You are on page 1of 82

BLM FELSEFES VE METODOLOJ: APRORZM VE APOSTERORZM ARASINDA 'METHODENSTRET'

Yazar : zgn Burak KAYMAKI

NDEKLER

NDEKLER ................................................................................................................ i GR ..................................................................................................................................... 1 I. BLM: BLM FELSEFES IIINDA METODU ARAMAK 1.1. BLM .................................................................................................................. 2 1.2. BiLiM FELSEFESi ............................................................................................. 7 1.2.1. BULUNDUUMUZ NOKTAYA VARMAK ...................................... 8 1.2.1.1. David Hume ve ndksiyon Problemi ...................................... 8 1.2.1.2. Immanuel Kant ve Sentetik Apriori ........................................ 11 1.2.1.3. Viyana evresi ve Dorulanabilirlik ...................................... 14 1.2.1.4. Popper ve Yanllanabilirlik ................................................... 20 1.2.1.5. Kuhn ve Paradigma ................................................................. 25 1.2.1.6. Lakatos ve Bilimsel Aratrma Programlar ........................... 29 1.2.1.7. Feyerabend ve Metodolojik Anari......................................... 34 1.3. BLM FELSEFESNN KTSAD ANALZ ................................................ 36 II. BLM: APRORZM VE APOSTERORZM ARASINDAK KTSAT METODOLOJS .................................................................................................................39 2.1. Metot ve Metodoloji .................................................................................................39 2.2. ktisat ve Metodolojisi..............................................................................................42 2.3.1. Aprioristler .................................................................................................46 2.3.2. Aposterioristler ...........................................................................................52 2.4. ktisat Metodolojisinin Dngsellii........................................................................64
SONU ................................................................................................................................ 65 KAYNAKA ....................................................................................................................... 66

GR
Sadece iktisatlar deil antropologlar, siyaset bilimcileri, sosyal psikologlar ve sosyologlarn da insan davrann anlalr klmakta iktisadi yaklamn en meru yol olduunu dnyor olmalar iktisattaki metodolojik sorunlarn iktisad aan tesirini arttrmaktadr. 1 Bu anlamda, bamsz olarak varlk bulduu kabul edilen onsekizinci yzyldan itibaren metodolojik olarak bir tartma alan olmaya devam eden iktisadn, sz konusu ayrmalara sebep olan ayrcalkl konumunun belirleyicileri zerinde durmak gereklidir. nceledii yaplarn sunduu krlganlklarla kart metodolojik karakteristiklere sahip doa bilimleri ve sosyal bilimler arasnda metodolojik salnmlar gsteren iktisat, apriori ve aposteriori eilimler arasnda olduunu ifade edebileceimiz bir dngsellik iinde kendi bilimsellik iddiasn srdrmektedir. Bu iddia neticesinde, sz konusu savn test edilebilecei, rettii bilginin gvenilirliinin ve bu bilgiye nasl ulalmas gerektiinin tespit edilecei bir alann varl da kanlmaz olmaktadr. Bu anlamda, 'bilimin iktisad* 2 olarak tanmlayabileceimiz metodolojinin; -iktisatlarn elinde- iktisadn bilimselliini aratracak iktisat metodolojisine dnecei aikrdr. Ancak en genel dzlemde, felsefe ve iktisadn kesiim alan olarak sunabileceimiz 'iktisat metodolojisi'nin, saf 'iktisat' olmaktan ziyade 'iktisat zerine' olmasnn sunduu ihtiyatla, yklenen vazifeyi gereksiz gren iktisatlarn da varl gze arpmaktadr. 3 Bu adan bakldnda, bilim felsefesi nda iktisadi dncenin karlatrmal analizini yapmaktan ziyade, [kimi zaman balanldndan bile haberdar olunamam] bir paradigmann gvenilirlii iinde [copypastorical] bilimsel faaliyetlerin srdrlmesi de anlalr olmaktadr. Sz konusu durumun, D.Hausmann'n ifadesiyle 'daha ok bilimsellik etiketi=daha yksek danmanlk cretleri'4 anlamna geldii gibi bir karm yapmak durumunda olmasak bile, en basitinden entelektel bir zafiyet tadn ifade etmekte de bir saknca grmyoruz. Bu sebeple, J.A.Schumpeter'de kendini gsteren evrensel iktisadi kafann, 5 salt mhendislik faaliyetine indirgenmesi dinamiinin iktisadi dnce iindeki seyrinin takip edilmesi asndan da metodolojik gzlemin gerekliligine 6 iaret etmekteyiz. Bylece, hem pozitif erevenin izilmesi, hem de negatif dsallklardan disiplinin arndrlarak bilim olma statsne ykseltilmesi amac sorgulanrken; iktisat metodolojisinin dngsellii erevesinde daha geni, daha kuatc ve daha etin bir soruyla kar karya kaldmz da itiraf ediyoruz: Bilim nedir?

Daniel M. Hausman, "Introduction", Philosophy of Economics: An Anthology, Ed. By. Daniel M. Hausman, Cambridge, Cambridge University Press, 1996, s.2 Ockham'li William tarafindan ondrdnc yzylda ortaya atlp, gnmze Ockham 'in usturas olarak ulaan nl prensip, 'varlklar gereksiz yere blnmemelidir.' [Pluralitas non est ponenda sine neccesitate] temelinde basitlii ne karmaktadr. (Bkz. afak Ural, Pozitif Bilimde Basitlik lkesi'nin Belirlenmesi Yolunda Bir Deneme, .. Edebiyat Fakltesi Yaynlar, stanbul, 1981) Yakn tarihte ise, bilimsel 2 aratrmalarda iktisadi tavr ne karan isim Ernst Mach olmutur. Bkz. Ernst Mach, "On the Economical Nature of Physical Inquiy", Popular Scientific Lectures, Thomas Joseph McCormack(ev.), La Salle, Open Court Publishing Co., 1898 Bir rportajnda Friedman metodolojiye bakn yle zetlemektedir: 'ktisatn nasl icra edilmesini gerektiini tartmak yerine abam iktisat yapmaya harcarm.' Bkz. William Frazer, "Methodology: Reply", The American Economic Review, Vol.74, No.4, 1984, s. 794. 4 Hausman, Introduction, s.1 3 5 Sabri F. lgener, "Joseph Schumpeter(1883-1950)", Makaleler, Ahmed Gner Sayar(Drl.), 1 stanbul, Derin Yaynlan, 2006, s.166. 6 Ahmed Gner Sayar, ktisat Metodoloji ve Dnce Tarihi Yazlar, tken Yaynlan, stanbul, 2005, s.13.

I. BLM: BLM FELSEFES IIINDA METODU ARAMAK

1.1. BLM
Bilim adamlar iin kendilerini adayacaklar bir sre ya da tatmin edici bir ura, ordular iin ulusal gvenliin salanmas iin pandorann kutusundan kan cihazlar, irketler iin karllklarn arttrma vesilesi, hkmetler iin milli servetin dorultulmas iin bir ara. Sol dnce iin dnyay dntrmek ve angaryay ortadan kaldrma vesilesi, 7 sa dnce iin sanayi arklarnn bir dilisi.8 Geri kalm lkeler iin sefaletten kurtulma midi, evreciler icin ekosistemi bozan ve tamir edecek olan... Tarihiler iin modern toplumu ekillendiren baat faktr, 9 sanatlar iin kendilerinin aa karmaya altklar gizemi yok etmeye alan bir kar g...10 Olas tm pratiklerde, farkl tanmlanan, en geni anlamyla varlk ve varla dair beklentilerimizi zmleyici, srekli bir anlama ve aklama 11 etkinlii. Bu etkinliin neticesi olarak ortaya kan bilginin biriktirilmesi 12 ve tasnifi; bunun da tesinde, sz konusu snflandrmann kavramlar araclyla dzenli bir bilgi kmesi ortaya karacak ekilde, bilimsel bir metot gdlerek13 yaplma sreci.14 Farkedildigi zere tanmlandka, yeni bir kavramsallatrmaya ihtiya duyulan, tanm da kendi gibi genileyen bir olgu. Bazen de bu genilemeye ikin olarak, iki boyutlu yapsna iaret edilmek durumunda kalnan paral bir varlk. P.Medawar'a gre ilk boyut imgesel bir igr zerine ina edilirken, ikinci boyut duyularn ahitliine dayanmakta: "Gereklik, gzlemcinin zihninde ekillenir: 'Ne gerek olabilir?'in imgesel kavray aratrmacya baarabildii kadaryla anlama imkn verir. Bu adan bilimde tm ilerleme speklatif bir macerann sonucudur. Dier gre greyse, gerek doann iinde sakl olup ancak duyularn aydnlnda elde
7 8

Paul Feyerabend, Science in a Free Society, London, NLB, 1978, s.75 Politik sol ve politik san, heterodox ve orthodox bilim anlaylar erevesinde kabaca dalm iin. Bkz. James Robert Brown, Who Rules In Science?:An Opinionated Guide for the Wars, Maasachusetts, Harvard University Pres, 2001, s.26 9 Bernard Dixon, What is Science For?, New York, Harper&Row Publishers, 1973, s.205. 10 Ortaya koyduumuz bu kartln kesiiminde 'dehann hayatn' gren ngiliz air ve eletirmen Matthew Arnold'in, yaad corafya ve dnemin[19.yy.] bilim algsn yanstmakta olan fikirleri ayrca nemlidir: 'Bilimin, denilebilir ki, uzanaca en st nokta; iirde talim edilen muazzam gce byk benzerlik gsteren, keif gc ve tahmin yeteneidir. Bu sebeple, ruhu, enerjiyle betimlenen bir millet bilimde de gayet yetkin olabilir; ite Newton. Shakespeare ve Newton: Entellektel alanda daha yksek iki isim var olamaz. te, dehann hayat olan bu enerji, hereyin stnde zgrl- tm otoritelerin, emirlerin ve rutinlerin uzanda kendi iradesini geniletecek en byk alan- talep ve srar eder.' Bkz. Matthew Arnold, Lectures and Essays in Criticism, Ed.by.R.H. Super, Ann Arbor, The University of Michigan Press, 1962, s.238 11 Nagel, bilimsel aklamay dedktif, olaslksal, fonksiyonel[veya teleolojik] ve kaltmsal aklamalar olarak drt tr altnda toplamaktadr. Bkz. Ernst Nagel, The Structure of Science: Problems in the Logic of Scientific Explanation, Indianapolis, Hackett Publishing Company, 1979, s.4, 20-25 12 Francis Bacon'da[17.yy] acemi rneine rastladgmz, byk miktarda verinin derlenmesi srecinin bilim zannedilmesi yanlgsnn yirminci yzyla uzanan ismi Karl Pearson(1857-1936) olmaktadr. Induktivizmin en byk savunucularndan olan Pearson; 'Bilimin Dilbilgisi-The Grammer of Science' kitabinda modern bilimin ama ve metodunu 'olgularn snflandrlmas ve bu snflandrmann stnden -modern zihnin marazi hassasiyetlerinden bamsz- mutlak hkmlerin formlize edilmesi' olarak sunmaktadr. Bkz. Karl Peason, The Grammer of Science, New York, Cosimo Inc., 2007, s.6. Bu noktada sz konusu iki ismin kronolojik olarak ortasnda yer alan J.S.Mill'i ayrca anmak gerekmektedir. Newton'n [matematiksel fizik ats altnda induktif metodla deduktif metodun birletii]ekim yasalarn ortaya koymasndan 60 sene nce len Bacon'un acemiligi anlalabilirken; J.S. Mill'in Newton'dan yaklak 100 sene sonra matematie hi yer vermeyen bir induktif mantk gelitirmi olmas izah edilememektedir. Bkz. Hans Reichenbach, Bilimsel Felsefenin Douu, stanbul, Bilgi Yayinevi, 2000, s.69. 13 EL. Dellow, Methods of Science: An Introduction to Measuring and Testing for Laymen and Students, New York, Universe Books, 1970, s.14. 14 Frank E. Egler, The Way of Science, New York, Hafner Publishing Company, 1970, s.1.

edilebilir: Kavray anlaya dolayszca nderlik ederken, bilim adamnn asli grevi de ayrt etme olacaktr."15 Medawar'in anlaymz kolaylatran, fakat tatmin edici olmayan, keskin ayrmnn tesinde, bilimi farkna varamadmz girift dinamiklerin etkisi altnda icra edilen bir faaliyet olarak tanmlayan Arthur Koestler'i de anmak gereklidir. Koestler'in 'Bisociative eylem' olarak kavramsallatrd sre, bilimi rasyonel ve irrasyonel unsurlarn birlikteliinin bir neticesi olarak sunmaktadr: "Sanatlarn aksine bilim adamnn duygulara bavuramayaca, bilim tahsil etmek isteyenlerin de hislerinin rehberliinde yol alamayaca ne srlmtr. Fakat gryoruz ki, bilimi mantk ve akla; sanat da sezgi ve duyguya eitleyen denklem apak popler bir safsatadr. Bugne kadar hibir bulu salt mantksal dedksiyon ile gereklememiken, hibir sanat eseri de ihtiyatl bir zanaatkrlk olmakszn retilememitir. Bilinaltnn heyecan verici oyunlar her iki srece de dhil olmaktadr."16 Herbert Simon ise, bilind gercekleen sz konusu sreci 'kulukaya yatma ve ani aydnlanma' fenomeni olarak tanmlarken, 'heyecan verici' bir rnek olarak Poincare'i ne karmaktadr.17 Geliim-keif srecinde bilim adamnn karlat sz konusu zgnln yan sra; tam yetkin zihinlerin18 geniletebildii zerk alanyla da -bilim- beeri ounluga ancak 'nihai rnleri' tkettirilen bir meta-sjeye dnmektedir. Bu anlamda, fenomen-numen balamndaki etkileimli sistematiiyle metafizii fizikletiren bir ara olan bilimin kendisi metafiziklemektedir. Bylece kimi zaman bir kurumsal meruluk kayna, kimi zaman bir sosyal faaliyet, kimi zaman ise bir sosyal kimlik unsuru olarak 19 karmza kan bilim; 'ne

15

16

17

18

19

Peter Medawar, The Art of the Soluble, Harmondsworth, Penguin, 1969, s. 15. Medawar'n metodik dzlemde tespit ettii paral yap, zaman dzleminde kendini olumu bilim ve olumakta olan bilim olarak gstermektedir. Olumu bilim mantk kurallaryla uyum iinde olan ve btnn iinde hibir eyin birbiriyle elimedii bir nitelik sergilerken, olumakta olan bilim ise sz konusu tutarl dnyann mmknler alannda yeni bir yol ama abasndan baka bir ey deildir. Bkz. Abraham Moles, Belirsizin Bilimleri: nsan Bilimleri in Yeni Bir Epistemoloji, stanbul, Yap Kredi Yaynlar, 1993, s.29-30 Arthur Koestler, The Act of Creation, New York, The Macmillan Company, 1964, s.264. Koestler, yaratc sentezin 'bisociative modelleri' olarak bilim tarihinden derledii gsterimlerle, evvelce ilgisiz iki beceri ya da dnce matrisinin nasl birdenbire birbirlerine balandn aklamaya calmtr. (Bkz. A.g.e., s. 121). Bernard Dixon da, hologramn kefi nedeniyle 1971 ylnda Nobel Fizik dlne layk bulunan Dennis Gabor'un sz konusu kefi laboratuarda alrken deil de, koltuunda tenis seyrederken yapm olmasn; ayrca Friedrich Kekule'nin 1865'de ate karsnda uyuklarken benzen moleklnde balanm karbon atomlarnn nasl kendisine gzkm olduunu Koestler'in tezine destek olabilecek ekilde ortaya koymaktadr. Bkz. Dixon, What is Science For?, s.25 Poincare matematik iin olduka deerli olan bir kefin, gnlk hayatn ak iinde ve ilgisiz bir anda (otobse binmeye alrken) zihnine dtn ifade ederken szedilen ilikiden haber vermektedir. Bkz. Herbert Simon, "The Psychology of Scientific Problem Solving", On Scientific Thinking, Ed.by.Ryan D. Tweney, Michael E. Doherty ve Clifford R. Mynatt, New York, Colombia University Press, 1981, s. 49. Einstein zerine kaleme ald biografiye, rlativite teorisine nasl olupta heyecanla balandn aktararak balayan J.Bernstein'n motivasyonu olduka anlamldr: 'Ama bana gre okuduum en ilgin ey dnyada rlativite teorisini anlayan yalnzca yedi kii olmasyd. Bu benim iin ok esrarengizdi ve herhangi bir eyi nasl olup da bu kadar az insann anlayabildii sorusu beni byledi.'; '[Bernard Cohen]... sonra dnyada yalnzca on iki kiinin bu teoriyi gerekten anladn syledi. Bu sz dikkatimi ekti ve hemen lisedeki eski idealimi hatrladm. O zamandan beri anlayan kii says yediden on ikiye kmt, ama on nc olmak da fena saylmazd.' Bkz. Jeremy Bernstein, Albert Einstein: Fiziin Snrlar, Ankara, Tubitak Yaynlar, 2006, s. 7-9. mer Demir, Bilim Felsefesi, Ankara, Vadi Yaynlar, 2000, s.11

olduu' sorgulanan bir objeden ziyade, 'kimdif denilebilecek akn [transandantal] bir sjeye dnmektedir. 20 Sz konusu telemeyle ezamanl olarak, teknik srelere bilimsel ilkelerin uygulanmas olarak tanmlayabileceimiz teknoloji ile bilim tekrar bedenlemekte; yine ikili bir yap iinde, temel ve uygulamal bilimler ayrmna21 bizi sevketmektedir. 22 Bu noktada, malum bedenlemenin 'yeni bilimin bilisel amalar' erevesinde tanmlanp; sadece uygulanabilir olan pragmatik karlarmza hizmet etmek kriteriyle 23 hedonize edilmesi de, modern dnyann nemce anlamak yerine sahip olmay ikame eden eilimleriyle uyum gstermektedir. Bylece, -bilim- sosyal yapyla karlkl etkileim halinde, hem dntren hem de dntrlen 24 olarak karmza kmaktadr. Bu etkileimle, bilimin bilinir klnabilmesi iin, bilgi sosyolojisi gibi bir alt disiplin ortaya karken; Feyerabend'ta vcut bulduu zere bilime kar toplumu korumak gerektiine inanan yaklamlarca da bilim, anarist bir tanm iinde ele alnabilmektedir. Oppenheimer ise varln snrlarn arayan bilimin, bir etikle snrlandrlmamas halinde varolamayacan ifade ederken, Feyarabend'25 da ncelemektedir: "Muazzam keiflerimizin byk basarsyla, geleneimizden ve bir oranda dilimizden uzaklar duruma dtk. Uzmanlatmz kltr ilerlerdi, kiisel gzelliklerimiz serpildi; fakat bireyin iinden irfan ve dayanklln trettii toplumsal faziletimiz fakirleti. Hakikat ve yalnl harmanlayan saf sz ve eylemlere, ycelie az..."26 Erwin Schrdinger de, benzer bir ihtiyatla, 'insan rknn mutluluunun, doa bilimlerindeki hzl uyan takip eden teknik ve endstriyel gelimelerce yakalanaca konusunda phe dolu' olduunu ifade etmektedir.27 Morris Kline da bilime atfedilen sz konusu beklentileri, 'aydnlanmaya' yklenerek aklamaktadr:

Sz konusu aknln derinlemesine incelemesi icin Bkz. David Horrobin, Science is God, Aylesbury, Medical and Technical Publishing, 1969 21 [Applied Science] Uygulamal bilim'in karsnda; [Kat bilim]^ard Science, [saf bilim]Pure Science, [Esas bilim]Basic Science ve [Asl bilim]Fundamental Science olarak karmza kan kavramsallatrmalarn hepsini 'temel bilimler' altnda birletirirken; [Mutlak bilim]Exact science' n da kesin kantitatif ifadelerde ortaya konulup, ayn zamanda kat hipotez testlerine tabi tutulabilme zelliiyle artk duyularn reddedemeyecei dzeye indirgenen bilgi kmelerine iaret ettiini syleyebiliriz. Bkz. Max Planck, "The Meaning and Limits of Exact Science", Science, New Series, Vol. 110, No. 2857, 1949, s. 319-321. 22 Dellow, Methods of Science: An Introduction to Measuring and Testing for Laymen and Students, s.14. 23 Fred Wilson, The Logic and Methodology of Science in Early Modern Thought: Seven Studies, Toronto, University of Toronto Press, 1999, s.7. 24 Poincaire'in 'bilim yapaydr' szyle donuklaan sz konusu dntrlme srecinde dnmn faili bellidir: insan. Ancak yapay olann bilim mi yoksa bilimi da vurabilmemizi salayan gramatik yap m olduu izaha muhtatr. Bkz. Nermi Uygur, Dil Ynnden Fizik Felsefesi, stanbul, Remzi Kitapevi, 1985, s.108. 25 'Against Method' da bilimlere dsal bir metot dikte edilemeyecei temelinde -siyaseten olmasa daepistemolojik olarak anarist olduunu beyan eden Feyerabend'n, ayn zamanda bilimin etikle snrlandrlmasna kart bir felsefe tayabilecei konusunda ihtiyatl olmak gerekmektedir. Feyerabend'in ikayetleri aslnda etik vurgulara denk derken; bilimin bat medeniyetinin belirledii erevede yaplyor olmasn ise, dier medeniyetlerin rettii hner ve deerlerin yok edilmesine denk dt iin, mahkum etmektedir. Ayrca; bilimin sregiden erevede icra ediliyor olmasn da 'bat medeniyetinin bugne kadar daha ldrc silahlar yapabilmi olmasna' balamaktadr. Bkz. Paul Feyerabend, Against Method, New York, Verso-New Left Books, 1997, s.3, 248. 26 J. Robert Oppenheimer, Science, Values and The Human Community, Fulbright Conference on Higher Education, Sarah Lawrance College, 1957; J. Bronowski, Nature and Knowledge-The Philosophy of Contemporary Science, Oregon, Condon Lectures, 1969, s.16-17'deki alnt. 27 Erwin Schrdinger, Science and Humanism: Physics in Our Time, Cambridge, Cambridge University Pres, 1961, s.3. Schrodinger, szkonusu satrlar kitabnn "Bilimin yaam zerindeki manevi anlam" adl

20

"Astronomi-mekanik alannda Newton matematii ve bilimince elde edilen gzalc baarlar temel alarak, onsekizinci yzyl entelektelleri insanln btn sorunlarnn yaknda zlecei grn ileri srmlerdi. Bilim ve matematiin yaknda aa karaca yeni mucizeleri bilmeleri mmkn olabilseydi daha snrlanmam beklentiler iinde de olabilirlerdi. Bugn bu dnrlerin yersiz bir iyimserlie boyun emi olduklar apak ortadadr."28 Bu noktada, Oppenheimer, Schrdinger ve Kline'in kinci Dnya Sava ve souk savan nkleer risklerinin snrsz ihtimalleri tesirinde deerlendirilebilecek 29endielerinin, John D. Bernal tarafindan ise kinci Dnya Savann hemen ncesinde ortaya konulmu olduu belirtilmelidir: 'Bilimsel aratrmalarn sonularnn yaantmzda devaml bir iyileme getireceine inanlm olsa da, ... [yaananlar] bize bilimin ykc ve savurgan bir amala kullanlabileceini gstermektedir.'30 Dier taraftan, bilimi yegne dinamik olarak gren, Jonathan Piel gibi bilim partizanlarnn fikirleri de ekincesiz yaklamlara rnek olarak ortaya konulmaldr. Piel, 'bilimin, tarihin kendini tekrarlamasn engelleyen yegne kuvvet olarak, tarihsel kalb krp, emberi bir spirale dntrdn' ileri srerken, 'cevaplarn, yeni sorular tretmesi yoluyla; bilimin toplumu dntrd' temel tezini ne karmaktadr.31 Ancak, sz konusu sorularn bilime kimin tarafndan yneltildiinin Piel'de yant yoktur. 32 James Robert Brown, 'Who Rules in Science?' kitabnda bilime yneltilen sorularn kurgulayclarn incelerken; bilim savalarndaki g ilikilerinin aa kartlmas ve bilimin demokratiklemesini 33
blmnde kaleme alrken; ayn zamanda bilimin deerinin nereden ileri geldiini sorgulamaktadr. Delphik tanrsallik ilkeleri ve Ploutinus retoriklerinden alntlarla Schrdingerin sunduu cevap ise bilimin "Kendini bil!" ilkesini gereklestirme arac olduudur. A.e. s.4 28 Morris Kline, Mathematics in Western Culture, New York, Oxford University Press, 1966, s.286 29 John Gillott ve Manjit Kumar, Science and the Retreat from Reason, London, Merlin Press, 1995, s.162 30 J.D. Bernal, The Social Function of Science, London, The M.I.T. Press, 1939, s.xiii 31 Jonathan Piel, "Challenges for 1994", Scientific American, Vol. 269, Issue 6, 1993, s.15. J. Piel'in isaret ettigi cevaplarn yeni sorular retme mekanizmas, ilk olarak Immanuel Kant tarafndan ortaya konulurken, 'Kant'n Soru retme Prensibi' [Kant's Principle of Question Propagation] olarak anlmaktadir. Bkz. Nicholas Resher, The Limits of Science, Pittsburg, University of Pittsburg Press, 1999, s.13-14 32 John Gillott ve Manjit Kumar, Science and the Retreat from Reason, s.163. Bu sorularn toplum tarafndan soruldugu gibi bir cevap vermemiz durumunda bile, toplumun sadece bilimle giritii ilikiden beslenmedii gerei toplum-bilim etkileimde karmza kmaktadr. A.N. Whitehead, bu noktada, bilimin sz konusu yetersizliini onun maddeci temellerine baglamaktadr: 'Medeni toplumun estetik ihtiyalarn dndmzde bugne kadar bilimin verdii karlnn talihsizlii ortaya kar. Bilimin maddeci kkenleri, dikkatleri, deerler karsnda eyaya sevketmitir.' (Bkz. Alfred North Whitehead, Science and the Modern World, New York, The Free Press, 1925, s.202.) Bu kitabyla Whitehead'in yirminci yzyln en temel aydnlanma eletirilerinden birini ortaya koyduu belirtilmelidir. Ancak, aydnlanma srecinde metafizie kar fazla ileri gidilmi olduunu ileri sren Whitehead'in, aydnlanma ncesi dnemin savunmasn Aristo ve Katolik kilisesinin doktrinlerini ycelterek yapan Fransz fiziki ve filozof Pierre Duhem[.1916] tarafndan ncelendiini belirtmek gerekir. Bkz. Pierre Duhem, The Aim of Structure of Physical Theory, New York, Atheneum, 1962, s.245, 264, 307 33 Brown, bilim gibi uzmanlk isteyen bir alanda demokratiklemeyi tartrken konunun zorluuna iaret etmektedir. Yaklak bir asr nce demokratik yollarla seilmis Illinois meclisinin Pi saysn rasyonel bir say olarak kabul etmesi gibi bir [trajik]u rnekte olayn basitletirilmemesi gerektiini ortaya koyarken, esitli demokratikletirme nerilerini ele almaktadr. Bylece, demokratik bilime tam demokratik toplumla ulalaca koulu, bilimsel kastlarn krlmas, bilimin rnlerinin koulsuz paylam, halkn bilimi, bilimin toplumsal ilikilerini anlama, bilimde dorudan-temsili demokrasi, doru temsilcilerin tayini vb. gibi esitli yaklamlar art ve eksileriyle tartmaktadr. (Bkz. James Robert Brown, Who Rules in Science?: An Opinionated Guide for the Wars", s.169-188.) Nihayetinde, bilimsel aratrma fonlarnn m, aratrma yaplacak konularn m, elde edilecek sonularn paylamnn m, yoksa malum sonularn uygulama

sorgulamaktadr. Bylece, bilimin sosyal balantlarnn anlalarak, 'toplum iin' icra edilir hale getirilebileceini ummaktadr. Brown, bu srete bilginin ticariletirilmesini, bilimin karlat en byk tehdit olarak grrken,34 zmni olarak da bilimin tekellemesine iaret etmektedir. Tek-elde toplanan bilimin -umulann aksine- bilgelie dnemedii aikr iken, A.S. Eddington'n dnceleri anlam kazanmaktadr: ' Bilim baka bir ey, bilgelik bambaka bir eydir. Bilim, birok adamn ocuklar gibi oynayp, parmaklarn kestii keskin bir alettir.'35 Edgar D. Adrian ise bu balamda sosyal bilimlere nemli bir misyon yklemektedir: 'Sosyal bilimler doa bilimleri kadar yaratc olamad srece, yeni aletlerimiz bize fazla bir yarar salayacak deillerdir. ' 36 Adrian'in szn ettii yararn salanabilmesi iin, ncelikli olarak 'bilimin amalarnn', sosyal bilimlerin izecei makul erevede, yeniden tayin edilmesi gerekmektedir. Bu anlamda, doay kontrol altna almak ve idare etmek eklinde ortaya konulan geleneksel egosantrik amalar yerine; maddi evremizle uyum iinde olmay ne karan btncl yaklamlar nemsenmelidir.37 Sz konusu btncl anlayn, klasik madde-mana/beden-zihin ayrmasn nihayete erdirip, Marx'in 'sosyal bilimlerin ve doa bilimlerinin [birleerek] nihayetinde tek bir bilime dnecei'38 ngrsne imkn verip veremeyeceini bilemiyoruz. Ancak, 'doaya ikence ederek bilgisini elde etme' sapknln39 yenmemize yardmc olacandan eminiz. Nihayetinde, sz konusu btncl idrakimizi ve bilim anlaymz geniletmesi midiyle; sz insan[zihin] ve evren'in[madde] hem bamsz hem de kesien yapsnn grkemine iaret eden M. Planck'a brakyoruz: "Kendimi bilime adamamdaki asl irade, kefetmenin genliimin ilk yllarndan beri beni heyecanla doldurmaktan geri kalmayan dolaysz sonucudur. nsan muhakemesinin kanunlarnn, bize ait olan dnyadan elde
politikalarnn m demokratik olarak belirlenecei temeline indirgenebilecek kavramsallatrmann; demagograsiyeY dnmekte olan an eilimlerine kar ortaya konuluyor olmas nem kazanmaktadr.[y: Halk kitlelerinin tutkularnn, menfaatler uruna safsatalar araclyla kkrtlp ynlendirildigi sistem.] Dier taraftan; tm zamanlarn siyasal yap ve diktalarn aaraktan gnmze szlp gelen bilimsel gerekliin zerk yapsna iaret eden tarihsel rnekler olarak Albert Einstein'n Rlativite teorisini "yahudi bilimi" diyerek Alman Bilimler Akademisi ve Sovyet Bilimler Akademisine oybirliiyle reddettirmi olan Hitler ve Stalin'in uygulamalar da bu erevede hatrlanmaldr. Bkz. Ahmet Yksel zemre, Fiziksel Realite Meselesine Giri, stanbul, Alm Kitap, 2004, s.23 34 Brown, Who Rules In Science:An Opinionated Guide for the Wars, s.208 35 Arthur Stanley Eddington, The Decline of Determinism; Robert L. Weber, More Random Walks in Science, New York, Taylor&Francis, 1982, s.48 deki alnt. Bu noktada, oynayan ellerle kesilen parmaklarin ayn bedene ait olup olmad sorusu akla gelse de, Eddington'n insanl tek bir bedende ele aldn dnmee alyoruz. 36 Edgar Douglas Adrian, Proceedings of the 3rd Congress of Psychiatry. Montreal 1961, Toronto, University of Toronto Press, 1961, s.42. 37 Elizabeth Frazer, "What's New in the Philosophy of Social Science?", Oxford Review of Education, Vol. 21, No. 3, 1995, s. 273 38 Karl Marx, "Economic and Philosophic Manuscripts of 1844", Ed.by. Dirk J. Struik, New York, International Publishers, 1964, s. 229. 39 Francis Bacon'n bilim anlayndaki 'kuvvet', 'ikence', 'tecavz', 'hakimiyet' ... vaazeden cmleleri Freudyen analizle ele alan E.F. Keller, Oedipik eilimlere iaret etmektedir. Ayrca Bacon'un metaforlarnda doaya kar sergilenen cinsel saldrganlk eleri de blnm bir zihnin kendini ispat abas olarak deerlendirilmektedir. (Bkz. Evely Fox Keller, Reflections on Gender and Science, New Haven, Yale Univesrsity Press, 1985, s.40-43.) Elizabeth Hanson ise bir kamu grevlisi olan Bacon'da ortaya kan ikence vurgusunun ikili boyutuna dikkat ekerek; epistemik duruunda belirginleen boyutun, aslnda Bacon'in ikenceyi meru sorgulama arac olarak gren mesleki tercihlerinden ayr dnlmemesi gerektiini ortaya koymaktadr. Bkz. Elizabeth Hanson, Discovering the Subject in Renaissance England, Cambridge, Cambridge University Press, 1998, s.25-26.

ettiimiz izlenim silsilelerini yneten kanunlarla kesimesi gereinin, bilinmezin anlalmasn salamas; bylece, saf akln, insana, maddenin mekanizmasna nfus etme imkan verebilmesi. Bu balamda, d dnyann insandan bamsz, mutlak bir ey olmas; bu mutlakla uygun decek kanunlarn byk nem arz eden aratrlmasn, hayattaki en yce bilimsel ura olarak bana gsterdi."40 Bylece, insan ve evren arasndaki ilikinin Planck'ta ifade bulan "hem...hem de" yapsnn ezeli belirsizlii; bizi bilimin karakteristiinin somutlatrlaca yeni bir alana sevk etmektedir: Bilim felsefesi. 1.2. BiLiM FELSEFESi Bilim ve felfese gibi birbirlerinden beslenen iki alann bulutuu bir uzmanlk olan bilim felsefesinin seyri; sz konusu iki alann etkileimi anlalmadan aklanamaz. Bu erevede, sz konusu iki alana bakldndaysa Plato, Aristo, Descartes, Leibniz ve Kant gibi filozoflar bilime yeni ufuklar aarken; -filozof olarak anlmamalarna ramen- Galileo, Newton ve Darwin'in de felsefe zerinde byk tesirlerinin olduu gze arpmaktadr.41 Bu etkileim iinde, tarihsel olarak en etkin olann hangi taraf olduunun belirlenmesi olduka zordur. Ancak, belirsizliklerden beslenen felsefenin, 42 -insann maddi dnyay anlamlandrmaya ynelik abasnn sonucu olarak biriken- bilimsel bilginin varlyla birlikte, zemin kaybetmekte olduu da tarihsel bir sretir.43 Ancak, bilimin tkand noktalarda, bilim adamlarnn felsefenin speklatif akl yrtmesine mracaat ettikleri de bir vakadr. Bu anlamda; Einstein ve Heisenberg, disiplerindeki skmay giderme abasyla felsefeye alan iki nl isim olarak zellikle anlmaktadrlar. Bu anlamda, bilim felsefesini, bilim tarafndan sezgisel olarak ynelinen felsefenin; bu ynelie sistematik karl olarak tanmlamak mmkndr.44 lk eylem ne kadar doalamaysa, ikincisinin planl tabiat bir o kadar belirgindir. Bu sistematik abann tarihsel seyrine baktmzda ise; epistemolojinin 45 bir alt disiplini olarak ele alabileceimiz bilim felsefesinin varl, son iki yzyln rn olarak karmza kmaktadr. Modern bilim felsefesinin ilk nemli isimleri David Hume ve Immanuel Kant olurken, ondokuzuncu yzyln ne kan isimleri de John Stuart Mill ve William Whewell olmaktadr.46 Sz konusu filozof kanadn yansra;

40

41

42

Max Planck, Scientific Autobiografy and Other Papers, New York, Greenwood Press, 1968, s.13. Berlin niversitesine geisinden sonra Dilthey ve Helmhotz ile kurduu yakn ilikiler Planck' Mach pozitivizminden uzaklatrm olmasna ramen, onu yeni-Kant gelenee eklemleyebilmemiz mmkn olamamaktadr. Planck'n yaklamnn zgnl; empirik, rasyonel, pragmatik, kltrel ve maddi eilimleri dengeli bir bilim tanm iine yerletirebilmesinde sakldr. Bkz. Hebert W. Gernand ve W. Jay Reedy, "Planck, Kuhn, and Scientific Revolutions", Journal of the History of Ideas, Vol. 47, No. 3, 1986, 472-473 Ernst Mach, Knowledge and Error: Sketches on the Psychology of Enquiry, Dordrecht, D. Reidel Publishing Company, 1976, s. 3. Belirsizliklerden beslenmenin iki ynl bir anlam iermekte olduu zellikle belirtilmelidir. rnegin, Isaac Newton'un abidevi eseri 'The Mathematical Principles of Natural Philosophy'; fizik biliminin mstakil varl belirginlemeden, felsefi bir alma olarak ortaya konulmutu. Nihayetinde bamsz bir bilim olarak fizik ortaya karken; maddi dnyann kanunlaryla

ayrca Enrst Mach, Pierre Duhem ve Henri Poincare gibi nl bilim adamlarnca eserler verilmi olduu da belirtilmelidir.43 Ancak, hem filozoflar hem de bilim evresinden gelen nc almalara ramen, disiplinin olgunlamas iin yirminci yzyln beklenmesi gerekmitir. Hi phesiz, bilim felsefesinin mstakil varlnn kta Avrupa'snda yirminci yzylla beraber ortaya km olmas tesadfi deildir. Matematik ve bilimlerde yaanan devrimlerle beraber, kanlmaz olduu farzedilen sentetik apriori prensiplerin sarslm olmas, bilimin bilisel bir ura iinde kavranmas abasn beraberinde getirmitir. Bu temelde, 'Bilimin amac ve metodu nedirV, 'Bilimi rasyonel bir eylem haline getiren nedirV, 'Bilimsel teoriler gerek dnyayla nasl bir iliki iindedirler?', 'Bulgular teoriye nasl balanabilir?', 'Kavramlar, gzlemle nasl ilikilendirilmeli ve kurgulanmaldr? 'Nedensellik, aklama, teori, deney, model, dorulama, doa kanunlar vb. gibi temel bilimsel kavramlarn yap ve ierikleri nelerdir?'... gibi sorularla, byk oranda apriori kavramsal bir ura iinde, bilimin dili yeniden ina edilmeye allmtr. 44 1.2.1. BULUNDUUMUZ NOKTAYA VARMAK 1.2.1.1. David Hume ve ndksiyon Problemi John Locke(1632-1704) ve George Berkeley(1685-1753) ile birlikte ' byk ngiliz empirist'ten biri olarak anlan David Hume(1711-1776); dnce dnyasnn kesin kanunlarn ortaya koymay hedeflemi, bu amala da fizik dnyay matematiksel denklemlerin ak anlatmyla ifade etmeyi baaran Newton'a yknmtr.45 'Newton fiziini
Bkz. Pierre Duhem, The Aim of Structure of Physical Theory, New York, Atheneum, 1962; Ernst ilgilenenler artk filozoflar deil, fizikiler olmaktayd. Felsefenin kapsayclndaki szkonusu daralmayla beraber, fizikte karlalan yeni fenomenlerin klasik dnce yapmzla kavranlamayan boyutlar da, yeni felsefi almlarn ortaya konulmasn gerektirdi. rnein, Heisenberg belirsizlii, Schrdinger deneyi vb. Kuantum felsefesine hayat veren yeni tartma alanlar olarak felsefi literatre eklemlendi. Szkonusu dinamik, dier disiplinler iin de benzer sonular dourdu. Bioloji bilimiyle beraber Canllk felsefesinin, Politik iktisatn economics'e dnmesiyle birlikte iktisat felsefesinin ortaya kmas gibi. Bylece, maddi dnyamz hakknda elde edilen yeni bilgilerle bir taraftan felsefenin speklatif alan daralrken; dier taraftan da yeni bilgilerden doan yeni soru(n)larn yaratt belirsizlikten, -felsefe- yine kendini besleyecek bir damara ulama imkan bulmaktayd. Bu sebeple B.Russell'a gre 'gerekte felsefenin deeri, geni biimiyle, onun kesinliksizliinde aranmal 'yd. (Bkz. Bertrand Russell, Felsefe Sorunlar, stanbul, Kabalc Yaynevi, 2000, s.139) T.Dural ise [szn ettiimiz karlkl etkileimin hayranlk verici dngsnden olsa gerek] bilgi reten bilim ile retilen bilgiler zerine dnen felsefenin birlikte temsil ettii kudreti 'olaanst' bulmaktayd. Bkz. .Teoman Dural, Felsefe- Bilim Nedir?, Dergah Yaynlar, stanbul, 2009, s.10 A.Cornelius Benjamin, An Introduction to the Philosophy of Science, The Macmillan Company, New York, 1937, s.6 Felsefe'den umduumuz sz konusu sistematik abann bilim tarafndan tretilemeyeceinin Heidegger de farkndadr: 'Bilimler felsefenin dna ktlar, nk ondan ayrlmak zorundaydlar. Ve imdi ylesine birbirlerine uzaklar ki ayrldklar o kaynaa, bilimler olarak kendi gleriyle, tekrar dnebilecek imkandan yoksunlar.' Bkz. Martin Heidegger, What Is Called Thinking?, New York, Harper&Row, 1968, s. 18. ' Epistemolojinin balangc, insan bilgisinin doas ve snrlar zerine ilk genel ilkelerin tartld M..6.yy' a dayandrlrken, Xenophanes de nc dnr olarak ele alnmaktadr. Bkz. Edward Hussey, "The Beginnings of Epistemology: From Homer to Philolaus", Epistemology, Ed.by. Stephen Everson, icinde (11 - 38), Cambridge, Cambridge University Press, 1990, s.11. ' Hausman, Introduction, s.4. Bilim felsefesinin ilk tanmlarndan birini Whemell'de bulmaktayz: 'Szkonusu herbir bilimin temel fikirlerinin yorumlanmas ve tartlmas, gayet uygun olarak, ...bilim felsefesi olarak ifade edilebilir.' Bkz. William Whewell, The Philosophy of the Inductive Mach; Knowledge and Error - Sketches on the Psychology of Enquiry, Dordrecht, D. Reidel Publishing Company, 1976; Henri Poincare, Science of Method, New York, Dover Publications, 1952; Henri Poincare, Science and Hypothesis, New York, Dover Publications, 1952; Henri Poincare, Mathematics and Science, New York, Dover Publications, 1963. 44 Stathis Psillos, Philosphy of Science A-Z, Edinburgh, Edinburgh University Press, 2007, s. ix. 45 Harold W. Noonan, Routledge Philosophy Guidebook to Hume on Knowledge, London, Routledge, 1999. s.18
43

btnyle kavrayp, felsefi yansmalarn ilk ifade eden filozof' 46 olarak anlan Hume, Newton'un baarsn uygulad metodun stnlnde grmtr. 47 Ayrca, Francis Huctheson'un tm etik ve estetik yarglarn akla veya empirik verilere degil de -bunlardan ziyade- duyulara dayand eletirisinin; 'yeni bir gr as'48 gelitirmesi asndan Hume zerinde etkili oldugu belirtilmelidir.49 Dier taraftan, Fransz filozoflarndan Pierre Bayle kukuculuunun Hume'un dnce izgisindeki tesiri de, Bayle'n opus magnum'u olan 'Tarihsel ve Eletirel Szlk'n[Dictionnaire Historique et Critique] Treatise'ta [nsan Tabiat zerine nceleme] ortaya kan yansmalar zerinden takip edilebilmektedir. 50 Hume, bir empirist olmasna ramen, dnyann neye benzediini deil de, nasl bilinebileceini sorgulayarak felsefesinin temeline epistemolojiyi yerletirmi; bu ynyle de, nihayetinde, 'kta Avrupas'nn byk rasyonalisti Descartes ile birlikte ele alnmtr. 51 Bylece, sz konusu [empirist]gelenek ve etkileimler altnda, bilim felsefesinde 'Hume problemi' olarak yer bulmu olan, mehur indksiyon eletirisinin nasl bir dnce rgsnn rn olarak ortaya kt belirginlemektedir. Bir empirist olmasna ramen Hume, kukuculuunun eletirel szgecinde indksiyon'un bilimsel bilgi vermekten uzak olduu hkmne varmtr. Hume, induksiyonla elde edilen bilginin bir gereklilik deil, psikolojik bir beklenti olduunu ifade ederken; 52 H.Reichenbach'a gre, bylece, induksiyonun kuku konusu olabilecegini akllarna bile getirmeyen Locke ve Bacon'un tersine, empirist felsefeye en byk darbeyi vuran isim olmutur.53 Hume, bir taraftan, bir empiristten beklendigi zere, akln bilgimize katt eyin ierii olmadn ileri srerken; dier taraftan da, indktif karmn mantksal bir zorunluluk tamadn ilan etmektedir: "ncelikle gelecein gemii andraca varsaymn ele alrsak, doru bir argman zerine ina edilmedii; bundan ziyade gelecein gemi varlklarn dzeninde ilerlemesini umut etmeye altrdmz bamllklarmzdan tretildii aktr. Gemisi gelecee aktarmaya ynelik bu alkanlk veya tespit mutlak ve eksiksizdir, yle ki bu tr akl yrtmede imgelerin ilk itkisi ayn zelliklerle donatlm olmaktadr. Fakat gemi deneyimleri deerlendirirken ikincil olarak, tabiatn

46

47 51

48 49

50

51

52

53

Nicholas Capaldi, David Hume:The Newtonian Philosopher, Boston, Twayne Publishers, 1975, s.50 A.e., s.61. Hume, Principia'da Newton'in felsefi akl yrtmenin drt kural olarak ortaya koyduu ilkeleri, insan tabiatn aklama giriiminde kullanmtr. Bylece, 'deneysel metodu' [Galilean- Newtonian metot] etik unsurlara uygularken, yaklamnn Karkezyen metoda kar stnln ortaya koymutur. A.e. s.64 1734 senesinde hume un yazd mektup. Norman Kemp Smith, The philosophy of David Hume, London, Macmillan&Co Ltd, 1964, s.41- 42. Hutcheson, Hume dnda ayrca A. Smith'i derinden etkilerken, bu l arasndaki yakn insani ve entellektel ilikiler sko aydnlanmasnn temel dinamiini oluturmustur. Bkz. W.L. Taylor, Francis Hutcheson and David Hume as Predecessors of Adam Smith, North Carolina, Duke University Press, 1965, s.5 Harold W. Noonan, Routledge Philosophy Guidebook to Hume on Knowledge, London, Routledge, 1999. s. 22 - 23 A.e. s.27. Ezra Talmor ise, anti-kartezyen deneysel metodu[Galileo-Newton] telkin eden Hume'un, ayn zamanda Kartezyen olarak tanmlanp tanmlanamayacan sorgularken; doadaki nedensellik sorununu[Sz konusu nedenselliin objektif kanunlar olmaktan ziyade zihnin kavraylar olduu problemi] ele alan Hume'un Kartezyen ilkeleri ilettigini ileri srmektedir. Bkz. Ezra Talmor, Descartes and Hume, Oxford, Pergamon Press, 1980, s.3, 126 David Hume, A Treatise of Human Nature: Being an Attemtp to introduce the experimental Method of Reasoning into Moral Subjects, Kitchener, Batoche Books, 1999, s. 81-105; David Hume, An Enquiry Concerning Human Understanding, Kitchener, Batoche Books, 2000. s. 2940 Hans Reichenbach, Bilimsel Felsefenin Douu, stanbul, Bilgi Yaynevi, 2000, s.70

aykrlklarn farkederiz; mutlak ve eksiksiz olan bu tespit her ne kadar bize salam bir varlk vermese de, belli bir oran ve dzen iinde bir miktar uyumazlk sunar. Sz konusu ilk itki bylece paralara blnr ve tm imgelerin zerine bu itkiden tretilmis g ve hayatiyetten eit pay alacaklar ekilde nfus eder."54 Hume'un apriori ve aposteriori ayrmnda, kesin olarak sentetik apriori'ye yer vermeyen tavrnn55 bylece vard nokta tam bir agnostizm olurken, imgelerin apriori sentezlerini kuatan idrakin sentetik birliine de ulalamamaktadr. 56 B. Russell, varlan noktay, onsekizinci yzyl felsefesinin iflas olarak grrken, akln da mahkm edildiini ifade etmektedir.57 Bu noktada, Reichenbach'in bilim iin duyduu operasyonel kayglar, varlan noktann ifade ettii anlamn kavranmas asndan nemli olacaktr: "Gelecei kestirmeye gelince, [Hume] bizi bir bilmezlik felsefesine drmektedir; yle ki, 'tm bildiim, gelecee ilikin hibir ey bilemeyeceimdir' retisine kendimizi brakmamz gerekecek. Empirik gelenek iinde oluan bir kafann, empirizmi yadsmayla biten bir sonuca gitmekten ekinmeyecek kadar keskin ilemesi karsnda hayranlk duymamak elde deildir. Ne var ki, ulat sonucu itenlikle ortaya koyduu ve kendisine kukucu dedii halde, Hume ulat sonucun trajedisini grmeye pek yanamamaktadr. Hume'n vurdumduymazln paylaamayz."58 nduksiyon eletirisiyle empirizmi zmni olarak kerten, rasyonelizmi de aka reddeden Hume ile varlan belirsizlik, rasyonelizm ve empirizmi [dnemi itibariyle] bir potada eritebilmi olan 59 Kant'la aydnlanmay beklerken; bylece Descartes'te ifade bulan beden/zihin ayrmnn 60 -zgn bir ilikilendirmeyle- sentetik apriori penceresinden bilim felsefesine akmas da mmkn olacaktr.
Hume, A Treatise of Human Nature: Being an Attemtp to introduce the experimental Method of Reasoning into Moral Subjects, s.99 55 Psillos, Philosphy of Science A-Z, s. 111-112 56 Gilles Deleuze, Empiricism and subjectivity: An Essay on Hume's Theory of Human Nature, Colombia University Press, New York, 1989, s.111. 57 Bertrand Russell, A History of Western Philosophy, and Its Connections with Political and Social Circumstances from the Earliest Times to the Present Day, New York, Simon and Schuster, 1945, s.672 58 Reichenbach, Bilimsel Felsefenin Douu, s.73-74. Reichenbach, Hume' antik kukucular gibi rasyonalizmin idealine uygun bir bilgi araynda olmakla itham ederken; ann olaslk teorilerini de iyi incelememekle sulamaktadr. Bylece Hume, kendi ana ait Pascal, Fermat, Bernolli gibi nemli matematikilerin eserlerini tetkik etmemi olmakla; olaslk temelli bir bilgi teorisi oluturabilme sansn karmtr. Bkz. A.e. s.76 59 Lewis White Beck, "Kant's Strategy", Journal of the History of Ideas, Vol. 28, No. 2, 1967, s. 60 233. 64 'Zihne ait olan her eyin bedenin dnda, bedene ait olan her eyin de zihnin dnda' olduunu ileri sren kartezyen ayrm -kukucu ncelikleriyle- zihni maddeden daha keskin klarken, btn fiziksel fenomenleri kesin matematiksel bantlara indirgeyen metoduyla da Bat dncesinde derin bir etki yaratmtr. (Bkz. Fritjof Capra, Bat Dncesinde Dnm Noktas, stanbul, nsan Yaynlar, 1992, s.17-18) Bylece, Descartes -J.Kepler ve G.Galilei ile birlikte- Aristoteles'te sistemleen canl-cansz btnln temsil eden anlaya esasl bir darbe indirmitir. Bylece insan, kendi dnda kalan varlklarn tmn karsna alrken -insan bedeni de dahil olmak zere- btn objeler/olgular/olaylar mekaniin yasalarndan hareketle aklanmaya allmtr. (Bkz. Teoman Dural, Canllar Sorununa Giri: Bioloji Felsefesiyle lgili Aratrma, stanbul, Remzi Kitapevi, 1987, s.32-33.) Doa [ve dolaysyla gereklik] tasarmnda organizmadan mekanizmaya doru ortaya kan bu deiimin etkileri, yle derin bir iz brakmtr ki, yeni paradigmann kendine yer aarken yaad zorluklar da -nclerince- dile getirilmemezlik edilememitir: 'Bu paralara ayrma ilemi Descartes'i izleyen yzyl boyunca insanln zihnine derinden nfuz etmitir ve
54

10

1.2.1.2. Immanuel Kant ve Sentetik Apriori Kant'n bilimsel dnce, ahlak ve sanat birbirleriyle ilikili olarak ele ald [Kritik der reinen Vernunft (Saf Akln Kritii-1781/1787), Kritik der Praktischen Vernunft (Pratik Akln Kritii -1788), Kritik der Urteilkraft (Yarg Gcnn Kritii ) -1790] Kritik; farkl zeminlerdeki sz konusu l kategorik yapy, tematik bir ember oluturacak ekilde eklemleme abasyla kaleme alnmt.61 Felsefe tarihinin kimilerine gre en etkili eseri olarak kabul edilen Saf Akln Eletirisi, ait olduu lemenin stn birletirici hedefleri tartladursun kendi mecrasnda [bilim felsefesi] milad kabul edilebilecek bir krlmaya sebep oldu. 62 Kant, felsefenin Kopernik devrimi olmas umuduyla, 63 eserinde [geocentrik/heliocentrik sistem krlmasn andracak ekilde] suje/obje hiyerarini tersyz ederken; etkisi altnda olduu Leibnizian-Wolffian geleneinin64 mutlak rasyonalizminden

61

62

63

64

gereklik sorununa ilikin gayet farkl bir tavrla yer deitirmesi iin de uzun bir zaman gerekecektir.' (Bkz. Werner Heisenberg, Physics and Philosophy: The Revolution in Modern Science, New York, Harper&Brothers Publishers,1958, s.81.) On yedi, on sekiz, on dokuzuncu yzyllar zerinden yakn zamanlara uzanan Kartezyen dncenin zirvesi/talanmas ise Newton'n byk senteziyle kendini gstermektedir. Newton ncesi bilim anlaynda iki zt eilim vardr: Bacon'un temsil ettii deneysel indksiyon metodu ve Descartes'in temsil ettii rasyonel dedksiyon metodu. Newton, opus magnum'u Principia ile sistematik deneyde Bacon', matematiksel zmsemede de Descartes'i aarken, sz konusu iki eilimi birletirmi ve hakim doa bilimleri metodolojisini ortaya karmtr. Bu noktada, sistematik phe diktumunun ortaya kard blnme ve onun vardrd sz konusu metodolojinin, nermeler mant zerinden tekrar sistematik olarak, zihni[res cogitance] ve bedeni[res existence] badatran epistemolojik kprs de sentetik apriori olmaktadr. Kojin Karatani, Transcritique on Kant and Marx, Massachusets, The MIT Press, 2003, s.36. Ad geen kritikten dolay Kant'n felsefesi 'Kritisizm' olarak anlr. Ancak, Kant'n amac kapal, snrlanm bir sistem kurmaktan ziyade, gelecek felsefe aratrmalar iin yol gsterici olmaktr. Bu sebeple; duyulara verileni, deneyimi ve deneyim ile bilinebilir olan amak, insan bilgisinin snrlarn yoklamak misyonunu ykledii 'Salt Akln Kritii'ni yeni bir felsefe iin 'Propaedeutik' (nreti) olarak tanmlamtr. Bkz. Heinz Heimsoeth, Immanuel Kant'n Felsefesi, stanbul, Remzi Kitabevi, 1986, s.64-65. Psillos, Philosphy of Science A-Z, s. 128., B.Russell, Kant'n dnce tarihinde iki eyin onurunu tadn dnmektedir: 1)'Salt analitik olmayan a priori' bilgimizin varln kavramas 2)Epistemolojinin felsefe asndan nemine dikkat ekmesi. Bkz. Russell, Felsefe Sorunlar, s.75 Immanuel Kant, Critique of Pure Reason, Cambridge, Hackett Publishing Company, 1996, s.21. Astronomlarn evrenin merkezini ayaklarmzn altndan alp ge ykseltmelerine kar; Kant'n epistemolojisiyle tekrar insan merkeze oturtmas sebebiyle, eserinin aslnda bir 'anti-Kopernikian kar devrim' anlamna geldii ifade edilmektedir. Bkz. J.J.C. Smart, Philosophy and Scientific Realism, London, Routledge&Keagan Paul, 1963, s.151. Kant felsefe kariyerine Leibnizian-Wolffian metafizii ve Newtonien doa felsefesine bal bir filozof olarak balarken; Leibnizian -Wolffian metafiziinin temel prensipleriyle Newtonien fizii -monadoloji araclylauzlatrma abas iindeydi. (Bkz. Michael Friedman, Kant and the Exact Sciences, Cambridge, Harvard University Press, 1992, s.2.) Bu noktada Kant'in kariyeri vesilesiyle Leibniz ve Newton gibi denk entellektuel isimler ele alnrken; Einstein fiziine uzanan bir krlmaya deinmek zorunlulugu domaktadr. Newtonla ezamanl olarak diferansiyel hesab gelitiren ve Newton'n Royal Academy zerindeki tescilli manipulasyonu nedeniyle safd braklan Leibniz; Newton'n yerekimi kanununu, tm olgusal baarsna ramen, mutlak hareket kavramna yol at iin beenmemistir. (Bkz. Gale E. Christianson, Isaac Newton, Ankara, Tubitak Yaynlar, 2004, s.145-151) Leibniz, bal olduu gl rasyonalist eilimlerle, hareketin rlativitesini ngren bir uzay teorisi gelitirirken, bir anlamda da Einstein'in rlativite teorisinin mantksal ilkelerinin habercisi olmutur. Bylece, Leibniz, Newton'da vcut bulan empirik doruluk ltne boyun emezken; Kant'in uzla aray iinde olduu ingiliz empirizmi ve Alman rasyonelizminin kartlnda tavizsiz bir u duru sergilemektedir. Ayrca, Locke'in 'nsan Anlay zerine Deneme' adl eserine, Leibniz'in 'nsan Anlay zerine Yeni Deneme' ile verdii karlk; [Locke'un halefi olan]Hume'in ortada brakt belirsizlii gidermek adna 'Saf Akln Eletirisini' kaleme alan Kant'in iinden geldii gelenee dikkatleri ekmesi asndan da ayrca nemlidir. Bkz. Reichenbach, Bilimsel Felsefenin Douu, s.85

11

felsefesini kopartp, anthropocentrism'e [suje-merkezlilik]65 yneliyordu. Kant, bylece, d dnyann suje tarafndan kopyaland metafizik yaklam, objenin ina edilme srecinin sujenin d dnyadan yanstt formlara baland yaklamla ikame etti: 66 "Leibniz ve Wolffun felsefesinin duyulara ait olanla zihinsel olan arasindaki fark sadece mantksal bir ayrm olarak deerlendirmesi bylece doga aratrmalarmz ve bilme gcmzn kaynan tamamen yanl bir yne doru sevketti. Bu ayrm, sadece bilme gcmzn formlaryla ilgilenmeyip -fakat- bilinebilirlii ve bilinemezlii asndan onun kayna ve ierigiyle de ilgilendii iin, aka, transandantal olmaktadr. Bundan dolay, zihni kavray kendinde eyleri bilmemizi salamad gibi; bize hibirsey de sunmamaktadr. Bylece, objelerin belirdii formlar belirleyen subjektif doamz, ondan sonra da -hibir yerde bulunmayan ve bulunamayacak olan- duyusal sezgilerle birlikte desteklenerek sunulan objeyi skp atmaktayz." 67 Bu dnmde, Kant'in ifadesiyle onu 'dogmatik uykusundan uyandran'12 Hume'n ve speklatif felsefesinin etkisi belirleyici olmutu. Kant, bu etkiyle eserine 'Tm bilgimizin deneyimle balad phesizdir...' cmlesiyle balarken; Hume' aan zgn katksn da, olgusal ierikli ancak doruluu apriori bilinen, sentetik a priori nermelerin varlna iaret ederek ortaya koymaktadr.68 Bylece duyu verileri ve duyulara dayanan alglar bilmenin temeli olarak gren ngiliz felsefe gelenei ile bilgiyi kavramlar zerinde bir alma olarak alglayan rasyonalist gelenek Kant'ta buluuyor; en yalnndan en soyutuna kadar tm bilgide, alg ve kavram olmak zere, iki ayr yann var olduu ilan ediliyordu. 'Algsz kavramlar bo; kavramsz alglar krdr.' diktumuyla somutlaan bu ayrmann, sentetik apriori nermelerin operasyonel varlyla birletirildii ise aikrdr.69 Kant, tm teorik bilimlerin sentetik apriori yasalar ierdiini ileri srerken, matematik nermeleri de bu trden nermeler olarak grmektedir.70 Bylece, Kant, analitik ncllerden doruluu kesin sentetik nermelerin karlamayaca; doruluu kesin sentetik nermelere ancak yine doruluu kesin sentetik nermelerden gidilebilecei hkmne varmaktadr.71Kant, bu ilkelerden oluan

Antropocentrik bilimsel realist olarak tanmlanan Kant, eyann merkezinde insann grld kutsal bir teleoloji[ereksellik] veya solipsist[tekbenci] bir idealism anlamna gelen kat antropocentrik bir yaklam ortaya koymuyor; daha ziyade, gereklik, nesnellik, bilimsel bilgi ve tabi dnyann rasyonel insan bireylerinin gerekli varl olmadan varolamayacan ileri srd zayf antropocentrik bir yaklam sergiliyordu. Bkz. Robert Hanna, Kant, Science, and Human Nature, Oxford, Clarendon Press, 2006, s. 49 0 Karatani, Transcritique on Kant and Marx, s.29. 1 Kant, Critique of Pure Reason, s.96 68 Kant, bu anlamda duyumsamac[sensibilist] ngiliz empirizminin, empirik olmayan duyumsamac devam olarak anlmaktadr. Bkz. Wayne Waxman, Kant and the Empirists: Understanding Understanding, Oxford, Oxford University Press, 2005, s.5. 4 Heimsoeth, Immanuel Kant'n Felsefesi, s.79 70 Kant, Critique of Pure Reason, s. 55. Bu noktada, matematiin ok zel durumuna dair Kant felsefesi u nemli soruya ular: Nasl olur da, deneyden tretilmeyen matematik btn deneyimlerden nce doann yaps(nedensellii) hakknda bilgi verebilmektedir? Bir tarafta mantk ilkelerine dayanarak kavramlar aklayan apriori karakterdeki matematik, dier tarafta doaya dayanan yarglaryla sentetik karakterdeki matematik! (Bkz. Heimsoeth, Immanuel Kant'n Felsefesi , s.77-78) Mistizm ve numerolojiye kap aabilecek bu ayrmn yaratt soru - R.Hersh iin- faydasz grnrken, totolojiye snan cevab da kayda deerdir: 'Olmakta olan, olabilir.' Bkz. Reuben Hersh, What is Mathematics, Really?, Oxford, Oxford University Press, 1997, s. 20-21. 71 Akl, en genel anlamyla, bilme gc olarak tanmladmzda, bir ifadenin doruluunun akl tarafndan bilinmesi veya tasdik edilmesini salayan iki tr bilgiye ulamaktayz: Apriori ve a posteriori. Bu anlamda, deneyden, dolaysyla duyulardan bamsz elde edinilen bilgi a priori olurken; deney yardmyla edinilen bilgi ise aposteriori olmaktadr. Yine Kant'in sistemletirmesiyle bilmekteyiz ki, tm doru ifadeler iki tr

65

12

sisteme 'salt doa bilimleri' adn verirken, Newton fiziini doa bilimlerinin ulat en son aama olarak idealize etmekten de ekinmemitir.72 Bu noktada, Kant'n felsefesini bu denli kalc yapan eyin bilimle kurdugu yakn iliki olduu aikrdr. Ancak Reichenbach'a gre kesinliklere adanm bu birliktelik fazlasyla an yanstmaktadr: "Kant gnmz matematii ve fiziini grecek kadar yaasayd, byk bir olaslkla, sentetik a priori felsefesinden vazgemede fazla gecikmeyecekti. yleyse, onun kitaplarn o dnemin belgeleri, Newton fiziine besledii inantan kaynaklanan kesinlik tutkusunu doyurmaya ynelik birer giriim saymak yerinde olur. Aslnda, Kant'in felsefe sistemi, mutlak uzay, mutlak zaman ve doann mutlak belirleyicilii gibi kavramlar ieren bir fizik temeli zerine oturtulmu ideolojik nitelikte bir st yap olarak yorumlanmaldr. Sistemin bu kkeni bize hem baarsn hem baarszln anlatmakta, Kant'n neden pek ok kimse tarafindan tm zamanlarn en byk filozofu sayldn, ama ayn zamanda, felsefesinin, Einstein ve Bohr fiziine tank olmu biz adalara neden bir ey sylemediini aklamaktadr."73 Bu adan, Kant felsefesinden doan analitik felsefe geleneginin 74 kurucularndan Gottlop Frege'nin, 'Aritmetigin Temelleri'[Die Grundlagen der Arithmetik-1884] eserinde, akca Kant'n eletirel felsefesinin en temel ilkesine - bilimin sentetik a priori hkmler zerine ina edildiine- kar kmas anlamldr. Frege, gelitirdii yeni mantk dili araclyla,
altnda toplanabilmektedir: Analitik ve sentetik. Bu anlamda, analitik nermeler yklemin znede sakl olduu, olgulardan bamsz olan nermeler olmaktadr. (rnein: Bekarlar evlenmemitir.) Sentetik nermelerde ise, yklem znede sakl olarak bulunmamaktadr.(rnein: Adalet iyidir.) Bu anlamda "Adalet iyidir" nermesinin dorulunu saf aklla bilebilmemiz iin, 'aposteriori' yani deneyleyerek hkme ulamamz gerekmektedir. Adalette sakl iyilik sfatnn varlna deneye gitmeden ulasmamz salayacak 'akln' Kant sistematii iinde 'Pratik Akl' olarak kavramsallatrlp, deerler sistemine bal olarak ele alnd belirtilmelidir. Kant'a gre analitik/sentetik x apriori/aposteriori matrisinde karmza kan 'analitik' nermeler akln elimezlik ilkesine bal olduklarndan dolay kolay kavranabilirken, 'sentetik aposteriorik' nermeler de, salt deneysel dzleme ait olduklar iin nemli bir aklamay gerektirmeyecek niteliktedir. Bylece, 'analitik aposteriorik' nermelerin imkanszlyla beraber, Kant felsefesinin esas odak noktas 'sentetik apriori' nermeler olmaktadr. Bylece, deerler sistemi dnda ele alnan bilimsel faaliyetin nedenselliinin-deneylenme ihtiyac alarak- 'Saf Akl' ile kavranaca nihai noktaya ulalmaktadr. Kant'a gre, a priori bilgi; evrensel, zorunlu ve kesin olurken, ierigi de kavramsal balantlarn kurulduu formal bir yapda olmaldr. Apriori bilgimiz -ayn zaman da analitik ise- [yani analitik apriori] saf sezginin formlarina sahip; sentetik ise de[yani sentetik apriori] deneyin ieriiyle ilikisiz (dolaysyla tashihe kapal) ama deneyin formunu kurucu nitelikte olmaldr. Bylece, Kant'n szkonusu kavramsallastrmas; bilimlerde nedensellik ifade eden tm kanunlar, aritmetik ve geometrik dorularla beraber sentetik apriori ercevesine dahil etmektedir. (Bkz. Psillos, Philosphy of Science A-Z, s.4-5, s.10-12.) Reichenbach, Bilimsel Felsefenin Douu, s.39. Kant'n 'Genel Doa Tarihi ve Gk Kuram' [Allgemeine Naturgeschichte und Theorie des Himmels] adl ilk kitab, 'Newton lkeleri Inda, Tm Dnya Yapsnn Mekanik Kkenine ve Durumuna likin Bir Deneme' alt baln tamaktayd. Reichenbach, Bilimsel Felsefenin Douu, s.42. 1920'lerin sonunda Berlin evresi olarak anlp, Reichenbach nclnde K. Grelling, C.G. Hempel, D. Hilbert ve R. von Mises'in birlikteliiyle kurulan 'Deneysel Felsefe Cemiyeti' [Society for Empirical Philosophy] Viyana evresine eklemlenmis olarak Erkenntnis dergisini karmaktayd. Bkz. Thomas Oberdan, "The Vienna Circle's Anti-Foundationalism", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 49, No. 2, 1998 , s.305. Russell felsefesi ve Einstein fiziine uygun yeni bilimsel felsefenin kurucusu olarak kendini tanmlayan 'Viyana evresi' iinde deerlendirilebilecek Reichenbach'n, Kant'n dnemsellii eletirisine; Nordmann ve M.Friedman'in Kant'n Viyana evresine ulaan etkilerini deerlendirdikleri fikri silsile [Helmhotz-Poincare-Cohen-Einstein] zerinden bakmak -bu noktada- fikirlerin girift etkileiminin kavranmas asndan ayr bir nem ifade etmektedir. Bkz. Michael Friedman ve Alfred Nordmann, "Editors' Introduction", The Kantian Legacy in Nineteenth Century, , Ed.by. Michael Friedman ve Alfred Nordmann, London, The MIT Press, 2006, s.4 Robert Hanna, Kant and the Foundations of Analytic Philosophy, Oxford, Oxford University Press, 2001, s.5.

72

73

74

13

kavramsal dnme gc ve alannn, Kant'in izdii snrlarn[uzay-zaman] dna geniletilebilebileceini ileri srmtr. Bylece Frege'nin temellendirdii yap, Leibniz ve Wolffun grlerine benzer olarak 'saf akln gc ve alan' kavramna dn anlamna gelirken; Kant zerinden okuduumuz NewtonLeibniz kartl da, yeni bir anlam kazanmaktadr.75 Frege, aritmetik dorularn aposteriori[Bkz. Mill] veya sentetik apriori [Bkz. Kant] nitelikte olduklar iddialarna kar karken; a priori / a posteriori kodifikasyonu[bkz.Kant] ncesinde -zmni olarak- ayn noktaya iaret eden Leibniz'le ayn izgide bir a priori nitelik ortaya koymaktadr. 76 Frege, Kant'n geometrik dorularn sentetik a priori nitelikte oldugu iddiasn kabul ederken; Whitehead ve Russell ile birlikte gelimesini salad mantksal zmleme metodunu esas alan mantksal pozitivistler ise, sentetik a priori kavramn tamamen reddetmektedir.77 1.2.1.3. Viyana evresi ve Dorulanabilirlik Kta Avrupasnn nde gelen bilimadam ve filozoflarndan tekil olup, 'neo- pozitivistlef, ' neo-empiristler', 'bilimsel empiristler', 'tutarl empiristler', 'mantk empiristler' veya ' Viyana emberi olarak bilinen sz konusu entellektel evrenin felsefi fikirleri gnmze 'mantksal pozitivizm' ad altnda ulamtr. Anti- metafizik, anti-spekulatif, realist, materyalist, eletirel ve pheci felsefi eilimlere sahip tm gemi dnem filozoflarn kendi ncleri olarak kabul eden hareket, - adalar iinde de- kimliini instrmentalistler, operasyonalistler ve Amerikan pragmatistleriyle yakn bir felsefi akm olarak tanmlamtr.78 Bu eilimlerle Viyana Universitesi induktif bilimler felsefesi blm bakan Moritz Schlick79 merkezinde balayan hareket, sadece Viyana ile kstl kalmayan etkisiyle zellikle yirminci

Delbert Reed, Origins of Analitic Philosophy: Kant and Frege, London, Continuum Int. Publishing Group, 2007, s.3. Frege, Leibniz'in sonralar mantklk (logicism) olarak kurumsallaan yaklamyla uyumlu olarak aritmetii akln dorular olarak tanmlamaktayd. (Bkz. Psillos, Philosphy of Science A-Z, s. 96.) 76 Delbert Reed, Origins of Analitic Philosophy:Kant and Frege, s. 34, 108 77 Psillos, Philosphy of Science A-Z, s. 11. Michael Dummett, sekin bir Frege uzman olarak, Frege'nin felsefeyi psikolojik analizden ayracak yeni bir dnemle tantrdn ve bylece yz senelik akn deitiini ileri srmektedir. (Bkz. Michael Dummett, The Interpretation of Frege's Philosophy, London, Duckworth Co., 1981, s.56-64.) Mantksal pozitivistlerin, sentetik apriori kavramn reddetmesinin ardnda, Einstein'n rlativite teorisinde Euclid-d geometrileri kullanarak Euclid geometrisinin evrensellii inancn krmas yatmaktadr. Bylece, "mutlak uzay ve zaman" kavramlar "rlatif uzay-zaman" ile ikame olurken, klasik Newton fiziinden beslenen Kant empirik-rasyonalist sentez de, mantk-empirik sentezle ikame edilmeye allmtr. Bkz. Bertrand Russell, Human Knowledge: Its Scope and Limits, London, Routledge, 1997, s. 237, 305 78 Joergen Joergensen, The Development of Logical Empiricism, Chicago, University of Chicago Press, 1951, s.6. Joergensen, hareketin bal oldugu fikri silsileyi -Neurath'in corafi olarak tasnif ettii ekliyle- yle aktarmtr: Bacon, Hobbes, Locke, Hume, Bentham, J.S. Mill, Spencer[Ingiltere]; Descartes, Bayle, D'Lambert, Saint-Simon, Comte, Poincare[Fransa]; Leibniz, Bolzana, Mach[Almanya]. Joergensen, ilgi alanlarna gre yaplacak bir ayrmda ise yle bir sralamaya gitmektedir: 1. Pozitivizm ve Empirizm: Hume, aydnlanma filozoflar, Comte, Mill, Avnarius, Mach 2. Empirik bilimlerin temelleri, amalar ve metotlar: Helmholtz, Riemann, Mach, Poincare, Enriques, Duhem, Boltzman, Einstein 3. Mantk ve uygulamalari: Leibniz, Peano, Frege, Schrder, Russell, Whitehead, Wittgenstein 4. Aksiyomatik: Pasch, Peano, Vailati, Pieri, Hilbert 5. Eudaemonism[mutuluk] ve Pozitivist sosyoloji: Epicurus, Hume, Bentham, Mill, Comte, Feurbach, Marx, Spencer, Muller-Lyer, Popper-Lynkeus, Carl Menger(iktisat) 79 1895'ten beri indktif bilimler krssne sahip olan Viyana niversitesinde M.Schlick'ten[1922] nce srasyla E.Mach, L. Boltzmann ve Adolf Stoehr grev yapmlardr. Hepsi de empirisist olan sz konusu

75

14

yzyln ilk yarsnda bilim felsefesinde etkin bir rol oynamtr. Bu rol iinden geldikleri klasik empirist gelenein 'bilginin[-p-] nasl bilinebildii' sorusuna verdigi cevab[:duyular], '-p-'nin anlam nedir?' sorusuyla ikincil bir neme sevkettiklerini ifade ederek deerlendirmek anlaml olacaktr. Zihnimizde 'mantksal kelimesiyle deduktif, 'pozitivizm' kelimesiyle de induktif bir arma yol aan 'mantksalpozitivizm';8 gelitirmek gayretinde olduu mantkla, dildeki metafizik tortularn temizlenmesi[anlam] ve sz konusu bilimsel dille ifade edilen nermelerin, duyular tarafndan teyit edilebilir olmasyla da[dorulanabilirlik] bilinebilir alann geniletilmesini ngrmektedir. Bylece, devam olduklar gelenekle balantl olarak, bilim felsefesinde savunduklar yaklamn erevesi de belirginlemektedir: anlam ve dorulanabilirlik. 80 'Anlamn deneysel teorisi [experimental theory of meaning] veya 'deneysel-anlam koulu'[empirical-meaning requirement] olarak da kavramsallatrlan ilkeler 81 -bu adanmaddeye soru sormak olarak tanmlanan deneysel srecin [ve] ercevesini izen nermelerin[:dil^soru] metafizikten temizlenme hareketi olarak da tanmlanabilir. Bu balamda R. Carnap, 'Dilin Mantksal Analizi Araclyla Metafiziin Tasviyesi' [The Elimination of Metaphsics Through Logical Analysis of Language] makalesiyle kadim[yunan] ve geleneksel[empirist] anti-metafzik taraftarlarnca baarlamam olann, artk modern mantk araclyla mmkn olabileceini mjdelemektedir! Carnap'a gre metafizik nermeler, ne analitik-ne de sentetik [dolaysyla anlam tamayan] nermelerdir; sadece hissi tavrlar temsil eden, 'hayata kar genel bir duru'un ifadesi olmaktan teye gidemeyen 'anlamsz' ifadelerdir82. M.Schlick'e gre ise, metafizikiye sylenen 'iddialarnn yanl olduu' deil83 -ancak- 'seni anlamyorum.'dur.84 Bylece, matematiin teorik inas
isimler sayesinde Viyana'da kkl bir empirist gelenek oluurken bylece Brentano ile balayan realist hareket kurumsallamtr. Teorik optik zerine olan fizik doktorasn M.Planck gzetiminde tamamlayan M.Schlick'in, 1917'deki "ada Fizikte Uzay ve Zaman' monografisiyle rlativite teorisinin ilk felsefi yorumunu yapan kii olarak dnce tarihine getii belirtilmelidir. Bir fizikci olarak srad felsefi ilgileriyle kendinden nce gelen Mach ve Boltzman'dan ayrlan M.Schlick, bylece entellektel bir cazibe merkezi olarak evresinde birok deerli meslekta ve grencisini toplamay baarmtr. (Bkz. Victor Kraft, The Vienna Circle: The Origins of Neo-Positivism, New York, Philosophical Library Inc., 1953, s.3.) 1925 tarihinden itibaren, aralksz 11 yl [Perembe aksamlar saat 6'da Viyana'nn dokuzuncu blgesindeki Strudelhofgasse'de bulunan] Matematik Enstitsnde toplanan tartma grubu, bylece yeni bir felsefi yaklamn da temellerini atmtr. Etkileri ve balantlar zamanla genileyen Viyana evresinin merkezinde ve evresinde konumlanm dnrleri sralamak gerekirse karmza u uzun liste kmaktadr: Merkezdekiler: Moritz Schlick, Gustav Bergman, Rudolf Carnap, Herbert Feigle, Philipp Frank, Kurt Gdel, Hans Hahn, Olga Hahn-Neurath, Bela Juhos, Felix Kaufmann, Viktor Kraft, Karl Menger, Richard von Mises, Otto Neurath, Rose Rand, Josef Schchter, Olga Taussky-Todd, Friedrich Waismann, Edgar Zilsel. evredekiler: Alfred Jules Ayer, Egon Brunswik, Karl Bhrer, Josef Frank, Else Frenkel-Brunswik, Heinrich Gomperz, Carl Gustav Hempel, Eino Kaila, Hans Kelsen, Charles W.Morris, Arne Nsss, Karl Raimund Popper, Willard Van Orman Quine, Frank P. Ramsey, Hans Reichenbach, Kurt Reidermeister, Alfred Tarski, Ludwig Wittgenstein. Bkz. Friedrich Stadler, The Vienna Circle:Studies in the Origins, Development, and Influence of Logical Empiricism, Wien, Springer-Varlag, 2001, s. xiv-xv. Oswald Hanfling, Logical Positivism, Oxford, Basil Blackwell, 1981, s.6-7. Moritz Schlick, "Meaning and Verification", The Philosophical Review, Vol. 45, No. 4, 1936, s.342-343. Schlick'in, bu makalede, K.R.Popper'in ne kard 'yanllama' kavramn dorulama'nn pratik eanlamna denk gelecek ekilde [hemen ardnca parantez iinde] kulland ifade edilmelidir. Bkz. A.e. s.341. Rudolf Carnap, "The Elimination of Metaphsics Through Logical Analysis of Language", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s.61,78. Kesinlikler arayan bilimin, kendi dilini gelitirme iddias sz konusu tasviye gayretini -kendi balamndaanlalr klabilir. Ancak -yine- Viyana evresinden olan Philipp Frank'in 1948 ylnda yaynlanan 'The Place of Logic and Metapysics in the Advancement of Modern Science' makalesinin mantk x metafizik kartln daha salam temeller zerinde ele ald ifade edilmelidir. Frank almasnda, Euclid-d geometri, De Broglie dalga mekanii ve rlativite teorisiyle beraber bilimin, gnlk hayatn deneyimleriyle anlalamaz bir seviyeye ykseldiini ifade ederken; metafizii hem bilimsel gerekligin yaam pratiine indirgeme arac, hem de yeni bulularn ilham noktas olarak deerlendirmektedir. Bu anlamda, sentaks [szdizimi] ve

80 81

82

83

15

iin bir alet olarak gelitirilen yeni mantk85, tm bilimsel faaliyetin yeniden inas86 iddias tayan bir programa dnmektedir. Bilim felsefesi balamnda ele aldmz bu erevede; Schlick, felsefenin bilim olmadn, 87 dier taraftan bilimlerin kraliesi olarak bilim olmasna gerek de duyulmadn ifade etmektedir. Bylece, felsefeden beklenen -kavraytan ziyade- ifadelerin deerlendirilecei bir eylem sistematii olmaktadr. Schlick, bu anlamda felsefeye, ifadelerin anlamllnn belirlenmesi grevini verirken, bilim araclyla da sz konusu anlaml ifadelerin doru veya yanl olup olmadnn kavranmasn ngrmektedir.88 Bilime yklenen bu sre, mantksal

semantik[anlam teorisi] araclyla mantn sunduu tutarl gsterim imknlarn bilimsel gerekliin ifadesi iin kanlmaz grmekle beraber, hibir buluun da salt mantk iletilerek elde edilemedii genel grn hatrlatmaktadr. Frank, saduyudan domasna ramen bilimin rettii kavramsal dil nedeniyle, k noktasna ulaamadn; saduyu^bilim^metafzik^saduyu formundaki devrenin ancak metafizik araclyla tamamlanabildiim ifade etmektedir. Bylece metafiziin 'anlamsz' olduu tezi; gerekliin belirlenmesi noktasnda bilimin ne karld, ancak yol gstericilik ve anlamlandrma yetisiyle birlikte metafiziin 'ekillendirici bir sylem' [formative discourse] olarak tanmland yaklamla ikame edilmektedir. (Bkz. Philipp Frank, "The Place of Logic and Metaphysics in the Advancement of Modern Science", Philosophy of Science, Vol. 15, No. 4, 1948, s. 278, 284.) Popper ise kitabnn ngilizce basksna yazd nszde, Thales'ten Einstein'a, Yunanl atomculardan Descartes'e kadar; Gilbert'in, Newton'un, Leibniz'in kurgularndan, Faraday'n ve Einstein'n teorilerine kadar metafizik fikirlerin yol gsterici olduunu ileri srerken, bilimsel keiflerin speklatif nitelikteki metafizik fikirlerden beslenmeden ortaya kamayan savunmutur. Bkz. Karl R. Popper, Bilimsel Aratrmann Mant, Yap Kredi Yaynlar, stanbul, 2005, s.32-33, 55-56. 84 Moritz Schlick, "Positivism and Realism", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s.107. 85 Mantk alannda sz edilen atlm Russell ve Whitehead'in 'Principia Mathemetica I-III'[1910-13; ikinci basim 1925-27] eseriyle zirveye ularken sadece Russell'in rencileri olan Wittgenstein ve Ramsey'in almalaryla deil; ayn zamanda Krakov, Lemberg ve Varsova'daki Polonya sembolik mantk okulu[K.Ajdukiewicz, T.Czezowski,T.Kotarbinski, S. Jaskowski, C.Lejewski, S.Lesniewski, J. Lukasiewicz, A.Tarski, K.Twardowski], Gottingen'deki David Hilbert ve rencileri, Zurih'teki K.Duerr, Mnster'teki H.Scholz, Kopenhag'taki Joergensen ve Helsinki'deki Kaila'nin almalaryla da devam ettirilmitir. erik ve form olarak geleneksel mantk'a gre byk kolaylk ve stnlk sunan yeni mantk, kavram ve nermelerin daha kesin matematiksel formlasyonlar iinde sunulabilmesi imknn vermektedir. Bylece konuma diliyle elde edilemeyecek aklk ve kesinlie ulalnrken, kelime oyunlarndan kurtulunmu, gzden kam varsaymlardan kanlm ve salam bir dedksiyon gvence altna alnmtr. Bkz. Kraft, "The Vienna Circle:The Origins of Neo-Positivism", s. 17-18 86 Birinci dnya savann sonuyla ikinci dnya savann hemen ardn kapsayan dnemin kltrel iklimine bakldnda, Almanca konuan dnyada yze yakn yaynn isminin 'yeniden ina' anlamna gelen 'Aufbau' kelimesini ierdigi gze arpmaktadr. Bu anlamda, bilim felsefesinin seyrine maddeci-yapsal bir yaklamla bakldnda, Viyana evresinin ortaya koydugu dntrc hedeflerin sz konusu konjonktrle ilikilendirilmesi de yanltc olmayacaktr. Bkz. Peter Galison, "Constructing Modernism: The Cultural Location of Aufbau", Origins of Logical Empiricism, Ed.by. Ronald N. Giere ve Alan W. Richardson, London, University of Minnesota Press, 1996, s.17 87 Neurath, Schlick'i yle teyit etmektedir: 'Felsefenin, kendine ait nermeleriyle, bilimin hemen yanbanda bir disiplin olarak var olmad konusunda grubumuzun tm mensuplar hemfikirdir: bilimsel nermeler btn olarak tm anlaml nermelerin toplamn kapsamaktadr.' Bkz.Otto Neurath, "Sociology and Physicalism", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s. 282. 88 Bu program ercevesinde, hem bilim felsefesi belirginletirilmeye allm, hem de elde edilen yeni mantkla felsefi kartlklara son verilebilecei umut edilmitir. (Bkz. Moritz Schlick, "The Turning Point in Philosophy", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s.55-57.) Bylece felsefe, 'bilimsel felsefeye' dnrken; [bilimsel felsefeden] beklenen de spekulatif felsefenin ulalmaz amalarnn anlamszlnn ifade edilmesi olmutur. (Bkz. Reichenbach, Bilimsel Felsefenin Dogusu, s.225.) Bu anlamda, Wittgenstein felsefeyi 'zihnimizin dil araclyla bylenmesine kar verilen bir sava' [bkz.Phil.invest] ve 'dilin eletirisi'[bkz.Tractacus] olarak nitelendirirken, problemlerin zmnn yeni bilgilere sahip olunarak deil, zaten bilinenlerin dzene konulmas araclyla mmkn olacan ifade etmitir. Bkz. Ludwig Wittgenstein, Philosophical Investigations, Oxford, Basil Blackwell, 1963, s.47 e,

16

pozitivizmin dayand ikinci ayaa -yani dorulanabilirlik ilkesine-89 iaret etmektedir. Bu anlamda, bilimi cmleler sistematii olarak gren Wittgenstein'in, sz konusu dorulanabilirlik srecini de 'nermenin gramerine yaplan bir katk olarak' deerlendirmesi 90 Viyana evresinin tretmeye calt yaklamn zn ifade etmesi asndan nemlidir. Carnap, dorulanabilirlik ilkesinden ilk bahsedenin Wittgenstein olduunu ifade etmektedir. 91 V.Kraft ise, a priori nitelikteki mantk ve matematiin, a posteriori nitelikteki empirist gelenekle sentezlenmesi olarakta tanmlayabileceimiz sz
PI.109; Ludwig Wittgenstein, Tractacus: Logico Philisophicus, London, Routledge&Kegan Paul, 1963, s.37, PI. 4.0031 Leibniz'in, 'calculemus'[let us calculate/brakn hesaplayalm!] vaaziyle ifade bulan akl yrtmenin tam mekanizasyon ve formalizasyon ryas, mantksal pozitivizmin elinde metafiziin tasviyesi olarak yansma bulurken, anlam [metafiziin tavsiyesi amacyla] olgusal ahitlie balayan dorulanabilirlik ilkesi'nin empirik temelleri ise sorgulanmamaktayd. M. Marsonet, sz konusu durumu "mantksal pozitivizmin metafiziksel ilkeleri" balyla ele alrken; i) dorulanabilirlik ilkesinin empirik bir ierii olup olmadn, ii) dorulanabilirlik ilkesinin empirik gzlem kullanarak dorulanabilmesinin veya yanllanabilmesinin nasl mmkn olacan sorgulamaktadr. Marsonet, bu ilkeyi mantksal pozitivizmin kriterleriyle metafizik karakterde grrken bylece metafiziin tasviyesine girien srecin metafizik yapsna dikkat ekmektedir. Bkz. Michele Marsonet, Science, Reality, and Language, Albany, State University of New York, 1995, s. 8, 11-13. Wittgenstein, Philosophical Investigations, s.112e, PI.353. Wittgenstein'in, grup toplantlarna katlmam olmasna ramen, Schlick ve Waismann'la kurduu ilikiler ve eseri Tractatus Logico- Philosophicus'un Viyana evresine ilham kayna olmas nedeniyle hareket zerindeki tesiri byktr. (Bkz. A. J. Ayer, "Editor's Introduction", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s.5.) M.Schlick, Leibniz ile balayp Frege ve Russell ile devam eden krlmann dnm noktasn Wittgenstein'n felsefesinde grmektedir. (Bkz.Schlick, The Turning Point in Philosophy, s.54.) Neurath ise -daha ihtiyatl bir tavrlahem reddedilen hem kabul edilen ynleriyle Wittgenstein'n dncelerinin grup iin srad bir tevik olduunu ifade etmektedir. (Bkz. Neurath, "Protocol Sentences", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s.208.) Neurath'n tavr Wittgenstein'a kar farkl tutumlarn varlna iaret etmektedir. Frege-Russell geleneine ait bir dnrn eseri olan Tractacus'tan szan mistik unsurlara kar M.Schlick'in tavr, Viyana evresinin sol kanadna kyasla daha olumlu olmasna ramen, kayg doludur. Bkz. Brian McGuinnes, "Wittgenstein and the Vienna Circle", Synthese, Volume 64, No 3, 1985, s.351. Rudolf Carnap, "Testability and Meaning", Philosophy of Science, Vol. 3, No. 4, 1936, s.422. Bu anlamda, mantksal pozitivizmi ereveleyen 'anlam' ve 'dorulanabilirlik' kavramlarnn Tractacus'taki ikili varl da gzden kamamaktadr: 'Bir nermeyi anlamak, o nermenin hangi durumda doru olacan bilmek demektir.'(Bkz.Wittgenstein, Tractacus:Logico Philisophicus, s.41, PI. 4.024.) Bu cmleden, Wittgenstein'n dilin snrlarn empirik ve pozitivist bir postlay temel alarak gelitirdii dnlebilir; ancak bu Wittgenstein doktrininin en ak/yaln yandr. Enteresandr ki, metafiziin tasviyesi yolunda Viyana evresinin aments olmu Tractacus'un 'zerine konuulamayan konusunda susmal' diyerek sessizlie ar olan son nermesi aslnda mistik bir vecde iaret etmektedir. yle ki; ifade edilemeyen dilde kendini gsterirken; dilin z, ifade edilemeyeni ifade ederek, ifade edilemeyeni grmektir/hedeflemektir. Dilin nihai anlam dilde ifade edilemez iken tam da bu alamaz durum iinde Akn [transandantal] olan kendini gsterir. (Bkz.Pierre Hadot, Wittgenstein ve Dilin Snrlar, DouBat Yaynlar, stanbul, 2009, s.62). J. Bronowski ise, Wittgenstein'in 1929 ylnda Cambridge'e geri dndkten sonra verdigi seminerler neticesinde Tractacus'ta beliren sistematik sorunlarla baedemez hale geldiini aktarrken, Wittgenstein'n halefi olarak grlen M. Cornforth'in bile ondan koptuunu ifade etmektedir.(Bkz. Jacop Bronowski, "Humanism and the Growth of Knowledge", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 609.) M. Cornforth, daha sonra Marksizm ercevesinde bir felsefe savunmas olan 'Science versusIdealism' kitabn kaleme alrken, Wittgenstein' 'ifade edilemeyen' ama 'kendini gsteren' bir subjektif idealism sahibi olmakla sulamakta ve retisinin Berkeley'in tezlerinin yeni kelimelerle klflanarak tekrarlanmasndan te bir ey olmadn ifade etmektedir. (Bkz. Maurice Cornforth, Science Versus Idealism: In Defence of Philosophy against Positivism and Pragmatism, Connecticut, Greenwood Press, 1955, s.148-149.) Cornforth, lmnden sonra yaymlanan Felsefi Aratrmalar [Philosophical Investigations] kitabnn da, Wittgenstein'n Tractacus'ta iine dt solipsizm fasit dairesinden k abas olarak yorumlarken; neticede Wittgenstein'in paralara blnm felsefesinin iine yeni bir ey koyamadn ifade etmektedir. (Bkz. A.e. s.155.) J. Agassi ise, Wittgenstein felsefesini varln/gerekliin insana ait olan dil unsuruyla yanstlabilme abasndan dolay antropomorfizm'in yirminci yzylda kristalleen en belirgin rnei olarak grmektedir. Bkz. Joseph Agassi, "Anthropomorphism in Science", Dictionary of the History of Ideas: Studies of Selected Pivotal Ideas, Ed.by. Philip P. Wiener, New York, Scribner, 1973, s.90.

89

90

91

17

konusu zn; empirizmin tarihi dnmne denk gelecek ekilde sadece Viyana evresi tarafndan gelitirildirildiine iaret etmekte ve bu sentezi mmkn klan idrakin de Tractatus'tan tretildigini ileri srmektedir.92 Bu noktada, Wittgenstein'i mantn totolojik karakterini farkeden ilk dnr olarak gren H.Hahn'i refere alrsak93, Viyana evresinin Tractacus'a gsterdigi iltifat daha anlalr olmaktadr. Sonu olarak, mantksal karmn bilgilerine yeni bir bilgi katmadn Tractacus ile teyit eden evre, sentetik nermeler ve dorulanabilirlik kriteri zerinden metodik almalarn rafine etmeye younlamtr. Bu balamda, dorulama ile dorulanabilirlik arasndaki ayrma dikkat ekilmektedir: Deneylenebilir tm yanl [ama buna ramen anlaml] nermeler teste tabi tutulmadan dorulanabilirlik nitelii tarken; dorulanabilir bir nermenin de doru olma gereklilii yoktur. 94 Ancak, teste tabi tutulup, yanl olmad anlalan[yani dorulanan-yani test sonucunda beklenen bir duyu verisinin doduu 95 ] nermelerin de gerek olarak tanmlanmas mmkn deildir. Bu balamda Carnap, gerek[truth] ve onaylama[corfirmation] arasndaki farka ' Testability and Meaning' makalesinde zellikle dikkat ekmektedir: Eer, gerein kesin ve nihai tespiti dorulama araclyla ifade edilmek isteniyorsa, o zaman hibir (sentetik)cmle dorulanabilir deildir... Biz bir cmleyi tekraren sadece onaylayabiliriz. Bu yzden dorulama problemi yerine onaylama problemi zerine konuacaz. Bir cmlenin test edilmesini onun dorulamasndan ayrarak da, -bu vesileyle- belirli deneyler yaplarak cmle hakknda belli bir derecede onaylama ya da redde ulalan bir sureci kavramaktayz. Bir cmleyi sadece onu test edecek bir metoda sahip isek testedilebilir olarak tanmlayacaz; ve onu sadece hangi artlar altnda onaylanabilir olduunu bildiimiz durumlarda onaylanabilir olarak ilan edeceiz.'96 Bylece, grece bir kavram olup bilimin gelimesiyle derecesi deien- 'onaylama' ile mutlak olup zamanst niteliiyle kayda alnamayan 'gerek', Carnap tarafndan ayrtrlmaktadr.97 Hi phesiz bu ayrmn bize hatrlatt ey Hume'n ortaya koyduu induksiyon problemi olurken, ekincesizce varlan nokta da bilimsel olann olaslksal ifadeye eitlenmesi olmaktadr. Reichenbach asndan yeterli olan noktann detayl izah yle olmaktadr:

92 93
94

95 96

97

Kraft, "The Vienna Circle:The Origins of Neo-Positivism", s.213 Hans Hahn, Empiricism, Logic, and Mathematics, Dordrecht, Reidel Publishing Co., 1980, s.24. Schlick, dorulanabilirlik(=domlanma olasl) yerine dorulamay anlam art olarak kabul etmenin, anlamn anlamszlna indirgenmesi demek olacan ifade etmektedir. (Bkz. Moritz Schlick, "Meaning and Verification", The Philosophical Review, Vol. 45, No. 4, 1936, s.344- 345) B.Russell ise dorulanabilirlik ve dorulama arasndaki eitsizliin bizim bilgi edinme yeteneimizin kstllndan doduuna iaret etmektedir. Dorulanabilirliin doruluktan daha subjektif ve psikolojik bir karakter tadna rnek olarak (i) bir gzlemci bulunmayan bir yerdeki eylerin, bir gzlemci olsayd nasl grnecei; (ii) eylerin, gerekte onlara bakan baka hi kimse bulunmad zaman nasl grndkleri ve (iii) hi grnmeyen eylerin durumlarn sunmaktadr. Bkz. Bertrand Russell, D Dnya zerine Bilgimiz, Kabalc Yaynevi, stanbul, 1996, s. 102 A.e., s.77, Carnap, Testability and Meaning, s. 420. Carnap makalesinde, ilk bakta doru gzken 'anlam=dorulanabilirlik' kstasnn, sadece metafizik nermeleri deil -ayn zamanda- baz olgusal nermeleri de dladndan tr, belli bir dorultuda [reddedilmeden]gelitirilmesi gerektiini ifade etmektedir. Bu anlamda, tam zme ulalmas yolunda Reichenbach, Popper, Lewis, Nagel ve Stace'n eletirilerini nemli katklar olarak grrken; Viyana evresi iindeki muhafazakar kanad da yaklamlarn ve tanmlarn belirginletirmeye davet etmektedir. A.e. s.422-423. Joergensen, The Development of Logical Empiricism, s.73

18

'Gzlemsel olgular bir teoriye ancak olaslk verir, yoksa ona kesinlik kazandrmaz... nduktif mant bu teorilerin her birine bir olaslk vermede kullanrz... induktif mantn incelenmesi bizi ister istemez olaslk teorisinin iine atar. nduktif bir karmda ncller sonucu kesinletirmez, ancak olas klar. Bu karm olaslk hesaplar erevesinde bir ilem olarak anlalmaldr. Nedensellik yasalar olaslk yasalarna dntren gelimelerle birletiinde bu dnceler, olaslk teorisinin modern bilimi anlama bakmndan neden cok nemli bir inceleme konusu olduunu gstermeye yeter. Olaslk teorisi doa yasalarnn biimini olduu kadar, ndeyici bilginin aracn da belirleyici gtedir. nceleme konusu, bilimsel metodun zn oluturur.'98 Reichenbach'in induksiyon problemini olaslk teorisini esas alarak zmleme abas, Popper tarafndan 'ncelikle mantksal pozitivistlerin kendi amalarna ulamay imknsz kld gerekesiyle', 'testin deduktif teorisi' erevesinde reddedilmektedir.99 Popper, bylece dorulanabilirlik ilkesini tersdz ederken, bu asimetriyi de evrensel hkmlerin doasna balamaktadr: 'Benim nerim dorulanabilirlik ve yanllanabilirlik arasndaki -evrensel ifadelerin mantksal formundan doan- asimetriye dayanmaktadr. Tekil ifadelerden tretilemeyen ancak tekil ifadelerle snrlandrlabilen evrensel ifadeler. '100 Popper, bylece gzlem nermeleri ne kadar ok olursa olsun, tek bir aksi gzlemin dorulamay engelleyecei ama yanllamay mmkn klacan ifade etmekte,101 mantksal pozitivistleri de -sz konusu induksiyon mantn iletmeleri sebebiyle- metafizii oldugu gibi bilimi de yok etmekle itham etmektedir.102 Bu noktada, kendi felsefesini yalnz eletirel deil -ayn zamanda- sistem kurucu olarak ileten Popper'e gemeden; Viyana evresi ve Popper geleneini Feyerabend'n -bugne de k tutan- eletirel potasnda birletirmeyi uygun gryoruz: 'Bilimi saptrm ve felsefeyi mahvetmi Viyana evresinin yazarlar ve ilk dnem eletirel rasyonelistler, fizikle belli belirsiz ilikisi olan bir nesle aittiler. stelik daha becerikli seleflerinden teslim almadklar yeni bir akm balattlar. Yaydklar hatalar kendileri icat ettiler, kabul edilmeleri iin de mcadele etmek zorundaydlar ve bunun iin de bir para anlaya sahip olmak zorundaydlar. Ayn zamanda bilimin kendilerinin ileri srd modelden daha karmak olduundan phelenerek, modellerini akla yakn klabilmek iin sk caltlar. ncydler, her ne kadar sadece ahmakln ncs olsalar da. imdi niversitelerimizde oalm olan yeni nesil bilim dnrleri iin durum olduka farkl. Onlar kendi felsefelerini hazr bulup icat etmedikleri gibi, ayn zamanda onun kklerini irdeleme hevesinde de olmadlar. [Bugn] muhalif ounlua kar inanlmas g fikirlerini
98 99

Reichenbach, Bilimsel Felsefenin Dogusu, s.172-174. Karl R. Popper, The Logic of Scientific Discovery, New York, Basic Books Inc., 1961, s.30. Popper'in epistemolojik retisinin k noktas iki eyin reddinde yatar: i) ndktf metodun reddi ii) ndktif genellemelere olaslksal bir gereklik statsnn kazandrlmasnn reddi. Bkz. Pascal Acot, Bilim Tarihi, Dost Kitabevi Yaynlar, Ankara, 2005, s.46-47. 100 Popper, The Logic of Scientific Discovery, s. 41. Popper, mantksal pozitivistlerin bilim ile bilim olmayan arasna snr izme abasn kabul ederken, bu abann anlam zerinden yrtlmesini reddetmistir. Popper'e gore, bilimsel olmamalarna ramen anlaml nermeler mevcuttur. Bkz. Bruce J. Caldwell, "Clarifying Popper", Journal of Economic Literature, Vol. 29, No. 1, 1991, s.2 101 Byran Magee, Karl Popper, New York, The Viking Press, 1973, s.15 102 Joergensen, The Development of Logical Empiricism, s.72

19

savunmaya hazrlanan gzpek dnrlerden ziyade, sadece veridurumun acmasz savunmasnn gerisine korkularn(isizlik, baarszlk) gizlemeye alan kuruntulu konformistlere sahibiz... Bu savunma, ksr dngye girmi durumda: dikkatler detaylar zerine ynelmi ve hatr saylr almalar bu eksik ve kusurlarn rtlmesi iin yaplmakta. Fakat temel cehalet deimeden durmakta ve kuvvetlendirilmekte; yeni nesilden -seleflerini iddialarnda tereddt sahibi olmaya sevkeden- bilimsel srecin detayl bilgisine sahip birini bulmak ise neredeyse imknsz. Onlar iin bilim; Popper'in, Carnap'in veya son zamanlarda oldugu gibi, Kuhn'un sylediklerinden ibaret.'103 1.2.1.4. Popper ve Yanllanabilirlik Yirminci yzyln en nemli bilim filozofu olarak kabul edilip, yzyl kuatan bir hayat sren Karl R. Popper[1902-1994] dousuna ahit olduu mantksal pozitivizmin tasviyesinde de nemli bir rol oynamtr. Mantksal pozitivizmin kaltmsal sonucu olarak ortaya kan104 almalarn sahibi olarak Popper, bir taraftan varolan etkileimi reddetmez iken: ('Carnap'in, 'Dilin Mantiksal Sentaksi'[Logical Syntax of Language] kitab, benim ahsi felsefi dncemde bir devrimin balangcna iaret etmektedir.');105 diger taraftan da bu krlmann onu hedefsizce vardrd noktay kabullenmektedir: 'Bugnlerde herkes mantksal pozitivizmin ldn biliyor. Fakat kimse burada sorulmas gereken bir sorunun varolduundan phelenmiyor. "Sorumlu kim?" sorusu veya daha ziyade "Kim yapt bunu?"[...] Korkarm sorumluluu stlenmem gerekli. Bunu isteyerek yapmadm: tek niyetim, bana temel yanllar olarak gzken bir ka noktaya dikkatleri ekmekti.'106 Felsefe tarihindeki bir uzlann107 teyiti olarak da deerlendirilebilecek bu ifade, Popper'in hangi aletleri kullanarak mantksal pozitivizmi tasviye ettii sorusunu da yannda getirmektedir. Bu balamda, ' dorulanabilirlik' ile ' yanllanabilirlik' ilkelerinin bilindik ikamesi, sz konusu sreci mmkn klan cevap olarak karmza ksa da, pratik/pedogojik amalar dnda -bu indirgemenin- aklaycl eksiktir.108

103

Paul K. Feyerabend, Problems of Empiricism:Philosophical Papers Volume 2, London, Cambridge University Press, 1981, s. 88. Feyerabend'n anti-bilimselci duruu Viyana evresinin kat bilimci yaklama kar bir reaksiyon olarak domutur; tpk Viyana evresinin kat bilimselci yaklamnn, dnemin Alman ve Avusturya akademik evrelerini istila etmi olan idealizme kar duyulan tepkiden domu olmas gibi. Bkz. Marsonet, Science, Reality, and Language, s.8-9. 104 Victor Kraft, "Popper and the Vienna Circle", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by.Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 185. 105 Karl R. Popper, Conjectures and Refutations: The Growth of Scientific Knowledge, Basic Books Inc. Publishers, New York, 1965, s.271 106 Karl R. Popper, "Autobiography of Karl Popper", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 69 107 John Passmore, "Logical Positivism", The Encyclopedia of Philosophy Vol. 5, Ed.by. Paul Edwards, New York, Macmillan, 1967, s.56. 108 Popper'in, eletirel tavrnn yansra, sistem kurucu olarak ortaya koyduu metodik yaklam nedeniyle olsa gerek -Haberler gibi bir isim tarafindan bile- doru konumlandrlamad gznne alndnda, felsefesini tek bir kavrama indirgemekteki sknt kavranabilir. Hayek, Mach Pozitivizminin ilevsizlii zerine Haberler'e dert yanarken; Haberler, sz konusu phelerini gidermesi amacyla Hayek'e Viyana evresinden bir pozitivist olarak tantt Karl Popper'in yeni km ok baarl kitabn tavsiye etmektedir. Hayek'e gore Popper'i ona ilk tantan kii olan Haberler, Popper'in mantksal pozitivizmi reddeden eletirel tavrn

20

Bu adan, Popper'in yaklamn -ne karlan noktalar farkllasa bile-109 genel olarak u drt balk altnda toplamak mmkndr: 1) Bilginin bymesi 2) Yanllamaclk 3) Anti-induksiyon 4) Eletirel rasyonalizm.110 Bilginin bymesi yaklamnn felsefi temellerini, matematikte daima gsterilemeyen gerekler olacann 1931'de K.Gdel, insan zeksnn bir makineye indirgenemeyeceinin de 1936'da M.Turing tarafndan ortaya konulmasnda aramak yanl olmayacaktr. Bu iki ispat ile birlikte [bir btn olarak braknz bilimi] aritmetiin bile kapal bir sistem altnda tanmlanamayaca gsterilirken, mantksal pozitivizmin kat bilimsel anlay da boa kmaktadr. 111 Bylece, Popper'in yalnz bilim felsefesi degil, ayn zamanda siyaset felsefesi112 grlerine de yn vermi olan 'ak sistem' anlaynn belirlenemezci evrimsel113 temelleri kavranabilir olmaktadr.

kavrayamamtr. Bkz. Friedrich A. Hayek, Hayek on Hayek, Ed.by.Stephen Kresge ve Leif Wenar, London, Routledge, 1994, s.50. [Ayrca, Popper'e kar gelitirilen farkl tepkilerin derli bir analizi icin, Roberta Corvi'nin kitabnn son blm incelenebilir. Bkz. Roberta Corvi, An Introduction to the Thought of Karl Popper, London, Routledge, 1997, s.155-166] 109 Bu anlamda, ina ettigi sistem snrlarnda, biroklarnn kendine uygun bir Popper algs gelitirdiini ifade etmekte yanl olmayacaktr. L.Boland, Popper'in yanllanabililiklik ilkesine eitlenmesini bir hata olarak grp bu hatay da Lakatos'a fatura ederken, Popper'in daha geni bir ercevede ele alnmasn gerekli grmtr. Boland, Popper'in 'yanllamac' olarak deil 'eletirel rasyonalist' olarak tanmlanmasn daha uygun bulurken, Popper metodolojiyle Socrates'in dialoglar arasndaki koutluun da altn izmektedir. Bkz. Lawrance Boland, "Dealing with Popper in Economic Methodology", Philosophy of the Social Sciences, Vol 33, 2003, s. 482-483. 110 Bruce J. Caldwell, Beyond Positivism: Economic Methodology in the Twentieth Century, London, George Allen&Unwin, 1982, s.37-38. 111 Bronowski, Humanism and the Growth of Knowledge, s. 607. Matematiin 'mekanik' kullanmn salayacak olan mantk kurallarn bulmak amacyla J.Hilbert'in yrtt 'Hilbert programn' Kurt Gdel [henz 25 yandayken] tarihe gmmtr. Mantksa/c/k[B.Russell] ve sezgicilik[L.E.J.Brouwer&A.Heyting] ile birlikte, matematikteki hakim okuldan biri olarak anlan formalizm'in ncs olan J.Hilbert, mrnn sonuna kadar Gdel'in ortaya koyduu paradoksu zmeye alsa da baarl olamamtr. (Bkz. Cemal Yldrm, Matematiksel Dnme, stanbul, Remzi kitapevi, 1996, s.88) Bylece, felsefeyi mantk ve matematie eitlemeye alan yaklamn felsefeye alma zorunluluu doarken; matematiin -yani dedktif sistemlerin- tamamen formalize edilmesiyle birlikte 'anlamszlnn' ispat edilebilecei abas da boa kmtr. (Bkz. Ernest Nagel ve James R. Newman, Gdel's Proof, London, Routledge, 2002, s.27-28.) Ayrca Wittgenstein'da vcut bulan, 'dilin snrlarnn dnyann snrlarna eitlenmesine' denk den Dil Felsefesi de Gdel'in ispatyla kmektedir. Matematik dnyasnn matematik dilinden daha karmak ve gl olduunu gsteren bu keif, dil araclyla ve dilin iinde ispatlanabilen eylerin, insann dnme kapasitesinden daha az olduunun gsterimi olmaktadr. (Bkz. John L. Casti, Werner DePauli, Gdel: Manta Adanm Bir Yaam, Kabalc Yaynevi, stanbul, 2004, s.80-81.) Gdel ile kesin ispatn bulan bu yaklamn zmni olarak Poincare'de karmza kan da vurumu yledir: 'Bilimi durmadan byyen bir ktphaneye benzetmeme msaade edilsin; ktphaneci satnalma iin yetecek kadar paraya sahibolmasn, bu takdirde kendisi elindekini israf etmemeye alacaktr. Satnalmalar yapmakla mkellef olan denel fiziktir; ancak o, ktphaneyi zenginletirebilir. Matematiksel fizie gelince, onun vazifesi ktphanenin katalounu karmaktr. Bu katalog iyi yaplmakla, ktphane daha zenginleecek deildir... te matematiksel fiziin rol budur.' Bkz. Henri Poincare, Bilim ve Hipotez, stanbul, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, 1998, s.184-185. 112 Popper'in bilim felsefesi grleri, siyaset felsefesiyle birlikte ele alndnda, bilimsel aratrma ve demokratik siyasetin 'ak toplum' grnn farkl varlk zeminlerdeki alternatif ifadeleri oldugu gerei karmza kmaktadr. Bkz. Steve Fuller, Kuhn vs. Popper: The Struggle for the Soul of Science, New York, Colombia University Press, 2004, s.16. 113 Popper, bilginin bymesi yaklamnn ierdigi deneme ve hata elemesi srelerinin, Darwinizmi hatrlatmas sebebiyle evrim teorisini de yorumlamaktan geri kalmamtr. Bu ercevede Popper, Darwinizm'i test edilebilir bilimsel bir teori olarak grmemekte ve metafizik bir aratrma program olarak tanmlamaktadr. Bkz. Popper, Autobiography of Karl Popper, s.133-134.

21

Popper, bilimsel keifleri aklarken kendi metodunu114 -karlkl olarak srekli genileyen ikili bir yap iinde- varsaym[conjecture] ve rtme[refutation] temelinde ina etmitir. Bylece teorik olan insan bilgisi, potansiyel olarak objektif olurken, akla ait olan varsaymlar teste tabi olaca ve snrlarnn belirlenecei rtme aamasna hazrlanmaktadr. 115 Bylece bilimsel aktivite bitmez bir problem zme srecine eitlenirken; Popperyen metodun geleneksel metodla karlatrmal seyri de yle gereklemektedir: Geleneksel sre = Gzlem ve deneye induktif genelleme^ hipotez^ dorulama giriimi^ispat veya ret. Popperyen sre = Problem^ nerilen zm[yeni teori]^ yeni teoriden testedilebilir nermelerin dedksiyon ile karlmas^ test^ yaran teoriler arasnda tercih yaplmas. 116 Bylece, sz konusu evrimsel srele birlikte genileyen bir objektif bilgi kmesine ulalabilecei ileri srlrken, yeni bir bilgi tasnifine bavurulmaktadr: dnyalar teorisi. Popper'in dnyalar teorisine gore; dnya 1 objektif bir maddi eyler dnyas olurken, dnya 2 ise subjektif bir zihinler dnyas olmaktadr. Bu ikisinin dndaki dnya 3 ise, zihinlerin ya da canl varlklarn rnlerinin oluturduu objektif yaplar dnyasn meydana getirmektedir. Popper, ak sistemler olarak tanmlad dnyalar teorisinde; dnya 2'nin dnya 1 tarafndan, dnya 3'un de dnya 2 tarafndan ncelendiini ileri srerken, yine evrimci ve genilemeci bir yaklam sergilemektedir.117 Popper, bilimin kuatlamayaca -bundan dolay da- hibir yaptrm ve otoriteye tabi tutulamayacan -siyaset felsefesindeki grleriyle de paralel olarak- ortaya koyarken;118 geliimi eletirel bir srece balanan bilme eylemi de dorulanabilirlik- induksiyon srelerinin tasviyesi ve yanllanabilirlik kstasyla birlikte mutlak otoriteyi reddeden bir nitelik kazanmaktadr. Bu noktada gze arpan; daha nce bilginin bymesi(l), yanllamaclk(2), anti-induksiyon(3) ve eletirel rasyonalizm(4) balklar altnda topladmz Popper yaklamnn isel btnl olmaktadr. Bu btnlk iinde, yanllanabilirlik ilkesi ele alndnda ise, Popper'in geleneksel grten farkllat noktalar ylece belirmektedir: Geleneksel gr en yksek olaslk derecesindeki nermeleri ararken, Popper bu nermeleri en dk seviyede bilgi verici yaplar olarak
114

Verdigi 'bilimsel metot' derslerinde kendini rencilerine olmayan bir konunun profesr olarak tanttn ifade eden Popper; bilimsel bir teorinin kefedilmesi, bilimsel bir hipotezin gerekliinin kavranabilmesi[yani dorulama] veya bir hipotezin mmkn olup olmadnn anlalabilmesi iin mutlak bir bilimsel metodun varolmadn ileri srmektedir. Bu noktada Popper, ancak 'szde metot' olarak tanmlad eletirel sre nda bilimsel olanla-olmayann ayrlabileceini ifade ederken, eitlilii de bu sreci verimli klacak ortam olarak vmektedir. Bkz. Karl R. Popper, Realism and the Aim of Science, London, Huthinson, 1983, s.5-7. Einstein'n kendi disiplini erevesinde metot sorununa getirdii benzer yaklam ise yledir: 'Teorik fizikilerin kullandklar metot hakknda bir ey kefetmek istiyorsanz, sadece bir tek prensibe sarlmanz size tavsiye ederim: Onlarn szlerini dinlemeyin, dikkatlerinizi onlarn eylemlerine verin.' Bkz. Albert Einstein, The World as I See It, London, Philosophical Library, 1949, s. 235. 115 Psillos, Philosphy of Science A-Z, s. 183-84 116 Magee, Karl Popper, s.50 117 Popper'e gre kayalar, aalar ve kuvvete konu herey dnya 1'i oluturken varolmann art da dnya 1 ile etkileim gsterebilmektir. Dnya 2, psikolojik dnya olarak, her trl korku, umut, mutluluk ve heyecan kapsayp bilinalt ve bilindndan oluan tm subjektif deneyimleri ieren dnya olmaktadr. Dnya 3 ise -sanat dhil olmak zere- insan zihninin tm eserlerini iermektedir; bylece ahlaki deerler, sosyal kurumlar, bilimsel problemler ve teoriler bu alana ait olmaktadr. Popper szkonusu dnyalarn mmkn kesiimlerine rnek olarak ise 'kitap'lar ele almaktadr. Bunlar, fiziki varlklaryla dnya 1'e ait olurken ierikleriyle de dnya 3'e ait olmaktadrlar. Bkz. Karl Popper, The Open Universe:An Argument for Indeterminism, London, Hutchinson, 1982, s. 114-116. 118 Bronowski, Humanism and the Growth of Knowledge, s. 629

22

tanmlamaktadr. rnegin, 'yamur yaacak' nermesi ister istemez doru olacak olan ve yanll kantlanamayacak bir nerme konumundadr. Nihayetinde, dnyann bir yerinde-elbet bir gn-bir saatte-bir miktar yamur yaacak olmasna -yani dorulanacak olmasna ramen- faydasz bir nermedir. Bu nerme daha faydal-daha bilgi verici ve daha bilimsel bir hale dntrlerek, zaman ve mekn kst gelitirilerek yanllanabilir klndnda ise, [rnegin] 'gelecek yl, ngiltere'ye yamur yaacak' eklinde yazlabilir. Zaman ve mekn boyutu gelitirilip, nerme, 'yarn 12.15 ile 13.30 arasinda Londra'nn merkezine saanak yagmur yaacak.' eklinde daha da yanllanabilir olarak kurgulandnda ise; [rnegin]12.10'de balayabilecek yamur ile yanllanabilecei aikar olmasna ramen, itibar edip nlemini alanlara fayda sunacaktr. Benzer olarak, lene 1 dk. var iken 'saat tam 12.00' nermesi yanltr. Fakat yine de bu nerme, 'saat imdi sabahn 10'uyla len 4' arasnda bir yerde' gibi doru ama faydasz bir nermeden daha yararldr. Bu balamda, Popper iin, doru amalar iin biraz yanl olan bir nerme, doru ama belirsiz olan bir nermeden daha faydaldr.119 Bu noktada, en yaln haliyle sunduumuz bu sreci Einstein'in genel rlativite teorisini gelitirirken doalama olarak takip ettii de belirtilmelidir. Popper'e gre, Einstein teorisinin yanllanabilecei durumlar kendi tanmlarken, 120bylece hereyin aklayclna soyunmu induktif zihniyetten de ayrlmaktadr: 'Bilimsel teoriler(Einstein'nkiler gibi) ile szde-bilimsel teorilerin(Marx, Freud ve Adler'inkiler gibi) arasna snr ekmek iin fikirlerimi gelitirirken, bir teoriyi veya ifadeyi bilimsel yapann, teorinin baz mmkn olaylarn oluunu reddetmesi veya dlamas olduunu grdm.'121 Bu noktada, birbiriyle balantl olarak ortaya koyduumuz sz konusu kavramlardan anti-induksiyon'a ulamamz zor olmayacaktr. Popper'in, evrensel- tmel nermelerin her zaman yanllanabilecei, ama hi bir zaman doru olarak ilan edilemeyecei iddias;

119

120

121

Bkz. Magee, Karl Popper, s.28-30. Bu noktada, Popper'in yanllanabilirlik kstasna kar gelitirilen en nemli argmann Duhem-Quine tezi olduunu ifade etmek gerekmektedir. Pierre Duhem[1861-1916] ve Willard van Orman Quine[1908-2000] tarafndan gelitirilen yaklama gre, hibir teori yardmc varsaymlar olmadan gzlemsel tahminler tretemez. Szkonusu yardmc varsaymlarla birlikte alan teorinin tahminleri teyit edilemediinde, sorunun teoriden mi yoksa yardmc varsaymlardan m kaynaklandn karsayamayz. Bylece, Duhem-Quine tezi, teorilerin reddedilmesine kar bir baklk yaratrken yanllamaclk yaklam iin de sorunlar karmaktadr. (Bkz. Psillos, Philosphy of Science A-Z, s. 71-72.) Bu muhalefete kar Popper, sz konusu tavrn ancak zel nedenler dorultusunda mantkl olabileceini ifade etmektedir. Popper'e gre, bu istisnai durumu genele tamak elimizde ne bilimsel ilerleme, ne de bilim brakr. Bkz. Karl R. Popper, "Replies to my Critics: Reply to Medawar on Hypothesis and Imagination", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by.Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 1035. Popper, Einstein'in kendi teorisini yanllayacak olan artlar tanmlayarak, teorisini kayt altna almasna hayranlk duymutur. (Bkz. Popper, Autobiography of Karl Popper, s. 28-29.) Einstein, genel roletivite teorisine gre k nlarnn izledii yollarn gk cisimlerinin ekim alanlarna yaklatka erilmesi gerektigini ileri srerken, bu bklmenin gzlemlenmemesi durumunda da teorisinin savunulamaz olacan ortaya koymaktadr. (Bkz. Albert Einstein, Relativity: The special and the General Theory. A Popular Exposition, New York, Crown Publishers Inc, 1961, s.132.) [Bu amala, Arthur Eddington bakanlndaki heyet Einstein'in teorisinin test edilecegi ortami ancak 1919'da elde etmistir. Gnein parlakl yldzlarin n rttnden, tam gne tutulmasn gerektiren lmenin kesinlii, gnein ilgili yldzlardan en ak konumda olacagi alt ay sonrasinda ortaya cikmistir. Ayn yerde ekilen gece fotograflariyla gunes tutulmasi srasnda ekilen fotoraflar karlatrldginda Einstein'n hesaplad, 186 saniyelik a aynen llmtr.] Popper, Autobiography of Karl Popper, s. 31. Popper, Marksist ve Psikanaliz okul mensuplarnn, her trl olguyu kendi teorilerinin dorulanmas olarak yorumlamalarndan dehete dtn ifade etmektedir. A.e., s. 32.

23

induksiyonun Hume'un izdii ereveye 122 -onun agnostizmi alarak- tekrardan iadesi anlamna gelmektedir. Sz konusu iade, Popper tarafndan 'indksiyon problemi de bylece zlmtr.' ifadesiyle ilan olunurken; ayn zamanda 'kadim bir felsefi problemin bu kadar basit bir zmle halledilmi olmasnn istenmeyecei de ngrlmektedir. 123 Arnold Levison, bu ngryle tutarl olarak, 'Popper, Hume andInduction' adl makalesinde Popper'in kanlmaz olarak iine dt dngye iaret etmektedir. Levison, [olgulara yaklarken] sonlu saydaki testlerle yanllanmas baarlamam teorilerin ngrlerine yine indktif bir akl yrtmeye dayanarak gveneceimize 124 iaret etmektedir. Levison'a gre Popper'in zm, bir zm olmaktan ok bir transformasyondur: yani 'gemi deneyimlerden treyen genellemelerin dorulanmas probleminden, deneysel test temelinde bilimsel ifadelerin ve aklayc teorilerin karlatrmal uygunluunun belirlenmesi problemine' 125 bir gei. Bu eletiriye kar Popper, 'induksiyon problemini zme iddiasnda olmadn, sadece 'induksiyon nasl merulatrlabilir eklinde kurgulayabileceimiz 'geleneksel induksiyon problemine', 'merulatrlamaz' cevab verdiini ifade etmektedir.126 Nihayetinde, Popper'in birletirici tavrnn kibirden arnm bir bilim anlayna127ulamak yolunda eletirel rasyonalizmde zetlenebilecei anlalmaktadr. Popper, determinist, idealist, irrasyonalist geleneksel felsefeler karsnda kendini indeterminist, realist ve
ndksiyon, bilimsel ya da gnlk tm dnme etkinliklerimizin temelinde yer alrken, iki yz yl aan bir abayla Hume'dan bugne ortaya konulan zm araylar da aslnda insana zg bir kesinlik araynn yansmas olmaktadr. Hume, induksiyonun ne dedktif ne de indktif yoldan geerlenebileceini ileri srmken; geen iki yz yl iinde Kant, Mill ve Russell dedktif, M.Black, Carnap, Reichenbach ve Braithwaite ise indktif zmler peinde komutur. Bkz. Cemal Yldrm, Bilimsel Dnme Yntemi, Ankara, mge Kitabevi, 2008, s. 139-159. 123 Popper ,Conjectures and Refutations: The Growth of Scientific Knowledge, s.55. Popper'e gre; induksiyon bir mittir, ne hayatn bir gerei, ne de psikolojik bir gerek olmad gibi bilimsel bir sre de deildir. Bilimin gerek sreci bir sonuca ulamak yolunda varsaymlarla almak olurken, tekrarlanan gzlem ve deneylerin bilimdeki ilevi de varsaym ya da hipotezlerimizin test edilmesi ynnde olmaktadr. Bilim ve bilim olmayan arasnda snr izme ihtiyac hatal induktif zihniyeti glendirmi, dorulanabilirlik kstasnn kurgulanmas da yanl bir snr belirleme abas olarak teorileri kesin deil sadece mmkn klmtr. A.e. s.53. 124 Arnold Levison, "Popper, Hume, and Induction", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s.328. Levison'un ortaya koyduu ihtiyat aslnda karamsar meta-indksiyon[pessimistic meta-induction] olarak bilinen ve realizm/anti-realizm tartmasnda ne kan realizm eletirisinin bir yansmasdr. Bilim tarihiyle teyit edildii zere, kendi alarnda doru kabul edilip sonralar terk edilmi olan birok teorinin varl zerinden bilimin hibir zaman gerei tam anlamyla yanstamayaca iddia edilirken; hala korunan -henz terkedilmemi- nihai teoriler iin de benzer beklentiler domaktadr. Bylece bilimin indksiyona tabi tutulmas vesilesiyle meta-induksiyon kavramna ulalrken; anti-induktif olduklarn iddia etseler bile yaplan tahmin ve onaylamalarn aklayclna da yine indksiyonla gvenilmekte olduu gibi bir paradox ortaya kmaktadr. (Bkz. Steven French, Science: Key Concepts in Philosophy, London, Continuum, 2007, s. 95-96) Bu noktaya denk gelecek ekilde J.Habermas, 'cisimlerin kurala uygun bir davranna ilikin kabllerin, gelecekteki tm test durumlarnda da kantlanacandan hi kukumuzun olmay olgusu'nun Popper tarafndan inatla grmezden gelindiini ifade etmektedir. Bkz. Jrgen Habermas, Sosyal Bilimlerin Mant zerine, Kabalc Yaynevi, stanbul, s.42 125 Levison, Popper, Hume, and Induction, s.330 126 Karl R. Popper, "Replies to my Critics: Levison's Critique of the Problem of Induction", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 1043. Popper, -bylecekanlmaz olarak iine dt dngnn iaret edilmesiyle birlikte durumunu yeniden tanmlamaktadr: 'Levison 'in almas kolay anlalamaz bir konumda olduuma beni ikna etmitir: Profesor Thomas Kuhn'un ifade ettigi biimde bilginin saduyulu teorisiyle geleneksel bakmz aka terkedecegimiz- bir 'yapsal deiim' [Gestalt switch] ihtiyacndayz.' Bkz. A.e., s. 1044. [Bu noktada, T.Kuhn'un tam lekli bir paradigmal deiimi sz konusu psikolojik kavramla ifade etmi olduunu hatrlatmak gerekebilir. Bkz. Thomas Kuhn, The Structure of Scientific Revolutions, Chicago, The University of Chicago Press, 1970, s.85] 127 Popper autobiography.. .s. 28
122

24

rasyonalist128 olarak tanmlarken, problem zmeye indirgedii bilimsel srete de eletirel tavrn en verimli metot olacan ileri srmektedir.129 Popper'in normatif bir sre olarak kurgulad mekanizma[norm], bilim tarihinin pratik ileyiiyle[reel] sorgulandnda ise; teorilerin kart verilerle130 deil - sosyolojik bir sre iinde- ancak daha iyi teorilerle ortadan kaldrld131 iddiasna, -yani bir dier nemli isimevarlmaktadr: Thomas S. Kuhn 1.2.1.5. Kuhn ve Paradigma Thomas Kuhn, International Encyclopedia of Unified Science'da makale olarak yaymlanp, ardndan 1962 ylnda kitap haline getirilen nl 'The Structure of Scientific Revolutions'[Bilimsel Devrimlerin Yaps] almasn 1950'li yllarda Harvard niversitesinde teorik fizik alannda yksek lisans yaparken kaleme almt. 132 Fakat, yirmi farkl dile evrilip, milyonlarca kopya yapan kitabn derin etkisi 133 sadece Kuhn'un fizik formasyonundan kaynaklanmyordu. Kariyerini bilim tarihi krssne ynlendiren eilimleriyle Kuhn, nokta zamanda eyann tavrn aklama yetisi salayan donanmna, olaylar akan zamanda anlamasn salayan bir perspektif eklemleyerek bilim felsefesinde dnm noktasna denk den bir yaklam gelitirebildi. Bylece empirist, formalist ve ahistorik bilim alglarna kar bir reaksiyona nclk ederken,134 egemen felsefi gelenein kural koyucu ynelimlerine hapsolmu bilim felsefesini de bilim tarihiyle yzletirmekteydi. Bilimin, sistematik- kurumsal bir yapya evrilmesiyle birlikte ortaya kan tarihsel eletirilerin kavramsallatrlmas olarakta deerlendirilebilecek alsmasnn temelleri ise
Popper, Conjectures and Refutations: The Growth of Scientific Knowledge, s.194. Sz konusu eletirel tavrla, ogretisinin yanllanabilir olup olmad sorgulandnda ise Popper, metodolojiyi empirik bir disiplin olarak deil, daha ok felsefi-metafiziksel bir alan olarak grdn ifade etmistir. Bkz. Popper, Realism and the Aim of Science, s. xxv. 130 Kartezyen vortex(girdap) teorisi, Kepleryen elipsler tarafndan yanllanm olmasna ramen ancak Newton tarafndan reddedilebilmitir. Dier taraftan Newtonyen ekim kanunlar da Merkr'n gnberisiyle yanllanm olmasna ramen sadece Einstein tarafndan reddedilebilmitir. Grld zere kart verilerin yanllamas sadece teori zerindeki gerilimi arttrrken bir teoriden dierine gei iin farkl dinamikler gerekmektedir. Bkz. Imre Lakatos, "Criticism and the Methodology of Scientific Research Programmes", Proceedings of the Aristotelian Society, New Series, Vol. 69 (1968 - 1969), s. 155. 131 Kuhn'un Popper'e itirazi u drt balk altnda zetlenebilir: 1) Kuraldlklar teorilere kart durumlar olarak ortaya kmalarna ramen bilim adamlarnca nemsenmezler. 2) Bilim adamlar bir teoriyi sadece onun yerine geebilecek [paradigma deiimi anlamna gelecek]uygun alternatif adaylar sozkonusu olduunda reddedip, terkederler. 3) Her ne kadar teorilerin reddedilmesinde deney ve test sreci nemli bir role sahip ise de, ait olunan paradigmann balaycl ve etkisi her zaman daha kuvvetlidir. 4) Teorinin fiili olarak reddedilmesi, teori ve dnyann karlatrlmasndan ziyade, bilim evrelerinin ilgisini ekecek ekilde paradigmalarn bilimsel bulmacalar zme yollarnn karlastrlmasyla gerekletirilir. Bkz. Carlos E. Garcia, Popper's Theory of Science: An Apologia, London, Continuum Pub., 2006, s.51-52. [Popper'de bilimsel faaliyet problem zmeye benzetilirken, Kuhn'un szkonusu sreci bulmaca zmeye benzetmesinin hi suphesiz bir anlam vardr. Problemin aksine, bulmacann paradigmaya tebih edilebilecek snrlar iinde zlyor olmas bu adan anlamldr.] 132 Jed Z. Buchwald ve George E. Smith, "Thomas S. Kuhn, 1922-1996", Philosophy of Science, Vol. 64, No. 2, 1997, s. 365. 133 Steve Fuller, Thomas Kuhn:A Philosophical History of Our Times, Chicago, The University of Chicago Press, 2000, s.1 134 Michael Friedman, "Remarks on the History of Science and the History of Philosophy", World Changes:Thomas Kuhn and the Nature of Science, Ed.by .Paul Horwich, Massachusetts, The MIT Press, 1993, s.37.
129 128

25

M.Planck ve E.Mach arasndaki realizm-instrumentalizm tartmasna kadar uzanmaktayd.135 Kuhn, bylece sz konusu tarihsel eilimleri 'paradigma' kavramsallatrmasyla aklayp, bilimsel faaliyeti de sregiden bir devrim dinamiine balarken; bilim felsefesinde de indirgeyici bir tasnifin znesi olmaktayd: Bu tasnifte; Hume: induktif-irrasyonel, Carnap: induktif-rasyonel, Popper: deduktif-rasyonel bilim alglarnn temsilcileri olurken, Kuhn ise deduktif- irrasyonel bir bilim tanmnn zirve ahsiyeti olarak kayda gemekteydi. 136 Ancak, bilim felsefesinde sosyolojik, psikolojik ve iktisadi 137 analize kap aan 138 almas anti-realist ve postmodern almlara ivme kazandrrken; Kuhn asla gerein baaryla yanstlmas sorunuyla olan ilikisini kesmeyerek 139 metodolojik duruunu da bu temelde tanmlad: 'Akca ayn problemlere yneldigimiz tm durumlarda Sir Karl'n bilim gr ve benim grm neredeyse zde olmaktadr. Her ikimizde, bilimsel arastrmann rn olan mantksal yapdan ziyade bilimsel bilginin sahip olduu dinamik srelerle ilgilenmekteyiz. Bu ilgiyle, ikimiz de uygun veri, gerekler ve gncel bilimsel hayatn ruhunu vurgulamakta ve hatta bunlar bulmak iin tarihe bavurmaktayz.' 140 Fakat Kuhn'un kendini arz ettii netlikte almalarnn alglanabildiini ifade etmek ise mmkn olamamaktayd. Kendi reddetse bile, rlativist olarak sunuldu. 141 Bu yzden olsa gerek, Margaret Masterman'n paradigma kavramnn Kuhn tarafndan yirmibir farkl anlamda kullanldn ileri srd almas da hep gndemde kald.142 Ancak, kesin bir tanm iinde
135

136 137

138 139 140

141

142

Fransa-Prusya sava ile I.Dunya sava arasndaki yllar[1870-1914] zellikle Almanca konuan dnyada hem eitimin oncelikli konu olarak ele alnd, hem de 'bilimin amac nedir?' tartmasnn youn olarak yasand bir dneme denk dmekteydi. Avusturya'da E. Mach, Almanya'da ise M.Planck bu tartmada ne kan isimler olarak instrumentalizm ve realizmde somutlaan fikirlerin savunucusu olmulard. Bilimin, pratik ynune arlk vererek fenomenler zerindeki kontrol ve ngry esas alan instrumentalism ile eyay tm kapsamyla aklama amacn ne karan realizmin [henz kavramsallamam paradigmal eilimler zerinden] tartld dnem ise 1908 - 1913 olmaktayd. Bkz. Steve Fuller, "Retrieving the Point of the Realism-Instrumentalism Debate: Mach vs. Planck on Science Education Policy", PSA: Proceedings of the Biennial Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1994, Volume One: Contributed Papers, 1994, s.201-202. James Ladyman, Understanding Philosophy of Science, London, Routledge, 2002, s.94. Iktisadi analiz ile bilim felsefesinin basarl bir deerlendirmesi icin L.A. Boland'in 'Methodology as an Exercise in Economic Analysis' makalesini zellikle tavsiye etmekteyiz. Boland, makalesinde allagelmiin tersine -iktisadn metodolojisinden ziyade- metodolojinin iktisadn ne karrken, ekilsel gsterimiyle de[s.114] fikri berrakln perinlemektedir. Bkz. Lawrence Boland, "Methodology as an Exercise in Economic Analysis", Philosophy of Science, Vol. 38, No. 1, 1971, s. 105-117. Arthur Zucker, Introduction to the Philosophy of Science, New Jersey, Prentice Hall, 1996, s.159. Christopher Newfield, "The Value of Nonscience", Critical Inquiry, Vol. 29, No. 3, 2003, s. 513. Thomas S. Kuhn, "Logic of Discovery or Pyschology of Research", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 789. Popper'e kendini yakn klan sz konusu cmlelerine ramen, objectivist, realist ve positivist olarak tanmlanan Popper'e kar, Kuhn subjektivist, rolativist ve tarihselci olarak konumlandrlmaktan kurtulamamtr. Yine bu indirgeyici snflandrmalara gre; Popper birleik bir bilim algsnn son temsilcisi olurken, Kuhn ise bilimsel oulculuk ve metodolojik ak fikirliliin lideri olarak ne kmaktadr. Btnyle yanl olmamakla birlikte, bu snflandrmalarn sadece basitletirici sunumlardan ibaret olduu bilinmelidir. Bkz. Fuller, "Kuhn vs. Popper: The Struggle for the Soul of Science", s.10. John Earman, "Carnap, Kuhn, and the Philosophy of Scientific Methodology", World Changes:Thomas Kuhn and the Nature of Science, Ed.by. Paul Horwich, Massachusetts, The MIT Press, 1993, s.15. 'Grlerimin aslnda bilimde bir irrasyonalite savunusu olduunu hibir zaman kabul etmemi olmamama ramen, her zaman bunun kayna olarak alglandm... ' Bkz. Thomas S. Kuhn, "Notes on Lakatos", PSA: Proceedings of the Biennial Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1970, 1970, s. 139 Masterman, sz konusu kullanmlarn ortak ynleri olup olmadn aratrrken, bu dankln temel kategoride incelenebilei hkmne vard: i) Meta-paradigmalar[metafiziksel paradigmalar] ii) Sosyolojik paradigmalar iii) Yapsal paradigmalar. Bu snflandrma iinde; inan kmeleri, mitler, metafizik

26

sunulmamasna ramen, en genel anlamyla paradigmann, bilim evrelerince kabul grm olan inanlar btnne ve sorunlarn nasl anlalmas gerektii konusunda hemfikir olunan geleneklere iaret ettigi akt. Bylece aratrmacnn hangi deneyleri yapaca, ncelikli olarak hangi sorunlar ele alaca, hangi sorular soraca byk oranda ait olduu paradigma tarafindan belirlenmekteydi. Sz konusu kstlarla birlikte, paradigmann eit nemdeki fenomenlere ynelirken aratrmacya ekonomik-pragmatik bir seicilik salad da aikard. Bir bilim tarihisi olan Kuhn'un, paradigmal deiimleri rneklendirecei tarihsel tecrbe de hazrd: Kopernik astronomisi, Newton mekanigi, flojiston teorisi, Daltonien kimya, akkanlarn akm teorisi, parcacik optigi, dalga optigi, rolativistik fizik ve kuantum fizigi... Boylece, her biri kendi doneminde aciklayici olan teorilerin iaret ettii dnemsellik zerinden, bilimsel devrimlerin yapsn tanmlamak mmkn olmaktayd. Kuhn'a gore bilimsel teoriler doa olaylarn aklayabildii srece bilim 'normal bilim' olmakta ve doa olaylarn aklayan teorilerin btn de bilim adamlarnn sahip olduklar paradigmay ekillendirmekteydi. te bu sre, hem bilimsel istikrarn srd, hem de aratrma sonularnn paradigmayla elien bulgulara ulat dneme iaret etmekteydi. Bu safhada, paradigmay tehdit eden kar veriler kabul edilmek istenmez ve grmezlikten gelinirdi. te srdrlemez olan bu aamaya, 'kriz durumu' deniyordu. Aratrma ilerleyip kart verilerin hakim paradigma ile olan elikisi gzard edilemez boyutlara ulanca da sz konusu kriz durumunu amak iin yeni bir paradigmaya geilmek zorunda kalnyordu. Hakim paradigma deiirken bilimsel istikrar ve sreklilik kesintiye uruyor, periyodik olan bilimsel devrimler de sz konusu dinamiklerle srp gidiyordu. Bylece, bir dnemin bilimsel devrimi olan yeni paradigma, normal bilim'e dnp ember tamamlanrken; bilimsel devrimlerin yaps da 'Normal bilim-devrim-normal bilim- devrim' seyrindeki srele tanmlanmaktayd.143 Bilimsel devrimlerin tarihi analiziyle varlan bu noktada; bilim adamlarnn idealize edildii uzere kiisel kardan arnarak hareket eden rasyonel bireyler olmadklar, aksine ou zaman paradigmaya angaje olarak kart deneysel verileri arptan, yetersiz muhakeme ve argmanlarla statkoyu koruyan, muhalefeti engellemek icin de kurumsal kuvvet kullanmaktan ekinmeyen bireyler olduklar anlalmaktayd. 144Bilim ise; bilim olmayanla arasna snr izilerek mantkla desteklenen, sabit-kesin anlamlar olan terimlerle icra edilen, [srekli byyen bir kme benzeri]birikimsel ve [tek bir metot ile yaklalabilecek]birleik niteliklerini kaybederken; dnemsel, karlatrlamaz sramalara tabi devrimsel bir kimlik kazanmaktayd.145

speklasyonlar, standartlar, yeni bak alar, algy yneten dzenleyici prensipler, planlar ve gereklik alann belirleyici deerdeki hersey- felsefi trdeki paradigmalar olarak metaparadigma kavram altnda tanmlanmaktadr. Dier taraftan, evrensel olarak tannm bilimsel baarlar, kesin bilimsel kazanmlar, politik kurumlar, kabul gorm yarg kararlar ise sosyal trdeki paradigmalar olarak sosyolojik paradigma seklinde tanmlanmaktadr. Nihayetinde, daha belirgin bir anlamda kullanlmak zere ders kitaplar, klasik eserler, donatm aletleri, mevcut tehizat, [lisanla balantl olarak] benzetmeler, tasvir ve gramer ise yapay trdeki paradigmalar olarak yapsal paradigmalar eklinde tanmlanmaktadr. Bkz. Margaret Masterman, "The Nature of a Paradigm", Criticism and the Growth of Knowledge, Ed.by. Imre Lakatos ve Alan Musgrave, London, Cambridge University Press, 1970, s. 65. 143 Kuhn, "The Structure of Scientific Revolutions", s.52-66 144 Ladyman, Understanding Philosophy of Science, s.121. Bilimin nesnelliin ve hakikatin peine dmediini, kabul grm inan ereveleri iinde problem zmeye almaktan daha teye gitmediini tarihsel bir balama oturtarak gsteren Kuhn'a kar en youn eletirilerin, Prometheus'luktan 'paradigma sahibi muhafazakarlar' dzeyine indirgenen bilim evrelerinde retildiini tahmin etmek zor olmayacaktr. Bylece daha net izgilerle blnen entellekteller ve bilim evrelerinin bilim savalar olarak tanmlanan mcadelesinin de milad, yine Kuhn olmutur. Bkz. Ziyauddin Serdar, Thomas Kuhn ve Bilim Savalar, Everest Yaynlar, stanbul, 2001, s.89. 145 151

Ladyman, Understanding Philosophy of Science, s.99-100

27

Bylece bilimsel teoriler arasnda varolduu dnlen devamllk ortadan kalkarken, -ellemezlik[incommensurability] prensibi146 gereince- her paradigmann kendine zg bilimsel ltlerinin varolduu kabul edilmekte ve paradigmalarn birbirlerine evrilemez ve kyaslanamaz klnd bir yap ortaya kmaktayd: "[Paradigma deiimi] birbirine evrilemeyen [incommensurable] iki ey arasnda meydana geldii iin deisim, mantksal ve doal bir sre izleyerek tedricen deil, tpk yapsal deiim[Geltalt switch] gibi, toptan olur..." 147 Ayn terimlere de sahip olsalar, iki paradigmann ayn ltlere vurulamayp birbirlerinin diline evrilememesinin sebebi, szkonusu terimlerin genelde farkl anlam kmelerine iaret etmekte olmalaryd. rnein, hem Newton hem de Einstein fiziinde rastladmz 'ktle', 'zaman', 'mekan' gibi kavramlar, sz konusu iki teoride farkl anlamlara sahip olurken; bu terimlerin anlamlar da teori- baml[theory-bounded] olmaktayd. 148 Kuhn, szkonusu terimlerin bal olduu teorileri de kurguland evreye balarken, [kitabnn son cmlesine denk gelecek ekilde] durumu yle aklamaktayd: "Bilimsel bilgi, tpk dil gibi, esas itibariyle bir grubun ortak mal olduundan gruptan bamsz herhangi bir sey ifade etmez. Onu anlayabilmek iin onu yaratan ve kullanan grubun zel niteliklerini bilmek zorundayz."149 fade etmek gerekmektedir ki; Kuhn iin sz konusu durum bilimin otoritesini tehdit eder olmaktan ziyade, varolan otoriter bilginin nasl ortaya ktn aklayan bir tavr temsil etmektedir.150 Fakat Popper'in yanllanabilirlik ilkesiyle, Kuhn'un paradigmal yaklamnn uzlatrcs saylabilecek Imre Lakatos icin Kuhn'un aklamas mistik bir karakter tamaktadir:

146

Ellemezlik ve bilimsel bilginin birikimsel devamll birbiriyle birincil derecede ilikili iki kavram olarak karmza karken, szkonusu ilikiyi yle analiz edebiliriz: T ve T' iki ayr teoridir. [1.a] durumunda; T' teorisinin tm operasyonel kavramlar T teorisini kapsamaktadr -yani- iki teori yerel olarak karlatrlabilir. [local comparable] [1.b] durumunda ise; T ve T' teorilerinin tm operasyonel kavramlar ayn anlam kmesine iaret etmektedir: T=T' -dolaysyla- iki teori btnyle karlatrlabilir.[fully comparable] [1.c] durumunda ise; T ve T' teorilerinin en azndan baz operasyonel kavramlar ayn anlam kmesine iaret etmektedir -yani- iki teori ksmi olarak karlastrlabilir.[partially comparable] [1.d] durumunda ise; T ve T' teorilerinin operasyonel kavramlarnn iaret ettii anlam kmeleri tamamen farkldr -dolaysyla- iki teori karlatrlamaz[incomparable] veya ellemez [incommensurable]olarak ele alnmaktadr. T ve T' teorilerinin karlatrlabilir olduu {[1.a], [1.b] ve [1.c]} durumlarnda -bu iki teori ayn zamanda- badaabilir[compatible] teoriler olabilir. yle ki: (Ai) [1.a] durumunda; T', T teorisinin bir uzantsdr. (Aii) [1.b] durumunda; T ve T' teorileri tamamlaycdrlar. (Aiii) [1.c.] durumunda; T ve T' teorileri ksmi badam iindedir. Ayrca; T ve T' teorilerinin karlatrlabilir olduu baz durumlarda ise bu iki teori badamaz teoriler olabilir. yle ki: (Bi) T', daha geni bir anlam kmesine iaret eder durumdayken T teorisini yanllamaktadr. (Bii) T', ayn anlam kmesine iaret eder durumdayken T teorisini yanllamaktadr. Dier taraftan; T ve T' teorilerinin karlatrlamaz/ellemez olduu [1.d] durumunda ise; teoriler: (Ci) ne karlastrlabilir, ne de badaabilir.(Cii) birbirlerini yanllayamaz. (iii)her biri kendi alanlarnda ezamanl olarak 'doru'dur. Analizimize bilimin ilerleme dinamikleri asndan baktmzda ise u tablo ortaya kmaktadr: (Ai)^Devaml, lineer ve birikimli ilerleme. (Aii) ^ Devaml, non-lineer ve birikimli ilerleme. (Aiii) ^ Kesikli, non-lineer ve birikimli ilerleme. [(Bi),(Bii)] ^Kesikli ve birikimsiz ilerleme. [(Ci),(Cii),(Ciii)] ^Kesikli ve birikimsel ilerleme. Bu durumda; (Ai)'nin mantksal pozitivizm, [(Bi), (Bii)]'in Popperci yanllamaclk ve [(Ci), (Cii),(Ciii)]'in ise Kuhn-Feyerabend irrasyonalizmini temsil ettiini ifade etmek yanl olmayacaktr. Bkz. Evandro Agazzi, "Commensurability, Incommensurability, and Cumulativity in Scientific Knowledge", Epistemology, Methodology, and Philosophy of Science, 1985, s.74-76 147 Kuhn, The Structure of Scientific Revolutions, s.150. 148 Kuhn, The Structure of Scientific Revolutions, s.47. 149 Kuhn, The Structure of Scientific Revolutions, s.210. 150 Buchwald ve Smith, Thomas S. Kuhn, 1922-1996, s.375.

28

"Kuhn'a gre bir paradigmadan dierine yaplan bilimsel deime, rasyonel ilke ve kurallar tarafndan ynlendirilemeyen mistik bir din deitirme biimindedir."151 Lakatos'un 'Bilimsel Arastrma Programlar' erevesinde ortaya koymaya alt yap da aslnda, sz konusu mistik srecin rasyonalizasyonuna denk dmektedir. 1.2.1.6. Lakatos ve Bilimsel Aratrma Programlar 'Imre Lipsitz' olarak Macaristan'da doup, II. Dnya savayla iine dt ate emberinden ancak -Nazi igalinden hemen nce- adn Tibor Molnar'a evirerek kabilen dnrn hayat srad bir maceray andrmaktadr. Ailesini Auschwitz'de yitirip, Marksist direni rgtlerine katlan152 dnr, sava sonras ise kalvinist olurken, adn da Nazilere direnen General Geza Lakatos'a yknerek yeniden deitirmitir.153 Lakatos, zorunlu olarak blnen matematik, fizik ve felsefe eitimini Debrecen niversitesi ve Budapete'deki Etvs Kolejinde tamamlamtr. Mezuniyeti ardnca Hegelci-Marksist filozof Gyrgy Lukacs'n asistan olarak alp, 1949 yln da Moskova niversitesinde geirmitir. 1950'de Sovyetlerden geri dndnde ise hala nedeni tam olarak bilinemeyen 4 senelik bir mahkmiyetle karlamtr. 1954'te tekrar akademia'ya katlrken, 1956'ya kadar da matematiki Alfred Renyi'nin gzetiminde olaslk ve lm-teorisi zerine calmtr. Macaristan'da yaanan Sovyet destekli hkmet darbesinin hemen ardnca 1956 Kasm'nda Viyana'ya gp, 1957'de Rockefeller bursuyla R.B.Braithwaite gzetiminde doktora tezini yazmak zere Kings College, Cambridge'e gemitir. 'Proofs and Refutations' adyla British Journal for the Philosophy'de makale serisi olarak154 yaymlanacak olan doktora almasn tamamlad ve London School of Economics'te Karl R. Popper'e katld yl ise 1960'tr.155 1969'da mantk profesr olarak atanrken, bu srete genileyen alma alanlar dhilinde 'bilimsel aratrma programlarnn metodolojisi 'ni[ 1970] gelitirmitir. Lakatos 1974'te tutkulu bir rasyonalist ve ikna edici bir mnazarac olarak 52 yanda hayata veda ederken bir ok tamamlanamam alma ve projeyi de ardnda brakmtr. 156 Editr, Lakatos'un 'The Changing Logic of Scientific Discovery' adnda yeni bir kitaba balamak zere olduunu bildirirken;157 Feyerabend da Against Method'u planladklarnn aksine cevap alamayaca bir hitapla kaleme almtr.158 Uzun olamayan mr insanln en sistematik macerasnn nabzn tutma abasyla geen bir Lakatos, aslnda bir matematikidir. Lakatos, metodolojisini Popperci varsaym[conjectures] ve rtme[refutations] temelinde tanmlarken,

151 152

153 154

155 156 157

158

Imre Lakatos, Falsification and the Methodology of Scientific Research Programmes, s. 93 Lee Congdon, "Imre Lakatos' Road to 1956", Contemporary European History, Vol. 6, No. 3, Theme Issue: Intellectual Life and the First Crisis of State Socialism in East Central Europe, 19531956, 1997, s. 280. Brendon Larvor, Lakatos: An Introduction, London, Routledge, 1998, s.5 1963 ylnda The British Journal for the Philosophy of Science'in 53, 54, 55 ve 56. saylarnda yaymlanan almas 1976'da -lmnden sonra- kitap olarak basld. Bkz. Proofs and Refutations: The Logic of Mathematical Discovery, Cambridge University Press, London, 1976 Larvor, Lakatos: An Introduction, s.6. A.e., s.7. Ian Hacking, "Imre Lakatos's Philosophy of Science", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 30, No. 4, 1979, s. 382. Feyerabend, ilk basks 1975'te kan kitabn Imre Lakatos'a ithaf ederken, baz konularda bilinli olarak kkrtc bir tavr sergilemesini ise metni -Lakatos'un verecei karl umarak- kaleme alm olmasna balamaktadr. Bkz. Ernest Gellner, "Review Articles Beyond Truth and Falsehood: Against Method by P. K. Feyerabend", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 26, No. 4, 1975, s. 331.

29

yanllamacln alann da matematik ve mant ierecek ekilde geniletmektedir. 159 Bylece matematiksel formalizme meydan okurken, dolayl olarakta matematiksel dogmatizmi reddetmektedir. Lakatos'un matematiksel ilgisinin felsefi temelleri gayet anlamldr. Dogmatikler ve pheciler arasnda sregittigine inand felsefi ekimenin temelinde dogmatik kanadn yklmaz kalesi olarak otoriter-reddedilemez matematii ve onun yanllanamaz karakterini grmektedir.160Matematik metodolojisinin problemlerini bylece ele alrken, ne totolojik ne de empirik karakterde olan, ama mantksal pozitivizmin vehmettigi gibi de anlamsz ya da sama da olmayan informal matematii formalizm akm karsnda mdafaa etmektedir.161 Eserinde - [Proofs] - matematiksel gsterimde ska kullanlan Yunan harflerinin [alfa, beta, omega, zeta, sigma...] retmenleriyle karlkl diyaloglar araclyla Euler Teoreminin ikiyzyllk ispat tarihini yanstmakta;162 matematiin doasn kavramak iin zenle kurgulad bu kartlkla da Hegelci diyalektie iaret etmektedir. 163 Lakatos'a gre, zgn varsaym ve ispat tezi olutururken, kart rnek anti-tez olmaktadr. Sentez ise yardmc nermeler ve ispat calmalaryla dzeltilmi olan teorem ve ispat yapsna denk dmektedir.164 Bylece matematik yeni kavram ve keiflere ulaabilecek dinamik bir yapda tanmlanrken,165 -Popperci modelin nerdiinin aksine- [teoriden vazgeme]yanllama daha zor mantksal artlara balanyor; dolaysyla kart rnegin de aklanabilecei yeni bir yap kurma zorunluluu getirilmektedir. Bylece, hem Kuhn'da eksik kald iddia edilen rasyonalite matematiksel ispatla ikmal oluyor, hem de dogmatik bir yanllamaclk reddedilmektedir.166 Lakatos, sz konusu sentezi Kant'n 'Bilim tarihi olmadan bilim felsefesi bo; bilim felsefesi olmadan bilim tarihi krdr.' diktumuyla desteklerken; kendisini bilimsel aratrma programlarnn metodolojisine vardran tarihsel sreci de tanmlamaktadr.167 Lakatos, eksik bulduu nceki eilimleri indktivizm, konvensiyonizm[uzlamclk] ve metodolojik

Mark Steiner, "The Philosophy of Mathematics of Imre Lakatos", The Journal of Philosophy, Vol. 80, No. 9 (Sep., 1983), s. 508 160 Lakatos, Proofs and Refutations: The Logic of Mathematical Discovery, s. 5. 161 A.e., s. 2. Kant felsefesine uzanan dnsel elimlere sahip olan Frege ve Hilbert gibi nl formalistlere kar Lakatos'un ortaya koyduu eletirel duruun Hegelci kkleri nemlidir. Bu adan Hegel'in ahlakn salt mantktan tretilemeyecei eletirisiyle Kant'in ahlak teorisinin formel yapsn reddetmesi de ayr bir anlam kazanmaktadr. Bkz. Larvor, Lakatos: An Introduction, s.22-23 162 Konveks okyzllerin[rn.piramid ya da kp] yz, ayrt ve ke saylar arasnda Euler Teoremi olarak bilinen bir bant vardr. Buna gre, her bir okyzl iin yzey says ve ke saysnn toplam ayrt saysndan iki fazladr. Bununla beraber, her defasnda kesin olarak ispat edildii ileri srlen Euler Teoremi, ortaya konulan kart rnek veya itirazlarla hep yeniden ele alnmak durumunda kalmtr. Bu sreci ele alan Lakatos, 'Proofs and Refutations' isimli Cambridge tezinde Euler Teoreminin ispat tarihesi zerinden matematiin[ve bilimin] doasn sorgulamaktadr. Bkz. John Kadvany, "Reconstructing Reason", The Threepenny Review, No.6, 1981, s.7. 163 Lakatos, Proofs and Refutations: The Logic of Mathematical Discovery, s. 144-145. 164 Larvor, Lakatos: An Introduction, s.25 165 Gdel teoreminin de gsterdigi zere mutlak matematiksel dorulugun tespitinde ispatlarn ayrt edici kstas olarak kullanlabilmesi mmkn olamamaktadr. Bylece matematiin tutarll da aksi ispat edilebilecek bir varsaym olmaktadr. Bkz. John Kadvany, Imre Lakatos and the Guises of Reason, Durham, Duke University Press, 2001, s.118. 166 Larvor, Lakatos: An Introduction, s.30. Lakatos, Popper ve Kuhn arasndaki kartl sadece teknik bir epistemolojik ayrlk olarak deerlendirmemektedir. Sz konusu kartln Einstein sonras dnemdeki bilginin bymesi eletirisi ve teorilerin deer ve rolleriyle ilgili temel entellektel yarglarmz hakknda olduunu savunurken, metodolojik yansmalarnn da azgelimis sosyal bilimler, siyaset ve ahlak felsefesi zerinde takip edilebileceini ileri srmektedir. Bkz. Lakatos, Criticism and the Methodology of Scientific Research Programmes, s. 151 167 Imre Lakatos, "History of Science and Its Rational Reconstructions", Proceedings of the Biennial Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1970, 1970, s. 92.
159

30

yanllamaclk olarak sralarken168, kendi almasn da bilimin tekrar inas iin yeni bir rasyonel teklif olarak sunmutur. 169 Lakatos, metodolojisini hem konvensiyonizm hem de Popperci yanllamaclktan belli yaklamlar kabullenerek desteklemitir. Evrensel nermelerin bilim evrelerinin uzlasna dayanarak kurgulanabileceini ileri srerken, bilimin devamllnn da bu tip nermeler araclyla olabileceini ifade etmitir. Bylece, evrensel nermeler zerinde varlan operasyonel uzlayla bilginin birikimsel olarak byd kabul edilirken; sofistike yanllamaclk da aratrma programlarnn gerektiinde terk edilmesini salayacak olan bir dier dinamik olarak metodolojisine dahil edilmektedir. Bu vesileyle de, deerlendirilecek olan -tecrit edilmi bir teori ya da teorinin varsaymlarndan ziyade- aratrma programlar olmaktadr. Bilimsel aratrma programlar, ellemezlik ilkesiyle Kuhn'da rasyonel alann dna den paradigma'mn Lakatos'ta bulduu karlk170 olarak [uzlayla kabul edilmi-geici olarak reddedilemez] 'sert ekirdek' ve onu sarmalayan 'koruma kua 'ndan olumaktadr.171 Ayrca, tek bir statik teoriden ziyade birbirlerine bal, rten teorilerden oluan aratrma programlar, akan zamanda takip edilebilecek belli bir deiim patikas sergilemektedir. Sz konusu teorileri birbirine balayan 'sert ekirdek' teorik varsaymlardan oluurken, zaman iindeki deiim ise koruma kuandaki yardmc varsaymlarla gereklemektedir. Bylece, sert ekirdek aratrma program iinde negatif heuristic olarak tanmlanabilecek sabite olurken, koruma kua ise pozitif heuristic olarak tanmlanmakta ve ekleme-karma yaplabilecek deikenlere denk dmektedir.172 Problemlerin tanmlanmas, yardmc
Bilgi teorisini 'pasifist' ve 'aktivist' gelenee denk decek biimde iki parada incelemek mmkndr. Pasifistler[klasik empiristler], doru bilgiyi doann eylemsiz/atl zihindeki damgas olarak grrken; aktivistler[rasyonalistler] doa kitabnn zihinsel aktivite [teoriler ve beklentilerimiz] olmakszn okunamayacan savunmulardr. [Milad Kant'a dayandrlan] 'muhafazakar aktivistler' ise beklentilerimizin bizi mahkum kld kavramsal bir hapishanenin snrlar iinde yaadmz ileri srmtr. Karamsar Kantlar, szkonusu kavramsal hapishane yznden gerek dnyann asla bilinemeyeceini iddia ederken; iyimser Kantlar ise bu erevenin dnyaya uyum salayabilmemizin gereklilii olduunu ileri srmtr. Dier taraftan, devrimci aktivistler [Whemell, Poincare, Milhaud ve Le Roy] ise bu kavramsal erevenin geniletilebilecei -hatta- daha yeni ve iyisi ile ikame edilebileceini ileri srmtr. Ayrca bu geniletme srecinde, indktif baarlar tarihsel veriyle sabit olan eski teorilerin, kart olaylar karsnda uzla ile korunmas gerektiini savunmulardr. Bylece yardmc hipotezler ve dier uzlamc manevralarla aikr anomaliler zlrken; kavramsal hapishanemizi genileten devrimci aktivizm teorilerin elenmesi konusunda acizleen muhafazakar konvensiyonizme dnmtr. Bilimsel bilginin bymesiyle/birikmesiyle birlikte kart deneysel verilerin gcnn azalmas ise teorilerin elenebilirliini ne karan devrimci konvensiyonalizme yol verirken, bylece iki kart filozofa -Popper ve Duhem'e- varlmtr. Duhem, hibir teorinin kart verilerle rtlemeyeceini; -bundan ziyade- anomaliler karsndaki srekli tamir abasnn yaratt hantallkla teorilerin elendiini ileri srmektedir. Duhem'in yaklamndaki subjektif tavrn rettii srncemeye kar Popper, metodolojik yanllamacl devreye sokarken bylece indktif olmayan bir empirizm de yeniden canlanmtr. (Bkz. Imre Lakatos, The Methodology of Scientific Research Programmes, London, Cambridge University Press, 1978, s.20-23.) Popper'in bilim felsefesini konvensiyonalizmden ayran nokta, temel nermelerde uzlay kabul etmesine ramen en genel nermelerdeki uzlay reddetmesidir. Szkonusu genel nermeler sert ekirdee denk dtnden Lakatos -bu noktada da- Popper'e ters dmektedir. Bkz. Larvor, "Lakatos: An Introduction", s.52. 169 Lakatos, History of Science and Its Rational Reconstructions, s. 99. 170 Lakatos 'paradigma' ve 'bilimsel arastrma programlar' arasndaki reddetmedii geisken kullanma ylece snr ekmektedir: 'Bilim tarihi, yaran bilimsel aratrma programlarnn(veya, isterseniz, 'paradigmalar') tarihi olmutur yada olmaldr, fakat birbirini takip eden normal bilim donemleri olmamtr ve olmamaldr: rekabet ne kadar erkenden balarsa, ilerleme iin o kadar iyidir.' Bkz. Lakatos, The Methodology of Scientific Research Programmes, s. 69. 171 Jonathan Knowles, Theory of Science: A Short Introduction, Trondheim, Tapir Akademik Forlag, 2006, s.76 172 Yunanca 'Ben buldum' anlamna gelen 'heurisko' kelimesinden gelen 'heuristics' gncel olarak problem zme ve keifte kullanlan yaklam ve metot almalarna denk gelecek ekilde kullanlmaktadr. Mantn kat gsterimsel yaps ve ilhamn grnte irrasyonel ve rastlantsal aydnlanmas arasnda bir noktada
168

31

hipotezlerin inas, anomalilerin ngrlmesi ve nceden belirlenmi bir plan dahilinde, rnekler eklinde sunulmas pozitif heuristic'in ierigini olutururken, aratrma programn devam ettiren motivasyon da saylan niteliklere balanmaktadr. 173 Bu noktada, Lakatos'un metodolojisini saf yanllamaclktan sofistike yanllamacla sevk eden dinamiin, anomaliler karsnda pozitif heuristic'e yklenen anlamla yakn ilikisinin olduu da aktr.174 Dier karakteristik unsur olarak tanmlanagelen yanllamaclk ise ancak anomaliler karsnda aratrma programnn kontrol kaybetmesi ve yozlatrc[degenerative] nitelie dnmesi durumunda iletilmektedir. 175 Lakatos'un
tanmlayabileceimiz heuristic'in, bu adan aratrmacya aradn buldurucu nitelik tayan hereyi iereceini ifade etmekte saknca yoktur. Bkz. French, Science: Key Concepts in Philosophy, s.24-25. Macar matematiki George Polya'nn almalarndan istifade eden Lakatos'un kavraynda heuristics; bir varsaymn bir safhadan bir sonraki safhaya evrilmesindeki rasyonel deiimin genel teorisi olacak ekilde tanmlanmtr. Lakatos, Proofs and Refutations: The Logic of Mathematical Discovery, s. 93. 19 Lakatos, History of Science and Its Rational Reconstructions, s. 99 174 Lakatos -aslnda- yanllamacl Popper0, Popper ve Popper2 olarak e ayrrken; dogmatik yanllamaclk Popper0, saf yanllamaclk Popperj, sofistike yanllamaclk ise Popper2 olarak gsterilmitir. Popper'in Medawar, Nagel ve Ayer tarafndan Popper0 olarak algnlandn ileri sren Lakatos, bir taraftan Popper'i bu dar tanmdan tenzih ederken dier taraftan da lehte ve aleyhte ispatlanamaz[provable&disprovable], olaslklandrlamaz[probabilifiable] olan bilimsel teorileri agnostizmin eletirilerininden kurtaracak yanllamack trlerini sorgulamaktadr. (Bkz. Lakatos, Criticism and the Methodology of Scientific Research Programmes, s. 152.) Lakatos'a gre iki yanl varsaym ve bilimle-bilim olmayan ayrmaya ynelik dar bir kstasa dayanan dogmatik yanllamaclk savunulamaz. lk varsaym, bir tarafta teorik-speklatif nermeler, dier taraftaysa fiili-gzlemsel nermeler arasnda doal bir snr olduudur. kinci varsaym ise, bir nermenin fiili veya gzlemsel olmann psikolojik kstasn karlayabiliyorsa doru[olaylarca kantlanm] olduudur. Ayrca szkonusu iki varsaym, teorilerin sadece deneysel temeli varsa bilimsel olabileceine hkmeden bir snr koyma kstasyla tamamlanmaktadr. Psikoloji birinci varsaym, mantk ikinci varsaym reddetmektedir. Teorilerin doruluu ispat edilemese bile yanllnn[gzlemlerle] ispat edilebilir olduunu ileri sren -indktf olmadan empirizm ykl- dogmatik yanllamacla kar Lakatos bylece; beklentiyle dllenmemi hibir algnn sz konusu olmadn ve gzlemlerin teori ykl olduklarn belirterek szkonusu teorik ve gzlemsel nermeler arasnda doal bir ayrmn olamayacan ileri srmtr. (Bkz. Lakatos, The Methodology of Scientific Research Programmes, s. 14-15.) Saf yanllamaclk ise Kuhn'un alglad anlamda gerek bir Popper/ce temsil edilirken, daha liberal bir tanm iinde teorik ve gzlemsel nermeler arasndaki ayrm pragmatik olarak ele almaktadr. Bu anlamda deneysel temelin teoriyle uyumamas teorinin yanllandn gsterebilir -ama- reddedilecei anlamna gelmemektedir. Dogmatik yorumun aksine saf yanllamac, en baarl teorilerimizi duyularmzn bir uzants olarak kullanarak teorilerin test edilebilecei alan geniletmektedir. Bylece 'sorunsuz arkaplan bilgisi' olarak kullanlan teorik yap, saf yanllamacln temel karakteristii olmaktadr. (Bkz. A.e., s.23) Lakatos, bilimi sorunlu ve sorunsuz alanlara ayran bu yaklam irrasyonel ve dogmatik bulurken, asl nemli olann sorunsuz tanmlayc alanlarla- sorunlu aklayc alanlar arasndaki ilikiden doan karmak teorik rgnn btncl deerlendirmesi olduunu ifade etmektedir. Lakatos'u bilimsel aratrma programlarnn metodolojisine ulatran szkonusu btncl-iliiklendirilmi deerlendirme Popper2'de karmza kmaktadr. (Bkz.Lakatos, Criticism and the Methodology of Scientific Research Programmes, s. 157) Sofistike yanllamacla gre bir teori sadece kendisinden daha fazla deneysel ierie sahip yeni bir teorinin varlyla yanllanr. Ayrca, alternatif yeni teorinin hlihazrdaki teorinin tm cari baarlarn gsterir olmas ve fazla ieriinin de deneysel olarak onaylanyor olmas gerekmektedir. (Bkz. A.e., s.163.) Eer bir teori sz konusu gerekleri yerine getiren bir problem kaymas [problem-shift] getiriyorsa, o teori ileri gtrc ve bilimseldir. Bylece, ana eksen bir teoriden ziyade bir dizi teorinin deerlendirilmesine kaydrlrken; Lakatosa tantlan 'kat ekirdek, koruyucu kuak, pozitif heuristic ve negatif heuristic' kavramlaryla da bilimsel aratrma programlarna varlmaktadr.(Bkz. A.e., s.164) 175 Bir aratrma program, teorik ilerlemesi deneysel genilemesini ngrd -yani tahminlerinde tutarllk olduu- srece ilerleyici nitelikte olurken; deneysel genilemenin gerisinde kalarak ans dolu keifler ya da uyarlayc aklamalarla durumu izah ettiinde ise duraksamaya girmi demektir. Bu durumda, daha aklayc olan ve daha iyi ngrlerde bulunan rakip bir aratrma program tarafndan saf d edilecek ve elenecektir. (Bkz. Lakatos, History of Science and Its Rational Reconstructions, s. 100.) Dier taraftan, ngrye yklenilen anlamla birlikte ne kan onaylama-dorulama kstasyla Lakatos'un yanllamac kimliinin -grnte- eliik haline deinmek gerekmektedir. Lakatos, aratrma programn ilerletiyici nitelikte ynlendiren, allmn dnda-srad ngrlere artdeer yklerken; rnek olarak Newtonien mekaniin

32

iaret ettii sz konusu sentezle birlikte -bylece- Popper, Watkins ve Agassi iin ereveyi dsal olarak belirleyen metafizik iselletiriliyor ve teorik bilimlerin ileri dzeydeki otonomisi aklanabilmektedir. 176 Ancak bu iselletirmenin Lakatos iin snrlayc ilkeleri mevcuttur: ' Ad hoc manevralar' olarak tanmlayabileceimiz koruyucu kuaktaki ayarlamalarn, kat ekirdee yeni testler nermeksizin -aratrma programn aikr yanllamalardan koruyacak biimde- iletilmemesi gerekir. 177 Ayrca Lakatos, ilerleyici kimliin sz konusu dzenlemeler iinde dahi tek belirleyici olamadnn farkndadr: 'Yeterli beceri ve ansla herhangi bir teori yanl olmasna ramen belirli sre iin ilerleyici tarzda devam ettirilebilir. '178 Bu farkndaln, Lakatos iin btn teorilerin [Popper'in yaklamnn aksine] yanllanm olarak doduu[falsified born] kabulyle yakn ilikisi vardr. 179 Ayrca -unutulmamaldr ki- aratrma programlar tekil olarak deerlendirilmekten ziyade rakip programlarla karlatrmal olarak ele alnmaktadr. Bu noktada, pozitif heuristic'in aratrma programn bir problem kaymasna ulatracak tarzda ynlendirebilmesi ise bir meta- kstas180 olarak nem kazanmaktadr.181 Tasvirci Kuhn ve talimat Popper arasnda bir uzlay temsil eden rasyonalist Lakatos, bilim felsefesinde sempatiyle 182 karlanrken, dadaist Feyerabend'a gre de 'garip ve rahatsz

Uransn yrngesini aklarken kefettii Neptn gezegenini sunmaktadr. Bkz. Knowles, Theory of Science: A Short Introduction, s.79. 176 Lakatos, History of Science and Its Rational Reconstructions, s. 99 177 Knowles, Theory of Science: A Short Introduction, s.77. Lakatos'un sz konusu kstas gelitirirken Popper'in Marksizm eletirisinden istifade ettii belirtilmelidir. Popper -bilindii zere- Marksizm ve psikanalizmi szde-bilim ilan ederken, psikanalizmi yanllanamaz olduu ve Marksizmi de yanllanabilir ama ngrleri yanl km [onaylanmam] bir teori olduu iin reddetmitir. Marksist okulun, bu eletiri karsnda gelitirdii tavr deneysel ierii azaltarak teoriyi yanl ngrlerinden arndrmak olmutur. [Yani: metafizikle tirmek!] Marx tarafndan kurguland dnemden daha az deneysel ierii olan gncel Marksizmin seyri bylece ad hoc manevralarn ileyii asndan nemli bir rnee dnmektedir. Bkz. Lakatos, The Methodology of Scientific Research Programmes, s.148. 178 Lakatos, History of Science and Its Rational Reconstructions, s. 100 179 Lakatos, Criticism and the Methodology of Scientific Research Programmes, s.163. Lakatos, bilim adamlarnn yanllanm olarak 'anomaliler denizine doan' teorilerle kurduu ilikiyi - Einstein ncesi Newtonien bir fizikinin tutumunu tasvir ederek- yle aktarmaktadr: (N) ekim kanunlar ile (I) kabul edilmi balang artlarnn yardmyla yeni kefedilmi (p) gezegeninin yrngesini hesaplanr. Fakat gezeken hesaplanan yrngeden sapma gsterir. Fizikimiz sapmay Newton teorisinin yenilgisi olarak deerlendirip teoriyi terkeder mi? Hayr. Aksine bugne kadar bilinmeyen bir (p) gezegenin (p)'nin yrngesini saptrdn ileri srer. Bu hipotetik gezegenin ktle ekimini hesaplayan fizikimiz, gkbilimciden bu hipotezini test etmesini ister. Netice: pgezegeni o kadar kktr ki, en byk teleskop tarafndan bile gzlemlenememektedir! Yeni bir teleskop siparii verilir. Yapm ilemi sonras gzlemlenmesi halinde Newtonyen fizik iin bir zafer olacak olan (p1) gezegeni yine gzlemlenememitir. Fizikimiz Newton fiziini terk eder mi? Hayr. Kozmik bir bulutun bizim gzlemimizi engelledii ve gezegenle aramza girdiini ileri srer. Bu bulutun konumu ve zelliklerini hesaplar ve bu hesaplamalarn test edilmesi iin aratrmaclardan bir uydu gnderilmesini ister. Peki uydumuzla bu varsaymsal bulut gzlemlenebilir mi? Hayr. Teori terk edilir mi? Hayr. Bu sefer uydunun aygtlarn etkilemi olduu varsaylan bir magnetik bir alann varl sorgulanr ve yeni bir uydu gnderilir... Bu abalar daha aklayc bir aratrma program balatlana kadar sregider. Bkz. Lakatos, The Methodology of Scientific Research Programmes, s.16-17. 180 I. Grattan-Guinness, "Lakatos and the Philosophy of Mathematics and Science. On Popper's Philosophy and Its Prospects", The British Journal for the History of Science, Vol. 12, No. 3, 1979, s. 319 181 Lakatos iin kart rnekler iine domasna ramen Newton'un ekim teorisi malum dinamikleri[:problem kaymalar] sergileyerek uzunca bir sre devam ettirilebilmi en baarl aratrma program olmaktadr. Bkz. Lakatos, Criticism and the Methodology of Scientific Research Programmes, s.169. 182 Knowles, Theory of Science: A Short Introduction, s.79-80. Ancak bu sempatinin Popper ve Kuhn tarafindan paylaldn ifade etmek zordur. Kuhn, Lakatos'un yaklamna en genel ereveden baktnda, 'meta-metodolojik metodununun' totolojiye indirgenebilme tehlikesi tadn ifade etmektedir. Bkz. Kuhn, "Notes on Lakatos", s.141.

33

yzylmzn en byk bilim felsefecisi' olmutur.183 Feyerabend, ele ald objektivist bilim yaklamlar arasnda -tm kusurlarna ramen- aratrma programlar metodolojisini ak ara en iyi yaklam olarak tanmlamaktadr.184 Dier taraftan, Lakatos'un seerek ele ald gemiin grkemli bilimsel baarlar zerine normatif bir teori 185 kurduunu, ancak geriye doru iletilen bu karsamalarn bugnn notlanmam aratrma programlarn deerlendirmemiz icin bir alm sunmadn ifade etmektedir. Gerekten de, baz tarihi rnekler ele alndnda, Lakatos'un kstaslaryla 'yozlatrc' ilan edilebilecek aratrma programlarnn zamanla ilerleyici almlar sergileyebildiklerine ahit olunmaktadr. rnegin, ondokuzuncu yzyl boyunca dalga teorisi karsnda dlanan parack teorisinin, foto-elektrik etkisinin kefiyle kuantum mekaniine yol aan bilimsel seyri ele alndnda, sz konusu geri-dnlerin dinamik yaps rneklendirilebilir. 186 Bu adan, Lakatos'un metodolojik ilkeleri, tarihi kavraymz geniletse bile, gereklerle aramza girmi olan nasihat niteliiyle ufkumuzu daraltmakta,187dolaysyla takip edilmemesi de bilim iin bir kazanm olmaktadr. Feyerabend'n sz konusu yorumu, tm evrensel bilim metodolojilerine kar kendini konumlandrd 'metodolojik anarizmin' bir yansmas olurken, -bylecebilim felsefesi de postmodern bir diktuma kavumaktadr: 'Herey gider!'188

1.2.1.7. Feyerabend ve Metodolojik Anari Sava yllarnda -yakn dostu Lakatos'un aksine- Naziler iin savaan, bar gnlerine ise hem bir cesaret madalyas hem de mr boyu srecek tedavisiz bir omurilik sakatlyla 189 ulaan Feyerabend; bilim felsefesinin yirminci yzyldaki 'byk drtlsnn'190 son ismi olarak hep aykr fikirlerin savunuculuunu stlendi. Sosyoloji, tarih, fizik ve astronomi eitiminin yansra, opera ve muzikte de uzmanlk sahibiydi. Bilim felsefesinin yaramaz ocuunun191 zgn rengi, belki de bu harmandan ileri geliyordu. 1940'larn sonunda; Elizabeth Anscombe, Georg von Wright ve L.Wittgenstein'in da konuk olduu 192 -sonralar ncln Victor Kraft'a brakt- 'Kraft evresinin' kurucusu olurken; felsefi ynelimleri de dnemin/evrenin eilimleriyle uyumluydu. 193 1952'de Viyanadan Wittgenstein'la almak amacyla ayrlp Cambridge'e giderken, nl filozofun beklenmedik kayb onu bir dier nemli ismin -Popper'in- rencisi olmaya sevk etti. Hayat boyu kar durduu yanllamaclkla kurduu en yakn iliki bu dnemde gerekleirken, Popper'den -sonralar
Paul Feyerabend, "Imre Lakatos", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 26, No.1, 1975, s.1. 184 Feyerabend, Imre Lakatos, s. 16. 185 P.Wood'da Lakatos'un normatif felsefesini, tarihle 'olmas gerekeni' kefetmek amacyla iliki kuran onsekizinci yzyl felsefelerine benzetmi, gszln de gemii bugnn sorunlar olarak okumasnda grmtr. Bkz. Paul Wood, "Review of Lakatos's Philosophical Papers", Annals of Science, 36, 1979, s.299. 186 Knowles, Theory of Science: A Short Introduction, s.81. 187 Feyerabend, Problems of Empiricism: Philosophical Papers Volume 2, s.230 188 Feyerabend, Against Method, s. 14. 189 Paul Feyerabend, Killing Time: Autobiography of Paul Feyerabend, Chicago, The University of Chicago Press, 1995, s. 39-40. 190 Eric Oberheim, Feyerabend's Philosophy, Berlin, Walter de Gruyter Co., 2006, s.17. 191 Paul Hoyningen-Huene, "Paul Feyerabend: An Obituary", The Worst Enemy of Science? Essays in Memory of Paul Feyerabend, Ed.by.John Preston, Gonzolo Munevar ve David Lamb, Oxford, Oxford University Press, 2000, s. 9. 192 Feyerabend, Killing Time: Autobiography of Paul Feyerabend, s.77 193 Tractacus'un takdim blmn kaleme alp, kariyeri boyunca da hocasna bal kalm olan Elizabeth Asncombe araclyla Wittgenstein'n 'Felsefi Aratrmalar' kitabnn taslana ulaan gen Feyerabend'n 1955'te bu kitap iin -hite karamsar olmayan- bir deerlendirme kaleme aldn grmekteyiz. Bkz. Paul Feyerabend, "Wittgenstein's Philosophical Investigations", The Philosophical Review, Vol. 64, No. 3, 1955, s. 449-483.
183

34

reddetmekten hi piman olmadn ifade ettii- bir asistanlk teklifi almaktayd.194 1955'te kabul edildigi Bristol'de -1959'da devaml profesr olarak atanaca Berkeley'e geene kadarzellikle kuantum mekanii zerine alt. ada fizikteki atlmlarn hlihazrdaki metodolojik ilkeler ihlal edilerek gerekletirilebilmi olduunu 'On a Recent Critique of Complementarity' makalesinde ele alrken, sz konusu metni ve metodolojik anarizm fikirlerinin olgunlamasn da C.F.von Weizsacker ile olan grmelerine balamaktayd. 195 Berkeley'de ise ellemezlik ilkesini [farkl boyutlarda] 196 ezamanl olarak savunduu Kuhn ile mesai frsat yakalarken, bylece fikri geliimini bilim felsefesinin bir dier nc ismiyle paylama imknna sahip oluyordu. 197 Feyerabend 1960'larda felsefe evrelerinde iyi tannan bir dnr olarak birok niversiteden davet alrken; Auckland, Atlanta, Berlin, Brighton, Freiburg, Hamburg, Kassel, London, Oxford ve Yale bir ya da iki somestr ders verdii universiteler oluyordu. Yakn bir dostluu paylat Imre Lakatos'la szkonusu akademik hareketlilik iinde Londra'da tanrken; Berkeley'de ise kltrel rlativizm grlerini glendiren ok kltrl bir ortamn paras olmaktayd. Farkl medeni ve zihni yaplarn uzants olan grencilere -zengin kltrel altyaplarna ramen- akademik dzenin dayatmakta olduu entellektel emperyalizme metodolojik duruuyla tutarl olarak kar kt.198 1975'te yaymlanan Against Method ile bilim felsefesinin snrlarn aan bir ne kavuurken, bilgi teorisinin anarist tasla da bylece ortaya kmaktayd. Feyerabend, anarizmin siyaset felsefesi iin olmasa da epistemoloji ve bilim felsefesi iin en mkemmel ila olduunu ifade ederken; metodolojistlerin, tarihilerin ve bilimadamlarnn dar alglarnn tesinde iielik, ok ynllk, karmaklk ve canllk tayan gerekliin etkileimli mahsenlerinden, normatif kurallar btnyle klamayacan ileri srmekteydi. 199 Szkonusu sylem, bir yandan kendini siyasi anarizmden ayr tutarken, bir yandan da onun yarm brakt ii tamamlamaktayd. Siyasi kurumlarn ortadan kaldrlarak, dzenin kendi doal eilimlerine
194

195

196

197

198 199

Paul K. Feyerabend, Against Method, New York, Verso, 1993, s. 261. Feyerabend, Popper'in asistan olan Joseph Agassi'nin kariyerini kstas alarak kendini ansl grrken, Agassi'yi kendini tekrarlayan bir Popper karikatrne dnmekle itham etmektedir. Agassi ise, Against Method'u ele ald bir deerlendirmede bir yandan Popperci felsefeyi mdafaa ederken bir yandan da u soruyu sormaktadr: 'Yalanlar ycelten bir kitab nasl okursunuz? En azndan yazarnn arla kam samimiyetine hayran olup ciddiyetle ne dediini ele mi alrsnz? Ya da onu sadece bir arlatan olarak m deerlendirirsiniz?' Bkz. Joseph Agassi, "Review: Against Method: Outline of an Anarchistic Theory of Knowledge, Paul K. Feyerabend", Philosophia, Vol.6, 1976, s.165. Paul K. Feyerabend, "On a Recent Critique of Complementarity: Part I", Philosophy of Science, Vol. 35, No. 4, 1968, s. 309, Ayrica, Bkz. Feyerabend, Against Method, s. 262.[1993] Paul Feyerabend, "Putnam on Incommensurability", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 38, No. 1, 1987, s. 81. Elclemezlik kavram, Feyerabend tarafndan 1952 ylnda LSE'deki Popper seminerlerinde dile getirilmi olmasna ramen, daha ok paradigmal deiimlerin asli bir unsuru olarak ele alan Kuhn ile tannd. Kuhn; kavramsal, gzlemsel ve metodolojik ellemezlik kavramsallastrmasyla bilimsel devrimlerin iie gemi dinamiklerini sorgularken, felsefesinde szkonusu kavram ne kard lde de onunla birlikte anld. (Bkz. Philip Kitcher, "Implications of Incommensurability", PSA: Proceedings of the Biennial Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1982, Volume Two: Symposia and Invited Papers, 1982, s. 690.) Kuhn'un bilim tarihi almalaryla destekledii gr Fleck, Polanyi ve Ajdukiewicz'in etkisi altnda geliirken; Feyerabend ise alg psikolojisi temelinde ilgilendii protokol nermeler zerinden almasn srdrmekteydi. zellikle, Khler ve Gestalt psikolojisinin ortaya koyduu zere gzlemlerin teori ykl olduu fikrinin hem Kuhn hem de Feyerabend'ta etkisi bykt. Bu etkileimler iinde; 'Ellemezlik kavramn ilk kez kullanan isim.' diyerekten sunamayacamz tm bu dnrlerin kendi ihtiya ve eilimleriyle balantl olarak 'elclemezlik' kavram zerine altn ifade etmek daha doru olmaktadr. (Bkz. Oberheim, Feyerabend's Philosophy, s.179) 1960 ve 1961 yllarnda Kuhn ile youn felsefi mnazaralarda bulunan Feyerabend, kendini Against Method'a vardran yolda bilime yeni bir gzle bakmasn salayan Kuhn'dan byk istifade grdn ifade etmektedir. Bkz. Feyerabend, Problems of Empiricism:Philosophical Papers Volume 2, s. 131. Hoyningen-Huene, Paul Feyerabend: An Obituary, s. 5 Feyerabend, Against Method, s.9.

35

teslim edilmesi srecinde, aydnlanmac bilim algsnn ezberiyle kodlanm bilim adam gemie ait olan meyvesiz bilginin yokedilmesinde baaktr olurken; Feyerabend safa ve oukca bulduu bu ezberi de reddetmekteydi.200Epistemolojik anarizmi, en kadim veya en srad sylemleri savunmaktan ekinmeyecek nitelikte tanmlarken; btn grleri eit iyi/eit kt gren phecilikten de ayrlmaktayd. Hibir ideolojinin yannda veya karsnda bir duru sergilemeden, hibir metodu vazgeilmez grmeyen dadaist duruunun tutarlln ise yeri geldiinde anti-dadaist olabilmekte bulmaktayd.201 Bilim hakkndaki soyut normatif dnceler ile fiili, karmak ve durum-baml bilimsel pratik arasndaki uyumsuzluk dsal olarak telkin edilen tm metodolojilerin reddi noktasnda Feyerabend'a dayanak olurken; kartlnn bilimi deil bilimin arkasna saklanarak farkl kltrel zenginlikleri katletmeye alan yaklamlar hedef aldn ifade etmekteydi. 202 Feyerabend 1978'de yaymlanan Science in a Free Society kitabnda ise epistemolojik anarizm'in siyasal sonularn yorumlarken, din-devlet ilikisini dzenleyen sekler modele yknerek bilim-devlet ilikilerinin de ayrtrlmasn nermekteydi. 203 1980'ler Feyerabend' daha siyasi bir karaktere dntrrken; genel uzla da bilim felsefesinden uzaklaan Feyerabend'in siyaset felsefesi dncelerinde allagelmi derinliin eksiklii ynndeydi. 'Farewell to Reason' ve 'Science in a Free Society' -bu sebeple- Feyerabend'n [vefat ardnca]yeni bask yapmasn istemedii eserleri olarak bilindi.204 Feyerabend'n felsefesi; mantksal pozitivizmin etkisi altndaki 1950'ler, bilim felsefesinde Kuhn'un etkisi altnda gerekleen tarihi dnm ve Berkeley'deki radikal renci hareketlerinin etkiledii 1960'lar ve rlativist eilimlerin hakim olduu 1970-80'leri yanstarak ekillendi. Akademik talihinin neticesi olarak her zaman tartmalarn en hararetli olduu ortamlarda bulunurken, kendi fikri dnyasn da evresine yanstma frsat buldu. Akademia'da [en hafifinden]hicivci, sivri dilli, fevri vb. olarak tannan Feyerabend, 1990'larda ise mfik ve hmanist sfatlaryla ne kt.205 nsanln en deerli serveninin dinamiklerini arpc bir zek ve keskin bir dille sorgulayan Feyerabend'n lm deinde tamamlad otobiyografisinin son cmlesi de -bu anlamda- ok manidard: 'Endiem; lmmden sonra makalelerin, kesin felsefi ifadelerin deil de, sevginin ardmca kalmas. m 1.3. BLM FELSEFESNN KTSAD ANALZ Bilim felsefesi, epistemoloji ve metodoloji arasndaki geiken kullanm 206 literatrde baskn olarak yer bulmuken, ifade etmek gerekmektedir ki, 'iktisat metodolojisini bilim felsefesinin iktisada tatbik edilmesi olarak grmekteyiz. 207 Bununla beraber, iktisat metodolojisini douran sz konusu ynelime gemeden, bilim felsefesinin iktisadi analizinin de ufuk ac

Paul Feyerabend, "Theses on Anarchism", For and Against Method: Imre Lakatos and Paul Feyerabend, Ed.by. Matteo Motterlini, Chicago, The University of Chicago, 1999, s.113-114. 201 Feyerabend, Theses on Anarchism, s.115. 202 Feyerabend, Against Method, s.4. 203 Oberheim, Feyerabend's Philosophy, s.22. 204 A.e., s.22. n 2 A.e., s.24 206 Lalande ve Margenau iin metodoloji epistemolojinin bir alt blm olurken, Montague epistemoloji metodoloji tarafndan kapsandn dnmektedir. Wildebrand ise mantn hem metodolojiyi hem de epistemolojiyi ierdiini ifade ederken; Cohen ve Nagel epistemolojinin bamsz varln ifade edip, mantn metodolojiyi kapsadn ileri srmektedir. Bkz. Fritz Machlup, Methodology of Economics and other Social Sciences, New York, Academic Press, 1978, s.54. 207 Mark Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, Cambridge, Cambridge University Press, 1982, s.xxv.

200

36

ekil 1.1. Kavranabilir Teoriler

olduunu grmekteyiz. Bu balamda, bilimsel teorileri seim teorisi 208 erevesinde ele alarak iktisadi analize tabi klabiliriz. Bu amala, -bilim felsefesinin nda- bir teorinin dier bir teoriye stn gelebilmesi iin salamas gereken kriterleri ylece sralamaktayz: 1) daha basit. 2) daha genel. 3) daha dorulanabilir. 4) daha yanllanabilir. 5) daha ok olumlanm. 6) daha az olumsuzlanm. Bu artlar ve ekil 1-2-3 erevesinde Pareto

optimum araymz yle olacaktr: Kalology as an Exercise in Economic Analysis, s.114

208

Fayda maksimizasyonu varsaym altnda rasyonel bireylerin yapacaklar tercihleri modelleyen seim teorisi[choice theory] ve yaplm olan tercihlerin gerekelendirildii aklanm tercih teorisinin [theory of revealed prefence] srasyla Popper ve Kuhn'un yaklamlaryla olan koutluklarna iaret edilmelidir. Bilimsel keiflerin mantn talimat bir uslupla modelleyen Popper ve bu sreci bilim tarihi ynelimiyle yorulmu tasvirci bir slupla anlamaya alan Kuhn'un eilimleri iktisadi analiz sz konusu olduunda farkl bir anlam kazanmaktadr. Bkz. Boland, Methodology as an Exercise in Economic Analysis, s. 106. Radnitzky, bilimsel faaliyeti problem zme olarak ele alan Popperci yaklam ne karrken, problemin erevesinin izilmesi asndan fayda-maliyet analizini karar alma srelerini belirginletirmek, ve bylece daha eletirel klabilmek ynnden faydal bulmaktadr. Bkz. Gerard Radnitzky, "The Economic Approach to the Philosophy of Science", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol.38., No.2., 1987, s.17!

37

ekil 1.2. Teorinin Modellenmesi

Kaynak: Boland, Methodology as an Exercise in Economic Analysis, s.114.


ekil 1.3. Paradigma Tercihi

Kaynak: Boland, Methodology as an Exercise in Economic Analysis, s.115

38

ekil-1, belli bir dnya gr erevesinde tanmlanm deikenler kullanlarak kurgulanabilecek teorilerin basit dinamiini bize yanstmaktadr. Grld zere daha ok deiken kullanarak daha tasvirci-daha aklayc klnan bir teorinin testedilebilirlii azalrken, daha testedilebilir olduunda ise ierii eksilmektedir. Yani, T1, T2, T3 teorileri testedilebilirlik kriteriyle T2> T1 >T3 seklinde; aklayclk kriteriyle de T 2< T1<T3 eklinde sralanmaktadr.209 zerindeki her bir noktann farkl test-aklama bileimleriyle alternatif bir teorik kurguya iaret ettii eri ise; ME[Metafiziksel mkan Erisi] olarak tanmlanmaktadr. ME, bu anlamda cari dnemde bilimin snr olurken, erinin stnde kalan alan metafizik dnyaya, altnda kalan alan ise verimsiz bilimsel faaliyetlere iaret etmektedir. Bilimdeki ilerlemenin metafizik alan dntrerek fzikletirecei aikrken, sz konusu sreci de 'metafiziin rasyonalizasyonu' olarak tanmlamak mmkndr.210 ekil-2 ise, sz konusu T1 teorisinin farkl modeller erevesindeki sunum problemini ele almaktadr. Bu balamda, S1, S2, S3, S4... e-basitlik erileri olurken; G1, G2, G3, G4, G5... e-genellik erileri olmaktadr. Bylece teorilerin birleenleri olan modellerin, basitlik ve genellik kriterleri zerinden etkinlikleri deerlendirilmektedir. ekil-2, e-genellik ve e-basitlik egrilerinin teet olduklar birok etkin noktaya isaret ederken, erilerin birbirlerini kestikleri noktalar ise etkin olmayan tercihleri temsil etmektedir. Sz konusu [etkin] noktalarn birleimi ise bize MF'i[Metodolojik mkn Fonksiyonu] vermektedir. MF setigimiz teori ercevesinde mmkn olan tm etkin modelleri bize sunmaktadr. ekil-3'te her bir teorinin[T1,T2,T3] MF'i ayrca gsterilmektedir. Dier taraftan, tm MF'in snr noktalarnn birleiminin ortaya kard MS[metodolojik snr] zarf erisi ise ait olduumuz cari dnemdeki dnya algmzla balantl olarak bizi snrlamaktadr. 211Bununla beraber, ilan ettiimiz alt maddelik kriter ercevesinde teori seiminin yaplabilmesi iin -son safhada- V1,V2,V3 erileriyle temsil olunan onay fonksiyonuna ihtiya duymaktayz. Bylece bir teorinin daha cok olumlanmasn alternatifleri karsnda daha iyi bir teori olmasna delil sayarken seim srecimiz de belirginlemektedir. Teste tabi olan teorilerin olumlanma derecesini ifade eden V1,V2,V3 erilerinden V2 ile T1 teorisinin MF'nun kesitii P noktas ise bize Pareto optimumu vermektedir.212 II. BLM: APRORZM VE APOSTERORZM ARASINDAK KTSAT METODOLOJS 2.1. Metot ve Metodoloji 'Metot ve 'metodoloji kavramlarnn yersiz ikameleri gerek bir cehaletin rn olarak kabul edilirken,213 aradaki farkn izah da kanlmaz olmaktadr. Bu amala, trev kavram olan metodoloji'den nce ele alacamz metodun; en genel kullanm biimiyle: bir amac gerekletirmek, bir hedefe ulaabilmek iin izlenen yol, stratejiler btn; aratrma, alma ve bir sonu elde etmek iin kullanlan akl yrtme formu; herhangi bir eyi
209
210

211 212

213

Boland, Methodology as an Exercise in Economic Analysis, s. 112 5.12.2008 tarihinde L.Boland'a 'metafiziin rasyonalizasyonu' kavramsallatrmasndan sz ettiimde, bunu bir katk olarak tanmlad ve kendi analizini derinletirecek bir makale kaleme almam tavsiye etti. L.Boland'n akademik bir alakgnllkle ilk kez duyduunu ifade etmekten ekinmedii sz konusu kavramsallatrmaya ainalm ise A.G. Sayar'n metodoloji sohbetleri vesilesiyle olmaktayd. A.y., s. 113. A.y., s. 115. Machlup, Methodology of Economics and Other Social Sciences, s.55, 62

39

yapmann yolu; dnce ve eylemde dzenlilik ve derli topluluk; dzgn ve uyumlu ilem olduu sylenebilir. 214 Bu anlamda, varolann bilgisi retilirken metodun gereklilii aikardr. Dier taraftan, tm bu retimlerin faili olan insann -kendi varoluu zerine dnebilme yetisi olarak tanmlayabileceimiz- 'kendindelik hali de bal bana bir metoda iaret etmektedir. Bylece, insann 'kavramsz bilgisi' olarak tanmlayabileceimiz bilin hristik bir metoda dnrken;215 sz konusu dinamiin eitlendirilmesiyle de metodik tekliin krlmas ve bir metot oalmasna ulamamz mmkn olmaktadr. 216 Bu oaltmn salad rahatlamayla, farkl fenomenlere yaklaldnda ise, varolanla kurulan iliki biiminin[metot] retilen bilginin trn[disiplin], belirledii kavranmaktadr. Bylece, iki yanl [teorik ve pratik] ve drt dzeyli i) varolma, ii) dnmebilme, iii) dile getirme-iletme, iv)deneme-uygulama] olduunu ifade edebileceimiz metodun; varolma dzeyi ontolojinin, dnmebilme dzeyi epistemolojinin, dile getirme-ileti dzeyi linguistik ve iletiimin, deneme-uygulama dzeyi de bilimin konusu olurken; dil, dnce-kavram
214 215

216

mer Demir, ktisatta Yntem Tartmalar, Konya, Vadi Yaynlar, 1996, s.20 Kendi zerine dnme, dnce tarihine 'cogito...' mottosuyla birlikte 'suje felsefesi' olarak girerken, bu vesile metodun felsefeye girii de Descartes ile olmutur. Doru bilgiye ancak metot ile ulalabileceini ileri sren Descartes, metodik yaklamn u drt ana ilke zerine oturtmutur: i) doruluunu apak olarak bilmediim hibir eyi doru olarak kabul etmemek[...]ve vardm yarglarda ancak kendilerinden phe edilmeyecek lde ak ve seik olarak kavradm eylere yer vermek. ii) inceleyeceim glklerin her birini mmkn olabilen en iyi zm iin olabildiince paralara ayrmak. iii) en basit ve anlalmas kolay nesnelerden balayarak, basamak basamak en karmak eylerin bilgisine yava yava ykselmek iin, hatta, doal yaplarnda pe pee dizilmeyen eyler arasnda bile bir dizim bulunduunu varsayarak, dncelerimi sralamak iv) hibir eyi atlamadmdan emin olabilmek iin, her yerde eksiksiz saymlar ve detayl kontroller yapmak. (Bkz. Rene Descartes, Yntem zerine Konuma, stanbul, Morpa Kltr Yaynlar, 2004, s.23) Descartes, matematiin temel kurallarn felsefe'ye uygulamak suretiyle, 'matematiksel modelli sistematik bir felsefe' ina etmeye ynelirken; dzen ve l ile yaplan her eyi aklayan bir genel bilim dalnn bulunmas gerektiini ifade etmitir: mathesis universalis[evrensel matematik] (Bkz. Rene Descartes, Akln Ynetimi in Kurallar, stanbul, Sosyal Yaynlar, 1999, s.23) Descartes'te milad bulan [bugn zellikle iktisat balamnda youn olarak tarttmz] sz konusu matematikselletirme akmna ilk nemli reaksiyon ise Giambattista Vico[1668-1744] tarafndan gelitirilmitir. Vico, sorunlarn ilerleme [terakki] terimleri iinde dnld bir dnemde, 'tarihin btn aknn yeniden balamalar', 'kurumlarn, ynetimlerin ve hukuklarn dnleri' sylemi altnda antik ebedi dn kavramna itibar kazandrrken, aklilie zt olduu iin adalarnn yok etmeyi denedikleri eylerin sebepleri ve hayati anlamlarn yakalamaya almtr. Bylece, evrensel matematik akmn, yani hereyi dier disiplinlere modellik yapmas gereken bir mkemmel bilim olarak deerlendirilmi matematiklere indirgeme iddiasn iddetle reddederken, her bilimin kendi kesinliini kendi dzenine gre tayin ettiini ileri srmektedir. Vico, kurumlar, siyasi rejimler, gelenekler ve hukukla megul olan 'yeni bilim'i [scienaz nuova] matematik normlara uyduu iin deil, kendi olarak geerli grmtr: 'bir eyi tanmak iin, bir art vardr: onu yaratabilmek, yle ki doru, yaratlmn kendisidir. Verum ipsum factum.' (Bkz. Julien Freund, Beeri Bilim Teorileri, Ankara, Trk Tarih Kurumu, 1997, s. 9) Doann, matematik tekanlamlln, heyecanszl ve tarafszln temel alm Galilei-Descartes-Newton bilim anlayndan hareket eden maddeci-mekaniki-rasyonalist paradigma'ya kar Vico'nun grleri aklla izah edilemeyen manevi deerleri esas almaktadr. Almanya'da 1770'ten itibaren Romantik akm erevesinde yaygnlamaya balayan bu anlayn, sanayilemeye tepki gstererek bakir doaya geri dn taleb etmesi ise iktisat-insan, iktisat-evre ve iktisat-matematik balamnda alternatif geliim patikalar arayanlar iin bir krl(a)ma(ma) noktasna iaret etmektedir. (Bkz. Dural, ada Kresel Medeniyet: Anlam/Geliimi/Konumu, s.114-115) Ksmi bir dngsellik iinde ortaya ktn ileri srebileceimiz bu yap, 1945'te kaleme alnm bir S.lgener makalesinde yle tasvir edilmektedir: '.yine Almanya'da son zamanlarda Tarihi Mektep 'ten ve onu andran dier empirik ekollerden(mesela nstitutionalism 'den) tekrar nazari bir iktisat ilmine gemek iin ykselen seslerin felsefe sahasnda da yeniden Descartes'a dnmek parolasiyle ayn zamana rastlamas elbette bir tesadf eseri deildi.' Bkz. Sabri F. lgener, "Bugnn ktisat Felsefesi Ynnden Descartes Rasyonalizmine Bir Bak", Makaleler, Ahmed Gner Sayar(Drl.), iinde(120-125), stanbul, Derin Yaynlar, 2006, s.125. Metin Bobarolu, "Yntem Sorunu", Us: Dn ve tesi, Bahar 2000, s.35

40

metodu balamnda felsefe; estetik-imge metodu balamnda sanat; deney-gzlem-l metodu balamnda da bilim retilmektedir.217 Metodoloji ise kelime olarak 'metodun bilimi' anlamna gelirken, en genel olarak belirli amalara ulaabilmek iin hangi metotlarn izleneceinin formlasyonudur.218Metodoloji, metot zerine olsa da, bir metot veya metotlar kmesi deildir; daha ziyade, bilim evrelerinin kavramsallatrma, modelleme, hipotez kurma ve teorileri test etme olarak kendini gsteren zihni srelerinin belirli kurallarla desteklenmi rasyonalizasyonuna denk dmektedir. Dolaysyla metodolojistler de, kesinsizlikler dnyasnda pheyle kalakalmamak iin, ina edilen teorilerin nasl kurgulanmalar gerektiini,219 bu teorilerin analiz ve kyaslar iin hangi kriterlere gereksinim duyulduunu incelemektedir. Bu inceleme, -pek tabi ki- metodolojistin 220 fikri kodlanmasnn rettii eilimleri de ierecektir.221 Ancak bu eilimlerin tespiti de yine metodolojik gayretin ykmll altnda olacaktr. 222 Bylece, metodoloji, hem subjektif elerden beslenmek, hem de bunlarn
Bobarolu, Yntem Sorunu., s.36-37. Daha nce bilim felsefesi alt bal altnda ele aldmz bilim ve felsefe arasndaki ilikiye metot bahsinde bir ek yapmamz gerekmektedir. Bilim, [Descartes'in madde 2'de nerdii gibi] varl paralara ayrarak, ayr ayr incelemeyi konu edinirken tikel[para/czi] bilgiyle urar. Felsefe ise tmel[btnsel/klli] nermeler araclyla varoluu kuatmaya alr. Her ikisinin de amac insan, hayat, evreni anlamak ve aklamak iken, farklln kendilerine has metotlar zerinden gelitii aktr. Bkz. Blent Grkan, "Bilim Felsefesi", Us: Dn ve tesi, Bahar 2000, s.64. 218 Sheila C. Dow, The Methodology of Macroeconomic Thought: A Conceptual Analysis of School of Thought in Economics, Brookfield, Edward Elgar Publishing, 1996, s.9. 219 Bir metot ya da metotlar grubunun tasvirinden ziyade teorilerin nasl kurgulanmalar gerektii zerine oturan metodoloji tanmmzn dlad alan metodografi'ye denk dmektedir. -grafi, izim ve yazma[ki bu bir tasvirdir], -loji ise teorik bir sisteme iaret etmektedir. [rnein; bioloji canllar inceleyen bilim olurken, biografi bir kiinin hayatnn tasvir ve sunumuna denk dmektedir.] (Bkz. Machlup, Methodology of Economics and Other Social Sciences, s.61.) Bu ayrm, "Metodoloji normatif bir disiplin midir, yoksa pozitif bir disiplin midir?"sorusunu yersiz klacak bir kavramsallatrma sunmaktadr. Ancak M.Blaug, Machlup'un yaygnlaamam[:metodografi] kavramsallatrmasna kaytsz kalp, olan ve olmas gereken her eyin aratrmasn metodolojiye ykleyerek 'hem tasvirci[descriptive]...hem de emredici[prescriptive] bir disiplin' ortaya karmaktadr. (Bkz. Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s.xii) 220 Teorisyenin ve metodolojistin kimi zaman birleen kimliklerini ayrarak,[teorisyen ve teori zerinden okunabilecek] bu eilimleri metodolojist ve metodoloji zerinden ele almaktayz. Dier taraftan, bu kimliklerin muhtelif yansmalarndan da haberdarz: Kendi alannda sra d bir uzmanla sahip olmu aratrmaclardan kimileri pasif durularyla bile metodolojik bir etki alan yaratabilirken; kimileri de aktif metodolojistliin gerektirdii tm felsefi donanmdan geri kalm olmalarna ramen kaleme aldklaryla metodolojik tartmann seyrini deitirmeyi baarabilmektedir. Tasniflerden birincisine A.Einstein, ikincine de M.Friedman rnek olabilir. Bu anlamda, sadece metodolojist olmak/olabilmek -en doru reetelerin kurgulayc olunsa bile-tam da T.Kuhn'un inceleme konusuna girecek ekilde-son derece clz bir seim [veya netice] olurken; bir bilim dalnn otoritesine snmann cazibesi ise vazgeilmez olmaktadr. Bu adan, bilimi topyekn bir teknokrasiye teslim etmekte olan amzn eilimleri gz nne alndnda, en azndan philosophia'nn son solgun klar hatrna sz konusu rant kontrol altna alnmaldr. 221 Schumpeter, analitik gayretin ona hammadde salayacak pre-analitik bir bilisel eylemce ncelenmesi gerektiini ifade ederken, buna vizyon adn vermektedir. (Bkz. Schumpeter, History of Economic Analysis, s. 41.) G.Myrdal ise beeri idealler olmakszn sosyal gerekliin allmasn mmkn grmezken, yansz bir sosyal bilimin asla varolmad, mantk sebeplerden dolay da, asla varolamayacan ifade etmektedir. Bylece, temel kavramlarmza yklediimiz deer imalar nceliklerimizi temsil ederken, dncelerimizi ynlendirmekte ve karmlarmza anlam katmaktadr. Bkz. Gunnar Myrdal, Value in Social Theory: A Selection of Essays on Methodology, London, Routledge&Kegan Paul, 1958, s.1-2. 222 S. Dow, bir ekoln metodolojisinin ayn zamanda onun modelleme teknikleri, kategorik tercihleri ve tercih edilen test srelerine denk den teknik prosedrlere iaret ettiini; ve [bunlarn] gerekliin belli bir tarzda kavramsallatrlmasndan ve ne karlan akl yrtme tarzndan ileri geldiini ifade etmektedir. Bu adan 'metodoloji' kavramn 'hem bir dnce ekolnn stlendii metotlar hem de bu metotlarn tretildii dnya
217

41

objektif tesbitini yapmak durumunda kalrken, salt metot bilgisi olmaktan karak stratejik ilevler ifa eden bir bilgi alanna dnmektedir. 223 Bu yzden, ayn metodu kullanan aratrmaclarn farkl metodolojik durulara sahip olduu gzlenebilirken; tam tersine, eer irdelenecek problemde, varolan veya varsaylm artlarda, veya verilerin uygunluunda farkllaan yarglar var ise ayn metodolojik ilkelerin destekilerinin aratrma ve analizlerinde farkl metotlar tercih etmeleri de mmkn olabilmektedir.224 Metodoloji, aratrmalar ekillendiren tercihleri ve teoriler zerine ina edilen yarglar yanstma imkn tanrken, farkl metodolojik alternatifleri de karmza karmaktadr. Metodolojik monizm/pluralizm/holizm tasnifi bu anlamda paral bir kavraya denk derken; sosyal, evresel ve kurumsal faktrler ile varl kavraymzla ekillenen fikri eilimlerin sk dokunmu birlikteliinden ise farkl metodolojik tercihler domaktadr.
225

2.2. ktisat ve Metodolojisi ktisat metodolojisi literatr esas olarak teorinin reddi/kabul veya empirik teori tercihleri zerine younlamtr. Bu temelde esas tartlan ise iktisatn bilimsellii ve bilimsel olabilmesinin yollardr.226 J.S.Mill'in 1836 tarihli 'On The Definition of Po/itica/ Economy: and on the Method of Investigation Proper to It makalesi bu araya denk den ilk almalardan biridir. Mill'in ondokuzuncu yzyl etkisi altna alan almasnn Klasik dnemden Neoklasik dneme geerken doan ihtiyalar karlamak zere beliren muadili ise 1890 ylnda J. N. Keynes tarafndan kaleme alnan 'The Scope and Method of Po/itica/ Economy' olmaktadr. Lionel Robbins'n iktisata yeni bir tanm getirdii227 'An Essay on Nature of Significance of Economic Science' kitab, yirminci yzyln ilk yarsndaki metodoloji tartmalarna apriorizm ekseninde ivme kazandrrken, T.W. Hutchison'n 1938 ylnda yaynlanan 'The Significance and Basic Postu/ates of Economic Theory' adl almas ise iktisat metodolojisinin eksenini aposteriorizm'e kaydrmaktadr. Hutchison'n, K.R.Popper' iktisata tantran r ac almasnn ardndan, Milton Friedman'n iktisatn pozitivist standartlara uygunluunu -ada bilim felsefesine hi atfta bulunmadan- tartmay baarabildii(!) yzyln en tesirli/en hretli metodolojik almas 'The Methodology of Positive Economics'in basm tarihi ise 1953 olmaktadr. P. Samuelson'n, teorilerin, betimleyici sonularyla denk operasyonel kavramlarla birlikte ina edilmeleri gerektiini ne kard 'Foundations of Economic Ana/yses' adl doktora tezi 1947 ylnda yaymlanrken, 'Prob/ems of Methodo/ogy-Discussion' makalesi ise
gr veya vizyonu kuatacak biimde' kullanmaktadr. Bkz. Dow, The Methodology of Macroeconomic Thought: A Conceptual Analysis of School of Thought in Economics, s. 2. Demir, ktisatta Yntem Tartmalar, s.22. Machlup, Methodology of Economics and Other Social Sciences, s.55. rnein; iktisat tm sosyal hayattan soyutlanabilir olarak grme eilimindeysek dedktif bir metodoloji; eer 'veri serileri' olarak grme eilimindeysek, olgularla teoriyi test ettiimiz pozitif bir metodoloji; eer evrensel yasasalarla ifade edilebilir buluyorsak bu yasalar kefe ynelen nomotetik bir metodoloji; eer iktisadn ruhunu tarihsel aratrmalarla yakalayabileceimizi ngryorsak da indktif-literal bir metodoloji bizi beklemektedir. Bkz. Sheila C. Dow, Economic Methodology: An inquiry, Oxford, Oxford Press, 2002, s.163-164. Daniel M. Hausman, "Economic Methodology in a Nutshell", Journal of Economic Perspectives, Vol.3, No.2, 1989, s. 115. L.Robbins'n nl tanm yledir: 'iktisat, amalarla alternatif kullanml kt aralar arasndaki iliki olarak insan davranlarn inceleyen bilimdir." (Bkz. Robbins, An Essay on the Nature and Significance of Economic Science, s.15.)

223 224 225

226

227

42

1963 tarihine denk dmektedir. Samuelson'n operasyonalizm olarak adlandrlan metodolojik katks, analitik bir denge modelinin totolojilerden kanmak iin dinamik srelerle kurmas gereken badama iaret etmektedir.228 Ksaca sraladmz bu gl isimler ve almalarn tesiriyle, akademia'da iktisat metodolojisine bir alt disiplin olarak yer alrken; yzyln son eyreinde Mark Blaug, Lawrance Boland, Bruce Caldwell, Daniel Hausman, Martin Hollis, Spiro Latsis, Edward Nell, Glenn Fox, Uskali Maki, Sheila C. Dow, D.Wade Hands vb. isimler evresinde vcut bulan metodolojik yaznn ele ald nanslar da literatrn zenginlemesini salamtr.229 Bu balamda, iktisat metodolojisinden yansyan eitliliin temeline inebilmek iin 1898'de Veblen'in The Quarterly Journal of Economics'te ortaya koyduu soruyu [:'ktisat niin gelien bir bilim deildir?']230 ne karmak faydal olacaktr. ktisatn bilimsellii asndan hala tartlan bu sorunun, iktisadn kendine has karakteristii gz nne alnmadan kavranamayaca aktr. 231 ktisat, sosyal bilimler arasnda doa bilimlerine en yakn disiplin olurken, hem sosyal bilimler hem de doa bilimleri arasnda snflandrlmasn gerekelendirecek heterejon zellikler sergilemektedir. yle ki, A.Marshall insann srekli deien ve anlalmas kolay olmayan doasyla ilgili olduundan tr iktisatn doa bilimleriyle kyaslanamayacan ileri srmektedir. 232 J.R.Hicks ise, her eyden haberdar olamayan, tam olarak rasyonel davranamayan, tam tutarl olamayan ve eitli amalara sahip olan insann eylemleriyle ilgilenen iktisat, sosyal bir alma alan olarak
Lawrance A. Boland, The Foundations of Economic Method, London, George Allen&Unwin, 1998, s. 135-136. 229 R.Backhouse, iktisat metodolojisinin bir alt disiplin olarak kabul edilmesini, zellikle Mark Blaug'un 'The Methodology of Economics: Or How Economists Explain '(1980) kitabna balamaktadr. alma, bir ders kitab olmann tesinde, bilim felsefesinin ak izahna girimekte ve iktisadi teorilerin yanllamaclk kriteriyle hizaya ekildii bir gndem sunmaktadr. Bkz. Roger Backhouse, Explorations in Economic Methdology: From Lakatos to Empirical Philosophy of Science, London, Routledge, 1998, s.1-2. 230 Thorstein Veblen, "Why is Economics Not an Evolutionary Science", The Quarterly Journal of Economics; Volume 12, 1898. 231 Doa bilimleri ve iktisat arasnda baz farklar olsa bile bunlarn nemli unsurlar olmadn ifade eden nadir isimlerden biri Milton Friedman'dr. 1976 ylnda Nobel dln alrken yapt konumasnda Friedman; insan davrann inceliyor olmas nedeniyle fizik, kimya veya tp gibi bilimlere kyasla pheyle yaklalan, felsefenin bir dalym gibi muamele gren iktisatn doa bilimleriyle arasndaki benzerliklere deinmitir. Friedman'a gre; 'Her ikisinde de, kesin temel bilgi yoktur, sadece hibir zaman ispatlanamayan ama reddedilebilen geici hipotezler mevcuttur. Her ikisinde de, pozitif bilginin bymesi, aklayclk iddiasndaki kesin olmayan hipotezlerle fenomenlerin ngrlmesi ve bu ngrlerin almad yerlerde yeni hipotezlere ulaacak ekilde onarlmalaryla mmkn olur. Her ikisinde de, bazen deney yaplabilir bazen yaplamaz. Her ikisinde de, hibir deney tam olarak kontrol edilemez ve deneyim kontroll deneye denk delil sunar. Her ikisinde de, kendi kendine yeterli kapal sistem olmad gibi gzlemci ve gzlenen arasnda karlkl bir etkileim vardr. Gdel teoremi matematikte, Heisenberg belirsizlii fizikte, kendini gerekleyen kehanetse sosyal bilimlerde szn ettiimiz kstlara rnektir.' (Bkz. Milton Friedman, "Nobel Lecture: Unemployment and Inflation", The Journal of Political Economy, Vol.85, No.3, 1977, s. 451-452.) Hutchison, Profesr Friedman'n yapt kyas olduka tek tarafl ve yetersiz bulurken, bir rpda reddedilemeyecek baz hayati dorular ierdiinin de altn izmektedir. Friedman'n bilimsel bilginin yanlabilirliini kabul eden ihtiyatl tavr karsnda Hutchison'n ne kard kartlk ise; Marx'n fizik ve iktisatn epistemolojik denkliini ve bilimsel bilginin yanlmazln ileri sryor olmasdr. (Bkz. T.W. Hutchison, The Politics and Philosophy of Economics: Marxians, Keynesians and Austrians, Oxford, Basil Blackwell, 1981, s.273.) (Bkz. Karl Marks, Kapital: Kapitalist retimin Eletirel Bir Tahlili, Cilt.I, stanbul, Eri Yaynlar, 2003, s.16.) 232 Alfred Marshall, Principles of Economics, New York, Cosimo Inc., 2006, s. 14. Marshall, insan davranlarn farkl ve ngrlemez bulduu iin, iktisadi yasalar yaln ve kesin olan yerekiminden ziyade med-cezir yasalaryla karlatrmaktadr. Bkz. A.e. s. 32.
228

43

tanmlamaktadr.233 Bu yzden J.S.Mill, J.Viner, F.A.Hayek ve A.Marshall 'sadece iktisat olanlarn'/'iktisatdan baka bir ey olmayanlarn iyi iktisat olamayaca zerine tam bir uzla iindedir. 234 Fiziki, kimyac veya biyolog'tan beklenilmeyenlerin iktisatdan beklenmesinin sebebi iktisadn kesinsizliinde sakldr. 235 Bu kesinsizlik, bir taraftan iktisatnn sezgilerini glendirecei interdisipliner almalarn kapsn aralarken; dier taraftan da iktisad 'hibir eyin imknsz olmad be/irsiz bir bi/im'e 236 dntrmektedir. Bu anlamda, iktisatn ancak ileri derece matematik bilenlerin dhil olabilecei akademik [ama faydasz] bir oyuna dnmesi tesadfi deildir. M.Blaug'un, gerek dnyay anlamaktan vazgeen modern iktisat hasta ilan etmesinin tesadfi olmad gibi. 237 T.W.Hutchison iin veri durumun tasviriyse yledir: "Hi phesiz, akademik iktisatlar, akademik matematikiler gibi, 'iyi oyunlar' oynamak hakkna sahiptirler. Ancak, entelektel ynden znt verici olan bu eit oyunlarn rencilere, aratrma kurulularna veya kamuoyuna; bir firmann, sanayinin veya ulusal ekonominin hatta dnya ekonomisinin ileyiine, dolayl da olsa, katkda bulunacakm gibi satlmasdr."238 H.G. Grubel&L.A. Boland, iktisatn iine dt durumu, mensuplarna rant salamak zere belirli hedeflere ynelen bask gruplaryla aklamaktadr. 239 American Economic Association ve Canadian Economic Association'a kaytl 250 iktisatyla yaptklar anket almas da hem yaanlan formellemeyi, hem de bundan duyulan rahatszl yanstmaktadr.240 Anne Krueger'in American Economic Association iin hazrlad rapor ise, bozulan dengenin verdii endieyle ayn noktaya iaret etmektedir:'Lisansst
233 234 235 440

J.R.Hicks, "Linear Theory", The Economic Journal, Vol. 70, No. 280, 1960, s. 707. Hutchison, The Uses and Abuses of Economics: Contentious Essays on History and Method,
s.265

236

237 238 239 444

Daniel M. Hausman, The Inexact and Separate Science of Economics, Cambridge, Cambridge University Press, 1992, s. 93. ktisatta dedksiyon taraftar olup, J.S.Mill geleneine ballyla bilinen D.Hausman, kesinsizliklerin sadece iktisatn ngrlerinde deil ayn zamanda eer evrensel genellemeler olarak kabul ediliyorsa, temel prensiplerinde de gzlemlenebileceini kabul etmektedir. Bkz. Daniel M. Hausman, "Theory Appraisal in Neoclassical Economics", Journal of Economic Methodology, 4:2, 1997, s.291. Paul A. Samuelson, Economics, New York, Mc Graw-Hill, 1970, s. 250. J.R.Hicks de, Samuelson gibi iktisadn mahir(!) ynlerinin farkndadr: 'Saf iktisat biliminin apkadan tavan karabilen sra d bir kabiliyeti vardr-szm ona gereklie iaret eden grnte apriori nermeler ile...' Bkz. John Hicks, Value and Capital, Oxford, Oxford University Press, 1939, s.23. Mark Blaug, "Ugly Currents in Modern Economics", Policy Options, September, 1997, s. 3. Hutchison, The Politics and Philosophy of Economics: Marxians, Keynesians and Austrians,
s.267.

Herbert G. Grubel ve Lawrance Boland, "On the Efficient Use of Mathematics in Economics: Some Theory, Facts and Results of an Opinion Survey", Kyklos, Vol.39(3), 1986, s. 421. Bu faaliyetlerin etki alanlarn geniletecek olan hedefleri bellidir: niversitelerde ders ieriklerini belirleyen komiteler, ktphanelerde akademik dergi ve kitaplarn satn almndan sorumlu komiteler, konferanslarn gndemini belirleyen ve yaymlanacak makaleleri seen editryel komiteler, prestijli dl ve nvanlar sunan kurulular, aratrmalara destek veren hkmet organlar... Bkz. A.e. s.422. 240 Ankete katlanlarn %64' matematiksel iktisat makalelerinin iktisat dergilerinde fazlasyla yer bulduunu ifade etmektedir. %61'i ise gen iktisatlar saf matematiksel modellerle donatmann gerek kamu gerek zel sektrde grev alacaklar daha donanmsz kldn ifade etmektedir. Genliinde matematiksel modeller zerine uzmanlaanlarn ilerleyen yllarda daha az matematiksel almalara yneleceine inananlarn oran ise %63 olmutur. Nobel dll iktisatlar ve nde gelen iktisadi cemiyetlerin bakanln yapm olanlardan oluan rneklem grubunda ise bu oran %70 olarak kmaktadr. ktisattaki matematiksellemenin iktisadi bir rant arayna denk dtne inananlarn oran %40 olurken[ayrca %30'luk kararszlar], bylece srecin alglanna ynelik nemli bir zeletiriye de ulalmaktadr. Bkz. A.e. s.433-438

44

programlar gerek iktisadi olaylardan bihaber fakat teknik becerilerle donatlm bir dolu ahmak bilginden oluan bir nesil retmektedir.' 241 Soyut teoriye dnk bu gl eilim, akademik iktisatlarn tarihsel ve kurumsal almalardan ziyade, gereklikten kopma pahasna tm zaman ve mekanlarda geerlilik iddias tayan almalarn peine dmesine yol amaktadr. T.Mayer, olup bitenleri iktisadi bilgi piyasasndaki bir piyasa baarszl olarak grmekte,242 A.I.Ansari ise iktisatn yanllarnn metodolojik temeldeki yanllardan ileri geldiini ileri srmektedir. 243 Bu noktada, [her ne kadar formel devrimin temelleri J.Robinson'a 244 veya K.Arrow&G.Debreu'ya 245 atfedilse de]; iktisatta gereklikle kurulan ilikinin zayflamasna yol aan eilimlerin, iktisat metodolojisinin en popler -en ok okunan- en ok atfta bulunulan 246 makalesinin [The Methodology of Positive Economics-1953] 'varsaymlarn gerekliini gereksiz gren' ilkesiyle gsterdii koutluk gz nne alndnda,247 iktisat ve metodolojisinin tarihsel beraberlii nem kazanmaktadr. Bu sebeple, apriori/aposteriori, normatif/pozitif, analitik/sentetik, nomotetik/idiografik, indktif/dedktif, teorik/empirik, historik/ahistorik vb. tasnifler temelinde iktisadi yaklamlar ele alan iktisat metodolojisinin ncelikle kendi eilimlerinin kavranmas faydal olacaktr. 2.3. ktisat Metodolojisinin Temel Eilimleri Bilimsel aktivitede ortaya kan iktisadi tavr bilim felsefesini doururken, bilim felsefesini iktisata tatbik ettiimizde ise iktisat metodolojisi domaktadr. Bu nedenle, felsefe ve iktisatn kesiiminde varlk bulan disiplinin filozof metodolojistlerin nclnde ina edilmi olmas artc olmazken, salt pratik kayglarla sahaya inmi olan iktisatyla kurulan iliki de ayr bir anlam kazanmaktadr. Paradan[tikel/czi] btne[tmel/klli] varmaya alan pratisyen ile, btnden paraya inmeye alan filozof-metodolojist arasndaki ilikiyi anlamlandran ise bamllklarn kefedilme sreci olmaktadr. Bu srete, bilimselliine kanaat getirilen kstaslarla iktisatn doru icra tarzn sorgulayan

241

242 243

244

245

246 247

Anne O. Krueger, "Report of the Commission on Graduate Education in Economics", Journal of Economic Literature, Vol. 29, No. 3, 1991, s.1044-1045. Thomas Mayer, Truth Versus Precision in Economics, Edward Elgar, Aldershot, 1993, s.10 M.I. Ansari, "What is Wrong with Economics is What is Wrong with its Methodological Foundations", Methodus, Vol.3, No:1, 1991, s.110. Terence Hutchison, On the Methodology of Economics and the Formalist Revolution, Cheltenham, Edward Elgar Publishing, 2000, s.24,dn.13 Mark Blaug, "Is there Really Progress in Economics", Is there Progress in Economics: Knowledge Truth and the History of Economic Thought, Ed.by. Stephan Boehm ve Dierleri, Cheltenham, Edward Elgar Publishing, 2002, s. 27. Hausman, The Inexact and Separate Science of Economics, s. 162. Friedman metodolojisi ve iktisatta formalizmin geliimi arasndaki ilikiyi yanlgsz bir ekilde deerlendirebilmek kolay deildir. M.Blaug, T.W.Hutchison ve T.Mayer gibi hemen her konuda uzla iinde olan yetkin iktisat metodolojistlerinin bile, bu konu sz konusu olduunda, blnyor olmalar kayda deerdir. Friedman'n iki basit ilke zerine ina edilmi metodolojisini hatrlamak bu blnmeye anlam verebilmek asndan faydal olacaktr: i) varsaymlarn gerekdl ii) ngrlerin isabetlilii. Bu noktada, bir taraf, Friedman'n iktisatta varsaymlarn gereklii gereksinimi ortadan kaldrrken formalizme yol verdii iddia ederken; dier taraf ise ngrlerde isabeti ne karan empirik tavryla Friedman metodolojisinin ithamlardan bak klnabileceini ileri srmektedir. Filozof-metodolojist Hutchison/Blaug ikilisi Friedman' mahkum ederken; Mayer'in olumlu tavr ise, Friedman metodolojisini uygulamal sosyal bilim olarak ele almasndan ileri gelmektedir. Bkz. D.Wade Hands, "Did Milton Friedman's Methodology Licence the Formalist Revolution?", Journal of Economic Methodology, 10:4, December, 2003, s. 508-511, 519.

45

metodolojist, nihayetinde iktisatya bir reete sunacaktr.248 ktisadi olgunun hlihazrdaki teorilerle aklanabildii, reel karsnda normun -anormal'e deil de- normal'e dnt genileme dnemlerinde; sz konusu arzn bo bir vaaza dnmesi kanlmazdr. Ancak, teorinin iktisadi gerekliin yzletirdii anomaliler ile ba edemeyerek operasyonelliini kaybetmesi, normun reel karsnda ilemez hale dnmesi halinde ynelinecek alan ise yine metodoloji olacaktr. 1936 ylnda 'Econometrica'da yaymlanan yazsnda J. Akerman iine dlen durumu ylece beyan etmektedir: 'teme/ sorun/ar konumann sras ge/di... Metodolojik sorun, byk oranda esas sorunu tekil etmektedir.'249 Sz konusu skma, kimi zaman byk M-metodolojisi olarak tanmlanan felsefe odakl iktisat metodolojisiyle, kimi zamansa kk m-metodolojisi olarak tanmlanan teknik odakl iktisat metodolojisiyle almaya allmaktadr. L.A. Boland, byk M-metodolojisini testedilebilirlik-yanllanabilirlik retisine eitlemeyi tercih ederken, iler gvdeyi ise model kurma srecindeki teknik sorunlarn zmne odaklanan kk m-metodolojisine emanet etmektedir.250 Byk-M veya kk-m tercihinin zerinde allan paradigmann ya da bilimsel aratrma programn hangi safhasnda olunduuyla yakinen ilikili olduu aktr. Anomalilerle baedilemedii, operasyonelliin yitirildii, pozitif heuristic'in kaybedildii ortamda, hi phesiz ki felsefeden gelecek dal klara duyulan ihtiya artacaktr. ktisat metodolojisinin temel eilimlerine ve zerinden takip edilebilecek dngsellie bu pencereden baklmas byk resmin anlalmas asndan kanlmazdr. 2.3.1. Aprioristler J.S.Mill'in, 1836 ylnda 'On the Definition of Political Economy: and on the Method of Investigation Proper to it' balyla kaleme ald makalenin nemi, erken dnem iktisat metodolojisi almalarndan251 biri olmasndan ziyade, apriorist yaklamn hala en kabul
248

Bruno J. Frey, "Why Economists Disregard Economic Methodology", Journal of Economic Methodology, 8:1, 2001, s.41. ktisat tarihinin 'yaptn' dedii ile iktisat metodolojisinin 'yapmalsn' dedii arasna skan iktisatnn, ne tarihten ne de metodolojiden medet ummadan kendi bildiini yapmas artc olmasa gerektir. 249 Johan Akerman, "Annual Survey of Economic Theory: The Setting of the Central Problem", Econometrica, Vol. 4, No.2, 1936, s. 99. Akerman'n 1936 ylna denk den seslenii elbette rastlantsal deildir. 1909 ylnda ngiltere'de ilk kez resmen tescil edilen somut isizlik gereinin, Smith-Marshall denge kavramnn iki payandasndan [i) fiyat istikrar, ii) tam istihdam] birini(>ii) tasviye ediyor olmas norm kurucu iktisaty zora sokarken, 1929 iktisadi kriziyle birlikte sorun hepten baa klmaz bir hal almtr. (Bkz. Sayar, ktisat Metodolojisi ve Dnce Tarihi Yazlar, s.17-19.) 1929 sonras yaanlan sz konusu skma, 1970'lere varldnda ise petrol oku ile balayp n alnamayan maliyet kaynakl fiyat artlaryla birlikte kendini tekrar hissettirmektedir. Stagflsyon olgusuyla birlikte denge kavram payandasz kalrken, sorgulanan yine iktisat biliminin dayandrld yanl metodolojik tercihler olmaktadr. LSE yllarnda, Cambriedge'in kamuoyuna hkmetmekle mahir Lord'una kar savunmasz kalan Hayek'in, Keynesgil politikalar iflas ederken ald Nobel dl[1974] vesilesiyle bu noktaya iaret etmesi anlamldr: 'iktisatlar halen nerdikleri ve hkmetlere uygulamalar iin srar ettikleri politikalarn sonucu olan enflasyonun hzlanma tehlikesinden zgr dnyay kurtarma ii ile urayorlar. Byle bir durumda, iktisat olarak yaptklarmzdan kvan duymamz iin ok az neden var(...) iktisatlarn iktisat politikasna yn vermede kalatklar baarszlklarn nedeni(...) teorilerini dayandrdklar bilimsel metodun yanlldr.' Bkz. Friedrich August von Hayek, "The Pretence of Knowledge", The American Economic Review, Vol. 79., No.6, Nobel Lectures and 1989 Survey of Members, 1989, s. 3. 250 Lawrance A. Boland, "Towards a Useful Methodology Disipline", Journal of Economic Methodology, 8:1, 2001, s. 6. 251 1776 milad kabul edilirse iktisat metodolojisi sorunlarnn bilinli olarak tartld ilk alma Nassau William Senior'un Introductory Lecture on Political Economy(1827) adl eseri olmutur. N.W.Senior, on yl sonra Outline of the Science of Political Economy' de konuyu daha ayrntl olarak ele alrken J.S.Mill'de

46

gren metinlerinden biri saylmasnda sakldr.252 Genel bilim felsefesi yaklamnda kat bir empirist olup, indksiyon problemini zme abas iinde253drt farkl indksiyon tanmna ulaacak kadar254 bu kavrama angaje olan J.S.Mill'in epistemolojik duruu, konu iktisata varnca tersyz olmaktadr. Bunun nedeni, Mill iin aposteriori metodun ancak ok az nedensel faktrn etkin olduu ya da faktrlerin kontrol altnda tutulmasnn mmkn olduu durumlarda iler olmasdr. Bu adan Mill, esas olarak tek bir faktr dndaki tm dier faktrlerin sabit tutulduu ve sabit olmayan faktrn deiim sonularnn gzlemlendii analizi ne karmaktadr.255 Ancak Mill, iktisat bu temelde ele alnabilir bir disiplin olarak grmezken; 256 beeri bilgiyi de [iktisat ikinci gruba dahil etmek zere] 'fiziksel bilimler' ve 'ahlaki veya zihinsel bilimler' olarak ikiye ayrmaktadr. 257 J.S. Mill iin soyut bir bilim olan iktisat, geometri gibi varsaymlardan domakta ve apriori metodu kullanmaktadr.258 ktisatn temel nclleri ya salam bir igryle elde edilmi olan psikolojik ncllere ya da -azalan verimler kanununda olduu gibi- dolaysz deneyimle elde edilmi olan teknik ncllere denk dmektedir. Belirli nedensel faktrlerin nasl ileyeceini tanmlayacak olan da -bu sz edilen- yerleik ncller olurken, varlacak olan hkmlerin salamlysa dedksiyonun gvencesi altna alnmaktadr.259 Neticede, Mill iin empirik gzlem teoriyi oluturmak iin deil fakat doruluunu aratrmak iin gereklidir.

252

253 254

kendisine iktisadi sorunlarn nde gelen yorumcusu olma hretini getirecek olan nl makalesini yaymlamaktadr. J.S.Mill, A System of Logic(1844) ve Principles of Economy(1875) kitaplaryla epistemolojik duruunu glendirirken, Character and Logical Method of Political Economy( 1875) eseriyle ne kan bir dier isim ise John Eliot Cairnes olmaktadr. Bkz. Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s.52. Daniel Hausman, "Philosophy and Economic Methodology", Proceedings of the Bienal Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1984, Volume Two: Symposia and Invited Papers, 1984, s.232. Yldrm, Bilimsel Dnme Yntemi, s.144 Mill'e gre indksiyon drde ayrlr: Uygunluk metodu, ayrlklar metodu, kalntlar metodu ve birlikte giden deimeler metodu. Uygunluk metoduna gre, eer incelenen olgunun iinde yerald iki veya daha ok durumda sadece bir tek ortak arta rastlanyor ise, btm durumlara uyan bu koulun sz konusu olgunun nedeni olduu sylenebilir. Ayrklklar metoduna gre, incelenen olgu bir durumda gerekleip dier bir durumda gereklemiyorsa ve bu durumlarda btn artlar ayn kalarak yalnzca olgunun gereklemedii durumda tek bir koul farkllk gsteriyorsa, bu farkl koulun olgunun nedeni, ya da nedeninin vazgeilmez bir yn olduu sylenebilir. Kalntlar metoduna gre, olgunun belirli nedenlerin sonucu olduunu bildiimiz ynlerini ayrdmzda, geride kalan ynlerin geride kalan dier nedenlerin sonucu olduklar grlr. Birlikte giden deimeler metoduna gre, eer bir olgu, belirli bir biimde deitiinde dier bir olgu da belirli biimde deiiyorsa birinci olgunun ikincinin nedeni veya sonucu olduu ileri srlebilir Bkz. Ernst von Aster, Bilgi Teorisi ve Mantk, stanbul, Sosyal Yaynlar, 1994,
s.165.

255 460

256

257 258

259

John Stuart Mill, "On the Definition and Method of Political Economy", Philosophy of Economics: An Anthology, Ed.by. Daniel M. Hausman, Cambridge, Cambridge University Press, 1996, s.47-48. rnein Mill, ticaret politikalarnn milli servet zerindeki etkisini iki lke zerinde karlatrmal olarak deneyleyebileceimiz bir ortam kurgulayabilmenin imknszlna deinirken, deneysel fizikteki gibi soyutlayc ortamlara politik iktisatn ulaamayacan ifade etmektedir. Bkz. Mill, On the Definition and Method of Political Economy, s. 59. Vural Sava, ktisatn Tarihi, Ankara, Siyasal Yaynevi, 2000, s. 462. Mill, On the Definition and Method of Political Economy, s.56-57. Fritz Machlup'un L. Mises, F. Knight, M.Weber ve L.Robbins'in tanmlarn eklemleyerek ulat apriorist tasvir yledir: 'ktisat bilimi apriori gereklerin sistemi, saf akln bir rndr; (:Mises) tpk saf bir aksiyomatik disiplin,(:Weber) bir seri postladan hareketle saf dedktif sistemi olan(:Robbins) ve deneyim temelinde bir dorulama ya da yanllamaya ak olmayan(:Mises) matematik gibi iktisat da evrensel kanunlara ulaan tam bir bilimdir.(:Knight)' Bkz. Machlup, Methodology of Economics and Other Social Sciences, s. 141. Daniel M. Hausman, "John Stuart Mill's Philosophy of Economics", Philosophy of Science, Vol. 48, No.3, 1981, s.378.

47

Zaten kesinliksiz bir bilim olan ve bu kesinsizlii 'sapma' ve 'mdahalelere' ak belirli yasalar iinde yaayan 260 iktisat sz konusu gzleme mecburdur. Mill, rantlarda ykseli/karlarda d bekleyen[ve de yanlan] Ricardocu rant teorisinin, mdahale olarak tanmlanabilecek olan teknolojik geliimi ngremedii iin ilerliini kaybettiini ifade ederken sz konusu gzlemi iletmektedir. 261 Bu sebeple, hipotetik karakterdeki iktisat, mdahale ve sapma/ardan skntl, eilimlerin bilimi olmaktadr. Mill, induksiyon ve deduksiyonu tamamlayc metotlar olarak deerlendirilirken,262 dedksiyona kart olaraksa deneyi konumlandrmaktadr. Bylece, iktisadi gerekliin karmaklyla beraber deneyin imknszl kesin yasalara ulaabilmeyi olanaksz klarken; indksiyon da kefe dnk bir metot olarak kabul bulmaktadr. zetle; Mill'in dedktif metodu safhaldr: i) indksiyon ile eilimler tespit edilir, ii) deduksiyon ile temel yasalar tretilir, iii) sz konusu kesinliksiz yasalar dorulanmaya allr.263Teori ve gereklik arasndaki fark zgn nermenin yanl olduunu deil ancak yetersiz olduunu gsterir. Bu srete ama, sonularn dorulanmak suretiyle geerliliinin deerlendirilmesinden ziyade ortaya konulan iktisadi akl yrtmenin uygulanabilirliini gstermektir ve bu ynyle de, ondokuzuncu yzyl iktisat metodolojisi karakteristiinin tipik bir da vurumuna denk dmektedir. Belirli bir teoriyi reddederken asla empirik bir gereke gstermeyen, rtlm bir iktisadi ngrnn grmezden gelinmesinde ise olduka mahir olan bu tarz dorulamacln, yeni gelimekte olan Politik ktisat saknma amac tayan savunmac metodoloji olarak tanmlanmas yanl olmayacaktr.264 Bylece, teorinin yanllanabilirlii hi gndeme gelmezken; sorun insan doas ve dnyaya ait olup kuku duyulamayacak apaklkta kendini gsteren nermelerin uygulama snrlarnn izilmesine eitlenmektedir. Kta Avrupasnda, Alman tarihselciliinde reddiyesini bulan sz konusu apriorist tavr ondokuzuncu yzyl sonunda Marshall-J.N.Keynes uzlas ile metodolojik bir denge noktasna ekilmitir. Ancak, uzlam umutlar ksa srmtr. 265 Lionel Robbins, 1935 tarihli 'An Essay on Nature of Significance of Economic Science' almasyla bir yandan Senior-Mill-Cairnes geleneini yeniden canlandrrken, bir yandan da kendini tecrit etmi olan ngiliz iktisadi dncesini kta Avrupasna eklemlemektedir.266

261

A.y. s.365. Hausman, Philosophy and Economic Methodology, s. 232. 262 T.G.Buchholz, sz konusu iki metodun her zaman iin iyi harmanlanamadn ifade ederken, Principles'ta retim ve datma dair izofrenik bir yaklam sergilendiini ifade etmektedir: 'Evrensel kanunlar retimi kontrol etmektedir: "Seimlik veya keyfi herhangi bir ey yoktur."(Mill) yleyse, dedksiyon uygulanabilir. Fakat, "bu zenginliin dalm iin byle deildir. Bu tamamen kurumsal bir konudur. rnler bir kez retildikten sonra insanlk bunlar bireysel veya topluca istedii gibi tasarruf edilebilir."(Mill)' Bkz. Todd G. Buchholz, l ktisatlardan Yeni Fikirler: Modern Ekonomik Dnceye Giri, Ankara, Adres Yaynlar, 2005, s.142. 263 Hausman, John Stuart Mill's Philosophy of Economics, s.379. 264 Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s.51 471 A.e. s.76 266 ngiliz iktisadi dncesine Avusturyen iktisat ve metodolojisini tayan kii olarak ad ska anlan L.Robbins, nl [ 'iktisat, amalarla alternatif kullanml kt aralar arasndaki iliki olarak insan davranlarn inceleyen bilimdir.'] tanmnn dipnotunda u isimleri sralamaktadr: Carl Menger, Ludwig von Mises, F.W. Fetter, Richard Strigl, Hans Mayer. (Bkz. Robbins, An Essay on the Nature and Significance of Economic Science, s.15) L.Robbins'in, Almanca konuan dnyaya olan ilgisi, ngiliz dnce dnyasna Avusturyen iktisat tantrmaya alan [1932 kitabnda zel kranlarn sunduu]Philip Wicksteed'e ve onun 1910 tarihli Common Sense of Political Economy eserine balanmaktadr. (Bkz. Susan Howson, "The Origins of Lionel Robbins's Essay on the Nature and Significance of Economic Science",
465

48

Kta Avrupasnn nc ismi Mises ve radikal apriorizme denk den metodolojik yaklam daha nce derinlemesine ele alndndan, burada sadece Robbins ile aralarndaki koutlua iaret etmek yeterli olacaktr. Mises, iktisat praxeolojinin alt dal olarak tanmlarken, Robbins'in iktisat tanm praxeolojiyi de kuatacak genilikte kendini gstermektedir. Ayrca Mises'in amal eylemi, Robbins'in sral tercihler varsaymna iaret etmekte; Mises gelecein belirsizliini ne karrken, Robbins de iktisadi ngrye ihtiyatla yaklamaktadr.267 Teorinin teorilemesi srecinde, doru bilgiye ulamak iin gerekli otoritenin temellerini sorgulayan Robbins, ne tarihsel dzenlilikler zerinden iletilen indksiyonu, ne de kontroll deney sonularn yeterli bulmamaktadr.268 Robbins'in epistemolojisi btn bilimsel teoriler gibi, iktisadi nermelerin de postlalar serisinden tretilebileceine dayanmaktadr. 269 Robbins, iktisadi nermeleri btnyle iktisat biliminin konusunun tanmnda sakl olan deduksiyonlara dayandrrken,270 [rnein]fiyat teorisinin iktisatn kt kaynaklarn alternatif kullanmna eitlenen tanmndan tretilebileceini ileri srmektedir.271 Talep, azalan getiri yasas, parann miktar teorisi bu ekilde karsanan evrensel, saf yasalardr. 272ktisatn bu gibi evrensel yasalara ulaabilecei inancna ramen, Robbins'in verstehen geleneine yaslanan metodolojik monizm eletirisinin sosyal ve doa bilimleri dualizmini benzeim deil ayrm ynnde ekillendirdii belirtilmelidir.273Bununla beraber, sosyal bilimlerin iktisadi motiflere odaklanm bir dal olmasndan ziyade iktisatn amalar arasndaki tarafszl ne karlmaktadr.274 Robbins, iktisat retim, datm, mal ve hizmetlerin deiim ve tketimi gibi belirli sosyal olgularn bilimi olmaktan karrken; Neo-Klasik teorinin modern Neo- Walrasgil versiyonunun indirgendii snrl rasyonel tercihlerin teorisine dnecek biimde tanmlanmaktadr. 275 Bylece, insan davrannn belirli bir yn ele alnrken iktisadn
History of Political Economy, 36:3, 2004, s. 413-414.) Robbins, blm bakan olduu LSE'deki kadroyu 1929'da Hayek ve Lerner gibi yabanc hocalarla geniletirken; Haberler ve Machlup gibi ziyareti retim yelerini de konferanslar verdirmek zere davet etmitir. Ayrca, K. Wicksell ve L. von Mises'in iktisat risalelerinin ya tercmesini ya da tpkbasmnn yapld bir projeyi de Hayek ile birlikte yrtmtr. Bu vesileyle Avusturyen teorinin ngiltere'ye tanmasnda etkili olan Hayek'in, Robbins'in Almanca okuyabilmesini ngiliz akademisyenler arasnda onu ne karan balbana bir donanm olarak grd belirtilmelidir.(Bkz. Hayek, Hayek on Hayek, s.77.) Robbins'in Almancas sayesinde alabildii kaynaklardan atm olduu dipnotlarn, iktisat metodolojisinin seyri zerindeki dolayl etkisine iaret ederek, mantksal pozitivizm ve Popper'i Almanya'da tetkik edip iktisat metodolojisine tam olan T.Hutchison'a sz brakyoruz: 'Robbins'in hayatmda mthi bir tesiri vardr... Robbins'in btn Almanca notlar iin mteekkirim. Onun ok sayda Almanca notlar vard -ve Alman ustalar- Max Weber, Avusturyallar vb. Bu insanlar okumak istiyordum." Bkz. John Hart, "A Conversation with Terence Hutchison", Journal of Economic Methodology, 9:3, 2002, s.363. 267 J.A.H., Maks, Classical, Neo-Classical and Austrian Philosophy of Economic Science, Yaynlanmam alma, s.10-11. 268 Fox, Reason and Reality in the Methodologies of Economics, s.88. 269 Robbins'e gre iktisadi nermelerin tretilebilecei temel postla vardr: i) [Deer teorisinin temel postlas] bireyler tercihlerini sralayabilirler ve yle de yapmaktadrlar. ii) [retim teorisinin temel postlas] birden fazla retim faktr vardr. iii) [Dinamik teorisinin temel postlas] gelecek ktlklar konusunda emin olamayz. Bkz. Lionel Robbins, An Essay on Nature and Significance of Economic Science, London, Second Edition, Mac Millan and Co.Limited, 1945, s.78-79. 270 A.e., s.75. ^ A.e., s.76. 47 Eren, ktisatta Yntem, s.155. 48 Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s.77. 49 Maks, Classical, Neo-Classical and Austrian Philosophy of Economic Science, s.7. 275 Hausman, Philosophy and Economic Methodology, s.233.

49

kapsam genilemekte, sosyal bilimlerdeki emperyal yaylmasnn nndeki engeller de kaldrlmaktadr.276 ktisadn kapsama alan bylece genilerken; Robbins'in kitabnda ileri srd varsaymla teori arasnda deneylenebilirlik anlay ve araynn olmad, hatta buna gerek bile olmad fikrinin ise sonraki yllarda aynen korunduunu ifade etmek mmkn olamamaktadr. u satrlarn Robbins'e ait olmas artcdr: "Gnmzdeki iktisatlarn gerek bir aybnn ok fazla testten gememi teorileme olduunu dnyorum. En acil ihtiyalardan biri, olgularca deneylenmi ve olgulara ters dt ispatlanm teorik yaplarn kefedilmesi iinin, empirik almalarn hzlandrlmasdr." 277 Robbins'n 1959 ylnda bir talyan dergisi iin [R.Lipsey'in ifadesiyle]sessiz sedasz kaleme a/d278 bu yaznn iaret ettii krlma nemlidir. Bu adan, Robbins'te karlk bulmayan ilk tenkidin 1935 ylnda 'A note on Toto/ogies and the Nature of Economic Theory' makalesiyle gen Hutchison tarafndan sergilendii belirtilmelidir.279 Hutchison, teorilerin bo kelime kovanlarna dnme dinamiini totoloji kavramna atfta bulunarak yakalarken, kendisini The Significance and Basic Postu/ates of Economic Theory'e [1938] ulatracak esasl bir yola girmekte; 280 Robbins ise altndan kaymakta olan zemini henz farkedememektedir. 281 Ancak, 1950 sonrasnda Robbins'in LSE'deki 'Gen Trk/er'

George J. Stigler, "Economics: The Imperial Science", The Scandinavian Journal of Economics, Vol. 86, No. 3., 1984, s.302. 277 Lionel Robbins, "Present Position of Economics", Revista di Politica Economica, vol.49, 1959, s.1360. 278 Richard Lipsey, "Richard Lipsey" Economic Careers: Economics and Economists in Britain 1930-1970, Ed.by. K. Tribe, London, Routledge,1997, s.216. 279 T.W. Hutchison, "A Note on Tautologies and The Nature of Economic Theory", The Review of Economic Studies, Vol.2., No.2, 1935, s. 159-161. Hutchison, sayfalk nemli makalesinde bata R.F. Harrod olmak zere, varsaymlardan hareketle sonulara ulap, totolojiyi iktisat teorisi iin savunan, sadece totolojik forml iktisat teorisi iin ileri sren iktisatlarla yzlemekteydi. A.W. Coats, bu makaleyi L. Robbins'in metodoloji anlaynn bir eletirisi olarak kabul etmektedir. (Bkz. A.W.Coats, "Half A Century of Methodological Controversy in Economics: As Reflected in the Writings of T. W. Hutchison", Methodological Controversy in Economics: Historical Essays in Honor of T. W. Hutchison, Ed.by. A.W. Coats, Connecticut, JAI Press, 1983, s.2.) Hutchison'un Harrod ve Robbins'n yansra eletirel oklarn ynelttii bir dier isim ise A.C. Pigou olmaktadr. Hutchison'n zellikle altn izdii metodolojik yanl, iktisatlarn bir takm varsaym ve kavramlardan yola karak soyut gereklere ulayor olmalar, ancak bunlar teste tabi tutmaktan imtina etmeleridir. Sonu, iktisat teorisi ve pozitif iktisat adna ortada dolaan analitik sylemin mstakil varl olurken, gerek dnyadaki ilerlik dlanmaktadr. 280 Sayar, ktisat Metodolojisi ve Dnce Tarihi Yazlar, s. 37. 281 Alfred Stonier'in Robbins'in kitab hakkndaki deerlendirme yazs -Hutchison'n makalesiyle ezamanl olarak- Zeitschrift fr Nationalkonomie'de yaynlanmtr. (Bkz. A. W. Stonier, "Review of L. Robbins, An Essay on the Nature and Significance of Economic Science (1932)", Zeitschrift fr Nationalkonomie, vol. 5, 1934, s. 417-424.) Robbins, kitabnn ikinci basksnda Stonier'e karlk verme ihtiyac duyarken metodolojik ekseninde ise henz kesin bir kayma sz konusu deildir. Dier taraftan Hutchison, Robbins'in 1930'lar itibariyle Avusturyen etkilere kapanmaya baladn ifade etmektedir. (Bkz.Terence Hutchison, "Terence Hutchison", Economic Careers: Economics and Economists in Britain 1930-1970, Ed.by. K. Tribe, London, Routledge,1997, s.131.) Hutchison, sz konusu kapann yansmalarn ikinci baskdaki deiiklikler zerinden izlemektedir: 'kinci baskda bir dizi deiiklikler var. Apriorizmin zayflamasn salamaya alm, bir para daha empirik olmutur.' (Bkz. Hart, A Conversation with Terence Hutchison, s. 363.) M.N. Rothbard da sz konusu durumun farkndadr: 'Ne yazk ki, Robbins'in 1935'deki daha iyi bilinen yayn ilk yaynndan temelde daha az Misesian ve daha fazla Neo-Klasik idi.' (Bkz. Rothbard, Ludwig von Mises: Scholar, Creator, Hero, s.88, dn.40.) Robbins ise kitabnn 1935'te kan ikinci basksnn nsznde kitaptan 'cesur ifadeleri
276

50

hareketiyle birlikte aikarane yzlemek zorunda kald eilimler ise yoksaylamaz bir dnme iaret etmektedir. 282 K.R.Popper'in 1946'da LSE'ye katlmasyla birlikte Robbins'in fikri olarak da kaytsz kalamadna hkmettiimiz283 sz konusu aposteriorik tavrn, daha 1938'de T.W.Hutchison tarafndan ifade edilmi olmas anlamldr. 284

kardn' ifade etmektedir. (Bkz. Robbins, An Essay on the Nature and Significance of Economic Science, s. xiii.) 282 Robbins kart yeni nesil LSE iktisatlar 'Gen Trkler' olarak adlandrlmtr. Bernard Corry, Chris Archibald, Kurt Klappholz, Joseph Agassi, Kelvin Lancester ve Richard Lipsey; 'Gen Trkler' olarak 'Metodoloji, lme ve Deneyleme'[M2T=Methodology, Measurement and Testing] ad altnda seminerler tertip ederken, Popper metodolojisini bir kar-devrim aray iinde yaymaya almtr. (Bkz. Lipsey, Richard Lipsey, s. 206, 213, 217, 221) Bu srete, R.Lipsey'in nl ders kitab Introduction to Positive Economics(1963) ve C.Archibald'n An Introduction to a Mathematical Treatment of Economics(1967) kitab ne kan nemli almalardr. R. Lipsey, iktisad doa bilimi olarak ele alrken, laboratuar ortamnda alan bilim adam edasyla konuya yaklamaktadr. (Bkz. Richard Lipsey, Introduction to Positive Economics, London, Weidenfeld&Nicolson, 1967, s. 13) Hutchison, Lipsey'in ar gvenine ihtiyatla yaklarken iktisatn kesinliksiz yapsnn altn izmekte, yasalarn deil ancak eilimlerin tespit edilebilir olduunu hatrlatmaktadr. Bkz. T.W. Hutchison, Knowledge and Ignorance in Economics, Oxford, Basil Blackwell, 1977, s.17-20. 283 Robbins ve Popper'in LSE'de kesien yollarnn dourabilecei fikri etkileimin izini Robert A. Solo'nun ahitliinde aramaktayz. R.A.Solo, L.Robbins'in danmanlnda yrtt 'iktisat teorisinin nvarsaymlar '[presuppositions of economic theory] tezine felsefi nitelii nedeniyle K.R.Popper'in e-danman olarak atandn ifade etmekte, bylece Ocak 1946'da LSE'ye katlan Popper'in ilk lisansst rencisinin de muhtemelen kendisi olduunu ileri srmektedir. (Bkz. Robert A. Solo, The Philosophy of Science, and Economics, New York, M.E. Sharpe Inc., 1991, s.4.) Robbins'in, Popper ile mtereken ynetmek ykmllnde olduu sz konusu tez almas vesilesiyle metodolojisini gzden geirebilecei yetkin bir kaynaa ulatn ileri srmek yanl olmayacaktr. 284 M. Blaug, 1934'te yaynlanp neredeyse hi bilinmeyen Logik der Vorschung'un, Viyana evresi tarafndan bile tam olarak kavranamam olduundan bahsetmektedir. Bkz. Blaug, The Methodology of Economics: How Economists Explain, s.83. Hutchison, kitabn ngilizce yeni basm iin kaleme ald deerlendirme yazsnda bylesine kuvvetli, canlandrc, kaliteli, zgn bir eserin hibir okuyucu tarafndan skalanmamas gerektiini ifade etmektedir. Bkz. T.W. Hutchison, "Reviewed Work(s): The Logic of Scientific Discovery by Karl R. Popper", Economica, New Series, Vol. 26, No.103, 1959, s.264.

51

2.3.2. Aposterioristler285
T.W. Hutchison'n 1938'de yaynlanan tesirli, 286 nemli, 287 derinliine nfuz edici 288 , dnm noktas olan,289 yol ac290 almasndan nce yirminci yzyln hakim metodolojik tavrnn altn izdii deerler subjektivizm, metodolojik bireycilik ve iktisat teorisinin temel postlalarnn apak karakteri olmaktayd. 291 Alanndaki hakim kabulleri292 sarsarak klasik bir eser statsne ulaan alma, yirminci yzyl bilim felsefesinin iktisatla ilk balants olurken, pozitivist dil ve dnceyi de iktisat metodolojisine ulatrmaktayd. 293 Bu adan, Hutchison'n eseri, iktisat metodolojisi tartmalarnn ada bilim felsefesi tesirinde ve dorultusunda yrtlmeye baland bir dneme iaret etmektedir. Bylece, ada dnem iktisat metodolojisi tartmalar balarken, allagelmi apriorizme kar da yetkin bir tenkide294giriilmektedir. Hutchison kitabnn amacn yle ifade etmektedir:

L.A. Boland, iktisat okullar arasnda aposteriorik/pozitivist eilimlere sahip yaklamlarn tasnifini drt ana balk altnda yapmtr: i) Harvard Pozitivizmi. ii) MIT Pozitivizmi. iii) Chicago Pozitivizmi. iv) LSE Pozitivizmi. En iyimser yaklam, Harvard pozitivizmidir. Edward Chamberlin'n erken dnem retilerinden beslenerek 'deneysel iktisat'n gelitirilmesi abasn temsil etmektedir. Sz konusu deneysel yaklam, iktisatta deerlendirmelerin "ayet X gibi bir dnya olsayd ve iktisadi ajanlar Y gibi koullara gre hareket etseydi, Z gibi bir gzlenen gereklik ortaya kacakt." ifadesinden hareketle yaplmas gerektiini ileri srmektedir. Dier bir uta ise minimalist yaklam olarak, teorinin empirik olarak destekleniyor olmasn aramakszn potansiyel olarak yanllanabilir olmasn yeterli kabul eden MIT pozitivizmi yer almaktadr. P.Samuelson nclndeki bu tavr, karmak gerek dnyann deneye dayal ifadesi ile ilgili genel memnuniyetsizlikten kanmak iin tavrn matematiksel modellerin inasndan yana koymu ve modelin zarafetinin, modelin varsaymlarnn geree uygunluu ya da iktisat politikasna yararllndan daha nemli olduunu ifade etmitir. LSE pozitivizmi ise kontroll deneylere ihtiya duymayan ama iktisat bilimsel bir aba iinde deneysel ve kantitatif veriye odaklanm olarak icra etmeye alan bir tavr sergilemektedir. Bu yaklamda, Amerikan pozitivizminde olduu gibi, ekonometrik yaklam nemli bir grev stlenmesine ramen, daha ziyade yardmc bir ara olarak kullanlmas gerekli grlmtr. Chicago pozitivizmi ise Friedman'n basitliki intrmentalizmi ve Becker-Stigler'in karmak onamacl(confirmationism) ile kendini gstermektedir. 'e yararllk' bu okulun takipilerince anahtar kavram olarak ele alnrken, ncelik i) politika yapclarnca kullanlacak pozitif teorilerin kurgulanmas ve ii) neo-klasik iktisatn, piyasa sistemine dayal bir sosyal koordinasyon sisteminin tekrar dorulanmasna hizmet edecek ekilde yeniden retilmesine verilmektedir. Bkz. Lawrance A. Boland, Critical Economic Methodology: A Personal Odyssey, London, Routledge, 2005, s. 118-121. Bu balk altnda sz konusu okullarn teorik retimlerinin denk dt metodolojik durutan daha ziyade, -eer var ise- vastasz olarak ifade edilmi olan temel metodolojik sylemleri esas alacaz. 286 K.Klappholz ve J. Agassi, "Methodological Prescriptions in Economics", Economica, New Series, Vol. 26, No. 101, 1959, s. 63. 287 Hausman, Introduction, s.39. 288 A.W.Coats, "Review of T.W.Hutchison, On Revolutions and Progress in Economic Knowledge", Kyklos, vol. 33, 1980, s. 173. 289 Daniel Hausman, "Introduction" , Philosophy of Economics: An Anthology, Ed.by. Daniel M. Hausman, , Cambridge, Cambridge University Press, 2008, s.33. 290 Coats, Half A Century of Methodological Controversy in Economics: As Reflected in the Writings of T. W. Hutchison, s.2. 291 Caldwell, Beyond Positivism: Economic Methodology in the Twentieth Century, s.99. 292 L. Robbins'in ve J. Robinson'n 1932 ylna denk den almalarna bir karlk olarak kaleme alndn bildiimiz eserin, ayrca 'Profesr Mises'in dogmatik ve ar apriorizmine' de bir tepki olduu, Hutchison tarafndan ifade edilmektedir.(Bkz. Hart, A Conversation with Terence Hutchison", s. 363), (Bkz. T.W. Hutchison, The Significance and Basic Postulates of Economic Theory, New York, Augustos M. Kelley, 1960, XXII.) 293 Caldwell, Beyond Positivism: Economic Methodology in the Twentieth Century, s.5-6 294 Oscar Lange, Ekonomi Politik: Ekonomi Politikte Akmlar ve Bilimsel Bilgilerin Belirlenmesi, stanbul, Ata Yaynevi, 1968, s.21, dn.22.

285

52

"...ktisat dier sosyal bilimlerden ayran 'saf teori' yapsnn hakimiyetini aa karmada yardmc olmak...'saf teori'ye dahil olan nerilerin geerlilik kaynan aratrrken, olmayanlardan ayrmay, varsaymlar ya da postlalarla bunlarn zerine ina edildikleri, zellikle de 'ceteris paribus' varsaymn ve nihayet bu varsaymlarn kendilerini ieren esas kavramlar aydnlatmay muktedir klarak, 'saf teori'nin net bir tanmlamasna ulamak."295 Buna gre pozitif iktisat, nermeler, zmlemeler ve teoriler iin nihai bir lt koymak zorundadr. Dolaysyla, daha teoriletirmenin ilk aamasnda, 'sa- duyu'dan hareketle aratrmasna balayan iktisat, yasa ve ilikilerini nce yukarya doru, daha sonra, aaya doru giderek, bunlarn temellerini, ya da felsefi/metodolojik esaslarn, dikkate alarak kurgulandrmak zorundadr. kinci aamann eletiri, analiz ve test araclyla birincil aamay mantksal olarak salam ve styap iin gvenli bir temele ulatraca umut edilmektedir.296 Hutchison, pozitif iktisatn alanna giren konularn gerekliinin kaynana inerken, nermelerin nicellemesini savunmaktadr. Bu bak asyla, pozitif iktisat iinde yer tutmu 'ceteris paribus' ve benzeri varsaym ve postlalar teoriden ayrmann gereine inanmakta, denge; beklentiler; rasyonel davran; fayda gibi temel kavramlarn bilimselliini sorgulamaktadr. 297 Hutchison iin bu kavramsal erevelerin daha salkl empirik temeller zerine ina edilmesi kanlmazdr. Apriorizmin hipotez ve kavramlar sorgulayacak eletirel bir tavrdan yoksun olduu ise aikrdr. 298 Bu adan; Hutchison'n tezinin merkezinde, tm iktisadi nermelerin totolojik nermeler ya da empirik nermeler olarak snflandrlabileceini ileri sren bir anlay mevcuttur. 299 Bylece btn nermeler,
295
296 297 298

299

Hutchison, The Significance and Basic Postulates of Economic Theory, s.3 A.e., s. 16. A.e., s.40-45. Hutchison'n istikrarl yazn hayatnn deimez deeri, onu iktisadi dncenin yoksaylamaz otoritesi klan ey, eletirel kaleminden yansyan edebi zenginlik veya ironik slubundan ziyade, tm bunlara yol gsteren, hepsinin stnde konumlandrlmay hak eden 'put krc' tavrdr. 193438 arasna denk den Almanya yllarnda Nazizmin ykseliine ahitlik edip, savaa srklenen bir milletin zihni teslimiyetini gzlemleme imkan bulan Hutchison, sz konusu siyasal pratiin arkasnda yatan felsefi nkabulleri zmseme frsat bulmutur. Testedilemez, koulsuz ve snrsz bir apriorizm ile yzlemek zorunda kald Almanya yllarnda, Hutchison'n banaz bir empirizme saplanmadan kurgulama baars gsterdii metodolojiyi kavramak iin corafyann hakim entelektel rzgarlarnn tespiti, bu adan, ayrca nem kazanmaktadr. Ondokuzuncu yzyln dnsel tesirlerinin hala canl bir kabul bulduu sz konusu dnemde, Alman literatrnn drt temel dualizmi bnyesinde barndrd ifade edilebilir. Schmoller ve Menger'in ahsnda, 'tarih' ve 'teori' arasna skm olan ilk dualizmin nl Methodenstreit ile hayat bulduu aikardr. Empirizm ve rasyonalizm arasndaki ikinci dualizmde rasyonalizm iin saf tutan isimler ise von Wieser ve von Mises olmaktadr. nc olarak, doa bilimleri ve hermeneutik/verstehen arasndaki metodolojik dualizm ise neo-idealist Dilthey'i ne karmaktadr. Son olarak, doa bilimleri ve tarihsel/sosyal bilimler arasndaki dualizm tartmalarnn ne kard isim ise neo-Kant H.Rickert olmaktadr. Bu ortamda, WittgensteinKaufmann-Popper sacayana oturttuumuz Hutchison aposteriorizmi, blnmln aktarmaya altmz sz konusu dnsel yapyla nasl ilikilendirilebilir? Schmoller ve Menger arasndaki tarih-teori dualizmini 'ideal tip' kavramsallatrmasyla uzlatrmaya alan Max Weber ve fenomenoloji vesilesiyle Hume empirizmi-Descartes rasyonalizmini uzlatrmaya alan Edmund Husserl'den etkilenen ismin iktisat Felix Kaufmann olmas bizi aranlan cevaba sevk edecektir. (Bkz. John Hart, 'Beyond positivism' in Terence Hutchison's methodology: some surprising similarities with Frank Knight, Yaynlanmam alma, 2009, s.2-3.) Bu adan, F.Kaufmann'n M. Blaug tarafndan 'adeta baka bir dildeki Hutchison' olarak anlyor olmas da olduka anlamldr. Bkz. Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s. 83, dn.22. Hutchison'n iktisat teorisinin totolojilerden kurtulmas iin taslan izdii empirik realizmin ilk basamanda Wittgenstein bulunmaktadr. Cambridge'teki lisans eitimi srasnda tant Tractacus Logico-Philosophicus'tan, bilimselliin lt olarak, teorinin testedilebilirliini alrken, aslnda Kant bir

53

kesin bir ayrmla, analitik [totolojik] ve sentetik [empirik] nermeler olarak ikiye ayrlrken; analitik nermeler, teste tabi tutulmadklar iin, olgular karsnda sreklilik arzetmekte, sentetik nermeler ise testten geseler bile, somut olgular karsnda yanllanabilecekleri iin, sz konusu sreklilii tamamaktadr. 300 Hutchison, iktisat metodolojisine tama baarsn gsterdii analitik-sentetik ayrm iin yllar sonra unlar dile getirmektedir: "... Bunun, iktisat teorisinin karmak bir faaliyeti iin faydal bir ayrm olduu inancndaym. Bunun byle oldunu dndm ve hala bu dncedeyim. Bu ayrmn kapsaml ya da tahsisi bir dikotomi olarak kabul grmesi durumunda bile, ben dogmatik olmamalym. Fakat yeterli bir ekilde ya analitik, ya da sentetik olarak aklanamayan iktisatta nemli herhangi bir deneylenebilir nermelerin farknda deilim. Birinin bu ekilde, analitik ve sentetik (yani bir yanda tamamiyle mantksal veya matematiksel, te yanda, empirik ve tarihi) nermelerin deneylenmesine gayret sarfedilebilmesine ben, makul bir ekilde taraftarm. Baka trl dnenler, ilk nce, aka iktisatta (sadece akademik fesefede deil) yeterli bir ekilde analitik veya sentetik olarak ele alnmam, ya da ciddi bir ekilde belirgin olmayan nermelerin numaral bir listesini yapmal, ikinci olarak da, bu nermelerin nasl makul olarak testedilebilir olduunu izah etmelidir. Ciddi ve olduka tartmal bir konuda, anlalabilir bir ekilde testedilemeyen ve ahlaki olarak aklanamayacak nermelerle karlam olmay da uygun bulmam. Bir ans eseri, hi bir zaman mkemmel bir mantksal pozitivist olamadm." 301 Hutchison, bilimd/bilim ayrmn apriori/aposteriori ayrmna oturtabilmek iin giritii urata testedilebilirlik ltn Popper'le bir adm daha teye tarken, Popper ltn iktisat metodolojisine tayan ilk iktisat302 olmaktadr. Bu yknmeyle, iktisatn tatbikat olmayan postlalardan arndrlmas teklif edilirken, bilimin z ise reele bavurmaya indirgenmektedir. 303 Hutchison'n 1938'deki eserinde iaret ettii temel unsurlar u noktalarda toplamak mmkndr: i) ktisat teorisinin nermeleri Neoklasik iktisat dncesinin sistematii iinde norm'a dntrlmesine ramen somut iktisadi gerekle
ayrm olan, analitik-sentetik ayrmna [ki temelde apriori/aposteriori ayrmndan ok farkl gsterilemez.] ise Felix Kaufmann'n 'Methodenlehre der Sozialwissenschaften'[1936] eseri vastasyla ulamaktadr. Popper'in Logik der Vorschung'unu okumas ise onu yeni bir kavramsal ereveye kavuturmaktadr: Yanllanabilirlik. Bylece, iktisat teorisinin felsefi karsamalarla kurduu ak balanty Wittgenstein Kaufmann - Popper sacayana oturturken; Mises-Robbins apriorizmini de-ann hakim bilim felsefesi eilimlerine yaslanarak- tersyz etmektedir.(Bkz. Coats, Half A Century of Methodological Controversy in Economics: As Reflected in the Writings of T. W. Hutchison s.7), (Bkz. Sayar, ktisat Metodolojisi ve Dnce Tarihi Yazlar, s.20.) Hutchison, The Significance and Basic Postulates of Economic Theory, s. 13. Hutchison, Terence Hutchison, s.133. Hart, A Conversation with Terence Hutchison, s. 366. Popper'in valye yaplarak 'Sir' nvanyla taltif edilmesi sebebiyle, 'bu garip olaydan' biraz da Hutchison' sorumlu tuttuu, yine Hutchison tarafndan, aktarlmaktadr. Hutchison, The Significance and Basic Postulates of Economic Theory, s. 11. Hutchison'un, bilimd/bilim ayrmna ynelirken partizan bir bilimperestlie dmedii zellikle belirtilmelidir: 'Burada yapmaya altmz ey 'bilimsel' nerme veya problemleri 'bilim-d' olanlara kar yceltmek deildir. Meteorolog'un bilgisinin, airin veya sanatnn bilgisinden bir ekilde ne daha stn, ne de daha aa olduunu tartmamaktayz.' Bkz. Hutchison, The Significance and Basic Postulates of Economic Theory, s. 12. Hutchison, Popper'den mlhem bu ayrmlar iktisata tarken yine ihtiyat doludur:'... asl ve temel ilgileri byk oranda doa bilimlerinden tremi olan Popper ve Lakatos 'un etkisi(...)iktisatn canl, statik-olmayan, tarihsel boyutlu malzemesine ok da uygun dmemitir.' Bkz. Terence Hutchison, Changing Aims in Economics, Oxford, Blackwell Publishers, 1992, s. 129.

300 301 302

303

54

ilikili deildir. ii) nermelerin, empirik olarak testedilebilir olmalar, yani nermelerin empirik ierikle ykl olmalar gerekir. Bu demektir ki, bilhassa, 'ceteris paribus'a dayal hkmlerin ieriinin belirlenmi olduklarndan tamamen emin olunmaldr.304 Hutchison'n ifade etmek gayretinde olduumuz metodolojik duruunun birinci aya analitik-totolojik bir tespite, ikinci aya ise sentetik-empirik bir ideale dnmektedir. Bu noktada; idrakimizi kolaylatran, ancak gerekliin eksiksiz gsterimine denk dtnden de phe duyulan, sz konusu 'analitik-sentetik' ayrmnn E.Nagel gibi modern filozoflarca pozitivist dogmann bir yansmas olarak tanmlanmakta olduu da belirtilmelidir. 305 M.Blaug, bilimsel nermelerin sz konusu dikotomik ayrmna kaytsz kalnsa bile, Hutchison'un iktisadi nermelerin ounu totoloji olarak karakterize etme eilimde olduuna kaytsz kalnamayacan ileri srmektedir. Sonu; iktisatta, ilkesel olarak testedilebilir olmalarna ramen sanki kasten pratikte test edilmeye kar gelen iddialar ve basite gizlenmi tanmlar halindeki iddialar arasndaki hayati ayrmn bulanklamasdr. 306 Bu erevede Klappholz&Agassi, Hutchison'n analitik-totolojik nermeleri yerine l bir tasnife ynelmitir: i) analitik-totolojik ii) ilkesel olarak bile testedilmesi mmkn olmayan sentetikempirik nermeler iii) en azndan ilkesel olarak testedilebilir sentetik-empirik nermeler. Bylece, birinci kategoriye giren iktisadi kavramlarn says azalrken, ikinci kategoriye girenlerin says artmakta; Hutchison'n testedilmesi mmkn olmayan empirik iddialar, totolojik iddialar olarak deerlendirdii savunulmaktadr: 'Kitabnn Keynes'in 'Genel Teori'sinden iki yl sonra kmasna ramen onun iktisat teorisi aratrmalarndan iktisat teorisyenlerinin ounun totolojiden baka bir ey anlatmad izlenimi elde edilmektedir. Oysa Keynes phesiz empirik mevzular ele almt.'307 Bu durumda, Hutchison'n saf teorik nermelerin ekserisini totoloji olarak ilan ediyor olmas da analitik-sentetik dikotomisini iler klma abasna balanmaktadr. Klappholz&Agassi; sz konusu ayrm 'Toto/oji/eri deil, fakat sadece testedi/ebi/ir ifade/i tartn!' kuraln vazetmeye meyilli bulup, yanl ilan ederken; uyulmas durumunda ise disiplin iinde ele alnacak kaydadeer bir eyin kalmayacan ifade etmektedir.308 Oysaki teorilerin empirik
304

Bruce Caldwell, "Hutchison, Terence W.", The Handbook of Economic Methodology Ed.by. John B. Davis, D.Wade Hands ve Uskali Maki, Cheltenham, Edward Elgar, 1998, s.233. 305 Nagel, tm doruluu ispat olunmu nermelerin 'neticede' mantksal olarak zorunlu[logically necessary] hale dneceinden tr, analitik [mantksal olarak zorunlu] ve sentetik [mantksal olarak bilinmeyen] ayrmnn sadece bilimin pratik ileyii asndan kabul edilebilir olduunun altn izmektedir. Bkz. Nagel, The Structure of Science:Problems in the Logic of Scientific Explanation, s.331. 306 ktisattaki metafiziksel, 'kat ekirdek' nermelerin varl sz konusu bulankla rnek olarak sunulabilir. Fiyat sisteminin tm iktisadi oyuncularn karlarn uyumlatracak biimde alyor olmas veya tm iktisadi birimlerin kendi karlar dorultusunda her zaman rasyonel hareket edeceine inanlyor olmas aslnda gerek dnya hakknda yaplm iddialardr ancak bir olayn kstlayclar olarak ortaya konulmadndan ilkesel olarak rtlemezler. Bkz. Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s.77. 307 K.Klappholz ve J.Agassi, Methodological Prescriptions in Economics, s.64. Klappholz&Agassi, "Hutchsion'n metodolojik kriterleriyle 'Genel Teorinin' nerme mant reel karsnda nasl bir uygunluk gsterebilir?" sorusuna cevap ararken, J.Hart'n Hutchison(1938) ve Keynes'in(1936) eserlerine ykledii anlam baka bir boyuttan seslenmektedir. Hart'a gre klasik istihdam teorinin yetersizliini ifa etmi olan Keynes gibi, klasik dedktif metodun ilk eletirel analizine girimi olan Hutchison da ncdr. Bkz. John Hart, "Terence Hutchison's 1938 essay: towards a reappraisal", Journal of Economic Methodology, 10:3, 2003, s.354. 308 K.Klappholz ve J.Agassi, Methodological Prescriptions in Economics, s. 65. But while we are in sympathy with the broad intentions of his criticism and have great respect for his contribution, we regret to find some of Professor Hutchison's basic tenets unacceptable and believe them to give unjustifiable support to the kind

55

ierii[empirical content] sfrlansa bile, hala bilgilendirici ierik[informative content] sfrdan byk olabilir. Yani, bilgilendirici ierik testedilebilir olmasa bile, teoriyi totoloji olarak yaftalanmaktan kurtarr.309 Bu sebeple, Hutchison'n yanllanabilirlik ltn yanl okuduu, dolaysyla iktisat metodolojisine uygun den trikomiyi skalad ifade edilmektedir. Hutchison'n gremedii nc boyut metafiziktir. Hutchison'n ikili ayrmnda bilimsel nermeler: i.a) 'gzlem ile makul yanllanabilir' veya i.b) 'baz makul olabilirin reddi' ve ii) 'dierleri' formundadr. [(i.a|i.b)] empirik ifadeler olurken, [(ii)] analitik- totolojik ifadelere denk dmektedir. Burada, gzlem ile makul yanllanabilir olan, makul olabilirin reddiyle e tutulmaktadr.[^(i.a=i.b)] Ancak, gereklere dayal olarak inkar edilemez olan yanl bir ifadeyi ele aldmzda ise; byle bir ifade, baz makul olabilirleri reddedecek, byle olmasna ramen gzlem ile makul yanllanabilir olmayacaktr. Bu durumda, bu iki ifade zde olmamakta, [^(i.a^i.b)] dolaysyla totoloji olmayan fakat yanllanamaz/testedilemez nermeler ortaya kmaktadr.310 Hutchison, sz konusu idialara, nce, kitabnn ikinci basksnn nsz'nde, daha sonra da, 'Economica'da 311 cevap vermitir. Ona gre, makul yanllanabilirliin mulkl, kesinlikle, btn makul olan yanl nermelerin gzlemiyle makul bir ekilde reddedilebilir.312 Dolaysyla, eer, empirik olan makul olarak reddedilebiliyor ya da prensipte reddedilebiliyorsa, bu, Hutchison'n dikotomisinin yerini koruyabilecei anlamna gelmektedir. M.Blaug, zafiyet olarak tanmlanan bu noktann incelikli izahna yle not dmektedir: 'Hutchison iktisatlarn nemli empirik nermeleri sanki onlar totoloji ve tanmdan ibaretmiler gibi gstererek gerekte koruma altna aldklarn iddia ederken olduka haklyd.'313 Hutchison, metodolojik duruunu testedilebilir nermelere dayandrrken, sz konusu testedilebilirlik ihtiyacnn iktisat teorisinin varsaymlarna m, yoksa ngrlerine mi yaslanm olduu ise belirsizdi.314 Fritz Machlup, konunun akla kavumasna vesile olan 'The Problem of Verification in Economics' adl yazsn 1955 ylnda yaynland. 315

309

310 311

312 313

314

315

impatience we sought to criticise. Bkz. K.Klappholz ve J.Agassi, "Methodological Prescriptions in Economics: A rejoinder", Economica, New Series, Vol.27, No. 106., 1960, s. 161. Joseph Agassi, "Testability and Tautology in Economics", Philosophy of the Social Sciences, 1:1, 1971, s.51-52. K.Klappholz ve J.Agassi, Methodological Prescriptions in Economics, s. 63. T.W. Hutchison, "Methodological Prescription in Economics: A Reply", Economica, New Series, Vol. 27., No.106, 1960, s.158-160. Hutchison, The Significance and Basic Postulates of Economic Theory, s. XXI, dn.1. Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s.85., dn.25. M.Blaug, ayrca ifade etmektedir ki, gerekte totolojik zdelik olan nermelerden mucizevi biimde nemli iktisadi esinlenmeler kabilmektedir. Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s.85. Her ne kadar Hutchison'n kitabnn bal '... Postulates of Economic Theory' bir ipucu veriyor olsa da... Fritz Machlup, "The Problem of Verification in Economics", Southern Economic Journal, Vol.22, No.1., 1955, s.1-22. F.Machlup, bu yazdan ok nce, Hopkins niversite si'ndeki derslerinde Hutchison' sert bir ekilde eletirmekteydi. Sekin bir drdnc kuak Avusturyen olan Machlup'un derinlemesine nfus edici, titiz ve eletirel tavr hi phesiz entelektel donanmnn bir yansmasyd. (Bkz. A.W. Coats, On the History of Economic Thought, London, Routledge, 1992, s.6.) Ancak, Machlup'un 17 yllk bir gecikmeyle ortaya koyduu eletiriler salt metodolojik duruundan kaynaklanmyordu. Tarihsel artlar, Robinson ve Chamberlin'n tekelci rekabet teorileri[1933], Keynes'in genel teorisi[1939] ve Hall&Hitch'in makalesiyle beliren marjinalist atma[1939] ile beraber ortodoksinin nemli meydan okumalara maruz kald bir dneme iaret ederken, teorinin teorileme srecini ele alan metodolojik dzlem de Popperci eilimlerle ekillenmekteydi. Hutchison nderliindeki Popperci kanat karsnda Knight, von Mises, Robbins, Friedman ve Machlup'un oluturduu mdafi [apologist] kanatn ortodoksiyi bak klacak metodolojik tercihleri de dnemin bir rn olarak ortaya kyordu. Latsis, [ve ondan alntlayan Hart] Machlup'un 1955 makalesini ekincesizce bu ortam ve koullanmann bir rn olarak grmektedirler. Bkz. John Hart,

56

Machlup'un bu yazs, F. H. Knight'n 1940'larn hemen banda yapt eletirilerin bir uzants idi.316 F.Machlup, Hutchison' tm varsaymlarn duyular araclyla elde edilmi objektif veriler vastasyla bamsz olarak dorulanmasn art koan bir ultra-empirisist olarak iaretlemekteydi. 317 Machlup'a gre bir ultra-empirisist, iktisat teorisinin temel varsaymlarn redderken, ayn zamanda bu varsaymlar zerine kurulu teorik yaplar da reddetmekteydi. Totolojiden, ancak totolojinin doabilir olmas zaten bunu gerektirirdi. Bylece, empirik ierikten yoksun ilan edilip dorulanmam, dorulanamaz, hayali ve gerekd olarak betimlenen sz konusu varsaymlar zerine ina edilmi olan hipotetik-dedktif sistemin de yanltc, ngr gcnden veya aklayclktan yoksun olduu sonucuna ulamak zor olmamaktayd. 318 Machlup, alternatifin ne olabileceini sorgularken; sz konusu gvensizlii amak iin giriilebilecek istatistik aratrmalar ve anket almalarn, [rnein tketiciler iin fayda maksimizasyonu/firmalar iin kar maksimizasyonu gibi varsaymlar iin salanabilecek dorudan snamay], yanltc olmasa da gereksiz bulmaktayd. Bu temelde, anti-teorik empirisist yaklamn esas hatas, bamsz
"Machlup's misinterpretation of Hutchison's methodology", Journal of Economic Methodology, Vol. 16, No.3, 2009, s. 334-335. F.Knight'n Journal of Political Economy'de kan uzunca ve olduka eletirel yazsndan nce A.W.Stonier, E.Whittaker ve J.D.Schearer'n ksa kitap tahlilleri yaynland. Stonier, 'The Significance...'n 'tartmal, fakat zarif olmayan bir uslupla' kaleme alndn iddia ederken, yazarn geni ve eksiksiz iktisat bilgisini dile getirmekten geri kalmamaktayd. (Bkz. Alfred W. Stonier, "Reviewed Work(s):The Significance and Basic Postulates of Economic Theory.by T.W. Hutchison", The Economic Journal, Vol.49, No. 193, 1939, s.114-115.) Whittaker ise dipnot ve alntlar yorucu bulsa bile, 'bu kitab okuyup ta istifade etmeyecekler muhtemelen, pek azdr' ifadesini kullanmaktayd.(Bkz. Edmund Whittaker, "Review of T.W.Hutchison, The Significance and Basic Postulates of Economic Theory", American Economic Review, Vol.30, No.1, 1940, s. 128.) Schearer'n deerlendirmesine gre ise: 'bu kitap, olduka nemli bir kitaptr. Akl yrtmesi kesin ve pozitif iktisata sempatik. Bu arada ufak adaletsizliklerden muaf kalmam, yle ama bu alanda eksiksiz olan kitap hangisidir? (Bkz. J.D.Schearer, "Review of T.W.Hutchison, The significance and Basic Postulates of Economic Theory", Economic Record, vol. 15, 1939, s. 138.) Ard ardna gelen bu tahlillerden sonra, Hutchison'a gre 'kesinlikle uuk bir yaz' olan Knight'n makalesi yaynland. (Bkz. Hutchison, Terence Hutchison, s. 135.) Knight, Hutchison'n iktisat teorisine getirdii yanllanabilirlik ltn eer aktel samalk deilse, dogmatik ve esasta yanltc ve yanl olarak deerlendirirken, pozitivizmden duyduu byk rahatszl ifade etmekte ve iktisattaki dorularn doa bilimlerindeki gibi elde edilemeyeceini verstehen retisine yaslanarak ileri srmekteydi. (Bkz. Frank H. Knight, "What is Truth in Economics?", The Journal of Political Economy, Vol.48, No.1, 1940, s. 4,5,7.) Hutchison, Knight'in ileri srd itirazlar karsnda, kendi felsefi konumunu Wittgenstein, Russell, ngiliz empirisistleri ile Carnap ve Kaufmann'a balayarak tavrn yeniden ifade etti.(Bkz. T.W. Hutchison, "The Significance and Basic Postulates of Economic Theory: A Reply to Professor Knight", Journal of Political Economy, Vol. 44, 1941, s. 735.) Knight, iktisadi davranlar hakkndaki nermelerin empirik olarak testedilebilirliini kategorik olarak reddederek karlk verdi: '...testedilebilir nermelerle 'saduyunun belirsiz kavraylar' arasnda izilen kategorik kartln ve ancak iktisat teorisinde birincil karakterdeki nermelerin kabul edilebilir olduunda srar edilmesi yanl bir tavrdr ve hemen vazgeilmelidir.'(Bkz. Frank H. Knight, "The Significance and Basic Postulates of Economic Theory: A Rejoinder", The Journal of Political Economy, Vol.49, No.5, 1941, s.753.) Knight, ksa cevabyla birlikte tartmay sona erdirdi. Ancak, hretli bir iktisat olarak gen bir istidadn eserine ynelttii eletiriler vesilesiyle de iktisat metodolojisinde yllara yaylan tartmalarn tetikleyicisi oldu. Radikal apriorizme kar olup teorinin deneyime baml olmas gerektiine iaret eden tm iktisatlar empirisist olarak tanmlayan Machlup, sz konusu snfn eitli katmanlaryla birlikte var olduunu ifade etmitir. Madde [iv] ultra-empirisistlere denk dmek zere, empirisistler yle tasnif edilebilir: i) teorinin yardmyla karsanm olan sonularn imkan olduunda gzlemsel verilerle karlatrlmasn talep edenler, ii) verilerin yorumlanmas, hipotezlerin testedilmesi ve gerek bantlarn tahminiyle kendilerini ncelikli olarak megul klanlar, iii) veri toplamakla ilgilenip hatta ham veri retmek iin tasarlanm saha almalaryla dahi megul olanlar, iv) bamsz olarak dorulanmam hibir dzeydeki analiz nermesini meru alma alan olarak grmeyenler. Bkz.Machlup, The Problem of Verifications in Economics, s. 7. A.e., s. 8.

316

317

523

57

olarak testedilebilir olmayan 'temel(hristik) hipotezler' ile gzlemlenmi olgu ve artlara bal olduu farzedilmi olan 'zel(factual) varsaymlar' arasndaki fark grememekten ileri gelmekteydi. 319 Machlup, muhtemelen bu farkn daha grlebilir olmas gayretiyle, metodolojik kavrayn 'aygt/saf teorinin motoru/makine' metaforlarn kullanarak betimlemeye almtr. Machlup'un analitik makinesinin girdisi varsaylan sebepler, kts ise karsanan etkilerdir. Makinenin aklama veya ngr arac olarak hizmet vermesi isteniyorsa, varsaylan[assumed] ve karsanan[deduced] deiimlerin gzlemlenmi fenomenler ve gzlem verilerine denk dmesi gerekmektedir. Makinenin, aklamalarda [gzlemlenen deiim iin] uygun sebebi seebilmesi, ngrlerde de [gzlemlenen deiim iin] muhtemel etkiyi tespit edebilmesi gerekmektedir. Temel hipotezler deimez paralara denk derken, makineyi makine yapan unsurlar oluturmaktadr. artlar hakkndaki zel varsaymlar 320 ise, makinenin geri kalan tm deiebilir paralarna karlk gelirken varsaylan deiimin[assumed change] de onun altnda ilemesi beklenmektedir.321Bylece kat empirik dorulama varsaylan deiim iin, sradan empirik yarglar da varsaylan artlar iin belirtilirken, varsaylan eylem tipi ise iktisadi analizin bamsz dorulama gerektirmeyen temel postulalarn tekil etmektedir. 322 Machlup, iktisat teorisinin temel varsaymlarn bamsz bir empirik dorulamaya konu etmezken, ihtiya duyulan kavramn ise Weber-Schuetz izgisinde tanmlad an/az/abi/ir/ik[Verstndlichkeit] olduunu ifade etmektedir. Bu yaklam, doa bilimleri ve sosyal bilimler arasndaki farktan doarken; daha aklayc varsaymlara ulalncaya kadar kabul edilecek olup, hristik deeri olduu mddete reddedilmeyecek olan bir ara kategoriye iaret etmektedir. 323 Hutchison, doa ve sosyal bilimler arasndaki farkn gayet farknda olduunu ifade ederken; Machlup'tan iktisatta insan eyleminin teoriletirilmesi zerine olan varsaymlarn olum(suz)lanmasnn

A.e., s. 9. Machlup, temel hipotezleri 'yksek-seviyedeki genellemeler' olarak tanmlarken; bireylerin frsatlar deerlendirme abasna sahip olacaklarn, rasyonel hareket edeceklerini, tercihlerini tutarl bir sraya koyabileceklerini, giriimcilerin de ayn risk seviyesinde daha fazla kar daha azna tercih edeceini bu trden rnekler olarak sralarken, bunlarn empirik olarak anlaml olmalarna ramen hibir bamsz empirik teste ihtiya duymadn ifade etmektedir. Dier taraftan, zel varsaymlar da 'dk-seviyede hipotezler' olarak tanmlanrken; sofra tuzunun hanehalklarnn ounun btesinde czi bir yer tuttuu, eker ithalatna getirilmi olan kotann varl da bu tre rnekler olarak sralanmaktadr. Bu nermelerden, karsamaya ak olduklarndan, rnein u hkmlere ulalabilir: -tuz fiyatlarndaki bir azal, tuz tketimini byk oranda arttrmayacaktr; -yurtd eker fiyatlarndaki bir azalma, yurtii eker fiyatlarnda bir de sebebiyet vermeyecektir. Sralanan sz konusu karsamalarn, empirik olarak testedilebilir olduu aikrdr. Bkz. A.e., s. 10-11. 320 zel varsaymlarn; a) olaya b) duruma c) idareye/dzene baml bir deikenlik gsterdii ifade edilebilir. Maddelendirilmi bu varsaylan artlar[assumed conditions] tanmlamak gerekirse; a- tipi varsaylan artlar: Mallarn eitleri (Dayankl-dayanksz, bozulabilir, dk-stn, ikame, tamamlayc vb. mallar); maliyet artlar (azalan, artan, sabit marjinal maliyet); arz ve talep esneklikleri(pozitif, negatif, sonsuz, sfr, nit...); pazar durumu (tam, kusurlu polipol; muvazaal, dzensiz oligopol; tam, kusurlu monopol); beklentiler (esnek, esnek olmayan; iyimser-ktmser; belirli, belirsiz); tketim meyli(birden byk/kk); likidite tercihlerinin esneklii(sonsuz, sonsuzdan kk, sfr); b-tipi varsaylan artlar: genel ticari grnm (patlama ruhu, depresyon karamsarl); banka kredileri uygunluu (skm-genilemi likidite), merkez bankas politikas; maliye politikas; tarm politikas; anti-trust politikalar; d yardm programlar, ticaret birlii politikalar; c-tipi varsaylan artlar: yasal ve sosyal kurumlar; zel mlkiyet; serbestlik anlamas; firma kanunlar; patent sistemi; ulam-nakliye sistemi; szleme icras; kanundlk etii; sosyal adet ve gelenekler; parasal sistem. Bkz. A.e., s. 14-15. 321 Bkz. A.e., s. 12. 322 Bkz. A.e., s. 17. 323 Bkz. A.e., s. 16. Machlup, bu ara kategoriyi, hem sentetik hem apriori nitelikteki [q bilinmeden, p bilinemez] sentetik apriori karsna, ne sentetik ne de apriori nitelikteki [p biliniyor ise, q'nun kabul gereklidir] ilem kurallarn yerletiren F.Kaufmann'dan almaktadr. Bkz. Felix Kaufmann, Methodology of the Social Sciences, London, Thames and Hudson, 1958, s.80, 83, 85.
319

58

insan eyleminin sonularnn olum(suz)lanmasna gre daha zor olduunun gsterilmesini talep etmektedir.324 Dier taraftan, temel varsaymlarn dolayl olarak sonular zerinden testedilmi olacan tekraren ifade etmi olan Machlup'a kar yle bir izaha girimektedir: "Bu temel varsaymn testedilme koullarnn belirlenmesinin 'dolaysz' ve 'bamsz' biimde elde edildii ya da sonularn belirlenmi testlerinden sonularn karsand varsaymlara, geriye doru dolayl olarak iletilerek, elde edildii ilkesel olarak fark etmez."325 Oysaki M. Blaug'a gre 'i/kese/ o/arak' olduka fark eder! Bunun anlam her bir hipotezin kendi bana dolaysz bir ekilde test edilmesini deil de, buna karlk her bir teorinin kendi bana dolayl bir ekilde test edilmesini savunmak olurken, her bir varsaymn dolaysz deduksiyonla empirik olarak test edilebilir nermelere indirgenmesi art domaktadr. 326 Machlup, karsanm sonularn makul testedilebilirliinin, temel varsaymlarnn dolayszca testedilmesi yerine ikame ediliyor olmasn, kendi ahsi iddiasnn[:do/ay/z doru/amann] kabulne ramen, fiili bir redde karlk geldiini ifade etmekte, bu sebeple de Hutchison' 'gn/sz u/tra-empirisist' olarak tanmlamaktadr. 327 J. Hart, 'Mach/up's misrepresentation of Hutchison's methodology' makalesinde Hutchison'n dolayl dorulamaya/testedilebilirlie 328 kar olmadn; esas nemli noktann, 'varsaymlarn dolayszca test edilmesi' artnn, 'hipotezlerin dolayl olarak dorulanmas'nn alternatifi deil, tamamlaycs olarak kabul edilmesi olduunu ifade etmektedir.329 Dolaysyla, tm ayrma ve skma yine varsaymlarn testedilebilirlii noktasnda dmlenmektedir. Aposteriorik yaklam parantezleyen varsaym-ngr hattndaki sz konusu dmn bir krdme dnmesi ise varsaymlarn gerekliini gereksizletiren M.Friedman'n metodolojik yaklamyla vcut bulmaktadr. Bylece, Hutchison devrimi330 Machlup-Friedman ikilisi 331 vesilesiyle varsaym-ngr balansnn bozulduu basit bir

324

325 326 327 328

329

330

331

T.W. Hutchison, "Professor Machlup on Verification in Economics", Southern Economic Journal, Vol.22, No.4, 1956, s. 481. Machlup'a gre; i adamlarnn eylemlerinin arkasndaki motivasyonun rnein kar maksimizasyonu sebebiyle mi gerekletiini test edecek dolaysz bir empirik almann, bisiklet fiyatlarnn artn test eden bir almadan daha zor olacan kim kabul etmez? Bkz. Fritz Machlup, "Rejoinder to a Reluctant Ultra Empicist", Southern Economic Journal, Vol.22, No.4, 1956, s. 487. Hutchison, Professor Machlup on Verification in Economics, s. 481 Blaug, The Methodology of Economics: Or How Economists Explain, s.85. Machlup, Rejoinder to a Reluctant Ultra Empicist, s. 483-484 Dolayl test srecini ksaca yle ifade edebiliriz: Eer A varsaym dolayszca test edilemiyorsa, fakat A varsaym ve B varsaym ile birlikte empirik olarak test edilebilir C nermesini sunuyorsa, bu durumda C nermesinin testedilebilirlii ayn zamanda A varsaymnn dolayl olarak test edilebilebilmesi imkan sunmaktadr. John Hart, "Machlup's misrepresentation of Hutchison's methodology", Journal of Economic Methodology, 16:3, 2009, s.329. John B. Davis, "The Turn in Economics and the Turn in Economic Methodology", Journal of Economic Methodology, 14:3, 2007, s. 277. Jack Melitz, "Friedman and Machlup on the Significance of Testing Economic Assumptions", The Journal of Political Economy, Vol. 73., No.1., 1965, s.38, 56, 57. Fritz Machlup'un Hutchison ve Friedman'n arasnda konumlandrlmamzn nedeni, iktisatta empirik aratrmann nemini srarla ifade etmesinin yannda, iktisadi hipotezler iin yaplan tm snamalarn bir sonuca varamayacann altn izmekte de bir o kadar keskin olmasdr.

59

instrmentalizme doru ekilirken yegne kutsanan deer ise teorinin ngr gc olmaktadr. M.Friedman'n 1953 ylnda yaynlanan, yirminci yzyln en tesirli-en hretli iktisat metodolojisi metnine dnen nl makalesi 'The Methodology of Positive Economics' iktisatn objektif bilim standartlarn karlayabilmesinin yollarn sorgulamaktadr.521 Friedman makalesine pozitif/normatif bilim ayrmn iktisata ulatran J.N.Keynes'in nl kitabna olan hayranln ifade ederek balarken, almasnn nceliini de 'ayrk bir pozitif bilim ina etme srecinde ortaya kan metodolojik problemler' olarak betimlemektedir. 332 Friedman, pozitif ve normatif iktisatn mulak snrlarn netletirmeye alrken, ahlaki durum ve deer yarglarndan bamsz objektif bir iktisat arayndadr. 333 Yani, 'bir eyin ne olmas gerektii' ile deil 'ne olduu' ile ilgilenen, artlardaki tm deiikliklerin sonularn ngrebilecek bir genellemeler sistemi! 334 Friedman, sz konusu sistemin baarsn ngrlerin kesinlii, kapsam ve uygunluuna balarken, normatif iktisat ve iktisat sanatn pozitif iktisattan bamsz olarak deerlendirmemektedir: 'Her politika karar, bir eyi bir eyin yerine yapma hakknda gizli veya ak olarak pozitif iktisat temelli olmas gereken bir ngrye dayanr.' 335 Ancak, doru iktisadi politikalar zerinde uzlalabiliyorsa; bu hi phesiz normatif iktisatn geliiminden daha ziyade, pozitif iktisatn baarsndan ileri gelmektedir. 336 Bu anlamda pozitif iktisatn baars da, Friedman'n tekraren ifade ettii zere, 'aklamaya niyetlendii fenomenler snfndaki ngr gcyle' tartlmaktadr.337 Friedman, 'zsel hipotezlerin gvdesi' olarak niteledii teoriyi, nedenselliin sistematik ve organize metotlarn ne karmak iin tasarlanm bir dil, maddesel ierikten yoksun bir totolojiler kmesi olarak tanmlamaktadr.338 Bylece, bir taraftan teori/totoloji eitliini ortaya koyarken, dier taraftan da bu eitliin tredii mantksalcln dayatt saf dorulamaclktan kendini ayrmaktadr: "Olgusal deliller hibir zaman bir hipotezi ispatlayamaz, sadece onu rtmekte baarsz olabilir, bu da, bizim hipotezin tecrbelerle bir yere kadar kesin olmayan tarzda dorulandn sylediimizde genellikle kastettiimiz eydir."339

332
333

334 335 336 337 544 339

Milton Friedman, Essays in Positive Economics, Chicago, University of Chicago Press, 1953, s.3. Friedman, iktisatn fizik gibi objektif bir bilim olabileceine inanrken gzlemci ve gzlenen sre arasndaki etkileimin dourduu zorluklarn da farkndadr. Ancak, sz konusu durum sosyal bilimciye, fizikinin elde edemeyecei cinsten verilere ulama imkan salamaktadr. (Bkz. Friedman, Essays in Positive Economics, s.4.) Frazer&Boland, Friedman'n bu tavrn Popper'de olduu zere metodolojik monizm ats altnda deerlendirmektedir. Bkz. William J. Frazer ve Lawrance A. Boland, "An Essay on the Foundations of Friedman's Methodology", The American Economic Review, Vol. 73, No.1, 1983, s. 132. Friedman, Essays in Positive Economics, s.4. A.e.,s.5. A.e., s.6. A.e., s.8. A.e., s.7. A.e., s.9. Bu ifadenin bilim felsefesi balamnda aka ve kesin olarak denk dt eilim Popperci yanllamaclk olurken; Frazer&Boland bu ksa ifade dnda Friedman'n makalesinde hibir noktann, Popperci bilim felsefesiyle uyum gstermediinin altn izmektedir. Bkz. Frazer&Boland, An Essay on the Foundation of Friedman's Methodology, s. 129.

60

Friedman iin snrl gzlemden tretilebilecek snrsz saydaki mmkn hipotezin geerlilii de alternatifleri arasndan seilebilme artna baldr. Seimde basitlik ve verimlilik kriterleri nem kazanmaktadr: 'Bir teori verilen herhangi bir fenomen alannda daha az balang bi/gisiy/e tahminlerde bulunabiliyorsa 'daha basit; yaplan tahmin daha doru, teorinin tahminleri daha geni bir alana hitap ediyor ve aratrmalar iin daha fazla ilave yol neriyorsa 'daha zengin'dir."340 Bylece, Friedman metodolojisinin esas noktasna ulalmaktadr! Friedman, basitlik ilkesiyle varsaymlar; verimlilik ilkesiyle de ngrleri [esasta instrmentalist] bir temele balarken, nihayetinde ulalan cesur hkmn altn da srarla izmektedir. Friedman'a gre; 'teori/erin an/am// ve varsaym/arn gerek/ii hemen her zaman birbirine zt o/urken', 'gerekten nem/i ve an/am/ hipotez/erin gerek/iin vahice yanl betimsel temsil/eri o/an varsaym/ara sahip olduunu' grmek ise zor olmamaldr. 341 Bu temelde elde edilmeye allan, birbirlerinden bamsz olduklar ne srlen iki testin[varsaymlarn gereklii/ngrlerin isabetlilii] tek bir teste[ngr gc] indirgenmesidir. Bylece varlan bu noktada, Friedman'n iktisat tanm da metodolojik tercihleri dorultusunda ekillenmektedir: ' .iktisat, iktisadi olgularla ilgili durumlardaki deiikliin sonularn tahmin etmek iin kullanlan geici kabul grm genellemeler kmesidir.'342 Genel hatlarn vermeye altmz Friedman metodolojisinin karmak bir zihinle kurgulanm olduunu ifade etmek mmkndr. Pratisyen iktisatlar iinde en st seviyede343 bir isim olan M.Friedman'n, bilim felsefesine hakim bir filozof- metodolojist olamay eletirilerin temel kayna olarak ele alnabilir. Tek bir bilim felsefesi kaynana atfta bulunulmadan yazlan makaleyi D.Hausman, 'ilgin karklk' olarak tanmlarken, ierdii belirsizlik ve tutarszlklarn hatr saylr bir literatre yol atn da ayrca ifade etmektedir. 344 L.A. Boland ise, A Critique of Friedman's Critics makalesinde oluan literatr ett ederken, [varsaym, hipotez, teori gibi] kavramlarn tanmlanmakszn,
Friedman, Essays in Positive Economics, s.10. A.e., s. 14. Friedman iin, gereki olmalarna ihtiya duyulmayan varsaymlarn baz nemli rolleri vardr: i) genellikle bir teoriyi tanmlamann ve sunmann ekonomik bir yoludur ii) bazen sonularyla hipotezin dolayl bir testini salarlar ii) bazen teorinin geerli olmas beklenen koullarn belirlenmesinde uygun bir aratr. (Bkz. A.e. s.23.) Bu noktada, Friedman metodolojisinin belirginlemesi asndan alt izilmesi gereken bir asimetriye iaret etmek gerekmektedir. Friedman, varsaymlarn gereki olmas ya da gereki olmamasnn fark etmediini ifade etmemekte, kesin olarak varsaymlarn yksek derecedeki gerekdlnn gerekliliine iaret etmektedir! M8 A.e., s.39. 343 Frazer&Boland'a gre Friedman'n mesleki altyaps -o gnden bugne- baka hibir iktisatnn yanamayaca derece kaydadeerdir. yle ki; matematik ve iktisat eitimi ardnca Chicago niversitesinde Henry Schultz ile istatistik, Frank Knight, Henry Simons ve Jacop Viner ile politik iktisat almalar; Colombia niversitesinde Harold Hotelling ile matematiksel istatistik ve matematiksel iktisat, James Angell ile parasal iktisat, Wesley Mitchell ile dnce tarihi ve i evrimleri almalar; NBER'de [National Bureau of Economic Research] empirik almalar... Bkz. Frazer ve Boland, An Essay on the Foundations of Friedman's Methodology, s. 133. 344 Hausman, Philosophy and Economic Methodology, .s 235. U.Mki, Friedman'n makalesini FKarm [F-Mix] olarak yaftalarken, malzemesinin birounun belirsiz, bazlarnn da bir dieriyle zor uzlatrlr olduu bir tertip olarak tanmlamaktadr. (Bkz. Uskali Mki, "'The Methodology of positive economics'(1953) does not give us the methodology of positive economics", Journal of Economic Methodology, 10:4, 2003, s. 496.) Mki, bylece yapntclk[fictionalism], instrmentalizm, pozitivizm, yanllamaclk, pragmatizm, realizm ve sosyal yapsalclk dahil olmak zere; birok doktrinin ierildii bir menyle karlaan okuyucunun, bir seim problemiyle kar karya brakldn ifade etmektedir. Bkz. A.e., s.505.
340 341

61

dikkatsizce ve karkla yol aacak biimde kullanlmasna 345 ramen, makalede isel tutarszlk ve mantkszlk olmadna iaret etmektedir.346 Boland'a gre makalenin aka dayand instrmentalist eilimlerin eletirisine giriilmeden metodolojisinin eletirilmesi yersizdir.347 Koopsman, Rotwein ve De Alessi kritiklerinin zafiyeti bu trdendir. Ayrca, her ne kadar Friedman'n makalesiyle instrmentalizmi savunmak mmkn olmasa da, instrmentalizm'in Friedman'n makalesinin yegane savunucusu olduu yok saylamaz. 348 Boland, makalenin isel tutarll konusunda hakldr.349 Ancak, Friedman metodolojisinin muhafz konumundaki instrmentalizmin ontolojik kurgusu kavranmadan, Boland'n hakll anlalamaz. yle ki; konvensiyonizmin[uzlamclk] yozlam bir versiyonu olan instrmentalizme gre, teorilerin ne yanll-ne de doruluu mevcuttur, sadece ngr arac olarak ie yararll mevzudur. 350 Yani indksiyon probleminin, dorunun reddedilerek zlmesi! B.Caldwell bu temelin, Friedman metodolojisini instrmentalizm dzleminde temize karacan fark ederken, ncelikli hedefe instrmentalizmi yerletirilmektedir. 351 Caldwell, hlihazrdaki instrmentalizm eletirilerini sralarken, Boland'n ortaya koyduu mantksal tutarlln instrmentalizmin instrmentalist savunusuna denk dtn ifade etmektedir.352 Bu adan, birok doktrine temas ederek ina olan Friedman metodolojisinin, ierilen yaplarn karlkl tutarll ve

345

346 347

348 554

349

350

351 352

Lawrance A. Boland, "A Critique of Friedman's Critics", Journal of Economic Literature, Vol.17., No.2, 1979, s. 513. Benzer biimde E.Nagel da, Friedman'n 'gerekdlk' kelimesini makalesinin farkl yerinde- farkl anlama gelecek biimde kullandn ifade etmektedir. Bkz. Ernest Nagel, "Assumptions in Economic Theory", The American Review, Vol.53, No.2, Papers and Proceedings of the Seventy-Fifth Annual Meeting of the American Economic Association, 1963, s. 214-215. Boland, A Critique of Friedman's Critics, s.522. Boland'n 1979 makalesine yaplan itirazlara 1987 ylnda cevap vermitir. Bkz. Lawrance Boland, "Boland on Friedman's Methodology: A Summation", Journal of Economic Issues, Vol.21, 1987, s.381. Boland, A Critique of Friedman's Critics, s.521-522. Ayrca Bkz. Lawrance Boland, "Boland on Friedman's Methodology: A Summation", Journal of Economic Issues, Vol.21 s.381 Boland, makalesinde instrmentalizmin mantksal analizine girimitir. Varsaymlar ve sonular arasndaki mantksal etkileim; hem evrensel doru olarak gsterilemeyecek, hem de reddedilemez biimde, instrmentalizmi tutarl klmaktadr. yle ki; mantk bize iki argman formu sunmaktadr: modus ponens ve modus tollens. Modus Ponens, P^Q, P|- Q gsterimiyle ifade edilir. [rn: Bugn pazartesi ise ie gideceim, Bugn pazartesi, yleyse ie gideceim.] Modus ponens, 'doruyu' varsaymdan sonuca 'ileri doru' iletir. Modus Tollens ise, P^Q, - Q|- - P gsterimiyle ifade edilir. [rn. Eer hrsz girer ise, alarm alar. Alarm almyor, yleyse hrsz girmemitir.] Modus tollens, 'yanl' sonulardan varsaymlara 'geriye doru' iletir. Modus ponens'in tersine iletmek "sonra geleni onaylama safsatas"; modus tollens'i tersine doru iletmek ise "nce geleni reddetme safsatas" olarak anlr. Bu anlamda, dorunun geriye doru, yanln da ileri doru iletilemeyecei -mantksal olarak- sabittir. [Yani, varsaymlarn doruluu sonuca[ngrye] iletilebilirken yanll iletilemez!] Boland iin sz konusu iletim mekanizmasn varsaymlar-sonular[ngrler] dzleminde kavrayabilmek, Friedman'n makalesinin yasland instrmentalist temelin yanllanamazlnn anlalmasna denk decektir. Bkz. Boland, A Critique of Friedman's Critics, s. s.505. Lakatos, History of Science and Its Rational Reconstructions, s.95. Popper, instrmentalizmin bilimi yalnzca 'uygulamal bilim' olarak ele almasn, 'saf bilim'in grmezden gelinmesi olarak deerlendirmitir. Bkz. Popper, Conjectures and Refutations: The Growth of Scientific Knowledge, s.111. Caldwell, A Critique of Friedman's Methodological Instrumentalism, s.366. A.e., s.373, dn.8. Kabul etmek gerektir ki, iktisat biliminin hedefini gerei arayan aklayclk olarak konumlandranlar iin instrmentalizm kendiliinden kmektedir. Bkz. Caldwell, Beyond Positivizm: Economic Methodology in Twentieth Century, s.182.

62

mmkn biraradal sorgulanarak deerlendirilmesi zorunludur. 353 Sz konusu zorunluluun yzeysel olarak iaret ettii nokta Friedman metodolojisinin isel/dsal tutarll354 olurken, esasta kendini gsteren ise bilim felsefesindeki metateorik blnme355 olmaktadr. J.R.Wible, bu blnme temelinde Friedman metodolojisi ve kritiklerini ele alrken phecilik[skeptizm] ve inanclk[fideizm] arasndaki geleneksel skkln 356

353

354

355

356

Bu balamda, A.Bura'nn kritii kayda deerdir. (Bkz. Aye Bura, ktisatlar ve nsanlar: Bir Yntem almas, stanbul, letiim Yaynlar, 2001, s.287-291) A.Bura, tespit ettii elikiyi oklu doktriner tutarszlk balamnda ele almasa da, ustaca kurgulanan instrmentalist-pozitivist- Darwinist harmann rettii rtk ideolojiyi deifre edebilmektedir. 'Pozitif iktisatn metodolojisi'ne emdirilmi olan her trl ideolojik/subjektif tavrn, -ncelikle- pozitif/normatif ayrmyla eliecei aikrken, durumu ylece izah edebiliriz: Friedman, [varsaymlarn gerekdl ilkesiyle tutarl olarak] hem insanlarn iktisadi faaliyetlerinde maksimizasyona ynelik hareket edip etmediklerinin nemli olmadn, hem de insanlarn piyasann doal seleksiyona tabi olmamak iin ister istemez rasyonalite varsaymna uygun biimde hareket edeceklerini ileri srmektedir. Friedman, piyasann ileyiini bireylerin rasyonaliteleri zerine ina eden klasik tavrn yerine, bireylerin davranlarn piyasann ileyiini gz nne alarak aklamay ikame etmektedir. Bylece, insan anlamaya ynelik doru betimsel varsaymlar sorgulanamaz doal seleksiyon dinamiklerine atfta bulunularak[sosyal darwinizm] tasviye edilirken[instrmentalizm], iler klnmaya allan pozitif alann inasna[pozitivizm] da normatif deerlerin tasviyesini tavsiye eden -nihayetinde normatif- bir tavrla giriilmektedir. sel tutarllk ile ifade edilmeye allan Boland'n ortaya koyduu 'instrmentalizmin instrmentalist savunusu' olmaktadr. Dsal tutarllk ise, yalnz instrmentalizmin eleriyle ina edilmemi olan metnin, beslendii dier doktrinlerinin makul biraradal ve karlkl tutarllna iaret etmektedir. Hakim bilim felsefesinin temelinde yer alan bat felsefesi kkl bir kriz iindedir. Dnce kalplarn 'phecilik'[skepticism] ve 'inanclk'[fideism] arasna sktran bu krizi izah etmek iin pozitif iktisat ile en yakn temas olan empirizmi ele alabiliriz. yle ki; E: empirizm hakkndaki bir ifade, olsun. 1-E ise bilginin empirik kriteri hakkndaki yle bir genel ifade olsun: "1-E: Hipotezler empirik olarak aratrlabilir." Bu ifadenin ierii bir empirisist iin sorunsuzdur. Ancak tutarl bir empirisist iin ifadenin kendisi yeni bir 2-E ifadesiyle desteklenmedike sorunludur! Sorunu ortadan kaldrabilecek olan ifade yle olacaktr: "2-E: Empirik olarak aratrlabilirlik kriteri, empirik olarak aratrlabilir olmaldr." Tutarl bir empirisist iin 2-E ifadesi de benzer ekilde yeni bir "3-E: 2-E ifadesi empirik olarak aratrlabilir olmaldr." ifadesine muhtatr... N sonsuza yaklarken, empirizmin tutarl icra art "N-E: (N-1)-E ifadesi empirik olarak aratrlabilir olmaldr." ifadesiyle ortaya karken; empirizmin empirik olarak hakl karlmas da imkanszlamaktadr. pheciliin [skepticism] arkasnda bu mantksal gereklik yatmaktadr. Empirizme hayat alan amak iin ise, (1-E, 2-E, 3- E, ...) ifadeleriyle tutarsz, "X-E: X-E ifadesinin tabi olmayaca empirik olarak aratrlabilirlik kriteri saf bilgiye ulamak iin yeterlidir." ifadesi kurgulanrken ayn zamanda empirizme olan inan ortaya konulmaktadr. nancln [fideizm] arkasnda sz konusu kurgu yatmaktadr. Rasyonalitenin snrlarna iaret eden sz konusu gsterimi bilim felsefesi cephesinden ilk tespit eden K.R. Popper olurken; rasyonel olarak savunulamayacak nihai rasyonalite standartlaryla alan mevcut ekoller iin tasnif edici bir snr izilmesi de kanlmaz olmutur. W.B.Weimer; bu tr bir inan ile [inanclk] i gren epistemolojik yaklamlarn 'hakl karc metateori' [justificationist metatheory] olarak adlandrd bir yapy oluturduunu ifade ederken; alternatif olarak ise 'hakl karmayac metateori 'lerle [unjustificationist metatheory] alan eletirel yaklamlar [:Popper, Kuhn, Lakatos] ne karmaktadr. Bu erevede, bilimsel aratrma programlar ve paradigmal analiz salt tekil kriterlere [rn: yanllama veya dorulama veya ngr.] teslim edilmemi olan yarg gleri sayesinde olas eletirilerden kurtulurken, Friedman metodolojisi -farkl eletirmenlerce farkl temellerde ele alnm olsa da- yine tek ynllyle snfta kalmaktadr. (Bkz. James R. Wible, "Friedman's Positive Economics and Philosophy of Science", Southern Economic Journal, Vol. 49, No.2. 1982, s. 351-354.) Friedman metodolojisi ve Friedman iktisat sz konusu skklk temelinde ele alndnda, ciddi bir eliki ierir. Friedman'n iktisat olarak belki de en byk katks, ksa dnem politikalarnn uzun dnem sonularnn gz ard edilmemesi gerektii olurken, metodolojisi epistemolojik olarak uzun dnemin ihmal edildii bir karaktere brnmektedir. yle ki, entelektel uzun dnemde phecilik[skeptizm], entelektel ksa dnemde inanclk [fideizm] kendini gsterirken; dorunun varln reddederek indksiyon problemini zmeye alan instrmentalizme dayanm olan Friedman metodolojisi neredeyse entelektel en ksa dneme atfta bulunan bir karaktere brnmektedir. Bkz., Wible, Friedman's Positive Economics and Philosophy of Science, s. 357-358.

63

iktisattaki zm iin ise yanllanabilirlik, ok boyutluluk ve modern bilimsel yapnn karmakln ne karan metateorik yaklamlara yaslanmaktadr.357 2.4. ktisat Metodolojisinin Dngsellii kili bir yap iinde ele aldmz iktisat metodolojisinin seyri akan zamanda takip edildiinde karmza dngsel bir yap kmaktadr. Bu temelde, metodolojik bir alma olmamasna ramen, eserdeki soyut ve tarihsel analizin dengeli varlndan g alnarak Milletlerin Zengin/ii'nin yayn yl ortaya koymaya altmz dinamiin kavranmas asndan milad olarak alnabilir. ekilde yatay eksen 1776'dan gnmze akan zaman temsil ederken, eksenin stnde kalan alan apriorizmi, altnda kalan alan ise aposteriorizmi ifade etmektedir. ekil. 2.1. Metodolojik Dngsellik

ktisat metodolojisinde apriorizmin ilk tepe noktasna, Ricardo iktisatnn metodolojik da vurumu olduunu ifade edebileceimiz, J.S.Mill'in 1836 tarihli 'On The Definition of Po/itica/ Economy: and on the Method of Investigation Proper to It' makalesi araclyla ulamaktayz. Bu ilk tepe noktasnn, aposteriorizm alanndaki simetrisi ise ngiliz Klasik iktisatna bir tepki olarak doan Alman tarihi okulun metodolojisiyle ortaya kmaktadr. Avusturyen okul ile methodenstreit[metot kavgas] olarak tarihe geen dnsel bir ayrma yaayan tarihi okulun lideri G.Schmoller de bu anlamda aposteriorizmin ilk tepe noktasna denk dmektedir. Ortaya kan bu savrulmann uzlam noktas ise yzyl tamamlanmadan Cambridge Okulu tarafndan retilmitir. Bylece hem Klasik anlaytan Neoklasik yapya geie, hem de Methodenstreit ayrmasnn uzlatrm abasna denk den alma 1890 tarihli 'The Scope and Method of Political Economy' eseriyle J.N.Keynes'e ait olmaktadr. Ortaya kan uzlay apriorizm iin yeni bir tepe noktasna savuran isim L.Robbins olurken, iktisata yeni bir tanm getirdii eseri 'An Essay on the Nature and Significance of Economic
357

A.e., s. 359.

64

Science'm yayn yl ise 1932'ye denk dmektedir. Robbins'in Avusturya Okulunun dnsel etkileri altnda kaleme ald eseri 1938 itibariyle beklenen simetrisini retirken, bylece bir dier tepe noktasna ulalmaktadr. T.W. Hutchison'n hakim pozitivist eilimleri arkasna alarak kaleme ald 'The Significance and Basic Postulates of Economic Theory' almas yirminci yzyl iktisat metodolojisi tartmalarna yn ve ekil veren temel eser olurken, varsaymlarn testedilebilirliini ngren yaklamyla da yazarnn 'ultra-empirisist' olarak anlmasn kanlmaz klmtr. Dier taraftan, varsaym-ngr hattnda testedilebilirlik-yanllanabilirlik kriteriyle sahne alan almann iktisat metodolojine kazandrd ivme, 1953 itibariyle varsaymlarn gerekdln gerekli gren 'The Methodology of Positive Economics' balkl M.Friedman makalesiyle yine kanlmaz bir apriori-aposterio dengesine ulamaktadr. Bylece karlalan, iktisat metodolojisinin apriorizm ve aposteriorizm arasndaki salnml yaps olmaktadr. Bu temelde, sz konusu yapnn salnd alt ve st limitlerin, ait olunan felsefi eilimler ve bu eilimlerin bilim felsefesine yanstt artlanmalar tarafndan belirlendiini ifade etmek yanl olmayacaktr. Dolaysyla iktisat metodolojisinde byk M-metodolojisi olarak ifade bulan yansmann takibi, aslnda iktisat metodolojisinin dinamiklerinin takibi olurken, dolayl olarak ulalan nokta ise kendine bamsz bir alan retme eiliminde olan iktisatn felsefi bamllklardr.

SONU
ktisat metodolojisi zerine yaplan bir alma iktisat-felsefe hattnda, her iki uca farkl younluklarla temas ederek ve olas farkl kurgulardan birini ne kararak kaleme alnabilir. ktisadi kavrayn tanmlad insan-madde/insan-insan ilikisini sorunsuzca kabul eden bir algnn tercihi, ekseriyetle model kurmadaki teknik sorunlarn giderildii trden bir metodoloji; insan-madde/insan-insan ilikisinde norm-reel atmas yaayan bir algnn tercihi ise kavramsal yapnn yeniden tanmlanmasn talep eden trden bir metodoloji olacaktr. lk trden bir metodolojik tercihin iktisat-felsefe hattnda iktisata, ikincisinin ise felsefeye yasland aikardr. Bu temelde, iktisat metodolojinin nasl kurgulanmas gerektiini, tartmann merkezine oturtmadan, dolayl hkmlerle tasvir etmeyi amalayan bir alma; bilim felsefesi nda[I.blm] iktisat metodolojisinin tarihsel seyri ve dinamiklerini yakalamak gayretiyle, hem iktisadi dncenin metodoloji zerinden takibini[II. Blm], hem de iktisat metodolojinin iktisadi dnce zerinden takibini[III. Blm] yklenir. Bu ar ykle yola kan aratrmacnn sorumluluunu hafifletecek ilk keif, iktisat metodolojisinin tarihsel seyrinin erevelenecei kavram veya kavram iftlerinin belirlenmesidir. Sz konusu erevenin tretilebilecei yegane alana ise bilim felsefesinin zihin ac tartmalar vesilesiyle varlabilir. Bu adan, iktisat metodolojisinin seyrini 'apriorizm' ve 'aposteriorizm' arasnda takip edebilmek, bir anlamda Hume'dan beri sregiden tartmalarnn miras ve ikramyla i grmektir. Bununla beraber, mmbit bilim felsefesi tartmalarndan seilecek olas farkl kavram kmeleriyle, iktisat metodolojisinin [ve dolaysyla iktisatn] farkl ereveler iinde takdimi de mmkndr. ktisat metodolojisi asndan almamzn ilemi, apriorizm ve aposteriorizm arasndaki dngsellii ierirken, sz edilen tm olas takdim tarzlarnnn almann dlamn tekil ettii ifade edilebilir. Dolaysyla almamzn, iktisat metodolojisini, ncelikle ve esas olarak [rnein] 'paradigma' veya 'bilimsel aratrma programlar' erevesinde ele alan bir alma olmad aikardr. Ayrca, apriorizm ve aposteriorizm tartmalarnda konumlandrlmas imkansz eklektik tavrlarn niin srarla ne karlmad daha anlalr olacaktr. lem ve dlam bu erevede belirlenen bu almann, okuyucuyu farkl okuma tarzlarnda farkl hkmlere ulatrabilecei peinen kabul edilmektedir. st metnin dipnotlarla

65

desteklenerek veya desteklenmeyerek okunmas arasndaki farkn ihmal edilebilir olmamas amal bir tercihtir. st metin, blmler itibariyle i ie gemi ederinlik erileri misali birbiriyle keimeden hkmlerin netletii bir noktaya akarken, dipnotlarn kart dipakntlar misali kimi zaman speklatif gidi-geliler ve kart durulara denk dt aikadr. Dolaysyla, dipnotlarn amak gayretinde olduu idrak ile st metnin daha da netleecei mit edilmektedir. Bu adan st metin telasz bir literatr taramas izlenimi verse de, dipnotlardaki tartmalarn iaret ettii noktalarla grndnden daha fazlasna dnmesi kanlmazdr. Bu dnm gerekletirme ykmllnn ncelikle okuyuca yklendii de aklkla ifade edilebilir. Tercihimizin nedeni, ne akademik bir el abukluuyla metne emdirilmeye allan ideolojik artlanmalar, ne de eletirel gzlerden karlmaya allan totolojik hkmlerdir. Yegane neden, kalitatif almalarda ifade edilmek istenen ncelikli mesajn okuyucuya dolayl olarak sunulmasnn daha deerli/daha etkin olaca ynndeki nkabulmzde sakldr. Bu karakteristikte ina edilmi olan tezin ilk blmnnde, 'ktisat metodo/ojisi'ni bilim felsefesinin iktisada tatbik edilmesi olarak tanmlarken; bilim felsefesinin ana eilimleri de tarihsel geliimiyle birlikte aktarlmaya allmtr. ktisattan soyunmu olarak klan epistemolojik ufuk turunun bilim felsefesinin iktisadi analiziyle bitirilmi olmas, hem birinci blmn ait olunan disipline dnlerek sonlandrlmas hem de emperyal bir bilim olma yolunda ilerleyen iktisadn kuatclnn ifadesi ynnden nemlidir. Bu adan disiplini sz konusu emperyal ufuklara sevkeden nl iktisat tanmnn son blmde ele alnyor olmas da rastlantsal deildir. kinci blmde ise teoriyi teorinin kendisi iin ihmal etmekten ekinmeyen metodolojik gayretin tarihine ynelinerek, iktisat okullarnn oluum srecinde etkin olan Methodenstreit[metot kavgas] sregiden bir dinamikte ele alnmtr. Birinci ve ikinci blmlerin salamlatrd kavramsal yap zerinde ykselen nc blm ise iktisat ve metodoloji ilikisinin sorgulanarak, iktisat metodolojisinin temel eilimlerinin apriorizm ve aposteriorizm ekseninde takip edildii bir gzleme dnmektedir. Neredeyse simetrik ilerledii ifade edilebilecek olan bu dngselliin varl tezin ncelikle iaret ettii unsurdur. Sz konusu dngselliin iinde varolduu alt ve st limitlerin ait olunan felsefi eilimler ve bu eilimlerin bilim felsefesine yanstt artlanmalar tarafndan belirlendiini ifade etmek yanl olmayacaktr. Bu karm, nc blmn birinci blme iaret ediyor olmasn dourmaktadr ki; bu tezin isel btnl asndan kayda deerdir.

KAYNAKA
Acot, Pascal: Bilim Tarihi, Dost Kitabevi Yaynlar, Ankara, 2005. Addleson, Mark: Equilibrium Versus Understanding-Towards the Restoration of Economics as Social Theory, London, Routledge, 1995. Adrian, Edgar Douglas: Proceedings of the 3rd Congress of Psychiatry. Montreal 1961, Toronto, University of Toronto Press, 1961. Agassi, Joseph: "Review: Against Method: Outline of an Anarchistic Theory of Knowledge, Paul K. Feyerabend", Philosophia, Vol.6, 1976. Agassi, Joseph: "Anthropomorphism in Science", Dictionary of the History of Ideas: Studies of Selected Pivotal Ideas, Ed.by.Philip P. Wiener, New York, Scribner, 1973, s.87-91. Agassi, Joseph: "Testability and Tautology in Economics", Philosophy of the Social Sciences, 1:1, 1971. Agazzi, Evandro: "Commensurability, Incommensurability, and Cumulativity in Scientific Knowledge", Epistemology, Methodology, and Philosophy of Science, 1985.

66

Akerman, Johan: "Annual Survey of Economic Theory: The Setting of the Central Problem", Econometrica, Vol. 4, No.2, 1936. Akku, Emel: Yeni Klasik ktisat Okulu'na Analitik Bir Yaklam, Yaynlanmam Doktora Tezi, .. Sosyal Bilimler Enstits, 2003. Altman, S. P.: "Schmoller's Political Economy", The Journal of Political Economy, Vol. 13, No. 1., 1904. Ansari, M.I.: "What is Wrong with Economics is What is Wrong with its Methodological Foundations", Methodus, vol.3, No:1, 1991. Arnold, Matthew: Lectures and Essays in Criticism, Ed.by. R.H. Super, Ann Arbor, The University of Michigan Press, 1962. Ashley, W. J.: "The Historical School, a Retrospect", Publications of the American Economic Association, Vol. 10, No. 3, Supplement, Handbook of the American Economic Association 1895. Together with Report of the Seventh Annual Meeting., 1895. Aster, Ernst von: Bilgi Teorisi ve Mantk, stanbul, Sosyal Yaynlar, 1994. Ayer, A.J.: "Editor's Introduction", Logical Positivism, Ed.by.A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s.3-30. Backhouse, Roger E.: Explorations in Economic Methdology: From Lakatos to Empirical Philosophy of Science, London, Routledge, 1998. Barkai, Haim: "The Methodenstreit and The Emergence of Mathematical Economics", Eastern Economic Journal, Vol.22, No.1. Beck, Lewis White: "Kant's Strategy", Journal of the History of Ideas, Vol. 28, No. 2, 1967. Bell, John Fred: A History of Economic Thought, New York, The Ronald Press Company, 1953. Benjamin, A. Cornelius: An Introduction to the Philosophy of Science, The Macmillan Company, New York, 1937. Bernal, J.D.: The Social Function of Science, London, The M.I.T. Press, 1939. Bernstein, Jeremy: Albert Einstein: Fiziin Snrlar, Ankara, Tubitak Yaynlar, 2006. Blaug, Mark: Economic Theory in Retrospect, Cambridge, Cambridge Uni. Press, 1985. Blaug, Mark: The Methodology of Economics: How Economists Explain, Cambridge, Cambridge University Press, 1993. Blaug, Mark: "Ugly Currents in Modern Economics", Policy Options, September, 1997. Blaug, Mark: "Review: Reviewed Work(s): Investigations into the Method of the Social Sciences with Special Reference to Economics by C. Menger", Economica, New Series, Vol. 54, No. 213, 1987. Blaug, Mark: "Is there Really Progress in Economics", Is there Progress in Economics: Knowledge Truth and the History of Economic Thought, Ed.by. Stephan Boehm ve Dierleri, Cheltenham, Edward Elgar Publishing, 2002, s.21-41. Bobarolu, Metin: "Yntem Sorunu", Us: Dn ve tesi, Bahar 2000. Boehm, Stephan ve Dierleri: "Professor Ludwig M. Lachmann (1906-1990): Scholar, Teacher, and Austrian School Critic of Late Classical Formalism in Economics", American Journal of Economics and Sociology, Vol. 59, No. 3., 2000. Boland, Lawrance: "Dealing with Popper in Economic Methodology", Philosophy of the Social Sciences, Vol 33, 2003. Boland, Lawrence: "Methodology as an Exercise in Economic Analysis", Philosophy of Science, Vol. 38, No. 1, 1971. Boland, Lawrance A.: "Towards a Useful Methodology Disipline", Journal of Economic Methodology, 8:1, 2001. Boland, Lawrance A.: The Foundations of Economic Method, London, George Allen&Unwin, 1998. Boland, Lawrance A.: Critical Economic Methodology: A Personal Odyssey ,

67

London, Routledge, 2005. Boland, Lawrance A.: "A Critique of Friedman's Critics", Journal of Economic Literature, Vol.17., No.2, 1979. Lawrance Boland, "Boland on Friedman's Methodology: A Summation", Journal of Economic Issues, Vol.21, 1987. Bortkiewicz, Ladislaus von; Kurz, Heinz D.: "Marginalism, Clasissism and Socialism in German Speaking Countries", Socialism and Marginalism in Economics 1870-1930, Ed.by. Ian Steedman, London, Routledge, 1995, s.7 - 86. Bostaph, Samuel: "The Methodological Debate Between Carl Menger and the German Historicists", Atlantic Economic Journal, Vol. 6., No. 3, 1978. Boehm-Bawerk, Eugen von: "The Historical vs. the Deductive Method in Political Economy", Annals of the American Academy of Political and Social Science, Vol. 1, 1890. Bhm-Bawerk, Eugen von: Marx ve Marksist Sistemin Bitii, Ankara, Liberte Yaynlar, 2006. Bhm-Bawerk, Eugen von: "The Austrian Economists", Annals of the American Academy of Political and Social Science, Vol. 1, 1891. Bhm-Bawerk, Eugen von: The Positive Theory of Capital, London, MacMillan and Co., 1891. Bhm-Bawerk, Eugen: "The Positive Theory of Capital and Its Critics", The Quarterly Journal of Economics, Vol. 9, No. 2, 1895. Bronowski, Jacop: "Humanism and the Growth of Knowledge", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s.606- 632. Brown, James Robert: Who Rules In Science: An Opinionated Guide for the Wars, Maasachusetts, Harvard University Pres, 2001. Brunswik, Egon: "Historical and Thematic Relations of Psychology to Other Sciences", The Scientific Monthly, Vol. 83, No. 3, 1956. Buchwald, Jed Z. ve Smith, George E.: "Thomas S. Kuhn, 1922-1996", Philosophy of Science, Vol. 64, No. 2, 1997. Buchholz, Todd G.: l ktisatlardan Yeni Fikirler: Modern Ekonomik Dnceye Giri , Ankara, Adres Yaynlar, 2005. Buechner, M. Northrup: "Reviewed work(s): Carl Menger and the Origins of Austrian Economics by Max Alter", Southern Economic Journal, Vol. 58, No. 4, 1992. Bura, Aye: ktisatlar ve nsanlar: Bir Yntem almas, stanbul, letiim Yaynlar, 2001. Butler, Eamonn: Hayek: amz ktisat ve Siyaset Felsefesine Katks, Ankara, Liberte Yaynlar, 2001. Butlin, F. M.: "Reviewed work(s): Karl Marx and the Close of his System: A Criticism. by Eugen v. BhmBawerk", The Economic Journal, Vol. 8, No. 31, 1898. Caldwell, Bruce: "A Critique of Friedman's Methodological Instrumentalism", Southern Economic Journal, Vol. 47, No.2, 1980. Caldwell, Bruce J.: "Clarifying Popper", Journal of Economic Literature, Vol. 29, No. 1, 1991. Caldwell, Bruce J.: Beyond Positivism: Economic Methodology in the Twentieth Century , London, George Allen&Unwin, 1982. Caldwell, Bruce: "Hayek and the Austrian tradition", The Cambridge Companion to Hayek, Ed.by. Edward Feser, Cambridge, Cambridge University Press, 2006, s. 13-34. Caldwell, Bruce: "Hutchison, Terence W " , The Handbook of Economic Methodology, Ed.by. John B. Davis, D.Wade Hands ve Uskali Maki, Cheltenham, Edward Elgar, 1998, s.232-235. Caldwell, Bruce: Hayek's Challenge: An Intellectual Biography of F.A.Hayek, Chicago, The University of Chicago Press, 2004. Capaldi, Nicholas: David Hume: The Newtonian Philosopher, Boston, Twayne Publishers, 1975. Caplan, Bryan: "The Austrian Search for Realistic Foundations", Southern Economic Journal, Vol. 65, No. 4, 1999.

68

Capra, Fritjof: Bat Dncesinde Dnm Noktas , stabul, nsan Yaynlar, 1992. Carnap, Rudolf: "The Elimination of Metaphsics Through Logical Analysis of Language", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s. 60-81. Casti, John L. ve DePauli, Werner: Gdel: Manta Adanm Bir Yaam, Kabalc Yaynevi, stanbul, 2004. Christianson, Gale E.: Isaac Newton , Ankara, Tubitak Yaynlar, 2004. Clark, John B.: "The Genesis of Capital", Publications of the American Economic Association, Vol. 9, No. 1, Hand Book of the American Economic Association, 1894. Together with Report of the Sixth Annual Meeting. University of Chicago, September 11-15, 1893, (Jan., 1894) Coats, A.W.: "The Historist Reaction in English Political Economy 1870-90", Economica, New Series, Vol. 21, No. 82., 1954. Coats, A. W.: "The Revival of Subjektivism in Economics", Beyond Positive Economics?, Ed.by. Jack Wiseman, London, MacMillan Pres, 1983, s.87-103. Coats, A.W.: "Half A Century of Methodological Controversy in Economics: As Reflected in the Writings of T. W. Hutchison", Methodological Controversy in Economics: Historical Essays in Honor of T.W. Hutchison, Ed.by. A.W. Coats, Connecticut, JAI Press, 1983, s. 142. Coats, A.W.: "Review of T.W.Hutchison, On Revolutions and Progress in Economic Knowledge", Kyklos, Vol. 33, 1980. Coats, A.W. : On the History of Economic Thought, London, Routledge, 1992. Congdon, Lee: "Imre Lakatos' Road to 1956", Contemporary European History, Vol. 6, No. 3, Theme Issue: Intellectual Life and the First Crisis of State Socialism in East Central Europe, 1953-1956, 1997. Cornforth, Maurice: Science Versus Idealism: In Defence of Philosophy against Positivism and Pragmatism, Connecticut, Greenwood Press, 1955. Corvi, Roberta: An Introduction to the Thought of Karl Popper, London, Routledge, 1997. Davis, John B.: "The Turn in Economics and the Turn in Economic Methodology", Journal of Economic Methodology, 14:3, 2007. Dehem, Roger: "Reviewed work(s): Karl Marx and the Close of His System by Eugen von Bohm-Bawerk, Bohm-Bawerk's Criticism of Marx by Rudolf Hilferding; Ladislaus von Bortkiewicz; Paul M. Sweezy", The Canadian Journal of Economics and Political Science / Revue canadienne d'Economique et de Science politique, Vol. 16, No. 4, 1950. Deleuze, Gilles: Empiricism and Subjectivity: An Essay on Hume's Theory of Human Nature, Colombia University Press, New York, 1989. Dellow, E.L.: Methods of Science: An Introduction to Measuring and Testing for Laymen and Students, New York, Universe Books, 1970. Demir, mer: ktisatta Yntem Tartmalar, Konya, Vadi Yaynlar, 1996. Demir, mer: Bilim Felsefesi, Ankara, Vadi Yaynlar, 2000. Descartes, Rene: Akln Ynetimi in Kurallar, stanbul, Sosyal Yaynlar, 1999. Descartes, Rene: Yntem zerine Konuma, stanbul, Morpa Kltr Yaynlar, 2004. Divitiolu, Sencer: Deer ve Blm-Marxist ktisat ve Cambridge Okulu, stanbul, .. Yaynlar, 1976. Dixon, Bernard: What is Science For?, New York, Harper&Row Publishers, 1973. Dow, Sheila C.: The Methodology of Macroeconomic Thought: A Conceptual Analysis of School of Thought in Economics, Brookfield, Edward Elgar Publishing, 1996. Dow, Sheila C.: Economic Methodology: An inquiry , Oxford, Oxford Press, 2002. Duhem, Pierre: The Aim of Structure of Physical Theory, New York, Atheneum, 1962. Duhem, Pierre: The Aim of Structure of Physical Theory, New York, Atheneum, 1962. Dummett, Michael: The Interpretation of Frege's Philosophy, London, Duckworth Co., 1981.

69

Dural, Teoman: Canllar Sorununa Giri: Bioloji Felsefesiyle lgili Aratrma, stanbul, Remzi Kitapevi, 1987. Dural, Teoman .: ada Kresel Medeniyet: Anlam/Geliimi/Konumu, stanbul, Dergh Yaynlar, 2006. Dural, .Teoman: Felsefe-Bilim Nedir? , Dergah Yaynlar, stanbul, 2009. Earman, John: "Carnap, Kuhn, and the Philosophy of Scientific Methodology", World Changes: Thomas Kuhn and the Nature of Science Ed.by. Paul Horwich, Massachusetts, The MIT Press, 1993, s. 9-36. Eddington, Arthur Stanley: The Decline of Determinism; Robert L. Weber, More Random Walks in Science, New York, Taylor&Francis, 1982, s.48 deki alnt Edgeworth, Francis Y.: "Reviewed work(s): The Scope and Method of Political Economy by John Neville Keynes", The Economic Journal, Vol. 1, No. 2, 1891. Edward Hussey, "The Beginnings of Epistemology: From Homer to Philolaus", Epistemology, Ed.by. Stephen Everson, Cambridge, Cambridge University Press, 1990, s. 11 - 38. Egler, Frank E.: The Way of Science, New York, Hafner Publishing Company, 1970. Einstein, Albert: Relativity: The special and the General Theory. A Popular Exposition, New York, Crown Publishers Inc, 1961. Einstein, Albert: The World as I See It, London, Philosophical Library, 1949. Ekulund, Robert B. ve Hebert, Robert F.: A History of Economic Theory and Method, New York, McGraw Hill Book Company, 1983. Endres, A. M.: Neoclassical Microeconomic Theory: The Founding Austrian Vesrsion, London, Routledge, 1997. Eren, Ercan: ktisatta Yntem, Bursa, Ezgi Kitabevi, 1994. Ernst Mach: Knowledge and Error: Sketches on the Psychology of Enquiry", Dordrecht, D. Reidel Publishing Company, 1976. Feyerabend, Paul K.: Problems of Empiricism: Philosophical Papers Volume 2, London, Cambridge University Press, 1981. Feyerabend, Paul K.: "On a Recent Critique of Complementarity: Part I", Philosophy of Science, Vol. 35, No. 4, 1968. Feyerabend, Paul: Against Method, New York, Verso-New Left Books, 1997. Feyerabend, Paul: "Imre Lakatos", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 26, No.1, 1975. Feyerabend, Paul: Killing Time: Autobiography of Paul Feyerabend, Chicago, The University of Chicago Press, 1995. Feyerabend, Paul: "Putnam on Incommensurability", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 38, No. 1, 1987. Feyerabend, Paul: Science in a Free Society, London, NLB, 1978. Feyerabend, Paul: "Theses on Anarchism", For and Against Method: Imre Lakatos and Paul Feyerabend, Ed.by. Matteo Motterlini, Chicago, The University of Chicago, 1999, s. 113-118. Feyerabend, Paul: "Wittgenstein's Philosophical Investigations", The Philosophical Review, Vol. 64, No. 3, 1955. Fox, Glenn: Reason and Reality in the Methodologies of Economics, Chentenham, Edward Elgar, 1997. Frank, Philipp: "The Place of Logic and Metaphysics in the Advancement of Modern Science", Philosophy of Science, Vol. 15, No. 4, 1948. Frazer, Elizabeth: "What's New in the Philosophy of Social Science?", Oxford Review of Education, Vol. 21, No. 3, 1995. Frazer, William: "Methodology: Reply", The American Economic Review, Vol.74, No.4, 1984.

70

Frazer, William J. ve Boland, Lawrance A.: "An Essay on the Foundations of Friedman's Methodology", The American Economic Review, Vol. 73, No.1, 1983. French, Steven: Science: Key Concepts in Philosophy, London, Continuum, 2007. Freund, Julien: Beeri Bilim Teorileri, Ankara, Trk Tarih Kurumu, 1997. Frey, Bruno J.: "Why Economists Disregard Economic Methodology", Journal of Economic Methodology, 8:1, 2001. Friedman, Michael ve Nordmann, Alfred: "Editors' Introduction", The Kantian Legacy in Nineteenth Century, Ed.by. Michael Friedman ve Alfred Nordmann, London, The MIT Press, 2006, s.1-5. Friedman, Michael: Kant and the Exact Sciences, Cambridge, Harvard University Press, 1992. Friedman, Michael: Reconsidering Logical Positivism, Cambridge, Cambridge Uni. Pres, 1999. Friedman, Michael: "Remarks on the History of Science and the History of Philosophy", World Changes: Thomas Kuhn and the Nature of Science, Ed. by. Paul Horwich, Massachusetts, The MIT Press, 1993, s. 37-54. Friedman, Milton: "The Marshallian Demand Curve", The Journal of Political Economy, Vol. 57, No. 6, 1949. Friedman, Milton: "Nobel Lecture: Unemployment and Inflation", The Journal of Political Economy, Vol.85, No.3, 1977. Friedman, Milton: Essays in Positive Economics, Chicago, University of Chicago Press, 1953. Fuller, Steve: Kuhn vs. Popper: The Struggle for the Soul of Science, New York, Colombia University Press, 2004. Fuller, Steve: "Retrieving the Point of the Realism-Instrumentalism Debate: Mach vs. Planck on Science Education Policy", PSA: Proceedings of the Biennial Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1994, Volume One: Contributed Papers, 1994. Fuller, Steve: Thomas Kuhn: A Philosophical History of Our Times, Chicago, The University of Chicago Press, 2000. Galison, Peter: "Constructing Modernism: The Cultural Location of Aufbau", Origins of Logical Empiricism, Ed.by. Ronald N. Giere ve Alan W. Richardson, London, University of Minnesota Press, 1996, s. 17-44. Garcia, Carlos E.: Popper's Theory of Science: An Apologia, London, Continuum Pub., 2006. Gellner, Ernest: "Review Articles Beyond Truth and Falsehood: Against Method by P. K. Feyerabend", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 26, No. 4, 1975. Gernand, Herbert W. ve Reedy, W. Jay: "Planck, Kuhn, and Scientific Revolutions", Journal of the History of Ideas, Vol. 47, No. 3, 1986. Gillott, John ve Kumar, Manjit: Science and the Retreat from Reason, London, Merlin Press, 1995. Grattan-Guinness, I.: "Lakatos and the Philosophy of Mathematics and Science. On Popper's Philosophy and Its Prospects", The British Journal for the History of Science, Vol. 12, No. 3, 1979. Gray, John: Hayek on Liberty, Oxford, Basil Blackwell, Inc., 1984. Grubel, Herbert G. ve Boland, Lawrance: "On the Efficient Use of Mathematics in Economics: Some Theory, Facts and Results of an Opinion Survey", Kyklos, Vol.39(3), 1986. Grkan, Blent: "Bilim Felsefesi", Us: Dn ve tesi, Bahar 2000. Gvel, E. Alper: Politik ktisat ve Akl, stanbul, Alfa Kitapevi, 1998. Hacking, Ian: "Imre Lakatos's Philosophy of Science", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 30, No. 4, 1979. Hadot, Pierre: Wittgenstein ve Dilin Snrlar, DouBat Yaynlar, stanbul, 2009. Hahn, Hans: Empiricism, Logic, and Mathematics, Dordrecht, Reidel Publishing Co., 1980. Hands, D.Wade: "Did Milton Friedman's Methodology licence the Formalist Revolution?", Journal of Economic Methodology, 10:4, December, 2003.

71

Hanfling, Oswald: Logical Positivism, Oxford, Basil Blackwell, 1981. Hanna, Robert: Kant and the Foundations of Analytic Philosophy, Oxford, Oxford University Press, 2001. Hanna, Robert: Kant, Science, and Human Nature, Oxford, Clarendon Press, 2006. Hansen, Alvin: "Keynes and the General Theory", The Review of Economics and Statistics, Vol. 28, No. 4, 1946. Hanson, Elizabeth: Discovering the Subject in Renaissance England, Cambridge, Cambridge University Press, 1998. Hart, John: "Machlup's Misinterpretation of Hutchison's Methodology", Journal of Economic Methodology, Vol. 16, No.3, 2009. Hart, John: "Terence Hutchison's 1938 essay: towards a reappraisal", Journal of Economic Methodology, 10:3, 2003. Hart, John: "A Conversation with Terence Hutchison", Journal of Economic Methodology, 9:3, 2002. Hausman, Daniel M.: The Inexact and Separate Science of Economics, Cambridge, Cambridge University Press, 1992. Hausman, Daniel M.: "Introduction", Philosophy of Economics: An Anthology Ed.by.Daniel M. Hausman, Cambridge, Cambridge University Press, 1996, s. 1-50. Hausman, Daniel M.: "Introduction", Philosophy of Economics: An Anthology Ed.by.Daniel M. Hausman, Cambridge, Cambridge University Press, 2008, s. 1-50. Hausman, Daniel M.: "Theory Appraisal in Neoclassical Economics", Journal of Economic Methodology, 4:2, 1997. Hausman, Daniel M.: "Economic Methodology in a Nutshell", Journal of Economic Perspectives, Vol. 3, No. 2, 1989. Hausman, Daniel: "Philosophy and Economic Methodology", Proceedings of the Bienal Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1984, Volume Two: Symposia and Invited Papers, 1984. Hausman, Daniel M.: "John Stuart Mill's Philosophy of Economics", Philosophy of Science, Vol. 48, No.3, 1981. Hayek, Friedrich A.: Hayek on Hayek, Ed.by. Stephen Kresge ve Leif Wenar, London, Routledge, 1994. Hayek, Friedrich A.: Prices and Production, London, Routledge and Kegan Paul, 1935. Hayek, Friedrich: "Introduction: Carl Menger by F.A. Hayek", Principles of Economics, Carl Menger, New York, Institute for Humane Studies, 1981, s.11-36. Hayek, Friedrich August von: "The Pretence of Knowledge", The American Economic Review, Vol. 79., No.6, Nobel Lectures and 1989 Survey of Members, 1989. Hazlet, Thomas W.: "The Road from Serfdom: Forseeing the Fall/ Interview with Hayek", (evrimii), http://www.reason.com/news/show/33304.html, (1 Aralk 2008 ) Heidegger, Martin: What Is Called Thinking?, New York, Harper&Row, 1968. Heimsoeth, Heinz: Immanuel Kant'n Felsefesi, stanbul, Remzi Kitabevi, 1986. Heisenberg, Werner: Physics and Philosophy: The Revolution in Modern Science, New York, Harper&Brothers Publishers, 1958. Helburn, Suzanne W.: "Marshall And Keynes On Rational(ethical) Man", Methodology, Microeconomics and Keynes: Essays in Honour of Victoria Chick, Ed.by. Philip Arestis, Meghnad Desai ve Sheila Dow, London, Routledge, 2002, s.113-124. Hersh, Reuben: What is Mathematics, Really?, Oxford, Oxford University Press, 1997. Hicks, John: Value and Capital, Oxford, Oxford University Press, 1939. Hicks, John R.: "'Revolutions' in Economics", Method and Appraisal in Economics, Ed.by. Spiro Latsis, Cambridge, Cambridge University Pres, 1976, s. 207-218. Hicks, John R.: "Linear Theory", The Economic Journal, Vol. 70, No. 280, 1960.

72

Hobsbawm,

Eric: Mid-Victorian England's Industrial Dominance, (evrimii), http://www.victorianweb.org/economics/eh1.html, 25 Mays 2008. Horwitz, Steven: "The Austrian Marginalists: Menger, Bhm-Bawerk, and Wieser", A Companion to the History of Economic Thought, Ed.by. Warren J.Samuels, Jeff E. Biddle ve John B. Davis, Oxford, Blackwell, 2003. s. 262-278. Hoyningen-Huene, Paul: "Paul Feyerabend: An Obituary", The Worst Enemy of Science? Essays in Memory of Paul Feyerabend, Ed. by. John Preston, Gonzolo Munevar ve David Lamb, Oxford, Oxford University Press, 2000, s. 3-15. Howson, Susan: "The Origins of Lionel Robbins's Essay on the Nature and Significance of Economic Science", History of Political Economy, 36.3, 2004. Hume, David: A Treatise of Human Nature: Being an Attemtp to Introduce the Experimental Method of Reasoning Into Moral Subjects, Kitchener, Batoche Books, 1999. Hume, David: An Enquiry Concerning Human Understanding, Kitchener, Batoche Books, 2000. Hussen, G.M.: "F.A. Hayek's Methodological U-turn Reconsidered in Light of His Concept of Social Facts", Modern Applications of Austrian Thought, Ed.by. Jrgen G. Backhaus, London, Routledge, 2005, s. 23-39. Hutchison, T. W.: "Reviewed work(s): Problems of Economics and Sociology. by C. Menger", The Economic Journal, Vol. 75, No. 297, 1965. Hutchison, T.W.: "Reviewed Work(s): The Logic of Scientific Discovery by Karl R. Popper", Economica, New Series, Vol. 26, No.103, 1959. Hutchison, T.W.: "Methodological Prescription in Economics: A Reply", Economica, New Series, Vol. 27., No.106, 1960. Hutchison, T.W.: The Politics and Philosophy of Economics: Marxians, Keynesians and Austrians, Oxford, Basil Blackwell, 1981. Hutchison, Terence W.: On Revolutions and Progress in Economic Knowledge, Cambridge, Cambridge Uni.Press, 1979. Hutchison, Terence W.: A Review of Economic Doctrines: 1870-1929, Oxford, Oxford University Press, 1962. Hutchison, Terence: The Uses and Abuses of Economics: Contentious Essays on History and Method, London, Routledge, 1994. Hutchison, Terence: On the Methodology of Economics and the Formalist Revolution, Cheltenham, Edward Elgar Publishing, 2000. Hutchison, Terence: "Terence Hutchison", Economic Careers: Economics and Economists in Britain 1930-1970, Ed. by. K.Tribe, London, Routledge, 1997, s.126-139. Hutchison, Terence: Changing Aims in Economics, Oxford, Blackwell Publishers, 1992. Hutchison, T.W.: "A Note on Tautologies and The Nature of Economic Theory", The Review of Economic Studies, Vol.2., No.2, 1935. Hutchison, T.W.: Knowledge and Ignorance in Economics, Oxford, Basil Blackwell, 1977. Hutchison, T.W.: The Significance and Basic Postulates of Economic Theory, New York, Augustos M. Kelley, 1960. Hutchison, T.W.: "The Significance and Basic Postulates of Economic Theory: A Reply to Professor Knight", Journal of Political Economy, Vol. 44, 1941. Hutchison, T.W.: "Professor Machlup on Verification in Economics", Southern Economic Journal, Vol.22, No.4, 1956 Hlsman, Jrg Guido: "Economic Science and Neoclassicism", The Quarterly Journal of Austrian Economics, Vol 2, No.4., 1999. Iggers, Georg G.: "The Decline of the Classical National Tradition of German Historiografy", History of Theory, Vol.6, No.3, 1967. Ikeda, Yukihiro: "Carl Menger in the 1860s: Menger on Roscher's Grundlagen", New Perspective on Austrian Economics, Ed.by. Gerrit Meijer, London, Routledge, 1995, s. 25-39.

73

mre, Glin: Avusturya Okulu inde Ludwig Von Mises ve ktisadi Dnceye Katks, ..Sosyal Bilimler Enstits, Yaynlanmam Tez, stanbul, 2006. Joergensen, Joergen: The Development of Logical Empiricism, Chicago, University of Chicago Press, 1951. Kadvany, John: Imre Lakatos and the Guises of Reason, Durham, Duke University Press, 2001. Kadvany, John: Reconstructing Reason, The Threepenny Review, No.6, 1981. Kahn, Joel S.: "Towards a History of the Critique of Economism: The Nineteenth- Century German Origins of the Ethnographer's Dilemma" Man, New Series, Vol. 25, No. 2.,1990. Kant, Immanuel: Critique of Pure Reason, Cambridge, Hackett Publishing Company, 1996. Kant, Immanuel: Prolegomena to Any Future Metaphysics, Cambridge, Cambridge University Press, 2004. Karatani, Kojin: Transcritique on Kant and Marx, Massachusets, The MIT Press, 2003. Kauder, Emil: A History of Marginal Utility Theory, New Jersey, Princeton University Pres, 1965. Kauder, Emil: "Austro-Marxism vs. Austro Marginalism", History of Political Economy, vol.2, 1970. Kauder, Emil: "Genesis of the Marginal Utility Theory: From Aristotle to the End of the Eighteenth Century", The Economic Journal, Vol. 63, No. 251, 1953. Kaufmann, Felix: Methodology of the Social Sciences, London, Thames and Hudson, 1958. Kazgan, Glten: ktisadi Dnce ve Politik ktisadn nas, 7. Basm, stanbul, Remzi Kitapevi, 1998. Keller, Evely Fox: Reflections on Gender and Science, New Haven, Yale Univesrsity Press, 1985. Keynes, John Neville: The Scope and Method of Political Economy, London, MacMillan Company, 1891. Kirzner, Israel: "Avusturya ktisat Okulu", Yeni ktisat Okullar, Cokun Can Aktan(Drl.), Ankara, Sekin Yaynclk, 2004, s. 191-200. Kirzner, Israel: The Economic Point of View: An Essay in the History of Economic Thought, Kansas City, Sheed and Ward Inc., 1976. Kitcher, Philip: "Implications of Incommensurability", PSA: Proceedings of the Biennial Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1982, Volume Two: Symposia and Invited Papers, 1982. Klappholz, K. ve Agassi, J.: "Methodological Prescriptions in Economics", Economica, New Series, Vol. 26, No. 101, 1959. Knight, Frank H.: "Reviewed work(s): Socialism: An Economic and Sociological Analysis by Ludwig von Mises", The Journal of Political Economy, Vol. 46, No. 2, 1938. Knight, Frank H.: "What is Truth in Economics?", The Journal of Political Economy, Vol.48, No.1, 1940. Knight, Frank H.: "The Significance and Basic Postulates of Economic Theory: A Rejoinder", The Journal of Political Economy, Vol.49, No.5, 1941. Knowles, Jonathan: Theory of Science: A Short Introduction, Trondheim, Tapir Akademik Forlag, 2006. Kocaba, akir: Fizik ve Gereklik: Bilim Felsefesine Kavramsal bir Yaklam, Kre Yaynlar, 2002. Koestler, Arthur: The Act of Creation, New York, The Macmillan Company, 1964. Koppl, Roger ve Mongiovi, Gary: "Introduction", Subjectivism and Economic Analyses: Essays in Memory of Ludwig M. Lachmann, Ed.by. Roger Koppl, Gary Mongiovi, London, Routledge, 1998, s. 1-11. Kraft, Victor: "Popper and the Vienna Circle", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 185-204. Kraft, Victor: The Vienna Circle: The Origins of Neo-Positivism, New York, Philosophical Library Inc., 1953.

74

Krueger, Anne O.: "Report of the Commission on Graduate Education in Economics", Journal of Economic Literature, Vol. 29, No. 3, 1991. Kuhn, Thomas S.: "Logic of Discovery or Pyschology of Research", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 798-819. Kuhn, Thomas S.: "Notes on Lakatos", PSA: Proceedings of the Biennial Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1970, 1970. Kuhn, Thomas: The Structure of Scientific Revolutions, Chicago, The University of Chicago Press, 1970. Kurz, Heinz D.: "Marginalism, Clasissism and Socialism in German Speaking Countries", Socialism and Marginalism in Economics 1870-1930, Ed.by. Ian Steedman, London, Routledge, 1995, s.7- 86. Lachmann, Ludwig M.: "From Mises to Shackle: An Essay on Austrian Economics and the Kaleidic Society", Journal of Economic Literature, Vol. 14, No. 1, 1976. Lachmann, Ludwig M.: "Ludwig von Mises and the Extension of Subjectivism", Method, Process, and Austrian Economics, Ed.by. Israel M. Kirzner, Toronto, Lexinton Book, 1982, s. 31-40. Lachmann, Ludwig M.: "The Science of Human Action", Economica, New Series, Vol. 18, No. 72, 1951. Lachmann, Ludwig: "Austrian Economics: A Hermeneutic Approach", Economics and Hermeneutics, Ed.by. Don Lovoi, London, Routledge, 1991, s.134 - 149. Ladyman, James: Understanding Philosophy of Science, London, Routledge, 2002. Lakatos, Imre: "Criticism and the Methodology of Scientific Research Programmes", Proceedings of the Aristotelian Society, New Series, Vol. 69, (1968 - 1969). Lakatos, Imre: "History of Science and Its Rational Reconstructions", Proceedings of the Biennial Meeting of the Philosophy of Science Association, Vol. 1970, 1970. Lakatos, Imre: Proofs and Refutations: The Logic of Mathematical Discovery, Cambridge University Press, London, 1976. Lange, Oscar: Ekonomi Politik: Ekonomi Politikte Akmlar ve Bilimsel Bilgilerin Belirlenmesi, stanbul, Ata Yaynevi, 1968. Langlois, Richard N. ve Everett, Michael J.: "What is Evolutionary Economics?", Evolutionary and Neo-Schumpeterian Approaches to Economics, Ed.by. Lars Magnusson, Boston, Kluwer Academic Publishers, 1994, s. 11-47. Laughlin, J. Laurence: "Adolph Wagner's New Treatise", The Journal of Political Economy, Vol. 1, No. 1, 1892. Leeson, Peter T. ve Boettke, Peter J.: "Was Mises Right? Philosophical Progress and the Methodology of Economic Science", Global Prosperity Initiative-Working Paper 27, Mercatus Center-George Mason University. Levine, Norman: "The German Historical School of Law and the Origins of Historical Materialism", Journal of the History of Ideas, Vol. 48, No. 3., 1987. Levison, Arnold: "Popper, Hume, and Induction", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 322-331. Lipsey, Richard: Introduction to Positive Economics, London, Weidenfeld&Nicolson, 1967. Lipsey, Richard: "Richard Lipsey", Economic Careers: Economics and Economists in Britain 1930-1970, Ed.by. K. Tribe, London, Routledge, 1997, s. 206-224. Loasby, Brian J.: "Ludwig Lachmann-Subjectivism in Economics and the Economy", Subjectivism and Economic Analyses-Essays in memory of Ludwig M. Lachmann, Ed.by. Roger Koppl ve Gary Mongiovi, London, Routledge, 1998, s. 12-30. Mach, Ernst: "On the Economical Nature of Physical Inquiry,", Popular Scientific Lectures, Thomas Joseph McCormack(ev.), La Salle, Open Court Publishing Co., 1898, s.186-213. Mach, Ernst: Knowledge and Error: Sketches on the Psychology of Enquiry, Dordrecht, D. Reidel Publishing Company, 1976.

75

Machlup, Fritz: "The Problem of Verification in Economics", Southern Economic Journal, Vol.22, No.1., 1955. Machlup, Fritz: Methodology of Economics and other Social Sciences, New York, Academic Press, 1978. Machlup, Fritz: "Austrian Economics", The McGraw Hill Encyclopedia of Economics, 2nd ed., London, McGrawHillCo.,1994, s.42-47. Machlup, Fritz: "Reviewed work(s):The Scope and Method of Political Economy by John Neville Keynes", Southern Economic Journal, Vol. 23, No. 3, 1957. Machlup, Fritz: "Schumpeter's Economic Methodology", The Review of Economics and Statistics, Vol. 33, No.2, 1951. Machlup, Fritz: "Rejoinder to a Reluctant Ultra Empicist", Southern Economic Journal, Vol.22, No.4, 1956. Magee, Byran: Karl Popper, New York, The Viking Press, 1973. Maki, Uskali: "Mengerian Economics in Realist Perspective", Carl Menger and His Legacy in Economics, Ed.by.Bruce Caldwell, Durham, Duke University Pres, 1990, s. 289-310. Maki, Uskali: "'The Methodology of positive economics'(1953) does not give us the methodology of positive economics", Journal of Economic Methodology, 10:4, 2003. Marshall, Alfred: "Alfred Marshall, the Mathematician, As Seen by Himself", Econometrica, Vol. 1, No. 2., 1933. Marshall, Alfred: Principles of Economics, New York, Cosimo Inc., 2006. Marshall, Alfred: "The Old Generation of Economists and the New", The Quarterly Journal of Economics, Vol. 11, No. 2, 1897. Marsonet, Michele: Science, Reality, and Language, Albany, State University of New York, 1995. Marks, Karl: Kapital: Kapitalist retimin Eletirel Bir Tahlili, Cilt. I, stanbul, Eri Yaynlar, 2003. Marx, Karl: Economic and Philosophic Manuscripts of 1844, Ed.by. Dirk J. Struik, New York, International Publishers, 1964. Marx, Karl: The German Ideology, Ed.by. C.J.Arthur, London, Lawrance&Wishart, 1970. Masterman, Margaret: "The Nature of a Paradigm", Criticism and the Growth of Knowledge, Ed.by. Imre Lakatos ve Alan Musgrave, London, Cambridge University Press, 1970, s. 59-90. Mayer, Thomas: Truth Versus Precision in Economics, Edward Elgar, Aldershot, 1993. McGuinnes, Brian: "Wittgenstein and the Vienna Circle", Synthese, Volume 64, No 3, 1985. McLure, Michael: Pareto, Economics and Society: The Mechanical Analogy, London, Routledge, 2001. Medawar, Peter: The Art of the Soluble, Harmondsworth, Penguin, 1969. Meek, Ronald L.: "Marginalism and Marxism", History of Political Economy, Vol.4, 1972. Melitz, Jack: "Friedman and Machlup on the Significance of Testing Economic Assumptions", The Journal of Political Economy, Vol. 73., No.1., 1965. Menger, Carl: Problems of Economics and Sociology (Untersuchungen ber die Methode der Socialwissenschaften und der Politischen Okonomie insbesondere), ev: Francis J. Nock, University of Illinois Press, Urbana, 1963. Mengolu, Takiyettin: Felsefeye Giri, stanbul, stanbul Matbaas, 1966. Mill, John Stuart: "On the Definition and Method of Political Economy", Philosophy of Economics: An Anthology, Ed.by. Daniel M. Hausman, Cambridge, Cambridge University Press, 1996, s. 52 - 68. Mirowski, Philip: More Heat Than Light: Economics as Social Physics: Physics as Nature's Economics, Cambridge, Cambridge University Press, 1989. Mirowski, Philip: "The When, the How and the Why of Mathematical Expression in the History of Economics Analysis", The Journal of Economic Perspectives, Vol. 5, No. 1, 1991. Mirowski, Philip: "Physics and the 'marginalist revolution'", Cambridge Journal of Economics, 8, 1984.

76

Mises , Ludwig von: Human Action: A Treatise on Economics, New York, The Foundation for Economic Education,. 1996. Mises, Ludwig von: Epistemological Problems of Economics, Auburn, Ludwig von Mises Institute, 2003. Mises, Ludwig von: "Money, Method, and the Market Process", (evrimii) http://mises.org/mmmp/mmmp1.asp , (12 Mays 2008) Mises, Ludwig von: Sosyalizm: ktisadi ve Sosyolojik Bir Tahlil, Liberte Yaynlar, Ankara, 2007. Mises, Ludwig von: "The Historical Settings of the Austrian School of Economics", (evrimii), http://www.mises.org/etexts/histsetting.pdf , (12.10.2007) Mises, Ludwig Von: "The Treatment of "Irrationality" in the Social Sciences", Philosophy and Phenomenological Research, Vol. 4, No. 4, 1944. Mises, Ludwig von: The Ultimate Foundations of Economic Science:An Essay on Method, Indiana, Liberty Fund Inc., 2006. Mises, Ludwig von: Theory and History: An Interpretation of Social and Economic Evolution, LVM Institute, Alabama, 2007. Moles, Abraham: Belirsizin Bilimleri: nsan Bilimleri in Yeni Bir Epistemoloji, stanbul, Yap Kredi Yaynlar, 1993. Morris Kline, Mathematics in Western Culture, New York, Oxford University Press, 1966 Myrdal, Gunnar: Value in Social Theory: A Selection of Essays on Methodology, London, Routledge&Kegan Paul, 1958. Nagel, Ernest ve Newman, James R.: Gdel's Proof, London, Routledge, 2002. Nagel, Ernest: The Structure of Science: Problems in the Logic of Scientific Explanation, Indianapolis, Hackett Publishing Company, 1979. Nagel, Ernest: "Assumptions in Economic Theory", The American Review, Vol.53, No.2, Papers and Proceedings of the Seventy-Fifth Annual Meeting of the American Economic Association, 1963. Neurath, Otto: "Protocol Sentences", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959. s. 199-208. Neurath, Otto: "Sociology and Physicalism", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s.282-317. Newfield, Christopher: "The Value of Nonscience", Critical Inquiry, Vol. 29, No. 3, 2003. Noonan, Harold W.: Routledge Philosophy Guidebook to Hume on Knowledge, London, Routledge, 1999. Oakes, Guy: "History and Natural Science", History and Theory, Vol. 19, No.2, 1980. Oberdan, Thomas: "The Vienna Circle's 'Anti-Foundationalism' ", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol. 49, No. 2, 1998. Oberheim, Eric: Feyerabend's Philosophy, Berlin, Walter de Gruyter Co., 2006. Oppenheimer, J. Robert: "Science, values and the human community", Fulbright Conference on Higher Education, Sarah Lawrance College, 1957; J. Bronowski, "Nature and Knowledge: The Philosophy of Contemporary Science", Oregon, Condon Lectures, 1969, s.16-17'deki alnt. zemre, Ahmet Yksel: Fiziksel Realite Meselesine Giri, stanbul, Alm Kitap, 2004. Passmore, John: "Logical Positivism", The Encyclopedia of Philosophy Vol. 5, Ed.by. Paul Edwards, New York, Macmillan, 1967, s. 52-57. Peason, Karl: The Grammer of Science, New York, Cosimo Inc., 2007 Piel, Jonathan: "Challenges for 1994", Scientific American, Vol. 269, Issue 6, 1993. Piper, William Bowman: "Kant's Contact With British Empiricism", Eighteenth- Century Studies, Vol. 12, No. 2,1978-1979.

77

Planck, Max: "The Meaning and Limits of Exact Science", Science, New Series, Vol. 110, No. 2857, 1949 Planck, Max: Scientific Autobiografy and Other Papers, New York, Greenwood Press, 1968. Poincare, Henri: Mathematics and Science, New York, Dover Publications, 1963. Poincare, Henri: Bilim ve Hipotez, stanbul, Milli Eitim Bakanl Yaynlar, 1998. Poincare, Henri: Science of Method, New York, Dover Publications, 1952. Popper, Karl R.: Bilimsel Aratrmann Mant, Yap Kredi Yaynlar, stanbul, 2005. Popper, Karl R.: The Logic of Scientific Discovery, New York, Basic Books Inc., 1961. Popper, Karl R.: Conjectures and Refutations: The Growth of Scientific Knowledge, Basic Books Inc. Publishers, New York, 1965. Popper, Karl R.: "Autobiography of Karl Popper", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 3-181. Popper, Karl R.: "Replies to my Critics: Levison's Critique of the Problem of Induction", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 961-1174. Popper, Karl R.: "Replies to my Critics: Reply to Medawar on Hypothesis and Imagination", The Philosophy of Karl Popper, Ed.by. Paul Arthur Schlipp, Illinois, Open Court Publ., 1974, s. 961-1174. Popper, Karl: The Open Universe: An Argument for Indeterminism, London, Hutchinson, 1982. Porter, Theodore M.: Trust in Numbers: The Pursuit of Objectivity in Science and Public Life, Princeton University Press, New Jersey, 1995. Prendergast, Christopher: "Alfred Schutz and the Austrian School of Economics", The American Journal of Sociology, Vol. 92, No. 1. , 1986. Psillos, Stathis: Philosphy of Science A-Z, Edinburgh, Edinburgh University Press, 2007. Radnitzky, Gerard: "The Economic Approach to the Philosophy of Science", The British Journal for the Philosophy of Science, Vol.38., No.2., 1987. Reed, Delbert: Origins of Analitic Philosophy: Kant and Frege, London, Continuum Int. Publishing Group, 2007. Reichenbach, Hans: Bilimsel Felsefenin Douu, stanbul, Bilgi Yaynevi, 2000. Resher, Nicholas: The Limits of Science, Pittsburg, University of Pittsburg Press, 1999. Ringer, Fritz: Weber'in Metodolojisi: Kltr Bilimleri ile Sosyal Bilimlerin Birleimi, Ankara, Dou Bat Yaynlar, 2006. Robbins, Lionel: An Essay on the Nature and Significance of Economic Science, London, MacMillan Company, 1932. Robbins, Lionel: An Essay on the Nature and Significance of Economic Science, London, Second Edition, Mac Millan and Co. Limited, 1945. Robbins, Lionel: "Present Position of Economics", Revista di Politica Economica, vol.49, 1959. Robinson, Joan: "Reviewed work(s): Karl Marx and the Close of his System. by Eugen von Bhm-Bawerk, Bhm- Bawerk's Criticism of Marx by Rudolf Hilferding", On the Correction of Marx's Fundamental Theoretical Construction in the Third Volume of Capital. by Ladislaus von Bortkiewicz; Paul Sweezy, The Economic Journal, Vol. 60, No. 238, 1950. Rothbard, Murray N.: "In Defense of "Extreme Apriorism"", Southern Economic Journal, Vol. 23, No. 3., 1957. Rothbard, Murray N.: Ludwig von Mises: Scholar, Creator, Hero, Auburn, Ludwig von Mises Institute, 1988. Russell, Bertrand : Felsefe Sorunlar, stanbul, Kabalc Yaynevi, 2000. Russell, Bertrand D Dnya zerine Bilgimiz, Kabalc Yaynevi, stanbul, 1996. Russell, Bertrand: A History of Western Philosophy, and Its Connections with Political and Social Circumstances from the Earliest Times to the Present Day, New York, Simon and Schuster, 1945.

78

Russell, Bertrand: Human Knowledge: Its Scope and Limits, London, Routledge, 1997. Samuels, Warren J.: "Introduction", Neoclassical Economic Theory, 1870 to 1930, Ed.by. Klaus Hennings ve Warren J. Samuels, Boston, Kluwer Academic Publishers, 1990, s. 1-12. Samuelson, Paul A.: Economics, New York, Mc Graw-Hill, 1970. Samuelson, Paul A.: "Understanding the Marxian Notion of Exploitation: A Summary of the So-Called Transformation Problem Between Marxian Values and Competitive Prices", Journal of Economic Literature, Vol. 9, No. 2., 1971. Samuelson, Paul A.: "Wages and Interest: A Modern Dissection of Marxian Economic Models", The American Economic Review, Vol. 47, No. 6, 1957. Samuelson, Paul A.: "Theory and Realism: A Reply", The American Economic Review, Vol. 54, No. 5, 1964. Samuelson, Paul: "Schumpeter as an Economic Theorist", Shumpeterian Economics, Ed.by. Helmut Frish, New York, Praeger Publishers, 1981, s. 1-28. Sava, Vural: ktisadn Tarihi, 4. Bask, Ankara, Siyasal Yaynevi, 2000. Sayar, Ahmet Gner: ktisat Metodolojisi ve Dnce Tarihi Yazlar, stanbul, tken Yaynlar, 2005. Schearer, J.D.: "Review of T.W.Hutchison, The significance and Basic Postulates of Economic Theory", Economic Record, Vol. 15, 1939. Schlick, Moritz: "Meaning and Verification", The Philosophical Review, Vol. 45, No. 4, 1936. Schlick, Moritz: "Positivism and Realism", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s. 82-107. Schlick, Moritz: "The Turning Point in Philosophy", Logical Positivism, Ed.by. A. J. Ayer, Illinois, The Free Press, 1959, s. 53-59. Schrdinger, Erwin: Science and Humanism-Physics in Our Time, Cambridge, Cambridge University Pres, 1961. Schumpeter, Joseph: Economic Doctrine and Method: An Historical Sketch, Oxford University Press, New York, 1954. Schumpeter, Joseph A.: History of Economic Analysis, London, George Allen and Unwin Ltd.,1954. Scousen, Mark: ktisadi Dnce Tarihi: Modern ktisadn nas, 1. Basm, Ankara, Adres Yaynlar, 2005. Seager, H. R.: "Economics at Berlin and Vienna", The Journal of Political Economy, Vol. 1, No. 2, 1893. Serdar, Ziyauddin: Thomas Kuhn ve Bilim Savalar, Everest Yaynlar, stanbul, 2001, s.8-9. Silverman, Paul: "The Cameralistic Roots of Menger's Achievement", Carl Menger and His Legacy in Economics, Ed.by. Bruce J. Caldwell, Durham, Duke University Pres, 1990, s.69-92. Simon, Herbert: "The Psychology of Scientific Problem Solving", On Scientific Thinking, Ed.by. Ryan D. Tweney, Michael E. Doherty ve Clifford R. Mynatt, New York, Colombia University Press, 1981, s. 48-54. Smart, J.J.C.: Philosophy and Scientific Realism, London, Routledge&Keagan Paul, 1963. Smith, Barry: "Austrian Economics and Austrian Philosophy", Austrian Economics: Historical and Philosophical Background, Ed.by. Wolfgang Grassl ve Barry Smith, London: New York University Press, 1986, s. 1-36. Smith, Norman Kemp: The Philosophy of David Hume, London, Macmillan&Co Ltd, 1964. Solo, Robert A.: The Philosophy of Science, and Economics, New York, M.E. Sharpe Inc., 1991. Soto, Jesus Huerto de: "The Ongoing Methodenstreit of the Austrian School", Journal des Economistes et des Etudes Humaines, Volume 8, nume'ro 1, 1998. Stadler, Friedrich: The Vienna Circle: Studies in the Origins, Development, and Influence of Logical Empiricism, Wien, Springer-Varlag, 2001. Steiner, Mark: "The Philosophy of Mathematics of Imre Lakatos", The Journal of Philosophy, Vol. 80, No. 9, Sep., 1983.

79

Stigler, George J.: "The Economics of Carl Menger", The Journal of Political Economy, Vol. 45, No. 2., 1937. Stigler, George J.: "Economics: The Imperial Science", The Scandinavian Journal of Economics, Vol. 86, No. 3., 1984. Stonier, A. W.: "Review of L. Robbins, An Essay on the Nature and Significance of Economic Science (1932)", Zeitschrift fr Nationalkonomie, Vol. 5, 1934. Stonier, Alfred W.: "Reviewed Work(s):The Significance and Basic Postulates of Economic Theory.by T.W. Hutchison", The Economic Journal, Vol.49, No. 193, 1939. Streissler, Erich: "Menger, Bhm-Bawerk, and Wieser: The Origins of Austrian School", Neoclassical Economic Theory, 1870 to 1930, Ed.by. Klaus Hennings ve Warren Samuels, Boston, Kluwer Academic Publisher, 1990, s. 151-189. Sweezy, Paul: "Editor's Introduction", Karl Marx and The Close of His System& Bhm-Bawerk's Critism of Marx by Rudolf Hilferding, Eugen von Bhm- Bawerk, Ed.by. Paul Sweezy, New Jersey, Augustus M. Kelley Publishers, 1973, s.v- xxx. Talmor, Ezra: Descartes and Hume, Oxford, Pergamon Press, 1980. Taylor, W.L.: Francis Hutcheson and David Hume as Predecessors of Adam Smith, North Carolina, Duke University Press, 1965. Tieben, Bert ve Keizer, Willem: "Introduction", Austrian Economics in Debate, Ed. by. William Keizer, Bert Tieben ve Rudy van Zijp, London, Routledge, 1997, s. 1-21. Tribe, Keith: "Historical Schools of Economics: German and English", A Companion to the History of Economic Thought, Ed.by. Warren J.Samuels, Jeff E. Biddle ve John B. Davis, Oxford, Blackwell Publishing, 2003, s. 215-230. Tobin, James: "Neoclassical Theory in America: J.B. Clark and Fisher", The American Economic Review, Vol. 75, No.6 Ural, afak: Pozitif Bilimde Basitlik lkesi'nin Belirlenmesi Yolunda Bir Deneme, .. Edebiyat Fakltesi Yaynlar, stanbul, 1981. Uygur, Nermi: Dil Ynnden Fizik Felsefesi, stanbul, Remzi Kitapevi, 1985. lgener, Sabri F.: "Hildebrand(Bruno)", Makaleler, Ahmed Gner Sayar(Drl.), stanbul, Derin Yaynlar, 2006. s. 423-423. lgener, Sabri F.: "'ktisat Felsefesi' Tarihinde Werner Sombart'n Yeri ve ahsiyeti", Makaleler, Ahmed Gner Sayar(Drl.), stanbul, Derin Yaynlar, 2006, s. 54-77. lgener, Sabri F.: "Bugnn ktisat Felsefesi Ynnden Descartes Rasyonalizmine Bir Bak", Makaleler, Ahmed Gner Sayar(Drl.), stanbul, Derin Yaynlar, 2006, s.120-125. lgener, Sabri F.: "Joseph Schumpeter(1883-1950)", Makaleler, Ahmed Gner Sayar(Drl.), stanbul, Derin Yaynlar, 2006, s.164-176. lgener, Sabri: Zihniyet, Aydnlar ve zm'ler, stanbul, Der'in Yaynlar, 2006. Vaughn, Karen: Austrian Economics in America: The Migration of a Tradition, Cambridge, Cambridge Uni. Pres, 1998. Veblen, Thorstein: "Why is Economics Not an Evolutionary Science", The Quarterly Journal of Economics; Volume 12, 1898. Veblen, Thorstein: "Professor Clark's Economics", The Quarterly Journal of Economics, Vol. 22, No. 2, 1908. Viner, Jacop: "The Economist in History", The American Economic Review, Vol. 53, No. 2, Papers and Proceedings of the Seventy -Fifth Annual Meeting of the American Economic Association, 1963. Wallerstein, Immanuel: Yeni Bir Sosyal Bilim in, stanbul, Aram Yaynclk, 2003 Walras, Leon: Correspondence of Leon Walras and Related Papers, Ed.by. W. Jaffe, vol II, Amsterdam, North-Holland, 1965. Waxman, Wayne: Kant and the Empirists: Understanding Understanding, Oxford, Oxford University Press, 2005.

80

Weber, Max: Sosyolojinin Temel Kavramlar ve Meslek Olarak lim, stanbul, Efkr Yaynlar, 2004. Wible, James R.: "Friedman's Positive Economics and Philosophy of Science", Southern Economic Journal, Vol. 49, No.2. 1982 White, Lawrence: "The Methodology of Austrian School of Economics", (evrimii), http://www.mises.org/mofase/methfinb.pdf, (12.10.2007) Whitehead, Alfred North: Science and the Modern World, New York, The Free Press, 1925. Whittaker, Edmund: "Review of T.W.Hutchison, The Significance and Basic Postulates of Economic Theory", American Economic Review, Vol.30, No.1, 1940. William Whewell, The Philosophy of the Inductive Sciences Founded Upon Their History, Volume 1, [A Facsimile of the Second Edition- 1847], New York, Johnson Reprint Corporation, 1967. Wilson, Fred: The Logic and Methodology of Science in Early Modern Thought: Seven Studies, Toronto, University of Toronto Press, 1999. Wittgenstein, Ludwig: Philosophical Investigations, Oxford, Basil Blackwell, 1963. Wittgenstein, Ludwig: Tractacus: Logico Philisophicus, London, Routledge&Kegan Paul, 1963. Wood, Paul: "Review of Lakatos's Philosophical Papers", Annals of Science, 36, 1979. Yay, Turan: "F.A. Hayek'te ktisadi Dnce: Hayek ve Keynes / Keynesciler Tartmas", Bursa, Ezgi Kitapevi, 1993. Yay, Turan: "ktisat Metodolojisindeki Gelimeler Inda Avusturya ktisat Okulu: Eskimi Bir Metot Mu?", ktisat Yazlar (Metodoloji-Dnce-Politika), Turan Yay ve Glsn Yay(Drl.), stanbul: Beta Yaynlar, 2000, s.14-39 Yldrm, Cemal: Bilimsel Dnme Yntemi, Ankara, mge Kitabevi, 2008. Yldrm, Cemal: Matematiksel Dnme, stanbul, Remzi kitapevi, 1996. Ylmaz, Feridun: Rasyonalite: ktisat zelinde Bir Tartma, stanbul, Paradigma Yaynclk, 2009. Zucker, Arthur: Introduction to the Philosophy of Science, New Jersey, Prentice Hall, 1996.

81

You might also like