbeye ynelir. Bu hal tevbeden nce ve tevbenin balang aamasnda meydana gelen hallerdir.1241 Zecri tam olann intibah tam; intibah tam olann yakazas tam; teyakkuzu tam olann ise tevbesi tam olmaktadr. Shreverd, tevbenin sahih olabilmesinin salam bir muhasebeden getiini belirterek muhasebeyi aklar: Tevbenin salam ve dosdoru olmas, iyi bir muhsebeye1242 muhtatr. Tevbe ancak kmil bir muhasebe ile tamam ve salam olur.1243

1239 Shreverd, Avrif , vr.154a. 1240 Shreverd, Avrif , vr.154a. 1241 Shreverd, Avrif , vr.154a. 1242 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 232; Kn, Mucem, s. 193; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 940; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 220-1; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 159.

278

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Gerekten de kii yapt hatalarn cidd bir hesabn yapmadan onlardan geri dnemez. Hayatndaki manev yaralar gereki bir tespit yapmas, bu hatalarn iyi bir ekilde tehis etmesi onlardan vazgemesinde nemli bir admdr. 1244 Shreverd, muhasebeyi, nefesleri korumak, hisleri kontrol etmek, vakitleri gzeterek hakkn vermek ve mnev bakmdan nemli olan ileri tercih etmek olarak1245 tanmlar. Shreverd, muhasebenin nasl yaplacan da teferruatl bir ekilde izah eder.1246 Gerek bir muhasebe ve lh hukuka riyet1247 makam, sahih ve salam bir tevbeden sonra meydana gelir.1248 Grld zere balangta tevbenin salam olmas iin muhasebe haline ihtiya duyulmaktayd. Bu aamada ise muhasebenin gerek bir muhasebe olmas iin salam bir tevbenin mevcudiyeti art koulmaktadr. 1249

1243 Shreverd, Avrif, vr.154a; a.m., Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b; a.m., Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 61b; a.m., Risle fis-Slk, vr 95b. 1244 Muhasebenin keyfiyeti ve lzumu hakknda Hazreti Ali (r.)nin u sz gerekten zik redilmeye deerdir. Mminlerin emri Hz. Ali (r.)den yle dedii nakledilmitir: Kyamette hesaba ekilmezden nce, kendinizi dnyada hesaba ekin. Ahirette tartlmadan nce, dnyada amellerinizi tartnz. Nefsinizi, her eyin Allaha arz edilecei kyamet gnne hazrlaynz. O gn (hesap iin padiahlar padiah Allaha) arz olunursunuz. Sizden hi bir sr (Allaha) gizli kalmaz. Shreverd, Avrif, vr.154a; a.m., Risle fis -Slk, vr 95b. Muhasib ise muhasebeyi, Allahn hakkna riyet etmeyi isteyen insann en esasl grevi olarak niteler. bkz:Filiz,ahin, Klasiklerimiz, er-Riaye li Hukukillah lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999,y.1, .2, s. 148. 1245 Shreverd, Avrif, vr.154a; a.m., Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b. 1246 Kul, bir gn ve gecede Allahn kendisine rahmet olarak be vakit namaz farz kldn, Cenb - Hakkn kullarnn her hlini bildiini anlar. Gafletin kendi sini kuattn fark eder. Hev ve heves ile dnyann kendisini bu vecibeden uzaklatrmamas gerektiini idrak eder. Be vakit namazn, Cenb- Hakkn rubbiyyet hakkn yerine getirebilmek iin nefsleri kulluk ve ubdiyyet blgesine eken bir zincir olduunu bilir. Kul, bir namazdan dierine kadar olan zaman iinde nefsini gzel bir muhasebe ile gzetim altnda bulundurur. Byle bir muhasebe ve lh emir ve yasaklara riyetle kul, eytann gnlne girme yollarn kapatr. Shreverd, Avrif , vr.154b; a.m., Risle fis-Slk, vr 95b. 1247 Riyet kavram iin er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 357; Abdl -Mnim el-Hfn, MevsatsSfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 768 -9. 1248 Shreverd, Avrif , vr.154b. Kiinin, nefs-i emmreden kurtulup nefs-i levvmeye geebilmesi iin, mnev tedvde takip etmesi gereken en mhim usl ise, kendini cidd bir srette hesba ekmektir. Kul, azamet ve cell shibi Rabbinin her eyi bilmekte olduunu, kabirdeki sulleri, maherdeki hesb, Cehennemdeki iddetli azb dnmeli ve tevbeye azmetmelidir. 1249 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b.

279

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kanaatimizce bu durum u ekilde izah edilebilir. Kii hal ve hareketlerinin ciddi bir muhasebesini yapmadan gerek bir tevbeye ulaamaz. Samimi ve ciddi bir ekilde hatalarndan tevbe edip bir daha dnmemeye azmettiinde ise, bu kararl tevbenin bir neticesi olarak kendi hal ve hareketlerini daima kontrol eden bir makama ykselir. Artk bu kii devaml ve ciddi bir ekilde muhasebe edenlerden olur. te bu ikinci muhasebe hali, muhasebenin olmas gereken kemalidir. Shreverd, muhasebenin tevbenin elzem eratndan olduunu ifadeden sonra ilah hukuka riyetin ve murkabenin de bu artlardan olduunu kaydeder. Muhasebe ile riyet birbirini tamamlar. Tevbe de ancak bu ikisinin tam olmas ile gerek bir tevbe olma vasf n kazanr. Murkabe ve srra riyet, tevbe makamnn sahih ve salam olmas ile gerek shhatine kavuan ve bu dereceden sonra makam olabilen deerli iki hldir. Tevbe, bu ikisinin kvam ve kemli ile dosdoru bir tevbe olur. Buradan murkabe, muhasebe ve riyetin, tevbe makamnn zarur artlarndan olduu anlalmtr. 1250 Grld zere murkabe ve riyetin tevbe makamnn salamlna bal olarak makam derecesini elde edeceinin altn izen Shreverd, tevbenin de bu ikisinin doruluu ve salaml ile kemale ereceini dnmektedir. Bu dnceden hareketle de murkabe ve riyeti, sahih bir tevbenin artlarndan saymaktadr. 1251

1250 Shreverd, Avrif , vr.155a; a.m., Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 61b. 1251 Shreverd, Risle fis-Slk, Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi 870/2, vr 95b. Cneyd-i Badd (.297/909) (k.s.): lh hukuka riyeti dzgn olan kimsenin velyeti ve Allah'a olan yaknl da devaml olur. demitir. el-Vstye: Amellerin en stn hangisidir? diye sorulduunda: Srr gzetim altnda tutmak, zahir muhasebe, btn da murkabe ile imr etmek. diye cevap vermitir. Eb Zra'nn, Cerr'den naklen bildirdiine gre yle demitir: Bizim yolumuz olan tasavvuf, iki asl zerine bina edilmitir. Birincisi, srekli olarak nefsi Allah ile murkabe hlinde bulundurmak, dieri de zahir eriat ilmi ile kim klmaktr. Mrtai der ki: Murkabe, her dnce, her sz ve her hareket esnasnda Hakk ve Onun huzurunda bulunduunu dnerek, her an srrn korumaya almandr. eklinde aklamtr.

280

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bunlarn hepsi tevbenin salkl ve sahih olmas iin arttr. Ayn ekilde sahih birtevbenin bulunmas da bu hallerin kemli iin gereklidir.1252 diyen Shreverd, bu durumu u ekilde aklar: nk htralar, azimetlerin, azimetler ve gayretler de amellerin balangcn oluturur. Htralar kalbin irdesi ile meydana gelir. Kalb ise organlarn emri ve yneticisidir. Organlar kalbin irdesi ve hareketi olmakszn bir yere

kmldayamazlar. Kalbin murkabe ile kontrol altna alnmas, onun menfi htralarla olan alakasn keser. Murkabenin tamamlanmasndan sonra sahih bir tevbe meydana gelmi olur.1253 Organlara yardm olarak, kalbin menfi htralarla olan ilgisinin koparlmas yeter. nk murkabe ile kalbin ktlklere ynelik damarlar kslmtr. Murkabenin nnden kaan baz eyler de muhasebe ile anlalr ve giderilir.1254 Grld gibi tevbenin meydana gelmesinde murkabe gerekli bir hal iken, murkabenin shhatinde de tevbe gerekli bir hal olmaktadr. 1255 Tevbenin murkabe ile olan tertibi ve birinin dieri ile olan mnsebetini, kulun tevbe etmesi ve sol tarafnda bulunan, ktlkleri yazan melein yazacak bir ey bulamayaca kadar tevbesinde samim olmas olarak1256 izah eden Shreverd, bu makamdan sonra kulun, organlarn msiyetlerden temizleme derecesinden mlyn ile megul olmama ve fuzl tek bir kelime sylememe, lzumsuz tek bir hareket yapmama temizliine ykseleceini1257 kaydeder.

1252 Shreverd, Avrif , vr.154b. 1253 Shreverd, Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 61b. 1254 Shreverd, Avrif , vr.155a. 1255 Uluda, Sleyman, Murkabe, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, s. 204. 1256 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b. 1257 Shreverd, Avrif , vr.156b.

281

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, riyet ve murkabeden sonra mchede1258 makamnn geldiini ifade ederek gerek bir tevbenin ancak mchede ile mmkn olabileceini syler: Mchede, riyet ve murkabenin gereklemesinden sonra meydana gelir.1259 Tevbe, ancak gerek bir mchede ile sahih olur.1260 Kiinin tevbesinin sahih olabilmesi nefsi ile yapaca gerek bir mchedeye baldr.1261 Slik haramlardan kanmada ve farzlar edada nefsi ile mchedeye giriir. Daha nce yapt tevbenin devamn sadakatle salayabilmek iin ciddi bir mchedeye ihtiya vardr.1262 Kii bu mchedesindeki sabr lsnde nefsinin heva ve heves damarlarn keser.1263 Bu durumun somut misali olarak da, slikin solunda bulunan melein yirmi sene boyunca hibir ey yazamamasn gsterir.1264 Shreverd, mchedenin sabrla tamam olacan belirterek, sabr tevbenin iinde bir makam olarak niteler. 1265 Mchede, ancak sabrla tamamlanr. Sabr, gerek tevbeye dhil olan, yakn sahiplerinin en yce makamlarndan biridir. Sabrn da, murkabenin de esas tevbenin iindedir. 1266 diyen Shreverd, bu hususu u ekilde aklar:

1258 Mchede ise, lgatte uramak, mcdele etmek, vurumak, savamak; tasavvufta ise, Allahn rzsn kazanmak iin yaplan btn mcdele etmek ve bu yolda nefsi ezmek, onu etkisiz h le getirmek iin uramak olarak tarif edilmitir. er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 208; Crcn, es Seyyid e-erf Ali b. Muhammed, et-Tarift, thk.: Abdurrahman Umeyra, Beyrut, 1987, 257; Tehnev, Keaf, c.I, s.198; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.351;el-Mnv,et-Tevfk, s.638; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 724 -6; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 939; Komisyon, el-MucemulVast, s.142; Uluda, TTS, s. 348; Cebeciolu, TTDS, s. 520. 1259 Shreverd, Makmtl-Erban, 26b; Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, s. 4. 1260 Shreverd, Avrif, vr.155a; a.m., Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b; a.m., rd, vr. 12b 1261 Shreverd, Rahkul-Mahtm,Sleymaniye Ktphanesi, H. Mahmud Efendi, 2882/1, 1. vr. 1262 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b; Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, s.4. 1263 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 6. vr.; Fudle b. Ubeyd: Hz. Peygamber (s.)den yle sylediini iittim. diyerek u hadisi nakletmitir: Gerek mchid, nefsi ile cihd eden kiidir.Tirmiz, Fezill-Cihd, 2; bn Hanbel, c. VI, 20-22. 1264 Shreverd, Risalets-Seyri vet-Tayr, vr.61a. 1265 Mcahede hakknda geni bilgi iin; Kueyr, er-Risle, s. 97-100; Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, ss. 4-6; Yetik, smail Ankarav, ss. 181-3.

282

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sabrn hakikati, nefsin itminna ermesinden, onun itmnna ermesi, tezkiye edilmesinden, nefsin tezkiyesi de ancak tevbe ile ortaya kar. Nefs, tevbe -i nash ile tezkiye edildii zaman karakterindeki kt huylar kaybolur. Sabrn azl, nefsin kt huylarndan, iyiliklere kar direnmesi ve isyan etmek istemesindendir. Tevbe-i nash, nefsi yumuatr, ondaki tabii zellik ve ktlkleri kararak yumuakla sevk eder. nk nefs, murkabe ve muhasebe ile saflar, hev ve hevese tbi olmakla tutuan atei sner. Nefs bu itminn hli ile rz makamna ular. Gc yettii kadar mutmainne vasfn kazanr. 1267 Anlalaca zere, kii, gerek bir sabra ancak nefsin itminna ermesiyle ulaabilmektedir. Nefsin itminn ise tezkiye-i nefsin bir neticesidir. Nefsin

tezkiyesinin ilk basama da tevbedir. Tevbe sahih olunca nefsteki kt haller izale olacak ve ktlkleri istemede ve farzlara isyan etmede srar zayflayacaktr . 1268 Bu ise kiinin sabrna yardmc olacak bir durumdur. Shreverd, tevbeden sonra inabenin1269 geleceini bildirir. Tevbe sahih olduu zaman, inbe de sahih olur. Mchede, riyet1270 ve murkabenin gereklemesinden sonra meydana gelir. 1271 Shreverd, inabeye sahip olan mnibi; dima hak ve hakkat zere olan, Allahtan baka dnecei yer olmayan, Allahtan yine Allaha dnen kii1272 olarak tanmlar.

1266 Shreverd, Avrif , vr.155a. 1267 Shreverd, Avrif , vr.155b. 1268 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 27b. 1269 nabe hakknda 14-31 nolu dipnotlara baklabilir. 1270 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b. 1271 Shreverd, Avrif , vr.155a. brahim b. Edhem (.161/778): Kul, tevbesinde sdk ve sammi olduu zaman mnb (inbe eden) olur. nk inbe, tevbenin ikinci derecesidir. demitir. Eb Sa'd el-Kura (.599/1202) ise: Mnib, kendisini Allahtan alkoyan her eyden uzaklaarak yalnzca Ona ynelen kiidir. eklinde aklamtr. Kueyrye gre inbe, tevbeden daha ileri bir derecedir. Buna gre tevbe mminin, inbe ise vel ve mukarreb olanlarn sfatdr Kueyr, er -Risle, s.94.

283

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, rza makamnn da 1273 tevbenin bir sonucu olarak grr. Rz, tevbe-i nashun semeresidir. Kul, tevbe-i nashtan geri kald srece rzdan da geri kalr. Tevbe, sabrn hlini de, makamn da; rzann hlini de makamn da iine alr.1274 Bu hususu u ekilde aklayabiliriz: Rza kulun Rabbinden gelen her duruma raz olmasdr. Gnahlar evmir-i ilahiyyeye isyan manas tar. Bundan tevbe ile dnen kii bu tevbesinin kemali nispetinde rzaya ular. Emr-i lhyi bir yk ve katlanlmas gereken bir durum olarak deil, gnlden severek fa eder. Bu dnceden hareketle rzann da tevbenin bir neticesi olduunu sylemek mmkn olur. Shreverd, tevbenin havf ve rec ile olan mnasebetini de izah eder. Tevbe eden kimsenin, nce korkup, sonra tevbe ettiini ve Cenb- Hakkn mafiretini mitle beklediini ifade eden Shreverd, tevbe eden bir kulun, korkan ve uman biri olmad mddete tevbe etmi olamayacan kaydeder. 1275 Havf ve rec, yakn ehline has deerli makamlardan, iki yce makamdr. Bunlar da tevbe-i nashun iinde meydana gelir. nk, kulun korkusu (havf), tevbeye yneliinden hsl olur. Eer korkusu olmasa tevbe de etmez. Recs

olmasa korkmaz. Rec ve havf bir mminin kalbinde mutlaka bulunmas gerekli iki haslettir. Tevbesinde istikamet bulunan kiinin, havf ve re cs mutedil olur.1276 Grld zere havf ve rec da tevbenin varlyla yakndan ilikili iki makam olarak karmza kmaktadr. Havf olmazsa tevbenin varlndan sz edilemeyecei gibi rec olmazsa da tevbenin varlndan sz edilememektedir. Ayn
1272 Shreverd, Avrif , vr.155a. 1273 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1274 Shreverd, Avrif , vr.155b; a.m., Nbetl-Beyn, vr. 27b. 1275 Shreverd, Avrif , vr.156a. 1276 Shreverd, Avrif , vr.155b.

284

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ekilde havf ve rec duygusu da, tevbenin mevcudiyetinde olmazsa olmaz artlardandr. Shreverd, btn makamlarn ve hallerin tevbenin iinde mevcut bulunduunu ifade ettikten sonra tevbenin faydas sadedinde unlar syler: Tevbe-i nash1277 yrekten yaplr ve sahih olursa nefs tezkiye edilir, kalbin aynas parlar, dnyann ktl ondan uzaklar.1278 Bu dereceye eren kimse, zhd elde eder. Tevekkl, ancak zhidde gerekleir. Zhid, mevcut olana deer vermesi ile deil, kendisine vaat olunana gvenmesiyle zhid olur. Allahn vaat ettiklerini sknetle beklemek, tevekkln ta kendisidir. Kul, tevbe-i nashdan sonra kendisinde gereklemeyen baz makamlar varsa onlar da dnyaya kar gsterdii zhd ile ikml eder.1279 Buradan da anlald gibi tevbe, nefsin tezkiyesini ve kalbin tasfiyesini salayan temel makamdr. Nefsi tezkiye olup, kalb aynas parlayan kiinin gzne dnya gerek haliyle grnr. Bu makama tevbe ile ulaan kii, zhd de elde etmi olur. Dnyann hakikatini gerek bir surette gren hangi akll kii, dnyaya ve dnyev eylere bel balar? Bu eklide zhd elde eden kiinin tevekkle ulaacan syleyen Shreverd, zhd de elde olana deer vermemek deil, vad olunan beklemek olarak tanmlar. Bu tanmlamada temelinde tevekkl dncesi ve vad-i ilahye itimat anlay yatmaktadr.

1277 yet-i kerimede tevbenin nash olmas istenir. Ey mminler! Allaha Tevbe-i nsh ile tevbede bulunun. Umulur ki Rabbiniz sizden gnahlarnz rter ve sizi altlarndan rmaklar akan cennetlere girdirir. O gn ki Allah, Peygamberini ve Onunla beraber imn etmi olanlar rsva etmez. Nrlar nleri ve sa taraflar arasnda koar. Derler ki: Ey Rabbimiz! Bize nrumuzu tamamla, bizim iin mafiret buyur. phe yok ki Sen her ey zerine hakkyla kdirsin. Tahrim, 8. Nash kelimesinin aslnda halis ve saf olma, bir sk dikip yrt yamayarak dzeltme manalar bulunduu iin slam alimleri nash tevbenin, halis (samimi), ciddi, temiz ve insann dinini ok tamir edecek etkili bir tevbe olduunu sylerler. er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 688; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 808; bn-i Manzr, Lisnul-Arab, c.II, s. 615; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s. 313. 1278 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1279 Shreverd, Avrif , vr.156a.

285

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdye gre kii bu ekilde tevekkl de elde eder. Eer tevbe neticesinde elde ettii bu makamlardan baka, ulaamad makamlar varsa, bu makamlar da yine tevbe neticesinde elde ettii zhd makamnn bir neticesi olarak elde eder.1280 Kulun zhd tam oldu mu, tevekkl de tam olur. nk kulun tevekklndeki sadakat ve samimiyeti, onun dnyaya kar zhdn de salamlatrr.1281 Tevbede istikamet sahibi olan kimse, dnyaya kar zhid ve btn makamlar ihtiva eden, btn halleri iine alan bu iki makam gerekletirmi olur. Btn hl ve makamlar, tevbe ve zhdn iinde bulunur.1282 Bunlarla dierleri de tahakkuk eder.1283

2. VERA Vera, Arapa bir kelime olup lgatte; el ekmek, uzak durmak, zayf olmak, korkak olmak, kk olmak, takva, Allahtan korkmak, gnahlardan hatta zelle ve pheli eylerden uzaklap saknmak, mubah ve helallere bile titizlikle yaklamak1284 olarak anlamlandrlr.

1280 Shreverd, Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 62a. 1281 Shreverd, Risalets-Seyri vet-Tayr, vr. 61b. 1282 Shreverd, bu durumu u ekilde zetler: Kulun zhd, tevekkln gerekletirir. Tevekkl de rzsn meydana getirir. Rzas sabrn, sabr nef sini kontrol altna almasn, mchedesi sadkatini, nefsini Allah iin kontrol altna almas havf n, havf da recsn dourur. Bu makamlarn hepsi tevbe ve zhd ile elde edilebilir. Shreverd, Avrif , vr.156b. 1283 Shreverd, Avrif , vr.156b. 1284 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 740; bn Manzr, Lisnul-Arab, c.III, s.388-9; Crcn, Tarift, s.170; arkv, Mucem, s.284; Tehnev, Kef, c. II, s. 1480; el -Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.995; el-Mnv, et-Tevfk, s.724;Abdl -Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 1002-3;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.1025; Komisyon, el-Mncid, s.896.

286

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tasavvuf bir terim olarak vera; haram ve mekruh olan eyleri terk etmekle birlikte, pheli olan hususlarla helal ve mubahlarn ihtiyatan fazl asn da brakmaktr. Ayrca, zerre kadar da olsa kimsenin hakkn zerine geirmemektir. 1285 Dier bir ifade ile vera, gnah ve haramdan kanmak iin pheli eylerden uzak durmak olarak da tarif edilebilir. Raslullah (s.) buyurdu ki:Vera sahibi ol ki, en ok ibadet eden insan olasn. Kanaatkr ol ki, nimetin kymetini en ok bilen (kreden bir) kimse olasn. Kendin iin arzu ettiin bir eyi bakalar iin de arzu et ki, mmin olasn. Yaknlarn ile iyi komuluk yap ki, mslman olasn. Az gl, nk glmek kalbi ldrr.1286 Eb Bekir es-Sddk (r.): Haramn herhangi bir babna gireceiz korkusundan biz helalden yetmi bab terk ederdik... demitir. 1287 mer b. Hattb (r.): Takva sahibi olan ve vera elde eden kimsenin, dnyal elinde bulunduranlara kar boyun bkmesi lyk deildir.

buyurmutur.1288 iblye veradan sorulduunda: Vera, gz ap kapayncaya kadar ksa bir zaman iinde bile olsa, kalbinin dalarak Allahtan gafil olmasndan saknmandr. cevabn vermitir.1289
1285 Serrc, el-Lma, ss.42-43; Kelbz, Taarruf, ss.207-210; Kueyr, er-Risle, s.110; Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s.158; Kn, Mucem, s. 218; Safer Baba, Tasavvuf Terimleri, s. 306; Ylmaz, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss.165-168; Kara, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss.110111; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.255; Yetik, smail Ankarav, s. 193; Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl, ss.566-567; Cebeciolu, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri Szl, ss.755 -756; Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 126. 1286 Tirmizi, Zhd 2, (2306); bnu Mace, Zhd 24, (4217). 7257 - Hz. Ebu Hureyre radyallahu anh anlatyor: Raslullah (s.) buyurdular ki: Ey Eb Hureyre, vera sahibi ol (harama gtrme phesi olan eylerden de kan) ki insanlarn Allaha en iyi kulluk edeni olasn! Kanaatkrl esas al ki insanlarn Allaha en iyi kredeni olasn. Nefsin iin sevdiini insanlar iin de sev ki (kmil) mmin olasn. Sana komu olanlara iyi komuluk et ki (kmil bir) mslman olasn. Glmeyi az yap, zira ok glmek kalbi ldrr. Ktb- Sitte, hadis no: 7257. 1287 Kueyr, er-Risle, s.110 1288 Shreverd, Avrif, vr.158a.

287

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kueyr (.465/1072), vera Haramdan saknmak, iffetli olup pheli eyleri terk1290 etmek eklinde tarif eder. 1291 Muhasib vera, Allahn houna gitmeyen eylerden uzak durmak olarak tarif eder.1292 Yine o, kendisi hakknda phe edilen eyi terk ederek kalbi bu tr dncelerden arndrmak olarak da tarif eder.1293 Slem (.412/1021) ise; Allahtan baka her eyden kanmaktr. 1294 der. el-Havvs: Vera, korkunun; korku, marifetin; marifet de Allah'a yakn olmann delilidir. demitir.1295 Shreverd de vera, phelileri terk etmek olarak tarif eder. 1296
1289 Shreverd, Avrif, vr.158a. 1290 Bir-i Hfnin sultanlarn pheli paralarla yaptrd emelerden su imedii kaydedilir. Kara, Mustafa, Bir el-Hf, TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 222. 1291 Sflerin vera hakknda grleri: ibl: Vera demek, Allahtan baka her eyden saknmak demektir. demitir. brahim b. Edhem (.161/778) de: Vera her pheliyi terk etmendir. Bu da, fuzlleri terk etmektir. Eb Sleyman ed-Drn (. 215/837): Vera zhidliin ilk kademesidir (Zira zhidlik katksz helali brakmaktr. Vera ise phelileri terk etmektir.) Shreverd, Avrif, vr.158a. Ebu Osman: (Allah katnda) Veran sevab, (ahirette) hesabn hafiflenmesidir. (nk vera sahibi, dnyada nefsini hesaba ekmitir.) dedi. Yahya b. Muaz (.258/872): Vera tevil etmeksizin ilmin izdii hudutta durmaktr dedi. Shreverd, Avrif, vr.158a. Yine Yahya b. Muaz (.258/872): Veran incesine dikkat etmeyenin, tann (verginin) byne varamayaca, muhakkaktr. dedi. Din hususunda dikkatli, ince olann kyamette kadr kymeti byk olur. Yunus bin Ubeyd buyurdu: Vera, her pheliden uzak durmak ve her lahza nefsi hesaba ekmektir. Sfyan Sevr: Veradan daha kolayn grmedim. (O da) Nefsini gdklayan brakmaktr. Bir-i Hafinin kz kardei mam Ahmed b. Hanbelin yanna gelip, Damlarmzda ip eiririz, Zahirelilerin (o gnk idarecilerin mahlasdr) emadanlar yanmzdan geip gider. I bize isabet eder. Acaba o klarn nnde ip eirebilir miyiz? diye sorunca mam Ahmed: Allah seni affetsin, sen kimsin? Kadn, Ben Bir-i Hafinin kz kardeiyim! Bu cevap zerine mam Ahmed alayp unlar syledi: Sizin aranzdan (ailenizden) doru takvac kar. O n nnde ip eirme... brahim b. Ethemden soruldu: Neden Zemzem suyundan imiyorsun?Cevap olarak: Eer su ekmek iin bir kovam olsayd. Zemzem suyundan ierdim! dedi. Hris el-Muhasib elini pheli bir yemee uzattnda parmann banda bir damar atard onunla o yemein helal olmadn bilirdi. Hasan buyurdu: Riyadan halis bulunan veradan bir zerre miskal elde etmek, bin oru ve namazdan daha hayrldr. Ganimet malndan mer b. Abdlazize bir para misk getirildiinde burnunu kapatt ve buyurdu: Bu Miskin ancak kokusundan istifade edilir. Ben tek bama bundan istifade edip Ms lmanlar istifade etmezse bu durum houma gitmez. Kueyr, er -Risle, ss.110-1. 1292 Muhsib, Riye, s.37; Mahmud, Abdlhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, ss. 285-7. 1293 Bolat, Ali, Muhasibnin el-Meksibi Balamnda Tasavvufta Dnyaya Bak v e Hakik Zhd Anlay, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 187. 1294 Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s.158. 1295 Shreverd, Avrif, vr.158a.

288

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yahya b. Muaz (.258/872)n, Vera, tevilsiz ilim snrnda durmaktr. szn yorumlayan Shreverd, onun, bu szyle ruhsat terk edip Allahn rzsna en yakn olan eyle amel etmeyi kast etmi olduunu dnr. Bu konuya numne olarak da srtlan etinin yenilip yenilmeyecei konusundaki iki farkl hadis rivyet edildiini mevzu bahis ederek, Sen haraml ifade eden gr al.demitir. Kadna dokunmakla abdestin bozulup bozulmamasnda da, dncesi yine ihtiyat elden brakmamak ve azimetle amel etmektir. O bu hususta u prensibi uygulamay tler: Sfnin mezhebi yoktur. Onun mezhebi en ihtiyatl olandr. 1297 Vera ve zhd takvann iki eidi olarak tarif eden Shreverd, takvann hakikatini Allaha ibadet ederek onun azabndan saknmak olarak tarif eder.1298 Takvann asl irkten saknmak, sonra masiyetlerden saknmak, ardndan

phelilerden saknmak, nihyet bo ileri terk etmektir. diyen Shreverd, bu tarifiyle takvann vera ile yakn ilikisine dikkat ekmitir.1299 Veradan nce takv gelir. nk takv, bidlerin ilk mertebesidir. Onun bir st mertebesi veradr. 1300 diyen Muhasib de bu hususu dillendirmektedir. Nefsin arzu ve isteklerini dizginlemek iin takip edilecek yol, takva ve vera yoludur.1301 Mmin, her hal ve hareketinde olduu gibi, verasnda da eriata uygun hareket etmelidir. slamn benimsemedii bir vera anlay kiiyi bir nev ruhbanla gtrebilir ki bu, slamda kabul edilmeyen bir durumdur. Tasavvuf da
1296 Shreverd, rd, vr.14a; a.m., Rahkul-Mahtm, 12. vr. 1297 Shreverd, rd, vr.14a. Vera ile ilgili rnek olmas asndan u olay olduka ilgintir. Eb Yezid arkada ile beraber elbisesini ykad ve arkada ona yle dedi: Elbiseyi cmert bir kiinin duvarna asalm. Ona cevaben: Kaz insanlarn duvarna akma dedi. Arkada, Peki u aaca asalm dedi. Eb Yezid: Hayr! Bu, al aacn dallarn krar dedi. Arkada: Yerdeki otlarn zerine serelim. dedi. O da: Hayr otlar hayvanlarn rzkdr rtmeyelim. dedi. Srtn gnee evirdi gmlei srtna koydu bir taraf kuruyunca dier tarafnn kurumas iin evirdi. Shreverd, rd, vr. 13b-14a. 1298 Shreverd, Sunhul-Fth, vr. 73a; 1299 Shreverd, rd, vr.14a. 1300 Muhsib, Riye, s.37. 1301 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 244.

289

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hibir zaman ruhbanlk olmamtr. Mmin nce haramlardan ve mekruhlardan uzaklaacak sonra pheli ve faydasz eylerden yz evirecektir.1302 Yasaklara dme endiesiyle kiinin daim bir ekilde uyank bulunmas ve pheli eylerden ciddiyetle saknmas genel olarak kabul gren bir davran olacaktr. Tasavvuf dncede belli bir dnem iin slikin nefs terbiye metodu olarak, helallerden de asgar lde faydalanmas ve riyazet uygulamas vardr ki, bu durumu vera olarak deerlendirmemek gerekir. Zhd ile vera arasnda da yakn bir iliki vardr.Ancak zhd, veradan daha zeldir. Vera, pheli eylerin terk edilmesi ile olur ki, bu riflerin zhddr. Bundan daha stn ise mukarrebnun zhddr. Bu ise, ister dnya isterse cennet olsun, Allahtan baka her eyden yz evirmekle elde edilir.1303 Harama dme endiesiyle pheli eylerden kanmak1304 diye de tarif edilen vera ile zhd arasnda yle bir fark vardr: Zhd, ahirette faydas dokunmayacak eyleri terk etmek olduu halde, vera, ahirette zararndan korkulan eyleri terk etmektir.1305 Veran, insan zhde, zhdn ise marifetullaha ulatraca dnldnde, veran, marifetullaha ulatracak kaplardan birisi olduu anlalr.

1302 phe vereni brak, phe vermeyene bak. Buhr, By, 3; Tirmiz, Sfat l-kyme 60; Ahmed b. Hanbel, Msned, c. III, 153; Hell bellidir, haram bellidir... Buhr, man, 39; Mslim, Mskt, 107; Eb Dvd, By, 3; Tirmiz, By, 1; Gereksizi (mlyni) terk etmek, kiinin kmil mslman olmasndandr. Tirmiz, Zhd 11; bn Mce, Fiten, 12. 1303 Tehnev, a.g.e., zhd md; Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s.158; Afif, Tasavvuf, s.87. 1304 Crcn, et-Tarft, s.170. 1305 bn Kayyim el-Cevziyye, el-Fevid, s. 153.

290

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

3. ZHD Lgatte, bir eyi kmseyerek terk etmek, souk ve ilgisiz davranmak, rabet etmemek, bir eye meyletmemek1306, bir eyi terk etmek ve ondan yz evirmek, aza rabet etmek, kanaat etmek gibi anlamlara gelir.1307 Bu terk etme ii, o eyi kmsemekten, gnah saymaktan veya azlndan dolaydr.1308 Bazlar zhd dinde, zehdeti ise dnyada olan perhizkrlk diye tarif etmektedir.1309 Bazlarna gre ise zhd, dnyaya kar rabet ve hrs gidermektir, zehdet ise btn eyada sz konusu olup ona rabet etmemektir.1310 Arap dilcileri z-h-d kknden treyen btn kelimelerde azlk ve azla yetinme mnalarnn esas olduu hususunda ittifak halindedirler. Nitekim mal az olan iin mzhid, az yemek yiyene de zhid tabirini kullanrlar.1311 Bu sebeple zhd helallerden yetecek miktarda almak diye tarif edenler de olmutur. Ayn kkten tretilen zehd de az olan mnasna gelmektedir.1312 Tasavvuf terim olarak, Allaha ve ahirete ynelmek maksadyla dnydan eletek ekmek,1313 elde mevcut olsa bile gnlde mal ve mlk sevgisine ve nefsin dnyev isteklerine yer vermemek 1314 eklinde tarif edilmitir.
1315

1306 Crcn, et-Tarft, s. 153. 1307 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 280; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 384; bn Manzur, Lisan, c. III, s.196-197;el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.365; el-Mnv, et-Tevfk, s.390; Sud, elMucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 552-6; Abdl-Mnim el-Hfn, MevsatsSfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 780 -3;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.403; Komisyon, el-Mncid, s.308; Uluda, TTS, s. 544; Cebeciolu, TTDS, s.787. 1308 Zebd, Tcl-ars, s. 2011. 1309 sm Efendi, Kms Tercmesi, zhd md. 1310 bn Manzr, Lisan, c. III, s. 196-197. 1311 sm Efendi, Kms Tercmesi, zhd md. 1312 Tehnev, Kef, c.I, s.610. 1313 Kelbz, Taarruf, s. 109; Kueyr, er -Risle, ss. 115; Slem, Tisatl-Ktb, DerectlMumelt, s.24; Uluda, TTS, s. 544; Yetik, smail Ankarav, ss. 192; Cebeciolu, TTDS, s. 787; Aydnl, Osman Mutezl Anlayta Zhd ve Takva Boyutu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 101; Mahmud, Abdlhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, ss. 287-9. 1314 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 241.

291

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kurnda dnyann, oyun ve elence,1316 aldatma met,1317 nemsiz ve hirete gre menfaati daha az,1318 martan ve faydas geici1319 ynlerine dikkat ekilerek, insandan, imtihan iin bulunduu bu hayatta aldanmamas istenir.1320 Bylece, Kurnn yaanmasn tarif ettii ve vd hayat tarznda, dnya ve onun ahsnda temsil edilen her eye kar dikkatli ve mesfeli olunmas gerektii ortaya kmaktadr.1321 Mutasavvflar, bu noktadan hareketle dnyay, gzel ve ssl grnerek kendine eken ve bylece Allaha kavuma yolunda insanlar aldatan bir varlk olarak grmlerdir.1322 Bunun neticesi olarak da, dnyadan ve hatta nih

1315 Serrc, el-Lma, s.44; Kelbz, Taarruf, ss.142 -143; Kueyr, er-Risle, s.115; Kbr, Usl-i Aere, s.47; Gazl, hy, c.IV, ss.212, 213, 220, 221, 236; Hac Bekta Veli, Makalt, s.28; Kn, Mucem, s.216; z, Tasavvuf, s.169; Eraydn, Tasavvuf ve Tarkatlar, s.173; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, ss.274-5;Ylmaz, Tasavvuf ve Tarkatlar, s.189; Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 126; Demirci, Mehmet, lmdeki Hayat (Tasavvuf Dncesinde lm), lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y. 2, sy. 4. s. 10. 1316 Bu yetler yledir: Ankebut, 64: Bu dnya hayt sdece bir elenceden, bir oyundan ibrettir. Ahiret yurduna (oradaki hayta) gelince, ite asl yaam odur. Keke bilmi olsalard.Enam, 32: Dnya hayat bir oyun ve elenceden baka bir ey deildir. Muttak olanlar iin ahiret yurdu muhakkak ki daha hayrldr. Hl akl erdiremiyor musunuz.; Muhammed, 36: Dorusu dny hayat ancak bir oyun ve elencedir...; Hadd, 20: Bilin ki dnya hayat ancak bir oyun, elence, bir ss, aranzda bir vnme ve daha ok mal ve evlat sahibi olma isteinden ibrettir.Zhd anlaynn ortaya kmasna etkili olan amiller iin bkz: Fazlurrahman, slam, Ter: Mehmet Da-Mehmet Aydn, stanbul 1981, s. 161; Reynold, A. Nicholson, slam Sfleri, Ter: Komisyon, Ankara 1978, s. 4; Kara , Mustafa, Tasavvuf ve Tarikatlar Tarihi, stanbul 1995, s. 113; Aydnl, Osman Mutezl Anlayta Zhd ve Takva Boyutu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 101-2. 1317 l-i mran, 185: ...Bu dnya hayt ise aldatma metndan baka bir ey deildir. 1318 Nis, 77: ... Onlara de ki: Dnya menfaati nemsizdir. Allahtan korkanlar iin hiret daha hayrldr ve size kl pay kadar hakszlk edilmez.; Tevbe, 38: ...Dnya hayatn hirete tercih mi ediyorsunuz? Fakat dnya hayatnn faydas ahiretin yannda pek azdr. 1319 Rd, 26: ...Onlar dnya haytyla mardlar. Oysa hiretin yannda dnya hayt geici bir faydadan baka bir ey deildir. 1320 Uluda, Sleyman, Dnya, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 22-5. 1321 Dnya mal ve zenginliin kt bir ey olmad aksine slamda tevik edildii, saknlmas gereken eyin zenginliin kendisi deil fitnesi olduu hususu gz ard edilmemelidir. Akpnar, Ali, Allahn ahlakyla Ahlaklanmak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy. 6, ss.77-8; Dnya ve deeri hakknda bir deerlendirme iin bkz: ztrk, Mustafa, Kurnn Deer Sisteminde Dnya ve Dnyev Hayatn Anlam lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 65-86. 1322 Gazali, Kimya-y Sadet, ev: Faruk Meyan, Bedir Yay., stanbul, 1979, s. 372; Uluda, slam Dncesinin Yaps, stanbul 1999, s. 114.

292

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

noktada Allahtan baka her eyden asl itibriyle kalb boyutta yz evirmeyi ve onlar terk etmeyi tercih etmilerdir. 1323 Shreverd, zhd, dnyadan yz evirmek ve zaruret miktarndan fazlasn terk etmek olarak tanmlar.1324 Ona gre haramlardan kanmak zaten farzdr ve helallerin tamamn terk etmek de muvafk deildir. nsann beeriyet icab hayatiyetinin devam iin mecbur bulunduu bir miktarda helallerin edinilmesi zhde aykr deildir.1325 Zhdn tanmnda1326 Haram mal terk etmektir. denilmitir. Hatta hell mal bile terk etmektir. denilmitir. Haram terk etmek farzdr. Zhd ise dnyadan

1323 Baz, brahim, Abdlehad Nr ve Tasavvuf Anlay, Baslmam Doktora Tezi, s. 25. Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.24; Uluda, Sleyman, Dnya, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 22-5; Akpnar, Ali, Allahn ahlakyla Ahlaklanmak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy. 6, ss.77-8; Dihlev, slam Dnce Rehberi, c.II, s. 262. 1324 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 15. vr; Shreverd, yapt vasiyette olunu dnyadan aza kanaat etmeye arr. Shreverd,Vasiyet, vr.16b; a.m., Risle fis -Slk, vr 96a; a.m., Risle fil -Fakr, vr. 13b; a.m., rd, vr. 18a. 1325 Zaruret miktar tasavvuf ehlince kabul edilen bir snr olagelmitir.Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl-Hayat s.56; a. m., Risle fi ennel -kevne musahharun li-insan, s. 99; Slem, TisatlKtb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 45; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.275; bn Cevz, Nefs insann binei gibidir. Yce gayelere ulamas iin insann bineine yumuak davranmas gerekir. Nefsi doyurma konusunda zararl yntemleri brakp faydal yntemlere baklmaldr. Helal olan dzenlemeleri terk etmek hem dine hem de bedene zarar verir.demektedir. bn Cevz, Telbis blis, s. 136; Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 130. 1326 Sflerin zhd tanmlar: Ali b. Eb Tlib (r.), zhdden sorulduu zaman u cevab verdi: Mmin olsun, kfir olsun dnyay yi yen kimseye aldrmamandr. Shreverd, Avrif , vr.156b. Cneyd-i Badd (.297/909): Zhd, elde bulunmayan eyin, gnlde de bulunmamasdr.demitir. Cneyd-i Badd (.297/909) bir baka sznde ise zhd hakknda dnyann kk grlp izlerinin kalbten karlmasdr. demektedir. iblye zhdden sorulduunda: Gerekte zhd kendisine ait olmayan bir eyde olur ki bu zhd deildir. Ya da kendisine ait bir eyde zhd olur. Beraberinde ve yannda olan bir eye zhd nasl yaplr? Zhd, nefsin elinde olan bir eyden el etek ekmesi ve onu bakalarna datmasdr.demitir. Seriyy es-Sakati: Zhd; dnyada bulunan eylerden nefsin hazlarn terk etmesidir. demitir. iblye zhdden sorulduu zaman: Zhd, gaflettir. Dnya deersiz bir metadr. Deersiz bir eye kar zhid olmak ise gaf lettir. cevabn vermitir. Baz sfler yle sylemitir: Dnyann deersiz bir varlk olduunu grdklerinde, onun bu zaaf ve bir kymet ifade etme mesi sebebiyle zhdlerinin iinde de zhid oldular. Abdullah b. Abdilazize gre zhd, rzdan ibarettir. Yahy b. Muz, Allahn dnda btn isteklerden kalbini boaltan kimse gerek zhiddir. Fudayl b. yd (.187/803): Zhdn asl Allahtan raz olmaktr. Kanaatkr kii zhiddir. Zhid ise zengindir. Her kim yakni elde ederse btn ilerinde Allaha gvenir, Onun yazd kadere raz olur, mitle korku halinde mahlkttan alkasn keser. Bu durum onun gayr mer bir yolla dnyay talep etmesini engeller. te byle yapan bir kimse dnyalk hibir eye sahip bulunmasa bile zhid ve insanlarn en zenginidir.

293

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yz evirmektir bu da ancak hellleri ve mubahlar -zaruret miktar hari- terk etmekle olur.1327 Grld zere haramlar zhdn konusu dnda tutan Shreverd, zhdn helaller ve mubahlar iin sz konusu olacan dnmektedir. Tasavvuf dncede ise bu, Allah tarafndan oyun ve oyalanma1328 diye tarif edilen dnyaya, faz la yz vermemek eklinde temel bir prensip olarak kabul edilmitir. Bu prensip ise Allahn verdii nimetlerden yaayacak kadarn almak 1329 olarak genel kabul grmtr. Shreverd, zhdn gerekliliini hadis-i erif 1330 ve yet-i kerimelere1331 dayandrr.

bn ihb ez-Zhr de zhd haramn sabra glip gelemedii, hellin de kre mni olamad eydir diye tanmlamaktadr. Sfyan es-Sevr ise zhd emeli azaltmak ve hrstan syrlmaktr. Yoksa ne di eyler yemek ne de yrtk ve yamal eyler giymektir.demitir. Yanndakiler kendisine kii hem zengin hem zhid olabilir mi?" diye sorduklarnda ise yle cevap vermitir: Evet zhid olabilir. Yeter ki herhangi bir belya uradnda sabredebilsin, bir nimetle karlanca da kredebilsin Eb Sleyman ed-Drn (. 215/837)ye gre gerek zhid dnyay ne zemmeder ne de metheder. Ona iltifat etmez. Dnya kendisine yneldiinde sevinmedii gibi onda n uzaklatnda da zlmez. Ebl-Ferec bnl-Cevz, Mal terk etmek zhd saylmad gibi, vlmek, anlmak ve cmertlikle n yapmak gayesi ile servet datmak da zhd deildir. Aksine zhd hiretin gzel olduunu, dnyann ise hakr olduunu bilerek dnyay terk etmektir. demitir. Sehl b. Abdullah: Akln bin ismi ve bu isimlerden her birinin de bin ismi vardr. Bu isimlerden ilki, dnyay terk etmektir. demitir. 1327 Shreverd, rd, vr. 14a. 1328 Muhammed, 36. 1329 Dnyadan yz evirip Allaha ynelmek, kalbin zikren ve fikren tamamen Ona ynelmesi demektir. Bu da ancak hayatiyetini devam ettirmekle mmkndr. Hayatn devam ise, zaruri ihtiyalarn temini ile mmkn olmaktadr. Haddi amakszn, ibadet maksad ve vcuttan istifade niyeti ile onu beslemek msiv ile meguliyet saylmaz. Hedefe gtren vasta da hedeften saylr diyen Gazl (.505/1111), bu konuda u misli zikretmektedir: Hac yolculuunda devesinin yemi ve suyuyla megul olan kimse hacdan yz evirmi saylmaz. Beden, hac yolculuundaki deve mesbesindedir. Yolculuk srasnda deveyi yedirip iirmekten maksat onu lezzete bomak deildir. Bu itibarla ihtiya miktar yiyip imek, giyinmek, mal mlk edinmek de madd lezzet, hev ve heves peinde komak iin olmayp, kulluk iindir. Dolays ile bu kadar zhde mni olmayp, hatta zhdn artdr.hya, c.IV, s.215; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 45, 85. 1330 Raslullah (s.): Kendisine zhd hasleti verilen ve dnyaya kar zhid olan bir adam konuurken grrseniz ona yaklanz. nk O, hikmet telkin eder. buyurmutur.bn Mce, Zhd, 1. 1331 Cenb- Hakk Krn Kssasnda zhidleri, limler diye adlandrm ve yle buyurmutur: Kendilerine bilgi verilmi olanlar ise: Yazk size dediler. nanan ve iyi i yapan kimse iin Allahn sevab daha hayrldr.Kasas, 80.Burada geen limler, zhidler diye aklanmtr. Kurn- Kermde: Sabrettikleri ve yetlerimize kesinlikle inandklar zaman, onlarn iinden buyruumuzla doru yola ileten nderler yetitirmitik. Secde, 24.buyurulmutur. yetteki sabr, dnyaya kar tavr almakla zah edilmitir. Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 55, 82.

294

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd zhdn sebebini, kalbi dnyev alakalardan boaltlarak, Allah iin ibadet etmede ihlas ve sadakate ulamak olarak aklar. Dnyaya kar zhid olmak, ancak Allah rzas iin amelleri devaml yapmak zere, gnl sir duygu ve alkalardan boaltmak ve bylece lh inyete mazhr olmay salamak iin istenir.1332 nk dnya aldatcdr ve kiinin selameti ve Hakkn rzasna kavumas ancak ondan yz evirmekle mmkn olabilmektedir. Oluna hitaben yazd vasiyetinde Shreverd, bu hususu u ekilde ifade eder: Yavrum! Dnya ve dnyann yaldz seni gururlandrmasn, aldatmasn. Zira dnya yeil, parlak, tatldr. Ona gnl balayan, peinden gider. Onu terk edene kendisi gelir. Dnyann kalc olmasna bir yol yoktur. Zira dnyay istemekle dininin gitmesi sz konusudur. Yavrum! Dnyay terk et. Dnyada bir yabanc gibi,

yahut yolcu gibi ol ve kendini kabir ehlinden say. Nasl girdinse dnyadan yle k. Zira yarn kyamet gnnde isminin nasl olacan bilemezsin1333 Kalbin msivdan boalmas ve btnn Hakk ile beraberlik uuruna ermesi durumunda1334 dnya ve onunla alakal balar kiinin kalbini megul edememekte ve bu durum ise zhdn faydas sadedinde dnlmektedir. Kalb amel, er bir hkmn yerine getirilmesini istedii bir megale ile birlikte kalbi tamamen kaplad zaman, zahir megale onun btnn bu kalb amelden koparamaz, aksine kalb amel, zhd ve takva ile birlikte kalbi kaplar ve amelleri devaml ve Allah iin dosdoru yapmaya devam ederse, kul btn

1332 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; a.m., Avrif,vr 156b; a.m., Rislets-Seyri vet-Tayri, vr.62a. 1333 Shreverd, Vasiyet, vr. 17a. 1334 Uluda, Sleyman, Msiv, TDVA, Ankara 2003, c.XXVIII, s. 76.

295

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

faziletlerde kemle erer. Kulluk ve ubudiyetle kemle ermek iin elinden gelen gayreti sarf etmekten geri kalmaz. 1335 Zhdn faydas sadedinde Shreverd hikmetin ancak zhd ile elde edilebilecek bir nimet olduunu ifade eder: Dnyadan kopup uzaklamak (zhd) hikmetin ortaya kmas iin zaruridir. Dnyadan uzaklamayan, hikmet kazanmaya muvaffak olamaz. 1336 Gerekten de dnyann geici alayiine gnl kaptrm, bu sebepler

dnyasnda msebbibl-esbab unutmu, kalbi nefs arzularla dolu halde bulunan birisine hikmet kaplarnn almasn beklemek hayaldir. Hikmet, ancak dnyann gerek haliyle kalblerine grnm, nefslerinin hev ve heves balarndan kurtulmay baarm, kalb aynalar parlam gerek zhd ehline nasip olacak bir mevhbedir.1337 Zhdn ksmlar konusu da tasavvuf dncede tartlm bir meseledir. Mesela, Ahmed b. Hanbel (.241/855) zhd ksma ayrr: Zhdn ekli vardr. Birincisi haram terk etmektir ki, bu avmn zhddr. kincisi hell olan eylerden fazla olan terk etmektir ki, bu havassn zhddr. ncs ise Allahtan alkoyan megaleleri terk etmektir ki, bu da riflerin zhddr. 1338

1335 Shreverd, Sunuhul-Fth 73a; a.m., Avrif, vr 156b. 1336 Shreverd, Avrif , vr 68b; Dnyadan uzaklamak ve bu meguliyetten saknmak ile ilgili geni bilgi iin; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 82. 1337 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1338 Kueyr, er-Risle, ss. 117; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.127; bn Sin, Makamtl-rifn, (Ariflerin M akamlar)Ter: Dilaver Grer, Sf bn Sina ve Makamtl -rifni, lmi Akademik Aratrma Dergisi,Ankara 2001, y.2, sy. 6, s. 144; bn Atya gre insan Allah tefekkrnden alkoyan her ey dnyadr ve bundan yz evirmek gerekir. Ankarav, Minhacl Fukara, s. 164; ayr. bkz: Bolat, Ali, Ebul-Abbas bn Atnn Baz Tasavvuf Temel Kavramlara Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, ss. 306 -7; a.m., Muhasibnin el-Meksibi Balamnda Tasavvufta Dnyaya Bak ve Ha kik Zhd Anlay, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 182; lgener, F. Sabri, Zihniyet ve Din, stanbul 1981, s. 56, 76.

296

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, haramlar terkin zhd olmad dncesiyle Ahmed b. Hanbel (.241/855)den ayrlr. nk ona gre haram terk etmek zaten farz olan bir gerekliliktir. Zhd hakknda bir baka taksimi de Eb Tlib el-Mekk (.386/996) yapar: Eb Tlib el-Mekk (.386/996), zhdn, varlkl kiilerle yoksul kiilere gre farkllk arz ettiini sylemektedir. Zenginin zhd, mal elinden karmas ve kalbini ona balamamasdr. Kiinin varlk iindeyken mal kendisi iin alkoymas uygun dmez. nk bu tutumu varla dkn olduunu gsterir. Fakirin zhd ise yokluk iinde varla imrenmemek ve yoklua rza gstermekle olur. 1339 mam Gazl (.505/1111) ise yle demektedir: Zhd, bir eye olan rabeti, ondan daha iyisine evirmekten ibarettir. Her hangi bir eyden vazgemek ona rabet etmemekten; o eyin yerine bakasn almak ise, o ald eye rabetten ileri gelmektedir. Vazgetii eye nispetle kendisine zhid ad verilir.1340 Bununla birlikte Gazl (.505/1111), yz evrilen eyin, heves edilecek bir ynnn bulunmas gerektiini, ta, toprak ve kum gibi heves edilir bir taraf bulunmayan eyleri terk edenin zhid olamayacan, altn ve gm gibi rabet edilen eyleri terk edene zhid denebileceini ifade etmektedir.
1341

Yine Gazl (.505/1111)ye gre bir kimsenin zhid olabilmesi iin dnyada birtakm imkanlara sahip olmas gerekmektedir. nk baka trl onlar nemsemedii anlalamaz.1342 Bu noktada fakirin zhdnden bahsetmek pek mmkn bulunmamaktadr. nk onun yokluktan dolay m, yoksa zhdnden dolay m dnyadan uzak kald

1339 Mekki, Ktl-Kulb, s. 248. 1340 Gazl, hy, c.IV, s.203. 1341 Gazl, hy, c.IV, s.203. 1342 Gazl, hy, c.IV, s.203.

297

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ayrt edilememektedir. Bu dnce el-Mekk (.386/996)nin dncesiyle paralellik arz etmektedir. Ancak o, fakirin zhdnn imrenmemek eklinde mevcut olabileceini ifade etmektedir. Shreverd,ye gre zhdn asl terk etmektir.1343 Eyaya sahip olmayan sahip olmad eyi terk edemez.1344 Shreverd, zhd yanl olarak alglayp almay terk etmeyi de doru bulmaz.1345 Bu konuda iblnin zhd hakkndaki grn1346 naklettikten sonra yle yorumlar: Burada ibl, zhdn eitlerine iaret ediyor. Eer sz biraz daha devam ettirseydi, alma ve kazanma kanununu da ortadan kaldracakt.1347 Ancak iblnin bu szden gayesi; zhidin zhdnn kendisini aldatmamas ve onun gznden zhdnn deerini drmektir. 1348

1343 Shreverd, rd, vr.14b. 1344 Bu konuya rnek olmak zere; Mlik bin Dnr, kendini kastederek yle demitir; nsanlar, Mlik bin Dnrn zhid olduunu sylerler, ancak asl zhid, mer bin Abdlazizdir. Zr o, boyun eip ayana geldii hlde, dnyya asl rabet etmemitir. bn-i Hanbel, c.V, s.249. 1345 Hayat ve hdiseler karsnda bu nebev slbu benimseyenlerin ir olan zhd bzen yanl anlalmaktadr. Bunlarn, dnya nmetleri ve zenginlikten tamamen el-etek ekmek olduu zannedilmektedir. Hlbuki ancak varlkla f edilebilen ml ibdetler de Hak katnda ok kymetlidir. Kurn- Kermde iki yz yerde infak kelimesi gemektedir. slmn be temel essndan ikisi olan hac ve zektn fs, dnen zenginliin asgar ls saylan nisb miktar dnyala sahip olmakla mmkndr. Ayrca veren elin alan elden stn olduu yolundaki slm kide (Buhr, Zekt, 18.) de bu ibdetlerin nisbna sahip olmay tevk eden dier bir keyfiyettir. O hlde zhd, dnin tevk ettii bir hussa aykr olamaz. 1346 iblye zhdden sorulduu zaman: Zhd, gaflettir. Dnya deersiz bir metadr. Deersiz bir eye kar zhid olmak ise gaf lettir. cevabn vermitir. iblye zhdden sorulduunda: Gerekte zhd kendisine ait olmayan bir eyde olur ki bu zhd deildir. Yada kendisine ait bir eyde zhd olur. Beraberinde ve yannda olan bir eye zhd nasl yaplr? Zhd, nefsin elinde olan bir eyden el etek ekmesi ve onu bakalarna datmasdr.demitir. 1347 Tasavvufta kesb konusu byk nemi haizdir. Bkz: Slem, Tisatl-Ktb, s. 50; Yetik, smail Ankarav, ss. 180-1; Uluda, Sleyman, Dnya, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 22-5; arc, Mustafa, Kesb, TDVA., Ankara 2002, c.XXV, ss. 302 -4. 1348 Shreverd, Avrif , vr 158a. Sflerin, farkl kelimelerle dile getirdikleri ve genel anlamda dnya ismiyle temsil edilen her eye kar zhid olmay dilemeleri, onu btnyle reddetmek anlamnda deildir. Reddedilen ve tehlikeleri karsnda uyank olunmas gereken hususlar, dnyann irkeflikleri, menfaatperestlik ve bencillik, kin ve gayz dolu insn ilikiler, tketim hastal, israf ve gsteri tutsakldr. nk dnya dier ynyle, hireti kazanma yeri, lh gzelliklerin sergisi, Cemlin tecellghdr. Kara, Mustafa, Tasa vvuf Dncede nsan -Dnya Mnsebetleri ve Zihniyetimiz, Zihniyet Deiiklikleri ve adalama Problemleri, Bursa, 16-17 Haziran, 1990, s. 158-160. Ayrca bkz. Kara, Mustafa, Tasavvuf ve Tarkatlar Tarihi, ss. 104 -106; Mehmet Demirci,

298

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Anlalaca

zere

Shreverd,

alp

kazanmay

zhde

aykr

grmemektedir ve bunun aksini savunmann doru bir dnce olmadn ngrmektedir. Shreverd, zhd iinde zhd kavramn da izah eder. Baz sflerin; sfler, dnyann deersiz bir varlk olduunu grdklerinde, onun bu zaaf ve bir kymet ifade etmemesi sebebiyle zhdlerinin iinde de zhid oldular. eklindeki dncelerine katlmad ifade eden Shreverd, bu hal i yle aklar: Bana gre zhd iinde zhd, bu deildir. Zhd iinde zhd, zhd srasnda ahs irde ve ihtiyardan kmaktr. nk zhid, zhd yolunu tercih ettii ve zhid olmay istedii zaman, onun iradesi kendi ilmine dayanr; ilmi ise ksr ve ksadr. Zhid, irdesini terk ve ihtiyarndan kurtulma makamn yerine getirdii zaman Cenb- Hakk ona, murd- lhsini aka gsterir. Dnyay ahs irdesi ile deil, Hakkn irdesi ile terk eder. Bylece onun zhd, Allahla birlikte ve Onun yce ilminin ve irdesinin istikametinde meydana gelir. Zhdne dnyev bir ey kart zaman bunun Hakkn murad olduunu bilir. Allah her an yan banda hissederek gerekletirdii zhdne dnyev bir ey arz olduu zaman, bu arza onun zhdne zarar vermez. Zhidin dnyev bir eye Hakkla birlikte ve Onun izn-i lhsi ile girmesi, zhd iinde zhdn ta kendisidir. Zhd iinde zhde eren kimse nezdinde, dnyann varl ile yokluu ayn deerdedir. Dnyay terk ederse Allahla ve Onun izni ile terk eder. Dnyay alrsa, yine Allahla ve Onun msadesi ile alr. Anlatlan bu durum zhd iinde zhdtr.1349

Zhidlik Nedir? Dnya hiret Dengesi Nasl Kurulur?, DEFD, zmir, 1987, sy.: IV, s. 105-126; Uluda, Sleyman, Dnya, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 22-5; Baz, brahim, Abdlehad Nr ve Tasavvuf Anlay, Baslmam Doktora Tezi, s.25. 1349 Shreverd, Avrif , vr 158b.

299

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere Shreverd, zhdn ilk basamann slikin kendi iradesi ve ilmi ile vcuda geldiini, bunun ise naks bir durum olduunu ifade e tmektedir. Slik kendi iradesini terk ve ihtiyardan kurtulma makamna erince artk dnyadan ve dnyev meguliyetlerden kendi irade ve ilmi ile deil murad-i lh ile yz evirir. Bu terk edi, tamamen Hakkn ilmi ve iradesi altnda cereyan eder. te bu makama ulaan bir slike, dnyalk bir ey ulaacak olursa zhdne halel gelmez. nk bunun da bir murad- lh olduunun bilincindedir. Bu makam zhd iinde zhd makamdr ki, bu makama ulaan bir kimse iin dnyann varl ile yokluu arasnda bir fa rk yoktur. Eline geene sevinmedii gibi elinden kana da zlmez. nk o, alrsa Allah ile birlikte alr, verirse Allah ile birlikte verir. Terk ederse de durum bu minval zeredir. Shreverd, bu makamdan daha st baka bir makamn varlndan da bahseder. Zhdn bu son makamnn da stnde bir baka makam daha vardr. O da: lminin genilii, bak makamnda nefsinin temizlii sebebiyle ahs irde ve ihtiyarlarn Cenb- Hakk'n kendilerine iade ettii kimselerin makamdr. Bunlar, zhd iinde zhdden sonra nc bir zhd gerekletiren kimselerdir. Gnlne dnyay terk ve ona deer vermeme hli sapasalam yerletikten sonra kendilerine dnya, lh bir ba olarak ltfedilir. Bu makamdaki kiinin dnyay terk etmesi, Allahn kendisine yeniden iade ettii ahs ihtiyar iledir. Onun tercihi, Hakkn terchindendir. nk baka bir eyi arzu etse de isteyemez. Enbiy ve slihlerin yolundan giderek bu halde de dnyay terk etme yolunu tercih eder. Zhd iinde zhd makamnda dnyay almay ve ondan istifde etmeyi, hal ynyle kuvvetli sdklarla, enbiylarn derecesine eriemeyecei hususundaki aczi sebebiyle

300

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kendisine ltfedilmi bir nimet olarak grr. Sonra, Hakktan gelen bu ltf da Hakkla ve Hakk iin terk eder. Bazen de, ak ilminin ynelttii tedbirle nefsine acyarak dnyadan ve dnyalktan ahs tercihi ile istifde eder. Bu makam, hl ve makam ynnden kuvvetli ariflerin tasarruf ma kamdr. Birinci defa Allah iin zhid olduklar, ikinci defa Allah ile birlikte zhid olduklar gibi, nc defada da Allahla ve Onun irde ve ihtiyar ile rabet ettiler. 1350 Shreverdnin, zhd makamlarnn en st olarak tarif ettii bu makam, gerekten ilgintir. Bu, bak makamnda bulunan sfnin kendisine irade ve ihtiyarnn tekrar geri verileceini ve bu irade ve ihtiyar ile isterse enbiya yolunu takip ile dnyadan yz evirecei; isterse ve nefsine acdndan dolay da dnyev eylerden istifade edebilecei bir makamdr. Bu durum ise zhd iinde zhdden sonra nc bir zhddr.1351 Bu makamn hal ve makam ynnden kuvvetli ariflerin bir makam olduunu syleyen Shreverd, ilk zhd Allah iin sdk ve ihlasla zhid olmalar, ikinci zhd, Allah ile birlikte zhid olduklar, nc zhd de Allahla ve onun iradesiyle birlikte rabet ettikleri eklinde aklar. Slem (.412/1021) de, dnyann varl ile yokluunu ayn deerde grmeyi zhd, zhdn en st mertebesini ise zhd iinde zhde ermek diye yorumlamtr. Zira zhdn bu mertebesi Allahtan gelen nemli bir ltuftur. O halde Hakktan

1350 Shreverd, Avrif , vr 158b. 1351 Bu konuyu smil Ankaravnin u deerlendirmesi ile aklayabiliriz: Cem-i msivnn muhabbeti kalbinde kalmadktan sonra, (batan baa) dnya senin mlkn olsa zarar vermez. Minhcl-Fukar, s. 164. Bu anlamda gnah ve gaflete dmek korkusuyla dnya nmetlerine mstan davranmann, zhd ve takv cb olduu bir gerektir. Lkin, bu istin kalbdir; fiil ve zhir deildir. Yni zhd ve istin, dnya nmetleri ile megl olmakla birlikte onlar kalbe sokmamaktr. Bu itibarla zhd, fakirlik deil; zengin -fakir her mmine gereken kalb bir tavrdr. lh takdr netcesinde zhiren fakr u zarret iinde yaayan bir kimse, kalben dnyev arzular peinde srklenmekteyse, zhd ve istin ehli saylamaz. Zr zhd ve istin, kaderin sevkiyle mecbren aza kanaat deil; ird olarak kalbi dnyaya esr olmaktan muhfaza etmektir. denilebilir.

301

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gelen bu ltfu Hakkla Hakk iin terk etmek yani zhd iinde zhd yaamak gerekir.1352 Shreverd, gerek bir zhde ulamann yolunun tevbe-i nasuh ile nefsin tezkiye edilmesi ve bunun neticesinde de kalbin aynasnn parlamasndan getiini dnr. Tevbe-i nash yrekten yaplr ve sahih olursa nefs tezkiye edilir, kalbin aynas parlar, dnyann ktl ondan uzaklar.1353 Bu dereceye eren kimse, zhd elde eder.1354 Gerekten de dnya gerek yzyle kendine grnm olan kii gerek bir zhde ulaabilir. Dnyann kendisine cazip ve albenili grnd kimse bu haliyle dnyadan yz evirmeye g yetiremez. Bu durumdan kurtulmann yolu da kalbin nurlanarak Hakk Hakk olarak, batl da batl olarak grebilecek bir safiyete kavumasdr. Bu ise nefsin tezkiyesi gerek lemeden kavuulamayacak bir haldir. Shreverd, zhd tevekklle irtibatlandrr: Tevekkl, ancak zhidde gerekleir. Zhid, mevcut olana deer vermesi ile deil, kendisine vad olunana gvenmesiyle zhid olur. Allahn vad ettiklerini sknetle beklemek, tevekkln ta kendisidir. 1355 Grld zere zhd Allahn vad ettiklerine gvenmek eklinde aklayan Shreverd, tevekkln ise bu bekleyiin kendisi olduunu sylemektedir. Zhdn, Allahtan baka her eyden yz evirmek eklindeki tanmlamalar hatrladmz da bu izah ile pek uyumadn grmekteyiz.1356 nk zhid

1352 Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.24; a.m., Kitb Slkil-rifn, s. 158. 1353 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1354 Shreverd, Avrif , vr 156a. 1355 Shreverd, Avrif , vr 156a. 1356 Gazl (.505/1111) ise kendisine rabet edilen eyler bakmndan zhd dereceye ayrmaktadr: Birincisi, ahiret azabndan kurtulmak iin yaplan zhddr. Yani byle kimseler bata

302

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dnyadan ve dnyev alakalardan yz evirdii gibi ahiretten ve onunla alakal olarak vad edilen cennetten de yz evirerek sadece Allah isteyen kiidir.1357 Allahn vad ettiklerini bekleyerek ve umarak dnyadan yz evirmek aslnda bir ticaretten veya bir dei-tokutan baka bir ey deildir.1358 Tevekkln Allahn vad ettiklerini skunetle beklenmesi olarak tanmlanmas da bu manada muvafk grlmemektedir. nk tevekkl eden Allaha dayanr ve Onun kendisi iin gerek ve salam bir dayanak olduuna inanr. Mtevekkil, Allahn kendisine tevekkl edenleri yar yolda brakmayacana ve her zaman yardmcs ve destekisi olduuna inanr. Onun vad ettiklerini beklemek ise baka bir haldir. Yine bu manada Shreverd, Kulun zhd tam oldu mu, tevekkl de tam olur. nk kulun tevekklndeki sadakat ve samimiyeti, onun dnyaya kar zhdn de salamlatrr.1359 demektedir. Bu dnce de yine, kendisine vad olunana itimadnn kuvveti orannda, kiinin bu dnyadan yz evirecei anlayndan kaynaklanmaktadr.

cehennem azab olmak zere kabir azab, hesabn iddeti, srat tehlikesi vb. elem verici eylerden kurtulmak iin zhidlie heves ederler. Bu ise zhdn en aa derecesi kabul edilmektedir. Bu korkanlarn zhddr. Acdan kurtulu ancak yok olmakla mmkn olacandan byle kimseler yok olmaya bile razdrlar. kincisi, ahiret sevb elde etmek amacyla yaplan zhddr. Yani kiinin, Allahn ona hirette verecei mkfata, cennetteki hri ve dier nimetlere heves ederek zhd etmesidir. Bu ise birinci dereceye gre daha makbuldr. nc dereceye gelince, ne elem ve kederlerden kurtulmak ne de zevk almak, sadece Allah ve Ona ulamak iin yaplan zhidliktir. Burada zhidin btn istek ve arzusu Allah ve Onun rzsdr. Bu yzden o, Allahtan bakasna meyletmeyen hakik muvahhid kabul edilmitir. Bu ise zhdn en stn derecesidir. hy, c.IV, s.212; Konu ile ilgili bir yorum iin bkz: Derin, Sleyman, Gazl (.505/1111)de Allah Sevgisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, A nkara 2001, ss. 148-9. 1357 Kbr, Usl-i Aere, s.48; Zhd, insan Allahn zikrinden gafil edeni terk etmek demektir. Kueyr, Risale, s.117; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.24. 1358 Bu konuyu izah iin; Dny mal zayf kularn, ahiret ml k de stn kularn tuzadr. Hatt pek byk bir mlk olan ahiret tuza yle byk bir tuzaktr ki onunla en byk kular avlanr. Ey dny mlkne ship olanlar, siz mlkn shibi olduunuz halde, aslnda o mlkn kulu, klesisiniz. Gerekten mala ship olan ve helak olmaktan kurtulan kimse, mala mlke esir olmayan kiidir. Ey u dnyya gnl veren ve onun esiri olan kii! Sen tersine olarak, esir olduun halde, kendine; Dnynn beyi, emri! dedirtiyorsun. Aslnda sen, bu dnynn kulusun, rhun da dny mahpusu!. Sen ne vakte kadar, kendini dnynn shibi, efendisi sanac aksn? Mesnev, beyt: 647-652; arc, Mustafa, Ch, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 14-5. 1359 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a.

303

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, zhdn, manev makamlar elde etmede olduunu dnr:

nemli bir rol

Kul, tevbe-i nashdan sonra kendisinde gereklemeyen baz makamlar varsa, onlar da dnyaya kar gsterdii zhd ile ikml eder. 1360 Bu anlamda zhdn makamlar iindeki yerini u ekilde izah eder: Kulun zhd, tevekkln gerekletirir. Tevekkl de rzsn meydana getirir. Rzas sabrn, sabr nef sini kontrol altna almasn, mchedesi sadkatini, nefsini Allah iin kontrol altna almas havfn, havf da recsn dourur. Bu makamlarn hepsi tevbe ve zhd ile elde edilebilir.1361 Shreverd, zhd ile fakr makamn da karlatrr. Zhdn fakrdan daha stn bir makam olduunu dnen Shreverd, bunu yle aklar: nk fakir, bir eyin yokluuna mecburen katlanan, zhid ise elinde olan eylere kendi istei ile yz eviren ve onlarla ilgilenmeyen kimsedir. 1362 Shreverd, kiinin elinde olmayan eye sabrnn mecburiyetten katlanlan bir durum olabileceinden hareketle ifade ederek, fakirin zhdnden ziyade, fakrndan bahsedilebileceini ifade etmektedir. Zhd ise, elinde olan kiinin, elindekine gnln kaptrmamas ve Allah iin verebilmesidir.1363 Shreverd, tasavvuf, zhd ve fakrn mana bakmndan birbirlerine yakn anlamlar ihtiva ettiini kaydeder. Bunlarn birbirine kartrlmamas gereken kavramlar olduunu ve birbirinden farklarnn izah edilmesi gerektiini dnr.
1360 Shreverd, Avrif , vr 156a. 1361 Shreverd, Avrif , vr 156b. 1362 Shreverd, Avrif , vr 156b; a.m., Risle fil-Fakr, vr. 13b. 1363 Shreverd, Risle fil -Fakr, vr. 13b.Bu konuda Eb Yezd el-Bistmnin u sz kayda deerdir. Zhid, bir eye sahip olmayan demek deildir. Asl zhid, maln mlkn kendisine sahip olmad kimsedir el-Mekk, Ktl-Kulb, c.I, s. 269. Mal mlk esretinden kurtulunca onu sarf etmek de kolaylaacaktr.

304

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tasavvuf baka, fakr bakadr. Zhd baka, fakr bakadr. Tasavvuf baka, zhd bakadr. Tasavvuf, fakrn manalar ile zhdn manalarn cem eden bir isimdir. Bunlardan fazla olarak tasavvuf, kiinin sf olabilmesi iin gerekli baz sfat ve zellikleri de cem etmektedir. Bu ziyade sfatlar olmadan kii zhid ve fak ir adn alsa bile sf adn alamaz. 1364 Grld zere Shreverd, tasavvufun zhd ve fakrdan daha mull bir kavram olduunu dnmektedir. Zhd ve fakr gerekletirmi bir kii zhid veya fakir adn alabilse de sf adn alamaz. Ancak sf adn alm bir kiiye zhid ve fakir demek mmkndr. 1365 Shreverd, hallerin makamlara dnt dncesindedir. Zhd konusunda da bu dncesini dile getiren Shreverd, Zhdde de durum bundan farkl deildir. Kul, nce kendisine dnya ile megul olmay terk etmenin lezzetini gsteren ve kendisinin ona doru ynelmesini knayan bir hl ile zhde ermeye balar. Bu zhd hlinin tesiri, nef sin dnyaya kar agzll ve hrsla yneliini krar ve onun incelikle elde edilmesi gereken dnyev eyleri grmesini engeller, Cenb- Hakktan kulu nefsinin elinden kurtaracak lh bir yardm gelinceye kadar ayn hl devam eder. Kul, bylece zhde erer, kendinde zhd yerleik hle gelir. ylece hl olan zhd, makam hline dnm olur.1366 demektedir.

1364 Shreverd, Avrif, vr.20a; Benzer deerlendirmeler iin bkz: Afif, Tasavvuf, ss.97 -9. 1365 Sf ile zhid ve fakir arasdaki fark aklama sadedinde; Sf iki gzel hal ve gzel huy ile karlatnda bunlardan daha gzelini seebilendir. Fakir veya zhid ise iki gzel huy arasndaki fark tam olarak kavrayamad gibi bazen terk edilmesi ve dnyev megaleler arasna sokulmamas gereken davranlar bile seip benimseyebilir. Bu konuda onlara, sahip olduklar bilgi etkili olur. Sf Cenab- Hakka olan ilticasndaki sadakati ona gnlden ball ve yaknl sebebiyle Allah nezdinde en gzelin ne olduunu aka bilir. nk onun marifet -i ilahiyyeden nasibi vardr. Hakk Tel onun gnlne ilham etmektedir. Shreverd, Avrif, vr.20b. 1366 Shreverd, Avrif , vr 152b.

305

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Anlalaca zere zhd hali kiiyi dnyadan ve dnya ile megul olmaktan uzak kalmasn temin etmektedir.1367 Fakat balang halindeki bu durum yeterli deildir. Kiinin iinde hala dnyaya kar bir ilgi bulunmaktadr.1368 Zhid olduuna sevinmekte ve bunu nemsemektedir. Zhd nemseme, dnyaya deer verme dncesinin gizli bir grntsdr.1369 Ancak zhdn hakikatine erip de zhd kiide makam haline gelince artk dnya ve dnya ile alakal eylerden yz evirdii gibi zhdnden de zhid olur. Bu hal dnyaya gerekten deer vermediinin ispat olur. Bu halde dnyann varl ve yokluu zhid iin farkszdr. 1370

1367 Zhdn dereceleri hakknda Gazl (.505/1111): Birinci derece: Zhdn en dk derecesidir. Kiinin nefsi dnyaya kar arzu duyup , kalbi ona meyilli olduu halde, mchede yoluyla dnyadan yz evirmesidir. Byle birine mtezehhid ad verilir. Mtezehhid, ilk nce nefsini artr. Heves ettii eyleri ise gnlnden daha sonra karr. Zhide gelince evvel heves ettii eyleri gnlnden karr ve sonra da onu ibadetle artr. Bu yzden zhid, vaz getii eylere tekrar dnmemek zere sabreder. Mtezehhid ise nefsine malup olup az da olsa dnyaya meylederek, dnyadaki istirahatna tekrar dnebilir. kinci derece: mit ettii eye (cennet) nisbetle dnyay hakir grerek dnyal terk etmektir. Tpk bu, iki kuru iin bir kuruu seve seve feda eden kimseye benzemektedir. Biraz beklemek durumunda olsa bile bu ona ar gelmez. kinci derecedeki zhid de zhdn grp ona meyledebilir, kendini ve zhdn beenebilir. Kendisine tahsis edileni daha byk bir ey iin terk ettiini zanneder. te bu da eksikliktir. nc derece: Zhdn en st derecesidir. Dnyay isteyerek terk edip zhdnden de zhd etmektir. Yani zhdn grmemektir. nk o, her hangi bir ey terk ettiini dnmemekte ve mcevhere kyasla akl ta ne ise, dnyann Allaha ve ahirette vereceklerine nispetle ayn deerde olduuna inanmaktadr. Nasl akl tan verip mcevheri alan kiinin bu ticaretten vazgeme ihtimali yoksa, byle bir zhidin de zhdnden dnme ve dnyaya meyletme ihtimali yoktur. te zhidlikte keml budur. hy, c.IV, ss. 211-2. 1368 Bu halin kemalini Kueyr u ekilde ifade eder: Zhd, nefsin, zorlanmadan dny adan yz evirmesidir. Kueyr, Risale, s.117. 1369 Bu durumu aklamak zere; ibl'ye zhdden sorulduunda: Yazklar olsun size. Sivrisinek kanad kadar bir kymeti olmayan (dnyada) zhid olmak ve ona deer vermemekten soruyorsunuz.cevabn vermitir. Bu anlaya gre, deersiz olandan yz evirmenin de bir deeri yoktur. Eer siz bu zhidliinize deer veriyorsanz dnyaya da deer veriyorsunuz anlamndadr. Eb Bekir el-Vst: Kenef kadar kymeti olmayan dnyay terk etmeye ne zaman ulaacaksnz. Allah katnda sivrisinek kanad kadar kymet ifde etmeyen dnyadan yz evirmeye ne za man sahip olacaksnz? dedi. Shreverd, Avrif , vr 156b. 1370 Kueyr, zhdn temelini u yete dayandrr: Ta ki elinizden kaan iin zlmeyesiniz. Ve size verilenden tr de (lgnlk sevinci ile) sevinmeyiniz.l-i mran, 153. ve Zhid, dnyann hi bir varndan tr sevinmeyecei gibi hi bir yokundan dolay da zlmeyecektir. der.Kueyr, Risale, s.116.

306

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

4. FAKR Szlk bakmndan fakr; fakir olmak, mal gitmek, muhta olmak, yoksulluk ekmek, ihtiya duymak, felket, dnce, hrs gibi anlamlara gelmektedir.1371 Dolaysyla fakir, geimini salayamayan, veya ok g salayabilen kimse, muhta, dkn ve yoksul demektir. Tasavvuf manada ise; slikin hibir eye malik ve sahip olmadnn uurunda olmas, her eyin gerek malik ve sahibinin Allah olduunu idrak etmesidir. Slikin kendisini daima Allaha muhta bilmesi, Allahn hibir eye ihtiya duymadnn farknda olmasdr. 1372 Mutasavvflara gre fakrn 1373 biri hakiki, dieri resm olmak zere iki eidi vardr: Resm yani ekl fakr, zarur iflastr. Madd anlamda fakir liktir. Hakik fakr

1371 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 517; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 641 ; bn Manzr, Lisn, c.V, ss.60-65; Firzbd, Kmusul-Muht, c.II, s.109; el-Crcn, et-Tarft, s. 216; Tahnev, Kef, c.II, s.118; arkv, Mucem, s.226; Herev, Menzilus-Sirn, s.28; Asm Efendi, Kms, c.II, s.609; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.588;el-Mnv,et-Tevfk, s. 562;Sud, el-MucemusSf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 884-7; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 902;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.697; Komisyon, el-Mncid, ss.589-590. 1372 Serrc, el-Lma, s. 45; Kelbz, Taarruf, ss.144 -146; Kueyr, er-Risle, s. 271 vd.; Hucvir, Keful-Mahcb, ss.99 vd.; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s. 26; a.m., CevmilAdbis-Sfyyeti, s. 42; Kn, Mucem, s. 279; Gazl, hy, c.IV, s.352; Herev, Menzilus-sirn, s. 28; Ate, slam Tasavvufu, s.260; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 124; Uluda, Sleyman, Fakr, TDVA, stanbul 1995, c.XII, ss.132-4; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 182 ; Aff, Tasavvuf, s.240. 1373 Sfler fakr eitli ekilde tarif etmilerdir: bnl-Cell; Fakr, sana ait hibir eyin bulunmamasdr. Senin olan eyi de bakalarn kendine tercih ederek onlara datmandr. Kettn (.322/933): Allah'a muhta olma hli gerekleince, (fakr) Allah ile zenginlik hli (gna) gereklemi olur. nk bu iki hlden biri olmadka dieri gereklemez. Nr; Fakirin zellii, elinde mal olunca strap duymas ve bakalarna datmasdr (sr). Mal olmad zaman skneti korumasdr. brhm el-Havvs; Fakr, eref hrkas; peygamberler ve salihlerin elbisesidir. Sehl b. Abdullah'a, sdk ve samim fakirden sorulduu za man; O, bakalarndan bir ey istemez, verileni reddetmez, yannda olan da yarn endiesi ile bekletmez. cevabn vermitir. Mesh: Fakir, nimet ve ltuflarla zenginlik hissetme yen, musibet ve bellarla da fakirlemeyen kiidir. dedi. Yahya b. Muz: Fakrn hakikati, kulun Allah'tan baka bir eyle mstani olmamasdr. Fakrn resmi tarifi ve eklini ise, tm sebepleri ortadan kaldrmak, Allah'tan baka hibir sebebe istinat etmemektir. Bazlar da fakr, ihtiyacn kalbte belirmesi ve Allah'n dndaki eylere kar muhtarln yok olmasdr.

307

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ise, Hakka ihtiyar bir ynelitir.1374 Sfler resm fakr deil, hakk fakr tercih etmilerdir. Shreverd ise fakr, evliyann iar, asfiynn ss1375 olarak tanmlar. Ona gre fakr, Yce Hakkn Peygamberler ve muttaklerden zel kullar iin setii bir zelliktir.1376 Tam anlamyla tarifini ise yle yapar: Fakr, mevcut olanla yetinmek ve olabilecek olan beklememektir.1377 Nefsi kanaate altrmaktr. 1378 Grld zere Shreverd fakr, muttaklerin seilmilerine Allah Telnn bahettii bir sfat olarak nitelemektedir. Shreverd, fakirler sebebiyle mahlukatn bela ve musibetlerden korunduu nu ve rzklandrldn dnr. Fakirler (Fukara) Allahn zel kullardr. Yaratklarnn arasndaki srlarn mekandr. M ahlukat, onlarn sayesinde korunur, onlarn bereketi ile zerlerine rzk gelir. Sabrl fakirler kyamet gn Allahla beraberdirler.1379 Bundan dolay Peygamber efendimiz (s.) yle buyurmutur: Her eyin anahtar vardr, cennetin
Ebu Bekir el-Msr de yle tarif eder: Fakir hibir eye malik olamayan ve bir eyin de kendisine malik olamad kiidir. Eb Bekir b. Thir, fakirin zellii konusunda yle dedi: Dnyaya kar rabetinin olmamasdr. Eer dnyaya kar rabet etmesi zarur ise, bunun kifye t miktarn gememesi, asgar ly amamas gerekir. Fris, zerlerinde alk ve bezginlik grdm fakirlerden birine; Niin bakalarndan bir ey istemiyorsun ki, onlar seni doyursunlar? dedim. O: steimi karlamaz, geri evirirler de, bunun vebalinden bir daha kurtulamazlar diye, onlardan bir eyler istemekten korkuyorum. cevabn verdi. Hac Bayram Veli de fakrn fen anlamna geldiini zmnen ifade eder. bkz: Kl, Cevdet, Hac Bayram Velide nsann Ontolojik Varl ve Olgunlama Sreci, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2006, y.7, sy.16, s. 47. 1374 Hucvir, Keful -Mahcb, s.100. 1375 Shreverd, rd, vr.28a-b; a.m., Vasiyet, Sleymaniye Ktphanesi, brahim efendi, 854/4, vr.17a; Shreverd, fakr konusunda mustakil bir risale yazmtr. Shreverd, Sleymaniye Ktphanesi, Esad Efendi 3787, Risle fil -Fakr, vr. 13b. 1376 Shreverd, rd, vr.28a-b. Anlatldna gre, bir mecliste fakir bir adam ayaa kalkp bir ey istedi. Ben gndr am. diyordu. Meclisteki baz bykler de hemen zerine atlp Yalan syledin. Muhakkak ki fakr Al lahn bir srrdr. Tamayann yannda o srr brakmaz.dediler. Shreverd, rd, vr.28a-b. 1377 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 32a. 1378 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 17. vr; Slem, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 42; Smith, Gazlnin ncs el-Muhasib, y.3, sy. 9, s. 422; Guenon, Rene, slam Maneviyat ve Taoculua Toplu Bak, s. 49. 1379 Shreverd, rd, vr.28a-b.

308

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

anahtar da sabrl miskinleri ve fakirleri sevmektir.Onlar kyamet gn Allahla beraberdirler.1380 Mutasavvfa arasnda fakirlik 1381 vlm ve gzel grlmtr. Kurnda hayr, fadl, nimet, bereket gibi ifadelerle anlatlan maln aslnda kt bir ey olduunu syleyemeyiz. Bu sebeple fakirli k, kendinde yokluun bulunmas itibariyle bizzat vlen bir ey deildir. nk hayr ve bereket diye nitelendirilen maln, yokluu da hayrszlk ve bereketsizlik anlamna gelmektedir. yleyse fakirlik ancak baka ktlklere imkn vermemesi ynyle vlm olabilir, ya da ehven-i er olarak ona deer atfedilir. 1382 Bununla beraber maln kiiyi azdrma ihtimali de tartmalara konu olmutur.1383 Sahh-i Buhr rihlerinden bn Battl fakirlerin cennete girmesi ve say olarak ounluu oluturmasnn, onlarn sadece fakirlikleri sebebiyle deil, gzel amelleri yani daha iyi mslman olmalar sebebiyle olduunu, yoksa iyi
1380 Konu ile alakal olarak fakr ve fakirlii vme sadedinde vrid olan hadis-i erifler yl edir: Allah, bu mmete, zayflarn duas, namazlar ve ihlaslar sebebiyle yardm eder. Nes, Cihd, 43. Suffe ehlinin muhta hallerini grnce: ...Eer Allah katnda sizin iin hazrlanm olan nimetleri bilseniz, ihtiyacnzn daha da artmasn isterdiniz. Tirmiz, Zhd, 39. Glgelenecek bir ev, yiyecek bir ekmek, kiinin avretini rtecei bir elbise ve iecei sudan fazlasna insanolunun hakk yoktur. Tirmiz, Zhd, 30; Ahmed b. Hanbel, c. I, 62. Allahn, dier insanlara zayflarn hatrna v e onlarn dualar sebebiyle yardm etmesi ve rzk vermesi Buhr, Cihd, 76; Eb Dvd, Cihd, 70; Tirmiz, Cihd, 24. Havzna ilk gelecek insanlarn, muhacirlerin fakirleri olduunu belirtmesi Tirmiz, Kymet, 15; Ahmed b. Hanbel, II, 132, V, 275; Kendisini sevenlerin fakirlie kar bir zrh hazrlamalarn, zira onu sevenlere fakirliin selden hzl geldiini belirtmesi Tirmiz, Zhd, 36; Allahn, if fetli, fakir mmin kullarn sevdiini aklamas bn Mce, Zhd, 5; Kendisine cennetin gsterildiini ve cennet ehlinin ounun fakir ve miskin kimselerden meydana geldiini grdn Buhr, Nikh, 88, Rikak, 16, 51; Mslim, zikr, 94 ; Tirmiz, Cehennem, 11; Fakirlerin cennete zenginlerden yarm gn yani dnya hesabyla be yz yl erken girecekleri Tirmiz, Zhd, 37; bn Mce, Zhd, 6; Ahmed b. Hanbel, III, 63; Shreverd, Risle fil -Fakr, vr. 13b; a.m., Cezzbl-Kulb, vr. 32a.Hadisin bir yorumu iin bkz: Ankarav, Hccets-Sem, s. 375. 1381 Slem, Tisatl-Ktb, Beyn Zlelil-Fukar, s.189; a.m., Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 42; Fakr iki eittir: a) Fakr- sr; kiinin mal mlk olmamasdr. b) Fakr- mnev; kiinin kendisini mutlak srette Hakka muhta bilmesi, katnda varlkl olma ile yoksul olma hallerinin bir ve eit olmasdr. Sflikte nemli ve deerli olan mne v fakrdr. Uluda, TTS, s. 161; Kuat, Ali, Nefis Mertebelerine Psikolojik Bir Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 125. 1382 Beer, slmda Zenginlik, s. 63; kbal ise, insann benlii yayorsa fakir olamayacan ifade eder. Ona gre fakir benliini yok edip eritmi kimsedir. Kl, Cevdet, Muhammed kbalin Dncesinde Benlik Felsefesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, s. 61. 1383 Shreverd, Salebe kssasn anlatr. Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 84b.

309

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

davranlar sergilemeyen kimselerin, fakirlikleri sebebiyle stn olamayacan ifade etmektedir.1384 Burada fakirlerin dnyaya ar derecede dkn olmaylar methedilirken, zenginlerin de dnyaya ar derecede hrsl olular yerilmekte, bu durum onlarn cennette daha az sayda olmalarna sebep gsterilmektedir. nk, dnyadaki bir ok ktln temelinde dnya nimetlerine ar dknlk vardr.1385 Kymet gnnde, fakirlerin hesabnn zenginlere gre daha kolay ve sratli olaca eitli rivyetlerde belirtilmektedir.1386 nk insanlar, bu dnyada sahip olduklar her eyin hesabn Allahn huzurunda verecekler,1387 mal, mlk ve zenginlik cinsinden olan varlklarn nereden ve nasl kazanp, nereye

harcadklarndan hesaba ekileceklerdir. Burada dikkatimizi ekmesi gereken esas ey, zenginlerin hesabnn etin olaca ve iine haram karmam bir zenginliin zor bulunaca gereinin kavranlmasdr. Peygamber Efendimiz (s.)in vd fakirlik, sahip olmamak deil, sahip olunan eylere kle olmamak ve her eyin gerek mlikinin Allah olduunun bilinmesidir.1388 Zira bir tek zengin vardr, o da Allahtr. Bu sebeple, Allahn rzasna boyun eerek Onun ak ve sevgisi ile eyaya hakim olmak gerekmektedir.1389

1384 bn Hacer, Fethl-Br, c. XXIV, s. 63. 1385 Dnya ve deeri hakknda bir deerlendirme iin bkz: ztrk, Mustafa, Kurnn Deer Sisteminde Dnya ve Dnyev Hayatn Anlam lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y. 7, sy.16, ss. 65-86; Spiegelman, M.-nyet Han, Vilyet P.- Fernandez, Tasnim, Jung psikolojisi ve Tasavvuf, Ter: Kemal Yazc - Ramazan Kutlu, stanbul 1994, s. 24. 1386 Buhr, Nikh, 87; Rikk, 51; Mslim, Zikir, 93; Shreverd, Risle fil-Fakr, vr. 13b. 1387 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 85a. 1388 Slem, Tisatl-Ktb, Beyn Zlelil-Fukar, s.189; a.m., Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 42. 1389 Kzler, Chid Ahmed Efendi ve Tasavvuf Felsefesi, Baslmam Doktora tezi, s.262 ; Trer, Osman, Ana Hatlaryla Tasavvuf Tarihi, Seha Ner., stanbul 1998, s. 67; Sancakl, Saffet, Hz.Peygamber(s.)in Erdemli nsan Yetitirme Balamnda sr(Diergamlk) Kavramna Verdiinem, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2 006, s. 41.

310

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bana indirecein her hayra muhtacm.1390 yet-i kerimesi hakknda Shreverd, yette geen enzelte kelimesinden hareketle, inzalin gerek kurb makamndan uzaklamak demek olduunu ve bu ynyle de fakirliin ta kendisi olduunu dnr. Ona gre gerek fakir, indirilene kanaat etmez ve bizzat bu nimetleri indirenin yaknln murat eder.1391 Bundan bakas onu tatmin etmez. Fakr sahih olann, ahiret ilerindeki fakr da dnya ilerindeki fakr gibidir. O dnyada ve ahirette Hakka rcu eder.1392 Her iki dnyasnn ihtiyalarn Ondan ister. Onun nazarnda dnya ve ahiret ihtiyalar msavdir.1393 Onu Allah ile meguliyetten alkoyan mal, iki alemde fuzl meguliyetin t kendisidir. 1394 Bu aklama fa kr konusunda gerekten orijinal bir dnceyi yanstmaktadr. nk genel anlaya gre fakr, elindekiyle yetinen ve bu haliyle elinde hibir ey yoksa bile, itiraz etmeyerek sabredendir. Grlecei zere Shreverd, fakiri , indirilene kanaat etmeyen ve bizzat bu nimetleri indirenin yaknln murat eden olarak tantr. Bundan bakas (yani mnimin yaknl dndaki hibir hal) onu tatmin etmez.

1390 Kasas, 24. 1391 Bu manada Sehl: Kul, Allaha muhta olma ve Ona snma miktar kadar bellar tanr. Bellar tand lde de Allaha muhta olur. Allaha ihtiya duyma hlinin devam etmesi her trl hayrn temeli, tarikattaki ince bilgilerin anahtardr. Her nefesinde iftikar hlinin bulunmasnn mns, Allaha ihtiya hlini hissetmeksizin tek bir kelime konumamas ve tek bir harekette bulunmamasdr. Allaha ihtiya (fakr) ve ona mracaat etme his sinin bulunmad hi bir hareket ve szn sonunda hayr yoktur. Biz byle bildik ve bylece de uyguladk. demitir. Shreverd, Avrif , vr.174b. 1392 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 32a. 1393 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 83b. 1394 Shreverd, Avrif , vr. 48b. Kr: Slem, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 46.

311

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Fakirlik bazlar iin ceza iken bazlar iin de mkafattr. 1395 Shreverd, bu dnceyi izah sadedinde, fakr sahibinin ahlaknn gzel olup olmadna baklarak ceza m yoksa mkafat m olduuna kara r verileceini ifade eder: Fakr sahibinin ahlaknn gzel olmas fakirliin mkafat oluuna alamettir ki, fakir bu suretle Rabbine mut olur, halinden ikyet etmez ve fakirliinden dolay Allaha kreder. Fakirin ahlaknn kt olmas da fakirliin ceza oluunun alametidir. nk fakir, bu kt ahlak sebebiyle Rabbine isyan eder, ikyetleri eksik olmaz ve Hakkn kaderine isyankar olur. 1396 Bu erevede Slem (.412/1021)nin fakir tanm gerekten efradn cmi, ayarn mani bir zelliktedir. Slem (.412/1021), fakirin sfatn ok gzel bir ekilde ifade eder. Fakirin elbisesi rza, yemei takva, ahlak sar ve seh, zellii huu ve tevazu, sfat ve hali bana geleni gle yz ve merhametli bir kalb ile karlama olmaldr.1397 Shreverd, Muzaffer el-Krmisnnin Fakir, Allaha arz edilecek haceti olmayandr. szn aklarken, fakirin Rabbine gveninin tam olduunu ve bundan dolay da fakirin, Rabbinin kendisini koruyacan bildiinden kulluk vazifesiyle megul olacan kaydeder. Fakir, Rabbinin kendi halini bildiini bildiinden ihtiyacn gidermeye lzum hissetmez. stemeyi de zait grr.1398 Grld zere fakr, tevekklle aklayan Shreverd, fakirin , fakra Allaha olan gven ve itimadnn bir neticesi olarak sabredebildiini ve bu anlamda Allahn kendisinin haline vakf olmasna olan inancndan ve kendisini koruyup gzeteceine
1395 Rivyete gre Hz. Ali (r.) yle buyurmutur: Fakirlik mahlukatn bazs iin mkafat, bazs iin cezadr. Shreverd, Avrif , vr.52a. 1396 Shreverd, Avrif , vr.52a; a.m., Vasiyet, vr.17a. Fakirin zellikleri hakknda geni bilgi iin bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Beyn Zlelil-Fukar, s.201. 1397 Slem, Tisatl-Ktb, Beyn Zlelil-Fukar, s.201; a.m., Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 42. 1398 Shreverd, Avrif , vr.20a; a.m., Risle fil -Fakr, vr. 13b.

312

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olan gvencinden dolay Allahtan herhangi bir ey istemedii gibi, istemenin de zaid bir i olduunu dndn ifade eder. 1399 Shreverd, tasavvufun fakr olduunu ifade edenlerin fikrine katlmaz ve bunlarn birbirinden farkl manalar olduunu ifade eder. am tarafnn sfleri tasavvuf ile fakr birbirinden ayr grmezle r ve derler ki: Allah Tel: Sadakalarnz, kendilerini Allah yoluna adayp yeryznde dolaamayan fakirlere verin,1400 buyurur. Bu yetteki zellik, sflerin sfatdr. Bu yzden Allah onlar fukar diye isimlendirmitir. 1401 Shreverd ise bu dnceye itirazn u ekilde ifade eder: Tasavvuf ile fakrn arasndaki farkl halin manasn sana aklamak iin derim ki: Fakir, fakr duygusuna sk skya baldr, fazileti onunla gerekletirmitir. Fakirlii zenginlie tercih eder, Allah nezdinde fakirli e karlk, alaca mkafat dnr. nk Allah Rasul buyurur: mmetimin fakirleri zenginlerinden yarm gn nce cennete gireceklerdir, o da be yz yllk bir sredir.1402 Fakirliin yerine verilecek ebed karl dnen, fn varlktan vazgeer, fa kra sarlr, aza kanaat eder, fazileti ve uhrev karln kaybetmemek iin fakirliin ortadan kalkmasndan korkar.1403 Bu hal, sfler arasnda manev arpkln ta kendisidir. nk bu durum ahirette verilecek olan dnerek dnyal terk etmektir. Sf terk ettii eyleri
1399 Shreverd, bu hali sdk erbabnn bir sfat olarak kabul eder: Sdk erbabnn hali odur ki, istediklerinde bilerek isterler. stemekten vazgemeleri ise hallerinin icabdr. Verileni kabul etmeleri de yine bilerektir. Mkaefe ehlinden olann , ilim artna bal olarak, kesbi de istemesi de vridtir, caizdir. Shreverd, Avrif , vr.52a. Benzer dnceye Slem de sahiptir. Slem, Tisatl-Ktb, Beyn Zlelil-Fukar, s.189; a.m., Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 42. 1400 Bakara, 273. 1401 Shreverd, Avrif, vr.19b. 1402 Eb Dvd, ilim, 13; Tirmiz, Zhd, 37; bn Mce, Zhd, 6; bn Hanbel, c.II, 296, 343, 451. 1403 Bu anlamda fakir u ekilde tarif edilmitir: Gerek fakir zenginliin gnlne girip fakirlik anlayn bozmasndan korkarak zenginlikten saknandr. Nitekim zengin olan kimsenin, zerine fakirliin gelip zenginliini bozmasndan korkmas gibi. Muzaffer el -Krmisn der ki: Fakir, Allaha arz edilecek haceti olmayandr. Ebu Bekir el-Msr de fakiri yle tarif eder: Fakir hibir eye malik olamayan ve bir eyin de kendisine ma lik olamad kiidir. Shreverd, Avrif, vr.20a.

313

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

onun yerine verilmesini vad olunan karlklar iin deil, hal ve makamnn gerei olarak brakr. nk sf ibnl -vakt1404 tir. Anlalaca zere Shreverd, fakirin, fazileti fakr ile elde ettiini ve bundan dolay da elinden fa krn gitmesini istemediini dnmektedir. Bunu ise kendisine verilecei vad olunmu ebed mkafat istedii iin yapar. Bu ise sfler arasnda bir sapma olarak deerlendirilmitir. Bu durum bir nev al-veri gibi dnlmtr. Sf ise terk ettiini ahirette verilecek nimetler iin deil hali gerei terk etmektedir. Ayn ekilde fakirin, geici hazz brakarak fakr ile yetinmesinin kendi irade ve ihtiyaryla yapt bir davran olduunu syleyen Shreverd, bu durumun yani ahs irade kullanmnn sf gznde bir hastalk olarak nitelendiini da kaydeder. ahs irade ise sfnin haline tesir eden bir hastalktr. nk sf eya zerinde, ilah irade ile kaimdir.1405 ahs iradesiyle deil. Sf fakirlikte de, zenginlikte de bir fazilet grmez; fa zileti hakkn kendisini muvaffak buyurarak ynlendirdii ve bu ynlendiri sebebiyle o ite izn-i lah bulunduuna inand eylerde grr. Bazen Allah Tel izn-i ilahsiyle kulunu fakra ters den bir zenginlie sevk eder. O zaman fakir, fazileti Allahn izniyle gelen bu zenginlikte grr. 1406
1404 bnl-Vakit tabiri, Arapa vaktin olu anlamna gelir. Tasavvufta gemi ve gelecek endielerinden kurtulmu, imdiki an yaayan sfye ibnl -vakt denir. Her vakitte ilenmesi en hayrl olan eyle megul olan, o vakitte kendisinden istenilen grevi yerine getiren sf anlamnda da tarif edilmitir. Bu anlamda tasavvufun bir tarifi de yledir: Amr b. Osman el -Mekk der ki: Tasavvuf her zaman o vakitte yaplmas en iyi olan eyle megul olmaktr. Kueyr, Risale, s. 55; Cebeciolu, TTDS, s. 294. 1405 Bu konu ile alakal olarak Shreverd, Cneyd-i Badd (.297/909)in bir szn nakleder ve u ekilde yorumlar: Cneyd-i Badd (.297/909) der ki: Tasavvuf, Hakkn seni seninle ldrp, kendisiyle diriltmesidir. Bunun manas, mutasavvfn eya zerinde kendi nefsiyle deil, Allah ile kaim olmasdr. Fakir ve zhidin eya zerindeki tasarrufu iradelerine bal olarak kendi nefisleriyledir. limleriyle snrl olarak eyaya gayret ederler. Sf ise n efsini itham ettiinden ilmine gvenmez, bilgisine aldanmaz. Rabbinin iradesiyle kaimdir, nefsinin muradyla deil. Shreverd, Avrif, vr.20b. 1406 Shreverd, Avrif, vr.20a.

314

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere, sf kendi irade ve meietiyle deil lh irade ile hareket etmektedir. Bundan dolay da sf, fakirlik veya zenginlik arasnda bir fark grmez. Hangisi kendisine sunulduysa onu kabul eder ve fazi leti o halin gereini yerine getirerek elde etmeye alr. Fakirlik verilince sabr ve krn ifa ederken; zenginlik verilince de yine kr ve infak yerine getirmeye alr.Shreverd, fakr ile tasavvuf kavramlarn aklar ve aralarndaki fark ortaya koyar. Shreverdye gre fakir, fakr duygusuna sk skya baldr, fazileti onunla gerekletirmitir. Fakirlii zenginlie tercih eder, Allah nezdinde fakirlie karlk, alaca mkafat dnr. Fakirliin yerine verilecek ebedi karl dnen, fn varlktan vazgeer, fakra sarlr, aza kanaat1407 eder, fazileti ve uhrev karln kaybetmemek iin fakirliin ortadan kalkmasndan korkar .1408 Shreverd, bu halin manev bir arpklk olduunu dnr. Bu hal, sfler arasnda manevi arpkln ta kendisidir. nk bu durum ahirette verilecek olan dnerek dnyal terk etmektir.diyen Shreverd, sfnin terk ettii eyleri onun yerine verilmesini vad olunan karlklar iin deil, hal ve makamnn gerei olarak terk ettiini ifade eder. Gerekten de eer fakir bu hali, ahirette kendisine verilecei vad olunan karlk iin tercih etmise bu hal bir nev dei toku mesabesinde olacaktr. 1409 Tasavvuf dncede slikin iradesinden soyutlanarak iradesini Hakkn iradesine rm etmesi beklenir. Sf kendi irade ve ihtiyaryla bir i yapnca bu hal onun nakslna ve nefsinin tesirinden kurtulamadna bir alamet saylr.1410 Bu hal,

1407 Kanaat kavram iin bkz: arc, Mustafa, Kanaat, TDVA, stanbul 2001, c.XXI V, ss.28990. 1408 Shreverd, Avrif , vr.20b. 1409 Bu anlamda fakir, bid deil abd olmaldr. Uluda, Sleyman, Abd, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 57. 1410 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 32a.

315

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kiinin her iinde rza-y lhyi hesap ederek yaamas sonucu kendisinde meydana gelecek bir haldir ki artk kul ne yaparsa yapsn her hal ve hareketi rza-y ilahye muvafk olmaya balar. te bu makama gelmi slikin kendi iradesi ile bir i yapmas uygun deildir. Bu dnceden hareketle Shreverd, sfnin, eya zerinde, ahs iradesiyle deil ilah irade ile kaim olduunu, bundan dolay da kendisine hangi hal verilmise fazileti onda aradn dnr. Sf fakirlikte de, zenginlikte de bir fazilet grmez; fazileti hakkn kendisini muvaffak buyurarak ynlendirdii ve bu ynlendiri sebebiyle o ite izn-i ilah bulunduuna inand eylerde grr.1411 Shreverd fakr tasavvufun esas ve dayana olarak grr. Fakr tasavvufun esas ve dayanadr. Bu anlay, tasavvuf mertebelere ermenin yolunun fakr olduu manasna gredir. Yoksa fakrn tasavvufla gerekletii anlamna gre deildir.1412 diyerek de konuya aklk getirir. Buna gre kii bir ok tasavvuf mertebeye fakr sfat sayesinde ular, ancak tasavvufun fakrdan daha mull olmasndan dolay tasavvufun temeli ve dayana olan fakr , tasavvufun tm zelliklerini elde etmede yeterli deildir.1413 Bu konuyu daha ak bir hale getirmek iin u ifadeleri kullanr: Tasavvuf baka, fakr bakadr. Zhd baka, fakr bakadr. Tasavvuf baka, zhd bakadr. Tasavvuf, fakrn manalar ile zhdn manalarn cem eden bir

1411 Bu manada fakr ve zenginlik u ekilde deerlendirilmitir.Vast yle demitir: Allaha muhta olduunu bilmek (iftikar) mrdlerin en stn derecesi, Allahtan baka bir eye talip olmamak (istina) sddklarn en stn mertebesidir. Shreverd, Avrif , vr.50a. 1412 Shreverd, Avrif , vr.20b. 1413 Bu manada Maruf el -Kerh der ki: Tasavvuf, hakikatleri almak, insanlarn elindekinden mit kesmektir. Fakr gerekletiremeyen tasavvufu gerekletirememi saylr. Shreverd, Avrif , vr.20a.; Ruveym b. Ahmed el-Badd ise yle demitir: "Tasavvuf haslet zerine mebn dir. Fakra sarlmak, srekli vermek, kaza ve kadere itiraz terk etmektir. Shreverd, rd, vr. 29a-b. Yine Ruveym der ki: Tasavvuf, haslet zerine kurulmutur.Birincisi fakr duygusuna bal olmak, ikincisi bezl ve sr gerekletirmek, ncs bakalarnn ilerine ve hallerine karmamak, iradeyi terk etmektir. Shreverd, Avrif , vr.20a.

316

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

isimdir. Bunlardan fazla olarak tasavvuf, kiinin sf olabilmesi iin gerekli baz sfat ve zellikleri de cem etmektedir. Bu ziyade sfatlar olmadan kii zhid ve fakir adn alsa bile sf adn alamaz. 1414

5. TEVEKKL Tevekkl szlkte; gvenmek, vekil tayin etmek, bel balamak, havale etmek, terk etmek, brakmak, teslim etmek, bir ite acizliin ve yetersizliin ortaya kmas sebebiyle baka birine gvenerek ii ona teslim etmek, itimat etmek gibi anlamlara gelmektedir.1415 Mutasavvfa 1416 ise tevekkl, her trl tedbiri alktan, gerekli tm abay gsterdikten sonra ii Allahn takdirine brakmak olarak anlamlardr. Baka bir

1414 Shreverd, Avrif , vr.20a. 1415 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 740; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 882; bn Manzr, LisnulArab, c.XI, ss.734-5; bn Fris, Mucem, c.IV, s.136; Crcn, Tarift, s.100; Tehnev, Kef, c. II, s. 1511; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.1381;Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 1228-31; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl , 1. Bask, Kahire 2003, s. 699;Komisyon, el-Mucemul-Vast, ss.1054-1055; Komisyon, el-Mncid, s.916. 1416 Sflerin tevekkl tanmlar : Seriyy es Sakati; Tevekkl, Cenb- Hakka kar kulun her trl g ve kuvvetinden syrlmasdr. demitir. Cneyd-i Badd (.297/909) ise: Tevekkl sende hi bir varlk iareti yokmuasna her iini ve irdeni Allaha havale etmen ve Allah iin olman; Allahn da yaratmadan nce olduu gibi sana ulhiyyet ve rubbiyyeti ile tecell etmesi ve senin iinin olmasdr. der. Sehl: Her makamn grnen ve grnmeyen zahir ve btn bir taraf vardr. Fakat tevekkln yalnzca grnen bir vehesi vardr. der. Bazlar: Sehl'in bununla kif yet tevekkln deil inyet tevekkln kastettiini sylemitir. Znnn: Tevekkl, nefsin tedbiri terk etmesi ve Cenb - Hakka kar her trl g ve kuvvetten soyutlanmasdr. demitir. Eb Bekir ez-Zekkk: Tevekkl, hayat bir gne irca edip, yarn endiesini ortadan kaldrmaktr. demitir. Eb Bekir el-Vst: Tevekkln asl, fakr ve ihtiyata Allaha kar samim olmak, emel ve ideallerinde tevekklden bir an olsun ayrlmamak, ayn zamanda mrnde bir lhza da olsa gzn tevekklden ayrmamaktr. demitir. Bazlar: Tevekkln hakkn gerek mnda vermek isteyen kimse nefsini gmecei bir kabir hazrlasn, dnyay ve dnyadakileri unutsun. nk mahlkttan hibiri, tevekkln hakikatini kmil mnda gerekletiremez. demilerdir. Sehl yle demitir: Tevekkl makamlarnn ilki, kulun Allahn huzurunda, ykayc elindeki l gibi teslimiyet iinde bulunmasdr. Ykaycnn ly, hibir kar hareket grmeden evirip evirdii gibi, lh irdenin de kulu ylece ynlendirmesidir. Hamdn el-Kassr (.271/884) tevekkl; Allaha smsk yapmaktr, diye aklamtr.

317

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ifadeyle,

Allahn

katnda

olana

gvenip,

insanlarn

elinde

olana

mit

balamamaktr.1417 Hamdn el-Kassr (.271/884) tevekkl, Allaha smsk yapmak ve Ona itimat etmektir1418 diye tarif ederken, Cneyd-i Badd (.297/909) Allaha kar kulun var olmadan nceki gibi olmas, her ii Allaha havale etmesi ve Allah iin olmas1419 eklinde ifade etmektedir. Znnn Msr (. 245/859) ise, Nefsi Rabb olma durumundan karp kulluk yapma vaziyetine getirmektir1420 diye

tanmlamtr. Shreverd ise tevekkl, kiinin, iini Allaha havale etmesi Allahn kaza ve kaderinden kendisine gelenlerden raz olmas eklinde tarif eder.1421 Tevekkln mahallinin kalb olduunu1422 syleyen Shreverd, zahiren gayret etmenin, kalbin tevekklne aykr olmayacan kaydeder. 1423

Sehl, tevekkl, takva ve yakn terazinin iki kefesi, tevekkl de o terazinin dili gibidir, Fazlalk ve eksiklikler onunla bilinir. demitir. Shreverd, Avrif, vr 161b. Yine Sehl et-Tster (.283/896), tevekkl, kulluk hususunda bedenin isteklerini bir tarafa brakmak; kalbi rububiyete balamak ve g, kudret sahibi olduu iddiasndan teberri etmektir. demitir. ztrk, Mustafa, Sehl et -Tsteri ve Tasavvuf Tefsiri zerine Baz Tespit ve Deerlendirmeler, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf , Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 252. 1417 Serrc, el-Lma, s. 49; Kelbz, Taarruf, ss.151-152; Kbr, Usl-i Aere, s.49; Kueyr, erRisle, s.162; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, ss.24-5; Kn, Mucem, s. 238; Altnta, Tasavvuf, s.134; Ate, slam Tasavvufu, 286; Eraydn, Tasavvuf ve Tarkatlar, s.166; Ylmaz, Tasavvuf ve Tarkatlar, s.181; Cebeciolu, TTDS, s. 658; bn At da tevekklAllahtan bakasndan bir ey istememek olarak tanmlar. bkz: Bolat, Ali, Ebul-Abbas bn Atnn Baz Tasavvuf Temel Kavramlara Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, ss. 310-1. 1418 Kueyr, er-Risle, s.163; Ankarav, Minhcl-Fukara, ss. 255-6. 1419 Kelbz, Taarruf, s.151. 1420 Kueyr, er-Risle, s.165; Gazl, hy, c.IV, s.258; Slem, Tisatl-Ktb, DerectlMumelt, s.24; Smith, Gazlnin ncs el-Muhasib, y.3, sy. 9, s. 423; Mahmud, Abdlhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, ss. 275-6. 1421 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 21. vr; a.m., Rislets-Seyri vet-Tayri, vr.62a. 1422 Shreverd, rd, vr. 18a. 1423 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; a.m., Sunhul-Fth, vr. 73a; a.m., RisletsSeyri vet-Tayri, vr.62a; Ayn dnce Muhasibde de vardr. Bkz: Bolat, Ali, Muhasibnin elMeksibi Balamnda Tasavvufta Dnyaya Bak ve Hakik Zhd Anlay, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 186.

318

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, mtevekkilin, bir ii gerekletirdikten ve iin hakikatini bildikten sonra Takdir Allah tarafndandr. diye inanm as gerektiini ifade eder. 1424 Bu durumda ii ya istedii gibi sonulanr, ya da baka bir biimde neticelenir. Eer arzulad ey olmazsa yine Allahn takdiri iledir. Eer ii rast giderse Allahn kolaylatrmasyladr. Ebu Trb Naheb (.245/859)nin dediine gre tevekkln art udur: Bedeni kulluk iin sarf etmek, kalbi Allahn rububiyetine balamak, kif yet miktaryla tatmin olmaktr. Verilirse kreder, olmazsa sabreder. 1425 brahim Havvas tevekklde derinlemiti fakat yannda ine, iplik, matara ve makas eksik olmazd. Ya Eba shak sen her eyden zde olduun halde niye bunlar tayorsun? denildi. Bu trl eyleri tamak tevekkl bozmaz, diye cevap verdi.1426 nk Allah'n zerimizde farzlar var. Fakirde ancak bir elbise olur. Bazen elbisesi yrtlabilir yannda ine, iplik yoksa avreti ortaya kar. Namaz da bozulur. Mataras, inesi ve iplii olmayan bir fakiri grdnde, onu namaz konusunda uyar.1427 Mtevekkil o kimse ki aslanla karlatnda ondan korkmamas yarar. Yamur senelerce yamasa rzk iin endie etmemesi yarar. Fakat Allahtan rahmeti insanlar iin diler nk yamurun dinmesi Allahn insanlara bir azabdr.1428

1424 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; a.m., Cezzbl-Kulb, vr. 31a. 1425 Shreverd, rd, vr. 18a. 1426 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 15a. 1427 Kueyr, er-Risle, ss. 77-8; bn Czey tevekkl ksma ayrr ve elbise, yemek gibi eylerin terkinin caiz olmadn belirterek bunun tevekkle aykr bir ey olmadn izah eder. geni bilgi iin bkz: ztrk, Mustafa, bn Czeyin Tefsirinde Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, ss.206-7. 1428 Shreverd, rd, vr. 18b; brahim el-Havvs, hibir beldede krk gnden ziyde ikamet etmezdi. Eer bir beldede krk gnden fazla kala cak olursa, bunun tevekkln ifsat edeceine inanrd. nk insanlarn kendisini bilip tanmasn tevekkle mni grrd. Shreverd, Avrif, vr 140a. ayrca bkz. Slem, Kitb Mukaddimet Fit-Tasavvufi, s. 104-8; a.m., Kitb Slkil-rifn, s. 159.

319

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu mertebelerde, insanlardan midini tamamen kesmeli, madd sebeplere sarlmalar brakarak srf Allaha tevekkl etmelidir. Hatta kendi tevekkln bile amal ve onun da farknda olmamaldr. Esasen tevekkl, bir uur halinin meydana gelmesidir.1429 Ancak bu uur hali, fiilin yerine asla gememelidir. Kul, yapmas gerekeni mutlaka yapmaldr. nk tevekklde fiil ve amel inkar yoktur.1430 Aksine, snrsz bir kuvvetten beslendii inanc, kulu fiili terk etmeye deil, fiilde kararl ve gayretli olmaya sevk eder. Byle bir uur, insan ciddi anlamda bir zenginlie ve atlm gcne ulatrr.1431 Shreverd, tevekkln marifetullah miktarnda olacan dnr. Ona gre, kul ne kadar marifete sahipse o miktarda tevekkl sahibi olur. Her eyin kendisine havale edildii Cenab- Hakk bilen bir kulun, bu marifeti tam ise tevekkl de tam olur. Tevekkl tam olan kii ise, ilerini havle ettii Vekl olan Allah grmekte kendini kaybeder ve kendi tevekklnn farknda bile olmaz. 1432 Shreverd, kiinin Allahn taksiminde adaletli olduu bilincine ulamasnn, kendisini tevekkl dncesine gtren bir etmen olacan dnr. nk Allaha dayanmann esas Allahn Adil ve Rezzak olduuna inanmaktr. Shreverd, Haydi eer inanyorsanz Allaha dayanp tevekkl edin.1433 ...Mminler Allaha dayanp tevekkl etsinler.1434 yetlerini aklarken, Allah Telnn, tevekklle iman bir arada zikretmi olduunu ve birini dierinin neticesi olarak birbirine baladn ifade eder.1435 Bu izahtan da anlalaca gibi tevekkl

1429 Slem, Kitb Mukaddimet Fit-Tasavvufi, s. 104. 1430 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1431 Kzler, Chid Ahmed Efendi ve Tasavvuf Felsefesi, Baslmam Doktora tezi, s.271; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 50. 1432 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; Karlatrnz: Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 50. 1433 Maide, 23. 1434 Maide, 11. 1435 Shreverd, Avrif, vr 161b.

320

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

imann bir neticesi ve belki de en nemli grntsdr.1436 man olann tevekkl, tevekkl olann da iman vardr diyebiliriz. Shreverd, yle der: Marifetin kuvveti, Allahn yapm olduu taksimde adalet sahibi olduunu, bilmeyi gerektirir. Rzklarn taksimi, verilecek kiilere dengeli olarak datlmtr.1437 Grld zere, marifetullaha tam anlamyla sahip bulunan bir kulun tevekkl de tam olmaktadr. Rzklarn dengeli bir ekilde datlm olduuna olan inanc kiiyi tevekkl sahibi yapar. Allahtan bakasna bir eyler umarak bakmann, nefisteki cehaletten ve marifet ktlndan kaynaklandn dnen1438 Shreverd, tevekklne zarar veren bir durumun farkna varan herkesin, bunun nefisten kaynaklandn greceini, tevekklde eksikliin, nefsin kt sfatlar ile zuhurunun bir neticesi olduunu, tevekkln kemlinin ise nefsin ve etkilerinin yok olmas ile meydana geleceini1439 anlayacan, ifade eder. Kiinin olgunlamas iindeki bencil ynlerin terbiye edilmesi demektir. Tevekkl kiinin imannn bir sonucu olarak karmza kar. Tevekklde bir eksiklik var ise bu Allahn adaleti ve rezzaklna olan inancn zayflndan ileri gelmektedir. Bu inan zayflnn sebebi ise nefsin tezkiye edilmeyiinin bir neticesidir.1440 Bu dnceden hareketle Shreverd, tevekkl salamlatrmann yolunun nefsi tezkiye ve bu suretle de inanc takviyeden geti ini ifade eder.
1436 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 31a. 1437 Shreverd, Avrif, vr 161b. 1438 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; a.m., Rislets-Seyri vet-Tayri, vr.62a. 1439 Shreverd, Avrif, vr 161b. Benzer gr iin bkz. Slem, Kitbl-Mukaddimeti FitTasavvufi, s. 104. 1440 Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Mukaddimet Fit-Tasavvufi, s. 104; a.m., Cevmiul-dbisSfiyyeti, s. 50.

321

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Marifet

ve

iman

konusunda

gl

olan

kiiler,

tevekkllerini

salamlatrmak yerine, kalbin muradn takviye etmek suretiyle nefislerini ortadan kaldrmann mcadelesini verirler. Nefs kaybolunca cehaletin kk kaznm, tevekkl gereklemi, kul da tevekkln dahi gremeyecek hle gelmi olur.1441 Shreverd, nefsin tezkiyesinin tevekkl meydana getiriini u ekilde aklar: Tevbe-i nash yrekten yaplr ve sahih olursa nefs tezkiye edilir, kalbin aynas parlar, dnyann ktl ondan uzaklar. Bu dereceye eren kimse, zhd elde eder. Tevekkl, ancak zhitte gerekleir. Zhid, mevcut olana deer vermesi ile deil, kendisine vaat olunana gvenmesiyle zhid olur. Allahn vaat ettiklerini sknetle beklemek, tevekkln ta kendisidir.1442 Grlecei zere tevekkl, zhd ehlinde zuhur etmektedir. Zhd elde etmeyenin tevekkle ulamas mmkn deildir.1443 Dnyadan ve dnyev lezzet ve isteklerden yz evirememi, kalbinden dnyay karamam bir kiinin tevekkl kabullenmesi mmkn deildir.1444 Tevekkl de Allahn vereceklerine itimat ile skunetle beklemek var iken, nefsin tesiriyle dnyadan kurtulamam ehl-i dnyann kalblerinde ise hrs ve tama vardr. 1445 Kulun zhd tam oldu mu, tevekkl de tam olur. nk kulun tevekklndeki sadakat ve samimiyeti, onun dnyaya kar zhdn de salamlatrr.1446 Bu hususta nefsi tezkiyenin temel dayanan da izah eden Shreverd, Gnllerde kalan nefse ait ufack bir krnt kmldad zaman hemen ilerinde:

1441 Shreverd, Avrif, vr 161b; a.m., Rislets -Seyri vet-Tayri, vr.62a. 1442 Shreverd, Avrif, vr 156a. 1443 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1444 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 31a. 1445 Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.24. 1446 Shreverd, Avrif, vr 156b.

322

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Allah, onlarn, kendisinden baka ne gibi eylere yalvardklarn bilir.1447 yetinin srr ortaya kar. der. Bu kiinin nefsini Allahtan bakasndan bir ey bekleyerek, Allahtan bakasna yalvarmak gibi mezmm bir sfatla itham etmesidir. Bu hale hibir mmin raz olamayaca iin, kii nefsinin tevekkl hususundaki eksikliini bu ekilde izale edebilir. Shreverd, Sflerin nazarnda Hakkn varl btn yn ve mkevvent kaplar. Kinat kendi kendisi ile mstakil bir varlk sahibi olarak deil, ancak Allahla grrler.1448 diyerek tevekkln dier bir temel dayanan izah eder. 1449 Bu ifadelerde Shreverd, sfnin mahlukat Hakk ile kaim olarak grdnden hareketle, dnyev sebeplerin peinden komayacan, zira onlar, kendi balarna dnldnde, hayat deeri olmayan cansz varlklar olarak grdn anlatr. Bu durumda tevekkl ihtiyar deil, zdrr olmu olur. Zayf kiilerin tevekkln lekeleyen; sebep ve vastalarn mevcudiyeti, zdrr tevekkl sahiplerinin tevekklne zarar vermez.1450 nk o, dnyev sebepleri, hayat deeri olmayan cansz varlklar olarak grr.1451 Bu tr tevekkl, marifet ehlinin nde gelenlerine has bir tevekkldr. 1452 Grld zere tevekkl ihtiyar ve zdrr olarak ikiye ayran Shreverd, ihtiyar tevekkln dnyev sebeplerin varlyla zedeleneceini ancak eyay Hakk ile kaim olarak grme makamn ulam marifet ehlinin tevekkl olan zdrar

1447 Ankebut, 42. 1448 Shreverd, Avrif, vr 162a; Mahv - Fiil iin bkz. a.m., Rislets-Seyri vet-Tayri, vr.62a. 1449 Tevekkln iki farkl aamas olduu fikri Kbrda da vardr. O, avmn tevekkl ile havassn tevekkln ayrr. Kbr, Usl-i Aere, s.50. 1450 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1451 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 31a. 1452 Shreverd, Avrif, vr 162a.

323

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tevekkln

dnyev

sebeplerin

ve

eyann

varlyla

zedelenmeyeceini

dnmektedir. 6. KABZ VE BAST Arapa bir kelime olan kabz, lgatte, elle tutma, kavrama, daralma, kapanma, darlk ekmek, skntl olmak, kapanmak, tutmak, tutulmak, ruhun dertli olmas, zntl olmak, elemli ve endieli bir halde olmak ve lm gibi manalara gelmektedir.1453 Bast ise lgatte, nee, sevin, keyif, niyaz, yalvarmak, gnl en olmak, zihni ak olmak, rahat ve huzur halinde olmak demektir. 1454 Tasavvuf terminolojisinde kabz kavram, bast kavram ile birlikte kullanlr. Kabz, bastn zdddr. Tasavvuf dncede, havf ve rec makamlarn geen slikin, bu iki halle mcehhez olaca kabul edilir. Bu iki zt terimden biri, emin olunan eyden korkmak, dieri de korkulan eyden feraha kmak ve ondan emin olmak anlamlarn ihtiva eder. Kabz, cezay gerektiren manev bir durumun kalbte belirmesiyle meydana gelir. Bast ise, slikin mkfat midiyle gnlnde oluan ferahlk halidir.
1455

1453 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 560; er-Rgb el-Isfehn, Mf redt, s. 652; bn Manzr, LisnulArab, c. VII, ss. 213-16; Crcn, et-Tarift, s.220; Firzbd, el -Kmsul-Muht, c.II, ss.339 vd.; sm Efendi, Kmus , c.II, s.1291; el-Mnv, et-Tevfk, s.572; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 897-9; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 667; Safer Baba, Tasavvuf, s.149; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s. 711; Uluda, TTS, ss.290-291; Cebeciolu, TTDS, s. 333. 1454 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 73; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 122 -3; bn Manzr, LisnulArab, c. VII, ss. 213-16; Firzbd, el-Kmsul-Muht, c.II, ss.339 vd.; sm Efendi, Kmus Tercmesi, c.II, s.1291; el-Mnv, et-Tevfk, s.130; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.56; Uluda, TTS, s.86; a.mlf., Kabz, ss.44-45; Cebeciolu, TTDS, s.140. 1455 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 73; el-Mnv, a.g.e., s.130; Serrc, el-Lma, s.293; Kueyr, erRisle, ss.58-59; Hucvir, Keful-Mahcb, ss.524-526; Kn, Mucem, ss. 352-4, 160; Crcn, Tarift, s.114; Tehnev, Kef, c.I, s.126-31; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 12 8; Uluda, Sleyman, Kabz, TDVA, stanbul 2001, c.XXIV, ss.44-5; Ate, slam Tasavvufu, s. 442; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 185; Erkal, Alternatif Dnceler S zl, s. 160.

324

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kabz kelimesi Kurn- Kerimde dokuz yerde gemektedir.1456 Bast kelimesi ise yirmi be yerde gemektedir.1457 Ebul-Hasan e-zelye gre, bast nur iinde nur, kabz ise nur altnda zulmettir.1458 Serrc (.378/988), her iki hali de marifet ehlinin halleri olarak

deerlendirmektedir. 1459 Kabz, hicap halindeki tutulan kalblerin, bast ise kef halindeki kalblerin almasndan ibarettir. 1460 Shreverd, Bunlar, tasavvufta iki yce hldir.1461 diye tantt kabz ve bastn, havf ve recya, benzediini ancak havf ve recnn avm ve havas iin olduunu, kabz ve bastn ise zellikle makam sahiplerine ait bir hal olduunu ifade eder.1462 Bu dncesi ile kabz ve bastn riflere, havf ve recnn tasavvufa yeni girmi sliklere ait haller olduunu dnen Kueyr (.465/1072) ile ayn gr paylar.1463 Shreverd, kabz ve bast ile havf ve rec arasndaki fark aklarken kabz ve bastn gelecek zamanda deil, imdiki zamanda olduunu1464 ifade eder:

1456 Bakara, 245,283;tevbe, 67; Th, 96; Furkn, 46; Zmer, 67; Mlk, 19. 1457 Bakara, 245, 247; Mide, 11, ura, 27, Maide, 28, sra, 29, Rad, 26 vd. Bkz, Abdulbaki, Mucem, s. 151. 1458 Abdulhalim Mahmud, Ebul-Hasan e-zel, s. 129. 1459 Serrc, el-Lma, s.293. 1460 Hucvir, Keful-Mahcb, s.525. 1461 Shreverd, Avrif , vr.167b. 1462 Shreverd, rd, vr. 5a. 1463 Kueyr, er-Risle, s. 58. 1464 Kueyr de bu konuda ayn dncededir. Kabz ile havf, bast ile rec arasndaki fark udur: Havf gelecee ait bir hususla ilgilidir. leride arzu edilen bir eyi elden karma veya saknlan bir duruma maruz kalma endiesinden doar. Rec iin de durum byledir. Yani gelecekte elde edilmesi arzu edilen bir ey hakkndaki mide veya saknlan bir eyin ortadan kalkmas emeline veya hoa gitmeyen bir durumun sona ermesi temennisine rec ad verilir. Kabz ise gelecek zamanda deil, imdiki zamanda, kalbi ile, gelecek ile alka halindedir. Kabz ve bast sahibi ise, iinde bulunduu zamanda onu, galebe ve hkm altnda tutan vrit sebebiyle vaktinin esiridir. Kueyr, er-Risle, s. 58.

325

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kabz ve bast imdiki zamanda olurlar. Kabz kiinin kalbine, kusuruna ve kusurundan dolay tedibi hak ettiine iaret eden bir eyin, Allah tarafndan gelmesidir. Bast, kiinin kalbine Allahn ltfuna, keremine, geniliine iaret eden bir eyin gelmesidir. Bazen kabz ve bast halinde olan slik bunlarn sebebini bilmeyebilir. Kabz sahibinin (takip edecei) yolu, bilinmeyen sebebin vakti geinceye kadar teslimiyettir.1465 Grlecei zere Shreverd, kulun kalbine bir kusurundan dolay tedibi hak etmesi sebebiyle veya kusuruna iaret etmek zere, Allah tarafndan bir duygunun gelerek, onu tutuk bir hale sokacan ifade etmektedir. Kabzn sebebini bu ekilde ifade eden Shreverd, bastn sebebini ise, Allahn merhameti, aff ve

balamasnn genilii konusunda bir duygunun kulun kalbine gelmesi olarak izah eder. Bu durumda kul bundan rahatlayarak nee ve sevin haline girmektedir. 1466 Shreverd, kabz ve bastn zuhurunu ok gzel bir ekilde aklamtr. O, ruh ve kalbe herhangi bir vridat vaki olduunda nefsin kulak hrszl yapac an - yani bu vridt duyup anlamaya alacan- ifade ederek, nefsin bu eklide bir ihsan- lahiye nail olmas halinde istina gstererek, taknla balayacan kaydeder. Nefsin bu taknln n sebebini, vrid olan ihsan- ilah olarak aklayan Shreverd, sevinteki bu ifrat veya bast halinin arsnn,1467 vridtn oalmasna mani olacan dnmektedir. Nefsin hemen taknlk gstermesinin sebebi olarak da
1465 rad, vr. 5a-5b. Kueyr, bu beklemenin sebebini, nk zoraki hareketlerle bu nev kabz kendinden uzaklatrmak veya kendisine gelmekte olan kabz hlini iradesi ile defetmeye hazrlanma k kabz hlini daha da fazlalatrr. diyerek aklar.Kueyr, s. 58. 1466 Shreverd, bu konuda Kueyr ile ayn dncededir. Kueyr kabz ve bastn zuhurunu u ekilkde aklar: Kabz icap ettiren eylerin en aas udur: Slikin kalbine bir vrit (mn) gelir. Bu mnada slikin azar iiteceine bir iaret veya edeplendirmeyi hak ettiine dair bir remiz bulunur. Bu yzden behemehl slikin kalbinde bir kabz hli meydana gelir.Baz vrit ve mnalarda ise Allahn kulunu kendisine yaklatracana veya bir nev ltuf ve ferahlandrma ile kuluna tevecch edeceine dair iaret bulunur. Bu sebeple kalbe bast hli gelir. Kueyr, er-Risle, s. 58. 1467 Bast halinin ars olarak tasavvuf terminolojisinde arbede kavram kullanlmtr. Uluda, Sleyman, Arbede, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 347-8.

326

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

onun, mevhib-i lahiyyeyi ihata edecek genilikte olmamasn gsterir. Shreverd, bu ekilde bastn zuhurunu aklam olmaktadr. Shreverd, bu duruma rnek olarak Hazreti Musa (a.s.)nn, Cenab- Hakkn mkalemesi neticesinde ihsan- ilah ile dolup tamasn, nefsinin de kulak hrszlna devam ederek bu ihsanlara muttal olduunu ve bu ihsanlara muttali olunca da istina gstererek, kendisine ulaan vridat ile dolup tatn ve aznn ba zldn bunun neticesinde de ar sevinten haddi aarak Ya Rabbi, bana Kendini gster de Sana bakaym.1468 deyivermesini anlatr.1469 Shreverd, Musa (a.s.)n, bu sznden sonra, daha fazlasna nail olmaktan mutlak olarak men olunduunu syleyerek ilgin bir tespitte bulunur. Ona gre, bu rnekte kurb ehli ve gzel hal sahipleri iin ince bir iaret sz konusudur. Her kabz halinde, bir ceza sz konusudur. nk her kabz hali, ihsan kapsn kapatr. Bast halindeki ifrat, kabz ile cezalandrlmay gerektirir. 1470 Anlalaca zere Shreverd, kabz halinde bir cezalandrmann1471 sz konusu olduunu ve bunun ise bast halinin itidalden uzak bir ekilde ifrata ve arla kaarak gereklemesinin bir sonucu olduunu dnr. Ona gre bast hali

1468 Musa tayin ettiimiz vakitte (Tra) gelip de Rabbi onunla konuunca Rabbim! Bana (kendini) gster; seni greyim! dedi. (Allah): Sen beni asla gremezsin. Fakat u daa bak, eer o yerinde durabilirse sen de beni greceksin! buyurdu. Rabbi o daa tecelli edince onu parampara etti, Musa da baygn dt. Aylnca dedi ki: Seni noksan sfatlardan tenzih ederim, sana tevbe ettim. Ben inananlarn ilkiyim.Arf, 143. 1469 Shreverd, Avrif , vr.93a. 1470 Shreverd, Avrif, vr.93a. 1471 Shreverd, kabz bu ekilde anlarken Herev (.481/1089) ise kabzn drt farkl sebepten zuhur ettiini kaydeder: Bunlar, tedb, tehzb, cem ve tefrika kabz dr. Tedb kabz, bir gafletin, kt dncenin cezas, tehzb kabz, daha sonara gelecek deerli bir bastn ncsdr, kalbi ona hazrlar. Cem kabz ise kalbi skp bu lemden uzaklatran ve yalnz Allaha tahsis eden bir haldir. Tefrika kabzn ise, kalbin Allahtan ayrlp dada, bayrda dolamasndan oluan bir kabz eklinde tanmlar ve bunu, Allahn zikrinden ayrlmann cezas olarak alglar. Ona gre bu eit kabz, lmden de beter bir haldir. bn Kayym el-Cevziyye, Medricus-Slikn, Kahire trs., c. III., ss. 295-96; Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, basl mam doktora tezi, s. 164.

327

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

itidalli bir ekilde gerekleirse kabz haline maruz kalnmaz ve bu hal ile oyalanlmaz.1472 Bast, itidal zere olunca, kabz ile oyalanmak gerekmez. Bast halinin itidali kalb ve ruh zerine inen mevhib-i ilahiyyeyi nefse kaydrmadan, yine onlar zerinde tutmaktr.1473 diyen Shreverd, bunun rneini ise Mira Gecesinde Hazreti Peygamberimiz (s.)in tavrnda bulur. Nitekim O (s.), Mirata kendisine vaki olan mevhib-i lahiyye karsnda nefsini yokluk ve hilie mahkum etmi, Allahtan haya ederek yine Ona snmt ki bu hal, edebin en st noktasdr.1474 Shreverd, Raslullah (s.)in bu edebi ile nefsi bastta ifrata varmad iin, kabz ile mukabele grmediini ve mevhib-i lahiyyeden nasibinin artarak Kbe kavseyn1475 makamna eritiini kaydeder.1476 Anlalaca zere Shreverd, bast, nefsi n ihsan- lahye muttali olmas neticesinde taknlk ve sevin gstermesi olarak alglarken, kabz da bu taknln bir sonucu olarak grr. Kabz, bast halindeki taknln ve ifratn bir cezasdr. Slikin, bastnn itidalini art olarak gren Shreverd, bunun yolunun da ihsan- lahnin nefse kaydrlmamas olarak izah etmektedir. Shreverd, kabz ve bastn kendilerine has vakit ve mevsimlerinin olduu fikrindedir. 1477 Ona gre kabz ve bast ne bu mevsimden nce, ne de sonra meydana

1472 Kbr, Fevih, s.127 1473 Shreverd, Avrif , vr.93a. 1474 Shreverd, Avrif , vr.93a. 1475 Onunla arasndaki mesafe, iki yay kadar, yahut daha az kald. Necm, 9. 1476 Shreverd, Avrif , vr.93a. 1477 Hazreti Mevlana, O, iinde rahat edesiniz diye geceyi, alasnz diye gndz aydnlk olarak, sizin iin yaratt. Elbette bunda, Kurn dinleyecek olan kavm iin bir ok ibretler vardr.Yunus, 67. yet-i kerimesini aklarken yette geen gece ve gndz slikin tasavvuf eitiminde karlat

328

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gelmezler. Bunlarn vakti, havassa ait muhabbetin ilk balarnda ortaya kar. Bu halden nce veya bunun sonlarnda olmaz. man hkm ile avma ait muhabbet makamnda bulunan kimsede, kabz ve bast hli grlmez. Bu durumda birisinin ancak havf ve recs vardr, Bazen, kabz ve bast hline benzer duygular hisseder ve bunu da gerek kabz ve bast zanneder. Halbuki yle deildir. Kendisine arz olan bir sknt hlidir. Ancak o kabz zanneder veya nefsn bir rahatlama ve tabii bir needir. Fakat o, bunu bast zanneder.1478 Grld zere Shreverd, kabz ve bast ariflere ait bir hal olarak izah eder. Bu seviyede olmayan kiinin kendisinde kabza ve basta benzer haller zuhur edebileceini fakat bunlarn havf ve rec olduunu, kabz ve bast olmadn ifade etmektedir. Shreverd, bu ekilde sknt ve ferahlk hallerinin kabz ve bast olarak kabul edilmeyeceini dnr. Ona gre, bu sknt ve ferahlk, o kiinin zerinde, nefsn

manevi bir hal olan kabz ve bast kavramlar ile tefsir etmekte, geceyi kabz, gndz ise bast olarak tevil etmektedir. O yle der: Bylece kalblerin kabza mbtela olmas, maslahat bakmndandr. Kendilerinin biraz rahat etmesi ve kuvvet bulmalar iindir.Eer geceler olmasayd btn halk, hrs ve tamahla alp yorulmaktan kendilerini yakarlard.O vakit herkes kazan heves ve hrs ile bedenlerini ok yormu, det yakm olurlard. nsanlar hrs ve tamahtan bir mddet kurtulsun diye, gece rahmet hazinesi gibi zuhr eder. Ey slik; sana kabz gelince meys olma ki, o senin salahn iindir.nk, bast halinde sen har ve masrafta bulunursun. Masraf iinde bir rat lazmdr.Eer daima yaz fasl olsa idi ve gnein harareti ba ve bahelere vursa idi.Ba ve bahedeki nebtat kknden yle yakard ki o kavrulan nebtt bir daha tazelenemezdi.Kn yz ekidir ama efkatlidir. Yaz gler yzldr ama yakcdr. Sana kabz rz olunca, onda bast gr. Yaz ol ve alnn buruturma. Mesnev, c. III., 3753. Mevln (.672/1273), bast yaz mevsimine, kabz ise k mevsimine benzetmektedir. Grnte insanlar hep yaz mevsimini arzu ederler, halbuki, srekli yaz mevsimi olsayd yer yznde bitkiler kknden kavrulurdu. te slik de srekli bast halinde kalrsa nefsi ferahlad iin ondan haz alr. Kabzda ise bunun tam tersine, nefsin daralmas ve sklmas sz konusu olduu iin bu da nefse zor gelmektedir. Nefse zor gelen her ey Mevln (.672/1273)nn ifdesiyle: Sliin, salahna sebeptir. Nitekim Mevlmz bunu Kurn- Kerimde yle beyan etmektedir: Muhakkak ki, glkle beraber kolaylk var. Muhakkak glkle beraber kolaylk var. nirh, 5-6. Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 1 64. 1478 Shreverd, Avrif, vr.167b-168a.

329

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

sfatlarn kalntsndan dolay, yine nefsten doan hallerdir. Kiide nefs -i emmreye ait sfatlar bulunduu srece bu tr rahatlk ve ferahlk ortaya kar. 1479 Shreverd, kabz ve bastn vaktini u ekilde izah eder: Kul, avma ait makamndan, havassa ait muhabbet makamnn ilk basamaklarna ykseldii zaman, hal, kalb ve nefs -i levvme sahibi olur. Kabz ve bast nbetlee birbiri ardndan gelmeye balar. nk o, iman mertebesinden ikn mertebesine ve havassa ait muhabbet hline ykselmitir.1480 Grld zere Shreverd, kiinin avm halinden ve makamndan karak, havasa ait muhabbet makamnn ilk basamaklarna eritii kabz ve basta maruz kalacan dnmektedir. Tasavvuf anlayta1481 nce kabz, sonra bast gelir. Her iki hal de ileri makamlarda yok olur.1482 Shreverd ise yukardaki izahtan da anlalaca gibi, nce bastn geldiini, kabzn ise ondan sonra gelen bir nevi bast halinin cezas olduunu dnr. Shreverd, daha nce ifade edildii gibi, her kabzn, nefsin hareketinden ve tabi vasf ile ortaya kmasndan kaynaklandn dnr. Eer, nefs tam terbiye edilerek, cibill zelliini deitirebilseydi, o zaman isyan ve ba kaldrma yoluna

1479 Shreverd, Avrif , vr.168a. 1480 Shreverd, Avrif , vr.168a. 1481 Serrc, el-Lma, s.293; Kueyr, er-Risle, ss.58-59; Hucvir, Keful-Mahcb, ss.524-526; Crcn, Tarift, s.114; Tehnev, Kef, c.II, s.1198; Uluda, Sleyman, Kabz, DA, c.XXIV, ss.44-45. 1482 Rgb el-Isfahn, Mfredt, s.60; bn Manzr, Lisnul-Arab, c. VII, ss. 258-260; Firzbd, el-Kmsul-Muht, c.II, ss.339 vd.; sm Efendi, Kmus Tercmesi, c.II, s.1291; Komisyon, elMucemul-Vast, s.56; Cebeciolu, TTDS, s.140; Uluda, TTS, s.86; a.mlf., Kabz, ss. 44-45. Shreverd, Avrif de Frsin u szn nakleder:nce kabz, sonra da bast meydana gelir. Kul, manen biraz ykseldi mi, kabz da, bast da ortadan kalkar. Shreverd, Avrif , vr.168a.

330

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

giremeyecek, kalb de, rh ile nsiyetine devam ederek, kabz ile karlama durumunda kalmayacakt.1483 Shreverd, mutmainne makamna ulaan slikte kabz ve bastn ortadan kalkacan ifade eder. Kabz ve bast yok olan ve bunlardan daha yksek makama erien kimsenin nefsi, mutmainne derecesine ular. Artk nefsten kabz icap ettiren bir etki meydana gelmez. Nefsin tabiat denizinde, hev ve heveslerden oluan bir dalgalanma vuku bulmaz ki, ardnda bast zuhura gelmesin.1484 Shreverd, kabz ve bastn sebebinin nefs -i levvme olduunu ifade eder. Bu durumda nefs -i mutmainne makamnda bulunan slikte bu haller zuhur etmez. Shreverd, mutmainne nefs makamndaki slikte de bazen kabz ve basta benzer haller meydana gelebileceini, ancak bunun, nefsin tabi sfatlarndan deil, mutmainne hlinden doduunu kaydeder. Bu haldeki slikin nefsinin, kalbin zelliklerine brnerek mutmainne nefs durumuna geeceini ve kabz ve bastn da mutmainne nefs zerinde cereyan edeceini dnr. Bu makamda bulunan slikin kalbinde kabz ve bastn olmayacan, bunun sebebi olarak da, onun kalbinin, ruhunun nrn ualar ile kuatlmasn ve kurbiyyet sknetine yerlemi olmasn1485 gsterir. Bu hususu Shreverd, u ekilde aklar: Bil ki, kabzn varl nefsin sfatnn ortaya kmas ve sahibini kuatmasndandr. Bastn zuhuru ise kalbin sfatnn kmas ve sahibini kuatmasndan dolaydr.1486

1483 Shreverd, Avrif, vr.167b. 1484 Shreverd, Avrif , vr.168b. 1485 Shreverd, Avrif , vr.168b. 1486 Shreverd, Avrif , vr.168a.

331

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Anlalaca zere kabz ve bast nefs ve kalbin sfatlarnn zuhurundan kaynaklanmaktadr. Mutmainne makamna ulaan slik, nef sten de, kalbten de kurtulunca bu hallerden de kurtulmaktadr. Nefs, levvm e sfatnda olduu srece bazen glip olur; dediklerini yaptrr. Bazen da malup olur. Sahibine sz geiremez. Buna gre kabz ve bast, nefs -i levvmeden kaynaklanr. Kalb sahibi kimse, kalbe ait vasflarn zerinde

bulunmasndan dolay nrn bir hicap, nefs sahibi olan kimse de, nefse ait sfatlarn bulunmas dolaysyla zulmn bir hicap altndadr. Kalbten ykselip, hicaplardan kurtulduu zaman, hi bir hl ona hkmedemez. te o zaman kabz ve bastn etkisinden syrlm olur. Kii kalbten ykselip, nrn hicabn varlndan kurtulduu, kalb ve nefse ait hicaplar olmakszn kurbiyyet makamna erdii zaman ne kabz, ne de bast hline dmez.1487 Kueyr (.465/1072) bu hususu farkl bir bak asyla ifade eder: Hakikat ehli olanlar kabz ve bast hllerini, Allaha snlmas gereken hller olarak grrler. nk bu iki hl, kulun helk olmas (istihlk, istirk, fena, bek) ve hakikatin hkmne girmesi gibi daha yksek hllere nisbetle fakirlik ve mahrumiyettir. 1488 Anlalaca zere kabz ve bast halleri, slikin, slkunda belli bir mertebede yaayaca hallerdir. Bu haller slkun ilerleyen devrelerinde ortadan kalkacaktr. Hakikat ehlinin bu hallerden Allaha snmas, bu mertebeden ileri aamalar istemi olmalarndandr.

1487 Shreverd, Avrif , vr.168a. 1488 Kueyr, er-Risle, s. 59.

332

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

7. HAVF VE REC Arapada, bir eyden korkmak kayglanmak, endie etmek, uyank halde bulunmak, ihtiyatl olmak, bilmek, grlt, sava, ktal ve korkmak gibi manalara gelen havf, 1489 tasavvuf stlahnda ise, Allahn kahrndan korkarak dinde sabit olmak, sevdiini gcendirmekten korkmak, Allahtan uzak kalmaktan, kendisini Onun gznden drecek aykr davranlarda bulunmaktan korkmak ve gelecekte meydana gelmesi beklenen hoa gitmeyen bir ey ve olaydan korkarak kalbin yanmas ve rahatsz olmas eklinde tarif edilmitir.1490 Ayrca, yasaklanan eylerden ve gnahlardan utanmak ve bu hususta znt duymak manalarna da gelmektedir.1491 Kurn- Kerimde havf kelimesi mtaklaryla beraber yz otuz yerde geer.1492 Muaz b. Cebel (.18/640) (r.) yle demitir: Mminin kalbi, cehennem kprsn geride brakncaya kadar mutmain olmaz ve onun korkusu dinmez.1493 Serrc (.378/988), havf, Allahn, Seni sana brakmasndan,

korkmandr.1494 diye tarif ederken, Kueyr (.465/1072)ye gre ise havf, Allahn halk ibadete ve iyi ilere sevk etmek iin kulland bir kamdr.1495 Gazl

1489 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 196; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 303; bn Manzr, LisnulArab, c.IX, ss.99-100; el-Crcn, et-Tarft, s.137 ; arkv, Mucem, ss.132-135; el-Frzbd, elKmusul-Muht, ss.1045-6;el-Mnv, et-Tevfk, s.328;Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, s. 726; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 742-3;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s. 262; Komisyon, el-Mncid, s.199. 1490 Serrc,el-Lma, s.55; Kueyr, er-Risle, s.125; Kelbz, Taarruf, s.147; Slem, TisatlKtb, Derectl-Muamelt, s.24; a.m., Kitb Slkil-rifn, s.159; Kn, Mucem, s. 208; Safer Baba, Tasavvuf, s. 103; Ate, slam Tasavvufu, s. 404; Kara, Mustafa, Havf, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, s.529; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, ss. 185 -6. 1491 Tehnev, Kef, c.I, s.444; Yetik, smail Ankarav, s. 190; Cebeciolu, TTDS, s.257. 1492 Abdulbaki, Mucem, ss. 313-4. 1493 Shreverd, rd, vr. 15b. 1494 Serrc, el-Lma, s.55. 1495 Kueyr, er-Risle, s.125; Gazl, hy, c.IV, s.152; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 236.

333

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

(.505/1111) ise havf, ileride kt bir durumla karlalaca beklentisinin insann rhunda sebep olduu elem ve huzursuzluk olarak tanmlar. 1496 Sehl: mann kemli ilim; ilmin kemli de havf iledir. lim, iman; havf ise marifeti kazanmaktr. demitir. 1497 Yahya b. Muaz (.258/872) da yle demitir: Ademolunun miskini, fakirlikten korktuu gibi ateten korksayd cennete girerdi. 1498 Eb mer ed-Dimak: Gerek havf sahibi, eytandan daha ok, kendi nefsinden korkan kiidir. demitir. Gerek havf sahibi, ondan bundan korkarak gzn ovuturan kimse deil, azaba uramasna sebep olmasndan korktuu eyleri terk eden olarak da tanmlanmtr. 1499 Shreverd, havf, Allahn cezalandrmasndan korkarak Ona isyan terk etmek olarak tarif eder.1500 Yine Shreverd, havf, Kiinin gelecekte sevdii bir eyi kaybetmesinden korkmas yada holanmad bir eyin bana gelmesinden korkmasdr.1501 diyerek tanmlar. Shreverd, havf ve recy, yakn ehline has deerli makamlardan, iki yce makam olarak tanmlar. Bu makamlarn aslnn da tevbe-i nasuh olduunu dnr. Ona gre, kul, korkmazsa tevbe etmez. Recs olmazsa da korkmaz. Rec ve havf bir

1496 Gazl , hy, c.IV, s.155, 158; Smith, Margaret, Gazlnin ncs el-Muhasib, Ter: Mesut Okumu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 423. 1497 Shreverd, Avrif , vr.161a. 1498 Shreverd, rd, vr. 15b. 1499 Shreverd, Avrif , vr.160b-161a. 1500 Shreverd, rd, vr. 15b. 1501 Shreverd, rd, vr. 5a.

334

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mminin kalbinde mutlaka bulunmas gerekli iki haslettir.1502 Havf ve rec, tevbe edip tevbesinde mstakm olana aittir.1503 Shreverd, tevbeyi btn makamlarn asl ve ilk basama olarak grr. Ona gre havf kiiyi tevbeye sevk eden bir unsurdur. Korkmayan tevbeyi de aklna getirmez. Gnahlarndan tevbe eden, ahirette hesap ve azaptan korktuu iin tevbe etmitir. Bu manada havf tevbe iin bir saik ve sebep olmaktadr. Tevbe eden kimse, nce korkar, sonra tevbe eder ve Cenb- Hakkn mafiretini mitle bekler. Tevbe eden bir kul, korkan ve uman biri olmad mddete tevbe etmi olmaz. 1504 Shreverd, Sizden nceki kitap verilenlere de, size de Allahtan korkun diye tavsiye ettik.1505 yetini tefsir ederken, bu yetin Kurnn mihveri olduunu syler1506 ve yetteki korkun emrinin dinin temeli olduunu ve btn evmir-i ilahiyenin ifasnn ve menhiyatn terkinin bu korkuya bal olduunu ifade eder. Cenb- Hakkn, mminlere ayr ayr zellikler halinde verilen, hidyet, rahmet, ilim ve rz gibi vasflarn hepsini, gerek havf sahiplerinde topladn kaydeden1507 Shreverd, gerek havf sahiplerinin hasletlerini izah sadedinde u yeti kerimeleri aklar:

1502 Kbr, Fevih, s.127; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.24; ; a.m., Kitb Slkil-rifn, s.159; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 125; Ayr. bkz: ztrk, Mustafa, bn C zeyin Tefsirinde Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s.205; Mahmud, Abdlhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, ss. 188-9. 1503 Shreverd, Avrif , vr.155b. 1504 Shreverd, Avrif , vr.156a. 1505 Nisa, 131. 1506 Shreverd, Avrif , vr.161a. 1507 Shreverd, Avrif , vr.161a.

335

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

fkesi dinince Ms (a.s.), levhalar ald. O levhalarda Rabblerinden korkanlar iin yol gsterme ve rahmet vardr.1508 Bu yet-i kerimede hidyet ve rahmet Allahtan korkanlara (rahbet) verilen bir nimet olarak ifade edilir. Kullar iinde ancak bilginler, Allahtan (gereince) korkar.1509 Bu yette ise, Allahtan korkanlara (hayet) ilim sfat verilmitir. Allah onlardan raz olmu, onlar da Ondan raz olmulardr. Bu (mkfat) Rabbime sayg gsterenlere mahsstur.1510 Bu yette ise, Allahtan korkanlara (hayet) Allahtan raz olma ve Allahn da kendilerinden raz olmas hasletleri verilmitir. Havfn kart olan rec, lgatte, ummak, mit etmek, beklenti iinde olmak, dilemek, yalvarmak, rica etmek, temenni etmek, kayg ve endie duymak, korkmak, iyimserlik haline sahip olmak, niyaz, talep, taraf, yn gibi anlamlara gelmektedir. 1511 Tasavvuf literatrnde ise, kalbin holand bir eyi beklemesinden rahatlk ve ferahlk duyma hali, havf ehlinin kalblerine Allahtan gelen bir rahatlama ve ferahlama, 1512 ileride meydana gelecek olan veya arzu edilen bir eye kar kalbin duyduu ilgi olarak tarif edilmitir. 1513

1508 Arf, 154. 1509 Fatr, 28. 1510 Beyyine, 8. 1511 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 267; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 346; bn Manzr, LisnulArab, c.XIV, ss. 309-11;arkv, Mucem, ss.150-151; Tehanev, Kef, c. 1, s. 593; el -Crcn, etTarft, s.146; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.1660; el-Mnv, et-Tevfk, s.356; Abdl Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 763; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.333; Komisyon, el-Mncid, s.252. 1512 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 239. 1513 Kueyr, er-Risle, s.132; Gazl, hy, c.IV, s.139; Slem, Tisatl-Ktb, DerectlMumelt, s.24; a.m., Kitb Slkil-rifn, s.159;Kn, Mucem, s. 221; Ate, slam Tasavvufu, s. 407; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 131; Yetik, smail Ankarav, s. 191; Smith, Gazl nin ncs elMuhasib, y.3, sy. 9, s. 423.

336

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kurnda rec kelimesi yirmi sekiz yerde gemektedir. 1514 Eb Abdullah b. Haff (.371/981): Rec, kalblerin, her eyin kendisinden mitle beklendii Cenb- Hakkn keremini grerek rahata ermesidir. demitir.1515 ah el-Kirmn ise Recnn almeti, gzelce itaat ve ibadet etmektir. demitir. Yine rec, Rec, cell tecellilerini ceml gz ile grmektir. ve Rec, kalbin, Cenb- Hakkn ltfuna yaklamasdr. eklinde tanmlanmtr. 1516 Shreverd ise, recy, sevap arzusu ile ibadeti gzelletirmek olarak tarif etmitir.1517 yine o, Rec, sevdii bir istee kavumay ummak ya da zerinde holanmad bir eyin ortadan kalkmasn temenn etmesidir. demitir.1518 Ona gre rec 1519 ksmdr: 1-Kii iyi bir i yapar ve onun kabuln arzu eder. 2-Kii kt bir i yapar ve sonra tevbe eder, balanmay diler. 3-Yalanc rec ise gnahlarda arya varp sonra balanmay arzu ediyorum, demektir.1520 Shreverdnin, yalanc rec olarak izah ettii hali Kueyr (.465/1072) ise temenn olarak aklar. Rec ile temennnin birbirine kartrlmamas gerektiine dikkat eken Kueyr (.465/1072), bunlarn arasndaki fark ise, temennnin, insan
1514 Abdulbaki, Mucem, s. 386. 1515 Shreverd, Avrif , vr.161a. 1516 Shreverd, Avrif , vr.161a. 1517 Shreverd, rd, vr. 15b. 1518 Shreverd, rd, vr. 5a. 1519 Recnn eitleri hakknda Abdullah bn Hubeyk, rec konusunda insanlarn nevi olduunu anlatr. Bir adam gzel bir amel iler ve bu amelinin kabuln Allahtan mit eder. Yine bir adam da kt amel iler, sonra tevbe eder, affa nail olacan mit eder. ncs ise yalanc adamdr, gnaha devam eder ve ben affa nail olacamdan mitv rm der. Kueyr, er-Risale, s.132. 1520 rad, vr. 16a. Temennyi aklamak sadedinde u hadis-i erif calib-i dikkattir: eddd bn Evs (r.) anlatyor: Raslullah (s.) buyurdular ki: Akll kimse, nefsini muhsebe eden ve lmden sonras iin alandr. Aciz de, nefsini hevsnn peine takan ve Allahtan temennide bulunan kimsedir. Tirmiz, Kyamet 26, (2461).

337

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

atalete ve tembellie srklemesi ve cehd ve gayret sarf etme yoluna sevk etmemesi olarak izah eder.1521 Rec, kulun ibadet ve taatn gzelce yaptktan, ihlas ve takvaya sk skya sarldktan sonra Rabbinden kendisini affetmesini ve kendisinden raz olmasn ummasdr. mit ve arzu edilen bir eyin gereklemesi, gerekli artlarn yerine getirilmesine baldr. Bu mcibt yerine getirilmezse mit etmek, deil temenn etmek mevzu- bahstir. mit, ancak gereken artlarn ifasndan sonra sz konusu olabilir.1522 bn At da kulun imanndaki istikametinin salam olmas iin, havf ve rec arasnda olmas gerektiini, zira recya arlk verenin imannn zayflayacan, havfe arlk verenin de mit sizlie deceini ifade eder. 1523 Shreverd, recy temellendirmek iin u hadis-i erifleri nakleder: Raslullah (s.), bir hadis-i kudsde Cenb- Hakk: Kalbinde hardal tanesi arlnda iman olan, cehennemden karn. der. Sonra da: zzetim ve Cellim hakk iin gece ve gndz bir an bile olsa Bana iman edeni, Bana iman etmeyenle bir tutmam.1524 buyurur. Rivyet edildiine gre, bedev bir Arap, Hz. Peygamber(s.)e gelerek: Mahlkt hesaba ekecek kimdir? diye sordu. O da: Allah Tebreke ve Tel
1521 Kueyr, er-Risle, s.132. Ate, slam Tasavvufu, s. 407. 1522 Kierkegaard da, rec konusunda yle demektedir: Umutsuzluk ekilde ortaya kar. Birincisi, bir benlii olduunun farknda olmayan umutsuz kiidir ki bu gerek umutsuzluk deildir. kincisi, kendisi olmaya umutsuz kiidir. ncs, kendisi olmak isteyen umutsuz kiidir. Umutsuz olan insan bu umutsuzluu kendi bana yok etmek isterse, ondan kamayacan ve abasnn kendisini daha derin bir umutsuzlua sokacan grecektir. Umutsuzlua den insan, kendi benliinden kurtulmaya alr. Bylece kendine ideal olarak dnd tipin ekline brnmeye gayret eder. diyerek, sanki tasavvufta mridin konumuna dikkat ekmektedir. nk havf ve rec makamnda bulunan slik, ancak eyhinin gzetiminde bir st makama kabilir. Kiergaard, Soren, lmcl Hastalk Umutsuzluk, ev.: Mehmet Mukadder Yakupolu, Ayrnt Yaynlar, stanbul 2001, ss. 21-9. 1523 Bolat, Ali, Ebul-Abbas bnAtnn Baz Tasavvuf Temel Kavramlara Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 312. 1524 Buhar , man, 15, Rikak, 35; Mslim, man, 148; Eb Davd, Libas, 63; Tirmiz, Fiten, 17; bn Mce, Zhd, 16.

338

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hazretleridir. cevabn verdi. Bedev: Bizzat Kendisi mi? diye sordu. Hz. Peygamber (s.): Evet cevabn verince, bedev hafife gld. Bunun zerine Hz. Peygamber (s.): Niin gldn? diye sordu. O: Muhakkak kerm olan olunca affeder, hesa ba ekince de msamaha gsterir.1525 cevabn verdi. Anlalaca zere, recnn temelini, Allah Telnn balamas ve affnn bykl oluturmaktadr. Kii kendi yapt yarm yamalak ibadetlerine ve hayr hasenatna bakarak hibir zaman mitvr olamaz. Ne zaman ki Allahn merhamet, gufran ve affna bakacak olsa midi artar ve kalbi rahatlar. te ilk nakledilen hadis-i erifte bu husus ifade edilmektedir. kinci rivyette ise, Allahn kerm olduundan hareketle hesaba ekerken kullarna kar msamahakr davranaca mjdesi verilmektedir. Bu da mminin mitvr olmasn salayacak bir unsurdur. Shreverd, (Mallarnz) Allah yolunda harcayn. Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayn.1526 yet-i kermesinde, kiinin kendisini elleri ile tehlikeye atmasn, kebir ileyen bir kulun, Artk ben helak oldum, bittim, bana amelim fayda vermez. demesi eklin de aklandn nakleder.1527 Shreverd, Mutarrifin Mminin havf ile recs tartlsa birbirine denk olurdu. eklindeki szn u ekilde aklar: Havf ve rec imn iin iki kanat gibidir. Allahtan korkan, kimse, midi kadar korku, Ondan mit eden de korkusu kadar mit sahibi olur.1528 nk, havfn gerei imandr, imanla da rec ortaya kar. Recnn gerei de imandr. Havf da gl

1525 Eb Dvd, Snnet, 23; bn Hanbel, c. I, 58, c. VI, 105. 1526 Bakara, 195. 1527 Shreverd, Avrif , vr.156a. 1528 Grbz Ahmet, Harabede Define, nsan Yay., stanbul 2003, s. 208.

339

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

imandan doar. Bu anlamda Hz. Lokman (a.s.)n oluna tavsiyesinde yle dedii rivyet edilmitir: Allahtan, Onun mekrinden emin olmakszn kork. Ondan recn, havfndan daha ok olsun. Bu nun zerine olu: Benim tek kalbim var. Bunu nasl baarabilirim? diye sordu. O da: Bilmiyor musun ki mminin iki kalbi vardr. Birisi ile korkar, birisi ile mit eder. nk ikisi de imann hikmetlerindendir. cevabn verdi. 1529 Grld zere Shreverd, havf da recy da imann bir gerei olarak kabul etmektedir. Hatta havf ve rec imann bir tezahrdr. Bu konuda o; Nefsini gnahlarn iinde gren kimsede korku hlinin rec halinden fazla olmas yarar. Havf ve rec imann artlarndandr. Havf ve rec kendisinden zail olan kimse kfirdir. 1530 demektedir. Anlald gibi Shreverd, korkunun ve midin inanan insann iki zelii olduunu dnmektedir. Eb Ali Ruzbr de konu ile alakal olarak Havf ve rec bir kuun iki kanad gibidir. Kuun iki kanad birbirine denk olunca, rahat uabilir. demitir.1531 Havf ehli, rec sayesinde kalblerine gelen bu ferahlk ve rahatlamadan dolay, helak olup akllarnn balarndan gitmelerinden kurtulmaktadrlar. Zira havf ve rec, gece ve gndz gibidirler. Gndzn gzellii, ancak gecenin karanl ile anlalmaktadr.1532 Rec ile havf, kulu frenleyen iki dizgin gibidirler. Kiiyi her

1529 Shreverd, Avrif , vr.161a. 1530 Shreverd, rd, vr. 16a. 1531 Shreverd, Avrif , vr.161a. 1532 Serrc, el-Lma, s. 57.

340

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

zaman ve her ite dorulturlar. Recnn almeti, kulun gc yettiince ibadete ynelmesi, havfn almeti ise, kulun btn aykr davranlardan kanmasdr. 1533

8. FEN VE BAK Fen Arapa kkenli bir kelime olup, lgatte fn olmak, yok olmak, lmek, kulun kendi amelini grmemesi, kulun kendi irdesine gre deil, Allahn irdesine gre hareket etmesi, hilik, geici olmak, helak, zeval, lm gibi anlamlara gelmektedir.1534 Bak ise bki kalmak, varolmak, yaamak, son bulmamak, yok olmamak, devaml olmak, kt huylarn yerine iyilerinin gelmesi, Allahn sfat ve vasflaryla sslenmesi, fen olunan varlkla birlikte veya onda yaamak gelmektedirler.1535 Fen kelimesi f harf -i ceriyle, bak kelimesi ise bi harf -i ceriyle kullanlr. Bu durumda fen an bir eyden geri durmak, o eyi unutmak ve o eyin gibi manalara

1533 Slem , Tisatl-Ktb, Derectl-Muamelt, s.24; a.m., Kitb Slkil-rifn, s.159. 1534 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 517; bn-i Manzr, Lisn, c.XV, ss.164-5, c. V, ss.3477-3478; bn-i Fris, Mucem, c.IV., s. 453; Tehnev, Kef, c. II, s. 1157; el -Crcn, et-Tarft, s.217; elFrzbd, el-Kmusul-Muht, s.1704;el-Mnv, et-Tevfk, s.565; Safer Baba, Tasavvuf, s. 71; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 905 -6; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.704; Komisyon, el-Mncid, s.597; Uluda, TTS, s. 175; Cebeciolu, TTDS, s. 267. 1535 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 73; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 138; bn -i Manzr, a.g.e., c.XIV, ss.79-81; Tehnev, Kef, c.I., s.159; el-Crcn, et-Tarft, s.343; el-Frzbd, elKmusul-Muht, s.1631;el-Mnv, et-Tevfk, s.139;Saf er Baba, Tasavvuf, s. 25; Sud, elMucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 201 -203; Abdl-Mnim el-Hfn, MevsatsSfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 669; Komisyon, el -Mucemul-Vast, s.66; Uluda, TTS, s. 90; Cebeciolu, TTDS, s. 80; Ensr, Abdulhak, eriat ve Tasavvuf, ev.: Yusuf Yazar, Rehber Yay., Ankara, 1991, s. 55.

341

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bilincinde olmamak anlamnda; Bak bi ise, bir eyle birlikte, yada onda yaamak anlamda kullanlr.1536 Fen, kulun haz ve arzularn kaybetmesi, nesnelerin sfnin gznden silinmesi, iinde kendini yok ettii varlkla megul olduu iin eyadan da fn olmas manasna gelmektedir.1537 Tasavvuf anlayta fen; nefsin kt sfatlarnn yok olmasdr. Meydana gelen hale teslim olmak veya ona engel olmaya almamaktr. Fen, kulun fiillerinde , kendisinin Allah ile kaim olduunu idrak ederek kendini grmekten fn olmasdr.1538 Fen, aslnda hilie ulama ve yok olma anlamlarnda kullanlr. Fakat bu hilik, Hind mistisizmi ve dier mistik retilerdeki anlamda deildir. Hind mistisizminde hilik, feny ifade ederken, slam Tasavvufunda kul hibir zaman hi olmaz; hiin yerine Allahn sfatlar geer. 1539 Bunun anlam ise kulun, insan olarak tad sfatlar ve huylar terk ederek, fenya er erek, kamil hale gelir, olgunlar. Bu terk ettii kt sfatlarn ve ahlakn yerini ilah sfatlar veya ilah huylar alr. Hind mistisizminde olduu gibi, yoklua gidi, yokluk, hilik sz konusu deildir. Aksine ahlak yenilenme ve terakk ve ykselme sz konusudur.
1536 Ensr, Abdulhak, eriat ve Tasavvuf, ev., Yusuf Yazar, Rehber Yay., Ankara 1991, s.55; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 124 . 1537 Kbr, Fevih,s.119; Slem, Kitb Slkil-rifn, s. 167; Guenon, Rene, slam Maneviyat ve Taoculua Toplu Bak, s. 52; elik, sa, Vuslata Davet, nsan Yay., stanbul 2004, ss. 46-7; Gnaydn, Yusuf Turan, Ahmet Remzi Efendinin Reh -Nm-y Mrifet Tercmesi, lmi Akade mik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, s. 260; Demirci, Mehmet, lmdeki Hayat (Tasavvuf Dncesinde lm), lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y. 2, sy. 4. s. 10. 1538 Serrc, el-Lma, s.292; Kelbz, Taarruf, ss.182 -192; Kueyr, er-Risle, s.67; Hucvir, Keful-Mahcb, ss.365-371; Slem, Tistl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 167; Kn, Mucem, s. 365; Uluda, TTS, ss.188-189; Cebeciolu, TTDS, ss.267-268; Kara, Mustafa, Fen, TDVA, stanbul 1995, c.XII, ss.333-5; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 196; Demirci, Mehmet, smail Hakk Bursevnin Ecvibe-i Hakkyyesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 200 3, y.4, sy. 10, s. 32. 1539 Uluda, TTS, ss.188-189; Cebeciolu, TTDS, ss.267-268; Kara, Mustafa, Fen , DA, c.XII, ss.333-335.

342

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Serrc (.378/988), beeriyetin yok olmas dncesinin yanlln u ekilde ifade eder. Bazlar insann bedeni zayfladnda beeriyetini kaybedeceini ve ilah sfatlarla donanacan zannederek, yeme ve imeyi terk etmilerdir. Ancak bu hatal bir anlaytr. Zira siyah rengin siyahtan, beyazn beyazdan bir para olduu gibi beeriyet de insandan ayrlamaz. Sadece beeriyet ahlak, ilah hakikatlerden gelen gl nurlarla deiebilir.1540 slam tasavvufunda, hi makamna gelen sf, beer huy ve sfatlar terk ederek Allahn sfatlaryla bezenir. O halde fen, kulun olgunlaarak kemale erimesini ifade etmektedir. 1541 Cneyd-i Badd (.297/909), feny Kulun Allah iin yapt ileri grmekten fn olmas,1542 diye tarif etmitir. yine o,: Fen beer ve nefsn vasflarn btn ile susturulmas, tm varln Cenb- Hakkla megul

olmasdr.1543 diye aklamtr. Kelbz (.380/990) ise Fen, kulun nefsn haz ve arzulardan fn olmas ve temyiz zelliini kaybetmesidir.1544 demitir. Harrz ise feny Fen, Hakkta yok olmak, bak ise yalnz Hakk ile beraber bulunmaktr.1545 diye tarif etmitir.

1540 Serrc, el-Lma, s. 543. 1541 Serrc, el-Lma, s.292; Kelbz, Taarruf, ss.182 -192; Slem, Tisatl-Ktb, s.131; Kueyr, er-Risle, s.67; Hucvir, Keful -Mahcb, ss.365-371; Slem, Tistl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 167; Kn, Mucem, s. 367; Uluda, TTS, ss.188-189; Cebeciolu, TTDS, ss.267268; Kara, Mustafa, Fen, TDVA, c.XII, ss.333-5; Erkal, Alternatif Dnceler Szl, s. 53. 1542 Serrc, el-Lma, s.292. 1543 Shreverd, Avrif, vr.169a. 1544 Kelbz, Taarruf, s.182. 1545 Shreverd, Avrif, vr.169a.

343

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kueyr (.465/1072) ise, sflerin fen sz ile insandaki kt sfatlarn yok olmasna, bak sz ile de insann gzel vasflar edinerek bunda devam etmesine iaret ettiklerini kaydeder. 1546 Kueyr (.465/1072), feny e 1547 ayrr: 1. Kulun kt sfatlarn terk ederek fn olmas.Birinci fen. 2. Hakk temaa eden kulun Hakkn sfatlarndan da fn olmas. kinci fen. 3. Hakkn varlnda yok olan kulun, kendi fensn grmesinde de fn olmasdr. nc fen. 1548

1546 Kueyr, er-Risale, s. 67; Kueyr, bu iki ksm vasflardan birinin kulda bulunmasn zaruri olarak grr. Ona gre, bu huylardan biri bulunmad zaman, behemehl dieri bulunacaktr. Bir kimse kt vasflarn dan fn olursa, gzel sfatlar o ahsta zuhur eder. Bir kimsede kt hasletler glip olursa, o kimsede iyi sfatlar tesirsiz bir ekilde gizli kalr. Kueyr, er-Risale, s.68. Kueyr fen trlerini u ekilde aklar: Bir kimse eriat dili ile yerilen fiillerini terk ederse, o ehvet ve nefsan arzularndan fn oldu denilir. Nefsn arzulardan fn olu nca ubdiyetindeki niyeti, kast ve ihlas ile bk kalr. Bir kimse kalbi ile dnyadan yz evirirse (zhd), o Dnyaya rabet etmekten fn olmutur denir. Dnyaya rabet etmekten fn olunca, inbesindeki (Allaha dnndeki samimiyet ve) sdk ile bkdir, denilir. Bir kimse huylarn dzeltmek iin urar da haset, kskanlk, kin, cimrilik, hasislik, hrs, kibir gibi nefsaniyetin bnl ve b enlii ile ilgili huylar kalbinden uzaklatrsa; o, Kt huylarndan fn oldu denilir. Kt huylarndan fn olunca ftvvet ve sdk ile (civanmertlik ve dorulukla) bk kalr. Bir kimse (taat, isyan, saadet, dallet gibi) hkmlerde tesirli olan (lh) kudretin cereyan tarzn mahede ederse, o Yaratklar zerinde halkn tesirini hesaba katmaktan fn oldu denilir. Eser ve olaylar Allahtan bakasndan vehmetme hlinden fn olursa Beer sfatlardan fn oldu ve Hakkn sfatlar ile bk kald denilir. Bir kimseyi hakikat sultan (ve Hakkn tecellisi) istil eder de, Allahtan baka olan eylerden (m sivllah) hibir eyi; ne madd bir varl ne de onun eserini, ne bir ekli ne de onun glgesini mahede edemezse; o, halktan fn oldu, Hak k ile bk oldu denir.Kueyr, er-Risale, s.68. 1547 Fennn eitleri u ekilde de izah edilmitir: 1.Fen fil-kusd: Kulun kendi irade ve arzusuna gre deil, Allahn irade ve isteine gre hareket etmesi, kendi iradesini Allahn iradesinde fn klma s ve yok etmesidir. Bu durumda slik, L mabde illallah, L maksde illallah ve L matlbe illallah der. 2.Fen fi-uhd: Allahtan baka bir ey grmeme, ak ve vecdin tesiriyle her eyi Allahn tecellsi olarak grmektir. L mehde illallah bu haldeki sliklerin szdr. 3.Fen fil-vcd: Varlkta fn olmak, her eyi Allah olarak grmek ve bilmek, bu hle zevkle ulamaktr. Bu mertebede bulunanlar, L mevcde illallah derler. Kueyr, er-Risle, s. 68; Serrc, Lma, s. 292. 1548 Kueyr, er-Risale, s.67. Ona gre kulun fiilleri, huylar (ahlak) ve halleri olmak zere deiik vasf vardr. Fiiller kulun iradesine dayanan tasarruflardr. Huylar insanda doutan bulunur. Fakat srekli bir tedavi ve terbiye ile deitirilebilir. Hller ise balang itibariyle (iradenin tesiri olmakszn lh bir hbe olarak) kula gelir, fakat ameller hlis ve temiz olduu nispette saflar (yani Allahn hibesi olan hlleri, kul ihlasl ameli ile daha da saf hle getirir). Hller bu bakmdan huy

344

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Fen ve baky, kt huylarn ve davranlarn yok olmas, yerlerini gzel huylarn ve iyi davranlarn almas eklinde tarif edebiliriz. Kulun kendi nefsn sfat ve vasflarndan syrlp kmas fen, Allahn sfat ve vasflaryla sslenmesi bakdr. Nefsinden fn olan Hak ile bk olduu gibi, Allahta fn olan da Allah ile bk olur.1549 Shreverd de feny, btn hazlardan syrlmak, hibir eye kar haz duymamak olarak tanmlar.1550 yle ki byle bir kimse kendisinden fn olduu, Cenb- Hakkla megul bulunduu iin btn eya ile alkasn kesmi olur.1551 Shreverd, fennn ardndan baknn geldiini syler. Baky ise, kulun kendisine ait olan eylerden fn ve Allah iin olan eylerle bak olmas eklinde tarif eder.1552 Shreverd, mutlak mnda feny, Allah Telnn emirlerinin kul zerinde kesin bir hkimiyet kurmas olarak aklar. Ona gre fen, Cenb- Hakkn btn tasarruf ve tecellleri ile kulun zerinde otorite tes is etmesidir.1553 Shreverd, feny zahir ve btn fen olmak zere ikiye ayrr:

(ahlk) gibidir. Zira kul kalbi ve iradesi ile ahlkn dzeltmek iin alp fen huylar kendinden defetmeye urarsa, Allah ona ahlkn gzelletirme imknn ltfeder. Bunun gibi kul, btn gcn sarf ederek amelinin temiz ve ihlasl olmasna devaml olarak gayret ederse, Allah ona hllerini saflatrmay, hatta tam ve mkemmel bir ekle getirmeyi ihsan eder. Kueyr, er-Risale, s.67 1549 Kueyr, er-Risle, s. 67; Serrc, el-Lma, s. 292; Slem, Tistl-Ktb, DerectlMumelt, s.33; a.m., Kitb Slkil-rifn, s. 167; bn Arab, Fen Risalesi, Ter: Mahmut Kank, z Yay., stanbul 2006, ss. 35-7; Uluda, Sleyman, Tasavvuf Terimleri, s. 175; Ayrca; Eric, Geoffroy, Sfsm: Love & Wisdom, Approaching Sfsm, World Wisdom, Inc, 2006, s. 60. 1550 Shreverd, feny, terk -i ihtiyar ve fiil-i ilahye vukfun ad olarak tanmlar.Shreverd, Avrif, vr.49a.; a.m., rd, vr.7a. 1551 Shreverd, Avrif, vr.16 8b. Shreverd, bu hale rnek olarak Amir b. Abdullahn u szn nakleder: Kadn m, yoksa duvar m grdm. Hi aldrmyorum. 1552 Shreverd, Avrif, vr.16 8b; a.m., rd, vr.7a. Kueyr de bu konuda ayn kanaattedir: Cehlinden fn olan, ilmi ile bk olur; ehvet ve arzudan fn olan, Allaha dn hli ile bk olur; dnyaya rabet etmekten fn olan, zhd ile bk olur; hev ve hevesinden fn olan, Allah Telnn irdesi ile bk olur. Dier btn sfatlar iin de ayni ey sylenebilir. Kueyr, er-Risale, s.67; Konunun farkl bir tarzda izah iin bkz: Hkelekli, Din Psikolojisi, ss. 327-8. 1553 Shreverd, Avrif, vr.169a.

345

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Zahir feny; Cenb - Hakkn fiilleri ile tecell etmesi ve ku lu, ahs irde ve ihtiyarndan arndrmas olarak tarif eden Shreverd, bu makama eren sfnin kendisine ve bakasna ait olan hibir eyi, onlara izafe etmeden, Cenb- Hakka ait tecelller olarak grdn ve btn muamelesine, bu grnn orannda Allahla devam ettiini kaydeder. Bu hale rnek olarak da fennn bu makamna erdirilen baz kimselerin gnlerce yiyip imediklerini duyduunu anlatr. Bu kimselerin, Cenb- Hakkn fiilinin kendilerine tecellsi ve istedii ve diledii gibi, kendisini doyuracak birisini gnderinceye kadar bu hl zere devam ettiklerini kaydeden Shreverd, bunu fennn ta kendisi olarak niteler. nk ona gre, byle bir kimse, Allahtan bakasna ait fiilleri ortadan kaldrmak suretiyle, yalnzca Cenb- Hakkn fiiline nazar ettii iin, hem kendisinden, hem de bakalarndan fn olmu ve bunlarn etkilerinden kurtulmutur. 1554 Shreverd, btn fennn ise; kulun bazen Cenb- Hakkn sfatlarn, bazen de zt tecelllerinin azametini mahede etmekle meydana geldiini dnr. Bu hale ulam bir sfnin i dnyasna btn ile Cenb- Hakk hkim olduu iin kendisinde ne nefisten gelen hcis, ne de eytandan gelen visvs kalr. 1555 Shreverd, fen makamnn gstergesi olarak kulun duygularnn

kaybolmasn art komaz. Ona gre baz kimselerde duygular kaybolabilir. Fakat bu mutlak olarak fennn sonular anlamna gelmez. 1556

1554 Shreverd, Avrif, vr.169a ; a.m., Futuht, vr. 7a. 1555 Shreverd, Avrif, vr.169a ; a.m., Futuht, vr. 7a. Shreverd, zahir ve btn feny u ekilde izah eder: rade hevnn en latif olan ksmdr. radenin fan olmas fen - zahirdir. Fen- btn, Hakkn vcudu ve mahedenin meydana getirdii nurun parltsyla, vcut ve varlk izlerinin yok olmasyladr ki, o da tecelli-i zt annda olur. Dnyada yaknin en stn derecesi budur. Cenb- Hakkn zatnn bizzat tecellisi ise ancak ahirette olacaktr. Bu tecelliyi mahede sadece Hz. Peygamber (s.)e Mira Gecesinde nasip olmutur.Shreverd, Avrif, vr. 49a. 1556 Shreverd, Avrif, vr.169a.

346

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, zahir feny, kalb ve hl shiplerin fens olarak, btn feny ise, hl ba zlp salverilen ve serbest braklan kimselerin fens olarak niteler.1557 Shreverd, fen ve bak hakknda hulasa mahiyetinde unlar kaydeder: Kendi ahs ve beer irde ve ihtiyarn terk ederek Cenb- Hakkn fiilini bekleyen kii fenya ermitir. lerinin teferruatnda bile gnln Allaha ynelterek her konuda Onun iznini bekleyen kii de fenya ermitir. Cenb- Hakk tarafndan ihtiyar kendisine iade edilen, bir izin veya fiil beklemeksizin diledii gibi irdesini kullanp, tasarruf yetkisi tannan kii de bak mertebesine ermitir. Bak makamna erien kiiyi, Hakk, halktan engellemez, halk da Hakktan engelleyemez. Fen hlinde bulunan kimse ise, Hakk ile halktan perdelenmitir. 1558 Grld zere Shreverd, feny kiinin kendi irade ve ihtiyarn terk ederek, Allahn fiilini beklemek olarak grmektedir. Baky ise, kulun iradesinin Hakk tarafndan kendisine geri iade edilmesi ve onun da bir izin kendisince tasarrufta bulunduu makam olarak tarif etmektedir.
1559

beklemeden

1557 Shreverd, Avrif, vr.169 b; a.m., Futuht, vr. 7a. 1558 Shreverd, Avrif, vr.169 b. 1559 Fen ve bak halinin izah sadedinde Shreverd u aklamay yapar: ahs tedbiri terk etmek, kiinin kendisini Cenb- Hakkn irdesinde yok etmesi ve fenya ermesi demektir. Kulun tedbir ve ihtiyarna sahip olmas, Allahn kuluna kendisi ile tasarruf edebilecei bir ihtiyar ve tercih kabiliyetini vermesi demektir. Yaptn Hakkla yapan, dndn Hakkla dnen ve Onun emir ve yasaklarna aykr ufack bir eye ynelemeyen kimsenin durumu bak makamdr. Bu makam, kulun kendisinde var olan beer istek, temayl ve tavrlardan syrlarak her zaman Hakkla birlikte olan bir varla kavumasdr. Byle bir kulda, zerre kadar erilik kalmaz. Kullukla zahir ve btn dosdoru olur. lim ve amel, zahirni ve btnn mamur eder. Allaha kar itaat, ibdet ve iftihara sarlarak her an Cenb - Hakkn huzurunda bulunduuna inanan ve ona gre davranan bir nefs ile Allaha yaknlk (kurbiyyet) duyma makamna yer leir.Shreverd, Avrif, vr.157a.

347

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

9. SABIR Arapa bir kelime olan sabr, lgatte, tahamml etme, direnme, birini bir eyden engelleme, hapsetmek, tutmak, alkoymak, dayanmak, elem ve belalara ikyeti terk etmek gibi manalarna gelir.1560 Tasavvufta ise sabr; baa gelen musibetlerden dolay Allahtan baka hi kimseye ikyeti olmamak, szlanmamak, yaknmamak ve kendine acndrmamak demektir. Kul, karlat sknt ve belalarn verdii znty sadece Allaha arz eder ve Onun inyetini ister.1561 Sabr, benliin zorluklara tahammldr. 1562 Sabr, mtaklaryla beraber Kurn- Kerimde altm dokuz yerde gemektedir.1563 Slem (.412/1021)ye gre sabr, baa gelen bela ve musibetlere dayanarak onlardan lezzet almaktr. nsanlarn ounun bildii sabr, aslnda tasabbur (zoraki sabr)dur. Asl sabr bela oklarna hedef olup lezzet almaktr. 1564

1560 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 375; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 474 ; bn-i Manzr, Lisan, c.IV, ss. 437-42; bn Fris, Mucem, c.III, s.329; Asm Efend, Kamus, c.II, s.458; Tehnev, Kef, c. II, s. 823; el-Crcn, et-Tarft, s.172; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, ss.541; el-Mnv,etTevfk, s.447;Abdl -Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 824-5;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s. 506; Komisyon, el-Mncid, ss.414-415; bn Kayim el-Cevziyye, Uddets-Sbirn ve Zahiret-kirn, (Sabredenler ve kredenler),Ter: Zeynelabidin Tatlolu, nsan Yay., stanbul 2003, s. 15. 1561 Serrc, el-Lma, s.47; Kelbz, Taarruf, ss.143 -144; Kueyr, er-Risle, s.183; Kbr, Usl-i Aere, s.63-4; Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 159; Gazl , hy, c.IV, s.80; Hac Bekta Veli, Maklt, s.56; Kn, Mucem, s. 246; Ate, slam Tasavvufu, s. 300; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 131; Eraydn, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss.165 -166; Ylmaz, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss.179-181; Kara, Tasavvuf ve Tarkatlar, s.108; Cebeciolu, TTDS, ss. 529-30. 1562 Sabr hakknda geni bilgi iin Serrc, el-Lma, ss.47-8; Kelbz, Taarruf, s. 94; el -Mekk, Ktul-Kulb, c. I, s.324; Gazl, hy, c. IV, s. 80; Kueyr, er-Risle, ss. 183-8; Kn, Mucem, s. 246; Abdlkdir Geyln, Fethur-Rabbn, s. 30; ztrk, Mustafa, bn Czeyin Tefsirinde Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, ss.208 -9. 1563 Bakara,45,153,175; l-i mrn, 120,125,186. 1564 Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 159; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 269.

348

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Cneyd-i Badd (.297/909)ye gre ise sabr, yz hi ekitmeden acy yudum yudum iine sindirmektir.1565 Yine Cneyd-i Badd (.297/909)ye sabrn ne olduu soruldu. Dedi ki: Zorluk ve sknt zaman geinceye kadar, rzk skntsna Allah iin tahamml gstermektir.1566 Sehl ise Sabr, felketler karsnda kurtuluu Allahtan beklemektir. demitir.1567 Eb Ali Dekkk (.405/1014), sabr yle tanmlar; Sabrn tarifi ve snr takdire itiraz etmemektir. 1568 Znnn (. 245/859) yle demitir: Sabr, muhalefetten uzaklamak ve belalar ve skntlar oaldnda sakin olmak ve maiet meydannda fakirlik reklendiinde istina hlini izhar etmektir.1569 Sabr nimet ile sknt hllerinin ikisinde de gnl ho tutarak aralarnda ayrm gzetmemektir. 1570 Bazlar ise, sabr bela geldiinde ikyet etmemektir, demilerdir. 1571 Safer Baba da sabr, acya katlanmak, onu geirmek iin mukavemet etmektir ki her ferahn , her muvaffakiyetin anahtardr. diyerek tanmlar. 1572 Sabr; tidli muhfaza etme, tahamml gsterme, acya katlanma, sknt ve meakkatlere kar soukkanllkla mukvemet etme, akln ve dnin gsterdii yolda sebt etme mnlarna gelir. mam Nevev u aklamay yapar; Sabr, nefsi

1565 Kueyr, er-Risle, s.183; rd, vr.19b. 1566 Serrc, el-Lma, s. 48. 1567 Shreverd, Avrif , vr 159a; Kelbz, Taarruf, s.143.

349

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

emredilen eyleri yapmaya mecbur klmaktr. Bu da ibdetlerin meakkatlerine, bellara ve gnah dndaki zararlara tahammlle gerekleir. 1573 Gnmz psikolojisi asndan sabr, inancn zdr. Sabr, tasavvufi hayatn bir tr anahtar durumundadr.1574 Sf, kt ykc duygularn durdurmada hep sabr kullanr. huzur ve ahenk bu ekilde temin edilir. 1575 Shreverd, ise sabr, kazann ve kaderin cilveleri karsnda ikyeti terk etmek suretiyle nefsi hapsetmek olarak tanmlar. 1576 Shreverd, sabrn eitleri1577 hakknda Eb Ali Dekkak (.405/1014)dan u nakilde bulunur: O yle demitir: Sabr eitli ksmlara ayrlr: Kiinin kendi yaptna sabr, kiinin kendi yapmadna sabr. Kiinin kendi yaptna sabretmek de iki ksma ayrlr: Allahn emrettii eyi yapmaya 1578 ve Allahn nehy ettii eyi terk etmeye sabr gstermektir. Kiinin kendi yapmadna sabr ise meakkat olan hususlarda Allahn hkmnn bir neticesi olarak insana gelenlerden doan skntlara sabretmektir.1579

1568 Kueyri, er-Risle, s. 188. 1569 Shreverd, rd, vr. 19b. 1570 Shreverd, rd, vr. 20a. 1571 bn Kayim el-Cevziyye, Uddets-Sbirn, s. 17; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbisSfiyyeti, ss. 40, 57. 1572 Safer Baba, Tasavvuf Terimleri, s.240. 1573 Kaya, sve-i Hasene, c.I, s. 1574 Martin Heideggere gre de sknt tam ayrdedici rh halidir. Bu ruh hali insan deimez snrll ile yz yze getirerek, dnyann korkunluunu aa karr. Yine sknt, insann snrll gibi, onun geiciliini de aa karr. Yani onun lmln ortaya karr. Frank Magill, Ekzistansiyalist Felsefenin Be Klasii, Dergah Yaynlar, stanbul 1992, s. 57. 1575 Sayar, Sf psikolojisi, s. 25 -6. 1576 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 19. vr. 1577 Sabrn eitleri hakknda geni deerlendirme iin bkz:bn Kayim el-Cevziyye, UddetsSbirn, ss. 23-54; Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 159. 1578 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 12a. 1579 Shreverd,rd, vr. 19b.

350

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd sabr, farz ve fazilet olmak zere iki ksma ayrr. Farz olan sabr, farzlar ed ve haramlardan kanmak iin gsterilen sabr olarak nitelendiren Shreverd, fazilet olan sabr ise; fakra kar gsterilen sabr, felketle ilk karlaldnda sca scana gsterilen sabr, al ve glkleri gizlemek, ikyeti terk etmek iin gsterilen sabr, fakirlii gizlemek iin gsterilen sabr, lh ltuf ve kerametleri, yetleri ve ibretleri grmeyi salamak iin gsterilen sabr1580 olarak tarif eder. 1581 Grld gibi Shreverd, farz olan evamir-i lahiyyeyi yerine getirme ve haramlardan uzak durma hususlarndaki sabr farz olarak kabul etmektedir. nk farzlar terk haram olduu gibi, nehylerden kanmak da farzdr. Bu durumda, farz fa ve haramdan ictinab farz olmaktadr.1582 Bunlar gerekletirmek ise, gerekten cidd bir sabr gerekli klmaktadr ki bu sabrn hkm de farzdr. 1583 Shreverd, bel1584 ve musibetler ve benzeri durumlar iin gsterilmesi gerekli olan sabr fazilet olarak grmektedir. Bu anlamdaki farkllk gerekten mhimdir. nk fazilet olan sabr, farz olan sabrla ayn kategoride

deerlendirmemiz insanlara kaldramayacaklar bir yk yklemek olacaktr. Mminler farz edaya ve haramlardan kanmaya mecbur olduu halde1585 bela ve

1580 Shreverd, Avrif , vr 155a. 1581 Shreverd, nefsin holand her eye kar direnmeyi sabr olarak niteler. Mrd in sermayesi nefsin holand herkese sabr gstermektir. Zaruret ve fakirlik halinde bana gelecekleri rza ve sabrla karlar. Az olsun ok olsun nefsinin holand hususlarda muarzay ve iste meyi terk eder. rad, vr. 37b; Ayrca bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 55. 1582 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 12a. 1583 Kbr ise sabr, Nefsin alkanlk larna kar direnme olarak tarif eder.Kbr, Usl -i Aere, s.64. 1584 Uluda, Sleyman, Bel, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 380. 1585 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 8a.

351

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

musibetlere sabretmek farz klnmamtr.1586 Bu hal sadece kiinin nakslna iaret saylr. Shreverd, bu saylan eitlerden baka, ilah hukuka riyet ve menf htrdan kurtulmak iin, Allaha kar gsterilmesi gereken, bir baka sabr trnden daha bahseder. Sabrn farz ve fazilet olan eitleri pek oktur, insanlarn o u sabrn bu ksmlarn yerine getiriyor fakat, murakabenin shhati, lh hukuka riyet ve menf hvtrdan kurtulmak iin Allaha kar gsterilmesi lzm gelen sabr yapamyorlar.1587 diyen Shreverd, bu tr sabrn genel olarak ihmal edilen ve hatta farknda olunmayan bir sabr eidi 1588 olduunun altn izer. Shreverd, nimetlere kar sabr da sabrn bir eidi sayar.1589 Ona gre bu sabr, verilen nimetleri Allaha isyanda kullanmamak eklinde yerine

getirilmelidir.1590 Bu konuda Shreverd, Sehl b. Abdullahn yle dediini nakleder: Afiyet ve iyiliklere kar sabretmek, bel ve musibetlere kar sabretmekten daha gtr.1591 Yine Shreverd, Ashb- Kirmdan bazlarnn da, Sknt ve glklerle imtihan edildik sabrettik ama, bolluk ve genilie mptel olduumuzda sabredemedik. dediklerini1592 sabrn niteliini anlatmak zere nakleder.

1586 arc, Mustafa, Musibet, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, ss. 255 -6. 1587 Shreverd, Avrif, vr 155a-b. 1588 Sabr eitleri hakknda bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 159. 1589 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 51a. 1590 Shreverd, Makmtl-Erban, 26b; a.m., Avrif, vr 155b. 1591 Shreverd, Avrif , vr 155b. 1592 Shreverd, Avrif, vr 155b.

352

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Rza ve gazapta orta yola riyet, insanlarn vgsne kar direnme, bel ve musibetlere tahamml iin gsterilen sabr da sabrn eitlerindendir. diyen Shreverd, bu szleriyle itidalin bir sabr eidi olduunu vurgulamaktadr. Kurn- Kerim, mmet-i Muhammedi vasat bir mmet olarak niteler.1593 Bu hale ulamak iin kiinin sabr gstermesi gereklidir. Shreverd, sabrn en zor eidinin ne olduu ile ilgili konuyu izah etmek iin u hadiseyi nakleder: Adamn biri iblnin nnde durmu ve Sabrllar iin katlanmas en g olan sabr hangisidir? diye sormu. ibl: Allah iin sabr. Adam : Hayr demi. ibl: Allah ile birlikte sabr. demi. Adam, Bu sefer de olmad demi. ibl: Pekiyi onun hangisi olduunu sen syle. demi. Adam: Allahtan ayr kalmaya sabr! cevabn verince ibl, yle bir bard ki az kalsn cann verecekti. 1594 Shreverd, bu olay yle yorumlar: Sabrllar iin dayanlmas en g sabr eidi olan es-Sabr anillah, mahede makamlarnn en yksek derecelerinde meydana kar. Kul bu makamda Cenb- Hakktan ve Onun azametinden utanr. Huzr- lhde bulunmann hassasiyetini hisseder. Basireti, Rabbinden utancndan erimi, ezilmi ve bzlm hle gelir. lh feyz ve bereket mevkilerinde varl kaybolur. Hakkn

tecellilerindeki azameti hissetmesinden dolay kendini gizlemeye ve kaybetmeye alr, ite bu tr sabr, sabrn en zor olanlarndandr. nk es-Sabr anillh,
1593 Ve ite byle, sizi ortada yryen bir mmet kldk ki, siz btn insanlar zerine adalet rnei ve hakkn ahitleri olasnz, Peygamber de sizin zerinize ahit olsun. Daha nce iinde durduun Kbeyi kble yapmamz da unun iindir: Peygamber'in izince gidecekleri, iki kesi zerinde geri dneceklerden ayralm. Bu i elbette Allah'n hidyet ettii kimselerin dndakilere ok ar gelecekti. Bakara, 143. 1594 Shreverd, Avrif , vr 159a.

353

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hakkn cell tecelllerinin gereini yapmak iin mevcut hlinin devam ettirilmesini ister. Ruh da, basiretinin Hakkn ceml tecelllerinin nuru ile srmelenmesini arzu eder. Nefs, sabrn btn eitlerine kar direndii gibi, ruh da Allahtan sabra kar gelir. Allahtan uzak kalmaya sabrn zor olmasnn sebeplerinden biri budur. 1595 Anlalaca gibi Shreverd, sabrn derun bir ok mertebelerinden bahsetmektedir. Ruhunun, Cemal tecellilerinden nasibini almay istemesine ramen, celal tecellilerinin tesiri ile basireti erimi bir halde bulunan kulun, Allahtan ayr kalmaya kar gsterdii sabr gerekten de en zor sabr eididir. Shreverd, sabrn en faziletlisi olarak, himmet ve gayreti btnyle Allaha ynelik olarak bulundurmay, kalbi sdk bir murakabe ile gzetim altnda tutmay ve onun dk hatrlarla ilgisini kesmeyi grr. 1596 Gerekten de btn himmeti Allaha ynelik bulundurmak demek, evmir-i lahiyyeyi canla bala yerine getirmeye hazr olu demektir. Kalbi sadk bir murakabe ile daima kontrol altnda tutmak ise nefsin ve eytann vesveselerine kar daim uyank bulunmak ve haramlara kar teyakkuz halinde durmak demektir. Yine kalbini muvafk olmayan hatrdan uzak tutulmaya almak da onun selameti asndan mhim bir hadisedir.1597 Kiinin bu durumlarn devamna gsterecei sabr, kendisini haramlardan ve havtrdan uzak tuttuu gibi, farzlar da edaya hazr halde bulunduracaktr. u halde bu sabrn en faziletli sabr olmas tabiatyla gerei yanstan bir tespittir.

1595 Shreverd, Avrif , vr 159a. 1596 Shreverd, Avrif, vr 155a. 1597 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, s. 41, 65, 82.

354

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, tevbenin ancak gerek bir mchede ile sahih olacan belirttikten sonra, kulun, mchedesinde muvaffak olmasnn artnn da ancak sabr olduunu ifade eder. Ona gre mchede ancak sabrla tamamlanr.1598 Slik sabredince mcahedesinde baarl olur. Bu mcahede ise slikin tevbesinin sahih olmasn temin edecek en mhim unsurlardandr. Shreverd, sabrn azlnn, nefsin kt huylarndan, iyiliklere kar direnmesi ve isyan etmek istemesinden kaynaklandn dnr. Bunun aresi olarak da Tevbe-i nashu iaret eder. Tevbenin nefsi yumuatacan ve bu suretle de ondaki tabii zellik ve ktlkleri ortaya kararak onu tedavi edeceini ifa de eder. nk nefs, mura kabe ve muhasebe ile saflar, hev ve hevese tbi olmakla tutuan atei sner. Btn bunlar ise ancak ciddi ve sadk bir sabr ile mmkn olabilecek hallerdendir.1599 Shreverd, Her eyin bir z vardr. nsann z akl, akln z de sabrdr. eklindeki sz u ekilde aklar: Sabr, nefsi olgunlatrr. Bu olgunlukla nefs yumuar ve sabr, sabreden kiide alp verilen nefes gibi dolamaya balar. Kii, zahir ve batin her trl menf, mekruh ve ktlklerden saknmak iin sabra muhtatr. lim yol gsterir, sabrsa bu yolu kabul eder. Sabrn kabul olmakszn, ilmin yalnzca yol gstermesi pek fayda salamaz. Zahirde ve btnda yneticisi ilim olan kiinin bu durumu, ancak sabr kendisine mesken ve makam olmas ile tamamlanr. lim ve sabr, rh ile ceset gibi

1598 Shreverd, Avrif , vr 155a. 1599 Shreverd, Avrif , vr 155b; bu anlamda Slem de sabrn etkisinden bahsetmitir.Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 159; Jaspers de, ac ekmeden dolay varolu uyanr diyerek, bel ve musibetin insann gerek benliini bulmasna vasta olacana dikkatleri ekerek, sabrn kiinin tekamlndeki rolne iaret etmektedir. Jasper, Felsefeye Giri, s. 121.

355

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

birini dierinden ayrmak mmkn olmayan iki ana unsurdur. Her ikisinin de asl ve dayana akldr. Her ikisi, kaynaklar bir olduu iin birbirinin akrabasdr. Akl, sabrla nef se hkim olur, ilimle de ruha doru ykselir. limle sabr, her biri kendi yerinde sapasalam durduu srece rh ile nefs arasn da bir berzah, bir ayrc roln oynarlar. Bu konuda, gerek bir itidal ve apak bir adalet vardr. 1600 Grld zere Shreverd, kiinin, zahir ve batin her trl menf, mekruh ve ktlklerden saknmak iin sabra muhta olduunu, kiinin kalbinde olan ilmin yol gsterici olduunu, sabrn ise bu yolu kabul edeceini, bu sabrn kabul olmakszn ilmin yalnzca yol gstermesinin pek fayda salamayacan ifade etmektedir. Zahir ve Batn, her halde ilimle hareket eden kiinin bu halinin teyid edilip tamamlanmas iin ilmin gereklerini ifada sabrl olmas gerekir. Shreverd, ilim ve sabrn dayanann ve aslnn akl olduunu dnr. Gerekten de akl olmayann ilmi olamayaca gibi ilmi ve akl olmayann da sabr olamaz. Sabr ancak akll kiinin krdr. Akl nefse ancak sabr sayesinde hakim olur. 1601 Shreverd, sabrn fazileti sadedinde Ancak sabredenlere, mkfatlar hesapsz olarak denecektir.1602 yetinde herkesin cretinin ve mkafatnn mahdd ve snrl olduu halde, sabredenlerin ecrinin, sonsuz ve hesapsz olacan izah eder.1603 Mkafatnn hesapsz olarak verilecek olmas sabrn faziletini anlatmaya kafidir. 1604

1600 Shreverd, Avrif , vr 159a. 1601 Bu manada, Cneyd-i Badd (.297/909) yle demitir: Muhakkak Cenb- Hakk mminlere iman; imana akl; akla da sabr bir ltuf olarak ihsan etmitir. man, mminin; akl, imann; sabr da akln ss ve znetidir. Shreverd, Avrif , vr 159b. 1602 Zmer, 10. 1603 Shreverd, Avrif , vr 159a. 1604 Sabrn fazileti hakknda brahim b. el-Havvas u iiri sylemitir: Eziyetlerin btnnden korkarak bir ksmna sabrettim. Nefsimi sabrszlk yznden decei hatdan korudum da ylece deeri ykseldi. Nefsim pek ho olmayan bu eziyetlere alncaya kadar,

356

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ayn cmleden olarak, Cenb- Hakk, Peygamberimiz (s.)e: Sabret, Senin sabrn ancak Allah (n yardmy)ladr. Onlara da zlme. Kurduklar tuzaklardan da skntya dme.1605 eklindeki hitabn, Allahn sabr, kendi ztna izafe etmesi olarak yorumlar. Shreverd, sabredenleri de makamlarna gre e ayrma taraftardr. O, bu dncesini, Ebul-Hasan b. Salimin u szleriyle dile getirir: Sabredenler mutasabbr, sbir ve sabbr (sabr) olmak zere eittir. Mutasabbr; Allahta sabreden kiidir. Bir defa sabreder. Dierinde sabretmez. (Sabrda sknt eken kimsedir.) Sbir: Allahta ve Allah iin sabreden ve asla sabrszlk gstermeyen kiidir. Fakat az da olsa zaman zaman ondan ikyetler vuku bulabilir. Sabrszlk gstermesi mmkndr. Sabbr (sabr) sabr, Allahta, Allah iin ve yalnz Allahla olan kiidir. (Sabrn hayatnn ak iinde daim bir uur hline getirendir.) Byle birinin bana btn felketler gelse, yine de bir an bile sabrszlk gstermez. Cenb- Hakka kar durumu ynyle onda, zerre kadar deiiklik olmaz.1606

onlara katlanmaya altm. Eer bu ezalara dayanmaya almasaydm nefsim buna dayanamazd. Dikkat edin, zillet ve tezelll veren eylerle izzet bulan ve eref kazanan nice nefs vardr. Mal mlk sahibi olmak iin: Benden isteyin diyen Allah'tan bakasna el atm zaman, zarar eder, helak olurum. Btn gcmle bu bellara sabredeceim. nk sabrda izzet ve ycelik vardr. Ne kadar az olursa olsun, bana verilen dnya ve dnyalma raz olacam. Shreverd, Avrif , vr 159b. 1605 Nahl, 127. 1606 Shreverd, Avrif , vr 159b.

357

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu anlamda sabr ile tasabbur arasnda da fark vardr. Sabr, nimet ile sknt hllerinin her ikisinde gnl ho tutarak, aralarnda ayrm gzetmemektir. Tasabbur ise skntnn arln hissetmekle beraber bela ile sakin olabilmektir.1607 Shreverd, Sehlin Sabr, sabrda da sabretmektir. eklindeki szn u eklide yorumlar: Yani, iinde bulunduu halden k yolunu beklememen demektir.1608 Nitekim Cenb- Hakk: Antlama yaptklar zaman antlamalarn yerine getirenler; sknt, hastalk ve sava zamanlarn da sabredenler, ite doru olanlar onlardr, (Allahn azabndan) korunanlar da onlardr. 1609 buyurmutur. Grld zere bu, sabrn, daha derin bir boyutudur. Kii karlat olumsuz duruma diren gsterir, fakat bir an evvel de bu durumdan kurtulmak ister. te bu hal onun sabrna sabretmediinin almetidir. Ancak kii sabreder ve bu olumsuz halin kendisinden gitmesini ve kurtulmay da bekleyip gzlemez. te bu durumda sabretmi ve sabrna da sabretmi demektir. 1610 Sabr, dinin tevik ettii ahlak ve rhn bir sfattr. Allha mnn bir tezhrdr.1611 Sabrn gyesi, beklenmedik olaylar ve iine dlen glkler

1607 Shreverd, rd, vr. 19b. 1608 Shreverd, Avrif , vr 159a. 1609 Bakara, 177. 1610 Bu manada ibl, Ak ve evkin elemi, ayrln korkusundan dolay, seven kiinin sesi kendisine ve evresine zarar veriyor. Sabr buna katland. Sabr da bu sabrdan yardm istedi. Bu yzden seven kii, Allaha: Senden sabr iin de sabr istiyorum, diye bard. Shreverd, Avrif , vr 159b. 1611 Hazreti Mevln (.672/1273) da sabrn imandan kaynaklandn u msralar ile izah etmitir. Sabrn sonundaki ferec ferah kalbe imandan gelir. mandaki zaaf, mitsizlik ve karn ars dr.Sabr, imanda ba tc olur. Sabr olmazsa iman da olmaz.Hz. Peygamber buyurdu ki: Tabiatnda sabr olmayan kimseye Allah Keml-i iman vermemitir. Mesnevi, c.II, byt. 605.

358

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

karsnda tedirgin olmamak, tahamml gstermek ve panie kaplp uygunsuz bir harekette1612 bulunmamaktr. Ancak sabr; mahkmiyete, meskenete ve zillete rz olmak; haksz tecvzlere, insan haysiyetine glge drecek saldrlara katlanmak ve bunlara ses karmamak anlamna gelmez. nk mer olmayan eylere kar sabretmek ciz deildir. Bunlara kar fiil ve szl mcdelede bulunmak, eer bu mmkn olmazsa en azndan kalben buz etmek gerekir.1613 nsann kendi gc ve irdesiyle stesinden gelebilecei ktlklere katlanmas yada giderebilecei ihtiyalar karsnda lkayt kalmas sabr deil, acziyet ve tembelliktir. Sabr konusunu Hazreti Mevlanann sabrn nemini anlatan u beyitleriyle bitirelim: Lokman da dedi ki: Sabr da iyi nefeslidir, nerede bir gam keder varsa onun gidericisidir.

1612 Musibet karsnda insan skntsn baka insanlara anlatrsa sabrna halel gelip gelmeyecei konusu tartlmtr. Acaba insan bana gelen bela ve musibeti bakasna anlatmas sabra bir zarar verir mi? Bu mukadder soruya Dekkk (.405/1014), yle demektedir; ikyet etmeksizin baa gelen musibetleri aklamak sabra zt dmez Kueyr, er-Risale, 188, Bu dncesini ispat etmek iin Eyb (a.s.)n Bama musibet geldi Enbiy, 88, dediini nakleder. Aslnda bu yetin, mmetin zayflarnn nefes almalar iin bir ruhsat olduunu da ilave etmektedir. Kueyr , er-Risale, s. 188, Fakat Ankarav, sabr, kulun ikyetini Allahtan bakasna yapmamasdr, eklinde tanmladktan sonra, Eyub (a.s.) ile ilgili yetleri; ki yukarda zikrettiimiz yet ve bir de Ben onu sabreden ne gzel bir kul olarak buldum. O ilerinde daima Allaha ynelirdi. Sad, 30-31. Bu yeti zikrederek o, Allaha yaplan ikyetlerin sabrszlk demek olmayacan belirtmektedir. Ankarav, MinhaculFukara, s.269. Nitekim Ysuf Suresinde Hz. Yakub (a.s.)n hzn ve ikyetini kullara deil, sadece Allaha yapmas, insanlara ikyetlenmemesi eklinde olan sabra, sabr- cemil, yani gzel sabr denilmektedir. Gmleinin stnde sahte bir kan ile geldiler. (Hz.Yakub) dedi ki: Bilakis nefisleriniz size (kt) bir ii gzel gsterdi. Artk (bana den) hakkyla sabretmektir. Anlattnz karsnda (bana) yardm edecek olan, ancak Allahtr. Yusuf, 18. ( Hz.Yakub) dedi ki: Ben derdimi ve hznm ancak Allah Telya arz ederim, ve ben Allah Teldan sizin bilmeyeceiniz eyi bilirim. Yusuf, 86. 1613 Bu anlamda u hadise olduka calib-i dikkattir.Trk bnu ihb anlatyor: Bayram hutbesini okuma iini namazdan nceye alan ilk kii Mervandr. O, bu ie tevessl edince cemaatten birisi ayaa kalkarak: Yanl i yapyorsun, namazn hutbeden nce klnmas gerekir. dedi. Mervan: Artk o usl terk edildi. diyerek devam etmek istedi. Ebu Sadul-Hudr ortaya atlarak: Bu adam, zerine den vazifesini yapt. Zira ben Hz. Peygamber (aleyhissaltu vesselm)in yle sylediini iittim: Sizden kim (snnetimize uymayan) bir mnker grrse (seyirci kalmayp) onu eliyle dzeltsin. Buna gc yetmezse lisanyla dzeltsin. Buna da gc yetmezse kalbiyle buzetsin. Bu kadar imann en zayf mertebesidir. Melhim 17, (4340); Mslim, man 78 (49); Ebu Dvud; Saltu'l-ydeyn 248 (1140); Tirmiz, Fiten 11 (2173); Nes, 17 (8, 111); bnu Mce, Fiten 20, (4013).

359

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Cenb- Hakk, sabr, Hakka yaklatrm ve bir biri arkasndan zikretmitir. Ey filan; Vel- Asr sresinin sonunu dikkatle oku. Cenb- Hakk yz binlerce kimya yaratt. Fakat insanolu, sabr gibi faydal bir dev grmedi.1614

10. KR kr, Arapa bir kelime olup, szlkte iyiliin kymetini bilme ve iyilik yapana bu hissi gsterme, nimeti dile getirmek ve onun deerini bilmek, teekkr etmek, iyilii yapan vmek, yaplan iyilik konusunda memnniyet duyulduunu dile getirmek, nankr olmamak,1615 gibi manalara gelmektedir. Tasavvuf terminolojisinde ise; yaplan iyilii anarak makbule getiini dile getirmek, bu iyilii yapan vmek, nankr olmamak ve sahip olduu nimetlerin kymetini bilmek eklinde tarif edilmitir. Ayrca kul, Allahn nimetlerini dile getirir ve Onu verse kretmi olur. kr nimetin artmasna da vesile olur.1616

1614 Mesnevi, c.III, byt. 1853. 1615er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 354; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 461 -2; bn-i Manzr, Lisan, c.IV., s.424; Asm Efendi, Kamus, c.II, s . 447; Tehnev, Keaf, c.I, ss.288, 747; el-Frzbd, elKmusul-Muht, ss.537-8; el-Mnv,et-Tevfk, s. 435; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 815;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.490; Komisyon, el-Mncid, ss.397-398; Uluda, TTS, s. 460; Cebeciolu, TTDS, s. 677. 1616 Kelbz, Taarruf, s.150; Kueyr, er-Risle, s.173,248; Gazl, hy, c.IV, s.78; Hac Bekta Veli, Maklt, s.56;.Kn, Mucem, s. 250; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 268;.Altnta, Tasavvuf Tarihi, s.133; Ate, slam Tasavvufu, s.308; Eraydn, Tasavvuf ve Tarkatlar, s.168; Ylmaz, Tasavvuf ve Tarkatlar, s. 183.

360

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

krn zdd kfrdr. Kfr, rtmek, unutmak, nankrlk etmek ve nimeti grmezlikten gelmek anlamlarnda kullanlmaktadr. Nitekim kfire kfir denilmesi, gerei rtmesi, hakk gizlemesi sebebiyledir. 1617 kr; ihsanda bulunann nimetini itiraf ederek, ona minnet duygularyla boyun emektir. ekr; kr kknden mbalaa ism-i fildir. ok kreden, btn abasn kre sarf eden, kalbi, dili, ve tm bedeniyle her vakitte krle megul olan demektir.1618 kr, mecaz yolu ile Allah hakknda da kullanlr. Allahn ekr olmas, Allahn kullarnn ameline sevap verici olmas anlamndadr.1619 Allahn ekr olmas, Allahn, az amele ok sevap vermesi olarak da aklanmtr. Bu nedenle Araplar, verilen otun azlna ramen semizliini fazla gsteren hayvana ekr hayvan tabirini kullanrlar.1620 Kulun Allaha kretmesi; Onun nimetini, ihsann anarak Ondan vgyle bahsetmesidir. Allahn kuluna kretmesi ise; Allahn, kulun taat demek olan ihsann kabul ederek onu vmesi anlamna gelmektedir. 1621 Shreverd bu konuda klasik tasavvuf dnceyle ayn kanaati tamaktadr. Yce Allahn ekr ismiyle tavsif edilmesinin , hakiki mnda deil, mecaz mnda kullanldn ifade eden Shreverd, Allahn e-ekr olmasnn anlamn, kretmelerinden dolay kullarn mkafatlandrmas olarak kabul eder. Bu

1617 sm Efendi, Kmus Tercmesi, "kfr" md. 1618 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 461-2; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats -Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 815; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.490; Kueyr, er-Risale, s.174. 1619 Komisyon, el-Mucemul-Vast, s. 490. 1620 Yazr, Hak Dini Kurn Dili, c. VI, s. 3953. 1621 el-Crcn, et-Tarft, s.169; Mahmud, Abdlhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, Ter: M. Beir Eryarsoy, nsan Yay., stanbul 2005, s. 171.

361

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dnceden hareketle krn karl kr olarak grlmtr.1622 Allahn ekr oluunun anlamn Shreverd de kolay amele ok sevap vermesi eklinde anlar. 1623 Hakiki manada kulun krne gelince; Allahn kendisine verdii nimeti dili ile ikrar ve kalbi ile tasdik etmektir.1624 Kulun, Allahn bahettii gz, kulak ve bunlar dndaki btn nimetlerini yaratl gayesine uygun olarak kullanmasdr. 1625 Bu kelime, Kurn- Kerimde mtaklar ile birlikte yetmi be yerde gemektedir.1626 Kueyr (.465/1072)ye gre kr, ihsanda bulunann nimetini ona boyun eerek itiraf etmektir. Cneyd-i Badd (.297/909) ise kr, Kendini nimete ehil ve layk grmemek olarak tanmlar. 1627 Gazl (.505/1111) ise, kr, nimeti bilme, elde edilen nimet sebebiyle sevin duyma, nimete karlk olarak yaplmas gerekeni, dil, beden ve kalb ile yerine getirmek1628 eklinde tarif eder. Shreverd, kr kelimesinin lgatte; amak ve aa karmak

anlamnda1629 olduundan hareketle, nimetlerin dil ile saylp, zikredilmesi ve yaylmasn kr olarak tanmlar.1630 Ona gre krn zahir ve batn olmak zere iki ekli vardr1631 ki nimetlerin dil ile saylp, zikredilmesi zahir kr saylrken;

1622 rd, vr. 18b-19a. 1623 Shreverd, rd, vr. 18b. 1624 Kueyr, er-Risale, s. 174; tb, el-Muvfakt, Ter: Mehmet Erdoan, z Yay., stanbul 1990, c. II, s. 321; Yazr, Hak Dini Kurn Dili, c. VI., s. 3953; Topalolu, Bekir, Hamd, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 442-5. 1625 el-Crcn, et-Tarft, s.169; Kueyr, er-Risale, s. 174; Ankarav, Minhcul-Fukara, s.268; Ate, slam Tasavvufu, ss. 308-9. 1626 Muhammed Fud, Mucem, ss. 489-91. 1627 Kueyr, er-Risle, s.174. 1628 Gazl, hy, c.IV., s. 78. 1629 Shreverd, Avrif , vr.160b. 1630 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 9a. 1631 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 12a.

362

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

batn kr ise nimetleri, gnh ve mhiyetlerde deil, ibdet ve taatlarda kullanmaktr.1632 te nimetin kr budur.1633 Shreverd, krn hakikatini;1634 kulun, dinine zarar verenler dnda kendisi hakknda takdr edilen her eyi nimet olarak bilmesi eklinde izah eder.1635 O bu dnceye, Allahn, mmin kulu iin ancak, onun hakknda nimet olan eyi takdir edeceinden hareketle ular. Allah mmin kuluna hayrdan baka bir ey takdir etmez. yle ise kulun dinine zarar veren kfr, irk, nifak ve dalalet gibi durumlar dndaki tm halleri bir nimet olarak alglanmaldr.1636 Kul karlat btn bu durumlar bir nimet olarak kabul ederse, onlara da kretmesi gerekecektir. 1637 Bu nimet, kulun bilip anlayabilecei dnyev bir nimet, ya gelebilecek ktlkleri tehir edici bir nimet veya derecesini ykselten, gnahlar azaltan ve yok eden bir nimet olabilir. Kul, Mevlsnn kulunu, kulun kendisinden daha ok dndn ve onun menfaatine olan eyleri ondan daha iyi bildiini ve bununla birlikte, Allahtan gelen her eyin de kendisi iin nimet olduunu idrak edince, kretmi olur.1638 Shreverd, Grmediniz mi Allah, gklerde ve yerlerde bulunan her eyi size boyun edirdi ve size zahir ve btn (d ve ii grlen; bildiiniz ve bilmediiniz) nimetleri bol bol verdi1639 yetinde geen zahir nimetlerin, afiyet ve n; btn

1632 Bu manada Attar da kr, Allh Telnn ltfettii nimetle Ona s olmamak ve o nimeti masiyete sermaye eylememektir. Ferdddin Attar, Tezkiretl-Evliya, s. 318. 1633 Shreverd, Avrif, vr.160b. 1634 Shreverd, bir baka ynden krn hakikatini, Gzellik bahediciyi verdii gzelliklerden dolay vmektir. eklinde izah eder. Shreverd, rd, vr. 19a. 1635 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 51a. 1636 Shreverd, Avrif , vr.160b. 1637 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 9a. 1638 Shreverd, Avrif , vr.160b. 1639 Lokman, 20.

363

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nimetlerin de musbetler ve fakr olarak tefsir edildiini1640 ifade ederek musibetlerin ve fakrn nimet olmasn, mkafatlarn n ahirette olmasndan kaynakland dnr.1641 Bunlar, bu zelliklerinden dolay uhrev nimetler olarak kabul edilmitir. Bu anlamda nimete kredenle musibete kreden arasnda bir farktan da sz edilir. hsana ve kendisine faydas dokunana kreden kimseye kir denirken, verilmeyene hatta belaya ve musibete kreden kimseye ise ekr denir. 1642 Shreverd, kr; dil, beden ve kalb ile kr olmak zere ksma ayrr. 1. Dil ile yaplan kr,1643 tevazu ile nimeti itiraf etmektir. 1644 2. Beden ve azalarla kr,1645 bu da yce Allaha hizmetle muttasf olmaktr.1646 3.Kalb ile kr,1647 srekli haramlardan saknmakla hd makamna ynelmektir.1648

1640 Hazreti Mevlana, nimete krle musibete kr konusunda ilgin bir yaklam sergiler: kr bir badr, nimetler ise bir av. kr sesi iittiin zaman daha fazla elde edilm i olmaya hazrlan, Allah bir kulunu severse, onu belya uratr. Sabrederse kendisi iin seer. krederse onu daha fazla beenir ve ayrr. nsanlarn bazlar Allaha, kahr iin, bazlar da ltfu iin krederler. Bunlarn her ikisi de hayrldr. nk kr, kahr ltuf ekline koyan bir panzehirdir. Kemle ermi olan akll , aktan aa veya gizlice cefaya kreden kimsedir ve bu Allahn beenip setii bir insandr. Fhi M Fh, s.276. 1641 Shreverd, Avrif , vr.160b. 1642 yle bir olay anlatlr: Adamn biri Sehl b. Abdullaha gelir ve: Evime bir soyguncu girmi ve btn eyalarm alp gtrm demi. Sehl de ona: Allah Telya kretmelisin, yet soyguncu kalbine girseydi ve tevhid akideni alp gtrseydi ne yapacaktn diye karlk verir. Kueyr, erRisale, s. 176; Kelbz, Taarruf, s. 150; Uluda, Sleyman, Bel, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 380. 1643 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 11b. Kavl krle alakal olarak Allah Tel, Hazreti Peygamber (s.)'e ve onun ahsnda btn insanlara Rabbinin nimetine gelince, onu minnet ve kranla an. buyurmutur. Duh, 11. 1644 Bir baka ifadeyle s z ile kr; nimet vereni zikretmek, Onu vmek ve bu hussta lisan ile yaplabilecek eyleri yerine getirmektir. Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 11b. 1645 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 11b. Bedenle yaplan kr, sahip olunan nimetlerden Allahn kullarn yararlandrmak demektir. Ayrca her uzvun yaratl gayesi istikmetinde kullanlmas ve onlara mahsus kulluk vazifelerinin yerine getirilmesi de fiil kr olarak kabul edilmektedir. Nitekim Allah Telnn Dvd ailesine kredin. Sebe, 13 eklindeki hitb, Allaha ibadet edin, fiil ve hareketlerinizle kr yerine getirin. demektir. Zemaher, Keaf, c. III, s. 283. 1646 Bir baka ifadeyle f iil kr, vcdun zlarn ve dier nimetleri Allhn rzs istikmetinde kullanmaktr. Dier bir ifade ile herkesin imkn ve konumuna gre, Allhn kullarn koruyup kollamas, varlndan ihtiya shiplerini hissedr klmasdr. Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 11b12a.

364

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kr, dil ve kalb ile olursa eksik kalr. Tam bir kr, bunlara fiil kr de ilve etmek sretiyle gerekleir. Allah Tel her eyi bir gye ve hikmetle yaratt gibi, insana verdii nimetleri de bir maksatla ihsn etmitir. nsana verilen hayat, mn, rzk, salk gibi nimetler onun Allaha kretmesi ve yolunda hizmet etmesi iindir.1649 Allah sizi analarnzn karnndan, hibir ey bilmez olduunuz halde kard; kredesiniz diye size kulaklar, gzler ve kalbler verdi.1650 yet-i kerimesi bunu gstermektedir. Allah insana ba verir, kr olarak secde ister; ayak balar, kr olarak da hizmet ve ibdet ister. Shreverd, organlardan her birini ayr bir nimet olarak grr. Onlarn krn ise, onlar ktlkten uzak tutmak, ibdet ve itaatte kullanmak olarak aklar.1651 Hakkatte, Allh Telnn kimsenin krne ihtiyc yoktur. Onun ilhl, ycelii ve hakimiyeti herhangi bir kimsenin kr veya kfr ile ne bir derece ykselir, ne de bir derece eksilir. O, bizzat kendisi her eye hkimdir.1652 Nitekim Cenb- Hak Sleyman (a.s.)n dilinden bu hakkati yle ifde eder: Kim krederse, ancak kendisi iin kretmi olur. Kim de nankrlk ederse, phesiz ki Rabbim, kimsenin krne muhta deildir; O, ltuf ve kerem shibidir.1653

1647 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 11b. Kalb ile krn izah sadedinde, Elmall, krn sadece nimeti, nimetin zevk ve neesini sezmek deil, nimeti vereni tanmak ve Allahn bahettii nimetlere karlk, Onu yceltmek olduunu sylemektedir. Yazr, Hak Dini, c. VI, s. 4313. 1648 rad, vr. 19a. Bir baka ifade ile Kalb ile kr, nimeti vereni tanmak ve Onu tasdik etmektir. Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 11b. 1649 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 51a. 1650 Nahl, 78. 1651 Shreverd, Avrif , vr.156a; Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 11b. 1652 bn Kesr, Tefsir, c. III, s. 364. 1653 Neml, 40. Nitekim bu hakikat kuts bir hadiste yle dile getirilmitir: Allah Tel yle buyuruyor: Ey kullarm! Siz -gemi ve gelecek- btn insanlar ve cinlerle bir araya gelerek, aranzdaki en muttak biri gibi olsanz, sizin bu durumunuz, benim hkimiyetimi zerre miktar

365

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kredenlere

stn

nimetler

ve

Allhn

kurbiyeti

ltf

edilirken,

kretmeyenlerden de gzellik, hner ve mrifet alnr. O kadar ki artk onda bu gzel hasletlerden bir iz bile kalmaz. Kurnda kr, emredilmektedir.1654 Ancak insann, saymakla bitiremeyecei Allahn nimetlerine1655 hakkyla kredebilmesi de gerekten zor bir itir. Bu

durum Kurnda Kullarmdan kredenler pek azdr.1656 yetiyle tescil edilmitir. O halde kul bu emr-i ilahiyi nasl gerekletirecektir.? Nitekim bu konuda Ankarav (1042/1633), de yle demektedir: Hakkn kulu olan kimse, kendisini Allaha kretmekten aciz grmedii mddete hakiki kir olamaz.1657 Bu meseleyi Shreverd sflerden nakille izah etmeye alr:

artrmaz. Yine ey kullarm! Siz, -gemi ve gelecek- btn insanlar ve cinler bir araya toplansanz, aranzdaki en gnahkr biri gibi olsanz, benim hkimiyetime en ufak bir noksanlk getiremezsiniz. Ey kullarm! Hakknzda itibar ettiim ey amellerinizdir. Daha sonra siz, onlara gre eksiksiz olarak mkfatlandrlacak ya da cezlandrlacaksnz. O halde her kim bir hayr ilemeye muvaffak olursa , bundan dolay Allaha kretsin. Her kim de hayrdan baka bir ey ilerse, bundan dolay da kendini sulasn. Mslim, Birr, 55; Tirmiz, Sfat'l -Kyme, 48; bn Mce, Zhd, 30; Ahmed b. Hanbel, c.V, 160. 1654 O halde beni ann, ben de sizi anaym. Bana kredin de nankrlk etmeyin. Bakara 152; Ey imn edenler! Size rzk olarak verdiimiz eylerin tertemiz olanlarndan yiyiniz ve Allaha krediniz. Eer siz ancak Ona ibadette bulunuyorsanz. Bakara, 172; Artk Allahn size rzk olarak verdii eylerden helal ve temiz olarak yiyin. Allahn nimetine kredin, eer gerekten Ona ibadet edecekseniz.Nahl, 114; Siz Allah brakp sadece birtakm putlara tapyor, aslsz szler uyduruyorsunuz. Bilmelisiniz ki, Allah brakp da taptklarnz, size rzk veremezler. O halde rzk Allah katnda arayn. Ona kulluk edin. Ancak Ona dndrleceksiniz. Ankebut, 17; Andolsun ki Sebe' kavmi iin oturduklar yerde bir ibret vard. Sa ve soldan iki bahe. (onlara): Rabbinizin rzkndan yiyin de Ona kredin, ne gzel bir belde ve ok balayc bir Rab! (denildi). Sebe, 15. 1655 Ve size istedikleriniz eylerin hepsinden vermitir ve eer Allahn nmetini sayacak olsanz sayp bitiremezsiniz. phe yok ki insan elbette ok zalmdir, ok nankrdr. brahim, 34; Oysa Allahn nimetlerini saymak isteseniz, sayamazsnz. Herhalde O, ok balayan, ok merhamet edendir. Nahl, 18. 1656 Bakara, 243; fir, 61. 1657 Ankarav, Minhcul-Fukara, s. 268; Shreverd, de bu dnceyi paylar. Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 10b.

366

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yahya b. Muz er-Rz: krettiin srece kredici deilsin. krn son mertebesi, hayret hlidir. nk kr de Allahn bir nimetidir. Ona da ayrca kretmek gerekir. 1658 demitir. Dvd (a.s.)dan rivyet edilen bir haberde: Y lh, sana nasl kredebilirim? Ben senin ltfun olan ikinci bir nimetinle ancak sana

kredebilirim. diye du ettii ve ardndan Cenb- Hakkn: Bunu bildiin takdirde kretmi olursun. eklinde vahy ettii bildirilmitir. 1659 Gerekten de kr, nimetlerin byklerindendir. Nimete kr eden bir kii, kendisine kr etme nimetini verdii iin, ayrca bu kr nimetine de kretmelidir. Bu ise devam eder gider. Onun iin tasavvuf dncede hakiki kr, kulun krden aciz olduunu idrak etmesidir. 1660 nsan sevindiren her nimet ve geride braklan her sknt, bir kr gerekli klar. Essen, Sad-i rz (691/1292)nin dedii gibi biri aldmz dieri de verdiimiz iin olmak zere, her nefeste iki kr borcumuz vardr. Buna g yetiremeyeceimize gre, en azndan Allahn bizden istedii farz ibadetlere ilveten, Raslullah Efendimiz (s.)in yapt nfilelere mdvim olmalyz. Ayrca nmetlere kavutuumuzda veya bir musbetten kurtulduumuzda da Allaha kr secdesine kapanp kulluumuzu ve minnettarlmz arz etmeliyiz. Byle zamanlarda yoksullara ve ihtiya shiplerine yaplan yardmlar da Allah rzs iin klnan namazlar gibi birer kr ifadesi olur. 1661

1658 Shreverd, Avrif , vr.160b. 1659 Shreverd, Avrif , vr.160b. 1660 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 10b. 1661 Kaya, Usve-i Hasene, c.I, s.

367

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Nimet ve musbetlerin kalbi arndrmada en temel fonksiyonlar, Allah hatrlatmalar ve Ona ynelip teslim olmay gerektirmeleridir. Zira ihsan edeni sevmek zarurdir. Sevgi ise teslimiyetin temelidir. Binenaleyh nimetler, gnln temizliine sebep olma bakmndan nemli bir fonksiyona sahiptir. Ancak bunun en nemli art, ihsn edeni grebilmektir. Aksi halde nimetler kalbi artmak yerine karartabilir ve hatta onu krletirebilir.1662 Zira iman ile kr arasnda sk bir ba bulunduu gibi, inkr ile nankrlk arasnda da sk bir iliki vardr.1663 Nitekim Kurnda anlatlan Krun kssas bu gerein ak bir mislidir. 1664 nsan, zenginlik ya da g shibi olduunda ummiyetle zalimlemeye, zorbalamaya ve vicdanszlamaya meyleder. kr ise insan azgnlamaktan koruyan gzel bir ahlk vasftr. Zr kr, markla, arla, dolaysyla nimetin zevline engel olma gayretidir.1665 kreden insan bilir ki eline geen her nimeti Allh vermitir ve bunlar Onun istedii ekilde kullanmakla ykmldr. Kendilerine byk makam, mlk ve hakimiyet verilen Hz. Dvd (a.s.) ve Hz. Sleyman (a.s.) gibi peygamberlerin tevz ve olgunluklarnn ess bu inantr. Elindeki mlk nedeniyle azgnlaan Krunun hazin akbete uramasnn asl sebebi de, bu anlaytan mahrum olup kretmeyi bilmemesidir.1666

1662 Kehf Sresinde nimeti Allahtan deil de kendinden gren bir kimsenin durumu anlatlarak aslnda bylelerinin gizli bir irk iinde bulunduuna iaret edilir. Kehf, 31 -42. 1663 Izutsu, Kurnda Allah ve nsan, s. 129. 1664 Kasas, 76-83. 1665 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 11b. 1666 Kasas Sresinde bildirilen Krun slih bir kul iken, sefil bir gfil ve rezil bir s olarak ebed sadetini pern etmitir. Cenb- Hak, onu, dayanp gvendii ve srtn yaslayarak bbrlendii servetiyle beraber yerin dibine geirmitir. Hangi mnev makam, mertebe ve stnlk olursa olsun, her hlkrda kullarn iindeki nefis dim pusuda beklemekte ve fr satn bulur bulmaz gnlleri hsrna uratabilmektedir.

368

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

11. RIZA Arapa asll bir kelime olan rza, szlkte; memnun olmak, semek, yetinmek, beenmek, tercih etmek, birini memnun etmek, tasvip etmek, raz olmak, kabul etmek, kanaat etmek, szlanmamak, yaknmamak anlamlarna gelmektedir. fke ve gazabn zdd olup, honut olmak demektir. 1667 Tasavvuf manada ise rza; lh hkmn ve kaderin tecellilerinin ak altnda kalbin skn halinde bulunmasdr.1668 Teslmiyet de bu anlamda kullanlan bir dier kavramdr. Hoa gitmese bile itirazda bulunmama, Allahn emrine boyun eme ve kaderin tecellsini rz ile karlama, mukadderat kabullenme, baa gelen bel sebebiyle zhiren ve btnen deimeyip sebat gstermek1669 eklinde tarif edilmitir. Dta ve ite herhangi bir deime olmakszn inen belaya sabretmeye teslim1670 denmitir.1671 Teslimiyet, kainatta cereyan eden btn olaylar tam bir serinkanllkla ve gerekilikle karlamadr. dil bir hkmdarn, zlim bir hkmdara galip

gelmesiyle, ona malp olmasn ayn derecede tabi bulma ve kabullenmedir.1672 Erzurumlu brahim Hakkya gre, teslimiyet, bel yamuru yaarken deirmenin alt ta gibi sabit olmaktr.1673

1667er-Rz, Muhtrus-Shh, s.267; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 356; bn Manzr, Lisn, c. XIV, ss.323-4; bn Fris, Mucem, c.II, s.402; el-Crcn, et-Tarft, s.148 ; el-Frzbd, elKmusul-Muht, s.1662;el-Mnv,et-Tevfk, s.365;Sud, el -Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 728; el-Hfn, Mevsat s. 768; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.351; Komisyon, elMncid, s.265. 1668 Serrc, el-Lma, s.50; Kelbz, Taarruf, s.152; Kueyr, er-Risle, s.194; Slem, TistlKtb, Kitb Slkil-rifn, s. 159; Kn, Mucem, s. 248; Safer Baba, Tasavvuf, s. 233; Eraydn, Tasavvuf ve Tarkatlar, s.180; Ate, slam Tasavvufu, s. 450; Cebeciolu, TTDS, s. 517; Aff, Tasavvuf, s.243. 1669 Kbr, Usl-i Aere, s.68;el-Crcn, et-Tarft, s.413; Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 272. 1670 Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Be yrut 1981, ss. 588-9. 1671 Cebeciolu, TTDS, s. 654. 1672 smail Ankarav, Minhcul-Fukar, s. 177. 1673 Erzurumlu brahim Hakk, Marifetnme, ss. 364-371.

369

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Serrc (.378/988), rzay Allaha alan en byk kap ve dnya cenneti olarak vasflandrmaktadr. 1674 bn At ise rzy, slikin, Hakkn ezel tercihinin, kendi tercihinden daha iyi olduunu kavrayarak kzmay ve ikyeti brakmas eklinde tarif etmitir. 1675 Dekkak (.405/1014), rzay, belay hissetmemek olarak niteler. 1676 Kueyr (.465/1072), Rbiadan nakille rzay Allahn nimeti kadar musibetinin de kulu memnun etmesi eklinde nakletmektedir. 1677 Cneyd-i Badd (.297/909) rzay, kulun irdesini terk etmesi olarak, Znnn Msr (. 245/859) ise, Kaderin tecellileri karsnda kalbin nee iinde olmasdr.1678 diye tarif etmitir. Znnn (. 245/859) karlamas diye aklamtr.1679 Rza konusunda ilk sz syleyenlerden olan Hris el-Muhsib (.243/857)ye gre rza, makam deil haldir. lh irde hkmn icra ederken, kalbin huzur ve skn iinde olmasdr. nk rza muhabbetin neticesidir. Seven, sevgilisinin yapt eylere raz olur.1680 Shreverd ise, Rza, Allahn takdirine itiraz terk etmektir. diyerek rzay tanmlamtr.1681 ise rzy Kaderin acln kalbin sevinle

1674 Serrc, el-Lma, s. 50. 1675 Serrc, el-Lma, s. 50. 1676 Cebeciolu, TTDS, s. 517. 1677 Kueyr, er-Risle, s.195. 1678 Kelbz, Taarruf, s.152. 1679 Shreverd, Avrif, vr.162a. 1680 Smith, Gazlnin ncs el-Muhasib, y.3, sy. 9, s. 426; Mahmud, Abdlhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, ss. 304-6; Hucvir, Keful-Mahcb, ss.287-288; 1681 Shreverd, rd, vr.20b; Shreverd, Rahkul-Mahtm, 23. vr. Rzann hadisten dayanaklar olarak Shreverd, u hadis-i erifleri nakleder: Hz. Peygamber (s.): Rab olarak Allaha raz olan kii imann lezzetini tatmtr. Mslim, iman, 56; bn Hanbel, C. I, 208. buyurmutur.

370

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ayrca Shreverd, sohbet dbn aklarken, konuann szlerine dikkat etmesi gerektiini ifade eder ve konuurken yle olsayd bu olmazd. Keke u yle olsayd da byle olmasayd. yle olmasn umarm. gibi szler sarf etmenin, sflerin anlayna gre ka dere itiraz mhiyeti tadn kaydeder. 1682 Anlalaca zere Shreverd, kadere rzay, rza makamnn bir gerei olarak grrken, bunun konumalarda bile dikkat edilmesi gereken bir ehemmiyeti olduunu dnr. Rz iki trldr: Allahn kulundan rz olmas ve kullarn Allahtan rz olmalar.1683 Bu iki rz hlini gerekletiren nefse, nefs -i mardiye ve nefs -i rdiye denir.1684 Allahn kuldan raz olmas, kulun emir ve yasaklara uyduunu grmesi, kulun Allahtan raz olmas ise, Allahn kendisi hakkndaki hkmn kt grmemesidir. 1685 Shreverd rzann eitleri balamnda bn Semundan u nakilde bulunur: Rza, Hakk ile, Hakk iin ve Hakktan olur. Hakkla rza; dzenleyici ve tercih edici olarak Ondan raz olmak; Hakktan rz Onun taksim edip vermesine raz olmak; Hakk iin rza, Rabb ve lh olarak Ondan raz olmaktr. 1686

Dier bir hadiste: Allah Tel hikmeti gerei sevin ve neeyi rza ve yaknde; znt ve kederi de phe ve honutsuzlukta yaratmtr.Suyut,Camius-Sar, c. I, s. 86. buyurmutur. Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 9b. 1682 Shreverd, Avrif, vr. 141b; a.m., Cezzbl-Kulb, vr. 11b. 1683 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 66a. 1684 Kueyr, er-Risle, s. 194; a.m., Rislets-Seyri vet-Tayri, vr.62a; Hucvir, Keful-Mahcb, s. 219; Slem, Tistl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 159; a.m., Derectl -Mumelt, s. 27; Gazl, hy, c. III, s. 333; Kn, Mucem, s.114; Aff, Tasavvuf, s.24 4. 1685 Rgb el-Isfahn, Mfredt, s.286; Gazl, hy, c.III, s.333; Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl, s.436; Cebeciolu, TTDS, ss. 474-5. bu konuyla alakal olarak Shreverd, u olay nakleder: Talebenin birisi hocasna yle sorar: Kul Allahn kendisinden raz olduunu bilebilir mi? Hoca da: Hayr bunu nasl bilsin, Allahn rzas gaybtr. Talebe yle syler: Ben bunu biliyorum. Hoca: Nasl? dediinde yle devam eder: Kalbimi Allahtan raz olarak bulduumda biliyorum ki O da benden razdr. Bunun zerine hoca: Ne gzel syledin evlat dedi. Shreverd, rd, vr.21a. 1686 Shreverd, Avrif, vr.162a.

371

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bn Semunun bu sz rzann tm eitlerini toplamtr. Bunlar, taksim edici olarak Hakktan raz olmak, sonra Onun taksimine raz olmak ve Ondan Rabb ve lah olarak raz olmak.1687 Shreverd, rzann kesb mi yoksa vehb mi olduu konusunda meayih arasnda ihtilaf olduunu syler. Bir ksm mutasavvflarn rzann makam gibi kesb olduunu, bazlarnn ise rzann kesb olmadn sylediklerini nakleden Shreverd, kesb olmadn syleyenlerin, rzann, dier hller gibi kalbe hull eden bir ey olarak kabul ettiklerini kaydeder. Shreverd, bu hususta bir yorum yapmaz. Ancak bizim kanaatimize gre Shreverd de rzann kesb olduu dncesinededir. Bu kanaatimize sebep ise onun rzay anlatrken, kalbin inirahndan ve yakn nurundan bahsederek bunlar bir yol haritas olarak gstermesidir. 1688 Nr btna girince, sadr geniler. Basiret gz alr. Kul, Allah Telnn tedbirinin gzelliini grr. Honutsuzluk ve sknt hli de ortadan kalkar. nk sadrn genilii, sevginin ve sevgilinin yaptklarndan, gerekten seven kiinin rzs gibi tat almay ihtiva eder.1689 Shreverd, rza ve muhabbetin hem bu dnyada, hem de ahirette var olacak haller olduunu, Cneyd-i Badd (.297/909)nin u szyle izah eder: Rza, kalblere vasl olan ilmin, salam ve sahh olmasdr. Kalb, ilmin hakikati ile yz yze gelince, ilim onu rzaya ynlendirir. Rza ve muhabbet, havf ve rec gibi deildir. Bunlar dnyada da, ahirette de kuldan ayrlmayan iki hldir. nk, cennette de rz ve muhabbetten mstani kalnamaz.1690

1687 Rza hakknda bilgi iin bkz: zarslan, Selim Bir Kurn yeti Balamnda Yaratcdan Raz/Honut Olmak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y. 3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 106-9. 1688 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; a.m., Rislets-Seyri vet-Tayri, vr.62a. 1689 Shreverd, Avrif, v r.162b. 1690 Shreverd, Avrif, vr.162a; a.m., Cezzbl -Kulb, vr. 11b.

372

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, iblnin, Cneyd-i Badd (.297/909)in huzurunda: L havle vel kuvvete ill billh dediini Cneyd-i Badd (.297/909)in ise: Senin bu szn, cannn skldn gsteriyor. dediini iblnin de: Doru syledin.

dediini, buna karlk Cneyd-i Badd (.297/909)in: Can sknts, takdire rzay terk etmenin iaretidir. dediini naklederek u ekilde yorumlar: Cneyd-i Badd (.297/909) bu sz ona; rzann aslna dikkat ekmek iin sylemitir. nk rza, kalbin inirahndan, kalbin inirah da yakn nurundan meydana gelir. Allahn gsn slma at kimse, Rabbinden bir nr zerinde deil mi? Allah anmaa kar yrekleri katlam olanlara yazklar olsun. Onlar apak bir sapklk iindedirler.1691 Nr btna girince, sadr geniler. Basiret gz alr. Kul, Allah Telnn tedbirinin gzelliini grr. Honutsuzluk ve sknt hli de ortadan kalkar. nk sadrn genilii, sevginin ve sevgilinin yaptklarndan, gerekten seven kiinin rzs gibi tat almay ihtiva eder. nk seven, sevgiliden gelen her eyi kendisinin murad ve tercihi olarak grr. Sevgilinin tercihini grmenin lezzeti ile, ahs tercihini gremez hle gelir. Bu mnda: Sevgilinin yapt her ey sevimlidir. denmitir.1692 Anlalaca zere Shreverd, rzay kalbin inirahnn/ genilemesinin bir sonucu olarak gsterir. Kalbin inirah ise, yakn nurundan neet etmektedir. Zmer Sresindeki yet-i kerimeyi ise bu dncesinin temel dayana olarak takdim eder. Shreverd gre yakn nuru kalbe girince gnl ve sadr geniler ve basireti alr.

1691 Zmer, 22. 1692 Shreverd, Avrif, vr.162b.

373

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bunun sonucu olarak da Allahtan gelen her eyi holukla kabul edecek bir hale ykselir. Honutsuzluk ve sknt hli de ortadan kalkar. 1693 Bu hale ykselmesinde muhabbetin rol de ok mhimdir. nk seven sevdiinin her yaptna raz ve olur. Hatta o mertebeye ular ki, seven kendi tercihini brakr da, sevdiinin isteinden tat almaya balar.1694 Hatta seven, sevgiliden gelen her eyi sevgilisinin deil de, kendisinin murad ve tercihi olarak grmeye balar. Sevgilinin tercihini grmenin lezzeti ile, ahs tercihini gremez hle gelir. Rza makamnda kul, huzur ve sknete kavuur. Artk evrende her hangi bir eliki, ikilik, ktlk, irkinlik, ac, gam, keder vs. grmez. Zira rza, Allah sevgisinin zirvesidir.1695 Bu zirveye kavumann yolu ancak beer irdeyi, lh irde iinde eritmekten geer. Rza halini yaayan kul, belalardan da lezzet karabilecek bir duruma gelmi demektir.1696 Aslnda onun iin artk bela ve musibet denilecek bir ey de kalmamtr.1697 Rznn fazileti ve erefi konusundaki haberler, rivyetler ve hikyelerde anlatlan eylerin, saylamayacak kadar ok olduunu ifade eden Shreverd, rzy, tevbe-i nashun semeresi olarak grr. Ona gre kul, tevbe-i nashtan geri kald srece rzdan da geri kalr. 1698

1693 Bu manada bn Atullah: Rza, Allah Telnn kul iin takdir ettii ezel ihtiyar, kalbin sknetle karlamasdr. nk Allah, onun iin en iyi olan semitir. Bylece kul takdire rza gstermi ve honutsuzluktan kurtulmu olur.demitir. Shreverd, Avrif, vr.162a. 1694 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a; Karlatrnz; Slem, Tistl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, 176; a.m., Kitabl-Mukaddimeti fit -Tasavvuf, ss. 110-1. 1695 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. Benzer grler iin; Slem, Tistl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, s. 159. 1696 Kzler, Chid Ahmed Efendi ve Tasavvuf Felsefesi, Baslmam Doktora tezi, s.244. 1697 Bu konuyla ilgili olarak; Hz. Ali (k.v.): Rza yaygsna oturan kimseye, Allahtan houna gitmeyen hibir ey gelmez. stek (ve sul) yaygsna oturan ise hibir ekilde Allah'tan raz olmaz. demitir. Shreverd, Avrif, vr.162a; a.m., R islets-Seyri vet-Tayri, vr.62a. 1698 Shreverd, Avrif, vr.155b.

374

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Gerekten de tevbesi olmayann rzasndan bahsetmek sz konusu olamaz.1699 Hl kalbinde gnah kirleri ve menhiyata kar muhabbet besleyen bir kiinin Allahn has kullarna ltf edecei makamlardan biri olan rza makamna ulamas iin ilk yapmas gereken i tevbe-i nasuhtur.1700 Kazaya rza konusunda, unutulmamas gereken bir hususu ifadeden vareste kalamayz. O husus da kiinin ekavet ve benzeri haller eklinde zuhr eden kazaya raz olmak muvafk deildir. Aksine buna raz olmamak ve boyun ememek lazmdr. Bu hususu, Elif Efendi u ekilde ifade etmitir: Rza makam, varlk sahasnda grnen ve var olan her eyin, ancak Allahn kudretinden, yine Onun iradesi ve hikmetine uygun olarak ortaya ktn yaknen bilenin makamdr. Dolaysyla bu makama eren, herhangi bir eyi asla kerih grmez. Ancak o ey, eriata ters ise ondan holanmaz ve eriat lisn zere ona kar kar. Bunu da, Allah Telnn emrine uymak iin yapar, yoksa o eyin, lim ve Hakm olan Allahn hkm gerei var olduunu gz nne alma asndan deil.1701

12. MUHABBET Muhabbet, lgatte,1702 holanlan eye kar duyulan meyil, sevgi, sevme, ak, ilgi, alaka, dostluk, dosta konuma, sohbet, yarenlik,1703 duruluk ve beyazlk,

1699 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.188b. 1700 Bu manada Eb Trb: Kalbinde zerre kadar dnyalk bulunan kimse Allahn rzasna nail olamaz. demitir. Shreverd, Avrif, vr.162a. 1701 Elif Efendi, Semeratl-hads, s. 47; Kurt, Hseyin, Harirzde Mehmed Elf Efendi ve Tasavvuf Anlay, Baslmam doktora tezi, Ankara 2005, s.326. 1702 Muhabbet kelimesinin hub, hubab, habab, hab, habbe, hib ve hibbe gibi Arapa kklerden trediini syleyen rivyetler vardr. Her bir kke gre deiik manalar verilmitir. Onun lgatteki kknden uzunca bahsetmilerdir. Bazlar hub (kk) sevginin katkszna denir, demitir. nk Araplar, dilerin beyazl ve parlakl iin hbbibel-esnnu derler. Hub kknden gelen, hubab,

375

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ykseklik ve ortaya kma, balanmak ve sebat etmek, bir eyin z, muhafaza etmek ve tutmak gibi manalara gelmektedir. 1704 Bu mnlar muhabbet iin gerekli olan eylerdir. nk muhabbet, sevginin saf, kalbin sevgilisine duyduu arzularn heyecandr.1705 Muhabbetin ykselip ortaya kmas, kalbin sevgiliye ayrlmamacasna balanmasndan, sevenin en erefli eyi olan zn ve kalbini sevgiliye vermesinden, azim, irade ve dncelerinin ona ynelmesindendir.1706 Hub, saf sevgi ve muhabbettir. Muhabbet de bu hlis sevginin ismidir. Ayn kkten gelen habbetul-kalb kalbin ortasndaki kara sevda olarak isimlendirilirken, habb de sevgili ve arkada demektir.1707 Kurnda muhabbetle ilgili dier nemli bir kavram meveddet kelimesidir. Bu kelime Arapada bir eyi sevmek ve olmasn istemek anlamna gelen vdd
iddetli ya annda su zerinde beliren kabarmaya denir. Bu gre binaen muhabbet, mahbbun mlakatna susanld anda kalbte kabaran mana demektir. Muhabbet, suyun derinlii manasna gelen habab kknden geldii de sylenir. Bu ad almasnn sebebi; kalbteki mhim meselelerin son hedefi, muhabbettir. Baka bir deyi ise, Muhabbet, lzum ve sebattan gelmektedir. Nitekim, deve kp kalkmad zaman ahabbel-baru tabiri kullanlr. Sanki muhib, kalbi ile, mahbbun zikrine kp, kalkmamaktadr. Baka bir tarif , hub, kpe manasna gelen hab kelimesinden alnmtr, nitekim (bu manada) air: Y1an sallanan dilini gsterdi. Fakat kpenin yeri (Kula) kendisini sevindireni dinlemeye koyuldu. demitir. Kpeye, hab ismi verilmesi ya kulakta daimi durmasndandr veya daimi sallandndandr. Bu iki mana da dorudur. Baka bir tarif, Muhabbet, habbenin oulu olan hib kelimesinden alnmtr. Kalbin hibbesi kalbin direine denir. Binaenaleyh burada nesne merkezinin ismini alm oluyor. Baka bir tarif , hab ile hub, amir ile mr gibidir. (Yani kelimelerin manas bir, okunular deiiktir.) Baka bir tarif, muhabbet, l tohumu manasna gelen hibbe kknden alnmtr. Sevgiye hibbe denilir, nk hayatn tohumudur. Nitekim l tohumlar da bitkilerin kkdr.Baka bir tarif , muhabbetin kk olan hib, su testisinin payandaln yapan drtgen sehpa manasna gelir. Binaenaleyh muhabbete hib ismi mahbbun hem izzetini, hem de zilletini kabul ediinden verilmitir. Baka bir tarif, Muhabbet, iinde su bulunan testi manasna gelen hib kelimesinden alnmtr. nk testi iindekini dkmeden korur. indeki nesne ile dolu olduundan baka bir nesneyi ieriye kabul etmez. Kalb de sevgi ile dolduunda mahbbun gayrisini kabul etmez. (Zira doludur). Geni bilgi iin Kueyr er-Risale, ss. 317-28. 1703 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 517; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 214 -5; bn Manzr, Lisan, c.I, ss. 289-95; bn Faris, Mucem, c. II, ss. 26-28; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.90. 1704 Kueyr, Risale, s. 318; bn Kayym el-Cevziyye, Medric, c. III, ss. 11-12; Tehnev, Keaf, c.I, s.270; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 301 -10; Abdl-Mnim elHfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 713-4, 940-3;Komisyon, elMucemul-Vast, ss.150-151; Komisyon, el-Mncid, s.113; Cebeciolu, TTDS, s. 405. 1705 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 303. 1706 bn Kayyim el-Cevziyye, Medric, c.III, s.10. 1707 Kueyr, Risale, s. 320; bn Kayym el-Cevziyye, c. III, s. 12; Ate, slam Tasavvufu, s. 417.

376

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mastarndan tremitir.1708 Hatta ok sevilen yada kendisine ynelene muhabbet eden mnalarna gelen Vedd bir isim olarak Kurn- Kerimde Allaha nispet edilmitir.1709 Sevmek anlamndaki ha-be-be ve trevleri Kurn- Kermde seksen be yerde gemektedir.1710 Ancak muhabbet olarak sadece bir yerde yer alr. 1711 Tasavvuf anlamda muhabbetin1712 hakikati, her eyini sevdiine balaman ve kendine de sende olan hibir eyi brakmamandr. 1713 Kn (.730/1330), sevginin zn tanmlarken yle der: Tm sevgi trlerinin asl olmas sebebiyle, zt, baka bir ey itibariyle olmakszn, srf zt sebebiyle sevmesidir.1714 Yahya b. Muaz (.258/872) sevginin nemini u sz ile ne gzel dile getirmektedir: Hardal tanesi kadar muhabbet, muhabbetsiz yetmi yllk ibadetten daha ok houma gider.1715 Eb Yezid el-Bistm, Muhabbet, nefsinden gelen ou, az grmen, dostundan gelen az, ok grmendir. demitir. 1716
1708 Vdd kavram iin er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 740; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 860 ; bn Manzur, Lisan, c.III, s. 453-5; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.414-5; el-Mnv, et-Tevfk, s.722;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.1020. 1709 Hd, 90; Burc, 14. 1710 Abdulbki, el-Mucem, ss.243-245. 1711 Th, 39. Kurnda muhabbet kavram ve trevlerini kullanm hakknda bilgi iin bkz: Scattolin, Giuseppe, slam Tasavvufunda Allah Sevgisi, Ter: Ali Galip Gezgin, lmi Ak ademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, ss. 23 7-52. 1712 Muhabbet hakknda sfler eitli tanmlar yapmlardr: Muhabbet, akn bir kalb ile daimi bir meyilden ibarettir.Muhabbet, mahbbu, elde bulunan her eyden stn tutmaktr Muhabbet, huzurda ve gaybda habbe uymaktr. Muhabbet, muhibbin sfatlarnn yok olup mahb bun zatnn ispatdr. Muhabbet, kalbin Cenb- Hakkn iradelerine uyum salamasdr. Muhabbet, hizmeti yrtmekle beraber hrmetin terkinden korkmaktr. Geni bilgi ve baka tanmlar iin bkz: Kueyr, er-Risale, ss. 318-9; Uluda, Sleyman, Muhabbet, TDVA, stanbul 2005, c.XXX, ss. 386-8. 1713 Serrc,el- Lma, s.53; Kelbz, Taarruf, ss.161 -163; Slem, Tisatl-Ktb, DerectlMumelt, s.31; Kueyr, er-Risle, s.318; Cebeciolu, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri Szl, ss.480-481; Uluda, Tasavvuf Terimleri Szl, ss.341 -342. 1714 Kn, Mucem, s. 307. 1715 Kueyr, Risale, s. 322.

377

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sehl ise muhabbeti, taatn boynuna sarlmak ve muhalefetten ayrlmak olarak tarif eder. 1717 Cneyd-i Badd (.297/909) ise, Muhabbet, mahbbun sfatlarn muhibbin sfatlar yerine ikame etme ktir. demitir. Haris el-Muhasib, Muhabbet demek, senin btnnle sevdiine meyletmen, meylettikten sonra onu nefsine, ruhuna ve malna tercih ettikten sonra, gizlide ve akta ona uyman demektir. Btn bunlardan sonra da, onun hakknda kusurlu olman bilmen demektir. demitir. 1718 Abdullah b. Mbarek ise, herhangi bir kimseye muhabbetten bir ey verilip de o nispette korku verilmese, o kimse aldatlmtr.1719 diyerek muhabbet konusunda nemli bir yne dikkat ekmitir. Muhabbetin mahiyetine ynelik yaplan tanmlarn yetersizliine iaret eden1720 bn Kayyim, hakikatte muhabbetin tarif edilemeyeceini ve bu sebeple onun en iyi tanmnn yine muhabbet olduunu ifade eder. Ona gre, yaplan tanmlar muhabbetin mahiyetinden ok, sebepleri, gerekleri, almetleri, neticeleri ve

1716 Kueyr, Risale, s. 318. 1717 Kueyr, Risale, s. 319; Uluda TTS. s. 59; Suba, Muhsin lyas, Kayserinin Manev Mimarlar, Ankara 1995, s. 261, 1718 Mahmud, Abdlhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, ss. 309. 1719 Kueyr, Risale, s. 319. 1720 Jaspers, sevginin kkeni dnya deildir; deneysel realite olarak tantlamaz olduundan, realist onun var olduunu yadsr; o aratrmann bir konusu olamaz, bir baka yerden gelmicesine onun bilincine varldndan, onu metfiziki sevgi diye adlandrrz. Onun varolup olmadn, zaman ve mekn iinde iki insan arasnda bir real durum olup olmadn hi kimse bilemez, diyerek sevginin tanmlanamayacan ama gc ve nemi fark edilebileceini dile getirir. Jaspers, Felsefi Dnn Kk Okulu, s. 151.

378

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hkmleri hakknda bir takm bilgilerden ibarettir.1721 Herkes kendi anlay ve haline gre muhabbeti tanmlamaya almtr.1722 Shreverd muhabbetin tanmn yaparken, Allahn kuluna gsterdii muhabbetle, kulun Rabbine gsterdii muhabbeti farkl deerlendirir.1723 Ona gre muhabbet, Allahtan kuluna doru olursa, o zaman Allahn kulunu zel nimetler iin semesi, kendine yakn klmas1724 ve ona yce haller bahetmesi anlamna gelirken;1725 kuldan Rabbine doru olursa, kulun ibadetlerinin semeresi olarak Allahn ltfunu gnlnde hissetmesi anlamna gelir. 1726 Shreverd, Allahn iradesinin tek bir sfat olduunu ve taalluk ettii eylerin farkllkla rna gre farkl isimler aldn ifade ederek,1727 muhabbeti aklamaya alr. Bu dnceden hareketle Shreverd, Allahn iradesinin cezaya taalluk ettii zaman, gazap olarak adlandrlacan kaydeder. Ona gre irde-i lh genel nimetlere taalluk ettii zaman, rahmet olarak adlandrlrken, zel nimetlere taalluk ettiinde ise muhabbet olarak adlandrlmaktadr. 1728

1721 Bu anlamda batl bir dnr olan Fromm, sevginin kaynan tasavvuftan ok farkl bir dzlemde narsisizm de aramtr. Fomm, Eric, Sevgi ve iddetin Kayna, Ter: Seluk Budak, teki Yay., stanbul 1994, ss. 63-93. 1722 bn Kayyim el-Cevziyye, Medric, c. III, s.10; Pakaln, Osmanl Terimleri, C.I, s. 100; Altnta, Tasavvuf Tarihi, ss. 118-9. 1723 Allahn kulunu sevmesi, vel ve dost edinmesi demektir. Allahn kulunu sevmesi, kulun Onu sevmesinden ncedir. Eer Allah kulunu sevmeseydi, kulun Onu sevmesi mmkn olmazd. lemin yaratl sebebi sevgidir. Allah her eyi sever, her ey de Allah sever. nsan, Allahn ltfuna, nimetine, kendisini koruyup kayrmasna, ezelde kendisini sevmi ve hidyet nasip etmi olmasna bakarak Onu sever. Serrc,el-Lma, ss.56-7; Kelbz, Taarruf, ss.161 -163; Slem, TisatlKtb, s.31; Kueyr, er-Risle, s.318;Uluda, TTS, ss.341-342;Cebeciolu, TTDS, ss.480-1; Derin, Sleyman, Gazlde Allah Sevgisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, ss. 147-9; Dihlev, slam Dnce Rehberi, c.II, s. 195. 1724 Alexis Carrel de yle demektedir: Sevmesini bilene ok yakn olan Allah, akl ile anlamak isteyene de o kadar uzaktr, gizlidir. Onu anlatmaktan sz ve fikir aciz kalr. Alexis Carrel, Yarnlara Doru ve Dua, ev.: Refik zdek, Yamur Yay., stanbul 1977, s. 193. 1725 Bu sevginin kayna merhamet-i ilhidir. bn Arabi, lhi Ak, Mahmut Kank, nsan yay., stanbul 2004, ss. 42-3; arc, Mustafa, Merhamet, TDVA, Ankara 2004, c.XXIX, ss. 184 -5. 1726 Shreverd, rd, vr. 33a; a.m., Rahkul-Mahtm, 25. vr; elebi lyas, Lutuf, TDVA, Ankara 2003, c.XXVII, ss. 239-41. 1727 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 26b. 1728 Shreverd, rd, vr. 33a.

379

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, muhabbetin zahir ve btn olmak zere iki yn olduunu dnr. Ona gre muhabbetin zahiri, sevgili olan Cenb- Hakkn rzas peinde olmak; btn ise, her eyden uzaklaarak yalnz sevgiye tutulmas ve kendisinde ne bakalar, ne de kendisi iin bir eyin kalmamasdr. 1729 Grld zere Shreverd, muhabbetin d tezahrn zahir yn olarak deerlendirirken, kalb yne taalluk eden tezahrn ise btn taraf olarak alglamaktadr. uras muhakkak ki sevgi, sadece kalbe ait bir sfat olarak varln devam ettiremez. Sevgi kiinin sz, fiil, tavr ve davranlarnda kendini ak eder, da vurur. Muhabbet-i lhden bahsediliyorsa, bunun zorunlu sonucu olarak sevenin, sevgilisinin rzasn aramas ve buna mtuf hal ve davranlar iinde bulunmas kanlmaz olacaktr. Sevilen Allah ise, kul her an ve mekanda rza- lhnin peinde, onun araycs ve isteklisi olacaktr.1730 Sevginin kalb yn ise onun ruhu ve zdr. Kulun her eyden uzaklaarak, her eyini sevgilisine adamas ve kendisinde kendine ait hibir ey brakmamas olarak ifade edilen hal, muhabbetin btnn oluturmaktadr. 1731 Shreverd, muhabbetin da vurumunu ve sevenin sevdiine muvafakatini aklamak iin Rabidan u sz nakleder: Hem Allah sevdiini sylyor, hem Ona isyan ediyorsun. Yemin ederim ki bu tutarszlk ok tuhaf bir eydir. Eer sevginde samimi olsaydn Ona itaat ederdin. nk seven, sevdiine itaat eder.1732

1729 Shreverd, Avrif , vr.164b; a.m., Cezzbl-Kulb, vr. 26b. 1730 bn Teymiyye, el-Akdetl-Vstyye ve erhi, Ter: M. Beir Eryarsoy, Guraba Yay., stanbul 2000, s. 91. 1731 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1732 Shreverd, Avrif , vr.164a.

380

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Rabia (.135/752)nn da dedii gibi, seven sevdiine itaat eder, boyun eer. Sevgilisinin tm istekleri sevenin istekleri olur. Onun her talebini canla bala yerine getirmeye abalar. syan ve muvafakatsizlik sevginin zaafna iarettir. 1733 Bu anlamda Shreverd, muhabbetin dier haller iin bir kstas olduunu dnr. Ona gre haller iin muhabbet, makamlar iin tevbe gibidir. Yani makam iddia edenin tevbesine bakld gibi hal iddia edenin de muhabbetine baklr.1734 Muhabbeti var ise hali vardr, yok ise hali de yoktur. Yine Shreverd, muhabbet iddiasnda bulunann da tevbesine itibr edileceini ifade eder.1735 Ona gre tevbe, muhabbet ruhunun kalb hkmndedir. Bu ruhun ayakta durmas, tevbe kalbyla mmkn olur.1736 Tasavvuf dnce sz konusu olunca, hemen herkes muhabbet ak ve sevgiden bahseder. Ancak bu arada gzden karlan bir husus udur ki, seven sevgisini, sevgilisine olan uygunluu ve onu raz etmesiyle ispat eder.1737 Zahir hibir emrini yerine getirmeyip biz kalben Allah seviyoruz diye muhabbet iddiasnda bulunanlara kar taknmamz gereken tavr Shreverd, bu ifadeleriyle aklam olmaktadr. Ona gre, tevbesi olmayann muhabbeti, muhabbeti olmayann da hibir hali olamaz.

1733 Gzel, Abdrrahim, Kelam ve Tasavvuf Asndan Tevhid, Erciyes niversitesi,Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, sy: 11, y: 2001, s. 199. 1734 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 26b. 1735 Shreverd, Kelam fis-Seyr vet-Tayr, vr.189a; benzer dnce Slemde de mevcuttur. Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.176. 1736 Shreverd, Avrif , vr.164a. 1737 Sevginin tezahr sevilene uygunluk ve itaattir. Geni bir yorum iin bkz.bn Arabi, lhi Ak, ss. 27-38; Derin, Sleyman, Gazlde Allah Sevgisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, ss. 156-7; yine sevenin sevdiine uzun uzun bakmas, sevgiliyi derinden derine seyre dalmas, sevginin alameti olarak kabul edilir. Ccelolu, Doan, nsan ve Davran, Psikolojinin Temel Kavramlar, stanbul 1994, s. 539-40; bn Hazm, Gvercin Gerdanl, Sevgiye ve Sevenlere Dair, Ter: Mahmut Kank,stanbul 1985, s. 80; Muhabbet muvfakatsz olmaz. bkz:Bursev,smail Hakk, Tefsir Ruhil -Beyn, Beyrut trs., c. II, s. 23; Okudan, Rifat, nsan Bir nsiyak olarak Rabta, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 208.

381

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, muhabbetin tezahrn, Cneyd-i Badd (.297/909)in muhabbetin tanmn yapt u szn naklederek izah eder. Muhibbin, kendi sfatlar brnmesidir.1738 Bu ifde, hadis-i kudsde iaret edilen: Beni kulum sevdi mi, onun gz, kula olurum.1739 mnsna uygundur. Muhabbet saf ve kmil olduu zaman, kendi vasf ile sahibini mahbbu tarafna eker. Cehdinin son noktasna vardnda durur. Sevgisi ile arasndaki rabta kklemi ve kuvvetli hle gelmitir. Muhabbet vasfnn kemli, muhib ile mahbbu arasndaki engelleri kaldrr.1740 Muhabbet vasfnn kemli sayesinde, sevgiye zarar veren engellerden arndrlm kiiye, ltuf olarak mahbbun sfat lar verilir. Btn gcn harcamasna ramen yine de kusurlu olduu halde, sevgisinden dolay bu lutfa urar. Bylece muhib, mahbbun sfatlarn almann feyzine ynelir. 1741 Anlalaca zere Shreverd, muhabbetin kemal halini, seveni sevgilisi tarafna ekip gtrmesi olarak tarif eder. Seven kendi elinden gelen her trl abay sarf eder. Bu mertebeden sonra muhabbetinin tesiri ortaya kar ve sevenle sevgilisi arasndaki tm engelleri kaldrr.1742 te o zaman sevende bulunan sfatlar izale yerine mahbb olan Allahn sfatlarna

1738 Shreverd, Avrif , vr.164a. 1739 Hz. Eb Hureyre (r.) anlatyor: Raslullah (s.) buyurdular ki: Allah Tel Hazretleri yle ferman buyurdu: Kim Benim veli kuluma dmanlk ederse, Ben de ona harp ilan ederim. Kulumu Bana yaklatran eyler arasnda en ok houma gideni, ona farz kldm eyleri ed et mesidir. Kulum Bana nafile ibadetlerle yaklamaya devam eder, sonunda sevgime erer. Onu bir sevdim mi , artk Ben onun iittii kula, grd gz, tuttuu eli, yrd aya (aklettii kalbi, konutuu dili) olurum. Benden bir ey isteyince onu veririm, Benden snma talep etti mi, onu himayeme alr, korurum. Ben yapacam bir eyde, mmin kulumun ruhunu kabzetmedeki teredddm kadar, hi tereddte dmedim: O lm sevmez, Ben de onun sevmedii eyi sevmem. Buhr, Rikak 38.Bu hadisin aklamas ve konu ile ilgili geni bir yorum iin bkz: Reis, Bedriye, Muhaddis ve Mutasavvf Gzyle Bir Hadis, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.5, sy. 12, ss.208-24. 1740 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189a. 1741 Shreverd, Avrif , vr.164b. 1742 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 26b.

382

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

edilerek yerine sevgilisinin sfatlar verilir.1743 Seven, kendinde var olan kusur ve hatalara ramen muhabbetinin hatrna bu makama getirilir. Shreverd, Allahn sevdii kulunu1744 gren gz, iiten kula, tutan eli ve yryen aya olmasn, kulun sfatlarnn izale edilerek, ona, Hakkn sfatlarnn verilmesi olarak deerlendirir. Shreverd, bu makama gelmi olan bir kulun halini u ekilde aklar: Bu makama eren muhib yle der: Ben sevdiim kiiyim. Sevdiim kii de ben. Biz bir bedene girmi iki ruhuz.1745 Beni grdnde onu grrsn. Onu grdnde beni. 1746

1743 Sevgi, seven ile sevileni birbirine yaklatran ve hatta birok konuda aynletiren bir fonksiyona sahiptir. Sosyal ve psikolojik bir vka olarak birbirini seven kimselerin zamanla birbirlerine duygu, dnce, davran ve hatta eklen benzedikleri bilinen bir husustur. Bu mahiyetteki yorumlar iin bkz; Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.176; Gndz, rfan, Tasavvuf Bir Terim Olarak Rbta, MFD, sy. 7-10, stanbul 1995, s. 243-4. 1744 Allah Tel Kurn- Kerimde, bir taraftan diledii baz kullarn , grnen bir sebebe bal olmadan da sevebileceine iaret ederken Th, 39, dier taraftan da genel bir snneti olarak ihsn erbbn Bakara, 195, tevbe edenleri, tertemiz olanlar Bakara, 222, takvya riyet edenleri l-i mrn, 76, adletli olanlar Mide, 42, Allaha gvenip dayananlar l-i mrn, 159, sabredenleri l-i mrn, 146, kendi urunda saf saf cih t edenleri Saff , 4, seveceini, buna mukabil haddi aanlar Bakara, 195, bozguncular Mide, 64, nankrleri Bakara, 276, gnahkrlar Nis, 107, zlimleri l-i mrn, 57, bbrlenenleri Nis, 36, emnete riyet etmeyenleri Enfl , 58 ve israf edenleri Enm, 141, de sevmeyeceini aka beyan etmektedir. Bu itibarla lh muhabbete mazhar olmak, ihsn- Rabbn olduu kadar kulun kesbiyle de yakndan ilgili bir husustur, denilebilir. Fakat kesb diye adlandrlan amellerin de Allahn ltfu, ihsn ve tevfk ile gerekletii gz nnde tutulursa istenilen muhabbete erimenin ancak Allahn yardmyla mmkn olaca aka anlalr. Binaenaleyh Allahtan muhabbet talebinde bulunmak, kulluun zarur bir gerei olmaktadr. Ergl, Tez, s. elebi, Lutuf, TDVA, c.XXVII, ss. 239-41. 1745 Bu manada Mevlna Hazretleri de yle der: Birisi geldi, bir dostun, bir sevgilinin kapsn ald. Sevgilisi ierden; Ey gvenilir kii, kimsin? diye seslendi. Kapy alan; Benim. deyince, sevgilisi; Git! Senin iin ieri girme zaman deildir. Byle bir mnev nimetler sofrasnda ham kiinin yeri yoktur. dedi. Ham kiiyi, ayrlk ve firak ateinden baka ne piirebilir? Nifaktan, iki yzllkten onu ne kurtarabilir? O zavall adam kapdan dnd, tam bir sene yollara dt, sevgilisinin ayrl ile yand, yakld. O yank k, ayrlk atei ile pierek dnd geldi, dostun evi etrafnda yine dolamaa balad. Azndan sevgiliyi incitecek bir sz kmasn diye, yzlerce korku ile yzlerce defa edebi gzeterek kapnn halkasn vurdu. Sevgilisi ierden; Kapy alan kimdir? diye seslendi. Adam; Ey gnlm alm olan! Kapdaki de sensin. cevabn verdi. Sevgilisi; Mdemki imdi sen bensin. Ey ben olan, benden ibret olan ieri gir. Bu ev dardr, bu evde iki beni alacak yer yoktur. neden geirilecek iplik, iki ayr iplik olursa, ucu atallar da ineden gemez. Mdemki sen tek katsn, birsin; gel bu ineden ge! dedi.Mesnev, byt. 3052-3064; Ak ateini Bursev ok gzel ilemitir. Ben cehennem ateini iddetli olarak tavsif ettim. O, dnyadaki akn sretidir. Demirci, Mehmet, smail Hakk Bursevnin Ecvibe-i Hakkyyesi, lmi Akademik

383

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, bu ifadelerinin yanl anlalmamas ii n aklama yapma ihtiyac duymutur. Bizim burada ifade ettiimiz ey Hazreti Peygamber (s.)in Allahn ahlk ile ahlaklannz.1747 hadisinin hakikatidir. 1748 Shreverd, mminin ahlak- hamide sahibi olmas gerektiinden hareketle ahlakn en gzeli1749 olarak da Hazreti Peygamberimiz (s.)in ahlakn hedef edinir. Bilindii zere Hazreti Peygamber (s.)in ahlak Kurand.1750 Bu anlamda Allahn ahlakndan kast Kurnda talim buyurulan ve vlen ahlak- Muhammeddir. Vuslat1751 bu sylediklerimizin dnda bir ey zanneden ve onu bunun haricinde bir hl olarak hayal eden kimse, Hristiyanlarn lhut ve nst grne girmi olur. diyen Shreverd, szlerinin bu anlamda anlalmas gerektiini ifade eder. Yoksa kuldaki sfatlarn yerini lh sfatlarn almas demek ve yine sevenin sevgilisiyle bir olmas demek bir hulul inanc1752 tamamaktadr. Belki de Shreverd, bu trden szleri syleyen sflerin hulul gibi sapk bir inanc

Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 200 3, y.4, sy. 10, s. 33; Allahn ahlakyla ahlaklanma konusu iin bkz: Aydn, Mehmet S., lemden Allaha, s. 33. 1746 Shreverd, Avrif , vr.164b. 1747 Suyuti, elCamius Sagir, Beyrut 1391, s.123 1748 Shreverd, Avrif , vr.164b. 1749 Ve sen elbette yce bir ahlk zeresin. Klem, 4. 1750 Sad bin Him (r.), Aie (r.) vlidemize: Ey mminlerin annesi! Bana Raslullh (s.)in ahlkn anlat, dediinde o: Sen Kurn okumuyor musun, diye sordu. Sad: Evet, okuyorum, cevabn verince Hz. Aie (r.): Nebiyy-i Muhterem Efendimiz (s.)in ahlk Kurn idi, dedi. Mslim, Msfirn, 139. 1751 Vuslat ve ak atei ile ilgili gzel bir deerlendirme iin bkz; Kbr, Fevih, s.120; Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.176. 1752 Yavuz, Yusuf evki, Hull, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, ss. 341-4; Hkelekli, Din Psikolojisi, s. 317.

384

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tamamalarna ramen, balarna gelen ac kbeti bildiinden bu konuda olduka ihtiyatl cmleler sarf etmektedir. 1753 Yine o, muhibbin Hakk halkta greceini ifade eder. Muhib, uzun mchedeler neticesinde eyay Hak ile grme makamna ulamtr.1754 Bu makama eren muhib, her iin ondan sadr olduunu, her szn ondan ktn anlar. Her sz onun sz gibi dinler.1755 Shreverd muhabbetin mevhibe-i lh olduunu1756 beyan eder: Muhabbet ise bir mevhbe-i Rabbn olup, tezkiyeye bal deildir. Fakat, Cenb- Hakk, cr olan snnetine uygun olarak, sevdiklerinin nefislerini hsn-i tevfiki ve teyidi ile tezkiye eder. Allah, nefsine nezhet ve temizlik nasip ederek muhabbet cazibesi ile ruhunu cezbettii kimseye sfatlarndan ve ahlkndan bir hilat giydirir. Bu, ona gre bir vuslat rtbesidir. 1757 Anlalaca zere Shreverd, muhabbetin tezkiyeye bal olmadn dnr. Kuldaki muhabbet Allah tarafndan bir mevhbe olarak verilir. Bununla
1753 Lahut ve nasut dncesi ve tasavvuf vuslattan farkll iin bkz: Fuad, Ali, Ceride-i Sfyyeden Lhut ve Nsut (haz: Halim Gl), lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y. 3, sy. 8, ss. 158-60; Hululiyyenin grleri iin bkz. Badad, Abdlkahir, el-Fark beynelFrak, Kahire 1990, ss.254-60, kbal de hulul anlay hakknda uyarda bulunur ve mutlak bene ulama arzusunu bu uyarsyla aklar. kbal, Cebrailin Kanad, Ter: Y. Salih Karaca, stanbul 1983, s. 70; Hulul hakknda geni bilgi iin bkz. Kemikli, Bilal, Tasavvuf Edebiyatnda Hulul ve ttihada Dair Bir Risale: Risle-i Redd-i Hulul ve ttihd, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, ss. 115-6; Ayr bkz: Yavuz, A. evki, Gulv, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss.192-5. Nicholson da sflerin vuslattan hulul ve panteiszmi anlamadklarn ifade etmitir. Nicholson, Reynold A., The Idea of Personality in Sfsm, Kashmiri Bazar, Lahore 1964, s. 37. 1754 Uluda, Sleyman, Muhib, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, s. 34.. 1755 Shreverd, Futuht, vr.5b. 1756 Serrc, Hasan b. Alinin muhabbeti; sevgili ne yaparsa yapsn, her eyini onun yoluna vermektir. eklinde tarif ettiini kaydetmektedir. Serrc, el-Lma, s.54. Slem ise muhabbeti; insann seme yeteneinin dmesidir. derken, muhabbetin insann kontroln kaybettiren iddetli bir sevgi olduuna dikkat ekmektedir. Slem, Tisatl-Ktb, s.31. Muhabbetin alarak kazanlamayacan anlatmak iin Maruf Kerh; muhabbet retmekle olmaz, nk muhabbet Hakkn mevhbe ve ihsnlarndan biridir demektedir. Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.176. Rbiatl-Adeviyye,gerek anlamda Allah seven kimsenin inlemesi ve ak, Allaha kavumadka dinmez diyerek, muhabbetin derin bir ak olduunu sylemektedir. Shreverd, Avrif , vr.164a. 1757 Shreverd, Avrif, vr.164b; a.m., Kelam fis-Seyr vet-Tayr, vr.189a.

385

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

beraber muhabbete erdirdii kullarnn nefsini Allah, hsn-i tevfiki ve teyidi ile tezkiye eder. Muhabbetinin cazibesi neticesinde ilah sfatlardan ve ahlak- lhden bir nasip verilir. Shreverd, eyhlerin istirak ve fen hakkndaki iaretlerinin hepsinin anlamnn, slikin kalbini yakn nurunun istilsna, kalbteki zikrin hlis olmasna, nefisteki erilik kalntlarnn ortadan kaldrlarak hakkal-yaknin

gerekletirilmesine ve muhabbet makamn tahakkuk ettirmeye ynelik olduunu ifade eder. 1758 Bu eklide Shreverd, istirak, fen ve muhabbetullah gibi kavramlarn mecrasndan saptrlarak, baka anlamlarda yorumlanmasn engellemeye alr. Shreverd, Hazreti Peygamber (s.)in yapt bir duay muhabbet konusunu aklamak iin nakleder: Y Rabb, Sana olan sevgimi, kendime, gzme, kulama, aileme, malma ve souk suya olan sevgimden daha ziyde kl.1759 Hazreti Peygamber (s.)in bu ekilde Cenb- Hakktan katksz bir sevgi istediini ifade eden Shreverd, katksz sevgiyi ise; Allah Tely yrekten sevmek olarak yorumlar. Shreverd, insandaki muhabbet siklerinin ok eitli olduunu dnr. Bunlar ruhun muhabbeti, kalbin muhabbeti, nefsin muhabbeti ve akln muhabbeti olarak sralar.

1758 Shreverd, Avrif , vr.164b. Ayrca bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.176. 1759 Tirmiz, Deavt, 70-73.

386

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yukarda zikri geen Raslullah (s.)in duasnda, aile, mal ve souk suyu zikretmesinin manasn, Allaha muhabbet ile dier eylere kayan muhabbet damarlarn tkamak ve bylece Allaha olan muhabbeti hakim klmak, olarak izah eder. Shreverdye gre kul, bylece Allah, kalbi, ruhu ve yrei ile sever de Allah sevgisi ftratnda ve tabiatnda da souk su sevgisinden daha s tn hle gelir.1760 Shreverd, muhabbeti genel ve zel sevgi olarak ikiye ayrr: 1761 Genel anlamdaki sevgiyi, emirleri yerine getirmek olarak aklayan Shreverd, bu sevginin genellikle nimet ve ltuflar bilmekten kaynaklandn dnr. Genel mndaki bu sevginin elde edilmesinde, kulun ahs gayretinin dahli bulunduunun da sylenebileceini ifade eder. 1762 zel mndaki sevgiyi1763 ise ki bu tr sevgiyi muhabbet-i hassa olarak isimlendirir-; ruhun, Cenb- Hakk yaknen bilmesinden doan bir zt sevgi olarak tarif eder. Bu sevgide, kulun kendinden geme hli olduunu syleyen Shreverd, bunun, Cenb- Hakktan gelen bir ltuf ve Hakkn kulu semesi (istif a) ile hsl olacan kaydeder. zel mndaki sevgiyi, manev hllerden bir hl olarak niteleyen Shreverd, bunun ilah bir mevhbe olduunu,1764 kulun bunu kazanmasnda bir etkisi ve kesbi olmadn syler.1765

1760 Shreverd, Avrif , vr.163a. 1761 Shreverd, Kelam fis-Seyr vet-Tayr, vr.189b; bn Czey de kulun Rabbine olan sevgisini ayn ekilde genel sevgi ve zel sevgi olarak ikiye ayrr. bkz: ztrk, Mustafa, bn Czeyin Tefsirinde Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 204. 1762 Shreverd, Avrif , vr.163a; Benzer izah iin bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Kitb NesmlErvh, s.176. 1763 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1764 Shreverd, Allah dilediini kendine seer r, 13. yetinde, sevilenler hakknda seme fiilinin kesbe balanmadnn, Allahn kendisinin setiinin aka ifade edildiini syler. Dine bal kaln ve onda tefrikaya dmeyin, diye dinden Nuh a buyurduunu, size de teri buyurdu. Sana vahy ettiimizi ve brahime, Musaya, saya buyurduumuzu. Kendilerini ardn bu ey; mriklere ar geldi. Allah; dilediini kendisine seer. Kendisine yneleni de hidyete iletir. r, 13. 1765 Shreverd, Avrif , vr.163a.

387

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

zel sevgiyi gerekletiren kimsenin nefsi yumuar ve katl kaybolur gider. Sevgi rabeti, rabeti yaktktan sonra zhd, ondan hangi rabeti ekip alacak? Tevekkl onun neyini temizleyecek; nk onun basireti Veklin (Allah) mtalaasndan baka eylerden soyulmutur. Rz, yrekten teslim olmayanlarda grlen hangi kavga ve kar koyma damarn dindirecek? 1766 Grld gibi Shreverd, muhabbet-i hassaya1767 sahip olann, tm makamlar ihata eden bir makama ulatn ifade etmektedir. Zhd dnyaya rabetin terkini hedeflerken , dnyadan tamamen kopmu kiiye zhdn ne etkisi olabilir? Tevekkl ve rza gibi dier makamlar da bu ekildedir. 1768 Bu zel muhabbete ulaann dier makamlardaki durumunu Shreverd, u ekilde aklar: zel sevgi tarikini tutan kimse, Hakkn fazilet nurlarna brnerek, makamlardaki deiikliklerden kurtulma yolunu bilir. Daim olarak Allaha ynelik olan, hllerin periyodik olarak gelmesinden korunmu ve bellardan muhafaza edilmi bir ruhla, kurb ehlinin1769 nurdan elbisesini giyinen kimseyi, hibir talep rahatsz etmez, hi bir menf duygu onu halinden alkoymaz. Zhd, tevekkl ve rza, has muhabbete kavumu kimsede olur. O kimse, onlarla deildir. Kendisinde takallub meydana gelen byle biri, rabeti olsa bile zhittir. nk onun rabeti nefsten deil, Hakktandr. Bu kimsede esbaba sarlma hli grlse de yine mtevekkildir. Honutsuzluk gsterse de rza halindedir. Onun honutsuzluu nefsi sebebiyledir. Nefsi, Hakk iin olduundan, honutsuzluu da Hakk iindir. nk

1766 Shreverd, Avrif , vr.163b. 1767 Tasavvuf literatrnde bu anlamda stn kavram kullanlmtr. Bu kavram Allahn bir kulunu zel dost edinmesi anlamndadr. Uluda, Sleyman, Istn, TDVA, stanbul 1999, c. XIX, s. 213. 1768Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1769 Ate, Sleyman, Kurb, TDVA, Ankara 2002, c. XXVI, ss. 432-3.

388

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

onun nefsi ona, btn tesir ve sfatlaryla Hakkn ltfuna ermi, lh tecelllerle ykl, vehb hllere sahip ve tertemiz olarak iade edilmitir. Artk, derdin kendisi onun iin dev, hastalk da ifya dnmtr. Hakkn talebi, onun zhd, rz ve tevekklden olan taleplerinin yerine gemitir. Rz, tevekkl ve zhdden istedii eylerin yerine Hakktan istedii eyler geer. Bunlardan bir eyler beklemek yerine Allahtan bekler.1770 Anlalaca gibi Shreverd, zel muhabbete ulaann, seyr u slk esnasnda kat edilecek tm makamlarn stesinde bir makama sahip olduunu dnmektedir. Zhdn, tevekkln ve rzann hakik manada bu mertebeye ulam kiide olacan ancak, bu mertebeye eren kiinin saylan bu makamlarda olmadn izah eder. 1771 Shreverd, muhabbetin sonunun olmayacan u ekilde ifa der: Muhib, sevdiine kar srekli itiyak halinde bulunur. nk Hakkn tecelllerinin sonu yoktur. Muhib hangi hle ularsa ulasn, bilir ki onun gerisinde daha mkemmel ve daha yce haller vardr. Shreverd, bu anlamda u iiri nakleder: Benim hznm senin hsnn gibidir. Hsnnn nasl sonu yoksa, benim hznmn de sonu yoktur.1772 Shreverd, muhabbetin bir eidi olan evk 1773 konusunu da aklar:

1770 Shreverd, Avrif , vr.164a. 1771 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1772 Shreverd, Avrif , vr.165a. 1773 Szlk anlam asndan evk; gnl meyletmek, arzulamak, heyecanlandrmak, bir eyi dier bir eye balamak, zlemek, cezb etmek, kendine ekmek, itiyak duymak demektir. er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 354; bn Manzr, Lisnul-Arab, c.X, s.192; Tehnev, Kef, c. 1, s . 770; elCrcn, et-Tarft, s.170; el-Mnv, et-Tevfk, s.442;Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 818;Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.500; Komisyon, el-Mncid, ss.408-409. Tasavvuf terminolojisi asndan ise; gnln sevgili ile buluma arzusu veya Allaha kavuma zlemine denmektedir. Bunun dnda, sevgili anld zaman gnln heyecanlanmas da evk olarak ifade edilmektedir. Serrc,el-Lma, s.58; Kn, Mucem, s. 311; Slem, Tisatl-Ktb,

389

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

evkin muhabbetten bir eit olduunu syleyen Shreverd, bununla beraber evkin muhabbetten daha fazla olduu kanaatindedir.1774 Ona gre evk, kalblerin, sevgiliye kavumaya susamasdr.1775 Kalb, sevgiliye kavutuu zaman evk sakinleir (yatr).1776 tiyak1777 ise sevgiliye kavumak ile kaybolmaz.1778 Yine Shreverd, ak1779 kavramna da deinir. Onun tutumu sflerin 1780 genelinden 1781farkldr.

Derectl-Mumelt, s. 32; Kueyr, er-Risle, s.329; Necmuddin Kbr, Tasavvuf Hayat, ss.66, 128; Gazl, hy, c.IV, ss.314-318; Ate, slam Tasavvufu, s. 432. bn Atya gre evk, yrein yanmas, kalbin tutumas ve cierin paralanmasdr.Kueyr, erRisle, s.330. Slem ise, sevgi ne kadar oksa evk de o kadar fazladr diyerek, evkin sevgiye bal bir his olduunu ifade etmitir. Slem, Tisatl-Ktb, s.31. 1774 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 27a. 1775 Shreverd, Rahkul-Mahtm, 13. vr. Gazl (.505/1111), Akn maukuna kavumas iin, onun sevgisiyle yok olmas ne kadar gerekli ise, kulunda Allaha vuslat iin, Onun sevgisinde fn olmas en az o kadar gereklidir, diyerek tasavvuftaki ak motifini izah eder. Gazl, hy, c. I, s. 428. 1776 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 27a. 1777 Eb Ali Dekkk (.405/1014), evk ile itiyk arasnda fark olduunu belirtmek iin; evk, sevgiliye kavuunca skn bulur, ancak itiyk, kavumakla zil olmaz. demitir. Kueyr, er-Risle, s.329; Kbr, Usul-i Aere, s. 66. 1778 rd, vr. 33a; Shreverd, Rahkul-Mahtm, 12. vr. 1779 Ak Arapa bir kelime olup, sarmak manasna gelen Ik kknden alnm olup, sevgi, ar derecedeki sevgi, iptila, tutkunluk gibi anlamlara gelmektedir. Sarmak, sarld yeri nasl kaplarsa, ak da girdii kalbi hatta insann tm vcudunu yle kaplar. bn Manzr, Lisan, c.X., ss. 251-52; Mustafa b. emseddn, Ahteri Kebr, Der sedet 1316, c. II, s. 679; Tehnev, Kef, c. II, s.1012; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 303; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 872 -3; Komisyon, el-MucemulVast, s.603; Pakaln, Mehmet Zeki, Osmanl Tarih Deyimleri ve Terimleri Szl, c.I., s. 100. 1780 slam literatrde ak, lh ve beer olmak zere balca iki anlamda kullanlm, lh aka, genellikle hakiki ak, beer aka da mecaz veya zrl ak denilmitir. lh ak, geni lde tasavvufta ele alnm, kelama dair baz kaynaklarda ise mutasavvflarn bu ak anlay tenkit edilmitir. rnein, Hanbeli alimlerden bnl-Cevz, bn Teymiyye ve bn Kayym bu konuda en sert tepki ve eletir getirenlerdendir. Geni bilgi iin bkz. Kbr, Fevih, s.120; bnl-Cevz, ZemmlHev, Kahire 1962, ss. 458-465; Ankarav, Minhcl-Fukara, ss. 306-7; Bursev, smail Hakk, Tuhfe-i meriyye, Haz:M. Ali Akidil, nsan Yay., stanbul 2000, ss.86-7;Uluda, Sleyman, Ak TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 11-6; Ate, slam Tasavvufu, s. 420 ; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, ss. 203-4; Wilcox, Lynn, Sfzm ve Psikoloji, ss. 23, 226; Arberry, A. J., Tasavvuf, Mslman Mistiklere Toplu Bak, s.48. 1781 Gazl (.505/1111): Allah tanyan Onu sever. Marif et arttka sevgide geliir ve glenir. te bu sevgiye ak denir. Sevginin bu ekilde ak halini almas, kulun marifette yetkinleerek ilahi gzellii idrak etmesinden ileri gelir, bu idrak arttka ak da glenir. Nitekim Hz. Muhammed (s.)in Hirada ibadete kapandn gren Mekke mrikleri, Muhammed Tanrsna k oldu demilerdi. Gazl, hy, c. II, ss. 279-80. Tanma ile muhabbet arasndaki irtibat iin bkz: Ate, slam Tasavvufu, s.421; Cebeciolu, Ethem, Seyyid Burhaneddinin Baz Kurn yetlerine Getirdii ar YorumlarI, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y.1, sy.2, s. 15.; bn-i Arab (.638/1240)ye gre bu kelime Kurn- Kerimde kinaye yoluyla ifade edilmitir. nk o ak muhabbetin ifrat derecesi olarak tarif etmitir. Kurn- Kerimde u yet-i kerime ile ...man

390

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Falanca Allaha k oldu gibi szler sylemek caiz deildir. nk ak sevgide haddi amaktr. Hakk olan yce Allah, bir kiinin ona olan sevgisinde haddi amas ile nitelenemez. Btn insanlarn sevgisi bir insanda toplanm olsa, yce Hakka layk olan sevgiye nail olamaz. Allaha k oldu diye nitelenemez. Kul da Allahn sfatlar ile ilgili olarak Allah kendine ak etti diye nitelenemez. 1782 diyen Shreverd, bu szleriyle Allaha gerek manada kredilemedii, Ona gerek manada ibadet edilemedii ve Onun gerek manada tannamayaca gibi Onun layk- vech ile sevilemeyeceini ve hi kimsenin buna g yetiremeyeceini izah etmek ister. Ak sevgide haddi amak olarak tarif edince, kimsenin Allaha olan sevgisinde haddi amaya kadir olamayacandan dolay, Allaha ak oldu denilemeyeceini vurgular. Shreverdye gre, bunun tersinin de, yani Allahn kuluna ak olduunu sylemek de doru deildir. Allahn samed ve Gan gibi esmas ve ilgili

sfatlar ndan hareketle, kulun Allah kendisine ak ettiini sylemek de yanltr. 1783

edenlere gelince onlarn Allaha muhabbetleri her eyden gldr... (Bakara, 165.) muhabbetin en iddetlisinden sz edilmekte ve onu kmil imann belirtisi saymaktadr. bn Arabi, Ftuht, c. IV, s. 104; St. Augustine de Bir eyi yalnzca onu sevdiiniz derecede anlayabilirsiniz. diyerek sevgi ve tanma ilikisini ifade etmitir. Spiegelman, M. -nyet Han, Vilyet P.- Fernandez, Tasnim, Jung psikolojisi ve Tasavvuf, Ter: Kemal Yazc - Ramazan Kutlu, stanbul 1994, s. 31; kbal ise ak, aktif bir kuvvet olarak alglar ve salikin kiisel geliiminde nemli bir katalizr olduunu kaydeder. kbalin dncesi iin bkz: Kl, Cevdet, Muhammed kbalin Dncesinde Benlik Felsefesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, s. 60; Hac Bekta Veli ise akn, cann dirilmesinin sebebi olduunu kaydeder.Hac Bekta Veli, Maklt, s. 83; k olan kiinin en byk elencesi, hayatnn her annda nefesini, maln, mlkn, gayretini, hizmeti ni ve hatta cnn ak yoluna ve mk uruna vermek, o yolda fed etmektir. nk klar, maka tutulmaktan, Allah sevmekten mutlu olduklar gibi, Allahta kendine k olanlar sever. Baz, brahim, Abdlehad Nr ve Tasavvuf Anlay, Baslmam Doktora Tezi, s. 82; Tasavvuf tarihinde Allaha duyulan muhabbetten hareketle aka nispetle anlan tarikat okullar bile mevcuttur.Uluda, Sleyman, Akyye TDVA., stanbul 1991, c. IV., s. 22; Fahri, slam Felsefesi Kelam ve Tasavvufuna Giri, s.104. 1782 Shreverd, rd, vr. 33a. 1783 Bu konuda bn Cevz, Shreverd ile ayn paralelde dnmektedir. bn Cevz, Telbis blis, s. 154; a.m., Zemml-Hev, s. 172.

391

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sz

konusu

kavramn,

Allah

sevgisini

ifade

etmede

kullanlp

kullanlamayaca konusu slm limleri tarafndan tartla gelmitir.1784 Ancak kabul etmek gerekir ki bu nev tartmalar kavrama yklenilen anlamla doru orantldr. Zira ak kelimesiyle, Allaha kar iman edenlerde bulunmas gereken iddetli sevgi yetteki ifadesiyle eedd hubb1785 kastediliyorsa, kelimeye kar kmak anlamsz olacaktr. Bu bakmdan, ak kelimesinin kullanlamayaca hakkndaki grler deerlendirilirken, gr sahibinin ak anlaynn bilinmesi gerekmektedir.1786

E. TASAVVUF UYGULAMALAR VE SEYR SLK KAVRAMLARI 1. NAMAZ Namaz, Farsa bir kelime olup1787 Arapada salat olarak kullanlr. Salat ise szlkte, du, Hz. Peygamber iin yaplan dua, veya Hz. Muhammed (s.)in ad anld zaman sylenen sz gibi manalara gelmektedir.1788

1784 Uluda, Ak, c.IV, ss. 11-3. 1785 Bakara, 165. 1786 Gazali ve bn Debbn ak kavram hakknda batda yaplm bir alma slamda ak temasn ilemitir.bkz. Abrahamov, Binyamin, Divine Love in Islamic Mysticism: The Teachings of Al-Ghazali and Al-Dabbagh, Routledge, London-New York 2002, ss.42-135. 1787 Kanar, Mehmed, Byk Farsa ve Trke szlk, s. 661. 1788 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 375; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 490 -2; bn Manzr, Lisan, c.XIV, s. 464-8; Tehnev, Kef, c. II, s. 860 -4; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.1681; elMnv,et-Tevfk, ss.461; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 697-9; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl , 1. Bask, Kahire 2003, s. 833; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.522.

392

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Salat kelimesi ve trevleri Kurn- Kerimde doksan dokuz yerde gemekte ve hemen hemen hepsi de namaz manasna gelmektedir.1789 Shreverd, namaz, kul ile rabbi arasnda bir kavuma vesilesi olarak tanmlar.1790 Tasavvuf literatrnde namaz an maukuna kavumas, vuslat olarak tasavvur edilmitir. Bu anlamda Hazreti Peygamber (s.)in Bana dnyanzdan ey sevdirildi. Kadn, gzel koku ve gzmn nuru namaz.1791 hadis-i erifi de bu anlamda yorumlanmtr. Yine namazn z, Allahn huzurunda kalbin huu ile dolmas, dil ile Allahn anlmas, bedenle Ona azami derecede sayg ve tazim tavr

sergilenmesinden ibaret1792 olarak nitelendirilmitir.1793 Shreverd de namaz bu anlamda alglam ve kuru bir zorunluluk olarak yerine getirilmesi gereken bir ibadet olmadn aksine muhabbetle ifa edilen ve itiyakla beklenen bir vuslat vastas olduunu ifade etmitir. Shreverd namazn mahiyeti hakknda Namaz hizmettir, yaknlamadr, kavumadr. Hizmet eriattr,yaknlk tarikattr, kavumak ise hakikattir. Namaz bu

1789 Abdulbk, el-Mucem, ss. 524-25. 1790 Shreverd, Avrif , vr.99a. 1791 Nes, retu'n-Nis 1, (7, 61). 1792 Demirci, Mehmet, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, badetlerin Anlam, An kara 1999, y., 1, sy., 3, s. 16; namazda kalb, beden, dil ve akln katlaca unsurlar vardr. Bunlar; beden iin kyam, ruku, secde, oturu ve eilip kalkma; dil iin tekbir, hamd, istiaze, istiane, tesbih, istifar ve ve dua anlamlar tayan eitli lafzlarla sa lavt ve Kurn yetlerini telaffuz etme; akl iin dnme ve anlam; kalb iin huu ve manev lezzet alma.Certel, Hseyin, EbuTalib el-Mekkde Namazn Psikolojisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 139. 1793 Ankarav, Minhcl-Fukara, ss. 150, 240.

393

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hasleti cem eder. Bu konuda yle sylenmitir: eriat Ona ibadettir, tarikat Onun huzuruna varmaktr, hakikat ise Onu mahede etmektir.1794 demektedir. Bu tanmlamadan da anlald gibi namazn eriat, tarikat ve hakikat makamlarnn hepsinde ayr bir yeri ve ehemmiyeti vardr. Namaz btn makamlarn asl ve mtemmimidir. Yine Shreverd, namazn szlk anlamnn dua olmasndan hareketle namaz klann adeta btn organlaryla Allaha dua ettiini ifade eder. Ona gre namaz klan kimse kalbi ile Allaha ynelmi ve nefsinin isteklerini ve dnyay tmyle terk etmitir. Namaz klan kimse, kalbi ile Allaha ynelmi, nefsinin isteklerini, dnyay ve topyekun masivay terk etmitir. Salt lgatte dua manasnadr. Namaz klan kimse, adeta btn organlaryla Allaha dua eder, Onun btn organlar zahiren ve batnen, sanki dil kesilmitir. Muhta olduu iin isteyen, yalvaran kimsenin yalvarmalarnda zahiri, ekil ve hareketleriyle batnnn tazarrularna itirak eder. 1795 Bu makamda klnan namazn, sahibinin tm isteklerine kavumasn mmkn klacan ifade eden Shreverd bu hususu u ekilde dile geti rir: Kul btn azalaryla Allaha yalvarp dua edince, o da buna icabet eder. nk bu, Onun vad-i ilahsidir. Bana dua edin, duanza icabet edeyim!1796 Grld zere namaz klasik tasavvuf yorumun bak as iinde yorumlayan Shreverd, rabb ile kul arasnda var olan ilikinin muhabbet ikliminde gerekletiini dnmektedir.

1794 Shreverd, rd, vr.3b. 1795 Shreverd, Avrif , vr.99b. 1796 Gafir, 60.

394

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Namazda mira srr vardr ve namaz kalblerin miracdr. Teehhd, semvatn katlarnda tedricen ilerleyip, mesafeleri kat edip vuslat makamna ermek, huzura varmaktr. et-Tahyyat da alemlerin Rabbine selam vermektir. Buna gre insan, sylediini dnmeli, kiminle konutuunun uuruna ererek edep taknmaldr.1797 Grld zere Shreverd, namaz mminin mirac1798 olarak gren anlaya katlmaktadr. Bunu ise namazn sonunda okunan ve Hazreti Peygamber (s.)in mirata selamlamas ve selamna mukabele edilmesi anlamnda kabul edilen tahyyat duasnn okunmasn izah ederek delillendirmektedir. Mmin, namazda Rabbini gzel vasflarla ver ve bu haliyle rabbinin rzasna kavuarak onun katnda mnen ykselir. Namaz esnasndaki huu ve huduu1799 sayesinde bu terakkiyat artar ve neticede namazn mira olma srr tahakkuk eder. Bu makamda olan mmin okuduuna dikkat etmeli ve kimin huzurunda olduunun farknda olmaldr. Mmin tm isteklerinin karlanaca bir makamda bulunmaktadr. steklerini hsn-i edeple istemeli ve bu makamn deerini bilmelidir. Namazdan sonra dua etmemizin sebebi de ite bu dncedir. Shreverd, namazn ehemmiyetini kulluun gereklemesinin ve Allaha kar rububiyet hukukunun gereklemesinin bir vastas olmas ynnden izah eder: Allah Telnn be vakit namaz farz kldn bilerek Raslullah (s.)in: Namaz dinin direidir, namaz terk eden kf re der.1800 hadis-i erifini hatrdan

1797 Shreverd, Avrif , vr.102b. 1798 Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 574 -9. 1799 el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.921; Yaka, Eyp, Kurn Perspektifinden Mesnevde Mevlannn Kulluk Anlay, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 129-30. 1800 Keful-Hafa, c. II, 31; Benzer riv yetler iin, Mslim, man 134, (82); Eb Dvud, Snnet 15, (4678); Tirmiz, man 9, (2622). bnu Mce, Salt 77, (1078).

395

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

karmamak lazmdr. Ubudiyetin gereklemesi ve Allaha kar rububiyyet hukukunun yerine getirilmesi namaz sayesinde mmkndr. Dier ibadetler namazdaki srr gerekletirmeye vesiledir. 1801 Grld zere namazn nemi kiinin kfre dmesi konusu mevzu bahis edilerek izah edilmitir. Bu kadar mhim olan bir ibadetin terki mmin iin anlalabilecek bir durum olamaz. te yandan Shreverd, namazn kulluun gereklemesinin vesilesi sayarak namazn nemini ifade etmektedir ki bu yle anlalabilir. Kul namaz eda ederek kul olduunu lisan- hal ile ifade etmi olmaktadr. Yine Allaha kar rububiyetin hukukunun tehakkuku da namaza balanmtr. Kul Rabbinin rabliini ve zerindeki tasarrufunu namaz sayesinde dile getirmektedir. Bu anlamda kul, namazla bir yandan kendi kulluunu ve acizliinin, bir yandan da Rabbinin izzet ve erefini itiraf etmi olmaktadr. Shreverd, namazn manev faydas konusunu da genie ele alr. O, namazlarn huu ile klanlara Adn cennetlerinin verilecei hadis-i erifi ile istidlal eder: Abdullah b. Abbas (r.)n rivyetine gre Raslullah (s.) yle buyurmutur: Allah Tel, Adn cennetini yarattnda, onun iinde hibir gzn grmedii, hibir kulan duymad ve hibir insan kalbinin dnemeyecei nimetler yaratt ve ona: Konu dedi, O da defa: Namazlarn huu ile klan mminler felaha ermitir.1802 dedi.1803

1801 Shreverd, Avrif , vr.99b. 1802 el-Muminn, 1. 1803 Suyut, el-Camius-Sar, c. I, 5.

396

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, namaz klanlarn felaha ereceinin Kurn- Kerimde bu yeti kerime ile sarahaten ifade edildiini de szlerine ekler. Shreverd, namazn manev faydas sadedinde mminin nefsi emaresinden kurtulmasna vesile olmasnn da ilgin bir yorumla anlatr. Raslullah (s.) buyurur ki: Gnein zeval vaktinden batya kayd bir vakitte Cebrail bana gelip le namaz kldrd. Salat kelimesi, ate manasna gelen sall kknden gelmektedir. Eri aa, dzeltilmek istenince atete stlarak dzeltilir. nsanda da nefs -i emmarenin mevcudiyetinden dolay erilikler vardr. Namaz sayesinde mnkeif olan vech -i ilahnin azamet nurlar, namaz klan kimsenin nefsindeki erilikleri yakarak dzeltir. Bylece de namaz ile mira gerekleir. Namaz klan, atete snan ve erilikleri dzeltilen aa gibidir. Namaz ateiyle snarak eriliklerini izale eden kimsenin, atee helal olan uzuvlar hari, vcudu cehenneme maruz olmaz. Atee maruz olmayacak olan uzuvlar ise yedi secde uzvudur.1804 Anlalaca zere Shreverd, namaz kelimesinin Arapa salat kelimesi ile ifade edilmesinden ve yine ate manasna kullanlan salla kelimesinin de bu kelimeyle ayn kkten tremi olmasndan hareketle bu yorumu yapmaktadr. Ona gre namaz klan bir kiinin nefsan erilikleri hata ve kusurlar namaz ateiyle yaklarak izale edilmekte ve bylece cehennem ateinden halas olmas

salanmaktadr. Eri olan bir aacn atele stlarak eriliinin giderilmesi bu hususa rnek olarak zikredilmektedir. Bu yorumun Arapa lisannda yer alan salat kelimesinin kklerine vurgu yaparak ortaya atlm bir deerlendirme olduunu kabul ederek bir kenara brakacak
1804 Shreverd, Avrif , vr.99b.

397

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olursak unu sylemekte bir beis olmamas gerekir. Namaz klan mminin felaha ereceini belirten yet-i kerime ve bununla beraber mminlerin Kurnda namazla defalarca memur klnmalar, bu ibadeti hakkyla eda edebilenin rz- maherde mahcup olmayacan mir bir hakikattir. Yine Shreverd, namaz klan mminin namaz sayesinde isteklerine

kavuacana dair1805 u hadis-i erifi nakletmitir. eyh Radyyddin Ahmed b. smail el-Kazvin icazet tarikiyle bize Eb Hureyre (r.)dan u hadisi erifi nakletti. Peygamber (s.) Allah Telnn yle buyurduunu haber verdi: Namaz benimle kulum arasnda ikiye taksim ettim. Kulum: Rahman ve Rahim olan Allahn adyla deyince Allah Tel: Kulum beni yceltti. der. Kul: Hamd alemlerin Rabbine mahsustur. dediinde Allah Tel: Kulum beni sen etti. der. Kul, Din gnnn sahibi dediinde Allah Tel: Kulum iini bana havale etti. der. Kul: Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardm dileriz. deyince Allah Tel: Bu, benimle kulum arasndaki bir husustur. buyurur. Kul: Beni doru yola, hidyet verdiklerinin yoluna ilet. Gazaba uramlarn ve sapklarn yoluna deil! deyince: Bu kulumundur ve kulumun benden istedii verilecektir. buyurur. 1806 Burada u hususu ifade etmek gerekmektedir. Hadis-i erifte de belirtildii gibi, namaz klan bir mminin istekleri kendisine verilecektir. Ancak namaz eda eden bir mmin, bu ibadeti ile herhangi bir isteine kavumay ummamaldr. Sadece kulluunun gereini yerine getirmeye almay niyet etmeli ve yapt bu

1805 Shreverd, Avrif , vr.98b. 1806 Mslim, Salat,38,40; Eb Davud, Salat, 132; Tirmiz, Tefsru Sure, 1; Nese, ftitah, 23; bn Mace, Edeb, 52; bn Hanbel, c.II, 241.

398

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ibadetini kabul etmesi iin Rabbinden duac olmaldr. Bu ekilde bir tevazu ve bir mahviyet iinde grevini yerine getirmeye ihlasla almaldr. Yine Kul, namaza kalkt zaman Allah Tel, kulu ile arasndaki perdeleri kaldrr ve kul Cenb- Hakkn vech-i kerimine ynelir. M elekler gkyzne doru onun omuzlarna karak onunla birlikte namaz klarlar, duasna Amin derler. Namaz klan kimsenin bana semdan ihsan- ilah yaar.1807 diyerek namaz klan mminin manev ynden ulaaca makam izah eder. Shreverd, namazn rknlerinin semvat ehlinin ibadetlerinden teekkl etmesinden hareketle namazn mmini manev ynden semvt ehli ile bir seviyeye karacan ifade etmektedir. Allah Tel, namaz klanlarn her rekatnda ehl-i semn farkl ekillerini cem etmitir. Syle ki: Allahn kendilerini yaratt gnden beri rku ederek kyamete kadar bu hali muhafaza edecek olan melekler vardr. Ayn ekilde yaratldklar andan kyamete kadar secde, kyam ve kud ile memur olan melekler vardr. Uyank bir mmin, rkuu, secdesi, kyam ve kudu esnasnda kendisini sanki onlarn arasnda ve onlardan biri farz ederek onlarn sfatlarna brnmeye alr.1808 Namazn manev faydas sadedinde Shreverd, mminin namaz sayesinde tm semvat ehlinin ibadetini yerine getirmi gibi olacan ve onlarn manev halleriyle hallenebileceini dnmektedir. Shreverd, namazn ktlkleri giderdiini de u yet-i kerimeden istidlal eder:
1807 Shreverd, Avrif , vr.100a. 1808 Shreverd, Avrif , vr.100a.

399

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Gndzn iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kl. nk iyilikler ktlkleri (gnahlar) giderir. Bu, t almak isteyenlere bir hatrlatmadr. 1809 Allah Tel, namazn bereketinden, erefinden, fayda ve semeresinden haber vermekte ve yle buyurmaktadr: yilikler ktlkleri yok eder. Yani be vakit namaz hatalarn gnahn giderir, demektir.1810 Bu konu da Shreverd, u hadis-i erifi nakleder: eyhimiz eyhl-slam Ziyuddin Ebun-Necib es-Shreverd (.490/1097) icazet yoluyla bize Eb Hreyre (r.)nin rivyet ettii bir hadis-i erifi haber vermitir. Raslullah (s.) buyuruyor: Be vakit namaz, gnahlarn kefaretidir. Dilerseniz Allah Telnn yilikler gnahlar giderir. Bu, zikir ehli iin bir ttr. fermann okuyun. 1811 Namazn manev faydas sadedinde, hatalarn gnahnn namaz sayesinde giderileceini dnen Shreverd, bu yorumuna bir sahabnin yapm olduu kt bir fiilin kefaretinin klnan namazla yerine getirildiini bildiren hadis -i erifi 1812 delil getirir. Shreverd namazn rknleri ve namazda okunan zikirlerin saysndan bahisle ilgin bir nakilde bulunur.

1809 Hud, 114. 1810 Shreverd, Avrif , vr.122a. 1811 Buhar, Mevakit, 4, 6. 1812 bn Hanbel, c. I, 445; Tirmiz, Tefsiru Sure, 11; Eb Davd, Hudud, 31. Bir gn Reslullh (s.) ashb ile birlikte mescitte namaz vaktini beklerken, bir kimse kalkt ve Y Reslallh! Ben bir gnh iledim, dedi. Rasl-i Ekrem Efendimiz ona cevap vermedi. Namaz bittikten sonra, ayn kii kalkarak nceki szn tekrarlad. Peygamberimiz ona, Sen u namaz bizimle klmadn m? Ve onun iin gzelce abdest almadn m? diye sordu. Adam, Evet y Reslallh dedi. Fahr-i Kint Efendimiz bu defa, te o namaz, ilediin gnha keffret olur buyurdu. Ayr bkz: Heysem, c.I, s. 301.

400

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Namazda drt rkn (heyet) ve alt zikir vardr. Rknler: Kyam, kud, rku ve scdtur. Zikirler de: Tilavet, tesbih, hamd, istifar, dua ve Peygamber (s.)'e salat selam. Bylece heyetlerin ve zikirlerin toplam on olur. Bu on heyet ve zikir iin, melekler ayr ayr saf balamlardr. Her safta on bin melek bulunmaktadr. Bu suretle bir rekatta yz bin melek toplanm olmaktadr. 1813 Bu rivyetle de ortaya konulan husus namazn semvat ehlinin itirak ettii bir ibadet olduunu ve manev kymetini izah etmektir. Shreverd, namazda niyet konusunu da izah eder. O niyetin keyfiyeti ile ilgili olarak Serrc (.378/988)dan nakilde bulunur: Eb Nasr es-Serrc (.378/988) der ki: bn Salimin yle sylediini duydum. Niyet, Allah ile beraber, Allah iin ve yine Ondan olur. Namazda niyetten sonra ortaya kan afetler dmandandr. Dmann, yani eytann mdahalesi ne kadar ok olursa olsun, Allah iin ve Allah ile olan niyete, denk olamaz. Bu niyet, ne kadar az olsa bile.1814 Grld zere niyetin salaml namazn salamln temin etmektedir. Niyeti bu vasfta olan kiinin namaznda eytann vesveselerinden korunmu olaca ifade edilmektedir. Yine Shreverd, namaza giriin nasl olmas gerektiinin u nakilde izah eder: Eb Said el-Harraza sordular: Namaza nasl gidilir? yle cevap verdi: Ona tevecchn kyamet gnndeki yneliin gibi olsun. Onun huzurunda duruun yle olsun ki, aranzda bir tercman, bir arac olmadan, o seni karlyor, sen
1813 Shreverd, Avrif , vr.100b. 1814 Shreverd, Avrif , vr.101a.

401

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

de kimin huzurunda bulunduunu bilerek Ona mnacat ediyorsun. nk O, en byk meliktir.1815 Niyetin keyfiyeti bu ekilde aklanm olmaktadr. Kii namazda Allahn huzuruna ktn ve Onunla aracsz bir ekilde mnacat ettiini, Allahn da kendisini karlayp dediklerinin dinlediini ve isteklerini verdiini dnerek1816 namaza balamal ve niyetini bunlar dnerek salamlatrmaldr. Shreverd, be vakit namaz cemaatle klan kimse karay ve denizi ibadetle doldurmu gibi olur. Btn makamlarn ve hallerin z cemaatle klnan be vakit namazdr. O, dinin srr, mminin kefareti, gnahlar azaltmaya vesiledir.1817 diyerek namaz cemaatle klmann nemini izah eder. Ona gre btn makamlarn ve hallerin z cemaatle klnan be vakit namazdr. Bunun aklamas ise kiinin bu be vakit namazla btn makamlara ve hallere ulaacak olmasdr. Namazda sabr, kr, zikir, tefekkr, iltica, dua, itaat, kurbiyet, sadakat, hamd, ihsan, mahviyet, tevazu, evk ve muhabbet gibi haller ve makamlar btn mtemilatyla mevcuttur. Bu be vakit namazn cemaatle klnmasyla mminler arasnda yardmlama, muhabbet, dayanma, birbirinin dertleriyle dertleme ve lfet duygular zuhur eder. Uyank bir kalble namaz klanlarn zahirleri ve batnlar ayn noktada toplanmtr. Zahir ve batn birbirine yardmc olmakta, birbirini glendirmekte, birinden dierine nur ve bereket siryet etmektedir. Yeryznn btn blgelerinde namaz klan mslmanlar arasnda kalblerinin slama ballklar ve imana

1815 Shreverd, Avrif , vr.101a. 1816 Bu gerek Hac Bekta Velide u ekilde ifadesini bulmutur: Abdest gerek ki namaza layk ola. Namaz gerek ki Allaha layk ola. Hac Bekta Veli, Makalt, s.33. 1817 Shreverd, Avrif , vr.103a.

402

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

inkyatlar sebebiyle, manevi bir yardmlama ve birbirini glendirme sz konusudur.1818 diyerek bu hususu tavzih etmitir. Shreverd, namazn cemaatle klnmasnn gereklilii hususunu Hazreti Peygamber Efendimiz (s.)in u hadisiyle delillendirir. Raslullah (s.): Cemaatle klnan namaz, tek bana klnan namazdan yirmi yedi derece daha faziletlidir. 1819 buyurmulardr.1820 Shreverd, cemaatle namazn faziletini anlatrken imamn konumunu da zel bir ekilde anlatr. Namazda imam, eytanla yaplan muharebede ilk safta bulunan lider sava olarak niteler. Namazda imam, eytanla muharebede safn nndeki ilk kiidir. mam, huu, zahir ve batn edebe riyet bakmndan, cemaat iinde en iyi durumda olmaldr.1821 Grld zere cemaatle namaz klarken imamn ayr bir yeri ve nemi vardr. Zahir ve batn dba riyette imam, cemaat iinde en ehil kimse olmaldr. Shreverd, namazda huu konusuna da ayr bir ehemmiyet vermitir. Hu kavram lgatte; itaat etmek, boyun emek, tevzu gstermek, korkmak, sesini alaltmak, yere bakmak, nnde eilmek, sakin ve saygl bir ekilde durmak gibi anlamlara gelmektedir.1822

1818 Shreverd, Avrif , vr.103a. 1819 Buhar, Ezan,30, 31; Tirmiz, Mevkit, 47; Nese, mamet, 42; bn Mce, Mescid, 16. 1820 Shreverd, Avrif , vr.101b. 1821 Shreverd, Avrif, vr.102b. atb bu artn herkesin halinin farkl olduu gerekesiyle fkhen koulamayacan ifade eder. Bkz: tb, el -Muvfakt, Ter: Mehmet Erdoan, z Yay., stanbul 1990, c. I, s. 93. 1822 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 196; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 283; bn Manzr, Lisnul Arab, c.VIII, s. 71; Firzbd, Kmusul-Muht, c.II, s.182; el-Crcn, et-Tarft, s.128; el Mnv,et-Tevfk, s.314;Abdl -Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask,

403

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tasavvuf terminolojisinde ise; tevzu gstermek, dinin emirlerine itaat etmek, Allahn huzurunda boynu bkk durmak, kulun namazda sa ve solundakini bilmeyecek kadar kendini Rabbine vermesi, tam anlamyla Allaha teslim olmak, Allahn heybetini gnlde hissetmek ve huzurunda edebe riyet artyla rhen (srren) boyun emektir.1823 Huu kelimesi Kurnda on yedi defa gemektedir. 1824 Namaz, kul ile rabbi arasnda bir kavuma vesilesidir. Allah ile kulun kavumasnda kulun, Rabbinin azameti karsnda kulluunun gerei olarak huu iinde olmas gerekir.1825 Vrid olduuna gre Allah Tel bir eye tecelli edince, o ey ona boyun eer.1826 Namazda slay gerekletiren kimse tecelli nurlaryla huua erer. Felah, namazlarn huu ile klanlara mahsustur.1827 Huuun bulunmamas felahn da yokluu, demektir.1828

Kahire 2003, s. 736;Komisyon, el-Mucemul-Vast, ss.235-236; Komisyon, el-Mncid, s.180; Gezgin, A. Galip, Kurnda Huu Kelimesinin Semntik Analizi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 81-2.. 1823 Kueyr, er-Risle, s.146; Gazl, hy, c.III, s.362; er-Rgb el-Isfehn, Mfred t, s. 212;Altnta, Tasavvuf Tarihi, s.126; eker, Mehmet, Hu, DA, c.XVIII, ss.422 -423. Kueyr, hu kavramn daha farkl ekillerde de izah etmektedir: Rabbin tecellileri karsnda kalbin solmas, erimesi veya geri ekilerek saklanmas, lh bir hakikatin kefen bilinmesi srasnda birden kalbe gelen bir rpertidir. Kueyr, er-Risle, s.146. Serrc ise, huu namaz iin ngrd drt temel arttan biri olarak kabul etmektedir. Zira hu, Peygamber efendimizin sfatlarndandr. Serrc etTs, Lma, ss.101, 163; ener, Mehmet, Hu, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, ss. 422-3. 1824 Abdulbaki, Mucem, s.233; Kurnda huu kelimesinin kullanm anlamlar iin bkz: Gezgin, Kurnda Huu Kelimesinin, y.2, sy.4, ss. 87-90. 1825 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 71a. 1826 Nese, Ksf, 16; bn Mace, kame, 152; bn Hanbel, c.IV, 267. 1827 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 8a. 1828 Shreverd, Avrif , vr.99a; Namazda huu kavram iin bkz: Mahfuz, eyh Ali, HidyetlMridn, (Kurndan tler), ter: Saka, evki, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y., 1, sy., 1, s. 132; Esad Erbil Hazretleri de huudan mahrum olarak eda edilen namazn kiiyi ahiretteki azaptan kurtard halde namazdan beklenen ktlklerden ve fahadan alkoyma vazifesin i deruhte edemeyeceini bildirir. Aydnl,Abdullah, D.D. Tasavvuf ve Hadis, s.82; Erbil, Mektubat, stanbul 1983, s. 58; elik mer, Muhammed Esad Erbilnin Kurn- Kerim yetlerini Yorumlama yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 20001, y., 2, sy., 6, s. 189; Yaka, Eyp, Kurn Perspektifinden Mesnevde Mevlannn Kulluk Anlay, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 129-30; Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 32; el-Mekk de huusuz namazn

404

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grlecei zere Shreverd, namaz klanlarn felaha erdiini bildiren yet-i kerimedeki felahn, huu ile namaz klanlara ait bir hususiyet olduunu belirtmektedir. Eer namazda huu yoksa o kii felah mjdesine muhatap olamamaktadr. Slay gerekletirenin, e-dost ve arkadalaryla karlatnda nefislerinde muhabbet membalar nasl kaynarsa, namazda vuslata eren kiide de tecelli nurlarnn bir mazhariyeti olarak huu ortaya kar.1829 Bu anlamda namazda huua ulamak, vsl olmann bir delili olmaktadr. Tecelli ettii her eyin kendisine boyun edii Rabb Tel, namazda kula tecelli edince kulun da boynu bklr ve kalbi huu ile dolup taar. 1830 Shreverd, huunun namazda ne okuduunun farknda olmak ve gafletten uzak bulunmak eklinde meydana geleceini ifade eder: Allah Tel: Beni hatrlamak; unutmamak iin namaz kl. buyuruyor. Namaz hatrlama vesilesi olunca onda unutma ve gaf let nasl dnlebilir? Nitekim yet-i kerimede Hakk Tel Hazretleri buyurur: Sarho olduunuz zaman ne sylediinizi bilinceye kadar namaza yaklamaynz.1831 Ne sylediini bilmeyen nasl namaz klabilir? Zira Allah Tel onu namazdan men etmitir. Sarho, akl banda olmad halde, gafil de sarho gibi akl banda olmad halde namaz klar.1832 Grld zere gafleti 1833 sarholua benzeterek, namaza sarho olarak yaklamak nasl yasaklanm ise, gaflet halinde namaz klmak da bunun gibidir. Ne
gafilce klnan bir namaz olduunu byle namaz klan bir kimsenin Rabbine kar kabalk yapm olacann altn izer. Certel, EbuTalib el-Mekkde Namazn Psikolojisi, y.4, sy. 10, ss. 142-3. 1829 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 6b. 1830 Shreverd, rd, vr. 16b 1831 Nisa, 43. 1832 Shreverd, Avrif , vr.99a. 1833 Uluda, Sleyman, Gaflet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 283.

405

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dediini bilinceye kadar sarho namaz klamaz. Gafil de ayn ekilde niyetini salamlatrp kalbini Allaha tam olarak yneltmedike namaznda huu ve hudua eriemez. Akl banda olmama ynnden sarhola, gafil ayn hkmdedir. Namazda Hunun Fazileti bal altnda mam Gazl (.505/1111) Sarho olduunuz zaman, sylediinizi bilip anlayncaya kadar namaza

yaklamayn.1834 yetini zikrederek u yorumu yapar. Bazlar bu yetteki sarholuk kelimesine dnya megalesi veya dnya sevgisi ile sarho olduunuz vakitte de namaza yaklamayn manasn vermilerdir.1835 Nitekim Vehb ibn Mnebbih buyuruyr ki; yetten murat, zhir manasdr. Bu yette yalnz iki deil, dnya megalesinin sarholuuna da tenbih vardr. nk Allah Tel yetin sonunda illeti beyan sadedinde, Ta ki dediinizi bilinceye kadar buyurmutur. Nice namaz klanlar var ki iki imemiler, fakat namazda ne okuduundan haberi yoktur.1836 nk dnya megalesi, imeden kendisini sarho etmitir. Shreverd, sarholuu, namazda Allahtan baka eylerle megul olma eklinde aklamtr: Namazda Allahtan baka eylere ihtimam, sarholuktur. 1837 Shreverd, namaza snnet namaz klnarak balanmasnn gerekli olduunu bunun gafletten kurtulmaya vesile olacan dnmektedir. Namaz vakti girdii zaman nce snnet klnr. Bunda birtakm ince sr ve hikmetler vardr. Dorusunu Allah bilir ama, bunlardan biri udur: Halkn arasna karmken, tabiatnn durumunu unutmu olmaktan, adet zere yiyip ime ve
1834 Nis, 43. 1835 Gazali, hy, c.I., s. 410. 1836 Gazali, , hy, c.I., s. 410; Gezgin, A. Galip, Kurnda Huu Kelimesinin Semntik Analizi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 96-7. 1837 Shreverd, Avrif , vr.99a.

406

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

uykuyla, megul olmaktan dolay insann gnl ve dncesi (himmeti) kark ve danktr. nce snnet namaz klmak suretiyle insann gnl namaza cezb olunarak mnacata hazrlanr. Snnet namaz, insan gnlndeki gaflet ve sknty giderir. Bu suretle insann i dnyas salah kazanarak farz namaza hazr hale ge lir.1838 Grlecei gibi Shreverd, snnet namazn farz namaz iin bir nevi hazrlk ve konsantre salama vazifesi greceini dnmektedir. nsanlarla ihtilat sebebiyle kiinin dikkati dalm ve dnyev balar kendisini kuatm bulunmaktadr. Bu halde iken dorudan farz namaza durulmas namaza verilmesi gereken ehemmiyet asndan olumsuz bir durum olacaktr. Snnet namaz, farz namazdan nce himmeti toplayarak kiinin kendisine eki-dzen vermesini salayacaktr. Bu noktada farzdan nce snnet namazn klnmasnn bir dier hikmetinden daha bahseder: Snnet namaz, berekt- lahiyyenin inmesini ve nefeht - sbhaniyyenin yaylmasn salayan bir mukaddimedir. nsan, snnet namazdan sonra, farz namaz iin, iledii umum ve husus manada her gnaha tevbesini yeniler.1839 Grld zere snnet namaz, farz namaza bir mukaddime ve kulun Rabb Teldan bereket ve ilah tecellilere mahzar olmasnn bir balangc olarak nitelendirilmektedir. Yine Shreverd, namazda saa sola bakmann, etrafyla ilgilenmenin, sakal veya sala oynamann huua aykr tavrlar1840 olduunu ifade eder.

1838 Shreverd, Avrif , vr.100b. 1839 Shreverd, Avrif , vr.101a; a.m., Cezzbl-Kulb, vr. 6b. 1840 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 149.

407

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Anlatldna

gre1841

Allah Raslnn

ashab namazda gzlerini

gkyzne kaldryorlar, saa sola baknyorlard. Namazlarn huu ile klan mminler felaha erer. yet-i kerimesi nazil olunca gzlerini secde mahalline evirmeye baladlar. Hatta bu yetin nzulnden sonra namazda secde mahallinden baka taraflara bakan sahab grlmemitir. 1842 Raslullah (s.) namazda sakalyla oynayp duran birini gstererek yle buyurdu: Bu adamn kalbinde huu olsa, eseri organlarnda da grlrd. 1843 Shreverd, namazda huuu yanl olarak alglayp zahiren huulu gibi olup da kalben gafil olarak namaz klanlar uyarmak ve huunun hakikatini izah etmek iin1844 u hadis-i erifi nakleder: Allah Raslu (s.) bir hadis-i eriflerinde Huuunuzun mnafklarnkine benzemesinden Allaha snrm, buyurunca sahabler: Mnafklarn huuu nasl olur? diye sordular. Efendimiz (s.): Kalb nifakla dolu olduu halde, bedenin huu iinde grlmesi suretiyle. buyurdu.1845 Shreverd, huu ile dolu olan bir kalbe sahip mminin namazndaki halini u ekilde aklar: nsanlardan yleleri vardr ki, Allah Ekber dedii zaman azamet-i kibriyay mahedesinden dolay gaybet haline geer. i nurla dolar ve onun sadrnda kainat btnyle le atlm bir hardal tanesi kadardr. Vesvese ve nefsin mdahalelerinden korkmaz. Dnyann bir hardal tanesi gibi gnlnden atlvermi
1841 Taber, Cmiul-Beyn, c. XVIII., ss. 1-3; Beav, Tefsir, c. III., ss. 301 -2; Eb Sud, rdu Aklus-Selm, c. VI., s. 123; evkn, Fethul-Kadr, c. III., ss. 473-75; Bursev, Ruhul-Beyn, c. V., ss. 430-31; ls, Ruhul-Men, c.XVIII., ss. 3-4; 73. 1842 Shreverd, Avrif , vr.99a. 1843 Suyut, el-Camius-Sar, c. III, 44; c. I, 27; Shreverd, Avrif , vr.99a. 1844 Shreverd, rd, vr. 16b 1845 Shreverd, Avrif , vr.99b.

408

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olmas, ona bir ucub vermez ki, vesvese ve nefsin mdahalesi onu skntya soksun. Azamet-i Rabbaniye ve gayb alemini mtalaa niyetiyle ve azamet-i ilahiyi mahede suretiyle, ruhun kazand son derece latif bir hal kulu kaplamken onun aklna nasl vesvese gelebilir?1846 Grld zere Shreverd, huu ile dolu bir kalb sahibinin namazn bu ekilde tarif etmektedir. Mmin namazda azamet-i lahiyeyi mahede neticesinde kendinden geerek gaybet haline girer. Bu esnada mminin huua muhalif bir hareket yapmas zaten mmkn deildir. Shreverd, namazda sa elin sol elin stne konularak gbek hizasnda balanmasn tasavvuf bir yorumda bulunarak u ekilde izah eder. Allah, insanolunun kalbinden yukarda bulunan tarafn, semv esrarn hazinesi haline getirmi, sfl olan cihetini (gbekten aasn) yeryzne ait esrara mahzen yapmtr. Nefsin yeri ve merkezi, sfl olan taraftr. (Gbekten aa ksm). Ruhun mahalli ise, ruhan olan cihettir. (Gbekten yukardaki ksm) Kalb, yukar tarafta yer alr. Ruh ile nefsin cazibesi birbirine galip olmak zere ekiir durur. Bunlardan biri eytann dieri melein yoldadr. zellikle namaz vakitlerinde iman ile ftrat arasndaki ekimenin mevcudiyetinden, bu ekime daha da artar. Nefsin cazibesinden dolay, fena ile beka arasnda tereddt eden semv bir kalbe sahip musalli, nefsin merkezinden organlara ve organlarn hareketlerine tesir eden gle ykselerek batn manalar arasnda bir irtibat ve denge bulunduunu kefen grr. Sa elin, sol elin zerine konmas, nefsin kuatlmas ve cazibelerinin ykselmesinin

1846 Shreverd, Avrif , vr.101b.

409

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

nlenmesi demektir. Bunun tesiri bilhassa namazda vesvesenin defedilmesinde ve nefsin mdahalelerinin yok edilmesinde grlr.1847 Grld zere namazn her zahir dbnn batn bir anlam olduunu dnen Shreverd, sa elin, sol el zerine konarak gbek hizasnda balamay nefs tesirlerin zabt u rabt altna alnmasnda etkili olduunu sylemektedir. Yine Malik mezhebinde namaz klann ellerini balamayp salvermesini ise u ekilde yorumlar: Ruh cazibeler glenerek, ns duygusunun kemali annda tepeden trnaa hakimiyeti ele geirip zlenen mahede duygusu gerekleince, nefs malup ve zelil olur. Nefsin merkezi ruhun nuruyla aydnlanmaya balar ve o zaman nefsin cazibeleri gten der. Nefs merkezinin ruhtan ald nur lsnde ibadetlere kar direnme gc, zail olur. O zaman nefse mukavemet ve nefsin cazibelerini, sa eli sol elin zerine koymak suretiyle nlemeye, gerek kalmaz. O anda i artk kolaylamtr. Dorusunu Allah bilir ama, Raslullah (s.)in bazen ellerini yana brakmas, ihtimal bu sebepledir. Bu ekilde kyamda elleri yana brakmak mam Malik (r.)in grdr.1848 Anlaldna gre ruhun glenerek nefse hakim olduu hallerde, namazda ellerin balanmasna gerek kalmamaktadr. Bu nefsin etkilerinin, ruha messir bir halden uzak olmasndan kaynaklanmaktadr. Elleri balamak nefsi engellemeye matuf olarak anlalnca, bu sebep ortadan kalknca elleri balamann da lzumu ortadan kalkm olmaktadr

1847 Shreverd, Avrif , vr.101a. 1848 Shreverd, Avrif , vr.101a.

410

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, namazda kalbin huuunun1849 d organlarn huuuna vesile olacan dnr: Namaz klan kimse kyamda iken secde mahalline bakmak iin ban, hafife ne doru eer ve kyam, dizlerini, brn ve bedeninin dier ksmlarn bkmeden, hakimin huzurunda durur gibi dosdoru bir ekilde tamamlar. Sanki btn vcuduyla topraa nazar ediyormu gibi durur ki, bu hal organlarn huuundandr. Kalbteki huu, cesette huuun meydana gelmesini salar.1850 Namazda zahir organlarn da huuu ok mhimdir. Ancak bu kalbin huuunun bir neticesi olarak zuhur eder. Yoksa daha nce zikredildii gibi kalbi masiva ile megulken d organlarn zahir bir huu iinde olmas bir anlam ifade etmemektedir. Shreverd, huuun namazn batn artndan olduunu ifade sadedinde Hazreti mer (r.)in syledii u szn nakleder: Adam vardr ki, mslman olarak ihtiyarlamtr, fakat Allah iin kld tam bir namaz yoktur. sordular: Bu nasl olur? Hz. mer yle cevap verdi: Namazdaki huu ve tevazuu tam olmayan ve her eyi ile Allaha ynelmeyenin hali budur.1851 Shreverd, namazdaki kratn yaplndaki huuu u ekilde ifade eder: Namazn anlattmz ekillerine vakf olarak ve mekruhlarndan saknarak kyam kemaliyle tamamlayp, tevecch yetini1852 ve sylediimiz dualar (sbhaneke duas) okuduktan sonra, euz besmele eker, euz besmeleyi her rekatta

1849 atb bu artn herkesin halinin farkl olduu gerekesiyle fkhen koulamayacan ifade eder. Bkz: tb, el-Muvfakt, Ter: Mehmet Erdoan, z Yay., stanbul 1990, c. I, s. 93. 1850 Shreverd, Avrif, vr.101a. 1851 Shreverd, Avrif , vr.100a. 1852 Enam 79: Ben yzm tamamen, gkleri ve yeri yoktan var edene evirdim ve artk ben asla Allah'a ortak koanlardan deilim.

411

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kraatten nce tekrarlar, sonrada Fatihay ve zamm- sureyi huzur-i kalble, dikkatini (himmetini) teksif ederek, dil-kalb ahengi iinde, vuslat, yaknlk, heybet, huu, hayet, tazim ve vakarla, mahede ve mnacattan tam nasip alacak ekilde okur.1853 Grld zere okunan yetleri derinlemesine tefekkr ve dil-kalb ahengi huuun teekklnde nemli bir husustur. Kii namaznda okuduu yetlerin anlamlarna tm dikkatini vererek, himmetini bu noktaya toplayacak; yakn, vuslat, hayet ve tazim duygularyla kraatini tamamlayacaktr. Shreverd, kiinin namazda okuduunun farknda olmasnn ehemmiyetini de yle ifade eder: nsan bilir ki, bu dualar okumak, dilin konumasdr. Manalar ise kalbin konumasdr. Her konuann bir muhatab vardr. Konuann dili, kalbindekini syler. Eer konuan kimse, dil olmadan konutuunu anlatmaya imkan bulsa yle yapar. Lakin, lisan olmadan anlatmann zor olmas sebebiyle, lisan konuana tercmanlk etmektedir. Kalbtekine uygun olmayan szler syleyen lisan, tercman olamaz. Bu durumdaki kimse ihtiyacn Allaha duyurmaya alan bir okuyucu bile deildir. Allahn emrini ve hitabn anlayarak kulak veren biri de olamaz. Onun dili, ne dediinin farknda olmadan, gafil bir kalble hareket edip durmaktadr. Halbuki onun yalvararak konumas, anlayarak kulak vermesi, uyank bir halde bulunmas gerekir. Havassn namazdaki mertebelerinin en aa derecesi, tilavet esnasnda lisann sylediine kalbin de katlmasdr.1854

1853 Shreverd, Avrif , vr.101a. 1854 Shreverd, Avrif , vr.101b.

412

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere kii namazda Rabbiyle konumakta ona, ihtiyacn arz etmekte ve onun emir ve nehylerini dinleyerek anlamaya ve zmsemeye almaktadr. Ne okuduunu bilmeyen, ve dikkatini namaza vermeyen kiinin, namazn hakikatinden nasip almas mmkn deildir. Halbuki namazda yalvararak konumak, anlayarak kulak vermek, uyank bir halde bulunmak gerekir. Shreverd, bu hususu izah sadedinde u nakillerde bulunur: Havassdan biri yle der: Namaza balaynca beni ilgilendiren tek ey, dilimin sylediidir.Ondan bakasyla alakam kalmaz. Serrc (.378/988) der ki: Kulun namazda Kurn okumaya balaynca riyet edecei edebi, Kurn sanki Cenb- Hakktan dinliyormu gibi kalbin, okunana kulak vermesi veya sanki okuduklarn Allaha okuyormu gibi okumasdr.1855 Shreverd, huu iinde klnan namazn keyfiyetini ise u ekilde izah eder: nsanlardan bazlar namazda; Allaha yneldiklerinde nabeyi tam anlamyla gerekletirirler. nk Allah Tel inabeyi namazdan nce zikretmi ve Yalnz ona ynelin (inabe), Ondan korkun ve namaz kln.1856 buyurmutur. Bu yzden namaz klan nce, tam anlamyla Allaha ynelir, sonra masivadan temizlenerek Allahtan korkar ve slama alm bir sadr, inama susam bir kalb ile namaz klar. Kurn lisanndan kar, kalbi onu dinler ve o kelime, iinde baka bir ey bulunmayan kalbe der. Kalb onu anlayarak ve dinlemenin tadna vararak benimser. Dinleme zevki ve anlama hazzyla adeta onu, yudum yudum ier. Zikirden oluan ve tefekkrden teekkl eden bu manalar ve Kurnn zahir anlamlar, nefsin
1855 Shreverd, Avrif, vr.104b; Benzer dnce Ankaravde de vardr. Ankarav, MinhclFukara, s. 148. 1856 Rum, 31.

413

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

az olur. Mutmeinne makamna eren nefs, Kurnn manalaryla meguldr. nk zahir manalar, hikmet ve ehadet alemine yneliktir. Kurnn batn manalar, alem-i melekttan kalbe, manev bir azk olarak mnkeif olur. Ve bu manalar, Kelam sfatnn sahibi Allahn azametini mahede sebebiyle, ceberut aleminin perdeleri nndeki mukaddes ruha mahsustur. Byle bir mahede, evk iinde tam bir istirak hali yaayanlarda olur.1857 Rku esnasnda kalb, rkuun tevazu manasna gelen anlamyla muttasf olur.1858 Sonra secde iin tekbir getirerek uyank bir kalble huzur ve huu iinde, kime ve niin yere kapandn bilerek secdeye varr. Secdeye varanlardan yleleri vardr ki, kalblerini haya ile, ruhlarn azamet-i kibriynn uuru ile doldurmak iin, yerin derinliklerinde secdeye kapanrlar. Secde edenlerden yleleri de vardr ki, secdelerinde kevn ile mekan drlerek, kalbleri kef ve mahede alemini seyre dalar, onun secdesiyle birlikte semvatn katlar da eilir ve onun mahedesinin kuvvetinden kainattaki btn ekiller, madd suretler yok olur. Ve o, azamet-i ilahiyye ridasnn kenarna secde eder. Bu hal, beer dncesinin ulaabilecei ve insan glerin vasl olabilecei en st seviyedir.1859 Secdede ten ona kadar Sbhane Rabbiyel-Ala denir. Bu on says bunun kemalidir. Secdede gzler ak bulunur. nk gzlerin de secdesi vardr. Secdeye eilirken nce dizler, sonra eller, aln ve burun yere konur. Secdede burnunun kenarlarna bakar. Bu durum, secde eden iin huua daha uygundur. Ellerini seccadeye yaptrr ve ellerini elbisesinin iine koymaz. Ba, ellerinin arasndadr. Kollar da saa sola fazla kaymadan omuz hizasnda bulunur.1860 Teehhd, semvatn katlarnda tedricen ilerleyip, mesafeleri kat edip vuslat

1857 Shreverd, Avrif , vr.101b. 1858 Shreverd, Avrif , vr.102a. 1859 Shreverd, Avrif , vr.102a. 1860 Shreverd, Avrif , vr.102b.

414

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

makamna ermek, huzura varmaktr. et-Tahyyat da alemlerin Rabbine selam vermektir. Buna gre insan, sylediini dnmeli, kiminle konutuunun uuruna ererek edep taknmaldr. Byle yaparsa syledikleri ona tesirli olur. Raslullah (s.)i kalbiyle gznn nnde canlandrarak ona selam verir. Sonra btn salih kullara selam verir. Selam vermedii hibir salih kul kalmaz. Sa elini, sa uyluunun zerine, ehadet parma hari dierleri yumulu olarak koyar. ehadet parman kelime-i ehadetin Lasn deil, illasn sylerken kaldrr. Ancak bu kaldr, dize paralel bir ekilde olur, dik olarak deil. Bu hal, iaret parmann huuu ve kalbin huuunun ona intikal ettiinin delili saylr. Namazn sonunda kendisine ve btn mminlere dua eder. Eer imamsa, sadece kendisine deil, arkasndaki cemaate de dua etmelidir. Uyank bir imam, namazda sultann kapsnda duran ve ona elilik yapan bekiye benzer. Arkasnda bulunan ihtiya sahiplerinin dileklerini Ona ileterek, onlar namna, Ondan talepte bulunur.1861 Bir adap kitab olan Avrifl -Maarif adl eserini yazarken Shreverd, mrdlerine tasavvuf konularda aklamalar yapmas yannda pratik olarak da uygulamann nasl olacan izah etmitir. Tasavvufun temeli saylan hakiki bir namaz klma makamna ulamak gerekten mhim bir hadisedir. Zahir ve batn dbn en geni bir biimde anlatan Shreverd, bu ehemmiyeti mrdlerinin anlamasna byk nem vermitir. Bunu salamak iin, namazn batn huuunu kalbin Allahtan baka her eyden alakasn keserek tam bir ynelmeyle Rabbine ynelmesi eklinde tarif ederken, zahir huuunu da d organlarn vazifelerini yerine getirmede gerekli hassasiyetin ve itinann gsterilmesi eklinde izah eder.
1861 Shreverd, Avrif , vr.102b.

415

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu anlamda gzlerin secdede ak bulunmasnn gzlerin secdesi olarak aklamas gerekten ilgi ekicidir. Yine namazdaki tilavetin yaplndaki kalb kvam ok gzel bir ekilde ifade etmitir. Kul namazda okuduu Kurn kalbiyle dinleyerek tam bir tecelli makamna ulamaktadr. Rabbi ile mukalemede bulunduu duygusuyla byk bir mahviyet iinde okuduu Kurnn manalar ile ruhu teslimiyet ve kurbiyetin doruklarna ulamaktadr. Rukuunda tam bir tevazu, secdesinde tam bir acziyet itiraf vardr. Yine secdede kul, halinin ktlklerinin hatrlayarak Rabbi ile en yakn olma makamna varnca byk bir haya duygusu iinde bulunur. Secde edenlerden yleleri de vardr ki, ilahi tecellilere ak olan kalbi genitir ve ondan etrafa k salr. O Peygamberler ve veliler mertebesine yaklamtr. Hakk Telnn bykl karsnda kanatlarn yere yayarak kalbiyle kkln anlar. Hakkn bir ikram olmak zere ruhuyla ykselir, ns ve heybet, huzur ve gaybet, firar ve karar duygularn gizli (setr) ve aikar (zhar) hallerini cem ederek secdesinde, sanki uhd deryasnda yzmeye balar. Bir kl bile onun secdesine itirakten geri kalmaz.1862 Shreverd, bu szleriyle secdede ulalmas mmkn olan halet-i ruhiyeyi ifade etmektedir. Secdede manev terakkiyat salanr ve bu ykseli neticesi ns, heybet, huzur, gaybet, firar ve karar gibi haller zuhur eder. Bu halde kulun secde etmeyen hibir eyi kalmaz. Tahyyatta kul, mira makamnda vuslat gerekletirir. Rabbine en gzel selamlarla selam verir. Tm hallerinde olduu gibi tahyyatta da kimin huzurunda olduunun bilinciyle byk bir edep iinde hareket eder. Sonra Raslullah (s.)
1862 Shreverd, Avrif , vr.102a.

416

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Efendimizee daha sonra da tm salih mminlere selam verir. ehadet kelimesinin illsn sylerken iaret parman kaldrr ki bu hareket de bu parman huuudur. Namazn sonunda tm mminlere ve kendisine dua eder. Shreverd, Kul, btn organlar tam bir skunet iinde iken namaza balamaldr. Namaz klann brnecei en gzel libas, sekinet, tevazu ve huu libasdr. Saa sola baknmadan ban nne emektir, sa eli sol elin stne koymaktr. Yce Melikin huzurunda zelil bir kulun boynu bkk duruu ne gzeldir.1863 diyerek namazdaki zahir ve batn huuu veciz bir ekilde izah etmitir. Bu vasftaki namazn keyfiyetinin veciz bir ifadesini Hazreti Peygamber (s.) Efendimizin u hadisi erifinde bulmaktayz: Namaz kldn zaman son namaznm gibi kl.1864 Yine Shreverd, namazda eytann etkisiyle meydana gelecek eyleri u ekilde bildirmitir. Haberde yle gelmitir: Yedi ey vardr ki bunlarn namazda olmas eytandandr: Burun kanamas, uyuklama, vesvese, esneme, kant, saa sola baknma, bir eyle oynama. Unutma ve pheyi de buna ilave edenler vardr.1865 Shreverd huunun ehemmiyeti hakknda baz nakillerde bulunur. Abdullah b. Abbas (r.) yle der: Namazda huuun ls, sanda ve solunda bulunanla ilgilenmemek, hatta onlarn kim olduunu bile fark

etmemektir.1866
1863 Shreverd, Avrif , vr.104a. 1864 bn Mace, Zhd, 15; bn Hanbel, c. V, 412; Shreverd, Avrif , vr.99a. 1865 Shreverd, Avrif , vr.99b.

417

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sfyan (.161/778) yle demitir: Huuu olmayann namaz fasid olur. 1867 Muaz b. Cebel (r.): Namazda sanda ve solunda kimin bulunduunu anlamaya alan, namaz klmam saylr.1868 Ebu Said el-Harraz: Kulun namazda Allah korkusundan eriyecek hale gelmesi lazm gelir. 1869 Cneyd-i Badd (.297/909); Namazda iken dncen sadece namaz eda etmek olmasn, kendisine ulamak iin namazdan baka vesile bulunmayan varla (Allaha) vasl olma sevincini ve neesini sakn ihmal etme,1870 demitir. Yine ayn mana da olmak zere, bn-i Ata; Seni namazda iken gren varln huzurunda duyman gereken hrmet ve heybet hislerini bir tarafa brakp, sadece namaz eda etmeyi dnme,1871 demitir. Amir b. Abdullaha sordular: Namazda dnya ilerine dair bir eyler hatrna geliyor mu? yle cevap verdi: Bana gre mzraklarn altnda kalmak, sizin namazda hatrladklarnz hatrlamaktan daha hotur. 1872 Shreverd, namazn hakikati hakknda; Namaz drt eyle olur. Cesedin seccadede, akln huzur- lahide, kalbin huu, azalarn hudu ile dolu olmasyla. nk huzur- kalb, perdelerin kalkmasdr. Akln namaza hud ile itiraki, ilah cezay kaldrr. Nefsin huduu ve tevazuu, maneviyat kaplarn aar, organlarn itminn ve sekineti, sevaba nail olmay salar. Huzur- kalb olmadan namaz klan, kendi kendini aldatr. Akl baka eyde iken namaz klan, namazndan gafil dir.
1866 Shreverd, Avrif , vr.99b. 1867 Shreverd, Avrif , vr.104a. 1868 Shreverd, Avrif , vr.104a. 1869 Shreverd, Avrif , vr.104a. 1870 Kelbz, Taarruf, s. 201. 1871 Kelbz, Taarruf, s. 201. 1872 Shreverd, Avrif , vr.101b.

418

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Nefsini hudu ve tevazudan uzak tutan bouna cefa ekiyor, demektir. Yukarda vasf edilen ekilde namaz klan ise gerekten namaz klyor, demektir. 1873 demektedir. Grld zere Shreverd, namazn zahir ve batn dbna tam riyet etmenin gerekliliini, bu ekilde dbna riyet edilmeyen bir namazn hakiki bir namaz olmayacan sarahaten ifade etmektedir. Hudu ve tevazudan yoksun bir namazn sahibi bouna yoruluyor ve cefa ekiyor demektedir. Elbette de farz anlamnda vazifesini yerine getirmi olmaktadr. Fakat namazdan beklenilen manev fayda ve terakkiyi elde edemez. Namazn sahih olmas iin huzur-u kalbi art koan ve huusuz klnan namazn fasit olacan kaydeden mam Gazli bu konuda unlar kaydeder: Bir bn Haris, Eb Tlib el-Mekk (.386/996)nin Ktul-Kulbunda Sfyan - Sevr (.161/778)den naklettii rivyetinde, Huu ile klmayan kimsenin namaz fasittir. demi ve Hasan- Basr (.110/728) den Huzursuz klnan namazn, sevaptan daha ziyade ukbete sebep olduu rivyet edilmitir. Buna benzer vera sahibi fakhlerden, pek ok rivyet vardr. Hak olan bu hususta edille-i eriyyeye mracaat etmektir. Halbuki huzurun art olmas konusundaki haber ve eserler meydandadr. u kadar var ki zahir teklifte fetva, halkn kusurlar nispetinde takdir edilir. Namazlarn tamamnda huzur- kalbi art komak fetva makam iin mmkn deildir. nk tam bir huzur- kalbten insanlarn ekserisi acizdir. Buna ancak baz kimselerin gc yeter. Zarret sebebiyle namazn tamamnda huzur- kalbi art komak mmkn olmazsa tamamen terk de edilmez. Hi olmazsa cz bir miktarnda huzur- kalbin bulunmas zarureti vardr. Buna da en elverili olan ilk tekbirdir. Bunun iin zaruri olarak bu kadar ile iktifa edilmitir. Bununla beraber gaflet ile klan kimse ile hi
1873 Shreverd, Avrif , vr.104b.

419

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

klmayan msavi olmamasn umarz. nk gafletle de olsa namaz klan hi olmazsa zahir fiile bavurmu, bir an olsun kalbini hazrlamtr. 1874 Bu nakilden de anlalaca gibi, fasittir szyle manev derecelerden mahrum olarak sadece zahir artlar yerine getirilerek klnan namazn, batn yn hkm konusu yaplmaktadr. Yoksa namaz fkhen sahih olmamtr anlamnda deildir. Shreverd, Peygamberimiz (s.)den rivyet ettii u hadis-i erifle de namazn bu hakikatini ifade etmektedir: Namaz, tevazudur, yalvarmadr, gnahtan pimanlktr ve elleri kaldrp Allahm, diye yakarmadr. Kim byle yapmazsa onun namaz eksiktir.1875 Gerekten de namaz bu itenlik ve ciddiyetten uzak olursa, hakiki namaz olamaz. Namaz, kulun yerine getirmek iin vaktini sabrszlkla bekledii bir vuslat vesilesi, byk bir samimiyet ve cokuyla ifa edecei bir kulluk ifadesi ve Rabb Telnn kulundan istedii bir ubudiyet borcudur.

2. ZKR Lgatte bir eyi unutmayp anmak, 1876 unuttuktan sonra hatrlamak, anmak, yd etmek, grmek, mzakere etmek, bir eyi hatra getirmek ve nisyann ztt olan hatrlama manasna kullanlan zikir, ayrca elde edilen bilgiyi ezberlemek anlamna

1874 Gazl, hy, c.I., ss. 439-440. 1875 Tirmiz, Salat, 166; bn Hanbel, c. I, 211;. Shreverd, Avrif , vr.105a. 1876 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 226; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 328 -9; bn-i Manzr, Lisan, c.IV, ss.308-11; Tehnev, Kef, c.I, s.512; Asm Efend, Kamus, stanbul 1305, cII, s.346; Uluda, Sleyman, Tasavvuf Terimleri Szl, s.539.

420

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

geldii1877 gibi, mecaz olarak da hret, eref, an, sitayi, namaz, t, sz, aklamak, itaat, dua ve ilah kitaplar gibi manalara da gelmektedir. Tasavvuf stlh olarak i se mnferit veya toplu halde baz kelimelerle Allah anmak,1878 onu unutmaktan ve gafletten kurtulmak 1879 anlamndadr. Zikir, tasavvuf ve tarikat ehli kiilerin, belli kelime ve ibareleri eitli miktar ve yerlerde, edebe riyet ederek, ferd ya da toplu olarak sylemeleridir.1880 Zikrin hakikati, zikreden kiinin kendisinden geip, Allahn dnda her eyi

unutmasdr.1881 Zikir kelimesi, mtaklaryla birlikte Kurnda on yedi farkl anlamda, 1882 iki yz elli alt defa gemektedir.1883 Mastar halinde ise altm sekiz yerde gemektedir.1884 Bu yetlerin bazlarnda zikir bizzat Kurn1885 bazlarnda ise namaz1886 manasnda kullanlmsa da bu kullanmlar, zikrin mutlak ve genel kapsam iine girmektedir.

1877 bn Fris, Mucem, c.II, ss.358-359; Crcn, Tarift, s.151; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, ss.1507-8; el-Mnv,et-Tevfk, ss.349; Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 487-9; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 753-5; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.313; Komisyon, el-Mncid, s.236. 1878 Necmddin Kbr, Risle ilel-himil-hif min levmetil-lim (Tasavvuf Hayat), ter.: Mustafa Kara, Dergah Yay., stanbul, 1996, s. 78; Gmhanev, A. Ziyaddin, Camil-Usl, Msr 1319, ss. 15-6, 55. 1879 Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.171;Uluda, TTS, s. 539; Cebeciolu, TTDS, s. 783; Uluda, Sleyman, Gaflet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 283. 1880 Serrc, el-Lma, s. 290; Kelbaz, et-Taarruf, s. 106; Kueyr, er -Risle, s. 221; Gazl, hy, I, s.301; Tehnev, Kef, I, s. 563 ; Kn, Mucem, s. 277. bu konuda farkl dnceler iin bkz: Altnta, Ramazan, tikad Adanbnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratr ma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 125. Tasavvuf anlamda Kurnn sistematik btnlnden koparlarak salt belirli zaman dilimlerinde okunan bir vird ve tesbihata dntrlen zikir anlayna herkesin kar olmas gerekir. 1881 Hucvir, Keful-Mahcb, ss.547; Kbr, Risale lel-Haim, s.78; Uluda, Sleyman, Zikir, A, c.XIII, s.561; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 126; Aff, Tasavvuf, s.226; Dihlev, ah Veliyyullah, slam Dnce Rehberi, Ter: Mehmet Erdoan, Yeni afak stanbul 20 03, c.II, s. 194. 1882 Tehnev, Muhammed Ala b. Ali, Kitbu Kef - Istlhtil-Fnn, Beyrut, trs. c. I, s. 512; Ate, Sleyman, Zikir, AFD, Ankara, 1966, sy., XXIV, s. 235-236; Mahir z, Tasavvuf, s. 128, Ylmaz, Hasan Kmil, Tasavvuf ve Tarkatlar, s. 162. 1883 Mahir z, Tasavvuf, s. 128, Ylmaz, Hasan Kmil, Tasavvuf ve Tarkatlar, s. 162. 1884 l-i mrn, 36,58; Enam,68; Hicr, 6,9; Nahl 9; vb. 1885 Hcr, 9. 1886 Bkz. Ankebt, 45; Cuma, 9.

421

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kurndaki, Unuttuun zaman Rabbini an1887 emri, unutmamak ve ondan gfil olmamak1888 iin onu dima anarak hatrda tutmak, unutulursa hatrlamak eklinde anlalmtr.1889 Bu konuda Kelbz (.380/990), hakk zikir, zikir esnsnda mezkr (Allah)dan bakasn unutmaktr1890 der. Allah anmak elbette (ibdetlerin) en bydr.1891 yetinin beyn ile zikir, ibdetlerin ess, dnn rkn kabul edilmitir.1892 Kueyr (.465/1072), bu konuda yle der: Zikir, Allaha giden yolda kav bir rkn ve hatta bu yolda temel arttr. Devaml zikir hri, hi kimse baka ekilde Allaha ulaamaz.1893 Tasavvufun en nemli konularndan olan zikir, sliki gafletten koruyan, manev bir zrhtr. Zikre devam eden mrdlerin kalbinde dnyaya kar duyulan rabet zayflar ve bu duygular yerini Allah sevgisine terk eder. 1894 Hakiki zikir, zikir esnasnda mezkrdan bakasn unutmaktr.1895 Nitekim Unuttuun zaman Rabbini zikret1896 buyurulmutur. Bu yeti ile ilgili Kelbz (.380/990); Allahtan bakasn unuttuun zaman, Onu zikretmi olursun. dedikten sonra zikir konusundaki aklamalarn yle srdrr; Byk sflerden biri; zikir, gafleti tard etmektir, gafleti ortadan kaldrdn zaman skut da etsen zikir halindesin,
1887 Kehf Sresi, 24. 1888 Araf Sresi, 205 . 1889 er-Rgb el-Isfehn, Mf redt, s. 328. 1890 Kelbz, Taarruf, s. 154. 1891 Ankebut, 45. 1892 Nicholson, Tasavvufun Menei Problemi, s.87. 1893 Kueyr, er-Risle, s. 221; Tokd, eyh Tahir, Mantkl-Gayb, s. 44; Vitray, Eva de, slamn Gleryz, s. 133. 1894 Hemedn, Risle Der db- Tarikat, s. 94;Hafn, Mucem, s. 103; Uluda, Tasavvuf Terimler Szl, s. 539;z, Mahir, Tasavvuf, Mahiyeti, Bykleri ve Tarikatlar, stanbul trs., s. 145; Srmeli, Mehmet, Tarikat- Muhammediyye Balamnda Muhammed Sresinin 19. yetine Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 186-7. 1895 Kbr, Usl-i Aere, s.58. 1896 Kehf, 24.

422

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

demitir.1897 Ankarav (1042/1633), bu zikri, hakiki zikir olarak isimlendirmektedir. 1898 Zaten sflere gre zikirden maksat zikredileni, yani Allah Tely zikir iinde aramak ve bulmaktr.1899 bn Arab (.638/1240) de zikri, lh bir sfat olarak nitelendirir. Ona gre Allah, Beni ann ki Ben de sizi anaym1900 (Bakara, 2/152) yetiyle kendi zikrini kulun zikriyle irtibatlandrm, kendisini zikredeni O da zikredeceini bildirmitir. nk zikir, zikri dourmaktadr. 1901 Kbr ise zikrin ate , trp ve eki olduunu ifade eder.1902 Atetir, nk nefsin varln yakar. Trpdr, nk nefsin arlklarn giderir. ekitir, nk nefsin inadn ve kfrn krar. Shreverd de zikri, tasavvufun tanmnda en nemli unsur olarak grmektedir: Ona gre tasavvuf, topluca zikirdir, dinleyip vecde ermek uyup amel etmektir.1903 Tekml srecinde insan, doas gerei, srekli nefs ile rh arasndaki mcadele iinde yaaya gelmitir. Zikir bu mcadelede, insann fiziksel varln rhan varlndan ayrarak, bu rhan varln Allaha doru zgrce hareketini salamay hedeflemitir. Zikir, dnceyi bir yerde toplamak, Allah yolunda ilerlemeye yardm edecek ruhsal gleri salvermektir.1904 Genel olarak zikir,

1897 Kelbz, Taarruf, s.154. 1898 Ankarav, Minhcul-Fukara, s. 283. 1899 Kelbz, Taaaruf, s. 122. 1900 Bakara, 152. 1901 bn Arab, el-Futuhtul-Mekkyye, II, s. 302. 1902 Kbr, Fevih, s.141. 1903 Shreverd, Avrif, vr.20b. 1904 Gztok, akir, Tasavvuf Eitimde Bilginin Elde Edilmesi, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, s.98.

423

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tasavvufta bu perspektiften deerlendirilmitir.1905 Baka bir ifadeyle zikir, Allahn isim ve sfatlarnn meknuz olduu insandaki lh ynlerin ortaya karlmas iin nemli bir sebeptir.1906 Mutasavvflar zikri, dilin ve kalbin zikri olmak zere ikiye ayrmlardr. Slikin diliyle Allah veya baka bir esmasn syleyerek Yaratan hatrlamasna dilin zikri denirken, slikin sevdii rabbini daim hatrda tutarak gnlnden karmamas ve bu dncede younlamasdr.1907 Zikir, gizli ve aikr olmak zere de ikiye ayrlr.1908 Haf zikir, zikredenin sadece kendisinin iitebilecei alak bir sesle yapt zikirdir. Cehr zikir, yksek sesle veya evrede bulunanlarn iitebilecei ekilde, sesli olarak yaplan zikirdir.1909 Shreverd Hazretleri, zikir eitleri sadedinde1910 Melametiyye ekolnce benimsenmi zikir trlerini sayar ve bunlarn geni izahatn yapar. 1911 Melmetiye usulne gre zikir drt ksmdr: Dille zikir,1912 kalble zikir, srla zikir, ruhla zikir.1913

1905 Tenik, Ali, Sosyo-Psikolojik Adan Zikir ve anlurfa Der gh Camii rnei, Tasavvuf (lm ve Akademik Aratrma Dergisi), yl:3, say:8, Ocak-Haziran 2002, s.99; zelsel, Halvette 40 Gn, ss.162-9. 1906 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s. 64;.Gkta, Vahit, Muhammed Esad Erdebilnin Hayat, Eserleri ve Tasavvuf Fels efesi, (Baslmam Yksek Lisans Tezi), ASBE, Ankara 2002, s.98. 1907 Hemedn, Risle Der db- Tarikat, s. 94; Srmeli, Mehmet, Tarikat- Muhammediyye Balamnda Muhammed Sresinin 19. yetine Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 189-90. 1908 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 62 -3; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 128; Ynetken Halil Bedi, kyami Zikirler ve Trk Dini Danslar, Tasavvuf Kitab, Haz: Cemil ifti, Kitabevi, stanbul 2003, s. 235; elik mer, Muhammed Esad Erbilnin Kurn- Kerim yetlerini Yorumlama yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y., 2, sy., 6, ss. 194-5; imek,H. brahim, ki Nakibend Mceddidinin Deveran Savnmas-Mehmed Emin Tokd ve mstakim-Zade Sleyman Sadedin rnei, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 293; Dastn, Tasavvuf ve Tarikatlarla lgili Fetvalar, s. 136 -40. 1909 Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.173;Uluda, Sleyman, Tasavvuf Terimleri , ss. 588-589; Cebeciolu, Ethem, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri, s. 783; Kara, Mustafa, Tasavvuf ve Tarikatlar , ss.201-202; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s .84; Kara, smail-Ycer, Hr Mahmut, Trabzonlu (Oflu) Nak- Hlid Yusuf evki Efendi ve Hediyyetz-Zkirn Hccets-Slikn Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 353. 1910 Shreverd, Sunhul-Fth 73b. 1911 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 62b; Shreverd, Makmtl-Erban, 26b.

424

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ruhla zikretme derecesi gerekletii takdirde sr, kalb ve lisan susar, zikretmez. Bu mahede makamnda yaplan zikirdir. Srla zikir gerekletii zaman kalb ve dil zikretmez. Bu, Heybet makamnn zikridir. Kalb zikretmeye baladnda dil susar. Bu da Allahn nimet ve ltuflarnn ifadesi olan zikirdir. Kalb, zikirden gafil olduu zaman, dil zikre ynelir. Bu da det olarak yaplan zikirdir. Mevcut zikir trlerinden her birinin kendine has incelikleri ve tehlikeli taraflar vardr. 1914 Bu izahtan da anlalaca zere zikir, dille,1915 kalble,1916 srla ve ruhla1917 yaplmasna gre farkl trlere ayrlmaktadr. 1918 Shreverd, bu trlerin aklamasn ise yle yapar: Melametlerin koyduu prensiplere gre bu szlerin srr udur: Ruhun zikri, zat zikri;1919 srrn zikri, sfat zikri;1920 kalbin zikri, nimet ve ltuflar karlndan yaplan ilah sfatlarn eserlerinin zikri; nefsin (dilin) zikri ise muhtelif sebeplere ynelik olarak yaplan zikirdir.1921 Shreverd, bahsi geen bu zikir trlerinin afetle rini de bildirir:

1912 Shreverd, rd, vr. 24a; Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat s.70; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 130; Gnaydn, Yusuf Turan, Ahmet Remzi Efendinin Reh-Nm-y Mrifet Tercmesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, s. 260. 1913 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1914 Shreverd, Avrif, vr.24b. 1915 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 7a-b. 1916 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 8b. 1917 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 8b. 1918 Zikir eitleri hakknda geni bilgi iin; Kueyr, er-Risle, s. 221-6; ztrk, Yaar Nuri, Din ve Ftrat, ss. 92-4; Hilmi Efendi Hac Muharrem, Kadiri you Sliklerinin Zikir Makamlar ve Zakirlere Hediye, (nr: Sleyman Ate), stanbul 1982, s. 139; Grer, Dilaver, Abdulkadir Geylani Hayat, Eserleri, Grleri, stanbul 2000, s. 338;Vicdan, Sadk, Tarikatler ve silsileleri, Sad. rfan Gndz, stanbul 1996, s. 39; Ylmaz, H. Kamil, Aziz Mahmud Hday ve Celvetiyye Tarikat, stanbul 1980, ss. 188-97; Yldrm, Ahmet, skilipli eyh Muhammed Muhyiddin Yavsnin Bir Risalesi ve Risalede Geen Hadislerin Tahric ve Deerlendirilmesi, y.2, sy.6, ss. 110-1; Haksever, Ahmet Cahid, Turhall Mustafa Efendi ve Baz Tasavvuf Kavramlara Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 372; ztrk, bn Czeyin Tefsi rinde Tasavvuf, y.4, sy. 11, s.210. 1919 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1920 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1921 Shreverd, Avrif, vr.25a.

425

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ruhla yaplan zikrin afeti, srrn bu zikrin farkna varmas; srr ile yaplan zikrin afeti, kalbin kaplan zikre muttali olmas; kalb ile yaplan zikrin1922 afeti; nefsin zikre vakf olmas; nefsin zikrinin afeti ise zikrini tanmas, kendinden bilmesi, zikrini byterek karlnda sevap ummas veya bu zikrin kendisini makamlardan birine ulatracan zannetmesidir.1923 Grld zere bu zikir eitlerinin her birinin bir afeti bulunmaktadr. Bunlar u ekilde aklayabiliriz: Zat zikri esnasnda srrn bu zikirden haberdar olmas demek heybetin varl anlamna gelecektir. Bu ise ruhun zikrine aykrdr. nk ruhun zikri ancak fen ile gerekleebilir. Heybet ise bakasnn varlna delildir. Bu, ruh zikrinin afeti olmaktadr. Yine hey bet halini ortaya karan srrn zikri ise sfat zikridir ve kalbin bu zikre muttali olmas da bu zikrin afetidir. nk kalb Allahn nimetlerindeki sfat tecellilerini zikreder. Bu ise heybet makamna ters der. Allahn nimetleri ve ltuflaryla megul olmaksa bir nev Hakktan uzaklamann iaretidir. Shreverd, zikir eitlerini sayarken tefekkr de bir zikir eidi olarak grr.1924 Bu konuda detayl rnekler de veren Shreverd, yemek yerken kiini tefekkrn bir zikir rnei olarak sunar: Yemek annda Allahn insana verdii ve yemee yardmc olan kesici ve az dilerin deerini dnmek bile bir zikir eididir.1925 Tatl suyun azdaki tadn deimeden koruyan, pnar suyunu, i yalarnn bozulmasn nlemek iin vcutta tuzlu hale getiren Allahn ikramlarn dnmek de yledir Gdalarn hazmedilerek g ve enerjinin birinden dierine nasl gidip geldiini ve bu gdalarn nasl kan, st ve tortuya dntn, yavrunun kan ve pislik arasndan gelen tertemiz ve ienlerin

1922 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 62b. 1923 Shreverd, Avrif, vr.25a. 1924 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 26a. 1925 Shreverd, Risle Fil-rde, vr.68b.

426

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

boazndan afiyetle geen stle nasl beslendiini ibretle dnmek gerekir. Yemek esnasnda bu tr tefekkr ile hikmetlerin inceliklerini anlamaya almak ve nimetin deerini takdir, hep zikirden saylr. 1926 Anlalaca zere Shreverd, varlklar tefekkr 1927 ve onlardaki hikmetlere ibret nazaryla bakmay ve bu varlklardan hareketle Allahn esma ve sfatlarn tanmaya almay zikrin bir eidi olarak grmekte ve bunu bizlere de salk vermektedir.1928 Zikrin kiinin kalb tekamlne katks sadedinde Shreverd, unlar kaydeder: Nefsin vesveselerinden Allahn zikri ile korunmaya alan kalbte, gkte doan yldzlarn nuru gibi bir nr parlamaya balar. Bylece kalb, yldzlarla ssl gkyz gibi, zikrin nuru ile tezyin edilmi olur. Kalb byle zikirle sslenince eytan ondan uzaklar. Byle bir kulda, eytan htralar ve onun vesveseye ve ktle tevik eden etkisi nadiren meydana gelir.1929 Zikrin, kalbi nurlandracan ve bu lh nurlar vastasyla kalbin, gkyznn yldzlarla sslenmesi gibi mzeyyen bir hale geleceini ve byle bir kalbe de eytan havtr ve vesveselerin kolay kolay ulaamayacan syleyen Shreverd, konuyla ilgili olarak bn Atnn Zikir gnllere nasl bir tesir yapar? diye soran birine verdii, Zikrullah btn aydnl ile gnllere girince, parltlaryla beeriyet sfatn izale eder.1930 cevabna da katlm olmaktadr.1931

1926 Shreverd, Avrif, vr.111a. 1927 Kutluer, lhan, Dnme, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 56-7. 1928 Hemedn, zikrin tefekkrden stn olduunu syleyerek ikisi arasnda fark grr. Hce Yusuf, Rutbetl-Hayat s.70; Zikrin fazilet hakknda bir deerlendir me iin bkz. ztrk, Mustafa, bn Czeyin Tefsirinde Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s.210. 1929 Shreverd, Avrif, vr.148b; a.m., Risle Fil-rde, vr.68b. 1930 Serrc, el-Lma, s.222. 1931 Zikrin zakire faydalar hakknda bir deerlendirme iin; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 131; Nicholson, Tasavvufun Menei Problemi, s.86; Tenik, Ali, Sosyo -Psikolojik Adan Zikir ve anlurfa Dergah Camii rnei, lm, Akademik Aratrma Degisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 8,

427

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, zikrin slikteki etkisini ve dntrcln de u ifadelerle aklar: Kul, kalbin de muvafakat ve itirakiyle1932 halvet esnasnda kelime-i tevhidi tekrarlamaya devam edince, neticede tevhid kelimesi, nefsin itirazlarn izle ederek kalbe yerleir. Kalbe yerleen kelime-i tevhid, nefsin, itirazlarn nler.1933 Kelime-i tevhid, lisn istil edip dilden kolayca akmaya balad zaman kalbe siryet eder. Lisn skta gese bile kalb durmaz; zikrini srdrr ve neticede kelime-i tevhid kalbte cevher hline gelerek yakn nrunun kalbe yerlemesini salar. Hatt kelime-i tevhid lisndan ve kalbten gitse bile onun nuru kalbte bir cevher olarak kalr ve kul, zikrettii azamet-i lhyyeyi mahede ile zikretmeye, balar. Byle bir zikir, zt- lhyyenin zikri1934 demektir.1935 Grld zere Shreverd, kelime-i tevhid zikrine1936 devam sretiyle nefsin itirazlarnn sona ereceini ve zikrin kalbe yerleeceini, zikre devam sayesinde bu zikrin kalbde bir cevher haline gelerek yakn nurunun kalbe yerlemesini salayacan ve bu durumda zikir, kiinin dilinden ve kalbinden gitse bile zikrin nurunun kalbde

ss. 98-9; Akpnar, Ali, r Tefsir ve Kueyrnin Besmele Tefsiri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, s. 78; Dihlev, slam Dnce Rehberi, c.II, s. 210. 1932 Zikirde kalbin uyank olmas arttr. Kalbi gaflette olarak dilin zikrinin hibir faydas olamaz. Zikir gafil kalble yaplrsa kabule ayan mdr, diye soran Mahfuz, bu gerein altn izmektedir. Bkz: Mahfuz, eyh Ali, Hidyetl -Mridn, (Kurndan tler), ter: Saka, evki, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y., 1, sy., 1, s. 132; Zikirde nemli olan dilin hareketi deil kalbin dil ile beraber harekete gemesidir.bkz: el-Mekk, Kutul-Kulub, c.II, s. 248; Benzer dnceye Ankarav de sahiptir.Yetik, Erhan, smail Ankaravi Hayat Eserleri ve Tasavvufi Grleri, aret Yay., stanbul 1992, s. 157. 1933 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 7b. 1934 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 63a; a.m., Kelam fis-Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1935 Shreverd, Avrif, vr.71a; a.m, Futuht, vr.6b; a.m. Sunhul -Fth, Sleymaniye Ktphanesi, ehit Ali Paa 1393, vr. 70b-71a. Bu dnce bn Kayyimde de aynen kabul grr. Zikir kalbi hakimiyeti altna ald zaman kiinin btn duygularnilahi nurla aydnlatr. Bylece kamil insan modeli ortaya kar. Bkz. bn Kayyim, Medrics-Slikn, c:II, s. 331. 1936 Tasavvuf tarihinde tartlm konulardan biri de zikrin hangi lafzlarla yaplaca meselesidir. Baz sfler Allah lafzn nerirk en dier bir ksm sf ise kelime -i tevhidi, baka bir grupsa h lafzn uygun grmlerdir. Konu ile ilgili genel bir deerlendirme iin; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 68-84; Hemedn, saliklerin ounun la ilahe illallah tercih ettiklerini yazar. Risle Der db- Tarikat, s. 94; Ayr. bkz. Trer, Osman, H, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 261.

428

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kalmaya devam edeceini dnmektedir.1937 Bu zikrin ismine ise zat zikri demektedir ki bu makamda slik azamet-i ilhiyyeyi mahede ile zikretmektedir. Bu (zat zikri) zikir, mahede ve mkefe ile yaplan zikirdir. Zt- lhyyenin zikrinden1938 maksat da zikir nurunun kalbe bir cevher hlinde yerlemesidir.1939 Zat- lh zikrine ykselen slikin kalbinin Ar- Rahman makamna ykseleceini syleyen Shreverd, zikrin kiiyi getirecei byk makamn mjdesini vermektedir: Bu iin en byk srr, sfnin kalbinin devaml suret te Allaha ynelik olmas, ve dilinin zikr-i lhye bal olarak zt- lh zikrine ykselmesidir,1940 ite o zaman sfnin kalbi Ar - Rahman mesabesinde olur.1941 nk Ar, halk ve hikmet leminde kinatn kalbidir. Kalb de emir ve kudret leminde Ar mesabesindedir. Nitekim Sehl b. Abdullah et-Tster (.283/896), Kalb, ar gibi, sadr da krs gibidir. der. yle bir hads-i kuds vrid olmutur: Ben yere ve ge smadm, fakat mmin kulumun kalbine sdm.1942 Kalbi zat- lhiye nuruyla canlandnda, kiinin nefsinin ahlak kanallarndan tertemiz huylar ve gzel sfatlarn akmaya balayacan ve sonucunda da ahlak- lh tahakkuk edeceini de bildirir. Nefs, ykselerek itminn derecesine eritii zaman, eytan ondan midini keser ve onu saptramayacan anlar. nk kalbin safveti, zikir ve murakabe ile muhafaza altna alnmtr. Zikrin kendine has bir nuru vardr. nsanlarn ateten korkup kat

1937 Bu gr Kbrda da ayn ekilde yer alr.Kbr, Usl-i Aere, s.59. 1938 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 63a. 1939 Shreverd, Avrif, vr.71 a-b. 1940 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 7b. 1941 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1942 Shreverd, Avrif, vr.78a; Kefu'1-Hafa. Nu: 2256

429

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gibi, eytan da o nurdan kaar.1943 diyen Shreverd, zikrin, slikin kalbine eytann vesveselerinin girmesine engel olacan anlatmak istemitir.1944 Bu grne delil olarak da: eytan insanolunun kalbine gelir. Eer insan Cenb- Hakk zikrederse geri dner ve gizlenir, (Bir kenarda beklemeye balar.) Allahtan gafil olursa, kalbini igal eder. Ona vesvese verir, ktlklere doru tevik etmeye balar.1945 hadis-i erifini ve Kim Rahmann zikrini grmezlikten gelirse ona biz eytan saldrtrz; artk o, onun yanndan ayrlmaz, ona srekli olarak ktlkleri telkin edeni arkada olur.1946 yet-i kerimesini sunar. Kalb, zt- lh zikriyle canland ve kurb duygusunun ltif rzgryla dalgal bir deniz olduu zaman nefsin ahlk kanallarndan tertemiz huylar ve gzel sfatlar akmaya balayarak ahlk- lh tahakkuk etmi olur.1947 Shreverd, slikin kalbinden hicabn1948 kalkmasnn1949 ve azamet-i lhiye nurlarnn kalbine dolmasnn yolunu tarif ederken zikrin etkisinden1950 bahseder ve Bylelerinden bazs, saf bir yakn duygusu elde ederek kalbinden hicap kalkar ve sflerden birinin Kalbim Rabbini grd. dedii hle ular. Sf bu dereceye bazen, vaktini slih amellerle ihya etmek, uzuvlarn haramlardan korumak, zikir, Kurn tilveti ve namazdan oluan evradn btn zamanna datmak suretiyle ular. Bazen

1943 Shreverd, Avrif, vr.148b. 1944 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1945 es-Syt, Camius-Sar, c. II, s.36. 1946 Zuhruf, 36. 1947 Shreverd, Avrif, vr.78a. 1948 Uluda, Sleyman, Hicab, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.430. 1949 Nedoncelle de, insanla Allah arasnda kaln bir perdenin bulunduunu, ancak insann doa iinde yaratlm olduundan, bu perdenin tamamyla ortadan kalkmas mmkn olmasa da insanda Allaha olan sevgi arttka bu perdenin inebileceini ne srmektedir. Nedoncelle, La Re Ciprucite Dos Conscience, Aubier, Paris 1942, s. 118. Bkz. Urhan Veli, Kiiliin Doas, stanbul 1998, s. 131. 1950 Zikrin slike etkisini Kbrda ok net bir biimde aklar: Zikir bir nurdur. Kalbi kaplad ve hakimiyeti altna ald zaman kalbi de, kalb gzlerini de nurlandrr. Bylece daha nce grmesine engel olan karanlk yerlerde bile eyay bu kalb gz ile grr. Kbr, Risale lel-Haim, s.79; Yine Hemedn, zikrin kalble ilikisini, aa ve su misaliyle aklar. Aaca su vermeden yeermesini beklemek nasl hata ise, kalbe zikir suyunu vermeden onun tasfiye olmasnbeklemek de o denli hatadr ve bounadr. Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl -Hayat, s.71; Risle Der db- Tarikat, s. 94.

430

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

de mcerret bir zikre devamla kul byle bir hli elde edebilir. nk onun syleyip durduu bu zikir ve snnetleriyle birlikte kld be vakit namaz, ona kfidir. Namaz vakitleri dnda Allahn zikriyle megul olmas, vaktini bo geirmeye ve kusurlu hl ile bulunmaya mni olur.1951 Devaml surette zikre mlzim olan kimse abdest zamannda ve yemek nnda bile zikirden fari olmaz. 1952der. Grld zere Shreverd, zikre devamn kulu mlyanden ve kusurlu hallerde bulunmaktan uzaklatracan, vaktini boa geirmekten koruyacan anlatmaktadr. Zikre devam eden kiinin bu halinin bir gstergesi de tm vakitlerinin zikirle dolu olmas ve yemek yerken veya abdest zamannda bile zikirden hali kalmamasdr. Shreverd, Eb Sad el-Kura (.599/1202)nin Sdk, zikirle megul olursa ruhu nurlanr. Nefsinin hazlar ile megul olursa zikirden men edilir. eklindeki szn naklederek zikrin kalbin nurlanmasndaki roln aklar.1953 Buna gre zikirden mahrum olma, nefsin hazlar ile megul olmann bir cezas olarak grlebilir. Zaten zikir neftsen ve hazlarndan kurtular ak Allah anmak ve Hakk ile beraberlik duygusuna sahip olmaya almaktr. Shreverd, zikrin Kurn tilavetinin yerini tutacan syleyenlere kar kar. Ona gre namaz iinde ve namaz dnda Kurn tilavetinde bulunan, Allahn tevfki ile tm arzularna ulaacaktr. Shreverd bu konuda, Mbtednin Kurn tilveti ve hfzndan nasibi olmaldr. Kurndan batan sona, az ok gc yettii kadar ezberlemesi gerekir. Bir zikre devam etmek, Kurn okumaktan daha fazla faziletlidir. diyenlerin szne nem

vermemelidir. O, namazda ve namaz dnda Kurn okuyarak, Allahn tevfki ve ihsan

1951 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 61b. 1952 Shreverd, Avrif, vr.71a. 1953 Shreverd, Cezzbl-Kulb, vr. 9a.

431

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ile btn arzu ettiklerine kavuur.1954 Halvette tilvete devam edip, yalnzl iltizam eden kimseye, tilvet ve salt,1955 yapt zikrin ona verdii faydadan daha ok fayda verir. Zaman zaman bunlardan usanrsa nefsini zikir grnts iine alr. Tilvet mertebesinden zikir mertebesine iner. nk bu nef se daha hafif gelir. eyhlerden bazlar, mrdin madd ve manev gcn bir araya toplayabilmek iin onun bir tek zikre devam etmesi usln tercih etmilerdir.1956 demektedir. Yine Shreverd bu konuda; Bu zikir, mahede ve mkefe ile yaplan zikirdir.1957 Zt- lhyyenin zikrinden maksat da zikir nurunun kalbe bir cevher hlinde yerlemesidir. Halvetten elde edilmesi beklenen asl maksat budur. Bazen bu hl, halvette kelime-i tevhid zikri olmadan Kurn tilvetiyle de hsl olabilir. Eer mrd, oka Kurn okur ve kalbini diliyle sylediine uygun hle getirmeye alrsa kelm- lh dil zerinden akarak nefsin itirazlarna mni olur ve slik, kolaylkla Kurn okuyup namaz klmaya balar. Tilvet ve namazdaki bu suhlet gnl nurlandrr. Kelm- lhnin nuru, cevher olarak kalbe yerletiinden Kurn tilveti zt- lhnin zikri mesabesinde olur. Cenb- Hakkn kelm sfa tnn azametini mahede ile kelm- lhnin nuru kalbte toplanr.1958 demekte ve Kurn tilavetinin1959 zikirden elde edilecek fayday mutlak ekilde salayabileceini ifade etmektedir.

1954 Shreverd,Vasiyet, vr.16a; a.m., Risle Fil-rde, vr.68b. 1955 Shreverd, Futuht, vr.6b. 1956 Shreverd, Avrif, vr.174b.Aff,tasavvuf ehlinin,zikri, farz namazlardan bile stn tuttuunu iddia eder. Biz bu iddiann gerei yanstmadn dnmekteyiz. Bir saatlik tefekkrn bir yllk ibadetten hayrl olmas fikrini konuya delil olarak sunar ki burada anlan ibadet, ehli tasavvuf katnda nafile ibadettir. Yine Ankebut 29. yette Allah zikretmek en byktr ifadesinin sfler tarafndan zikrin farz namazdan daha stn olarak kabulde delil olarak kullanl dn syler. Ve bn Arabiden u nakilde bulunur: Namazdaki en stn ey zikirdir. Bu nakilde ise iddiasn ispata yarayacak bir husus bulunmamaktadr.Aff, Tasavvuf, s. 228; Bununla beraber tasavvufta namaz bir zikir eidi olarak kabul edilmitir. Yce, Abdlhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 37. 1957 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 62a. 1958 Shreverd, Avrif, vr.71b; a.m., Risle Fil-rde, vr.68b. 1959 Shreverd, Kurn tilavetinin usul ve dbn genie izah eder. Sailikin, tefekkr ve tezelllle, bazen kendisini Rabbine okuyor gibi, bazen Rabbi kendisine okuyor gibi dnerek zahir ve batn

432

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, halis bir zikrin ancak takva ile mmkn olabileceini ifade ederek, zikrin kapsnn ancak takva ile alabileceini syler: Hlis bir zikir, ancak takva ile yaplr. Zikrin kaps ancak takva ile alr. Kul, organlarn ilhi yasaklardan korumadka takvaya eremez. 1960 Buna gre takva, zikir iin bir anahtar olmaktadr. hlasla zikretmek iin tam bir takva sahibi olmak gerekmektedir.1961 Bu noktada Shreverd, takvann kii zerindeki etkisini de u ekilde izah eder: Kendisini haramlardan koruduktan sonra, lzumsuz, faydasz ve geici heveslerden organlarn muhafaza etmeyen gerek takvay bulamaz. Sz ve davranlar fuzl eyler deil, zaruretler olmaldr. Bunun ardndan takva i dnyaya geer, gnl temizler. Takva nce yasaklardan, sonra da lzumsuz megalelerden alkor, hatt nefsin vesveselerinden (hadis- nefs) bile saknr. 1962 Shreverd, slike verilen keramet trnden nimetlerin zikrin kalbe yerlemesinin ve zat- ilhiyenin tecellilerinin kalbde bulunmasnn bir neticesi olarak grr. 1963 Bunlarn hepsi mevhibe-i lhdir. Bu saydklarmzdan baka dier btn kerametler, kalbe zikrin yerlemesinden ve zt- lhnin tecellilerinin1964 kalbde bulunmasndandr.1965

hakaikini tefekkr ederek tertil ile ar ar okumas gerektiini anlatr. Shre verd, Risle fis -Slk, vr 95b. 1960 Shreverd, Avrif, vr.148b. 1961 Zikir db hakknda bir deerlendirme iin bkz: Kara, smail-Ycer, Hr Mahmut,Trabzonlu (Oflu) Nak- Hlid Yusuf evki Efendi, y.5, sy. 13, s. 328. 1962 Shreverd, Avrif, vr.148b; Zikrin salayaca faydalar iin bkz: Srmeli, Mehmet, Tarikat - Muhammediyye Balamnda Muhammed Sresinin 19. yetine Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 190-2. 1963 Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, vr. 63a. 1964 Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, vr.189b. 1965 Shreverd, Avrif, vr.72b.

433

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

3. SEM Sem, Arapa bir kelime olup, dinleme, iitme anlamna gelir.1966 Istlahta ise ilhi veya dier bir tarzda icra edilen din musikiyi dinleme ve onun etkisiyle coup dnme anlamlarn ierir.1967 Dier bir deile sem Hakktan gelen ve Hakka aran bir mesajdr.1968 Sem, tasavvuf edebiyatnda zerinde bir ok tartmalarn yapld konulardan biridir. Mutasavvflarn bir ksm mubahlna hkmetmi ve sem meclisleri kurmularken,1969 dier bir ksm ise buna iddetle kar kmtr.1970 Bir dier grup ise bu fikirler arasnda orta yolu semi ve ne tamamen reddedenlere ne de savunanlara katlmlardr.1971 Semn mahiyeti konusunda Shreverd, unlar syler: Vecd, ehl-i btl iin, nefsin etkisine dm ruhun feryad; ehl-i Hakk iin, kalbin tesirine girmi ruhun feryaddr. Ruhun vecdinin ruhan heyecan, ehl-i hakk

1966 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 326; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 425; bn Manzur, Lisan, c. VIII, s. 162-7; Asm Efendi, Kamus, s. 293; Tehnev, Kef, c. 1, s. 675; el-Frzbd, elKmusul-Muht, s.943; el-Mnv, et-Tevfk, s.414;Abdl -Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 798-9; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.449; Pakaln, Mehmet Zeki, Osmanl Tarih Deyimleri ve Terimleri Szl, c. III, ss. 162-6. 1967 smail-i Ankarav, Hccets-Sem, Kahire 1256 h., s. 17; Kueyr, er-Risle, s. 335; Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, s.28; Hammarlund, Anders, Sfsm, Music and Society in Turkey and the Middle East, Swedish Reseach Institute In stanbul, c. X, 2001, s.1. 1968 Kbr, Fevih, s.120; Kn, Mucem, s. 203. 1969 Uluda, Sleyman, Ayin TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 250-1; a.m., Halka, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 358-9; Erkal, Alternatif Dnceler Szl, s. 52. 1970 Abdlkadir Geyln, Gunye adl eserinde sema taraftar olmam ve hakiki sem ;Kurn ve hadis dinlemekten ibaret saymtr. buna ramen Kadirlikte sema nem verilmitir. Uluda, Sleyman, Gunye, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss. 196. 1971 Semn hkm ile ilgili tartmalara genel bir bak iin; Ankarav, Hccets-Sem, ss. 36970; Shehadi, Fadlou, Philosophies of Music in Medieval Islam, Brill Academic Publishers, Leiden New York- Kln 1995, ss.15-146; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 144; Nicholson, Tasavvufun Menei Problemi, s.88; Uluda, Sleyman,Devran, TDVA., stanbul 1994, c.IX, ss. 248-9; Srajul Haq, Dervilerin Sem ve Raks Ter: Hseyin Akpnar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 373-93; Gribetz, Arthur, Sem Tartmas (Sfler Fkhlara Kar), Ter: Hseyn Akpnar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, ss. 399 -414; Dastn, Tasavvuf ve Tarikatlarla lgili Fetvalar,107 -111.

434

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

iin de ehl-i btl iin de vridtir. Vecd, bazen manalarn anlalmasndan ortaya kar, bazen de sadece name ve musiki tesiriyle olur. 1972 Grld zere sem vecdin sebebi olarak tarif edilmektedir. Nefiste veya kalbde meydana gelen bir feryattr. Bu feryada vecd denilirken bu vecdin meydana gelmesinde de sem rol oynamaktadr. Bu noktada ehl-i Hakk ile ehl-i btln semlar arasndaki mahiyet farkn da izah eden Shreverd, bu hususu yle aklar: Ehl-i btln, semnda nefsin, ruh ile mareketi, manalarn

anlalmasndan meydana gelen sem nevinden deildir. Ehl-i hakkn semnda ruh ile kalb mareket halindedir. Bu yzden onlarn vecdi sadece nameden oluan bir vecd deildir. Mcerret ruhun semdr. Fakat ehl-i batln semnda nefs kaamak olarak sem dinler, ehl-i hakkn semnda da kalb kaamak yapar. Ruhun namelerden lezzet almas, ruhlar aleminin cemal ve hsn alemi olmas bu alemde onlarla mtenasib fiil ve sz gibi gzelliklerden ruhun holanmasdr. 1973 Anlalaca zere ehl-i btln sem manalarn anlalmasndan meydana gelen bir vecd deil, sadece nameleri dinlemekten hasl olan nefs bir rahatlamadr.1974 Ehl-i Hakkn sem ise ruhun namelerden zevk almas ve vecde gelmesine sebep olan semdr.1975

1972 Shreverd, Avrif, vr.63a. 1973 Shreverd, Avrif, vr.60b. 1974 Sem annda meydana gelen vecd ve zellikleri hakknda bkz: Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, ss.190-3. 1975 Sem ile geni bilgi ve sem psikolojisi iin; Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.178-9; Avery, Kenneth S., A Psychology of Early Sf Sama: Listening and Altered States, Routledge 2004, ss.85-158; Mzik ve sem hakknda geni bilgi iin; Rouget, Gilbert, Music and Trance: A Theory of the Relations Betwe en Music and Possession, University of Chicago Press , Chicago- London 1985, ss. 255-65; Hammarlund, Anders, Ozdalga, Elisabeth, Olsson Tord Sfsm, Music and Society in Turkey and the Middle East: papers read at a conference held at the Swedish Institute in stanbul 1997, Annemarie Schimmel,The role of Music in slamic Mysticism, Routledge, New York 2001, ss. 9-19; Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i meriyye, Haz:M. Ali Akidil, nsan Yay., stanbul 2000, s.61;Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.177; Gribetz, Sem Tartmas

435

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yine Shreverd, ehl-i Hakkn semn u ekilde tarif eder: Cenab- Hakkn cemal-i ezelisi, keyfiyetini akln ve idrakin

kavrayamayaca bir tarzda ruhlara aktr. Ruhlar Cemalullaha aina ve mtaktr. Akl sadece ehadet alemini tanmakla grevli bulunduu iin Cenab- Hakkn varlndan baka bir eyi kavrayamaz. Ruhlara ak olan gayb alemindeki hd tecellilerinin haremine akln yol bulabilmesi mmkn deildir. Bu, ceml-i ilahiyi mahede makam, zel manev bir rtbedir. Bundan daha mull bir derece vardr ki, o da Cenb- Kibriyann cell ve cemlini kemaliyle mahededen kaynaklanan Muhabbet-i hssa makamdr. Buna erimek ltuf ve nasiple, ebediyet yolunda taksim olunan ve ezelden mlzemet edilen sfatlarladr. Kemal sfatnn bir cemali vardr, fakat duyu organlaryla idrak olunamaz, kyasla da kavranamaz. Muhabbet ehlinin ald, cemal mahedesinden sfat - ilahiyye tecellisine mahsus eylerdir. Onlar bu tecelliden nasipleri kadar, zevk, evk, vecd ve semdan nasip adlar. Evveln dediimiz ilk bykler, zat tecellisinden de nasiplerini aldlar. Bu yzden onlarn vecdleri vcudlar kadar, semlar da hudlar kadardr. 1976 Shreverd, semn ihtilafsz olarak kabul edilen trnden bahsederek sem konusunu aklamaya girimitir. Hakk Tel buyurur. O kimseler ki sz dikkatle dinlerler, sonra onun en gzeline tbi olurlar. te onlar o kimselerdir ki, onlar Allah hidyete erdirmitir. Ve ite selim akllara sahip olanlar da ancak onlardr.1977 Bu yet-i kerimedeki

ahseneh kelimesi, szn en dorusu, en dzgn olarak tefsir edilmitir. Yine

(Sfler Fkhlara Kar), y.4, sy. 10, ss. 399 -414; Bozkurt, Nebi, Elence, TDVA, stanbul 1994, c. X, ss. 483-8; Nicholson, Tasavvufun Menei Problemi, s.88. 1976 Shreverd, Avrif, vr.60b. 1977 Zmer, 18.

436

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Allah Tel buyurur: Peygambere indirileni dinledikleri zaman onun hak olduuna ainalklarndan dolay gzlerinin yalarla dolup boandn grrsn. 1978 Bu iki yet-i kerimdeki sem; yani iitip kulak verme, zerinde ihtilaf olmayan ve ehl-i imana ait olan semdr. Bu tr sem, sahibini hidyete ve iin gereine doru ynlendirir.1979 Shreverd, bu anlamda sema sahabeden de rnekler vererek fikrini ispatlar. Rivyete gre mer (r.) bazen vird olarak bir yet-i kerime okur, yetin tesiriyle alamaktan boulacak gibi olur, yere der bir iki gn evinden dar kamazd. Hatta halk onu hastaland zannederek ziyarete gelirdi. Zeyd b. Eslem yle rivyet eder: bey b. Kab, Hz. Peygamber (s.)in huzurunda Kurn okumutu da orada bulunanlarn kalbleri iyice yumuamt. Raslullah (s.) yle buyurdu: Kalbiniz yumuayp inceldii esnada duay ganimet biliniz. nk bu hal rahmet-i ilahiyyedendir.1980 mm Glsm (r.) rivyet eder; Raslullah (s.) yle buyurmutur: Allah korkusundan kulun derisinin rperip titremesi, kuru aacn yapraklarnn dklmesi gibi gnahlar dker.1981 Yine yle vrid olmutur. Allah korkusundan derisi rperene Allah cehennemi haram klar.1982 Bu saydklarmz, reddi kabil olmayan ve zerinde ihtilaf bulunmayan meselelerdir.1983 Grld zere Shreverd, semn bu eidinde ihtilaf olmadn

sylemektedir. Yani bir kimsenin Kurn- Kerimi okuyarak veya dinleyerek

1978 Maide, 83. 1979 Shreverd, Avrif, vr.56b. 1980 Kefl-Hafa, c.I, 149. 1981 Suyut, Camis-Sar, c. 1, 17. 1982 Suyut, Camis-Sar, c. 1, 41; Shreverd, Avrif, vr.56b. 1983 Shreverd, Avrif, vr.56b; Kueyr, er -Risle, s. 336.

437

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

etkilenmesi bunun neticesinin de alayarak veya baka bir sretle ortaya kmas zerinde ihtilaf olmayan bir husus olmaktadr. 1984 Bu aamada ihtilaf konusu olan sem ile bunu dndaki sem birbirinden ayrlm olmaktadr. htilaf, name ile sylenen iirlerin dinlenmesindedir. Bu konuda pek ok gr ve birbiriyle elikili fikirler vardr.1985 diyerek Shreverd, zerinde ihtilaf olan semy aklamtr. Buna gre Kurnn okunup dinlenmesinde ve bundan etkilenerek alamada veya baka bir sretle etkisini izhar etmede bir ihtilaf yok iken name ve teganni ile sylenen kafiyeli olarak yazlm iir ve benzerlerinin dinlenmesi hususu zerinde ihtilaf bulunan bir konudur. Shreverd, bu ikinci tr semn hkm konusunda da pein hkml olmamay salk vererek itidali tavsiye eder: Bu tr sem fska ilhak edivermek mnker, vazh bir gerek olduuna ehadet etmek ise ar bir msamahadr. Biri ifrat dieri tefrit. 1986 Shreverd Hazretleri, semn hkm konusunda kendi grn vermeden nce byk bir sayg ve hrmet gsterdii eyh Eb Tlib el-Mekk (.386/996)nin grn nakleder. Shreverd, el-Mekk (.386/996)nin, tabinin ve tebe-i tabinin olmak zere seleften pek oklarnn grlerini naklederek semn caiz olduunu anlattn, onun ilminin derinlii, manev halinin kemali, selefin ahvaline vukufu, takva ve veradaki durumu, en doru ve en evla olan aratrmas sebebiyle grne tabi olunacan da kaydeder. Bu konuda el-Mekk (.386/996): Sem, haram, helal
1984 Bu tr semn rnekleri iin bkz: smail, Ankarav, Hccets-Sem, ss.369-74; Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.178; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.178-88; Gribetz, Sem Tartmas (Sfler Fkhlara Kar), y.4, sy. 10, ss. 411 -2. 1985 Shreverd, Avrif, vr.56b. 1986 Shreverd, Avrif, vr.56b.

438

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ve pheli olmak zere eittir. Haram olan sem, mcerred nefs ve nefsan duygularla yaplan semdr. pheli olan sem, kiinin hanmnn veya cariyesinin syledii mubah, fakat iinde elence unsuru karm eyleri dinlemesidir. Helal olan sem ise, Hakka delalet eden manalar mahede ve Hakkn celal tecellilerini seyr u temaa makamnda bulunan bir kalble yaplan semdr.1987 Anlalaca gibi sem ksma ayrlm ve belli artlar altnda helal olaca ifade edilirken yine belli durumlarda haram veya pheli hkm verilebilecei sylenmitir. Mutlak olarak semya helaldir denilemeyecei gibi yine mutlak olarak haram da denilemez.1988 Shreverd, el-Mekk (.386/996)nin bu grn u ekilde deerlendirir: eyh Ebu Talib El Mekk (.386/996)nin bu gr doru ve isabetlidir. Bu duruma gre baz zhid alimlerin inkarda mbalaa ettikleri gibi, semn

yasaklanmas veya reddedilmesi hususunda mutlak bir sz syleyemeyecei gibi, semya ar dknl olan ve db ve artlarn ihmal ile bu konuda srar edenlerin yapt ekilde semya mutlak bir msamaha da gsterilemez.1989 Yine Shreverd, semn hkm konusunda ihtiyatl bir tutum izleyen elMekk (.386/996)ye tabi olur. Onun bu konuda serdettii ifadeleri nakleder: eyh Eb Tlib el-Mekk (.386/996) (r.h.), kitabnda yle diyor: Eer sem, mutlak manada, toptan, hibir kayt ve tafsilat zikretmeden reddedecek olursak, bizim bu reddimiz yetmi sddkn inkar demek olur. Her ne kadar bu inkarn sofularn ve abidlik iddiasnda bulunanlarn houna gideceini bilsek bile. Dorusu ben bunu
1987 Shreverd, Avrif, vr.56b. 1988 Yetik, smail Ankarav, s. 167; Srajul Haq, Dervilerin Sem ve Raks Ter: Hseyin Akpnar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 374-89; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 132; imek, Halil brahim, Osmanlda Mceddidlik, Suf Yay., stanbul 2004, ss.354 -60; Koca Ferhat,Osmanl Fakhlerinin Sem, Raks ve Devran Hakkndaki Tartmalar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.5, sy. 13, ss. 25 -74; Gribetz, Sem Tartmas (Sfler Fkhlara Kar), y.4, sy. 10, s. 412; 1989 Shreverd, Avrif, vr.57a.

439

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yapmam. nk biz onlarn bilmediklerini de biliyoruz ve seleflerimiz olan, Ashab ve tabinden onlarn duymadklar eyleri de iittik 1990 Grld zere dorudan ve mutlak bir ekilde sem helaldir veya haramdr denilemeyecei, bu ekilde bir tutumun doru olmayaca fikrine 1991 sahip olan Shreverd, bunu el- Mekk (.386/996)nin szlerine dayandrarak aklar. Shreverd, helal olan semn neleri ihtiva ettiini de vzh bir ekilde aklar: Ahiret iin amel yapmaya tevik ile Cenb- Hakkn nimetlerini tavsif eden ilahi ve kasideleri dinlemeyi ret ve inkar ise mmkn deildir. Gazilerin ve haclarn hallerini anlatan, hac ve gazalarn tavsif eden, gazilerin azimlerini, haclarn evkini artrmaya yarayan kaside ve ilahiler de bu kabildendir. Mrdi deiik hallerden kurtararak fata dar olmasn nleyen, ahiret ilerine yaklatrmaya vesile olan, ayrlk, vuslat ve gurbeti anlatan iir ve ilahiler, eer dinleyene kard manev frsatlar iin znt veriyor, gelecek azmini tazeliyorsa bunlar dinlemekte ret olunamaz. Nitekim visal ehli kimselerin sem ile beslendii, vuslat iin sem ile glendii ve bu evkle aln ateini sndrd sylenmektedir. lmle ilgili emr-i Hakka sebat, azme dnnce kalb saflar ve bu durumda bulunann sem zikr-i ilah mesabesinde olur.1992 Grld zere semn helal olmasnn, kullanlma amacna matuf bir durum olduu karmza kmaktadr. Eer sem neticesinde kii ahirete ve ahiret ilerine yneliyor, Hakka olan evk ve itiyakn artryor, gemite yapt

1990 Shreverd, Avrif, vr.60b. 1991 Slem de bu fikirde Shreverd ile ortaktr.Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, ss.178-9. 1992 Shreverd, Avrif, vr.57a.

440

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hatalarna pimanlk duygusunu gelitirerek geleceinde takva zere bir hayata azim hissini kuvvetlendiriyorsa bu tr bir sem helaldir.1993 Hatta Shreverd, kalbi saflam ve lm dn enliine dntrebilmi bahtiyarlarn semn bir nev zikir mesabesinde grlmektedir. Dinleyene ibadetlere rabet etmesini icap ettiren, Allahn muttaki kullar iin hazrlad dereceleri hatrlatan, kk gnahlardan saknmaya vesile olan ve kiinin O anda gnlne temiz vridatlar getiren eyler dinde mstehabtr. eriatta da tercih edilmitir.1994 diyen Shreverd, bu hususu mstehab olarak

deerlendirmektedir. Shreverd yasaklanm semn da izahn yapar. yle der: Yasaklanan sem, henz tarikata yeni girmi mrdlerin nefs ile mcahedede tam bir sadakat kazanmadan yaptklar semdr. nk bylelerine nefs sfatnn ve kalb ahvalinin zuhuruyla bir kef vk olsa, hareketlerini eriat bilgisine uydurabilecek ve bu ly muhafaza edebilecek gce sahip deillerdir. Vridattan kendilerinin lehinde veya aleyhinde olan bile tefrik edemezler.1995 Yanaklardan, dudaklardan, boy ve posttan bahsederek kadnlar tasvir eden arklar dinlemek, dindar bir kimseye yakr bir davran deildir. 1996 Grld zere eriata aykr bir husus ieren sem kesinlikle tecviz edilmemekte ve bu noktada tarikata yeni girmi mrdlerin nefislerinin tesirinden tam manasyla kurtulamadklarndan dolay, olgunlua ermeden yaptklar sem da

1993 Yazc, Tahsin, Mevlana Devrinde Sem, arkiyat Mecmuas, stanbul 1964, V, ss. 138-9. 1994 Shreverd, rd, vr. 34a-b. 1995 Shreverd, Avrif, vr.58a. Shreverdnin yasaklanan sem ile ilgili dncesinin bir yorumu iin: Renard, John, Windows on the House of Islam: Muslim Sources on Spirituality and Religious Life,University of California Press, London 1998, s. 298; Uluda, Sleyman, slam Asndan Musik ve Sem, rfan Yay., stanbul 1976, ss. 179-93. 1996 Shreverd, Avrif, vr.57a. Yasak olan sem hakknda bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.178.

441

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yasaklanmtr.1997 Bunun nedeni ise sem esnasnda vuku bulabilecek herhangi bir kefin doru deerlendirilme bilgisine ve eriat bilgisine uydurabilecek ve bu ly muhafaza edebilecek gce sahip olmamalardr. Onlar meydana gelen vridattan kendilerinin lehinde veya aleyhinde olan bile tefrik edemediklerinden semdan uzak durmaldrlar. Yine Shreverd, eriata aykr bulunan alg aletlerini iinde barndran sem da yasaklanm sem cinsine sokmaktadr. Sfiler her eyden hakk anladklarna gre kyasen btn alg aletlerinin seslerini dinlemenin bir beisi olmamaldr. Fakat eran cenk, rebab, tambur, mizmar, muhenneslerin davulu gibi, iki ierken kullanlan aletlerin sesini dinlemek caiz olmaz.1998 Ancak Zilli ya da zilsiz def 1999 almak, cra almak, iki elden biri ile dierine vurmak ve bunlar gibi iki ienlere bir zemin olmad zaman bu aletleri almak caizdir.2000 Anlalaca zere semn hkmnn belirlenmesinde Shreverd, eriat l olarak almakta ve ona uyan tecviz ederken ona uymayan her trl ekli de reddetmektedir. Oluna hitaben yazd vasiyetinde sem ile alakal olarak Sem meclislerinde oturmay oaltma. nk nifak dourur. Sonra kalbi ldrr. Sem inkar da etme. nk onun erbab vardr. Sem kalbi diri olan kimseden bakas iin doru deildir. Bu ekilde olmayan kii iin namaz oru ve evradla meguliyet daha
1997 Kueyr, er-Risle, s. 336. Semn aleyhindeki fetvalar iin bkz: Koca,Osmanl Fakihleri y.5, sy. 13, ss.59-66; Gribetz, Sem Tartmas (Sfler Fkhlara Kar), y.4, sy. 10, s. 411. 1998 Shreverd, rd, vr. 35a-b; Bu konu da geni bir deerlendirme iin bkz: Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 26-7; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, ss. 144 -7; Dastn, Tasavvuf ve Tarikatlarla lgili Fetvalar, s. 124-6. 1999 zcan, Nuri, Def, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 85. 2000 Shreverd, rd, vr. 35b.

442

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

evladr.2001 demektedir. Bu cmleler onun sem hakkndaki dncesinin hulasasn oluturur. Shreverd, sflerin sem meclislerinde de dikkat edilmesi gereken haller olduunu ifade ederek bu tehlikeli halleri u ekilde izah eder: Byle biri, (sem ve raks iin) kyam hakknda bir bilgi ve dncesi olmadan ahenkli bir ses duyduunda ayaa kalkar, iittiini tabnda icra etmek dncesiyle sesin ve mziin ahengiyle sallanmaya balar. Tabiatn ad olmasyla, ad olan nefsin hicab kalb zerine der. Tabiattan kaynaklanan bu canllk kalbi kararsz klar, kalb kararsz olunca da dervi, kalkp tasannu ve ahenkli hareketlerle raksetmeye balar. Byle bir sem ve raks, ehl-i Hak nezdinde haramdr.2002 Grld zere, kalbin kararsz kalmas neticesinde bedenin ahenkli bir ekilde sallanmas suretiyle meydana gelen sem ve raksn nef sin mteessir olmasndan kaynaklandn sylemekte ve bu tr sem reddetmektedir. Shreverd, sem meclislerinde okuyucunun sylediklerinden nefs bir etki alarak bu halini kalbin neesi zanneden kimsenin durumunu da u ekilde aklar. br ise bu hali, kalbin hazz sanr. Kalbinin halinin ve hazznn Allaha bal olduunu grmez. And olsun bu kalbin zevkidir, fakat nefis boyasyla boyanm, heva ve hevese meyyal, manev gerilie raz bir kalbin zevki. Byle bir mrd hareketlerinde hsn-i niyete eremez, mrdliin shhat artlarn bilemez. Kalbin nefis boyasyla boyanm bir zevkle yapt sem trn de reddeden Shreverd, Byle bir raks dknne yle denilmitir: Raks noksanlktr. nk

2001 Shreverd, Vasiyet, vr. 17a. Semn lehindeki fetvalar iin bkz. Koca,Osmanl Fakihleri y.5, sy. 13, ss. 52-9. 2002 Shreverd, Avrif, vr.58b.Haram sem hakknda bir deerlendirme ii n bkz: Srajul Haq, Dervilerin Sem ve Raks Ter: Hseyin Akpnar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 376-79.

443

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

raksn kayna, iyi niyete yakn olmayan tabiat; yani cesettir. diyerek durumu izah etmektedir.2003 Sem meclislerinde el pme, kucaklama vb. gibi mutasavvfenin ho karlamad hareketlerin olmasn da kabul etmeyen Shreverd, bu tr meclislerin nifak karmas durumunda daha da tehlikeli bir hal alaca n dnmektedir. zellikle buna, hzrndan iyi niyetli olmayanlara meveddet ve yaknlk suretiyle sarih bir nifak karnca durum daha da vahamet kazanr. Kucaklama, el ve ayak pme ve benzeri; mutasavvifenin tasvip etmedii hareketler, nefsin diri oluunun iaretidir. Bu tip hareketler gerek tasavvuf ehli olanlarda deil, tasavvufun sadece libas ve suretine bal bulunanlarda olur.2004 Bu halden daha vahimini de anlatan Shreverd, kadnlarla kark bir halde ve okuyucunun kvrak bir ekilde okuyarak nefisleri harekete geirmeyi baard sem meclislerinin fsk meclisleri olduunu aka ifade eder. Okuyucunun son derece kvrak ve nefisleri cezb ederek onlara semdan lezzet almay ve gnllerine kt dnceler yerletirmeyi baard sem meclisleri ile cemaatin arasnda kadnlarn bulunduu raks, vecd gsterisi gibi hareketler sebebiyle kadnlarn cazibesinin nefislere davetiye kard meclisler, bizzat fsk meclisleridir ve haramlnda icm vardr. 2005 Ad ne olursa olsun ve kim icra ederse etsin bu tr irkinliklerin bulunduu meclisi, gerek sflerin tecviz ettii meclisler sanmak cehaletin bir gstergesidir. Shreverd de bu tr meclisleri kesinlikle tecviz etmeyen muhakkk sflerden biridir.

2003 Kueyr, er-Risle, s. 336. 2004 Shreverd, Avrif, vr.58b. 2005 Shreverd, Avrif, vr.58b.

444

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, daha da ileri giderek bu tr meclislere devam eden ehasn bizzat fsk meclislerine gidenlerden hal olarak daha kt olduunu u mantk sebebe dayanarak syler: Fsk u fcur mahallerine devam edenler, kalbi ve hareketleri bu ekilde olanlardan daha umutlu durumdadrlar. nk onlar fsk iinde olduklarn bilirler. Bunlar ise fskn grmez ve bilmeyenlere durumunu ibadet gibi gstermeye alrlar.2006 Yasak olan sem trn de bu eklide akladktan sonra Shreverd, mubah olan sem trnden de bahseder. Sadk mrdlerden bazs da, ahenk ve vezinle vecd gsterisinde bulunmadan raks ve sem eder. Bylelerinin raks ve semdan kast, hareket halinde bulunan dervilere uyarak hal ve vecd iddiasnda bulunmadan ritmik bir eklide sallanmaktr. Bunlarn bu hareketi, her ne kadar hkm-i er ile haram klnm bir davran deilse de batldr. inde lehviyat; yani elence unsuru bulunmas sebebiyle helal saylmaz. Bu hareketler ve raks, olsa olsa, iine kahkaha, akalama ve oluk ocukla oynama gibi unsurlarn kart mubah bir i olabilir ve kalbi rahatlatp dinlendirme faslna girebilir. 2007 Grld zere Shreverd, hal ve vecd gsterisi olmadan ritmik bir ekilde sallanmann bile sem olarak adlandrlmasna kardr. O bu ekilde sallanmann, eriata gre yasaklanm bir hal olmadn, ancak batl bir i olduunu ifade etmektedir. Ancak bu ve benzeri hareketlere en fazla iinde nefsi rahatlatma olabilecek, kiinin oluk ocuuyla oynamas kabilinden mubah hkm

2006 Shreverd, Avrif, vr.58b. 2007 Shreverd, Avrif, vr.58b.

445

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

verilebileceinin altn izen Shreverd, bu durumda bu hareketlerin hsn-i niyetle yaplmas artyla ibadete dnebileceini de ifade eder: Byle bir hareket, nefsi rahatlatmaya niyet edilerek hsn-i niyetle yapldnda ibadet olur. Ebud-Derda (r.a.)dan yle buyurduu menkuldr: Ben Hakk ilaya bana yardmc olmas iin, batl bir eyle nefsimi rahatlatrm. Nitekim devaml Allah iin alan abidlerin istirahat iin baz vakitlerde namaz klmak tahrimen mekruh klnmtr. te bu nefsin batl olan bir eyle dinlendirilmesi demektir.2008 Anlalaca zere nefs in ibadete sevk edilmesi, azminin artrlmas iin zaman zaman dinlendirilmesinin de ibadet olabileceini dnen Shreverd, bu konuya delil olarak da baz vakitlerde namaz klmann mekruh olmasn gsterir. Bu vakitler abidler iin nefislerini dinlendirme ve rahatlatma vakitleri olarak deerlendirilmitir.2009 Bu konuda geni aklamalarda bulunan Shreverd, insanolu, terkibinin muhtelif hilkatindeki esaslarn eitli olmasndan dolay, mahza Hakk iin sabr konusunda vefakar deildir. Anlattmz gibi batla varan mubah elencelerde genilik ve msamaha Hakka yardmc olabilir. Sehl b. Abdullah et-Tster (.283/896), sadk vasfettii bir kelamnda yle der: Sadkn cehli, ilmini; bo eyi, hak duygusunu; dnyas, ahiretini artrmaya vesiledir. Bu manadan olmak zere, Rasulullah (s.)e sevdirilen eylerden biri de kadnlard. Kadnlarn Peygamberimize sevdirilmi olmas, nefsine de nasibini vererek kadnlarn hukukuna

2008 Shreverd, Avrif, vr.58b. 2009 Caiz olan sem hakknda bir yorum iin bkz: Srajul Haq, Dervilerin Sem ve Raks Ter: Hseyin Akpnar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 380-9.

446

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

riyeti retmek ve bylece kadnlara da bir kudsiyet kazandrmakt. Mubahlardaki mahza batln hissesi, bylece ibadet kisvesi kazanm olur.2010 demektedir. Burada sz konusu edilen batla varan mubah kavram gerekten ilgintir. Mubah olan elencelerin ibadete bile dneceine dair Peygamberimiz (s.)e kadnlarn sevdirilmi olmasn rnek gsterir. nsann yapsnn, daim Hakk iin sabr konusunda vefakar olamayacak bir hilkatte olduundan bu tr mubahlarn mer klndn dnen Shreverd, sadece elenmek ve nefsi rahatlatmak dncesiyle sallanmak ve benzeri oyunlarn ibadet haline bile dneceini nakletmektedir. Nefsini rahatlatmak iin, hal iddiasndan uzak olarak sem yapann, raks ve sem faydal da deildir, zararl da. Bazen hsn-i niyetle nikah, ibadet olur. Hele hele, gnlnde Allah iin bir sevin bulunan, Allahn rahmet ve ltfuna nazar edene gre sem ibadet nevesi kazanr.2011 Btn bunlarla beraber bu tr oyun ve elence hkmnde olan raksn, manev liderlere ve eyhlere uygun olmadn ve manev makamlarna ve hallerine ters deceini de beyan eder. Fakat eyhlerin ve kendilerine tabi olunan manevi liderlerin raksetmeleri hi yakk almaz. nk raksta oyun ve elenceye benzer bir zellik vardr. Oyun ve elence ise onlarn manevi makamlarna yaramaz, hallerine ters der. 2012 Shreverd, gerek sem ehlini aklamak zere Tsden nakilde bulunur: Ebu Nasr es-Serrc (.378/988) der ki: Ehl-i sem tabakadr: 1-Dinledikleri eylerde Hakkn kendilerine olan hitabna rcu ederek elest bezmindeki hitab duyanlar,
2010 Shreverd, Avrif, vr.59a. 2011 Shreverd, Avrif, vr.59a. 2012 Shreverd, Avrif, vr.58b.

447

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

2-lme bal ve sem esnasnda sadakatle iaret-i ilahiyeye talip olanlar, 3-Kalblerine dnya ve dnyalk sevgisinin kirleri bulamam dnya ile balarn koparm, kendilerini Allaha vermi derviler. Bunlar, kalblerini ad etmek iin sem yaparlar ve sem, bylelerine yakr. nk onlar insanlar iinde selamete en yakn, fitneden en salim olanlardr. Dnya sevgisiyle mlevves kalbin sem, tabiatn yani cesedin semdr ve zor bir semdr.2013 Grld zere Shreverd, gerek sem ehlinin bu snf olduunu dnmektedir. Sem ancak bu artlar tayan dervilere yakan ve kalblerini d ederek onlarn hallerini destekleyen bir itir. Shreverd, semn kt maksatlarla yaplmaya balandna, aslnn bozulduuna ve iret meclisleri haline dntne dikkatleri ekerek bu durumun saknlmas gereken bir hal olduunu izah eder. imdiye kadar semn, sdk ehline layk olan sahih tarafn zikrettik. Sem yoluyla fitneye denler oald. Sem konusunda safiyet ortadan kalkt.Ona olan dknlklerinden dolay ameli az, ahvali bozuk kimseler onu savunmaya yeltendi. Byleleri sk sk sem toplantlar dzenlemeye balad. Hatta bazen bu toplantlara sema rabeti olmayanlarn da ilgisini ekmek iin sadklarn yapt gibi yemek verildii de oluyor. Bylece sem, nefislerin ehvet talebine, elence ve gaflet yerlerini ho gstermeye bal kaldndan yara alyor, sakatlanyor. Byle bir hastalk, mrdin manev bakmdan ilerlemesine mani olduu gibi zaman kaybetmesine, ibadetlerden az nasip almasna mncer oluyor. Bu tip toplantlara rabet, ehvetin gereine talip olmaktan, iret, oyun ve elence dknlerinin

2013 Serrc, el-Lma, s.245.

448

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

skunet bulmay arzulamalarndandr. Sdk ehli nazarnda byle bir toplantnn merdd olduu aikardr. 2014 Shreverd, arkc kadnlarn ark syledii, algclarn alg ald, dinleyenleri parmak krdatp el arpt, raks edip oynadklar meclisleri mslmana yakmayan meclisler olarak niteler ve bu halin merdd olduu hususunda ihtilaf olmadn 2015 kaydeder phe yok ki peygamberin huzurunda iirler sylenmitir. Raslullah (s.) de onlar dinlemi ve onlarn okunmasnda bir ktlk grmemitir. Gzel olmayan nameleri dinlemek caiz olunca, gzel nameleri de dinlemek caizdir. Bu durum da aktr.2016 Shreverd, Raslullah (s.)in iir dinlemesinin ark iin bir delil olamayacan da belirtir ve yle yorum yapar: Rasulullah (s.)in iir dinlemi olmas, arknn mbah olmasna delil saylmaz. nk iir manzum szdr, iir dndaki szler, nesir eklindedir. iirin gzeli gzel, irkini irkindir. ark ise name ile sylenen iirdir.2017 Bu konuya bu ekilde aklk getiren Shreverd, yukarda izah yaplan yanl meclislerin kesinlikle Hazreti Peygamber (s.)in huzurunda toplanmad da ifade ederek Mslmanlar bu tr meclislerden saknmalar konusunda uyarr. Ehl-i insaf, gnmz insanlarnn toplantlarnda; arkcnn elinde defiyle oturmasn, dier musiki aleti alanlarnn durumunu insafla dnecek olursa, bu tarz bir oturu, hi Raslullah (s.)in huzurunda vaki olmu mudur? Onlar hi toplantlarna, dinlemek zere okuyucu getirmiler midir? phesiz Rasllullah (s.)
2014 Shreverd, Avrif, vr.61a. 2015 Shreverd, Avrif, vr.62a. 2016 Shreverd, rd, vr. 34a.; Benzer rivyetler ve mer elence iin bkz: Yaran, Rahmi, Dn, TDVA., stanbul 1994, c.X, s. 16. 2017 Shreverd, Avrif, vr.62a.

449

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ve ashabndan byle bir hal vaki olmamtr. yet bunda fazilet olsa, ihmal etmezlerdi. Bunda bir fazilet olduundan dolay toplanldn syleyen kimse, Allah Rasul (s.)in, ashabnn ve tabinin marifet ahvalinden nasipsizdir. Mteahhirin ulemasndan bazs bu meclisleri gzel sayarak bu konuda yanlmlardr. 2018 Shreverd, semn tesiri konusunu da izah etmitir. bu konuda ki grleri ise yledir: Semn harareti yakn duygusunun brudeti zerine gelince gzlerinden yalar boanr. Sem bazen hzn verir, hzn ise yakcdr; bazen evk verir, evk de yakcdr; bazen de pimanlk verir o da yakcdr. Semn bu tr yakc hararetleri, kalbi, yakn duygusunun brudeti, serinlii ile dolu bir kimseye ulanca bunlar gz yana dnr ve o kimse gz ya dkmeye balar.2019 nk hararet ve brudet, yani scak hava ile souk hava birbirine kartnda yamur ve i meydana gelir. Bazen de sem kalbe tesir edince sratle yaylarak vcut zerinde tesirleri zahir olur ve deri zerinde rperti ve titremeler balar. Nitekim Allah Tel buyurur: Allahtan korkularndan dolay derileri rperir. 2020 Bazen de sem daha byk tesir brakarak dimaa isabet suretiyle beyin zerinde etkili olur bu yeni uyarlarla gzden yalar dklr. Baz kere de semn tesiri ruha isabet ederek, ruhta mnev dalgalar meydana getirir. Hatta neredeyse ruh bundan daralr, fakat kalb tahamml gsterir. Byle zamanlarda feryat ve strap fazla olur. Btn bu durumlar ehl-i halden sadr olan

2018 Shreverd, Avrif, vr.62a. 2019 Slem, Cneyd-i Badd (.297/909)in sem esnasnda gzlerinden akan yalarn yere dkldn nakleder. Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.179. 2020 Zmer, 39/23.

450

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hallerdir. Bazen bunlar nefsin hevsnn eseri olarak batl ehli kiilerden de nakledilebilir.2021 Grld zere Shreverd, semn harareti olduunu bildirmektedir. Semn bazen hzn, bazen evk, bazen de pimanlk duygularn krklediini, bu duygularn hepsinin de yakc duygular olduunu, bu hararetlerin kalbi, yakn duygusunun serinlii ile dolu olan bir kimseye ulatnda, gzlerden yalarn boalacan anlatmaktadr. Yine bu hararetin etkisinin alamann yannda tylerin rpermesi ve vcudun titremesi eklinde de etkisini gsterebileceinin altn izen Shreverd, semn tesirinin ruha ulatnda ise feryad u figann ve straplarn artacan kaydetmektedir. Semn tesirinin zahirde de grleceini ve kulu bir halden dier hale sokacan syleyen Shreverd, bununla birlikte ehl-i Hakk ile ehl-i btln hallerinin birbirinden farkl olacan da ifade eder. Bunu aklamak iin sem, kalbte yeni bir ey meydana getirmez, ancak kalbte mevcut olan harekete geirir. Btn, Hakktan gayr bir eyle megul ise sem onu harekete geireceinden ehl-i batln vecdi hevann eserinden ibaret olur. Btn muhabbet-i lahiyye ile megul olan ise kalbinin murad olan eyle vecde erer.2022 demektedir. Buna gre ehl-i btln nefsinin hevasn bulduu iin; ehl-i Hakkn ise kalbinin muradna erdiinden vecd duyduunu syleyebiliriz. Shreverd semn dbn da genie aklamtr. imdide sem dbyla ilgili Shreverd Hazretlerinin fikirlerini inceleyelim.

2021 Shreverd, Avrif, vr.56b. 2022 Shreverd, Avrif, vr.63a.

451

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1-Tasavvuf, sdk ve dier haller zerine bina edilmitir. Tasavvuf tamamen ciddiyettir. Mrd-i sadk, niyetini Allah iin halis hale getirmedike sem yaplan toplantlara katlmamaldr. Sem sebebiyle mrdlik ve derviliinin artmasn beklememeli ve nefsinin hevasna meyletmekten saknmaldr. 2023 Grld zere semn dbn sayan Shreverd, ilk olarak niyetin halis olmasn art komaktadr. Yine o, niyet halis deilse yaplan hibir iin bir yarar ve maneviyatta bir faydasnn olmayacandan hareketle niyetini halis yapamayann sem meclislerine gitmemesi gerektiini dnmektedir. 2-Mrd, sem toplantlarna katlmadan nce istihare yapar, katlmaya karar verdii anda Cenb- Hakktan bereket ihsan etmesini, diler. 2024 Burada da Shreverd, her hayrl ie istihare yapmay tavsiye eden snnet-i seniyyeye yapmay salk vermektedir. 3-Meclise varnca skuneti iltizam ederek sadakat ve vakarn korur. 2025 Shreverd, sem meclislerinde sadakat ve vakarn korunmas konusunu elKettan (.322/933)nin bir szyle u ekilde aklar: Eb Bekir el-Kettan (.322/933) der ki: Sem yapann, semndan

itminn bulmaya almamas gerekir. Sem ona vecd, evk, taknlk ve vridat eklinde bir heyecan vermemeli ve vridatn hareket ve skunetle yok etmelidir. Sadk mrd, vecde davetiye karmaktan korkmaldr. Sem meclisinde, zellikle eyhlerin huzurunda herhangi bir lzumsuz hareket yapmaktan saknmaldr. 2026 4-Sem annda sflerin, semdan zevk almayan ve sflerin reddetmediini reddeden zhd merakllar ile dnyaya ar meyli olan ehl-i dnya ve zorla vecde

2023 Shreverd, Avrif, vr.65a. 2024Shreverd, Avrif, vr.65a. 2025Shreverd, Avrif, vr.65a. 2026Shreverd, Avrif, vr.65a.

452

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ulamaya alarak cematin ahvlini bozan yabanclarla bir arada bulunmas mekruhtur.2027 Ayar ile beraberliin bir ok skntlar olduunun farknda olan Shreverd, sem meclislerinde de, halden anlamayan dnya ehli kimselerin bulunmasnn, sem dbna aykr olduunu dnmektedir. 5-Vecde gelmeden vecd gsterisinde bulunmak, hal sahibi olmadan hal iddia etmek sadakate yakmaz. Aksine mnafkln ta kendisidir. Bu durum kendisine verilmeyen bir hali canlandrmaya almaktr ve bu da mteaddid gnahlar ihtiva etmektedir.2028 Shreverd, sem dbndan birisi olarak da vecde gelmeden srf gsteri ve bir zorlama olarak vecd gsterisi yapmamay da sayar. O, bu durumun gnah kaplarn aacan ifade eder ve bu kaplar u ekilde sralar: a-Allah kendisine bir hal vermedii halde Allahn kendisine bir hal ihsan ettiini syleyerek Ona yalan isnat etmek. Allaha yalan isnat etmek ise gnahlarn en bydr. b-Mecliste bulunanlarn kendisi hakknda hsn-i zanna sevk ederek aldatmak. Aldatmak, hyanettir. Efendimiz (s.): Bizi aldatan bizden deildir. 2029 buyurmutur. c-Ehl-i btldan olduu halde, kendini ehl-i salahtan grd iin ondan iinde bulunduu hal sebebiyle insanlarn inancn bozacak haller zahir olur. Kendisi gibi olanlar ehli hayrdan zannettii iin kendi inanc da bozulur. Bylece ehli salah hakkndaki iyi dncelerin bozulmasna sebebiyet vermi olur. yi zannettii kimseler hakkndaki inancn bozulmasndan dolay zarara urar ve sulehadan midini

2027Shreverd, Avrif, vr.67a. 2028Shreverd, Avrif, vr.65b . 2029 Mslim, man, 164; Eb Dvd, Byu, 10; Tirmiz, Byu, 72; bn Mce, Ticrt, 36.

453

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

keser. Sulehadan midini kesmekten dolay ayann srecei pek ok bela ortaya kar. d-Mecliste bulunanlar, oturup kalkmalarnda kendisine uymaya meylettirir. Bylece halk kendi btl yoluna zorlam olur. Cemaatin iinde ferasetli olanlar onun ehl-i btldan olduunu anlad halde cemaatle iyi geinmek iin ona muvafakate tahamml ederler. Gnahlar aklamak onlar oaltr. 2030 Grld zere Shreverd, vecd gsterisinde bulunmay Allaha yalan isnat etme noktasna kadar gtrmektedir. Yine o, bu ekilde yapmack davranarak hal izhar edenin, hem kendi inancna zarar verecein, hem de onun bu haline vakf olamayanlarn inancna zarar vereceini, salah ehli kimselerden midini keseceini nk onlar da kendi gibi sanacan aklayarak bu durumdan sakndrmaktadr. Sem meclisinde kendine hakim olamayacak bir hal ortaya kan kiinin taknaca edebini de u ekilde izah eder: Bu yzden bu durumda olan Allahtan korkarak, aksrmas gelen kimsenin onu geri evirmeye kadir olamamas gibi, hkim olamayaca ok iddetli bir rperti gelmedike herhangi bir hareket yapmasn. Byle bir zaruri hareket, insan vcdunun yakmak iin ald nefes mesabesinde kanlmaz ve faydaldr. 2031 Shreverd bu saylan dabtan farkl olarak, selefin uygulamad bir takm dbtan da bahseder ve bu dbn mutasavvflarn ittifakla vazettii birtakm dab olduunu ve onlara riyetin, sohbet ve muaeretin hsn-i edebi olarak deerlendirildiini kaydeder. O, mutasavvflarn gzel sayd, muvafakat ettii ve

2030 Shreverd, Avrif, vr.65b. 2031 Shreverd, Avrif, vr.65b.

454

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

eriatn reddetmedii eyleri inkra imkn yoktur,2032 diyerek selefin bu dba uymamasnn bu dba uymamay gerekli klmadn izah etmeye alr. Bu dbtan olarak sem esnasnda dervilerden birinin hrkasnn dmesi veya sarnn okuyucuya atlmas durumunda gzetilecek db uzunca anlatr. Yine o, meclistekilerin sarklarn hangi halde karabilecekleri, mecliste bulunan eyhin nasl hareket edeceini de genie aklar. Hrkann okuyucuya verilmek kastyla atldnda hrkann kimin olaca konusuna varncaya kadar sem dbn inceden inceye aklar. Shreverd, sem reddedenleri gruba ayrarak bunlar sunduu nakl ve akl delillerle iknaa alr: Sem kabul etmeyenler, u durumdan birindedir: 1-Ya snnet-i seniyyeden ve asardan habersizdir, 2-Ya kendisinin iyi amellerine aldanmtr, 3Yada donuk tabiatllndan; zevkten nasibi olmad iin sem inkarda srarldr.2033 Grld zere, sem reddedenlerin ancak bu durumda olduklar iin reddettiklerini if ade eden Shreverd, bu gruplara mensup kiilere verilecek cevaplar ise u eklide aklar: Snnet ve asardan habersiz olana Hz. Aie (r.)den rivyet edilen hadis-i erfi ve bazlarnn hareketleri hususunda vrid olan asar ve haberleri bildirmek, gerekir.2034 diyerek Habeli klelerin mescitte oynamalarn ve bunun Peygamber Efendimiz (s.) tarafndan annemiz Hz. Aie (r.) izlettirilmesi2035 ve yine Hazreti

2032 Shreverd, Avrif, vr.66a. 2033 Shreverd, Avrif, vr.59a. 2034 Shreverd, Avrif, vr.59a. 2035 Buhar, Iydeyn, 25; Mslim, Iydeyn, 17,18; Nesei, Iydeyn, 35;bn Hanbel, VI, 84.

455

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hamza (r.)n kzna bakma konusunda Hz. Cafer (r.), Hz. Ali (r.) ve Hz. Zeyd (r.) arasnda ihtilaf vaki olduunda Raslullah (s.)in, Hz. Ali (r.)ye Sen Bendensin, Ben de senden buyurunca,2036 Onun da bu iltifattan duygulanarak salland, Hz. Cafer (r.)e Senin tipin de huyun da Bana benzer buyurunca onun da ayn ekilde sevin gsterdiini, Hz. Zeyd (r.)e: Sen Benim kardeim ve azadlmsn buyurunca onun da sallandn anlatarak delil getirir. kinci gruba ise u ekilde cevap verir: Sen uzuvlarn ibadetle megul ederek Allaha yaknlk, kesb ediyorsun. yet kalbinde bir niyet tamasan uzuvlarnn amelinin hibir deeri yoktur. nk ameller, niyetlere gredir. Herkese niyeti kadar ecir vardr. Niyet, Rabb Telya korku ve mit aras nazar etmendir. iir ve ilahi dinleyen, ondan ald mana ile Rabbini, hatrlar. Bu hatrlay ya sevinli, ya hznl, ya da boynu bkk bir halde, hiliini anlayarak olur. Artk iir onun kalbinde bu nevilerden hangisiyle etki yaparsa, zakir Rabbini o hal zere hatrlar. Bir ku sesi bile dinlese, bu ses onun houna gider ve Allahn kudretini dndrr. Onu uyaran kuun haneresi, byleyen kuun boaz yani sesinin kt yer ve o sesin kulaklara ulaan icrasdr. Btn bu dnceler, tesbih ve takdistir. Bir insan sesi iitildiinde de, benzeri dnceler hatra gelip insann iini zikir ve fikirle dolduracak olursa bunu reddetmek nasl mmkn olabilir?2037 Grld zere bu gruba, niyetin halis olmasyla dinlenilen sesin Hakk Tely hatrlatacan syleyerek cevap vermektedir. Bu noktada neticeye bakarak,

2036 bn Hanbel, V, 204; Buhar, Ashabn-Neb, 9, 10. 2037 Shreverd, Avrif, vr.59a; Gzel sesin ruha tesiri balamnda bir deerlendirme iin bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, s.178-9; Ate, slam Tasavvufu, s. 188.

456

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kiinin Rabbini hatrlamasna vesile olmas bakmndan halis niyetle yaplan semn reddinin mmkn olamayacan dnr.2038 Bununla birlikte Shreverd, sadece niyetin halis olmasnn ve neticesinin bu ekilde cereyan etmesinin yeterli olamayaca ve iin kendisinin de eriata muvafk olmasnn art olduunu ifade sadedinde; Ancak bu ses, kendisine bakan fitneye drecek bir taze olan veya nmahrem bir kadn sesi ise syledii eyler, anlattmz gibi zikre ve fikre dair eyler bile olsa fitne korkusuyla byle bir sesi dinlemek haramdr. Haram olan mcerret ses deil, fitne endiesidir. 2039demektedir. Sem inkar eden donuk tabiatl zevk mahrumlarna ise, yle demektedir: mann gzellikten ve renkten bir istifadesi olmaz. nnn, cinsi mnasebetin tadn bilmez. Musibete uramayan Biz Allaha aidiz ve Ona dneceiz,2040 demez. Grld zere donuk tabiatndan dolay sem reddedenlere, bu tabiatlarnn etkisinde kalmalarnn bu reddi dourduunu ve onlarn zevk mahrumu olduklarn izah eden Shreverd, Btnn evk ve muhabbetle terbiye etmekten holanan bunu nasl inkar edebilir? nk byleleri latif ruhun nefs -i emmare kafesine, hapsedildiini grr, ns yurdundan esen latif rzgar ruha urar ve onu irfan ordularnn klaryla aydnlatr. nk ruh, nefsin varl sebebiyle kendisini gurbette hissetmekte, hicran kasesini yudumlamaktadr. Mcahedenin zorluu altnda inlemekte, mahede snhatna sabr ve tahamml gsterememektedir. ok amel sayesinde nefs makamlarn kat etse bile, vuslat Kabesine yaklaamamakta, perdeler bir trl, kalkmamaktadr. Ki, meakkatten kurtulsun, iddetin tesirinden syrlarak sevinebilsin. Ruh kendisine mni olan nefs ve eytana hitaben yle seslenir: ki da saba rzgarnn nn an; esintileri bana gelsin. Saba yle bir rzgar ki, zgn bir
2038 Kueyr, er-Risle, s. 341. 2039 Shreverd, Avrif, vr.59a. 2040 Bakara, 156.

457

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kalbe estiinde zntleri giderir. nnde baka hibir eyi kalmam cierin ateini drr veya ona serinlik verir. Leyla yznden dertlerim eskidir. Aklarn eski hastaln ben saba rzgaryla ldrrm.2041 demektedir. Aslnda Shreverd, ilah vuslat ve hicran aclarnn kiiyi sem sevk ettiini bu manev hicran duymayan ruhun sahiplerinin de semdan ve semn tesirinden habersiz bulunduklarn ve bu yzden reddettiklerini ifade etmektedir. Shreverd, sflerin dinledikleri her ne olursa olsun ondan mutlaka Hakk anladklarn da syleyerek sem savunmasn deiik bir izahla devam ettirir. Bil ki sfiler bir ey dinledikleri zaman o eyden hallerine uygun olan anlarlar. Abdurrahman es-Slem (.412/1021)den buna uygun bir kssa anlatlr. yle syler: Ebu Osman el-Marib (.373/983)nin yanna girdim. Adamn biri kuyudan su ekiyordu. krktan ses kyordu. Maribi, Eb Abdurrahmana yle dedi. krn ne dediini biliyor musun? Hayr, cevabn verince. yle devam etmitir. krk, Allah, Allah diyor.2042 Ali b. Ebi Talibden yle rivyet edilir: Kilise annn sesini duyunca arkadalarna onun ne sylediini bilip bilmediklerini sorar? Hayr, cevabn alnca yle syler: Muhakkak ki o, Sbhanellah Hak Hak. phesiz ki Mevl Sameddir, Bakidir, diyor2043 Sylendiine gre ibl hyarn onu bir para diye baran bir kiiyi iitince, bir sayha atp yle dedi: Bu hyarlarn ( hayrl insanlarn) onu bir para ederse ya erlilerin durumu nasl olur. 2044

2041 Shreverd, Avrif, vr.59a. 2042 Shreverd, rd, vr. 35a. 2043 Shreverd, rd, vr. 35a. 2044 Shreverd, rd, vr. 35a.

458

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu misalleri oaltmak mmkndr. Shreverd, bu misallerle sflerin her duyduklar ses veya szde kalblerinde daim hatrladklar Rablerine bir iaret ve bir yneli buluyorlar ve her eyi onu hatrlatan bir ekilde yorumluyorlar demek istemektedir.2045

4. HALVET/ERBAN/LE Gnahlardan korunmak ve daha iyi ibadet etmek iin ssz yerlerde yaamay tercih etme anlamnda kullanlan halvet kavram, uygulama olarak, mutasavvflarn en belirgin zelliklerinden biridir. Szlkte yalnz kalp, tenha bir keye ekilmek demektir.2046

2045 Sem hakknda daha geni bilgi iin bkz; Muhammed b. sa, Risale fi Hakk's -Sem',Beyazt Devlet Ktphanesi, Beyazd, 3661, 89 vr; Ahmed b. Muhammed b. Ali,ihabddin bn Hacer elHeytemi, Keff'r -Reaa An Mahremeti'l-Lahv ve's-Sem, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi, 794, 101 vr.; Mecdddin Ahmed b. Muhammed et-Tusi el-Gazzali, Bevariku'l-Elma' fi Tekfiri Men Yuharrim's-Sem', Sleymaniye Ktphanesi, Badatl Vehbi 2073, 43-52 vr.; Nureddin Ali b. Sultan Muhammed el-Herevi Ali el-Kari, Risale fi Tahrimi Semi'l-Eani, Sleymaniye Ktphanesi, Badatl Vehbi, 2100, 106-118 vr; Abdlgani b. smail b. Abdlgani en-Nablusi, zahu'd-Delalat fi Semi'l-Alat, Sleymaniye Ktphanesi, elebi Abdullah, 385, 226-263 vr.; emseddin Ahmed b. Sleyman bn Kemal Paa, Risale fi Tahkiki'r-Raks ve Sem'i'z-Zikr, Sleymaniye Ktphanesi, Denizli, 114, 225-228 vr.; smail Rusuhi b. Ahmed el-Mevlevi Ankarav, Huccet's-Sem', stanbul(1286/1869), Rza Efendi Matbaas, Sleymaniye Ktphanesi, Dml Baba, 375, 29 s; Aziz Mahmud b. Fazlullah b. Mahmud el-skdari Hdayi, Kef'l -Kna' An Vechi's-Sem',Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi, 877, 53 -57 vr.;Aladdin Ali b. Ahmed elCemali Zenbilli Ali Efendi, Huccet's-Sem Risalesi, Sleymaniye Ktphanesi, zmir, 307, 212213 vr.;Mancibi Muhammed b. Muhammed, Kitab'l-Sem ve'l-Raks, Kahire 1323, Matbaa-i erefiye, (277-315 s.) ;brahim b. Ebu Bekr, Risale fi Ahkami'r -Raks ve'd-Deveran ve's-Sem', Sleymaniye Ktphanesi, Kasidecizade, 759, 23 vr.; Ahmed b. mer b. brahim el-Ensari elKurtubi, Kef'l -Kna' An Hkmi'l-Vecd ve's-Sem, Sleymaniye Ktphanesi, Laleli 2322, 96-135 vr.;Abdlgani b. smail b. Abdlgani en-Nablusi ;Risale fi Hakk Deverani's -Sofiyye ve Semihim, Sleymaniye Ktphanesi, Nafiz Paa, 392 , 49 vr.; Mniri Efendi Belgrad, Risale fi Reddi's -Sem, Konya Blge Yazma Eserler Ktphanesi,198, 147a-162b vr. 2046 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 196; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, ss. 297 -8; bn Manzr, Lisnl-Arab, XIV, ss, 237-42, c. XI, s. 440-3; et-Tehnev, Kitabu Keafi Istlahatil -Fnn, Kahraman Yay., stanbul 1984, c.I, s.459; el-Crcn, et-Tarft, s.136; el-Frzbd, el-KmusulMuht, s.1652; el-Mnv, et-Tevfk, s.322;Sud, el -Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 434-8; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 741; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.254;Cebeciolu, Ethem, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri Szl, Rehber Yaynlar, Ankara 1997, s. 321; Uluda, Sleyman, Tasavvuf Terimleri Szl, s. 206.

459

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Tasavvufta ise,2047 zihinsel konsantrasyonu ve baz zel zikirlerle riyazetleri gerekletirmek zere, eyhin mrdini, karanlk, d dnyadan soyutlanm bir yere, belirli bir sre iin koymas anlamna gelir.2048 Allah ile gizlice konumak, kalbi yanl inanlardan ve kt huylardan temizlemek, kurtarmak da halvet olarak deerlendirilir.2049 Serrc (.378/988), Lma adl eserinde halveti, Zhir ve btn megul eden ilgilerden yz evirmektir. Halveti ihtiyr, uzleti tercih ve yalnzla devam demektir.2050 eklinde tanmlar. Kbr ise, gne nn girmedii karanlk bir yerde eitli megalelerden uzak kalarak ibadet yapmak olarak tarif eder. Yine o, halvete giren kimse bylece duyu organlarn kapatr, faaliyetten alkoyar. Bu kapatma kalbin al iin arttr. der.2051

2047 Halvet hakknda geni bilgi iin bkz;Muhammed b. Ali b. Muhammed Muhyiddin Ebu Abdullah bn Arabi, Risalet'l-Halvet, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi,1686, 6b -10b vr.; elMuvaffak b. Muhammed b. e l-Hasan el-Haverazmi el-Hassi, es-Selvat fi erait'l -Halvet, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi, 1705, 71 vr.; Aziz b. Muhammed en-Nesefi, Risale D er Beyan db'l-Halvet,.Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi 1808, 99a -102a vr.; mer Fuadi, Risale fi Beyani Fezaili'l-'tikaf ve Halvet, Sleymaniye Ktphanesi, Esad Efendi, 1734;smail Hakki b. Mustafa el -Bursevi, Risale fi Beyani'l -Halveti ve'l-Celve, Hac Selim Aa Ktphanesi, Hdai Efendi, 1797, 68-71 vr; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 43, 89. Halvet kelimesi ile beraber, ile ve erban de kullanlmtr. Erban, Arapa krk anlamna gelirken, ile kelimesi ise Farsada ayn anlamdadr. Kelime anlam ve terim anlamlar iim bkz. Eraydn, Seluk, ile TDVA, c. VIII, ss. 315-6; Sleyman Uluda-Seluk Eraydn, Erban TDVA, c. XI, s. 270; Abdlbki Glpnarl, ile A, c. III, s. 397; Uluda, Tasavvuf Terimleri, s. 127,162; Cebeciolu, TTDS, s. 202. Baz sflerin erban ve ileyi yukarda ifde edildii gibi zell ikle Hz. Msnn Tr danda krk gn kalmasna dayandrmalarna ramen, ilk dnem sf lerinin bu uygulamaya pek rabet etmedikleri sylenebilir. Hatta el-Luma, et-Taarruf, er -Risle, Keful Mahcb gibi tasavvufun temel kitaplarn da ile ve erban konusuna yer verilmemesi, onun daha sonra bir disiplin ierisinde uygulandn ve yaygnlatn gstermektedir. Bu konuda geni bilgi iin bkz. Necdet Tosun, bn Arab ncesi Tasavvufta Halvet ve Uzlet, stanbul, 1995, (Baslmam Yksek Lisans Tezi), s. 21. 2048 Tehnev, Kef, c.I, s. 459; Kn, Mucem, s. 180; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.202; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 139; Uluda, Sleyman, Halvet, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 386-7. 2049 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 43; Tokd, eyh Tahir, MantklGayb, s. 43; Yetik, smail Ankarav, ss. 188-9; Cebeciolu, a.g.e. s.321; Frager, Robert, Kalb Nefs ve Ruh, ss. 159-60. 2050 Serrc, Lma, s.354. 2051 Kbr, Risale lel-Haimil-Haif min Levmetil-Laim,(Tasavvuf Hayat) s.76.

460

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Mutasavvflar, halvetin din hayat asndan nemini gstermek iin Hz. Peygamberin (s.) halvetten ve yalnzlktan holandn, hatta nbvvetten nce zaman zaman Mekke yaknndaki Hira Maarasna ekilip burada inziva hayat yaadn ve nbvvetten sonra da itikafa girdiini ifade ederler.2052 Shreverd de halveti ayn ekilde delillendirir: Ziyuddin Ebu'n-Necib (.490/1097)in bize yazdrarak rivyet ettii hads-i erifte Raslullah (s.)in halinde buna ait iler vardr. Aye (r.a.) yle riv yet ediyor: Raslullah (s.)e vahy, uykuda grd sdk ryalarla balad. Hibir rya grmezdi ki, ertesi gn aynyla vki olmasn. Sonralar yalnzlktan, halvetten holanmaya balad. Hira dana gider, orada gnlerce tefekkr ve ibdetle megul olur, orada gdalanrd. Bilhare Hatice'nin yanna dner, tekrar gdalanrd. Hir maarasnda bulunduu srada Hakk, O'na melek gnderip hitb- ilhisini ulatrd. 2053 eyhimiz Ziyuddin Ebun-Necib (.490/1097), bize icazet tarkyla Mekhlden u hadis-i erifi nakletmitir. Raslullah (s.):Krk gn sre ile ihlasla Allah ibadet eden kimsenin, kalbinden lisanna akan hikmet pnarlar oluur buyurmutur.2054 Peygamberimiz (s.)in , vahyin balangc hlindeki durumunu anlatan bu rivyetler, sf eyhlerin mrdler iin halveti tercih edilerinin asl nedenidir. Eer halvetlerinde Allah iin ihls muhafaza edebilirlerse2055 Allah onlara, Kendisi iin

2052 Kbr, Risale lel-Haim, s.76; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 43; Uluda, Sleyman, Halvet, TDVA, c.XV, s.386; Gnel, Fuat, Hira, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, ss. 121-2. 2053 Buhari, Bedl-Vahy, 3; Shreverd, Avrif, vr.69a. 2054 Kefl-Hafa, c. II, s. 224; Shreverd, Avrif, vr.75a. 2055 Ankarav, Minhcl-Fukara, ss. 230-1;

461

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

terk ettikleri eylere bedel olmak zere holarna gidecek ltuf ve ihsanlarda bulunur. 2056 Mutasavvflar ve tarikat mensuplar gereksiz olarak halk arasnda bulunmay (ihtilat) sakncal grdklerinden daima yalnzl tercih ederler.2057 Ancak ilk zhidler ve sfler arasnda, zel bir mekanda halvete girip burada belli bir sre kalmak gibi bir uygulamaya2058 nadiren rastlanr. Kaynaklarda, Sehl b. Abdullah etTster (.283/896) ve bn Haff (.371/981) gibi sflerin erbanden bahsettikleri ve bunu evrelerinde toplanan dostlarna tavsiye ettikleri kaydedilmektedir. Ancak bunun uygulama ekli hakknda bilgi yoktur. Hatta Abdulkdir-i Geyln ve Ahmed er-Rif gibi tarikat kurucusu mutasavvflar dneminde bile bu anlamda erban mevcut deildir.2059 Ebu Nasr es-Serrc (.378/988), Kelbz (.380/990), Eb Tlib el-Mekk (.386/996), Kueyr (.465/1072), Hucvir (.470/1077) ve Gazl (.505/1111) gibi tasavvuf hayat hakknda ayrntl bilgi veren mutasavvf yazarlar, eserlerinde erban konusuna yer vermemilerdir. 2060 Ancak insanlardan uzaklamak ve yalnzlk anlamnda halvet uygulamasn Gazl (.505/1111)nin hysnda bulmaktayz. Her ne kadar belli kurallardan bahsetmese de Gazl (.505/1111), megaleyi azaltr, insann gzn ve kulan korur. Zira gz ve kulak kalbin yoludur. Kalb bir havuz gibidir. Be hassa rmaklarndan oraya pis ve bulank, mikroplu sular dklr. Riyazetten maksat, kalbi

2056 Shreverd, Avrif, vr.69a. 2057 Shreverd,Vasiyet, vr.16b. Sliki yoldan karan en kt ey ehil olmayanlarla bir araya gelip konumasdr.Hemedn, Risale Der dab- Tarikat, s. 92. erlilerin ve zenginlerin sohbetinden uzak durulmas mutasavvfe arasnda daima tavsiye edile gelmitir. Slem, Tisatl -Ktb, CevmilAdbis-Sfyyeti, s. 62, 69, 85. 2058 Eraydn, Seluk, TDVA, ile mad. c.8, s.315. 2059 Uluda, Sleyman, Erban, TDVA, c.XI, s.270. 2060 Uluda, Sleyman, Erban, TDVA, c.XI, s.270; Kueyr, er-Risle, s.101-3.

462

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

o pis sulardan temizlemektir ki, bu sayede havuzun kayna temiz, berrak ve pak suyunu aktsn da kalb havuzu bu temiz su ile dolsun 2061 diyerek halveti anlatr. Erban konusunda nitelik olarak aklama yapan ilk sf Shreverddir. O, erbani, Avrif adl eserinde geni bir ekilde anlatlmtr. 2062 Shreverd, erbane girmenin amac hakknda ise u aklamay yapar: Sflerin erbanden, erbanin dndaki zamanlarda tlip olduklarndan farkl zel bir maksatlar yoktur. Hllerine ters den yasak arzular bastrnca, hllerini erban ile skya almak isterler. Bunu, erbanin tesirinin btn zamanlarna yaylmas ve her vakit erbande gibi olabilmek iin yaparlar. 2063 Shreverd, erbanin amacnn nefs arzular bastrmak 2064 ve nefse sahip olu halinin devamlln salamak2065 olduunu ifade etmektedir. Bylece sf kendini gerekletirme yolu da denilebilecek seyr u slkunda terakkiye devam eder. Neticede Hakkn rzasna kavuma hedefine yaklar. acaba erban ile hedeflenen nedir? te bu konuda Shreverd, yle bir yorum getirir: demolunun kendini Allah'a ibdete vererek, her eyiyle O'na ynelmesi ve gndelik maiet endiesinden syrlmas, onu iinde bulunduu bu hicaplardan kurtarr. Perdelerin zail olmas lsnde, btn ilimlerin kayna ve merkezi demek

2061 Gazl, hya, c.3, ss.174-5; Halvet gnln korunmas ve zihn konsantrasyonun salanmasnda mhim bir rol icra eder. Hemedn, Risale Der dab- Tarikat, s. 92; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 89; Altnta, Tasavvuf Tarihi, s. 125. 2062 Shreverd, Avrif, vr.70a. Halvetiyyenin rana mer Halvet (1397) vastasyla girdiini ifade eden Gerholm, ancak onun Shreverdden esinlendiini ve bu dncesinin kaynann ondan mlhem olduunu kaydeder. Gerholm, Tomas, The Islamization of Contemporary Egytp , Rosander E. Evers-Westerlund, David, African Islam and Islam in Africa: Encounters Between Sfs and Islamists, Hurst & Company, London 1997, s.139. 2063 Shreverd, Avrif, vr.67a; a.m.,Vasiyet, vr.16b. 2064 Kbr, Usl-i Aere, s.55. 2065 Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.204.

463

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olan huzr- lhdeki kurb menziline yaklar. Erbain tamamlannca btn hicaplar2066 zail olarak, ilim ve marifet ona doru akmaya ba lar.2067 Bir dier ama olarak da baka insanlara ilim ve marifet talimine alan ve gnlnden bakalar iin manev ikramlar sunarak, insanlara manen yardmda bulunan bir zatn, kendisine ayrmas gereken zel bir zamann olmasn ve bunu da Hakk ile ba baa sahih bir halvetle yerine getirmesinin gerekliliini ifade eder. Bakalar iin sahh bir celvete2068 muhta olan kimse, mutlaka Hakk ile sahh bir halvette olmaldr ki, celveti halvetinin himayesinde olabilsin. 2069 Ayn ekilde Kueyr (.465/1072) de kiinin balangta baka insanlarla ihtilattan kanarak halveti tercih etmesinin gerekli olduunu dnr.2070 Yine Shreverd, bidler ve zhidler, toplantlarn kendilerine mnen zarar verdiini grnce, tek bana yaama yolunu tercih ettiler. Nefislerinin, ilahla zenerek kendilerini, istedii tarafa ynlendirmeye ve lzumsuz konularla ilgilendirmeye altnn farkna varnca, kurtuluu yalnzlkta ve toplum dnda yaamakta buldular.2071 diyerek, sflerin halveti tercih edilerindeki amac aklamaktadr. Bu durumda, tm abas bu dnya hayatn gzelce tamamlayarak Hakkn huzuruna kalb-i selimle ulamak olan sflerin, bu amalarna ulamak iin halveti bir yol olarak kabul ettiklerini syleyebiliriz. nk halk ile beraberlik en
2066 Hicab kavram iin bkz: Uluda, Sleyman, Hicab, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.430. 2067 Shreverd, Avrif, vr.68a. 2068 Uluda, Sleyman, Celvet, TDVA, stanbul 1993, c.VII, s. 273. 2069 Shreverd, Avrif, vr.176a. Celvet ve Halvet, ikisi arasndaki mnsebet hakknda bkz. Shreverd, Avrif, vr.67a-75a; Serrc, elLma, ter.: Hasan Kamil Ylmaz, ss. 211-212; Eraydn, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss. 139 -143; Kara, Mustafa, Tasavvuf ve Tarkatlar Tarihi, ss, 106-107; Uluda, Halvet, TDVA, c. XV, 386-387; a., mlf., Celvet, TDVA, c. VII, s. 273. 2070 Kueyr, er-Risle, s. 101; Shreverd, avmla ihtilattan saknmay tavsiye eder. Ona gre avmla ihtilat dinin zayflamasna sebep olur. el-Mekk de ayn ekilde halvetin kalbin halktan boaltlmas fonksiyonuna dikkat eker. Mekk, Kutul -Kulub, c. I, ss. 422-5; Soysald, hsan, Ebu Talib el-Mekknin Ktul-Kulb Adl Eserindeki Baz Tasavvuf Kavramlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 297. 2071 Shreverd, Avrif, vr.33b; a.m., Vasiyet, vr.16b.

464

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

azndan onlar amalar dndaki baz meguliyetlere ynlendirecek ve onlar yollarndan geri brakacaktr.2072 Halk/avm2073 ile birlikteliin (ihtilat) insann gnlnde meydana getirdii menf etkiyi ve bundan kurtulu aresini Shreverd, u ekilde izah eder: Akam ile yats arasn namaz, Kurn tilaveti ve zikirle geirip iki vakti bu suretle birletirmek de gece namazna yardm eder, bu vakitte en efdal ibadet nafile namazdr. nk akam ile yats arasnn namaz klarak deerlendirilmesi, gndz insanlarla grp konumaktan; onlarn sylediklerini duyup dinlemekten kalbte meydana gelen keder ve zntlerin izlerini temizler. nsanlarla grp konumak; onlar arasna karmak, kalblerde bir iz ve tesir brakr. Hatta devaml olarak onlara bakmann bile, yerine gre kalbte meydana getirecei bir etki sz konusudur. Tabii bu tr etkileri, ancak kalb safas na, gnl duruluuna ermi olan kimseler kavrayabilir. Halka bakmann basirete tesiri, gze den pn grmeye olan tesiri gibidir. Akamla yats arasnn bu ekilde ibadet ve zikirle deerlendirilmesinin bu tr etkileri giderecei umulur. 2074 Grld zere insanlarla beraberlik neticesi kalbte meydana gelen keder ve zntnn kalbte iz ve tesir brakaca ve bu tesirin gnl safasna etki edeceini ve bu etkiden kurtulmak iin de akam ile yats namazlar arasnn nafile namazla ihya etmenin gerekli oluu ak bir ekilde ifade edilmitir. te sfler bu amalarla halveti tercih etmilerdir.2075

2072 Kbr, Risale lel-Haim, s.76; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 62; Uluda, Sleyman, Halvet Der-Encmen, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 387-8. 2073 Uluda, Sleyman, Avm TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 105-6. 2074 Shreverd, Avrif, vr.117b; a.m., Vasiyet, vr.17a. 2075 Kbr, salihlerle ve mrdin eyhiyle ihtilatnn da halvet olduu dncesindedir. Byle kiilerle ihtilat zarar vermez. Kbr, Usl-i Aere, s.53.

465

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yani gn sonunda gnlk olarak kirlenen kalb evi, akam yats arasnda ibadetle temizlenir. Buna gre, uuralt dzenleme faaliyeti olarak Allah

tefekkrnn ca nllnn dier bir ifade ile kurbun muhafazas sz konusudur. Shreverd, halvetin genlerin terbiyesinde bir yol olduunu syler ve onlara faydasz ve bo ilerle megul olmak yerine halveti tercih etmeleri gerektiini vurgular. Seyr slkunda samimi olan mrdlerin ve sflerin toplantlarnn

hallerine zarar verecek nitelikte olmamas gerekir. Genlerin zamanlarn toplantlarda faydasz ve gereksiz iler ihlal edince tenha yerleri ve uzleti semek2076 evl olur. eyhleri bylelerine zaviyedeki halvethaneyi2077 tavsiye eder. nk gen, nefsini mlyanye dmekten,2078 hevsnn arlarna uymaktan ancak bu suretle koruyabilir.2079 Halvete girme niyetinin salam olmas ve ihlas elden brakmann yanll konusu da Shreverdnin zerinde hassasiyetle durduu bir konudur. Ona gre halvete, dinin selameti, nefis ahvalinin yok olmas ve amellerin Allaha ihlsla2080 yaplabilmesi iin girilmelidir. Sflerden bir grup halvet ve erbain konusunda aknlk gstererek sz mahallinden saptrdlar ve eytann mdahalesine uradlar. eytan onlar

2076 Shreverd, oluna tenhalarda bulunmay tavsiye eder. Shreverd,Vasiyet, vr.16b; Uzletin tasavvuf anlaytaki yeri iin bkz; Kbr, Usl-i Aere, s.52; ayr bkz. Gztok, akir, Tasavvuf Eitimde Bilginin Elde Edilmesi, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, s.98; Tosun, Necdet, Tasavvuf Kltrnde Tekke Yemekleri, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.5, sy. 12, s.131. 2077 Halvethne hakknda geni bilgi iin bkz: Tanman, M. Baha, Halvethne, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 388-93. 2078 Sana gereken ilerle megul ol. Malanayini terk etmek kiinin slamnn gzelliindendir. Shreverd,Vasiyet, vr.16b; Slem de salike lzumlu ile megul olmay salk verir. Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 46. 2079 Shreverd, Avrif, vr.34a; a.m.,Vasiyet, vr.17a. 2080 Amel ve ihlas hakknda bkz: Uluda, Sleyman, Amel, TDVA, stanbul 1991, c.II, ss. 14-5.

466

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yanlttndan, ihlsla hakkn veremeden asl istikametten uzak bir tarzda halvete girmeye baladlar. Meyih ve sfyyenin halvetlerinde bir takm vaka ve keiflere mazhar olduklarn duyarak, bu maksatla halvet yolunu ihtiyar ettiler. Bu durum yoldan sapmann ve dallete dmenin t kendisidir. Gerek sfler, halveti ve yalnzl dinin selameti, nefis ahvalinin yok olmas ve amellerin Allah'a ihlsla yaplabilmesi iin ihtiyar ederler. 2081 Kiinin halveti, kavumak istedii keif ve keramet nevinden hadisata ulama vesilesi olarak grmesi ve srf bu amala halvete girmesi doru deildir. phesiz ki halvette bu tr haller meydana gelebilir, ama bu hallerin hi biri ama olmad gibi, aslnda slikin manev halinin olgunluu veya manev derecesinin ykseklii anlamnda da bir deer ifade etmez. Shreverd, halvette olan slikin Allahtan baka btn isteklerinden syrlmas gerektiini, yoksa bu sfat dnda bir halle halvette bulunan kiinin mutlaka bir bela ile karlaacan Eb Temim elMarbnin u szleriyle dile getirir. Thir b. Ebu'1-Fadl, bize icazet yoluyla Eb Temim el-Marib'nin yle sylediini haber vermitir:Halveti sohbete tercih edenin, zikr-i lh dnda btn dncelerden hli olmas, murd- Sbhn'den baka btn isteklerinden uzaklamas ve nefsinin istekleriyle ilgili sebeplerin tamamndan kesilmesi icabeder. Halvete bu sfatla girmeyen mutlaka bir fitneye ve bel ya duar olur. 2082 Bu szn Shreverd tarafndan en veciz ekliyle yorumu, halvetin amacnn keramet gibi harikulade olaylar olmadn aka ortaya koyar:

2081 Shreverd, Avrif, vr.70a. 2082 Shreverd, Avrif, vr.70a.

467

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Halbuki halvetten maksat, keramet deildir. Nitekim sflerden biri yle der: Hakk Tel senden istikmet istiyor, sen keramet peindesin! 2083 Keramet peinde olarak ihlas kaybeden ve ortaya kan keif ve keramete aldanarak kendisinde varlk vehmeden kiinin halinin dnya ve ahirette rezillik olduunu Shreverd u szleriyle ifade eder: Slik kendisine alan kefe aldanmamak, suda yrse ve havada usa bile takva ve zhdn hakkn vermedike, bunlarn kendisine bir fayda salamayacan bilmek zorundadr.2084 Hayle aldanp, muhale kanarak halvetini ihls esas zere yapmayan kimse, bo yere halvete girmi ve kendisini kandrarak kmtr. bdet ve hsn-i muamelenin lezzetini skp atm, kalbinden eriat endiesi kp gitmi, bylece o, dnya ve hirette rezil olmutur.2085 Bu ifade ile Shreverd, keramet umarak halvete giren kiinin, dnya ve ahirette rezil olduunu, kalbinde ibadet ve hsn-i mumele lezzetini kaybettiini vurgulam olur. Shreverd, halvetin en nemli amacnn nefsi dizginleyerek Allaha yaklama yollarnn aranmas olduunu syler: Sdk mrd, halvetten gayenin, zamann deerlendirerek ve uzuvlarn mekruh olan eylerden alkoyarak Allah Tel'ya yaklamak olduunu

bilmelidir.2086 Halvete giren kiinin dncesi, baka insanlarn zararndan korunmak deil, aksine bakalarnn kendinden zarar grmemesini temin iin halktan uzaklamak

2083 Shreverd, Avrif, vr .70a. 2084 Shreverd, rd, vr. 2a. 2085 Shreverd, Avrif, vr.72b. 2086 Shreverd, Avrif, vr.72b; a.m., Vasiyet, vr.16b.

468

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

eklinde olmaldr.2087 Yoksa halk hor grm, kendisini beenmi olur. Bu duruma dikkatlerimizi eken Shreverd, kiinin kendi kusurlaryla megul olarak nefsini tedb etmesi ve bakalarna bir zarar dokunmamas iin onu halktan uzaklatrmas gerektiini ifade eder: Halvete ekilen bir insan, kendi nefs ine kzarak, bizzat nefsindeki tehlikeli tavr ve davranlar bilerek, bu tehlikelerden yine kendisini korumak iin halvete girer. Kendi ktlklerinin halka bulamamas iin uzleti tercih eder. nsanlarn errinden kamak iin deil, kendi ktlnden onlar korumak iin halveti tercih eder.2088 Yunus Sresindeki 2089yetten alnan ilham ve ders ile bakalarna zarar verip fitne olmamak zere halvete girmek gerekten dndrc bir husustur. Halvetin gereklilii hususunda ise Shreverd, yalnzlk ve uzletin, iin z ve sdk erbabnn yolu olduunu beyanla fikirlerini yle serdeder: Btn vakitlerinde byle olmaya alann, mr boyunca halvette saylacan, bunun ise din iin en salim yol olduunu, kendisine halvet myesser olmayan ve nce nefsinin, s onra oluk ocuunun iptilasna urayan bir kimsenin, bu durumuna bir zm aramas gerektii dnr. Hi deilse kendisine yanlzlktan bir nasip aramaya bakmasnn lzumunu hatrlatr. 2090

2087 Kueyr, er-Risle, s. 102; Bu anlamda bir sfye sen sflerden misin diye sorulduunda o: Hayr deilim. Belki bir kpein bekisiyim. Nefsim bir kpektir. Ben insanlarn selameti iin onu aralarndan kardm. demitir. Shreverd, rd, vr. 13a. Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 140; Ayrca bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 42. 2088 Shreverd, Avrif, v r.138b; a.m., Sunuhul-Fth 73a; a.m., Vasiyet, vr.16b; a.m., rd, vr. 13a. 2089 Yunus 85: Onlar da (Ashab- kehf) dediler ki: Allah Tel'ya itimat ettik. Ey Rabbimiz! Bizi o zalimler olan kavim iin bir fitne klma. 2090 Shreverd, Avrif, vr.73a.

469

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Rivyete gre Dvd (a.s.) bir hatya duar olduu zaman Rabbinden kendisine mafiret ulancaya kadar krk gn, krk gece secdeye kapanrd. 2091 Sfyn es-Sevr (.161/778), Hlid b. Zeyd'in yle sylediini rivyet eder: Krk gn Allah'a ihlsla ibdet eden kimsenin kalbine Allah, hikmet tohumlar eker, onu dnyaya kar zhid yapp derdini de devasn da gsterir. Kul senede bir defa nefsiyle bu ahdi yenilemelidir. 2092 Grld zere Shreverd, slikin ylda bir kez ahdini yenilemesini salk vermektedir. Halvetin faydalar 2093 konusunda, geni aklama ve tahlillerde bulunmaya devam eden Shreverd yle der: nsanlarn nefs isteklerinin tersine halvete girerek, nefislerini alt rahat ortamndan ayrarak Allah iin itaate hapsetmeleri, onlarda bir ac ve rahatszlk meydana getirir. Nefislerde meydana gelen bu rahatszlk halinden sonra ise halvetten bir tat ve zevk almaya balarlar.2094 Eer halvete giren slik, ihlasn muhafaza edebilirse, Allah ona terk ettii zevklere bedel olmak zere, holarna gidecek manev ihsan ve ikrmlarda bulunur. 2095 nsanlardan, nefsi n holanmamasna ramen, halvete girmek suretiyle nefsini alt yerinden ayrp rahatsz ederek Allah'a itaat iin hapseden kimse, bu aclarn

2091 Shreverd, Avrif, vr.73a 2092 Shreverd, Avrif, vr.73a. 2093 Halvetin faydalar iin baknz: Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 141; Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 43, 89. 2094 Frank, Victor, nsann Anlam Aray, ev. Seluk Budak, Ankara 2000, s. 107. 2095 Konu ile alakal geni psikolojik yorumlar iin bkz: zelsel, Michaela Mihriban, Halvette 40 Gn, Ter: Petek Budanur Ate,Kakns Yay., stanbul 2002, ss.149-51; Rivyete gre Fatih Sultan Mehmet, Akemseddine halvete girmek istediini syleyince ald cevap u olur: Halvette lezzet vardr. Sen bu lezzeti alrsan devleti ynetemezsin. devletin ii fesda urar. buna sebep olduum iin ahirette Allah bunun hesabn bana sorar. yani Fatihi, halvet zevkinin cezp etmesinden korkarak onun bu isteini geri evirmitir.

470

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ardndan, kalben bu iten halvet ve zevk duymaya balar. nk nefis ve nefsin tabiat, halvetten holanmaz, insanlarn arasna karmaya meyyaldir. 2096 Shreverd, erbani tamamlamann, Hakk'n ltuf kaynaklarnn ve mevhib-i seniyyesinin ortaya kmasnda pek byk tesiri olduunu2097 ve maneviyat yolunda ilerlemek isteyen slikin bundan vreste olamayacan dnr. Halvetin faydas sadedinde Shreverd devamla unlar der: Zikr-i lh'den birine ynelerek nefislerini, halvetten uzlete teksife alrlar ve duyu organlarn meguliyetten alkoymaya alrlar. Himmet ve gayretin teksif edildii yalnzlk (halvet), i alemin tasfiyesinde mutlak messirdir. Bu yalnzlk hli, eriata mutabk ve Rasulullah (s.)'in snnetine muvafk bir tarzda olursa kalbi nurlandrr, dnyaya rabeti keser, zikrin tadna erdirir, namaz, tilvet ve benzeri her trl ibdetin ihlsla yaplmasn salar.2098 Grld zere Shreverd, halvetin, Hakkn ltuf kaynaklarnn ortaya kmasndaki byk rolnden baka, kiinin dnyaya olan rabetinin kesilmesi, kalbinin nurlanmas, zikrin tadna varmas ve ibadetlerini ihlasla yapmas haline ulamasna da sebep olacan vurgular. Halvette kelime-i tevhid zikrinin slikte meydana getirecei hali ise Shreverd u ekilde ifade etmitir: Kul, kalbin de muvafakat ve itirakiyle halvet esnasnda kelime-i tevhidi tekrarlamaya devam edince, neticede tevhid kelimesi, nefsin itirazlarn izle ederek kalbe yerleir. Kalbe yerleen kelime-i tevhid, nefsin, itirazlarn nler. Kelime-i tevhid, lisn istil edip dilden kolayca akmaya balad zaman kalbe siryet eder. Lisn skta gese bile kalb, durmaz; zikrini srdrr ve neticede kelime-i tevhid
2096 Shreverd, Avrif, vr.68b; a.m., Vasiyet, vr.17a. 2097 Shreverd, Avrif, vr.69a. 2098 Shreverd, Avrif, vr.70b; a.m., Vasiyet, vr.16b.

471

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kalbte cevher hline gelerek yakn nrunun kalbe yerlemesini salar. Hatta kelime-i tevhid lisandan ve kalbten gitse bile onun nuru kalbte bir cevher olarak kalr ve kul, zikrettii azamet-i lhyyeyi mahede ile zikretmeye, balar. Byle bir zikir, zt- lhyyenin zikri demektir.2099 Ayrca halvet eriata ve snnet-i seniyyeye tam anlamyla uygun olmaldr. Bu vasf tamayan halvet, kiiyi Allahtan uzaklatrc bir etki gsterir. Hatta vahim sonularn bile meydana gelmesine sebep olabilir. eriata ve snnet-i seniyye'ye uygun olmayan halvet ise, nefsi tasfiye ederek filozoflarn ve dehriyynun itin ettikleri, riyzata dayal ilimleri elde etmeye yarar. Ve ou zaman Allah'tan uzaklatrr. Bu yola yneleni, eytan, elde ettii riyzat bilgileri ve gnlne rz olan, doruluu grlen havtr sayesinde saptrr durur. Neticede halvet riyzata tam olarak balanr ve kendisini maksadna ermi sanr. Bilmez ki, bu yol, hristiyanlar ve brahmanlar iin yasak olmayan faydal bir yoldur.2100 Shreverd, halvetin bir takm tehlikeleri olduuna2101 iaret ederek yle der: Onlar, hllerini gzel sanarak lh huzurdan kovulmulara ait makamlara yerleirler. Ve bylece irde-i Sbhn'nin kendilerine takdir buyurduu dallet ve sapklk, helak ve vebal iinde kalrlar. Slik kendisine alan kefe aldanmamak, suda yrse ve havada usa bile takva ve zhdn hakkn vermedike bunlarn kendisine bir fayda salamayacan bilmek zorundadr. Hayle aldanp muhale kanarak halvetini ihls esas zere yapmayan kimse, bo yere halvete girmi ve
2099 Shreverd, Avrif, vr.71a. 2100 Shreverd, Avrif, vr.70b. 2101 Halvete girecek olan kiinin salam bir akideye ve ilme ihtiyac vardr. Yoksa eytann vesveselerine kaplabilir. Kueyr, er-Risle, s. 102.

472

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kendisini kandrarak kmtr. bdet ve hsn-i muamelenin lezzetini skp atm, kalbinden eriat endiesi kp gitmi, bylece o, dnya ve hirette rezil olmutur.2102 Anlald zere Shreverd, benlik duygusuna kaplarak yaplan halvetin fayda vermeyeceini, kef keramet beklentisiyle bir yere varlamayacan ifade ederek bu haldeki slikin, halvette erdiricilie ulaamayacan izah etmektedir. Halvetin tehlikelerini izah ettikten sonra2103 halvet dbn2104 aklamaya geebiliriz. Mrd-i talib halvete girmeyi murat edince, dnyadan tecerrt iin hazrlklarn ikmal ederek maliki bulunduu eylerin arasndan kar. Seccadesini ve elbiselerini tertemiz bir ekilde hazrladktan sonra gzelce guslederek iki rekt namaz klar, alayp gzya dkerek, yalvarp yakararak Allah'a, gnahlarndan tevbe eder. iyle dn bir hle getirir. indeki gll u g, haset ve hyanet gibi sfatlar kardktan sonra h alvet yerine yerleir.2105 Shreverd, halvete, yokluk, arnmlk, ihlas gibi saflkla, fakr duygusuyla girilmesini, halvetin db olarak grr. Halvete giren slikin temizlenmesi ve gusletmesi onun madd kirlerden arnmas bu surette halvete girerek halvette manev kirlerden arnmaya bir ilk adm
2102 Shreverd, Avrif, vr.72b. 2103 Tasavvufu eletirenler halvetin bir eit ruhbanlk olduundan hareketle bu uygulamann slam olmadn iddia etmilerdir. Ruhbanln Hristiyanlar tarafndan uydurulduu ve kesinlikle Rabbin yarat hikmetine uygun olmadn ifade ederler. Bu dncelerine dayanak olarak da Kurndan bir ok deliller getirirler. Ancak hemen unu belirtelim ki halvet belli bir sre kiinin yaplanmasna matuf bir uygulama olup asla toplumdan ve sosyal ilikilerden uzaklamay hedeflemez. Aksine toplumda faydal bir insan ina etmek iin uygulanan bir metottur. Halvete girerek belli bir sre kendisini ama /yenileme veya ina abasna girien kiinin amac halvetten knca emr olunan slam yaanty yaama hususunda kendisini daha donanml hale getirmeye almaktr. Halvet ruhbanlk benzetmesi iin bkz: bn Cevz, Telbis blis, s. 135; detayl yorum iin bkz: Elmall, Hamdi Yazr, Hak Dini, c.VII, ss. 4766-7; arc, Mustafa, Davet, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 18. 2104 Halvet db ile alakal olarak bkz:Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.207; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, ss. 142-3. 2105 Shreverd, Avrif, vr.73a.

473

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mesabesindedir. Zaten ilk i olarak tevbe ve istifar yaplmas, alayp gz ya dklmesi de bu arzunun ilk tezahrleridir. Cuma namaz ve dier vakitlerini cemaatle klma arzusunun dnda darya kmaz. Cemaate devam terk etmek hatal ve yanltr. Darya ktnda gnlnde bir danklk meydana geliyorsa o zaman hlvet hanesinde bulunan kimselerle cemat olur. Her hal krda mnferit olarak namaz klmaya raz olmaz. nk mrdin cemaati terk sebebiyle bir takm afet lere duar olmasndan korkulur. Halveti srasnda zihni karan kimseler de grdk. Belki de onlarn bu hle dmeleri, cemaatle namaza devam terk etmekteki srarlarnn kt neticesiydi. 2106 Shreverd, halvete giren slikin namazlarn cemaatle birlikte klmasnn gerekliliinin altn izer. Bunu terk etmenin fikir dankl ve zihin karkl gibi manev cezalara sebep olacan ihtar eder. anlalyor ki cemaatte cem bereketi, terkinde tefrika feti var. Dervi halvetinden namaz iin darya kt zaman, zikrinden fa ri olmamal, grdklerine uzun sre ve ilgiyle bakmamal, duyduu her sese kulak kabartmamaldr. nk hafza ve muhayyile, grlen ve duyulan her eyin resminin nakolunduu bir tahta gibidir. Grlen ve duyulan eyler, vesveseyi, nefsin itirazlarn ve hayali artrr. Halvetteki mrd, imama iftith tekbirinde yetiecek ekilde cemaate devam etmeye gayret gstermelidir, imam selm verip namazdan knca, o da halvetine geri dnmelidir.2107 Slik, namaz iin dar ktnda sadece farz iin kmal ve ilk tekbire yetiecek ekilde vaktini ayarlamaldr. Selamdan sonrada hemen halvet hanesine dnmelidir ki kalbi baka eylerle megul olmasn. Darda bulunduu esnada baka
2106 Shreverd, Avrif, vr.73a. 2107 Shreverd, Avrif, vr.73b.

474

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

insanlarn gzlerinden rak kalmal ve halvette olduunu kimsenin bilmemesine aba sarf etmelidir. Dar ktnda mmkn mertebe halkn nazarndan uzak olmaya almal, kendisinin halvette olduunu bilmelerinden saknmaldr. Hatta yle bir sz vardr: nsanlar nezdinde bir makam murat ettiin amelinle, Allah indinde bir derece umma! nsanlarn nazarndan uzak olmak, ihml edildiinde pek ok ameli ifsat eden, itin edildiinde pek ok hli dzelten bir esastr. 2108 Kiinin haline gre, halvette, deiik ibadetleri yerine getirebileceini ifade eden Shreverd, bu ibadetlerin ise, Kur'n tilveti, zikr-i lh, nafile namaz, veya murakabeden birisinin olabileceini vurgular.2109 Bu ibadetleri de slikin kendi haline gre sraya koyabileceini, dilerse namazlarn rekatlarn ve tilvetin miktarn belli bir say ile tyin edebileceini, bylece bir onu, bir dierini yapabileceini ifade eder.2110 Shreverd, slikin, iinde bulunduu hle gre ibadetler arasnda tercih yapmak isterse, bunlardan kalbine en hafif gelenini yerine getirebileceini ve ondan da bkknlk gelince uyuyabileceini syler. Ona gre, slik, secde, rk veya kyamda uzunca bir sre kalmak isterse diledii kadar kalabilir. 2111 Yine Shreverd, slikin, halveti esnasnda devaml abdestli bulunmas gerektiini ve iyice bastran uykusunu defetmekten aciz dnceye kadar uyumamas icap ettiini kaydeder.2112

2108 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2109 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2110 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2111 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2112 Shreverd, Avrif, vr.73b.

475

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdye gre, slikin, gece ve gndz meguliyeti zikirdir. Zikri, La ilahe illallah kelime-i tevhididir. Nefis, dil ile zikirden usannca, dilini hareket ettirmeden kalbiyle bunu sylemeye balar.2113 Shreverd, halvete girecek olan slikin, bu ie, eyhin murakabesi altnda girimesinin gerekli olduunu u ekilde izah eder: Halvet erbab sflerden bir grubu iin, evradn btn vakitlerine datarak devam ettirmek faydal olur. Dier bir gruba gre, bir zikre devam etmek iyi olur. 'Bir baka gruba gre ise, murakabeye devam mnsip olur. Dierlerine de zikirden evrada intikal veya evrddan zikre intikal uygun debilir. Bunlarn ekil ve miktarn rehber eyh bilir ve tyin eder. Byle bir eyh, insanlarn durumlarn ve onlarn farkl karakterde yaratldn bilen, btn mmete efkatinden dolay t veren, mrdi nefsi iin deil, Allah iin murad edendir. Kendisine tabi olunmay istemesi nefsinin arzusun dan deildir. nk insanlarn kendisine tabi olmasn nefsi iin isteyenin, ifsad, slhndan ok olur. 2114 Grld zere halvette bir eyhin rehberliine ihtiya vardr. Halvet uygulamasnda slikin kendi bana hareket etmesi, amacna ulamasn

zorlatrrken, bunun dnda bakaca tehlikeler de vardr. Yine slik kendisi iin gerekli ve yararl olan ibadetlerin ve evrdn neler olduunu da ancak kmil bir eyhin irdyla bilebilir. Halvette adap konusu ierisinde azk ve yiyecek miktar hususu da incelenmitir. Bu hususta Shreverd, ok detayl bilgiler verir.

2113 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2114 Shreverd, Avrif, vr.72b.

476

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Halvet ve erbainde nce ekmek ve tuzla yetinilmelidir. Mrd bir gece bir rtl- Badad lsnde yer, onu da yats namazndan sonra. Eer iki ne taksim edecek olursa, yarsn gecenin evvelinde, dier yarsn da gecenin sonunda sabaha kar yer. Bylesi, mide iin daha hafif, kalkp geceyi zikir ve namazla geirmek iin daha elverili olur. Eer sabaha kar yiyeceini seher vaktine tehir etmek arzu ederse yle yapabilir. Mrd katk yememee sabredemeyecek olursa, katk da alabilir. Katktan ald lde ekmeini azaltr. Yediini daha da azaltmak isterse, her gece lokmasn azaltarak erbainin son on gnnde yarm rtla inecek hle getirir. Erbainin bandan itibaren nefsinin kanaat duygusunu yarm rtl ile glendirir. Her gece tedricen azar azar eksiltmeye devam eder ve neticede son gn, sahur yemei, eyrek rtla kadar iner. 2115 Halvette az yemek esastr.2116 Nefsin dizginlenmesinin en kolay yolu da budur.2117 Ancak yemein azaltlmasnn bir anda yaplmas doru deildir.2118 Belli bir tedriclik ve metot takip edilmeli ve nefs buna yava yava altrlmaldr. 2119 Tedric bir surette yemei azaltma durumunda bulunmayan kimseler iin bu hl, zarret snrdr. Daha nce de anlattmz gibi, nefsini tedricen ala altrmak isteyen kimse, erbaini tamamlayncaya kadar dierlerinden daha fazla sabretmek durumundadr. 2120

2115 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2116 Shreverd, rd, vr. 16a; a.m., Cezzbl-Kulb, vr. 9b; Hemedn, Risale Der dab- Tarikat, s. 91; Alk iin bkz: Erefolu, Rum, Mzekkinn -Nfs, stanbul 1321, s. 164. 2117 Cebeciolu, Ethem, Seyyid Burhaneddinin Baz Kurn yetlerine Getirdii ar YorumlarI, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y.1, sy.2, s. 17. 2118 Ylmaz, H. Kamil, Nefs Terbiyesinde Alk ve Az Yemek, Erkam Yay., stanbul 1984, ss. 68 76. 2119 bn Cevz de ayn fikr e sahiptir. Onun tanmlamasna gre nefs insann binei gibidir. Yce gayelere ulamas iin insann bineine yumuak davranmas gerekir. Nefsi doyurma konusunda zararl yntemleri brakp faydal yntemlere baklmaldr. bn Cevz, Telbis blis, s. 136; Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. ss. 129 -30. 2120 Shreverd, Avrif, vr.73b.

477

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu konuyla alakal olarak Shreverd, takip edilebilecek birka deiik metot sunar. Shreverd, mutasavvflarn aln sresi olarak iki sreyi benimsediklerini naklederek, ilkinin yirmi drt saatin sonunda yemek iken, dierinin ise yetmi iki saatte bir yemek olduunu anlatr. Yine o bu srelerden baka bu iki mddetin arasnda bir vakit daha tarif eder ki, o da iki gecede bir iftar etmektir. 2121 Halvetteki nler ve skl ile ilgili bu izahlar yapan Shreverd, btn bunlarn, nefse usan ve bkknlk vererek, onun zikir ve ibadetlere kar arzusunu azaltmadka uygulanabileceini ifade eder.2122 Ona gre, byle skntl bir durum ortaya kacak olursa o zaman her gn iftar etmelidir. Bu durumda olan bir kii ise nefsine, nce iki gecede bir iftar etme ekli balatlr, sonra gecede bir iftara dnlrse nefs buna raz olur.2123 Buna kyasla Nefs, mit verilirse tamaha, mit verilmezse kanaate ynelir diyebiliriz.2124 Shreverd, halvet ile uzlet2125 arasnda fark olduunu ifade eder. Uzletin, farz ve fazlet olarak ikiye ayrldn syleyen2126 Shreverd, farz olan uzleti erden ve erli kimselerden uzak durmak, fazlet olan uzleti ise, lzumsuz ve faydasz ilerle, bunlar det hline getirmi kimselerden teberi etmek olarak aklar.2127 Shreverd, halvetin uzlet olmadnn ileri srldn de nakleder. Ona gre, halvet; toplumdan ve insanlardan uzak bir keye ekilmek, uzlet ise; nefisten, nefsin arzu ve isteklerinden, Allahtan bakas ile megul eden her eyden kamak ve bunlar

2121 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2122 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2123 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2124 Shreverd, Avrif, vr.73b. 2125 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 467; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, ss. 564 -5; et-Tehnev, Kitabu Keafi Istlahatil -Fnn, Kahraman Yay., stanbul 1984, c.II, s.1025; el-Crcn, et-Tarft, s.194; el-Frzbd, el-Kmusul-Muht, s.1333; el-Mnv, et-Tevfk, s.513;Abdl -Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 872, Komisyon, el-MucemulVast, s.599. 2126 Shreverd, Avrif, vr.137a. 2127 Shreverd, Avrif, vr.137a .

478

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

terk etmek demektir. Ayrca Shreverd, halvette vct okluu, uzlette ise vcut azlnn mevcudiyetini ifade eder.2128 Shreverdye gre halvette, genellikle toplumdan madd bir ayrl, uzlette ise manev ve ur bir ayrl vardr. 2129 Yani, halvet, isel bir geri ekilitir. mcadeledir. Halvet hibir zaman psikolojik yn ar basan sosyolojik misantropik bir yaplanmaya dellet etmez. Shreverd, halvet sonucunda elde edilecek halin izahn da yapmtr. Hatta bu haller ele gememise halvete giren slikin halvet dbna riyet etmediine hkmedileceini syler. Amellerindeki ihls sayesinde, kulu Allahtan uzaklatran cibilliyetindeki trab tabakalardan her gn bir tabaka alarak erbainin tamamlanmasyla birlikte hicap katlar alm olur. Kulun salam yolda olduunun almeti, erbainden tesir aldnn iareti ve ihls artlarna balln ispat, erbainden sonra dnyadan bsbtn uzaklamas, aldanma ve yanlma yeri olan dnyadan koparak ebediyet diyarna meyletmesidir.2130 Erbainden sonra hikmete muvaffak olamayann, erbainin artlarn ihll ettii ve niyetinde hlis olmad ortaya kar.2131 Eer halvetlerinde Allah iin ihls muhafaza edebilirlerse Allah onlara, kendisi iin terk ettikleri eylere bedel olmak zere holarna gidecek ltuf ve ihsanlarda bulunur. Sflerin, hareketi daimdir. Ancak erbain ve erbaini tamamlamann, Hakk'n ltuf kaynaklarnn ve mevhib-i seniyyesinin ortaya kmasnda pek byk tesiri vardr.2132

2128 Shreverd, Avrif, vr.137a. 2129 Shreverd, Avrif, vr.137a. 2130 Shreverd, Avrif, vr.68b. 2131 Shreverd, Avrif, vr.68b.

479

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld gibi Shreverd, halvet sonucunda slikin dnyaya olan rabetinin azalmas, ahirete olan meylinin artmas, bunlara ek olarak da hikmete ermeye muvaffak olmas gerektiini,2133 eer bunlar elde edemeden halveti tamamlarsa halvetin artlarn ihlal ettiinin ve niyetinde halis olmadnn ortaya kacan ifade etmektedir. Yine Shreverd, halvet neticesinde zikrin nurunun kalbte bir cevher haline geleceini, bu cevherin de nefsin itirazlarna mani olacan, bu ekilde kalbin nurlanacan izah eder. Bu nur ile slikin Kurn tilaveti ve namazda zorlanmayacan, buna devamla da slikin kalbine ilm-i ledn kaplarnn alacan ifade eder. Daha sonra ise ns ve gaybet halinin meydana gelecei, bunlarn sonucunda ise kefe mahzar olunacan detayl bir ekilde aklar. 2134 Yine Shreverd, halvetin bir bereket ve nimete dneceini de ifade eder. Ona gre, bir kul, krk gn sreyle Allah Tel'ya kar ihlsn muhafaza ederek amel, zikir, azk ve benzeri konularda zikrolunan ahvli korumaya alrsa erbainin btn saat ve zamanlar onun iin berekete dnr.2135 Burada sz konusu edilen bereket manev bir ikramdr. Allahn kulunun tevbesini ve istifarn kabul ediinin bir nianesi olmak zere kalbinin zerindeki manev perdeleri kaldrmas ve lutfuyla, onun arnmasn temin etmesidir. Halvetin, lfeti giderdii ile ilgili halvet kart grlere Shreverd, halvetin lfeti gidermedii aksine kuvvetlendirdii fikriyle kar kar.

2132 Shreverd, Avrif, vr.69b. 2133 Tasavvufta halvetten sonra sosyal hayata tekrar dnmek ve fakat daha nceki yaam kalitesinden daha st seviyeye km olmak hedeflenir. Kuat, Ali, Nefis Mertebelerine Psikolojik Bir Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 127; Sayar, Sf Psikolojisi, ss. 27-8. 2134 Shreverd, Avrif, vr.71b. 2135 Shreverd, Avrif, vr.75a.

480

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Cenb- Hak uzlet ve halvetin lfet etme zellii ile birlikte yaplmasn istemitir. Bu zellik kimde daha ok ve stn derecede bulunursa, balangta uzleti ve toplumdan uzak tek bana yaamay daha ok tercih eder. Bundan dolay Allah, Hz. Peygamber (s.)'e zellikle vahiy gelmeden nceki ilk gnlerde halveti daha ok sevdirdi. Zaman zaman Hir maarasna kapanr, geceler boyu Rabbine ibdet ederdi. Uzleti tercih etmek lfet etme ve lfet edilme zelliini gidermez. lfet etme ve edilme faziletine erm ek isteyen ve uzletin bu vasf giderdiini ileri srerek terk eden kimseler, hatya dmtr. Bu yanl bir deerlendirmedir. Uzleti tercih etme, lfet etme ve edilme vasfna en stn derecede sahip olan peygamberlerin yoludur.2136 Grlecei gibi halvet, Hakka ynelip, onu merkezletirip, daha sonra halka ynelme, ayaklarn sabit ve salam kalmasn hataya dmemeyi salamaya matuf bir ameliyedir. Bunu gereklemesini ise Shreverd, u ekilde izah eder: nsanda genel bir vasf olarak, kendi cinsine kar duyduu bir temayl, hissettii bir yaknlk bulunduunu dnen Shreverd, bu gerei kavrayan bir kiinin gnlne, Cenb- Hakkn, nefsini, genel temayllerden kurtarmas, tabi meyillerden syrlarak ulv hedeflere ykselmesi ve ruhlarla lfet edebilmesi iin, halvet ve uzlet sevgisini ilham edeceini syler.2137 Shreverd, bu durumda, nefsini bu alkalarndan tam mns ile syrabildii zaman, o kiinin ruhunun, nefh -i lh ile kopup geldii kendi alemindeki hemcinsleri ile yava yava lfet etmeye

2136 Shreverd, Avrif, vr.138a. 2137 Shreverd, Avrif, vr.138b.

481

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

balayacan, daha sonra Cenb- Hakkn o ruhlar, mahlkat arasna ve onlarla ihtilta tertemiz olarak iade edeceini belirtir. 2138 Yani kii, bir nev temizlenme ve saflama ardndan, bakalarn temizleme ve artma iine giriebilir. Bu durumu Shreverd yle aklar: Nefsler, ruhlarn nuru ile aydnlanp tertemiz hle gelince, onlarda lfet etme ve lfet edilme zellii en stn derecede tezahr eder. lfet eden ve lfet edilen kiilere gre lfet, en nemli iler arasna girer. Bu durum uzlete ekilen kiinin lif ve me'lf olduuna dellet eden en ak delillerdendir. 2139 Halvet konusunda son olarak da Shreverdnin Ebu Bekir el-Verrktan yapt alntya yer vermek istiyoruz. Halvetin gereklilii ve faydasn ok veciz bir ekilde ortaya koyan ifadeler yledir: Eb Bekir el-Verrk: Hz. Adem (a.s.)'den gnmze kadar fitnelerin ortaya kmas, ihtilttan, insanlarn bakalar ile hair neir olmasndan kaynaklanmtr. 2140 Selametin ise on eyde olduu, bunun dokuzunun skt ve suskunlukta, birinin de uzlette bulunduu ileri srlmtr. Halvet asl ve dm, ihtilt ise geici ve arzdir. Sen asl ve devaml olan se. nsanlarla ihtiyacn giderecek kadar bir arada ol. demitir.2141

2138 Shreverd, Avrif, vr.138b. 2139 Shreverd, Avrif, vr.138b. 2140 Uluda, Sleyman, Ayr, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 482. 2141 Shreverd, Avrif, vr.137a.

482

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

5. SOHBET Sohbet,2142 slikin tasavvuf yolda mesafe kat etmesini temin eden nemli vastalardan biridir. Tasavvuf literatrnde sohbetin sebebi, faydas ve db tartlm ve uzlet-sohbet arasndaki iliki bu tartmada ana gndem maddesi olmutur.2143 Shreverd, sohbetin sebebi ve kayna olarak ftr yak nl gsterir. Arada cinsiyet benzerlii gibi bir asgari mterekin bulunmas, insanlar arasnda sohbeti ve arkadal gerektirir. Kiiyi sohbete sevk eden umm veya huss bir takm zellikler vardr Arada bunlardan birinin bulunmas, kiileri birbirine yaklatrr, sohbet ve arkadala sebep olur. 2144 Grld zere sohbetin sebebi karlkl bir mterekliin bulunmas olarak grlmektedir. Asgar mterekin bulunmad bir durumda sohbetin sebebi ortadan kalkm bulunmaktadr. Bu mterekliin neler olduu konusunda ise Shreverd, unlar syler: Sohbete sevk eden genel sebeplerden biri, bir ksm insanlarn dierlerine zel bir ilgi duyarak yaknlamas, zel sebeplerden biri de ayn dine mensup olanlarn birbirine yaknlk duymasdr. Mesele biraz daha ince dnldnde, ibdet ve tt devam edenlerin birbirini, msiyet ve gnah ileyenlerin de birbirini sevmesi, kendilerine benzeyenlere yaknlk duymas, sohbete, arkadala ve kaynamaya sebep olan daha da zel bir vasf olarak ele alnabi lir.2145

2142er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 375; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 475 -6; bn Manzr, Lisan, c.I, ss. 519-21;Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 826; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.507. 2143 Serrc, el-Lma, s.163; Eraydn, Tasavvuf ve Tarikatlar, s. 131; Selvi, Dilaver, Kuran ve Tasavvuf, ule Yay., stanbul 1997, s.369. 2144 Shreverd, Avrif, vr.136a. 2145 Shreverd, Avrif, vr.136a.

483

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu asl ve z kavrandktan sonra, yukarda belirtilen ummi ve huss bir takm zellik ve cinslerin, kiilerde karlkl asgar mterek hlinde bulunmasnn sohbete sebep olduu ve ayn vasftaki kiileri birbirine yaklatrd sylenebilir. 2146 Asgar mtereklerin meydana getirdii temayllere kar nefiste bir sknet ve bir meyil vardr. Genel bir vasf olarak bulunan meyil, huss bir vasf olarak bulunan meylin yerine geer. Sohbet eden ve arkadalk kuran iki kii arasnda birbirlerine kar tabi bir eilim ve ftr bir zevk meydana gelir. Kiiler birbirlerini severler.2147 Grld zere Shreverd, sohbet ve arkadaln nefsin asgar

mtereklere duyduu skunet ve meyilden kaynaklandn dnmektedir. Bu durumda olan iki kii arasnda tabi bir meyil ve ftr bir zevk bulunmaktadr. Arkadaln ve bunun tabi neticesi olan sohbetin sebebi de ite bu tabi meyil ve ftr zevktir. Bu dnceden hareketle Shreverd, arkadan, kiinin halini yanstan bir ayna olduu fikrindedir. Bundan pratik bir fayda da hasl eden Shreverd, kiinin arkadana bakarak kendi halini tehise bir yol bulabileceini ifade etmektedir. Herhangi bir ahsla arkadala ve sohbete meyleden insan, kendi kendisini yle bir yoklasn. Kendisini o ahsa yaklatran eyin ne olduuna bir baksn. Yaknlk duyduu ve sevdii ahsn hllerini ve davranlarn eriat terazisi ile tartsn. Arkadann durumunu dosdoru buluyorsa, kendisini iyi bir hl ile mjdelesin. Kendi aynasn Cenb- Hakk parlak ve przsz kld iin, ona kardeinin aynasnda iyi hlin gzellikleri gzkmtr. Aksine arkadann davranlarn yanl bulmusa, nefsini knayarak ve itham ederek kendine
2146 Sohbetin eidi olduunu dnen Kueyrnin izah iin; Kueyr, er-Risle, s. 294. 2147 Shreverd, Avrif, vr.137a.

484

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dnsn.nk, gzkmtr.2148

ona

kardeinin

aynasnda

kendi

durumunun

ktl

Shreverd,

arkadann

haline

bakan

kiinin,

kendi

halini

onda

grebileceini, bunun mantk aklamas olarak da beraber olanlarn ayn vasfta olduklarn anlatarak ifade etmektedir. nk ayr vasflarda bulunan kiilerin arkadalk etmesi ve sohbetlerinin devam etmesi mmkn deildir.2149 Bu cmleden olarak Shreverd, kiinin arkadalk ederek sohbet edecei kimsede bulunmas gereken zellikleri de izah eder: Kendisinde drt huy grmedike kimse ile arkada olma. Bu huylar unlardr: Fakirlii zenginlik zerine tercih etmek, zilleti izzet zerine tercih etmek, zahir ve batn ilimleri grmek, lme hazrlkl olmak.2150 Shreverd, sohbeti tercih edenlerin grlerini nakleder ve bu konuda kendi dncesini de serdeder. Selef-i slihnden bir grup da, Cenb- Hakkn inananlar karde kldn bilerek, Allah iin kardelie, sohbete ve mminleri bir araya getirmee nem verdiler. Allah Tel: Allahn size olan nimetini hatrlayn: Hani siz birbirinize dman idiniz. (Allah) kalblerinizi birletirdi. Onun nimetiyle kardeler haline geldiniz.2151 buyurarak mslmanlar arasndaki lfet, sohbet ve kardeliin gerekliliine iaret ediyor. Dier bir yet-i kerimede de konu ile ilgili olarak yle buyurmaktadr: Seni ve mminleri yardmyla destekleyen, mminlerin arasn uzlatran Odur, Sen yeryznde bulunan her eyi verseydin, yine onlarn kalblerini

2148 Shreverd, Avrif, vr.136b; a.m., Vasiyet, vr.17b. 2149 Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i Vesimiyye, Haz:eyda ztrk, nsan Yay., stanbul 2000, ss. 162-3. 2150 Shreverd, Vasiyet, vr. 17a. 2151 l-i mran, 103.

485

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

birbirine sndramazdn; fakat Allah, onlarn arasn uzlatrd.2152 Bu ve benzeri dier rivyetleri ele alarak, Abdullah b. Mbarek, Sad b. el-Mseyyib ve arkadalar Allah yolunda sohbet ve kardelii tercih etmilerdir. 2153 Grld zere Shreverd, sohbeti Cenb- Hakkn bir nimeti olarak grmektedir.Ashabn kalblerinin arasn Allah Tel nasl bir araya getirip aralarna lfet vermise, sohbet de bu nimetin bereketiyle sflerin arasnn telif edilmesinin bir neticesidir.2154 Shreverd, sohbetin gereklilii hususunu ifade eden sf szlerini de, nakleder. Muhammed b. el-Hanefiyye (r.h.): yi kiilerle dost olmayan, iyilerle birlikte bulunmayan kii, beraber olduu kimselerden nasibini alamayan kii, Allah kendisine bir k yolu gsterinceye kadar akll bir kimse deildir. demitir. 2155 Grld zere Shreverd, sohbeti akll olmann bir gstergesi olarak alglayan bu gr kitabna alarak desteklemitir. Gerektende iyi kiilerle dostluk kurup onlarla sohbet etmek aklllk olduu gibi bu haldeki arkada ve dostlara sahip olup da onlardan hakkyla istifade edememek de aklszlktr. Bir b. el-Hris (.227/841) yle derdi: Cenb- Hakk, kendisine kar itatta kusurlu davranan kulu, dostlarndan ayrr. Sdklar iin, gerek mnda ve Allah iin dost demek, Allah yolunda arkada olan kullar arasnda onu her an Allaha

2152 Enfal, 63. 2153 Shreverd, Avrif, vr.137b. 2154 Sahab kelimesi ile sohbet ayn kkenden gelmektedir ashab Peygamberimiz (s.)in sohbetiyle yetimitir. Rasulullah (s.) ashabn en yakn planda kendi modeline uygun olarak sohbet ortamnda kiiliklerini dokuyordu. Ylmaz, H. Kamil, Tasavvuf Adan Ashab - Suffe,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 7, Ankara 2001, s. 21. 2155 Shreverd, Avrif, vr.138b.

486

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ynelten kii demektir. Gerek dost, eyh gibi insana faydaldr. nsan aynen eyhlerinden istifde ettii gibi arkadandan da mnen istifade eder. 2156 Bu alntdan da anlalaca zere Shreverd, sohbeti, gerek dostun kiiyi daima Allaha ynlendirmesinin bir vastas olarak grmektedir. Shreverdye gre sohbet, arkadalarn veya ihvann2157 salayaca, kusurlu kiinin kusurlarn giderecek bir yardm ve destektir. Kusurlu olan kiiyi Allah, kusurlarn giderecek biri ile arkada klar. Deilse ona, mrdleri arasnda faydalanlacak arkadalar hazrlar. Burada anlatlan dostluk ve nsiyet, insanlar arasndaki hemcins olma zelliinden kaynaklanan ve umm bir yaknlk sebebi olan temayllerden deildir. Aksine, yalnz Allah ile, Allahtan ve Allah yolunda srf Onun rzas iin yaplan dostluk demektir. 2158 Shreverd, sohbetin faydal arn 2159 da izah eder. Muhakkak, ehli ile sohbet etmek, btndaki kapal gzenekleri aar. Sohbetle insan, hadiselerin hakiktini kavrar, glklerin nasl alacan renir. 2160 Anlald gibi sohbet sayesinde kii daha nce hi dnemedii farkl bak alar kazanmakta ve meydana gelen hadist daha derinden ve deiik ynlerden tahlil etme imkanna kavumaktadr. Sohbetin gereklilii hususunda hemen hemen tm mutasavvflar hemfikirdir. brahim Havs (.291/903), salihlerle beraberlii kalb hastalklar iin ifa olarak kabul eder.2161

2156 Shreverd, Avrif, vr.138b. 2157 Uluda, Sleyman, hvan, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 580. 2158 Shreverd, Avrif, vr .138b. 2159 Sohbetin faydalar iin bkz: Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i Vesimiyye, Haz:eyda ztrk, nsan Yay., stanbul 2000, ss. 164-6; Selvi, Kuran ve Tasavvuf, ss.377 -91;Gnaydn, Yusuf Turan, Ali Behcet Efendi ve Risale-i Ubeydiyye-i Nakibendiyyesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, ss. 223-4.. 2160 Shreverd, Avrif, vr.137b; a.m., Vasiyet, vr.17b. 2161 Kueyr, Risle, s.148.

487

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Eb Tlib el-Mekk (.386/996) ise, edebin elde edilmesini salihlerle beraberlie balamtr.2162 Hcvr ise sohbetin insan tabiat zerinde byk bir tesiri olduunu, onu bir halden baka bir hale ulatrp kendisine yeni alkanlklar kazandracan yle ki insann sohbetle alim olacan syler.2163 Gazl (.505/1111) ise, nefsin gizli hastalklarn nuran basiretiyle tehis ve tedavi eden bir eyhin meclisine girip nnde diz kerek ve onun gzel haline nazar ederek, kendini tanmann ve istikametini bulmann gerekliliini ifade eder. 2164 Mevln (.672/1273), sahabenin yldzlar gibi karada da denizde de yol gsterici olmasnn vahye mazhr olan Hz. Peygamber (s.)e arkada ve dost olmalar ve onun sohbetinde bulunmalarndan kaynaklandn syleyerek, vahiy ve ilhama mazhr olmu kimselerle yani peygamberler ve velilerle arkada olmaya ve onlarn sohbetlerine katlmann nemine dikkatleri ekmekte ve mrdleri de dedikoduyu brakp, ilhama mazhar olan mrid-i kmillerin meclislerine davet etmektedir. nk tasavvuf terbiyede sohbet, mrdin baland mridin halini kazanabilmesi iin nemli bir vastadr. Sohbette eyhin sz mrdin kalbine yerleir. eyh, manev emanetin bulunduu yer durumundadr. Bu manev emanet, mrde sohbet
2162 Mekk, Kutul-Kulb, c.1, s. 158. 2163 Hcvr, Kefl -Mahcb, s. 405; Okudan, Rifat, nsan B ir nsiyak olarak Rabta, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 210. 2164 Gazl, hy, c. III, s. 99; Hazreti Mevlana da bu konuda unlar syler: Hzrn yaknl, arkadal pimi bal bile diriltti. O denizi yurt edindi. Dost, dost ile beraber lfet edince yz binlerce gnl srr bilinir. Dostun aln levh-i mahfuzdur. Orada iki lemin srr aikar olur. Dost gelse o, yol klavuzu olur. Bu sebeple Hz. Peygamber (s..), Benim sahabem yldzlara benzer. (Acln, Kef l-Haf, c.I., s. 147) buyurmutur. Yldz denizde de karada da klavuzdur. Onu gzet rehber odur. Gzn onun yzne tut, gnln ona ynelt. Beyhude dedikodu yolunun tozunu kaldrma! Zira o tozlarla yldz grnmez olur. Gz, sren dilden daha iyidir. Ancak vahiyle konuan dildir ki o, toz koparmaz, bilakis toz giderir. Adem vahye mazhr olunca sz, Allah ona isimleri retti. (Tevbe, 111) yetine delil oldu. Her eyin ismi nasl vaki olmu ise gnlnden diline de ylece dodu. lhamla grd iin her eyin hususiyet ve mahiyetini dili rahata sylyordu. Btn eyaya mnasip olan ad veriyordu. Korkaa aslan demedi. Mesnev, c.VI., 2665 vd.

488

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

vastas ile intikal eder. Nitekim Mevln (.672/1273) da ems-i Tebriz ile sohbetinden sonra, Divan- Kebir ve Mesnev gibi lmsz eserler vcuda getirmitir.2165 Sohbetin faydas sadedinde Shreverd, kiinin sohbet ettii insanlarn tecrbe ve bilgilerinden faydalanarak kendini gelitirebilmesini ve hayatn ini ve klarna kar daha donanml bir hale gelmesini de gsterir. Madd ve manev fetler konusunda insanlarn en limi, bana bu tr ok fet gelen ve bunlar bizzat yaayan insandr denmitir. lmin asaleti ve meseleye vkf olmann ciddiyeti ile btn glenir. fetlerin gelmesi ve devam etmesi ile kiide sadkat ve sammyet kuvvetlenir. Yerleik hle gelir. Bu musibetlerin menf etkisinden imn sayesinde kurtulur. Sohbet, kardelik, yardmlama ve dayanma ile kalbin vcuttaki hkimiyeti artar. Bedeni ynlendirecek hle gelir. Ruhlar her trl tehlikeden ve uursuzluktan emin olur. Lzumsuz ve faydasz alkalardan syrlarak,2166 Refkul -Al olan Cenb- Hakka tevecche ve ynelmeye muvaffak olur.2167 Grld zere afetlere maruz kalm ve bunlarla bir ekilde baa kmay baarabilmi bir kimse ile sohbetin, onun tecrbesinden faydalanmay salayaca dnlmektedir. Yine sohbetin birliktelik uuruyla yaplan bir i olmas hasebiyle, ayr bir bereketinin olduunun altn izen Shreverd, bunun da sohbetin dier bir faydas olduunu dnr.

2165 Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki ari Tefsiri, baslmam doktora tezi, s. 94. 2166 Shreverd, Vasiyet, vr.17b. 2167 Shreverd, Avrif, vr.137b.

489

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bir araya gelen ve toplu olarak kan seslerin gklere ykselmesi, ayr ayr ve clz olarak kan seslerin de hedefine ulamamas ve istenileni

gerekletirmemesi bu hakikati gsteren bir delil olabilir. 2168 Shreverd, bu szleriyle sohbetin birlik ve beraberlik duygusunun bir tezahr olduunu, bunun da ayr bir bereketi olduunu ima etmektedir. Bilinen bir gerektir ki slam cemaat dinidir ve bir ok evmir-i slamiyye en mkemmel olarak cemaatle ifa edilebilmektedir. Hacc, Cuma ve bayram namazlar, be vakit namaz bir cemaatin mevcudiyetini zorunlu klan ibadetlerden balcalardr. Sohbetin bir dier faydas olarak da Shreverd, Hakk ile sohbet etmeye g yetiremeyenin buna g yetirenle sohbet etmesinin de Hakk ile sohbet mesabesinde saylacan ifade eder. Radyyuddin Ahmed b. smailin Eb Bekir et-Tilimsnden naklen aktard u sz bu dncesinin bir delili olarak arz eder: Allahla sohbet edin. Buna gcnz yetmiyorsa Allahla sohbet eden kimselerle sohbet edin. Onlarn sohbetinin bereketi sizi Allah ile sohbet seviyesine ulatrabilir.2169 Anlald gibi, sohbetten maksat Allah ile sohbet etmektir. Sohbetin en efdali de budur. Ancak yine ehlinin malumudur ki Allah ile sohbet kolay ele geecek bir ey deildir. Bu durumda bir kii Allah ile sohbet makamna ulam bir sf ile sohbet edince Allah ile sohbet etmi gibi olmaktadr. Yine Shreverd, eyhi ve amcas eyhimiz Ziyuddin Eb'n-Necb esShreverd (.490/1097)nin, Ali b. ehrinden u szn nakleder: Allahla dost olup nsiyet etmek (el-ns billh), Allahn vel kullar ile nsiyet etmek ve onlara madden ve manen yakn olmak, Cenb- Hakkla nsiyet etmek demektir. Onlar,
2168 Shreverd, Avrif, vr.137b. 2169 Shreverd, Avrif, vr.139a; a.m., Risle fis-Slk, vr 96a.

490

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

sz, sohbeti ve davranlar ile insana tesir ederek,2170 onu Allaha yaklatrrlar.2171 Yukarda da izah edildii gibi, Allahn veli kullaryla dost olup nsiyet kurmak ve onlarla sohbet etmek Allah ile sohbet etmek ve nsiyet kurmak olarak aklanmaktadr. Sohbetin nemi ve faydas sadedinde sylenebilecek son nokta budur. Sohbet edilecek kiinin halinin nasl olmas gerektiiyle ilgili tartmada u nakil bize bir fikir verebilir. Znnn Msr (. 245/859) ye kiminle sohbet edilmesi daha uygundur diye sorulunca; hastalnda seni yoklayan, gnah ilediin zaman senin iin tevbe eden kimseyle eklinde cevap vermitir.2172 te bu nokta sohbetin kimlerle yaplacan aklama sadedinde kayda deer bir durumdur. Byle bir sohbetin Hakkla yaplan bir sohbet olarak nitelendirilmesi yanl olmayacaktr. Sohbetin sliki ruhen iyiletirecek bir ila olduunun ve halinde inkiaf salayacak bir nimet sayldnn altn izen Shreverd, bu konuda unlar kaydeder: Slih ve sdklarla yaplan her grme, mrdin hlinde inkif salar.2173 Riclullhn lfzlar ve szleri kadar, nazarlar ve hlleri de messirdir. 2174 Grld zere sohbet, mrdin halinde inkiaf salamaktadr. Sohbette eyhin veya sadk ihvann szlerinin slikin kalbine inirah verecei ve nefsinin zehrinden onu koruyaca dnlmektedir.
2170 Shreverd, Vasiyet, vr.17b; a.m., Risle fis-Slk, vr 96a. 2171 Shreverd, Avrif, vr.139a; a.m., Risle fis-Slk, vr 96a. 2172 Serrc et-Ts, Lma, s,182; Kueyr, er-Risle, s.297. 2173 Shreverd, Vasiyet, vr.17b. 2174 Shreverd, Avrif, vr.37b.

491

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yine sohbette sz ve davranlar yannda eyhin nazar da vardr. Nazarn etkisi sadedinde, Sdk makamna ermi sddk, sdk kimselerle sz ve kl lisnndan ok, fiil ve hl lisnyla konuur.2175 Sdk mrd, sddkn vridatnda, halvet ve celvetinde, kelm ve sktundaki tasarruflara bakacak olursa nazar tarkiyle istifde etmi olur. Bu bak, hl ve fiilleri mlhaza sretiyle istifde salar.2176 diyen Shreverd, limde rsh kazanm limlerin ve ermi vellerin nazar bir panzehir gibi messirdir. Byleleri, sdk bir mrde nazar ettiinde nr- basretleri, sliki hsn-i istidat shibi yapar; Allah Telnn evhib-i sbhnsine lyk hle getirir. Bu mnevi al-veri syesinde sadk mrdin sevgisi, ermi velinin gnlne derek ona basiret ve muhabbet nazaryla bak, ona gzel bir hal kazandrarak ho bir tesir icr eder. 2177 diyerek bu konuyu izah eder. Anlalaca zere sohbetteki szler ve davranlar kadar etkili olan kamil bir eyhin nazar, slikin manev inkiafn temin eden nemli bir unsurdur. Sohbetin, slikin manevi eitiminde nemli bir unsur olduunu dnen Shreverd, bu konuyu u ekilde aklar: Allahn kendilerine balangta sohbeti myesser kld kimseleri, Cenb- Hakk nce tarikatna girebilecei lim bir eyh nasip ederek irdesini ona teslim ve sohbetlerine devam sretiyle detlerini ibdete evirerek tahkik derecesine erdirir. Sohbetten bylesine nasip alan iin sefer haramdr. Byleleri iin sohbet, kastettii her trl seferden ve fazletten daha hayrldr. Kendisini bylesine gzel hllere ve salam azimetlere aran bir ztn sohbetinden hissedr olanlarn seferi ihtiyr ederek onun sohbetinden ayrlmas haramdr. 2178

2175 Shreverd, Risle fis -Slk, vr 96a. 2176 Shreverd, Avrif, vr.37b. 2177 Shreverd, Avrif, vr.37b. 2178 Shreverd, Avrif, vr.38b; a.m., Vasiyet, vr.17b.

492

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere bu vasftaki bir eyhin sohbetinin, her trl seferden hayrl olacan vurgulamaktadr. Hatta byle bir sohbeti terk etmenin slik iin haram olacan ifade etmektedir. Byle bir sohbetin faydasn ise u szlerle dillendirir. Mrd, sdk sfatn Allahta n bilerek hcetini kendisine fayda salayabilecek olana; yni Allaha arz ederse, Allah onu sddk kullar cihetine sevk eder. T ki onlarn ltif hli ve gzel szleri onu teyit etsin, nazarlar onu yetitirsin, mnevi hlleri ona tesir etsin, sohbetleri onun kemlini artrsn. Hikmetin gereini yerine getirmek iin esbaba sarlmak hussunda snnetullahn icrs sohbetin kolaylna baldr. Bylece az szle ok tesir meydana gelir, grme nndaki sohbet onu bakalarndan mstani klar. Bylece azdan ou anlar, az bir sohbet, ok nasip yannda ona yeterli olur oka grmek onu seferlerden mstani klar. Byle hl shibi birinin nrunun tesiri, kintn srn ve deiik hdiselerini seyretmeye bedeldir.2179 Anlalaca zere sohbetin bu artlar tayan az bir miktar bile slikin haline byk katklar salamakta ve onu hal sahibi olan eyhin nurunun tesiri ile nurlandrmaktadr. Shreverd, sohbetin faydalarn sayarken, kiinin tevazu ehli bir kamil eyhe ittiba ve halinin inikas2180 sebebiyle tevazu duygusunu elde edebileceini2181 de szlerine ekler. Kalbinin tevz hisleriyle dolu olmasn isteyen slihlerin sohbetine devam etsin ve onlara hrmette kusur gstermesin. Kii slihlerin ar tevazuu sayesinde onlara uyarak byklk gsteremez. 2182
2179 Shreverd, Avrif, vr.39b. 2180 Selvi, Kuran ve Tasavvuf, s. 378. 2181 Grbz Ahmet, Harabede Define, nsan Yay., stanbul 2003, ss. 112-3.

493

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, sz dinlenen hal sahibi kamil bir eyhin sohbetine katlmann, kiinin tek bana yapaca nafile ibadetten daha hayrl ve efdal olduunu dnr : kindiden sonra artk nafile ibadet vakti gitmi, geriye tilavet ve zikir zaman kalmtr. Bundan daha faziletli ve kiinin tek bana yapaca zikir ve tilavetten daha etkili ey, kiiye dnyadan zhd kazandracak, szn ve davranlarn dzeltecek, kendisine gvenen ve teslim olanlarn azm sebatlarn takviye edecek mttaki ve zhid bir alimin meclisinde bulunmak, sohbetlerine itirak etmektir. Bu tr sohbetler, syleyen ve dinleyenin niyeti salam olduu takdirde, kiinin tek bana yapaca zikirden daha faziletlidir. Byle bir meclis yoksa veya bir mazereti sebebiyle bu tr bir sohbete katlamyorsa muhtelif nafile zikirlerle megu1 olarak vaktini deerlendirmesi gerekir. 2183 Grld zere, kiinin byle bir sohbeti kendi bana yapaca nafile ibadetten ve hatta zikirden bile stn tutmas ve bundan faydalanmaya almas tavsiye edilmektedir. Shreverd, sohbetin sakncalar bulunduunu da ifade eder. Sohbetin faydas sadedinde sraladmz tm hususlar ancak sadk bir eyh ya da Hakka ynelmi ihvan ile yaplan sohbet hakkndadr. Yoksa mutlak manada sohbetin faydasndan bahs olunamaz. Kt arkadala sohbettense uzlet ve halvet, sfiyyenin tercihidir.2184

2182 Shreverd, Avrif, vr.79a; a.m., Risle fis-Slk, vr 96a. 2183 Shreverd, Avrif, vr.131a. 2184 Shreverd, bu hususu oluna yapt vasiyetinde aka ifade eder. Shreverd, Vasiyet, vr.17b; a.m., Risle Fis-Slk, vr. 96a. Tasavvufta slike erlilerle, dnya ehli ve zenginlerle sohbet edilmemesi tavsiye edilir.Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 62, 69, 85; Selvi, Kuran ve Tasavvuf, s. 379.

494

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere kt arkadala sohbet, faydadan ziyade yakc bir zehir ve dmanln ta kendisidir. Nefsin kendisiyle azgnlk ve zulmetini artrd bir arkadala sohbetten kanmak gerekmektedir. Yaknlk duyduu ve sevdii ahsn hllerini ve davranlarn eriat terazisi ile tartsn. Arkadann durumunu dosdoru buluyorsa, kendisini iyi bir hl ile mjdelesin. Kendi aynasn Cenb- Hakk parlak ve przsz kld iin, ona kardeinin aynasnda iyi hlin gzellikleri gzkmtr. Aksine arkadann davranlarn yanl bulmusa, nefsini knayarak ve itham ederek kendine dnsn.nk, ona kardeinin aynasnda kendi durumunun ktl gzkmtr. O takdirde gerek arkadandan gerekse kt huylarndan aslandan kaar gibi kamas gerekir. Aksi halde bu iki ahs, birbiriyle arkada olduu ve sohbet ettikleri zaman davranlarndaki ktlk ve zulmet daha da artar. 2185 Grld zere Shreverd, kt arkadatan ve onunla hemhal olup sohbet etmekten aslandan kaar gibi kamay2186 salk vermektedir. Bu slikin nefs tezkiyesinde kendini korumas iin nemli bir husustur. Bununla beraber sohbetin sakncalar konusunda daha zel bir durumu da izah eden Shreverd, sadk bir mrdin salihlerle beraberliinden olumsuz etkileneceini ifade eder: Sdk ve samm bir mrd, fasitlerle bir arada bulunmaktan daha ok, slih ve iyi kimselerle beraber olmakla bozulur. Bu husus yle aklanabilir. Byle bir zat, yollarnn ktln bildii fasitle rden kanr. Dolays ile zararlarndan emin olur. Aralarndaki iyilik bakmndan benzerlik bulunmas dolays ile meylettii, fakat iyiliklerinin kendilerini gurura sevk ettii ve aldatt slih kimselerle beraber
2185 Shreverd, Avrif, vr.137a. 2186 Shreverd, Vasiyet, vr.16b.

495

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olunca, kendiliinden tabi bir eilim ve ftr bir yaknlk meydana gelir. Onlarla, gerek mnda Allah iin sohbet arasna bu aldatc yaknlk girer. Bylece o kimsede bunlarn arasnda kald srece geveklik zuhur eder ve hedefine varmaktan geri kalr. Kendisine, emeline ve hedefine varmaktan alkoyan sohbet ve arkadalktan kansn. Bu yzden baz kimseler Tandklarmdan ve yaknlarmdan grdm ktl kimseden grmedim! demilerdir. 2187 Anlalaca zere Shreverd, slikin salih arkadalaryla beraber olmas halinde bile, daima halini murakabe altnda tutmasnn gerekli olduunu dnmektedir. Kt insanlarn durumunu bildii iin onlardan uzak durarak ktlklerinden emin olan slik, salih arkadalarnn hallerindeki gevekliin farkna varamamas neticesinde kendi halinde de bir geveklik zuhur edebileceini ve buna dikkat etmesi gerektiini ifade etmektedir. Burada l kendisini, emeline ve hedefine varmaktan alkoyan sohbet ve arkadalktan kan maktr. Shreverd, bir ksm sflerin bu gerekelerle sohbetten kandklarn ifade eder ve bu duruma rnek olabilecek bir hadiseyi nakleder: Anlatlan gerekelerle seleften brhim b. Edhem (.161/778), Dvd et-T (. 165/781) ve Fudayl b. yad (.187/803), Sleyman el-Havvs gibi kimseler sohbeti benimsememi, fazileti uzlette ve yalnzlkta grmlerdir. Sleyman elHavvastan nakledildiine gre Ona: brahim b. Edhem (.161/778) geldi. Onu karlamayacak msn? denildiinde u cevab vermitir. brahim b. Edhem

(.161/778)i karlamaktansa yrtc aslanlarla karlamay ve onlar karlamay daha ok severim. nk ben onu grdmde, ona kar gzel szler sylerim.

2187 Shreverd, Avrif, vr.137a.

496

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Nefsimin en gzel hallerini ortaya koyarm. Bu ise fitnenin ta kendisidir. Bu sz nefsini ve nefsinin ahlkn bilen bir kimsenin szdr. 2188 Shreverd, sohbetin sakncalar babnda ihtilattan da bahseder. Sadakatin azln ihtilata balayan Shreverd, ayar ile ihtilatn slike byk zarar vereceini dnr. Sadkatin azl, ihtilt ve bakalar ile hair neir olmann okluundandr. Ona en f aydal olan ey, susmak ve kulan insanlarn szlerine tkamaktr. nk gnl, muhtelif szlerle etkilenerek deiir. Bu kii, kmil mnda zhid ve takva hakkatlerine sahip olarak bilinmeyen kiileri asla tanmaz. Faydasz kiileri tanmamas ona hayr kaplarn aar.2189 Mbtedlerin i dnyas, her trl nak ve ilemeyi kabul eden mum gibidir.2190 Grld zere slikin ehl-i dnya ile sohbetinin onun her nak kabul edebilecek safiyette bulunan gnln kirleteceini ve kalbinin duyduu muhtelif szlerden bulanabileceini ifade eden Shreverd, bu manada sohbetten kanmann gerekliliini savunur. Shreverd, sohbeti ksma ayrr: 1-Senden stn olanla sohbet, bu hakikatte hizmettir. 2-Senden aa olanla sohbet, bu tbi olunana ef kat ve rahmeti, tbi olana da vefay ve hrmeti gerekli klar. 3-Denkler arasndaki sohbet, bu da isara ve ftvvete baldr. 2191 Grld zere Shreverd, sohbeti muhatabn durumuna gre

snflandrmtr. Kiinin kendisinden stn bir makamda bulunanla sohbetini

2188 Shreverd, Avrif, vr.137a. 2189 Shreverd, Vasiyet, vr.16b. 2190 Shreverd, Avrif, vr.174a. 2191 Shreverd, rd, vr. 30b.

497

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

hakikate hizmet olarak niteler ki bu ondan faydalanmay ve edebe riyeti tevik iindir. Yine kiinin kendisinden alt makamda bulunan birisiyle sohbeti efkat ve merhametin bir tezahr ve onu ird etmenin bir yolu olarak grr. Bu durumda tabi olunana hrmet ise kn vazifesi olmaktadr. Makam olarak denk bulunanlar arasndaki sohbet ise kiinin, kardeini kendi nefsine tercih etmesi ve ftvvet dbna riyetle kardeine hrmet ve hizmete riyet etmesini gerekli klar. Rtbece kendisinden yksek bir kii ile sohbet edenin edebi ondan yz evirmeyi terk etmek, sdr olan kusuru gzel bir ekilde tevil etmektir. Kendinden aa bir kii ile sohbet ettiin zaman onun hlindeki, bir noksanlktan dolay onu uyarmaman, onun sohbetine senin ihanet etmendir.diyerek bu hususu izah eden Shreverd, rnek olarak da adamn birinin brahim Edhem (.161/778)e arkada olduunu, brahim ondan ayrlmay isteyince, adam da ona: Eer bende bir ayp grd isen beni uyar dedi. brahimin de Ben senin bir aybn grmedim, nk hep sana sevgi gz ile baktm. Senden grdm iyiye yorumladm. Kendi aybn benden bakasna sor. dediini anlatr.2192 Bu rnekte brahim b. Edhem (.161/778)e arkadalk yapan kimsenin makamnn ne olduunu bilemesek de brahim b. Edhem (.161/778) ona kendisinden stn olana yaplan muameleyi yapm ve onun her davrann gzel bir teville yorumladndan, onun, kusurlarn bakasndan sormasn istemitir. Shreverd, sohbeti deil de uzleti tercih eden sflerden bahseder. Bu dncenin temel dayana Hazreti Peygamber (s.)in u hadisidir: Ebul-Feth el-Mevslnin Abdullah b. Mesd (r.)den rivyet ettiine gre, Hz. Peygamber (s.): nsanlar zerine, dinine bal kimsenin dininden emin

2192 Shreverd, rd, vr. 31a.

498

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olamayaca bir zaman gelecek. O zaman bu tehlikelerden ancak, dinini korumak zere bir kyden dierine, bir dadan br daa g eden, peindekileri artmak iin saklanan, tilki gibi bir inden dier ine girenler kurtulacak buyurmu ve kendisine: Bu durum ne zaman vuku bulacak y Raslallah? diye sorduklarnda u cevab vermitir: Maietler masyetle, geim haram yollardan saland zaman. te bu zaman gelince, bekrlk hell olur. Bunun zerine ashb- kiram: Evlenmekle emir olunduumuz halde bekrln hell olmas nasl olur y Raslallah? diye sormular. Efendimiz de yle buyurmutur: Bu durum, kiinin helaki ana-babas elinde olduu zaman gerekleir. Ana-babas yoksa kars ve ocuklarnn, kars ve ocuklar da yoksa akrabalarnn elinde kii helak olduu zaman mmkn olur. Ashb- kiram: Bu nasl olur ya Raslallah? diye tekrar sormular. Efendimiz de yle aklamtr: Bu kimseler onu maiet darl ve dar gelirlilik gibi sebeplerle ayplarlar. O da kaldramayaca bir ykn altna girer. Bylece bunlar o kimseyi helak edici gelir ve kazan yollarna srklemi olurlar.2193 Zikredilen hadis-i erifi , insanlardan uzak durmak ve kiinin dinini kurtarmak iin evlilik de dahil olmak zere tm sosyal yaamdan uzaklamak eklinde yorumlayan bir ksm sfler , sayca az olmakla birlikte uzleti tercih etmiler ve hayatlarnda da bunu tatbik etmeye almlardr. Yine bu dncenin savunucular Kurn- Kerimden brahim (a.s.)n kavminden ve taptklarndan ayrldn belirten yeti uzlet iin delil olarak gsterirler. Cenb- Hakk, Hall brhim (a.s.)den haber vererek yle buyurmutur: Sizden de, Allahtan baka yalvardklarnzdan da ayrlyor ve yalnz Rabbime

2193 Buhar, Tabir, 1; bn Hanbel, VI, 233.

499

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yalvaryorum.2194 Bylece brhim (a.s.) kendi kavmine kar uzletten yardm istedi. Onlardan ayrlarak yalnzl tercih etti. 2195 Burada anlatlan husus kafir bir kavmin inanlarndan ve onlarla beraber olmaktan ayrlarak dinini yaayaca baka bir ortama gitmesidir. Ancak uzleti savunanlar iin bu yet delil olarak grlmtr. Eb Bekir el-Verrkn: Hz. Adem (a.s.)dan gnmze kadar fitnelerin ortaya kmas ihtilttan, insanlarn bakalar ile hair neir olmasndan kaynaklanmtr. Ancak bu ihtilttan uzak ve selametin on eyden olduu, bunun dokuzunun skt ve suskunlukta, birinin de uzlette bulunduu ileri srlmtr. Halvet asl ve dm, ihtilt ise geici ve arzdir. Sen asl ve devaml olan se. nsanlarla ihtiyacn giderecek kadar bir arada ol. Onlarla toplu halde bulunduunda mutlaka elinde bunu gerektirecek bir delil, zaruri bir sebep olsun. nsanlarla birlikte olduun zaman da skt ve suskunluk yolunu se. Muhakkak ki skt asl ve devaml, konumak ise geici ve arzdir. Meru bir gereken ve salam bir delilin varsa konu, aksi halde sus. Sohbetin tehlikeli taraflar oktur. Kul bu hususta bilgilerini artrmak, ihtilttan ve ok sohbetten sakndran haberleri, rivyetleri bilmek ve bu konudaki malmatn artrmak ihtiyacndadr.2196 eklindeki sz de sohbeti deil de uzleti tercih edenlerin dncesini yanstr. Grld zere el-Verrk, ihtilatn zararlarndan ve insanlarla beraberliin kiiye olumsuz etkilerinden bahsetmektedir. nsanlarla ancak zaruret miktar beraber olmay tavsiye eden el-Verrk, bunun dnda kiinin dinini korumasnn ancak susmak ve uzletle mmkn olabileceini ifade etmektedir.

2194 Meryem, 48. 2195 Shreverd, Avrif, vr.137a. 2196 Shreverd, Avrif, vr.137a.

500

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Burada u hususu belirtmek yerinde olacaktr. Bizim kanlmasn tavsiye sadedinde zikrettiimiz tm ihtilatlar ayar ile olan beraberliklerdir. Uzlet de bu anlamda avmdan uzak kalmaktr.2197 Yoksa sadk ve hal sahibi kamil bir eyhin sohbetinden uzlet bizce nefsin bir oyunu ve kiiyi bedbahtla srkleyen bir yanlmadr. Uzlet konusunu yeri gelince genie ileyeceiz ama bu anlamda uzletin nasl algland ile ilgili birka cmle kaydetmekte de yarar gryoruz. Uzlet, farz ve fazilet olan uzlet olarak ikiye ayrlmtr. Farz olan uzlet erden ve erli kimselerden, fazilet olan uzlet de, lzumsuz ve faydasz ilerle bunlar det hline getirmi kimselerden uzak durmaktr.2198 Grld zere uzletin farz olan ve fazilet olan iki tr bulunmakta ve bunlarn ikisi de bizim izah ettiimiz gibi zararl veya en azndan faydasz ve lzumsuz ilerden ve kiilerden uzaklama olarak alglanmtr. Bizzat yarar olan ve kiinin manev inkiafn salayarak ruh tekamlne katk salayacak bir hal ve kal sahibi eyhin sohbeti uzlete tercih edilmelidir. Genel bir vasf olarak insanda, kendi cinsine kar duyduu bir temayl, hissettii bir yaknlk vardr. Konunun uzman olan kii bu gerei kavraynca Cenb- Hakk, genel temayllerden nefsini kurtarmas, tabii meyillerden syrlarak ulv hedeflere ykselmesi ve ruhlarla lfet edebilmesi iin onun gnlne halvet ve uzlet sevgisini ilham eder. Nefsini bu alkalarndan tam mns ile syrabildii zaman, ruhu, nefh -i lh ile kopup geldii kendi alemindeki hemcinsleri ile yava yava lfet etmeye balar. Daha sonra Cenb- Hakk o ruhlar, mahlkat arasna ve onlarla ihtilta tertemiz olarak iade eder. Nefsler, ruhlarn nuru ile aydnlanp
2197 Shreverd, Vasiyet, vr.17b. 2198 Shreverd, Avrif, vr.137a; a.m., Risle Fis -Slk, vr. 96a.

501

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tertemiz hle gelince, onlarda lfet etme ve lfet edilme zellii en stn derecede tezahr eder. lfet eden ve lfet edilen kiilere gre lfet, en nemli iler arasna girer. Bu durum uzlete ekilen kiinin lif ve melf olduuna dellet eden en ak delillerdendir. Bylece uzlet ve sohbetin hakikatini bilmedii halde mutlak mnda uzleti kt gren ve lfet konusunda yanllk yapan kimsenin hats giderilmi olur. Yeri ve zaman geldi mi uzlet, yeri ve zaman geldiinde de sohbet tercih edilir.2199 Anlald gibi insanda hemcinslerine kar ftr olan bir temayl vardr. Kii kendisinde var olan bu temayln tabiatndan kaynakland gereini kavraynca uzlet duygusu kalbine dmekte ve bu surette nefsinin alakalarndan ve bu tr ftr temayllerden kurtulur. Arnml artt oranda tekrar hemcinsleriyle lfet makamna dner. Burada anlatlmaya allan konu mutlak manada sohbetin veya mutlak manada uzletin zararl olduu deil, bunlarn kiisel geliimde takip edilmesi gereken evreler olduu hususudur. Bunun iin de yeri geldiinde uzlet, yeri geldiinde sohbet tercih edilecek farkl yollar olarak kabul edilmitir. Shreverd, bu konuda Allaha en yakn insann insanlarla lfet eden kii olduunu ifade eden bir hadis -i erifi nakleder: Sizden Allaha en sevgili ve en yakn olannz, bakalar ile kaynaan ve kendisi ile kaynalabilen insandr. Mmin de bakalar ile dost olan ve kendisi ile de dostluk kurulabilendir.2200 Buradaki bir incelie dikkat etmek lzmdr. O da Allah iin uzleti ve yalnzl tercih eden ve toplumdan uzak tek bana yaayan kimseden, bakalar ile
2199 Shreverd, Avrif, vr.138a. 2200 bn Hanbel, c.II, 400, c.V, 335; Shreverd, Avrif, vr.138a.

502

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dost olma ve kendisi ile dostluk kurulabilme zelliinin gitmemesi gereidir. Hz. Peygamber (s.) burada, insanda doutan bulunan ahlk bir yapya iaret etmitir. Byle bir ahlk, ehliyet ve kabiliyet bakmndan yetkili olan herkesin yannda kemle erebilir. nsanlar arasnda bu vasfa en fazla sahip olanlar nce peygamberler sonra da vellerdir. Hepsi iinde lfet bakmndan en stn olan da phesiz peygamberimizdir. Hangi peygamberin evresi ile lfe ti daha ok ise, mmeti o kadar oktur. Peygamberimiz ise onlar iinde lfeti en stn, mmeti de en ok olandr.2201 Grld gibi insann tabiatnda varolan lfet etme ve edilme duygusu sohbetin temel kaynan oluturmaktadr. Ancak bu noktaya gelmeden kiinin Allah ile kurbiyyet salamas, onun sohbetinin deerini artracaktr. Belki de ite bu kurbiyetin salanmasnda uzlet tercih edilecek bir uygulama olarak kabul edilebilir. lfet etme ve lfet edilme zellii konusunda Cenb- Hakk, Habb-i Ekrem'ini ikaz ederek yle buyurmutur: Eer sen kaba ve kat yrekli olsaydn, evrendeki (insanlar) dalr giderdi.2202 Bylece Cenb- Hak uzlet ve halvetin lfet etme zellii ile birlikte yaplmasn istemitir. Bu zellik kimde daha ok ve stn derecede bulunursa, balangta uzleti ve toplumdan uzak tek bana yaamay daha ok tercih eder. Bundan dolay Allah, Hz. Peygamber (s.)e zellikle vahiy gelmeden nceki ilk gnlerde halveti daha ok sevdirdi. Zaman zaman Hir maarasna kapanr, geceler boyu Rabbine ibdet ederdi. Uzleti tercih etmek lfet etme ve lfet edilme zelliini gidermez. lfet etme ve edilme faziletine ermek isteyen ve uzletin bu vasf giderdiini ileri srerek terk eden kimseler, hatya

2201 Shreverd, Avrif, vr.138a. 2202 l-i mran, 159.

503

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dmtr. Bu yanl bir deerlendirmedir. Uzleti tercih etme, lfet etme ve edilme vasfna en stn derecede sahip olan peygamberlerin yoludur. 2203 Anlalaca zere Shreverd, uzlete duyulan ihtiyacn kiideki lfet duygusunun miktaryla doru orantl olduunu dnmektedir. Bu anlamda kimde lfet etme ve edilme zellii fazla ise onun balangta uzleti daha youn olmakta ve buna daha fazla ihtiya hissetmektedir. Buna misal olarak da Hazreti Peygamber (s.)in vahiy gelmeden nce Hira maarasnda uzlete ekilmesini anlatr. Netice olarak sohbet ve halvetin faydalar ile bu durumlarda saknlmas gereken noktalar, u ekilde ifde etmek mmkndr. nsann tek bana; halvet veya uzlette yaamas, yannda kt arkadan bulunmasndan hayrldr. Kiinin iyi ve temiz arkadalarla birlikte olmas ise, uzlette tek bana yaamasndan hayrldr.2204 Shreverd, sohbet ve kardeliin dbndan da geni ekilde bahseder. imdi bunlar inceleyelim. 1.Kardelerin hatsn grmezlikten gelmek, nasihati gerektiren yerde birbirlerine doru yolu gstermek, arkadann yanl davrann ve ayplarn gizlemek, bir kusuru grldnde onu aka ikaz etmek, sohbet ve kardeliin edeplerinden kabul edilmitir.2205 Shreverd bu hususla alakal olarak mer b. Hattb (r.)n: Bana hatlarm ve ayplarm gsteren kiiye Allah merhamet etsin. eklindeki szn nakleder. Bu davran, herkesin ayplarn ve kusurlarn gsteren ikaz eden kiiye kar gstermesi gereken umm bir esastr.

2203 Shreverd, Avrif, vr.138a. 2204 Shreverd, Avrif, vr.139a. 2205 Shreverd, Avrif, vr.141a.

504

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yine Cfer b. Berkann; Davran veya sz olarak houna gitmeyen hat ve kusurlarm yzme syle! Beenmedii hareketlerini, kardeinin yzne dosta sylemeyen kii nasihat ve iyilik etmi olmaz. dediini nakleder ve Samimi ve gerek dost, kendine her zaman doru syleyeni sever. Yalanc ve sahte arkada ise kendisine nasihat eden arkadatan holanmaz.Ne var ki bu herkesin ortasnda deil, gizli bir yerde yaplmaldr. diyerek uyarr. 2206 2. Kardelerine hizmet etmek ve onlardan gelecek olan her trl skntya severek katlanmak: Bylece derviin kabiliyet ve samimiyeti anlalm olur.2207 Shreverd, kardeliin dbndan olarak ondan gelecek her trl skntya, ona minnet etmeksizin katlanmak olduunu ifade eder. Bununla beraber tasavvufta kardeine sknt olmak da ho karlanmamtr. Bu anlamda br olma yr ol deyimi mehur olmutur. 3.Elindeki mal ve mlk kendilerine ait grmemek: Onlarn bu konudaki tutumlarn brahim b. eybn: Biz, benim takunyalarm, benim takunyalarm, diye sze balayan biri ile arkadalk etmezdik. eklinde ifade etmitir. 2208 Tasavvuf anlayta mal ve mlkn gerek sahibi Allahtr. Bu dnceden hareketle insanlarn mal ve mlke sahiplikleri ancak bir emaneti olma ynndendir. Hal olarak mal ve mlkn kendine aidiyetini savunmak ve kardeleri ile ilikisinde maln koruma ve saklama dncesine sahip olmak bir eksiklik olarak kabul edilmitir. Yine ihvanda yok olma (fena fil -ihvan) dncesi de bu ekilde

davranmay yasaklar. Derviin neyi varsa kardeleriyle paylamas, hatta isar yolunu gzeterek kardelerini kendine tercih etmesi tasavvuf anlayta nemli bir husustur.

2206 Shreverd, Avrif, vr.141a. 2207 Shreverd, Avrif, vr.141a. 2208 Shreverd, Avrif, vr.141a.

505

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu hususta Radyyddnin Ahmed b. el-Kalnisden naklen yle syledii rivyet edilmitir: Bir gn Basrada dervilerin bulunduu bir yere gittim. Bana ikram ettiler. Beni arladlar. Bir gn onlardan birine: Elbisem nerede? diye sordum. O yzden de gzlerinden dtm.2209 Yine Shreverd bu konuda rnek olarak brahim b. Edhem (.161/778)i gsterir. brahim b. Edhem (.161/778) (k.s.), kendisi ile dostluk kurmak isteyen bir arkadana u eyi art kouyordu: Hizmet etmeyi bilmek, vakti gelince ezan okumak, Allahn kendisine ihsan ettii dnyev servetler konusunda ve bunlarn tasarrufunda kendi elini arkadann eli gibi hissetmek. Arkadalarndan birisi ona: Benim bu artlara gcm yetmez deyince brahim b. Edhem (.161/778);

Samimiyet ve sadakatin byle olmas beni hayretlere drd. cevabn vermitir. brahim b. Edhem (.161/778), ba, bahe ve tarlalar eker, diker, mahsllerini almak iin alr, sonra da tmn dostlarna datrd.2210 Shreverd, bu konuda selefin ahlknn, herhangi bir malna muhta olduu an, kardeine danp sormadan ihtiyacnda kullanabilmesi eklinde olduunu da kaydeder. 4. Fazilet ve stnln bildikleri kiiye deer vermek: Onu ne almalar, mecliste ona daha geni ve rahat imkan tanmalar, onu yer konusunda ve dier hususlarda kendilerine tercih etmeleridir.2211 Shreverd, sohbet ve kardeliin dbndan olarak fazilet ve stnln bildikleri bir kardelerine mecliste yukar mevkii vermeleri ve onu ne geirmelerini

2209 Shreverd, Avrif, vr.141a. 2210 Shreverd, Avrif, vr.141a. 2211 Shreverd, Avrif, vr.141b.

506

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ifade eder. Bu konuya delil olarak da Hazreti Peygamber (s.)in Bedir ashab iin dier baz ashabn kaldrarak onlara yer verdirdiini nakleder. 2212 Nitekim Hz. Peygamber (s.) dar bir sofrada otururken, Bedir ashabndan bir grubun, huzuruna gelip oturacak yer bulamaynca Hz. Peygamber {s.), Bedir ashabndan olmayanlar ayaa kaldrd da gelenler onlarn yerine oturdular. Bu durum Bedir ehlinden olmayanlara ar gelince, Cenab Hakk u yet-i kerimeyi inzl etti: Ey iman edenler, size meclislerde yer an dendii zaman, geniletin (yer an) ki, Allah da size (yerinizde ve rzknzda) genilik versin. Size: Kalkn dendii zaman, kalkn ki, Allah sizden iman edenleri ve kendilerine ilim verilenleri derecelerle ykseltsin. Allah, yaptklarnz haber almaktadr.2213 5.Gereksiz dnya ileri ile fazla ilgilenen kimselerin sohbetinden uzak durmak.2214 Nitekim Cenb- Hakk: Bizi anmaktan yz eviren ve dnya hayatndan baka bir ey istemeyen kimseden, yz evir.2215 buyurmutur. Grld zere Shreverd, sohbetten kastn mutlak manada kim olursa olsun sohbet etmek olmadn dnmektedir. Dnyevlemi, kendini nefsin ve eytann vesveselerinden kurtaramam olanlar ile sohbet etmek ho

karlanmamtr. Buradan sohbet edilecek kiinin de slike en azndan zararl olmamas, halindeki geveklik yznden slike de gevekliin siryet etmeyecei derecede bir takva ve hal ehli birisi olmasdr. 6.Kardeinin iine, kendi ilerinden daha ok nem vermek. Bu konuda btn gcn sarf etmek. 2216

2212 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2213 Mcadele, 11. 2214 Shreverd, Avrif, vr.141 b. 2215 Necm, 29. 2216 Shreverd, Avrif, vr.141b.

507

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu konuda Shreverd, nl mutasavvflardan

Eb Osman el-Hr

(.298/910)nin Onun malna gz dikmemen, kardelik ve sohbetin haklarndandr. Her zaman onu kendine tercih edip, ondan seni tercih etmesini beklememen, ona tbi olup, ondan sana tbi olmasn istememen. Kardeinden sana gelen eyi bytp, senden ona giden iyilii kltmendir.2217 eklindeki szn nakletmitir. 7.evresindekilere yumuak muamele etmek: Onlara gzel davranmak, nefsin kibir ve gururla ortaya kmasna mni olmak. 2218 Shreverd, hilm sfatnn dervilere yakan bir hal olduunu dnr. Sohbet ve kardeliin dbndan biri de etrafndaki insanlara gzel ve yumuaklkla davranmak, onlara kar gurur ve kibire dmemektir. Shreverd, bu konuda Eb Ali er-Rzbrnin yle dediini nakleder:Senden byk ve yksek olan birine kar kibir, hrmetsizlik, seviyende olan birine kar kibir, edepsizlik, senden aa derecede olan birine kar kibir de acizlik ve gszlktr.2219 8.Sylediklerine dikkat etmek: Konuurken yle olsayd bu olmazd. Keke u yle olsayd da byle olmasayd. yle olmasn umarm. gibi szler sarf etmek, sflerin anlayna gre ka dere itiraz mhiyeti tar.2220 Kadere rza sflerin yoludur. Onlar olan bir eye neden byle oldu demedikleri gibi, olmayan bir eye de niin olmad demezler. Olan olduu gibi kabul ederler. Keke yle veya byle olsayd demek mevcudu deitirmeyecei gibi vuku bulmu olan kadere de itiraz manas tar. Sohbet dbndan biri de konuurken ne dediinin farknda olmak ve azndan kan szlerin eriatn snrlar dahilinde olmasna dikkat etmektir.

2217 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2218 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2219 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2220 Shreverd, Avrif, vr.141b.

508

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

9.Kardelii devam ettirmek iin btn gcn sarf etmek: Ayrlktan iddetle uzak durmaya almak.2221 Shreverd, kardeliin ve sohbetin dbn sayarken ayrlmay ho karlamann da adaptan olduunu sylemektedir. Elbette kiiyi olumsuz

etkileyebilecek bir arkadalk kendisinden uzak durulmas gereken bir sohbet ve arkadalktr. Ancak kiinin faydasna olan ve ona hayr tavsiye eden bir arkadandan ve sohbetinden ayrlmas ho karlanmamtr. Shreverd buna u hadiseyi misal getirir: Bir adam, biri ile arkada oldu. Sonra da ondan ayrlmak iin izin istedi. O da: Bizden stn olanlardan bakas ile sohbet etmemek art ile. Hatta bizden stn olanlarla da sohbet etme. nk nce bizimle sohbet etmitin. dedi. Dieri de: Bu cevap zerine ayrlma niyeti kalbimden silindi. dedi.2222 10.Kklere kar efkat ve sevgi ile muamele etmek. 2223 Sohbet ve kardeliin dbndan biri de kendinden kklere kar efkat ve sevgi ile muamele etmektir. Bu husus sohbet edenler arasnda hrmeti ve muhabbeti douran bir durumdur. Sflerin tm halleri ite bu sevgi ve efkatten mlhemdir. Bilindii zere tazim li emrillah, efkat li halkllah sfilikte nemli bir dsturdur. 11.Arkada tarafndan bir yere arldnda Nereye? Niin? Hangi sebeple? gibi sorular sormamak.2224 Bu hususun en nemli yan kiinin sohbet ettii arkadana tam bir gven ve itimat beslemesinin gerekli oluudur. nsan bu sorular ancak halinden emin olduu ve kendisine madd ve manev bir zarar dokunmayacana byk bir itimat ettii

2221 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2222 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2223 Shreverd, Avrif, v r.141b. 2224 Shreverd, Avrif, vr.141b.

509

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kiilere sormaz. Buradan hareketle kiinin sohbet ettii arkadan ok iyi tanmas ve onun da halinin salah zerine olmas lzumu anlalm olmaktadr. Byle bir arkada bu sorular sormak ona kar bir gvensizlik olarak kabul edileceinden aradaki muhabbet ve kardeliin zedelenmesinden korkulur. Alimlerden biri: Bir adam arkadana bizimle gel diye ardnda o, "nereye?" diye sorarsa onunla dost olma demitir. Dier bir lim de: Kim kardeinden, malndan biraz da bana ver diye istediinde o, Ne kadar istiyorsun? derse, o, kardelik hakkn yerine getirmemi olur. 2225 Sflerin biri dierinden ihtiyacn giderecek bir yardm istedii zaman, bunun sebebini, gerekesini ve miktarn sormazlar. Ona istediinin kat kat fazlasn snrsz verirler. 12.Kardelerine yk olmamak: Kardelerinin kendisini arlama konusunda teklif ve tekellf terk edebilmesidir. 2226 Sohbet ve kardeliin dbndan biri de kardee yk olmamak ona sknt verecek her durumdan uzak olmaktr. Shreverd, ftvveti tarif ederken bu db u ekilde izah eder: Bize gre ftvvet; arlama konusunda zorlanmay, allmam ekilde hazrlk yapmay terk etmek, elde-avuta olan ve evde bulunan ne varsa onlar ikram etmekle yetinmektir. M uhakkak teklif ve tekellf, misafirin sklmasna ve ayrlmasna sebep olur. Bunu terk etmekle, kardein gelii ile gidii farksz olur. Bylece arkada hi sklmadan rahata gidip gelebilir. 2227 Grld zere kardeinin geliine hazrlk yapmak yanl deildir. Yanl olan her zamankinden farkl olarak kiinin kendi ekonomisini de zora sokacak
2225 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2226 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2227 Shreverd, Avrif, vr.141b.

510

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ekilde klfete girmektir. Bu durum misafir olarak gelen tarafndan hemen hissedilecek ve bir nev yapmack ve gsteri olan bu uygulamadan sklacaktr. Sohbet ve kardeliin dbnda ise kardei skmamak ve onun gelip gitmesini

rahata yapmasna imkan tanmak vardr. Aslnda tm bu dbn altnda samimiyet ve itenlik yatmaktadr. Yine bu anlamda kii de kardeinin kendisini arlamada zorlanmamas iin alak gnll olmal ve nne ne konur, ne ikram edilirse byk bir tevazu ve memnuniyetle onu kabul etmeli ve mutlaka minnet duygularn ifade etmelidir. 13.Birbirine kar ak ve sammi davranmak, yacl da terk etmek. 2228 Burada Shreverd, yaclk ile idare etmenin birbirinden farkl ekilde anlalmas gereken kavramlar olduunu syler Mdrt ile Mdhene birbirine benzerse de, mana bakmndan farkl olan iki kelimedir. Mdrt: Kardeinin slahn ve iyiliini isteyerek yanln kendisine aka ve gzelce sylemen, buna ramen onunla iyi geinmen, grdn ktlkleri ve ondan sdr olan beenmediin hareketlerine de sabretmendir. Mdhene ise; kiinin dnyev bir menfaat yada makam endiesiyle yapmack bir tavrla karsndakine olduu gibi grnmemesidir.2229 diyerek aralarndaki fark izah etmitir. Anlalaca zere bir kiinin kardeiyle iyi geinmesi demek onun hatalarn ve kusurlarn grmezden gelerek, onun helakine seyirci kalmak demek deildir. Bilakis kardeinde grd kusur ve hatalar ona olan merhamet ve sevgisinin bir tezahr olarak dzeltmek ve slah etmek kastyla sylemesi gerek bir dostluun en mhim artlarndandr.
2228 Shreverd, Avrif, vr.141b. 2229 Shreverd, Avrif, vr.142a.

511

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bunun aksine kardeinin hatalarn grd halde uyarmadan onunla yapmack bir dostluk yapmak sflere yakmayacak bir davrantr. 14.Sohbet ve kardeliin dbndan biri de ne insanlardan oka kamak ve ne de onlarla senli benli olacak kadar ihtilat etmektir. 2230 Shreverd, bu hususu, inkbz ile inbist arasnda orta yolu tercih etmek olarak tarif eder. Bu konuda Shreverd, mam fnin u szn nakletmitir: nsanlardan ska kamak onlarn dmanln, onlarla senli benli olmak da kt huylarn sana yaklamas neticesini dourur. Bu yzden sen orta yolu bul. 2231 Gerekten de sohbetin dbndan biri de budur. nsann sohbet ettii kardeiyle ilikisinde bu dba riyeti de byk nem tamaktadr. oka ihtilat insanlk icab lzumsuz ve malayani ile meguliyete sebep olabilecei gibi, bu esnada kardeini incitecek szler de hasl olabilir. Sohbet ettii kardeinden fazlaca uzak durmak da aradaki muhabbetin eksilmesine ve bir takm soukluklarn meydana gelmesine sebep olabilir. 15.Kardelerinin ayp ve kusurlarn rtmek ve onlar iin istifar etmek. 2232 Kardelerinin her trl ktlkten uzak durmalarn salamak iin Allaha yalvarmaktr. Sohbetin ve kardeliin dbndan biri de budur. Kardeinin hayrn kendi hayr gibi bilmek, kardeinin kusurunu da kendi halinden bilmek dncesinin ulatraca son netice de budur. Kii kardeinin gnah iin gz ya dker ve onun iin Allahtan istifarda bulunur. Kendisi ho nasihat ve gzel tle kardeini ird etmeye alrken, bunun yannda bir de onun iin istifar etmesi ne byk bir diergmlk ve ruh halidir.
2230 Shreverd, Avrif, vr.142a. 2231 Shreverd, Avrif, vr.142a. 2232 Shreverd, Avrif, vr.142a.

512

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

17.Kardelerini

kendileriyle

mdrat

etmeye

mecbur

brakmamak:

Arkadalarn kendisinden zr dilemek zorunda brakmamal, onlara g iler yklememelidir. Aksine, arkadalarnn arzu ve isteklerini kendi ihtiyalarna tercih etmelidir.2233 Shreverd, sohbet dbndan birinin de kardeinin kendi yannda rahat etmesini sayar bu konu ile ilgili olarak naklettii u sz gerekten dikkati caliptir. Cafer -i Sdk (. 148/765) (r.) yle buyurmutur: Bana kardelii ve yaknl ar gelen kardeim, benim iin klfete giren, bu yzden de kendisinden uzak durmaya altm kimsedir. Yaknl ve dostluu kalbime hafif gelen de yalnzken naslsam, kendisi ile birlikte iken de yle rahat hareket ettiim kimsedir.2234 Bu szden de anlalaca zere sohbet dbndan olan kiinin kardeinin yannda sklmamas ve yalnzken rahat ettii gibi, onun yannda da rahat davranmasdr. Kardeinden zr beklemek ve arlanmay istemek sohbet ve kardelik dbna aykrdr. Sohbetin ve kardeliin db sadedinde netice olarak ve tm db toplayc mahiyette olmas hasebiyle Shreverdnin Eb Hafsdan naklettii u sz zikredebiliriz: Eb Hafs el-Haddd (. 270/883)a, dervilerin, sohbet ve kardelikte gz nnde bulundurmalar gereken adap sorulduunda yle cevap verdi: eyhlere gereken sayg ve hrmeti gstermek, dervi kardeleri ile gzelce geinmek ve onlara iyi davranmak, kendinden kklere nasihat etmek, dervilerden olmayan, marifetten nasipsiz kii ile sohbeti ve dostluu terk etmek, her konuda kardelerini
2233 Shreverd, Avrif, vr.142b. 2234 Shreverd, Avrif, vr.142b.

513

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kendisine tercih etmek, lzm olur endiesi ile dnya mal biriktirmekten kanmak, dini ve dnyev her konuda yardmlamaktr. 2235

6. SEFER Sefer, ziyaret maksadyla yaplan yolculuk ve seyahat anlamnda kullanlan bir kavramdr.2236 Tasavvufta madd ve manev olmak zere iki trl sefer vardr.2237 Manev sefere seyr u slk denirken; eitli amalar iin deiik belde ve lkelerin gezilmesine ise madd sefer ,2238 denmitir. Biz sefer bal altnda madd seferi inceleyeceiz. Manev seferi ise seyr u slk2239 bal altnda iledik. Sefer konusunda mutasavvflar farkl dncelere sahiptir. Bir ksm slklarnn banda seferi tercih ederken, bir ksm ise slklarnn sonunda sefere kmay uygun grrler. Bir ksm hi sefere ihtiya gstermezken dier bir ksm da daim sefer halini tercih etmilerdir.

2235 Shreverd, Avrif, vr.141a. 2236 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 326; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 412 ; bn Manzr, Lisan, c.IV, ss. 367-70; Tehnev, Kef, c. I., s. 655; el-Crcn, et-Tarft, s.158; el-Frzbd, elKmusul-Muht, ss.518-9;el-Mnv, et-Tevfk, s.406;Sud, el -Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 580-3;Ayn, Mehmet Ali, Tasavvuf Tarihi, ss. 104-5; Enver Fuad Eb Azzm, Mucemul-Mustalihtus-Sfyye, Lbnan 1993, s.99; Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 794; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.433; Kn, Istlhts-Sfiyye, s. 119. A., Slk Mad. C. XI., s. 231; 2237 Kueyr, er-Risle, s. 289. 2238 Serrc, el-Lma, s. 161; Kn, Mucem, s.122; Nakibendiyyede on bir esastan biride sefer der vatandr. Kelimt- Kudsiyye denilen ve son tanesini kim tarafndan belirlendii belli olmayan ancak dier sekiz tanesi Abdlhlik-i Gucdevn tarafndan belirlenen Nakiliin on bir ess unlaradr: H der-dem, Nazar ber-kadem, Sefer der -vatan, Halvet der-encmen, Yd kerd, Bz ked, Nigh dat, Yd dat, Vukf -i zamn, Vukf -i kalb ve Vukf -i aded. Bu kavramlar hakknda bilgi iin bkz. Saf, Ali b. Hseyin, Reaht - Aynl-hayt, sad.: Necip Fzl Ksakrek, stanbul, stanbul, trs., ss. 24-33; Ylmaz, H. Kmil, Tasavvuf ve Tarkatlar, ss. 256 -259; Necdet, Tosun, Baheddn Nakbend, ss. 335-338. 2239 nsan dima hlden hle gei ve bir nevi yolculuk hlindedir. Bu meyanda insann ilk yaratltan son varaca yere kadar alt aamal bir sefer yapt kabul edilir: 1. Topraktan kurtulu, 2. Babadan anne rahmine nutfenin seferi, 3. Rahimden dnyaya ocuun seferi, 4. Dnyadan kabre, 5. Kabirden mahere, 6. Maherden cennet veya ceheneme. Bkz. el-Makdis, Hallur-Rumz, s. 90.

514

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Seferin amalarn , sefer syesinde bir eyler renip ilim elde etmek, eyh aramak ve sdk ihvn bulmak, alkanlklardan, hoa giden eylerden uzaklamak, nefsin ince hile ve tuzaklarn meydana karmak, eskiye it ibretli eserleri grmek, unutulmay, gzden uzak olmay tercih ederek halkn gsterecei hsn-i kabule olan tutkuyu kalbten skp atmak eklinde sralayan2240 Shreverd, bunlarn ksaca izahlarn yapmaktadr. Grld zere sefere madd sefer denmesinin sebebi, madd faydalar ve dnyev menfaatler elde etme ye matuf bir seyahat olmasndan kaynaklanmamaktadr. Bu ekildeki tanmlama sfnin maddeten bir ehirden baka bir ehre gitmesi, gezmesi anlamnda kullanlmaktadr. Seferin amac babo bir ekilde nefsin arzu ve istekleri dorultusunda lakayt bir halde gezip tozmak da deildir. Bu tamamen belli kurallara bal bilinli bir davran ve cidd bir ameliyedir.2241 Yukarda da naklettiimiz gibi seferin amac, nefsin gizli hastalklarnn tedav edilmesi, yeni eyhler ve ihvan aranp bulunmas, ilim ve amelin artrlmas, tarih mekanlarn ibret nazaryla grlmesidir. Shreverdnin sefere kmada ilk ama olarak sayd ilim renmenin Hazreti Peygamber (s.) tarafndan tevik edildiini biliyoruz. Nitekim Cbir b. Abdullah, Abdulah b. neysin Raslullah (s.)den rivyet ettiini duyduu bir hads-i erfi renmek zere, Medineden kalkp bir aylk bir yolculuktan sonra Msra gitmitir. Rivyet edilen hads-i erif u melde idi: lim renmek kastyla evinden kan kimse, evine dnnceye kadar Allah yolundadr. 2242

2240 Shreverd, Avrif , vr.37a-41a. 2241 Sefer konusu hakknda geni bilgi iin bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-AdbisSfyyeti, s. 48-52; Sefere kmak ve slamn yayl hakknda bkz: Dosay, Kenjetay, lmi Akademik ve Aratrma Dergisi Tasavvuf, Yesevilik Kltr ve lm Ataizm, Ankara 2000, y., 1, sy., 3, s. 178. 2242 Tirmiz, lim, 3; bn Mace, Cihad, 13.

515

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Konuyla ilgili olarak Tevbe Sresindeki sihn2243 tabirinin seyahat edenler eklinde tefsir edildiini de syleyen Shreverd, Hazreti ie (r.)in rivyet ettii u hadis-i erifi de nakleder: Raslullah (s.)in yle buyurduunu iittim: All ah Tel bana vahyetti ki, ilim renmek hususunda bir yola giren kimseye ben de cennetin yolunu kolaylatrrm.2244 Grld zere sefere kan bir kimse, bunu, bilmediklerini renmek, farkl bak alar kazanmak iin yapmaya niyet etmelidir.2245 zellikle iletiim vastalarnn gnmzde olduu gibi gelimi olmadn dndmzde, ilim iin mutlaka alimlerin yanna gitmenin gereklilii ortaya kmaktadr. Zaten hadis ilminin tedvin dneminde bu i iin mrlerini adayan muhaddisler, ilim iin seyahat edenlerin balca rneini olutururlar. Sfler de manev hal sahibi btn alimlerini bulmak ve onlarn ilimlerinden istifade etmek iin sefere kmlardr. Shreverd, seferin bir dier amacnn da eyh aramak ve sdk ihvn bulmak olduunu syler. nk slih ve sdklarla yaplan her grme, mrdin hlinde inkif salar. diyen Shreverd, ehlullahn szlerinin tesiri kadar halleri ve nazarlarnn da etkili olduundan hareketle, sefere kan bir kimsenin byle ehlullah bulup halleriyle hallenmeye, szlerini bellemeye ve nazarlarndan nasip almaya almasnn gerekli olduu fikrindedir. Riclullhn lfzlar ve szleri kadar, nazarlar ve hlleri de

messirdir.diyerek bu konuya aklk getiren Shreverd, sdk makamna ermi sddk, sdk kimselerle sz ve kl lisnndan ok, fiil ve hl lisnyla konuur. Sdk mrd, sddkn vridatnda, halvet ve celvetinde, kelm ve sktundaki tasarruflara

2243 Tevbe, 112. 2244 Tirmiz, lim, 4; bn Mace, Mukaddime, 22. 2245 Sefer ve sefere k amalar hakknda bkz: Yetik, smail Ankaravi, ss. 160 -3.

516

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bakacak olursa nazar tarkyla istifde etmi olur. Bu bak, hl ve fiilleri mlhaza sretiyle istifde salar. 2246 demektedir. Grld zere, ehlullahn insanlara halleriyle hitap ettiinin altn izen Shreverd, onlar ziyaret eden kimselerin, ehlullahn hallerine dikkat etmelerini ve bu hallerden faydalanmalarn salk vermektedir. Nazarn fayd as konusuna aklk getiren Shreverd, ehlullahn, sdk bir mrde nazar ettiinde nr- basretleri, sliki hsn-i istidat shibi yapar; Allah Telnn evhib-i sbhnsine lyk hle getirir. Bu mnevi al-veri syesinde sadk mrdin sevgisi, ermi velinin gnlne derek ona basiret ve muhabbet nazaryla bak, ona gzel bir hal kazandrarak ho bir tesir icr eder, demektedir. Anlalaca zere, nazarn, muhabbet al veriine vasta olduunu ve karlkl bu etkileimin, slikin nefs tesirlerden kurtulmasna ve eyhin gnl aleminden ald feyz ve nurlar sayesinde, ruh tekamlnde mesafe kat etmesine yardmc olacan syleyebiliriz. Bu konu ile alakal olarak kendi eyhinden bir hatrasn2247 da anlatan Shreverd, eyhinin, Minda Mescidl-Hayfin etrafnda insanlarn yzlerine bakarak dolarken, kendisine insanlarn yzlerine neden bakt sorulduunda u cevab verdiini nakleder: Allahn yle kullar vardr ki, nazar kldklar kimseye sadet ve hafiflik kazandrrlar. Ben byle bir ini aryorum. Nefsin bildii, gvendii ve dayand eyleri ortadan kaldrarak dostlardan, ehl u iylden ve vatandan uzaklamann acln nefse tattrmann da2248 seferin bir dier amac olduunu syleyen Shreverd, sevdiklerinden ve alkanlklarndan

2246 Shreverd, Avrif, vr.37b. 2247 Shreverd, Avrif, vr.37b. 2248 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 59; Ayr. bkz: Uluda, Sleyman, Gurbet, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss. 201.

517

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Allah indindeki ecrini dnerek, uzaklap sabreden kimsenin byk bir fazilete nil olacan bildirir.2249 Kiinin karakter yaplanmasnda alkanlklardan uzak kalmann nemli bir yeri vardr. Tekdze ve monoton bir hayatn kiiyi farkl bak alarndan mahrum brakabileceinden hareketle, seferin insan bu tekdzelikten kurtarabileceini dnebiliriz. Her ey elinin altnda, rahata alm olan bir kimsenin fikr ve amel bir gelime gstermesi pek mmkn deildir. Seferin zorluklar ve karlalacak meakkatler, onun daha nce iddia halinde bulunan szlerinin hale gemesinde imtihan rol stlenecektir. Bu anlamda sefere kan kii, zorluklar, kendisini gelitirecek bir frsat olarak deerlendirmelidir. Nefsin ince hile ve tuzaklarn meydana karmak; iddi ve saplantlarn ortaya koymak da seferin amalarndandr.2250 nk sefer olmadan bu gereklerin ortaya kmas hemen hemen imknszdr. Sefere, sefer denilmesinin sebebi, huy ve ahlk ortaya karmasdr. Shreverd, tasavvufun nefse ait hazlar terkten ibaret olduu eklindeki tanmdan hareketle seferin de nefse ait hazlar terk etmede etkili bir yntem olduunu dnr. Sefere kan kii ister istemez alkn olduu nefs rahat ve hazlardan uzak kalacak ve bu sayede de nefsiyle mcadelede kuvvet bulmu olacaktr. Gerek sefer ehli, hsn-i niyyetle lleri ve sahralar geip mesfeler kat ederek, nefsinin holanmamasna ramen, dnya czibelerine aldanmadan Allah

2249 Shreverd, Avrif, vr.37b; a.m., Vasiyet, vr.16b. 2250 Shreverd, Avrif, vr.38a; Nefsini alaltman iin sefere k. Zira Peygamber (s.) yle buyurmutur: Sefere kn ki shhat bulasnz , ganimet bulasnz. a.m., Vasiyet, vr.16b.

518

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Telye doru koandr.2251 diyerek bu hususu izah eden Shreverd, seferin nafile namaz oru ve Teheccd kadar etkili bir yntem olduunu da szlerine ekler. Grld zere kii, nefsinin hazlarn terk ettii zaman, nfilelere devamla kazanaca yumuakl bu syede de kazanabilir. Shreverd seferin, nefsin tuyan ve isynn temizlemede etkili bir metot olduu hususuna, tabaklamann deriyi pis deri hviyetinden temiz elbise hviyetine sokmasn rnek gsterir.2252 Shreverd, seferin amalarndan biri olarak da tarih mekanlarn ibret nazaryla grlmesini saymaktadr. Tefekkr ve tasavvura konu olacak eylere nazar etmek, dalar, yerleri ve insanlarn ayak bast blgeleri inceden inceye incelemek, cemdtin tesbihine kulak vermek, etrafndaki varlklarn lisn- hl ile sylediklerini anlamaya almak2253 seferin bir dier amacdr. Grld zere sefer, babo ve anlamsz bir gezme-tozma deil, ibretle bir nazar ve grg sahibi olma amacn tayan bilinli bir eylemdir. bretli eserlerin ve iretlerin grlmesiyle yakaza halinin tzeleneceini ve gezip grlen yerlerin ibretle mtalaasnn Hakkn kudret ve azametlerinin delil ve ahitlerini oaltacan ifade eden Shreverd, bu konuya delil olarak da Biz onlara ufuklarda ve kendi nefislerinde yetlerimizi gstereceiz ki, Kurnn gerek olduu onlara iyice belli olsun.2254 yet-i kerimesini serdeder. D dnyaya ait olan ibretli manzaralarn tefekkr edilmesine vesile olan sefer, bu anlamda Kurnn Hakk katndan inmi bir gerek olduunu ortaya koyacak bir ameliyedir.

2251 Shreverd, Avrif, vr.38a. 2252 Shreverd, Avrif, vr.38a. 2253 Shreverd, Avrif, vr.38a. 2254 Fussilet, 53.

519

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Seferin amalar sadedinde Shreverd, unutulmay, gzden uzak olmay tercih ederek halkn gsterecei hsn-i kable olan tutkuyu kalbten skp atmay da
2255

sayar. Hal sahibi bir sfnin halk arasnda hret bulmasnn, hemen hemen

kanlmaz bir durum olduunu, bunun ise sfye byk zarar vereceinden hareketle, sfnin seferi ihtiyar ederek baka beldelere gitmesinin onu bu tehlikeden kurtaracan kaydeden Shreverd, hsn-i hl shibi olan mrdin, nefsinin halkn ikbline gvenme tehlikesine dmesinden emin olamayacan syler. Nefis ve eytan, insan halkn hsn-i kabulnden skun buluncaya kadar kandrmaya ve bunun esbbn hazrlamaya devam ederler. Hatta bazen kuvvetlerini artrarak onu bu hususta yapmack davranlara da sevk edebilirler. Bu makam ayaklarn en ok kayd tehlikeli bir makamdr. Grlecei zere Shreverd, nefsin bu hilesinin sfyi ok zor bir durumda brakacan ve bu halden kurtulmann aresinin de ancak sefer olabileceini dnmektedir.2256 Allah Tel sdk bir mrde byle bir ibtil verdiinde bunun idrkn da baheder. Ve onu inyet-i ilhiyesiyle sefere zorlar.2257 diyerek seferin gerekliliini ifade eder. Bylece mrd, tandklarndan ve kendisine inyet-i ilhiyye ald yerden uzaklar, sefere karak Allah Tel ile ba baa kalr. Shreverd, bu dncelerle sefere karak, seferin gerekli tm dbna2258 riyet eden kiinin elde edecei makam ise u ekilde izah eder: kapsnn

2255 Shreverd, Vasiyet, vr.16b. 2256 Benzer dnceyi Slem de tar. Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 48. 2257 Shreverd, Avrif, vr.38b. 2258 Seferin db ile alakal olarak bkz; Kueyr, er -Risle, s. 291.

520

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Allah Tel, hl-i bidyetinde ilerini salamlatrarak sefere ynelen, ibret duygusundan nasbini, ilimden ihtiyac kadar hissesini alan; slihlerle birlikte olmaktan gerekli istifdeyi salayan, mttakilere nazar ederek kalbine onlarn hli nakolunan, i dnyas mukarrebnun marifet kokularyla kokulanan, ehlullahn nazar- himmetiyle korunan, nefsinin ahvline vakf olarak onun kt ahlkndan ve gizli isteklerinden sefer edip uzaklaan, halkn deer vermemesine aldrmayan sadk mrdi, Ms (a.s.) kssassnda Sizden korkunca aranzdan katm, sonra Rabbim bana hikmet verdi ve beni peygamberlerden biri yapt. buyurarak haber verildii gibi, dim galip klp, malp olmama makamna yerletirir ve saysz nimetleriyle perverde klar, mttakiler iin tbi olunacak bir nder, mminler iin hidyet veslesi bir rehber yapar.2259 Grld zere sefer nefsin tezkiyesinde, ilim ve amelin artrlmasnda,2260 salihler ve sadklarla beraber olup onlardan istifade edilmesinde, ibretli yerlerin ve hallerin tefekkrle mtalaasnda nemli bir ilev grmekte ve sfyi nafile ibadet ve taatlarla eriemeyecei bir ok hayrlara ulatrmaktadr. Shreverd Hazretleri, slkunun banda seferi tercih etmenin amacn bu ekilde izah ederken, halinin sonunda seferi tercih edenlerin amalarn da u ekilde aklamtr. Ona gre balangta kendisine hayr tavsiye eden kamil bir eyhe intisab eden bir derviin bu eyhinin sohbetini brakarak sefere kmas doru deildir.2261 Bu dervi, halini olgunlatrdktan sonra, gittii beldelere sohbetiyle bereketler ihsan edecek bir kamil olunca seferi tercih etmesi daha gzeldir.

2259 Shreverd, Avrif, vr.39a. 2260 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 59. 2261 Shreverd, Vasiyet, vr.16b.

521

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Mrd, hl-i bidyetinde iini salam tutup sohbete iltizamla, gereini yerine getirerek hl denizinden kana kana ier, riclullah derecesine ular, kalbinden b- hayat emeleri fkrr ve nefsi sadet memba olursa, yerkrenin her ktasndaki en uzak blgelerden sdk ihvnn gsnden taan nefes-i Rahmnn kokularn alr, fkn her yann sratle dolar. Allah Tel bylelerini insanlarn faydas iin memleketlere sefere sevk eder. Byleleri hllerindeki czibe ile sadakat ehline yol gsterir, kalb arazisine felh tohumlar ekerler. Sohbetlerinin bereketiyle salh ehlinin says artar.2262 Anlaldna gre Shreverd, seferi, iin balangcnda sohbetini dinleyerek faydalanaca bir eyhten mahrum olan kiiye tavsiye eder. O, sohbetini dinleyecei byle bir eyhi bulunan bir kimsenin ise, eyhinin sohbetini dinlemesinin, onun iin seferden daha faydal olacan ifade etmektedir. Bu ekilde riclullah derecesine ulam, kalbinden b- hayat emeleri fkran ve nefsi sadet menba olmu bir sfnin, Allah tarafndan insanlarn fayd as iin memleketlere sefere sevk edileceini ve bu hallere sahip sfnin de hllerindeki czibe ile sadakat ehline yol gsterip, kalb arazisine felh tohumlar ekeceklerini ve sohbetlerinin bereketiyle salh ehlinin saysnn artacan syleyebiliriz. Shreverd, sefere ihtiyac olmayan sflerden de bahseder. Mrd balangta gerekli artlarla sbit-kadem olursa Cenb- Hakkn inyetine mahzar olur ve bylece seferi gerektirmeyen makamda bulunur. Hl-i nihyeti ise devaml srette istikrar zere olmaktr, ki bu makam sulehnn cem olunduu makamdr.2263 diyerek bu makamdaki sfleri tantr.

2262 Shreverd, Avrif, vr.39a. 2263 Shreverd, Avrif, vr.39b.

522

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Seferden hasl olacak derecelere, sefere kmadan ulam sf iin seferin anlamsz olacan ifade eden Shreverd, unlar syler: Halvethnesinde hayat suyunu bulann karanlklarda ne ii var? hdu esnsnda semvatn katlar gznn nne serilen kimseye semvt gz ucuyla seyretmesi ne salar? Basret gzyle kinatn muhtelif yerlerini grebilen lde dolamaktan ne fayda elde edebilir? Ftratndaki zellik syesinde lem-i ervhta kurtulua ermi olana bir hayalden ibret olan grntlerin okluu ne fayda salayabilir?2264 Bir slikin bu makama ermesinde sadk bir eyhten alaca feyzin neminin altn izen Shreverd, mrdin, hcetini Allaha arz ederse, Allahn onu sddk kullar cihetine sevk edeceini, bu sretle de onlarn ltif hli ve gzel szlerinin onu teyid edeceini, nazarlarnn onu yetitireceini, mnevi hllerinin ona tesir edeceini, sohbetlerinin onun kemlini artracan ifade eder. Byle hl shibi birinin nrunun tesiri, kintn srn ve deiik hdiselerini seyretmeye bedeldir.2265 diyerek bu imkana sahip olan bir sfnin sefere ihtiyacnn kalmadna iaret eder. Shreverd, seferin, yorgunluk, klfet, karklk ve pe pee g elen musbet ve felketlerden hli olmadn bu yzden zayf ve mukavemeti az olanlarn bilinle bu glklere kar koymas ve bu tehlikeleri gslemesinin zor olduunu ve seferin bu tr zorluklarna ancak mukavemeti iyi olan kimseler dayanabileceini syleyerek, mrdin, ktl emretmekle mruf olan nefsinin yolunu keserek btn seyre devam ettii; hatt bu sretle nefsinin tehlikeli makamlarn kat ettii, kt ahlk

2264 Shreverd, Avrif, vr.39b. 2265 Shreverd, Avrif, vr.39b.

523

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

gzel ahlk ile deitirdii, sdk ve ihls ile taraf - lhyyeye erdii zaman hazarda seferden daha ok istifde edeceini kaydeder. 2266 Seferin, nefsin hastalklarnn tehis ve tedavisinde oynad byk role dikkatlerimizi eken Shreverd, bununla birlikte nefsin seferden gizli bir zevk alabileceinin ve sfyi asl yapmas gereken mhim ilerden alkoyarak onu avare gezen bir hale de2267 drebileceini syleyerek seferin tehlikeli ynlerine de iaret eder. Dervi nefsin skntlarndan kurtulmann yolunu bazen sahrlara, ba ve bahelere kmakta bulur. Bu ekilde salanan ferahl k, zararl olur. Kii o anda her ne kadar kalbini ho hissederse de bu holuun sebebi, nefsin ferahldr. Nefsin arzularna ulamasnn verdii geniliktir. Sahrya ve tenezzhe kmak sretiyle heva ve isteklerine kolayca erimesidir. Nefis rahata erdike kalbe zulmeder, onun hevsyla ilgili eylere tevik ederek asl vazifesinden alkor. 2268 Grld zere slikin, nefsini cidd bir murakabe altnda tutmas gerekmektedir. Sefere gidi niyetini salamlatrmal ve asla vazifelerini ihmal sretiyle nefsi n oyununa gelmemelidir.2269 Nefsin gizli havtrndan olan geziptozma ile sahih niyetle klan sefer arasndaki fark iyi anlamaldr. Bu anlamda kalbin sahraya karak deil, aksine nefisten uzak kalarak rahat ve sknete ereceini dnr. Seferi tercih eden mrdin hl shibi olmaya almas ve niyetini bu istikmette tashih etmesi gerekir. Niyetin nefs ibelerinden korunabilmesi ancak iyi bir ilim, salam bir takva ve dnyaya kar gerek bir zhd anlayna sahip olmakla
2266 Shreverd, Avrif, vr.39b. 2267 Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 59, 62, 65. 2268 Shreverd, Avrif, vr.40a;a.m., Vasiyet, vr.16b. 2269 Bu anlamda seferin db iin bkz: Slem, Tisatl-Ktb, Cevmil-Adbis-Sfyyeti, s. 4852.

524

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mmkndr. Nefsinin gizli hevsna kaplan ve zhd yolunu aratrmayan kimse tashih-i niyete kadir olamaz. Onu sefere nefsn duygular dvet eder de o, nefsin bu dvetini Hakkn dveti zanneder.2270 Anlald zere, sefere kan sfnin niyetinin salam olmas gerekir. Niyetin tashihi iin de iyi bir ilim, salam bir takva ve gerek bir zhd gereklidir. Bu ekilde nefsin kt hallerinden kurtulamayan kimsenin sefere karken niyetinin salam olmas ok zordur. Byle bir kimse, nefsin davetini Hakkn daveti zannedebilir. Shreverd, sefere k ve dn dbn da genie aklar. Onun amac, dneminde yaayan mrdlerine tasavvuf dbna dair bir eser yazmak olduu iin Avrifl -Maarif adl kitabnda db konularna geni yer vermitir. Maddeler halinde sefere k ve seferden dn dbn yazan Shreverd, sefere kmak isteyen bir derviin, nce istihare namaz klmasn salk verir.2271 Bu tr hayrl ilerde snnete uyularak istihare yaplmas ok mhimdir. Raslullah (s.)in, bir kimsenin tek bana yolcua kmasn

yasaklamasndan2272 hareketle sfnin bir arkada ve yolda aramasnn gerekli olduunu kaydeden Shreverd, sfnin kendisine dini meselelerde yolda ve seferinde arkada olacak birisini aratrmasn mstehab olarak niteler.2273 Bu yzden, nce yolda sonra yol denilmitir. Ancak nefsinin fetinden haberdr olan bir sfnin, basiretinden dolay yalnzl tercih etmesinin mahzrlu olmadn istisna bir durum olarak szlerine ekler.

2270 Shreverd, Avrif, vr.40a; a.m., Vasiyet, vr.16b. 2271 Shreverd, Avrif, vr.40b. 2272 bn Hanbel, II, 91,: Kr. Bhari, Cihd, 135; bn Mce, Edeb, 45. 2273 Shreverd, Avrif , vr.42a.

525

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yolcularn saylar e varan bir cemaat olmalar halinde ilerinden birini emir semeleri gerekir. Nitekim hadis-i erifte: kii bir yolculua ktnz zaman iinizden birini emir yapnz.2274 buyurulmutur.2275 Grld zere Shreverd, seferin dbn anlatt bu blmde tamamen snnet-i seniyyeyi n plana karmakta ve snnete aykr olacak bir durumu kesinlikle sz konusu bile etmemektedir. Tasavvufun db da zaten snnet-i seniyyenin en hassas bir ekilde en ince noktalara kadar tatbik edilmesidir. Shreverd, sefere niyet eden bir sfnin ihvanyla vedalamas ve onlara dua etmesinin de seferin dbndan olduunu kaydeder.2276 Peygamberimiz (s.)in de veda ettiini ve veda ederken de dua ettiini ifade ederek bu konu ile alakal olarak aadaki rivyeti delil olarak gsterir. Rasl-i Ekrem (s.)den gelen bir baka rivyette o, bir adama ved ederken yle buyurmutu: Allah seni takv ile rzklandrsn, gnahlarn balasn ve dima hayra kar getirsin.2277 Enes b. Mlik (r.)n rivyet ettii Raslullah (s.) konaklad hibir evden en az iki rekat namaz klmadka ayrlmazd.2278 hadisinden hareketle Shreverd, Sefer olan sfnin, uranlan veya mola verilen yerden en az iki rekt namaz klmadan ayrlmamasnn ve bu esnda yle du etmesinin seferin dbndan olduunu dnr.2279

2274 Ebu Dvd, Cihd, 80, 2275 Shreverd, Avrif, vr.42a. 2276 Shreverd, Avrif, vr.42b. 2277 Tirmizi, Deavat, 44; Darimi, stizn, 41. 2278 Hkim, Enes b. Malikten sahih senetle rivyet etmitir. 2279 Shreverd, Avrif, vr.42b.

526

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sf, bu esnada, Rabbim, beni takv ile rzklandr, gnahlarm bala ve beni daima hayrla karlatr.2280 diyerek dua etmelidir. Yine snnet-i seniyyenin bir tatbiki olarak binee bindii zaman u ekilde dua etmek de seferin dbndandr: Lyk olmadmz halde bunu bize msahhr klan Allah tesbih ederim.2281 Allaha tevekkl ederim. Kuvvet ve kudret, azamet ve ycelik Allahndr. Allahm binekte tayan Sensin, her ite yardmcmz da Sen!
2282

Shreverd, seferin dbndan olmak zere yolculua sabah erkenden ve zellikle perembe gn kmay da sayar.2283 Bu konuya delil olarak da Kab bin Mlik (r.) hadisini nakleder. Kb b. Mlik yle rivyet ediyor: Raslullah (s.)in perembenin dndaki gnlerde sefere kt pek ndirdir. Bir yere bir seriyye gndermek istedii zaman da gndzn erken saatlerinde gnderirdi.2284 Yolcunun uymas gereken dbdan biri de temizliktir. Bunu temin etmek zere de sfnin matara, ip, ine, ayna, tarak ve makas gibi gerekli malzemeyi yanna almasn gerekli gren Shreverd, yolculuk esnasnda as tamann da dbdan olduunu syler. Shreverd Hazretleri, sfnin tekkeden k dbn ok gzel bir ekilde ve ayrntsna inerek tarif eder.2285 Dneminde bir ksm tasavvuf erbabnn bu dba byk nem atfettiklerinin farknda olan Shreverd, bu db ayrntlaryla

2280 Tirmizi, Deavat, 44; Darimi, stizn, 41; Shreverd, Avrif, vr.42b. 2281 Ez-Zuhruf , 13. 2282 Kr. Ebu Dvud, Cihad, 74: Tirmizi, Deavat, 49; bn Hanbel, II/144; Shreverd, Avrif, vr.43a. 2283 Shreverd, Avrif, vr.43a. 2284 Eb Dvud, Cihd, 77: Drimi, Siyer, 3. 2285 Shreverd, rd, vr. 42a vd.

527

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

anlattktan sonra bu kadar abartlmasnn da pek doru olmayacan da ifadeden ekinmez. Sefer gn sabahleyin erkenden tekkeden karken iki rekat namaz klmak sfiyyenin zhiri dabndadr. Dervi, iki rekat namazdan sonra tekkeden kar, ayakkabsn evirir, tozunu silkeler. nce sa paasn, sonra sol paasn svar, beline Miybend denilen kuan eker, ayakkab torbasn eline alr ve tozunu silkeler, ayakkablarn giymeyi arzulad yere kadar gelir. Seccdesini yere iki kat yayar, ayakkablarn birbirine srter. Ayakkablarn sol eline, torbay sa eline alr. Ayakkablar sol eliyle torbann dip tarafna gelecek ekilde kor. Sonra seccdenin zerine oturur ve mestini sol eliyle evirir ve tozunu silkeler ve sadan balayarak giyer. Mest ve ayakkab cinsinden hibir ey brakmadan yerine yerletirir. Sonra ellerini ykayarak, yzn yola kacak hale getirir ve orada bulunanlara veda edip ayrlr. Tekke dna karak su kabn tamak isteyene; as ve ibriini gtrmeyi arz edene mni olmaz. Kendisini yolcu edenlere veda ettikten sonra, su kabn sa elini kaldrarak omzuna takar. Sol elini sa koltuunun altndan kararak su kabn sol tarafna balar. Sa omuzu bo kalr, sadece su kabnn ba sa tarafta bulunur. Yolculuu esnasnda iyi bir mevkie ulat, ya da ihvandan bir grup veya sfyyeden bir eyh kendisini karlad zaman srtndaki su kabn zer, oraya yerleip bir sre ikamet eder, onlarla grr ve selamlar. Oradan ayrlnca su kabn yeniden balar, tekke veya benzeri bir konaa yaklanca su kabn tekrar zer ve onu sol koltuunun altnda tar, as ve ibrii de sol elinde tutar. 2286 Grld zere sfnin tekkeden k annda bir seramoni havas ve edas iinde gerekleen bu davran normlar aslnda her iin bir dzen ve tertip zere

2286 Shreverd, Avrif, 17. bab, s. 178.

528

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

yaplmasn hedefleyen tasavvuf dncenin disipliner olan yapsna gzel bir rnektir. Sfyyenin bu trden db yerine getirmesinin istenmesi, onlar disiplini bir yaantya altrlmasnn temrinleridir. Fert plannda ciddi, dzenli ve tertipli bir insann, toplumla ve zelde Rabbi ile ilikisinde de bu disiplinden faydalanaca beklenir. Btn bunlarla beraber Shreverd, bu trden dbn, Horasan ve Cebel sflerinin seip benimsedii kaideler olduunu ve Irak, am ve Marib (Kuzey Afrika) sflerinin ekserisinin bunlara riyet etmediklerini bu sebeple de derviler arasnda bu kaidelere riyet hususunda bir mcdelenin varlndan bahseder.2287 Bir taraf, bu kaidelerin eriatn bir gereklilii olmadn syleyerek bu db reddederken, dier taraf ise bunlarn tasavvuf byklerin koyduu ve benimsedii eriatn reddetmedii gzel uygulamalar olduunu savunur. Bu kaideler uymayanlar ise sfliin dbn mahrum olarak nitelerler. Shreverd, her zaman ki hakem edasyla iki taraf nda hakl ynlerini ve yanllarn gstererek aray bulmaya alr. Her iki taifenin de birbirlerinin grn reddetmek hususunda ar gittiklerini syleyen Shreverd, Bu hususta gerek lye gre bu kaidelere baml kalanlar reddolunamaz; nk bunlar eriata aykr eyler deildir ve gzel bir edebden ibarettir. diyerek bu kaideleri savunanlar destekler ancak bunu byle kabul etmeyenlerin grnn de bunlarn eriatn gerekli kld eyler olmadndan hareketle bsbtn reddolunamayacan da ifade eder.

2287 Shreverd, Avrif, vr.43b.

529

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Horasan ve Cebel dervilerinin ekserisi bu kaidelere riyette mbalaa ediyor ve ii ifrata vardryorlar. Irak, am ve Marib lkeleri dervilerinin ou da bu kaideleri ihlal ederek ii tefrit snrna zorluyorlar. Halbuki en mnsibi, eriatn reddettiini reddetmek, onun reddetmediini reddetmeyip kabul etmektir.

Davranlarnda mnker ve meru olan ihlal eden bir tavr bulunmadka ihvan mzurdur. demektedir. 2288 Bu konudaki tavr aslnda tm db iin geerlidir. Shreverd, zahir dbn gzetilerek esas manann gzden karlmasnn ve iin tamamen bir sembol ve ekiller btn haline getirilmesinin karsndadr. Ancak yaplan her ite de bir tertip ve dzen olmas ve bu tertibin de eriata aykr olmayan bir usulde belirlenmi db kaideleriyle gereklemesinin gerekli olduunu dnr. Sfiyyenin ileri gelenlerinin setii bu zahire mteallik kaidelere bal kalanlar ayplanp knanamaz. nk bu kaideler meyhn koyduu kurallardr. Onlarn bu konudaki niyetleri, davranlarn belli bir edeb ve azimete bal olarak yapmak ve mrdleri, manasz hareket etmemeleri iin zel surette her ynden bamllk altna sokmaktr. Dervilerden herhangi bir suretle bu kaideleri ihlal eden, vcip ve mendp olan eyleri ihlal etmedike ayplanamaz. nk Raslullah (s.)in ashab, sflerin balandklar kaidelerin ouna bal deillerdir. Baz gen dervilerin niyeti nazar- itibara almadan, bu kaidelere bal kalarak vridata ermeyi istemeleri, yanl bir yoldur.2289 Shreverd, seferden dnme dbn da genie aklamtr.2290 Biz de ksaca maddeler halinde bu kaideleri nakletmek istiyoruz:

2288 Shreverd, Avrif, vr.43b. 2289 Shreverd, Avrif, vr.44b. 2290 Shreverd, rd, vr. 42a vd.

530

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

1- Dervi, sefere karken seferin meakkatinden Allaha snd gibi, seferden dnerken de ikmetin meakkatinden Hakk Tel hazretlerine snmaldr. Bu konuda Allahm seferin meakattinden; seferden kt bir ekilde dnmekten oluk-ocuumu ve malm fen bir hlde bulmaktan sana snrm.2291 eklinde dua etmelidir.2292 2-Dervi ikmet edecei yere, ykseke bir yerden bakarak orann llerine ve dirilerine iaretle selam verir. Kurndan baz yetler okuyarak llere ve dirilere balar ve tekbir getirir. 2293 3-Dervi beldesini grdnde: Allahm, burasn bizim iin rzk ve karar mahalli kl. diye du eder.2294 4-Derviin de sefer dnnde gusletmes i muvafk olur. 2295 5-Dervi, ehre girince mescitlerden birinde iki rekat namaz klarak ie balar. Bu namaz, eer beldenin en byk camiinde klnrsa phesiz daha efdal olur. Tekkeler derviler iin ev mesabesindedir. Bu yzden dervi de mescitten sonra tekkeye gider.2296 6-Dervi tekkeye girdiinde mestlerini karaca yere geer, nce ayakta iken belinin ban zer, sonra sol kolundan sol eliyle torbay karr, sa eliyle torbann azn aar ve sol eliyle tekkede giyecei ayakkablarn karp yere koyar. Sonra belinden kard kuak vs. torbann iine atar. nce sol, sonra sa mestini

2291 Mslim, Hacc. 425 427; Ebu Davud, Cihad, 72; Tirmizi, Dua, 41. 2292 Shreverd, Avrif, vr.44a. 2293 Shreverd, Avrif, vr.44a.. Nitekim Rasulullah (s.)in gaza veya hac dn ykseke yerlerde defa tekbir ald ve: Allahtan baka tanr yoktur. Onun orta yoktur. Mlk Onundur, Hamd Onadr. O her eye kadirdir. Biz Rabbmza tevbe ediyoruz, kulluk ediyoruz, secde ve hamd ediyoruz. Allah vadinde durdu ve kulunu muzaffer kld, tek bana btn ordular datt. eklinde du ettii rivyet olunmaktadr. Buhari, Umre, 12, Deavat, 52: Muslim, Hacc, 428; Ebu Davud, Menasik, 34, 56; Tirmizi, Hacc, 104: bn Mace, Menasik, 84. 2294 Shreverd, Avrif, vr.44a. 2295 Shreverd, Avrif, vr.44a. 2296 Shreverd, Avrif, vr.44b.

531

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kartp ayayla, tekkede giyecei ayakkablarnn zerine basar. Eer abdestli ise mestlerini kardktan sonra ayaklarnn tozunu ve kirini ykar. Seccadenin zerine basnca soldan balayarak seccadesini toplar ve drd seccade ile ayan siler. Sonra kbleye ynelir ve iki rekat namaz klar. Selam verince ayayla seccadesinin secde mahalline basmamaya dikkat eder.2297 7-Dervi ihvanna selam verince onlarla kucaklar.2298 8-Seferden dnen dervi, ihvn ile musfaha eder. 2299 9-Yoldan gelen derviin tekkede bulunanlara hakk- kudm olarak bir eyler ikram etmesi de dbdandr.2300 10-Sflerin yoldan gelenin ikindi vaktinden sonra tekkeye girmesini istememeleri, yine snnete ittibalarndandr.2301 11-Derviin, seferden dnp yerine yerletikten sonra kendisinden konumas istenmedike konumaya balamamas da dbtandr. gn sre ile hi kimse ile grmeden beklemesi gzel olur. Bundan maksat, seferin meakkat ve

yorgunluunun zerinden gitmesi, gnlnn heyet-i asliyesine dnmesidir.2302 12-Dervi, bir eyh veya ihvann ziyaret ettii zaman izin almadan yanlarndan ayrlmamaldr.2303

2297 Shreverd, Avrif, vr.44b. 2298 Shreverd, Avrif, vr.45a. Nitekim Cbir b. Abdullah (r.)dan yle rivyet olunmutur. Cfer (r.) Habeistandan geldii zaman Raslullah (s.) onu kucaklam; yni munaka etmitir. Buhri, Edeb, 143; Tirmizi, stizan, 32. 2299 Shreverd, Avrif, vr.45a. Nitekim Aleyhissalat vesselam Efendimiz: Mmin in, mmin kardeini pmesi musfahadr . buyurmutur. el-Mehamili, Emlide ve Msnedl- Firdevste Enesden sahih senedle rivyet etmitir. 2300 Shreverd, Avrif, vr.45b. 2301 Shreverd, Avrif, vr.45b. Cbir (r.)den rivyete gre Raslullah (s.) yle buyurmutur: Sizden biriniz seferden dndnde oluk ocuunun yanna gece vakti gitmesin. Mslim, mre, 56; Dihlev, slam Dnce Rehberi, c.II, s. 500. 2302 Shreverd, Avrif, vr.46a. 2303 Shreverd, Avrif, vr.46a.

532

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

13-Tekkede yaayan dervi, kendisinden ileride olan dervi, eyh veya halifeleri n izni olmadka, tekkeden ayrlmaz ve onlarn reyini almadan kendi bana bir ie kalkmaz.2304 Grld zere Shreverd Hazretleri en ince ayrntsna varncaya kadar db konularn izah etmektedir. Bu ise bize onun konulara derin vukufiyetini gstermesi yannda dnemin tasavvuf hayatnn canll konusunda da bir k tutmaktadr. Sefer, slikin benlik geliiminde alkanlklarnda uzak kalarak kendisini olgunlatrmasna ynelik bir uygulamadr. yine o sefer sayesinde insanlarn vg ve tevecchnden kendisini kurtararak riya tehlikesini bertaraf etmi olacaktr. letiim vastalarnn gnmzdeki geliiminin mevcut olmad devirlerde slik bu seferleri sayesinde ilmini ve kltrn arracak ve kendisini gelitirme imkanlarna kavuabilecektir.

7. RBAT Tasavvuf dnce, tekaml srecinde bir takm messelerin de ortaya kmasna kaynaklk etmitir. Tasavvuf terminolojisinin ve literatrnn tekili sreci tasavvuf dncenin kendine has mekanlarnn da ortaya kt bir sretir. Tekke ve zaviyeler tasavvuf dncenin meydana getirdii bu

mekanlardan/messeselerden olduu gibi ribatlar da bunlardandr. 2305

2304 Shreverd, Avrif, vr.46b. 2305 lk Ribatn kuruluu ile ilgili bilgi iin; Wheatley, Paul, The Places Where Men Pray Together: Cities in Islamic Lands, Seventh Through the Tenth Centuries, University of Chicago Pres, Chicago 2000, s.169; Uluda, Sleyman, Hankah, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, ss. 42-3; Ayrca bkz: Kazc, Ziya, slam Messeseleri Tarihi, ss. 206-7.

533

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Szlkte ribat, balamak, gzetlemek manalarna gelir. 2306 Shreverd, ribatlar ve ribatlardaki tasavvuf hayattan genie bahseder. Dneminde nemli grevleri deruhte eden bu messeselere ve iinde yaayan dervilere yol gsterici bilgiler verir. Ribatlarn tarihi sre iinde geliimiyle ilgili olarak; Ribatn asl, atlarn baland yer idi.2307 Sonralar ardndan gelecek tehlikelere kar, iindekileri korumak iin yaplan hudut boylarndaki tekkelere ribat denmitir.2308 diyerek ribatlarn aslnda iine atlarn baland allar olduunu, fakat daha sonraki dnemlerde dardan gelebilecek dman saldrlarna kar snr boylarnda karakol grevi yapan, iinde mcahid ve dervilerin bulunduu tekkelere bu adn verildiini sylemektedir.2309 Shreverd, bu hususu u ekilde aklar: Ribatlarda koruma grevinde bulunan mcahid, dervileri arkasndan gelecek tehlikelerden korur. Ribatlarda yaayarak kendisini Allaha itaat ve ibadete adayan dervi, hem evreyi gzetlemesi hem de duas ile evresindeki beldeleri ve halk musibetlerden korur. 2310

2306 er-Rz, Muhtrus-Shh, s. 267; er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 338; bn Manzr, Lisan, c.VII, ss. 302-3;Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 760-3; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.323;Okudan, Rifat, nsan Bir nsiyak olarak Rabta, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 202. 2307 Shreverd, Nbetl-Beyn, vr. 76b. 2308 Shreverd,Avrif, vr.32b. 2309 Berkey, Jonathan P., The Formation of Islam: Religion and Society in the Near East, 600 -1800, Cambridge University Press 2002, s. 240; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.139; Akar, Mustafa, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Son Dnem Tekke Mecmualarnd an Yeilzade Mehmet Salih Efendinin Rehber -i Tekyas, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s. 132; Bu tr tekkelerde etrafndan gelen hastalara tedavi yardm da yaplrd. Ylmaz, H. Kamil, Beyym , TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 99; Yldrm, Nuran, Miskinler Tekkesi, TDVA, stanbul 2005, c.XXX, ss. 185-6. 2310 Shreverd,Avrif, vr.32b; Ayrca ribatlarn ilevi iin; Wheatley, The Places, s.53; Grabar, Oleg, Muqarnas: An Annual on Islamic Art and Architecture, Fernandes, Leonor, The Foundation of Baybars al-Jashankir Brill Academic Publishers, Leiden 1988, c. IV, ss.21-42.

534

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere Ribat snr boylarnda bir nev karakol grevi yapmakta ve evredeki Mslman beldeler iin gvenlii salamaktadr.2311 Shreverd, ribatlarn teekkln ise u ekilde izah eder: bidler ve zhidler, toplantlarn kendilerine mnen zarar verdiini grnce tek bana yaama yolunu tercih ettiler. Nefislerinin ilahla zenerek kendilerini istedii tarafa ynlendirmeye ve lzumsuz konularla ilgilendirmeye altnn farkna varnca, kurtuluu yalnzlkta ve toplum dnda yaamakta buldular. Sfler ise amellerinin kuvveti, hallerinin salaml ve yukarda belirtilen olumsuz etkilerin kendilerinden sklp alnmas sebebiyle toplum iinde bulunmaya, onlarla birlikte evlerde, seccadeler zerinde toplanmaya karar verdiler. 2312 Grld zere sflerin yalnz yaamak ve toplum dna kmamak eklinde bir yaanty benimsemediklerini, bunun sebebinin de amellerinin kuvveti ve hallerinin salaml olduunu dnen Shreverd, abidlerle zhidlerin buna g yetiremeyip uzlete ekildiklerini kaydetmektedir. Yine o, sflerin, tekkelerde ve ribatlarda bir araya gelerek kendilerini ibadete adadklarn ifade etmektedir. 2313 Shreverd, ribat kavramn aklamak iin, baz yet-i kerimelerin tefsirlerine Avrif adl kitabnda yer verir. (Bu kandil) birtakm evlerdedir ki, Allah (o evlerin) ycelmesine ve ilerinde isminin anlmasna izin vermitir. Orada sabah akam O'nu (yle kimseler) tesbih eder ki; Onlar, ne ticaret ne de al-veriin kendilerini Allah' anmaktan, namaz

2311 Kazc, Ziya, slam Messeseleri Tarihi, ss. 211-2. 2312 Shreverd,Avrif, vr.33b; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.139. 2313 Ribatlarn bu ilevinin yorumu iin; Renard, John, Seven Doors to Islam: Spirituality and the Religious Life of Muslims, University of Califor nia Press, Los Angeles-London 1996, s. 210.; AbunNasr, Jamil M., A History of the Maghrib in the Islamic Period , Cambridge University Press, 1987, s.22.

535

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

klmaktan ve zekt vermekten alkoyamad insanlardr. Onlar, kalblerin ve gzlerin allak bullak olduu bir gnden korkarlar. 2314 Shreverd, Nur sresindeki bu yet-i kerimelerde geen byt (evler) kelimesini, sradan evleri deil, iinde zikretmek iin toplanm insanlarn bulunduu evler olarak aklamtr. Bununla birlikte Shreverd, ribat kavramnn Kurnda tasavvuf termino loji anlamnda yer almadnn da farkndadr. l-i mran Sresinin iki yznc yetindeki rabit kelimesinin anlamyla ilgili olarak u nakilde bulunur: Davud bin Salih, Eb Seleme bin Abdurrahmann kendisine yle dediini rivyet etmitir: Ey kardeimin olu, l-i mran sresinin iki yznc yetinin indirili sebebini biliyor musun? diye bana sordu. Ben de hayr dedim. O yle devam etti: Hz. Peygamber (s.) zamannda atlarn baland ve iinde binicilerin nbet tuttuu bir sava olmad. Buradaki rabit nun manas, bir namazn ardndan dierini gzetleyiniz. Ribat, nefs ile savamak; ribatlarda ikamet eden dervi (murabt)2315 ise, nefsini gzetim altnda bulundurarak devaml onunla mcahede eden demektir.2316 Bu konuyla ilgili olarak Shreverd, u hadis-i erifi de nakleder: Eb Hreyre (r.) anlatyor: Raslullah (s.) buyurdular ki: Allahn hatalar silmeye ve dereceleri ykseltmeye vesile kld eyleri size sylemeyeyim mi?Evet ey Allahn Resl, syleyin! dediler. Bunun zerine Efendimiz (s.) de: Zahmetine

2314 Nur, 36-37. 2315 Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 950. 2316 Shreverd,Avrif, vr.33a; a.m., Nbetl -Beyn, vr. 32a.

536

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ramen abdesti tam almak, mescitlere giderken admlar oaltmak, (Bir namazdan sonra dier) namaz beklemek. te bu ribttr, ite bu ribttr. te bu ribttr. 2317 Grld zere hadis-i erifte ribat, namazdan sonra dier namaz gzetlemek anlamnda tarif edilmitir. Tasavvuf anlamda ribat kavram Kurnda ve hadislerde yer almamaktadr. Shreverd, ribatlarda yaayan dervilerin zelliklerinden de bahseder. Ribatlarda yaayan dervilerde bulunmas gereken artlar u ekilde sayar: Mahlukatla olan ilgi ve alakay keserek azaltmak, Hakk ile olan alaka kapsn aarak onunla meguliyeti oaltmak, Cenb- Hakkn kefaleti ile yetinerek rzk iin almay terk etmek, kiinin kendisini ve nefsini msiv ile hemhal olmaktan alkoymas, ehvetlerden, hev ve hevesten kanmak ve trl alkanlklarn yerine, gecesini gndzne katarak ibadetleri ikame etmek. Btn megalesini, vaktini gaflet ve nisyandan korumak, evradna devam etmek, namazlarn aralarna gaflet sokmadan birb iri ardndan beklemek ki, ancak bu artlara riyetle hakiki mcahid ve murabt olabilir.2318 Grld zere saylan bu artlar, ribattaki dervilerin karakter geliimini salamay hedeflerken, bir yandan da bu dnyann geici ve fani olmasndan hareketle ahiret iin hazrlk yapma dncesinin canl bir rneini oluturmaktadr. Btn megalesini zikir, fikir ve ibadet taata ayrarak bir yaam srmek murabt olmann art olarak grlmektedir. Onlarn zelliklerinden biri de Onlar, ne ticaret ne de al-veriin kendilerini Allah' anmaktan, namaz klmaktan ve zekt vermekten alkoyamad

2317 Mslim, Tahret 41; Muvatta, Sefer 55; Tirmizi, Tahret 39; Nesi, Tahret 106; Shreverd,Avrif, vr.33b. 2318 Shreverd,Avrif, vr.33b.

537

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

insanlardr.2319 yet-i kerimesi kapsamnda yaamalardr. nk onlar varlklarn tekkelerinde ibadete adam, her eyden ilgilerini keserek yalnz Cenb- Hakka ynelmi, bu davranlarnn mkafat olarak da Allahn dnyay ayaklarna serdii kimselerdir.2320 Ribattaki derviler toplantlarnda btnlarn danklktan kurtarr; toplar, nefislerini de kontrol ve kayt altna alrlar. nk onlardan biri dieri zerinde murakabe edici bir gz gibidir. Ne zaman aralarndaki bir kimsede tefrika zuhur etse onu knar ve bundan vazgeirirler,2321 diyen Shreverd, birlikte yaama kurallarnn sk skya uyguland ribatlarda kargaa, kavga ve geimsizlie asla yer olmadn ve insanlk icab byle bir durum meydana gelecek olursa hemen bertaraf edildiini kaydeder. Ribat yaamn2322 aktarmas asndan krgnlk zuhurunda yaplacak ilemin nasl olduunu anlatan u anekdot ilgintir: Kardeinden ikyet eden bir dervi, eyhe yada hadime geldii zaman, ona den grev ikisini de azarlamaktr. Suluya ve kardeine hakszlk edene: Neden byle yaptn? Niin kardeine hakszlk ettin? ikyet edene de: lediin su nedir ki Allah sana kardeini musallat kld ve dostun senin stne geldi? Kardeine rfk ve yumuaklkla, onun nefsine, kalbinle karlk versen, ftvvetin ve sohbetin gerektirdii davran gstersen olmaz myd? der. Bylece her ikisini de hesaba ekmi olur. Bunlardan her biri ayr ayr sulu ve cemiyet dairesinden km

2319 Nur, 37 2320 Shreverd,Avrif, vr.32b. 2321 Shreverd,Avrif, vr.35b. 2322 Ribat db ile ilgili olarak bkz: Kurnaz, Cemal- Tatc, Mustafa- eltik, Halil, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf Trk Edebiyatnda Miyar Gelenei inde Yiitba Ahmet emseddin Marmaravnin Hurde-i Tarikat, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, ss. 56-63.

538

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

demektir. eyh onlar bu davran ile cemiyete tekrar dndrr. Derviler kusurlarndan dolay istifar eder, bu yolda asla srar etmezler. 2323 Grld zere ribatta sk bir kontrol ve gzetim vardr. Kesinlikle hibir ey rasgele deildir. Her ey bir plan ve program iinde yrmektedir. Shreverd, ribatlarda yaayan dervilerle, ashab- suffe arasnda

benzerlikler2324 bulunduunu dnr. Bu benzerlikleri ribatlarda yaayan dervilerin hallerinin salahna bir delil olarak kabul eder. Kardelerine kar daima iyi muamele zerine yaamann, suffe ashabnn zellii olduunu bu zellikleriyle dervilerin de Ashab- suffeye benzediklerini kaydeder. Kin ve dmanln kalblerde dnya sevgisinin varlndan

kaynaklandn belirten Shreverd, ashab- suffenin dnya sevgisini kalblerinden skp attklarn ve bu hali elde etmeleri sebebiyle de kin ve dmanlktan arndklarn ifade eder. Suffe ashabnn ekip bimeye ve st samaya nem vermediklerini ve dnyay bir kenara ittiklerini ifade ederek dervilerin de bu zelliklere sahip olduunu kaydeder.2325 Ebu Zrnn, Ebu Talhadan rivyet ettii bir habere gre, sf ve murabtlar, u zellikleri ile de suffe ehline benzemektedir. Nitekim Medineye gelen bir adam, eer tand varsa onun, deilse suffe ehlinin yanna iner ve orada kalrd. Hz. Talha: Ben de kendilerine has ribatta yaayan suffelilerin yanna inenlerdendim. Onlar birbiriyle benzer ekilde yaayan, ayn gaye ve ayn maksat iin alan kimselerdi. diyerek onlarn hayatn tantmaktadr.2326

2323 Shreverd,Avrif, vr.35b. 2324 Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.138. mevzu bahs olan benzerlikler iin bkz: Ylmaz, H. Kamil, Tasavvuf Adan Ashab - Suffe,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 7, Ankara 2001, ss. 17-24. 2325 Shreverd,Avrif, vr.33b. 2326 Shreverd,Avrif, vr.33b.

539

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Onun iinde (mescid-i drar) asla namaz klma! lk gnden takv zerine kurulan mescit (Kuba Mescidi) iinde namaz klman elbette daha dorudur. Onda temizlenmeyi seven adamlar vardr. Allah da ok temizlenenleri sever. 2327 yetinin tefsirinde Ashab- kiramn temizlik hassasiyetinden bahsedildiinden hareketle dervilerin de bu zellie sahip olma bakmndan Ashab- kirama benzediklerini kaydeden Shreverd, bu ve benzeri edeplerin ribatlarda yaayan dervilerin devaml sretle ifa ettikleri grevl erden olduunu syler. Ashab- Kiramn temizlikteki hassasiyetlerini gsteren bu yetteki zellik ve benzerleri, ribatlarda yaayan sflerin birbirlerine kar devaml yaptklar grev ve edeplerdendir.2328 Ashab- Kiramn takva zerinde yardmlamalarn da anlatan Shreverd, bu ynleriyle de dervilerin Ashab- Kirama benzerliklerini izah eder. Ehli suffe de byle yapyor, birr ve takva zerinde yardmlayor, din meseleler iin toplanyor ve kardelerini mallar ve bedenleri ile destekliyorlard.2329 Ribatlarda yaamann faydalarn anlatan Shreverd, nefsin tek bana yaama ve serbeste hareket etme gibi zekliklerinin ancak birlikte yaamak ve karlkl kontrol mekanizmasn altrmak sretiyle tedavi edilebileceini veya en azndan dizginlenebileceini u ekilde ifade eder: Zaviyelerde eyhlere bakmak ve onlarla birlikte bulunmak, nefsin sahibini ard ve sevdii uyku, istirahat, tek bana serbeste hareket etmek gibi eylere bakmaktan daha hayrldr. Nefslerin, bamszla ve serbeste hareket etmeye kar ayr bir arzusu vardr. Bu sebeple, cemaat evlerindeki kaidelerle genler zerinde nefsin hakimiyet sahas daraltlr. Gzlerin ona evrilmesi, zerinde davranlarn
2327 Tevbe, 108. 2328 Shreverd,Avrif, vr.33b. 2329 Shreverd,Avrif, vr.34b.

540

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

kontrol eden baklarn oalmas ile genler, cemaat iinde murakabe altna alnr ve terbiye edilir. Byle bir terbiye usul ancak, cemaat evlerinde toplanarak vakitlerini muhafaza, nefislerini dizginleme ve hislerini korumaya nem veren, cemaat evlerindeki ribat toplantlarnda gerekleebilir. 2330 Shreverd, ribat yaamndan bahsederken hizmet2331 ve hizmetiler2332 konusunu da izah eder. Ribatlardaki hizmet; bakalarna kar iyi davranmann ve hizmet etmenin lezzetini almam, ribatlara ilk defa giren acemi ve mbted mrdlerin yapaca itir.2333 diyen Shreverd, ibadetinin hizmet olmas ve gzel hizmeti ile ehlullahn kalblerini kendine ekebilmesi iin bylelerine ncelikle dervilere hizmet etmelerinin emredileceini ve bu hizmetle mrdin, yukarda anlatlan bereketlere sahip olabilecei gibi, ibadetle megul olan kardelerine yardm etmekle bu yardmn sevabna da nail olmu olacan syler. Ribata giren ve samimi olarak seyr slk isteyen gen, Allaha ibadet ve taatla megul olan ehlullaha hizmet ettii takdirde onlarn kazand sevaba ortak olmu olur. Sflerin sahip olduu yce halleri elde etmeye ehil olmasa bile buna ehliyetli olan kiilere hizmet etmi olur. Onun Allaha yaknlk kazanm kiilere hizmet etmesi, Allahn kendisini, kendisinin de Allah sevmesinin

alametlerindendir.2334

2330 Shreverd,Avrif, vr.33b. Ylmaz, Tasavvuf Adan Ashab- Suffe,s. 23. 2331 Hizmet kavram iin bkz: Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 733; Cebeciolu, Ethem, Seyyid Burhaneddinin Baz Kurn yetlerine Getirdii ar Yorumlar-I, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y.1, sy.2, s. 19. 2332 Uluda, Sleyman, Hdim, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 23-4. 2333 Shreverd,Avrif, vr.34a;Hizmet, Bektalikte, tarikat n usullerinden birisi olarak karmza kar.Hac Bekta Veli, Maklt, s. 60. 2334 Shreverd,Avrif, vr.34a.

541

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere kiinin yksek makamlara ehil olmasa bile o makamlarda amel edenlere hizmet ettii iin ayn ecri alacaklarn2335 ve bunun alametinin de Allah sevmek ve Allahn da kendisini sevmesi olduunu kaydeder. nk Allahn bir kimseyi sevmesinin alameti ehlullahn o kimseyi sevmesidir.2336 Sfler, bakalarnn kendilerine hizmet etmesini istemez, yabanclarla (ayr)2337 har-neir olmay da sevmezler. nk sfleri sevmedii halde aralarnda kalmak zorunda kalan kimse, onlara bakarken, faydadan daha ok zarara urayabilir. Sfler de bir insandr. nsan olmalar sebebiyle onlardan da baz davranlar zuhur edebilir. Kendilerinden olmad ve onlar sevmedii halde aralarnda bulunmak zorunda kalan yabanc kimse ise, sflerin gayelerini bilmedii iin onlarn bu tabi hareketlerini knayabilir. Bunun iin sfler hizmetlerinde yabanc birini istihdam etmek istemezler. Onlarn byle dnmeleri ve kendilerine yabanc birinin hizmet etmesini istememeleri mahlukata efkat noktasndandr. Kendilerini dier mslmanlardan stn grmeleri yada onlara kar gurur taslamalarndan deildir.2338 Anlalaca zere, hizmet konusunda dervilerin kendilerinden olmayann hizmetini istemediklerini de nakleden Shreverd, bunun sebebi olarak da dervilerin de bir insan olduunu ve onlarn da hasbel-beeriyye baz kusurlu hallerinin olabileceini, kendilerinden olmayan kimsenin bu durumlara vakf olmasnn ise o kiiyi ehlullahtan soutabileceini gsterir. Hizmetin gayesi ise, hizmet edenin dervilere hizmetten nasiplenmesi ve edep kazanmaya almasdr. Sfler ve eyhleri genleri baboluktan korumak iin
2335 Uluda, Sleyman, Hdim, TDVA, stanbul 1997, c. XV, s. 24. 2336 Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, s.141; Ribattaki Hizmet anlay iin bkz: Ylmaz, H. Kamil, Tasavvuf Adan Ashab- Suffe, s. 22. 2337 Uluda, Sleyman, Ayr, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 482. 2338 Shreverd,Avrif, vr.34a.

542

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

dervilere hizmet etmekle grevlendirirler. Onlardan her birinin muameleden ve dervilere hizmetten almalar gereken bir nasibi vardr.2339 diyerek bu hususu aklar. Ribat malndan yemenin de belli kurallar vardr. Herkes istedii gibi Ribat malndan yiyemez. Kendisini Hakk ile meguliyete veremeyen derviin ribat malndan yemesi doru deildir. Kendi kazandndan yer. nk ribatlardaki yemek Allah ile megalelerini kamil manada if eden derviler iindir. 2340 Grld zere Shreverd, Hakk ile meguliyete kendisini tam olarak veremeyen derviin bile Ribat malndan yemesinin yanl olduunu ifade etmektedir. Bu durumun bir istisnas olarak dervilere hizmet edenlerin bu hizmetlerinin bir creti eklinde dnerek ribatn eyhinin byle kimselere yemee msaade edebileceini ifade eder. Ancak tarikat iyi bilen, sohbetinden istifade edilen ve ird ile doru yol bulunan eyhin siyaset ve ribat idare anlay bu art deitirebilir. eyh vaktini btnyle Hakka veremeyen dervilerin doyurulmasn ve ribat malndan yemelerini uygun grebilir. Bu konuda eyhin tasarrufu ancak basiretle olur. eyh yle dnebilir. Bu tip kimseleri dervilere hizmete ynelik ilerin yaplmas niyeti ile istihdam ve onlar dervilere hizmetle megul edebilir. Bylece onlar da emeklerinin karln yemi olurlar.2341 Kazanma gcnden mahrum, bir i yapamayacak kadar zayf ve gsz olan yal ihtiyarlar, ribat yemeklerinden yeme konusunda mazurdur. Ancak genler, eliaya i yapacak durumda olanlar mazur deildir. Bu hkm sfler arasnda mutlak
2339 Shreverd,Avrif, vr.36b. 2340 Shreverd,Avrif, vr.36b. 2341 Shreverd,Avrif, vr.36b.

543

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

olarak benimsenmi bir arttr.2342 diyen Shreverd, yemek yeme hususunun ok ciddi kurallara balandn da ifade etmektedir. Netice itibariyle ribatlar dnemin tarikat yaamnda nemli bir role sahip messeselerdir. Seluklu ve Osmanl ribatlar bu ilk devir ribatlarnn var olu

gayesinde neet etmilerdir. Tasavvuf tarihimizi aratranlarn ribatlar konusunu grmezlikten gelemeyecei izahtan varestedir.

8. HIRKA Hrka, Arapa bir kelime olup bez anlamndadr. Tarikat cihazlarndan biri de hrkadr. n ak, yakasz, kollu olan genie bir giysidir. 2343 Tasavvuf hayat tercih eden mrid, sadece Allahn belli isimlerini zikr etmekle kalmaz, ayn zamanda sosyal evresi ve gnlk yaant tarzndaki deiiklikler ile i dnysndaki yaplanma/yenilenme ve d grnyle yeni bir hayatn yolunu tutar. Sflerin d grnlerini ortaya koyan hrka ve tc, kendi irdelerinden soyunarak eyhin irdesine teslim olmay sembolize eder.2344 Eskiden derviler kazancnn helal yoldan olduuna inandklar kiilerden bez paralar alrlar, bunlar birbirine dikip hrka yaparlard. Buna yamal anlamnda olmak zere murakka denirdi. 2345 Baz sflere gre, hrkadaki h hayete, r rzya, kaf kahr- nefse, he ise hidyete dellet eder. 2346 Hrka, sfliin sembol olarak grlr. 2347
2342 Shreverd,Avrif, vr.36b. 2343 bn Manzr, Lisan, c.X, ss. 73-7; el-Crcn, et-Tarft, s.132; Kn, Mucem, s.178; Komisyon, el-Mucemul-Vast, s.229; Cebeciolu, TTDS, s.352. 2344 Kara, Tasavvuf ve Tarkatlar Tarihi , s. 267; Ate, Sleyman, slam Tasavvufu, ss. 129-133; Baz, brahim, Abdlehad Nr ve Tasavvuf Anlay, Baslmam Doktora Tezi, s.63; Arberry, A. J., Tasavvuf, Mslman Mistiklere Toplu Bak, s. 81. 2345 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 60-1;Cebeciolu, TTDS, s.353.

544

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd de hrkay u ekilde anlamlandrr: Hrka giymek, eyh ile mrid arasnda bir balant kurmak; mridin, nefsi ile kendisi arasnda eyhinin hakemliini kabul etmesi ve eyhine ait bir elbise ile nefsinde hakimiyet tesis etmesi demektir. 2348 Hrka, mridin eyhine ballnn bir ifadesi ve sembol olarak anlam kazanmtr.2349 Bylece kendisini eyhinin iradesine terk ederek, onun grne teslim olur, btn tasarruflarn, onun tavsiyesi dorultusunda gerekletirir. Ayn zamanda bu, bir biat2350 ve intisab merasimi ile Hz. Peygamber (s.)in biat snnetini ihya ve Rasulullah (s.)in ve Cenab- Hakkn tasarrufuna raz o lmann bir ifadesi olarak deerlendirilir. Shreverd, mridin hrka giyerek, temsl olarak eyhini, nefsi ile kendisi arasnda hakem olarak kabul ettiini ifade eder.2351 Shreverdye gre, hrka giyen slik, eyhinin kendi zerindeki tasarruf hakkn kabul eder ve ilerini eyhine tefviz eder.2352

2346 Kufral, Kasm, Hrka, A, c. V, s. 449-450; Uluda, Hrka, TDVA, c. XVII, ss. 373; Hseyin Saadettin, lm-i Tasavvuf, stanbul, 1341, ss. 47-57; Cebeciolu, TTDS, ss. 352-358. 2347 Schimmel, Tasavvufun Boyutlar , s.96,99,206; Glpnarl, Tasavvuftan Dilimize Geen Deyimler ve Ataszleri, s. 156. Ayrca Hrkann sembolik dilde hangi anlamlara geldii hakknda bkz. Torun, Ali, Trk Edebiyatnda Trke Ftvvet-nmeler, KB Yay., Ankara, 1998, s. 407-408; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, s . 60. 2348 Shreverd, Avrif, vr.29b; Benzer deerlendirme iin b kz: Nicholson, Tasavvufun Menei Problemi, s.87; Gabriel Marcel de itaat ve balanma konusunda yle demektedir: nsann fiilleri ierisinde yle bir tanesi vardr ki varolu onda kendi hrriyet ve aknln hisseder. Bu da sz vererek balanma ve akdine sadakattir. Grsoy, Kenan, Ekzistans ve Felsefe zerine Grler, Aka Yay., Ankara 1998, ss. 51-2. 2349 Uluda, Sleyman, Ahid, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 534; Dastn, Tasavvuf ve Tarikatlarla lgili Fetvalar, ss. 51-2. 2350 Trer, Osman, Biat, TDVA, stanbul 1992, c.VI, ss. 124-5. 2351 Shreverd, Avrif, vr.29b. 2352 Uluda, Sleyman, Hrka, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.373.

545

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu tasarrufun keyfiyeti ise, mridin her iinde eyhine danmas, erata muhalif olmayan her tavsiyesini emir telakki ederek yerine getirmesi ve kendisi hakknda n grlen btn vazifeleri bihakkn yerine get irmeye almasdr. Shreverd, eyh, mridin nefsinin zerindeki hakemliine ve tasarruflarna iaret olmak zere ona bir hrka giydirir. Bu, mridin ilerini mridine tefviz ve iradesini eyhine teslim etmenin bir alameti olarak kabul edilir.2353diyerek konuyu izah etmeye devam eder. Shreverd, Fetih Sresinin 10. yetini buna delil getirir: Kendisine hrka giydiren eyhin elinin, gerekte Hz. Peygamber (s.)in elinin vekili olduunu, eyhine teslim olan mridin , hakikatte Allaha ve Raslne teslim olduunu bilmesi lazmdr. Muhakkak ki sana beyat edenler ancak Allah'a beyat etmektedirler. Allah'n eli onlarn ellerinin zerindedir. Kim ahdini bozarsa, ancak kendi aleyhine bozmu olur. Kim de Allah ile olan ahdine vefa gsterirse Allah ona byk bir mkfat verecektir.
2354

Shreverd, aklama getirdii tm tasavvuf konularda olduu gibi hrka konusunu da er bir temele dayandrmak ister. Peinen kabul etmek gerekir ki hrkann tasavvuf hayattaki ekliyle dorudan uyuan bir uygulama Hz. Peygamber (s.) devrinde mevcut deildir.2355 Bu konuya delil olarak Shreverd, u hadis-i erifi ifade eder: Hz. Peygamber (s.)e zerinde krmz siyah naklar bulunan bir elbise getirildi. Kimi grrseniz bunu ona giydirin buyurdu. Efendimizin karsnda bulunan topluluk sustu. Bunun zerine Rasulullah (s.) : Ummu Halid bana gelsin

2353 Shreverd, Avrif, vr.29b. 2354 Shreverd, Avrif, vr.30a; Fetih 48/ 10. 2355 Hz. Peygamber (s.) ashabndan birine sufiyye arasnda bilinen suret zere hrka giydirmemi ve ashabndan birine byle bir ey emretmemitir.ancak veyse hrkasn hediye olarak gnderdii mervdir. Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 102-3.

546

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

diye emretti. Bir sre sonra mm-i Halid geldi. Hz. Peygamber (s.) kendi eliyle elbiseyi ona giydirdi.2356 Bu hadis-i erifi naklettikten sonra konunun uzman muhaddis bir mutasavvf olan Shreverd, bu hadis-i erifin hrka konusunda dorudan bir delil olamayacan dikkat-i nazara sunar ve unlar ekler: Zamanmzdaki eyhlerin benimsedikleri ve tespit ettikleri biimde hrka giymenin Hz. Peygamber (s.) zamannda olmad ak bir gerektir. Ancak belirli ekil ve biimde hrka giymenin eyhler tarafndan adet haline getirilmesi ve muayyen bir eklin tespiti, bunun insanlar iin faydal olduunun ihtihsan yoluyla kabul edilmesindendir.2357 Grld zere Shreverd, hrka uygulamasnn eyhler tarafndan adet haline getirildiini ve insanlar iin faydal olduu iin mustahsen olarak kabul edildii gereinin altn da izmektedir. Hrkann mantki delili olarak da Shreverd, u izah yapar: Dnyev meselelerde bir bakasnn hakemliine raz olmak caizdir. yle ise, dnyevi ilerde birisinin hakemliini kabul eden bir kimse iyi niyet ve salam bir inanla eyhine ynelen, samimi olarak terbiye edilmesini isteyen bir talibin, uhrev ilerle alakal olarak nefsi ile kendi arasnda eyhini hakem kabul etmesini ve bunun iareti olarak hrka giymesini nasl inkar edebilir. 2358 Hrkay sadece eyhin hakem olarak kabul edilmesinin bir iareti olarak dnnce, bunun mantken bir sakncasnn olmay aikardr. Hakemlik messesesi ise zaten mer olan bir husustur.

2356 Shreverd, Avrif, vr.29b. 2357 Shreverd, Avrif, vr.30a. Kbr da ayn grtedir. Ancak veyse hrkasn hediye olarak gnderdii mervdir. Uluda, Sleyman, Hrka, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.373. 2358 Shreverd, Avrif, vr.29b.

547

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Giyilen hrkann rengi ve ekli de tasavvuf ekolleri arasnda farkllklara sebep olmutur. Shreverd, hrkann mavi renkte olmas gerektiini syler. Bunun nedenini ise u gerekelerle aklar: Hrkada mavi rengin tercih edilmesi, bu rengin eyhler tarafndan benimsenmesindendir. Daha yumuak, kir gtrc ve fazla ykanmaya ihtiya gstermemesi bakmndan dervilere mavi renkli hrka giydirilmesi tercih edilmitir.2359 Tasavvuf erbabnn dnya hayatna bakyla ilgili olarak hrkann rengi konusunda yaplan u yorum da olduka ilgi ekicidir: Shreverd anlatr: Sedidddin Ebul-Fark el-Hemedninin yle anlattn iittim: Badatta Ebu Bekir e-urutnin yannda idim. zerinde kirli elbiseler bulunan bir dervi zaviyesinden karak yanmza geldi. Dier dervilerden bazlar elbiselerini niin ykamadn diye sordular. O da ey kardeim onu ykayacak bo vakit bulamadm cevabn verdi. Bu olay nakleden eyh Hemedni, o derviin, ykamak iin zaman bulamadm deyiindeki tatll ve samimiyeti hala unutamam, der. nk o, sznde olduka samimi idi. Bu yzden eyhler renkli hrkalar tercih etmiler, mridlerinin vakitlerini korumaya nem verdikleri iin dnyev ilerle mr tketmelerini istememilerdir. 2360 Bu nakilden de anlalaca zere, Shreverd, hrkann renkli olmasnn kir gtrebilecek bir hususiyet kazanmas iin tercih edilebileceini ifade etmektedir. Bu, tembellikten kaynaklanan bir durum olarak alglanmamaldr. Slik btn

2359 Shreverd, Avrif, vr.32a. 2360 Shreverd, Avrif, vr.32a.

548

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

vakitlerini Allaha ibadete adayan bir kii olmas hasebiyle vaktini amar ykama gibi ilerle zayi etmek istemez. Yine Shreverd, eyhin mridine baka bir renk ve ekilde de hrka giydirebileceini ve bunu takdir hakknn kendisinde her zaman bulunduunu ifade eder. eyh mridine baka renkte bir hrka giydirmesini uygun grrse buna kar kmaya kimsenin hakk yoktur. nk eyhlerin dnceleri iinde bulunduklar ann icap ve ihtiyalarna gre meydana gelir.2361 Bu sebeple eyhimiz yle dedi: Derviin kollar ksa hrka giymesi gerekir ki bylece daha fazla ibadet edebilsin.
2362

Hrkann kollarnn ksa olmasnn mridin daha ok ibadet edebilmesine imkan tanyaca hususunun bir gerei olarak nitelendirilmesi ilgintir. Belki de tekke ve zaviyelerdeki belirli hizmetleri grmede elbisenin ksa kollu oluu kiinin rahat hareket etmesini kolaylatrc bir unsur olabilir. Ancak bu yorum hizmetin bir nev ibadet olarak kabul edilmesi ile anlaml hale gelebilir. Shreverd, eyhin mridine defalarca hrka giydirebilecei gibi mridinin nefsi hastalklarnn tedavisi amacyla onun psikolojik yapsna uygun renk ve ekilde deiik hrkalarda seebileceini syler. eyhin mridine defalarca hrka giydirmesi ve onun ihtiyacna gre giyim ve renk konusundaki hevasn giderebilmesi iin deiik renk ve biimleri semesi caizdir.2363

2361 Shreverd, Avrif, vr.32a. 2362 Shreverd, Avrif, vr.32a. 2363 Shreverd, Avrif, vr.32a.

549

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

eyh mridine beyaz ve baka renkli bir hrka giydirirse bu durum onun iyi niyeti ve geni ilmine hamledilir.2364 Shreverd, hrka eitlerini de icra ettikleri fonksiyona nazaran ikiye ayrr.2365 1- Mridlik Hrkas2366 2- Teberrk Hrkas2367 Mridlik Hrkas: gerek mridlere giydirilen asl hrkann addr. Bu hrkann giydirildii mritten tarikatn tm artlarn gzetmesi istenir. eyhlerin mridlerine giydirmek istedikleri asl hrka mridlik hrkasdr. Mridlik hrkasn gerek mridler, teberrk hrkasn ise mrid olmayan fakat onlara benzemeye alan mteebbih mridler giyer.2368 Teberrk hrkas ise mridlere benzemek ve onlar gibi olmak isteyen kimselere giydirilir. Byle bir kimseden giydii hrkann gerektirdii sorumluluk ve artlar yerine getirmesi istenmez. Ona eriatn gsterdii snrlara sk skya bal kalmas tavsiye edilir.2369 Shreverd, teberrk hrkasnn mridlik hrkasna dnebileceini, ayn zamanda teberrk hrkasnn bile kiinin bereket ve feyze salayabileceini izah eder. Sadece kyafetle de olsa sflerle bir arada bulunan byle bir kimse onlarn bereket ve feyzlerine nail olur. Onlarn taknd edebi elde edebilir. Bu kazanlarla nail olmasn

2364 Shreverd, Avrif, vr.32a. 2365 Shreverd, rd, vr. 39b. 2366 Uluda, Sleyman, Hrka, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.373; Yetik, smail Ankarav, ss. 164-5. 2367 Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 102-3; Uluda, Sleyman, Hrka, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.373. 2368 Shreverd, Avrif, vr.31a. 2369 Shreverd, Avrif, vr.32a.

550

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

mteebbih mrid, teberrk hrkas giymek sretiyle mridlik hrkas giymeye hak kazanabilir. Teberrk hrkas, mridlik hrkas seviyesine ykselir. Teberrk hrkas her isteyene giydirilebilir. Ancak mridlik hrkasnn samimi ve sadk mridlerden bakasna yani ehil olmayanlara giydirilmesi yasaktr.2370 Shreverd, hrka giymenin faydalar hakknda da geni ve tatmin edici bilgiler verir. Hrka giymek, eyhinin btn tasarruflarnda mridin batnnda doacak pheleri ortadan kaldrr. Mrid iin ldrc bir zehir gibi deerlendirilen ve eyhinden feyz almasna mani olan itiraz engeller. 2371 Burada Shreverd, mridin, eyhinin kendisi hakkndaki vaki olan tasarruflarna kar ortaya koyabilecei itirazlarn hrka sembol sayesinde bastrlabileceini anlatmaktadr.2372 Mridin nefsinin arzu ve isteklerinin

dizginlenmesi ve terbiye edilmesi srecinde ok eitli kaynaklardan beslenen itirazlar ba gsterecektir. Bu itirazlarn temelinde mridin nefsinin terbiye edilmesi aamasnda nefsinden gelen rahatszlk ve alkanlklarn terk edilmesinden meydana gelen huzursuzluk ve nefsin serkelii yatmaktadr. Hrka giyen mrid nefsine bu hrka sebebiyle daha kolay hakim olabilecektir. Hrka giymenin bir nev iradesinin devredilmesi geldii dncesiyle nefsini ikna edecek ve eyhinin, nefsine ho gelmeyen tasarruflarna boyun eecektir. 2373 Hrkann srr udur: niyetinde samimi olan sadk talib, kendisini ve iradesini eyhine teslim ederek, onun sohbet halkasna girdii, babasnn yannda yetien ocuk gibi eyhinin evresinde bulunduu zaman eyhi onu, Allahtan ald ilmi,
2370 Shreverd, Avrif, vr.32a. 2371 Shreverd, Avrif, vr.30a. 2372 Benzer yorumlar iin bkz: zelsel, Halvette 40 Gn, ss.188-9. 2373 Uluda, Sleyman, Hrka, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.373.

551

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Cenab- Hakka olan samimi fakr, emir ve nehiyleri yaamadaki stn istikameti ile manen yetitirir. Bir dereceden dierine ykseltir. 2374 Hrka giymenin bir dier faydas olarak Shreverd, mridin eyhin evresinde bulunmas mnasebetiyle, onun eitiminden geerek manev makamlara ulaabilmesini gsterir. Gerekte mrid tarafndan giyilen hrka, eyhi ile arasnda akdedilen karlkl bir szlemenin ifadesidir. Hrka, sohbet yoluna giriin ilk basamadr. Sohbet ise asl maksattr. Mridin eyhi ile sohbet ederek bir ok hayrlar elde etmesi mmkndr.2375 eyhi ile daim beraber bulunarak eyhinin sohbetinden nasip alan mrid zamanla Hakka vasl olur. Bu sreci Shreverd, yle izah eder: Cenab- Hakkn yaknlatrmas ve ilahi bir telf ile sohbet edenler arasnda manev bir kaynama meydana gelir. Ftr temizlik ve ruh bir alakann bulunmas ile mrid ylesine eyhinin edep ve ihtiyarna brnr ki, bir noktadan sonra eyhinin iradesini de terk ederek Allahn iradesine teslimiyet noktasna ykselir. eyhinden ald ve anlad pek ok eyi Cenab- Hakktan almaya ve anlamaya balar. Btn ile anlatlan bu hayrlarn ba sohbet ve eyhlerin huzur ve meclisine devam etmektir. Hrka ise bunlarn bir balangc demektir.2376 Hrka ile mrid, Hakk ile sohbet etme alkanl kazanr. 2377 Hrka giymedeki temel ama, mridin nefsinin tezkiye edilerek

alkanlklardan kurtulmasdr. 2378

2374 Shreverd, Avrif, vr.30b. 2375 Shreverd, Avrif, vr.29b. 2376 Shreverd, Avrif, vr.29b. 2377 Shreverd, Avrif, vr.12. bab. s. 131. 2378 Shreverd, rd, vr. 39b; Ayn, slam Tasavvuf Tarihi, ss. 100-3.

552

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

te eyh mridine, nefsindeki garaz ve hevesleri krmak iin bir elbise giydirir. Bazen mridin belirli bir biim ve ekilde ya da yumuak bir elbise giymesi gerekebilir. Byle bir elbise iinde bile mridin nefsi baz hususlara alkanlk kazanabilir. te eyh mride nefsinden, adet ve heveslerinden kurtaracak bir hrka giydirir.2379 eyh biim ve ekli tespit edilmi2380 zel bir hrka ile onu, heva ve heves derdinden kurtarmaya, bylece mridi Hakkn rzas tarafna yaklatrmaya ve ynlendirmeye alr.2381 eyhi tarafndan giydirilen hrkann mritte ne gibi bir psikolojik tesir icra ettiini de anlatan Shreverd, konuyla ilgili olarak Hz. Yusufun gmleinin babas Hz. Yakubun gzlerini amas rneini de hatrlatr. Mridinin kendisine giydirdii hrka, mridin gzne, eyhin ilah inyetle mjdeler sunan ve cennet kokular tayan bir gmlek gibi gzkr. Hz. Yusufun gmlei nasl Hz. Yakubun ama gzlerini amsa, eyhin giydirdii hrka da mritte ayn tesirleri yapar. Basiret gznn almasna sebep olur. 2382 Hrkann sorumluluk isteyen bir mesele olduunun da altn izen Shreverd, bu sorumluluun nelerden mteekkil olduunu da aklar: Shreverd, eyh, hrkann artlarn yerine getireceine ve edebine riyet edeceine dair mridinden sz alr. Ona hrkann haklarn, giymenin gerektirdii sorumluluklar retir. Mrid iin eyh, ilahi isteklere ve Hz. Peygamber (s.)in rza gsterecei eylere, onun arkasndan bakt bir suret gibidir. Bunlar kendi ksr

2379 Shreverd, Avrif, vr.31a. 2380 Hrka her tarikat kolunun kendine has ekli ve rengini tar. Uluda, Sleyman, Hrka, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.374. 2381 Shreverd, Avrif, vr.31a. 2382 Shreverd, Avrif, vr.31b.

553

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bilgi ve eksik tavr ile deil, eyhin anlatt ve gsterdii ekilde deerlendirmeye alr.2383 diyerek mridin eyhinin tasarrufuna tbi olmas gerektiini izah eder. Hrka konusunu btn detaylaryla izah ettiimiz surette aklayan Shreverd, son olarak da her zaman olduu gibi bu konuda da itidalli olmay hedefleyerek , hrkann gereinden fazla bytlmemesini, amacn gzden

karlmamas gerektiini salk verir: Bununla beraber biz hrka giymeyen ve giydirmeyen eyhler, hrka giymeksizin seyr slka giren mridler grdk. Mridler tarafndan eyhlerinden byle de ilim ve edepler alnmakta, kemal kazanlmakta idi.2384 Selef-i Salihinden hrka nedir bilmeyen ve mridlerine de hrka giydirmeyen bir grup vardr. Ancak hrka giydiren eyhlerin de sahih ve samimi bir gayeleri, snnetten dayanaklar, eriattan delilleri vardr. Hrka giydirmeyen eyhlerin de bir gr ve samimi bir gayeleri vardr. Btn eyhlerin tasarruflar iyiye ve doruya yorumlanmaldr. Onlar her konuda olduu gibi hrka konusunda da salam ve sahih niyetten ayrlmamlardr.2385 diyerek itidal yolunu ve tasavvuf yolundaki gzetilmesi gereken niha amac hatrlatr. 2386 Sonu olarak tasavvuf dncesinde hrkann, teslimiyet ve balln, bununla birlikte bir sosyal yapya aidiyetin sembol olarak kullanldn ifade
2383 Shreverd, Avrif, vr.30a. 2384 Shreverd, Avrif, vr.32a; Ankarav de benzer dnceler serdeder. bkz: Yetik, smail Ankaravi, ss. 164-5. 2385 Shreverd, Avrif, vr.32a. 2386 Hrka hakknda geni bilgi iin bkz; es-Suyuti Abdurrahman b. Ebi Bekr Celaleddin, Zikr Sanati's-Suyuti fi Lbsi'l -Hrka ve Telkin, Beyazt Devlet Ktphanesi, Beyazd, 7936, 59b-65a vr.;Abdulvehhab b. Ahmed b. Ali et-Tilimani el-Misri e-arani, el-Kavl'l-Mubin li-Delil Lbsi'lHrka ve't-Telkin, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi, 1684,16 0b-163b vr.;bn Arabi, Muhammed b. Ali b. Muhammed Muhyiddin Ebu Abdullah,.Nasub'l-Hrka, Beyazt Devlet Ktphanesi / Veliyddin Efendi, 1821, 6 vr.; Abdlkadir b. Muhammed Said el-Grani, Risale fi Nisbeti'l-Hrka ve's-Senedat, Sleymaniye Ktphanesi, Air Efendi, 160,2 vr. ;Ebu Bekir b. Abdullah el-Adeni el-Aydarusi, Risale fi Hrkati's -Sofiyye, Sleymaniye Ktphanesi, Murad Buhari, 314, 5583 vr.;Eb'l-Cenab Ahmed b. mer el-Hayvaki Necmddin el-Kbra, Kitab't-Turuk fi Ma'rifeti'l Hrka, Sleymaniye Ktphanesi, ehid Ali Paa, 2800, 63-70 vr.

554

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

edebiliriz. Giyilen hrka, sliki eyhine ballk hususunda devaml surette tevik etmekte ve bu zahir benzeyi zamanla ahlaki ve amel benzeyii meydana getirmektedir.

9. EVLLK Tasavvuf erbab arasnda tartlan konularn biri de evliliktir.2387 Bu tartmada evlenmenin fayda ve sakncalar mevzu- bahs olduu gibi, evliliin vakti ve artlar konusu da tartma konusu olmutur. Mutasavvflardan bir ksm evliliin madd ve manev sorumluluundan ekindikleri iin bundan uzak durmular ve uzak durmay tavsiye etmilerdir.2388 Dier bir ksm ise bekarln fitnelerinden bahsederek evlilii tevik etmilerdir. 2389 Gazl (.505/1111), cimnn insan neslinin devam iin bir sebep olduunu ve nikahn amacnn da oyun ve elence deil, ocuk edinmek ve zinadan korunmak olduunu ifade eder. 2390 Shreverd de bu konudaki tartmalar geni bir biimde ele alarak tahlil etmi ve neticede kendi dncesini kaydetmitir. imdi biz bu tartmalar ksaca aktaracak ve mutasavvfa arasnda konuya nasl bakldn ortaya koymaya alacaz.

2387 bn Manzr, Lisan, c.II, ss. 291-2. 2388 Ankarav, Minhcl-Fukara, s. 186. 2389 Hac Bekta Veli, evlilii gerekli grenlerdendir. O, evlenmeyi eriatn bir emri olarak izah eder. Hac Bekta Veli, Makalt, s.41; Karaman, Hayreddin, Gnlk Hayatmzda Haramlar ve Helaller, Nesil Yay., stanbul 1987, s. 110. 2390 Gazl, Mericl-Kuds, s. 73; Hatipolu, Haydar, slamda Evlilik ve Muta, Ta-Ha Yay., Ankara 1999, ss.7-14.

555

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, evliliin sebebinin nefsin ateini sndrmek olduunu ifade eder. Sadk mrdler nikah yolunu gz kapal deil basiretle seerler. Onlarn nikahtan maksatlar nefsin ateini sndrmektir. 2391 Grld zere evlilik ftratn bir gerei olarak ele alnmaktadr. Nefs, istek ve arzularn tamam olarak tanmlannca, bu istek ve arzularn karlanmas da ftratn bir gerei haline gelmektedir.2392 Bu anlamda evlilik ftratn 2393 bir gerei olarak karmza kmaktadr. Ftr olan bedensel arzu ve isteklerin yakc bir etkisi vardr. Nefsin tabiat da budur. Bundan dolay evlilik nefsin ateini sndrmek iin bir vesile olarak grlmtr. Evliliin sebebi konusuna daha bir derinlik katan Shreverd, manev ynden olgunlua ermi kimselerin ve rsuh sahibi alimlerin ise baka bir takm zel sebepleri bulunduunu kaydetmektedir. Mnev olgunlua ermi sflerin ve ilimde rsuh kesb etmi alimlerin de evlenmelerinin kendilerine gre zel sebepleri vardr. nk bylelerinin nefisleri uzun mcahede, murakabe ve riyazetten sonra itminna ermi kalbleri seknet bulmutur.2394 Anlalaca zere evliliin nefsin ateini sndrmek sebebiyle dnlmesi genel bir sebep olarak zikredilmitir.2395 nk manen makamlar kat etmi sflerin

2391 Shreverd, Avrif, vr.54b. 2392 Dihlev, slam Dnce Rehberi, c.II, s. 314. 2393 Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, ss. 883; Derin Sleyman, Tasavvufi Yolda lerlemeye Bir Engel Olmas Asndan Evliliin Reddi ve Mnev Evlilik, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Anka ra 2001, y.2, sy.6, s. 211. 2394 Shreverd, Avrif, vr.54b; Hkelekli, Hayati, Cinsiyet, TDVA., stanbul 1993, c.VIII, ss. 21 4; a.m., Ftrat, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 47-8. 2395 Kurtub, el-Camiu li Ahkamil-Kurn, c. III, s. 414.

556

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ve derin alimlerin bundan farkl olarak bir takm kendilerine has sebepleri bulunmaktadr.2396 Bu makama erimi sflerin evlilii nefsin ateini sndrmekten te bir ama iin dndklerini ifade eden Shreverd, konuyu u ekilde izah eder: Sflerden biri yle der: Kalblerin istekli ve isteksiz olduu zamanlar vardr. steksiz olduu zamanlar yumuaklkla canlandrlr. Ar istekli olduu zaman, elest bezmindeki ahdine dndrlr. Bylece ok az dndaki kalbler daima istekli halde kalr. Kalblerin istekli halde devam ancak nefislerin itminn ve kalb ile ekimeden alkonmas, nefislerin kalblere saldrmasnn terki ile olur. Nefisler itminna erip hafif -mereplik, Hakktan uzaklama ve danklktan kurtularak istikrar kazannca haklar oalr. Belki haklardan hazz duyar hale gelir. nk hakk yerine getirmede itaat, hakkn almada bir genilik vardr. 2397 Anlalaca zere kalblerin zikrullaha istekli olmalar iin nefsin itminn ve bu suretle kalb ile ekimeden alkonulmas gerekli grlmektedir. Nefsler itminna erince kalblere saldramayacak ve bu sayede kalbler daima zikre istekli halde bulunacaklardr. Manev olgunlua ermi sflerin evlilii tercihi ite bu sebepledir. Buradan hareketle zikredilen sebeplerin arasnda temel bir fark ortaya kmaktadr. Birinci sebepte nefsin errinden ekinildii iin evlilik dnlrken, ikinci sebepte ise nefsin kalb ile anlamas ve bu sayede de zikrullah iin kalbe yardmc olmas gndemdedir. Bu saydklarmz, sfiyye ilminin inceliklerindendir. Onlar, nefse hazlarn tattrmak iin mubah olan nikahta bir beis grmyorlar. nk nefislerin hastalklar kendilerine ila oluncaya kadar arzularna zt gitmeye devam edilir. Sonunda mubah
2396 Ankarav, M inhcl-Fukara, s. 190. 2397 Shreverd, Avrif, vr.54b.

557

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

istekler ve meru zevkler, ona zarar vermez hale gelir, azimetlere kar gcn azaltmaz olur. Tezkiyeye ermi nefisler, nasibi olan hazlara eritiinde kalblerin inirah artar. Kalb ile nefis arasnda anlama meydana gelir ve birbirlerine efkat gsterirler, birinden dierine ulaan haz artar. Kalb, hazz- ilahden nasibini alnca nefse itminn hilati giydirilir ve bylece kalbin sekneti, nefsin itminn artar. Kalb, mfik komunun, ancak komusunun huzuruyla rahata ermesi gibi nefsin nasibini almasyla rahata erer.2398 Grld zere evlilik, nefsin itminnn artracak bir unsur olarak takdim edilmektedir. Nefsin nasibi olan mubah hazlardan faydalanarak itminna ermesi kalbin seknetine yardmc olmakta ve kalbin daim zikrullah halinde kalmasn temin etmektedir. Bu noktada Shreverd, bu zelliin alim-i Rabbnlere has bir vasf olduunun altn izer: Dervilerden birini yle derken duymutum: Nefis kalbe, sen yemekte benimle olursan, ben de namazda seninle olurum, der. Bu hal ancak alim-i Rabbnlere yakan deerli ahvalden biridir. Nice iddiaclar vardr ki, nefislerindeki bu tip iddialar sebebiyle helak olmulardr. Alim-i rabbn iin nikah, derecesini artran, fakat eksiltmeyen bir vesiledir Kulun ilmi kemale erince, eyadan istifade eder. Ama eya onun bir eyini eksiltmez.2399 Buradan da anlalaca zere Shreverd, nefsin mubah vesilelerle itminna erimesi ve bu sayede kalble anlama yaparak kalbe yardmc olmas hususunun dikkat edilmesi gereken bir hal olduunu dnmektedir. Nefsin isteklerinin yerine

2398 Shreverd, Avrif, vr.54b. 2399 Shreverd, Avrif, vr.54b.

558

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

getirilmesinden hasl olacak nefsin skunetinin, kalb seknetiyle kartrlmamas gerekmektedir. Evliliin vakti konusu da tasavvuf dncede tartlan konulardandr. Hucvir (.470/1077), mrdin kendi manev durumunu gz nne alarak evlenme vaktini belirlemesi gerektiini sylerken,2400 mam Gazl (.505/1111), mrdin balangta bekarl tercih etmesini salk verir.2401 nk seyr u slk ile evliliin bir arada yrtlmesi ok gtr. 2402 Shreverd ise evliliin vakti konusunda: Sadk bir mrd bekarln da evlenmenin de gerekli olduu zaman iyi bilir. Sfnin serke tabiat, ilim dizginiyle dizginlenir. Dervi, tabiatna uygun dt srece evlenmeyi dnmez. Ve nefsi serkelik ve taknlk yapmad srece evlenmede acele etmez. Bu durum nefsi itaatkar olduu, kendisinden istenilene bir ocuk gibi bal kald ve kendisine zararl olandan da men olunduunda isyan etmedii srecedir.2403 demektedir. Anlalaca zere, evliliin vakti nefsin haline gre belirlenmektedir. Nefs ilim dizginleriyle dizginlendii, serkelik ve taknlk yapmad srece evlilik dnlmez. Ancak bu hallere mptela olan bir nefs sahibi iin evlilik vakti gelmi demektir. Nefs isyan haline dnce mubah olan evlilik dnlebilir. 2404 Shreverd, bu hali bir noksanlk olarak niteler ve bu halin sahibinin akbetinden endie eder:

2400 Hucvir, Keful -Mahcub, s.436. 2401 Uluda, Sleyman, Azeb TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 313-4. 2402 Gazl, hy, c.III, s. 99; Mekk, Kutl-Kulb, c. I, s. 52; Uluda, Sleyman, Sf Gzyle Kadn, stanbul 1995, s. 29; Dihlev bu dnceye kardr. Dihlev, slam Dnce Rehberi, c.II, s. 314. 2403 Shreverd, Avrif, vr.52b. 2404 Bu anlamda evlilik nefsin haramlara dmesine kar bir sipe r ve korunaktr. Derin Sleyman, Tasavvufi Yolda lerlemeye Bir Engel Olmas Asndan Evlilin Reddi ve Mnev Evlilik, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, s. 214.

559

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Mrd acele ederek karanla dt, ehvetin ilim klarn sndren duman kendisini kaplad, halinin gerei, mrdliinin icab ve sadakatinin art olan azimet yolundan Cenb- Hakkn avma merhameti eseri olan ruhsat yoluna zorland zaman noksanl tescil olunur. Bylelerinin neticesinin hsran olmasndan korkulur.2405 Bununla beraber sabrederek takdir olunan zaman bekleyenlere Allahn yardm edeceini de syler: Sflerden kendilerine takdir olunan zaman kadar bekarla sabredenlere bir e2406 intihap olunur. Allah Tel bylelerine yardmc olacak esbab hazrlar ve onlar rfk nimeti ve rzkla mkafatlandrr. 2407 Evliliin mi yoksa bekarln m faziletli olduuyla ilgili olarak eitli rivyetlerin bulunduunu kaydeden Shreverd, bunun sebebini, insanlarn durumlarnn farkllna bal ar. Bekarlk veya evlenmenin fazileti hususunda birbiriyle elikili veya birbirine benzeyen rivyetler ve hadis-i erifler vardr. Peygamber (s.)in bu konuda ki szleri insanlarn durumlarnn farkllndan dolay muhteliftir. Bazlar iin bekarlk,2408 bazlar iin ise evlilik fazilettir. 2409 Anlalaca zere Hazreti Peygamber (s.)den gelen rivyetlerdeki farklln muhataplarn durumlarndan kaynaklandn dnmektedir. En stn amel nedir? sorusuna verilen farkl cevaplarda da olduu gibi evlilikle ilgili olarak sorulan sorularda da cevap muhatabn durumuna gre verilmitir.
2405 Shreverd, Avrif, vr.52b. 2406 Zevc kavram iin er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 384 -5; Tehnev, Kef, c. 1, s. 609. 2407 Shreverd, Avrif, vr.52b. 2408 Bekarln stnl hakknda bkz: Derin, Tasavvufi Yolda lerlemeye Bir Engel Olmas Asndan Evliliin Reddi ve Mnev Evlilik, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, s. 213. 2409 Shreverd, Avrif, vr.52b.

560

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bu tr farkl cevaplarn muhataplarn nefs olgunlua erimi olmas durumunda geerli olacan belirten Shreverd, nefsin ateine malup bulunan, fitneye dmesinden kork ulan bir kimse iin evliliin mutlak manada vacip olduunu ve bu kimsenin bu konudaki tartmalarda mevzu bahis olmadn da ifade eder. Btn bu elikiler, takvas ve nefsin arzularna stn gelii kemal derecesinde olduu iin, ehvet atei kendisine soukluk ve selamet mesabesinde olan kimseler hakkndadr. Deilse bunlarn dnda fitneye duar olmasndan korkulan ve ifrat derecede ehvete sahip bulunanlar hakknda evlenmek vaciptir. mamlar arasndaki ihtilaf, ehvetin doruunda olmayan kimseler hak kndadr.2410 Grld zere tasavvuf ehli arasnda evlilik ve bekarln fazileti tartmasnda konu nefsine hakim olmay baarabilen kimselerin durumu hakknda cereyan etmektedir.2411 Yoksa mutlak manada bir evlilik ve bekarlk arasndaki bir fazilet tartm as yaplmamaktadr.2412 Esasnda fkh kitaplarmzda bu tartma oktan sonulandrlmtr. slamda nikah2413 akdi hem meden bir muamele ve hem de bir ibadettir. nk nikahn rkn ve artlarn slam belirler ve elerin evlilik nedeniyle pek byk ecirlere ulaacan haber verir. Evliliin niteliini bnl-Hmam yle belirtir: Nikah ibadetlere daha yakndr. Hatta evlenmek, srf ibadet niyetiyle bekar kalmaktan daha stndr.2414

2410 Shreverd, Avrif, vr.52b. 2411 Ali, Kevser Kamil-t Salim, ok Evlilik, TDVA., stanbul 1993, c.VIII, s. 366. 2412 Temelde sfler evlilie kar deildirler. ancak evlilik me galesinin kiiyi seyru slukundan alkoyacak bir engel olmas durumuna kar slikleri uyarrlar.Gazl, hy, c.II, s. 75. 2413 er-Rgb el-Isfehn, Mfredt, s. 823; el -Crcn, et-Tarft, s.315; el-Frzbd, el-KmusulMuht, s.314; el-Mnv, et-Tevfk, s.710;Abdl -Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 985; Hatipolu, Haydar, slamda Evlilik ve Muta, Ta-Ha Yay., Ankara 1999, s.14. 2414 bn'l-Hmam, Fethu'l-Kadr, c. II, s.340; Derin Sleyman, Tasavvufi Yolda lerlemeye Bir Engel Olmas Asndan Evliliin Reddi ve Mnev Evlilik, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, ss. 214 -5.

561

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Son devir fakihlerinden bn Abidn nl Reddl-Muhtar adl eserinde nikah konusuna u cmlelerle balar: Bizim iin Hz. Adem devrinden gnmze kadar meru olmu, sonra cennette de devam edecek, nikah ile imandan baka ibadet yoktur.2415 Nikahn mescit iinde akdedilmesi ve uygun olursa cuma gnne rastlatlmas mstehabtr. Bu durum da onun ibadet ynn glendirir.2416 Btn bunlarla beraber tasavvuf literatrnde yaplm tartmalar nakleden Shreverd, bekarln faydalar sadedinde unlar zikreder: oluk-ocuktan soyutlanmak, derviin iini kolaylatrr, himmetini

toplamaya yardmc olur. Bu sayede dervi, hayattan daha ok zevk alr. Slkunun balarnda dervi iin en salam yol, kat- alik ve mahv- aviktir.2417 Yani d dnya ile mnasebetleri asgariye indirmek ve dnyev balar koparmaktr. Sefer ile mekan deiiklii yaparak, manev dereceleri kat etmek, dnyalk balardan koparak maneviyata perde olan hallerden uzaklamaktr. 2418 Grld zere Shreverd, bekarln, derviin iini kolaylatracan, himmetini teksife yarayacan, dnyev balardan uzaklaarak manev dereceler kat etmeye vesile olacan ifade etmektedir. Gerekten de bir ie konsantre olmak isteyen kii, kendisini megul edecek tm alakalardan arndrmak zorundadr. Evlilik ise nefs ile mcadele etmeye niyet etmi bir dervii fazlasyla megul edecek bir durumdur. Shreverd, evlilik hakknda genel bir deerlendirmede bulunarak yle der:

2415 bn Abidn, Redd'l-Muhtar, c.II, s. 258. 2416 el-Askalan, Blgu'l-Meram, ev. Davudolu, stanbul 1967, c. II, s.228. 2417 Uluda, Sleyman, Alka, TDVA, stanbul 1989, c.II, s. 334. 2418 Shreverd, Avrif, vr.53a.

562

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Evlenmek,2419 azimet mertebesinden ruhsat derecesine dmektir. Rahattan skntya dnmektir. oluk-ocuk endiesiyle balanmaktr. Eriliklerin etrafnda dnp dolamaktr. Dnyaya rabeti terkten sonra tekrar ona ynelmektir. Tabiat ve adet muktezas olan heves ve duygularn nnde iki kat eilmektir. 2420 Grld zere evliliin bekarla nazaran bir deerlendirilmesi

yaplmaktadr.gerekten de evli bir kiinin bekara nispetle yukardaki meguliyetlere dmesi ve zikredilen hallere maruz kalmas kanlmaz bir durum olarak karmza kmaktadr. Shreverd, evlilik kart olarak fikir bildiren sflerin szlerini nakleder. Okurun taraflarn dncelerinden haberdar olmas iin tm taraflarn dncelerine eserinde yer veren Shreverd, sonu ksmnda bir hakemlik rol stlenerek bu grlerin ifrat ve tefrit noktalarn zikreder ve orta yolu bulmaya alr. Evlilik aleyhtar olarak kabul edilen dncelerden baz rnekler sunar: Eb Sleyman Drn (. 215/837) yle buyurmutur: ey vardr ki, onlara talip olan dnyaya bel balar; maiet endiesi, evlenmek arzusu ve hadis yazma sevdas. O yine Bizim arkadalarmzdan evlenip de manev derecesinin muhafaza edebileni grmedim buyurmutur. Hukemadan biri yle demitir: Bekarla galebe, kadnlarla uramaktan daha iyidir. Sehl b. Abdullah et-Tster (.283/896)ye kadnlardan soruldu. yle buyurdu: Onlarn yokluuna sabr, varlna sabrdan daha iyidir. Varlklarna sabr da atee dmekten daha hayrldr.

2419 Abdl-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, s. 936. 2420 Shreverd, Avrif, vr.53a.

563

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Sflerden birine evlen denildiinde u cevab vermitir. Ben nefsimi boamaya alrken nasl evlene bilirim ki... Bir b. el Harise: Halk senden bahsedip duruyor dediler. O sordu: Ne diyorlar? dediler ki Bir snneti yani evlenmeyi terk etti Bir yle karlk verdi: Onlara syleyin beni snnetten alkoyan, farz ile meguliyetimdir. yle sylerdi: Eer oluk ocuum ok olsa, kpr zerinde bir cellat olmaktan korkardm. (Evlenip oluk ocuk sahibi olunca onlar cehenneme srklemi olmaktan korkardm). Abdullah b. mer (. 73/692) (r.)a Cehdl-bela yani belann en zorunun ne olduu sorulduunda : oluk ocuun ok, maln az olmas diye cevap verdi. yle bir sz vardr: Evlad iyalin okluu iki fakirlikten biri, oluk ocuun azl iki zenginlikten biridir. brahim b. Edhem (.161/778) yle buyurmutur: Kadnlarn baldrna dkn ehvet kurbanlar, iflah olmaz. 2421 Grld zere evlilikten kanmay salk veren bu dnceler evliliin kiiyi megul edecek olmasndan ve bunun yannda kiiyi dnyevi balarla balayacandan kaynaklanmaktadr. Bizatihi evliliin kt bir ey olmasndan deil. Belki de bu tr dnce sahipleri evlilii, kendilerinin durumu asndan deerlendirmiler, bakalar hakknda takdiri onlara brakmlardr. Sfnin nefsiyle ve nefsinin ileriyle ba derttedir. O nefsiyle megul olmaktan kurtulmaya alrken buna bir de hanmnn istekleri eklenecek olursa, bu samimi dilei zayflar, iradesi zaafa urar ve azimete riyeti gever.2422 diyen Shreverd, kadnn tabiat hakknda da ilgin bir deerlendirmede bulunur:
2421 Shreverd, Avrif, vr.53a-b. 2422 Shreverd, Avrif, vr.53b.

564

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kadn tabiat icab refah ve lkse dkndr. Bu yzden kadn, derviin geceleri namaz klarak, gndzleri oru tutarak hukuk- lahiyye ile fazlaca megul olmasna mani olur. Bunun neticesinde fakirlik korkusu ve mal biriktirme arzusu onun (derviin) gnlne musallat olur.2423 Grld zere evlilikten kanmay savunan dncenin sikleri arasnda derviin nefs mcadelesinde gayret sarf ederken bunun yanna bir de hanmnn arzu ve istekleri eklenecek olmas yer alr. Buna gre dervi nefsinin arzu ve isteklerini bastrmaya alrken hanmnn isteklerinin de altndan kalkamayaca dnlmektedir. Shreverd, evliliin ftr bir ihtiya olduunun farkndadr. Bu ekildeki evlilik kart dnceleri verdikten sonra derviin kalbinde evlilik dncesinin yer etmesi ve kadna ihtiya halinin meydana gelmesi durumunda bu halden kendisini kurtarmas iin baz tavsiyelerde bulunur: Derviin gnlnde kadn dncesine yer vermemesi bekarlnda riyet edecei hsn edepten biridir. Mrd, gnlne kadn ve ehvet dncesi dtke tevbe ederek Hakk Telya snmaldr ki, Allah Tel ona, o anda azimete sarlma imkan bahetsin ve nefsine hakim olma gc versin. Bylece tevbe ve hsni inabe sevabndan hasl olan kalb nuru nefs zerine tesir ederek nefsin istekleri skunet bulur. Dervi, nefsinin evlilik sebebiyle debilecei zillet ve ktlkleri dnr. Mesela meru olmayan yollardan kazan elde etme, kadna hakim olma ve korunma gibi klfetlerle gnl megul olmasn evliliin getirebilecei zorluklar olarak nefsine anlatr ve kendi kendini bu konuda iknaa alr. 2424 eklenmesiyle derviin bu iin

2423 Shreverd, Avrif, vr.53b. 2424 Shreverd, Avrif, vr.53b.

565

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grlecei zere derviin kalbine kadn dncesi dnce bu dnceden tevbe etmesi ve Allaha snmas gerekmektedir. Bu sayede nefs zerine hakimiyeti artar ve kendisini megul etmesinden korunmu olur. Evliliin kendisini drebilecei olumsuz halleri dnerek kendisini sabr yoluna zorlar. Btn bunlarla birlikte Shreverd, evlilik iin baz artlar koar. Bekar olan bir derviin bu artlar muvacehesinde evlilii dnebileceini ifade eden Shreverd, unlar kaydeder: Derviin gnlne devaml srette evlenme dncesi arz olup, namaz, zikir ve Kurn tilaveti esnasnda ruhunu daraltacak olursa dervi bu durumda nce Cenb- Hakka snmal, sonra eyhine ve ihvana bavurarak durumu onlara anlatmal ve mkilinin halli iin onlarn dualarn talep etmelidir. lleri ve dirileri, makberleri ve mescitleri ziyaret etmeli, iinde bulunduu durumu kmsememeli, evlilie sevinle adm atmamaldr. nk evlilik, byk bir fitne 2425 ve tehlikedir. Allah Tel: Hanmlarnzdan ve evlatlarnzdan size dman olanlar vardr, onlardan saknn. 2426 buyurmutur. Byle durumlarda dervi, Hak Telya yalvarr, halveti esnasnda Onun huzurunda gzya dker. Tekrar istihare yapar. 2427 Grld zere Shreverd, evlilik dncesinin derviin kalbini megul etmesi ve onu namaz, tilavet ve zikir gibi ibadetleri esnasnda megul etmesi ve ruhunu daraltacak bir hale ulamas durumunda dnlebileceini ifade etmektedir. Bu durumda derviin halini eyhine arz etmesi ve dua istemesi, halinin ciddiyetine vakf olmas gerekmektedir. Evliliin byk bir fitne olabileceini dnerek istihare yapmas da bu haldeki bir derviin yapmas gereken ilerdendir.

2425 arc, Mustafa, Fitne, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 156-9. 2426 Tegabun, 14. 2427 Shreverd, Avrif, vr.53b-54a.

566

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd,derviin bekarla sabredebildii kadar sabretmesi gerektiini fakat bekarlnn kendisine yasakland bilgisine ulaan bir derviinse artk evlenmesi gerektiini ifade eder. Bu konuda Cenab- Hakkn kendisini muhayyer brakaca zaman kadar kendisine bekarla tahamml gc ve sabr verilirse ne l. Bu durum bunun kemaline ve slkunu tamamlamasna vesile olur. Bazen Allah Tel sadk mrde dorudan kefen, bazen uykuda veya yakaza halinde kesin surette, bazen de haliyle ve kaliyle kendisine gvenilen bir zatn lisanyla aka, bekarlktan men edildiini bildirir. Basiret sahibi bir zatn iareti ve hakk syleyen bir kimsenin beareti ile evlenmesi tebeyyn etmi mrdin izdivac bir tedbir ve destekten baka bir ey deildir.2428 Grld zere derviin evlilii iin ya kefen ya uyku veya yakaza halinde veya gvenilen bir eyhin aka beyanyla bilgi verilmesi art koulmaktadr. Derviin seyr u slkunu tamamladktan, dua ve tazarrularda bulunarak kendisine evlenme konusunda Hak Teldan izn-i evlenmesi, nihai snrdr.2429 Shreverd, derviin bekarla sabrederek bu sabrn sonucunda mkafata nail olacan ve bu halin kendisi iin daha hayrl olacan dnmektedir. Abdulkadir el-Clden u sz nakledilmitir: Bir zamanlar evlenmek istemitim, fakat halimin bozulmasndan korkarak evlenmeye cesaret edememitim. Takdir olunan zamana kadar sabredince Cenb- Hakk, bana iradelerini ve ilgilerini teslim eden drt hanm nasip etti ki, bu sabr cemilin mkafatdr. 2430 ilah vrid olduktan sonra

2428 Shreverd, Avrif, vr.54a. 2429 Shreverd, Avrif, vr.54a. 2430 Shreverd, Avrif, vr.54a.

567

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverd, bu noktadan sonra evliliin taraftar olan yaklama ait dnceleri ifade etmeye balar. Horasan meayhndan, daima en az iki veya hanm bulunan eyh, kendisini ok evlendiinden dolay knayanlara unu sordu: inizden Cenb- Hakkn huzurunda bulunduu veya insanlarla bir i grd esnada, kalbine ehvet duygusu dmeyen hibir kimse var m? yle cevap verdiler: Dorusu bu duygu, bazen bize musallat olur Horasanl eyh dedi ki: mrm boyunca sizin dtnz duruma dmeyi bir kere kabullenseydim asla evlenmezdim. Fakat, benim gnlme iinde bulunduum halden beni alkoyacak ehvet duygusu asla dmemitir. nk ben onu tatmin edip tesirinden kurtuluyor ve asl meguliyetime dnyorum. Sonra yle devam etti: Krk seneden beri gnlme gnah dncesi arz olmamtr.2431 Abdullah b. Abbas (r.)n yle buyurduu naklolunmutur. Gencin ibadet ve zhd ancak evlenmek suretiyle kemale erer. Cneyd-i Badd (.297/909) (r.) yle buyurdu: Ben yemee ihtiya

duyduum kadar evlenmeye de ihtiya duyarm. Ulemadan biri, halktan birinin sfiyyeye dil uzattn duyunca sordu: -Onlarn senden neleri noksan? -ok yiyorlar. -Onlarn ackt kadar sen de acksan, sen de onlar kadar yersin. -ok evleniyorlar. -Onlarn namusunu ve gzlerini haramdan koruduu kadar sen de koruyabilsen, sen de onlar gibi ok evlenirsin.

2431 Shreverd, Avrif, vr.54b.

568

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

-Daha baka? -Gzel sese ve sze kulak verip sem yapyorlar. -Eer sen de baktna onlarn nazaryla bakabilsen, sen de sem edersin. Sfyan b. Uyeyne (.198/814) yle derdi: ok kadnla evlenmek, dnya sevgisinden deildir. nk Hz. Ali (r.), Allah Rasul (s.)in ashabnn en zhidi olduu halde drt hanmla evliydi. Ve on yedi tane cariyesi vard. Abdullah b. Mesud yle derdi: On gnlk mrmn kaldn bilsem yine evlenmek isterdim. Ta ki Rabbimin huzuruna bekar olarak kmayaym. Cenb- Hakk, Kurn- Hakminde hibir bekar Peygamberin adn zikretmemitir. Yahya b. Zekeriyya (a.s) sadece snnet olduu iin evlenmi, fakat zevcine hi yaklamamtr. sa (a.s) kyamete yakn yeryzne indiinde evlenip oluk ocuk sahibi olacaktr. yle buyurulmutur: Evlinin iki rekat namaz, bekarn yetmi rekat namazndan daha efdaldr. 2432 Bize, eyh Tahir b. Ebul-Fadl, Aie (r.)dan rivyetle Raslullah (s.)in yle buyurduunu haber vermitir: Nikah benim snnetimdir. Kim benim snnetimi ilemezse mmetimden deildir. Evleniniz, nk ben dier mmetlere kar sizin okluunuzla vnrm. Sizden gc yeten evlensin. Evlenmeye imkan bulamayan oru tutsun. nk oru, ehveti krmaya bir vesiledir. 2433
2432 Shreverd, Avrif, vr.54b-55a. 2433 bn Mace, Nikah, 8; bn Hanbel, c. III, 158, 245.

569

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Grld zere Shreverd, evlilii tevik sadedinde hadis-i eriflerle birlikte baka sr da nakleder. Sflerin bu konudaki dncelerini de kaydeder. Bu dncelerden en gzeli evlilik sayesinde kiinin nefsin taknln nleyebilmesi ve bu ekilde kiinin tekrar ibadet ve taatna dnebilecek bir frsat elde edebilmesidir. Shreverd, evliliin fit neleri olduundan bahsederek bu hususlar da geni bir biimde izah eder. Evli olan sfnin vaktinin dzenini bozacak ve evradna mani olacak ekilde hanmyla ihtilat ve muaerette ifrattan saknmas gerekir. nk bu konudaki ifrat, nefsi ve nefsin ask erlerini glendirir. Himmet ve enerjiyi zaafa uratr. Grld zere kiinin evlilik hayatn dzenleyememesi durumunda vaktini zayii ederek evradna mani olacak bir hale dmesi evliliin bir fitnesi olarak grlmektedir. Yine Shreverd evli olan kiiye hanm sebebiyle iki trl fitnenin ulaabileceini ifade ederek bunlar u ekilde aklar: Evli olan kiiye hanm sebebiyle iki fitne ulaabilir. Birincisi; umum haliyle ilgili fitne, dieri husus haliyle ilgili fitnedir. Umum haliyle ilgili fi tne, maiet temini hususunda esbaba tevesslde ifrata varmaktr.2434 Husus halin fitnesi ise devaml surette hanmnn yannda bulunup oka ihtilat ederek bu hususta ifrata varmaktr. Bu tr bir ifrat, nefsin itidal balarnn koparr. Sevin ve ferahn ar tmas, derviin asl gayesini zaafa uratarak neticede kalbini unutkanlk ve gaflet istila eder, kendini manev yolundan geri brakacak eylere sarlr, evrad azaldndan vridat

2434 Shreverd, Avrif, vr.55a.

570

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

da azalr. Amel iin gerekli artlara riyet etmediinden manevi hali skntya dar olur.2435 Shreverd, evliliin fitnesi olarak kiinin maiet derdine derek helal haram snrlarn zorlayabileceini ve bu durumda da helake deceini dnmektedir. Bu konuda Hazreti Peygamber (s.)den nakledilen bir hadis-i erifi delil ola rak sunar: nsanlar yle bir zamana erecekler ki erkein helak, hanmnn, ebeveyninin veya evladnn elinden olacak. Onlar onu fakirlikle ayplayacak ve ona altndan kalkamayaca ykler ykleyecektir. Bu sebeple o adam, dinini alp gtrecek yollara saparak helake urayacak.2436 Derviin hanmna kar yumuak davranmada ifrata varmas halinde hanmnn gnln almak iin maiet ilerinde orta yolu amas muhtemeldir. Bu durumlar derviin umum halinin fitnesidir. 2437 diyen Shreverd, bu fitnelerden bakaca fitnelerin bulunduunu da kaydeder: Bu iki fitneden daha ince ve fark edilmesi g bir fitne daha var ki, o da kurb ve huzur ehlinin fitnesidir. Bu fitne nefisle salad uyum sayesinde kuvvetlenerek artar, nefsin donuk tabiat bu sayede canlanr, snk atei de bu sayede canlanr. Bu fitneden korunmak iin evli sfnin hanmyla oturup kalkt zaman iki zahir, iki de batn gz olmaldr ki, batn gzleriyle Cenb- Mevlaya nazar etsin, zahir gzlerini de nefsi yoluna kullansn ve bu suretle gaflete

dmesin.2438 Grld zere ehli kurbun evliliinde dierlerinden daha byk fitneler bulunmaktadr. Bu halde bulunan derviin kalbini daim bir ekilde murakabe altnda

2435 Shreverd, Avrif, vr.55b. 2436 Beyhak, Zhd, 436. 2437 Shreverd, Avrif, vr.55b. 2438 Shreverd, Avrif, vr.55b.

571

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tutmas ve zahiryle hanmyla beraberken nefsle bu uyumu neticesinde gafl ete dmemek iin batn gzleriyle de Rabbiyle birlikte olmas gerekmektedir. Yine mahede ehli olan sfnin mkaefesinin artmasna engel olacak bir durum da sz konusu olabilir. Ruhun cemal ltfunda skun bulmas durumu olarak aklanan bu hal evliliin dier bir fitnesi olarak kabul edilmitir. Evlilerin bundan daha fazla korkaca bir fitne de udur: Ruhun, cemal lutfunda skun bulur hale gelmesidir. Bu skunet ruha baldr ve zat- ilahiyeye bal olan ruhun sevgisine etki eder ve bylece mkaef enin art kaps kapanr. Ruhta ki bu donukluu hissetmek gtr, bundan saknlmaldr. Mahede ehli olduunu syleyen bir gruba ite fitne buradan girer. 2439 Shreverd, ruhun helal olan bir ynden skun bulmasnn bile kiiyi ibadt ve taatda tembellie iteceini dnr. Bu ise halden dmek olarak

nitelendirilebilir. Helal ynden skunet (mesela hanmna bakmak gibi) sevgiye medhal olduu zaman, bundan Cenb- Hakkn sevgisinin gerektirdii vazifeleri yerine getirmede ruha bir durgunluk, bir tembellik arz olur.2440 Grld zere Shreverd, evliliin fitnelerini kiinin durumuna gre sralamtr. En azndan maiet derdine derek dnyaya bel balayacandan balayarak vaktini bo eylerle geireceini, evrad u zikrine yeterince vakit ayramayacan, hanmnn kendisini zikr u tefekkrden men edecek bir tabiata sahip olduundan hareketle halini kaybedeceini, srekli hanmyla ihtilatn kendisinde bir unutkanlk ve gaflet peyda edeceini, evradnn azalmasnn vridatn da azaltacan, nefsiyle salad uyum sayesinde nefsin donuk tabiatnn tekrar
2439 Shreverd, Avrif, vr.55b. 2440 Shreverd, Avrif, vr.55b.

572

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

canlanacan ve ateinin artacan, ruhunun ise cemal ltfunda skun bularak mkaefesinin art kaplarnn kapanacan ifade eder. Btn bunlardan sonra Shreverd, bekarln da fitnelerinden ba hseder. Bekar olan derviin fitnesi, zihnini ve hayalini kadn dnce ve tasavvurunun igal etmesidir. Kendisine temiz kalblilik ve saf gnlllk sfat verilen kimse, gnln ehvet dnceleriyle kirletmesin. Gnlne byle dnce geldiinde onu Hakk Telya tam bir ynelile gidersin. Ona snarak o dnceden kurtulmaya alsn. nsann gnlne byle bir dnce saplannca vesvese artar. Bu dnce kalbten sadra doru yol alr. O esnada organlar da uyarr. Bylece bu dnce gizli bir grnm kazanr. Huzur ve yakaza haline ermi bir mrd iin bunun kadar irkin bir ey dnlemez. Bu ehli halin zinasdr. Hatta yle bir sz vardr: Ariflerin gnlne zina dncesinin arz olmas, onu ileyenlerin durumuna dmeleri demektir.2441 Anlald zere bekarln da fitneleri vardr ve bekar olan dervi bu fitnelerden uzak durmaya almaldr. Zihnine kadn dncesi gelen bir derviin gnln bu dnceden arndrmak iin Hakk Telya snmas gerekir. Yoksa bu dnce iinde byyerek gnl kirletecek bir boyuta ulaabilir. Bu hal ise avmn zinas gibidir. Huzur haline ulam bir mrd iin bundan daha kt bir hal dnlemez.

2441 Shreverd, Avrif, vr.56a.

573

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

SONU

ihabeddin Shreverd, XII. yzylda Badatta yetimi, nemli bir muhaddis, mtefekkir ve mutasavvf tr. Bu dnem Abbas devletinin sonunun

balangc yllar gsterir. Her ne kadar krk seneyi akn bir sre halifelik makamnda bulunan Nsr li Dinillah siyas bir istikrar grnts olutursa da bata siyas, iktisad, itima ve din olmak zere bir ok alanda devlet otoritesi zayflamaya balamtr. Byle bir zaman diliminde dnyaya gelen Shreverd, ilk tahsilini doduu ehir olan rann Zencan eyaletine bal kk bir kasaba olan Shreverdde yapm, daha sonra on alt yanda iken devrin ilim ve siyaset merkezi olan Badata amcas ve ilk eyhi olan Ebun-Necib es-Shreverdnin yanna gelmitir. Yksek tahsilini bu ehirde tamamlamtr. Tasavvufa intisabn da yine bu ehirde amcasna yapmtr. Amcasnn vefat zerine vermeye ve halk irad faaliyetlerine balamtr. Shreverdiyye Tarkatna mensup olan Shreverd, amcasnn adyla anlan bu tarikatn her ne kadar kurucusu deilse de tarikat tarihi asndan tedvin ve tekilini gerekletirmi usuln ve dbn tespit ile yerletirmi olmas bakmndan bir nevi ihy edicisi olmutur. Bu tarikat Shreverd, halifeleri sayesinde bata rak ve Hindistan olmak zere Anadolu ve randa geni kitlelere ulamtr. zellikle Bursada, nemli sayda mntesip bulmu olan Zeyniyye kolunu, Osmanl Shreverdlii olarak zikretmeden geemeyiz. Shreverd, hakknda bugne kadar baz almalar yaplmtr. zellikle tefsir kitab olan Nubetl-Beyn adl eseri Tevbe Sresine kadar tahkik edilmi, yabanc bir aratrmac Shreverdnin ftvvet anlay hakknda bir eser vermitir. ayn medresede dersler

574

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

son dnemde Amerikada yaplan bir alma ise tasavvufi dncesini incelemeye matuftur ve Trkemize kazandrlmtr. Biz ise Shreverd, hayatn ilk el kaynaklara inerek net bir ekilde ortaya koyduktan sonra, ktphanelerimizde mevcut bulunan Shreverdye ait krk sekiz adet risale ve eseri tarayarak tm fikirlerini gn na karm olduk. Shreverd, eserlerini genel olarak Arapa kaleme almtr. Ancak eseri ise Faradr. Genel olarak sade bir Arapa ile yazlan eserlerinde ama, konuyu efrdn cm ayrn mn bir tarzda ve fakat olabildiince veciz bir ekilde ifade etmektir. O, bunu yaparken de muhaddis oluunun kendisine kazandrd derin hadis kltrnden de fazlasyla yaralanmt r. tasavvufun o dnemde tartlan hemen her konusu ile ilgili fikirlerini serd eden Shreverd, daima itidali savunmu ve ar ularn sahiplerini bir araya getirme ve uzlatrma prensibiyle hareket etmitir. zellikle tasavvufun fen, vuslat, lik gibi kavramlarna daha byk bir hassasiyetle yaklam ve hulul anlay olarak yorumlanabilecek en kk bir ifadeye bile iddetle kar kmtr. onun vuslat konusundaki son ifadesi evmir-i lahiyeye inkyattr. Rasulullah (s.)in ahlakyla benzemektir. Bundan daha ilerisini sylemeyi kesinlikle tasvip etmez. lh ak kavramna da mesafeli duran Shreverd, Allahn ak olmasn da, Ona ak olunmasn da kabul etmez. Bunlarn, haddini am ifadeler olduunu dnr. Onun bu ihtiyatl tutumunda muhaddisliinin etkili olduunu

dnmekteyiz. Shreverd, insan, nefsini, ruhunu akln ve kalbini ayr ayr incelemi, gece ve gndz ibadetini en ince detaylarna kadar aklam, kr sabr tevekkl gibi

575

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tasavvuf konulara ait detayl tahlillerde bulunmutur. yine o, ribatlar halvet, sefer ve sema gibi riteller hakknda da geni izahlara girimitir. Gzel ahlak konusu da Shreverd, inceledii konu balklarndandr. seyr slk ve ona yardmc olan konular da detayl ekilde aklam bulunan Shreverd, zikir, riyazet, namaz, oru ve hac konularnda da geni aklamalar yapmtr. Biz bu almamzda zikrettiimiz bu balklar altnda Shreverdnin dnce dnyasn incelemeye altk. Grdk ki, stn bilgisi ve konulara vukfiyeti sayesinde S hreverd, tasavvuf felsefesi asndan anlalmas g ve zor meseleleri bile, halkn anlayaca bir seviyeye indirmitir. Bylece toplumun her kesimine, fikir ve dncelerini kolaylkla ulatrabilmitir. . Shreverd, ehl-i snnet vel-cemaat mezhebinin itikadna sahiptir ve hayatnn sonuna kadar bu dncenin ylamz bir savunucusu olmutur. onda slama ve Kurana aykr bir dnce bulunmamaktadr. her zaman Kuran ve Snneti kendisine rehber olarak kabul etmi ve bu izgide yrmtr. slamn temel prensipleri, ibadetler ve ahlak konusundaki srarl ikazlar, Shreverdnin Kuran ve Snnete olan balln aka ortaya koymaktadr. Shreverd, yaad zaman diliminde bir ok insan zerinde olmu bir mutasavvftr, hatta halife Nsr ve bir ok siyasi ona intisab etmiler ve ondan hrka giymilerdir. yine o devrinde uluslar aras ilikilerde elilik vazifesini deruhte etmi mehur bir simadr. Halife Nasrn istei ile Anadoluya, Harzemaha ve baka bir ok sultana eli olarak gitmitir. Hindistan Irak ve Trkiye de halen devam eden bu kl yolun ilk isimlerinden olan Shreverd, yazm olduu Avrifl -Marif adl eseriyle de dier

576

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

tarikat erbab arasnda mehur olmu ve onlara da sahih tasavvuf retisini anlatma imkann elde etmitir. Gnmz insann yaad tahamml edilemez vicdan buhranlarnda ve almaz ruh girdaplarda Shreverd gibi gnl sultanlarna ne kadar da ihtiya vardr. Bu almamzla amacmz bu yangna bir avu su serpmek ve bir gnl ve ilim adamn, eyh ve muhaddisi amz insanna tantmaktr.

577

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

BBLYOGRAFYA Abdul-Hafiz Farali el-Kareni, Kitab u Avrifl -Maarifs -Shreverd,

Mecelletl-Ezher, c. 56, say: 2, Kahire 1983, ss. 307-12. Abdulbaki, Muhammed Fut, el-Mucemul-Mfehr es li-Elfzil-Kurnil-Kerm, Kahire 1987, Abdullah b. Mesud Balyan, Mutlak Varlk, (Haz. Ali Vasfi Kurt), nsan yaynlar, stanbul 2003, Abdurrahman Cm, Nefhatul -ns, Abdul-Mnim el-Hfn, Mevsats-Sfiyye, Mektebet Medbl, 1. Bask, Kahire 2003, Abdulbki Glpnarl, ile A, c. III, s. 397; Abdulgani b. smail b. Abdulgani en-Nablusi, Risale fi Hakk Deverani's-Sofiyye ve Semihim, Sleymaniye Ktphanesi, Nafiz Paa, 392, 49 vr.; Abdulgani b. smail b. Abdulgani en-Nablusi, zahu'd-Delalat fi Semi'l-Alat, Sleymaniye Ktphanesi, elebi Abdullah, 385, 226-263 vr.; Abdulkadir b. Muhammed Said el-Grani, Risale fi Nisbeti'l-Hrka ve's-Senedat, Sleymaniye Ktphanesi, Air Efendi, 160, 2 vr. Abdulkerim el-Cl, el-nsanl- kmil, ev. A.Mecdi Tolun, haz. S. Eraydn-E. Demirli-A. Kartal, stanbul 1998, ss. 256, 339-340; Abdulvehhab b. Ahmed b. Ali et-Tilmisni el-Msr, e-aran, Levakhul-Envar f Tabaktil-Ahyar, (Tabakatl-Kbra), Mektebetl-Adab, Kahire 1993, c. I, Abdulvehhab b. Ahmed b. Ali et-Tilmisni el-Msr e-aran, el-Kavl'l-Mubin liDelil Lbsi'l-Hrka ve't-Telkin, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi, 1684,160b -163b vr. Abed Al-Jabri, Mohammed, Arab-Islamic Philosophy: A Contemporary Critique, Translated from the Frenc by Aziz Abbasi, The University of Texas at Austin, Texas 1999, Abrahamov, Binyamin, Divine Love in Islamic Mysticism: The Teachings of AlGhazali and Al-Dabbagh, Routledge, London-New York 2002,

578

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Abun-Nasr, Jamil M., A History of the Maghrib in the Islamic Period, Cambridge University Press, 1987, Aclun, Kefl -Hafa, Afif, A. E., Muhyiddin bn Arabnin Tasavvuf Felsefesi, Ter: M. Da, Ankara 1975, Aff, Ebul -Al, Tasavvuf, slamda Manev Hayat, Ter: Ekrem Demirli-Abdullah Kartal, z Yay.,stanbul 2004, Ahmed b. Muhammed b. Ali, ihabddin bn Hacer el-Heytemi, Keff'r -Reaa An Mahremeti'l-Lahv ve's-Sem, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi, 794, 101 vr.; Ahmed b. mer b. brahim el-Ensari el-Kurtubi, Kef'l -Kna' An Hkmi'l-Vecd ve's-Sem, Sleymaniye Ktphanesi, Laleli 2322, 96-135 vr.; Ahmed bn Hanbel, el-Msned, thk.: Abdullah Muhammed ed-Derv I-X+I-II Fihrist, Beyrut 1991, Ahmet Ate, Bahauddin, A., c.II, ss. 224-5; Akdeniz, Sabri, Toplumumuz ve Eitimimiz, stanbul 1982, Akku, Mehmet, eyh Ali ve Risle-i Hl-i Merdn,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 42 -9; Akku, Mehmet, 19. Asrda Bir Bekta cazetnamesi,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y ., 1, sy., 1, s. 32; Akpnar, Ali, Allahn ahlakyla Ahlaklanmak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy. 6, ss.77 -8; Akpnar, Ali, r Tefsir ve Kueyrnin Besmele Tefsiri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, s y. 9, Ankara 2002, s. 78; Akseki, A. Hamdi, Ahlak Dersleri, dal Neriyat, stanbul 1968, Akseki, A.H., Ruhiyat-Mabadettabia, Byk Trk ve Tb stad bn Sina, ahsiyeti ve Eserleri Hakknda Tetkikler, TT Kurumu Yay., stanbul 1937, Akseki, Ahmed Hamdi, Sufiye -i Kiram Hazartnn Ruh Hakkndaki Tarz- Terakkileri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13,

579

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Aksekili, A.H., Gazalinin Ruh Hakkndaki Telakkiyat,Mahfil, stanbul 1338, sy., 6, Aladdin Ali b. Ahmed el-Cemali Zenbilli Ali Efendi, Huccet's-Sem Risalesi, Sleymaniye Ktphanesi, zmir, 307, 212-213 vr.; Albayrak, Halis, Kuranda nsan-Gayb likisi, ule Yay., stanbul 1993, Alexander D. Knysh, Ibn'arabi in the Later Islamic Tradit: The Making of a Polemical Image in Medieval Islam, State University of New York 1999, Nasr, Seyyed Hossein, Islamic Intellectual Tradition in Persia, Curzon Press 1996, Alexis Carrel, Yarnlara Doru ve Dua, ev.: Refik zdek, Yamur Yay., stanbul 1977, Algar, Hamid,Bahiyye TDVA, c.IV, s. 468. Algar, Hamid, Baheddin Zekeriyy, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 42-3. Algl Hseyin ve etin Osman, slam Tarihi, Gonca Yaynevi, stanbul 1997,c. III, Ali, Kevser Kamil-t Salim, ok Evlilik, TDVA., stanbul 1993, c.VIII, s. 366. Allen, Roger, An Introduction to Arabic Literature, Cambridge University Press 2000. Allyn, Eric,- Murray, Stephen O.,- Roscoe, Will, Islamic Homosexualities: Culture, History, and Literature, Wafer, Jim, Vision and Passion, New York University Press, New York 1997, Alper, Hlya, Mukarrebn, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, ss. 128-9. Alptekin, Turan, Ahmed Hsameddin, TDVA, stanbul 1989. Altnta, Hayrani, bn Sina Metafizii, AF Yay., Ankara 1992. Altnta, Hayrani, Marifetnamede Tasavvuf, stanbul, 1981. Altnta, Ramazan, tikad Adan bnl-Cevznin Tasavvufa Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 118. ls, Rhul-Men, c. XXVI, Ankarav, smail, Minhcul-Fukar, Kahire 1256 h, Anthony, Michael, Early Islamic Mysticism: Sufi, Qur'an, Miraj, Poetic and Theological Writings Paulist Press, New York 1996, Apaydn, H. Yunus, bn Abdusselsem zzeddin, TDVA, stanbul 1999, c. XIX,

580

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Arasteh, A.Rza, Mevlana Celaleddin Rumnin Kiilik zmlemesi-Akta ve Yaratclkta Yeniden Dou, Ter: Bekir Demirkol, brahim zdemir, Kitabiyat, Ankara 2000, Arberry John, Classical Persian Literature Routledge, New York 1995 Arberry, A. J., Tasavvuf, Mslman Mistiklere Toplu Bak, Ter: brahim Kapaklkaya, Gelenek Yay., stanbul 2004, Arberry, A.J., Sufism, London 1956, Arberry, Arthur John, Tasavvuf, slam Kltr ve Medeniyeti, stanbul 1989, c. IV, Arpagu, Hatice Kelpetin, Mcrim, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, s. 445. Asm Efendi, Kamus, Akar, Mustafa, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Reenkarnasyon Meselesi ve Mutasavvflarn Bu Konuya Baklarnn Deerlendirilmesi, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s.88; Akar, Mustafa, Son Dnem Tekke Mecmualarndan Yeilzade Mehmet Salih Efendinin Rehber-i Tekyas, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf,Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s. 132; Akar, Mustafa, Tasavvuf Tarihi Literatr, Kltr Bakanl Yay., no: 333, Ankara 2001, Atay, Hseyin bn Sinada Varlk Nazariyesi, Ankara 1983, Atay, Hseyin, Kuranda Bilgi Teorisi, AFD, c. XVI, ss.157-162; Atay, Hseyin, Nefis, AFD, Ankar a, 1997, sy. XXXVII, s. 2-3; Ate Sleyman, slam Tasavvufu, Yeni Ufuklar Neriyat, Ate, Sleyman, Hazart- Hams, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.116; Ate, Sleyman, Kurb, TDVA, Ankara 2002, c. XXVI, ss. 432-3. Ate, Sleyman, Zikir, AFD, Ankara, 1966, sy., XXIV, s. 235-236; Ate, Sleyman, nsan ve nsanst, Dergah Yay., stanbul, 1985, Ate, Sleyman, r Tefsir Okulu, Ankara 1974, Attar, Feridddn, Tezkratul-Evliy, ev. Sleyman Uluda, stanbul 1985, Avery, Kenneth S., A Psychology of Early Sufi Sama: Listening and Altered States, Routledge 2004, Aydarus, Ebu Bekir b. Abdullah el-Adeni, Risale fi Hrkati's -Sofiyye, Sleymaniye Ktphanesi, Murad Buhari, 314, 55-83 vr.

581

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Aydn, Hseyin, Muhsibnin Tasavvuf Felsefesi, Ankara, 1 976, Aydn, Mehmet S., nsan- Kmil, TDVA, stanbul 2000, c. XXII, s. 330; Aydn, Mehmet S., Alemden Allaha, Ufuk Kitaplar, stanbul 2001, Aydn, Mehmet S., Din Felsefesi, Seluk Yay., Ankara 1992, Aydn, Mehmet S., Tanr Ahlak likisi, TDV Yay., Ankara 1991, Aydn, Mehmet, The Ethics of Self -Realisation with a Special Reference to alFarabi, Ankara niv lahiyat Fakltesi Dergisi, c. XXV., Ankara 1981, ss. 136-7; Aydn, Mehmet, s., bn Sinann Mutluluk Anlay bn Sina lmnn Bininci Yl Armaan 1984, TT Kutumu Basmevi, Ankara 1984, Aydnl, Abdullah, bn Nukta, TDVA, stanbul 1999, c. XIX, s. 232. Aydnl, Osman Mutezl Anlayta Zhd ve Takva Boyutu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 101 -2. Aydnl, Abdullah, D.D. Tasavvuf ve Hadis, Ayn M. Ali, Nefs Kelimesinin Manalar, Drulfunn lhiyat Fakltesi Mecmuas, stanbul, 1930, c. IV, sy. 14, s. 50; Ayn, Mehmet Ali, slam Tasavvuf Tarihi, Akabe Yay.,stanbul 1985, Azamat, Nihat, Ali b. Meymn, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss. 411-2. Azamat, Nihat, Blbl ah, TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 486-7; Azamat, Nihat, Evhadddin-i Kirmn, TDVA, stanbul 1995, c. XI, ss. 518-20. Azamat, Nihat, Kalenderiyye, TDVA, stanbul 2001, c.XXIV, ss.253-6. Azamat, Nihat, Melmet, TDVA, Ankara 2004, c.XXIX, ss. 24-5. Azamat, Nihat, Melekt, TDVA, Ankara 2004, c.XXIX, ss. 47-8. Aziz b. Muhammed en-Nesefi, Risale Der Beyan Adab'l-Halvet, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi 1808, 99 a-102a vr.; Aziz Mahmud b. Fazlullah b. Mahmud el-skdari Hdayi, Kef'l -Kna' An Vechi's-Sem', Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi, 877, 53-57 vr.; Azizddin Nesef, nsan - Kmil, Azizddin Nesef, Tasavvufta nsan Meselesi, nsan- Kmil, ev. Mehmet Kanar, stanbul 1990,

582

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bacharach, Jere L.- Meri, Josef W., Medieval Islamic Civilization: An Encyclopedia, Routledge, New York-London 2006, c. II, s. 774. Badad, Abdulkahir, el-Fark beynel-Frak, Kahire 1990, Balyan, Abdullah b. Mesud, Mutlak Birlik, Haz: Ali Vasfi Kurt, nsan Yay., stanbul 2003, Bang, Anne K., Sufis and Scholars of the Sea: Family Networks in East Africa, 1860-1925, Routledge Curzon, New York 2003, s. 60; Bardak, Mehmet Necmettin, Ktahya Vahid Paa Ktphanesindeki Tasavvufla lgili Yazma Eserler, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 124. Bayramolu, Fuat-Azamat, Nihat, Bayramyye, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 269; Baz, brahim, Abdulehad Nrnin Tasavvuf Anlay, Baslmam doktora tezi, Ankara 2005, Bebek, Adil, Mafiret, TDVA, Ankara 2003, c.XXVII, ss. 313 -4. Berkey, Jonathan P., The Formation of Islam: Religion and Society in the Near East, 600-1800, Cambridge University Press 2002, Berkey, Jonathan Porter, Popular Preaching and Religious Authority in the Medieval Islamic Near East University of Washington Press, Seattle -London 2001, Bilgin, Orhan, Fahreddin-i Irk, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 84-5. Birk, Abdulhamit, bnn-Nakb el-Makdis, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 165. Black, Antony, The History of Islamic Political Thought: From the Prophet to the Present, New York 2001, Black, The History of Islamic Political Thought, Bolat, Ali, Muhasibnin el-Meksibi Balamnda Tasavvufta Dnyaya Bak ve Hakik Zhd Anlay, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, s. 182; Bolat, Ali, Ebul-Abbas bn Atnn Baz Tasavvuf Temel Kavramlara Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 314. Bolat, Ali, Kueyr de Melmet ve Bir Mulhaza lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 12, ss.111-22;

583

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Bolat, Ali, Muhasibye Gre Marifetin Unsurlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 135. Bolay, Sleyman Hayri, Adem, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 358. Bolay, Sleyman Hayri, Akl, TDVA, stanbul 1989, c.II, s. 238; Bolay, Sleyman Hayri, Felsef Terimler Szl, Aka Yay., Ankara 1996, Mengolu, Takiyyeddin, Felsef Anthropologi, Bowen, Harold, The Nizamiye Madrasa and Baghdad Topography, in Jras, 1928, Bozkurt, Nebi, Elence, TDVA, stanbul 1994, c. X, ss. 483-8; Brockelman, bnl- Cevziyye, .A. c. V/2, (MEB) stanbul 1971, ss. 848-50; Brockelmann, GAL, c. I, s. 436; Suppl., C. I, s. 780; Bruijn, Johannes. T. P., Persian Sufi Poetry: An Introduction to the Mystical Use of Classical Persian Poems, Curzon 1997, Buehler, Arthur F., Sufi Heirs of the Prophet: The Indian Naqshbandiyya and the Rise of the Mediating Sufi Shaykh, University of South Carolina Press, South Carolina 1998, Bula, Ali, Tasarlanm Fenomenler Dnyasnda Akl, Nefis ve Kimlikler, Bilgi Ve Hikmet, Gz 93/4, s.35. Burckhardt, Titus, Sufism: Love & Wisdom, Sf Doctrine and Method, World Wisdom, Inc, 2006, s. 7; Bursev, smail Hakk, Evliya Makamlar (Gayb Bahelerinden Sesleniler), Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, Bursev, smail Hakk, Lbbl-Lbb ve Srrus-Srr, stanbul 1328, Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i Aliyye, Haz:eyda ztrk, nsan Yay., stanbul 2000, Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i meriyye, Haz:M. Ali Akidil, nsan Yay., stanbul 2000, Bursev, smail Hakk, Tuhfe -i Vesimiyye, Haz:eyda ztrk, nsan Yay., stanbul 2000, Bursev,smail Hakk, Tefsir Ruhil -Beyn, Beyrut trs., Calverley, E.E., Nefis, A, c. IX, s. 178; Cam Abdurrahman, Nefahatl -ns, ev. Lm eleb, stanbul 1298, Carrel, Alexis, nsan Denen Mehul, Yamur Yay., stanbul, 1973,

584

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Carrel, Alexis, Yarnlara Doru ve Dua, ev.: Refiz zdek, Yamur Yay., stanbul, 1977, Cebeciolu, ataht barelerinin Anlalmasna Doru: Metodik Bir Deneme, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 20. Cebeciolu, Ethem, Avrifl -Maarif lmi ve Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 12, s. 255. Cebeciolu, Ethem, Nicholsonn Kronolojik Esasl Tasavvuf Tanmlar, AFD, Ankara 1987, s. 29; Cebeciolu, Ethem, Seyyid Burhaneddin Muhakkk- Tirmizi'nin Baz Tasavvufi Kavramlara Getirdii Metaforik Yaklamlar, AFD, c. XXXVIII. Ankara 1998; Cebeciolu, Ethem, Some Reasons for the Inability of Layman to Understand Sufism,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.1, ss. 9 -26; Cebeciolu, Ethem, mam- Rabbn Hareketi ve Tesirleri, Erkam Yay., stanbul 1999, Cebeciolu, Hac Bayram Vel, Cebeciolu, Tasavvuf Terimleri ve Deyimleri Szl, Certel, Hseyin, EbuTalib el-Mekkde Namazn Psikolojisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 139. Cevher, IV, ss. 1400-1402; Chittick, Wiliam C., Awref al -Maaref, Elr., London 1989, Chittick, William C., Faith and Practice of Islam: Three Thirteenth-Century Sufi Texts Suny Press, Albany 1992, Chittick, William C., Faith and Practice of Islam: Three Thirteenth-Century Sufi Texts, State University of New York Press, New York1992, Cl. Huart, Kemaleddin sfahan, slam Ansi klopedisi, c.VI, ss. 570-1. Corbin, Henry, Alone with the Alone: Creative Imagination in the Sufism of Ibn 'Arabi, Princeton Universty Press, New Jersey 1998, Corbin,Henri, La Philosophic Shahabaddin Sohrawardi Maqtul, Paris 1935, Cour, A., eyh, A, c.XI, ss.461-462; Ccelolu, Doan, nsan ve Davran, Psikolojinin Temel Kavramlar, stanbul 1994,

585

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Crcan, Tarifat, arc, Mustafa, Fitne, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 156 -9. arc, Mustafa, Gazap, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 436. arc, Mustafa, Ayp TDVA., stanbul 1991, c. IV., s. 247. arc, Mustafa, Ch, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 14 -5. arc, Mustafa, Davet, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 18. arc, Mustafa, Dman, TDVA., stanbul 1994, c.X, s. 52. arc, Mustafa, Haya, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, ss. 554 -5. arc, Mustafa, Hev, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, ss.274 -6; arc, Mustafa, slam, TDVA, stanbul 2001, c. XXII, ss. 15 -6. arc, Mustafa, Kanaat, TDVA, stanbul 2001, c .XXIV, ss.289-90. arc, Mustafa, Kesb, TDVA., Ankara 2002, c.XXV, ss. 302 -4. arc, Mustafa, Merhamet, TDVA, Ankara 2004, c.XXIX, ss. 184 -5. arc, Mustafa, Musibet, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, ss. 255 -6. akmaklolu, M. Mustafa, Muhyiddin bnl-Arabye Gre Hayal ve Dzeyleri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, ss. 300-1; elebi lyas, Lutuf, TDVA, Ankara 2003, c.XXVII, ss. 239 -41. elik mer, Muhammed Esad Erbilnin Kuran- Kerim Ayetlerini Yorumlama yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 20001, y., 2, sy., 6, s. 189; elik, brahim, Furkan, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 220-1. elik, sa Tasavvuf Dncede Havtr, Din Bilimleri Akademik Aratrma Dergisi, 2002, c. II, sy: 1, s. 157. elik, sa, Tasavvuf Tarihinde rif Kavram, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.5, sy. 12, ss. 25 -52; elik, sa, Tasavvufi Gelenekte Hazarat- Hams veya Tenezzlt- Seba Anlay lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 173; elik, sa, Vuslata Davet, nsan Yay., stanbul 2004, Gnaydn, Yusuf Turan, Ahmet Remzi Efendinin Reh-Nm-y Mrifet Tercmesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16,

586

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

iek, Hasan, Karl Jaspersin Siyaset Anlay, D. Knysh, Alexander, Ibn'arabi in the Later Islamic Tradit: The Making of a Polemical Image in Medieval Islam, State University of New York, New York 1999, s.134. Da, Mehmet, bn Sinann Psikolojisi, Dastn, mer Ziyauddin, Tasavvuf ve Tarikatlarla lgili Fetvalar, Ter: rfan Gndz-Yakup iek, Seha Ner., stanbul 1992, Dalgn, Nihat, slamda Tevbe, Diynet lm Dergi, c. XXXII, sy.: III, 1996, Damar, Abdullah, Tasavvuf Terimlerinin Oluumu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, ss. 161 -89. Davie, G. S., Garden of Fragrance: Being a Complete Translation of the Bostan of Sadi, Kessinger Publishing, 1995, Davud el-Kayser, Mukaddemt, ner.:Kayseri Bykehir Belediyesi, Kayseri 1997, Dvut el-Kayser, Risle f lmit-tasavvuf, tahkik: Mehmet Bayraktar, AFD, c. XXX, Ankara, 1988, s. 206. Davutolu, Ahmet, Devlet, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 239. Demirci, Mehmet, Hak, TDVA, stanbul 1997, c. XV, s. 151; Demirci, Mehmet, Hakikat, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 178-9; Demirci, Mehmet, Hal, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 216-8. Demirci, Mehmet, Himmet, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, ss. 56-7. Demirci, Mehmet, bn sril, TDVA, stanbul 1999, c. XIX, s. 96. Demirci, Mehmet, smail Hakk Bursevnin Ecvibe-i Hakkyyesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 32. Demirci, Mehmet, lmdeki Hayat (Tasavvuf Dncesinde lm), lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y. 2, sy. 4. s. 10. Demirci, Mehmet, badetlerin Anlam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s. 16; Deniz, Grbz, Hakikati Arayanlarn Snflandrlmas, mam Gazzl ve mam mer Hayam rnei, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 148.

587

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Derin Sleyman, Tasavvufi Yolda lerlemeye Bir Engel Olmas Asndan Evliliin Reddi ve Mnev Evlilik, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, s. 211. Derin, Sleyman, Gazlde Allah Sevgisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 155; Derin, Sleyman, The Origins of the term Sf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 110. Descarets, Felsefenin lkeleri, Ter: M. K arasan, MGSB, Yay., stanbul 1988, Descartes, Metafizik Dnceler, Ter: M. Karasan, ME Basmevi, stanbul 1967, Descartes, Metod zerine Konuma, ter: M. Karasan, ME Basmevi, stanbul 1986, Descartes, Ruhun htiraslar, Ter: M. Karasan, ME Basmevi, Ankara 1972, Destgayb, Hseyin, Nefs -i Mutmaine, Ter: Aziz nar, efik Onar, nsan Yay., stanbul 1998, DA, Melmiyye, TDVA, Ankara 2004, c.XXIX, ss. 25-35. Dihlev, ah Veliyyullah, slam Dnce Rehberi, Ter: Mehmet Erdoan, Yeni afak stanbul 2003, Doru, Halime, XVI. Yzylda Sultann Sancanda Ahiler ve Ahi Zaviyeleri, Kltr Bakanl, Ankara 1991, Dorul, mer Rza, slmiyetin Gelitirdii Tasavvuf, stanbul, 1948, Donzel, E. J., Islamic Desk Reference: Compiled from the Encyclopaedia of Islam, Brill Academic Publishers, Berlin- New York- Kln 1994, s.427; Donzel, E. J., Islamic Desk Reference: Compiled from the Encyclopaedia of Islam, Brill Academic Publishers, Leiden-New York- Kln 1994, s. 427. Dorst, Brigitte, Jung Psikolojisi ve Tasavvuf (Gnmzde Suf likileri), Ter: Kemal Yazc-Ramazan Kutlu, stanbul 1997, Dosay, Kenjetay, Yesevilik Kltr ve lm Ataizm,lmi Akademik ve Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y., 1, sy., 3, s. 178. Duman, M. Zeki, Emel, TDVA, stanbul 1995, c. XI, s. 87. Durusoy, Ali, Hayal, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s. 3; Durusoy, Ali, bn Sina Felsefesinde nsan ve Alemdeki Yeri, stanbul 1993, Dnya, Sleyman, el-Hakika f Nazaril -Gazl, Msr 1980, ss. 298-312; Dzen, brahim, Aziz Nesefye Gre Allah, Kinat ve nsan, Ankara 1991,

588

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Dzenli, Yaar, ihabddin Shreverd ve Nubetl-Beyan Tefsirinin Tevbe Sresine Kadar Tahkiki, baslmam doktora tezi, stanbul 1994, s. 38-9. (Marmara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, Danman Do. Dr. smail Karaam) Doktora, 1994. (85 sayfa) YK Tez Merkezi, no: 36437 E. Calverley, Nefis A., c.IX., ss. 178 -79; Eb Nuaym, Ahmed b. Abdillah el-Esbahn, Hilyetl-Evliy ve Tabaktul-Asfiy, I-X, Kahire, trs. c. I, Eb Sud, rdu Aklus-Selm, c. VI., Eb'l-Feyz Ahmed b. Muhammed b. Sddik Gumari bn's-Sddik, Gunyetl-arif bi tahrici ehadis-i Avrifil -maarif, el-Mektebetl-Mekkiyye, Mekke 2001/1422. Eflk, Menkibl -rifn, (nr. Tahsin Yazc) Ankara 1947, el-Askalan, Blgu'l-Meram, ev. Davudolu, stanbul 1967, el-Crcn, et-Tarft, Darul -Kitabil-Arab, Beyrut 1405, el-Frzbd, Muhammed b. Yakub, el-Kmusul-Muht, Beyrut 1991, el-Hani, Muhammed b. Abdullah, el-Hadikat'n-Nediyye, Msr 1908, el-Huda, Kamer, ihabeddin mer Shreverd, ev. Tahir Ulu, nsan yay. stanbul 2004, Elif Efendi, Semeratl -hads, el-sfehn ve bnl-Cevz, Sahabeden Gnmze Allah Dostlar, stanbul 1985, ule Yay., el-K, Misbhl-Hidye, Tahran 1323, el-Mekk, Eb Tlib, Ktul-Kulb, el-Muvaffak b. Muhammed b. el -Hasan el-Haverazmi el-Hassi, es-Selvat fi erait'l Halvet, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi, 1705, 71 vr.; el-Mnv, Muhammed Abdurraf et-Tevkf ala Mhimmtit Terf, thk.: Dr. Muhammed Rdvn ed-Dye, Beyrut 1410, el-Mnzir, et-Tekmile li Vefeytin -Nakale, Beyrut 1981, el-skdr, smail b. Abdullah, Suffa Ehli ve Halleri, Ter: H.K. Ylmaz, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 7, Ankara 2001, Emirolu, brahim, Sf ve Dil, stanb ul, 2002,

589

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ensr, Abdulhak, eriat ve Tasavvuf, ev.: Yusuf Yazar, Rehber Yay., Ankara, 1991, Enver Fuad Eb Azzm, Mucemul-Mustalihtus-Sufiyye, Lbnan 1993, Ephrat, Daphna, Learned Society in Period/Transtition: The Sunni 'Ulama' of Eleventh-Century Baghdad, State University of New York Press, New York 2000, Eraydn, Seluk, ile TDVA, c. VIII, ss. 315-6; Eraydn, Seluk, Feyiz, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 513-4. Eraydn, Seluk, Tasavvuf ve Tarikatlar, Marmara nv., lahiyat Fak., Yay., stanbul 2004, Erbil, Esd, Mektubt, stanbul 1983, Erdoan smail, slam Dncesinde Kamil Tabiat/Tbut-Tmm Fikri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, ss. 134 6; Ergl, Adem, Kurn- Kerimde Kalp Kavram, Baslmam doktora tezi, stanbul 1998, Eric, Geoffroy, Sufism: Love & Wisdom, Approaching Sufism, World Wisdom, Inc, 2006, Erkal, Seyit N., Alternatif Dnceler Szl, nsan Yay., stanbul 2001, Ernst, Carl W., Eternal Garden: Mysticism, History, and Politics at a South Asian Sufi Center, State University of New York Press 1992, er-Rgb el-Isfehn, Mfredtu Elfzil -Kurnil-Kerm, Darul-Kalem, Dmek 1996, er-Rz, Muhtrus-Shh, Mektebet Lbnan, Beyrut 1995, Ertrk, Ramazan, Sf Tecr benin Epistemolojisi, Fecr Yay., Ankara 2004, s.120-1; es-Sakkr, Sm, bnl-Mstevf, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 162. es-Sakkr, Sm, bnn-Neccr el-Badd, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, ss. 169-70. es-Semn, el-Ensb, Beyrut 1976, Ear, Ebul-Hasan, Kitabu Makmtil-slamiyyn ve htilafil -Musalln, stanbul 1929, Ear, Ebul-Hasan, Makaltl-slmiyyn ve htilfl -Musalln, Beyrut 1990,

590

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Erefolu Rm, Mzekkin -Nufs, stanbul 1976, et-Tehnev, Kitabu Keafi Istlahati l-Fnn, Kahraman Yay., stanbul 1984, Ewing, Katherine Pratt, Arguing Sainthood, Duke University Pres, Durham- London 1997, ez-Zeheb, el-ber F Haberi Men Gaber, Beyrut 1985, ez-Zeheb, Siyer Almn-Nbel, Beyrut 1985, c. XXII, ez-Zeheb, Trih, Fahri, Macit, slam Felsefesi Kelam ve Tasavvufuna Giri, Ter: ahin Filiz, nsan Yay., stanbul 2002, Fakhr al-Din Ibrahim `Iraqi, Divine Flashes Translation and Introduction, William C. Chittick, P. Lamborn Wilson, Paulist Pres, New York 1984, Fakhry, Majid, A History of Islamic Philosopy, Columbia Uni, Pres, New York 1970, Farab, Kitabu Ari Ehl-i Medinetil-Fadla, Beyrut 1985, Fazlurrahman, slam ve adalk, Ter: Alparslan Akgen-Hayri Krbaolu, Ankara Okulu yay., Ankara 1996, Fazlurrahman, slam, Ter: Mehmet Da-Mehmet Aydn, stanbul 1981, Ferdddin Attar, Tezkiretl-Evliya, Fidan, Mehmet Emin, rdl-Mridn, Mritliin Temel retileri, Hacegan Yay. st. 2000, Fidan, Mehmet Emin, Tarihi Geliimi erisinde Sflik, stanbul, 199 7, Filiz, ahin, slam Felsefesinde Mistik Bilgini Yeri, nsan Yay., st. 1995, Filiz,ahin, Klasiklerimiz, er-Riaye li Hukukillah lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999,y.1, .2, s. 148. Fletcher, Joseph, inde slam Tarikatlar, slam Dnyasnda Tarikatlar, Alexandre Popovic- Gilles Veinstein, Fletcher, Richard, Moorish Spain, University of California Press, New York 1993, Flew, Antony G. N., The Encyclopedia of Philosophy, Immortality, MacMillan Publishing Co, New York 1972, s. 139. Frager, Robert, Kalp Nefs ve Ruh, brahim Kapaklkaya, Gelenek, stanbul 2005, Frank, Magill, Ekzistansiyalist Felsefenin Be Klasii, Dergah Yaynlar, stanbul 1992,

591

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Frank, Victor, nsann Anlam Aray, ev. Seluk Budak, Ankara 2000, Frieda, Fordham, Jung Psikolojisinin Anahatlar, Say Yay., stanbul 2001, Fromm, Erich, Erdem ve Mutluluk, ev.: Aydan Yrkan, Trkiye Bankas Yay. stanbul 1999, s. XXXIV. Fromm, Erich, Sahip Olmak Ya da Olmamak, ev.: Aydn Artan, Artan Yay., stanbul, 1997, Fromm, Erich, Sevgi ve iddetin Kayna, Ter: Seluk Budak, teki Yay., stanbul 1994, Fuad, Ali, Ceride-i Sufiyyeden Lhut ve Nsut (haz: Halim Gl), lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y. 3, sy. 8, ss. 158 -60; Fuad, Ali, Cerideyi Sufiyyeden Selamet-i Kalbiye,,(haz: Halim Gl), lmi Akademik ve Aratrma Dergisi Tasavvuf Ankara 2000, y., 1, sy., 3, s. 179. Gaborieau, Marc, Hint Alt Ktasnda slam Tarikatlar, slam Dnyasnda Tarikatlar, Alexandre Popovic- Gilles Veinstein, Ter: Osman Trer, Suf Yay.,stanbul 2004, ss.200-3. Gawad, Mustafa, al -Madrasa an-Nizamiya bi Badad, in Summer, IX, 1953, Nr, 2, s. 317-44; Gazl, el-Maznnus-Sar, Gazli, hy, (ter.: Ahmet Serdarolu), stanbul, 1975, Gazali, Kimya-y Sadet, ev: Faruk Meyan, Bedir Yay., stanbul, 1979, Gazl, Muhammed, Mericl-Kuds, (Hakikat Bilgisine Ykseli), Trc: Serkan zburun, nsan yay., stanbul 2002, Gazl, Tehfutul -Felsife, Beyrut 1962, Gazzl, el-Munkzu Mined-Dall, (Dalaletten Hidayete), Ter: Ahmet Subhi Furat, stanbul trs., s Getan, Engin, Varolu ve Psikiyatri, stanbul 1990, Gerholm, Tomas, The Islamization of Contemporary Egytp, Rosander E. EversWesterlund, David, African Islam and Islam in Africa: Encounters Between Sufis and Islami sts, Hurst & Company, London 1997, Gezgin, A. Galip, Kuranda Huu Kelimesinin Semantik Analizi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 81 -2..

592

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Goleman, Daniel, Duygusal Zeka, Ter: Banu Sekin Yksel, Varlk Yay., stanbul 1998, Gkta, Vahit, Muhammed Esad Erdebilnin Hayat, Eserleri ve Tasavvuf Felsefesi, (Baslmam Yksek Lisans Tezi), ASBE, Ankara 2002, Glpnarl, Mevlevilik, A. C. VIII., ss. 164-71 Glpnarl, Abdulbaki, Seyyid Burhaneddin Muhakkk- Tirmizi, Trkiye Bankas Kltr Yaynlar, 1972; Gztok, akir, Tasavvuf Eitimde Bilginin Elde Edilmesi, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, ss.99 -100. Grabar, Oleg, Muqarnas: An Annual on Islamic Art and Architecture, Fernandes, Leonor, The Foundation of Baybars al-Jashankir Brill Academic Publishers, Leiden 1988, c. IV, ss.21-42. Grabar, Oleg, Muqarnas: An Annual on Islamic Art and Architecture, Leiden1990, c. VII, s. 40; Gribetz, Arthur, Sem Tartmas (Sfler Fkhlara Kar), Ter: Hseyin Akpnar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, ss. 399-414; Gril, Denis, Sufism: Love & Wisdom, The Prophtetic Model of the Spiritual Master in slam, World Wisdom, Inc, 2006, Grom, Bernhard-Schimidt Josef, Auf Der Suche nach dem Sinn des Lebens, Freiburg-Basel-Wien 1979, Gross, Jo-Ann, Bir eyhin ok Ynl Rolleri Ve Sezgileri: Siyasi ve Din Otoritenin Sembolik fadeleri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y.1, sy.2, s. 155. Grunebaum, Gustave E. Von, Classical Islam: A History, 600 A.D. to 1258 A.D.Translated by Katherine Watson, London 2005, Guenon, Rene, slam Maneviyat ve Taoculua Toplu Bak, , Ter: Mahmut Kank, nsan Yay., stanbul 2004, Guenon, Rene, Sufism: Love & Wisdom, Haqiqa and Sharia in slam, World Wisdom, Inc, 2006,

593

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Gutas, Dimitri, Greek Thought, Arabic Culture: The Graeco-Arabic Translation Movement in Baghdad and Early Abbasid Society, Routledge, LondonNew York 1998, Gl, Halim, Mevlanann Kurandaki Eari Tefsiri, baslmam doktora tezi, Gmhanev, A. Ziyaddin, Camil-Uslil-Evliy, Msr 1319, Gnaydn, Yusuf Turan, Ahmet Remzi Efendinin Reh-Nm-y Mrifet Tercmesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, s. 260. Gnaydn, Yusuf Turan, Ali Behcet Efendi ve Risale-i Ubeydiyye-i Nakibendiyyesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, ss. 223-4.. Gndodu, Cengiz, Aziz Mahmud Hdaynin Belgradl Ali Efendiye Gnderdii Mektup, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, s.82. Gndz, rfan, Bde, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 418. Gndz, rfan, Beyt, TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 86. Gndz, rfan, Cebert, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 193 -4. Gndz, rfan, Tasavvuf Bir Terim Olarak Rbta, MFD, sy. 7-10, stanbul 1995, s. 243-4. Gndz, rfan, Osmanllarda Devlet-Tekke Mnasebeti, Seha Neriyat, stanbul 1984, Gnel, Fuat, Hira, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, ss. 121-2. Gngr, Erol, slam Tasavvufunun Meseleleri, tken Yay., st. 1989, Gngr, Zlfikar, Muhyiddin bn Arab Hakknda Louis Massignonun Eletirileri ve Veled elebi (zbudak)nin Cevaplar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, ss.392 -9. Grbz Ahmet, Harabede Define, nsan Yay., stanbul 2003, Grer, Dilaver, bn Arabide Dinlerin Akn Birlii ve badet, Tasavvuf, sy. 11, s. 9-54; Grer, Dilver, Abdulkdir-i Geyln, nsan Yay., stanbul, 1999, Grsoy, Kenan, Ekzistans ve Felsefe zerine G rler, Aka Yay., Ankara 1998,

594

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Gzel,

Abdurrahim,

Kelam

ve

Tasavvuf

Asndan

Tevhid,

Erciyes

niversitesi,Sosyal Bilimler Enstits Dergisi, sy: 11, y: 2001, s. 199. H. Kamil Ylmaz,Ebu Hafs Shreverd, Sahabeden Gnmze Allah Dostlar iinde c. VII, Haar, G.J. Johan, Nakibendiyyede Manev Rehberliin nemi, Ter: Ahmet Cahid Haksever, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 392; Hac Bekta Veli, Maklt, Haz: Ahmet Tekin, Kelam Yay., stanbul trs., Hakm, Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, Haksever, Ahmet Cahid, Turhall Mustafa Efendi ve Baz Tasavvuf Kavramlara Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 374-5. Halil b. Ahmed, Kitbul-Ayn (I-VIII), thk.: Mehd el-Mahzm-brahim Smir, Beyrut, 1988, Hammarlund, Anders, Ozdalga, Elisabeth, Olsson Tord Sufism, Music and Society in Turkey and the Middle East: papers read at a conference held at the Swedish Institute in stanbul 1997, Annemarie Schimmel,The role of Music in slamic Mysticism, Routledge, New York 2001, Hammarlund, Anders, Sufism, Music and Society in Turkey and the Middle East, Swedish Reseach Institute In stanbul, c. X, 2001, Hn, Muhammed b. Abdillah, db, ev.: Ali Hsrevolu, Erkam Yaynlar, stanbul 1982, Harrzde, Tbynl-Vesilil-Hakyk, Sleymaniye, brahim Efendi, 430 -2, Harput, Abdullah, Tenfhul -Kelm f Akid -i Ehlil-slam, stanbul 1330, Hartmann, Angelika, Annasir Li-Dinillah: Politik, Religion, Kultur in der spten'abbasidenzeit (1180-1225) Walter de Gruyter, Berlin-New York 1975, Hasan, brahim Hasan, Tarihul-slam, Kahire 1968, Hatipolu, Haydar, slamda Evlilik ve Muta, Ta-Ha Yay., Ankara 1999, Havva, Said, Ruh Terbiyemiz,

595

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hay, L. Louise, Tm Hastalklarn Zihinsel Nedenleri, ev. Semra Ayaba, stanbul 2000, Hayran, Altnta, Tasavvuf Tarihi, Ankara 1986, Heidemann, S., Das Aleppiner Kalifat: Vom Ende Des Kalifates in Bagdad Ber Aleppo Zu Den Restaurationen in Kairo, Brill Academic Publishers, Leiden-New York-Kln 1994, Helminski, Kabir, Bilen Kalp, ev.: Refik Algan, stanbul 2001, Hemedn, Hce Yusuf, Rutbetl-Hayat, (Hayat Nedir) Ter: Necdet Tosun, nsan Yay., stanbul 1998, Hemedn, Risle Der Adab- Tarikat, Hemedn, Risle fi ennel-kevne musahharun li-insan, (Hayat Nedir iinde), Ter: Necdet Tosun, Kocaba, akir, slamda Bilginin Temelleri, z Yay., stanbul 1997, Hick, J., Philosophy of Religion, Prentice -Hall, Inc., New Jersey 1963, Hilmi Efendi Hac Muharrem, Kadiri yolu Sliklerinin Zikir Makamlar ve Zakirlere Hediye, (nr: Sleyman Ate), stanbul 1982, Hizmetli, Sabri, bns-S, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 195. Hocaolu, Durmu, Bilim ve nan/mn zerine Felsefi Bir rdeleme, lim ve Din, lim ve Din stanbul 1996, sy. 53. Hocazde Ahmed Hilmi, Hadkatl-Evliydan Shreverd Silsilenmesi, stanbul 1317, Holm, Nils G., Din Psikolojisine Giri, Abdulkerim Bahadr, nsan Yay., stanbul 2004, Homerin, Th. Emil, Umar Ibn Al-Farid: Sufi Verse, Saintly Life, Paulist Press, New York 2001, Houtsma, M. Th., E.J. Brill's First Encyclopaedia of Islam, 1913-1936, Plessner, M., Suhraward Brill Academic Publishers, Leiden-New York-Kln 1993, c. VII, s.506. Houtsma, M. Th., E.J. Brill's First Encyclopaedia of Islam, 1913-1936, Van Der Bergh, Suhrawardi Brill Academic Publishers, Leiden-New York-Kln 1993, c. VII, s.506, Hkelekli, Hayati, Cinsiyet, TDVA., stanbul 1993, c.VIII, ss. 21-4;

596

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Hkelekli, Hayati, Din Psikolojisi Asndan eyh-Mrid likileri, Hareket, Mart, 1980, ss. 36-7; Hkelekli, Hayati, Duyu, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 10-2. Hkelekli, Hayati, Ftrat, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 47-8. Hkelekli, Hayati, Din Psikolojisi, TDV. Yay., Ankara 1996, s. 314; Hucvir, Kefl-Mahcb, terc. Sleyman Uluda, (Hakkat Bilgisi), stanbul 1982, Humphreys, R. Stephen, From Saladin to the Mongols: The Ayyubios of Damascus, State University of New York Press, 1977, Hsameddin, Ahmed, Hakykut-Tecrd f Menzirit -Tevhd, stanbul 1328; Izutsu, Kuranda Allah ve nsan, Izutsu, Toshihiko, slamda Varlk Dncesi, Ter: brahim Kaln, nsan yay., stanbul 2003, bn al-Arabi, trc: R. W. J. Austin, (Giri blm) The Bezels of Wisdom: The Bezels of Wisdom, Paulist Press, New Yor k 1980, bn Arab, el-Ftht- Mekkiyye, tahk.: Osman Yahy, Khire, 1988, bn Arab, Fen Risalesi, Ter: Mahmut Kank, z Yay., stanbul 2006, bn Arab, Fususl-Hikem Ter: N. Gencosman, MEB yay., stanbul 1956, bn Arab, lhi Ak, Mahmut Kank, nsan yay., stanbul 2004, bn Arab, Risalet'l-Halvet, Beyazt Devlet Ktphanesi, Veliyddin Efendi,1686, bn Arabi Muhammed b. Ali b. Muhammed Muhyiddin Ebu Abdullah,.Nasb'lHrka, Beyazt Devlet Ktphanesi / Veliyddin Efendi, 1821, 6 vr. bn Ebil-zz, erhu Akidetit-Tahaviyye, Beyrut 1984, bn Hacer, el-Askalan, Fethul-Br bi erhil-Buhar, Kahire 1987, c. XI, sy. 106. bn Hacer, Fethl-Br, bn Haldun, Abdurrahman, Mukaddime, Ter: Zakir Kadiri Ugan, stanbul 1989, bn Haldun, Abdurrahman, ifas-Sil, Haz: Sleyman Uluda, stanbul 1997, bn Hallikan, Trihl-slam ve Vefeytl -Mehir vel-Alm, Beyrut 1988, bn Hallikn, Vefeytl -Ayn, Beyrut 1977, bn Hazm, Gvercin Gerdanl, Sevgiye ve Sevenlere Dair, Ter: Mahmut Kank,stanbul 1985, bn mad, eceretz-Zeheb,

597

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bn Kayim el-Cevziyye, Uddets-Sbirn ve Zahiret-kirn, (Sabredenler ve kredenler),Ter: Zeynelabidin Tatlolu, nsan Yay., stanbul 2003, bn Kayym el-Cevziyye, Medricus-Slikn, Kahire trs., bn Kayyim el-Cevziyye, el-Fevid, bn Kayyim el-Cevziyye, Kitbr-Rh, ev. aban Hakl, z Yaynclk, stanbul 1993, bn Kesr, el-Bidye ven-Nihye, Beyrut 1982, bn Kesir, mamddin, Tefsirl -Kuran, Darul Marife Beyrut 1984, bn Kesr, Tefsr, bn Mace, Muhammed b. Yezd el-Kazvin, Snen bn-i Mce, thk.: Muhammed Fud Abdulbk, I-II, Beyrut trs., bn Manzr, Lisnul-Arab, Beyrt 1990, bn Rd, Kitabut-Tehfut, Msr 1302, bn Rd, Menhicl-Edille f Akidil -Mille, Msr 1964, bn Sin, Edhaviyyet fil -Med, Beyrut 1984, bn Sin, el-rt vet-Tenbht, Kahire 1985, bn Sin, Makamtl-rifn, (Ariflerin Makamlar)Ter: Dilaver Grer, Sf bn Sina ve Makamtl-rifni, lmi Akademik Aratrma Dergisi,Ankara 2001, y.2, sy. 6, s. 144; bn Sin, Risalet Adhaviyye f Emril -Med, Msr 1949, bn Tariberd, en-Ncmz-Zhire, Khire 1375, bn Teymiyye, el-Akdetl-Vstyye ve erhi, Ter: M. Beir Eryarsoy, Guraba Yay., stanbul 2000, bn Teymiyye, Takyyddin, Risale fi l lmil-Btn vez-Zhir, (Zahir ve Btn lmine dair bir Risale) Ter: Mustafa ztrk- Ali Bolat, Zahir ve Btn lmine dair bir Risale, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y.2, sy.6, s. 271. bn Teymiyye, Tefsir zerine, Ter: Harun nal, Pnar Yay., stanbul 1985, bnul-Arab, el-Futhtul-Mekkyye, (I-IV), Msr 1293 h., . bnul-Kayym el-Cevziyye, Medrics-slikn, Khire, trs., bn-Esr el-Cezer, el-Lbb F Tezhbil-Ensb, Beyrut trz., bnl-Cevz, Ebul-Ferec, Telbis blis, Beyrut 1992,

598

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

bnl-Cevz, el-Muntazam, Beyrut trz., bnl-Cevz, Zemml-Hev, Kahire 1962, bnl-md, eceretz-Zeheb F Ahbri Men Zeheb, Beyrut trz, bnn-Neccr, el-Mstefd min Zeyli Tarh -i Badat, brahim b. Ebu Bekr, Risale fi Ahkami'r -Raks ve'd-Deveran ve's-Sem', Sleymaniye Ktphanesi, Kasidecizade, 759, 23 vr.; kbal, Cebrailin Kanad, Ter: Y. Salih Karaca, stanbul 1983, lhn, Kutluer, lim TDVA., stanbul 2000, c. XXII., ss. 109-14. mam Rabbn, Mektubt, stanbul trs., smil Fenn Erturul, Maddiyyn Mezhebinin zmihlali, smail Hakk Bursev, Rhul-beyn, smail Hakk Bursevi, Risale fi Beyani'l-Halveti ve'l-Celve, Hac Selim Aa Ktphanesi, Hdai Efendi, 1797, 68 -71 vr; smail Rusuhi b. Ahmed el-Mevlevi Ankarav, Huccet's-Sem', Baba, 375, 29 s.; z, Mahir, Tasavvuf, Mahiyeti, Bykleri ve Tarikatlar, stanbul trs., zmirl, smil Hakk, Yeni lm-i Kelm, stanbul, 1339, Jan Williem Drijvers, Centres of Learning: Learning and Location in Pre-Modern Europe and the Near Makdisi, George, Baghdad, Bologna and Scholasticism East Brill Academic Publishers Leiden-New York- Kln 1995, s. 153; Jasper, Felsefeye Giri, Jaspers, Felsefi Dnn Kk Okulu, Jaspers, Kleine Schule des Philosophischen Denkens, Zrich 1985, Jergild, Arthur T., Genlik psikolojisi, Ter: brahim N. zgl, stanbul 1978, John McTaggart-Ellis McTaggart, Some Dogmas of Religion, Greenwood Pres, New York 1968, Jong de Frederic, Ortadou Arap lkelerinde slam Tarikatlar, slam Dnyasnda Tarikatlar, Alexandre Popovic- Gilles Veinstein, Ter: Osman Trer, Suf Yay., stanbul 2004, ss.454-5. stanbul (1286/1869), Rza Efendi Matbaas, Sleymaniye Ktphanesi, Dml

599

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Jong de Frederik, Sri Lankadaki Tarikatlar Hakknda Not, slam Dnyasnda Tarikatlar, Alexandre Popovic- Gilles Veinstein, ss.257-60. Jung, Gustav Karl, nsan Ruhuna Yneli, ev. Engin Bykinal, stanbul 2001, Kafadar, Cemal, Between Two Worlds: The Construction of the Ottoman State, 1996, Kallek, Cengiz, Hisbe, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 136. Kam, Ferit,Vahdet-i Vcud, Sadeletiren: Ethem Cebeciolu, DB. Yay., Ankara 1994, Kanar, Mehmed, Byk Farsa ve Trke szlk, Kara, smail-Ycer, Hr Mahmut, Trabzonlu (Oflu) Nak- Hlid Yusuf evki Efendi ve Hediyyetz-Zkirn Hccets-Slikn Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 353. Kara, smail-Ycer, Hr Mahmut,Trabzonlu (Oflu) Nak- Hlid Yusuf evki Efendi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 328. Kara, Mustafa, Bir el -Hf, TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 222. Kara, Mustafa, Evrd, TDVA, stanbul 1995, c. XI, s. 534. Kara, Mustafa, Fen, TDVA, c.XII, ss.333 -335. Kara, Mustafa, Hamdn e l-Kassr, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 455-6. Kara, Mustafa, Tasavvuf Dncede nsan -Dnya Mnsebetleri ve Zihniyetimiz, Zihniyet Deiiklikleri ve adalama Problemleri, Bursa, 16-17 Haziran, 1990, s. 158-160. Kara, Mustafa, XIV. ve XV. Yzyllarda Osmanl Toplumunu Besleyen Trke Kitaplar, slami Aratrmalar- Osmanlya Dair- II, c.II. sy. 2, Ankara 1999, s. 146. Kara, Mustafa, Tasavvuf ve Tarikatlar Tarihi, stanbul 1995, Karaman, Hayreddin, Fakh, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 126-7. Karaman, Hayreddin, Gnlk Hayatmzda Haramlar ve Helaller, Nesil Yay., stanbul 1987, Karla, H. Bekir, Ansr- Erbaa,TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 149-51.

600

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kasapolu, Abdullah, Yusuf ve Zleyha Asndan Kuranda Nefs -i Emre Kavram-Freudun d Kavramyla Bir Mukayese, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, ss. 57 -9; Kn, Mucemu Istlhtis-Sfiyye, Kagarl Mahmud, Dvn- Lgatit-Trk, ev.: Besim Atalay, Ankara, 1985, Ktip eleb, Kefz -Zunn, Tahran 1967, Kaya, sve-i Hasene, Kazc, Ziya, Ahilik, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 540. Kazc, Ziya, slam Messeseleri Tarihi, Kayhan Yay., stanbul 1996, Kelbz, Taarruf, Kemikli, Bilal, Tasavvuf Edebiyatnda Hulul ve ttihada Dair Bir Risale: Risle-i Redd-i Hulul ve ttihd, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, ss. 115-6; Kenan Grsoy, J.P. Sartre Ateizmin Dourduu Problemler, Ankara, 1991, Khan, Sarfraz, Muslim Reformist Political Thought: revivalists, modernists and free will, Routledge, London-New York 2003, Kl, Cevdet, Gazzlde Tefekkr ve Hikmet Kavramlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 122. Kl, Cevdet, Hac Bayram Velide nsann Ontolojik Varl ve Olgunlama Sreci,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2006, y.7, sy.16, s. 47. Kl, Cevdet, Muhammed kbalin Dncesinde Benlik Felsefesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, s. 60. Kl, Mahmut Erol, Fergn, Sadddin, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 378-82; Kl, Sadk, Kuranda Gnah Kavram, Konya, 1994, King, H. Robert, Tanrnn Anlam, Ter: Temel Yeilyurt,nsan Yay., stanbul 2001, Kzler, Hamdi, Chid Ahmed Efendi ve Tasavvuf Felsefesi, baslmam doktora tezi, Ankara 2006. Kierkegaard, Soren, lmcl Hastalk Umutsuzluk, Ter: Mukadder Yakupolu, Doubat Yay., Ankara 2004,

601

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kilpatrick, Hilary, Making the Great Book of Songs: Compilation and the Author's Craft in Abu I-Faraj Al-Isbahani's Kitab al-Aghani, Routledge, LondonNew York 2002, Kitab- Mukaddes, Koca Ferhat,Osmanl Fakhlerinin Sem, Raks ve Devran Hakkndaki Tartmalar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.5, sy. 13, ss. 25 -74; Kocaba, akir, slamda Bilginin Temelleri, Ko, Turan, lmszlk Dncesi, z Yaynclk, stanbul 1991, Descartes, Felsefenin lkeleri, ev.: Mesut Akn, Say Yay., stanbul 1995, Koktu, M. Zahit, Tasavvuf Ahlak, stanbul 1975, Kolbas, Judith Grace, The Mongols in Iran: Chingiz Khan to Uljaytu 1220-1309, Routledge, London-New York 2006, Komisyon, el-Mucemul-Vast, ar Yay., stanbul 1990, Komisyon, el-Mncid, Konuk, A. Avni, , el-Futuhatl-Mekkiyye, Daru Sadr, Beyrut, trs., Konuk, A.Avni, Fuss erhi, Konuku, Enver, Kutbddin Bahtiyr, TDVA, stanbul 2002, c. XXVI, s. 483 Konur, Himmet, eriat ve Tasavvuf, slamiyat Dergisi, Ankara 1998, sy.4, s.119; Kksal, smail, Fkh ve Tasavvuf likisi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.1, sy.2, Ankara 1 999, s. 83. Kksal, smail, mam Efendinin Fkh Yn ve Baz Grlerinin Tedkiki, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 13940; Kse, Ali, Gnah, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss. 285-6. Kseolu, Nevzat, Trk Dnyas Tarihi ve Trk Medeniyeti zerine Dnceler, tken Yaynlar, stanbul 1990, Kufral, Kasm, Gazl, MEB A., stanbul 1948, s. 499; Kufral, Kasm, Hrka, MEB A, c. V, s. 449 -450 Kurnaz, Cemal- Tatc, Mustafa - eltik, Halil, Trk Edebiyatnda Miyar Gelenei inde Yiitba Ahmet emseddin, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Marmaravnin Hurde -i Tarikat, Ankara 1999, y., 1, sy., 3, ss. 56-63.

602

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Kurt, Hseyin, Harirzde Mehmed Elf Efendi ve Tasavvuf Anlay, Baslmam doktora tezi, Ankara 2005, Kurtub, Ebu Abdullah Muhammed, el-Cami li Ahkmil-Kuran, Kahire 1959, Kurtulu, Rza, Asya, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 536-7; Kuat, Ali, Nefis Mertebelerine Psikolojik Bir Yaklam, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, s. 122; Kueyr, Abdul-Kerim b. Hevzin,er-Risletl-Kueyriyye f lmit-Tesavvuf, Darul-Hayr, Beyrut 1993, Kutluer, lhan, Cevher, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 450-5; Kutluer, lhan, Dnme, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 56-7. Kutluer, lhan, Hikmet, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, ss.509-10; Kutluer, lhan, lim, TDVA, stanbul 2000, c.XXII, ss.109-114. Kutluer, lhan, nsan, TDVA, stanbul 2000, c. XXII, s. 322. Kutluer, lhan, Mistisizm, TDVA, stanbul 2005, c.XXX, ss. 188-90. Kutup, Muhammed, nsan Psikolojisi zerine, Ter: Bekir Karla, stanbul 1992, Kbr, Fevihl-Cemal ve Fevtihl-Cell, (Tasavvuf Hayat), Kbr, Necmddn, Usl-iAere, erh-i Usl-i Aere, (rh: smail Hakk Bursev), Hzr: Mustafa Kara, (Tasavvuf Hayat), Dergah Yay., stanbul 1980, Kbra, Necmddn, Risle ilel-Him, Kbr, Necmddn, Usl-i Aere, Kk, Hasan, Tarikatlar, stanbul 1976, Kk, Hlya, Tasavvuf Tarihine Giri, Kk, Sezi, XIX. Yzylda Mevlevilik ve Mevleviler Marmara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits, stanbul 2001, Baslmam Doktora Tezi. Laberthonniere, Descartes zerine Tetkikler, ter: M. Karasan, Kltr Bakanl Yay., Ankara 1977, Lamont, c. The Illusion of Immortality, Le Strange, Guy, Baghdad during the Abbasid Caliphate from Contemporary Arabic and Persian Sources, Adamant Media Corporations, London, trz., Levy, Reuben, The Nizamiya Madrasa at Badad, in Jras, 1928, M. Plessner, Mrid A, c. VIII, s. 809.

603

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Mahfuz, eyh Ali, Hidayetl-Mridn, (Kurandan tler), ter: Saka, evki, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 1999, y., 1, sy., 1, s. 132; Mahmud, Abdulhalim, Muhasibi, Hayat, Eserleri ve Fikirleri, Ter: M. Beir Eryarsoy, nsan Yay., stanbul 2005, Mancibi Muhammed b. Muhammed, Kitab'l-Sem ve'l-Raks, Kahire 1323, Matbaai erefiye, Mc Taggart, Some Dogmas of Religion, Mecdddin Ahmed b. Muhammed et-Tusi el-Gazzali, Bevariku'l-Elma' fi Tekfiri Men Yuharrim's-Sem', Sleymaniye Ktphanesi, Badatl Vehbi 2073, Demirci, Mehmet, Zhidlik Nedir? Dnya hiret Dengesi Nasl Kurulur?, DEFD, zmir, 1987, sy.: IV, s. 105-126; Meier, Fritz, Horasan ve Klasik Tasavvufun Sonu,Ter: Ramazan Muslu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2004, y.5, sy. 13, s. 445, 448, 467; Mevln, Fhi Mfh, Mevlna, Mesnev, Muhammed b. sa, Risale fi Hakk's-Sem', Beyazt Devlet Ktphanesi, Beyazd, 3661, Muhammed, Nurl-Arabi, Nuktatl-Beyan, (Noktann Srlar), Gayb Bahelerinden Sesleniler, Haz.Tahir Hafzaliolu, nsan Yaynlar, stanbul 2003, Muhasib, el-Hris b. Esed, er-Riye, (Kalb Hayat), Ter: Abdulhalim Yce, zmir 1997, Grgn, Tahsin, Hasan- Basr, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, ss. 297. Muhsib, er-Riye l Hukukllah, (Tah. Abdulhalim Mahmud), Kahire 1990, Murata, Sachiko, The Tao of Islam: A Sourcebook on Gender Relationships in IslamicThought, State University of New York Press, New York 1992, Muslu, Ramazan, Klasiklerimiz/IX, Ktul-Kulb Eb Tlib el-Mekk lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s.360. Muslu, Ramazan, Bak Devlet niversitesi limler Akademisi Mehemmed Fuzul Adna El Yazmalar Ktphanesinde Bulunan Tasavvufa dair Eserler,

604

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara2001, y.3, sy. 7, s.287. Mustafa b. emseddn, Ahteri Kebr, Der sedet 1316, Mniri Efendi Belgrad, Risale fi Reddi's-Sem, Konya Blge Yazma Eserler Ktphanesi,198, Myss, Caroline, Ruhun Anatomisi, ev. alayan Erenda, stanbul 2001, Nadir, A.N., en-Nefsl-Beeriyye nde bn Sina, Beyrut 1968, Nasr, Nihat, Aklc Yanlg, Sr Yay., stanbul 2002, Nasr, S. Hseyin, slam Kozmoloji retilerine Giri, Ter: Nazife iman, stanbul 1985, Nasr, Seyyed Hossein- Leaman, Oliver, History of Islamic Philosophy, London-New York 1996, Nazhmiddin Kubro, Trc: Ballanfat, Paul, Les closions de la beaut et les parfums de la majest Fawtih al-jaml wa faw'ih al-jalal, Philosophie Imagnaire, Editions De Leclat 2001, Necatiolu, Halil, eriat ve Tarikat zerine, slam Dergisi, Eyll 1983, sy.1, s. 31; Necdet Tosun, bn Arab ncesi Tasavvufta Halvet ve Uzlet, stanbul, 1995, (Baslmam Yksek Lisans Tezi), Necdet, Tosun, Baheddn Nakbend, Necib Mayil Herevi, Terceme-i Avrifl -Maarif -i Shreverd, Ner-i Dni, c. VI, no. 2, Tahran 1363/1986, Necmddin Kbr, Risle ilel-himil-hif min levmetil-lim (Tasavvuf Hayat),ter.: Mustafa Kara, Dergah Yay., stanbul, 1996, Necmddin el-Kbra, Kitab't-Turuk fi Ma'rifeti'l -Hrka, Sleymaniye Ktphanesi, ehid Ali Paa, 2800, Nedoncelle, La Re Ciprucite Dos Conscience, Aubier, Paris 1942, Urhan Veli, Kiiliin Doas, stanbul 1998, Nesef, nsn - Kmil, Netton, Ian Richard, Seek Knowledge: Thought and Travel in the House of Islam Routledge, London-New York 1995, Nevev, Bustnl-rifn, Dimek trz. Nicholson, Slk, A, c. XI, s. 231-232;

605

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Nicholson, Fit-Tasavvufil-slm ve Trhih, Arapaya ev.: Ebul-Al Aff, Kahire, 1956, Nicholson, R.A., Tasavvufun Menei Problemi, Ter: Abdullah Kartal, z Yay., stanbul 2004, Nicholson, Reynold A., Abd Al-Qadir al-Jilani, Encyclopedia of Religion, Kessinger Publishing 2003, c. I, (24 cilt) ss. 10-4. Nicholson, Reynold A., A Literary History of the Arabs, Curzon Press, New York 1995, Nicholson, Reynold A., The Idea of Personality in Sufism, Kashmiri Bazar, Lahore 1964, Nietzche, Eylem devi, Ter: . Zeki Eypolu, stanbul 1991, Nietzche, Zerdt Byle Diyordu, Ter: Osman Derinsu, stanbul 1996, Nizam, ;K. A., Hseyn Sdt el-Gr, TDVA, stanbul 1999, c.XIX, s. 24. Nizami, K. A.,Hindistan, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 86, 88; Nizami, K. A.,Gsdraz, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss. 94. Nizami, K.A., Feridddin Mesud, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 398. Nureddin Ali b. Sultan Muhammed el-Herevi Ali el-Kari, Risale fi Tahrimi Semi'lEani, Sleymaniye Ktphanesi, Badatl Vehbi, 2100, Nurettin Topu, slam ve nsan Mevln ve Tasavvuf, Dergah Yay., stanbul, 1988, Okane, Atum, Manev Rehberlik Sanat Jung psikoloji ve Tasavvuf erisinde, Ter: KemalYazc-Ramazan Kutlu, stanbul 1994, Ocak,A. Yaar, Ftvvetnme, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 264; Ocak, A. Yaar, Ftvvet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 262; Ocak, A. Yaar, Ftvvetnme, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 264. Ocak, A.Yaar, Bektailik, TDVA, stanbul 1992, c.V, ss. 373-9. Ocak, A. Yaar, Anadolu,TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 113-4; Ouz, hsan, Tasavvufun ncleri 12 Byk Veli, Ouz Yaynlar, Kastamonu 1979, Okudan, Rifat, nsan Bir nsiyak olarak Rabta, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 208. Okuyan, Mehmet, Necmuddin Daye ve Tasavvufi Tefsiri, (OM Sosyal Bilimler Enstits, Samsun 1994. Doktora tezi) Rabet yaynlar, stanbul, 2001. Osman Turan, Seluklular Zamannda Trkiye Tarihi, stanbul 1984,

606

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

al, amil, lmi, Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Mutlak Hakikat ve Dierleri, y., 1, sy.,1, s.94. gke, Ahmet, Ahmed emseddin-i Marmarav, Hayat Eserleri Grleri, nsan Yay. stanbul 2001, gke, Ahmet, Kuranda Nefs Kavram, nsan Yay. stanbul 1997, mer Fuadi, Risale fi Beyani Fezaili'l-'tikaf ve Halvet, Sleymaniye Ktphanesi, Esad Efendi, 1734; mer, Ziyaeddin, Tasavvuf ve Tarikatlarla lgili Fetvalar, Seha Neriyat, stanbul 1986, ner, Necati, Stres ve Dini nan, Ankara 1985, ngren, Reat, Kitabiyat, TDVA, Ankara 2002, c. XXVI, s. 95. z, Mustafa, Deysniyye, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s . 271. z, Mustafa, Hubbiyye, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 266; zarslan, Selim Bir Kuran yeti Balamnda Yaratcdan Raz/Honut Olmak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 110-2. zarslan, Selim, es-Sevdl-Azam ile el-Akidett-Tahaviyyenin Karlatrmal bir Tahlili,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 199; zarslan, Selim, slamda lm ve Dirili retisi, Konya 2001, zaydn, Abdulkerim, Badat, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 439. zcan, Nuri, Def, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 85. zelsel, Michaela Mihriban, Halvette 40 Gn, Ter: Petek Budanur Ate, Kakns Yay., stanbul 2002, zkse, Kadir, Anadolunun Trklemesi ve slamlamasnda Tasavvuf Zmre ve Akmlarn Rol, Cumhuriyet niversitesi lahiyat Fakltesi Dergisi, Sivas 2003,Cilt: VII / 1, s. 249-279; ztrk, Mustafa, Kurann Deer Sisteminde Dnya ve Dnyev Hayatn Anlamlmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 6586.

607

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

ztrk, M ustafa, Sehl et-Tsteri ve Tasavvuf Tefsiri zerine Baz Tespit ve Deerlendirmeler, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 252. ztrk, Mustafa, bn Czeyin Tefsirinde Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, ss.206-7. ztrk, Yaar Nuri, Kurn- Kerim ve Snnete Gre Tasavvuf, Pakaln, Mehmet Zeki, Osmanl Tarih Deyimleri ve Terimleri Szl, stanbul 1993, Patterson, R. L., Plato on Immortality, The Pennsylvania State Univ. Pres, Pennsylvania 1965, Prensey, Robinson, Psikoloji ve Yeni Eitim, Ter: Hasan Tan, stanbul 1975, s. 263; Qamar-UL Huda, Striving for Divine Union: Spiritual Exercises for Suhraward Sufis, London -New York 2002, R. Garaudy, slmn Vaad Ettikleri, R.Blachre, Nefs Kelimesinin Kuranda Kullanl Hakknda Baz Notlar (ev. Sadk Kl), AFD, say:5, 1982, s. 192. Regis Balchere, Nefs Kelimesinin Kuranda Kullanl Hakknda Baz Notlar, (ev.. Sdk Kl), Atatrk nv. FD, Erzurum, 1982, sy., 5, ss. 189-196; Reis, Bedriye, Muhaddis ve Mutasavvf Gzyle Bir Hadis, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.5, sy. 12, ss.208 -24. Renard, John, Ibn 'Abbad of Ronda: Letters on the Sufi Path, Paulist Press, New York 1986, Renard, John, Knowledge of God in Classical Suffism v. 9 Foundations of Islamic Mystical Theology:Foundations... Paulist Press, New York 2004, Renard, John, Knowledge of God in Classical Sufism: Foundations of Islamic Mystical Theology, Paulist Press, New York 2004, Renard, John, Seven Doors to Islam: Spirituality and the Religious Life of Muslims, University of California Press, Los Angeles -London 1996, Renard, John, Windows on the House of Islam: Muslim Sources on Spirituality and Religious Life, University of Califo rnia Press, London 1998, Reynold A. Nicholson, Avrif, Encyclopedia of Religion and Ethics, Kessinger Publishing, 2003,c. III, s.103;

608

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Reynold A. Nicholson, Suhrawardi, Encyclopedia of Religion, Kessinger Publishing, 2003, c. XXIII, ss. 20-1. Reynold, A. Nicholson, slam Sufileri, Ter: Komisyon, Ankara 1978, Reza Arasteh, Akta ve Yaratclkta Yeniden Dou, Ridgeon, Lloyd V. J., Aziz Nasafi, Routledge, 1998, Ridgeon, Lloyd, Major World Religions From Their Origins To The Present, London 2003, Ritter, Hellmut,The Ocean of the Soul: Men, the World and God in the Stories of Fard Al-Din Attar, the World, Leiden 2003, Rosicrucian Editors, The Rosicrucian Forum c. XXI, August 1951, No: 1, Kessinger Publishing, 2004, Rouget, Gilbert, Music and Trance: A Theory of the Relations Between Music and Possession, University of Chicago Press, Chicago - London 1985, Saadettin, Hseyin, lm-i Tasavvuf, stanbul, 1341, Safer Baba, Tasavvuf Terimleri, Saf, Ali b. Hseyin, Reaht- Aynl-hayt, sad.: Necip Fzl Ksakrek, stanbul, stanbul, trs., Saklan, Ktl-Kulb, TDVA, Ankara 2002, c. XXVI, s. 501-2; Saklan, Bilal, Ebu Talib el-Mekk, DA, c.X, s. 239; Sancakl, Saffet, Hz.Peygamber(s.)in Erdemli nsan Yetitirme Balamnda sr (Diergamlk) Kavramna Verdii nem, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 41. Sayar, Kemal, Sf Psikolojisi, nsan Yay., stanbul 2000, Soysald, hsan, Osman Bedrddin Erzurumnin Tasavvuf Felsefesi zerine Bir nceleme, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 280; Scattolin, Giuseppe, slam Tasavvufunda Allah Sevgisi, Ter: Ali Galip Gezgin, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, ss. 234-5; Schimmel, A. M., Tasavvufun Boyutlar, Adam Yay., stanbul 1982, Schimmel, Annemarie, And Muhammad Is His Messenger: The Veneration of the Prophet in Islamic Piety, The University of North Carolina Press 1985,

609

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Schimmel, Annemarie, Islam in the Indian Subcontinent, Leiden-Kln 1980, Sellheim, R.-Endress, G., Oriens - Milletlerarasi Sark Tetkikleri Cemiyeti Mecmuasi/ Journal of the International Society, Brill Academic Publishers, Leiden- New York-Kln 1996, c. XXXV, s. 153. Selvi, Dilaver, Kuran ve Tasavvuf, ule Yay., stanbul 1997, Semann, Khalil, Islam and the Medieval West: Aspects of Intercultural Relations ,Makdisi, George,On The Origin and Development of the College in slam and the West, Statae University of New York Press, New York 1980, Semerkand, Silsiletl-rifn, Insttut Vostokovedenia, Takent, USSR, 4452-1, v.101a-101b; Serinsu, Ahmet Nedim, Kurn Nedir?, ule Yay. stanbul 1996, Serrc, el-Lma f Tarihit-Tasavvufil-slam, darul-Ktbl-lmiyye, Beyrut 2001, Severcan, Sefaattin, Alaaddin Keykubat (1220-1237) Devrine Ait NecmeddinDaye'nin Siyasetnamesi, Erciyes Universitesi Gevher Nesibe Tp Tarihi Enstitusu, Kayseri 1995, s. 1; Sevgi, H. Ahmet, Seyyid Burhaneddin Muhakkk- Tirmizi, Kayseri, 1995. Seyyid Hseyin Nasr, Kuranda Vahiy, Dnce ve Akl ev. Sdk Kl, slmda Sembolik Dil, Sharamen, S. Baginski, B.J., Chakra El Kitab, stanbul 2000, Shehadi, Fadlou, Philosophies of Music in Medieval Islam, Brill Academic Publishers, Leiden-New York- Kln 1995, ss.15-146; Srajul Haq, Dervilerin Sem ve Raks Ter: Hseyin Akpnar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 373 -93; Smiles, Samuel, Karakter, Ter: Mustafa Ertem, stanbul 1975, Smith, Margaret, Gazlnin ncs el-Muhasib, Ter: Mesut Okumu, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 422. Soysald, H. Mehmet, slamda Gnah Kavram, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2001, y. 3, sy. 7. s. 151. Soysald, H. Mehmet, slamda Tevbe, lm, Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 6, s. 81.

610

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Soysald, hsan, Ebu Talib el-Mekknin Ktul-Kulb Adl Eserindeki Baz Tasavvuf Kavramlar, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2002, y.3, sy. 9, s. 297. Spiegelman, M.-nayet Han, Vilayet P.- Fernandez, Tasnim, Jung psikolojisi ve Tasavvuf, Ter: Kemal Yazc - Ramazan Kutlu, stanbul 1994, Stoddart, William, Sufism: Love & Wisdom, Aspects of slamic Esoterism, World Wisdom, Inc, 2006, s. 240. Storey, C. A., Persian Literature: Biography, Additions Corrections, Indexes, Luzac&Company, London 2002, Strange, Guy Le, Baghdad during the Abbasid Caliphate from Contemporary Arabic and Persian Sources Adamant Media Corporation,London-New York, Students' Britannica India, Popular Prakashan, New Delhi 2001, c.I, s.2. Sud, el-Mucemus-Sf, Nedra Yay. 1.bask, Beyrut 1981, Suba, Muhsin lyas, Kayserinin Manev Mimarlar, Ankara 1995, Subh, Ahmed Mahmud, el-Felsefetl -Ahlakiyyefil -Fikril-slam, Kahire 1983, Subk, Tabakat-fiiyyetil -Kbr, Khire trz. Suhrawardi, Abu al-Najib, A Sufi Rule for Novices, Cambridge, MA, Harvard Univ. A Sufi Rule for Novices by Abu al-Najib al-Suhrawardi, translated by Menahem Milson; Harvard University Press, Cambridge, 1975; Sunar, Cavit, Mistisizmin Ana Hatlar, AFY. Ankara 1966, ss. 112-3; Sunar, Cavit, Tasavvuf Tarihi, Ankara 1975, Sunar, Cavit, Tasavvuf Felsefesi, Suyt, Abdurrahman b. Ebi Bekr Celaleddin, Camius-Sar, Suyt, Abdurrahman b. Ebi Bekr Celaleddin, Zikr Sanati's-Suyuti fi Lbsi'l -Hrka ve Telkin, Beyazt Devlet Ktphanesi, Beyazd, 7936, 59b-65a vr. Shreverd, Avrifl -Maarif, (Tasavvufun Esaslar) ev. Ylmaz H. Kamil ve Gndz rfan, Vefa Yay. stanbul trs. (Giri) Shreverd, Avrifl -Maarif, ev. E. A. sfahan, Kasm Ensarinin takdimi, ss. 172, Tahran 1374/1985. Shrawardi, Umar ibn Muhammad, Kashf al-fadaih al-Yunaniyah wa-rashf alnasaih al-imaniyah / li-Shihab al-Din umar ibn Muhammad al-

611

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Suhrawardi ; tahqiq wa-taliq, A'ishah Yusuf al-Mana'i. al-Tab'ah 1, Dar al-Salam, al-Qahirah 1999, 256 sayfa Shreverd, Avrifl -Marif, Sleymaniye Ktphan esi, Nafiz Paa, 428, vr.3a. Shreverd, Avrif'l -maarif, Gz.ge. Kasm Ensari ; trc. Ebu Mansur sfahani, Tahran : ntiarat- lmi ve Ferheng-i, 1985. Shreverd, Cezzbl-Kulb l Tarkil-Mahbb, Sleymaniye Ktphanesi, Hac Mahmud Efendi/ 3122, v r. 2b. Shreverd, Ebu Hafs ehabeddin mer b. Muhammed Shreverdi,Ref'n -nasaihi'limaniyye ve kef'l -fedaihi'l-yunaniyye , trc. Muinddin, Muhammed, tsh. Necib Mayil Herevi, Tahran 1986, Sihami Has, 522 s. Shreverd, Futuht, Sleymaniye Ktphanesi,ehid Ali Paa 1393, Shreverd, rdl-Mridn, Sleymaniye Ktphanesi, Carullah Efendi 1084, Shreverd, Kelam fis -Seyr vet-Tayr, Sleymaniye Ktp, Nafiz Paa 428/3 Shreverd, Makamatl-Erban, Esad Efendi, 3796, Shreverd, Nbetl-Beyn f Tefsril -Kurani Alet-Temam, Sleymaniye Ktphanesi, Hac Beir Aa/24, Shreverd, Rahkul-Mahtm,Sleymaniye Ktphanesi, H. Mahmud Efendi, 2882/1, Shreverd, Risle Fil-rde, Sleymaniye Ktphanesi, ehit Ali Paa, 1393, Shreverd, Risle fis-Slk, Sleymaniye Ktphanesi, brahim Efendi 870/2, Shreverd, Rislets-Seyri vet-Tayr, Sleymaniye Ktp, ehit Ali Paa 1393, . Shreverd, Sunuhul-Fth bi Zikrir-Rh, Sleymaniye Ktphanesi, Laleli, 1593, Shreverd, Vasiyet, Sleymaniye Ktphanesi, brahim efendi, 854/4, Shreverd, Risle fil -Fakr, Sleymaniye Ktphanesi, Esad Efendi 3787, Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Mukaddimet Fit-Tasavvufi, Slem, Tisatl-Ktb, Beyn Zlelil-Fukar, Slem, Tisatl-Ktb, Cevmiul-dbis-Sfiyyeti, Slem, Tisatl-Ktb, Derectl-Mumelt, Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Nesml-Ervh, Slem, Tisatl-Ktb, Kitb Slkil-rifn, Slem, Tisatl-Ktb, Menhicl-rifn, Ankara nv. Basmevi, Ankara 1 981, Uluda, Sleyman -Seluk Eraydn, Erban TDVA, c. XI, s. 270;

612

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Uluda, Sleyman, Basret, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 103. Uluda, Sleyman, Btn lmi, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 189; Srmeli, Mehmet, Tarikat- Muhammediyye Balamnda Muhammed Sresinin 19. Ayetine Bak, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, ss. 186-7. Sviri, Sara, lk Dnem Tasavvuf Kltrnde Melmetiyye Hareketi ve Hakm Tirmz, Ter: Salih ift, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 11, ss. 463-5. aran, Tabakat, ahin Filiz, slam Felsefesinde Mistik Bilginin Yeri, nsan Yay., stanbul, 1995, ahinolu, M. Nazif, Baheddin Veled, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 461 -2. tb, el-Muvfakt, Ter: Meh met Erdoan, z Yay., stanbul 1990, eker, Mehmet, Hu, TDVA, c.XVIII, ss.422-423. emseddin Ahmed b. Sleyman bn Kemal Paa, Risale fi Tahkiki'r-Raks ve Sem'i'z-Zikr, Sleymaniye Ktphanesi, Denizli, 114, 225-228 vr.; emseddin, M., Felsefe -i l: sbat- Vacib ve Ruh Nazariyeleri, stanbul 1341, engl dris, Yeis Halindeki man, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y., 1, sy. 1, s. 43. erbeti, Azmi,Kutbddin-i rz, TDVA, Ankara 2002, c. XXVI, s. 487. imek Halil brahim, Osmanlda Mceddidlik, Sf yay. stanbul 2004, imek, Selami, Son Dnem Rifai eyhlerinden Edirneli Kabl Mustafa Efendinin Risale-i Tasavvuf Adl Eseri, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy. 17, Ankara 2006, s. 247; imek,H. brahim, ki Nakibend Mceddidinin Deveran Savunmas-Mehmed Emin Tokd ve mstakim-Zade Sleyman Sadedin rnei,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2003, y.4, sy. 10, s. 293; Tabakolu, Ahmet, Tasavvuf ve ktisat,Vefatnn 10. yl Sebebiyle M . Zahit Koktu ve Tasavvuf Sempozyumu, stanbul 1994, s. 20; Taber, Cmiul-Beyn, Taftazn, Ebul-Vef, slam Tasavvufuna Giri Ter: Mehmet Demirci, DEF Dergisi, zmir 1968, c.III, ss. 215-34;

613

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Taher, Mohamed, Educational Development in Muslim World,Paedersen, J., Some Aspeccts of the History of the Madrasa Anmol Publications PVT. LTD, New Delhi 2003, Tahral, Vahdet-i Vcd ve Glge Varlk, Fususul-Hikem Terme ve erhi, Talas, Asad, La Madrasa Nizamiya et son Histoire, Lenseignement chez les arabes, Paris, 1939; Taneri, Aydn, Celleddin Hrizmah, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 248-51; Taneri, Aydn, Hrizmhlar, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, s. 229. Tanman, M. Baha, Halvethne, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 388-93. Tanpnar, Ahmed Hamdi, 19uncu Asr Trk Edebiyt Tarihi, stanbul 1988, Taylan, Necip, Bilgi, TDVA, stanbul 1992, c.VI, ss. 160-1; Taylan, Necip, Gazzlinin Dnce Sisteminin Temelleri, Tehnev, Muhammed Ala b. Ali, Kitbu Kef - Istlhtil-Fnn, Beyrut, trs. Temren, Belks, Tasavvuf Dncesinde Demokrasi, Ankara, 1995, Tenik, Ali, Sosyo-Psikolojik Adan Zikir ve anlurfa Dergh Camii rnei, Tasavvuf (lm ve Akademik Aratrma Dergisi), yl:3, say:8, OcakHaziran 2002, Tillich, Paul, mann Dinamikleri, Ter: Fahrullah Terkan-Salih zer, Ankara Okulu Yay., Ankara 2000, Tokd, eyh Tahir, Mantkl-Gayb (Gayb Aleminden Sesleni), Haz:Tahir Hafzaliolu, nsan Yay., stanbul 2003, Topalolu, Bekir, Allah, TDVA, stanbul 1989, c.II, s. 477. Topalolu, Bekir, Esm-i Hns, TDVA, stanbul 1995, c. XI, s. 416; Topalolu, Bekir, Hamd, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 442-5. Topba, Osman Nri, mandan hsana Tasavvuf, Erkam Yay., stanbul, 2002, Topcu, Nurettin, Psikoloji, stanbul 1959, Torun, Ali, Trk Edebiyatnda Trke Ftvvet-nmeler, KB Yay., Ankara, 1998, Toshihiko Izutsu, bn Arabnin Fussundaki Anahtar Kavramlar, ev. Ahmed Yksel zemre, stanbul 1998, Tosun, Necdet, Tasavvuf Kltrnde Tekke Yemekleri, lm Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.5, sy. 12, s.131. Turan, Osman, Seluklular Tarihi ve Trk-slam Medeniyeti, stanbul 1969,

614

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Turhan, Kasm, nyet, TDVA, stanbul 2000, c. XXII, ss. 265-6. Trer, Osman, Biat, TDVA, stanbul 1992, c.VI, ss. 124-5. Trer, Osman, H, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 261. Trer, Osman, Tasavvuf Dncede nsan, lmiAkademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy. 5, Ankara 2001, s. 13; Trer, Osman, Ana Hatlaryla Tasavvuf Tarihi, Seha Ner., stanbul 1998, s. 67; Uluda, Ahsen-i Takvm, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.178. Uluda, zat TDVA., stanbul 1991, c. IV., s. 311; Uluda, slam Dncesinin Yaps, stanbul 1999, s. 114. Uluda, Sleyman, Ayna TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 261; Uluda, Sleyman, Basret, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 103. Uluda, Sleyman, Azeb TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 313-4. Uluda, Sleyman, Aba, TDVA., stanbul 1988, c.I, ss. 4-5. Uluda, Sleyman, Abd, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 57. Uluda, Sleyman, Abdulkadir Geylani, TDVA, stanbul 1988, c.I, ss.234-9; Uluda, Sleyman, bid, TDVA, stanbul 1988, c.I, s.307; Uluda, Sleyman, dbl-Mridin, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 337. Uluda, Sleyman, dbl-Mrdn, TDVA, stanbul 1988, c.I, s.336. Uluda, Sleyman, Ayr, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 482. Uluda, Sleyman, Ayr, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 482. Uluda, Sleyman, Ahmed el-Gazzl, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.70. Uluda, Sleyman, Ahsen-i Takvm, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.178. Uluda, Sleyman, Ahid, TDVA, stanbul 1988, c.I, s. 534. Uluda, Sleyman, Akl, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss.246-7. Uluda, Sleyman, Alka, TDVA, stanbul 1989, c.II, s. 334. Uluda, Sleyman, lem, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss. 360-1. Uluda, Sleyman, lem, TDVA, stanbul 1989, c.II, ss. 361; Uluda, Sleyman, Amel, TDVA, stanbul 1991, c.II, ss. 14-5. Uluda, Sleyman, Arbede, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 347-8. Uluda, Sleyman, rif, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 361-2. Uluda, Sleyman, rif, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 361 -2. Uluda, Sleyman, Ar, TDVA, stanbul 1991, c.III, s. 410;

615

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Uluda, Sleyman, Asl, TDVA, stanbul 1991, c.III, ss. 474; Uluda, Sleyman, Ak TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 11-6; Uluda, Sleyman, Akyye TDVA., stanbul 1991, c. IV., s. 22; Uluda, Sleyman, Avam TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 105-6. Uluda, Sleyman, Avrifl -Maarif, TDVA, stanbul 1991, c. 5, ss. 109 -10. Uluda, Sleyman, Ayin TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 250-1; Uluda, Sleyman, Ayn TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 256-7; Uluda, Sleyman, Baba TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 365-6; Uluda, Sleyman, Bharz, TDVA, stanbul 1991, c.IV, ss. 474-5. Uluda, Sleyman, Bakara, TDVA, stanbul 1991, c.IV, s. 525. Uluda, Sleyman, Batn ilmi, TDVA, c. V, s. 188. Uluda, Sleyman, Bekkn, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 364. Uluda, Sleyman, Bel, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 380. Uluda, Sleyman, Bel, TDVA, stanbul 1992, c.V, s. 380. Uluda, Sleyman, Beyz, TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 100; Uluda, Sleyman, Cmiyye, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 136-7. Uluda, Sleyman, Celvet, TDVA, stanbul 1993, c.VII, s. 273. Uluda, Sleyman, Dehet, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 109. Uluda, Sleyman, Devir, TDVA., stanbul 1994, c.IX, ss. 231-2. Uluda, Sleyman, Dnya, TDVA., stanbul 1994, c.X, s. 23. Uluda, Sleyman, Dnya, TDVA., stanbul 1994, c.X, ss. 22-5. Uluda, Sleyman, Fakr, TDVA, stanbul 1995, c.XII, ss.132-4; Uluda, Sleyman, Firset, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, ss. 116-7. Uluda, Sleyman, Gaflet, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 283. Uluda, Sleyman, Gayn, TDVA, stanbul 1996, c. XIII, s. 417. Uluda, Sleyman, Gunye, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss. 196. Uluda, Sleyman, Gurbet, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss. 201. Uluda, Sleyman, Hdim, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 23-4. Uluda, Sleyman, Halife, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 299-300; Uluda, Sleyman, Halka, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 358-9; Uluda, Sleyman, Halvet Der-Encmen, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 387-8. Uluda, Sleyman, Halvet, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 386-7.

616

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Uluda, Sleyman, Hankah, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, ss. 42-3; Uluda, Sleyman, Havtr, TDVA, stanbul 1997, c. XVI, s. 526. Uluda, Sleyman, Hayat, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.12; Uluda, Sleyman, Hrka, TDVA, stanbul 1998, c. XVII, ss. 373 Uluda, Sleyman, Hicab, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.430. Uluda, Sleyman, Hitap, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, s. 163. Uluda, Sleyman, Istn, TDVA, stanbul 1999, c. XIX, s. 213. Uluda, Sleyman, bnl-Frz, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 41; Uluda, Sleyman, hvan, TDVA, stanbul 2000, c. XXI, s. 580. Uluda, Sleyman, Kabz, TDVA, stanbul 2001, c.XXIV, ss.44-5; Uluda, Sleyman, Kalb, TDVA, stanbul 2001, c.XXIV, s.231. Uluda, Sleyman, Kn, Abdurrezzak, TDVA, Ankara 2002, c. XXV, s. 5; Uluda, Sleyman, Kef, TDVA., Ankara 2002, c.XXV, ss. 315 -6. Uluda, Sleyman, Makam, TDVA, Ankara 2003, c.XXVII, ss. 409-10. Uluda, Sleyman, Marifet, TDVA, Ankara 2003, c.XXVIII, ss. 54 -6. Uluda, Sleyman, Msiv, TDVA, Ankara 2003, c.XXVIII, s. 76. Uluda, Sleyman, Meczup, TDVA, Ankara 2003, c.XXVIII, ss. 285-6. Uluda, Sleyman, Muchede, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, ss. 440-1. Uluda, Sleyman, Muhabbet, TDVA, stanbul 2005, c.XXX, ss. 386-8. Uluda, Sleyman, Muhib, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, s. 34.. Uluda, Sleyman, Murkabe, TDVA, stanbul 2006, c.XXXI, s. 204. Uluda, Sleyman, Zikir, TDVA, stanbul 1996, c.XIII, s.561; Uluda, Sleyman, slam Asndan Musik ve Sem, rfan Yay., stanbu l 1976, Uluda, Sleyman, Sf Gzyle Kadn, stanbul 1995, s. 29; Uluda, Sleyman, Tasavvuf Deyimleri Szl, Uluda, Sleyman,Devran, TDVA., stanbul 1994, c.IX, ss. 248-9; Uslu, Recep, Davd-i Halvet, TDVA., stanbul 1994, c.IX, s. 28. Uzun, Mustafa, Ahmed -i Shreverd, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.133. Uzun, Mustafa, Can, TDVA, stanbul 1993, c.VII, s. 139. Uzunolu, Selim, lim ve Bilim, Tv Yay.,zmir 1992, s. 23; lgener, F. Sabri, Zihniyet ve Din, stanbul 1981, lken, H. Z., bn Sinann Psikolojisi,

617

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

lken, Hilmi Ziya, Bilgi ve Deer, Ankara trs, Vahid, Ebul-Hasen, Esbabl-Nzl, Beyrut 1978, Vassf, Osmanzade Hseyin, Sefine -i Evliya, Haz: Mehmet Akku-Ali Ylmaz, Kitabevi Yay., stanbul 2006, c.I, Vicdan, Sadk, Tarikatler ve silsileleri, Sad. rfan Gndz, stanbul 1996, Vitray, Eva de, slamn Gleryz, Ter: Cemal Aydn, ule Yay., stanbul 2005, Vural, Mehmet, Gazlnin Epistemolojisinde Sezgi ve lham,lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 9, Ankara 2002, ss. 182-3. Walbridge, John, Wisdom of the Mystic East the: Suhrawardi and Platonic Orientalism State of University of New York Pres, New York 2001, Wheatley, Paul, The Places Where Men Pray Together: Cities in Islamic Lands, Seventh Through the Tenth Centuries, University of Chicago Pres, Chicago 2000, Wheatley, The Places, Wilcox, Lynn, Sufizm ve Psikoloji, Ter: Orhan Dz, nsan Yay., stanbul 2003, William C. Chittick, Awaref el -Maaref, Elr, c. 3, London 1989, ss. 114 -5. William, C., Hayal lemleri, Ter: Mehmet Demirkaya, stanbul 1999, William, Leonard Langer- Stearns, Peter N., The Encyclopedia of World History, Sixth Edition 2001, s.119. Wink, Andre, Al-Hind, the Making of the Indo-Islamic World: Early Medieval India and the Expansion of Islam, Brill Academic Publishers, Boston- Leiden 2002, c. I, s. 23; Wolper, Ethel Sara, Cities and Saints: Sufism and the Transformation of Urban Space in Medieval Anatolia, The Pennsylvania State University Press, Pennsylvania 2003, Yaka, Eyp, Kuran Perspektifinden Mesnevde Mevlannn Kulluk Anlay, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.7, sy.16, ss. 129 -30; Yakt, smail, Mevlnda Akl ve Akln Kritii, SDFD, sy, 3, Isparta 1996, ss. 1-8. Yakt, smail, Bat Dncesi ve Mevln, Yakut, Muceml-Bldn, Beyrut trz Yaran, Rahmi, Dn, TDVA., stanbul 1994, c.X, s. 16.

618

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Yavuz, A. evki, Gulv, TDVA, stanbul 1996, c. XIV, ss.192-5. Yavuz, Yusuf evki, Akl, TDVA, stanbul 1989, c.II, s.242; Yavuz, Yusuf evki, Aynel -Yakn, TDVA., stanbul 1991, c. IV., ss. 269-70. Yavuz, Yusuf evki, Fsk, TDVA, stanbul 1995, c. XII, ss. 202-4. Yavuz, Yusuf evki, Hakkal -Yakn, TDVA, stanbul 1997, c. XV, ss. 203-4. Yavuz, Yusuf evki, Hull, TDVA., stanbul 1998, c.XVIII, ss. 341 -4; Yavuz, Yusuf evki, lham, TDVA, stanbul 2000, c.XXII, ss. 98 -9. Yavuz, Yusuf evki, lmel -Yakn, TDVA, stanbul 2000, c. XXII, ss. 137-8. Yazc Tahsin, Dervi, TDVA., stanbul 1994, c.IX, ss. 188-90; Yazc, Tahsin, em, TDVA., stanbul 1993, c.VIII, s. 276. Yazc, Tahsin, Mevlana Devrinde Sem, arkiyat Mecmuas, stanbul 1964, V, ss. 138-9. Yazr, Elmall M. Hamdi,Hsk Dini Kuran Dili, (I-X), stanbul 1992, Yetik Erhan, zzeddin K, TDVA, stanbul 2001, c. XXII, s. 555. Yetik, Erhan, Hayret, TDVA, stanbul 1998, c.XVII, s.60; Yetik, Erhan, smail Ankaravi Hayat Eserleri ve Tasavvufi Grleri, aret Yay., stanbul 1992, Yldrm, Ahmet, skilipli eyh Muhammed Muhyiddin Yavsnin Bir Risalesi ve Risalede Geen Hadislerin Tahric ve Deerlendirilmesi, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.2, sy.6, ss. 110 -1. Yldrm, Nuran, Miskinler Tekkesi, TDVA, stanbul 2005, c.XXX, ss. 185-6. Yldrm, Suat, Kuranda Ulhiyyet, Yldrm, Tasavvufun Temel retilerinin Hadislerdeki Dayanaklar, Yldz, Hakk Dursun, Abbsler, TDVA., stanbul 1988, c.I, s. 43. Ylmaz, H. Kamil, Anahatlaryla Tasavvuf, Ensar Yay., stanbul 1994, Ylmaz, H. Kamil, Beyym , TDVA, stanbul 1992, c.VI, s. 99; Ylmaz, H. Kamil, Celleddin Hseyin Buhr, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 250-1; Ylmaz, H. Kamil, Cezbe, TDVA, stanbul 1993, c.VII, ss. 504; Ylmaz, H. Kamil, Cyye, TDVA., stanbul 1993, c.VIII, s. 83. Ylmaz, H. Kamil, Tasavvuf Adan Ashab- Suffe, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, y.3, sy. 7, Ankara 2001, s. 2 1.

619

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Ylmaz, H. Kamil, Aziz Mahmud Hday ve Celvetiyye Tarikat, stanbul 1980, Ylmaz, H. Kamil, Kuran Ve Snnette Tasavvuf, stanbul 1991, Ylmaz, H. Kamil, Nefs Terbiyesinde Alk ve Az Yemek, Erkam Yay., stanbul 1984, Ylmaz, Sevim, M. hsan Ouz ve Tasavvuf Grleri, Baslmam doktora tezi, Ynetken Halil Bedi, Kyami Zikirler ve Trk Dini Danslar, Tasavvuf Kitab, Haz: Cemil ifti, Kitabevi, stanbul 2003, s. 235; Yunus Emre, Risalat al-Nushiyye ve Divan, stanbul 1965, Yce, Abdulhakim, Bir lim Olarak Tasavvuf, lmi Akademik Aratrma Dergisi Tasavvuf, Ankara 2000, y.2, sy.4, s. 21; Yvonne Yazbeck Haddad and Jane Idleman Smith, Muslim Communities in North America, State University of New York 1994,

620

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdnin medresesi ve trbesinin d grnts.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdnin medresesi ve trbesinin avlusundan bir grnt.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Medrese ve Hazresi.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Medreseden bir detay.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdnin Trbesinin Girii.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

Shreverdnin kabrinden bir grn.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

atak, Adem, ihabeddin Shreverd Hayat, Eserleri ve Tasavvuf Anlay, D oktora Tezi, Danman: Prof. Dr. Ethem Cebeciolu, 620.

Shreverd, XII. yzylda yaam, byk bir mtefekkir ve mutasavvftr. Devrin en nemli ilim ve fikir merkezi olan Badatta medrese mderrislii yapmtr. Amcasnn adna nispet edilen Shreverdiyye tarikatnn kurucusu olarak da kabul edilen Shreverd, bu tarikatn usul ve dbn tespit etmi ve yaygnlamasn salamtr. Shreverd, sayesinde bu tarikat bata Irak, Hindistan, ran ve Anadoluda mntesipler bulmutur. Bu almamz, bir giri ve iki ana blmden olumaktadr. Giri ksmnda; Shreverdnin yaad dnemin sosyo-kltrel yapsn, dini, siyas ve ilm durumunu incelemeye altk. Birinci blmde; Shreverdnin hayat, kiilii, eyhleri, halfeleri ve eserleri ele alnmtr. Shreverdnin hayatn ise tasavvuf ncesi hayat, soyu, ailesi, doum tarihi, tasavvufa intisab, eyhleri, halfeleri, vefat ve kabri balklar altnda inceledik. Shreverdnin eserleri tek tek incelenmi, ktphanelerimizdeki nshalarna iaret edilmitir. kinci blmde ise; Shreverdnin tasavvuf grleri ele alnm, tasavvuf felsefesinin eitli konular zerinde durularak gerekli deerlendirmeler yaplmtr. Bu blm de kendi arasnda be ksma ayrlm; birinci ksmda, temel tasavvuf kavramlar, ikinci ksmda bilgi nazariyesi, nc ksmda insan ve deeri, drdnc ksmda haller ve makamlar, beinci ksmda tasavvuf uygulamalar ve seyr slk kavramlar incelenmitir. Biz bu almamzda Shreverdnin dnce dnyasn incelemeye altk. Grdk ki, stn bilgisi ve konulara vukfiyeti sayesinde Shreverd, tasavvuf felsefesi asndan anlalmas g ve zor meseleleri bile, halkn anlayaca bir seviyeye indirmitir. Bylece toplumun her kesimine dncelerini kolaylkla ulatrabilmitir.

This document is created with trial version of Document2PDF Pilot 2.0.

atak, Adem, ihabeddin Suhreverdi and His Understanding of Tasawwuf , Ph.D thesis, Advisor: Prof. Dr. Ethem Cebeciolu, 620 p.

Suhrawardi is a prominent thinker and Sufi lived in XII. Century. He was a scholar (mudarris) of the university (madrasa) in Baghdad, which was the most significant center of science and thought of the age. Recognized as the founder of Suhrawardiyya Sufi path attributed to his uncles name, Suhrawardi set the procedures and practices of this Sufi path (tariqa) and enabled these to become widespread. With Suhrawardi , this tariqa had affiliates mainly in Iraq, India, Iran and Anatolia. Our current study comprises of one introduction and two main sections. In the introduction section, we tried to examine the socio-cultural, religious, political and scientific situation of the period which Suhrawardi lived in. In the first section, we focused on the life, personality, Sufi masters, successors and works of Suhrawardi . We classified Suhrawardi s life under the headings his life befor e tasawwuf, his descent, family, date of birth, his initiation in tasawwuf, his Sufi masters, successors, death and his grave. Works of Suhrawardi are examined single by single, and their copies in our libraries are referred to. In the second section, Sufi thoughts of Suhrawardi are studied together with assessments with focus on various issues of his mystical philosophy. This section is also divided into five parts in it, in the first part, basic Sufi concepts, in the second part his theory of knowledge , in the third part human and his value, in the fourth part the spiritual states (hal) and maqams were studied, and the fifth section focuses on Sufi practices and the concept of spiritual travel ( sayr u suluk ) In this study, we tried to focus on the thinking world of Suhrawardi . We have seen that, thanks to his superior knowledge and awareness of the issues, he managed to make even the hardest issues of mystical philosophy that are difficult to be comprehended understandable by the public. He thus could disseminate his thoughts to every section of the society.

You might also like