You are on page 1of 167

ANSKLOPEDK SM SZL

NSZ
sim; ad, unvan, nam, alem, hret, lakap anlamna gelen bir kelimedir. Somut ya da soyul olan ve insann idrak alan iinde varl alglanan hereyin bir ad vardr.. Adn nesneye uygunluu ve ayrdedici zelliini vurgulamas nem tar. nsanlar bu kelimelerle eyay tanmlar.onu bakalarna aktarr ve deer hkmleri retirler. Biz burada, eya isimleri zerinde deil, Trkiye'de mslmanlarn ocuklarna verdikleri isimler zerinde durmaya alacak ve bu konuda yaptmz bir derlemeyi sunacaz. Konuyu ok ynl olarak ele almaya altk. Dini, rfi ve hukuki adan isim konusuna yeni yorumlar getirmeye altk. Kukusuz burada her isme yer verdiimiz iddiasnda deiliz. Bu bir n almadr. Sizlerden gelen teklif ve eletirilerle gelierek daha doyurucu hale gelecektir. Konuya ansiklopedi teknii ile yaklamaya altk: smin manasn, hangi dilden olduunu, erkekler iin mi, yoksa kadnlar iin mi kullanldn belirttik. Bu almamzn, ocuu olan ailelere rehberlik etmesini.onlarn araylarna katk salamasn umut ediyoruz. Kukusuz bu alma mkemmel bir alma deildir. Ama doru ynde atlm bir adm olarak deerlendirilebilir. ok fazla ayrntya girmeden, hem genel bilgiler sunmaya, hem de erkek ve kadnlar iin rnek isimler sunmaya altk. Byle bir kitaba niin gerek duyuldu? Hereyin yeniden sorguland .yapland gnmzde, isim konusuna da deinmeden edemezdik. Belki isim konusu, uygarlk savanda ilk ele alnmas gereken mesele deildir. Ancak, baka meseleler gibi karmak ve zor bir mesele olmad iin de ncelikle aradan kartlmas mmkn bir meseledir. Gzel bir isimle anlmak herkesin hakkdr. Bu konuda velilere grev dmektedir. Bu sorumluluun doru olarak yerine getirilebilmesi iin byle bir almaya ihtiya olduunu dndk. Daha nce bu konuda hazrlanm kitaplardan farkl bir isim szlnn hazrlanmas konusundaki talepleri gznnde bulundurarak hazrlanan bu almay beeneceinizi mid ediyoruz. Size ve ailenize hayrl ve uzun bir mr diliyoruz.. En iyi dileklerimizle. selam ve dua ile.

KISALTMALAR:
Tr. = Trke. Ar. =Arapa. Fars. = Farsa. Yun. = Yunanca. br. = branice. Fran. = Franszca. Lat. = Latince Sry. = Sryanice tal. = talyanca t.a.i. = Trke-Arapa isim. a.t.i. = Arapa-Trke isim t.f.i. = Trke-Farsa isim. f.t.i. = Farsa -Trke isim a.f.i. = Arapa-Farsa isim. f.a.i. = Farsa - Arapa isim Er. - = Erkek Ka. = Kadn bkz. = Baknz.

Hazrlayanlar
Abdurrahman DLPAK Asiye DLPAK - Nevin MER

www.ashkim.ru

A
BAD: (Fars.) Er. 1. en, bayndr. 2. (Ar.) Sonsuz gelecek zamanlar. ABAD: (Fars.) Er. - en, bayndr, mamurlukla ilgili. Abad Mehmet elebi. Trk hukuk bilgini (1555). ABAKA HAN: (Tr.)- lhanl hkmdar Hlagu'nun olu. ABAY (Tr.) Er. - Beceri. Sezgi, anlay, dikkat. Abay Kunanbayolu. Kazak Trk iirinin kurucusu. ABAZA: (Tr.) - Karaay-erkes zerk blgesinde yaayan mslman bir halk. - Abaza Hasan Paa, Osmanl vezirlerinden. ABBAD: (Ar.) Er. -Allaha itaat ve ibadet eden, kulluunu hakkyla yerine getiren. Yasaklarndan kanan. -Abbad b. Bir. Ashab'dan. ABBAS (Ar.) Er: 1. Sert, atk kal kimse. 2. Arslan (bkz. Esed, gazanfer, iir). - Abbas b. Abdlmuttalib. Raslullah (s.a.s)'n amcas, Mekke'nin fethinde mslman olmutur. ABBASE: (Ar.) Ka. - (bkz. Abbas). Ahmed b. Hanbel'in hanmnn ismi. Hz. Abbas'a mensup olan. ABBAZ: (Fars.) Er.- Yzge, yzc. ABD: (Ar.) Ka. - Kle, hizmeti, itaat edici. Kul. Sonuna Allah'n isimleri getirilince baz isimler meydana gelir. Abdullah, Abdurrahim, Abdulmelik gibi. BDAR: (Fars.) Ka. - 1. Sulu, taze. 2. Parlak. 3. Salam vcutlu. 4. Nkteli. 5. Zarif, gzel, ho. 6. Su veren hizmeti. ABD: (Ar.) Er. - Kulluk ve itaat eden. ABDULLAH: (Ar.) Er.- Allah'n kulu. Peygamber (s.a.s)'in en sevdii isimlerden ayn zamanda babasnn addr. ABDURRAHMAN: (Ar.) Er. - Rahman'n kulu. Rahman; dnyada her canlya, m'min-kafir ayrdelmeksizin herkese merhamet eden. Allah'n isimlerindendir. Abdurrahman bn Avf: Sahabedendir. ABDURRAUF: (Ar.) Er. - Rauf olan Allah'n kulu. (bkz. er-Rauf). ABDUSSABUR: (Ar.) Er. - Sonsuz sabr ve genilik sahibi Allah'n kulu. Allah'n isimlerinden, (bkz. es-Sabur). ABDDDAR: (Ar.) Er. - Zararl eyleri ve sebeblerini bir hikmete mebni olarak yaratan Allah'n kulu. ed-Dar. Allah'n isimlerindendir. ABDLAFUV: (Ar.) Er. - Geni Avf ve mafiret sahibi yce Allah'n kulu. Allah'n isimlerinden, (bkz. elAfuv). ABDLA'LA: (Ar.) Er. - En yksek, en yce ve ycelikte ei olmayan Allah'n kulu. A'la kelimesi Kur'an- Kerim'in sfat olarak gemektedir. nl bir slam bilgini. ABDLAL: (Ar.) Er. - Yce, ulu, an ve eref sahibi Allah'n kulu. Ali kelimesi Kur'an'da Allah'n yceliini vasfetme anlamnda kullanlmtr. ABDLALM (Ar.) Er. - Alim ve mkemmel bilgiyi uhdesinde bulunduran Allah'n kulu. Alim kelimesi Allah'n 99 isminden birisidir. ABDLAZM: (Ar.) Er. - Azamet ve byklk sahibi Allah'n kulu. - Allah'n isimlerinden, (bkz. el-Azim). ABDLAZZ: (Ar.) Er. - Byk ve aziz olan, izzet ve eref sahibi Allah'n kulu. (bkz. Aziz). Aziz Allah'n isimlerindendi r. - Sultan Abdlaziz: 32. Osmanl padiahnn ad. ABDLBAK: (Ar.) Er. - Sonsuz, ebedi olan ve lmenin kendisi iin szkonusu olmad. Allah'n kuluAllah'n isimlerinden, (bkz. Baki). ABDLBAR: (Ar.) Er. - Yaratan, yaratc Allah'n kulu. Bari ismi, Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDLBASIT: (Ar.) Er. - Genilik, ferahlk ve kolaylk verici olan Allah'n kulu. - Allah'n isimlerinden (bkz. el-Bast). ABDLBASR: (Ar.) Er. - Her eyi grp gzeten ve gizliliin kendisi iin sz konusu olmad yce Allah'n kulu. - (bkz. el-Basir). ABDLBED: (Ar.) Er. - Allah'n isimlerinden.- Bedi'nin kulu. (bkz. el-Bedi). ABDLBERR: (Ar.) Er. - Berr'in kulu. Cmert ve ihsan edicinin kulu.-Berr, Allah'n isimlerindendir. (bkz. elBerr).

www.ashkim.ru

ABDLCEBBAR: (Ar.) Er. - Cebredici, zorlayc, kuvvet ve kudret sahibi Allah'n kulu. Cebbar, Allah'n isimlerindendir. ABDLCELL: (Ar.) Er. - Byk, ulu, yce Allah'n kulu. Celil, Allah'n isimlerindendir. ABDLCEMAL: (Ar.) Er. - Gzellikleri kendinde toplayan Allah'n kulu. ABDLCEVAT: (Ar.) Er. - Cmert olan Allah'n kulu. ABDLEHAD: (Ar.) Er. - eriki ve orta bulunmayan, tek olan Allah'n kulu. Ehad, Allah'n isimlerindendir. ABDLESED: (Ar.) Er. - Aslan'n kulu.- Hz. Raslullah (s.a.s)'m reddettii isimlerdendir. Mslmanlar kullanmazlar. ABDLEVVEL: (Ar.) Er. - Here-yin evveli, ilk olan, varlnn balangc bulunmayan Allah'n kulu. ABDLEZEL: (Ar.) Er. - Ezelden beri var olan varl iin balang sz konusu olmayan Allah'n kulu. ABDLFERD: (Ar.) Er. - Tek, esiz, ei olmayan, kyas kabul etmez, stn olan. Allah'n kulu. (bkz. Ferid). ABDLFETTAH: (Ar.) Er. Zafer kazanm, stn gelmi, fetheden-aan, kullarnnn kapal-mkil ilerini aan Allah'n kulu. (bkz. Fettah). Allah'n isimlerindendir. ABDLGAFFAR: (Ar.) Er. - Kullarnn gnahlarn affeden Allah'n kulu. - (bkz. Gaffar). Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDLGAFUR: (Ar.) Er. - Kullarnn gnahlarn tekrar tekrar balayc olan Allah'n kulu. - (bkz. Gafur). "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDLGAN: (Ar.) Er. - Zengin, varlkl, bol, doygun olan Allah'n kulu.- Allah'n isimlerinden, (bkz. Gani). ABDLHABR: (Ar.) Er. - Her eyin i yznden, gizli ve sakllklarndan haberdar olan Allah'n kulu. (bkz. el-Habir). Allah'n isimlerinden. ABDLHAD: (Ar.) Er. - Hidayet eden, doru yolu gsteren Allah'n kulu. - Allah'n isimlerinden, (bkz. Hadi). ABDLHAFIZ: (Ar.) Er. - Hereyi btn ayrnt ve inceliiyle kaytlayp tutan ve diledii zamana kadar bela ve afetlerden koruyan Allah'n kulu. -(bkz. el-Hafz). Allah'n isimlerinden. ABDLHAK: (Ar.) Er. - Hak ve gerek olan, varl hi deimeden duran Allah'n kulu. - Hak, Esmau'lHsna'dandr. ABDLHAKEM: (Ar.) Er. Btn ilerin kendisine dndrld, onun adalet ve kararna ba vurulduu yce Hakem Allah'n kulu. - (bkz. el-Ha-kem). Allah'n isimlerinden. ABDLHAKM: (Ar.) Er. - Her eye hkmeden Allah'n kulu.- Hakim, Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDLHALK: (Ar.) Er. - Yaratan, yoktan vareden, yaratc Allah'n kulu. - Halik, Allah'n isimlerinden. "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDLHALM: (Ar.) Er. - Tabiat yava olan, yumuak huylu, hikmetli Allah'n kulu. - (bkz. Halim). Allah'n isimlerinden. ABDLHAMD. (Ar.) Er. - Hamdolunmu, vlm, btn varln diliyle vlm Allah'n kulu. - Hamid; Allah'n isimlerindendir. (bkz. Hamid).- Trk dil kurallar asndan "d/t" olarak kullanlr. ABDLHASB: (Ar.) Er. - Btn varlklarn takdir edilen hayatlar boyunca yaptklar btn ilerin ayrntlaryla hesabn en iyi bilen Hasib'in kulu. - Hasib; Allahn isimlerindendir. ABDLHAY: (Ar.) Er. - Daima diri olan, ebedi hayat sahibi, her eye gc yeten Cenab- Allah'n kulu. -(bkz. el-Hay). Allah'n isimlerinden. ABDLKADR: (Ar.) Er. - Bitmez tkenmez kuvvet sahibi olan, her eyi yapmaya gc yeten Allah'n kulu.Kadir; Allah'n isimlerindendir. (bkz. Kadir). ABDLKAVY: (Ar.) Er. - Sonsuz g ve kuvvet sahibi Allah'n kulu. -Kaviy kelimesi Esmau'l-Hsna'dandr. (bkz. el-Kaviyy). ABDLKAYYUM: (Ar.) Er. - Bu isim her eyin bir varlk olarak durabilmesi iin neye ihtiyac varsa onu veren, gkleri, yeri ve her eyi tutan, baki, kaim Allah'n kulu. - Kayyum, Allah'n isimlerindendi. (bkz. el-Kayyum). ABDLKEBR: (Ar.) Er. - Kebir'in, byklk ve Azamette esiz olan Allah'n kulu. - Kebir; Allah'n isimlerindendi. (bkz. el-Kebir). ABDLKERM: (Ar.) Er. - Keremi bol, cmert olan Aziz ve Celil Allah'n kulu. - Kerim; Allah'n isimle -rindendir. (bkz. Kerim). ABDLLATF: (Ar.) Er. - Latif, gzel, yumuak, ho, nazik olan btn olaylarn ve eyann inceliklerini bilen Allah'n kulu. - el-Latif; Allah'n isimlerindendi. (bkz. Latif).

www.ashkim.ru

ABDLMACD: (Ar.) Er. - Kadru an byk, cmertlik ve keremi bol olan, Allah'n kulu. - Macid kelimesi, Allah'n isimlerindendi. (bkz. el-Ma-cid). ABDLMALK: (Ar.) Er. - Sahip olan, her eyin mlkiyetinin sahibi olan Allah'n kulu. - Malik; Allah'n isimlerindendi. "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDLMECD: (Ar.) Er. - an byk ve yksek olan, an ve onur sahibi yce Allah'n kulu. - Mecid kelimesi Allah'n 99 isminden biridir. Sultan Abdlmecid Han: 31. Osmanl padiah. ABDU'L-MELK: (Ar.) Er. - Her ey zerinde tasarruf ve hkmeden tek hkmdar Allah'n kulu. el-Melik, Allah'n isimlerindendir. ABDLMENNAN: (Ar.) Er. ok ihsan eden, ihsan bol olan Allah'n kulu. - Mennan kelimesi, Allah'n sfatlarndandr. ABDLMESH: (Ar.) Er. - Hastalara ifa veren, mesih sa'nn kulu.-(bkz. Mesih). sim olarak kullanlmaz. ABDLMETN: (Ar.) Er. - Metanetli, salam, dayankl olan Allah'n kulu. - (bkz. Metin). Allah'n isimlerindendir. ABDLMUCB: (Ar.) Er. - Kendisine ynelip yalvaranlarn isteklerine cevap veren, onlarn dua ve tevbelerine icabet eden yce Allah'n kulu. Mucib, Esmau'l-Hsna'dandr. - (bkz. el-Mucib). ABDLMUHS: (Ar.) Er. - Btn varlklarn saysn tek tek bilen Allah'n kulu. - Muhsi, Esmau'l-Hsna'dandr. ABDLMUHY: (Ar.) Er. - Hayat veren, can ve ruh veren, btn canllar ve hayat diri tutan Allah'n kulu. Muhyi, Allah'n 99 isminden birisidir, (bkz. Muhyi). ABDLMUD : (Ar.) Er. - Yaratlmlar yokettikten sonra tekrar dirilten Allah'n kulu. - Muid Allah'n 99 isminden birisidir, (bkz. el-Muid). ABDLMUZ: (Ar.) Er. - Muiz'in, izzet veren, ereflendiren Allah'n kulu. - (bkz. el-Muiz). Allah'n isimlerindendir. ABDLMMN: (Ar.) Er. - Gnllerde iman nurunu yerletiren, kendisine ynelenlere, iman nasib ederek onlar hidayetine alan, koruyan yce Allah'n kulu. - M'min, Allah'n isimlerindendir. ABDLVACD: (Ar.) Er. - Yoktan vareden, meydana getiren, dilediini annda elde eden, zenginlik ve servetine nihayet bulunmayan Vacid'in kulu. Vacid, Allah'n isimlerindendir. -(bkz. el-Vacid). ABDLVAHD: (Ar.) Er. - Tek ve esiz olan, zatnda sfatlarnda, hkmlerinde, ilerinde asla benzeri olmayan Allah'n kulu. - Vahid kelimesi Cenab- Hakk'n Kur'an'da zikredilen 99 isminden birisidir, (bkz. elVahid). ABDLVAL: (Ar.) Er. - Btn alemleri ve meydana gelen btn olaylar tedbir ve idare eden Allah'n kulu. Vali, Esmau'l-Hsna'dandr. (bkz. el-Vali). ABDLVARS: (Ar.) Er. - Gerek servet ve zenginliklerin mutlak sahibi. Btn zenginliklerin son ve asl sahibi olan yce Allah'n kulu. - Varis kelimesi Allah'n isimlerindendir. (bkz. el-Varis). ABDLVAS: (Ar.) Er. - Vasi'nin kulu.Genilik sahibi ve msade edici, darlk, fakirlik ve skntdan mnezzeh olan Allah'n kulu. - Vasi kelimesi, Allah'n isimlerindendir. (bkz. el-Vasi). ABDLVEDUD: (Ar.) Er. - Vedud'un kulu.- Allah'n isimlerinden. Vedud; iyi amel sahibi kullarn seven, onlara rahmet ve rzasn ynelten, sevilmeye ve saylmaya, dostluu kazanlmaya yegane layk olan yce Allah anlamndadr. ABDLVEHHAB: (Ar.) Er. - ok eitli nimetleri daima balayan Allah'n kulu. Vehhab, Allah'n isimlerindendir. - "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDLVEKL: (Ar.) Er. - Kendisine tevekkl edilen, kudretiyle kullarnn ilerini halleden, onlara yardmc olan yce Allah'n kulu. - Vekil. Allah'n isimlerindendir. (bkz. el-Vekil). ABDLVEL: (Ar.) Er. - Kendisine iman edenlerin dostu ve yardmcs. Yarattklarna mtevelli ve nazar edici olan Allah'n kulu. - el-Veliyy kelimesi Allah'n isimlerindendir. (bkz. el-Veli). ABDNNAF: (Ar.) Er. - Yararl eyleri ve sebeplerini kudretiyle yaratan Allah'n kulu. - Naf kelimesi, Allah'n isimlerindendir. (bkz. en-Naf). ABDNNASIR: (Ar.) Er. - Yardm eden, Yardmclarn en hayrls, m'minlere nusrct ve zafer veren Allah'n kulu. - Nasr, Allah'n sfatla-rndandr. ABDNNASIR: (Ar.) Er. - Yardmc, yardm eden Allah'n kulu. ABDNNUR: (Ar.) Er. - Nur sahibi, aydnlk, parlaklk sahibi olan Allah'n kulu. - Nur, Allah'n isimlerindendir. ABDRRAF: (Ar.) Er. - Raf'nin kulu. (bkz. er-Rafi). Allah'n isimlerinden

www.ashkim.ru

ABDRRAHM: (Ar.) Er. - Merhametli, esirgeyen, koruyan, acyan, ahirette mmin kullarna merhamet eden Allah'n kulu.- er-Rahim, Allah'n isimlerindendir. ABDRRAUF: (Ar.) Er. - ok ltuf, evkat ve rahmet eden. Onlar belli nimetlerle dengeli yaatan, seviyelendiren Allah'n kulu. (bkz. Rauf). ABDRRED: (Ar.) Er. - Allah'n isimlerinden. Reid'in kulu.- (bkz. er-Reid). ABDRREZZAK: (Ar.) Er. - Btn mahluklarn rzkn veren Allah'n kulu. - Rezzak, Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDSSAMED: (Ar.) Er. - Kimseye hibir eye muhta olmayan, Allah'n kulu. - Samed, Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks almadan kullanlmaz. Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. ABDSSELAM: (Ar.) Er. - Bar, rahatlk, selamete karan, selam eden, zevalsiz ebedi olan Allah'n kulu. es-Selam kelimesi, Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks almadan kullanlamaz. ABDSSEM: (Ar.) Er. - Her eyden arnm olarak btn sesleri, szleri ve kelimeleri iitip ayrdeden yce Allah'n kulu. (bkz. es-Semi'). ABDSSETTAR: (Ar.) Er. - Gnahlar rten, gizleyen Allah'n kulu. ABDAHD: (Ar.) Er. - ahid'in kulu. Grnen ve grnmeyen eyann hepsini grc ve tasarruf edici olan ve her eyi mahade altnda bulunduran Allah'n kulu. - ahid, Allah'n isimlerindendir. (bkz. e-ahid). ABDEKR: (Ar.) Er. - Emrine uyan, yasaklarndan saknan kullarn seven ve ok ikramda bulunan Allah'n kulu. - ekr, Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks almadan kullanlmaz. ABDZZAHR: (Ar.) Er. - Varlk ve birlii sonsuz sayda eserler ve delillerle belli olan Allah'n kulu. - ezZahir, Allah'n isimlerindendir. (bkz. ez-Zahir). ABER: (Ar.) Er. - Hz. Nuh'un erkek torunu. ABENDAM: (Fars.) Ka. - Gzel vcutlu, gzellik. ABGUN: (Fars.) Er. - 1. Mavi renk. Gk. 2. Parlak. 3. Niasta. ABHER: (Ar.) Er. 1. Nergis iei. 2. Yasemin. 3. Zerrin kadehi iei. 4. Dolu kab. ABILAY HAN: (Tr.) Er. - Orta cz Kazak Han. lkesini inlilere, Hive hanlklarna kar ustaca savundu (1711-1781). ABIKA NOYAN: (Tr.) Er. - lhanl komutan. (XIII-XIV. yy.) bkz. Abuga. ABHZ: (Fars.) Er. 1. Byk dalga. 2. Kaynak. 3. Su yolu. ABD: (Ar.) Er. Allah'a ibadet eden, ok ibadet eden, zahid. Kullar, kleler. ABDE: (Ar.) Er. - Ant. nemli ve deerli yapt. ABDN: (Ar.) Er. - badet edenler-Zeyne'l-Abidin'den ksaltma isim ad. Zeynelabidin: Hz. Ali'nin torunlarndan biri, ibadet edenlerin ziyneti. ABAR: (Ar.) Ka.- elale. ABUKA: (Tr.) Er. - Koca, zevc, yal erkek. ABUZER: (f.a.i.) Er. - Altn suyu. Altn suyu gibi parlak ve grkemli. Yahut Ebu Zer (el-Gfar) isminin fonetik deiiklie uram ekli. ABUZETTN: (Ar.) Er. - Din yolunda abuk, hzl giden ACA: (Tr.) Er. 1. Amca, aabey. 2. Gl kuvvetli, balad ii bitiren. 3. Byk ACABAY: (Tr.) Er. - (bkz. Aca). ACAHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Aca). ACAR: (Tr.). 1. Becerikli. 2. Atlgan, ele avuca smaz. 3. Halk. 4. Yeni, taze- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr (rfte). Acar, Srr: 1967 Dnya Gre ampiyonu Trk. ACARALP: (Tr.) Er. - Yiit, becerikli, cesur kii. ACARBAY: (Tr.) Er. - Doan Acarbay, olimpiyatlarda yarm Trk atlet, 1948. ACARER: (Tr.) Er. - (bkz. Acaralp). ACARKAN: (Tr.) Er. - (Acaralp). ACARMAN: (Tr.) Er. - evik, becerikli, giriken. ACARZ: (Tr.) Er. - znde yiitlik bulunan. ACARSOY: (Tr.) Er. - Yiit, soylu. ACEM: (Ar.) Er. 1. Arap olmayan milletlerin hepsi 2. Ak ve doru Arapa konuamayan kimse 3. zellikle ranl, ran halkndan biri. Acem Bekir Efendi: Trk Reis'l-Kttab, 1723. ACER: (Ar.) Ka. - Hz. smail (a.s.)'in annesi (bkz. Hacer). www.ashkim.ru

ACLAN: (Ar.) Er. - Hzl, abuk, telal. Osman Bey ile ada olan 14. yy. ortalarnda yaam Karasi Beyi. ACUN: (Ar.) Er. - Dnya, varlk. ACUNAL: (Tr.) Er. - Dnyay kapsayan, dnyay fetheden. ACUNALP: (Tr.) Er. - (bkz. Acunal). ACUNMAN: (Tr.) Er. - Dnyaca tannm, nl. AANGL: (Tr.) Ka. - (bkz. Gl). AE: (Tr.) Ka. - Sumatra adasnn en kuzey ksm. nceleri burada Ae slam devleti hkm srerdi. imdi ise Hollanda smrgesidir. AELYA: (Yun.i.) Ka. - Kokusuz, fundagillerden eitli renklerde iekler aan bir bitki. AIL: (Tr.) Ka. - Almak eyleminden emir; serpil AILAY: (Tr.) Ka. - Ayn dolunay halinde olmaya balamas AD: (Ar.) Er. - ok eskiden Yemen taraflarnda bulunan ve Hud peygamber tarafndan imana getirilemedii iin Allah tarafndan yok edildiine inanlan bir kavmin ad. Kur'an- Ke-rim'de bu kavim ayn isimle anlm ve balarndan geen hadiseler genie ele alnmtr. ADAHAN: (Tr.) Er. - Adann hakimi, yneticisi. ADAL: (Tr.) Er. - "Adn yaylsn, n kazan" manasnda. ADALEDDN : (Ar.) Er. - Dinin adaleti- Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. ADALET: (Ar.) Ka./Er. - 1. Hakka riayctkarlk, hak tanrlk, hakllk, doruluk. 2. Hakszlktan uzaklama. 3. Dzenli ve dengeli davranma. 4. Hakkaniyet. ADANIR: (Tr.) Ka./Er. - anl, hretli ADEM: (b.h.i.) Er. 1. Allah'n yaratt ilk insan, insan soyunun atas ve ilk peygamberi. 2. Adam. 3. yi, temiz kimse. dem (a.s.) ilk insan ve ilk isimlendirilen varlk. Kur'an'da Hz. Adem'in 25 yerde ismi geer. ADETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n kanunu, ilahi snnet. ADEVYE: (Ar.) Ka. 1. yilik, yardmseverlik. 2. nl hanm mutasav-vfe. ADIGZEL: (Tr.). Ka./Er. - Gzel isim. Verilen ismin gzel olmas. ADL: (Ar.) Er. 1. Doruluk gsteren. Doru. 2. Eit, e, msavi. 3. Adaletli davranan. Kur'an bir isimdir. Allah'n emirlerini hakkyla uygulayan anlamna gelir. Raid halifelerin 2. cisi mer b. el-Hattab'n mehur lakab. ADLE: (Ar.) Ka. 1. Doruluk gsteren. 2. Doru- Her iinde adalet, doruluk bulunan hkmet. 3. Adile Sultan; Osmanl dneminde Badat'ta valilik yapan Sleyman Paa'nn hanm. Adna bir cami bir de kervansaray yaplmtr. ADLHAN: (a.t.i.) Er. - Adil ynetici. ADL GRAY: (a.t.i.) Er. - Krm ve-liaht. (1548- Kazvin 1579) Devlet Giray'n olu. Osmanl-ran savanda Osmanllara yardmc oldu. kinci amah savan kazanan ranllarca tutsak edildi ve Kazvin'de ld. ADN: (Ar.) Er. - Cennet (Adn). ADY: (Ar.) Er. - Sava, savatan geri durmayan, mcahid. Adiy b. Hatim et-Tai: 630 ylnda mslman oldu. Babas gibi cmertti. Kabilesinde slam'dan dnme eilimleri grnce engel oldu. Cemel vakasnda Hz. Alinin yannda yer ald. ADNAN: (Ar.) Er. - Cennette lmszle kavuan kimse. ADN: (Ar.) Er. 1. Adn'a mensup, (bkz. Adnan). 2. Cennete girmeye hak kazanan. Adni Recep Dede. Trk mutasavvf, air. (Belgrat 1688). ADNYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Adni). AFAFET: (Ar.) Ka. 1. Afflik, temizlik, temiz olan. 2. Fenalktan, gnah ilemekten kanma. 3. Namuslu olmak. AFET: (Ar.) Ka. 1. Byk felaket, bela, musibet. 2. ok gzel kadn, dilber AFFAN: (Ar.) Er. - Kt eylerden kanan, ktlklerden uzaklaan, temiz. Ashab'dan bu ismi kullananlar olmutur. AFGAN: (Ar.) Er. - Heyecanl, abuk fkelenen. Orta Asya'da yaayan mslman bir kavim. Cemalettin Afgani: Mslman alimlerden. AFF: (Ar.) Ka. 1. ffetli, namuslu, rz ve namus sahibi kadn. 2. Doru, haramdan saknan, yolsuzlua sapmaz kii. www.ashkim.ru

AFFE: (Ar.) Ka.. - (bkz. Afif). IV. Mehmed'in hanm. AFL: (Ar.) Er. 1. Uful eden, gurub eden, batan (gne, yldz). 2. Grnmez olan, kaybolan AFTAB: (Fars.) Ka.l. Gne, gn . 2. ok gzel, dilber, parlak yz. AFRA: (Ar.) Ka. 1. Ayn onnc gecesi. 2. Beyaz toprak. Afra binti Ubeyde: Sahabe hanmlardan. AFAR: (Tr.) Er. 1. Ouz Trklerinin 24 boyundan biri. Trkiye, Iran, Azerbaycan ve Afganistan'da dank olarak yaamaktadrlar. 2. abuk i gren, evik, atlgan AFN: (Tr.) Er. - Zrh, silah. Afin bey: Seluklu komutan. ( XI. yy.). Gmtigin'le birlikte Anadolu savalarna kt. Malatya'da Bizans ordularn yendi. Marmara kylarna kadar ilerledi (1079). AFTABE: (Fars.) Ka. - 1. Su kab. 2. Gne biiminde yaplan mcevher. AFUV: (Ar.) Er. - Daima affeden, merhametli. Esma'l-Hsna'dandr. "Abd" taks alarak kullanlr. AGAH: (Fars.) Er. - Bilgili, haberli, uyank, afif. Vakf olmu, malumatl. Agah Efendi: (1744-1824). Trk devlet adam. AAN: (Tr.) Ka.- Akanyldz, ama AGER: (Tr.) Er. - Temiz, doru kimse AGRA: (Ar.) Er. - ok sevimli, ok yakkl. AA: (Tr.) Er. 1. Yalanma manasna gelen "amak"tan. Byk, efendi. Byk karde, aabey. 2. Amir, ba, reis. Eski devlet tekilatmzda baz idarecilere verilen unvan. 3. Osmanl devletinde okuma-yazma bilenlere verilen eref unvan. 4. Halkn saygsn kazananlara verilen unvan. 5. Er-kek, e, koca. 6. Eski byk konaklarda alan hizmetlilerin ba. Eski Trklerde soylu aileye mensup kadnlar da bu unvan kullanmlardr. AAHAN: (Tr.) Er. - Nizari smaili imamlara verilen unvan. Dou Trk-esinde aabey anlamnda da kullanlmtr. Trk kkenli Kaarlarn onur unvanyd. Aa Han: Nizari smaillerin dini nderi. AAR: (Tr.) Er. - 1. Beyaz renkli. 2. Ak tavrl, samimi. 3. Asil, onurlu, erefli. AANER: (Tr.) Er. - Saf, temiz, duru insan. ACA: (Tr.) Ka. - Beyaz tenli kadn. AGL: (Tr.) Ka. - Beyaz gl, ak gl. AHAD: (Ar.) Er. 1. Bir, kii, kimse. 2. Birler, birden dokuza kadar olan saylar. 3. nl Trk denizcilerinden Ahad bey (Umur bey donanmasndan). AHAV: (Ar.) Er. - 1. Kardee, dosta. Karde gibi. AHBAR: (Ar.) Er. - Haber veren, rivayet eden. AHD: (Ar.) Er. - Ahd, and icab veya ahd ve ahda mteallik. Ahd, Trk tezkire yazan ve Divan airi (Badat 1593). AHENK: (Fars.) Ka. 1. Uygun, uyum dzen, armoni. 2. Renkler arasnda uygunluk. Sesler arasnda uygunluk, dzen, makam. 3. algl elence-Saz takmnca icra edilen beste. 4. Kast, niyet. AHFA: (Ar.)- Kalb, ruh, sr, hafi, ah-fa eklinde sralanan "Ietafet-i hamse" sonuncusuna verilen ad.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AHFAZ: (Ar.) Er. - 1. Bellei ok kuvvetli. 2. Kur'an' en iyi hfzetmi kii. 3. Alak gnll. AHFE: (Ar.) Er. 1. Kk gzl, zayf bakl. 2. Yalnz gece gren kimse. Ahfe lakabnda byk Arap alimi vardr. Abdlhamid, Said b. Mes'ade, Ali b. Sleyman. AH: (Ar.) Er. 1. Ahi ocana mensup olan kimse. 2. Cmert, eliak. Ahi Benli Hasan. Trk airi. Yavuz dneminde yaam ve irinu Perviz mesnevisini yazmtr. AHD: (Ar.) Er. 1. Bir eyin yerine getirilmesini emretmek. 2. Sz vermek. Emir, talimat, taahht, anlama, ykmllk. AHKAF: (Ar.) Er. 1. Kum frtnas 2. Kur'an- Kerim'in 6. suresi. Araplar bu ismi, Arabistan'n gneyinde, kimsenin bilmedii ve giremedii le vermilerdir. AHLA: (Ar.) Ka. - ok tat. Pek irin. AHLAS: (Ar.) Er. - 1. Saf, halis, ka-rmsz. 2. yi yrekli, temiz kimse. 3. Kur'an stlahta, Allah'a halis olarak ynelip ihlasllkta ileri bir dereceye varm kul. AHMED: (Ar.) Er. - ok, en ok vlm, methedilmi. Kur'an- Kerim'de Saf suresinin 2. ayetinde: Hz.sa, srailoullarna: "...ad Ahmed olan peygamberi de mjdeleyici olarak geldim" eklinde geen isimlendirme ile Peygamberimizin isimlerinden birisi olarak anld ve kullanlmaya baland.- Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. Ahmed-i Muhtar, Hz. Muhammed (s.a.s). AHMER: (Ar.) Er. - Krmz, kzl. AHNEF: (Ar.) Er. 1. Ayaklan arpk ve eri br olan. Daha ok lakap olarak kullanlr. Ahmet b. Kays, ashabdan. www.ashkim.ru

AHNES: (Ar.) Er. - Bask ve sivri burunlu. Daha ok lakap olarak kullanlr. AHRA: (Ar.) Ka. - Daha layk, mnasip, uygun AHSA: (Ar.) - Arabistan'n Kuveyt-Katar ksmna verilen isim- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr AHSEN: (Ar.) - Daha gzel, ok gzel, en gzel. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Ahsen-i takvim: En gzel ekil. Kur'an- Kerim'in Tin suresinin 3. ayetinde insann ahsen-i takvim zere yaratld beyan buyurulmaktadr. Ahsen kelimesi, Kur'an'da 16 yerde zikredilmitir. AHTER: (Fars.) Ka. - Yldz. AHU: (Fars.) Ka. 1. Ceylan, karaca, gazal. 2. Gzel, ince alml kadn. 3. Gzleri ceylan gzne benzeyen kadn. 4. Karde, dost AHVER: (Ar.) Er. -1. Mteri yzl, gzel gzl adam. 2. Zeki, akll. AHVES: (Ar.) Er. - Cesur, kahraman, yiit. AE: (Ar.) Ka. - 1. Yaayan, zenginlik ve bolluk gren. Yaay. Aie binti Ebu Bekir. Peygamberimiz (s.a.s)'in hanmlarndan. Muhterem annelerimizden biri olan Aie (r.a.) slami bilgisi ve fakihlii ile de mehurdur (bkz. Aye). AJDA: (Tr.) Ka. 1. Filiz srgn. 2. entik entik olan ey AKABE: (Ar.) Er. 1. Sarp geit, klmas zor yoku. 2. Tehlike. Atlatlmas zor glk, muhtra. AKAD: (Tr.) Er. - Doruluuyla, drstlyle tannm kimse. AKALP: (Tr.) Er. - Doruluu ve drstlyle tannan kimse. AKALIN: (Tr.) Er. - Aln ak, suu olmayan, onurlu. Akaln (Besim -mer Paa). Trk hekim. AKANAY: (Tr.) Ka. - Yldz kmesi. AKANSEL: (Tr.) Er. 1. Akarsu. 2. Uzun mesafeler geerek denize dklen akarsu. AKAR: (Tr.) Er. 1. Akp geen. 2. Gelir getiren. AKASMA: (Tr.) Ka. - Beyaz, mavi, morumsu, pembe iek veren yabani, trmanc bir bitki. AKASOY: (Tr.) Er. - Sevilen, saylan soydan gelen AKASYA: (Yun.i.) Ka. - Kk sra yaprakl, glgeli kk cinsleri ss iin yetitirilen baklagillerden bir aa. Salkm aac da denir. AKAY: (Tr.)- Beyaz ay, ayn tam bir daire olarak dolgun, parlak grnd evre. Ak ve ay kelimelerinden birleik isim. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AKBATU: (Tr.) Er. - Yiit erkek. AKBATUN: (Tr.) Er. - (bkz. Akbatu). AKBEHMEN: (Tr.) Er. Peygamber ieinin eanlamls. AKBLGE: (Tr.) - Alim, bilgili, drst kimse.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AKBOA: (Tr.) Er. - Boa gibi gl ve temiz ahsiyetli. Akboa Celayir: Mool emir ve komutan. AKBORA: (Tr.) Er. - (bkz. Bora) AKBUDUN: (Tr.) Er. - Temiz, tannm soydan gelen AKBURAK: (Tr.) Er. - (bkz. Burak) AKAN: (Tr.) Ka. - Temiz, drst kimse AKCEBE: (Tr.) Er. - Beyaz zrh sahibi yiit. AKA: (Tr.) Ka. 1. Olduka ak, beyazca. 2. Eskiden kullanlan kk gm para, nakit. 3. Temiz, saf, iyi niyetli kii. AKAKRAZ: (Tr.) Ka. - Bir kiraz eidi. AKAKOCA: (Tr.) Er. - Temiz ve namuslu erkek. - Osman Gazi ve Orhan Gazi'nin silah arkada. AKALI: (Tr.) Er. - Varlkl, zengin. AKAM: (Tr.) Er. - Kuzey Amerika'da yetien bir am tr. AKAR: (Tr.) Er. - iyi ruhlar. AKIL: (Tr.) - Beyazms, solgun Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AKEK: (Tr.) Ka. - Beyaz iek- Daha ok rfte kullanlr. AKORA: (Tr.) Er. - yi ruhlar. AKDA: (Ar.) Ka. - Himaye altnda olan cariye, kadn, kle. AKDEMR: (Tr.) Er. - Demir gibi gl ve temiz yrekli. Yiit. AKDES: (Ar.) Er. - En kutsal. AKDL: (Tr.) Er. - yi, doru, gzel konuan kii. AKDOAN: (Tr.) Er. - (bkz. Doan). www.ashkim.ru

AKDORU: (Tr.) Er. - Doruu bulutlu da. AKEL: (Tr.) Er. 1. Doru, drst iler yapan kimse. Drst, gvenilir erkek. AKERGN: (Tr.) Er. - (bkz. Akerman). AKERMAN: (Tr.) Er. - Drst, soylu, temiz kii. AKGRAY: (Tr.) Er. - (bkz. Akergin) AKGL: (Tr.) Ka. - Beyaz gl. AKGN: (Tr.) Er. - Mutlu, sevinli gn. AKHAN: (Tr.) Er. - Drst hakan. AKALP: (Tr.) Er. - Cmert, eli ak yiit. AKIMAN: (Tr.) Er. - Cmert, eli ak kimse. AKIN: (Tr.) Er. - Her engeli aan, glklerden ylmayan, hzl hareket kabiliyetine sahip. AKINALP: (Tr.) Er. - Akn yapan yiit. Yiit. AKINCI: (Tr.) Er. -Osmanllarda ileri karakol. Ani vurkalarla dmanlarnn moralini bozan u svarileri. Hafif svari. AKINER: (Tr.) Er. - (bkz. Aknalp) AKINTAN: (Tr.) Er. - Tan yeri aarrken yaplan akn AKF: (Ar.) Er. 1. Bir eyde sebat eden. 2. badet eden, ibadet maksadyla mbarek bir yere ekilen. 'tikafa giren. 3. Direnen. M. Akif Er soy: nl air ve yazarmz. Safahat'n yazan. stiklal marn telif etmitir. AKFE: (Ar.) Ka. 1. Bir ey zerinde azimle duran, sebatl, kararl. 2. badet eden hanm. AKL: (Ar.) Er.- Akll, akl sahibi. Uslu, kavrayl. Ali b. Ebi Talib'in kardei. Akil b. Ebi Talib. AKLE: (Ar.) Ka.- (bkz. Akil) AKPEK: (Tr.) Ka. - pek gibi kadn. AKS: (Ar.) Ka. 1. Yank. 2. In veya bir eklin bir satha arpp orada grnmesi, yans. 3. Zt, ters, muhalif. AKKOR: (Tr.) Ka. - Ik saacak akla varncaya kadar stlm olan. AKKIZ: (Ar.) Ka.- Beyaz kadn. AKMAN: (Tr.) Er. 1. Temiz, beyaz, gzel insan. 2. Yal kimse. AKMANER: (Tr.) Er.- (bkz. Akman). AKMAR: (Ar.) Ka. - Aylar, yldzlar. AKMER: (Ar.) Ka. - Ay gibi beyaz (yz) AKNUR: (t.a.i.) Ka. - Beyaz nur. AKZ: (Tr.) Er. - z sz doru kii, temiz kiilikli. AKPINAR: (Tr.)- (bkz. Pnar). AKSAN: (Tr.) Er.- yi ve temiz tannm kimse. AKSEN: (Tr.) Ka.- Sen aksn, temizsin, doru ve namuslusun. AKSEVL: (Tr.) Ka. - (bkz. Sevil). AKSIN: (Tr.) Er.- Temiz, doru, drstsn. AKSOY: (Tr.) Er. - Temiz soylu. AKSUN: (Tr.) Er. - (bkz. Aksu). AKSUNA: (Tr.) Ka. -Ak renkli yaban rdei. AKSUNER: (Tr.) Er.- (bkz. Aksungur). AKSUNGUR: (Tr.) Er.-Doan cinsinden bir nevi av kuu. - Aksungur b. Abdullah. Melikah zamannda Halep'in hakimliini, yneticiliini yapan Trk Emiri. AKSU : (Tr.) Ka. 1. Temiz, prl prl su gibi. 2. Nehir AKSYEK: (Tr.) Er. - Eski Trklerde soylu anlamnda kullanlrd. AKEMSEDDN: (t.a.i.) Er.- Dinin gnei.- Trk din bilgini ve hekim. (am 1389-Gynk 1459). Fatih'in hocasdr. stanbul'un fethinde bulundu. nl sahabi komutan Eba Eyyub el-Ensari'nin mezarn bulduu sylenir. Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. AKIN: (Tr.) 1. Az ak, akms.2. Derisinde, kllarnda ve gzlerinde doutan boya maddesi bulunmad iin her yan beyaz olan (insan, hayvan). Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AKT: (Tr.) Er. - Kutlu uurlu. 2. Ak. 3. Gne, nur, aydnlk. Akit Muhammed b. Tugac: hidiler devletinin kurucusu. AKTAY: (Tr.) Er. - Beyaz tay. Trkler'de ok kullanlan bir isimdi. AKTA: (Tr.) Er. - Beyaz ta. AKTAN: (Tr.) - Aydnlk, mehtapl gece.

www.ashkim.ru

AKTAR: (Tr.) Er. - Parlak, aydnlk sabah. AKTA: (Tr.) Er. - Mermer. AKTEKN: (Tr.) Er. - Parlak, grkemli, temiz huylu yiit. AKTEMR: (Tr.) Er. - Akdemir. ARTMUR: (Tr.) Er. - (bkz. Aktemur). AKTOLGA: (Tr.) Er. - (bkz. Tolga). AKTU: (Tr.) Er. - (bkz. Aytu). AKYIL: (Tr.) Er. -Temiz, gzel sene. - Erkek ve kadn ad olarak da kullanlr. AKYILDIZ: (Tr.) - Akama doru doan parlak yldz. oban yldz, sabah yldz. AKYT: (Tr.) Er.- Drstl ve temizliiyle tannm yiit. AKYOL: (Tr.) Er. - Drst, doru ve iyi yol. ALAADDN: (Ar.) Er. -Dini yceltmek iin din uruna alan kimse. Alaaddin Keykubad (1192-1237) Anadolu Seluklu Sultan. - Trk dil kurallar asndan "d/t" olarak kullanlr. ALACAN: (Tr.) Er. - (bkz. Akan). ALAGN: (Tr.) Ka. - Yazn gne buluta girdii zamanki glgeli hava. ALAMET: (Ar.) Ka. 1. aret, iz, nian. 2. Remiz, sembol. 3. Belirti, emare. 4. ok iri, alacak byklkte (mec.). ALANALP: (Tr.) Er. - lke alan, fetheden, fatih. ALANAY: (Tr.) Er. - (bkz. Alanalp). ALANER: (Tr.) Er. - (bkz. Alanalp). ALANGOYA: (Mo.) Ka. 1. Altn geyik. 2. nl Mool destannn kutsal saylan kadn kahraman. ALANGU: (Tr.) Er. -Altn geyik. ALANUR: (Ar.) Ka. - (bkz. Nur). ALAPINAR: (Tr.) Ka. - (bkz. Pnar). ALATAN: (Tr.) Er. - Gne domadan nce ufukta beliren kark renkler. ALATAY: (Tr.) Er. - Derisinde benekler olan tay. ALCAN: (Tr.) Ka. - Can alc gzel. Can alan, cesur, yrekli. ALEMDAR: (a.f.i.) Er. 1.Bayrak veya sancak tutan, tayan, bayraktar, sancaktar. 2. e nderlik eden. Alemdar Mustafa Paa: Osmanl veziri. ALEV: (Tr.) Ka. 1. Ateten ve yanc cisimlerden kan parlak, eitli ekillere giren gazlardan meydana gelen effaf dil, yalm. 2. Ak atei, sevda. 3. Alml, cazibeli kadn. ALEV: (Ar.) Er. - Hz. Ali soyundan, Hz. Ali'ye hususi ilgi gsteren, ona taraftar olan. ii mezhebinin kollarndan biri. ALGAN: (Tr.) Er. - Alan, fetheden, fatih. ALGIN: (Tr.) Er. 1. Gl, iyi, gzel, scakkanl, sevimli. 2. Sevdal, ak, vurgun. 3. Hzl akan su. 4. Renksiz, clz, zayf. ALGUHAN: (Tr.) Er. - aatay hanl hkmdar. (1266). Orta Asyay ele geirip Harezmden Afganistan'a kadar snrlarn geniletti. Cengiz'in yasalarn iddetle uygulad. ALGUN: (Fars.) Ka. 1. Akl alnm. 2. Al renginde, koyu ve parlak pembe. 3. Tmsek, tepe. ALGUNE: (Fars.) Ka. 1. Serap. 2. Allk. ALGL: (Tr.) Ka. - Krmz gl. AL: (Ar.) Er. 1. Yce, ulu, yksek. 2. Hz. Ali: Ebu Talib'in olu. Peygamberimizin amcazadesi ve kz Fatma (r.anha)'nn kocas. Drdnc halife. ALCAN: (a.f.i) Er. - Ali ve can isimlerinin bir araya gelmesinden meydana gelmitir. - (bkz. Ali ve Can). ALCENGZ: (a.t.i.) Er. - Akla gelmez, eytanca, beklenmedik ve umulmadk tarzda anlamlan ile "Alicengiz oyunu" deyiminde geer. ALGHER: (a.f.i.) Er. - Yaratl ve mayas yce ve deerli olan. AL HAN: (a.t.i.) Er. - Yce han. ALKADR: (Ar.) Er. 1. Yksek kymette olan, ok kymetli, ok takdir edilen, ok saygdeer. 2. Mehur bir eit lale. ALM: (Ar.) Er. 1. ok okumu, bilgin.,2. ok bilen. 3. Sonsuz. lim sahibi. Allah'n sfatlarndandr. Kur'an'da Cenab- Hakk'n ismi olarak 13 yerde geer. "Abd" taks alarak da kullanlr. ALME: (Ar.) Ka. - (bkz. Alim).

www.ashkim.ru

ALINAK: (Tr.) Er. - Doru, gvenilir. ALAH : (a.f.i.) Er. - Hkmdarlarn en ycesi. Aliah Taceddin. (?-1324). lhanl veziri. ALIAN: (a.f.i.) Er. - an ve erefi yce ve yksek olan ok deerli. ALYAR : (a.f.i.) Er. 1. Yar, dost, sevgili. 2. Alinin dostu, sevgili ad. 3. Yce dost. - Birleik isim ALYE: (Ar.) Er. - Yce, yksek, bir eyin en yukars, tepesi. - (bkz. Ali). ALKAN: (Tr.) Er. - Krmz kan. Alkan bey: Trk denizci. Seluklularn egemenliindeki znik'te Ebu'l-Kasm'n donanma komutan. ALKIM: (Tr.) Er. - Gkkua. Alkm (Ulu Bahadr) Trk Arkeolog. ALKIN: (Tr.) Er. 1. Sevdal, ak, vurgun. 2. El rpma, vme. ALKUR: (Tr.) Er. - Hep, btn, herkes. ALLAHVERD: (a.t.i.) Er. - ran'da yaayan bir Trkmen kabilesinin ad. ALP: (Tr.) Er. 1. Eski Trklerde kahraman, yiit, cesur, bahadr, pehlivan. 2. Seyfi kola mensup, sava, ftvvct ehli. Alperen, Alpgazi. Bu isim slam'dan sonra da Trkler arasnda kullanlmaya devam etti. ALPAGU: (Tr.) Er. 1. Tek bana dmana saldran yiit. 2. Eski Trklerde bir rtbe ad. 3. Eski Trklerde bir kurt ad. ALPAAN: (Tr.) Er. - Cesur, yiit, kahraman. ALPAK: (Tr.) Er. - Drst, kahraman, yiit. ALPARTUR: (Tr.) Er. - Kendine gveni olan yiit. ALPASLAN: (Tr.) Er. - Arslan gibi cesur ve yiit, sava beyi. Byk Seluklu hkmdar. Seluklularn en byk zaferi saylan Malazgirt zaferi onundur (l071). ALPAY: (Tr.) Er. - Cesur, yiit kimse. ALPAYDIN: (Tr.) Er. - (bkz. Alpay). ALPBKE : (Tr.) Er. - gen, delikanl, (bkz. Alp). ALPETN: (Tr.) Er. - (bkz. Alpay). ALPDE.MR: (Tr.) Er. - (bkz. Alpay). ALPDOAN: (Tr.) Er. - Doutan yiit olan. ALPER: (Tr.) Er. - (bkz. Alp). ALPEREN: (Tr.) Er. - Yiit, bahadr. ALPERTUNGA: (Tr.) Er. - Efsanevi Trk hkmdar ve destan kahraman. M.. 626 yllarnda yaayp ranllarla uzun savalara giren Turan (Saka) hkmdar olduu sylenir. Trk, ran, Arap, Hint, Eski Yunan ve Asur kaynaklarnda kendisinden deiik adlarla bahsedilir. ALPGRAY: (Tr.) Er. - Yiit hkmdar. Krm veliaht. Bir ara Krm Han da oldu. ALPHAN: (Tr.) Er. - Yiit hkmdar. ALPKAN: (Tr.) Er. - Yiit soydan gelen. ALPKIN: (Tr.) Er. - Keskin kl. ALPMAN: (Tr.) Er. - Yiit, cesur, kahraman. ALPNUR: (Tr.) Ka. - (bkz. Alp). ALPSOY: (Tr.) Er. - (bkz. Alpkan). Yiit ve cesur soya mensub. ALPTEKN: (Tr.) Er. - Kahraman ehzade. Birleik isim. Alp: Kahraman, Tekin: ehzade. ALTAN: (Tr.) Er. 1. Sabahn gne doarkenki zaman. 2. Hakanlara verilen unvan, sultan, padiah. ALTAY: (Tr.) Er. 1. Asya'da Bat Sibirya ile Moolistan' ayran dalk blge. 2. Altay dalan blgesinde yaayan Trklerin genel ad. ALTIN: (Tr.) Ka. 1. Parlak, san renkte, paslanmayan, kolay ilenebilen, ziynet eyas olarak da kullanlan maden, zer, zeheb. 2. rfte kadn ad olarak kullanlr. Zerrin (bkz. Zerrin). ALTINBAAK: (Tr.) Ka. - Deerli kimse. ALTINBKE: (Tr.) Ka. - (bkz. Altnbaak). ALTINIIN: (Tr.) Ka. - In en gl an. ALTINZ: (Tr.) Ka. - (bkz. Altnk). ALTINTA: (Tr.) Ka. - Altndan ta. ALTU: (Tr.) Er. - (bkz. Tu). ALTUNAY: (Tr.) Er. - Ay'n san renkli hali ALTUN: (Tr.) Er. 1. Bakr alam. 2.Krmz bakr. 3. Krmz, al gzl. ALTUNER: (Tr.) Er. - Deerli kimse.

www.ashkim.ru

ALTUNHAN: (Tr.) Er. - Zengin hakan. Trklerin, in'de hkm sren Trk-Mool hkmdarlarna verdikleri ad. ALYA: (Ar.) Er. 1. Yksek yer, ykseklik. 2. Gk, sema. AMANULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n balamas. Allah'n korumas. AMD: (Ar.) Er. 1. ok hasta. 2. Ak hastas. 3. Balca nokta. 4. nder, ef, komutan. 5. Diyarbakr'n eski ad. Ortaa'da slam Trk devletlerinde kullanlan baz unvanlar ve memuriyet isimleri. AML: (Ar.) Er. 1. Fail, yapan, ileyen. 2. slam devletlerinde zekat, vergi tahsildar veya valiler ve devlet memurlan. AMNE: (Ar.) Ka. - Gnl emin, kalbinde korku olmayan. - Peygamber'in (s.a.s) annesinin ad. (bkz. Emine). AMR: (Ar.) Er. 1. Mamur eden, enlendiren. 2. mar olunmu. 3. Devlete ait. 4. Kendisine bal grevliler bulunan. Amir b. Abdullah b. Mes'ud: Tabiindcndir. slam fkh bilgini. AMRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Amir). AMMAR (Ar.) Er. 1. Memur eden. 2. Bayndrlatran. (bkz. Amir). - Ammar b. Yasir. Sahabeden. lk mslman olanlardandr. ok ikence grd. Habeistan'a hicret etti. Annesi ilk slam ehidcsi Smeyye (r. anha)'dir. AMR: (Ar.) Er. - Uzun yaamak, uzun mrl olmak. Amr b. Madikerib: 631'de Medine'ye gitti ve mslman oldu. ok yalyken bile iyi savat. AMRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Amr). AMUZ: (Fars.) Er. - Bilen, renmi, reten. ANBER: (Ar.) Ka. 1. Ada balnn barsaklarnda toplanan yumuak, yapkan ve misk gibi kokan, kl renginde madde. 2. Gzel koku. 3. Gzellerin sa. ANDAK: (Tr.) Er. - Hemen, o anda. - Erkek ve kz ad olarak kullanlr. ANGIN: (Tr.) Er. 1. Tannm, nl, naml. 2. Bayndr. ANI: (Tr.) - Yaanm olaylardan bellein saklad. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ANIL: (Tr.) Ka. 1. Anlmak eylemi. 2. Mehur, nl. 3. Hatrlanan. ANF: (Ar.) Er. 1. Sert, iddetli. 2. Hain. 3. Gemite, pek yaknda, burnun ucu denecek kadar yakndan geen. 4. Biraz nce, belirtilen, bahsedilen. ANFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Anif). ARAF: (Ar.) Er. 1. Cennet ile cehennem arasndaki yer. 2. Sert, tepe. 3. Adetler, usuller. Arafat: Mekke'nin yaknnda bulunup haclarn arefe gn durduklar yerdir. Bu duru haccn rknlerindendir. ARAL: (Tr.) - Birbirine yakn adalar topluluu. Orta Asya'da bir gl. ARAM: (Fars.) Ka. 1. Dinlenme, skun, karar. 2. Rahat, huzur, istirahat. 3. Oturma, elenme, ikamet etme. ARAMCAN: (Fars.) Ka. -1. Gnl rahat. 2. Sevgili, sevilen gzel. ARAMDL: (Fars.) Er. 1. gnl rahat. 2. Sevilen gzel. 3. Yer mekan. ARCA: (Ar.) Ka. -1. Temiz, namuslu. 2. Aksak, topal. ARDA: (Tr.) Er. 1. Eskiden baz avularn elde tuttuklar uzun denek. 2. aret iin dikilen denek. -3. krk kalemi. 4. Sonra gelen. ARDALI: (Tr.) Er. - (bkz. Arsal). ARDAN: (Tr.) Er. - (bkz. Arsal). AREF: (Ar.) Er. 1. Pek maruf, ok bilinen. 2. Arif, anlayl ve bilgili. AREFE: (Ar.) Ka. 1. Arife, dini bayramlardan bir evvelki gn. 2. Bir nceki gn. AREL: (Tr.) Er. - Temiz, drst kimse. ARGU: (Tr.) Er. 1. ki da aras, uurum. 2. Orta Asya'da Issk gl evresinde u ve Tala havzalarnda yaam Krgzlarn en byk boyu. Argu Trkleri. ARGUN: (Tr.) Er. 1. Zayf, gsz, dkn, dermansz, zebun. 2. Yanyana iki kam ddnden veya kartal kemiinden yaplm kaval. - Argun: lhanl hkmdar. Abaka Han'n olu. ARGN: (Tr.) Er. - Temiz, aydnlk gn. ARGUN AH: (Tr.) Er - (bkz. Argun). Argunah. (Nizameddin) Anadolu Seluklu Sultan Kl Aslan II'nn olu. Babas lkeyi oullan arasnda pay edince, hissesine Amasya dmt. ARHAN: (Tr.) Er. - stn nitelikli, gururlu bakan. ARICAN: (Tr.) Er. - Temiz, doru kimse. ARI: (Tr.) Er. - Bar, asayi. ARIER: (Tr.) Er. - alkan kimse. ARF: (Ar.) Er. 1. Mehur, ok tannm, mtearif. 2. Bilgi sahibi. Bilen, bilgili, irfan sahibi. 3. Sbyan mektebi hocas veya kalfas. www.ashkim.ru

ARFE: (Ar.) Ka. - Bilgi ve irfan sahibi kadn. Uyank, ince ruhlu, latif. ARIHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Arhan). ARIKAL: (Tr.) Er. - Temiz, doru, drst kal. ARIKAN: (Tr.) Er. - Temiz soy. ARIKHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Arhan) ARIN: (Tr.) Er. 1. Temiz, ar, saf. 2. Aln. 3. Yz, cephe. Dalarn, tepelerin yz. ARIN: (Tr.) Er. 1. Temiz, saf, ar. 2. Bar. ARISAL: (Tr.) Er. - An gibi alkan kimse. ARISAN: (Tr.) Er. - Temiz, doru tannm kimse. ARISOY: (Tr.) Er. - (bkz. Arsan). ARITAN: (Tr.) Er. - Temizleyen, ar duruma getiren. ARKAN: (Ar.) Er. 1. Temiz, ari kandan gelen. 2. stn galip. Arkan (Seyf) Trk mimar (1903-1966). ARKIN: (Tr.) Er. - Yava, ar, sakin, gelecek yl. ARKUT: (Tr.) Er. - Temiz, uurlu, kutlu. ARMAAN: (Fars.) 1. Hediye, peke, tuhfe, bergzer. 2. Birinin grd ie veya baarsna karlk olarak verilen ey, mkafat.3. Bir ilim adamn tantmak veya almalarndan tr mkafatlandrmak maksadyla adna karlan ilmi eser. (Kprl Armaan). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ARMAN: (Fars.) Er. 1. Hasret, zleme. 2. Zahmet, sknt. 3. Teessf. 4. Pimanlk. ARMNE: (br.) Ka. - branice isim. (bkz. Emine). ARRAF: (Ar.) Er. l Falc, kahin. Mneccim. 2. Hekim. 3. Gebe Arap airetlerinin rfe vakf umumi bilgileri. ARRAFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Arraf). ARSAL: (Tr.) Er. - Temiz huylu, namuslu. ARSEBK: (.) Er. - 1. Temiz ruhlu ve abuk. 2. Toy. 3. Namus konusunda titiz. ARSLAN: (Tr.) Er. 1. Kuvvet ve saldrganlyla tannan hayvan, esed, ir. 2. Cesur adam, bahadr. 3. Bir eit iek. Arslan Argun: Alpaslan'n olu (1097). ARSLANGRAY: (Tr.) Er. Cesur, korkusuz han. Arslan Giray: Krm han (1702-1767). ARSLANAH: (Tr.) Er. - Arslan gibi cesur ve yiit ah, kral. Cesur komutan. Arslan ah: Kirman Seluklu hkmdar (l 145). , ARTAN: (Tr.) Er. 1. Yarar, fayda. 2. stnlk, meziyet, nitelik. ARTU: (Tr.) Er. - Ucu sivri demirle donanm mzrak. ARTUK: (Tr.) Er. - Seluklu Emiri. (XI. yy.). Seluklularn nl hakan Alpaslan'n emrinde Malazgirt savana katld. ARSEK: (Fars.) Ka. 1. Gelin, kk gelin. 2. Bebek gibi gzel kz. 3. lemecilikte kullanlan yeil parlak sedef. 4. Ate bcei. 5. Kk bir mancnk eidi. ARZIK: (Tr.) Er. - Dindar, sofu. ARZU: (Ar.) Ka. 1. stek, bahi. 2. Emel, heves, meyl. 3. zlemek, mtak olmak. "Arzum" olarak da kullanlr. Mehur halk hikayelerinde Kamber'in sevgilisi. ARZUMAN: (Ar.) Ka. - (bkz. Arzu). AS: (Ar.) Er. 1. Mersin aac. 2. (Fars.) Deirmen. ASAF: (Ar.) Er. 1. Vezir. 2. Erdem, ileri grllk, ynetimde baar. Hz. Sleyman'n nl veziri. Sleyman (a.s.)'n en ok gvendii kiiydi. Neml suresinde anlatlanlar Asaf zerine yorumland. Daha sonra padiahn vezirlerine Asaf unvan verildi. ASAL: (Tr.) Er. - Balca, esasl, temel. ASALET: (Ar.) Er. - Soy temizlii, soyluluk. ASENA: (Tr.) Er. - Kurt. ASFA: (Ar.) Er. - ok saf, en temiz, halis. ASGAR: (Ar.) - En kk, daha kk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ASHAB: (Ar.) Er. 1. Sahib'in oulu. 2. Hz. Muhammcd (s.a.s)'i grp ona tabi olan kiiler. nsanlk aleminin en sekin simalar ve rnek neslidirler. Haklarnda varid olan naslarla korunmular, Allah'n yardmn mahade etmiler ve byk peygamberin retilerini harfiyyen yaamlardr. Ashab- Kiram: Yce sahabeler. ASIF: (Ar.) Er. - Pek sert, pek iddetli, iddetle esen. ASIFE: (Ar.) Ka. - iddetle esen rzgar. Kur'an'da Yunus 22, brahim 18 ve En'am suresi 81. ayetlerde geer.

www.ashkim.ru

ASL: (Ar.) Er. 1. Salam. 2. yice kklemi, yksek duygularla hareket eden. 3. Kendi kendine hareket eden. 4. Soyu, sopu belli. Necip. ASIM: (Ar.) Er. 1. Yasak, yanna yaklalamayan. 2. Gnahtan, haramdan ekinen. 3. ffetli, afif, ismetli, perhizkar. Asm b. Umeyr: (749). slam komutanlarndan. Maverannehir fethine katld ve yiitliiyle n sald. ASIMA: (Ar.) Ka. - (bkz. Asm). ASME: (Fars.) Er. - Aklsz, beyinsiz, akn, sersem. - sim olarak kullanlmaz. ASYE: (Ar.) Ka. 1. Stun, direk, kolon. 2. Mersingiller, mersin aac trnden aalar. 3. syan eden, itaatsiz, bakaldran, serke, bagi. 4. Allah'n emirlerini yerine getirmeyen, gnahkar. 5. Haydut, aki. -Bu isim Rasulullah tarafndan yasaklanmtr. erdii anlam slami anlaya terstir. SYE: (Ar.) Ka. - 1. Kederli zntl. Musa (a.s.)' daha bebekken Nil'den kurtarp sarayda byten ve sonra onun peygamberliine iman eden kadn. Kur'an'da Fir'avun'un kars olduu belirtilmitir. Fakat ismi zikredilmemitir. - (bkz. Kasas: 9; Tahrim: 11). Firavun'a kar gelerek mslman olmutur. Tahrim suresinde m'mine bir kadnn en son noktada yapmas gerekenlere rnek olarak gsterilen hanm. ASKER: (Ar.) Er. 1. Ordu, ordu rglyle ilgili. Vazife yapan. 2. lke savunmasnda istihdam edilmek zere eitilip donatlan kimse. 3. Rtbesiz asker, er. ASKER: (Ar.) Er. - Orduya mensup. Orduyla alakal. Askeri (Ebu Ahmed el-Hasan b. Abdullah el): Zamannn nl alimlerdendir (903-993). Ebu Davud esSicistani'nin talebesiydi. ASLI: (Ar.) Ka. 1. Asl, tek, dip, ktk, temel, esas, kaide, kural, hakikat. 2. Soy, sop, nesep. 3. Bir eyin belli bal ksm, balang, ba yer, shhat. 4. Hakiki, esasl, halis, safi. 5. Esasen, zaten, balca, en ziyade, hakikaten. ASLIHAN: (a.t.i.) Ka. - Asl ve Han kelimelerinden tretilmi birleik bir isimdir. Kerem ile Asl hikayesinin kadn kahramandr. Gzelliinin yannda salarnn uzunluu ve grlnden bahsedilir. ASR: (Ar.) Er. - Zamana uygun, ada. ASUDE: (Fars.) Ka. 1. Rahatlam, skuna ermi, keder ve skntdan uzak, msterih. 2. Sakin, sessiz. ASUMAN: (Fars.). - Gk, sema, felek. Asuman ile Zeycan hikayesinin erkek kahraman. Dou Anadolu'da yaygn olarak anlatlr. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ASUTAY: (Tr.) Er. - Hrn tay. ASYA: (Tr.) Ka. - Dnyadaki ktalarn en by. AIK: (Tr.) Er. 1. Bir bakasn akla seven. 2. Dalgn, unutkan. 3. Tasavvufta Allah'a muhabbet duyan kii. Ak elebi (1520-1572) Osmanl air ve yazarlardan. AR: (Ar.) Er. 1. Ondabir, onuncu. 2. Samimi dost ve arkada. 3. Koca. 4. Aar toplayan. 5. Kur'an- Kerim'den 10 ayetlik bir blm okuma. Air Efendi (Mustafa). Osmanl eyhlislam (1728-1804).'Bursa, Mekke ve stanbul kadlklarnda bulundu. 1758-1800'de eyhlislamlk grevini ifa etli. AKIN: (Tr.) 1. Gekin, am olan. 2. ly karan, cokun. 3. Fazla. 4. Sonra. 5. Benzerlerinden daha stn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AKINAY: (Tr.) Ka. - (bkz. Akn). AKINER: (Tr.) Er. - (bkz. Akn). ATA: (Tr.) Er. 1. Baba. 2. Soyun gemite yaam ferdi. 3. Vermi, veri. Balama, ihsan. 4. Yesevi tarikatnda mrid. Ata b. Ebi Rabah: Fkh alimi (Mekke 733). Ebu Meysere b. Ebu Hseyin el-Fikri'nin azatl klesiydi. Birok hadis rivayet etmitir. ATABEK: (Tr.) Er. 1. Seluklu devletinde ehzadelerin terbiyesiyle vazifeli ahs. 2. Lala. Devlet idaresinde yetki tayan naip. ATABEY: (Tr.) Er. - Devlet ynetiminde bir san. Lala. ATACAN: (Tr.) Er. - (bkz. Ata). ATA: (Tr.) Er. - Atalardan gelen, atalarla ilgili olan. ATAERGN: (Tr.) Er. - (bkz. Ata). ATAHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Ata). ATAKAN: (Tr.) Er. -1. Dnmeksizin her ie sokulan adam. 2. leri atlan. ATALAY: (Tr.) Er. - (bkz. "Ata"). nl, naml, hretli. Atalay Mahmut, Trk grei. Balkan, Avrupa, Dnya ve Meksika Olimpiyatlar ampiyonu oldu (1968). ATAMAN: (Tr.) Er. - (bkz. "Ata"). 1. Ata kii, bakan, nder. 2. Don kazaklarnn nderlerine verilen ad. ATANER: (Tr.) Er. - (bkz. Ata). ATASAGUN: (Tr.) - Eski Trklerde hekimlere verilen isim. www.ashkim.ru

ATASAN: (Tr.) Er. - (bkz. Ata). ATASEVEN: (Tr.) Er. - (bkz. Ata). ATASOY: (Tr.) Er. - (bkz. Ata). ATATU: (Tr.) Er. - (bkz. Ata). ATAULLAH: (Ar.) Er. - Birleik isim. - Allah'n balad, hediye ettii, ihsan, ltf. Ataullah Efendi. (Arapzade). Osmanl eyhlislam (1719-1785) am, Mekke, stanbul kadlklarnda bulundu. ATAY: (Tr.) Er. - Bilinen, tannm. ATIF: (Ar.) Er. 1. evirme, meylettirme, imale. 2. Ykletme, birinin ii veya sz olduunu iddia etme, hami, isnad. 3. Yzn eviren, meyleden, mail, mteveccih. 4.Merhamet sahibi, efkatli, acyan. 5. Beenen. Atf Efendi (Mehmet Kuyucakl. (-st. 1847). Osmanl matematik bilgini. am ve stanbul kadlklarnda bulundu. ATIFA: (Ar.) Ka. - (bkz. Atf). ATIFET: (Ar.) Ka. 1. Birine iyi niyet ve sevgi ile ynelme, tevecch, meyi. 2. Karlk beklemeden gsterilen sevgi, ihsan. ATK: (Ar.) Er. 1. Srtn st ksm. 2. Berrak, saf, karmam, kymetli. 3. Eski, kadim, khen, dirin. 4. Azatl, hr. 5. Gzel gen kz. 6. ok hareketli, evik, hzl hareket eden. 7. Asil. 8. Hz. Ebubekir'in lakab. Peygamber (s.a.s)'in "Sen ateten kurtulmu kimsesin" mjdesine kavumu olmasndan tr bu lakapla anld sylenir. ATKE: (Ar.) Ka. - (bkz. Atik). Atike: Kurey kabilesinden Zeyd b. Amr'n kzdr. Hicretten nce slamiyeti kabul etmitir. Medine'ye hicret edenler arasndadr. Hz. Ebubekir'in olu ile evlenmitir. Abdullah, Taif te ehid olunca Hz. mer'le O ehid edilince Zbeyr b. el-Avvam ile, o da ehid edilince Hz. Hseyin ile evlendi. Ve Hz. Hseyin de ehid olunca ehid zevcesi olarak anld. ATIL: (Tr.) Er. - Giriken ol, ilerlemek iin aba gster. ATILAY: (Tr.) Er. 1. nl, naml, hretli. 2. Atilla'dan sonra tahta geen nl hkmdar. ATILGAN: (Tr.) Er. 1. Karsna kabilecek engellerden ve tehlikelerden korkmadan her zaman ileriye atlan. 2. Kar kan, ekinmesi olmayan, cretkar. 3. Hevesli. ATLLA: (Tr.) Er. 1. Byk, nl. 2. Baback. 3. Sava, fatih. 4. Hun Trklerinin byk imparatoru (400-453). ATYE: (Ar.) Ka. 1. Ba, bahi, ihsan. Hediye. 2. Gelecek, istikbal. ATKIN: (Tr.) Er. - Atlm. Kuma dokumada kullanlan tabir. ATLAN: (Tr.) Er. - Ata bin. ATLAS: (Tr.) Er. 1. st ipek, alt pamuk kuma, diba. 2. Dz, havasz, tysz. 3. Byk harita. 4. Atlas okyanusu. 5. Kuzey Afrika'da Fas, Cezayir'i geerek Tunus Krfezi'ne kadar uzanan sradalara verilen ad. ATLIHAN: (Tr.) Er. - Ata binmi svari. - Birleik isim. Atlhan: Alnca Hann olu. Tatar'n kutsal gbek soyundan sekizinci kuak. ATSAN: (Ar.) Ka. - Susuz, susam, tene. ATTAB: (Ar.). - Yumuak huylu. Sertlik yanls olmayan. Uyumlu. Attab b. Esid. Sahabeden. Mekke valilii yapmtr. Rasulullah tarafndan atanmtr. ATTAR: (Ar.) Er. 1. Gzel kokulu bitki zleri, yalan vb. satan, gzel koku ticareti yapan kimse. 2. la maddeleri vb. eyler satan adam. 3. Mahalle aralarnda baz baharatlar ile ine, iplik vb. satan dkkan sahibi. Attar: Mehur ranl air. ATUF: (Ar.) Er. - Birine sevgisi olan, sevgi duyan. Allah'a kar sevgi duyan. ATUFET: (Ar.) Ka. - efkat, merhamet. ATYEB: (Ar.) Ka. - ok gzel, pek gzel. AVCI: (Tr.) Er. l. Avlanan, av sporu yapan kii. 2. Bir eyi elde etmeye uraan. 3. Osmanl saraynda ikariler diye adlandnlan askeri grup. AVF: (Ar.) Er. Arap dnr (Basra- ? ) hvanu's-Safa denilen slam felsefe akmnn kurucularndan biri. AVN: (Ar.) Er. 1. Yardmla ilgili, yardma ait. 2. Fatih Sultan Mehmed'in iirde kulland mahlas. AVNYE: (Ar.) Ka. 1. Yenieriler tarafndan ve daha sonra Sultan Mecid ve Sultan Aziz zamanlarnda giyilen bir eit yamurluk. 2. Yardm etmi. Yardmla ilgili. AVNULLAH: (Ar.) Er. Allah'n yardm. - Birleik isim. AVAR: (Tr.) Ka. - Ouzlarn nemli bir kolu. Byk Seluklu Devleti'nin kurulmas ve yakndounun Trklemesinde byk rol oynamlardr. AVVAD: (Ar.) Er. - Ud alan, udu. Avvad (Tevfik Yusuf): Lbnanl yazar, gazeteci. Diplomat. AY: (Tr.) Er. 1. Yln on iki blmnden biri. 2. Drt hafta, 29-30, 31 gnden oluan zaman dilimi. 3. Kutsal kitapta ad geen kent. Kuds'n kuzeyi. 4. Dnyann uydusu. Ay: Msr kral. Amarnada memurdu. Gen kral Tutank Hamon'un danman oldu. Daha sonra o lnce dul karsyla evlenip tahta kt (.. 1320).

www.ashkim.ru

AYABA: (Tr.) Er. - Muhammed Tapar'n olu. Byk Seluklu Sultan Sancar' Ouzlarn elinden tutsaklktan kurtarp tahtna oturttu. Seluklular istila etmek isteyen Harizm ahlan uzun sre engelledi. AYALP: (Tr.) Er. - Ay kadar parlak ve gzel, yiit. AYANA: (Tr.) Er.-Sayg. AYANFER: (Ar.) Ka. - Gzn , nuru. AYANOLU: (Ar.) Er. - Ayan: Ak, belirli. Ayan'n olu. AYAS: (Ar.) 1. Dolunay, mehtap. 2. skenderun Krfczi'nin bat kysnda Ceyhan nehrinin aznn vcuda getirdii Yumurtalk liman veya Aya koyunun kuzeydou kenarnda, Adana ilinin Yumurtalk ilesinin idare merkezidir. Aya Paa: Osmanl sadrazamlarndan birinin ad.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYASUN: (Tr.) Ka. - (bkz. Aysun). AYAYDIN: (Tr.) Er. - Ay , aydnl. AYAZ: (Tr.) Er. - Souk ve Durgun hava. Dondurucu souk. Ayaz: Seluklu emin (l. 1105). AYBAR: (Tr.) Er. 1. Gsterili, heybetli, grkemli. 2. Korku veren. AYBEG: (Tr.) Er. -Ay gibi temiz ve aydn ynetici, ileri gelen, bey. Abeg Kutbeddin (l. 1210): Delhi Memlkler Devleti'nin kurucusu. slam'n Ortaasya'da yaylmasnda byk baarlar gsteren, Gazne sultan Muiziddin'le birlikte savap onun lmyle Delhi sultanlna gelen nl komutan. AYBEK: (Fars.) - Put, sanem. - sim olarak kullanlmaz. AYBEN: (Tr.) Ka. - Ay benizli. AYBER: (Tr.) - Ay meyvas. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYBERK: (Tr.) Er. 1. Salam ay, salam kiilik. 2. imek, ay'n imek gibi parlakl. 3. Yaprak, ay yapra. AYBGE: (Tr.) - Byk ay, dolunay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYBKE: (Tr.) Ka. - (bkz. Ayben). AYBKEN: (Tr.) Ka. - Eski Trk hkmdarlarndan birinin hanmnn ismi. AYCA: (Tr.) Ka. - Ay gibi gzel, kl, parlak. AYAN: (Tr.) Ka. - Ay gibi parlak gzel ve sevimli. AYCHAN: (a.f.i.) - Cihan aydnlatan k. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYA: (Tr.) Ka. 1. Ayn yeni doduu gnlerdeki ekli, yeni ay, hilal. 2. Cami kubbelerine ve minare klahlarna konulan hilal eklindeki ss. 3. Ay kadar gzel, aydnlk. AYETN: (Tr.) Er. - Zor, g ay. AYIL: (Tr.) Ka. 1. Ik saan, srekli parlaklk veren ay. 2. Ay gibi. AYDAN: (Tr.) Ka. - Ay'a dahil olan. Ay gibi. AYDANUR: (Tr.) Ka. - Ay'n , aydan yaylan k. AYDEMR: (Tr.) Er. - Marangozlarn kulland kavisli bir keser eidi. AYDERUS: (Ar.) Er. - Gney Arabistan'n eski ve tannm bir dervi ailesinden olup (1722-1778) yllar arasnda yaam, Hindistan, Msr, Taif, Suriye ve stanbul'a ziyaretler yapmtr. AYDLEK: (Tr.) Ka. - Ay ve dilek isimlerinden olumu birleik isim. -Ay'a ait arzu, istek. AYDIN: (Tr.) 1. Ayl gece, mukmin. 2. Aydnlk, kl, parlak, ruen, ziyadar, mnevver. 3. Ak, belli, ortada, vazh, aikar, bahir. 4. Kutlu, uurlu, mbarek, mesut. 5. Okumu, kltrl ileri fikirli, mnevver. Klarslann hanmnn ismidir. Erkek ve kadn ismi olarak kullanlr. AYDINALP: (Tr.) Er. - Mnevver, bilgili, yiit, kahraman kii. Konya Seluklulan'ndan nl bir komutan. AYDINAY: (Tr.) Ka. - (bkz. Aydn). AYDN: (Tr.) Er. - Cesur, aydn. AYDINER: (Tr.) Er. - (bkz. Aydn). AYDINTAN: (Tr.) Er. - afak vakti. AYDINTU: (Tr.) Er. - (bkz. Aydn). AYDODU: (Tr.) Ka. - Domakta olan ay. Ay dodu Bey. Erturul Gazi'nin olu veya torunu (1302).
AYDOLUN: (Tr.) Er. - Dolunay, mehtap. AYETULLAH: (Ar.) Er. 1. Allah'n ayetleri. 2. zellikle ii mollalarnn kulland isimlerdendir. Allah'n gndrermi olduu yasalar ve emirler. 3. Mucizeler, hikmetler. 4. z, nian. AYFER: (t.f.i.) Ka. 1. Ayyzl, ay gibi gzel, parlak k saan. 2. an, hamet sahibi. AYGEN: (Tr.) Ka. 1. Dost, arkada. 2. Sevgili, yar. 3. Temiz yaratlt. AYGUT: (Tr.) Er. - Karlk, mkafat.

www.ashkim.ru

AYGUTALP: (Tr.) Er. - (bkz. Aygut). Aygutalp: (XIV. yy.) Trk komutan. Osman Gazi'nin silah arkada. lk Trk denizcisi mral fatihi Kara Ali'nin babas. Yldrm Bayezid'le birlikte Timur'a esir den Timurta Paa'nn dedesi. AYGL: (Tr.) Ka. - Ay'n gl. AYGN: (Tr.) Ka. - Gsterili, ay ve gne kadar gzel anlamnda. AYHAN: (Tr.) Er. - Ay sahibi, ay hakimi. Ouz Kaan Destan'na gre, Ouz'un alt olundan biri. Efsanede bahsedilen, Ouz'un ktan doan karsndan olan 3 olundan biri. Ayhan'n 4 olu 24 Ouz boyunun 4'n oluturur. Bunlar Bozoklu soyudur. AYHATUN: (Tr.) Ka. - Ay yzl kadn. Ay ve hatun kelimelerinden birleik isim. AYLKN: (Tr.) Ka. - lk ocuklara taklan isim. AYKA: (Tr.) Er. 1. Syleyen, konuan. 2. Akl veren. 3. Ozan, air. AYKAN: (Tr.) Er. - Soylu, asil, temiz kii. AYKE: (Ar.) Ka. - Sk koruluk. AYKUT: (Tr.) Er. 1. Kutlu, uurlu ay. 2. Karlk, mkafat. AYKUTALP: (Tr.) Er. - Mkafat veren kahraman, iyi karlk veren bahadr. AYLA: (Tr.) Ka. - Ay'n ve gnein etrafnda baz zamanlarda grlen halka, ayla. Beyaz k. (bkz. Hale). AYLN: (Tr.) Ka. - Ay'a ait. AYMAN: (Tr.) Er. - Ay gibi gzel, kl kimse. AYMETE: (Tr.) Er. - (bkz. Mete). AYMUTLU: (Tr.) Er. - (bkz Mutlu). AYNAMELEK: (t.a.i.) Ka. - Melek gibi, melek grnl kadn. AYNDLGE: (a.t..i.) - Pnar, su, kaynak. - Antakya-Halep arasnda, Suriye snrna ok yakn bir yerde bulunan kaynak su. Tarihte bu kaynak dolaysyla nemli yerleim blgesi olmutur. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYN: (Ar.) Er. 1. Ayn'a ait. 2. Pnar, kaynak, gz. 3. Karl mal olarak denmi. el-Ayni, (1360-1451) yllan arasnda yaam slm limi. AYNIHAYAT: (Ar.) Ka. Hayatn gz, hayat pnar. AYNEMS: (Ar.) 1. Gne kayna. 2. Msr'da bir kasaba. 3. Bir cins deerli ta. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYNUR: (t.a.i.) Ka. - Ay . AYNDDEVLE: (Ar.) Er. - 1. Devletin gz. 2. Devletin kayna. Aynddevle (l. 1152). Danimendli hkmdar. Melikah'n olu. AYPARE: (f.t.b.i.) Ka. - Ay paras. AYPER: (t.f.i.) Ka. - Ay yzl gzel, dilber. AYRAL: (Tr.) - Benzerlerinden farkl olan, kendine zg, deiik. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYSAL: (Tr.) - Ay gibi, ay'a benzeyen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYSAN: (Tr.) - Ay gibi, ay yzl. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYSEL: (Tr.) Ka. 1. Bol k saan, ay. 2. Ay'n en parlak zamannda doan. AYSEMA: (t.a..i.) Ka. - Ay gzl. AYSEN: (Tr.) Ka. - Ay gibi gzel. Parlak ve nurlu. AYSEV: (Tr.) - Ay gibi sevgili. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYSEVEN: (Tr.) Ka. - (bkz. Aysev). AYSU: (Tr.) Ka. - Su gibi berrak ay. AYSUDA: (Tr.) Ka. - Suya yansyan ay. AYSUN: (Tr.) Ka. - Ay gibi ltl ve gzelsin anlamnda. AYSUNA: (Tr.) Ka. - (bkz. Aysu). AYSUNAY: (Tr.) Ka. - (bkz. Aysu). AYSUNGUR: (Tr.) Er. - (bkz. Sungur). AYAN: (Tr.) - Ay gibi anl, grkemli, parlak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AYE: (Ar.) Ka. - Yaayan. Rahat yaayan. (Geni bilgi iin bkz. Aie). AYEN: (Tr.) Ka. - Neeli ay, glen ay. AYENUR: (Ar.) Ka. - Nurlu, ltl hayat. AYIL: (Tr.) Ka. - Ay gibi l l. - Ay ve l kelimelerinden birleik isim.

www.ashkim.ru

AYN: (Tr.) Ka. - (bkz. Ayl). AYRN: (Tr.) Ka. - Sevimli ay, ay gibi sevimli. irin. AYULE: (t.a.i.) Ka. 1. Ay kvlcm. 2. Ay . AYTA: (Tr.) Er. - Baa taklan ay eklinde ta. AYTEK: (Tr.) Er. - Ay gibi (Eski Trkede tek/teg olarak kullanlmtr). AYTEKN: (Tr.) Er. - Ay ehzadesi, ay prensi. AYTEN: (Tr.) Ka. 1. Ay yzl. 2. Teni beyaz ve parlak olan. 3. Gzel vcutlu. AYTGN: (Tr.) Er. - (bkz. Tigin). AYTOLUN: (Tr.) Er. 1. Dolunay. 2. Ay'n ondrd gibi gzel. AYTU: (Tr.) Er. 1. Mzran ucuna yaplm ayn stne yaplan ty. 2. Tu, ty, fars gibi. AYTUNA: (Tr.) - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr, (bkz. Tuna). AYTUNCA: (Tr.) - (bkz. Tunca). AYTL: (Tr.) Ka. - Ay ve tl kelimelerinden oluan birleik isimlerden. - Son zamanlarda yaplm, uydurma bir isimdir. AYTN: (Tr.) Er. - Ay ve gece. AYVAZ: (Ar.) Er. 1. Arapa ivaz kelimesinin bozulmu ekli. 2. Eskiden kibar konaklarda yemek servisi yapan ve sokak ilerinde kullanlan Vanl Ermenilere verilen ad. Ermeni uak. 3. Karagz perdesinin belli bal tiplerinden biri. 4. Krolu destannda bir kahraman. AYYKSEL: (Tr.) Ka. - Ykselen ay. AYZER: (l.a.i.) 1. Altn renginde ay. 2. Ay'n altn rengini ald an. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AZAD: (Fars.) Er. l. Hr, serbest. 2. Kimseye baml olmayan. 3. Kurtulmu. 4. Mberra. 5. Zarif, nazik. -Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. AZADE: (Fars.) Ka. - (bkz. Azad). AZAM: (Ar.) Er. - En byk, daha byk, ulu. mam- Azam Ebu Hanife: Hanefi mezhebinin kurucusu. Byk alim ve mctehid. AZAMEDDN: (Ar.) Er. - Dinin ululuu, emaneti. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. AZAMET: (Ar.) Er. - Byklk, ululuk. AZER: (Fars.- br.) Er. - Ate. brahim (a.s.)'in babas olduu sylenir. AZM: (Ar.) Er. 1. Byk, ulu, cesim, iri, muhteem. 2. Kuvvetli, iddetli, derecesi yksek. 3. Ehemmiyetli, mhim, mthi. AZME: (Ar.) Ka. 1. Kesin kararllk, niyet, sebat. 2. Cin, ylan ve benzeri eylerin errinden kurtulmak iin okunan dua. 3. Byk i, byk gnah, byk bela. AZMET: (Ar.) Ka. 1. Kuvvetli bir iradeye dayanan karar, yemin anlamna gelmektedir. 2. Herhangi bir kolayla bavurmakszn btn glklerin irade gcyle yenilerek yaplmas gerekli olan dini vecibeler. AZZ: (Ar.) Er. 1. Muhterem, sayn. 2. Sevgili. 3. Veli, evliya, ermi. 4. Az bulunur. 5. Allah'n izzetli kld, m'min. - Aziz (madettin Abulfeth Osman el-Aziz): Selahaddin Eyyubi-'nin II. olu. Kardei el-Efdal, Melik iken kendisi am' terkederek Msr Eyyubileri hkmdarln ilan etti. Fakat daha sonra kardeiyle bart. AZZE: (Ar.) Ka. - (bkz. Aziz). AZZ: (Ar.) Er. - Aziz'e ait. - XVI. yy.'da yaam Trk airi. "Yedikuleli Azizi' lakabyla tannr. Asl ad Mustafa'dr. AZM: (Ar.) 1. Kast, niyetlilik karar. 2. Kemikli. 3. Gl, kuvvetli. Azmi Pir Mehmet (-1583): ehzade Mehmed'in ve III. Mehmed'in hocaln yapmtr. AZMDL: (a.f.i.) Ka. - Gnl ycelii. AZMYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Azmi). AZMUN: (Fars.) Er. - Deneme, snama, tecrbe. AZRA: (Ar.) Ka. 1. Bakire, kzolan kz. 2. Ayak dememi kum. 3. Delinmemi inci. 4. Hz. Meryem'e verilen adlardan. 5. Medine ehrinin adlarndan biri. 6. Masal kahraman "Vamk"'n sevgilisi. AZRAF: (Ar.) Er. 1. Zarif. 2. Pek ince, pek nazik. 3. ok zeki. AZREF: (Ar.) 1. ok zarif, en zarif. 2. ok zeki. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AZZAM: (Ar.) Er. - En byk, en ulu. Abdullah Azzam: Afganistan slm hareketinin siyasi liderlerinden. Bir suikast sonucu ehit olmutur. AZZE: (Ar.) Ka. 1. Dii ceylan yavrusu. 2. Yce, erefli.

www.ashkim.ru

B
BABA: (Tr.) Er. 1. Kendi dlnden ocuu olan erkek. 2. Birinci dereceden erkek akraba. 3. Koruyucu, velinimet. 4. Sayg ifadesi olarak yallara verilen unvan. 5. Ecdad, Ata. 6. Tekke by. 7. Zencilerde grlen saraya benzer bir hastalk. - Baba Oru. Oru Reis. Trk denizcisi Barbaros Hayrettin Paa'nn lakab. BABR: (Tr.) Er. 1. Bbrlenme. 2. Hkmdar. - Babrah. Zahirettin Muhammed (1483-1530). Hindistan'daki Trk-Hint mparatorluu'nu kuran kii. BADE: (Fars.) Ka. - arap, iki. sim olarak kullanlmaz. BADEM: (Fars.) Ka. 1. Glgillerden lkemizin her blgesinde yetien aa. 2. Bu aacn ya ve kuru yenen meyvesi. BAD: (Fars.) Er. 1. Rzgara veya havaya ait. 2. Geici. Badi Ahmed (1839-1908). Trk yazar ve air. BADYE: (Ar.) Ka. - l, kr. BAATUR: (Tr.) Er. - Cesur yiit. BADAGL: (Tr.) Ka. - Deeri llemeyen gl. BADA: (Tr.) Er. - Yakn arkada, dost. BADAT: (Ar.) Ka. - rak'n bakenti olan tarihsel kent. Badat Hatun: (XIV. yy.) Emir Coban'n gzelliiyle nl kz. lhanllar devletinin son hkmdar Ebu Said Bahadr Han ile evlenmitir. Bahadr Han'n lmnden sorumlu tutularak Arpa Han tarafndan ldrld. BAI: (Tr.) 1. Balanan ey, ihsan. 2. Sray, atlama. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BAICAN: (Tr.) Er. - (bkz. Ba). BAIHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Ba). BALAM: (Tr.) 1. Cinsleri ayr ya da birbirlerine yakn olan eylerin bir arada balanm, demet, deste. 2. Bir kouttaki drtlklerin herbiri. 3. Herhangi bir olayda, olaylar durumlar ilikiler rgs ya da balants. 4. Dilbilgisinde, nce veya sonra gelen kelimeyi etkileyen belirleyen birim ya da birimler btn. -Erkek veya kadn ad olarak kullanlr. BAHA: (Ar.) Er. 1. Gzellik, zariflik. 2. Parlt. 3. Alma, dadanma. - Bahailik mezhebinin kurucusu. BAHADDN: (Ar.) Er. - Dinin gzelligi. Dinin deerlisi. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. BAHADIR: (Fars.) Er. - Cesur, yiit, baatur. Timur soyundan Hindistan'da hkmdarlk yapm Trk lider. BAHADIRHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bahadr). BAHAEDDN: (Ar.) Er. - (bkz. Bahaddin). Bahaeddin Ahmed Efendi (Bursa 1741-1794): Osmanl dnemi tarihilerinden. Mderrislik ve kadlk yapt. BAHAMRA: (Ar.) - Irak'ta bir yer. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BAHAR: (Fars.) Ka. 1. Kla yaz arasndaki mevsim. 22 Mart'la Haziran aras, ilkyaz. 2. Gzellik, gzel. 3. Sr gz, papatya, sr papatyas, sar papatya. 4. Put, elipa, sanem. 5. Atlm pamuk. 6. lek. 7. Karanfil, tarn, karabiber gibi kokulu ey. BAHAULLAH: (Ar.)Er. - Allah katnda deer ve kymet sahibi. BAHR: (Ar.) Er. 1. Deniz, derya. 2. Yalanc, ahmak, alk. 3. Ekin sulayc, sulayan. 4. Belli, besbelli, ak, apak. 5. Ikl, parlak, gzel. Bahir (Abdurrahman) st. 1688-1746). Osmanl dnemi kadlarndan. air, bestekar. BAHRA: (Ar.) Ka. 1. Kula yark dii deve veya koyun. Hayvan yavru dourduunda veya 5 yavru dii olduu zaman hayvann kula kesilerek belirtilirdi. - Kur'an- Kerim, bu adetleri kaldrmtr. BAHRE: (Ar.) Ka. 1. Ikl, parlak, gzel. 2. Dikenli aa. 3. Ak, apak. 4. ok koan cins deve. 5. Vapur. BAHSE: (Ar.) Ka. - Sz eden, bahseden. BAHT: (Ar.) Er. - Baht ak ansl. BAKYE: (Ar.) Ka. - ehvetli kadn. sim olarak kullanlmamas uygundur. BAHRA: (Ar.) Er. - Timur devletinin gney snrn koruyan eski bir snr kalesi. BAHR: (Ar.) Er. 1. Denize ait denize mensup, denizle ilgili. 2. Denizci, levent. 3. Tynden krk olan, patkada denilen, gagas kaa benzer bir eit deniz rdei. BAHRYE: (Ar.) Ka. 1. Donanmaya ait (bkz. Bahri). 2. Libya lnde vahalar grubu, Bahriye, Msr'n byk vahalar grubunun en kuzeyinde olan ar verimli vahalardr. 3. Gnl geni, cmert vaha gibi verimli. BAHTEVER: (Tr.) Er. - ah Avrangzeb'in gzde kadnlarndan biri. BAHTI: (Ar.) Er. 1. Bahtla, kaderle ilgili. 2. Kimi Divan airlerinin ortak mahlas. BAHTINUR: (Ar.) Ka. - Talihli, ansl, yazgs parlak. BAHTSER: (a.f.i.) Ka. - Talihli, ansl, iyi yazgl. leri bandan beri iyi giden.

www.ashkim.ru

BAHTEN: (a.f.i.) Ka. - Talihi, kaderi, ksmeti en. (bkz. kbal). BAHTYAR: (a.f.i.). 1. Bahtl, talihli. 2. Mesud, mutlu. Bahtiyar (Ebu Mansur) (942-978). Bveyhilerin hkmdarlarndan biri.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BAKANAY: (Tr.). Gkyznde duran ay, ak seik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BAKIR: (Fars.) Er. l. nceleyen, tetkik edip aklayan. 2. Arslan. 3. Hz. Hseyin'in Zeyne'l-Abidin'den torununun ad. BAK: (Ar.) Er. 1. Allah'n isimlerindendir. Genellikle "abd" taks alarak kullanlr, (bkz. Abdlbaki). Kalc, srekli, devaml. Varlnn sonu olmayan. lmsz. 2. Artan, kalan, geriye kalan. 3. Korunmu. Baki: - nl Trk airlerinden olup asl ad Abdlbaki Mahmud'dur. BAKNAZ: (Fars.) Ka. - Srekli nazlanan, ok nazl. BAKYE: (Ar.) Ka. - Alayan kadn. Hznl kadn. BAKYAZI: (Tr.). - Sevilen bir olaydan sonra verilen ziyafet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BALA: (Tr.) Er. 1. ocuk yavru. 2. Yksek, yce, yukar, (bkz. Ali). 3. Azat. 4. Yedek at. BALABAN: (Tr.) Er. 1. ocuk bekisi. 2. Grbz canl, csseli, insan veya hayvan. Balaban: Gyasu'd-Din Ulu Hann IV. yy. balarnda Aybek tarafndan ltutmu'dan sonraki en byk hkmdar. BALAHATUN: (Tr.) Ka. - stn, asil kanl. Deerli soy mensubu. Balahatun: eyh Edebali'nin kz ve Osman beyin kars. BALAMAN: (Tr.) Er. - (bkz. Balaban). BALAMR: (Tr.) Er. - Eski bir Trk kaan. (IV. yy.) Alanlar ve Ostrogotlar yenerek batya srd. BALATEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Balaban). BALCAN: (Tr.) Er. - (bkz. Baldan). BALDAN: (Tr.) Ka. - Bal gibi tatl, irin, ho. BALDEMR: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli, irin. BALER: (Tr.) Er. - Tatl dilli, cana yakn kimse. BALGIN: (Tr.) Ka. 1. Bal'a doymu. 2. ok tatl, bal gibi. BALHAN: (Tr.) Ka. - Hazar denizi sahilinde Anuderyann eski yatann denize vard yerde bir da silsilesi. BALIM: (Tr.). 1. Karde. 2. ok sevgili, samimi arkada. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BALIN: (Tr.) Ka. - (bkz. Balm). BAL: (Ar.) Er. - Eski, koca, khne. BALBEY: (a.t.i.) Er. - Osmanl beylerinden. Bosna beyi olarak Kanuni'nin Belgrad Seferine katld. Moha savanda (1526) dman iki yandan evirerek zaferin kazanlmasnda byk pay oldu. BALSOY: (a.t.i.) Er. - Eski, kkl soydan gelen. BALK: (Tr.) Er. - imek. BALKAN: (Tr.) Er. 1. Sarp ve ormanlk sradalar. 2. Avrupa'nn gneydou blgesine verilen isim. Bulgaristan, Yunanistan, Yugoslavya, Arnavutluk ve Romanya'y ierir. BALKAR: (Tr.) Er. 1. Kuzey Kafkasya'da yaayan bir Trk boyu. Kpaklann bir kolu. 2. Bu boya mensup kii. BALKI: (Tr). 1. Parlt, k. 2. Gzel parlak, ssl. 3. imek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BALKIR: (Tr.) Er. - Parlt, k, imek. Balkr Rza: (l. 1945). Trk Karagz oyunu ustas. BALKIZ: (Tr.) Ka. - irin, tatl, ho. Belks adnn rfte sylenii. BALKO: (Tr.) Er. - (bkz. Balk). BALSAN: (Tr.) Er. - (bkz. Balm). BANGU: (Tr.) Er. 1. Haykr, bar. 2. Gkgrlts, yank. BANU: (Fars.) Ka. 1. Kadn hatun, hanm. 2. Kralie, prenses. 3. Gelin. 4. arap ve gl suyu gibi eylerin iesi. 5. Yusuf ve Zeliha yksnn kadn kahraman. - Banu Hanm (Cevheriye Banu). Trk halk airi. (1864-1914 ankr). Kadiri tarikat ballarndan. BANUGL: (Fars.) Ka. - (bkz. Banu). BANUHAN: (Fars.) Ka. - (bkz. Banu). BARAK: (Tr.) Er. - Ouzlarn Bayat boyuna mensup bir oymak. Gaziantep, Kilis ve Nizip evresinde yaarlar. Barak Han: aatay hkmdar (1266-1271). BARAN: (Fars.) Ka. 1. Yamur. Mevsim-i Baran, yamur mevsimi. BARANSEL: (f.t.i.) Er. - (bkz. Baran). BARAY: (Tr.) Er. - Ezeli, ncesi olmayan, ncesiz. BARBAROS: (tal.) Er. Krmz sakal. Baba-Oru. Trk denizci kaptan- derya. Oru Gazi'nin talyanlarca mehur olan ismi. Kanuni dneminde yaayan nl denizci. Barbaros Hayrettin olarak bilinmekte. BARIN: (Tr.) Ka. - Bir tr ipekli kuma.

www.ashkim.ru

BARIK: (Tr.) Er. 1. Sivri tepeler arasndaki uurum, yksek kayalklardaki atlaklklar. 2. Yeillik, ayrlk yer. BARIKHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bark). BARIM: (Tr.) Er. - Varlk, servet, zenginlik. BARIN: (Tr.) Er. 1. Btn, hep. 2. G kuvvet. 3. Gs. 4. Mool devrinde Orta Asya'da byk beyliklerden biri. BARI: (Tr.) Er. 1. Savaszlk durumu. 2. Savatan sonra silah brakma, uzlama sulh. 3. Dirlik, dzenlik. BARICAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bar). BARK: (Ar.) Er. 1. Parldayan. 2. Nazik, dakik, ince. Fikr-i Barik nce dnce. BARKA: (Ar.) Ka. - imek, yldrm parlts. BARKAN: (Tr.). 1. llerde rzgarn esme ynne dikey dorultuda oluan ay biimindeki kk kumsal klle. 2. Hareketli kumul. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BARKIN: (Tr.) Er. - Yolculuk eden, yolcu gezgin. BARLAS: (Tr.) Er. - Kahraman, sava. BARS: (Tr.) Er. l. Kaplana benzeyen yrtc hayvan. 2. Ar oulu. -sim olarak kullanlmaz. Barsbay: (elMelik'1-Eref (l. 1438). Msr Memluklan sultan. erkez hanedanndandr. BARTU: (Tr.) Er. - En eski Trk kaanlarndan biri. BAAK: (Tr.) Er. - Salam, dayankl. BASR: (Ar.) Er. 1. Gz. 2. Grme. 3. Allah'n sfatlarndan, hereyi gren ("Abd" taks almadan kullanlmaz). BASRET: (Ar.) Ka. 1. Gz akl, inceden inceye etrafl derin gr. 2. n gr, sezi. BASR: (Ar.) Er. - Basral, Basra ehrinde oturan. Hasan' Basri'ye izafeten kullanlmtr. BASRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Basri). BAAK: (Tr.) Ka. 1. Tahl tanelerini tayan ksm, snble: Buday baa. 2. Hasattan artakalan ey. 3. Okun u ksmndaki sivri demir. BAAR: (Tr.) Er. - Baarl ol, ii sonulandr. BAARMAN: (Tr.) Er. - Yapt ii baaryla sonulandran. BAAY: (Tr.). - Birinci, ilkay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BABU: (Tr.) Er. - Bakumandan, hkmdar. - Eski Trklerde orduya kumanda eden hkmdar veya komutanlar.. BAEMEZ: (Tr.) Er. - Buyruk altna girmeyen, kiilikli. BAER: (Tr.) Er. - (bkz. Baar). BAR: (Ar.) Er. 1. Mjdeci. 2. Gler yzl, mesut, mutlu. (bkz. Beir). BAKAYA: (Tr.) Er. Kayalarn ba, gl, kuvvetli. BAKAYNAK: (Tr.) Er. - lk kaynak. Ana kaynak. BAKUR: (Tr.) Er. - Trk adrlarnn evresindeki kanatlan rten blmlerin st tarafna balanan ve 18 cm eni olan kuak. BAKURT: (Tr.) Er. - Ural dalan blgesinde yaayan ve Trklerin Kpak kolundan olan bir boy. Asl ismi Bakrt'tr. Ural dalannn gneyinde yerleiktirler BAKUT: (Tr.) Er. - Kutlu, talihli kimse. BAOK: (Tr.) Er. - nde olan yiit. BAOL: (Tr.) Er. - Bata ol, nder ol. BAZ: (Tr.) Er. - nemli soydan gelen. BASOY: (Tr.) Er. - (bkz. Baz). BATUGAY: (Tr.) Er. - (bkz. Baok). BATU: (Tr.) Er. - (bkz. Baman). BATIBOY: (Tr.) Er. - Trklerin g sonucu batya yerleen oymaklar. BATIGL: (Tr.) Ka. - Bat'da aan yetien gl. BATIHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bat). BATI: (Tr.) - Gnein batt yn ve bu yndeki lkeler. Erkek ve kadn ad, birleik isim yaplarak kullanlr. BATIR: (Tr.) Er. - Yiit, kahraman, bahadr. BATIRAY: (Tr.) Er. - (bkz. Batr). BATIRHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Batr).

www.ashkim.ru

BATTAL: (Ar.) Er. 1. Cesur, kahraman. 2. Pek byk. 3. e yaramaz, hantal. 4. siz. Battal Gazi: Emevilerin VII. yy. Bizans'a dzenledikleri sefer ve savalarda n salm komutan. BATU: (Tr.) Er. - stn gelen, gc yeten, galip. BATU: (Tr.) Er. - (bkz. Batu). BATUHAN: (Tr.) Er. - Altnordu devletinin kurucusu (1204-1255). Cengiz Han'n torunu. BATUR: (Tr.) Er. - Kahraman, yiit, cesur, bahadr. BATURALP: (Tr.) Er. - Yiitler yiidi. BATURAY: (Tr.) Er. - (bkz. Batur). BATURHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Batur). BAVER: (Fars.) Er. - Tasdik, inanma. Salam, pek doru. BAYAR: (Tr.) Er. 1. Ulu, yce saygn, soylu. 2. Ekilmemi toprak. BAYAZID: (Ar.) Er. - (bkz, Bayezid). BAYBARS: (Tr.) Er. - Bahri Memlklerin sultan olup Kpak lkesinde domutur. Baybars (el-Melik'l-Zahir Rknettin). (1223 am - 1277). Eyyubi hanedann ortadan kaldrp Abbasi halifeliinin yeniden kurulmasn salad. BAYBA: (Tr.) Er. - Zengin, ileri gelen, saygn. BAYBEK: (Tr.) Er. - (bkz, Bayba). BAYBORA: (Tr.) Er. - Frtna. BAYCAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bayba). BAYA: (Tr.). - Zengin, varlkl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BAYDAK: (Tr.) Er. - Bayrak. BAYDAN: (Tr.) Er. - mark, gururlu, kendini beenmi. BAYDAR: (Tr.) Er. - Krm yarmadasnda Sivastopol ehrinin gneyinde tartada bir Trk ky. Gzellik ve bereketiyle nldr. BAYDIR: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli. BAYDU: (Tr.) Er. - lhanl devleti hkmdar Hulagunun torunu. 11 ay lhanl devleti hkmdar oldu. BAYDUR: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli, cesur. BAYDURALP: (Tr.) Er. - (bkz. Baydur). BAYER: (Tr.) Er. - Zengin, varlkl kimse. BAYEZT: (Ar.) Er. - eitli zamanlarda yaam Osmanl ehzadelerinin genel ad. Bayezit l. (Bursa 1360Alaehir 1403). Yldrm, Osmanl padiah. I. Murat'n Glick Hatun'dan olma olu. BAYG: (Tr.) Er. - Zengin ve gl kimse. BAYKAN: (Tr.) Er. - (bkz, Bayg). BAYINDIR: (Tr.) Er. - mar edilmi, mamur. BAYKAL: (Tr.) Er. - Yaban ksra Orta Asya Trk lkelerinde yaar. BAYKAM: (Tr.) Er. - Hekim, doktor. BAYKAN: (Tr.) Er. - Bay soyundan, zengin. Baykan (XIV. yy. Kars). Trk halk airi. Timur'un 1386'da Kars' Karakoyunlular'dan almas zerine nl bir destan yazd. Anadolu-Azerbaycan sahasnn en eski adr. BAYKARA: (Ar.) Er. 1. Helak olma, mahvolma. 2. Bbrlene bbrlene, salnarak yrme. 3. Mal ok olma. Baykara: Timuroullan ehzadesi. Timur'un torunu eyh mer'in oludur. BAYKOCA: (Tr.) Er. - Varlkl, saygn. BAYKURT: - (bkz. Baykoca). BAYKUT: (Tr.) Er. - Kutlu talihli. BAYKUTAY: - (bkz. Baykut). BAYLAN: (s.) Ka. 1. Nazl, mark. 2.Bayla byd bir dedii iki edilmedi. BAYMAN: (Tr.) Er. - Varlkl, saygn. BAYRAM: (Tr.) Er. 1. Nee ve sevin gn. Dini bakmdan hususi deeri olan ve millete kutlamalar yaplan gn veya gnler. BAYRI: (Tr.) Er. - ok eski zamanlarda var olmu, eskiden beri var olan. BAYRU: (Tr.) Er. - (bkz. Bayr). BAYRUALP: (Tr.) Er. - (bkz. Bayru). BAYRUHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bayru). BAYSAL: (Tr.) Er. - Soylu, nl kii. BAYSAN: (Tr.) Er. - Zengin, tannm.

www.ashkim.ru

BAYSU: (Tr.) Er. - (bkz. Baysan).

BAYSUNGUR: (Tr.) Er. - Akkoyunlu hkmdarlarndan. Gyase'd-Din Baysungur. Timur'un torunu ve ahruh Mirzann olu. Byk bir hattattr ve resim ve sanatn koruyucusu olarak tannmtr. BAYTAL: (Tr.) Er. 1. Ksrak. 2. Bayr, yoku. BAYTEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Baytal).
BAYTUGAY: (Tr.) Er. - (bkz. Tugay)BAYTZE: (Tr.) Er. - (bkz. Tze). BAYTZN: (Tr.) Er. - (bkz. Tzn). BAYLKEN: (Tr.) Er. - (bkz. lgen).

BEDAHAN: (Fars.). - Amu-derya'nn kayna olan Perc'in yukar mecrasnn sol sahilindeki dalk memleket. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BEDAH: (Fars.) Ka. - (bkz. Bedahan). BEDAY: (Ar.) Er. - Ei benzeri olmayan gzel, mkemmel, yeni eyler. BEDEL: (Ar.). 1. Deer, kymet. 2. Bir eyin yerine verilen, yerini tutan ey, karlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BED: (Ar.) Er. 1. Bir eyi rnei olmad halde meydana getiren. 2. Yoktan vareden. Allah'n 99 isminden birisidir. 3. Sz estetii, halin muktezasna uyan delilleri ak ekilde belirtme ve sz gzelletirme yollarna ait bilgiler toplam. 4. Gzel, gzellik. Bedi b. Mansur. Hanefi fkh alimi (Sivas-1223). El-Bahru'1-Muhit adl bir fkh eseri vardr. BEDA: (Ar.) Ka. 1. Yksek estetik deerde, sanat eseri. 2. Beenilen ve takdir edilen ey. Ei az bulunur gzellikte. 3. lk, ideal. BEDD: (Fars.) Er. - Mehur, grnr, ak meydanda. (Hveyda). BEDH: (Ar.) Er. - an ve erefi byk olan. BEDHE: (Ar.) Ka. 1. Dnmeden, birden bire sylenen gzel sz. 2. Balang. BEDH: (Ar.) Er. - Besbelli, ak-apak. BEDNUR: (Ar.) Ka. - (bkz. Bedi). BEDR: (Ar.) Er. - Dolunay, ondrt gecelik ay. BEDRAN: (Fars.) Ka. 1. leri kt idare eden. 2. apkn kadn. BEDRHAN: (Fars) Er. - leri grl, aydn lider. BEDZZAMAN: (Ar.) Er. 1. Zamann harikas. 2. Asrn mkemmel insan. - Daha ok lakab olarak kullanlr. - Bedizzaman Said Nursi: Son devrin mehur mslman alimlerindendir. Hayatnn nemli bir ksm slami dncelerinden tr hapislere girip kmakla geti. Risale-i Nur Klliyat'n telif etmitir. BEDRAN: (Fars.) Ka. 1. Sert bal at.2. Daima. 3. Ho latif, yakkl. BEDREDDN: (Ar.) Er. 1. Din'in nuru, . 2. Dinin aydnl, dinde bilgelik. Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. BEDREKE: (Fars.) Ka. - Yol gsteren, klavuz. BEDR: (Ar.) Er. 1. i altn dolu kese. Bedr-i Dilan b. Mehmed b. Oru b. Gazi b. eban: (XV. yy. il yars) Trk airlerinden. Murat II. adna yazd Murat namesi nldr. 2. Ayla ilgili, ayn ondrd gibi gzel. BEDRYE: (Ar.) Ka. 1. Ay gibi. Ay kadar gzel. Ay'a ait. 2. Shreverdiyye tarikatnn alt ubesinden biri. BEDRULCEMAL: (Ar.) Er. 1. Ay yzl. 2. Fatmi devleti vezir ve serdarlarndandr. 2 defa am valisi olmutur. (1013-1094). BEDRUNNSA: (Ar.) Ka. - Dolunay yzl kadn. BEDK: (Tr.) Er. - Byk, yce, gsterili, nemli. BEGM: (Fars.) Ka. - Kadn hkmdar, prenses. Dou Trk hkmdarlarnn harem ve kzlarna isim olarak verilirdi. BEHET: (Ar.) Er. 1. Sevin. 2. Gzellik, gleryzllk. 3. irinlik. Bu kelime Kur'an- Kerim'in Neml suresi 60. ayetinde gemektedir. BEHCE: (Ar.) Ka. - en, gzel, gleryzl kadn. (bkz. Behi). BEH: (Ar.) Er. - en, gzel, gler-yzl adam. Kur'an- Kerim'de ad geen kelimelerdendir. - (bkz. Hac, ayet 5). BEHRE: (Ar.) Ka. 1. Gzel kadn. Soyu-sopu temiz kadn. 2. imanlktan dolay nefes darl olan. BEHT: (Fars.) Er. 1. Cennet. 2. Umak. BEHYE: (Ar.) Ka. - Beha'dan gzel. www.ashkim.ru

BEHLL: (Ar.) Er. 1. ok glen, ok glc. 2. Hayr sahibi, ok iyi adam. 3. Bir slam sofisi, Behll-i Dana. Harun er-Reid'in kardeinin ad olup, delice hareketleriyle mehur olmutur. BEHMAN: (Fars.) Er. 1. Filan filanca. 2. Fars takviminde 11. ay'a ve her ayn 2. gnne delalet eder. BEHMAR: (Fars.) Er. - ok ziyade, fazla. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BEHMENYAR: (Fars.) Er. - bn Sina mektebine mensup ve Arapa telifleri olan filozof. (X-XI. yy.). bn Sina'nn kitaplarn erhetmiir. BEHNAN: (Ar.) Er. - Gle, gler-yzl, iyi huylu ve daima glen adam. BEHNANE: (Ar.) Ka. - Gleryzl, iyi huylu ve daima glen kadn. BEHRA: (Fars.) Ka. l. Onun iin ondan dolay. 2. Bir Arap kabilesi olup Hunus ovasnda yerlemilerdir. BEHRAM: (Fars.) Er. 1. Merih yldz. 2. Her ayn 20. gn. 3. Acem pehlivanlarndan birinin ad. 4. ran hkmdarlarndan birkann ad ki en mehuru yaban eei avna pek dkn olan "Behram Gr"dr. BEHRAMAH: (Fars.) Er. 1. (bkz. Behram). 2. Gazne sultan. 3. Kirman Seluklular hkmdar.. 4. Eyyubilerin byk airi. BEHREM: (Ar.) Ka. - Asfur iei krmz gl. BEHZAD: (Ar.) Er. - Ressam, minyatrc. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. BEKATA: (Tr.) Er. - leri gelen, saygn. Soylu, isim yapm slaleden. BEKBARS: (Tr.) Er. - (bkz. Bekata). BEKDEMR: (Tr.) Er. - (bkz. Bekata). BEKDL: (Tr.) Er. 1. Doru szl, mert. 2. Gnl zengin. Baygnll. BEKL: (Ar.) Er. - Yakkl, ssl delikanl, gen. BEKR: (Ar.) Er. 1. Sabahlar erken kalkmay alkanlk edinen kimse, bakir. 2. Yeni domu. 3. ncesi, smaili zmresine ait byk bir Arap kabilesi. BEKRYE: (Ar.) Er. 1. Her eyin evveli, ilk ocuk. 2. Gen ve taze kz. 3. Dii deve yavrusu. BEKSAN: (Tr.) Er. 1. Tannm, nl, saygn. 2. Bey nvan tayan. BEKTA: (Fars.) Er. 1. Akran. 2. E, msavi. - Bektai: Hac Bekta Veli tarikatna mensubolan kii, Horasan'da gelip Anadolu'ya yerleen Hac Bekta Veli tarafndan kurulduu ileri srlen tarikata mensup ilk zamanlan bilinmeyen bu tarikat, sonradan batni bir hviyet kazanmtr. BEKTRE: (Tr.) Er. - Gl, deimez treleri olan, trelerine bal. BEL'AM: (Ar.) Er. 1. Terbiyesiz, a gzl, pisboaz, obur. 2. Hz. Musa hakknda srailoullarn kandrarak yalan syleyip dnya menfaatndan tr geree srtn dnen, bilge olmasna ramen kfr tercih edip Hz. Musa'ya beddua etmesiyle tannm olan "Bel'am b. Baura" adnda srail kabilesinden bir zatn ad. sim olarak konulmaz. BELAZUR: (Ar.) Er. - II. yy. Arap tarihilerinin en byklerinden. (Ahmet b. Yahya) Belazur usaresi imi ve uurunu kaybederek ld iin kendisine bu ad verilmitir. BELEK: (Tr.) Er. 1. Hediye, armaan. 2. Seluklularn Dersim, Gere, Harput ve Halep emiri. BELEN: (Tr.) 1. Da beli, dan alacak yeri, dalk yer. 2. Akdeniz blgesinde skenderun'da Suriye'nin Kuzeye ulaan byk yolun Amanos dalarm at geit zerinde bulunan kasaba. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BELGE: (Tr.) Er. - Bir geree tanklk eden ey. BELGN: (Tr.) Ka. 1. Alamet, nian, marka. 2. Tam ve kesin olarak belirlenmi, sarih. BELH: (Ur.). - Belh ehrine mensup (Afganistan). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BEL: (Ar.) Er. 1. Fasih ve dzgn konuan. 2. Ak, yeterli, tam. BELK: (Tr.) Ka. - Sa rgs. BELN: (Tr.) Ka. - Gzlerini ap baka kalm akn. BELKIS: (Ar.) Ka. - Mslmanlarn seba melikesine verdikleri isim. - Gnee tapan bir kavmin kraliesi iken Hz. Sleyman'a biat ederek kendisiyle evlenmi ve mslman olmutur. Kur'an'da ismi lafzen gememitir. Fakat Hz. Sleymanla arasnda geen olaylar Neml suresinde anlatlr. Kur'an'da bahsedilen kadnn o olduu rivayet edilir. BENDE: (Fars). 1. Balanm kimse, tutsak. 2. Kul, kle. 3. Yrekten bal. 4. Byk akla seven. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BENDER: (Fars.) Er. - Deniz veya byk nehir zerindeki liman. Ticaret liman. BENG: (Tr.) Er. - Sonu olmayan, hep kalacak olan, sonsuz, ebedi. BENGALP: (Tr.) Er. - (bkz. Bengi). BENGSAN: (Tr.) Er. - (Bengi). BENGSOY: (Tr.) Er. - (bkz. Bengi).

www.ashkim.ru

BENGSU: (Tr.) Ka. - Ebedilik, lmszlk veren su, Ab- hayat. BENG: (Tr.) Ka. - Ebedi, sonu olmayan. BENNA: (Ar.) Ka. - Yap yapan, mimar, kalfa, dlger. BERA: (Ar.) Er. - 1. Fazilet. 2. Sekin olma vasf. 3. Olgunluk. el-Bera' b. Azib: Ashabdandr. (Kfe-691). Bedir gazas dnda btn savalara katld. Rey ve Kazvin'i fethetti. Kufe'de vefat etti. BERAT: (Ar.). 1. Resmi belge, imtiyaz belgesi. 2. Osmanlda bir kimseye verilen nian, rtbe veya toprak imtiyazn gsterir belge. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BERCA: (Fars.). - Yerinde tam doru ve mnasip. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlabilir. BERCESTE: (Fars.) Ka. 1. Seilmi, beenilmi. 2. Gzel, ho, latif. BERCS: (Ar.) Ka. 1."Mteri" denilen yldz, Jpiter gezegeni. 2. St ok olan deve. BERN: (Fars.) Ka. - Toplayc. BEREKET: (Ar.) Ka. 1. Bolluk. 2. Meymenet, saadet, mutluluk, Allah vergisi. BEREN: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli, akll. BERFN: (Fars.) Ka. 1. Kardan yaplm. 2. Tertemiz, kar gibi beyaz. BERGN: (Tr.) Er. - (bkz. Berkin). BERGZAR: (Fars.) Ka. - Hediye, hatra, anda. BERGZN: (Fars.) Ka. - Sekin, beenilmi makbul. BERHUZ: (Fars.) Er. - Daarck, torba. BER: (Ar.) Er. 1. Salim, kurtulmu. 2. Temiz, Arnm. BERA: (Ar.) Ka. - Olgunluk ve gzelliiyle akranlarndan stn olan sevgili. BERD: (Ar.) Er. 1. Haberci. 2. Eskiden mslman devletlerde posta ve haber alma rgtnn ad. BERN: (Fars.) Er. 1. En yksek, ok yce. 2. Soylu. BERRE: (Ar.) Ka. - nam ve ihsan sahibi. Saliha ve vazifesini yapan hanm. BERK: (Tr.) Er. 1. Salam, kuvvetli. 2. Kat, sert. iddetli. 3. Hzl. 4. Orman. 3. Ar, imek, yaprak. BERKA: (Ar.). - Kuzey Afrika'da eski bir ehir. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. BERKAN: (Ar.) Er. 1. akma, parldama. 2. Kvrck tyl kuzu postu krk. BERKANT: (Tr.) Er. - Gl, bozulmaz, yemin. BERKAY: (Tr.) Er. - (bkz. Berk). BERKE: (Tr.) Er. 1. Kama. 2. Altnordu hkmdar. Cengiz Han'n torunu ve Cuci'nin 3. oludur. BERKEL: (Tr.) Er. - gl el. BERKER: (Tr.) Er. - Gl, salam kiilikli. BERK: (Tr.) Er. - imek gibi parlak. BERKN: (Tr.) Er. - Salam gl kuvvetli. BERKKAN: (Tr.) Er. - Gl soydan gelen. BERKMAN: (Tr.) Er. - Gl, salam, kiilikli. BERKSAN: (Tr.) Er. - Gl tannan kimse. BERKSOY: (Tr.) Er. - (bkz. Berksan). BERKSU: (Tr.) Er. - Souk ve keskin su. BERKN: (Tr.) Er. - Salam, gl tannm. BERK YARUK: (Tr.) Er. - Seluklu Sultan. (l. 1104). Melikah'n olu. BERMAL: (Fars.) Ka. - Da tepesi, doruk. - (bkz. ahika, zirve). BERNA: (Fars.) - Gen delikanl, yiit. - Kadn ve erkek iin kullanlr. BERRA: (Ar.). - Doru szl, hayr ileyen kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BERRAK: (Ar.) Ka. 1. Duru, saf, bulank olmayan, nurlu. 2. imek, parlt. 3. Kulaa ho gelen ses. BERRAKA: (Ar.) Ka. - Aydnlk grnl gzel kadn. BERRAN: (Fars.) Ka. - Kesen, kesici, keskin. BERRN: (Fars.) Ka. - Yksek yce. BERAN: (Fars.) Ka. - mmet. Bir peygamberin din ve kitabn kabul ve tasdik eden kimse. BERE: (Tr.) Ka. - Hep, btn, ok. BERTER: (Fars.) Er. - stn, yksek nitelikli, deerli. BERZAL: (Ar.) Er. - Ebu'l-Kasm b. Muhammed. - Arap tarihilerinden-dir. BERZEN: (Fars.). - Yre, mahalle, yol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BESALET: (Ar.). - Korkusuzluk, yreklilik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

BESAMET: (Ar.) Ka. - Gleryzllk, enlik. BESM: (Ar.) Er. - Gleryzl, gle adam. BESME: (Ar.) Ka. - (bkz. Besim). BESTE: (Fars.) Ka. 1. Kapal, bal, bititirilmi balanm. 2. Mzikte, arknn makam ve ahengi. BEU: (Ar.) Ka. 1. Okadka st veren deve. 2. Araplarca ok mehur ve me'um bir kadn. BEAREDDN: (Ar.) Er. - Dinin mjdesi. Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. BEARET: (Ar.) Ka. 1. Mjde, mutu, iyi haber. 2. Gler yzllk, glmseme. BER: (Ar.) Er. 1. Mjde getiren mjdeci. 2. Gleryzl gle adam. Kur'ani bir kavramdr. nsanlara Allah'n emir ve nimetlerini, cennet ve mkafat haber veren peygamberler ve Kur'an iin kullanlmtr. BERE: (Ar.) Ka. 1. Mjde getiren, mjdeci. 2. Gleryzl, gle hanm BETK: (Tr.) Er. - Yazl olan ey, yazlm yapt. BETM: (Tr.). 1. Bir nesnenin kendine zg belirtilerini tam ve ak bir biimde, sz ya da yazyla anlatma, tasvir. 2. Herhangi bir eyin resmi ya da heykeli. BETL: (Ar.) Ka. 1. Bakire. 2. Erkekten ekinen, erkeklere yaklamayan namuslu kadn. 3. Ayr kk salan fidan. 4. Hz. Meryem'in lakab. 5. Hz. Muhammed (s.a.s)'in kz Hz. Fatma'nn lakab. BETLAY: - (bkz. Betl). BEYAN: (Ar.). 1. Bildirme, syleme, aklama. 2. Belagat ilimlerinden ikincisi. 3. Belli apak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BEYAT: (Ar.) Er. 1. Gece uyuma, gece i grme, geceyi iiyle geirme. 2. Trk mziinin en eski makamlarndan olup, hala kullanlmakta olan bir makamdr. BEYAZ: (Ar.) Ka. 1. Ak, en ak renk. 2. Aydnlk. 3. Deri rengine gre bir insan rk. 4. Yumurta ak. -Mahalli yerlerde kadn ad olarak kullanlmakladr. BEYAZIT: (Ar.) Er. - Ebu Yezid, Yezid'in babas, ksaltlmtr. - Arapa'dan Trkelemi. BEYBOLAT: (Tr.) Er. - elik gibi gl, saygn kimse. BEYBARS: (Tr.) Er. - (bkz. Baybars). BEYCAN: (Tr.) Er. - (bkz. Beybolat). BEYDA: (Ar.) Ka. 1. Tehlikeli yer. 2. Sahra, l. 3. Mekke ile Medine arasnda dz bir yer. BEYHAK: (Ar.) Er. - Horasan'n Niabur eyaletinde bir blge. BEYHAK: (Ar.) Er. - el-Beyhaki: Arap mellifi olup muhaddis ve afii fakihlerindendir. BEYHAN: (Tr.) Ka. - Hkmdarlarn stn. Sekin han. Beyhan Sultan: Mustafa III. kz. BEYKAL: (Tr.) Er. - (bkz. Beycan). BEYKAN: (Tr.) Er. - (bkz. Beycan). BEYREK: (Tr.) Er. 1. ok nazik, efendi, bey. 2. Hznl. BEYSAN: (Tr.) Er. - (bkz. Beycan). BEYSUN: (Tr.) Ka. - Nazik insan. BEYTYE: (Ar.) Ka. - Eve ait, evle ilgili. BEYTRE: (Tr.) Er. - Ba adet, adetleri yerine getiren. BEYZA: (Ar.) Ka. 1. Daha ak, ok beyaz. 2. Gnahtan kanm. Gnahla kirlenmemi. BEYZADE: (Tr.) Er. 1. Beyolu. 2. Soylu kimse. - Farsa'dan birleik isim olarak Trkeletirilmitir. BEYZAV: (Ar.) Er. - Beyzavi (Abdullah b. mer). ran'da yaam Tefsir ve Kelam alimi. afii mezhebindendir. Tefsirin yannda fkh usul, kelam ve irab hakknda eserler vermitir. BEZEN: (Tr.) Ka. - Ss, benek, zinet. BEZM ALEM: (Ar.) Ka. - Dnya meclisi, sohbet toplants. Bezm-i Alem Sultan. Sultan Abdlmecid'in annesi. BCAN: (Fars.) Er. 1. Cansz, ruhsuz. 2. Cann esirgemeyen, ehit. BDAYET: (Ar.) Ka. - Balama, balang. BDL: (Tr.) Er. - Hindistan'da yerlemi Farsa yazan byk Trk airi. BGE: (Tr.) Ka. - Evlenmemi, ouu olmam. BHRUZ: (Fars.) Ka. - yi gn, gzel gn anlamnda. Bihruze Hatun: ah smail'in zevcesi. aldran'da yenilip her eyini brakan ah smail'in zevcesi. BHTER: (Fars.) Ka. - Pek iyi, daha iyi. BHTERN: (Fars.) Ka. - En iyi, pek iyi. BKE: (Tr.). - Benzersiz, esiz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

BLAD: (Ar.) Er. - ehirler blge, eyalet, memleket isimlerini ifade iin terkiplerde kullanlr. BLAL: (Ar.) Er. - Su gibi slatan, slat, slaklk. Bilal b. Raba: slamn ilk mezzini, Habe asll olup slam kle olarak ilk kabul edenlerden birisidir. BLAN: (Tr.) Er. - Ssl ve ilemeli kl kemeri. BLAY: (Tr.). - Ay gibi asil ol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BLDAR: (Fars.) Er. 1. Bel, belleyen, yer kran, krek eken. 2. stihkam neferi. BLEK: (Tr.) Er. - G, kuvvet. BLEN: (Tr.) Er. - Bilgili, grgl, anlayl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BLGE: (Tr.). - Bilgili, iyi geni, derin, bilgi sahibi kimse. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. BLGEALP: - (bkz. Bilge). BLGEHAN: (Tr.) Er. - Gktrk hakan (683-734). Babas Kutlu lteri Han'dr. BLGE HATUN: (Tr.) Ka. - Kutluk Han'n annesi. Trk hkmdar (VIII.yy-). BLGEKAAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bilge). Bilge Kaan (683-734). Gktrk hakan. kinci Gktrk hanedanlnn kurucusu. BLGEKAN: (Tr.) Er. - Bilgin soydan gelen. BLGEN: (Tr.) Ka. - (bkz. Bilge). BLGER: (Tr.) Er. - Akll, bilgili, bilge, bilgin. BLGN: (Tr.). - Bilgili kii (alim, karl olarak da kullanlmaktadr). -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BLGNUR: (t.f.i.) Ka. - Bilginin , bilginin aydnl. BLGSER: (t.f.i.) Ka. - (bkz. Bilginer). BLGYE: (Tr.) Ka. - Bilgin hanm.- Yanl yaplm isimlerdendir. BLGN: (Tr.) Ka. - (bkz. Bilgin). BLKAN: (Tr.) Er. - Bilgili. BLLUR: (Ar.) Ka. 1. Baz cisimlerin tabi olarak aldklar geometrik ekil. 2. Duru, berrak, kesme cam, kristal. 3. Necef ta. (Mec.) Temiz, prl prl insan. BLMEN: (Tr.) Er. - Bilen, anlayan, bilgili. BLSEN: (Tr.) Ka. - Kendini bil. BLTAY: (Tr.) Er. - (bkz. Bilmen). BNAL: (Ar.) Er. - Ali'nin olu. BNALP: (Tr.) Er. - Yiitler. BNAY: (Tr.) Ka. - Bin tane ay, ok kuvvetli k. BNHAN: (Tr.) Ka. - Hanlarn han. BNKAN: (Tr.) Er. - Soylu kanlar. BNNAZ: (Tr.) Ka. 1. Nazl. 2. Cilveli. 3. Allah'a yalvaran. BNNUR : (Tr.) Ka. 1. Nurla zdelemi. 2. Bin tane nur. BNTU: (Tr.) Er. - (bkz. Binkan). BRANT: (Tr.) Er. 1. zel, tek yemin. 2. zellii olan yemin. BRAT: (Tr.) Er. 1. Asil, soylu, bir aileye mensup. 2. lk erkek ocua verilen isim. BRAY: (Tr.) Ka. - Ay gibi tek, esiz. BRCAN: (Tr.) Er. - Tek, esiz. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BRCE: (Tr.) Ka. - Tek, esiz, biricik. BRCS: (Ar.) Ka. - Gezegen, Jpiter, mteri yldz, bercis. BRDAL: (Tr.) Er. - Bir tane, tek dal. BRGE: (Tr.) Er. 1. Kam. 2. Birlikte, beraber. BRG: (Tr.) Ka. - Bat Anadolu'da zmir ilinin demi ilesinin merkezi, Bozda eteklerinde kurulmutur. BRGT: (Tr.) Er. - Birleik, birlemi, birlik alm. BRGV: (Tr.) Er. - Birgivi: Byk din ve dil alimi (d. 1522) mam Birgivi lakabyla hret olmu, vasiyetnamesi ve ilmihali o dnem halknn ihtiyacn karlamtr. BRGL: (Tr.) Ka. - Bir tane, tek gl. Kymetli gl. BRHAN: (Tr.) Er. - Tek ynetici. BRM: (Fars.) Ka. - Bir tanem, biriciim. BRKAN: (Tr.) Er. - Soylu. BRKE: (Ar.). 1. Byk havuz. 2. Glck. 3. Gs. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

BRMA: (Hint.). - in Hindi'nde bir yer. Birmanya diye de tannr. Birmanya mslmanlar lkelerinin % 30'una ulamlardr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BRMEN: (Tr.) Er. - Tek olan, benzeri olmayan kimse. BROL: (Tr.) Er. - Tek ad, bir ol. BRSEN: (Tr.) Ka. - Sadece sen, tek sen. BRSEV: (Tr.) Ka. - Tek sevgili. BRSN: (Ar.) Ka. - Yonca. BRTAN: (Tr.) Er. - Bir tane, tek. BRUN: (Fars.) Er. 1. Dar. 2. D harici. 3. Osmanl Devleti'nde saray dnda vazifeli memurlar. BRN: (Fars.) Er. - Reyhan Muhammed b. Ahmed el-Biruni: Byk slam bilgini (973-Gazne 1048). bn Sina'dan ders alt. Hindistan'a gitti. Sanskrite rendi. Pozitif ilimlerin hepsiyle ilgilendi ve bu konuda birok kitap yazd. BSTAM: (Fars.) Er. - (bkz. Bistem). - Bayezid Bistami: nl mutasavvf, hayat hakknda ok az ey bilinmektedir. BSTEM: (Fars.) Er. - Horasan eyaletinde El-Brz eleklerinde bir ehir. Hsrev 2. Pervizin days Bistam tarafndan kurulduu iin bu ismi almtr. Elmaslanyla nldr. BAR: (Fars.) Er. 1. Esir tutsak. 2. Altn, gm kakmal ilemeler. 3. Salan ey, sa. 4. Gsz, dermansz. BR: (Ar.) Er. - Gler yzl kii, gle, sevimli. Bir b. Bera': Sahabedendir. Babas Bera' b. Marun Akabe beyatna katlanlardand. Bir, iyi bir sava ve okuydu. Yahudi bir kadnn verdii zehirli eti yiyince zehirlenerek ehid oldu. BTENGL: (Tr.) Ka. - Gllerin bitmesi. BOA: (Tr.) Er. - Kk yata boa ldrd iin kendisine bu ad verilen, Dede Korkut hikayelerindeki bir kahraman. Dirse Han'n olu. BOAHAN: - (bkz. Boa). BOATA: (Tr.) Er. - nl Trk beylerinden biri. BOLGAN: (Tr.) Er. - Eski Trk adlarndan. BOLHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bolgan). BORA: (tal.) Er. - Araziden kan iddetli rzgar. BORAN: (Tr.) Er. - Rzgar, imek, gkgrlts, saanak yamurun birlikte olduu iklim hadisesi. Boran Hatun: Emevi halifesi Me'mun'un zevcesi. BORANALP: - (bkz. Boran). BORATAY: - (bkz. Boran). BOYLA BAA TARKAN: (Tr.) Er. - Anlam iyice bilinmemekle birlikte. Orhun yaztlarnda vezir Tonyukuk'a verilen unvan olarak geer. BOYLA KUTLUG YARGAN: (Tr.) Er. - Eski Trklerde birleik rtbe unvan. Suci yaztnda Krgz kabilesinden Yaplakar Kan Ata'nn nvan olarak geer. BOYLAN: (Tr.) Er. - Kibirli, marur. BOYRAZ: (Tr.) Er. - Kuzey rzgar. BOYSAN: (Tr.) Er. - Uzun boylu, yakkl delikanl. BOYSEL: (Tr.). - Uzun boylu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BOZAN: (Tr.) Er. - Byk Seluklu Emiri. Seluklu Sultan Melikah'a byk yardmlar dokundu. Kazanlan birok zaferde etkin rol oynad. BOZBEY: (Tr.) Er. - Kr beyi, gri. BOZBORA: (Tr.) Er. - Frtna. BOZDOAN: (Tr.) Er. - Bir ahin tr. BOZER: (Tr.) Er. - Beyaz tenli. BOZKAYA: (Tr.) Er. - (bkz. Bozer). BOZKURT: (Tr.) Er. - Gktrk efsanelerinde yer alan kutsal hayvan. BOZUN: (Tr.) Er. 1. Byk Seluklu emirinin ad. 2. Srlmemi tarla. BOZYEL: (Tr.) Er. - Yamur getiren lodos rzgar. BOZYT: (Tr.) Er. - (bkz. Bozer). BKE: (Tr.) Er. 1. Kahraman, gl kimse. 2. nder, bakan, reis. 3. Kabaday, cesur efe. 4. Grei, pehlivan.

www.ashkim.ru

BRETN: (Tr.) Er. - Eski tarihilere gre Trkleri Ergenekon'dan kurtaran demircinin ad. BRTGN: (Tr.) Er. - Karahanl hkmdar. Maverannehir'e hakim oldu. Bastrd paralarda brahim b. Nasr adyla anlr (XI. yy.). BUDAK: (Tr.) Er. 1. Aacn dal olacak srgn. 2. Dal. 3. Daln gvde iindeki sert blm. BUDUN: (Tr.) Er. - Halk, kavim, ahali. BUDUNALP: - (bkz. Budun). BURA: (Fars.) Er. 1. Byk erkek deve, iki hrgl deve. 2. Turna kuu, turna srsnn nnde uan turna horozu. 3. Harizm hkmdarlarndan birinin lakab. BURAHAN: (f.t.i.) Er. 1. X. yy.'n balarnda Orta Asya'daki yama boyundan kan ve ilk slam devletinin Trk hkmdarlarnn birouna verilen nvan. 2. li ve Karahanl slalesinden birok hkmdarlarn unvandr. - Tark Bura, Saltuk Bura. BUHAYRA: (Ar.) Ka. 1. Kk deniz. 2. Msr'n kuzeybatsnda bir ehir. BUHR: (Ar.) Er. 1. Ttsye ait. 2. Denize ait. BUHTAN: (Ar.). - Yalan, iftira. - sim olarak kullanlmaz. BUKA: (Ar.). - 1. lke, yer. 2. Byk bina. 3. Ben, benek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Buka Han: Altnordu devletinin Bayagut boyundan Nogay Yargui adl prensin olu. BUKET: (Fars.) Ka. - iek demeti. BUKLE: (Fars.) Ka. - Kvrlm, kk lle eklinde sa. BULAK: (Tr.) Er. - Kaynak, pnar, eme. BULGAR: (Tr.) Er. - Olgun, bilgili, grgl, hogrl kimse. BULUT: (Tr.). - Su buharlarnn younlamasyla meydana gelen ve gkyznde mahiyetine gre farkl ykseklikte bulunan hava ktlesi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BUMN: (Tr.) Er. - Gktrk devletinin kurucusu (l. 552). Avarlarla aras alnca, savaarak onlar kertti ve merkezi tken olmak zere Gktrk devletini kurdu (552). Ayn yl ld. BUMNHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bumin). BURAK: (Ar.) Er. - Berk-Yldrmdan tretilmitir. - Hz. Muhammedin Mirac'daki binei. Kur'an'da byle bir isim gememekle beraber, slam kaynaklarnda byle bir binitin olduuna dair rivayetler vardr. Burak Reis: (l. 1499). Osmanl denizcilerinden. BURCU: (Tr.) Ka. - Gzel koku. BUR: (Ar.) Er. 1. Sryanice Burgus kelimesinin Arapalatnlm hali. 2. Kalenin kelerine yaplan daha yksek ve daha kaln knt kule. 3. Yuvarlak bina. 4. Gnein ayrld oniki ksmdan herbiri. 5. Tek hisar. BURAK: (Tr.). - Baklagillerden, taneleri yemi olarak kullanlan bir bitki. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BURHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Bur). BURN: (Tr.) Ka. - Dii geyik. BURHAN: (Ar.) Er. 1. Delil hccet. 2. Hakk batldan, doruyu yanltan ayran delil. 3. lahi aydnlk. BURHANEDDN: (Ar.) Er. - Dinin delili. Burhaneddin Mahmud b. Taceddin el-Buhari (l. 1149). Hanefi fkh alimi. nemli yapt. el-Muhit el-Buhari'dir. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. BURKAN: (Tr.). - Uygur Trklerinin Budaya verdikleri ad. - sim olarak kullanlmaz. BURKHAN: (Tr.). - Put, heykel, Buda heykeli. - sim olarak kullanlmas yanltr. BUSE: (Fars.) Ka. - pmek, pmek. - slm ahlka aykr olduu iin isim olarak kullanlmaz. BUYAN: (Tr.). 1. Mutluluk, uur, talih. 2. yi bili, sevab. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BUYRUK: (Tr.) Er. 1. Belirli bir davranta bulunmaya zorlayc g. 2. Egemen. 3. Emir. 4. Kendi bana hareket eden. BUYRUKALP: - (bkz. Buyruk). BKLM: (Tr.) Ka. - Bklm kvrlm eylerin oluturduu halka. BLBL: (Ar.) Ka. 1. Sesinin gzelliiyle nl tc ku. 2. Sesi ok gzel olan kimse. Blbl Hatun: Bayezid II.'in ei. (l. Bursa 1515). ehzade Ahmed'in annesi. BLENT: (Fars.) Er. - Yce yksek, ala, ulu. BNYAMN: (Ar.) Er. - Yakub peygamberin en kk olu. BRDE: (Ar.) Ka. 1. Hrka, Araplarn gece zerlerine rttkleri, gndz giyindikleri elbise. 2. Ka'b b. Zheyrin yazd kaside. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s) tarafndan beenilmi ve Peygamberimiz hrkasn kararak aire giydirmitir. Bu yzden bu kaside "Kaside-i brde" olarak tannr. BRGE: (Tr.). - Bir yerde duramayan canl, takn kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BURKAN: (Ar.) Er. - Yanarda, volkan. www.ashkim.ru

BRKE: (Ar.) Ka. 1. Mart. 2. Havuz, glck. BRA: (Ar.) Ka. - Mjde, sevinli haber. BTE: (Tr.) Ka. - Fidan. BTEYRA: (Ar.) Ka. 1. Gne. 2. Sabah.

C
CABBAR: (Ar.) Er. - (bkz. Cebbar). CABGU: (Ar.) Er. 1. Efendi, 2. Bey. 3. leri gelen, saygn kimse. CABR: (Ar.) Er. - 1. Cebreden, zorlayan. 2. Galip gelen. 3. Aziz ve kuvvetli olan. Allah'n hkmlerini uygulamada g kullanan. 4. Krk, krk sanc. Cabir b. Abdullah b. el-Ensari: Sahabedendir (603-697). Birinci Akabe Bey'atndan sonra mslman oldu. Rasulullah'n bulun savalarna katld. Sahabenin bilginlerindendi. Kendisinden ok sayda hadis rivayet edilmitir. CABRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Cabir). CABYE: (Ar.) Ka. 1. Hazine (bkz. Semahat). 2. am'n gneybatsnda, avlan'da bir yer. 3. Havuz. CAFER: (Ar.) Er. - Kk akars. ay. Cafer b. Muhammed: Lakab es-Sadk olup 12 imamn 6.'ncsdr. Muhammed b. el-Bakr'n yerine imamete gemitir. Cafer-i Tayyar: Hz. Alinin kardei olup, Mute savanda bayrak tutarken iki elini de kaybederek ehid olmutur. Bugn Mute civarnda kabri bulunmaktadr. CAHD: (Ar.) - Er. - Cehdeden, elinden geldii kadar alan. Bu kelime Kur'an- Kerim'de "cihad et". "Allah yolunda savaa k" anlamnda kullanlmtr. - Dil kuralnda "d/t" olarak kullanlmaktadr. CAHDE: Ka. - (bkz. Cahid). CAHZ: (Ar.) Er. 1. Gz pek, yrekli, cesur kimse. 2. Patlak gzl. Daha ok lakap olarak kullanlmtr. - Cahiz b. Ebu Osman, Basra Mutezile kelamclarnn ileri gelenlerinden. Bir kle olduu halde ilimde ilerlemi ve devrinin nl simalarndan olmutur. CAZ: (Ar.) Er. 1. Geer. 2. Caiz, slam'n mumaleta taalluk eden 5 ahkamndan biridir. 3. lenmesi, yaplmas "msaade alnabilir" anlamnda olup, eran yasaklanmayan her fiili ierir. CAZE: (Ar.) Ka. 1. Armaan, hediye. 2. Yol yiyecei, azk. 3. Eski airlere yazdklar methiyeler iin verilen bahi. CALB: (Ar.) Er. - ekici, celbedici, cazib. CALBE: (Ar.) Ka. - Kendine eken, celbeden, ekici. CALP: (Ar.) Er. - Gl, kuvvetli, gayretli. CALUT: (Ar.) Er. - Calut, Ad ve Semud kavimlerinin soyundandr. Hz. smail'den evvel bir mddet Beni srail'e hkmdar oldu. Onlara zulmetti. Filistin'de yaayan Berberilerin krallarna Calut ad veriliyordu. Filistinlilere yapt zulmden dolay Hz. Davud tarafndan ldrlmtr. Kur'an- Kerim'da yerde ismi gemektedir (el-Bakara, 249-250-251). sim olarak tercih edilmez. CAM: (Ar.) Er. 1. Derleyen, toplayan. 2. ine alan. 3. Cuma namaz klnan mescid. 4. En az sekiz bablk hadis kitab. - Molla Cami: rann XV. asrda yetimi byk mutasavvf, mtefekkir, alim ve airi. Asl ad Mevlana Nureddin Abdurrahman b. Nizameddin'dir. Birok manzum ve mensur eserleri vardr. CAN: (Fars.) Er. 1. Can, ruh. Hayat. 2. G, kuvvet, hayatiyet, dirilik. 3. Gnl, yakn dost, ok sevilen arkada. 4. Mevlevi ve Bektai tarikatlarnda dervilerin birbirlerine hitab. 5. Kii, fert. 6. Sevgili. CANAL: (Tr.). 1. Gnl al. Kendini sevdir, sevilen biri ol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CANALP: (Tr.) Er. - znde yiitlik, gllk olan kimse. Cana yakn yiit. CANAN: (Fars.) Ka. - Sevgili, gnl verilmi, sevilen kadn. CANAY: (Tr.). - Ay gibi temiz, saf, parlak kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CANAYDIN: (Tr.) Er. - z temiz, aydnlk ruhlu kimse. CANBEK: (Tr.) Er. 1. z pek. 2. Gl kiilikli kimse. Canbek Giray (1568-1636): Krm han. Devlet Giray'n torunu. akay Mbarek Giray'n olu. Selamet Giray'n son zamanlarnda kalgay (veliaht) oldu. Arkasndan han oldu. IV. Murat tarafndan Rodos'a srld. CANBERK: (Tr.) Er. - Gl, salam kimse. CANBEY: (Tr.) Er. - Canm gibi sevgili.

www.ashkim.ru

CANBULAT: (Tr.) Er. - Canbulat en-Nair. Msr Memlk sultan. Yabekin klesiydi. Yabek, Canbulat' Sultan Kaytbay'a satt. Kaytbay kendisine nemli grevler verdi. Halep ve am valiliine kadar ykseldi. 1500 ylnda sultanl ele geirdi. CANDAN: (Tr.) Ka. 1. Samimi, iten, kalbi. 2. Yaknlk belirten davran. CANDANER: (Tr.) Er. - ten, samimi, dost kimse. CANDAR: (Tr.) Er. 1. Silah tayan, can ve dar isimlerinden mteekkil birleik isim. 2. Osmanl'da, hassa askeri, kl askeri, idam hkmlerini infaz eden kimse. 3. Jandarma. Muhafz. CANDEER: (Tr.) Er. - Urunda can verilecek kadar gzel, deerli, sevilen. CANDEMR: (Tr.)Er. - z gl, demir gibi salam kiilikli. CANDOAN: (Tr.) Er. - Cana doan. CANEL: (Tr.) Er. - ten uzatlan el, dostluk eli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CANER: (Tr.) Er. - Delikanl, gen, dinamik. - Can ve er kelimelerinden birleik isim. CANFEDA: (Fars.). - Cann veren, zverili kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Canfeda Hatun: III. Murad'n annesinin en gzde cariyesiydi. Harem kethdalna getirildi ve sarayda byk nfuz kazand. CANFER: (Fars.) Er. 1. Aydn bilgili. 2. Gl saygn. CANFEZA: (Fars.) Ka. - Can artran, cana can katan. CANGRAY: (Tr.) Er. - (bkz. Giray). CANGL: (Tr.) Ka. 1. Gl gibi canl. 2. Gzel, temiz kimse. CANGN: (Tr.) Er. - Doduu gn ok sevinilen kimse. CANGR: (Tr.) Er. - Canl, neeli kimse. CANB: (Ar.) - n taraf, cihet. -Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. CANPEK: (Tr.) Ka. Yumuak huylu (kimse). CANKAN: (Tr.) Er. - Soyu temiz, asil kimse. CANKUT: (Tr.) Er. 1. Kiinin mutluluu talihi, ans, uuru. 2. Mutlu talihli kimse. CANNUR: (Tr.) Ka. - z aydnlk, nurlu kimse. CANOL: (Tr.) Er. - Canm ol, can gibi iten ol. CANRUBA: (Fars.) Ka. - Gnl alan, sevgili. CANSAL: (Tr.) Er. - (bkz. Can). -Can ve sal kelimelerinden birleik isim. CANSEL: (Tr.) Ka. - Hayat veren su. - Can ve sel kelimelerinden birleik isim. CANSEN: (Tr.). - Sen cansn, sevilensin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CANSER: (Tr.). - (bkz. Can). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CANSES: (Tr.) Ka. - (bkz. Canser). CANSET: (Tr.) Ka. - Kk kralie, prenses. CANSEVER: (Tr.) Ka. - (bkz. Cansn). CANSIN: (Tr.) Ka. Canm gibisin, canmsn. CANSOY: (Tr.) Er. - Asil, soylu, cana yakn. CANSU: (Tr.) Ka. 1. Hayat veren su, tazelik. 2. Sevgili, sevimli. CANSUN: (Tr.) - (bkz. Cansu). -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CANTEKN: (Tr.) Er. - Tek can, esiz can. CANTEZ: (Tr.) Er. - Tez canl, aceleci. CANTRK: (Tr.) Er. - yi hasletlere sahip Trk. CANVER: (Tr.) Er. - Canl, haere. CARULLAH: (Ar.) Er. - Allah'a yakn. Allah dostu. Carullah Zemaheri: Mfessir, alim. CAVD: (Fars.) Er. - Baki, daimi, ebedi. CAVDAN: (Fars.) Ka. - Daimi kalacak olan, sonrasz, ebedi. CAVDE: (Fars.) Ka. - (bkz. Cavidan). CAVT: (Fars.) Er. - (bkz. Cavid). CAZM: (Ar.) Er. 1. Kesin. 2. Kesin kararl. Cazim Mehmed: Trk air (1725). CEBBAR: (Ar.) Er. 1. Cebreden, zorlayc. 2. Kuvvet, kudret sahibi Allah, Allahn isimlerinden. 3. Becerikli. 4. Gkyznn gneyinde bulunan bir yldz kmesi. CEBE: (Ar.) Er. 1. Zrh. 2. Osmanlda silah ihtiyacn karlayan aracn ad. Cebeci oca, Yenieri ocann kaldrlmasyla ilga edilmi, kaldrlmtr. Cebe Ali Bey: Trk komutan (XV. yy.) stanbul'un fethine kendi sipahileriyle katld. Ele geirdii kap kendi adyla anld. Cibali kaps. www.ashkim.ru

CEBEL: (Ar.) Er. 1. Da. 2. Tarma elverisiz arazi. CEBERUT: (br.) Er. - branice "kudret" anlamna gelmektedir. Yeni Eflatuncu filozoflar ile iraki felsefesine tabi olan mutasavvflara verilen ad. CEBR: (Ar.) Er. 1. Zorlamak. 2. Dzeltme, onarma. 3. Krk veya kk bir kemii yerletirip sarmak. CEBRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Cebir). CEBRAL: (Ar.) Er. 1. Peygamberlere vahiy getiren drt byk melekten biri. 2. Cibril, branice Allahn kulu. 3. Az ok zorla olgunlatrmak. Cebrail b. mer. Bat Karahanl hkmdar (1099-1102). CEDS: (Ar.) Er. - Arabistann yerli kabilelerinden birinin ad. CEHD: (Ar.) Er. - Uraan, alan. aba ve gayret gsteren. CEHD: (Ar.) Er. - alma, abalama, urama. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. CEHM: (Ar.) Er. - Cehm b. Safvan: slam kelamcs. Mrcie ve Mutezile kelamndan kendisine ait inan kaidelerini belirleyerek zel bir akm gelitirmitir. rencileri II. yy.'a kadar Cehmiye inancn tayarak, Tirmiz'de yaadlar. Daha sonra E'ariye mezhebine girmilerdir. CEHVEN: (Ar.). - Kurtuba'da yerlemi, birok alim, fakih, vezir yetitirmi mehur bir Arap ailesi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CELADET: (Ar.). 1. Gzpeklik. 2. Yiitlik. 3. Kahramanlk. CELAL: (Ar.) Er. 1. Byklk, ululuk azamet. 2. Hiddet, fke. 3. Allah'n "Kahhar, cebbar, mtekebbir" gibi sertlik ve byklk ifade eden sfatlar. Kur'an'da Rahman suresi 27, 78. ayetlerde gemektedir. Zl Celali; Celal sahibi Allah. CELALEDDN: (Ar.) Er. 1. Dini savunan. 2. Dinin ululad, vd. Celaleddin Harizmah: Son Harizm hkmdar (l. 1231). Celaleddin Rumi: nl Trk mutasavvf, Mevlana. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlmaktadr. CELASUN: (Tr.) Er. 1. Kahraman, cesur, atak, delikanl, yiit. 2. Gen salkl, grbz. CELAYR: (Tr.) Er. - Mool kavminin bir kolu olup birok kabileyi bnyesinde toplamtr. Celayirliler devleti, kendisine lhanllar devletini rnek almtr. CELL: (Ar.) Er. 1. Byk, ulu. (bkz. Celal). Allah iin sfat olarak kullanlr. 2. Osmanl devletinde vezir ve mir rtbelerinde bulunanlara hitapta bu sfat kullanlrd. 3. Gzel sanatlarda bir yaz stili. CELLAY: (a.t.i.). - Ulu, yce ay. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CELLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Celil). CELVET: (Ar.) Er. 1. Yerini yurdunu terk etmek. 2. Tasavvufta, kulun, Allann sfatlaryla halvetten kna ve fena fillahda fani oluuna denilir. Celvetiye; Aziz Mahmud Hdayi'nin kurduu tarikatnn ad. CEM: (Ar.) Er. 1. Toplama, biraraya getirme, yma. 2. Hkmdar, ah. 3. Sleyman Peygamberin lakab. 4. Byk skender'in lakab. Cem Sultan: Fatih Sultan Mehmed'in iek hatundan olma olu (1459-1495). CEMAL: (Ar.) Er. - Yz gzellii, zahiri ve batni gzellik. Allah'n rahmetle tecellisi. Allah'n ltuf, ihsan, rza sfatlarnn karl. CEMALLEDDN: (Ar.) Er. 1. Dinin cemali, parlak yz. Daha ok eref unvan olarak kullanlmtr. elCevad el-sfahani tarafndan ilk defa kullanlmtr. CEMALULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n ltf, ba. CEML: (Ar.) Er. 1. Gzel erkek. 2. yilikle anma. 3. Eskiden okullarda verilen baan kad. CEMLE: (Ar.) Ka. 1. Gzel kadn. 2. Gnl almak amacyla yaplan davran. 3. lk Emevi devrinde yaam mehur Arap arkcs. CEMNUR: (Ar.) Ka. - Ik, nur topluluu, ok nurlu, aydnlk kimse. CEMRE: (Ar.) Er. 1. Ate. 2. Kor halinde ate. 3. ubat aynda azar azar artan scaklk. 4. Haclarn Mina'da eytan talamas. Kk ta paras. Arafat'ta haclarn eytan talamalar. CEMASB: (Fars) Er. 1. Hz. Sleyman. 2. Cemid'in olu. CEMD: (Fars.) Er. - Cemasb'n babas. CENAB: (Ar.) Er. - "Yan"manasna gelir. eref, onur ve byklk terimi olarak kullanlr. Hazret, Cenab- Hakk, Cenab- Halik, Allah. - Dil kural asndan "b/p" olarak kullanlmaktadr. CENAN: (Ar.) Ka. - Kalb, yrek, gnl. CENGAVER: (Fars.) Er. Sava, silahor. Sava seven, savakan, dvken. CENGEL: (Fars.) Er. - Orman. CENGER: (Fars.) Er. - (bkz. Cengaver).

www.ashkim.ru

CENGZ: (Tr.) Er. - Cengiz Han. Mool mparatorluu'nun kurucusu, asl ad Timuin'dir. Moolcada ing sfatnn oulu olarak, gl, kuvvetli anlamndadr. slam lkelerine dzenledii seferlerle acmasz ve gaddarca mslmanlar katletti. slam medeniyetine byk lde tahribat verdi. CENK: (Fars.) Er. - Harp, sava, kavga. - sim olarak kullanlmas uygun deildir. Hz. Peygamberin deitirdii isimlerden birisi. CENKER: (f.t.i.) Er. - yi savaan, sava. CENNET: (Ar.) Ka. 1. Umak. 2. Bahe. 3. ok ferah ve havadar yer. 4. Firdevs. - Allah'n insanlara mjdeledii, lmden sonraki alemde bulunan, Allah'a inanan, gnah ilememi veya gnahlarndan temizlenmi olanlarn girecei fevkalade gzel yer. 8 cennet olduu rivayet edilmitir. Daru'1-Celal, Daru'sSelam, Cennet'l-Me'va, Cennet'1-Huld, Cennet'n-Naim, Cennet'l-Firdevs, Cennet'l-Karar, Cennet'1-Adn. CEREN: (Tr.) Ka. - Halk aznda "ceylan" anlamna gelir. CERB: (Ar.). - Hububat iin kullanlan bir lek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CERR: (Ar.) Er. p, halat. Yular anlamnda. Sahabeden bu ismi tayanlar vardr. CERT: (Ar.) Er. 1. Verimsiz orak yer. 2. Bekar. CESARET: (Ar.) Ka. - Yreklilik, korkusuzluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CESM: (Ar.) Er. - ri, byk, kocaman, ulu, mhim. CESM: (Ar.) Er. - ri, byk. CESUR: (Ar.) Er. - Cesaretli, yrekli, yiit, gzpek, atlgan. CEVAD: (Ar.) Er. 1. Cmert, eli ak. 2. hsan eden. - Dil kurumuna uygun olarak "d/t" ye dntrlr. CEVAHR: (Ar.) Er. 1. Cevherler, elmaslar, kymetli talar. 2. Mayalar, zler. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CEVAN: (Fars.) Er. - Gen, taze, delikanl. - Cvan eklinde kullanlabilir, (bkz. Civan). CEVDET: (Ar.) Er. 1. yilik, gzellik. 2. Olgunluk. 3. Byklk. 4. Tazelik. 5. Kusursuzluk. Cevdet Paa: Osmanl devlet adam. Tarihi ve hukuku (1822-1895). CEVHER: (Ar.) Ka. 1. z, maya. 2. Bal bana, kendiliinden olan. 3. Tynet, cibilliyet, soydan gelen, haslet, tabii istidat. 4. Kymetli ta. 5. Ebcet hesabnda yalnz noktal harfleri hesaplamaya dayanan tarih drme ekli. 6. Kl namlusuna yaplan menevili ss. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. CEVHERE: (Ar.) Ka. - (bkz. Cevher). Hicri 5. asrda Badat'ta yaam mehur bir slam hanm. EVRYE: (Ar.) Ka. 1. Hakszlk. 2. Eza, cefa, eziyet, gadir, zulm, sitem. CEVVAL: (Ar.). - Koan, dolaan, hareket eden, canl. CEVZA: (Ar.) Er. - Gnein Mays aynda girdii ikizler burcu. Ebced. CEYDA: (Ar.) Ka. - Uzun boyunlu ve gzel. CEYDAHAN: - (bkz. Ceyda). CEYHAN: (Tr.). - Gney Anadolu'da Toroslar'dan doan ve Akdeniz'e dklen nehir. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CEYHUN: (Tr.) Er. 1. Orta Asya'da Amu-Derya'ya Arap ve Farsllarn vermi olduu ad. 2. Tevrat'a gre cennetin 4 nehrinden biri. CEYLAN: (Tr.) Ka. - Hzl koan, biimli bacaklar olan ve gzel gzleriyle tannan bir gazel cinsi. CEZLAN: (Ar.). - Mutlu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CEZM: (Ar.) Er. 1. Cezm ile ilgili. 2. Kat-i karar ve niyete ait. 3. Kesmek. CEZMYE: (Ar) Ka. - (bkz. Cezmi). CEZR: (Ar.) Er. - Kkle ilgili, kkten. CEZZAR: (Ar.) Er. - Deve kasab. -Daha ok lakab olarak kullanlr. Cezzar Ahmet Pasa (?-Akka 1804). Osmanl vezirlerindendir. CHAD: (Ar.) Er. 1. Din urunda dmanla savama. 2. slam urunda alma. Cihad mslmanlara farz klnmtr. Mallaryla, canlaryla savaan m'minler vld gibi, bu mcadele uruna cann veren kii chidlik makamyla yceltilip taltif edilmilerdir. Kur'an'da defalarca tekrarlanan bir emirdir. - Dil kuralna uygun olarak "d/t" olarak kullanlmaktadr. CHAN: (Fars.) 1. Dnya, alem, kainat, yeryz, yerkresi. 2. Dnyada yaayan insanlarn tm. Cihan Ara Begm: Hint-Trk hkmdar ahcihan ile adna Ta Mahal'in yapld Mmtaz Mahal'in kz. Dindarl ve ihlasl oluu sebebiyle "Zamann Fatmas" olarak anld. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. CHAN BANU: (Fars.) Ka. - Dnyaca tannm kadn. www.ashkim.ru

CHANDAR AH: (Fars.) Er. - Delhi, Trk-Hind mparatorlar'nn 13.'s olup ah Alem Bahadr'n byk oludur. CHANDDE: (Fars.). - Dnyay gezip grm. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CHANEFRUZ: (Fars.). - Dnyay parlatan, aydnlatan. CHANER: (Fars.) Er. - Dnyaya bedel kii, yiit. CHANFER: (Fars.) Ka. - Cihan, dnyay aydnlatan, nurlu, kl. CHANGR: (Fars.) Er. - Dnyaya egemen olan, dnyay zabteden kimse. Fatih. Osmanl ehzadelerinin ortak addr. CHANGL: (Fars.) Ka. - (bkz. Cihan). CHANMERT: (Fars.) Er. - (bkz. Cihaner). CHANNUR: (Fars.). - Dnyay aydnlatan, nurlu, kl. - Trk-Hind padiah Ekber'in byk olu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CHANSER: (Fars.). - Cihan'n ba. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. CHANSUZ: (Fars.) Ka. 1. Cihan yakan. 2. Gaznelilerden Buhran ah malup edip, Gaznice ve Bust ehirlerini yakp-ykan, gaddar vahi Alaeddin-Hseyin'e verilen ad. CHANAH: (Fars.) Er. - Cihan'n ah'. - Kara-Koyunlu padiahlarndan Timur'un lmnden sonra kaybedilen yerleri geri almtr. CLASUN: (Tr.) Er. - Babayiit, boylu, boslu, delikanl, grbz. CLVE: (Ar.) Ka. 1. Hoa gitmek iin yaplan davran. 2. ve, naz. 3. Yeni gelin duvann kaldrlmas merasiminin ve bu mnasebetle gveyin geline verdii hediyenin (Trk yz grml) addr. CNAN: (Ar.). - Cennetler, yedi gn stnde ve Ar ile Krsi'nin altndaki sekiz cennet. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. CNUEN: (Tr.) Er. - stn, galip, zafer kazanm. CRYAL: (Ar.) Ka. 1. Bir nevi krmz boya. 2. Altnn krmzl. 3. Temiz renk. 4. Saf. CVAN: (Fars.) Er. - Gen, delikanl, yakkl. - (bkz. Cevan, cuvan). CVANBAHT: (Fars.) Er. - Mutlu, ansl (kimse). CVANMERT: (Fars.) Er. - Cmert, eli ak gen, delikanl. COAN: (Tr.) Er. - Coku duyan, heyecanl (kimse). COAR: - (bkz. Coan). COKUN: (Tr.) Er. 1. Comu, galeyana gelmi. 2. Duyarl, an hareketli. COKUNER: (Tr.) Er. - Coan kimse. COKUNSU: (Tr.) Er. - Sel, grltyle akan su. CMERT: (Tr.) Er. 1. Elinde olan harcayan, eli ak. 2. Bakalarna yardmdan kanmayan. CUD: (Ar.) Er. l. Cmert, eli ak. 2. yilik severlikle ilgili.- Dicle nehri kysnda bir da. Nuh'un gemisinin tufandan sonra bu dan zerinde durduu sylenir. CUDYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Cudi). CUMA: (Ar.) Er. 1. Haftann beinci gn. 2. Mslmanlarn ibadet ve Bayram gn. 3. Cuma gn klnan le namaz. 4. Toplanma. Sure-i Cuma Kur'an'n 62. suresi. CUMAL: (Tr.) Er. - Cuma gn doan. CUMHUR: (Ar.) Er. 1. Halk, ahali. 2. Kalabalk, babo kalabalk. 3. Takm, heyet. - Tekke musikisinde koro tarafndan okunan ilahi. CBEYR: (Ar.) Er. - Kk kahraman, kk yiit. Sahabe isimlerindendir. CHEYNE: (Ar.) Er. - nl bir Arap kabilesidir. Kzldeniz-Vadi'l-Kura arasnda yaamaktadrlar. CMANE: (Ar.) Ka. - Tek inci anlamnda. Hz. Ali (r.a.)'nin kzkardei ve Rasulullah'n amcasnn kz olan hanm sahabi. CNEYD: (Ar.) Er. 1. Kk asker, askercik. Cneyd-i Badadi: nl mutasavvf.

www.ashkim.ru


AA: (Tr.). - ocuk. AAAR: (Tr.) Er. - a aacak kimse. AAKAN: (Tr.) Er. - a yakalayan, ada. AAN: (Tr.) Er. - Bayram, enlik. AANAK: (Tr.) Er. - Krfez, liman. AAR: (Tr.) Er. 1. Bayram. 2. Kaln ve kuvvetli deve kstei. 3. Doan kuu. AATAY: (Tr.) Er. 1. Yavru at, tay. 2. Dou Trklerine, lehelerine dayanlarak verilan ad. - aatay Han: Cengiz Han'n 2. olu aatay. Mslmanlara ve dinin emirlerine kar politika uygulamakta ve Mool yasasn tatbik etmekteydi. Gusl abdestini yasaklamt. Hristiyan dostu olarak bilinmektedir. Marco Polo kendisinin vaftiz edildiini kaydetmitir. AILI: (Tr.). 1. ala ilgili. 2. akl. 3. ala. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AIN: (Tr.). - Yldrm, imek. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AKAR: (Tr.) Er. - Canl, dinamik, alkan. ALA: (Tr.) Ka. - Olgunlamam meyve, baz meyvelerin olgunlamadan, henz yeilken yenen hali. ALAR: (Tr.). - alayan, elale (bkz. elale). - Erkek ve kadn ad olarak da kullanlr. AMAN: (Tr.) Er. - an insan. ANUR: (Tr.) Er. - an nuru, zamann nuru. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ARI: (Tr.) Er. 1. akr gzl. 2. Mavi hareli gz. ar bey (990-1060). Byk Seluklu devleti hkmdar Turul beyin kardei. ar bey mslman olduunda Davud ismini ald. Kardei Turul ise Muhammed ismini almtr. AKA BEY: (Tr.) Er. - Ouzlarn avuldur boyundan olan Trk beyi. XI. yy. ilk yarsnda zmir blgesinin hakimi oldu. AKAR: (Tr.) Er. - Parldayan, k veren. AKIR: (Tr.). - Mavimsi, mavi renkli, gri benekli gzleri olan kii. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AKMAN: (Tr.) Er. 1. Amacna erien, ulaan kimse. 2. St mavisi. AKMUR: (Tr.) Er. 1. Yar uykulu bak. 2. Sert ta. 3. Pinti. ALAP: (Tr.). 1. Tanr. 2. Ate. -sim olarak kullanlmaz. ALAPKULU: (Tr.) Er. - Tanr kulu- Abdullah. ALAPVER: (Tr.) Er. - Tanr'nn vgsne mazhar olmu kii. ALGAN: (Tr.) Er. - Yata talk olan ve grltyle akan su. ALKIN: (Tr.) Er. - Alev. APAN: (Tr.) Er. - Tatar, ulak, postac. AVA: (Tr.) Er. 1. Gne. Gneli yer. 2. Gney. AVLAN: (Tr.). - Byk alayan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AVLI: (Tr.). - Ava altrlmam doan. avl andar: (l. 1146). Seluklu emiri. Sultan Mesud dneminde yararl iler yapt. AYKARA: (Tr.). - Kk akarsu, yazn kuruyan kk akarsu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ELEB: (s.) Er. 1. Efendi, nazik ve kibar. 2. ehir terbiyesi alm okuryazar kimse. 3. Osmanl devletinin ilk devirlerinde ehzadelere verilen unvan. Musa elebi, Sleyman elebi. - Mevlevi tarikatnn ba bu adla anlrd. Mevlana veya Hac Bekta soyundan olan kimse. ELEN: (Tr.) Er. 1. Yakkl delikanl. 2. Tepelerin kar tutmayan kuytu yeri. 3. Akgz, becerikli, kurnaz. 4. Evlerin dnda bulunan saak. ELGN: (Tr.) Ka. - Yaralanarak kaan av hayvan. ELK: (Tr.) Er. 1. Su verilip sertletirilen demir. 2. ok gl kuvvetli. 3. Ksa kesilmi dal. ELKEL: (Tr.) Er. - elik gibi gl el. ELKER: (Tr.) Er. - elik gibi gl kimse. ELKHAN: (Tr.) Er. - Gl hakan, ynetici. ELKKAN: (Tr.) Er. - Gl soydan gelen kimse. ELKZ: (Tr.) Er. - (bkz. elik). ELKSU: (Tr.) Er. - (bkz. elik). ELKYAY: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli.

www.ashkim.ru

EMAN: (Fars.) Ka. 1. Salna salna yryen. 2. Nazl sevgili. EMENZAR: (Fars.) Ka. - Otlak. imenlik. ERA: (Fars.) Er. 1. Ya kandili, lamba, mum. 2. Atn aha kalkmas. 3. rak edilme. 4. Bir memuriyete ve ihsana nail olan. 5. Vazifesinden emekli edilen. ERME: (Tr.) Er. 1. ay kylarnda sulu ve yeil yer. 2. Akarsularn topraktan kan sznts. 3. Kaynak. EMAN: (Fars.). - Gzler. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EMAHU: (Fars.) Ka. - Ahu gzl kadn, ceylan gzl gzel. EMNAZ: (Fars) Ka. 1. Szerek bakma, bak. 2. Nazl nazl bakan gz. 3. Gzel gzl sevgili. EPAN: (Fars.). - Layk, uygun, mnasip, yakr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ER: (Tr.). - Asker, sava. ETN: (Tr.) Er. 1. Sert, ilenmesi, elde edilmesi, zm zor, sarp, mkil. 2. nat, azimli, edid. ETNALP: Er. - (bkz. Alp). ETNAY: (Tr.) Er. - (bkz. etin). ETNEL: (Tr.) Er. - (bkz. etin). ETNER: (Tr.) Er. - (bkz. etin). ETNZ: (Tr.) Er. - (bkz. etin). ETNSOY: - (bkz. etin). ETNSU: (Tr.) Er. - (bkz. etin). EVK: (s.) Er. - abuk davranan, hzl ve hareketli. EVKCAN: - (bkz. evik). EVRM: (Tr.) Er. 1. Snr. 2. Girdap. 3. Srekli ve dzenli deime. IDAM: (Tr.) Er. - Sabr, tahamml. INAR: (Fars.) Er. - nar aac. INAY: (Fars.) Ka. - Soylu ay, ayn en parlak zaman. IRA: (Fars.). - Meale, k, kandil (bkz. era). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EK: (Tr.) Ka. 1. Bitkilerin reme unsurlarn ihtiva eden renkli veya beyaz renkte aan, ok defa kokulu, sonradan meyve veya tohum haline gelen ksmlar (bkz. kfe). 2. Bitki, iek aan bitki. 3. Baz eylerin toz haline getirilmi z, kkrt iei. 4. Kuma veya baka eyler zerine yaplan renkli veya renksiz ssleme. DEM: (Tr.) Ka. - Zambakgillerden, soanl otsu, eitli renklerde iek aan kr bitkisi, mahmur iei. LAY: (Tr.) Ka. - Ayn zerinde beliren ak renk lekeler. LE: (Fars.), l. Zevk ve sefadan el ekerek kuytu bir yerde yaplan 40 gnlk ibadet. 2. Eziyet, sknt. 3. briim, yn vs. demeti. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LTAY: (Tr.) Er. - zerinde benekler bulunan tay. NEL: (Tr.). - Doru, drst, namuslu kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NER: (Tr.). - (bkz. inel). NTAR: (Tr.) Er. - Sabah vakti. NTAY: (Tr.) Er. - Soylu at. NUN: (Tr.) Er. - stn, galip, zafer kazanm. RAY: (Fars.). 1. Yz izgileri, yz gzellii. 2. Beniz, yz. 3. nsan resmi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RE: (Fars.). 1. Maharetli, becerikli. 2. Kahraman, yiit. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TRA: (Fars.) Er. - Afganistan'da bir kabile. Byk ekseriyetle ari rktan olup narin yapl, gzel gzl ve gr sal, ho ve cazip tavrl olmalarna ramen hain, sert yapl ve gaddar olarak bilinmektedirler. OA: (Tr.) Er. - ocuk, yavru. OAHAN: (Tr.) Er. - (bkz. oa). OAN: (Tr.) Er. - Kk ve dallar sabun gibi kpren bitki, ven. OA: (Tr.) Er. - Gne. OUN: (Tr.). - ok defa, ekseriya. OKAY: (Tr.) Er. 1. Ky zengini, iftlik sahibi. 2. Ekya. OKMAN: (Tr.) Er. - Topuz, grz. OLPAN: (Tr.) Ka. 1. oban yldz. 2. Aciz, beceriksiz, zavall. 3. Zhre, vens.

www.ashkim.ru

D
DADA: (Tr.) Er. 1. Erkek karde. 2. Delikanl, babayiit. DAF: (Ar.) Er. l. Defeden, gideren. 2. Savan, savuturan, iten. DAAAN: (Tr.) Er. - Daaan. DADELEN: (Tr.) Er. - (bkz. Daaan). DAHAN: (Tr.). - Eski Trklerde da tanrs. - sim olarak kullanlmaz. DATEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Daaan). DAHHAK: (Ar.) Er. - ok glen, ok glc. - Daha ok lakab olarak kullanlr. DAH: (Ar.) Er. - stn zeka sahibi. DAHYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Dahi). DAM: (Ar.) Er. - Devaml srekli, her zaman. DALAN: (Tr.) Er. 1. Biim, ekil. 2. nce, narin, zarif. DALAY: (Tr.) Ka. - Deniz. DALAYER: (Tr.) Er. - Deniz adam. DALDAL: (Tr.) Er. - Kahraman, yiitDALGA: (Tr.). 1. Denizin yel esince oynayp kabarmas. 2. Denizde hareketli su ktlesi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DALOKAY: (Tr.) Er. - ok beenilen. DALYA: (Tr.) Ka. - Yldz iei. DAMAN: (Fars.) Er. 1. Etek. 2. Bir da silsilesinin eteinde uzanan blge. DAMLA: (Tr.) Ka. 1. Bir svdan ayrlarak den para halinde, kk miktar, katre. 2. Belli miktarlarda aktlarak kullanlan ila. DANA: (Fars.) Er. 1. Bilen, bilici, bilgin. DAN: (Fars.) Er. 1. Bilim, bilgi, ilim. Ehl-i dani: Bilgi sahipleri. Dani-Merd: Bilgili, Tanzimattan nce kadlarn yannda stajer olarak alan kimse. - Danimend: Sultan Melikah'n alimlerinden emir Danimend'in kurmu olduu bir Trk devlet ve slalesi. DANYAL: (br.) Er. - Ben-i srail peygamberlerinden biri. "Tanr benim yargcmdr" anlamna gelir. ki tane Daniyal vardr: a) Babillilcre esir olmu gen Daniyal, b) Hz. Nuh ile Hz. brahim arasnda geen zamanda yaayan Daniyal. DARCAN: (Tr.) Er. 1. Aceleci, skntl. 2. Sere. DAREKUTN: (Ar.) Er. - Ebu'l-Hasen Ali b. mer. Tannm muhaddislerdendir (917-995) yllan arasnda yaam 80 yanda Badat'ta vefat etmitir. Hadis sahasnda kymetli eserleri vardr. DARGA: (Tr.) Er. - Bakan, lider. DARM: (Ar.) Er. - Ebu Muhammed b. Abdurrahman. Hadis bilgini. Mslim ve Ebu sa hadislerini Darimi'den aldklarn sylerler. En mehur eseri Camiu's-Sahih'dir. DAVUD: (br.) Er. Kendisine kitap olarak Zebur'un gnderildii byk peygamberlerden biri. Kur'an- Kerim'de 16 yerde ismi geer. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. DEDE: (Tr.). 1. Ana ve babann babas. 2. Ced, ata. 3. ok yal kimse. 4. Mevlevilikte ile doldurmu, dervilik gayesine erimi ve dergahta hcre sahibi olmu kimse. 5. Bektailerde eyh, baba. - rfte isim olarak kullanlrken, daha ok lakap olarak kullanlr. DEFNE: (Ar.) Ka. 1. Yere gmlm, kymetli eya. 2. Kymet ve deeri olan kimse veya mal. DEFNE: (Yun.) Ka. - Akdeniz ikliminde yetien, yapraklan sert ve st yzleri parlak ak sar iek ve gzel kokan defnegillerden bir aa. DEER: (Tr.). 1. Bir eyin tam karl, kymet, baha. 2. Layk. 3. Bir eyin sahip olduu yksek vasf. 4. Ehliyet, kabiliyet. 5. Kadir, itibar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DEHNA: (Ar.). - Kzl. Kumun rengi dolaysyla Arabistan'da ssz iller adyla anlan bir ln ad. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

DEHR: (Ar.). - Dnyann sonsuzluuna inanp teki dnyay inkar eden, ruhun da cesetle birlikte ldne inanan. Materyalist. sim olarak kullanlmaz. DELAL: (Ar.). - nsana ho, sevimli grnen hal, naz, ive. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DELFN: (Yun.). - Yunus bal. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DELSTAN: (Tr.) Ka. - lkbaharda birdenbire kabarm bahe. Gelimi, iinde her trden bitki bulunan, kark bahe. DEMET: (Tr.) Ka. 1. Balanarak, oluturulan deste. 2. Biilip balanm ekin. 3. Bir kaynaktan kan klarn meydana getirdii k destesi, hazne. DEMR: (Tr.) Er. - Dayankl ve kullan sahas geni, mavimsi esmer renkli bir maden. DEMRA: (Tr.) Er. Demirden a. DEMRALP: (Tr.) Er. - Demir gibi salam ve yiit. DEMRAY: (Tr.) Er. - Demir gibi. DEMRCAN: - (bkz. Demira). DEMRDELEN: - (bkz. Demira). DEMREL: (Tr.) Er. - Demir gibi gl eli olan. DEMRER: (Tr.) Er. - Demir gibi gl kimse. DEMRHAN: (Tr.) Er. - Gl hkmdar. DEMRKAN: (Tr.) Er. - Gl soydan gelen. DEMRMAN: (Tr.) Er. - Demir gibi gl salam kimse. DEMRZ: (Tr.) Er. - z demir gibi gl olan. DEMRAH: - (bkz. Demirhan). DEMRTEKN: - (bkz. Demirhan). DEMRTU: - (bkz. Demirtekin). DEMREN: (Tr.) Er. - Okun ucuna geirilen demir ya da kemik paras. DENGZ: (Tr.) Er. - (bkz. Deniz). DENGZER: (Tr.) Er. - Denizci. DENZ: (Tr.) Ka. 1. Byk su ktlesi. 2. Byk su ktlesindeki dalgalanma. DENZALP: (Tr.) Er. - Yiit denizci. DENZCAN: (Tr.) Er. - (bkz. Denizalp). DENZER: (Tr.) Er. - Deniz adam, denizci. DENZHAN: (Tr.) Er. 1. Denizlerin hakimi, yneticisi. 2. Eski Trklerde Deniz tanrs. - sim olarak kullanlmaz. DERBEND: (Ar.) Er. - Kaplar kaps. DEREM: (Fars.). - Para, ake. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DEREN: (Tr.) Ka. - Derleyen, toplayan, ekini biip toplayan. DERM: (Tr.). - adr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DERKAVA: (Ar.) Er. - Afrika'nn kuzeybatsnda, Fas-Cezayir'i iine alan mslman tarikatlarn genel ad. DERKAV: (Ar.) Er. - Derkava'ya mensup. - (bkz. Derkava). DERMAN: (Fars.) Er. 1. la. are. 2. Takat, kuvvet, g. DERSU: (Tr.). - Hepsi, kamilen, batan baa hep. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DERV: (Fars.) Er. 1. Allah iin alakgnlll ve fukaral kabul eden veya bir tarikata bal bulunan kimse. 2. Fakir ve muhta kimse. 3. Daha ok lakap olarak kullanlr. DERYA: (Fars.) Ka. - Deniz, byk nehir. DERYAB: (Fars.). - Akll, anlayl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DERYACE: (Fars.) Ka. 1. Kk deniz. 2. Gl. DERYADL: (Fars.) Ka. - Gnl geni, hereyi ho gren. DERYANUR: (f.a.i.) Ka. - Nur denizi, deryas. DESEN: (Fran.) Ka. 1. Renksiz izim. 2. Kuma ekli. DESTAN: (Fars.) Ka. 1. Hikaye, kssa. 2. Hile, mekr, tenvir. 3. Rstem'in babasnn lakab. DESTE: (Fars.) Ka. 1. Demet, tutam, takm. 2. Kabza, tutacak yer. 3.On yapraklk altn varak defteri. DESTEGL: (Fars.) Ka. - Gl demeti, destesi. DEVA: (Ar.). - la. are, tedbir. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DEVAN: (Fars.) Er. 1. Koan, seirten, hzl yryen. 2. Komak. Sratle, hzla gitmek. DEVLEDDN: (Ar.) Er. - Dinin mutluluu, uuru, bykl. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. www.ashkim.ru

DEVLET: (Ar.). - Bir hkmet dairesinde tekilatlandrlm olan siyasi topluluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Devlet Giray: Krm han (1530-1577). Mbarek Giray'n olu. DEVLETAH: (Fars.) Er. - XV. yy. yetien en tannm ran edebiyats. DEVRAN: (Ar.) Er. 1. Dnya, felek. 2. Zaman. 3. Talih, yazg. DEVRM: (Tr.) Er. 1. Hareket halinde bir eyin bir eri izerek dnmesi, devretmesi. 2. Kkl deiiklik, inklap. 3. Eski olduu fark edileni ykp yerine yeni olduu farz edileni koymak. 4. htilal. DBA: (Fars.) Ka. 1. Alacal ipek kuma. 2. Atlas. DBACE: (Fars.) Ka. 1. Kitabn balang ksm, nsz. 2. Kitaplarn ssl sayfalar. DCLE: (Tr.). - Yakndou'nun Trkiye'den doan ve Mezopotamya'dan Basra Krfezine dklen nehirlerden biri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DCLEHAN: (Tr.) Er. - Dicle'nin hkmdar. DDAR: (Fars.) Ka. 1. Yz, ehre. 2. Grme, grme. 3. Gr kuvveti. 4. Ak meydanda. DDE: (Fars.) Ka. 1. Gz. 2. Gzc. 3. Gzbebei. 4. Gzucu. DDEM: (Fars.) Ka. - Gzm. DHYE: (Ar.) Er. - Dihye b. Halife. Kelbi kavmine ait, Hz. Raslullah (s.a.s)'n ticaret orta. Ho tavrl, kibar, zengin bir tacir. Cebrail (a.s.)'in bazen Dihyet'l-Kelbi suretinde vahiy getirdii rivayet olunur. DKAM: (Tr.) Er. - am gibi uzun. Metanetli. DKMEN: (Tr.) Er. 1. Koni biiminde sivri tepe. 2. Dalarn en yksek yeri. 3. Yayla. DLAN: (Fars.). - Gnller, yrekler. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DLARA: (Fars.) Ka. 1. Gnl alan, gnl kapan, gnl okayan, gnl dinlendiren. 2. Bugn elde rnei olmayan eski Trk mrekkep makamlarndan biri. DLAVER: (Fars.) Er. - Yiit, yrekli. DLAVZ: (Fars.) Ka - Gnln takld, gnle taklan. DLAY: (Fars.) Ka. - Gnl aydnlatan ay. DLAZAD: (Fars.) Er. - Gnl bir eyle ilgili olmayan, gnl rahat. zgr. DLBAZ: (Fars.) Ka. 1. Gnl elendiren. 2. Gzel sz syleyen. 3. Yze ho grnen. DLBER: (Fars.) Ka. - Gnl alp gtren, gzel. DLBERAN: (Fars.) Ka. - Dilberler, gzeller. DLBESTE: (Fars.) Ka. - Gnl balam, ak. DLDAR: (Fars.) Ka. 1. Birinin gnln alm, sevgili. 2. Abdlbaki Dede'nin terkib ettii 7 makamdan biri. DLDEREN: (Fars.) Ka. - Sevgi toplayan, gnl alan, beenilen. DLEFRUZ: (Fars.) Ka. - Gnl aydnlatan. - (bkz. Dilfruz). DLEK: (Tr.) Ka. 1. Dilenen ey, arzu, istek. 2. steme, arzu etme, dileme. DLEM: (Fars.) Ka. - Gnl ilac. DLERCAN: (Fars.) Er. - Dilekte, istekte bulunan. DLFERAH: (Fars.) Ka. - Gnl ferah, sevinli. DLFEZA: (Fars.) Ka. - Gnl genileten, gnl artran. DLFRUZ: (Fars.) Ka. - Gnle ferahlk veren, sevindiren. DLGE: (Tr.). - Gzel konuan kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DLHAN: (Fars.) Er. - Gnlden syleyen, iten konuan. DLHUN: (Fars.) Er. - i kan alayan. DLKESTE: (Fars.) Ka. - Gnl ekici. DLMAN: - (bkz. Dilmen). DLMEN: (Fars.) Ka. 1. Gzel. 2. Gzel dil bilen, konuan, sz syleyen. DLNUR: (Fars.) Ka. - Gnl nurlu. DLRAH: (Fars.) Ka. - Gnl yolu. DLRUBA: (Fars.) Ka. 1. Gnl kapan, gnl alan. 2. Tahminen 2 asrlk bir makam. DLSAFA: (Fars.) Er. - Gnl en, rahat, dertsiz. DLSAZ: (Fars.) Er. - Gnl yapan. DLSUZ: (Fars.) Ka. - Gnl yakan, yrek yakc. DLAD: (Fars.) Ka. - Gnl ho, sevilmi. DLAH: (Fars.) Er. - Gnl hkmdar, ah. www.ashkim.ru

DLKUFE: (Fars.) Ka. - Gnl iei. DN: (Tr.) Er. - Gc kuvveti yerinde ve salkl. DNAY: (Tr.) Er. - Kuvvetli ay. DNER: (Tr.) Er. - Kuvvetli kimse, gen, erkek, yiit. DNDAR: (f.a.i.) Er. - Allah'a inanm, balanm olan kimse. DRAHAN: (Fars.) Ka. - Parlak, parlayan. DRAYET: (Ar.). - Zeka, bilgi, kavray. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DREM: (Fars.) Er. 1. Aka, para. 2. Gm para. DREN: (Tr.) Er. - Kar koyan kuvvet, mukavemet. DRCAN: (Tr.) Er. - Gl, canl kimse. DR: (Fars.) Er. - Esirgeme, acma. DRSEHAN: (Tr.) - Dede Korkut hikayelerinde, ocuu olmad iin hor grlen sonra da Boa Han adnda yiit bir oula sahip olan kahramann ad. DZDAR: (Fars.) Er. - Kale muhafz. DOA: (Tr.) Er. - Tabiat karl olarak kurald uydurulmu kelime. DOAN: (Tr.) Er. - Kartalgillerden, altrlarak ku avnda kullanlan, yrtc bir ku. DOANALP: - (bkz. Doan). DOANAY: (Tr.) Er. - Ayn ilk gnleri. DOANBEY: (Tr.) Er. - Doan gibi atik ve cesur bey. Doan bey: Nibolu kalesini hallara kar koruyan Osmanl beyi Yldrm Bayezid dnemi. DOANBKE: - (bkz. Doan). DOANER: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli, yiit. DOANGN: (Tr.) Er. - Sabahn ilk klan. DOANHAN: - (bkz. Doanbey). DOANNUR: (Tr.) Ka. - Nurun domas. DOANTEN: (Tr.) Er. - afak vakti. DOAY: (Tr.) Er. - Ayn domas. DOU: (Tr.) Er. 1. Doma blgesi. 2. Gnein doduu yn, ark. DOUHAN: (Tr.) Er. - Dou lkesinin hkmdar, hakimi. DOUKAN: (Tr.) Er. - (bkz.. Douhan). DOLUNAY: (Tr.). - Tam yuvarlak halde grnen ay, bedir, bedr-i tam. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DORUK: (Tr.) Er. - Tepe, aa tepesindeki krpe filiz. DOYUM: (Tr.) Ka. - Ganimet alm. DND: (Tr.) Ka. 1. Henz evlenmemi kz. 2. rfte devaml erkek ocuu olan ailenin son doan ocuu kz olursa dnd adn koyarlard. DNE: (Tr.) Ka. - Kar ziyarette bulunma. - (bkz. Dnd). DUCHAN: (Fars.) Ka. - ki cihan, dnya ve ahirct. DUDU: (Fars.) Ka. 1. Hanm, kk karde. 2. Papaan, tuti. Bir papaan cinsi. 3. Abla, yal ermeni kadn. DUHA: (Ar.). 1. Kuluk vakti. 2. Kur'an- Kerim'de 93. surenin ismi. -Kz ve erkek ad olarak kullanlr. DUHTER: (Fars.) Ka. - Kerime, kz. DUMRUL: (Tr.) Er. - Dede Korkut hikayelerinde geen bir kahramann ad. DURAL: - (bkz. Dursunali). DURAK: (Tr.) Er. 1. Yolu tayan aralarn dzenli olarak durduklar yer. 2. Durma, dinlenme. 3. Cmle sonuna konulan nokta. DURAN: (Tr.) Er. - Hareketsiz halde bulunan, sabit. DURANAY: (Tr.) Ka. - Ayn en uzun sre gkyznde kald zaman. DURCAN: (Tr.) Er. - Canl kal, mrn uzun olsun.* DURDU: (Tr.) Ka. - (bkz. Dursaliha).* DURHAL: (Tr.) Er. - Hal zere kal, olduun gibi kal* DURKADIN: , Tr.) Ka. - (bkz. Dursaliha).* DURKAYA: (Tr.) Er. - ocuklar devaml len ailelerin yeni doan ocuklarna verdikleri isim.* DURMU: (Tr.) Er. - (bkz. Dursun).* DURNA: (Tr.) Er. - Bir cins ku. Turna. www.ashkim.ru

DURSALHA: (t.a.i.) Ka. - Erkek ocuu olmayan ailelerin en son doan kz ocuklarna verdikleri ad.* DURSUN: (Tr.) Er. - ocuklar devaml len ailelerin yeni doan ocuklarna verdikleri ad. * DURSUNAL: (t.a.i.) Er. - Kz ocuu olmayan ailelerin en son doan erkek ocuklarna verdikleri isim.* DURU: (Tr.) Ka. - Saf, berrak. DURUALP: (Tr.) Er. - z temiz yiit. DURUCAN: (Tr.) Er. - (bkz. Durualp). DURUGL: (Tr.) Ka. - Temiz, saf gl. DURUHAN:. - (bkz. Durualp). DURUKAN: - (bkz. Durualp). DURUL: (Tr.) Er. 1. Berrak, saf duruma gel. 2. Dibe ken ey, tortu. DURUSAN: (Tr.) Er. - Temiz olarak tannm kimse. DURUSOY: - (bkz. Durusan). DUYGU: (Tr.) Ka. 1. His. 2. Duyulan, iitilen, hissedilen ey. DUYSAL: (Tr.) Ka. - Duymakla, hissetmekle ilgili olan. DCANE: (Ar.) Er. - sahabe-i kiramdan nemli bir ahsiyetin ad. DDEN: (Tr.). 1. Yer altnda akan sularn kireli tabakalar eriterek meydana getirdikleri tabii kuyu. 2. Bataklk, girdap. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DLFN: (Ar.) Ka. - Arap astronomlar tarafndan Delphinus yldz kmesine verilen isim. DNDAR: (Fars.) Er. 1. Eski Fars hkmdar. 2. Arkay gzeten, koruyan asker. DRDANE: (Fars.) Ka. 1. nci tanesi. 2. Sevgili, kymetli. DREFAN: (Fars.) Ka. 1. nci serpen. 2. nci gibi sz syleyen az. DRYYE: (Ar.) Ka. 1. nci gibi parlayan, parlak. 2. Parltl yldz. DRNUR: (Fars.) Ka. - nci . DRRE: (Ar.) Ka. - nci tanesi. DRST: (Fars.) Er. 1. Doru, dzgn, salam. 2. Btn, tam. DRVE: (Fars.) Ka. - nci gibi. DZEY: (Tr.). - Seviye karl olarak uydurulmu olmayan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DZGN: (Tr.). 1. Girintisi, knts, prz olmayan. 2. Dzeltilmi, tesviye edilmi. 3. yi dzen verilmi. 4. ntizaml, nizaml. 5. Yolunda, raynda. 6. Kadnlarn yzlerine srdkleri beyaz veya krmz boya. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.
* Eski Trk adetlerinden olan bu tr temenni ifade eden isimler ve bu isimlerden bir eyler beklemek islam'da kadere rza anlayna ters olduu iin yersiz ve mesnedsiz eylerdir

E
EBAN: (Ar.) Er. - Eban b. Osman b. Affan: Hz. Osman'n nc olu olup valilik etmitir. Cemel vakasnda Hz, Aie'ye refakat etmitir. EBBEDULLAH: (Ar.) Er. - Allah ebedi eylesin, daim eylesin. EBECEN: (Tr.) Er. - Akll ocuk. EBED: (Ar.). - Sonu olmayan gelecek. - sim olarak kullanlmaz. EBER: (Ar.). - Hayrl, erefli, faziletli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EBHER: (Ar.) Er. - En parlak. EBRA: (Ar.) Er. 1. rkme, kama. 2. Birden bire lme. EBRAR: (Ar.) Er. 1. Hayr sahipleri. 2. yiler, dindarlar, z sz doru olanlar. e Ebrar: Alt hayr sahibi, Hz. Ebu Bekir, Hz. mer, Hz. Osman, Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Hseyin. EBRU: (Fars.) Ka. 1. Ka. 2. Bulut renginde, buluta benzer, bulut gibi dalgal, bulutlu. 3. Kat zerine kendine has usulle yaplan, mermer, damarlar gibi dalgal ekilli ssleme. Ciltilikte ve hsn- hat'ta kullanlr. EBU: (Ar.) Er. - Baba, ata. (bkz. Ebi, peder).

www.ashkim.ru

EBU AL SNA: (bn Sina). Ali Sina'nn babas anlamnda. nl Trk bilgini. EBUBEKR: (Ar.) Er. - Deve yavrusunun babas. - Hulefa-i Raidin'in ilkidir. Hz. Ebubekir'in lakab. Raslullah (s.a.s)'n nbvvetinden nce de sonra da en yakn arkada olmutur. EBU CEHL: (Ar.) Er. - (Ebu'l-Hakem Amr b. Hiam b. el-Muire) slam'n douunda mslmanlarn en byk dmanlarndan. Mekkeli mrik. Mslmanlara en byk ikeneler onun tarafndan yapld. Cehalet ve bilgisizliin babas anlamnda Ebu Cehil denildi. Hakknda ayetler indi. Bedir savanda slam mcahidi bn Mes'ud tarafndan ldrld. EBU DAVUD: (Ar.) Er. - Sleyman b. el-Eas es-Sicistani. Ktb-i Sitte'den birisi olan Snen-i Ebu Davud'un mellifi. Byk hadis bilgini. 500.000 hadis arasndan setii 4800 hadisten oluan Snen'i, ahlak, tarih ve fkhla ilgili meseleleri ierir. EBU EYYUB EL-ENSAR: (Ar.) Er. - Asl ad Halid b. Seyd'dir. Sahabedendir. Raslullah Medine'ye geldiinde ilk nce onun evinde misafir oldu. stanbul'a kadar gelip Bizansllarla savat. EBU HANFE: (Ar.). (Nu'man b. Sabit). Hanefi mezhebinin kurucusu. Metehid, alim. (Kfe 699-Badat 787). Kabil'den gelen byk babas Kufe'ye yerleti. slami ilimler sahasnda mkemmel bir eitim gren mam- Azam ictihad edebilecek seviyeye geldi. Devrinin en mehur bilginidir. Kfe kadl teklifini reddedince Halife Mansur onu hapse attrd. Hapishanede iken vefat etli. EBU HUREYRE: (Ar.) Er. - Suffe ashabndandr. Birok hadis rivayet etmitir. EBU UBEYDE B. EL-CERRAH: (Ar.) Er. - (571-639) (Amr b. Abdullah). slami ilk kabul eden sahabelerden biri. Cennetle mjdelenmitir. eitli cephelerde ordu komutanl yapt. Suriye'de vefat elti. EBU ZER: (Ar.) Er. - Altn sahibi, servet ve zenginlik sahibi. EBU ZER EL-GIFAR: (Ar.) Er. -Sahabedendir. EBYAR: (Ar.) Er. - Pek ak, pek beyaz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ECE: (Tr.) Ka. 1. Ba reis. 2. Kralie. 3. Ana. 4. Yal kadn. ECEGL: (Tr.) Ka. - (bkz. Ece). ECEHAN: (Tr.). - (bkz. Ece). ECEM: (Tr.) Er. - ok bilmi. ECER: (Tr.) Er. - Yeni, gzel, iyi. ECHER: (Ar.) Ka. 1. Son derece gzel kadn. 2. Gndz iyi grmeyen karmak gzl. ECR: (Ar.) Er. 1. Bir i ya da emek karl verilen ey. 2. Sevap. 3. Aziz sevgili. ECMEL: (Ar.). - En gzel, en yakkl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ECVED: (Ar.) Er. 1. En iyi olan. 2. Eli ak cmert. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak okunur. EDA: (Ar.) Ka. - 1. Naz, cilve. 2. Kurum, caka. 3. Alnan eyi geri deme. 4. Bir vazifeyi yerine getirmek. EDAGL: (Tr.) Ka. - (bkz. Eda). EDEBAL: (Tr.) Er. - (l: 1325). Osman Gazi'nin kaynpederi ve hocas. Osmanl imparatorluunun kuruluunda nemli bir rol oldu. EDG: (Tr.) Er. - yi. EDGALP: (Tr.) Er. - yi yiit. EDGER: (Tr.) Er. - (bkz. Edg). EDGKAN: (Tr.) Er. - (bkz. Edg). EDHEM: (Ar.) Er. Karayaz at. -Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. brahim Edhem: slam tarihinde mehur sofi EDB: (Ar.) Er. 1. Edepli, terbiyeli, zarif, nazik. 2. Edebiyatla uraan kimse. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. Edip Ahmet Ykneki: (XII. yy.) Trk air yazar. Tek ve nemli yapt Sleymaniye ktphaneside mevcut olan Atabetul Hakayk isimli eserdir. EDBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Edip). EDM: (Ar.) Er. - Fiil, amel. EDZ: (Tr.) Er. 1. Yksek, yksek yer. 2. Ulu, yce, deerli. EDRS: (Ar.) Er. - (bkz. dris). EDVYE: (Ar.) Ka. - Devalar, ilalar, areler. EFADL: (Ar.) Er. - Pek mmtaz olanlar, ok bilgililer. EFAHM: (Ar.) Er. - En ulu, pek byk ve saygya layk kimseler. EFAZIL: (Ar.) Er. - (bkz. Efadl).

www.ashkim.ru

EFDAL: (Ar.). 1. ok faziletli, yksek derecede. 2. Tercihe ayan, mreccah. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EFE: (Tr.) Er. 1. Aabey, byk karde. 2. Yiit, cesur. 3. Kabaday. EFEKAN: (Tr.) Er. - Efe soyundan gelen. EFGAN: (Fars.) Er. - Figan, alayp inleme, feryat. EFGEN: (Fars.) Er. 1. Dren, ykan, yere atan. 2. Alc, yakc, drc. - (bkz. Figen). EFHEM: (Ar.) Ka. 1. abuk anlayan. 2. Zihni ak olan. 3. Daha ulu, ok byk eref sahibi fehametli. - (bkz. Fehamet). EFDE: (Ar.) Ka. - Yrekler, kalpler, gnller. EFL: (Tr.) - Rzgar, dalgalanma. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EFKAR: (Ar.) Er. 1. Dnceler. 2. sknts, kayg. EFKEN: (Fars.) Er. - Dkn. EFLAK: (Ar.) Er. 1. Semalar, felekler, ykler, kreler, zamanlar. 2. Bahtlar, talihler, kaderler. EFLAK: (Ar.) Er. - Gkte oturan melek. - Eflaki emseddin Ahmet Dede: (1360). Osmanl sufi ve yazar. Mevlana'ya dair Menakb'l-Arifin adl eserin mellifi. EFLATUN: (Yun.) Er. 1. Ak mor. 2. Aristo'nun hocas, Sokrat'n talebesi, nl Yunan filozofu. EFRAHM: (br.) Er. - Hz. Yusuf un ikinci olu. Orta Filistin'de yerleen srail kabilesine adn verdii sylenir. Bu kabile Hz. Sleyman'n lmnden sonra asl srail topluluunun 12 kola ayrlmasnda etken oldu. EFRAS: (Ar.) Er. - Atlar, beygirler, ksraklar. EFRASYAP: (Fars.) Er. - Turan Trkleri byk kahraman kaannn Farsa ad. Alp er Tonga asl addr. Byk skender'den evvel yaamtr. Kagar'daki ilk mslman Trk slalesi Karahanllarn Afrasiyab neslinden geldii sylenmektedir. Alper Tonga Hsrev tarafandan ldrlmtr. EFRAZ: (Fars.) Ka. - Kaldran, ykselten. - Firar. Ykselten, mmtaz, byk, mehur, maruf. EFRDUN: (Fars.). - Cemid soyundan anlay ve zekasyla mehur bir ran hkmdar. EFRUG: (Fars.). 1. Parlt, k. 2. Nur. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EFRUZ: (Fars.) Ka. 1. ule, parlt. 2. Aydnlatan, parlatan. 3. Tututuran, yakan. Gsterili gzel. EFSANE: (Fars.) Ka. 1. Aslsz hikaye. 2. Masal, bo sz, sama sapan lakrd. - Dillere dm, mahur olmu hadise. EFSER: (Fars.). 1. Ta. 2. Subay. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr, (bkz. klil). EFSUN: (Fars.) Ka. 1. Efsun, by, sihir, gzbaclk, (bkz. Fsun). EFAN: (Fars.) Ka. - Eklendii kelimelere "saan, datan, serpen, silken" manas verir.. - Glefan: Gl saan. EFZA: (Fars.). - Artmak, oalmak. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EGE: (Tr.) Ka. 1. Bir ocuu koruyan, ilerine bakan ve her halinden sorumlu olan. 2. Yaa byk, ulu. 3. Sahip. EGEMEN: (Tr.) Er. - Hakim, hkm sren karl olarak kullanlan bu kelime, hem kk, hem de ek olarak yanltr. Trke'de ne "ee" kk, ne de "man-men" eklinde isim yapm eki vardr. EGENUR: (Tr.) Ka. - (bkz. Ege). EGESEL: (Tr.) Er. - (bkz. Ege). ELMEZ: (Tr.) Er. - Bakalarnn basksn ve stnln kabul etmeyen, ba emeyen. EN: (Tr.) Er. - srt, arka. EHAD: (Ar.). 1. Bir, tek. 2. lk say. 3. Allah'n isimlerinden, bir ve tek olan Allah. - sim olarak kullanlmaz. EHL: (Ar.) Er. 1. Sahip, malik. 2. Becerikli, yetenekli. 3. Kar-kocadan her biri. EHLMEN: (Ar.) Er. - inanl inanan kimse. EHLYET: (Ar.) Ka. 1. e yarar halde bulunu, bir ii hakedebilecek durumda bulunu, selahiyet, yetki. 2. Mahirlik, iktidar, liyakat, kabiliyet, kifayet, mensubiyet. 3.ktidar, kabiliyet ve liyakat vesikas. EHLULLAH: (Ar.) Er. 1. Allah'n adam, veli, evliya. 2. Allah'a tevecch etmi, kulluunu yanlz ona yneltmi. Kfr ehlinden, ve irkten kanan. EKABR: (Ar.) Er. - Rtbece, grg ve fazilete byk olanlar, devlet ricali. EKBER: (Ar.) Er. - Daha byk, ok byk, en byk, pek byk, azam. -Allah'n sfatlanndandr. Kur'an- Kerim'de 23 yerde geer. sim olarak kullanlmas iyi deildir. Hindistan'a hakim olan Trk hkmdar. EKE: (Tr.) Er. 1. Bilgili, deneyli, olgun. 2. Kurnaz, akgz. 3. Bilmi ocuk. 4. Dahi. EKEMEN: (Tr.) Er. - (bkz. Eke). EKER: (Tr.) Er. - Toprakla uraan. EKM: (Tr.) Ka. 1. Topraa rn ekme ii. 2. Yln onuncu ay. www.ashkim.ru

EKN: (Tr.) Ka. 1. Ekilmi tahln srm, tarlada bitmi tahl. 2. - Kltr. EKNER: (Tr.) Er. - (bkz. Ekin). EKMEL: (Ar.) Er. l. Daha, pek kamil, mkemmel ve kusursuz olan. 2. En uygun, en eksiksiz. 3. Ekmel-i Enbiya: Hz. Raslullah (s.a.s). 4. Dinin tamamlanmas. Maide suresi ayet, 3. EKMELEDDN: (Ar.) Er. 1. Dinin en olgunu, en olgunlatrd isim. 2. Dinin tamam. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. - (bkz. Ekmelettin). EKREM: (Ar.) Er. 1. Daha, en kerim. 2. ok eref sahibi, pek cmert, ok eli ak. Ekrem'l-Ekremin: Cenab- Hak. (Alak suresi: 3 ). EKVAN: (Ar.) Er. - Varlklar, alemler, dnyalar. - (bkz. Evren). ELA: (Ar.) Ka. - Sarya alan kestane rengi, gz rengi. ELANUR: (Ar.) Ka. - (bkz. Ela). ELBURZ: (Fars.). - 1. Kafkaslarda en yksek da. 2. Uzun boylu yakkl kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EL: (Tr.) Er. 1. Baka bir devlet nezdinde devletini temsil eden kii. 2. Sefir. 3. Allah'n gnderdii rasul ve nebiler. ELDEMR: (Tr.) Er. - Demir gibi gl el. ELFAZ: (Ar.) Er. - Szler, szckler. ELFDA: (Ar.) Ka. - Feda etme, gzden karma, verme. ELFYE: (Ar.) Ka. l- 1000 msralk manzume. 2. Manzum risaleler. ELGN: (Tr.) Er. - Garip, yurdundan ayrlm. ELHAN: (Ar.). - Nameler, ezgiler. -erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ELF: (Ar.) Ka. 1. slami alfabenin ilk harfi. Ebccd hesabnda deeri birdir. 2. Musikide "la" notasn ifade iin kullanlr. 3. lfet eden, dost, tandk. 4. Alm, alkn, alk. - ki kelimeli isimler yaplabilir (Elif Beyza, Elif Nur v.s.). ELFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Elif). ELMAS: (Yun.i.) Ka. 1. Bilinen kymetli ta. 2. Pek sevgili ve kymetli. 3. Billurlam saf ve effaf karbon. 4. Ucunda sivri bir elmas paras bulunan ve cam kesmekte kullanlan alet. ELVAN: (Ar.) - Levnler, renkler, ok renkli, polikrom. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ELVDA: (Ar.) - Allah'a smarladk. Allah'a emanet olun yollu ayrlk hitab, (bkz. el-Firak, el-Veda). - Erkek ve kadn ismi olarak kullanlr. ELYESA: (Ar.) Er. - Kur'an- Kerim'de ad geen bir peygamber. EMAN: (Ar.) Er. 1. Emniyet. 2. Himaye, masuniyet. Gvence. - Mslman her ferde eman verebilir. EMANET: (Ar.) Ka. 1. Emniyet edilen kimseye braklan ey, eya veya kimse. 2. Osmanl devletinde baz devlet dairelerine verilen isim. EMANETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n emaneti. EMANULLAH: (Ar.) Er. 1. Allah'n emaneti. Devletin tebas, halk, millet. EME: (Tr.) Er. 1. Hedef. 2. Yama. 3. Henz memeden kesilmemi buza. EMEK: (Tr.) Er. 1. Uzun, yorucu ve zenli alma. 2. Bir iin yaplmas iin harcanan beden ve kafa gc. EMEL: (Ar.) Ka. 1. mit. 2. iddetli arzu, hrs, tamah. 3. Uzun zamanda gerekleebilecek arzu. 4. nsan mrnn yetmeyecei hlyalar, kuruntular. EMN: (Ar.) Er. 1. Korkusuz kimse. 2. Emniyette olan. 3. nanan, gvenen. 4. nanlr, gvenilir. 5. pheye dmeyen, kati olarak bilen. 6. Emanet olarak idare edilen dairelerin ba. - 7. (Hz. Muhammed (s.a.s) ve Cebrail'in ad. EMNE: (Ar.) Ka. - 1. Arapa'daki Amine kelimesinin Trkeletirilmi eklidir. 2. Peygamberimizin annesi. EMR: (Ar.) Er. 1. Bir kavmin, bir ehrin ba. 2. Byk bir hanedana mensup kimse. 3. Peygamberimizin soyundan gelen. 4. Kumandan. 5. Abbasi devletinde bakomutan. 6. Osmanl devletinde beylerbeyi ve Tanzimat'tan sonra sivil paaln ilk derecesi. EMRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Emir). EMRHAN: (a.t.i.) Er. - (bkz. Emir). - "Emir" kelimesine "han" eki getirilerek iki isimden meydana gelmitir. EMR SULTAN: (Ar.) Er. I. Beyazd zamannda Buhara'dan Bursa'ya hicret eden mutasavvf. EMRAH: (Tr.) Er. - Anadolu saz airlerinden. EMRAN: (Ar.) Er. - Krkler, hayvan derileri. EMRE: (Tr.) Er. - Ak. Mbtela. Vurgun.

www.ashkim.ru

EMREDDN: (Ar.) Er. - Dinin emrettii. - Trk dil kurallar asndan "d/t" olarak kullanlr. EMR: (Ar.) Er. - Emirle ilgili. EMRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Emri). EMRULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n emri. EMSAL: (Ar.) Er. 1. Kssalar, hikayeler, destanlar. 2. Numuneler, rnekler. 3. E benzer. 4. Yat denk. 5. Katsay. ENAM: (Ar.) Er. 1. Btn mahlukat, yaratlm her ey. 2. Halk, insanlar. Seyyid'l-Enam: Halkn ulusu Raslullah (s.a.s). 3. Kur'an- Kerim'in 6. Suresinin ad. 4.Baz ayet ve dualar ieren dua kitab. ENBYA: (Ar.) Er. - Peygamberler. ENDER: (Ar.) Er. - ok az, ok seyrek, ok az bulunur, pek nadir. ENER: (Tr.) Er. - En yiit, en kahraman kii. ENERGN: (Tr.) Er. - En olgun, ok olgun. ENES: (Ar.) Er. 1. nsan. 2. Enes b. Malik: (Basra 709). Raslullah (s.a.s)'den ok hadis nakleden sahabelerdendir. Hicretten sonra annesi onu, 10 yandayken Raslullah (s.a.s)'n hizmetine vermitir. Raslullah (s.a.s)'n vefatna kadar yannda kalmtr. 97-107 yana kadar yaad rivayet edilmektedir. ENFA: (Ar.) - ok yararl, daha ok faydal, (bkz. Nafi). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ENFAL: (Ar.) Er. 1. Ganimet. 2. Kur'an- Kerim'in 8 suresinin ad. ENFES: (Ar.) Ka. - ok gzel, en gzel. ENGN: (Tr.) Er. 1. Ucu, buca grnmeyecek kadar ok geni. 2. Denizin kydan ok uzaklarda bulunan geni blm, ak deniz. 3. Deer ve fiyat dk olan. 4. Yksekte olmayan, alak yer. ENGNALP: (Tr.) Er. - Deerli yiit. ENG A Y: (Tr.) Er. - (bkz. Engin). ENGNER: (Tr.) Er. - yi, gzel, deerli insan. ENGNZ: (Tr.) Er. - z brakacak kadar deerli insan. ENGNSOY: (Tr.) Er. - Geni soydan gelen. ENGNSU: (Tr.) Er. - Ak deniz. ENGNTALAY: (Tr.) Er. - Byk deniz, okyanus. ENGR: (Tr.) Er. 1. ok gr. 2. Bereketli. ENHAR: (Ar.) - Irmaklar, aylar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Enhar. Kur'an- Kerim'de cennetlerin altlarndan akan rmaklar. ENS: (Ar.) Er. 1. Dost arkada. 2. Yar, sevgili. ENSE: (Ar.) Ka. - (bkz. Enis). ENSAR: (Ar.) Er. 1. Yardmclar, muavinler, mdafiler, koruyucular. 2. Medine'ye hicretle Mekkeli muhacirlere yardm eden, Medineli mslmanlara verilen ad. Kur'an- Kerim'de ok geen kelimelerden birisidir. ENSARULLAH: (Ar.) Er. - Allah yolunda Raslullah (s.a.s)'a yardm edenler. ENVAR: (Ar.) Er. - Ziyalar, aydnlklar, klar, parlaklklar. - (bkz. Ziya). ENVER: (Ar.) Er. - Daha nurlu, en nurlu, ok parlak. ERACAR: (Tr.) Er. - Becerikli erkek. ERAKALIN: (Tr.) Er. - Aln ak, drst erkek. ERAKINCI: (Tr.) Er. - Yiit aknc. ERAKSAN: (Tr.) Er. - Temiz adl yiit. ERALKAN: (Tr.) Er. - Al kanl yiit. ERALP: (Tr.) Er. - Yiit erkek. ERALTAY: (Tr.) Er. - (bkz. Eralp). ERANDA: (Tr.) Er. - (bkz. Eraltay). ERANIL: (Tr.) Er. Yiitliinle anl, tann. ERASLAN: (Tr.) Er. - Aslan gibi, gl kuvvetli erkek. ERAVEND: (Fars.) Er. 1. evk, arzu, istek. 2. an, eref. ERAY: (Tr.) Er. - Erken ay, ilk ay, ayn ilk gnlerinde doan. - (bkz. lkay). ERBAAT: (Tr.) Er. - (bkz. Eralp). ERBATUR: (Tr.) Er. - Cesur, yiit. ERBAY: (Tr.) Er. - Soylu, nl aileye mensup erkek. ERBELGN: (Tr.) Er. - Ak yrekli erkek. ERBEN: (Tr.) Er. - (bkz. Eralp). www.ashkim.ru

ERBERK: (Tr.) Er. - imek gibi yiit. ERBOA: (Tr.) Er. - Boa gibi gl erkek. ERBOY: (Tr.) Er. - Yiit soydan gelen. ERCAN: (Tr.) Er. - Canl, diri, shhatli erkek. ERCHAN: (t.f.i.) Er. - Cihann tand erkek. ERCVAN: (t.f.i.) Er. - Gen erkek. ERCMENT: (Fars.) Er. - Muhterem, erefli, itibarl, haysiyetli, sekin, saygn, deerli. ERCVAN: (f.a.i.) 1. Erguvan iei. 2. Kzl ey. 3. Krmz kadife. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ERELK: (Tr.) Er. - elik gibi gl erkek. ERETN: (Tr.) Er. - Sert, gl erkek. EREVK: (Tr.) Er. - evik, hzl erkek. ERN: (Fars.) - Merdiven, basamak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ERDA: (Ar.) Ka. - Beyaz karnca. ERDAL: (Tr.) Er. - Tek erkek, dal gibi uzun erkek. ERDEM: (Tr.) Er. 1. Fazilet. 2. Maharet, hner. 3. Liyakat. 4. Usta gemici. 5. nsann ruhsal yetkinlii. ERDEMALP: (Tr.) Er. Erdemli yiit. ERDEMAY: (Tr.) Ka. - (bkz. Erdem). ERDEMER: (Tr.) Er. Erdemli kimse. ERDEMR: (Tr.) Er. - Demir gibi gl erkek. ERDEML: (Tr.) Er. - Erdemli, faziletli. ERDENZ: (Tr.) Er. - (bkz. Deniz). ERDER: (Tr.) Er. - Cesur, kahraman, aslan yrekli. ERD: (Tr.) Er. 1. Amacna ulaan, erien. 2. Olgunlam erkek. 3. Ermi veli. ERDBKE: (Tr.) Ka. - Olgunlua erimi, deneyimli kadn. ERDM: (Tr.) Er. - (bkz. Erdem). ERDN: (Tr.) Er. - (bkz. Erdi). ERDN: (Tr.) Er. - Duru, gl kuvvetli erkek. ERDOAN: (Tr.) Er. - Yiit doan. ERDNMEZ: (Tr.) Er. - Sznden dnmeyen, doru szl. ERDURAN: (Tr.) Er. - (bkz. Erdnmez). ERDURMU: (Tr.) Er. - (bkz. Erduran). ERDURSUN: (Tr.) Er. - (bkz. Erdurmu). EREK: (Tr.) Er. - Gerekletirilmek iin tasarlanan ve erimek istenilen ey, ama, gaye, hedef. EREKEN: (Tr.) Er. - (bkz. Erek). EREL: (Tr.) Er. - Erkek eli, gl el. EREN: (Tr.) Er. 1. Yetien, ulaan, vasl olan. 2. yi yetimi kii. 3. Cesur, yiit adam. 4. Ermi. 5. Koca, zevc. 6. Kii, ahs. ERENALP: (Tr.) Er. - (bkz. Eren). ERENAY: (Tr.) Er. - (bkz Eren). ERENCAN: (Tr.) Er. - (bkz. Eren). ERENDZ: (Tr.) Er. - Gezegenlerin en by ve gnee yaknlk bakmndan beincisi Jpiter. ERENG: (Tr.) Er. - (bkz. Eren). ERENGL: (Tr.) Ka. - (bkz. Eren). - Eren ve gl isimlerinden birleik. ERENZ: (Tr.) Er. - (bkz. Eren). ERENSOY: (Tr.) Er. - (bkz. Eren). ERENSU: (Tr.) Er. - (bkz. Eren). ERENTRK: (Tr.) Er. - Eren-trk. ERER: (Tr.) Er. - Ular, kavuur. ERETNA: (Tr.) Er. - XIV. yy. Orta Anadolu'da Sivas ve Kayseri'de beylik kuran bir zat. Aslen Uygur Trkleri'nden olup Kk Asya'da Anadolu Seluklularna ait yerleri idarelerine alm olan lhanllarn emirlerinden biri. Adil ynelimi sayesinde halkn vgsn alm ve kendisine "kse peygamber" lakab verilmitir. EREZ: (Ar.) Er. - Acbadem aac. ERGALP: (t.a.i.) Er. - stn, yenen kimse. ERGAZ: (t.a.i.) Er. - (bkz. Ergalip). ERGE: (Tr.) Ka. - mark, nazl.

www.ashkim.ru

ERGEN: (Tr.) Er. - Gen erkek. ERGENER: (Tr.) Er. - (bkz. Ergen). ERG: (Tr.) Er. - yi, gzel bir eye erime. ERGN: (Tr.) Er. 1. Olmu, yetimi, kemale ermi. 2. Haklarn kendi kullanmak iin yasann gsterdii yaa gelmi olan kimse ( bkz. Reid). ERGNAY: (Tr.) Er. - (bkz. Ergin). ERGNCAN: (Tr.) Er. - Olgun ruhlu kimse. ERG NER: (Tr.) Er. - Olgun erkek. ERGNSOY: (Tr.) Er. - Olgun kiilerin soyundan gelen. ERGNTU: (Tr.) Er. - (bkz. Ergin). ERGNALP: (Tr.) Er. - (bkz. Ergin). ERGK: (Tr.) Er. - (bkz. Ergin). ERGKMEN: (Tr.) Er. - Mavi gzl, sann kimse. ERGNL: (Tr.) Er. - Gnl eri, iyi insan. ERGUN: (Fars.) Er. - Sert bal, oynak ve hzl giden at. Ergun Celaleddin elebi: Trk suf. Mevlanann soyundandr. Ktahya mevlevi hanesine de eyhlik yapmtr. ERGUNALP: (f.t.i.) Er. - Hzl, evik, yiit. ERGUNER: (f.t.i.) Er. - Hzl, evik erkek. ERGUVAN: (Fars.) Er. - Krmzmtrak bir iek. ERG: (Tr.) Er. - Erkek gc. ERGDEN: (Tr.) Er. 1. Yiitlik eden erkek. 2. Sevk ve idare kabiliyeti olan, lider. ERGDER: (Tr.) Er. - (bkz. Ergden). ERGL: (Tr.) - Nadide gl, tek gl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ERGLE: (Tr.) Er. - Gleryzl erkek. ERGMEN: (Tr.) Er. - Amacna, isteine kavuan. ERGN: (Tr.) Er. 1. Yumuak uysal kimse. 2. Sulu kar, sulu saf kar. ERGNAY: (Tr.) Er. - (bkz. Ergn). ERGNER: (Tr.) Er. - Yumuak huylu, uysal erkek. ERGVEN: (Tr.) Er. - Kendine gvenen. ERGVEN: (Tr.) Er. - Gven duyulan kimse. ERHAN: (Tr.) Er. - yi, adaletli hkmdar. ERB: (Ar.) Er. - Akll, zeki kimse. ERBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Erib). ERKE: (Ar.) Ka. - Taht. ERKER: (Tr.) Er. - Becerikli, yrekli adam. ERM: (Tr.) Er. 1. Bir eyin erebilecei uzaklk. 2. Vakf olmak, yetmek. ERMEL: (Tr.) Er. - (bkz. Erim). ERMAH: (Tr.) Er. - (bkz. Erim). ERN: (Tr.) Er. - Rahat, huzur. ERNER: (Tr.) Er. - Huzur veren kimse. ERPEK: (Tr.) Er. - Yumuak, uysal erkek. ERS: (Fars.) Er. - Zeki, uyank, azl. ERKAL: (Tr.) Er. - Erkek kal, adam olarak kal. ERKAN: (Ar.) Er. 1. Bir topluluun ileri gelenleri, bykler, stler. 2. General ya da amiral aamasndaki askerler. 3. Yol, yntem, adet, usl. 4. Temel esaslar. Rknler, direkler. ERKAM: (Ar.) Er. - Rakamlar, saylar, yazlar. Erkam b. Erkam: lk mslman olan sahabilerden birinin ad. Peygamberimiz ve mslmanlar Mekke dneminde bir mddet almalarn gizlice Erkam'n evinden yrttkleri iin, evi slm tarihinde mehur olmu ve gnmze Daru'l-Erkam olarak ulamtr. ERKE: (Tr.) 1. baarma gc. 2. Nazl serbest bytlm ocuk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ERKEL: (Tr.) Er. - Gl, kudretli el. ERKILI: (Tr.) Er. - Kl gibi keskin gl yiit. ERKINAY: (Tr.) Er. - alan erkek. ERKN: (Tr.) Er. - Serbest, hr. ERKNER: (Tr.) Er. - Bamsz, zgr insan.

www.ashkim.ru

ERKMAN: (Tr.) Er. - Gl, etkili, sz geen kimse. ERKO: (Tr.) Er. - Gl, iriyan erkek. ERKOAK: (Tr.) Er. - bkz. Koak. ERKSAN: (Tr.) Er. - Gl, etkili san, tannm ad. ERKSOY: (Tr.) Er. - Gl soydan gelen. ERKSUN: (Tr.) Er. - Gcn, kudretini gster. ERKUL: (Tr.) Er. - Erkek kul, gl kuvvetli adam, kul. ERKUT: (Tr.) Er. 1. Gl, dayankl erkek. 2. Mbarek insan, kutlu insan. ERKUTAY: (Tr.) Er. - Uurlu ayda doan erkek. ERMA: (Ar.) Ka. - ok gzel ve cilveli olan. ERMAN: (Fars.) Er. 1. Arzu, istek. 2. Yerinme, piman olma. ERMN: (Fars.) Er. - Keykubat'm drdnc olu. ERM: (Tr.) Er. 1. Allah'a ynelmi ve bu yolda merhale katetmi kimse. 2. Veli, aziz. ERMYE: (Ar.) Er. - Dolu yadran kasrga. ERNOYAN: (Tr.) Er. - Yiit bakomutan. EROUZ: (Tr.) Er. - Yiit kimse. EROKAY: (Tr.) Er. - Sekin, beenilen erkek. EROL: (Tr.) Er. - Erkek ol. - "Er" ve "ol" kelimelerinden birleik isim. ERONAT: (Tr.) Er. - Drst, gvenilir, iyi erkek. EROZAN: (Tr.) Er. - Erkek ozan, air. ERZ: (Tr.) Er. - z erkek, yiit olan. ERSAL: (Tr.) Er. - Yiitliinle tann. ERSALMI: (Tr.) Er. - (bkz. Ersal). ERSAN: (Tr.) Er. l. Adyla, sanyla nlenmi erkek. 2. Gzel, gl san brakmak. ERSAVA: (Tr.) Er. - (bkz. Ersal). ERSAYIN: (Tr.) Er. - Sayg deer kimse. ERSE: (Tr.) Er. - Sekin ol. ERSEN: (Fars.) Er. - Meclis, kurultay, kongre. ERSERM: (Tr.) Er. - (bkz. Serim). ERSEVEN: (Tr.) Er. - Seven erkek. ERSEVER: (Tr.) Er. - (bkz. Erseven). ERSEVM: (Tr.) Ka. - Sevimli, sempatik erkek. ERSEZEN: (Tr.) Er. - (bkz. Ersezer). ERSEZER: (Tr.) Er. - Kavray gl erkek. ERSZ: (Tr.) Er. - Yiit szl. ERSU: (Tr.) Er. - (bkz. Ersz). ERSUNAL: (Tr.) Er. - (bkz. Ersu). ERAD: (t.f.i.) Er. - Sevinli, mutlu erkek. ERAHAN: (Tr.) Er. - ahin gibi gl yiit. ERAHN: (Tr.) Er. - Erkek ahin, ku. ERAN: (Tr.) Er. - Yiitliiyle tannm, nlenmi erkek. ERED: (Ar.) Er. - Er reid, ergin olan, doru yola daha yakn, hareket hatt daha iyi olan. (bkz. Reid). ERSEN: (Tr.) Er. - Mutlu, neeli erkek. ERTAN: (Ar.) Er. - Dericilerin,, yaprayla sahtiyan (deri) boyadklar bir nevi aa. ERTA: (Tr.) Er. - Ta gibi erkek. -Er ve ta kelimelerinden birleik isim. ERTAYLAR: (Tr.) Er. - Uzun boylu, yakkl erkek. ERTE: (Tr.) Er. 1. Gelecek afak, afak skme zaman. 2. Yarn. 3. Herhangi bir ite ilk baar. ERTEK: (Tr.) Er. - Tek, esiz yiit. ERTEKN: (Tr.) Er. - Soylu erkek. - Er ve tekin kelimelerinden birleik isim. ERTEN: (Tr.) Er. 1. Sabah gnein doduu zaman. 2. Gn. ERTNG: (Tr.) Er. - Olaanst grlmemi. ERTOK: (Tr.) Er. - Gz, gnl tok yiit. ERTRE: (Tr.) Er. - Treleri olan yiit. ERTU: (Tr.) Er. - Sorgu tutan erkek. www.ashkim.ru

ERTURUL: (Tr.) Er. - Drst, doru, yiit. - Erturul Gazi: Osmanl hanedannn kurucusu. Osman Bey'in babas. ERTUNA: (Tr.) Er. - (bkz.Tuna). ERTUN: (Tr.) Er. l. Tun renkli erkek. -2. Tun madeni gibi gl kuvvetli erkek. - Er ve tun kelimelerinden birleik isim. ERTUNGA: (Tr.) Er. 1. Yiit hakan. 2. Uygur yaztlarnda geen Trk ad. ERTZE: (Tr.) Er. - (bkz. Tze). ERSTN: (Tr.) Er. - stn erkek. ERVA: (Ar.) Er. 1. ok gzel gen. 2. Son derece cesur ve yiit adam. ERVN: (Fars.) Ka. 1. Tecrbe, snama, deneme. 2. eref ve itibar. ERYALIN: (Tr.) Er. - Sert, gl, boyun emez yiit. ERYAMAN: (Tr.) Er. - Gl, becerikli. ERYAVUZ: (Tr.) Er. - Yrekli, korkusuz. ERYET: (Tr.) Er. - Erken gel. ERYILDIZ: (Tr.) Er. - Yldz gibi parlak yiit. ERYILMAZ: (Tr.) Er. - (bkz. Ylmaz). ERZADE: (t.f.i.) Er. - Yiit olu. ERZAN: (Fars.) Er. 1. Ucuz, bol. 2. Uygun, mnasip, layk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ESAD: (Ar.) Er. 1. Olduka mutlu, daha saadetli. 2. ok hayrl. Trk dil kurallarna gre "d/t" olarak kullanlr. Esad b. Zrare: Sahabedendir. Knyesi Ebu Umame'dir. Akabe bey'atmdan nce mslman oldu. 1.2. ve 3. Akabe bey'atlarnda hazr bulundu. Medine'ye slam ilk tebli eden sahabidir. Hicretin II. ylnda evval aynda (Bedir ncesi) vefat elti. ESED: (Ar.) Er. - Arslan. Gazanfer. Haydar. Cesur ve kahraman kii anlamnda kullanlmtr. ESED'D-DN: (Ar.) Er. - Dinin arslara. - eref lakabdr. ESEDULLAH: (Ar.) Er. - (Allah'n arslan) Hz. Ali, Hayber'in fethinde gsterdii kahramanlktan dolay Raslullah (s.a.s), Hz. Ali'ye bu ismi vermitir. Astronomi'de: Gnein rumi, temmuzun 9'unda ve Efrenci temmuzun 23'nde iine girdii ve semann kuzey yarmkresi eteinde bulunan birok parlak yldzdan mteekkil 5. bur. ESEN: (Tr.) Er. - Sa, salim, salkl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ESENBOA: (Tr.) Er. - (bkz. Esen). ESENDA: (Tr.) Er. - Da gibi gven verici ve salam yapt. ESENER: (Tr.) Er. - Salkl, rahat kimse. ESENGL: (Tr.) Ka. - Canl, dipdiri, renkleriyle yeni aan gzel gl. ESENTRK: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli, salkl Trk. ESER: (Ar.) Er. 1. Nian, alamet, iz. 2. Etki, tesir. 3. Yok olmu bir nesneden kalma para. 4. Bir kiinin ortaya koyduu mahsul, telif. 5. Hadis, hadis ilmi. 6. mal, icat. 7. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ESN: (Tr.) Ka. -1. Rzgar, sabah rzgar. 2. lham, arm. ESLEK: (Tr.) Er. 1. alkan, gayretli. 2. Yumuak bal, uysal. 3. Atik, evik. ELEM: (Ar.) Er. 1. En selamatli, en emin, en doru yol. 2. Kendisini btnyle Allah'n dinine adam, Silm'e girmi m'min. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. ESMA: (Ar.) Ka. 1. Adlar. 2. Kulaklar, iitme. - Esma'l-Hsna: Allah'n gzel isimleri. - Hz. Esma: Hz. Ebu Bekir'in kz, Hz. Aie'nin ablasdr. ESMAHAN: - (bkz. Esma). ESMAN: (Ar.) Ka. - Bedeller, kymetler, deerler. ESME: (Tr.) Ka. - Esmek fiili. ESMER: (Ar.) Ka. - (bkz. Esved). ESMERAY: (a.t.i.) Ka. - Siyah ay, buday renkli, karayaz. ESRA: (Ar.) Ka. - Daha hzl, daha abuk, en abuk. ESVED: (Ar.) Ka. - Siyah, kara. E'AR: (Ar.) Er. - Ebu Musa Abdullah b. Kays el-E'ari (l. 935). nl kelam alimi, E'ari mezhebinin, kurucusudur. 40 yana kadar Mutezile gr benimsemi, daha sonra Basra camiinden de herkese ilan ederek Mutezile'yi braktn aklamtr. EAY: (Tr.) Er. - Ay kadar gzel. ECA: (Ar.) Er. - En cesur, en yiit kii.

www.ashkim.ru

EFAK: (Ar.) Er. - Daha efkatli, ok merhametli. ER: (Ar.) Er. - ok sevinli. ERAF: (Ar.) Er. 1. erefli, saygn kimseler. 2. Bir yerin zenginleri, sz geenler. EREF: (Ar.) Er. - Daha erefli, ok onurlu, ok aziz, pek muhterem. Erefi: Akkoyunlular devrinde kullanlan bir eit gm para. Yavuz Sultan Selim'in Msr fethettikten sonra burada bastrd para. Erefolu Rumi: Kadiri tarikatnn bir kolu olan Erefyye adl ekoln kurucusu. ETEM: (Ar.) Er. - Daha tam daha noksansz, mkemmel. - (bkz. Ekmel). ETHEM: (Ar.) Er. - (bkz. Edhem). EVCAN: (Tr.) Er. - Evdeki insan evcimen. EVCMEN: (Tr.) Er. - Evine, ailesine bal. Ev ilerinde becerikli. EVDEGL: (Tr.) Ka. - Gzel kz. EVFA: (Ar.) Er. Daha vefal, cana yakn, sznde duran. EVN: (Tr.) Ka. - Tohum, tane, z cevher. EVRGEN: (Tr.) Er. - ini bilen, tedbirli kimse. EVLA: (Ar.) Ka. - Daha uygun, daha layk, daha iyi stn. Hayrl amel. EVLYA: (Ar.) 1. Veliler. 2. Allah'n dostlar. 3. man edip salih amel ileyenler. 4. Allah yolunda mallan ve canlaryla cihad edenler. 5. Allah'n emaneti olan dinini ve hkmlerini yeryznde tevelli ederek korumaya alanlar. EVNUR: (Tr.) Ka. - (bkz. Evdegl) EVRA: (Fars.) Ka. - Hisar. EVREN: (Tr.) Er. 1. Byk ylan, ejderha. 2. Felek, zaman. 3. Kainat, dnya. 4. Yaanlan vasat. EVRENSEL: (Tr.) Er. - "Alemml" karl olarak. - Franszca "Universal'e benzetilerek kullanlr. EVSAN: (Ar.) - Pullar, harlar (bkz. Esnam). - sim olarak kullanlmaz. EVVAH: (Ar.) Er. 1. ok ah eden. 2. ok dua eden. 3. Merhametli. 4. man salam. 5. Din bilgisi ok geni olan kimse. 6. Kur'an- Kerimde bu isimle Hz.brahim vasflandrlmtr. EVVEL: (Ar.) 1. lk balang, ilkin. 2. Allah'n 99 isiminden biri. EYGL: (Tr.) - yi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EYLL: (Ar.) Ka. - Sonbahar'n ilk ay. EYMEN: (Ar.) Er. 1. Daha uurlu, ok talihli, hayrl, kutlu. 2. Sa taraftaki. Eymen b. Hureym:. Sahabedendir. Mekke'nin aln srasnda mslman oldu. Babas ve amcas Bedir ehitlerindendir. Hadis rivayctiylc n kazand. EYB: (Ar.) Er. 1. Sabrl. 2. Dnen, piman olan, gnahlarna tevbe eden demektir. Kur'an'da ad geen peygamberlerden. Gzel sabr sahibi. Allah'n imtihanna gzellikle sabredip mkafat ve ihsana ulamtr. -Trk dil kural asndan "b/p" olarak okunur. EZAMET: (Ar.) Ka. - (bkz. Azamet). 1. Byklk, ululuk. 2. alm, kvrm. EZELHAN: (a.t.i.) Er. - (bkz. Ezel). EZFER: (Ar.) Ka. - Gzel kokulu. EZG: (Tr.) Ka. 1. Belli bir kurala gre yaratlan ve kulakta haz uyandran ename. 2. Makamla sylenen manzum sz. 3. Beste (bkz. Beste). EZG: (Tr.) - Makam, hava. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EZHAN: (Ar.) - nsanda akl, fikir, zeka, hafza anlay, kavray, kudretleri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EZHERAN: (Ar.) - Ay ve gne. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EZNEV: (Fars.) - Yeni batan, yeniden. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EZRA: (Ar.) Ka. 1. Pek fasih, sz dzgn adam. 2. Beyaz kulakl siyah at. EZRAK: (Ar.) - Mavi gzl. Gk rengi saf ve temiz su. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

F
FADALE: (Ar.) Er. 1. Faziletli. 2. Rasulullah'a tabi olmu sahabedendir. Medineli ilk mslmanlardandr. Birok hadis rivayeti mevcuttur. FADIL: (Ar.) Er. - (bkz. Fzl). FADLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Fazl). FADME: (Tr.) Ka. - (bkz. Fatma). FADL: 1. yilik. 2. Fazilet. 3. Erdemlilik. Fadl b. Abbas b. Abdlmuttalib: Rasulullah'n amcas Abbas (r.a.)'n oludur. FAHAMET: (Ar.) Ka. 1. Fahimlik, ululuk. 2. tibar, kymet, deer. FAHHAR: (Ar.) Er. 1. ok vnen, kendini ok metheden. 2. anak, mlek, toprak testi. 3. Saks. FAHM: (Ar.) Er. 1. Akll, anlayl, kavrayl.2. Ulu, byk, sayan. FAHME: (Ar.) Ka. - (bkz. Fahim). FAHR: (Ar.) Er. 1. vnlecek, iftihar edilecek. 2. erefli, kymetli. 3. Parlak, gzel, mkemmel. FAHRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Fahir). FAHREDDN: (Ar.) Er. - Dinin vd, diniyle vnen. Dinin sekini. Fahreddin Razi: (Rey 1149-Horat 1209). Mfessir, kelamc. Dilbilimci. Fiziki. Tp. FAHR: (Ar.) Er. - Bir karlk beklemeden yalnzca eref ve iftihar vesilesi olarak kabul edilen i. (, sfat, unvan). Fahri aza, fahri ye; maasz, cretsiz veya messese iin gurur kayna olan kii. FAHRYYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Fahri). slami edebiyatla, airlerin kendi vasflarndan, faziletlerinden ve airlik kuvvetlerinden bahsettikleri iirler. Daha ok kasidelerin bir blm bu ekildedir. FAHRUNNSA: (Ar.) Ka. - (bkz. Fahir). - ok vnen, anl, erefli, onurlu kadn. FAK: (Ar.) Er. 1. stn, sekin, yksek, ileri. 2. Mmtaz, manevi olarak stn olan. FAKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Faik). FAZ: (Ar.) Er. - Fevz bulan, muradna ulaan, baar kazanan. Kur'an'da mslmanlar vasfetme sadedinde birok yerde gemektedir. FAZA: (Ar.) Ka. - (bkz. Faiz). FAKI: (Tr.) Er. - Fakih'ten bozma kelime. Anadolu'da okuryazar ve bilgili imam, hoca gibi kimselere eskiden verilen unvan. FAKH: (Ar.) Er. l. Bir ey bilen yahut anlayan kimse. 2. Fkh ilminde stad. slam hukuk bilgini. FALH: (Ar.) Er. 1. Felaha eren, baar kazanan, muradna eren. 2. Topra sren, eken. FARAB: (t.h.i.) Er. - 870-950 yllan arasnda yaam ve Aristo felsefesinin slam aleminde yaylmasna yol am Trk filozofudur. Kendisine muallim-i sani (Aristo'dan sonra 2. stad) unvan verilmitir. Eserlerinin bn-i Sina zerinde byk tesiri vardr. Kanun dediimiz algnn mucididir. Asl ad "Ebu Nasr Muhammed'tir. FARS: (Ar.) Er. 1. Atl (svari). 2. Binici, ata binmekte maharetli. 3. Ferasetli, anlayl. 4. ran'n gneyindeki iraz vilayeti. FARSE: (Ar.) Ka. - (bkz. Faris). FARUK: (Ar.) Er. 1. Hakly-haksz ayrmakta gl olan. 2. Doruyu yanltan ayran. 3. Keskin. - Hz. mer'in lakab; hakly hakszdan ayrederek adaleti tam yerine getirmekte n kazand iin "Faruk" kelimesiyle adlandrlmtr. FARK: (Ar.) Er. - Hz. mer'in nesline yahut adaletine mensup. FARYAB: (Fars.) Er. 1. Dere ve rmak suyu ile sulanan yer. 2. Eski Horasan'da Delh'e yakn bir ehir. FATH: (Ar.) Er. 1. Fetheden, aan. 2. Bir lkeyi, ehri veya kaleyi zapteden kimse. 3. Hkm veren anlamnda, Cenab- Hakk'n sfatlarndan biridir. A'raf suresi 89. ayet. - stanbul'u fetheden yedinci Osmanl padiah Sultan Mehmet Han'a bu fethinden tr verilen unvan. FATN: (Ar.) Er. 1. Zeki, anlayl. 2. Zihni ak, kavrayl. Uyank. FATNE: (Ar.) Ka. - ((bkz. Fatin). FATIMA: (Ar) Ka. 1. Stten kesilmi. 2. Kendisi ve zrriyeti cehennemden uzak klnm.- Hz. Peygamber'in Hz. Hatice'den dnyaya gelen en kk kznn addr. Hicretten 18 yl nce 605'te Mekke'de dnyaya gelmitir. 632 ylnda Medine'de vefat etmitir. 18 yanda iken Hz. Ali ile evlenmi, Hz. Hasan, Hz. Hseyin, Hz. mm glsm ve Hz. Zeyneb adnda drt ocuu vardr. Raslullah (s.a.s)'tan sonra 6 ay yaamtr. Lakab Zehra'dr. FATMAGL: (Ar.) Ka. - (bkz. Fatma). FATMANUR: (Ar.) Ka. - (bkz. Fatma). FAYH: (Ar.) Er. - Kendiliinden dalan gzel koku.

www.ashkim.ru

FAYHA: (Ar.) Ka. 1. iek veya meyve kokusu. 2. Gzel kokulu nesne. FAYSAL: (Ar.) Er. 1. Keskin hkm, karar. 2. Halletme, neticelendirme. 3. Keskin kl. 4. Hakim. FAZIL: (Ar.) Er. 1. Faziletli, fazilet sahibi. 2. Erdemli, faik, stn. - (bkz. Faik, Fadl). FAZILA: (Ar.) Ka. - (bkz. Fazl). FAZLET: (Ar.) Ka. 1. nsanda iyilik etmeye ve fenalktan ekinmeye olan devaml ve deimez istidat, gzel vasf. 2. Kiiyi, ahlakl ve iyi hareket etmeye ynelten manevi kuvvet. 3. nsann yaratlndaki iyilik, iyi huy, erdem. 4. yi anlak, iffet. - (bkz. Erdem). FAZLI: (Ar.) Er. 1. Deer, stnlk, iyilik, fazilet, ltuf. 2. Fazla, ziyade, artk, baki. 3. ki saynn birbirinden olan farklar. 4. lim ve irfan sahibi. 5. li, cenablk, ihsan, cmert. 6. Olgunluk. FAZLULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n fazl, erdemi, ltf. FECR: (Ar.) Er. - Sabaha kar gne domadan nce ufkun gndousu tarafndan grlen aydnl, tanyerinin aarmas. FECRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Fecri). FEDA: (Ar.) Er. l. Cann esirgemeyen, mhim bir maksat urunda cann vermeye hazr bulunan. 2. Allah yoluna bakoymu. FEDAKR: (Fars) Er. - Birleik isim. Kendini veya ahsi menfaatlerini esirgemeyen. FEDAYCAN: (a.f.i.) Er. - Cann vermeye hazr, cann verme. FEHAMET: (Ar.) Ka. - (bkz. Fahamet). FEHM: (Ar.) Er. - Zeki, anlayl, pek ok anlayan. FEHM: (Ar.) Er. - Fehme mensup, fehim ile ilgili (bkz. Fehim). FEHMYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Fehmi). FELAH: (Ar.) Er. - Kurtulu, selamet, mutluluk, bahtiyarlk. FELAK: (Ar.). 1. Gn aarmas. 2. Kur'an- Kerim'in 113. suresinin ad. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FELN: (Ar.) - Mantar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FENER: (Yun.) Er. - inde k kayna bulunan effaf mahfaza. FERA: (Fars.) Er. - Serin rzgar. FERAH: (Ar.) Ka. 1. Gnl akl. 2. Sevin, scvinme. FERAHENGZ: (f.b.i.) Ka. - nl bir eit lale. FERAHET: (Fars.) - an ve eref. -Erkek ve kadn ad. FERAHFEZA: (a.f.i.) Ka. 1. Ferah artran. 2. Trk mziinin mrekkeb makamlarndan. 3. Mehur bir lale tr. FERAHNA: (Fars.) Ka. 1. Bolluk, genilik. 2. Geni yer. FERAHNAK: (a.f.b.s.) Ka. - Sevinli. - Trk mziinin mrekkeb makamlarndan. FERAHNAZ: (Fars.) Ka. - Nazl kz. FERAHAN: (a.f.b.s.) Ka. 1. Sevin veren. 2. Ferah saan. FERAMU: (Fars.) Er. - Unutma, hatrdan kma, nisyan. FERASET: (Ar.) Ka. - Anlayllk, abuk sezi. FERAY: (Fars.) Ka. - Aydnlk, parlak ay, canllk, ss, zinet. FERDA: (Fars.) Ka. 1. Yarn. 2. Gelecek zaman, ati. 3. Ahiret, br dnya. FERDANE: (Ar.) Ka. - Tekli, yalnz. FERD: (Ar.) Er. - Fertle ilgili, ferde has, tek bana yaplan. FERDYYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Ferdi). FEREC: (Ar.) Er. 1. Gam, tasa ve skntdan kurtulma. 2. Zafer. FERHAD: (f.h.i.) Er. - Anadolu Anonimi'nde Ferhad ve irin adyla mehur olan eski bir hikayenin erkek kahraman olup irin'in akdr. - (bkz. Ferhat). FERHAL: (Fars.) Ka. Kvrck ve dolak olmayan uzun sa. FERHAN: (Ar.) Er. 1. Sevinli, mesut. 2. en, memnun. FERHAT: (Ar.) Er. - Sevin, nee. (bkz. Ferhad). FERHUNDE: (Fars.) Ka. - Mbarek, mesut, meymenetli, kutlu, uurlu. FERD: (Ar.) Er. - Tek, esiz, ei olmayan, kyas kabul etmez, lsz, stn. - Trk dil kurallarna gre "d/t" olarak kullanlr. FERDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Ferid). -Kendi reyiyle hareket eden, kibirli, gururlu kimse. FERDUN: (Fars.) Er. 1. Sekizinci gk. 2. Pidadilerin 6. padiah olup Cemid slalesinden demirci Gave'nin yardmyla Dahhak- Mari'yi ldrmtr. Lakab Ferruh'tur. FERDDDN: (Ar.) Er. - Dinin feridi, tek, esiz, kyas kabul etmez kimse.

www.ashkim.ru

FERT: (Fars.) Er. 1. Avc ku. 2. Donmu, katlam ey. FERMA: (Fars.). 1. Emreden, buyuran. 2. Amir. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FERMAN: (Fars.) Er. 1. Emir, buyruk. 2. Padiah tarafndan verilen yazl emir, berat, buyrultu. FERMEND: (Fars.) Er. - Mevki ve eref sahibi. FERRUH: (Fars.) Er. 1. Uurlu, kutlu. 2. Mbarek. 3. Aydnlk insan. - (bkz. Mbarek). FERRUH: (Fars.) Er. 1. Ferruha ait. 2. Uurluluk, meymenet. 3. ranl nl air. FERZAN: (Fars.) Ka. - lim ve hikmet. FERZANE: (Fars.) 1. Alim, bilgin, sekin. 2. Benzerlerinden, akranlarndan ileride. 3. Hakim, feylesof. 4. Tasavvufta, ncfsani balantlardan syrlm olan dervi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FESAHAT: (Ar.) - Aklk, duruluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FETANET: (Ar.) Ka. - Zihin akl, zihnin yaratltan bir eyi abuk ve iyi kavramas. Peygamberlere mahsus be sfattan biridir. FETH: (Ar.) Er. - Fethe mensup. Fetih hakknda yazlan kaside. FETHYYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Fethi). FETHULLAH: (Ar.) Er. - Dinin almas. Yaamaya balamak. Allah'n nusreti. FETH: (Ar.) Er. 1. Ama, a, alma. 2. Bir lkeyi, ehri veya kaleyi ele geirme. 3. Zafer. 4. Kur'an- Kerim'in 48. suresi. 5. Kapall giderme, ihtilaf halletme. FETTAH: (Ar.) Er. 1. Aan, ac, zafer kazanm, stn gelmi. 2. Kullarnn kapal ilerini aan, Cenab- Hakk'n isimlerinden. FEVZ: (Ar.) Er. 1. Kurtulula ilgili. 2. Zafere ait. 3. Galip gelen, stn olan. FEVZYE: (Ar.) Ka. 1. (bkz. Fevzi). 2. Tarihte, yenieri ocann kaldrlmas zerine 2. Sultan Mahmud tarafndan eski adalar mevkiine verilen ad. FEYHA: (Ar.) - Byk, geni, engin.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FEYYAZ: (Ar.) Er. 1. ok faydal, ok verimli. 2. Feyiz, bereket ve bolluk veren. FEYZA: (Ar.) Ka. 1. Suyun tap akmas. 2. Bolluk, okluk, verimlilik, fazlalk, grlk, ilerleme, oalma. 3. lim, irfan. 4. Feyz ile dolu olan. FEYZ: (Ar.) 1. lim, irfan. 2. Akma, suyun akp tamas. 3. Bolluk okluk, verimlilik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FEYZULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n feyzi, bolluu, bereketi. FEZA: (Ar.) 1. Ucu buca bulunmayan boluk. 2. Dnyann sonsuz olan genilii, sema. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FEZZAN: (Ar.) - Byk Sahra'da, Trablus lkesinin gneyinde bir lke.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FIRAT: (Ar.) Er. 1. Tatl su. 2. Trkiye'nin en uzun nehri. FDAN: (Yun.) Ka. 1. Yeni yetien krpe aa. 2. Fidan boylu: nce uzun mtenasip. FDE: (Yun.) Ka. - Bahvanlkta, yastklarda tohumdan yetitirilip baka yerlere dikilmek iin hazrlanan sebze veya krpe iek. FGEN: (Fars.) Ka. - Atc, ykc, drc. FKRET: (Ar.) Er. 1. Fikir, dnce. 2. drak. 3. Zihin, akl. 4. Murat, maksat, niyet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FKR: (Ar.) Er. - Fikre ait, fikirle ilgili, dnerek meydana getirilen ey. FKRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Fikri). FLZ: (Ar.) Ka. 1. Bitkilerde yeni srgn, tohumdan kan yeni ular. 2. Ocaktan karlm, eritilmemi ham maden, cevher, gm, filiz. 3. Betonarmede demirleri eklemek iin braklan uzantlar. 4. nce taze ve gzel vcutlu. FRAS: (Ar.) Er. 1. Yiit, mert. 2. Binici, at yetitirici. FRAZENDE: (Fars.) - Ykselten. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FRDEVS: (Ar.) Ka. 1. Cennet, 2. Bostan, bahe. - Firdevsi: ran'n milli destan olan "eyhname"nin yazardr. Ad, Mansur b. Hasan'dr. 934-1020 yllan arasnda yaad tahmin edilmektedir. FRUZ: (Ar.) Er. - Mesut, mutlu, sevinli, ferah, uurlu, iyi bahtl. FRUZE: (Ar.) Ka. 1. (bkz. Firuz). 2. Niabur'da kan ak mavi renkli ve deerli bir yzk ta. 3. Ak yeil, da yeili ile gk mavisi arasnda ve bal mumu parlaklnda maruf kymetli ta.

www.ashkim.ru

FTNAT: (Ar.) Ka. - Zihin akl, zeyreklik. Zihnin hereyi abuk anlay. Trk airlerinden mehur bir slam hanmnn addr. Asl ad Zbeyde'dir. FUAD: (Ar.) Er. - Kalb, yrk, gnl. FULYA: (tal.) Ka. - Nergisgillerden, san renkte iei keskin ve gzel kokulu bir bitki, sar soanici. FUNDA: (Tr.) Ka. - Krck yerlerde yetien ve birok eidi olan al. FURAT: (Ar.) Er. - (bkz. Frat). FURKAN: (Ar.) Er. - Hakk, batldan, doruyu yanltan ayrma, tefrik. FUZUL: (Ar.) Er. 1. Bouna, yersiz, lzumsuz, haksz. 2. Boboaz lzumsuz ilerle uraan. 3. Yetkisi olmad halde bakas namna tasarrufta bulunan. - Fuzuli Mehmed: XVI. yy. 'da yaam byk Trk airlerinden. aatay edebiyat da dahil olmak zere, Trk edebiyatnn birok sahalarnda kuvvetli tesir ve nfus sahibidir. Trke, Arapa, Farsa, manzum, mensur birok eserleri vardr. Bunlar arasnda "Leyla ve Mecnun" mesnevisi ok mehurdur. FRUZAN: (Fars.). - Parlayc, parlayan, parlak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FSUN: (Ar.) Ka. - By sihir. artc gzellie sahip, hayret verici derecede gzel.

G
GABRA: (Ar.) Ka. - Yer, yeryz, arz. GAFFAR: (Ar.) Er. 1. Kullarnn gnahlarn affeden, Allah. 2. ok merhamet eden. Allah'n isimlerinden. -(bkz. Abdlgaffar). GAFUR: (Ar.) Er. - Mafiret eden, yarlayan, affeden, balayan, merhamet eden Allah. Allah'n isimlerinden. (bkz. Gaffar). GAGAUZ: (Tr.) 1. Gkouzlar. 2. Hristiyanlarn Ortodoks mezhebine bal Trk kavmi. Balkanlar ve Rusya'da yaamaktadrlar. Deliorman, Dobruca, Beerabya ve Ukrayna'da oturan Hristiyan Trklere verilen ad. GALB: (Ar.) Er. 1. Galebe alan, muzaffer, yenen. 2. Gl kuvvetli, kudretli, hkmeden. 3. stn baskn. eyh Galip: Mehur divan airlerinden. 1757-1798 yllan arasnda yaamtr. - Trk dil kurallarna gre "b/p" olarak kullanlr. GALBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Galib). GAMZE: (Ar.) Ka. 1. Szgn bak. 2. ene veya yanak ukurluu. GAN: (Ar.) Er. 1. Zengin varlkl, bol doygun. 2. Sahip olduunda fazlasn istemeyen. Allah'n isimlerinden. (bkz. Abdlgani). GANYE: (Ar.) Ka. 1. Zengin kadn. Zengin kz. 2. ok ho. 3. arkc. GANM: (Ar.) Er. - Ganimet alan. GANME: (Ar.) Ka. - (bkz. Ganim). GANMET: (Ar.) Ka. - Kafirlerle yaplan sava sonucu ele geirilen mal, para, silah gibi metalar. slami usullere gre tasnif edilip, beytlmale, fakirlere, yoksullara ve mcahidlere datlr. GARB: (Ar.) Er. 1. Yabanc, acaib. Kimsesiz, memleketinden uzak. Trk dil kurallar asndan "b/p" olarak kullanlr. GARBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Garib). GAVS: (Ar.) Er. 1. Suya dalma, dalglk. 2. Yardm muavenet. 3. Yardm istemek iin barmak. 4. Yardmc, imdada yetien. 5. Allah'n velileri, hakknda kullanlr. Daha ok nvan olarak verilir. - Gavs- Azam: Tarikat kurucusu, zellikle Abdlkadir Geylani iin kullanlr. GAYE: (Ar.) Ka. 1. Maksat, meram. 2. Netice, son, hedef. GAYRET: (Ar.). 1. alma, abalama. 2. Kskanma, ekememe. 3. Aziz ve kutsal bir eye tecavz edildiini grmekten doan asil temiz duygu. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GAZA: (Ar.) Er. - Din uruna sava. GAZAL: (Ar.) Er. 1. Ceylan. 2. Geyik, h. 3. Geyik yavrusu. 4. Gzel gz, irigz. GAZALE: (Ar.) Ka. - Dii geyik.

www.ashkim.ru

GAZANFER: (Ar.) Er. 1. ri arslan, ir. 2. Cesur, yrekli, yiit adam. 3. Hz. Ali'nin lakab. GAZEL: (Ar.) Er. 1. Latif. 2. Kuruyarak dklm aa yapra. 3. Divan, Fars ve Arap edebiyatlarnda en yaygn nazm ekli. GAZ: (Ar.) Er. 1. Allah yolunda savaan kii. 2. Gaza srasnda yaralanan kimse. 3. Gaza srasnda yararlklar gsteren kumandanlara verilen unvan. 4. 2. Mahmud zamannda karlan altn sikke. GAZR: (Ar.) Er. 1. Yumuak, mlayim. Tatl, nazik, uysal. GAZRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Gazir). GAZYDDN: (Ar.) Er. - Din urunda yara alan, yaralanan. Savaan. GAZZAL: (Ar.) Er. - pliki. GAZZAL: (Ar.) Er. - slam aleminin byk mtefekkirlerinden. - Babas "Gazzal-ipliki" sanats olduu iin kendisine Gazali ad verilmitir. GELNCK: (Tr.) Ka. 1. Yazn krlarda yetien krmz ve byk iekli bitki. 2. Sansargillerden ince yapl, sivri eneli, kk bir hayvan. 3. Mezgitgillerden, ylan balna benzer eti sevilen bir balk. GEN: (Fars.) Er. 1.Hazine define. 2. (a.) Naz, eda, cilve. GENCAL: (Tr.) Er. - Gen kal. -(bkz. Gen). GENCAY: (Tr.) Er. - Ayn bir haftalk oluncaya kadar ki ekli, hilal. GENCE: (Fars.) Er. - Kuzey Azerbaycan'n Baku'dan sonra en byk ehri. GENCER: (Tr.) Er. - Yeni taze, krpe kimse, yiit. GENYAZ: (Tr.). - lkbahar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GERMA: (Fars.) Ka. - Scak yaz. GEVAN: (Fars.) Er. - Kahramanlar, yiitler. GEVHER: (Fars.) Ka. 1. Deerli ta. 2. Elmas. 3. Bir eyin asl, esas. GEVHER AD: (Fars.) Ka. -Prlanta gibi kymetli ve neeli. Gevherad'. Baysungur'un annesi. GEYSU: (Fars.) Ka. - Uzun sa, sa rgs, zlf. GEZEGEN: (Tr.) Er. - Gne etrafnda dolanan, ondan aldklar yanstan gk cisimlerinin ortak ad. GIYAS: (Ar.) Er. - Yardm, gavs, nusret. GIYASEDDN: (Ar.) Er. - Dinin yaylmas iin yardm dokunan zat. Gyaseddin Keyhsrev I: Anadolu Seluklu Sultan. - Trk dil kuralna gre "d/t" olur. GLMAN: (Ar.) Er. 1. Ty, by kmam delikanllar genler. 2. Kleler, esirler. 3. Cennette hizmet gren erkekler. GLAH: (Fars.). 1. Balk ah. 2. Balkta yapld iin Hz. Adem'in lakab. 3. Farslarn masal kahraman Keyyummers'in lakab. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GRAM: (Fars.) Er. - Aziz, muhterem, saygn ulu. GRAY: (Tr.). - Kuvvetli, kudretli. Krm hanlar tarafndan unvan olarak kullanlmtr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GRGN: (Ar.). - Herkesle abucak yaknlk kurarak iini yrtebilen. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GRYAR: (Fars.). Alayc, alayan, (bkz. Nalan). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GZEM: (Tr.) Ka. - Sr karl olarak kullanlan uydurma bir kelime. GONCA: (Fars.) Ka. 1. Henz almam gl, tomurcuk. 2. Sevgilinin az. GEM: (Tr.). - Halk dilinde yeile alan mor. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GKALP: (Tr.) Er. - Gklerin yiidi bahadr. GKBEN: (Tr.). - Gkle ilgili, uzay sema. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GKAY: (Tr.), (bkz. Gke). -Kuzey Kafkasya da az tatl su gl. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GKE: (Tr.) Ka. 1. Gkle ilgili ge ait semavi. 2. Mavi, mavimsi. 3. Gzel ho gzelce, latif. 4. Gsterili. GKEK: (Tr.) Er. 1. Gzel ok gzel. 2. Ho, sevimli, cana yakn alml. 3. nce narin zarif. 4. Gler GKEN: (Tr.) Ka. -(bkz. Gke). GKDOAN: (Tr.) Kuzey yarmkrede yaayan bir doan tr. GKEKN: (Tr.) - Yeni baak meydana getirmi ekin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GKKIR: (Tr.) - At donlarndan maviye alan kr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GKKUAI: (Tr.) - Dmekte olan yamur damlacklarnda gne nlarnn krlp yansmasyla gkyznde oluan yedi renkli kemer biimindeki grnt alk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GKMEN: (Tr.) Ka. - Mavi gzl ve sarn kimse. GKSEL: (Tr.) Er. - Semavi, gkl karl olarak kullanlan uydurma kelam.

www.ashkim.ru

GKSEVM: (Tr.) Ka. - Sevimli gk. GKSU: (Tr.) 1. Trklerin oturduu birok akarsuya verilen isim. 2. Adana'dan gelerek Akdeniz'e dklen Seyhan nehrinin nemli kollarndan. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GKSN: (Tr.) - Binboa dalarndan Elbistan'n gney batsnda Seyhan nehrine karan ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GKEN: (Tr.) Ka. - Gkle ilgili, aydnlk kl gk, uydurma bir kelime. GKTEPE: (Tr.) Er. - Mavi tepe. GKTRK: (Ar.) Er. - Orta Asya'da yaam eski bir Trk ulusu ve bu ulustan olan kimse. GKYZ: (Ar.) - Gn grnen yzeyi (sema). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GNEN: (Tr.) Ka. - Refah hali, mutluluk. GNL: (Tr.) Ka. 1. nsann manevi varlnn ifadesi, inanc ve hislerinin kayna. 2. stek, arzu, heves, niyet. 3. Duygu, his, ak. 4. Kibir, gurur. 5. Tabiat, huy. GRG: (Tr.) Ka. 1. Bir toplulua ait uyulmas gereken nezaket kaideleri muaeret adab. 2. Deneme, tecrbe. 3. Grm olma durumu, grg ahidi. GRKEM: (Tr.) 1. htiam, gsteri karl olarak kullanlan bir kelimedir. 2. Gsterili, heybetli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GRSEL: (Tr.) - Grmekle ilgili manasna kullanlan uydurma bir kelime. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GZDE: (Tr.) Ka. 1. Gze girmi olan sevilen beenilen, benimsenen. 2. Beenilen kadn. 3. Osmanl saraynda padiahn ilk drt cariyesine verilen nvan. GZEN: (Tr.) Ka. - Bir nevi alageyik. GZLEM: (Tr.) - Mahade, gzlemek karl olarak kullanlan kelime. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GUFRAN: (Ar.) - Gnahlarn aff. GULAM: (Ar.) Er. 1. Olan, uak. 2. ran ve Hindistan'da (abd) kelimesi yerine kullanlmtr. - Gulam Ali, Gulam shak Han gibi. GURBET: (Ar.) - Doup yaanlm olan yerden uzakta yer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GL: (Tr.) Er. 1. Gc olan kuvvetli zorlu. 2. Bir musiki dizisinde duraktan sonraki en nemli perde. GFTAR: (Fars.). - Sz, kelam. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GFTE: (Fars.) Ka. 1. Syleni, sylenmi. 2. Bir sz eserinin bestelenmi bulunan manzum szleri. GHER: (Fars.) - Gevher, cevher, (bkz. Gevher). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GHERPARE: (Fars.) Ka. - Cevher paras. GL: (Fars.) Ka. 1. iek. 2. Bilinen iek, gl iei, glaac. 3. Tasavvufta Allah'n birliinin remzi. 4. Bana ve sonuna ek ve isimler getirilerek yeni isimlerin tretilmesinde kullanlan bir isimdir. - (Ayegl, Glay, vb). GLAB: (Fars..) Er. - Glsuyu. GLAFET: (Fars.) Ka. - Nefes kesen gzellikle. - Gl ve fet kelimesinden olumu birleik bir isimdir. GLBAHAR: (Fars.) Ka. - 1. Bahar gl. 2. Ebru sanatnda kullanlan koyu krmz renkte toprak. Glbahar Hatun: Mehmet Il.'nin hanm. Bayezid II ve Gevher Sultan'n annesi. GLBANU: (Fars.) Ka. - Glhanm. Gl gibi gzel kadn. Gl hatun. GLBEDEN: (Fars.) Ka. - Zarif, ince vcuda sahip. Glbeden Begm, Babur ah'n kz. GLBERK: (Fars.) - Gl yapra. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GLBEEKER: (Fars.) Ka. - Bir eit gl tatls. GLBEYAZ: (f.t.i.) Ka. - Beyaz gl. GLBN: (Fars.) Ka. - Gl kk, gl biten yer. GLBZ: (Fars.) Ka. - Gl serpen, gl serpilmi. GLCHAN: (Tr.) Ka. - Cihana, aleme bedel gl. GLE: (Fars.) Ka. - Glck, kk gl. GLN: (Fars.) Ka. - Gl toplayan, gl deviren. GLDEHAN:( Fars.) Ka. - Gl azl, az gl gibi olan. GLDESTE: (Fars.) Ka. - Gldemeti, iek destesi. - Trk mziinde mrekkeb makamlardan. GLENAY: (Tr.) Ka. - Devaml glen, ayyzl kii. GLENBEY: (Tr.) Er. - (bkz. Glenay). www.ashkim.ru

GLENDAM: (Fars.) Ka.- Gl endaml, gl boylu, nazik, gzel endam. GLENNUR: (Tr.) Ka. - Glmesiyle etraf aydnlatan, k saan kimse. GLER: (Tr.) Ka. - Glen, sevinli, handan. GLFAM: (Fars.) Ka. 1. Gl renkli. 2. Gl gibi kzl olan. GLGONCA: (Fars.) Ka. - Almam gl. GLGN: (Fars.) Ka. - Gl renkli, gl renginde, pembe. GLHAN: (Fars.) Er. - Gl evi, atehane. GLHANIM: (Tr.) Ka. 1. yi huylu, nazik hanm. 2. Gl yzl hanm. GLHAYAT: (Tr.) Ka. 1. Mutlu, huzurlu bir hayat. 2. Gl gibi gzel hayat. GLBAR: (Tr.) - Gl frtnas. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GLSTAN: (Fars.) Ka. 1. Gl bahesi, gllk. 2. Azerbaycan'da Karaba blgesinde bir mevki. GLZAR: (Fars.) Ka. 1. Gl yanakl. 2. Al yanakl. 3. Trk musikisinde mrekkep bir makam. GLKIZ: (Tr.) Ka. - Gle benzeyen kz. GLL: (Tr.) Ka. 1. Gl olan. 2. Gl desenli (kuma). - Daha ok rfte kullanlr. GLNAR: (Fars.) Er. - Hisar, kule. GLNAME: (Fars.) Er. - Sevgiliye yazlan mektup, kaside. GLNAR: (Fars.) Ka. - Nar iei. GLNAZ: (Fars.) Ka. 1. Gl yzl kadn. 2. Gl gibi, nazl narin. - Birleik isim. GLNHAL: (Fars.) Ka. 1. Gl fidan. 2. Gl aac. - Birleik isim. GLNUR: (Tr.) Ka. - Etrafna k saan, aydnlatan gl. GLN: (Fars.) Ka. 1. Glien. 2. Glle zdelemi, gl gibi. GLPER: (Fars.) Ka. - Gizli gl. GLRANA: (Fars.) Ka. - Gzel gl, d sar ii krmz renkte olan bir eit gl. GLRZ: (Fars.) Ka. 1. Gl saan, gl serpen. 2. Mehur bir eit lale. GLRUHSAR: (Fars.) Ka. - Gl yanakl. GLSEREN: (Tr.) Ka. - Gl toplayan, gl datan. GLSEVM: (Tr.) Ka. - Sevimli, gzel, ho grnl gl. GLSU: (Tr.) Ka. - Gl renkli su, taze su. GLSUNA: (Tr.) Ka. - Gl gibi ekici kadn. Gzel sevgili. GLSM: (Tr.) Ka. - Hz. Peygamber (s.a.s.)'in kzlarndan birinin ad. GLAH: (Fars.) Ka. 1. Gllerin ah. 2. Varaka'nn sevgilisi, masal kadn. GLEN: (Fars.) Ka. - Glbahesi, glistan, glizar, GLTANE: (Tr.) Ka. - Yeni am gl, gonca. GLTEKN: (Tr.) Er. - Gen delikanl, nazik. GLTEN: (Fars.) Ka. - Gl tenli, gl vcutlu. GLZAR: (Fars.) Ka. - Glbahesi, gl tarlas. GNAY: (Tr.) Ka. - Gndz, gn aydnlnda ay. GNE: (Tr.) Ka. - evresindeki sisteme ait gezegenlerin etrafnda dnd, k ve s yayan byk gk cismi, ems. GNEY: (Tr.) - Drt ana ynden biri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GNSEL: (Tr.) Er. - Hzl akan sel. GRAY: (Tr.) Er. - Yeni doan ay. GRBZ: (Tr.) Er. 1. yi, yetimi, salam ve kuvvetli. 2. Cesur, kuvvetli. 3. Salkl, shhatli. GRC: (Tr.) Er. - Grcistan ahalisinden veya bu ahalinin soyundan olan. Grcistan ahalisine ait. GRINAR: (Tr.) Er. - ok bym, gelimi, serpilmi. GRDAL: (Tr.) Er. - Gl, gelimi dal. GREL: (Tr.) Er. - Maiyeti geni, evresi gl kuvvetli. GRGAN: (Fars.) Er. 1. ran'n kuzeydousunnda bir yer. 2. Aksak Timur'un lakab. GRHAN: (Tr.) Er. 1. Hanlar han. 2. Kara-Hitay prenslerine verilen unvan. GRKAN: (Tr.) Er. 1. Bol kan. Gen, taze, gelimi, serpilmi. GROL: (Tr.) Er. - By, serpil, geli. GRSU: (Tr.) - Temiz, pak, hzl su. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

GVEN: (Tr.) 1. Korku ve kuku duygusundan uzak. 2. nanma ve balanma duygusu. 3. Yreklilik, cesaret. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GVEN: (Tr.) Er. 1. Gvenme, dayanma, itimat. 2.vnme, gurur. GZDE: (Fars.) Ka. - Sekin, seilmi, beenilmi. GZN: (Fars.) Ka. - Seen, seilmi, sekin, beenilmi. - Hz. Muhammed (s.a.s)'in dostu (halifesi) Hz. Ebu Bekir, mer, Osman ve Ali (r.anhum). GZR: (Fars.) - are, derman. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

H
HABBAN: (Ar.) Er. - Gney Arabistan'da bir kasaba. HABB: (Ar.) Er. - Sevgili. Seven, dost. HABE: (Ar.) Er. - Habeler gibi derisinin rengi ok koyu esmer olan kimse. Habe rkna mensup. HABBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Habib) HABBULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n sevgilisi. Hz. Peygamber. HABL: (Ar.) Er. - Habil. Hz. Adem'in oullarndan, Kabil'in kardei, Kabil tarafndan ldrlmtr. Yeryznde ilk ldrlen kiidir. HABNAR: (Ar.) Ka. - Nar tanesi. HABR: (Ar.) Er. 1. Taze, haberli, bilgili, agah, vakf. 2. Cenab- Hak. HACCAC: (Ar.) Er. 1. Delil ikame eden. Delille galip olan. 2. Irak valisi olup, Hz. Muhammed soyuna ve taraflarna eziyet eden Yusuf b. Sakail'nin unvan. Yezid'in komutanlarndan. HACCE: (Ar.) Ka. 1. Hacca giden, Kabe'yi ziyaret eden hac kadn. 2. Bir eit akdiken. - Daha ok lakab olarak kullanlr. HACE: (Fars.) Er. 1. Hoca. 2. Bilgin, retmen. 3. elebi, sahip, muallim, profesr. - Daha ok lakab olarak kullanlr. HACER: (Ar.) Ka. 1. Ta, kaya. -Hacer-i Esved: Kabe'nin duvarnda bulunan mehur kara ta. 2. Hz. smail'in annesi ve Hz. brahim'in cariyesinin ad. HACERUNNUR: (Ar.) Ka. - Kkrt ile demirin birlemesinden meydana gelen altn sars renginde. HACI: (Ar.) Er. 1. Hacca giden, Kabe'yi ziyaret eden, hac. 2. Dini bir mahalli ziyaret eden kimse. HACB: (Ar.) Er. - Birinin bir yere gitmesine engel olan. 2. Kapc. -Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. HACR: (Ar.) Er. 1. Hicret eden, bir baka yere geen. 2. Sayklayan. HADDAS: (Ar.). abuk kavrayan, anlayl, kavrayl. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HAD: (Ar.) Er. 1. Yenilene yardm eden, yardmc. 2. Hidayet eden, doru yolu gsteren. Klavuz, rehber. 3. nde giden kimse. 4. Mzrak ucu. HADC: (Ar.) Er. - Erken doan olan ocuu. HADCE: (Ar.) Ka. - Vakitsiz, erken doan kz ocuu. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. Hadice: Hz. Muhammed (s.a.s)'in ilk ei. HADD: (Ar.) Er. 1. Keskin. 2. Demir. 3. fkeli, hiddetli, iddetli, titiz. 4. Kur'an- Kerim'in 50. suresinin ad. HADM: (Ar.) Er. - Hizmetkar, yardm eden. Hadim-i Harameyn: Harem-i erifin hizmetkar. Hicaz'n alnmasndan sonra Osmanl sultanlarna verilen lakap. HADYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hadi). HAFAZA: (Ar.) Ka. 1. nsann yapt ileri yazmakla grevli melekler. 2. Bekiler. HAF: (Ar.) Er. 1. ok ikram eden, insan gler yzle karlayan. 2. Yalnayak yryen, koan adam. HAFD: (Ar.) Er. - Erkek torun. HAFDE: (Ar.) Ka. - Kz torun. (bkz. Nebire). HAFZ: (Ar.) Er. 1. Allah'n adlarndandr. Muhafaza eden, saklayan, esirgeyen, koruyan. 2. Kur'an' ezbere bilen ve usulne uygun okuyan kimse. HAFZE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hafz). HAFZDDN: (Ar.) Er. - Dinin koruyucusu. - Daha ok unvan olarak verilir.

www.ashkim.ru

HAFSA: (Ar.) Ka. - Hz. mer'in kz. Hz. Peygamberin zevcelerinden, mm'1-M'minin. HAKAN: (Tr.) Er. 1. Eski Trk ve Mool hkmdarlarnn kulland unvanlardan biri, hanlar han. 2. Kaan. HAKEM: (Ar.) Er. 1. Bir uzlamazln halli iin taraflarn zerinde anlatklar kimse. 2. eitli yarmalar, msabakalar idare eden kimse. 3. Jri, bir yarmada deerlendirme yapan kimse. 4. Allah'n isimlerinden. Hkm veren, karar veren, btn meselelerin kendisine dnd hkm sahibi. HAKGZAR: (a.f.i.). - Hakk tanyan, haktan ayrlmayan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HAK: (Fars.) Er. . Yeile alan koyu sar renk, toprak rengi. 2. Topraktan, topraa mensup. Mtevazi kii. HAKKAT: (Ar.) Ka. l. Bir eyin asl ve esas, mahiyeti. 2. Gerek, doru, gerekten, dorusu. 3. Sadakat, doruluk, ballk, kadirbilirlik. HAKM: (Ar.) Er. 1. Her eye hkmeden, hikmet sahibi olan Allah. 2. Hkmeden, dava yarglama iine memur olan, yarg. 3. stte bulunan. 4. Hekim, akll, becerikli. 5. Kad, vali, amir, hkmdar, emir. HAKME: (Ar.) Ka. - (bkz. Hakim). HAKMYET: (Ar.) Ka. - Hakimlik, amirlik, stnlk, egemenlik. Sulta. HAKKI: (Ar.) Er. 1. Doruluk ve insaf sahibi. 2. Bir insana ait olan ey. 3. Dava, iddiada hakikate uygunluk. 4. Emek. 5. Pay, hisse. 6. Layk, mnasip. HAKTAN: (Tr.) Er. - Allah'tan gelen, Allah'n verdii. HAKTANIR: (a.t.i.) Er. - Herkesin hakkn gzeten kimse. HALAS: (Ar.) Er. - Kurtulu, kurtulma. HALASKAR: (Ar.) Er. - Kurtarc. HALDUN: (Ar.) Er. - Devamllar, srekli olanlar. HALE: (Ar.) Ka. - Ayn ve gnein etrafnda baz zamanlarda grlen kl halka, ayla, al. HALEF: (Ar.) Er. 1. Babadan sonra kalan oul. 2. Memurlukta, birinden sonra gelip onun yerine geen kimse. HALENUR: (Ar.) Ka. - (bkz. Hale). HALD: (Ar.) Er. 1. Sonsuz, daim, ebedi. 2. Bir yldan ok yaayan. 3. Trk dil kurallarna gre "d/t" olarak kullanlr. Halid b. Velid: nl sahabi. Allah'n klc olarak anld. HALDDN: (Ar.) Er. - Dinin sonsuzluu lmszl. HALDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Halid). HALFE: (Ar.) Er. 1. Halef, naib. 2. Hz. Peygamber'in vekili ve dnyadaki mslmanlarn ba olan kimse. HALL: (Ar.) Er. - Samimi dost, Allah'n dostu. HALLULLAH (Ar.) Er. - Allah'n dostu. Hz. brahim (a.s.). HALM: (Ar.) Er. 1. Sakin, sessiz. 2. Tabiat yava olan, yumuak huylu. Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks alarak kullanlmas tercih edilir. HALME: (Ar.) Ka. - (bkz. Halim). Peygamberimizin (s.a.s) st annelerinden. HALS: (Ar.) Er. 1. Hilesiz, katksz. 2. Karmam, katksz, saf, hilesiz. Temiz. 3. Yalnz, sadece. - (bkz. Muhlis). HALSE: (Ar.) Ka. - (bkz. Halis). HALLAC: (Ar.) Er. - Pamuk, yatak, yorgan atan kimse. - Hallac- Mansur: 922 ylnda "Ene'1-Hak" dedii iin aslan ve divan edebiyatnda adna sk sk rastlanlan nl suf. HALUK: (Ar.) Er. - yi huylu, insaniyetli, geim ehli olan. HAMAN: (Ar.) Er. - Hz. Musa'ya kar acmaszca mcadele eden Msr Firavunu'nun veziri. HAMASE: (Ar.) Er. - Yiitlik, kahramanlk iirleri, marlar. HAMASET: (Ar.) Ka. 1. Cesaret, kahramanlk, yiitlik. 2. Kahramanca iir. HAMD: (Ar.) Er. 1. Allah' vmek. 2. Allah'a kretmek. 3. kreden, kredici. HAMDYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hamdi). HAMDULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n vgs. HAM: (Ar.) Er. - Himaye eden, koruyan, koruyucu, sahip kan, gzeten. HAMD: (Ar.) Er. 1. Koru snmedii halde alevi snen ate. 2. Hamdeden, kreden kul. 3. Hz. Pey. (s.a.s)'in lakaplarndan. HAMD: (Ar.) Er. - vlmeye deer. - Allah'n isimlerinden (bkz. Abdlhamid). - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. HAMDE: (Fars.) Ka. - (bkz. Hamid). HAML: (Ar.). 1. Ykl. Gebe. 2. Sahip, malik. 3. Tayan, gzeten. 4. Uhdesinde bir polie bulunan. 5. Hamil-i vahy: Cebrail (a.s.). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HAMYE: (Ar.) Ka. 1. Himaye eden, koruyan korucu. 2. Kayran, kayrc. HAMYET:(Ar.) Ka. 1. Milli onur ve haysiyet. 2. nsanlk, fazilet. 3. zzeti nefs.

www.ashkim.ru

HAMMAD: (Ar.) Er. -1. ok hamdeden, ok kr ve dua eden. Hammad b. Ebu Sleyman: Hadisi. Tabiindendir. HAMMADE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hammad). HAMRA: (Ar.) Ka. - Daha, pek ok kzl, krmz. - el-Hamra: spanya'nn Grnata ehrinde Araplardan kalma mehur saray. HAMZA: (Ar.) Er. 1. Arslan. 2. Heybetli, azametli demektir. - Hz. Peygamber'in amcas, Mekke dneminde mslman olmu, Uhud Sava'nda Vahi tarafndan ehid edilmitir. HANBEL: (Ar.) Er. Ahmed b. Muhammed b. Hanbel (l. 855): Ehli snnetin drt ana mezhebinden birisi olan Hanbeli mezhebinin imam. HANDAN: (Fars.) Ka. 1. Glen, glc. 2. Gler yzl, sevimli. HANDE: (Fars.) Ka. 1. Al, alma. 2. Glme, gl. HANDEGL: (Fars.) Ka. - Gln amas. HANEDAN: (Fars.) Er. - Kkten, asil ve byk aile. HANEF: (Ar.) Er. - Doruluk, istikamet. HANEF: (Ar.) Er. - mamd Azam Ebu Hanife'nin mezhebinden olan. Hanefi mezhebine mensup kii. HANF: (Ar.) Er. l. Tek Allah'a, Allah'n birliine inanan. 2. slam inancna sk ve samimi olarak balanan. 3. Hz. Muhammed (s.a.s)'in tebliinden nce Mekke'de tek Allah'a inananlar. HANFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hanif). HANIM: (Tr.) Ka. 1. Kadnlar iin kullanlan sayg sz. 2. E, kar, zevce. 3. Ev sahibesi. HANNAN: (Ar.) ok acyan, ok merhametli. Allah'n isimlerinden "abd" taks alarak isim yaplr. Abdlhannan. HANNAS: (Ar.) - eytan. - sim olarak kullanlmaz. HANSA: (Ar.) Ka. - Araplarn en byk nl hanm airi. Mslman olmutur. HANSOY: (Tr.) Er. - (Han slalesine mensup. HANZADE: (Fars.) Ka. - Hkmdar ocuu. HANZALE: (Ar.) Ka. - Dou Arabistan'da bir Arap kabilesi. HARE: (Fars.) Ka. 1. Sert ta, kaya. 2. Menevi, menevili kuma. HAREM: (Ar.) Ka. 1. Yasak klnm mukaddes olan ey. 2. Evlerde yabanc erkeklerin girmesine izin verilmeyen, kadnlara ait blm. 3. avlu. 4. Hicaz'da ihrama girilen yerden Ka'be'ye dek uzanan blm. 5. Mekke-Medine'nin ismi. HARKA: (Ar.) Ka. mkanlarn stnde olup insanda hayret uyandran ey. HARM: (Ar.) Er. 1. Biri iin kutsal olan eyler. 2. Harem dairesi, harem. 3. Evin ii gibi, bakalarna kapal olan yer. 4. Bir evin civar. 5. Avlu. 6. Ortak, erik. 7. Haclarn, hac zaman giydikleri giysi. HAKME: (Ar.) Ka. - Kiinin diledii gibi kullanabilecek hakka malik olduu mal (bkz. Harim). HARS: (Ar.) Er. 1. Muhafz, beki, gzc. 2. Koruyan, koruyucu. 3. Son derece hrsl olan. 4. Yemen'de bir Arap kabilesinin ad. HARSE: (Ar.) Ka. - (bkz. Haris). HARZM: (Fars.) Er. - Amuderya'nn aa ksmnn her iki yannda bulunan lke. Bu lkede XIII. yy'a kadar dilini muhafaza ederek yaam olan ran kavminin ad. HARMAN: (Ar.) Er. 1. Tahl demetlerinin zerinden dven geirilerek tanelerin baaklarndan ayrlmas. Bu iin yapld mevsim, sonbahar. 2. Birok eitten birer para alp yeni bir bileim oluturmak. HARRAS: (Ar.) Er. - Ekinci, ifti, topra ileyip ekin eken. HARUN: (Ar.) Er. - Kur'an- Kerim'de bahsedilen peygamberlerdendir. Musa Peygamberin byk kardei. Fir'avun erkek ocuklarn ldrlmesi emrini kaldrdktan sonra domutur. Hz. Musa'dan 3 sene sonra doduu sylenir. HARUT: (Ar.). 1. Arkada Marut ile tannan melek, by ve sihir ile uratklar iin kyamete kadar kalmak zere Babil'de bir kuyuya hapsedilmilerdir. 2. Babil halkna korunmalar iin by reten iki melekten biri, sihir yapar. - sim olarak kullanlmaz. HARZEM: (Fars.) Er. - (bkz. Harizm). HASAFET: (Ar.) Er. 1. Hkmde salamlk, kuvvet ve olgunluk. 2. Gr salaml. HASAN: (Ar.) Er. - Gzellik, iyilik, hsn sahibi olmak. Hasan b. Ali b. Ebi Talib: Ali (r.a.)'nin byk olu. Peygamber Efendimizin torunu. Kur'an'da geen kelimelerdendir. HASBEK: (Tr.) Er. - Drst, iyi, saf insan. HASB: (Tr.) Er. - steyerek ve karlk beklemeksizin yaplan. HASBNUR: (Ar.) Ka. - (bkz. Hasibe). HASEK: (Ar.) Er. - Hkmdarlarn hizmetine tahsis edilmi ahs ve zmrelere verilen ad. HASEN: (Ar.) Er. 1. Gzel, ssl. 2. Gzel iler, hayrlar. Hasan eklinde kullanlr.

www.ashkim.ru

KASENE: (Ar.) Ka. 1. yilik, iyi hal, iyi i, hayrl i. 2. Dnya ve ahiret saadeti. 3. Eski altn paralardan birinin ad. HASEN: (Ar.) Ka. - Hasene ait. HASGL: (Ar.) Ka. - Deerli, esiz gl. HASHANIM: (Ar.) Ka. 1. tpt, ince, narin kadn. 2. Bilge, deerli kadn. - Birleik isim. HASB: (Ar.) Er. 1. Hayr sahibi, eliak, cmert. 2. Deerli, itibarl, soyu temiz, muhterem, saygn, ahsi meziyet sahibi. 3. Muhasebeci, sayman. HASBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hasib). HASF: (Ar.) Er. - Hasafetli, akl banda olgun adam. HASFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hasif). HASNA: (Ar.) Ka. - ffetli, erefli, namuslu. - (bkz. Hesna). HASKIZ: (Tr.) Ka. - yi nitelikleri kendinde toplam gen kz. HASLET: (Ar.) - nsann yaratlndaki huyu, tabiat, mizac. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HASPOLAT: (Tr.) Er. - Katksz, saf, elik gibi. HASRET: (Ar.) Ka. 1. Ele geirilemeyen veya elden karlan bir nimete veya kymetli eye zlp yanmak. 2. ekme, inleme, znt, i sknts, keder, zahmet, eseflenme, zleyi. HAM: (Ar.) Er. 1. Hametli, gsterili, muhteem. 2. Kuru ekmek krnts dorayan. - Ezen, kran, yaran, paralayan. - Ben-i Haim Hz. Peygamber'in (s.a.s) soyu. HAM: (Ar.) Er. - Haime mensup, Haimilerden olan. HAMET: (Ar.) Er. - htiam, gsterililik, heybet, byklk. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. HAMEDDN: (Ar.) Er. - Dinin bykl, ihtiam. HATEM: (Ar.) Er. 1. Mhr, st mhrl yzk. 2. En son. 3. Hatem'l-Enbiya: Peygamberlerin sonuncusu, Hz. Muhammed. 4. Halemi Tai: Arap kabileleri arasnda tannm "Tayy" kabilesine mensup ve cmertliiyle mehur olan "bn Abdullah b. Sa'd"n lakab. 5. ok cmert olan. HATIR: (Ar.) Er. 1. an ve eref sahibi. 2. Yce, ulu. 3. Tehlikeli. HATIRA: (Ar.) Ka. - Hatra gelen, hatrda kalan ey, anda. HATIRNEVAZ: (a.f.i.) Ka. - Gnl okayan, hatrnaz. HATIRSAZ: (a.f.i.) Er. - Gnl yapan, honut eden. HATB: (Ar.) Er. 1. Hitab eden, sz syleyen. 2. Camide hutbe okuyan. 3. Gzel, dzgn konuan kimse. Sahabe isimlerindendir. HATCE: (Ar.) Ka. - Erken doan kz ocuu. Hz. Haticet'l-Kbra; Hz. Peygamber'in ilk ei ve 6 ocuunun annesi. mm'l-M'minin. HATF: (Ar.) Er. - 1. Kuvvetli, sert ve tiz bir sesle tebli veya davet eden kimse. 2. Gz kamatran. 3. Gze grnmeyen. HATFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hatif). HATM: (Ar.) Er. 1. Sona erdiren, bitiren. 2. Mhrleyen, mhrleyici. HATME: (Ar.) Ka. - (bkz. Hatim). HATUN: (Ar.) Ka. 1. Kadn. 2. E, zevce. 3. Eskiden yksek kiilikli kadnlara ya da hakan elerine verilen unvan.- rfte isim olarak kullanlr. HAVER: (Fars.). 1. ark, dou. 2. Gnein doduu gn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HAVLE: (Ar.) Ka. 1. Etraf, evre, g, kuvvet. 2. Sahabe hanmlarndan birisi. Hakknda ayet inmitir. HAVVA: (Ar.) Ka. - Esmer kadn. Havva: Hz. Adem (a.s.)'in kars, ilk kadn. Adem (a.s) cennette uyurken sol kaburga kemiinden yaratlmtr. nsan soyunun balangc yani treyi, onlarn bir arada yaamaya balamasyla vaki olmutur. HAY: (Ar.) Er. 1. Canl, diri. 2. Allah'n sfatlarndan. - "abd" taks alarak kullanlr. "Abdlhay". HAYA: (Ar.) Ka. l. Utanma, sklma. 2. Ar, namus, edep. 3. Allah korkusu ile gnahtan kanma. HAYAL: (Ar.) Ka. 1. nsann kafasnda canlandrd ey. 2. Bir olay veya eyann zihinde kalan izi. 3. Gerekte olmad halde grld sanlan ey, grnt. HAYAL: (Ar.) Er. - 1. Hayal niteliinde ya da hayal rn olan. 2. Kanuni Sultan Sleyman devrinin byk airlerinden biri. HAYAT: (Ar.) Ka. 1. Yaayan, diri. 2. Canllarda doumdan lme kadar geen sre. 3. Yaama, yaay. HAYATEFZA: (a.f.i.) Ka. - Hayat artran. HAYATENGZ: (a.f.i.) Ka. - Yaatan, yaamaya zorlayan. HAYAT: (Ar.) Er. 1. Dirilik, canllk. 2. Byk nem tayan. 3. Hayata, yaaya ait, hayatla ilgili.

www.ashkim.ru

HAYDAR: (Ar.) Er. 1. Arslan, esed, gazanfer, ir. 2. Cesur, yiit adam. 3. Hz. Ali'nin lakab. HAYM: (Ar.) Er. 1. akn, hayrette. 2. Sevgiden dolay akna dnm. HAYME: (Ar.) Ka. - adr. HAYR: (Ar.) Er. yi, faydal, hayrl, yarar. Hayru'l-Vera: Halkn, alemin hayrls, Hz. Muhammed. Hayru'lBeer: nsanlarn hayrls, Hz. Muhammed. HAYRAN: (Ar.) Er. 1. am, aa kalm, arm. 2. ok tutkun. 3. Ar derecede sevgi duyan. HAYRAT: (Ar.) Er. 1. Sevap kazanmak iin yaplan hayrl iler, iyilikler. 2. Sevap iin kurulan messese. HAYREDDN: (Ar.) Er. - Dinin hayrl eyledii mbarek kld insan. -Trk dil kurallar asndan "d/t" olarak kullanlr. HAYRET: (Ar.) Ka. - ama, arma, aakalm, ne yapacan bilmeme. HAYR: (Ar.) Er. - Hayrla, iyilikle ilgili, uur ve kutlulua ait. HAYRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hayri). HAYRULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n hayrl ettii erkek. HAYRUNNSA: (Ar.) Ka. - Kadnlarn hayrls. HAYSYET: (Ar.) Er. - eref, onur, itibar, deer. HAYYAM: (Ar.) Er. 1. adrc. 2. ran'n mehur airlerinden mer Hayyam, HAZAL: (Ar.) Ka. - Kuruyup dklen aa yapraklar. HAZAN: (Fars.) Ka. - Sonbahar, gz. HAZAR: (Ar.) 1. Sabit meskeni olanlarn oturduklar memleket. 2. Bar ve gven. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlabilir. HAZEN: (Ar.) Ka. - znt. Gam, keder. HAZER: (Ar.) - Deniz, bahr, byk su. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HAZIM: (Ar.) Er. - Hazmeden, hazimli, ihtiyatl, akll, iinde gz ak, salam olan. HZM: (Ar.) Er. - Zafer kazanan, galip, hazimete uratan. HZME: (Ar.) Ka. - Sindirici kuvvet, (bkz. Hazim). HAZN: (Ar.) Er. 1. Hznl, zntl, ackl. 2. znt veren, gamlandran, kederlendiren. HAZNE: (Ar.) Ka. 1. Devlet malnn parasnn sakland yer. 2. Gml ya da saklyken bulunan deerli eyler. HAZZ: (Ar.) Er. 1. Mesud, mutlu. 2. Hisse ve nasibi olan. HAZZE: (Ar.) Ka. - (bkz. Haziz). HAZLAN: (Ar.) Er. 1. Terketmek. 2. Allah ilminde, Allah'n insan ltuf ve nusretinden mahrum etmesi. sim olarak kullanlmamas daha uygundur. HAZR: (Ar.) Ka. 1. Yeil, sebze, hadra. 2. Gkyz. 3. Trk musikisinde mrekkep bir makam. HAZREC: (Ar.) Er. 1. Bir Arap kabilesinin ismi. 2. Hz. Peygamberi Mekkeli muhacirlerle, Medine'de kabul eden ve ilk slam devletinin temelini tekil eden ensarn en nemli kolu. HEBB:(Ar.)Er.-Rzgar. HECL: (Ar.) Ka. - ki dan arasndaki ksm, vadi, dere. HEDEF: (Ar.) Er. 1. Nian, nian alnacak yer alan. 2. Meram, maksat, gaye, ama. HEDYE: (Ar.) Ka. 1. Hediye, armaan. 2. Karlksz verilen ey. - Hediyetullah: Allah'n hediyesi. HEKM: (Ar.) Er. - 1. nsan hastalklarnn tehis ve tedavisi ile uraan kimse, doktor. 2. Hikmet sahibi kii, filozof. HENN: (Ar.) Ka. - Kna aac, (bkz. Kna). HEPER: (Tr.) Er. - Cesur, yiit kimse. HEPGL: (Tr.) Ka. 1. Gl gibi gzel kadn. 2. Neeli ol. HEPEN: (Tr.) Ka. - (bkz. Hepgl). HEPYENER: (Tr.) Er. - (bkz. Heper). HESNA: (Ar.) Ka. 1. Gzel kadn. 2. Hanm, kadn. HEYBN: (Ar.) Er. 1. Korkun, korku veren. 2. ok utanga. HEYBET: (Ar.) Er. 1. nsanlarda korku ile birlikte sayg uyandran grn. 2. Karizma, doal etkileyi. HEZR: (Fars.). 1. Blbl. 2. ok, pek ok. 3. Bin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HEZRE: (Ar.) Ka. - Afganistan'n dalk kesiminde oturan bir kabile.

www.ashkim.ru

HEZARFEN: (Fars.) Er. - ok bilen, elinden her i gelen. Bin trl i beceren. Hezarfen Ahmet elebi: Trk bilgini. Yapay kanatlarla ilk defa uma deneyimini baaran adam. HIDIR: (Ar.) Er. - (bkz. Hzr). HIFZI: (Ar.) Er. 1. Saklama, koruma ile ilgili. 2. Ezberleme, aklda tutma. HIFZURRAHMAN: (Ar.) Er. - Merhamet eden, acyan. Allah'n koruyuculuu. Allah'n uhdesinde. HIFZYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hfz). HIFZULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n korumas, saklamas. HINCAL: (Tr.) Er. - c al. HIYRE: (Fars.) Ka. - Kamak, donuk, fersiz gz. HIZIR: (Ar.) Er. 1. Yeil. Yeillik. 2. Kehf suresinde 59-81. ayetlerde bahsi geen ve Hz. Musa'nn onunla buluarak imtihan olunduu ahsn mfessirlerin ekseriyetinin zerinde ittifakla durduklar ismi. Hzr hakknda ok eitli rivayetler vardr. HIZIRHAN: (Ar.) Er. - Seyyid. Seyyidi slalesinin kurucusu, Malik Sleyman'n olu. HIZIR BEY: (Ar.) Er. - stanbul'un fethinden sonra orann ilk kads olan Trk alimi ve airi. HIZLAN: (Tr.) Er. - Hz kazan, hzn artr. HBE: (Ar.) Ka. - Balama, ba. HBETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n balamas, ba. HCAB: (Ar.) Er. 1. Utanma, sklma. 2. Perde, ikieyi birbirinden ayrmaya yarayan perde. HCAB: (Ar.) Er. - (bkz. Hicab). HCRAN: (Ar.) Ka. 1. Ayrlk. 2. Unutulmaz ac, keder. HCRET: (Ar.) Ka. 1. Bir memleketten, baka bir memlekete g edi. 2. Rasulullah'n Mekke'den Medine'ye g etmesi, takvim balangc olan Miladi 622 ylnda vuku bulmutur. HSNMEZ: (Tr.) Er. - (bkz. Snmez). HYILMAZ: (Tr.) Er. - (bkz. Ylmaz). HDAYET: (Ar.). - Hak yoluna doru yola girme. 2. Mslman olmak. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HDAYEDDN: (Ar.) Er. - Dinin gsterdii doru yol. HDV: (Ar.) Er. - mtiyazl, Msr valisi veya bu valinin nvan. HKEM: (Ar.) Er. - Hikmetler. HKMEDDN: (Ar.) Er. - Dinin hikmeti. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. HKMET: (Ar.). 1. Hakimlik, feylesofluk. 2. Sebeb, gizli, Allah'n hikmeti. 3. Felsefe. 4. Ahlaki sz, t verici, ksa z, retici sz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HKMETULLAH: (Ar.) Er. 1. Ancak Allah'n bilecei i. 2. Allah'n hikmeti. HL: (Ar.) Er. - Hkmdarn taltif etmek istedii kimseye verdii kymetli elbise. Hil'at. HLL: (Ar.) Ka. 1. Hilal, yeni ay eklinde olan ay, aya, genay. 2. Bir yaz sitili. 3. Hilaliyye: Kadiri tarikat ubelerinden birinin ad. HLM: (Ar.) Er. - Yumuak huylu, sakin tabiatl. HLMYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hilmi). HLYE: (Ar.) Ka. 1. Ss, zinet, cevher. 2. Gzel sfatlar. 3. Gzel yz. 4. Bir yaz sitili. 5. Hz. Muhammed'in mbarek vasflarn ve gzelliklerini anlatan manzum ve mensur eser. HMAYET: (Ar.) Er. - Koruma, korunma. HMMET: (Ar.) Er. 1. Gayret, emek, alma, abalama. Yksek irade. 2. Ermi kimsenin tesiri. 3. Trk dil kurallar asndan "d/t" olarak kullanlr. HMYER: (Ar.) Er. - Yemen'de bir kavmin ad. HND: (Ar.) Ka. 1. Hindistan. 2. Sahabeden Ebu Sfyan'n kars. HRAM: (Fars.) Er. - Salnma, salnarak edal yrme. HSAR: (Ar.). 1. Kuatma, etrafn sarma. 2. Kale etraf islihkaml bent. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HAM: (Ar.) Er. - Nisam el-Melik: Emevi halifesi. HZBER: (Ar.) Er. 1. Arslan, esed, gazanfer, ir, bahadr. 2. Cesur, yrekli adam. HZBULLAH: (Ar.) Er. - Allah'a inananlar topluluu. HZRAN: (Fars.) Ka. 1. Hezaren aac. 2. Harun er-Reid'in annesi. HOEDA: (Fars.) Ka. - Hareket ve davran ho, gzel. Cazibeli. HOENDAM: (Fars.) Ka. - Boyu bosu gzel, dzgn olan. www.ashkim.ru

HOFDAN: (Fars.) Ka. - Gzel endaml, boylu boslu kadn. HOKADEM: (Fars.) Ka. - Aya uurlu. HONEV: (Fars.) Ka. - Gzel sesli. HONGAR: (Fars.) Ka. - Gzel, ho sevgili. HOTEN: (Fars.) Ka. - Gzel vcutlu. HUBEYB: (Ar.) Er. 1. Kk taze buday tanecei. Tanecik. Hubeyb b. Adiyy el-Ensar (l. 625): slam'n ilk ehitlerindendir. Uhud'un ardndan tutsak edildi ve Mekke'ye kle olarak gtrld. Uhud'ta ldrlen Haris'e mukabil, ikence edilerek vahi bir biimde kaza vuruldu ve ehid oldu. HUBTER: (Fars.) Ka. - Pek gzel, en gzel. HCCET: (Ar.) Er. - Delil. HUCESTE: (Fars.) Ka. - Uurlu, hayrl, kutlu. HUCURAT: (Ar.) 1. Hcreler odalar. 2. Kur'an- Kerim'in 49. suresinin ad. HUD: (Ar.) Er. - Hz. Hud (a.s). Ad kavmine gnderilen peygamber. -Kur'an'da ismi geen 24 peygamberden biridir. Dalalet ve sapklk iinde olan kavmini slah iin ok urat fakat onlar, Hud'a inanmadlar ve ani bir frtna ile yok olarak tarihten silindiler. HUDA: (Ar.). 1. Doru yol gsteren, hidayet eden. 2. Allah'n isimlerinden. 3. Kur'an- Kerim. Ek almadan isim olarak kullanlmaz. Hudanur gibi. HUDAVENDGAR: (Fars.) Er. 1. Sahip, hkmdar, bay. 2. Fars edebiyatnda Allah manasnda kullanlr. HUDAVEND: (Fars.) Er. 1. Hkmdarlk. 2. Efendi, sahip, maliklik. 3. Hakim, hkmdar. HUDAY: (Fars.) Er. - Allah'a mensup, Allah'n yaratt. HUDEYBYE: (Ar.) Er. 1. Mekke'den ar yryle 17 km mesafede bir vadi. 2. slam tarihinde Hudeybiye Musalahas olarak bilinen anlamann yapld yer. HULAGU: (Fars.) Er. - Mool hkmdar olup, ran'da Mool hanedannn kurucusudur. HULK: (Ar.) Er. 1. Hulk, yaratlla ilgili, doal tabi. 2. yi ahlakl, iyi huylu. HULUS: (Ar.) Er. 1. Halis olan, saf, i temizlii. 2. Samimi, candan. -(bkz. Halis). HUMEYRA: (Ar.) Ka. 1. Beyaz tenli kadn. 2. Hz. Aie'nin lakab. HUNALP: (Tr.) Er. - Cesur, kahraman. HUNDE: (Ar.) Ka. - Skun, sulh ve mtareke, (bkz. Hudeybiye). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HURDAZ: (Fars.) Er. - Farslarn kulland emsi senenin 3. ayna verilen isim. HUR: (Ar.) Ka. 1. Cennet kz. 2. Sevgili. - Daha ok lakab olarak kullanlr. HURSER: (a.f.i.) Ka. - Cennet kzlarnn ba, hurilerin ba. HURYE: (Ar.) Ka. - Cokunluk hallerinde hurilerle bulutuklarna inanan bir tarikat. HURREM: (Fars.) Ka. 1. en, sevinli, gleryzl, gnlaan, taze, ho. 2. Bir yaz sitili. 3. Hurrem Sultan: Kanuni Sultan Sleyman'n gzde zevcelerinden. Osmanl siyasetinde etkin rol oynayan hanmlardan. HURD: (Fars.) Er. - Gne, aftab, mihr, ems. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. HUSREV: (Ar.) Er. - Hkmdar, padiah. HUZUR: (Ar.) Er. - Ba dinlii, gnl rahatl, dirlik, erin. HCCET: (Ar.) Er. 1. Senet, vesika, delil. 2. Sekin alimlere verilen unvan. - Hccet'l-slam: Gazali. HDA: (Ar.) Er. - (bkz. Hdayi). HDAVENDGAR: (Fars.) Er. 1. Amir, hkmdar. 2. Osmanl padiahlarndan I. Murad'n nvan. HLYA: (Ar.) Ka. - Kuruntu. HMA: (Ar.) Er. 1. Devlet kuu. 2. Saadet, mutluluk. HMEZE: (Ar.) - Birini arkasndan ekitirmek. Kur'an- Kerim'in 104. suresinin ad. sim olarak kullanlmaz. HNER: (Fars.) Ka. - Bir ite gsterilen incelik ve beceriklilik, maharet, ustalk marifet. HNKAR: (Fars.) Er. 1. Uurlu. 2. 15-29 ya arasnda Osmanl Sultanlarna verilen isim. HR: (Ar.) Er. - zgr, bamsz. HRAY: (a.t.i.). - Ay gibi zgr, ay kadar bamsz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HRCAN: (a.t.i.). (bkz. Hray). HRDOAN: (a.t.i.) Er. - (bkz. Hray). HREYRE: (Ar.) Er. Kedicik, kedi yavrusu. - Ebu Hreyre: Ashab- Kiram'dan en ok hadis rivayet eden sahabi. Kedi yavrularn ok sevdii iin bu ismi ald sylenir. HRGL: (Tr.) Ka. - Gl gibi zgr gzel. www.ashkim.ru

HRKAL: (Tr.) Er. - Esir olma. HRKAN: (Tr.) Er. - zgr soydan gelen. HRMET: (Ar.) Ka. - Sayg. HRMZ: (Fars.) Er. 1. Zerdtlerin hayr tanrs. 2. Eski ran takviminde gne ylnn ilk gn. 3. Jpiter, mteri, erendiz. 4. Sasani slalesinden 5. padiahn ad. HROL: (Tr.) Er. - (bkz. Hrkal). HRREM: (Fars.) Ka. 1. Yeil taze. 2. Gnlac. 3. en akrak, sevinli. HRRYET: (Ar.) Ka. 1. Hrlk, serbestlik. 2. stediini herhangi bir engelle karlamadan karar dairesi iinde yapabilme hali. HRSEL: (Tr.) Er. - (bkz. Hrol). HRSEV: (Tr.) Er. - Hrriyeti seven kii. HRYA AR: (Tr.) Er. (bkz. Hrsev). HSAM: (Ar.) Er. - Keskin kl. HSAMEDDN: (Ar.) Er. 1. Dinin keskin klc. 2. Mevlana'nn halifesi olan Hsameddin elebi, Mevlana'nn Mesnevi'yi dikte ettirdii kiidir. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. HSEYN: (Ar.) Er. 1. Kk sevgili. 2. Hz. Muhammed (s.a.s.)'in torunu, Hz. Ali'nin kkolu. HSMEN: (Tr.) Er. - Hseyin'den bozma olarak yaplan isim. HSN: (Ar.) Er. - Gzellie ait, gzellikle ilgili. HSNYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Hsni). HSN: (Ar.) Ka. - ok gzel. HSNGL: (a.f.i.) Ka. - Gln gzellii. HSNGZEL: (Tr.) Ka. - Sar iekli, gzel yaprakl ssbitkisi. HSNHAL: (Ar.) Ka. - Davran gzellii. HSREV: (Fars.) Er. 1. Padiah, hkmdar, sultan. 2. Hsrev irin masalnn erkek kahraman. - Hsrev: Eserlerini daha ok Farsa yazm bir Trk airi ve edibi olup 1253-1325 yllan arasnda Hindistan'da yaamtr. HTEYN: (Ar.) Er. - Hicaz ve Msr'da dank halde yaayan byk bir gebe kabile. HVARE: (Ar.) Ka. - Berberi kabilesinin en nemlilerinden birinin ad. HVEYD: (Fars) Ka. - Ak, apak, belli, besbelli, zahir. HZEY: (Ar.) Er. - Kuzey Arabistan'da byk bir Arap kabilesi. HZZAM: (Fars.) Ka. - Trk mziinin en eski birleik makamlarndan.

I
IDIK: (Tr.) Er. - Kutsal, mbarek. IDIKUT: (Tr.) Er. 1. Eski Trklerde bir an. 2. Devlet ynetme gc. IKNAT: (Ar.) Ka. 1. Allah'a dua etme, yalvarma. 2. nkisar etme. 3. Namazda kyam uzatma ve hacca devam etme. ILDIR: (Tr.) Er. 1. Parlt, parlay. 2. Alacakaranlk. ILDIZ: (Tr.). 1. Yldz. 2. Gndnmnden 10 gn nceki zaman. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ILGAR: (Tr.) Er. 1. ok abuk, hzl. 2. Hcum, akn. 3. Verilen sz. 4. Havann parlak, ak olmas. 5. fke. ILGAZ: (Tr.). 1. Atn drt nalla komas. 2. Hcum, akn. 3. ankr ilinin ile merkezi. 4. Bat Karadeniz blgesinin en yksek da kitlesi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ILGAZER: (Tr.) Er. - (bkz. Ilgar). ILGI: (Tr.) Er. 1. Soy sop. 2. Sr. 3. oban. 4. Hsm, akraba. ILGIM: (Tr.) Ka. 1. Serap. (bkz. Serap). 2. Gk erimi, serap. 3. Belli belirsiz. ILGIN: (Tr.) Ka. - Kumlu topraklarda yetien ve it bitkisi olarak kullanlan aak. ILICAN: (Tr.) Er. - Ilka, biraz lk. IRAK: (Tr.) Ka. - (bkz. Uzak). www.ashkim.ru

IRAZ: (Tr.) Ka. - (bkz. Irak). IRIZ: (Tr.) Er. - Cesur, yiit. IRMAK: (Tr.) Ka. - ounlukla denize dklen, genilii ve tad su nicelii bakmndan en byk akarsu, nehir. IIK: (Tr.) Ka. 1. Baz cisimler tarafndan tabii halde ve akkor haline gelinceye kadar stldnda yaylan, cisimleri grmemizi salayan ma, aydnlk, ziya, nur (bkz. Ziya, nur). 2. Aydnlatma cihaz, mum, lamba, ampul, fener. 3. Ik tutma, bir konuda aydnlatc bilgi vermek. IIKALP: (Tr.) Er. - (bkz. Ik). IIKAY: (Tr.). - (bkz. Ik). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. IIKER: (Tr.) Er. - (bkz. Ik). IIKHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Ik). IIL: (Tr.) Ka. - ok aydnlk, parlak k. IILAR: (Tr.) Ka. 1. Parlayan, ldayan. 2. Neeli, canl, en. IIMAN: (Tr.) Er. - Parlak, aydnlk yzl kimse. IIN: (Tr.) Ka. - Bir k kaynandan karak her yne yaylp giden k demeti. IINBAY: (Tr.) Er. (bkz. In). IINBKE: (Tr.) Ka. - (bkz. In). IINER: (bkz. In). IINSU: (Tr.) Er. - (bkz. In). IKIN: (Tr.) Ka. - Bitki srgn, asma filizi. ITIR: (Ar.) Ka. 1. Gzel, ho koku. 2. Sardunyagillerden, yapraklan gzel kokan bitki, turnagagas. ITR: (Ar.) Er. - Itr (Buharizde Mustafa Efendi). Trk besteci, hattat ve air.

BADULLAH: (Ar.) Er. 1. Allah'n kullan, insanlar, (bkz. Abdullah). 2. ok, pek ok. BER: (Ar.). - bretler, alnan kt dersler. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BHAC: (Ar.). - Sevindirme, sevindirilme. - Erkek ve kadn ad olarakkullanlr. B: (Tr.) Er. l. Ortaoyunu ve kukla tiplerinde gln ahs. 2. Avanak, sersem. Daha ok takma isim olarak kullanlr. BN: (Ar.) Er. - Erkek ocuk demektir. Araplarda birok ahs babalarnn isimleriyle anlmtr. bn Abbas (Abdullah): Rasulullah 'in amcas Abbas'n olu. Sahabedendir. BRA: (Ar.). Beri klma, beraat etme, temize karlma, aklanma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BRAHM: (Ar.) Er. 1. nananlarn babas. 2. Haklarn babas. 3. Kur'an'da ismi geen brahim peygamber. BRET: (Ar.) Ka. 1. Bir olaydan, kt bir durumdan ders alma. 2. bret alnacak olay, i, acaip, tuhaf. BRN: (Ar.) Ka. - Yz parlak, gzel olan sevgili. BRNAK: (Ar.) Ka. - Aata, iek ama, aacn ieinin tomurcuunu yarp kmas. BRZ: (Ar.). - Halis, saf altn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. BSAN: (Ar.) Er. - nsann yz veya huyu gzel olma. BAR: (Ar.) - Mjde verme, mjdeleme, mutulama. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CAZET: (Ar.) Ka. 1. zin, ruhsat. 2. Diploma. CAB: (Ar.) Er. 1. Lazm gelme, gerek. 2. Bir szleme iin ilk sylenen sz. 3. Olumlama, olumlu hale gelme. CBET: (Ar.) Ka. 1. Kabul etme, kabul edilme. 2. Raz olma, uyma. CB: (Ar.) Er. - (bkz. cab). C: (Fars.) Er. 1. Hkmdar veziri vekili. 2. Atmaca. CLL: (Ar.) Ka. 1. Byltme, sayg gsterme, ikram. 2. Byklk, kudret ve kuvvet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CMA: (Ar.) Ka. - Dank eyleri toplama, biraraya getirme. CML: (Ar.). 1. zetleme. 2. zet. 3. Cem, toplama. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

KN: (Tr.). - Varln iinde bulunduu varln yapsna karm olan. 2. Yalnzca bilinte olan. 3. Deney iinde kalan, deneyi amayan. 4.Dnya iinde dnyada olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Z: (Tr.) Er. - li, zl deerli. TEN: (Tr.). - Yrekten, candan, samimi. En nemli, can alc noktasndan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DCANAN: (Ar.) Ka. - Sevgilinin bayram. DKUT: (Tr.) Er. 1. Kutlu, saadetli. 2. Yksek rtbeli. 3. Eski Trklerde bir hkmdar nvan. DL: (Yun.i.) Ka. 1. Kr hayatn konu edinen yaz veya iir, ak hakknda. 2. Kk ve airane resim. 3. ten ve saf ak. DLL: (Ar.) Ka. - Naz etme, nazlanma, an derecede nazlanma. DRS: (Ar.) Er. 1. Meyvesi ho kokulu, kerestesi gzel bir kiraz tr. 2. lim ve fende ileri seviyede olan anlamnda. 3. Kur'an- Kerim'de ismi geen dris peygamber. 4. lk kez giysi dikip giydii iin terzilerin, ilk kez kalem kulland iin yazarlarn piri saylmaktadr. FAKAT: (Ar.) Ka. 1. Hastalktan kurtulma, iyileme. 2. Aylma. FAZA: (Ar.). 1. Feyizlendirme, feyz ve nur verme. 2. Kab tancaya kadar doldurma. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. FDAL: (Ar.). 1. Ltuf ve ba. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. FFET: (Ar.) Ka. 1. Afiflik, temizlik. 2. Namus. FHAR: (Ar.) Er. - Onurlandrma, stn etme. FTHAR: (Ar.). 1. eref, an. 2. vnme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. DEMR: (Tr.) Er. - Marangozlukta aa delmek iin kullanlan elik ara. HLAS: (Ar.) Er. 1. Halis, temiz doru sevgi. 2. Gnlden gelen dostluk, samimiyet, doruluk, ballk. 3. Kur'an- Kerim'in 112. suresinin ad. HMRR: (Ar.) Ka. Kzarma, kzllk. HSAN: (Ar.) Er. 1. yilik etme. 2. Ba balama. 3. Verilen balanan ey. 4. Ltuf, iyilik. HTMAM: (Ar.) Er. - Dikkatle alma, nemle inceleme. HTRAM: (Ar.) Er. - Sayg, hrmet. HTAM: (Ar.). - Byklk, gz alclk, gsterililik, grkem. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HVAN: (Ar.). 1. Sadk, samimi candan dostlar. 2. Ayn tarikata mensup insanlar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. HYA: (Ar.). 1. Diriltme, diriltilme, canlandrma. 2. Taze can verircesine iyilik ltfetme. 3. Yeniden kuvvetlendirme. 4. Uyandrma, canlandrma, tazelik verme. 5. Allah'n sfatlarndan. - sim olarak kullanlmaz. KAN: (Ar.). - Salam bili, bilme. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KBL: (Ar.). 1. Birine doru dnme. 2. Baht-talih. 3. lerin yolunda gitmesi, bahtl, saadetli, mutlu olmas. 4. Arzu, istek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KBAR: (Ar.). Byk, ulu grme, grlme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KDAM: (Ar.). 1. lerleme. 2. lerlemeye alma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KLL: (Ar.) Ka. - Ta esfer. KLM: (Yun.). - Bir lke ya da blgenin ortalama hava durumunu belirleyen meteorolojik olaylarn tm. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KRAM: (Ar.). 1. Hrmet, sayg gsterme. 2. Arlama. 3. Bir eyi hediye, armaan olarak verme. 4. Hesap d yaplan inceleme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KRAMULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n ikram, nimeti, ba. KSR: (Ar.). 1. Ortaa kimyaclarnn olaanst etkili gte varsaydklar cisim. 2. Etkili, yarar urup. 3. En etkili neden. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KTDAULLAH: (Ar.) Er. - Allah'a tabi olma, uyma. LBAI: (Tr.) Er. - Seluklular'da ky yneticisi. LBEY: (Tr.) Er. - Bir mddet "vali" karlnda resmen kullanlan uydurma kelime. LBEY: (Tr.) Er. - Eski Trkler'de ve Osmanllarda baz oymak beyleri ve ileri gelenler iin kullanlan nvan. LBLGE: (Tr.) Er. - Bir lkenin tannm saygn, bilgin kiisi. LCAN: (Tr.) Er. - lkenin can, sevdii kiisi. LDEMR: (Tr.) Er. - lkenin en salam, gl, kuvvetli kiisi,

www.ashkim.ru

LDENZ: (Tr.). 1. lkenin denizi. ldeniz emseddin: Azerbaycan Atabeyleri diye de anlan ldenizler Slalesinin kurucusu. Kpaklardandr. (l. 1175). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LEN: (Tr.) Er. - lenmek amacyla sylenen sz, ilenme. LEY: (Fars.). 1. Huzur. 2. Yan, yn, kar taraf. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LGAR: (Tr.) Er. 1. Eski Trklerde at koularna ve tren olarak yaplan koulara verilen ad. 2. Atn drt nala komas. LGAR: (Tr.). 1. Artuklularn Mardin ve Silvan kolundan iki Atabeyin ad. 2. Komutan, nder. LG: (Tr.). 1. ki nesne arasndaki ba, alaka. 2. Kimyada bir cismin baka bir cisimle birlemeye olan meyli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LG: (Tr.). Engel, mania. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LGL: (Tr.) Ka. 1. lkenin gl. 2. ok gzel kadn. LGN: (Fars.) Ka. - Halk, ahali. LHAM: (Ar.). 1. Allah tarafndan insann gnlne doldurulan ey. 2. Peygamberin gnlne gelen ilahi dnceler. 3. Gnlk, olaan ey. 4. e-gnle doma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LHAM: (Ar.) Er. - (bkz. lham). LHAN: (Fars.) Er. - Mool hkmdarlarna verilen unvan. LG: (Tr.) Er. - Hkmdar ve hkmdar ailesi mensuplan. LGHAN: (Tr.) Er. Karahanl hkmdar. LKAN: (Tr.) Er. 1. lk kan. 2. ran'da lhanllar'dan sonra bir devlet kuran Trk hkmdar. LKAY: (Tr.). - Yeni ay, ayn ilk hali. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKBAHAR: (Tr.) Ka. - Yln ilk mevsimi, bahar. LKBAL: (Tr.) Ka. - lk doan kz ocuklarna verilen ad. LKCAN: (Tr.) Er. - lk doan erkek ocuklarna verilen ad. LKE: (Tr.) 1. Kendisinden tretilen ilk madde. 2. Temel dnce, temel kan, umde, prensip. 3. Temel bilgi. 4. ncl. 5. Davran kural. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKEHAN: (Tr.) Er. - Yeni ilkeler, kanunlar koyan hkmdar, ynetici. LKER: (Tr.) Er. - lk doan ocuk. LKM: (Tr.). - lk doan ocuklara verilen ad. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKN: (Tr.) - nce, ncelikle, uydurma bir kelime. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKNAZ: (Tr.) Ka. - lk doan kz ocuklarna verilen isim. LKNUR: (Tr.) Ka. - lk ay, ayn ilk hali. LKSEL: (Tr.) - Uzun sre ocuu olmayanlarn daha sonra ikiz ve z ocuklar olduunda verilen isim. -Erkek ve kadn ad olarak kulanlr. LKSEN: (Tr.) - (bkz. lknaz). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKSER: (Tr.) Er. - lk ba, ilk nce, birinci. LKSEV: (Tr.) Ka. - (bkz, lknaz). LKSEN: (Tr.) Ka. - (bkz. lksen). LKUT: (Tr.) Er. - Kutlu, mutlu, uurlu lke. LKUTAY: (Tr.) Er. - Kutsal lke. LKYAZ: (Ar.) Ka. - lkbahar, yaz balarnda doanlara verilen ad. LLYYUN: (Ar.). - Gkyznn ve cennetin en yksek tabakas. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LMA: (Ar.). 1. Parlatma. 2. Belirleme, iaret etme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LMEN: (Tr.) Er. - Bir lke halkndan olan kimse, yurtta. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LM: (Ar.) Er. - limle, bilgi ile ilgili. LMYE: (Ar.) Ka. - lme ait, ilme mensup. LSAK: (Ar.) - Birletirme, kavuturma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LSAVUN: (Tr.) Er. - lkeni dmanlardan koru. LSEV: (Tr.) - lkeni sev, lkesini seven. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LSEVEN: (Tr.) - (bkz. lsev). LSU: (Tr.) - lkenin suyu, bereketi, bolluu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LEN: (Tr.) Ka. - Mtlu, en lke. LTAN: (Tr.) Er. - lkeni tan, lkesini tanyan seven. www.ashkim.ru

LTAY: (Tr.) Er. - (bkz. ltan). LTEBER: (Tr.) Er. - Eski Trklerde vali, kumandan anlamlarnda unvan. LTEKN: (Tr.) Er. - Tek ve esiz lke. LTEMR: (Tr.) Er. - (bkz. ltekin). LTEMZ: (Tr.) Er. - (bkz. ltekin). LTEMR: (Tr.) Er. - (bkz. ltekin). LTER: (Tr.) Er. - Yurdunu seven, koruyan, gzeten. LTCAULLAH: (Ar.) Er. - Allah'a snma, iltica etme. LTFAF: (Ar.) Ka. 1. Sarnma, brnme, rtnme. 2. ieklerin brm brm katmerlemesi. LTFAT: (Ar.) 1. Yzn evirip bakma. 2. Dikkat. 3. Hatr sorma, gnl alma. 4. Szn baka bir kiiye evirme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LTKA: (Ar.) Ka. - Rast gelme, kavuma, karlama, buluma. LTKAULLAH: (Ar.) - Allah'a kavuma, hidayete erme. LYAS: (br.) Er. - Yamurlara hkmeden srail peygamberi. Kur'an- Kerim'de 3 yerde ad geen peygamberin ismidir. Hzr (a.s.) olduunu syleyenler vardr. MAD: (Ar.) Er. - Direk, kolon. MADEDDN: (Ar.). 1. Dinin direi. Daha ok unvan olarak kullanlr. -Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. MAM: (Ar.) Er. 1. Namazda kendisine uyulan kimse. 2. nde bulunan, nayak olan kimse. 3. Halife. Devlet bakan. 4. Mezhep kuran yksek dereceli alim. 5. Hz. Ali neslinden gelen. 6. mam- zam: Hanefiyye mezhebinin kurucusu. MR: (Ar.) Er. - enlendirme, bayndrma. MAREDDN: (Ar.) Er. - Dini alanda yenilik yapan, dinin ynlendirdii kimse. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. MDD: (Ar.) Er. 1. Yardm eden. 2. Yardma gnderilen kuvvet. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. MER: (Tr.) - ok zengin, varlkl. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MGE: (Tr.) - Hayal karl olarak kullanlan ve Franszca maj kelimesine benzetilerek uydurulan kelime. MRN: (Ar.) Er. 1. Evine bal kalan. 2. Hz. Meryem'in babas, l-i mran: mran ailesi. Musa, HarunMeryem ve sa. - Kur'an- Kerim'in 3. suresi. MREN: (Tr.) - Grlen bir eyi veya herhangi bir istei elde etmek istemi, gbta. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MRUZ: (Fars.) - Bugn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NAK: (Ar.) Er. - Gerek dost, arkada, srda. NAKA: (Ar.) Ka. - An gzellii ve ekicilii ile hayat verme, verilme. NALKUT: (Tr.) Er. - nanlan doru, uurlu ve kutlu kimse. NALTEKN: (Tr.) Er. - (bkz. nalkut). NAMULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n nimeti, iyilii. NAN: (Ar.) Er. 1. Dizgin. 2. dare etme, yrtme. 3. (Tr.) Bir kimse ya da eyin doruluunu bykln ve gcn sarslmaz bir duygu ile benimseme, iman. NAN: (Tr.) Er. 1. Bir fikre olan ballk, kesin kabul. 2. man. 3. Kesin kabulle balanlan ey. 4. nanlr ey. 5. Doru, emin. NANZ: (Tr.) Er. - znde inan olan, iman eden. NARE: (Ar.). - Nurlandrma, aydnlatma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NAYET: (Ar.) Ka. 1. Dikkat. 2. Gayret, zenme. 3. Ltuf, ihsan, iyillik. NAYETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n ltf. Allah'n ihsan. nayetullah Kenbu: ah Cihan dnemini anlatan, ahcihanname isimli yaptn sahibi. Hintli tarihi, yazar. NC: (Tr.) Ka. 1. stiridye cinsinden deniz hayvanlarnn iinde kan parlak, yuvarlak ve ziynet eyas olarak kullanlan kymetli ta. 2. Kk, temiz ve sevimli. 3. Kymetli. NCFEM: (t.a.i.) Ka. - nci gibi gzel azl. NCFER: (t.f.i.) Ka. - nci gibi parlak gzel. NCL: (Ar.) Ka. 1. Parlama, cilalama. 2. Grnme, belli olma. 3. Parlaklk, k. www.ashkim.ru

NCLAY: (Tr.) Ka. - Ay'n en ince olan zaman. - nci ve ay kelimelerinden birleik isim. NCSER. (t.f.i.) Ka. - Ba inci, en gzel inci. NDRA: (Ar.) 1. Giriim. 2. ne geme. 3. Bulut altndan syrlma. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NFAKULLAH: (Ar.). - Allah'n yardm, nafakas, infak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NKYADULLAH: (Ar.) Er. - Allah'a boyun eme, teslim olma, kendini teslim etme. NAT: (Ar.) Er. - Neelendirme, (bkz. Neet). NAULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n yapmas, meydana getirmesi. NLL: (Ar.) 1. elale oluturma. 2. iddetle dklme, atlarak akma.-Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NRAH: (Ar.) Er. 1. Alma. 2. Aklk, ferahlk. - Kur'an- Kerim'de bir sre ad. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NRAK: (Ar.) 1. atlayp yarlma, yark olma. 2. Parlama. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PAR: (Tr.) Ka. 1. Yksek dalarn kar tutmayan yerlerinde yetien bir eit dikenli otun sarmtrak iekleri, kurusa bile uzun sre kokusu gitmez. 2. Gzel koku, misk, anber. PEK: (Tr.) Ka. - pekbcei denilen ve dut yapra ile beslenen kurdun rd koza zlerek elde edilen, kuma dokumada kullanlan parlak ve ince tel. RADE: (Ar.) Er. 1. stem. 2. Emir. 3. (bkz. stem). RCA: (Ar.) 1. Geri evirme, geri dndrme. 2. (Kim.) indirgeme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REM: (Ar.) 1. Cennet bahesi. 2. Ok veya kurun atlan nian tahtas. 3. Cenk denilen musiki aleti ve bunu icad edenin ad. 4. Ad kavmi zamannda, eddad tarafndan cennete benzetilme amacyla yaplan bahe olup, am'da veya Yemen'de bulunduu sylenir. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REN: (Ar.) 1. zgr, hr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RFAN: (Ar.) 1. Bilme, anlama. 2. Gerei sezme, kavrama gc. 3. Dini gerek ve srlan bili. 4. Kltr. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RFAT: (Ar.) Er. - Yardm etme, bir ey verme. RGN: (Tr.) - Sabahn erken saatleri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RMAN: (Fars.) 1. arsz gelen kimse. 2. Dalkavuk. 3. Ereti. 4. Arzu, istek. 5. Pimanlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RMEGN: (Fars.) Ka. 1. Uurluluk, saadet, ikbal. 2. Terbiye eden. RSAD: (Ar.) Ka. 1. Hazrlama. 2. Hazr olma. RSALULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n gndermesi, yollamas, Allah'tan gelen. RSEN: (Ar.) - Miras olarak, anadan babadan geerek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RAD: (Ar.) 1. Doru yolu gsterme uyarma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RADULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n irad. RTEK: (Tr.) Er. 1. afak vaktinde doan. 2. Masal, efsane. RTZA: (Ar.) Er. - Raz olma, uygun bulma, beenme, seme. RVA: (Ar.) Ka. - Suya kandrma. RZA: (Ar.) - Gnln etme, honut etme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RZZ: (Ar.) Ka. 1. Titreme. 2. Dolu tanesi. 3. Dik ses. SA: (Ar.) Er. - Drt byk peygamberden biri. Drt byk kitaptan ncil'in kendisine gnderildii, Fir'avunlarla verdii muhteem mcadeleyle bilinen byk peygamber. Kur'an'da 25 yerde ismi gemektedir. SABET: (Ar.) 1. Dme, (isabet). 2. Dme, kma. 3. Deme, tutma. 4. Yerindelik, yazlmazlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAD: (Ar.) Er. 1. Yceltme, ykseltme. 2. Kutlu kalma. SADE: (Ar.) Ka. - (bkz. sad). SAF: (Ar.) Er. - Bir istei, dilei yerine getirme. SAR: (Ar.) Er. 1. kram, bahi. 2. Cmertlikle verme. 3. Dkme, sama, serpme. 4. Kendi muhta olduu halde bahi verme. SARE: (Ar.) Ka. - (bkz. sar). SASE: (Ar.) Ka. 1. Gz ucuyla bakma. 2. Camiyet. 3. Zenginlik, servet. SFENDYAR: (Fars.) Er. - ran mitolojisinde ad geen hkmdarn ad. SFD: (Fars.) 1. Ak, beyaz renkli. 2. (bkz. Esfid). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

SHAK: (br.) Er. 1. branice "Glme" anlamna geldii sylenir. 2. Hz. brahim'in 2 olundan biri olan ve Ya'kub (a.s.)'un babas. Peygamberdir. Kur'an'da 17 yerde ismi geen peygamberlerdendir. SKENDER: Er. - M.. 356-323 yllan arasnda yaayan ve 20 yanda hkmdar olan Makedonya kral, Aristo'dan ders almtr. Yunanistan, ran, Anadolu, Suriye, Msr, Hindistan' istila eden hkmdara, Byk skender lakab taklmtr. 33 yanda lmtr. SLM: (Ar.) Er. 1. Muhammed(s.a.s)'e nazil olan ve kendisi tarafndan insanla tebli edilen din, Allah'n en son dini. 2. Allah'a teslim olma, onun emirlerine uyup, yasaklarndan kanma. 3. yi geinme, bar iinde olma. SMH: (Ar.) Er. 1. Semahatli, cmert klma. 2. Mlayim ve itaatli. SMAL: (Ar.) Er. - Hz. brahim (a.s.)'in olu. brahim (a.s.) O'nu Allah'a kurban olarak adam ve sznde durmak iin harekete gemitir. Fakat Allah (c.c.) O'nu son anda Cebrail araclyla durdurmu ve bu imtihan kazandn bildirmitir. smail (a.s.) Kur'an'da ismi geen peygamberlerdendir ve babasyla beraber Ka'be'yi ina etmilerdir. SMET: (Ar.) 1. Masumluk, gnahszlk, temizlik. 2. Haramdan namusa dokunan hallerden ekinme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Peygamberin sfatlarndandr. SMHAN: (Ar.) - Hkmdar isimleri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SMNAZ: (a.f.i.) Ka. 1. Naz isminde. 2. ok nazl olan. SMNUR: (Ar.) Ka. - Nur ismini alan. SMRAR: (Ar.). - Esmerleme, kara olma, kararma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlabilir. SN: (Ar.) 1. vme, kretme. 2. Deerini ykseltme. 3. Bir yerde uzun zaman kalma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SRA: (Ar.) Ka. 1. Yrtme, geceleyin yrtme gnderme. 2. Hz. Peygamberin mira gecesi. 3. Kur'an- Kerim'in 17. suresi. SRC: (Ar.) 1. Yakma, yandrma. 2. Aydnlatma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SRAFL: (Ar.) Er. - Drt byk melekten sura frme grevi verilen melek. SRAL: (br.) - Ya'kub peygamberin lakab. Sonradan onun soyundan gelenler srailoullan diye anlmlardr. srailoullan, Kur'an'da ok sk kullanlan bir isimdir. STRE: (Fars.) Ka. - Yldz, necm, sitare. STEM: (Ar.) 1. Zulm ve sitem. 2. sim olarak kullanlmas uygun deildir. STEMHAN: (Tr.) - Gktrk devletinin kurucusu Bumin kaann kardei olan Trk hakan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. STHSAN: (Ar.) - Gzel bulma, beenme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. STKBAL: (Ar.) 1. Gelecek zaman. 2. Geleni karlama. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. CAN: (Tr.) Er. - almay seven, alkan. VE: (Ar.) Ka. - Gzellerin gnl alc, gnl aldatc, nazl davran. TKAN: (Ar.) Er. 1. Salamlatrma. 2. nanma. VAR: (Fars.) Ka. - Dzlm, koulmu, hazrlanm. YEM: (Tr.) - Gzellik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YSAN: (Tr.) - yi adla anlan, iyi tannan kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZAN: (Ar.) 1. Anlay, kavray, akl. 2. Terbiye, edeb. 3. Boyun eme, gz dinleme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZANULLAH: (Ar.) Er. - Allah'a boyun eme, Allah'n terbiyesi. ZEM: (Ar.) - Byklk, ululuk. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZG: (Tr.) - (bkz. zg). ZG: (Tr.) - yi gzel, akll, adaletli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGL: (Tr.) Ka. - (bkz. zg). ZGN: (Tr.) Er. - (bkz. zg). ZHAN: (Tr.) Er. - yiliin, gzelliin hakimi, ynetici. ZHANIM: (Tr.) Ka. - (bkz. zhan). ZHAR: (Ar.) Er. - Gsterme, meydana karma. ZRA: (Ar.) 1. An vme. 2. Altn arama. 3. Korkutma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZZET: (Ar.) Er. 1. Deer kymet ycelik, ululuk. 2. Kuvvet, kudret. 3. Hrmet, sayg ikram izan. www.ashkim.ru

ZZETTN: (Ar.) Er. 1. Dnn kymeti, kudret, ulviyeti. 2. Asl ekli "zz'ddin"dir. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. ZZ: (Ar.) Er. - Sabrl, dayankl kimse.

J
JALE: (Fars.) Ka. - Gece meydana gelen ve sabah iekler zerinde grlen su damlac, i, ebnem (bkz. ebnem). JENGAR: (Tr.) Ka. 1. Bakr pas. 2. kta. 3. Deniz yeili renk. JERF: (Fars.) Er. - Derinlik. Derin deniz. JEYN: (Fars.) Er. - (bkz. Jiyan). JYAN: (Fars.) Er. - Comu, kkremi, kzgn. JLDE: (Fars.) Ka. 1. Kark, karmakark, dank. 2. Derinlik.

K
KAAN: (Tr.) Er. 1. in ve Mool imparatorlarna verilen isim. 2. Hakan, hkmdar. KA'B: (Ar.) Er. 1. Topuk kemii, ak kemii anlamnda. 2. (Mecazen): eref, an, onur anlamnda kullanlr. 3. Ka'b b. Zheyr (Vll.yy.): Sahabedendir. Rasulullah iin okuduu Kaside-i Brde ok mehurdur. Birok dillere evirisi yapld. KABL: (Ar.) Er. 1. Olabilir, mmkn. 2. Cins, soy, snf, tr, eit. -Hz. dem'in byk olu olup kardei Habil'i ldrm ve yeryznde ilk kan dken insan olmutur. KADEM: (Ar.). 1. Ayak. 2. Adm. 3. Yarm arn uzunluunda bir lek. 4 Uur. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. KADEMRAN: (Fars.). 1. lerleyen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KADER: (Ar.) Ka. 1. man esaslarndan, Allah'n btn yaratklar iin hkm ve irade ettii hallerin olu ekli, aln yazs, takdir. 2. Talih, baht. 3. Kt talih. 4. G kuvvet. KADI: (Ar.) Er. 1. Hkm, karar, hakimlik. 2. Seri devlette, mahkeme reisi. lim sahibi yetkili. Kad yaz: (yaz b. Musa b. mran es-Sebt: (1083-1149). Mehur fkh ve hadis bilgini. spanya'da Grnata kadl yapt. 20'yi akn eseri vardr. KADFE: (Ar.) Ka. - Yz ince sk tyl, parlak ve yumuak kuma. KADM: (Ar.) Er. 1. Ayak basan, ulaan, varan. 2. Ezeli, evvelsiz. 3. ok eski zamanlara ait eski atik. 4. Yllanm. - Kelam- Kadim, Kur'an- Kerim. KADIN: (Tr.) Ka. 1.Yetikin dii insan. 2. Evlenmi kadn. 3. Evli ve itibarl kadn, hanm. KADR: (Ar.) Er. 1. Deer, kymet, itibar. 2. Parlaklk. 3. Kudret sahibi kudretli, kuvvetli, gl. 4. Allah'n isimlerinden. Kur'an- Kerim'de 50'ye yakn yerde gemektedir. Bana"abd" taks olarak "Abdlkadir" olarak kullanlr. KADRBLLAH: (Ar.) Er. 1. Allah'la glenen. Gcn Allah'tan alan. 2. Ebu'l-Ahmed b. shak. Abbasi halifesi (l. 1031). Halife Muktedir'in torunu. KADRE: (Ar.) Ka. - Gl kuvvetli. KADRAH: (a.f.i.) Er. 1. Gl, kuvvetli hkmdar, padiah. 2. Kadir ve ah kelimelerinden tretilmi birlesik isimdir. www.ashkim.ru

KADREDDN: (Ar.) Er. - Dinin kudreti, gc. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. KADR: (Ar.) Er. 1. Deer, itibar. 2. Onur, eref, haysiyet, meziyet. 3. Rtbe, derece. KADRCAN: (a.f.i.) Er. - Deerli, itibarl, can, ruh. - Kadri ve Can isimlerinden meydana gelen birleik isim. KADRHAN: (a.t.i.) Er. Deerli hkmdar, ynetici. KADRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Kadri). KF: (Ar.) Er. - El veren, yeter, yetecek, yetien, kifayet eden. KAFYE: (Ar.) Ka. 1. iirde, msra sonunda yer alan kelimelerin ses benzerlii, ses uyumas, uyak. 2. Eski nesrimizde zaman zaman yer alan ses benzerlii ve uygunluuna dayanan sanat, seci. KAAN: (Tr.) Er. 1. Hakan, imparator. 2. Kkremi, fkelenmi, kkreyen, fkelenen. KAHHAR: (Ar.). 1. Ziyadesiyle kahreden, kahredici, yok edici batrc. 2. Allah'n isimlerinden. - sim olarak kullanlmaz. - (bkz. Abdlkahhar). KAHR: (Ar.) 1. Allah'n sfatlarndandr. Kur'an- Kerim'de iki yerde geer. 2. Kahredici, zorlayan. 3. Yok eden. 4. Ezici kuvvet. Kahir Billah: Abbasi halifesi. (Ebu Mansur Muhammed el-Mutezid). Muktedir'in kardei. KAHRAMAN: (Fars.) Er. 1. Yiit, cesur, (bahadr). 2. Hkm sahibi, i buyuran. 3. Fars mitolojisinde Rstem'in yendii kimse. - (bkz. Bahadr). KHTA: (Tr.) Er. - Frat nehri kollarndan birinin ad, Malatya'da ayn isimle yerleim blgesi vardr. KHYA: (Fars.) Er. 1. Efendi, emir. 2. Ev sahibi, aile reisi. 3. iftlik yneticisi. KAD: (Ar.) Er. 1. Rehber kumandan. 2. Atlan yedekte gtren. 3. Oturan, ikamet eden. KADE: (Ar.) Ka. 1. Oturan. 2. Temel, esas. 3. Bakent. KAM: (Ar.) Er. 1. Duran, ayakta duran. 2. Bir eyi yapan icra eden. 3. Allah'n emrini ifa eden. KAME: (Ar.) Ka. 1. (bkz. Kaim). 2. Trklerde kat para manasna gelmektedir. KNAT: (Ar.) Er. 1. Var olanlarn hepsi. Yaratklar. Yer gk. - (bkz. Evren). KALAGAY: (Tr.) Er. - Al, krmz renk. KALENDER: (Fars.) Er. 1. Dnyadan elini eteini ekip ba bo dolaan. 2. Alak gnll, gurur ve kibirden uzak, stne bana dikkat etmeyen bulduu ile yetinen kimse. KALGAY: (Tr.) Er. 1. zci kumandan. 2. Krm hanlnda veliahta verilen unvan. KALHAN: (Tr.) Er. 1. (bkz. Kalgay). 2. Kahramanoullar'nn han soyundan, ceddi de Kalhan adn tamaktadr. KAM: (Ar.) Er. 1. Hekim. 2. Dnr. 3. Byc, sihirbaz. KAMACI: (Tr.) Er. - Top kamas yapan ya da onaran kimse. KAMANBAY: (Tr.) Er. - (bkz. Kamar). KAMAN: (Tr.) Er. - Dalarn doruuna yakn olan yerler. KAMARAN: (Ar.) Ka. - Kzl Deniz'de Yemen kylan yaknnda bir ada. KAMBAY: (Tr.) Er. - Hekim, tabib, doktor. KAMBER: (Ar.). 1. Sadk dost, kle. 2. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KAMBN: (Fars.) Ka. - Mutlu, bahtiyar. KME: (Fars.) Ka. - Km, istek, arzu. KAMELYA: (Ar.) Ka. 1. aygillerden, byk beyaz, krmz veya penbe renkte iekler aan dayankl yaprakl bir bitki. 2. Yabangl, ingl. KAMER: (Ar.). 1. Ay. 2. Sadk hizmetkr. 3. Kur'an- Kerim'in 54. suresi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KML: (Ar.) Er. 1. Btn tam noksansz, eksiksiz. 2. Kemale ermi olgun. 3. Yan ban alm terbiyeli, grgl. 4. Alim, bilgin, geni bilgili. - (bkz. Kemal). KMLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Kamil). KAMRAN: (Fars.) Er. - steine kavumu olan. KMURN: (Fars.). 1. Km src, sren, arzusuna isteine kavumu mutlu. 2. Arzusuna erien, bahtiyar, mutlu. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KMVER: (Fars.) Er. - steine kavumu, mutlu. KANBER: (Ar.) Er. 1. Hz. Ali'nin sadk, vefakr klesi. 2. Bir evin gediklisi. KANDEMR: (Tr.) Er. - Gl soydan gelen. KAN': (Ar.) Er. 1. Kanaat eden, yeter, bulup fazlasn istemeyen. 2. nanm kanm. KANYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Kani). www.ashkim.ru

KANSU: (Tr.) Ka. 1. in'in kuzey batsnda nemli bir snr kenti. 2. in'de mslmanlarn en ok bulunduu eyalet. KANTARA: (Ar.). 1. Kpr, zellikle tatan yaplm. 2. Su yolu, bend, hisar anlamna da gelir. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KANUN: (Ar.) Er. 1. Devletin teri, yasama kuvveti tarafndan herkese uyulmak zere konulan her trl nizam, kaide kural. 2. Herhangi bir mevzu zerindeki kanunu tayan kitap. KANUN: (Ar.) Er. 1. Kanuna ait kararla ilgili. 2. Osmanllarn 10. padiah Sultan 4. Sleyman'n lakab, Osmanllarn ykselme devrinin son padiah. - Daha ok lakab olarak kullanlr. KANVER: (Tr.) Er. - Kann ver, asil. KAPAR: (Tr.) Er. - Akl, ruh. KAPKIN: (Tr.) Er. - Uygun, dzenli. KAPLAN: (Tr.) Vahi kedigillerden, benekli, yrtc hayvan. KAPLAN GRAY: (Tr.) Er. -(1680-1738) yllan arasnda Krm han oldu. 3 defa han olmutur. KAPSAM: (Tr.) - mul ihtiva, ihata, istiab, manalarna gelen uydurma bir kelime. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KAPTAN: (tal). 1. Bir geminin sevk ve idare sorumlusu. 2. ehirleraras otobs ofr. 3. Ba pilot. KARAALP: (Tr.) Er. - Esmer, kara yaz yiit. KARABEY: (Tr.) Er. - (bkz. Karacabey). KARABURA: (Tr.) Er. - Esmer, erkek deve. KARACA: (Tr.) Er. 1. Rengi karaya alan, esmer, yaz. 2. Geyikgillerden, kk, boynuzlu, gzel grnl av hayvan. 3. st kol. KARACABEY: (Tr.) Er. - Esmer bey, rengi karaya alan. KARACAN: (Tr.) Er. - (bkz. Karaca). KARAHAN: (Tr.) Er. - Esmer bey, Esmer hkmdar. Karahanllar devletinin kurucusu. KARAKAN: (Tr.) Er. - Bir tr da aac. KARAMAN: (Tr.) Er. 1. Esmer, yaz insan. 2. Gneybat'da esen yel. KARANALP: (Tr.) Er. - Karayaz, kahraman yiit. KARANFL: (Ar.) Ka. - Bir eit kokulu iek. KARANI: (Ar.) Er. 1. Orta Anadolu'da bir ky. 2. Veysel Karani'nin doduu yer. KARASU: (Tr.) Er. 1. Ar akan su. 2. ounlukla gzn i basncnn oalmasyla kendini gsteren krle neden olabilen bir gz hastal. KARATEN: (Tr.) Er. - Amuderya'y vcuda getiren nehirlerden Surhab zerinde nemli bir kent. KARE: (Tr.) Ka. - Ssengillerden, beyaz pembe iekler aan soanl bitki. KARDELEN: (Tr.) Ka. 1. idem. 2. Nergisgillerden baharda ok erken iek aan soanl bir bitki. KRDDE: (Fars.). - bilir, uyank, tecrbeli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KARGIN: (Tr.) Er. 1. Takn su. 2. Bol, ok. 3. Doymu, tok. 4. Erimi buz ve kar paralarnn oluturduu akarsu. 5. alayan. KARGINALP: (Tr.) Er. - Cokulu, takn, hareketli yiit. KARHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kargn). KARN: (Ar.) Er.l. Yakn. 2. Nail olan. 3. Hsm komu. 4. Mabeynci. KARLUK: (Tr.) Er. - Trk boylarndan biri. KARLUKHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Karluk). KARMEN: (Fars.) Ka. - Parlak krmz renk. KARNEYN: (Ar.) Er. 1. ki boynuz. 2. Zlkarneyn: Kur'an- Kerim'de Kehf 83, 86, 94. ayetlerde ad geen ve nebi mi, veli mi olduunda tereddt edilen zat. 3. Byk skender. KARTAL: (Tr.) Er. 1. Kartalgillerden, beyazla kark siyah tyl, kvrk ve kuvvetli gagal, geni kanatl byk yrtc ku. 2. Yeniden dirili ve gllk sembol. KARTAY: (Tr.). Er. - Yal, pir. KARTEKN: - (bkz. Kartay). KARUN: (Ar.) Er. 1. Beni srail'de zenginliiyle mehur olan ve bu yzden kendisini hereyin sahibi gibi grmeye balayp Allah'a kar byklenen, belki de dnya kapitalistlerinin en eskisi ve en by olan kii. Hz. Musa dnemlerinde yaam bu mstekbir, ilahi kahr ve intikama urayarak btn servetiyle birlikte ani www.ashkim.ru

bir zelzele ve tufan sonucu yerin dibine gemitir. 2. Hunnan ile Beni srail'e zulmeden Fir'avun'un mrik nazrlarndan. 3. ok zengin kimse. KARYE: (Ar.) Ka. - Ky kk kasaba. Kabile reisi veya eraftan birine oturduu karyeyle ayn isim verilmektedir. KASEM: (Ar.) Er. 1. Yemin etmek. 2. Blmek. KSB: (Ar.) Er. - Kesbeden, kazanan, kazan sahibi. KSBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Kasib). KASIM: (Ar.) Er. 1. Taksim eden, ayran blen. Kasm b. Muhammed (s.a.): Hz. Muhammed (s.a.s)'in olunun ismi. Kk yata vefat etmitir. 2. Kinci, ezici, ufaltc. 3. Yln 11. ay. 4. Yln k blm. KF: (Ar.) Er. - Kefeden, bulan, meydana karan. KFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Kaif). KATADE: (Ar.) Er. - 13 yy.'dan itibaren Mekke'de hakim olan eriflerin atasna verilen ad. KATB: (Ar.) Er. 1. Yazc. Bir kuruluta yaz ileriyle vazifeli kimse, sekreter. 2. Osmanl devletinde divann resmi yazlarn yazan vazifeli. 3. Devlet memuru. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. - Katib elebi 1609-1658 yllan arasnda yaam nl bilgin. En mhim eseri Kef'z-Znun'dur KATBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Katib). KATFE: (Ar.) Ka. 1. Kadife. 2. Bir nevi iek. KATRE: (Ar.) Ka. 1. Damla. Damlayan ey. KAVAS: (Ar.) Er. - Oku, tfeki, tfekli alet. KAV: (Ar.) Er. 1. Yakar, yakc. 2. Kuvvetli, gl. 3. Salam inanlr. 4. Zengin varlkl. KAVS: (Ar.) Er. 1. Yay. 2. Gkyz, ay, burcu. KAVY: (Ar.) Er. 1. Kuvvetli, gl, dayankl, metin muhkem, salam. 2. iddetli, zorlu. 3. Kudret sahibi hereye gc yeten. Cenab- Hakk'n gzel isimlerinden biri. Kur'an- Kerim'de 10'dan fazla yerde geer. KAVRAM: (Tr.). 1. Bir nesnenin zihindeki soyut ve gzel tasarm, mefhum. 2. Nesnelerin ya da olaylarn ortak zelliklerini kapsayan ve ortak bir ad altnda toplayan genel tasarm. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KAVUUM: (Tr.). 1. Yeryuvarla bir uta kalmak zere yerin gnein ve herhangi bir gezegenin bir doru zerine gelmeleri. 2. tima. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KAYA: (Tr.) Er. 1. Byk ve sert ta ktlesi. 2. Kayalk sarp da. KAYAALP: (Tr.) Er. - Kaya gibi gl er. KAYACAN: (Tr.) Er. - Can kaya gibi gl. KAYAER: (Tr.) Er. - Kaya gibi gl er. KAYAN: (Tr.) 1. Akarsu sel. 2. Yass, dz, kat kat olumu talar. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KAYANSEL: (Tr.) Er. - (bkz. Kayan). KAYGUN: (Tr.) Er. 1. Etkili, hznl, dokunakl. 2. Akdoan. KAYHAN: (Tr.) Er. - Sert, gl sesli okuyucu, kayay bile delecek gte sesi olan okuyucu. KAYI: (Tr.) Er. 1. Yamur, saanak, bora. 2. Ouz boylarndan Osmanl hanedannn mensup olduu boy. 3. Salam, gl, sert. KAYIHAN: (Tr.) Er. - Gl hkmdar. KAYITBAY: (Tr.) Er. - Kaytbay el-Zahiri: nl Msr ve Suriye sultan. KAYMAZ: (Tr.) Er. 1. Da etei. 2. Gneydou'dan esen bir rzgar. KAYNAK: (Tr.) 1. Bir suyun kt yer, mene. Bir haberin kt yer. 2. Aratrma ve incelemede yararlanlan belge. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KAYRA: (Tr.) - Yksek byk tutulan ya da saylan birinden gelen iyilik ltuf, ihsan atfet, inayet. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KAYRAALP: (Tr.) Er. - yiliksever, yiit. KAYRABAY: (Tr.) Er. - yiliksever, saygn kimse. KAYRAHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kayraalp). KAYRAK: (Tr.) Er. 1. Tal, kumlu, ekime elverili olmayan toprak. 2. Kaygan toprak. 3. Bilei ta. KAYRAL: (Tr.) Er. - Kayrlan, himaye edilen (kimse). KAYRAR: (Tr.) Er. 1. Orman iindeki aasz kalan. 2. Kayan yer. 3. nce akll, kumlu toprak.

www.ashkim.ru

KAYS: (Ar.) Er. 1. Leyla ile Mecnun hikayesinin erkek kahraman olan Mecnun-i Amiri'nin asl ad. 2. Umman Denizi'nde kk bir ada. KAYSER: (Ar.) Er. - Roma ve Bizans (Alman) imparatorunun lakab. -Daha ok unvan olarak kullanlr. KAYTUS: (Ar.) - Bir yldz kmesi. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KAYYUM: (Ar.) 1. Gkleri, yeri ve hereyi tutan. Hereyin varlk sahibi olabilmesi iin gerekeni veren. Allah'n isimlerinden. KAZA: (Ar.) Er. - Hkm karar verme, emir tesbit vs. KAZAK: (Tr.) Er. 1. Gebe aknc. 2. Rusya'da yaayan bir Trk kavmi. 3. Gen, taze. 4. nat. KAZAKHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kazak). KAZAN: (Tr.) Er. 1. Su evrisi, kayra. 2. Sazlk yerlerde dibi bulunmayan sulu yer. 3. Girdap. KAZANHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kazan). KZIM: (Ar.) Er. 1. fkesini yenen kimse. Hrsn dizginleyen. 2. Kinini yenen. KEBR: (Ar.) 1. Byk, ulu azim. 2. Yaa byk yal. 3. ocukluktan km gen. 4. Allah'n isimlerinden. Abdlkebir eklinde kullanlmaldr. KEBRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Kebir). KEBUTER: (Fars.) Ka. - Gvercin. KEFFARET: (Ar.) Ka. 1. Gnah rten anlamna gelir. 2. Gnahlarn denmesi gereken bedeli. KELAM: (Ar.) Er. - Sze ilikin, szle ilgili. KELEBEK: (Tr.) Ka. 1. Vcudu kanatlan ince pullarla ve trl renklerle rtl, drt kanatl, ok sayda tr olan bcek. 2. Narin, ince kadn. KELM: (Ar.) Er. 1. Sz syleyen, konuan. 2. Kelimullah: Tur'u Sina'da Cenab- Hakla konumasyla Hz. Musa'ya verilen unvan. 3. Sure-i Kelim: Taha suresi. KELME: (Ar.) Ka. - (bkz. Kelim). KEMAL: (Ar.) Er. 1. Olgunluk, yetkinlik, tamlk, eksiksizlik. 2. En yksek deer, mkemmellik, deer baha. 3. Bilgi, fazilet. KEMALAT: (Ar.) Ka. - nsann bilgi ve ahlak gzellii bakmndan olgunluu. KEMALEDDN: (Ar.) Er. 1. Din'de olgunlua eren, dinin son derecesi. 2. Din bilgisi kuvvetli. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. KEMANDAR: (Fars.) Er. - Yay tutan, yay tutucu. KEMYAB: (Fars.) Ka. - Az bulunan, nadir. KENAN: (Ar.) Er. 1. Hz. Ya'kub'un memleketi, Filistin. 2. Yusuf-i Kenan: Hz. Yusuf. - Pir-i Kenan: Hz. Ya'kub. Hz. Nuh'un iman etmeyen olunun adnn da Kenan olduu rivayet edilmektedir. KENTER: (Tr.) Ka. - ehirli, kentli. KERAM: (Ar.) Er. - (bkz. Kirami). KERAMEDDN: (Ar.) Er. 1. Kerem ba ihsan ltuf sahibi. 2. Dinde stn mertebelere ulaan. 3. Keramet sahibi dervi veli. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. KERAMET: (Ar.) Ka. 1. Birine kar ikramda bulunmak. 2. Allah'n bir kimseye cmertlii, ltf, himayesi ve yardm olarak ele alnr. KEREM: (Ar.) Er. 1. Asalet, asillik, soyluluk. 2. Cmertlik, el akl ltuf, ba, bahi. KEREMAH: (Ar.) Er. - (bkz. Kerem). KERENY: (Fars.) Ka. - Eskiden kullanlan bir eit nefesli saz. KERM: (Ar.) Er. 1. Kerem sahibi, cmert, verimcil. 2. Ulu, byk. 3. Ltf, ihsan bol, ihsan ynnden ulu. 4. Allah'n isimlerinden, "abd" taks alarak kullanlr, (bkz. Abdlkerim). KERMAN: (Ar.) Ka. - (bkz.Kerim). KERME: (Ar.) Ka. 1. (bkz. Kerim). 2. yet. 3. Kz evlat. KERMHAN: (a.t.i.) Er. - (bkz. Kerim). KEF: (Ar.) Er. - Ama, meydana karma. KEVR: (Ar.) Ka. - Byk Sahra'da nemli bir vaha. KEVKEB: (Ar.) - Yldz gkyzndeki parlak cisimleri ifade eden genel isim. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KEVN: (Ar.) Er. - Var olmayla, varlkla ilgili. KEVSER: (Ar.) Ka. 1. Maddi ve manevi okluk, kalabalk nesil. 2. Cennette bir havuzun rman ad. 3. Kur'an- Kerim'de en ksa sure. www.ashkim.ru

KEYN: (Tr.) Er. - Byk hkmdar, ah. KEYFER: (Fars.) 1. Karlk. 2. Mkafat veya mcazat. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KEYHAN: (Fars.) - Dnya. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KEYHSREV: (Fars.) Er. 1. Adil ve ulu padiah. 2. Keykavus'un torunu, Siyavu'un olu olan mehur hkmdar. KEYKVUS: (Fars.) Er. 1. Adil, necip. 2. Keyaniyan'n II. padiah olup Keykubat'n torunu ve halefidir. Key'lerin ikinci padiah. KEYKUBAD: (Fars.) Er. 1. Byk ve ulu padiah. 2. Keykavus'un dedesi olan nl padiah. 3. Key'lerin ilk padiah. - Trk dil kurallar asndan "d/t" olarak kullanlr. KEYS: (Ar.) Er. - Zeka, anlay, kavray. KEYVAN: (Fars.) Ka. - Satrn yldz. KEYYS: (Ar.) 1. Akll, anlayl, kavrayl. 2. nce zarif. KEYYSE: (Ar.) Ka. - (bkz. Keyyis). KEZBAN: (Fars.) Ka. 1. Bir yeri yneten kadn kahya. 2. Ev kadn, evine ve kocasna bal kadn. KEZER: (Fars.) Er. - Kahraman. KILAVUZ: (Tr.) Er. - Yol gsteren, rehber. KILIALP: (Tr.) Er. - Kl gibi keskin yiit. KILIASLAN: (Tr.) Er. - (bkz. Klalp). lk Seluklu Sultan Sleyman ah'n olu. Daha sonra O da Seluklu hanedannn bana geti. KILIHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Klalp). KILIN: (Tr.) Er. 1. elikten silah. 2. Davran, yaratl, huy. KINAY: (Tr.) - ok alkan, etkin, faal. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KINCAL: (Tr.) 1. nce zarif. 2. Aksi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KINER: (Tr.) Er. - (bkz. Kncal). KINIK: (Tr.) Er. 1. Kaynak, menba. 2. stek, arzu, gayret. 3. Obur. 4. Ouzlarn 24 boyundan biri. KINIKASLAN: (Tr.) Er. - (bkz. Knk). KINNESRN: (Ar.) Ka. - Kuzey Suriye'de bir ehir, eski Halepde denilmektedir. KIRALP: (Tr.) Er. - Kr beyi, tarada oturan. KIRAY: (Tr.) Er. 1. Gen, delikanl. 2. rn vermeyen arazi. 3. Ekya yol kesen. KIRCA: (Tr.) Er. 1. Dolu. 2. Ufak ve sert taneli kar, rzgarla kark yamur. KIRDAR: (Tr.) Er. - ll davran, soukkanllk. KIRGIZ: (Tr.) Er. 1. Gezici, gezgin. 2. Krgzistan'da oturan halk. KIRTEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Kralp). KISMET: (Ar.) Ka. 1. Blme, pay etme, hisselere ayrma. 2. Talih, nasip, kader. 3. ayi olan hisseyi tayin etme belirtme. KIVAN: (Tr.). 1. Sevin, memnuniyet. 2. vnen, gvenen, iftihar eden. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KIYAM: (Ar.) Er. 1. Kalkma, ayaa kalkma, ayakta durma. 2. Namazda ayakta durma. 3. Bir ie balama. 4. Ayaklanma. 5. lmden sonra dirilme, ayaa kalkma. KIYAS: (Ar.) Er. 1. Bir eyi baka eye benzeterek hkm verme. 2. Karlatrma, rnekseme. 3. Umum kaideye uyma. KIYMET: (Ar.) Ka. 1. Deer. 2. Bedel, baha, tutar. 3. eref, onur, itibar. KIZILZEN: (Tr.) Ka. - Kzlrmak, gney Azerbaycan' 2 defa katederek Gilan'da Hazer denizine dklen rmak. KBAR: (Ar.) Ka. 1. Duygu, davran ve hareket bakmndan ince, zarif, nazik, elebi. 2. Byk cmert, asil, zengin. 3. k, sekin. 4. Bykler, ulular. 5. Kibirli. KBARYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Kibar). KHAN: (Tr.) Er. - Kk hkmdar. KFAYET: (Ar.) Ka. 1. Yetime, el verme, kafi gelme. 2. Bir ii yapabilecek yetenekte olma. KMEK: (Tr.) - X. yy. rti'in orta blgesinde yaayan bir Trk kavmi. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KRAM: (Ar.) Er. 1. Soydan gelenler, soyu temizler, ulular, sergeliler. 2. Cmertler, eliaklar. Sahabenin lakab olmutur. www.ashkim.ru

KRAM: (Ar.) Er. 1. Cmerte, eli aklara zg. 2. Soylular, ulular, ereflilerle ilgili. KRAZ: (Yun.) Ka. - Glgillerden, yapraklanmadan nce iek aan, dz kabuklu aa ve bu aacn yuvarlak sulu ve tek ekirdekli yemii. KRMAN: (Fars.) Er. 1. Hisar, kale. 2. ran'da bir eyalet ve bu eyaletin bugnk merkezi. KRMANAH: (Tr.) Er. - (bkz. Kirman). KSRA: (Fars.) Er. - ran ahlarnn ad. KVER: (Fars.) Ka. - lke. KTARAZ: (Fars.) Ka. - Dnyay ssleyen, dnyann ss olan. KYAN: (Fars.) Ka. 1. Yldz. 2. Merkez. KYASET: (Ar.) Ka. - Uyanklk, anlayllk. KOCA: (Tr.) Er. 1. E. Ev ve ailenin yaa en by. 2. ri, kocaman. 3. Akll, tedbirli yiit. KOCAALP: (Tr.) Er. - Yal, ulu, yiit KOAK: (Ar.) Er. - Yrekli, eli ak. 2. Yce gnll. 3. Konuk sever. 4. Yiit, korkmayan kii, sava. 5.Ak kestane renginde olan. KOAKALP: (Tr.) Er. - Cmert, kahraman, yiit. KOAKER: (Tr.) Er. - Cmert, kahraman kimse. KOA: (Tr.) Er. 1. Klavuz, rehber. 2. Yamur bulutu. KOAY: (Tr.) Er. - Ko gibi gl. KOER: (Tr.) Er. - Salkl, yrekli er. KOHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Koer). KOUBEY: (Tr.) Er. - Kou arabasn kullanan kii. Kou: Gelin arabas. KOCYT: (Tr.) Er. - Yrekli, cesur, kahraman. KONGAR: (Tr.) Er. - (bkz. Kongur). KONGUR: (Tr.) Er. - San ile siyah karm bir renk, koyu kumral, kestane rengi. KONGURALP: (Tr.) Er. - (bkz. Kongur). KONGURTAY: (Tr.) Er. - (bkz. Konguralp). KORUR: (Tr.) 1. Ak san, ak kestane renkli. 2. Kimseyi beenmeyen gururlu, kendini beenmi. 3. Ssl, alml, k. KONURALP: (Tr.) 1. Cesur, yiit, er. Orhan Gazi'nin komutanlarndan biri. KORAL: (Fran.) Er. 1. Bat musikisinde dini ark. 2. Snr muhafz. KORALP: (Tr.) Er. - (bkz. Koral). KORAY: (Tr.) Er. - yice kor rengine gelen ay. KORAN: (Tr.) Er. - Ateli, canl, hareketli. KORAN: (Tr.) Er. - alayan. KORGAN: (Tr.) Er. - Hisar kale. KORHAN: (Tr.) Er. - Ateli, canl, gl hkmdar. KORKUT: (Tr.) Er. 1. Byk dolu tanesi. 2. Korkusuz, yavuz, heybetli. 3. Cin, eytan. KORKUTALP: (Tr.) Er. - (bkz. Korkut). KORTAN: (Tr.) Er. 1. Yanan, scak ten. 2. Yaln ve kesik kaya. 3. Pelikan kuu. KOTUZ: (Tr.) Er. - Gururlu, kibirli. KOTUZHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kotuz). KOYAK: (Tr.) Er. 1. Vadi, dere. 2. Dalar ve kayalklar zerindeki doal ukurlar. 3. Da yolu zerindeki otluk. 4. Etkili, dokunakl. KOYA: (Tr.) Er. - Gne. - Erkek ve kadn ad olur. KOYGUN: (Tr.) Er. 1. Etkili, hznl, dokunakl. 2. Akdoan. KOYTAK: (Tr.) Er. - Rzgar almayan ukur yer. KOYTAN: (Tr.) Er. - Da buca. KOZA: (Tr.) Ka. - inde tohum ya da krizalit bulunan koruncak. KKEN: (Tr.) Er. 1. Bir eyin kt, dayand temel, biim neden ya da yer. 2. Kavun, karpuz, kabak gibi bitkilerin toprak stne yaylan dallar. 3. Soy, asl, ata. KKER: (Tr.) Er. - Kkl soydan gelen kimse. KKLEM: (Tr.) Er. - lkbahar KOKSAL: (Tr.) Er. - Yer altnda geni bir alana dalan kk. KKSAN: (Tr.) Er. - Tannm, nl ad. www.ashkim.ru

KKN: (Tr.) Er. 1. Gk renginde. 2. Yal, koca. KKTEN: (Tr.) Er. 1. Kkl, yzeyde kalmayan, derine inen. 2. Soylu. KRNES: (Tr.) - Ayna. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KSE: (Fars.) Er. - Sakal by hi kmayan veya seyrek olan. - Daha ok lakab olarak kullanlr. KSEM: (Tr.) Ka. 1. Srler nnde rehber vaziyetinde giden. 2. Cildi temiz, przsz. 3. Ksem Sultan: IV. brahim'in annesi ve torunu zamannda Osmanl iktidarnda etkin olan Sultan. KUBLAY: (Tr.) Er. - Cengiz Han'dan sonra Mool imparatorluu tahtna kan byk kaanlarn en mehuru 35 yl saltanat srm ve 1294 ylnda 80 yanda lmtr. KUDDUS: (Ar.) Er. 1. Temiz, pak. 2. Hatadan, gafletten, eksiklikten uzak. 3. ok aziz, mbarek. - Allah'n isimlerinden. "Abd" taks alarak kullanlrsa daha iyi olur. KUDDUS: (Ar.) Er. - 1. Kuddus olan Allah'n nimetine mazhar olan 2. 19. yy. Bor'lu mehur mutasavvf Trk airi. KUDRET: (Ar.) Ka. 1. Kuvvet, takat, g. 2. Allah'n ezeli gc. 3. Varlk, zenginlik. 4. Allah yaps, yaratl, insan eliyle yaplamayan eyler. 5. Ehliyet kabiliyet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KUDRETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n gc. KUDS: (Ar.) Er. - Kutsal, muazzez, mukaddes. - Allah'a mensup, ilahi. KUDSYYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Kudsi). KUDS: (Ar.) Er. 1. Filistin'in merkezi olan ehir. - Ruhu'1- Kuds: Cebrail, Hz. sa'ya frlen ruh. KUHSTAN: (Fars.) Er. - Dalk memleket, ran yaylasnda dalarn ok olduu blge. KUHRUD: (Fars.) - Da rma. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KHSAR: (Fars.) 1. Dalk. 2. Da tepesi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KULA: (Tr.) Er. 1. Kumral. 2. Sarn, mavi gzl. 3. Vcudu koyu sar, kuyruu ve yelesi siyah olan at. KULAHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kula). KULAN: (Tr.) Er. 1. Anayurdu Asya olan at ile eek aras grnte yabanl bir at tr. 2. ki, yanda dii tay, ksrak. 3. Zafer kazanm kii. KUMAN: (Tr.) Er. - XI. yy ile XIV. yy. arasnda Gney Rusya bozkrlarnda gebe olarak yaayan bir Trk boyu. KUMANBAY: (Tr.) Er. - (bkz. Kuman). KUMRU: (Fars.) Ka. - Gvercinlerden, uzunca kuyruklu boynunun yanlarnda benekler bulunan ve gvercinlerden daha kk olan boz renkli ku. KUMRUL: (Fars.) Er. - (bkz. Kumru). KUMUK: (Tr.) Er. 1. Kl. 2. Kuzeydou Kafkasya ile Hazar denizinin bat kysnda yaayan bir Trk boyu. KUMUKBAY: (Tr.) Er. - (bkz. Kumuk). KUNT: (Tr.) Er. 1. Salam ve iri yapl. 2. Ar dayankl, kaln. 3. Bir tr gvercin. KUNTAY: (Tr.) Er. - (bkz. Kunt). KUNTER: (Fars.) Er. - Salam, kuvvetli. KUNTMAN: (Tr.) Er. - Salam ve iri yapl, salkl kimse. KURA: (Tr.) Er. 1. Cesur. 2. elik. 3. Toprak iinde bulunan byk ta. KURAL: (Tr.) Er. 1. Davranlara ya da bir sanata bir bilime yn veren ilkeler. 2. Ara. 3. Silah. KURAY: (Tr.) Er. - Ay gibi. KURBAN: (Ar.) Er. 1. Allah'n rzasn kazanmaya vesile olan ey. 2. Eti. fakire parasz olarak datlmak niyetiyle farz, vacib, ve snnet olarak kesilen hayvan. 3. Bir gaye uruna feda olma. KUREREN: (Tr.) Er. - Dayankl ve yiit adam. KUREY: (Ar.) Er. - Hz. Peygamberin soyu. KURMAN: (Tr.) Er. - Yksek aamal, nitelikli kimse. KURRE: (Ar.) Ka. Tazelik, parlaklk. - Msr valilii yapm bir zatn addr. KURTARAN: (Tr.) Er. - Kurtulmasn salayan. KURTULU: (Tr.) Er. 1. Kurtulmak fiili, kurtulma. 2. Tehlike, sknt, zorluk veya esaretten, istiladan kurtulmu olma hali, halas, necat, reha, selamet. 3. stanbul'da bir semt ad. KUSAY: (Ar.) Er. 1. Uzaklamak. 2. Peygamberin 5. dereceden atas olup slamiyetten nce Mekke'de Kabe'yi tamir ettirmi ve yeniden dzenlemitir.

www.ashkim.ru

KUSVA: (Ar.) Er. 1. Son derece bulunan. 2. Nihayet son. 3. Eriilecek son nokta son snr. 4. Peygamber (s.a.s)'in devesinin ad. KUEYR: (Ar.) Er. - Byk beni Amir b. aa'a grubuna dahil bir Arap kabilesi. Kueyri: slam aleminin byk sufi melliflerinden. Kueyri Risalesi adyla nl eseri bulunmakta. KUTAL: (Tr.) Er. - Mutlu ol. KUTALMI: (Tr.) Er. - Mutlu olmu, kutlu olmu. KUTALP: (Tr.) Er. - Kutlu, uurlu, yiit. KUTAM: (Ar.) Er. - Akbabaya benzeyen. KUTAN: (Tr.) Er. 1. Dua, yalvarma. 2. Saka kuu. 3. Saban. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KUTAY: (Tr.) Er. 1. Mbarek ay. 2. Borneo adasnn dou tarafndan bir sultanlk. KUTBAY: (Tr.) Er. - (bkz. Kutalp). KUTBERK: (Tr.) Er. - (bkz. Kutbay). KUTCAN: (Tr.) Er. - Kutlu, uurlu can. KUTEL: (Tr.) Er. - Uurlu el. KUTER: (Tr.) Er. - Mutlu, uurlu kii. KUTERTAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kuter). KUTHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kuter). KUTKAN: (Tr.) Er. - Saygn, kutlu soydan gelen. KUTLAN: (Tr.) Er. - Kutlu, mutlu ol. KUTLAR: (Tr.) Er. - Mutluluklar, uurlar. KUTLAY: (Tr.) Er. 1. Uurlu kutlu ay. 2. Kr donlu at. KUTLU: (Tr.) Er. 1. Uurlu, hayrl. 2. Mbarek. 3. Mesut, bahtiyar. KUTLUALP: (Tr.) Er. - Uurlu yiitKUTLUAY: (Tr.) Er. - Uurlu ay. KUTLUBAY: (Tr.) Er. - (bkz. Kutlu). KUTLUCAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kutlu). KUTLU: (Tr.) Er. - Uurlu, mutlu, ansl, kutlu. KUTLUHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Kutlu). KUTLUTEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Kutlu). KUTSAL: (Tr.) Er. - Kudsi, kutlu mbarek, mukaddes. KUTSALAN: (Tr.) Er. - Uur getiren, kutlu kimse. KUTSALMI: (Tr.) Er. - (bkz. Kutsalan). KUTSAN: (Tr.) Er. - Uurlu, talihli ol. KUTSEL: (Tr.) Er. - (bkz. Kutsan). KUTSOY: (Tr.) Er. - (bkz. Kutsel). KUTULMU: (Tr.) Er. - Kurtulmu, aydnla kavumu. KUTUN: (Tr.) Er. - Kutlu, kutsal. KUTUNALP: (Tr.) Er. - (bkz. Kutun). KUTUNER: (Tr.) Er. - (bkz. Kutun). KUTYAN: (Tr.) Er. - Uurlu kimse. KUVVET: (Ar.) Er. 1. G, kudret, takat, shhat, salamlk. 2. Bir hkmetin askeri gc. KUYA: (Tr.) Er. 1. Gne. 2. ok scak, gnein etkili vurmas. KBRA: (Ar.) Ka. 1. Byk olan (Ekber'in mennesi). 2. Hadicet'l-Kbra: Hz. Peygamberin ilk hanm. KLTGN: (Tr.) Er. - Gktrk prensi ve komutan. KLK: (Tr.) Er. 1. Mehur nl. 2. Ta, ekici, balyoz. KRBOA: (Tr.) 1. ri, gl, sarslmaz boa. Kuvvetli iri yapl boa. Seluklu komutan ve Musul emirinin ad. KREMA: (Ar.) Er. 1. Kerim, asil, necip, iyiliksever, hayr sahibi cmert, eli ak kimseler. 2. Ulular, bykler. KRHAN: (Tr.) Er. Yiit, yrekli han. KRAD: (Tr.) Er. - Eski Trklerde yiit, alp. KRMER: (Tr.) Er. - topluluk, sr. www.ashkim.ru

KUAD: (Fars.) Er. 1. Al, ama. 2. Fetih, fethetme. 3. Al merasimi, kad resmi. 4. Yayn gerilip braklmas. 5. Musikide uvertr. 6. Bir cins tavla oyunu. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. KADE: (Fars.) Ka. 1. (bkz. Kad). 2. Ak. 3. Ferah.

L
LCEREM: (Ar.) Ka. 1. phesiz. 2. Besbelli, elbette. LAN: (Tr.). 1. Bir cins ahin. 2. Sarp, yaln. 3. iddetli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LAHB: (Ar.) Er. - Ak yol. LHK: (Ar.) Er. 1. Yetiip ulaan. 2. Eklenen. 3. Yenisi. LAHKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Lahik). LHZA: (Ar.) Ka. 1. Bir bak, bir gz atma. 2. Gz krpacak kadar zaman an. 3. Bir kez gz krpma. LAJVERD: (Fars.) Ka. 1. Lacivert. 2. Koyu mavi deerli bir ss ta. LALE: (Fars.) Ka. 1. Zambakgillerden, uzun yaprakl, gzel ve eitli renklerde iekli soanl bir bitki. 2. Eskiden sucularn boyunlarna aslan iki ucu lale gibi kvrak demir halka, pranga. 3. Aatan meyve koparmaya yarayan ucu atall srk. LLEFAM: (Fars.) Ka. - Lale renginde. LLEGUN: (Fars.) Ka. - Lale renginde. LLEGL: (Fars.) Ka. - Trk musikisinde bir makam. LALERUH: (Fars.) Ka. 1. Lale yanakl, yana lale gibi krmz olan. 2. Trk mziinde mrekkeb bir makam. LLEVE: (Fars.) Ka. - Lale gibi. LLEZAR: (Fars.) Ka. - Lalelik, lale yetien yer, lale bahesi. LM: (Ar.) Er. - Parlayan, parldayan parlak. - Lamii: 1472-1532 yllar arasnda yaayan Trk edebiyatnda hakl bir n kazanm mutasavvf ve sanatkar. LMA: (Ar.) Ka. - (bkz. Lami). LMH: (Ar.) Er. 1. Hz. Nuh'un erkek kardei. 2. Parlayan, parldayan, parlak. LMHA: (Ar.) Ka. - (bkz, Lamih). LAMNUR: (Ar.) - Nur saarak parlayan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LNAZR: (Ar.) - Esiz, benzersiz. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LANE: (Fars.) Ka. - Yuva, ev, aiyan. LSF: (Ar.) Er. - Parlayan, parlayc. LTF: (Ar.) Er. 1. Allah'n isimlerindendir. 2. Yumuak, ho, gzel, nazik. 3. Btn inceliklere vakf. -"abd" taks alarak kullanlabilir. (Abdllatif). LTFE: (Ar.) Ka. - Gldrecek, tuhaf ve gzel sz ve hikaye aka. LTME: (Ar.) Ka. - Misk, gzel koku. LAVANTA: (tal.) Ka. - Lavanta ieinden elde edilen gzel koku. LYEZAL: (Ar.) - Zevalsiz, bitimsiz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlabilir. LYH: (Ar.) Er. 1. Parlak, parlayan. 2. Aikar, meydanda, hveyda. 3. Hatra gelen. LYHA: (Ar.) Ka. 1. Dnlen bir eyin yaz haline getirilmesi. 2. Tasar. LYK: (Ar.) Er. - Yakan, yakkl. LZIM: (Ar.) Er. - Gerekli ey. Gereke. LZIME: (Ar.) Ka. - (bkz. Lazm). LEL: (Ar.) Ka. - nciler. LEBABE: (Ar.) Ka. - Akl sahibi olma. LEBBET: (Ar.) - Aklllk, zeyreklik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LEBB: (Ar.) Er. - Akll, zeki, fatin. LEBBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Lebib). LEFF: (Ar.) Er. - Durulmu sarlm.

www.ashkim.ru

LEMA: (Ar.) - Prlt. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LEMAN: (Ar.) Ka. - Parlama, parlt. LEMARZ: (Fars.) - Parlayan, parldayan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LEMEAT: (Ar.) Ka. - Parltlar. LEMEHT: (Ar.) Ka. - Bir defa baklar, bir gz atlar. LEM: (Ar.) Er. - (bkz. Leman). LEMYEZEL: (Ar.) 1. Zail olmaz, baki, kalc. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LERZN: (Fars.) Ka. - Titrek, titreyen. LERZE: (Fars.) Er. - Titretme. LERZENDE: (Fars.) Ka. - Titreyen, titrek. LETAFET: (Ar.) Ka. 1. Latiflik, holuk. 2. Gzellik. 3. Nezaket. 4. Yumuaklk. LEVAM: (Ar.) - Parlamalar, nurlar. LEVEND: (tal.) 1. Osmanl donanmasnda vazifeli asker denizci. 2. Eskiden Venedikliler'in ark memleketlerinden maala topladklar denizciler. 3. Yakkl, boylu poslu kimse. 4. Atak, gz pek, hareketli ve evik. LEVNZ: (Ar.) Er. 1. Renk, boya, yz. 2. Nevi, eit, Trk. LEVZ: (Ar.) 1. Badem biiminde olan. 2. Bademle ilgili. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LEVZYYE: (Ar.) Ka. 1. (bkz. Levzi). 2. Badem erik, kays vine, kiraz ve benzer meyvelerin iinde anldklar grup. LEYAL: (Ar.) Ka. - Geceler. LEYN: (Fars.) Ka. - Parlayan, parlayc, konforlu, lks hayat. LEYFUNNUR: (Ar.) - Geceyi aydnlatan nur, k. LEYL: (Ar.) 1. ok karanlk gece. 2. Arabi aylarn son gecesi. 3. Leyla ile Mecnun hikayesinin kadn kahraman. LEYLK: (Ar.) 1. Zeytingillerden ho kokulu salkm eklinde mor ve beyaz renklerde iek aan bir bitki ve bitkinin iei. LEYS: (Ar.) 1. Yokluk. 2. Arslan, esed, haydar, gazanfer, ir. LEZR: (Fars.) - Akll. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LSAN: (Ar.) 1. Dil. 2. Konuulan dil. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LVA: (Ar.) Er. 1. Bayrak. 2. Mlki idarede kaza-vilayet arasnda bir derece, sancak. 3. Tugay. 4. Tugeneral. 5. Livai saadet, Liva-i erif. Hz. Muhammed (s.a.s)'in bayra Liva'l-Hamd: Muhammed mmetinin maher gn altnda toplanacaklar bayrak. Makam- Ahmedi. LYKAT: (Ar.) Ka. 1. Layk olan, deerlilik, yararllk. 2. ktidar, hner, fazilet. LOKMAN: (Ar.) Er. 1. Eski kavimlerde, ahlaki tler veren hekim. 2. Kur'an- Kerim'de bir sure ad. LULUBAR: (Ar.) Ka. - nci yamuru. LUT: (Ar.) Er. 1. Hz. brahim'in peygamber yeeni. 2. Kendisine itaat etmeyen ve ecinsel olarak yaamay adet edinmi olan Sodom ve Gomorrah halkna gelmitir. Hanm da helak olanlar arasndadr. Lut (a.s.) Kur'an'da ad geen peygamberlerdendir. LBBETLAYN: (Ar.) Ka. - Gz bebei. LTF: (Ar.) Er. - Holuk, gzellik, iyi davran. LTFYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Ltf). LTFULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n ltf. Allah'n iyi, ho ve letafet sahibi kld kii demektir.

M
MACD: (Ar.) Er. - an ve eref sahibi olan kimse. yi ahlakl. Ulu.

www.ashkim.ru

MACDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Macid). MAFRET: (Ar.) Ka. - Allah'n kullarnn gnahlarn balamas, rtmesi. MAHBUB: (Ar.) Er. 1. Muhabbet olunmu, sevilmi, sevilen, sevgili. 2. Mahbub-i Hda, (Allah'n sevgilisi) Hz. Muhammed (s.a.s). MAHBUBE: (Ar.) Ka. - Muhabbet olunmu, sevilmi, sevilen. - (bkz. Mahbub). MAHFER: (Fars.) Ka. - Ay aydnl, ay . MAHF: (Ar.) Er. - Gizli, sakl. MAHFUZ: (Ar.) Er. Korunmu, gzetilmi. Gizlenmi, saklanm. MAHN: (Ar.) - (bkz. Hz. Peygamberin isimleri). MAHNEV: (Fars.) Ka. - Yeni ay, aya, hilal. MAHNUR: (Fars.) Ka. 1. Ayn nuru, . 2. Ay yzl gzel. MAHR: (Ar.) Er. - Maharetli, hnerli, elinden i gelir, becerikli. MAHRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mahir). MAHZAR: (Fars.) Ka. - nleyen ay. MAHZER: (Fars.) Ka. - San, altn renginde ay. MAHMUD: (Ar.) Er. 1. Hamd olunmu, sena edilmi, vlmeye deer. Makam- Mahmud: Hz. Muhammed'in en byk efaat makam, cennet. 2. Ebrehe'nin Kabe'yi ykmak zere getirdii filin ad. 3. Mahmud (Kagarl) Karahanllar'dan olan bu Trk bilgini "Divanu Lgati't-Trk" adl eseriyle tannmtr. 4. Mahmudiye: 2. Mahmut devrinde baslan altn para. MAHMUDE: (Ar.) Ka. - Bingr otu, sakmunya. MAHMUR: (Ar.) Er. 1. Sarholuun verdii sersemlik. 2. Uyku basm, arlam, yan baygn gz. MAHMURE: (Ar.) Ka. -(bkz. Mahmur). MAHPARE: (Fars.) Ka. - Ay paras, ok gzel kadn. MAHPER: (Fars.) Ka. - Ay gibi peri kadar gzel. MAHPERVER: (Fars.) Ka. - Mehtap. MAHPEYKER: (Fars.) Ka. 1. Yz ay gibi parlak, gzel, nurlu. 2. Ksem Sultan'n ad. MAHRA: (Ar.) Ka. 1. Elverili, uygun ey. 2. Deerli kimse. MAHRU: (Fars.) Ka. - Ay yzl, yz ay gibi olan gzel. MAHER: (Ar.) Er. - Huy, tabiat. MAHSUN: (Ar.) Er. - Glendirilmi, gl. MAHSUNE: (Ar.) Ka. - Kuatlm, sarlm, evrilmi. MAHSUT: (Ar.) Er. - Hasat edilmi, ekini biilmi. Biilmi ekin. MAHTER: (Fars.) Ka. - Yeni ay, aya, hilal. MAHUR: (Fars.) - Trk musikisinde rast perdesinde karar klan bir makam. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MADE: (Ar.) Ka. 1. zerinde yemek bulunan sofra. Yemek, len. 2. Kur'an- Kerim'in 5. suresinin ad. 3. sa ve Havarilerine gkten inen sofra (Maide-i Mesih). MAL: (Ar.) Er. 1. Bir yana eilmi, eik. 2. Hevesli, istekli, yetenekli. Tarafl, iten istekli. 3. Andrr, benzer. 4. Tutkun. MALE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mail). MAKAL: (Ar.) Er. - Sz, lakrd. Syleme, syleyi. MAKBUL: (Ar.) Er. - Kabul olunmu, alnm, alnan. Beenilen, ho karlanan, geer. MAKBULE: (Ar.) Ka. - (bkz. Makbul). MAKRUN: (Ar.) - Ulam, kavumu, yakn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MAKSUD: (Ar.) Er. 1. Kasdolunan, istenilen ey, istek. Maksad, niyet, murat. 2. Varlmak istenen yer. MAKSUDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Maksud). MAKSUM: (Ar.) Er. - Ayrlm, blnm. Ksmet. Rzk- Maksum; Allah tarafndan takdir edilmi rzk. MAKSUME: (Ar.) Ka. - (bkz. Maksum). MAKSUR: (Ar.) Er. 1. Kasrolunmu, ksaltlm, kaslm. 2. Alkonulmu. Bir eye ayrlm. MAKSURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Maksur). MAKUL: (Ar.) Er. - Akla uygun bulunan. Akl ile bilinir, aklla kantlanan. Olduka akll, sz akla yakn. MAKULE: (Ar.) Ka. - (bkz. Makul).

www.ashkim.ru

MLK: (Ar.) Er. 1. Sahip, bir eye sahip olan, bir eyi olan. Malikii'l-Mlk, Allah. 2. Yedi cehennemin hakimi ve kapcs olan melek. 3. Zebanileri idare eden melek. mam Malik, Maliki mezhebinin kurucusu. Ashab bu ismi kullanmtr. MALKE: (Ar.) Ka. - (bkz. Malik). 1. Mal sahibi olan kadn. 2. Peri, su perisi. MALKO: (Tr.) Er. - Aknc oca reisi. MALUM: (Ar.) Er. - Bilinen, belli. Herkese bilinen. Faili belli olan fiil. MAMUR: (Ar.) Er. 1. Bayndr, enlikli. 2. mar edilmi, ilenmi yer. 3. Beyt-i mamur: Kabe. MANA: (Ar.) 1. Mana, anlam. 2. , iyz. 3. Rya, d. - (bkz. Anlam).- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MANOLYA: (Frans.) Ka. - Manolyagillerden. Beyaz renkli ve gzel kokulu iekleri olan, ss bitkisi olarak yetitirilen aa ve bu aacn iei. MANSUR: (Ar.) Er. 1. Yardm olunmu, Allah'n yardmyla galip, stn gelmi. 2. Trk musikisinde bir dzen. 3. Bir ney eidi. MANSURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mansur). MANZUR: (Ar.) Er. - Baklan, nazar olunan. Gzde olan, beenilen. MANZURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Manzur). MARAL: (Tr.) Ka. - Dii geyik, ceylan, karaca. MARFET: (Ar.) Ka. 1. Herkesin yapamad ustalk, hereyde grlmeyen hususiyet, ustalkla yaplm olan ey. 2. Bilme, bili. 3. Hoa gitmeyen hareket. 4. Vasta arac, ikinci el. Marifetname: brahim Hakk Bey'in divan kltrne ait hazrlad mehur eseri. MRYE: (Ar.) Ka. - en'un adnda birinin kz olup hicretin 7. ylnda kzkardei irin ile birlikte, Mukavks tarafndan Hz. Muhammed'e (s.a.s) hediye edilen kbti bir cariye. Hz. Peygamberin hanmlarndan kk yata len olu brahim'in annesi. MARUF: (Ar.) Er. 1. Herkese bilinen tannm belli. Mehur nl. 2. eriatn emrettii, uygun grd. MARUFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Maruf). MRUT: (Ar.) - Arkada "Harut" ile mehur olan bir melek olup by ile uratklarndan dolay kyamete kadar kalmak zere Babil'de bir kuyu ierisine hapsedilmilerdir. - sim olarak kullanlmaz. MASUM: (Ar.) Er. 1. Susuz, kabahatsiz, gnahsz, ismet sahibi. 2. Saf, temiz. mam- Rabbani'nin olu. MASUME: (Ar.) Ka. - (bkz. Masum). mamiye mezhebinde gnahsz saylan ehl-i beyt mensubu. MASUN: (Ar.) Er. - Korunmu, korunan. MASUNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Masun). MAUK: (Ar.) Er. - Sevilen, sevilmi. MAUKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Mauk). MATLUB: (Ar.) Er. - stenilen, aranlan, talep edilen ey. MATLUBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Matvlub). MATUK: (Ar.) Er. - Azat olunmu, zgrl balanm. MATUKE: (Ar.) Ka. - (bkz. Matuk). MAUN: (Ar.) Er. Zekat. Kur'an- Kerim'in 107. suresi. MAVERA: (Ar.) - Ara, geri, bir eyin tesinde bulunan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MAVYE: (Ar.) Ka. - Suya ait. MAYE: (Fars.) Ka. 1. Maya, asl ve gerekli madde. 2. Para, mal. ktidar g. 3. Bilgi. MAZHAR: (Ar.) Er. 1. Bir eyin grnd kt yer. 2. Nail olma, ereflenme. 3. Baz tekkelerde oturarak uyurken dayanlan ksa deerde. 4. Bir eit tef. MAZLUM: (Ar.) Er. 1. Zulm grm. 2. Halim, selim, sakin, sessiz. MAZMUN: (Ar.) Er. 1. Borluluk, kefalet. 2. denmesi gereken ey. MAZYAR: (Ar.) Er. - Taberistan'daki Karini hkmdarlarnn sonuncusu. MEBDE: (Ar.) - Ba, balang, ilke.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MEBHUR: (Ar.) Er. - Soluyan, soluan, nefes darlna yakalanm olan. MEBHURE: (Ar.) Ka. (bkz. Mebhur). MEBRUK: (Ar.) Er. - Tebrike ayeste. Kullu. MEBRUKE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mebruk). MEBRUR: (Ar.) Er. - Beenilmi, hayrl, yararl. MEBRURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mebrur). www.ashkim.ru

MEBSUDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mebsut). MEBSUT: (Ar.) Er. - Alm, yaylm. Uzun uzadya anlatlan. MEBURE: (Ar.) Ka. - Yz beyaz, gsterili gzel kadn. MECD: (Ar.) Er. - (bkz. Mecid). MECDDE: (Ar.) Ka. - Rzk bol, nasibi ak, bahtiyar. MECERRE: (Ar.) 1. Samanyolu. 2. Harekete msait yol, cadde veya yer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MECD: (Ar.) Er. - ok ulu, yce, an ve eref sahibi. Allah'n sfatlarndan. Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. Abdlmecid, Allah'n (Mecid'in) kulu.. MECDDN: (Ar.) Er. - Dinin ululuu, bykl. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. MECDE: (Ar.) Ka. - Byk ulu. an ve eref sahibi. MECNUN: (Ar.) Er. 1. Cin tutmu, cinlenmi. 2. Delice seven, tutkun. Leyla ile Mecnun hikayesinin erkek kahraman. MECRA: (Ar.). - Suyun akt yatak, su yolu. Bir iin gidi yolu. Bedendeki ahlatn alt yol. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MECUT: (Ar.) Er. - Talihi ak, mutlu, ansl kimse. MED'UV: (Ar.) Er. - Davet olunmu, arlm, davetli. Hz. Peygamber (s.a.s)'in isimlerinden. MED: (Ar.). Mesafe. Son. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MEDAR: (Ar.). 1. Dayanak. 2. Dnence. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MEDEN: (Ar.) Er. 1. Medine'ye mensup, ehirli, ehir halkndan olan. 2. Bir memleketle ilgili olan. 3. Terbiyeli, grgl, nazik. Daha ok lakab olarak kullanlr. MEDD: (Ar.) Er. - Uzun, ok uzun sren. Arap aruzunun 2. bendi. MEDDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Medid). MEDH: (Ar.) Er. - Methetmeye, vmeye sebeb olan ey, vme mevzuu. MEDHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Medih). MEDNE: (Ar.) Ka. - Arabistan'da bir ehir. Hz. Peygamberin kabrinin bulunduu ehir. Haclarn Mekke'den sonra ziyaret ettikleri ehir. MEFAHR: (Ar.) - ftihar edilecek, vnlecek eyler. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MEFHAR: (Ar.) Er. - vnme. vnmeye sebeb olan, gvenmeyi gerektiren. Mefhar-i kainat: Muhammed (s.a.s). MEFHARET: (Ar.) Ka. - ftihar duyma, vnme. MEFKURE: (Ar.) Ka. - lk, ideal. MEFRUZ: (Ar.) Er. - Farz olunmu, varsaylm. MEFRUZA: (Ar.) Ka. - (bkz. Mefruz). MEFTUH: (Ar.) Er. 1. Alm, ak. 2. Ele geirilmi. MEFTUHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Meftah). MEFTUN: (Ar.) Er. 1. Fitneye dm, sihirlenmi. 2. Gnl vermi, tutkun vurgun. Hayran olmu, am. MEFTUNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Meftun). MEHD: (Ar.) Er. 1. Kendisine rehberlik edilen. Allah tarafndan hidayet verilmi olan. - Doru yolu tutan. 2. iilere gre 12 imamn sonu. MEHDYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mehdi). MEHB: (Ar.) Er. 1. Heybetli, azametli, korkun (mehub). 2. Arslan (Esed, gazanfer, haydar, ir). MEHR: (Fars.) Ka. - Ay. MEHLKA: (Fars.) Ka. - Ay yzl gzel. MEHMET: (Tr.) Er. - Muhammed isminin trkesi. (bkz. Muhammed). MEHPARE: (Fars.) Ka. - Ay paras, ok gzel. MEHRE: (Tr.) Ka. - Hind okyanusu sahili ile Hadramut arasnda bir lke. MEHRU: (Fars.) Ka. - Ay yzl gzel. MEHTAP: (Fars.) Ka. 1. Ay aydnl, ay . Dolunay. 2. Alay, elence, zevklenme. - Trk dil kural asndan "b/p" olarak kullanlr. MEHVE: (Fars.) Ka. - Ay gibi, ay yzl, gzel.

www.ashkim.ru

MEKN: (Ar.) Er. 1. Temekkn eden, oturan yerleen. 2. Vakarl, temkinli, vakar, iktidar sahibi. Hz. Peygamber (s.a.s)'in isimlerinden. MEKNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mekin). 1. ktidar ve onur sahibi. 2. Yer tutup oturan, yerlemi. MEKNUN: (Ar.) Er. - Sakl, gizli, iyice korunmu. MEKNUNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Meknun). MEKNUZ: (Ar.) Er. - Gml. Hazineye konulmu, saklanm. MEKNUZE: (Ar.) Ka. - (bkz. Meknuz). MEKREMET: (Ar.) Er. - Kerem, cmertlik. Sayg, arlama. MEKUFE: (Ar.) Ka. - Alm, ak. Bilinmez deil, kefolunmu. MEL: (Ar.) Ka. 1. Doluluk. 2. Topluluk. 3. Ova. MELAHAT: (Ar.) Ka. - Gzellik, yz gzellii. MELD: (Ar.) Ka. - Gen, krpe ve nazik. MELEK: (Ar.) Ka. 1. Allah'n nurdan yaratt varlklar. Allah'n emirlerine tam itaat eden varlklar. 2. Halim, selim gzel huylu kimse. MELEKNAZ: (a.f.i.) Ka. - (bkz. Melek). MELEKNUR: (Ar.) Ka. - (bkz. Melek). MELEKPER: (a.f.i.) Ka. - Melek kanatl. MELEKRU: (a.f.i.) Ka. - Melek yzl. MELEKSMA: (a.f.i.) Ka. - Melek imali. MELHUZ: (Ar.) Er. - Umulur, beklenir. MELHUZA: (Ar.) Ka. - (bkz. Melhuz). MELH: (Ar.) Er. - Melahat sahibi, gzel, irin, sevimli. MELHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Melih). MELK: (Ar.) Er. 1. Padiah, hakan, hkmdar. 2. Mal sahibi. 3. Allah'n isimlerinden, (bkz. Abdlmelik). Melikah: Sultan Sencer'in babas olan byk Seluklu hkmdar. MELKANBER: (Ar.) Er. - Kudretli, nfuzlu, Habe kle. Melik ve anber isimlerinden birleik isim. MELKE: (Ar.) Ka. - Kadn hkmdar. Hkmdar kars. MELKSERVER: (Ar.) Er. - Dou Sultan hkmdar. MELOD: (Yun.) Ka. - Name, ahenk, ezgi. MELTEM: (Tr.) Ka. - Yazn dzenli olarak karadan denize doru esen rzgar. MEMDUD: (Ar.) Er. - Uzatlan. MEMDUDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Memdud). MEMDUH: (Ar.) Er. vlm, vlecek. MEMDUHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Memduh). MEMNUN: (Ar.) Er. 1. Minnet altnda bulunan. 2. Sevinmi, sevinli. Raz honut, (bkz. Dilad). MEMNUNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Memnun). Sevinmi, sevinli. MEMUN: (Ar.) Er. - Emin bulunan, korkusuz, tehlikesiz, salam, (bkz. Emin). MENAF: (Ar.) Er. 1. Dan sivri tepesi. 2. Cahiliye dneminde Araplarn putu. - sim olarak kullanlmaz. MENDERES: (Yun.) Er. - Akarsu yataklarnn dolanbal ksm. Ege blgesindeki 3 akarsudan birisinin ad. MENEKE: (Fars.) Ka. - Menekegillerden birok eitleri bulunan koyu mor iek aan ss bitkisi. Koyu mor renk. MENG: (Tr.) - Ebedi lmsz, bengi. Meng suyu: Ab- hayat. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MENGALP: (Tr.) Er. - lmsz, gl, kuvvetli, yiit. MENGBAY: (Tr.) Er. - Varlkl kimse. MENGBERT: (Tr.) Er. - Allah verdi. MENGCEK: (Tr.) Er. - Erzincan, Kemah, Divrii ve ebinkarahisar' iine alan blgeyi fethederek XII. yy.'n ilk yansna kadar elinde tutan Trk slalesi. MENG: (Tr.) Er. - Yal. MENGER: (Tr.) Er. - (bkz. Meng). MENGTAY: (Tr.) Er. - (bkz. Menger). MENNAN: (Ar.) Er. - ok ihsan eden, verici, ihsan bol. - Abd taks alarak kullanlr. Allah'n isimlerinden (bkz. Abdlmennan). www.ashkim.ru

MENSUR: (Ar.) Er. - Salm, dalm. lsz, uyaksz, manzum olmayan sz. MENSURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mensur). MENUR: (Ar.) Er. - Nerolunmu, datlm, yaylm. MENSURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Menur). MENZUR: (Ar.) Er. - Adanm, vadedilmi. Adak olarak belirtilmi. MENZURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Menzur). MERAF: (Ar.) 1. Dan sivri tepesi. 2. slam'dan evvel Araplarn putu. -sim olarak kullanlmaz. MERAHN: (Ar.) Er. 1. Ferah, sevin. 2. Zayf olma hali. MERAL: (Tr.) Ka. - (bkz. Maral). MERAM: (Ar.) Ka. - Arzu istek. ten tasarlanan niyet. MERCAN: (Ar.) Selenterelerin mercanlar snfndan olup kayalk yerlerde koloni meydana getirerek yaayan, iskeleti kalkerli krmz renkli deniz hayvan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MERD: (Fars.) Er. 1. Adam, insan. 2. z sz doru kabaday, yiit. -Trk dil kurallarna gre "d/t" deimesiyle kullanlr. MERDAN: (Fars.) Er. - Mertler, insanlar, erkekler, yiitler. MERD: (Fars.) Er. - Mertlik, erlik. Cesaret, yreklilik. nsanlk. MERDM: (Fars.) 1. nsan, adam. 2. Gzbebei. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MEREV: (Tr.) Ka. - Terementi aacnn tohumu. MERUB: (Ar.) Er. 1. stenilen, sevilen. 2. Herkes tarafndan sevilip aranlan. MERUBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mergup). MER: (Tr.) - Balkan yarmadasnn gneydou kesiminden geen akarsu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MERH: (Ar.) Er. - Dnya'dan sonra gnee en yakn olan gezegen. MERKR: (Fran.) Er. - Gnee en yakn gezegen. MERSA: (Ar.) Ka. - Liman. MERT: (Fars.) Er. 1. z, sz doru yiit. 2. Erkek insan. MERTEL: (f.t.i.) Er. - (bkz. Mert). MERTER: (f.t.i.) Er. - (bkz. Mert). MERTKAL: (f.t.i.) Er. - Her zaman doru kal. MERTKAN: (f.t.i.) Er. - Mert soydan gelen. MERTOL: (f.t.i.) Er. - Her zaman sznn eri ol. MERVAN: (Ar.) Er. - Emevi slalesinin Mervan kolu. MERVE: (Ar.) Ka. - Mekke'de bir dan ad olup haclar, Merve ile Safa arasnda Sa'y ederler yani 7 defa gidip gelirler. MERYEM: (br.) Ka. - 1. Abid. badete dkn insan. 2. Hz. sa'nn annesi. MERZAT: (Ar.) Er. - Rza, honutluk. MERZUK: (Ar.) Er. - Rzklandrlm, rzk verilmi. MERZUKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Merzuk). MESERRET: (Ar.) Ka. - Sevinler. enlik, sevin. MESH: (Ar.) Er. 1. zerine ya srlm. 2. Mesholunmu, baka bir ekle girmi olan. 3. Acaip, tuhaf. 4. lmek. - Mesih: Hz. sa'nn elini srd hastalarn derhal iyilemesi dolaysyla kendisine isim olarak verilmitir. MESRUR: (Ar.) - Sevinli, memnun, sevinmi meramna ermi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MESRURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mesrur). MESUD: (Ar.) Er. - Saadetli, bahtl, bahtiyar, kutlu. - Trk dil kurallarna gre "d/t" olarak kullanlr. MESUDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mesud). MEHED: (Ar.) Er. - Bir adamn ehit olduu veya bir ehidin gmld yer. ran'da ziyaretgah olan mehur ehir. Hz. Peygamber (s.a.s)'in isimlerinden. MEHUR: (Ar.) Er. - nl, argn, tannm. MEHURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mehur). MEKUR: (Ar.) Er. - Beenilmi, vlm. Teekkr edilmeye deer olan. MEKURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mekur). www.ashkim.ru

METE: (Tr.) Er. - Byk Trk-Hun mparatoru (M.. 209-174). METEHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Mete) METHYE: (Ar.) Ka. - Birini vmek maksadyla yazlm eser, kaide. METN: (Ar.) Er. 1. Metanetli, salam, dayankl. 2. z, sz doru, sebatkar, itimat edilir. Hz. Peygamber (s.a.s)'in isimlerinden. METNER: (Tr.) Er. - (bkz. Metin). MEVA: (Ar.) Ka. - Snlacak yer, yurt, mesken. MEVCUD: (Ar.) Er. - Var olan, bulunan. Hazr olan, hazr bulunan. -Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. MEVCUDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mevcud). MEVDUT: (Ar.) Er. - Sevilmi, sevilen. Gaznelilerin bir hkmdar. MEVEDDET: (Ar.) Ka. - Sevgi, muhabbet. Dostluk. MEVHBE: (Ar.) Ka. - Vergi, ihsan, ba. MEVLUD: (Ar.) Er. 1. Yeni domu ocuk. 2. hsann doduu yer. 3. Doulan zaman. Hz. Muhammed'in doumunu anlatan manzum eser. - Trk dil kurallarna gre "d/t" olarak kullanlr. MEVLUDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mevlud). MEVSM: (Ar.) Ka. 1. Yln drt blmnden biri. 2. Dalamak suretiyle damga vurmak. MEVSUL: (Ar.) Er. - Hz. Peygamber'in isimlerinden. MEVSUNNE: (Ar.) Ka. 1. Bahar yamuru yam toprak. 2. Batan aa ssl zrh. MEVZUN: (Ar.) Er. - Biimli, yakkl, gzel. MEVZUNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mevzun). MEYMUN: (Ar.) Er. - Uurlu, bereketli, kutlu. MEYMUNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Meymun). Hz. Peygamberin en son hanm. MEYSUR: (Ar.) Er. - Kolaylanm, kolaylatrlm eyler. MEYSURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Meysur). MEZD: (Ar.) Er. - Artm, artrlm, bym. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. MEZYET: (Ar.) Ka. - Bir kiiyi bakalarndan ayran ve ycelten vasf, stnlk, deerlilik yksek karakter. MDHAT: (Ar.) Er. - vme. - Trk dil kural asndan "d/t" deimesiyle kullanlr. MFTAH: (Ar.) Er. 1. Anahtar. 2. ifre cetveli. 3. Dil renirken yaplacak tercme ve meselelerin halledilmi ekillerini gsteren kitap. 4. Hz.Peygamber (s.a.s)'in isimlerinden. MHN: (Fars.) Er. - Byk, ulu. MHNE: (Fars.) Ka. - (bkz. Mihin). MHNE: (Ar.) - Dzletirmek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MHRACE: (Sanskrite.) Ka. - Hindistan'da kral ve prenseslere verilen unvan. MHRAN: (Ar.) - Nehir. Pakistan'dan geen ndus nehrine slam mellifleri tarafndan verilen isim. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MHR: (Fars.) Ka. 1. Gne. 2. Sevgi. 3. Eyll ay. - Mihr mah, gne ile ay. MHRBAN: (Fars.) Ka. - efkatli, merhametli, muhabbetli, gleryzl, yumuak huylu. MHRCAN: (Fars.) - Sonbahar. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MHRMAH: (Ar.) Ka. - Gne ile ay. MHRNAZ: (Fars.) Ka. - Naz gnei. ok nazl. MHRNSA: (Fars.) Ka. - Kadnln gnei, erdemli, nitelikli kadn. MHRNUR: (Fars.) Ka. - Ik saan, aydnlatan gne. MHRAH: (Fars.) Ka. - ahlarn gnei. MHRYE: (Fars.) Ka. - Gnee ait, gnele ilgili. MKAL: (Ar.) Er. - Drt byk melekten rzklarn taksimine memur melek. MKAT: (Ar.) Er. 1. Tesbit edilen yer ve zaman. 2. Mekke yolu zerinde haclarn ihrama girdikleri yer. MMOZA: (Lat.) Ka. - Baklagillerden ince ve san yaprakl iek aan bir cins ss bitkisi, kstmotu. MNA: (Ar.) Ka. 1. Camn ana maddesi. 2. Liman, iskele. 3. Gkyz. MNE: (Fars.) Ka. 1. Maden ve ini zerine vurulan cam andrr cila. 2. Dilerin zerindeki ince ve parlak tabaka. 3. nce ve parlak nak. MNAR: (Ar.) 1. Cennet. 2. ie sra. 3. Zmrt, zebercet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MR'AT: (Ar.) Ka. 1. Ayna. 2. Mehur bir eit lali. www.ashkim.ru

MRA: (Ar.). 1. Merdiven. 2. Ge kan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Hz. Muhammed (s.a.s)'in ge kt gece ki, Recep aynn 27'sine rastlayan kandil gecesidir. O gecede 5 vakit namaz farz klnmtr. MRAN: (Fars.) Er. - Beyler. MRAY: (Fars.) Ka. - Ayn ilk gnleri. MRCAN: (Fars.) Ka. - Cann ii. MRHAN: (Fars.) Ka. - (bkz. Mircan). MRKELAM: (Fars.) Er. - Gzel, nazik konuan kimse. MRNUR: (Fars.) Ka. - (bkz. Mircan). MRZA: (Fars.) Er. 1. Emirolu beyi, hkmdar soyundan gelen. 2. Dou Trk devletlerinde asalet unvan. 3. Dubb-i Ekber yldz kmesindeki parlak yldz. MSAK: (Ar.) - Szleme, yemin, and, ahid. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MSBAH: (Ar.) Er. - Aydnlatma cihaz, k ra. Hz. Peygamber (s.a.s.)'in isimlerinden. MZAN: (Ar.) Er. 1. Terazi. 2. Salama. MUADDAL: (Ar.) Er. - (bkz. Hz. Peygamberin isimlerinden). MUALLA: (Ar.) Ka. 1. Yce, yksek, (bkz. Blent). Makam, rtbesi yksek. 2. Bir yaz stili. MUAMMER: (Ar.) - mr sren, yaayan, yaam. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUARRA: (Ar.) Ka. - plak, soyulmu. An, temizlenmi. MUATTAR: (Ar.). - Gzel kokulu, trl. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUAVYE: (Ar.) Er. - Emevi devletinin ilk hkmdar olup Hind ve Ebu Sfyan'n oludur. Mekke'de domutur. Hz. Peygamber (s.a.s.)'in kaynbiraderi ve vahiy katibidir. MUAZ: (Ar.) Er. 1. Korunan, snan. 2. ok aziz, izzet sahibi, sayg uyandran, kymetli, muhterem, sevgili. Muaz b. Cebel, sahabeden. MUAZZEZ: (Ar.) Ka. - (bkz. Muaz). - Ta'ziz edilmi, izzetlendirilmi. zzet ve eref sahibi. kram ve izaz olunan, arlanan, hrmetle, sayg ile kabul olunan. Kymetli, deerli, aziz. MUBAHAT: (Ar.) Ka. - Gnah, sevab olmayan, ilemesi ne haram, ne de helal olan (mubah). MUCB: (Ar.) Er. 1. cabet eden, uyan. cap eden, gereken. 2. Sebeb olan, vesile tekil eden. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. MUCBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mucib). MUCD: (Ar.) Er. 1. Yaratc. 2. Bir bulu ortaya karan kimse. MUCDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mucid). MUCZE: (Ar.) Ka. - Hayran brakan, olaanst olay. nsan aklnn alamayaca. MUFADDAL: (Ar.) Er. - Faziletli, fazileti ok adam. MUHABBET: (Ar.) Ka. 1. Sevme, sevgi. 2. Dostluk. Dosta konuma. MUHACCEL: (Ar.) Er. 1. Aya sekili beyaz at. 2. Gerdee konulmu. MUHACR: (Ar.) Er. - G eden, gmen. MUHAFIZ: (Ar.) Er. - Muhafaza eden, deitirmeyen, koruyan. Beki. MUHAMMED: (Ar.) Er. 1. Birok defalar hamdu sena olunmu, tekrar tekrar vlm. 2. Birok gzel huylara sahip. Hz. Peygamber (s.a.s)'in isimlerindendir. Dedesi Abdlmuttalib tarafndan, gkte hak yerde halk vsn niyetiyle bu ad konulmutur. Kur'an'da drt yerde zikredilmitir. MUHARREM: (Ar.) Er. 1. Tahrim olunmu, haram klnm. 2. Kamer takviminin birinci ay aura ay. Mslmanlktan nce bu ayda savamak yasak olduu iin bu ad verilmitir. Bu ayn ilk 10 gnnde Kerbela vakasnn yldnmnde matem yaplr. 10. gnnde aure piirilir. MUHBR: (Ar.) Er. - Haber veren, haberci. MUHDN: (Ar.) Er. - (bkz. Hz. Peygamberin isimlerinden). MUHB: (Ar.) Er. 1. Seven, sevgi besleyen, dost. 2. Tutkan, yer. 3. Bir tarikata intisap etmemekle birlikte yaknl olan. MUHBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Muhib). MUHDDN: (Ar.) - Dini saran, evreleyen. - Trk dil kurallar asndan "d/t" olarak kullanlr. MUHLS: (Ar.) Er. - Halis, katksz. Dostluu, samimilii ve her hali iten gnlden olan. MUHLSE: (Ar.) Ka. - (bkz. Muhlis). MUHSN: (Ar.) Er. - hsan eden, iyilikte, bata bulunan. MUHSNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Muhsin). www.ashkim.ru

MUHTAR: (Ar.) Er. 1. htiyar eden, seilmi, sekin. Hareketinde serbest olan, istedii gibi davranan, dilediini yapan. 2. Ky veya mahalle ilerine bakmak zere halkn setii kimse. Hz. Peygamber (s.a.s)'in isimlerinden. MUHTEREM: (Ar.) Ka. - htiram olunmu. Saygdeer, saylan. MUHTEEM: (Ar.) - htiaml, tantanal, debdebeli, grkemli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUHY: (Ar.) - hya eden, dirilten, canlandran, hayat veren. - Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks alarak kullanlr. Abdulmuhyi. MUD: (Ar.) Er. - retmen yardmcs. Asistan. MUN: (Ar.) Er. - Yardmc. rak. MUNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Muin). MUZ: (Ar.) - Arlayc, izzet ve ikram edici. Allah'n isimlerindendir. "Abd" taks alarak kullanlr. Abdulmuiz. MUKADDEMUN: (Ar.) Er. - (bkz. Hz. Peygamberin isimlerinden). MUKADDER: (Ar.) 1. Takdir olunmu, kymeti biilmi, kadri deeri bilinmi, beenilmi. 2. Yazl, yazlp belirlenmi ilahi taktir. 3. Yazl olmayp szn geliinden anlalan. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Hz. Peygamberin isimlerinden. MUKADDES: (Ar.) - Takdis edilmi, mbarek kutsal temiz. Mbarek, kutsal kitaplar, Kur'an, Tevrat, Zebur, ncil. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUKAFFA: (Ar.) Er. - Uyakl, kafiyeli. - (bkz. Hz. Peygamberin isimlerinden). MUKAYYET: (Ar.) Er. 1. Kaytl, bal, balanm. 2. Ayanda zincir ve pranga bulunan. 3. Bir ie ehemmiyet veren. 4. Kaydolunmu, deftere gemi. MUKBL: (Ar.) Er. - kballi, kutlu, mutlu, bahtiyar, mes'ud. MUKBLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mukbil). MUKM: (Ar.) Er. - kamet eden, oturan. Hz. Peygamberin isimlerinden. MUKME: (Ar.) Ka. - (bkz. Mukim). MUKMR: (Ar.) Er. - Ay kl, mehtapl. MUKMRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mukmir). MUKTEDR: (Ar.) Er. - ktidarl, gc yeten, becerebilen. MUKTEF: (Ar.) Er. 1. ktifa eden. 2. Ard sra izinden gidilmi rnek olan. - Hz. Peygamber (s.a.s.)'in isimlerinden. MUNGAR: (Tr.) Er. - Eli ak, cmert. MUNS: (Ar.) Er. - nsiyetli allan, yadrganmaz, allm. Cana yakn sevimli. nsandan kamayan. MUNSE: (Ar.) Ka. - (bkz. Munis). MUNTEKA: (Ar.) Er. - (bkz. Hz. Peygamberin isimlerinden). MURAD: (Ar.) Er. - Arzu, istek, dilek. Maksat meram. Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. MURADYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Murad). MURATHAN: (Ar.) Er. (bkz. Murat). MURTAZA: (Ar.) Er. 1. rtiza edilmi, beenilmi seilmi. Gzide. 2. Allah'n raz olduu kii, kendisinden raz olunan kii. - Aliyy'l-Murtaza: Hz. Ali'nin lakab. MUSAB: (Ar.) Er. - Zor. Gl, dayankl. Ashabdan nl ehid Mus'ab b. Umeyr'in addr. MUSA: (Ar.) Er. - Vasiyet edilmi. Vasi nasbolunmu, vasiyeti yerine getirmekle vazifelendirilmi. Tavsiye olunmu. Sina yarmadsnda, Eymen vadisinde Tur danda Allah'n ltfuna mazhar olarak, kavmine "on emir" ad altnda Allah'n eriatn bildiren peygamber. Byk kitaplardan Tevrat ona indirilmitir. MUSADDIK: (Ar.) Er. - Gerekliini ve geerliliini resmi yaz ile bildiren. Tasdik eden. MUSLH: (Ar.) Er. - slah eden, iyiletiren, dzeltici, arabulucu. Bartran. Bu kelime Kur'an'da birka defa zikredilmitir. MUSLHDDN: (Ar.) Er. - Dinin salah iin alan. MUSTAFA: (Ar.) Er. 1. Temizlenmi, seilmi, gzide. 2. Hz. Peygamberin isimlerinden. 3. Sa'd Suresi 47. ayette geer. MUTU: (Tr.) Er. - Mjde, sevindirici haber. MUTUBEY: (Tr.) Er. - (bkz. Mutu). MUTA: (Ar.) Er. - taat olunan, boyun eilen, bakalarnn kendisine itaat ettikleri. Hz. Peygamberin isimlerinden. MUTAHHAR: (Ar.) - Takdir edilmi, temizlenmi, temiz. Temiz mbarek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

MUTALLA: (Ar.) Ka. - Yaldzlanm, yaldzl. MUTARRA: (Ar.) - ok taze, parlak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUTASIM: (Ar.) Er. 1. tisam eden, eliyle tutan, yapan. 2. Gnahtan ekinen. 3. Allah'n ipine smsk sarlan. MUTE: (Ar.) Er. - rdn'de Lut glnn kuzeyinde verimli bir ova. Peygamberliin son dnemlerinde hristiyanlarla yaplan savan ad. MUTEBER: (Ar.) Ka. 1. tibarl, hatr saylr, saygn. 2. nanlr, gvenilir. 3. Yrrlkte olan geer. MUTENA: (Ar.) Ka. 1. zenle dikkatle seilmi. 2. nemli, sekin. 3. Az bulunur. MUT: (Ar.) Er. 1. taat eden, ba een, veren. Tabi, bal. 2. Rahat ve uslu. MUTA: (Ar.) Ka. - (bkz. Muti). MUTLAY: (Tr.) - Mutlu, sevinli ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUTLU: (Tr.) - Talihli, uurlu. Bahtiyar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUTLUALP: (Tr.) Er. - (bkz. Mutlu). MUTLUGN: (Tr.) Er. - (bkz. Mutlu). MUTLUHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Mutlay). MUTLUKAN: (Tr.) Er. - (bkz. Mutlu). MUTLUTEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Mutlay). MUTTALB: (Ar.) - Talepte bulunan, isteyen, (bkz. Abdlmuttalib) MUTLUER: (Tr.) Er. - (bkz. Mutlu). MUVAFFAK: (Ar.) Er. 1. Allah'n yardmna ulam, ii rast gitmi kimse. 2. Baaran beceren. MUVAHHD: (Ar.). - Allah'n birliine inanan. Allah'tan baka hibir ilah ve kanun koyucu tanmayan, yalnz Allah'tan gelen emirleri kabul eden.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUVAKKAR: (Ar.) Er. - Tevkir edilmi, arlanm, sayg gsterilmi olan. Vakarl, arbal. MUZAFFER: (Ar.) - Zafer, stnlk kazanm, stn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUZ: (Ar.) - Ik veren parlayan parlak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MUZAM: (Ar.) Er. - Bir eyin en byk ksm. M'MN: (Ar.)Er. - man etmi, slam dinine inanm, mslman. M'MNE: (Ar.) Ka. - (bkz. M'min). MBAHAT: (Ar.) Ka. - vnme, iftihar etme. MBAREK: (Ar.) Er. 1. Bereketli, feyizli. Uurlu, hayrl, kutlu, mutlu. 2. Beenilen, sevilen, kzlan alan kimse. Bir ey hakknda szleme. MBAREKE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mbarek). MBECCEL: (Ar.) Ka. - Ycelmi, sayg gsterilmi yce, ulu. MBELL: (Ar.) Er. 1. Tebli eden, haber veren bildiren. 2. Byk camilerde imamn sylediini tekrarlayan kimse. - Hz. Peygamberin isimlerinden. MBERRA: (Ar.) - Temize km aklanm, mstesna, azade, arnm. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. -Hz. Peygamberin isimlerinden. MBER: (Ar.) Er. - Mjdeci, mutucu. - Hz. Peygamber (s.a.s)'in isimlerinden. MBN: (Ar.) Er. - 1. yiyi ktden, doruyu yanltan, hayr erden ayran. 2. Ak anlalr, aikar, belli. 3. Kur'an' Kerim'i bazen de peygamber (s.a.s.)'i vasfetmek iin kullanlmtr. MBNE: (Ar.) Ka. - (bkz, Mbin). MBER: (Ar.) Er. - bar olunmu, mjdelenmi, mbeer. MBTEHC: (Ar.) Er. - Sevinli, sevinmi, memnun, mesrur, ad. (bkz. Behet, adan). MCAB: (Ar.) Er. - Kabul cevab alm olan. Duas kabul olunan. MCADELE: (Ar.) Er. 1. Urama, savama, atma. 2. Kur'an surelerinden birisinin ad. MCAHD: (Ar.) Er. 1. Cihad eden, din dmanlaryla savaan. Savaan, uraan, sava. 2. Gayret eden, ok alan. 3. Tasavvufta nefsine kar gelerek kendini terbiye eden ve bylece manevi makamlara erien kimse, dervi. - Trk dil kurallarna gre d/t olarak kullanlr. MCAHDDN: (Ar.) Er. - Din savas, slam askeri. MCD: (Ar.) Ka. - Kvrck, kvrlm, llelenmi sa. MCEDDET: (Ar.) Ka. - Yeni, henz kullanlmam. MCELLA: (Ar.) Ka. - Parlatlm, parlak, cilal. MCEVHER: (Ar.) Ka. 1. Deerli ss eyas. 2. Arap alfabesinde noktal olan harf. MCMEL: (Ar.) - Ksa ve az szle anlatlm, z, zet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

MCTEBA: (Ar.) Er. - Seilmi, sekin. Hz. Peygamberin isimlerinden. MCTEHD: (Ar.) Er. - ctihad eden, gc yettii kadar alan. Ayet ve hadislerden er'i hkmler karan din alimi. - mam- Azam gibi. MDAF: (Ar.) Er. - Mdafaa eden, koruyan. Savunan, dayanan. MDEBBER: (Ar.) Ka. - Tedbir alnm, dnce ile hareket edilmi. MDRK: (Ar.) Er. - drak eden, anlayan, akl ermi. MDRKE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mdrik). MEMML: (Ar.) Er. - Temin edilmi, salanm, emniyete alnm. -Hz. Peygamberin isimlerinden. MESSER: (Ar.) Ka. - Kendisine bir ey tesir etmi olan. MEYYED: (Ar.) - Teyid edilmi, kuvvetlendirilmi, salam. Dorulanm. Yardm gren. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MFAHR: (Ar.) Er. - vnen. MFAHRE: (Ar.) Ka. - Fahreden, vnen. MFERREC: (Ar.) Er. 1. Meydan olan, geni. 2. Keder gideren. MFERRH: (Ar.). - Ferahlk veren, i aan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MFD: (Ar.) Er. 1. fade eden, anlatan, manal. 2. Faydal. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. MFDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mfid). MFZ: (Ar.) Er. - Feyizlendiren, feyiz veren. Allah'n isimlerinden. -"Abd" taks alarak kullanlr. Abdulmufiz. MFTEHR: (Ar.) Er. 1. ftihar eden, vnen. anl, erefli. 2. Parasz igren, fahri. MGE: (Fran.) Ka. - nci iei. MHEYMN: (Ar.) - Birini korkudan koruyan. Allah'n isimlerinden. -"Abd" taks almadan kullanlmaz. Abdulmheymin. MHEYYA: (Ar.) Ka. - Hazr. MHB: (Ar.) Er. 1. Heybetli, korkun, korkutan. 2. Tehlikeli ve sayg uyandran. MHBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mhib). MHRE: (Fars.) Ka. 1. Bir eit yuvarlak ey. 2. Cam boncuk. Mhre-i Zar: Gne. MJDAT: (Fars.) Er. - Mjdeler, sevinli haberler. MJDE: (Fars.) Ka. 1. Mutu, sevin haberi, bra. 2. Hayrl, sevinli bir haber getirene verilen bahi. MJGN: (Fars.) Ka. - Kirpikler, kirpik. MKFAT: (Ar.) Ka. - dl. Deerlendirici, sevindirici davran. MKAF: (Ar.) Er. - Eit, beraber. MKERREM: (Ar.) - Muhterem, aziz sayn, saygdeer, saylan, onurlandran, hrmet ve tazime erimi. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MKREM: (Ar.) Er. - Kerem ve eref ile nitelenmi olan. MKREMN: (Ar.) Er. - kram olunmu, arlanm. MKRM: (Ar.) Er. - kramc, ikram eden, arlayan-arlayc, misafirperver. MKRME: (Ar.) Ka. - (bkz. Mkrim). MLAYM: (Ar.) Er. 1. Uygun, muvafk. 2. Yumuak huylu, yava kimse. Peklii olmayan. MLHM: (Ar.) Er. - lham veren, ie doduran, esinlendiren. MLHME: (Ar.) Ka. - (bkz. Mlhim). MLKET: (Ar.) Er. - lke. MLTEKA: (Ar.) - Kavuma, buluma, birleme yeri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MLTEM: (Ar.) Er. - Parlayan, parldayan. MMTAZ: (Ar.) Er. - mtiyaz tannm, ayr tutulmu, stn tutulmu. Sekin. MNC: (Ar.) Er. - nca eden, kurtaran, halaskar. - Hz. Peygamberin isimlerinden. MNEVVER: (Ar.) Ka. - Tenvir edilmi, nurlandrlm, aydnlatlm, kl. Aydn. MNB: (Ar.) Er. 1. nabe eden, asilii, azgnl brakarak Allah'a ynelen. 2. Gzel yaan, faydal yamur. 3. Taze ve verimli bahar. MNBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mnib). MNF: (Ar.) Er. 1. Yksek, ulu, byk, ali, blend. 2. Yksek, byk hkmler. MNFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mnif). www.ashkim.ru

MNM: (Ar.) Er. - Nimet veren, yedirip iiren. - Tak alarak kullanlr. Abdlmn'im. MNR: (Ar.) Er. 1. Nurlandran, k veren, parlak, ziyalar. 2. Kur'an'da peygambere ve ilahi kitaplara sfat olarak kullanlmtr. MNRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mnir). MN: (Ar.) Er. - na eden, yapan. Yaps, slubu gzel olan, iyi katib. MNTEHA: (Ar.) - Son, nihayet, u, en son, akbet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MNZR: (Ar.) 1. Akbetinin ktln syleyerek korkutan. 2. Kafirleri ve mnafklar sapklklarndan dndrmek iin cehennem azab ile korkutan. Rasulullah iin kullanlmtr. Birok sahabe de bu ismi kullanmtr. MRDZ: (Fars.) - ran gne ylnn 5. ay. MREN: (Tr.) - Akarsu, dere, rmak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MREVVA: (Ar.) Ka. - Akl, fikri, dn grn salam. MRD: (Ar.) Er. 1. dare eden, emreden buyuran. 2. Bir eyhe bal olan kimse. - Trk dil kurallarna gre "d/t" olarak kullanlr. MRDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mrid). MRSEL: (Ar.) Er. 1. Gnderilmi yollanlm. eriat sahibi peygamberler. 2. Salverilmi su. 3. Bir yaz sitili. Hz. Peygamberin isimlerinden. MRD: (Ar.) Er. 1. rad eden, doru yolu gsteren klavuz. 2. Tarikat eyhi. Gafletten uyandran. MRDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mrid). MRVVET: (Ar.) Ka. - nsaniyet, mertlik, yiitlik. Cmertlik, iyilikseverlik. MSEVVER: (Ar.) Ka. - evresine sur, duvar evrilmi korunmu. MSLM: (Ar.) Er. - slam dininde olan. MSLME: (Ar.) Ka. - (bkz. Mslim). MSTAKM: (Ar.) Er. - Doru, dz, dik. Temiz, namuslu. MSTEAN: (Ar.) - Kendisinden yardm beklenen, yardm istenen. -Allah'n sfatlarndandr. MSTEBR: (Ar.) Er. - stibar eden, mjdeleyen. Mjde ile sevinen. MSTECAB: (Ar.) Er. - sticabe edilmi, kabul olunmu, (bkz. Mcab). MSTEKBR: (Ar.) 1. Kibirlenen kendini byk gren, byklenen. 2. Alah'a kar byklenen kafir ve mlhid. sim olarak kullanlmaz. MSTEKF: (Ar.) Er. - Yetecek kadarn isteyen. MSTENR: (Ar.) Er. - Ikl, parlak. MSTENRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Mstenir). MSTESNA: (Ar.) 1. stisna edilen, kural d braklan, braklm. 2. Btn. 3. Ayr tutulan, ayrk. 4. Benzerlerinden baskn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MSTEZIM: (Ar.) Er. 1. stizan eden, byk gren, byk tutan, cmert. 2. Kibirli, gururlu. MERREF: (Ar.) - ereflendirilmi kendisine eref verilmi, erefli. MFK: (Ar.) - efkatli, merhametli, acyan, seven. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MFKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Mfik). MR: (Ar.) Er. 1. Haber veren, bildiren. 2. Emir ve iaret eden. 3. Mareal. - Daha ok lakab olarak kullanlr. MTAK: (Ar.) Er. - tiyakl, zleyen, grecei gelen, can atan. MTEHR: (Ar.) - tihar eden, hret bulan, mehur. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MTEL: (Ar.) Er. - Yksek, yce. (bkz. Blend). MTM: (Ar.) Er. - Tamamlayan, tamamlayc, tamamlamaya yarayan. MUTTAK: (Ar.) Er. - ttika eden, saknan, ekinen. Allah'tan korkan, abid, zahid. - Hz. Peygamberin isimlerinden. MVEDDET: (Ar.) Ka. - Sevgi, muhabbet, dostluk. MVELL: (Ar.) - Bir davann veya anlamazln halli, bir iin aratrlmas konusuna eriata vazifelendirilmi ahs. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MYESSER. (Ar.) Ka. - Kolay bulunup yaplan, kolay gelen, kolaylkla olan. MZAHR: (Ar.) Er. - Zahir olan, arka kan, yardm eden, koruyan. MZDD: (Ar.) Er. - Ziyadelemi, artm, oalm. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. MZEHHER: (Ar.) Ka. - iekli, ieklenmi, iek am. - (bkz. Zhre). MZEKKR: (Ar.) Er. Zikreden hatra getiren anan. Zikreden ibadet eden. - Hz. Peygamberin isimlerinden. www.ashkim.ru

MZEMML: (Ar.) Er. 1. Bir eye sarlm sarglanm. 2. Kur'an- Kerim'de bir sure ad. MZEYYEN: (Ar.) Ka. - Zinetlendirilmi, sslenmi, ssl.

N
NAB: (Ar.) Er. 1. Haberci, haber veren. 2. Yksek, yce. 3. Byk Trk airidir. 17. asrn ikinci yarsnda yaamtr. NABA: (Ar.) Ka. - Yerden kp fkran, kaynayan, akan. NABYE: (Ar.) Ka. 1. Ulu, erefli kimse. 2. Sonradan air olan kimse. 3. Haberci, haber veren. NAC: (Ar.) Er. - Necat bulan, kurtulan, selamete kavuan. Cehennemden kurtulmu, cennetlik. NACL: (Ar.) Er. - Soyu sopu temiz olan kimse. NACYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Naci). NADAN: (Fars.) Ka. - Kaba, dobra. NADDE: (Fars.) Ka. - Grlmemi grlmedik. Pek seyrek bulunan, ok deerli. NADM: (Ar.) Er. - Pimanlk duyan, piman. Tevbe eden. NADME: (Ar.) Ka. - (bkz. Nadim). NDR: (Ar.) Er. - Seyrek, az, ender bulunur. NAD: (Ar.) Er. 1. Nida eden, haykran, aran. 2. Toplant, meclis, (bkz. Nida). NDRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nadir). NADYE: (Ar.) Ka. 1. Barp, aran, seslenen. 2. Toplant, meclis. NFERZ: (Fars.) Er. 1. Gbek dren. 2. Koku saan. NAF': (Ar.) - Yararl, krl. ifal, hayr ve fayda verici eyler yaratan Allah. - Esma'l-Hsna'dandr. "Abd" taks alarak kullanlr. NFA: (Ar.) Ka. - Bayndrlk ileri. NAFH: (Ar.) Er. - fleyen, fleyici. NAFLE: (Ar.) Ka. - Mal, ganimet, ihsan ba. NAFZ: (Ar.) Er. 1. Delen, delip geen. eriye giren, ileyen. 2. Tesir eden, sz geen. NAFZE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nafiz). NGEHAN: (Fars.) Ka. - Anszn, birdenbire. NAME: (Ar.) Ka. - Ahenk gzel ses. (bkz. Ezgi). NAHD: (Fars.) Er. - Vens (zhre) gezegeni. (Arapa'da) Yeni yetien kz. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. NAHDE: (Fars.) Ka. - (bkz, Nahid). NAHRE: (Ar.) Ka. - Ayn ilk gn ya da son gecesi. NAB: (Ar.) Er. - 1. Vekil, birinin yerine geen, kad vekili, eriata gre hkmeden hakim. 2. Nbet bekleyen, nbetle gelen. NABE: (Ar.) Ka. - Vekil, birinin yerine geen. NAL: (Ar.) Er. - Muradna eren, ermi, ele geiren. Naili: Divan edebiyat airlerinden olup asl ad Salih'tir. Manastr'da domu, Msr'da vefat etmitir. NALE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nail). NAM: (Ar.) Er. 1. Bollukta yaay. 2. Cennetin bir ksm. Daru'n-Naim: Cennet. NAMA: (Ar.) Er. - Haleb'te domu, asl ad Mustafa Naim'dir. Naima tarihiyle mehurdur. NAME: (Ar.) Ka. - Gzel zarif kadn. Nazl bytlm kadn. NARE: (Ar.) Ka. - Ate, alev, scaklk. NAK: (Ar.) Er. 1. Temiz, pak. 2. ok ince, ok gzel, zarif. NAKB: (Ar.) Er. - Bir kavim veya kabilenin reisi veya vekili. Bir tekkede, eyhin yardmcs olan ve en eski dervi veya dede. NAKBE: (Ar.) Ka. 1. nsan ruhu. 2. Akl. www.ashkim.ru

NAKYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Naki). NAKDL: (Ar.) Ka. - Gnl resmi, gnl ss. NLN: (Fars.) Ka. - nleyen, inleyici, alayan, feryad eden. Manas dolaysyla isim olarak kullanlmamaldr. NALE: (Fars.) Ka. - nleme, inilti. NALEZEN: (Fars.) Ka. - nleyen, inildeyen. NAMAL: (Tr.) Er. - Adn duyulsun, n kazan. NAMDAR: (Fars.) Er. - Naml, nl. NAME: (Fars.) Ka. - Sevgiliye ve aka ait yazlm mektup. Mektup. Kitap, dergi. NAM: (Fars.) Er. - Naml, hretli nl. NAMIK: (Ar.) Er. - Yazc, katip, yazar NAMIKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Namk). NAMYE: (Ar.) Ka. - Olma, yerden bitme kuvvetli, gelime yetime. NAMUS: (Ar.). 1. Kanun nizam. 2. Ar, edep, haya, rz. 3. Temizlik, doruluk. 4. Allah'a yakn olan byk melek. NAMVER: (Fars.) Er. - Adl, nl. NARDAN: (Fars.) Ka. 1. Nar taneleri. 2. Gzya damlalar. NARDANE: (Fars.) Ka. - Nar tanesi. NARDN: (Fars.) Ka. - Bir eit smbl. NARGL: (Fars.) Ka. - Ate renginde, krmz gl. NARN: (Fars.) Ka. - nce, zarif yapl, nazik. Zayf elimsiz. NARYE: (Ar.) Ka. - Atele ilgili, cin peri. - sim olarak kullanlmaz. NASIH: (Ar.) Er. - Nasihat eden, t veren. - Nash- Emin: Hz. Nuh (a.s.). NSIHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Nash). NASIR: (Ar.) Er. - Yardmc, yardm eden (muin). "Abd" taks alarak kullanlrsa daha iyi olur. Abdnnasr. NASB: (a.i) Er. - Pay hisse. Birinin elde ettii ey. Allah'n ksmet ettii ey. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. NASBE: (Ar.) Ka. - Dikili ta. Yollara nian iin dikilen ta. NASR: (Ar.) Er. - Yardm. - stnlk (zafer). - Kur'an- Kerim'in 110. suresi. Nasrullah: Allah'n yardm. NASRUDDN: (Ar.) Er. - (Dine yardm dokunan. - Dilimizde "Nasreddin" eklinde kullanlr. NASRULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n nusreti, yardm. NASUH: (Ar.) Er. 1. Nasihat, t. 2. Halis, temiz. NASUH: (Ar.) Er. - Bozulmaz ekilde tevbe edici. ND: (Ar.) Er. - iir okuyan, iir syleyen, iir yazan. NDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Naid). NAR: (Ar.) Er. - Nereden, datan, yayan, yaynlayan. NATIK: (Ar.) Er. 1. Syleyen konuan. 2. Dnen. 3. Bildiren, bildirici. NATIKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Natk). NYAB: (Fars.) - Bulunmaz. Benzeri olmaz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NAYMAN: (Mo.) Er. - Sekiz. Bat Moolistan'da yaayan sekiz kabileden oluan Trk topluluu. NAZ: (Fars.) Ka. 1. Kendini beendirmek iin taknlan yapmack cilve, ive. 2. Bir eyi beenmiyormu gibi gzkme. marklk. 3. Yalvarma, rica. NAZAN: (Fars.) Ka. - Nazl. NAZENDE: (Fars.) Ka. - Naz edici, nazl, ho edal. NAZENN: (Fars.) Ka. 1. Cilveli, oynak. ok nazl yetitirilmi, mark. 2. Narin ince yapl. NAZIDL: (Fars.) Ka. - Gnl naz, gnl cilvesi. NAZIM: (Ar.) Er. - Tanzim eden, dzenleyen. Sra sra, dizi dizi olan ey. NZIME: (Ar.) Ka. - (bkz. Nazm). NAZIR: (Ar.) Er. 1. Nazar eden, nezaret eden, bakan, gzeten. 2. Vekil bakan. 3. Bir yz bir tarafa ynelik olan. NAZF: (Ar.) Er. - Temiz, pak, nazik, zarif ve k giyimli. NAZFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nazif). www.ashkim.ru

NAZK: (Fars.) Ka. 1. nce, narin. 2. Terbiyeli, saygl. 3. Gzel zarif. NAZL: (Ar.) Er. - Yukardan aaya inen. Bir yere konan, bir yerde konaklayan. NAZLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nazil). NAZR: (Ar.). - Er. 1. Taze. 2. Altn. 3. Benzer e. NAZRE: (Ar.) Ka. 1. rnek karlk. 2. Manzum eserde ayr vezin ve kafiyede benzer olma hali. NAZLAN: (Tr.) Ka. - Kendini beendir, nazl ol. NAZLI: (Tr.) Ka. - Naz yapan, kendini ara satan. Deer verilen sevgili. NAZLIGL: (Tr.) Ka. - (bkz. Nazl). NAZLIHAN: (Tr.) Ka. - (bkz. Nazl.) NAZM: (Ar.) Er. - Dizme, tertib etme, sraya koyma. Sra, tertip. - Vezinli, kafiyeli sz. NAZMYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Naz-mi). NAZRA: (Ar.) Ka. - Bir tek bak. NAZRET: (Ar.) - Tazelik. 2. Bakma, bak. 3. dare, reislik. 4. Nazrlk. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEBA: (Ar.) - Haber. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEBAHADDN: (Ar.) Er. - Dinin an ve erefi. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. NEBHAT: (Ar.) Ka. 1. an, eref, onur. 2. an, eref sahibi. NEBLET: (Ar.) Ka. 1. Zekilik. 2. Byklk, ululuk. 3. Cmertlik. NEB: (Ar.) Er. - Haberci. Peygamber. NEBH: (Ar.) Er. - Naml, erefli. NEBHE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nebih). NEBL: (Ar.) Er. 1. Yksek meziyet ve onur sahibi. 2. Akll, anlayl. Bilgili, faziletli. NEBLE: (Ar.) Ka. - (bkz, Nebil). NEBYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nabiye). NECBET: (Ar.) Er. - Soyluluk, soy temizlii. NECAETTN: (Ar.) Er. - Dine girip hidayete eren, kurtulan. NECH: (Ar.) Er. - steine ulama. Kurtulma. htiyalarn temin edebilmek. NECAT: (Ar.) Er. - Kurtulma, kurtulu. Selamet. NECAT: (Ar.) Er. - Kurtulmaya mensup, kurtulula ilgili. Necati: 15 asr mehur Osmanl airi olup asl ad sa'dr. NECCAR: (Ar.) Er. - Dlger. Marangoz. - Daha ok lakab olarak kullanlr. NECDET: (Ar.) Er. - Kahramanllk yiitlik, efelik. Korkusuz olmak. NECEF: (Ar.) Er. - Yksek, srt tepe, tmsek. Kufe civarlarnda Hz. Ali'nin trbesinin bulunduu yer. NECB: (Ar.) Er. 1. Soyu sopu temiz pak olan kimse. 2. Asilzade, kymetli, stn. 3. Gzel ahlak sahibi. - Trk dil kural asndan "b/p" olarak kullanlr. NECBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Necip). NECD: (Ar.). - Yksek yayla. Arabistan'n sahil ovasna ve ukur sahaya zt olan yksek ksm. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NECL: (Ar.) Er. - Soylu, soyu sopu temiz, kiizade. Asl. NECLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Necil). NECY: (Ar.) Er. - Srda. NECYULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n kurtulu verdii kii. Hz. Peygamberin isimlerinden. NECLA: (Ar.) Ka. - ocuk, evlat. Kuak, soy, nesil. NECM: (Ar.) Er. - Yldzla ilgili. Necmddin: Dinin yldz. - Dilimizde "Necmettin" eklinde kullanlmaktadr. NECMYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Necmi). NECVE: (Ar.) Ka. - Tmsek ve yksek yer. NEDA: (Ar.). - i, nem rutubet, (bkz. ebnem). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEDM: (Ar.) Er. 1. Meclis arkada, sohbet arkada. 2. Bykleri fkra ve hikayeleri ile elendiren. Gzel hikayeler anlatan, tatl konuan. - Nedim: Osmanl airlerinden. Asl ad Ahmed'tir. Lale devri airlerindendir. NEDME: (Ar.) Ka. - (bkz. Nedim). -Zengin veya itibarl bir kadnn arkada. Saray hayatnda Sultan hanmlarnn yardmclar. NEDRET: (Ar.). - Azlk, seyreklik, az bulunurluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEDVE: (Ar.) Er. - Grme konuma. Daru'n-Nedve'. Cahiliyye zamannda Mekke'de, kabile ilerini konumak iin yaplm olan mehur bina. NEFASET: (Ar.) Ka. - Nefislik, nefis olma hali. Kymetlilik. www.ashkim.ru

NEFER: (Ar.) Er. 1. Bir adam, tek kii. 2. Er, asker. NEF: (Ar.) Er. - kar ile ilgili faydac, menfaat, kr. - Nefi', Divan edebiyatnn baarl airlerindendir. 4. Murad zamannda yaamtr. NEFS: (Ar.) Ka. - ok ho, hoa giden, beenilen. NEFSE: (Ar.) Ka. - Pek ho, ok hoa giden, en gzel, ok beenilen. NEHR: (Ar.) Ka. -Gndz. NEHB: (Ar.) Er. 1. Dehet, korku. 2. Yamac, apulcu. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. NEHR: (Ar.) Ka. - Akarsu, rmak. ok bol su. NEHRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nehir). NEHR: (Ar.) Er. - Nehirle ilgili, nehire ait. NEJAD: (Fars.) Er. - Soy, nesil. NEMA: (Ar.) Ka. 1. Artma, oalma. 2. Byme, uzanma. 3. Faiz. NEMR: (Ar.) Ka. - Tatl su. NEMRUD: (Ar.) Er. - Babil'in kurucusu olduu sanlan hkmdar. M.. 2640'ta yaam Hz. brahim'i atee attrmtr. Babil kulesinin onun zamannda yapld sylenmektedir. -sim olarak kullanlmaz. NEPTN: (Lat.) Er. - Gnee yaknl 8. srada olan gezegen. NERGS:(Fars.) Ka. - Nergisgillerden iekleri ayr veya bir kksap zerinde emsiye vaziyetinde bulunan ve beyaz san nevilesi de olan bir ss iei. NERM: (Fars.) Er. - Pehlivan, yiit, bahadr. NERMAN: (Fars.) Ka. - (bkz. Nerim). - Rstem'in dedesi olan am'n babas. NERM: (Fars.) Er. - Yumuak, geveklik. NERMN: (Fars.) Ka. - Yumuak. NESEF: (Ar.) Er. - Yap ustas. NESB: (Ar.) Er. - Soylu, soyu temiz baba. NESBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nesib). NESF: (Ar.) Er. - ki kii arasnda olan sr. NESL: (Ar.) Er. - Ayn ada, ayn yata bulunan kimselerin tm, kuak. NESM: (Ar.) Er. 1. Hafif rzgar. 2. Ho, mlayim insan. NESME: (Ar.) Ka. - (bkz. Nesim). NESL: (Ar.) Ka. - Nesle ait, soya ait. NESLGL: (a.f.i.) Ka. - Gl soyu, gl gibi gzel soydan gelen. NESLHAN: (a.f.i.) Ka. - Han nesline ait, hann soyundan. NESLAH: (a.f.i.) Ka. - ah soyundan gelen. NESRN: (Fars.) Ka. - Yaban gl Austos gl. Msr gl. Van gl. NETERN: (Fars.) Ka. - Austos gl, yaban gl. NEAT: (Ar.) Er. - Sevin, nee, enlik, keyif. ran airlerinden birisinin ad. NEET: (Ar.) Er. 1. Meydana gelme, gelime. 2. Kaynak olma, bir mecradan k. Neet: 19. yy. Trk airlerinden biri. NEE: (Ar.) Ka. - Nee keyif, sevin. Az sarholuk, akrkeyif. NEECAN: (a.t.i.) Ka. - Cann neesi, mutluluu. NEEGL: (a.f.i.) Ka. - (bkz. Nee). NEENUR: (Ar.) Ka. - Ik saan nee, sevin. - (bkz. Nee). NEEVER: (a.t.i.) Ka. - ok neeli. NED: (Ar.) Er. - (bkz. Neide). NEDE: (Ar.) Ka. - Manzum iir. Atasz derecesinde kullanlan mehur beyit veya msra. NEVE: (Ar.) Ka. - Sevin. NEVA: (Fars.) Ka. 1. Ses, ada, makam, ahenk, name. 2. Refah, zenginlik. G, kudret. 3. Dou mziinde bir makam. NEVADR: (Ar.). - Az bulunan eyler. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEVL: (Ar.). 1. Talih, ksmet. 2. Bahi, ba. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEVAZ: (Fars.) Er. - Okayan, okayc. NEVBAHAR: (Fars.) Ka. - lkbahar. Yeni bahar. www.ashkim.ru

NEVBAHT: (f.a.i.) Ka. - Yeni ans alm, ans ak. NEVBAR: (Fars.) Ka. 1. Gen kz. 2. Turfanda kan meyve ve iek. NEVBARE: (Fars.) Ka. - Turfanda yemi. Taze yeillik. NEVC: (Fars.) Er. - Makam, ahenk ve nasip ile ilgili. Ali akir'in lakab. NEVCVAN: (Fars.) Er. - Gen, delikanl. NEVEDA: (Fars.) Ka. - Yeni tavr, yeni eda. "Nev" ve "eda" kelimelerinden birleik isim. NEVESER: (Fars.). - Trk mziinde birleik bir makam. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEVFEL: (Ar.) Er. - Deniz. (bkz. Derya). Sahabe isimlerindendir. NEVGL: (Fars.) Ka. - Yeni alm gl. NEVHAYAT: (f.a.i.) Ka. - Yeni hayat, yeni yaam. NEVHZ: (Fars.) Er. - Gen. Yeni yetimi, yeni km. NEVDE: (Ar.) Ka. - yi, sevinli haber. NEVN: (Fars.) Ka. - Yepyeni, yeni ey, yeni olan. NEVNUR: (Fars.) Ka. - Renk k. NEVR: (Ar.) Ka. 1. Parlaklk. 2.Aa iei. NEVT: (Fars.) Er. - yi, sevinli haber, mjde. NEVNHAL: (Fars.) Ka. - Taze fidan, aacn taze srgn. NEVRA: (Ar.) Ka. 1. Ikl olma, parlaklk. 2. iek, zellikle beyaz iek. NEVRED: (Fars.). - Gezen, dolaan, yol alan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEVREDDN: (Ar.) Er. - Dinin , aydnl. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. NEVRES: (Fars.). - Yeni yetien, yeni biten. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEVRESTE: (Fars.) Ka. - (bkz. Nevres). NEVRYE: (Ar.) Ka. - Ikla, parlaklkla, aydnlkla ilgili. NEVRUZ: (Fars.) Ka. 1. Yeni gn. 2. lkbahar balangc. 3. Trk mziinin makamlarndan. NEVSAL: (Fars.) Er. - Yeni yl. NEVSALE: (Fars.) Ka. - Gen, taze, kk. NEVAH: (Fars.) Er. 1. Yeni dal. 2.Yeni bilmi geyik boynuzu. NEVZAD: (Fars.) Er. - Yeni domu. Yeni doan. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. NEVZAR: (Fars.). - Yeni alay, alamas gzel olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEVZENN: (Fars.). - Yeni tarz yeni yntem. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEYYR: (Ar.) Er. - Nurlu, parlak. Ikl cisim. Gne. NEYYRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Neyyir). NEYZEN: (Fars.) Er. - Ney alan kimse. NEZAFET: (Ar.) Ka. - Temizlik, paklk. NEZHAT: (Ar.) Ka. - Temizlik, paklk. ncelik, rikkat. NEZKET: (Fars.) Ka. 1. Naziklik. 2. Zariflik, incelik. 3. Terbiye. 4. Ehemmiyet. NEZH: (Ar.) Er. - Temiz, pak. NEZHE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nezih). NEZH: (Ar.) Er. - Temizlik, saflk, incelikle ilgili. NEZR: (Ar.) Er. 1. Birini doru yola (Srat- Mstakim'e) yneltmek iin Allah'n azabyla gzda vererek korkutmak. 2. (Fkh'ta) Adak, dilek, tahsis. 3. Kendisini Allah yoluna adayan kii. Kur'an'da 40'tan fazla yerde gemektedir. Hz. Peygamberin isimlerinden. NEZRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Nezir). NEZZAM: (Ar.) Er. - Nizam veren dzenleyen. NDA: (Ar.) Ka. 1. arma, barma, seslenme. 2. Ses verme. NGAH: (Fars.) Ka. 1. Bak, bakma. 2. Gz. NGAR: (Fars.) Ka. 1. Resim. 2. Resmedilmi, resmi yaplm. Put. 3. Sevgili. 4. Trk musikisinde bir makam. Nigar Hanm: Mehur kadn airlerdendir. Osman Paa'nn kzdr. NHAD: (Fars.) Er. - Tabiat huy, yaratl, kiilik, bnye. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. NHAL: (Fars.) Ka. 1. Sevgili. 2. Taze, dzgn fidan, srgn. NHALE: (Ar.) Ka. 1. Yeni yetimi, dzgn, fidan. 2. Avc, korkuluu. 3. Deme, denecek ey. NHAN: (Fars.) Ka. - Gizli, sakl. Bulunmayan, grnmeyen. NHAVEND: (Fars.) Ka. 1. ran'n bat yresinde nl bir kent. 2. Musikide bir makam. NHAYET: (Ar.). 1. Son. Sonunda. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

NJAD: (Fars.) Er. - Soy, nesil, ne-seb. Tabiat, cibilliyet, (bkz. Nejad). NKN: (Fars.) - yiler, holar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NKBN: (Fars.) Ka. - yimser. NKHU: (Fars.) - yi huylu, huyu gzel. - Kadn ve erkek ad olarak kullanlr. NL: (Ar.) Ka. 1. ivit otu. 2. Msr'dan geen Akdeniz'e dklen mehur nehir. NLAY: (Ar.) Ka. - ki nil. Seyhan ve Ceyhan nehirleri. Frat ve Dicle nehirleri. NLGN: (Fars.) Ka. - ivid, ivit renginde, lacivert. NLHAN: (Ar.) Ka. - Nil havzas hanlarndan. NLSU: (Tr.) Ka. - (bkz. Nil). NLFER: (Fars.) Ka. - iek ad. NMET: (Ar.) Ka. 1. yilik, ltuf, ihsan, bahi. 2. Azk, yiyecee, iecee dair eyler. 3. Saadet, mutluluk. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NMETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n nimeti. NMRE: (Ar.) Ka. - Dii kaplan. NSA: (Ar.) Ka. 1. Kadnlar. 2. Kur'an- Kerim'in 4. suresi. NSAN: (Sry.) Ka. 1. Bolluk, bereket, cmertlik. 2. lkbaharn 4. ay.. 3. Sur. NAN: (Fars.) Er. 1. m, iz, belirti. 2. Ama, hedef. 3. Tura, madalya. NANBEY: (f.t.i.) Er. - (bkz. Nian). NYAZ: (Fars.) Er. 1. Yalvarma, yakarma. Dua. 2. Baz tarikatlarda kn bye kar olan selam, sayg ve duas. 3. htiya, muhtalk. NYAZ: (Fars.) Er. 1. (bkz. Niyaz). 2. Yalvarc, niyaz edici. Sevgili. Trk mutasavvflarndan birisi. 18. yy.'da yaamtr. NZAM: (Ar.) Er. 1. Dizi, sra. Dzen, usul, tertip, yol, kaide. 2. Kanunlar. 3. Hindistan'daki kk devletlerin hkmdarl. Nizamddin: Dinin nizam, dzeni. - Dilimizde "Nizamettin" olarak kullanlr. NZAM: (Ar.) Er. 1. Usulne uygun, terkipli, dzenli. 2. Kanun ve nizama ait, onunla ilgili. Nizami; ran'n en byk airlerinden olup, Genceli'dir. NUH: (Ar.) Er. - Nuh peygamber. Kur'an- Kerim'de ismi geen 25 peygamberden batan 3. srada gelen kii. Zamannda Nuh tufan olmutur. Kur'an- Kerim'in 71. suresinin ad. NUHAYLE: (Ar.) Er. - rak'ta, Kufe'ye yakn bir mevki. NUHBE: (Ar.) Ka. - Hereyin seilmii, sekin, seilmi, aydnlanm. NUHCAN: (a.t.i.) Er. - (bkz. Nuh). NUH: (Ar.) Er. - Nuh'a ait, Nuh ile ilgili. Pek eski. NUMAN: (Ar.). 1. Kan. 2. Gelincik. Hanefi Mezhebi'nin imam, Nu'man b. Sabit. NUR: (Ar.) Ka. 1. Aydnlk, parlt, parlaklk, niran. 2. Mekke'deki Hra da. In bir eye yansmasndan meydana gelen parlaklk. Znnureyn: Hz. Peygamberin 2 kzyla evlendii iin Hz. Osman'a verilen unvan, onur sahibi. Kur'an- Kerim'in 24. suresinin ad. NURAL: (a.t.i.) Ka. - Nur, k al, kl ol. NURALEM: (Ar.) Ka. - Evrenin nuru, alemi aydnlatan. NURALP: (a.t.i.) Er. - Nurlu, yiit. NURAN: (Fars.) Ka. - Ikl. Nurlu, nura ait. NURAN: (Fars.) Er. - Ikl, k saan. Sayg uyandran, nurlu. NURATAY: (a.t.i.) Er. - (bkz. Nuralp). NURAY: (a.t.i.) Ka. - Ik saan ay. Ayn en ok k sat dnem. NURBAK: (Ar.) Er. - Srekli aydnlk olan, nurlu sabah. NURBANU: (a.f.i.) Ka. - Nur yzl hanm, gelin, prenses. - Nur ve ba-nu'dan birleik isim. NURBAY: (a.t.i.) Er. - Nurlu, aydnlk kimse. NURCAN: (a.t.i.) Ka. - Canl, neeli, hayat dolu. NURCHAN: (a.f.i.) Ka. - Cihan'n nuru, . Dnyaya k saan. Trk-Hind imparatoru Cihangir'in zevcesi. NURCVAN: (a.f.i.) Er. 1. Parlak, neeli, gen. 2. Mert, gzpek, gen. NURN: (a.f.i.) Ka. - Nur toplayan, k derleyen, NURDA: (a.t.i.) Er. - Nurda, Nurdan da. NURDAN: (a.t.i.) Ka. - Nur'a ait, nurdan yaplm. NURDANAY: (a.t.i.) Ka. - (bkz. Nurdan).

www.ashkim.ru

NURDL: (a.f.i.) Ka. - Nurlu, kl gnl. NURDOAN: (a.t.i.) Ka. - Nurlu insan. NUREDDN: (Ar.) Er. - Dinin nuru, . NUREFAN: (a.f.i.) Ka. - Aydnlk veren, ortal k iinde brakan. -Nur ve efan kelimelerinden birleik isim. NUREL: (a.t.i.) Ka. - Nurlu el. NURER: (a.t.i.) Er. - Nurlu insan. NURERSN: (a.t.i.) Er. - (bkz. Nurer). NURFER: (a.f.i.) Ka. - Ik ve aydnlk. NURFDAN: (a.f.i.) Ka. - Taze ve prl prl gen, zarif hanm. NURGK: (a.t.i.) Ka. - Nurlu, aydnlk gkyz. NURGL: (Fars.) Ka. - Gln en parlak olan. NURGN: (a.t.i.) Ka. 1. Nurlu gn, kl gn. 2. Gnn ve btn hayatn nurlu parlak olmas. NURHAN: (a.t.i.) Ka. - Nur'un yneticisi, hakimi. NURHLAL: (Ar.) Ka. - (bkz. Nuray). NUR: (Ar.) Er. - Nura ait, nurla ilgili. NURNSA: (Ar.) Ka. - Nurlu kadn. NURIIK: (a.t.i.) Ka. - Bol k, aydnlk. NURYYE: (Ar.) Ka. - Rufai tarikat ubelerinden biri. NURKAN: (a.t.i.) Er. - Temiz, berrak soydan gelen. NURKUT: (a.t.i.) Er. - (bkz. Nurkan). NURMAH: (Fars.) Ka. - Ikl ay, ay gibi gzel ve nurlu. NURMELEK: (Ar.) Ka. - (bkz. Melek). NURNGAR: (a.f.i.) Ka. - Ikl, aydnlk, sevgili. NUROL: (a.t.i.) Er. - Nurlu ol, kl ol. NURPER: (a.f.i.) Ka. - Ikl, peri kadar gzel. NURSABAH: (Ar.) Ka. - Aydnlk sabah. NURSA: (a.t.i.) Ka. - Ik sa, aydnlat. NURSAL: (a.t.i.) Er. - Ik sa, aydnlat. NURSEL: (a.t.i.) Ka. - Nur, k seli ak. NURSEL: (a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursel). NURSEMA: (Ar.) Ka. - Ikl, aydnlk gkyz. NURSEN: (a.t.i.) Ka. - Nurlu, kl, kii, insan. NURSENN: (a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursen). NURSER: (a.f.i.) Ka. - Nurlu, aydnlk, mnevver kafal insan. NURSEREN: (Ar.) Ka. - (bkz. Nurser). NURSEV: (a.t.i.) Ka. - I sev. NURSEVL: (a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursev). NURSM: (Fars.) Ka. - Aydnlk ve gm gibi parlak. NURSMA: (Fars.) Ka. - Ikl, aydnlk yz. NURSNE: (Fars.) Ka. - Ikl, aydnlk yrek. NURSU: (a.t.i.) Ka. - Nurlu su. NURSUN: (a.t.i.) Ka. - (bkz. Nurser). NURAH: (Fars.) Er. - Parlak hkmdar. NUREN: (Fars.) Ka. - ok ok kl, neeli insan. NURTA: (a.t.i.) Er. - Nurdan ta. NURTAN: (a.t.i.) Er. - Ikl tan. NURTANE: (a.t.i.) Ka. - Nurlu, biricik insan. NURTEK: (a.t.i.) Ka. - (bkz. Nurtane). NURTEKN: (a.t.i.) Er. - Aydn ve gvenilir, emin. NURTEN: (a.t.i.) Ka. - Beyaz, parlak, ten. NURULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n nuru. www.ashkim.ru

NURVER: (a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursun). NURVEREN: (a.t.i.) Ka. - (bkz. Nursun). NURZAT: (Tr.) Er. - Nurlu, aydnlk kii. NURZEN: (a.f.i.) Ka. - Nurlu, kl kadn. NURZER: (Ar.) Ka. - Altn gibi parlak k, altn k. NUSRET: (Ar.). 1. Yardm. 2. Allah'n yardm. 3. Zafer, muzafferiyet. Basan, stnlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NUSRETTN: (Ar.) Er. 1. Dinin yardm ettii. 2. Dinin baarl temsilcisi. NUAT: (Fars.) Er. - kiden sarho olmu, mest olmu. NUN:: (Fars.) Er. - Tatl, ho, gzel. NUREVAN: (f.h.i.) Er. - ran'da 531-579 yllan arasnda hkmdarlk etmi ve doruluuyla hret bulmu olan Sasani ah, "adil" lakabyla anlr. NUTK: (Ar.) Er. - Sz, lakrd, konuma. Nutuk, sylev, syleyen. NUYAN: (Fars.) Er. - ehzade, prens. NKHET: (Ar.) Ka. 1. Nkteler, herkesin anlayamayaca ince, zarif, manal szler. 2. Koku. NVE: (Ar.). - ekirdek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NVEYT: (Ar.). - ekirdekik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NVD: (Fars.) Ka. - Mjde, mutu. Hayrl haber. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Trk dil kural asndan son harf olan "d/t" olarak kullanlr. NVDE: (Fars.) Ka. - (bkz. Nvid). NZHET: (Ar.). 1. Nee, elence, elence yerlerini seyredip gezme. 2, Sevin, ferahlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

O
OBA: (Tr.) Er. 1. adrlarda yaayan gebe ailelerin meydana getirdii topluluk. 2. Genellikle blmeli gebe cadn. 3. Yabanc. 4. Zeka ya da yetenekleri olaanst iler baaracak kadar stn olan kimse, dahi. 5. Ova. OBUZ: (Tr.) Er. 1. Su kayna. 2. Akarsulardan oluan kk derecik. 3. ki derenin birletii dar yer. 4. Karlarn erimesiyle oluan ufak dere. ODHAN: (Tr.) Er. - Atak, hareketli ve canl lider. ODKAN: (Tr.) Er. 1. Canl, cokulu kimse. 2. Ate kanl. 3. Atak. Delidolu ODMAN: (Tr.) Er. - Ate gibi canl, cokulu, hareketli kimse. OFLAS: (Tr.) Er. - (bkz. Oflaz). OFLAZ: (Tr.). 1. yi, gzel, eksiksiz, tam. 2. Grbz, yakkl, gzel giyinen. 3. Becerikli. 4. Eflatun rengi. 5. e yarar uygun. 6. Cesur kabaday. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OFLAZER: (Tr.) Er. - Oflaz er. Grbz, becerikli, eksiksiz, yiit. OGAN: (Tr.). - (bkz. Okan). OGANER: (Tr.) Er. - Oan er. OGN: (Tr.). - Anmsanan belirli bir gnde doan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OANER: (Tr.) Er. - Oan er. OANSOY: (Tr.) Er. - Oan soy. OU: (Tr.) Er. 1. Oymak. Hsm, akraba. 2. Bereket. OUR: (Tr.) Er. 1. Uur. 2. Samimi, iten dost. 3. Bir ey yapabilmek iin ele geen zaman ya da elverili durum. OURALP: (Tr.) Er. - Samimi, iten yiit. OURATA: (Tr.) Er. - Uurlu ata. OU: (Tr.) Er. - Erkek ocuk. www.ashkim.ru

OUZ: (Tr.) Er. 1. Mbarek, saf ve iyi yaratll. 2. Gen, salam, gl. 3. Anlay kt, bn. 4. Kyl. Tosun. 5. Trk efsanelerinde geen byk bir kahraman. Byk bir Trk boyu. OUZALP: (Tr.) Er. - Ouz boyundan, yiit, sava. OUZATA: (Tr.) Er. 1. Ouz'a mensup, gl yiit baba. 2. Ouz kahraman. OUZBALA: (Tr.) Er. 1. Ouz ocuu. 2. Yiit grbz ocuk. OUZBAY: (Tr.) Er. - Ouz bay. OUZCAN: (Tr.) Er. - Ouz can. OUZER: (Tr.) Er. - Ouz er. OUZHAN: (Tr.) Er. 1. Yiit han, hakan. 2. Ouz boylarnn efsanevi kahraman. OUZKAN: (Tr.) Er. - Damarlarnda Ouz kan tayan. OUZMAN: (Tr.) Er. - Gl, salam, iyi yrekli, dost kimse. OUZTAN: (Tr.) Er. - Grkemli, aydnlk. OUZTZN: (Tr.) Er. 1. Salam, yiit. 2. Yumuak huylu, sakin. OKAN: (Tr.) Er. 1. Anlayl. Anlama, renme. 2. Tanr, ouz. OKANALP: (Tr.) Er. 1. Anlayl yiit. 2. Tanrsal gc olan yiit. OKANAY: (Tr.) Er. - Okan ay. OKANDAN: (Tr.) Er. - Tanr'dan gelen, Tanr'nn verdii. OKANER: (Tr.) Er. - (bkz. Okanalp). OKATAN: (Tr.) Er. - Ok atan. OKATAY: (Tr.) Er. - Ok atay. OKAY: (Tr.). 1. Baht, talih, ans. 2. Bahtl, talihli. 3. Beenme. 4. Satrn gezegeni. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OKBA: (Tr.) Er. - Ok ba. OKBOA: (Tr.) Er. - Hzl ve boa gibi gl. OKBUDUN: (Tr.) Er. - Birlik iinde olan. Drst soya mensup. OKCAN: (Tr.) Er. - Canl, hareketli can tez. OKUN: (Tr.) Er. - Uzak, te, uzakta bulunan. OKDA: (Tr.) Er. - Ok da. OKDEMR: (Tr.) Er. 1. Demir gibi salam ve atak. 2. Demirden yaplm ok. OKER: (Tr.) Er. - Hzl, canl, hareketli kimse. OKERGN: (Tr.) Er. - Ok ergin. OKG: (Tr.) Er. - Ok gibi gl ve hzl. OKHAN: (Tr.) Er. - Hzl, atak ve gl lider, han. OKKAN: (Tr.) Er. - Ok kan. OKMAN: (Tr.) Er. 1. Ok gibi hzl, gl kimse. 2. Oku. Kemanke. OKSAL: (Tr.) Er. - Ok sal. OKSALMI: (Tr.) Er. - Ok atmakla mehur. OKSAR: (Tr.) Er. - Ok atna hazrlan. OKSAY: (Tr.) Er. - Ok ve Say'dan birleik isim. OKSEV: (Tr.) Er. - Ok ve Sev'den birleik isim. OKSEVEN: (Tr.) Er. - Ok seven. OKSU: (Tr.) Er. - Hzl ve dzenli akan su. OKAK: (Tr.) Er. 1. Benzeyi. 2. Benzeyen, andran. OKAN: (Tr.) Ka. - Daima vlen, beenilen insan ol. OKTAN: (Tr.) Er. - Ok tan. OKTAR: (Tr.) Er. - Ok tar. OKTAY: (Tr.) Er. - fkeli, sinirli, kzgn. OKTU: (Tr.) Er. - Ok tu. OKTUNA: (Tr.) Er. - Ok tuna. OKTRE: (Tr.) Er. - Ok tre. OKTREM: (Tr.) Er. - Ok trem. OKU: (Tr.) Er. 1. Zeka, akl, anlayllk (ks'ten). 2. ar, davet. www.ashkim.ru

OKULU: (Tr.) Er. - Zeki, akll, anlayl. OKUTAN: (Tr.) Er. - Eitici, retmen. OKUTMAN: (Tr.) Er. - Okutan, reten, retmen. OKUYAN: (Tr.) Er. 1. Okumay seven. 2. aran, davet eden. OKYALAZ: (Tr.) Er. - Ate gibi canl ve abuk. OKYAN: (Tr.) Er. - Ok yan. OKYANUS: (Yun.) - Ana karalar birbirinden ayran byk deniz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OKYAR: (Tr.) Er. - Ok yar. OKYAY: (Tr.) Er. - Ok yay. OLCA: (Tr.) - Savata dmandan ele geirilen mal, ganimet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OLCAY: (Tr.) Ka. - Baht, talih, ikbal. OLCAYTU: (Tr.) Er. - Bahtl, ansl, talihli. OLCAYTU: (Tr.) Er. - (bkz. Olcaytu). OLCUM: (Tr.) l. Eli ie yatkn, becerikli, usta. 2. Kendini olduundan stn gsteren. 3. Hekimlik taslayan kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OLDA: (Tr.) Er. - iman, bymeye, gelimeye elverili olan. OLGA: (Tr.) Er. - Olgun, yetikin, iyi gelimi. OLGUN: (Tr.) - Bilgi, grg ve hogrs gelimi kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OLGUNAY: (Tr.) - Olgunay, dolunay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr OLGUNER: (Tr.) Er. - Olgun er. Yetimi, iyi gelimi kimse. OLGUNSOY: (Tr.) Er. - Tannm soydan gelen. OLGUNSU: (Tr.) Er. - Olgunsu OLSAR: (Tr.) Er. - Adn duyulsun. OMA: (Tr.) - Hedef, gaye, ama. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OMAY: (Tr.) 1. Sekin, seilmi. 2. zet, z. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ONAR: (Tr.) - Daha iyi bir duruma giren, mutlu olan. Hastalktan, dertten kurtulan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ONARAN: (Tr.) Er. 1. Dzelten, yararl bir duruma getiren. yiletiren, tedavi eden. 2. Baaran, bitiren. ONAT: (Tr.) 1. yi, gzel, dzgn. 2. yi yaratll. 3. Doru, drst nitelikli. 4. Kolay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ONATKAN: (Tr.) Er. - Onat kan. Temiz, drst soydan gelen. ONATS: (Tr.) Er. - Gzel, drst asker. Nitelikli asker. ONAY: (Tr.). -Uygun bulma, onaylama. Uygun yerinde. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ONBULAK: (Tr.) Er. - On bulak. ONGAR: (Tr.) Er. - Kurtulu. ONGAY: (Tr.) Er. - Kolay. ONGU: (Tr.) Ka. 1. Gnl rahatl, mutluluk, salk. 2. Bayndrlk, gelimilik. ONGUN: (Tr.) 1. Eksiksiz, tam. 2. Verimli, bol, Bayndr. 3. Kutlu, uurlu, beenilen. 4. Kurtulmu, onmu. 5. Gelimi, grbz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ONGUNALP: (Tr.) Er. - Kutlu, uurlu, beenilen yiit. ONGUNER: (Tr.) Er. - Gelimi, grbz gen. ONGUNSU: (Tr.) Er. - Bol ve gr akan su. ONGNER: (Tr.) Er. - Ongn-er. ONGNE: (Tr.) Er. - Ongn-e. ONUK: (Tr.) Er. - Sevgili, aziz. ONUKER: (Tr.) Er. - Onuk er. Sevilen, sevgili insan, sayg deer. ONUKTEKN: (Tr.) Er. - Sevilen, saylan gvenilir, emin insan. ONUL: (Tr.) - yile, iyi ol, salkl ol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ONULTAN: (Tr.) Er. - yiletiren, dzelten, salna kavuturan. ONUR: (Tr.) Er. 1. nsann kendisine kar duyduu sayg. 2. Bakalarnn gsterdii saygnn dayand deer, eref. ONURAD: (Tr.) Er. - Onuruyla tannm ad. ONURAL: (Tr.) Er. - an, eref kazan. www.ashkim.ru

ONURALP: (Tr.) Er. - Onuruyla tannm kimse. Yiit ve onurlu. ONURHAN: (Tr.) Er. - Onurlu han, hkmdar. ONURKAN: (Tr.) Er. - Onurlu, soylu kandan gelen. ONURSAL: (Tr.) Er. - Onurla ilgili. Sayg iin verilen san. ONURSAN: (Tr.) Er. - Onuruyla tannm, erefli. ONURSAY: (Tr.) Er. - Onur say. ONURSEV: (Tr.) Er. - Onur sev. ONURSOY: (Tr.) Er. - Onurlu soydan gelen. ONURSU: (Tr.) Er. - Onur su. ONURS: (Tr.) Er. - Onurlu asker. ORAK: (Tr.) Er. 1. Ekin bime zaman, hasat. 2. Ekin bime arac. ORAL: (Tr.) Er. - Kuleyi, ehri ele geir, zaptet. ORALMI: (Tr.) Er. Kale, ehir alm. ORAN: (Tr.) Er. 1. l, nispet, derece. ll, hesapl. 2. Tahmin. 3. Anlayl. 4. Abartma, abart. 5. zel iaret, nian. ORAY: (Tr.) 1. Ate gibi kzl renkte ay. 2. ehirli, ehirde yaayan. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ORBAY: (Tr.) Er. - Ordu komutan. Ordu beyi. ORBEK: (Tr.) Er. - ehir beyi. ORBEY: (Tr.) Er. - Beki muhafz. ORCAN: (Tr.) Er. 1. Bey can. 2. stn, kdemli kii. ORCANER: (Tr.) Er. - (bkz. Orcan). ORUN: (Tr.) Er. - Ardllar, halefler. ORGUN: (Tr.) Er. - Gizli sakl. ORGUNALP: (Tr.) Er. - Orgun alp. ORGUNTAY: (Tr.) Er. - Orgun tay. ORGL: (Tr.) Ka. - Ate gibi krmz renkte gl. RGN: (Tr.) Er. - Scak gn. ORGUNALP: (Tr.) Er. - rgn alp. ORHAN: (Tr.) Er. - ehrin yneticisi, hakimi. Orhan Gazi: Osmanl imparatorluunun ikinci padiah. ORHON: (Tr.) Er. - (bkz. Orhun). ORHUN: (Tr.) Er. 1. Orta Asya'da bir rmak. 2. Orta Asya Trklerinin kulland en eski yaz. 3. Yksek, yce Hun anlamnda. ORKAN: (Tr.) Er. - Or kan. ORKDE: (Fran.) Ka. - ieklerinin gzellii nedeniyle seralarda yetitirilen deerli bir ss bitkisi. ORKUN: (Tr.) Er. - (bkz. Or hun). ORKUT: (Tr.) Er. - Kutlu, uurlu ehir. ORKUTAY: (Tr.) Er. - Or kut ay. ORTA: (Tr.) Er. 1. Tepe, ozanlarn bulunduu. 2. Miras. 3. Veliaht. 4. Sfat fiiller. ORTAN: (Tr.) Er. - Ate renginde kzl tan. ORTANCA: (Tr.) 1. Pek ok tr bulunan ss bitkisi. 2. Ya bakmndan kardein by ile k arasndaki karde. sim olarak kullanlmaz. RTN: (Tr.) Er. - Ortanca karde. ORTUN: (Tr.) Er. - Ate renginde tun. ORU: (Tr.) Er. - slam'n be artndan birisidir. Tan yerinin aarmasndan gne batana kadar Allah rzas iin yiyip imekten cinsi mnasebetten saknmak. badet. Savm. -Oru Reis; nceleri Cezayir'de olup daha sonra Osmanl donanmasna katlan nl denizci. ORUK: (Tr.) Er.l. Aile, oymak. Gmen olarak gelip bir yere yerleen. 2. Yol, are, imkan. ORUN: (Tr.) Er. 1. zel, yer. nemli bir grevlinin alt yer, makam. 2. Gizli, habersiz. 3. Huy, yaratl. ORUS: (Tr.) Er. - Eski uygur adlarndandr. "Talih, baht, saadet" anlamndadr. ORUZ: (Tr.) Er. - Dn, dnce. OSKAN: (Tr.) Er. - Akll. OSKAY: (Tr.) - Neeli, mutlu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

OSMAN: (Ar.) Er. 1. Bir tr ku ya da ejderha. 2. Hz. Muhammed (s.a.s)'in damad ve Hz. mer'den sonra devlet bakan olan III. halife. 3. Osmanl devletinin kurucusu, Osman Gazi. OTAC: (Tr.). - Hekim, doktor. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OTARAN: (Tr.) Er. - Hayvanlar otlatan oban. OTAY: (Tr.) - Ate renginde ay. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OYA: (Tr.) Ka. 1. Genellikle ipek ibriim kullanlarak ine, mekik, t ya da firkete ile yaplan ince dantel. 2. nce, gzel, nazik. OYAL: (Tr.) - Oy al. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OYALP: (Tr.) Er. - Oy alp. OYANALP: (Tr.) Er. - Oan alp. Gl yiit. OYHAN: (Tr.) Er. - Oy han. OYKAN: (Tr.) Er. - Oy kan. OYKUT: (Tr.) Er. - Oy kut. OYLUM: (Tr.) 1. Vadi, koyak. ukur, oyuk. 2. Bir cismin uzayda kaplad boluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OYMAN: (Tr.) Er. - Gr, dnce sahibi. OYTUN: (Tr.) 1. Kutsal, mbarek. 2. Beenilen, gzel yer. Alak yer, ova. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OYTUN: (Tr.) Er. - Oy tun. OYUM: (Tr.) - Oymak ii. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. OZAN: (Tr.) Er. 1. iir yazan, air. Halk airi. 2. akac, tatl, gzel konuan. OZANALP: (Tr.) Er. - iir syleyen tatl dilli yiit. OZANER: (Tr.) Er. - Ozan er. OZANSOY: (Tr.) Er. - Gzel konuan, iir yazan bir soydan gelen. OZANS: (Tr.) Er. - Gzel konuan, iir yazan asker. OZGAN: (Tr.) Er. - ne geen, kazanan, baarl.

CAL: (Tr.) Er..- Yaplan ktln acsn kar, cn al. CALAN: (Tr.) Er. - ntikam alan. DL: (Tr.) l Bir basan ya da iyilik karsnda verilen armaan. 2. Yarma veya msabakalarda bir tarafn, kazanana verdii hediye, mkafat. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GE: (Tr.) 1. ok akll. Yal kimse. 2. Bir ulusun by, ileri geleni. 3.. Hekim. 4. n, hret. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GEDAY: (Tr.) Er. 1. ok akll, bilgili. 2. Mool hkmdar Cengiz Han'n olu. GER: (Tr.) Er. - Akll, bilgili kimse. GET: (Tr.) - Beenilen, aranlan, vlen, iyi gzel. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. GETRK: (Tr.) Er. - Akll, bilgili Trk. N: (Tr.) 1. Kendini ycelt, gurur duy. 2. Zaman vakit. 3. Kez, defa. 4. nde, ileride olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. T: (Tr.) - Bir kimseye yapmas ya da yapmamas gereken eyler iin sylenen sz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KE: (Tr.) Er. - (bkz. ge). KER: (Tr.) Er. - Akll kimse. KKE: (Ar.) Er. 1. Erkek rmcek. 2. Bir da ad. KL: (Tr.) Er. - Akll. KMEN: (Tr.) Er. - Akll, zeki, bilgili kimse. KMENER: (Tr.) Er. - Akll, bilgili kimse. www.ashkim.ru

KTEM: (Tr.) Er. - Gl, onurlu, gsterili, korkusuz. KTEMER: (Tr.) Er. - (bkz. ktem). KTEN: (Tr.) Er. - Akll, bilgili, fazl, kahraman, cesur. KTRK: (Tr.) Er. - Akll, gl Trk. MER: (Ar.) Er. - slam Devleti'nin II. Halifesi mer b. Hattab. Dnya durduka adaletinden dolay ondan bahsedilecek. Cennetle mjdelenmitir. Hak ile Batl ok iyi ayrt edebilen bir alim olduu iin meru'1-Faruk adn almtr. MR: (Ar.) 1. Hayat mddeti, yaama sresi. 2. Hayat, dirilik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MRAL: (a.t.i.) Er. - Uzun mrl ol. MRCAN: (a.t.i.) - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NAL: (Tr.) Er. - leri git, lider ol anlamnda. NAY: (Tr.) - Ayn ilk gnlerindeki hali, hilal. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NAYDIN: (Tr.) Ka. - n aydn. NCEL: (Tr.) 1. Birine gre kendinden nce yerini tutmu olan kimse. 2. Bizden nce yaam olanlar. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NCBAY: (Tr.) Er. - Klavuz, rehber, nder kii. NDER: (Tr.) - Bir davada, fikri siyasi bir harekette nde giden, nayak olan, kitleyi idare eden kimse, lider, ef. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEL: (Tr.) - Bir iin tamamlanmas iin verilen sre, vade, mhlet. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NEN: (Tr.) - Hak, adalet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NER: (Tr.) 1. nde gelen, bata gelen. 2. Yn. 3. Sra. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NGAY: (Tr.) - Jpiter gezegeni. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NGEL: (Tr.) Er. - Ar bal. ONGEN: (Tr.) - Basan, zafer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NG: (Tr.) Er. 1. lk, nce, nceki. 2. Direnme, inat. NGL: (Tr.) 1. Direnen, inat kimse. 2. n ayak olan, tevik eden. 3. Klavuz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NGT: (Tr.) Er. 1. Saklanarak yanama, izinden yrme. 2. Hcum etmek iin elverili yer. NKAL: (Tr.) Er. - n kal. NNUR: (Tr.) Ka. - n nur. NSAL: (Tr.) Er. - n sal. NSOY: (Tr.) Er. - lk soy. NR: (Tr.) - Kendinden nceki, eski. ne geen, ileriye giden. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REN: (Tr.) 1. Eski yap ya da kent kalnts. 2. ehir kent. Ky. 3. Bitek ova. 4. Ormanlk yer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RENEL: (Tr.) Er. - Cmert ve geni el. RENER: (Tr.) Er. - Geni, gven veren yiit. RENGL: (Tr.) Er. - Yaban gl. RGEN: (Tr.) Er. 1. Organ. 2. nce halat, urgan. ORSAN: (Tr.) Er. - Yce ad olan. RSEL: (Tr.) Er. - r sel. TKEN: (Tr.) Er. 1. Ouz destannda Tiyenan dalaryla Orhun havzas arasnda bulunduu belirtilen, ormanlk kutsal blge. 2. Moolca'da yer Tanras. - sim olarak kullanlmaz. VE: (Tr.) Er. - 2, 3 yandaki erkek koyun. VN: (Tr.) - vnmeye yol aan, vnlecek ey. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YMEN: (Tr.) Er. - Evcimen, evine bal. Z: (Tr.) 1. Bir kimsenin betii, manevi varl. 2. Bir eyin temel esi. 3. Kan ba ile bal olan. 4. Katksz, an. 5. ay, dere. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZAK: (Tr.) Er. - z ak. z temiz, doru kimse. ZAKAN: (Tr.) Er. - z akan. ZAKAY: (Tr.) - z akay. z temiz kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZAKIN: (Tr.) Er. - z akn. www.ashkim.ru

ZAKINCI: (Tr.) Er. - z aknc. ZAKTU: (Tr.) Er. - Beyaz tu. ZAL: (Tr.) Er. - z al. ZALP: (Tr.) Er. - znde yiit olan kimse. ZALPMAN: (Tr.) Er. - znde yiit olan kimse. ZALPSAN: (Tr.) Er. - Yiitliiyle tannan kimse. ZALTAN: (Tr.) - Sabah seher vaktinde gn kzllaarak aydnlanmas. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZALTAY: (Tr.) Er. - Altaylara mensup. ztrk. ZALTIN: (Tr.) - z altn gibi deerli olan kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZALTU: (Tr.) Er. - Krmz tu. ZAN: (Tr.) Ka. - z an. ZARI: (Tr.) - Ar gibi alkan kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZARKIN: (Tr.) Er. - z arkn. ZASLAN: (Tr.) Er. - Aslan gibi gl, soylu kimse. ZATA: (Tr.) Er. - Ata ve z kelimelerinden birleik isim. ZATAY: (Tr.) Er. - z herkese tannan kimse. ZAY: (Tr.). - z ay gibi temiz, parlak, aydnlk kimse. ZAYDIN: (Tr.) - z temiz, aydnlk kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBAL: (Tr.) Er. - Baln z. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBALA: (Tr.) Er. - z ocuk. ZBA: (Tr.) Er. - z ba. ZBAAK: (Tr.) Ka. - z baak. ZBATU: (Tr.) Er. - z batu. ZBAY: (Tr.) Er. - Yiit, Trk Alpi. ZBEK: (Tr.) 1. Yiit, cesur, z gl. 2. Orta Asya'da yaayan bir Trk boyu ve bu boydan olan kimse. 3. Dere, ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBEKKAN: (Tr.) Er. - zbek soyundan gelen. ZBEN: (Tr.) - Soyluluk ve asalette z, temel. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBERK: (a.f.i.) Er. - z gl kimse. ZBEY: (Tr.) Er. - (bkz. zbay). ZBL: (Tr.) - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBLEK: (Tr.) - Gl bilek. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBLEN: (Tr.) - Kendisi bilen, kendiliinden bilen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBLGE: (Tr.) - Bilgelik tayan. Doasnda bilgelik bulunan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBLGN: (Tr.) - z bilgin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBLR: (Tr.) - Asl bilgiye ulaan, temel bilgi sahibi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZBR: (Tr.) Er. - Soy, temel, asl birlii. ZBOA: (Tr.) Er. - z boa. ZCAN: (Tr.) - Candan, samimi, iten. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZCANAN: (t.f.i.) Ka. - Kiiye en yakn, sevgili. ZCEBE: (Tr.) Er. - Zrh, ceven, silah, mhimmat ileriyle uraan. ZAM: (Tr.) Er. - z am. ZELK: (Tr.) Er. - z elik gibi sert ve gl. ZEVK: (Tr.) Er. - Canl, evik, hareketli kimse. ZIN: (Tr.) Er. - z doru, saf, temiz kimse. ZINAR: (Tr.) Er. - z nar. ZDA: (Tr.) Er. - z da. ZDAL: (Tr.) - z dal. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZDAMAR: (Tr.) Er. - z damar. ZDEER: (Tr.) Er. - Bir eyin gerek deeri. ZDEK: (Tr.) Er. 1. Temel, esas, kk. 2. , z, ekirdek. 3. Madde. www.ashkim.ru

ZDEL: (Tr.) - Hediye. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZDEMR: (Tr.) Er. - z demir gibi gl. ZDEN: (Tr.) 1. Soyca temiz, klelii olmayan, zgr. 2. zle, zvar-lkla, gerekle ilgili. 3. Sularn getii yer, su geidi. 4. zsu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZDENER: (Tr.) Er. - zden er. ZDEREN: (Tr.) Ka. - z deren. ZDE: (Tr.) - Her trl nitelik bakmndan eit olan, benzer olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZDL: (Tr.) Er. - Gnlden, iten. ZDLEK: (Tr.) - Candan dilenen dilek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZDLMA: (Tr.) Er. - Tercman, evirmen. ZDN: (Tr.) Er. - zl, canl, din olan kimse. ZDNER: (Tr.) Er. - z canl, din olan kimse. ZDOA: (Tr.) Er. - Gerek, bozulmam tabiat. ZDOAL: (Tr.) Er. - z doal. ZDOAN: (Tr.) Er. - z doan. ZDORU: (Tr.) Er. - znden temiz, drst kimse. ZDORU: (Tr.) Er. - z doru. ZDORUK: (Tr.) Er. - Zirve. Yksek ahsiyet. ZDURAN: (Tr.) Er. - z duran. ZDURDU: (Tr.) Er. - z durdu. ZDURU: (Tr.) Er. - z duru, katksz olan. ZEK: (Tr.) 1. G. 2. alkan. 3. Kk dere. 4. Aacn, bitkinin z, ii. Bitki filizi. 5. Bir eyin ortas. 6. Sel yarnts. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEKAN: (Tr.) Er. - ze kan. ZEL: (Tr.) - z el. l. Yalnz bir kiiye, bir eye ait ya da ilikin olan. Devlete deil, kiiye ait olan. 2. Her zaman grlenden, olaandan farkl, dikkate deer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEN: (Tr.) 1. Bir iin elden geldiince iyi olmas iin gsterilen aba. 2. erlek, tam orta, en ieride olan. 3. lk sz. 4. Bir birine yakn iki dan arasndaki uzaklk, ara. Dere, rmak. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZENAY: (Tr.) Ka. - zen ay. ZENDER: (Tr.) Er. - Ender bulunan yaratlta olan, deerli. ZENGN: (Tr.) Er. - z engin, geni ve derin. ZENGL: (Tr,) Ka. - zen gl. ZENR: (Tr.) Ka. - aba gsteren, en iyisini yapmaya alan. ZENL: (Tr.) Er. - zenle alan kimse. ZER: (Tr.) - Yiit, doru kimse. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZERCAN: (Tr.) Er. - zer can. ZERDAL: (Tr.) Er. - z er dal. ZERDEM: (Tr.) Er. - Btn erdemleri znde toplayan. ZERDM: (Tr.) Er. - zne erdim, ulatm. ZERDN: (Tr.) Er. - znde canl, din olan erkek. ZEREK: (Tr.) Er. - Asl ama, ulalmak istenen ey. ZERHAN: (Tr.) Er. - Yiit, cesur han. ZERK: (Tr.) Er. - Kendi kendini ynetme yetkisi olan. ZERKN: (Tr.) Er. - zgr, gl kimse. ZERKMEN: (Tr.) Er. znde gl olan. ZERMAN: (Tr.) Er. - 1. Bir eyi ok isteyen. 2. Pimanlk duyan. ZEROL: (Tr.) Er. - Gerek yiit ol. ZERTAN: (Tr.) Er. - z ertan. ZERTEM: (Tr.) Er. - znde erdemli olan. ZGE: (Tr.). 1. Baka, gayr, dier. Yabanc, ayar. 2. yi, gzel. 3. ki da arasndaki dereciklerin birletii yer, derenin balangc. 4. akac. 5. Cana yakn, scakkanl. 6. Yrekli, gz pek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

ZGEBAY: (Tr.) Er. - yi, gzel, yrekli erkek. ZGEER: (Tr.) Er. - yi gzel erkek. ZGEN: (Tr.) - z geni, rahat, sakin kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGENALP: (Tr.) Er. - Sakin, arbal yiit. ZGENAY: (Tr.) - (bkz. zgenay). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGEN: (Tr.) Er. - z gen. ZGENER: (Tr.) Er. - (bkz. zgenalp). ZGER: (Tr.) - yi, gzel kimse. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGRAY: (Tr.) Er. - Kuvvetli, kudretli yiit. Krm hanlarnn kulland isimlerden. ZG: (Tr.) 1. Kutsal. 2. zellikle birine ya da bir eye ait olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZG: (Tr.) Er. - Temel g. Ana kuvvet. ZGL: (Tr.) Ka. 1. z gl gibi olan. 2. zellikle bir tre ait olan. ZGLAY: (Tr.) Ka. - z gl ay. ZGLE: (Tr.) - Gler yzl, iten glen kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGLER: (Tr.) Ka. - z gler. ZGLM: (Tr.) Ka. - z glm. ZGN: (Tr.) - Nitelikleri bakmndan benzerlerinden ayr ve stn olan. Yalnz kendine zg bir nitelik tayan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGNAY: (Tr.) zgn ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGNEL: (Tr.) Ka. - stn, kerem sahibi cmert el. ZGNER: (Tr.) Er. - z gner. ZGNE: (Tr.) - Gne gibi parlak ve kapsaml. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGR: (Tr.) 1. Kendi kendine hareket etme, davranma karar verme gc olan. 2. Tutuklu olmayan, hr. Bakasnn klesi olmayan. Bamsz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZGRCAN: (Tr.) Er. - zgrlne dkn kimse. ZGREL: (Tr.) Er. - zgr davranan kimse. ZGVEN: (Tr.) - Kendine gvenen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZHAKAN: (Tr.) Er. - Hakan soyundan gelen. ZHAN: (Tr.) Er. - Hkmdar soyundan gelen. ZL: (Tr.) - Gerek lke. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZLHAN: (Tr.) Er. - lkenin han, reisi. ZLTER: (Tr.) Er. - Yurdun gerek savunucusu, koruyucusu. ZNAL: (Tr.) Er. - Gerek arkada, dost. ZNAN: (Tr.) - zden gelen inan, iman. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZKAN: (Tr.) Er. - Temiz kan, soylu kimse. ZKAR: (Tr.) Er. - z kar. ZKAYA: (Tr.) Er. - z kaya. ZKAYRA: (Tr.) Er. - ten gelen ba, iyilik. ZKE: (Tr.) - Salam, salkl. Temiz yrekli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZKENT: (Tr.) Er. - z kent. ZKER: (Tr.) Er. - Salam, temiz yrekli er. ZKO: (Tr.) Er. - Cesur, savakan yapl.. ZKK: (Tr.) Er. 1. Esas, temel, kaynak. 2. Neslin geldii soy aac. ZKUL: (Tr.) Er. - Gerek kul. Hakkyla ibadet eden kul. ZKURT: (Tr.) Er. - z kurt. ZKUT: (Tr.) Er. - Kutsanm, kadr sahibi. ZKUTAL: (Tr.) Er. - Gerek mutluluk senin olsun. ZKUTAY: (Tr.) Er. - z uurlu ve ay gibi parlak olan. ZKUTLU: (Tr.) Er. - Kutlu olan eyin kendisi. z kutlu, uurlu olan. ZKUTSAL: (Tr.) Er. - z kutsal. ZLEK: (Tr.) 1. Topran zl, verimli yeri. 2. Zaman. 3. Doa st g, felek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

ZLEM: (Tr.) Ka. - Yeniden grme, tekrar kavuma arzusu, hasret tahassr. Bir eye kar duyulan istek, meyil. ZLEN: (Tr.) 1. Su kayna. Kk dere. 2. Aa kk. 3. zlenecek kadar sevilen bir kii ol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZL: (Tr.) Er. 1. z benlii olan. 2. ten gerek. 3. Verimli. ZLER: (Tr.) Er. - ahsiyet sahibi, olgun kii. ZMEN: (Tr.) - zl kimse, z iyi, salam kiilikli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZMERT: (Tr.) Er. - Mert yapl. ZMUT: (Tr.) Er. - Yapsnda mutluluk olan. ZNUR: (Tr.) - z kl, aydnlk kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZOUL: (Tr.) Er. - z oul. ZOUZ: (Tr.) Er. - Ouz'a mensup. Ouz'a ait. ZOK: (Tr.) Er. - z ok gibi gl olan. ZOL: (Tr.) Er. - zn deimesin, grndn gibi ol. ZOZAN: (Tr.) Er. - Gerek air. ZE: (Tr.) Er. - Bir eyin asl, z. ZNDER: (Tr.) Er. - Gerek nder. ZZ: (Tr.) - Gnl geni kimse. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZPALA: (Tr.) Er. - Pala gibi sert ve keskin kiilikli. ZPEKER: (Tr.) Er. - znde ok gl olan yiit. ZPINAR: (Tr.) - z pnar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZPOLAT: (Tr.) Er. - z elik gibi salam olan. ZPULAT: (Tr.) - (bkz. zpolat). ZSAN: (Tr.) - Ad duyulmu nl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZSEL: (Tr.). - zle ilgili, ze ilikin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZSELEN: (Tr.) - Gerek haber. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZSEV: (Tr.) - ten gelen sevgi. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZSU: (Tr.) - Bitki ve hayvan dokularnda bulunan svlara verilen ad. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZSUNGUR: (Tr.) Er. - Sakin, soukkanl yaps olan. ZS: (Tr.) Er. - Gerek asker. Askeri kiilik ve yap sahibi. ZSER: (Tr.) Er. - (bkz. zs). ZAHN: (Tr.) Er. - ahin gibi gl, atak, abuk yapl. ZAN: (Tr.) Er. - z an. ZEN: (Tr.) Er. - en yapl. ZTAN: (Tr.) Er. - Karanl bitiren, aydn balang. ZTANIR: (Tr.) Er. - Gerei ayrabilen. ZTARHAN: (Tr.) Er. - 1. Byk nfuz sahibi. 2. Komutan, han. 3. Toprak zengini. - (bkz. Tarhan). ZTA: (Tr.) Er. - z ta. ZTAY: (Tr.) Er. - z tay. ZTAYLAN: (Tr.) Er. - (bkz. Taylan). ZTEK: (Tr.) Er. - z tek. ZTEKN: (Tr.) Er. - Yapsnda emniyet ve gven tayan. ZTEN: (Tr.) Ka. - z ten. ZTMUR: (Tr.) Er. - z demir gibi gl. ZTN: (Tr.) Er. - Ruhun z. Salam bir ruh yaps olan. ZTNEL: (Tr.) Er. - z tinel. ZTNER: (Tr.) Er. - Ruhsal ynden salkl erkek. (bkz. Tiner). ZTOYGAR: (Tr.) Er. - (bkz. Toygar). ZTUNA: (Tr.) - (bkz. Tuna). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZTUN: (Tr.) Er. - z tun gibi gl olan. ZAK: (Tr.) Er. - z tertemiz olan kii ZDORU: (Tr.) Er. - Drst ve doruluu ilke edinen. www.ashkim.ru

ZM: (Tr.) - Karde gibi tutulup sevilen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZN: (Tr.) 1. Hakkyla kazanlm n. 2. iir. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZPEK: (Tr.) Er. - Ruhen gl. ZVER: (Tr.) Er. - z ver. ZVERD: (Tr.) Er. - z verdi. ZVEREN: (Tr.) Er. - zveride bulunan, fedakar. ZVER: (Tr.) - Bir ama ya da kii iin kendi yararlarndan vazgeme, fedakarlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZYAY: (Tr.) - Yay gibi evik ve atlgan yapl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZYURT: (Tr.) - Anavatan, anayurt. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZYUVA: (Tr.) - Ata evi, dnlecek asl yer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZYREK: (Tr.) Er. - Gl korkusuz.

P
PADAH: (Fars.) - Hkmdar. PAHA: (Tr.) - Deer, fat, eder, tutar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PAKALIN: (f.t.i.) Er. - Drst, doru iyi tannm kimseler. PAKAN: (Fars.) Er. 1. Temizler, anlar. 2. Veliler, ermiler, evliya. PAKEL: (f.t.i.) Er. - yi iler yapan, doru kimse. PAKER: (f.t.i.) Er. - Temiz, drst, iyi kimse. PAKZE: (Fars.) Ka. - Temiz, saf, halis, lekesiz. PAKKAN: (f.t.i.) Er. - Temiz soydan gelen kimse. PAKSAN: (f.t.i.) Er. - Temiz, doru namuslu tannm kimse. PAKSOY: (f.t.i.) Er. - Temiz soydan gelen. PAKSU: (f.t.i.) Er. - Temiz su. Billur gibi ar duru, ahsiyetli. PAKST: (f..i.) Er. - St temiz. PALA: (Tr.) Er. - Ksa ve geni kl. PALATEKN: (Tr.) Er. - Emniyet, gven ve cesaret telkin eden kii. PALATMUR: (Tr.) Er. - Demir pala. Sert ve kat yapl, gl. PALAY: (Fars.) Er. - Yedek at. PALAZ: (Tr.) Er. 1. Kimi ku yavrularnn civcivlikten sonraki durumu. 2. Gzel, canl, grbz, iman. 3. Dank. PALMYE: (Fran.) Ka. - Ss olarak kullanlan bir nevi hurma aac. PAMR: (Tr.) Er. 1. Orta Asya'da ykseltisi 7000 m'yi geen yksek dalk klle. 2. (Fars.) Dnyann ats. PAMRHAN: (Tr.) Er. - Pamir han. PAPATYA: (Tr.) Ka. - lkbaharda iek aan, ta yaprakl, beyaz, ortas sar kmeli bir kr iei. PARLA: (Tr.) Ka. 1. Ik sa, lda. 2. n kazan, tann. PARLAK: (Tr.) Ka. 1. Parlayan, ldayan. Temiz. 2. ok baarl. PARLANUR: (Tr.) Ka. - Nur gibi parla. Parla nur. PARLAR: (Tr.) Ka. - Ik saar, ldar, aydnlk verir. PARSA: (Fars.) Er. 1. Sofu, dinine bal. 2. ffetli, namuslu, temiz, doru. PARSBAY: (f.t.i.) Er. - Pars gibi gl ve evik. PARSHAN: ( f.t.i.) Er. - (bkz. Parsbay). PARSKAN: ( f.t.i.) Er. - Kannda atlganlk, cesaret ve saldrganlk tayan. PAA: (Tr.) Er. 1. Osmanl devletinde yksek rtbeli askerlere verilen unvan. General. 2.Uslu, arbal. PAYAM: (Tr.) Er. - Badem. PAYAN: (Fars.) - Son nihayet. U, kenar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PAYE: (Fars.) 1. Aama, rtbe, derece. 2. Basamak, merdiven basama. 3.. kizlerin bir yldz, cevza burcu. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

PAYDAR: (Fars.) 1. Saygn, rtbeli. 2. Salam, srekli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PAYZ: (Fars.) Er. - Gz, sonbahar. Yallk. PAYZEN: (Fars.) Er. 1. Tutsak, esir. Sulu. Ayana pranga vurulmu kimse. 2. Renber. PAZVANTI: (Fars.) Er. - Osmanl devletinde, Rumeli blgesinde gece bekilerine verilen ad. PEDK: (Tr.) Er. - Yce, yksek. PEHLEV: (Fars.) Er. 1. ehir. 2. Kahraman, yiit. PEHLVAN: (Fars.) Er. 1. Grei. 2. Boylu boslu, iri yan, gl kimse, yiit. PEKAL: (Tr.) Er. - Pek al. PEKALP: (Tr.) Er. - Gl, sert, kahraman yiit. PEKART: (Tr.) Er. - Salam dnlmez yemin. Pek ant. PEKAY: (Tr.) Ka. - Pek ay. PEKDEER: (Tr.) - ok deerli, ok kymetli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PEKDEMR: (Tr.) Er. - Sert, salam, demir gibi. PEKEL: (Tr.) Er. - Gl el. Pek el. PEKER: (Tr.) Er. - Gl kimse. Gzpek, cesur yapl. PEKERGN: (Tr.) Er. - Olgun kimse. PEKGZ: (Tr.) Er. - Cesur, yiit. PEKN: (Tr.) Er. - zerinde kuku duyulmayan, kesinlikle bilinen, kesin. PEKNER: (Tr.) Er. - (bkz. Pekin). PEKNTRK: (Tr.) Er. - Pekin Trk. PEKKAN: (Tr.) Ka. - Salam temiz kandan gelen. Soylu. PEKOL: (Tr.) Er. - Sert, salam, dayankl ol. PEKZ: (Tr.) - z salam kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PEKEN: (Tr.) - Neeli, en-akrak, mutlu kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PEKTAI: (Tr.) Er. - Gl, sert ta. PEKTAY: (Tr.) Er. - Gl, salam tay. PEKTRK: (Tr.) Er. - Salam ve gl Trk. PEKN: (Tr.) Er. - Tannm gl isim. PEKSTN: (Tr.) Er. - ok stn, stnlkte en iyi seviyede olan. PELN: (Tr.) Ka. - Birleikgillerden, keskin ve gzel kokulu, bir eit bitki. PELT: (Tr.) - nar, mee vb. aalarn meyvesi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PEMBE: (Tr.) Ka. - Beyaz ve krmznn karmasndan oluan ak renk. PEMBEGL: (Tr.) Ka. - Pembe gl. PEREM: (Fars.) Ka. 1. Kkl. Yele. 2. Mzrak, bayrak gibi eylerin balarna konan pskl. PERDAH: (Fars.) Er. 1. Cila, parlaklk, parlama. Parlatma, parlaklk verme. 2. Budanm asmadan yeni sren ubuk. PEREN: (Fars.) Ka. - lker yldz, pervin, Sreyya. PER: (Fars.) Ka. 1. Dii cin (gzel ve iyilik severlik sembol olarak kabul edilirler). 2. Gzel kadn veya kz. PERCAN: (Fars.) Ka. - (bkz. Peri). PERDE: (Fars.) Ka. - Umu, soluk, solmu. PERHAN: (Fars.) Ka. - Peri padiah. Byc. PERNEK: (Tr.) Er. - zverili, fedakar, sadk. PERRU: (Fars.) Ka. - Peri yzl, ok gzel. PERVE: (Fars.) Ka. - Peri gibi, ok gzel. PERZ: (Fars.) Er. 1. Barma, haykrma. 2. Su kenarnda yetien yeil saz, ot. PERZAT: (Fars.) Ka. 1. Peri ocuu. 2. Gzel, ok gzel. PERZE: (Fars.) Ka. 1. Krmz altn. 2. Atete piirilen ekmek. PERK: (Tr.) Er. - Kat, sert, gl berk. PERKEL: (Tr.) Er. - Gl er. PERKER: (Tr.) Er. - Gl kimse. PERKN: (Tr.) Er. - ok gl kuvvetli, salam kimse. PERMUN: (Fars.) Ka. - Bezek, ss. www.ashkim.ru

PERRAN: (Fars.) Ka. - Uan, uucu. PERRN: (Fars.) Ka. - Nezaket, nazllk. PERTAV: (Fars.) Er. 1. Atlma, srama. 2. Uzaa den ok. PERTEV: (Fars.) Er. - Ik. Parlaklk. PERVA: (Fars.) 1. Korku. ekingenlik. 2. lgi, ba. PERVER: (Fars.) Er. - Besleyen, besleyici, yetitiren, yetitirici, koruyan, terbiye eden. PERVN: (Fars.) Ka. - lker sreyya. PERVZ: (Fars.) Er. 1. stn. 2. Elek. Szge. 3. Balk. 4. Gzellik. Cilve. 5. ran hkmdar Hsrev'in lakab. PESEN: (Tr.) Kra, i. Sis. nce ince yaan kar, isenti. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PESENT: (Fars.) Ka. 1. Beenen, beenmi. Beenme, seme. 2. Esmerlemi. 3. Altn, mat altn. PESN: (Fars.) - Sonraki, en son. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PEN: (Fars.) Er. - Keykubat'n nc olu. PEREV: (Fars.) Er. 1. Trk mziinin en mehur saz eseri formu. 2. Greten nce greilerin yaptklar gsteri. PETEK: (Tr.) Ka. 1. Kovanda arlarn iine bal yaptklar gz, mum tekerlei. Kovan. 2. Minarenin erefe ile klah arasndaki ksm. Bacalarda klahn altndaki kntl ksm. PEYAM: (Fars.) Er. - Haber, bakasndan alnan bilgi, nebe. PEYAM: (Fars.) Er. - Haberle, bilgi ile ilgili. PEYDA: (Fars.) Ka. - Meydanda akta. Hazr, mevcut. PEYGAMBER: (Fars.) - Allah tarafndan kullarna haber gtrmekle grevlendirilmi sekin insan. Nebi, Rasul. - Yalnz Peygamberlere mahsus bir isimdir. PEYKAN: (Fars.) Er. - Temren, baak, okun ucundaki sivri demir. PEYKE: (Fars.) Ka. - Kuru kanepe, tahta sedir. PEYKER: (Fars.) Ka. - Yz, surat. PEYMA: (Fars.) Ka. - len, lc. PEYMAN: (Fars.) Er. - Yemin, and, ahd. PEYMANE: (Fars.) Ka. - Byk kadeh, arap barda. PEYREV: (Fars.). - Ard sra giden. Arkasndan giden, izinden yryen. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. PEYZAJ: (Fran.) Ka. - Kr resmi. PINAR: (Tr.) Ka. - Yerden kaynayp kan su, kaynak, eme. Bir suyun kt yer, su ba. Kaynak suyunun devaml akt yer. PIRILTI: (Tr.) Ka. - Parldayan eyin kard k. Anlk k geii. PIRLANTA: (hal.) Ka. - Deerli bir tr elmas. PIRNAL: (Tr.) Ka. - Mee aac als. PITIRCA: (Tr.) Ka. - Koyu pembe renkli bir bahar iei. PNHAN: (Fars.) Ka. - Gizli. PRANE: (Fars.) Er. - Yallara yakr ekilde, olgunca tavr. PRAYE: (Fars.) Ka. - Ss, zinet. PRUZ: (Fars.) Er. - Kutlu, hayrl, uurlu. PRUZE: (Fars.) Ka. - Mavi renkli ve deerli bir ss ta. PYALE: (Fars.) Ka. - Kadeh, arap barda. PLATN: (Lat.) Ka. - Beyaz ve ok deerli bir maden. POLAT: (Fars.) Er. - elik. G, kuvvet. POLATALP: (Tr.) Er. - elik gibi gl yiit. POLATHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Polatalp). POLATKAN: (Tr.) Er. - elik gibi gl soydan gelen. POLATKILI: (Tr.) Er. - yi cins elikten yaplma kl. POYRAZ: (Yun.) 1. Kuzeydoudan esen souk rzgar. 2. Kuzey. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. POZAN: (Tr.) Er. - zm ba. PREK: (Tr.) Ka. - akaklardan sarkan sa, zlf. Aa ve bitkilerin saak gibi ince kkleri. Oya, pskl, saak. www.ashkim.ru

PRN: (Fars.) Ka. - ok dnceli, fkeli. Krk. PRDL: (Fars.) Er. - Yrekli, cesur. PREN: (Tr.) Ka. - Kimi aalarda yapraklardan ayr olarak sren ince yaprak. allk ve sk otlu yerler. Sar, krmz, iek aan ufak yaprakl anlarn ok sevdii bir tr ot. Mee aac filizi. PRFER: (Fars.) Ka. - ok parlak, aydnlk. PSER: (Fars.) Er. - Oul, erkek ocuk.

R
RABBAN: (Ar.) Er. 1. Allahla ilgili. 2. Kendini btn varlyla Allah'a teslim eden. Putu inantan uzak, alin amel ileyen, Allah'tan geleni kabul edip, O'nun dinine muhalif olana kar kan. RABIT: (Ar.) Er. - Rabteden, balayan, birletiren. Nefsini dnyadan menedip ahirete balam olan. RABITA: (Ar.) Ka. 1. ki eyi birbirine balayan ey, ba. 2. Mnasebet, ilgi. 3. Ballk, mensub olma. 4. Sra, tertip, usul, dzen. RAB: (Ar.) Er. - Drdnc. RABA: (Ar.) Ka. 1. Drdnc. Saatteki salisenin 2. Tanzimattan sonra memurlukta kolaas derecesinde bir rtbe. 3. nl kadn mutasavvuf. RABH: (Ar.) Er. - Yararl, kazanl, karl. RC: (Ar.) 1. Rica eden, yalvaran, dileyen. 2. Dnen, geri gelen. 3. Nis-bet ve ilgisi bulunan, dokunan. RACFE: (Ar.) Ka. - Sur'un kyamette btn canllar ldrecek olan ilk flenii. RACH: (Ar.) Er. - Deerli, stn. Fkhta: Delil ve Burhanlarn tercihinde delili ncelik kazanan taraf. RACYE: (Ar.) Ka. 1. Rica eden, yalvaran. 2. Umutlu. RAD: (Ar.) Er. - Boyun een, kabul eden, rza gsteren. RADFE: (Ar.) Ka. - Kyamette frlecek surun ikincisi RADYE: (Ar.) Ka. - Rza gsteren, kabul eden, boyun een. RAFET: (Ar.) Er. - Acma, merhamet etme, esirgeme anlamnda. Kur'an- Kerim'de Nur suresi 2. ayet. Hadid suresi 27. ayette gemekledir. RAFEDDN: (Ar.) Er. - slam dininin vermi olduu acma, esirgeme duygusu. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. RAFIZ: (Ar.) Er. - Brakan, salveren. RF: (Ar.) Er. - Kaldran, ycelten, ykselten. Allah'n isimlerinden, (bkz. Abdrrafi'). Rafi' b. Hadic, sahabeden. RAFA: (Ar.) Ka. - Her eit ayaklk ve destek. RAFH: (Ar.) Er. - Rahat ve huzurlu yaayan. RAIB: (Ar.) Er. - Arzulu, isteyen, rabet eden. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. RABE: (Ar.) Ka. - (bkz. Rab). RABET: (Ar.) Ka. - stek, arzu. stekle karlama. RAHATEFZA: (a.f.i.) - Rahat artran. Trk mziinin bileik makamlarndan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RAHDAN: (Fars.) Er. - Yol bilen. RAHE: (Ar.) Ka. - Avu ii, el ayas. RAH: (Ar.) Er. - Rahat, huzurlu, dingin. RAHLE: (Ar.) Ka. - Rahat, sakin. RAHM: (Ar.) Er. - Esirgeyen, acyan, koruyan, merhametli. Kur'an'da 220 yerde zikredilmitir. Allah'n isimlerinden, (bkz. Abdrrahim). RAHME: (Ar.) Ka. - Hafif sesli, latif konuan kadn demektir, (bkz. Rahim). RAHYE: (Ar.) Ka. - Bal ars. RAHMAN: (Ar.) Er. - Btn canllara merhamet eden, koruyan. Kur'an- Kerim'de 55'ten fazla yerde zikredilmitir. Yine Kur'an- Kerim'in 55. suresinin addr. - Allah'n isimlerinden "abd" taks alarak isim olarak kullanlr, (bkz. Abdrrahman). RAHMAN: (Ar.) Er. - Allah'tan gelen, kutsal, Allah'a zg. RAHMET: (Ar.). - Acma, esirgeme, koruma, yarlama. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

RAHMET: (Ar.) Er. - Rahmetle ilgili. RAHMETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n esirgemesi, korumas. RAHM. (Ar.) Er. - Acmayla ilgili. RAHMYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Rahmi). RAHAN: (Fars.) Ka. - Parltl. Ilt. RAHENDE: (Fars.) Ka. - Parldayan, parldayc. RAD: (Ar.) Er. - Grleyen, grldeyen. RADE: (Ar.) Ka. - Grleyen bulut. RAF: (Ar.) Er. - Acmas olan, merhametli. RAFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Raif). RAK: (Ar.) Er. - Sade, saf, halis. RAKA: (Ar.) Ka. - Sade, saf, katksz. RAKIM: (Ar.) Er. - Yazan, izen. -Ykselti. RAK: (Ar.) Er. - Namazda eilen, rku' eden. Kur'an- Kerim'de 4 yerde bu anlamda zikredilmitir. RAKB: (Ar.) Er. - Herhangi bir alanda stnlk salamaya alan taraflardan herbiri. Koruyucu. "Grp gzeten" Allah'n isimlerinden. RAKD: (Ar.) Er. - Hareketsiz, durgun, yava. RAKDE: (Ar.) Ka. - Durgun, sessiz, hareketsiz. RAKK: (Ar.) Er. 1. nce. Yufka yrekli. 2. Kle veya cariye. RAKKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Rakik). RAM: (Fars.) Er. - taat eden, boyun een, kendisini bakasnn emrine brakan. -ki isimlerde kullanlr. Ramcan, Ramcanan gibi. RAMAZAN: (Ar.) Er. - Hicri (kameri) aylarn dokuzuncusu, oru ay. Kur'an'da Bakara suresi 185. ayette ismi geen ay ismi. RAM: (Ar.) Er. - Atan, atc. RAMYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Rami). RAMZ: (Ar.) Er. 1. Akll, zeki. 2. aretlerle simgelerle gsteren. RAMZE: (Ar.) Ka. - (bkz. Ramiz). RN: (Ar.) Ka. 1. Gzel, ho latif, parlak. ok iyi, ok ala. 2. Arapa'da "er'an" kelimesinin mcnnesi olup "ahmak, snepe kadn" demektir. Erkek ad olarak da kullanlr. RASFET: (Ar.) Ka. - Salamlk, dayankllk. RASNET: (Ar.) Ka. - Salamlk, dayankllk, melanet. RAS: (Ar.) Er. - Kmldamayan, oynamayan, sabit. Lenger atm olan, demir zerinde bulunan gemi. RASA: (Ar.) Ka. - Kabara. Kabara gibi yer yer konulan ss. RASF: (Ar.) Er. 1. Salam dayankl. 2. Denizin yzne km kayalar. 3. Ta, temel, rhtm. RASFE: (Ar.) Ka. - Rhtm, su iine yaplan set. RASH: (Ar.) Er. 1. Salam, temeli gl, dayankl. 2. Bir bilimde, zellikle din alannda ok derinlemi olan (kimse). Kur'an'da Rasihn olarak geer. RASHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Rasih). RSM: (Ar.) Er. - Resim yapan. RSME: (Ar.) Ka. 1. det, tre. Merasim, tren. 2. Formalite. RASN: (Ar.) Er. - Salam, dayankl, gl. RASYE: (Ar.) Ka. - Byk da. RAST: (Fars.) 1. Sa. 2. Hakl, doru. Uygunluk. 3. Trk mziinin en eski makamlarndan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RASTAN: (Fars.) Er. - Doru olanlar, hakl olanlar, hakllar. RASTBN: (Fars.) - Hereyin dorusunu gren. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RAST: (Fars.) Er. - Doruluk, gereklik, istikamet. RASTKR: (Fars.) Er. - Doru adam. RAAN: (Ar.) Ka. - Titreme, titreyi. RAD: (Ar.) Er. 1. Olgun, ergin, akll. 2. Doru yolda olan. 3. Hak din olan slam' kabul eden. Kur'an'da Hucurat suresi ayet 7'de gemektedir. Ayrca 4 halife iin Raid halifeler denmitir. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. RADE: (Ar.) Ka. - (bkz. Raid).

www.ashkim.ru

RATB: (Ar.) Er. 1. Sralayan, dzenleyen (kimse). 2. Sabit, salam, yerlemi. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. RATBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Ratib). RAUF: (Ar.) Er. - Esirgeyen acyan, ok merhametli. - Allah'n isimlerinden. "Abd" taks alarak kullanlr. -(bkz. Abdrrauf). Kur'an- Kerim'de 10'dan fazla yerde gemektedir. RAUFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Rauf). RAVEND: (Fars.) Er. - Kkleri ve saplar ila olarak kullanlan karabudaygillerden bir bitki. RAVZA: (Ar.) Ka. - imeni, aac bol olan yer, bahe. Ravza-i Mutahhara; Rasulullah'n medfun olduu mekan. RAYET: (Ar.) - Bayrak. Sancak. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RAYHA: (Ar.) Ka. - Gzel koku. RAYHAN: (a.f.i.) Er. - Han bayra, han sanca. RZ: (Ar.) Er. - Boyun een, kabul eden, rza gsteren. slam dnyasnda mehur bir isimdir. RAZYE: (Ar.) Ka. - Kabul eden, rza gsteren, boyun een. REBAB: (Fars.) Ka. 1. Bir eit kemene. 2. Arapa'da dostlar anlamna gelir. Hz. Hseyin'in hanmnn ismidir REB: (Ar.) Er. - Bahar, ilkyaz. REBA: (Ar.) Ka. - (bkz. Rebi). REBYE: (Ar.) Ka. 1. K sonlarnda yaplan ekim. 2. Eskiden ozanlarn bahara girerken byklere sunduklar kaside. RECA: (Ar.) Er. - Umut, umma. stek, dilek. RECA: (Ar.) Er. - steyen, rica eden, yalvaran. Allah'a yalvaran. As-hab'n kulland isimlerdendir. RECEP: (Ar.) Er. 1. Hicri kameri aylarn yedincisi, aylarn ilki. 2. Gsterili, haybetli. REFAH: (Ar.) Ka. - Bolluk, rahatlk, sknt iinde olmamak. REFAHET: (Ar.) Ka. - Bolluk, grlk. REFAKAT: (Ar.) Ka. - Refildik arkadalk, yoldalk. REFET: (Ar.) Er. - Acma, merhamet etme, esirgeme. Kur'an- Kerim'de Nur suresi ayet 2 ve ve Hadid suresi 27. ayette gemektedir. REFETTN: (Ar.) Er. - (bkz. Rafeddin). REFHAN: (Ar.) Ka. - Varlk iinde yaayan. REF: (Ar.) Er. - Yksek, yce, saygn. REFA: (Ar.) Ka. - (bkz. Ref). REFG: (Ar.) Er. - Bolluk ve rahat iinde geinen. REFH: (Ar.) Er. - (bkz. Refhan). REFHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Refih). REFK: (Ar.) Er. 1. Arkada, yol arkada, yolda. Muavin, yardmc. 2. Koca. 3. Ortak. 4. Meslee yeni giren kimsenin rehber olarak tand kii. Kur'an'da geen bir isimdir. REFKA: (Ar.) Ka. - E, kan, zevce. REFREF: (Ar.) 1. nce, yumuak kuma. 2. Kenar saa. 3. Dek, deme, minder, yastk. 4. Kuu ok olan imenlik. 5. Dallan salkm salkm olan aa. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REFTAR: (Fars.) Ka. - Salnarak, edal yry. REGAP: (Ar.) 1. ok istek gren, beenilen. 2. Armaanlar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REHA: (Fars.) Er. 1. Kurtulma, kurtulu. 2. (Ar.) Bolluk, genilik, varlk. REHAMET: (Ar.) Ka. - Sesin ince, yava ve tatl olmas. REHASET: (Ar.) Ka. 1. Tazelik, yumuaklk. 2. Ucuzluk. REHAV: (Fars.) Er. - Trk mziinin en eski birleik makam. REHAY: (Fars.) - Kurtulma, necat. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REHBER: (Fars.) Er. - Yol gsteren, klavuz. RES: (Ar.) Er. - Bakan, ba. REKNET: (Ar.) Ka. - Arballk, gururluluk. REKN: (Ar.) Er. - Gururlu, arbal. Yce, yksek. REKNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Rekin). REKZ: (Ar.) Er. 1. Gizli, gml define. 2. Salam, adamakll. REMDE: (Fars.) Ka. - rkm, korkmu. REMZ: (Ar.) Er. l. aret, meramn isteini iaretle ifade etme. 2. Alamet, amblem. REMZ: (Ar.) Er. - Remizle ilgili, remze ait, sembolik, simgesel.

www.ashkim.ru

REMZYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Remzi). RENN: (Ar.) Er. - nleyen, nlayan. RENGDL: (Fars.) Ka. - Trk mziinde bir makam. RENGN: (Fars.) Ka. 1. Renkli, parlak renkli. 2. Gzel, ho. Ssl. RENGNAR: (Tr.) Ka. - Nar renginde olan. RES: (Fars.) Ka. - Yetien, yetitiren, erien. RESA: (Ar.) Er. - Ssler, ss. RESAN: (Fars.) - Erienler, yetienler, ulaanlar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RESANE: (Fars.) Ka. - zlem, hasret. RESANET: (Ar.) Ka. - Salamlk, metanet. REAT: (Fars.) Er. - Layk, deer, yakr. REDE: (Fars.) Ka. - Yetimi, olgunlam, ermi. RESM: (Ar.) Er. 1. Devletle ilgili olan. 2. Trenle yaplan. 3. ok ciddi. RESMGL: (Fars.) Ka. - Gl gibi gzel, gl biiminde. RESMYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Resmi). RESUL: (Ar.) Er. - Bir kimsenin szn baka bir kimseye tebli eden kii. Eli, Allah elisi peygamber. Yeni bir kitap ve eriatle gnderilen peygamber. RESULHAN: (a.f.i.) Er. - Hkmdarlarn elisi. READ: (Ar.) Er. 1. Doru yolda, hak yolda yrme. 2. Sultan Read; Osmanl son dnem padiahlarndandr. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. RED: (Ar.) Er. 1. Cenab- Hakk'n isimlerinden. 2. yi ve doruyu seebilen, maln idare gc olan, rd yana ulam akil ve bali (kii) ergin, erikin. 3. Akll hareket eden doru yolda giden. - Abdrreid olarak kullanlr. Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. REDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Reid). REDUDDN: (Ar.) Er. - Dinin akll kiisi, dini olgunlua ulam kii. REK: (Ar.) Er. - Uzun boylu, yakkl. REVA: (Fars.) Er. - Yakr, uygun, yerinde. REVAH: (Ar.) Er. 1. Bir eyi elde etmeden doan nee. 2. Gne battktan sonra gece oluncaya kadar geen zaman. REVAHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Revah). nl sahabi Abdullah b, Revaha'nn babas. REVAH: (Ar.) Er. - Bal arlar. REVAD: (Ar.) Er. - Grleyen bulutlar. REVAN: (Fars.) 1. Akan, su gibi akp giden. 2. Ruh, can. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REVHA: (Ar.) Er. - Rahatlk. Gnl rahatl. REV: (Fars.) Er. - Biim, tarz, slup. Tutum, davran, yol. REVNAK: (Ar.) Ka. - Parlaklk, gzellik, tazelik, ss. REVZEN: (a.f.i.) Ka. - Pencere. REYAN: (Ar.). - Hereyin evveli, ilk zaman, tazelik zaman. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REYHAN: (Ar.) Ka. 1. Fesleen, gzel kokulu bir ss bitkisi. 2. Rzk, geimlik, rahmet anlamna da gelir. REYYA: (Ar.) Ka. - Gzel koku, reyhan. REYYAN: (Ar.) - Suya kanm, suya doymu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. REZAN: (Ar.) Er. - Arbal, gururlu. REZZAK: (Ar.) Er. - Btn canllarn rzkn veren , onlar nimetlendiren anlamnda. Allah'n isimlerinden. "Abd" taks alarak kullanlr, (bkz. Abdrrezzak). REZZAN: (Ar.) Ka. - Arbal, ar, onurlu. RIDVAN: (Ar.) Er. 1. Rza, razlk, raz olma. 2. Cennet kapsnda bekleyen melek. Kur'an'da 10'dan fazla yerde gemektedir. RIFAT: (Ar.) Er. - Ykseklik, ycelik, itibar, yksek mertebe. RIFKI: (Ar.) Er. - Yumuaklk, mlayimlik, yumuak ballk, naziklik, tatllk. RIFKIYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Rfk). RIZA: (Ar.) Er. - Razlk, raz olma, honutluk, memnuniyet, muvafakat, kabul. Bir eyin olmasna muvafakat etme. Kadere mukadderata boyun eme. RIZKULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n verdii nimet. Nimetler veren Allah'n kulu. RAYET: (Ar.) 1. Gtme, gzetme. 2. Sayma, sayg, itibar. 3. Arlama. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

RCAL: (Ar.) Er. 1. Erkekler. 2. Onur sahibi kimseler. RKAB: (Ar.) Er. - Byk, saygn bir kimsenin huzuru, n. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. RKKAT: (Ar.) Ka. - ncelik, naziklik. Sevecenlik, acma duygusu. RMAYET: (Ar.) Ka. - Atclk, ok, kurun, glle gibi eyleri almada usta. RNDAN: (Fars.) Ka. - Dnya iini bo grenler, alakgnlller, kalenderler. RSALE: (Ar.) Ka. 1. Mektup. 2. Ksa yazlm, kk kitap. 3. Dergi, mecmua. RSALEDDN: (Ar.) Er. - Dinin elisi, peygamberi. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. RSALET: (Ar.) Er. - Elilik. Peygamberlik. RVA: (Ar.) - Suya kanmlar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RYASET: (Ar.) - Reislik, balk, ba olma, bakanlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RYAZ: (Ar.) Er. - Baheler, aalk imenlik yerler, ravza. RYAZET: (Ar.) - Nefis krma, dnya lezzetlerinden ve rahatndan saknma, perhizle, kanaatle yaama. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RUHAN: (Fars.) Ka. - Gzel kokan, gzel kokulu. RUHAN: (Fars.) Er. - Ruhla ilgili. Gzle grlmeyen. RUHCAN: (Tr.) Er. - Ruh ve can isimlerinden bileik isim. RUHFEZA: (Tr.) Ka. - Ykselen ruh, yksek ruh. RUH: (Ar.) Er. - Ruhsal, ruhla ilgili. RUHDDN: (Ar.) Er. - Dinin ruhu, z. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. RUHNUR: (f.a.i.) Ka. - Nurlu, aydnlk yzl. RUHEN: (a.f.i.) Ka. - en, neeli, canl kimse. RUHYE: ( Ar.) Ka. - (bkz. Ruhi). RUHNEVAZ: (Fars.) Ka. 1. Ruh okayan. 2. Trk mziinde bir makam. RUHSADE: (Fars.) Ka. - Yanan, yzne sren, yzn srm. RUHSAL: (Tr.) Ka. - Ruhla ilgili olan, ruhi. RUHSAR: (Fars.) Ka. - Yanak. Yz, ehre. RUHSARE: (Fars.) Ka. - (bkz. Ruhsar). RUHSAT: (Ar.) - zin, msaade. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RUHAN. - (Ar.) Er. - Yce, stn, anl, ruh. RUHEN: (a.f.i.) Ka. - (bkz. Ruhien). RUHUGL: (Ar.) Ka. - Gzel, temiz, latif kimse, gl ruhlu. RUHUNUR: (Tr.) Ka. - (bkz. Ruhinur). RUKYE: (Ar.) Ka. - Byleyici, sihirleyici, efsun. Peygamberimizin kzlarndan birinin addr. RUEN: (Fars.) Er. - Aydn, parlak. Belli, aikar. RUEN: (Fars.) Er. 1. Aydnlk, aklk. Belli olma. 2. Bir tarikatn ad. Halvetiyyenin Rueni kolunun kurucusu olan Aydnl mer Dede'dir. RUZAN: (Fars.) Ka. - Gnler, gndzler. RUZ: (Fars.) Er. 1. Gndze ait, gndzle ilgili. 2. Rzk, azk, ksmet, nasip. RUZYE: (Fars.) Ka. - Gndze ait, gndzle ilgili. RCUM: (Ar.) Er. - Akan yldz. RHAN: (Ar.) Er. - stnlk, stn olma. RKNEDDN: (Ar.) Er. - Dinin temel direi. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. RKN: (Ar.) Er. l. Bir eyin en salam yan. 2. Saygn, gl, nemli kimse RKUNET: (Ar.) Ka. - Arballk, gururluluk. RSTEM: (Fars.) Er. - Yiit, kahraman. ran'n nl pehlivan ve savas. RST: (Fars.) Er. - Yiitlik. stnlk. Kuvvet. RSUH: (Ar.) Er. 1. Salam, gl. 2. Becerikli, yetenekli. RT: (Ar.) Er. - Doru yolda olan. Akll, ergin. RVEYDA: (Ar.) Ka. - Ho, ince, nazik, Rveyde. RVEYDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Rveyda). RVEYHA: (Ar.) Ka. - Zariflik, incelik. RVDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Rveyde). RYA: (Ar.) Ka. 1. Uyku srasnda grlen ey, d. 2. Hayal, umut.

www.ashkim.ru

RYET: (Ar.) - Grme, seyretme, bakma, gr. Basiret, isabetli dnme hassas. Kalp gzyle manevi alemi grme, mahade. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RZGR: (Fars.) Er. 1. Zaman, devir. 2. Dnya, alem. 3. Talih. 4.

S
SAAD: (Ar.) Er. - Mutluluk, kutluluk. SAADEDDN: (Ar.) Er. - Dinin uurlu ve kutlu kiisi. - Trk dil kural asndan "d/l" olarak kullanlr. SAADET: (Ar.) Ka. - Mutluluk, kutluluk, bahtiyarlk. SABA: (Ar.) Er. - Gndousundan esen hafif rzgar. Trk mziinin en eski makamlarndan. SABAH: (Ar.) - Gndzn ilk saatleri, gnn balangc. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SABAHADDN: (Ar.) Er. - Dinin gzellii. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. SABHAT: (Ar.) Ka. - Gzellik, letafet. SABAHNUR: (Ar.) Ka. - Sabah , aydnl. SABBAR: (Ar.). 1. ok sabrl. 2. Atlas iei. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAB: (Ar.) Er.-Yedinci. SABA: (Ar.) Ka. - (bkz. Sabi). SABH: (Ar.) Er. - Gzel, irin. SABHA: (Ar.) Ka. - Gzel, latif, irin. SABHAT: (Ar.) Ka. 1. Gemiler. 2. Yldzlar. 3 manllarn ruhlar. SABR: (Ar.) Er. 1. Sabreden, tahamml eden, Katlanan sabrl. 2. Acele etmeyen. SBRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sabr). SABT: (Ar.) Er. 1. Deimeyen, kmldamayan. 2. Kantlanm, anlalm. SABTE: (Ar.) Ka. 1. Hareket etmeyen yldz, gezegen olmayan yldz. 2. Matematik formlnde deeri deimeyen miktar. SABYE: (Ar.) Ka. - Kk kz ocuu, kk kz. SABR: (Ar.) Er. - Sabrla ilgili, sabra ilikin. SABRNNSA: (Ar.) Ka. - Kadnlarn sabrls. SABRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sabri). SACD: (Ar.) Er. - Secde eden, alnn yere koyan. SACDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sacid). SAI: (Tr.) Ka. - Dn armaan. Gelinin bana salan eker, arpa, para gibi eyler. SA'D: (Ar.) Er. - Kutlu, uurlu. yilik, kuvvetlilik. Ashab isimlerinden, Sa'd b. Ebi Vakkas. Aere-i Mbeere (Cennetle mjdelenmi olanlar) dandr. SADA: (Ar.) Ka. - Ses, yank. SADAK: (Tr.) Er. 1. Ok koymaya yarayan mein torba. 2. Sabah yeli. SADAKAT: (Ar.) Dostluk, iten ballk, doruluk, vefallk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SADBERK: (Fars.) Ka. 1. Yz yaprakl, katmerli. 2. Katmerli bir gl tr. SADEDDN: (Ar.) Er. - (bkz. Saadeddin). SADEDL: (a.f.i.) Ka. 1. Temiz yrekli. 2. Saf, bn. SADEGL: (a.f.i.) Ka. - Bir gl kadar sade, temiz ve gzel. SDERU: (a.f.i.) Er. - Gen delikanl. SADEYN: (Ar.). 1. "ki uurlular". 2. Vens (Zhre) ile Jpiter (Mteri) gezegenleri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SDIK: (Ar.) Er. - Doru gerek hakiki, yalan olmayan, sahte olmayan. Sadakatli, samimi, bal. SDIKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Sadk). SDIR: (Ar.) Er. - Hayrette kalan, aran. SADIRAY: (Ar.) Er. - (bkz. Sadr). SAD: (Ar.) Er. - Mutlulukla, uurla ilgili, uurlu. SADS: (Ar.) Er. - Altnc. SADYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sadi).

www.ashkim.ru

SADREDDN: (Ar.) Er. - Dinin nderi, ba, ileri kiisi. SADR: (Ar.) Er. 1. Gsle ilgili, gse ait. 2. Anneye nisbetle ocuk. SADRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sadri). SADULLAH: (Ar.) Er. - Tanrnn kullu, talihli kld kimse. SADUN: (Ar.) Er. - Mbarek, kutlu, uurlu. SAFA: (Ar.) Er. 1. znt ve kederden uzak olma, endiesizlik, rahat huzur, i ferahl. 2. Elence. 3. Saflk, berraklk. SAFBESTE: (a.f.i.) Er. - Saf balanm, sra sra dizilmi. SAFDER: (Ar.) Er. - Dman saflarn yaran, yiit. SAFER: (Ar.) Er. l. Hicri takvimde ikinci ay, sefer. 2. Temiz yrekli, drst kimse. SAFEV: (Ar.) Er. - Saf adndaki kimsenin soyundan olan, Fars hkmdar ah smail'in soyu. SAFFET: (Ar.) Er. - Saflk, temizlik, arlk, (bkz. Safvet). SAF: (Ar) Er. 1. Katksz, katksz, halis, temiz. 2. Yalnz, sadece, srf. 3. Kesintilerden sonra kalan ksm, net. SAFGL: (a.f.i.) Ka. - Gl gibi, katksz, saf, duru, temiz. SAFH: (Ar.) Er. 1. Gkyz. 2. Yass ve dz halde bulunan ey. SAFHA: (Ar.) Ka. - Yass dz ve geni yz, levha. Levha halinde bulunan maden, sa. SAFNAZ: (Fars.) Ka. - ok nazl, ok naz eden. SAFNUR: (Ar.) Ka. - ok nurlu, ok aydnlk, temiz kimse. SAFR: (br.) - Mavi renkli, deerli bir ss ta, gkta. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAFRE: (Ar.) Ka. 1. nce gzel ses. 2. Islk. SAFYE: (Ar.) Ka. - Katksz, katksz, halis, temiz. Saflk, halislik. SAFYET: (Ar.) Ka. - Saflk, temizlik, masumluk. SAFYULLAH: (Ar.) Er. 1. Temiz yrekli. 2. Hz. dem'in lakab. SAFYDDN: (Ar.) Er. - Dini temiz, dini pak. SAFVET: (Ar.) Er. - Saflk, temizlik, paklk, arlk, halislik. SAFVETULLAH: (Ar.) Er. - Hz. Muhammed (s.a.s)'in isimlerinden. SAFZEN: (a.f.i.) Er. - (bkz, Safder). SAAN: (Tr.) Er. - Hzl uan, uzun dar kanatl kk ku. SAANALP: (Tr.) Er. - (bkz. Saan). SABLGE: (Tr.) Er. - Hekim, doktor. SACAN: (Tr.) Er. - Salkl kimse. SAIN: (Tr.) Er. - Emel, istek, ama, dnce. SAIT: (Tr.) Er. - Silah. SALAM: (Tr.) Er. 1. Hasta veya sakat olmayan. Kolayca hasara uramayan, bozulmayan, dayankl. 2. Doru, gerek, sahih. 3. Gvenilir, emin. 4. Mutlaka, muhakkak, herhalde. SALAMER: (Tr.) Er. - (bkz. Salam). SAMAN: (Tr.) Er. - Salkl kimse. Eksiksiz, kusursuz, gvenilir kimse. SAUN: (Tr.) Er. - Saygn, kutsal. SAHABE: (Ar.) Er. 1. Sahipler, sahip kanlar, tutanlar. 2. Asr- saadet dneminde yaam ve Hz. Muhammed'i grm m'min kimse. SAHABET: (Ar.) Ka. - Sahip kma. Koruma, arka olma, yardm etme. SAHAVET: (Ar.) Er. - El akl, cmertlik. SAHBA: (Ar.) Ka. 1. Al, kzl. 2. arap, krmz arap. SAHBE: (Ar.) Ka. 1. Sahip. Koruyan, gzeten. 2. Bir i yapm olan. 3. Herhangi bir nitelii olan. SAHBKIRAN: (f.a.i.) Er. 1. Her zaman basan, stnlk kazanan hkmdar. 2. nl bir eit lale. SAHL: (Ar.) Ka. - Deniz, nehir, gl kys. AHN: (Ar.) Er. 1. Kadn. 2. Sk. Kat, pek. AHNE: (Ar.) Ka. - (bkz. ahin). SAHR: (Ar.) Er. - Gece uyumayan, uykusuz. SAHRE: (Ar.) Ka. 1. Geceleri uyumayan, uykusuz. 2. Byc, byleyici gzel. SAHRA: (Ar.) Ka. - Kr, ova, l. SAHRE: (Ar.) Er. - Kaya. Ktle.

www.ashkim.ru

SAHRETULLAH: (Ar.) Er. - Beyt'l-Makdis'de Beni srail peygamberlerinin ibadet ettikleri mehur kaya. Hz. Peygamber (s.a.s) Mira gecesinde semaya buradan kmtr. SAHUR: (Ar.) Er. 1. Gece uyankl, uykusuzluk. 2. Ay al, hale. Dnya'nn Ay'a den, Ay tutulmasn meydana getiren glgesi. SAB: (Ar.) Er. - Hedefe doru ulaan. sabetli olan, doru olan, hata etmeyen. - Trk dil kural asndan "b/p" olarak kullanlr. SAD: (Ar.) Er. - Mbarek, kutlu, uurlu. Mbarek, mesut. Sevap kazanm, Allah katnda makbul tutulmu. Sahabe isimlerinden SADE: (Ar.) Ka. - (bkz. Said). SAK: (Ar.) Er. - Sevk eden, gtren. Sren src. SAKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Saik). SM: (Ar.) Er. - Oru tutan kimse, orulu. SME: (Ar.) Ka. - (bkz. Saim). SAR: (Ar.) Er. - Seyreden, hareket eden, yryen. SARE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sair). SKIB: (Ar.) Er. 1. Delen, delik aan. 2. ok parlak. - Trk dil kural asndan "b/p" olarak kullanlr. SAKIBA: (Ar.) Ka. 1. Parlak, kl. 2. Delen, delik aan. SAK: (Ar.) Er. - Su veren, su datan. Kadehle iki sunan. SAKN: (Ar.) Er. 1. Hareketsiz olan, oynamayan. 2. Uslu kendi halinde yava. 3. Bir yerde yerleen, oturan. SAKNE: (Ar.) Ka. 1. Hareketsiz, kmltsz, durgun. Sessiz. 2. Heyecan veya kzgnl olmayan. SAKMAN: (Tr.) Er. 1. Uyank, akll kimse. 2. Sessiz sakin kimse. SALABET: (Ar.) 1. Peklik, katlk, salamlk. 2. Manevi kuvvet, dayanma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SALAH: (Ar.) Er. 1. Dzelme, iyileme, iyilik. 2. Bar. 3. Dine olan ballk. SALAHADDN: (Ar.) Er. - Dinine bal kimse. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlmakladr. SALAR: (Fars.) Er. - Ba, kumandan, babu, nder. SALT: (Ar.) Er. - Namaz. SALCAN: (Tr.) Er. - (bkz. Salar). SALDAM: (Tr.) Er. - Ciddilik, arballk. SALH: (Ar.) Er. 1. Yarar, yakr, elverili, uygun. Salahiyeti bulunan, yetkili. 2. Dinin emir ve yasaklarna uyan, iyi ahlak sahibi, muttaki. SLHA: (Ar.) Ka. - Dinin emir ve yasaklarna uyan, iyi ahlak sahibi (kadn). - (bkz. Salih). SALIK: (Tr.) Er. - Haber, bilgi. Haberci. SALIKBEY: (Tr.) Er. - (bkz. Salk). SALM: (Ar.) 1. Hasta veya sakat olmayan, salam. 2. Aypsz, kusursuz, noksansz. 3. Korkusuz, endiesiz, emin. 4. Aruzda czlerinden hibiri zihafa uramayan vezin. SALME: (Ar.) Ka. - (bkz. Salim). SALSE: (Ar.) Ka. 1. nc. 2. Saniyenin altmta biri. 3. Binbalk derecesinde mlki rtbe. SALKIM: (Tr.) Ka. - zm gibi birou bir sap zerinde bir arada bulunan yemi. zerinde ksa sapl dallar bulunan iek. Akasya. SALMAN: (Tr.) Er. - Babo, serbest, zgr. SALTAR: (Tr.) 1. Tek, yalnz. 2. Yalnz bana giden. 3. Temiz, saf. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SALTI: (Tr.) Er. - Gezgin, yolculuk eden. SALTIK: (Tr.) Er. 1. Kendi bana var olan, bamsz, koulsuz, mutlak. 2. Salverilmi, braklm, azat edilmi, zgr. SALTUK: (Tr.) Er. - Erzurum ve yresinde Seluklular devrinde Saltuklular beyliini kuran Trk beyi Emir Saltuk (1072). SALTUKALP: (Tr.) Er. -(bkz. Saltk). SALUR: (Tr.) Er. 1. Kl. 2. Ouzlarn ok boyuna bal bir Trk kabilesi. SALVECR: (Ar.) Er. - evgan, cirit oynanlan eri sopa. SAMAHAT: (Ar.) Ka. - Cmertlik, el akl, iyilikseverlik, (bkz. Semahat). SAMAN: (Fars.) Er. 1. Zenginlik. Rahat, din. 2. Dzen. www.ashkim.ru

SAMED: (Ar.) Er. - Ezeli, ebedi ve yce olan ve hi kimseye veya eye ihtiyac olmayan, mutlak malik olan yce Allah. - Allah'n isimlerindendir. "abd" taks almadan kullanlmaz. Abdssamed. SAM: (Ar.) Er. 1. iten, duyan dinleyen. Dinleyici. 2. Yksek, yce. SMA: (Ar.) Ka. - itme duygusu, hissi. SAMH: (Ar.) Er. - Cmert, eli ak. SAMHA: (Ar.) Er. - (bkz. Samih). SAMM: (Ar.) Er. - Bir eyin merkezi, ii, asli ksm. SAMME: (Ar.) Ka. - (bkz. Samim). SAMN: (Ar.) Er. - Sekizinci. SAMR: (Ar.) Er. - (bkz. Samire). SAMRE: (Ar.) Ka. - Meyveli, meyva veren. SAMYE: (Ar.) Ka. - Yksek, yce. SANA: (Tr.) - Daarck. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SNAHT: (Ar.) - ok dnmeden fikre doan, akla gelen eyler. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SANAK: (Tr.) Er. 1. Ksa zaman, az sre. 2. Fikirsiz, dncesiz. SANAL: (Tr.) Adn duyulsun, n kazan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SANALP: (Tr.) Er. - (bkz. Sanal). SANAT: (Ar.) - Sanat, ustalk, hner, marifet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SANAY: (Tr.) - Ay san. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SANBAY: (Tr.) Er. - nl kimse. SANBERK: (Tr.) Er. - Gcyle tannm, n yapm. SANCAKTAR: (Tr.) Er. - Sancak tayan kimse. Sancak tama grevlisi. SANCAR: (Tr.) Er. 1. Ksa kama. 2. Saplar, batrr, yener. 3. Seluklu sultanlarndan birisinin ad. SANEM: (Ar.) 1. Put. 2. ok gzel kadn. - sim olarak kullanlmaz. SANER: (Tr.) Er. - nl, tannm kimse. SANEVBER: (Ar.) Ka. 1. am fst. am fst kozala. 2. Sevgilinin boyu-posu. SNEV: (Ar.) Er. - kinci. SAN: (Ar.) Er. 1. kinci. 2. Yapan, ileyen, meydana getiren. 3. Yaratan. Allah'n isimlerinden. Saniullah veya Abdssani eklinde isim olur. SANA: (Ar.) Ka. - Dzme, uydurma i, tuzak, hile. SANH: (Ar.) Er. - Zihin ve dncede oluup kan, fikre doan. SANHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Sanih). SANYE: (Ar.) Ka. 1. Bir dakikann veya derecenin altmta biri. 2. kinci derecede mlki rtbe. SANNUR: (Tr.) Ka. - Nurlu, kl, gzel. SANVER: (Tr.) Er. - (bkz. Sanal). SARA: (br.) Ka. 1. Prenses. 2. (Fars.) Hz. brahim'in hanm. 3. Halis, katksz, temiz. SARA: (Ar.) Er. 1. Koum, eer takmlaryla benzeri eyler yapan veya satan kimse. Mein zerine ssleme yapan kimse. 2. Sirac kelimesinin deiiklie uram ekli. Kandil. SARAHAT: (Ar.) - Aklk, ibarede aklk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SARMET: (Ar.) Er. - Yiitlik. SRBAN: (Fars.) Er. - Deve srcs. Deveci. SARE: (Fars.) Ka. - Sere. SARDU: (Tr.) Er. - Blbl. SARGAN: (Tr.) Er. 1. orak yerlerde biten bir ot. 2. Bir tr balk. SARGIN: (Tr.) 1. Candan, iten, yrekten. 2. ekici cazibeli. 3. Kapal, puslu hava. 4. stekli, hevesli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SARGINAL: (Tr.) Er. - (bkz. Sargn). SARGUT: (Tr.) Er. - hsan, ba, dl. SARIALP: (Tr.) Er. - Sarn yiit. Ruhi Saralp', Trk atlet ve ynetici. SARICABAY: (Tr.) Er. - (bkz. Saralp). SARIEK: (Tr.) Ka. 1. Sar renkli iek. 2. Artvin ve evresinde oynanan bir tr halk oyunu. SRF: (Ar.) Er. - Sarfeden, harcayan. Deitiren. SARFE: (Ar.) Ka. -(bkz. Sarif). SARH: (Ar.) Er. 1. Ak, meydanda. Belli, hveyda. 2. Saf, halis. Saf, halis Arap kan (at). www.ashkim.ru

SARHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Sarih). SARM: (Ar.) Er. - Keskin, kesici. SRME: (Ar.) Ka. - (bkz. Sarim). SARKAN: (Tr.) Er. - Kovan. SARMAIK: (Tr.) Ka. - Koyu yeil renkli, deiik biimli yapraklan olan trmanc bir bitki. SARP: (Tr.) Er. 1. etin, sert, iddetli. 2. Dik, klmas ve geilmesi zor. SARPER: (Tr.) Er. - Sert, gl erkek. SARPHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Sarper). SARPKAN: (Tr.) Er. - Sert, gl soydan gelen. SARRA: (Ar.) Ka. - Sevindirici, sevinli. SARTIK: (Tr.) Er. - Azad olunmu, salverilmi, zgr. SARU: (Tr.) Er. - Sar benizli, tenli insan. SARUBATU: (Tr.) Er. - Osman Beyin kardei. SARUCA: (Tr.) Er. - (bkz. Sarca). SARUHAN: (Tr.) Er. - Harizm'den gelip Anadolu'ya yerleen Saruhanoullar beyliinin kurucusu. SARVAN: (Tr.) Er. - Deve sren, deveci. SATI: (Tr.) Ka. 1. Satma, sat. Alveri. 2. Dn armaan. SATIBEY: (Tr.) Er. - (bkz. Sat). SATIGL: (Tr.) Ka. - (bkz. Sat). SATIKBURA: (Tr.) Er. - (bkz. Satlm, Bura). SATILMI: (Tr.) Er. - Uzun mrl olmas iin doumundan nce ermilere adanan ocuk, sat. SATUK: (Tr.) Er. - (bkz. Satlm). SATVET: (Ar.) Er. - Ezici kuvvet, zorluluk. SAV: (Tr.) 1. Sz, haber, dedikodu. leri srlerek savunulan dnce. 2. Salam. 3. hret, n. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAVA: (Tr.) Er. - ki taraf tekilat, lke veya lkeler topluluu arasnda meydana gelen silahl vuruma, cenk, muharebe, harb. Dou, kavga. Mcadele ura. SAVAER: (Tr.) Er. - Savaan asker, insan, sava. SAVAT: (Tr.) Er. - Gm stne yaplan izgiler, ssler. SAVER: (Tr.) Er. - Salam, zinde, gl erkek. SAVGAT: (Tr.) Er. - Hediye, armaan, bahi, ihsan. SAVLET: (Ar.) Er. - iddetli saldr, hcum. SAVN: (Ar.) Er. - Koruma, gzetme ile ilgili. SAVTEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Sav). SAVTUNA: (Tr.) Er. - Sznde duran kimse. SAVTUR: (Tr.) Er. - Salkl kal, hoa kal. SAYAR: (Tr.) - Saygl, hrmet eden. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAYE: (Fars.) 1. Glge. 2. Sahip kma, koruma, siyanet. Yardm. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SYEBN: (Fars.) Ka. 1. Sayvan, glgelik. Byk adr. 2. Koruyan. SYEDR: (Fars.) Er. 1. Glgeli, glgesi olan, glge eden. 2. Koruyan, sahip kan. SYEZR: (Fars.) Ka. - Glgelik. SAYF: (Ar.) Er. - Yaza ait, yazla ilgili. SAYFYYE: (Ar.) Ka. - Yazlk, yazlk ev. SAYGI: (Tr.) - nsanlara kar dikkatli, ll, zenli davranmaya neden olan sevgi duygusu deer yargs. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAYGIN: (Tr.) - Sayg gren, saylan, hatrl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAYGUR: (Tr.) Er. - (bkz. Saygn). SAYGL: (Tr.) Ka. 1. (bkz. Saygn). 2. Nadir, esiz gl, sayl gl. SAYHAN: (Tr.) Er. - Adaletli ynetici, hkmdarlarn adili, lls. SAYIL: (Tr.) - Sayg gr, szn dinlensin, deerin artsn. Deerli, saygdeer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAYILGAN: (Tr.) Er. - Kendini saydran, saygn kimse. SAYINBERK: (Tr.) Er. - Kendisine sayg gsterilen insan. SAYINER: (Tr.) Er. - Deerli, sayg duyulan kimse.

www.ashkim.ru

SAYKAL: (Tr.) Er. - Dz, dzgn, przsz. Gsterili. SAYKUT: (Tr.) Er. - Uurlu, kutlu, saygdeer kimse. SAYMAN: (Tr.) Er. - Hesap ileriyle uraan kimse. SAYRA: (Tr.) - ten, cvldayan, akyan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAYRAK: (Tr.) - (bkz. Sayra). -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SAYYAD: (Ar.) Er. - Avc. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. SAZAK: (Tr.) Er. 1. Kuvvetli ve souk esen yel. Souk yelle birlikte youn hafif kar. 2. Bataklk, sazlk. 3.Kk pnar, kaynak. SAZAN: (Tr.) Er. - Gllerde ve sazlk yerlerde yaayan bir tatlsu bal. SZKR: (Fars.) Er. 1. Uygun, mnasip. 2. Trk mziinde birleik bir makam. 3. Saz alan sanatkar. SEBA: (Ar.) Ka. - Yedi. slam ncesi Sami ve Arap kavimleri yedi saysnn kutsal bir nitelik tadna inanrlard, "yedi" says. SEBAHAT: (Ar.) Ka. - (bkz. Sabahat). SEBAT: (Ar.) Er. - (bkz. Sabit). SEBATI: (Ar.) Er. - Sebatlk, sznde kararnda durma. Sebatl, sznde duran. SEBH: (Ar.) Er. - Yzme, yz. SEBL: (Ar.) 1. Yol, byk cadde. 2. Su datlan yer. Hayr iin parasz datlan su. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEBLA: (Ar.) Ka. - Uzun, kirpikli gz. SEBRE: (Ar.) Er. - ll, deneyimli. Sahabeden bu ismi tayanlar olmutur. SEBUE: (Fars.) Ka. - Kk kap. Kk testi. SEBK: (Tr.) Er. 1. Hafif, yeni. abuk hzl. Arbal olmayan. 2. Sevgili, aziz. SEBKALP: (Tr.) Er. - Hzl, atak, yiit. SEBKTEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Sebk). SECAHAT: (Ar.) Er. -Yumuak huyluluk. SECVEND: (Fars.) Er. - Kur'an- Kerim'i manasna uygun olarak okumak iin konulan durak iaretleri. SECCAC: (Ar.). - alayan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SECYE: (Ar.) Er. - Yaratl, huy, karakter tabiat. yi huy. SEGL: (Tr.) Ka. - Seilmi gl. SEL: (Tr.) Ka. - Benzerleri arasndan seil, beenil, stn ol, sevgi ve sayg gr. SEKN: (Tr.) Er. - Seilmi, ayrlm benzerlerinden stn olduu iin ayrlm, mmtaz, gzide. SEKNER: (Tr.) Er. - (bkz. Sekin). SEDA: (Ar.) Ka. - Ses. Yank. SEDACET: (Ar.) Ka. - Sadelik. SEDAD: (Ar.) Er. - Doruluk, hak. Doru ve hakl. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. SEDEF: (Ar.) Ka. 1. Baz deniz hayvanlarnn (midye, istiridye gibi) sert, beyaz ve parlak kabuu. 2. Bu kabuktan yaplm veya sslenmi eya. SEDEN: (Tr.) Ka. - Uyank, tetikte, gz ak olan. SEDD: (Ar.) Er. - Doru hak. (bkz. Sedad). SEFA: (Ar.) Er. 1. Gnl rahatl, rahatlk, kaygsz ve sakin olma. 2. Elence, zevk, nee. SEFER: (Ar.) Er. 1. Bir yerden bir yere gitme, yolculuk, seyahat. 2. Sava hazrl. Savaa gitme. Harp, sava. 3. Gemilerin kalktklar limana tekrar dnnceye kadar yaptklar fiil. 4. Istlahta: er'i bakmdan gn gecelik (veya onsekiz saatlik) yola gitmek iin kiinin oturduu yerden ayrlmas. 5. Defa, kere. 6. Arab aylarn ikincisi. SEFFAH: (Ar.) Er. - Gzel sz syleyen, hatip. Cmert, eli ak. SEFNE: (Ar.) Ka. 1. Vapur, gemi. 2. Uzayn gney yarm. SEFR: (Ar.) Er. - El ii. Yabanc diplomat SEGBAN: (Fars.) Er. 1. Seymen, yenieri ocana bal asker. 2. Osmanl saraylarnda av kpeklerine bakan bakc. SEH: (Ar.) Er. - Sehavet, kerem, cmertlik. SEHB: (Ar.) 1. Bulut. 2. Karanlk. 3. Bulut gibi uan bcekler. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEHBE: (Ar.) Ka. - Tek bulut. www.ashkim.ru

SEHAVET: (Ar.) Er. - Cmertlik, (bkz. Sahavet). SEHER: (Ar.) Ka. - Sabahn gn domadan nceki zaman, tan aarts. SEHHAR: (Ar.) Er. - Kuvvetle kendine eken, byleyici. SEHHARE: (Ar.) Ka. - ok gzel, byleyici kadn. SEHL: (Ar.) Er. - Kolay, sade. Sahabe isimlerindendir. SEHLE: (Ar.) Ka. - 1. Yumuak. 2. Kolay. 3. Taze, krpe. Habeistan'a hicret eden kadn sahabelerden. SEHRAN: (Ar.) Er. - Geceleri uyank duran. SEKNE: (Ar.) Ka. - Sakin olma, skunet. Huzur, gnl rahatl. SELAHADDN: (Ar.) Er. - Dinine bal kimse. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. SELAM: (Ar.) Er. 1. nsanlarn birbirleriyle karlatklarnda kullandklar yaknlk dostluk, sayg ifade eden sz, yaptklar iaret veya hareket. 2. Emniyet, huzur, selamet, esenlik, salk, salamlk. 3.Selam: Yce Allah'n isimlerinden, Fani olmama, ze-valsizlik, her eit arza ve hadiseden salim olmak. Her trl tehlikeden koruyup selamete karan. SELAME: (Ar.) Ka. - (bkz. Selam). SELAMEDDN: (Ar.) Er. - Dinin kurtuluu. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. SELAMET: (Ar.) Esenlik. Her trl korku, tasa ve tehlikeden uzak, gvenlik iinde olma. Kurtulma, kurtulu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SELAM: (Ar.) Er. - yilik, bar ve rahatlkla ilgili. SELAMULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n selam. SELATN: (Ar.) Er. - Sultanlar. SELCAN: (Tr.) - Cokun, takn yaratll kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SELUK: (Tr.) Er. 1. Gzel konuma yetenei olan. 2. XI. Anadolu, Kafkaslar ve Orta Dou'da imparatorluk kuran Trk topluluunun hkmdar. SELDA: (Tr.) Ka. - Sel, takn su. SELDA: (Tr.) Ka. - Dalar aan sel, coku. SELDANUR: (Tr.) Ka. - Nur seli. SELEN: (Tr.) - Sel gibi cokun, takn kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SELKA: (Ar.) - Gzel konuma ve yazma kabiliyeti. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SELL: (Ar.) Er. - Yeni domu erkek ocuu, ilker. SELLE: (Ar.) Ka. - Yeni domu ilk kz ocuu. SELM: (Ar.) Er. 1. Kusuru, noksan olmayan, salam, doru. 2. Tehlikesiz, zararsz, kurtulmu. 3. Temiz, samimi. SELME: (Ar.) Ka. - (bkz. Selim). SELN: (Tr.) Ka. 1. Gr akan su. 2. Orta Asya'da yetien, bodur, srekli yeil kalan bitki. SELS: (Ar.) Er. 1. Kolay yumuak. 2. Bal, boyun emi. SELLEM: (Ar.) - "Selamete erdirsin" manasyla dualarda geen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SELMA: (Ar.) Ka. 1. Bar iinde bulunma, huzur, erin. 2. Gzel, ho (kadn). SELMAN: (Ar.) Er. - Bar iinde bulunma, huzur, erin. SELMAN: (Ar.) Er. - Niyaz kabul eden dervi. ran sfahan'ndan olup, Rasulullah'la birlikte slami mcadelede zerine deni fazlasyla yapm byk mcahid ve sahabi. Selman- Farisi'ye nispetle bu ad kullanlmtr. SELM: (Ar.) Er. - Barla ilgili, barl. SELMN: (Ar.) Ka. - Bar yanls, bar ve sevgi duygusuyla dolu. SELNUR: (Tr.) Ka. - Nur seli, k seli. SELSAL: (Ar.) - Tatl, lezzetli, hafif su. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SELSEBL: (Ar.) 1. Tatl ve hafif su. 2. Cennette bir emenin ad. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SELVA: (Ar.) Ka. 1. Bal. 2. Byk bldrcn. Tih lnde bulunduklar srece, israiloullarna Allah tarafndan kudret helvasyla birlikte, karnlarn doyurmak iin gnderilen ku. 3. (sp.) Ekvator da sk balta girmemi orman SELVET: (Ar.) Ka. - Gnl rahat. SEMAN: (Ar.) Er. - iterek. Dinleyerek.

www.ashkim.ru

SEMA: (Ar.) Ka. 1. itme, duyma. Musiki dinleme. 2. Gkyz. 3. Felek. 4. Mevlevilikte musiki eliinde icra edilen dnme hareketi. SEMAHAT: (Ar.) - Cmertlik, el akl, iyilikseverlik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEMA: (Ar.) Er. 1. Semaya, ge havaya ait. 2. Gkten dm. Allah tarafndan olan, ilahi. 3. - itme esasna dayal olarak renilen, (bkz. Semavi). SEMN: (Fars.) Er. 1. Gkyz. 2. Gne aynn 27. gn. 3. Bldrcn. SEMNE: (Fars.) Ka. - (bkz. Seman). SEMANYE: (Ar.) Ka. - Sekiz. (bkz. Seman). SEMVT: (Ar.) Ka. - Gkler. SEMAV: (Ar.) Er. - Semaya mensup, sema ile ilgili. SEMZEN: (a.f.i.) Er. - Sema yapan, trenle dnen mevlevi. SEMEN: (Fars.) Ka. - Yasemin. SEMENBER: (Fars.) Ka. - Gs yasemin gibi beyaz olan. SEMENBU: (Fars.) Ka. - Yasemin kokulu. SEMENTEN: (Fars.) Ka. - Yasemin renkli. SEMERAT: (Ar.) Ka. 1. Yemiler, meyveler. Faydalar, verimler. 2. Neticeler. 3. Devlete ait mlklerden alnan vergiler. SEMERE: (Ar.) Er. - (bkz. Semerat). SEM: (Ar.) Er. - iten, iitme kuvveti olan. Allah'n isimlerinden, (bkz. Abdssemi). SEMH: (Ar.) Er. - Eli ak, cmert. SEMHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Semih). SEMN: (Ar.) Er. - Pahal, kymetli. ok deerli. SEMNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Semin). SEMR: (Ar.) Er. 1. Arkada. 2. Nitelikli. 3. Yama, da silsilesi. SEMRAMS: (br.) Ka. - Dou mitolojisinde ad geen, dnyann 7 harikasndan biri olan Babil'in asma bahelerini kurduran Asur kraliesi. SEMRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Semir). SEMULLAH: (Ar.) Er. - (bkz. Abdssemi). SEMRA: (Ar.) Ka. - Esmer. SEMURE: (Ar.) Ka. - oalan, zengin olan, meyve veren verimli. Ashabn kulland isimlerden. SENA: (Ar.) 1. vg ile ilgili. 2. imek parlts. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SENABL: (Ar.) Ka. - Baaklar. SENAHAN: (a.f.i.) ven, metheden. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SENAN: (Ar.) Ka. - Ikl, parlak. SENVER: (a.f.i.) Ka. - ven, metheden. SENAY: (Tr.) Ka. - Sen aysn, ay gibi gzelsin. SENEM: (Ar.) - Put. sim olarak kullanlmaz, (bkz. Sanem). SENEVT: (Ar.) Ka. - Seneler, yllar, sinin. SENEV: (Ar.) Er. - Seneye mensup, sene ile ilgili, bir yllk. SENGL: (Tr.) Ka. - Sen glsn, gl gibi gzelsin. SENH: (Ar.) Er. 1. Ss, bezek. 2. nci. SENHA: (Ar.) Ka. - nciler, ss, bezek. SENYE: (Ar.) Ka. - Yksek, yce, ali, blend. SEPD: (Fars.) Er. - Beyaz, ak, beyza. SEPDE: (Fars.) Ka. - Tan vakti. SERA: (Fars.) Ka. - Saray. Byk konak. Kk. SERAB: (Fars.) Ka. - llk arazide, k krlmas sonucu grlen aldatc gerek olmayan hayal, lgm, salgm. Trk dili asndan "b/p" olarak kullanlr. SERE: (Fars.) Ka. - Sarayck, kk saray, konak. SERALP: (Tr.) Er. - Ba yiit. SERAN: (Ar.) Ka. - Ikl, parlak. SERSER: (Fars.) Er. 1. Batan baa, bsbtn. 2. Altn veya gm telle dokunmu kymetli bir eit kuma. SERAY: (Fars.) Ka. 1. Ay gibi gzellerin ba. 2. Byk konak. Saray. www.ashkim.ru

SERAYA: (Ar.) Er. - Dman zerine gnderilen kk svari mfrezeleri. SERAZAT: (Fars.) Er. - Serbest, zgr. Rahat, dertsiz. SERBLEND: (Fars.) Er. - Bata gelen, yce stn. - Trk mziinde eski bir makam, zamanmzda rnei yoktur. SERCAN: (Tr.) Er. - Sevgili, sevilen, bacan. SERDAR: (Fars.) Er. - Bakumandan, babu. Sefer zamannda padiah yerine ordunun banda sefere giden veziri azamlara verilen unvan, serdar- ekrem. SERDENGET: (Tr.) Er. - Fedai, aknc, yiit. SERDL: (Fars.) Ka. - Ba, gnl. SERDN: (f.t.i.) Er. - Ba din, sakin, rahat, huzurlu. SEREN: (Tr.) Er. 1. Uzun, kaln ve silindir ekilli am kerestesi. Yelkenlilerde ana diree dik ekilde tutturulan ve yelken germeye yarayan aa. Seren yaplan kknar kerestesi. 2. Orun, makam. SERENGL: (Tr.) Ka. - (bkz. Serendil). - Ba gl. Gllerin birincisi. SERGEN: (Tr.) Er. 1. Laf. 2. Vitrin. 3. Tepelerdeki dzlk yer. 4. Yorgun, perian. SERHAD: (f.a.i.) Er. - Hudut, snr, snrba; iki devlet arasndaki snr boyu. - Trk dil kuralna gre "d/t" getirilerek de kullanlr. SERHAN: (Ar.) Er. 1. Kurt, canavar. 2. Ba okuyucu, arkc ba. SERHENK: (Fars.) Er. 1. avu. 2. Trk mziinde ok eski birleik makam. SERHUN: (Fars.) Er. - Asil kan, soylu kan. SER: (Ar.) Er. - abuk, hzl. SERM: (Tr.). 1. Serme ii. 2. Sabrl. 3. Genellikle yklerde balang blmne verilen ad. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SERMER: (Tr.) Er. - Sabrl kimse. ERR: (Ar.) Er. Taht. Yatacak yer. SERYE: (Ar.) Ka. - Hz. Peygamber (s.a.s)'in bulunmad kk askeri birliklere verilen ad. SERKAN: (f.t.i.) Er. - Soylu kan, bakan. SERKIZ: (f.t.i.) Ka. - Ba kz, kzlarn, gzellerin ba. SERKUT: (Fars.) Er. - Mutlu, talihli, kutlu insan. SERMA: (Fars.) Ka. - Souk k. SERMED: (Ar.) Er. - Ebedilik, ebediyet, sonsuzluk. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. SERMELEK: (Fars.) Ka. - Meleklerin ba, melek kadar gzel ve iyi. SERMN: (Tr.) Ka. - Nermin, ermin gibi adlara benzetilerek yaplmtr. SERNAZ: (Fars.) Ka. - ok nazl. SERNEVAZ: (Fars.) Ka. - Ba okayan, sevecen. SERNUR: (Fars.) Ka. - Ba k. lk k. SEROL: (f.t.i.) Er. - nder ol, ba ol. SERPL: (Tr.) Ka. - yi geli, by, gzelle. SERPN: (Tr.) Ka. - Yamur. SERRA: (Ar.) Ka. - Genilik, kolaylk. SERRA: (Fars.) Ka. 1. ok sevilen, saylan kimse, batac. 2. (Ar.) Sara. SERTA: (Fars.) Er. - Batac, ok sevilen, saylan. SERTAP: (Tr.) Er. - nat, direngen. SERTEL: (Tr.) Er. - Sert, kat, acmasz el. SERTER: (Tr.) Er. - Kat, srt, acmasz. SERTU: (Tr.) Er. - Ba tu. SERVA: (Fars.) Ka. - Sz, masal. SERVER: (Fars.) Er. - Ba, bakan, reis, ulu. SERVET: (Ar.) - Zenginlik, varlk. Zenginlii meydana getiren mal, mlk, para. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SERV: (Fars.) - Koyu yeil yaprakl, ince uzun bir aa tr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SERVNAZ: (Fars.) Ka. 1. Dallan yana sarkan servi. 2. Uzun boylu sevgili. SETTAR: (Ar.) Er. - rten. Gnahlar rten, Allah. - Allah'n isimlerinden "abd" taks alarak kullanlr. Abdssettar.

www.ashkim.ru

SEVA: (Ar.) Er. - Denklik, beraberlik, beraber olma. SEVAD: (Ar.) Er. - Esmerlik, kara renkli adam. - Sahabe isimlerindendir. SEVAL: (Tr.) Ka. - Severek al, hep sev. SEVAN: (Tr.) - Severek al, hatrla. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEVAY: (Tr.) Ka. - Sevimli ay. SEVBAN: (Ar.) Ka. - Giyinen, kuanan. Hz. Peygamber'in azatlsnn ad. SEVCAN: (Tr.) - Sevgili insan, sevimli Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEVDA: (Ar.) Ka. 1. Bir eye kar hissedilen iddetli arzu. 2. iddetli sevgi, ak. 3. Ar istek, heves. 4. Kara sevda, mali hlya, melankoli. 5. Hzn. ptila. SEVDEKAR: (a.f.i.) Ka. - Sevdal. EVDE: (Ar.) Ka. - Siyah, esmer, esmer gzeli. M'minlerin annelerinden birisi Hz. Sevde. SEVEN: (Tr.) - Sevgi duyan, sevgi dolu kimse. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEVENAY: (Tr.) Ka. - (bkz. Sevay). SEVENCAN: (Tr.) Ka. - (bkz. Sevcan). SEVENER: (Tr.) Er. - Sevgi duyan, sevgi dolu kimse. SEVENGL: (Tr.) Ka. - Sevimli gl, sevgiyi hatrlatan gl. SEVENGN: (Tr.) Ka. - (bkz. Sevgn). SEVGEN: (Tr.) Er. - Sevmi, seven. SEVG: (Tr.) Ka. - Sevme hissi, ak muhabbet. SEVGNAZ: (Tr.) Ka. - ok nazl, sevgili. SEVGR: (Tr.) - ok seven. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEVK: (Tr.) Er. 1. Dost, arkada. 2. Unutkan, saf kimse. 3. Sevgili, sevilen. SEVL: (Tr.) Ka. - Her zaman sevilen, beenilen biri olma temennisi. SEVLAY: (Tr.) Ka. - Ay gibi her zaman sevil. SEVM: (Tr.) Ka. 1. Sevme, muhabbet. 2. Bakalarnn sevmesine sebeb olan vasf, cazibe. SEVN: (Tr.) Ka. - Bir halden honut olmann dourduu heyecan. SEVKAN: (Tr.) - Sevgili, asil kan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEVNAZ: (Tr.) Ka. - ok nazl sevgili. SEVNUR: (Tr.) Ka. - Sevgi nuru, , aygnl. SEVTAP: (Tr.) Ka. - Taplacak kadar sevgi duyulan. SEVKTEKN: (Tr.) Er. - ok sevilen, tek tutulan. SEYEHT: (Ar.) Er. 1. Seyahat, gezi. 2. Glgenin gnele beraber dnmesi. SEYFEDDN: (Ar.) Er. - Dini koruyan, dinin klc. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. SEYF: (Ar.) Er. 1. Klla ilgili kl eklinde. 2. Askerlikle ilgili. Askeri. SEYFYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Seyf). SEYFULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n klc. - Ali (r.a.)'nin ve Hz. Halid b. Velid'in lakab. SEYHAN: (Ar.) 1. rdn'n tesinde Hz. Musa'nn mezarnn bulunduu ehir. 2. Adana ovasn yararak skenderun krfezine dklen nehir. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEYHUN: (Tr.) Er. - (bkz. Seyhan). SEYDHAN: (Ar.) Er. - Hanlarn ba, nderi. SEYLB: (Fars.) Er. - Sel, sel suyu. -Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. SEYLAN: (Ar.) - Akma, ak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEYRAN: (Ar.) - Gezme, bakp seyretme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEYYL: (Ar.) Ka. - Akan, akc, akkan. SEYYARE: (Ar.) Ka. - Gnein evresinde belli bir eri izerek dolaan yldz, gezegen. SEYYD: (Ar.) Er. 1. Bir topluluun ileri gelen kiisi, lider. 2. Hz. Peygamber'in soyundan olan kimse. -Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. SEYYDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Seyyid). - Muhterem (kadn). SEZA: (Fars.) Er. - Mnasip, uygun, yarar. SEZA: (Fars.) Er. - Uygun yaraan, mnasip. SEZAL: (Tr.) Er. - Sezgili. SEZAN: (Tr.) Ka. - Sezgili. www.ashkim.ru

SEZAVAN: (Fars.) Er. - Mnasip uygun, yarar. SEZAY: (Tr.) Ka. - (bkz. Sezan). SEZCAN: (Tr.) - (bkz. Sezal). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEZEK: (Tr.) - abuk sezen, duyarl, hassas. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEZEN: (Tr.) - Duyan, hisseden, anlayan, sezgili. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEZER: (Tr.) - Duyar, hisseder, anlar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEZGEN: (Tr.) - Sezen, hisseden, duyan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEZG: (Tr.) 1. Sezme kabiliyeti, sezi. 2. Deneme ve akl yrtme sonucu olmayp dorudan bilme, anlama ve kavrama, tahadds. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEZGN: (Tr.) - Sezme yetenei olan, duygulu anlayl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEZGNAY: (Tr.) - (bkz. Sezgin). -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SEZN: (Tr.) Ka. - (bkz. Sezgin). SEZMEN: (Tr.) Er. - Sezen, anlayan kimse. SIBGATULLAH: (Ar.) Er. - Yaratc gc, kuvveti olan Allah'n kulu. SIDAL: (Tr.) Er. 1. G, kuvvet, dayankllk. 2. Olgunlamaya, erginlemeye balayan. 3. fkeli, sinirli. SIDAM: (Tr.) Er. - Sade, yaln, dz, sssz. SIDAR: (Tr.) Er. - Dayankl. SIDDIK: (Ar.) Er. 1. ok doru olan, hi yalan sylemeyen. Hakikati kabul eden ve onaylayan kii. 2. Kur'an'da peygamberleri vasfetmek, iman edenlerin sfat ve ehitlikten nde gelen makam kastedilerek zikredilmitir. Ebu Bekir Sddk: Hz. Ebu Bekir'in lakab. SIDIKA: (Ar.) Ka. - ok doru, yalan sylemeyen. Hz. Aie ve Hz. Meryem'in lakab. SIDK: (Ar.) Er. 1. Doruluk, gereklik. 2. Temiz kalplilik, halisiyet. 3. Sadakat. SIDKI: (Ar.) Er. - , yrek temizli-iyle, dorulukla ilgili. - Trk dil kural asndan "d/t" olarak kullanlr. SIDKYE: (Ar.) Ka. - yrek temizliiyle dorulukla ilgili, (bkz. Sdka). SILA: (Ar.). - Doup byd yere gidip ayr kald yaknlarna kavuma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SINGIN: (Tr.) Er. 1. Krk, dkk. 2. Dank. 3. Skntl, kederli. 4. ekingen, gz korkmu. SIRALP: (Tr.) Er. - Sr saklayan yiitSIRAT: (Ar.) Er. - Yol, tarik. SIRATULLAH: (Ar.) Er. - Dosdoru yol. Allah'n yolu. SIRMA: (Tr.) Ka. 1. Altn yaldzl veya yaldzsz ince gm tel. 2. Rtbe gsteren sar erit. Srmadan yaplm. SIRRI: (Ar.) Er. 1. Srla ilgili, srra ait. 2. Mistik. SIRRYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Srr). SIYANET: (Ar.) Ka. - Koruma, korunma. SYAMI: (Ar.) Er. - Oru tutan, orulu, ktlkten kanan. SBEL: (Tr.) Ka. 1. Buday baa. 2. Henz yere dmemi yamur damlas. 3. Eski Trklerdeki bir tanra. SDRE: (Ar.) Ka. - Arabistan kiraz. SKA: (Ar.) Er. - Gven, emniyet. nanlr, gvenilir kimse. SKAYE: (Ar.) Ka. - Su iecek kab. ilecek suyun toplanmas iin yaplan yer. KAYET: (Ar.) Ka. 1. Birine iecek su verme vazifesi. 2. Ka'be sakal, Mekke'de haclara zemzem datma ii. SMA: (Fars.) Ka. 1. Yz, ehre, beniz. 2. Kimse, insan, tip. SMAV: (Fars.) Er. - Yz, ehre, benizle ilgili. SMAY: (Tr.) Ka. - Gmten ay, gm gibi parlak ay. SMBER: (Fars.) Ka. - Gs gm gibi olan. SMGE: (Tr.) Ka. - aret, sembol. SMN: (Fars.) Ka. - Gmten, gm gibi, gme benzeyen parlak lt. SMRUY: (Fars.) Ka. - Gm yzl, gm gibi parlak, ltl yz olan. SMTEN: (Fars.) Ka. - Teni gm gibi gzel, parlak olan. SMURG: (Fars.) Er. - Anka kuu, masal kuu.

www.ashkim.ru

SNA: (Ar.) Er. 1. Arap yarmadasnn Msr ile birletii yerde bir gen oluturan yanmada. 2. Bu yarmadada bulunan da. 3. Hz. Musa'ya Allah'tan levhalarn (szlerin) geldii da. SNAN: (Ar.) Er. - Mzrak, sng vb. silahlarn sivri ucu. SNCAN: (Tr.) Ka. - Glgillerden, Dou Anadolu blgesinde yetien, krmz ya da kan krmzs renkte iekleri olan ok yllk trl bir bitki. SNE: (Fars.) Ka. 1. Gs. 2. Gnl, yrek. derinlik. SNEM: (f.t.i.) Ka. - Gnlm, yreim, ok sevdiim. SPAH: (Fars.) Er. - Osmanl mpa-ratorluu'nda tmar sahibi bir snf atl asker. SPAR: (Fars.) Ka. 1. Feda eden, veren. 2. Suya kanm. 3. Taze, krpe. SPS: (Fars.). - kretme, dua etme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SRAC: (Fars.) Er. 1. Ik meale, kandil, era. 2. Nur saan anlamnda Rasulullah iin kullanlmtr. SRACEDDN: (Ar.) Er. Dinin kandili, dinin verdii aydnlk, k, klandran, aydnlatan. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. RAN: (Ar.) Er. - Kaleler, hisarlar. SREN: (Tr.) Ka. - Mitolojide geen, denizde kayalar zerinde gemicilere arklar syleyen, belden aas balk biiminde kadn, deniz kz. SRET: (Ar.) Er. Bir kimsenin manevi durumu, hal ve hareketleri, tabiat ahlak ve karakteri. Hal ve gidi. Hal tercmesi. - Hz. Muhammed'in hal tercmesi. SRFRAZ: (Fars.) Ka. - Ban yukar kaldran ykselten, benzerlerinden stn olan. Asl Serfraz'dr. STRE: (Fars.) Ka. - Yldz. STAREGN: (Fars.) Ka. - Yldzlar. SVA: (Ar.) Ka. - Baka, gayr zge. SYADET: (Ar.) Ka. 1. Efendilik, beylik, seyyidlik, sahiplik. 2. Hz. Hasan vastasyla Hz. Peygamber soyundan olma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SYASET: (Ar.) 1. Seyislik, at idare etme, at ileriyle urama. 2. Memleket idaresi. 3. Ceza, idam cezas. 4. Politika. Diplomatlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SOHBET: (Ar.) Ka. - Grp, konuma, arkadalk. SOLAY: (Tr.) - Ay nn azalmas, solmas. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SOLMAZ: (Tr.) Ka.- Her zaman taze, krpe ve gen. SOMAY: (Tr.) - Ay gibi kusursuz, eksiksiz gzel. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SOMEL: (Tr.) Er. - Doru, katksz, gl el. SOMER: (Tr.) Er. - Doru, katksz gl kimse. SONALP: (Tr.) Er. - Sonuncu, son doan yiit, erkek ocuk. SONAT: (Tr.) Er. - Bir ya da iki alg iin yazlm, ya da drt blmden oluan mzik yapt. SONAY: (Tr.) - Ay'n son gnleri. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SONER: (Tr.) Er. - (bkz. Sonalp). SONGUR: (Tr.) Er. 1. ahin. 2. Ar, hantal. SONGURHAN: (Tr.) Er. - (bkz.Songur). SONGL: (Tr.) Ka. - Sonbahar'n sonlan, k balangcnda uan gl. SONGN: (Tr.) Er. - Sonuncu, son olan. Eilim, yetenek. SONNUR: (Tr.) - (bkz. Sonay). SONTA: (Tr.) Ka. - Esiz ta. SONVER: (Tr.) Ka. - Son olmas istenen ocuklara verilen isimlerden. SORGUN: (Tr.) Er. 1. Bir tr st aac. 2. Stk, sert. 3. ok uzun ve gzel sa. SOYHAN: (Tr.) Ka. - Han soyundan gelen. SOYKAN: (Tr.) Ka. - Asil, soylu. SOYSAL: (Tr.) Er. - Uygar, medeni. SOYSALDI: (Tr.) Er. - Soyu geniledi, tannd. SOYSALTRK: (Tr.) Er. Uygar Trk. SOYSAN: (Tr.) Er. - Tannm soy. SOYSELUK: (Tr.) Er. - Seluklu soyundan. SOYTEKN: (Tr.) Er. - Cesur, yiit. - (bkz. Tekin). www.ashkim.ru

SOYUER: (Tr.) Er. - Yiit soydan gelen. SOYURGAL: (Tr.) Er. - hsan, ba, hediye, armaan. SKMEN: (Tr.) Er. - Yiitlere verilen san. Seluklulara bal Hasankeyf Artuklu Beyliinin kurucusunun ad. SKMENER: (Tr.) Er. - Yiit kimse. SKMENSU: (Tr.) Er. - Yiit asker, yiit subay. SNMEZ: (Tr.) - Parlaklm, n hi yitirmeyen, her zaman canl. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SNMEZALP: (Tr.) Er. - (bkz. Snmez alp). SNMEZAY: (Tr.) Ka. - I hi snmeyen ay. SZEN: (Tr.) Er. - Sylev veren, gzel konuan hatib. SZER: (Tr.) Er. - Sznde duran. SZMEN: (Tr.) - Gzel, etkili konuan kimse. SUAD: (Ar.) Ka. - Mutlulukla, saadetle ilgili, mutlu. Sa'd isminin mennesidir. SUAV: (Ar.) Er. - Herkesin iine koan, yardm eden. SUAY: (Tr.) - Suya den ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SUBAH: (Ar.) Er. - (bkz. Subhi). SUBH: (Ar.) Er. - Sabah vakti, afak ile ilgili. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. SUBHYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Subhi). SUBUTAY: (Tr.) Er. - Cengiz Han'n nl Mool generalinin ad. SUCA: (Tr.) Er. - Uzun dzgn boy. SUDAN: (Tr.) Ka. - Su gibi gzel, parlak. SUDEKA: (Ar.) Er. - Doru, hakiki dostlar. SUD: (Ar.) Er. - Yararl, faydal, kazanl. SUDYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sudi). SUDUR: (Ar.) Er. 1. Gsler. 2. Sadrazamlar. 3. Kazasker. 4. Sadr olma, meydana gelme. SUF: (Ar.) Er. - Tasavvuf erbab, mutasavvf. SUR: (Ar.) Ka. - Daha, pek, en kk. SUHAN: (Tr.) Er. - Suyun hakimi, su kaynaklarnn ynetimini elinde bulunduran. SUHANSER: (Fars.) Ka. - Ahenkli sz syleyen. SUHEYB: (Ar.) Er. - Arkada, dost. Rasulullah'n azatlsnn ad. SUKA: (Ar.) Er. - ar adam, esnaf. SKUT: (Ar.) Er. - Susmay seven, az konuan. SULB: (Ar.) Er. - Birinin sulbnden gelme, kendi evlad, olu. SULBYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sulbi). SULEH: (Ar.) Ka. - Salih, iyi, yarar, selahiyet, gnah ilemeyen. SULH: (Ar.) Er. - Bara zg, barla ilgili, bar. SULHYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Sulhi). SULTAN: (Ar.) Ka. - Padiah, hkmdar. SUNA: (Tr.) Ka. - Erkek rdek. Grnndeki zerafet sebebiyle bayan ismi olarak kullanlmtr. SUNAR: (Tr.) Ka. - Saygl bir biimde verir, takdim eder. SUNAY: (Tr.) - Ay' sun, getir. Sun ve ay kelimelerinden birleik isim. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SUNER: (Tr.) Er. - Sunucu, sunan. SUNGU: (Tr.) - Armaan, ba, ihsan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SUNGUN: (Tr.) Er. 1. Yetenek. 2. Ba, ihsan. SUNGUR: (Tr.) Er. 1. Sakin, soukkanl (kimse). 2. Akdoan. SUNGURALP: (Tr.) Er. - Soukkanl ve doankuu gibi gl, yiit. SUNGURBAY: (Tr.) Er. - (bkz. Sunguralp). SUNGURTEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Sunguralp). SUNUH: (Ar.) Er. - Hatrlayan, gnl alan, kolay anlayan. SUNULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n yaratt. SUUD: (Ar.) Er. 1. Kutsal saylan yldzlar. 2. Yukar kma, ykselme. -Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. SUUD: (Ar.) Er. - (bkz. Suud). SUYURGAL: (Tr.) Er. - hsan, ba, hkmdarca balanan dirlik. www.ashkim.ru

SUYURGAMI: (Tr.) Er. Ltufta, ihsanda bulunan, ba yapan kimse. Acyan, merhamet eden. SUYURGAN: (Tr.) Er. - (bkz. Suyurgam). SUZAN: (Fars.) Ka. - Yakan, yakc. Yanan, yanc. SZEN: (Fars.) Er. - Topluca yaplan av. SUZ: (Fars.) Er. 1. Yanma, tutuma ile ilgili. 2. (Mecazen): Ateli kimse. SUZDL: (Fars.) Ka. 1. Trk musikisinin ed makamlarndan biri. 2. Gnl atei, gnl scakl. SUZNK: (Fars.) Ka. 1. Yakan, yakc. Dokunakl. 2. Trk mziinde basit bir makam. SZLAY: (Tr.) Ka. - Gkte szlen ay. SUALP: (Tr.) Er. - Gl, yiit asker. SEDA: (Ar.) Ka. - Kutlu, uurlu insanlar. SEL: (Tr.) Er. - Asker eli. SER: (Tr.) Er. - Yiit asker. SERDEM: (Tr.) Er. - Erdemli asker. SUERGN: (Tr.) Er. - Olgun asker. SERKAN: (Tr.) Er. - Soylu kandan gelen asker. SERSAN: (Tr.) Er. - Yiitliiyle nl asker. SFYAN: (Ar.) Er. - Ashab- kiramn mehurlarndan bazlarnn ismi. Sfyan- Sevri: Kelamc, muhaddis, alim. SHA: (Ar.) Er. - Bykay takm yldznn en kk yldz. SHAN: (Fars.) Er. - Sz, lakrd. iir. SHANDAN: (Fars.) Ka. - Sz sahibi, gzel sz syleyen. SHEYL: (Ar.) Er. - Sema'nn gney yarmkresinde bulunan sefineyi Nuh burcundaki parlak ve byk yldzn ad. SHEYLA: (Ar.) Ka. - Yumuak, iyi huylu kadn. SUHULET: (Ar.) Er. 1. Kolaylk. Yumuaklk. Mlayemet. 2. Uygunluk. Elverililik. SHUNET: (Ar.) - Scaklk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SKAR: (Tr.) Er. - Asker soyundan gelen, yiit yrekli asker. SKEYNE: (Ar.) Sessiz, sakin, arbal, onurlu. Hz. Hseyin (r.a.)'in kznn addr. SLAS: (Ar.) Er. - l, eyden meydana gelen. SLEYMAN: (Ar.) Er. 1. branice "huzur, skun". 2. Kur'an- Kerim'de ismi geen peygamberden biri. Ulu'lAzm peygamberlerdendir. SLNAY: (Tr.) Ka. - Ay gibi gzel, uzun boylu, endaml. SLNBKE: (Tr.) Ka. - Sln gibi boylu endaml kadn. SLVAN: (Ar.) Er. - Yree ferahlk veren ruh, i ac ila. SLVANE: (Ar.) Ka. - (bkz. Slvan). SMBL: (Fars.) Ka. l. Zambakgillerden, salkm iekli, keskin kokulu, soanl otsu bitki. 2. Gzellerin sa. SMBLVE: (Fars.) Ka. - Smble benzeyen, smbl gibi gzel. SMER: (Tr.) - Eski tarihlerde aa Mezopotamya'da yaam olan bir kavim. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. SMEYRE: (Ar.) Ka. 1. Meyve alas. 2. Kvrlm yaprak. SMEYYE: (Ar.) Ka. - slam'n ilk ehidi. Ammar b. Yasir'in annesi ve ilk mslman olan hanm sahabelerden. SMRE: (Ar.) Er. - Esmerlik, karayazlk. SMRET: (Ar.) Ka. - (bkz. Smre). SNDS: (Ar.) Ka. - Eskiden altn veya gm tellerle nakl olarak dokunan bir eit ipekli kuma. Kur'an'da cennet elbisesi anlamnda Kehf: 31, Duhan: 53, nsan suresi 21. ayetlerde mezkurdur. SNNET: (Ar.) Er. 1. yi ahlak, iyi tabiat. 2. Hz. Muhammed'in szleri, ileri ve tasvipleri. SNNETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n koyduu nizam. SPHAN: (Tr.) Er. - Dou Anadolu'da Van glnn kuzey kysndaki snm volkan. SREHA: (Ar.) Er. - Saf rklar. SREYYA: (Ar.) - lker yldz, pervin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

SRRE: (Ar.) Er. 1. Para kesesi. 2. Hediye. 3. Osmanl devletinde halifelik makamnca Mekke ve Medine fakirleri ile alimlerine gnderilen para. SRSOY: (Tr.) Er. - Soyun srsn, soyun genilesin. SRR: (Ar.) Er. - Sevin. SRUR: (Ar.) Er. Sevinle, neeyle ilgili. - VIII. yy.'n nl Osmanl airi. SSEN: (Tr.) Ka. - iekleri iri, gzel grnl ve kokulu bir ss bitkisi. Zambak. SVAR: (Fars.) Er. 1. Atl. Atl asker. 2. Gemi kaptan. SVEYDA: (Ar.) Ka. 1. Kalbin ortasnda var kabul edilen siyah nokta. 2. Tohumun ortasnda bulunan tanecik. 3. Kalpteki gizli gnah. - sim olarak kullanlmas uygun deildir.

ABAN: (Ar.) Er. 1. Aralk, fasla. 2. Hicri, Kameri aylarn sekizincisi, aylarn ikinci ay. ABEDDN: (Ar.) Er. - Din topluluu, cemaati. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. DB: (Fars.) Er. - Suya kanm, sulu, taze. DN: (Fars.) Ka. - Keyifli, neeli, sevinli. AD: (Fars.) Er. - Sevin, mutluluk. ADYE: (Ar.) Ka. 1. Memnunluk, sevin, gnl ferahl. 2. Gzel sesle ark okuyan, iir syleyen. ADKM: (Fars.) Ka. - ok sevinli. DNK: (Fars.) Ka. - Gnl memnun. ADUMAN: (Ar.) Ka. - Sevinli, neeli, memnun. AFAK: (Ar.) - Gne domadan az nce ufukta beliren aydnlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AFAKGN: (a.t.i) Er. - afak renkli, kzl. AFAKNUR: (Ar.) Ka. - afak aydnl. AF: (Ar.) Er. 1. Sulunun balanmas iin araya girip yalvaran kimse. 2. yiletiren, ifa veren. 3. nandrc, inandran. SAFYE: (Ar.) Ka. - (bkz. afi). AH: (Fars.) Er. 1. Hkmdar. - Birleik isimlerde 1. ve 2. isim olarak da kullanlr: ahbanu - Selimah gibi. AHABEDDN: (Ar.) Er. - Dinin yldz. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. AHADEDDN: (Ar.) Er. - Dinin tankl. Dinin belirtisi, iareti. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. AHADET: (Ar.). 1. ahitlik etme, ahitlik, tanklk, Kelime-i ehadet. 2. Ak, belirti. 3. ehit olma, ehidlik. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AHAMET: (Ar.) Er. - imanlk, topluluk. HN: (Fars.) Er. 1. ahlar. 2. Olduka byk boylu, yrtc bir ku. (bkz. ahin). AHANDE: (Fars.) Ka. - Mutlu, memnun. AHANE: (Fars.) Ka. - Hkmdarlara yakacak kadar gzel, eksiksiz olan. AHAP: (Ar.) Er. 1. Alev, ate paras. 2. Kayan yldz, akan yldz. 3. Cesur yrekli kimse. AHAT: (f.t.i.) Er. - Gl, gzel cins at, atlarn ah. AHBANU: (Fars.) Ka. - Hkmdar ei, ah hanm. AHBAZ: (Fars.) Er. 1. Beyaz ve iri doan. 2. Yakkl. Yiit, serdengeti. 3. Kabaday. 4. Cmert. 5. Byk, gsterili, gzel mkemmel. AHBENDER: (Fars.) Ka. - Konsolos. AHBEY: (f.t.i.) Er. - stn nitelikli, saygn, yce. AHDANE: (Fars.) Ka. - ri inci tanesi. AHDAR: (Fars.) Er. - Dall, budakl aa. AHESER: (Fars.) Ka. - Deerli, stn nitelikli. Kalc, deerli, stn yapt. AHHANIM: (Fars.) Ka. - Hanm sultan. - ah ve hanm kelimelerinden birleik isim. AH: (Fars.) Er. - ah'a hkmdara mensup, ah ile ilgili. ahlk hkmdarlk.

www.ashkim.ru

AHD: (Ar.) Er. 1. Bir yerde bulunan, bir eyi gren ve grd ve bildii eyler konusunda bilgi veren kimse, tank. 2. Bir akdin yaplmas srasnda taraflardan birinin yannda hazr bulunan. 3. Dorulayan, isbat eden. 4. Hz. Muhammed'in sfatlarndan. AHDDDN: (Fars.) Er. - slam' semi olan ve slam'n hak din olduuna ahidlik eden. AHIGL: (Fars.) Ka. - Gl dal. AHKA: (Ar.) Ka. - Zirve, doruk, da tepesi. AHN: (f.t.i.) Er. - Byk boylu, kanca gagal, yrtc bir ku. AHNALP: (f.t.i.) Er. - ahin gibi gl yiit, cesur. AHNER: (f.t.i.) Er. - ahin gibi gl, yiit er. AHNHAN: (f.t.i.) Er. - Gl, yiit kimse. AHNKAN: (f.t.i.) Er. - Yiit soydan gelen, gl, kahraman. AHNTER: (Fars.) Er. - ok yiit, kahraman, ahin gibi. AHSTAN: (Fars.) Er. - ah lkesi. AHKAR: (Fars.). - Ba eser, en gzel eser. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AHMELEK: (f.a.i.) Ka. - Melekler kadar gzel, gzellikte lider. AHNAZ: (Fars.) Ka. - ok nazl. AHNSA: (f.a.i.) Ka. 1. Hkmdar kadn, hkmdar kars. 2. Kadnlarn ah, stn nitelikli, deerli kadn. AHNUR: (a.f.i.) Ka. 1. Kaynak, k kayna. 2. Mnevver. AHRAH: (Fars.) Er. 1. Byk ilek yol, ana yol, cadde. 2. arlmas mmkn olmayan doru ve ak yol. AHRUH: (f.a.i.) Er. - Yce ruhlu, grkemli, stn kiilikli kimse. AHSAR: (Fars.). - Dallk, aalk, koruluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AHSINUR: (Ar.) Ka. - Nurlu kii, aydnlk kimse. AHSUVAR: (Fars.) Er. - yi ata binen yiit kimse. AHVAR: (Fars.) Er. 1. aha, hkmdara yakacak surette. 2. ri ve iyi cins inci. AHVELET: (f.a.i.) Er. - Hkmdar ocuu. AHZAT: (f.a.i.) Er. - Saygdeer kimse. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. HZDE: (Fars.) Er. - ehzade, ah olu, hkmdar ocuu. AK: (Ar.) Er. - stekli, hevesli. SAKA: (Ar.) Ka. - stekli, hevesli, evkli. AR: (Ar.) Er. - iir yazan kimse, ozan. ARE: (Ar.) Ka. - Kadn air, daha ok unvan olarak kullanlr. AKAR: (Tr.) - Yiit, cesur. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AKAYIK: (Ar.) Ka. - Bahelerde yetitirilen, pembe, krmz alaca iekler aan, ok yllk ss bitkisi. AKR: (Ar.) Er. - kreden, durumundan memnun olan. Allah'a kreden. Kur'an'da ok sk geen kelimelerden biridir. AKRE: (Ar.) Ka. - (bkz. akir). AKRAK: (Ar.) Er. - San asma nevinden blbl gibi ten bir ku. AMH: (Ar.) Er. - Yksek, grkemli. AMHA: (Ar.) Ka. 1. Yksek, gsterili. 2. Kibirli. AML: (Ar.) Er. - mul bulunan, iine alan, kaplayan, havi. nl Kafkas Trk liderlerinden Dastan aslan eyh amil. AMLE: (Ar.) Ka. - (bkz. amil). ANAL: (Tr.) - nn yaylsn, tannm anl bir insan ol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ANALP: (Tr.) Er. - nl, anl, tannm kimse. ANER: (Tr.) Er. - nl kimse. ANLI: (Tr.) 1. n, hret. 2. Hal durum. 3. Debdebe, gsteri, hamet. 4. Yksek makam rtbe. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ANLIBAY: (Tr.) Er. - Tannm, nl kimse. ANVER: (Fars.) Ka. 1. ri ve iyi cins inci. 2. Hkmdara yakan, hkmdara uygun. APR: (Fars.) Er. - ran hkmdarlarndan ahsn addr. ARAN: (Ar.) Er. - Gr ve uzun sal kimse. slam tarihinde bu isimde birok mehur vardr. ARBAY: (Tr.) Er. - Kentli, ehirli kimse. www.ashkim.ru

ARIK: (Ar.) Er. - Doup parlayan, parlak. T: (Ar.) Er. - Ky, kenar. ATIR: (Ar.) Er. 1. Neeli, en. 2. Byk bir kimsenin at yannda gitmekle vazifeli aa. AYAN: (Fars.) Ka. - Uygun, yakr, mnasip, layk. YESTE: (Fars.) Ka. - Layk uygun, mnasip. YGN: (Fars.) Ka. 1. Layk, yakr, mnasip, yansr. 2. Ucuz, bol, ok. AYLAN: (Tr.). 1. ok vnen, gururlu kimse. 2. Sevinli, neeli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. AZ: (Fars.) Er. - (bkz. adi). AZMET: (Ar.) Ka. - Kimseye benzemeyen, farkl, tek, esiz. AZYE: (Ar.) Ka. - (bkz. adiye). EBAB: (Ar.) Er. - Genlik, tazelik. -Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. EBEFRUZ: (Fars.) - Geceyi aydnlatan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EBB: (Ar.) Er. - Genlik, tazelik. EBHAN: (Fars.) Er. - Gece ten bir cins blbl. EBNEM: (Fars.) Ka. - Havada buhar durumundayken gecenin serinliiyle yerde ya da bitkilerin zerinde toplanan su damlacklar, i. EBNUR: (a.f.i.) Ka. - Gecenin nuru, gecenin , aydnl. EBYELDA: (Fars.) Ka. - Yln en uzun gecesi (22 Aralk). ECAAT: (Ar.) Er. - Yiitlik, cesurluk, korkusuzluk, kalb metinlii. ECAADDN: (a.b.i.) Er. - Dinin kahraman, dinin yiidi. EC: (Ar.) Er. - Cesur, yrekli, yiit. ECA: (Ar.) Ka. - (bkz. eci). EFAADDN: (Ar.) Er. - Dinin, Allah ile kul arasnadaki aracl, dinin efaati. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. EFAAT: (Ar.) - Birinin suunun balanmas ya da dileinin yerine getirilmesi iin o kimseyle bakas arasnda yaplan araclk, dua. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EFAAT: (Ar.) Er. - efaatle ilgili. EFAKAT: (Ar.) Ka. - efkat, acyarak ve esirgeyerek sevme. EF: (Ar.) Er. - efaat eden. (bkz. afi). EFK: (Ar.) Er. - efkatli, acmas olan, esirgeyici. EFKA: (Ar.) Ka. - (bkz. efik). EFKAT: (Ar.). - Sevecenlik, acma ve sevgi duygusu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EHADET: (Ar.). - (bkz. ahadet). EHALEM: (f.a.i.) Er. - Evrenin hkmdar. EHAMET: (Ar.) Er. - Zeka ve aklla birlikte olan yiitlik, cesaret. EHBA: (Ar.) Er. 1. Kr, akl. 2. Haleb ehri. EHBAL: (Fars.) Ka. - Ku kanadnn en uzun ty. EHD: (Ar.). 1. Allah yolunda cann feda eden mslman, slam uruna len mslman, ehadet mertebesine erien kimse. 2. Fikri, inanc, lkesi uruna lenler iin de temilen kullanlmaktadr. Vatan ehidi. 3. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Ayrca isimlerde ek yaplabilir. ehidcan, ehidnur, ehidhan. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. EHM: (Ar.) Er. - Akll ve kurnaz yiit. EHME: (Ar.) Ka. - (bkz. ehim). EHNAH: (Fars.) Er. 1. ahlarn ah, en byk hkmdar. 1. Daha ok unvan olarak verilir. EHL: (Ar.) Ka. 1. Koyu mavi ela gz. 2. Hafif, tatl a. EHLEVENT: (Fars.) Er. - Leventlerin ah, boylu poslu, canl, yakkl. EHMUZ: (Fars.) Er. - ah, hkmdar soyundan gelen. EHNAZ: (Fars.) Ka. 1. Trk musikisinde mrekkep bir makam ve perde. 2. ok nazl. EHPER: (Fars.) Ka. - Ku kanadnn en uzun ty. EHRAR: (Fars.). - ehri ssleyen, ehre ss veren. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EHRAZAT: (Fars.) Ka. - Kendi kendine yaayan, zgr. EHR: (Fars.). 1. ehirli. 2. Nazik, terbiyeli. 3. Aya ait, aylk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

EHRBAN: (Fars.) Er. - ehrin by, ileri geleni. EHRNAZ: (Fars.) Ka. - Trk mziinin en eski makamlarndan. EHRYAR: (Fars.). - Padiah, hkmdar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EHRUD: (Fars.) Er. - Byk ay, nehir. EHZAT: (Fars.) Er. - (bkz. ahzat). EKB: (Fars.) Er. - Sabr, tahammll, dayankl. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. EKBE: (Ar.) Ka. - (bkz. ekib). SEKME: (Ar.) Ka. - Dayankllk, dayanma, kar koyma. EKR: (Ar.) Er. - kreden, kredici. Allah'n isimlerinden, (bkz. Abdekr). EKRE: (Ar.) Ka. - ok kreden, kredici, deer bilen. ELALE: (Ar.) Ka. - Byk bir akarsuyun yksekten dmesiyle meydana gelen byk alayan, avlan. EMAL: (Ar.) Er. 1. Huylar, davranlar, alklar. 2. Bir kimsenin d grnnn zellikleri. EMDN: (Ar.) Er. - Dinin mumu, dinin aydnl. EM: (Ar.) Er. 1. Mumla, kla ilgili, kl. 2. Mum yapan ya da satan kimse. EMM: (Ar.) Er. - Gzel kokan, gzel kokulu, gzel koku. EMME: (Ar.) Ka. - Gzel kokulu ey. EMNUR: (Ar.) Ka. - Mum , mum aydnl. EMS: (Ar.) Er. - Gne. EMSEDDN: (Ar.) Er. - Dinin gnei, dinin insanlara verdii aydnlk. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr (emsettin). EMS: (Ar.) Er. - Gnee ait, gnele ilgili. EMSFER: (a.f.i.) Gnein aydnl, parlakl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EMSNSA: (f.a.i.) Ka. - Kadnlarn gnei. Gne gibi kadn. EMSNUR: (Ar.) Ka. - Gnein , nuru. EMSPARE: (a.f.i.)- - Gne paras. ok parlak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EN: (Fars.) Ka. - Neeli, sevinli. -Daha ok iki isimlerde kullanlr. ener, enol. ENAL: (f.t.i.) Er. - (bkz. en). ENALP: (f.t.i.) Er. - Neeli, canl yiit. ENALTAN: (f.t.i.) Er. - (bkz. Altan). ENBAY: (f.t.i.) Er. - Neeli, sevinli, mutlu, varlkl kimse. ENCAN: (f.t.i) - Canl, neeli, hareketli yaps olan kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ENDOAN: (f.t.i.) - Sevinli, neeli ol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ENDUR: (f.t.i.) Er. - Neeli, sevinli olmas devam etti, srd. ENEL: (f.t.i.) Er. - en ve mutlu ev. Blge, il. ENER: (f.t.i.) - Mutlu, neeli kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ENGL: (f.t.i.) Er. - yi yrekli, ho sohbet kimse. ENGL: (f.t.i.) Ka. - Gln en gzel hali. ENGN: (f.t.i.) Ka. - Sevinli, ferah gn. ENAY: (f.t.i.) Ka. - Ayn parlakl, gzellii. ENZ: (Fars.). - Sevinli, mutlu iz, hatra. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ENKAL: (f.t.i.). - Her zaman neeli kal. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ENNUR: (f.a.i.) - Neeli ve nurlu insan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ENOL: (f.t.i.) Ka. - en ve mutlu ol. - (bkz. enel). ENSAL: (f.t.i.) Er. - Neeni evrene yay, herkes neelensin. ENSOY: (f.t.i.) Er. - Neeli soydan gelen kimse. ENTRK: (f.t.i.) Er. - Neeli, canl, mutlu trk. ENYAAR: (f.t.i.) Er. - Yaam, neeli mutlu geen kimse. ENYURT: (f.t.i.) Er. - Neeli, mutlu insanlarn yurdu; lkesinde yaayan. ERAFEDDN: (Ar.) Er. - Dinin ereflisi, by. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. ERAFET: (Ar.) Er. - erefli olma hali. Soydanlk, asalet. Hz. Muhammed (s.a.s)'in soyundan olma. ERARE: (Ar.) Ka. - Kvlcm.

www.ashkim.ru

EREF: (Ar.) Er. 1. Ycelik, ululuk, izzet, sekinlik. yi ahlak ve faziletler sonucu meydana gelen manevi ycelik. 2. yi n. ftihar edilecek ey. EREFHAN: (a.t.i.) Er. - Byk, yce hkmdar. EREFNAZ: (a.f.i.) Ka. - ok nazl. EREN: (Tr.) Er. - Tezcanl, evik. ERF: (Ar.) Er. - erefli, kutsal. Soylu temiz. ERFE: (Ar.) Ka. - (bkz. erif). ERMENDE: (Fars.) Ka. - Utanga, ok utanan, mahcup. ERMN: (Fars.) Ka. - Utanga, mahcup. ETARET: (Ar.) Ka. - Nee, sevin, enlik. EVKET: (Ar.) Er. - Azamet, byklk, ululuk, debdebe, hamet. EVK: (Ar.) Er. - evkle ilgili, evke ait, neeli. EVKDL: (a.f.i..) Ka. - Gnl neesi, gnl sevinci. EVKYE: (Ar.) Ka. - (bkz. evki). EVVAL: (Ar.). - Hicri takvime gre yln 10. ay, ilk gn eker bayramdr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. EYBAN: (Ar.) Er. - Salarna ak dm yal kimse. Mool hkmdarlarndan birisi. EYBE: (Ar.) Ka. - (bkz. eyban). EYDA: (Fars.) Ka. - Ak lgn, ok tutkun, ak. EYDAGL: (Fars.) Ka. - (bkz. eyda). EYDANUR: (f.a.i.) Ka. - (bkz. eyda). EYH: (Ar.) Er. 1. Yal adam, ihtiyar. 2. Kabile ve airet reisi. 3. Bir sahada st seviyeye gelmi, otorite. 4. Tekke ve zaviye reisi. EYMA: (Ar.) 1. Bedeninde ben veya benzer bir izi olanlar. 2. Hz. Peygamber'in st kardei. EZA: (Ar.) Ka. - Kokulu eylerin kokusu. EZERT: (Ar.) Ka. - lenmeden maddenin iinde toplanan altn paralar. Ss olarak kullanlan inci ve altn taneleri. EZRE: (Ar.) Er. - lenmemi ham altn. Ss iin aslan inci ve altn. DE: (Fars.) Er. - Parlak, kl, gne. FA: (Ar.) Ka. - yi olma, kurtulma. HAB: (Ar.) Er. 1. Kvlcm. Akan yldz. 2. Cesur, yrekli. HBAN: (Ar.) Ka. 1. Kvlcmlar. 2. Akan yldzlar. HABEDDN: (Ar.) Er. - Dinin parlak yldz. MEK: (Tr.) Er. 1. Yamurlu havada, buluttan buluta ya da yere elektrik boalrken oluan, geici ve iddetli elektrik akm. 2. Canl, hzl, cokulu, hareketli kimse. MEKER: (Tr.) Er. - ok hareketli, canl, hzl kimse. MEKHAN: (Tr.) Er. - (bkz. imekkan). MEKKAN: (Tr.) Er. - Hareketli, canl soydan gelme. NAS: (Fars.) Er. - Anlayan, tanyan, bilen. NAS: (Fars.) Er. 1. Tanmaya, anlamaya zg, tanmak, bilmekle ilgili. 2. Tanzimat dneminin nl airi ve gazetecisi. NAVER: (Fars.) Er. - Suda yzen, yzc. ND: (Fars.) Er. - itme, semi. RAZ: (Fars.) Er. - Trk mziinde eski bir makam. RAZE: (Fars.) Ka. 1. Kitap ciltlerinin iki ucunda bulunan ve yapraklar muntazam tutan, ibriimden rlm ince erit. 2. Pehlivan kispetinin paras. 3. Esas, dzen, nizam. RN: (Fars.) Ka. - Sevimli, cana yakn. RVAN: (Fars.) Er. 1. ran'da bir kent ad. 2. Aslan barna. RZAT: (a.f.i.) Er. - Aslan gibi gl, kiilikli kimse. VE: (Fars.) Ka. - Naz, eda. VEKAR: (Fars.) Ka. - Nazl, edal, iveli. HRET: (Ar.) Ka. - hretli, nl, hreti azlarda dolaan. www.ashkim.ru

LEN: (Tr.). - En st idareci tarafndan btn halka verilen, dini ve itimai fonksiyonlar olan yemek, ziyafet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LE: (Ar.) Ka. - Alev, yalm. Alevli ate. CA: (Ar.) Er. 1. Cesaretli, cesur, yiit. 2. Aslan ve yenge arasnda yldz kmesi. CEYNE: (Ar.) Ka. - Aack, nihal. KRAN: (Ar.). - yilik bilme, gnl borcu, minnettarlk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KRYE: (Ar.) Ka. - yilik bilme, minnettarlkla ilgili, iyilik bilen. KR: (Ar.) Er. - kretme, minnettarlkla ilgili. KUFE: (Fars.) Ka. - iek. Sslemede iek motiflerine dayanan bir tarz.

T
TABDAN: (Fars.) Ka. -Ikl, parlak. TABENDE: (Fars.) Ka. - Parlayan, k veren TABER: (Ar.) Er. - Byk slm tarihilerinden biri. TABSTAN: (Fars.) Ka. - Yaz. TABYE: (Ar.) Ka. - Yerli yerine koyup hazrlama, dzenleme. TABNAK: (Fars.) Ka. - Parlak. TACAL: (Tr.) Er. - stn ol, ba ol. TACAVER: (Fars.) Er. - Padiah, hkmdar. TACEDDN: (Ar.) Er. - Dinin tac. Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. TACISER: (Ar.) Ka. - Ba tac, en ok sevilen, saylan. TAC: (Ar.) Er. - Tala ilgili. TACK: (Fars.) Er. - ran ve Trkistan'da yaayan ran asll, Farsa konuan halktan olan kimse. TACM: (Ar.) Er. - Noktalama, noktalatma. TACR: (Ar.) Er. - Ticareti meslek edinmi olan, TACRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tacir). TAKIN: (Tr.) Er. - Gurur. TANUR: (Ar.) Ka. - Iktan nurdan ta. TAFDL: (Fars.) - Birini dierinden stn tutma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAFLAN: (Tr.) - Glgillerden kn yapran dkmeyen bir bitki. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAFRA: (Ar.) Er. 1. Yukarya srama, atlama. 2. Yukardan atp tutma, gururlu davran. 3. lmiyyede rtbe, derece alma. TAFTE: (Fars.) 1. Bklm, katlanm. 2. Yanm, yank. 3. Aydnlk, parlak. 4. zgn, cieri yanm, ak. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAFTN: (Ar.) Er. - Akl erdirme, anlama, tefhim. TAALAP: (Tr.) Er. - Da alp. Da gibi gl, gsterili, heybetli yiit. TAAR: (Tr.) Er. - Kap, anak, mlek. TAMAN: (Tr.) Er. - Da gibi iriyar, gsterili. TAHA: (Ar.) Er. - Kur'an- Kerim'in 20. suresi. - Hz. mer'e mslman olmadan nce okunan ilk sure. Hz. mer bu sureden etkilenmi ve mslman olmutur. TAHR: (Ar.) Er. 1. Temiz, pak. 2. Trk musikisinde basit bir makam. 3. Her trl gnah ve ayptan ar olduundan Rasulullah (s.a.s)'a bu isim verilmitir. TAHRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tahir). TAHYYE: (Ar.) Ka. 1. "Allah mr versin" demek. Selam verme, hayr dua etmek. 2. Mlk, malikiyyet. TAHRM: (Ar.) Er. 1. Haram klma, klnma. 2. Kur'an- Kerim'in 66. sresi. TAHRME: (Ar.) Ka. - Namaza balarken "Allahu ekber" deme. TAHSN: (Ar.) Er. - Gzel bulma, beenme. Aferin deme alklama. TAKSNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tahsin). www.ashkim.ru

TAHSR: (Ar.) Er. - Hasret brakma, braklma. Hasret etme, edilme. TAHUR: (Ar.) Er. - Pek temiz, temizleyici. TAHZR: (Ar.) Er. - Yeil renk verme. TAHZRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tahzir). TAB: (Ar.) Er. - Tevbe eden. Gnahlarndan dolay pimanlk duyup Allah'tan af dileyen, mslman.- Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. TABE: (Ar.) Ka. - (bkz. Taib). TAF: (Ar.) Er. - Tavaf eden. Dnen, dolaan. TAFE: (Ar.) Ka. - Blk, takm, gruh, frka. Kavim, kabile. Tayfa. TAL: (Ar.) Er. - Fayda, yarar. TAR: (Ar.) Er. - Uan, uucu. TARE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tair). TAKAT: (Ar.) Er. - G, kuvvet. TAKDR: (Ar.) Er. 1. Beenme, deer verme. 2. Allah'n istei, Allah'n yazd. nsan iin tesbit edilen hayat izgisi. TAKDRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Takdir). TAK: (Ar.) Er. - Gnahtan haramdan kanan, dinine bal. TAKYYUDDN: (Ar.) Er. - Dinde muttaki, Allah'tan hakkyla korkan kii. TAKRN: (Ar.) Er. - Beraber bulundurma, yaklatrma. TAKRNE: (Ar.) Ka. - (bkz. Takrin). TAKVA: (Ar.). - Allah korkusuyla dinin yasak ettii eylerden ekinme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TALAC: (Fars.) Er. 1. Ses, seda, lk. 2. Meale. 3. Kavga. TALA: (Tr.) Er. 1. Yelin kaldrd toz. Frtna, kasrga. 2. Can sknts. 3. Ke. 4. Ouzlarn 24 boyundan biri. TALAT: (Ar.) - Yz, ehre. Yz gzellii. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TALAY: (Tr.) Er. 1. Deniz, byk nehir, taloy. 2. ok fazla. TALAYER: (Tr.) Er. - Deniz eri, denizci. TALAYHAN: (Tr.) Er. Denizlerin hakan, hkmdar. TALAYKAN: (Tr.) Er. - Denizci kan tayan. TALAYKUT: (Tr.) Er. - Kutsal deniz. TALAYMAN: (Tr.) Er. Deniz adam, denizci. TALAZ: (Tr.) Er. - Kasrga, frtna. TALHA: (Ar.) Er. 1. Zamk aac. 2. Talha b. Ubeydullah. slam dinini kabul eden ilk 10 kiiden biri, cennetle mjdelenmitir. TALA: (Ar.) Ka. 1. Tulu eden, nc. 2. Talih, ans, ksmet. TALB: (Ar.) Er. 1. Talep eden arayan, isteyen; istekli. 2. Alc mteri. 3. Medrese talebesi, talebe. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. TALBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Talib). TALH: (Ar.) Er. - ans, talih, kader. TALHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Talih). TALK: (Ar.) Er. 1. Gleryzl. 2. Dzgn sz syleyen. TALYE: (Ar.) Ka. 1. Sonradan gelen, bir eyin arkas sra giden. kinci derecede olan. 2. Kur'an okuyan. TALU: (Tr.). 1. Sekin, seilmi, gzel. 2. ki krek kemii aras. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TALUY: (Tr.) Er. - Deniz, okyanus, talay. TALUT: (br.) Er. - Bakara suresinde srailoullar hkmdarlna Allah tarafndan tayin edilen ve az bir askerle Calut'un ordularn yok eden komutan. TAMAY: (Tr.). - Dolunay, ayn ondrd. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAMER: (Tr.) Er. - Nitelikli, saygn kii. TAMERK: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli kimse. TAMERKN: (Tr.) Er. - (bkz. Tamerk). TAMKO: (Tr.) Er. - Ko gibi gl. TAMKUT: (Tr.) Er. - ok mutlu, talihli kimse. www.ashkim.ru

TAN: (Tr.) 1. Gne domadan nceki alacakaranlk, afak vakti. 2. Sabah, akam esen serin esinti. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TANAAN: (Tr.) Er. - Sabah alacakaranlk. TANAK: (Tr.) Er. - Garip, tuhaf, artc. TANALP: (Tr.) Er. - Aydn, bilge yiit. TANALTAN: (Tr.) Er. - Tan - altan. TANALTAY: (Tr.) Er. - Tan - altay. TANAY: (Tr.) - afak ve ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TANAYDIN: (Tr.) Er. - Aydnlk afak. TANBAY: (Tr.) Er. - Tan - bay. TANBEK: (Tr.) Er. - Aydn bey. TANBERK: (Tr.) Er. - 1. afak izgisi. 2. Parlayan imek.. TANBEY: (Tr.) Er. - afak gibi aydnlk kimse. TANBOLAT: (Tr.) Er. - Tan renginde elik. TANCAN: (Tr.) Er. - n aydnlk kimse. TANDAN: (Tr.) - Tan vaktinde doan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TANDOAN: (Tr.) Er. - Aaran afak. TANDODU: (Tr.) Er. - Tan vakti doan kimseye verilen isim. TANDORUK: (Tr.) Er. - Doruklarn ilk klarla aydnlanmas. TANEGL: (Tr.) Ka. - Biricik gl. TANER: (Tr.) Er. - (bkz. Tan). TANFER: (t.f.i.) Er. - Tan vaktinin yan aydnl. TANGN: (Tr.) Er. - afakla balayan aydnlk gn. TANIN: (Tr.) Er. - Herkese adn duyulsun, nlen. TANIR: (Tr.) Er. - Anmsar, bilir. Bilip ayran, seen. TANIRCAN: (Tr.) Er. - Cana yakn. abuk tanp yaklaan. TANIRER: (Tr.) Er. - (bkz. Tanr-can). TANJU: (Tr.) Er. - Trk hkmdarlarna inliler tarafndan verilen unvan. TANKAN: (Tr.) Er. - afak gibi aydnlk, temiz soydan gelen. TANKO: (Tr.) Er. - Tan ko. TANKUT: (Tr.) Er. - Kutlu, uurlu sabah. TANREN: (Tr.) Er. - afakta alan. TANPINAR: (Tr.) Er. - Tan pnar. TANSAN: (Tr.) Er. - Tan gibi aydnlk, temiz ad olan. . TANSEL: (Tr.) Ka. - Tan sel. TANSEL: (Tr.) Ka. - Tan seli. TANSIK: (Tr.) Er. 1. nsann aklnnn alamayaca, artc, olaanst olay mucize. 2. zlem, hasret. 3. Deerli, kymetli. 4. Tatl, nefis. TANSOY: (Tr.) Er. - afak gibi aydnlk soyu olan. TANSU: (Tr.) - afan aydnlatt su. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TANUUR: (Tr.) Er. - Uurlu, mbarek sabah vakti. TANVER: (Tr.) Er. - afak gibi k sa, aydnlat. TANYEL: (Tr.) - afak vakti esen rzgar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TANYEL: (Tr.) - Tan vakti esen yel. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TANYER: (Tr.) - Gne domak zereyken, ufukta hafife aydnlanan yer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TANYILDIZ: (Tr.) - oban yldz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TANYOL: (Tr.) Er. - afak yolu, aydnlk yol. TANYOLA: (Tr.) Er. - Aydnla gtren, yol aan. TANZER: (Tr.) - San, altn renginde tanyeri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAPGA: (Tr.) Er. - nl. Aziz. TAPIK: (Tr.) Er. 1. Sayg, hrmet. 2. kram, hizmet. www.ashkim.ru

TARA: (Fars.) - Yldz, necim. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TARAB: (Ar.) - Sevin, enlik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TARABENGZ: (Fars.) Ka. - Sevindirici, coturucu. TARAF: (Ar.) Ka. - Az bulunur, ince eyler. TARAN: (Tr.) Er. 1. Geni alan. 2. n. 3. Ku ya da balk kmeleri. TARANCI: (Tr.) Er. - Renper, ifti. TARAVET: (Ar.) Ka. - Gzellik, tazelik, gen. TARDU: (Tr.) - Armaan, hediye. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TARHAN: (Tr.) 1. Ouzlarda demirci ve zanaat ustalar. 2. Esnaf temsilcileri. 3. Byk toprak sahipleri, byk tccarlar. 4. Han ve komutan unvan. TARHUN: (Ar.) - Hekimlikte kullanlan trl bir bitki. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TRIK: (Ar.) Er. - Sabah yldz, zhre, vens, yol. Tark b. Ziyad (l. am 720): Berberi asll slam komutan. Cebeli Tark' geip spanya'y fethetti. slam egemenliini salayp Endls slam Devleti'nin kurulmasn salad. TARIM: (Tr.) 1. Gllere, kumluklara dklen ay kollan. 2. Verim almak iin toprak zerinde yaplan almalarn tm. 3. (Uygurca'da) kadnlara verilen bir unvan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TARIMER: (Tr.) Er. - Tarmla uraan kimse. TARKAN: (Tr.) Er. 1. slam'dan nce Trklerin kulland, vekil, vezir, bey gibi unvan. 2. Ayrcalkl, saygn kii. TARM: (Fars.) Ka. 1. ardak. Kubbe. 2. Gkyz. TASVR: (Ar.) Ka. 1. Betimleme. 2. Resim. TAAN: (Tr.) - Cokulu, takn. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TABOA: (Tr.) Er. - Ta gibi sert, boa gibi gl kimse. TACAN: (Tr.) Er. - Ta gibi salam kimse. TADEMR: (Tr.) Er. - Ta ve demir gibi gl, salkl. TAEL: (Tr.) Er. - Salam gl el. TAER: (Tr.) Er. - Salam gl kimse. TAGAN: (Tr.) - Pnar, kaynak. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAKAN: (Tr.) Er. - Salam, gl soydan gelen. TAKIN: (Tr.) Er. 1. Tam halde bulunan. Cokun. Ar. 2. Akarsularn yataa smayacak miktarda su tamas srasnda meydana gelen su yaylmas olay. TAKINAY: (Tr.) - (bkz. Takn). -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAKINER: (Tr.) Er. - Cokulu, cokun kimse. TATEKN: (Tr.) Er. - Emin, dayanlr, salam kii. TATAR: (Tr.) 1. Bir Trk kavmi. 2. Posta srcs. 3. Gl zambak gibi ieklerin almam goncalar. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TATU: (Tr.) - Bar, sulh. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAVGA: (Tr.) Er. - ekicilik, cazibe. TAVL: (Ar.) Er. 1. Uzun. ok sren. 2. Aruzda bir lek. TAYBARS: (Tr.) Er. - Pars gibi gl tay (ocuk). TAYBE: (Ar.) - Medine-i Mnevvere. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAYCAN: (Tr.) Er. - Gen ve gl kimse. TAYF: (Ar.) 1. Grnt. 2. Bileik bir k demetinin bir pirizmadan getikten sonra ayrld basit renklerden olumu grnt. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAYFUN: (Tr.) Er. - Byk okyanus ve in Denizi'nde grlen iddetli frtna. TAYFUR: (Ar.) Er. 1. Kk bir ku tr. 2. Tayfuriye tarikatn kuran Beyazd Bestami Ebu Zeyd Tayfur'un ad. TAYGAR: (Ar.) Er. - Uan uucu. Gaza dnen. TAYGUN: (Tr.) Er. - ocuk, torun. TAYGUNER: (Tr.) Er. - Erkek torun TAYI: (Ar.) Er. - Bir ii kendi isteiyle yapan. TAYKARA: (Tr.) Er. - Esmer, ka-rayaz ocuk. www.ashkim.ru

TAYKO: (Tr.) Er. - Tay - ko. TAYKURT: (Tr.) Er. - Tay - kurt. TAYKUT: (Tr.) Er. - Kutlu uurlu ocuk. TAYLAK: (Tr.) Er. 1. Yeni domu at yavrusu. Biniye gelmi iki yanda at yavrusu. Deve yavrusu. 2. Yaramaz ocuk. TAYLAN: (Tr.) 1. nce, kibar, gzel, boylu boslu kimse. 2. ok yamur yad halde ilenebilir toprak. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TAYMAN: (Tr.) Er. - Gen, taze, toy kimse. TAYMAZ: (Tr.) Er. - Dmeyen, kaymayan, dengeli kimse. TAYUK: (Tr.) Er. - nce, kibar gen. TAYYB: (Ar.) Er. 1. yi, ho, gzel ala. 2. Helal, ok temiz. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. TAYYBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tayyib). TAZE: (Fars.) Ka. - Krpe, gen. TAZEGL: (Fars.) Ka. - Yeni aan gl. TAZM: (Ar.) Er. - Ululama, byk sayma. Sayg gsterme, ikram etme. TAZME: (Ar.) Ka. - (bkz. Tazim). TEAL: (Ar.) Er. - Ykselme, ululanma. TEBAR: (Fars.) Er. - Soy. TEBER: (Fars.) Er. - Kk balta. Dervilerin kullandklar uzun sapl kk balta. Mein kesmek iin kullanlan ara. TEBERHUN: (Fars.) Er. - Kzl st, tarhun. TEBESSM: (Ar.) Ka. - Glmseme. TEBRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tebir). TECELLA: (Ar.) Ka. - (bkz. Tecelli). TECELL: (Ar.) Er. 1. Grnme, belirme. 2. Kader, talih. 3. Allah'n ltfuna erime. TECEN: (Tr.) - Marur, gururlu. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TECER: (Tr.) 1. Becerikli. 2. Anadolu'da srada. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TECK: (Tr.) Er. - Tutumlu, idareli tasarruflu. TECMEN: (Tr.) Er. - Ticaret adam, tccar. 2. Tutumlu, idareli. TECMER: (Tr.) Er. - Tccar. TECML: (Ar.) Er. - Ss, tezyin. TED: (Tr.) - Bilge, zeki, anlayl kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TEFHM: (Ar.) Er. - Anlatma, bildirme. TEHEMTEN: (Fars.) Er. - ri yan, boylu boslu yiit. Eski ran kahraman Zalolu Rstem'in lakab. TEHYYE: (Ar.) Ka. 1. Selam. Selam verme. 2. Hayr dua etme. 3.. Beka. 4. Mlk, malikiyyet. TEKALP: (Tr.) Er. - Esiz, benzersiz yiit. TEKAY: (Tr.) Er. - Esiz ay. TEKCAN: (Tr.) Er. - ok deerli, esiz kimse. TEKDOAN: (Tr.) Er. - Esiz, benzersiz domu olan. TEKECAN: (Tr.) Er. 1. Mert, sznde duran. z salam kimse. 2. ayrlarda biten bir bitki. TEKGL: (Tr.) Ka. - Gl ailesi iinde benzeri olmayan gzellikte. Yalnz gl. TEKN: (Tr.) Er. 1. Bo, ssz. 2. Sakin, rahat, uslu. inde ktlk bulunmayan. 3. Tek, esiz. 4. Uyank, tetikte. 5. ehzade, prens. 6. Uurlu. TEKNALP: (Tr.) Er. - Tek ve esiz yiit. TEKNAY: (Tr.) Er. - Biricik ve hayrl ay. TEKNDA: (Tr.) Er. Uurlu da. TEKNEL: (Tr.) Er. - Hayrl el. TEKNER: (Tr.) Er. - Tek, esiz ve hayrl kimse. TEKNSOY: (Tr.) Er. - yi soydan gelen kimse. TEKML: (Ar.) Er. - Kemale erdirme. Bitirme, bitirilme, tamamlanma, tamamlama. Tam, eksiksizce, btn, hep. TEKMLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tekmil). www.ashkim.ru

TEKRM: (Ar.) Er. - Ululama, sayg gsterme. TEKRME: (Ar.) Ka. - (bkz. Tekrim). TEKSEN: (Tr.) - Sen teksin, esizsin anlamnda. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TEKSOY: (Tr.) Er. - Esiz bir soydan gelen. TELMYE: (Ar.) Ka. 1. Parldatma, renk renk yapma. 2. Dizeleri baka baka dillerde olan kouk, manzume yapma. TELVN: (Ar.) Ka. - Renk verme, boyama. TEMAA: (Ar.) Ka. 1. Holanarak bakma, seyretme. 2. Gezme, gezi. TEMCT: (Ar.) Er. 1. Ululama, arlama. 2. Sabah ezanndan sonra okunan, Allah'n ululuunu anlatan dua. TEMDH: (Ar.) Er. - ok vme. TEMDHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Tem-dih). TEMEL: (Yun.) Er. 1. Yaplardan toprak iinde kalan ve yapya dayanak tekil eden duvar ve taban ksmlar, koyuk. Bu ksmlarn yaplmas iin alan ukur. 2. Asl, esas. 3. Dayanak. 4. Belli, bal en mhim. TEMENNA: (Ar.) Ka. - El ile selam verme. - (bkz. Temenni). TEMENN: (Ar.) Ka. - Dileme, istek, dilek. TEMM: (Ar.) Er. 1. Nazar boncuu, nazarlk. 2. Beinci Fatm halifesi el-Aziz'in kardeinin ad. TEMME: (Ar.) Ka. - Nazar boncuu, nazarlk. TEMRCAN: (Tr.) Er. - Demir gibi salam kimse. TEMRHAN: (Tr.) Er. - Demir gibi salam gl hkmdar. - Timur han. TEMRKUT: (Tr.) Er. - Demir gibi gl ve uurlu. TEMZALP: (Tr.) Er. 1. yi ahlakl kimse. 2. Temiz yapl ve yiit. TEMZCAN: (Tr.) Er. - i temiz olan kimse. TEMZEL: (Tr.) Er. - Drst kimse. TEMZER: (Tr.) Er. - Drst kimse. TEMZHAN: (Tr.) Er. - yi vasfl lider. TEMZKAL: (Tr.) Er. - Her zaman doru ve drst kal. TEMZKAN: (Tr.) Er. - Temiz soydan gelen. TEMZZ: (Tr.) Er. - z temiz, drst olan. TEMZSAN: (Tr.) Er. - Doruluu ve drstlyle tannan kimse. TEMZSOY: (Tr.) Er. - Temiz ve drst soydan gelen. TEMRE: (Ar.) Ka. - Hurma. TEMREN: (Tr.) Er. - Ok, karg gibi delici silahlarn ucundaki sivri demir. TEMR: (Tr.) Er. - Demir. TENAY: (Tr.) Ka. - Ay gibi beyaz, parlak tenli. TENDUBAY: (Tr.) Er. - Yiit, cesur erkek. TEND: (Mo.i). - Yiit, cesur. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TENGZ: (Tr.) Er. - Deniz. TENGZALP: (Tr.) Er. - Denizci yiit. TENNUR: (Tr.) Ka. - Teni nur gibi aydnlk, berrak olan gzel. TENT: (Ar.) Er. - enlendirme, keyiflendirme. TENVR: (Ar.) Er. - Aydnlatma, klandrma. TENZL: (Ar.) Er. - ndirme, aa drme. Azar azar indirme (Kur'an'n). TENZLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tenzil). TEOMAN: (Tr.) Er. - Hun imparatoru Mete'nin babas. TERAKK: (Ar.) Er. - lerleme, ykselme, gelime. TERCAN: (Tr.) 1. Gen, taze, delikanl. 2. Krmz buday. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TEREN: (Fars.) Ka. - Nesteren denen gl. TERM: (Tr.) - Bilim ve sanat kavramlarndan birini anlatan szck. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TERLAN: (Tr.) Er. - San renkli, byk peneli, kartala benzeyen bir ku. TESLYE: (Ar.) Ka. - Teselli verme, avutma. TESM: (Ar.) Er. - ittirme, iittirilme, duyurma. TESMN: (Ar.) Er. 1. Sekizleme, sekize karma. 2. Paha bime, bitirme. www.ashkim.ru

TESNM: (Ar.) Ka. - Cennet suyu, cennetteki rmaklardan birinin ad. TESRR: (Ar.) - Sevindirme, sevindirilme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TESRYE: (Ar.) Ka. - Sknty, gam, kederi yok etme. TEC: (Ar.) Er. - Yreklendirme. TEERRU: (Ar.) - eriata gre davranma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TEERRF: (Ar.). - ereflenme, eref bulma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TENE: (Fars.) Er. - Susam. ok istekli. TENEDL: (Fars.) Ka. - Can ve gnlden istekli. TERFE: (Ar.) Ka. - ereflendirme, onurlandrma. TETKER: (Tr.) Er. - Uyank, evik, becerikli kimse. TEOMAN: (Tr.) Er. - Ouz Han'n babas. TEVEKKL: (Ar.) Er. - Her eyi Allah'a brakarak, yargya boyun eme. TEVFK: (Ar.) Er. 1. Uydurma, uygun drme. 2. Baarya ulatrma. 3. Allah'n yardmna kavuma. TEVFKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Tevfik). TEVHD: (Ar.) Er. 1. Birka eyi bir araya getirme. 2. Allah'n birliine inanma. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. TEVHDDN: (Ar.) Er. - Dinin birlii, birletiricilii. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. TEVHDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tevhid). TEVL: (Ar.) Er. - Durum, biim. Ss. TEVLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Tevil). TEYMN: (Ar.) Er. - "Uurlu olsun" demek. TEYMULLAH: (Ar.) Er. - Allah'a hizmet eden, itaat eden. TEZAL: (Tr.) Er. - abuk ol. TEZALP: (Tr.) Er. - abuk, hzl yiit. TEZAY: (Tr.) - (bkz. Tezal). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TEZCAN: (Tr.) - Telal, heyecanl, beklemeye dayanamayan, sabrsz. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TEZEHHR: (Ar.) Ka. - ieklenme. TEZEL: (Tr.) - abuk i gren, becerikli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TEZER: (Tr.) Er. - abuk hzl, evik kimse. TEZEREN: (Tr.) Er. - abuk ulaan, erien. TEZKAN: (Tr.) Er. - Kan kaynayan, heyecanl kimse. TEZVEREN: (Tr.) Er. - Duyarl, reaksiyoner. TINAL: (Tr.) Er. - Soluk al, yaamn srdr. TINAZ: (Tr.) Er. - Ot ya da saman yn. TIRAZ: (Ar.) 1. pek ve srma ile ileme. Elbiselere nakla yaplan ss. 2. slup, tutulan yol. 3. Dviz. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TBET: (Tr.) Er. - in'in batsnda bamsz bir blge. TCAN: (Ar.) Ka. - Talar. TGN: (Tr.) Er. - (bkz. Tekin). THAME: (Ar.) - Mekke-i Mkerreme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TLAL: (Ar.) Er. - Tepeler. TLMA: (Tr.) Er. - Dilma, evirmen. TMUN: (Tr.) Er. 1. Mool imparatorluunun kurucusu Cengiz'in asl ad. 2. Kat, salam demir. TMUR: (Tr.) Er. 1. Demir. 2. Trk- Mool imparatoru. TMURCAN: (Tr.) Er. - Demir gibi salam ve gl. TMURHAN: (Tr.) Er. - (bkz. Timur). TMURKAN: (Tr.) Er. - Demir gibi gl soydan gelen. TMURZ: (Tr.) Er. - z demir gibi gl ve salam olan. TMURTA: (Tr.) Er. 1. Demir ve ta gibi gl ve sert olan. 2. Mardin Artuklular'n 2. Emiri. TNER: (Tr.) Er. - Salam, gl, canl kimse. TNKUT: (Tr.) Er. - z uurlu, kutlu, ansl kimse.

www.ashkim.ru

TTZ: (Tr.) 1. ok dikkatli ve zenli davranan. 2. Prensiplerine an dkn. 3. Huysuz, fkeli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOAN: (Tr.) Er. - Doan, ahin. TOAY: (Tr.) - Fundalk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOHUM: (Tr.) - Kendisinden bitki reyen tane. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOKAL: (Tr.) Er. - Erikin, olgun. TOKALAN: (Tr.) Er. - Olgunlam, erginlemi. TOKALP: (Tr.) Er. 1. Doymu a olmayan kimse. 2. Kaln ve gr sese sahip. 3. Kibirli. TOKCAN: (Tr.) Er. - Gnl tok olan. TOKDEMR: (Tr.) Er. Salam demir. TOKER: (Tr.) Er. - Tok er. TOKGZ: (Tr.) Er. - A gzl olmayan. TOKHAN: (Tr.) Er. - Tok han. TOKKAN: (Tr.) Er. - Cmert soylu. TOKZ: (Tr.) Er. - Cmert ve kerem sahibi. TOKTAHAN: (Tr.) Er. - Yerleik yaayan han. TOKTAMI: (Tr.) Er. - Bir yere yerlemi, oturmu (kimse). Dinmi, sakinlemi. TOKTA: (Tr.) Er. - Tok ta. TOKTMUR: (Tr.) Er. - Tok timur. TOKTU: (Tr.) Er. - Tok tu. TOKUR: (Tr.) Er. - Eski Trk erkek adlarndan. TOKU: (Tr.) Er. - Sava. TOKUHAN: (Tr.) Er. - Sava lider, hakan. TOKUZ: (Tr.) Er. 1. Dokuz. 2. Kaln ve sk dokunmu kuma. TOKUZER: (Tr.) Er. - Dokuz er. Dayanmac, tutkun yiit. TOKUZTU: (Tr.) Er. Dokuz tu. TOKYAY: (Tr.) Er. - Tok yay. TOKYREK: (Tr.) Er. - Yrekli, cesur. TOKYZ: (Tr.) Er. - Tok yz. TOLA: (Tr.) 1. Dolu, bo olmayan. 2. Keyif, nee. 3. Gl korkusuz. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOLAY: (Tr.) - Topluluk, cemiyet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOLGA: (Tr.) Er. - Demir harp bal. Savalarn balarna giydikleri demir balk. Mifer. TOLGAHAN: (Tr.) Er. - Gl ve evreli lider, han. TOLGAN: (Tr.) Er. - Dolanma, dolama. TOLGAY: (Tr.) Er. - evre, dolay. TOLGUNAY: (Tr.) Er. - Dolunay. TOLUN: (Tr.) Er. - Dolun, bedir, ayn ondrd. TOLUNAY: (Tr.) - Ayn ondrd, mehtap, dolunay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOLUNBAY: (Tr.) Er. - Birikimli, kiilii gelimi. TOMRS: (Yun.) Ka. 1. Tarihte, Pers kral II. Keyhsrev'le savam olan Massagetlerin nl kraliesi. 2. Demir. TOMURCUK: (Tr.) Ka. - Bitkinin zerinde bulunan, iek ya da yaprak verecek olan filiz. TONGAL: (Tr.) Er. 1. Zengin kimse. 2. Yal erkek. TONGAR: (Tr.) Er. 1. Byk, gl. 2. Yal. TONGU: (Tr.) Er. 1. En byk ocuk. 2. Bir tr ku, bayku. TOPAY: (Tr.) - Dolunay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOPAM: (Tr.) Er. - Top am. TOPAY: (Tr.) - Topay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOPDEMR: (Tr.) Er. - Top demir. TOPEL: (Tr.) Er. - Top el. TOPER: (Tr.) Er. - Top er.

www.ashkim.ru

TOPRAK: (Tr.) 1. Yerkabuunun canllara yaama ortam salayan yzey blm. 2. lke, memleket. 3. lenmi arazi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TOPUZ: (Tr.) Er. 1. Bir ucu top gibi olan silah. 2. Ksa boylu kimse. 3. Balyoz. TOR: (Tr.) Er. 1. Toy, deneyimsiz. 2. rkek, ekingen, utanga. 3. Marur, gururlu. 4. Fidan. 5. Toksz. 6. Balk a. TORALP: (Tr.) Er. - Gururlu, yiit. TORAMAN: (Tr.) Er. - Gl kuvvetli. TORAN: (Tr.) Er. 1. Gl, kuvvetli, iri yan kimse. 2. Yiit, kahraman. TORCAN: (Tr.) Er. - ekingen, utanga. TORGAY: (Tr.) Er. - Sere, tarla kuu. TORHAN: (Tr.) Er. - Gururlu hkmdar. TORKAL: (Tr.) Er. - Hep utanga ve ekingen ol. TORKAN: (Tr.) Er. - Gururlu ve tok szl soydan gelen. TORLAK: (Tr.) Er. 1. Gzel, gen, yakkl. 2. yi gelimi aa fidan. TORUMTAY: (Tr.) Er. - Yrtc bir ku tr. TOTUK: (Tr.) Er. - Eski Trkler'de askeri vali. TOYBOA: (Tr.) Er. - Gen boa. TOYCAN: (Tr.) Er. - ok gen ve tecrbesiz. TOYDEMR: (Tr.) Er. - Toy - demir. TOYDENZ: (Tr.) Er. - Toy - deniz. TOYGAR: (Tr.) Er. - Tarla kuu, turgay. TOYGUN: (Tr.) Er. 1. Gen, delikanl. 2. akrdoan. TOYKA: (Tr.) Er. - Byk, kaln sopa. TOZAN: (Tr.) Er. 1. nce toz tanesi. 2. Tozu ok olan yer. 3. Kar frtnas. TOZUN: (Tr.) Er. - Soylu, asil. TKEL: (Tr.) Er. - ok. TRE: (Tr.) 1. Eitim, grg, gelenek. 2. Soyluluk, asalet. 3. Eksiksiz, mkemmel. 4. Geline verilen armaan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TREGN: (Tr.) Er. - Geleneksel, gelenee uygun, gndemde. TREHAN: (Tr.) Er. - Grgl er. TREL: (Tr.) Er. - Treye uygun olan, tre ile ilgili. TORUM: (Tr.) - Yaratl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TZ: (Tr.) - Kk, asl, cevher. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TZM: (Tr.) - Sabrl, alak gnll. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TRAJE: (Fars.) Ka. - Gkkua. TUBA: (Ar.) Ka. 1. Kk yukarda, dallan aada cennet aac. 2. En gzel, en iyi, ho. 3. Baht, mutluluk, mjde. 4. Efdal olan. Kur'an'da Ra'd suresi 29. ayette zikredilmitir. TUFAN: (Ar.) Er. 1. Hz. Nuh zamannda Allah'n ktle sapm insanlar cezalandrmak iin gnderdii btn dnyay su ile kaplayan yamur. 2. iddetli yamur ve sel. TUFEYL: (Ar.) Er. - Asalak, parazit. - Snt. sim olarak kullanlmaz. TUGAY: (Tr.) Er. - ki alaydan oluan askeri birlik, liva. TU: (Tr.) Er. - Eskiden paalara verilen at klndan yaplm sorgu. TUAL: (Tr.) Er. - Sancaktar. Tu tayan. TUALP: (Tr.) Er. - Milli lider. TUALTAN: (Tr.) Er. - Tu - altan. TUALTAY: (Tr.) Er. - Altay'a zg, Altay simgesi. TUBAY: (Tr.) Er. - Eskiden tugay komutanl yapan albay. TUCU: (Tr.) Er. - At klndan yaplm tulalar tayan kimse. TUKAN: (Tr.) Er. - Tu kan. TUKUN: (Tr.) Er. - zinsiz yanna varlmayan varlkl, saygn. TULU: (Tr.) Er. 1. Bayrakl, sancakl. 2. mark. TURA: (Tr.) Er. - Osmanl padiahlarnn imza yerine kullandklar zel biimi olan simge. Mhr. www.ashkim.ru

TURUL: (Tr.) Er. 1. Ak doan, akrdoan, yrtc kulardan bir ku (Bin kez ldrr, bir tanesini yer). 2. Seluklu Devleti'nin kurucusu, Turul Bey. TUSAN: (Tr.) Er. - Tu san. TUSAV: (Tr.) Er. - Tu sav. TUSAVAN: (Tr.) Er. - Tu savan. TUSAVA: (Tr.) Er. - Tu sava. TUSEL: (Tr.) Er. - Tu sel. TUSER: (Tr.) Er. - Batu. TUTAI: (Tr.) Er. - Tu ta. TUTEKN: (Tr.) Er. - 1. Biricik, uurlu tu. 2. Byk Seluklu'ya bal Brler Hanedan'nn kurucusu. TUYAN: (Ar.) 1. Coma, tama. syan. 2. Kur'an'da, Allah'a asi olanlarn yaptklar eylemin ad. Tuyanclarn vasfedilii de taut kelimesiyledir. sim olarak kullanmak uygun deildir. TUHFE: (Ar.) - Armaan, hediye. Hoa giden, gzel ey. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TUL: (Ar.) - Doma, dou. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TULN: (Tr.) Er. - Dolun. TUNA: (Tr.) 1. ok bol. 2. Yavru. 3. Grkemli, gsterili. 4. Karaor-manlardan doan, Karadeniz'e dklen, Avrupa'nn Volga'dan sonra en uzun rma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TUNCA: (Tr.) - Balkan Yarmada-s'nda Meri rmann kolu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TUNCAL: (Tr.) Er. - Al renginde tun. TUNCALP: (Tr.) Er. - Tun gibi gl, kuvvetli yiit. TUNCAY: (Tr.) - Tun renginde ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TUNCEL: (Tr.) Er. - Tun gibi gl el. TUNCER: (Tr.) Er. - Tun gibi gl kimse. TUN: (Tr.) Er. - Bakr, inko, kalay karm. TUNAL: (Tr.) Er. - Tun al. TUNALP: (Tr.) Er. - Gl yiit. TUNARAL: (Tr.) Er. - Tun aral. TUNASLAN: (Tr.) Er. - Tunaslan. TUNCAY: (Tr.) Er. - Tun ay. TUNBAY: (Tr.) Er. - Tun bay. TUNBLEK: (Tr.) Er. - Tun bilek. TUNBOA: (Tr.) Er. - Tun gibi salam, boa kadar gl. TUNBR: (Tr.) Er. - Tun gibi salam, kurt kadar gl. TUNA: (Tr.) Er. - Tun dnemi. TUNDA: (Tr.) Er. - Tuntan oluan, da gibi gl. TUNEL: (Tr.) Er. - Tun gibi gl el. TUNER: (Tr.) Er. - Tun gibi gl kimse. TUNHAN: (Tr.) Er. - Tun han. TUNKAN: (Tr.) Er. - Gl soydan gelen. Tun kanndan. TUNKAYA: (Tr.) Er. - Tun kaya. TUNKILI: (Tr.) Er. - Tun kl. TUNKOL: (Tr.) Er. - Gl kuvvetli kimse. TUNKURT: (Tr.) Er. - Tun kurt. TUNVEN: (Tr.) Er. - Tun ven. TUNSOY: (Tr.) Er. - Kk gl soydan gelen kimse. TUNTRK: (Tr.) Er. - Salam ve gl Trk. TUR: (Ar.) Er. 1. Da. 2. Delikanl gen. 3. Gelir, kazan, verim. 4. Devir, dolama. TURA: (Tr.) Er. 1. Tura. 2. Kalkan, siper. Turahan: Osmanl komutanlarndan. TURA: (Tr.) - Keklik cinsinden eti yenir bir av kuu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TURALP: (Tr.) Er. - Gen, delikanl yiit. TURAN: (Tr.) Er. - Eski ranllara gre Trk lkesi. Btn Trkler'in ve Turan kavimlerinin birlemesiyle meydana gelecek devlet. TURATEKN: (Tr.) Er. - Emin, zararsz ve koruyucu yiit. TURAY: (Tr.) Er. - Tur ay. www.ashkim.ru

TURBAY: (Tr.) Er. - Tur bay. TURCAN: (Tr.) Er. - Gen, delikanl. TURFA: (Tr.) Ka. - Az bulunur, nadir. TURGAY: (Tr.) Er. - Boz renkli, kk tc, tarlalarda yuva yapan bir tr sere, torgay. TURGUT: (Tr.) Er. 1. Konut, oturulacak yer. 2. nl Trk denizcisi Turgut Reis'in ad. TURHAN: (Tr.) Er. Soylu ve sekin kimse. Eski Trklerde vergi demeyen, hkmdar huzuruna izinsiz girebilen, saygn kimse. Turahan. TRKAN: (Tr.) Er. - Koruyucu, muhafz. TURRE: (Ar.) Ka. - Aln sa, kvrck, sa llesi. TUT: (Fars.) Ka. l. Papaan trnden bir ku. 2. Konumay seven, konukan. TUTKU: (Tr.) - Gl istek ve coku. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TUTKUN: (Tr.) 1. Bir ey ya da birine dkn bal. 2. Bol, verimli. 3. Esir, tutsak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TUTUN: (Tr.) Er. - Ev, aile. TUTU: (Tr.) Er. - ekime, tartma. Sava, mcadele. TUYAN: (Tr.) Er. 1. Semiz, iman. 2. Zengin. 3. Kibirli, gururlu. TUYGUN: (Tr.) Er. 1. Gen, gl. 2. lgn, mark. 3. Duygulu, hassas. TUYU: (Tr.) - iir, ark, trk. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TUZ: (Tr.) Er. - Gzellik, irinlik. TUZER: (Tr.) Er. - irin delikanl. TBLEK: (Tr.) - Soylu, asil. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TKEL: (Tr.) Er. - Tam, btn, mkemmel. TKELALP: (Tr.) Er. Kusursuz yiit. TKELAY: (Tr.) - Dolunay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TLAY: (Tr.) Ka. - ncelikle, dle ilgili. TLEK: (Tr.) Er. 1. Kurnaz, akgz, dzenci. 2. Efe. 3. ok gen, delikanl. 4. Zengin. 5. Saygn kimse. 6. Sakin, gururlu. TLN: (Tr.) Ka. 1. Ayn evresinde oluan dairesel hale. 2. Ayna. TLN: (Tr.) Ka. - Ay al, hale. (bkz. Tlin). TMAY: (Tr.) - Dolunay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TMBAY: (Tr.) Er. - Tm bay. TMCAN: (Tr.) Er. - Tm - can. TMEL: (Tr.) Er. - Temel. TMEN: (Tr.) Er. 1. On bin. 2. Pek ok. 3. Yn, kme, sr. TMENBAY: (Tr.) Er. - Tmen komutan onbin kiilik grubun lideri. TMER: (Tr.) Er. - Tam erkek, yiit. TMERDEM: (Tr.) Er. - ok erdemli. TMERK: (Tr.) Er. - Gl, kuvvetli. TMERKAN: (Tr.) Er. - Yiit kandan gelen. TMERKN: (Tr.) Er. - Olgun. TMKAN: (Tr.) Er. - Kanl, canl, salkl. TMKURT: (Tr.) Er. - Tm - kurt. TMKUT: (Tr.) Er. - ok talihli, kutlu. TN: (Tr.) - Gece. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TNAK: (Tr.) - Ikl, mehtapl gece. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TNAL: (Tr.) - Tn - al. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TNAY: (Tr.) - Tn - ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TNER: (Tr.) Er. - Tn - er. TNEY: (Tr.) Er. - le gnei alan yer. Gne battktan sonraki zaman. Gneli yer. TRABI: (Ar.) Er. - Toprakla ilgili. Topraktan. TRE: (Tr.) 1. Grenek, gelenek, tre. 2. Subay, komutan. 3. Hak ve hukuka uygunluk, adalet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TREGN: (Tr.) Er. - Tre - gn.

www.ashkim.ru

TREHAN: (Tr.) Er. - Tre - han. TREK: (Tr.) Er. - Tepelerin ortasndaki knt. TREL: (Tr.) Er. - Hukuksal, hukukla ilgili. TREL: (Tr.) - Gzel. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TREMEN: (Tr.) Er. - Yasa adam, hukuku. TREV: (Tr.) - Oluan, ortaya kan, treyen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TRKN: (Tr.) Ka. - Saltanat ve idarede ynetime etki eden prenses. TRKAY: (Tr.) Er. - Ay gibi parlak, aydnlk Trk. TRKCAN: (Tr.) Er. - Sevilen Trk. TRKDOAN: (Tr.) Er. - Trk soyuna mensup. TRKER: (Tr.) Er. - Trk er. TRKE: (Tr.) Er. - Ouz yaztlarnda ad geen bir kahramann ad. TRKMEN: (Tr.) Er. 1. Ouzlarn bir kolu. Bu koldan olan. 2. Tam gebe olmayan fakat mevsiminde yaylaya veya yazya kan. TRKOLU: (Tr.) Er. - Trk olu. TRKOL: (Tr.) Er. - Trk ol. TRKZ: (Tr.) Er. - z, asl Trk olan. TRKSAN: (Tr.) Er. - Ad duyulmu, Trk gibi nl. TRKEN: (Tr.) Er. - en ve mutlu Trk anlamnda. TRKYILMAZ: (Tr.) Er. - Direnii, sebat eden. TRNK: (Tr.) - alan, etkin. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TVN: (Fars.) Er. - G, kuvvet. TVANA: (Fars.) Ka. - Gl. TVANGER: (Fars.) Er. - Zengin, mlk sahibi, varsl. TZEL: (Tr.) - Adalet, hukuk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TZEMAN: (Tr.) Er. - Adaletli kimse. Yasa adam, hukuku. TZENUR: (Tr.) Ka. - Tze nur. TZMEN: (Tr.) Er. - Doru, adil, gvenilir kimse. TUZUN: (Tr.) - Yumuak huylu, sakin kimse, soylu, asil.- Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. TZNALP: (Tr.) Er. - Yumuak bal, sakin, asil yiit. TZNER: (Tr.) Er. - Tuzun er.

U
UBAB: (Ar.) Er. 1. Pek takn, cokun. 2. Delice akan sel. UBEYD: (Ar.) Er. - (bkz. Ubeyde). UBEYDE: (Ar.) Ka. - Kk kle, klecik. Ashabn kulland isimlerdendir. Ubeyde b. el-Cerrah. UBEYDULLAH: (Ar.)Er. - Allah'n kulu. UCAER: (Tr.) Er. - Deerli, yce kimse. UCATEKN: (Tr.) Er. Ycelikte esiz kimse. UANAY: (Tr.) Er. - Ay gibi yksek anlamnda. UANOK: (Tr.) Er. - Hzl, atak, yiit. UAR: (Tr.) Er. - Uan, uucu. UARER: (Tr.) Er. - Uar er. UBAY: (Tr.) Er. - Snr beyi. UBEY: (Tr.) Er. - Seluklu ve Osmanllar'da snrlardaki askeri glerin kumandanlarna verilen ad. UHAN: (Tr.) Er. - Snr ehir han. UKAN: (Tr.) Er. - Deli dolu, havai, toy.

www.ashkim.ru

UKUN: (Tr.) 1. Kvlcm. 2. Pahal, yksek. 3. Uan, apkn. 4. Becerikli, eli tez. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UMA: (Tr.) Er. 1. Dan karlarla rtlm dik yamac. UMAN: (Tr.) Er. - Uan uucu. UUK: (Tr.) Er. 1. Umu, soluk renk. 2. km yer, toprak. 3. yi. 4. Sivri da tepesi. UUR: (Tr.) Er. 1. Vakit, an, frsat. 2. Mevsim. UFK: (Ar.) Er. - Ufka ait, ufukla ilgili. UFUK: (Ar.) 1. Dz arazide ya da ak denizde gkle yerin birleir gibi grnd yer. 2. Anlay, kavray, gr, dnce gc. 3. evre, dolay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UFUKTAN: (a.t.i.) Er. - Sabah aydnlnn ufukla birletii nokta. UAN: (Tr.) - Yce, yksek, gl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UANBKE: (Tr.) Ka. - Uan bike. URA: (Tr.) - Glk ve ktlkle urama, mcadele. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UUR: (Tr.) 1. yilik, ans, talih, baht. Frsat, tesadf. 2. Kimi olaylarda grlen ve insana iyilik getirdiine inanlan iyilik kayna. - slam'da bu tr dncelere itibar edilmez. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UURAL: (Tr.) Er. - Uur - al. UURALP: (Tr.) Er. - Hayrl yiit. UURATA: (Tr.) Er. - Hayrl ata. UURAY: (Tr.) - Uurlu ay. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UURCAN: (Tr.) - yiliki ve candan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UUREL: (Tr.) Er. - Eli uurlu olan. UURHAN: (Tr.) Er. - Hayrl lider. UURLU: (Tr.) - Uurlu olan, iyilik getirdiine inanlan, kutsal kutlu. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UURLUBAY: (Tr.) Er. - Uurlu -bay. UURLUBEY: (Tr.) Er. - Uurlu -bey. UURSAL: (Tr.) Er. - Uurla ilgili, uurlu. UURSAN: (Tr.) - Uuruyla tannm olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UURSAY: (Tr.) Er. - Uur say. UURSEL: (Tr.) - Uur sel. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UURSOY: (Tr.) - Uurlu soydan gelen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UURTAN: (Tr.) Er. - Uur tan. UURTAY: (Tr.) Er. - Uurlu gen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UU: (Tr.) 1. Anlay, zeka, bekleyi. 2. Benzeyi. 3. Soy, kabile, soysop. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UUZ: (Tr.) Er. - Kutsal, mbarek. Saf, temiz. UHRA: (Ar.) - Baka, dier. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UKAB: (Ar.) Er. 1. Karaku, kartal, tavancl kuu. 2. Hz. Muhammed'in (s.a.s) (bayrak) sancaklarndan birinin ad. 3. Nesir burcu, kartal takm yldz. UKBE: (Ar.) Er. - Ashabn mehurlarndan: Ukbe b. Naf. UKDE: (Ar.) Er. 1. Dm. Zor, kark, i. 2. Bir gezegen yrngesinin her iki ucu. UKHUVAN: (Ar.) Ka. - Papatya. UKNUM: (Ar.) Er. 1. Asl, temel. 2. Hristiyanlktaki teslis inancn meydana getiren unsurdan her biri. UKUL: (Ar.)Er. - Akl, us. UKU: (Tr.) Er. - (bkz. Uu). ULA: (Ar.) 1. Birinci. 2. an ve eref sahibi kimse - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ULA: (Tr.) Er. - Balayan, balayc. Snr. ULAHAN: (Tr.) Er. - Snr han. ULA: (Tr.) Er. - Ulak. ULA: (Tr.) - Amacna eri, isteine kavu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ULU: (Tr.) Er. 1. Erdemleri bakmndan ok byk, yce. 2. Zengin, saygn. ULUALP: (Tr.) Er. - ok erdemli, yce yiit. ULUANT: (Tr.) Er. - Kutsal, byk yemin. www.ashkim.ru

ULUBA: (Tr.) Er. - Yce, saygn kimse. ULUBAY: (Tr.) Er. - Yce, saygn, erdemli kii. ULUBEK: (Tr.) Er. - Saygnl olan bey. ULUBERK: (Tr.) Er. - Saygn kiilikli yiit.. ULUCAN: (Tr.) Er. - Erdemli, saygn, yce kii. ULU: (Tr.) Er. 1. Seluklular dneminde Trk beylerine verilen unvan. 2. nl Trk denizcisi Ulu (Kl) Ali Paa'nn ad. ULUA: (Tr.) Er. - Hayrl, uurlu dnem. ULUAM: (Tr.) Er. - Ulu - am. ULUKAN: (Tr.) Er. - Ulu - kan. ULUDA: (Tr.) Er. - ok byk, yce da. ULUDOAN: (Tr.) Er. - Doutan yce, uurlu kimse. ULUER: (Tr.) Er. - Saygn, uurlu, yce kimse. ULUERKAN: (Tr.) Er. - Saygn, yce, soylu kimse. ULU: (Tr.) Er. - Ulu, byk, saygn. ULUHAN: (Tr.) Er. - Byk, saygn hkmdar. ULUKAAN: (Tr.) Er. - Byk, saygn hkmdar. ULUKAN: (Tr.) Er. - Soylu yce kandan gelen. ULUKUT: (Tr.) Er. - ok uurlu, kutlu kimse. ULUM: (Tr.) - Ululuk, hamet, byk gsteri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ULUMAN: (Tr.) Er. - Ulu, yksek, saygn kimse. ULUMER: (Tr.) Er. - Ulu meri. ULUN: (Tr.) 1. Byk, ulu. 2. Temrensiz ok. 3. Buday, arpa kk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ULUNAY: (Tr.) - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ULUZ: (Tr.) Er. - z yce, saygn kimse. ULUS: (Tr.) 1. Millet, halk, insan topluluu. 2. Gebe. 3. Oba, airet, kavim. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ULUSAN: (Tr.) Er. - Ad yce tannm kimse. ULUSOY: (Tr.) Er. - Ulu, yce, soylu. ULUSU: (Tr.) Er. - Yce, kutlu su. ULUAHN: (Tr.) Er. - Ulu ahin. ULUSAN: (Tr.) Er. - Yce anl kimse. ULUTAN: (Tr.) Er. - Ulu tan. ULUTA: (Tr.) Er. - Ulu ta. ULUTAY: (Tr.) Er. - Ulu tay. ULUTEKN: (Tr.) Er. - Yksek ahsiyetli ve sakin kiilikli. ULV: (Ar.) Er. - Yksek, yce, manevi yaps n plana kabilen. ULVYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Ulvi). UMA: (Tr.) Er. 1. Hediye, armaan. 2. Konuk, misafir. UMAN: (Tr.) Er. - Umudu olan, bekleyen, umutlu. UMAR: (Tr.) - are, kar yol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UMAY: (Tr.) 1. Orhun yaztlarnda geen, ocuklar ve hayvanlar koruduuna inanlan Tanra. 2. Devlet kuu. - sim olarak kullanlmaz. UMMAN: (Ar.) - Ulu, byk, engin deniz, okyanus. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UMRAN: (Ar.) 1. Bayndrlk, ma-murluk. 2. Uygarlk, ilerleme, refah ve mutluluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UMUR: (Tr.) - Grg, bilgi, deneyim. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UMURAL: (Tr.) Er. - Grg, bilgi, deneyim kazan. UMURALP: (Tr.) Er. - Grgl, bilgili, yiit. UMURBAY: (Tr.) Er. - Grgl, bilgili, saygn kii. UMURBEY: (Tr.) Er. - Grgl, bilgili, kii. UMUT: (Tr.) - Ummaktan doan, gven duygusu, mit. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. www.ashkim.ru

UNAN: (Tr.) 1. Sadakat, ballk. 2. Hak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UNAT: (Tr.) - Doru yolu tutan. Akll. Ergin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UNGAN: (Tr.) Er. 1. Onmu kii, mutlu. 2. Yrekli, yiit kii. UNSUR: (Ar.). - e, ilke, eleman. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. URAL: (Tr.) Er. - Hazar denizine dklen, rmak ve srada. URALP: (Tr.) Er. - Kentli yiit. URALTAN: (Tr.) Er. - Ur - altan. URALTAY: (Tr.) Er. - Ur - altay. URAM: (Tr.) Er. - Byk, geni yol. URAN: (Tr.) - Yetenekli, usta, becerikli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. URANDU: (Tr.) Er. 1. Sekin, seilmi. 2. Hayrl. URANGU: (Tr.) Er. - Sava, savakan. URAZ: (Tr.) Er. - ans, talih. URAZA: (Ar.)Er. 1. Hediye, armaan. 2. Konua karlan yiyecek. URGUN: (Tr.) Er. 1. Vurulan, vurulmu. Vurgun, ak. 2. Gizli. URHAN: (Tr.) Er. - Yksek rtbeli han. URKAN: (Tr.) Er. 1. Kale hendei. 2. ehir, kent. 3. Yksek ve korunakl yer. URLUK: (Tr.) Er. - Aile, soy sop. Tohum. URU: (Ar.) - Yukar kma, ykselme, ama. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. URUK: (Tr.) Er. 1. Tane, tohum. 2. Nesil, kuak, soy. URUZ: (Tr.) Er. - Hedef, ama, gaye. URVE: (Tr.) - Kulp, salam. Urvet'l-Vuska, salam kulp. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Sahabe adlarndandr: Urve b. ez-Zbeyr. URZA: (Ar.) - Hedef, ama. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. USAL: (Tr.) Er. 1. Gamsz, kedersiz, keyfine dkn. 2. nemsiz. USALAN: (Tr.) Er. - Akl alan, akll. USALP: (Tr.) Er. - Akll yiit. USARE: (Tr.) Ka. - zsu. USBAY: (Tr.) Er. - Akll, saygn kii. USBERK: (Tr.) Er. - imek gibi parlak akll kimse. USBEY: (Tr.) Er. - Akll kii. USER: (Tr.) Er. - Akll kii. USHAN: (Tr.) Er. - Akll hkmdar. USKAN: (Tr.) Er. - Akll soydan gelen. USLU: (Tr.) - Akll, zeki, uysal, sakin kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. USLUER: (Tr.) Er. - Akll, olgun kii. USMAN: (Tr.) Er. - Akll, zeki kimse. USUM: (Tr.) Er. - Akll. USUN: (Tr.) - Hzn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. USUNBKE: (Tr.) Ka. - Hznl hanm. UTARD: (Ar.) - Merkr. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. UTBE: (Ar.) Er. - Mehur sahabelerden bazlarnn ismi. UTKAN: (Tr.) Er. 1. Zafer kazanm, muzaffer. 2. erefli, onurlu soydan gelen. UTKU: (Tr.) - Birok emek ve tehlikelerden sonra ulalan, mutlu sonu, zafer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UTMAN: (Tr.) Er. - erefli, edepli, terbiyeli kimse. UYAR: (Tr.) Er. 1. Uygun yerinde. 2. Boyun een, uysal, nazik kimse. UYARALP: (Tr.) Er. - Uysal, nazik yiit. UYAREL: (Tr.) Er. - Uyar el. UYGAN: (Tr.) Er. - Uyumlu, uyan. UYGAR: (Tr.) - Kltrl, eilimli, grgl, medeni. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UYGU: (Tr.) - Uyum, uygunluk. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UYGUN: (Tr.) 1. Yakr, yarar, elverili, yararl. 2. Oranl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UYGUNEL: (Tr.) Er. - Uygun el. www.ashkim.ru

UYGUNER: (Tr.) Er. - Uygun uyumlu, olumlu. UYGUR: (Tr.) 1. Orta Asya'da byk devlet ve uygarlk kurmu, yazl antlarla sanat yaptlar brakm olan bir Trk ulusu. 2. Uygar, medeni. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UYGURALP: (Tr.) Er. - Uygar yiit. Uygur'a mensup kii. UYSAL: (Tr.) - Yumuak bal, uyumlu, boyun een. Terbiyeli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UYUN: (Ar.) - Gzler. Pnarlar, kaynaklar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UZ: (Tr.) 1. yi, gzel. Uygun, doru. 2. Usta. 3. Temiz, dikkatli. Becerikli, akll, anlayl. 4. Yakn, iten. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UZALP: (Tr.) Er. - yi, temiz, akll, anlayl yiit. UZAY: (Tr.) - Btn varlklarn iinde bulunduu sonsuz boluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UZBAY: (Tr.) Er. - yi, becerikli, temiz, akll ve saygn kii. UZCAN: (Tr.) Er. - Uysal, uyumlu, iyi insan. UZEL: (Tr.) - Usta, becerikli kii. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UZER: (Tr.) Er. - Becerikli, akll kii. UZGREN: (Tr.) Er. - Gerei nceden grebilen. UZHAN: (Tr.) Er. - lke ve halkna faydal olan. UZKAN: (Tr.) Er. - Erdemli soydan gelen. UZLET: (Ar.) Er. - Bir kenara ekilip toplum yaayndan ayr kalma. UZMA: (Ar.) - Byk, en byk. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UZMAN: (Tr.) - Belli bir i ya da konuda bilgi, gr ve becerisi olan kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. UZSAN: (Tr.) Er. - Becerisi ve dier iyi nitelikleriyle tannan. UZSOY: (Tr.) Er. - yi nitelikli soydan gelen. UZTAN: (Tr.) Er. - Uz - tan. UZTA: (Tr.) Er. - Uz - ta. UZTAV: (Tr.) Er. - Uz - tav. UZTAY: (Tr.) Er. - Uz - tay. UZTEKN: (Tr.) Er. - Uz - tekin.

BAB: (Ar.) Er. - iddetli, takn sel suyu. BABE: (Ar.) Ka. - (bkz. bab). BEY: (Ar.) Er. - Sahabedendir. bey b. Ka'b. BEYDULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n kulu. BEYD: (Ar.) Er. Kle, klecik, kul.- Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. BEYDE: (Ar.) Ka. - (bkz. beyd). BHET: (Ar.) Er. - Byklk, ululuk. EL: (Tr.) 1. Yce, yksek. 2. Arka. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ER: (Tr.) Er. - er. GL: (Tr.) Ka. 1. Yaban yoncas. 2. gl. OK: (Tr.) Er. - Ouz destanna gre sol kolda bulunan 12 Ouz boyuna verilen ad. FTADE: (Fars.) Ka. 1. Dm, dkn. 2. Ak. FTADEG: (Fars.) Er. - Dknlk. GE: (Tr.) - nl, hretli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KE: (Tr.) - Onur, eref. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. KSM: (Ar.) Ka. - ayr, imeni ok gzel bahe. LEZ: (Tr.) 1. Batmakta olan gne. 2. Salgn. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LFER: (Ar.) - Byk su, rmak. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LFET: (Ar.) 1. Alma, kaynama. 2. Grme, konuma. 3. Dostluk, arkadalk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

LGEN: (Tr.) 1. Yce, yksek, ulu. 2. yilik tanrsna verilen ad. - sim olarak kullanlmaz. LGENALP: (Tr.) Er. 1. Yce, ulu, yiit. 2. lgen - alp. LGENER: (Tr.) Er. Yce, ulu kimse. - lgen - er. LGER: (Tr.) - Kuma vb. eylerdeki ince ty. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LG: (Tr.) Er. 1. Yakkl kimse. 2. Pay, hisse. 3. Tutum, tavr. LKE: (Tr.) 1. Bir devletin egemenlii altnda bulunan yerlerin tm. 2. Yurt, vatan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKEM: (Tr.) Yurdum, vatanm. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKEN: (Tr.) - Senin yurdun, senin vatann. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKENUR: (Tr.) - Yurdunu aydnlatan k. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKER: (Tr.) - Boa burcunda yedi yldzdan biri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LK: (Tr.) - Ama edinilen, ulalmak istenilen ey. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKM (Tr.) - Amacm, ulamak istediim ey. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LKMEN: (Tr.) Er. - lks olan. bir lkye bal olan kimse. LKSEL: (Tr.) - lk ile ilgili, lk niteliinde. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. LMEN: (Tr.) Er. - Denizci, deniz adam. MERA: (Ar.) Er. - Beyler, emirler. NAN: (Ar.) - nleme, nalan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NSA: (Ar.) Ka. - Kadn, kz, nisa. MT: (Fars.) - (bkz. Umut). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. MMET: (Ar.) - Bir peygambere inananlarn hepsi. slam dinine bal olanlarn hepsine verilen ad. MMYE: (Ar.) Ka. - Anneye ait, anneyle ilgili. MMHAN: (Ar.) Ka. Hkmdar anas. MNYE: (Ar.) Ka. 1. Umut. 2. stek, arzu. 3. Niyet. MRAN: (Tr.) - (bkz. mran). -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NAL: (Tr.) 1. Adn duyulsun, tann, n kazan. 2. n al. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NALAN: (Tr.) Er. - Ad duyulmu, n kazanm. NALDI: (Tr.) Er. - n ald. NALMI: (Tr.) Er. - n ve an kazanm. NALP: (Tr.) Er. - Tannm, nl, yiit. NAY: (Tr.) - Ay gibi tannm, n parlak, hretli. NEK: (Tr.) Er. 1. Kahraman, yiit. 2. nl tannm. NER: (Tr.) Er. - Tannm, nl yiit. NGRM: (Tr.) Er. - n grm. NGN: (Tr.) Er. - n gn. NGR: (Tr.) Er. - Maara. NKAN: (Tr.) Er. - Tannm soydan gelen, soylu kan. NLEM: (Tr.) - Ses, seda, ar. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NL: (Tr.) - Tannm, ad duyulmu hretli, anl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NLER: (Tr.) Er. - Tannm, nl kimse. NLOL: (Tr.) Er.- Adn duyulsun, n kazan. NLSOY: (Tr.) Er. - Tannm soydan gelen. NSA: (Tr.) Adn duyulsun, nlen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NSAL: (Tr.) - Adn duyulsun. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NSAN: (Tr.) - (bkz. nsal). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NSEV: (Tr.) - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NSEVEN: (Tr.) - n seven. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NSEVER: (Tr.) - n sever. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NSEVN: (Tr.) - n sevin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NS: (Ar.) Er. 1. Alm, sokulgan. 2. Arkada, dost. NSYYE: (Ar.) Ka. - (bkz. nsi). NVAR: (Tr.) 1. n var. 2. nl tannm. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. NVER: (Tr.) - nlen, tannm ol, insan ol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

NVERD: (Tr.) Er. - n verdi. -(bkz. nver). NVEREN: (Tr.) Er. - n veren. NZL: (Ar.) Er. - Gnderilmi, indirilmi, inzal olunmu. NZLE: (Ar.) Ka. - (bkz. nzil). RMEGL: (Tr.) Ka. - Sarmak. RN: (Tr.) 1. retilen, yararl ey, topraktan elde edilen. 2. Yapt, eser. 3. Sk orman. 4. okluk, bolluk. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. RNAY: (Tr.) Ka. - rn ay. RND: (Tr.) Er. - Seilmi, sekin. RNDBAY: (Tr.) Er. - (bkz. rnd). SGEN: (Tr.) Er. 1. Yksek. 2. Gelimi. STAM: (Ar.) Er. 1. Altn veya gmten yaplm at eyeri. 2. Emin, gvenilir. STAY: (Tr.) Er. - Ay gibi yksek yce. STEK: (Tr.) Er. - Yksek, yce. STEL: (Tr.) Er. - (bkz. stek). STER: (Tr.) Er. - ok deerli kimse. STN: (Tr.) 1. Benzerlerine gre daha yksek bir dzeyde olan, onlar geride brakan. 2. Yenen, galip gelen. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. STNBAY: (Tr.) Er. 1. stn bay. 2. Sekin, baarl kimse. STNDA: (Tr.) Er. - stn da. STNER: (Tr.) Er. - sten - er. VEYS: (Ar.) Er. - steyen, arzu eden. ZER: (Tr.) Er. 1. st. 2. Kaymak. 3. Faiz. - Can skc, zc. ZEYR: (Ar.) Er. - Kur'an- Kerim'de ad geen, peygamber olup olmad konusunda ihtilafl grler bulunan kii. Tevbe suresi 30. ayette ismi geer. ZM: (Tr.) Ka. - Asmann taze ya da kuru olarak yenen ve salkm durumunda bulunan meyvesi.

V
VABL: (Ar.) Er. - ri damlal yamur. VABLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vabil) VACB: (Ar.) Er. 1. Dini (er'i) bakmdan terkedilmesi doru ve uygun olmayan, kesinlik bakmndan farzdan sonra gelen. 2. ok lzumlu, braklmas mmkn olmayan zaruri. -Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. VACBE: (Ar.) Ka. - Yaplmas gerekli olan. VACD: (Ar.) Er. - Yaratan, meydana karan. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. VACDE: (Ar.) Ka. 1. Meydana getirici, yaratc. 2. Varlkl, zengin. VAFE: (Fars.) 1. Nasip, ksmet. 2. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VAF: (Ar.) Er. - Yeter, tam. Sznde duran, sznn eri. VAFD: (Ar.) Er. - Eli, temsilci, rasul. VAFR: (Ar.) Er. - ok, bol. VAFRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vafir). VAFYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vafi). VAHA: (Ar.) - llerin su bulunan kesimlerinde oluan bitkili alan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VAHAB: (Ar.) Er. - Balayan, ihsan eden. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. "Abd" taks alarak kullanlrsa daha iyi olur: Abdlvahab. VAHAT: (Ar.) Er. - l ortasnda suyu ve yeillii olan yerler. Vahalar. VAHDEDDN: (Ar.) Er. - Dinin teklii, birlii. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. VAHDET: (Ar.) Er. 1. Yalnzlk, teklik, birlik. 2. Allah' birlemek, irkten uzaklamak. 3. Hakimiyet ve teri'i (yasa koyuculuu) yalnz Allah'a ait olarak grmek. www.ashkim.ru

VAHB: (Ar.) Er. - Balayan, balayc. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. VAHBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vahib). VAHD: (Ar.) Er. - Bir, tek, yalnz. Allah'n sfatlarndandr. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. VAHDDN: (Ar.) Er. - Tek din, dinin teklii. VAHDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vahid). VAD: (Ar.) Er. - Birini iyilie sevk ve ktlkten uzaklatrmak iin korkutma, yldrma. VAL: (Ar.) Er. - Snan, kurtulan. Sahabe adlarndandr: Vail b. Hucr. VAZ: (Ar.) Er. - Dinsel tlerde bulunan kimse. VAZE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vaiz). VAKAR: (Ar.) - Arballk, haysiyetini koruma, temkin sabr, heybet. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VAK: (Ar.) Er. l.Vuku bulan, olan, den, olagelen, rastlayan. 2. Geen, gemi olan. VAKIA: (Ar.) Ka. - (bkz. Vaki). VAKIF: (Ar.) Er. 1. Bir eyi elde eden, bir iten haberli olan. 2. Duran, ayakta duran. Arafat'ta vakfe yapan. VAKKAS: (Ar.) Er. - Oku, sava. Sahabe isimlerindendir. VAKUR: (Ar.) Er. - Arbal, temkinli. VALA: (Fars.) - Yksek, yce. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VALAAN: (Fars.) Er. - an yce, anl. VALAY: (Fars.) - Ykseklik, ycelik. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VAL: (Ar.) Er. - Bir vilayeti idare eden en byk memur. VALH: (Ar.) Er. - aakalm, hayret etmi, hayran. VALHE: (Ar.) Ka. - (bkz. Valih). VAMIK: (Ar.) Er. 1. Seven, ak. 2. Vamk ile Azra yksnn erkek kahraman. VAMIKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Vamk). VARAKA: (Ar.) Er. 1. Tek yaprak, tek kat. Yazl kat. 2. lk vahyin gelmesi zerine Hz. Hatice'nin Hz. Peygamber'i alp gtrd mehur kii: Varaka b. Nevfel. 3. Varaka ile Glah hikayesinin erkek kahraman. VARESTE: (Fars.) 1. Kurtulmu. Serbest, rahat, azade. 2. liiksiz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VARGIN: (Tr.) - Ulaan, isteine kavuan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VSIF: (Ar.) Er. 1. Vasfeden, vasflandran. Bir kimse veya eyi bakalarndan ayran kendine has hal, nitelik hususiyet. 2. Bir eyin mahiyeti, sfat, tabiat, karakteri ile bunlarn tarif ve saylmas. VASIFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vasf). VASIK: (Ar.) Er. - Gvenilen, emin, mutemed. Abbasi halifelerinden birinin unvan. VASIL: (Ar.) Er. - Ulaan, kavuan, yetien. VASILA: (Ar.) Ka. - (bkz. Vasl). VARD: (Ar.) Er. 1. Gelen, vasl olan, erien. 2. Bir ey hakknda kan, sylenen. VARDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Varid). VARS: (Ar.) Er. - 1. Cenab- Hakk'n 99 isminden birisi. Mal ve mlkn, btn deerlerin son ve gerek sahibi yce Allah. 2. Varis kelimesi, mslmanlar kastedilerek de kullanlmtr. 3. Miras, kendisine miras den. VARI: (Tr.) Er. - Zeka, anlay, akl. VARLIK: (Tr.) - Yaam, hayat. Var olan herey. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VAROL: (Tr.) Er. - Yaa, uzun ve salkl bir yaamn olsun. VASF: (Ar.) Er. - Vasfla ilgili, vasfa ait. Nitelikli. VASFYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vasf). VAS: (Ar.) Er. 1. Vasiyeti yerine getiren, vesayeti yklenen kimse, henz reid olmam ocuun ilerine bakmakla mkellef kimse. 2. Geni, ak, enli, bol, kapsayc. 3. Her eyi ihata edici. Bilgisinin boyutlar snrsz. 4. Allah'n isimlerinden (bkz. Abdlvasi). Kur'an- Kerim'de zikredilen isimlerdendir. VASLE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vasl). VASSAF: (Ar.) Er. - Niteliklerini bildirerek anlatan ya da ven. Vassaf el-Hazrat. ranl tarihi, yazar. VASSAL: (Ar.) Er. 1. Vasleden, ulatran, birletiren. 2. Sayfalan yapan, eski yazl bir kitabn sayfalarn ayran sanatkar. VASSALE: (Ar.) Ka. - (Eski) yazma eserlerin kenarl ksmna kat ilavesi suretiyle yaplan tamir ekli. VATAN: (Ar.) Er. - Yurt, lke. VAZAH: (Ar.) Er. - Beyaz, gzel yzl adam. www.ashkim.ru

VAZAHAT: (Ar.) Ka. - Vazhlk, aklk. VECAHEDDN: (Ar.) Er. - Dinin ycelii, onuru. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. VECAHET: (Ar.) Ka. 1. Gzel yzllk, gsterililik, gzel yz. 2. Saygnlk, onur. VECAZET: (Ar.) Ka. - Szn, veciz ksa oluu. VECDET: (Ar.) Er. - Zenginlik, varsallk. VECD: (Ar.) Er. - Cokunlukla ilgili, cokunlukla oluan. VECDYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vecdi). VECH: (Ar.) Er. - Yzle ilgili, yze ait. VECHYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vechi). VECBE: (Ar.) Ka. - dev, boyun borcu, vazife. VECD: (Ar.) Er. 1. Bir eyin gzellii karsnda kendini kaybedecek dereceye gelmek, cokulanmak. 2. Tanr sevgisinden dolay duyulan cokunluk, sevin. VECH: (Ar.) Er. 1. Yz, ehre. 2. Tarz, slup. 3. Sebeb, vesile. VECHE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vecih). VECH: (Ar.) Er. 1. Gzellik, holuk, uygunlukla ilgili.2. Bir kavmin nderi, eref ve mevki sahibi. Vecihi: Trk tarihisi. (Krm 1620). VECZ: (Ar.) Er. - Ksa, derli toplu. VECZE: (Ar.) Ka. - Derin anlaml, zl, gzel sz. VECNE: (Ar.) Ka. - Yanak yumrusu, elmack. VEDA: (Ar.) Ka. 1. Ayrlrken sylenen selamlama sz. 2. Ayrlma, ayrl. VEDAT: (Ar.) Er. - Sevgi, dostluk. VED: (Ar.) Er. - Bakasnn maln saklamakla grevli kimse. VEDA: (Ar.) Ka - Saklanlmas, korunmas iin birine ya da bir yere braklan emanet. VEDATULLAH: (Ar.) - Allah'n emaneti, dini. Kadnlar da Allah'n emaneti olarak nitelenmilerdir. VEDD: (Ar.) Er. - Dost, sevgisi ok olan. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. VEDDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vedid). VEDUD: (Ar.) Er. 1. ok muhabbetli, ok efkatli. 2. Allah'n isimlerinden. yi kullarn sevip onlara rahmet ve rzasn irade eden yce Allah. -(bkz. Abdlvedud). Kur'an'da Hud, ayet: 90; Buruc, ayet: 14'te zikredilmitir. VEFA: (Ar.) Er. 1. Szn yerine getirme, sznde durma, borcunu deme. 2. Sevgi, dostluk ve ballkta sebat. Yetme yetime; mr vefa etmedi. VEFA: (Tr.) Er. - Vefa ile ilgili. VEFAKAR: (a.f.i.) - Sevgisi geici olmayan, vefas olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VEF: (Ar.) Er. 1. Vefal, bal. 2. Tam, mkemmel, eksiksiz. VEFA: (Ar.) Ka. 1. Vefal, sevgisi geici olmayan. 2. Tam, eksiksiz. VEFK: (Ar.) Er. - Uygun, muvafk, arkada, yolda, ayn fikirde olan. Ahmed Vefik Paa. VEFKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Vefik). VEFR: (Ar.) Er. - ok, bol. VEFRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vefir). VEFRET: (Ar.) - okluk, bolluk. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VEHB: (Ar.) Er. - Allah'n ihsan sonucu olan. Allah vergisi, ftri. VEHBYYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vehbi). VEHHB: (Ar.) Er. - ok hibe eden, balayan. Saysz nimetler veren yce Allah. Bu isim Esmau'l-Hsna'dandr. Kur'an- Kerim'de, Al-i mran, ayet: 8; Sa'd suresi ayet: 9 ve 35'te gemektedir. - (bkz. Abdlvehhab). VEHHAC: (Ar.) Er. - ok parlt. ok alevli. VEHB: (Ar.) Er. - Balama, ba, vergi. Vehb b. Mnebbih: Kitab'l-Kader'in mellifi.- Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. VEKL: (Ar.) Er. 1. Bakasnn yerine ve adna hareket eden veya konuan. 2. Asl vazifelinin yerine alan, bir vazifeyi geici olarak idare eden. 3. Hkmet yesi olan kimse, bakan, nazr. 4. Kur'an'da Allah'n ismi olarak da gemektedir, (bkz. Abdlvekil). VEKKAD: (Ar.) Er. - Parlak, aydnlk, kl. VELA: (Ar.) Er. - Yaknlk, sahiplik. Efendisinin, azat ettii kle ve cariyesi ile olan mnasebeti ve onlar zerindeki hakk. VELADET: (Ar.) - Dou, dnyaya gelmek, ortaya kmak. VELAYA: (Ar.) Ka. - Ermi kadnlar.

www.ashkim.ru

VELAYET: (Ar.) Ka. l. Velilik, ermilik. Veli ve ermi olan kimsenin hali ve sfat. 2. Bakasna szn geirme. 3. Dostluk, sadakat. VEL: (Ar.) Er. 1. ocuun bakm ve idaresi zerinde olan, hal ve hareketlerinden sorumlu bulunan kimse. 2. Dost, yakn. 3. Allah'n sevgili kulu, ermi evliya. Allah'n isimlerinden. (bkz. Abdulveli). VELCAN: (Ar.) Er. - Candan, dost, yakn. VELD: (Ar.) Er. - Yeni domu ocuk. Erkek ocuk, kle. Sahabe isimlerindendir. VELDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Velid). VELME: (Ar.) Ka. - Dn ziyafeti. Evlenme, dn. VELYE: (Ar.) Ka. -(bkz. Veli). VELYULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n sevgili kulu. Allah'a teslim olmu, onun hakimiyet ve sultasnn dnda hakimiyet ve sulta tanmayan. Yalnzca Allah', rasuln ve m'minleri dost edinen. VELYDDN: (Ar.) Er. - Dinin sahibi. Dinin dostu. VELU: (Ar.) Er. - Bir eye fazla dkn olan. VELUD: (Ar.) Ka. - Dourgan, ok douran. VEMZ: (Ar.) Er. - Bulut arasndan grnen k. VENS: (Fran.) Ka. - Merkr'den sonra, Gne'e en yakn olan gezegen. obanyldz. VER: (Ar.) Ka. 1. Gnah ve haramdan kanmak iin pheli eylerden uzak durma, takva, ittika. 2. Halk, mahluk, alem, kainat. VERDA: (Ar.) Ka. - Gl. VERD: (Ar.) Er. - Gle ait, gl ile ilgili. VERDNAZ: (a.f.i.) Ka. - Naz gl, nazllarn gl. VERG: (Tr.) - Bir kimsenin doutan sahip olduu iyi nitelikler. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VERGN: (Tr.) - Verici, zverili kimse. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VERM: (Tr.) - Ortaya kan, beklenilen, istenilen sonu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VERKA: (Ar.) Er. 1. Yabani gvercin, veyik. 2. Ak, boz renk. VERRAK: (Ar.) Er. - Kat. nl Arap kelam bilgini: Ebu sa Muhammed b. Harun el-Verrak. VERAN: (Ar.) - evreye an ver, nlen, nl ol. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VERZ: (Fars.) Ka. 1. alma, iletme. 2. alm. VESAMET: (Ar.) - Gzellik, gzel olma. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. VESK: (Ar.) Er. - ok salam, gl. VESKA: (Ar.) Ka. - nanlacak salam delil. Belge. VESLE: (Ar.) Ka. 1. Neden, sebep. 2. Elverili durum. 3. Kavuma, yaklama. 4. Rasulullah'n cennetteki makam. Maide suresi 57. ayette gemektedir. VESM: (Ar.) Er. - Gzel yzl. VESME: (Ar.) Ka. - (bkz. Vesim). VEYS: (Tr.) Er. - Yoksulluk, muhtalk. VEYSEL: (Ar.) Er. - Asl veys'tir. Kurt anlamnda. Veysel Karan: Raid halifeler dneminde am'dan Medine'ye gelerek yaam, Medine-i Mnevvere'de itibarl bir hayat srm. Hadis-i eriflerde vlm mehur veli. Sffin savanda ehid olduu sylenir. - (bkz. veys). VEYS: (Ar.) Er. - Yoksul, muhta. Veysi: Trk air, yazar (skp 1625). VEZME: (Ar.) Ka. - Beytullah'a gnderilen hediye, armaan. VEZR: (Ar.) Er. - Osmanl devletinde, askeri ve idari en yksek derece olan vezirlik rtbesinde olan kimse. VEZRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vezir). VCDAN: (Ar.) Ka. 1. yiyi ktden, hayr serden ayrmay salayan i duygu, ahlak uuru. His duygu. 2. Din, inan. VDAD: (Ar.) Er. - Sevme, sevgi. Dostluk. VDADE: (Ar.) Ka. - (bkz. Vidad). VLDAN: (Ar.) Ka. 1. Yeni domu ocuklar. 2. Kullar, kleler. Kur'an'da zikredilmitir. VSAL: (Ar.) Er. - Kavuma, ulama ile ilgili. VSAM: (Ar.) Er. - Damgal, nianl. VOLKAN: (Fran.) Er. - Yanarda, burkan. VURAL: (Tr.) Er. - Vur al. VURALHAN: (Tr.) Er. - Vural han. VURGUN: (Tr.) Er. - Birine ak, tutkun.

www.ashkim.ru

VUSKA: (Ar.) - ok salam, pek kuvvetli. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. Urvetul-Vuska (Pek salam kulp) mslmanlk. VUSLAT: (Ar.) Ka. - Ulama, erime, kavuma, buluma, beraber olma. VUSTA: (Ar.) Er. 1. Orta, ortada bulunan, arada olan, i. 2. Orta parmak. VREYKA: (Ar.) Ka. - Yaprakk, kk yaprakk.

Y
YA'KUB: (Ar.) Er. 1. Erkek keklik. 2. branice, "Takib eden, izleyen". -Hz. Yusuf (a.s.)'un babas ve Kur'an- Kerim'de ismi geen 25 peygamberden (Hz. Ya'kub). Hz. shak (a.s.)'n olu. - Trk dil kuralna gre "b/p" olarak kullanlr. YABAN: (Fars.) Er. 1. Yabanc. 2. Issz kr, ova, l, sahra. 3. Dar, baka lke, gurbet. 4. Ekin tarlas. YABAN GL: (Fars.) Ka. 1. Kr gl. Bozkr iei. 2. Kuburnu. YABAR: (Tr.) Er. - Gzel koku, misk. YABENDE: (Fars.) - Bulucu, bulan. Kefeden. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YABGU: (Tr.) Er. - Eski Trk devletlerinde "hkmdar" anlamnda kullanlan bir unvan. YADE: (Fars.) Ka. - Hatra. YADGAR: (Fars.) - Bir kimseyi ya da bir olay anmsatan kimse. Braklan an. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YAFES: (Ar.) Er. - Hz. Nuh (a.s.)'un nc olu. Tufandan sonra Hazar denizinin kuzeyine yerlemitir. Trk soyunun atas olduu sylenir. YAAN: (Tr.). - Yamur, kar. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YAIN: (Tr.) Er. 1. Yamur. 2. Dman ya. 3. Yiit. 4. Arka, srt. YAINALP: (Tr.) Er. - (bkz. Yan). YAIZ: (Tr.) Er. 1. Esmer. 2. Doru. 3. Yiit. 4. Bakml hayvan. YAIZALP: (Tr.) Er. - Esmer, gl yiit. YAIZBAY: (Tr.) Er. - Esmer kimse. YAIZER: (Tr.) Er. - Esmer kimse. YAIZHAN: (Tr.) Er. 1. Esmer hkmdar. 2. Yeni, kat, cesur han. YAIZKAN: (Tr.) Er. - Asil, soylu kan. YAIZKURT: (Tr.) Er. - Esmer, gl, kuvvetli kimse. YAIZTEKN: (Tr.) Er. - Esmer, gl, erkek. YAMUR: (Tr.) Ka. - Gkten damlalar halinde den su. YAMURCA: (Tr.) Er. - Bir tr geyik. Da keisi. YAH: (Tr.) Er. 1. yi, gzel, ok gzel. 2. Yiit, yakkl. 3. Toy, deneyimsiz gen. YAHBAY: (Tr.) Er. - yi tannan, saygn kimse. YAHHAN: (Tr.) Er. - Gen, gzel hkmdar. YAHYA: (br.) Er. - 'Allah ltufkardr" anlamnda. Kur'an- Kerim'de 5 yerde ismi geen ve Zekeriyya (a.s.)'nn olu olan peygamber. YAKAZAN: (Ar.) Ka. - (bkz. Yakzan). YAKTIN: (Fars.) Er. - Kabak. Kavun, karvpuz, hyar gibi toprakta uzanp, yetien bitki. YAKUT: (Ar.) 1. Parlak krmz, effaf kymetli ta. 2. Sibirya'nn kuzey ksmnda yaayan bir Trk kavmi. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YAKZAN: (Ar.) Er. - Uyank, gz ak. YALABUK: (Tr.) Er. 1. Gzel, yakkl, sevimli. 2. Parlak, ltl. imek. 3. evik, atik, igzar. 4. Kavgada stn gelen. YALAP: (Tr.) Er. 1. Parlt. 2. vedi, hzl, abuk. 3. San renkli bir ku. 4. imek. YALAVAC: (Tr.) Er. - Peygamber, eli. YALAZ: (Tr.) Er. 1. Alev. 2. Bayrak. YALAZA: (Tr.) - Alev. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YALAZABEY: (Tr.) Er. - Ate gibi. www.ashkim.ru

YALAZALP: (Tr.) Er. - Alev gibi parlak yiit. YALAZAN: (Tr.) - Berk, imek. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YALAZAY: (Tr.) - Ayn krmz klar aar hali. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YALIN: (Tr.) Er. 1. Sarp. 2. Dz kaygan. 3. Parlak, cilal. YALINER: (Tr.) Er. - (bkz. Yaln). etin, sert ve yiit. YALINKAYA: (Tr.) Er. - bkz. Yaln. YALUK: (Tr.) Er. 1. Parlak, parlayan. 2. Eli. YALDIRAK: (Tr.) Er. - Ak, parlak, ltl. YALE: (Fars.) - Sr boynuzu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YALGIN: (Tr.) Er. 1. Serap, lgn. 2. Alev. YALIM: (Tr.) Er. 1. Alev, ate. 2. Kl, bak vb. kesici yz. 3. Kaya. Sarp yer, uurum. 4. imek. 5. Kuvvet, kudret. 6. Onur, derece. 7. alm, gurur. YALIN: (Tr.) 1. Gsterisiz, sessiz, sade. 2. Alev, ate. 3. Ta, byk kaya. 4. plak, rtsz. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YALINALP: (Tr.) Er. - (bkz. Yaln). YALINAY: (Tr.) - (bkz. Yaln). Ayn en grkemli ve sade grnts. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YALIN: (Tr.) Er. - Kark olmayan, sade, yaln, yaplmas ve anlalmas kolay olan. YALKI: (Tr.) Er. 1. Yaln, tek. 2. In. YALKIN: (Tr.) Er. - (bkz. Yalgn). YALMAN: (Tr.) Er. 1. Kl, kama, bak, mzrak'n az veya ucu. 2. Sarp, dik. Eik, einik. YALTIR: (Tr.) Er. - Parlak, parlayan. YALTIRAK: (Tr.) Er. 1. Ik, parlt. 2. Kuyruklu yldz. YALTIRAY: (Tr.) Er. - (bkz. Yaltr). Ayn lts. YALVA: (Tr.) Er. - (bkz. Yalava). YAMA: (Tr.) Er. 1. Dan ya da tepenin herhangi bir yan. Kar. Yan. 2. Yakn. 3. Bedel, karlk. YAMAN: (Tr.) Er. 1. Kt, korkulan, iddetli. 2. Cesur, gl. 3. bilir, kurnaz, becerikli. YAMANER: (Tr.) Er. - Gl, cesur erkek. YAMANZ: (Tr.) Er. - z gl olan. YANA: (Tr.) Er. - Yn, taraf. YANAL: (Tr.) Er. 1. Yanda olan, yana den. 2. Alaca, deiik renkli. 3. Krmz pembe. 4. Nehir yata. YANAR: (Tr.) Er. 1. Parlayan, parldayan. 2. Kaplca. 3. Aralk ve Ocak ay. YANIK: (Tr.) Er. 1. Yanm olan, esmer. 2. Duygulu, dokunakl. 3. Kavruk, gelimemi. 4. Ak. YANIKER: (Tr.) Er. - Ak, vurgun kimse. YANKI: (Tr.) - Sesin bir yere arpp geri dnmesiyle duyulan ikinci ses, ses yansmas. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YAPINCAK: (Tr.) Ka. - Seyrek taneli, krmz bereli bir zm tr. YAPRAK: (Tr.) Ka. 1. Bitkilerde ekseriya klorofilli, yeil renkli, eitli ekil ve yapda olan soluk almaya yarayan uzant. 2. Kitap yapra, varak. YAREN: (Fars.) Er. - Arkada, dost, yakn dost. YARIDL: (Fars.) - Gnl arkada, sevgili. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YARKAYA: (Tr.) Er. - Sarp, uurumlu kaya. YARKIN: (Tr.) - imek, k, kl. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YARLIK: (Tr.) Er. 1. Buyruk, ferman. Yasa, kanun. 2. Yoksul, acnan. 3. Ba, ltuf. YARUK: (Tr.) Er. - Ik, aydnlk, parlaklk, parlt. YASA: (Tr.) Er. - Sevin memnuniyet, beenme ve alk ifade eder; yaasn, mr ok olsun, aferin. YASAN: (Tr.) Er. 1. Tertip, dzen. 2. mge, belirti. 3. Bir ii yapma istei, karar. 4. ngr. 5. Baskn. YASAVUL: (Tr.) Er. 1. Koruyucu muhafz. 2. lhanllar devrinde ordu mfettilii yapan kimse. 3. Jandarma, polis. YASEMN: (Fars.) Ka. - Zeytingillerden, gzel kokulu ve ekseriya beyaz veya sar iek aan sarlgan aak (jasminum). YASER: (Ar.) Er. - Bolluk, varlk, zenginlik, varlkllk. YASN: (Ar.) Er. - Kur'an- Kerim'in 36. suresinin balangc. Asl manas bilinmemekle birlikte, "Ey insan, Ey Seyyid" gibi muhtelif anlamlar karlmtr.

www.ashkim.ru

YASUN: (Tr.) Er. 1. Tarz, slup, tre. 2. Doa, tabiat. YAAM: (Tr.) - Doumdan lme kadar geen sre, hayat. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YAANUR: (Tr.) - (bkz. Yaa). -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YAAR: (Tr.) - Doan ocuun uzun mrl olmas dileiyle konulan adlardr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YAIK: (Tr.) Er. - Ik, parlt, parlaklk. YAIL: (Tr.) Er. 1. Yeil. 2. Erkek rdek. YAIN: (Tr.) 1. Ik, parlaklk. 2. Gizli. 3. imek. YATMAN: (Tr.) Er. - Boyun een, uysal, yumuak bal kimse. YATUK: (Tr.) Er. 1. Kanun, santur vb. sazlarn genel ad. 2. Saklanan kullanlmayan ey. 3. Tembel. YAVER: (Fars.) Er. - Yardmc. YAVE: (Tr.) Er. 1. Arbal, yumuak huylu, sakin. 2. efkatli, sevecen. YAVUZ: (Tr.) Er. 1. Yaman gl, gzel. 2. Sert, iddetli, etin, keskin. 3. Fevkalade, ala, mstesna. 4. Kt, fena azgn. Yavuz Sultan Selim. Hilafetin Osmanllara gemesini salayan dokuzuncu Osmanl padiah. YAVUZALP: (Tr.) Er. - (bkz. Yavuz). etin ve mcadeleci yiit. YAVUZAY: (Tr.) Er. - (bkz. Yavuz). Ayn en gzel hali. YAVUZCAN: (Tr.) Er. - Gl kiilii olan, kimse. YAVUZER: (Tr.) Er. - Cesur, gl erkek. YAVUZHAN: (Tr.) Er. - Gl hkmdar, hakan. YAY: (Tr.) Er. 1. Ok atmaya yarayan, iki ucu arasna kiri gerilmi eri aa ya da metal ubuk. 2. Bur. YAYALP: (Tr.) Er. - (bkz. Yay). -Sportmen. YAYBKE: (Tr.) Er. - (bkz. Yay). YAYGIR: (Tr.) Er. - Gkkua. YAYLA: (Tr.) Ka. - Deniz yzeyinden yksek, yaz mevsiminde oturulan serin ve yksek yerler. YAZGAN: (Tr.) Er. - Yazan, yazar. YAZGANALP: (Tr.) Er. - (bkz. Yazgan). YAZGI: (Tr.) - Kader, aln yazs. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YAZGL: (Tr.) Ka. - Yazn aan gl. YAZIR: (Tr.) Er. - Ouzlarn, Bozok kolunun Ayhan soyundan gelen bir Trkmen boyunun ad. YEDER: (Tr.) Er. - (bkz. Yediger). YEDGER: (Tr.) Er. - Byk ay takm yldz. YEDVEREN: (Tr.) Ka. - Ylda her mevsim iek aan gl. YEFA: (Ar.) - Yksek yer. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YEGAH: (Fars.) Ka. - Trk mziinin en eski makamlarndan bir terkib. YEGAN: (Fars.) Er. - Tekler, birler. YEGANE: (Fars.) Ka. - Biricik, tek. YEN: (Tr.) Er. 1. Zorlu, kat, iddetli. 2. Baskn, stn. Yiit, gl, alkan. 3. Bereketli, bol. 4. yilii seven. 5. Yakkl, gzel, ince. 6. Uygun yerinde. YENER: (Tr.) Er. - (bkz. Yein). YEREK: (Tr.) Er. 1. yilik sever. 2. Gzel. 3. Fazla, ok. YEHUD: (Ar.) Er. - Yahudi, Hz. Ya'kub'un olu Yahuda soyundan gelenler, srailoullar. YEHUDA: (Ar.) Er. - Hz. Ya'kub'un on iki olunun en by. YEKEME: (Fars.) Ka. 1. Tek gzl. 2. (Tr.) Gne. YEKDANE: (Fars.) Ka. 1. Ei benzeri olmayan, tek. 2. Bir eit gerdanlk. YEKPARE: (Fars.) Ka. - Tek para, btn, som. YEKRENG: (Fars.) Ka. 1. Bir renkte olan. 2. Sznn eri olan. 3. Mehur bir eit lale. YEKRU: (Fars.) Er. 1. Bir yzl, iki yzl olmayan. 2. Gvenilir dost. YEKRUYE: (Fars.) Ka. - (bkz. Yekru). YEKSAN: (Fars.) 1. Dz. 2. Bir, beraber. 3. Her zaman, bir dzeyde. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YEKSARE: (Fars.) Ka. - (bkz. Yekser). YEKSER: (Fars.) Er. 1. Yalnz bana. 2. Bir batan bir baa. 3. Anszn, nagehan. YEKTA: (Fars.) Er. 1. Tek, yalnz. 2. Esiz, benzersiz. YELAL: (Tr.) Er. - Rzgar, yel, esinti. www.ashkim.ru

YELD: (Fars.) Ka. - Uzun ve siyah ey. eb-i yelda; uzun gece. YELDAN: (Tr.) Er. - Hzl, sratli. YELEN: (Tr.) Er. 1. Arzu, istek. 2. Frtna. YELER: (Tr.) Er. - Yel gibi hzl, abuk kimse. YELESEN: (Tr.) Er. - Yel gibi hzl, abuk. YELZ: (Tr.) Ka. - Gzel, havadar, aydnlk. YELMEN: (Tr.) Er. - Aceleci, hzl davranan, can tez kimse. YELTEKN: (Tr.) Er. - (bkz.Yeler). YENAL: (Tr.) Er. - Galip gelmek, zafer kazanmaktan emir. YENAY: (Tr.) - Yeni ay, hilal-i aya. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YENBU: (Ar.) - Pnar, eme, kaynak. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YENER: (Tr.) - stn gelen, kazanan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YENG: (Tr.) Er. - Zafer, utku, yenme, alt etme. YENSEY: (Tr.) Er. - Eski SSCB'de 3800 km uzunluundaki rmak. YENSU: (Tr.) - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YEREL: (Tr.) - Belirli bir yer ile ilgili olan, rf. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YERGN: (Tr.) Er. - Hznl, tasal, kaygl. YERHUM: (Ar.) Er. - Erkek kartal. YERSEL: (Tr.) - Yere ait, yerle ilgili. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YERTAN: (Tr.) Er. - Gnein ilk klan. YESAR: (Ar.) Er. 1. Varlk, zenginlik. 2. Sol, sol taraf. YESARET: (Ar.) Ka. 1. Kolaylk. 2. Zenginlik. YESR: (Ar.) Er. 1. Sol, solla ilgili, sol tarafa ait. 2. Zenginlikle ilgili. YESGEY: (Tr.) Er. - Cengiz Han'n babas, Kubilay Han'n kardei olan Trk- Mool hkmdar. YEL: (Tr.) Ka. 1. San ile mavinin karmndan oluan, ou bitki yapraklarnda grlen renk. 2. Gen, taze. 3. Koyu al renkte at. 4. Yeil bal yaban rdei. YEM: (Ar.) Ka. - Ak yeil ve pembe renkli, kolay ilenen, deerli bir ta. YETEN: (Tr.) 1. Yetien, ulaan. Olgun, olgunlaan. 2. Sresi dolan, gn gelen. 3. Tm canllar, herkes. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YETENER: (Tr.) Er. - Olgun erkek. YETER: (Tr.) - Sonuncu olmas istenen ocuklara verilen adlardr. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YETK: (Tr.) Er. 1. Yetimi, erimi, bym. Bilgili, olgun. 2. G ileri baaran, becerikli. 3. Delikanl. 4. ri, byk. YET: (Tr.) - Amacna ula, isteine kavu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YETEN: (Tr.) - Ulaan, kavuan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YETKN: (Tr.) - Gerekli olgunlua erimi olan, ergin. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YETKNER: (Tr.) Er. - Olgun, kiilikli bilge. YEZDAN: (Fars) 1. Zerdtlerin iyilik tanrs. 2. Allah. - sim olarak kullanlmaz. YEZD: (Ar.) Er. - Emevi halifesi Muaviye'nin 3. olu. YIBAR: (Tr.) Er. - Misk, amber, gzel koku. YT: (Tr.) Er. 1. Gl, yrekli, kahraman, alp 2. Delikanl, gen, erkek. 3. Gzpek, dncelerini aka sylemekten kanmayan kimse. YTCAN: (Tr.) Er. - Gl, korkusuz, kahraman. YTER: (Tr.) Er. - (bkz. Yiit-can). YTHAN: (Tr.) Er. - Yiit, cesur hakan. YTKAN: (Tr.) Er. - Gl, cesur soydan gelen. YILDANUR: (Tr.) Ka. - Seneyi aydnlatan, k saan. YILDIKU: (Tr.) Ka. 1. Yldz. 2. nl Hun hkmdar Atilla'nn son kars. YILDIR: (Tr.) Er. - Parlak, parlayan, kl k. YILDIRALP: (Tr.) Er. - (bkz. Yldr). YILDIRAN: (Tr.) Er. - Parlayan, ldayan, k saan. YILDIRAY: (Tr.) Er. - Parlak, k saan ay. YILDIRIM: (Tr.) Er. 1. Byk k parlamas ve gk grltsyle ortaya kan bulutlar arasnda veya buluttan yere elektrik boalmas, saika. 2. iddetli, sratli, abuk! Yldrm harekat. nl Osmanl padiah: Yldrm Bayezid.

www.ashkim.ru

YILDIZ: (Tr.) Ka. 1. Geceleri gkte plak gzle kl bir nokta olarak grlen gk cismi, necm, kevkeb, si-tare, ahter. 2. Bir noktadan evreye be veya daha fazla knts olan keli. 3. Baht, talih. 4. Mesleinde ok parlam kimse ve daha ok parlam kimse, sinema sanats. 5. Kuzey (Denizcilikte). YILDIZHAN: (Tr.) Er. - Yldzlarn hakan. YILHAN: (Tr.) Er. - Yl - han. YILKAN: (Tr.) Er. - Yl - kan. YILMA: (Tr.) Er. - Vazgeme, korkma, doru yoldan yrmekten ayrlma, ylma. YILMAZ: (Tr.) Er. - Ylmayan, bkmayan, azimli, sebatl. YILEN: (Tr.) Ka. - (bkz. Yldanur). YOUN: (Tr.) Er. 1. Oylumuna oranla arl ok olan. 2. Dolu, sk. 3. Kalabalk. 4. ri, kaba, kaln. YOUNAY: (Tr.) Er. - (bkz. Youn). YOLA: (Tr.) Er. - Yol gsteren, klavuz. YONCA: (Tr.) Ka. - Baklagillerden, krmz veya mor iek aan, ayr bitkisi. YORDAM: (Tr.) 1. Klavuz, rehber. 2. Beceri, yatknlk. 3. Gelenek, grenek. 4. Anlay, yerinde davran. 5. Kural, yntem, dzen. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YORU: (Tr.) Er. - Komutan, kumandan. YOSUN: (Tr.) - ou sularda yetien, ilkel yapdaki bitkilerin genel ad. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YNAL: (Tr.) Er. - Ynn, cepheni al. YNER: (Tr.) Er. - (bkz. Ynal). YNET: (Tr.) Er. 1. Uygun, doru. 2. yi, gzel. 3. Uysal. 4. Becerikli, yatkn. 5. Biim, tarz, usul. YNTEM: (Tr.) 1. Yol, tarz, metod. 2. Yetenek. 3. Uygun, kolay. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YRK: (Tr.) Er. 1. Gebe. 2. abuk yryen, hzl. 3. Hayvanclkla geinen gebe Ouz Trkleri. YULA: (Tr.) 1. Meale. Kandil. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YULU: (Tr.) 1. Mutlu, mesut. 2. Hak, adalet. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YUMLU: (Tr.) 1. Uurlu, kutlu. 2. Kutsal, mbarek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YUMUK: (Tr.) Ka. 1. Almam iek, gl goncas. 2. Uysal, sessiz, arbal. YUMU: (Tr.) - , g alma. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YUNUS: (Ar.) Er. 1. Ilk ve scak denizlerde yaayan, memeli hayvan. 2. Bir takm yldzn ad. 3. Uzun mddet bir baln karnnda kald rivayet edilen ve Kur'an- Kerim'de ismi geen 25 peygamberden birisi. Hz. Yunus (a.s.). Kur'an- Kerim'in 10. suresi. YURA: (Tr.) Er. - Da srt. YURDAER: (Tr.) Er. - Yurdu iin domu kimse. YURDAGL: (Tr.) Ka. - lkene gl. lken iin yararl ol. YURDANUR: (Tr.) Ka. - Yurduna, lkene k sa, aydnlat. YURDAEN: (Tr.) - Yurdu enlendiren. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YURDAY: (Tr.) - Yurdu aydnlatan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YURDCAN: (Tr.) Er. - Yurda canllk veren. YURDUSEV: (Tr.) Ka. - lkeni, yurdunu sev. YURT: (Tr.) Er. 1. At, ksrak. At srs. 2. Orman. YURTSEVEN: (Tr.). - Yurdunu milletini seven. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YURTSEVER: (Tr.) Er. - (bkz. Yurtseven). YUSUF: (Ar.) Er. 1. Hz. Ya'kub (a.s.)'un olu olan peygamber Hz. Yusuf. 2. branice; inleyen, ah eden, inilti. YUA: (Tr.) Er. - Tarihlerde, Peygamber olduu rivayet edilen Ya b. Nn. YCE: (Tr.) - Yksek, byk, ulu, bala. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YCEALP: (Tr.) Er. - Byk, ulu yiit. YCEL: (Tr.) - Yksel, yce bir duruma gel, baar kazan, ilerle. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YCELAY: (Tr.) - (bkz. Ycel). -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YCELEN: (Tr.) Er. - Ykselen, yce bir duruma gelen, ilerleyen. YCESAN: (Tr.) Er. - Saygn bir ad olan. YCESOY: (Tr.) Er. - Saygn, ulu, soylu. YCETEKN: (Tr.) Er. - (bkz. Yce). YKSEL: (Tr.) - Ykseklere k, ycel, basan kazan, ilerle. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. YMN: (Ar.) Er. 1. Uur, mutluluk. 2. Bereket.

www.ashkim.ru

YMNA: (Ar.) Ka. - Sa taraf. YMN: (Ar.) Er. 1. Uurlu, becerikli. i sa eliyle gren. Kyamet gnnde kitabn sa tarafndan alacak olan. 2. Uura ait, uurla ilgili. YMNYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Ymni). YRK: (Tr.) Er. - (bkz. Yrk). 1. abuk ve hzl yryen. 2. Tarihte yenierilere katlan yaya asker. 3. Hzl koan at. YRKER: (Tr.) Er. - (bkz. Yrk). YSR: (Ar.) Er. 1. Kolaylk, rahat. 2. Zenginlik. YSRA: (Ar.) Ka. - Sol taraf. YZAK: (Tr.) Er. - Drst, namuslu, doru, susuz kimse.

Z
ZABT: (Ar.) Er. 1. Askere kumanda eden rtbeli asker. 2. Ticaret gemilerinden, geminin hareketini yneten idareci. 3. dare etme gc olan. (Mecaz): Tuttuunu koparan, dediini yaptran kimse. ZADE: (Fars.) Er. 1. Evlat, oul. 2. Drst, doru adam. ZAFER: (Ar.) l. Amaca ulama, basan. 2. Dman yenme, stn gelme, utku. Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZFR: (Ar.) Er. - Zafer kazanan, stn gelen. ZANOS: (Tr.) Er. - Bir tr doan ' kuu. ZHD: (Ar.) Er. - Zhd sahibi, pheli eyleri bile terkederek gnahtan kaan, Allah korkusuyla dnya nimetlerinden el eken (kimse) muttaki. ZAHDE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zahid). ZAHR: (Ar.) Er. - Parlak, parlak yldz. Allah'n isimlerindendir. Kur'an- Kerim'de Hadid suresi 3. ayette geer. ZAHRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zahir). ZAD: (Ar.) Er. - Artan, artran. -Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. ZADE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zaid). ZAK: (Ar.) Er. - Tad alan, tadc, tadan. ZAKA: (Ar.) Ka. - (bkz. Zaik). ZAM: (Ar.) Er. 1. Kefil. 2. Prenses, ef. ZAME: (Ar.) Ka. - (bkz. Zaim). ZAKR: (Ar.) Er. - Zikreden, ,anan. Allah' gerektii gibi tebih ve tehmid eden. Kur'an' t verici, gerek bir zikir olarak gren. ZAKRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zakir). ZAMBAK: (Ar.) Ka. - Gzel ve iri iekli bir ss bitkisi. ZAMR: (Ar.) Er. 1. , yz. 2. Yrek, vicdan. 3. Gnlde gizli olan sr. 4. Adn yerini tutan szck. ZAMRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zamir). ZARAFET: (Ar.) Ka. - ncelik, gzellik, zariflik. ZARF: (Ar.) Er. 1. Nazik ve ho konuan, ince ve ho tavrl olan kimse, kibar. 2. ncelii, latiflii ile hoa giden. ZARFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zarif). ZAT: (Ar.) Er. 1. Kendiyle ilgili, kendine ait, zel. 2. zle ilgili. ZATNUR: (Ar.) Ka. - Aydnlk, nurlu kii. ZATYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zati). ZAYE: (Fars.) Ka. - Yldzlarn belli zamandaki yerlerini gsteren cetvel. ZEBERCET: (Ar.) Ka. - Zmrtten daha ak yeil olan, zmrt kadar deerli olmayan bir ss ta. ZEBH: (Ar.) Er. 1. Kesilmi veya kesilecek kurban. 2. Hz. smail ile Hz. Muhammed'in babas Hz. Abdullah'n lakab. ZEHEB: (Ar.) Er. - Altn. (bkz. Zer). ZEHRA: (Ar.) Ka. - ok beyaz ve parlak yzl. Hz. Muhammed'in kz Hz. Fatma'nn lakab. ZEHRE: (Ar.) Ka. - iek. (bkz. kufe). ZEHREVAN: (Ar.). - Kur'an'daki sure-i Bakara ile Sure-i Al-i mran. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr.

www.ashkim.ru

ZEKA: (Ar.) Er. - Zekayla ilgili, zekaya ait. ZEKAVET: (Ar.) Ka. - Zeka, zeki-lik. ZEKERYA: (Tr.) Er. - Kur'an- Kerim'de ismi geen peygamberlerden biri. ZEK: (Ar.) Er. 1. Zekal abuk anlayan ve kavrayan. 2. Zeka belirten. ZEKRE: (Ar.) Ka. - Bellei gl olan, unutmayan. ZEKYE: (Ar.) Ka. - Anlayl, kavrayl, zeka sahibi. ZELHA: (Ar.) Ka. - (bkz. Zleyha). ZEMHERR: (Ar.) - Gndnmnden sonraki iddetli souklar, kara k. (22. Aralk'tan 31 Ocak'a kadar). Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEMN: (Fars.) Er. 1. Yer, yeryz. 2. Temel, dayanak. Konu, tema. ZEMNE: (Fars.) Ka. - (bkz. Zemin). ZEMZEM: (Ar.) - Ka'be evresindeki nl kuyu ve bu kuyunun mslmanlarca kutsal saylan suyu. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZENAN: (Fars.) Ka. 1. Kadnlar. 2. (bkz. Nisa). ZENNAN: (f.a.i.) Ka. - nl, tannm kadn. ZENNUR: (Tr.) Ka. - (bkz. Zinnur). ZERR: (Ar.) Er. - Karnca yumurtas. Ebu Zerr: Ashab- Kiram'da zhd ve takvaca mehur bir zat. ZERAK: (Ar.) - Mavi, gk renkli. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZERARE: (Fars.) - Sant, salan ey. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEREFAN: (Fars.) Ka. 1. Altn saan, altn sac. 2. Altn kakmal. 3. Bir lale tr. ZEREN: (Tr.) - Anlayl, kavrayl, zeki. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZERGUN: (Fars.) Ka. - Altn renkli, altn gibi san olan. ZERGL: (Fars.) Ka. - Altn gibi. ZERA: (Ar.) Ka. - Vesile, bahane, frsat. ZERN: (Fars.) - Altndan olan, altn gibi parlak olan, san olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZERTE: (Fars.) 1. Altn tel, srma. 2. San. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZERKA: (Ar.). 1. Gk gzl. 2. Gk mavisi. 3. Mavi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZERNGAR: (Fars.) Ka. - Altnla ilenmi, yaldzl. ZERNAN: (Fars.) Ka. - Kl gibi eylerin zerine kakma altnla yaplan ileme, ss. ZERRN: (Fars.) Ka. 1. Altndan mamul. 2. Altn renginde sar. 3. Parlak. 4. Gzel kokulu bir cins iek. 5. Fulya. ZERTAR: (Fars.) Ka. 1. Altn tel, srma. 2.Gne n. ZERVER: (Fars.) - Altn yaldzl olan. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEVAHR: (Ar.) 1. Parlak yldzlar. 2. (bkz. Zahir). - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEVAL: (Ar.) Er. 1.Yerinden ayrlp, gitme. 2. Zail olma, sona erme. 3. Gnein baucunda bulunma zaman. ZEVKAN: (Ar.) 1. Zevk bakmndan, zevke. 2. Zevk yoluyla. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEVRA: (Ar.) 1. Dicle nehri. 2. Badat ehri. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEVRAK: (Ar.). 1. Kayk, sandal. 2. Mekke'de yaplan zemzem iesi. 3. iek testisi, kadehi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZEVVAK: (Ar.) Er. 1. Bir eyi ok fazla tadan. 2. Bir eyi ok fazla deneyen. 3. Bir eyin ok fazla farkna varan. ZEYCAN: (Fars.) Er. - Candan, cana yakn. ZEYNEB: (Ar.) Ka. - Deerli talar, mcevherler. Zeyneb binti Cah: Peygamberimiz (s.a.s)' in hanmlarndan. ZEYNEDDN: (Ar.) Er. - Dinin zineti, ss. ZEYNEL: (Tr.) Er. - Zeynelabidin adndan ksalm ad. ZEYNELABDN: (Ar.) Er. badet edenlerin ss. ZEYN: (Ar.) Er. - Ssle, bezekle ilgili. ZEYNYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zeyni). ZEYNO: (Tr.) Ka. - Zeynep adnn bozulmu hali. ZEYNULLAH: (Ar.) Er. - Allah'n ss. ZEYNUR: (Ar.) Er. - (bkz. Zinnur). www.ashkim.ru

ZEYREK: (Tr.) Er. 1. lgi ekici. 2. Eli uz, usta. 3. Akll, zeki. ZEYYAL: (Ar.) Ka. - Uzun etekli. ZEYYAN: (Ar.) Ka. - Ssler, prltlar. ZEYYAT: (Ar.) Er. - Zeytinya, zeytinya yapan kimse. ZBA: (Fars.) Ka. 1. Ssl, gzel. 2. Yakkl. ZCAN: (Fars.) Ka. 1. Canl, canayakn, candan. ZBARU: (Fars.) Ka. - Gzel yzl, dilber. ZHN: (Ar.) Er. - Zihinle, aklla ilgili. ZHNYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zihni). ZKR: (Ar.) Er. - Anma ile ilgili. ZKRA: (Ar.) 1. Anma, hatrlama. 2. bret, rnek. 3. t. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZNET: (Ar.) Ka. - Ss, bezek. ZNDE: (Fars.) 1. Diri, yaayan, canl. 2. Din, salam, gl kuvvetli. -Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZNNUR: (Ar.) Er. - Nurlu, kl, aydnlk. ZNNURE: (Ar.) Ka. - (bkz. Zinnur). ZNNUREYN: (Ar.) Er. - ki nur sahibi. Hz. Osman'a Hz. Muhammed (s.a.s)'in iki kzyla evlendii iin bu ad verilmitir. ZRVE: (Ar.) - Doruk, bir eyin en yksek noktas, tepesi. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZAN: (Ar.) 1. anl, sereni. 2. Canl. 3. Bir tr lale. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZVEKAR: (Ar.) Er. - Vekarl. Vakar dolu. Vakar sahibi. ZVER: (Fars.) - Ss, bezek. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZVERBEY: (Tr.) Er. - (bkz. Ziver). ZYA: (Ar.) Er. - Aydnlk, parlaklk, nur, k. ZYAD: (Tr.) Er. - Fazlalk, okluk. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. Ziyat. ZYAEDDN: (Ar.) Er. - Dinin , aydnl. ZYNET: (Tr.) Ka. - (bkz. Zinet). ZYNET: (Ar.) Ka. - Ssle, bezekle ilgili ZOBU: (Tr.) Er. 1. ri yar, kadn, kaba. 2. Delikanl. 3. Zor, skntl. 4. Eski vezir konaklarndaki hizmetlilere verilen ad. ZORAL: (Tr.) Er. - Zor al. ZORLU: (Tr.) Er. 1. Gzel, ok gzel, iyi. 2. Yakkl. 3. Gl, dayankl.4. Sert, keskin. 5. Yrekli, cesur. 6. Girgin, giriken. ZUHAL: (Ar.) Ka. - Gnee uzaklk bakmndan altnc durumda olan gezegen, satrn. ZUHUR: (Ar.) Grnme, meydana kma, ba gsterme. - Erkek ve kadn ad olarak kullanlr. ZUHUR: (Ar.) Er. - Orta oyununda komik roln yapan kimse. ZBEYDE: (Ar.) Ka. - z, asl, cevher. ZBEYR: (Ar.) Er. - Yazl, kk ey. ZBEYR: (Ar.) Er. - (bkz. Zbeyr). ZHDYE: (Ar.) Ka. - Her trl zevke kar koyarak kendini ibadete veren. - Trk dil kuralna gre "d/t" olarak kullanlr. ZHD: (Ar.) Er. - (bkz. Zhdiye). ZHEYR: (Ar.) Er. 1.Kk iek, iekcik. 2. Banet Suad kasidesinin sahibi olan Ka'b'n kendisi gibi air olan babas. ZHRE: (Ar.) Ka. - oban yldz, vens. ZLAL: (Ar.) Ka. 1. Hafif, saf ve tatl su. ZLEYHA: (Ar.) Ka. - Hz. Yusuf un hanm, gzelliiyle nlenmitir. ZLF: (Ar.) Er. 1. (bkz. Zlfkar). 2. Klcn kabzasna ilitirilen ss. ZLFBAR: (Fars.) Ka. - Dalm, salm sa. ZLFiKR: (Ar.) Er. 1. Hz. Peygamberin Hz. Ali'ye hediye ettii atal azl kl. 2. ki paral. ZLFYAR: (Fars.) Ka. - Sevgilinin zlfl sa. ZLFZAR: (Fars.) Ka. - Alayan, inleyen sa.

www.ashkim.ru

ZLKARNEYN: (Ar.) Er. 1. ki boynuzlu anlamnda. 2. Kur'an- Kerim'de ad geen ahs. 3. Byk skender. ZMER: (Ar.) Er. 1. Zmreler, gruplar. 2. Kur'an- Kerim'in 39. sresi. ZMRA: (Ar.) Ka. 1. Gzel, iyi ahlakl. 2. Cesur, yiit, yrekli. 3. Zeki, bilgili kadn. ZMRT: (Ar.) Ka. - Parlak yeil renkli kymetli ta. ZRARE: (Ar.) Ka. - Sant, salan ey.

www.ashkim.ru

You might also like