You are on page 1of 790

r *'

: ' >

SBC

';&

SERMAYE

YUME

ANKARA

NVERSTES

SYASAL

BLGLER FAKLTES

YAYINLARI NO. 4 5 3

SERMAYE BLM BYME

Ylmaz Akyz

kinci Bask

ANKARA

N V E R S T E S

B A S I M E V . A N K A R A - 1980

Devrime

:: :

NSZ

'

ktisat teorisinde herhangi bir konunun "ders kitab" yaklamyla ele alnp renciye aktarlabilmesi iin, o konunun ieriinin ve snrlarnn kesin olarak belirlenmi, konuya yaklam tarznn byk bir ounluk tarafndan benimsenmi ve retiye egemen hale gelmi olmas genellikle aranan koullardr. Bunlar bir dereceye kadar alann bilimsel niteliini koruyabilmesi iin gerekli olmakla birlikte, ok defa belli yaklam ve tartmalarn renciye ulamasn da engellemekl edir. Bunun bir nedeni phesiz, baz konularn nitelikleri dolaysyla "ileri" dzeyde kalmalar, ya da akademisyenlerin abalaryla bu dzeyde braklmalardr. Ancak, ders kitaplarnn retiye egemen olan konu ve yaklamlarla snrlanmas, sadece, egemen reti ile badamad iin "ideolojik" olarak nitelendirilip bir kenara atlan konu ve yaklamlarn deil, ok defa ortak bir temel ve terminoloji erevesinde tartlabilen konu ve yaklamlarn da ders kitaplar dnda kalmasna yol amaktadr. Bunun sonucunda, "byme teorisi", "fiyat teorisi" gibi babklar altnda renciye sunulan ders kitaplarnn ieriklerinin nemli lde tartmal olduu; gerekte bunlarn, mevcut yaklamlardan sadece bir tanesini aktard sk sk gzden kamakta veya karlmaktadr. Ders kitaplar dnda egemen reti ile uyumayan yaklamlar renciye aktarldnda da, bunlarn kendilerine zg yntem ve terminolojileri ve egemen reti ile bir diyalog iinde bulunmamalar nedeniyle, renciler tarafndan "ders kitab iktisad" ile ayn ereveye oturtulup kyaslanamamakta, ok defa bunlarn ayn konular inceledikleri bile farkedilememektedir. Bu kitabn amac, bir lde bu geleneksel ders kitab anlay snrlar dna kp, deer ve birikim teorilerinin temel sorunlarn sermaye teorisi erevesinde btnletirerek, bu konulardaki belli bal yaklam ve tartmalar olduka basit bir dzeyde de olsa renciye ulatrmaktadr. Sermaye teorisi, en geni anlamnda: retim aralarnn retimi, kullanm, deiimi ve birikimi ile bu aralarn zel mlkiyetine bal olarak bir gelir elde edilmesi gibi iktisat teorisinin eitli alanlarna uzanan, birbirlerine bal ve son derece kapsaml ve karmak sorunlar

VI

NSZ

iermekte, bu nitelii nedeniyle de iktisat teorisinin en tartmal alann oluturmaktadr. Kitapta, bu tartmalarn fiyat, blm ve byme teorileri ile ilgili olanlar vurgulanacak; farkl teorilerin btncl dzeyde ele aldklar blm ve byme sorunlarnn deer teorisi temelleri aratrlacak; ksaca, alternatif yaklamlar btn olarak incelenecek ve deerlendirilecektir. Sorunlar tamamen teorik dzeyde ele alnaca iin, deerlendirmeler de teorik dzeyde kalacaktr. Teorilerin; tarihsel gzlemlerden hareketle belirlenen bir kavramsal yap ve varsaymlar seti ile bunlar zerine kurulan modellerden tretilen ve tarihsel gzlemlere kar denenecek olan hipotezlerden olutuu gznne alnrsa, teorik bir deerlendirmenin sadece varsaymlar-model-hipotezler aamalaryla snrl kalaca; hipotez ve varsaymlarn tarihsel gzlemlere kar denenmesini iermeyecei dnlebilir. Gerekten kitapta, alternatif hipotezlerin "gerekler" karsnda denenmesi amalanmamaktadr. Ancak bu, deerlendirmelerin, varsaym, model ve hipotezler arasndaki isel tutarllk denemesi ile snrlandrlmas demek deildir. Bir, iki istisna dnda, kitapta ele alman teoriler, bu anlamdaki bir isel tutarllk denemesini kolaylkla geebilecek niteliktedir. Dier yandan, bu deerlendirmeler, varsaymlarn tarihsel gzlemlere kar denenmesini, yerleik bir ifade ile, varsaymlarn "gereki" olup olmadnn aratrlmasn da amaktadr. "Teori yapmak", harita yapmak gibi, bire-bir lein altna inilmesini, varsaym ve soyutlamalar gerektirir. Aksi halde, yaplan ey, olaylar aynen tasvir etmekten ve dnyaya kbf geirmekten teye gitmez. GeD ellikle, teorik bir yap iinde iki tip varsaym bulmak mmkndr. Snrlayc varsaymlar, model ve hipotezlerin "uygulanabilecei" ortam ve koullar tanmlayan varsaymlardr. Basitletirici varsaymlar ise sadece analitik amala yaplan varsaymlar olup bunlar, model ve hipotezlerin snrlayc varsaymlar tarafndan belirlenen "genellik derecelerini" etkilemezler. Hangi varsaymlarn snrlayc, hangilerinin basitletirici olduu, vurgulanan sorun veya sorunlarn niteliklerine baldr. rnein fiyat sorunu incelenirken, her maln tek bir kesimde retildii varsaym snrlayc olduu halde, birikim sorunu erevesinde bu, basitletirici bir varsaym niteliini kazanabilir. Baz teorilerin ierdii snrlayc varsaymlar (rnein tam rekabet), belli dnemlerle ilgili tarihsel gzlemlere uymad halde, bu teoriler bir "ilk yaklam" salayabilirler. Buna karlk, tarihsel gzlemlerle kesinlikle badamayan, ortadan kaldrlmalar halinde model ve hipotezlerin de tmyle ortadan kalkmasna yol aan snrlayc varsaymlara (rnein tek-mal) dayanan teoriler, "tarihsel olarak anlamllk" de-

NSZ

VII

nemesinden geemeyecekleri iin, bunlarn isel tutarll ve hipotezlerinin denenmesi nemini kaybedecek; bu teoriler, snrlayc varsaymlarnn "gereki" olmamas nedeniyle reddedilebilecektir. Bu nedenle, teorilerin deerlendirilmesinde, snrlayc ve basitletirici varsaymlarn saptanmas; bunlarn model ve hipotezlerin genellik derecelerini ne lde etkilediklerinin belirlenmesi, hipotezlerin "gereklere" kar denenmesinden nce gelen bir aamadr. Bir teorinin ierdii varsaymlarn saptanmasnda karlalan glklerin en nemlisi, iktisatlarn varsaymlarn aka belirtmekten pek holanmamalardr. Varsaymlarm tek tek sraland durumlarda da, bunlarn hangilerinin snrlayc, hangilerinin basitletirici olduunun aratrlmad; ok defa, bir teorinin kendini bal saymad ve dolaysyla basitletirici olarak niteledii bir varsaymn gerekte snrlayc olduu da gzlenmektedir. Varsaymlarn niteliklerinin saptanmas, modellerin daha genel koullar altnda yeniden formle edilmesini ve bu yoldan elde edilen alternatif hipotezlerin kyaslanmasn gerektirir. Bu tip bir deerlendirme sonunda, eer bir teorinin basitleliricl olarak niteledii bir varsaymn gerekte snrlayc olduu saptanrsa, bu teorinin ne srld kadar genel olamayaca; bu varsaymn ortadan kaldrld koullarda isel tutarllk denemesini geemeyecei aktr. Kitapta alternatif teorilerin deerlendirilmesinde, sadece varsaymlarn tarihsel gzlemlerle badap badamadnn veya "gereki" olup olmadnn aratrlmas ile yetinilmeyecek; teoriler daha "gereki" varsaymlar altnda yeniden ele alnarak bunlarn genellik dereceleri ile isel tutarllklar saptanmaya allacaktr. Konunun kapsaml olmas ve belli bal btn yaklamlarn incelenmesi yannda, bu tip bir yntemle deerlendirme abas; hipotezlerin tretilmesinde rencinin reticiye inanc ilkesi yerine analitik kantlama ilkesinin uygulanmas, kitabn hacminin byklnn temel nedenleridir. Sayfa saysnn artmasna yol aan dier bir neden, ileri dzeyde matematik kullanlmasndan mmkn olduu kadar kanlmas, matematik teknikler kullanld zaman da bunlarn bilindii varsaymnn mmkn olduu kadar az yaplmasdr. Bu, kullanlan teknikler konusunda baz aklamalar yaplmasn, sorunlarn farkl biimlerde, rneklerle, ekillerle aklanmasn kanlmaz hale getirmitir. Dier yandan, kitabn farkl retim dzeylerinde kullanlabilecei gznnde tutularak, ksmlarn ve hatta blmlerin isel btnlnn salanmas amalanm; bu da benzer veya ayn sorunlarn, farkl blmlerde farkl analitik dzeylerde ele alnmasn gerektirmitir. '

VIII

NSZ

. Kitap alt ksmdan olumakta ve ayrmda sorunlar deil, yaklamlar esas alnmaktadr. Sorunlarn esas alnarak farkl yaklamlarn getirdii zmlerin kyaslaman bir ekilde formle edilmesi ve deerlendirilmesi, analitik ynden daha gl bir yol olarak grlebilir. Ancak bunun, farkl yaklamlarn btncl ierii ve sorunlar arasndaki ilikiler konusunda salam bir n formasyon gerektirmesi; kitabn da gerekte bu n formasyonun kazanlmasna bir katkda bulunmak amac ile, sermaye, blm ve byme teorilerinin sorunlaryla ilk defa karlaacak olan renciler iin yazlm olmas; ayrmda yaklamlarn esas alnmasnn ve sorunlar arasndaki ilikilerin her yaklam iinde kurulmas yoluna gidilmesinin nedeni olmutur. Buna ramen, hem modellerin formlasyonu, hem de deerlendirme aamalarnda, alternatif teorilerin kyaslanmas gerei gzden karlmamaya allmtr. Dier yandan, son ksmdaki ada yaklamlarla, bir lde bunlarn tarihsel kkenlerini veren ilk ksm arasnda teorik bir sreklilik salanmas amac gdlm; kesitli kyaslamalar ve referanslarla da bu sreklilik salanmaya allmtr. lk ksm, emek-deer teorisi temelleri zerine oturan klasik ekonomi politik yaklamn iermektedir. Bu ksmla ilgili olarak boluu hissedilebilecek en nemli husus, niteliksel deer sorunu ile Marx'n ynteminin ayrntl bir ekilde ele ahnmamam olmas; Marx'n ekonomi politik'inin tarihsel materyalizmden bir lde soyutlanarak incelenmi olmasdr. Ancak, bu sorunlarn formel retim iinde ve dnda yeterince ilendii ve tartld gznne alnrsa, bu boluun grnd kadar sakncal olmayaca mit edilebilir. ikinci ksmda neoklasik deer teorisinin e-marjinallik ilkesinin; fiyat, blm ve sermaye teorilerinin sorunlarna uygulanmasnda, farkl ekollerin yaklamlar kyaslamah bir ekilde incelenmektedir. Keynesi yaklam ieren nc ksmn ilk blmnde, gelir ve istihdam; ikincisinde, blm; ncsnde de byme teorileri ele alnmakta; efektif talep ve zellikle yatrm sorunu, btn bu teorilerdeki belirleyici rol nedeniyle, bu blmlerin birletirici unsuru olmaktadr. Bu ksmn Keynes yntemi olarak adlandrlmasnn, teorisini Keynes'den bamsz olarak, ksmen Marx'n modeli zerine kuran Kalecki'ye bir dereceye kadar hakszlk olduunun farkndaym. Bu ksmda incelenen yaklamn literatrde Keynesi olarak bilinmesi; Kalecki modelinin de Marx'tan ok Keynes'le ortak unsurlar iermesi, bu baln seilmesinin nedeni olmutur.

NSZ
:

IX
' . . ' - r
> .: ' i '

Drdnc ksm; fiyat, blm Ve byme sorunlarn klasik yntemle, ancak ada terminoloji ve tekniklerle inceleyen; klasik ekonomi politik'in ak brakt baz temel sorunlar zmleyen, farkl modelden olumaktadr. Bunlardan fiyat ve blm sorunlarna ynelen Sraffa modeli ile byme sorununa ynelen von Neumann modeli, olduka genel geerlie sahip varsaymlar altnda formle edilmi olduundan; bunlardan tretilen sonular, daha snrlayc varsaymlar altnda gelitirilen alternatif modellerin deerlendirilmesinde nemli rol oynayacaktr. Bu ksmn son blmnde ele alnan model ise, bu iki modelin sonularna dayanlarak, daha basitletirici varsaymlar altnda, fiyat-blm-byme sorunlarnn bir arada incelenmesine ynelmektedir. Beinci ksmda, yerleik iktisat retisine byk lde egemen olan ada neoklasik yaklam ele alnmakta; bu ksmn ilk blmnde blm; ikincisinde byme; ncsnde sermaye teorileri vurgulanmakta; son blmde ise bu teoriler zellikle Keynes ve Sraffa yaklamlarnn sonular nda deerlendirilmektedir. Son ksm, fiyat ve sermaye sorunlarna klasik; blm sorununa Keynesi; birikim sorununa ise ksmen klasik, ksmen de Kenesi adan yaklaan neo-Keynesi teorileri iermekledir. Bu ksmn drdnc ve sonuncu blmlerinde, teorilerin varsaymlarnn snrlaycl ile ilgili eletirilere, bunlarn ortadan kaldrlmas halinde ortaya kan alternatif model ve hipotezlere, teorilerin farkl unsurlar arasndaki uyum konusundaki deerlendirmelere yer verilmektedir. Her blmn sonunda, o blmde incelenen sorunlarla ilgili okuma listeleri yer almaktadr. Blmlerin ierdii sorunlar benzer yaklamlarla ele alan kaynaklar ** ile iaretlenmi olup bunlar, bu konularda temel metinlere gitmek isteyen okuyuculara kesinlikle tavsiye edilebilir. * iareti, blmlerde incelenen sorunlarn uzantlarna giden, ya da ksaca deinilen sorunlar ayrntlar ile inceleyen kaynaklan gstermektedir, iaretlenmemi kaynaklarn bir ksm ayn sorunlar daha genel modeller erevesinde ve/veya daha ileri matematik teknikler kullanarak inceleyen; dierleri de ikinci derecede nem tayan kaynaklardr. Bu okuma listelerinde, gerekli grld yerlerde kaynaklarla ilgili ksa aklamalara yer verilmektedir. Baz teknik yabanc terimler iin kullanlan Trke karlklar kitabn sonunda belirtilmektedir. Bunlarn bir ksm az ok yerlemeye balayan, dierleri ise yazarn uygun grd "yeni" terimlerdir. zel-

NSZ

likle bu sonuncular kesin tercihler olarak deil, neriler olarak yorumlanmaldr. .. :- -.,.. Bu kitap 1960'larn sonlarndan b yana srasyla University of Eas| Anglia ve S.B.F.'de verdiim Para ve Byme ile Byme Teorileri derslerine dayanmaktadr. Kitap S.B.F. ve benzer retim kurumlarndaki ders programlar gznnde tutularak, ksmen lisans, ksmen de lisansst rencileri tarafndan kullanlmak zere yazlmtr. Gemiteki retim denemeleri kitabn srasyla: 2; 4; 10; 11; 14; 15; 16.1.; 18.1.-18.3. ve 19uncu blm ve alt-blmlerinin lisans dzeyindeki byme teorileri dersleri iin gerekli ve yeterli olduunu gstermektedir. Ancak, klasik blm ve byme teorilerinin birinci blmdeki emekdeer teorisini; Keynesi ve neo-Keynesi teorilerin dokuzuncu blmdeki ksa dnem gelir ve istihdam teorisini; ada neoklasik teorilerin de 5-7inci blmlerdeki deer ve blm teorilerini gerektirdii de gznnde tutulmaldr. Bu blmler daha nceki aamalarda (rnein iktisad dnceler tarihi, makro ve mikro iktisat derslerinde) kullanlabilecei gibi, byme teorileri derslerinde de bir n alma olarak nerilebilir. Bunlar dnda kalan: 3; 8; 12; 13; 16.2.-16.3.; 17; 20-24nc blm ve alt-blmler, bugnk koullarda, tamamen lisansst iktisat teorisi programlarna ynelmektedir. Giderek bu konularn da lisans dzeyine kayacan, kitabn da bunun gereklemesine katkda bulunacan mit ederim. Kitabn igc ieriinin ancak bir ksmnn yazara ait olduunu belirtmemek, kitabn yazlmas ve baslmas srasnda eitli ekillerde katkda bulunan kiilerin retken iglerini yazara malelmek olur. Bu kiilerin banda, kitapta yer alan konularn en olumam biimiyle ilk defa "zerlerinde denenmesini" sabrla karlayan, olumlu tepkileriyle eitli sorunlarn kitapta olmasa bile en azndan yazarn kafasnda akla kavumasn salayan renci arkadalarm gelmektedir. Kitabn ve ders programlarnn hazrlanmas srasndaki tartmalardaki olumlu eletirileri ve nerileri iin Korkut Boratav, Hasan Ersel ve Tuncer Bulutay'a; son bir ka yldaki ders datmlarnda beni kayrarak, kitabn yazlabilmesi iin gerekli zaman bana salayan Ekonometri Krss yelerinin tmne teekkr borluyum. Kitabn baslmas srasnda ortaya kan sorunlarla gereinden de fazla ilgilenen; bunlarn zmlenmesini salayarak kitabn baslabilmesi olanan yaratan meslekdalarma; Cem Eroul, Ouz ner, Salih Ak ve zellikle Sleyman Gedik'e; Ankara niversitesi Basmevi ii ve yneticilerine iten teekkr ederim. Eime ve bu kitab armaan ettiim oluma, kitabn hazrlanmas srasnda, zamanmn kendileri ile kitap arasndaki

NSZ

<

XI

"optimal" dalmndan vazgetikleri iin; ve eime ayrca, dizin ve referanslarn hazrlanmasndaki ve dzeltmelerin yaplmasndaki katklar iin teekkrlerim sonsuzdur. Btn bu katklara ramen kitapta hata ve aksaklklar grlyorsa, bunlarn sorumluluu sadece bana aittir.
:

Y. A., Eyll 1976 U.E.A., Norwich.

KNC BASKIYA NSZ

Bu kitabn tamamlanmasndan bu yana drt yldan fazla bir zaman geti. Bu sre iinde ktisat Teorisi'nin yerinde kald sylenemez. ada teoriler bir yana, tarihsel doktrinlerin bile, yorumlan ve ele alndklar analitik ereveler srekli bir geliim iinde. Kitabn kapsad konular erevesinde zellikle iki alanda nemli gelimeler olduu sylenebilir. Bir kere, emek-deer teorisi smr kavram etrafnda, heterojen igc, bileik rn gibi konular da kapsayan bir genelletirmeye doru giderken Marxist kriz teorisi de bir hayli yol ald. Dier yandan makroteori ve parasal sorunlar erevesinde Keynesi teorinin yeni bir mikro temele oturtulmaya baland ve Walras genel dengeden Keynesi genel dengesizlik teorisine doru ilerlendii gzlenmekte. Bu gelimelerden ilki bir lde baka yerlerde ele alnd iin kitabn ikinci basksnda bunlara yer verilmedi- Y. Akyz, Emek-Deer Teorisi ve Nitelikli gc Sorunu, S.B.F., 1980: "Joint Production, Non-Substitntion and the Labour Theory of Value", GETA Discussion Papers, 1980-1, S.B.F., Ankara. Makroteorinin mikro temelleri ise gerek nitelik, gerek nicelik asndan bu kitabn ikinci basksna sokuturulamayacak kadar farkl ve nemli ve bal bana bir aratrma konusu. Bunlarn dnda, von Neumann tipi genel dinamik denge teorisinin giderek arlk kazanmas bir yana, zellikle byme, teknolojik gelime ve blm konularnda nemli gelimeler olduu sylenemez. Dolaysyla, ikinci baskda yaplan deiiklikler olduka marjinalufak, tefek bask hatalarnn dzeltilmesi ve sunum iyiletirmeleriyle snrl. Bunlardan bazlarna dikkatimin okuyucular ve renciler tarafndan ekilmi olmas ise sevindirici. Umarm ayn ey bu ikinci baskdan sonra da srer. Y. A., Haziran 1980, S.B.F., Ankara.

N D E K L E R
KISIM I KLASK EKONOM POLTK 1. Klasik Yaklam ve Emek-Deer Teorisi 1.1. Giri 1.2. Emek-Deer Teorisi 2. Deer ve Blm 2.1. Giri [ 2.2. Ricardo: Azalan Verim ve Blm 2.3. Marx: Artk Deer Teorisi 3. Deer ve Fiyat 3.1. Transformasyon Problemi 3.2. Deimeyen Deer ls 4. Birikim, Teknolojik Gelime ve Blm 4 . 1 . Giri 4.2. Ricardo: Durgun Durum 4.3. Marx: Kapitalizmin Dinamii ve sel elikiler KISIM II . NEOKLASK KTSAT 59 60 66 39 50 17 18 28
B

3 6

'.

5. Marjinalist Yaklam ve Fayda-Deer Teorisi 5.1. Tarihe 5.2. Yaklamn Temel Unsurlar 5.3. Fayda-Deer Teorisi ve Talep 6. Ksm ve Genel Denge 6.1. Ksmi Piyasa Dengesi: Marshall 6.2. Genel Ekonomik Denge: Walras 7. Marjinal Verimlilik Blm Teorisi 8. Sermaye Teorisi 8.1. 8.2. 8.3. 8.4. 8.5. 8.6. Giri Sermaye ve Zaman retim DSnemi ve Faiz Oran Zaman Tercihi Avusturya-Wicksell Sermaye Teorisinin Deerlendirmesi Getiri Oran 153 154 163 173 180 187 107 123 89 91 97

XIV
" ';'. . -: ' '; ';

NDEKLER
'
:

.
' '"' ' - .'.. ^ ' . ,'
;

K I S I M I I I

''" '
;

' ' ( ' . ' .

K E Y N E S Y N T E M

9. Talep, Gelir ve stihdam 9 . 1 . Keynesi Teorinin Mikro Temelleri 9.2. oaltan: Dinamik Miktar ntibak Sreci 9.3. Bekleyiler ve Talep 10. Talep ve Blm 10.1. 10.2. Keynes: Para zerine Deneme Kalecki: Yatrm, Kr ve Monopollene Derecesi '. '.

[;' ../;, 197 204 213 223 232 245 261

11. Harrod Dinamii 11.1. Dengesiz Byme 11.2. Uzun Dnem stihdam Sorunu KISIM IV ADA KLASK YAKLAIM 12. Sraffa: Mallarn Mallar ile retimi 12.1. 12.2. 12.3. 12.4. 12.5. 12.6. 12.7. ktisat Teorisinin Eletirisine 'Prelude' Fiyat ve Blm : Fiyat ve Deer: Alt-Sistem Deimeyen Deer ls: Standart Mal gc, Kr ve Fiyat: Zamanl-lgc Miktarlarna ndirgeme Bileik-rn ve Sabit Sermaye retim Yntemi Seimi . . ' 347 350 354 ' 369 372 383 397 401 275 277 288 296 315 328 342 ' / . '.; ;

- \ .

13. Von Neumann: Byme ve Genel Denge 1 3 . 1 . Sraffa ve von Neumann 13.2. Modelin Kavram ve Varsaymlar 13.3. Byme Dengesinin zellikleri

14. ki-Kesimli Dorusal Model 14.1. Modelin Nitelii ve Varsaymlar 14.2. Fiyat ve Miktar Denklemleri 14.3. Kr Oran, Sermaye Stokunun Deeri ve Teknik Seimi 14.4. Blm, Tasarruf ve Byme 14.5. stihdam ve Kararllk KISIM V ADA NEOKLASK YAKLAIM 15. retim ve Blm 15.1. Giri 15.2. retim Fonksiyonu 15.3. Faktr Fiyatlar ve Marjinal Verimlilik 15.4. Cobb-Douglas ve C.E.S. retim Fonksiyonlar 15.5. retim Fonksiyonu ve Teknolojik Gelime

407 410 420 425 433

NDEKLER 16. Sermaye Birikimi ve Teknolojik Gelime '

XV

16.1. Temel Neoklasik Byme Modeli 16.2. ki-Kesimli Neoklasik Model ., 16.3. Ierilmi Teknolojik Gelime ve Neoklasik Yllanma Modelleri 17. Sermaye ve Getiri Oram 17.1. Sabit Katsayl Neoklasik Heterojen Sermaye Modeli 17.2. Kr ve Yatrmn Getiri Oran 18. Deerlendirme ve Eletiri 18.1. 18.2. 18.3. 18.4. , ' '! 19. Blm ve Byme 19.1. 19.2. 19.3. 19.4. Giri Yatrm ve Kr: Kaldor Modeli ii Snfnn Birikimi: Pasinetti Duraan Durum Dengesi ve Blm Sermaye Kavram Neoklasik retim Fonksiyonunun Varl ve Blm Teorisinin Geerlii . . . Neoklasik Byme Getiri Oran , ' KISIM VI NEO-KEYNES YAKLAIM

449 463 473

497 503

521 523 536 541

551 553 563 569

20. Tam istihdam ve Ksa v. Uzun Dnem Blm 20.1. Uyarlm Yatrmlar ve Tam stihdam 20.2. Fiyat ve Miktar ntibak 21. Teknolojik Gelime ve Dinamik Denge 21.1. 21.2. 21.3. 21.4. Giri Yatrm ve Teknolojik Gelime Kaldor Modeli: Sentez Yllanma Modeli 597 598 605 613 579 585

22. Kaldor-Pasinetti Yaklamnn Deerlendirmesi 22.1. 22.2. 22.3. 22.4. Neoklasik Tepki: Dal Model Anti-Pasinetti ve Neo-Pasinetti Teorem ki Kesimli Bir Modelde Kaldor-Pasinetti Sreci Yaklamn Temel Hipotez ve Varsaymlar: zet .' 623 633 642 651

23. Sermaye Teorisi: Robinson-Eletiri ve Katk 1. 23.1. 23.2. 23.3. 23.4. 23.5. 23.6. 23.7. 23.8. 23.9. Giri Sermayenin llmesi Denge Kavram ve Sermaye Stoku Sahte retim Fonksiyonu ve Teknik Seimi 'Sapmal' Durum veya Negatif Wicksell Etkisi Genelletirme: Gei, Yeniden-Gei ve Wicksell Etkileri Teknolojik Gelime Trleri Uzun Dnem Denge Noktalarnn Kyaslanmas Neoklasik Tepki: Zincirleme ndeks Yntemi 659 660 666 671 681 685 689 696 699

: ;,

NDEKLER
. '

24. Robinson Birikim Modeli 24.1. 24.2. 24.3. 24.4. 24.5. Modelin Temel Unsurlar Ksa Dnem Denge Duraan Durum Denge Koullan ve sel Denge Birikim ve stihdam: Altn ve Platin alar Robinson Yaklamnn Unsurlar: zet 709 712 725 727 730 737 755 759

REFERANSLAR BAZI YABANCI SZCKLERN METNDEK TRKE KARILIKLARI DZN


f
. ' v

KISIM I

KLASK EKONOM POLTK

1. KLASK YAKLAIM VE EMEK-DEER TEORS


. ' , ' .

1.1. GR

Adam Smith'in temellerini att, Ricardo'nun formelletirdii ve Marx'm da tarihsel bir nitelik kazandrd klasik ekonomi politik gelenei iinde bu iktisatlarn tek bir niha amata birletiklerini sylemek olana vardr: kapitalizmin gelecei hakknda ndeyilerde bulunmak. Bu, kanlmaz bir biimde, kapitalizmin ileme mekanizmasnn temel unsurlarnn ve bu unsurlarn birbirleriyle olan ilikilerinin belirlenmesini gerektirmitir. Klasik ekonomi politie dinamik nitelik kazandran ey, bu unsur ve ilikilerin bir evrim iinde belirlenmesine ynelik abalardr. Bunun sonucunda, dinamik iktisadn iki temel zellii, zaman ve deime, klasik analiz yntemine de egemen olmutur. Bununla beraber, gerek ortaya kan teorilerin analitik yaplar ve kavramsal ereveleri, gerek bunlarn arkasnda yatan dnce yntemleri, bir iktisatdan dierine nemli farkllklar gstermektedir. Ricardo, ekonomi politiin konusunun, toprak rnlerinin snf arasnda, kr, cret ve rant eklindeki blmnn yasalarnn saptanmas olduunu sylerken, gerekte blm kapitalizmin dinamiinin belirleyici unsuru olarak ortaya atmaktayd. Nitekim Ricardo'da ortaya kan model, sermaye birikimi ile blmn karlkl ilikileri zerine kurulmutur: kr, sermaye birikiminin kayna olmakta, sermaye birikimi ise blm ve dolaysyla kr belirlemektedir. Bu adan, daha sonra Marx'n ortaya att, kapitalizmin temel elikisini Ricardo'da da bulmak mmkndr. Her ne kadar bu elikinin ortaya k nedenleri ve biimi farkl ise de; gerek Marx, gerek Ricardo, kapitalist birikimin, bu birikimin kayna olan kr ortadan kaldraca sonucuna ulamakta ve kapitalizm hakknda yaptklar ndeyide, bu bakmdan birlemektedirler. Ricardo ve Marx modelleri incelenirken, bu modellerin kavramsal erevelerinin ve analitik yaplarnn benzetii ve farkllat noktalar ortaya kacaktr. Ancak bundan nce, bu ereve ve yapy belirleyen temel dnce yntemlerini saptamak gerekir. Yukarda klasik ekonomi politiin Ricardo ile formel bir nitelik kazand belirtilmiti.

KLASK EKONOM POLTK

Bu formellik bir yandan temel kavramlarn soyutlanmas, dier yandan da bu teorik kavramlarm ilikilerinin sistematik bir btn halinde incelenmesi biiminde oldu. Marx, kendinden nceki ekonomi politiin analitik yntemini ve sonularn eletirmekle beraber, ekonomi politie bilimsellik veren bu soyutlama ve sistemletirme unsurlarnn Marx'ta da yer aldn grmekteyiz. Bu sistematik btnn birletirici unsuru emek-deer teorisi olmutur. Ekonomi politik, Smith'den nce tasvir ve snflandrma aamasnda bulunmaKtayd ve temel nermelerine, somut olaylardan trel ilen sonularn genelletirilmesi ile ulayordu. Smith'le balyan emek-deer teorisinin, Ricardo'nun formel yaps iinde birletirici bir unsur olarak belirmesi, ekonomi politii, ekonomik sistemin btnn ileyii konusunda genellemeler yapabilecek hale getirmitir. Marx ile Ricardo arasndaki temel fark, analitik yntem fark deil, analitik yntemin kullanl biiminde, dier bir deyile, soyutlamann ve ulalan kavramsal erevenin niteliindedir. Ricardo, Ekonomi Politiin llkelerVnde evrensel bir teori ortaya koyma abasnda olduu halde Marx, KapitaVde analizini, 'modern burjuva retimi' ile snrlamaktadr. Ricardo ve btn Marx-ncesi iktisatlara kapitalizm, evrensel ve doal bir retim biimi olarak grnmekteydi. Bunun sonucunda ortaya konan modellerin kavramsal erevesi ve sonular da evrensellie ve doalla sahiptir. Nitekim Ricardo, yukarda deinilen ndeyiyi sadece kapitalizm iin deil, retim aralarnn kullanld, birikimin ve tarmsal retimin mevcut olduu btn retim biimleri iin, dier bir deyimle 'btn toplumlar ve alar' iin yapmaktadr. Ksaca, Marx'tan nce ekonomi politik, btn toplum ve alarm doal ekonomik kurallarn elde etmek iddiasndadr. Oysa Marx'n ynteminin en nemli nitelii 'tarihsel belirleme'dir. Bu, ak bir biimde 'evrensel veya doal' kategorilerle 'tarihsel' kategoriler ayrmnda ortaya kmaktadr. Evrensel veya doal kategoriler, en geni anlamyla teknolojik kategorilerdir ve toplumsal retimin ortaya kt btn ekonomilerin asgari var olma koullandr. Tarihsel kategoriler ise toplumsal kategorilerdir ve farkl toplumsal geliim aamalarnda egemen olan toplumsal ilikiler tarafndan belirlenirler. Sermaye, cret ve kr, Marx'tan nceki ekonomi politikteki doal grnmlerinden karak Marx'ta kapitalist retim ilikilerine zg kategoriler haline gelmekte ve bu ilikilerden tretilmektedir. Ayn ekilde, Marx'ta ekonomi politiin ilkeleri deil, 'kapitalizmin ekonomi politiinin ilkeleri' mevcuttur Marx'n modeli, toplumlarn

KLASK YAKLAIM VE EMEK-DEER TEORS

tarihsel geliim aamasnn belirledii 'kapitalist aamann' dinamiinin incelenmesine ynelmitir. Bu adan Marx, Ricardo ve Smith'den devrald kavramlar kapitalizmin gerek ve deien koullarna uygulamaktadr. Bu husus ekonomi politiin birletirici unsuru olan emek-deer teorisi iin bile sz konusudur. Marx'da deer, Ricardo'nun aksine, sadece retimin teknik ilikilerinden tretilen niceliksel-deer sorunu olarak deil, retimin toplumsal ilikilerinden tretilen niteliksel-deer sorunu olarak da ortaya kmaktadr. Bu ise MarxJ, Ricardoda olmayan bir artk deer teorisine ulatrmtr. Ayn eyi Marx'm rant ele al biiminde de gzlemek mmkndr. Ricardo iin rant doal bir blm kategorisidir ve topran retimde kullanlmasndan doar; oysa Marx'ta rant, toprak mlkiyeti ile ilgili bir kategoridir ve dolaysyla kapitalist retim biiminde ancak baz koullar altnda nem kazanr. Yine ayn eyi Marx'n, Malthus'un nfus teorisine ynelttii eletiride de gzlemek mmkndr: Malthus, retim teknolojisinin ve biyolojik yasalarn zelliklerinden evrensel bir nfus ve cret teorisi karma peinde. Mars'ta ise ancak, her retim biiminin kendine zg bir nfus yasas olabilir ve bu, o retim biiminin egemen ilikileri tarafndan belirlenir. Bu adan Marx, Ricardo'yu ve kendinden nce gelen dier iktisatlar, toplumlarn tarihsel geliim srecinin her aamasnn kendine zg isel dinamii olduunu gremedikleri iin eletiriyor. Marx, kapitalizmin dinamiini, kapitalist retim ilikilerinin belirledii blm ve birikim yasalarndan tretmek abasnda ve Manc'ta, Ricardo'dan farkl olarak, kapitalizmin temel elikisi, sadece kr deil, kapitalist retim biimini de ortadan kaldryor. Buna ramen Marx ve Ricardo modellerinin kavramsal erevelerindeki ve analitik yaplarndaki benzerlikler de nemlidir. Bunun nemli bir nedeni, Ricardo'nun doal kategorilerini kapitalizmden tretmi olmasdr. Dier yandan Ricardo'nun ekonomi politik tanm ile Marx'n retim ilikilerine verdii nem arasnda bir ayrlk mevcut deildir: aksine, her ikisi de snfsal yapya ynelmitir. Ricardo'nun blm ilikilerini Marx'ta belirleyen ey retim ilikileridir ve blm ilikileri, retim ilikisinin belirgin ve somut bir ifadesinden baka bir ey deildir. Ksaca, her ikisi de, bu anlamda retim iktisatlardr. Sonu olarak, hem Marx'ta hem de Ricardo'da kapitalist dinamii belirleyen ey, blm ve birikimin karlkl ilikileri olmaktadr. Bu ilikiler, Ricardo'da rant ile kr, Marx'ta ise cret ile kr elikisinin kurallarna tbidir. Her ikisinde de kr, kapitalizmde retim glerinin

KLASK EKONOM POLTK

gelimesini salayan temel unsurdur. Ricardo'da rant, Marx'ta ise kapitalizmin isel dinamii kr ve giderek retim glerinin gelimesini snrlamakta ve hem Ricardo hem de Marx, yaadklar alarn nnde giderek bu snrlar zorlamaktadr.

1.'2. EMEK DEER TEORS

Mallarn igc ve mallar tarafndan retildii ve deiimin mevcut olduu bir sistemde, mallarn birbirleriyle deiim oranlarnn ve bu oranlar belirleyen unsurlarn saptanmas, zlmesi gereken ilk sorun olarak ortaya kmakta ve bu sorun deer teorisinin konusunu meydana getirmektedir. Mallarn igc ile deiim oranlar bir cret sorunu olduundan, deer teorisi, bir yandan blm sorununu dier yandan da deiim-deerleri sorununu zmeye ynelmitir. M Deiim deerlerinin belirlenmesi, gelir, blm, harcama ve birikim sorunlarnn incelenebilmesinin n kouludur. Btn bu makro deikenler, farkl mal bileimleri eklinde ortaya kmaktadr ve bunlar arasndaki ilikilerin belirlenmesi, bu deikenlerin belli bir ortak temele indirgenmesini gerektirir. Bu indirgeme, ancak btn bu deikenlerin ayn l birimi ile ifade edilmesiyle mmkndr. Bu l birimi bir mal veya igc olabilir; yani gelir, sermaye stoku gibi btncl deikenler belli bir mal veya igc zaman cinsinden ifade edilebilir. ki maldan, X, ve X2, oluan bir deiken, bu iki maln deiim oran biliniyorsa, bu mallardan herhangi biri cinsinden ifade edilebilir. rnein bu bileik mal iinde birim X ve drt birim X2 mevcut ise ve bu iki maln deiim oran P/P2 = 2 ise, bu bileik maln X cinsinden ifadesi 3X, + (l/2)4Xj = SX; X7 cinsinden ifadesi ise 6X2 + 4X 2 = 10X2 olmaktadr. Grld gibi bu iki maln deiim oran bir miktarlar oran eklindedir: buradaki rnekte bir birim Xj mal iki birim X2 mal ile deimektedir. Ancak bu oran, X, ve X2 mallarnn deerinin deil, X, malnn X2 mal cinsinden ifadesinin bir lsdr ve neden dolay bu iki maln bu oranda deitiini gstermez. Ksaca, eer hem X, hem de X2 bir deer iseler, bunlar birbirlerinin deer ls olamazlar; veya genel olarak, kendisi bir deer eklinde ifade edilmi olan bir mal dier bir maln deerinin ls olamaz. Bir maln dier bir malla deiim orann, bu mallarda ortak olan fakat kendisi bir deer eklinde ifade edilmemi bulunan bamsz bir deiken belirler. Klasik ekonomi politik bu deikeni emek-deer teorisi erevesinde tanmlamaktadr; bir maln deeri, o maln

KLASK YAKLAIM VE EMEK-DEER TEORS

retimi iin. gerekli toplam igc miktarna (veya zamanna) eittir ve mallar arasndaki deiim oranlarn, mallarn ierdikleri toplam igc miktarlarnn (veya zamanlarnn) biribirine oran belirler. Faydann, mallarn retimi ve deiimi iin bir n koul olduu Smith'den beri bilinmektedir. Bu, klasik ekonomi politiin kullanm deeri kavramnda ifadesini bulmutur. retim, belli kullanm deerlerinin farkl kullanm deerlerine dntrlmesi, deiim ise kullanm deerlerinin fayda ve ihtiyaca gre el deitirmesidir. Ancak, bir mahn faydas, o mal kullanm deeri haline getirirse de o mahn deiim deerinin bir ls deildir ve o mahn dier mallarla deiim orann belirlemez. Ricardo, mallarn deiim deerlerinin, ierdikleri igc miktarlar ile belirlendii kuralnn baz koullarda gereklemeyeceini belirtirken, ayn zamanda, deer sorununun hangi ereve iinde incelenmesi gerektiini de saptamaktayd. Tarihi eserler, klasik tablolar gibi yeniden retilmesi olana olmayan mallarn deiim oranlarnn, bu mallarn ierdikleri igc miktar ile ilgisinin bulunmamasnn nedeni, bunlarn mutlak anlamda kt olmalardr. Ancak bu durum, yeniden retilme olana olan mallar iin sz konusu deildir; bu mallarn retimini snrlayan ey, teknik anlamda, igcnn ktldr. Eer igc, A mahnn retitiminden B malnn retimine kayabiliyorsa, B malnn A malna gre kt olmas sz konusu deildir. Deer sorunu ise; bu mallarn retimi ile ilgilidir. / Ancak, yeniden retilme olana olmad halde, igc ile birlikte btn veya baz mallarn retiminde kullanlan kaynaklarn deiim deerlerinin belirlenmesi sorunu Ricardo'yu olduka rahatsz etmitir. Nitekim Ricardo, yeniden retilmesini olanaksz grd 'toprak' ve bununla ilgili rant sorununa deer sorunundan hemen sonra yer vermi ve bunun deer ilkesini etkilemediini gstererek yeniden retilen mallarla ilgili deer ve blm sorunlarna ynelmitir. Mallarn retiminde igcnn ve mallarn kullanld bir retim tekniinde, bir mahn ierdii toplam igc iki blmden oluur: o maln retiminde kullanlan mallarn veya retim aralarnn ierdii igc zaman veya dolayl igc ve bu retim aralarn kullanarak mahn retimini salayan dolaysz igc. Marx, deeri, bir maln retimi iin 'toplumsal olarak gerekli igc miktar' eklinde tanmlamaktadr. Bu toplumsal olarak gerekli igc miktar, belli bir toplumun belli bir dneminde kullanlan ortalama bir retim tekniinin gerektirdii dolayl ve dolaysz igc zamanlarnn topla-

KLASK EKONOM POLTK

mdr. Dier bir deyimle mallarn deeri, bunlarn retim tekniinin gerektirdii toplam igc ile belirlenmekte ve teknolojik gelimeye bab olarak deimektedir. Bununla beraber gerek Ricardo, gerek Marx, mallarn retim tekniklerinin verilerinden, yani teknik katsaylardan deil, dorudan doruya deerlerden hareket etmekte ve bir maln retiminde kullanlan retim aralarnn ierdii dolayl igcn veri olarak almaktadrlar: yani, hareket noktalar retim tekniklerinin input-output katsaylar deil, bu katsaylarn btncl bir ifadesi olan deerlerdir. Oysa, mallarn ierdii igc miktarlarnn retim katsaylarndan tretilmesi, emek-deer teorisinin temelindeki 'retimin teknik ilikilerinin' veya nesnel ilikilerin saptanmasna olanak verecektir. Bu nedenle burada, formel yaklamda retim katsaylarndan hareket edilecektir. Mallarn igc ieriklerini retim tekniklerinin katsaylarndan tretmek iin iki temel varsaym yaplacaktr: 1. igc homojendir- dier bir deyimle, btn mallarn retiminin ayn nitelikte igc gerektirdii ve bunun, MarxJm basit igc olduu varsaylacaktr. Bu varsaym, daha sonra grlecei gibi, emekdeer teorisinin temel nermelerini etkilememektedir. 2. Verim, lee gre sabittir- bir maln bir biriminin gerektirdii toplam igc, o maln ka birim retildiine, yani, bu maln retildii kesimin retim younluuna bal deildir. Bu varsaym, verilmi bir retim tekniinde, mallarn farkl oranlarda retilmesinin ve ignn kesimler arasnda farkl oranlarda dalmasnn, dier bir deyimle talebin, deerleri etkilememesi anlamna gelmektedir: rnein bir maln bir biriminin retilmesi iin gereken toplam igc zaman L ise, bu maln X biriminin gerektirdii toplam igc XL olacaktr. Bu varsaym, retim tekniinin, bir birim mal retilmesi iin gereken input katsasaylar ile formle edilerek deerlerin bu katsaylardan tretilmesine olanak salamaktadr. Toprakta, lee gre verimin deiken olmasndan doan rant sorunu ise ayrca ele alnacaktr. Bu varsaymlar altnda, bir maln retilmesinde sadece dolaysz (basit) igcnn kullanlmas halinde, o maln deeri, ierdii dolaysz igcne eit olacaktr. Eer A malnn bir biriminin retimi iin sadece oc birim igc gerekiyorsa, bu maln bir biriminin deeri 'ya eittir. Ancak A mal, bu dolaysz igcnn yannda a kadar A mal da kullanlarak retiliyorsa, A malnn bir biriminin (rnein bir kilo budayn) ierdii toplam igc a ile o'nn ierdii igc miktarlarnn toplamna eittir. Byle bir tekniin verimli olabilmesi iin o < 1 olmalda-. Bu koulun gereklemesi, rnein bir kilo buday

KLASK YAKLAIM VE EMEK-DEER TEORS

retmek iin topraa atlan tohumun, a'cn, bir kilodan az olmas demektir. Bu koulun gerekletii varsaylarak bir birim A malnn ierdii toplam igc yle hesaplanabilir. Bir birim A malnn retil2 mesi iin gerekli olan a kadar A malnn retilmesi iin a kadar A mal, 2 a kadar igc gerekir. Ayn ekilde a kadar A mal retmek 3 2 iin a kadar A mal, a a kadar da igc gerekecektir. Bu indirgemeyi sonsuza kadar srdrrsek, bir birim A mal iin gereken toplam igc miktar:

(1-1) ifadesine eittir. Burada Afl, bir birim i ' n m ierdii toplam igc miktar, a dolaysz igc miktar ve aoc -- a2a + . . . . ifadesi de dolayl f igc miktar olmaktadr. A malnn bir biriminin deerini, bu indirgeme ilemini yapmadan da tretmek olana vardr; a kadar dolaysz igc \-a kadar net A mal rettii iin, A malnn bir biriminin gerektirdii toplam igc a/(l-o) olacaktr. Bu sonu, aslnda: \ ,. aXa + = la (1.2)

denkleminin zmyle ayndr; burada, aXa, a birim A malnn ierdii igc olduundan bu denklemin zm (l.l.)'deki ifadeyi verecektir. A malnn bir biriminin ierdii toplam igcn, dolayl ve dolaysz igc eklinde ayrrsak: (1.3) olmakta, sa taraftaki ilk ifade, A malnn bir biriminin ierdii dolayl igc miktarn gstermektedir. Birden fazla mal retildii ve bu mallar birbirlerinin retiminde input olarak kullanld zaman, bu mallarn ierdikleri igc miktar yine deer denklemlerinin zm ile elde edilir. Bunun iin iki-mal ve iki-kesim olduunu; bu mallarn retimi iin tek bir tekniin bilindiini ve kullanldn; her kesimde tek bir mal retildiini; input olarak kullanlan mallarn bir retim dneminde kullanlp yok olduklarn; her iki maln da retim dnemlerinin ayn uzunlukta olduunu; ve bu mallarn retim katsaylarnn aadaki ekilde verildiini varsayalm.

10

KLASK EKONOM POLTK

A Mal , ot O2

I n p u 11 a r B Mal gc b b2 a. cc2 -* 1 birim A mal - 1 birim B mal

A malnn bir biriminin deerine Xa, B malnnkine de %b dersek, deer denklemleri; :.':..

;.

A + M i , + 2 = h -

-..-M/'- - .r-"''- -^;:::

olacaktr. A malnn bir biriminin ierdii dolayl igc miktarm ca (= OjAa + fe,Aj,) ile, B malnn bir biriminin ierdii dolayl igc miktarn c b (= a2Xa + b2),b) ile gsterir ve bu denklemleri zersek:
: ' -.'
:

( i . 5 )

"


+ !

x =

+ (6a2 M) . ( l ) ( l 6 J 6 '

^ 1 f c ) + t ( o a (1

5
6

Bu iki maln deer oran X, ise:

yani mallarn deer oranlar, veya Marx'm deyimiyle greli deerleri, ierdikleri toplam igcnn birbirine oran eklinde tanmlanmaktadr. Grld gibi mallarn ierdikleri toplam igc zaman tamamen retim katsaylarndan tretilmektedir. Dolayl igc miktar, c, retim aralarnn, bu aralarn ierdii igc miktar cinsinden hesaplanm btncl bir ifadesidir. Bu anlamda emek-deer teorisi, btnclletirme sorununa da bir zm getirmektedir. ,; .. Mallarn ierdii toplam igc miktarnn pozitif olmas, dolayl igc miktarnn negatif olmamasn gerektirmektedir. Bu ise baz teknik koullarn gereklemesine baldr. Buradaki modelde retim katsaylarnn pozitif olduu varsaylmaktadr. Ancak bu, mallarn ierdii toplam igcnn pozitif olmas iin yeterli bir koul deildir. Buna ilaveten, A ve B mallar retiminin verimli olmas, daha nce de belirtildii gibi, bu mallarn retimi iin gereken A ve B mallar inputlar-

KLASK YAKLAIM VE EMEK-DEER TEORS

11

nn birden kk olmas gerekir; yani, av b2 < 1. Ancak, (1.5) noh eitlikte gzlenecei gibi, bu da ca ve cfe'nin pozitif olmasna yetmemektedir. Bunun iin gerekli koul (1at) (l--62) > a^'dir. Bu koul, buradaki iki-kesimli modelde, retim tekniinin input matriksinin verimli olmas demektir ve bu gerekletii takdirde, btn retim katsaylar pozitif olduu iin, hem mallarn ierdii dolayl igc miktar, hem de toplam igc miktar pozitif olacaktr. retim tekniklerinin katsaylarnn greli olarak birbirlerine eit olmas halinde, mallarn deer oranlar, ierdikleri dolayl igc miktarlar hesaplanmadan da bulunabilir. Eer A malnn retiminde adam bana den A ve B mal inputlar, B malnn retiminde adan bana den A ve B mal inputlarma eitse, yani: ise, bu mallarn ierdii dolayl igc miktarnn dolaysz igc miktarna oranlar birbirine eit olacaktr.
. ' < '' c/ = S/ 2 ' (1-8)

Bu durumda mallarn deer oran, (1.6) ve (1.8)'den:


\ -'" "'.< X = c j c
b

a, / a ,

(1.9)

yani ierdikleri dolayl veya dolaysz igc miktarlar ile orantldr. Bu durumda, mallarn retimindeki dolaysz igc miktarlar biliniyorsa, bu mallarn retim aralarnn ierdii dolayl igc miktarlarnn hesaplanmasna gerek kalmadan mallarn deer oranlarn saptamak olana vardr. .'

Deerler teknik katsaylar tarafndan belirlendiine gre, katsaylarn deimesi halinde deerler de deiecektir. Bu deimenin deerler zerindeki etkisini (1.5)'deki eitliklerde gzlemek mmkndr. Bu etki konusunda genel olarak geerli ilke yle zetlenebilir; bir maln retimindeki input katsaylarndan herhangi biri azald takdirde, o maln ve o maln input olarak kullanld btn dier mallarn deeri azalr; ancak, o maln deerindeki azal greli olarak daha fazla olduu iin, o maln dier mallarla deer oran da azalr. Yukardaki modelde bu ilkeyi u ekilde uygulamak mmkndr: A mal reten kesimde igcnn verimliliini artran bir teknik gelime olursa, yani o j katsays azalrsa, veya bu maln retiminde kullanlan mal input C katsaylar (a, ve 6) azalrsa, hem A malnn hem de B malnn deeri azalr; ancak, A malnn deerindeki azal greli olarak B malnn deerindeki azaltan daha fazla olduu iin deer oran, X, azalacaktr.

12

,.

KLASK E K O N O M POLTK

Grld gibi btn bu durumlarda A malnn retim koullarnda meydana gelen bir deime, sadece o maln deil, o maln input olarak kullanld B malnn da deerini deitirmektedir. Btn mallar birbirlerinin retimine input olarak girdii srece, dier mallarn deerleri deiirken herhangi bir maln deerinin sabit kalmas olduka zel koullarn gereklemesine baldr. rnein buradaki modelde, a, azald zaman B malnn deerinin deimemesi iin oc2 (veya a2 veya b2) katsaysnn belli bir oranda artmas gerekir, a,'deki azal A malnn deerini -B'ye oranla daha fazla drecei, cdeki art ise B malnn deerini ^4'ya oranla daha fazla artraca iin, B malnn deerinin deimemesi, a2'nin art orannn, aj'in azal oranndan daha az olmasn gerektirir. Buradaki deer ilikileri, mallarn karlkl olarak birbirlerinin inputu olduu varsaymna dayanmaktadr. Dier mallarn retiminde input olarak kullanlmad halde o mallar input olarak kullanan bir mal retiminde bu ilikiler farkl olacaktr. Bunun iin, yukardaki modelde A ve B mallarna ilaveten F malnn da retildiini, ancak bu maln A ve B mallarnn retiminde kullanlmadn, buna karlk A ve B mallarnn a3 ve 63 katsaylaryla bu maln retiminde kullanldn ve ayrca F malnn retiminin < 3 kadar dolaysz igc gerekx tirdiini varsayalm. Bu maln deer denklemi: Xf = cf + a3 cf = a3 la + b3 Xb (1-10) A, B \re> F mallarndan meydana gelen deer sisteminde, (1.4) ve (1.10)da, A ve B mallarna ait deer denklemleri, (1.4), F malnn deer denkleminden bamsz olarak zlebilir. F mal, bu mallarn retiminde kullanlmad iin bu maln retim katsaylar, <x3, a3 ve 63, A ve B mallarnn deerini etkilemez. Dolaysyla bu maln retim koullarnda meydana gelen bir deime, rnein <x3'n azalmas, A ve B mallarnn deerlerini etkilemeyecek, sadece F malnn deerini azaltacaktr. Buna karlk A ve B mallarnndan birinin retim koullarnda meydana gelen bir deime F malnn da deerin etkileyecektir. Bu mahn A mal ile deer oran Xs\la a3 + b} (A6/Ao) + a3/Aa olduu iin, A malnn deerini azaltacak herhangi bir teknik deime, rnein, aj'in azalmas, lh\Xa ve oc3/Aa'y artraca iin F malnn deerindeki azal, A malnn deerindeki azala oranla daha dk olacak ve A malnn F mal ile deer oran azalacaktr. Dolaysyla, deerler arasndaki ilikiler, mallarn birbirlerinin retiminde kullanlp kullanlmadna gre deimektedir. Eer mallar karlkl olarak birbirlerinin retiminde kullanlmyorsa, sadece retim

KLASK YAKLAM VE EMEK-DEER TEORS

\s : $k

arac reten kesimlerdeki teknik deimeler dier kesimlerde retilen mallarn deerlerini etkileyecek, buna karlk retim arac retmeyen kesimlerdeki deimeler, sadece o kesimlerde retilen mallarn deerlerini deitirecektir. Ancak, karlkl deer ilikilerinin mevcut olmas iin, mallarn dorudan doruya birbirlerinin retiminde kullanlmas gerekmez. rnein A mal sadece B malnn, B mal sadece C malnn, C mal da sadece A malnn retiminde kullanlyorsa, A, B ve C mallarndan herhangi birinin retim katsaylarnda meydana gelen bir deime btn mallarn deerlerini deitirecektir; zira, A mal dolayl olarak C malnn, C mal dolayl olarak B malnn, B mal da dolayl olarak A malnn retiminde kullanlmaktadr. Bu durumda yukardaki genel ilke yine geerlidir; bir maln retim katsaylarndan biri azald zaman, o maln deeri, dier mallarn deerlerinden daha fazla azalacaktr. ' Ayn ekilde, retim arac olarak kullanlmayan bir maln rel iminde, dier kesimlerde retilen btn retim aralar dolaysz olarak kullanlmayabilir. Eer yukardaki rnekte sadece A mal F malnn retiminde kullanlyorsa, sadece A malnn deil, B ve C mallarnn retim koullarndaki deimeler de F malnn deerini etkileyecektir; zira A malnn deeri B ve C mallarnn retim katsaylarndan bamsz deildir. Mallarn farkl kesimlerde retildii ve birbirlerinin retiminde input olarak kullanld bir sistemde mallarn deiimi, en azndan teknolojik bir zorunluluk olarak ortaya kmakta, dier bir deyimle, mallarn ve igcnn yeniden retimi deiimi gerekli klmaktadr, rnein, buradaki modelde, F mal tketim mal ise, A ve B mallarnn retimini salayan igcnn tketimi F malnn retimini, F malnn retimi ise, bu maln retim aralarn meydana getiren A ve B mallarnn retimini gerektirir. retimin yaplabilmesi iin igcnn yeniden retilmesi gerektii ve igc, btn mallarn retiminde kullanld in, igcnn tketim mal da btn mallarn retimine inpul olarak girmi olmaktadr. Zira tketim mallar retilmeksizin igcnn, igc yeniden retilmeksizin de hi. bir maln retimi sz konusu olamaz. Bu retim ve tketim olgular, mallarn kesimler arasnda dalmn, dier bir deyimle, deiimini ve dolaysyla, mallar arasndaki deiim oranlarnn belirlenmesini gerektirir. Bu oranlar genel olarak rekabet koullar ve blm ilikileri ile belirlenirler. Blm sorunu daha sonraki blmlerde ele alnaca iin burada deiim sorunu blmden soyutlanarak incelenecektir. Bunun iin retim aralarnn, bu arala-

14

KLASK EKONOM POLTK

'

r kullanan kiilere ait olduunu ve bylece snfsal blm sorununun ortadan kalktn, ksaca, Marx'n basit mal retimi koullarnn egemen olduunu varsayalm.' f Basit mal retimi koullar altnda serbest rekabetin mevcut olmas, yani piyasaya giri ve ka bir engel bulunmamas ve reticilerin kolaylkla retim kesimleri arasnda yer deitirebilmeleri, mallarn deiim oranlarnn, deer oranlarna eit olmasn salamaya yeterlidir. Eer bir retici, tketim iin kulland F malna veya A mal retmek iin kulland JB ve C mal inputlarma karlk, bu mallarn ierdii igcnden daha fazla igc ile retilmi A mal vermek zorunda kalrsa, A maln deil F veya B veya C maln retme yoluna gidecei iin, deiim oranlan ile deer oranlar, kesimler arasndaki hareketlerle eitlenecek ve mallar arasndaki deiim, eit igc miktarlar arasndaki deiim haline gelecektir. Ancak, baz mallarn taleplerinin mevcut retim miktarndan daha fazla olmas, geici olarak bu mallarn deiim oranlarnn deer oranlarlnndan aaha yksek olmasna yol aabilir. Sz konusu olan mallarn yeniden retimi mmkn olduu srece reticiler, deiim oran deer oranndan fazla olan mallarn retimine yneleceklerdir. Bunun sonucunda igcnn kesimler arasndaki yeniden-dalm, arzn talebe gre ayarlanmasn salayacak ve talep fazlasndan doan dengesizlik ortadan kalkacaktr. Dolaysyla, serbest rekabet koullan altnda, arztalep dengesi saland zaman deiim oranlar deer oranlarna eitlenecektir. Ksaca, lee gre sabit verim varsaym altnda, talebin, igcnn ve retim aralarnn kesimler arasndaki dalmn belirlemekten baka bir rol yoktur. Denge durumunda deiim oranlan talepten bamsz olarak sadece retim koullar ve bu koullarn gerektirdii toplam igc zaman tarafndan belirlenmektedir.

. ' .

''

''

OKUMA STES 1.1. Giri V . . 4. Johansen (1961a)*: Btnclletirme sorunu ve emek-deer teorisi. 5. Marx (1867)**, Part I. 6. Meek (1972), Chs. 3-6. 7. Morishima (1973)**, Part I: Teorinin matematiksel formlasyonu. 8. Okishio (1972)*, pp. 287-291 9. Ricardo (1817)**, Ch. 1. 10. (1951a)** 11. Samuelson (1971), pp. 399-405. 12. Stigler (1965) 13. Sweezy (1942)*, Chs. I I - I I I : Teorinin Marx'daki formlasyonu. 14. Wilson and Pate (1968) 15. Wolfstetter (1973)

1. Dobb (1940)'*, Chs. I I - I I I : Ekonomi Politik - konusu ve yntemi. 2. (1973)*, Ch. 1: ktisat teorisinin ideolojik unsurlar. 3. Lange (1935)** 4. Marx (1904)** 5. Sweezy (1942)*, Ch. I: Mare'n yntemi. 1.2. Emek-Deer Teorisi 1. Desai (1974)", Ch. I I I : Teorinin sistematik ve basit bir anlatm. 2. Dobb (1910)*, Ch. I. 3. Groenevvegen (1972)

, ? .

2. DEER VE BLM

2.1. GRt

Yukarda, deer teorisinin blm sorununu da zmlemesi gerektii belirtilmiti. Blm sorunu ile birlikte emek-deer teorisi, zellikle Marx'ta kapitalist retim biiminin kendine zg koullarna uygulanmaktadr. Kapitalizmi niteleyen iki temel unsur, retim aralarnn sermaye, igcnn de mal haline gelmesidir. Bu unsurlar, kapitalist retim biiminin temel blm kategorilerini de birlikte getirmektedir; cret ve kr. Emek-deer teorisinin en nemli niteliklerinden biri, igcnn deerini de belirlemesidir. Ksaca bu, igcnn yeniden retimi iin gereken mallarn ierdii igc miktardr. Bu, sadece iinin fiziksel varln srdrmesi iin gerekli mallarn tketimini deil, ayn zamanda igcnn nitelik ve becerisinin yeniden retilmesi ve gelitirilmesi iin gereken mallarn tketimini de ierir. Bu nedenle igcnn deeri, hem Marx hem de Ricardo'da, toplumsal retim ve tketim koullar tarafndan belirlenir ve bu koullara bal olarak deiir. Bu kavram Ricardo ve Marx'n cret teorilerinin dayand temel kavramdr ve her ikisinde de, nedenleri farkl olmakla beraber, cretleri igcnn deerine eitleyen bir sre mevcuttur. Smith deeri, zaman zaman malarn ierdii toplam igc miktar, zaman zaman da bu mallarn retiminde kullanlan dolaysz igcne denen crelin satn alabilecei mallarn deeri ile lmekte ve bu iki kavram zletirmektedir. Ricordo, bu kavramlar ok kesin bir ekilde ayrmakta ve Smith'in kavram karkln eletirmektedir. Ancak bu ayrm, blmn belirlenmesinde Marx' artk-deer teorisine gtrd halde Ricardo^yu ancak bir artk teorisine kadar gtrebilmitir. Nitekim Ricardo, blm teorisini esas itibariyle, emek-deer teorisinden nce ve ondan bamsz olarak oluturmu ve daha sonra bunu emek-deer teorisi ile btnletirme yoluna gitmitir. Bu ise Ricardo'yu emek-deer teorisi ve blmle ilgili nermelerinde baz elikilere srklemitir. Ricardo ile Marx'n blm teorileri arasndaki bu temel fark, bu ikisinin ayr ayr ele alnmasn gerektirmektedir.

V .

18

KLASK EKONOM POLtTK

2.2. RICARDO: AZALAN VERM VE BLM


. . "? . ' ' : ' ' -. - ' ' -'*

Ricardo'da blm teorisi esas olarak krn deil rantn aklanmasna ynelmitir. Bu nedenle hareket noktas tarmsal retim ve Ricardo'nun iinde bulunduu koullarda en nemli tarmsal rn olan buday retimidir. Bu buday-blm teorisini u ekilde zetlemek mmkndr: retilen buday, ekilen topran verimlilii ile kullanlan igc miktar tarafndan belirlenir; cretler, Malthus yasas uyarnca, asgari geim dzeyindedir; rant, ekilen topraklarn farkl verimlilikte olmasndan doar, dier bir deyimle budayn retim koullar tarafndan belirlenir; dolaysyla kr, toplam buday rnnden rant ve cret demeleri ktktan sonra arta kalan buday miktarna eittir. Modelde btn deikenler buday cinsinden ifade edilmekte ve blmn belirlenmesinde mallarn deiim oranlar iin iine girmemektedir. Endstride elde edilen kr oran, serbest rekabet nedeniyle, tarmda buday cinsinden belirlenen kr oranna eitlenir ve bu nedenle tarmsal retim koullar belirleyici bir role sahiptir. ? Bu teoriyi, u varsaymlar altnda formel bir model iinde incelemek mmkndr. a. Tarmsal retimde toprak ve igc, endstride ise sadece igc kullanlmakta; cretler kapitalistler tarafndan pein olarak denmekte ve dolaysyla sermaye, sadece cret demelerinden olumaktadr. ' . . ' v. . b. Tarmda farkl verimlilikte ve byklkte n tane toprak paras mevcuttur: bunlar azalan verimlilik srasna gre V,, V 2 ,.... Vn ile gsterelim ve her toprak paras zerinde lee gre sabit verim olduunu, retilebilecek maksimum buday miktarnn ve kullanlacak maksimum igc zamannn, toprak parasnn bykl ile belirlendiini varsayalm. Dolaysyla, i'nci toprak parasnda bir birim output retmek iin gereken dolaysz igc zaman at ise af_, < at olacaktr. Ayn ekilde g ; = l /at, yani i'nci toprak paras zerinde adam bana (veya igc zaman bana) den buday retimini gsterirse, 9I < 3i- olacaktr. lee gre sabit verim, her toprak paras zerindeki retimdeki o ve q katsaylarnn o toprak parasnn ne kadarnn kullanldndan bamsz olmasn salamaktadr, i'nci toprak parasnn tamamen kullanlmasndan elde edilen buday rn Ct ise, bu toprak parasnn tamamen kullanlmasnn gerektirdii toplam dolaysz igc miktar Lt = at Ct olacaktr.

';

DEER VE BLM

1*

c. Endstri kesiminde tek bir mal retilmekte ve bu maln retiminde de lee gre sabit verim hkm srmektedir. d. Kr oran ve reel cretler serbest rekabet sonucunda eitlenmektedir. ' : : . ' e. Reel cretler, veya buday cinsinden cret, asgari geim dzeyinde veridir. Modelin temel deikenleri: wm, parasal cret; pc, budayn parasal fiyat; pm, endstri malnn parasal fiyat; w = wmlpc, buday cinsinden cret; ws, reel asgari geimlik cret (w=ws); P, tarm kesimindeki toplam reel krlar; R, toplam reel rant; W, tarm kesimindeki toplam reel cret demeleridir. Tarmda kullanlan en az verimli, marjinal, toprak paras zerinde bir rant elde edilmemekte ve bu toprak paras zerindeki retimden elde edilen buday, cret ile krlar arasnda bllmektedir. Eer, ekilen en az verimli toprak paras Nk ise, bu toprak zerinde bir birim igc zamannn kullanlmasyla retilen buday miktar, (qk), cretlerle krlar arasnda blldnden, qkws bu toprak paras zerinde bir birim igcnn salad kr olmaktadr. Buday cinsinden sermaye stoku, K, sadece cretlerden olutuu (K=W) iin, kr oran; ..,-..-..... *- (2.1) ws olmaktadr. Bu oran net buday outputunun, buday cinsinden denen cretlere oran olduu iin bir miktarlar orandr. qk = ws (1 + r ) olduuna dikkat eder ve M>s=M>m/pe ve g t = l / o k eitliklerini (2.1)'de yerine koyarsak:
r

Pc = akwm ( 1 + r )

(2.2)

olacaktr. Eer cretler parasal olarak deniyorsa ve reel cretler veri ise, budayn parasal fiyat, en az verimli topraktaki igc verimlilii ile parasal cretler tarafndan belirlenmektedir. wmjpc veri olduundan, tarmda kullanlan en az verimli toprak paras Nk iken, parasal cretlerdeki bir art, budayn parasal fiyatnn da ayn oranda artmasna yol amaktadr. Eer Nk toprak parasnn tamam kullanlyorsa:
Pc

Ck

= Lkwm (1 + r )

(2.3)

bu toprak paras zerinde elde edilen toplam rnn parasal deerini verecektir.

ftt:

'

KLASK EKONOM POLTK

Vt'dan daha verimli olan bir toprak paras zerinde bir birim igcnn rettii buday miktar, rnein qp Vfc'daki igc verimliliinden daha fazla olacaktr: q} > qk. Reel cretler ve kr oran her yerde ayn olduu iin, Nj toprak parasnda retilen budayn pc fiyatndan satlmas halinde elde edilecek hasla, pcqp bu toprak paras zerindeki retim iin denen cret ve krlardan fazla olacaktr: pcqj > wm (1 + r ) = pcqk. Bu fark, q}qk, y'nci toprak paras sahiplerinin elde ettikleri rant vermektedir. Bu toprak parasnn tamam kullanld iin (aksi halde fe'nc toprak parasna gidilmeyecektir), elde edilen toplam rantn parasal ifadesi:
Pc

Cj

-wmLj(l+r)

=PcRj , qk)

;
r

(2.4)

olmaktadr. (2.3) ve (2.4)'den: Rj =Lj(qj

(2.5)

j'nci toprak parasnda buday cinsinden elde edilen rant vermektedir. Bu, grld gibi, adam bana salanan rantn, (qj qk), /'nci toprak paras zerinde istihdam edilen toplam igc ile arpmna eittir. Dolaysyla, bu toprak paras zerinde elde edilen rant, bu topran bykl (ki bu L/yi belirlemektedir) ve bu toprak paras zerindeki igc verimlilii ile marjinal toprak paras zerindeki igc verimliliinin farkna baldr. , Tarm kesiminin tmnde elde edilen rant ise, buday cinsinden:

Rt = R = L, (qt - qk)
k

(2.6)
olduundan:

olmaktadr. Toplam reel krlar P = rW = rws Z Lt

(2-7)
Ricardo'nun blmle ilgili temel nermeleri (2.1), (2.6) ve (2.7)'de ortaya kmaktadr. cretler asgari geim dzeyinde veri iken, tarmda toplam istihdamn ve sermaye birikiminin artmas, K = W = wsZL olduu iin, giderek daha dk verimli topraklarn kullanlmasna yol aacak, kr oran, (2.1), azalarak toplam rant, (2.6), artacaktr. Toplam krlar'daki, (2.7),

;*

DEER VE BLM

deime, ters yndeki iki etkiye baldr; t a r m d a istihdamn artmas krlar zerinde olumlu etki yaparken, artan istihdam nedeniyle daha dk verimli topraklara gidilmesi ve dolaysyla (qk-Mi^'nin azalmas, toplam krlar olumsuz ynde etkileyecektir. Tarmsal retimin genilemesinin ilk aamasnda verimli topraklar bol, verim farklar az olduu iin, tarmda istihdam arttka toplam krlarn artmas olana vardr. Toprak zerinde nfus basksnn youn olduu ve verimli topraklarn hzla tkenmeye balad dnemlerde ise istihdamn artmas, marjinal topran verimliliini hzla azaltaca iin, bu ikinci etki daha ar basacak ve toplam krlar azalacaktr. Endstride fiyatlarn tarma bal olarak deitiini ve buday fiyatnn endstri mal fiyatn belirlediini gstermek iin, bir birim endstri mal retiminin b kadar igc gerektirdiini varsayalm. Bu maln fiyat denklemi:

Pm = b wm (1 + r) (2.8) Kr oran tarmda belirlendii iin, reel cretler veri iken, endstri malnn parasal fiyat, buday fiyat tarafndan belirlenmektedir; wm = wspc olduundan:
Pm = * ws
P c

(1 +r) ve - ^ -

= bqk

2.9)

p c ve w s veri iken, endstri malnn parasal fiyat, endstride, tarmdakine eit bir kr oran, r, verecek ekilde belirlenmektedir. Bunu salayan mekanizma ise kapil alistler arasndaki serbest rekabettir. Endstri malnn parasal fiyat, bu denge fiyatnn zerinde ise, endstride elde edilen kr oran tarmdakinden daha yksek olacaktr. Bu durumda kapitalistler tarmdan endstriye ynelecekler ve bu, en verimsiz topraklarn retimden ekilmesi sonucunda tarmsal rnn azalmasna, endstri mal o u t p u t u n u n artmasna ve fiyatlarn denge fiyatlarna ynelmesine yol aacaktr. Tarmda kullanlan en az verimli toprak paras veri iken, qk, vs ve r sabittir. pc = wmjws olduundan, />c'deki bir art wm'y\; M>m'deki art da p c ' y i ayn oranda artracaktr. Dier yandan p m = bqk (wmlws) olduundan, w m 'deki art oranyla p m ' d e k i art oran ayndr. Bylece, tarmdaki marjinal toprak paras deimedii zaman, wmlpc, w mPm v e PmPc oranlar sabit kalmaktadr. Tarmda istihdamn artmas ve marjinal topraktaki igc verimliliinin azalmas, rnein Vft'dan V ((+ 'e geilmesi, p c ve p m ' y i farkl oranlarda etkileyecektir. w m veri iken, daha az verimli topraklara geilmesi, marjinal toprakta, bir birim output retmek iin gerekli

KLASK EKONOM POLTK

"

igc miktarn ve dolaysyla cret demelerini artracaktr; wmak < lmofc+. Bu artn karlanmas iin budayn parasal fiyatnn ayn oranda artmas gerekmektedir. Budayn yeni fiyat p*c ise, P*dPc = ak+ lak olacaktr. Bu art reel cretleri asgari geim dzeyinin altna indirecei iin, parasal cretler de ayn oranda artacak ve reel cretler deimeyecei iin, marjinal toprakta adan bana den buday retimindeki azal kr orann, (2.1), drecektir. Dolaysyla, ranttaki art, buday fiyatndaki art izlemektedir. Dier yandan endstri malnn fiyatnda bir deime meydana gelmeyecektir. (2.9.)'da pm = bpc qk olduu iin, kr orannn eitlenmesi endstri malnn yeni fiyatnn, />,, eskisine eit olmasn gerektirir. p*m = bpc*qk+ olduundan: ' : , . ; . . - . P*mlPm = P*cik+JPc1k = 1 : (2-10) olacaktr. Bylece, tarmda daha az verimli topraklarn ekilmesi, budayn parasal fiyatn ve parasal cretleri, verimlilikteki d orannda artracak, endstri malnn parasal fiyatn ise etkilemeyecektir. Bu ise (2.9)''da da grld gibi, endstri mal ile budayn deiim orannn dmesine, yani ticaret hadlerinin tarm lehine dnmesine yol aacaktr. Grld gibi Ricardo'nun blm teorisi, tarmdaki azalan verime baldr. Buradaki modelde azalan verim, giderek daha az verimli topraklarn ekilmesi ve bunun sonucunda, istihdam dzeyi arttka, igc verimliliinin azalmas eklinde ortaya kmaktadr. Bununla beraber Ricardo'da azalan verimin nedeni sadece bu deildir; belli bir toprak paras zerinde giderek daha fazla igc kullanlmas da verimin azalmasna sebep olmaktadr. Bu ise, buradaki modelin lee gre sabit verim varsaymnn doru olmamas demektir. Byle bir durumda, hem belli bir toprak parasnn giderek daha youn bir ekilde ilenmesi, hem de giderek daha dk verimli topraklarn ekilmesi nedeniyle igc verimlilii decektir. Bu iki olguyu btncl bir retim fonksiyonunda bir arada gstermek mmkndr; ancak bu, yukardaki modelin sonularn etkilemeyecektir. C =f(L) f'(L) > 0,/"(L)<0 (2.11)

buday retimini, igcnn bir fonksiyonu eklinde ifade eden btncl bir retim fonksiyonu olsun. Bu fonksiyon azalan verim gstermekted i r ; / " <-0, yani istihdam arttka igc verimlilii (C/L) = q, dmektedir. gcnn en dk verimli olduu durumda rant olmad iin, marjinal topraktaki igc verimlilii veya igcnn marjinal verimi, cretlerle krlarn toplamna eittir: /' = w s (1+r). Buradan:

, V V.

DEER VE BLM

2?

" ' - : '

'"'.

>

'

W s

"

' ' "

' - .

.'

( 2 . 1 2 )

/ ' , yukardaki modeldeki qk'ya tekabl ettii iin, (2.12) ile (2.1), ayn ilikinin farkl biimlerdeki ifadeleridir. Rant, toplam rn, C, ile kr ve cretlerin toplam, Lf, arasndaki farka eit olduundan: ; R =L [ -L- - / ' ] . (2.13)

yani toplam rant, ortalama rn, f/L, ile marjinal rn, / ' , arasndaki farkn ve istihdam dzeyinin fonksiyonudur. (2.13), yukardaki modelde (2.6)'daki ifadeye tekabl etmektedir. Toplam krlar ise P = rW =rwsL olduundan: P = L ( / ' - ,,) (2.14) yani, (2.7)'de olduu gibi, tarmdaki istihdam dzeyine ve igcnn marjinal verimlilii ile reel cretler arasndaki farka baldr. W = ws L (2.15)

olduundan, reel cretler veri iken, istihdam dzeyi arttka cret demeleri de ayn oranda artacaktr. Ayn ekilde, istihdam dzeyi arttka toplam rant artacak, krlar ise, daha nce de belirtildii gibi, istihdam dzeyi artt zaman belli bir dzeye kadar artabilirse de daha sonra azalacaktr.1 Gelir paylarnn ne ynde deiecei, verimin azalma hzna baldr. Ancak, azalan verim egemen olduu srece, birikimin belli bir aamasndan sonra krlarn pay azalacak, rantn pay ise artacaktr. Bylece, Ricardo'nun, ekonomi politiin konusu olarak tanmlad, gelirin snf arasndaki blm ve bu blmn zaman iindeki deimesi belirlenmi olmaktadr. (2.11)-(2.15)'deki modelin formel olarak belirlenmesi iin, sermaye (buday) stokunun bilinmesi gereklidir: K = R = W (2.16)

Sermaye stoku verildii zaman, (2.15) ve (2.16), verilmi reel cret dzeyinde, igc talebini veya istihdam dzeyini belirlemektedir. stihdam dzeyi belirlenince (2.11)'deki ifade toplam buday outputunu; (2.12) kr orann; (2.13) ve (2.14) ise rant ve toplam krlar be1 dPjSL = (/' - ws) -\- Lf" ve /' - ws > O, /" < O olduundan toplam krlar L = (/'vs) I f" olana kadar artacak, istihdam dzeyi bunu at zaman ise azalacaktr.

24

KLASK EKONOM POLTK

lirlemektedir. Bylece modeldeki yedi deiken de, C, L, W, K, R, P ve r, belirlenmi olmaktadr. Modelin blm ile ilgili temel nermelerini ekil 2.1.'de gzlemek mmkndr, stihdam dzeyi L, reel cretler ws iken, toplam rant, igcnn ortalama verimi ile marjinal verimi erileri arasndaki alana eittir. W = wsL olduundan, toplam kr, toplam rnden cret ve rant ktktan sonra arta kalan gelir olmaktadr. stihdam dzeyi artt zaman, ortalama ve marjinal verim erileri arasndaki alan, toplam ranl ve toplam cretler artmakta;/', iv/ye yaklatka, krlarn gelir iindeki pay azalmaktadr. , . .;=;,.

Modelde cretlerin asgari geim dzeyinde, veya Ricardo'nun deyimiyle doal cretlere eit olduu varsaylmtr. Piyasa cretlerini bu dzeye ynelten ise Malthus'n nfus yasasdr: piyasa cretleri uzun sre doal cretin zerinde kald zaman, uzun dnemde, nfus artacak ve artan igc arz, cretlerin asgari dzeye inmesine yol aacaktr. Ricardo'da piyasa cretlerini arz-talep mekanizmas belirlemektedir. Eer herhangi bir anda igc arz Ls ise, igc talebinin, Ld, bundan daha yksek olmas cretlerin asgari geim dzeyi zerine kmasna yol aacaktr. gc talebini belirleyen ey ise sermaye stokudur. cretler asgari dzeyde ve sermaye (buday) stoku da R iken. igc talebi, Ld = Rjws olacaktr. Eer Ld g Ls ise igc piyasasnda bir talep fazlas mevcut olmad iin, cretlerin asgari dzeyin zerine kmas iin bir neden yoktur. Nitekim yukardaki

DEER VE BLM

modelde (2.15) ve (2.16) bunu varsaymaktadr. Ancak eer Ld > L's ise, cretler asgari dzeyde iken toplam sermaye stokunun tamamen kullanlmas iin gereken igc miktar, igc arzn amaktadr. Bu, kapitalistler arasnda igc konusunda bir rekabete yol aacandan cretler asgari geim dzeyinin zerine kacaktr. Bu durumda (2.15)'i u ekilde ifade etmek gerekir: W = R = Lsw; Ls = Ld; w > ws (2.17) burada w, piyasa cretidir ve igc arz ile talebini eitlemektedir. Ls veri olduundan, modelin bu eklinde belirlenen ey, igc talebi ve istihdam dzeyi deil, reel cretlerdir. Ancak, uzun dnemde bu, igc arznn artmasna ve cretlerin asgari dzeye dmesine yol aacaktr. Ricardo, analizinde, daima cretlerin asgari geim dzeyinde olduunu ve dolaysyle igc arznn igc talebine gre ayarlandn varsaymaktadr. Ayn varsaym burada da yaplacaktr. Ricardo'nun blm teorisinde, cretler asgari geimlik dzeyde veri iken, gelir ekimesi rantiyerler ile kapitalistler arasnda olmaktadr. ekil 2.1.'de grld gibi istihdam dzeyi arttka, krlar rant tarafndan yutulmaktadr. Ancak, eer iiler cretlerinin artmasn salayabilirlerse, bu rantn deil, krlarn aleyhine olacaktr: nitekim (2.1) ve (2.12)'de, reel cretlerdeki bir art, kr orann azaltmaktadr. Ayn ekilde, istihdam dzeyi veri iken, cretlerin artmas (2.7) ve (2.14)'de toplam krlarn da azalmasna yol amaktadr. Rant ise, (2.6) ve (2.13)'de grld gibi, cretlere bal deildir ve sadece retimin teknik koullarnn belirledii azalan verim sonucu ortaya kmaktadr. Daha nce de belirtildii gibi Ricardo, her ne kadar blm teorisini deer teorisinden bamsz olarak gelitirmise de, bu ikisini badatrmaya almtr. Buradaki modelde btn deikenler ierilen igc miktarlar cinsinden deil, buday cinsinden tanmlanmtr. Ancak, Ricardo, burada kalmayp, blmle ilgili temel nermelerini, emekdeer teorisinin kavramsal erevesi iinde de formle etmi, dier bir deyimle, buday-kr teorisini genelletirme yoluna gitmitir. Bu konuda ilk dikkat edilmesi gereken ey, modelde, mallarn deiim oranlarnn, deer oranlar tarafndan belirlenmi olduudur. Marjinal toprakta bir birim budayn retimi iin gerekli igc miktar ak olduundan, bu maln deeri, Xa = o t 'dr. Dier yandan bir birim endstri malnn ierdii igc, veya bu maln deeri Xm=-b olduu iin, bu iki maln deer oran X = ak/fe'dir. (2.2) ve (2.8)'deki fiyat denklemlerinin birbirine oran, bu iki maln deiim orann, p, verecei iin:

M P

KLASK EKONOM POLTK =PcPm =ak/b =%

: (2.18)

yani, mallarn deiim oran, deer oranna eittir. Ricardo, deerleri bu ekilde belirledikten sonra, kr orann ve temel blm kategorilerini igc deerleri cinsinden ifade etmektedir. Marjinal toprakta bir birim igcnn yaratt outputun (qk), ierdii igc miktar akqk, veya bir igc birimi; ve ws kadar budayn ierdii igc miktar wsak olduundan, (2.1)'deki kr orann, bu orann pay ve paydasn igc miktarlar cinsinden ifade ederek yle yazmak mmkndr: r =
l

~ *' wsak wa

(2.1..)

Bu eitlikte wsak, bir birim igcnn deeri veya bu igcne denen budayn ierdii igc miktardr. 1wsak ise, bir birim igcnn yaratt deer, 1, ile bu igcne denen mallarn deeri, wsak, arasndaki fark, dier bir deyimle artk igcdr. wsak ayn zamanda bir birim igcnn retimde bulunmas iin gerekli budayn veya sermayenin deeri olduundan, kr oran, yaratlan artk igcnn sermayenin deerine oran olarak belirlenmektedir. Ayn ekilde blm kategorilerini de deerlerle ifade etmek mmkndr. Toplam cret mallarnn ierdii igc miktar: Wv = E L^ Toplam krlarn ierdii igc miktar: P v =rWv =
l

(2.15.a)

- "^
a
k

E'Lfl
i

.. ; ,

(2.7.a)
,. . ,;.

Toplam rantn ierdii igc miktar:


k i k i

~
k

, (2.6.a)

Rv = 2" L; (qai - qkat) = E Lt - qk E L t ;


i

ve btn bunlarn toplam, tarmda kullanlan toplam igc zamanna, e L'y eit olmaktadr: . . . . Wv + Pv + Rv = E Lt =L
j

'

--

(2.19)

/;

w.r DEER VE BLM

27

Ricardo'nun blm teorisindeki temel nermelerini emek-deer kategorileri ile ifade etmek mmkn olmaktadr: i. Mallarn deiim oran, deer oran tarafndan belirlenmekte ve retim aralarnn mlkiyetinin belli bir snfa ait olmas ve bundan dolay bu snfn bir gelir elde etmesi bu sonucu deitirmemektedir. ii. cretlerin artmas mallarn deiim orann etkilememekte, sadece kr orannn ve toplam krlarn dmesine yol amaktadr. ii. Tarmda istihdam arttka, igc verimlilii azald iin hem tarmsal rnn, hem de igcnn deeri artmaktadr. iv. Rant, topran verimli olmasndan deil, aksine verimli topraklarn kt olmasndan domaktadr. Verimli topraklarn bol olduu dnemlerde rant mevcut deildir. Budayn deeri ve piyasadaki deiim oran igc ierii ve verimlilii tarafndan belirlendii iin rant, topran yeniden yaratt ilve bir deer deil, yaratlm deerin bir parasdr. Ricardo, bylece, rant sorununu zmledikten sonra tekrar deer sorununa ve yaratlan deerin, marjinal toprakta ve endstride cret ve kr arasndaki blmne yneliyor. Ancak, bu sonulardan ilk ikisi, buday-kr modelinin snrlar ald anda nemli lde deimektedir. Model, son derece snrlayc varsaymlara dayanmaktadr. Bunlardan en nemlileri, hem tarmda hem de endstride, retimde sadece igc kullanlmas ve reel cretlerin sadece buday ile belirlenmesidir. Endstride birden fazla mal retilmesi ve bu mallarn birbirlerinin retiminde input olarak kullanlmalar ve /veya budayn tohum olarak tarmsal retimde kullanlmas Ricardo'nun blm teorisinin sonularn etkilemeyecektir. Tarmda input da output da buday olduu iin, kr oran buday veya budayn ierdii igc cinsinden belirlenecek ve endstri kesimi iin veri olacaktr. Ancak, endstri mallarnn birbirlerinin inputu olmas, daha sonra grlecei gibi, bu mallarn deiim oranlarnn deer oranlarndan sapmasna yol aacaktr. Bununla beraber gerek sorun, endstri mallarnn tarmda input olarak kullanlmas ve/veya cretlerin ksmen endstri mallarna harcanmas halinde ortaya kmaktadr. Bu durumlarda, tarmsal retimde input ve output fiziksel olarak ayn mallar iermedii iin kr oran, sadece tarmdaki retim koullar tarafndan belirlenemez ve endstri kesiminin retim koullar da bu oran etkiler. Ricardo, cretlerin endstri mallarna harcanabileceini veya igcnn "asgari
v

28

KLASK EKONOM POLTK



.

geim dzeyinin gerektirdii tketim iine endstri mallarnn da girebileceini gz nnde tutmakta ve bu noktada, buday-kr teorisini brakarak emek-deer teorisine ynelmekte; krlar, mallarn ierdii toplam deerin, igcnn deerine oran ile belirlemek yoluna gitmektedir. Ancak, bu koullarda, yukardaki temel nermelerden i ve ii geerli olmamakta, ayrca endstri mallarnn fiyatlar, budayn fiyat tarafndan belirlenememektedir. Bu olgu bir ara Ricardo'yu daha nceki nermeleriyle elien bir nermeye yneltmitir: blm sorunu, deer sorunundan bamsz olarak zmlenmelidir. Buna ramen, niha analizde, Ricardo, bu koullarda bile kr orannn tarmda, marjinal topraktaki budayn ierdii igc miktar ile belirlendii grne bal kalmtr. . , '

2.3. MARX: ARTIK DEER TEORS


Ricardo'nun aksine Marx, batan itibaren blm teorisini emekdeer teorisi zerine oturtmu ve bu ikisini btnletirmitir. Marx'n blm teorisinin temel kavramlar igcnn deeri ile artk deerdir. Kapitalizmle birlikte retim aralarnn sermaye, igcnn de bir mal haline gelmesine paralel olarak, yukarda teknik bir iliki halinde beliren deer ilikisi, toplumsal bir ierik kazanmtr. Marx'n blm teorisi, bu ieriin belirledii kavramsal ereve zerine kurulmutur. retim aralarnn ierdii dolayb igc deimeyen sermaye, igcnn deeri de deien sermaye haline gelirken, bu kavramlar toplumsal bir retim ilikisinin gerektirdii dnme uram olmaktadr. Deimeyen sermaye, ksaca, mallarn retiminde kullanlan btn retim aralarnn ierdii igc miktarnn toplumsal bir ifadesi olmaktadr. Bu, (1.5)'de, c'ye tekabl etmektedir. Bu retim aralar, makine ve tesisler gibi birden fazla retim dneminde kullanlan dayankl mallar yani sabit sermaye veya ara mallar ve hammaddeler gibi bir retim dneminde kullanlp tketilen dayanksz mallar, yani 1 dolaan sermaye olabilir. Bunlarn deimeyen sermaye olarak nitelendirilmesinin nedeni, bu mallarn nihai outputa, ancak ierdikleri igc zaman kadar bir deer aktarabilmeleridir.
1 Bu retim aralarnn deeri bir retim dnemi sonunda tamamen outputun deeri iinde kapitaliste dnd iin buna dolaan sermaye denmektedir. Bunun yaranda metinde ayrca bir de iletme sermayeci terimi kullanlacaktr. letme sermayesi, dolaan sermaye ile cret demelerinin, yani deien sermayenin toplamdr. Bylece Marx'm deimeyen sermaye kavram sabit ve dolaan sermayeyi, deien sermaye kavram ise iletme sermayesi ile dolaan sermaye arasndaki fark olan cret fonunu iermektedir.

,...".

DEER VE BLM

29

Deien sermaye ise igcnn deeri veya cretin satn ald mallarn ierdii igc zamandr. Bunun sermaye olarak nitelendirilmesinin nedeni, cret demelerinin kapitalistler tarafndan yaplmas ve kapitalistlerin sermayelerinin bir parasnn bu demelerde kullanlmasdr. Kapitalist cret karlnda iinin alma gcn veya igcn satn almakta ve bu adan, mallarn retiminde kullanlan retim aralar ile igc arasnda bir fark bulunmamaktadr; ksaca, her ikisi de maldr. Bunun deien olarak nitelendirilmesinin nedeni ise, cret mallarnn ierdii igc miktarnn, bu mallar tketen iinin retime katt igc miktarndan daha az olmas, veya dier bir deyimle, iinin tkettiinden daha fazla deer yaratmasdr. Bu ayrm, daha nce de belirtildii gibi, Marx' dorudan doruya artk deer teorisine gtrmektedir; ksaca artk deer, bu ikisi arasndaki farktr. Marx, artk deeri, Ricardo'nun aksine, yaratlan toplam deerin blmnde bir btn olarak ele almakta, artk deerin ald farkl biimleri, rant ve kr, toplam deerin blm sorunu iinde deil, artk deerin blm sorunu iinde incelemektedir. Bu iliki ve kavramlar formel bir biimde incelemek iin, Marx'a paralel olarak iki-kesimli bir model kullanlacaktr. Burada, daha nce de olduu gibi, Marx'tan farkl olarak, modelin hareket noktas deerler deil retim katsaylardr. Bu kesimlerden birinde retim arac, A, dierinde ise tketim mal, B, retildiini ve her iki maln da retiminde retim aracnn ve igcnn kullanldn; retim arac kesimindeki retim katsaylarnn a, ve a,, tketim mal kesimindeki katsaylarn ise a? ve a.? olduunu; kesimlerde lee gre veriminin deimediini; ve toplam retim arac retiminin X, tketim mal retiminin ise Y olduunu varsayarsak, birim output deer denklemleri: ' K + = K (2.20) 2 K + 2 = K toplam retim denklemleri ise;
Xa,Xa + X*,
. -
a

= XXa = Qa
(2.21)

Ya2Xa + Y2 = YXh = Qb

olacaktr. Aa ve A6 bir birim A ve B malnn, Qa ve Qb ise srasyla X ve Y birim A ve B malnn ierdii toplam igc miktardr. Bu mallarn retiminde kullanlan toplam deimeyen sermaye miktarlar, veya, bu mallarn retim aralarnn ierdii toplam dolayl igc miktarlar:

30
"
. ;

KLASK EKONOM POLTK


'

.
' ' :
(
2


'

Ca

^ -

\ K

olacaktr.

Deien sermaye, mallarn retiminde dolaysz olarak kullanlan toplam igcnn deeri veya denen cret mallarnn ierdii igc miktar olduu iin, birim igcne denen, ya da bu igcnn yeniden retiminin gerektirdii tketim mal miktar w 4 ise: A malnn bir biriminin retimi iin gerekli dolaysz igcnn deeri a^sA,,, B malnn bir biriminin retimi iin gerekli dolaysz igcnn deeri ise a.2wsXb olacaktr. Dolaysyla A ve B mallarnn X ve Y miktarlarnn gerektirdii deien sermayeler:

Va
a

= =

Vb

(2.23)

olacaktr. A malnn X biriminin retiminde harcanan dolaysz igc miktar Xai, B malnn Y biriminin retiminde harcanan dolaysz igc miktar Ya, olduu iin bu kesimlerde yaratlan artk deerler:
Sa

X,

Va

(2.24)

sb = y 2 -

vb

Sa, Sb > 0 olmas iin ws Xb < 1 olmal, yani bir birim igcne denen mallarn igc ierii birden kk olmaldr.

Ca + Va + Sa =Qa Cb + Vb + Sb = Qb

'

(2.25)

deimeyen ve deien sermaye ile artk deer cinsinden ifade edilen deer eitliklerini vermektedir. Marx, artk deerin deien sermayeye orann artk deer oran veya smr oran olarak tanmlamaktadr. (2.23) ve 2.24)'den: e ^"
b

1 ~~ WsK

/o >f.\

artk deer orann vermektedir. gcne denen tketim mal miktar, Wv, her iki kesimde de ayn olduu zaman bu oran eitlenmektedir. (2.26)'nn paydasndaki ifade, bir birim igcne denen tketim malnn igc miktar, payndaki ifade ise bir birim igcnn yaratt artk deerdir. Artk deer oran her iki kesimde de ayn olduundan deer eitliklerini:

, :.
.- ' : .
;:

DEER VE BLM ca + va ( i +s)


=
QB

81

'

(2.27)

C + Vb (1 + s) = Qb
eklinde yazmak mmkndr. Artk deer orannn eitlenmesi iin gerekli koullardan biri, igcnn deerinin, w;sA6'nin btn kesimlerde ayn olmas, dier bir deyimle reel cretlerin eitlenmesidir. Ancak bunun yannda, ignnn uzunluunun da btn kesimlerde ayn olmas gerekmektedir. Eit ign uzunluu varsaym yukardaki modelde dolayl olarak yaplmaktadr; birim igc her iki kesimde de ayn igc saatini gstermektedir. Eer ignnn uzunluu eitlenmiyorsa, rnein A mal retiminde bir ii 8 saat, B mal retiminde de 10 saat alp ws kadar tketim mal alyorlarsa ve bir birim tketim malnn ierdii igc 2 saat ise, A mal kesiminde artk deer oran (82ws) J2ws, B mal kesiminde ise (102ws) J2vos olacak, dolaysyla bu oranlar eitlenmeyecektir. Ancak, ignnn uzunluu eit olmasa bile, cretler saat bana deniyorsa artk deer oranlar eitlenecektir. Eer saat bana denen cret w's kadar tketim mal ise, yukardaki rnekte A mal kesimindeki artk deer oran (816w's) /16w's, B mal reten kesimde ise (1020u>'s)/20u>'s olacak ve bu oranlar eitlenecektir. Marx, iiler arasndaki rekabetin ign uzunluunu ve reel cretleri eitlemeye yneldiini; serbest rekabet koullar altnda bunun salanacan ve dolaysyla artk deer orannn eitleneceini belirtmektedir. Serbest rekabet varsaym burada da yapld iin model, eit artk deer oran ile formle edilmektedir. gcnn yeniden retiminin gerektirdii tketim mal miktar, ws, veri iken, artk deer oran iki ekilde artabilir; btn kesimlerde ignnn uzatlmas ve /veya tketim malnn deerini azaltan bir teknolojik gelime salanmas. Bunlardan ilkinde S artt iin Marx buna mutlak artk deerin, ikincisinde ise V azald iin buna da greli artk deerin artmas demektedir. Mutlak artk deerin artmas halinde, igcnn yeniden retimi iin gerekli tketim mal miktarnn, igc saati ile ayn oranda artmad veya cretlerin saat bana denmedii varsaylmaktadr. Bu takdirde (2.26)'daki ifadenin payndaki birim igcnn alma saati artacak ve bu s'yi artracaktr. Greli artk deerin artmas, tketim malnn deerinin, A6'nin azalmasn gerektirir. Bunun iin, daha nce de grld gibi, A veya B malnn retim katsaylarndan birinin azalmas yeterlidir:

KLASK EKONOM POLTK

-^+2

(2-28)

olduundan a,, a2, a, veya a2'deki bir azalma, bir birim tketim malnn ierdii igc miktarn, A6'yi azaltacak ve artk deer orann artracaktr. Ksaca, greli artk deerin artmas, igcnn deerinin veya deien sermayenin dmesini gerektirmektedir. Ricardo'da olduu gibi Marx'ta da kapitalist retim koullar altnda temel blm kategorileri cret ve krdr. Marx, deer analizinden hareketle krn kkeninin artk deer olduunu ve artk deer tarafndan belirlendiini gstermeye ynelmitir. (2.25)'deki deer eitliklerinde Sa ve Sb, retim arac ve tketim mal reten kesimlerde yaratlan artk deerdir. Mallarn piyasadaki fiyatlar Xa ve A6'ye eit olduu zaman, kapitalistler, bu mallarn satndan, Sa ve S b 'y e e i t bir kr elde edeceklerdir. Marx, krn, mallar arasndaki deiimin eit olmamas nedeniyle ortaya kmadn, aksine, kendi abasnn eit deiim halinde kr aklamak olduunu ve bu yaplmad takdirde krn hi bir zaman aklanamayacan belirtmektedir. Dolaysyla Marx'm artk deer teorisi, onu kr teorisine gtrmekte ve mallarn ierdii igc zaman ile igcnn deeri arasndaki fark ayn zamanda kr belirlemektedir.

Burada her iki kesimde elde edilen kr, bu kesimlerde yaratlan artk deere eit olduundan kr oranlar:

(CJVa) +1
r,=

ka + 1
(2.29)

C b +Vb

'*

{CJVb) +1

kb + 1

olmaktadr. ka ve /cfc, bu kesimlerdeki deimeyen sermayenin deien sermayeye oran veya Marx'n deyimiyle sermayenin organik bileimi'dir. Sermayenin organik bileimi, retim katsaylar ve reel cret tarafndan belirlenmekledir. (2.22) ve (2.23)'den: K = ^a/ A (2.30)
a a w

' ,. j

DEER VE BLM

J-,

olduundan ve deerler, Afl ve lb, (2.2 8)'de grld gibi retim katsaylar tarafndan belirlendiinden, retim katsaylar sabitken, reel cretlerdeki bir art her iki kesimde de sermayenin organik bileimini ayn oranda azaltacaktr. Dier yandan (2.30)'da grld gibi retim katsaylarmdaki deimelerin ka ve kb zerindeki etkisi, bu deimelerin "ka\}.b zerindeki etkisiyle adam bana kullanlan retim arac miktarlar, a,/a., ve a2/a2, zerindeki etkisine baldr. Xa ve Ab'nin (2.28)'deki deerlerini (2.30)'da yerine koyarak, katsaylardaki deimelerin ka ve kbyi farkl ynde ve/veya oranda etkileyeceini gzlemek mmkndr. ka/kb = (a I /a )/(a 2 /a 2 ) olduundan, herhangi bir kesimde adam bana kullanlan retim arac miktarndaki bir art, o kesimdeki sermayenin organik bileimini dier kesime oranla artracaktr. Organik bileim, dolayl igc miktarnn igcnn deerine oranna eit olduundan, d ==Cj(S -\-V,) yani d, dolayl-dolaysz igc oran olarak tanmlanrsa: ; :: . \ ka =da(l+s) -, r .--.; (2.3i) , - , kb =db(l+s) Dolayl-dolaysz igc miktarlar oranlar, sermayenin organik bileiminin aksine tamamen retimin teknik katsaylar tarafndan belirlenmektedir. (2.31) bu katsaylarla organik bileim arasndaki ilikiyi tanmlamakta, bu ilikinin parametresi ise s olmaktadr. Eer kesimlerde dolayl-dolaysz igc oranlar eit deilse, s ne olursa olsun, dolaysz igc bana daha ok dolayl igc kullanan kesimin organik bileimi daha yksek olacaktr. Bu sonu sadece buradaki ikikesimli model iin deil, birden fazla retim arac retildii ve kullanld zaman da geerlidir. Dier yandan teknik katsaylar veri iken, sermayenin organik bileimi artk deer oran ile ayn ynde deimektedir ve teknik katsaylar sabit kalsa bile s artt takdirde k da artacaktr. Nihayet, eer teknolojik bir deime dolayl-dolaysz igc orann artyorsa, d=/c/l+s olduundan, bu fc'daki artn s'deki arttan daha fazla olmas veya k artarken s'nin dmesi ya da sabit kalmas demektir. Marx bu kavram tanmlarken, sermayenin teknik-bileimi ile deer-bileimi kavramlarn birbirinden ayrmakta ve organik bileim kavramn deer-bileimini ifade etmek iin kullanmaktadr. Teknik-bileim, ksaca, retim katsaylar arasndaki oranlardr; a /a, ve a2/a2. Bu oranlar deerleri belirledii iin hem teknik katsaylardaki bir deime hem de, teknik-bileim veri iken, blmdeki bir deime, sermayenin organik bileimini deitirmektedir.

34

. :.

KLASK EKONOM POLTK

;-

'

);.

Mallar ierdikleri igc oranlarnda deitirildikleri zaman, kesimlerin organik bileimlerinin farkl olmas, kr orannn da farkllamasna yol amaktadr: , . . .
" h

Oj/o--! < o 2 /a 2 iken ka % kb ve ra rb

(2.32)

olacak ve organik bileimi daha yksek sermaye kullanan kesim daha dk kr oran elde edecektir. Bu iki kesimin ayn kr orannn elde etmesi iin fefl=fe6 olmaldr. Bu ise modelde a /a : = a2j<^2 veya da=db olmasn gerektirir. Sermayenin organik bileiminin eit olduunu varsayarsak (2.26) ve (2.29)'dan:
r =

- A = a,Afl + a,wsA6

a 2 - QC2K>A ;; r ;:-,.::/'. , a2la + a.2wsXh ' ' : "

3 3 )

'

Marx'n blm konusundaki temel nermeleri (2.26), (2.29) ve (2.33)'de ortaya kmaktadr, igcnn deeri veya reel cretler artt zaman kr ve artk deer oran azalmakta, yani kr ve artk deer oranlar ayn ynde deimektedir. (2.29)'da grld gibi kr orannn pozitif olmas artk deer orannn pozitif olmasna baldr; s > 0 olduu zaman r > 0 olduundan kr ancak smrnn varl halinde mevcuttur. Mallarn retiminde dolaysz igc yannda retim aralar da kullanlyorsa, yani k pozitif ise, kr oran artk deer oranndan daha kk, aksi halde artk deer oranna eit olacaktr. Nitekim Ricardo modelinde tarmsal retimde sadece igc kullanld iin modelin (2.1.a)'daki kr oran, Marx'n modelinin smr oranna, (2.26)'ya tekabl etmektedir. (2.33)'deki kr oran eitliinde ise paydaki ifadeler, bir birim output iin gerekli igc zaman ile igcnn deeri arasndaki fark, yani artk; paydadaki ifadeler ise toplam sermayenin deeridir. Grld gibi a o 2 =0 olduu, yani sadece dolaysz igc kullanld zaman (2.33), (2.26) ve (2.1.a) ile akacaktr. Buraya kadar model iki temel varsayma dayandrlmtr; lee gre verimin sabit olduu ve igcnn homojenlii varsaymlar, lee gre artan veya azalan verimin mevcut olmas halinde deerler ve deer oranlar sadece retim katsaylarna deil ayn zamanda kesimlerin retim younluklarna da bal olacaktr. lee gre deien verim halinde deer eitliklerini:
( . , . . ' . '

DEER VE BLM f

35
:

X aX + X a = X ^ ( X ) ; 3(1) = 1 ; S' > O Y a2K + Y 2 = Y ^ y (Y) ; y(l) = 1 ; y' >.O

(2.34) .,,,

eklinde gstermek mmkndr. Burada X ve Y kesimlerin retim younluklarn gsteren deikenler, (X) ve y(Y) ise lekteki, [ yani X ve Y'deki deimelerin verim zerindeki etkilerini gsteren fonksiyonlardr, <5 (1) = y (1) = 1 olduundan, o,, a2, a, ve a2, birim lee tekabl eden retim katsaylardr, d', y' > 0 iken her iki kesimde de artan verim, aksi halde ise azalan verim vardr. Artan verim halinde retim younluklar artt zaman kesimlerde adam bana retilen output, <5(X)/a, ve y(Y) ja.2, artacaktr. Bu koullar altnda deerler:
3

d(X) -

A b
a

d (X)

(X)

[y(Y) - o 2 ]

yani lee bal olacaktr. Ayn ekilde artk deer oran da lekle birlikte deiecektir. Bu olgu deer ve blm konusundaki nermeleri etkilememektedir, lee gre verim deitii zaman, mallarn retimi iin toplumsal olarak gerekli igc miktar sabit olmayp . retim teknolojisinin zelliklerine gre, lee bal olarak deiecektir. Eer lek arttka verim de artyorsa, gerekli igc miktar azalyor demektir. Bu, tamamen teknolojik bir olgudur ve bu koullarda da deerler sadece ve sadece teknolojinin zelliklerine baldr. Ayn olgu Ricardo'da da ortaya kmakta, marjinal ve marjinal-st toprak paralarnda birim output bana gerekli igc miktar farkl olmakta ve bu rant dourmaktadr. Ancak, Ricardo'daki deien verim ile buradaki deien verim arasnda nemli bir fark vardr; Ricardo'da ayn mal, topran verimine gre farkl igc miktarlar iermekte ve bu maln piyasa fiyat, en yksek igc ierii tarafndan belirlenmektedir. Oysa burada ayn maln belli bir lekte tek bir igc ierii vardr ve endstri bu lekle alt srece igc ierii deimemektedir. Dolaysyla burada bir rant sorununun ortaya kmas sz konusu deildir. Ancak, ayn retim tekniini farkl leklerde kullanan ok sayda firma varsa, bu rant sorununun yine ortaya kaca dnlebilir; eer maln deiim oran en dk lekli firmann rettii maln igc ierii tarafndan belirleniyorsa, daha yksek lekle alan firmalar daha yksek kr ve artk deer oran elde edeceklerdir. Bununla beraber, Ricardo'daki durumun aksine, lein ve firma byklnn deimesi, retim aralarnn yeniden retile-

KLASK EKONOM POLTK

bilmesi nedeniyle, serbest rekabette firma byklklerinin ve kr oranlarnn eitlenmesi, ya da rekabetin o r t a d a n kalkmas beklenmelidir. lee gre verimin deiken olmas, talebin lei belirlemesi nedeniyle, deerin, fiyatlarn ve blmn de talep tarafndan belirlenmesi sonucunu dourmayacaktr. Modelde cretler asgari geimlik dzeyde belirlenmekte ve ileride grlecei gibi b u , iilerin tasarruf, kapitalistlerin tketim yapmadklar (klasik tasarruf fonksiyonu) varsaym altnda, retim aralar stoklar veri iken, kesimlerin retim younluklarn belirlemektedir. Bylece blm talebe deil talep blme baldr ve niha analizde blm deerleri belirlemektedir. Ayn ekilde igcnn homojen olmamas da teorinin genelliini kstlamamak tadr. Heterojen igc sorunu eitli ekillerde ortaya kabilir. Bunu incelemek iin nce yukardaki modelde tketim malnn retimi iin gerekli olan dolaysz igcnn basit igc, retim arac retimi iin gerekli olan igcnn ise nitelikli igc olduunu varsayalm. Basit igcnn yeniden retimi iin gerekli tketim mal miktar M>S olsun ve nitelikli igcnn yeniden retimi ws' k a d a r tketim mal, w t kadar da retim arac (rnein defter, kitap vs.) gerektirsin. Bu durumda bir birim basit igcnn deeri B = w s A6, bir birim nitelikli igcnn deeri V = ws' Xb + wtXa olacaktr. Bylece, bir birim nitelikli igc N jB birim basit igcne eittir. Bu oran /? ile gsterirsek (/S > 1), (2.20)'deki deer eilikleri:
tj Xa + OC = Xa _ .:-

(2.20.a)

2 K + fai = K haline gelecektir. Bu eitliklerde her iki kesimde de basit igc yer aldndan deerler, mallarn ierdii basit igc miktarlar ile belirtilmi olmaktadr. Ricardo ve Marx, basit ii ile nitelikli iilerin cret oranlarnn, uygulamada, uzun dnemde oluan geleneklerle belirlendiini ve bu oranlarn igcnn deer oranlarn, /3'y yansttn, bylece bu indirgemenin srekli olarak yapldn belirtmekte ve bunu cret farkllamasnn temel nedeni olarak ne srmektedirler. Birden fazla farkl nitelikte igc bulunsa ve/veya farkl nitelikteki iiler ayn mallarn retiminde bir arada alsalar bile, bunlarn yeniden retim denklemleri (V ve B) bilindii srece indirgeme ilemi her zaman yaplarak deerler basit igc cinsinden ifade edilebilir. Heterojen igc ile ilgili asl sorun, farkl nitelik ve beceriye sahip igcnn, ayn mallarn retiminde farkl etkinlikte olmasndan domaktadr. Bunu basit bir rnekle gstermek iin ekonomide iki mal, A ve B mallar ile farkl nitelikte iki igc, siyah (Ls) ve beyaz

..'*

D E E R VE B L M

;;?

(Lb) olduunu, bir siyah iinin beyaz iiden A mal retiminde %200, B mal retiminde ise % 100 daha etkin olduunu varsayalm. Ksaca: A Mal
...-. ' ' " -\.:>'
1 L

B Mal
. '2 , ..

olmakta, bir siyah ii 3 birim A mal veya 2 birim B mal, bir beyaz ii ise 1 birim A veya 1 birim B mal retmektedir. Bu mallarn deerlerini basit (beyaz) igc ile ifade edebilmek iin, bir siyah igc ile bir beyaz igcnn yeniden retim denklemlerinin bilinmesi gerekmektedir. Bir siyah igcnn yeniden retimi iin 2 birim A mal, bir beyaz igcnn yeniden retimi iin de bir birim A mal gerektiini varsayarsak, Ls = 2 Lb olacaktr. Bu durumda A ve B mallarnn ierdii basit (beyaz) igc srasyla:

4=u*
Xh = l L
b

na = LS = 2 Lb
2kb = 1 Ls =2Lb

olacaktr. Grld gibi B malnn basit igc cinsinden deeri her iki durumda da X6 = l'dir. Buna karlk A malnn basit igc cinsinden deeri, bu maln beyaz (basit) veya siyah iiler tarafndan retildiine gre deimekte, ilkinde Aa = IX,,, ikincisinde ise X a = 2 / 3 L b olmaktadr. Bu durumda mallarn igc ieriklerinin anlaml bir ekilde saptanamayacan sylemeden nce bu ekonomide hangi tip iinin hangi maln retiminde kullanlacan saptamak gereklidir. Bir siyah ii beyaz iiye kyasla A mal cinsinden iki misli cret almakta, buna karlk beyazn iki misli B mal retmektedir. Bylece kapitalist iin B mal retiminde beyaz veya siyah ii kullanmak arasnda bir farkyoktur. Buna karlk A mal retiminde bir siyah ii yine iki misli cret almakta, ancak beyaz iinin rettiinin katn retmektedir. Bu nedenle ekonomide A malnn retiminde beyaz ii kullanlmayacaktr. Dolaysyla A malnn ierdii basit igc 2 /3 Lb, B malnn ierdii basit igc ise lLb olacak, bu iki mal arasnda tek bir deiim oram oluacaktr. Grld gibi burada da heterojen igc, ekonomide teknik veya igc seiminin krllk kstasna gre obuas nedeniyle, deerlerin ve deiim orannn belirlenmesi asndan bir sorun 1 yaratmamaktadr.
1 Eer igcnn yeniden retim maliyetleri Ls < Lb ise, bu ekonomide beyaz ii kullanlmayacak, 2Lb < L3 < SLb ise siyah ii B malnn retiminde kullanlmayacak, Ls > iLb ise siyah ii hi kullanlmayacaktr.

OKUMA LSTES 2.2. Ricardo: Azalan Verim ve Blm 1. Blaug (1962), pp. 81-95. 2. Dimitriev (1904)', pp. 83-95: Ricardo'nun rant teorisi. 3. Dobb (1973)*, Ch. 3: RicarVda deer ve blm. 4. Kaldor (1956)*: Ricardo'nun blm teorisi. 5. Marx (1905-10), Chs. 11-13; 15-16. 6. Pasinetti (1960)**: Matematiksel bir model. 7. Ricardo (1817)**, Chs. II-VI. 2.3. Marx: Artk Deer Teorisi 1. Bose (1971) 2. Bhm-Ba\verk (1898)*: Emek - deer teorisinin eletirisi. 3. Desai (1974)*, Ch. IV: Teorinin sistematik ve basit bir anlatm. 4. Dobb (1973)*, Ch. 6, pp. 141-155. 5. Marx (1849)** 6. Marx (1867)**, Parts HI-IV. 7. (1905-10)*, Part I I , Ch. 10. 8. (1898)** 9. Morishima (1973)**, Part II: Matematiksel bir formlasyon. 10. (1974)* 11. Okishio (1963), pp. 291-296. 12. Samuelson (1957): Neoklasik eletiri. 13. Sweezy (1942)**, Ch. IV: Teorinin Marx'taki formlasyonu.

3. DEER VE FYAT

3.1. TRANSFORMASYON PROBLEM


. Sermayenin organik bileiminin edenli olmamas halinde, mallarn ierdikleri igc miktarlanyla orantl olarak deitirilmesi, kesimlerdeki kr oranlarnn farkllamasna yol amaktayd. Serbest rekabet koullar altnda kapitalistler arasndaki rekabet kr orannn eitlenmesini salayaca iin mallarn fiyat oranlar deer oranlarndan farkl olacaktr. Deerlerin fiyatlara, artk deerin de kra dnmesi sorunu transformasyon problemVni oluturur. Sermayenin organik bileiminin kesimlerde farkl olmasnn temel nedeni, dolayl-dolaysz igc oranlarnn farkl olmasdr. Bu farkllamann ortaya k biimlerini Ricardo aka belirtmektedir. Bunlar ksaca: i. Kesimlerdeki sermaye yaplarnn farkl olmas. Marx'ta bu, deimeyen-deien sermaye oranlarnn farkllamas, Ricardo'da ise sabit sermayenin iletme sermayesine orannn farkblamas eklinde tanmlanmaktadr. ii. Mallarn retim dnemlerinin farkl olmas. Yukardaki modelde olduu gibi kesimlerde sadece dayanksz retim arac kullanldm varsayarak bu durumu inceleyebiliriz, a kadar igc i kadar retim aracn bir retim dneminde, rnein bir ylda ileyerek bir birim retim arac retsin: a2 kadar igc ise a2 kadar retim aracn iki yl boyunca ileyerek bir birim tketim mal retsin. Bu mallarn retilip piyasaya karlmalar iin geen zaman farkl olmaktadr. Mallarn deer denklemleri: . '. Aa + a = Xa o2 Xa + 2 a, = Xb olacaktr. Bylece, a JOL1 = an /a, olsa bile, bu iki maln ierdikleri dolayl igcnn dolaysz igcne oran farkl olacandan kesimlerin organik bileimleri farkldr. Burada tketim malnn birinci yl sonunda yar ilenmi hale geldiini, a2 kadar igcnn ikinci yl boyunca bu yan ilenmi mal ileyerek niha mal haline getirdiini varsaymak da

40

;.

KLASK EKONOM POLTK

':

'

mmkndr. Yar ilenmi maln ierdii igc miktar A'6 = o?Aa + 2 olduundan, Xb X'b + 2 olacak, buradan (3.1)'e ulalacaktr. iii. retim aralarnn dayankllk srelerinin farkl olmas. Yukardaki modelde retim aralarnn dayanksz olduu varsaylmaktayd. retim aralarnn dayankl olmas halinde, deimeyen sermayenin nihai outputa katt igc, dayankl retim aracnn anma oranna baldr. Bunun iin A ve B mallarnn retim dnemlerinin ayn, retim aracnn dayankl olduunu, A malnn retiminde Aj, B malnn retiminde ise A2 kadar dayankl retim arac kullanldn ve bunlarn anma oranlarnn di ve d2 olduunu varsayarsak deer eitlikleri:
dxAj,a
. .

-f < j X

= la .

, , ;

.
.. (
3

d2A2Xa + a2 = lb

- . .

olacaktr. d < d2 olmas, bu aralarn kesimlerdeki anma oranlarnn farkl olmas demektir. Dolaysyla A/ot. = A2ja.7 olsa bile, kesimlerde sermayenin bileimi veya dolayl-dolaysz igc oranlar farkl olacaktr. Ayn ekilde eer mallarn retiminde hem dayankl hem de dayanksz retim aralar bir arada kullanlyorsa, baz kesimlerde igc bana daha ok, dier kesimlerde ise daha az dayankl (dayanksz) retim arac kullanlmas, dier bir deyimle, deimeyen sermayenin bileiminin farkhbk gstermesi, sermayenin organik bileiminin farkllamasna yol aacaktr. Ricardo, btn bu durumlarda dolayl ve dolaysz igcnn kullanlma srelerinin farkllatna iaret ederek sermaye yapsndaki bu farkblamalar tek bir unsura, zaman unsuruna indirgemektedir. Kr oran da zaman boyutlu bir deiken olduuna gre, sermaye yapsnn, veya Marx'm deyimiyle sermayenin organik bileiminin farkllamasna yol aan bu nedenler, mallar, ierdikleri igc miktarlaryla orantl olarak deitirildikleri zaman, kr orannn da farkllamasna sebep olmaktadr. Bu farkllama yukarda (2.29)'da aka grlmektedir. Ayn sonucu, sorunu zaman unsuruyla aklamak suretiyle de elde edebiliriz. Bunun iin Ricardo'nun zerinde durduu yukardaki durumlardan biri ile ilgili bir rnek vermek yeterli olacaktr. gcnn homojen olduunu varsay alm. Bir retim kesiminde 2 ii bir retim dneminde, rnein bir ylda, bir ton buday retiyorsa

'

D E E R VE FYAT

**

ve ii bana ylda denen cret 0.4 ton buday ise, bir ton budayn deeri 2 igc-yh, igcnn deeri ise 2x0.4 =0.8 igc-yldr. Bu durumda kesimde elde edilen kr oran, (2.33) gereince, (2-2x0.8) / 2x0.8=1/4 olacaktr. Dier bir kesimde bir ii bir yl alarak bir dokuma makinesi retiyorsa, bu makinenin deeri bir igc-yl olacaktr. Buday ile makine ierdikleri igc miktarlar ile orantl olarak deiiyorlarsa, deiim oran 1 /2'dir. Reel cretler her iki kesimde de ayn ise makine retiminde elde edilen kr oran (1 1x0.8)/lx0.8 =1/4 olacak ve kr oran eitlenecektir. Eer ikinci ylda bu makineyi kullanan bir ii yl boyunca 1 km. kuma dokuyorsa, kuman ierdii toplam igc, makinenin ierdii dolayl igc, 1, ile dolaysz igc, l'in toplamna, yani 2 igc ylna eittir. Eer kuma ile buday ierdikleri igc miktarlaryla orantl olarak deiirlerse deiim oran 1 olacaktr. Reel cretler her iki kesimde de ayn ise kuma retiminde elde edilen kr oran (10.8)/1.8 yani 1/9 olacaktr. . Grld gibi artk deer oran her iki kesimde de ayn olduu ve bir ton buday ile bir km. kuma ayn miktar toplam igc ierdii halde, bu iki maln deiim oran ierdikleri igc miktarlaryla orantl olduu zaman kr oran farkllamaktadr. Bunun nedeni, bir deyimle, bu iki kesimde sermayenin organik bileimlerinin farkl olmasdr; buday retiminde organik bileim sfr olduu, yani sadece dolaysz igc kullanld halde kuma retiminde organik bileim 1 /0.8'dir. Ricardo ayn olguyu, bu iki kesimde, ayn miktar igcnn kullanlma srelerinin farkllamas eklinde ele almaktadr. Buday retiminde 2 ii bir yl abarak buday piyasada sata kacak hale getirirken kuma retiminde bir ii iki yl alarak kuma retebilmektedir. Dolaysyla ayn miktar igcnn farkl zaman sreleri iinde kullanlmas kr orannn farkllamasna neden olmaktadr. w s =0.4 reel cret, a m , ac ve a.k srasyla bir birim makinenin, budayn ve kuman gerektirdii dolaysz igc miktarlar ve Am, Xc ve Xk da makinenin, budayn ve kuman deerleri ise deer denklemleri: . a c a c (!+') = 4 = 2 VA(Hr)=lffl=l r=l/4 r=l/4 r'=l/9

Am/Ac=l/2 lk\K = 1

(3.3)

(J+*a) .(!+') = 4 =2

Kuma reten kesimde kr orannn dk olmasnn nedeni, bu orann toplam sermaye zerinden hesaplanmas ve toplam sermayenin bir parasnn, yani makineyi ieren deimeyen sermayenin ise artk

42

,,

KLASK EKONOM POLTK

deer yaratmamasdr. Artk deer sadece dolaysz igc tarafndan i yaratld iin, reel cretler veri iken, retim aralar iinde somutlaan dolayl igc miktar, dolaysz igc miktarna oranla ne kadar fazla ise kr oran o kadar dk olacaktr. rnein eer ikinci ylda dokuma makinesini kullanan be ii bu yl boyunca bir km. hal dokuyorlarsa bu kesimin deer eitlii: ,.
(Xm + ws Xc) (1 + r ' ) = Xh = 6; r" = 1 /5; XJXC = 3
:V

olacandan bu kesimde elde edilen kr oran buday ve makine kesimlerinde elde edilen kr oranndan dk, kuma kesimindekinden ise yksektir. Buday ve makine kesimlerinde kr oran artk deer oranna eittir (fc c =& m =0). Kuma kesiminin organik bileimi, kk = 1/0.8, hah kesiminin organik bileiminden, kh =1/4'den byk olduu, veya hal retiminde toplam igcnn, greli olarak daha byk bir ksm dolaysz olarak kullanld iin, hal kesiminde kr oran daha yksektir. Btn bu kesimlerde kr orannn eitlenmesi, fiyatlarn deerlerden sapmasna yol aacaktr. Makinenin ve budayn deerleri ve reel cretler veri iken, kuma kesiminde 1 /4'e eit bir kr orannn elde edilebilmesi iin kuman, ierdii igc miktarndan daha' yksek bir fiyatla satlmas gerekmektedir. Bu kesimde kr orann eitleyen fiyata pk dersek: Pk = U m + oct ws Xc) (1+1/4) = 9/4;
Pk

jXc = 9/8 > 1

Ayn ekilde hah reten kesimde kr orann eitleyen fiyat, jp,,= 25 /4 > Xh olacak ve halnn buday ile deiim oran (25 /8), deer orann -(3) geecektir. Kuma reten kesimde sermayenin organik bileimi daha yksek veya kuman piyasada sata arz edilmesi iin geen sre daha uzun olduu iin, kuma ile halnn deiim oran (9/25), bu iki maln deer orann (1/3) aacaktr. cretlerin deimesi halinde buday ve makinenin deiim deerleri deimeyecek, buna karlk hal ve kuman deiim deerleri farkl oranlarda etkilenecektir. Eer reel cretler 0.45'e karsa, kuma ve hal, ierdikleri igc miktarlaryla orantl olarak deitirildikleri zaman, bu kesimlerde elde edilecek kr oranlar srasyla 1 /19 ve 1 /ll'e decek, buna karlk buday ve makine reten kesimlerdeki yeni kr oran 1 /9 olacaktr. Hal ve kuma kesimlerinde 1 /9 orannda kr veren deiim deerleri srasyla ph = 55 /9 ve pk =19 /9 olacak ve dolaysyla her iki maln da deiim deeri veya fiyat decektir. Kuma reten kesimde sermayenin organik bileimi daha yksek olduu iin kuma ile hahnm deiim oran 19/55'e ykselecektir. c*retler artt

DEER VE FYAT

^; j

zaman sermayenin organik bileiminin daha yksek olduu kesimde fiyatn daha az artmasnn nedeni, bu kesimde adam bana den sermayenin yksek ve kr oran dp cretler ykseldii zaman, krlardan cretlere giden artn daha fazla olmasdr. ' " ' Sermayenin organik bileiminin kesimlerde farkl olmas, ortaya iki olgu kartmaktadr; reel cretler veri iken, mallarn fiyatlarnn deerlerden sapmas ve cretler deitii zaman mallarn fiyatlarnn farkl oranlarda deimesi. Ricardo bu olgulardan ikincisi, Marx ise ilki zerinde durmutur. Ancak Ricardo, kr orann eitleyen fiyatlar, veya Marx'n deyimiyle retim fiyatlarn deerlerden formel bir biimde tretmek abasna girimemitir. Marx ise bu problemi zmeye almsa da doru bir formel zme ulaamamtr. Deer sisteminin deikenleri deerler, artk deer oram ve igcnn deeri; fiyat sisteminin deikenleri ise fiyatlar, kr oran ve reel cret olduundan, transformasyon problemi, bir yandan deerlerin fiyatlara, dier yandan da artk deerin kra dnmn ierir. Bu problemin zmnde Marx, sistemin tmnde yaratlan artk deer, S (= Sa + Sb) ile kullanlan sermayeyi, C + V (=Ca+Cb + Va + Vb) bir btn olarak ele alm ve toplumsal artk deer ve toplumsal sermaye kavramlarndan hareket etmitir. Marx'n zmndeki temel hipotezi toplumsal artk deerin, S, toplumsal kra, i, eit olduudur. Bylece toplumsal veya ortalama kr oran: :"-:' '
r =

c+v

c+v

'=

*3"4)

yani toplumsal artk deerin, toplumsal sermayeye orandr. Toplumsal sermayenin organik bileimini, C/F'yi k ile gsterirsek:

olacaktr. Marx, bu kr orann kullanarak (2.25)'deki deerleri fiyatlara dntrmektedir: ,', .,;.-.. (Ca + Va) (1 + f) = Pa (Cb + Vb) (1 + f) = Pb burada Pa ve Pb, X birim A mal ile Y birim B malnn piyasa veya retim fiyatlarn gstermektedir. Deerlerle fiyatlarn kyaslanmas, , (3.6)

44

,: '

KLASK EKONOM POLTK

..;.

sistemde yaratlan toplam deerin, Qa + ( & toplam ? ? olduunu ortaya koyacaktr: Qa+Qt = Pa + P>

fiyatlara eit ;V (3-7)

Dier bir deyimle A malnn deeri ile fiyat arasndaki fark, B malnn fiyat ile deeri arasndaki farka eittir: Qa Pa = Pb Qb. Marx, (3.6)'da sadece deerleri fiyatlara dntrmemekte, ayn zamanda toplumsal artk deeri, eit kr oranna gre kesimler arasnda datmakta, dier bir deyimle artk deeri kra dntrmektedir. Fiyatlarn deerlerden sapmas ayn zamanda kesimlerde kapitalistlerin elde ettikleri krn, r (Ca + Va) ve f (Cft + F e ), yaratlan artk deerlerden, sVa ve sVb, farkl olmasna yol amaktadr. Bunlarn kyaslanmas:
K >< k ise Ra >
Sa ve Rb

< Sb

(3.8)

olduunu ortaya koymaktadr; yani, herhangi bir kesimde sermayenin organik bileimi, toplumsal sermayenin organik bileiminden fazla (az^ ise, o kesimde elde edilen kr, ayn kesimde yaratlan artk deerden daha fazladr (azdr). Ayn ekilde: Pa = Q
a

+ ( R

Sa)

. .

'

'._':

(3.9)

Pb - Qb

+ (Rb - Sb)

olduundan, sermayenin organik bileiminin toplumsal sermayenin organik bileiminden daha yksek olduu kesimde retilen maln fiyat, o maln deerinden daha yksek olacaktr: Marx'n, fiyat sisteminin deer sistemi ile olan ilikileri konusundaki temel nermelerini (3.4), (3.7) ve (3.8)'de gzlemek mmkndr. Bunlar ksaca: i. Toplumsal artk deer toplumsal kra eittir, (3.4). ii. Mallarn fiyatlar toplam, deerleri toplamna eittir, (3.7). iii. Bir maln retimindeki sermayenin organik bileimi, toplumsal sermayenin organik bileimine eitse o maln fiyat deerine eit, bykse o mahn fiyat deerinden byktr, (3.8). Bu nermelerin geerlii, izlenen yntemin doruluuna baldr. Bunu saptamak iin (3.6)'daki fiyat eitliklerini (2.25)'deki deer eitlikleri ile kyaslayalm. Her iki sistemi de birim retim younluu cinsinden yazarsak:

DEER VE FYAT

',.

,\4

... axla + a,w>sA6 (1 +s) = Xa a2Xa + v.ju3sXb (1 +s) = Ab

(a^a + a^Aj,) (1 +f) = pa (2Aa + a2w,A6) (1 +?) = pb

(310)

srasyla deer ve fiyat sistemlerini vermekte ve pa ve pb, bir birim A ve B mallarnn fiyatlarn gstermektedir. Grld gibi Marx'n ynteminde, (3.6) ve (3.10)'daki fiyat sitemlerinin sol tarafndan deerler, sa tarafnda ise fiyatlar yer almaktadr; dier bir deyimle A ve B mal outputlarnn deerleri fiyatlara dntrld halde bu mallarn retiminde kullanlan inputlarn deerleri fiyatlara dntrlmemitir. Marx'n deyimiyle mallarn maliyet fiyatlar, yani mallarn retiminde kullanlan toplam sermayenin fiyat cinsinden ifadesi, deerler fiyatlara dnt halde, hl deerler, yani C + V ile gsterilmektedir. Fiyat sistemi egemen olduu zaman kapitalistler retimde kullanmak iin bir birim A malna pa kadar deme yaptklar halde (3.10)'da inputlar, fiyatlar deil deerler cinsinden deerlendirilmektedir. Ksaca, Marx'n transformasyon yntemi hataldr. Marx'n. yntemindeki bu hata, hesaplanan fiyatlarn ve kr orannn yanl olmasna ve reel cretlerin deer.ve fiyat sistemlerinde farkllamasna yol amaktadr. Bundan baka, Marx'n yukardaki nermeleri, bu yntemle hesaplanan fiyatlara ve kr oranna bal olduu iin, bu nermeler de geerliini yitirmektedir. Marx, yntemindeki bu hatann farknda olmakla beraber, deimeyen ve deien sermayeyi de fiyatlar cinsinden ifade eden doru zm bulma yoluna gitmemitir. Sorunun ilk doru zmne daha sonra Bortkiewicz ulamtr. Burada, Bortkiewicz'in zm deil, daha fazla genellie sahip bir zm verilecektir. Deerlerle fiyatlarn veya genel olarak deer sistemi ile fiyat sisteminin kyaslanabilmesi iin, bunlarn ayn birim cinsinden llmesi gerekir. Bu l birimi igc zamandr. Deer sisteminde deerler, mallarn ierdii igc miktarlarm gsterdii halde, fiyat sisteminde igc zaman ile llen fiyatlar, mallarn satn alabilecekleri igc miktarn gsterecektir. rnein A malnn deeri 3 ise, bu mal 3 igc birimi iermektedir; buna kar bu maln igc zaman cinsinden fiyat 4 ise, A mal piyasada 4 birim igc satn alabiliyor demektir. Reel cretler ws iken, bir birim igc vs kadar tketim mal, B, satn alabileceinden, bir birim tketim malnn igc cinsinden fiyat, pb, bu maln bir biriminin satn alabilecei igc miktarna, yani

46

'

KLASK EKONOM POLTK

1 /w s 'ye eittir. Eer A malnn parasal fiyat p m a , B malnn parasal fiyat da p m b ise, parasal cretler w m iken, bu mallarn igc zaman cinsinden fiyatlar p a = pmalwm ve p b = p m b /i m 'dir. F i y a t denklemlerini parasal fiyatlar ve parasal cret cinsinden ifade edersek: (aP'\ + , wm) (1+r) = pa (o 3 p fl + ' , wm) (1+r) = p<b : v | > ; ; ....- . . ; V ; ^ Grld gibi burada mallar hem output hem de- input olarak fiyatlarla deerlendirilmektedir. Fiyatlar igc zaman cinsinden e lmek iin bu eitliklerin her iki tarafn da w m 'y blersek:
(,/> + a,) (1+r) ,.- , (3.11)

(3.12) (a2pa + a2) (1 +r) = p 6 igc zaman cinsinden llen fiyatlarla ifade edibni fiyat denklemlerini vermektedir. Reel cretler ws=wmjpmb olduundan: \
Pb

= pa>

} ?!

, ?

,-:'ir'

>

= l/w>

(3.13)

Reel cretler veri iken (3.13)'den tketim malnn igc zaman cinsinden hesaplanan fiyatn bulmak mmkndr; pb hesaplandktan sonra (3.12)'den pa ve r hesaplanr. Bylece, reel cretler veri iken kr orann ve fiyatlar dorudan doruya retim katsaylarndan tretmek mmkndr; dier bir deyimle, fiyat sisteminin zm iin deer sisteminin bilinmesi gerekmemektedir. Ancak, bilindii gibi, deer sisteminde Marx'ri hareket noktas retim katsaylar ve reel cret deil, deerler ve artk deer orandr. Bu koullar altnda ise fiyat sistemini deer sisteminden bamsz olarak zmek olanakszdr. Bunu incelemek iin nce retim katsaylarnn ve artk deer orannn bilindiini varsayalm. (2.26) ve (3.13)'den:
Pb

= ( l + s ) kb

(3.13.a)

yani, tketim malnn fiyatn artk deer oran cinsinden yazmak mmkndr. Bu durumda fiyat sistemi (3.12) ve (3.13.a)'dan meydana geldiinden, tketim malnn deeri, Xb, ve artk deer oran, s, bilinmeden fiyat sistemini zmek olanakszdr. Eer retim katsaylar deil de toplam deerler, Qa ve Qb veri ise, fiyat sistemini yine deer sisteminden bamsz olarak zmek olanakszdr. Bu durumda zm incelemek iin bir birim A malnn fiyat ile deeri arasndaki orana ya, bir birim B malnn fiyat ile deeri arasndaki orana da yb diyelim:

D E E R V E FYAT

."..'

/'.'

'

. *

Ya = Pafta
i i n : ' <,,.,' \... ',-,":

Yb = Pb
_

ftb
\

(3-14)

Bu durumda (2.25)'deki deer sistemini fiyat sistemine dntrmek '


-'" V '<'-'' ''..'" (C y + V yb) ( 1 + r ) = Q y " . "

(3-15)

(C Ya + vb Yb) ( ! + r ) = Qb Yb eitliklerini r, ya ve yb iin zmek gerekir. (3.13.a)


i;

ve
, .

(3.14)'den:
(3.16)

:-;v:

= l

',

'

olduundan deerler ve artk deer oran biliniyorsa (3.15) ve (3.16)daki fiyat sistemini zmek mmkndr. Bu zm, grld gibi, deer sisteminin ve artk deer orannn bilinmesine bal olduundan fiyat sisteminin zm deer sisteminin zmnden bamsz deildir. Genel olarak fiyat sisteminin deer sisteminden bamsz olarak zlp zlemeyecei konusunda u ilkeyi saptamak mmkndr. Eer retim katsaylar ve reel cret (veya kr oran) veri ise, fiyat sistemi deer sisteminden bamsz olarak zlebilir. Aksine, eer veri olan blm deikeni artk deer oran ise, ister retim katsaylar ister deerler verilmi olsun, fiyat sistemini deer sisteminden bamsz olarak zmek olanakszdr. Bylece, doru zm elde ettikten sonra, fiyat sistemi ile deer sistemi arasndaki ilikilere ve Marx'n bu konudaki nermelerine dnebiliriz. Fiyatlarla deerleri kyaslamak iin (3.12)'yi fiyatlar iin zersek: , a 2 a, (1 + r)

olduundan, (3.17) ile (2.28)'in kyaslanmas, kr oran pozitif olduu srece fiyatlarn deerlerden daha yksek olacan gstermektedir. Nitekim ayn olguyu, (3.12)'yi (2.20) ve (3.15)'i de (2.25) ile kyaslamak suretiyle de saptamak mmkndr. Dolaysyla Marx'm ikinci nermesi, yani fiyatlar toplamnn deerler toplamna eit olaca, (3.7), transformasyon problemi doru bir ekilde zld zaman geersiz olmaktadr. Kr oran pozitif olduu zaman fiyatlarn deerlerden byk olduu gerei, kesimlerdeki sermayenin organik bileimlerinden bamsz olduu iin, Marx'n nc nermesi, yani (3.8) ve (3.9)daki ilikiler de geersizdir. Kesimlerdeki sermayenin organik bileimi eitlendii, yani a/a. a 2 /a 2 olduu zaman bile deerler fiyatlardan kk olmaktadr. (2.28) ve (3.17)'den:

48

KLASK EKONOM POLTK

p . - >K
p, =6Xb

Bu olgu, smr mevcut olduu srece, mallarn saln alabilecei igc miktarlarnn, ierdikleri igc miktarlarndan daha fazla olacan gsterdiinden, fiyatlarn deerleri amas, deiimin deer yaratmas deil smrnn mevcut olmas demektir. Dier yandan Marx'n, retim maliyeti ile deerler arasndaki iliki konusunda yapt nerme, yani maliyet fiyatnn deerden kk olduu, maliyet fiyat (3.17)'deki fiyatlarla hesapland zaman, geersiz olmaktadr. Nitekim (3.17) ve (2.25)'in kyaslanmas apa -(- as > Xa ve apa + <x2 > Xb olduunu ortaya koymaktadr. Ayn nedenle toplumsal artk deerin toplumsal kra eit olduu nermesi, (3.4) de geersizdir. Toplumsal kr, R', ile toplumsal artk deer, S, arasndaki fark:
R' S = ( y
a

1) (Qa - C)

+ (yb -

1)

(Qb -

V)

(3.19)

ve ya, yb > 1 ve Qa g C, Qb gt V olduundan, toplam kr toplam artk deerden daha byktr. Qa = C ve Qb = V olduu zaman, ekonomide hem net retim arac retimi hem de artk deer sfr olduu iin, bu ikisi ancak r = s = 0 olduu zaman eitlenir. Dier yandan bu sistemde rR'l(ya C + yb V) olduu iin, sistemin doru zmnden elde edilen kr oran, r, Marx'n (3.4)'de tanmlad kr oranndan, f, farkldr. Marx'n transformasyon ynteminin ortaya kard tutarszlklardan biri de reel cretlerin deer ve fiyat sistemlerinde farkllamadr. Marx'm hem deer hem de fiyat sistemlerinde, ii bana denen cretin ierdii igc miktar wsbdir. Deer sisteminde bunun satn alabilecei tketim mal miktar wsAb jXb = ws olduu halde fiyat sisteminde bu wsKbjpbz'u>s kadar tketim mal satn alabilmektedir. Oysa transformasyon doru yapld takdirde reel cretler deer ve fiyat sistemlerinde ayndr; ws = M^AJ/AJ = wspblpb. Yntemindeki bu hatalara ramen Marx'n blm konusunda yapt temel nerme geerliini tmyle muhafaza etmektedir; krn kkeni artk deerdir. Kr oran ile artk deer oran arasndaki iliki, reel cretler ile kr oran ve reel cretlerle artk deer oran arasndaki ilikiler yoluyla saptanabilir. (2.26) ve (3.12) - (3.13)'den: w = .. * ~ "' , (1+s) (o,-m) w ^ws (3.20.a)

DEER VE FYAT

w =

1 - a, (1+r)
{2 m (1+T)\ (1+r)

(3.20.b)

ekil 3.1'de bu ws ve wr ilikileri gsterihnektedir. Reel cretlerin maksimum olduu yerde hem artk deer oran hem de kr oran sfrdr. Bu durumda wmax = 1 \\b veya wmaxXb=^\, yani bir iiye denen tketim malnn ierdii igc miktar, o iinin yaratt deere, bir igc birimine eittir. Bu ilikilerde reel cretin asgari dzeyin altnda olmad snr konmutur. Reel cret veri iken w(r) erisi kr orann, w(s) erisi ise artk deer orann belirlemektedir. Ayn ekilde s veri iken, w(s) erisi zerinde w'y u ve w(r) erisi zerinde de r'yi saptamak mmkndr.

s,r
, ekil 3.1

Marx, blm sorununu esas olarak deer sistemi iinde zmektedir. Marx'n hareket noktas artk deer orandr. Bu oran iki snfn karlkl gelir paylarn belirlemekte ve deer sisteminde blm sorunu snfsal adan zmlenmektedir. Fiyat sistemi, yaratlan artk deerin kapitalistler arasnda, eit kr oran kstasna gre dalmn salamakta ve bu nedenle fiyatlar, sermayenin organik bileiminin kesimlerdeki deerine gre deerlerden sapmaktadr. Dolaysyla fiyat sistemi, kapitalistler arasndaki rekabet ve blm ile ilgili

50

KLASK EKONOM POLTK

bir sistemdir ve bu sistemin egemen olmas, snfsal b l m ve a r t k deer-kr a r a s n d a k i ilikiyi e t k i l e m e m e k t e d i r .


. i

3.2. DEMEYEN DEER LS


Fiyatlar, mallarn satn alabilecekleri igc miktar ile lld zaman, sadece deerlerden sapmakla kalmamakta, ayn zamanda (3.17)'de grld gibi, blme bal olarak deimektedir. Blmdeki bir deimenin mallarn deiim oran zerindeki etkisi ise, bu mallarn retildii kesimlerdeki sermayenin organik bileimine baldr. A malnn B mal ile deiim oran p =pa jpb olduundan, blmdeki deimenin p zerindeki etkisi, pa ve pb zerindeki greli etkileri tarafndan belirlenir. (3.17)'den:

ve dolaysyla:
<
0

(3-22)

olacak, kr oran artt zaman deiim oran, daha yksek organik bileimli sermaye kullanan mal lehine dnecektir. Eer bu iki maln retimindeki organik bileim ayn ise, bu mallarn igc zaman cinsinden fiyatlar, pa ve pb, blmden bamsz olmad halde, birbirleriyle deiim oranlar blmden bamsz olacaktr. Yine (3.21)'de gzlenecei gibi blm veri iken mallarn retim katsaylarmdaki bir deime de deiim orann etkileyecektir. Bu deimenin fiyatlara etkisi, deerlere etkisi ile ayn yndedir; bir maln retim katsaylarmdaki bir deime, o maln fiyatn dier mallarn fiyatlarna oranla daha fazla etkileyecektir. Grld gibi mallarn deiim oranlar iki nedenden dolay deimektedir; gelir dalmnn ve retim koullarnn (yani deerlerin) deimesi. Ricardo bu deimeleri mutlak deer - greli deer ayrm erevesinde incelemektedir; mutlak deer mallarn deer oran, greli deer ise deiim veya fiyat orandr. Mutlak deer, mallarn ierdii gc miktarlar deitii zaman, greli deer ise mutlak deer veya blm deitii zaman deiir; ksaca mutlak deer blmden bamsz olduu halde greli deer blme baldr.

DEER VE FYAT

Ricardo'nun ekonomi politiinin temel amac blmn aklanmas olduu iin, blmdeki deimelerin fiyatlar zerindeki etkisinin Ricardo'nun karsna kard en nemli sorun, blm deitii zaman, retilen mallar ve kullanlan retim aralar deimedii halde toplam gelirin deimekte olmasdr. Z b , B mal cinsinden llen toplam net output, mill gelir, ise: Zb = Xp (1-a,) + Y (l-a2p) (3.23) olduundan, blmdeki bir deime j'yi ve bu da Z b 'yi deitirecektir. Fiyatlar igc zaman cinsinden lld zaman, blmdeki (cretteki) bir deime, mallarn satn alabilecei igc miktarn da deitirecektir. Toplam net output bileik bir mal olduundan, bu maln satn alabilecei igc miktar da blme baldr. Dolaysyla, toplam net outputu oluturan mal miktarlar deimedii halde bunun deerinin deimesi, satn alabilecei igc miktarnn deimesi demektir. Ayn ekilde fiyatlar, mallarn satn alabilecekleri igc miktarlarnn birbirine oran (p) olarak lld zaman, cretlerdeki bir azalma btn mallarn satn alabilecei igc miktarlarn ayn lde artrmad iin, p ve Z deiecektir. Rylece kullanlan retim teknikleri (yani katsaylar) ve retilen mal miktarlar (yani kesimlerin retim younluklar, X ve Y) deimedii halde, cretler deitii zaman blm sz konusu olan btn de deimektedir. Bu durumda Ricardo temel sorunun, cretlerdeki deimenin kr oran zerindeki etkisini, blm sz konusu olan btn sabit tutarak saptamak olduunu sylemekte ve bunu mmkn klan koullar aramaktadr. Ricardo bunu, daha nce incelenen budayinput, buday-output modelinde baarmakta ve kr orann (2.1)'de, buday-outputun buday-sermayeye oran eklinde belirleyebilmekteydi. Oysa (3.23)'de blm deitii zaman p de deiecei iin, B mal cinsinden ifade edilen toplam output da deimektedir. Bu durumda ise kr orann fiziksel bir oran olarak belirlemek olanakszdr. Bu sorunu zmenin yolu, (3.23)'deki eitlii, blm ne olursa olsun, ayn miktardaki fiziksel outputu, B maln, gsterecek ekilde ifade edebilmektir. Bu ise ancak A ve B mallarnn retim koullarnn ayn olmas, (3.22)'de eitlik koulunun gereklemesi halinde mmkndr. Bu saland takdirde, iki inaln deiim oran, bu mallarn deer oranlarn gsterecek ve bu oran sadece A ve B mallarnn retim katsaylarna bal olarak deiecektir. Eer ayrca JB malnn retim katsaylar deimiyorsa, bu deime sadece A malnn B malna oranla mutlak deerinin deimesi anlamna gelecektir. Ksaca, modelde eer

S2

KLASK EKONOM POLTK

m =0 ise p = a, / a 2 olacak ve a 2 ve x 2 sabit olduu srece />'deki bir deiine A malnn igc ieriindeki bir deimeyi gsterecektir. Bu koullar altnda B mal A malnn deimeyen bir deer ls o l m a k t a ve p ' d e k i bir deime A malnn m u t l a k deerindeki bir deime sonucunda ortaya kmaktadr. B u r a d a B m a l n a deimeyen deer ls niteliini veren ey,

bu maln igc z a m a n cinsinden fiyatnn (pb), bu maln r e t i m i n d e kullanlan r e t i m aracnn igc z a m a n cinsinden fiyatna (pa) orannn, blmden bamsz olmasdr. Bu ise (3.12)'deki B malnn fiyat belirlendenkleminde, cret-kr ilikisinin, belli bir o u t p u t miktarnn blm eklinde ifade edilmesi ve k r orannn fiziksel bir oran olarak lenmesini mmkn klar; palpb = aja2 yazarak (3.12)'den:

wa.2 -j- a

(3

2 4 )

Bu ifadenin paydas B mal cinsinden llen t o p l a m sermayeyi, p a y ise n e t o u t p u t u gsterdiinden, B mal cinsinden cretler verildii z a m a n bu oran fiziksel bir oran olarak o r t a y a k m a k t a d r . Blm ne olursa olsun a k a d a r A mal a 2 k a d a r B mal ile deimekte ve dolaysyla B malnn fiyat denklemi (a rileridir. R i c a r d o ' n u n en b y k sorunu, b i r maln deimeyen bir deer ls olabilmesi iin gereken koullar s a p t a m a k ve bylece cret-kr ilikisi k o n u s u n d a d a h a nce ele alnan b u d a y modelindekine benzer b i r iliki o r t a y a koyabilmektir. Bu koullar, ksaca, o maln igc zam a n cinsinden fiyatnn, o maln retiminde kullanlan r e t i m aralarnn igc z a m a n cinsinden fiyatna oranla sabit kalmasn salamaldr. Buradaki modelde bu, kesimlerin organik bileimlerin eit olmas halinde gereklemektedir.. Deimeyen deer lsnn gerektirdii koullar salanrsa, bt n dier mallarn fiyatlarn bu mal cinsinden ifade e t m e k m m k n d r . Bu t a k d i r d e blmdeki deimeler bir maln fiyatn deitirdii z a m a n , bu deime, l biriminin deil llen maln deimesi eklinde o r t a y a kacaktr. Kapitalist r e t i m koullar altnda mallarn piyasadaki fiyatlar o r t a k bir l birimi olan p a r a cinsinden ifade edildii ve R i c a r d o ' n u n anda altn s t a n d a r d egemen olduu iin, altnn deimeyen bir deer ls olup olmad sorunu o r t a y a k m a k t a d r . + oa2) ( 1 + r ) = 1 olmaktadr. B u ifadede ise deiken niteliinde olan ey fiyatlar deil blm katego-

<'

DEER VE FYAT

58

Altm da dier mallar gibi yeniden retildii iin, bu maln igc zaman cinsinden fiyatnn, J9'nin, bu maln retim aralarnn fiyatlarna oranla sabit kalmas, altnn deimeyen bir deer ls olmas iin gereklidir. Eer altn sadece dolaysz igc tarafndan retiliyorsa ve cretler altn cinsinden belirleniyorsa, altnn deimeyen bir deer ls olaca aktr. Bu durumda bu maln retiminde, kr oran ile cretler arasnda fiziksel altn input ve outputuyla belirlenen bir iliki vardr. Eer a 3 kadar dolaysz igc bir birim altn retiyorsa ve w m altn cinsinden cret ise, bu kesimde elde edilen kr oran: r = *~ ^ (3.25)

olacak ve bu oran, vm veri iken, blm-fiyat ilikilerinden bamsz olarak belirlenebilecektir. Sistemde retilen dier mallarn fiyatlar ise, altn reten kesimde belirlenen kr oranna eit bir oran verecek ekilde belirlenecektir. Parasal cretler artt zaman kr orannn ne lde decei sadece altm reten kesimin retim koullarna baldr. (3.11)'de grld gibi hem A hem de B malnn retiminde dolaysz igc yannda retim arac da kullanld iin, parasal cretler artt zaman bu mallarn parasal fiyatlar, pam ve pbm azalacaktr. Dier yandan w =M>m lpbm olduu iin parasal cretler artt zaman reel cretler de artacaktr. Altn retiminde dolaysz igc yannda retim aracnn da kullanlmas halinde altnn deimeyen bir deer lcs olmas, bu kesimle retim arac reten kesimin sermaye younluklarna baldr. Bunu incelemek iin altn retiminde dolaysz igcnn yannda a3 kadar da retim arac kullanldn varsayalm. Bu durumda bu kesimin fiyat denklemi: (a3pam + , , ) (1+r) = p
m g

= 1

(3.26)

olmakta ve pgm altnn kendi cinsinden fiyatn gstermektedir. (3.11) ve (3.26)'dan meydana gelen fiyat sisteminin zm; altn ile A malnn retim koullar ayn, yani a /a, = a3 /a3 olduu takdirde, altnn deimeyen bir deer ls nitelii kazanacan gsterir. Bu durumdap a m = oc, /a3 = a /a3 olaca iin, blmdeki bir deime, (3.26)'da altnn retim aracnn altn cinsinden fiyatn deitirmeyecek ve dolaysyla kr orann fiziksel bir oran eklinde saptamak mmkn olacaktr:

54

KLASK EKONOM POLTK

-'__ 1 (a-3wmJt~a)

Altn cinsinden net kr Altn cinsinden toplam sermaye

(3.27)

Bu koullar altnda parasal cretler artt zaman altn ile A malnn deiim oran sabit kald halde altn ile B malnn deiim oran, pbm, deiecektir. Bu deime altn retimi ile B mal retimindeki organik bileimlere baldr. Eer B mal retiminde altzn retimine kyasla adam bana daha fazla retim arac kullanlyorsa, cretler artt zaman pbm azalacak, aksi halde artacaktr. Genel olarak farkl kesimlerde retilen ok sayda retim aracnn bulunduu ve bu aralarn dolayl veya dolaysz olarak altn reten kesimde kullanld bir sistemde, blm deitike, altnn igc cinsinden fiyatnn, 1 /wm'nin, altm retiminde kullanlan retim aralarnn igc zaman cinsinden fiyatlarna oranla sabit kalp kalmayaca, bu retim aralarnn ve altnn retildii kesimlerdeki sermayenin organik bileimlerine baldr. Aktr ki, eer altn ve btn bu retim aralar retimindeki sermayenin organik bileimi ayn ise, blm deitii zaman herhangi bir retim aracnn ne altn ne de dier bir retim arac cinsinden fiyat deimeyecektir. Dier bir deyimle, blmdeki bir deime btn mallarn igc zaman cinsinden fiyatlarn ayn oranda etkileyecektir. Eer altn retiminde kullanlan retim aralarnn igc zaman cinsinden toplam fiyat btncl olarak Kg ise:

(Kg + 3 ) (1 +r) =pg

altn reten kesimin fiyat denklemini verecektir. retim aralarnn altm cinsinden ifadesi Kgm = Kg/pg olduundan:

(K* + a3 wm) (1 + r) = p = 1
olmaktadr. Blmdeki bir deime, rnein cretlerdeki bir art hem KJ'yi hem de pg'yi azaltacaktr. Bu azaln ne oranda olaca Kgyi meydana getiren retim aralarnn retildii kesimlerin organik bileimleri ile altn reten kesimin organik bileimine baldr. Baz mallarn igc zaman cinsinden fiyatlar dierlerine ve altna oranla daha fazla, bazlarnnki ise daha az azalacaktr. K^nin pg ile ayn oranda artmas veya /Cg""nin sabit kalmas iin Ricardo, altn reten kesimin organik bileiminin, bu kesimde kullanlan retim aralarnn retildii kesimlerin organik bileimlerinin arlkl bir ortalamasna veya Marx'n deyimiyle toplumsal sermayenin organik bileimine eit olmas gerektiini sylemektedir. Bu durumda cretler artt

DEER VE FYAT

SS

zaman altndan daha yksek organik bileimle retilen mallarn igc cinsinden fiyatlar p g 'ye oranla daha fazla azalacak, dierlerininki ise daha az azalacaktr. Bu ise Kg /pg'nin veya Cgm'nin sabit kalmasna yol aacak yani pg, altnn retiminde kullanlan retim aralarna gre deimeyecektir. Bu koul gerekletii zaman altn reten kesimde rwm ilikisi fiyatlardan bamsz olarak ortaya kacaktr. Ricardo, bu genel durumda, bir deimeyen deer lsnn mevcut olabilmesi iin gerekli koullar ana hatlar ile belirlemekte, ancak bu koullarn nasl salanacan gstermemektedir. lerde grlecei gibi daha sonra Sraffa, Ricardo'nun bu konudaki nermelerinden hareketle her retim sisteminin belli bir deimeyen deer ls verdiini ve bunun nasl tretilmesi gerektiini gstermitir. Ricardo, emek deer teorisi ile bir yandan deerin kkenini aklamaya, dier yandan da bu teoriden deimeyen bir deer ls tretmeye almaktadr. Byle bir l, daha sonra Sraffa'da aka ortaya kt gibi, btn koullarda belli ve sabit igc miktar ile retilen bir mal niteliindedir. Blm sz konusu olan btn byle bir mal cinsinden ifade edildii zaman, cret-kr ilikisi, yaratlan toplam deerin blm eklinde ortaya kmaktadr ve bu blm fiyatlardan bamszdr. Bu niteliiyle deimeyen deer ls sorunu, Marx'm transformasyon problemindeki temel nermesi ile ayn ynde gitmektedir; blm, deer sistemi ile ilgili bir olgudur ve fiyatlarn deerlerden sapmas veya blmn fiyatlar zerindeki etkisi, deer sisteminde artk deer ile cret arasnda ortaya kan temel ilikiyi etkilememektedir. Ancak, bilindii gibi, Marx bu sorunu fiyatlarn deerlerden sapmas eklinde incelerken Ricardo blmn fiyatlar zerindeki etkisini incelemeye ynelmi ve bu etkiyi ortadan kaldrarak kr-cret ilikisinin fiyat hareketlerinden bamsz olarak ele alnmasn salayacak bir l birimi bulma abasna girimitir. Burada son olarak cret-kr ilikisinin alaca biimin, cretlerin hangi mal cinsinden lldne bal olduuna deinelim. Mallarn fiyatlar, ortak l birimi olan altn-para cinsinden ifade edildii ve cretler parasal olarak belirlendii zaman, altn, deimeyen bir deer ls olsun veya olmasn, kr oran B malnn retim koullarndan bamszdr. Nitekim, parasal cretler veri iken (3.11)'deki A malnn fiyat denklemi ile (3.26)'daki altnn fiyat denkleminden kr orann saptamak mmkndr. Ayn olgu, altn deimeyen bir deer ls olduu zaman (3.25) ve (3.27)'de de aka ortaya kmaktadr. Bunun nedeni B malnn dolayl veya dolaysz olarak altm retiminde kulla-

56

KLASK EKONOM POLTK

/
u

nlmamasdr. B u r a d a genel olarak cret-kr ilikisi konusunda

ilkeyi saptamak mmkndr: cretler hangi mal cinsinden ifade ediliyorsa, kr oran, o maln retim koullar ile o maln retiminde dolayl ve/veya dolaysz olarak kullanlan mallarn retim koullarna baldr. Bu ilkeyi (3.20)'de de gzlemek mmkndr; cretler B mal cinsinden ifade edildii ve altn, ne dolayl ne de dolaysz olarak B malnn retiminde kullanlmad iin, kr oran altnn retim koullarndan veya katsaylarndan bamszdr. Bu ilke Bortkiewicz'i, Marx'm artk deer teorisini yeniden formle ederek Ricardo'cu bir izgide gelitirdii indirim teorisVne yneltmitir. Krn artmas cretlerin azalmasn gerektirdiinden, kr, igcnn rnnn bir parasdr. Dier yandan kr, cret mallarnn ve bu mallarn dolayh-dolaysz retim aralarnn retildii kesimlerin retim koullaryla cret tarafndan belirlendiine ve dier mallarn retim koullarndan bamsz olduuna gre, krn kkeni sermayenin retken gc deil, igcnn retken gc-cret ilikisidir. Nitekim krn kkeninin sermayenin retken gc olduu gr, krn baz mallarn retim koullarndan bamsz olduu olgusu ile elimektedir. Bu ilke ayn zamanda, burada ele alnan model erevesinde, parasal cret-reel cret ilikisini de belirlemektedir. Bilindii gibi Ricardo ve Marx'ta reel cretler uzun dnemde asgari geimlik dzeye inmektedir. Buradaki modelde ise cretler parasal olarak llmekte ve tketim malnn fiyat, pbm, dier kesimlerde belirlenen kr oranna eit bir kr oran verecek ekilde belirlenmektedir. Her ne kadar parasal cretler artt zaman tketim malnn parasal fiyat artabilirse de, bu art parasal cretlerdeki art oranndan daima daha dk olacaktr; zira wm artarken r decek ve (3.20b)'de grld gibi w artacaktr. Dolaysyla, reel cretlerin artmas iin parasal cretlerin artmas gerekmekte, parasal cretlerdeki bir azalma hi bir zaman reel cretlerin artmasna yol aamamaktadr. Farasal cretler veri iken sistemde elde edilen reel cretler, w, eer asgari dzeyden, w;s'den daha dk ise, reel cretlerin bu dzeye kmas iin parasal cretlerin artmas gerekmektedir. Ancak eer ws artarken pbm de artyorsa, reel cretlerin art oran parasal cretlerin art oranndan daha dk olacaktr. Ksaca, sistemde reel cretleri belirleyen ey parasal cretlerdeki deimelerdir.

OKUMA

LSTES

1. Akyz (1976)*: Transformasyon problemine blm asndan bak. 2. Bortkiewicz (1906)** 3. (1907)* 4. Desai (1974)**. Chs. VIII-XII. 5. Dimitriev (1904)**, pp. 39-80: Ricardo ve Mara'da deer-fiyat ilikileri. 6. 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. Dobb (1955) (1973), Ch. 6, pp. 155-165. Laibman (1973) Marx (1894)**, Parts I - I I . May (1948) Meek (1956) Morishima and Seton (1961) Morishima (1973)**, Part III: Matematiksel genel zm. 14. (1974)*,

15. Nuti (1974)*: Fiyat ve deer sorunla. 16. Okislio (1963)*, pp. 296-298. 17. Ricardo (1817)**, pp. 43-47: Deimeyen dee ls sorunu. 18. (1951a)'*: Deer ve fiyat ilikileri. 19. Robinson (1968) 20. ?amuelson (1970) 21. (1971)**: Neoklasik yorum ve Marx'n Transformasyon zm ile ilgili bir neri. 22. Seton (1957) 23. Sraffa (1951)**: Deimeyen deer ls sorununun yorumu. 24. Svveezy (1942)**, Ch. VII: Marx ve Bortkievicz zmlerinin deerlendirmesi. 25. Winternitz (1948)

4. BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

4.1. GRt
t

Ricardo ve Marx kapitalist bir ekonominin dinamiini incelerken modellerini, buraya kadar ele alnan kavramsal ve kuramsal yap zerine oturtmulardr. Her ne kadar blm-birikim ilikileri konusundaki niha nermeleri formel olarak ayn ise de, Ricardo ve Marx modellerinin kapitalizmin dinamii konusunda ortaya koyduu sreler farkl olduundan bu modellerin ayr ayr incelenmesi gerekmektedir. Bununla beraber burada, bu modellerin ortak unsurlarna ksaca deinmekte yarar vardr. Gerek Ricardo gerek Marx'ta kapitalist birikimin kayna krdr. Krlar ile yatrmlar arasndaki iliki iki ekilde ortaya kmaktadr. Ricardo ve Marx'm cret teorileri, cretlerin uzun sre igcnn yeniden retimi iin gerekli dzeyin zerinde kalamayacan nerdii iin, cretlerin tamam tketilmekte ve bylece ii snfnn cretlerden tasarruf ederek bunlar dorudan doruya yatrmas veya kapitalistlere bor vermesi sz konusu olmamaktadr. Ricardo'da rant tamamen lks tketime gittii iin her iki modelde de yatrmlarn tek kayna kr olmakta ve kr yatrm fonlarn salamaktadr. Burada bir sorun krlarn tamamnn birikime yneltilip yneltilmediidir. zellikle Marx zaman zaman kapitalistlerin krlarnn ksmen tketime veya lks tketime harcandn varsayyorsa da, kapitalistler arasndaki rekabetin iddetlendii aamalarda Marx'ta da kapitalistlerin krlarnn tamamn tasarruf ederek yatrdklarn grmekteyiz. Bylece Ricardo'da batan itibaren, Marx'ta ise ilk yaklam olarak klasik tasarruf fonksiyonu varsaym yaplmaktadr: iiler cretlerinin tamamn tketmekte, kapitalistler ise krlarnn tam amini tasarruf etmektedirler. Bylece iilerin tasarruf oran sw = 0, kapitalistlerin tasarruf oran sc = 1 olmaktadr. Kr ile birikim arasndaki dier bir iliki, birikimin amacnn kr elde etmek olmas, ksaca yatrmlarn krllnn birikim iin bir drt tekil etmesidir. Her iki modelde de kapitalistler net bir kr bekledikleri

60

KLASK EKONOM POLTK

zaman gelirlerini tasarruf ederek yatrmaktadrlar. Dolaysyla kr bekleyileri kapitalistlerin yatrmlarn etkileyen bir unsur olmaktadr. cretlerin tamam tketildiine ve krlarn tamam yatrldna gre bu modellerde uzun dnemde bir talep yetersizlii sorunu mevcut olmad ve temel sorunun, modellerin ok kesimli-ok mall olmasndan dolay, retim yapsnn talep yapsna uymamas sorunu olduu dnlebilir. Ancak, ileride grlecei gibi Marx'm buhran teorisinin nemli unsurlarndan biri talep veya dk tketim sorunu eklinde ortaya kmaktadr. Son olarak Ricardo ve Marx'ta retim teknolojisinin rijitlii varsaymn da aka grmek mmkndr. Kapitalistler yatrm yaparken nlerinde, seebilecekleri ok sayda alternatif retim teknii mevcut deildir. Farkl teknikler ancak dinamik bir teknolojik gelime sreci iinde ortaya kmaktadr. Teknolojik gelime ise yeni yatrmlar gerektirmekte, yeni retim tekniklerine yatrm yaplmad takdirde mevcut retim tekniklerinin niteliklerinin deimesi sz konusu olmamaktadr; dier bir deyimle bu modellerde teknolojik gelimeyi belirleyen ey yatrmlardr.

4.2. RCARDO: DURGUN DURUM


Ricardo modelinde kapitalizmin uzun dnemdeki dinamik sreci bir yandan tarmdaki azalan verimle kr oran arasndaki ilikiye, dier yandan da yukarda belirtilen kr-birikim ilikisine dayanmaktadr. Ekonominin btnndeki sermaye birikimi tarmda giderek daha az verimli topraklarn kullanlmasna, bu da igcnn verimlilii ile kr orannn dmesine yol amaktadr. Kr, bir yandan birikimin kaynan, dier yandan da amacn meydana getirdii iin kr oranndaki d giderek birikim orannn azalmasna ve sonunda da birikimin ortadan kalkmasna yol amaktadr. Dier bir deyimle sermaye birikimi krlarn dmesine, bu da birikimin ortadan kalkmasna sebep olmakta ve kapitalizm, uzun dnemde krn ve birikimin mevcut olmad, nfusun deimedii durgun bir duruma ulamaktadr. Sermaye birikimi iki nedenle tarmsal retimin artmasn gerektirmektedir. Tarm dndaki kesimlerde sermaye birikimi, istihdamn artmasna yol at iin artan igcnn tketiminin salanmas buday retiminin artmasn gerektirir. Dier yandan, bu olgu tarmda yeni topraklara geilmesine ve bu kesimde istihdamn ve buday talebinin

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

61

artmasna yol aacaktr. te bu iki nedenle birikim istihdamn, bu da tarmsal retimin artmasn gerektirir ve tarmdaki azalan verim kr orannn dmesine, bu da birikimin yavalamasna yol aar. Ksaca, kr oran tarmda belirlendii iin ekonominin uzun dnemde izleyecei yol, tarmda, birikim ile kr oran arasndaki ilikilere baldr. Bu sreci formel olarak incelemek iin nce birikim ile krlar arasndaki ilikiyi belirlemek gerekir:

^- = g(P) = g[L(f'-ws)]

g(0)=0

g'>0

(4.1)

yani buday cinsinden llen sermayenin birikim oran krlarn artan bir fonksiyonu olmaktadr. Toplam krlar pozitifken sermaye stoku artmakta, g ' > 0 ; krlar ortadan kalkt zaman ise sermaye birikimi durmaktadr, g(Q) = 0 . (2.14)'de grld gibi toplam krlar istihdam dzeyinin ve igcnn marjinal verimlilii ile reel cretler arasndaki farkn bir fonksiyonu olduu iin istihdam artt zaman, verimli topraklarn bol olduu ilk aamalarda krlar artacak, daha sonra azalacaktr. Bu nedenle sermaye stokundaki art oran bir sre artacak daha sonra ise azalarak igcnn marjinal verimlilii reel cretlere eitlendii zaman sfra inecektir. Dolaysyla sermaye birikimi kr orannn dmesine yol amaktadr; nitekim r = PjK olduundan (2.12)'den: drjdK = / " (dL/dK) (l/ws) < 0 (4.2)

olmakta, / ' ' negatif, dL jdK ve ws pozitif olduu iin sermaye stoku arttka kr oran dmektedir, f = ws olduu zaman kr oran ve toplam krlar sfra inecek ve sermaye birikimi ortadan kalkacaktr. Dier yandan sermaye birikiminin mevcut olmad bir ekonomide igc arzndaki bir art reel cretlerin dmesine yol aacandan ekonominin ulat bu durgun durumda w=ws olacak; nfus art duracak ve toplam nfus ve istihdam dzeyi sabit kalacaktr. ekil 4.1.'de ekonominin bu durgun durumunda ortaya kan ilikiler gsterilmektedir. Tarmdaki istihdam dzeyi L'ye kt zaman, reel cretler ws olarak veri iken, krlar sfra inmekte ve toplam gelir rant (R) ile cret (W) arasnda bllmektedir. eklin alt tarafnda grld gibi tarmda istihdam artt zaman bir sre toplam krlar artaca iin dKjdt de artmakta, belli bir istihdam dzeyinden itibaren dmeye balamaktadr. Durgun durumda ekonominin toplam sermaye stoku R; toplam istihdam L; reel cretler ws; kr oran ve toplam kr-

KLASK EKONOM POLTK

K i

Sekil

t.]

lar sfr; nfus sabit ve sermaye birikimi sfrdr. Toplam gelirin tamam tketilmekte, toplam gelir deimedii iin de adam bana den tketim sabit kalmaktadr. Ksaca, tarmdaki azalan verim, rantn kr aleyhine artmasna, bu da krn ve birikimin ortadan kalkmasna yol am, birikim, bu birikimin kaynan oluturan krla birlikte yok olmutur. Buradaki modelde birikim, kr oran ve toplam krlar sfra indii zaman durmaktadr. Oysa, eer kapitalistler, krlar ve kr oran belli bir dzeyin altna dt anda yatrm yapmamaya balyorlarsa, istihdam dzeyi L'ye ulamadan da birikim ortadan kalkabilir. Eer kapitalistler Pmin altnda yatrm yapmyorlarsa bu takdirde (4.1)'de g(Pmin)=0 olacak ve krlar Pmin zerinde olduu srece birikim olacaktr. Bu koullarda ekonomi; kr oran ve toplam krlar s-

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

63

fra inmeden durgun duruma ulaacaktr. ekil 4.1'de L' ve K' noktalar byle bir durumu gstermektedir. Ricardo modelinin kapitalizm hakknda yapt bu ndeyi temelde, kr oran ile tarmdaki azalan verim arasndaki ilikiye dayanmaktadr. Buradaki model, azalan verimin mutlak olduunu varsaymakta, teknolojik gelimenin tarmdaki retim koullar ve dolaysyla kr oran zerindeki etkilerini hesaba katmamaktadr. Dolaysyla bu varsaymlarn ortadan kaldrlmas ve teknolojik gelimenin etkilerinin hesaba katlmas, modelin ortaya kard sonularn genellik derecesinin test edilmesi iin gereklidir. Modelde kr orannn sadece tarmdaki retim koullar tarafndan belirlenmesi iki temel varsayma dayanmaktadr: cretlerin sadece tarm rnlerine harcand ve tarmsal retimde endstri mallarnn input olarak kullanlmad varsaymlar. cret mallar ksmen endstri rnlerini de ierdii ve /veya tarm kesiminde endstri mallar input olarak kullanld zaman, cret-kr ilikisi endstri mallar reten kesimlerin retim koullarndan bamsz olmaktan kacaktr. Bununla beraber bu olgu, birikim ve kr oran arasndaki ilikinin niteliini deitirmemektedir. cretler ksmen sanayi rnlerine harcand zaman sermaye birikiminin yol at istihdam art ve bunun cret gelirlerinde meydana getirdii art, ancak ksmen tarm rnlerine kar bir talep haline gelecektir. Bu durumda tarmsal retimdeki gerekli art, cret demelerindeki arttan daha az olaca iin tarmda marjinal topraklara gei hz decektir. Ancak, tarmda azalan verim egemen olduu srece, bu, sadece kr orannn dme hznn, birikime oranla daha yava olmas ve ekonominin daha uzun bir dnem sonunda durgun duruma ulamas demektir. Ksaca, bu koullar altnda da sistem, kr ve birikim orannn sfra indii bir durgun duruma ulaacaktr. Burada cretlerin ksmen endstri mallarna harcanmas halinde de tarmdaki azalan verimin, kr orannn dmesine yol aaca varsaylmaktadr. Bu varsaym tarmda endstri mallarnn input olarak kullanlmas halinde de geerlidir. Bunu (3.12)'de B malnn buday olduunu varsayarak grmek mmkndr. Azalan verim, B mal reten kesimin retim younluu artarken a2 ve oc2 katsaylarnn da artmas demektir. Bu kesimde adam bana retilen net buday miktar (1 /a2) p(a2 /oc2) olduu iin, p pozitif olduu srece a2'deki bir art bu" kesimde adam bana retilen net buday miktarnn dmesine, bu da kr orannn azalmasna yol aacaktr. Kr oran

64

KLASK EKONOM POLTK

r = (1 ja2p -\-<x2ws) 1 olduundan, p pozitif ve ws veri iken, o2 ve <x2'deki bir art kr orann drecektir. Endstri kesimindeki bir teknolojik gelime, ax ve/veya cdeki bir azal p'yi azaltaca iin kr oranndaki dmeyi yavalatabilir. Ancak, iki maln deiim oran hi bir zaman negatif olamayacandan, a2 ve a2 srekli olarak artt zaman kr orannn dmesi kanlmazdr. cretler ksmen endstri mallarna harcand zaman, birikim artka kr orannn ne gibi bir hzla decei bir yandan cret mallarnn bileimine, yani endstri ve tarm rnlerinin cret harcamalar iindeki paylarna, dier yandan da tarmdaki azalan verimin etkisini, endstrideki teknik gelimenin ne derece hafifleteceine baldr. Ancak bu koullar altnda bile, niha olarak, kr orannn sfra inmesinin nlenmesi olanakszdr. Ricardo teknolojik gelimeyi makine kullanm eklinde ele almakta ve bunun blm zerindeki etkilerini incelemektedir. Bu anlamda teknolojik gelime, sabit sermayenin iletme sermayesine orannn artmas eklinde ortaya kmakta ve output basma daha az dolaysz igc kullanlmasna yol amaktadr. Bunun blme etkisini Ricardo, net-gayri safi rn ayrmn yaparak incelemektedir. Net rn, ekonominin serbeste kullanabilecei rn olduundan igcnn yeniden retimi iin gerekli mallar net rn kavram dnda braklm ve net rn kr -|-rant eklinde tanmlanmtr. Gayri safi rn ise net rn ve cretleri iermektedir. Ricardo teknolojik bir gelimenin net rnde mutlaka bir art salayacan, buna karlk gayri safi rn azaltabileceini belirterek, teknolojik gelimenin cret payn ve toplam cret demelerini azaltacan sylemektedir. Bunun nedenini ylece zetlemek mmkndr. Kapitalistler ancak daha fazla kr elde edeceklerini dndkleri zaman makine kullanmna geecekleri iin teknolojik gelime bu anlamda net rnn artmasna yol aar. Dier yandan maikne kullanmnn yol at teknolojik isizlik, artan kr ve birikim dolaysyla dier kesimlerin artan igc talebi ile ksmen giderilirse de, Ricardo genellikle bu ilave talebin yetersiz olacan belirtmekte ve bu nedenle, ii snfnn makine kullanmna kar kmasnn, yanl bir deer yargs olarak deerlendirilmemesi gerektiini ne srmektedir. Bununla beraber Ricardo'nun teknolojik gelimenin blme etkisi konusundaki analizinin yetet olduunu sylemek olanakszdr. Ayn sonu Marx'n teknolojik gelimeyi ele al tarznda da ortaya kacandan bu konu daha sonraki blmde incelenecektir.

'

'

'

"

'

"

"

"

"

'

'

'

"

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

6S

Ricardo'nun teknolojik gelime konusundaki bu grnn doal sonucu, teknolojik gelimenin ksa dnemde birikimi hzlandrmas, uzun dnemde ise krlar ve birikimi azaltmasdr. cret demelerindeki bir azalma, buday talebinin ve buna paralel olarak da rantn azalmas, kr orannn artmas demektir. Krlardaki bu art birikimi hzlandraca iin zamanla igc talebi, cret demeleri ve buday talebi artacak, bu ise rantn artmasna ve kr orannn dmesine yol aacaktr. Nitekim buna benzer bir sre Ricardo'nun tarm kesimindeki teknik gelimenin etkisini ele al tarznda da ortaya kmaktadr. Tarmdaki retim koullarndaki bir iyileme igcnn marjinal verimliliini ve kr orann artracaktr. Birikimin bu nedenle artmas igc talebinin ve reel cretlerin artmasna sebep olacak, ancak bir yandan artan cretler uzun dnemde nfusun ve igc arznn, dier yandan da hzlanan birikim igc talebinin ve istihdamn artmasna sebep olacandan buday talebi artacak ve bu, tarmda daha az verimli topraklara gidilmesine, rantn artmasna, kr orannn dmesine ve birikimin yavalamasna yol aacaktr. Ksaca, teknolojik gelime bu durumda da ksa dnemde kr ve birikim, uzun dnemde ise rant lehine ilemektedir. Ricardo'nun, tarmdaki azalan verimin sermaye birikimini engellemesinin nne gemek iin nerdii tek yol ucuz buday ithalidir. Bu, birikimle birlikte daha dk verimli toprak paralarnn tarma almasn engelleyecek ve igcnn marjinal verimliliinin ve kr orannn dmesini nleyerek birikimin belli bir hzda devam etmesini salayacaktr. Ricardo, siyasal mcadelesinin bir amacn serbest buday ithalini salamaya yneltirken dier yandan da rantiyer snfn gelirlerinin kapitalistler aleyhine artmasn nleyecek birtakm tedbirleri savunmutur. Bu tedbirler esas olarak vergilendirme konusundadr. Ricardo krn vergilendirilmesinin dorudan doruya birikimi yavalatacan, cretlerin vergilendirilmesinin ise, reel cretler asgari geim dzeyinde iken, parasal cret artna yol aacan ve bunun da, niha olarak, krlar azaltacan belirterek gelir vergisinin dorudan doruya rant hedef almas gerektiini nermektedir. Dier yandan, buradaki modelde de grlebilecei gibi, buday zerine konulacak bir vergi, marjinal toprakta retilen budayn maliyetini ve dolaysyla fiyatn artracaktr. Bu, reel cretlerin asgari dzeyin altna inmesi anlamna gelecei iin parasal cretlerdeki art buday fiyatndaki art izleyecek ve neticede btn vergi krlar zerine binecektir. Bu nedenle Ricardo, tarmsal vergilerin buday zerinden deil, ya doru-

66

'

KLASK EKONOM POLTK

dan doruya rant gelirleri zerinden, ya da rantla orantl olarak toprak deeri zerinden alnmasn; dier btn durumlarda verginin niha olarak krlardan denmi olacan; bunun ise, zaten azalan verim nedeniyle yavalayan birikimi daha da yavalatacan gsterme abasna girimi ve siyasal mcadelesini buna yneltmitir.

4.3. MARX: KAPTALZMN DNAM VE SEL ELKLER


Marx, kapitalizmde dinamik birikim srecini incelemeden nce, sistemde kullanlan retim aralarnn yenilenmesi olgusunun ve bunun gerektirdii deiim srecinin genel ilkelerini saptamak amacyla retim koullarnn deimedii, birikimin mevcut olmad bir ekonomiyi inceliyor. Marx, bu basit yeniden retim koullarnn .incelenmesinin teorik bir soyutlama olduunu belirterek bunu, dinamik analizinin veya kapitalizmin genileyen yeniden retim srecinin analizinin hareket noktas olarak alyor. Kapitalizmin isel elikileri ise bu dinamik sre iinde ortaya kyor. Birikim ve teknolojik gelime, bir yandan kapitalizmde retim glerinin gelimesine yol aan artn ve kr orannn azalmasna, yani birikime olanak veren krn ortadan kalkmasna sebep olurken dier yandan da, yaratt artk ile yeni teknolojilerin ve retim aralarnn ortaya kmasn salayan igcnn, retim sreci dnda kalmasna, yani yedek igc ordusunun giderek artmasna yol ayor. Burada Marx'm dinamik sistemi bu ereve iinde ele alnacaktr. Marx, birikim ve teknolojik gelime srecini deer sistemi erevesinde inceledii iin kullanlacak formel modeller de deerlerle ifade edilecektir. Bu, esas olarak, birikim-blm ilikisinin ve retim aralarnn yenilenme srecinin niteliini etkilemeyecektir.f Ancak, ileride grlecei gibi, Marx'n kr orannn dmesi ile ilgili nermesinin fiyat sistemi erevesinde ele alnmas gerekecektir.
4.3.1. Basit Yeniden retim

retilen net outputun tamamnn tketildii, birikimin ve teknolojik gelimenin mevcut olmad, kullanlan retim aralarnn aynen yenilendii ve kesimlerin retim younluklarnn deimedii bir retim sisteminde basit yeniden retim koullar hkm srmektedir. cretlerin tamam igcnn yeniden retimi iin gerekli tketime

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

gittii iin, retilen net outputun tamamen tketilmesi, yaratlan artk deerin veya kapitalistlerin krlarnn tamamnn tketilmesi anlamna gelmektedir. Bunu (2.25)'deki iki kesimli model erevesinde incelemek mmkndr. retilen retim aralar, retim arac ve tketim mal reten kesimlerde kullanlan retim aralarnn toplamna eit olacandan: . , . Qa =Ca.+ Ct (4.3) olmaktadr ve sistemde net retim arac retimi mevcut deildir. retilen toplam tketim malnn deeri, igcnn toplam deeri veya cretlerle, yaratlan artk deerin toplamna eit olacandan: ' Qb = K + Vb + Sa + Sb . (4.4) ifadesi, yaratlan net outputun veya mill gelirin sadece tketim malndan oluacan ve bunun da cret ve kr gelirleri toplamna eit olacan gstermektedir. , (4.3) ve (4.4)'deki basit yeniden retim koullar ayn zamanda arz-talep dengesiyle kesimler arasndaki deiimin hangi oranlarda olmas gerektiini gstermektedir. Bu eitliklerin sol tarafndaki ifadeler srasyla retim arac ve tketim mal arzn, sa tarafndaki ifadeler ise retim arac ve tketim mal talebini gstermektedir. Bylece sistemde her mal iin arz-talep eitliinin gereklemi olmas basit yeniden retimin gerekli bir kouludur. Bu eitlik kesimler arasndaki deiim yoluyla salanmaktadr. retim arac reten kesimde retilen toplam retim aralarnn bir ksm, bu kesimde kullanlan retim aralarnn yenilenmesi iin alkonmaldr. Kalan ksm, Qa C a , ise bu kesimde yaratlan artk ile denen cretlerin toplamna eittir. Ayn ekilde tketim mal retilen kesimde yaratlan artk deer, Sb, ve denen cretler, Vh, dorudan doruya bu kesimde retilen mala kar bir talep haline gelecektir. Geriye kalan tketim mal, Qb (Vb + Sb) bu kesimde kullanlan retim aracnn yenilenmesi iin gerekli retim aralar ile deitirilecektir. Bu deiim: , Cb = Va + Sa (4.5)

eklinde ortaya kmakta, yani retim arac reten kesimde kullanlmayan retim aralar, Qa Ca = Cb, tketim mal reten kesimin talep etmedii tketim mallaryla, Qb (Vb + Sb) = Va -j- Sa ile deitirilmektedir. Mallarn deerleri ile ifade edilen arz-talep dengesi ve deiim eitlikleri ayn zamanda kesimlerde -kullanlan retim aralarnn fi-

KLASK EKONOM POLTK

ziksel olarak yenilenmesini salayan koullar da iermektedir. Bu koullar miktar eitlikleri olarak da ifade etmek mmkndr. (4.3)deki koul (2.21) (2.25)'deki eitlikler kullanlarak yazldnda: Xa, + Ya2 = X (4.6)

koulunun gereklemesinin, basit yeniden retim iin gerekli olduu ortaya kmaktadr. Bu koul, retim aralarnn fiziksel olarak yenilenmesi iin gereklidir. retim arac reten kesimde retilen retim arac miktar, X, bu kesimin ve tketim mal reten kesimin kulland retim aralarnn toplamna eit olmaktadr. Bu ise ancak: X/Y = 2 / ( l - a 0 . (4.6.a)

olmas halinde mmkndr. Eer kesimlerin retim younluklar arasndaki oran bu ifadeye eitse basit yeniden retim salanmaktadr. Bu eitlik ise (4.5)'de deerlerle ifade edilen basit yeniden retim koulu gerekletii zaman kendiliinden salanmaktadr. Ayn ekilde (4.5)deki koul, igcnn kesimler arasndaki dalmn da belirlemektedir: VJVb =Xa/Ya2 =2a/(l->.2 . (4.7)

Basit yeniden retimin mmkn olabilmesi iin, toplam igcnn, Xa. + Ya2'nin, kesimler arasnda (4.7)'deki oranda dalmas gerekmektedir. (4.6.a) gibi bu oran da (4.5)'e bal olarak gereklemektedir. Dolaysyla, alternatif olarak; (4.5)'i, (4.6.a)'y veya (4.7)'yi basit yeniden retimin koulu olarak tanmlamak mmkndr. 4.3.2. Genileyen Yeniden retim Basit yeniden retimde artk deer tamamen tketime gitmekte ve sermaye birikimi olmad iin uzun dnemde artk deerin artmas da sz konusu olmamaktadr. Marx, bu retim koullarnn kapitalist retim biiminin temel nitelii ile badaamayacan ve birikimin mevcut olmad bir kapitalizmin dnlemeyeceini belirterek basit yeniden retim koullarn, sadece genileyen yeniden retimin incelenmesinde bir hareket noktas olarak almaktadr. Birikimin kkeni artk deer, artk deerin nedeni de retim aralarnn zel mlkiyeti olduu iin, sermaye birikimi kapitalizmin doal kuraldr ve bu, kapitalistler arasndaki rekabetin zorunlu kld bir sretir. Birikim sreci boyunca ortaya kan teknik gelime bu rekabetin sonucudur. Daha etkin ve ileri yntemleri uygulayarak retimde bulunmak abas, bu yntemlerin uygulanmas iin gereken birikim, bir yandan kapitalistler

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

**

arasndaki rekabetin somutlama biimi olmakta, dier yandan da kapitalist gelime srecine dinamik bir nitelik kazandrmaktadr. Burada, bu sreci incelerken, Marx'n iki kesimli modeli kullanlacak ve baz varsaymlar yaplacaktr. Birikim sreci sadece retim aralarnn artmasn ve niteliklerinin deimesini deil, ayn zamanda i- gcnn artmasn ve niteliklerinin deimesini gerektirir, igcnn nitelikleri arasndaki farklarn niceliksel farka indirildii varsayld iin temel sorun igcnn, zaman iinde artan retim aralarnn retimde kullanlmasna olanak tanyacak bir oranda artmasdr. Daha sonra grlecei gibi Marx'm teknolojik gelime ve cret teorileri, igcnn byme orannn kapitalist birikime bir snr getirmeyeceini gstermektedir. Bu nedenle burada da kapitalist birikim srecinin sadece retim aralarnn birikiminine bal olduu ve ekonomide mevcut retim aralarn kullanacak sayda igcnn her zaman mevcut olduu varsaym yaplacaktr. Birikim srecini incelerken burada yaplacak ikinci varsaym gelir dalmnn veya dier deyimle, artk deer orannn deimediidir. Bu varsaym her ne kadar modelin basitlemesini salyorsa da, zellikle birikim orannn zaman iinde deimesi ile ilgili olarak ortaya kabilecek baz sorunlarn bir kenara atlmasna da yol amaktadr. Son olarak teknolojik gelimenin mevcut olmad varsaym da yine baz sorunlarn model dnda kalmasna yol aacaktr. Genileyen yeniden retimi incelerken, gelir-harcama ilikileri konusunda Marx'n temel varsaymlarn u ekilde zetlemek mmkndr. cretler tamamen tketilmekte ve bir retim dneminde denen cretler, o dnem iinde, bir nceki dnemde retilen tketim mallarna harcanmaktadr. Ayn ekilde kapitalistlerin tketim talepleri de bir nceki dnemde retilen mallar ile karlanmaktadr. Kapitalistler elde ettikleri art ksmen tketmekte ksmen de yatrmakta; her kapitalist sadece kendi kesiminde yatrm yapmaktadr. Bu varsaymlar erevesinde, herhangi bir andaki veri retim koullan ve younluklar altnda birikim srecinin nasl oluacan incelemek iin hareket noktas olarak, (2.25)'deki sistemin t = 0 dneminde ekonominin, retim durumunu gsterdiini varsayalm. Birikimin mevcut olabilmesi iin sistemde retilen retim aralarnn, toplam olarak her iki kesimde kullanlan retim aralarndan daha fazla olmas gerektiinden birikimin n art Qa > Ca + C6'dir. Ekonominin t 0 dneminde kullandndan g orannda daha fazla retim arac rettiini varsayarsak:

*<.'';;

>

KLASK EKONOM POLTK

olacaktr. Birikimin ikinci koulu, cretlerin tamamen tketildii varsayld iin, kapitalistlerin elde ettikleri artn tamamn tketmemeleri ve bir ksmn tasarruf edip yatrmalardr. Bu koul aslnda Qa > Ca + Cb olduu zaman kendiliinden gerekleecektir; zira bu, (2.25)'de Qb < Va + Vb + Sa -f Sb olduunu gsterdiinden, kapitalistler elde ettikleri artn tamamn tketmek isteseler bile bunun gereklemesini salayacak tketim mal bulamayacaklardr. Bu nedenle retim arac reten kesimde kapitalistlerin elde ettikleri artn tamamn tasarruf edip ayn kesime yatrdklarn varsayalm. Bu durumda bu kesimde elde edilen toplam artk, bu kesimin deimeyen ve deien sermayeleri arasnda srasyla Sa {Ca/Ca + Va) = Sa(ka/1 -\-ka) ve Sa (Ya}Ca + Va) = Sa (1 /I +ka) oranlarnda dalacaktr. Dolaysyla bu kesimin toplam retim arac talebi:

Da = Ca + Sa (kjl+ka) = Ca (l + s
\

I
*
K

)
a I

(4.9)

olmakta, bunun Ca kadarlk ksm kesimde kullanlan retim aralarnn yenilenmesi iin gereken retim arac miktarn, dier ksm ise o kesimde yaplan net yatrm veya retim arac birikimini gstermektedir. Ayn ekilde tketim mal reten kesimin toplam retim arac talebi, Db, iki ksmdan meydana gelecektir; bu kesimde kullanlan retim aralarnn yenilenmesi iin gerekli retim aralar, Cb; ve bu kesimde kapitalistlerin yapmak istedikleri yatrm miktar. Bu ikinci ksm bir yandan bu kesimdeki kapitalistlerin birikim veya tasarruf oranna, dier yandan da bu kesimin organik bileimine baldr. Ancak, retim arac piyasasnda arz-talep dengesinin salanmas iin bu kesimdeki kapitalistlerin Qa- Da = Db kadar retim arac talep etmeleri gerekmektedir. te Marx, tketim mal reten kesimdeki kapitalistlerin birikim oranlarn, retim arac piyasasnda arz-talep dengesini salayacak ekilde ayarladklar varsaymn yapmaktadr. Bu kesimdeki kapitalistlerin birikim oranna \x. dersek: Db = Cb + Sb ( k b l l + k b ) = Cb (l + y. s ) (4-10)

olacaktr. retim arac piyasasnda arz-talep dengesi salanmas iin Da + Db = Qa olmas gerektiinden (4.8) (4.10)'dan:

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

71

g(Ca

+Cb)=s (C. L ^ + ,Cfc

-i-)

(4.11)

eitliinin gereklemesi gerekmektedir. t = 0 dnemindeki retim miktarlar (C'a, C6), g, birinci kesimdeki kapitalistlerin birikim oranlar (=1), ka ve kb veri olduundan bu eitliin gereklemesini salayacak tek deiken, ikinci kesimdeki kapitalistlerin birikim oranlar, |x'dr; yani (4.11), dier deikenlerin deerleri veri iken (i.'nn hangi deeri almas gerektiini gstermektedir. kinci kesimdeki kapitalistlerin birikim oran, retim arac piyasasnda dengeyi salayacak ekilde ayarland zaman, kesimlerin, yani retim arac ve tketim malnn byme oranlar srasyla: ga = sll+ka gb = (As/l+fc, (4.12) olacaktr. Dolaysyla t = 0 dnemindeki koullar JJ. = (1-f fcfc) / (l+fcfl) olmasn salamyor, dier bir deyimle, ikinci kesimdeki kapitalistlerin bu oranda birikim yapmasna olanak vermiyorsa, kesimlerin byme oranlar farkllaacaktr. Bu birikim Srecini u ekilde aklamak mmkndr: t=0 dnemi sonunda retilen retim arac miktar, Qa, bu dnem iinde kullanlan retim aralarnn toplamn belli bir oranda (g) amaktadr. Birinci kesimdeki kapitalistler elde ettikleri artn tamamn t = l dnemi banda birinci kesime yatrmakta ve bunu deien ve deimeyen sermaye arasnda, kesimdeki sermayenin organik bileiminin gerektirdii oranda blmektedirler, t=1 dnemi sonunda bu kesimde, t =0 dnemine kyasla, ga orannda daha fazla retim arac retilecektir. Bunu Qa' ile gsterirsek:

Qa = (1+&) Qa = a+ga) (Ca + Va + Sa)

(4.13.a)

olacaktr. Ayn ekilde t = 0 dneminde retilen toplam retim arac miktarnn, t = l dneminde tamamen kullanlmas iin, ikinci kesimdeki kapitalistlerin t = 1 dneminde Cbgb kadar daha fazla retim arac kullanmalar gerekir. Bu nedenle, bu kesimdeki kapitalistler, (4.11)'deki eitliin gereklemesi iin gereken oranda tasarruf edecekler ve yatracaklardr. Bu saland zaman, bu kesimdeki output t = l dnemi sonunda, t = 0 dnemine kyasla gb orannda daha fazla olacaktr:

<V = (l+gt) & = (1 + gb) (Cb +Vb+Sb)

(4.13.b)

(4.11) (4.13.b)'deki eitliklerin salanmas halinde J = l dnemi iinde tketim mal piyasasnda da arz-talep eitlii salanacaktr. Birinci kesimde t = l dnemi iinde kapitalistlerin dedikleri cret-

72

KLASK EKONOM POLTK

ler Va' Va ( l + g f l ) ; ikinci kesimde denecek cretler ise Vb = Vb (1 -\-gb) olduundan ve bu cretler t =0 dneminde retilen tketim mallarna harcanacandan, iilerin t = l dnemindeki tketim mal talebi Va' -f- Vb' olacaktr. Buna ilaveten birinci kesimdeki kapitalistler t =0 dneminde elde ettikleri art tamamen yatrdklar iin, sadece ikinci kesimdeki kapitalistler t = l dnemi iinde S b (1-JJ) kadar tketim mal talep edeceklerdir. Bu durumda tketim mal piyasasndaki arztalep dengesi: Va (1+gJ + Vb ( 1 + ^ ) + Sb
(1-(I)

= Qb

'

(4.14)

eithinin gereklemesini gerektirmektedir. (4.11)'deki eitliin gereklemesi halinde bunun da kendiliinden salanacan kolaylkla saptamak mmkndr. t = l dnemi sonunda birinci kesimde elde edilen artk deerin tamam t =2 dneminde kullanlmak zere birikime ayrlacandan, birinci kesimin bu dnem bandaki retim arac talebi: ' Da' = Ca (l+ga) + Sa (l+ga) (kjl+ka) = Ca(l+ga)2 (4.15) olmaktadr ve bu kesimin t =2 dnemi sonunda elde ettii byme oran, t = l dneminde salad oranla ayndr. retim arac piyasasnda denge salanmas iin ikinci kesimin t =2 dnemi bandaki retim arac talebi: Db' = Qa (l+ga) - Da' = (l+ga) [Qa - Ca (1 +ga)] (4.16) olacaktr. Bunu salamak iin bu kesimdeki kapitalistler, elde ettikleri artn belli bir orann, (I.' kadarn birikime ayracaklardr. Bu kesimin t =2 dnemi sonunda elde edecei byme oran: gb' = (Db' - Db) I Db =ga (4.17) olmakta ve her iki kesim de t =2 dneminden itibaren ayn oranda bymeye balamakta, ekonomi bir dnem sonra dengesiz bymeden dengeli bymeye gemektedir. Bu dengeli byme sreci iinde kesimlerin byme oranlar sabit ve ayn olduundan retim younluklarnn oran, yani kesimlerin greli paylar deimeyecektir. Dier yandan retim teknikleri deimedii iin, hem deien hem de deimeyen sermaye ayn oranda artacak ve dolaysyla ekonominin istihdam ettii toplam igc, ekonominin byme oranna eit bir oranda artacaktr. Tketim mallarnn art oran istihdamdaki art oranna eit olduu iin, igc basma den tketim zaman iinde deimeyecektir. Bu sre iinde blm

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

'

73

sabit kalacak; kr oram, artk deer oran ve reel cretler zaman iinde deimeyecektir. , Sistemin dzgn bir ekilde bymesini salayan ey, Marx'm kapitalistlerin yatrm davranlar konusundaki varsaymdr. Bu varsaym ikinci kesimdeki kapitalistlerin denge salayc bir grev yklenmelerini gerektirmektedir. Dengeli byme, kesimlerin ayn oranda bymeleri eklinde ortaya kmakta, ancak, bunun iin kapitalistlerin farkl oranlarda tasarruf ve yatrm yapmalar gerekmektedir. Nitekim birinci kesimdeki kapitalistler elde ettikleri artn tamamn yatrdklar zaman ga = gb olmas iin t = l dnemi sonunda ikinci kesimdeki kapitalistlerin:

V.' = ( ! + * ) / (l+K)

.(4.18)

orannda birikim yapmalar gerekir. Eer kesimlerin organik bileimleri ayn deilse, bu oran birinci kesimdeki kapitalistlerin birikim oranndan farkl olacaktr. Dier yandan ikinci kesimdeki kapitalistler en ok elde ettikleri artn tamamn biriktirebilecekleri iin, kb > ka iken \x' > 1 olmak zorundadr. Bu sz konusu olamayacandan retim arac reten kesim daha az sermaye youn iken dengeli bymeye ulalmas olanakszdr. Genel olarak, buradaki iki kesimli modelde, eer birinci kesimdeki kapitalistlerin tasarruf oran \a, ikinci kesimdekilerin \b ise, kesimlerin bir dnem sonra ayn oranda bymeleri iin: (xfc/[xfl =(l+kb)l(l+ka) (4.19) olmaldr. \a==]J.b iken ka=kb ise kesimlerin birikim oranlar farkl olacaktr. (4.19) saland zaman ekonominin byme oran: g = s fza/(l+fcfl) = s |i 6 /(!+**) (4.20) teknik koullar veri iken, gelir dalmna ve kapitalistlerin tasarruf oranlarna bal olmaktadr. Artk deer oran ve kapitalistlerin tasarruf oranlar ykseldike ve/veya kesimlerin organik bileimleri azaldka byme oran artacaktr. Marx'n kapitalistlerin yatrm davranlar konusundaki varsaym modele ilk bakta normatif bir nitelik kazandrmaktadr; zira bu vasaym, kapitalizmin dengeli bir byme salamas iin gerekli koullarn gereklemesine yol amaktadr. Bu nedenle model, 'dengeli byme iin kapitalistler nasl davranmaldr ?' gibi normatif bir soruyu aratrmaktadr. Oysa kapitalistlerin, davranlarn dengeli bymeyi salayacak ekilde ayarladklar varsaym kaldrld zaman, sistemin dengeli bymeyi salamas iin bir neden kalmamaktadr. Bu nedenle

?4

-..-'

[KLASK E K O N O M POLTK

model, bu varsaym kaldrarak kapitalizmin byme srecini en genel koullar altnda inceleyecek bir duruma getirilmelidir. Gerekte Marx'n temel amac da budur. Marx, bir yandan kapitalizmin dengeli bymesi iin gerekli koullar aratrrken dier yan dan da dengesizlie yol aacak nedenleri belirlemektedir. Bu adan daha sonra Harrod'da ortaya kan kararsz ve dengesiz byme sorununu burada da bulmak mmkndr. Sistemin dengeli bir ekilde bymesi iin (4.20)'deki gerekli byme orannn gereklemesi, kapitalistlerin bunun gerektirdii yatrmlar yapmalarna baldr. Modelde kapitalistlerin tasarruflarm dorudan doruya yatrdklar varsaylarak (4.20)'de, s, ka ve kb veri iken dzgn bymenin salanabilmesi iin bu oranlarn ne olmas gerektii belirlenmektedir. Bu konuda ortaya iki sorun kmaktadr; i. kapitalistler tasarruflarn tamamen yatrdklar, yani tasarruf-yatrm eitlii varsayld zaman, tasarruf oranlarnn (4.20)'de dengeli byme orannn gerektirdii dzeyde bulunmamas sorunu; ii. tasarruf-yatrm eitliinin salanamamas sorunu. tik durumda ortaya kan sorun, arz yapsnn talep yapsna uymamas sorunudur. rnein, eer kapitalistler dengeli bymenin gerektirdiinden daha dk oranda yatrm yapyorlarsa retim aralar piyasasnda arz fazlas, tketim mal piyasasnda ise talep fazlas ortaya kacaktr. Daha nce de belirtildii gibi kr orannn eitlenmesi, inallarn belli deer veya fiyat oranlarnda deitirilmesini, bu da arztalep dengesinin salanmasn gerektirir. Bu nedenle arz fazlas olan piyasada fiyatlarn denge fiyatlarnn altna dmesi bu mallar reten kesimlerin daha dk, talep fazlas olan piyasada ise fiyatlarn denge fiyatlar zerine kmas bu mallar reten kesimlerin daha yksek kr elde etmelerine yol aacaktr. Bu durum basit yeniden retimde uzun sre devam edemeyecei halde genileyen yeniden retimde, kesimlerin retim younluklar ile talep arasndaki denge kolaylkla salan mayabilir. Bunun nedeni basit yeniden retimin aksine, genileyen yeniden retimde birikim ve deimenin mevcut olmasdr. Kapitalistler hangi kesimde ne kadar mal reteceklerini talep bekleyilerine dayanarak kararlatrrlar. Deimenin ve birikimin mevcut olmad basit yeniden retimde bekleyilerin gerek duruma intibak daha kolaydr; zira bv koullarda talep yaps deimemektedir. Buna karlk talep yapsnn birikim nedeniyle deimekte olduu genileyen yeniden retimde, kapitalistler hangi kesimde ne kadar mal reteceklerini saptarlarken dier kapitalistlerin planladklar birikimi de hesaba katmak zo-

'

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

75

Tundadrlar. Bu ise kesimlerin retim younluklarnn srekli olarak deien talebe uydurulmasn zorlatracak ve dengeli bymeye ulalmas olanan azaltacaktr. Arz yapsnn talep yapsna uymamas sonucunda ortaya kan dengesizlik sorunu ve bunun kapitalizmde yarataca buhranlar, Marx'ta toplam talebin toplam arzdan daha dk olmasnn ortaya kard soruna nazaran ikincil bir neme sahiptir. Eer yatrm-tasarruf eitliinin kendiliinden saland varsaym kaldrlrsa, ortaya bir talep yetersizlii sorunu kacaktr. Daha sonra Keynes'in vurgulad bu sorun, Marx, Say Yasas'm eletirirken ortaya kmaktadr. Say Yasasnn temel nermesi olan arzn kendine eit bir talep yaratmas, deiim srecinin iki aamasnn, mal-para ve para-mal deiiminin aksamadan, srekli olarak biribirini izledii varsaymna dayanr. Oysa, buradaki modelde, birinci kesimde retilen retim aralarn piyasada paraya eviren kapitalist, gelirini, yeterli retim arac ve tketim mal talebi eklinde piyasaya aktarmyor ve para eklinde tutmay seiyorsa, hem retim arac hem de tketim mal piyasasnda bir arz fazlas ortaya kacaktr. Bu durumda, sistemin tmnn talep ettiinden fazla mal retilmektedir. Marx'm ar retim dedii bu olgu, baz veya btn kesimlerin ellerindeki mallar paraya evirememeleri, yani artk deeri parasal olarak gerekletirememeleri sonucunu dourmaktadr. cretlerin tamamen tketime harcand varsayld iin talep yetersizlii veya arz fazlas sorunu, kapitalistlerin krlarnn kullanlp kullanlmamas ile ilgili bir sorundur ve esas olarak yatrm yetersizlii sorununa indirgenmektedir. Modelde bir talep sorunu olmad ve kesimlerin dengeli bir ekilde byd varsaylsa bile bu, igc piyasasnda dengenin, yani tam istihdamn salanaca anlamna gelmemektedir. Eer igcnn byme oran istihdam dzeyinin byme oranndan daha yksek ise, mal piyasalarnda arz-talep dengesi salansa bile igc piyasasnda srekli olarak artan bir isizlik ortaya kacaktr. Ayn sorunu daha sonra Harrod'da da grmek mmkndr. Marx'ta bu sorunu daha da nemli klan ey, aada grlecei gibi, buna ilveten teknolojik gelimenin de bir isizlik yaratarak igc piyasasndaki dengesizliin artmasna yol amasdr. Bylece, buradaki model bir gerei saptamaktadr; kapitalizmin dengeli bymesi iin gerekli koullar son derece kat ve snrlaycdr ve piyasa mekanizmas iinde bu koullar ve uyumu salayacak bir sre mevcut deildir. Bu nedenle model, normatif denge koullarn

76

KLASK EKONOM POLTK

belirlerken bu koullarn gerekleme olana k o n u s u n d a baz ipular v e r m e k t e ve bu adan kapitalist b y m e n i n dzgn ve dengeli deil, inili-kl olacan gstermektedir. Nitekim bu model kapitalistlerin y a t r m davranlar k o n u s u n d a d a h a genel ve geerli varsaymlara o t u r t u l d u u z a m a n , dengeli ve kararl b y m e n i n hemen h e m e n olanaksz olduu o r t a y a k m a k t a d r ; modelin temel varsaymlar deitirilir ve bunlarn yerine; i. kapitalistlerin tasarruf ve birikim oranlarnn ayn olduu ve; ii. serbest r e k a b e t koullar altnda kapitalistlerin sadece kendi kesimlerinde deil, dier kesimlerde de y a t r m y a p m a olanaklarnn m e v c u t olduu ve k r orannn eitlenmesinin b u n u zorunlu kld k a b u l edilirse, sistemin veri balang koullarndan hareketle dzgn ve dengeli bir b y m e y i salamas olana olduka snrl olacaktr. Bu alternatif varsaymla, ikinci kesimdeki kapitalistlerin denge salama grevi o r t a d a n k a l k m a k t a ve b t n kesimlerdeki kapitalistler ayn o r a n d a birikim y a p a r a k b u n l a r farkl kesimlerde y a t r m a k t a d r l a r . Y a t n m - t a s a r r u f eitlii varsaym muhafaza edike bile, y m e y e ulamas olasl azdr. B u n u n yukardaki modelin aksine b u r a d a , sistemin belli bir dnem s o n u n d a dengeli balternatif olarak u ekilde de dengeli ve ifade e t m e k m m k n d r ; h e r h a n g i bir dnemde sistem

dzgn bir b y m e srecine girse bile bu sreten s a p m a y a yol aacak en ufak bir etken sistemi giderek dengeli b y m e y o l u n d a n uzaklatrabilir. 1 Ksaca, bu varsaymlar altnda H a r r o d modelinde ortaya

1 Her iki kesimdeki kapitalistler elde ettikleri artn tamamn yatryorlarsa (yani jxn = [i(, = 1 ise), retim arac ve tketim mal piyasalarnda denge: X(t) = CJt) + ACa(t) + Cb(t) + ACb(t) Y(t) = Va(t) + AVa(t) + Vh(t) + AVb(t) olmasn gerektirir. (1.33) ve (1.34)'de a^ = ca; a2Xo = cb; a , ^ = va\ ve a3w5X6 = r6 olarak tanmlanr ve X() + A X(t) = X{t.+ 1) ve Y(t) + A Y(t) = Y(t + 1) olduuna dikkat edilirse yukardaki eitlikler: X(t) = caX(t + 1) + cbY(t + 1) Y<> = vaX( + 1) + vbY(t + 1) eklinde bir eanl fark denklemleri sistemi haline gelecektir. Bu sistemde, retim teknikleri ve blm deimedii iin, ca, ch, va ve rb sabit parametrelerdir. Sistemin dengeli byyp bymeyecei bu denklemlerin zmnn gsterecei zelliklene baldr. zm: X(t) = Az, (1 + g,)t + Bt2 (1 + g,)* Y(t) = Az, (1 + gj* + Bi2 (1 + g2)t eklinde olacak, A ve B balang koullan tarafndan belirlenecektir. zmde 1 > g, > 0 ve ikinci kesimdeki organik bileim daha yksek ise, g2 < 0 ve | g21 > gx; aksi halde g2 > g, > 0 olacaktr. $er balang koullan B = 0 olmasn salyorsa sistem g. orannda dengeli bir bymeye ulaacaktr. Aksi halde g2 > 0 iken sistem monoton bir ekilde dengeli byme yolundan aynlacak, g2 < 0 iken de dengeli byme oran etrafnda giderek artan (2 periodluk, t tek say olduu zaman negatif, ift say olduu zaman pozitif) dalgalanmalar gsterecektir. Bkz. Morishima (1973), pp. 122-25.

BRtKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

7f

kacak olan kararsz byme Marx modelinde de vurgulanmaktadr. Bu kararszlk sorunu daha sonra Harrod modelinde ve iki-kesimli modelde ele alnacak ve sistemin dengeli bymesi iin gereken koullarn son derece kat ve snrlayc olduu saptanacaktr. 4.3.3. Teknolojik Gelime, Yedek isizler Ordusu ve Den Kr Oran Marx'ta kapitalizmin dinamik srecini belirleyen temel unsur, sermaye birikimi ile birlikte ortaya kan teknolojik gelimenin, igc talebi, istihdam dzeyi ve kr oran zerindeki etkileridir. Teknolojik gelime teorisi ile Marx, bir yandan uzun dnemde blm sorununu zmlemekte, dier yandan da kapitalist birikimin elikilerini ortaya koymaktadr. Ricardo'da olduu gibi Marx'ta da teknolojik gelime, retimde birim output bana daha ok retim arac (makine) ve daha az dolaysz igc kullanlmas eklinde ortaya kmakta, kapitalistler arasndaki rekabet igc verimliliinin daha yksek olduu tekniklere yatrm yaplmasna yol amaktadr. Dolaysyla bu sre retim arac input katsaylarnn artmas, dolaysz igc input katsaylarnn ise azalmas eklinde belirmektedir. Ancak Marx, teknolojik gelimeyi retim katsaylarnn deimesi eklinde deil, sermayenin organik bileiminin artmas eklinde tanmlamaktadr. Burada ortaya kan sorun, retim katsaylarndaki deimelerin sermayenin organik bileimini artrp artrmayacadr. Teknolojik gelime olgusu, Marx'n KapitaVin birinci cildinde yapt gibi tek kesimli bir modelde ele alnd zaman, dolayl-dolaysz igc oranndaki bir artn sermayenin organik bileimini artraca aktr. Ancak iki veya daha ok kesimli bir modelde retim katsaylar ile sermayenin organik bileimi arasndaki iliki bu derece basit olmaktan kmaktadr. Nitekim (2.30)'da grld gibi ala. ve a2/a2'deki artlar ka ve k^yi iki yoldan etkilemektedir; dolaysz olarak ve Aa/Aj,'yi deitirerek. Dolaysz etki ka ve fefc'de ayn ynde bir deime salad halde katsaylardaki bu deime ^a/A6'yi ters ynde etkileyebilir ve dolaysyla aja. ve a7jc/.2 farkl oranlarda artt zaman ka ve kb farkl oranda ve ynde deiebilir. Ancak, sermayenin organik bileimi her iki kesimde de ayn ise ve katsaylardaki deime ka =kb eitliini bozmuyorsa a / X (=a 2 /a2) artt zaman ser< mayenin organik bileimi her iki kesimde de ayn oranda artacaktr. Burada, Marx'a paralel olarak, retim katsaylarnn, sermayenin organik bileimini her iki kesimde de artracak ekilde deitii varsa-

18 ,

KLASK EKONOM POLJK

',

ylarak, Marx'n teknolojik gelime ile blm arasndaki ilikiler konusundaki iki temel nermesi incelenecektir. Bu nermeler: . . : i. Teknolojik gelime, igcnn yerini makinelerin almas eklinde ortaya kt iin teknolojik isizlik yaratmaktadr. Bylece Ricardo ile Marx, teknolojik gelimenin istihdam dzeyi zerindeki etkisi konusunda birlemektedirler. Ancak Ricardo'nun cret teorisi buna dayanmad halde teknolojik gelimenin bu etkisi, Marx'm cret teorisinin temelini meydana getirmektedir. Teknolojik gelimenin yaratt yedek isizler ordusu, igc arznn igc talebinden srekli olarak daha yksek olmasna, bu da iiler arasndaki rekabet nedeniyle cretlerin asgari dzeye inmesine, yani igcnn deerine eitlenmesine sebep olmaktadr. Bu yaklam Ricardo'nun Malthus' nfus ve cret teorisinden tamamen farkldr. Ricardo'da cretleri asgari dzeye indiren ey, piyasa cretlerinin ykselmesi halinde nfusun ve igc arznn artmasdr. Marx'ta ise bunu salayan ey igc talebinin teknolojik gelime nedeniyle azalmasdr. Marx'ta piyasa cretlerinin asgari dzeyin zerine kmas teknolojik gelimeyi hzlandran bir unsur olmakta ve bu nedenle igc talebi arza gre deimektedir; oysa Ricardo'da deien ey igc talebi deil arzdr. Bu nedenle Ricardo'da cretler asgari dzeyde iken, uzun dnemde igc piyasasnda tam istihdam dengesi salanmakta, Marx'ta ise teknolojik gelimenin devam etmesi igc talebinin srekli olarak arzdan daha dk olmasna yol amaktadr. Bu durumda reel cretler uzun dnemde sabit olduu ve asgari geim dzeyinde kald halde, ortaya kan isizler ordusu, ii snfnn btn olarak hayat standardnda bir dme meydana getirmekte, bu snfn sefaleti birikime ve retim glerinin gelimesine ramen artmaktadr. ii. Teknolojik gelime, sermayenin organik bileiminin artmas, kr orannn dmesine yol aar. Bu, yedek isizler ordusu ile birlikte Marx'n kapitalizmin buhran teorisinin en nemli ilikisini meydana getirmekte ve Ricardo'da olduu gibi birikim, birikime kaynak olan krn azalmasna yol amaktadr. Sermayenin organik bileiminin kr oran zerindeki etkisini Marx (3.5)'deki:

1 + k

(3.5.a)

eitliine dayanarak nermektedir. Grld gibi artk deer oran sabitken toplumsal sermayenin organik bileimindeki bir art kr orannn dmesine yol aacaktr. Bu formlasyona kar iki temel

',. /

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

7?

itiraz sz konusu olabilir. Bir kere, (3.5.a), daha nce belirtildii gibi, Marx'n transformasyon yntemindeki hata nedeniyle geerli deildir. Ancak den kr oran hipotezine kar ne srlebilecek en nemli itiraz, sermayenin organik bileimi artarken artk deer orannn sabit kalaca varsaymna yneltilebilir. Eer artk deer oran, sermayenin organik bileimindeki artn kr oran zerindeki etkisini telafi edecek bir oranda artarsa, kr oran, sermayenin organik bileimindeki arta ramen ykselecektir. Nitekim (2.26)'da reel cretler sabitken teknolojik gelimenin (artan igc verimliliinin), tketim malnn ierdii igc miktarn, A6'yi drmesi, artk deer orannn artmasna yol aacaktr. Marx bu olasl gz nne almakla beraber bunun, kr oranndaki dme eilimini tersine eviremeyeceini belirtmektedir. Bununla beraber Marx, bu konuda formel bir kant vermedii iin itiraz ortadan kalkmamaktadr. Burada Marx'n bu iki nermesinden ilki sadece tek mall-tek kesimli bir modelde incelenecek, den kr oran nermesinin geerli olmas iin gerekli koullar ayrca ok kesimli modelleri kapsayacak ekilde genelletirilecektir. ilk nermeyi incelemek iin hem retim hem de tketimde kullanlabilen bir maln, rnein budayn, bir biriminin retimi iin oc kadar dolaysz igc, o kadar da buday kullanldn varsayalm. X, toplam buday retimi; M>S, buday cinsinden denen cret; X ( = a/I a) da bir birim budayn ierdii igc zaman olsun. a X X + a ws X X (1 +s) = XX C. + V (1 +s) = Q t dnemindeki retim denklemlerini gstersin. Bu dnemde istihdam ve toplam cret demeleri: Lt = aX Wt = ws Lt = ws aX

(4.21) toplam

(4.22)

olacaktr. Dier yandan: T ,,, , k = C V = a <x.ws 1a, L 1aa.w, 1 ,' . (4.23)

s =

olacaktr. Kapitalistlerin, elde ettikleri art tamamen yatrdklarn, cretlerin ise tamamen tketildiini varsayalm (klasik tasarruf fonksiyonu). Teknolojik .gelime a'nn artmas, a'nn ise azalmas eklinde ortaya kacak ve sermayenin organik bileimini artracaktr. Bunun iin I + l dneminde yeni retim katsaylar o' ve a' olsun; a' > a ve a' < a.

>

'

'

80

KLASK EKONOM POLTK

t + 1 dneminde kapitalistler X kadar buday retmek iin a'X kadar buday retim arac olarak kullanmak, <x.'ws X kadar buday da cret demeleri yapmak iin ayracaklardr. Bu durumda kapitalistlerin ellerinde yatrmda kullanmak, yani ilave output retmek iinA = s OL w, X + (a - a') ws X + (a-o') X (4.24)

kadar buday kalacaktr. Bunu, t + 1 dneminde tamamen yatrmda kullanmak istediklerinde, bu dnemde sermayenin organik bileimi: k' = a'l.'ws (4.25)

olduundan, bunun A (k' /I +it') kadarn retim arac olarak, A(l / 1 -\-k') kadarn da ilaveten istihdam edecekleri iilere cret demek iin ayracaklardr. Bylece t-f-1 dnemindeki toplam cret demeleri: .Wt+ =x'wsX +A(lll+k') (4.26)

toplam istihdam dzeyi ise: LM = Wt+lws (4.27)

olacaktr. Dolaysyla, eer Lt+ < Lt ise, teknolojik gelime, sermaye birikimine ramen isizlie yol am olacaktr. (4.22) (4.26)'dan: . . \ L,,, < L, olmas iin a' < = +1 1 a ws (4.28)

eitsizliinin gereklemesi gerekir. Bu eitsizliin sa taraf pozitif olduundan a' sa taraftaki ifadeden kk, pozitif bir deer alabilir. Bu durumda istihdam dzeyi derek yedek isizler ordusu ortaya kacaktr. Outputun t-\-\ dnemindeki byme oran:
= 8

Xt+i Xt Xt
\

\l+k' I ~ a' + a' ws


. .

k'

\ _

I - a' q'
(4.29)

olacak ve t + 1 dneminde elde edilen kr oranna eitlenecektir. Bymenin ( + 1 dnemindeki igc talebi zerindeki etkisi olumlu, sermayenin organik bileimindeki artn etkisi ise olumsuzdur, o' ne kadar yksek, a' ne kadar dk ise byme oran o kadar dk olacak ve (4.28)'deki eitsizliin gerekleme olasl o kadar artacaktr. Eer (4.28)'deki koul gerekleirse byme sreci iinde reel cretler sabit kald halde iilerin toplam gelirdeki pay azalacaktr, t dneminde cretlerin pay WtjXt=y.ws, t-\-l dneminde ise Wt+jXt+=x'ws olmakta, a ' < a olduu iin cret pay azalmaktadr.

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

81

Bu azalma ii snfnn tmnn hayat standardnda bir dmeye yol aacaktr, f-f-1 dneminde ii snfnn tketimi, Wt+V toplam igc arzna blndnde bu snfn adam bana tketimi Wt \Lt =c s 'den Wt+jLt (< ws)'ye dm olacaktr. Ksaca, teknolojik gelimenin yedek isizler ordusunu ortaya kartp kartmayaca; i. kapitalistlerin tasarruf oranna (burada l'e eit olduu varsaylmtr); ii. reel cretin dzeyine; ve iii. igc verimliliinin (l/a) ve deimeyen sermaye-hasla orannm (a) artna baldr. Kapitalistlerin tasarruf oranlar ne kadar yksek, cretler ne kadar dk ise byme oran o kadar yksek olacandan bunlarn igc talebi zerindeki etkisi olumlu; a ve 1,/a nm art oranlarnn etkisi ise olumsuz olmaktadr. Klasik tasarruf fonksiyonu varsaym yapldnda ve cretler asgari dzeyde sabit olarak alndnda, isizler ordusunun ortaya kp kmayaca teknolojik gelimenin hzna bal olmaktadr. Bu modelde teknolojik gelimenin hangi koullarda kr orann da dreceini saptamak mmkndr. (4.23) ve (4.29)'dan: . r' <r
. : . ' ' - - - .

olmas iin
a a

- > ws

(4.30)

eitsizliinin gereklemesinin gerektii saptanabilir. Bu eitsizliin sol taraf pozitif olduundan a' 'nn artma oran ne kadar yksek, a.' 'nn azalma oran ne kadar dkse, kr orannn dme olasl da o kadar fazladr. ' Teknolojik gelimenin kr orannda bir dme salamamas iin, r'=s' j\-\-k' olduundan, artk deer orannn artmas ve bu artn kr oran zerindeki olumlu etkisinin, sermayenin organik bileimindeki artn kr oran zerindeki olumsuz etkisinden daha fazla olmas gerekir. Ancak, burada ele alnan model erevesinde, sermayenin organik bileimindeki bir art mutlaka artk deer oranmn artmasna yol amayabilir. s'>s eitsizliinin gereklemesi, yani artk deer orannn artmas iin:

yani adam bana den net outputun artmas gerekmektedir. Eer a deimiyorsa, (yani o' = a ise), bir birim output retimi iin gerekli igc miktar azald iin adam bana den net output ve artk deer oran artacaktr. Buna karlk a == a' iken adam bana

82

s v

;"

KLASK E K O N O M POLTK

den net outputun ve dolaysyla artk deer orannn artmasna olanak yoktur. Bu nedenle sermayenin organik bileimi artt zaman artk deer orannn da artmas iin, igc verimliliinin artmas gerekmektedir. Ancak, bu art adam bana den net outputta bir art salamaya yeterli deilse, dier bir deyimle net outputtaki (1 adeki), azal orann telafi edemiyorsa, sermayenin organik bileimi ve igc verimlilii artt halde artk deer oran decektir. Bu durumda ise kr oran hem artk deer orannn, hem de sermayenin organik bileiminin olumsuz etkileri nedeniyle decektir. Ksaca, sermayenin organik bileimi artarken artk deer oran artabilir veya azalabilir; eer artk deer oran azalyorsa kr oran kanlmaz bir ekilde decektir. Artk deer oran artt zaman ise kr orannn artabilmesi iin, bu orann olumlu etkisinin sermayenin organik bileiminin olumsuz etkisinden fazla olmas gerekir; aksi halde (4.30)'daki koul gerekleecei iin kr oran decektir. ,-. ' Teknolojik gelime srekli olarak a'nm ve igc verimliliinin artmasna yol ayorsa kr orannn dmesi kanlmazdr; o yeterince byd zaman (4.30)'daki koul gerekleecektir. Bunu ekil 4.2'de gzlemek mmkndr. Sistemde elde edilen maksimum kr oran, w = 0 iken (4.23)'de:

T~* =R

=-Lv^-

(4>32)

olduundan o'nn srekli olarak artmas maksimum kr orann drecektir. Dier yandan igc verimliliinin, y=l/oo'nn artmas (4.23)deki cret-kr erisinin w ekseni ile kesim noktasn orijinden uzaklatracaktr. ekil 4.2.'nin st ksmnda yt+i?t+ ve y't+iR\+ erileri teknolojik gelime sonucunda cret-kr erisinin alaca durumlar gstermektedir. cretler zo/de veri iken, teknolojik gelimenin yt+ Rt+ gibi yeni bir cret-kr erisi ortaya karmas halinde kr oran r,'den r t + 'e kacaktr. Bu durumda (4.30)'daki eitsizlik gereklemedii iin kr oran artmaktadr. Buna karlk yeni cret-kr erisi y ' t + -R't+1 olduu zaman kr oran r', + 'e dmekte, yani (4.30)'daki koul gereklemektedir. , , . Teknolojik gelime srekli olduu zaman kr orannn kanlmaz bir ekilde deceini ekil 4.2.'nin alt ksmnda grmek mmkndr; igc verimlilii ne kadar artarsa artsn eer yeni tekniin maksimum kr oran, eski teknikte elde edilen kr oranndan dkse, reel cretler veri iken kr oran decektir; yani

BRKM, TEKNOLOJK GELME VE BLM

ekil 4.2

'

R t+n

r,

(4.33)

kr orannn dmesi iin yeterli kouldur. ekil 4.2.'de t-\-n dneminde kullanlan tekniin maksimum kr oran, Rt+n; t dneminde kullanlan tekniin, w=ws iken salad kr oranndan, r t 'den kk olduu iin, igc verimlilii ne olursa olsun (yani yt+n, y t 'nin ne kadar stnde bulunursa bulunsun), kapitalistlerin t-\-n dneminde elde ettikleri kr oran t dneminde elde ettikleri kr oranndan daha kk olacaktr. Ksaca, teknik gelime maksimum kr orann srekli

84

KLASK EKONOM POLTK

olarak d r d z a m a n , gerekleen k r orannn da dmesi kanlm a z d r . K r o r a n n n dmesi iin (4.33)'deki yeterli koul (4.30)'daki gerekli koulu da iermektedir. N i t e k i m eer t +1 d n e m i n d e ise, y a n i : Rt+1 < rt

a' a>xws

(4.34)

ise, (4.30)'daki gerekli koul, o'o > aws a.'ws de gerekleecektir. Bylece, igc verimlilii ve artk deer oran ne kadar byrse bysn, maksimum kr oran dt srece kr oran da decektir. Bu sonu sadece bu modelde deil, ok-mall ok-kesimli bir modelde de ayn lde geerlidir; nitekim ekil 3.1.'deki iki-kesimli modelin cret-kr erisi ekil 4.2'deki gibi kayd zaman kr oran o modelde de decektir. ekil 4.2. Marx'n ngrd tipteki bir teknolojik gelimenin hem cretlerin hem de kr orannn dmesine yol aabileceini gstermektedir. Reel cretlerin t-\-n dneminde ws nin altna inmesi, kr orannn rt ye kmasna yetmeyecei iin reel cretler dse bile kr orannn dme eilimi tersine dnemeyecektir. Marx'n teknolojik gelime teorisinin ortaya koyduu en nemli olgu, yedek isizler ordusunun ve ii snfnn artan sefaletinin kr oranndaki dmeyi engellememesi, tersine bunlarn birlikte ortaya kmasdr. Nitekim (4.28) ve (4.30)'daki koullarn gereklemesi ayn eye baldr; teknolojik gelimenin maksimum kr orann drmesi. gc verimliliindeki art yedek isizler ordusunun ortaya kma olasln artrd halde kr orannn dmesini geciktiren bir unsur olmaktadr. Ancak, igc verimlilii ne kadar artarsa artsn, kr orannn dmesinin kanlmaz olduu sonucu, Marx'n iki temel nermesinin birbiriyle elimediini ortaya kartmaktadr. Kr oranndaki dme ve artan yedek isizler ordusu, bir nceki blmde ele alnan talep sorunu ile birlikte kapitalizmin dinamik srecinin dengesizliini ortaya koymakta ve Marx'm, kapitalizmin buhran teorisini meydana getirmektedir. Ricardo'nun aksine kr orannn dmesi Marx'ta azalan igc verimlilii sonucunda ortaya kmamakta, aksine artan igc verimlilii kr orannn dmesini engelleyememektedir. Ricardo'da teknolojik gelime kapitalizmin mrn uzatmakta, Marx'ta ise aksine bir yandan birikim ile kr oran, dier yandan da gelien retim gleri ile ii snfnn nesnel koullar arasndaki elikileri artrmakta ve bu snf, kapitalist birikim ve kr ile birlikte kapitalist retim ilikisini de ortadan kaldrmaktadr.

OKUMA LSTES 4.2. Ricardo: Durgun Durum 1. Barkai (1959)*: Ricardo'da byme ve blm. 2. (1965)*: Durgun durum. 3. Blaug (1962), pp. 95-102. 4. Lowe (1954)**, pp. 127-143: Smitl ve Marx ile kyaslama. 5. Marx (1905-10)*, Part II, Ch. 17: Eletiri. 6. Pasinetti (1960)** Matematiksel bir model. 7. Ricardo (1817)**, Chs. XXI-XXII; XXVI. 8. (1951b)* 9. Samuelson (1959) 3. Hatris (1972)**: Basit ve genileyen yeniden retim emalar. 4. Lowe (1954)*, pp. 143-158: Ricardo ve Smith ile kyaslama. 5. Marx (1867), Part VII. 6. (1885)*, Parts XX-XXI: Basit ve genileyen yeniden retim. 7. (1894)**, Part III: Den kr oran. 8. Morishima (1973)**, Part IV: Matematiksel genelletirme. 9. Okishio (1972)**: Marcc'n hipotezlerinin matematiksel ispat. 10. Sherman (1971) 11. Stedman (1972a)*: Den kr oram hipotezinin incelenmesi. 12. Sweezy (1942)**, Chs. V-VI; VIII-XII: Buhran teorisinin eitli ynleriyle incelenmesi.

'

4.3. Marx: Kapitalizmin Dinamii ve sel elikiler 1. Bronfenbrenner (1965) 2. Desai (1974)**, Chs. XIII-XVHI: ' Ak ve basit bii anlatm.

" '

"

i .

KISIM

II

NEOKLASK

KTSAT

5. MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

5.1. TARHE
Neoklasik iktisat fayda-deer teorisi ile klasik ekonomi politiin emek-deer teorisine bir alternatif getirerek 1870'lerden itibaren gelimeye balam ve 1890'lardan itibaren de bir ynyle Keynes'e, dier bir ynyle de 1960'lara kadar iktisat ilminde egemen teori olma niteliini korumutur. Bu gelime iinde farkl aamalarda farkl dnce tarzlarnn ve ekollerin ortaya kt grlmekteyse de, bunlar arasnda az ok belli bir sreklilik bulunduunu sylemek mmkndr. Jevons 1871'de ngiltere'de, Menge* ayn ylda Avusturya'da birbirlerinden bamsz olarak fayda-deer teorisinin ve marjinalist yaklamn temellerini atarken hemen hemen ayn yllarda, 1874'de, Walras Lozan'da yine Jevons ve Menger'den bamsz olarak fayda-deer teorisini genel ekonomik denge teorisinin birletirici bir ilkesi haline getiriyordu. Bununla beraber neoklasik iktisadn retim, sermaye ve blm teorilerini ieren bir btn haline gelmesi daha sonra 19. yzyln sonlarnda ve 20. yzyln balarnda ngiltere'de Edgeworth, Wicksteed ve Marshall; Avusturya'da Wieser ve Bhm-Bawerk; - sve'te Wicksell; ve Amerika'da ise Clark ve Fisher'in katklaryla mmkn olmutur. Ricardo ve Marx'n emek-deer teorisi etrafnda kurduklar klasik ekonomi politiin btnln Jevons, Menger ve Walras'm 1870lerin banda gelitirdikleri marjinalist iktisatta grmek olana yoktur. Nitokim Jevons ve Menger'de fayda-deer teorisi henz bir fiyat teorisi olma niteliini kazanamam, sadece tketim teorisine ve tketici davranlarndaki normlarn saptanmasna ynelmitir. Bu ereve iinde bile Jevons ve Menger'in fayda-deer teorisinden talep teorisine ulaamadklarn, fiyat teorisinin bu ynnn daha sonra Walras ve Marshall tarafndan gelitirildiini gryoruz. Ayn ekilde marjinal analizin retim ve firma teorisine uygulanmasn da Jevons ve Menger'de grmek olanakszdr; bu da en olgun ekliye Marshall'n ksm denge analizinde ortaya kmtr. Neoklasik iktisadn geliimindeki en ilgin ynlerden biri de marjinalist analizin tketim mallaryla retim aralarna, veya neoklasik deyimle retim faktrlerine uygulannn ayn

90

,
' ' ' '

,
.

;
.

N E O K L A S t K KTtSAT

, . ; > - , .
- " ' ) '

.<//.
; ' .

.;;

anda olmamasdr. Her ne kadar marjinal verimlilik blm teorisinin veya dier bir deyimle, marjinal analizin faktr-fiyatlandirmas amacyla uygulanmasnn baz temel ve genel ilkelerini Menger'de bulmak mmknse de, neoklasik blm teorisi 19. yzyln sonlarnda Wicksteed ve Clark ile en olgun dzeyine ulamtr. Bunu neoklasik sermaye teorisinin gelimesinde de gzlemek mmkndr. Jevons 1870'lerde sermaye teorisinin temellerini atmakla beraber bunun gelimesi retim ve marjinal verimlilik blm teorisi ile birlikte olmu, Bhm-Bawerk ve Wicksell, Jevons izgisinde Avusturya sermaye teorisini en genel biimiyle oluturmulardr. Nihayet, fayda-deer teorisinin tketim ve talep teorisi ile retim teorisinin birletirici ilkesi olmasndan ortaya kan ve Walras'n gelitirdii genel denge, daha sonra Pareto ve Edgeworth'da refah teorisinin temelini oluturmu ve Pareto Walras', Edgeworth da Marshall' izleyerek neoklasik iktisadn 19. yzyl sonlaryla 20. yzyl balarndaki gelimesini refah teorisi ile dmlemilerdir. Neoklasik iktisadn gelimesinde farkl yazarlar arasndaki analitik benzeim ve sreklilie ramen b gelime birbirinden farkl en az drt ekoln ortaya kmasyla son bulmutur; Walras ve Pareto'nun Lozan ekol; Marshall'n egemen olduu ingiliz ekol; Menger, Wieser ve Bhm-Bawerk'in Avusturya veya Viyana ekol: ve Clark ve Fisher'in Amerikan ekol. Bunlar arasndaki farklar ksmen vurgulanan konular ve ksmen de konular ele al biimi ve analiz yntemi ile ilgilidir. rnein Marshall'n ngiliz ekol ile dier ekoller ve zellikle Lozan ekol arasndaki fark, nemli bir nitelik fark olarak ortaya kmaktadr. Lozan ekol marjinal analizi genel denge ve refah iktisadnn temeli yaparken Marshall bunu piyasa dengesinin analizindeki talep ve retim teorisinin birletirici ilkesi haline getirmi ve fayda-deer teorisini sadece talep teorisini tretmekte kullanarak bundan refah ile ilgili nermeler kartmaktan kanmtr. Ayn eyi Marshall'n retim teorisinden bir makro marjinal verimlilik blm teorisi tretme abasna girimemesinde de gzlemek mmkndr. Dier yandan ngiliz ekolnn Mili ve Ricardo'dan gelen klasik iktisat geleneinin izlerini tadn da grmekteyiz. Bu Marshall'da iki ekilde belirmektedir. Marshall, dier btn ekollerden farkl olarak, bir dereceye kadar neoklasik iktisad statik yapsndan kurtararak veri kaynaklarn dalm kadar bu kaynaklarn birikim yoluyla artrlmasnn da ekonomik refah zerindeki etkilerini incelemeye ynelmitir. Dier yandan ksa ve uzun dnem piyasa dengesinde Marshall'n retim maliyetine verdii nem ve ncelii dier neoklasiklerde bulmak olana yoktur. Ancak unu ilave etmek gerekir ki bu abalarnda Marshall neokla-

MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

91

sik iktisadn izgisini tamamen aamam, uzun dnem birikim analizi, klasik iktisadn aksine statik bir yapda kalrken Marshall'n retim teorisindeki maliyet analizi, neoklasik yaklamn znel temellerine oturtulmutur. Neoklasik iktisadn dier ekolleri arasndaki farklar daha ok vurgulanan konularda ve analitik yntemdedir. Viyana ekol Lozan ekolnn aksine, fayda-deer teorisini, kar bamllk ilikilerinin egemen olduu, eanl olarak belirlenen ve zlen genel ekonomik dengenin birletirici bir ilkesi yapmaktan ok bunu, yaklamn hareket noktas olarak almakta ve buradan kavram ve ilikileri, kar bamllkla deil, sebep-netice sreci iinde tanmlamaktadr. Bunun doal bir sonucu olarak Viyana ekolnn genel denge ve refah deil, deer ve sermaye teorilerini vurguladn grmekteyiz. ' Clark ve zellikle Fisher'in Amerikan ekolnde ise Marshall ve Walras'daki btnl bulmak olana yoktur. Bu ekol her ne kadar Marshall'n ve ngiliz geleneinin etkisinde kalm ise de, retim ve blm teorisine verdii ncelik ve yaklam tarz ile daha ok Avusturya ekolnn bir uzants grnmndedir. Ayn olguyu WickselPin sve ekolnde de gzlemek mmkndr; Wicksell'in de Marshall gibi fayda-deer teorisini refah teorisine uzatmaktan kandn ve deer teorisini Avusturya izgisinde, sermaye teorisinin sorunlarnn incelenmesinde kullandn grmekteyiz. Burada btn bu ekoller tek tek incelenmeyecek, sadece neoklasik yaklama egemen deer, blm ve sermaye teorileri ele alnacaktr. Bu blmde fayda deer teorisi ile M a r s h a 11 'in bu teori zerine kurduu talep teorisi; daha sonraki blmlerde ise srasyla Marshall'n ksm, Lozan ekolnn genel dengesi; Wicksteed ve Clark ile en st dzeyine ulaan neoklasik marjinal verimlilik blm teorisi; ve Avusturya-Wicksell-Fisher ekolnn sermaye teorisi ele alnacaktr. Bu teoriler zerine kurulan bir byme teorisi iin ise 20. yzyln ortalarna, ada neoklasiklere kadar beklemek gerekecektir.

5.2. YAKLAIMIN TEMEL UNSURLARI


Neoklasik dnce ynteminin mantn, bu yaklamn ekonomik olgular ve piyasa mekanizmasn ele al tarznda saptamak mmkndr. Buna gre, ksaca, tketim, retim ve birikim gibi ekonomik olgular bireysel karar ve seimlerin uygulanmas sonucunda ortaya karlar ve fiyat mekanizmas bu karar ve seimler arasnda uyum ve denge salar.

92

NEOKLASK KTSAT

.r

Dolaysyla bu dnce ynteminin hareket noktas birey, ulat yer ise toplumsal ve ekonomik. dengedir. Neoklasik iktisadn analiz birimi olan bireyler iki temel ekonomik olgudan tketim ile ilgili karar aldklar zaman tketici, retim ile ilgili karar aldklar zaman ise retici olarak ortaya karlar. Ekonomi politiin analiz birimi olan snflar ve retim kesimlerinin yerini retici-tketici ayrm ve bireysel tketim ve retim kararlar almaktadr. Bireysel karar ve seimler belli normlar erevesi iinde tanmlanan bir rasyonellik temeline otururlar. Rasyonellik normlar, bireyin ekonomik davran tketim olduu zaman fayda maksimizasyonu, retim olduu zaman ise kr maksimizasyonudur. Tketiciler veri kaynaklarn, tketimden salayacaklar fayday maksimize edecek ekilde eitli mallar (tketim mallar) arasnda datrlarken bu seimleri ile ayn zamanda piyasada reticilerin retim kararlarn yneltirler. Bylece tketim, fayda ve talep, yaklamn egemen unsurlar haline gelmektedir. Fayday belirleyen ey bireylerin tketimle ilgili znel zevk ve seimleri ile tketilen mal miktarlar, talebi belirleyen ey ise faydadr. Toplumsal ve ekonomik denge bireysel dengenin sonucunda ortaya kmaktadr. Tketicilerin davranlarndaki rasyonellik, onlarn snrsz gereksinmeleri ile snrl olanaklar arasnda bir dengenin kurulmasn salar. Bu, tketici davranmdaki e-marjinallik ilkesi1 ile ortaya kmakta, tketiciler her mala yaptklar harcamann son biriminden elde ettikleri fayday eitledikleri zaman bireysel denge optimal olmaktadr. Ayn ilkenin retici davrannda uygulanmas reticilerin retim aralar ve igcne, veya neoklasik deyimle retim faktrlerine yaptklar harcamann son biriminden elde ettikleri kazanc eitlemelerini gerektirir. Fiyat mekanizmas, fayda ve kr maksimizasyonu amalarn badatrarak bireysel ve toplumsal dengeyi birarada gerekletirir. Tketici ve reticilerin maksimizasyona dnk davranlar iki trl snrlamaya tbidir; veri kaynaklarn snrlamas ve seim ve retim olanaklarnn snrlamas. Fayda ve kr maksimizasyonunun veri kaynaklarn snrlamasna tbi olmas, neoklasik iktisadn temel urasnn kt kaynaklarn alternatif kullanmlar arasndaki optimum dalm eklinde ortaya kmas sonucunu dourmakta ve bu adan yaklam, bir snrl maksimum sorununu zmeyi hedef almaktadr. Fiyat mekanizmas veri kaynaklarn optimal dalmn salamakta, hangi mallarn, hangi yntemlerle, ne miktarlarda retilecei sorunla1 E-marjinallik ilkesi, fayda, getiri, maliyet vs.'nin marjda eitlenmesi ilkesidir.

MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

93

rn zmlemektedir. Kaynak dalmndaki optimalite normu da yine rasyonel davranlarn amalad fayda ve kr maksimizasyonudur; optimal kaynak dalm tketici faydasn ve retici krn maksimize eden dalmdr. Seim ve retim olanaklarnn veya tketim ve retim teknolojilerinin zelliklerinin ortaya kard snrlamalar tketim-fayda ve retim faktrleri-output ilikilerinin nitelikleri ile ilgidir. Bu ilikiler fayda ve retim (veya transformasyon) fonksiyonlarnda ifadesini bulmakta; bunlarn ilki tketim ile fayda, ikincisi ise retim faktrleri ile output arasndaki ilikinin niteliklerini gstermektedir. Bu her iki tr ilikide de geerli olan temel ilke mevcuttur; i. mallar ve faktrler arasndaki srekli ikame; ii. mal ve faktrlerin tam blnebilirlii ve iii. azalan getiri ilkeleri. Bunlardan ilk ikisi retici ve tketici seimlerinde bir sreklilik salanmasna olanak vermekte, bireylerin faktr ve mal bileimleri seiminde sonsuz sayda alternatife sahip olmalarn salamaktadr. Tketicilerin seebilecekleri alternatif mal bileimlerinin sreklilii, tketilen mallar arasnda srekli ikameyi, bu da mallarn tam blnebilir olmasn gerektirmektedir. Ayn ilkeler, belli bir maln belli bir miktarnn retiminde, sonsuz sayda, farkl faktr bileimlerinin kullanlabilmesi olanan da yaratmaktadr. Bunun sonucunda tketimde marjinal fayda, retimde de marjinal verimlilik ilkelerinin uygulanmas mmkn olmaktadr. Azalan marjinal getiri ilkesi ise hem tketici hem de retici davranlarndaki maksimizasyon amalarnn gereklemesinin ve dolaysyla fayda-deer teorisi ile marjinal verimlilik-blm teorisinin gerekli bir kouludur. Bu nedenle neoklasik yaklam niteleyen unsurun bu marjinallik ilkesi olduunu sylemek mmkndr; neoklasik iktisadn temel nermeleri e-marjinallik ilkesinin, azalan marjinal getiri ve tam rekabet koullarndaki uygulamasndan tretilmitir. Bylece neoklasik iktisatla birlikte iktisadi sorunlarn analizinde iki trl bir deime gzlenmektedir. Bunlardan ilki incelenen konulara yaklam tarznda, ikincisi ise iktisat ilminin ierii, yani ura konusu ve snrlarnda grlmektedir. Ekonomi politiin belirleyici ve egemen olarak tanmlad retim ilikilerinin ve retimin nesnel koullarnn yerini neoklasik iktisatta deiim ilikileri ve tketimin znel koullar almaktadr. ktisat ilminin arlk merkezindeki bu kaymay, en ak ekilde, retimin nesnel koullarndan hareketle formle edilen emek-deer teorisinin yerini, tketimin znel koullarndan hareket eden fayda-deer teorisinin almasnda gzlemek mmkndr. Bunun sonucundan retim olgusu neoklasik

94

NEOKLASK KTSAT

yap iinde ikincil ve baml bir yer almaktadr. retim ve igcnn retkenliinin deer teorisindeki rol, retilen mal miktarlarn deitirmek yoluyla, azalan marjinal fayda ilkesi gereince, mallarn fayda derecesini deitirmekten teye gitmemektedir. Bylece fayda, retim iin gerekli bir koul olmakta, retim faktrleri, rettikleri mal faydal olduu iin talep edilmektedir: ksaca, retim faktrleri talebi mal talebinden tretilmi bir taleptir. Neoklasik yaklamn deer teorisinde retimin nesnel koullarnn ikincil rolne paralel olarak, ekonomi politikte mallarn fiyatlarnn belirlenmesinde temel bir unsur olan retim maliyeti kavramnn da bu yaklamda bir dnme uradn grmekteyiz. Maliyet, en geni anlamda bir fedakrlk, bir vazgeme olarak ele alnmakta, belli bir kaynan belli bir kullanmdan karak baka bir kullanma transferi halinde elde edilen ve vazgeilen kazanlarn eitlenmesi ilkesi hem tketici hem de retici davranlarnda temel bir ilke haline gelmekte, retim maliyeti kavramnn yerini alternatif maliyet ve frsat maliyeti almaktadr. 7 retimle ilgili olarak neoklasik yaklamn ekonomi politikten ayrld nemli bir nokta da retimin teknik ilikilerine bak tarzdr. Ekonomi politikte mallarn mallar tarafndan retimi kesimler arasnda teknolojik bir bamllk kurmaktadr. Neoklasik yaklamda bu teknolojik bamllk yok olmakta, mal-faktr ayrmna paralel olarak retim, faktrlerden mallara doru akan tek ynl bir sre olarak ele alnmaktadr. Bunun sonucunda ise teknolojik bamlhn yerini piyasa bamll veya deiim ilikilerindeki bamllk almaktadr. Piyasa bamll talep ve kaynak tahsisinde ortaya kmaktadr. Bir piyasadaki bir maln talebindeki art, ikame olgusu ve kt kaynaklar gerei ve sonucu olarak, dier piyasalardaki talebi etkilemekte, ayn ekilde bir. maln talebinin ve retiminin artmas veri retim kaynaklarnn dier mallarn retimlerine daha az tahsis edilmesi sonucunu dourmaktadr. Bylece ktlk, farkl kullanmlar arasnda bir rekabetin olumasna, bu da farkl piyasalar arasnda bir bamllk ilikisinin domasna yol amakta, ikame ve blnebilirlik olgular da buna olanak tanmaktadr. retime bu bak asnn doal sonucu ekonomi politiin retim fiyatlarnn yerini neoklasik iktisatta ktlk fiyatlarnn almasdr. Daha nce de belirtildii gibi, igc de dahil olmak zere kullanlan btn inputlardan daha fazla retim yapld zaman mutlak anlamda bir ktlk yoktur; farkl piyasalarda azr-talep dengesizlii eklinde ortaya kan greli ktlk ise kesimlerin retim younluklarnn talebe gre

;}

MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

95

ayarlanmas sonucunda ortadan kalkmaktadr. Bylece, ekonomi politikte talep-fiyatlar, ancak ksa dnemde arz-talep dengesizlii halinde egemen olduu halde, bu yaklamda denge, talep fiyatlarnn gerekletii bir durum olarak ortaya kmaktadr. Marx ve Ricardo'da fiyatlar, blm ve retim koullar; miktarlar ise talep tarafndan belirlendii halde burada, hem fiyatlar hem de miktarlar arz ve talep tarafndan belirlenmektedir. , ktisat ilminin arlk merkezindeki kayma retim yannda blm sorununun ele aln tarznda da belirmekte, bu sorun tamamen farkl nitelikteki bir yaklamla incelenmektedir. Blm bir faktr fiyatlandrmas sorunu olarak ortaya kmakta ve fiyat teorisinin zel bir sorunu olarak ele alnmaktadr. Yaklam, bylece, blm ve deer teorilerini btnletirmekte ancak bu btnletirmede blm sorunu, ekonomi politikteki nemini ve anlamn yitirmektedir. Daha nce grld gibi ekonomi politikte blm, fiyatlara gre ncelie sahip olup retimin teknik ve toplumsal ilikileri tarafndan belirlenmektedir. Gelir paylarnn belirlenmesi snfsal bir sorun olmakta; mallarn deiim oranlarnn belirlenmesinin bir ngerei olarak ortaya kmaktadr. Dier yandan blm, toplumsal artn snflar arasndaki dalm olduu iin, bir deiim veya fiyat ilikisi deildir. Buna karlk bu bir fiyatlandrma sorunu olarak ele alnd zaman, sz konusu olan ey bir deiim ilikisizdir. Neoklasik yaklam faydadan hareketle mal talebine, buradan da faktr talebine ve fiyatna ynelmekte; ekonomi politiin dnce silsilesini tersine evirerek, deiim oranlarn, niha analizde, blmden bamsz olarak belirlenmektedir. Yaklam, blm sorununu iki ayr dzeyde formle etmektedir; bireyler arasndaki ve faktrler arasndaki blm. Gelirin bireyler arasndaki blm retim faktrlerinin bireyler arasndaki dalmna ve faktr fiyatlarna baldr. Snfsal blm sz konusu olmad gibi bireyler arasndaki blm belirleyen temel unsur olan retim faktrlerinin dalm sorunu . da bir kenara atlmaktadr. Her ne kadar bunun toplumsal ve kurumsal etkenler tarafndan belirlendii kabul edilmekte ise de, bu etkenlerin ne olduu ve bunlarn oluma ve etkileme mekanizmalarnn incelenmesi neoklasik iktisat ilminin konusunun dnda tutulmakta; bylece sorun, sadece faktr fiyatlarnn belirlenmesi sorunu haline gelmektedir. Bu fiyatlandrma sorunu, toplumsal ve kurumsal etkenlerden bamsz olarak ele alnmakta ve retimin nesnel koullarna bal olarak zmlenrnektedir. Bylece

96

. ..-

.:.,. NEOKLASK KTSAT

,r

deer teorisinin bir kenara att retimin nesnel koullar, marjinal verimlilik teorisi ile birlikte blm belirleyen temel unsur olarak ortaya kmaktadr. ..-.-, Bu noktada ekonomi politie kyasla, neoklasik iktisadn ieriinin farkl ve snrl olduu ortaya kmaktadr. Neoklasik iktisat, ekonomi politiin inceleme konularnn sadece yeni bir bak asyla ele alnmas deil, bu konulardan bazlarnn terkedilerek yeni baz konularn, yeni bir yntemle incelenmesidir. Bu anlamda iktisatta bir yn ve nitelik deiimi sz konusu olmaktadr. Esas olarak bireysel davranlardan hareketle baz evrensel kurallar bulma yolunda olan bu yaklam, ekonomi politiin aklamaya alt temel olgular, snfsal blm ve sermaye birikimini incelememekte, bunlardan ilkini tamamen iktisat ilminin konusu dna atarken birikim olgusuna, veri kaynaklarn optimal dalm yannda ikincil bir yer vermektedir. Bunun sonucunda kaynaklar ve kaynaklarn bireyler arasndaki dalmn veri olarak almakta, ekonomi politiin aksine bu iki olgunun toplumsal refah zerindeki etkisinden sz etmemektedir. Birikim konusunun bir kenara atlmas, ekonomi politiin makrodinamiinin yerini neoklasik iktisatta mikro-statiin almas anlamna gelmektedir. Mikro-statik, ksaca, kaynaklarn ve blmn veri olduu koullar' altnda denge durumunun zelliklerinin incelenmesi ve farkl denge durumlarnn birbirleriyle kyaslanmas eklinde ortaya kmaktadr. Denge ve optimalite kavramlaryla neoklasik iktisat normatif bir nitelik kazanmakta, ok defa neoklasik nermelerin niteliinin normatif (ne olmas gerektii), tasviri (ne olduu) veya koullu (belli koullar altnda ne olaca) olduunun saptanmas olduka zorlamaktadr. Dier yandan igc arznn (niteliksel ve niceliksel olarak) gelimesi gibi ekonomi politikte nemli bir yer tutan uzun dnem igc ve nfus sorunlar bu yaklamda ele alnmamakta, bunun tamamen dsal etkenlerle belirlenen veri bir deiken olduu varsaylmaktadr. Ayn ekilde sermaye birikiminin nemli sorunlar olan tasarruf ve yatrm sorunlar, bireylerin gelecekteki tketimle bugnk tketim arasndaki znel tercihleri sorunu olarak ele alnmakta; cret-tketim ve kr-yatrm ilikileri kaybolarak . bireysel seim ve kararlarn egemenlii ilkesi, birikimle ilgili bu kavramlara da uygulanmakta; ancak, yatrm ve tasarruf olgularnn yol at dinamik sreler incelenmemektedir. Nihayet, yaklam, birikim sreci ile birlikte teknolojik gelimeyi de bir kenara atmaktadr; ekonomi politikte dinamik birikim-teknolojik gelime sreci iinde ele al-

MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

97

n a n t e k n i k seimi s o r u n u b u y a k l a m d a s t a t i k bir ereveye o t u r t u l m a k t a , srekli i k a m e ve blnebilirlik ilkeleri, d i n a m i k bir srece gerek gstermeksizin kapitalistlere, faktrlerin greli ktlk snrsz t e k n i k seimi olana t a n m a k t a d r . derecesine gre

5.3. FAYDA-DEER TEORS VE TALEP


Neoklasik yaklam Smith'in kullanm deeri kavramn niceliksel bir hale getirerek fayda-deer teorisi ile buna dayanan bir fiyat teorisi gelitirmi; kullanm deerini, mallarn deiim deerlerini belirleyen unsur haline getirmitir. Kullanm deerinin niceliksel hale gelmesi marjinal fayda kavram ile olmaktadr. Fayda-deer teorisinin temel aksiyomu, Marshall'n doygunluk yasas adn verdii azalan marjinal fayda yasasdr: bir maln tketiminden salanan fayda, o maln tketilen miktar ile birlikte artar; ancak bu art azalan bir oranda olur. Bylece tketim miktar artarken toplam fayda artmakta, ancak her ilave birimin salad fayda, veya marjinal fayda azalmaktadr. Mallarn tketilen miktarlar ile faydalar arasndaki bu ilikiler veri zevk ve tercihler erevesinde incelenmekte, bunlarn nasl olutuu ve deitii ele alnmamaktadr. Fayda-deer teorisinde mallarn deerleri, ierdikleri toplam faydaya deil marjinal faydaya veya niha birimin faydasna baldr. Marjinal fayda bir maln tketilen miktar ile ters orantl olduundan bir mal ne kadar ktsa, o maln marjinal faydas ve deeri o lde yksektir. Bylece ktlk, mallarn marjinal faydalarn ve deerlerini belirleyen temel unsur olmaktadr. Marjinal-fayda-deer teorisi ile emek-deer teorisi arasnda tam bir simetriden bahsetmek olana yoktur. Bir kere emek-deer teorisi mallarn deerini, ierdikleri loplam igc zaman ile belirledii halde burada belirleyici unsur toplam deil marjinal faydadr. Dier yandan emek-deer teorisi, mallarn mutlak deerini nesnel bir lt olan igc miktar ile belirleyebildii halde fayda-deer teorisinin byle bir nesnel lt mevcut deildir. Dier bir deyimle emek-deer teorisinde deer birimi, igc zaman, nesnel olarak belirlendii iin deerin hem nedeni hem de ls olduu halde fayda deer teorisinde marjinal fayda, nesnel olarak belirlenebilen bir deer birimi salayamadndan bu teori, mallarn mutlak deerini mutlak bir fayda birimi ile lme olanana sahip deildir; ksaca, fayda deerin nedeni olabildii halde

98 ls mal olamamaktadr. arasnda

NEOKLASK KTSAT Bu olgu faydann ordinal veya kardinal

o l a r a k ifade edilmesiyle deimemektedir. O r d i n a l fayda bileimleri

mallar v e y a

b i r seim sralamas s a l a m a k t a d r ; rnein

A inalnn B'ye, B ' n i n de C'ye tercih edilmesi gibi. B u r a d a m a l l a r n m u t l a k faydalarnn n e o l d u u n u n v e f a y d a n n h a n g i o r a n d a deitiinin saptanmas olana y o k t u r . Buna karlk k a r d i n a l fayda bu sralamay niceliksel bir hale g e t i r m e k t e ve tercih sralamasnda, fayd a n n deime orannn s a p t a n m a s n a olanak v e r m e k t e d i r . A n c a k b u n u salayan l b i r i m i nesnel bir fayda b i r i m i deil bir i n d e k s birimidir ve bu birim, esas olarak, seilen veya tketilen mal miktarlarnn birbiriyle k y a s l a n m a s n d a n t r e t i l m i t i r . Dolaysyla, bu t i p bir b i r i m e bal olarak ifade edilen fayda s r a l a m a s n d a n m a l l a r n m u t l a k (nesnel) faydalarnn t r e t i l m e s i olana y o k t u r : b u , bir f i y a t i n d e k s i n d e , deimenin y n n n v e derecesinin s a p t a n m a s m m k n olduu h a l d e , mallarn benzer. 1 mutlak fiyatlarnn saptanmasnn mmkn olmamasna

Bununla beraber neoklasik fiyat teorisi faydanm kardinal olarak saptanmasn gerektirmez; gereken tek ey, varsaylan bir fayda fonksiyonundan talep erisinin tretilmesidir ve azalan marjinal fayda veya azalan marjinal ikame aksiyomu, faydann llp llmemesinden bamsz olarak, belli koullar altnda negatif eimli bir talep fonksiyonunun tretilmesi iin yeterlidir. Neoklasik fiyat teorisinin hareket noktas talep olduu ve teorinin temel nermelerinin geerlii, negatif eimli bir talep foksiyonu gerektirdii iin, hedonist bir gre dayanan bir fayda fonksiyonuna gerek kalmadan dorudan doruya talep teorisinden balamak mmkndr. Nitekim Walras'm hareket noktasnn fayda deil talep fonksiyonu olduunu grmekteyiz. Bu anlamda neoklasik iktisat, refah ile ilgili nermelere ynelmedii zaman dolayl veya dolaysz olarak fayda-deer teorisine dayanmayan bir fiyat teorisi ile de yetinebilir. Ancak bu, neoklasik teorinin deer teorisinden yoksun kalmas, ksaca, btnletirici unsurunu yitirmesi demek olacaktr. Bylece neoklasik yaklam iki aamada incelemek gerei ortaya kmaktadr. Bunlardan ilki deer teorisi olup tketim-fayda ilikisinin, ikincisi ise fiyat teorisi olup fayda-talep-fiyat ilikilerinin saptanmasna ynelecektir.
1 Pareto'nun ntil dedii ve soyut igc birimi gibi llebilecei ve nesnel anlam verilebilecei iddia edilen kavramn, emek-deer teorisinin deer birimi olan igc zaman ile ayn nitelikte olduu hayli phelidir.

MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

99

Tketim-fayda ilikisini fayda fonksiyonu erevesinde ele almak iin bir bireyin X malnn x biriminden salad toplam fayday U ile gsterelim. Bylece toplam fayda fonksiyonu: U = U(x) U'= U'(x) > 0 (5.1)

olmakta, tketilen miktar arttka toplam fayda da artmaktadr. Fonksiyonun trevi marjinal fayday; yani tketimdeki bir birimlik deimenin toplam faydada yaratt deimeyi gstermektedir. Tketilen mal miktarndaki x birimlik bir artn toplam faydada salad art: dx
= U'&e

Azalan marjinal fayda ilkesi: dU'/dx2 = &UI&& < 0 olmasn gerektirmekte ve tketilen mal fayda azalmaktadr. (5.3) miktar arttka marjinal

Birden fazla mal sz konusu olduu zaman tketim-fayda ilikisi ayn zamanda mallar arasndaki ikame ilikilerini de belirler. Bireyin X, Y ve Z mallarnn x, y ve z miktarlarndan elde ettii toplam fayda U ise: U = U (x,y,z); Ux, U,, U2 > 0 ve Uxx, Uyy, Uzz < 0 (5.4)

fayda fonksiyonunu tanmlar. Bu fonksiyonun x, y ve z'ye gre birinci ksm trevlerinin pozitif, ikinci ksm trevlerinin negatif olmas, mallarn tketilen miktarlarndaki bir artn toplam fayday artracan; o maln marjinal faydasn azaltacan gstermektedir. Mallardan herhangi birinin tketilen miktarndaki bir art toplam fayday arttraca iin, byle bir durumda toplam faydannm deimemesi, dier mallarn tketilen miktarlarnn belli oranlarda azalmasn gerektirecektir. Bylece, toplam fayday belli dzeylerde sabit tutup bu fayda dzeylerini veren mal bileimlerini saptayarak kaytszlk erilerini tretmek mmkndr. Fayda fonksiyonu srekli bir fonksiyon ololduu iin bu eriler de inallar arasnda srekli bir ikame ortaya koyacaktr. X malnn tketilen miktarndaki bir azalma bu maln marjinal faydasn ykseltecek, dier mallarn tketilen miktarlarndaki

100

NEOKLASK KTSAT

art ise o mallarn marjinal faydalarn azaltacaktr. Bylece X'in tketilen miktarnn azalmas dolaysyla vazgeilen faydaya eit bir faydann, Y ve Z mallarnn daha yksek birimlerinin tketimiyle salanmas iin, X azald zaman, giderek daha ok Y ve /veya Z tketilmesi gerekecektir. Bu, kaytszlk erilerinin konveks olmas ve Y (Z) ile X mallarnn ikame orannn, MS'nin, X mal miktarna bal olarak azalmas demektir:

MRSytx = MUyIMUx

(5.5)

X malnn Y mal ile marjinal ikame orann vermekte, Y artt zaman MUy azald, X azald zaman da MUx artt iin MRS azalmaktadr. Mallarn tketim miktarlaryla fayda arasndaki bu ilikiler deiim sorununda da ortaya kmaktadr. Ancak, buradan dorudan doruya deiim ve fiyat sorunlarna geilirken, ekonomi politikte deer ierilen igc eitlii eklinde ortaya kan ve mallarn deiim oranndan nce belirlenen deer ilikisini, yukarda belirtilen nedenlerden dolayl, fayda-deer teorisinde kurmak ve buna ilevsel bir anlam vermek mmkn deildir; ksaca bir maln deerini, o maln belli bir miktarnn tketimi halinde ortaya kan marjinal faydaya eitlemek iin gerekli nesnel fayda birimi mevcut deildir. Bu durumda fiyat-deer eitliinden veya klasik anlamda deerlerle fiyatlar arasndaki sapmadan bahsetmek de olanakszdr. Yaplabilecek tek ey, bireylerin e-fayda deiimi amacyla hareket ettiklerini, deiim oranlarnn fayda oranlarn yansttn, tketicinin bir mala demeye hazr olduu fiyatn, o maln tketiminden elde edecei faydann bir ls olduunu varsaymaktr. Bunu incelemek iin iki mal-iki bireyli bir modeli ele alalm. Bunlardan A, X malnn x kadar birimine, B de Y malnn y kadar birimine sahip olsunlar. A, Ax kadar X maln B'ye verip Ay kadar Y maln JS'den ald zaman bu iki maln deiim oran: p = Ay\Ax = px\py (5.6) olmakta, px ve py bu mallarn parasal fiyatlarn gstermektedir. Bu deiimin eit bir deiim olmas iin hem A hem de B'nin, vazgetikleri fayda kadar bir fayda elde etmeleri gerekmektedir. /X" ve fiy" b b v4'nn, fix ve fiy de -B'nin X ve Y mallar ile ilgili marjinal fayda fonksiyonlar ise, A ve B'nin vazgetikleri ve elde ettikleri faydalarn eitlenmesi iin:
Ax fix" (x Ax) = Ay xya (Ay)

Ay *b (y - Ay) = Ax p* {Ax)

(5.7)

MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

101

eitlikleri salanmaldr. Bu eitliklerin sol tarafndaki ifadeler srasyla A ve B'nin bu deiim sonunda vazgetikleri, sa tarafndaki ifadeler ise elde ettikleri faydadr. Fayda fonksyionlar ve A ve B'nin balangta ellerinde bulunan X ve Y mallar miktarlar veri iken, bu iki eitlik, Ax ve zlj'yi ve dolaysyla bu iki maln deiim orann ve deitirilecek mal miktarlarn belirler. Deiim oran:
p

~Pxlp>
MU " MU

1
b

<
MU
b

olacaktr. Bylece deiimden sonra mallarn marjinal faydalar oran hem A hem de B iin bu mallarn deiim oran ile eitlenmektedir.
MTJ "

y^MRSMUIMUpJp, ( . ) 59

eitlikleri gerekletii zaman hem eit deiim salanmakta, hem de bireyler maksimum fayda elde etmektedir. Bu ilkeler ayn zamanda fiyat teorisinin iki sorununun zmnde de geerlidir; bireyin belli parasal gelirini farkl mallara hangi oranlarda harcayaca sorunu ile bir maln talep fonksiyonunun belirlenmesi sorunu. Bunlardan ilki, bilindii gibi kaytszlk erileri ve bte snrlamas yolu ile zmlenmektedir. Toplam parasal geliri I olan bir bireyin, parasal fiyatlar px ve py olan X ve Y mallarna ne kadar harcama yapacan (5.9)'daki koullar belirler. x ve y bireyin satn alaca X ve Y mallarn gsterdiinde: i = />** + pyy (5-io) bireyin bte snrn verir. Marjinal fayda fonksiyonlar veri olduu iin (5.9) ve (5.10)'dan x ve y'yi saptamak mmkndr. Birey, toplam harcamalarn (5.9)'daki koulu gerekletirecek ekilde X ve Y arasnda bld zaman, bu mallara yapt harcamalarn son biriminden (lirasndan) elde edecei fayday eitlemi olacak ve toplam faydasn maksimize edecektir. Bu zm, kaytszlk erisinin eiminin (MRS'nin) bte dorusunun eimine (px//>y'ye) eit olduu noktada gereklemektedir. Kaytszlk analizi ile birlikte neoklasik teorinin bir kardinal fayda temeline oturmas gerei ortadan kalkmaktadr. Bu eri zerindeki noktalar, bireyin semekte kaytsz olduu farkl mal bileimlerini gstermekte ve bu bileimler, bireyin kaytszlnn altnda yatan eit-fayda ilkesinin aratrlmasna gerek kalmadan, bireyin gzlenen

102

NEOKLAStK KTSAT

veya varsaylan davranlaryla belirlenmektedir. Ayn ekilde erinin herhangi bir n o k t a d a k i eimi, bireyin mallara verdii greli nemin bir lsdr ve b u , fayda k a v r a m n d a n t a m a m e n bamsz olarak MRS k a v r a m ile s o m u t l a m a k t a d r . Dolaysyla, kaytszlk analizinde marjinal fayda yerini, MRS k a v r a m n a b r a k m a k t a ve fayda esasna day a n a n ve MUx/MUy=pxpy eklinde t a n m l a n a n tketici dengesinin yerini de bireyin znel tercihleri esasna d a y a n a n ve MRS=pxpy eklinde t a n m l a n a n denge a l m a k t a d r . Bu dnm ile birlikte yaklamn temel aksiyomu azalan marjinal fayda o l m a k t a n k m a k t a , b u n u n yerini azalan MRS aksiyomu a l m a k t a ; hareket noktas da fayda fonksiyonu deil tketici tercihleri olmaktadr. Mallarn talep fonksiyonlarn, ordinal fayda k a v r a m n a d a y a n a n kaytszlk erilerinden veya kardinal faydaya d a y a n a n fayda fonksiy o n l a r n d a n t r e t m e k m m k n d r . l k i n d e azalan MRS, ikincisinde ise azalan marjinal fayda aksiyomu, yaklamn negatif eimli talep fonksiyonunu verecektir. Marshall talep fonksiyonunu azalan marjinal fayda aksiyomuna d a y a n d r m a k t a , vazgeilen ve kazanlan faydalarn eitlenmesi ilkesini uygulayarak talep fonksiyonunu t r e t m e k t e d i r : bir mala yaplan h a r c a m a dolaysyla vazgeilen p a r a n n (gelirin) marjinal faydas, bu maln marjinal faydasna eitlenmelidir. P a r a n n marjinal faydasn MUm ile gsterirsek:

MUJPx = MUn

(5.11)

eitlii her mal iin saland zaman, mallara yaplan harcamalarn son biriminden elde edilen faydalar eitlenecektir. Mallarn fiyatlar sabitken gelir artt zaman talep edilen miktarlarn artmas, gelirin veya Marshall'n deyimiyle parann marjinal faydasnn dmesini gerektirir; px sabitken talep edilen miktardaki bir art, X malnn marjinal faydasn azaltacak ve MUx/px azalacaktr. Bu ise ancak eitliin sa tarafnda bir azalma olduu zaman mmkndr. Marshall, bu anlamda, reel gelirdeki bir artn paradan vazgemenin marjinal maliyetini dreceini varsaymaktadr. Dier yandan mallarn fiyatlar sabit olduu iin, reel gelirdeki bu art nominal gelirin veya para miktarnn artmas demektir. Ancak Marshall, bu ilikiden bir talep fonksiyonu tretirken parann marjinal faydasnn sabit olduu varsaymn yapmaktadr. Bu varsaym altnda bir maln talebi, sadece o maln fiyatnn bir fonksiyonu olacaktr. MUx=fi{x) ve /*'<0 olduu iin (5.11)'den negatif eimli bir talep fonksiyonu tretmek mmkndr;

MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

103

fi (x) =

Px

MUm

(5.12)

eitliinde, tketilen mal miktar artt zaman, eitliin sol taraf azalacaktr. MUm sabit olduu iin bu eitliin bozulmamas, tketilen veya talep edilen maln fiyatnn azalmasn gerektirir. Bylece, yaplan harcama nedeniyle vazgeilen fayda (pxMUm) ile elde edilen fayda (MUX) eitlii, bu varsaym altnda, bir fiyat-miktar ilikisi, yani bir talep fonksiyonu ortaya kartmaktadr. Marshall'n parann marjinal faydasnn sabit olduu varsaymn iki ekilde yorumlamak ve bundan iki farkl sonu kartmak mmkndr; i. gelir dzeyi ne olursa olsun para ile mallar arasndaki MRS (=MUxIMUm), mallarn fiyat deimedii srece, sabittir; veya ii. bir maln fiyatnn deimesi sonucunda meydana gelen reel gelir art dier mallarn talebini etkilemeyecektir. Bunlardan ilki yukarda ele alnan gelir etkisinin mevcut olmamas anlamna geleceinden bu varsaymn ikinci ekilde yorumlanmas, yani bir mabn fiyatndaki deimenin, gelir etkisi yaratmayaca eklinde ele alnmas gerekir. Byle bir durumda ise parasal (nominal) gelir sabitken bir maln fiyatndaki bir deime para ile mallar arasndaki MRS'yi etkilemeyecek, veya bu deime, parann marjinal faydasn deitirmeyecektir. Ancak bu durumda da ortaya nemli bir sorun kmaktadr; X mal dndaki btn mallar iin (5.11)'deki eitliin salandn ve Ml/ m 'nin sabit olduunu varsayalm. X mal iin bu eitlik salanmken bu maln fiyat, px, derse, MUm deimeyecei iin (5.11)'deki eitlik ancak MUxni azalmas, yani talep edilen X mab miktarnn artmas ile salanabilir. MUm ve dier mallarn fiyatlar deimedii iin bu mallarn talep edilen miktarlar etkilenmeyecektir. Dier yandan Marshall'n eklemeli fayda fonksiyonu varsaym nedeniyle bu mallarn marjinal faydas, tamamlayc mallarda olduu gibi, X malnn tketilen miktar ile birlikte artmayacak; veya ikame mallarnda olduu gibi, X malnn tketilen miktarndaki art karsnda azalmayacaktr; dier bir deyimle, fayda fonksiyonlar birbirinden bamszdr. Bylece, parann marjinal faydas sabitken p x 'deki bir azalmann, X dndaki mallar iin (5.11)'deki eitlii bozmas mmkn deildir; ksaca, bu mallarn fiyatlar ve talep edilen miktarlar, dolaysyla bu mallara yaplan parasal harcamalar deimeyecektir. Bireyin toplam parasal gelirinin ve harcamalarnn deimemesi iin X malna yaplan harcamann deimemesi gerekmektedir. Bu ise X malnn talep edilen miktarnn, p^'deki d oranna eit bir oranda artmasn gerektirir; yani, bu maln talep fonksiyonu birim fiyat esnekliine sahip

104

NEOKLASK KTSAT

olmaldr. Bu durum btn mallar ve btn fiyatlar iin sz konusu olabileceinden, btn mallarn talep fonksiyonlarnn her noktadaki fiyat esnekliinin bir olmas gerekir.
I

phesiz bu durum, parasal gelir sabitken, parann marjinal faydasnn fiyat ve dolaysyla reel gelir deimelerinden etkilenmesi halinde ortadan kalkacaktr. Bireyin parasal geliri veri iken p^'deki azalma reel gelirin artmasna yol amaktadr. Reel gelirdeki bu art M?7m'nin azalmasna sebep olursa sadece X'in deil, btn mallarn talebi artacaktr; ancak, X'in talebindeki art hem fiyat hem de gelir etkisiyle olduu halde dier mallarn talebi sadece gelir etkisiyle artacaktr. (5.11)'i MU=pMUm eklinde yazarsak, X dndaki mallar iin bu eitliin sa tarafnda sadece MUm, X iin ise hem MUm hem de p azalacaktr. MU m 'nin azalmas btn mallarn talep edilen miktarlarn artracak; p x 'nin azalmas X mal talebini ayrca fiyat (ikame) etkisi nedeniyle de artracaktr.

Bu noktada, Marshall'm, gelirin marjinal faydasnn sabit olduu varsaymnn, bir maln talebini, sadece o maln fiyatna balamak amacna hizmet ettii aka ortaya kmaktadr. Gerekte gelir etkisinin elimine edilmesi Marshall'm yaklamyla tutarldr. Marshall, ceteris paribus varsaym altnda, atomistik bir piyasann denge koullarn aratrmaktadr. Talep fonksiyonu incelenen mal, tketicinin harcama yapt ok sayda maldan sadece biridir. Bu nedenle, dier mallarn fiyatlar, tketicinin parasal geliri ve harcamalar sabitken (ceteris paribus), belli bir maln fiyatndaki bir deime, tketicinin toplam reel gelirini fazla etkilemeyecektir. Bylece Marshall, reel gelirin sabit olduu varsaymn muhafaza etmekte ve dolaysyla gelir etkisini ortadan kaldrmaktadr. Buna ramen, tketicinin talep ettii maln tketici harcamalar iindeki yeri ne olursa olsun, bu maln fiyatndaki bir dme, tketicinin parasal geliri sabitken reel gelirini az da olsa artracaktr. Bu nedenle, btn mallarn fiyatlar sabitken nominal (ve dolaysyla reel) gelirdeki bir artn btn mallarn talep fonksiyonlarn kaydraca gr ile tutarl olmak; bir maln fiyat dt zaman gelir etkisinin ortaya kmamasn salamak iin reel gelirin sabit kalmas gerekir. Bu da ya dier mallarn fiyatlarnn ters ynde deimesini, ya da tketicinin nominal gelirinin azalmasn gerektirir. Bu bizi ceteris paribus varsaymnn anlamna gtrmekledir. Veri olan dier eyler arasnda: a. zevk ve tercihler; b. parasal gelir

MARJNALST YAKLAIM VE FAYDA-DEER TEORS

105

ve harcamalar; c. dier btn mallarn fiyatlar; d. dier btn mallarn talep edilen miktarlar; e. reel gelir bulunabilir. Eer b, c ve d ceteris paribus varsaym kapsamna giriyorsa, bu takdirde btn mallarn fiyat esnekliklerinin bir olmas gerekecektir. Bu durumda ise zevk ve tercihlerin deimesi sz konusu deildir. Ancak a, b, c ve d'nin bu varsaym kapsamna sokulmas, MarshalPm talep fonksiyonunu yorumlamakta pek anlaml olmayacaktr. Dier yandan bu varsaym bu ynde yorumland zaman, reel gelirin sabit olduunu varsaymak olanakszdr; zira, bu koullar altnda, X malnn fiyatndaki bir azalma, parasal gelir ve dier mallarn fiyatlar veri iken, reel geliri artracaktr. Birim esneklie sahip bir talep fonksiyonunun reddedilmesi, fiyat deimelerinin gelir etkisi ortaya karttn kabul etmek anlamna gelebilir. Nitekim Marshall'n talep fonksiyonvnun geleneksel yorumu, ceteris paribus varsaymnn a, b, ve, c'yi ierdiini kabul etmektedir. Bu durumda bir maln fiyatndaki bir deime reel geliri ve gelir etkisi yoluyla dier mallarn talep edilen miktarlarn (fiyatlar sabitken) deitirecektir. Ksaca, bu yorum, bir maln talep erisi zerindeki bir hareketin reel geliri ve parann satn alma gcn deitirdii sonucunu vermektedir. Buna karlk Marshall'n parann satn alma gcnn sabit olduunu varsayd gz nne alnrsa, ceteris paribushn yorumunun, c'yi iermeyecek ekilde yaplmas gerektii ortaya kar. Parasal gelir veri iken X malnn fiyat dt zaman parann satn alma gcnn sabit kalmas iin, dier baz mallarn fiyatlarnn ykselmesi gerekmektedir. Ancak bunun da X malnn talebini etkilememesi iin, fiyatlar den mallarn X mal ile ikame edilebilen veya bu malla tamamlayc olan mallar olmamas gerekir. Bylece, reel geliri ve parann satn alma gcn sabit olarak kabul eden yorum ceteris paribus varsaymnn iine a, b ve e'yi sokmu olmakladr. Dier yandan, parann satn alma gc deiirken, talep fonksiyonu zerindeki bir hareketin reel geliri deitirmemesi mmkndr. X malnn fiyat derken parasal gelirdeki bir azalma, dier mallarn fiyatlar sabitken, reel geliri sabit tutabilir. Bu durumda parann satn alma gc artm olacandan bu yorum, ceteris paribus varsaym iine a, c ve e'yi sokmu olmaktadr. Ksaca, fiyatlardaki bir dmenin gelir etkisi ortaya kard kabul edildii zaman, talep erisinin yeri, biimi ve eimi, ceteris paribus varsaymnn yorumuna gre deimektedir.

OKUMA LSTE8 1. Black et al (1973)*: Marjinal devrimin deerlendirmesi ve yorumu zerine yazlm eitli makaleler, zellikle Coats, Winch, Spengler, Meek ve Shackle'n makaleleri, marjinalizmin toplumsal ve teorik ierii konusunda ilgin. 2. Blaug (1962)', Chs. 8-9: Jevons ve Marshall'n fayda-deer analizleri. 3. Bhm-Bawerk (1891)*, Books I I I IV: Deer vefiyat; Avusturya yaklam. 4. Dobb (1940), Ch. 5. 5. (1973)*, Ch. 7: Jevons yaklamnn unsurlarnn deerlendirmesi. 6. Friedman (1949)**: Marshall'n talep erisinin farkl yorumlar. 7. (1962), Chs. 1-2. 8. Hicks (1946)**, Chs. 1-2: Ordinal fayda-deer teorisinin basit ve ak bir anlatm. 9. Jevons (1871), Chs. 1-IV. 10. Johansen (1963)*: Emek ve fayda deer teorilerinin badatrlmas. 11. Marshall (1890)* *, Book IIT. 12. Nell (1967)**: Klasik ve neoklasik yaklamlarn temel farklar. 13. Sehumpeter (1954), pp. 825-850; 861-871; 909-920. 14. Stigler (1941), Ch. I. 15. Wicksell (1893), Part I. 16. (1901)*, Part I.

6. KISM VE GENEL DENGE

6.1. KISM PYASA DENGES: MARSHALL


Veri baz koullar altnda tketici davrannn incelenmesi ve talep fonksiyonun tretilmesinden sonra e-marjinallik ilkesinin retici davranna uygulanarak retici dengesinin ve arz fonksiyonunun tretilmesiyle piyasa dengesinin iki temel arac, arz ve talep belirlenmi olacak ve tam rekabet koullar altnda atomistik bir piyasann (veya sonsuz saydaki piyasalardan birinin) ileme mekanizmas incelenerek fiyat-miktar zmlemesine ulalacaktr. Marshall'n ksm denge yaklam, belli bir piyasann ileme mekanizmasn, dier piyasalarn koullarndan soyutlayarak ele almakta ve bu soyutlamann bir gerei sonucu da incelenen piyasa dndaki olgularla ilgili olarak ceteris paribus varsaym yaplmaktadr. Bu varsaym, incelenen piyasadaki arztalep fonksiyonlarnn, dier piyasalardaki koullarn deimesinden etkilenmemesini salamakta, dier bir deyimle bu fonksiyonlar, dier piyasalardaki koullar veri alnarak belirlenir; ektedir. retici dengesinden firma ve piyasa arz fonksiyonunun tretilmesinde de, talep fonksiyonunun tretilmesindeki yol izlenmektedir. lk nce, veri mal ve faktr fiyatlaryla kar karya kalan bir firma veya reticinin, retim kapasitesinin ve teknolojisinin snrlar iinde ne kadar mal retecei konusunda nasl karar verdii aratrlmakta, firma dengesinin kstaslar saptanmaktadr. Daha sonra ise retici davranndan, firma ve endstrinin arz fiyat ile retilecek mal miktar arasndaki iliki, yani arz fonksiyonu tretilmektedir. Marshall, piyasa dengesi sorununu dnem analizi erevesinde ele almakta ve farkl dnemi birbirinden ayrmaktadr; piyasa dnemi (gn), ksa dnem ve uzun dnem. Anlk piyasa dneminde piyasaya an edilen mal miktar veridir; reticiler, piyasa dnemi ncesinde, talep ve fiyat bekleyilerine dayanarak mevcut retim kapasitelerinin ne kadarn kullanarak ne kadar mal reteceklerine karar vermekte ve rettikleri mal piyasa gnnde pazara getirmektedirler. Ksa dnem, reticilerin kapasite kullanm kararn verdikleri dnemdir. Bu dnem iinde retim kapasitesi veri olup firmalar bu kapasitenin ne kadarn kul-

108

NEOKLASK KTSAT

lanarak ne kadar mal reteceklerine karar vermektedirler. Bylece ksa dnem, retim miktarnn ayarlanabilecei kadar uzun, kapasitenin deitirilmesine olanak vermeyecek kadar ksadr; dier bir deyimle retim ve kapasite kullanm kararlarnn verildii ve uyguland dnemdir. Uzun dnem ise retim kapasitesinin deiebildii yatrm kararlaryla ilgili bir dnemdir. Bylece piyasa dneminde retim miktar ve kapasitesi, ksa dnemde sadece retim kapasitesi veri olduu halde uzun dnemde her ikisi de deikendir. Firmann retim maliyetleri retim miktarna, kapasitesine ve tekniine bal olduu iin bu ayrm, retim maliyetlerinin snflandrlmasnda da bir kstas olmaktadr. Marshall retim maliyetlerini iki blmde toplamaktadr; ana ve ek maliyet, veya baka bir deyimle deien ve sabit maliyet. Ksa dnemde retim miktarna bal olarak deien btn maliyet unsurlar ana maliyet iinde, buna karlk retim kapasitesinin ne kadarnn kullanldna bal olmayan ve kapasite ile birlikte deien maliyet unsurlar da ek maliyet iinde yer almaktadr: ksa dnemi ana maliyet unsurlarnn, uzun dnemi ise hem ana hem de ek maliyet unsurlarnn deitii dnem olarak tanmlamak mmkndr. Bylece bu dnem ayrmndaki zaman unsuru ilevsel olarak belirlenmektedir. Bir dnemin uzunluunun belirleyen ey, bu dnem iinde deimesi sz konusu olan deikenin deime hz'du. Bu adan, deimekte olan fakat deime hz daha dk olan deikenler sabit olarak alnmaktadr. Deimenin srekli olarak mevcut olduu bir ekonomide retim miktarnn ve retim kapasitesinin bir an iin bile sabit kaldn sylemek olanakszdr; ancak, beli bir piyasa dengesizliine kar reticilerin tepkisi retim miktarn ayarlamak eklinde ortaya kt zaman, retim kapasitesininin veri olarak alnmas mmkndr. Bylece her dnemde, deimesi sz konusu olan deikenin intibak, o dnemde, kendi iinde tutarl ve yeterli bir dengenin olumasna olanak vermektedir. Ancak bu, ard arda gelen dnemlerin zelliklerinin ayn olduu anlamna gelmez. Marshall'm analizinde her dnem, zaman iinde bir deime salayan, isel dinamik unsurlar iinde tamaktadr. rnein ksa dnem dengesini, daha uzunca bir zaman sresi sonunda ortadan kaldracak ve deitirecek dinamik bir sre, bu denge durumunun iinde mevcuttur. Bylece yaklam, statik ve kyaslamak statik analizin, ksa-uzun dnem ayrm erevesinde, zaman iindeki deimelere de uygulanmasna olanak salamaktadr.

KISM VE GENEL DENGE

109

Dnem analizinin piyasa dengesine uygulanmas ekil 6.1'de gsterilmektedir. Piyasa, balangta, D (talep) ve S (arz) erisinin kesim noktas olan E noktasnda dengededir. Endstrideki firmalar toplam

P2 \

ives"

i
1

i
2

ekil 6.1

olarak qo kadar mal retmekte ve talep erisi D iken bunu po fiyatndan satmaktadrlar. Bu ksa dnem arz fiyatnn ayn zamanda firmalara normal bir kr saladn varsayalm. Eer iki piyasa dnemi arasnda talep erisi beklenmedik bir ekilde D "ne kaymsa, firmalar pazara getirdikleri miktar, qo\ bir nceki denge fiyat olan p o 'dan satarlarsa ortaya q2qg kadar bir talep fazlas kacaktr. Piyasa dnemi arz erisi S'" dr ve bu dnemde denge fiyatm olacaktr. Bu fiyat, piyasa dneminde arz-talep dengesini salad halde ksa dnem arz fiyatndan, po'dan yksektir. Bu, firmalarn retimi artrmalarna yol aacak ve kdnem dengesi B noktasnda oluacaktr. Dolaysyla, bir nceki sa g y i i piyasa dneminin aksine, bir sonraki piyasa dneminin dengesi ayn za1 manda ksa dnem dengesidir. Ancak bu noktada firmalarn elde ettii
1 Piyasann bir dnem sonra B noktasna gemesi iin firmalarn talep erisi konusunda tam bilgileri olmas, yani bu noktann denge noktas olduunun firmalarca bilinmesi gerekir. Aksi halde eer firmalar p fiyatnn hkm sreceini bekleyerek retim yaparlarsa, bu sonraki dnemde ptA dorusunun S dorusunu kestii noktaya kadar retimlerini artracaklar ve bunun sonucunda ortaya bir arz fazlas kacaktr. Bylece durgun fiyat bekleyii, yani bir nceki dnemin fiyatnn bir sonraki dnemde de hkm sreceinin beklenmesi halinde piyasann B noktasnda dengeye ulamas birden fazla dnemin gemesini gerektirecek ve kararllk koullar gerekletii takdirde denge, rmcek a sreci sonunda ortaya kacaktr.

110

NEOKLASK KTSAT

fiyat, p2, normal kr salayan ksa dnem arz fiyatndan (po'dan) yksek olduu iin, eer p2 fiyatnn srekli olarak salanaca, veya talep erisinin D"nde yerletii varsaylyor ve firmalar uzun dnemde bu fiyatn hkm sreceini bekliyorlarsa, bu maln retiminden elde edilen normal-st kr piyasaya yeni firmalarn girmesine yol aacak, yani uzun dnemde retim kapasitesi artarak arz erisi S "ne kayacak ve uzun dnem denge noktas C'de oluacaktr. Bylece her dnem kendi iinde yeterli bir dengeye sahip olmakla birlikte, firmalarn belli bir dengesizlie kar ksa ve uzun dnem tepkilerinin farkl olmas, dengenin zaman iinde deimesine, dinamik bir srecin ortaya kmasna yol amaktadr. A noktas piyasa dnemi asndan bir denge noktas olduu halde ksa ve uzun dnemde bir denge noktas deildir. Ayn ekilde B noktas ksa dnemde bir denge noktas olduu halde uzun dnemde bir denge noktas olmaktan kmaktadr. Piyasa dneminde talep erisi ve arz miktar veridir ve dengeyi salayan tek deiken fiyattaki deimedir. Ksa dnemde ise temel deiken retim miktar olup fiyattaki deime bunu izlemektedir. Uztin dnemde retim kapasitesi ve bunu takiben retim miktar ve fiyat deimektedir. Zaman iindeki bu deime, dsal bir etken olmad ve ard arda gelen dnemlerin her biri bir denge durumunu gsterdii halde, bu denge noktalarnn zelliklerinin ayn olmamasna yol amaktadr. Piyasa arz erisi, endstrideki firmalarn belli output miktarlarn retmek iin elde etmeleri gereken minimum fiyatlar gstermekte ve bu adan firmalarn hangi tip retim maliyetlerini karlama amac gttklerine, yani retici davranna bal olmaktadr. Mashall. retici davranlarn, temsili firma kavramndan hareket ederek incelemektedir. Temsil firma, bir endstrideki firmalarn btn ortak egemen zelliklerine sahip bir firma kavramdr. Bu zellikler; i. firmann davran; ii. bykl, yani retim kapasitesi, iii. etkinlii; iv. eitli maliyet unsurlarnn retim miktarna bal olarak gsterdii deime, veya maliyet erilerinin farkl dnemlerde ald biim; v. retim tekniinin zellikleri ile ilgilidir. Bylece, temsil firmann davran, bykl, etkinlii ve retim teknii endstrinin ortalama eilimlerini yanstmaktadr. Bu firmann maliyet ve arz erileri endstrinin tmnn maliyet ve arz erilerinin bir minyatrdr ve bu firmann dengeye gelmesi, endstrinin btnnn dengeye geldiinin bir iaretidir.

KISM VE GENEL DENGE

111

Temsil firmann maliyet-fiyat veya retim dengesini salamadaki davran konuunda en az iki yaklamdan bahsetmek mmkndr: bunlardan biri, ilk defa Marshall'da ortaya kan ve daha sonra Keynes1 ve Keynesiler tarafndan gelitirilen tammaliyet fiyatlandrma yaklam; dieri ise JValras olan marjinal-maliyet fiyatlandrma yaklam. Bu iki yaklam arasndaki fark, arz fiyatnn belirlenmesinde ana ve ek maliyetin farkl unsurlarnn hesaba katlmasnda kar. Ana''veya deien maliyet, igc maliyeti (cret), dayanksz retim aralar (ara, yardmc ve ham madde) maliyeti, giriimcinin retim iin harcad abann maliyeti veya bu aba sonunda bekledii gelir ve retim aralarnn (sabit sermayenin) kullanm maliyetini (anma ve eskime) ierir ve btn bu maliyet unsurlar retim miktarna bal olarak deiir. Tam rekabet koullar altnda faktr veya maliyet unsurlarnn fiyatlar firma iin veri olduundan, bu deimenin ne ynde olaca, retim miktar arttka, birim output bana kullanlan deien faktr miktarlarnn hangi oranda artacana baldr. Kapasite kullanm artt zaman verimin veya birim faktr bana retilen mal miktarnn ne ynde deiecei konusunda iki farkl gr saptamak mmkndr. Bunlardan ilkinde kapasite kullanm arttka faktr verimliliinin nce artaca, daha sonra azalaca, veya baka bir ifadeyle, birim output bana yaplan ana retim maliyetinin nce azald, daha sonra artt ve dolaysyla ortalama ana maliyet (APC) erisinin U eklinde olaca varsaylr. Daha sonra Keynesilerin benimsedii dier bir yaklamda ise APC tam kapasiteye kadar az ok sabittir ve tam kapasite kullanmna yaklarken artmaya balar; yani APC erisi yana yatm L eklindedir. Firmann marjinal maliyeti, MC, ana maliyete bal olduundan, MC erileri de ayn yolu izlerler. Toplam maliyetin dier unsuru, ek maliyet ise retim miktarna bal olarak deimeyen maliyetleri ierir. Bunlar arasnda dayankl retim aralarnn kullanm maliyetini aan eskime paylar; faiz demeleri ve dier baz sabit maliyet unsurlar bulunur. Bunlar dnda, giriimcinin retim aralarna yatrd sabit sermaye zerinden elde etmeyi bekledii normal kr da ek maliyet iinde yer alr ve kapasite deimedii iin ksa dnemde sabittir. Walras ve Marshallc (veya Keynesi) bir temsil firmann ksa ve uzun dnemdeki fiyatlandrma davranlar arasndaki fark sapta1 Keynes Genel Teori'de Walras yaklam, buna karlk Para zerine Deneme'de ise Marshallc yaklam benimsemitir.

112

NEOKLASK KTSAT

mak iin, nce yatrm kararlarnn nasl alndna bakalm. Her iki tip firma da yatrm karar alrken yatrdklar sermaye zerinden uzun dnemde normal bir kr elde edeceklerini tahmin etmekte ve bu ama ve nedenle yatrm yapmaktadrlar. Bylece, uzun dnem arz fiyat, her iki tip firma iin de ana ve ek maliyet unsurlarn ierecektir; ksaca, uzun dnem arz fiyat, pLs, her iki firma iin de ortalama ana maliyetle ortalama ek maliyetin (^4SC'nin) toplamna, yani ortalama toplam maliyete, ^TC'ye, eit olacak ve btn maliyet unsurlarn ierecektir: psL = APC+ASC (Walras ve Marshall) (6.1)

olacandan tam maliyet fiyatlandrmas egemen olacak, temsil firmann uzun dnem arz erisi zerindeki noktalar, belli output miktarlarndaki tam maliyet fiyatlarn verecektir. Ancak ksa dnemde bu firmalarn davranlar arasnda nemli bir fark mevcuttur. Walras firma, ksa dnem arz fiyatn e-marjinallik ilkesini uygulayarak saptamaktadr; bylece firmann MC erisi, ksa dnem arz erisidir. Firma gemite baz bekleyilere dayanarak belli bir yatrm yapm ve bunun sonucunda baz sabit maliyet unsurlarn yklenmitir. Ksa dnemde, retim kapasitesinin kullanm derecesi ne olursa olsun bu maliyete katlanmak zorundadr. Bu nedenle, firma optimal output miktarn belirlerken asgari olarak MC'y e t bir fiyat elde etmeyi amalayacaktr. Bylece, niha output biriminden elde edecei hasla, yani marjinal hasla, MR, (ki tam rekabet koullarnda firma iin veri olup mabn piyasa fiyatna eittir) marjinal maliyetten byk veya marjinal maliyete eitse, ksa dnemde bu outputu retmek firma iin krl olacak, yani output miktarn MC =MR eitliini salayana kadar artrabilecektir. Bu nedenle firmann ksa dnem arz fiyat, MC'ye eit olacaktr:
s P s

= MC

(Walras)

(6.2)

eitlii firmann ksa dnem arz erisini tanmlamaktadr. Ksa dnem kr maksimizasyonu, ayn zamanda, marjinal maliyetin APCye eit veya ondan daha byk olmasn gerektirdiinden: pss
1

^ APC

(Walras)

(6.3)

olacaktr. Eer talep erisi, MC erisini, bu erinin APC erisini kestii noktada (ki burada APC minimumdur) keserse, piyasa denge fi1 Eer firmann marjinal hasla dorusu MC erisini MC<.APC olduu yerde keserse, p <APC olacak ve firma retim yapmamay tercih edecektir; zira bu durumda retilen her birimin ana maliyeti, bunun getirecei hasladan daha dktr.

-.",.'"'"

KISM VE GENEL DENGE

113

yat, p, talep fiyat, pd, arz fiyat, MC ve A PC birbirlerine eit olacak, firmann elde ettii fiyat sadece APC'yi karlayacandan firma bir kr elde edemeyecektir. Buna karlk eer talep erisi MC erisini, MCATC olduu noktada keserse firma uzun dnem normal krn elde edecek, ksa dnem arz fiyat ayn zamanda uzun dnem arz fiyatna eit olacaktr. Bylece Warlas yaklamda ksa dnem arz fiyatnn, uzun dnem arz fiyatna eil, daha kk veya byk olmas olaslklar mevcuttur. Bunlarn hangisini gerekleecei ise piyasa talep erisine baldr. Marshallc temsil firmann ksa dnem fiyatlandrma davran ise uzun dnemdekinden farkl deildir; firma arz fiyatn, marjinal maliyete, ASCye eit bir kr marj koyarak saptamaktadr. Bunun Keynesilerce gelitirilen trnde MC ve APC, tam kapasite kullanmna kadar sabit alndndan MC =A PC eitlii salanmakta ve bylece firmann ksa dnem arz fiyat, normal kapasite snrlan iinde, uzun dnem arz fiyatna eit olmaktadr:
s Ps

= MC + R = APC + ASC =

h Ps

(Marshall)

(6.4)

R, firmann gayri safi kr marj olup uzun dnem maliyetiyle normal kr iermektedir. Bylece temsil firma ksa dnem arz fiyatn, uzun dnem normal krn ierecek ekilde saptamakta, ayn retim dzeyinde Marshall'c firmann arz fiyat, Walras firmann arz fiyatndan yksek olmaktadr. Burada firmann ksa ve uzun dnemde elde ettii net gelir arasnda bir ayrm yapmak gerekmektedir. Ksa dnemde retim kapasitesi kt ve rant da bir ktlk fiyat olduundan, firmann ksa dnemde toplam hasla ile toplam ana maliyet arasndaki fark dolaysyla elde ettii gelir bir rant niteliindedir. Ancak, retim kapasitesi, zaman iinde mutlak olarak snrl olmadndan ve Marshall rant kavramn, mutlak olarak snrl doal faktrlerin elde ettii gelir iin kullandndan, firmann ksa dnemde elde ettii bu gelire auasi-rant veya rant-benzeri demektedir. Firma, ister Walras ister Marshallc biimde davransn, quasi-rant firmann arz fiyatn ve dolaysyla piyasa fiyatn belirleyen bir unsur deil, aksine fiyat tarafndan belirlenen bir gelir unsurudur ve retim maliyetine girmemesi gerekir. Bu Walras firma iin aka ortaya kmaktadr; fiyat marjinal maliyete eit olduundan, fiyatla APC arasndaki fark quasi-rant'' belirlemektedir ve bu tamamen fiyata baldr. Marshallc firma ise, Keynesi MC A PC varsaym terkedildii zaman, tamamen fiyata bal olan bir gelir elde etmektedir. MC, APCden byk

11*

NEOKLASK KTSAT

olduu zaman fiyat ile APC arasndaki iark firmann kr marjna deil, fiyata baldr ve fiyat ne kadar yksekse firmann elde edecei quasi-rant o kadar yksek olacaktr. Uzun dnemde retim kapasitesi veri olmaktan kt ve nem A PC hem de SC deiebildii iin, uzun dnem normal krn bir ktlk fiyat olarak almak mmkn deildir. Ancak, neoklasik yaklamda, kt olmayan faktrlerin gelir elde etmesi sz konusu olmad iin, uzun dnem normal krn yine de ktlk asndan aklamak gerekir. Bu aklama giriimci kapasitesinin arz fiyatnda yatmaktadr. Uzun dnem normal kr, kt giriimci kapasitesinin arz fiyat olarak tanmland zaman bir rant olarak ortaya kmaktadr. Bu adan ksa dnemde firmalarn elde ettii net geliri de rant ve quasi-rant olarak ayrmak mmkndr; eer firma uzun dnem krndan daha yksek bir gelir elde ediyorsa bu, ksa dnemde retim kapasitesinin snrl olmasndan domaktadr ve bu adan A TC ile APC arasndaki fark bir quasi-rant olarak ortaya kmaktadr. Buna karlk fiyat ile A TC arasndaki fark uzun dnem rant olmaktadr. Ksauzun dnem ayrmnn rant-kr ayrmndaki rol Marshall'da tamamen baka bir noktada ortaya kmaktadr. Marshall, kr ve kr oran kavramlarn parasal sermayeye, auasi-rant ise bu sermayenin fiziksel retim aralarna yatrlmasndan doan gelire ilikin olarak kullanmaktadr. Kr, parasal bir fon eklinde olan sermayenin yatrlmas halinde elde edilmesi beklenen parasal gelirdir ve bu nedenle ex ante bir kavramdr. Bu yorum erevesinde kr oran kavram da son derece ak ve belirlidir. Sermaye, henz retim aralarna dntrlmemi, Marshall'n deyimiyle serbest, parasal bir fon olduundan, sermayenin parasal deeri belirli ve bunun sonucunda da parasal gelirin parasal sermayeye oran eklinde tanmlanan kr oran da anlaml bir kavramdr. Ancak, parasal sermaye bir kere yatrldktan sonra, bunun parasal deerinin bu yatrmn balangtaki miktar veya balangtaki yatrmn parasal deeri ve dolaysyla, bu yatrmn ierdii retim aralannn retim maliyetleriyle ilgisi yoktur. Fiziksel retim aralarnn deerini lmenin tek anlaml yolu, bunlarn salad veya salayacann beklendii gelirin kapitalize edilmesidir. Bu gelir ise auasi-rant niteliindedir; zira, yukardaki tanm gereince bu, mevcut retim aralarnn kullanmndan elde edilen bir gelirdir.

KISM VE GENEL DENGE

115

Bylece parasal sermayenin deerini, bu sermayenin ileride salayaca gelirlerden bamsz olarak saptamak mmkn olduu halde, retim aralar iinde somutlaan sermayenin deeri, bu retim aralarnn retim veya yeniden retim maliyetleriyle anlaml bir ekilde deerlendirilememektedir. Bunun nedeni, bekleyilerin ve zaman unsurunun iin iine girmesidir. Firma, belli bir yatrm yaparken bunu ileride elde etmeyi bekledii gelire dayandrmaktadr. Bu bekleyilerin gereklememesi yatrmn deerinin zaman iinde deimesi demektir. Bu deimenin ls ise balangta beklenen gelirler deil, yatrm yapldktan sonra fiilen elde edilen veya elde edilmesi beklenen gelirlerdir. Firmann, arz fiyatn saptarken, kr maksimizasyonu amacnn bir gerei olarak MC ile marjinal hasla arasnda oluturduu eitlii, faktr fiyatlar ile faktr verimlilikleri arasndaki bir ilikiye dntrmek ve buradan firmann optimal faktr bileimi ile faktr talep erilerini tretmek mmkndr. Kr maksimizasyonu, veri faktr fiyatlarnda belli bir output miktarnn en dk maliyetle retilmesini gerektirir; ksaca, fiyat-alc firma iin, retim maliyetinin minimize edilmesi ile krn maksimize edilmesi birbirine zdetir. retim kapasitesi ve teknolojisi veri iken, firmann retim fonksiyonu veya inputlar outputlara dntrd transformasyon fonksiyonu da veridir. Firma, veri faktr fiyatlar ve transformasyon fonksiyonu snrlar iinde e-marjinallik ilkesini faktr bileimi seimine uygulad zaman yapt ey, faktrn haslaya marjinal katksyla maliyete marjinal katksn eitlemekteir. Faktrn haslaya marjinal katks, faktrn marjinal fiziksel rn (MPP) ile otputun fiyatnn (p) arpmna; maliyete katks ise, faktr fiyatlarnn veri olduu koullarda, faktr fiyatna (p) eittir. Azalan verim ilkesi gereince deien bir faktrn kullanlan miktarnn artmas, faktrn MPP'sinin azalmasna yol aar. Bu nedenle firmann faktr talebi, faktr fiyatnn azalan bir fonksiyonudur. Bu koullar altnda kr maksimizasyonu, firmann faktr talebini pMPP = Q eitliinin saland noktaya kadar artrmasn gerektirmektedir. Bylece soruna maliyet asndan bakldnda kr maksimizasyonu iin gerekli olan koul; yani MC=p eitlii, artan MC ve artan APC, soruna faktrlerin verimlilii ve faktr bileimi seimi asndan bakldnda pMMP = Q eitlii, azalan MPP ve azalan ortalama fiziksel rn (A PP) koullarna dnmektedir. Birden fazla retim faktr kullanld zaman, firmann optimal faktr bileiminin ne olduunu bu koullardan tretmek mmkn ' ' ' ' ' ' I

116

NEOKLASK KTSAT

dr. Btn faktrler iin yukardaki eitlik saland zaman optimal faktr bileimi, faktr fiyatlar oranlarnn, faktrlerin MPP oranlarna veya faktrler arasndaki marjinal ikame oranna eit olduu noktada gereklemektedir. Bu ilke, firmann birden fazla faktr kullanarak birden fazla mal retmesi halinde de geerlidir; bu durumda herhangi bir malla herhangi bir faktrn fiyat arasndaki orann, o faktrn o mal cinsinden MPP'sine eit olmas, firmann optimal mal ve faktr bileimi ve dolaysyla kr maksimizasyonu iin gereklidir. Ksa dnem arz fiyatnn saptanmasnda firmalarn farkl davranmas sonucunda arz fiyat-piyasa fiyat eitsizlii halinde firmalarn retim ve yatrm karar ile ilgili davranlar da farkl olmaktadr. Her iki tip firma da belli bir output miktarn retirken btmu piyasa fiyat bekleyiine dayandrr. Eer firmann bekledii piyasa fiyat p* ise, optimal output miktar, bu fiyatn arz fiyatna eit olduu noktada ortaya kar; ancak arz fiyatlar firmann davranna bal olarak deiik olmaktadr. Eer fiyat bekleyileri gerekleirse, her iki firma da rettii output miktarn arz fiyatndan satabilecektir. Buna karlk eer firmann veri retim miktar dzeyinde, piyasada arz fiyat ile talep fiyat dengeye gelmiyorsa, firmann fiyat bekleyii gereklemeyecektir. Ancak her iki firma da bu durumda retime ilikin olarak ayn tepkiyi gsterecektir; eer, firmann retim dzeyinde talep fiyat arz fiyatndan yksekse retim miktar artacak, aksi halde azalacaktr. Piyasa ve temsil firma dengesi saland zaman Marshalle firma satlarndan normal bir kr elde edecek, Walras firmann ksa dnem krnn normal kra eit olup olmayaca, talep erisine bal olacaktr. Ancak, ksa dnem piyasa dengesi ve dengesizliine kar firmalarn uzun dnemli yatrm kararlar almadaki davranlar farkldr. Her iki tip firma iin de ortak olan tek ilke, ksa dnem fiyat deiikliklerinin uzun dnem fiyat bekleyilerini etkilemesi iin, bu deiikliklerin srekli ve dzgn olmas, dier bir deyimle talepteki kaymann uzun dnemli olduunun ve talep erisinin yerinin uzun dnemde deimeyeceinin beklenmesi gereidir. Bylece firmalar, bir dnem artan, daha sonra azalan talep fiyatna kar uzun dnem bekleyilerini deitirmeyecekleri halde talep erisi bir kere kayp yeni durumunda uzun sre kald zaman, uzun dnsm fiyat bekleyileri deiecektir. Eer belli bir output dzeyinde talep fiyat arz fiyatna eitse bu, Marshalle firmann uzun dnem yatrm kararlarn etkilemeyecektir. Piyasada denge fiyat uzun dnem arz fiyatna eit olduu iin, firmalar ksa dnemde normal kr elde edecekler, gemiteki bekleyi-

, '. "

KISM VE GENEL DENGE

117

leri gereklemi olacak ve sadece yenileme yatrm yapacaklardr. Buna karlk eer talep fiyat firmann arz fiyatn ayorsa ve firma bu fiyatn srekli olarak (uzun dnemde) hkm sreceini bekliyorsa, ksa dnemde elde edecei kr, uzun dnem normal krn aacak, bu da firmay net yatrm yapmaya ve retim kapasitesini artrmaya yneltecektir. Firmann bu davran normal krn ne olduunu belirlemekledir; ksaca, normal kr, firmay uzun dnemde piyasada tutacak olan krdr. Firma daha fazla kr elde etmeyi umduu zaman genileyecek, aksi halde ise, uzun dnemde piyasay terkedecektir. Bylece firmann yatrm davranlar beklenen kr ile normal kr arasndaki farka bal olmaktadr. Eer ksa dnemde firma srekli olarak normal krdan daha yksek bir kr elde ediyorsa, bu, firmann uzun dnemde elde etmeyi umduu krn artmasna ve yatrm yapmasna yol aacaktr. Bu ilikiyi yatrmla beklenen kr oran arasndaki bir iliki eklinde de formle etmek mmkndr. Dayankl retim aralarnn fiyatlar veri olduu zaman firma balang sermaye maliyetini bilmektedir. Firmann ileride yatrmdan salayacan umduu net ylk getiri akmlarnn iskonto edilmi deerini, balangitaki yatrmn maliyetine eitleyen kr oran firmann bekledii kr orandr. Net yllk gelir akm ise bir yandan firmann ileride elde etmeyi umduu output fiyatna, dier yandan da output retiminin beklenen ana maliyetine baldr. Bylece firmann yatrm karar, outputun fiyat ile cret ve dier ana maliyet unsurlarnn fiyatlar hakkndaki bekleyilerine bal olmaktadr. Ayn sonucu Walras bir firmann davranndan elde etmek olanakszdr. Firmann bekleyileri gerekletii ve piyasa denge fiyat ksa dnem arz fiyatna eit olduu zaman, firmann ksa dnem dengesi salanm olaca halde, Marshallc firmann aksine, uzun dnem dengesi salanm olmayabilir, p* p = p d = p s s = A f C eitliklerinin salanmas, firmann ksa dnem bekleyilerinin gerekletiini ve ksa L dnem dengesinin salandn gsterir. Ancak eer A PC <^ MC < ps ise firma uzun dnem normal krn elde edemeyecei iin net yatrm yapmayacaktr. Firmann net yatrm yapmas, bu koullar altnda, MC=pss =ppd>ATC=psL olmasn gerektirir. Ayn sonu, firmann ksa dnem bekleyilerinin gereklememesi halinde de geerlidir. Eer Pd > PsS fakat pd < ATC ise firma net yatrm yapmayacak; aksi halde, yanip d > A TC olduu zaman, uzun dnem krndan daha yksek kr elde edecek ve net yatrm yapacaktr. Bylece, ksa dnem bekleyileri gerekletii zaman Marshallc firmann yatrm davrannn ne

118

" . : ' .

NEOKLASK KTSAT

olduunu sylemek mmkn olduu halde bunu Walras firma iin saptamak olanakszdr; Walras firma iin ksa dnem denge noktasnda, MC ile A TC arasndaki ilikinin ne olduunun bilinmesi gereklidir. Ayn husus, ksa dnem bekleyilerinin gereklememesi halinde de sz konusudur. Firma davran ne olursa olsun, ksa dnem bekleyileri gereklemedii zaman, anhk piyasa dengesinin salanabilmesi iin iki temel alternatif mevcuttur; firma ya rettii miktar ksa dnem arz fiyatndan satmaya devam eder ve bu fiyat dzeyinde ortaya kan arz-talep dengesizliini stoklarndaki deimelerle karlar, ya da maln arz-talep dengesini salayan piyasa fiyatndan, yani talep fiyatmdan satar. Bunlardan ilkinde arz-talep miktarlar dengesizlii, ikincisinde ise arz fiyat-talep fiyat dengesizlii ortaya kacaktr. Bu iki durumu ekil 6.1. yardmyla aklamak mmkndr. Eer firma po fiyatn bekleyerek qo kadar retim yapm, ancak bu arada talep D' 'ne kaymsa, anlk piyasa dneminde denge C veya A noktasnda gerekleebilir. Bunlardan ilkinde, C noktasnda, firma mal, q0 retim miktarna tekabl eden ksa dnem arz fiyatndan, p o 'dan satmakta; bu fiyatta ortaya kan talep fazlasn, q~1o'> stoklarndan karlamaktadr. C noktasnda piyasa ve talep fiyat, ksa dnem arz fiyatna eit olmakta, ancak firmann rettii veya piyasaya arz ettii miktar, q0, bu fiyattaki talebi karlamamaktadr. Bu durumda bir sonraki dnemde firma retimini artrarak hem arz-talep hem de arz fiyat-talep fiyat dengesini'salayabilir. Dolaysyla piyasa dneminde ortaya kan dengesizlik nce, bu dneni iinde, stoklardaki deime ile, daha sonra, ksa dnemde, retim miktarndaki deime ile giderilmektedir. Firmay daha fazla retmeye ynelten ey, piyasa fiyatnn arz fiyatnn zerine kmas deil, stoklarla retim miktar arasndaki dengenin bozulmu olmasdr. Bylece firmann piyasa dengesizliine tepkisi'arz fiyatn sabit tutarak stoklaf deitirmek eklinde olduu zaman, bu dengesizlik ne piyasa dneminde, ne de ksa dnemde piyasa fiyatn etkileyecek, denge sadece miktar intibak yolu ile salanacaktr. Buna karlk yukarda, Marshall'm dnem analizinin incelenmesinde ele alman durum bir fiyat intibakdr; piyasa dnemi dengesi A noktasnda salanmakta, bu dnemde arz fiyat deil talep fiyat, yani piyasa dneminde arz - talep dengesini salayan fiyat hkm srmektedir. Piyasa dnemi fiyatnn ksa dnem arz fiyatnn zerinde olmas nedeniyle firmalar beklenmedik bir ar kr elde etmektedirler. Ksa d-

KISM VE GENEL DENGE

119

nemde ise, piyasa dnemi fiyatnn ksa dnem arz fiyatnn zerinde olmas firmalarn retim miktarn artrmalarna yol amaktadr. Bylece, piyasa dnemi dengesinin stok deimeleri yoluyla salanmas halinde stoklarn erimedi veya artmas stok-sat dengesini bozacak, bu da retim miktarnn ve dolaysyla arz fiyatnn deimesine yol aacak, ksaca, bu durumda fiyat deimesi miktar deimesini izleyecektir. Fiyat intibaknda ise bu sre tersine evrilmekte, piyasa dnemi dengesizlii fiyat intibak yoluyla giderilmekte, ksa dnemde retim miktar deimektedir.

Piyasa dneminde ortaya kan bir arz-talep dengesizliinin stok deimeleri yoluyla giderilmesi, daha ok Marshallc firma davranyla tutarldr. Bu firma, ksa dnem arz fiyatn belirlerken uzun dnem normal krn hesaba katmakta, piyasaya sunduu maln fiyatn, bu kr verecek bir dzeyde saptamaktadr. Talepteki deimeler ise ancak retim dzeyini deitirmek suretiyle firmann arz fiyatn etkilemektedir. Firmann bu davran, yani maln talep koullar ne olursa olsun, ksa dnem arz fiyatndan satmaya almas, firmann talep ve piyasa koullar hakkndaki bilgisinin tam ve kesin olmamas halinde daha da anlamldr. Bu belirsizlik, firmann piyasaya sunduu maln fiyatn saptarken arz ve maliyet koullarna ncelik vermesine yol aacaktr. Firma, piyasa denge fiyatn bilmedii zaman kontrol edebilecei tek deiken, retim dzeyine bal olarak deien ksa dnem arz fiyatdr. Talep koullar ise sadece firmann bu fiyattan ne kadar satabileceini, dolaysyla ne kadar retim yapmas gerektiini belirlemektedir. Daha sonra grlecei gibi Keynesi yaklam, bu tip firma davran ile badamaktadr. Tam rekabet koullan altnda temsil firmann arz erisinin belirlenmesindeki ceteris paribus varsaymnn kapsamna giren iki temel deiken, firmann retim teknolojisiyle kullanlan faktrlerin fiyatlardr. Firma iin faktr fiyatlarnn veri olmas, firmann faktr piyasasndaki faktr arz erilerinin yatay olmas demektir; yani firma, faktr piyasalarnda belli fiyatlardan istedii kadar faktr satn alabilmektedir. Bu durum ancak, firmann retim kapasitesinin endstrideki paynn ve dolaysyla faktr talebinin endstrinin toplam faktr talebi iindeki paynn nemsiz olmas halinde geerlidir. Faktr arz erilerinin yatay olarak veri olduu varsaymn endstrinin tm iin de yapmak mmkndr. Eer endstrinin faktr kullanmnn ekonomideki toplam faktr kullanm iindeki yeri nemsiz iee, o endstrideki firmalarn tamam, ayn anda, belli fiyatlardan istedikleri kadar retim faktr satn ala-

20

NEOKLASK KTSAT

bilirler. Byle bir durumda hem firmalarn hem de endstrinin tmnn arz erisindeki deimeler, ksa dnemde veri retim kapasitesi snrlar iinde, retim miktar deitii zaman faktr verimliliklerindeki veya birim output bana kullanlan faktr miktarlarndaki deimeyi yanstacaktr. Endstrinin arz erisindeki deimeleri sadece retim koullarna balamak, endstrinin kulland faktrlerin ekonomide dier kesimler tarafndan nemli miktarlarda kullanld ve dolaysyla endstrinin faktr talebinin toplam faktr talebi iindeki yerinin nemsiz olduu, endstrinin kulland faktrlerin sadece o endstrinin teknolojisine has olmad ve endstrinin teknolojisinin, faktrler arasnda nemli ikame olanaklar yaratt varsayld takdirde anlamldr. Eer bu koullar gereklemiyorsa, endstrinin faktr talebi faktr fiyatlarn etkileyeceinden endstri iin faktr arz erilerinin yatay olduunu varsaymak mmkn olamayacaktr. Byle bir durumda endstri arz erisinin veya marjinal maliyetinin, retim miktarna bal olarak artmasnn iki nedeni vardr; azalan verim, yani teknik nedenler ve artan faktr fiyatlar, yani ekonomik nedenler. Faktr arz erilerinin eimi ne kadar dkse, retim artt zaman birim outputun faktr maliyeti o kadar artacaktr. Ayn ekilde retim teknolojisi faktrler arasnda fazla ikame olana vermiyorsa, retimin artmas ancak belli faktrlerin kullanlmas ile salanacandan, firmalar greli olarak daha bol, ya da arz erilerinin eimi daha fazla olan faktrleri kullanma olanana sahip olamayacaklar ve maliyetin artmas kanlmaz olacaktr. Ksa dnemde azalan verim, endstrideki firmalarn veri kapasitelerinin giderek daha youn bir ekilde kullanlmasndan domaktadr. Bu anlamda kapasiteyi belirleyen faktrlerin ksa dnemde mutlak olarak snrl, bunlarn arz erilerinin de dikey olduunu sylemek mmkndr. Zaman sresi uzadka dier faktrlerle birlikte bu faktrlerin de arz esneklii artmaktadr. Bylece, ele alman dnem ne kadar ksa ise, veri ve kt olan faktrlerin says o kadar fazla olmakta, faktr arz erilerinin esneklii azalmaktadr. Bu nedenle endstrinin ve firmalarn uzun dnem arz ve maliyet erileri ksa dneme kyasla daha yatk olacaktr. Eer uzun dnemde dayankl ve dayanksz retim aralar da dahil olmak zere btn retim faktrlerinin arz talebe gre kt olmaktan kar ve arz erileri yatay hale gelirse ve eer firmalar ortalama maliyetin minimum olduu kapasiteyi seerlerse, uzun dnem arz erisi yatay olacaktr. ekil 6.1.'i bu adan yorumlamak mmkndr. S

KISMI VE GENEL DENGE

121

ve S' endstrinin ksa dnem arz erileridir ve azalan verim ve / veya artan faktr maliyeti nedeniyle bu eriler pozitif eimlidir. p0, uzun dnemde normal kr salayan fiyat olarak varsayld iin, endstrinin retim kapasitesindeki artn bu fiyat deitirmemesi, ancak uzun dnemde retim maliyetinin sabit olmas halinde mmkndr. Bu durumda.poEpo dorusu endstrinin uzun dnem arz erisini vermektedir. Buna karlk eer faktrlerin uzun dnem arz erileri yatay deilse ve / veya uzun dnemde azalan verim hkm sryorsa, uzun dnem arz erisi de pozitif eimli olacaktr. Bu eri ekildeki EL gibi, ksa dnem arz erisinden daha esnektir. . Eer btn faktrlerin uzun dnem arz erileri daha esnek ise, uzun dnem output arz erisi ksa dnem erisinin altnda kalacaktr. Ancak, belli baz koullarda uzun ve ksa dnem arz erileri akabilir. Eer bir faktr uzun ve ksa dnemde mutlak olarak kt ve dier faktrlerin arz erileri hem uzun hem de ksa dnemde ayn esneklie sahip ise, azalan verim ve artan maliyet olgular uzun ve ksa dnemlerde ayn ekilde ortaya kacandan, bu dnemlerdeki arz erileri akacaktr. Bu, Ricardo'nun azalan verimine benzer bir durumdur. Topran mutlak olarak kt, dier, faktrlerin arznn esnek olduu koullarda, eer mevcut topraklar ksa dnemde tamamen kullanlyorsa, ksa ve uzun dnemde retimdeki bir art bu faktrn youn kullanmna, bu da azalan verimin ortaya kmasna yol aacak, dier bir deyimle uzun ve ksa dnem arz erileri akacaktr. Teknik ve ekonomik etkenlere bal olarak deien arz erisinin belirlenmesinde bu etkenler firma iinde veya dnda oluabilirler ve retim maliyetini olumlu ve olumsuz ynde etkileyebilirler. Marshall'm bu ayrmnda zellikle olumlu isel teknik etkenler ve olumsuz dsal ekonomik etkenler nem kazanmakta ve firma ve endstrinin uzun dnem arz erisinin belirlenmesinde ba rol oynamaktadrlar. Bunlardan ilki uzun dnemde, retim teknolojisinin gelimesi ile ortaya kan artan verim veya azalan birim retim maliyeti; ikincisi ise, uzun dnem arz fazla esnek olmayan faktrlerin fiyatlarnn, firmalarn retim kapasitelerindeki artla birlikte artmas sonucu retim maliyetinin artmas eklinde ortaya kmaktadr. Artan verimin etkisinin artan faktr fiyatlarna oranla ar basmas halinde ortaya nemli bir eliki kmaktadr. Firmann uzun dnemde optimal kapasite veya optimal firma bykl seimi, uzun dnem marjinal maliyetinin piyasa fiyatna, bunun da uzun dnem ortalama maliyete eit olduu noktada gerekleecektir. Eer uzun dnem ortalama maliyet erisi, net olumlu

122

NEOKLASK KTSAT

sel etkenler, y a n i a r t a n verim

nedeniyle d y o r s a , piyasa fiyatnn

u z u n d n e m o r t a l a m a maliyetine eit olduu n o k t a d a , u z u n dnem m a r j i n a l m a l i y e t erisi her ikisinin de a l t n d a k a l a c a k t r . B u , f i r m a n n u z u n d n e m arz erisinin negatif eimli olmaa, r e t i m kapasitesindeki artn srekli olarak r e t i m m a l i y e t i n i a z a l t m a s d e m e k t i r . Bylece

firma, piyasa fiyat veri iken, retim kapasitesini artrdka daha da fazla kr elde edecek; bu kr firmann genilemeye devam etmesine olanak salayacak, uzun dnemde firma piyasay tamamen ele geirerek monopolleecek ve tam rekabet ortadan kalkacaktr. ' Burada ortaya iki sorun kmaktadr; bu koullarda piyasa ve temsil firma dengesi nasl salanmaktadr ve ne demektir?: tam rekabet ortadan kalktna gre analiz,geerliini yitirmekte midir? Bu sorunlardan ilki temsil firma kavramnn bu koullarda, yani sistemin denge d durumundaki anlam ile ilgilidir. Eer temsil firmann uzun dnem ortalama maliyeti srekli olarak dyorsa, bu firmann ve dolaysyla piyasann dengesinden bahsetmek olana yoktur; aksine, eer piyasa dengesi salanmsa bu denge ayn zamanda temsil firma iin de geerli olmaldr. Ancak temsil firmann dengeye gelmesi, onun optimal kapasite seimini yaptn gsterir ki bu da uzun dnem maliyetlerinin srekli olarak azalmas halinde olanakszdr. Bu nedenle, uzun dnemde artan verim ortaya kt zaman, temsil firmann farkl bir biimde yorumlanmas gerekir. Bu elikiyi ortadan kaldrabilecek bir yorum ise ancak, sistemi dengeye getiren unsurun temsil deil gerek firmalar olduu, temsil firmann ise srekli olarak geniledii ve dolaysyla temsil firmann gerek firmalardan hi biri olmad eklinde olabilir. . . Uzun dnemde artan verim olgusu ile tam rekabet koullarnn badamamasnn, yaklam temelden sarsaca aktr. Bu eliki Marshall' olduka yapmack bir zmlemeye gtrmtr. Marshall, ksa dnem analizindeki bir unsuru atarak bu koullar altnda firmann genilemesine talep koullarnn engel olacan ne srmtr. Ksa dnem analizinde firmann, piyasada istedii kadar sat yapabileceini, yani firmalarn tek tek, toplam piyasa talebi ile kar karya kaldklarn varsaymaktadr. Bu varsaym, gerekte, tam rekabet varsaymnn bir sonucu ve gereidir. Marshall, artan verim halinde, her firmann piyasa talebinin tamam ile deil, bunun belli bir oran ile kar karya geldiini, dier bir deyimle, firmann arz erisi ile toplam piyasa talebinin bir araya getirilemeyeceini ne srmektedir. Bu du-

KISM VE GENEL DENGE

123

rumda firmann rettii mala kar talep fonksiyonu, piyasa talep fonksiyonundan daha az esnektir. Bylece, uzun dnemde artan getiri ortaya ksa bile, firmann maln satt piyasann snrl olmas firmann genilemesini engelleyecek ve tam rekabetin uzun dnemde de egemen olmasn salayacaktr. Firma, artan verim gereince genilerse, rettii mal satmak iin giderek artan bir sat maliyetiyle kar karya gelecek ve bu nedenle firmann satlar ancak ortalama haslasnda bir dme sonucu artabilecektir. Bu zmleme, ilk baktaki arpchma ramen elikiyi ortadan kaldrmamakta, tersine tam rekabet varsaymm feda etmektedir. Tam rekabet varsaym, firma iin fiyatn veri olmasn, dier bir deyimle firmann kar karya geldii talep erisinin yatay olmasn gerektirir. Dolaysyla, firmalarn yatay olmayan, snrl esneklie sahip talep fonksiyonlar ile kar karya geldiini sylemek tam rekabetten vazgemektedir ve zaten eliki de tam rekabetin ortadan kalkmasndan baka bir ey gerektirmemektedir.

6.2.GENELEKONOMKDENGE:WALRAS
Marshall'da ksm denge, ceteris paribus varsaym altnda, belli bir piyasadaki retici ve tketicilerin davranlarndan harekede, bu piyasann arz ve talep koullarnn belirlenmesine ve bu koullardaki deimelerin farkl dnemlerde piyasa dengesi zerindeki etkilerinin analizine ynelmitir. Walras yaklam ise ekonomiyi, birbirleriyle kar bamllk ilikisi iinde bulunan bir piyasalar btn olarak ele almakta; ekonomideki btn retici ve tketicilerin ve dolaysyla btn piyasalarn eanl dengesinin analizine ynelmektedir. Bu ereve iinde yaklam, btn piyasalarn ayn anda dengeye gelip gelemeyeceini, bu dengenn gerektirdii koullarn ne olduunu, dengenin tek olup olmadn ve kararlln aratrmaktadr. Genel denge yaklamnn doal eonucu, ceteris paribus varsaymnn snrlarnn daralmasdr. Bu varsaym Marshall'm ksm denge analizinde hem davransal, teknolojik ve kurumsal deikenleri hem de dier btn piyasalardaki dengeyi veri olarak ald halde burada btn piyasalardaki fiyat ve miktarlar ve dolaysyla gelirler bir arada belirlenmektedir. Bu nedenle genel denge yaklamnda sisteme veri olarak girebilecek unsurlar sadece davransal, teknolojik ve kurumsal deikenlerdir. Walras genel denge sorununu iki farkl dzeyde ele almtr; genel deiim dengesi ve genel retim dengesi. Bunlardan ilkinde incelenen

124

NEOKLASK KTSAT

ekonomi pr deiim ekonomisidir; bireyler ellerinde mevcut, veri mallar tketim amacyla deimektedirler ve retim sz konusu deildir. Bu nedenle deiim ekonomisinde genel denge, mevcut kaynaklarn talebe gre belirlenen dalmyla salanmaktadr. Hem toplam kaynaklar (tketim mallar), hem de bunlarn bireyler arasndaki dalm veri olup bireyin piyasadaki davran kiisel olanaklarnn veya btesinin snrlarna tbidir. Yaklamn veri olarak ald dier bir unsur da bireyin zevk ve tercihleridir. Bu zevk ve tercihler ya bir kardinal fayda fonksiyonuyla, ya da bir ordinal tercihler (kaytszlk erileri) seti ile formle edilebilir. Bunlardan ilkinde birey, bte snrlan iinde toplam kaynaklarn (harcamalarn) farkl mallar arasnda, bu mallarn tketiminden salayaca toplam fayday maksimize edecek ekilde datmaktadr. Ordinal fayda yaklamnda ise birey, yine veri kaynaklarn, en fazla tercih ettii mal bileimini elde etmek iin kullanacaktr. Eer bireyin tercihlerini bir kardinal fayda fonksiyonu ile formle edersek, ortaya kan model, nceki blmde ele alnan iki mal-iki bireyli modelin genelletirilmi ekli olacaktr. Bu nedenle nce, bu genel ereve iinde, bireysel davranlar, daha sonra da buradan nasl genel dengeye ulaldn inceleyelim. Bunun iin ele alman deiim ekonomisinde =1,2,... ,m tane farkl mal olduunu ve JYf'nin (X, X2,..., Xm) de bu mallarn veri miktarlarn gsterdiini varsayalm. Eer ekonomide h =1,2,.., s kadar farkl birey varsa;
S

;i2

(6.5)

olacaktr. Herhangi bir birey, rnein h, bu mallarn belli miktarlarn (xhi) elinde tutmaktadr ve bu mallardan bazlarnn bireyin elindeki miktar sfr olabilir. Bu mallarn fiyatlar pt (pt, pz,... ,pm) ise, bireyin toplam kaynaklar veya btesi:
= % Pi*hi

(6.6)

olacaktr. Bireyin mal deiiminde bulunmas iin, cari fiyatlarda, elindeki mal bileiminden farkl bir bileimi tercih etmesi gerekir. Seilebilecek herhangi bir bileimi xhl ile gsterirsek, bu bileime yaplacak harcamalar, bireyin btesinden fazla olamayaca iin:

KISM VE GENEL DENGE

12S

1 vx
" Pixhi i

< y
7ft "

(6 7)
(."'/

olmaldr. Bu ifade, dolaysyla, bireyin bte snrn gstermektedir.1 Bireyin fayda fonksiyonu uh = uh (xhi) ise, birey, toplam faydasn maksimize edecek bir mal bileimi semeye ynelecektir. Bu da, (6.7)deki bte snrlamasna bal olarak bireyin: u, = uh (xht) (6.8)

fonksiyonunun deerini maksimize etmesi demektir. Fayda maksimizasyonu, bilindii gibi, mallarn fiyat oranlarnn MRS oranna yani marjinal ikame oranlarna eit olduu noktada gerekleir. Buradan genel dengenin fiyat-miktar zmlemesine ulamak iin (6.7) ve (6.8)'deki snrl optimizasyon probleminin zlerek bireyin talep fonksiyonlarnn tretilmesi gerekmektedir. Bu zmn verdii bireysel talep fonksiyonlar:2 ^ dhi = dhi (P. . .pm,yh) i=l...m (6.9)

eklinde ortaya kacaktr; yani bireyin mallara olan talebi, fiyatlarla gelirin bir fonksiyonudur.3 Ekonomideki btn bireylerin talep fonksiyonlarn btnclletirirsek, toplam talep fonksiyonlar: DI = D, (P...Pm,Y) i=l...m (6.10)

olacaktr. Burada Y bireylerin gelirlerinin toplamdr; yani:

Y = yh = 1 p.Xt
*
i

(6.11)

Dier yandan sistemin dengeye gelmesi iin btn mal piyasalarnda arz-talep eitliinin salanmas gerekmektedir:
1 Eitsizlik iareti bireyin harcamalarnn gelirinden daha az olabileceini ve dolaysyla tasarruf yaplabileceini gstermektedir. Ancak, ele alnan ekonomide, i - 1 . . . m btn mal ve hizmetleri ve bu arada, daha sonra grlecei gibi, deiini ls olan mal (para-mal) da iermektedir. Birey tasarruflarn sistemdeki m tane maldan biri cinsinden yapmak zorunda olduundan (6.7)'nin sol taraf, bireyin tasarruf amacyla yapl harcamalar veya tasarruf yapmak iin elde etmek istedii mallar da iermektedir. Bu nedenle bireyin gelir = tketim + tasarruf eitliini salamas iin (6.7)'de eitlik koulunun gereklemesi gerekmekledir. Bundan byle bte snr eitsizlik deil eitlik eklinde ele alnacaktr. 2 Bu zm Lagrange katsaylar teknii kullanlarak elde edilebilir. 3 Burada, herhangi bir mala olan talebin, sadece o maln deil dier mallarn da fiyatlarnn bir fonksiyonu olmas, mallar arasnda ikame edilebilirlik ve tamamlayclk ilikilerinin mevcut olmas demektir. Bu bir yandan (6.8)'deki fayda fonksiyonunun eklemeli olmadn, dier yandan da fiyatlardaki deimelerin gelir etkisi yaratacan gsterir.

Jfr/-,-..,.

NEOKLASK KTSAT

>

D, (p,...p m ,Y) = X,

i=l...m

(6.12)

olmaldr. Aksi halde baz piyasalarda talep fazlas, bazlarnda ise arz fazlas ortaya kacaktr. Talep fazlasn E, arz fazlasn da -E ile gstererek, dengeyi, talep (arz) fazlasnn sfr olduu durum olarak tanmlamak mmkndr: Et = Et (p,...pM, Y) = D, - Xt = 0 ; i=l...m btn piyasalarda dengenin salanmasnn gerekli kouludur. Mallarn miktarlar veri olduundan sistemde denge ancak talebin mevcut miktarlara intibak etmesi yoluyla salanabilir. Talep ise balang donanmlar veri iken, fiyatlara bal olduundan, piyasalardaki dengeyi salayabilecek tek deiken fiyatlardr. Dolaysyla ortaya kan ilk sorun, btn piyasalarda ayn anda arz-talep dengesini salayacak bir fiyatlar setinin (vektrnn) mevcut olup olmaddr. Eer byle bir fiyat seti, pet, varsa: .v p e f E, e P i

(6.13)

Di -

e P

Xi

= 0

i=l...m

(6.14)

olacak, hi bir piyasada talep veya arz fazlas bulunmayacaktr. Denge fiyat zmn incelemeden nce sistemdeki fiyatlarn ne anlama geldiini saptamak gerekir. Sistemde m tane mal olduu iin ancak m-1 fiyat mevcut olabilir. Bunun nedeni fiyatlarn, mallarn ortak bir l birimi cinsinden ifade edilen deiim oranlar olmas ve bir l biriminin varln gerektirmesidir. Dolaysyla burada mallardan birinin l birimi olarak alnmas gerekmektedir. l biriminin fiyatndan bahsetmek ise anlaml deildir; zira bu, sistem dnda, l birimi niteliindeki bir maln veya parann bulunmasn gerektirir ki byle bir varsaym modelde yaplmamaktadr. Bu nedenle sistemde m tane fiyat bulunduunu, m'nci maln fiyatnn bire eitlenerek ( p m = l ) dier mallarn fiyatlarnn, bu mal cinsinden ifade edilmi greli fiyatlar olduunu sylemek olanakszdr; zira fiyat, tanm gerei bir deiim oran ise, bu koullar altnda p m 'ye m malnn fiyat demek anlamszdr. Burada yaplmak istenen ey gerekte, dier btn mallarn fiyatlarn, bu mallarn bir birim m mal ile deitirilen miktarlar olarak ifade etmek, yani m mal miktarn bir almak suretiyle bir deiim oranlar indeksi kurmaktr. Bunun sonucunda rnein 2,5,3,8,...1 gibi bir indeks ortaya karsa bunun anlam, buradaki btn indeks saylarnn, en sondaki bir tabanna dayanddr. l birimi seilip indeks taban saptandktan sonra ise ortaya m-1 tane fiyat, m (m-1) /2 tane de greli fiyat (2/5, 2/3, 2/8...5/3, 5/8... 1) kmaktadr.

KISM VE GENEL DENGE

127

Bylece (6.12) ve (6.14)'deki sistemde belirlenmesi gereken m-1 tane fiyat, buna karlk da m tane eitlik vardr. Ancak, bireyler gelirlerini piyasada sattklar mallardan elde ettikleri ve (6.7) gereince, gelirlerinin tamamn sistemde mevcut mallara harcadklar iin:
m m
Pi

2
veya: m

Xi

S PiDt = S ptXt
. '
.
V

.
' . '

. (6.15)

'

' ' : ' '

S piE
i

= O

. .

'

(6.16)

olacaktr. Ksaca, sistemde, herhangi bir fiyat setinde, bireylerin toplam harcamalar toplam haslalarna (gelirlerine) ve toplam arz da toplam talebe eit olacaktr. Bu nedenle (6.14)'deki eitliklerden m-1 tanesi belirlendii zaman kalan eitlii, bu m-1 eitlikle (6.16)'dan tretmek mmkndr. Bu, sistemdeki m eitlik arasnda fonksiyonel bir bant olduunu ve fonksiyonel olarak bamsz olan sadece m-1 tane eitlik bulunduunu gsterir. Bylece, m-1 tane bamsz eitlii m-1 fiyat iin zerek (6.14)'in gerektirdii denge fiyat setini bulmak mmkn olacaktr. . . .- ... , Ancak, bir eanl denklemler sisteminde eitliklerin saysnn bi- ' linmeyenler saysna eit olduunu saptamak, sitemin zmnn olduunu gstermeye yeterli olmad gibi burada ele alnan modelde bu, zmn ekonomik olarak anlaml bir zm olmasn da garantilemez. Sistemin bir zmnn olmas ve bunun negatif olmayan belli fiyatlar vermesi, varsaylan fayda fonksiyonlarnn baz temel niteliklere sahip olmasn gerektirir. Bunlar; i. fayda fonksiyonlarnn srekli olarak trevi alnabilir olmas (ki bu marjinal fayda ve MJS'nin srekli olarak belirlenebilmesi iin gereklidir); ii. kaytszlk erilerinin kesin konveks olmas (azalan marjinal fayda ve MRS iin gereklidir); ve iii. kaytszlk erileri paftasnn sreklilik gstermesi (yani, her kaytszlk erisinin zerinde baka bir kaytszlk erisinin bulunmas) koullardr. Bu koullar gerekletii zaman sistem^ negatif fiyatlar iermeyen bir denge-fiyat seti zmne sahiptir; bu sette ekonomik mallarn fiyatlar pozitif, serbest mallarn da fiyatlar sfr olacak, dier bir deyimle piyasa sistemi ve arz-talep koullar, mallarn ekonomik ve serbest olarak snflandrlmasn da kararlatracaktr. Burada ortaya kan bir sorun piyasa sisteminin, eanl denklemler sisteminden elde edilen matematiksel zme nasl ulaacadr.

128'

NEOKLASK KTSAT

Piyasa sisteminin denge zmne ulap ulaamayaca; belli bir den, ge-d durumda, sistemi dengeye yneltecek glerin ortaya kp kmayaca sorunu, yani bir kararllk sorunudur. Walras, piyasa sistemini dengeye getiren mekanizmay ttonnement sreci olarak tanmlamaktadr. Bu sre, piyasann el yordamyla dengeyi bulmasdr. Dengeyi salayan mekanizma, dengesizlik durumunun fiyatlarda deime yaratmas, bu deimenin de dengesizlii giderek ortadan kaldrmasdr. Eer herhangi bir piyasada bir talep fazlas varsa bu, o maln fiyatnn artmasna yol aacaktr. Ancak, ksm dengeden farkl olarak burada, bir maln fiyatnn artmas, o piyasadaki talep fazlasnn ortadan kalkmas iin yeterli deildir. Bunun nedeni, bir maln talebinin, sadece o maln deil, sistemdeki dier mallarn da fiyatlarnn bir fonksiyonu olmas ve genel denge yaklamnda, (6.16) erevesinde, bir piyasadaki dengesizliin mutlaka dier baz piyasalardaki dengesizlikle birlikte ortaya kmas; bu nedenle, dengesizlik halinde, birden fazla fiyatn deimekte olmasdr. Bir maln talebinin ve dolaysyla o mala olan talep fazlasnn sadece o maln deil, dier mallarn fiyatlarnn da bir fonksiyonu olduu hususu (6.10) ve (6.14)'de aka grlmektedir. Buna karlk, genel denge analizinde piyasalarn birinde dengesizlik olduu zaman dier btn piyasalarn dengede olamayacan saptamak iin (6.16)'y incelemek gerekmektedir. Walras Yasas adyla bilinen (6.16)'daki eitlik, sistemdeki herhangi bir fiyat setinde, toplam talep fazlasnn sfr olduunu gstermektedir. Bu yasa, modeldeki formlasyonu ile hem denge, hem de dengesizlik durumunda geerlidir. Denge durumunda btn piyasalarda arztalep eitlii salanm olacandan Ei=0 ( i = l ...m) olacak ve piyasalarn talep fazlalar tek tek sfr olduundan toplam talep fazlas da sfr olacaktr. Dengesizlik durumunda, yani fiyat setinin btn piyasalarda arz-talep eitliini salayan fiyat seti olmad durumda ise tek tek piyasalarn talep ve arz fazlalar sfr ol' mayacak, ancak bunlarn toplam sfr olacaktr. Dolaysyla bu eitlikten denge ve dengesizlik durumuyla ilgili u sonular kartmak mmkndr. Bir kere, eer sistemdeki m piyasadan m1 tanesi dengede ise, kalan piyasa da dengede olacaktr; zira m1 piyasann dengede olmas bu piyasalarda arz-talep eitliinin salanm olmas demektir ve (6.16)daki eitliin gereklemesi iin m'nci piyasada da arz-talep eitliinin salanm olmas gerekir. kinci olarak, eer sistemdeki piyasalardan m-1 tanesindeki talep (arz) fazlas toplam belirlenirse, kalan m'nci piyasada ne kadar arz (talep) fazlas olduunu sylemek mmkndr; m1 tane piyasada toplam olarak bir talep fazlas varsa, m'nci piyasada

KISM VE GENEL DENGE b u n a eit bir arz fazlas m e v c u t olacaktr. Son olarak, eer bir tanesi dengesizlik d u r u m u n d a y s a , sistemdeki dier en azndan bir tanesinde d a h a dengesizlik vardr; yani, btn piyasalar denge d u r u m u n d a d r , ya da en azndan dengesizlik m e v c u t t u r .

129 m piyasadan piyasalardan sistemde ya iki piyasada

Bylece genel denge analizinde fiyat deimelerinin t a l e p zerindeki etkisi, iki ynden Marshall'n ksm denge analizindekinden farkl olacaktr. Bir kere, Walras yasas gereince dengesizlik birden fazla piyasada ayn a n d a o r t a y a k m a k t a ve fiyatlarn sadece bir piyasada deimesi, dierlerinde sabit kalmas m m k n o l m a m a k t a d r . Bu nedenle, bir piyasann dengeye gelip gelmeyecei, sadece o piyasadaki maln fiyaLmdaki deimenin, o maln t a l e b i zerindeki etkisine deil, dier mallarn fiyatlarndaki deimenin de talep zerindeki etkisine baldr, ikinci olarak, bir maln talebinin dier mallarn fiyatlarna da bal olmas son u c u n d a , bir piyasann srekli olarak dengede kalmas a n c a k b t n piyasalarn a r z - t a l e p dengesinin salanm olmas halinde m m k n olacaktr: baz piyasalarda anlk olarak a r z - t a l e p dengesi salanm olsa bile, dier piyasalarda bu dengenin salanmam olmas, o mallarn fiyatlarnn deimesine, bu da dengeyi salam olan piyasalardaki talebi etkileyerek dengenin bozulmasna yol aar. Bir piyasada dengesizlik olduu z a m a n b t n fiyatlarn deimekte olmas, piyasa sistemini dengeye ynelten sreci ve dengenin kararllk s o r u n u n u karmak bir hale getirmektedir. B u n u n l a beraber, fiyat deimelerinin talep fazlas zerindeki etkisini iki ksma ayrarak incelemek m m k n d r ; b u n l a r d a n ilki, bir maln kendi fiyatnn deimesinin, o maln piyasasndaki talep fazlas zerindeki etkisi, y a n i dEi/dp, dieri ise dier fiyatlardaki deimenin etkisi, yani dEJdpj, (i^j). Fiyat deimelerinin talep fazlasn ortadan kaldrp kaldrmayaca bu iki etkinin ynne baldr. Eer varsaylan fayda fonksiyonlar veya kaytszlk erileri azalan marjinal fayda ve azalan MRS gsteriyorsa, dier mallarn fiyatlar sabit iken, bir maln fiyatndaki bir art, o mal piyasasndaki talep fazlasn azaltacaktr; yani, bu koullar altnda talep erisi negatif eilimlidir ve 8E( jdpt < 0 olduundan, dengesizlik durumunda maln kendi fiyatndaki bir deime, sz konusu piyasay dengeye doru ynelten bir etken olacaktr; nitekim bu, ksm dengede, piyasa dengesinin kararll iin yeterli olmaktadr. Dier mallarn fiyatlarndaki deimenin, sz konusu piyasadaki talep fazlas zerindeki etkisi ise, bu mallarn ikame mallar veya tamamlayc mallar olmasna gre deiecektir. Eer iki mal, rnein i vej, ikame mallar ise, bu mallardan

130

NEOKLASK KTSAT

birinin fiyatndaki art dierinin talebini artracak, aksine bu iki mal tamamlayc mal ise bu mallardan birinin fiyatndaki art hem o maln, hem de dierinin talebini azaltacaktr. Sistemde, mallar arasndaki ikame ilikisi kuvvetli ise, bu takdirde, dier mallarn fiyatlarndaki deimeler, sz konusu mal piyasasndaki talep fazlasn azaltc bir etki yar a t a c a k t r . B u n u , sistemde iki m a l olduunu v a r s a y a r a k incelemek m m k n d r . Eer bu iki mal, rnein o ve 6, ikame mal ise, hem 8Ea J8pb h e m de 8Eb/8pa pozitif; aksine bu mallar tamamlayc mallar ise her ikisi de negatiftir. Walras yasasna gre bu iki mall sistemde eer a mal piyasasnda bir talep fazlas varsa b mal piyasasnda bir arz fazlas olacak, b u n u n sonucunda p a a r t a r k e n p b azalacaktr. Mallarn ikame mallar olmas halinde p f c 'deki azal E^y azaltacak; p a 'daki art ise E^yi artracak, yani arz fazlasn azaltacaktr. Bylece, ikame mallar iin, karlkl fiyat etkileri dengeyi salayc niteliktedir. B u n a karlk mallar tamamlayc iseler, p a daki art b mal piyasasndaki arz fazlasn, p 6 ' d e k i azal ise o mal piyasasndaki talep fazlasn artracak ve karlkl fiyat etkileri ortaya kan dengesizlii a r t r m a ynnde olacaktr. Bu rnekten hareketle, ok mall bir sistemde dengenin salanabilmesi ve salanan dengenin kararl olmas iin gerekli koullar tretmek m m k n d r ; bu koullar, srasyla Walras yasasnn geerli olmas ve mallar arasndaki ikame ilikisinin kuvvetli olmasdr. Walras yasasnn geerli olmas, bir piyasada talep fazlas varken, dier piyasalarn talep fazlalar toplamnn negatif olmas, y a n i bir a r a d a ele alndnda, dier piyasalarda bir b t n olarak arz fazlasnn m e v c u t olmas demektir. k a m e ilikilerinin kuvvetli olmas ise bu arz fazlasnn yaratt fiyat deimelerinin, sz konusu piyasadaki talep fazlasn azaltc bir etki y a r a t m a s iin gereklidir. phesiz bir piyasada talep fazlas ortaya kt z a m a n dier baz piyasalarda arz fazlas, bazlarnda ise talep fazlas mevcut olabilir. Arz fazlas olan piyasalarda fiyatlar decek, talep fazlas olan piyasalarda ise fiyatlar ykselecektir. Mallarn ikame veya tamamlayc mallar olmas, karlkl fiyat etkilerinin farkllamasna yol aacaktr; rnein, sz konusu malla tamamlayc olan bir maln piyasasnda da talep fazlas varsa, o m a b n da fiyat artacak, bu ise sz konusu mal piyasasndaki talep fazlasn azaltc bir etki y a r a t a c a k t r . Ayn ekilde bir ikame mal piyasasnda arz fazlas varsa o maln fiyat azalacak, bu da talep fazlasn artracaktr. Ancak, genel ilke olarak, y u k a r d a k i iki temel koul gerekleiyorsa, dier piyasalardaki fiyat deimelerinin, sz konusu

KISM VE GENEL DENGE

131

piyasadaki talep fazlasn artrc etkisi, inaln kendi fiyatndaki artn talep fazlasn azaltc etkisinden daha fazla olamayacak ve sistem kararl bir dengeye ulaabilecektir. Sistemde herhangi bir piyasann dengesizlik durumunu niteleyen iki unsur vardr; piyasada egemen olan fiyat denge fiyat deildir ve dolaysyla bu fiyattan alman satlan miktarlar denge fiyatndan alnan satlan miktarlardan farkl olacaktr. Eer piyasa fiyatnda arz talebi ayorsa, piyasada gerekleen deiim miktarn talep, aksi halde ise arz belirleyecektir. Dengesizlik durumundaki fiyatlara yanl fiyatlar, bu fiyatlardan yaplan deiime de yanl deiim dersek, piyasa dengesizlii yanl fiyatlarn egemen olduu ve yanl deiimin ortaya kt bir durum olarak tanmlanabilir. Ancak byle bir durum Walras'da hi bir zaman gereklememekte, yanl fiyatlarda deiim yaplmamaktadr. Sistemin buna ramen dengeye ulamasn salayan ey Walras'n mezat varsaymdr. Bireyler ellerindeki mallarar mezata getirmekte, mezat tellal her mal iin bir fiyat nermektedir. Bu fiyatta bireyler almak ve satmak istedikleri miktarlar aklamakta ve tellal bu miktarlar kaydetmektedir. Eer bir mal iin nerilen fiyatta talep arzdan fazla ise tellal daha yksek bir fiyat; aksi halde daha dk bir fiyat nermektedir. Bu ilem btn mallar iin, tellaln kaydettii talep miktarlar arz miktarlarna eit olana kadar srmekte ve deiim ancak o andan sonra balamaktadr. Bylece sistemde yanl deiim olmakszn denge durumuna ulalmaktadr. Bu, piyasada hi bir zaman yanl fiyatlarn egemen olmamas, gerekleen deiimin sadece denge fiyatlarnda sz konusu olmas demektir. Ayn ekilde talep ve arz fazlalar da sadece tellaln kaytlarnda ortaya kmakta, bu fazlalar efektif deil kavramsal bir nitelik tamaktadrlar. , Buraya kadar, deiimi sz konusu olan tketim mallarnn miktarlar sisteme veri parametreler olarak girmitir. Walras, genel retim dengesinde deiim yannda retim olgusunu da hesaba katmakta ve bunun sonucunda tketim mallar veri parametreler olmaktan karak retime bal olarak deimektedir. Buna karlk burada retim faktrlerinin miktarlar ve bunlarn bireyler arasndaki dalm veri parametrelerdir. Bununla beraber faktrlerin piyasaya arz edilen miktarlar fiyatlara baldr; yani, ksa dnemde miktarlar veri olan faktrlerin piyasa arzlar da deiken haline gelmektedir. Bu ise, retim faktrlerinin dorudan doruya faktr sahipleri tarafndan tketilebildiinin varsaylmas demektir. Firmalar, retim faktrlerini tketim

182

NEOKLASK KTSAT

mallar retmek iin talep etmekte ve retimde veri teknolojik koullara bal kalmaktadrlar. Warlas balangta teknolojik koullarn, faktrler arasnda sabit, dorusal bileimler gerektirdiini varsaym, ancak daha sonra ikame olanaklarn da hesaba katarak deien faktroranlar durumunu da incelemitir. Modelde reticiler kr, tketiciler ise, kardinal fayda fonksiyonu erevesi iinde, fayda maksimizasyonu amac gtmektedirler. Bireyler ayn zamanda firmalara da sahip olduklarndan krlar, bireylerin gelirlerinin bir parasn meydana getirmektedir. reticilerin kr maksimizasyonu retim olanaklarnn, tketicilerin fayda maksimizasyonu ise btelerinin snrlamasna tbidir. retim teknolojisi ve tketicilerin zevk ve tercihleri veridir ve tam rekabet koullar egemendir. Bu ereve iinde, yukardaki pr deiim modelindeki i=l...m tane tketim malnn yannda 7 =m-f-l--. n kadar da retim faktr bulunduunu varsayalm. Firmalarn arz ettii tketim mal miktarlarn s4; tketicilerin talep ettikleri miktarlar dt; tketicilerin arz ettikleri faktr miktarlarnn sy, firmalarn talep ettikleri miktarlar da d} ile gsterelim. pk (kl....n) sistemdeki mal ve faktrlerin fiyatlarn gstersin ve l birimi ollarak da ra'nci faktr alnm olsun. j Firmalar, teknik koullar snrlar iinde krlarn maksimize etmek amacn gttklerinden: T (dj, st) = 0 snrna bal olarak:
m

(6.17)

= Z

PI^I

(6.18)

ifadesi maksimizie edilecektir. -R, firmalarn toplam kr, T ise transfor1 masyon fonksiyonudur. Tketiciler ise: = E bte snr iinde:
1 Transformasyon fonksiyonunu retim fonksiyonundan elde etmek mmkndr. Firmalarn kulland faktrler dj, rettikleri mallar da s( olduundan, retim fonksiyonu s; = f(dj) eklinde yazlabilir.
n

+ R

(6.19)

KISM VE GENEL DENGE

tSS

U = U (d^sj)

(6.20)

fayda fonksiyonunu maksimize edeceklerdir. (6.19)'daki bte snrnn sol taraf tketim mallarna yaplacak toplam harcamalar, sa taraf ise faktr gelirleriyle krlar gstermektedir. (6.20)'deki fayda fonksiyonu ise, yukardaki varsaym gereince sadece tketim mallarn deil retim faktrlerini de iermektedir. (6.17)-(6.20)'deki sistem genel retim dengesi modelini tanmlamaktadr. Genel denge, hem mal, hem de faktr piyasalarnn eanl olarak dengede olmasn gerektirir. Dolaysyla mal ve faktr arz-talep fonksiyonlarnn ve denge koulu olarak da arz - talep eitliklerinin belirlenmesi gerekir. (6.17) ve 618)'deki sistemin zm tketim mallar arz fonksiyonlar (Sj) ile retim faktrleri talep fonksiyonlarn (DJ) ; verecektir:: . S, = S, (P) Dj = Dj(P) i=l...m j=m+l...n (6.21) (6.22)

P (p ....p m ....l), yani fiyat vektrdr. Tketim mallar arz erileri zerindeki noktalar tirmalarm arz fiyatlarn gsterir ve bu fiyatlar mallarn marjinal maliyetleri ile eitlenir. retim faktrleri talep denklemleri zerindeki noktalar ise firmalarn faktr talep fiyatlarn gsterir ve bu fiyatlar faktrlerin marjinal katklarnn deerleriyle eitlenir. Ayn ekilde (6.19) ve (6.20) 'deki sistemin zm de tketim mallar talep fonksiyonlar (D() ile retim faktrleri arz fonksiyonlarn (Sj) verir: JD. = D. (P, R) i=l...m Sj = Sj (P, R) j=m+l...n (6.23) (6.24)

Tketim mallar talep fonksiyonlar zerindeki noktalar talep fiyatlarn gstermekte ve bu noktalarda marjinal fayda-fiyat dengesi salanmakta, retim faktrleri arz fonksiyonlar zerindeki noktalar ise faktr arz fiyatlarn gstermekte ve bu noktalarda da arz fiyatlar ile faktr arznn bireye ykledii marjinal zahmet eitlenmektedir. (6.21)-(6.24)'deki sistemde 2n tane eanl denklem vardr. Mal ve faktr piyasalarnda arz-talep eitlikleri denge koullar olarak yazld zaman belirlenmesi gereken ra-1 tane fiyat; m tane tketim mal denge miktar ve n-m tane de retim faktr denge miktar vardr. Bylece

NEOKLASK KTSAT bilinmeyen says n1 +"1 -\-nrn = 2re1 olmaktadr. Ancak burada da Walras yasasnn geerli olduunu saptamak ve 2re tane denklemlerden birini kalanlardan tretmek mmkndr. Nitekim (6.18) ve (6.19)dan:

Pdt + S

= S Pist + E

, (6.25)

yani, toplam arz-toplam talep eitliini tretmek mmkndr. Bu eit-

S pt (dt -

st)

= S

Pj

(Sj -

(6.26)

eklinde yazarsak bu ifade, herhangi bir fiyat setinde, mal piyasasndaki talep (arz) fazlas toplamnn faktr piyasasndaki arz (talep) fazlas toplamna eit olduunu gstermektedir. Ksaca: Pk (dk - sk) = 0 (6.27)

yani sistemdeki talep fazlas toplam sfrdr. Bylece 2ra tane eitlikten meydana gelen sistemde fonksiyonel bamllk vardr. Bunlardan 2re-l tanesi belirlendii zaman kalan eitlii de (6.27) yardmyla belirlemek mmkndr. Sistemde 2re 1 tane bamsz eitlik bulunduundan bunlar 2n 1 tane bilinmeyen iin zmek mmkndr. zmn veya dengenin varb ve kararll iin gerekli koullar, daha nceki genel deiim modelindekinden farkb deildir. Ancak burada retim de sz konusu olduundan, retim teknolojisinin nitelikleri denge ve kararll etkileyecektir. Bu adan, daha nceki koullara ilaveten, retim teknolojisinin konveks olmas gerekmektedir; yani sabit veya azalan verimler egemen olmaldr. Bu koul da gerekletii zaman Walras'n ttonnement sreci, yine piyasann genel dengeye ulamasn salayacaktr. Burada da dengeye ulama sreci iinde piyasada yanl fiyatlardan deiim yaplmamaktadr. Walras, ttonnement sreci iinde, dengesizlik fiyatlarnda retim faktrlerinin arz ve taleplerinin belirlenmesi konusunda yeni bir fiktif bilet mekanizmas getirmektedir. Piyasada denge salanamad srece retim faktrleri al-sat yaplmamakta, bunun yerine bir geici alm ve sat szlemesi niteliindeki biletler el deitirmektedir. Ancak bu szleme, dengesizlik fiyatnda taraflar bir al veri yapmaya zorlamamaktadr. Faktr deiimi de mal deiimi gibi denge fiyatlar belirlendikten sonra yaplmaktadr. Eer biletler zerindeki

KISM VE GENEL DENGE

135

fiyatlar bu denge fiyatlarna uyuyorsa biletler geerlik kazanr ve deiim yaplr; aksi halde biletlerin balaycl y o k t u r . Burada, E d g e w o r t h ' u n yeniden - anlama mekanizmasna benzer bir d u r u m ortaya kmaktadr. Ancak Edgeworth'da, bu mekanizma iinde, bireyler birbirleriyle pazarlk etmekte ve fiyat-yapc olarak ortaya kmaktadrlar. Walras'm ttonnement srecinde ise bireylerin pazarlk etmesi sz konusu deildir. Mezat sistemi, bireylerin karlkl olarak pazarla girimesine gerek b r a k m a d a n denge fiyatlarn belirlemekte ve b u n u n sonucunda mezat tellal fiyat-yapc, bireyler ise fiyat-ahc olarak ortaya kmaktadr. Denge fiyatlar, denge d fiyatlarda hi bir al veri veri yaplmadan ortaya kmakta, dolaysyla denge d u r u m u n u n belirlenmesi, piyasadaki alc ve satclarn aktif bir deiim abasna girimelerini gerektirmemektedir. H e m t k e t i m mallar hem de retim faktrleri ancak genel denge fiyatlar belirlendikten sonra alnp satldklar ve faktr piyasasnn t k e t i m mallar piyasalarndan d a h a nce dengeye gelmesi sz konusu olmad iin, sistemin t u t a r l bir ekilde ilemesi, retimin zaman almamasn gerektirmektedir; ksaca, denge d u r u m u n a ulaldktan sonra retim faktrleri nnda tketim mallarna dntrlebilmelidir. Bireylerin fiyat-alc olmas ve zaman u n s u r u n u n elimine edilmesi sonucunda, dinamik dengesizlik srecinin incelenmesinde nemli bir unsur olan bekleyiler ortadan kalkmaktadr. B t n retim ve t k e t i m kararlar denge fiyatlarnda alnmakta ve uygul a n m a k t a olduundan bu kararlarn dayand, talep ve arz koullar hakkndaki bilgi t a m , doru ve kesindir. Piyasa sistemi grevini en iyi ekilde y a p m a k t a ; fiyatlar, bir y a n d a n retim ve tketim kararlarnn dayand doru gstergeler olurken dier y a n d a n da veri kaynaklarn en iyi veya optinal dalmn salamaktadr. Ancak b t n bunlarn, sistemin ileme mekanizmas konusunda yaplm varsaymlara dayand da unutulmamaldr. Bu varsaymlar; yani, i. yanl fiyatlarda deiimin yaplmad; ii. (6.27)'deki talep ve arz fazlalarnn efektif olarak hi bir zaman gereklemedii; iii. piyasann verdii sinyallerin doru ve kesin olduu varsaymlar ve bunlarn altndaki mezat, mezat tellal ve fiktif biletler kapitalizmde anlamn yitirdii iin bu sonularn da geerliini b y k lde kaybetmesi beklenmelidir. Bu, ileride, Keynes yaklam ele alnrken aka grlecektir.

OKUMA LSTES 6 . 1 . Ksmi Denge 1. Blaug (1962)*, Ch. 10: Marshall'n firma teorisi. 2. Davidson (1972)*, Ch. 3: Neoklasik ve neo-Keynesi firma davranlar. 3. Friedman (1962), Ch. S. 4. Frisch (1950) 5. Hicks (1946)**, Ch. VI: Firma dengesi. 6. Kaldor (1934)* 7. Marshall (1890)**, Book V, Chs. I-IV; XV; Mathematical Appendix: zellikle Ch. XV ve Appendix iyi bir zet niteliinde. 8. Robinson (1941)*: Farkl dnemlerde arz erisinin alaca biimler. 9. Schumpeter (1954), pp. 990-998. 10. Shacke (1967)**, Chs. 2-8: Marjinalist yaklamn sorunlar. 11. Sraffa (1926)**: Uzun dnemde artan verim ve monopolleme. 12. Stigler (1941), Ch. IV. 13. Viner (1931)**: K dnem arz erileri. 6.2. Genel Denge 1. Arrow (1974)**: Genel denge ile ilgili ksa bir survey. 2. Blaug (1962), Ch. 13. 3. Chipman (1965), pp. 341-364. 4. Hicks (1946)**, Chs. IV-VIII: Genel dengenin ileme mekanizmas ve kararllk koullarnn basit bir anlatm. 5. Jaffe (1967)*; Ttonnement. 6. Laing(1963) 7. Patinkin (1965)*, pp. 531-540: Ttonnement teorisi. 8. Quirk and Saposnik (1968)*, Chs. 3-5: Modern genel dengeye giri niteliinde. 9. Schumpeter (1954), pp. 998-1016. 10. Stigler (1941), pp. 228-246. 11. Walras (1896)**, Parts III-IV. 12. Weintraub (1974)**, Chs. 1-4: yi bir giri kitab.

7. MARJNAL VERMLLK BLM TEORS

Walras genel denge modeli, sermaye birikiminin ve teknolojik gelimenin olmad durgun koullarda, tketicilerin znel tercihleriyle retimin teknolojik verilerinden hareketle, mallar arasndaki deiim oranlarn saptamaktadr. Bu adan, klasik deer teorisinin fiyat sorununu farkl bir yaklamla zmleyen alternatif bir teori olma niteliindedir. Modelin fiyat zmlemesi yannda miktar zmlemesini de vermesi, kaynak dalm sorununu da zm olmas demektir. Bu dadm, fayda-kr maksimizasyonu kstaslar erevesinde optimal bir dalmdr. Miktar zmlemesi veya dier bir deyimle, mallarn retilen ve tketilen miktarlaryla faktrlerin kullanlan miktarlarnn ve kullanm derecelerinin belirlenmesi, makro-btncl dzeyde, retim kapasitesinin kullanm derecesi ile igcnn istihdam dzeyinin belirlenmesi demektir. Fiyat, talep ve istihdam sorunlarnn bir arada ve birbirlerine bal olarak zmlenmesi, klasik yaklama kyasla nemli bir yeniliktir. Miktar zmlemesi klasik yaklamda fiyat zmlemesinden bamsz olarak talep tarafndan bu da blm tarafndan belirlendii halde burada, fiyattan bamsz bir miktar zmlemesinden bahsetmek olanakszdr. Faktr piyasalarnda arz-talep dengesinin salanm olmas, modelin miktar zmlemesinin, igcnn tam istihdamn vermesi demektir. Tam istihdam, belli bir cret dzeyinde almak isteyen herkesin i bulabildii bir durum olarak tanmlandna gre, igc arz ile talebini eitleyen bir fiyata (crete) ulald anda tam istihdam da salanm olacaktr ve bu, modelin denge durumunda gereklemektedir. Ayn husus dier retim faktrleri iin de sz konusudur; yaklamda, fiyattan bamsz bir faktr arzndan bahsetmek mmkn olmadna gre, faktr arz ve talebini eitleyen fiyatlar gerekletii zaman faktrlerin tam kullanm kendiliinden salanm olacaktr. Dolaysyla, eer sistemin denge zmnn verdii cret dzeyinde tek bir kii almakta olsa bile bu, tam istihdam dzeyi olarak tanmlanacaktr; zira iilerin kalan ksm denge cretinde iglerini arz etmemektedirler.

138.

'

"I

'

NEOKLASK KTSAT

Fiyat-miktar zmlemesinin bir arada ortaya kmas sonucunda genel denge modelinde, bireysel ve toplam gelir ve harcamalar da belirlenmi olmaktadr. Modelin analiz birimi birey olduu iin, toplam gelirin bireysel dalm sz konusudur. Bunu belirleyen unsurlar ise, bireylerin ellerindeki faktr miktarlaryla bunlarn piyasada elde ettikleri fiyatlardr. Ancak, yaklam, sadece faktr fiyatlarn belirlemekte, faktrlerin bireyler arasndaki dalmn etkileyen unsurlarn incelenmesini bir kenara brakmakta ve bu dalm veri olarak almaktadr. Dolaysyla, blm sorununa bireysel adan bakldnda, sorunun nemli bir unsuru, faktr dalm ve mlkiyet ilikileri modelin inceleme konusu dnda kalmakta ve bu nedenle bireysel gelir dalmna yeterli bir zm getirilememektedir. Model, faktrel gelir dalmn belirleyebilmek iin toplam gelirin retim faktrleri arasndaki dalmna zm getirmek zorundadr. Bu dalm belirleyen iki temel unsur ise faktr fiyatlaryla faktr miktarlardr. Modelin durgun yaps iinde faktr miktarlarnn belirlenmesi sz konusu olmamakta ve bunlar modele veri olarak girmektedir. Dolaysyla faktr gelirleri asndan da modelin yeterli bir zm getirdiini sylemek olanakszdr. Blm sorununa snfsal adan bakldnda, modeldeki retim faktrlerini belli btncl kategorilerde toplayarak temel faktr gelirlerini belirlemek ve toplumsal snflar, elde ettikleri temel faktr gelirlerine gre tanmlamak mmkn gibi grlmektedir. Ancak, hem retim faktrlerinin miktarlarnn hem de bunlarn dalmnn modelde veri olarak alnmas nedeniyle anlaml bir snfsal gelir dalm zmlemesine ulalamayacaktr. Dier yandan toplumsal snflar, elde ettikleri temel faktr gelirlerine gre tanmlayabilmek iin nce faktrlerin dalmnn belirlenmi olmas gerekir. Yaklamda, bu sorunun inceleme konusu dnda tutulmas ve hareket noktas olarak da snflarn deil, birey ve faktrlerin alnmas nedeniyle, temel faktr gelirlerine dayanarak snflar tanmlamak ve snfsal gelirleri belirlemek, ancak, yaklamn mantn zorlayarak mmkndr. Blm sorunu, retim faktrlerinin fiyatlandrlmas sorunu olarak ortaya kt iin neoklasik yaklamda fiyat teorisinden bamsz bir blm teorisinden bahsedilemez. Ayrca faktr fiyatlaryla faktrlerin marjinal katklar arasndaki eitliin, btn neoklasikler tarafndan blm sorununa getirilmi bir zm olarak nerilmediii de grmekteyiz. Bu adan yine Marshall ile Walras ve dier neoklasik-

MARJNAL VERMLLK BLM TEORS

139

ler arasnda bir ayrm yapmak gerekir.1 Hem Marshall'n ksm, hem de Walras'm genel denge zmlemesinde, denge durumunda, faktr fiyatlar ile faktrlerin marjinal katklarnn deerleri eitlenmekte ise de bu eitlikten iki farkl nerme tretmek mmkndr. Marshall'la dier neoklasikler arasndaki fark de bu nermeler arasndaki farkta ortaya kmaktadr; i. firma dengesi, faktr fiyatlarnn, faktrlerin marjinal katklarna eitlenmesini gerektirir; ii. faktr fiyatlar, faktrlerin marjinal katklar tarafndan belirlenir. Bu nermelerden ilkinde vurgulanan ey, firma ve endstrinin faktr talep fonksiyonlarnn belirlenmesidir ve bu adan nerme, talep fonksiyonu zerindeki noktalarn, faktrlerin farkl kullanm miktarlarmdaki marjinal katklarn gsterdiini belirtmekte; dier bir deyimle, faktr talep fiyatlarnn nasl belirlendiini saptamaktadr, ikinci nerme ise faktrlerin piyasa fiyatlarnn, faktr talep fiyatlar tarafndan belirlendiini ne srmektedir. Neoklasik yaklamda piyasa dengesi bir arz-talep sorunu olduundan, fiyat-marjinal katk eitlii, fiyat belirlenmesi sorunun zmndeki unsurlardan sadece bir tanesidir. Faktrlerin marjinal verimlilikleri, kullanlan faktr miktarlarna ve dolaysyla faktr arzna bal olduu iin, arz koullarn belirlemeden faktr fiyatlarn belirlemek olanakszdr. Ksa dnem faktr arz fonksiyonu ise iki unsura baldr; ekonomide mevcut faktr miktarlar ve faktr sahiplerinin tercihleri. Her ne kadar piyasa dengesinde piyasa fiyat talep fiyatna eitse de, Marshall, faktrlerin mevcut miktarlarn belirleyen unsurlar ve dolaysyla ksa dnem faktr arznn en nemli unsurunu hesaba katmad iin, bu nermeden bir blm teorisi tretmemeye zen gstermektedir. Ksaca, Marshall'da bu nerme, blm deil faktr talebini belirlemektedir. Bu iki nerme arasndaki temel fark saptamak iin faktr arz erisinin alabilecei farkl biimi; dikey, pozitif eimli ve yatay arz erilerini inceleyelim ve her durumda da talep erisinin marjinal verimlilik koullarn gerekletirdiini varsayalm. Bu durumda da piyasa dengesinde; talep fiyat, arz fiyat, marjinal katk ve faktr arznn marjinal zahmeti eitlenmi olacaktr. Faktr arz erisi dikey olduu zaman, arz erisi faktrn kullanm miktarn, talep erisi ise fiyatn belirleyeceinden bu durumda, faktrlerin marjinal katklarnn, faktr fiyatlarn belirlediinden bahsedilebilir. Arz erisi
1 Neoklasik marjinal verimlilik blm teorisi ilk genel ekliyle Wieksteed'de ortaya kmsa da Walras, Clark ve WickseU'in formlasyonlar da ana hatlaryla ayndr.

1#

I' .

NEOKLASK KTSAT

pozitif eimli olduu zaman, faktrlerin kullanlan miktarlaryla fiyatlar bir arada, arz-talep koullar tarafndan belirlenecektir. Marx ve Ricardo'nun uzun dnem igc arz erilerinde olduu gibi asgari geimlik cretlerde igc arz snrsz olduu zaman, arz erisi yatay olacak ve tek bana igcnn uzun-dnem denge fiyatn belirleyebilecektir. Bu durumda faktr talep erisinin rol sadece istihdam dzeyini belirlemektir. y phesiz her durumda da faktrn kullanlan miktar bilindii zaman, piyasa denge fiyatn sadece talep koullarna veya faktrlerin marjinal katklarna bakarak saptamak mmkndr. Ancak Marshall' ihtiyatl olmaya sevkeden ey, faktr arz koullarndan bamsz olarak faktr miktarlarnn ve dolaysyla faktrlerin marjinal verimliliklerinin saptanamamasdr. Faktr arz erisinin bu biimden hangisini alaca, uzun dnemde faktr arzn belirleyen unsurlara baldr ve bu unsurlar incelemeden faktrlerin marjinal verimliliini saptamak olana yoktur. Ksa dnemde faktr miktarlarn veri olarak almak ise blm sorununu zmek deil, 9orunu nemli bir ksmn ortadan kaldrmaktr; zira faktr miktarlarnn belirlenmesi, hem ksa dnem faktr fiyatlarnn, hem de faktr paylarnn belirlenmesinin n kouludur. Faktr arz ile ilgili sorunlar bir kenara brakldnda, neoklasik blm teorisi, faktr gelirlerini, birbirlerinden ve net outputun deerinden bamsz olarak, bir arada belirleyebilen tek blm teorisi olma iddiasndadr. Hem Marx hem de Ricardo'nun blm teorilerinde kr, bir arta-kalan gelir kategorisi olarak grlmektedir. Ricardo'da igc verimlilii toplam outputu; marjinal toprakla marjinalst topraklar arasndaki verimlilik farklar rant belirlemekte; cretler uzun dnem asgari geim dzeyinde iken, toplam outputla cret ve rantn toplam arasndaki fark kr vermektedir. Ayn ekilde Marx'ta igc verimlilii toplam outputun deerini belirlemekte; cretler igcnn deerine eit bir dzeyde olduu iin, toplam net outputun deeri ile igcnn deeri arasndaki fark artk deer olarak ortaya kmaktadr. Ksaca, her iki teoride de gelir unsurlarndan biri, toplam outputla dier gelir unsurlarnn toplam arasndaki fark eklinde belirlenmektedir. Oysa neoklasik teoride blm veya faktr fiyatlar, retimin teknik koullarndan eanl olarak tretilmekte, hibir faktr geliri, toplam outputun deerine bal olarak belirlenmemektedir.

MARJNAL VERMLLK BLM TEORS

Bu durumda, faktr fiy atlandrmasnn bir blm mekanizmas salayabilmesi iin, faktr gelirlerinin toplamnn, toplam haslann deerine eit olduunun gsterilmesi gerekir. Bu sorun, gelir kategorilerinden birini, toplam outputun deerine bal olarak belirleyen blm teorilerinde ortaya kmamaktadr. Marjinal verimlilik blm teorisinde faktr gelirlerinden her biri, blm sz konusu olan btnden bamsz olduu iin, toplam gelir demelerinin toplam haslaya eit olmas, teorinin geerlii iin gerekli bir kouldur ve bunun doruluunun saptanmas gerekmektedir. Bu eitlik salanamad takdirde, faktr gelirlerinin faktrlerin marjinal katklar tarafndan belirlenmesi olanakszdr; bu durumda baz faktrler marjinal katklarndan daha fazla veya daha az gelir elde edeceinden marjinal verimliliin faktr gelirlerini belirlemesi sz konusu olamayacaktr. Ksaca, neoklasik blm teorisinin geerlii iin faktr gelirlerinin marjinal katklar tarafndan belirlendiinin gsterilmesi yetmemekte, buna ilaveten, bu mekanizmann toplam gelir-toplam hasla eitliini saladnn da gsterilmesi gerekmektedir. retim fonksiyonu dorusal (birinci dereceden) homojen olduu zaman, faktrlerin marjinal katklarna eit bir fiyat elde etmeleri halinde, toplam faktr gelirlerinin toplam haslaya eitlenmesi, bu tip fonksiyonlarn bir zellii olan Euler Teoremi1 dolaysyla gereklemektedir. Fonksiyonun birinci dereceden homojen olmas, lee gre verimin sabit olmas demektir; btn retim faktrleri belli bir oranda deitii zaman toplam hasla da ayn oranda deiecektir. Bunu incelemek iin Xj...Xm'in farkl retim faktrleri miktarlarn, 'nun da niha outputu gsterdiini varsayalm. Bu durumda retim fonksiyonu:

Q =f{X . . . XJ

(7.1)

olacaktr. Fonksiyonun gerekli konvekslik zelliine sahip olmas, yani azalan marjinal verimlilik gstermesi:

koullarnn gereklemesine baldr. Bu koullar gerekleirse, faktrlerden birinin miktar, dierleri sabitken artrld zaman; output azalan bir oranda artacaktr. .
1 Bu teoreme gre, eer bir fonksiyon dorusal (birinci dereceden) homojen ise, fonksiyonun deeri, fonksiyondaki bamsz deikenlerin, fonksiyonun bu deikenlere gre ksm trevleriyle arpmlarnn toplamna eittir.

NEOKLASK KTSAT retim faktrlerindeki deimelerin niha outputta yarataca deimeler, faktrlerin marjinal katklaryla bunlardaki deimeye baldr: dQ = dXx
+

(7.3)

Eer lee gre sabit verim varsa, faktrlerin deime oranlar ile outputun deime oran eitlenecek, yani: dQIQ = dXijX ve dXt = Xi{dQ/Q) (7.4) olacaktr. Bunu (7.3)'de dXt ... dXm iin yerine koyarsak: Q =

>+

(7.5)

yani, lee gre verimin sabit olmas halinde, faktr gelirleri toplam, retilen toplam, haslaya eit olacak ve btn gelir faktrler arasnda datlacaktr. Bylece neoklasik blm teorisi, Ricardo'nun marjinal verimlilik ilkesinin genelletirilmi bir uygulamas grnmn kazanmaktadr. Ricardo, bu ilkeyi uygulayarak, sabit bir faktr olan toprak zerinden elde edilen rantn, teknolojik olarak belirlenen bir gelir kategorisi olduunu gstermektedir. Ancak, Ricardo'nun blm teorisinin, neoklasik teoriyle badaabilmesi iin en azndan iki temel sorunun zlmesi gerekmektedir. Bir kere Ricardo'da igcnn marjinal verimlilii crete deil, cret -f krlara eittir. Bu sorunun, toprakta igc ile birlikte sermaye de kullanld ve topran kullanm derecesi ne olursa olsun, igc-sermaye oran sabit kald zaman ortadan kalkaca ne srlmektedir. Bu koullarda, igcnn ve sermayenin marjinal verimliliklerini tek tek belirlemek olanakszdr. Eer bu oran sabitse, bu iki faktr arasnda bir ikame sz konusu olamayacak; faktrlerden birini sabit tutarak dierini artrmak olana ortadan kalkacak; bu iki faktr birlikte ve ayn oranda deiecektir. Bu durumda Ricardo'nun marjinal verimlilik erisi, igcnn deil, belli ve sabit igcsermaye bileimlerinin marjinal verimlilik erisi olarak yorumlanmaktadr. Toprak sabit tutulduu zaman, igc-sermaye bileiminin miktarnn artmas, birim toprak bana daha ok bu bileikfaktrden kullanlmas anlamna gelecek ve dolaysyla marjinal verimlilikteki deimeler bu bileik-faktrn marjinal verimliliindeki deimeleri gsterecektir. Ortaya kan ikinci sorun, Ricardo'daki rantn, topram marjinal verimlilii olarak yorumlanp yorumlanamayacadr. Bunun iin gereken ey, topran marjinal verimliliininin belirlenmesidir. Bunun

MARJNAL VERMLLK BLM TEORS

1*3

iin nerilen yntem ise, igcnn marjinal verimliliinin saptanmasnda izlenen yoldur. Ksaca, igcnn veya bileik-faktrn marjinal verimliliinin azalmasna yol aan ey, nc retim faktrnn, topran sabit tutulmasdr. Eer toprak farkl kullanm alanlarna sahipse, deien bir faktr niteliini kazanacak ve toprak arz, bu faktre denen fiyata bal olarak deiecektir. Bu durumda, bileikfaktr sabit tutarak toprak miktarndaki artlarn retimde salad deimeyi, topran marjinal verimlilii olarak tanmlamak mmkn olacaktr; ksaca, yatay eksende bileik-faktrn deil de topran yer almas mmkndr ve bunun gerekli koulu, topran alternatif kullanm biimlerinin mevcut olmasdr. Bu iki sorun zldkten sonra, Ricardo'nun rantnn, topran marjinal verimliliine eit olduu gsterilmektedir. Ricardo'da ise rant, topran marjinal verimlilii eklinde tanmlanmamakta, igcnn (veya bileik-faktrn) marjinal verimliliiyle ortalama verimlilii arasndaki bir fark olarak ortaya kmakta ve bu yorum erevesinde, arta-kalan bir gelir kategorisi niteliine brnmektedir. Dolaysyla, bu iki yaklamn badatrlmas, Ricardo'da toplam hasla ile bileik-faktrn marjinal verimlilii arasndaki fark olarak ortaya kan rantn, topran marjinal verimliliine eit olduunun gsterilmesini gerektirir. Bu ise, C =f (L,N) eklinde belirlenen ve toplam outputun, Cnin, bileik-faktr, L, ile topran, V'nin bir fonksiyonu olduunu gsteren dorusal - homojen bir retim fonksiyonunda kolaylkla gsterilebilir. Bu iki yaklamn badatrlmas, neoklasik teorinin topra da dier retim faktrleri gibi, ksa dnemdeki miktar veri, fakat piyasa arz deiken bir faktr olarak almas sonucunda mmkn olmaktadr. Bununla beraber, neoklasik yaklamn bu mant Ricardo ile elime halindedir. Ricardo'da blmn belirlenmesinde nemli unsur faktrlerin uzun dnemdeki arzlarnn gsterdii eilimdir. Nitekim Ricardo creti tamamen bu faktrn uzun dnem arz erisini belirleyen koullardan tretmekte, igcnn marjinal verimlilii iin iine girmemektedir. Dier yandan topran uzun dnem arznn artmlamamas, buna karlk sermaye birikiminin, istihdam ve sermaye stokunun artna olanak vermesi, Ricardo'nun blm teorisinin temelini meydana getirmektedir. Bu nedenle sorunu, uzun dnem faktr arzlarn belirleyen unsurlardan ve bunlarn etkilerinden soyutlayp ksa dnemde faktrlerin deiebilirliini salayacak bir varsaym getirerek, neoklasik marjinal verimlilik blm teorisi ile badaabilecek bir biimde sokmak,

144

."

N E O K L A S K KTSAT

Riardo yaklamnn mantnn gereksiz bir zorlamasdr. Bu varsaymlar bile snfsal gelirlerden cret ve krlar, igcnn ve sermayenin marjinal katklaryla aklamakta yetersiz olmaktadr. Dolaysyla ortaya kan model, Ricardo'nun marjinallik ilkesinin olsa olsa Ricardo'cu olmayan bir biimdeki uygulamasdr: bu nedenle bu iki yaklamn teorik olarak deil, olsa olsa, baz ad hoc varsaymlar altnda, ancak formel olarak badaabileceini sylemek mmkndr. Neoklasik yaklamda firma veya giriimci, retim faktrlerini kiralayarak bunlara, marjinal katklarna eit bir gelir demektedir. Toprak sahipleri iin bu gelir rant, iiler iin ise crettir. Yaklamda, retim aralarna sahip kiilerle bu aralar kiralayarak retim abasn yrten giriimciler arasnda bir ayrm yaplmaktadr. Giriimciler sermayeyi kiralayarak bunun karlnda bir faktr geliri demektedirler. Bu gelir faizdir. Ancak faiz, sermayenin faktr fiyat deildir. Bir retim aracnn niha output cinsinden fiyat p, bu aracn kiralanmas karlnda elde edilen faiz oran i ise, sermayenin faktr fiyat ip olacaktr. Eer retim arac ile output ayn mal (rnein buday) ise, p =1 olacak ve faiz oran sermayenin faktr fiyatn gsterecektir. Kr, giriimcinin sat haslas ile faktrlere yapt gelir demeleri arasndaki farktr. Grld gibi faiz ve kr, neoklasik yaklamda farkl gelir kategorileri olarak tanmlanmakta ve farkl kiilerce elde edilmektedir.1 Giriimcilerle retim arac sahiplerinin oluturduu kapitalist snfn gelirini kr olarak nitelendirmek daha anlaml olaca iin, burada; neoklasik yaklamda kr olarak nitelendirilen gelir giriimci kr; kapitalist snfn elde ettii toplam gelir, yani giriimci kr ile faiz toplam da kr olarak adlandrlacaktr. lee gre verimin sabit olduu koullarda toplam faktr gelirleri, rant, faiz ve cret toplam haslaya eit olduundan giriimci kr sfrdr. Ancak bu, giriimcinin bir retim faktr olmad, yani arz fiyatnn sfr olduu varsaymna dayanr. Eer giriimcinin arz fiyat pozitifse ve giriimci de retim faktrleri arasnda yer alyorsa, giriimci krinin, bu faktrn marjinal katksna eit olduunun gsterilmesi gerekir. Bu takdirde giriimcinin normal krn (arz fiyatn), bu faktrn marjinal verimlilii ile belirlemek mmkn olacaktr. Dolaysyla, eer giriimci kr pozitifse ve lee gre verim sabitse, giriimcinin de, bir retim faktr olarak, retim fonksiyonunda yer
1 Eer giriimci retim aracnn sahibi ise, sat haslas ile cret ve rant demeleri toplam arasndaki fark faiz + kr olmaktadr. Bu durumda faiz sermayenin, kr ise giriimci abasnn bir karl niteliinde grlmekte, ksaca bu gelirler farkl fonksiyonlardan domaktadr.

MARJNAL VERMLLK BLM TEORS

MS

almas gerekir. Aksine, lee gre verimin sabit olduu koullarda giriimci kr sfrsa, giriimcinin bir retim faktr olarak gz nne alnmasna olanak yoktur. Ksaca, lee gre sabit verim varsaym, giriimci krnn sfr veya pozitif olmas ile b a d a m a k t a , ancak giriimcinin rolnn b u n a uygun bir ekilde belirlenmesi gerekmektedir. Giriimcinin bir retim faktr olarak gz nne alnd koullarda, toplumsal snflarn, retime katklar lsnde bir gelir elde ettikleri nermesinin geerli olabilmesi iin, lee gre verimin sabit olduun u n gsterilmesi gerekmektedir. . ' Eer lee gre verim sabit deilse, giriimci bir retim faktr olarak tanmlansn veya tanmlanmasn, giriimci kr ile giriimcinin marjinal katks arasnda bir iliki k u r m a k olanakszdr: giriimci dndaki b t n retim faktrlerine, bunlarn marjinal katklarna eit bir fiyat dendii zaman, giriimcinin elde edecei gelir, marjinal katksndan farkl olacak, yani normal giriimci krn aacak veya onun altnda kalacaktr. Byle bir d u r u m d a giriimci kr, arta-kalan bir gelir kategorisi niteliine brnecektir. Bu nedenle lee gre verimin sabit olduu varsaym, toplam haslann, temel gelir kategorileri arasnda, marjinal verimlilik kstasna gre datlabilmesinin gerekli bir kouludur. retim fonksiyonunun birinci dereceden homojen olmas, fiziksel olarak, b t n faktr bileimlerinde, lek ile o u t p u t arasnda dorusal bir iliki o r t a y a karmaktadr. F a k t r bileimi ne olursa olsun, b t n retim faktrlerinin miktarlar belli bir oranda artt (azald) zaman o u t p u t da ayn oranda artacaktr (azalacaktr). Bu, faktr verimliliinin, yani ortalama o u t p u t u n lekten bamsz; kk ve b y k lekli iletmelerin eit derecede krl olmas demektir. Bu anlamda sabit verim varsaym Wicksteed'de evrensel geerlie sahip bir varsaym olarak ortaya atlmaktadr. Ancak bu varsaym, deer emsinden verimin lee gre sabit olmasn salamaya yeterli deildir. retim faktrlerine yaplan harcamalar belli bir oranda artrld zaman, o u t p u t u n deerinin de ayn oranda artmas iin, lee gre sabit verim y a n n d a ; firmann faktr talebinin faktr fiyatlarn, mal arznn da m a l fiyatn etkilememesi, ksaca t a m rekabetin egemen olmas gerekir. Bylece, t a m rekabet koullar altnda lee gre sabit verim, firmann o r t a l a m a maliyet erisinin y a t a y olmasn salayacaktr. Ancak bu d u r u m d a ortaya nemli bir sorun kmaktadr; eer firmann uzun dnem maliyet erisi y a t a y ise, optimal firma byk-

1*6 '

; '

NEOKLASK KTSAT

ln saptamak olanakszdr. Bu nedenle, lee gre fiziksel verimin sabit olmas, tam rekabet koullar altnda, btn firma byklklerinde marjinal verimlilik blm teorisinin geerli olmasn salamakta; ancak, optimal firma byklnn belirlenmesini olanaksz kld iin, endstrideki firma saysnn ok kk ve ok byk olduu durumlarla badaabilmektedir. Bu da tam rekabetin kararl olup olmayaca, yani rekabetin devam edip etmeyecei sorusunu dourmaktadr. Walras ve Wicksell, lee sabit Verimin evrensellii varsaymnn rijitliine ve smrlayclna dikkati ekerek Wicksteed'i eletirmekte, bunu farkl biimde yorumlayarak hem marjinal verimlilik blm teorisinin geerliini salamakta, hem de optimum firma bykl sorununu zmektedirler. Wicksell bunu, rekabetin, giriimcinin arz fiyatn sfra indirdii ve dolaysyla uzun dnem normal giriimci krnn sfr olduu durumda incelemektedir. Firmann ortalama maliyet erisi, Wicksteed'dekinin aksine, tam rekabet koullarnda U eklindedir; firmann bykl arttka nce azalan daha sonra ise artan maliyetler egemen olmaktadr. Firma dengesi uzun dnemde marjinal maliyet, ortalama maliyet ve maln piyasa fiyatnn eitlendii yani, marjinal maliyetin ortalama maliyeti kestii ve ortalama maliyetin minimum olduu noktada gereklemektedir. Bu noktann sa tarafnda azalan, sol tarafnda ise artan verim egemendir. Ne artan verim ne de azalan verim, tam rekabet dengesiyle badamamaktadr. Eer firma artan verimin egemen olduu blgede retim yapyorsa burada, ortalama maliyet marjinal maliyeti ve dolaysyla maln fiyatn (ortalama haslay) aacak ve firma zarar edecektir. Ayn ekilde firma azalan verimin egemen olduu blgede retim yapyorsa, ortalama maliyet marjinal maliyeti ve fiyat aacak, firma normal st kr elde edecek; bu, yeni firmalarn piyasaya girerek fiyat drmelerine ve firma byklnn ortalama maliyetinin minimum olduu noktaya inmesine yol aacaktr. Bylece firma dengesi iki koulun gerekletii, yani ortalama maliyetin fiyata eit olduu ve faktrlerin marjinal katklaryla fiyatlarnn eitlendii noktada gerekleecektir. Maln fiyatm p ile gsterirsek bu: P =Z (7.7)

MARJNAL VERMLLK BLM TEORS

Ut

-8) eitliklerinin salanm olmas demektir. Byle bir denge durumunda ise, toplam faktr gelirleri toplam haslann deerine eit ve normal giriimci kr da sfr olacaktr. Firma dengesinin gerektirdii bu koullar gerekletii zaman, (7.6) ve (7.7)'den:

(7

yani, faktrlerin katklarnn toplam outputa eit olmaktadr. Dolaysyla, retim fonksiyonu artan, sabit ve azalan verim gsterdii halde, uzun dnem firma dengesinin, tam rekabet koullar altnda, ortalama maliyet erisinin minimum olduu noktada olumas, optimal firma byklnn belirlenmesini ve marjinal verimlilik blm teorisinin geerli olmasn salamaktadr. Ortalama maliyetin minimum olduu noktada Wicksell'in deyimiyle, bir an iin lee gre sabit verim ortaya kmakta, lek daha byk olduu zaman verim giderek azalmaktadr. Uzun dnem ortalama maliyet erisinin minimum olduu noktada optimal firma bykl saptand iin bu noktann tesine geilmesi, lein deimesi ve lee gre verimin sabit veya deiken olmas artk sz konusu deildir. Bylece Wicksell, uzun dnem maliyet erisi U eklinde olduu zaman, tam rekabetin, marjinal verimlilik blm teorisinin geerli olmas iin yeterli olduunu gstermi olmaktadr. Walras daha da ileri giderek, tam rekabet ve neoklasik firma davran varsaymlar altnda, marjinal verimlilik blm teorisinin geerliinin, retim fonksiyonun biimine bal olmadn ileri srmtr. Ancak, retim fonksiyonu lee gre sabit verim gstermedii veya uzun dnem maliyet erisi U eklinde olmad zaman, bu teorinin geerli olmasna 1 olanak yoktur.

U eklindeki uzun dnem maliyet erisi neoklasik firma ve blm teorisi iin tam rekabet kadar nemli hale gelmektedir. Eer retim fonksiyonu srekli olarak artan verim gsteriyorsa, tam rekabetin devam etmesi olanakszdr. Ortaya kacak aksak rekabet koullar
1 Marjinal verimlilik blm teorisinin retim fonksiyonu erevesi iindeki formlasyonunu Wicksteed, Clark ve Edgeworth'da bulmak mmkndr. Marslall ve Walras'da bu formlasyon mevcut deildir. Wicksell ise retim fonksiyonunu, sermaye dndaki retim faktrlerinin (toprak ve igcnn) kullanlmas haliyle snrl olarak kullanmtr.

148

NEOKLASK KTSAT

altnda ise, btn retim faktrleri marjinal katklarna eit bir gelir elde etseler bile giriimcinin kr, marjinal katksn ve normal kr aacaktr. Marjinal verimlilik blm teorisinin ise hi bir geliri, arta-kalan bir gelir kategorisi olarak tanmlayamayaca ve dolaysyla, aksak rekabet koullarnda geerliini yitirecei aktr. Burada ortaya kan biimiyle, neoklasik teoride giriimci krnn uzun-dnem denge durumundaki varl konusunda fakl grler bulunmaktadr. Marshallc yaklamda normal kr, uzun dnem dengesinde pozitif olup giriimcinin karar alma ve risk yklenmesi eklinde ortaya kan katksnn bir karldr. Ancak, giriimcinin marjinal katksn firma dzeyinde belirlemek olanakszdr. Firma dzeyinde, giriimci dndaki btn dier faktrleri sabit tutarak giriimci abasn artrp outputun ne kadar artaca sorusunu aratrmak, firmann en iyi faktr ve retim organizasyonunu setii varsaymyla atr. Bu nedenle belirlenebilecek tek ey giriimcinin endstriye katksdr. Bunu, endstrinin kulland toplam retim faktrlerini sabit tutarak, firma saysnda bir birim azalmann, endstrinin toplam outputunda yarataca deime olarak tanmlamak mmkndr; bu da, bir firmann retim faktrlerinin dier firmalar arasnda datlmas halinde, endstrinin toplam outputunda meydana gelecek deimedir. 1 Normal kr ancak bu halde giriimcinin marjinal katksyla aklanabilir ve giriimci, firmann deil, endstrinin uzun dnem maliyet erisinin belirlenmesinde bir faktr olarak yer alabilir. Buna karlk Wicksell'de olduu gibi normal krn sfr olmas, hem firma hem de endstri dzeyinde giriimcinin karar alma ve risk yklenme fonksiyonlarn yitirmesi anlamna gelir. Bu fonksiyonlardan ilki, dier retim faktrleri tarafndan yklenilebilir. Risk yklenme fonksiyonunun ortadan kalkmas ise ancak durgun durum koullarnda mmkndr. retim teknolojisi, faktr arzlar ve zevk ve tercihler veri olduu ve zaman iinde deimedii iin, gelecekle ilgili bekleyiler, bugn ortaya kan durumdan farkl deildir. Eer gelecek bugnden farkl deilse, risk ve belirsizlik unsurlar da ortadan kalkacaktr. Nitekim, bu koullarda giriimci krnn mevcut olamayacan hemen hemen btn neoklasiklerde bulmak mmkndr. Bu nedenle 1 Ancak eliki, bir anlamda burada da ortaya kmaktadr; denge durumunda dier firmalarn faktr bileimleri ve lekleri optimal olduu iin, endstrideki bir firmann retim aralarnn dierleri arasnda datlmas, bu optimaliteyi bozacaktr. Dolaysyla dier firmalarn bu faktrleri kullanmalar, optimal bileimi ve lei sememi; olmalar demektir.

MARJNAL VERMLLK BLM TEORS

149

Wicksell'in yaklam, Walras'm genel denge modelinin durgun koul1 laryla tam bir uyum iindedir. . '' "
Ksaca zetlemek gerekirse, marjinal verimlilik blm teorisi,

kurumsal, davransal ve teknolojik baz varsaymlara dayanmaktadr. Kurumsal varsaymlardan en nemlisi phesiz piyasann yaps ile ilgili olan tam rekabet varsaymdr. Bu varsaym burada, hem mal hem de faktr piyasalaryla ilikin olarak yaplmakta ve firma iin, faktr arz erilerinin ve mal talep erisinin yatay olarak verilmesi eklinde tanmlanmaktadr. Bu tanmdaki arz ve talep erileri ile ilgili koullarn gereklemesi, phesiz bir lde piyasaya giri ve kn serbest ve piyasadaki firmalarn saysnn ok olmasn gerektirir. Davransal varsaymlar iinde en nemlisi, firmann kr maksimizasyonunu hedef ald varsaymdr. Bu varsaym, bir anlamda, tam rekabet varsaym ile birlikte gider: aksak rekabette firmann, kr maksimizasyonu kadar, piyasa iindeki yerini geniletmeyi de amalamas mmkndr. Byle bir durumda firmann retim, faktr kullanm ,ve kapasite seimi ile ilgili davranlar tamamen farkl olacaktr. Teknolojik varsaymlar ise retim tekniinin zellikleri, yani output ve inputlar arasndaki ilikiler ve retim faktrlerinin nitelikleri ile ilgilidir. Bunlar arasnda en nemlileri: i. retim faktrleri arasnda srekli ikame olana; ii. azalan marjinal verim; iii. lee gre sabit verim veya U eklinde maliyet erisi; iv. retim faktrlerinin blnebilir ve homojen olmasdr. retim faktrleri arasnda srekli olarak ikame yaplabilmesi ve srekli olarak farkl faktr bileimlerinin kullanlabilmesi, faktrlerin 2 marjinal verimliliklerinin belirlenmesi iin gerekli bir kouldur. Bu da faktrlerin tam olarak blnebilir ve homojen olmalarn gerektirir. Blnebilirlik, faktr miktarlarnn marjda artmasna olanak verir; homojenlik ise, faktr miktarlar deiirken faktrlerin niteliklerinin sabit kalmasnn gerekli bir kouludur. Ayn ekilde srekli ve tam b1 zellikle Marshall sonrasnda giriimci krnn, dinamik koullarda ortaya kan belirsizlik ve bu belirsizlikten doan riskle aklandn gryoruz. Knight buradan hareketle, giriimci krn, giriimcinin katksyla deil, deien koullar altnda risk almasyla aklamaktadr. 2 Burada Walras'n sabit retim katsaylarndan hareket ederek genel dengeyi ve marjinal verimlilik blm teorisini formle ettiine iaret edelim. Bu durumda faktrlerin marjinal verimliliklerinin belirlenebilmesi iin, farkl firmalarn farkl faktr bileimleri (farkl retim katsaylar) semi olmalar gerekir. Nitekim Walras bu varsaym yapmaktadr.

150

NEOKLAStK KTSAT

lnebilirlik, lein de srekli olarak artrlmasna olanak verir. Azalan marjinal verim veya azalan ikame oran varsaym, tam rekabet dengesinin belirlenebilmesi ve kr maksimizasyonunun snrlanabilmesinin bir kouludur. lein, faktr fiyat ve miktarlarnn, optimal firma byklnn deimedii durgun koullarda, uzun dnem maliyet erisinin U eklinde olmas, denge durumunda faktr fiyatlar ile marjinal katk eitliklerinin salanmasna ve marjinal verimlilik blm teorisinin geerlik kazanmasna yol aabilir. Ancak, sermaye birikiminin ve teknolojik gelimenin mevcut olduu, faktr arzlarnn deitii bir ekonomide, snfsal gelir paylarnn marjinal verimlilik blm teorisi ile aklanabilmesi iin retim fonksiyonunun lee gre sabit verimli olmas gereklidir. Buna ramen, ileride grlecei gibi, bu koul ve yukardaki varsaymlar, neoklasik teorinin geerli olmas iin yeterli deildir. ' Son olarak sermayenin marjinal verimlilii ile kr arasndaki ilikiye deinelim. Kr (veya faiz), sermayenin marjinal verimliliine eit olsa bile bu olgu, krn kapitalistlere gitmesinin nedenini aklamamaktadr. Sz konusu olan ey sadece faktr fiyatlar deil snfsal gelir paylandr ve mlkiyet ilikileri iin iine girmeksizin bu paylarn belirlenmesi olanakszdr. Neoklasik sermaye teorisi incelenirken grlecei gibi, sermaye zerinden elde edilen gelir, mlkiyet ilikilerinden soyutlanarak, kapitalistin fedakrlnn bir karl olarak aklanmaktadr. . '

OKUMA LSTES 1. Blaug (1962)*, Ch. 11. 2. Clark (1891)*: retim fonksiyonu yaklamnn kkeni. 3. Hicks (1932)*, Section I, Ch. I; Appendix: Ch. I igcnn marjinal verimi ve talep. 4. Marshall (1890)*, Book V, Ch. VI; Book VI, Chs. I-II, XI: zellikle Ch. XI iyi bir zet. 5. Robihson (1934)**: Eletiri ve yorum. 6. Schumpeter (1954), pp. 1026-1053. T. Stigler (1941)**, Ch. X I I : Teorinin kapsaml bir tartmas. 8. Walras (1896), Part VII; Appendis. 9. Wicksell (1900)* 10. 11. (1901), Part II, Ch. 1. (1902)**: Wicksteed, ras ve Wicksel1 tartmas. Wal-

12. Wicksteed (1894)**

8. SERMAYE TEORS

8.1. GR

\.

Buraya kadar, tenel retim-faktr kategorisi olan igc, toprak ve sermayenin, veri miktarlarnn farkl mallarn retiminde kullanlmas ve bunlarn retime katks sorunlar ele alnmtr. Yaklamda iki ana retim faktrnn, igc ve topran hem ksa hem de uzun dnemdeki miktarlar veri olarak alnmakta, bunlarn nasl belirlendii sorunu aratrlmamaktadr.1 Ancak sermaye, ierdii fiziksel retim aralaryla, dier iki retim faktrnden nemli bir farkllk gsteirir. Ksaca bu, yeniden retimi sz konusu olan, yani retilmi bir retim faktrdr. Sermaye teorisi, bu faktrlerin veya retim aralarnn retim koullarnn incelenmesi, bunlarn miktarlaryla retim fiyatlarnn ve bunlarn retim ve kullanmndan salanacak getirinin saptanmasna ynelmitir. Bu adan sorun bir ynyle de dinamik bir sermaye birikimi ve byme sorunudur. Ancak, Jevons'da balayan ve Avusturya sermaye teorisinde, Bhm-Bawerk'de gelierek Wicksell'de son eklini alan yaklamda, sorunun bu yn ele alnmamakta ve sermaye teorisi, durgun koullar altnda, retim aralarnn retim ve kullanmna ilikin sorunlar vurgulamaktadr. Yaklam niteleyen iki temel unsurdan biri, sermayenin iki boyutlu bir btncl deiken olarak ele alnmasdr. Bu boyutlardan biri, retim aralarnn retimi iin gerekli igc miktarlar, dier ise igcnn kullanld dnemin uzunluu veya zamandr. Bunun sonucunda sermayenin btncl olarak ifadesinde l birimi, bu iki boyuta dayanlarak hesaplanan cret maliyetidir. ikinci temel unsur ise sermaye birikiminin veya tasarruf arznn alternatif maliyeti olarak, vazgeilen tketim miktarnn alnmasdr. Bireylerin znel zamanlararas tercihleri, bugnk ve gelecekteki tketime verdikleri greli nem, burada iin iine girmekte ve sermaye arzn belirleyen temel unsur olmaktadr. Yaklamn bu niteliinden dolay, retim aralarnn verimlilii, maliyeti gibi sorunlar, sadece bu
1 Bununla beraber zellikle Marshall'n, Ricardo'nun uzun dnem igc arz teorisini reddetmediini de belirtmek gerekir.

154

NEOKLASK KTSAT

mallarn retim koullarna deil, ayn zamanda tketim mallarnn da retim koullarna bal olmaktadr. Bu ereve iinde neoklasik sermaye teorisi, birbirine bal sorundan meydana gelmektedir. Bunlardan ilki, retim aralarnn retim srelerinin belirlenmesi ve bunlarn btncl bir sermaye kavramna dntrlmesi sorunudur. Sermaye kavramnn dayand her iki boyut da burada iin iine girmekte ve fiziksel retim aralarnn llmesinde bir kstas salamaktadr. kinci sorun, retim aralar veya bunlarn btncl bir ifadesi olan sermaye kullanmnn retimdeki rol, ksaca, verimlilik zerindeki etkisidir. Son olarak da sermaye arznn belirlenmesi sorunu ortaya kmakta, bireylerin zamanlararas tercihlerinin, sermaye arznn yol at verimlilik artndan doan getir/i oran ile kyaslanmas, bir kr-faiz teorisinin olumasn salamaktadr.1

8.2. SERMAYE VE ZAMAN


Neoklasik yaklamda retim sreci, fiziksel retim faktrleri ve igcnden niha outputa, tketim malna doru giden tek ynl bir akm olarak ele alnmaktadr. Sermaye teorisinde ise, retim aralarnn igc ile, zaman iinde daha nceki dnemlerde retilmi aralarn kullanlarak retildii varsaylmaktadr. Bu sre sonuna kadar izlendiinde, sadece igc ile retilen bir retim aracn hareket noktas olarak almak ve klasik yaklamda grld gibi, retim aralarn ve niha outputu, ierdikleri igc ile ifade etmek mmkndr. Bunu bir rnek ile gstermek iin ekmek retimini ele alalm. Un ekmein, buday ise unun retim aracdr. Eer buday, ierdii igc zaman ile ifade etmek mmkn olursa, hem unu hem de ekmei, yine igc zaman ile lmek mmkn olacaktr. Bunun iin: x kadar igcnn a kadar undan bir birim ekmek
I

' y kadar igcnn 6 kadar budaydan a kadar uri z kadar igcnn b kadar buday rettiklerini varsayalm. Bu durumda bir birim ekmein ierdii toplam igc x-\-y-\-z olacaktr. ;
1 Bu sorunlardan sadece ilk ikisini Jevons'da bulmak mmkndr. Sermaye arz ve bununla ilgili zamanlararas tercih sorunlar Avusturya sermaye teorisinde ve daha sonra Wicksell ve Fisher'de ortaya kmaktadr.

'

.,

SERMAYE TEORS

v SS

Klasik yaklamda bu retim srecinin eanl olarak varl vurguland halde neoklasik sermaye teorisinde, 'bu srelerin farkl retim dnemlerinde yer ald varsaylmaktadr.' Bir giriimci bir birim ekmek retmek iin nce t = l dneminde z kadar igc kullanarak b kadar net buday retmekte; sonra t =2 dneminde bu buday y kadar igc ile birlikte kullanarak a kadar un retmekte; ve nihayet t =3 dnemi sonunda da * kadar igc ile * =2 dneminde retilen unu kullanarak bir birim ekmek elde etmektedir. Burada niha outputun, ekmein, retim arac, un, birden fazla retim dnemi iinde olumaktadr. Bu nedenle niha outputun retiminde output bir dnem sonucunda ortaya kt halde input birden fazla dnemi ieren bir retim sreci sonunda ortaya kmakta ve model bir akm-input anlk-output biimini almaktadr. Dier yandan, birden fazla retim dnemi sonunda ortaya kan niha outputun retim arac, un, bir retim dneminde kullanlp yok olduundan burada sermaye, dolaan sermaye niteliindedir. Bir birim ekmek retiminin maliyeti, x kadar igc ile unun maliyetinin toplamna eittir. Eer igcne denen reel crete, yani ekmek cinsinden crete w dersek ve unun maliyetini de, bunun retimi iin yaplan cret demeleri cinsinden ifade edersek, bir birim ekmein reel cret veya ekmek cinsinden retim maliyeti iv (x-\-y-\-z) olacaktr. te Jevons'un serbest sermaye kavram, bu anlamda, igcnn cretlerinden olumaktadr. Serbest sermayeyi veya cretleri Jevons iki farkl biimde ifade etmektedir;2 tketim mallar cinsinden veya parasal olarak. Bunlardan ilkinde serbest sermaye reel cretlere, ikincisinde ise parasal cretlere indirgenmi olmaktadr. Bylece sermaye, igcnn retimde bulunmas iin verilmi bir avans niteliindedir. retim aralar, bunlarn retimi iin gerekli olan igcnn geimini salayan mallar cinsinden llmektedir. Bu noktada Jevons, neoklasik sermaye teorisinin en nemli kavramsal ayrmm yapmaktadr. retim aralarnn niha output cinsinden llen igc maliyetine veya bu aralarn retimi iin kullanlan igcne yaplan demelere yatrlan sermave miktar adn vermektedir.
1 Fiyat, cret ve kr ilikileri bakmndan bu srelerin eal olarak yer almas ile zaman iinde birbirini izlemesi arasnda fark yoktur. Bu konu ileride ele alnacaktr. 2 Serbest sermaye kavramndaki 'serbest'lik unsuru, sermayenin bir fon olmasndan domaktadr. Serbest olmayan sermaye ise fiziksel retim aralar olarak tanmlanabilir. Nitekim Jevons bu retim aralarn sabit sermaye olarak grmemekte, sermayenin bu aralarda sabitlemesinden bahsetmektedir.

S*,-

NEOKLASK KTSAT

Buradaki rnekte, bir birim niha output iin yaplan cret demelerini C ile gsterir ve toplam igcne de V dersek: C = w(x+y+z) = vN ' ' ,: (8.1) yatrlan sermaye miktarn vermektedir. Bunun yannda Jevons, zaman ve igc boyutlarn ieren bir yeni kavram getirmektedir; sermayenin yatrm miktar. Bu, yatrlan sermaye miktar ile bunun yatrm sresi tarafndan belirlenir. Buradaki rnekte giriimci tez kadar cret demesini t = 0 dneminde yapmakta, ancak bunun sonucunu t =3 dnemi sonunda elde etmekte olduundan bu sermayeyi retim dnemi iin balamaktadr. Ayn ekilde wy kadar sermayeyi iki dnem, wx kadar sermayeyi ise bir dnem iin baladndan sermayenin yatrm miktarn K ile gsterirsek: K = w (x+2y+3z) olacaktr. Bu iki kavramn nemini saptamak iin ekonominin durgun durum koullarnda olduunu ve her dnemde niha output olarak sadece bir birim ekmek rettiini varsayalm. Ekonominin birbirini izleyen dnemlerde bu durumu muhafaza etmesi iin her dnem z kadar igc kullanarak b kadar buday; y kadar igc ve b kadar buday kullanarak a kadar un; ve x kadar igc ve o kadar un kullanarak bir birim ekmek retmesi gerekecektir: yani, bir nceki dnemden devrald buday un, unu ise buday haline getirmek, bu arada da b kadar buday retmek zorundadr. Bu durumda her dnemde yapt sermaye yatrm w {x-\-y-\-z), yani yatrlan sermaye miktarna eittir. Buna karlk herhangi bir dnemde ekonominin sahip olduu sermaye miktar, o dnem iinde yaplan sermaye yatrm, w (x -j-y -f-z) ile bir nceki dnemden devralnan un ve budayn ierdii sermaye miktarna yani w{x -\-y -\-z) -\-w(y +z) -+- w(z) = K'ya eittir. Bylece durgun koullar altnda sermayenin yatrm miktar, ekonomide mevcut retim aralarnn, tketim mal cinsinden deerinin istihdam edebilecei igc miktarna eittir; buradaki rnekte, bir nceki dnemden devralnan un ve buday ile iinde bulunulan dnemde yaplan cret demeleri toplam Kjw kadar igcnn istihdamna olanak verir. Bylece sermayenin yatrm miktar bir yandan yatrlan sermaye miktarna, dier yandan da bu miktarn yatrlma sresine baldr. Yatrlan sermaye miktar ise cretlerle kullanlan igcne bal olduundan, cretler veri iken, C'deki ve/veya igcnn kullanlma sresindeki bir art K'y artracaktr. Eer, kullanlan igc miktari (8.2)

SERMAYE TEORS

S?

lan sabitken, bunlarn kullanm dnemleri artarsa, sermayenin yatrm miktar da artacaktr. Buradaki rnekte x, y ve z sabitken budayn retimi iin z kadar ii 2 dnem, unun retimi iin de y kadar ii 3 dnem alyorsa, t = 0 dneminde buday retimine balayan z kadar iinin rettii budayn niha outputa dnmesi iin 6 dnem; tl dnemindekiler iin 5 dnem;...; ve t =5 dnemindeki * kadar iinin rnnn budaya dnmesi iin 1 dnem getiinden K=w (6z+5z+4y+3y-\-2y+x)=-w(lIz+9y+x) olacaktr. Bu durumda, her hangi bir dnemde, durgun koullarda, yatrlan sermayenin miktar ise Cw (2z-{-3yJf-x) olacaktr. Ayn ekilde, igcnn kullanm sreleri sabitken bunlarn miktarlarmdaki bir art da JC'y etkileyecektir; rnekte ekmek retmek iin a kadar un ve 2x kadar igc kullanlyorsa Kw (3z+2y+2#) ve yatrlan sermaye miktar C =w{z-\-y-\-2x) olacaktr. Sermayenin yatrm miktar asndan, rv kadar igcn m gn altrmak iin gereken sermaye miktar ile m kadar iiyi n gn altrmak iin gereken sermaye miktarlar arasnda bir fark yoktur; her iki durumda da K=wmn olacaktr. Ancak, bu iki retim aracnn ekonomik etkinlii veya retkenlii arasnda bir fark olabilir. Bu farkn neden doduu ve bunun kstas, dolambal retim yntemlerinin etkinlii hipoteziyle retim dnemV kavramnn incelenmesini gerektirir. Yaklamda sermayenin rol, dolambal retim yntemlerine olanak vererek verimin artmasn salamaktr. Dolambal veya dolayl retim yntemleri, igcnn ilk kullanm ile niha outputun ortaya kmas arasndaki sre iinde farkl retim aamalarndan geilmesi, hu aamalarda niha outputun retimine ynelen retim aralarnn retilmesi halinde sz konusudur. Dolaysz retim yntemi ise, igcnn bir dnem iinde dorudan doruya niha output rettii yntemdir. Dolambal retim yntemlerinde, igcnn ilk kullanld dnem ile niha outputun ortaya kt dnem arasnda eitli ara mallar ve hammaddeler retildii halde, dolaysz retim yntemlerinde bunlarn saylar ve miktarlar son derece snrldr. Bu nedenle, bir retim ynteminin dolayllk veya dolambalhk derecesinin ls, outputun retim sreci iinde yer alan retim aralarnn miktarlar ve eitliliidir. Bunlar ise bir yandan retim aralarnn ierdii igc miktarlarna, dier yandan da igcnn kullanm dnemlerine baldr. Dolambal retim yntemlerini, niha outputun retimindeki dolayl-d olaysz
1 Bu kavram Jevons'un deil Bhm-Bawerk'indir. Ancak Jevons'un ortalama yatrm dnemi kavram bunu karlamaktadr.

138

;/

NEOKLASK KTSAT

igcnn orannn yksek olduu retim yntemleri olarak da tanmlamak m m k n d r . Dolayl igc miktar igcnn kullanld dnemlerin uzunluuna bal olduundan, bu yntemler zaman-tketen retim yntemleri niteliindedir. Neoklasik retim teorisinin temel nermelerinden biri, dolambal retim yntemlerinin dolaysz yntemlerden d a h a ileri ve etkin olduudur. Kapitalist veya ileri r e t i m tekniklerini geri retim tekniklerinden ayran kstas, kullanlan yntemin dolamballk derecesidir. Bu ise iki hususa baldr; i. bir yl iinde retilen mallarn ne kadarnn o yl iinde tketildii ve bir yl iinde tketilen mallarn ne kadarnn tamamnn o yl iinde retildii; ii. bir yl iinde retilen mallardan yaplan yatrmlarn ka yl sonra niha outputa dnt. Bir yl iinde retilen mallardan ayn yl iinde yaplan tketimin dk olmas, bu mallar iindeki niha outputun paynn dk olmas demektir. Byle bir durumda retilen mallar iinde ara mallan ve hammaddeler geni bir yer tutacak ve dolaysyla, o yln outputunun bir ksm ilerki yllarda tketim malna dnebilecektir. Ayn ekilde bir yl iinde tketilen mallardan ne kadar az bir ksmnn tamam sadece o yl iinde retilmise, ekonomide dolayl retimin yeri o kadar ok olacak ve gemi yllardan devralnan retim aralarna dayanlarak yaplan tketim mal retimi, o kadar geni bir yer tutacaktr. Buna karlk dolaysz retim yntemlerinde, bir yl iinde retilen mallarn byk bir ksm niha output niteliinde olacak ve o yl iinde tketilebilecek, gelecek yllara aktarlan retim aralar ve bunlarn iinde donmu igc miktar az bir yer tutacaktr. Dolaysz retim yntemleri, ayn dnem iinde yalnzca igcn den balayarak tketim malnda son bulan yntemler olduu halde . dolambal yntemlerde, tketim malnn ortaya kt dnemde retim sreci yalnzca igc ile balamamaktadr. Bu nedenle geri yntemler, retim aralarnn nemli yer tutmad ve eitlenmedii yntemlerdir. Dolambal yntemlerin stnln salayan ey, igcnn retim arac kullanmasna olanak vermesi ve bunun da igc verimini artrmasdr. Niha outputun retiminde kullanlan dolaysz igcnn, retim aralar iinde donmu olan dolayl igcn kullanabilmesi iin, dolayl igcnn gemi dnemlerde belli srelerle kullanlm , olmas gerekmektedir. Gemi dnemlerde kullanlan igc miktar ve bunlarn kullanm sreleri ne kadar uzunsa, retim aralar da o kadar oalacak ve eitlenecektir. Bu nedenle, toplam olarak ayn miktar igc ieren iki retim aracndan hangisi bu igcnn daha

SERMAYE TEORSt

159

u z u n bir sre kullanlmas s o n u c u n d a retilmise, o n u n etkinlii d a h a fazladr. Dier bir deyimle de, belli bir niha o u t p u t u r e t e n ki r e t i m tekniinden hangisinde, niha outputun r e t i m i iin i g c n n ilk kullanld dnemle niha o u t p u t u n o r t a y a kt dnem a r a s n d a k i sre d a h a u z u n s a , o t e k n i k d a h a verimli olacaktr. Dolambal retim yntemlerinin verimliliinin, igcnn kul-

l a n m srelerinin u z u n l u u n d a n d o d u u n u s a p t a d k t a n sonra, z a m a n u n s u r u n a d a y a n a n bir verimlilik kstasnn t a n m l a n m a s g e r e k m e k t e d i r . B u r a d a ilk akla gelebilecek kstas niha outputun retim dnemi''dir; arasndaki b u , nihai o u t p u t u n r e t i m i iin gerekli ilk r e t i m aracn r e t e n igc n n kullanld d n e m l e o u t p u t u n o r t a y a kt d n e m mutlak retim dnemi, dolambal retim srecinin sre o l u p b u r a d a verilen r n e k t e t = 3 d n e m d i r . r e t i m dnemi v e y a uzunluunun bir lsdr. Ancak, b u , verimlilik iin bir kstas olarak k a b u l edildiinde o r t a y a b a z sakncal s o n u l a r k m a k t a d r . Mallarn r e t i m srelerini z a m a n iinde geriye doru izlediimiz z a m a n birok m a h n r e t i m d n e m i n i n sonsuza k a d a r uzandn, b u n l a r n ilk i n p u t l a r m n ilk alarda retilmi olabileceini grmekteyiz. Bhm-Bawerk'in maden ettirmekteRoma'llar elde edilen deyimiyle b u g n aksyla sopa y o n t a n bir ocuk, ilk ada k a z m a y a b a l a y a n bir a d a m n b a l a t t sreci devam

dir. Ayn ekilde m u t l a k r e t i m d n e m i n i n u z u n l u u , t e k n i i n ilerilik derecesinin ve etkinliinin bir kstas olarak alnrsa, anda almaya b a l a n m bir m a d e n d e n d a h a ldr. sonra

demirle yaplm b'ir eki ile fndk k r m a k , en ileri t e k n i k saylma-

Bu sakncalar ortadan kaldran ve zaman boyutuna dayanan bir verimlilik veya etkinlik kstas ortalama retim dnemi kavramnda ortaya kmaktadr. Bu, igcnn kullanld dnemlerinin arlkl bir ortalamas olup arlklar, kullanlan igc miktardr. Buradaki rnekte ortalama retim dnemi, veya T: '''..-...

* o. o-

x + y + z '

...-,.,.

-.-...

'' .'

(8.3)

B u k a v r a m iki b o y u t l u bir k a v r a m olup b o y u t l a r n d a n biri z a m a n , dieri de i g c d r . Bu nedenle baz i n p u t l a r m , tarihsel olarak ok gerilerde balam olan r e t i m sreleri s o n u c u n d a retilmi o l m a s n d a n d o a n sakncalar bir ksm ortadan daha yakn kaldrmaktadr. E e r dolayl igcnn byk d n e m l e r d e kullanlmsa, igcnn k u l l a n m

d n e m i n i n , kullanlan igc m i k t a r y l a arlklandrlmas, u etkileri

Uto

NEOKLASK KTSAT

ortadan kaldracaktr. Buradaki rnekte x, y ve z ne olursa olsun mutlak retim dnemi t =3 olduu halde, #'in deeri y ve z'ye gre artt zaman ortalama retim dnemi ksalacaktr; o c = y = z iken T =2 olduu halde x=4, j = z = l iken T = 1 . 5 olmaktadr. Farkl retim teknikleri mutlak ve ortalama retim dnemlerine gre sraland zaman, eer bu tekniklerde igcnn zaman iindeki dalm az ok benzer deilse, tekniklerin bu sralama iindeki yerleri farkl olacaktr. Bunu bir rnekle gstermek iin ayn mal, ayn miktar toplam igc kullanarak reten iki teknii ele alalm ve bu tekniklerin kullandklar igcnn zaman iindeki dalmnn ve bunlarn mutlak ve ortalama retim dnemlerinin aadaki ekilde olduunu varsayalm:
t = 1 t = 2 t

= 3

t ^= 4

4 5

t
1 ra

Teknik I Teknik II

4 0

4
ra

4
ra

4
ra

T 3 2.5

Bu durumda hem mutlak hem de ortalama retim dnemi kstaslarna gre yaplan sralamada I. teknik daha dolambal ve etkin olmaktatadr. imdi bu tekniklerin kullandklar toplam igcnn zaman iindeki dalmn deitirelim: t = l = 2 t = 3 = 4 = 5 Teknik I Teknik II 2 0 3 0 4 16 2 6 2
ra

Bu son durumda ise mutlak retim dnemi kstas olarak alndnda I. teknik, ortalama retim dnemi kstas olarak alndnda ise II. teknik daha dolambal ve etkin olmaktadr. Bunun nedeni ilk rnekte igcnn, her iki teknikte de retim dnemi iinde benzer veya edenli olarak dalm olmas, ikinci rnekte ise II. tekniin I. teknie kyasla, toplam igcnn daha byk bir ksmn zaman iinde daha geride ve dolaysyla daha uzun sreyle kullanm olmasdr. Sonu olarak ilk rnekte teknikleri mutlak retim dnemleriyle kyaslamakla ortalama retim dnemleriyle kyaslamak arasnda bir fark olmad halde, ikinci rnekte bu kstaslar farkl sralama vermektedir. Sermayenin yatrm miktar, igc maliyetinin, igcnn kullanm srelerinin uzunluklaryla arlklandmlm bir ifadesi, yatrlan sermayenin miktar da toplam igc maliyeti veya arlklar toplam olduundan, (8.3)'deki ortalama retim dnemini, sermayenin

ra

t
ra

T 2.7

SERMAYE TEORS

161

yatrm miktarnn, yatrlan sermayenin miktarna oran olarak da tanmlamak mmkndr: T = KjC = KjwN (8.4) olmaktadr. Bu ifadede aka grld gibi reel cretler ve kullanlan igc miktar sabitken, sermayenin yatrm miktarndaki bir art, niha outputun ortalama retim dneminin uzamas anlamna gelmektedir. Ayn ekilde, bu koullar altnda,1 sermayenin yatrm miktarnn artmas iin, ayn miktar igcn daha uzun bir retim dnemi boyunca kullanmak gerekmektedir.

wx

f
. ekil 8 . 1 '

Niha outputun retiminde kullanlan toplam igc, retim dnemi iinde edenli olarak dald zaman, ortalama retim dnemi ile mutlak retim dnemi arasnda bir iliki kurmak olana vardr. Bunu gstermek iin bir maln retiminde ( = 1 ile t =5 dnemleri arasnda
1 Bu koullar durgun durumda egemendir. Toplam igcnn, V'nin, deitii koullarda ise sermayenin yatrm miktar ile ortalama retim dnemi arasnda bu tip bir iliki mevcut deildir. Sermayenin yatrm miktar hem igc miktarlarnn, hem de bunlarn kullanm dnemlerinin artmasna bal olduundan, ortalama retim dnemi, sermayenin yatrm miktarnn dzeyinin kstas olmaktan kar.

162

NEOKLASK KTSAT

srekli olarak x kadar igc kullanldn varsayalm. ekil 8.1'de grld gibi her dnemde igcne yaplan demeler wx, t =5 dnemi sonuna kadar yaplan demeler toplam ise C=5wx olacaktr. Sermayenin yatrm miktar ise btn dikdrtkenlern alanlarnn toplamna eit olup K = wx (1 +2 +3 +4 +5) = 15 wx olacaktr Mutlak retim dnemi t = 5 , ortalama retim dnemi ise T=3'dr. gcnn t = l ile ( = 5 dnemleri arasnda, her dnem iinde srekli olarak kullanld ve cret demelerinin de srekli olarak yapld gz nne alnrsa, zaman ve igc kullanmn srekli deikenler olarak ele almak gerekir. Bylece t eksenindeki zaman sreleri ksalthrsa, birim zaman sresi basma cret demeleri de bununla birlikte kleceinden limitte, ekil 8.2.'deki durum ortaya kacaktr. OB zerindeki bir noktann, bu noktadan klan dikmenin OA'y kestii noktaya olan uzakl, o dnem iinde yatrlan sermaye miktarn verecektir. Bylece AB, niha outputun retildii son dnemde yatrlan sermaye miktarn vermektedir. Sermayenin yatrm miktar ise OAB alanna eit olduundan: C = AB K = (ABxOB)/2 = (Cx)/2 olduundan, ortalama retim dnemi: T = t/2 olacaktr. Burada t, srekli zaman deikenidir. Dier yandan (8.4) ve (8.5)'den: K = (1/2) Nwt eitliini tretmek mmkndr. Durgun durum koullar ve w veri iken, niha outputun ortalama retim dnemi le yatrm miktar arasndaki dorusal iliki burada aka maktadr. . (8.6) altnda V sermayenin ortaya k,
1

' ' (8.5)

1 Jevons'un aksine ekil 8.1. ve 8,2.'de tketim malnn bir dnemde tketildii varsaylmaktadr. Eer tketim mal dayankl ise ve tarmsal retimde olduu gibi, output iki hasat arasnda tketiliyorsa, OA dorusu A noktasndan itibaren aaya doru inecek ve t eksenini OB'ye eit bir uzaklkta kesecektir. Bu durumda maln retimine baland ilk dnemle tamamen tketildii dnem aras 2t'ye eit olacak ve buna paralel olarak sermayenin yatrm miktar da iki katna kacaktr. Ortalama retim dnemi ise T = t'/2'dir. Ancak burada t' = 2OB = 2 olmaktadr.

SERMAYE TEORS

163

ekil 8 . 2

8.3. RETM DNEM VE FAZ ORANI


Niha outputun ortalama retim dnemini, retim ynteminin verimliliinin kstas olarak saptadktan sonra, output ile retim dnemi arasndaki ilikinin belirlenmesi gerekmektedir. Burada neoklasik yaklamn temel aksiyonlarndan biri yine karmza kmaktadr; azalan verim. Outputun retim dnemi arttka retim ynteminin verimlilii artmakta, ancak bu art azalan bir oranda olmaktadr. Sermayenin yatrm miktar, durgun koullarda, retim dnemine bal olarak deitiinden bu aksiyomu u ekilde formle etmek de mmkndr; sermayenin yatrm miktar arttka marjinal verimlilii azalacaktr. Bu olgu, retim yntemi seilirken, retim dneminin sonsuza kadar uzatlmasna engel olmaktadr. Bylece ortaya nemli bir sorun kmaktadr: retim dneminin seimi ve bunun kr ve cretlerle olan ilikisi. Bu sorun en gelimi ekliyle Avusturya sermaye teorisinde ve daha sonra da Wicksell'de zmlenmektedir. Ancak burada nce, Jevons'un formle ettii ve z itibariyle Avusturya sermaye teorisi ile ayn olan yaklam ele alnarak retim dnemi, bunun output zerindeki etkisi ve kr oran ile olan ilikisi incelenecek, daha sonra da WickselFdeki biimiyle Avusturya sermaye teorisi tartlacaktr.

164

NEOKLASK KTSAT

Jevons'un sermaye teorisinde retim dnemi ile otput arasndaki iliki, basit bir model erevesinde ele alnmaktadr. Modelde output, belli bir dnem iinde retilmekte, bu dnemden sonra outputun deeri, ilave bir igc kullanmna gerek gstermeden, srekli olarak artmaktadr. Yllanmaya braklm arap buna iyi bir rnektir; arap bir dnem iinde retilmekte, b u n d a n sonra ne kadar uzun sre bekletilirse deeri o kadar a r t m a k t a ancak bu art, azalan bir oranda olmaktadr. Outputun deerini Q ile gsterirsek, bu, retim dneminin bir fonksiyonu olduundan: Q = Q W, <?' > 0, Q" < 0 (8.7)

retim dnemindeki ufak bir art At, outputun deerini belli bir lde artracak, yani output Q ( t + J t ) ' y e karacaktr. Outputtaki art:
.I,

AQ{t) = Q (t+At) - Q (t)

(8.8)

olmaktadr. Outputun deerindeki bu art salamak iin Q(t) kadar output (sermaye) A t kadar bir dnem iin yatrlmakta veya outputun tketiminden bu sre iin vazgeilmektedir. Bylece yatrmn veya sermayenin faiz oran:1 AtQ(t) veya output, retim dneminin srekli bir fonksiyonu olarak yazl dmda:
T
=

dQ(t)

<?'(!)

,Qn.

olmakta, r, yatrmm anlk faiz orann vermektedir. Bu oran grld gibi sermayenin marjinal verimliliine eittir; (8.10)'un sa tarafndaki ifade, retim dnemindeki bir deimenin outputta yaratt deime ile outputun deerinin oran, dier bir deyimle sermayedeki artn outputta yaratt arttr. Yatrmn faiz oran veya Wicksell'in deyimiyle doal faiz oran ile retim dnemi arasndaki iliki (8.10)'da aka grlmektedir. Niha outputun retim dnemi arttka, outputun art oran azalmakta, birim yatrm bana daha dk output elde edilmektedir. Bununla 1 Bu kavran Jevons'da ve Avusturya-Wick6ell sermaye teorisinde sermayenin salad getiri oran anlamnda kullanlmaktadr. Getiri oram kavram daha sonra Fiher'de ortaya kmaktadr.

SERMAYE TEORS

MS

beraber buradaki iliki tek bana faiz orannn belirlenmesine yetmemektedir. Bunun belirlenmesi iin retim dnemi seimi sorunu ve bununla piyasa faiz oran arasndaki ilikinin saptanmas gerekmektedir. Ayn ekilde, blm teorisi ile ilgili nermeler getirebilmek iin bu marjinallik ilkesinin dier ana retim faktrlerine uygulanmas ve nceki blmde grld gibi, faktr gelirleriyle bunlarn marjinal katklar arasnda bir iliki kurulmas gerekmektedir. Jevons'da sermaye teorisi sadece sermayenin marjinal katksnn belirlenmesi ve bunun retim dnemi ile olan ilikisinin saptanmas aamasnda kalm, bir faiz teorisi haline dnememitir. Bhm-Bawerk-Wicksell yaklam ayn noktadan hareketle, durgun durum koullar altnda bu sorunlarn zmlenmesine ynelmektedir. Model, tek bir niha outputun retildii bir ekonomide, belli bir faiz oran veya reel cretle kar karya kalan bir reticinin, bu outputun retim dnemini seerken nasl davrandn ve bu davran sonunda retim dnemi ile cret ve faiz arasnda oluan ilikileri incelemektedir. Model, belli bir cret dzeyinde igc kiralayan bir giriimcinin veya belli bir faiz oranndan bor alan (sermaye kiralayan) bir iinin retim dnemi seimi eklinde formle edilebilir. . Bunlardan ilkini ele alrsak, belli bir cret, w, dzeyinde bir ii kiralayan bir giriimci, bu iiyi ne kadar sre ile istihdam edeceini saptarken iki eyi kyaslayacaktr; retim dnemini uzatmann maliyeti ile bunun outputta yarataca art. Giriimcinin, yatrmn faiz orann maksimize edebilmesi iin bu ikisinin marjda eitlenmesi, yani e-marjinallik ilkesinin burada da uygulanmas gerekir. Niha outpul, q, retim dneminin bir fonksiyonudur:
q = , ( ) . " (8.11)

ve retim dnemi uzadka bu, azalan bir oranda artmaktadr. Dier yandan giriimci iiye dnem bana w kadar cret dedii iin, retim dnemi sonunda dedii toplam cret wt olacaktr. Ancak, bunun tamamnn retim dnemi banda denmesi gerei olmadndan, giriimci, bu sermayenin tamamn, t dnemi bandan itibaren yatrm olmayacaktr. Giriimci, retime balad ilk dnemde dedii creti t dnemi iin, ikinci dnemde dedii creti tI dnemi iin,... ve outputun retildii dnem banda dedii creti de 1 dnem iin baladndan, yatrmdan elde edecei faizi, her dnem iin dedii cret (w) ile bunun yatrm sresi zerinden hesaplayacaktr. Yatrmn faiz oranna r dersek, elde edilen getiri;

**$

NEOKLASK KTSAT R = not + rw (tl) + rw (t2) + . . . -f w (8.12) (8.13) (8.14)


1

veya:

R = rit2/2 olacaktr. Bylece bir iiye ortalama olarak: fe = wt/2

kadar sermaye t dnemi iin yatrlm olmaktadr. Toplam output, q, toplam cretlerle yatrmdan elde edilen getiri arasnda blndnden: . q = vot + R = wt (l + 4) (8-15)

Burada q, bir iinin t dnemi sresince alarak rettii outputtur. Dnem bana outputu p ile tanmlarsak: p =ql* ya da: p = w (1 + rt/2) olacaktr. Buradan: _ r = 2 (p t))/tM) (8.18) oran olmaktadr. Bu eitlikte w dsal olarak veri olduundan faiz p ve t'y e bal olarak deiecektir. Ancak: (8.17) (8.16)

';''. <

P = olduu iin yatrmn faiz oran, outputun retim dnemine baldr. Faiz orann maksimize eden retim dnemini bulmak iin (8.18)'nin t'ye gre trevini alp bunu sfra eitlersek: dp/dt = (p - w)/t (8.20) olacaktr. Faiz orannn maksimum deer almas iin bu eitliin gereklemesi gerekmektedir. Bu gerekletii zaman maksimum faiz oran: r = (2/w) (dpldt) i (8.21) retim dnemi ile dnem bana bir iinin rettii output arasmdaki iliki, (8.19), veri iken, giriimci (8.20)'deki eitlii gerek1 Burada igcnn retim dnemi iindeki dalm edenli olduundan ortalama retim dnemi T = J/2 dir ve N = 1 olduundan da (8.6) gereince, k = wT olup sermayenin yatrm miktarna eittir.

. /

SERMAYE TEORS

167

letirecek bir r e t i m dnemi seerse, y a t r m z e r i n d e n elde edecei faiz orann maksimize edecektir. Ayn olguyu, b i r iinin p i y a s a d a belli bir faiz o r a n n d a n bor almas h a l i n d e seecei r e t i m d n e m i iin de sylemek m m k n d r , E e r piyasa faiz oran i ise ve ii bu orandan
1

istedii k a d a r b o r alabiliyorsa, r e t i m d n e m i n i , r e t t i i h a s l a d a n t o p l a m faiz demeleri k t k t a n s o n r a k a l a n gelirlerini v e y a c r e t i n i m a k s i m i z e edecek ekilde seecektir. r e t i m d n e m i n e k a d a r u z u n s a deyecei faiz o k a d a r y k s e k olacak, b u n a karlk r e t t i i o u t p u t u n deeri de r e t i m d n e m i ile birlikte a r t a c a k t r . (8.16)'daki ifadeyi r y e r i n e i k o y a r a k y a z a r ve w iin zersek:

olacaktr. Bu ifadede i, dsal olarak verilmi faiz oram, w ise maksimize edilecek deikendir. cretin maksimize edilmesi iin (8.20)'deki koulun gereklemesi gerektiini buradan da saptamak mmkndr. Bu koul gerekleirse cretin alaca maksimum deer: w = (l/t) (dpjdt)
olacaktr. .
(

'

(8.23)

'

' oran arasndaki

ekil 8.3.'de r e t i m d n e m i ile c r e t ve faiz

ilikiler gsterilmektedir. p(t) erisi, r e t i m dnemi a r t a r k e n o u t p u t u n a z a l a n b i r o r a n d a a r t t g s t e r m e k t e d i r . Bu erinin p ekseni ile pozitif bir n o k t a d a kesimesinin n e d e n i , sermaye olmakszn d a b i r m i k t a r output retilebileceinin varsaylmasdr.

c r e t w i k e n , faiz orann m a k s i m i z e eden r e t i m d n e m i t olac a k t r . Bu d u r u m d a p a d a m b a n a o u t p u t u , w ise a d a m b a n a c r e t i verdiinden pw belirlenmektedir. yatrmdan Bu elde edilen toplam getiri olmaktadr. yani veren F a i z oran ise wA d o r u s u n u n 2 /r ekseni ile kesim n o k t a s t a r a f n d a n dorunun eimi dpjdt==w/(2 /r) m a k s i m u m faiz o u t p u t p'; olmakta, orann (8.21)'deki m a k s i m u m faiz oran elde edilmektedir. E e r piyasa cretleri d a h a y k s e k , rnein w' ise, retim dnemi t'; adam bana ve getiri oran da r' olacaktr. 1 Burada sz konusu kiiyi ii, gelirini de cret olarak tanmlamaya olanak yoktur; zira bu kii emeini satmamaktadr. Ancak, yaklamn terminolojisine bal kalmak amacyla burada bu kiiden ii ve gelirinden de cret olarak sz edilecektir. Ayn kayg kapitalist yerine giriimci szcnn kullanlmasnda da vardr. den t o p l a m faiz p'-w';

168

NEOKLASK KTSAT

Ayn soruna iilerin sermaye kiralamas asndan da bakmak mmkndr. Piyasa faiz oran 2 /r iken creti maksimum klan retim dnemi t olmaktadr. Faiz oran r' dzeyine indii zaman optimal retim dnemi t'; maksimum cret ise w' olacaktr. Btn bunlardan retim dnemi, cret ve faiz oran arasnda baz temel ilikiler saptamak mmkndr. Soruna giriimci asndan bakldnda, piyasa cretleri ne kadar yksekse optimal retim dnemi de o kadar uzun olmakta ve sermayenin faiz oran dmektedir. Ayn ekilde soruna ii asndan bakldnda, piyasa faiz oran ne' kadar yksekse, iinin seecei retim dnemi veya optimal retim dnemi o kadar ksa, maksimum cret ise o kadar dk olacaktr. Ksaca, faiz oran ile retim dnemi arasnda ters ynde, cret ile retim dnemi arasnda ayn ynde, cret ile faiz oran arasnda ters ynde bir iliki vardr. .

i^P(t)
p n
r

^ ^
A

c 2r /
2/r"

^ - ^ ^ ^
2/r

2/r

/ P
ekil 8 . 3

Optimal retim dnemi, cretler deitike giriimcilerin, sermayenin faiz orann; faiz deitike de iilerin cretlerini maksimize etme abalarnn sonucunda ortaya kmaktadr. Bu anlamda yukarda, retim dnemi ile cret ve faiz oran arasndaki ilikiler denge durumuyla snrldr; yani bu ilikiler, cret veya faiz orannn maksimize edildiini, optimal retim dneminin seildiini varsayar. Bu nedenle denge durumuna nasl gelindii sorununun incelenmesi gerekir. Piyasa creti balangta w iken giriimcilerin t retim dnemini setiklerini ve r kadar faiz oran elde ettiklerini, ancak bu arada piyasa cretinin w' dzeyine ktn varsayalm. retim dnemi t, cret de w' iken giriimcilerin elde edebilecekleri faiz oran r" olacaktr. Giriimciler faiz oranndaki bu dmeyi nlemek iin retim dnemini uzatacaklardr. Ancak, buna ramen, elde edebilecekleri maksimum

SERMAYE TEORSt

169

faiz oran r' olup bu oran, balangtaki orandan, r'den daha dktr; yani giriimciler, hangi retim dnemini seerlerse sesinler, cret w' iken en fazla r' kadar faiz oran elde edeceklerdir. Bunun nedeni cretlerin eski dzeyinin zerinde olmasdr. Ayn' ekilde soruna iiler asndan bakld zaman, piyasa faiz orannn r den r"ye dmesi halinde, t retim dnemini semekte devam ederlerse eskisine oranla daha yksek olan w" cret dzeyini elde ederler. Ancak, retim dnemini uzatarak t' noktasna kartmak suretiyle elde edecekleri maksimum cret, w', daha da yksek olacaktr. Burada da iiler retim dnemini deitirerek maksimum creti elde etmektedirler. Formel olarak cretteki bu art iki kma ayrmak mmkndr; faiz orannn dmesinin yol at art, M;" w ve retim dneminin uzamasnn yol at art, w'w". Ayn ekilde cretleri*' dzeyinden w dzeyine indii zaman giriimcinin faiz oranndaki art da cretlerdeki azalmann yol at art, r'r"; ve retim dneminin ksalmasnn yol at art, rr' eklinde ayrmak mmkndr. Modelde retim dneminin uzunluu ile sermayenin yatrm miktar arasnda dorusal bir iliki olduundan, bu nermeleri sermaye miktar ile faiz oran ve cret arasndaki ilikiler eklinde de ifade etmek mmkndr. cretler arttka optimal retim dnemi de uzad iin, (8.14)'de grld gibi, sermaye miktar ile cretler ayn ynde, faiz oran ise ters ynde deiecektir. Bu olguyu ekil 8.3'de gzlemek mmkndr. cret w iken retim dnemi t olduundan, OCt geninin alan, adam bana yaplan sermaye yatrmn, fe'y gsterecektir. cret artt zaman hem Ot, yani retim dnemi, hem de Cf artacandan k da artacaktr. cretlerle sermaye stokunun niha output cinsinden deeri arasndaki bu iliki, Wicksell etkisi olarak tanmlanmaktadr. Buradaki modelde bu etki pozitiftir; yani cretlerdeki bir art sermaye stokunun deerini veya sermaye younluunu (adam bana den sermaye stokunun output cinsinden deerini) artrmaktadr. Bu iliki neoklasik yaklamn ktlk fiyatlandrmas ynteminin burada ald grnmdr; igc ktken cretler ykselecek, bu ise giriimcilerin retim dnemini uzatmalarna, yani daha fazla sermaye kullanmalarna yol aacaktr. Ayn sorun iiler asndan ele alnd zaman, sermaye kt ve faiz oran yksekken, iiler retim dnemini ksaltacak ve dolaysyla, sermaye kullanmn azaltarak faiz maliyetini drmeye ve cretlerini ykseltmeye alacaklardr. Modelden, sermaye ve igc kavramlarna dayanan, blmle ilgili nermeleri iki aamada tretmek mmkndr; bunlardan ilkinde

'

'

>>r-t! . *'"

170

NEOKLASK KTSAT

t o p l a m o u t p u t u n sermaye ile igc gelirlerinden olutuu, ikincisinde ise bu gelirlerin, igcnn ve sermayenin marjinal katklar tarafndan belirlendii sorunlar incelenecektir. (8.20)'deki eitlii, denge d u r u m u n 1 da, t o p l a m o u t p u t u n cret ve k r arasnda blm olarak y a z m a k ! olana v a r d r : _.

p = w + t -J-

(8.24)

olup burada t (dp fdt) dnem bana toplam krlar (Rjt) vermektedir. i = r t / 2 ve r = (2 I w) (dp jdt) olduundan bu eitliklerden: *
dp

dt

= rk = Rjt

(8.25)

olduu grlr. Dolaysyla (8.24)', gelirin blm denklemi olarak yazmak mmkndr: p = w + rk ' (8.26)

Makro dzeyde blmle ilgili nermeler yapabilmek iin bu ilikilerin makro-btncl deikenler arasnda kurulmas; ekonominin toplam sermaye stokunun, ortalama retim dneminin, toplam cret ve kr gelirlerinin tanmlanmas gerekmektedir. Bunlar ise ancak durgun durum dengesi varsaym altnda yapmak mmkndr. Dier yandan (8.14)'deki eitlikten, ekonominin toplam sermaye stoku ile ortalama retim dnemi arasnda bir iliki tretmek iin, ekonominin btn kesimlerinde retim dnemi ile output arasndaki ilikinin veya retim fonksiyonunun ayn olmas gerekmektedir. Bu varsaymlar altnda toplam sermaye stokunu K, istihdam dzeyini (igc arzn) V ve dnem bana toplan outputu da P ile gsterirsek: P = Np = Nf(t) ve: K = V-' (8.28) (8.27)

eitliklerini tanmlayabiliriz. (8.27) ve (8.28)'den:


1 Burada faiz yerine kr deyimi kullanlmaktadr. Bu kullanm Wicksell'den farkldr. WickselFde kr, yatrm zerinden elde edilen faiz oran (veya sermayenin faiz oran) ile piyasa faiz oran arasndaki fark olup bu, durgun durumda sfrdr. Bu terminoloji erevesinde burada kr olarak tanmlanan ey yatrm zerinden elde edilen gayri safi getiri kavramn karlamaktadr. Buradaki modelde i piyasa faiz oran, r ise sermayenin faiz orandr ve durgun durum dengesinde i ~ r olmaktadr.

SERMAYE TEORS

P = Nf(2KlwN)

'

(8.29)

olacaktr. Bu retim fonksiyonunda sermayenin marjinal verimliliini ; tanmlarsak: . ' SP dK . \ dt wN (8.30)

olacaktr. Bu ifadeyi (8.21) ile kyaslarsak: 8P


dK

== r

(8.31)

yani faiz orannn, sermayenin marjinal verimliliine eit olduunu grrz. Ayn ekilde (8.29)'da igcnn marjinal verimliliini tanmlarsak:
8P

dN

= p - (dp/dt) (2KlwN) = p - (dp/dt) t

(8.32)

olacaktr. (8.25) gereince (dp jdt) trk olduundan igcnn marjinal verimlilii crete eittir:
8P
:

dN

= p rk = w

(8.33)

Model, bir giriimcinin, veri bir cret dzeyinde sermayenin faiz orann veya bir iinin, veri bir faiz orannda cretini maksimize eden bir retim teknii veya retim dnemi seimi sorununu ele almakta; creti ve faizi bir arada belirleyen bir blm teorisi ortaya koyamamaktadr. Nitekim (8.21)'deki faiz oran, dsal olarak verilmi herhangi bir cret ile; (8.22)'deki cret de dsal olarak verilmi herhangi bir faiz oran ile badaabilir. Ksaca, modelin bu eklinde, iki temel gelir kategorisinden bir tanesi sisteme veri olarak girmektedir. Ayn nedenle (8.27) (8.33)'deki modeli de bir makro-blm teorisi olarak kabul etmek olanakszdr; zira burada da gelir kategorilerinden biri veri iken, retim dneminin, dier faktr gelirini o faktrn marjinal verimliliine eitleyecek ekilde seildii saptanmakta; cret ve kr oran bir arada belirlenememektedir. Nitekim sistemde bilinmeyen says ile (denge durumundaki) eitlik says kyaslandnda bu husus aka ortaya kamaktadr. Belirlenmesi gereken yedi tane deikene (P, p, N, K, r, w ve t) karlk sistemde be tane eitlik mevcuttur (8.27), (8.28), (8.31) ve (8.33).

172

NEOKLASK KTSAT

'

'

Bu deikenlerden ana input niteliindeki igc arzn t a m a m e n dsal etkenlerle belirlenen veri bir deiken olarak almak m m k n d r . Ancak Bhm-Bawerk ve Wicksell daha da ileri giderek sermaye stok u n u veya geimlik fonu da veri olarak almaktadr. Bylece sistemde, veri retim koullar, igc ve sermaye arzna bal olarak cret, faiz oran, retim dnemi, toplam ve a d a m bana o u t p u t belirlenebilmektedir. Bu d u r u m d a modelin ileme mekanizmasn u ekilde s a p t a m a k m m k n d r . Toplam sermaye stoku ve igc arz veri iken, herhangi bir cret dzeyinde, sermayenin faiz orann maksimize eden tek bir retim dnemi vardr ve b u , ekil 8.3.'deki biimde belirlenmektedir. Toplam igc arzn Ns, sermaye stokunu K ile gsterirsek (8.28)'de, belli bir cret ve retim dnemindeki toplam igc talebini belirleyebiliriz: Nd = 2Rjvt > Ns (8.34)

Eer belli bir cret dzeyi ile bunun belirledii optimal retim dneminde Nd=Ns ise, bu noktada hem toplam sermaye ve igc tamamen istihdam edilecek, hem de faiz oran maksimize edilecektir. Ancak eer Nd > Ns ise, igc piyasasnda bir talep fazlas ortaya kacak ve kapitalistler arasndaki rekabet cretlerin ykselmesine yol aacaktr. Bu durumda kapitalistler retim dnemini uzatarak faiz orannn dmesini engellemeye alacaklardr. cretler artt ve retim dnemi uzad iin (8.34)'de igc talebi decek ve sistem dengeye doru ynelecektir. Aksine eer Nd < Ns ise iiler arasndaki rekabet cretin dmesine, bu da retim dneminin ksalmasna yol aacak, igc talebi artarak denge salanacaktr. Ayn olguyu baka bir adan da incelemek mmkndr. Belli bir cret dzeyinde ve bunun belirledii optimal retim dneminde, btn mevcut igcn istihdam etmek iin gereken sermaye miktar veya kapitalistlerin sermaye talepleri: Kd = {wtl2)Ns . . . . (8.35)

olacaktr. Kd > R ise bu durumda sermaye piyasasnda bir talep fazlas ortaya kacaktr. Ancak sermaye arz sabit olduundan bu talep fazlas ancak talep edilen sermaye miktarnn azalmas ile ortadan kalkabilir. Bu ise igc piyasasnda bir arz fazlas yaratarak (Ns = 2Kd/wt > 2R/wt = Nd) cretlerin dmesine, retim dneminin ksalmasna yol aacak ve bylece Ka=K ve Nd=Ns dengesi salanacaktr.

SERMAYE TEORS

175

Grld gibi sermaye ve igc arzndan bamsz olarak bir durgun d u r u m dengesinin belirlenmesi olanakszdr. Yaklamda bu iki faktr de veri olarak alnmakla beraber,- igc piyasasnda arztalep dengesizlii halinde, bu dengesizlii o r t a d a n kaldrarak talebi arza intibak ettiren bir deiken (cret) olduu halde sermaye piyasasnda talebin srekli olarak arza intibak ettii varsaylmakta, ancak bu intibak salayan mekanizma modelde yer almamaktadr. Bu mekanizma, sermaye arzn belirleyen deikenlere baldr ve bu deikenlerin ve bunlarn sermaye arz ile olan ilikilerinin saptanmas halinde, sermaye stoku modele bir deiken olarak girecek ve isel olarak belirlenecektir. Yaklamn, ancak bu koullarda durgun durum dengesini belirledii sylenebilir. Aksi halde, varsaylan sermaye arzna gre, durgun durum dengesi, sonsuz saydaki cret-faiz oran bileimi ile badaabilir. rnein, eer sermaye arz snrsz ise, cretler ve retim dnemi sonsuza gidecek ve sermayenin faiz oran sfra inecektir. Aksine, sermaye arz sfr ise, retim dnemi de sfra inecek, dolaysz retim yntemi seilerek faiz geliri ortadan kalkacaktr. Bu iki u arasnda dengenin hangi noktada oluaca, sermaye arzna bal oldu-' undan, bunun belirlenmesi, yaklamn bir btnlk kazanmasnn gerekli kouludur.

8.4. ZAMAN TERCH


Yukardaki biimiyle Avusturya-Wicksell sermaye teorisinde faizin kkeni dolambal retim yntemlerinin verimliliidir. Model, retim dneminin uzamasnn output zerindeki etkilerini vurgulamakta, neoklasik yaklamn fayda-deer temellerine dayanmakszn faizi aklamaktadr. Bhm-Bawerk, niha analizde, faize, verimlilie dayanan bir aklama getirmekle beraber balangtaki hareket noktas, bu yaklam yetersiz bularak reddetmek olmutur! Bu yetersizlik, faizle ilgili iki nemli sorunda ortaya kmaktadr; faizin kkeni ve faiz orannn belirlenmesi. Sermayenin verimlilii, faizin varl veya pozitif olmas iin gerekli bir kouldur. Bir faiz demesinden bahsedebilmek iin, retim dnemi sonunda elde edilen niha outputun, bunun retimi iin kullanlan inputlardan (sermayeden) fazla olmas gerekir. Ancak burada sz konusu olan ey, sermayenin fiziksel verimlilii deil deerverimliliidir. Eer birden fazla niha output retiliyor veya retim aralar ile output farkl mallardan oluuyorsa, output ile sermayenin fiziksel olarak kyaslanarak faizin pozitif olduunun gsterilmesi olanakszdr. Bu durumda, output ve sermaye ancak, ayn l birimine

174

'

NEOKLASK KTSAT

indirgenerek, bu l birimi cinsinden ifade edilen deerleriyle kyaslanabilir. Bhm-Bawerk'in, fiziksel verimlilik yaklamna ynettii bu eletiriye ramen, bu sorun yukardaki modelde t a m a m e n ortadan kalkm a k t a d r : modelde her ne kadar ara mallar (buday ve un) nihai outp u t t a n fiziksel olarak farkl ise de bunlarn deerleri, retimlerinde kullanlan igcne yaplan cret demeleri cinsinden hesapland ve cretler de niha output cinsinden ifade edildii iin, output ile sermaye ayn fiziksel birime indirgenebilmekte ve sermayenin fiziksel verimlilii ile deer-verimlilii zdelemektedir. Bu durumda, dolambal retim yntemlerinin verimli olduu varsaym, hem fiziksel hem de deer cinsinden, sermayenin verimliliinin ve faizin pozitif olduun u n yeterli bir kantdr. Ancak, yine de, sermayenin verimlilii tek bana faizin varln aklamaya yetmedii gibi faiz orann da belirleyememektedir. Nitekim modelde, retim dneminin sonsuza k a d a r uzamas halinde faiz ortadan kalkmaktadr. retim dneminin sonsuza kadar uzamas, sermaye arznn snrsz olmas anlamna geldiinden, sermaye arzn snrlayan unsurlarn saptanmas, faizin belirlenebilmesinin dier bir gerekli kouludur. Bhm-Bawerk ve daha sonra Fisher'in verimlilik-faiz teorisine ynelttikleri en nemli eletiri, bunun, bireysel tercihleri ve faydadeer sorununu bir kenara atmas ile ilgilidir. Sermaye arz, cari tketimden veya cari gelirin tketim amacyla kullanlmasndan vazgemeyi gerektirir. Bireyler, b u n u n karlnda gelecekte gelir ve tketim olanana sahip olmaktadrlar. Burada cari tketimle gelecekteki tketimin deiimi sz konusu olduundan, sermaye arz, bir zamanlararas tercih sorunudur. Bu tercih, bireylerin cari tketimle gelecekteki tketime verdikleri greli neme baldr. Faizin varl, vazgeilen cari t k e t i m karlnda bireylerin gelecekte daha fazla tketime sahip olmak istediklerini veya ayn miktar ve nitelikteki iki maldan, gelecekte deil cari dnemde ellerine geecek olan tercih ettiklerini gsterir. Bu nedenle faiz, cari mallarla gelecekteki mallarn deiiminin ortaya kard bir fiyat, bir primdir. Eer bu prim pozilifse, cari mallar gelecekteki mallarla bire-bir deiilmemekte, bireylerin zaman tercihi cari tketim lehine olduu iin, faiz, cari tketimden vazgemenin bir fiyat olmaktadr. Soruna bu adan bakldnda, faiz teorisi, neoklasik fiyat teorisinin uzantsnda yatmaktadr. Fiyat teorisinde mallar arasndaki deiim oranlar, bireylerin bu mallara atfettikleri znel faydaya baldr. B u r a d a ise bireyler mallar zaman iinde deimekte ve dolaysyla sadece bu mallara deil, bu mallarn tketildikleri dnem-

i.

SERMAYE TEORS

'

175

lere atfettikleri fayda veya zaman tercihleri de cari mallarla gelecekteki mallarn deiim oranlarn belirleyen bir unsur olmaktadr.1 Bireyin, ayn miktardaki iki maldan, daha yakn dnemde eline geecek olan tercih etmesi veya belli bir miktar cari tketimden vazgemek iin ileride daha fazla tketim olanana sahip olmak istemesi, bireyin, gelecekteki tketimi bugn, belli bir oranda indirime tbi tutarak deerlendirmesi demektir. Bireyin, bugn, t dneminde, X kadar malm bugnk tketimine, X t 'ye, yine ayn maln gelecekteki, t-\-n dnemindeki, tketiminden, X ( + n 'den, daha fazla deer vermesi; t dneminde X malnn tketiminden salad marjinal faydann, yine t dneminde, bu maln t-\-n dnemindeki tketiminden salayacan dnd marjinal faydadan daha yksek olduu anlamna gelmekte; bu maln t-\-n dnemindeki tketiminden salanacak faydann bugnk deeri, yine ayn malm t dnemindeki tketiminden salanacak faydadan daha dk olmaktadr. Bu nedenle birey, Xt ile Xt+n arasnda ilkini tercih edecektir.2 Bireyin t-\-n dnemindeki tketiminin bugnk marjinal faydasnn, t dnemindeki tketiminin yine bugnk marjinal faydasndan ne kadar kk olduu, bireyin zaman tercihinin veya Fisher'in deyimiyle sabrszlnn derecesinin bir lsdr. Dolaysyla zaman tercih orann, cari ve gelecekteki tketimin marjinal faydalarn kyaslayarak saptamak mmkndr: ksaca bu, cari tketimin bugnk marjinal faydas ile gelecekteki tketimin yine bugnk marjinal faydas arasndaki farkn, gelecekteki tketimin bugnk marjinal faydasna orandr. Bu oran ne kadar yksekse birey, cari tketimi gelecekteki tketime o kadar fazla tercih etmektedir. Zaman tercih oranna g dersek, bu: _
6

MU(X)t-MU(X)t+n MU{X)t+H

, ; j
(8

-36)

olmaktadr. Dolaysyla:

1 Eer zamanlararas deiimde sz konusu olan inallar ayn nitelikteki iki mal ise, bunlarn deiim oranlarnn belirlenmesinde sadece zaman-tercihi iin iine girmektedir. Ancak, eer tketiminden vazgeilen cari mal ile ilerde elde edilen mal farkl ise, hem zaman tercihi hem de bu mallarn, belli bir anda. tketicinin tercih setindeki yerleri hesaba katlacaktr. Buradaki analizde esas olarak zaman iinde deiimi sz konusu olan mallarn ayn mallar olduu veya bu mallarn sabit bir fiyattan birbirlerine dntrlebildii varsaylmaktadr. Bu varsaymn ikinci ksm, bireyin tercih setinin zaman iinde deimedii anlamna gelmektedir. 2 Tercih faydann bir gstergesi olduundan bu ifadenin aslnda tersine evrilmesi gereklidir; yani, bireyin bu ikisi arasnda -X^'yi tercih etmesi, buna atfettii marjinal faydann daha yksek olduunu gsterir.

NEOKLASK KTSAT

MU(X),
Q, n dnem iin bireyin zaman tercih oran olmaktadr. 1 + Q ise bireyin t ile t +n dnemi arasndaki marjinal ikme orandr. Birey, t dneminde vazgetii birim tketim bana t-\-n dneminde en azndan 1 -\-Q kadar tketim salarsa cari tketimden vazgeecektir, ite faiz, yaklamda, bu vazgemenin karl olmakta ve bunun asgari dzeyini, bireyin zaman tercih oran belirlemektedir. Bylece, faizin nedeni, bireylerin zaman tercihi olduuna gre, zaman tercih orann belirleyen unsurlarn saptanmas gerekir. Bu unsurlarn ne olduu, bireylerin hangi nedenlerle zaman tercihine sahip olduklar veya sabrsz olduklarna baldr. Bhm-Bawerk, zaman tercihine temel neden vermekte ve bu nedenlerin faiz orannn varl iin yeterli olduunu ileri srmektedir. Bu nedenler daha sonra Wicksell ve Fisher tarafndan eletirilmi, Fisher, ayn nedenleri, daha sistematik bir biimde yeniden formle etmitir. Burada srasyla BhmBawerk'in ve Fisher'in zaman tercihini dayandrdklar nedenler incelenecek ve daha sonra bunun sermaye arz ile ilikisi ve faizin belirlenmesindeki rol tartlacaktr. . Bhm-Bawerk'in zaman tercihini dayandrd ilk neden, gelecekle ilgili bekleyilerin iyimser olmas ve bireylerin gelecekte, gereksinmelerinin daha iyi karlanacan ve olanaklarnn artacan beklemeleridir. Gelecekle ilgili gelir bekleyileri ne kadar yksekse, bireylerin zaman tercihi o kadar fazla olacaktr. Bu olgu, gelirdeki artn, gelirin marjinal faydasnda yol at azalmann doal bir sonucudur. Eer bireyler, gelirlerinin tamamnn zaman iindeki tketiminden salayacaklar fayday maksimize etme abasna giriiyorlarsa, gelecekteki gelir ne kadar yksekse bunun marjinal faydas o kadar dk olacandan, (8.37) gereince zaman tercih oran o kadar yksek olacaktr; cari tketimden vazgeerek gelecekteki gelir ve tketimi aktrmann toplam fayda zerindeki olumsuz etkisini telafi etmek iin, bireyler, cari tketiminden vazgetikleri her birim bana daha fazla faiz talep edeceklerdir. Ancak bu, durgun durum koullarnda geerliliini yitirmektedir. Bu koullarda gelir, zaman iinde deimedii iin, zaman tercihini gelirin azalan marjinal faydasna balamak olanakszdr. Zaman tercihinin ikinci nedeni olarak bireylerin ruhsal durumlaryla ilgili unsurlar saylmaktadr. Bunlar; gelecekteki gereksinmelere yeterli nem verilmemesi, bireylerin uzak grten yoksun olmalar,

SERMAYE TEORS

1"

mrlerinin uzunluu konusundaki belirsizliin etkileri ve cari zevklerinden vazgemeleri iin gerekli irade gcne sahip olmamalardr. Bu nedenler zaman tercihi iin yeterli olmakla birlikte bireysel davranlarn irrasyonellii varsaymna dayand iin neoklasik yaklamn en temel aksiyomuna ters dmektedir. . Bhm-Bawerk'in zaman tercihine gsterdii nc neden, dolambal retim yntemlerinin verimliliidir. Burada verimlilik sadece fiziksel olarak deil deer olarak de tanmlanmakta, ancak, daha nce saptand gibi, tek mal varsaym altnda bu ayrm nemini yitirmektedir. Cari mallar, gelecekteki mallara kyasla daha uzun bir dnem iin . yatrlabildiinden bunlarn verimlilikleri daha yksek ve dolaysyla bireylerin bunlara atfettii deer daha fazladr. Bhm-Bawerk bunu, faizin varl iin, dier iki nedenden bamsz yeterli bir neden olarak ortaya atmaktadr. Ancak, dolambal retim yntemlerinin verimliinin cari mallara ynelik bir tercih yaratmas sadece reticiler iin sz konusudur; ksaca, reticiler, cari mallar, bunlarn retim dnemi iinde kullanlmasndan doacak faizi elde etmek iin talep edebilirler. Bu talep, cari mallarn arzndan veya sermaye arzndan bamszdr ve onu etkilemez. retimde bulunmayanlar iin dolambal retim yntemlerinin verimliliinin, cari mallara dnk bir zaman tercihi' ortaya kartmas sz konusu olamaz. Zaman tercihi, cari mallardan vazgeme karlnda bireylerin neden dolay bir faiz talep ettikleri sorunudur. Oysa dolambal retim yntemlerinin verimlilii, reticilerin (giriimcilerin) cari mallar elde etmek iin neden dolay faiz demeye raz olduklar sorusunu cevaplandrmaktadr. Bu nedenle de dolambal yntemlerin verimlilii, bireylerin sermaye arzlarn belirleyen bir unsur niteliinde deildir. Dier iki nedenden en azndan bir tanesi geerli deilse, sermaye arzn belirlemek mmkn olmayacandan bu nc neden, tek bana, faiz orannn belirlenmesi iin yeterli deildir. Fisher, zaman tercihinin nedenlerini, yukardaki unsurdan sadece ilk ikisini ieren deiik bir sistematik iinde sunmakta ve bunlar iki temel kategori iinde incelemektedir; bireylerin gelir akmnn nitelikleri ve kiisel unsurlar. Bunlarn ilkinde gelirin bykl, zaman iindeki dalm, gelir bekleyilerinin risk unsuru ve belirsizlii temel nedenlerdir. Gelirin zaman iindeki dalm ve gelir bekleyilerinin risk unsuru veri iken, bireyin gelir dzeyi ne kadar yksek ise zaman tercihi o kadar dk olacaktr. Bu, Keynes'in tketim fonksiyonunun farkl bir ifadesidir: gelir dzeyi dkken cari tketimin gelire oran yksek

1T8

NEOKLASK KTSAT

olmakta ve gelir arttka tketim eilimi dmektedir. Dier yandan beklenen gelirin zaman iindeki dadmnm zaman tercihine etkisi, yukarda incelenen biimdedir: eer beklenen gelir zaman iinde artma eilimi gsteriyorsa zaman tercihi yksek, aksi halde dk olacaktr. Gelir bekleyilerindeki risk ve belirsizlik unsuru Fisher'in, yukardakilerden farkl olarak zaman tercihine gsterdii en nemli nedendir. Gelirin bykl ve zaman iindeki dalm veri iken, bu geliri elde etme olasl ne kadar yksekse, zaman tercihi de o kadar yksek olacaktr. Eer gelecekte elde edilmesi beklenen gelirin elde edilme olasl dkse birey, gelecekteki gereksinmelerinin karlayamama olasln hesaplayarak bugn, gelecee ynelik tasarruflarda bulunacaktr. Gelirin zaman iindeki dalm veri iken, eer bu geliri elde edememe riski btn dnemler iin ayn ise, bunun zaman tercihi zerindeki etkisi, dk gelir dzeyinin etkisiyle ayn olacaktr: ksaca, risk unsuru tayan gelir dk gelirle edeerlidir. Gelirle ilgili bu unsurlarn zaman tercihi zerindeki etkisi bireysel farkllklara gre deiecektir. Bu farkllklar uzak gr, irade gc, alkanlklar, mrn uzunluu konusundaki bekleyiler, gelecek nesillere miras brakma arzusu ve moday izleme alkanl gibi hususlarda ortaya kmaktadr. Grld gibi bu unsurlarn bir ksm, yukarda ikinci nedende ele alnanlarla ayndr. Bireysel davran normlar veri ve gelirin risk unsuru btn dnemler iin ayn iken, zaman tercihini gelirin bykl ve zaman iindeki dalm ile aklamak mmkndr: ksaca, beklenen gelir ne kadar yksekse zaman tercihi o kadar artacaktr. Bireyin zaman iindeki gelir akm veri iken, cari tketimden vazgetii er birimin zaman tercihi asndan maliyeti daha yksek olacaktr. Bunun nedeni, cari gelirden yaplan tasarruflarn gelecekteki geliri ykselterek, (8.37) gereince, cari dnemle gelecek arasndaki marjinal ikme orann artrmasdr. Byle bir durumda bireyin cari dnemdeki tasarruf arz ancak faiz oran artt zaman artacaktr. Bunu saptamak iin bireyin t ve t + 1 dnemlerinde bekledii gelirlerinin Qt ve Qt+1, piyasa faiz orannn i olduunu varsayalm. Birey, bir dnem iin bu orandan qt kadar bor verdii zaman gelecek dnemde elde edecei gelir, qt+: qt+ = (l+i)qt (8.38)

olacaktr. Bu durumda t dnemindeki tketim olana Qtqt; t + 1 dnemindeki tketim olana ise Qt+1 + g t + olacaktr. Bireyin, za-

'

SERMAYE TEORS

179

man iindeki gelirlerinin tketiminden elde edecei toplam fayda, U, bu iki dnemdeki gelirin fonksiyonu ise: U = f(Qt-qt, Qt++qt+) (8.39) olacaktr. Toplam faydann maksimizasyonu iin, bugn vazgetii gelir dolaysyla kaybettii faydann, bir sonraki dnemdeki ilave gelirinin faydasna eit olmas gerekir; yani, qt'yi ve i veri iken, qt+^ o ekilde seecektir ki, bunlarn toplam faydada yol at deimeler birbirine eit olsun. Bylece:

dU

= it < + -^r <** =

olmaldr. Burada, eitliin sa tarafndaki ilk ifade, t dneminde vazgeilen tketimin yol at fayda kayb, ikinci ifade ise t + 1 dnemindeki ilave tketimin salad ilave faydadr. Birey, bu ikisi eitlenene kadar t 'yi artracaktr. (8.40)'daki ifadeyi:

eklinde yazmak mmkndr. Bu ifadenin sa taraf, t dnemindeki gelirin marjinal faydasnn t + 1 dnemindeki gelirin marjinal faydasna oran olduu iin (8.37) gereince 1 -\-Q ya eittir. Dier yandan (8.38)'den: dqt+jdqt = l + x (8.42)

olduundan, bireyin zaman iinde toplam faydasn maksimize etmesi iin:


e

=i '

'.

., .

(8.43)

olmaldr.

Bireyin zaman tercih oran, Q, gelirinin zaman iindeki dalmnm bir fonksiyonudur. Gelecekteki gelir cari gelir aleyhine artt zaman (8.41)'deki zaman tercih oran artacak ve dolaysyla birey, (8.43)'deki maksimum fayda koulu gereince, vazgetii her birim gelir bana daha fazla faiz talep edecektir. Bylece tasarruf arz faizin artan bir fonksiyonu olmaktadr. Avusturya-Wicksell modelinde, tasarruf talebi veya yatrm miktar retim dnemi ile birlikte artmakta, ancak sermayenin faiz oran azalmaktadr. Dier yandan retim dnemiyle birlikte tasarruf talebi artacandan giriimciler giderek daha yksek faiz demek zorunda kalacaklardr. Denge: Q = i = r (8.44)

180

NEOKLASK KTSAT

olduu noktada oluacak, zaman tercih oran, piyasa faiz oran ve sermayenin faiz oran eitlenecektir. retim dneminin daha da uzatlmas halinde tasarruf talebi ve zaman tercih oran artacak, buna karlk sermayenin faiz oran azalacaktr.1 Bylece, igc arz veri iken, zaman tercihi ve dolambal retim yntemlerinin verimlilii bir arada retim dnemini, yatrm miktarn ve faiz orann belirleyecektir.2

8.5. AVUSTURYA-fVCKSELL SERMAYE TEORSNN DEERLENDRMES


Wicksell'in formle ettii biimiyle Avusturya sermaye teorisi, klasik cret fonu teorisinin bir uzants niteliindedir. Bu teoride reel cretler, cret fonu veya sermaye stoku ile istihdam dzeyinin bir oran olarak tanmlanmaktadr: w = KIN (8.45) Bu eith'k, klasik teoride farkl biimlerde yorumlanmaktadr. cret fonu yaklamnda K'nin belirlenmesi vurgulanmakta ve cretler K'ya bal olarak belirlenmektedir. Oysa Ricardo'da, asgari geimlik cretler dsal etkenlerle belirlendii iin, bu eitlikte sermaye birikimi, istihdam dzeyini belirlemektedir. Avusturya teorisinin (8.28)'deki ilikisi: w = 2K/tN (8.46) eklinde yazld zaman bu iki yaklamn benzerlii aka ortaya kmaktadr. Burada cretler, bu eitlik tarafndan tanmlanmakta, ancak retim dnemi, ilikiye bir deiken olarak girmektedir. Ayrca buradaki sermaye stoku ile cret fonu teorisinin sermaye stokunun ierikleri farkldr: ikincisinde sermaye sadece cari igcne yaplan demeleri ierdii halde burada retim aralar, bunlarn retimi iin kullanlan igcne yaplan cret demeleri cinsinden ifade edildii iin, sermaye hem cari, hem de dolayl igc demelerini iermektedir. Bir baka adan da Avusturya sermaye teorisi ile Ricardo arasnda bir paralellik kurmak olana vardr. Ricardo, cretlerdeki srekli bir artn, retimde igc yerine makinelerin kullanlmasna yol
1 Soruna Fisher'de, tasarruf arz ve talebi asndan deil cari ve gelecekteki gelir talebi asndan baklmaktadr. Ancak znde, bu yaklam da faiz orann, zaman tercihi ve verimliliin karlkl olarak dengeye gelmesi yoluyla belirlemektedir. Verimlilik kstas olarak, retim dnemi reddedilmekte, bunun yerine getiri oran kavram getirilmektedir. 2 (8.44)'deki eitlik durgun durumda, WckseU'in belirttii gibi, giriimci krnn olmadm gstermektedir. Sermayenin verimliliinden doan faiz oran tamamen tasarruf sahiplerine gitmekte, net kr sfr olmaktadr.

SERMAYE TEORS

181

atn belirtmektedir. Ricardo etkisi denen bu olgu, cretlerdeki artn, toplam sermayenin iletme sermayesi ve sabit sermaye arasndaki dalmm ikincisi lehine deitirdiini ortaya koymaktadr. Bunu, yukardaki modelde, retim dneminin uzamas eklinde yorumlamak mmkndr: nitekim Wicksell'in yorumu da bu yndedir. ekil 8.3.'de cretlerin M>' dan w "ne ykselmesi retim dneminin uzamas sonucunu dourmakta, ancak faiz orann dmesini engelleyememektedir. Bununla beraber Avusturya sermaye teorisinin aksine kr Ricardo ne retim dnemini uzatmann, ne de sermayenin verimliliine baladndan bu iki yaklam arasndaki benzeim bu noktada son bulmaktadr. Avusturya sermaye teorisi ve zellikle retim dnemi kavram ile bunun bir verimlilik kstas olarak kullanlmas, neoklasik teori iinde olduka ciddi eletirilere hedef olmutur. Fisher bu kavramn anlamszln belirtirken Clark, teoride varsaylan koullar altnda bu kavramn gereksizliini ileri srmektedir. Wicksell de ortaya kan sorunlara tatmin edici zmler getiremedii iin daha sonra retim dnemi kavramn hemen hemen tamamen terketmek eilimine girmitir. Burada nce bu eletiriler ele alnacak ve sonra da kavramn genelliinin snrlar zerinde durulacaktr. Daha nce de saptand gibi retim dnemi kavramnn ilevsellii ancak durgun durum koullarnda sz konusudur. Bu koullarda retim aralarnn ya ve miktar bileimi, retilen niha output miktar, dnem bana yaplan gayri safi yatrmlar veridir ve zaman iinde deimemektedir. Ekonomide net yatrm olmadndan sermaye stokunun btnn de deimesi sz konusu deildir. Her dnemde kullanlan btn retim aralar aynen yenilenmekte ve dnem bana elde edilen output ile sermaye stoku arasndaki oran deimemektedir. Bu adan retim ve tketimin eanlandndan bahsetmek olana vardr.' Sermaye ile output arasndaki ilikiyi gstermek iin retim dnemi kavramna gerek yoktur: retim dneminin ne kadar uzun olduu cari yatrm ve sermaye stoku ile output arasndaki ilikiyi etkilememektedir. retim dneminin belirledii tek ey outputun ve sermaye stokunun bykldr. Bu nedenle Clark tipi, zaman-boyutsuz bir retim fonksiyonu sermaye ile output arasndaki ilikiyi
1 Buna sk sk verilen rnek, bir mahzendeki arap stokunun yllanmasdr. Eer bir arap mahzeninde 20 tane farkl yata (1,2,..., 20 yllk) arap varsa ve her yl, 20'nci yln dolduran ie tketiliyor, buna karlk sfr yanda yeni bir ie dolduruluyorsa, her dnemdeki tketim 20 yllk bir ie arap, sermaye stoku da 0,1,...,19 yhi; 20 ie araptr.

NEOKLASK KTSAT

gstermek iin yeterlidir. Bu fonksiyon zerindeki her nokta, farkl durgun-durum dengesindeki sermaye stoku-output bileimini gsterecektir.1 Bu fonksiyon, sermaye stoku ile sermayenin marjinal verimlilii arasnda ters ynl bir iliki verecek ve sermaye-output (hasla) katsays da retim dnemi kavramnn yerini alarak sermaye stoku ile birlikte artacaktr. 2 Bu durumda modelin hareket noktas retim dnemi deil, (8.29)'daki retim fonksiyonu olacaktr. Durgun-durum koullar altnda bile retim dnemi kavramnn ve bu kavrama bal olarak sermaye stoku, retim dneminin uzunluu ve blm arasnda oluturulan ilikilerin geerlii, modelin iki temel niteliine baldr. Bunlardan ilki, outputun deerinin saptanmasnda basit faiz orannn kullanlmas; ikincisi ise retim aralarnn sadece bir dnemde kullanlp yok olmasdr. Oysa sistemde basit faiz yerine bileik faiz kullanld ve /veya dayankl retim aralar (sabit sermaye) sisteme sokulduu zaman, hem retim dnemi kavram, hem de bu kavrama dayanlarak yaplan nermeler geerliini yitirecektir. Bunu incelemek iin nce sistemde sabit sermayenin olmadm varsayarak yukardaki ekmek retim modeline dnelim. Wicksell formlasyonuna uygun olarak igcnn zaman iindeki dalmnn edenli ve x=y=z=l olduunu varsayalm. Bu durumda ortalama retim dnemi T= 2 olacaktr. Outputun deeri, retimde kullanlan igcne yaplan demelerle sermayenin yatrm miktar zerinden hesaplanan faizin toplamna eittir. cret demesi her dnemde w olduundan toplam olarak cret 3c'dur. Eer bu cret demeleri zerinden hesaplanan faizde basit faiz uygulanr, yani giriimci srasyla
1 rnein 30 yllk 30 farkl arap iesi ieren bir mahzende (durgun durumda) output, bir ie 30 yllk arap, sermaye stoku ise ,l,...,29 yllk 30 ie araptr. Bu ekonomide hem sermaye stoku hem de output daha yksektir (bir ie 30 yllk arap bir ie 20 yllk araptan daha. fada outputtur). Bu ekonominin denge durumu, retim fonksi/onu zerinde, dierine nazaran daha sadadr. 2 Ancak burada da temel bir sorun ortaya kmaktadr: Clark tipi bir retim fonksiyonu zerindeki noktalar farkl durgun-durum denge noktalan olduundan, retim fonksiyonunun trevini almak veya sermaye stoku arttka sermaye-hasla katsaysnn artacandan, faiz orannn deceinden bahsetmek olana yoktur. Zira retim fonksiyonu zerindeki bir hareket belli bir ekonominin sermaye stokunun deimesi deil, durgun durumdaki belli bir ekonomiden dier birine gemek demektir. Bu durumda fonksiyon, belli bir ekonomideki sermaye birikiminin incelenmesinde bir anlam tamayacaktr, ileride grlecei gibi makro-btncl retim fonksiyonunun birikim srecinin analizinde kullanlmas, farkl durgun durum denge noktalarnn kyaslanmasndan kan sonularn, dinamik deimelere uygulanmas veya fark ile deime kavramlarnn birbirlerinin yerine kullanlmas demek olduundan bu tip bir analizin geerlii olduka tartmaldr.

SERMAYE TEORS

183

3, 2 ve 1 dnem bal tuttuu faiz geliri zerinden faiz hesaplamazsa toplam faiz 3vr-\-2wr-\-wr olacandan outputun deeri: Q = 3 > (l+2r) M (8.47)

olacaktr. Dier yandan (8.15)'deki blm denkleminde t/2 yerine T ve retim dnemi t yerine de 3 koyarsak: Q = 3u> ( 1 + r T ) olacaktr. Grld gibi: 3 > (1 +2r) = 3 > (1 +rT) M M (8.49) . . - . ' (8.48)

eitlii, faiz oran ne olursa olsun T = 2 iin geerlidir. Dier bir deyimle (8.49)'un zmnden elde edilen ortalama retim dnemi, Avusturya sermaye teorisinin tanmyla akmaktadr. Ancak, giriimci faiz orann, yatrd cret zerinden deil, yatrd toplam sermaye zerinden hesaplayacaktr. Henz elde edilemeyen ve yatrlmakta devam eden faiz geliri de toplam sermayenin bir parasdr. Bu da yatrldna gre bunun zerinden de bir faiz hesaplanacak ve bu, basit deil bileik faizin ortaya kmasna yol aacaktr. Bu durumda, giriimcinin t=0 dneminde dedii cretin bu dnem sonundaki deeri w (1 + r ) , t= 1 dnemi sonundaki deeri [w(l + r ) ](1 + r ) ve t = 2 dnemi sonundaki deeri de [M^l-f-r) (1+r)] (1 + r ) = w (1 + r ) 3 olacaktr. Ayn ekilde t = l ve t=0 dnemlerinde de yatrlan sermaye zerinden elde edilecek faizleri hesaplarsak, toplam outputun deeri: Q = w (1+ry +M,(l+r)2 +w(l+r) (8.50)

olacaktr. Dier yandan, bileik faiz uygulandnda outputun deeri: Q = 3to (1+rf olmaldr. Bylece: ' .
:

(8.51)

w(l + r ) 3 + M>(1 + r ) 2 + w(\ +r) = 3K>(1 + r ) T

(8.52)

eitliinin gereklemesi gerekmektedir. Yukarda, basit faizle yaplan hesaplamada, faiz oran ne olursa olsun (8.49)'daki eitlik T r =2 vermektedir. Oysa burada T=2 olmas iin faiz orannn sfr olmas gerekmektedir.1 Faiz orannn sfrdan farkl hi bir deeri iin T = 2 olamamaktadr. Bu nedenle eer r > 0 ise, (8.52), retim dnemini, faiz orannn artan bir fonksiyonu olarak tanmlamaktadr:
1 Ayrca unu da ilave etmek gerekir ki r = 0 olduu zaman (8.52)'deki eitlik, T'nin btn deerleriyle badar ve T = 2, bu deerlerden sadece biridir.

NEOKLASK KTSAT Iog(3+6r+4r2+r 3 ) - log 3 log(l+r) (8.53)

olduundan, faiz oranndan bamsz bir retim dnemi tanmlamak olana yoktur. Bhnm-Bawerk ve Wicksell'in tanmlad ortalama retim dnemi, (8.3), bu koullarda ancak r = 0 olduu zaman geerlidir. Bileik faiz, retimin her kesim ve aamasnda, kapitalistin elde ettii getiriyi, yatrd toplam sermaye zerinden hesaplamasnn bir sonucu olmaktadr. Bunu, ekonomide farkl retim kesimleri olduu zaman, bu kesimlerde elde edilen getiri oranlarnn eitlenmesi eklinde de yorumlamak olana vardr. Yukardaki ekonominin durgun durumda olduunu; her dnem iinde s = l birim igc kullanlarak b kadar buday; >==1 birim igc ve b kadar buday kullanlarak a kadar un; ve x=l birim igc ve o kadar un kullanlarak bir birim ekmek 'retildiini varsayalm. Her ne kadar un ve buday, geen retim dnemlerinden devralnmsa da, ekonomi durgun durumda olduu iin, retilen output ve kullanlan sermaye stoku her dnem ayn kalmakta ve retim aralar ile output arasnda eanl bir iliki oluturmak olana ortaya kmaktadr. Buday, un ve ekmek kesimlerinin fiyat denklemlerini yazarsak: bQ2 = w (1+r)

<? = (&&+) (1+r) Q = (afc+c) (1+r)


olmakta, Q2 budayn, , de unun deerini gstermektedir. Grld gibi burada, her kesimde yatrlan toplam sermaye zerinden ayn oranda getiri salanmaktadr. Bu sistemin zm Q iin (8.50)'deki eitlii verecek; kesimlerin ayn getiri orann elde etmeleri, bileik faizin ortaya kmasna yol aacaktr. ' I

retim dneminin uzunluu faiz oranna bal olduu iin outputu, (8.19)'da olduu gibi retim dneminin bir fonksiyonu olarak yazabilmek iin faiz orannn balangta bilinmesi gereklidir. Bu durumda ise faiz orann, retim dnemini uzatmann verimlilii ile aklamaya olanak yoktur, te yandan, faiz oranndan bamsz olarak retim dnemi ile sermaye stoku arasnda bir ilikinin varlndan bahsetmek de olanakszdr. Ayn sorun Clark tipi bir zaman-boyutsuz retim fonksiyonu iin de sz konusudur. leride, Sraffa yaklam incelenirken grlecei gibi, faiz oranndan bamsz olarak sermaye stokunu tanmlamak olana mevcut olmadndan, outputun, sermayenin bir

SERMAYE TEORS

-185

fonsiyonu olarak yazlabilmesi iin faiz orannn balangta bilinmesi gerekir. Outputun deerine ulamada basit faiz yerine bileik faizin uygulanmas gerei, Avusturya sermaye teorisinin geerliini baka bir adan da kstlamaktadr: retim dnemi ve sermaye younluu seimi ile faiz ve cret arasndaki iliki. Modelde bu, pozitif Wicksell etkisi eklinde ortaya kmakta, sermaye stokunun deeri, cretlerle ayn, faiz oran ile ters ynde deimektedir. gcnn zaman iindeki dalm edenli olmad zaman, outputun deerine ulamada basit faiz yerine bileik faizin uygulanmas, sermaye stokunun deeri ile faiz oran ve cret arasndaki ilikileri tersine evirebilmekte; sermayenin deeriyle cretin ters ynde deimesine olanak vererek Wicksell etkisinin negatif olmasna yol amaktadr. Bu olgu, neoklasik yaklamn ktlk fiyatlandrmas yntemine tamamen ters dt iin teorinin geerliini byk lde etkilemektedir. Bu sorunlar da daha sonra Sraffa modelinde geni olarak incelenecektir. retim aralarnn birden fazla dnemde kullanlmas veya sabit sermayenin mevcut olmas halinde de retim dnemi, faiz oranndan bamsz olarak belirlenemez. Bunun incelemek iin t = 0 dneminde bir ii tarafndan retilen bir makinenin t=l ve t = 2 dnemlerinde, igc kullanlmakszn, dnem bana Q kadar output rettiini varsayalm. Bu koullarda makinenin ve outputun retim maliyeti w olacaktr. Faiz oran, retilen toplam outputun net cari deerini makinenin retim maliyetine eitleyen oran olarak tanmlandndan, basit faiz kullanrsak:

-" r+7) + ( T T ^ :

Q ve w veri iken faiz orann tanmlamaktadr. Buradan:

1 Eer makinenin mr bir dnem olsa ve ( = 1 dneminde Q kadar output rettikten sonra yok olsayd, Q = w (1 + r) veya w = Q 1(1 + r); eer sadece ( 1 dneminde Q kadar output retseydi Q w (1 -f 2r) veya w = Q 1(1 + 2r) olacakt. Makine bu iki dnemde de output rettii iin, makinenin retim maliyetinin yansnn t = l'deki dier yansnn da t = 2 deki outputun cari deerine eitlendii sylenebilir. Bu durumda w/2 = Q 1(1 + r) ve wj2 = Q (1 + 2r) olacak, bu ikisinin toplam (8.54)' verecektir. Eer t 1 ve t = 2 dnemlerinde Q kadar output retmek iin makinenin yannda, dnem bana bir ii kullanlsayd, yukardaki ifadenin sa tarafndaki 'nun yerini Q-w alacakt.

186

NEOKLASK KTSAT

olacaktr. Dier yandan ortalama retim dnemi kavramna dayanlarak saptanan outputun deeri: 2 = w (1 +rT) olduundan, (8.55) ve (8.56)'dan: T = 3 + 4r 2 + 3r (8.57) (8.56)

olmakta, ortalama retim dnemi faiz oranna bal olarak deimektedir. Faiz oran ancak sfr olduu zaman, bu ilikinin tanmlad ortalama retim dnemi ile Avusturya sermaye teorisinin teknolojik olarak tanmlad ortalama retim dnemi ayn olmaktadr.2 Faiz orannn pozitif deerleri iin T < 3 /2 olmakta ve r arttka azalmaktadr. . ' . ' Ayn olgu bileik faizin kullanlmas halinde de ortaya kmaktadr. Bu durumda (8.54): w = (1 + r)
ve:
Q = w

' (1 + r)>

(8.58)

(1 + rf
2 +T

(8.59)

Dier yandan, outputun deeri ortalama retim dnemine gre saptanrsa: , . ' |
' ' . ] ' '

2 '= w (1 + r)

(8.60)

olacaktr. (8.59) ve (8.60)'dan:


T =

21og(l+r)-Iog(2+r)+log2

ortalama retim dnemini, yine faiz orannn bir fonksiyonu olarak tanmlamaktadr. Faiz oran sfr olduu zaman bu eitlik, ortalama retim dneminin herhangi bir deeri ile badaabilir; ancak bu durumda T=3/2 hem (8.60), hem de (8.59)'da, w veri iken, ayn output deerini vermektedir. Bunun dndaki faiz oranlar iin T= 3 /2 deeri gereklemeyecektir.
1 Modelde K wJr2w\eC = w-\-w olduundan Avusturya sermaye teorisinin ortalama retim dnemi tanm gereince T = KjC 3/2 olacaktr.

'

SERMAYE TEORS

18T

8.6. GETR ORANI

'

Avusturya sermaye teorisinin retim dnemi kavram ve bunun outputla olan ilikisi, bu yaklamn faiz teorisinin, sermayenin verimlilii ile ilgili ynn oluturmaktadr. Ancak, bu kavramla ilgili sorunlar, yaklamn faiz teorisinin geerliini byk lde etkilemektedir. Bununla beraber neoklasik teoride, faiz ile sermayenin verimlilii konusunda en azndan iki farkl yaklam daha mevcuttur. Bunlardan biri, daha nceki blmlerde ele alnan retim fonksiyonu yaklam; dieri ise burada incelenecek olan Fisher'in getiri oran yaklamdr. Bu yaklam, sermayenin farkl kullanm biimlerini vurgulamakta ve bu kullanmlarn salad getirilerin kyaslanmasndan doan bir verimlilik kstas tretmektedir. Bu kstas, getiri oran, zaman tercihi ile birlikte Fisher'in faiz teorisini tamamlamaktadr. Fisher'in faiz teorisinin hareket noktas, daha nce zaman tercihi incelenirken de grld gibi, sermaye deil gelirdir. Fiziksel retim aralarnn en nemli nitelii, bunlarn bir gelir kayna olmasdr; dier bir deyimle gelir, retim aralarndan veya sermaye mallarndan domaktadr. Ancak, bu retim aralarnn deeri, sermayenin deeri, ile gelirin deeri arasndaki iliki, ilkinden ikincisine doru deil, gelirden sermayeye dorudur; ksaca, retim aralarnn deeri, bunlarn kullanlmasyla yaratlan gelirin byklne baldr. Faiz, bu anlamda, gelir ile sermaye arasndaki ilikiyi kuran bir unsurdur. retim aralarnn belli bir kullanm sonucunda, zaman iinde ortaya kan gelir akmnn, belli bir faiz oranndan kapitalize edilen deeri, bu aralarn btncl deerinin ifadesi olan sermayenin deerini verir. Bu nedenle yaklamda, retim aralar, geriye dnk olarak bunlarn retim maliyetleri ile deil, ileriye dnk olarak, gelecekte yaratlan gelirlerle deerlendirilmektedir. Bylece bir deerlendirmenin yaplabilmesi iin, gelecekte ortaya kacak gelirle bu gelirlerin cari deerlere indirgenmesini salayacak faiz oran, yaklamn iki temel deikenidir. Dier yandan, gelecekte elde edilen gelirlerin bykl ve zaman iindeki dalm, bu retim aralarnn kullanm biimine baldr. Dolaysyla, bir bireyin, zaman iindeki farkl gelir akmlarndan birini semesi, retim olanaklarn belli bir biimde kullanmas demektir. Eer belli bir retim olanann iki farkl kullanmndan doan gelir akm ayn, ancak bunlarn birinde elde edilen gelir mutlak olarak daha fazla ise, birey bu kullanm seecektir. rnein, iki kullanmdan biri m dnem iin, dnem bana 100, ikincisi ise ayn dnemde, dnem

188

NEOKLASK KTSAT

bana 110 birim gelir salyorsa, her ikisinde de gelirin z a m a n iindeki dalm edenli olduu halde ikincisinde gelirin dzeyi m u t l a k olarak d a h a yksek olduu iin, ikinci gelir akm veya bu gelir akmn salay a n sermaye kullanm seilecektir. Ancak, farkl kullanmlarn y a r a t t t o p l a m gelir ayn olduu halde, b u n l a r n z a m a n iindeki dalm farkl ise veya h e m t o p l a m gelir h e m de z a m a n iindeki dalm farkl ise, bireyin bu iki k u l l a n m d a n hangisini seecei piyasa faiz oranna baldr. Piyasa faiz oran veri iken, bu k u l l a n m l a r d a n hangisi r e t i m aralar iin d a h a yksek bir cari deer (PV) veriyorsa birey onu seecektir. B u n u incelemek iin bireyin ayn r e t i m olanaklarm kullanmada seebilecei iki farkl yol olduunu varsayalm. Bu k u l l a n m l a r d a n ilkinde birey t-f-1, t + 2 , . . , t + m dnemlerinde srasyla xt+, xt+,..., xt+m k a d a r gelir, ikincisinde ise yine ayn dnemlerde srasyla yt+i, j t + 2 , . . . , j t + m k a d a r gelir elde edeceini t a h m i n etsin. Piyasa faiz oran i iken bu k u l l a n m l a r d a n elde edilen gelirlerin t dnemindeki P F ' l e r i : PV* = -^g- + _>I_ *Y2 _Zi^ + . . . . + J L j L - = (l+i)-Jxt+J +....+ Jkffl_ | {l+i)-Jyt+J (8.62) (8.63)

olacaktr.1 Bu ifadede x ve j'lerin bazlar sfr veya negatif olabilir. lk durumda, o kullanm o dnemde gelir getirmeyecek; ikinci durumda ise o kullanm o dnemde ilave harcama (gider) gerektirecektir. Piyasa faiz oran veri iken hangi kullanm daha yksek PV salyorsa o kullanm seilecektir. Ancak birey, o kullanmn ortaya kard gelir akmna bal kalmak zorunda deildir. rnein, eer veri faiz orannda bireyin zaman tercihi, gelirinin daha byk bir ksmnn ileriki dnemlerde harcanmasn gerektiriyorsa, t-\-l,...,t-\-k dnemlerinde (k < m) elde ettii xt+!,...,xt+li kadar geliri, piyasa faiz oranndan bu dnemlerde bor verip tketimini fe+1 dneminden itibaren o dnemlerde elde ettii gelirlerinin zerine kartmak olanana sahiptir. Faiz oran deitii zaman PF de deimektedir; beklenen gelirler veri iken faiz oranndaki bir art PV'yi azaltacaktr. Ancak bu
1 t dneminde yatrlan br birim gelirin t + 1 dnemindeki deeri (1 + i), t + 2 dnemindeki dee-i (1 + i) 2 . . . olduu iin t + 1 dneminde elde edilen bir birim gelirin ( dnemindeki deeri (PK'si) 1 / (1 + i ) . . . olacak ve yukardaki ifade elde edilecektir.

'

'

SERMAYE TEORS

189

iki kullanmdan hangisinin PF'sini daha ok azaltaca, bu kullanmlardan elde edilmesi beklenen gelirlerin zaman iindeki dalmna baldr. Genel olarak faiz oran yksek iken daha yakn dnemlerdeki geliri yksek olan kullanmn PF'si, daha uzak dnemlerde yksek gelir getiren kullanmn PF'sinden daha yksek olacaktr. Bunu bir rnekle gstermek iin ayn retim olanann (retim aralarnn) farkl kullannnmdan doan gelir akmnn aadaki gibi olduunu varsayalm:

y,+J

t + 1 t + 2 t 4- 3 PV i 0.0 i = .10 i .20

100 100 100 300 249 210

000 210 100 310 249 203

80 100 100 280 230 194

JOO

250

200

.10 ekil 8 . 4

.20

Tablo ve ekilde grld gibi, x, y ve z kullanmlarndan beklenen gelirler veri iken bu kullanmlardan hangisinin en yksek PV verecei, piyasa faiz oranna bal olmaktadr. Faiz oran sfr ile 0.10 arasndayken y kullanm; 0.10 dan bykken de x kullanm seilecektir. Faiz oran ne olursa olsun z kullanmnn seimi szkonusu olmamaktadr; dier bir deyimle bu kullanm dier kullanmlara bir alternatif olma niteliinde deildir.

190

NEOKLASK KTSAT

imdi bireyin herhangi bir anda x kullanmn eemi olduunu ve bu a r a d a da y kullanmnn bir alternatif olarak ortaya ktn varsayalm. Birey eer x kullanmndan y kullanmna geerse, t + 1 dneminde 100 birimlik bir gelirden vazgemek zorunda kalacak, b u n a karlk t +2 dneminde ilave 110 birimlik bir gelir elde edecektir. Dolaysyla bu gei, t-f-1 dneminde 100 birimlik bir yatrm yaplmasna, t + 2 dneminde de 110 birimlik bir getiri elde edilmesine yol aacaktr. Bylece yatrmn bir dnemde salad n e t getiri = 110-100, y a n i yatrm sonucunda elde edilen ilave gelir ile yatrmn maliyeti arasndaki fark; dnemlik getiri oran (r) ise (110-100) /100 = .10 olmaktadr. Bu oran, bu iki kullanmn P F ' l e r i n i eitleyen oran olduundan, genel olarak, yatrmn getiri orann, farkh iki kullanm biiminin PVlerini eitleyen oran olarak t a n m l a m a k m m k n d r : PVtx veya: (l+r)~J (xt+J -' yt+J) = 0 (8.65) PV/ = 0 (8.64)

eitliini salayan oran yatrmn getiri orandr. Bu eitlikleri buradaki rnee uygularsak: r = olacaktr. Grld gibi getiri oran, piyasa faiz oranndan tamamen bamsz olarak tanmlanmakta ve hesaplanmaktadr; bunun iin gereken veriler, iki alternatif kullanm biiminden elde edilmesi beklenen gelirler, (xt+J ve yt+J-)'dir. Getiri oran, yatrm kararnda, piyasa faiz oran ile kyaslanma olana olan bir verimlilik kstas olarak ortaya kmaktadr. Belli bir kullanmdan dier bir kullanma geilmesi (yatrm yaplmas) sonucunda elde edilen getiri oran, piyasa faiz oranndan bykse bu yatrm yaplacaktr. Buradaki rnekte eer i=% 8 ise yatrm yapmak krl bir i olmaktadr. Birey, t-\-l dneminde Vazgetii 100 birimlik bir gelir karlnda piyasada bir dnem sonra ancak 108 birim gelir elde edebildii halde yatrm yapmak suretiyle elde ettii gelir 110 olmaktadr. Ayn ekilde birey, piyasadan % 8 oranndan borlanarak bu yatrm yapabilir ve bir dnem iinde net % 2'lik kr salayabilir. ^ ' + 2 ~ *t+*> ~~ (* t+ ~
x

Jt+1

= % 10

(8.66)

t+

Jt+

SERMAYE TEORS

191

Soruna tketim asndan bakldnda getiri oran, tketimden yaplan fedakrln bir karldr. Bu adan vurgulanan ey, belli bir srekli tketim akmndan daha yksek bir tketim akmna geebilmek iin bir sre, cari tketimden fedakrlk yaplmas gereidir. Bylece, yatrmn maliyeti vazgeilen tketim, salad getiri ise ek tketim olanadr. Buna, belli bir toprak parasnn kullanm rnek gsterilebilir. Bu toprak parasnn belli bir kullanmndan srekli olarak C k a d a r n e t b u d a y elde ediliyorsa t k e t i m akm Ct, C t + I , . . . . olacaktr, t d n e m i b a n d a elde edilen o u t p u t u n , C,'nin, belli bir mikt a r n n , CtCt k a d a r n n t k e t i m i n d e n vazgeildiini, y a n i bu d n e m d e sadece Ct kadar tketim yapldn; kalan ksmn retim aralarna yatrldn ve bunun sonucunda t -f-1 dneminden itibaren dnem bana daha yksek, Cx kadar tketim olana elde edildiini varsayalm. Yeni tketim akm; Cxt+, Cxt+2,... olacak ve dnem bana CxC kadar ek tketim olana elde edilecektir. Yatrmn buday cinsinden maliyeti C-C olduuna gre, buday cinsinden getiri oran: rc= (C* -C)I(C-C) (8.67)

'V '"

Burada yine neoklasik teorinin vazgeemedii temel bir aksiyom, azalan verimler yasas, karmza kmakta ve azalan marjinal getiri oran eklinde ifade edilmektedir. Genel olarak bunu, vazgeilen tketim veya yaplan yatrm miktar arttka, yatrmdan salanan ek tketim olanann giderek daha dk bir oranda artmas eklinde tanmlamak olana vardr. Yukardaki rneklerde bu, (8.66) ve (8.67)'de payn art orannn, paydann art oranndan daha dk olmas demektir. Yatrm olanaklar sreklilik kazand zaman getiri oran, yatrmn srekli olarak azalan bir fonksiyonu olarak ifade edilebilecektir. Yatrmdan elde edilen toplam gelirinin maksimize edilmesi, yatrmn son biriminden elde edilen getiri orannn, veya yatrmn marjinal getiri orannn, faiz oranna eit olduu noktaya kadar yatrmn artrlmas gerektirir. Bylece faiz teorisinin yatrm talebi yn tamarnlanm olduundan, zaman tercihi ile birlikte bu, piyasa faiz orann belirleyecektir. Denge durumunda: Q = r = i (8.68)

-1 ". '

eitlii salanacak, Marshallc atomistik piyasada olduu gibi, arz fiyatnn (g'nun) talep fiyatna (r'ye) eit olduu noktada piyasa fiyat (i) oluacaktr. Q = i < r ise yeni yatrmlar krl hale gelecek ve yatrmlar sonucunda getiri oran azalrken, artan tasarruf arz nedeniyle zaman tercih oran artacak ye dengeye ulalacaktr. Ayn ekilde r = i

ite

NEOKLASK KTSAT

< Q iken1 yatrmlar azalacak, getiri oran artarken zaman tercih oran decek ve yine denge salanacaktr. Fisher'in marjinal getiri oran kavram ile Keynes'in yatrmn marjinal etkinlii kavram arasndaki benzerlik aka grlmektedir. Yatrmn marjinal etkinlii, beklenen gelir akmnn cari deerini, yatrmn yenileme maliyetine eitleyen faiz orandr. Fisher'de sz konusu olan ey iki farkl yatrm olanann kyaslanmas olduu halde, Keynes'de tek bir yatrm olana sz konusudur ve yatrmn yenileme maliyeti (veya retim aralarnn retim maliyeti) bu yatrmn etkinliinin llmesinde bir kstas olmaktadr. Bu nedenle, grnteki bu benzerlie ramen bu iki kavram birbirinden olduka farkldr. Bu farka yol aan dier bir husus da yatrmn Keynes'de, tketimden vazgeme olarak grlmemesi, yatrm ve tasarruf kararlarnn birbirinden ayrlarak yatrm-tasarruf eitliine dayanan bir faiz teorisi yerine, para arz ve talebine dayanan bir faiz teorisinin getirilmesidir. Ayrca, bilindii gibi, Keynes'de yatrmn marjinal etkinlii kavram, sadece retim teknolojisinin nesnel koullarna bal olmaktan karak giriimcilerin bekleyilerine ve piyasa durumuna gre deien, znel ierii olan bir kavram haline gelmektedir. Getiri oran kavram ile sermayenin marjinal rn arasndaki benzerlik de ortadadr. Ancak, getiri orann, ekonomideki mevcut sermayenin marjinal rn olarak tanmlamak olana yoktur. Bu oran, yeni yatrm kararlar ile ilgili ohp ancak yatrmn marjinal verimlilii eklinde anlalabilir. Dier yandan, yukardaki rneklerde, yatrm dolaysyla artan ouputun tamamen birikime atfedilebilmesi iin, kullanlan igcnn veya istihdam dzeyinin sabit kalmas gerekmektedir. Fisher'in faiz teorisinin temel sorunlar, bekleyiler ve fiyat yapsyla ilgili olup bu sorunlar, tek mall, durgun durum dengesindeki bir ekonomide ortadan kalkmaktadr. Yatrmn salayaca getiri bekleyilere baldr. Bu bekleyiler bir ynyle, yatrmdan teknolojik olarak elde edilebilecek output miktarna dier ynyle de bu outputun piyasa deerine baldr. Durgun durum dengesinde teknolojik deime olmamas nedeniyle output-kapasite ilikisi veridir. Dier yandan, modelde tek maln varsaylmas fiyat sorununu da ortadan kaldrmaktadr. ok mall bir sistemde tketiminden vazgeilen bir maln hangi
1 Bu iki dengesizlik durumunda da Marshallc piyasada olduu gibi denge durumu dnda piyasa fiyatnn arz veya talep fiyat tarafndan belirlendii varsaylmaktadr.

. - , ' '

SERMAYE TEORS

193

oranda retim aralarna dntrlebilecei, bu malla retim aralarnn deiim oranlarna baldr. Bu nedenle (8.66) ve (8.67), belli bir fiyat yapsna dayanmak zorundadr. Getiri oran, tketiminden vazgeilen budayn hangi oranlarda traktr, gbre gibi retim aralarna dntrldne ve bu aralarn kullanlmas halinde outputun hangi oranda artacana bal olduundan sorun, bir ynyle fiyat sorunu, dier ynyle de teknolojik input-output ilikileri sorunudur. Tek mal varsayld zaman, hem input hem de output ayn mal (buday) olduu iin, sorunun fiyat yn ortadan kalkmakta ve getiri oran fiziksel bir oran olarak belirlenebilmektedir. Birden fazla mal sz konusu olduu zaman, bu mallarn deiim oranlarnn, getifi oranndan nce belirlenmesi gerei ortaya kmakta ve bu nedenle, ilerde grlecei gibi, getiri oran, belirlemesi sz konusu olan kr (veya piyasa faiz) oranndan bamsz olarak belirlenememektedir.

OKUMA LSTES

1. Blaug (1962)*, Ch. 12. 2. Bhm-Bawerk (1891)**, Books I-II, V-VI; Avusturya sermaye teorisi. 3. Conard (1959), Chs. II-V. 4. Dobb (1940), Chs. 5-6. 5. (1973)*, pp. 183-189: Jevons. 6. Fisher (1930)", Chs. I, IV, VI-VII, XX: Ch. IV zaman tercihi, Ch. VII verimlilik. 7. Hayek (1935)* 8. (1941)*, Chs. IV, XVIII; Appendix: Zaman tercihi ve verimliliin bir arada ele alnma gerei. 9. Hirshleifer (1958)**: Fisher. 10. (1967)**: Bhm-Bawerk Wicksell formlasyonunun yetersizlikleri. 11. Jevons (1871)*, Ch. VII.

12. Kaldor (1937)*: retim dnemi ve sermayenin llmesi sorunlar. 13. Knight (1944) 14. (1946) 15. Lange (1936) 16. Robinson (1958)* ! 17. Steedman (1972b)**: Jevons'un teorisinin eletirisi. 18. Stigler (1941)*, pp. 22-29, 194227, 269-95: Jevons, Bhm-Bawerk ve Wicksell. 19. von Weizsacker (1971)**: Matematiksel yaklam; zellikle Parts IIIII kapsaml ve ada gelimeleri de ieriyor. 20. Wicksell (1893)**, Pavt I I . 21. (1901), Part II, Ch. 2; Appendix 2b. 22. (1911)

KISIM I I I

KEYNES YNTEM

9. TALEP, GELR VE STHDAM

9.1. KEYNES TEORNN MKRO TEMELLER


Keynes'in iktisat teorisine getirdii en nemli yenilii u temel nermede saptamak olana vardr: kapitalist bir sistem, tam rekabet koullar altnda bile, ksa dnemde veri kaynaklarn tam istihdamn salayacak bir mekanizmaya sahip deildir. Her ne kadar bu nermeyi Keynes, kendinden nce egemen olan iktisad dnce tarzna kar ortaya koymakta, klasik-neoklasik ayrm yapmakszn bu dnce tarzn btnyle klasik diye adlandrmakta ise de, bu nerme, znde, neoklasik fiyat mekanizmasnn etkinliini tartma konusu yapmaktadr. Walras'n mikro genel denge yaklam, fiyat mekanizmasnn, optimal kaynak dalmn ve kullanmn salamadaki etkinliini gstermeye ynelniitir. Genel denge teorisi, optimal fiyat yaps ile birlikte faktrlerin kullanm derecelerini ve ekonominin tmndeki gelir ve istihdam dzeyini belirlemektedir. Keynes'de bu olgulardan ikincisi, gelir ve istihdam dzeyinin belirlenmesi sorunu, makro dzeyde incelenmekte ve bu adan Walras ile arasndaki fark, modellerin btncllk dzeylerinde ortaya kmaktadr; ksaca, hem Keynes hem de Walras yaklam, btncllk dzeyleri farkl olan modeller iinde ksa dnemde, veri kaynaklarn kullanm sorununun zmne ynelmektedirler. Hatta, daha da ileri giderek, Keynes'in yaklamnn, daha sonra Keynesi iktisat ad altnda gelitirilen fakat Keynesilii olduka tartmal olan IS-LM modellerinden farkl olarak tek mall bir model ortaya koymad, tketim ve yatrm mallar arasnda kesin bir ayrm yaparak en azndan farkl fiyat (cret, tketim mal ve retim arac fiyatlarn) ierdii gznne alnrsa, Keynes modelinin, fiyat yapsm ve makro dzeyde de olsa, kaynak dalmn belirlemeye yneldii; dolaysyla, btncllk fark bir kenara atlrsa, bu adan da Walras modeli ile kyaslanabilecei sylenebilir. Bylece Keynes'in Genel TeorVs, Walras genel dengeye bir alternatif olmaktadr. Dolaysyla ilk aklanmas gereken sorun udur: Walras'da fiyat sistemi, btn kaynaklarn ve bu arada igcnn tam istihdamn salad halde Keynes'de denge, neden dolay dk istihdam dzeyinde olumaktadr? 'Dk istihdam den-

198

KEYNES YNTEM

gesi', Walras sistemi asndan bakldnda, terimleri arasnda eliki tayan bir ifadedir. yle ki, Walras modelinde denge ancak tam istihdam dzeyinde oluabilmekte, eer isizlik varsa dengeden bahsetmek olana ortadan kalkmaktadr. Walras yasas, sistemdeki herhangi bir piyasada dengesizlik varken, dier btn piyasalarn dengeye gelemeyeceini belirtmektedir. Oysa Keynes, igc piyasasnda arz fazlas (isizlik) olmasna ramen dengeden bahsetmekte; dier bir deyimle, dier btn piyasalar (mal ve para piyasalar) dengeye gelebilmektedir. Bu nedenle, eer Walras yasas btn bu piyasalar iin geerli ise Keynes'in Genel Teori'si yanltr; aksine, eer dk istihdam dengesi gerekleebiliyorsa Walras yasas geersizdir. Burada nemli bir noktay belirtmek gerekir. Walras'da fiyat hareketleri btn piyasalardaki dengesizlii ortadan kaldrmaktadr ve fiyatlarn arz-talep basks karsnda serbeste deimesine bir engel yoktur. Bu, btn piyasalarda tam rekabetin egemen olduunu gsterir. Dolaysyla, Keynes'in dk istihdam dengesinin aksak rekabetle aklanmas olana vardr ve bu aklama neoklasik yaklama ters dmemektedir. Eer igc piyasasnda serbest rekabet yoksa ve sendikalar cretlerin dmesini engelliyorlarsa, bu piyasada arz-talep dengesini salayacak olan mekanizma ortadan kalkt iin isizlik doabilir. Bu yorum, isizliin nedenini, iilerin dk crete raz olmamalaryla aklamaktadr. Bu aklama Walras'm yaklamna ters dmediinden Keynes'in katks, sadece, rekabetteki aksaklktan doan bir duruma dikkati ekmi olmaktan teye gitmemekte, bu katknn nemi de gerek hayat yanstmasndan domaktadr. Bu yorum sadece cretle deil fiyatlarla ve faiz oranyla da ilgili olarak yapldndan Keynes, neoklasik teorinin zel bir durumunu ortaya koymu olmaktan teye gidememekte ve Walras ile tek fark, fiyat intibak mekanizmasnn aksak rekabet nedeniyle ilememekte olmasdr. Keynes sonras 'Keynesi iktisat' veya Hicks-Hansen IS-LM (gelir-harcama) teorisi iin bu yorum bir lde geerli olmakla beraber, bunun Keynes'in katksyla bir ilgisini bulmak olanakszdr; nitekim, bu nedenle yukarda, Keynes'in temel nermesinde, tam rekabet koullar vurgulanmtr. Bylece, hem Keynes'in nermesinin hem de Walras yasasnn ayn anda ve anlamda geerli olma olana yoktur. Her iki sistem de kendi iinde tamamen tutarl grndklerine gre bu fark nereden domaktadr? Bu sorunun cevab, Walras sisteminin nemli

TALEP, GELR VE STHDAM

199

bir niteliinde yatmaktadr; ksaca, bu sistem, parasal bir kapitalist ekonominin teorisini vermekten hayli uzaktr.1 Blm 6.2.'de Walras'n genel denge modeli incelenirken, niha dengeyi salayan ttonnement sreci iinde yanl deiimin yer almad, btn piyasa sinyallerinin doru olduu ve reticilerin retim kararlar alrken denge fiyatlarn bildikleri varsaylmt. Bunu salayan mezat sisteminin mevcut olmad bir ekonomide, dengesizlik durumunda deiiminin yaplmamas iin, dengesizliin nnda ortadan kalkmas, fiyatlarn nnda intibak ederek dengeyi salamas gerekir. Bu durumda ise fiyatlarn intibak hz sonsuz olacaktr. Ancak mezat sistemi mevcut olmadndan reticiler, fiyat-yapc grevini yklenmek zorundadrlar ve tketicilerin talep erileri hakknda kesin bir bilgileri olmad iin yapabilecekleri tek ey, talep konusundaki bekleyilerine dayanarak retim karar almaktr. Bu bekleyilerin doru olmas (gereklemesi), yani reticilerin denge fiyatlarn, deiim balamadan bilmeleri, retim ve tketim kararlarnn ayrld, gelirlerin parasal olarak1 dendii, gelirin elde edilmesiyle harcanmas arasnda belli srelerin bulunduu bir ekonomide hemen hemen olanakszdr. Dier yandan, eer piyasada egemen olan fiyat denge fiyat deilse, reticiler fiyat bekleyilerini piyasa fiyatlarna dayandrdklar zaman, talep konusunda yanl bilgi alm olacaklar iin, retim kararlar da yanl olacak, dier bir deyimle yanl miktarlar reteceklerdir. reticiler fiyat bekleyilerinin ve retilen miktarlarn doruluunu veya yanlln ise, ancak saptadklar fiyattan satmak istedikleri miktarla, satabildikleri miktar arasndaki farka bakarak anlayabilecek, yani dengesizlik fiyatlarnda deiim yaplacaktr. Dengesizlik sonucunda ortaya kan arz ve talep fazlalarna gre retimin ayarlanmas da, Walraa'n varsaymnn aksine, zaman alan bir sretir. Byle bir durumda fiyatlarn intibak hznn sonsuz olmas, anlk fiyat deimelerinin, yanl deiim yaplmadan arz-talebi dengeye getirmesi olanakszdr. te Keynes'de dk istihdam dengesine yol aan olgu, fiyat intibaknn mevcut olmamas deil, fiyatlarn deiim hznn snrl olmas ve yanl deiimin yaplmas; retici ve tketicilerin denge d durumlarda miktar kstlamalarna bal kararlar almak zorunda kalmalar; bu kararlarn fiyatlardan ok miktarlar hareket ettirmesi ve fiyat hareketlerinin miktar kstlamalarn kaldrmakta genel olarak etkisiz kalmasdr.
1 Her ne kadar Keynes, kendi sistemini, mikro temelleri asndan Walras ile kyaslamamakta ise de aadaki analiz, znde, Keynes modeli ile byk lde badamaktadr.

200

KEYNES YNTEM

Yanl deiimin, sistemin niha denge durumuna etkisi, bu deiim sonunda gerekleen yanl gelirlerin (yanl miktarlar arp yanl fiyatlarn) talep zerindeki etkisi yoluyla olmaktadr. Piyasa fiyatlar denge fiyatlar deilken bireyler, satmay planladklar kadar igc satamayacaklar ve bu nedenle gerekleen gelirler planlanan gelirlerden dk olacaktr. Planlanan talep, ancak planlanan gelirin gereklemesi halinde efektif talep haline gelebileceinden, gerekleen gelir planlanan gelirden daha dk olduu zaman, gerekleen talep de planlanan talepten daha dk olacaktr. reticiler, retim kararlarn gerekleen talep nda aldklar iin, gerekleen talep ayn zamanda retimi snrlayacak ve retimdeki bu snrlama da igc talebi zerindeki etkisi yoluyla gerekleen gelirleri daha da drecektir. Bylece sistem, retim (gelir) ve talebin karlkl olarak birbirini snrlamas dolaysyla giderek daralan bir sre iine girecektir. te bu sre, Keynes'in oaltanndan baka bir ey deildir. Taleple gelir arasndaki iliki Walras'n genel denge modelinin bte snrlamasnda ortaya kmaktadr. (6.19)'daki bte snrlamasnda fiyatlar, faktr-arz ve mal-talep miktarlar yer almaktadr. Fiyatlar, tketicilerin faktr ve mal piyasalarnda elde etmeyi umduklar fiyatlar, miktarlar ise bu fiyatlardan satmay ve satn almaya planladklar faktr ve mal miktarlardr. Piyasada elde edilecei umulan fiyatlar, normal olarak, belli bir anda piyasada egemen olan fiyatlar olduu iin bunlar p* ile gsterirsek, bte snrlamasn u ekilde formle etmek olana vardr:

f i V dt - p/ Sj,- R = 0

(9.1)

Bu eitlik, tketicilerin piyasaya, arz ettikleri mal kadar bir talep ynelttiklerini, yani arzn kendi talebini yarattn syleyen Say Yasasi'n gstermektedir. Ancak, bu bir zdelik olmayp sadece bireylerin btelerini yaparken nasl davrandklar konusundaki bir varsaymdr. Nitekim dk* ve sk*'y, piyasada gerekleen mal ve faktr talep ve arz miktarlar olarak tanmlarsak: SPu (dt - V) = 0 (9.2)

eitlii, gerekleen toplam arzn (satlarn), gerekleen toplam talebe (almlara) eit olduunu gsteren bir zdeliktir ve bu, denge durumundaki veya denge dndaki btn fiyatlar ve miktarlar iin geerlidir. Bunun Walras yasasndan fark, burada talebin ve arzn planlanan (arzulanan) deil gerekleen talep ve arz olmasdr. Eer bir

TALEP, GELR VE STHDAM

201

piyasada Walras anlamda talep fazlas varken, yani planlanan talep planlanan arz aarken, o piyasada deiilen mal miktarnn arz miktar, arz fazlas varken de deiilen miktarn talep miktar olduunu sylersek, tek tek btn piyasalarda, gerekleen arz gerekleen talebe eit olacaktr: dk > sk s c sk sk* dk* veya; dk < sk s e dk = dk* = sk* yani; dk* = sk* k = 1,2,...,w

(9.3)

olacaktr. Burada dk ve sk planlanan, dk* ve sfc* gerekleen miktarlar gstermektedir. imdi, Walras modelinin tketici davranlar, (9.1)'deki snrlamaya bal olarak: U = U (dlt s,) (9.4)

fayda fonksiyonunun maksimizasyonuna ynelecektir. (9.1) ve (9.4)'den. tretilen mal talep fonksiyonlar, d;(P*), (9.1)'deki planlanan faktr miktarlarnn satldn ve planlanan faktr gelirinin elde edildiini varsaymaktadr. Ancak, eer faktrlerin piyasa fiyatlar denge fiyatlar deilse, planlanan satlarn gereklemesi olana yoktur. Bu durumda planlanan gelirlerle gerekleen gelir farkl olacaktr. Eer; E Pj* s/ ^ E Pj*
Sj

(9.5)

ise, gerekleen gelir en azndan planlanan gelire eit olacandan, bireylerin planladklar talebi gerekletirmelerine bir engel yoktur. Ancak eer: E Pj* S/
j

< E Pj*
j

SJ

(9.6)

yani gerekleen gelir planlanan gelirden daha dk ise, bireylerin planladklar harcamalarn gerekletirme olana yoktur. Bu durumda gerekleen veya efektif talep, planlanan gelirin deil gerekleen gelirin bir fonksiyonu olacak, planlanan gelire dayanan talep ise kavramsal olarak kalacak, hibir zaman piyasaya aksetmeyecektir. Bylece efektif talep fonksiyonlar: E Pi* di - E Pj* SJ* - R* = 0 snrlamasna bal olarak: . . ' (9.7)

202

' j

KEYNES Y N T E M

'

U = U (dlt Sj*)

'

'

(9.8)

fayda fonksiyonunun maksimize edilmesinden tretilecektir. Bu sistemin (9.1) ve (9.4)'deki sistemden fark, burada talebin planlanan deil gerekleen gelir tarafndan belirlenmesidir. Dolaysyla buradan tretilecek efektif talep, dt, (9.1) ve (9.4)'den tretilecek kavramsal talepten dk olacaktr: T Pi* dt
i

<Zpi*di
i

(9.9)
'

Piyasadaki toplam efektif talep fazlas (EED) ise: EED = Z p-; {d\ - st) + p/ (dj Sj

(9.10)

olacaktr. Buna karlk Walras'n toplam talep fazlas veya kavramsal talep fazlas (NED):
m n

'
Sj

NED = E P' (dt.- st)

+ S p/ (dj '

(9.11)

. olduundan, (9.9) gereince: .EED < NED

(9.12)

yani, efektif talep fazlas toplam sfrdan kk olacaktr. Hem (9.5) hem de (9.6)'daki durumu gz nne alrsak: - EED < NED = 0 (9.12.a)

olmaktadr. Bylece, piyasada gerekleen efektif talep fazlas en fazla Walras'm kavramsal talep fazlasna eittir. Eer sadece denge fiyatlarnda deiim yaplyorsa EED ve NED arasnda eitlik salanacak aksi halde, (9.6)'daki koul gerekletii zaman, piyasadaki talep fazlalar toplam sfrdan kk olacaktr. Bu ikisi arasnda eitliin salanmas, btn piyasalarda arz-talep dengesinin salanm olmas anlamna geldiinden JValras yasas efektif olarak sadece tam istihdam koullarnda geerli olacaktr. Gerekleen gelir planlanan gelirden kk olduu zaman, gerekleen talep de planlanan talepten dk olacak ve Walras yasas geerliini yitirecektir. Toplam efektif talep fazlasnn negatif olmas, arz fazlas toplamnn talep fazlas toplamndan byk olduunu gsterdiinden bu, Keynes'in dk istihdam dengesi ile akmaktadr; Keynes'de mal ve para piyasalarnda denge saland, yani arz ve talep fazlas olmad halde igc piyasasnda arz fazlas
mevcuttur. - .

TALEP, GELR VE STHDAM


J
r

203 '
-

Reynes'in dk istihdam dengesinde, igc piyasasndaki arz fazlasn karlayacak bir talep fazlas baka bir piyasada bulunmamaktadr. Bununla beraber, bu arz fazlasna eit bir kavramsal talep fazlas her zaman mevcuttur; bu talep fazlas, btn iilerin istihdam edilmesi halinde mal piyasasnda1 doacak talep ile dk istihdam dengesinde gerekleen talep arasndaki farka, yani (9.9)'un sa taraf ile sol taraf arasndaki farka eittir. Ancak, bu talep fazlas hi bir zaman kendini piyasada hissettirmemekte, yani efektif hale gelememektedir. reticiler retim kararlarn alrken, btn faktrlerin tam istihdam halinde yaratlacak gelirin douraca potansiyel talebi deil, cari gelirden doan efektif talebi hesaba katacaklardr. siz bir kiinin, i bulduu zaman yapaca harcamann, bugn, gerek bir talep olarak reticilere aksetmesine olanak yoktur. Cri harcamalarn cari gelirle snrl olmas, retimin talep tarafndan snrlanmasnn temel nedenidir. . , Bylece, Walras sisteminin formel (matematiksel) zm ile piyasa zm farkl olabilmektedir. Bu fark, ttonnement sreci iinde L gerekleen talebin, planlanan talepten farkl olmasndan domaktadr. Niha dengenin nerede gerekletii, deiimin balad andaki fiyatlarn denge- fiyatlarndan ne kadar farkl olduuna, yani ne kadar yanl deiim yapldna babdr. Dolaysyla Walras zmnn fiyat sistemi etkin ise, yanl deiimin belirledii zmn fiyat sistemi etkin olmaktan uzaktr. Keynes zm dk istihdam, Walras zm ise tam istihdam verdiine gre, bu iki denge durumundaki fiyat seti en azndan bir fiyat asndan farkllamaktadr; igcnn fiyat veya cret. Walras'da niha denge durumunda igcnn arz ve talep fiyat eitlenmekte, piyasada arz ve talep dengesi salanmaktadr. gcnn talep fiyat, bunun marjinal verimine, arz fiyat ise igcnn marjinal zahmetine eit olup her ikisi de istihdam dzeyinin bir fonksiyonudur. Tam istihdam dzeyindeki talep fiyat dk istihdam dzeyindeki talep fiyatndan daha az, arz fiyat ise daha yksektir. Dier yandan dk istihdam dengesinde arz fiyatnn talep fiyatna eitlenmesi olanakszdr; zira bu eitlenme, tanm gerei tam istihdamda' salanmaktadr. Dolaysyla, dk istihdam dengesinde, cret ancak, ya arz fiyatna, ya da talep fiyatna eit olabilir. Keynes, igcnn marjinal verimi ile cret arasndaki eitlii I. klasik postulat, igcnn marjinal zahmeti ile cret arasndaki eitlii de II. klasik postulat olarak adlandrmakta, dk istihdam dengesinde bunlardan sadece ilkinin gerekleeceini belirtmektedir. Buna

204

KEYNES YNTEM

ramen, dk istihdam dengesindeki talep fiyat, tam istihdam dengesindeki talep fiyatndan farkl olduundan, modelin yanl deiim koullarnda miktar intibak zmnn verdii reel cret, sadece igcnn marjinal zahmetine eit olmamakla kalmayacak, ayn zamanda Walras'm tam istihdam dengesindeki cretten (talep fiyatndan) da farkl olacaktr.

9.2. OALTAN: DNAMK MKTAR NTBAKI SREC


Keynes'in dk istihdam dengesinde, igc piyasas dndaki piyasalarda talep veya arz fazlas ortaya kmad, yani bu piyasalar igc piyasasndan bamsz olarak dengeye gelebildii iin, igc piyasasndaki arz fazlasnn cretleri drerek bu piyasada arz-talep dengesini veya tam istihdam salamas sz konusu deildir. Keynes modelinin denge durumuyla Walras modelinin denge d durumunun kyaslanmas, bu hususu aka ortaya koyacaktr. Bu durumlarda mal ve igc piyasalarndaki arz ve talep fazlalarnn ald grnm yle olmaktadr: Mal Piyasas Walras Keynes Talep Fazlas 0 gc Piyasas Arz Fazlas Arz Fazlas < Toplam 0 0

Her iki modelde de igc piyasasnda arz fazlas mevcut olduu halde, Keynes modelinde dengeden bahsedilmekte, buna karlk Walras'da denge, bu iki piyasadaki-fazlalarn karlkl olarak ortadan kalkmasyla kurulmaktadr. ekil 9.1.'de Walras igc piyasasndaki arz ve talep reel cretlerin (w) bir fonksiyonu olarak gsterilmektedir. Reel cretler w iken arz-talep eitlii salandndan Le, tanm gerei, tam istihdam dzeyidir. stihdam dzeyi Ld iken igcnn arz fiyat ws, talep fiyat wd olup arz fazlas, piyasa cretinin talep fiyat tarafndan belirlendii varsaym yaplrsa, L'-Ld olmaktadr. Mal piyasasnda, igc piyasasndaki arz fazlasnn deerine wd{L'-LdYye eit bir talep fazlas mevcuttur. gcnn talep fiyat marjinal verimine eit olduu iin, faktr fiyallandrmas asndan firmalar dengededir; zira piyasa reel creti talep fiyatna eittir. Ancak, mal piyasasndaki talep fazlas mal fiyatlarm ykseltecek bu da firmalarn retimlerini artrmalarna yol aacaktr. retimdeki art ise igc talebinin ve kullanmnn artmas demek olduundan artan istihdam dzeyi ile

TALEP, GELR VE STHDAM

205

birlikte igcnn marjinal verimi veya talep fiyat azalacaktr. Dier yandan igc piyasasndaki arz fazlas, firmalarn ilve igcn daha dk bir cretten elde etmelerine olanak verecek, yani firmalar bir yandan retimlerini ve igc taleplerini artrrken dier yandan da cretler ve fiyatlardaki hareketler firma dengesinin gerektirdii ynde olacaktr. /

\
/

ekil 9.1

Keynes'in dk istihdam dengesine nasl ulaldn saptamak iin makro dzeyde modelin temel unsurlarn saptamak gerekir. Bu unsurlar blmde ele almak olana vardr: i. igc piyasa ile ilgili ilikiler; ii. talep-gelir ilikisi; iii. efektif talebin belirlenmesi. Bunlardan ilki cret teorisi, ikincisi arz-talep ilikisi veya gelir dzeyinin belirlenmesi, sonuncusu ise para teorisi ile ilgili temel nermeleri iermektedir. ekil 9.1.'de grld gibi neoklasik yaklamda hem igc arz hem de talebi reel cretlere bal olup piyasa dengesi ve iilerle kapitalistler arasndaki pazarlk reel creti belirlemektedir. Keynes'in, igc arz ve talebi ile cretler arasndaki ilikiler konusunda getirdii yenilik, yine parasal ekonominin niteliiyle ilgilidir; btn gelirler gibi cretlerin de para cinsinden dendii, btn deiimlerin parasal olarak yapld bir ekonomide, iilerle kapitalistler arasndaki pazarlk parasal olarak yrtlmekte ve reel creti deil parasal creti belirlemektedir. Bu nedenle istihdam dzeyi ve" igc arzn parasal cret asndan tanmlamak gerekmektedir. Veri piyasa parasal creti d-

206

>

KEYNES YNTEM

zeyinde almak isteyen igc miktar tam istihdam dzeyini belirlemektedir, isizliin egemen olduu bir depresyon durumunda bu dzeye kadar istihdam artrmak iin parasal cretlerin artmas gerei yoktur. Dier bir deyimle, talep olduu takdirde, istihdam edilmeyen igc, cari cret dzeyinde almay kabul etmektedir. Bylece igc arz erisi, cari parasal cret dzeyinde, tam istihdama kadar yatay, tam istihdamdan sonra ise dikey hale gelmekte, yani yana yatm L eklini almaktadr. cret pazarlklarnda ve igc arznn belirlenmesinde reel cret, neoklasik teorideki fonksiyonunu yitirmekte ve II. klasik postulatn geerli olmas iin bir neden bulunmamaktadr. gc talebi ise efektif mal talebi tarafndan belirlenmektedir. Efektif talep, firmalarn retmeleri gereken output dzeyi ile kapasite kullanm derecesini ve igc kullanmn belirlemektedir. gc arz erisinin nitelii dolaysyla tam istihdama kadar igc talebindeki art, parasal cretleri fazla etkilememektedir. Bu durumda outputla birlikte retim maliyetinin ne lde artaca, byk lde retimin teknik koullarna ve igcnn verimindeki deimelere baldr. Bu adan, kapasite kullanm dkken istihdam dzeyi ile birlikte verimin bir sre artacan, kapasite kullanm belli bir dzeye geldikten sonra verimin azalmaya balayacan varsaymak olana vardr. Firma dengesi, I. klasik postulatn gereklemesini, reel cretle igcnn marjinal veriminin eitlenmesini gerektirir. gcnn marjinal verimi istihdam dzeyine (kapasite kullanm derecesine) bal olduu ve parasal cretler de az ok veri olduu iin, fiyatlarn hangi dzeyde oluacan istihdam dzeyi belirler; ksaca, parasal cretler veri iken outputun fiyat, igcnn marjinal verimliliine, bu da istihdam ' dzeyine baldr. cret veri iken azalan verim egemen ise fiyat istihdam dzeyi ile birlikte artacaktr. Buna karlk eer igcnn marjinal verimi tam istihdama kadar sabit ise fiyatlar da sabit kalacak, parasal cretler veri olduundan, reel cretler de deimeyecektir. Ayn nedenle, arz koullar, yani istihdam ile verimlilik arasndaki ilikiler veri iken, parasal cretler ne kadar yksekse fiyatlar da o kadar yksek olacaktr. Bylece, Keynes modelinde istihdam dzeyi efektif mal talebi tarafndan belirlendii halde igcnn reel cretler cinsinden talep fiyat, igcnn marjinal verimine eit olmakta, yani I. klasik postulat gereklemektedir. Bunu salayan ey, fiyatlarn retim maliyetine bal olarak deimesidir; fiyatlar, retimin teknik (veya arz) koullar ile parasal cret tarafndan belirlenmekte, talebin

TALEP, GELR VE STHDAM

207

fiyat zerindeki etkisi dolayl olmaktadr. Bu dolayl etki, talepten istihdam dzeyine, istihdam dzeyinden ise igcnn marjinal vemine doru gider. Eer igcnn marjinal verimi istihdam dzeyine gre deimiyorsa, parasal cretler veri olduundan, fiyatlar istihdam dzeyine ve dolaysyla talebe bal olmaktan kacak ve bu dolayl etki de ortadan kalkacaktr. Bu ereve iinde Keynes'in dk istihdam dengesini aklamak olduka kolaydr. Eer efektif talep, tam kapasite-tam istihdam outputuna eit deilse, igc talebi tam istihdam igc arzndan daha dk olacak, mal piyasas dengeye geldii halde igc piyasasnda bir arz fazlas ortaya kacaktr. Firmalar bu durumda hem mal, hem de faktr fiyatlandrmas asndan dengeye gelebilecek, parasal cret veri iken fiyatlar, igcnn marjinal verimi ile reel cretleri eitleyecek dzeyde oluacaktr. gc piyasasndaki arz fazlas parasal cretlerin dmesine yol asa bile, cretlerdeki bu azal efektif talebi artrmad srece igc talebini ve istihdam dzeyini de artrmayacaktr. Efektif talep etkilenmiyorsa, parasal cretlerdeki azalma fiyatlarn da ayn oranda dmesine ve reel cret-marjinal verim eitliinin korunmasna yol aacak, yani parasal cretler azald halde reel cretler deimeyecektir. Ancak, parasal cretlerin dmesi, efektif talebi oluturan dier harcamalar (yatrm ve cret d gelirlerden yaplan tketim harcamalar) sabit kald srece, cretlerden yaplan tketim harcamalarn azaltaca iin toplam efektif talep ve istihdam dzeyini de drecektir. Bylece, cretin bir talep unsuru olmas nedeniyle, parasal cretlerdeki bir azalma istihdam dzeyi zerinde ters bir etki yaratmaktadr. Dier yandan Keynes, Genel TeorVde fiyatlar kullanm maliyeti ve marjinal ana maliyet ile belirledii, marjinal ana maliyet de cretler tarafndan belirlendii iin, parasal cretlerle birlikle istihdam dzeyinin azalmas fiyatlar zerinde iki etki yaratacaktr. Marjinal ana maliyet ve fiyatlar, hem istihdamdaki azalmann igcnn marjinal Verimini artrmas, hem de parasal cretlerin azalmas nedeniyle decektir. gcnn (reel) marjinal verimi artacandan, istihdam dzeyi derken firma dengesi reel cretlerin artmasna yol aacaktr. Fiyatlardaki d parasal cretlerden daha fazla olduundan modelde, parasal cretlerle istihdam dzeyi ayn ynde, reel cretler ise ters ynde deimektedir. Bylece Keynes'de, cretlerdeki deime istihdam dzeyini etkilemenin bir yolu olmaktan kmakta, isizliin nedenini, eretlerin yksekliine balama olana ortadan kalk-

208 m a k t a , reel cretlerle iliki olumaktadr.

KEYNES YNTEM istihdam dzeyi arasnda ters ynde bir

Gelir ve istihdam dzeyinin belirlenmesi sorununa mikro genel denge asndan bakld zaman, dk istihdam dengesinin nedeni, ttonnement sreci iinde yanl deiimin yaplmas ve gerekleen gelirin talebi, talebin de geliri snrlamasdr. Soruna makro deikenler asndan bakldnda bu snrlama efektif talep ile toplam gelir arasndaki ilikide ortaya kmaktadr. Burada sz konusu olan ey, gelir demelerinin, retilen o u t p u t a eit bir talep yaratp yaratmaddr. Gelir demeleri, retilen o u t p u t a eit bir talep yaratmyorsa, gelir ve istihdam dzeyi taleple snrl olarak azalacaktr. Byle bir d u r u m d a eer efektif talep sadece yaratlan gelire bal olsayd; gelir demeleri ve istihdam dzeyi ne olursa olsun, gelirin uyard talep, retilen o u t p u t t a n daha dk olacandan; talebin geliri, gelirin de talebi snrlad sre, gelir ve istihdam dzeyinin sfr olduu noktada son bulacakt. Ancak, toplam efektif talep iki unsurdan olumaktadr; gelirin (arzn) uyard talep ve gelirden bamsz (otonom) talep. Gelirin uyard talep tketim mallar talebi olup bu Keynes'in tketim fonksiyonunda ifadesini bulmaktadr. Gelirden bamsz olan talep ise, gelir dzeyi ne olursa olsun yaplan harcamalardr. Bu harcamalar en azndan iki grupta toplanabilir; otonom tketim harcamalar ve yatrm. Gelirin uyard tketim harcamalarnn gelirden daha dk olmas, tketim eiliminin birden kk olmas demektir. Bu d u r u m d a arz-talep dengesi, otonom harcamalarn, gelirle uyarlm talep arasndaki farka eit olduu n o k t a d a gerekleecektir, ite otonom talebin varl, gelirle uyarlm talep arasndaki snrlayc ilikinin, gelir ve istihdam dzeyini sfra indirmesini engellemektedir. Bu sreci incelemek iin gelir dzeyinden bamsz olarak 30 birimlik parasal harcama yapldn; gelirin de, kendinin % 60'na eit bir tketim talebi uyardn ve t a m istihdam o u t p u t u n u n 100 birim olduunu varsayalm. 1 reticiler t a m istihdam o u t p u t u n u retiyorlarsa b u n u n karlnda 100 birimlik parasal gelir demesi yapacaklar ve ellerinde de 100 birimlik mal bulunacaktr. Bu d u r u m d a gelir, talep ve output arasndaki ilikiler aadaki tabloda gsterilmektedir.
1 Keynes'de bu deikenler, cret birimi cinsinden llmektedir. Dolaysyla 100 birimlik output 100 cret birimine eit veya 100 igc satn alabilecek outputtur. Bu lme yntemi, nominal gelirle istihdam dzeyi arasmda dolaysz bir iliki kurmaktadr.

TALEP, GELR VE STHDAM

209

Arz (mal) (Yc) Parasal Gelir demeleri (Y) Parasal Uyarlm Talep (C) Parasal Tasarruf

oo c oo m
6

90, 90 m 54 m 36 m 30 m 84 m

84C
84 f f l

7 5

75
45 m 30m
30 m

<> m

50m 34 m 30 m 80 m

(S=Y-C)
Parasal Otonom Talep {A) Toplam Parasal

40 m 30 m

Talep

(Yd=C+A) 90 m
10,

Arz Fazlas (mal) yc y d = s A

6,

4C

Birinci dnemde retilen output ve denen gelirler 100 olduu halde toplam talep 90 olduu iin 10 birimlik bir arz fazlas (10c) ortaya kmaktadr. Bu arz fazlas, reticilerin ellerinde kalan satlmayan mallar veya Keynes'in deyimiyle, planlanmayan stok artdr. Eer reticilerin talep bekleyileri durgunsa, yani bir dnem nce gerekleen talebin gelecek dnemde de gerekleeceini bekliyorlarsa, ikinci dnem banda retecekleri miktar, birinci dnem sonundaki toplam talebe, yani 90'a eit olacaktr. Bunun uyard parasal talep 54 ve gelirden bamsz talep deimedii takdirde de toplam talep 84 birim olacandan bu dnem sonundaki arz fazlas, yani planlamayan stok birikimi 6 birim maldr (6C). Sonunda bu sre gelir dzeyi ile toplam talebin eitlendii noktada son bulacak (75 m =75 c ); ancak, bu noktada isizlik ortaya kacaktr; zira denge gelir dzeyi tam istihdamn altndadr. Bu sre, Keynes'in oaltan mekanizmasnn dinamik bir ifadesidir. Model, makro deikenlerle formle edildii zaman, denge gelir dzeyi, Ye, parasal gelir demeleriyle (arzla) toplam efektif talebin veya otonom taleple tasarruflarn eitlendii noktada oluacaktr; yani: Ye = Y = yd S = A veya; (9-13)

210

KEYNES YNTEM '

'

dengenin salanmas iin gerekli kouldur, c tketim eilimi iken, gelirin uyard tketim harcamalaryla gelir dzeyi arasndaki iliki: C = cY olduundan:
1

(9.14) . + cY ' (9.16) (9.15)

Yd = A

ve denge gelir dzeyi: Ye = A (l/s) olacaktr ( s = l c).

Bu eitlik, otonom talep veri iken, bu talebe eit bir tasarrufun yapld gelir dzeyini gstermektedir. Yukarda bu dzey 75 birim output ve gelir demesi olup bu gelir dzeyinde arz-talebe, tasarruflar da yatrma eitlenmektedir. Gelir dzeyi daha yksek olduu zaman tasarruflar yatrm aacak ve arz fazlas ortaya kacaktr. Bununla beraber yukardaki tabloda ele alman sre ile bu model arasnda nemli bir fark vardr. Tabloda oaltan, gelir snrlayc bir dinamik miktar intibak srecidir. Mal piyasasnda parasal talep ile arz arasnda eitlik salanmad ve arz fazlas ortaya kt zaman, talep outputu ve gelir dzeyini snrlamakta, dier bir deyimle output miktar ve istihdam dzeyi derek denge salanmaktadr. Otonom talep veri iken gelir dzeyindeki azalma tasarruflarn otonom talebe eitlendii noktaya kadar srmekte ve bu noktada arz fazlas ortadan kalkmaktadr. Buna karlk (9.13)-(9.16)'daki model eanl denklemler sisteminden olumakta, Walras'n genel denge modelinde olduu gibi dengesizlik srecini incelemeksizin denge durumunu, yani denge gelir ve istihdam dzeyini tanmlamaktadr. Bu nedenle bu model denge durumunu vurgulayan statik bir modeldir. Dinamik dengeleyici sreci ele alan yaklamla eanl denklemler sistemine dayanan yaklam arasndaki bu temel fark, zaman unsurunun ele alm biiminden domaktadr. Bunlardan ilkinde zaman tarihsel zamare'dr; dengeleyici sre, birbirini izleyen gerek dnemlerde yer almakta ve dengeye ulalmas belli bir zaman sresinin gemesini gerektirmektedir. Bu srenin uzunluu veya bir dnemin ne olduu, sz konusu deikenin deime hz tarafndan belirlenir. Buna karlk eanl denklemler sisteminde zaman iinde yer alan gerek bir sre sz konusu deildir;
1 Eer otonom talebin bir ksm tketim talebi ise, tketim fonksiyonu C Co -\- cY olacak ve C o , gelirden bamsz tketim talebini gsterecektir. Bu durumda c marjinal tketim eilimi olmaktadr. Burada otonom talebin sadece yatrm talebi olduu varsaylacandan c hem ortalama hem de marjinal tketim eilimidir.

TALEP, GELR VE STHDAM

211

deikenler, denge durumunun gerektirdii deerlerine ayn anda ulamakta, sistem dnsel bir zaman iinde dengeye gelmektedir. Bir anlamda bu, reticilerin arz-talep dengesini salayan gelir dzeyi hakkndaki bilgilerinin tam ve doru olmas; balangtan itibaren denge talep dzeyine eit bir talep bekleyiinde bulunulmas demektir. Byle bir durum piyasa sinyallerinin doru olduu anlamna gelir ki bu, yaklamn mantyla eliecektir. Bu nedenle sistemde yanlma olgusunun varl kanlmazdr ve bu olgu dinamik srecin temel nedenidir. Bu srecin ne kadar srecei veya belli bir dnem sonunda niha denge durumuna ne kadar yaklalaca, beklenen talebin gerekleen talebe ne kadar hzla intibak ettiine baldr.1 Eer bu intibak yavasa, rnein ikinci dnem banda beklenen talep 90 yerine 95 ise dengeleyici sre o kadar uzun zaman alacaktr. (9.16)'daki eitlik bekleyilerin doruluu ve intibakn nnda olduu varsaymna dayand iin, dengesizlik durumunun ve dengeleyici srecin incelenmesine elverisiz olup sadece farkl otonom talep dzeylerinde ortaya kan farkl denge noktalarnn kyaslanmasnda kullanlabilir. oaltan bu ekliyle, otonom talebin gelir zerindeki snrlayc etkisini deil geniletici (oaltc) etkisini vurgulamaktadr. Bu iki yaklam arasndaki fark Genel Teori'de gelitirilen modelin ne lde dinamik bir model olduu sorusunu ortaya kartmaktadr. Bu sorunun cevab Keynes'in teorisi ile yntemi arasndaki farkta yatmaktadr. Keynes, hem Para zerine Denememde, hem de Genel TeorVde dinamik bir teori ortaya koymaktadr. Ancak, ilkinin aksine ikincisinde uygulad yntem, Marshall'n kyaslamak statik dnem analizVdir. Bu yntemde, her dnemin kendi iinde dengeye geldii varsaylmakta; dnemlerin birbirleriyle kyaslanmas, denge noktalarnn kyaslanmas anlamna gelmektedir. Bu adan yukardaki tabloda n dnem sonunda dengeye gelen srecin bu yntemde her dnem iinde tamamland varsaylmaktadr. Dnemleri birbirinden ayran ey ise denge gelir dzeylerinin farkl olmasdr; bu fark otonom talep miktarna bal olduundan, (9.16)'daki oaltan, farkl otonom talep miktarlarnda oluacak denge gelir dzeylerinin kyaslanmasnn bir arac haline gelmektedir. . ,
1 Tabloda reticilerin retim kararlarm alrken, geen dnemdeki talebe baktklar, arzulamadklar (planlamadklar) stok birikimini hesaba katmadklar varsaylmaktadr. reticilerin, ellerinde biriken stoklar bir dnem sonra elden kartmak istedikleri varsaylrsa, t = 2 dneminde 90 birim output yerine 80 birim output retilecek ve bu gelir dzeyinde ortaya kan talep fazlas 2 birim output olacaktr. Bu varsaym altnda sistem dengeye daha bzla yaklamaktadr.

212

KEYNES YNTEM

Bu yntem, teorinin dinamik nitelii yannda Keynes yaklamnn nemli, bir unsurunun da aka belirlenmesine engel olmutur: yatrmn tasarruftan bamsz olmas. Tasarruf parasal gelirin tketilmeyen bir ksm olarak efektif talebi snrlamaktadr. Tasarrufun yol at bu snrlamay ortadan kaldracak tek ey, gelir dzeyinden bamsz olarak yaplan harcamalardr ve Keynes'de bunlarn banda yatrm gelmektedir. Tabloda grld gibi parasal gelirden yaplan tasarruflar otomatik olarak yatrlmamakta, yatrmlar tasarruftan bamsz olarak belirlenmekte, tasarruf yatrm eitlii ise ancak belli bir gelir snrlayc sre sonunda olumaktadr. Eanh denklemler sisteminde denge durumunun vurgulanmas, yatrm-tasarruf eitliinin denge koulu olarak sistemde yer almas, yatrmlarn tasarruflardan bamszl olgusunun aka grlememesine ve Keynes sonras dnemde, yatrm-tasarruf eitlii ve ex ante-ex post ayrm konusunda gereksiz tartmalarn ortaya kmasna yol amtr.1 Tabloda grld gibi stok birikimleri de bir yatrm niteliinde olduu iin her dnem sonunda gerekleen yatrm gerekleen tasarrufa eittir. Bu, dier bir deyimle, yatrmn tasarrufa ex post olarak daima eit olmas demektir. Ancak, denge durumu dnda gerekleen yatrm planlanan (arzulanan) yatrma eit deildir; nitekim birinci dnem sonunda gerekleen yatrm, dnem banda planlanan yatrm, arzulanmayan stok birikimi kadar amakta, yani ex post yatrm ex ante yatrmdan farkl olmaktadr. Dier yandan modelde planlanan tasarruf srekli olarak gereklemekte, yani bireyler gerekleen gelirlerinden arzuladklar oranda tasarruf yapmaktadrlar. Bylece ex ante tasarruf ex post tasarrufa, ex post yatrm da her ikisine eittir. Dengesizlik, planlanan yatrmla gerekleen yatrm veya planlanan yatrmla tasarruf arasnda olmaktadr; denge durumu dnda yatrm ve tasarruf ex ante olarak birbirine eit deildir. Denge durumunda ise planlanan yatrmlar gereklemekte, hem ex ante yatrm-tasarruf eitlii, hem de ex ante-ex post yatrmlarn birbirine eit olmas olana domaktadr. Bylece denge durumunu planlarn gereklemesi olarak tanmlamak gerekmektedir. Sadece denge durumunu belirten eanh bir modelde bu ayrm yapmak olana olmadndan yatrm-tasarruf eitliinin anlam akla kavumamaktadr. Yatrmlarn tasarruflardan bamsz olmas ve gelir snrlayc sre, ancak parasal bir ekonominin ortaya kard sorunlardr. reticiler parasal gelir demelerini, retilen outputun satlp satlmadn1 unu ilave etmek gerekir ki bu tartmalarn bir nedeni de, Keynes'in, ave ekolnn (zellikle Myrdal'n) bu ayrmm, tutarl ve geerli bir biimde kullanmam olmasdr.

TALEP, GELR VE STHDAM

213

dan bamsz olarak y a p m a k t a , d a h a sonra da r n piyasada p a r a y a evirmek (satmak) paraya evrilmesi abasna girimektedirler. veya parasal Bu abann temel nedenen padeni, retilen maln, gelir demelerinde kullanlamamasdr. r n n olarak gerekletirilmesi, rasal gelirlerin ne lde parasal talep halinde reticilere dndne, bu da bireylerin yatrm ve t k e t i m kararlarna baldr. Bu kararlar, retim k a r a r l a r n d a n t a m a m e n bamszdr. retimin srekli olarak yenilenmesi iin, output-gelir demeleri-talep akmnn szntsz olarak salanmas gerekmektedir. Parasal tasarruflar bir sznt oluturmakta, parasal otonom talep bu sznty karlayamad zaman reticilerin ellerinde likit olmayan, birikmektedir. Parasal olmayan bir ekonomiyi parasal ekonomiden ayran en nemli husus, retim sreci sonunda o r t a y a kan o u t p u t u n p a r a y a evrilmeksizin gelir demelerinde kullanlamamasdr. Burada yine, cretlerin parasal olarak denmesi zorunluluu, talep sorununun alt n d a y a t a n temel neden olarak ortaya kmaktadr. Yukardaki t a b lodaki ekonomide t e k bir mal, rnein b u d a y retildiini ve bu maln hem t k e t i m h e m de yatrm iin kullanldn varsayarsak, parasal cretle birlikte talep sorunu da o r t a d a n kalkacaktr. Gelir demeleri retilen o u t p u t cinsinden yaplabildii iin, o u t p u t u n deiim aracna dntrlmesi sorunu y o k t u r ; dier bir deyimle byle bir ekonomide o u t p u t , m u t l a k olarak likit bir maldr. reticilerin ellerinde k a l a n stoklar dorudan doruya retim faktrlerinin satn alnmasnda kullanlabileceinden byle bir ekonomide arz-lalep dengesizlii, planlanan gerekleen ratacaktr. 1 yatrm eitsizlii veya arzulanmayan stok birikimi sorunlar o r t a d a n kalkacak, retilen o u t p u t , kendine eit bir talep yagelir demelerinde kullanamayacaklar mallar

9.3. BEKLEYLER VE TALEP


Ekonominin ksa dnem dengesinin nerede oluaca otonom talebe bal olduu iin otonom talebin ve bunun en nemli unsuru
1 Bu tip bir ekonomide retilen mal, buday, bir deiim arac niteliinde grlmeyebilir; zira buday igcnden baka bir malla deimemekte ve hangi lde likit olduu sorunu ortadan kalkmaktadr. Buna karlk altn retiminin egemen olduu bir ekonomide output dorudan doruya para veya deiim arac niteliindedir. Altn uluslararas bir deme arac niteliini koruduu srece, byle bir ekonominin btnnde talep ve isizlik sorunlar byk lde ortadan kalkar. Ulusal ekonomi dzeyinde de, altn retiminin ekonomi iindeki yeri ne olursa olsun, bu kesimin talep ve isizlik sorunu yoktur. Dolaysyla sorun parann varlndan deil mallarn para olmamasndan kaynaklanmaktadr.

2l4

KEYNES YNTEM

olan yatrmlarn belirlenmesi sorunu nem kazanmaktadr.1 Keynes, reticilerin yatrmla ilgili davranlarnda Fisher'dekine benzer bir yaklam getirmektedir. Bununla beraber yatrmlarn belirlenmesinde uzun dnemle ilgili bekleyilerin vurgulanmas, sorunun talep asndan ele alnmas ve nihayet yatrmlarn krll konusunda farkl bir kstasn getirilmesi, Fisher ile Keynes arasnda nemli farklar yaratmaktadr. zellikle bunlardan ilki, bekleyilerin vurgulanmas ve bunun tarihsel bir zaman erevesinde ele alnmas, Keynes teorisinin dinamik bir nitelik kazanmasna yol aan temel nedenlerden biri olmaktadr. Yatrm, retim aralarnn satn alnarak retimde kullanlmas olduundan yatrm kararlarndaki iki temel unsur, bu aralarn maliyeti ile bu kullanmdan dolay gelecekte ortaya kacak gelirlerdir. Gelecekte ortaya kacak gelir akmnn ne olaca konusunda kapitalistlerin yapabilecei tek ey, fiyat ve maliyet unsurlar konusundaki bekleyilere dayanmaktr. Fiyat bekleyileri, retilen mala kar olan talebin ne olaca konusundaki bekleyilere baldr. retimin maliyet unsurlar iinde en nemli unsur cret olduundan fiyat ve cret bekleyileri, bir arada, net gelir akmnn ne olabileceini belirler. Eer t dneminde yaplan yatrm bu dnemden itibaren, dnem bana Q kadar output yaratmakta, bu outputun retimi iin yine dnem bana L kadar igc kullanlmakta ise, yatrmn gelecekte, dnem bana salamas beklenen net gelir: R* = p*Q Wm

* L

(9.17)

olmakta, p* outputun beklenen parasal fiyatn, wm* de beklenen parasal creti gstermektedir. Bu gelir akmnn cari faiz oran2 zerinden hesaplanan cari deeri (PV): PV = R* ji
3

(9.18)

olmaktadr. Q ve L, retim teknolojisiyle ilgili deikenler olduu iin, bunlar yatrmn niteliine bal olarak veridir. Dolaysyla PV iki
1 Bugn, bat kapitalizminde devlet kesimi ekonomiyle btnlemekte ve uluslararas ticaret giderek artmakta olduundan, toplam talebin belirlenmesinde bu kesimlerin nemi artmaktadr. Ancak bu, tamamen bamsz bir aratrma konusudur. Bu kesimlerde oluan talebin nasl belirlendii aklanmadan, bte ve d ticaret aklarnn otonom talebin bir blm olarak yatrmlara eklenmesi, buradaki analize bir ey katmayacaktr. 2 Yatrm uzun dnemli bir ykmllk olduu iin, burada sz konusu olan faiz oram uzun dnem faiz orandr. 3 Burada analizi basitletirmek iin yatrmn (retim aralarnn) fiziksel mrnn sonsuz, dnem bana elde edilen fiziksel output miktar ile bunun retimi iin kullanlacak igcnn sabit olduu; gelecekteki btn dnemler iin ayn parasal fiyat ve cretin beklendii varsaylmaktadr. Bu durumda i?* [(1/1 + i) + (1/1 + iY + ] = R*./ olmaktadr.

TALEP, GELR VE STHDAM

215

u n s u r a bal olarak deimektedir; fiyat ve cret bekleyileri ile cari faiz oran. Faiz oran veri iken, t a l e p (fiyat) bekleyileri ne k a d a r yksek, cret bekleyileri ne k a d a r dk ise yatrmn P F ' s i o kadar yksek olacaktr. Ayn ekilde fiyat ve cret bekleyileri veri iken cari faiz oran ne k a d a r dk ise yatrmn P F ' s i o k a d a r yksektir. Yatrmn cari dnemdeki maliyeti veya r e t i m aralarnn cari piyasa deeri, bu aralarn arz edildii fiyat, dier bir deyimle de yatrmn arz fiyatn oluturur. B u n a karlk r e t i m aralarnn geleekte salad n e t gelir akmnn cari deeri, veya yatrmn P F ' s i , bu aralarn hangi f i y a t t a n talep edileceini, yani yatrmn talep fiyatn gsterir. Eer arz fiyat, -Ks, talep f i y a t n d a n yksekse, yat r m y a p m a k krl deildir; zira bu d u r u m d a kapitalistler y a t r m a ayracaklar fonlar (K s 'yi) cari piyasa faiz oranndan bor verdikleri zama n d a h a yksek bir gelir elde edeceklerdir. B u n a karlk talep fiyat, PV, arz fiyatndan yksekse y a t r m y a p m a k bor vermekten d a h a krl olacak veya kapitalistler cari faiz o r a n n d a n borlanarak yatrm yaptklar z am a n d a h a yksek bir oranda gelir elde edeceklerdir. Keynes, yatrmn talep fiyatn arz fiyatna eitleyen faiz orann sermayenin marjinal etkinlii olarak t a n m l a m a k t a d r . Bu oran s ile gsterirsek, Ks = R* /s olacandan: e = R'IKS ' . (9.19)

olmaktadr. Grld gibi bu oran piyasa faiz o r a n n d a n t a m a m e n bamsz olarak t a n m l a n m a k t a , beklenen gelir akmyla yatrmn arz fiyatna bal olmaktadr. Yatrmn arz fiyat veri iken, beklenen gelir akm ne k a d a r yksekse . sermayenin marjinal etkinlii de o k a d a r yksek olacaktr. Sermayenin marjinal etkinlii yatrmn krllnn deerlendirilmesinde faiz o r a n n d a n bamsz bir kstas getirmektedir. Eer serm a y e n i n marjinal etkinlii cari faiz oranndan yksekse, yatrmn t a l e p fiyat, arz fiyatn aacandan yatrm y a p m a k suretiyle faiz oranndan d a h a yksek bir gelir elde e t m e k olana vardr; ksaca, bu oran faiz oranndan yksek olduu srece yatrmlar a r t a c a k , dk ise azalacaktr. Bu k a v r a m Fisher'in getiri oran k a v r a m n a olduka yakn olm a k l a beraber Keynes'in iddiasnn aksine, bu iki k a v r a m arasnda nemli bir fark vardr. Fisher'in getiri oran, alternatif iki yatrmn P F ' l e r i n i veya talep fiyatlarn eitleyen faiz orandr. B u r a d a ise

tU

KEYNES YNTEM

iki alternatif yatrm sz konusu deildir. Kyaslama iki talep fiyat arasnda olmamakta, belli bir yatrmn arz fiyat ile talep fiyat kyaslanmaktadr. Bunlardan ilki, yatrmn arz fiyat, retim aralarrmn veya sermaye stokunun., cari retim maliyetleriyle deerlendirilmesinden tretilmektedir. Oysa Fisher'de yatrmlar sadece gelecekte elde edilmesi beklenen gelirlerle deerlendirilmekte, cari retim maliyetleri ne sermaye stokunun llmesinde ne de yatrm kararlarnn alnmasnda bir kstas olmaktadr. Sermayenin marjinal etkinlii, yatrm miktarna bal olarak deimektedir. Yatrmlar artt zaman marjinal etkinlik nedenle azalabilir; sermayenin arz fiyatnn ykselmesi, beklenen gelirin azalmas ve igc verimliliinin, yani adam bana retilen output miktarnn, (Q /LJnin), dmesi. Bunlardan sonuncusu sermayenin fiziksel; ilki ile ikincisi ise ekonomik etkinliinin azalmas demektir. Yatrmlardaki bir art cari retim aralar talebini artracandan, bu aralarn retimindeki teknik koullara bal olarak sermayenin arz fiyat artacak ve gelir bekleyileri veri iken, bu art sermayenin marjinal etkinliini drecektir. Ayn ekilde yatrm miktarndaki bir art gelecek dnemlerde niha output arznn artmasna yol aacak, talep ve parasal cret bekleyileri veri iken bu art, beklenen fiyatn ve gelir akmnn dmesine yol aacaktr. Yatrm miktarnn ve sermaye stokunun artmas halinde, fiziksel verimliliin azalmas da, fiyat ve cret bekleyileri veri iken beklenen net gelir akmn ve marjinal etkinlii drecektir. Sermayenin marjinal etkinliini belirleyen dier bir unsur da genel fiyat dzeyi ve parann satn alma gc konusundaki bekleyilerdir. Eer genel fiyat dzeyinde bir art bekleniyorsa, parasal cret bekleyileri sabit veya parasal crette beklenen art oran daha dk olmak kaydyla, beklenen fiyatlar ve marjinal etkinlik artacaktr. Yatrm dzeyi, sermayenin marjinal etkinlii ile piyasa faiz oran arasndaki farka bal olduu, marjinal etkinlik faiz orann at srece yatrm yapld, yatrm dzeyi arttka da marjinal etkinlik azald iin, yatrm talebi faiz orannn azalan bir fonksiyonu olmaktadr. Veri bir faiz orannda ne kadar yatrm yaplaca, yatrmn marjinal etkinliine, bu da yatrmn arz fiyat ile gelir bekleyilerinin dzeyine baldr. Yatrmn faiz esneklii, yani faiz oranndaki deimelerin yatrmm miktarnda yol aaca deimeler, yatrm miktar arttka marjinal etkinliin hangi oranda azalacana, bu da parasal net gelir bekleyileriyle sermayenin arz fiyatnn, yatrm mik-

TALEP, GELR VE STHDAM

21

tarna bal olarak bangi oranda deieceine baldr. Ekonominin depresyonda olduu dnemlerde sermayenin arz fiyatnn az ok veri olduu varsaylabilir; zira retim arac reten kesimlerde kullanlmayan kapasite vardr ve normal kapasite dzeyine kadar, retim aralarnn retim maliyetlerinin artmas beklenemez. Bu koullarda gelir bekleyileri, yani yatrmn fiziksel verimlilii ile beklenen fiyat ve cretler arlk kazanmakta ve faiz oran azaldka, yatrm miktarnn hangi oranda artaca, bunlardaki deimeye bal olmaktadr. Burada sermayenin marjinal etkinlii yatrm dzeyi ile tanmlanmaktadr. Buna bir alternatif olarak, sermayenin marjinal etkinliini, farkl yatrm projelerinin krllna bal olarak tanmlamak olana vardr. Bu tanmda, herhangi bir anda, (9.19)'a gre hesaplanan krllk dzeyleri birbirlerinden farkl olan belli sayda yatrm projesi vardr. Bu projeleri krlbk derecelerine gre sralarsak, rnein i'nci projeden i+Fci projeye geildiinde, yatrmn krll azalmaktadr. En son hangi projenin kullanlacan ise faiz oran belirlemektedir. Bu sralamada yukardan aaya veya etkinlii yksek olan projelerden dk olan projelere doru gidildiinde, marjinal etkinlik yine yukardaki temel nedenden dolay azalacaktr. Ancak, marjinal etkinlik toplam yatrm dzeyine deil de farkl projelere bal olarak tanmland zaman, ortaya nemli bir sorun kmaktadr; eer birinci proje dier btn projelere oranla daha fazla etkin ise, faiz oran bu projenin etkinlik orann at zaman btn yatrmlarn bu projeye yaplmas ve dolaysyla yatrm dzeyinin sonsuza kadar genilemesi gerekir. Buna, firmalarn mli olanaklarnn snrllnn engel olduu sylenebilir. Ancak, bu takdirde yine de neden dolay btn firmalarn ayn tip (birinci) porjeye yatrm yapmadklar sorusu ortaya kmaktadr. Eer bu soruya verilecek cevap, o projenin marjinal etkinliinin (krllnn), o projeye yaplan yatrm miktarna bal olarak decei ise, bu yorumdan vazgeilmi ve yukardaki yoruma dnlm demektir. Bu nedenle sermayenin etkinliini farkl projelerle deil yatrm dzeyi ile tanmlamak daha tutarldr. Marjinal etkinlik ile yatrm arasndaki iliki nasl yorumlanrsa yorumlansn, bu, nemli bir lde gelir bekleyilerine bal olarak deimektedir. ekil 9.2.'de farkl bekleyi durumlarmdaki yatrm fonksiyonlar gsterilmektedir. Bu fonksiyonlardan Io hem belli bir faiz orannda dierlerine kyasla daha dk bir yatrm miktar vermektedir, hem de bu fonksiyonda yatrrmn faize kar esneklii daha dktr. Bunlardan il-

218

KEYNES YNTEM

ekil 9.2

kinin nedeni, gelir bekleyilerinin daha dk olmasdr. Nitekim /j ile /, arasndaki fark da buradan domaktadr; herhangi bir faiz orannda gelir bekleyileri ne kadar yksekse sermayenin marjinal etkinlii ve yatrm miktar da o kadar yksek olmakta, dier bir deyimle, belli bir faiz orannda, gelir bekleyilerindeki bir art, yatrm erisini yukarya doru kaydrmaktadr. Dier yandan / fonksiyonunun gsterdii gibi faiz oran derken yatrn miktarnn nemli lde artmamasnn nedeni, yatrmlardaki artn, sermayenin marjinal etkinliini hzla drmesidir. Bu d, sermayenin arz fiyatnn nemli lde artmas ve /veya beklenen gelir akmnn azalmas ve bekleyilerdeki belirsizlik unsurunun artmas sonucunda ortaya kmaktadr. Depresyon durumunda bunlardan ikincisi nem kazanmakta, sermayenin marjinal etkinliinin dmesi hem yatrm dzeyinin, hem de faiz orann yatrm zerindeki etkisinin azalmasna yol amaktadr. Jx ve J 2 , beklenen gelir akmnn olduka yksek olduu ve yatrmlardaki artlarn gelir bekleyilerini pek fazla etkilemedii genileme dnemindeki bir ekonominin yatrm fonksiyonlar olduu halde /, gelir ve istihdam dzeyinin dmekte olduu bir gelir snrlayc sre iinde, yatrmlar ile faiz oran arasndaki ilikiyi gstermektedir.

TALEP, GELR VE STHDAM

219

Bu sonuncusu hem belli faiz oranlarnda daha dk yatrm yaplacan gstermekte hem de yatrmn faiz esneklii burada dk olmaktadr. Bylece, depresyon iindeki bir ekonomide sadece faiz orann drmek suretiyle yatrm miktarn artrma olanann snrl olduu aka grlmektedir. Yaplmas gereken en nemli ey, bir yandan faiz orannn dmesini salarken dier yandan da kapitalistlerin uzun dnem bekleyilerini etkileyerek sermayenin marjinal etkinliini artrmaktr. Ancak, bu ikincisi, ekonominin youn, hzl ve srekli bir genileme sreci iinde girmesini, talep, output ve istihdamn srekli olarak artmasn gerektirir. Bunlar saland takdirde uzun dnem gelir bekleyileri de etkilenecek ve bu, yatrm fonksiyonunun yukarya doru kaymasna yol aacaktr. . ; Ancak, temel sorun, bu srecin balatlabilmesidir. Uzun dnem faiz orann drmek olana olsa bile, uzun dnem gelir ve talep bekleyilerinin dk olduu koullarda, I o fonksiyonunda olduu gibi, ok dk faiz oranlarnda bile ekonominin hzl bir genileme sreci iine girmesi iin gerekli yatrmlar yaplamamaktadr. ekil 9.2.'de I' tam istihdamn gerektirdii yatrm dzeyi ise, yatrm fonksiyonu / iken, faiz orann drmek suretiyle yatrmlar bu dzeye kartmak olana yoktur. Dier yandan faiz oranndaki dmenin salayaca yatrm art fazla olmad iin, bunun output ve talep dzeyinde hzl ve srekli bir arta yol aarak uzun dnem gelir bekleyilerini etkilemesi ve yatrm fonksiyonunu kaydrmas sz konusu deildir. Bu nedenle sadece faiz oran ile oynamak suretiyle yatrmlar artrarak hzl ve srekli bir genilemeyi balatmak olanakszdr. te Keynes'in nerisi, bu koullar altnda dorudan doruya talep boluunu doldurmaya ynelmek ve bu arada faiz orann drmeye alarak genileme srecini balatmaktr. Keynes sonras IS-LM literatrnde likidite tuza, bu koullar altnda faiz orannn para politikas yoluyla dmesini engellemektedir; uzun dnem faiz oran dk bir dzeyde belirlenmekte, bunun gelecekte daha da dmesi, tahvil ve hisse senedi fiyatlarnn daha da ykselmesi beklenmedii iin, speklasyon olana ortadan kalkmakta, dier bir deyimle para talep fonksiyonu yatay hale gelmektedir. Ancak ne Genel TeorVde ne de Para zerine Denememde bu anlamda bir liKdite tuza bulmak olana yoktur. Aksine Keynes bunu aka reddetmektedir (bkz. G-T.s. 207). Keynes'in faizle ilgili temel sorunu, uzun dnem faiz orannn, sistemi tam istihdama yneltecek yatrmlarn yaplmasna olanak vermeyecek kadar yksek olmas; menkul

229 kymetler piyasasndaki

KEYNES YNTEM bekleyilerin genellikle fazla esnek olmamas

dolaysyla faiz orannn gereken hzla drlememesidir. A n c a k b u , yanlln u z u n d n e m faiz o r a n n d a o l d u u n u , s o r u n u n m e n k u l kym e t l e r p i y a s a s n d a d o d u u n u gstermez. E e r bir yanllk v a r s a b u , faiz o r a n n d a deil, y a t r m l a r l a ilgili u z u n d n e m bekleyilerindedir. N i t e k i m K e y n e s , d e p r e s y o n d a s e r m a y e n i n marjinal etkinliinin u z u n d n e m faiz o r a n n d a n d a h a y k s e k bir hzla dtn belirterek olay, IS-LM yaklamndan ok farkl bir biimde yorumlamaktadr. depresyonu, B u r a d a ISLM y a k l a m n n ne lde Keynesi olduu s o r u n u t e k r a r karmza k m a k t a d r . B u y a k l a m , n i h a analizde, y a t r m l a r n (ve t k e t i m h a r c a m a l a r n n ) faize kar ensekliinin d k olmas ve likidite tuza, ile a k l a m a k t a d r . Oysa K e y n e s , s e r m a y e n i n etkinliindeki gelir snrlayc d sre vurgulamaktadr: baladktan ve talep yetersizlii nedeniyle sonra, younluk kazandktan

sadece uyarlm h a r c a m a l a r deil, u z u n d n e m bekleyilerinin etkilenmesi s o n u c u n d a , y a t r m t a l e b i de a z a l m a k t a d r . Bu d a , ISLM y a k l a m n d a z e r i n d e p e k fazla d u r u l m a y a n t a l e p v e gelir bekleyileri ile ilgili bir s o r u n d u r . Sadece likidite t u z a deil, y a t r m l a r n faiz esnekliinin d k olduu hipotezi d e K e y n e s ' e t a m a m e n y a b a n c d r . ekil 9.2.'de Io, gelir snrlayc srece bal o l a r a k y a t r m erilerinin k a y m a s ile o r t a y a kan yatrm-faiz ilikisini v e r m e k t e d i r ve bu ad a n Keynesi a n l a m d a , y a t r m l a r n faiz esnekliinin d k o l d u u n u deil, gelir snrlayc sre iinde bekleyilerin ve s e r m a y e n i n marjinal etkinliinin azaldn gstermektedir. N i t e k i m bu fonksiyon zerindeki n o k t a l a r , h e r b i r i faize k a r esnek olan farkl y a t r m fonksiyonlarna a i t t i r . K e y n e s ' i n y a t r m yksek fonksiyonlardr. Ancak, fonksiyonu J j , 7 2 gibi faiz depresyonda, sermayenin esneklii marjinal

etkinliinin srekli o l a r a k (ve faiz o r a n n d a n d a h a hzl) dmesi, yat r m fonksiyonlarn k a y d r m a k t a v e b u n e d e n l e faiz orannn y a t r n zerindeki etkisini azaltmaktadr. Bu nedenle Keynes'de dinamik bir snrlama sreci iinde o r t a y a kan yatrm-faiz ilikisini, bekleyi atmosferinin veri olduu s t a t i k bir d u r u m a u y g u l a y a r a k , esnek olmayan yatrm fonksiyonu eklinde y o r u m l a m a k olana yoktur.1

1 Yatrm fonksiyonunu kay duan ey, belli bir yatnn orannda gelir bekleyilerinin dzeyindeki deimelerdir. Genileme dnemlerinde beklenen gelir dzeyi, depresyondakine oranla daha fazladr. Ancak, i hayatnda egemen olan genel atmosfer veri iken yatrmlardaki deime gelir bekleyilerini etkileyecektir. Yatrm fonksiyonunun nerede olduu, genel bekleyi atmosferine baldr. Dier yandan genileme dnemlerinde, yatrm miktarnn bekleyiler zerinde fazla bir olumsuz etkisi yoktur. Bu nedenle depresyonda yatrm fonksiyonunun hem dzeyi (yani sermayenin etkinlii) daha dk, hem de yatrmdaki artlarn sermayenin etkinlii zerindeki olumsuz etkisi daha fazladr.

OKUMA LSTES 1. Clover (1965)": Walras' genel dengenin eletirisi. 2. (1967) 3. Davidson (1972)', Chs. 1-2, 6: Parasal bir ekonomide bekleyilein nemi ve belirsizlik. 4. Dobb (1973), pp. 211-225. 5. Grossman (1972)* 6. Harrod (1937) 7. Hicks (1937)": IS-LM modeli. 8. (1965)*, Chs. m - X : Keynes'de yntem. 9. Jafft (1967)': Ttonnement sorunun tartmas. 10. Kalecki (1933-39)*, Chs. 3, 5. 11. Keynes (19?6)" 12. (1937)* 13. Leijonhufvud (1967) 14. (1968)', Cbs. I - I I I : Keynesi teorinin yeni bir yorumu. S. (1969) 16. Rooinson (1933-4)* 17. (1955) 18. (1971), pp. 16-32, 77-90. 19. Samuelson (1964)*: Keynes sonras gelimeler. 20. Shackle (1967)**, Chs. 11-15: Keynes yntemi ve teorisi. 21. (1973)* 22. Weintraub (1974)*, Ch. 5: Parasal iktisat ve genel denge.

10. TALEP VE BLM

10.1. KEYNES: PARA ZERNE DENEME


Ksa dnem blm sorunlar Genel Teorimde arka planda kald halde Para zerine Deneme'de Keynes, hem yntemi hem de teorisi dinamik olan bir model iinde, talep-fiyat-cret ilikilerinden giderek blm sorununa yaklamakta; bu ilikiler, ekonomik deikenlerle ilgili snflandrma ile birlikte, yakn zamanlarda gelitirilen Keynesi uzun dnem, byme ve blm teorilerinin hareket noktasn oluturmaktadr. Bununla beraber Genel Teori1 de de parasal cretlerin, fiyatlar genel dzeyinin ve sermayenin marjinal etkinliinin belirlenmesinden, ksa dnem blm teorisi ile ilgili baz nermeler tretmek olana vardr. Burada nce bu nermeler ksaca incelenecek, daha sonra da Para zerine Deneme yaklam formel bir model iinde ele alnacaktr. Keynes'in igc arz erisi, ksa dnemde tam istihdam dzeyine kadar parasal cretlerin deimediini gstermektedir. Ancak, parasal cretler sisteme veri olarak girdii halde, Keynes'de, bunun hangi dzeyde veri olduu sorusuna cevap bulma olana yoktur. Herhangi bir anda piyasada egemen olan parasal cretler, tarihsel bir sre sonucunda olumutur. Bu tarihsel sreci belirleyen gler saptanmad iin, yaklam, parasal cretlere tarihsel bir raslant olarak bakmakta ve bu nedenle Keynes'de, btnl olan bir parasal cret teorisinden bahsetmek olana ortadan kalkmaktadr. Bu olgu sadece Genel Teori ve I Para zerine Deneme'de deil, daha sonraki Keynesi yaklamda da kendini gstermektedir. Dolaysyla Keynes'in parasal cret teorisi, klasik asgari geimlik cret teorisine kyasla yolun ancak yarsn katedebilmektedir; klasik teoride reel cretlerin ksa ve uzun dnemlerde hangi dzeylerde olutuu ve bunlar etkileyen glerin ne olduu aka belirlenmektedir. Ancak, reel cretlerin belirlenmesi konusunda ayn eyi sylemek olana yoktur; Genel Teorimde reel cretler bir ynyle neoklasik bir biimde belirlenmektedir. Bunun nedeni, firmalarn fiyat belirleyici davranlarnda marjinal maliyet yntemine bavurmalardr. Talebin

224

"

KEYNES YNTEM

rol ise istihdam dzeyini etkileyerek igcnn marjinal (reel) verimini deitirmek ve fiyatlar, parasal cretler veri iken, reel cretleri igcnn marjinal verimine eitleyecek dzeyde oluturmaktr. Genel Teori'de reel cretler konusunda, marjinal verimlilik blm nermesinin bir ynyle (I. klasik postulat) benimsenmesine karlk, sermayenin marjinal etkinlii, sermayenin marjinal verimi olarak tamlanmamaktadr. B u n u n temel nedeni, sermayenin etkinliinin belirlenmesinde bekleyilerin roldr; marjinal etkinlik, gerekleen gelire veya sermayenin dourduu cari output akmna deil, gelecekte elde edilmesi beklenen gelir akmna baldr ve bu adan, hem teknik ve ekonomik, hem de davransal etkenlere bal olarak deimektedir. Durgun durum koullar altnda denge srekli olarak salandndan, fiziksel o u t p u t akmnn ve b u n u n deerinin deimesi sz konusu deildir. Yine, bu koullar altnda, sermaye stokunun gemi ve cari retim maliyetiyle veya gelecekte elde edilecek gelirlerle deerlendirilmesi arasnda bir fark y o k t u r . Nitekim Keynes'de, bu koullar altnda marjinal etkinliin marjinal verim olarak yorumlanabileceini belirtmektedir. 1 Ancak, dinamik bir teori olan Keynes yaklamnda bu koullarn yeri yoktur. Keynes, Para zerine Denememde, iki kesimli bir model iinde, yatrm-tasarruf dengesizliinin, fiyatlar, reel cretler ve krlar zerindeki etkilerini, temel denklemler adn verdii sistem iinde incelerken, genel yaklamnn iki temel unsurunu b u r a d a da esas almaktadr; cretlerin parasal olarak belirlendii ve yatrmlarn tasarruflardan bamsz olduu. Bu sonuncusu, toplam fiziksel o u t p u t u n , tketim ve yatrm mallar arasndaki b l n m n n ; toplam faktr gelirlerinin, tketim harcamalar ile tasarruflar arasndaki blnmnden farkl olmas sonucunu dourmaktadr. O u t p u t ve istihdam dzeyleri sabit olarak alnmakta, bu nedenle, bu blnmn farkl olmasnn yaratt yatrm-tasarruf dengesizliini ortadan kaldrabilecek tek ey, tketim mallar fiyatlarndaki deime olmaktadr. Dolaysyla model, Genel Teori'dekinin aksine bir fiyat intibak modeli niteliinde olup, zellikle t a m istihdam koullar altnda uzun dnem byme dengesi1 Yukarda, sermayenin marjinal etkinliinin tanmnda, dnem bana elde edilmesi beklenen fiziksel output miktar ile beklenen fiyat ve cretlerin zaman iinde deimedii varsaylmt. Bu varsaym, durgun durum koulunun gerekli bir varsaymdr. Ancak bunun yannda bekleyilerin gereklemesi de durgun durumun gerekli bir koulu olduu iin, (9.18)'deki tanm sermayenin marjinal verimi olarak yorumlamak olanakszdr. Dier yandan, bekleyiler gerekletii zaman, yatrm miktar arttka sermayenin marjinal etkinliinin (veriminin) azalmasnn tek nedeni, fiziksel verimliliin azalmas olabilir.

TALEP VE BLM

22S

nin incelenmesine elverilidir. Nitekim daha sonra gelitirilen neo-Keynesi yaklam da modeli bu ekliyle ele almaktadr. Yaklamn dier unsuru, cretlerin parasal olarak belirlenmesi, fiyat intibak sreci iinde blmn deimesine yol amaktadr. Parasal cretler veri iken tketim mallar arz ve talebi arasndaki dengesizlik, bu mallarn fiyatlarnn; bu da reel cretlerin ve krlarn deimesine yol amaktadr. Keynes'in buradaki kr tanm, geleneksel tanmdan olduka farkldr. Keynes geliri, birbirleriyle zde olan farkl yoldan tanmlamaktadr. Buna gre toplam parasal gelir, retim faktrlerinin parasal gelirleri toplam ve toplam outputun parasal retim maliyeti, ayn eyin farkl ifadesidir. Bu tanm iinde yer alan unsurlar ise parasal cretler, giriimcilerin normal getirileri (veya, arz fiyatlar), sermaye zerinden denen faiz ve rant ve benzeri gibi srekli gelirler. Grld gibi burada Keynes faiz ile kr ayrmakta ve bunlar farkl olgulara balamaktadr. Piyasada mallarn satndan elde edilen gelirle, maliyet unsurlarnn toplam, yani malRrn retim maliyeti arasndaki fark pozitif veya negatif kr olarak tanmlanmaktadr. Bu anlamda kr, normal bir faktr geliri deildir; bu nedenle de ne retim maliyetinin, ne de toplam gelirin bir unsurudur. Gelir demeleri iinde ele alnmad iin de tketim ve tasarruf kararlarn etkilemez; tketim ve tasarruf, faktr gelirlerinden yaplmaktadr. Bu kr kavram daha ok, beklenmeyen, geici, ar kazan niteliindedir. Toplam output, elverili (tketilebilen) ve elverisiz (tketilemeyen) mallar olarak ayrlmakta, bunlardan ilki tketim mallar kesiminde retilen outputtan, ikincisi ise dayankl ve dayanksz retim aralarndan olumaktadr; Toplam outputun bu iki kesim arasndaki dalm giriimciler tarafndan belirlenir. Bunlarn yatrm talebi, yatrm mallan kesiminde retilen outputa eittir; dier bir deyimle, bu kesimin retim younluu, giriimcilerin ne kadar yatrm yapmak istediklerine baldr. Bu kesimdeki igc verimlilii, yatrm mallarnn retimi iin gerekli igc miktarn, yani bu kesimdeki istihdam dzeyini verecektir. Toplam igcnn geriye kalan ksm ise tketim mal reten kesimde kullanlr ve tketim mal retir. Bylece, yatrm talebi hem kesimlerin retim younluklarn, hem de toplam igcnn kesimler arasndaki dalmn belirlemektedir. Modeli basitletirmek amacyla kullanm maliyetini bir tarafa brakarak retim maliyetini sadece ana maliyetin bri unsuruyla, cret demeleriyle lelim. wm veri parasal cret, Yt yatrm mallar

226

KEYNES YNTEM

kesimindeki parasal r e t i m maliyeti, Y c t k e t i m mallar kesimindeki p a r a s a l r e t i m maliyeti, L ve L c bu kesimlerde i s t i h d a m edilen igc m i k t a r l a r , L t o p l a m istihdam dzeyi ve Y m de ekonominin t m n d e retilen mallarn r e t i m maliyeti veya p a r a s a l faktr gelirleri t o p l a m (parasal mill gelir) ise: Ym = Ym = wmL Yc + Y, , (10.1) (10.2) (10.3) (10.4)

Yc = wm Lc YI = m U tanmlarn yapabiliriz.

iler toplam olarak wmL kadar parasal cret geliri elde etmekte ve bunun belli bir ksmn tketim harcamasnda kullanarak kalann tasarruf etmektedirler. Bu snfn harcamalar sadece tketim mal reten kesimin outputuna talep yaratmaktadr. Toplam cret gelirlerinin tketimle tasarruf arasndaki dalm, toplam outputun kesimler arasnda tketim ve yatrm mal eklindeki dalmndan tamamen bamszdr. Ksaca, iiler tketim eilimlerine gre tasarruf ve tketim yapmakta, kapitalistler ise yatrm planlarna gre toplam outputu kesimler arasnda datmaktadrlar, ite burada birikimin iki temel unsurunun, yatrm ve tasarrufun birbirinden bamszl sz konusu olmaktadr. I, giriimcilerin rettikleri toplam yatrm mal miktarn, C de toplam tketim mal miktarn gstersin: bu miktarlar kesimlerin retim younluklar olup giriimciler tarafndan belirlenmektedir. Reel mill geliri tanmlamak, dier bir deyimle, ekonomide parasal fiyatlardan bamsz olarak toplam output dzeyini (miktarn) belirleyebilmek iin I ve C ayn birim cinsinden llmelidir. l birimi olarak bunlarn retim maliyetlerini almak, tketim ve yatrm mal larmn birimlerini, bu birimlerin retim maliyetini eitleyecek ekilde tanmlamak olana vardr. Bu durumda kesimlerde denen parasal gelirler ile retilen mal miktarlar (birimleri) orantl olacaktr. Bu ekilde llen toplam output miktarn (reel geliri) Y (=C + /) ile, adam bana retilen output miktarn da y ile gsterirsek: YJI = y= YJC CILC= = YJY I L, = Y/L (10.5) (10.6)

olmakta; (10.5), C ve J'nn, kesimlerde retilen birim outputun retim maliyetlerini (Yt// ve Ye/C'yi) eitleyecek ekilde tanmlandn,

TALEP VE BLM

227

(10.6) ise bu t a n m d a n dolay, kesimlerde a d a m bana retilen outp u t birimlerinin a y n o l d u u n u gstermektedir. 1 Grld gibi t o p lam igcnn kesimler arasndaki dalmn I jC belirlemektedir. Sm, iilerin t o p l a m parasal cret gelirlerinden y a p t k l a r tasarruflar ise: Cm = Ym~ Sm (10.7) iilerin toplam parasal tketim harcamalarn veya tketim mal talebini gsterecektir. retilen toplam tketim mal miktar C olduundan, bu maln piyasa fiyatn pc ile gsterirsek, tketim mal piyasasnda arz-talep dengesi:
Pc

C =

Ym - Sm

(10.8)

eitliinin gereklemesini gerektirir. Ym, istihdam dzeyi ve parasal cretler; Sm, toplam parasal cretler ve iilerin tasarruf eilimi; C de kapitalislerin yatrm kararlar tarafndan belirlendiine gre, bu eitliin gereklemesini salayabilecek tek deiken pc olmaktadr. (10.5) ve (10.6) kullanlarak bu eitlik: Pc = mly +(Y- SJ/C (10.9) ekline getirilebilir. Tketim malnn parasal (piyasa) fiyat, parasal cretlere, igcnn verimliliine ve yatrm mallarnn retim maliyeti ile toplam parasal tasarruflar arasndaki farka bal olmaktadr. Eer: Y, = Sm ve:
Pc

ise

Pc

= wjy

(10.10) (10.11)

C = wm Lc = Yc

olmaktadr. Ksaca, eer iilerin parasal gelirlerinden yaptklar tasarruflar ile giriimcilerin yatrm mallarn retmek iin yaptklar harcamalar birbirine eitse, tketim mallarnn satndan elde edilen parasal gelir, pcC, bu mallarn retim maliyetine, Yc'ye eit olacak ve dolaysyla, bu mallarn satndan bir kr elde edilemeyecektir. Bu
1 rnein tketim mal kesiminde 5 kg. buday bir ii, yatrm mal kesiminde de bir adet makineyi bir ii retiyorsa, parasal cretler her iki kesimde de ay,n olduundan, 5 kg. buday ile bir adet makinenin retim maliyetleri ayndr. Eer 5 kg. budaya bir birim tketim mal, bir adet makineye de bir birim yatrm mal dersek, bu iki maln birimlerinin deiim oran bire eit olacaktr. Bu durumda, eer buday reten kesimde 600 kg. buday, makine reten kesimde de 100 adet makine retiliyorsa, reel mill gelir iinde toplam olarak 600/5 + 100 = 220 birim buday veya makine var demektir. Burada Y 220, I = 100 ve C = 120 olmakta, C'ain bir birimi /'nn bir birimiyle deitii iin, Y, ister buday ister makine cinsinden ifade edilsin, ayn deeri almaktadr.

228

KEYNES YNTEM

d u r u m d a reel cretler de a d a m bana retilen o u t p u t m i k t a r n a eit olmaktadr:

wJPc = y

(10.12)

(lO.lO)'daki koul gerekletii zaman, toplam outputun kesimler arasndaki dalm ile toplam cret gelirlerinin tketim ve tasarruf arasndaki dalm ayn olmakta, tketim mallar, bunlarn retim maliyetlerine eit fiyattan satldklar zaman bu mallarn piyasasnda arz-talep dengesi salanmaktadr. Dier bir deyimle, her iki kesimde denen cretlerden yaplan tketim harcamalar, tketim mal reten kesimin outputunun retim maliyetine eit olmakta, cretlerden yaplan tasarruflar ise yatrmlar karlamaktadr.1 Eer Y; = Sm eitlii gereklemezse, tketim mallar retim maliyetlerine eit bir fiyattan (wm \y fiyatndan) satldklar zaman, tketim mal piyasasnda arz veya talep fazlas ortaya kacaktr. Sm> Yt ise, pcwm jy olduu zaman, toplam tketim talebi, Cm = Ym S m , tketim mallarnn retim maliyeti altnda kalacak, yani arz fazlas ortaya kacaktr. Bu parasal arz fazlas, tketim mallarnn toplam arz fiyat (Yc) ile talep fiyat (YmSm) arasndaki farka eittir. Bu arz fazlasnn ortadan kalkmas iin, tketim mallarnn piyasa fiyatnn, pcCnin, bu mallarn retim maliyetinin (arz fiyatnn) altna inmesi ve talep fiyatna eitlenmesi gerekir. Ksaca, Yc>Cm iken, piyasa arz-talep eitliinin gereklemesi iin, bu mallarn maliyetlerinin altnda satlmas gerekir. Denge durumunda Cm=pcC<Yc olacak ve pc, (10.9)'da belirlenen dzeye inecektir. Bunun sonucunda bu kesimdeki kapitalistler net bir zarara urayacaklar, reel cretler ise artacaktr: zira iiler, tketim mal fiyat dt iin, veri parasal cretleriyle daha ok tketim yapma olanana sahip olmaktadrlar. Bylece, tketim mal kesiminde arz-talep dengesinin salanmas blmn deimesine yol amaktadr. Buna karlk Sm<Yt ise, tketim malnn piyasa fiyat, bunun retim maliyetinin zerine 1 Bu sonu, Mara'n iki kesimli modeline olduka benzemektedir. Marx'ta da her iki kesimde denen cretler tamamen tketilmekte ve tketim mal reten kesimin outputuna ynelen bir talep haline gelmektedir. Manc'n dengeli byme srecinde, kesimlerde yaratlan artk deerin toplam, yatrm mallar kesiminde retilen (net) outputun deerine eitlenmekteydi. Burada ise ayn durum, artk deer yerine iilerin tasarruflar nedeniyle ortaya kmaktadr. Bu son nokta, iki yaklam arasndaki temel bir fark vurgulamaktadr; Marx'ta artk deer (kr) retim sreci iinde, burada ise deiim sreci iinde ortaya kmaktadr. Zira, Mara'ta reel cretler (blm), mallarn deiim srecinden bamsz olarak belirlendii halde, burada, tamamen mallanl deiim sreci iinde belirlenmektedir.

TALEP VE BLM

229

kaak; reel cretler decek ve kapitalistler n e t bir kr salayacaklardr. Tketim m a b kesimindeki kapitalistlerin k n , bu maln piyasadaki satndan elde edilen gelir ile retim maliyeti arasndaki farka eit olduu iin: Pc =
Pc

Yc

(10.13)

olmakta,' piyasa fiyatna bal olarak kapitalistler kr veya zarar etmektedirler. Bunun, tasarruflarla yatrm mallarnm retim maliyeli arasndaki farka bal olduunu gstermek iin (10.2) ve (10.8)'i (10.13)'de kullanrsak: Pc = Yt - Sm (10.14)

olmaktadr. Grld gibi yatrm-tasarruf dengesi saland zaman tketim malnn fiyat, (10.9)'da, bu maln retim maliyetine eitlenmekte, kapitalistlerin kr sfr olmaktadr. Ksaca, tketim malnn piyasa fiyat ile krlar ayn ynde, reel cretler ise ters ynde deimektedir. Nitekim (10.9) ve (10.14)'den: Pc = jy + Pc/C (10.15)

yani, tketim malnn piyaaa fiyat, birim output bana denen cret (wmjy) ile birim output bana elde edilen krlarn toplamna eit olmaktadr. Bu eitlii ayn zamanda, kapitalistlerin piyasa fiyatn belirlemedeki davranlar eklinde de yorumlamak olana vardr. wm jy ana retim maliyeti olduuna gre, bu eitlik bize, kapitalistlerin ana maliyet zerine koyduklar kr mar/Vnm, yatrm-tasarruf farkna bal olduunu gstermektedir. Nitekim ^'y a kr marj dersek:

pc = K/y) (i +A)

[A =

y {Yi

~mCSm) ]

(10.15.8)

olmakta ve bu marj, parasal cretler ve igcnn verimlilii veri iken, parasal tasarruflarla yatrmlar arasndaki farka bal olarak deimektedir. Krlar pozitif olduu zaman fiyat, retim maliyetini amaktadr; p c >wm/y. w =M>m/pc'yi r e e l u c r e t olarak tanmlarsak: w/y=lPc/PcC (10.16)

olacak ve iilerin reel gelir iindeki pay, krlar arttka decektir. Modelde gelir dalm veya reel cretler ile cretlerin toplam gelir iindeki pay, parasal cretler veri olduundan, tketim mal fiyatna

230

KEYNES YNTEM

bal olarak igc piyasasnda deil mal piyasasnda belirlenmektedir. Parasal cretler ve iilerin tasarruf oran veri iken, kapitalistler ne kadar ok yatrm yaparlarsa tketim mal fiyat o kadar ykselecek, reel cretler derek krlar artacaktr. Ekonominin tmnde elde edilen krlar bulmak iin, yatrm mal piyasasnda elde edilen kr belirlemek gerekmektedir. Bu da yatrm malnn piyasadaki satndan elde edilen parasal gelir (J m ) ile bu maln retim maliyeti arasndaki farka eittir: Pt = Im - Yt Toplam krlar ise: P = Pc + P, = Im - Sm (10.18) yani, yatrm malnn satndan elde edilen gelir ile parasal tasarruflar arasndaki farka eittir. Grld gibi tketim mal kesiminde elde edilen krlarla ekonominin tmnde elde edilen krlar, yatrm mallarnn piyasa fiyat, bu mallarn retim maliyetine eit olduu zaman eitlenecektir. Bu maln piyasa fiyat, sadece kapitalistleri ilgilendirmekte ve bunun belirlenmesinde sadece retim aralar arz ve talebi deil, para ve menkul kymetler piyasasndaki bekleyiler de rol oynamaktadr. Yatrm malnn piyasa fiyat nasl belirlenirse belirlensin bu, tketim malnn fiyatn ve gelirlerin iki snf arasndaki blmn etkilememektedir. Nitekim (10.16)'da aka grld gibi reel cretler ve bunun reel gelir iindeki pay, sadece tketim mabnm parasal fiyatna baldr. Bu da tasarruflarla, yatrm mallarnn piyasa deeri deil, retim maliyeti arasndaki fark tarafndan belirlenmektedir; yani, yatrm mallarnn piyasa fiyatndan tamamen bamszdr. Yatrm mallar sat, kapitalistler arasndaki bir al veritir: eer bu mal retim maliyetinin altnda satbyorsa, bundan zarar gren de, kr eden de btnyle kapitalist snftr. Dolaysyla bu maln fiyat, kapitalist snf iindeki gelir dalmn etkilemekten teye bir rol oynamamaktadr. Modelde, yatrm-tasarruf dengesizliinin yol at fiyat deimeleri ve bunun sonucunda da gelir dalmnn deimesi, yatrmtasarruf dengesini salayan bir unsur olmaktadr. Tasarruflar yatrmlardan dk olduu zaman, tketim mallar talebi, maliyet fiyat dzeyinde, tketim mal arzn at iin, tketim malnn parasal fiyat ykselmekte, iiler, veri parasal gelirlerini, daha az miktarda mal satn almak iin kullanmaktadrlar. Bunun sonucunda reel gelir iilerden kapitalistlere transfer edilmektedir. Kapitalistlerin eline (10.17)

TALEP VE BLM

231

geen bu gelirin daha sonra nasl kullanld, yatrm-tasarruf dengesizliini ve gelir dalmn etkilemektedir. Eer kapitalistler bu gelirlerini tasarruf ederlerse, iilerin tasarruflar veri iken, toplam tasarruflar artm olacak ve yatrm-tasarruf dengesi salanacaktr. Yatrm ile tasarruf arasndaki fark ne kadar fazlaysa, reel cretler o kadar ok decek ve yatrm-tasarruf dengesinin saland dzeyde krlar o kadar fazla olacaktr. Nitekim (10.14)'den: Sm + Pc = Yt (10.19) eitliini treterek, denge durumunu, iilerin tasarruflar ile kapitalistlerin krlar toplamnn, yatrm mallar retim maliyetine eit olduu durum olarak tanmlamak olana vardr. Kapitalistlerin btn krlarn tasarruf ettikleri varsaym altnda bu eitlik, tasarruf yatrm eitliinden baka bir ey deildir. Grld gibi, iilerin tasarruf eilimleri ve toplam parasal cret demeleri (ksaca, Sm) veri iken, kapitalistler ne kadar ok yatrm yaparlarsa gelir dalmn o kadar lehlerine evireceklerdir. Eer kapitalistler ellerine geen krn tamamn tasarruf etmiyorlarsa, gelir dalm daha da ok kapitalistlerin lehlerine evrilecektir. Kapitalistlerin tasarruf oran sc ise, toplam tasarruflar Sm -\-scPc olacak ve sc < 1 olduu iin yatrm tasarruf dengesizlii devam edecektir; yani: Sm + sc Pc < Yt (10.20) olmaktadr. Bu dengesizlik, kapitalistlerin tketim talebinden domakta ve tketim mallarnn piyasa fiyatn daha da arttrmaktadr. Bu art reel cretleri daha da fazla drecek ve karlar arttracaktr. Denge: Sm + scPc + P'c = Y, (10.21) eitlii salannca oluacaktr. Burada P'c, yatrm-tasarruf dengesinin salanmas iin krlarda meydana gelmesi gereken art gstermektedir. (10.19) ve (10.21)'den: P'c = Pc (l-sc) (10.22) olduu grlmektedir. Bu eitliin sa taraf, kapitalistlerin ilk aamada elde ettikleri krlardan yaptklar tketim harcamalar olduundan, krlardaki art, kapitalistlerin tketim harcamalarna eittir. Bylece, ister yatrm ister tketim eklinde olsun, kapitalistler ne kadar fazla harcarlarsa o kadar fazla kazanmaktadrlar. Bu nermenin tersi de eit derecede geerlidir. Kapitalistler, kurlarndaki azalmay telafi etmek iin yatrm ve tketim harcamalarn kstklar zaman, krlarnn daha da azalmasna sebep olacaklardr.

32

KEYNES YNTEM

Para zerine Deneme modelinde, yatrm-tasarruf dengesizliinin yaratt sre gelir snrlayc veya oaltc deil, gelir ve istihdam dzeyi veri iken, fiyat artrc veya azaltc bir sretir. Burada da yatrmlarn parasal gelir zerindeki oaltan etkisi sz konusudur. Bu etki bir fiyat ve blm intibak eklinde olmakta ve Genel TeorVden farkl olarak, dinamik bir yntemle incelenmektedir. Ancak, yaklamn temel nitelii her iki yaptta da ayndr; gelirden ve tasarruflardan bamsz olarak yaplan harcamalar (yatrmlar), kendine eit bir tasarrufu, parasal gelir dzeyini deitirerek yaratmaktadr. Genel Teori'de parasal gelirin deimesinin nedeni reel gelir dzeyinin deimesi, burada ise fiyatlar dzeyinin deimesidir. Tasarruflar, ilkinde reel gelir, ikincisinde ise blm deitii iin deimekte ve Genel Teori'de gelir dzeyinden, burada da gelir dalmndan bamsz olarak belirlenen yatrmlara eitlenmektedir.

10.2. KALECK: YATIRIM, KR VE MONOPOLLEME DERECES


Kalecki'nin hemen hemen ayn yllarda Keynes'den bamsz olarak gelitirdii model, hem temel ilikileri hem de nermeleri asndan Para zerine Deneme modeli ile bir uyuum iindedir. Bununla beraber Kalecki modeli ok daha sistematik ve btnseldir ve bu adan da bir byme teorisi erevesi iine ok daha iyi oturmaktadr. Bunun temel nedeni Kalecki'nin Marxist retiden gelmesidir. Keynes, kendi deyimiyle, uzun sre, yerlemi neoklasik dnce tarzndan kurtulma mcadelesi verirken Kalecki'de bu dnce tarznn izlerini bulmak olana yoktur. Nitekim Keynes, Para zerine Denememde, bir anlamda, Marx'n iki kesimli retim emasn yeniden kefetme abasna girerken Kalecki'nin hareket noktas bu ema olmutur. nde balamnn verdii bu avantaj Kalecki'nin kr, yatrm, tasarruf kavramlarnn ve bu kavramlar arasndaki ilikilerinin berraklnda kendini gstermektedir. Bununla beraber una da iaret etmek gerekir ki Keynes, dorudan doruya bir fiyat-cret-output genel teorisine yneldii halde Kalecki, ann izgisine bal kalarak konjonktr teorisiyle ie balam ve buradan hareketle genel teoriye ulamtr. cret pazarlklarnn parasal olarak yapld, talebin ve zellikle yatrmlarn bamsz rol, deime srecinin tarihsel bir zaman iinde ele alnmas gibi hususlarda Kalecki'nin de Keynes ile ayn grleri savunduu gzlenmektedir. Modeli, iki-kesimli, iki-smfh Marxist retim

TALEP VE BLM

233

modelidir. Tketim kesiminde retilen mallara talep iilerden ve kapitalistlerden gelmekte, buna karlk birikim sadece kapitalist snf tarafndan yaplmaktadr. Keynes'den farkl olarak Kalecki, klasik tasarruf fonksiyonuna olduka yakn bir fonksiyon kullanmaktadr; iiler btn cret gelirlerini tketime harcamakta ve dolaysyla birikim yapmalar olana ortadan kalkmaktadr. Kapitalistler ise gelirlerini ksmen tketmekte, ksmen de tasarruf etmekte, yatrmlarn tamamen tasarruflardan bamsz olarak yapmaktadrlar. Ekonomideki toplam gelirleri farkl ynden tanmlamak olana ortaya kmaktadr: gelir demeleri, gelirin kullanm biimi ve toplam talep asndan. P, kapitalistlerin gayri safi krlar, W parasal cret demeleri ve Ym toplam parasal gelir demeleri ise: Ym = P + W (10.23)

olacaktr. Cw iilerin parasal tketim harcamalar, Cc kapitalistlerin parasal tketim harcamalar ve Sc kapitalistlerin parasal tasarruflar iken toplam gelir:

Ym = Cw +Ce + Sc

(10.24)

eklinde tketim ve tasarruf arasnda datlacaktr. Yukardaki varsaymlar gereince iilerin tketim harcamalar toplam cret gelirlerine, ekonomideki toplam tasarruflar da (S) kapitalistlerin tasarruflarna eit olacaktr: Cw = W (10.25)

Kapitalistlerin, tasarruflardan bamsz olarak yaptklar veya planladklar toplam parasal yatrmlar I ise, ekonomideki toplam parasal talep: Yt = Cw + Cc + I (10.26)

sc = s

olacaktr. Arz-talep dengesi saland zaman, toplam parasal gelir (toplam output veya arz), toplam talebe eitleneceinden, (10.23), (10.25) ve (10.26)'dan: P = / + Cc (10.27)

yani kapitalistlerin krlar, yatrmlarla kapitalistlerin tketim harcamalarnn toplamna eit olmaktadr. Eer kapitalistlerin tketmedikleri varsayhrsa: P = I (10.28)

234

KEYNES YNTEM

olacak, denge d u r u m u n d a k r l a r ile y a t r m l a r eitlenecektir. (10.25), iilerin lerin kazandklarn harcadklarn harcadklarn, kazandklarn (10.27) ve (10.28) de kapitalistilki gstermektedir. Bunlardan

klasik tasarruf fonksiyonunundan tretilen bir varsaym olduu halde ikincisi, sistemin ileme mekanizmasnn bir sonucudur. Krlarn, kapitalistlerin harcamalarna eit olduu olgusu yukarda, (10.23), (10.25) ve (10.26)'daki eitliklerden tretilmi bir zdelik eklinde yorumlanabilir. Ancak bu yorum iki neden dolaysyla olanakszdr. Bir kere (10.23)'de sz konusu olan ey parasal gelirler yani toplam outputun parasal deeri, (10.26)'da ise parasal taleptir ve ancak denge durumunda bu ikisi birbirine eittir. Bununla beraber yine de (10.27) ve (10.28)'de, krlarn m kapitalistlerin harcamalar; yoksa harcamalarn m krlar tarafndan belirlendii sorusuna aka cevap bulmak olanakszdr. Nitekim tasarruf fonksiyonu, harcamalarn gelire bal olduunu belirtmekte ve bu adan (10.27)'in sa tarafmdaki harcamalardan bir tanesi, tketim harcamalar, krlar tarafndan belirlenmektedir. Tketimin gelirle orantl olduunu ve sc'nin de kapitalistlerin tasarruf eilimlerini gsterdiini varsayarsak: Cc = ( l - s c ) P (10.29) kapitalistlerin tketim fonksiyonunu verecektir. Burada krlar tketimi belirlemektedir. Ancak, kapitalistlerin toplam talebinin ikinci unsuru, yatrmlar, sistemdeki etki ynn belirleyen temel unsurdur. (10.26) - (10.27)'de yatrmlar hem output dzeyinden, hem de krlardan tamamen bamszdr. Bu durumda (10.27) - (10.28)'deki eitlikler ancak, yatrmlarn krlar belirlemesi eklinde yorumlanabilir. Kapitalistlerin tketim yapmadklar varsayldnda, (10.28)'de olduu gibi, bu olgu aka ortaya kmaktadr. Dier yandan tketim eilimi pozitif olsa bile, (10.27), (10.24) kullanlarak yeniden yazldnda: P=(1/C)J (10.30) olacak ve bu snfn tasarruf eilimi veri iken-, yatrmlarn krlar belirledii olgusu aka ortaya kacaktr. Bu yorumun tek gerei,
yatrmlarn bamsz olarak belirlenen, dsal bir deiken olmasdr.

Kapitalistler bu eitliin ancak sa tarafn kontrol edebilirler; ksaca, kapitalist ne kadar kazanacana deil ne kadar tketeceine ve yatracana karar verebilir. Ne kadar kazanaca ise harcamalarna bal olarak deiecektir. Bununla beraber, yatrmlarn krlar belirledii srecin de aka ele alnmas, teorinin dayand varsaymlarn saptanmas iin

TALEP VE BLM

235

gereklidir. Bu sre az ok Keynes modelindekine benzemektedir; yatrm-tasarruf eitsizlii halinde gelir dalmmn deierek yatrmlara eit bir tasarrufun ortaya kmas. Klasik tasarruf fonksiyonu varsaym altnda yatrmlarn krlar belirlemesi, bu dengesizlik sonucunda ortaya kan srecin oluturduu tasarruflarn, kapitalist snfn eline gemesi demektir. Bu srecin ilemesinin temel koulu, cretlerin parasal olarak belirlenmi olmas; yatrm-tasarruf dengesizliinin fiyatlar artrarak reel cretleri drmesi ve reel cretlerden, yatrm-tasarruf eitliini salayacak kadar bir fonun kapitalistlere aktarlmasdr. Yatrmlardaki art retim aralar reten kesimin kapasite kullanmnn ve burada yaratlan gelirlerin artmas sonucunu dourmakta, tketim mallar reten kesimin daralmas, gelir dalmnn cretler aleyhine deimesini gerektirmektedir. Tketim mal reten kesimdeki net outputla bu kesimde alan igcnn tketimi arasndaki fark, denge durumunda, retim aralar reten kesimdeki igcnn ve kapitalistlerin tketimleri toplamna eittir. Kapitalistlerin tketimi veri iken, yatrmlar ne kadar yksek ise reel cretler o kadar dk olmakta ve hem tketim mal reten kesimin retimi, hem de ii snfnn tketimi kslmaktadr. Bylece, modelde, yatrmlara eit tasarruflar ii snfnn tketiminin ksalmasyla ortaya kmakta ve bunlar, kr eklinde kapitalistlere aktarlmaktadr. Krlar bu sre sonucunda ortaya ktna gre, belli bir dnem iindeki kapitalist harcamalarn o dnemde elde edilen krlara balamak olana yoktur. Bu nedenle (10.29)'daki tketim fonksiyonunu, ayn dnem iindeki iki deiken arasndaki bir iliki olarak almamak gerekir. Belli bir dnemdeki, t dnemindeki tketimi, f-1 dnemindeki krlarn bir fonksiyonu olarak yazmak daha anlamldr. Bu durumda: Cct = ( l - * c ) P t (10.31)

kapitalistlerin tketim fonksiyonunu verecektir. Ayn ekilde (10.27)'yi zamanl olarak tanmlarsak: Pt = 11 + Cct (10.32)

yani t dnemi sonunda oluan krlar, bu dnem iinde yaplan yatrmlarla, yine bu dnem iinde, geen dnem krlarndan yaplan tketim harcamalarna eittir. Bu iki eitlikten: Pt = I, + (l-sc) P t _ t (10.33)

olacaktr. Dier yandan P f _, = /t_j + C c u - n olduunu gz nne alr bunv (10.33)'de kullanr ve ilemi sonuna kadar gtrrsek:

236

KEYNES YNTEM

pt = it + (i-se) /,_, + (i-scy i,_2 + ...


veya:
Pt = S \\-scy J,_,
i

(10.34)

Yatrmlar tamamen bamsz olarak belirlendii zaman, herhangi bir dnemde elde edilen krlar, o ve daha nceki dnemlerde yaplan yatrmlarn bir fonksiyonu veya arlkl bir toplam olmaktadr. Yatrmlar zaman iinde deimedii zaman, krlarn ve gelir dalmnn deimesi olanakszdr. Nitekim I, = /,_! = . . . ise (10.34)':

eklinde yazmak olana vardr. Bu eitlik, zaman-gecikmeli krtketim ilikisinin varsaylmad durumda ortaya kan eitliin, (10.30)un ayndr. Kapitalistlerin tketim eilimi veri iken, dsal ve bamsz olarak belirlenmi olan yatrmlar krlar belirlemekte, yatrmlar zaman iinde deimedii zaman gelir dalm da sabit kalmaktadr. Gerek (10.30), gerek (10.35) Keynes'in yatrm oaltannn farkl bir biimidir. Keynes'de yatrmlar, ekonomideki ortalama tasarruf eilimi veri iken, oaltan mekanizmas yoluyla, kendine eit bir tasarruf yaratmakta; gelir ve istihdam, bu yatrmlara eit bir tasarruf salayacak dzeyde olumaktadr. Burada ise yatrmlar, kapitalistlerin tasarruf eilimine bal olarak gelir dalmn ve krlar deitirmekte ve bu yolla kendine eit bir tasarruf yaratmaktadr. Kalecki'nin modelinde iilerin tasarruf yapmas sz konusu olmadndan, tasarruflarn deierek yatrmlara eitlenmesi, krlarn deimesini gerektirmekte; ksaca, krlardaki deime ile tasarruflardaki deime ayn ynde olmaktadr. Bylece, bir anlamda, krlar tasarruflar deil tasarruflar krlar oluturmaktadr. Output ve istihdam dzeyi bu ?re iinde deise bile modelin varsaymlar erevesinde, yatrm-tasarruf dengesi, gelir dalmnn deimesini gerektirmektedir. I > S iken, gelir dzeyindeki bir art, yatrm ve tketim mallan kesimlerindeki istihdamn artmas demektir. stihdamdaki bu art, toplam tketim mal retiminin ve parasal cretlerin artmasna yol aacaktr. Ancak, ii snf tasarruf yapmad iin, cret gelirlerindeki bir art toplam tasarruflar artrmayacak, krlar da artmad srece yatrm-tasarruf dengesi oluamayacaktr. Bu nedenle, toplam reel gelir dzeyi artsa bile, yatrmlar tasarruf-

TALEP VE BLM

237

lardan yksek olduu srece dengenin salanmas krlarn artmasn gerektirecektir.1 Buradaki modelde fiyatlar genel dzeyi tamamen az-talep koullarna bal olarak belirlenmekte, arz (tasarruflar) talebi (yatrmlar) at zaman fiyatlar derek reel cretler ykselmekte, aksi halde ise fiyatlar artarak reel cretler dmekte, bu fiyat hareketleri krlar ve tasarruflar etkileyerek dengeyi salamaktadr. Dolaysyla fiyat belirlenmesi asndan modelde, Walras tipte bir retici davran ile tam rekabet varsaym yaplm olmaktadr. Kalecki buna alternatif olarak, aksak rekabet koullar altnda maliyet ve monopolleme derecesine dayanan bir fiyatl andm a mekanizmas da getirmektedir. Kalecki, veri retim kapasitesine sahip bir firmann aksak rekabet koullar altndaki davrann incelemekle ie balamaktadr. Mevcut kapasitenin belli bir kullanmna veya Kalecki'nin deyimiyle pratik kapasite dzeyine kadar birim outputun ana retim maliyeti, yani cret ve ara mallar maliyeti sabit kalmaktadr. Firma, piyasadaki belirsizlik ve aksak rekabet unsurlarnn etkisinde kr maksimizasyonuna ynelmemekte, bunun yerine fiyatn belirlerken sadece birim outputun ana retim maliyetiyle rakip firmalarn fiyatlarn gz nne almaktadr. Birim outputun fiyat ile ana retim maliyeti arasndaki fark, firmann kr marjn (veya gayri safi kr marjn) vermektedir.2 Firma bu marj, ne piyasadaki yerini dier firmalara kaptracak kadar yksek, ne de krn ok fazla drecek kadar dk bir dzeyde saptamaktadr.3 Eer p birim outputun fiyat, p rakip firmalarn fiyatlarnn belli bir ortalamas, u birim outputun ana retim maliyeti ise: p = mu + np (10.36)

firmann fiyatn yukardaki esaslara gre belirlediini gstermektedir. Burada m ve n, firmann fiyat politikasnn parametreleridir; m, fi1 Bu olgu ileride, neo-Keynesi yaklam incelenirken, formel bir model iinde ele alnacaktr. 2 Buradaki fiyatlandrma yntemi tam-maliyet fiyatlandrma ynteminden olduka farkldr. Zira Kalecki, toplam sabit maliyetlerin ve bu arada kullanm maliyetinin, output dzeyine bal olarak deimediini ve fiyatlar etkilemediini varsaymaktadr. Firma ksa dnemde kr maksimizasyonuna ynelmedii iin, retimini marjinal (ana) maliyet ile fiyatn eitlendii noktaya kadar ykseltmemekte ve dolaysyla dk kapasite kullanm ortaya kmaktadr. 3 Kalecki nce monopolleme derecesini, firmann inalna olan talep fonksiyonunun esnekliine balamsa da daha sonra aadaki modeli gelitirmitir. Burada sadece modelin son biimi incelenecektir.

238

KEYNES YNTEM

yatla ana maliyet, n de fiyatla dier firmalarnn ortalama fiyatlar arasndaki ilikinin katsaylardr, m > 1 ise, dier firmalarn fiyatlar ne olursa olsun, sz konusu firma fiyatn belirlerken, ana retim maliyeti zerinden bir kr marj salamaktadr. Dolaysyla bu durumda, m = 1 -- x ise a firmann asgari kr marjdr, n ise sz konusu firf mann, fiyat belirlerken, ana retim maliyeti zerine koyduu kr marjnn yannda, dier firmalarn fiyatlarnn belli bir oran olarak koyduu kr marjn gstermektedir. rnein m = l ise, firma ana maliyet zerine sadece np kadar kr marj koymu olacaktr. m > l iken firmann ana maliyet zerine ekledii marj, <xu-\-np olacaktr. Grld gibi m ve n ne kadar byk ise firmann koyduu fiyat, dier firmalarn ortalama fiyatndan o kadar yksek olacaktr. Bu nedenle m ve re, sz konusu firmann piyasa iindeki yerinin salamlnn veya monopolleme derecesinin bir gstergesidir. Nitekim firmann fiyatnn ortalama fiyattan ne kadar yksek olduu veya:

mu + np > p
byklnn derecesi, u ve p veri olduundan, m ve n'ye baldr. Firmann monopolleme derecesindeki art m ve n'nin artnda gzlenmekte ve bu da p ile p'nin arasndaki farkn almasna sebep olmaktadr. Endstrideki farkl firmalarn piyasadaki yerleri ve monopolleme dereceleri farkl olduundan bunlarn m ve n katsaylar da farkl olacaktr. Monopolleme derecesi ile firma bykl arasnda yakn bir iliki olduu ve birim ana maliyet firmann byklne bal olduu iin, ekonomideki firmalarn birim ana maliyetlerinin de farkl olmas normaldir. Bu durumda btn firmalar bir arada ele alrsak, bunlarn fiyat eitlikleri: j>! = m Uj + nx p p 2 = m2 u2 + n2 p pj = ruj uj + tj p
olacaktr. Bu fiyatlar ve birim ana maliyetler, firmalarn rettikleri output miktarlaryla arlklandrlp ortalama fiyat bulunduunda:
p = m + n p

veya:
p ^-3- 1 re n < 1 (10.37)

TALEP VE BLM

239

olacak ve btn deikenler endstrinin ortalamasn gsterecektir. Endstrideki herhangi bir firmann m ve n paramentreleri, m ve n'ye eit ise bu firma Marshall'm temsil firmas niteliindedir. Monopolleme derecesi ne kadar yksekse fiyatn ortalama ana maliyete oram, m /I n de o kadar yksek olacaktr. Endstrideki ortalama kr marjn X ile gsterirsek: p = (1 + X) fi (10.38)

fiyat-maliyet ilikisini tanmlayacaktr. Kr marj ise m ve rc'ye bal olmaktadr:


(10

1 n

.39)

Monopolleme derecesi ve buna bal olan kr marj, endstrideki gelir blmn belirlemektedir. Toplam ana maliyetler iki unsurdan olumaktadr; cret ve ara mallar maliyeti. Bunlar W ve M ile gsterir ve bunlar arasndaki oran M jW = k olarak tanmlarsak, toplam ana maliyet: Q = W (1 +k) (10.40) olacaktr. Endstride elde edilen gayri safi krlar, P, toplam hasla ile toplam ana maliyet arasndaki farktr: P = p Q W (1+k) (10.41) (10.38), (10.40) ve (10.41)'den endstrideki krlarla cretler arasndaki oran ve cretlerin toplam katma deer iindeki payn belirleyebiliriz:
P\W = A (1+k) -(10.42)

yani endstrideki gelir dalm, monopolleme derecesi ile ana retim maliyeti iindeki cret pay tarafndan belirlenmektedir. Bu iki oran ne kadar yksekse, cretlerin toplam gelir iindeki pay o kadar dk, kr-cret oran o kadar yksek olacaktr. Bylece endstri dzeyindeki blmn belirlenmesi iin bu iki oran etkileyen unsurlarn saptanmas gerekir. Bunlardan ilki, yani cretlerin toplam ana maliyet iindeki pay, k, parasal cretler veri iken, retimin teknik koullar ile ana maliyetin dier unsurunun, ara mallarnn fiyatlarna baldr. retimin teknik koullar birim out-

240

KEYNES YNTEM

p u t u n gerektirdii igc kullanmn belirlemektedir. Ara mallarnn fiyatlar ise, bu mallarn retildii endstrilerin monopolleme derecesiyle, bu mallarn retimindeki cret-hammadde maliyeti oranna baldr. Bu oran da yine retimin teknik koullaryla h a m m a d d e fiyatlar tarafndan belirlenir. Kalecki, niha mallar ile ara mallarnn fiyatlarnn belirlenmesinde yukardaki modeli uygulad halde, hamm a d d e fiyatlarnn t a m a m e n talep koullarna bal olduunu belirtmektedir. Bu nedenle, niha analizde, modeldeki k oran, h a m m a d d e lerin fiyatlar, ara ve niha mal reten kesimlerin teknik koullar, ara mal reten kesimin monopolleme derecesi tarafndan belirlenmektedir. Monopolleme derecesini belirleyen unsurlar t a r t m a d a n nce nemli bir noktann aklanmas gerekmektedir. Endstrideki tek bir firmann monopolleme derecesi yalnzca o firmann fiyat ile birim a n a maliyeti arasndaki fark deil, o firmann fiyat ile endstrideki dier firmalarn ortalama fiyat arasndaki fark da belirlemektedir. Btmlardan ilki firmann sahibi kapitalist ile o firmann iileri arasndaki bir blm sorunu olduu halde ikincisi, kapitalistler arasndaki farkl krllk dzeyi sorunudur. Bu nedenle, tek bir firma ile ilgili olarak monopclleme derecesinin vurgulad ey, o firmann endstrideki dier firmalara kar d u r u m u ve piyasadaki yerinin salamldr. F i r m a ne denli gl ise, endstrideki dier firmalara oranla o kadar yksek bir fiyat ve kr marj elde edebilecektir. Dier bir deyimle tek bir firma asndan monopolleme derecesi, endstrideki dier firmalara gre t a n m l a n m a k t a d r . Oysa firma dzeyinden endstri dzeyine veya (10.36)'dan (10.37)'ye geildii zaman, monopolleme derecesi kavramnn bu ierii deimekte; monolpolleme derecesi, firmalarn greli durumlarn gsteren bir k a v r a m olma niteliini yitirmektedir. Endstrinin monopolleme derecesi, birim a n a maliyetin zerine konulan k r marj ile ilgili bir sorun haline gelmekte ve bu adan, farkl firmalarn krllnn bir ls olmaktan karak, endstrideki iki snfn gelir paylarn belirleyen bir deiken olmaktadr. Bu nedenle, yukarda, tek bir firma asndan anlaml olan m ve n parametreleri ayrm, b t n c l olarak endstrinin monopolleme derecesinin belirlenmesinde ilevselliini ve h a t t a anlamn yitirmektedir. Nitekim (10.38)'deki formlasyon, bu nedenle, fiyat-maliyet ilikisini tek bir kr marj asndan gstermekte ve endstrinin b t n iin belirlenmesi gereken ey artk m ve n deil, bu kr marj olmaktadr. Her ne kadar firma ile endstrinin monopolleme derecesi kavramlar arasndaki bu ayrm Kalecki'de mevcut deilse de, bu, yaklamn mantksal bir sonucudur.

TALEP VE BLM

241

Dolaysyla sorun, endstrideki firmalarn ana maliyet zerinden bir kr elde edebilmelerinin nedeninin aklanmas sorununa dnmektedir. Sz konusu olan ey, endstrinin btnnn kr marjn korumak olduuna gre, buna ynelebilecek bir rekabet endstri iinden deil ancak dndan gelebilir: yeni firmalarn piyasaya girerek kr marjn drmeleri. Dolaysyla, endstrinin monopolleme derecesini belirleyen unsurlar, piyasaya giri k ile ilgilidir. Bu unsurlardaki ksa ve uzun dnemli deimeler, endstrinin monopolleme derecesinin ve endstri dzeyindeki blmn seyrini belirleyecektir. Bu unsurlarn banda retimin byk giriimlerde rgtlenmesi gelmektedir. Belli bir endstride byk firmalar lider durumunda olup bunlarn fiyat politikalar endstrinin ortalama fiyat zerinde olduka etkilidir. Piyasann nemli bir ksmn elinde t u t a n bir firmann mevcut olduu endstride, hem bu firmann fiyat hem de endstrideki ortalama fiyat, kk firmalardan olumu endstrilerdeki fiyata oranla daha yksek olacaktr. Dier bir deyimle endstride retim ne lde byk firmalarda ylmsa, monopolleme derecesi de o lde yksek olacaktr. Bunun yannda dier bir nemli unsur da reklam ve sat kampanyalardr. Bunlar fiyat rekabetini azaltarak tketicileri firmalara baladklar iin monopolleme derecesini ykselteceklerdir. Bu arada, sabit maliyetlerin ana retim maliyetlerine oranla olduka yksek olmas, endstrideki btn firmalarn, birim ana maliyet zerine koyduklar kr marjnn ykselmesine yol aacaktr: aksi halde gayri safi krlar yksek olduu halde, yksek sermaye maliyeti nedeniyle, net krlar decektir. zellikle kapasite kullanmnn dk olduu dnemlerde, sabit sermaye maliyeti outputa bal olarak azalmayacandan, fiyatlarn ana maliyete orannn artmas, sabit sermaye maliyetinin karlanmasnn tek yolu olacaktr. Nihayet, endstrideki iilerin rgtlenme biimi, sendikalarn gc, monopolleme derecesini belirleyen unsurlarn en nemlilerinden biridir. Ksa dnemde btn bu unsurlar az ok veri olduundan ve deimesi en ok sz konusu olan unsurun, sabit sermaye maliyetinin, fiyat zerindeki dolayl etkisi nemli grlmediinden, 1 ksa dnem fiyat deimeleri olduka snrldr. Bunun dier bir nedeni de birim ana maliyetin pratik kapasiteye kadar deimemesidir. Uzun dnemde fiyat ve blmdeki deimelor bir yandan monopolleme derecesini belirleyen unsurlardaki deimeye, dier yandan da uzun dnem birim
1 Bu husus, buradaki fiyatlandrmu ynteminin tam-maliyet yntemi olmamasnn doal bir sonucudur.

242

KEYNES YNTEM

a n a maliyetin seyrine baldr. U z u n dnemde teknik gelime ve a r t a n verim, birim a n a retim maliyetinin dmesine yol aacaktr. Ancak blm belirleyen ey birim a n a maliyetin dzeyi deil, fiyatn birim ana maliyete oran olduundan, uzun dnemde blmn hangi ynde deiecei, monopolleme derecesini belirleyen unsurlardaki deimeye, bu da b y k lde, piyasaya girii engelleyen unsurlara baldr. Uzun dnemde piyasaya girii gletiren unsurlarn banda opt i m u m firma b y k l n n olduka yksek sermaye yatrm gerektirmesi gelmektedir. Bu, piyasaya yeni giren firmann, piyasann nemli bir ksmn ele geirmesini gerektirir. Piyasaya yerlemi yar-monpollerin varlnn b u n u olduka gletirecei aktr. Dier y a n d a n tketicilerin mevcut firmalarn mallarna balanm olmas, ara mallar ve h a m m a d d e reten firmalarla mevcut firmalar arasndaki uzun dnemli anlamalarn varl, uzun dnemde piyasaya girmeyi gletiren unsurlardr. B u r a d a nemli bir noktay gzden karmamak gerekir. B t n bu unsurlar kapitalistler arasndaki rekabetin aksakln ortaya koymaktadr. B u n u n l a beraber sz konusu olan ey, gelirin iki snf, kapitalist ve ii snf arasndaki blmdr. H e r ne k a d a r snf-ii rekabetin o r t a d a n kalkmas o snf dier snfa kar d a h a gl hale getirirse de, bu ancak bir dereceye k a d a r k r marjnn dzeyini etkiler. Kapitalizmde krn varl sorunu b t n y l e , b u n u n dzeyinin ne olduu sorunu da b y k lde snflar arasndaki gelir ekimesine baldr. B t n nemine ramen snf-ii rekabet bu ekimenin seyrini belirleyen tek unsur olmad iin, uzun dnemde gelir dalmnn ne ynde seyredecei, snf-ii ve snflar-aras ekimeyi etkileyen b t n karmak unsurlarn incelenmesini gerektirir. Aksi halde yaklam, krn nedenini kapitalistler arasndaki rekabetin aksak olmasna b a l a m a k t a n teye gidemez. Kalecki modelini bu ekilde yorumlamak olanakszdr. Model, b u r a d a k i biimiyle, kapitalist snf iindeki monopollemenin blm zerindeki etkisini vurgulamakta, ancak dier snfn rgtlenme biiminin etkisini de n planda t u t m a k t a d r . Kalecki'nin, monopolleme derecesi k a v r a m etrafnda oluturduu bu yaklam, daha nce ele alnan makro-blm modeline bir alternatif niteliindedir. Bu iki yaklam arasndaki temel fark, ilkinde serbest, ikincisinde aksak rekabetin egemen olmasdr. Monopolleme derecesi, p r a t i k kapasite dzeyine k a d a r fiyat, talepten t a m a m e n bamsz olarak belirlemekte ve bylece, d a h a nceki yaklamn aksine, talepten bamsz bir blm teorisi oluturmaktadr. B u n a

TALEP VE BLM

243

karlk daha nce incelenen makro modelde fiyatlar, arz-talep dengesi tarafndan belirlenmekte, blmdeki deimeler yatrm-tasarruf dengesini salamaktadr. Kalecki. bu iki yaklam btnletirme abasna girimemekte ise de bu, aksak rekabet koullarnda, yukardaki iki yaklamn birbirini ieremeyecegi anlamna gelmez. Bir kere, monopolleme derecesi, sadece normal veya pratik kapasite dzeyine kadar fiyat talepten bamsz olarak belirlemektedir. Normal kapasite ald ve tam kapasite kullanmna ulald zaman talep, monopolleme derecesinden bamsz olarak fiyat ve reel cretleri belirleyici bir rol oynayabilir. Monopolleme derecesinin belirledii fiyat ise piyasa fiyatna bir alt snr oluturur. Bu durumda talep, monopolleme derecesinin belirledii fiyattan daha yksek bir fiyatn olumasn salayarak Keynes'de olduu gibi ar krn ortaya kmasna yol aabilir. Piyasa fiyat talep tarafndan belirlendii iin, bu yorum erevesinde blm hem monopolleme derecesine, hem de yatrmtasarruf dengesizliine bal olarak deiebilir. Bu esaslara dayanan bir model daha sonraki neo-Keynesi yaklamda ele alnacaktr.

OKUMA STES 1. Kaldor (1956) 2. Kalecki (1938)* 3. (1939) 4. (1943)% Part I, Chs. 1,3: Fiyat, cret ve kr ilikileri ve firma davran. 5. (1954)", Parts 1,2,4,6: Blm teorisi. 6. (1968) 7. Keynes (1933)**, Vol. I, Book I I I : Temel Denklemler. 8. Kregel (1971)*, Ch. 7. 9. (1972), Ch. 2, pp. 28-36. 10. Nell (1968)*, Chs. 1-2: Rekabet ve blm. 11. Riach (1971)**: Monopollerine derecesinin anlam. 12. Robinson (1933-34) 13. (1964a)*: Kalecki ve Keynes yaklamlarnn kyaslanmas. .

11. HARROD DNAM

//./. DENGESZ BYME


Keynes'in Genel Teori'deki analizi her ne kadar ksa dnem dengesi sorunlarna ynelmekte ise de, ayn zamanda, dinamik bir byme teorisinin nemli unsurlarn da iermektedir. Bunlar, birikimin iki temel deikeni olan tasarruf ve yatrmlardr. Yatrmlar Keynes'de, ksa dnem dengesinin nerede oluacan belirleyen, gelirden bamsz, talep yaratan bir harcamadr. Ancak, yatrmlarn bu nitelii yannda nemli bir zellii daha vardr; retim ve output kapasitesi yaratmas. Yatrmlar retim kapasitesine yaplan bir ilve olduu in, sadece talep yaratc rol ile, mevcut kapasitenin hangi lde kullanlacan belirlememekte, ayn zamanda, kapasite yaratma yn ile retim olanaklarn da artrmaktadr. te Harrod'un 1930'larn sonunda gelitirdii ve bugnk byme iktisadnn kkenini oluturan yaklam, yatrmlarn bu talep ve kapasite yaratma ynlerinin bir arada ele alnmasndan domutur. Harrod yaklam hem teorik yaps, hem de aratrma yntemi asndan Keynesi unsurlar iermektedir. Yaklamn teorik yapsnn ierdii en nemli Keynesi unsur, yatrm-tasarruf ilikisinde ortaya kmaktadr. Burada da Keynes'de olduu gibi, yatrmlar tasarruflardan tamamen bamsz olarak belirlenmekte ve bu olgu, ex ante olarak yatrm-tasarruf dengesizliinin ortaya kmasna yol amaktadr. Ex post yatrm-tasarruf eitlii yine oaltan mekanizmasnn ilemesi ile salanmaktadr: bu sre iinde ex ante yatrmlar ex post olarak kendine eit bir tasarruf yaratmakta, yani gelir ve istihdam dzeyi ile tasarruflar, ex ante yatrmlar tarafndan belirlenmektedir. Dier yandan Harrod, oaltan, bir dengeleyici fre olarak ele almakta ve bu sre iinde yatrm-tasarruf dengesizliini vurgulamaktadr. Bu adan Harrod'un yntemi Genel TeorVnva. kiyaslamah statii deil, Para zerine Deneme'nin dinamik dengesizlik analizidir. Ksaca, Harrod yaklam, hem teorisi hem de yntemi ile dinamiktir. Modelin Keynes'i aan unsurlarnn banda yatrmlarn kapasite yaratma etkisi gelmektedir. Bu, retim kapasitesinin sabit olarak aln-

846

KEYNES YNTEM

...

d ve yatrmlarn kapasite etkisinin kendini hissettirmedii ksa dnem dengesi sorunu ile, retim kapasitesinin srekli olarak deitii, uzun dnem byme dengesi sorunu arasndaki temel fark oluturmaktadr. Harrod'da yatrmlarn belirlenmesi sorununun ele aln biimi, Keynes'den olduka farkldr. Keynes'de yatrmlar uzun dnemli etkilere bal olmakta, gelecekle ilgili talep ve gelir bekleyileri, cari piyasa faiz oran ile birlikte yatrm miktarn belirlemektedir. Harrod'da da yatrmlarn belirlenmesi konusunda talep bekleyileri vurgulanmaktadr. Ancak, Keynes'den farkl olarak, yatrmlarla talep bekleyileri arasndaki iliki, faiz oranndan bamsz olarak oluturulmakta ve hzlandran tipi bir yatrm fonksiyonu ngrlmektedir. Bu fonksiyonda, beklenen gelirdeki byme tek bana yatrmlar u y a r m a k t a ve belirlemekte, beklenen gelir art ile yatrm miktar arasnda, faiz oranndan bamsz bir iliki ortaya kmaktadr. Buna ramen, yatrmlarn faiz oranna kar duyarszl, Harrod'un bu deikene nem vermemesinden deil, bu deikeni sabit varsaymasndan domaktadr. H a r r o d ' u n temel sorunu, kapitalizmde uzun dnemde srekli ve dengeli bir bymenin salanp salanamayacadr. Byme, srekli olarak net yatrmlarn yaplmasn gerektirir. Yatrmlar gelir art tarafndan uyarldna gre, byme sreci iinde yatrmlar, output kapasitesinin ve output un artmasna, bu da yeni yatrmlarn yaplmasna yol aacaktr. Bu srecin kesintisiz srebilmesi iin, yatrmlarn ortaya kard output artnn (arzn), talep tarafndan emilmesi gerekmektedir: dier bir deyimle dengeli byme, yatrmlarn talep ve kapasite y a r a t m a etkileri arasnda bir u y u m salanmasn gerektirir. Yal nmlarn salad kapasite art, oaltan sonucunda ortaya kan talep ile dengelendii zaman, gelir ve talep bekleyileri gereklemi, planlanan miktardan ne fazlas ne de eksii retilmi ve satlm olacandan bu sre, arz-talep ve yatmm-fcasarruf dengesinin saland bir byme sreci olarak ortaya kacaktr. Buna ilveten igc piyasasnda da srekli olarak arz-talep dengesi salanyorsa, istihdam, gelir dzeyi, igc arz ve retim kapasitesi gibi makro - btncl deikenler srekli olarak belli ve sabit bir oranda artacak ve ekonomi uzun dnem duraan durum dengesine oturarak sabit bir hzla genileyecektir. Bu koullar altnda uzun dnem dengesi bir byme dengesi haline gelecek ve dinamik teorideki bu duraan durum, statik teorinin uzun dnem durgun durum dengesine benzer zellikler gsterecektir.

HARROD DNAM

247

Harrod, bu ideal dinamik denge sorununa adan yaklamaktadr. Bunlardan ilk ikisinde vurgulanan ey mal piyasasndaki arz-talep ve yatrm-taearruf dengesi; sonuncusunda ise, bunlara ilveten, igc piyasasndaki dengedir. Byme sorunu istihdam sorunundan soyutland zaman ortaya kan ilk soru, ekonominin mal piyasasnda dengeyi salayacak bir byme olanana sahip olup olmad, veya, dier bir deyimle, srekli olarak yatrm-tasarruf ve arz-talep dengesini salayacak bir byme orannn mevcut olup olmaddr. H a r r o d ' u n bu soruya verdii cevap olumludur. kinci ve daha nemli soru ise ekonominin bu dengeli bymeye ulama ve bu bymeyi muhafaza etme olasldr. H a r r o d , dengenin kararll ile ilgili bu soruya olumsun cevap vermektedir. Byme dengesi ile ilgili son sorun daha da nemlidir: mal ve igc piyasalarnda ayn anda dengeyi salayacak bir byme orannn mevcut olup olmad. H a r r o d ' u n bu soruya verdii cevap da olumsuzdur. Bylece Harrod, Keynes'in ksa dnem dengesi konusunda ulat sonulara uzun dnem dengesi asndan ulamaktadr. Keynes, niha analizde, kapitalizmde ksa dnemde veri retim kapasitesinin ve veri igcnn t a m istihdamn salayacak bir mekanizmann mevcut olmadn gsterirken, Harrod, ayn sorunun uzun dnemde de ortaya kacan belirtmektedir: uzun dnemde, t a m istihdamda srekli ve dengeli bymeyi salayacak bir mekanizma, kapitalizmde mevcut deildir. Harrod modeli daha sonraki literatrde eitli ekillerde ele alnm ve yorumlanmtr. Bunlar daha ok modelin formel yaps zerinde farkllamakla ise de teorik yap asndan nemli bir farka iaret etmek gerekir. Bu yorumlardan bazlar ex post yatrm-tasarruf dengesini vurgulayarak modelin denge d u r u m u n u n zeliklerini incelemektedir. Ancak bu, H a r r o d ' u n dinamik yntemine ters dmektedir. Bu tip yorumlarn ortaya kmasnn bir nedeni, Keynes'de olduu gibi Harrod'da da ex post-ex ante ayrmnn berrak bir ekilde yaplmam olmasdr. Ayn olgunun etkisini, modeli dinamik bir dengesizlik sreci olarak ele alan yorumlarda da gzlemek olana vardr. Burada model, H a r r o d ' u n dinamik yntemine en uygun olduuna inandmz ekliyle ele alnacak ve yukardaki temel sorun, bu model erevesinde incelenecektir. ' Yatrmlarn kapasite zerindeki etkisi, bir yandan yatrm miktarna, dier y a n d a n da o u t p u t ile kapasite arasndaki teknolojik ilikiye dayanmaktadr. Eer v, bir birim ilve output retmek iin gere-

\ '

248

KEYNES YNTEM

ken retim aralarnn deerini gsteriyorsa, retim aralarna / deerinde yatrm yapld zaman b u n u n yarataca toplam ilve output AY = Ijv olacaktr. Bu eitlik bir tanm, bir zdeliktir. Burada AY, belli bir l birimi cinsinden ifade edilen toplam ilve outputun deerini; I ise ayn birimle llen retim aralar deerini gstermektedir, v, yatrmn ilve outputa oran veya ilve sermaye-hasJa katsaysdr. AY zaman boyutlu bir deiken olduu iin v de zamanboyutludur. Ne kadar ilve output retilecei, ilve retim kapasitesinin, J'nn, ne kadar sreyle kullanlacana baldr. Eer retim kapasitesinin kullanm sresi ile elde edilen o u t p u t miktar arasnda dorusal bir iliki varsa, yani retim aralarnn miktar sabitken bunlarn kullanm sresi arttka output da ( a y n oranda artyorsa, v'nin deeri zaman ile ters orantldr. Bylece v'nin ne deer alaca birim retim dneminin uzunluuna baldr. Bu katsay retim teknolojisinin koullarna ve dolaysyla teknolojik deimeye, faiz oranna ve output bileimine bal olarak deimektedir. Harrod bu katsayy sabit olarak almakta ve bunun bir gerei olarak da faiz orannn deimediini ve retim teknolojisindeki deimelerin, bu katsayy etkilemeyecek bir biim aldn varsaymaktadr. 1 Modeli formel olarak incelemeye balamadan nce, iki farkl yatrm kavram arasnda bir ayrm yapmak gerekir. Bunlardan biri kapasite yatrm dieri ise stok deimelerindir. Kapasite yatrm dorudan doruya retim aralarna yaplan harcamalardr. Sermayehasla katsays, bu eit harcamalarla output art arasndaki orandr. Buna karlk stoklardaki deimeler, Keynes'in kulland anlamda yatrmdr. Burada sz konusu olan stoklar tketim mal veya niha output stoklardr. Stok deimeleri planlanabilecei gibi tamamen arztalep dengesine bal olarak da ortaya kabilir. Aadaki modelde kapitalistlerin kapasite kullanm derecelerini deitirmedikleri ve stok deimesi arzulamadklar, arz-talep dengesizlii sonucunda ortaya kan btn stok deimelerinin arzulanmayan stok deimeleri olduu varsaylacaktr. Bu durumda kapitalistlerin planladklar yatrmlar, sadece kapasite yatrmlarndan oluaca halde ex post yatrmlar, bunlarn her ikisini de ierebilir. Sermaye-hasla katsays veri iken, herhangi bir dnemde output kapasitesine yaplan ilveler veya kapasite yatrm, o dnemde gerekleen output artn belirleyecektir. Kapitalistlerin dnem banda I"t kadar kapasite yatrm yapmay planladklarn ve bu yatrm ger1 Bu, ileride grlecei gibi, Harrod - ntr teknolojik gelime olarak tanmlanmaktadr.

li

HARROD DNAM

249

ekletirdiklerini varsayalm. Dnem sonunda ortaya kan ilve output: AY = I'Jv (11.1)

olacaktr. Dnem sonunda ortaya kan toplam output, mevcut sermaye stoku ile bu stoka yaplan ilveden doacaktr. Bu outputun tamamen satlabilmesi ve mal piyasasnda arz-talep dengesinin salanarak herhangi bir stok deimesinin ortaya kmamas iin, ex post, yani dnem sonu yatrmlarnn ex ante kapasite yatrmna eit olmas gerekir: l\ = I't (11.2)

Dier yandan, tanm gerei, ex post yatrmlar ex-post tasarruflara eittir. Yt dnemin gelir dzeyini gsteriyorsa: P, = sYt (11.3) olmakta, bu eitlik, tasarruf oran veri iken, ex post yatrmlar tanmlamaktadr. (11.2)'deki eitlik gerekletii zaman ex post yatrmlar ex ante kapasite yatrmlarna eit olacak, (11.3) gereince de ex post tasarruflarla ex ante yatrmlar arasnda bir eitlik kurulacaktr. Dier yandan ortalama tasarruf orannn ex post ve ex ante olarak ayn olduu, bireylerin planladklar oranda tasarruf yaptklar varsaylrsa, bu eitlikler gerekletii zaman, yatrmlarla tasarruflar ex ante olarak da birbirine eit olacaktr. Ekonominin t dnemi iinde salad byme oran, gerekleen output artnn gelir dzeyine oran olduundan

Y\Yt = s jv

(11.4)

olmaktadr. Bu oran, ex ante yatmm-tasarruf eitliini salayan byme oran olup gerekletii takdirde, kapitalistler, rettikleri outputun tamamn satabilecekler ve arzulanmayan stok deimeleri ortaya kmayacaktr. Bu koullar altnda bu byme oran, hem toplam talebin, hem de outputun byme orandr. Harrod bu cenge byme oranna gerekli byme oran adn vermektedir: ,
gw = s v (11.5)

Gerekli byme oran kavram ile Harrod, dinamik byme dengesi konusunda ortaya att ilk soruya cevap bulmaktadr: ksaca, mal piyasasnda arz-talep dengesini salayacak ve kapitalistlerin planlarn gerekletirerek onlar tatmin edecek bir byme oran mevcuttur. Bu oran, dsal olarak verilmi iki parametreye, davransal parametre olan s ile teknik parametre olan >'ye bal olup sabittir.

250

KEYNES YNTEM

Denge byme oran, kapitalistlerin ex ante olarak doru bir oranda kapasite yatrm yapmalar halinde gereklemektedir. Yatrm orannn doru olmas ise, ex ante yatrmlarn ex ante tasarruflara eit olmas demektir: \\ AY = sY,l AY (11.6)

Eer kapitalistler bundan daha dk veya daha yksek bir oranda yatrm yaparlarsa, yatrm planlarnn aynen gereklemesi, yani ex ante yatrmlarn ex post yatrmlara eitlenmesi olana yoktur. Bu durumda dnem sonunda arzulanmayan stok deimeleri ortaya kacak ve ex post yatrmlar ex ante kapasite yatrmlarndan farkl olacaktr. Dengesizlik durumunu incelemek iin kapitalistlerin dnem banda I"t kadar kapasite yatrm yaptklarn ancak: I", * sYt ' (11.7) yani bu yatrmlarn tasarruflara1 eit olmadn varsayalm. Ex post yatrmlar (11.3)'de olduu gibi yine tasarruflar tarafndan belirleneceinden, (11.7) nedeniyle ex post ve ex ante yatrmlar farkl olacaktr. Bu fark: E = I\ - I"t (11.8)

olarak tanmlayalm. E, planlanmayan stok deimelerini gstermektedir. E > 0 ise planlanan yatrmlar gerekleen yatrmlar am olacaktr. Kapasite yatrm planlar aynen uygulandna gre, gerekleen yatrmlarn daha dk olmas, mal stoklarnn azalm olmas demektir. Bylece ex post yatrmlar, kapasite yatrmlar ile stok azal arasndaki farka eit olacaktr. Stoklardaki bu azalma ise mal piyasasnda talep fazlas olduunu gstermektedir. Aksine E< 0 ise, ex post yatrmlar ex ante yatrmlar am olacak, mal piyasasnda ortaya kan arz fazlas kendini, artan stoklarda gsterecek; dnem sonu yatrmlar, dnem ba kapasite yatrmlarn stok birikimi kadar aacaktr. Her iki durumda da talebin byme oran outputun byme oranndan farkldr: E>0 olduu zaman output talepten daha dk bir oranda artm olacak ve talep ile output arasndaki fark, stoklardaki azalma ile karlanacaktr. E< 0 olduu zaman ise outputun byme oran talepten daha yksek olacak ve stok art ortaya kacaktr. Talepteki bu byme orann ex post yatrm-tasarruf eitliinden tretmek olana vardr. /",/ AY = v olduundan, E\ AY = e olarak tanmlanrsa, (11.8)'den:
1 Ex post ve ex anle tasarruf oranlar ayn olduundan burada tasarruflar deyimi her ikisi iin de kullanlmaktadr.

HARROD DNAM

251

I"tl AY = (1% - E)I AY = v - e / v

(11.9)

yani gerekleen yatrmlarn gelirdeki arta oran, sermaye-hasla katsaysndan farkl olacaktr. Gelirin (talebin) gerekleen byme oran, (ll.) ve (11.9)'dan:
g t

= /(-)

g w

-.-

'

(.o)

denge byme oranndan farkl olacaktr. Bu farkl belirleyen ey, talep fazlasnn outputtaki arta orandr. Modelde kapitalistler, retim kapasitesine dnem banda belli bir miktarda yatrm yapmaktadrlar. Eer bu yatrmlar tasarruflara eitse, dnem sonunda arzulanmayan bir stok deimesi olmayacak ve gerekleen yatrmlar sadece kapasite yatrmlarndan oluacaktr. Ancak eer kapasite yatrmlar tasarruflar aarsa, ex ante yatrmlar ex post yatrmlardan fazla olacak, stoklar azalacak ve talep fazlas ortaya kacaktr. Bu durumda E > 0 olduundan, gerekleen byme oran denge byme orann amaktadr. Aksine, yatrmlar tasarruflardan dk ise, dnem sonunda arz fazlas ve stok birikimi ortaya kacak; E < 0 olduu iin gerekleen byme oran gerekli byme orannn altnda kalacaktr. Bu sonular formel olarak gsterirsek: 1% >K I\ (= sYt) iken E ye e >. 0 ve > gt gw (11.11)

Bylece, dengeli bymenin salanmas iin kapitalistlerin tasarruflara eit yatrm yapmalar gerekmektedir. Bu nedenle sistemin dengeye ulap ulaamayaca kapitalistlerin yatrm davranlarna baldr, (ll.l)'deki eitlik hzlandran tipinde bir yatrm fonksiyonu ortaya koymaktadr. Sermaye-hasla katsays veri iken, kapitalistler I"t kadar kapasite yatrm yaptklar zaman AY kadar ilve output elde ettikleri iin, bu yatrm yaparken ilve outputun satlacan beklemektedirler. AY, kapitalistlerin bekledikleri talep artdr. Dengenin salanmas iin kapitalistlerin bekleyilerinin doru olmas ve dnem sonunda arzulanmayan stok deimelerinin ortaya kmamas gerekir. Stok deimeleri pozitif olduu zaman gerekleen talep beklenen talepten daha az; negatif olduu zaman ise daha fazla olmaktadr. Dolaysyla modeli, alternatif olarak, kapitalistlerin bekleyilerine gre de formle etmek olana vardr. Kapitalistlerin t dnemi sonunda gereklemesini bekledikleri toplam talep Yt* ise, output retimini, bu talebi karlayacak ekilde planlayacaklardr. Dnem banda gereklemi olan output ve gelir

252

KEYNES YNTEM

dzeyi Yt_, ise, beklenen talep art Yt* Yt- olacak ve bu art karlamak zere: _ .. I, = v (Yt* y,_,) (11.12)

kadar kapasite yatrm yaplacaktr. Kapitalistler output retimini talep bekleyilerine gre ayarladklar ve bir stok deimesi arzu etmedikleri iin, t dnemi sonunda gerekleen output Yt* olacaktr. Tasarruf oran s iken yatrmlar dnem iinde: Yt = IJs (11.13)

kadar talep yaratacaktr. Yatrmn kapasite ve talep yaratc etkilerinin dengelenmesi iin dnem sonunda gerekleen talep, Yt, dnemin outputuna, Y,*'ye eit olmaldr. Aksi halde dnem sonunda talep veya arz fazlas ve arzulanmayan stok deimeleri ortaya kacaktr. Talep ile output arasndaki ilikiyi incelemek iin /,'yi (11.13)'de yerine koyarsak :

y, = v/s (Yt* - y,_o

(n.14)

olduu grlr, v /s = 1 fgw olduundan bu eitlik, gerekleen talep dzeyinin, beklenen talep art ile gerekli byme oranna bal olduunu gstermektedir. Dnem sonunda talebin gerekleen byme oran: gt =
1

(y, -

Yt.t)IYt

(11.15)

olacaktr. Dier yandan talebin beklenen byme orann: &= (Y t * y,

eklinde tanmlarsak, bekleyilerin doru olmas halinde, yani Y*, = Y, iken, beklenen ve gerekleen byme oranlarnn eitlenecei grlr. Dier yandan talebin beklenen byme oran outputun gerekleen byme oranna eit olduundan, bekleyiler doru ise, output ve talep ayn oranda bym olacak, dnem sonunda arzulanmayan stok deimeleri ortaya kmayacaktr. Nitekim Yt* = Yt olduu zaman talebin ve outputun byme oranlarnn, gerekli byme oranna eitlendii grlmektedir. Ksaca, gelir bekleyileri doru ise, gerekleen, beklenen ve gerekli byme oranlar arasnda bir eitlik salanacak ve dengeli byme ortaya kacaktr. Bunu ayrca (11.14)'de de gzlemek olana vardr. Eitliin her iki taraf Yt* ile blnrse:

1 Burada byme oran tanmlanrken gelirdeki art son dnemde elde edilen gelire oranlanmakta, yani paydada Y,_, deil Y, yer almaktadr. Modelin formlaayonunda bu iki tanm da kullanlmakta olup fark ok nemli deildir.

HARROD DNAM

253

Bu eitlii iki ekilde y o r u m l a m a k olana v a r d r ; eer beklenen t a l e p ,

yatrmlarn uyaraca talebe eitse, outputun byme oran ile talebin byme oran birbirine eit olacak ve dengeli byme salanacaktr; veya, eer talebin beklenen byme oran, gerekli byme oranna eitse, talep bekleyileri gerekleecek, talep-output dengesi salanacaktr. Bekleyilerin doru olmamas halinde bu byme oran arasndaki ilikinin ne olacan saptamak iin (11.17)'yi Yt iin zerek bunu (11.15)'de yerine koyalm:
g, = gw H z~i
et

(11.18)

Eer talebin beklenen byme oran veya outputun gerekleen byme oran, gt*, denge byme oranna, g w 'ya eit deilse, talebin gerekleen byme oran, gt, hem denge byme oranndan, hem de outputun byme oranndan farkl olacaktr. Dnem sonunda ortaya kan talep fazlasn E = Y, Yt* olarak tanmlarsak, (11.17) ve (11.18)'den: gt* ><g,w iken gt ><gwgt > gt*; E > 0 olduu grlmektedir.1 Beklenen byme oran gerekli byme oranndan byk olduu zaman, talebin gerekleen byme oran denge byme oranndan fazla olmakta ve ayn zamanda, talebin beklenen byme orann da amaktadr. Outputun gerekleen byme oran, talebin beklenen byme oranna eit olduundan bu, talebin outpvtan daha fazla bym olmas, talep fazlasnn ortaya karak dnem sonunda stoklarn azalmas demektir. Bu durumda ex post yatrmlar kapasite yatrmlarndan dk olacaktr. Aksine, beklenen byme oran gerekli orandan daha kk ise, talebin gerekleen byme oran, hem gerekli byme orannn, hem de outputun gerekleen byme orannn altnda kalacak, dnem sonunda arz fazlas ve stok birikimi ortaya kacaktr. Talebin ve outputun ayn oranda bymesi iin, beklenen byme orannn gerekli byme oranna eit olmas gerekmektedir. Aksi halde ya talep outputtan fazla byyerek stoklar azalacak, ya
1 Bu ilikileri (11.18)'i, g* (,-) = g,*-g w eklinde yazarak saptayabiliriz

(11.19)

254

KEYNES YNTEM

da arz fazlas ortaya kacaktr. Modelin, kapitalistlerin bekleyilerine dayanan bu form lasyonundan elde edilen sonular, (11.19) ile, daha nceki formlasyonundan elde edilen sonular, (11.11), zdetir. Denge durumunda, piyasann verdii sinyaller doru olduu halde dengesizlik durumunda piyasa sinyalleri, kapitalistleri dengesizlii artrc davranta bulunmaya yneltecektir. Bu husus (11.11) ve (11.19) da aka grlmektedir. Kapitalistler dnem banda dengenin gerektirdii kadar yatrm yaptklar zaman bekleyileri gereklemi olacak, gerekleen yatrmlar, planlanan yatrmlara eitlenecektir. Buna karlk dengenin gerektirdiinden daha fazla yatrm yapld, yani beklenen byme oran denge byme orann at zaman, dnem sonunda talep fazlas ortaya kmakta (E > 0), talebin byme oran outputun byme orann amakta ve stoklar erimektedir. Talep, outputtan byk olduu iin, bu, kapitalistleri gerei kadar yatrm yapmadklar sonucuna ulatracak ve eriyen stoklar yenilemek ve talebi karlamak iin yatrmlar daha da arttrlacaktr. Yatrmlar zaten dengenin gerektirdiinden fazla olduu iin, bu art, talebin byme orann, outputun byme orannn daha da zerine karacak, ekonomi giderek denge byme oranndan uzaklaacaktr. Talep fazlas balangta, stoklardan karlansa bile bunun giderek artmas, bu olana da ortadan kaldraca iin fiyatlar srekli olarak artmaya balayacak ve ekonomi enflasyon sreci iine girecektir. Bu sre iinde, her dnem sonunda arz-talep dengesi, stok deimeleriyle deil fiyat artlaryla salanacaktr. Her ne kadar Harrod, bu koullar altnda fiyatlardaki artn sonularn incelememekteyse de burada, Keynes'in Para zerine Deneme modeline uygun bir yorum yapmak, Harrod modelinin Keynesi temellerine ters dmeyecektir. Fiyat artlar Keynes'de ar krlarn ortaya kmasna yol amaktadr. Outputun retiminde denen cret gelirleri, fiyat giderek artan outputa harcanaca iin, parasal cretler artmad srece, gelir dalm deiecektir. Ancak Harrod'da, yatrmlar giderek artaca iin, fiyat artlar bir dnem sonunda arz-talep dengesini salasa bile gelecek dnemde enflasyonist sre devam etmektedir. Bu sre, ex ante yatrmlarn tasarruflardan dk olmas ve dnem sonunda arzulanmayan stok birikimin ortaya kmas halinde tersine ileyecektir. Kapitalistler gerei kadar yatrm yapmadklar, yani beklenen byme oran denge byme oranndan dk olduu zaman, outputun gerekleen byme oran talebin byme orann

HARROD DNAM

255

aacak, ortaya kan stok art kapitalistleri, giderek yatrmlarn daha da drmeye itecektir. Talebin byme oran (gt), outputun byme oranndan (gt*'den) ve gerekli byme oranndan uzaklaacak, stok birikimi giderek artacaktr. Ancak, yukardaki enflasyonist srecin aksine burada fiyatlarn deil kapasite kullanmnn dengesizlik durumuna intibak etmesi, yani miktar intibaknn ortaya kmas olasl daha fazladr. Arz fazlas ve stok birikimi, kapitalistleri kapasite kullanm derecesini drmeye ynelttii zaman, uzun dnemde ekonomi, output ve istihdamn srekli olarak azald bir depresyona decektir. Ksaca, ekonominin denge byme oran, bir taraf enflasyon, dier taraf depresyon uurumu olan bir srt, bir bak srt meydana getirmektedir. Bu, Harrod'un ikinci soruya verdii cevaptr: her ne kadar ekonominin arz-talep dengesi iinde bymesini salayacak bir denge byme oran mevcut ise de, bu orann gereklemesi, bekleyilerin srekli olarak doru olmasn gerektirmektedir. Bekleyilerise ancak bir rastlant sonucunda doru olabildiinden, ekonominin dengeli bymesi salamas olasl hemen hemen hi yoktur. Ekonomi bir kere dengeli byme yolundan sapt zaman ise, tekrar bu yola dnmesi tamamen olanakszdr. Dier ,bir deyimle, kapitalist sistemin aengede bymesini salayacak bir oran var ise de bu denge kararsz bir dengedir. Sistemi kararsz yapan ey, kapitalistlerin bekleyilerinin giderek denge byme oranndan ayrlmas olduuna gre, talep ve byme bekleyilerinin nasl olutuunun belirlenmesi gerekir. Bu konuda yaplacak en basit varsaym, durgun bekleyiler varsaymdr: buna gre, bir dnemde beklenen byme oran, bir nceki dnemde gerekleen 1 byme oranna eittir.
1 Durgun bekleyiler hipotezi, daha genel bir bekleyi modelinin, inlibakh bekleyilerin zel bir durumudur. ntibakt bekleyiler modeli burada uygulanrsa, gerekleen ve beklenen byme oranlar arasndaki iliki u ekilde formle edilebilir; kapitalistlerin, iki dnem arasnda bekleyilerini ne kadar deitirecekleri, en son dnemde ne kadar yanldklarna ve bu yanlmann ne kadarm hesaba kattklarn gsteren bekleyi katsaysna baldr. Formel olarak bu: g* t+ -g,* = |3 (SS*) eklinde ifade edilebilir. Bu ifadenin sol taraf, bekleyilerdeki deime derecesini; sa taraf yanlma derecesini gstermekte; (3 ise bu yanlmann ne kadarnn hesaba katlacam belirlemektedir. Yanlma pozitifse, yani bekleyiler gerekleen deerden daha dk ise, t + 1 dnemindeki bekleyiler daha da yksek olacaktr. Bu | > 0 demektir. Yanlmann tm hesaba katlyorsa (3 = 1 olacak ve (11.20)'deki zel durum ortaya kacaktr.

256

KEYNES YNTEM

= . (11.20) ekil 11.1, (11.19) ve (11.20)'deki ilikileri gstermektedir. Denge veya gerekli byme oran sabit olup yatay bir doru ile gsterilmitir. 45'lik doru zerinde ise gerekleen byme oran yer almaktadr. D noktasnda, beklenen, gerekli ve gerekleen byme arasnda eitlik salandndan bu nokta, ekonominin uzun dnem denge byme orann verir ve ekonominin dengede byyebilecei tek oran budur. Eer beklenen byme oran gerekli byme oranndan farkl se, bu fark pozitif olduu zaman, D noktasmn zerinde, enflasyon; negatif olduu zaman, D noktasnn altnda, depresyon sreci ortaya kacaktr. Eer J=0 dnemindeki beklenen byme oran g0* (>gw) ise, bu dnem sonunda gerekleen byme oran (g0), hem beklenen hem de gerekli byme oranndan daha yksek olacaktr; go>go* > gw. Bu durumda t=\ dneminde beklenen byme oran artarak (11.20) gereince, t = 0 dnemindeki gerekleen byme oranna eit olacaktr; g* = g0. Bunun sonucunda t=l dneminde gerekleen byme oran daha da artarak hem gerekli, hem de beklenen byme orann aacaktr; g>g*>gw. Ayn sre t = 2 dneminde de devam edecek, ekonomi, oklarn gsterdii ynde genileyerek enflasyona doru srklenecektir. Beklenen byme oran gerekli byme orannn altnda olduu zaman ise sistem, D noktasnn sol tarafndan daralacak ve depresyonist bir sre ortaya kacaktr. Dengesizlik

* 'w

S- g 2 *

s" s 0 'o*

>

EKL 11.1

' - ,

HARROD DNAM

257

srecini klasik terminoloji ile ifade edersek; modelde, ar-retim veya talep yetersizlii buhrannn nedeni, kapitalistlerin bata gerei kadar yatrm yapmamalar ve gereinden daha az retimde bulunmalardr. Buna karlk dk-retim veya talep fazlas buhrannn nedeni ise, gereinden fazla yatrm ve retim yaplmasdr. Modelde ortaya kan iki temel sorundan, ekonominin dengede byyebilecei tek bir orann varl sorunu ile bu denge oranna ancak bir rastlant sonucunda ulalabilecei ve bundan sapmalarn kronik dengesizlik douraca sorunlarndan hangisinin daha nemli olduu konusunda farkl yorumlar vardr. Nitekim bak srt deyimi modelin denge s'orununun nemini gstermek iin kullanlmakta, ancak bu deyimle zaman zaman ilk, zaman zaman da ikinci sorun ifade edilmektedir. Harrod bu farkl kullanmlardan doan honutsuzluunu ifade ederek bak srt sorununu, dengenin tekliinin yaratt sorun olarak deil, dengenin kararszlnn yaratt sorun olarak yorumlamak eilimindedir. Buna karhk neo-Keynesi literatr bunu dengenin teklii sorununu ifade etmek iin kullanmaktadr. Bu kullanm daha uygun grnmekle birlikte, bak srt deyiminin hangi anlamda kullanld, modelin bu iki sorunundan hangisinin daha nemli olduunun bir gstergesi deildir. Kararszlk, modelin mutlak ve kanlmaz bir sonucu ise, bu sorunun nemi phesiz artacaktr. Ancak, modelin ortaya koyduu lde bir kararszlk, kapitalizmin tarihsel geliiminde gzlenmemektedir. Devletin piyasa mekanizmasna srekli olarak mdahale etmekte olmas bunun temel bir nedeni olabilir.1 Bununla beraber modelin saf piyasa mekanizmasna dayanan yaps iinde de kararl bir byme yolu tretmek olana bulunabilir. Yukardaki modelde mutlak kararszla yol aan neden, bekleyilerle ilgili hipotezdir; t dneminde talep fazlas ortaya kt zaman, t-\-l dneminde talebin beklenen byme oran, t dnemindeki oran amaktadr. Burada bekleyiler, talep fazlasna bal olmakta, ancak bekleyilerdeki deime, beklenen talep artnn deil, talebin beklenen byme orannn deimesi eklinde formle edilmektedir. Dolaysyla, bekleyilerle ilgili bu formlasyonun deitirilmesi halinde model kararl bir denge yolu ortaya kartabilir. . . '
1 Nitekim tkinci Dnya Sava sonundan 1970'lere kadar bat kapitalizminde tam istihdamn salanmasnda devletin rol byk olmutur. Bu olgu Keynesi teorisinin yanllnn deil doruluunun bir kant olarak yorumlanabilir.

258

KEYNES YNTEM

Bunun iin bekleyileri talebin byme oran ile deil mutlak talep art ile formle edelim:
1

t+

-* t V1 ~rK) \*

t ~~

* tjy

^il.Zl;

olsun. Bu eitlik, (11.20)'ye bir alternatif olarak, t + 1 ve t dnemlerinin beklenen talep art miktarlar arasndaki ilikiyi tanmlamaktadr. Bu ilikinin katsays, k, sabit bir parametre olmayp t dneminde ortaya kan talep fazlasna bal olarak artan, davransal bir deikendir, t dneminde ortaya kan talep fazlas ne kadar yksekse fc'nn deeri o kadar yksek, iki dnemin beklenen talep miktarlar arasndaki fark o kadar fazla olacaktr. Dier yandan, t dneminde ortaya kan talep fazlas veri iken, fc'nn hangi deeri alaca, kapitalistlerin davranlarna baldr, fc ne kadar yksek ise kapitalistler, t + 1 dnemindeki yatrm kararlarnda, t dneminde ortaya kan talep fazlasnn o kadar yksek bir orann hesaba katmaktadrlar. Dolaysyla: fc t+ =f{Et\Yt) /'>0 (11.22)

eklinde ifade edilebilir, t + 1 dnemindeki talep bekleyilerinin t dnemindeki bekleyileri ne kadar aaca, t dneminin talep fazlas oranna ve / fonksiyonunun katsaylarna baldr. Bu katsaylar ise, yukarda belirtildii gibi sabit olup kapitalistlerin davranlarna baldr. Dier yandan (11.21) ile (11.14)-(11.16) birlikte zldnde: . gt+ = fct+/(l+fct+) (11.23)

olduu grlr. Bu eitlik g ( + 'i tanmlamakta, t + 1 dnemindeki talebin byme orannn fct+'e bal olduunu gstermektedir. fcr+, t + 1 dneminin deikenlerinden tamamen bamsz olarak (11.22) tarafndan, yani t dneminde ortaya kan talep art ile kapitalistlerin davranlarn gsteren parametreler tarafndan belirlenmekte ve (11.23)'de g t + 'i belirlemektedir. Bu nedenle (11.22) ve (11.23)'den g m ' i EJYt nin bir fonksiyonu olarak yazabiliriz: g(+ = g(E,IYt) , (11.24)

olacaktr. Bu fonksiyonunu nitelii, / fonksiyonuna bal olmaktadr. EtIYt artt zaman, (11.22)'de fc,+ ve dolaysyla (11.23)'deg t+ artt iin, bu fonksiyonda g, + , Et\Yt ile pozitif bir iliki iindedir. Dier yandan t dneminde denge varken Et = Oveg t = gr = gw olacaktr. Bu durumda t + 1 dneminde de dengenin salanaca varsaylabileceinden (11.24)'deki fonksiyonun:

HARROD DNAM ' g' > O v e # ) = gw

259 (11.25)

zelliklerini gsterdii varsaylabilir. Bu zellikleri gsteren bir fonksiy on ise: g,+ = gw +b (Et/Yt) (11.26)

eklinde formle edilebilir. Burada b, davransal bir parametre olup kapitalistlerin, t + 1 dnemindeki talep art bekleyilerinde, t dneminde ortaya kan talep fazlasna verdikleri nem ve arl gstermektedir. EtjYt veri iken, b ne kadar yksekse, k ve gt+s de o kadar yksek olmakta; t dnemindeki talep fazlas, t + 1 dneminde o kadar yksek bir talep art bekleyiine, bu da gerekleen byme orannn o kadar yksek olmasna yol amaktadr. Et = Yt - Yt* ve (11.14)'de Y*t = gw Yt + Yt_, olduundan (11.26): gt+ = gw + b (gt-gJ b>0 (11.27)

haline dnecektir. Yukarda varsayld gibi eer t dneminde dengeli byme salanmsa, yani gt = gw ise, i'nin deeri ne olursa olsun t-\-l dneminde de dengeli byme salanm olacaktr. Buna karlk t dneminde talep fazlas varsa, yani bu dnemdeki byme oran gerekli byme orann amsa (gt>gw ise), i-fi dnemindeki byme oran da gerekli byme orann aacaktr (gt+i > gw). Ancak t-\-l dnemindeki byme orannn, t dnemindeki byme orann ap amayaca 6'nin deerine baldr. (11.17), (11.21) ve (11.27) birlikte gz nne alndnda, gt>gw iken: b >- 1 ise g*t+ >. g*t ve g t + i ><gt olduu grlr. Dolaysyla t-\-\ dnemindeki byme orannn gerekli byme oranndan uzaklap uzaklamayaca, b katsaysnn deerine baldr. b=\ olduu zaman, hem output hem de talep t dnemindeki oranlarnda byyecek ve bunlarn byme oranlar arasndaki fark sabit kalacaktr, b > 1 olduu zaman outputun ve talebin byme oranlar giderek artmakta, talebin byme oran hem outputun byme oranndan, hem de denge byme oranndan giderek uzaklamakta, yani ekil 11.1'deki durum ortaya kmaktadr. Buna karlk b < 1 ise talebin byme oran azalmakta ve denge oranna yaklamaktadr. Dier yandan b > 0 olduu iin her durumda da outputun t-\-l dnemindeki byme oran, gerekli byme orann a (11.28)

260

KEYNES YNTEM

makta ve t-f-1 dneminde beklenen gelir art t dnemindekinden fazla olmaktadr. Bu model ile (11.20)'deki intibakl bekleyi modeli arasndaki temel fark, burada, modelin kararszlnn b katsayna bal olmasdr. Burada intibak, talebin beklenen ve gerekleen byme oranlar arasnda deil, beklenen ve gerekleen talep art arasnda olmaktadr. Talep fazlas ortaya kt zaman beklenen gelir artmakta, bu art, gerekleen talep fazlasnn hangi oranda gz nne alndn belirleyen b katsayna bal olmaktadr. >>1 olduu zaman her iki yaklam da ayn sonucu vermekte; ancak b<l olduunda, talep miktar artyla formle edilen bekleyiler, giderek talebin beklenen byme orannn azalmasna yol amaktadr. Bu durum intibakl bekleyi modelinde ancak bekleyi katsaysnn, ^3'nn, negatif olmas halinde sz konusu olabilir. Ancak bu katsaynn pozitif "olduu varsaym bunu olanaksz klmaktadr, (bkz. s. 255n.). Farkl bekleyi hipotezlerine dayanan bu iki yaklam bir rnekle gsterelim, t1 dnemi sonunda gerekleen output (ve talep) dzeyinin Y,_ j = 40; s=0.20 ve v1 olduunu varsayalm.1 Gerekli byme oran gw = 0.20, oaltan katsays ise l / s = 5 olacaktr. Eer t dneminde beklenen talep Yt* = 50 ise bu, It = 50-40=10 birim yatrm uyaracak, bu yatrm da oaltan yoluyla Y,=50 birim talep yaratcaktr. Bu durumda arz-talep dengesi salanmakta ve hem output hem de talep, gerekli byme oranna eit bir oranda bymektedir; g t * = g t = g w = 0 . 2 0 . Ancak eer t dnemi banda beklenen talep Y,* = 55 ise bu, J t = 1 5 birimlik bir yatrm uyaracak, oaltan yoluyla yaratlan talep Y t =75 olacaktr. Dnem sonunda ortaya kan talep fazlas J5 t =7555=20'dir. Beklenen byme oran (g,* = 0.272), denge byme orann; talebin byme oran (gt = 0.466) ise hem beklenen (outputun), hem de gerekli byme orann aacaktr. dneminde byme oranlarnn ve arz-talep dengesinin ne olaca kapitalistlerin bekleyilerine baldr. Yukardaki iki model bu adan farkl sonu verecektir, nce kapaitalistlerin (11.20)'deki ekilde davrandklarn varsayalm, + 1 dneminde beklenen byme oran g* t + =g,=0.466 olacak, bu ise Y* t+1 = 140 birimlik talep ile Y* t + 1 Y r =65 birimlik talep art bekleyii anlamna gelecektir.
1 Bu rakamlardan v = 1 gereki olmayp sadece hesaplama kolayl salad iin bu varsaym yaplmtr. Ancak modelin kararll asndan ulalacak sonular tf'nin daha anlaml, rnein 2-3 gibi, deerleri iin de ayndr.

HARROD DNAM

t dneminde gerekleen talep dzeyi Y , = 7 5 ve gerekleen talep art Y t y , _ j = 3 5 iken, t-\-l dnemindeki bu kadar yksek bekleyiler pek anlaml grnmemektedir. Bunun bir nedeni (11.20)'deki durgun bekleyi varsaym, yani bekleyi katsaysnn /?=1 deerini alm olmasdr. Ancak bekleyiler talebin byme oran ile ifade edildii zaman, kararsz dengenin ortaya kmas iin g* t+ > g* t olmas gerekmektedir. Bunun salanabilmesi iin, t-j-1 dneminde beklenen talep Y * t + > 8 2 5 / 3 = 103 olmaldr. Eer bekleyi katsaysnn deeri Y*t = 105 olmasn sahyorsa bu, It+ = 30 birim yatrm ve bu yatrm da Y t + = 1 5 0 birim talep uyaracaktr. Bylece talebin byme oran artarak (gt+ = 0.50) gerekli byme oranndan uzaklaacaktr. Buna karlk bekleyilerin (11.21)'deki biimde olutuu varsaylrsa, t-\-l dneminde ortaya kan durum b katsaysnn deerine bal olacaktr, b nin farkb deeri iin byme oranlarnn alaca deerler aadaki tabloda gsterilmektedir: S.
b = 0.75 b -= 1.00 b = 1.50

V* O t+i

S 0.46 0.46 0.46

g +, 0 40 0 46 0 60

Y,
75 75 75

y* +1
100 103 112.5

0.20 0.20 0.20

0 27 0.27 0 27

0.25 0.27 0.33

A = l olduu zaman talebin ve outputun byme oranlar deimemekte; talep srekli olarak outputtan daha yksek bir oranda artmaktadr. 6=0.75 iken hem talebin hem de outputun byme oranlar azalmakta ve denge oranna yaklamaktadr. 6 = 1 . 5 iken ise dengesizlik t-{-l dneminde artmaktadr. Bu iki bekleyi hipotezinden hangisinin doru olaca ve /veya bekleyi katsaylarnn ne deer alaca ampirik bir sorundur. Ancak, (11.20)'deki hipotez veya bunun daha genel bir ekli olan intibakU byme oran bekleyileri hipotezi, bekleyi katsays /S'nm' pozitif olduunu varsayd srece, modelde mutlak bir kararszlk ortaya kmakta; buna karlk (1L21), kararllk sorununu bekleyi katsaysna balanmaktadr. Bu nedenle, kararl denge, ilk modelde teorik bir olanak olarak ortaya kmad halde ikincisinde bu olanak mevcuttur. Bu adan (11.21) daha az snrlayc ve daha genel bir hipotez niteliindedir.

11.2. UZUN DNEM STHDAM SORUNU


Mal piyasasnda arz-talep dengesini salayan bir byme orannn varl ve dengenin kararll sorunlarna ilveten igc piya-

262

KEYNES YNTEM

sas ile ilgili nemli bir sorun daha ortaya kmaktadr; mal piyasasndaki dengenin igc piyasasndaki denge ile badap badamayaca sorunu. Bu, Keynes'in ksa dnem dk istihdam dengesinin uzun dneme yansma biimidir. Ksa dnem analizinde talep, outputu snrlamakta ve mal piyasasnda ortaya kan denge, igc piyasasnda tam istihdam salayamamaktadr. Uzun dnem analizinde ise bu sorun, igc talebinin igc arzna eit bir oranda byyp bymeyecei sorununa dnmektedir. Ekonomi, mal piyasasnda dengeli bir byme salad zaman, hem output hem de talep ayn oranda, gerekli byme orannda bymektedir. Outputun retimindeki iki temel inputdan biri olan retim aralar veya bunlarn btncl bir deer ifadesi olan sermaye stoku da gerekli byme orannda bymektedir. Byme sreci iinde sermaye-hasla katsays deimedii zaman, toplam sermaye stokunun deerinin toplam outputa oran v olacandan, sermaye stokunun byme oran gk ile gsterilirse, mal piyasasnda dengeli byme saland zaman:
gk

IjK = sY/K = s v . <

"

(11.29) -,

olmaktadr.

Ancak, retimde kullanlan dier input, igc, retim aralar gibi byme oran isel deikenlere bal bir input deildir. Dier bir deyimle, igcnn hangi oranda byyecei, modelin deikenlerinden bamsz olarak, uzun dnemde dsal etkenler tarafndan belirlenmektedir. Bu durumda, ortaya nemli bir sorun kmaktadr; mal piyasasndaki dengenin gerektirdii byme oran ile dsal olarak belirlenmi olan igc arznn byme orannn farkl olmas. Eer retim teknolojisindeki deimeler birim outputun retilmesi iin gerekli igc miktarn, igc-output katsaysn', etkilemiyorsa; output, mal talebi ve sermaye stoku ile birlikte igc talebi de gerekli oranda byyecektir. Harrod, byme sreci iinde teknolojik gelimenin ortaya kacan, bu gelimenin ise ntr olacan varsaymaktadr. Harrod anlamnda ntr teknolojik gelime, sermaye-hasla katsays sabit kalrken igc verimliliinin artmasdr. Byme sreci iinde yatrmlar, bir birim outputun retimi iin gerekli olan sermayenin deerini deitirmedii halde, birim outputun retimi iin gerekli igc miktarn azaltmakta, yani bir iinin rettii output miktarn arttrmaktadr. Bu art sadece yeni retim aralar (yatrmlar) zerinde alan igcnn veriminde deil, mevcut btn retim aralar (sermaye stoku) zerinde ahan igcnn veriminde de grlmektedir. t = 0 dneminde bir birim output v kadar sermaye ve

HARROD DNAM

' ,

263

1 jyo kadar igc kullanlarak retiliyorsa, teknolojik gelime i= 1 dneminde igc-hasla katsaysnn, 1 /yo'n azalarak 1 /j'e dmesine ve bir iinin rettii output miktarnn da J o 'dan y^e kmasna yol amaktadr. Teknolojik gelime orann, igc-hasla katsaysnn azal oran olarak tanmlarsak: ga = olmaktadr. Modelde bu orannn byme sreci iinde deimeyecei, adam bana retilen outputun byme orannn sabit kalaca varsaylmaktadr. Dier yandan t=0 ve tl dnemlerinde retilen output Yo ve Yi ise, bu dnemlerdeki igc talepleri L0=Y0/y0 ve L=Yjy olacaktr. Output gerekli byme orannda byd zaman, igc talebinin art oran: g a = yo - y i (i-gw)lyo "' ' (H-3i) olmaktadr. Eer yi = y0 ise, yani igc verimlilii deimiyorsa, gi = gw olacak, igc talebi de gerekli oranda byyecektir. Ancak (11.30) nedeniyle: gd = gw - ga olmaktadr.1 .
t

(11-32)

Mal piyasasnda arz-talep dengesini salayan gerekli byme oran egemen iken, igc piyasasnda uzun dnemde srekli olarak arztalep dengesinin veya tam istihdamn salanabilmesi iin iki koulun gereklemesi gerekmektedir. Bir kere, balang sermaye stoku, Ko, btn igcnn istihdamna elverili olmaldr. Keynes'de, ksa dnemde bu koul gereklemekte, sermaye stoku btn igcnn istihdamn salayacak bir dzeyde olup isizlik, retim aralarnn deil talebin yetersizliinden domaktadr. Ayn koulun burada da gerekletiini varsaysak bile, yine de uzun dnemde, igc piyasasnda srekli olarak arz-talep dengesinin salanmas iin, igcnn byme oran, n, igc talebinin byme oranna eit olmaldr:
gw - ga = n (11.33)

Eer bu eitlik gerekleirse, toplam gelir gw orannda; igc arznn byme oran n olduundan, adam bana den output ise gwn ga orannda byyecektir. Harrod'da teknolojik gelime sermayeye gre ntr olduu halde igc-tasarrufludur. Output gw orannda artarken igc talebinin
1 Bu eitlik tretilirken g a g M olduka kk olduu iin ihmal edilmitir. ssel byme halinde (11.32) tam olarak gereklemektedir (bkz. s. 264 n).

264.

KEYNES YNTEM

gwga orannda artmakta olmas, byme sreci iinde igcnden tasarruf edildiini gstermektedir. Nitekim igc arz gw orannda byd zaman, igc arz igc talebini ga orannda aacak, yani bu oranda artan bir isizlik ortaya kacaktr. Ayn ekilde igc arz n orannda artarken gw = 0 ise, igc talebinin byme oran negatif olacak, ga orannda igc aa kacandan isizlik art oran ga-\-n olacaktr. Teknolojik gelimenin igc piyasas dengesi zerindeki etkisi, igc arznn byme orannn etkisi ile ayn olduundan Harrod: . . , ' ' & , = & + " (H-34) yani igc arznn byme oran ile teknolojik gelime orannn toplamn, doal byme oran olarak tanmlamakta ve bu durumda he igc hem de mal piyasasnda dengenin salanmas iin:'
gw = gn (11-35)

eitliinin gereklemesi gerekmektedir. Bunun gereklemesi halinde ekonomi uzun dnemde Harrod altn ana yerlemi olacaktr: toplam output, sermaye stoku ve talep gw orannda; adam bana den gelir ve sermaye stoku ise ga oranmda artacak, hem mal hem de igc piyasasnda srekli bir denge salanm olacaktr. Dolaysyla bu an koullar:
gk = gt = gt* = gw . .

gk = gn = gw
gk n = gw -

.
n = ga

(11-36)

olmakta, bunlardan ilki mal piyasasnn, ikincisi de igc piyasasnn dinamik dengeye geldiini; ncs ise adam bana sermaye ve outputun byme orann gstermektedir.1 Ancak, (11.35)'deki eitliin gereklemesi iin hi bir neden yoktur. Eitliin iki tarafndaki parametreler, sol taraftaki s ve v
1 Eer deikenler ssel olarak byyorlarsa (11.30): y = yoe' (m = ga) (i) eklinde yazlabilir. y o , balang dneminin igc verimlilii olup m ( = g a ) orannda srekli olarak artmaktadr, y = YjL olduundan (i)'den: L = (Y/y o )e- m t () Bu eitlik Y kadar outputu retmek iin gereken igc miktarn, yani igc talebini vermektedir. gcnn byme oram n iken igc arz Ls = Loent olduundan, bu piyasada denge L = L, veya: Y = Yoe0"+) ve (dY/d) (' /Y) = m + n = ga -f n (i) olmasn, yani outputun ga + n orannda bymesini gerektirir. Hem mal hem de igc piyasasnda denge salanmas iin (dY/dt) (' / Y) = gw = ga + n olmaldr.

HARROD DtNAMt

265

ile sa taraftaki ga ve n tamamen birbirinden bamsz olup bunlar, farkl etkenler tarafndan belirlenmektedir. Ksaca, mal piyasasnn dengede bymesini salayan oran, gw, igc piyasasnn dengede bymesini salayan oran, gn, ile fonksiyonel bir iliki iinde deildir. Bu iki oran birbirine ancak bir rastlant sonucunda eitlenebileceinden, Harrod, byme dengesiyle ilgili nc soruya olumsuz cevap vermektedir; hem mal, hem de igc piyasasnn dengede olduu bir byme srecinin ortaya kma olasl hemen hemen hi yoktur. Harrod'da teknolojik gelime ve igcnn byme oranlarnn dsal nitelii mutlak olduu iin, bu olgunun nedeni, mal piyasasnn, igc piyasasnn gerektirdii bymeye intibak edememesidir. Bu, mal piyasasnda dengeyi salayan tek bir oran olmasnn doal bir sonucudur. Bu eitliin salanmamas halinde ortaya kacak durum, eitsizliin hangi ynde olduuna bal olarak deiecektir. Eer: gw < gn (H-37)

ise, mal piyasasnn dengede bymesi olasl vardr, igc arz gerekli byme oranndan daha yksek bir oranda byd iin, mal piyasasnda arz-talep dengesi saland halde, uzun dnemde srekli olarak artan bir isizlik ortaya kacaktr. Burada, Keynes'in ksa dnemde ulat sonu uzun dnemde sz konusu olmaktadr. Mal piyasasnda denge salanabildii iin Harrod altn ann koullarndan sadece biri gerekleebilmekte, bit deyimle pilemi altn ca ortaya kmaktadr. Bununla beraber bu tip byme ancak, igc piyasasndaki dengesizliin mal piyasasn etkilememesi halinde sz konusu olabilir. Ancak eer: gw > gn
f

(11-38)

ise, outputun uzun sre gw orannda bymesi olana ortadan kalkmaktadr. Outputun bu oranda bymesi halinde igc talebinin art oran doal byme orann aacaktr.. Ancak, eer balangta yedek igc veya isiz bir kitle varsa, output bir sre gerekli oranda byyerek mal piyasasnda denge salanabilir. Yedek igc tkendikten sonra, teknolojik koullar veri iken, doal byme oran outputun byme oranna bir st snr getirmektedir. Bylece, mal piyasasnda arz-talep dengesinin salanmas olasl da ortadan kalkmaktadr. Outputun gerekleebilecek byme oran en fazla gn olacandan, kapitalistler arz-talep dengesinin gerektirdii oranda yatrm yapsa-

266

KEYNES YNTEM

lar bile, retim aralarn kullanacak igc bulamayacaklar iin kullanlmayan kapasite ortaya kacak, talebin byme oran>outputun byme orann aacaktr. Eer bekleyiler modelde mutlak bir kararszlk yaratyorsa, denge byme orannn tek olmas ile kararsz olmas sorunlar st ste binecektir. Bu durum ekil 11.2.'de incelenmektedir.
/

'

EKL 11.2

Eer kapitalistlerin bekledikleri byme oran gw ise, bunun gerektirdii kadar yatrm yapacaklar ve talep gt=gw orannda byyecektir. Ancak igc arznn yetersizlii dolaysyla bu yatrmlarn ortaya kard ilve kapasitenin tamam kullanlamayacak, outputun byme oran g,,'yi aamayacaktr. Bylece, igc arznn yetersizlii dolaysyla talep arz am olmaktadr: gt > gn. Kapitalistlerin buna bal davranlar, sistemde ortaya kacak sreci belirleyecektir. Burada akla yakn bir varsaym, talep fazlasna ramen kapitalistlerin yatrmlarn artrmayacaklar, hatta igc piyasasndaki durumu gz nne alarak yatrmlarn ksacaklar varsaymdr. Ancak bu da mal piyasasnda arz-talep dengesini salamaya yeterli deildir. Eer kapitalistler daha dk yatrm yaparak bekledikleri talebi E noktasna drrlerse, gerekleen talep ve arzn byme oranlar B noktasnda dengeye gelecektir: gt = gn. Ancak burada da dk kapasite kullanm ortaya kmaktadr; kapitalistler E noktasndaki talebin gerektirdii kadar yatrm yapmlar, fakat outputta

'

HARROD DNAM

267

saladklar byme sadece B kadar olmutur. EB, ortaya kan kapasite fazlasnn bir lsdr. Buna tepki olarak kapitalistler yatrmlarn daha da ksarlarsa talep arzn altnda kalacaktr. F noktasnda kapitalistler arzuladklar kadar retmekte, yani outputun byme oram (gH) ile talebin beklenen byme oran eitlenmekte, ancak gerekleen talep daha dk bir oranda bymektedir: gn>gr Bu, ekil 11.1'deki depresyonist sreci ortaya karacaktr. Ksaca, gerekli byme oran doal byme oranndan byk olduu zaman tam istihdam, tam kapasite kullanm, arz-talep dengesi ayn anda salanamamaktadr. Denge byme oran, gw, kararl olsun olmasn, bu orann sabit bir oran olmas ve mal piyasasnn ancak bu oranda dengeli bymeyi salamas olgusunun nemi aktr. Harrod sonras literatrde dengenin mutlak olarak kararszl konusunda gr birlii salanamam ve kararszlk sorunu ikinci plana atlm olduu halde, gelitirilen byme modelleri esas itibariyle, gerekli ve doal byme oranlar arasndaki bu fark vurgulam, gerekli ve doal byme oranlar arasnda intibak salayan yeni mekanizmalar getirme abasna girimitir. Bugnk iki temel byme modeli, neoklasik modelle neo-Keynesi model, bu intibak, gerekli byme oranndaki deimelerde aramtr. Bu modeller ileriki blmlerde ayrntl ile incelenecek, burada, eitsizliin sa tarafndaki parametrelerin, igcnn byme oran ile teknolojik gelime orannn bu intibak salayp salayamayaca hususu ksaca ele alnacaktr. Harrod tarafndan ngrlmemekte beraber, igc arznn byme orannn igc talebinin byme oranna intibakn salayacak bir mekanizma, Malthus bir nfus-cret mekanizm asnca salanabilir. Bit teorinin temel hipotezi; nfus art orannn, asgari geimlik cret ile piyasa cretinin farknn bir fonksiyonu olduudur. Gerekli byme oran doal byme orann at zaman, igc talebi igc arzndan daha yksek bir oranda byyecektir. Bu, reel cretlerin artmasna yol aacak ve uzun dnemde, nfusun byme oran artarak igc arz ile talebi arasndaki boluu dolduracaktr. Tersine, gerekli byme oran doal byme orannn altnda kald zaman, ortaya kan isizlik, iiler arasndaki rekabet nedeniyle reel cretleri drecek, bu da uzun dnemde nfusun byme orann azaltarak igc arz ve talebi arasndaki dengeyi salayacaktr. Burada igc arznn byme oran isel bir deiken haline gelmekte ve igc talebinin byme oran tarafndan belirlenmektedir. gc talebinin byme oran da gerekli byme oran, sermay t-hasla katsays ve tasarruf

268

KEYNES YNTEM

oran tarafndan belirlendiine gre, retim teknolojisi, yani sermayehasla katsays veri iken, tasarruf ve birikim oran ykseldike nfusun ve igc arznn byme oran da artmaktadr. Ayn ekilde, gerekli byme orannn doal byme orann srekli olarak amas halinde, ortaya kan igc talep fazlasnn ve artan cretlerin, uzun dnemde igc-tasarruflu teknolojik gelimeyi uyaraca ve ga'y arttrarak igc talebi ile arz arasndaki dengeyi salayaca dnlebilir. Burada yine, igc piyasasndaki dengesizlik cret artna, bu da teknolojik gelime oranna etki ederek doal byme orannn gerekli byme oranna intibakn salamaktadr. Tarihsel gzlemler bu iki yolun bugn iin gereki olduunu gstermemektedir. igc arznn intibak bugn, olsa olsa, endstrileme srecini tamamlayamam ekonomilerde sz konusu labilir. Ancak burada da igc arznn intibak, nfusun art oran: daki deimelerle deil, bu tip ekonomilerin greli olarak daha 'geri' olan tarmsal kesimiyle 'dinamik' endstri kesimi arasndaki lfus transferi ile salanabilir: endstri kesiminin byme oran, nfluaun tarmdan endstriye hangi hzla transfer edileceini belirler ve tarm kesimindeki artk nfusun oram, endstri kesiminin gelime hzn snrendstri lar.1 Dier yandan igc-tasarruflu teknolojik gelimen: devrimi srasnda ortaya kan igc ktlna bir tepki olarak hzland konusunda baz gzlemler varsa da, ne tarihsel ne de ti orik olarak, teknolojik gelime nzmn isel bir deiken olarak gereken hz ve ynde deiip gerekli ve doal byme oranlar arasndaki ioluu doldurabilecei sylenemez. 1 nceleme ynteminin ve teorik ieriinin yeniliine r men Harrod modeli, bir byme modelinin iermesi gereken btn deiken ve ilikileri iermemektedir. Bunlarn banda blm sorunu ;elmektedir. Blm ile byme sreci arasndaki ilikiler eitli biim1 irde ortaya kmaktadr. Bir kere, snfsal tasarruf fonksiyonu erevesinde tasarruflar ve dolaysyla byme oran, gelir dalmna bal olacaktr: gelirin snflar arasndaki dalmndaki bir deime snf al tasarruf fonksiyonlar uyarnca toplam tasarruflar ve ekonomide !ci ortalama tasarruf orann deitirerek byme orann etkileyecekl i r . kincisi,
1 Yakn gemite baz bat Avrupa lkelerinin de endstrilememi kapi list lkelerden bu tip bir igc transferine giritikleri gzlenmektedir. Bunun mekanizmas da az ok ayndr: bu transfer veya ii g, bu lkelerde igc piyasasnda talep fazlasnn o rtaya kmasn ve gelir dalmnn deimesini bir dereceye kadar engellemi ve birikim h mm yavalamamasn salamtr.

HARROD DtNAM

269

kapitalistlerin teknik seiminin byk lde kr oran bekleyilerine dayand dnlrse, gelir dalmndaki deimeler kr oran ve teknik seimi yoluyla sermaye-hasla katsaysn ve dolaysyla byme orann etkileyebilir. Modelde kr orannn belirlenmemi olmas, bu etkilerin modelin dnda tutulmas anlamna gelmekte ve bu da tasarruf oran ile sermaye-hasla katsaysn tamamen dsal deiken haline getirerek bak srt sorununu, yani gerekli byme orannn tek ve sabit bir oran olmas ve doal byme oranndan farkllamas sorununu ortaya kartmaktadr.1 Harrod modelinde denge byme orannn tekliine, tasarruf oran ile sermaye-hasla katsaysnn deimezlii yol aarken, dengenin kararszlnn nedeni de yatrm fonksiyonudur. Harrod'un yatrm fonksiyonu en azndan iki neden dolaysyla yetersizdir. Bir kere; burada da, blmle ilgili bir husus, yatrmn krll bir kenara braklmakta, talep yeterli olduu takdirde yatrmlarn belli bir krllk dzeyini salayaca varsaylmaktadr. Bu dzeyin ne olduu modelde belirlenmemitir. Keynes'in yatrm fonksiyonunda grld gibi yatrmlarn krllk dzeyi sadece talebe deil, cret ve fiyat bekleyilerine de baldr. Bunlarn yatrm zerindeki etkisi ise blm sorununun modele sokulmasn gerektirir. Dier yandan, blm sorunu bir kenara atlsa bile, hzlandran tipindeki bir yatrm fonksiyonunun uzun dnem byme srecinin incelenmesinde ne kadar geerli olduu da phelidir. Keynes'de olduu gibi yalrmlar burada da uzun dnemli bekleyilere baldr. Ancak aradaki temel fark, bu bekleyilerin etkisinin ne zaman ve nasl ortaya kacamdadr. Keynes'de, talepte ksa dnemde meydana gelen deimeler sreklilik kazanmad ve iyice kesinlemedii zaman, uzun dnemli bekleyiler etkilenmedii halde, Harrod'un yatrm fonksiyonunda, talepteki en ufak bir deime hzlandran yoluyla yatrmlar etkilemekte ve ekonomiyi kronik bir dengesizlie gtrmeye yetmektedir. Konjonktr hareketlerini incelemede olduka yararl olabilecek bu tipteki bir fonksiyonun uzun dnem byme srecinin incelenmesindeki yetersizlii aka ortadadr. Btn bunlara ramen Harrod'un dinamik yntemi ile teorisinin temel unsurlarnn nemini vurgulamak gerekir. Ynteminin dinamik1 Bununla beraber unu da ilve etmek gerekir ki Harrod, daha sonra kr oran ile teknik secimi arasndaki ilikiye deinmi, ancak bunun, sermaye-hasla katsaysn dengenin gerektirdii biimde deitiremeyeceini ileri srmtr. Bunun tamamen aksini savunan neoklasik model daha sonra incelenecektir.

^T

'

KEYNES YNTEM

ligi yannda yaklam niteleyen iki temel unsurun ikisi di! Keynesidir; yatrmlarn tasarruflardan bamsz olmas ve bekleyilerin rol. Bunlardan ilki, kapitalist bir ekonomide, retim ve tketim kararlarnn farkl kiilerce ve farkl deikenlere bal olarak alndn, ikincisi ise, piyasa mekanizmasnn tam ve kesin bilgi salayamamas ve hatt yanl sinyaller vermesi olaslnn olduka fazla olduj^u gereini ortaya koymakta ve model, znde, piyasa mekanizmasna atfedilen etkinlii tartma konusu yapmaktadr.

OKUMA LSTES 1. Alexander (1949) 2. (1950)': Modelin kararllk sorunu. 3. Ailen (1967)*, Chs. 10-11: Modelin matematiksel formlasyonu. 4. Baumol (1949) 5. Caff(1961) 6. Dobb (1973), pp. 226-234 7. Eisner (1958)*: Keynes sonras byme modelleri. 8. Hahn and Matthevvs (1964)', AEA pp. 3-9; 23-31. 9. Harrod (1939)** 10. (1948)*, Lectures 1-3. 11. (1952)**: Kararszlk sorunu. 12. (1960)* 13. (1963) 14. (1964) 15. (1970)**: Modelin en son deerlendirmesi. 16. Hicks (1965)*, Ch. XI 17. Jorgenaen (1960)**: Kararszlk sorunu. 18. (1961)': Dal ekonomilerde igc transferi ve igc arz fonksiyonu. Kahn (1959)* Kaldor (1954)*: Doal byme oram ile teknolojik gelimenin intibak. Kregel (1971)*, Ch. 8: Yaklamn deerlendirmesi. (1972), pp. 36-45. Niehans (1963)* isel igc byme oran. Robinson (1949) (1965b)**: Bak-srtnn Keynesi yorumu. (1970a) Rose (1959) Sen (1970)**, Introduction: Modelin temel sorunlar ve nerilen zmlerin ksa bir zeti. Shackle (1967)**, Ch. 16: Modeldeki isel elikiler ve tutarszlklar. Smithies (1957)

19. 20! 21. 22. 23. 24. 25. 26 27. 28.

29. 30.

KISIM

IV

ADA KLASK YAKLAIM

12. SRAFFA: MALLARIN MALLAR LE RETM

12.1. KTSAT TEORSNN ELETRSNE 'PRELUDE'


1960'lar iktisat teorisinde yeni bir dnemin balangcdr. Bu dnemi niteleyen iki nemli gelimeden biri, yerleik iktisat teorisinin, neoklasik teorinin kritik bir ekilde gzden geirilmesi ve bu teorinin isel mantnn tutarllk, varsaymlanyla ynteminin de sk bir geerlik testine tabi tutulmasdr. Dier gelime ise bu ilkine bal olup bir lde, neoklasik teorinin bu testten baaryla geememesi sonucunda nem kazanmtr: klasik iktisat teorisinin, Ricardo ve Marx'n Ekonomi Politik'inin yeniden canlanarak yerleik teoriye bir alternatif olarak ortaya kmasdr. Sraffa'nn 1960'da yaynlad ve 30-40 yllk bir oluma dnemi olduunu syledii, Mallarn Mallar ile retimi adl yapt, her iki gelime asndan da bu dnemin balangcn oluturur. Sraffa, fiyat, sermaye ve blm teorisinin sorunlarna klasik bir bak asndan yaklamaktadr. Hareket noktas, mallarn mallar ile ve igc tarafndan retildii bir retim sisteminin nesnel koullardr. retim olgusu, neoklasik iktisattaki, faktrlerden niha outputa doru giden tek ynl bir akm grnmnden kmakta, mallar hem input hem de output niteliini tad iin, faktr-mal ayrm ortadan kalkmaktadr. Mallarn biribirlerinin retiminde kullanlmas, deiimi, teknolojik, nesnel bir zorunluluk haline getirmektedir. Ancak mallarn deiim oranlar sadece retimin nesnel koullarna bal olarak belirlenememektedir. Burada, bu koullardan bamsz olarak, baka etkenlerle belirlenen snfsal blm iin iine girmektedir. Deiim oranlar; retim teknolojisinden bamsz etkilerle belirlenen snfsal blm ve retim teknolojisinin nesnel koullarnn kesimesi sonucunda ortaya kmakta; blm, bamsz ve belirleyici bir nitelie sahip olmaktadr. Neoklasik iktisadn temel unsuru olan talep, ne blmn ne de mallariK deiim oranlarnn belirlenmesinde etkilidir. Talebin rol belirtilmemekle beraber yaklamn mant, buna, retim kesimlerinin retim younluklarn belirlemekten teye bir rol tanmamaktadr. Sraffa ise, yine Ekonomi Politik'te olduu gibi, bir retim sisteminin, retim younluundan ve lekten bamsz zel-

1)

27

ADA KLASK YAKLAIM

liftlerini incelemektedir: bu zellikler ise fiyat-blm veya daha genel bir ifade ile, deer ilikileridir. Sraffa, bu ilikilere bal olarak, Ekonomi Politiksin iki temel sorununa da aklk getirmektedir: transformasyon problemi ve deimeyen deer ls sorunu. Bunlardan ikincisi, Ricardo'nun bir mr boyunca zmeye alt sorun, Sraffa' da doru ve kesin bir zm bulmaktadr. Dier yandan Sraffa, mallarn ierdii toplam igc miktar ile fiyatlar arasndaki ilikiyi genel bir biimde formle ederek Marx'n transformasyon probleminin zmyle ilgili koullar saptamaktadr.1 Bununla beraber, Ricardo ve Marx'n aksine Sraffa'da bir blm teorisi bulmak olana yoktur. Yaklamda cret-kr ilikisi n plana kmakla beraber, bu ilikinin bir yn ak kalmtr. Blm, snfsal gelir paylarnn belirlenmesi olarak ifade edilmekte, ancak Sraffa, bunun belirlenmesi sorununu ele almamakta, sadece farkl blm dzeylerinde, fiyat-kr ve kr-cret ilikilerini incelemektedir. Dolaysyla yaklam, blm retim teknolojisinin nesnel koullarndan bamsz etkenlerle belirleyen herhangi bir blm teorisi ile btnletirilebilir. ite bu noktada Sraffa'nn, neoklasik teorinin eletirisine katks ortaya kmaktadr; mallarn mallar ile ve igc tarafndan retildii, retim kesimleri arasnda teknolojik bamlln ortaya kt, ok-malh bir retim sisteminde blm, retimin teknik zellikleri ile aklanamaz. Bu nerme aka neoklaeik marjinal verimlilik blm teorisini hedef almaktadr. Nitekim kitabn alt bal, ktisat Teorisinin Eletirisine (Prelude\ Sraffa'nn bir amacnn da yerleik teorinin eletirisini salayacak bir sistem gelitirmek olduunu ortaya koymaktadr. Sraffa bu eletiriye aka girimemekte, nszde belirttii gibi bunu, ada analiz yntemlerine hakim gen meslekdalarna brakmaktadr. 1960'larn ortalarnda balayan sermaye ve byme teorileri konusundaki Cambridge Tartmalar bu misyonun nemli lde yerine getirildiini gstermektedir. Ancak, Sraffa sisteminin yerleik teorinin eletirilmesinde baar ile kullanlmasna karlk bu sistem, alternatif bir blm-byme teorisinin temelini oluturamamtr. Bunun bir nedeni, neo-Keynesilerin bu sistemi daha ok neoklasik teorinin eletirilmesinde bir ara olarak kullanmalardr. Ancak, neo-Keynesi eilimleri olmayan iktisatlarn karsnda da ok nemli bir sorun vardr: Sraffa sisteminin bo1 Bununla beraber, literatrde sk sk grlen iddiann aksine, Sraffa'nn transformasyon problemini zd sylenemez. Bu konu ileride ele alnacaktr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

277

luunu dolduracak bir blm teorisinin gereklilii ve bunun da kapsaml, karmak ve hatta iktisat teorisinin en etin sorunu olmas. Son olarak nemli bir noktaya deinmek gerekir. Aadaki konular ve bunlarn incelenme tarz iyi bir Ricardo-Marx retisinden gemi kiilere aina gelebilir. Gerekte, bugn neoklasik iktisadn Sraffa'ya bal olarak yaplan eletirilerinin ounu, bu iktisadn teorik-Marxist eletirisinde, rnein Dobb (1940)'da bulmak olana vardr. Bu eletirilerin Sraffa'dan nce egemen iktisat retisinde hi yer almamas ve bu retiyi hi etkilememesi, Marxist eletiriye kar bilinen ideolojik tutum yannda, yaplan eletirilerin analitik ve terminolojik niteliiyle de ilgilidir. Sraffa ve ona bal olarak ortaya kan eletirinin baarsn, az da olsa bunun analitik gcnde ve kulland terminoloji ile bir diyalog kurabilmesinde aramak gerekir.

12.2. FYAT VE BLM


Yukarda belirtildii gibi bir ekonomide mal reten kesimlerin birbirleriyle teknolojik bamll, o ekonominin deiim ilikilerinin nesnel temelini oluturur. Bu bamllk, farkl kesimlerdeki retimde, o kesimlerde retilmeyen mallarn, retim ve tketim arac olarak kullanlmasndan doar. Deiim ve fiyat sorunu, byle bir bamllk olmakszn sz konusu deildir. Sraffa, bu bamlln ortaya kard deiim ilikilerini nce, mallarn retimi iin gerekli tketim mallarndan ayr bir net rnn yaratlmad, yani artk yaratlmayan bir retim modelinde incelemektedir. Bu tip bir ekonominin toplumsal retim ilikilerinin ne olaca aka belirtilmemekle beraber, bunun ancak kapitalizm ncesi basit retim ekonomisi olabilecei aktr. reticiler retim aralarna sahiptir ve bu aralar sermaye haline dnmemi ve cretli iilik ortaya kmamtr. Ekonomide sadece tketim iin gerekli miktarda retim yaplabildiinden bu ekonomiyi basit idame retimi ekonomisi olarak nitelemek olana vardr. Sraffa blye bir ekonomideki retimin nesnel koullarn incelerken ne Marx'da olduu gibi deerlerden, ne de burada daha nce ele alnan (bkz. Bl. 1) retim katsaylarndan hareket etmektedir. Sraffa, herhangi bir andaki retimi, input ve output miktarlaryla ele almakta, retim leinin veya kesimlerin retim younluklarnn deimesi sz konusu olmamaktadr. retim teknolojisi dorusal olmakla beraber lek deimedii iin, lee gre verimin ne olaca sorunu

ADA KLASK YAKLAIM

ortaya kmamaktadr. lein deimemesi gerekte idame retiminin bir niteliidir. Net mal retimi ve birikim sz konusu olmadna gre, bu ekonomide retim ve tketimin yaps sabit, nfus veri, teknoloji basittir. Byle bir ekonomide iki mal retildiini varsayalm; buday (b) ve demir (d). Bir retim dneminde buday ve demir reten kesimlerde alanlar 100'er kg. buday tketsinler. Buday reten ke simde 100 kg. b ve 5 ton d; demir reten kesimde de 10 ton d retim arac olarak kullanlsn. Bu ekonomi, retimiyle ancak kendini yeniledii iin, retilen toplam b 300 kg., toplam d de 15 ton olacaktr. Bunu ematik olarak gsterirsek: gcnn Tketimi Kesim I Kesim II 100 kg. b 100 kg. b 200 kg. b 100 kg. b retim Aralar 100 kg. b; 5 ton d 10 ton d 15 ton d retim 300 kg. b 15 ton d

Grld gibi her iki maln retilen miktarlar, bu mallarn toplam kullanlan miktarlarna eittir. Bu ekonomi, ancak igcnn yeniden retimi iin gerekli miktarda mal retebildiinden, kapitalizmle badaamaz. Zira retim aralarnn zel mlkiyeti nedeniyle kapitalistlerin, rnn bir ksmn kr olarak almas halinde, igc, retimde bulunabilmesi iin gerekli tketimi yapamayacak ve dolaysyla sistem varln yitirecektir. retim balad anda mallar kesimler arasnda yukardaki miktarlarda dalmtr. retim dnemi sonunda b kesiminde 300 kg. b, d kesiminde de 15 ton d ortaya kacak; retim ve tketim aralar kullanlp yok olacaklardr. Her iki kesim de hem b'yi hem de d'yi retimde kulland iin, tekrar retimin yaplabilmesi, dnem sonunda deiimi zorunlu klar. Bu deiim hangi oranda olacaktr? I. kesim rettii 300 kg.'lk budayn 200 kg.'m yeniden retimde kullanmak zere ayrdnda, geriye kalan 100 kg. b ile 5 ton d satn almak isteyecektir. Buna karlk I I . kesimde net 5 tonluk bir d retimi vardr ve bu kesimin buday gereksinmesi 100 kg.'dr. Dolaysyla 5 ton d'nin 100 kg. b ile deitirilmesi, her iki kesimde de retimin kesintisiz srmesine- olanak verecektir. Bir ton d 20 kg. b ile deitiinde, d'nin b ile deiim oran 20 /I olacaktr. Bunu, mallarn fiyat denklemlerini yazarak da saptamak olana vardr. p b ve pd, b'nin ve d'nin ortak bir l birimiyle ifade edilen fiyatlar ise:

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM 200 pb 100


P b

279

+ 5 pd = + 10
Pd

300 pb 15
Pd

olacandan, bu iki maln deiim oran, p = p d jpb = 20'dir. Bu deiim oran teknolojik bir zorunluluktur; zira, retim aralarnn kesimler arasnda balangtaki dalmn srdren tek deiim oran budur. Bunun dndaki bir deiim oran retimin ayn younlukta yaplmasna olanak vermez. Bu bir rnekle gsterilebilir. Deiim orannn 1 /20 deil 1 /10 olduunu varsayalm. Bu durumda I I . kesim tketim iin gerekli 100 kg. b karlnda 5 ton deil 10 ton d verecektir. Dolaysyla bu kesimin elinde retimde kullanmak iin sadece 5 ton demir kalacaktr. Ortaya kan yeni retim emas: Buday Kesim I Kesim II 200 kg. 100 kg. ' Demir 10 ton 5 ton retilebilecek Miktar 300 kg. b 7.5 ton d

Burada kesimlerdeki input oranlan ve I I . kesimin lei deitii iin Sraffa'dan ayrlarak, lek ile verim arasndaki iliki ve retim tekniinin nitelii konusunda bir varsaym yaplmas gerekmektedir. Yaplacak varsaym, retim tekniinin dorusal ve lee gre verimin de sabit olduu varsaymdr. Bunlardan ilki retimin belli bir oranda artmas iin btn inputlarn ayn oranda artmas gerektiini, ikincisi ise inputlardaki deime oran ile outputtaki deime orannn ayn olacan gstermektedir. Bu varsaymlar erevesinde I I . kesimde retim arac olarak kullanlabilecek d azald iin output da ayn oranda azalacak, yani retilebilecek miktar yarya inecektir. Buna karlk I. kesimin eline geen d miktar artt halde bu kesimin buday inputu deimedii iin, kesimin retim miktar deimeyecektir. kinci retim dnemi sonunda toplam olarak 300 kg. b retilecek, buna karlk d retimi 7.5 ton olacaktr. I. kesimde kullanlmayan d miktar 5 ton olduu iin, dnem sonuda ekonominin toplam b stoku 300 kg., d stoku ise 12.5 ton olmakta, dolaysyla bu yanl deiim oran retim aralarnn azalmasna yol amaktadr. Eer ekonomide srekli olarak bu oranda deiim yaplrsa d ve giderek b retimi azalacak ve sistem varln yitirecektir. Bylece, bir kesim dierine oranla belli bir sre avantaj salasa bile, uzun dnemde her iki kesim de ortadan kalkacaktr. Dolaysyla, basit idame retiminin varl, deiim orannn doru olmasn gerektirir. Doru deiim oran ve normal fiyatlar ise tamamen retim teknolojisinin zelliklerine bal olarak belirlenmektedir.

29

ADA KLASK YAKLAIM

Bu teknoloji bir yandan igcnn yeniden retilebilmesi iin gerekli tketim mallar miktarn, dier yandan da retimin fiziksel input gereklerini; bunlar da, bir arada, deiim orann belirlemektedir. . Bu basit idame retimi modelini daha genel olarak gsterme olana da vardr. Ekonomide n tane kesim ve n tane mal olduunu, her maln tek bir kesimde retildiini varsayalm ve kesimleri i, mallar da j ile>gsterelim AtJ, i'inci kesimin kulland j mal miktar, Aj de j malnn retilen miktarn gstersin. Bu durumda ekonominin retim denklemleri:
A

U Pl + Au Pl + n P + z P +
A A

+ An Pn =

P (12-1)

+ A2n pn = A2 p, + nn Pn = n Pn
A A

-^ni Pl + m P +

olacaktr. Burada pj, mallarn ortak bir l birimi cinsinden ifade edilen fiyatlarn gstermektedir. Her kesim her mal input olarak kullanmayabilecei iin baz A/ler sfr olabilir. Basit idame retimi olabilmesi iin, her mabn kullanlan miktarlar toplam, o maln retilen miktar toplamna eit olmaldr:1 Au = Aj j = 1, 2,..., n (12.2)

(12.1)'de Atj ve ^4/ler teknolojik olarak bilinen verilerdir. Sistemde n tane bilinmeyen fiyat vardr. Dier yandan (12.2) gereince nl kesimde kullanlan ve retilen mal miktarlar bilindii zaman n'inci kesimde kullanlan ve retilen mallar da bilinecei iin (12.1)'de birbi2 rinden bamsz sadece n1 tane dorusal eitlik vardr. Mallardan bir tanesi l birimi olarak alnr ve bunun fiyat bire eitlenirse, btn fiyatlar, bu malla deiim oran olarak tanmlanm olur. Bylece sistemde belirlenmesi gereken n1 tane deiim oran ve re1 tane de bamsz eitlik vardr. Bu eitliklerdeki AtJ ve At tamamen teknolojik olarak verildiine gre, normal fiyatlar sadece retim teknolojisinin deikenlerine bal olarak belirlenmi olmaktadr. Bu aamada Sraffa'nn analiz izgisinden saparak, kapitalizme gemeden nce, basit retim ekonomisinde artk retildiini varsa1 Yani, birinci kolonun toplam birinci srann sa tararna; ikinci kolonun toplam ikinci srann sa tarafna;...; eit olacaktr. 2 Yukardaki rnekte I. kesimde retilen ve kullanlan buday miktarlar arasndaki fark, 300-200, II. kesimde kullanlan buday; I. kesimde kullanlan demir ise II. kesimdeki net demir retimini vermektedir.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

281

yalm ve bu koullarda fiyatlarn nasl belirleneceini inceleyelim. Bunun iin nce yukardaki retim emasn, artk elde edilecek bir ekle getirelim: . . Kesim I Kesim II 200 kg. b; 5 ton d -^ 330 kg. b ton d 100 kg. b; 10 ton d -^ 20

Grld gibi burada I. kesimin ayn inputlarla 300 yerine 330 kg. buday, II. kesimin de ayn inputlarla 15 yerine 20 ton demir rettii varsaylmaktadr. Dolaysyla ekonomide, igcnn tketimi karlandktan sonra 30 kg. net b; retimdeki d kullanm karlandktan sonra da 5 ton net d retilmektedir. Bu artn kesimler arasnda nasl datlaca, bu iki maln deiim oranna babdr. Fiyatlarn bu artn dalmndaki roln grmek iin nce iki u durumu gz nne alalm. I. kesimde net buday retimi 130 olup bu kesimin demir inputu 5 tondur. Eer bu kesim 130 kgr. b'yi verip 5 ton d alrsa, deiim oran p = 130 /5 = 26 olur ve btn artk (30 kg. b ve 5 ton d) II. kesimin eline geer. Buna karlk I I . kesim rettii artk 10 ton d'yi verip tketim iin kullanmak zere 100 kgr. b alrsa, deiim oran/) 100 /10 = 10 olur ve btn artk I. kesimin eline geer. Deiim oran p = 26 ile p = 10 arasnda bir yerde oluacaktr. Bu oran o ekilde belirlenecektir ki artn iki kesim arasndaki blm eit olsun. retim aralarnn mlkiyeti reticilere ait olduundan bu eitliin, sermayenin zerinden elde edilen kr oranlar arasnda salanmas sz konusu olamaz; zira retim aralar sermaye haline dnmemitir. Dolaysyla kesimler arasndaki blmn eitlii ancak, bu kesimlerdeki igcn tketimi asndan sz konusu olabilir. Dier bir deyimle kesimlerde alanlar, gerekli tketimlerinden ayn oranda daha fazla tketim yaptklar zaman, blmn eitlii salanm olacaktr. Bu orana X dersek: (100/,,, + ( 5^,) + 100p6 (1+A) = 330 10/>d) + 100pb (1+A) =
Pb

20 p<

olmaldr. Burada her iki kesimde de igcnn geimlik tketimi 100 kg. buday olup A, igcnn gerekleen tketiminin bunu hangi oranda aacan gstermektedir. Deiim oran p=PiJPt olduundan eitliklerin her iki tarafn da pb ile blersek: (100 + ( 5p) + 100 (1+A) = 330 lOp) + 100 (1+A) = 20p

olacaktr. Bu sistemin zm p = 15.3 ve X = % 53.3 olduunu gstermektedir.

J82;

ADA KLASK YAKLAIM

':."

Kesimlerdeki reticilerin toplam tketimleri iki ksmdan olumaktadr; asgari idame tketimi ve bunun zerinde, belli bir oranda salanan artk tketim. reticilerin asgari geimlik tketimi teknolojik olarak veri olan bir deiken olarak alndnda, bu sistemde de deiim oran ve X, tamamen teknolojik koullara bal olarak belirlenmektedir. X ile Marx'm artk deer oran kavramlar arasndaki benzerlik aktr. Marx'da artk deer oran, igcnn deeri zerinden, burada ise X igcnn buday cinsinden tketimi zerinden hesaplanmaktadr. Eer yukardaki sistem, bir kapitalist ekonominin retim denklemleri olsayd, eitliklerin sol tarafnda, parantez iindeki ifadeler, deimeyen sermayenin buday cinsinden deeri; 100pft ise deien sermayenin buday cinsinden deeri olarak yorumlanacak ve X da artk deer oran olacakt. . . Ancak kapitalizmde kesimler arasnda" eitlenen oran kr oran olduundan, byle bir ekonomide retim denklemleri: (200 + 5p) (1+r) = 330 (100 + lOp) (1+r) = 20p halinde yazlmaldr. Burada sol tarafta parantez iindeki ifadeler kapitalistlerin yatrd toplam sermayenin buday cinsinden deeri, r de kr orandr. cretler asgari geimlik dzeyde verilmitir. Bu sistemi p ve r iin zersek p = 15 ve r= % 20 olacaktr. Grld gibi ayn teknolojiye sahip iki farkl retim biimi iki farkl deiim oran vermektedir. Bunun nedeni, blm ilikilerinin farkl olmasdr. Basit retimin blm kategorisi adam bana den rn miktar ve adam bana tketim olduu halde, kapitalist retimin blm kategorileri, cret ve krdr. Her iki ekonomide de yaratlan artk fiziksel olarak ayn miktarlardaki mal bileimlerinden olutuu halde, bu artn farkl ekillerde datlmas nedeniyle deiim oran ve bu artn deeri farkl olmaktadr. Basit retimde p=15.3 olduundan yaratlan toplam artn buday cinsinden'deeri 30+5x15.3 = 106.5 kg. buday; kapitalizmde ise j5=15 olduundan 30+5x15 = 105 olmaktadr. Artn ve krn ortaya kt kapitalist bir ekonominin retim sisteminde fiyatlar ve kr oran bir arada belirlenmekledir. Kesimlerde kullanlan retim aralaryla retilen output, farkl mallardan olumaktadr. retilen outputun, retim aralarn hangi oranda atn, yani kr orann saptamak iin, bu mallarn deiim oranlarnn bilinmesi gerekmektedir. Dier yandan mallar birbirlerinin retimine girdii

SRAFFA : MALLARIN MALLAR tLE RETM

283

iin, kesimlerde retilen btn mallarn fiyatlarnn birlikte belirlenmesi gerekir. Outputun deerinin belirlenmesinde kr oran hesaba katld iin de bu oran ve fiyatlar ancak bir arada belirlenebilir. Bunu genel bir model erevesinde gstermek olana vardr. retim sistemin (12.1)'deki yapya sahip olduunu varsayarsak, artk ortaya kt iin retilen mallarn deeri, retim aralarnn deerini r orannda aacaktr:
( A l Pl + A12 P2 + + AlnPn) ( l + r ) =
A

(A2l

+ A 2 2 p2 +

...

+ A2np^ (1 + r ) = A2p2
(12.3)

(An P + An P + + AnnPn) (l+r) = AnPn olmaktadr. Burada artk ortaya kt iin (12.2) yerine: Z AtJ ^ Aj
i

j = l , 2,...,n

(12.4)

olacaktr. Ekonomide artk mevcut olmas iin bu ifadede en az bir mal iin eitsizlik gereklemeli, yani en az bir maln retim miktar, ekonomide toplam olarak kullanlan miktarndan fazla olmaldr. Bu, (12.3)'de kr orannn pozitif olmasnn gerekli kouludur. Bu koul gerekletii zaman (12.3)'deki sistemdeki btn denklemler birbirinden bamsz olacaktr. Dolaysyla n tane bamsz denkleme karn sistemde n tane bilinmeyen fiyat, bir de belirlenmesi gereken kr oran vardr. Mallardan biri l birimi olarak alndnda n1 tane deiim oran ortaya kacandan sistem, bu oranlar ve r iin zlebilir. Artk yaratlmayan bir ekonomide retimin kesintisiz srdrlebilmesi iin, retim sonunda ortaya kan mallarn tekrar input olarak aynen sisteme dnmesi gerekmektedir. Ancak, artk yaratan sistemde yeni bir olanak ortaya kmaktadr: mallarn aynen yeniden retilmesi iin artn, bu artn yaratld kesimlerde retim arac olarak kullanlmas gerekmemektedir. Yukardaki rnekte aynen yeniden retim iin, dnem sonunda ortaya kan 330 kg.'lk budayn sadece 300 kg.'mn ve 20 tonluk demirin de sadece 15 tonunun sisteme input olarak dnmesi yeterlidir. Geriye kalan artk, 30 kg. buday ile 5 ton demir, buday ve demir dndaki nc bir mal retmek iin kullanlabilir. Bu nc mal, buday ve demir retiminde input olarak kullanlmad iin, sadece kapitalistlerin tkettii ve Marx'm lks mallar dedii mallar niteliinde olabilir. Sraffa, sistemdeki btn

284

ADA KLASK YAKLAIM

mallarn retiminde dolayl veya dolaysz olarak kullanlmayan, yani retim arac niteliinde olmayan bu mallara temel olmayan mallar adn vermektedir. Buna karlk temel mallar, sistemde btn mallarn retiminde dolayl veya dolaysz olarak kullanlan mallardr. Temel olmayan mallarn retimi iin temel mallarn retilmesi gerektii halde bunun aksi doru deildir. Bu bir rnekle saptanabilir. Ekonomide iki temel ve bir de temel olmayan mal olduunu varsayalm ve temel mallar A, temel olmayan mal da C ile gsterelim: . (An Pi + Au p2) (1+r) = A p (A2lPi + A22p2) (1+r) = A7p2 (A3P + A32p2) (1+r) = C Pc (12.5)

Burada ilk iki kesim temel mal retmekte ve bu kesimlerde retilen mallar, A ve A2, hem bu kesimlerde hem de temel olmayan maln retildii nc kesimde retim arac olarak kullanlmaktadr. C malnn retilmesi iin A] ve A2 mallarnn retilmesi gerekmektedir. C malnn kendi retiminde input olarak kullanlmas olana da vardr; rnein An ve A32 yannda Co kadar C mal da kullanlabilir. Bu, C malnn temel olmayan mal olma niteliini etkilemez. " (12.5)'deki ilk iki eith'k, temel mallarn retim denklemleri, nc eitlikten tamamen bamsz olarak bu mallarn deiim oran ve kr oran iin zlebilir. Ksaca, kr oran temel mal reten kesimlerde belirlenir. Temel olmayan maln fiyat ise, temel mallarn deiim oran ile kr oranna bal olarak belirlenmektedir. A mal l birimi olarak alnr ve eitliklerin her iki taraf da p ile blnrse; ilk iki eitlikten r ve p=zp2 Pi elde edilir ve bunlar temel olmayan maln retim denkleminde kullanlarak pdp^ yani temel olmayan maln fiyat, ayn l birimi cinsinden bulunabilir. Temel olmayan maln retiminin bu nitelii nemli bir sonu dourmaktadr; bu maln retim koullarnda meydana gelen bir deime temel mallarn fiyatlaryla Kr orann etkilemeyecek, sadece temel olmayan maln fiyatn deitirecektir. rnein C kadar maln retimi iin gereken A ve A2 mallar inputlar iki katna karsa, bu maln fiyat da iki katna kacaktr.' Burada temel ve temel olmayan mallar ayrmyla ilgili baz nemli noktalara deinmek gerekir. Bir kere, bir retim sisteminde kesimler arasnda teknolojik bamllk olabilmesi iin, bu sistemde en az bir temel maln bulunmas, yani en azndan bir maln, dier mallarn retiminde dolaysz input olarak kullanlmas gerekir. Eer sadece bir tek
1 Ayn sonu daha nce deer ilikilerinde de ortaya kmaktayd; bkz. Bl. 1, (1.11).

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

28$

mal temel mal ise, bu mal en azndan bir tane temel olmayan maln retiminde kullanlyor demektir. Bu durumda temel olmayan mallar input olarak ya sadece kendilerini, ya da kendileriyle birlikte temel mal, veya sadece temel mal kullanmakta olabilirler. kinci olarak, bir retim sisteminde temel olmayan mallar birbirlerinin retiminde kullanlabilirler; rnein (12.5)'de C'den baka ikinci bir temel olmayan mal, D mal bulunabilir ve bu mal C malnn retiminde ve/veya C mal bu maln retiminde kullanlabilir. Bu olgu kr ve fiyat belirlenmesi konusunda yukardaki belirtilen sonular etkilemeyecektir. Son olarak (12.3)'deki modelde hangi maln temel, hangilerinin temel olmayan mal olduu, iilerin tketimlerinin yapma baldr. gc, bu modelde, tkettii inallar cinsinden ifade edildii, yani kesimlerde igc katsays yerine iilerin tkettii mallar yer ald iin, cret mal niteliindeki btn inallar temel mallardr: zira igc, sistemdeki temel ve temel olmayan btn mallarn retiminde kullanlmaktadr. Ancak Sraffa, bu noktada asgari (toplumsal) geimlik cret teorisinden ayrlmakta ve cretlerin sadece, igcnn yeniden retimi iin gerekli tketim mallaryla ifade edilemeyeceini belirtmektedir. Artk yaratan bir sistemde cretler iki unsurdan oluabilir: bunlardan ilki, igcnn yeniden retimini karlayacak gerekli mallar ve ikincisi de iilerin rettikleri artktan aldklar pay.1 Bunlardan ilki, belli bir toplumsal gelime aamasnda teknolojik bir veri olarak ortaya kmaktadr. cretlerin bunun zerindeki ksmna artk-cret olarak baklabilir. Dolaysyla, asgari geimlik creti oluturan ' mallar retim aralar yannda yer almal, artk-cret ise krn yannda, toplam artn paylalmasnda bir deiken olarak gznne alnmaldr. Sraffa bu ayrm yapmakta ancak yine de cretlerin bu iki unsurunu ayr ayr gstermeyerek cretin tamamn, yaratlan toplam artn blmndeki bir deiken olarak ele almaktadr. Bunun birka nemli sonucu vardr. Bir kere, cret mallar retim aralar yannda yer almad iin, yaratlan artk'm tanm deimektedir: bu, kesimlerin rettii toplam outputun deeri ile kullanlan toplan retim aralarnn deeri arasndaki farka, yani ada terminoloji ile
1 Burada artk, artk deer olmayp yukardaki rneklerde grld gibi, retilen net outputla igcnn yeniden retimi iin gerekli mallarn deeri arasndaki farktr. Net output ise, kesimlerin rettikleri outputun deeri ile, kullandklar retim aralarnn deerleri arasndaki fark olarak tanmlanmaktadr.

ADA KLASK YAKLAIM

net mill gelire eit olmaktadr. kincisi, cretlerin igcnn yeniden retimi ile olan ilikisi koptuu ve btnyle, yaratlan artn bir paras olarak alnd iin, cretler reel olarak igcnn tkettii mallar cinsinden deil, toplam artn bir pay eklinde, yani mill geliri oluturan bileik mal cinsinden ifade edilmelidir. Bu anlamda blmde reel cret deil, cretlerin toplam net gelir iindeki pay sz konusudur. Ayrca, cretlerin, gelirin bir paras olarak yorumlanmasnn doal bir sonucu, bunun kapitalist tarafndan pein olarak denmemesi, yani sermayenin ve retim maliyetinin bir paras olmaktan kmasdr. Bu durumda kr, sadece retim aralar veya Marx'n deimeyen sermayesi zerinden hesaplanacaktr. Son olarak, iilerin tketim mallarnn, retim aralar yannda input olarak yer almamas, temel-temel olmayan mallarn tanmnn ieriini deitirmektedir. Ekonomideki btn mallarn retiminde dolayl veya dolaysz olarak kullanlmayan cret mallar temel olmayan mal niteliine brnmekte; dolaysyla bu mallarn retim teknolojisindeki deimelerin blm ve kr oran ile temel mallarn fiyatlar zerindeki etkisi ortadan kalkmaktadr. Burada Marx'n lks-lks olmayan mallar ayrm ile Sraffa'nn temel-temel olmayan mallar ayrm arasndaki zdelik de son bulmaktadr. Marx'ta cret mallar lks olmayan mallar olduu halde Sraffa'da iilerin tkettikleri mallar, sistemdeki dier mallarn retiminde kullanlmad zaman temel olmayan mal haline gelmektedir. Bununla beraber Sraffa, cret mallarnn dolayl olarak kr orann ve fiyatlar etkileyebileceini ve bu sakncalarn ksmen de olsa ortadan kalkacan belirtmektedir. cretlerin toplam net artk iindeki pay veri iken, cret mallarnn retim teknolojisinde meydana gelen deimeler, ii snfnn yaam standartlarn etkileyecek, bu da cret pazarlklar yoluyla kr orann ve temel mallarn fiyatlarn deitirebilecektir. Ayn ekilde cret mallarnn retim teknolojisindeki bir gelime bu snfn refahn artraca iin, cretlerin gelir iindeki payn ve krlar etkileyebilir. , cret mallarnn input olmaktan kmas ile igc, retim sistemine input olarak girmektedir. Burada da igcnn homojen olduu veya heterojen igcnn homojen bir birime indirgenebilecei varsaylmaktadr. Sraffa bu inputu igc saati veya ii says olarak lmemekte, kesimlerdeki igcn, ekonominin, tmnde bir retim dneminde kullanlan igcnn bir yzdesi olarak ifade etmektedir. Dolaysyla Lt kesimlerdeki igc inputunu gsteriyorsa:

'..,"

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

287

E LI = L = 1
i

.
'

(12.6) ' ,

olmaktadr.

Bu esaslar erevesinde kesimlerin retim denklemlerini: (AH P + A21 Pl + + Axn Pn) ( ! + r ) + Lt W = 4 ,


P

(A21 p
( m Pl
A

+A

2 2

p2 + ... + A 2 n pn) ( 1 + r ) + L
+ Ann Pn) i1 +r)

w = A
A

p2

+ An P2 +

+ Ln =

n Pn

(12.7) eklinde yazabiliriz. Burada, en soldaki kesimlerin kullandklar retim aralarnn denen cretleri gstermektedir. Burada cret mallar yer almamaktadr. cretler, olarak lld iin l birimi net mill . ,-Zpj (Aj - Z Au)

j i

parantez iindeki ifadeler, deerini, Ltw ise kesimlerde kesimlerin inputlar iinde toplam net gelirin bir pay gelirdir: (12.8)

Parantez iindeki ifade, jf malnn retilen miktar (Aj) ile bu maln ekonomideki kullanlan toplam miktar, (SA^ arasndaki fark, yani net j retimidir. Net mill gelir, _/= 1 . . . n tane farkl maln net retiminin toplam deeridir. Mill gelir bileik bir mal olup, baz mallardan net bir retim yaplmayaca iin bunlar, bu bileik mal iinde yer almazlar. Ancak, sistemin artk veya net gelire sahip olabilmesi iin, en azndan bir mal net olarak retilmeli ve dier mallarn retilen miktarlar, o mallardan kullanlan miktarlarn altnda kalmamaldr. Yani: '.-'-' A j > A <:'[.. : '
!

t J

(12.9)

olmal ve en az bir mal iin eitsizlik gereklemelidir. (12.7) ve (12.8)'deki sistemde belirlenmesi gereken n tane fiyat, kr oran ve cretin toplam gelir iindeki pay, yani n -j-2 tane bilinmeyen; buna karlk birbirinden bamsz n-\-l tane eitlik vardr. Bu bilinmeyenlerden cret veya kr oran dsal olarak verildii zaman sistem zlebilir. Bu sistemin (12.3)'den fark burada cretlerin bir bilinmeyen deiken olarak sisteme girmesi, buna karlk (12.3)'de input olarak eitliklerin sol tarafnda yer almasdr. (12.3)'de cret asgari

288

ADA KLASK YAKLAIM

geimlik d z e y d e veri olduu iin sistem z l m e k t e , b u r a d a ise sist e m i n zlmesi iin c r e t i n , gelir iindeki b i r p a y olarak verilmesi gerekmektedir.

12.3. FYAT VE DEER: ALT-SSTEM


Yukardaki modelde retim sistemi iinde yaratlan artk, cretlerle krlar arasnda paylalmaktadr. cretler, mill geliri oluturan bileik mal cinsinden ifade edildii, yani toplam artn bir pay olarak hesaba katld iin, cretlerin alaca maksimum deer, (kr oran sfr iken) 10= 1 olacak, buna karlk toplam artn tm krlara gittii zaman w=0 deerini alacaktr. Bunu, (12.8)'deki art, blm asndan ifade ederek gzlemek olana vardr:
T
i
Pj

(Aj -

S Au)
i

= iv L

+r E
j

'

Pj

{Z AtJ)
i

(12.10)

olmaktadr. Bu eitliin sol taraf, ekonominin tamamnda yaratlan artk, yani mill gelir; sa tarafndaki ilk ifade, wL, artk iindeki toplam cretlerin pay; ikinci ifade ise kr oran ile retim aralarnn deerinin arpm, yani krlarn gelir iindeki paydr. Kr oran sfr olduu zaman toplam artn tamam cretlere gitmekte ve wL=w=\ olmaktadr. Kr oran sfr olduu zaman, daha nce emek-deer teorisi incelenirken grld gibi, mallarn deiim oranlar veya greli fiyatlar, ierdikleri toplam igc miktarlaryla orantldr ve mallarn satn alabilecekleri igc miktar veya mallarn igc zaman cinsinden llen fiyatlar, mallarn ierdikleri toplam igc miktarna eittir. Sraffa bu olguyu saptamak iin tamamen farkl bir yntem gelitirmekte ve kullanmaktadr: Alt-Sistem. . Toplam artk veya mill geliri oluturan bileik mal iinde birden fazla mal bulunmakta, dier bir deyimle ekonomide birden fazla mal net olarak retilmektedir. Buna karlk, bileik mal iinde yer almayan mallarn dnem iinde retilen gayri safi miktarlar,' bu mallarn retim arac olarak kullanlan miktarlarna eittir. Ksaca, bileik mal iinde yer alan mallar iin (12.9)'da eitsizlik, dier mallar iin de eitlik gereklemektedir. Bir retim dneminde kullanlan toplam igc, L, niha olarak, mill geliri oluturan mallarn retiminde kullanlm olacandan; bu bileik maln ierdii toplam igc, ekonominin tmnde kullanlan igc miktar veya L'dir. Eer mill gelir tek bir maldan olusayd, yani sadece tek bir mal net olarak retil-

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

289

eydi, bu takdirde, ekonomide kullanlan toplam igc sadece bu mabn retimine harcanm olacak, yani bu maln ierdii igc miktar, ekonominin t m n d e kullanlan igcne eit olacakt. Ancak mill gelir birden fazla mal ierdii zaman, (12.8)'e bakarak toplam igcnn ne kadarnn hangi mal iin kullanldn saptamak olana yoktur, te Sraffa'nn gelitirdii alt-sistem bu olana yaratmaktadr. Alt-sistem veya alt-sisterrer, (12.7)'deki ana-sistemin blmlere ayrlmas yoluyla elde edilmektedir. (12.8)'deki bileik mal oluturan her mal iin ana-sistemden bir alt sistem tretilebilir: ana-sistemin mill geliri iindeki net output sayma eit sayda alt-sistem vardr. Bu alt sistemlerden her birinde sadece tek bir mal net olarak retilmektedir ve bu maln alt-sistemde retilen net miktar, ana-sistemde retilen net miktarna eittir. Alt-sistemlerdeki dier mallarn gayri safi retim miktarlar, o alt-sistemde bu mallardan retim arac olarak kullanlan miktara eit olmakta, yani bu mallar net olarak retilmem ektedir. Dolaysyla, her alt-sistemde kullanlan toplam igc, o alt-sistemde net olarak retilen tek bir maln retimine gitmekte, bu maln igc ieriinin saptanmas olana domaktadr. Btn alt-sistemler bir araya toplandnda ana-sistem olumakta; her maldan net olarak, (12.8) deki miktarlar retilmekte; alt-sistemlerde kullanlan igcnn toplam, ana-sistemde kullanlan toplam igcne eit olmaktadr. Ayn nedenle, alt-sistemlerde kullanlan retim aralarnn toplam, tek tek mal olarak, ana-sistemde kullanlan retim aralarna eit olmaktadr. Dier yandan, bir maln, b t n alt-sistemlerde kulland retim aralar toplam, tek tek mal olarak, o maln retimi iin ana-sistemde kullanlan retim aralarna eittir. Bunu bir rnekle gstermek iin ana-sistemde iki mal, A ve B bulunduunu ve bu sistemin retim emasnn aadaki biimde verildiini varsayalm: . retim Aralar A 20 30

B
10 20 30

gc

Output

3/5 2/5 1.00

60 birim A 50 birim B

(12.11)

50

Birinci kesim, toplam igcnn 3 /5'i ile 20 birim A ve 10 birim B kullanarak 60 birim A, ikinci kesim ise toplam igcnn 2/5'i ile 30 birim A ve 20 birim B kullanarak 50 birim B retmektedir. Bu ana-

290

'

ADA KLASK YAKLAIM

sistemin kulland toplam A 50 birim, toplam B de 30 birim olduundan, sistemde retilen artk veya bileik mal, 10 birim A ile 20 birim B'den olumaktadr. imdi bu ana-sistemden yle iki alt-sistem tretelim'ki bunlardan biri, yi'ya ait olan, sadece 10 birim net A; dieri, B'ye a r t lan da sadece 20 birim net B retsin. Bu alt-sistemleri tretmek iin kesimlerin younluklarn deitirmek gereklidir, i ' n n alt-sistemini tretmek iin birinci ve ikinci kesimlerin retim eitliklerini v e j ile arpalm; yani ilk kesim 20* kadar A; 10* kadar B ve 3*/5 kadar da igc kullanarak 60* kadar gayri safi A: ikinci kesim de 30y kadar A; 20j kadar B ve 2j/5 kadar da igc kullanarak 50y kadar gayri safi B retsin. Kesimlerde, inputlar ve output ayn oranda deitii iin burada lee gre verimin sabit olduu varsaylmaktadr. , Bu alt-sistem net olarak sadece 10 birim A reteceine ve net B retimi bulunmayacana gre: 60* (20*+30y) = 10 '' 50y (10*+20y) = 0 olmaldr. Sol taraftaki 60* ve 50y, alt-sistemde retilen gayri safi A ve B miktarlar, parantez iindeki ifadeler ise bu mallardan retim arac olarak kullanlan miktarlardr. Bu eitlikleri * ve y iin zersek * = 1 /3 ve y = 1/9 olacaktr. Dolaysyla yl'nn alt sistemi, anasistemin birinci kesiminin 1 /3; ikinci kesiminin de 1 /9 ile arplmasyla elde edilecektir: '' A 20/3 30/9 10 B 10/3 20/9 50/9 gc 1/5 2/45 11/45 Output 20 birim A 50/9 birim B
:

(12.12)

Grld gibi bu alt-sistemde sadece 20-10=10 birim net A retilmekte ve bunun iin de 11 /45 birim igc kullanlmaktadr. Dolaysyla 10 birim -4'nn ierdii toplam igc miktar, ana-sistemdeki igcnn 11 /45'idir. Bunun 1 /5'i dolaysz, 2 /45'i ise dolayl igcdr. Ayn ilemi B'nin alt sistemini belirlemek iin yapar, birinci kesimi *', ikinci kesimi de y' ile arparsak, alt-sistemin gerei olarak: 60*' - (20*'+30y') = 0 50j' - (10x'+20y') = 20 yani net A retimi sfr; net B retimi ise 20 birim olmaldr. Bunun *' ve y' iin zm *' = 2/3 ve y ' = 8 / 9 verecektir. Dolaysyla B'nin alt-sistemi:

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

291

A 40/3 80/3
40

B 20/3 160/9 220/9

gc
2/5

Output
40

(12.13)

16/45 34/45

400/9

olacak, alt-sistem sadece (400-220)/9=20 birim net B retecek, bunun iin de ana-sistemdeki toplam igcnn 34 /45'i kadar igc kullanacaktr. Dolaysyla 20 birim B'nin ierdii igc 34/45'dir. Bunun 2 /5'i dolaysz, 16 /45'i ise dolayl igcdr. (12.12) ve (12.13)'deki alt-sistemlerin sralarnn (kesimlerinin) toplanmas halinde elde edilen sistem, (12.11)'deki ana-sistemdir. Dolaysyla alt-sistemler ana-sistemin alt-blmleri olmakta ve bu sistemle ayn zellikleri tamaktadr. Bu rnekteki alt ve ana-sistemlerden, yukardaki nermeleri tek tek irdeleyebiliriz: i. Bir maln alt-sisteminde o maldan retilen net output, ayn maln ana-sistemdeki net retim miktarna eittir: (12.11)'de 10 birim net A, 20 birim net B; (12.12)'de sadece 10 birim net A ; (12.13)'de de sadece 20 birim net B retilmektedir. ii. Alt-sistemlerde kullanlan retim aralar toplam, tek tek mal olarak, ana-sistemde kullanlan retim aralar toplamna eittir: (12.11)'de 50 birim A ve 30 birim B retim arac olarak kullanlmaktadr. (12.12) ve (12.13)'de kullanlan toplam A miktar 10+40=50, toplam B ise (50+220)/9=30 birimdir. iii. Alt-sistemlerde kullanlan toplam igc, ana sistemde kullanlan igcne eittir: 11/45 + 34/45 = 1 . ' \ iv. Bir maln retimi iin btn alt-sistemlerde kullanlan dolaysz igcnn toplam, o maln ana-sistemdeki retiminde kullanlan dolaysz igcne eittir: A mal iin ana-sistemde 3/5, alt-sistemlerde ise 1/5 + 2 / 5 = 3/5 kadar; B mal iin de 2/5=2/45 + 16/45 kadar igc kullanlmaktadr. . : v. Bir m ahu retimi iin ana-sistemde kullanlan retim aralar, tek tek mal olarak, o maln alt-sistemlerdeki retimi iin kulland retim aralarnn toplamna eittir: A mal hem ana-sistemde hem de toplam olarak alt-sistemlerde 20 (=20/3+40/3) birim A ve 10 birim B kullanmaktadr. Ayn eitlik B mal iin de sz konusudur. Bylece alt-sistemler, ana-sistemde kullanlan toplam igcnn ne kadarnn hangi maln retiminde kullanldnn saptanmasna olanak

292

ADA KLASK YAKLAIM

vermektedir. Ayn yntemi kullanarak kr oran sfr ve cretler mill gelire eitken, mallarn fiyatlarnn, ierdikleri toplan igc miktarna eitleneceini gstermek olana da vardr. B u n u n iin yukardaki altsistemlerde mill geliri, o u t p u t u n deeri ve blm asndan yazalm: , = (U/45) w + ( 1 0 p a + 50/9j>6)r 20Pb = (34/45) w + (40 Pa + 220/9 Pb)r (12.14)

Bunlardan ilkinde A ikincisinde de B alt-sisteminde retilen net outputun deeri, cretlerle krlarn toplamna eit olmakta ve pa ve pb, A ve B mallarnn fiyatlarn gstermektedir. Fiyatlar ve cret ayn l birimi cinsinden ifade edilmektedir. Sa taraftaki parantez iindeki ifadeler srasyla alt-sistemlerde kullanlan toplam igc ile toplam retim aralarnn deerini gstermektedir. Kr oran, r = 0 olduu zaman: pjw = U/450 = 17/450 Pbjw (12.14.a)

olmaktadr. Bu eitliklerin sa taraf, bir birim A ile bir birim B malnn ierdikleri toplam igc miktarlardr. pa jw ve pb jw ise, A ve B mallarnn bir birimlerinin satn alabilecekleri igc miktar veya bu mallarn igc cinsinden fiyatlar olduundan (bkz. Bl. 3, (3.11) (3.12) fiyatlarla mallarn ierdikleri igc miktarlar eitlenmekte veya fiyatlar deerlere eit olmaktadr. Bu iki maln deiim oran, Palpb, mallarn ierdikleri toplam igc miktarlarnn birbirine orandr. Alt-sistem yntemi, mallarn igc ieriklerinin hesaplanmasna, olanak verirken ayn zamanda nemli bir olguyu da ortaya kartmaktadr: kesimlerde denen cret ve kr, bu kesimlerin rettii maln, net mill gelir iinde yer alp almadna bal deildir. Bunu saptamak iin (12.12)'deki A alt-sisteminin fiyat eitliklerini yazalm:
1

(20/3 Pa + 10/3 pb) (l+r) + 1 /5 w = 20 Pa ..' (30/9 pa + 20/9 Pb) ( l + r ) + 2/45 w = 50/9 Pb

(12.15)

Bir kesimde elde edilen cret ve krlarn toplam, o kesimdeki katma deeri gstermektedir. Kr oran ister sfr, ister pozitif olsun, her kesimdeki katma deer ve dolaysyla toplam gelir demesi pozitiftir. Dolaysyla (12.15)'de hem A hem de B reten kesimde gelir demesi yaplmaktadr. Buna karlk bu alt-sistemde sadece birinci kesimin rettii mal, A mal net olarak retilmekte ve mill geliri oluturmaktadr. Dolaysyla, ekonominin tmnde, fiziksel olarak toplam artk,

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

293

sadece tek bir kesimde retilen maldan olutuu halde, yaratlan artk, deer olarak, her iki kesimde de paylalmaktadr. Bunu farkl bir biimde aklarsak; (12.15)'deki retim sistemine sahip bir ekonomide yaratlan artn deeri 10 pa olmakta bu artk sadece A malndan olumaktadr. Buna karlk bu artn tamam sadece birinci kesimdeki cret ve kr demelerine gitmemekte, her iki kesim de bundan pay almaktadr. Nitekim, kr orannn sfr olduunu varsayarsak, birinci kesimde denen cretler 1 /5 w, ekonomide yaratlan arta, 10p a 'y a eit deil, ondan daha kktr; aradaki fark, ikinci kesimdeki cretlere gitmektedir. Ayn husus kr orannn pozitif olmas ve toplam artn iki kesimde krlarla cretlere denmesi halinde de geerlidir. Bylece ortaya nemli bir sonu kmaktadr: ekonominin tmnde yaratlan artn hangi mal cinsinden olduu, bu artn kesimler arasndaki dalmn etkilememektedir. Bir kesimde kr ve /veya cretin denebilmesi iin ekonominin tmnde bir artk yaratlmas yeterlidir. Bu saland zaman, her kesimde, katma deer anlamnda bir artk yaratlmakta ve denmektedir. (12.12) ve (12.15)'deki sistemde, ekonominin tmnde yaratlan artk ile kesimlerin katma deerleri, yani kr ve cret toplamlar arasndaki bir ayrma dikkat etmek gerekir. retimin teknik verileri, yani (12.12)'deki mallarn input ve output miktarlar ile kesimlerde kullanlan igc miktarlar bilindii zaman, fiyat-blm ilikisinden bamsz olarak ekonomide ne kadar, yani hangi miktarda artk-mal yaratld saptanabilir. Buna karlk, (12.15)'de, kesimlerde ne kadar katma deer yaratld ve cret ve kr demelerinin ne olduu, fiyatlar ve dolaysyla kr veya cret bilinmeden saptanamaz. Modelde alt-sistemler, ana-sistemde net output iinde yer alan mallarn ierdikleri toplam igc miktarlarnn hesaplanmasnda kullanlmaktadr. Ancak ayn yntem, ana-sistemin net outputu iinde yer almayan mallar iin uygulanamaz; bu mallarn net retimi sfr olduundan, bunlar iin alt-sistem oluturmak olana yoktur. Bununla beraber bu tip mallarn da igc ieriklerinin, yukardakine benzer bir yntemle saptanmas olana vardr: yukardakilere benzer katsaylar kullanarak, herhangi bir ana retim sisteminde yer alan btn mallar iin, sadece bu mallarn net olarak retildii sistemler tretilebilir. Bunu bir rnekle gstermek iin ana-sistemdeki iki maldan birinin net olarak retilmediini varsayalm:

2M A 30
3Q

ADA KLASK YAKLAIM B 10 20 30 gc 3/5 2/5 1 Output 60 birim A 50 birim B (12.16)

60

Bu ana-sistemde net olarak sadece 20 birim B mal retilmektedir. Sistemin kulland btn igc, 1, bu maln retimine gittii iin bir birim B malnn deeri 1 /20 birim igcdr. (12.16)'dan bir birim A malnn ierdii igcn saptamak olana yoktur. Ancak bu sistemden, net olarak sadece bir birim A mal reten dier bir sistem tretmek olana vardr. Bunun iin birinci kesimi x, ikinci kesimi y ile arpalm: 60* (30* + 30y) = 1 50j (10* + 20j) = 0 olmaldr. lk eitlik A mal kesiminde sadece bir birim net output retilmesi; ikinci eitlik ise B malnn net retiminin sfr olmas gerektiini gstermekte, yani bu eitlikler x ve y'yi bu koullara bal olarak tanmlamaktadrlar. Bunlarn zm x = 1 /20 ve y= 1 /60 verecektir. Ortaya kan yeni sistem: : A 3/2 1/2 2 B 1/2 1/3 5/6 gc 3/100 1/150 11 /300 3 Output birimi (12.17) ' ' 5/6 birim B , '

olmakta, bu sistem net olarak sadece bir birim A mal retmektedir. Sistemde kullanlan toplam igc (11 /300) ise bu bir birim A mahnm ierdii igc miktardr. Bu yntem sadece ana-sistemde net olarak retilmeyen mallar iin deil, ayn zamanda, net olarak retilen mallar iin de uygulanabilir. Burada yaplan ey, ana-sistemin retim younluklarn istenilen biimde deitirerek, ortaya kan sistemde sadece bir maln net olarak retilmesini salamaktr. Bu yntemin yukardaki yntemden, alt-sistemlerden tek fark, burada ortaya kan yeni sistemde, bir maln retilen net miktarnn, o maln ana-sistemdeki net retim miktarndan farkl olmasdr. retim teknii dorusal ve lee gre verim sabit olduu takdirde, her iki yntem de ayn sonucu verecektir. Bu varsaymlar, fiyat, deer ve blm ilikilerini lekten bamsz hale getirdii iin; ana, alt ve bu son sistemden elde edilen fiyat-blm ilikileri zdetir.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

.295

Bu dntrmelerde, yani ana-sistemden alt-sistemlerin tretilmesinde, lee gre sabit verim varsaymnn gerekip gerekmedii konusu olduka tartmaldr. Sraffa, ana-sistemin, gerek, ekonomide egemen olan sistem olduunu syleyerek bu sistemin leinin deimediini; retilen mallarla kullanlan retim aralarnn ayn kaldn; dntrmelerde yaplan eyin, sadece kat zerindeki hesaplar olduunu belirterek bu varsaymn gereksiz olduu kansndadr. Ancak, bu dntrmelerin iki farkl anlam vardr ve bunlardan biri iin bu varsaym gereksiz olduu halde, ikincisi iin gereklidir. Eer alt-sistemi tretmenin amac; ana-sistemde, kr orann sfra eitleyen fiyallar bulmak ise, lee gre verimin sabit ohp olmadndan bamsz olarak (12.14.a)'daki fiyatlar, (12.11)'in fiyat denklemlerinde kr orann sfra eitlemekte, (12.12) ve (12.13)'n amac, ana-sistemin normal fiyatlarn bulmak olmaktadr. Bu adan alt-tistemlerin tretilmesi, yardmc bir hesaplama ileminden baka bir ey deildir. Ancak, temel sorun, bu fiyatlarn yorumlanmasnda ortaya kmaktadr; bu fiyatlarn hem alt hem de ana sistemlerde, mallarn ierdii igc miktarlarna eit olduunu syleyebilmek iin, lek ne olursa olsun, mallarn birim miktarlarnn igc ieriklerinin ayn olduunu, yani lee gre verimin sabit olduunu varsaymak gerekir. Eer, daha nce grld gibi (bkz. Bl. 2.3., (2.35)) lek deitii zaman deerler deiiyorsa, mallarn alt-sistemdeki igc ieriklerinin, ana-sistemdeki igc ierikleriyle ayn olduunu sylemek olana ortadan kalkaaktr. Bu nedenle r = 0 iken alt-sistemlerden elde edilen fiyatlarn, ana-sistemdeki deerlere eit olduunu syleyebilmek iin, lee gre verimin sabit olduu varsaylmaldr. Son olarak burada nemli bir noktaya iaret etmek gerekir. Sraffa, alt-sistemler yoluyla deerlere ulamakta ise de, yaklam tarz asndan Marx ile arasnda nemli bir fark vardr. Marx ie deer sistemi ile balamakta ve bu sistemi, eit kr orannn bir gerei olarak fiyatlara dntrmektedir. Sraffa ise fiyat sistemi ile ie balamakta, bu sistemde deerler deil mallarn fiyat ve miktarlar yer almaktadr. Ancak Sraffa, deerleri elde etmok iin yapt ilemde, yani alt-sistemlerin tretilmesinde, fiyatlar deil mal ve igc miktarlarn kullanmaktadr. Bu adan deerler Sraffa'da, Marx'takinin aksi ynde bir transformasyon sonucunda elde edilmemekte, fiyatlarn deerlere transformasyonu sz konusu olmamaktadr. Bununla beraber alt-sistemlerde yaplan ey sadece deerlerin hesaplanmas deil, ayn zamanda kr oran sfr iken, fiyatlarn deerlerle orantl olduunun gsterilmesidir.

296

.;

ADA KLASK YAKLAIM

Bu adan fiyat-sistemi nceliini korumakta, deer sistemi fiyat sisteminin zel bir durumu olarak ortaya kmaktadr.

12.4. DEMEYEN MAL

DEER

LS:

STANDART

Sraffa, blmdeki deimelerin fiyatlar zerindeki etkisini iki aamada incelemektedir. Bunlardan ilkinde, fiyat deimelerinin bal olduu unsurlar tartmakta, daha sonra da bu deimelerin saptanmas iin gerekli olan ideal l birimini, Ricardo'nun deimeyen deer lsn tretmektedir. Bu l biriminin deeri blmdeki deimelerden etkilenmemekte ve bu, bir yandan fiyat deimelerinin kkeninin saptanmasna olanak yaratrken, dier yandan da kr oran ile cret arasndaki ilikinin, fiyatlardan bamsz olarak formle edilmesini salamaktadr. Daha nce grld gibi, blmn fiyatlar zerindeki etkisi, retim kesimlerindeki igc-retim aralar oranlarna baldr. Eer - btn kesimlerde bu oranlar ayn, Marx'n deyimiyle, sermayenin organik bileimi sistemde edenli ise, blmdeki deimeler fiyatlar zerinde bir etki yaratmayacak, fiyatlar btn cret ve kr oran dzeylerinde, mallarn ierdikleri igc miktarlar ile orantl olacaktr. Bu olguyu aklamak iin (12.7)'deki sistemin kesimlerinde kullanlan retim aralarnn deerini K, retilen mallarn deerini de Q ile tanmlayalm.1 Bylece (12.7)'yi u ekilde yazmak olana vardr: K, (1+r) + Lt w = Q, K2(l+r) +L2w = Q2 '. (12.7.a)

Kn (1+r) +Lnw = Qn
nce kr orannn sfr olduunu ve yaratlan artn tamamen cretlere gittiini varsayalm. Bu durumda fiyatlar, mallarn ierdikleri igc miktarlaryla orantl olacaktr. r = 0 iken kesimlerdeki retim aralarnn deerlerini K*t ile, retilen mallarn deerlerini de Q*t ile gsterelim. Btn artk cretlere gittii zaman w=wmax olduundan (12.7.a) u ekilde yazlabilir:
1 Burada deer, ierilen igc miktar anlamnda deil, mallarn belli bir l birimi, rnein para veya mill geliri oluturan bileik mal cinsinden btnclletirilmi ifadesi anlamnda kullanlmaktadr, tgc ierikleri anlamndaki deer iin igc-deeri terimi kullanlacaktr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

'

2$7

**. + L i w m a x = = < ? % K*2 + U wmax = Q*2

(12.18)

imdi cretlerde rfw kadar bir azalma olduunu varsayalm. Bu azalma kesimlerde Ltdw kadar artn kapitalistlerin eline gemesine yol aacaktr. Ancak, eer fiyatlar ve dolaysyla K*i ve Q*t deimezse, kesimlerde ortaya kan kr oranlar farkl olacaktr. Bu durumda fiyat denklemleri: K% (1+r,) + L(u>max - dw) = Q\ K*2 ( 1 + r J + L2 (wmax - d) = Q*2 K*a (1+r,,) +Ln(vmax - dw) = Q\ (12.19)

olmakta, r;, kesimlerde ortaya kan kr oranlarn gstermektedir. Bu oranlarn ne olaca, cretlerin dmesiyle kesimlerde kapitalistlerin eline geen artn miktar ile, kesimlerdeki retim aralarnn deerine baldr. Nitekim (12.18) ve (12.19)'dan: r, = (L,/*:*,) dw
r2 = (L2/K*2) dw . , (12.20)

rfl = [LJK\) dw

Grld gibi eer hi \K* oranlar btn kesimlerde ayn ise, fiyatlarn deimesine gerek kalmadan kr oranlar eitlenmektedir. Bu koul gerekletii zaman blm ne olursa olsun fiyatlar deimeyecek ve mallarn igc ierikleriyle orantl olacaktr. Eer kesimlerdeki igcnn, retim aralarnn deerine oran ayn deilse, baz kesimlerde ortaya kan kr oran yksekken dier kesimlerin kr oran daha dk olacaktr. Herhangi iki 'kesimden hangisinde bu oran daha yksekse, o kesimde ortaya kan kr oran dierinden daha yksektir. Bu, igc bana kullanlan retim aralarnn deerine bal olarak da ifade edilebilir: hangi kesimde igc bana daha yksek deerde retim arac kullanlyorsa o kesimdeki kr oran daha dktr. Bunun nedeni, bu kesimde retim aralarnn igcne oranla daha youn olarak kullanlmas ve ortaya kan artn retim aralar deerine orannn daha dk olmasdr. gc bana greli olarak daha ok retim arac kullanan kesimlerdeki kapitalistler, bu orann {KjL nin) daha dk olduu kesimler kadar kr oran elde edemeyecekleri iin Sraffa, bu kesimleri ak veren kesimler olarak tanmlamaktadr.

298

- ADA KLASK YAKLAIM

Buna karlk igc bana daha az retim arac kullanan kesimler ise fazla veren kesimler olmaktadr. Bylece, blm deitii, ancak fiyatlar sabit kald zaman, kesimlerde farkl kr oranlarnn ortaya kmas, kr oranlarnn eitlenmesi iin fiyatlarn deimesi gerektiini ortaya koymaktadr. Fiyatlar btn kesimlerde ayn kr orann verecek ekilde deitii zaman, (12.19)'un sa tarafndaki mallar ile sol tarafndan retim aralarnn deerleri deiecek, fiyatlar da, mallarn ierdikleri igc miktarlaryla orantl olmaktan kacaktr. (12.7.a)'da l birimi olarak toplam artk veya mill gelir alnd iin r = 0 iken toplam cretler mill gelire eit olacaktr: wmax L=\. (12.6) gereince L = l olduundan r = 0 iken wmax = 1 olmaktadr. Dier yandan K*t ve Q*t de sistemde ayn birim cinsinden llmektedir; ksaca bunlar, mill geliri oluturan bileik mal cinsinden ifade edilen retim aralar ve output deeridir. Ancak r = 0 ve wmax = 1 olduu zaman Q*t /wmajc ve K'j/e,,,,, yani outputun ve retim aralarnn igc zaman cinsinden llen deerleri de srasyla Q*t ve K*'ye eit olacak ve dolaysyla (12.18):

eklinde dnecektir. Bu eitliin sol taraf dolayl (K*t) ve dolaysz (Lj) igc miktarlar, sa taraf ise outputun igc-deeri veya ierdii toplam igc miktardr. Bu durumda (12.20)'deki L/K* oranlarnn eit olmas, sermayenin organik bileiminin edenli olmasndan baka bir ey deildir. Eer bu oranlar btn kesimlerde ayn ise, cretler deitii zaman fiyat deimelerine gerek kalmadan kr oranlar eitleneceinden, btn cret ve kr oran dzeylerinde, igc zaman cinsinden llen fiyatlar mallarn igc ierikleriyle orantl olacaktr.1 Buna karlk L jK, r = 0 iken btn kesimlerde ayn deilse, kesim 1 Bilindii gibi kesimlerdeki sermayenin organik bileimi eit olsa bile kr oran pozitif . olduu zaman, mallarn satn alabilecei igc miktarlar, yani igc cinsinden ifade edilen fiyatlar, mallarn ierdikleri igc miktarlarn aacak, yani Marxist deerlerden daha yksek olacaktr (bkz. Bl. 3.1.). Bu nedenle kr oran pozitif iken fiyat-deer eitlii sz konusu olmayp, sadece fiyatlarn deerlerle orantl olduundan bahsedilebilir. Dolaysyla, sermayenin organik bileimi edenli ise, kr oran pozitif olduu zaman, btn kesimlerin retim aralarnn igc cinsinden llm fiyatlarla hesaplanan deerleri ayn oranda artacak, yani L jK oram btn kesimlerde ayn oranda decek ve kesimlerin L jK oranlar arasndaki eitlik bozulmayacaktr. Burada, buna ilveten, ikinci bir sorun ortaya kmaktadr; l birimi sorunu. Sraffa bu aamada mill geliri oluturan bileik mal l birimi olarak almaktadr. L = 1 olarak tanmlandndan T 0 iken, bu bileik mal cinsinden llen fiyatlar Maxist deerlere eittir. Dola-

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

299

lerdeki igc-retim aralar deeri oranlar, kr orannn btn dier deerleri iin de birbirlerinden farkl olacaktr. Ksaca, LjK oranlar r = 0 iken btn kesimlerde ayn ise r'nin btn dier deerleri iin de ayn, farkl ise r'nin btn dier deerleri iin de farkldr. Bylece r = 0 iken LJK* oranlar kesimlerde ayn deilse, kr orannn eitlenmesi iin fiyatlarn deimesi gerekmektedir. Yukardaki sistemde fiyatlarn deierek kr oranlarn eitlediini varsayalm ve bu kr orann f, yeni creti de w ile gsterelim (w = u>max dw = 1 dw). (12.20)'de, fiyatlar deimeden nce, r'den daha dk kr oran elde eden kesimler ak veren, daha yksek kr oran elde eden kesimler ise fazla veren kesimlerdir. Ak veren kesimlerdeki L/K* oranlar, fazla veren kesimlerdeki oranlardan daha dk olacaktr. imdi (12.20)'de yle bir kesim olduunu varsayalm ki bu kesimde, fiyatlar deimeden nce ortaya kan kr oran r'ye eit olsun. Bu kesime e'inci kesim dersek: re= f= {LJK*.) dw ' (12.21) olmaktadr. te bu kesimin LejK*e oran, ak ve fazla veren kesimleri birbirlerinden ayran kritik veya dengeleyici bir orandr. Ak ve fazla veren kesimleri saptamak iin, dier kesimlerdeki LjK* oranlarn bu kritik oranla kyaslamak yeterli olacaktr. Eer bir kesimin L /K* oran bu kritik orandan daha yksekse, o kesim fazla veren kesim olacak ve r'den daha yksek bir kr oran elde edecektir. Aksine bu kritik orandan daha dk bir oranla alan kesim ise ak verecek ve r'den daha dk bir kr oran elde edecektir. Bu kritik orana sahip olan kesimde, cretlerin dmesiyle ortaya kan artk, fiyatlarn deimesine gerek kalmadan o kesimde, ekonominin tmnde ortaya kan edenli kr orann salad iin, bu kesimin rettii outputun fiyatnn, kulland retim aralarnn fiyatna oranla deimesi gerekmemektedir. Nitekim bu kesimin (12.19)'daki fiyat denklemini yazarsak:
ysyla r = 0 iken L jK oranlan dolaysz-dolayh igc oranlandr. Ancak r pozitif deer ald zaman w < 1 olacandan, bu iki birim, yani bileik mal ve igc cinsinden ifade edilen fiyatlar farkllaacaktr, v -,j malnn ierdii igc miktarm; p bu maln, mill geliri oluturan bileik mal cinsinden fiyatn, iv da ayn mal cinsinden llen creti gsteriyorsa r = 0 vec = 1 iken: Pj = p,-/w = Vs olacaktr. Sermayenin organik bileimi edenli olsa bile r > 0 ve w < 1 iken p/t > Vj ve pjjvo > pj olacak, yani maun satn alabilecei igc, hem ierdii igc miktarndan, hem de bileik mal cinsinden ifade edilen fiyatndan yksek olacaktr. Bu nedenle sistemdeki btn kesimlerin organik bileimleri ayn bile olsa, herhangi bir kesimin L jK oran r = 0 iken bir deeroram olduu halde r > 0 iken, C'nm l birimi ne olursa olsun, bu oran deer oranndan farkl bir fiyat orandr.

ADA KLASK YAKLAIM

K*e(l+)

+ Le = Q\

(12.22)

eitlii, (12.21) gereince, K*e ve Q*e deim.eksizin salanmaktadr. Ancak, kritik oranl bu kesimin rettii maln fiyatnn deiip deimeyecei sadece bu kesimin retim koullarna bal deildir. Eer bu kesimin kulland retim aralarnn retildii kesimlerde bu kritik oran yoksa, o kesimlerdeki kr orannn r'ye eitlenmesi iin rettikleri mallarn fiyat deiecek; bu, kritik oranl kesimin kulland retim aralarnn fiyatn ve bu kesimin retim maliyetini deitirecektir. Kritik oranl kesimdeki kr orannn r'de kalmas iin, K*e'deki bu deime, bu kesimin rettii maln fiyatnn deimesine yol aacak, yani kritik oranl kesimin rettii maln fiyatndaki bu deime, o kesimin deil dier kesimlerin retim koullarndan doacaktr. Dolaysyla, kritik oranl bir kesimin rettii maln fiyatnn deimemesi iin, o kesimin kulland retim aralarnn retildii kesimlerin de kritik orana sahip olmalar gerekir. Ayn sonu, bu retim aralarn reten kesimler iin de sz konusu olduundan, bu retim aralarnn da retim aralarn reten kesimlerin de kritik oranl olmas gerekmektedir. Bylece, bu koulun srekli olarak gereklemesi iin, ekonomide birbirlerinin retimine dolayl veya dolaysz olarak giren btn temel mallarn kritik oranla retilmesi gerekmektedir. Eer bu koul gereklemezse, btn dier temel mallar kritik oranla retilirken bir tek temel maln farkl bir oranla retilmesi halinde bile, sistemdeki btn mallarn fiyatlar deiecektir. Bunun sonucunda, kritik oranl e'inci kesimde retilen e'inci maln fiyat da deierek (12.22)'deki fiyat denklemi: K e ( 1 + r ) +Lew=Qe (12.23)

haline gelecek, bu kesimde kullanlan retim aralaryla retilen maln fiyatlar igc deerlerinden sapacaktr. Fiyatlarn ne ynde deiecei kesimlerin greli retim aralar younluuna ve ak veya fazla veren kesimler olmasna baldr. Ak veren bir kesimde retilen maln fiyatnn, o kesimde kullanlan retim aralarna oranla artmas, kr orannn ykselmesine yol aacaktr. Bu, kesimin rettii gayri safi outputun daha kk bir parasnn retim aralarnn satn alnmas iin kullanlmas sonucunu douracak ve kapitalistlere daha fazla artk kalmasn salayacaktr. Bylece, outputun fiyat retim aralarnn fiyatlarna oranla artt zaman, kesimde yaratlan katma deer de artmaktadr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

301

Ancak bu mutlaka, retim aralar younluu fazla olan kesimlerde retilen mallarn fiyatlarnn, o kesimlerde kullanlan retim aralarnn fiyatlarna oranla artaca anlamna gelmesi. Eer yksek younlukta retim arac kullanan bir kesimin retim aralar, d a h a da yksek retim aralar younluuyla retiliyorsa, o kesimde retilen maln fiyat, retim aralarnn fiyatlarna oranla azalabilir. B u n u n nedeni, bu retim aralarnn daha fazla ak veren kesimlerde retilmekte olmasdr. Bu olgu ak veren kesimde kr orannn artmasn engellemeyecektir. Nitekim (12.19)'dan: (l+r) = (Q*iIK*)(l-tSLtQ\) (12.24)

eitliini yazarsak, kr oranndaki deimenin sadece /K'ya deil ayn zamanda wL /Q'ya da bal olduu grlr. Q jK azalsa bile wL jQ daki azal kr orannn ykselmesini salayabilir. Bir maln fiyat, sadece o maln retildii kesimin retim aralar younluuna deil, bu retim aralarnn retildii kesimlerin de retim aralar younluuna bal olduundan, cretler deitii zaman, fiyatlarn ve mallarn deiim oranlarnn hangi ynde deiecei konusunda bir genelleme yapma olana ortadan kalkmaktadr. Eer kesimlerin retim aralar younluklar farkl ise, sylenebilecek tek ey, cretler deitii zaman fiyatlarn ve mallarn deiim oranlarnn sabit kalamayacadr. Blm deitii zaman, kesimlerin rettikleri mallarn fiyatlarnn deimemesi iin, birbirlerinin retim aralarn oluturan mallarn retildii btn kesimlerdeki igc-retim aralar orannn kritik orana, yani Le/JfC*e'ye eit olmas gerekmektedir. Bu eitlik saland zaman, sistemdeki hi bir maln fiyat deimeyecek, hem Kt hem de Qt sabit kalacaktr. Bu durumda, cretler deitii zaman kr oran, fiyatlarn deimesine gerek kalmadan eitlenmektedir. imdi bu koulun gerekletiini ve (12.20)'deki LifKi oranlarnn Le/K*e ye eit olduunu varsayalm. Bu durumda (12.19) ve (12.20)'deki kr oranlar eitlenecek ve (12.19)'daki eitlikler, kr orannn btn deerleri iin gerekleecektir. cretler ne olursa olsun, fiyatlar mallarn igc ierikleri ile orantl olmakta, cretlerdeki bir dme btn kesimlerde ayn kr orann verecek kadar bir artk ortaya karmaktadr. Bu durumda (12.22)'yi: {Q\ - K\)jK% = f + (LJK*,) w (12.25)

eklinde yazarsak, bu eitliin sol taraf kritik oranl kesimdeki artn deerinin, bu kesimin retim aralarna orann gstermektedir. Net outputu Y*e = Q*e K*e olarak tanmlarsak bu eitlik:

302

ADA KLASK YAKLAIM

Y*JK*e = f + (LelK*e) w

'

(12.26)

ekline dnmektedir. Btn kesimlerde f,v ve L \K oranlar ayn olduundan, bu eitlik ayn zamanda btn kesimlerin net output-retim aralar orannn ayn olduunu gstermekte, dier bir deyimle, btn kesimler kritik igc-retim aralar oranna sahip olduu zaman, kesimlerdeki net output-retim aralar oran da eitlenmektedir. he\K*e oran, cretler ve kr oran ne olursa olsun sabit kaldndan, btn cret dzeylerinde kesimlerin Y jK oranlar birbirlerine eittir. Dolaysyla (12.26), LejK*c ve Y*e/K*e veri iken, cretteki deimelerin kr oran zerindeki etkisinin ne olduunu gstermekte, sadece cretlere bal olarak kr orann tanmlamaktadr: r = {Y\jK\) - (LJK*e) w (12.27)

eitliinin sa tarafndaki tek deiken cret olmaktadr. Bu nedenle, cret ile kr oran arasndaki iliki, fiyat sorunundan bamsz olarak belirlenebilmektedir. Bu ilikiyi daha da basitletirmek iin (12.26)'daki LejK*e oran yerine (12.21)'deki deerini koyar ve dw=\w olduunu hatrlarsak: r = (Y*JK*e) (I -w) . (12.28)

olacaktr. Dolaysyla btn kesimlerin kritik orana sahip olduu bir sistemde, r ile w arasndaki iliki, sadece sabit bir orana, Y jK oranna bal olarak ifade edilmektedir. cretler, kesimlerin net outputu ve retim aralar, sistemde yaratlan artk veya sistemin mill gelirini oluturan bileik mal cinsinden llmekte, w sfr ile bir arasnda deerler almaktadr. , Bylece, ak ve fazla veren kesimleri birbirinden ayran kritik oran L/K ile deil YjK ile belirlemek olana ortaya kmaktadr. L/K oran, sistemdeki l biriminden bamsz deildir. Buna karlk YjK mallarn hangi birimle lldnden bamszdr. l birimi ne olursa olsun Y de K da ayn birim cinsinden ifade edildii ve btn kesimlerde kritik oranda retim yapld iin, retimin teknik koullar veri iken Y jK oran ne blme, ne de l birimine bal olarak deimeyecektir.1 Sadece kendisi deil kulland retim aralar, bu aralarn retiminde kullanlan retim aralar, ksaca, btn retim aralarnn retim aralar kritik veya dengeleyici oranda retilen bir mal bulun1 Bu oran basla-sermaye katsaysndan baka bir ey deildir. Burada bu katsay btn kesimlerde ayn olup blmden bamszdr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

303

d u u z a m a n bu mal, R i c a r d o ' n u n deimeyen deer lsnn b t n niteliklerine sahip olacaktr. Blm deitii z a m a n bu maln fiyat, ne kendi, ne de sistemdeki retim aralarnn retim koullarndan doan bir nedenle, bu maln retim aralarnn fiyatlarna gre deimeyecektir. Dolaysyla, sistemde kritik oranla retilmeyen mallarn fiyatlar bu m a l cinsinden lld z a m a n , blm deitike, fiyat oranlarnda m e y d a n a gelecek deimenin, l biriminin deil llen maln retim koullarndan doduunu sylemek olana o r t a y a kacaktr. Bu zellik yukardaki l birimlerinde meVcut deildir. Sist e m d e retilen toplam artk, yukardaki nitelie sahip olmad iin bu l. birimi, blmdeki deimelere kar 'deimez' deildir. cretler deitii zaman sistemdeki b t n mallarn fiyatlar bu l birimine gre deiirken, (12.8)'deki l biriminin bu deimeden etkilenmedii sylenemez. B u n u n nedeni, (12.8)'deki bileik maln kritik oranla retilmemesidir. Bu d u r u m d a 7'inci maln fiyatnda meydana gelen deimenin, b u - m a l n retimindeki igc-retim aralar younluunun niteliinden m i , yoksa l biriminin retildii sistemdeki igc-retim aralar younluunun niteliinden mi doduunu, ksaca deien eyin 7'inci maln fiyat m, yoksa l birimi mi olduunu s a p t a m a k olana y o k t u r . B u n u fizikten bir rnekle anlatabiliriz. Elimizde n t a n e farkl m e t a l olduunu ve bu metallerin boylarnn sya kar duyarln lmek istediimizi dnelim. B u n u n iin, bu metallerin rasgele bir bileiminden yaplm bir cetvel kullanalm. Belli bir s derecesinde bv metallerin boylarn t e k t e k lelim ve sy bir derece a r t t r a h m . Is artt z a m a n bu metallerin bazlarnn uzadn bazlarnn da ksaldn (!) varsayalm. Elimizdeki cetvel bu metallerin rasgele bir bileiminden yaplm olduu iin, s artt z a m a n cetvelin b o y u n u n sabit kalacan, y a n i cetveli oluturan metallerdeki ksalmalarla uzamalarn birbirini gtreceini sylemek olana y o k t u r . Bu d u r u m d a rnein j ' n c i metalin b o y u n u s deitikten sonra ltmz zaman, eer b u n u n b o y u n u n s deiikliinden ncekine kyasla d a h a u z u n olduunu grrsek, bu farkn bizatihi j ' i n c i metalin boy u n u n s a r t t k a u z a m a s n d a n m, yoksa cetvelin b o y u n u n ksalmasndan m doduunu sylemek, ksaca, s deitii z a m a n cetvelin boyu sabit kalmad iin, 7'nci metalin b o y u n u n sya kar duyarln lmek olana yoktur. Bu benzetmedeki n t a n e metalin yerine re t a n e m a l ; bunlarn boylar yerine n t a n e TU aln fiyat; s yerine blm veya c r e t ; cetvel yerine de l birimi veya yukardaki mill geliri oluturan mal koyarsak, rasgele seilmi bir l biriminin, fiyatlarn blme bal olarak de-

304

ADA KLASK YAKLAIM

ime derecelerini lmekteki etkinlii ortaya kar. Eer rasgele seilmi bir metal bileiminden yaplm cetvel yerine, sya kar duyarl olmayan bir cetvel kullanrsak, bu cetvel metallerin sya kar duyarlnn llmesinde geerli bir ara olacaktr. B cetvel yle bir metal bileiminden yaplm olacaktr ki, s deitii zaman, bu bileim iindeki metallerin bazlarnn boyu uzayacak, bazlarnn ksalacak ve bunlar birbirlerini gtrerek cetvelin boyu, s ne olursa olsun, sabit kalacaktr. ite kritik veya dengeleyici oranla retilen maln deerinin, blm deitike, bu maln retiminde kullanlan retim aralarna oranl deimemesi, bu mal yukardaki anlamda ideal bir l birimi haline getirmektedir. Ancak (12.7.a)'deki sistemde byle bir maln mevcut olduu sylenemez. Bununla beraber Sraffa, herhangi bir retim sisteminden byle bir maln tretilmesi olanann her zaman var olduunu ve bunun nasl tretildiini gstermektedir. Bunun iin nce kritik veya dengeleyici orann ne olduunu saptamak gerekmektedir. Birbirlerinin retiminde dolayl veya dolaysz olarak kullanlan mallar reten btn kesimler kritik orana sahip olduklar zaman, btn kesimlerde Y /K oran eitlenmekte ve bu oran blme bal olarak deimemektedir. (12.7.a)'doki sistemde bunun saland tek durum, cretlerin sfr olduu ve btn gelirin krlara gittii, yani kr orannn maksimum olduu durumdur. Bu durumda maksimum kr oran, R, kesimlerdeki net outsputun, retim aralarnn deerine oranna eit olmakta; kr oran btn kesimlerde ayn olduu iin kesimlerin YjK oranlar eitlenmektedir. (12.7.a)'da w=0 iken:' K, (1+B) = Qi veya: R = YJK, (12.30) olmakta; Yt, i'inci kesimdeki net outputun deerini, Ki de retim aralarnn deerini gstermektedir. Dolaysyla, (12.7.a)'da tek dengeleyici oran, sistemin maksimum kr orandr. Eer (12.7.a)'da, net output-retim aralar oran bu maksimum kr oranna eit kritik oranl bir mal oluturulursa, bu mal, yukardaki niteliklere sahip bir l birimi olacaktr. Byle bir maln oluturulmas ise, sistemin, alt sistemlerin elde edilmesindekine benzer bir dorusal dntrmeye tabi tutulmasyla salanabilir. (12.7.a)'daki sistemden yapay olarak tretilecek olan bu l birimi, yukardaki kritik oranl maln niteliklerine sahip olan bileik bir maldr. Bu bileik mal, sistemdeki btn temel mallardan olu' . (12.29)

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

305

m a k t a , b u n u n retiminde b t n temel mallar kullanlmaktadr. H e r maln bileik m a l iindeki m i k t a r , o maln bileik maln retim aralar iindeki miktarn ayn oranda amaldr. Bu koul gerekletii z a m a n , mallarn bileik m a l iindeki oranlaryla r e t i m aralar iindeki oranlar birbirlerine eittir. Dier y a n d a n bu koul, her maln retilen miktarnn, maln kullanlan miktarn belli ve sabit bir oranda amas demek olduundan, farkl m a l l a r d a n olumasna ramen, bileik malla bu maln retim aralarn, fiyatlardan bamsz olarak kyaslamak olana vardr. H e r maln bileik m a l iindeki m i k t a r , o maln t o p l a m retim aralar iindeki miktarn ayn o r a n d a at iin, bileik maln t m de, bu maln retimi iin kullanlan retim aralarn ayn o r a n d a aacaktr. Sraffa, bu bileik m a l a , bileik standart mal veya ksaca standart mal; bu maln retildii kritik oranl sisteme de standart sistem adn vermektedir. Ancak l birimi olarak s t a n d a r t mal deil, s t a n d a r t sistemde retilen net bileik mal, yani s t a n d a r t malla retim aralar arasndaki fark a l m a k t a , b u n u da standart mill gelir olarak a d l a n d r m a k t a d r . (12.7.a)'daki sistemden s t a n d a r t sistemi t r e t m e k iin, bu sistemin, yukardaki zellikleri verecek ekilde dntrlmesi gerekmektedir. B u n u n iin (12.7)'deki retim sisteminden ie balayar a k kesimlerin retim younluklarn, yukardaki koullara gre dntrelim: .

q2

(A2l, A 2 2 , . . . , A2n) ; L 2 -> A 2

(12.31)

n {An\> Am , Ann) '>Ln "> An >

Sol tarafta mallarn retimi iin kullanlan retim aralar ve igc miktarlar; sa tarafta ise her maldan retilen gayri safi miktar yer almakta ve kesimlerin retim younluklar qx ile arplarak deitirilmektedir. Ortaya kacak standart sistemde gerek sistemdeki kadar igc kullanlmas, bu iki sistemin kyaslanmasn kolaylatracandan, bu katsaylar zerine u snr koyalm:
y T

H9 391
^z.o^j

/- (fi ~*

yani, retim younluklar deitirilmi yeni sistemde de toplam olarak L = 1 kadar igc kullanlmaldr. Standart sistemin rettii bileik mal, yani standart mal, A\...An mallarndan olumakta; bu mal iinde q\.A\ kadar birinci; q2A2 kadar

306 ikinci;...; qnAn kadar

ADA KLASK YAKLAIM da n'inci mal bulunmaktadr. Buna karlk

birinci m a l d a n b t n sistemde r e t i m arac olarak kullanlan miktar, qt Au = qAn-\-q2A21 + ... -f <fnAni; ksaca, birinci kolonun

g'larla arpldktan sonra toplamdr. Ayn ekilde ikinci, nc ve n'nci mallardan kullanlan toplam miktarlar; ikinci, nc ve n'inci kolonlarn 'larla arpldktan sonraki toplam olmaktadr. Her maldan gayri safi olarak retilen miktar, o maln sistemde kullanlan toplam miktarn ayn oranda aacandan: qAl2 qiAi = q2A2jE qtAl2 = ... = q^ij qtAin (12.33)

Bu eitliklerin payndaki ifadeler, her maln retilen gayri safi miktar; paydasndaki ifadeler ise, o maln sistemin tmnde kullanlan miktardr. Paydaki gayri safi miktarlar Qy, paydadaki retim arac olarak kullanlan miktarlar da Rj ile gsterirsek, bu eitlikleri u ekilde yazmak olana vardr:
JIRJ

= Q/R = Q2jR2 =

. . . = QjRn

(12.34)

Burada pay ve paydadaki mallarn ayn mallar olduu hatrlanmaldr. Her maldan retilen net miktar Yj ile tanmlarsak (jQj Rj):
YJIRJ

7:/*: =

Y2jR2 =

...

Yn\Ra

(12.35)

olacak, yani mallarn net output-retim aralar oran eitlenecektir. Standart mill gelir, F p F,,...,F n kadar birinci, ikinci... n'inci mallardan olumaktadr. Standart mill gelir iindeki mallarn birbirlerine oran, Tt: Y2: ... : F n , bu mill geliri retmek iin kullanlan retim e e t aralarnn birbirlerine oranna, R: R2: ...: -fn'y i olduundan, standart mill gelir ile retiin aralar arasndaki oran, fiziksel mallar oran olarak ifade edilebilir. Bu, (12.35)'e eit olacaktr:
( IU Y2, . . , Yn) _
Y K

olmaktadr. Bu orann payndaki ifade, standart mill gelir vektr, paydasndaki ifade ise retim aralar vektrdr. (12.35)'deki eitlikler nedeniyle bu iki vektr, fiyatlara gerek kalmadan fiziksel mal cinsinden birbirleriyle kyaslanabilmektedir. Eer mallarn fiyatlarn kullanrsak (12.36):

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

307

(P

+p?

Y2

+...

+PnTn)l(pR

+p2R2

+...

+Pn

Rn)
(12.37)

= PJTJ/PJKJ

Sistemdeki YjjRj oran sabit ve btn ji'ler iin ayn olduundan, fiyatlar ne olursa olsun, (12.37)'deki oran da sabittir. Dolaysyla bu orann paymdaki standart mill gelirin deerinin paydasmdaki retim aralarnn deerine oran, blm ve fiyatlar ne olursa olsun sabit kalmaktadr. Bu nedenle standart mill gelir:

Yv =

F , +PiT2 + ... +PnTn

(12.38)

deeri, retim aralarnn deerine oranla deimeyen, bileik bir mal olup, ideal bir l biriminin gerektirdii niteliklere sahiptir. Blmde meydana gelen bir deime fiyatlar etkileyecei halde (12.37) deki oran etkilememekte, ekonominin net output-retim aralar oran, standart sistem iinde, hem miktar hem de deer oran olarak sabit kalmaktadr. Bunun nedeni, mallarn net output iindeki oranlar ile retim aralar iindeki oranlarnn ayn olmasdr. Sraffa, (12.36) ve (12.37)'deki orana standart oran adn vermektedir. Standart oran, (12.7)'deki sistemin maksimum kr oranna eittir; zira (12.37)'deki oran, standart sistemde retilen net outputun deerinin, kullanlan retim aralarnn deerine oran olup bu, cretler sfr olduu zaman, sistemde egemen olan kr orann vermektedir. Kr oran ile cretler arasndaki iliki, kesimlerin retim younluklarndan bamsz olduu ve standart sistemin gerek sistemden tek fark kesimlerdeki retim younluklarnda olduu iin, standart sistemin maksimum kr oran ile gerek sistemin maksimum kr oran birbirine eittir. Dolaysyla, standart sistemde her maln retilen net miktar, o maln sistemde retim arac olarak kullanlan miktarn standart oranda, yani maksimum kr orannda amaktadr: Qj = (1+R) Rj *//*/,=
R

veya:

(12.39)

olmaktadr. Ayn iliki standart sistemin mill geliri ile bu sistemdeki retim aralarnn deeri arasnda da mevcuttur. (12.37)'nin paydasndaki retim aralar deerine Ks dersek: YJK, = olmaktadr. R ' (12.40)

cretler standart gelir cinsinden lld, yani (12.38)'deki standart gelir l birimi olarak alnd zaman:

308

ADA KLASK YAKLAIM

Ys = 1

(12.41)

olacak ve standart gelirin bir pay olarak ifade edilen cretler, ws, ile kr oran arasndaki iliki, fiziksel bir oran niteliinde olan standart oran veya maksimum kr oran yoluyla salanacak ve fiyatlardan bamsz olarak formle edilebilecektir. Ks, standart sistemin retim aralarnn deeri olduundan bu sistem.de elde edilecek kr rKs; bunun standart gelir iindeki pay ise rKs/Ys olmaktadr. cretlerin ve krlarn paylar toplam bire eit olduundan: ws + rKJY, = 1 veya, (12.40) gz nne alnarak: r = R (l~ws) . . (12.43) . (12.42)

olmaktadr. Bu cret-kr ilikisi, daha nce incelenen kritik oranl maln retimindeki wr ilikisiyle, (12.28) ile, tamamen zdetir. Deimeyen deer lsnn cret-kr ilikisine getirdii aklk (12. 42)'de grlmektedir. KSIYS oran cretlerden tamamen bamsz fiziksel bir oran olduu iin, cret-kr ilikisini, blmdeki deimenin fiyatlar zerindeki etkisinden soyutlayarak belirlemek olana ortaya kmaktadr. Bunun iin gerekli tek ey, cretleri standart mill gelirin bir oran olarak ifade etmektir.

I/R

EKL 12.1.

Bu durumda, standart sistemde ortaya kan kr oran, mallarn fiyatlarndan bamsz fiziksel bir orandr; cret standart gelir cinsinden verildii zaman, creti oluturan inallar arasndaki oranlar,

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

309

bu mallarn standart gelir iindeki oranlar ile ayn olmakta, ws azald zaman, btn mallarn crete giden miktarlar ayn oranda dmektedir. Eer standart gelir (3A, 6B, 6C) kadar A, B ve C mallarndan oluuyorsa, cret 1 /3 olduu zaman, igcnn elde ettii bileik mal (A, 2B, 2C) olacaktr. Bu durumda toplam krlar standart gelir cinsinden (2A, 4JB, 4C) olmaktadr. Eer sistemin maksimum kr oran,, i?=0.30 ise1, kr oran r=0.20 olacak ir. Standart sistemde ortaya kan ve miktarlar oran ile ifade edilen bu cret-kr ilikisi, cretler standart mill gelir cinsinden llmek kaydyla, standart sistemin tretildii gerek sistemde de geerlidir. Bunun nedeni standart sistemin temel rolnn, deimeyen bir l birimi salamasdr. cretler bu birim cinsinden ifade edildii zaman, gerek sistemde ortaya kan kr oran ile standart sistemde ortaya kan kr oran ayn olacaktr. Standart sistem, gerek sistemin btn temel retim denklemlerini iermekte; gerek sistemle olan tek fark, kesimlerin retim younluunda ortaya kmaktadr. cret-kr ilikisi ise, cret ne cinsinden llrse llsn, kesimlerin retim younluklarndan, yani lekten bamszdr ve standart sistem ile gerek sistem ayn maksimum kr oranna sahiptir. Gerek sistemdeki net outputtan, standart mill gelir cinsinden verilmi cretler dld zaman geriye kalan mallar arasndaki oran, standart sistemdeki orandan farkl olacaktr. Ancak burada fiyatlar iin iine girmektedir: fiyatlar da cret gibi standart mill geliri oluturan bileik mal cinsinden llmektedir. Kr-cret ilikisinin her iki sistemde de ayn olmas nedeniyle, gerek sistemde, her kesimdeki net outputun deerinden, standart gelir cinsinden ifade edilmi cret dldkten sonra kalan ksmn, yani krlarm, kesimlerde kullanlan retim aralar deerine oran ayn olacak ve bylece kr oranlar eitlenecektir. Dolaysyla, standart sistemde bir miktar oran olarak ifade edilen kr oran, gerek sistemde bir deer oran olarak ortaya kacak ve bunlar birbirine eit olacaktr. Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta, cretler standart gelir cinsinden verildii zaman, gerek sistemdeki cretlerin gerek sistemin mill gelirine orannn farkl olacadr. Bunun nedeni, gerek' ve stan1 Maksimum kr orannn 0.30 olmas halinde Ks = (10A, 20B, 20C) ve dolaysyla, A, B ve C mallar arasndaki oranlar Ks iinde de ys iindeki gibi olmaktadr. Bu durumda kr orann, standart gelir cinsinden toplam krlar /Ca'ye blerek bulabiliriz: r (2A, 4jB, Q/(1OA, 20JS, 20C) = 0.20 olmaktadr. Grld gibi cretler standart gelir cinsinden verildii ve standart maln bileimi bilindii zaman kr oran, fiyatlar iin iine girmeden hesaplanabilmektedir. "

310

ADA KLASK YAKLAIM

dart sistemlerdeki gelirlerin farkl bileik mallar olmasdr. Gerek sistemde cretlerin gelir iindeki paynn belirlenmesi iin izlenmesi gereken yol udur. Standart gelir cinsinden cret ve maksimum kr oran verildii zaman (12.43)'deki eitlik gerek sistemdeki kr oranm verecektir. Bu durumda gerek sistemde, r ve ws'nin deerlerinden yararlanarak, standart gelir cinsinden llen fiyatlar, dolaysyla, gerek sistemin standart gelir cinsinden llen net outputunun deerini bulmak olana vardr. cretlerin gerek mill gelir iindeki pay, ws'nin bu net outputa orandr. Dolaysyla krlarn pay da, gerek mill gelirden ws ktktan sonra kalan ksmdr. , Standart sistemin formel olarak nasl tretileceini grmek iin (12.39)'daki eitlikleri aka yazalm:
(9 (9,
A

u
A

+ 92 A i + q
2

+
2 2

+ *
n

A n l

+ . . . + q

An2)
A

(1+B)

q2A2

(12.44)

(9

+ 2

2n

9n

nn)

Bu eitliklerin sol tarafnda, parantez iindeki ifadeler, her maldan standart sistemde kullanlan toplam miktar, sa tarafndaki ifadeler ise retilen gayri safi miktardr. Burada n tane bilinmeyen g, bir de bilinmeyen R vardr. (12.44)'deki n tane denkleme ilveten (12.32)deki igc snrlamas, toplam denklem saysn ra-f-l yapmaktadr. Bylece n + 1 tane denklem ra+1 tane bilinmeyen iin zlerek g'lar ve .R elde edilir. Bu re+1 denklem R iin ra'inci dereceden bir polinom verecektir. Bu polinomun zmnde en fazla re sayda farkl deerde R bulunabilir.1 Bu polinomun kklerinden pozitif olanlarnn en k sistemin maksimum kr oranna eittir. En kk pozitif deerli R iin btn fiyatlar ve (12.44)'deki g'lar pozitif deerlidir. K'nin daha byk pozitif deerleri iin g'lar ve fiyatlar pozitif olmayacak, dolaysyla hem R, hem de fiyatlarla g'larn pozitif olduu tek bir zm elde edilecektir. zmn varl; tek olduu ve en kk pozitif deerli H'nin bu zm oluturduu hususlar Sraffa tarafndan ispatlanm olup burada tekrarlanmayacaktr. cretler standart gelir cinsinden lld zaman sfr ile bir arasnda deerler almakta, cretlerin bu snrlar iindeki btn deerleri iin sistemdeki btn mallarn fiyatlar pozitif olmaktadr. Sraffa bunu son derece basit yolla gstermektedir, r = 0 ve w = 1 olduu zaman
1 Bu polinom a Rn + a2^"' + + &nR + c = 0 eklinde olacak o; ve c katsaylar, fi ve A-'leT tarafndan belirlenecektir. Bu polinomun en fazla n farkl kk vardr.

SKAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

311

mallarn fiyatlar igc miktarlar ile orantl olduundan bu durumda btn fiyatlar pozitiftir. cret derek birden kk bir deer ald zaman, kr oran (12.43) gereince pozitif olacak, fiyatlar kr orann btn kesimlerde bu dzeye getirecek ekilde deiecektir. Bu durumda da hi bir fiyat negatif deer alamaz; r ve w pozitif olduundan (12.7)'nin sa tarafndaki fiyatlardan birinin negatif bir deer alabilmesi iin, bu maln retim aralarndan bazlarnn fiyatlarnn negatif olmas gereklidir. Bu retim aralar dier kesimlerde retildii ve bunlarn fiyatlar, dier kesimlerin fiyat denklemlerinin sa tarafnda yer ald iin, hi bir maln fiyat dierinden daha nce negatif olamaz; dolaysyla sistemdeki btn mallarn fiyatlar pozitif olmakta devam eder. Gerek sistemdeki temel olmayan mallar standart sistemde yer almayacaktr. Bunu gstermek iin gerek sistemdeki fc'mc maln temel olmayan mal olduunu, yani dolaysz veya dolayl olarak dier mallarn retiminde kullanlmadn varsayalm. Bu mal retim aralar iinde yer almad, yani btn Aik'la.T sfr olduu iin: qtAk + q2A2k + ... + qnAnk = 0 (12.45)

olacaktr. (12.44)'deki sistemde fc'mci kesimin eitliini yazarsak: (qAk + q2A2k + ... + qnAnk) (1 +R) = qkAk = 0 (12.46)

olmaktadr. Bu ise 9 f c =0 olduunu, yani temel olmayan mallarn standart sistemde yer almadn gsterir. Ancak eer bu mal kendi retiminde kullanlyorsa, (12.45) sfra eit olmaktan karak qkAkk olacak ve bu durumda (12.46): qkAkk(l+R) = qkAk (12.47)

haline gelecektir. (1 +.R) = AkjAkk olacandan, sistemin maksimum kr oran (AkAkk)jAkk''dan farkl ise qk = 0 olacaktr. Eer sistemin maksimum kr oran, temel olmayan maln retildii kesimdeki net outputun, AkAkkmn, bu kesimdeki retim aracna, Akkya, oranna eit ise, qk pozitif bir deer alabilir. Ancak bu, temel olmayan maln retiminde kullanlan btn temel mallarn, temel olmayan mal cinsinden fiyatlarnn sfr olmas demektir. Temel olmayan maln retildii kesimde retim arac olarak Akk kadar k mal mal yannda Ak ve Ak2 kadar da temel mal olan birinci ve ikinci maln kullanldn varsayar ve r=R iken bu kesimin fiyat denklemini yazarsak: (Ak
P

+ Akz

Pz

+ Akk) (1+R) = A k = Akk (1 + * )

(12.48)

olacaktr. Burada pY ve p2 temel mallarn temel olmayan mal cinsinden fiyatlardr. Bu eitliin gereklemesi iin p=p2=Q olmaldr. Bu da

312

ADA KLASK YAKLAIM

'

sz konusu olamayacana gre, sistemin maksimum kr oran (12.47)deki eitliin gereklemesini salasa bile, temel olmayan mal standart sisteme giremeyecektir. Ayn husus birbirlerinin retiminde kullanlan temel olmayan mallar iin de geerlidir. Temel olmayan mallarn standart sisteme girmemesi, bu mallarn niteliinin bir gereidir. Bu mallarn retim koullar gerek sistemde, temel mallarn fiyatlar ile blm arasndaki ilikiyi ve cret-kr ilikisini etkilememektedir. Standart sistemde temel olmayan mallarn yer almamas, sistemin maksimum kr orannn temel olmayan mallarn retim koullarndan bamsz olmas ve dolaysyla (12.43)'deki cret-kr ilikisinin bu mallarn retim koullarndan etkilenmemesi demek olduundan, bu mallarn gerek ve standart sistemlerdeki rolleri arasnda tam bir zdelik vardr. (12.43)'deki cret-kr ilikisi, cretlerin ancak standart mill gelir cinsinden llmesi halinde geerlidir. Ancak, bu ilikinin belirlenebilmesi iin standart sistemin tretilmesi ve standart mill gelirin saptanmas gerekmez. Gereken tek ey sistemin maksimum kr orandr. Standart ve gerek sistemlerdeki maksimum kr oranlar ayn olduundan, gerek sistemin w = 0 iken zlmesi halinde bu maksimum oran bulunabilir. (12.7)'de w=0 olduu zaman saptanmas gereken n tane fiyat, bir de maksimum kr oran vardr. Maksimum kr oran, mallarn fiyatlarnn l biriminden bamsz olduu iin, sistemdeki n tane maldan bir tanesi l birimi olarak alnp fiyat bire eitlenerek maksimum kr oran saptanabilir. Maksimum kr oran saptandktan sonra (12.43)'deki cret-kr ilikisi formle edilebilir. cretlerle krlar arasndaki oransalhk sadece standart sistemde sz konusu olduu iin, bu ilikide cret, standart mill gelir cinsinden llm olmaktadr. Bylece, standart geliri oluturan mallar bilinmeden, cretkr ilikisini standart gelir cinsinden yazmak olana domaktadr. Maksimum kr oran ve dsal olarak verilmi crete bal olarak hesaplanan kr oran, cretle birlikte (12.7)'de kullanld zaman, n tane maln fiyat, cretin lld birim, standart gelir cinsinden bulunmu olacaktr. Grld gibi, standart sistemin salad olanaktan yararlanmak iin bu sistemi tretme gerei yoktur: standart geliri oluturan mallar arasndaki oranlar bilinmeden, gerek sistemdeki cret ve fiyatlar standart gelir cinsinden lme olana vardr. Sraffa bu noktada, standart mill gelirin l birim olma fonksiyonunu da ortadan kaldracak bir yol nermektedir. Sistemin tmnde kullanlan igc miktar 1 olduundan (Y S =L=1), standart net

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETtM

313

output, ekonomide kullanlan btn igcn iermektedir. Buna karlk standart mill gelirin satn alabilecei igc miktar 1 /w s 'dir. r = 0 v e w s = l olduu zaman, standart mill gelirin ierdii ve satn alabilecei igc miktarlar eitlenmekte; r pozitif olduu zaman ise satn alabilecei igc miktar ierdii igc miktarn amaktadr. Nitekim (12.43)': . l/ws = RjR-r) (12.49) eklinde yazarsak, standart mill gelirin satn alabilecei igc miktarnn, kr orannn bir fonksiyonu olduu aka grlecektir. Standart gelirin satn alabilecei igc miktar, standart gelirin yerine l birimi olarak kullanlabilir. Bu l biriminin standart gelirden fark, blme bal olarak deimesidir.. Ancak (12.49)'da R fiyatlardan tamamen bamsz olduundan, bu l birimi de fiyatlardan bamszdr. Bu l birimi kullanld zaman, gerek sistemdeki fiyatlar, Pj jws haline dnecek ve mallarn bir biriminin saln alabilecei igc miktarlarn gsterecektir. Bu durumda sisteme dsal olarak giren veri deiken, standart gelir cinsinden llen cret deil, kr oran olmaktadr. Kr oran verildii zaman gerek sistem dorudan doruya igc zaman cinsinden llen fiyatlar iin zlmektedir. (12.7)'deki fiyat eitliklerinin her iki taraf da ws ile blnrse, sistemde n tane fiyat, pj jws ve bir de kr oran kalacak ve r verildii zaman fiyatlar belirlenecektir. Kr oran, cretler gibi sistemdeki l birimine bal olmad iin fiyatlardan nce belirlenebilir. Sraffa bu hususu belirterek kr orannn, fiyatlar ve retim koullarndan bamsz olarak, parasal faiz oran tarafndan belirlenebileceini sylemektedir. Bu, blmn belirlenmesi konusunda Sraffa'nn yapt tek nermedir. Kr orannln bu anlamda dsal olarak belirlendii bir blm teorisi daha sonra neoKeynesilerde grlmektedir.1 Bu orann parasal faiz oranna balanmas, Sraffa'nn gelitirdii sistemin dayand klasik teorinin, blm ve zellikle cret-kr elikisi konusundaki yaklamna tamamen ters dmektedir. Bu nerme, cidd bir blm teorisinin bir nermesi olmaktan ok, kr orann dsal olarak almann zorlad bir nerme olarak yorumlanmahdr. Son olarak standart sistemin gerek bir retim sisteminden nasl tretildiini basit bir rnekle gsterelim. ki mal reten bir sistemde retim emas u ekilde verilmi olsun:
1 Ancak neoKeynesilerde bu, faiz oram tarafndan deil, birikim oram ile kapitalistlerin tasarruf eilimi tarafndan belirlenmektedir.

314

ADA KLASK YAKLAIM

Demir Kesim I Kesim II 30 ton 20 ton

Kmr 10 ton 30 ton

gc 1 /2 1/2

Output 55 ton demir 90 ton kmr

Standart sistemi tretmek iin birinci kesimi qv ikinci kesimi de q2 ile arpalm ve (30?, + 20q2) (1+R) = 55c, (10, + 30g2) (1+1?) = 90?2 (1/2) 5 + ( 1 / 2 ) q 2 = 1 eitliklerini (12.44) ve (12.32) erevesinde yazalm. Bunlardan ilk ikisi, her iki maln retilecek miktarlarnn, bu mallardan retim arac olarak kullanlan toplam miktarlar ayn oranda amas gerektiini; ncs ise, igc snrlamasn gstermektedir. Bu sistemin zm: R=l \1, g,=3/2, g 2 =l/2 deerini vermektedir.1 Dolaysyla cretkr ilikisi: r = 1/2 (1ws) olacaktr. Standart mill gelir ise Ys = (55 /2) px + 15p2 olmakta p ve p., demir ve kmrn fiyatlarn gstermektedir. Gerekle, cret-kr ilikisi, standart mill gelir l birimi olarak alnd zaman, gerek sistemin fiyat denklemlerinin zmnden de kmaktadr; yani: + 10p2) (1+r) + (1/2) w = 55P + Z0p2) (1 +r) + (1 /2) W = 90p2 (55/2) Pl + 15p2 = Ys = 1 , .,

sisteminde eitlik drt tane de bilinmeyen (r, w5, p, ve p2) vardr. Bu eitliklerin zm yukardaki cret-kr ilikisini verecektir. Eer cret, standart mill gelirin 2/3' ise r = l / 6 olmaktadr. s Gerek sistemin fiyat denklemlerinde w ve r'nn bu deerleri yerine konduu zaman p{ = 4/149 ve p2= 13/745 olmakta ve bu fiyatlar, bir birim demir ile bir birim kmrn satn alabilecei standart bileik mal gstermektedir. Gerek sistemde toplam retim aralarnn deeri K = 50/), + 40p2 veya K= 304/149 olduundan, gerek sistemdeki toplam kr rK= 152/447; gerek mill gelir ise Y=55p+90/2--C = 150 /149 olmakladr. Dolaysyla, krlarn gerek mill gelir iindeki pay rK/Y=%33.78, cretlerin pay ise wL jY = w \y = %66.22'dir. Ayn sistemi standart mill geliri ve standart sistemi tretmeden de zebiliriz. Bunun iin gerek sistemin fiyat denklemlerinde w=0
1 Bu g'lar iin pozitif deerler veren zmdr. Dier zmde R = 26/7, <, = 24 ve / qo = 22 olmaktadr. Grld gibi bu zmden elde edilen R yukardakinden daha byktr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

315

ve r=R koyar ve demiri l birimi olarak alrsak (p = lj, bu sistemi zdmzde i?=l/2 kar. jR bulunduktan sonra cret-kr ilikisi r= 1 /2 (1 ws) eklinde formle edilebilir. Burada M; S = 2 /3 konarak r= 1 /6 bulunur ve bunlar gerek sistemin fiyat denklemlerinde kulanlarak sistem p ve p2 iin zlr. Bu ilem sonunda bulunacak fiyatlar, toplam kr ve gerek mill gelir yukandakilerle ayndr.

12.5. GC, KR VE FYAT: ZAMANLI-GC MKTARLARINA NDRGEME


Buraya kadar, kesimlerde retilen mllarn fiyatlar, bu mallarn retiminde kullanlan retim aralar ve igc miktarlarna bal olarak llmtr. Herhangi bir kesimin rettii maln toplam fiyat, PjAj, farkl unsurdan olumaktadr: bu maln retim aralarnn maliyeti; bu retim aralar zerinden elde edilen kr; maln retiminde kullanlan dolaysz igcne denen cret. Ayn ekilde bu retim aralarnn retildikleri kesimlerdeki fiyatlar da yine bu unsurdan olumaktadr. Bu olgu sistemdeki btn mallar iin sz konusu olduundan, mallarn retim aralarn tek tek, bu aralarn retiminde kullanlan igc miktarlar ile ifade ederek, bir maln fiyatn, bu maln retiminde kullanlan dolayl ve dolaysz igc maliyeti ile dolayl igc maliyeti zerinden elde edilen krlara indirgemek olana vardr. Sraffa bu ileme zamanh-igc miktarlarna indirgeme ilemi adn vermektedir. Bu ilem daha nco emek-deer teorisinde ele alnan dolayl igcne indirgeme ilemi ile ayndr, (bkz. Bl. 1.2.). Fiyat sisteminde igc zaman cinsinden llen fiyatlar, mallarn igc-deerlerinden farkl ve bu fark da retim aralar zerinden elde edilen kr oranna bal olduundan, bu indirgemede elde edilecek fiyatlar da cret ve kr oranna bal olacaktr.1 Bu indirgeme ilemini saptamak iin (12.7)'deki fiyat denklemlerinde A{ malnn fiyat denklemini ele alalm ve bu maln fiyatn, dolayl ve dolaysz igc maliyeti ile ifade etmek isteyelim. A malnn retiminde kullanlan dolaysz igc miktar L, olup bu maln fiyatnn dolaysz igc maliyeti unsuru L^dur.2 Bu maln dolayl igc
1 Fiyatlarn, mallarn input ve outputlarmdan hareketle saptanmasna literatrde bazan Walras mal-yaklam; igcne indirgenmi sistemden hareketle saptanmasna da klasik igc-\ aklam ad verilmektedir. 2 Sistemdeki btn fiyatlar ve cret standart mill gelir emsinden llmekte, ancak anlatm kolaylatrmak iin u,s yerine n, kullanlmaktadr.

316

ADA KLASK YAKLAIM

maliyetini saptamak iin, bu kesimde kullanlan retim aralarnn yerine, bu aralarn retimindeki dolaysz igc ve retim aralarn koymak gerekmektedir; rnein bu maln retiminde kullanlan A, malnn (yani A^p^nin) yerini, ikinci maln fiyat denkleminin sol tarafnn A-, ile blnp Al2 ile arplmasyla elde edilecek ifade alacaktr. Bu ilem A\ malnn retiminde kullanlan btn relim aralar iin srekli olarak yapldnda, sonsuza kadar uzanan igc terimlerinden oluan bir indirgenmi denklem elde edilir:

AP = L,w + Luw(l+r) + Lnw(l +') 2 +

(12.50)

Bu denklemin sa tarafndaki ilk ifade, Lw, A\ malnn retiminde kullanlan dolaysz igcne yaplan cret demesi; dierlerinin toplam ise, A malnn retiminde kullanlan retim aralarnn ierdikleri igcne yaplan demelerle bunlar zerinden salanan kr olup bu, (12.7)'de, A\ malnn retim aralarnn deerinin toplamna eittir. Bylece A\ malnn toplam fiyat, Atpr dolayl ve dolaysz cret maliyetiyle krlara indirgenmi olmaktadr. Bu ilemi daha basit bir modelde gstermek iin ekonomide iki mal ve iki kesim olduunu ve bu mallarn sadece birbirlerinin retiminde kullanldn varsayalm. Bir birim A retmek iin b kadar B mal ve L\ kadar igc; bir birim B retmek iin de a kadar A mal ve L2 kadar igc kullanlyor; pv A malnn p2 de B malnn fiyatn gsteriyorsa, bu mallarn fiyat denklemleri: bp2 (1+r)
r

+Ltw

<*P (! + ) + L2 w = p2 olmaktadr. A malnn bir biririnin retimi iin yaplan dolaysz cret demesi Lto'dur. A malnn retiminde kullanlan b kadar B malnn yerine, bu maln retiminde kullanlan retim aralarn ve dolaysz igcn, yani ilk eitlikteki p2 yerine ikinci eitlii yazarsak: olacaktr. Ayn ekilde sa taraftaki p yerine yukardaki fiyat denklemini yazarsak:
2 2 P

= L, w + bL2 w (1 +r) + bap, (1 +rf

A malnn
2

= L, w + bL2 w (1+r) + baL, w (1+r) + b ap2 (1+r) olacaktr. Burada da yine p2 yerine B malnn fiyat denklemini koyarak indirgeme ilemine devam edilecektir. Bu ilem srekli olarak yaplrsa A malnn fiyat, p, dolaysz ve dolayl igcne yaplan cret demeleriyle dolayl igcne yaplan cret demelerinden elde edi-

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

317

len kra indirgenebilecektir. Ancak bu ifadenin sa tarafnda, igc miktarna indirgenemeyen bir miktar retim arac kalacaktr. Bunun byklnn ne olduu ve dolaysyla igcne indirgenmi denklemdeki cret ve krlarn toplamnn A malnn fiyatna ne kadar yaklat, bu indirgeme ileminin ne kadar srdrldne ve kr orannn byklne baldr. Eer bL2 = L,,, baL, = Ll2 . . . olarak tanmlanrsa bu eitlik:
P

haline gelecek ve k, igcne indirgenemeyen retim aracnn deerini gsterecektir. Btn mallarn retiminde, igc yannda, retim aralar kullanld zaman,' cret ve krlara indirgeme ilemi tan olmamakta; bu anlamda, fiyatlarn cret ve krlardan olutuunu sylemek olana ortadan kalkmaktadr.

= L, iv + L u w(l+r) + Ll2 w(l+r)2 + ... + L]n w(l+r)" + k

gcne indirgenemeyen bu retim aracnn deerinin A malnn fiyat zerindeki etkisi kr oranna baldr. Kr oran maksimum deer ald zaman w=0 olacandan, bu durumda p, sadece fc'ya bal olmaktadr. Buna karlk kr oran azaldka fc'm etkisi azalmaktadr. r = 0 iken, fiyat sadece dolayl ve dolaysz igcne denen cretten oluacak ve p jw, yani bir birim A malnn satn alabilecei igc, bu maln ierdii toplam igc miktarna eitlenecektir. \ A, malnn ierdii dolaysz igcn L, yerine Lo ile gsterirsek, (12.50)'yi u ekilde yazabiliriz: AP, = w Lu (1+r)'
i

'

(12.51)

Burada i, Avusturya-Wicksell sermaye teorisinin retim dnemi kavramn karlamaktadr, (bkz. Bl. 8.4.). ^4 mal cari retim dneminde, i=l,2,...re dnem nce retilen mallarn kullanlmasyla retilen bir mal olarak dnlrse, Lt, i dnem nce retilen ve retiminde I/,; kadar igc kullanlan bir retim arac olacaktr. L,;ie>(l+r)' ise bu retim aracnn cari deerini gstermektedir. Bu retim arac i dnem nce retildii iin bunun deerinin hesabnda kr oran bileik faiz unsuru olarak girmektedir, tte bu nedenle (12.50) ve (12.51), zamanh-igc miktarlarn gstermektedir. Bu hususu aklamak iin basit bir retim sistemi dnelim. inde bulunulan dnemde, fiyat p0 olan maln bir birimini retmek iin geen dnemde retilmi ve fiyat /), olan bir birim malla Lo kadar dolaysz igc kullanlsn. Fiyat p olan mal retmek iin de

318

'

ADA KLASK YAKLAIM

L\ kadar dolaysz igc ve bu dnemden bir nceki dnemde retilmi ve fiyat p 2 olan bir birim mal kullanlsn. Fiyat p 2 olan bu mal da ayn ekilde retilmi olsun ve fiyat p } olan mal ise dnem nce sadece L 3 kadar igc kullanlarak retilsin. Dolaysyla L 3 w kadar sermaye dnem yatrldndan, b u n u n cari deeri L 3 w (1 + r ) 3 ; L 2 w kadar sermaye iki dnem yatrlm olup bunun cari deeri L2w(l + r ) 2 ; L,w kadar sermayenin de cari deeri L,w (1 -\-r) olacak ve iinde bulunulan dnemde retilen malm fiyat:
Po

=-Low + L,(l+r) + L2w (l+/f + 2>(l+r) 3

(12.52)

Ayn sonuca, bu mallarn ayn anda, cari retim dneminde retildiklerini varsayarak da ulamak olana vardr. Bu durumda mallarn fiyat denklemleri:

P (i +r) + A> w = Po
Pz i1 + ) + L, w p\
P}
r

.,

(1+r) + L2 w = p2

(12.53).

olmakta ve bu sistemde yaplan indirgeme ilemi (12.52)'deki sonucu vermektedir. Fiyat p 3 olan mal sadece igc ile retildii iin bu rnekte indirgeme ilemi sonuna kadar srdrlebilmektedir. (12.53) ile (12.52)'nin zde olmas nemli bir hususu ortaya koymaktadr. Sraffa, (12.50)'deki indirgenmi sistemi elde ederken, tarihsel zaman iinde yer alan bir retim srecinden deil, belli bir anda birden fazla kesimin, retimdeki kar-bamllmdan hareket etmektedir. Nitekim, ayn husus (12.53)'de de ortaya kmakta, indirgeme ilemi, tarihsel zaman iinde yer almamaktadr. Gerekte, inputlarla outputun retimi arasnda tarihsel bir zaman getiinde bu sre, ya Avusturya-Wicksell sermaye teorisinde olduu gibi retim dnemi ile, ya da Sraffa'da olduu gibi heterojen mallarn belli bir anda, birden fazla kesimde retim arac olarak kullanlmasndan doan teknolojik bamllk eklinde gsterilebilir. lkinde, srelerin zaman iindeki ncelikleri; ikincisinde ise kesimlerde retilen farkl mallarn birbirlerinin retiminde kullanlmas, indirgeme ileminin mantn oluturur. lk inputun retilmesi ile niha outputun ortaya kmas arasnda bir zaman gemesi ile, birden fazla kesimde retilen mallarn birbirlerinin retimlerinde relim arac olarak kullanlmas arasndaki bu zdelik, krn (12.52)'de olduu gibi, niha o u t p u t u n deerinin saptanmasnda, bileik faiz olarak iin iine girmesinin ne-

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

319 .

denidir: ksaca, bileik faiz (12.53)'de, btn kesimlerin yatrlan sermaye zerinden ayn oranda kr elde etmelerinin bir sonucudur. (12.51)'de fiyatla blm arasndaki ilikiyi aka grmek olana vardr. cretler ile kr oran ters ynde deitii iin, bu eitlikteki btn zamanl-igc terimlerinin deerleri, birbirine zt iki etki altnda deiecektir. Bunun grmek iin (12.43)'de creti elde ederek (12.51)'de yerine koyalm: (12.54) Kr oran arttka sadaki ilk terim azalmakta, ikinci terim ise artmaktadr. A malnn fiyatnn ne ynde deiecei bu iki zt etkinin gcne baldr. Bu iki etkinin gc ise A malnn retiminde kullanlan dolayl-dolaysz igc oranna, dolaysz igcnn zaman iindeki dalmna ve kr orannn dzeyine bal olmaktadr. Eer dolayb igc iinde, daha uzun 'retim dnemli' igc miktarlarnn pay yksekse, kr oran artt zaman Ap^in artma olasl daha yksektir. Buna karlk eer daha yakn gemite kullanlan igc miktar greli olarak nemli bir yer tutuyorsa, kr oran artt zaman Ap'in deerinin azalmas beklenebilir. Bu etkilerin ne ynde olacan saptamak iin, herhangi bir zamanl-igc teriminin deerinin kr oranna kar duyarln inceleyelim:

jj

(12.55)

ifadesi, retim dnemi uzunluu i olan igc teriminin deerini gstermektedir. Kr oran sfr ile i? arasnda deerler ald zaman, bu terimin deeri deiecektir. r = 0 iken bu terimin alaca deer, i dnem nce kullanlan igc miktarna eittir, i veri iken, bu terimin alaca en yksek deer, kr oran: r = R - [(l+fl)/(l+i)l .'
1

(12.56)

olduu zaman gerekleir. rnein i=%100 ise, i = 5 dnem nce kullanlan igcnn cari deeri r=2/3 iken maksimum olur. Buna karlk, ayn durumda, i = l dnem nce kullanlan igc teriminin maksimum deeri r = 0 olduu zaman gerekleir. Ayn ekilde kr
1 Bu eitlik, (12.55) maksimize edilerek, yani r'ye gre trevi alnp sfra eitlenerek bulunmutur.

320

ADA KLASK YAKLAIM


igc

oran veri iken, bu k r o r a n n d a en y k s e k deerini a l a c a k teriminin ' r e t i m d n e m i ' :

i = (l+r)/(-r)
1

(12.57)

olmaktadr. Aadaki tablo, LL = 1 ve R = % 100 iken, farkl i ve r'ler iin (12.55)'in alaca deerleri gstermektedir.
Maksimum deeri r = 3 / 4 r = R = 1 veren kr oram
.44 .77 0 0 0

r=0
i =1 i 2 i =. 5

r=l/4
.94

r = 1/3
90 1. 18 2. 77

r = 1/2
73 1. 12 3 . 80

r = 2/3
.56 .93

1 1 1

T=0 r=1/3
T = 2/3

1.17

2.25

4.20

4.10

Tabloda grld gibi daha yakn gemite, rnein i = l dnem nce kullanlan igcn ieren terimin deeri kr oran arttka srekli olarak azalmaktadr. Buna karlk daha uzak gemite, rnein = 2 veya i = 5 dnem nce kullanlan igcn ieren terimin deeri, kr oran arttka nce artmakta, daha sonra azalmaktadr. (12.54)'deki ifade, (12.55)'de gsterilen farkl terimlerden olu mutur. Tabloda grld gibi bu terimlerin bazlarnn deeri kr oran ile birlikte artmakta, bazlarnnki ise kr oranyla ters ynde deimektedir. Bu nedenle kr oran deitii zaman maln fiyat, A\j>\, artabilecei gibi azalabilir de: ksaca, fiyatlarla kr oran arasnda tek ynl, monoton bir iliki bulmak olana yoktur. Bu olgunun doal bir sonucu; bir maln retiminde kullanlabilecek farkl teknikler olduu zaman, kr oran ile tekniklerin etkinlik derecesi arasnda tek ynl bir ilikinin kurulamamasdr. Etkinlik, retim maliyeti ile lld ve belli bir mal daha ucuza reten teknik daha etkin olarak nitelendii zaman; kr oran deitike, belli bir teknikle retilen maln fiyatnn sistematik olmayan bir biimde deimesi, belli kr oranlarnda bir tekniin, dier baz kr oranlarnda da dier tekniin (veya tekniklerin) daha dk fiyat vermesine yol aabilir. Bu durumda etkin teknikleri, kr oranna gre tek ynl sralamak olana bulunmayabilir. Bunu gstermek iin, belli bir mabn retiminde kullanlabilecek iki farkl tekniin var olduunu varsayalm. Her iki teknik de ayn maksimum kr oranna sahip olsun: R==2j3. Bu teknik 1 (12.56)ve(12.57)'den grlecei gibi, retim dnemleri i < l/fi olan igc terimlerinin maksimum deeri r 0 iken salanmaktadr. Nitekim yukardaki tabloda bu durum i = 1 iken ortaya kmaktadr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

321

lerin kulland igcnn zaman iindeki dalmnn u ekilde olduunu varsayalm: i = 0 i = 1 i = 2 I. Teknik 0.50 0.30 0.20
3 r

II. Teknik 0.32 0.57 0.10

(12.58)

Bu tekniklerin rettii maln fiyatn (12.54)'deki biimde yazarsak:


= ( 1[0.50+0.30(l + .57(l+r)+0.10(l+r) 2 ]

(12.58a)

dp

/ 1

J [0.180.27(1 +r)+0.10(l+r) 2 ]

olmakta ve dp, bu iki teknikle retilen mallarn fiyatlar arasndaki fark vermektedir, dp sfra eit olduu zaman her iki teknik de eit derecede etkin; pozitif olduu zaman ikinci teknik; negatif olduu zaman da birinci teknik daha etkin olmakta ve ayn mal daha ucuza retmektedir. Hangi tekniin daha etkin olduu kr oranna baldr:
r=0 iken 0 <r<.2 " r=.2 " .2 <r<.5 " r=.5 " 5 <r<2/3 " r=2/3 " dp > dp > dp = dp < dp = dp > dp = 0 0 0 0 0 0 0 teknik teknik teknik teknik teknik n. teknik tki teknik
II. II. iki I. tki

dana etkin daha etkin de eit derecede etkin daha etkin de eit derecede etkin daha etkin de eit derecede etkin

dp,

10

20

30

4050

EKL 12.2.

322

ADA KLASK YAKLAIM

K r oran sfr ile 0.20 arasnda iken, ikinci teknik; 0.20 ile 0.50 arasnda iken birinci teknik; ve 0.50 ile 0.666 arasnda iken yine ikinci teknik d a h a etkin olmaktadr. Bu iki tekniin eit derecede etkin olduu k r oranlar, 0.20 ve 0.50, gei noktalardr. Bu noktalarda iki teknikten biri veya bu tekniklerin dorusal bir bileimi seilerek ret i m yapldnda, retilen maln fiyat ayn olmaktadr. K r oran 0.50 olduu zaman ikinci teknik tekrar daha etkin hale geldii iin, bu n o k t a d a ikinci teknik geri gelmekte ve r = 0.50 yeniden-gei k r oran olmaktadr. Fiyatlar ile k r oran arasndaki iliki, (12.54), b t n mallar iin sz konusu olduundan, sistemde retilen ve retim arac olarak kullanlan b t n mallarn fiyatlar, k r oranna bal olarak deiecektir. O u t p u t ve retim aralar ok sayda, deiik mallardan olutuu; bu mallarn gerek sistemin o u t p u t ve retim aralar iindeki oranlar farkl olduu iin, n e t o u t p u t u n ve retim aralarnn kyaslanabilmesi, bunlarn ayn l birimi cinsinden ifade edilmesini gerektirir. Mallarn ve retim aralarnn btnclletirilmesinde fiyatlar btnclletirme birimleri olduundan, fiyatlar deitii z a m a n bu mallardan oluan net o u t p u t ile, retim, aralarnn b t n c l bir ifadesi olan sermayenin deeri de deiecektir. Fiyatlarn blme bal olmas sonuc u n d a , ne retilen o u t p u t u n , ne de kullanlan sermaye stokunun deerinin k r oranndan bamsz olmas ve bu orandan d a h a nce sapt a n m a s olana vardr. Dolaysyla; o u t p u t u n , sermayenin bir fonksiyonu olarak yazlabilmesi iin fiyatlarn, b u n u n iin de blmn bilinmesi gerekmektedir. Bu husus, Avusturya-Wicksell sermaye teorisinin retim dnemi kavramnn, blmden bamsz olarak, sermaye miktarnn l birimi olma?! niteliini yitirmesine yol amaktadr. B u r a d a sermayenin deerinin, Avusturya-Wicksell teorisinde de sermayenin l birimi olan retim dneminin, kr oranna bal olarak deimeleri ayn olgudur (bkz. Bl. 8.4.). Sraffa b u r a d a n hareketle, birden fazla r e t i m dnemlerine ait farkl igc terimlerini, kr oranndan bamsz olar a k btnclletirmenin olanaksz olduu sonucuna v a r m a k t a d r . Bu husus (12.54)'de aka ortaya kmaktadr. Dier y a n d a n , retim teknii deimedii halde, kr oran deiirken tiyatlarn tarkl ynlerde deimedi, sermayenin blmden bamsz bir miktar deikeni olarak tanmlanmasn olanaksz hale getirdii gibi, k r oran ile serm a y e younluu arasndaki ilikiyi neoklasik teoride ngrlen biimin tersine de evirebilmektedir.

SRAFFA : MALLARN MALLAR LE RETM

323

Bu son hususu yukardaki rnek erevesinde gstermek olana vardr. Eer (12.58)'deki mallarn ortalama retim dnemlerini, vusturya-Wicksell sermaye teorisi erevesinde tanmlayarak (8.1) ve (8.2)'ye gre hesaplarsak: T (I) = 1.70 T(II) = 1.76 v olmakta, yani ikinci teknik daha uzun retim dnemine ve dolaysyla daha yksek sermaye younluuna sahip olmaktadr. AvusturyaWicksell sermaye teorisi, cretler azalp kr oran artt zaman sermaye younluu yksek olan bir teknikten sermaye younluu dk olan dier bir teknie geileceini belirtmekte; yani Wicksell etkisi pozitif olmaktadr. ekil 12.2.'de bu husus r = 0.20 iken gereklemektedir : kr oran 0.20'den yksek olduu zaman, daha az sermaye youn olan birinci teknie geilmekte, yani bu noktada pozitif Wicksell etkisi ortaya kmaktadr. Ancak kr oran 0.50'nin zerine kt zaman tekrar ikinci teknik kullanlmakta, bu teknik Avusturya-Wicksell teorisinin kstasna gre daha fazla sermaye youn oduu iin r=0.50 noktasnda negatif reel Wicksell etkisi1 ortaya kmaktadr. Bu olgu, kr oran ile sermaye younluu arasnda tek ynl bir iliki bulunmamas demektir. Bunun doal sonucu da, ileride grlecei gibi, mallarn ve 'faktrlerin' ktlk esasna gre fiyatlandrlmamalardr. Ayn sonucu, Avusturya-Wicksell teorisinin sermaye younluu kstasn kullanmakszm da gstermek olana vardr. Bunun iin nce (12.58)'deki tekniklerin fiyat denklemlerini (12.53)'deki ekilde formle edelim:
Teknik I po = 0.5 w + (1 + r) (p, + 0.6po) p, = 0.3 w + (1 + r)p2 p 2 = 0.2 w Teknik II po = 0.32 w + (1 + r) (p, + 0.6po)
P

= 0.57 w + (1 + r)p2

(12.59)

p 2 = 0.10 w

Grld gibi her iki teknikte de w=0 olduu zaman i?=2/3 olmaktadr, l birimi olarak niha outputu alalm ve cret-kr ilikilerini /> o =l iin saptayalm:
1 Ayn teknik iinde kr oran deitike veri retim aralarnn deeri de deimektedir. Bu durumda ortaya kan Wicksell etkisi, fiyat etkisidir. Oysa, bir teknikten dierine geildii zaman deien ey veri retim aralarnn deeri deil, retim aralarnn bileim ve miktarlar ve buna bal olarak da deerleridir. Bu ikincisini fiyat etkisinden ayrdetmek iin buna reel Wicksell etkisi ad verilmektedir. Bu husus daha sonra, iki kesimli modelde aynntlanyle incelenecektir.

324

ADA KLASK YAKLAIM 1 0.6 (1 + r) 0.5+0.3(l+r)+0.2(l+r)* 1 0.6 (1 + T) ( U ) = 0.32+0.57(l+r)+0.1(l+r) 2 ( 1 2 - 6 0 >

M ( I ) =

Bu cret-kr ilikileri, birinci ve ikinci teknikte kr oran deitii zaman cretlerin niha output cinsinden alaca deerleri gstermektedir. Bunlarn kyaslanmas:
0 < r < .2 iken u>(I) < u>(II) r = .2 .2 <r < .5 .5 <r < 2/3 " " " M(I) = H)(II) w(I) > (II) u>(I) = u(II) 7(1) < ,(11) T(I) = 7(11) kinci teknik daha krl Teknikler eit derecede krl Birinci teknik daha krl Teknikler eit derecede krl ikinci teknik daha krl Teknikler eit derecede krl

r = .5 " r = 2/3 "

olduunu gstermektedir. Bu kyaslama, yukarda, fiyatlara dayanan kyaslama ile ayn sonucu vermektedir. Burada yaplan ey, belli bir kr orannda hangi tekniin daha yksek cret, veya belli bir cret orannda hangi tekniin daha yksek kr oran vereceinin saptanmasdr. Bu kyaslamann sonulan ekil 12.3.'de gsterilmektedir.

EKL 12.3.

ekilde grld gibi kr oran sfr ile 0.2 arasnda iken ikinci teknik; 0.2 ile 0.5 arasnda iken birinci teknik ve 0.5 ile maksimum kr oran arasndayken yine birinci teknik daha krl hale gelmektedir. A noktas gei, B noktas ise yeniden-gei noktasdr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

325

B t n gei ve yeniden - gei noktalarnda ikinci tekniin, niha output cinsinden llen sermaye younluunun daha yksek olduunu gstermek olana vardr, y, tekniklerde a d a m bana retilen output miktarn; k da a d a m basma kullanlan retim aralarnn niha output cinsinden deerini gstersin. Dolaysyla: y (I) = r k() + w y (II) = T fe(II) + w (12.61) tekniklerdeki blm eitliklerini vermektedir. Tekniklerden ikincisinde adam bana retilen output miktar daha fazladr. Bunun bir ka ekilde gstermek olana vardr. Birkere, her iki teknik de net olarak sadece bir birim niha output retmekte; birinci teknik bunun iin toplam olarak L=\ kadar igc kulland halde ikinci teknik L= 0.99 kadar igc kullanmaktadr. Ayn olguyu tekniklerin cret-kr ilikilerini kullanarak da gsterebiliriz. Her iki teknikte de sadece bir tek mal net outputu oluturduuna gre, kr oran sfr iken cretin alaca deer, yani maksimum cret, adam basma den output miktarn gsterecektir. (12.60) ve ekil 12.3'de r = 0 iken w(ll)max > w (I)max olduundan, ikinci tekniin adam basma rettii output, kr ve cretin btn deerleri iin, birinci tekniinkinden daha yksektir. Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta, bu kyaslamann yaplabilmesinin nedeninin, her iki tekniin de sadece tek bir mal ve ayn mal net olarak retmeleridir. Eer birden fazla mal mill geliri olutursayd, kr orannn farkl deerlerinde, mill geliri oluturan mallarn fiyat oranlar deiecei iin, cret-kr erisinin bir tek noktasna bakarak dier noktalarda da bir tekniin daha fazla output rettiini sylemek olana ortadan kalkacakt. Oysa burada her iki teknikte de fiziksel olarak tek bir mal retildii ve bu mal l birimi olarak abnd iin, tekniklerden biri, wr erisinin zerindeki bir noktada, rnein r = 0 noktasnda, fiziksel olarak daha ok mal retiyorsa, ayn teknik bu 1 erinin btn noktalarnda da dierinden daha ok mal retecektir. Bu durumda, btn gei ve yeniden-gei noktalarmda ikinci tekniin, niha output cinsinden llen sermaye younluu birinci teknikten daha fazladr. Bu noktalarda kr ve cret oranlar eit olduundan, (12.61)'den: y(II) - j(I) = r* [*(II) - k(I)] (12.62) olmakta, r*, gei ve yeniden-gei kr oranlarm gstermektedir. Bu eitliin sol taraf pozitif olduundan, ikinci tekniin birinci teknikten
1 Burada, doal olarak, tekniklerin retim katsaylarnn ve younluklarnn deimedii varsaym vardr.

326

ADA KLASK YAKLAIM

daha sermaye youn olduu saptanabilmektedir. Nitekim ayn sonuca, (12.59)'daki fiyat denklemlerinden giderek ulamak olana vardr. Her iki teknik de toplam olarak (p 2 +j? + 0.6po) kadar retim arac kullanmakta; L(I) = 1, L(II)=0.99 olduundan, niha output cinsinden llen sermaye younluu, ikinci teknikte daha fazla olmaktadr. Dolaysyla, ekil 12.3'de A noktasnda pozitif reel Wicksell etkisi ortaya kt halde B noktasnda kr oran ve sermaye younluu ayn ynde hareket etmekte, yani reel Wicksell etkisi negatif olmaktadr. Grld gibi sonu, sermaye stokunun retim dnemi ile deil, dorudan doruya sistemde retilen niha output cinsinden llmesi halinde de ayndr: sermaye younluu ile kr oran arasnda monoton ve ters ynde bir iliki yoktur. Kr oran ile sermaye younluunun ayn ynde hareket etmesi ve negatif reel Wicksell etkisinin ortaya kmas iin, bir tekniin daha yksek kr oranlarnda geri gelmesi gerekmemektedir. Sadece iki tek-nik mevcut olduu zaman tekniin geri gelmesi ile negatif Wicksell etkisi bir arada olumaktadr. Ancak ikiden fazla teknik varsa, herhangi bir teknik geri gelmeden de negatif reel Wicksell etkisi ortaya kabilir. Bu olgu, burada ulalan sonularn genelliini daha da artracaktr. ekil 12.4'de bu husus gsterilmektedir. ekildeki drt retim teknii de niha output olarak ayn ve tek bir mal retmekte; bu mal l birimi olarak kullanlmaktadr. Wt>W2>W3>W4 olduundan, btn gei ve yeniden - gei noktalarnda ki > k2 > k} > fe4 olmaktadr. Hi bir teknik geri gelmemekte, buna ramen kr oran
w w.

EKL 12.4.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

327

r 2 ve r 3 iken -negatif reel Wicksell etkisi ortaya kmaktadr. Kr oran r iken, en sermaye youn teknikten, birinci teknikten, en az sermaye youn olan drdnc teknie geilmekte, bu noktada reel Wicksell etkisi pozitif olmaktadr. Ancak r 2 noktasnda sermaye younluu az olan drdnc teknikten, sermaye younluu daha fazla olan nc teknie geilmekte, kr oran ile sermaye younluu ayn ynde hareket ederek negatif reel Wicksell etkisi ortaya kmaktadr. Ayn olgu kr oran r 3 iken de kendisini gstermektedir. Kr oran ile fiyatlar arasndaki bu karmak iliki, kr oran deitii zaman fiyatlarn ne ynde ve hangi oranda deiocei konusunda bir genelleme yaplmasna olanak vermemektedir. Bununla beraber (12.51) ve (12.54)'de fiyatlarn ve cretlerin hangi oranlarda deiecei konusunda genel bir ilke saptanabilir. Eer kr oran artt ve cretler dt zaman A malnn fiyat dyorsa, fiyattaki dme oran cretteki dme oranndan daha azdr. cretler dt zaman kr oran artt iin, cret ve kr oranndaki deimelerin fiyat zerindeki toplam etkisi, tek tek cretin ve fiyatn etkisinden daha az olacaktr. Ayn ekilde k r oran ykseldii, cret dt zaman A { malnn fiyat ykseliyorsa, fiyattaki art oran kr oranndaki art orannn altnda kalacaktr. (12.51)'de hem cret, hem de fiyat standart gelir cinsinden llmekte ve bunlardaki deimeler cretin ve A t malnn satn alabilecei standart output miktarlarn gstermektedir. cret standart gelir cinsinden dt zaman Pj'in ykselmesi veya daha az bir oranda dmesi, w jp^ia, yani A i mal cinsinden llen reel cretin dmesi dernektir. (12.51)'deki iliki b t n mallar iin tek tek sz konusu olduundan, reel cretlerle ilgili olarak u genellemeye ulamak olana vardr: eer cretler retim sistemindeki herhangi bir mal cinsinden azalyorsa, btn dier mallar cinsinden de azala^ aktr. rnein cretin satn alabilecei standart (bileik) output aza1 lyorsa, satan alabilecei At, A2,..,An mallar miktarlar da azalacaktr. Ayn sonu kr orannn derek cretlerin artmas halinde de geerlidir. Buradan giderek kr oran le cretler arasndaki ilikiyi de genelletirmek olana vardr; eer cretler, herhangi bir mal cinsinden derse, btn mallar cinsinden de dm olacandan, herhangi bir mal cinsinden llen reel cret dt zaman kr oran artacaktr.
1 Bu husus parasal ve reel cretler arasndaki ilikiyle kartrlmamaldr. Keynes'de parasal cretler azalrken reel cretlerin artabilmesi tamamen talep sorunu ile ilgilidir. Burada fiyatlar tamamen talepten bamsz olarak belirlenen uzun dnem normal fiyatlardr ve retim sisteminde para retilmedii iin, parasal ve reel cretler arasndaki iliki konusunda yukardaki ilkenin geerli olmas beklenemez.

328

ADA KLASK YAKLAIM

Sraffa, zamanl-igc miktarlarna indirgeme ilemiyle k r oran, cretler ve fiyatlar arasndaki ilikilere aklk getirirken, Marx'm transformasyon probleminin nemli bir sorununa da zm getirmekt e d i r : fiyatlarla deerler arasndaki iliki. ndirgeme ilemi sonucunda elde edilen zamanl-igc miktarlar, (12.51), fiyatlarla mallarn ierdii igc arasndaki ilikiyi aka gstermektedir. B u n u n l a beraber Sraffa'nn bu ilikinin tesine giderek transformasyon problemini zd sylenemez. Bir kere; fiyatlar, sistemde igc zaman cinsinden deil, s t a n d a r t gelir cinsinden llmekte ve bu, fiyatlarla Marxist deerlerin dorudan doruya kyaslanmas olanan o r t a d a n kaldrmaktadr. Ancak bu sorun kolayca zmlenebilir: (12.51)'in her iki taraf da w ile blndnde fiyatlar igc zaman cinsinden, y a n i mallarn satn alabilecekleri igc miktarlaryla llm olaca iin, kyaslama olana doacaktr. Fiyatlarla Marxist deerlerin kyaslanmas olanann ortaya kmasna ramen, Sraffa'nn, deer sisteminin deil, fiyat sisteminin deikenlerinden balam olmas nedeniyle transformasyon probleminin zmnden yine de bahsedilemez. Transformasyon problemi, deer sisteminin ve bu sistemin deikenlerinin, fiyat sistemine ve fiyat sisteminin deikenlerine dntrlmesidir. H a r e k e t noktas, deer sistemi ve bu sistemin deikenleri olan deerler, artk deer oran ve igcnn deeridir. Problemin zm; deerlerin fiyatlara, igcnn deerinin reel crete, artk deer orannn k r oranna ve t o p l a m artn da t o p l a m krlara dntrlmesi ile salanr. Oysa Sraffa, hareket noktas olarak fiyat sistemini a l m a k t a , bu sistemde gizli olan deerleri tretmektedir. F i y a t sisteminin zlebilmesi iin, bu sistemin deikenlerinden, cret veya kr oranndan birinin verilmi olmas gerekmektedir. Marx'm transformasyon probleminde ise veri deikenler bunlar deil, artk deer oran ve igcnn deeridir. Sraffa'nn gelitirdii sistemde, Marx'n deer sisteminin deikenleri yer almad gibi, fiyat sistemindeki kr oranyla crete, deer sisteminde kar gelen artk deer oran ile igcnn deerinin ne olduu s a p t a n m a m ; Marx'n proleminin zmnn gerektirdii iliki, artk deer orankr oran ilikisi belirlenmemitir.

12.6. BLEK-RN VE SABT SERMAYE


Buraya kadar incelenen retim sistemi, snrlayc iki varsayma dayanmaktadr. Bir kere; sistemde her kesim sadece bir mal retmekte, birden fazla maln bir arada retilmesi sz konusu olmamaktadr. kinci

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

329

olarak; retim sisteminde kullanlan retim aralarnn bir retim dnemi iinde kullanlarak tketildii varsaylmakta, dayankl retim aralar sistemde yer almamaktadr. Bu iki unsurun, bileik-rn ile sabit sermayenin modele sokulmas, cret-kr ve blm-fiyat konusunda ulalan sonular etkileyebilir. Bu nedenle burada, Sraffa'ya paralel olarak, bu sorunlar ele alnacak ve bu ilikilerin alaca yeni biimler incelenecektir. nce kesimlerin sadece dayanksz retim aralar kullandn varsayarak bileik-rn retilmesi halinde ortaya kan durumu ele alalm. Yukardaki tek mal-tek kesim varsaymna dayanan modelde her kesim, rettii mal ile belirlenmekte, sistomde mal says kadar kesim bulunmaktadr. Belli retim aralarnn kullanlmasyla birden, fazla rn bir arada retildii zaman, kesimleri retilen mallarla belirlemek olana ortadan kalkmaktadr. Bu durumda sadece farkl retim srelerinden bahsedilebilir. Sreler, belli miktarlarda retim aralar kullanarak belli miktarlarda, birden fazla mal reteceklerdir. Bunu gstermek iin retim sisteminin input matriksinin (12.7)'deki gibi olduunu, ancak fiyat denklemlerinin sa tarafnda birden fazla mal yer aldn varsayalm, i'inci srecin rettii j maln Btj ile gsterirsek yeni fiyat denklemleri:
(AnP + A2P2 + +
A n

Pn)

( ! + r ) + h * = * , , P ,

B l 2

1 + r ) + L 2 w = BnP
B m

+ BP ' + . . . + B2nPn
mnPn (12.63) B

"i"

nPn

( ^ P . + AmP2 +

+ A,nnPn) ( 1 + 0 + K =

P, + BnnP* + +

eklini alacaktr. Denklemlerin sol tarafnda srelerin kullandklar retim aralar miktarlar, Au, sa tarafnda ise rettikleri mal miktarlar, BtJ, yer almaktadr. Btn mallarn btn srelerde retim arac olarak kullanlmas ve btn mallarn btn srelerde retilmesi gerekmediinden baz AtJ ve B^'ler sfr olabilir. Burada, her kesimin tek bir mal rettii sistemden farkl yeni bir durum ortaya kmaktadr. Mallar, birden fazla srecin outputu iinde yer alabilecekleri iin, sistemde mal says ile sre saysnn birbirine eit olmas gerekmemektedir. Bu olgu (12.63)'de mallarn n tane; srelerin de m tane olmas ile belirtilmitir. Bundan daha da nemli bir husus, sre saysnn mal saysndan daha az olmas halinde bile btn mallarn sistemde retilebilme olanann ortaya kmasdr. Sre says ile mal saysnn farkl olabilmesi, sistemin zlmesinde yeni bir sorun yaratmaktadr. Sistemde belirlenmesi gereken n tane fi-

330

ADA KLASK YAKLAIM

yat ile cret ve kr oran, yani toplam olarak n-\-2 tane bilinmeyen; buna karlk sre saysna eit sayda, m tane denklem vardr. Eer m>n ise, fiyat denklemleri, yukardaki modelde olduu gibi, blm kategorilerinden biri veri iken, belli bir l birimi cinsinden ifade edilen fiyatlar iin zlebilir.1 Ancak eer m < n, yani denklem (sre) says mal saysndan az ise, sistemi zmek olana yoktur. Burada Sraffa'ya paralel olarak m=n varsaym yaplacaktr. Mallarn sreler iinde bir arada retilmesinin yaratt ilk sorun, standart sistemin tretilmesinde ortaya kmaktadr: bileikrn reten bir sistemi standart sisteme dntrrken q katsaylar negatif deerler alabilir. Standart sistemde her maln retilen toplam miktar, o maln sistemde kullanlan toplam miktarn ayn oranda, 1 J | R orannda amaktadr. Mallar bir arada retildii zaman, baz koullarda, standart sistemde btn srelerin pozitif retim younluklarna sahip olmas olana bulunmayabilir. rnein (12.63)'de iki mal ayn srelerde kullanlyor ve retiliyorsa; bu mallardan bir tanesinin srelerde retilen miktarlarmm, kullanlan miktarlarna oran, btn srelerde, dier maln retilen miktarlarnn kullanlan miktarlarna orann aarsa; btn srelerin retim younluklarn pozitif tutarak bu iki mal standart oranda retmek olana yoktur. Bunun iki mal-iki sreli bir modelde gsterelim: Inputlar t Au Ai2 Outputlar Bn Bl2 (12.64) \

'lar bu sistemi standart sisteme dntren katsaylar olduuna gre, standart sistemin gerei olarak: olmaldr. Bu oranlardan ilki birinci malm, dieri de ikinci maln standart sistemde retilen gayri safi miktarlarnn, retim arac olarak kullanlan toplam miktarlarna orann gstermektedir. imdi: . Bn/An > BJA12 ve B2JA2l > BJA21 (12.66)

yani, birinci maln, her iki srete de, gayri safi output-input orannn ikinci malaan daha yksek olduunu varsayalm. Bu eitsizliklerden ilkinin her iki tarafnn pay ve paydasn pozitif bir q ile, ikincisini de
1 m = n iken zmn salanabilecei aktr. Denklem says, m, bilinmeyen fiyat saysndan fazla olduu zaman zmn nasl salanaca bil sonraki blmde grlecektir.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR tLE RETM

331

pozitif bir q ile arpalm. Oranlardaki btn saylar pozitif dan: (g.B,, + ?,B2I) / (qAu + q2A2) > ( 9 B 12 + q2BJ / ( 9 ^ 2 + 1-^J

olduun(12.67)

olacak, yani (12.66)'daki koul gerekletii ve jf'lar pozitif olduu zaman (12.65)'deki eitlik salanmayacaktr. Mallarn standart oranda retilebilmesi iin 'lardan bir tanesinin negatif olmas gerekmektedir. Bu olguyu bir rnekle gsterebiliriz. Demir ve kmrn input ve output olarak bir arada yer ald iki srecin u ekilde olduunu varsayalm : Inputlar Outputlar

D
9
2

L
1/2 1/2
1.0

D
27. 5
45
72. 5

K
35
(12.68)

20 30
50

30 40
70

42.5 77.5

Grld gibi burada, (12.66)'daki koul gereklemektedir: demirin her iki srete retilen miktarnn kullanlan miktarna oran, kmrnknden daha fazladr. Bu sistemi 'lar ve JR iin zdmz zaman q, = 3, q2 = 1 ve R = 1/4 olduunu grmekteyiz. 1 imdi ikinci sreci olduu gibi brakarak birinci sreteki demir ve kmr outputlarn srasyla 22.5 ve 40 yapalm. Bu durumda (12.66)'daki koul gereklemeyecek, birinci srete kmrn, ikinci srete ise demirin output-input oran daha yksek olacaktr. Bu durumda zm q = 3/2, , = 1 /2 ve R = 1/4 olmakta, her iki q da pozitif deer almaktadr. 2 Standart sistemde negatif retim younluuna sahip, negatif input miktarlar kullanarak negatif output miktarlar reten srelerin ortaya kmas, bu sistemin gerekiliini yitirmesine yol amaktadr. Sraffa, bu durumda standart sistemin mantksal dzeyde dnlerek soyut bir denklemler sistemi olarak ele alnmas gerektiini belirtmektedir. Bu yorum, standart sistemin temel fonksiyonu ile de badamaktadr: bu sistem sadece ve sadece bir l birimi, standart mal tretmek iin oluturulmaktadr. Standart sistem iinde negatif input-output miktarlarnn yer almas olaslnn ortaya kmas, bu l biriminin
1 Dier zm qt = 7, q2 = 5 ve R = 2.25 sonucunu vermektedir. Geerli zm, maksimum kr orannn daha dk olduu yukardaki zmdr. 2 Burada dier zm qi l,q2 5 ve R = 5.75 vermektedir.

332

ADA KLASK YAKLAIM

niteliini, deimeyen bir deer ls olmasn etkilemez. te. yandan, yukardaki rneklerde grld gibi baz srelerin negatif retim younluklarna sahip olmas, standart gelirin negatif miktarlar iermesine yol amamakta, kr ve cretler pozitif bir bileikmal vektr cinsinden llebilmektedir. Buraya kadar incelenen sistemde sadece temel mallar yer almakta ve bu mallar standart sisteme pozitif veya negatif katsaylarla girmektedir. Bileik-rn, temel olmayan mallarn saptanmasnda da nemli sorunlar ortaya kartr. Bu sorunlar, temel ve temel olmayan mallarn ayn sre iinde birlikte kullanlmas ve birlikte retilmesinden doar. Her kesimin tek bir mal rettii sistemde temel olmayan mallar, sistemdeki btn mallarn retiminde dolayl ve dolaysz olarak kullanlmayan mallar olarak tanmlanm ve tip temel olmayan mal arasnda ayrm yaplmt. Bunlardan ilkini, yani sistemdeki hi bir maln retiminde kullanlmayan temel olmayan mallar burada da kolaylkla saptamak olana vardr: bu tip mallar, (12.-63)'n sadece sa tarafnda yer alan mallardr. Sadece kendi retiminde kullanlan temel olmayan mallarn saptanmasnda ise nemli bir sorun ortaya kmaktadr; mallar bileik olarak retildii ve bu tip bir temel olmayan maln kullanld bir srete, temel olmayan mal yannda temel mal da retilebilecei iin, temel olmayan maln, sadece kendi retimi iin kullanlp kullanlmad sorunu domaktadr. Sraffa burada yeni bir kstas getirmektedir: eer bu tip bir maln retildii btn srelerde, maln retim arac olarak kullanlan miktarnn output olarak retilen miktarna oran ayn ise, bu mal standart sistemde yer almayacandan temel olmayan mal olarak nitelendirilmektedir. (12.63)'deki sistemde fc'mc maln bu anlamda temel olmayan bir mal olduunu, sadece kendi retimine girdiini ve maln 2 ve 7nci srelerde retildiini varsayalm. Eer Sraffa'nn kstas gerekleirse, A2k jB,k = Ak \Bk = sabit = c olacandan bu maln standart sistem iindeki denklemi: c (q2 B2k + q7 Bk) (1+R) =' q2 B2k + q7 Bk (12.69)

ve q2 = q7 = 0 olacak, yani bu mal standart sisteme girmeyecektir, (bkz. (12.45) ve devam). Sraffa, hem yukardaki, hem de nc tip mallarn, yani birbirlerinin retimine giren temel olmayan mallarn saptanmasn salayacak genel bir kstas getirmektedir. Buna gre; n tane mal ve m (=n) ta-

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

333

ne s r e t e n oluan bir r e t i m sisteminde; eer k t a n e maln (k < n) b t n srelerde kullanlan i n p u t m i k t a r l a r y l a , retilen o u t p u t mikt a r l a r n d a n oluan m x 2 k m a t r i k s i n d e k i m t a n e sradan, sadece k tanesi dorusal olarak bamsz ise, bu k t a n e m a l , t e m e l o l m a y a n maldr.
1

B u m a l l a r s t a n d a r t sistem iinde yer a l m a y a c a k l a r d r . B u n u n bir

rnekle gstermek iin (12.63)'deki 3,4 ve 5'inci mallarn bu koulu saladn v a r s a y a r a k m x 2 k m a t r i k s i n i o l u t u r a l m :

An A A, Bn Bu A2 Au A25 B2 BM

Bs B2S

Aik (/=3,4,5), i'inci srete, bu mallardan kullanlan miktarlar; Bik da retilen miktarlardr. Buradaki m (=n) tane sradan sadece k tanesinin bamsz olmas, kalan sralardan her birinin, bunlarn dorusal bileimleri, yani bu sralarn belli oranlarda birletirilmesi ile elde edilebilmesi demektir. Bu tanm, yukardaki dier iki tip temel olmayan mal da iermektedir. Eer bu mallar hi bir maln retim arac olarak kullanlnuyorlarsa, j4ifc'ler tamamen yok olacak, sadece temel olmayan maln retildii bamsz sre saptanabilecektir: Biv Bu ve Bis. Ayn ekilde eer bu mallar sadece kendilerinin retim arac olarak kullanlyorlarsa, yukardaki matrikste sadece iki kolon kalacak, rnein birinci srada An ve B15 dndaki elemanlar kaybolacak ve (12.69)'daki durum ortaya kacaktr. Son olarak, bu tanm retim arac olarak kullanld halde sistemde retilmeyen doal kaynaklarn, rnein topran da temel olmayan mal olarak belirlenmesine olanak vermektedir. Bu durumda da matriksin sa tarafndaki B'ler yok olacak; Ati, Au ve Al5, sistemde retimde kullanlan farkl nitelikteki topran bulunduunu gsterecek, matriksdeki sra dndaki sralar, bunlarn dorusal bileimi olarak elde edilebilecektir. Bu koulu salamayan btn mallar temel mallar olarak standart sisteme girecektir. Sraffa, gerek sistemdeki nk tane temel maln oluturduu denklemlere temel denklemler adn vermektedir. Temel denklemleri standart sisteme dntrmek iin q katsaylar kullanlmakta; ortaya kan sistemde ere kk deerli pozitif R ile bunun verdii g'lar geerli zm oluturmakta; baz g'lar negatif deerler alabilmektedir. En kk deerli pozitif R 'ye bal olarak tretilen
1 Bu durumda retim matriksi ayrtrlabilir olup temel ve temel olmayan mallarn matrikslerinden olumutur.

334

ADA KLASK YAKLAIM

T = R(lw) ilikisinde cretin sfr ile bir arasnda ald btn deerler iin gerek sistemdeki fiyatlar belirli deerler almaktadr.1 Her kesimin tek bir mal rettii sistemde, zamanl-igc miktarlarn gsteren eitliklerde, fiyatlarla deerler arasndaki ilikiyi belirlemek; r = 0 iken fiyatlarn deerlerle orantl olduunu saptamak olana ortaya kyordu. Bileik-rn sz konusu olduu zaman, zamanligc miktarlarna indirgeme ilemi yaplamaz: her sreteki dolaysz igc, birden fazla maln retiminde kullanlmakta olduundan, bir sreteki igcnn ne kadarlk bir ksmnn hangi maln retimine gittiini saptamak olana yoktur. Gerekte, mallar bileik olarak retildii iin, srelerde kullanlan dolaysz igc inputlarm farkl mallar arasnda blmeye almann da pek anlam yoktur. Bununla beraber alt-sistem yntemini kullanarak mallarn tek tek ierdikleri igc miktarlarn saptamak ve r = 0 iken fiyatlarn, bu miktarlarla orantl olduunu gstermek olana burada da vardr. Nitekim (12.68)'deki rnekte sreleri srasyla *, ve *2 ile arpp net 22.5 birim demir reten alt-sistemi kurarsak: (27.5* + 45*,) (20*, + 30*2) = 22.5 (35*! + 42.5*2) (30* + 40*2) = 0 olacak bu sistem toplam olarak: .(1/2)*, + ( 1 / 2 ) * , kadar igc kullanarak sadece 22.5 birim net demir retecektir. Bu sistemi zersek 22.5 birim demirin ierdii igc miktarnn 1 /2 olduunu grrz.2 Demirin standart mal cinsinden fiyatna pd; standart crete de w dersek, r = 0 iken net output cret demelerine eit olacandan: 22.5 pa = 1/2 w veya pajw = 1/45 yani demirin igc zaman cinsinden fiyat, pd jv, bu maln bir biriminin ierdii igc miktarna eit olmaktadr. Ayn sonucu dier mal iin de gstermek olana vardr. Blm ile fiyatlar arasndaki ilikiler de bileik-rn reten sistemde, her kesimin tek bir mal rettii sistemdekinden farkl olmaktadr. Bir kere, cretler sfr ile bir arasnda deitii zaman, btn
1 R'ni daha byk deerleri iin 9'lar pozitif oha bile fiyatlar belirli olamayacaktr. J'nin en kk deeri iin fiyatlarn pozitif olup olmayaca ileride ele alnacaktr. 2 zmde, standart sistemin tretilmesinde olduu gibi katsaylardan biri, x t negatif ancak x + x2 pozitif olmaktadr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

335

fiyatlarn pozitif kalmakta devam edeceini sylemek olana ortadan kalkmaktadr. Tek kesim-tek mal modelinin aksine, (12.63)'da r ve w pozitifken, sa taraftaki fiyatlardan bazlar negatif deerler alabilir ve dier fiyatlarn pozitif olmas nedeniyle srete, buna ramen, bir katma deer ortaya kabilir. Dier yandan, belli bir mal cinsinden llen reel cretler dt zaman, cretlerin sistemdeki btn dier mallar cinsinden de deceini sylemek olana da ortadan kalmaktadr. Daha nceki modelde kr oran artt zaman fiyatlarn artmasnn veya cretlerden daha dk bir oranda azalmasnn nedeni; hi bir maln fiyatnn, o maln retim aralarnn fiyatlarndan daha yksek bir oranda azalamamas idi. Oysa(12.63)'deki sistemde kr oran artp standart gelir cinsinden llen cretler azald zaman, denklemlerin sa tarafndaki mallardan bazlarnn fiyatlar artarsa, dier mallardan birinin veya birkann fiyat cretlerden daha yksek bir oranda debilir. Bunun cretlerle kr oran arasndaki iliki konusunda nemli sonular vardr. Standart mal cinsinden llen cretler dp kr oran azald zaman; cretler, sistemdeki dier baz mallar cinsinden artabilmektedir : rnein r artt ve w azald zaman, w jp3, yani nc mal cinsinden llen reel cretler artabilir. Bu durvmda w jp3 azald zaman, standart gelir cinsinden llen cret, iv, artaca iin, kr oran da azalacak; bu mal cinsinden llen reel cretle kr oran ayn ynde hareket edecektir. Dolaysyla, bileik-rnn mevcut olduu bir sistemde, cretlerin azaldn veya arttn sylemeden nce l biriminin ne olduunun belirtilmesi gerekmektedir. Sraffa'nn bileik-rne verdii nemin temel nedeni, birden fazla retim dneminde kullanlan dayankl retim aralarn ele almadaki yaklam tarzdr. Bu yaklamda dayankl retim aralar, makineler, srelerin hem retim aralar hem de outputu arasnda yer almakta ve bu nedenle bileik-rnn bir paras olmaktadr. Mallarn retiminde kullanlan makineler, dnem iinde tamamen anmad iin, dnem sonunda bir yl daha yalanm makineler haline gelmekte ve bileik-rn iinde output olarak yer almaktadr. Bunun doal sonucu, ayn nitelikte fakat farkl yalardaki makinelerin, farkl inallar olarak nitelendirilmesi ve fiyatlandrlmasdr. retim sistemindeki her sre, kulland makinenin ya ile rettii mala bal olarak belirlenmektedir. rnein k mal, eitli dayanksz retim aralar ile eitli yataki makinelerin kullanlmas ile retilebiliyorsa, bu mal iin, farkl yataki makine says kadar farkl retim sreci vardr. Bu srelerin her birinde output, k mal, Ak, ile bir yl daha yalanm makineden olumaktadr. Eer bu maln retiminde kullanlan makinenin mr t

336

ADA KLASK YAKLAIM

dnem ise, tl'inci makineyi kullanan srecin o u t p u t u sadece k malndan oluacak, bu srete kullanlan t1 yandaki makine retim dnemi sonunda yok olacaktr. Dier y a n d a n Sraffa, belli bir maln retiminde kullanlan farkl y a t a k i makinelerin fiziksel veriminin ayn olduunu varsayd iin, k malnn retiminde kullanlan dayanksz retim aralar ve igc miktar, srelerdeki makinelerin yalarna bal deildir. Bileik-rn olarak ortaya kan yalanm makinelerin el deitirmesi, piyasada sata karlmas gerei yoktur. Ayn makine, mrn doldurmad takdirde, bir dnem sonra t e k r a r kullanlabilir. Dolaysyla makinelerin fiyatlar, sadece bunlarn piyasa deerlerini deil, bunlarn kullanld endstrideki firmalarn hesaplarndaki deerlerini de yanstmaktadr. Belli yataki bir makinenin fiyat ile b u n u n bir ya d a h a yenisinin fiyat arasndaki fark, makinenin retimde kullanlmasndan doan amortisman gsterecektir. imdi, bu esaslar erevesinde, ekonomideki n t a n e maldan birinin, rnein k malnn retiminde dayanksz retim aralar, AkJ, ile belli bir makinenin kullanldn ve bu makinenin m r n n t yl olduunu varsayalm. Yeni, yani hi kullanlmam makineyi, Mo, b u n u n fiyatn pm0; bir yl kullanlm bir makineyi Mf b u n u n fiyatn pm;...; t1 yl kullanlm makineyi Mt_j ve b u n u n fiyatn da p m ( ( _ i ) ile gsterelim, k malnn retiminde, sfrla t1 yalar arasndaki t k a d a r farkl yataki makineyi kullanan t t a n e sre vardr:
+ ( ,Pm
M A

kxPx
A

+ +

...

knPn> ( 1 + r ) +
A

k
L

=
w

kPk
A

+ +

Pm!
M 2

kiP,

knPn)

( +)

kPk

Pm

(12.70)

( l-,Pm(._,)

k,P

knPn)

(+ )

kPk

Makinelerin fiziksel verimlilikleri yalarna bal olmadndan, k malnn retildii btn srelerdeki dayanksz input ve igc miktarlar ayndr. En son sre t1 yl kullanlm makineyi kulland iin, bu srecin outputu arasnda makine yer almamakta, t yl kullanlm makine hurdaya karlmaktadr. Dayanksz retim aralar yannda, makinelerin deeri zerinden de r orannda kr salanmaktadr. Her srete retilen outputun deeri, Akpk, btn retim aralar zerinden denen kr ile igcne denen cretlerin toplamyla, btn retim aralarnn yenilenmesini salayacak dzeyde olmaldr. Dayanksz retim aralar aynen yenilenmeli, makinenin ise amortismanna eit bir yenileme yaplmaldr. Birinci srete makinenin amortisman miktar, makinenin deerinde meydana gelen azalma, yani Mopmo--Mipm olduundan, bu srecin fiyat denklemini:

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM


M M A r M A A L A

337

( oPmo- ,Pnn)+(A1Pl+ + knPn>+ ( oPmo+ klPl + + knPn)+ k"= kPk (12-71)

eklinde yazarsak, bu durum aka gzlenebilecektir. Sol taraftaki ilk ifade makinenin amortisman, ikincisi dayanksz retim aralarnn deeri, ncs btn retim aralar zerinden elde edilen kr ve sonuncusu da cret demeleridir. Grld gibi makine zerinden kr, makinenin sadece kullanlarak anan ksm zerinden deil, makinenin retim dnemi bandaki deerinin tamam zerinden hesaplanmaktadr. Bylece (12.70)'deki fiyat sisteminde makinenin deerindeki azalmay (amortisman) karlayan ve btn retim aralar zerinden belli bir kr orann salayan fiyatlar egemendir. Makinelerin kullanm dnemleri arttka deerleri ve fiyatlar azalmakta, bu, hem piyasada hem de firmalarn hesaplarnda sabit sermayenin, giderek ekonomik olarak andn gstermektedir.1 Dayanksz retim aralar btn kesimlerde ayn olduundan ve makineler eitliklerin her iki tarafnda da yer aldndan, (12.70)'i indirgemek olana vardr.2
M

oPmo(

r (1 + r)t A A L + r )t _ 1 + < kxP, + + knPn) + k

= AkPk

( 1 2 - ? 2)

olacaktr. Dolaysyla btn srelerde, gayri safi hasladan (Akpk + ^ P m i ' d e n ) ' MoPmor0-+rY I[(+r)'1] kadarhk bir miktar ayrld zaman, bu, o kesimde kullanlan makinenin amortisman ile makinenin retim dnemi bandaki deeri zerinden hesaplanan kr karlayacaktr. Nitekim (12.72)'yi, (12.70)'deki herhangi bir fiyat denklemi ile karlatrdmz zaman:
MoPmo K + r)/[(l + r) - 1 ] = rMiPmi + (MiPmi - M i + p m ( i + ) ) i = 0,...,t-l (12.73)

Bu eitliin sa tarafndaki ilk ifade i'inci srete kullanlan makinenin deeri zerinden hesaplanan kr, ikinci ifade ise bu srete kullanlan makinenin deerindeki azalma veya amortismandr. Dolaysyla her srete kullanlan makine iin bu eitliin sol tarafndaki deer ayrldnda, o srete kullanlan makinenin amortisman ile bu makine zerinde elde edilmesi gereken kr salanm olacaktr. (12.73)'de kr oran veri iken eitliin sol taraf sabittir. Kullanlan makinenin ya (i) artt zaman, makinenin deeri decei, yani
1 MoPmo > MPm > ... > M,_, p m ( , _ 0 olduunu saptamak iin (12.70)'de, ya fark bir yl olan makineleri kullanan iki srecin fiyat denklemlerinin farkna bakmak yeterlidir. 2 Bu indirgeme iin srelerin her iki tarafnn da srasyla (1 + r)'" 1 , (l+r) ( ~ 2 ,...,l ile arplarak alt alta toplanmas yeterlidir. Bu toplamda Mo dndaki btn dier makineler birbirini gtrecektir.

338

ADA KLASK YAKLAIM

sa taraftaki ilk t e r i m azalaca iin, makinenin a m o r t i s m a n pay, y a n i p a r a n t e z iindeki ifade a r t a c a k t r . Dier bir deyimle, d a h a eski m a k i n e kullanan srelerde a m o r t i s m a n d a h a yksek olacak, makineler eskidike ekonomik anma artacaktr. B u n u n temel nedeni, b t n makinelerin rettii o u t p u t u n fiyatnn ayn (pk) olmas; makinelerin etkinliinin yalarma bal olmamas; dayanksz i n p u t ve igc miktarnn b t n srelerde ayn olmasdr. Eer makinelerin fiziksel verimi kullanm sreleri a r t a r k e n azalrsa, bu azal belli bir oranda olduu z a m a n , srelerdeki farkl yalardaki makinelerin anma paylar eitlenebilir. Makineler kullanldka verimlerinin dmesi, (12.70)'de d a h a eski makineleri kullanan srelerde, AkJjAk ve LkJAk oranlarnn a r t m a s eklinde o r t a y a kar. (12.72)'deki sonucu, firmalarn u y g u l a m a d a , belli bir makinenin deerini a m o r t i e t m e k ve ayn z a m a n d a belli bir k r orann salamak iin bavurduklar bir yntemle de elde etmek olana vardr. Eer firma, yeni iken deeri Mopm0 olan bir makineyi t yl kullanyor ve her yl ayn m i k t a r d a o u t p u t retiyorsa; makinenin deerini a m o r t i e t m e k ve r orannnda k r salamak iin, her dnem belli bir gelir elde etmelidir. Bu geliri Z ile gsterirsek, b u n u n k r oran zerinden iskonto edilen deeri, m a k i n e n i n deerine eit olduu zaman a m o r t i fonuyla k r salanm olacaktr:

MoPmo = Z/(l+r) + Z/(l+r)2 + . . . + Z/(l+r)'

(12.74)

veya: Z = Mo
Pmo

r (l+r)'/[(l+r)'-l]

(12.75)

(12.72) ve (12.75) ayn sonucu gstermesine r a m e n Sraffa'nn formlasy o n u d a h a geneldir. (12.75) sadece fiziksel verimi sabit olan dayankl r e t i m aralarnn deerlerinin ve a m o r t i s m a n ve k r paylarnn saptanmasnda kullanlabilecei halde, Sraffa'nn bileik-rn-sbit-sermaye yaklam, makinelerin veriminin yalarna bal olarak deitii koullarda da makinelerin fiyatlarnn, gerekli oranda k r ve a m o r t i s m a n salayacak ekilde s a p t a n m a s n a olanak verir. Makinelerin fiyatlar k r oranna ve k a dnem kullanldklarna bal olarak deiir. K r oran sfr olduu z a m a n , bu deerler, makinelerin kullanldklar her ilave yl iin, orijinal deerlerinin 1 /t'si k a d a r azalacaktr: 1 .
1 r = 0 iken (12.70)'i alt alta toplarsak M0pmolt + A.kxpx + ...+ Aknpn + Lku> Akpk olacak ve (12.73)'n sol tarafndaki ifade yerine Mopm0jt konulduunda (12.76) elde edilecektir.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

339

MiPml Mi+Pma+)

Mopmjt

(12.76)

Kr oran sfr iken makinelerin fiyatlarnn, igc ierikleriyle orantl olduunu gstermek iin, modelin bileik-rn iermesi nedeniyle, zamanl-igc miktarlarna indirgeme ilemi yaplmaz. Buna ramen Sraffa, alt-sistemden hareketle bunu gsterme abasna girimektedir. Sraffa'nn saptad genel .ilke u ekilde zetlenebilir: r = 0 iken, hi kullanlmam bir makinenin fiyat, ierdii dolayl ve dolaysz igc miktarnn toplamyla orantldr. Buna karlk t yllk mrnn n yln dolduran bir makinenin hem fiyat, hem de ierdii igc miktar, yeni makinenin fiyatnn ve igc ieriinin tre/t'si kadar olacaktr, rnein yeni bir makine toplam olarak 8 igc miktar ile retiliyor ve 4 yl kullanlyorsa; bir yl kullanlm bir makine 6; iki yl kullanlm bir makine 4; yl kullanlm bir makine ise 2 igc ierecektir. Bunu, alt-sistemleri kullanarak basit bir rnekle gsterebiliriz. Bir retim sisteminde buday ve traktr retildiini, buday retiminde traktr; traktr retiminde de buday kullanldn; traktrn mrnn iki yl olduunu varsayalm. To yeni traktr; T, bir yl kullanlm traktr gstersin. retim emasnn u ekilde verildiini varsay alm:
Inputlar
To

Buday

igc
2 2 4 8

Outputlar Buday
60 60

T,

1 1


40 40

1 1

1 1

1 1

120

Birinci ve ikinci sre bir traktr ve iki igc kullanarak bileik-rn olarak buday ve traktr retmekte; nc sre ise buday ve igc kullanarak yeni traktr retmektedir. Sistemin net outputu sadece 120-40=80 kg. budaydan olutuu iin budayn fiyatna p dersek, kr oran sfr olduu zaman: 80 p = 8 w olacak, yani bir birim buday 1/10 birim igc ierecektir. imdi, bu sistemin retim younluklarn deitirerek sistemde 80 kg. buday yannda bir adet de yeni traktrn net olarak retildiini varsayalm. Dolaysyla: 60 (x+y) 40 = 80; z x = 1; x y = 0 olmaldr. zm # = j = 3 / 2 ; s = 5 / 2 olacandan yeni sistemde kullanlan toplam igc 2#+2y-f4z 16 olacaktr. Yeni traktrn fiyatna p0 dersek, net output:

340

ADA KLASK YAKLAIM

80p + po = 16w olacak, 80p=8w> olduundan po/w = 8; yani bir adet yeni traktrn ierdii igc miktar 8 olacaktr. Ayn ekilde sistemde 80 kg. net buday ve bir tane bir yl kullanlm traktr retmek istersek: 60 (x+y) 40 z = 80; x y = 1; z x = 0 olmaldr. zm # = z = 7 / 4 v e y = 3 / 4 olduundan sistemde kullanlan toplam igc 2#+2y+4z=12 olmaktadr. Eski traktrn fiyatn p ile gsterirsek net output:
SOp + p = 12w

ve 80p = 8w olduundan p \w = 4 olacak, yani bir yl eski traktr, yeni traktrn ierdii igc miktarnn yarsn ierecektir. Burada nemli bir sonu ortaya kmaktadr; kr oran sfr iken bile ayn sayda fakat farkl ya bileimine sahip makineleri ieren iki sabit sermaye stokunun deerleri farkldr. rnein iki stok da toplam olarak 5 adet traktr ieriyor, ancak bunlardan ilk stokta traktrlerden tanesi yeni, iki tanesi bir yllk; ikinci stokta ise iki tanesi yeni, tanesi bir yllk ise, bu stoklarn deerleri srasyla 32w ve 28w olacaktr. Dier yandan makinelerin deerleri kr oranna bal olduundan, belli bir sabit sermaye stoku iindeki makinelerin miktar ve ya bileimi deimese bile, kr oran deitike bunlarn deerleri deiecektir. (12.73)'de grld gibi belli bir yataki makinenin anma pay kr oranna baldr. Kr oran sfrken bu pay, makinenin ya ne olursa olsun deimemektedir. Kr oran pozitif olduu zaman ise anma pay makinenin ya ile birlikte giderek artmaktadr. Kr oran ne kadar yksekse anma payndaki art da o kadar fazladr. Ancak, herhangi bir makinenin mr sresince anma paylar toplam o makinenin yeni iken elde ettii fiyata eitir. Dolaysyla, n yandaki bir makinenin ( n < t) sfr ile re yllar arasndaki anma paylan toplam ne kadar dkse, re ile t yllar arasndaki anma paylar toplam o kadar yksek olacaktr. Kr oran ykseldike sfr ile n yllar arasndaki anma paylar toplam azalmakta; n ile t yllar arasndaki anma paylar toplam artmaktadr. Dier yandan makinenin re ile t yllar arasndaki anma paylar toplam makinenin n ylndaki deerine eit olduundan, kr oran ne kadar yksekse makinenin n ylndaki deeri de o kadar yksektir. Ancak, kr oran hangi deeri alrsa alsn, re ile t yllar arasndaki anma paylar toplam makinenin yeni iken elde ettii deeri aamayacandan, makinenin n ylndaki fiyatnn ulaabilecei en st dzey, yeni makinenin fiyatdr.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

341

B u n u formel olarak d a s a p t a m a k olana v a r d r . (12.73)'de m a k i nelerin deerini V t ile gsterirsek,- ve ra-f-1 y a l a r n d a k i iki m a k i n e iin:
rVn + (Vn-Vn+1) = rVn+ + (Vn+1 F,f2)

eitlii salandndan: Vn+2 - (2+r) Vn+i + ( l + r ) Vn = 0 olacaktr. Bu fark denklemi zldmde:

Vn = A0(l+rr + Bo
olacak, Ao ve Bo u koullar tarafndan belirlenecektir. Eer yeni makinenin deerini Mopmo= Va = 1 alp n yandaki makinenin deerini bununla kyaslarsak, iki u koulu u ekilde yazabiliriz: Vo 1 ve Vt = 0. Dolaysiyla Ao = l / l - ( l + r ) ' , Bo = (1 + r ) ' / ( l + r ) ( - l ve ^, = (!+')' - [ ( l + r ) " / ( l + f - l ] (12.77) olmaktadr. Bu eitlik, sfr yandayken fiyat 1 olan ve t dnem kullanlabilen bir makinenin n dnemindeki fiyatn gstermektedir. t>n olduu iin kr oran arttka makinenin fiyat artacaktr. imdi, retim sisteminde n=0,l,2,..,t1 yalarnda t tane farkl makineden oluan, ya bileimi dengeli bir sabit sermaye stoku olduunu dnelim. Bu stok iinde anan her makinenin yerini arkadan gelen dier bir makine ald iin sistemde, her dnemde, sadece bir tane yeni makine retmek suretiyle ya bileimi dengesini korumak olana vardr. Bu denge korunduu srece, bu stokun, yeni makinenin fiyat cinsinden llen toplam anma pay sabit kalacaktr. Ancak, kr oran arttka, bu makinelerden n=2,3 ...t1 yalarndan olanlarn fiyatlar (12.77) gereince artacandan, ya bileimi ve toplam makine says deimedii halde, bu makinelerden oluan sabit sermaye stokunun deeri kr oranna bal olarak deiecektir. Bu olgu, karmza tekrar, daha nce ulalan bir sonucu karmaktadr: retim aralarnn saysnn birden fazla olduu bir sistemde, blmden bamsz olarak sermaye stokunu lme olana yoktur. Burada bu olgu, retim aralarnn fiziksel niteliklerinin ayn olmasna ramen ortaya kmaktadr. Sermaye, zaman boyutlu bir deiken olduu iin, fiziksel olarak ayn nitelikte olan makinelerin kullanm sreleri deitike fiyatlar da deimektedir. Bylece, retim srecinin farkl dnemler iinde olumas veya tarihsel zaman boyutunu iermesi ile retim aralarnn heterojen olmas arasnda sermaye stokunun llmesi asndan bir fark bulunmad gerei burada bir kere daha saptanm olmaktadr.1
1 retim sistemindeki makinelerin miktarnn ve ya bileiminin deimesi, ekonominin durgun durum koullarnda olduunu gsterir. Dolaysyla, modelin ortaya koyduu sonu, bu koullarda bile kr oranndan bamsz olarak sermaye stokunun llemeyeceidir.

342

ADA KLASK YAKLAIM

Son olarak, sabit sermayenin, standart sistemin tretilmesinde bir sorun yaratmayacana deinelim. Makinelerin bileik-rn olarak o u t p u t iinde yer almas, negatif katsaylara yol amayacaktr. Bunun nedeni, (12.70)'de her srecin outputu iinde farkl yataki makinelerin yer almasdr. Herhangi bir sre negatif katsay ile arpld zaman, o srecin outputu iinde yer alan belli yataki makinenin, ayn yataki makineden kullanlan toplam miktar standart oranda amas olanaksz hale gelir. Oysa makinelerin bileik-rn olarak retildii bir standart sistemde, her yataki makinenin output iindeki miktar, inp u t olarak kullanlan miktarn standart oranda amaldr.

12.7. RETM YNTEM SEM


Kr oran ile fiyatlar arasndaki karmak ilikiler, bir retim sistemindeki mallarn birden fazla yntemle retilebilmesi halinde ortaya kan yntem seimi konusunda genellemeler yapmaya olanak vermemektedir. Bu olgu, sermaye stokunun llmesi sorunu ile birlikte, Sraffa'nm gelitirdii sistemin, neoklasik iktisat teorisine ynelik temel eletirisini oluturmaktadr. Yntem seimi sorunu daha nce temel olmayan mallarla ilgili olarak incelendii iin (bkz. Bl. 12.5.) burada sadece temel mallarn retim yntemlerinin seimi sorunu ele alnacaktr. Bu sorun iki aamada incelenebilir. Bunlardan ilkinde, belli bir retim sistemindeki bir temel maln birden fazla yntemle retilebilmesi halinde ortaya kan sre seimi sorunu ele alnabilir. Buna karlk retim sisteminde yer alan btn temel mallarn birden fazla yntemle retilebilmesi olana da sz konusu olabilir. Bu durumda ortaya kan sorun, farkl srelerden oluan retim teknikleri arasnda bir seim yapabilmektir.1 (12.7)'deki sistemde temel mal olan fc malnn retimi iin iki ayr sre olduunu varsayalm. Bu srelerin retim emalarn: Sre I Sre II Ak, Ak2, ..., Akn; Lk -> Ak A'ki,A'k2, ..., A'kn; L\ ^A'k (12.78)

eklinde gsterelim. Bunlarn iki farkl sre olabilmesi iin, birim output bana kullandklar mal ve igc inputlarndan en az birinin farkl olmas gereklidir.
1 Burada, tek bir maln retim yntemi seimi sre seimi; btn mallarn bir arada retildii bir sistemin seimi ise teknik seimi olarak adlandrlmaktadr. Bu ayrma ilerideki blmlerde de uyulacakur.

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

- 343

retim sistemindeki dier mallar iin kullanlabilecek retim sre leri (12.7)'dekiler olduu zaman, sadece fc'nc kesimlerinin retim emalar farkl olan iki retim sistemi ortaya kmaktadr. Dolaysyla, bu sistemlerin standart mill gelirlerinin bileimi ve maksimum kr oranlar farkl olacaktr. cretler ve fiyatlar her sistemin kendi standart geliri cinsinden llebilecei iin, kr oran her iki sistemde ayn olsa bile, ortaya kan cret ve fiyatlar farkl olacandan ve farkl l birimleri ile llm bulunacandan, temel olmayan mallarda olduu gibi burada, cretlerin ve k malnn fiyatlarnn, sre seiminde kstas olarak alnmas olana yoktur. Bu olanan temel olmayan mallar iin ortaya kmasnn nedeni, bunlarn standart sisteme girmemesi ve maksimum kr orann etkilememesidir. Dolaysyla, dier kesimlerin retim emalar ayn iken, k mal temel olmayan bir mal ise, her iki sistemin de standart geliri ve maksimum kr oran ayn olacandan bu kyaslama yaplabilmektedir. Ancak, baz koullar altnda, (12.78)'deki iki sreci ieren iki retim sistemini kyaslamak ve bunlarn bir arada kullanlabileceini gstermek olana vardr. Eer (12.7)'deki sisteme, (12.78)'deki sreleri bir arada sokarsak, ortaya kan sistemde n +1 tane fiyat denklemi ve belirlenmesi gereken n-\-2 tane deiken (n tane fiyat, cret ve kr oran) vardr. cret, standart gelir cinsinden llemeyeceine gre, mallardan bir tanesini l birimi olarak aldmzda bu n-f-1 tane eitlik; n1 tane fiyat, reel cret ve kr oran iin zlebilir, k malnn fiyat (12.78)'deki iki srete de ayn olaca ve kr oran ve reel cret btn sistemde eitlenecei iin, bu durumda her iki sre eit derecede etkin olmakta, bunlarn kullanmnda ayn fiyat, cret ve kr oran ortaya kmaktadr. Bu olgu, zmn verdii reel cret ile kr orannda (veya oranlarnda), (12.78)'deki sreleri ieren iki ayr retim sistemindeki btn fiyatlarn, reel cretin ve kr orannn ayn olmas 1 demektir. zmn verdii cret ve kr oran, tekniklerin gei cret ve kr orandr. Birden fazla cret ve kr oran dzeylerinde btn fiyatlar pozitif, yani zm birden fazla kr oran ve cret veriyorsa teknikler arasnda gei ve yeniden-gei sz konusu olacaktr. Sraffa, bu iki retim sisteminin, veya daha doru deyimle, bu iki srecin birbirlerinin alternatifi olduu hususuna dikkati ekerek, bunlarn gei ve yeniden-gei noktalar dnda da kyaslanabilmesi ge1 Bu farkl retim sistemlerinin standart geliri ve maksimum kr oran farkl olduu iin, reel cretler her iki sistemde de ayn olduu halde standart gelir cinsinden llen cretler farkl olacaktr. Ayn husus, fiyatlar iin de sz konusudur.

344

ADA KLASK YAKLAIM

rektiini belirtmekte ve b u n u n iin bir y n t e m nermektedir. Sraffa, iki farkl srecin rettii bu k maln, retim sisteminde, temel olmay a n mallarn retiminde kullanld zaman farkl; temel mallarn retiminde kullanld zaman ise ayn m a l olarak gz nne almaktadr. Dolaysyla, hangi sre kullanlrsa kullanlsn, dier srecin rettii mal, retim sistemindeki temel olmayan mallarn retiminde kullanlm a k t a d r . Srelerden hangisinin rettii maln sistemdeki temel mallarn retiminde kullanlaca ise, kr orannn farkl dzeylerinde bu srelerin rettikleri maln fiyatlarna baldr. Eer (12.78)'deki birinci srecin rettii mal k; ikincinin rettii mal fc' ile gsterirsek; k ve k' mallarn ieren retim sistemlerinin maksimum k r oranlar farkl olacaktr. Bunlar srasyla R ve R' ile gsterelim. Birinci sreci ieren sistemde (ekonomide) olduumuzu dnrsek fc\ ikinci sistemde olduumuzu dnrsek k, temel olmayan mal haline gelecektir. Belli bir kr orannda bu iki sistem farkl fiyatlar verecei iin, bu iki maln retim maliyetleri oran, pk<Akpk'Ak', hangi sistemde olduumuza gre deiecektir. H a n g i sistem esas almyorsa b t n fiyatlar ve cret, o sistemin s t a n d a r t geliri cinsinden llecek ve sz konusu maln retim maliyeti de bu fiyatlara bal olacaktr. Bununla beraber, hangi sistem esas alnrsa alnsn, k r orannn baz deerleri iin bu iki sreten hangisinin kullanlacan s a p t a m a k olana vardr. Eer R'> R ise, kr oran birinci sistemin m a k s i m u m kr oranndan daha b y k olduu zaman ikinci sre d a h a e t k i n d i r : b u n u n nedeni, r> R iken ilk srecin pozitif bir cret s alay a m a m asdr. Dolaysyla, eer iki sistem arasnda bir t e k gei noktas varsa, bu n o k t a , kr orannn, birinci sistemin m a k s i m u m kr oranndan d a h a kk olduu bir noktadr ve bu n o k t a d a , kr oran artt zaman, s t a n d a r t oran kk olan sistemden d a h a b y k olan sisteme geilmektedir. K r orannn daha kk deerleri iin gei ve y e n i d e n gei noktalar bulunabilir. K r oran ile fiyatlar arasndaki karmak iliki bu gei ve yeniden-geilerle ilgili bir genelleme yaplmasna olanak vermemekte, retim sistemlerinin teknik koullar arasndaki farka gre bir sre eitli kr oranlarnda etkin olabilmektedir. Ayn olgu, sistemdeki b t n sreler iin birden fazla alternatif y n t e m olduu zaman da ortaya kmaktadr. B u r a d a artk seim, eitli alternatif srelerin bileiminden olumu farkl tekniklerle ilgilidir. Farkl teknikler farkl kr oranlarnda etkin hale gelebilecek ve k r oran deitii zaman hangi tekniin veya (gei noktalarnda) tekniklerin daha etkin hale gelecei konusunda bir genelleme y a p m a k ola-

SRAFFA : MALLARIN MALLAR LE RETM

345

na ortadan kalkacaktr. retim teknolojisi iinde mallarn retiminde kullanlabilecek alternatif sre says ne kadar fazla ise, teknik says o kadar ok olacandan, gei ve yeniden-gei noktalar artacaktr. Her iki durumda da retim sistemleri iinde fiyatlar kr oranna bal olduundan, kr oranndan bamsz olarak tekniklerin retim aralarnn ald deerden veya sermaye younluundan bahsetmek olana ortadan kalkmaktadr. Farkl tekniklerin bu adan kyaslanabilecekleri tek nokta; cret ve kr orannn her iki teknikte de ayn olduu gei noktalandr. Dolaysyla, hangi tekniin daha sermaye youn olduunun belirlenmesi iin kr orannn bilinmesi ve bu orann gei kr oran olmas gerekmektedir. Tekniin geri gelmesi olgusu, bu kyaslamadan, kr oran ile sermaye younluu arasnda tek ynl, monoton bir iliki kartmak olanan ortadan kaldrmaktadr; zira, ayn bir teknik, ok dk ve ok yksek kr oranlarnda en etkin teknik haline gelebilmektedir. Btn bunlar neoklasik sermaye ve blm teorilerinin temel nermeleriyle elimekte, daha sonra grlecei, gibi bu teorilerin genel geerliini yitirmesine yol amaktadr.

OKUMA LSTES

1. Akyz (1972)*: l birimi sorunu ve cret-kr ilikisi. 2. Bharadwaj (1963)*: Sraffa yaklamnn ana hatlar. 3. Bose (1964) 4. Bruno et al (1966)*: Tekniin geri gelmesi. 5. (1968) 6. Burmeister (1968) 7. Dobb (1970)**: Sraffa yaklamna baU olarak iktisat teorisinin eletirisi. 8. (1973), Ch. 9, Note. 9. Garegnani (1966)* 10. (1970a)*: retim fonksiyonu ve tekniin geri gelmesi. 11. (1970b) 12. Harcourt and Massaro (1964a) 13. (1964b)*;: Alt sistemler ve emek-deer teorisi. 14. Harcourt (1972)**, Appendix to Ch. 4: Harcourt ve Massaro (1964a)'mn gzden geirilmi ve geniletilmi ekli. Sermaye teorisi tartmalar erevesinde bir deerlendirme. 15. Harrod(1961) 16. Kregel (1971)*, Ch. 2.2.: zellikle neoklasik teorisinin eletirisi ile ilgili noktalar vurgulanmakta. 17. Levhari (1965)* 18. Levhari and Samuelson (1966)*: Tekniin geri gelmesi olgusunun neoklasik yorumu.

19. Meek (1961)*: bir yorumu.

Sraffa'nn Marxist

20. Metcalfe and Steedman (1972)*: Toprak kullanm ve tekniin geri gelmesi. 21. Morishima (1966) 22. Nell (1967)**: Walras kyaslama. 23. (1968)*, Ch. 3, sistemle Appendix.

24. Nuti (1970b)*: Blm teorisi konusunda Sraffa sisteminin sonulan ve neoklasik teoriyi eletiri. 25. Pasinetti (1966c)**: Tekniin geri gelmesi. 26. Robinson (1961a)*: anlaml yorumu. 27. 28. 29. 30. Sraffa'nn ilk

(1965c)*: Smr orannn kr olannn yerini almas. (1965d)*: Sraffa ve deer teorisi. (1968) (1969b)

31. Robinson and Na<ivi (1967)**: Zamal-igc ve tekniin geri gelmesi olgusu. 32. Samuelson (1966a)*: Tekniin geri gelmesi tartmalar; neoklasik yorum. 33. Sraffa (1960)** 34. (1962)*

13. VON NEUMANN:

BYME VE GENEL DENGE

13.1. SRAFFA VE VON NEUMANN


Walras, Sraffa ve von Neumann modellerinin ortak bir zellii her nn de genel denge modeli olmasdr.1 Sraffa, belli bir retim teknolojisine sahip bir ekonomide, blmden ve retimin teknik koullarndan hareket ederek cret veya kr orann, fiyatlar ve bunlara bal olan makro-btncl deiikenleri, yani kesimlerdeki ve ekonominin tmndeki retim aralarnn ve outputun deerlerini saptamakta ve bunlar arasndaki ilikileri klasik yntemle incelemektedir. Von Neumann ile Sraffa arasndaki fark, kullandklar yntemde deil vurguladklar noktalarda ortaya kmaktadr. Von Neumann, veri bir retim teknolojisine sahip bir ekonominin uzun dnemde srekli olarak dengede byyp byyemeyeceini ve bu denge durumunun zelliklerini incelemekte ve Sraffa'da olduu gibi, talep, fayda, e-marjinallik ilkesi gibi neoklasik teorinin temel unsurlar bu incelemenin tamamen dnda kalmaktadr. Sraffa ve Walras modelleri durgun bir ekonominin genel denge modelleri olduu halde von Neumann modeli, dinamik genel denge ile uramaktadr. Ancak von Neumann, modelini Sraffa'dan farkl bir ekilde, sadece denge durumunun zelliklerinin, incelenmesi ile snrlamakta; blmdeki deimelerin fiyatlar, retim aralarnn ve outputun deeri zerindeki etkileriyle teknik seimi konusunda douraca sonular ve dinamik bir modelde ortaya kan, blm-byme ilikisini incelememektedir. Zaman unsuru modele tarihsel olarak deil mantksal olarak girmekte, deime analizi ise modelde yer almamaktadr. Sraffa'nn bir yandan klasik iktisat teorisinin baz temel sorunlarnn zmne, dier yandan da neoklasik teorinin eletirisine ynelmesi, deer ve blm sorunlarn n plana kartmaktadr. Bu amalar gzetmeyen von Neumann modelinde bu unsurlarn yer almamas doal saylabilir.
1 von Neumann, modelini, ilk dfa 1932'dc bir matematik seminerine sunduu ve daha sonra 1938'de Almanca olarak yaynland bir makalede gelitirmitir. Makale ngilizce olarak 1945'de yaynlanm, ancak uzun sre literatrde gereken yeri almamtr. Bunun bir nedeni de modelin hayli ileri matematik teknikler kullanmasdr. zellikle Sraffa'dan sonra, 1960'larda modelin gereken ekilde deerlendirilmeye baladn syleyebiliriz.

ADA KLASK YAKLAIM

Von Neumann modelinin aklanmasnda hareket noktas olarak, Sraffa'nm (12.44)'deki standart sistemini alabiliriz. Mallar standart oranda retildii zaman, btn mallardan net olarak retilen miktarlar, mallarn retim arac olarak kullanlan toplam miktarlarn ayn oranda, yani maksimum kr orannda amaktadr. Dolaysyla, retim kesimlerinin greli retim younluklar sabit kalmak artyla, bir dnem sonunda ortaya kan net output, gelecek dnemde tamamen retim arac olarak sisteme geri dner, yani yaratlan artn tamam kesimler arasnda standart oranlarda yatrlrsa, her maln retilebilecek net miktar ayn oranda, maksimum kr orannda artacaktr. Bu, btn mallarn, hem retim arac olarak kullanlan, hem de net olarak retilen miktarlarnn ayn oranda artmas demek olduundan, maksimum kr oran ayn zamanda sistemdeki retim aralarnn ve net outputun da maksimum byme orandr. Maksimum byme oran da maksimum kr oran gibi, blm ve fiyatlardan tamamen bamsz olarak retim teknolojisi tarafmdan belirlenmektedir. Sistemin, maksimum byme oranna eit bir oranda byyebilmesi iin koulun gereklemesi gerekmektedir. Bir kere; gerek sistemdeki retim kesimleri arasndaki retim younluu oranlar, standart sistemin gerektirdii oranlara eit olmaldr. Bu, (12.44)'deki sistemin, gerek retim sistemi olmas demektir. Eer gerek sistem standart orana uymuyorsa, baz mallarn net outputu, o mallardan retim arac olarak kullanlan miktarlarn toplamn daha dk, baz mallarmki de daha yksek bir oranda aacak; btn mallarn ve sistemin tmnn ayn oranda bymesi olana ortadan kalkacaktr. retim sreleri dorusal olduu ve retim aralar arasnda ikame olana bulunmad in, bu durumda, ekonominin ulaaca maksimum byme oran, en kk oranda retilen maln, net output olarak retilen miktarnn, retim arac olarak kullanlan miktarna oran ile snrlanacaktr. Bunu Blm 12.4.'n sonundaki rnekte gsterebiliriz. Gerek sistemde demirin net olarak retilen miktarnn, retim arac olarak kullanlan miktarna oran 5 /50 = % 10, kmrn ise 50/40=%125'dir. Bir sonraki dnemde kesimlerin retim younluklarn % 10'dan daha fazla artrma olana yoktur. retim younluklar %10 artrld zaman, retim arac olarak gerekli demir miktar (30 +20) (1+O.10) = 55; kmr miktar ise (10+30) (l+0.10)=44 olacak, yani bir dnem nce retilen demir ve kmr miktarlaryla ekonominin % 10 bymesi salanabilecektir. Eer retim younluklar bu orandan daha yksek bir oranda artrlmak istenirse, retim arac olarak gerekli demir miktar, bir nceki dnemden devralnan miktar aacandan

. VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

349

bunun gereklemesine olanak yoktur. Bylece, ekonominin maksimum byme oran %50 olduu halde, kesimlerin retim younluklarnn standart sistemdeki oranda olmamas, gerekleebilecek byme orann maksimum byme orannn akma drecektir. kinci temel koul; ekonomideki igc arznn snrsz olmas veya en azndan maksimum byme oranna eit bir oranda bymesidir. retim teknikleri, retim aralar ile igc arasnda ikameye olanak vermedii iin, retim sisteminin maksimum oranda bymesi iin gerekli igc salanamazsa, sistemin byme oran igcnn byme oran ile snrlanacaktr.1 Son koul ise, sistemde retilen btn net outputun aynen retim arac olarak kullanlmas, yani yatrlmasdr. Dier iki koul gereklese bile, mallardan herhangi birinin net olarak retilen miktar aynen yatrlmyor, rnein tketiliyor veya temel olmayan bir maln retiminde kullanlyorsa, maksimum byme orannn gerekleme olana yoktur. Bu koul gerekletii zaman ekonomi uzun dnemde srekli olarak maksimum byme orannda byyecek, kesimlerin retim younluklar arasndaki oranlar deimeyecektir. Btn mallarn retim arac olarak kullanlan ve net olarak retilen mktarlaryla kesimlerdeki ve ekonominin tmndeki igcnn istihdam dzeyi de ayn oranda byyecektir. Dolaysyla, ne output ne de retim aralar iinde, mallarn birbirlerine oran deimemektedir. Bu adan sistemin dengeli bir bymeye ulat sylenebilir. Burada dikkat edilmesi gereken bir husus; igcnn yeniden retimi iin gerekli mallar inputlar arasnda yer almad iin, bu bymenin, igcnn yeniden retimini olanaksz klddr. Bu adan maksimum byme orannn gereklemesi dnlemez. Ancak, artk yaratmayan basit retim modelinde olduu gibi, igcnn yeniden retimi iin gerekli mallar inputlar arasnda gsterilirse, ortaya kacak olan maksimum byme oran, yukardakinden daha kk olmakla beraber ekonominin gerekletirebilecei bir maksimum olacaktr. Buradaki yorumuyla Sraffa'nm standart sistemi, von Neumann modelinin uzun dnem denge durumunun nitelii konusunda nemli ipular vermekle beraber, von Neumann modelinin btn unsur ve
1 Ayn sorun Harrod'da doal ve gerekli byme oranlarndan ilkinin, ikincisinden daha kk olmas halinde ortaya kyordu. Harrod'da da teknoloji rijit olduundan, gerekleen byme orannn, uzun sre doal byme orann amas olana yoktur.

330

ADA KLASK YAKLAM

ilikilerini iermemektedir. (12.44)'deki standart sistemde bileikrn ve sabit sermaye mevcut deildir. Her kesim bir tek mal retmekte, mal says kadar kesim bulunmaktadr. Mallarn retiminde birden fazla sre olmad iin, bileik-rn reten bir sistemde olduu gibi, hangi srelerin kullanlaca, hangilerinin kullanlmayaca sorunu ortaya kmamakta ve bunun kstas belirlenmemektedir. Ekonominin maksimum oranda bymesi iin kesimlerin retim younluklarnn standart orana uygun bir biimde verildii varsaylmakta, bu oranlarn belirlenmesindeki etkenler ortaya kmamaktadr. Btn bu alardan von Neumann modeli (12.44)'e kyasla nemli farkllklar gstermektedir. Bu nedenle nce modelin kavramsal yaps ile unsurlarnn belirlenmesi gerekmektedir.1

13.2. MODELN KAVRAM VE VARSAYIMLARI


Von Neumann'm inceledii ekonomide mallar; mallar ve doal retim faktrleri tarafndan retilmektedir. retim aralar ve output iinde tip mal yer almaktadr. Bunlardan ilki, igcnn yeniden retiminde kullanlan tketim mallardr. Von Neumann'n sermaye diye adlandrd retim aralar ise dayankl makineler olup birden fazla retim dneminde kullanlrlar. Bunlar dndaki retim aralar, srekli olarak bir retim dnemi iinde kullanlp yok olurlar ve ayn retim dnemi sonunda tekrar retilirler. Ayn mal hem igcnn yeniden retiminde tketim mal olarak, hem de mallarn yeniden retiminde dayankl veya dayanksz retim arac olarak kullanlabilir. Sistemde retim arac olarak kullanlan doal retim faktrlerinin miktarlar dsal olarak veridir. Btn doal retim faktrlerinin ve igcnn arznn snrsz olduu ve bunlarn, retim sisteminin, teknik koullar tarafndan belirlenen oranda genilemesine veya bymesine bir snr getirmedii varsaylmaktadr, igc dndaki doal faktrlerin yeniden retilmesi sz konusu olmayp bu faktrlerin, rnein topran, kullanm maliyeti sfrdr. iler ise yaratlan artktan ancak igcnn yeniden retiminin gerektirdii kadar bir pay almaktadrlar Dolaysyla cretler asgari geimlik dzeydedir: ekonomideki btn iiler bu cret dzeyinde almaya raz olduklarndan, igc arz erisi, asgari geimlik cretlerde yatay olup, cretleri artrmadan istihdam dzeyini artrmak olana vardr, igc arz snrsz olduundan
1 Ancak unu da belirtmek gerekir ki, modelin incelenmesi srasnda da grlecei gibi, bileik-rn, sabit sermaye gibi unsurlar asndan model, Sraffa yaklam ile byk lde uyumaktadr.

VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

351

sistemin t a m i s t i h d a m dzeyine ulamas sz k o n u s u deildir. s t i h d a m edilmeyen iilerin geimlerini nasl saladklar m o d e l d e lar ve talep edildikleri zaman geldikleri varsaylabilir. belirtilmegcnn m e k t e ise de b u n l a r n e k o n o m i n i n dnda, rnein kolonilerde yaadky e n i d e n r e t i m i , belli m a l l a r d a n belli m i k t a r l a r d a t k e t i l m e s i n i gerekt i r m e k t e d i r . B u m a l l a r ile b u n l a r n t k e t i l e n m i k t a r l a r d e i m e m e k t e , y a n i cretler belli bir bileik m a l cinsinden sabit k a l m a k t a d r . gcn n homojen olduu v e y a farkl beceri ve nitelikteki i g c n n , b u n larn yeniden r e t i m i n i n gerektirdii t k e t i m m a l l a r o r a n m d a o r t a k b i r h o m o j e n b i r i m e indirgendii v a r s a y l m a k t a d r . g c n n y e n i d e n r e t i m i iin gerekli mallar, Sraffa'nn a r t k y a r a t m a y a n b a s i t r e t i m m o d e l i n d e olduu gibi, r e t i m sisteminde i n p u t l a r a r a s n d a y e r alm a k t a , rnein bir t r a k t r n benzini ile iinin yiyecei a r a s n d a bir ayrm y a p l m a m a k t a d r . B u d u r u m d a , i g c n n homojen o l m a m a s bir sorun y a r a t m a m a k t a , srelerde kullanlan farkl nitelikteki igc n n , b u n l a r n h e r birinin y e n i d e n r e t i m i iin gerekli m a l l a r cinsinden i n p u t l a r a r a s n a sokulmas olana d o m a k t a d r . r e t i m srelerinde m a l l a r bileik-rn olarak r e t i l m e k t e , dayankl r e t i m aralar, Sraffa m o d e l i n d e olduu gibi, r e t i m dnemi s o n u n d a bir yl d a h a eskimi olarak bileik-rn iinde yer a l m a k t a d r . A n c a k v o n N e u m a n n , r e t i m sistemini, srelerin kulland i n p u t ile rettii output miktarlar ile deil, retim katsaylaryla formle etm e k t e ve r e t i m y o u n l u k l a r n deiken olarak a l m a k t a d r . Bileik r n s2 k o n u s u o l d u u n d a n , b u k a t s a y l a r n b i r b i r i m o u t p u t r e t m e k iin gerekli olan m a l - i n p u t m i k t a r l a r olarak t a n m l a n m a s olanakszd r : zira her srete b i r d e n fazla m a l retilebilmekte, birim o u t p u t k a v r a m a n l a m n y i t i r m e k t e d i r . Von N e u m a n n ' d a b u katsaylar, rasgele seilmi i n p u t - o u t p u t bileimlerini g s t e r m e k t e d i r . Ancak, bileik r n sz k o n u s u mas d a h a anlaml olduu z a m a n , olacandan her s r e t e birim igcnn kullanburada, von N e u m a n n modelinin d ve rettii m a l m i k t a r l a r n n , b i r i m r e t i m k a t s a y l a r olarak aln r e t i m katsaylar bu ekilde y o r u m l a n a c a k t r . E e r atJ, i srecinde bir i m igcnn kulland j i n p u t l a r n : btJ de rettii m a l m i k t a r l a r n gsteriyorsa, v o n N e u m a n n teknolojisini riz. u ekilde formle edebili-

*,

(au,

a12,..., an) -> x

(bu,

b12..., bn)

x2 ( a 2 1 , a22,..., a2n) -> x2 (b21, b22,..., b2n)


x

(13.1)

m (mi m2<"> mn)

352

ADA KLASK YAKLAIM

Modelde i=l,2,...,m tane sre; /=l,2,...,n tane de mal vardr ve sre saysnn mal saysndan daha fazla olduu varsaylmaktadr. xt, srelerin retim younluklarn gstermektedir. Sa tarafta, output iinde yer alan mallarn bazlar dayankl retim aralar, sol tarafta inputlar iinde yer alan mallarn bazlar da igcnn yeniden retimi iin gerekli tketim mallardr. Modelin retim katsaylarndan hareket ederek srelerin retim younluklarn deiken olarak almas, retim srelerinin dorusal, lee gre verimin sabit olduu ve btn mallarn sonsuz derecede kk birimlere blnebilecei varsaymlarnn yaplmasn zorunlu klmaktadr. Bunlardan ilk ikisi; lek, yani srelerin retim younluklar deitii zaman, srelerdeki mallarn inputlar ve outputlar iindeki oranlarnn ve srelerin inputlaryla outputlar arasndaki oranlarn deimemesi iin gerekli olup bu koullarda; ayn retim sreci iinde, retim aralar arasnda ya da bunlarla igc arasnda ikame sz konusu olmamaktadr. Blnebilirlik varsaym ise, btn mallarn input olarak kullanlan miktarlar ile output olarak retilen miktarlarnn, retim younluklarna bal olarak istenildii gibi deitirilebilmesi iin gereklidir. Ancak, sistemde zellikle dayankl retim aralarnn varl, bu varsaymn gereki olmaktan uzak ve hayli snrlayc bir varsaym olduunu gstermektedir. Mallar bileik olarak retildiinden, btn mallarn retilebilmesi iin sistemdeki m tane srecin hepsinin kullanlmas gerekmemektedir. Ancak, her maln her srete kullanlmas veya retilmesi gerei olmad iin, input ve output katsaylarndan bazlar sfr olabilir. Bu noktada von Neumann olduka snrlayc bir varsaym yapmaktadr; her mal her srecin en azndan ya inputlar, ya da outputlar arasnda yer almaldr. Modelde bu: a,j + bu > 0 * (13.2)

eklinde ifade edilebilir. Von Neumann, atj ve bJ katsaylarna, sfr yerine son derece kk deerler vermek olanann bulunduunu, bu nedenle de bu varsaymn grnd kadar snrlayc olmadn belirtmektedir. Nitekim daha sonra bu varsaymn modelin sonular iin gerekli olmad gsterilmitir. Bunun yerine yaplacak daha az snrlayc varsaymlar; her srecin en azndan bir input kulland ve her maln en azndan bir srecin outputu iinde yer ald varsaymlardr. Bunlar:

VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

353

E atJ > 0

i = 1,2,...,m
(13.3.)

eklinde formle edilebilir. Bu ekliyle modelin retim sistemi hem temel, hem de en genel tanmyla, temel olmayan mallar ierebilir. Bu koullar, herhangi bir retim sisteminde geerli olabilecek koullardr. Btn srelerde igc kullanld ve igc, retim aralar arasnda mal inputlar eklinde yer ald iin, bu koullardan ilki yerine srelerin igc inputlarmn pozitif olmas koulu da kullanlabilir. cretler asgari geimlik dzeyde olduu ve igcnn yeniden retimi iin gerekli mallar retim aralar arasnda yer ald iin, modelde btn artn kapitalistlere gittii^ cretlerin pein denerek sermayenin bir paras olduu varsaymlar vardr. Dier yandan, asgari geimlik cret varsaymnn bir sonucu olarak cretlerden tasarruf yaplmas sz konusu deildir. Buna karlk kapitalistler elde ettikleri artn tamamn yatrmakta; ksaca, modelde klasik tasarruf fonksiyonu varsaym yaplmaktadr. Von Neumann modele, kr oran yannda bir de parasal faiz oran sokmaktadr. Kapitalistler yatrm fonlarn bu oran zerinden borlanmakta, elde ettikleri artk ile bu borcun faizini demektedirler. Modelde, serbest (veya tam) rekabet koullar altnda, denge durumunda parasal faiz orannn kr oranna eitlenecei ve kesimlerdeki kapitalistlerin net kr elde edemeyecekleri varsaylmaktadr. Bu, neoklasik teorinin ve zellikle Wicksell'in uzun dnem denge durumuyla zde bir kouldur. Ancak, von Neumann parasal faiz orann, ne zaman tercihine, ne de likidite tercihine dayandrmakta; sadece bu eitliin uzun dnemde gerekleeceini belirtmekle yetinmektedir. Her ne kadar parasal faiz orannn nasl belirlendii aklanmyorsa da, bu iki orann eitlenmesini salayan ey arz-talep mekanizmasdr: kr oran faiz orann at zaman borlanarak retim faktrleri satn almak krl hale gelecek, fonlara olan talep ve faiz oran ykselecektir. Net kr sfr olduu iin modelde btn tasarruflarn rantiyeler tarafndan yapld ve bunlarn giriimciler tarafndan yatrld varsaylm olmaktadr. Modelde tam rekabet varsaym mal ve igc piyasalar iin de yaplmaktadr. Bu, mal piyasasnda bir maln tek bir fiyatla satlmas ve

354

ADA KLASK YAKLAIM

kr oranlarnn eitlenmesi, igc piyasasnda ise ayn igcne ayn cretin denmesi ilkesinin uygulanmas, yani reel cretlerin eitlenmesi sonucunu dourmaktadr. ' Mallarn fiyatlarnn l birimi olarak, sistemde retilen b t n mallardan oluan bileik bir m a l kullanlmaktadr: b t n mallarn fiyatlarnn toplam bire eitlenmekte, sistemdeki mallardan her birinin bir birimini ieren bir bileik mal ortaya kmaktadr. Ayn ekilde, srelerin retim younluklar da greli olarak llmekte, b t n kesim lerin retim younluklar toplam yine bire eitlenmektedir. Bu, Sraffa'da, s t a n d a r t sistemin tretilmesinde kullanlan q katsaylarnn toplamnn bire eit olmas ile ayn eydir. Eer Blm 12.4.'n sonundaki rnekte demir ve k m r i n p u t - o u t p u t miktarlar, von N e u m a n n ' n a u ve fc^'leri olarak yorumlanrsa, s t a n d a r t sistemin gerek sistemle ayn m i k t a r d a igc kullanmas koulu yerine, stand a r t sistemin elde edilmesinde kullanlan q katsaylarnn toplamnn bire eit olmas koulu konursa, zmde q t == 3 /4, q 2 = 1/4 ve H = l /2 olacaktr. Grld gibi her iki d u r u m d a da kesimlerin retim younluklarnn birbirine oran <f I / 2 =3 olmakta ve maksimum kr oran deimemektedir. Nitekim von N e u m a n n da ayn sonuca v a r m a k t a , zmn gerektirdii retim younluklar oranlar deimedii zaman, kesimlerin mutlak retim younluklar, sistemin m a k s i m u m k r ve b y m e oranlarn etkilememektedir. Ayn husus fiyatlar iin de sz k o n u s u d u r : mallarn fiyatlarnn birbirlerine oranlar sabit kald srece, fiyatlarn m u t l a k dzeyleri m a k s i m u m kr ve b y m e oranlarn etkilememektedir.
j

13-.3. BYME DENGESNN ZELLKLER


Bu esaslar erevesinde von Neumann, (13.1)'deki teknolojiye sahip bir ekonominin uzun dnem dengesinin var olup olmadn, dengenin varl halinde, sistemin denge durumundaki zelliklerinin ne olduunu aratrmaktadr. Von Neumann, makalesinde, zellikle denge durumunun varl sorunu ile ilgilenmekte ve bunu gstermeye ynelik matematiksel bir zm gelitirmektedir. Ancak konunun iktisat teorisi asndan ilgin yn, dengenin varlnn matematiksel ispat deil, sistemin denge durumunda ortaya kan zellikleridir. Dengenin varl sorunu, (13.1)'deki retim sistemine sahip bir ekonominin, yukardaki varsaymlar erevesinde, srekli^ olarak belli ve sabit bir oranda genilemesi veya bymesi sorunudur. Byle bir orann

VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

355

varl ve tek olmas halinde, ekonomideki b t n mallar ayn oranda byyecek, srelerin retim younluklar ayn oranda artacak, mallarn inputlar ve outputlar iindeki oranlar deimeyecektir. Dier yandan byle bir denge durumu, belli ve tek bir fiyat yaps ile tek bir kr oran verdii takdirde, inputlar ve outputlarn bu fiyatlar ile ifade edilen deerleri de ayn oranda byyecek; kullanlan her sre, srekli olarak ayn kr orann elde edecektir. I n p u t ve outputlarn ayn oranda bymesi; deer olarak ifade edilen makro-btncl deikenler arasndaki oranlarn deimemesi, ekonominin toplam gelirinin retim aralarnn deerine orannn, yani hasla-sermaye katsaysnn deimemesi demektir. Ayn ekilde, retim sistemindeki dorusallk ve homojenlik varsaymlar, istihdam dzeyinin de outputla ayn oranda artmas sonucunu douracak, adam bana den outputun deeri de deimeyecektir. Dolaysyla, denge durumunun zelliklerinin incelenmesi birbirleriyle ilikili baz sorunlarn zmn gerektirmektedir. Bunlardan ilki sistemdeki retim srelerinden hangilerinin kullanlacann; ikincisi ise, bunlarn retim younluklarnn ne olacann saptanmasdr. nc temel sorun mallarn deiim oranlarnn, yani greli fiyatlarn saptanmasdr. Dier iki sorun ise, denge durumunda egemen olan byme ve kr oranlarnn belirlenmesidir. Herhangi bir dnemde (13.1)'in sol taralnda yer alan inputlar, bir nceki dnemde ekonomide retilen mallar olup bunlarn kullanlmasyla retilecek (sa taraftaki) outputlar da bir sonraki dnemde input olarak kullanlacaklardr. Belli bir malm herhangi bir dnemde kullanlan toplam miktar, (13.1)'in sol tarafnda, o mala ait kolonun
m

toplamdr: E xt atJ (j=l,2,...,n). Buna karlk ayn maln

belli bir

dnemde retilen toplam miktar, (13.1)'in sa tarafnda, o mala ait


m

kolonun toplamdr: E xt bu (j=l,2,...,n). Bu ikisi

arasndaki fark,

maln retilen miktarnn kullanlan miktarn ne kadar atn gstermekte ve o maldan retilen net miktar olmaktadr. Bu net rnn, maln kullanlan toplam miktarna oran, G, o maln byme orandr. Daha nce grld gibi, sistemde retilen btn mallarn byme oran, retim tekniklerinin dorusall nedeniyle, en dk oranda byyen maln byme oran ile snrldr. Sistemdeki dier mallarn

356

ADA KLASK YAKLAIM

b y m e oranlar bu orana eit veya b u n d a n d a h a yksektir. Dolaysyla, ekonominin t m n n b y m e orann G ile gsterirsek: *IU (1+G) < | xtbtJ j=l,2,...,n (13.4)

olacaktr. Bu eitsizlikte sa ve sol tarafta ayn mallar yer almakta; bu nedenle mallarn byme oranlarn, fiyatlar hesaba katmadan, miktarlar arasndaki kyaslamalarla saptamak olana domaktadr. Dolaysyla, bunlara miktar eitsizlikleri ad verilebilir. Buradaki a U ve btJ katsaylar, retim sisteminin teknik katsaylar olarak veridir. Srelerin retim younluklar ile byme oran, birbirine bal olark belirlenecek bilinmeyenlerdir. Daha nce grld gibi, retim younluklar greli olarak lld iin: E xt = 1
m

(13.5)

olmakta ve buna ilaveten, hi bir srecin retim younluunun negatif olmamas gerekmektedir: xt ^ 0 i=l,2,...,m s (13.6)

(13.4)'de herhangi bir maln toplam retilen miktar, o maln retim arac olarak kullanlan toplam miktarn, en dk oranda byyen maln byme oranndan, G'den, daha yksek bir oranda aarsa; ekonominin tm denge durumunda G orannda byyecei iin, o maln retilen miktar tamamen kullanlmayacak, retim arac olarak talep edilen miktar, maln arzn srekli olarak aacaktr. Bu durumda maln kullanlmayan ksm, giderek byyen bir stok halinde birikecektir. Von Neumann byle bir maln uzun dnem denge fiyatnn ancak sfr olabileceini belirtmektedir. Dolaysyla: (13.4)'de < gerekletii zaman Pj = 0 (13.7)

olmakta, bu mal serbest mal haline gelmektedir. Ekonomide G oranna eit oranda byyen btn dier mallarn fiyatlar pozitif olacandan bu tip mallar ise ekonomik mallardr. Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta: (13.4)'deki ifadeler eitlik eklinde yazlsa, yani her maln ayn oranda byd varsaylsa bile, (13.4) - (13.5)'den oluan sistemin, retim younluklar ve byme oran iin zlmesi olanakszdr. Bunun nedeni; bu durumda ortaya kacak re+1 tane eitlie karlk, sistemde bilinmeyen m tane retim younluu ve bir de byme oran vardr. Sre says (m) ile

VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

3S7

mal says (n) eit olmad iin, n + 1 tane denklemin zlerek (13.4)(13.6)'daki miktar sisteminin deikenlerinin belirlenmesi olana yoktur. Daha nce saptand gibi, bir retim sisteminde, btn mallarn retilen miktarlar kullanlan miktarlarndan daha dk olmad zaman, srelerde katma deer ortaya kmakta, yani retilen outputun deeri, kullanlan retim aralarnn deerini aabilmektedir, (bkz. Bl. 12.3.). retilen outputun deeri ile kullanlan retim aralarnn deeri arasndaki fark, srete ortaya kan toplam kr,'bunun retim aralarnn deerine oran da kr orann vermektedir: Z Pj (bu au)l
j
s

Pjau

=l,2,...,m

srelerdeki kr orann tanmlamaktadr. Tam rekabet koullarnda hi bir sre, parasal faiz oranndan daha yksek bir kr oran elde edemeyecei iin, bu orana R dersek, it'ye eit kr oran elde eden kesimlerde net kr sfr; 'den daha dk kr oran elde eden kesimlerde net kr negatif olacaktr. Dolaysyla: % Pj< <Hj ( 1 + * ) > % PJ bu
3 J

i=l,2,...,m

(13.8)

olmaktadr. Bu fiyat eitsizliklerini u ekilde yorumlamak olana vardr: ekonomide, denge durumundaki fiyatlarda, sistemde en yksek kr orann elde eden sre veya sreler, ekonominin parasal faiz orann belirlemektedir. Eer kr oran faiz orann aarsa, faiz oran ykselerek kr oran dzeyine kacaktr. Faiz ve kr oranlarnn srekli olarak eit olduunu varsaydmzda, yani denge durumunda, R, sistemin kr orann verecektir. Burada da mallarn fiyatlar ile kr oran birlikte belirlenecek deikenlerdir, l birimi olarak, sistemde retilen btn mallarn birer birimini ieren bileik bir mal alnd iin: . PJ = 1 (13.9)

olmaktadr. Ekonomik olarak anlaml fiyatlar negatif olmayan fiyatlar olduundan: Ps ^0 7=1,2,...,* (13.10)

koulu gereklemelidir.

358

ADA KLASK YAKLAIM

H e r h a n g i bir sre, ekonomide egemen olan parasal faiz oranna eit o r a n d a k r elde edemedii z a m a n , o srecin u z u n d n e m d e kullanlmas sz konuu olmayacandan: (13.8)'de > gerekleirse xt = 0 (13.11)

y a n i o srecin r e t i m younluu sfr olacaktr. Dolaysyla (13.8) ve (13.11), sistemde sre seiminin kstasn belirlemektedir. Bu sistemi de, (13.8)'i eitlikler halinde y a z a r a k zmek olana y o k t u r . Sistemde n t a n e fiyat ve bir de k r oran olmak zere n-f-1 t a n e bilinmeyene karlk m + 1 t a n e denklem b u l u n a c a n d a n ; m # r e olmas nedeniyle fiyatlar ve JR belirlenemez. Sre younluklar, fiyatlar, kr oran ve b y m e orannn belirlenebilmesi iin m i k t a r ve fiyat sistemlerinin birlikte zlmesi gerekmektedir. Bu iki sistemde t o p l a m olarak m-\-n-\-2 t a n e bilinmeyen deiken (m t a n e sre, n t a n e fiyat, k r oran ve b y m e oran), ayn sayda da eitsizlik vardr. Ancak, deikenler arasndaki ilikilerin eitlik deil eitsizlik eklinde olmas, bilinmeyen ve eitsizlik saylarna bakar a k zmn v a r olduunu gstermeyi olanaksz klmaktadr. Von N e u m a n n , modeli farkl bir yntemle zerek (13.6) ve (13.10)'daki snrlamalar gerekletiren bir zm olduunu gstermitir. B u r a d a , zmde kullanlan y n t e m zerinde d u r u l m a y a r a k sadece zmn, denge d u r u m u n u n , zellikleri incelenecektir. Modelde, m i k t a r ve fiyat sistemlerinin iliki ve deikenleri arasnda t a m bir dalite ortaya kmaktadr. Miktar sistemindeki mal denklemlerini yani (13.4)', fiyat sisteminde sre denklemleri, (13.8); b y m e orann, k r oran; srelerin r e t i m younluklar ile ilgili, koulu, (13.6)'y5 fiyatlarla ilgili koul, (13.10); ve serbest mallar, (13.7)'yi de kullanlmayan sreler, (13.11) karlamaktadr. Ancak, mallar srelerde bileik olarak retildii iin, srelerle inallar arasnda bir paralellik kurulamaz. H e r h a n g i bir srecin kullanlmamas, o srecin rettii mallarn ekonomide retilmemesi: herhangi bir maln fiyatnn sfr olmas, o mal r e t e n srelerin kullanlmamas demek deildir. Sistemin zmnde baz mallarn fiyatlarnn sfr olmas, bu mallar reten srelerde denge k r orannn elde edilmesine ve bu srelerin kullanlmasna engel deildir. Mallar bileik olarak retildiinden, bir srecin o u t p u t u arasnda yer alan mallardan birinin veya bazlarnn fiyatlar sfr olsa bile, dier mallarn fiyatlarnn pozitif olmas nedeniyle, o sre denge k r orann elde edebilir. Ayn ekilde, baz mallarn fiyatlarnn sfr olmas, bu mallarn srelerde i n p u t

VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

359

olarak kullanlmayaca anlamna gelmez. Inputlarla outputlar arasndaki iliki teknolojik olarak belirlenmi olup fiyatlardan ve kr oranndan tamamen bamszdr. Nitekim, (13.2)'deki varsaym btn mallarn, fiyatlar ne olursa olsun, btn srelerde kullanldn ve/ veya retildiini gstermektedir. Baz zel koullarda mallarla sreler, fiyatlarla da sre younluklalar arasnda tam bir simetri bulmak olana vardr. Eer retim sistemindeki bir sre, sadece fiyat sfr olan bir mal veya mallar retiyorsa, bu srete kr elde etme olana bulunmadndan sre kullanlmayacak, yani retim younluu sfr olacaktr. Miktar ve fiyat sistemleri arasndaki dalite, en belirgin ekilde, zmde elde edilen byme ve kr oranlarnn eitliinde kendini gstermektedir. Yukardaki koullar gerekletiren bir zmn var olduunu varsayarak bu eitlii kolaylkla gsterebiliriz. zmde elde edilen sre younluklarn xt; fiyatlar pj-, byme orann G; kr orann da R ile gsterelim. (13.4) gereince denge byme oran, sistemde en dk oranda byyen mabn byme oranna eit olacandan:
m
i

K
(13.12)

1 -{- G = min

E x- atJ
i '

_ j = l,2,...,n Ekonomide retilen toplam outputun byme oram, ancak bir deerler oran olarak ifade edilebileceinden;
p2E xtbi2 xai2
m

PnE

1 + =
p2E
p n E

(13.13)
i

olmakta: paydaki ifadeler, mallarn retilen toplam miktarlarnn, paydadaki ifadeler ise kullanlan toplam miktarlarnn deerlerini gstermektedir. (13.13)'deki byme orannn (13.12)'deki orana eit olmasnn nedeni, (13.7)'deki kouldur: eer herhangi bir maln miktarlar oran eklinde ifade edilen byme oran, (13.12)'deki byme orann aarsa, o maln fiyat sfr olacandan, bu tip mallarn retilen ve kullanlan

360

ADA KLASK YAKLAIM

miktarlar (13.13)'n pay ve paydasnda sfrla arplaca iin, bunlar yok olacaklardr. Geriye kalan mallarn byme oran (13.12)'deki byme oranna eit olduu iin, ekonominin tmnde retilen mallarn deeri, sistemde en dk oranda byyen mallarn byme oranna eit bir oranda byyecektir. Ksaca, ekonomideki toplam outputun deerinin toplam inputlarn deerine oran, (13.12)'deki minimum miktar oranna eit olacaktr. Ayn ekilde denge kr oran, sistemde en yksek kr orann elde eden sre veya srelerin kr oranna eit olacandan, (13.8)'den: f Pjbu

1 +R =

(13.14)

Ekonominin tmnde elde edilen kr oran, btn srelerde elde edilen toplan net outputun deerinin, btn srelerde kullanlan toplam retim aralarnn deerine oranna eit olduundan: PAj
PjKj

1 + R =
Pja2j

(13.15)

olmakta; paydaki ifadeler srelerin rettikleri mallarn toplam deerini, paydadaki ifadeler de kullandklar inputlarn toplam deerini vermektedir. Buradaki kr oran da (13.14)'deki orana eittir. Bunun nedeni, (13.11j'deki kouldur: eer herhangi bir srete elde edilen kr oran (13.14)'deki orann altnda kalrsa, o sre kullanlmayacak, yani retim younluu sfr olacaktr. Bu durumda o srece (veya srelere) ait output ve input deerleri, (13.15)'in pay ve paydasnda sfrla arplacaklar iin, geriye kalan srelerde ve ekonominin tmnde elde edilen kr oran, (13.14)'deki orana eit olacaktr. (13.13) ve (13.15)'de, ekonominin byme ve kr oranlarn gsteren ifadelerin paylar ve paydalar birbirine eit olduundan, denge durumunda, byme oran kr oranna eittir. Bu ifadelerin paymdaki outputun deerini Q; paydasndaki inputlarn deerini de K ile gsterirsek;

VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

361

= R = (Q - R)/R (13.16) eitlii salanacaktr. Soruna yatrm-blm asndan baklrsa, ekonomide ortaya kan artk tamamen krlara gittii ve yatrld iin, denge fiyatlar ile llen yatrmlarn deerini /; krlarn deerini de P ile gsterirsek; / = P = Q R olduundan: = R = // R = P/R eitlikleri salanm olacaktr. ^ (13.17)

Mallarn greli byme oranlar ile srelerin greli kr oranlar asndan zm nemli bir farkllk gstermektedir. Denge kr orann elde edemeyen hi bir sre zmde yer almad halde, denge byme oranndan daha yksek bir oranda byyen mallar zmde ortaya kan sistemde (sreler bileiminde) retilmekte, ancak fiyatlar sfr olmaktadr. Dolaysyla, zmde ortaya kan retim sisteminde yer alan btn sreler, denge kr oranna eit bir oranda kr elde ettikleri halde; sistemde retilen btn mallar denge byme oranna eit bir oranda bymemektedirler. rnein sistemde re=5 tane mal varsa ve denge retim younluklarnda bunlarn byme oranlar, yzde olarak, srasyla 20, 20, 30, 20, 25 ise; sistemin denge byme (kr) oran G = (-R=) = % 20'dir. nc ve beinci mallar daha yksek bir oranda bydkleri iin bu mallarn fiyatlar sfr olacaktr; P3 = Ps = 0. Sistemin tmnn denge durumunda ulat byme oran, veri teknolojik koullarn olanak verdii maksimum byme orandr. Dier bir deyimle, zmde, srelerin retim younluklar yle deerler almaktadr ki, bu deerler iin ekonominin byme oran, retim younluklarnn alabilecei dier btn deerler iin elde edilebilecek byme oranlarndan daha yksektir. Buna bir rnek olarak, retim younluklarnn farkl deerleri iin ortaya kan, ayn veya farkl sreleri farkl younluklarda kullanan drt farkl retim sistemindeki mallarn byme oranlarnn u ekilde olduunu varsayalm:
Mallar Sistem I Sistem II Sistem I I I Sistem IV n = 1 10 20 15 25 2 25 20 20 05 3 20 30 15 20 4 10 20 30 5 35 25 25 : Ekonominin byme oran G, = % 10 : Ekonominin byme oram G2 = % 20 : Ekonominin byme oram G, = % 15 : Ekonominin byme oram Gt = % 5

10 30

Ekonominin byme oran, her sistem iinde, en dk oranda byyen maln byme oranna eittir. Dier mallar ya ayn, ya da daha byk

362

ADA KLASK YAKLAIM

bir oranda bymektedirler. Bu sistemler iinde ikinci sistem, ekonominin en yksek oranda bymesini salamaktadr. te modelin zm, bu sistemi vermekte; srelerin retim younluklar, mallarn bu sistemdeki oranlarda bymelerini salayacak deerler almaktadr. Bu sistem iinde nc ve beinci mallarn fiyatlar sfr, dier mallarn fiyatlar ise pozitiftir. Modelde maksimum byme oran tek olduu halde, zmde, birden fazla sistem ayn maksimum byme orann verebilir. rnein yukardakilere ilaveten zmde bir de beinci sistemin ortaya ktn ve bu sistemdeki byme oranlarnn u ekilde olduunu varsayalm:
Sistem V: 35 20 20 20 20: Ekonominin byme oran G5 = % 20

Grld gibi bu sistem de ayn maksimum byme orann vermektedir. Ancak, II ve Vnci sistemlerdeki mallarn byme oranlar ayn deildir; sistem Il'de birinci, nc ve beinci mallarn byme oranlar srasyla % 20, % 30 ve % 25 olduu halde bunlarn byme oranlar sistem V'de srasyla %35, %20 ve %20'dir. Bu olgu, modelin zmnn zellikleri ile ilgili iki hususu ortaya koymaktadr. Tek tek mallarn byme oranlar bu sistemlerde ayn olmadna gre, srelerin bu sistemlerdeki retim younluklar farkldr; xi (II) ^ xt \V). Her iki sistem de denge durumuyla badat iin, modelin denge byme oran tek olduu halde, denge zmnn verdii retim younluklar seti, % tek deildir. Dier yandan, bu iki sistemde fiyatlar sfr olan mallar da ayn deildir: sistem Il'de nc ve beinci, sistem V'de ise birinci maln fiyat sfrdr. Dolaysyla, modelin denge zmnn maksimum kr oran tek; denge fiyatlar seti, pj, tek deildir. Ksaca, modelin denge durumunun tek bir maksimum kr ve byme oran olduu halde, fiyat ve retim younluklar zm tek deildir: birden fazla fiyat ve retim younluklar seti denge ile badaabilir. Fiyatlar ve retim younluklar asndan farkl olan iki denge zmnde, fiyatlar sfr olan mallar ve kullanlmayan sreler farkl olacaktr. Ancak, denge zmndeki fiyat (retim younluu) setlerinin her biri iin farkl bir retim younluu (fiyat) seti vardr: yani, sistem II'nin retim younluu (fiyat) seti ile sistem V'in fiyat (retim younluu) seti bir denge zm oluturamaz; yani maksimum kr ve byme oranlarn veremez. Denge fiyatlar, baz sreler kullanlmad halde, sistemdeki btn mallarn retilmesine olanak veren ve kullanlan btn srelerde maksimum byme oranna eit bir kr oran salayan fiyatlardr. Fiyatlarn denge fiyatlarndan farkl olmas, baz srelerin ve ekonominin tmnn bu orandan daha yksek bir oranda kr elde etmesine yol

VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

363

aarsa da bu durum, b t n mallarn retilmesi koulu ile badamaz. Bu olgu, denge fiyat zmnde veya zmlerinde elde edilen maksim u m kr orannn, i'nin, bu koulla snrl bir maksimum olduunu ve denge fiyatlar dndaki fiyatlarda elde edilen kr oranlarndan daha dk olduunu gsterir. Bunu saptamak iin sistemin denge fiyatlarna ulatn; b t n mallarn retildiini ve kullanlan b t n srelerde R orannda kr elde edildiini varsayalm. Eer, b t n dier mallarn fiyatlar denge fiyatlar iken, sadece bir maln fiyat, o maln denge fiyatnn zerine karsa, o maln net olarak olarak retildii srelerde kr oran ykselerek jR'nin zerine kacak; b u n a karlk o mal net olarak retmeyen srelerde kr oran .R'nin altna decektir. 1 Ekonomi ister dengede ister denge dnda olsun, ekonomide egemen olan kr (faiz) oran, en yksek oranda kr elde eden srecin kr oran olduundan, bu denge d fiyat setinde ekonominin kr oran i'den daha yksektir. Ancak, bu kr orannda btn mallarn retilmesi ve en azndan bu kr oranna eit bir oranda bymesi salanamayacaktr. Kapitalistler kr orannn ykseldii kesime ynelecekleri iin, o srelerin outputu arasnda yer almayan mallar retilemeyecek ve /veya b t n mallarn G'den daha byk bir oranda bymesi salanamayacaktr. 2 Bu nedenle, denge fiyatlar, sistemde mevcut olabilecek btn dier fiyatlardan daha dk bir kr oran vermekte; buna karlk b t n mallarn retilmesini ve en azndan G'ye eit bir oranda bymesini salamaktadr. Dier yandan denge fiyatlarnda sistemin kr oran, o fiyatlarda en yksek kr oran elde eden srecin kr oranna, yani i'ye eit olacaktr. Modelin zmnn bu zelliklerini bir rnek ile gsterebiliriz. Bir retim sisteminde iki mal; bu mallarn retiminde kullanlabilecek sre olduunu ve bu srelerin input-output katsaylarnn aadaki ekilde verildiini varsayalm: Inp utlar A Sre I Sre II Sre I I I

Outputlar
A 1 0 3 B 2~ 2 3

T
1 1

T
0 2

1 Eer bir srete bir maln output olarak retilen miktar, 6-, input olarak kullanlan miktarn, a, 'yi ayorsa, o sre o mal net olarak retmektedir. 2 Modelin, (13.2)'deki koulu yerine daha genel ve daha az snrlayc olan (13.3)Meki koul kullanld zaman, temel olmayan mallar zmde yer almayacaktr. Bu durumda denge kr oran ve fiyatlar; btn mallarn deil, btn temel mallarn retimini ve bymesini salayan uran ve fiyatlar olmaktadr.

364

ADA KLASK YAKLAIM

Bu mallardan A mal btn srelerde input olarak kullanld iin bunun ayn zamanda cret mal olduu varsaylabilir. Miktar ve fiyat sistemleri: (x + x2 + x3) (1+G) < at! + 3*3 ( + 2*3) (1+G) ^ 2^+2*2+3*3 * + *2 + x, = 1 xt > 0 i=l,2,3 (p+p 2 ) 0-+R) > p (1+-R) > 2 (p, +2p 2 ) (1+R) > 3p, p2 + p2 = 1, pj > 0,7=1,2

Bu sistemin zm; retim younluklar, fiyatlar, kr ve byme oranlar iin u deerleri vermektedir.1 R = = % 100 P t = 112, p2 = 1 /2, ^ = 0, S2 = 1 /3, 3 = 2/3 Srelerin retim younluklar ile arplmas sonucunda ortaya kan retim sistemi ise: A I II III
0 1/3 _^_ 2/3

B
0 0 4/3

A
0 0 2

B 0 2/3 2

4/3

8/3
A : (1/3 + 2/3) (1 + 1) = 2 B : (4/3) (1 + 1) = 8/3

Srelerin fiyat, mallarn miktar eitlikleri de:


I : (1/2 + 1/2) (1 + 1) > (1/2 + 1) II : (1/2) (1 + 1) = 2 (1/2) III : (1/2 + 2) (1 + 1) = 3 (1/2 + 1/2)

zmde birinci sre, sistemin maksimum kr orann elde edemedii, R= %100 iken bu srece ait fiyat denkleminde eitsizlik gerekletii iin, bu sre kullanlmayacaktr. Denge fiyatlarnda sistemin elde ettii kr oran R = % 100 olduu halde bu srecin elde ettii kr oran R (I) = % 50'dir. Bylece, denge durumunda ekonomide egemen olan kr (faiz) oran, en yksek oranda kr elde eden ikinci ve nc srelerin kr oranna eittir. te yandan zmde her iki mal da ayn oranda, G = % 100 orannda bydkleri iin her iki maln fiyat da pozitiftir.
1 zme u ekilde ulalabilir; fiyat eitsizlikleri eitlik halinde yazldktan sonra III, IIII ve IIIII iin fiyatlar ve kr oranlar bulunarak bu oranlarn en yksei saptanr. Bunlardan ilki R ~ \/2-l ikincisi -\/3-l ncs ise fi = 1 vermektedir, tik ikisi ncsnden daha kk olduu iin sre I kullanlmayacaktr. Ayn ekilde miktar sistemindeki eitsizlikler eitlik halinde yazlarak srasyla x 0; x2 = 0 ve x3 = 0 iin zlrse, byme oranlar yine ^,'2-1 , y'3-1 ve G = 1 bulunacaktr.

VON NEUMANN : BYME VE GENEL DENGE

365

imdi, denge fiyatlarnda elde edilen bu kr orannn, denge dndaki fiyatlarda elde edilen kr oranlarndan daha dk olduunu gstermek iin, pt -\-p2= 1 eitliini bozmayacak ekilde fiyatlar deitirelim; />=l/4 ve />2=3/4 olsun. Srelerin fiyat denklemlerini zersek, bu fiyatlarda birinci srecin 7?(I) = 3 /4; ikinci srecin .R(II) = 5 ve nc srecin de R (III) = 3/4 verdiini grrz. kinci sre dierlerinden daha yksek oranda kr salad iin bu fiyatlarda sadece bu sre kullanlacak ve ekonominin kr oran R (III) = % 500 > i?=%100 olacaktr. Ancak, bu sre B maln kullanmad, A maln da retmedii iin, ekonominin, btn mallarn en az /?=%500 orannda byd bir denge durumuna ulamas olanakszdr. Ksaca, denge d fiyatlar denge fiyatlarnn verdii orandan daha yksek bir kr oran vermekle beraber bu fiyatlar, byme dengesi ile badamamaktadr. Von Neumann modelinin ulat denge, optimal bir dengedir. Optimalite, modelde iki ekilde karmza kmaktadr. Bir kere, modelin zmnde ekonomi, ulaabilecei en yksek dengeli byme oranna ulamaktadr. Bu, yaratlan artn en iyi ekilde kullanlmas, bu artn tketiminden yaplan fedakrlk karlnda en yksek oranda geliri salanmas demektir. Dier yandan model, veri teknolojik koullarda ve cret dzeyinde, kr orann maksimize etmektedir. Kr orannn maksimize edilmesi, denge durumunda, sistemin hem tmnde hem de tek tek btn srelerde, kullanlan inputlarla en yksek deerde output elde edilmesi anlamna gelmektedir. Ancak bu optimalitenin snfsal niteliine dikkat edilmesi gerekir. ilerin adam bana yaptklar tketim deimedii ve kapitalistler de tketim yapmadklar iin, ekonomi srekli olarak maksimum oranda byd zaman, salanan output artnn kimsenin refahn artrmas sz konusu deildir. Ancak, eer uzun sre maksimum oranda byyen byle bir ekonomide kapitalistler bir gn, elde ettikleri art ksmen veya tamamen tketmeye karar verirlerse, bymenin salad getiri, toplumun tmnn deil sadece kapitalist snfn refahn artrm olacaktr. Bu olgu, byme sreci iinde krlarn maksimize edilmesinin ve giderek artan retim aralarnn kapitalistlerin mlkiyetinde bulunmasnn bir sonucudur. Model, dengenin varl sorunu ile zelliklerini incelemekte, ekonominin bu dengeye nasl ulaaca veya ulap ulaamayaca konusunda bir ey sylememektedir. Bu nedenle, denge kavramndan hareket eden btn modeller gibi normatif bir niteliktedir. Tarihsel zaman unsuru ve bununla birlikte ortaya kan, blm ve fiyatlarla ilgili ileriye

366

ADA KLASK YAKLAIM Model, ancak, kyas-

d n k bekleyiler modelde yer a l m a m a k t a d r .

lamal s t a t i k bir y n t e m l e k u l l a n l m a y a elverilidir. Modeldeki r e t i m teknolojisinin yaps olduka genel ve gereki olup, b u n u n l a ilgili nemli snrlayc v a r s a y m l a r lee gre v e r i m i n sabit olduu v e mallarn t a m blnebilirlii v a r s a y m l a r d r . H e r n e k a d a r teknolojik gelime darda braklmsa da, b u n u n , sistemin m a k s i m u m b y m e v e k r o r a n l a r n n a r t m a s eklinde o r t a y a kaca sylenebilir: srelerin i n p u t - o u t p u t k a t s a y l a r n n deimesi v e / v e y a y e n i srelerin kefedilmesi teknolojik gelimeyi d o u r a c a k t r . A n c a k , b u d u r u m d a ekonominin srekli olarak dengede kalacan sylemeden nce, teknolojik gelimenin t i p i n i n ve b u n u n o r t a y a kard dengesizliklerin incelenmesi gerekir. 1 Modelin nemli snrlayc v a r s a y m l a r , b l m fonksiyonlar ile ilgilidir. Bu snrlayclk, sadece sorunlar gerekilii asndan deil, modelin ele ald ruf fonksiyonu mesi sz varsaym yaplmas nedeniyle Bu ve tasarruf

varsaymlarn asndan da tasarblm-

o r t a y a k m a k t a d r . B l m n veri o l a r a k alnmas v e klasik modelde;-

b y m e , blm-fiyat ve b l m - t e k n i k seimi ilikilerinin incelenkonusu olamamaktadr. varsaymlarn deitirilmesi, cretlerin asgari geimlik dzeyin zerine kmas, kapitalistlerin t k e t i m v e /veya iilerin t a s a r r u f y a p m a l a r h a l i n d e m o d e l , t a m a m e n farkl b i r d u r a a n durum, dengesine u l a a c a k v e c r e t - t k e t i m , k r - b y m e eitlikleri ortadan kalkacaktr.

1 ki dnem arasnda arelerin input-output katsaylarndaki deimeler, kesimlerin younluklar sabitken, bir nceki dnemde retilen btn mallarn, bir sonraki dnemde input olarak tamamen kullanlmasna olanak vermeyebilir. Bu sorun, veri bir retim teknolojisine sahip bir ekonominin balang input miktarlar von Neumann dengesinin gerektirdii oranlarda olmad zaman; bu ekonominin von Neumann dengesine nasl ve ne zaman ulaaca sorunu ile ayn niteliktedir. Turnpike teoremi, byme dneminin yeterince uzun olmas koulu gerekletii takdirde; planlanan bir niha output deerini veren optimal bir byme yolunun, veri balang koullarndan hareketle salanacan ve bunun, byme srecinin nemli bir ksm iin von Neumann dengesinde bulunacan gstermektedir. Bu optimal byme yolu, balang dnemleriyle niha dnemlerde von Neumann yolundan sapacak; sapma sresi ve derecesini, balang koullaryla ulalmak istenen output miktar (veya deeri) belirleyecektir: bkz. Koopmans (1964).

OKUMA LSTESt 1. Champernowne (1945-6)**: Modelin esaslarnn ok ak ve basit bir anlatm. 2. Georgescu-Roegen (1951) 3. Hahn and Matthews (196+) 4. Hicks (1961)*: Turnpike teoreminin basit bir aklamas. 5. (1965)*, Ch. XVIII _ ve Appendix C: Optimali tenin anlamTurnpike ve von Neumann. 6. Kemeny, Morgenstern and Thompson (1956): Varsaymlarn gevetilmi, genel ekli, ileri derecede matematiksel. 7. Koopmans (1951) 8. 9. (1964)*: iki kesimli bir modelde von Neumann ve Turnpike. Kregel (1971)*, Ch. 2.1.: Ksa fakat basit bL anlatm, S*affa ile kyaslama. Mathur (1965)**, Part I I : Dorusal modeller ve von Neumann. rneklerle aklama. Morishima (1964)*: Marx-Neumann; Walras-Neumann sentezleri. (1969)*, Ch. VI: Modelin ekonomik sonular. Farkl tasarruf fonksiyonu ve blm varsaymlar. Von Neumann (1945-6)

10.

11. 12.

13.

14. K-KESML DORUSAL MODEL

14.1. MODELN NTEL VE VARSAYIMLARI


Yukarda ele alnan klasik nitelikteki iki modelden Sraffa modeli, tketim, yatrm ve birikim sorunlarn bir kenara atarak blmdeki deimelerin fiyatlar, teknik seimi, sermaye stoku ve outputun deerleri zerindeki etkilerini incelemekte; buna karlk von Neumann modeli, blm ve retim teknolojisini veri olarak almakta ve Sraffa modelinin temel ura konularn bir tarafa atarak, birikim ve teknik seimi sorunlarna ynelmektedir. Her ne kadar bu iki yaklam birbirini tamamlayc nitelikte grlebilirse de von Neumann, birikim srecini; Sraffa'nn fiyat, blm ve sermaye sorunlarn ele ald biimde, en genel ekliyle ele almamakta; zellikle blm ve tasarruf fonksiyonu ile ilgili varsaymlar nedeniyle, blm-tketim-yatmmbirikim ilikilerini olduka snrl bir ekilde ortaya koyabilmektedir. Bu blmde incelenecek olan iki kesimli dorusal model, Sraffa-von Neumann yaklamlarnn temel unsurlarm birletirerek; sermaye, blm ve byme sorunlarnn bir arada ele alnmasna ynelmitir. Modelde, retim teknolojisi veri iken, blm ve snfsal tasarruf fonksiyonlar ile ilgili farkl varsaymlar altnda, Sraffa ve von Neumann modellerinde ortaya kan ilikilerin alaca farkb biimler incelenecektir. Ortaya kan sonular, iktisat teorisindeki babca ekollerin, klasik ve neoklasik teorilerin; blm, sermaye ve byme konularndaki temel nermelerinin deerlendirilmesine ve test edilmesine de olanak salamakta ve model bu amala literatrde sk sk kullanlmaktadr. Model, bir anlamda, Marx'n iki kesimli modelinin, fiyat sisteminin deikenleri ile ifade edilmi bir biimi olup bazen neo-Marxist model olarak da adlandrlmaktadr. Ancak, zellikle blm konusunda farkh olaslklar ele almakta olmas, asgari geimlik cret varsaym yaplmamas, teknik seimi ve teknplojik gelime konularnda Marxist modelden farkl kstas ve unsurlar iermesi nedeniyle model, Marx'm iki kesimli modelinden olduka farkl ve hatta daha geneldir. Yine de, modelin veri teknolojik yaps iine Marxist teorinin birikim ve blm ile ilgili unsurlarn sokarak bu teorinin nermelerinin formle edilmesi ve deerlendirilmesi olana vardr.

370

ADA KLASK YAKLAM

Blm, tketim ve birikim arasndaki ilikilerin daha genel bir erevede incelenmesine olanak vermekle beraber modelin varsayd teknolojik yap, Sraffa ve von Neumann'a kyasla olduka basit, snrl ve hatta ilkeldir. Bu yap, klasik teoriden ok neoklasik teorinin teknolojisini yanstmaktadr. Ekonomide biri retim arac dieri de tketim mal olmak zere iki mal vardr ve bu mallar farkl iki kesimde retilmektedir. retim sisteminde bileik-rn mevcut olmayp her iki kesim de retimde, igc yannda, ayn retim aracn kullanmaktadr. Duraan durum denge koullar egemen olduu srece, kesimlerde kullanlan retim aracnn anmad varsaylabilir. Bu koullarda retim aracnn amortismannn, ekonomideki toplam retim aralar stokuna ve retilen tketim mallar miktarna oran sabit olduundan, bu varsaym, sistemdeki deikenler arasndaki oranlar etkilemeyecektir. Ancak, ekonomi durgun durum koullarmdayken, bu varsaym, retim aracnn retilmedii sonucunu douraca iin, bu koullarda anmann dorudan doruya sisteme sokulmas gerekecektir. Modelde kesimler arasndaki teknolojik bamllk asgari dzeye indirilmitir. zellikle durgun durum koullarnda, retim sreci, neoklasik teoride olduu gibi, retim faktrlerinden, yani igc ve sermayeden, niha outputa, tketim malna doru giden, tek ynl bir akm haline gelmektedir. Her iki kesim de fiziksel olarak ayn nitelikteki tek bir mal retim arac olarak kulland iin, kesimlerin sermaye younluklarn, fiyatlar iin iine sokmadan saptamak olana vardr. Sermaye younluklar, kesimlerde kullanlan retim arac miktarnn igcne oran eklinde bir miktarlar oran olarak tanmlanabildiinden, blmdeki deimelerin fiyatlar yoluyla kesimlerin greli sermaye younluklarn etkilemesi olana yoktur. Tketim mal cret mal olup cretler ve retim aracnn fiyat bu mal cinsinden llmektedir. Bu mal, kesimlerde input olarak kullanlmad halde, cretlerin l birimi olduu iin, bu maln retimindeki teknik koullar, retim aracnn bu mal veya igc zaman cinsinden llen fiyat ile kr orann etkilemektedir. Ekonominin rettii net output tketim mal ile retim aracndan olumaktadr ve net outputun miktar olarak llmesi olana yoktur. l birimi tketim mal olduu iin, mill gelir de bu mal cinsinden llmekte; blmdeki deimeler fiyatlar etkiledii lde net outputun deerini de deitirmektedir.

K - KESML DORUSAL MODEL

371

Tketim mal ile retim aracnn, eitli mallarn farkl miktarlarndan olumu bileik mallar olduu da sylenebilir. Bu durumda retim arac, dayankl-dayanksz sermaye mallarndan oluan, bileimi sabit olan bir mal haline gelecek, kesimlerde kullanlan dayankldayanksz sermaye mallarnn birbirlerine oranlar deil, miktarlar, yani kullanlan bileik retim aracnn miktar farkl olacaktr. Ayrca, bu bileik retim aracnn retildii kesimde de, output arasnda yer alan dayankl-dayanksz retim aralar oranlar da ayn olmaldr. Bu yorum tketim mal iin de yapldnda, ekonomide birden fazla tketim mal olduu, bunlarn belli ve sabit oranlarda retildikleri ve tketildikleri varsaylacaktr. Ancak bu yorum sadece modelin denge durumu koullar altnda anlamldr. Zira, eer blm ve byme oranndaki deimeler bileik-tketim-mah ve bileik-retim-arac iindeki mallarn greli miktarlarn deil, sadece bu iki bileik-malm miktarlarnn birbirine orann deitiriyorsa, ekonomide sadece iki mal var demektir. retim tekniklerinin dorusall ve lee gre verimin sabit olduu varsaymlar burada da yaplmaktadr. Bu varsaymlar ekonominin duraan durum dengesinde kalabilmesinin; btn mallarn, kesimlerin retim younluklarnn ve istihdam dzeyinin ayn oranda bymesinin gereidir. Dorusallk varsaym tketim fonksiyonlar ile ilgili olarak da yaplmakta, snfsal gelirler ile snfsal tketim harcamalar arasndaki oranlarn deimesi sz konusu olmamaktadr. Ekonomide retilen retim arac ile tketim malnn tam blnebilir olduu, modelin dier bir varsaymdr. Doal retim faktrlerinin arznn snrsz olduu, bunlarn sistemin bymesini snrlamad varsaylmaktadr. Ancak, snrsz igc arz varsayma, cretlerin asgari geimlik dzeyin zerinde olmas ile elieceinden, igc arznn snrsz olmad, igcnn, ekonominin byme oran ne olursa olsun, buna eit bir oranda byd varsaymn yapmak daha anlamldr. ' . Modelde tarihsel zaman unsuru yer almamakta, sistem, eanl denklemlerin zm ile dengeye gelmektedir. Teknik seiminde ve kr orannn eitlenmesinde blm (cret) ve fiyatlar ile ilgili bekleyiler iin iine girmemekte, denge annda olumaktadr. Bu nedenle model, farkl denge durumlarnn kyaslanmas eklinde, yani kyaslamal statik yntemle kullanlacaktr. Bu kyaslamada, retim teknikleri, cret veya kr oranlar, tasarruf fonksiyonlar farkl olan, denge durumundaki farkl ekonomiler ele alnacak ve deikenlerdeki fark-

372

ADA KLASK YAKLAM

larn, denge iin douraca sonular incelenecektir. Burada bir noktaya . deinmek gerekir. Ayn tketim maln reten iki ekonominin denge durumlarnn ky asi an ab ilmesi iin, bu ekonomilerde kullanlan retim aralarnn ayn olmas gerekmemektedir. retim aralarnn deeri ve cret, ayn tketim mal cinsinden llebilecei iin, bu ekonomilerin, output, sermaye stoku gibi makro-btncl deikenleri arasnda anlaml bir kyaslama yaplabilir. Bu nedenle, farkl retim teknikleri, ayn tketim maln retmek iin farkl miktarlarda ve farkl niteliklerde retim arac kullanan teknikler olarak tanmlanabilir.

14.2. FYAT VE MKTAR DENKLEMLER


Ekonomide retilen retim aracna traktr, tketim malna da buday diyerek herhangi bir anda kullanlan retim tekniklerim tanmlayalm: a ve /?, srasyla, bir birim buday retmek iin kullanlan traktr ve igc miktarlar; a ve b de bir birim traktr retmek iin gereken traktr ve igc miktarlar olsun. cretlerin sermayenin bir paras olmadn ve retim dnemi sonunda dendiini, traktrn anmadn varsayarsak, kesimlerin fiyat denklemlerini u ekilde yazabiliriz: <xpr + w = 1 . apr -j- bw = p (14.1)

w buday cinsinden creti, r kr orann, p de traktrn buday cinsinden fiyatm, yani iki maln deiim orann gstermektedir. Traktrn anmad varsayld iin bu eitlikler .kesimlerde yaratlan net outputun buday cinsinden deerini gstermekte, dolaysyla ayn zamanda kesimlerin blm denklemleri olmaktadr.1 Teknik katsaylar veri olduu iin belirlenmesi gereken deikenler; cret, kr oran ve deiim orandr. cret buday cinsinden verildii zaman, buday reten kesimde bir birim output retiminden salanan buday-kr belirlenmi olmaktadr: 2 1- fiw. Kr oran, traktrn buday cinsinden fiyatna baldr. Traktrn fiyat ise kr oranndan bamsz olarak belirlenemeyecei 1 Eer traktrn bir retim dneminde her iki kesimde de d orannda and varsaylma, fiyat denklemlerinin sol tarafnda a.p (d + r) ve ap (d-\-r) yer alacaktr. Yukarda <i=0 olduu varsaylmaktadr, d1 iken traktr, bu retim dneminde yok olan dayanksz bir retim arac olacaktr. 2 pr, bir birim traktrn salad buday cinsinden, kr veya MarshaU'n qtasi rant ve neoklasik sermayenin 'faktr fiyat'dr. Bylece, cretler verildii zaman bu faktrn fiyat da belirlenmi olmaktadr. .

K - KESML DORUSAL MODEL

373

iin, bu iki deiken birlikte belirlenmektedir. Deiim oran, her iki kesimde de ayn k r orann veren dzeyde olutuu zaman, sistem blm-fiyat dengesine ulam olacaktr. Kr oran ile cret arasnda; normal fiyatlarn olutuu, kr orannn kesimlerde eitlendii denge durumunda egemen olan iliki, (14.1)'in zmnden saptanabilir: w = (1or)/(/S+mr) m = ab afi (14.2)

m, kesimlerin greli sermaye younluklarnn bir lsdr. Buday reten kesimde adam bana kullanlan traktr miktar, a jfi, traktr reten kesimdekinden, a/6'den daha yksekse m > 0; dkse m < 0; bu ikisi birbirine eitse m0 olacaktr. Marxist anlamda m, kesimlerdeki sermayenin teknik bileimleri arasndaki fark olup, organik bileimler arasndaki farkn bir lsdr. Fiyatlar igc zaman cinsinden ifade ederek yazarsak (bkz. Bl. 3.1), sermayenin organik bileimleri; srasyla ap \$w ve ap\bw olacak, bu ikisi arasndaki fark, (p /w)m, organik bileimin teknik bileime bal olduunu gsterecektir. Grld gibi m = 0 olduu zaman sistemde sermayenin organik bileimi edenli olmaktadr. cretle kr oran arasndaki iliki sadece a, /9 ve m katsaylarna bal olup bu ilikide a ve b yer almamaktadr. Bu olgu, gerekte, M>r ilikisinin, retim aracnn fiziksel niteliinden ve fiziksel l biriminden (kg., ton, adet vs.) bamsz olduunu gstermektedir. /?, buday reten kesimde igcnn verim katsays olup traktrn ne cinsinden ifade edildiine bal deildir. Ayn ekilde o, traktr reten kesimdeki traktr inputunun traktr outputuna oran olduundan, traktr ister ton ister adet cinsinden llsn bu oran da deimeyecektir. Dier yandan
m = afi I - 1 ve

parantez iindeki oran da l biriminden

bamsz olduundan, m de retim aracnn fiziksel l biriminden bamsz bir saydr. Buna karlk a ve 6'nin deerleri, retim aracmm niteliine ve fiziksel l birimine bal olarak deiecek; farkl tekniklerde, farkl nitelikte Ve/veya farkl birimlerle llm retim aralar kullanldnda, tekniklerin ti ve i katsaylarnn kyaslanmas olana ortadan kalkacaktr. Dolaysyla, bu katsaylarn wr ilikisini etkilememesi, farkl retim arac kullanarak ayn tketim maln reten tekniklerin wr ilikilerinin kyaslanmas olanan vermektedir.

*?4 ,

ADA KLASK YAKLAIM

cret-kr oran ilikisinde cretin ve kr orannn alaca maksimum deerler, retimin teknik koullar tarafndan belirlenmektedir. Kr oran sfr olduu zaman; buday cinsinden llen cretin maksimum deeri, adam bana retilen buday miktarna eittir. Bunu buday reten kesimin fiyat denkleminden aka gzlemek olana vardr. Buna karlk cretler sfr olduu zaman; maksimum kr oran, traktr reten kesimde, traktrn kendi cinsinden kendi kr oranna, yani traktr outputunun traktr inputuna orandr: . r = 0 w = 0 iken iken wmax = W = 1 / ? / rmax = R = 1 /a .
(14<3)

1 //?, sistemde sadece buday retildii zaman, adam bana den output miktarna; 1 /a ise sistemde sadece traktr retildii zaman, sistemin elde edecei basla - sermaye katsaysna eittir. Sraffa sistemi incelenirken grld gibi, her kesimin sadece bir tek mal rettii bir ekonomide, cretler azald zaman mallardan hibirinin fiyat cretlerden daha yksek bir oranda azalmayacaktr. Bu, (14.1)'deki fiyat denklemlerinde, kr oran ile cretin ters ynde deitiini gstermektedir, w azald zaman p ya artaca, ya da w'dan daha dk bir oranda azalaca iin, kr oran artacaktr. 1 Nitekim ayn olguyu (14.2)'den de grmek olana vardr. Ancak, cretler deitii zaman kr orannn, cretlere kyasla hangi oranda artaca veya azalaca, fiyat deimelerinin ynne, bu da kesimlerin greli organik bileimlerine, m'nin deerine baldr. (14.1)'deki fiyat denklemlerini deiim oran iin zersek: p = bj(p +mr) ' (14.4) Kr oran sfrken, traktr ile budayn deiim oran, p, bu mallarn ierdii dolaysz igc miktarlarnn oranna eittir. cretlerin maksimum deerin altna dtn ve deiim orannn deimeyerek igc miktarlar orannda kaldn varsayalm. Eer kesimlerde adam bana kullanlan traktr miktarlar ayn, yani m = 0 ise, cretlerin dmesiyle her iki kesimde de ortaya kan artn retim aracnn deerine oran ayn olacak ve fiyatlarn deimesine gerek kalmadan kr oran eitlenecektir. Ksaca, eer sermayenin organik bileimi edenli ise, fiyatlar, btn cret-kr oran dzeylerinde, Marxist deerlerle orantldr. 1 Bunu en ak ekilde traktr reten kesimin fiyat denkleminde grmek olana vardr. cretin buday cinsinden deeri azald zaman traktr cinsinden de deeri azalacandan ve r = (1 /a) - (b /a) (w p) olduundan, cretteki bir azalma w /p'y> ae azaltarak kr oranm ykseltecektir.

, K - KESML DORUSAL MODEL

375

Ancak, eer buday reten kesimde sermaye younluu daha fazla, yani m > 0 ise, cretlerdeki azalmann traktr bana ortaya kard artk, bu kesimde daha dk olacandan, fiyatlar deimedii takdirde, buday reten kesim daha dk, traktr reten kesim ise daha yksek kr oran elde edecektir. Kr orannn kesimlerde eitlenmesi iin, buday kesiminin input olarak kulland, traktr kesiminin output olarak rettii maln, traktrn, fiyatnn dmesi gerekmektedir. Bylece, m>0 iken, cret azald kr oran artt zaman, traktrn buday cinsinden fiyat azalmaktadr. Buday reten kesimin fiyat denklemi, bu durumda, kr oranndaki art orannn, cretin azal oranndan daha yksek olduunu, yani wr erisinin konveks olduunu gsterir. Bu durumun tam tersi m < 0 iken ortaya kacandan m negatif iken wr erisi konkav olacaktr. m=0 olduu zaman p'nm deimesine gerek kalmadan kr oranlar eitlendii iin, kr oran ile cretler ters ynde, ancak ayn oranda deiecek, yani wr ilikisi dorusal olacaktr. Bylece, fiyatlarn blmden bamsz olduu durum ile cret-kr oran ilikisinin dorusall arasnda tam bir paralellik vardr. Bu hususlar, (14.2) ve (14.4)'deki eitliklerden de saptanabilir: m >, 0 iken dp /dr < 0 ; dw jdr < 0 ; d2w jdr2 > 0 (14.5) retim tekniklerinin dorusall ve lee gre verimin sabit olduu varsaymlar; cret-kr ve kr-fiyat ilikilerinin, kesimlerin retim younluklarndan bamsz olarak incelenebilmesine olanak vermektedir. Ancak byme orannn; kesimlerdeki ve ekonominin tmndeki istihdam dzeyinin; yaratlan mill gelirin ve toplam retim arac miktar ile bunun kesimler arasndaki dalmnn incelenebilmesi iin, miktar deikenleri arasndaki ilikilerin belirlenmesi gerekmektedir. Bunun iin ekonominin duraan durum dengesinde bulunduunu; sermaye stokunun; istihdam dzeyinin ve outputun ayn oranda, g orannda bydn varsayalm. Eer traktr reten kesimin retim younluunu X ile gsterirsek, traktrn anmas sz konusu olmadndan, X retilen net traktr miktarn, yani sermaye stokuna yaplan ilaveyi gsterecektir. Sermaye stokunu T ile gsterirsek; bunun byme oran g=XjT olduu iin, traktr reten kesimin retim younluunu X=gT eklinde tanmlayabiliriz. Buday reten kesimin retim younluu, yani retilen net buday miktar Z ise, igcnn ve sermaye stokunun kesimler arasndaki dalmn gsteren miktar denklemleri:

376

ADA KLASK YAKLAIM

bgT + pZ = L
olmaktadr. Bunlardan ilki, ekonomide istihdam edilen toplam igc miktar, L, ile bunun kesimler arasndaki dalmn vermektedir. bgT, traktr kesiminde gT kadar; /9Z de buday kesiminde Z kadar output retmek iin kullanlmas gereken igc miktarlarn gstermektedir. kinci denklem ise, ekonominin sermaye stokunun kesimler arasndaki dalmn vermektedir; agT, traktr kesiminde gT kadar traktr; a.Z de buday kesiminde Z kadar buday retmek iin kullanlmas gereken traktr miktarlarn gstermektedir. Bu denklemleri, adam bana kullanlan ve retilen miktarlarla da ifade edebiliriz. c=ZjL, yani adam bana den buday miktar; t=TjL, adam basma kullanlan traktr miktar olarak tanmlanrsa; (14.6)'nn her iki tarafn da L ile blersek: . ' . bgt + fa = 1 agt + u.c = t olacaktr. Burada model, (14.7) yardmyla incelenecektir.
v

(14.7) '

(14.7)'de teknik katsaylar veri olduundan, miktar sisteminin belirlenmesi gereken deikenleri e, t ve g'dir. Ekonomide adam bana retilen buday miktar, yani adam bana yaplan tketim, c, ile adam bana kullanlan sermaye miktar, t, byme orannn bir fonksiyonudur. Byme oran ne kadar yksekse, sermaye stokunun o kadar yksek bir oran traktr retiminde kullanlaca iin, buday reten kesimin retim younluu, c, o kadar dk olacaktr. Bylece c ' ile g arasnda ters ynl bir iliki ortaya kmaktadr. Eer traktr stokunun tamam traktr retiminde kullanlyorsa c=0 olacak ve byme oran maksimum deerini alacaktr. Maksimum byme oran, traktr reten kesimde bir birim traktr kullanlarak retilen net traktr saysna, 1 /a'ya eittir. Buna karlk, btn sermaye stoku buday reten kesimde kullanlrsa, g=0 olacak ve ekonomide adam bana den buday (tketim), buday kesiminde adam bana rea e tilen buday miktarna, 1 //?'y * olacaktr. Nitekim (14.7)'den: c = (1o*)/(0 + mg)
v e :
.
c

(14.8)
' ' .

a g ft iken = 0 iten c = 0 iken

r max

= C =

c = IIP
la

1 R

(14.9)

tnax

Ekonominin sermaye younluu, t, kesimlerin retim younluklarna, yani byme oranma baldr. Byme oran, sermaye stokunun
\

. .

i .

K - KESML DORUSAL MODEL

377

kesimler arasndaki dalmn belirlemektedir. Eer kesimlerin sermaye younluklar ayn, yani m = 0 ise, byme oran ve sermaye stokunun kesimler arasndaki dalm ne olursa olsun, ekonominin tmnde adam bana kullanlan traktr miktar sabit olup edenli sermaye-igc katsaysna, a //? ve a /6'ye eittir. Buna karlk m negatif veya pozitif olduu, kesimlerin sermaye younluklar farkllat zaman; ekonomide adam bana kullanlan retim arac miktar, kesimlerin greli retim younluklarna ve dolaysyla byme oranna bal olacaktr. Eer buday reten kesim daha sermaye youn, yani m>0 ise; byme oran ne kadar yksekse, toplam sermaye stokunun o kadar yksek bir oran, adam bana daha az traktr kullanan traktr kesimine gidecei iin, ekonominin sermaye younluu o kadar kk olacaktr. Aksine m < 0, yani traktr reten kesim daha sermaye youn iken g ne kadar bykse; sermaye stokunun o kadar byk bir ksm sermaye younluu daha yksek olan kesimde kullanlaca iin, ekonominin adam bana kulland traktr miktar da o kadar fazla olacaktr. Eer g maksimum deerini alyorsa, ekonomide sadece traktr retilecei iin, ekonominin sermaye younluu bu kesimde adam bana kullanlan traktr miktarna; g = 0 iken de bu, buday reten kesimin adam bana kulland traktr miktarna eit olacaktr. Bu ilikileri (14.7)'den ie saptayabiliriz: t = /(/? + mg) ve: * g = 0 iken g = l/a iken <=//? t = ajb
(14>1

'

(14.10)

Ksaca t, kesimlerin sermaye younluklarnn arlkl bir ortalamas olup, kesimlerin retim younluklarna gre oc//S ile a/b arasnda deerler almaktadr. Byme oran ile adam bana tketim arasndaki ters ynl ilikinin nitelii, yani byme oran artt (azald) zaman adan bana tketimin hangi oranda azalaca (artaca) da kesimlerin retim younluklarna babdr. Eer buday reten kesim daha sermaye youn, yani m > 0 ise, buday retimindeki her birimlik azalmann bu kesimde aa karaca adam bana den traktr says; traktr retimini bir birim artrmak iin gereken miktardan daha ok olacandan, bu durumda, buday retimindeki her birim azalma karlnda, bir birimden daha fazla traktr retilebilir: ksaca, traktr miktarndaki art (azal) oran, buday miktarndaki azal (art) oranndan daha fazladr. Bu durumda c-g erisi konveks olmaktadr. Aksine m < 0

378

ADA KLASK YAKLAIM

ise, bu eri konkav olacak, m = 0 olduu zaman da, buday reten kesimde retimin azaltlmas sonucunda aa kan adam bana traktr miktar, traktr retimini ayn oranda artrmak iin gerekli miktardan ne fazla, ne de eksik olacandan, eg erisi dorusal hale gelecektir. Bu ilikileri de (14.8) ve (14.10)'dan formel olarak saptayabiliriz: m > 0 iken dt jdg < 0,rfc/dg < 0, <Fc/dg2 >, 0 (14.12)

Fiyat ve miktar denklemleri arasndaki dalite (14.1) ve (14.7)'de aka grlmektedir. Fiyat sistemi, retim matriksinin sralarndan, miktar sistemi ise kolonlarndan tretilmitir. Bunun sonucunda (14.2) deki tor ilikisi ile (14.8)'deki cg ilikisinin btn parametreleri ayn olup, (14.5) ve (14.12)'de grld gibi, bu ilikiler tam simetriktir. ekil 14.1.'de sol tarafta cg; sa tarafta ise wr erileri gsterilmi olup bunlar, m'nin iaretine gre farkl biimler almaktadr. r = g olduu zaman w = c olmakta; yani, kr oran ile byme oran arasndaki eitlik saland anda, adam bana den tketim de crete eit olmaktadr. Modelde tam simetrinin ortaya knn nedeni, tek bir tketim malnn olmasdr. Bu, hem cretin hem de adam bana tketimin, fiyatlara gerek kalmadan, fiziksel miktarlar olarak ifade edilmesine ve kyaslanabilmesine olanak vermektedir.
C W

EKL 14.1.

"

'

r Fiyat sisteminin deikenleri sadece kr oranndaki, miktar sisteminin deikenleri ise sadece byme oranndaki deimelerden etkilendii halde, bu iki sistemin deikenlerinin bir araya gelmesinden oluan makro-btncl deikenler her iki orana da bal olarak deie-

K - KESML DORUSAL MODEL

379

ektir. Bu deikenler, ekonominin rettii adam bana net outputun deeri, y; ekonomideki adam bana den sermaye stokunun deeri, k; ve hasla-sermaye katsays, v' (=j/fc)'dr. l birimi olarak buday alndndan, bu deikenler de buday cinsinden llecektir. Ekonomide adam bana den outputun deerini, retilen buday ve traktrn deerleri toplam, ya da toplam outputun cret ve krlar arasndaki dalm asndan yazabiliriz: y = c+gk = w+rk (14.13) eitlikleri buday cinsinden llen outputun deerini vermektedir. Burada: k = pt ' (14.14) yani adam bana den sermaye stokunun deeri olarak tanmlanmakta ve bu ikisinin birbirine oran hasla-sermaye katsaysn vermektedir: v' = y/k = (c/k) + g (14.15) Kr oranndaki deimelerin y, k ve v' zerindeki etkileri fiyat etkisi'dir; kesimlerdeki sermayenin organik bileimleri ayn olmad zaman, cretlerdeki bir deime kr oran ile birlikte mallarn deiim orann ve dolaysyla sermaye stokunun buday cinsinden deerini deitirecek, bu da y ile v"nn deimesine yol aacaktr. Bu etkinin yn, kesimlerin greli sermaye younluklarna baldr. Byme oran ve bunun belirledii adam bana den sermaye miktar yeri iken,1 kr oranndaki bir deimenin k zerindeki etkisi; (14.14)'de, bu deimenin p zerindeki etkisi ile ayn yndedir, p zerindeki etki ise, (14.5)'de grld gibi, greli sermaye younluklarna baldr. Ayn ekilde, g veri iken c de belirlenmi olacandan, (14.13)'de y, k ile ayn ynde deiecektir. Buna karlk kr orannn v' zerindeki etkisi, p zerindeki etkisi ile ters yndedir; k ile p ayn ynde deitii iin j'deki bir art fe'y artracak ve (14.15)'de f"n azaltacaktr. Byme orannn y, k ve v' zerindeki etkileri ise kompozisyon etkisizdir: byme oran deitii zaman bir yandan net outputun bileimi, dier yandan da sermaye stokunun kesimler arasndaki dalm ve adam bana den sermaye miktar deimekte; g ve ('deki bu deimeler k, y ve >"n deitirmektedir. Bu etkinin yn de g'nin t zerindeki etkisine baldr. (14.13) ve (14.14)'de w, r ve dolaysyla p veri iken, byme oran deitii zaman k ve y, tile ayn ynde; (14.14)de ise v', t ile ters ynde deiecektir.
1 Burada g ve r'nin birbirlerinden bamsz olduu varsaylmaktadr. Bunlar arasndaki ilikiler ileride incelenecektir.

30

ADA KLASK YAKLAIM

Dolaysyla, fiyat ve kompozisyon etkilerinin ynlerini (14.5) ve (14.12) (14.15)'den saptayabiliriz. Bunun iin:
* ,.
y

(r>

g)

'

k =

k(r, g)

v' = v' (r, g)

yani bu deikenleri r ve g'nin fonksiyonlar olarak tanmlarsak:


( K > m >. 0 iken ( kg
>

0 j

yr
Jr > 9

0 < 0

v'q >K 0
9 <

(14.16)

< 0

v'r >K 0

olmakta; kr,...,v'g, bu fonksiyonlarn r ve g'y e gre ksm trevlerini gstermektedir. Grld gibi m veri iken, g ve r'nin deikenler zerindeki etkileri ayn yndedir. Bu ise, fiyat ve miktar denklemlerin parametrelerinin ayn olmasnn, yani bu denklemler arasndaki dalitenin bir sonucudur. ; Kr ve byme oranlar birbirlerinden bamsz olarak deiseler bile, fiyat etkisinin ortaya kp kmayaca byme orann; kompozisyon etkisinin ortaya kp kmayaca da kr orannn alaca deerlerden tamamen bamsz deildir. Nitekim (14.13) - (14.15)'de byme orannn minimum ve maksimum deerleri iin kr orannn y ve v' zerindeki fiyat etkisi; ve kr orannn minimum ve maksimum deerleri iin de byme orannn y ve v' zerindeki kompozisyon etkisi ortadan kalkmaktadr. Byme oran sfr olduu ve ekonomi durgun durum dengesinde bulunduu zaman, retilen net output sadece budaydan oluaca iin, kr oranndaki deimelerin net outputun deeri zerinde bir etkisi yoktur. Buna karlk kr oran sfr ve cretler maksimum olduu zaman, byme orannn y zerindeki kompozisyon etkisi ortadan kalkmaktadr: bu ( durumda, outputun deeri, byme oran ne olursa olsun cretin maksimum deerine eittir ve bu da retimin teknik koullar tarafndan belirlenmektedir. Ayn ekilde kr oran maksimum deerini ald zaman, byme oranndaki deimelerin v' zerindeki kompozisyon etkisi ortadan kalkmaktadr: bu durumda g ne olursa olsun, hasla-sermaye katsays, teknik katsaylar tarafndan belirlenen maksimum kr oranna eittir. Son olarak, byme oran maksimum deerini ald zaman, kr oranndaki deimenin hasla-sermaye katsays zerindeki fiyat etkisi ortadan kalkmaktadr: kr oran ne olursa olsun, bu durumda v',

K - KESML DORUSAL MODEL

381

retimin teknik koullar tarafndan belirlenen maksimum byme oranna eittir.


' .

zet olarak:
,T = 0 v e G > g > 0 ) ) g = Q v e R > r > 0 r = R v e G > g > 0 g = G v e R > r > 0

iken

y = W = C = 1 jp

(14.17)

iken

v' =

R = G =

la

(U.16)

olmaktadr. (14.17), y zerindeki kompozisyon ve fiyat etkilerinin; (14.18) de v' zerindeki kompozisyon ve fiyat etkilerin ortadan kalkt durumlar gstermektedir. Modelin dal nitelii dolaysyla bu etkilerin ortadan kalkt durumlar arasnda tam bir simetri vardr. Bu olgudan yararlanarak kompozisyon etkisini wr; fiyat etkisini de cg erisi zerinde gsterebiliriz. ekil 14.2.'de bu eriler, traktr reten kesimin daha sermaye youn olduu varsaylarak izilmitir. nce cg erisi zerinde; byme oran veri iken, kr oranndaki deimelerin y ve v' zerindeki fiyat etkilerini saptayabm. Bunun iin g= ve c=c olduunu;' kr orannn sfr ile R arasnda deitiini varsayalm. D noktasnn orijine uzakl, r=R iken y'nin alaca deeri gstermektedir. Oranlar kural gereince OD/G = cj(G) yani OD= cG /(G-) olmaktadr. Dier yandan (14.13)'de k=(yc) jg ve r=R iken, yRk olduu iin, y=OD'dir. r = 0 iken y=C'dir. Bylece, byme oran 'de veri iken; r sfr ile R arasnda deerler ald zaman y de C noktas ile D noktas arasnda deerler alacaktr. (14.16)'da grld gibi m<0 olduundan, kr oran arttka y de artmaktadr. Yine cg erisi zerinde g= iken, kr orannn v' zerindeki fiyat etkisini de gsterebiliriz. Oranlar kural gereince OE=C /(Cc)'dir. (14.13)'de r = 0 iken, y=C ve k=Cc/g olduundan >'=y/fc=OE olmaktadr. Dier yandan r=R iken (14.18) gereince v'=G olmaktadr. Bylece, g=g~ iken; r sfr ile R arasnda deitii zaman, v\ G ile E noktalar arasnda deerler alacak, m<0 olduu iin kr oran arttka v' decektir. Ayn ekilde byme orannn y ve v' zerindeki kompozisyon etkisini wr erisi zerinde saptayabiliriz. Bunun iin r = r ve MJ= olduunu ve byme orannn sfr ile G arasnda deerler aldn varsayalm. M noktas, g=G olduu zaman y'nin alaca deeri gs-

882

ADA KLASK YAKLAIM

m (o

V(r=o) w M y(g=G)

R
EKL 14.2.

v'(g=o)

',..

K - K E S M L D O R U S A L M O D E L

S83

termektedir: OM=Rw j(R~f). (14.13)'de k=(y-w)/r ve, g=G olduu zaman, y=Gk=Rk olduundan y=OM'dir. g=0 iken, (14.17) gereince, y= W olduundan, byme oran sfr ile G arasnda deitiinde; y, M ile W arasnda deerler alacak, m<0 olduu iin, byme oran arttka y de artacaktr. Son olarak byme orannn v' zerindeki kompozisyon etkisini grelim. N noktasnn orijinden uzakl, g0 olduu zaman, hasla-sermaye katsaysnn ald deeri vermektedir; O~N=Wfl(W-^ w). g = 0 iken (14.13)'de y=W ve k=(W w) jr olduundan v' = y/fc=ON'dir. Byme oran maksimum deerini ald, gG olduu zaman v'=R olduu iin, byme oran sfr ile G arasnda deitii zaman v', R ile N noktalar arasnda deerler alacaktr. m < 0 olduundan byme oran ne kadar yksekse, v' o kadar dktr. ekil 14.2. m>0 varsaym yaplarak izildiinde; D, E, M ve N noktalar srasyla C, G, W ve R noktalarnn altnda kalacak; fiyat ve kompozisyon etkilerinin ynleri deiecektir. m = 0 iken D noktas C noktasyla; E noktas G ile; M noktas W; N noktas da R ile akaca iin, fiyat ve kompozisyon etkileri ortadan kalkm olacaktr.

14.3. KR ORANI, SERMAYE STOKUNUN DEER VE TEKNK SEM


Modelde bir tek retim arac olduu iin, sermaye stokunu fiziksel olarak lmek ve sermaye miktarlarndan bahsetmek olana domaktadr. retim teknii ve byme oran verildii zaman, (14.10)'da, ekonomide adam bana den sermaye miktar belirlenmi olmaktadr. Oysa retim sisteminde birden fazla retim arac retildii ve kullanld zaman, fiziksel bir sermaye miktarndan bahsetmek olana yoktur : bu durumda sermaye stoku, retim aralarnn miktarlarnn, bunlarn belli bir l birimi cinsinden ifade edilen fiyatlar ile arplarak toplanmas ile elde edilen bir deer-deikeni halinde ifade edilebilir. Mallarn fiyatlar blmden bamsz olmad iin, retim teknii ve kesimlerin retim younluklar bilinse bile, kr oranndan bamsz olarak sermaye stokunu lmek olana yoktur. Her ne kadar buradaki modelde kr oranndan bamsz olarak llebilen bir sermaye miktarndan bahsetmek olana varsa da, ekonomide retilen net output sadece bu retim aracn, traktr iermedii iin, sermaye miktar ile output arasnda fiyatlardan ve dolaysyla, kr oranndan bamsz bir iliki kurulamaz. Bu husus (14.13) ve

384

ADA KLASK YAKLAIM

'

(14.14)'deki eitliklerde a k a g r l m e k t e d i r . B u n e d e n l e k r o r a n n d a k i deimenin, sermaye stokunun deeri z e r i n d e k i etkisi nem kazan-

maktadr. Bu etki iki ekilde ortaya kabilir. Bir kere; retim teknii ve byme oran veri iken, kr oranndaki bir deime traktrn buday cinsinden fiyatn deitirecei iin, adam bana den sermaye miktar sabit kald halde, bunun buday cinsinden deeri deiecektir. Bu, fiyat etkisinden baka bir ey deildir. Burada deien tek ey, retim aracnn, veya ok mall bir sistemde, retim aralarnn fiyatlar olup kesimlerin retim younluklar sabit olduu iin, retim aralarnn miktar veya miktarlar deimemektedir. Buna karlk, daha nce Sraffa modeli incelenirken grld gibi, kr oranndaki bir deime, ekonomide en etkin olan tekniin deimesine ve yeni bir teknie geilmesine yol aabilir. Bu durumda deien ey, belli bir retim tekniindeki veri retim aralarnn fiyatlar deil, ekonominin kulland teknik ve dolaysyla, retim aralarnn nitelii, bileimi ve miktarlardr. Kr orannn bu anlamda sermaye stokunun deerinde meydana getirdii deime daha nce reel Wicksell etkisi olarak adlandrlmt (bkz. Bl. 12.5.). Ayn teknik iinde, kr oranndaki deimelerin, sermaye stokunun deerinde meydana getirdii deime ise fiyat etkisi olduundan bu Wicksell fiyat etkisi olarak adlandrlmaktadr. Bu etkiyi ekil 14.2.'de cg erisi zerinde inceleyebiliriz. Byme oran 'de veri iken, kr oran sfr olduu zaman, y = OC ve t/=OE olduu iin, bu durumda fc=OC/OE olmaktadr. r=R olduu zaman ise adam bana den sermaye stokunun deeri DG dorusunun eimine eittir: &=OD/OG. Kr oran sfr ile maksimum arasnda deerler ald zaman, D noktas aaya, E noktas da sola doru kayacak; adam bana den sermaye stokunun deeri, GD dorusunun eiminden daha dk; CE dorusunun eiminden ise daha yksek deerler alacaktr.1 ekilde grld gibi kr orannn belli bir deeri iin D, A ve E noktalar ayn dorunun zerinde bulunabilir ve bu durumda k, cg erisinin A noktasndaki eimine eit olur. Bunu salayan kr oran r=g'dir. Bunu saptamak iin (14.4) ve (14.10)'dan fc'nm deerini yazarsak:
1 Ayn ekilde u r erisi zerinde kr oran veri iken: gG oldua zaman, k. Mfl dorusunun; g=O olduu zaman ise WN dorusunun eimine eittir ve g sfr ile G arasnda deitiinde, r sabit kalmak kaydyla, k da bu iki u deer arasnda deiecektir. Bu durumda sz konusu olan ey kompozisyon etkisidir.

C - KESML DORUSAL MODEL

385

k = pt =

{fi +mg)

(p+mr)

(14.19)

olacaktr. r=g olduu zaman, c-g ve w-r erilerinin eimleri birbirine eit olduu iin, bu durumda, (14.2), (14.8) ve (14.19)'dan: dcjdg = dvojdr = k eitlii de salanm olmaktadr. ekil 14.2.'de kr oran arttka, sermaye stokunun deerinin artmasnn nedeni m < 0 olmasdr. Aksine m>0 olduu zaman Jfc'nin deeri r = 0 iin maksimum, r=R iin minimum olacak ve kr oran arttka azalacaktr. Kesimlerin sermaye younluu ayn ise (m=0) fiyat etkisi tamamen ortadan kalkacandan k deimeyecektir: bu durumda D, A ve E noktalar r ve g'nin btn deerleri iin ayn doru, cg dorusu zerinde bulunacaklar iin, (14.20)'deki eitlik r ve g ne deerler abrsa alsn gerekleecektir. ekil 14.3., byme oran veri iken, kr oranndaki deimelerin sermaye stokunun deeri zerindeki etkilerini gstermektedir. g=~ olduu zaman adam basma den sermaye miktar t ile gsterilmektedir (=a//S + m). r0 iken k=lb/p, r=R=lja iken de ktaja. olmaktadr. Kr oran artt zaman, m negatifse, adam bana den sermayenin deeri artmakta; m pozitifse azalmaktadr. Bunlardan il(14.20)

ta/<*

tb/p

" '

m=o

ta/*
1
t

EKL 14.3.

386

ADA KLASK YAKLAIM

kinde negatif Wicksell fiyat etkisi, ikincisinde de pozitif Wicksell fiyat etkisi sz konusudur; ksaca: dkjdr > 0 ; negatif 8fe /dr = 0 ; ntr dkjdr < 0 ; pozitif olmaktadr.1 Ekonomide birden fazla teknik mevcut olduu zaman, teknik seimi cretin hangi dzeyde verildiine baldr. Bir teknikten dier birine geilmesi sonucunda, ekonomide kullanlan sermaye malnn nitelii ve deeri deiecek, reel Wicksell etkisi ortaya kacaktr. ekil 14.4.'de alternatif iki teknik arasndaki seimde farkl olaslk gsterilmektedir. A'da btn cret dzeylerinde birinci teknik ikinci teknikten daha yksek bir kr oran verdii iin, cret ne olursa olsun, birinci teknik kullanlacaktr: bu durumda bir tekniin dierine mutlak stnl sz konusu olmaktadr. B'de cret w;0'dan daha yksek olduu zaman birinci teknik; daha dk olduu zaman ise ikinci teknik daha yksek bir kr oran vermektedir. D noktas gei noktasdr. Bu noktada her iki teknik de eit derecede krl olduundan w)=to0 iken, birinci veya ikinci teknik, ya da bu iki teknik bir arada kullanlabilir. Son ekilde birinci teknik, cretlerin ok dk ve ok yksek deerleri iin; ikinci teknik ise wew0 arasndaki deerleri iin daha krldr. E noktas, kr oran dt zaman birinci teknikten ikinci teknie gei; F noktas ise ikinci teknikten birinci teknie yeniden-gei noktasdr. Gei ve yeniden-gei noktalarnda her iki teknik de kullanlabilir. kiden fazla teknik mevcut olduu zaman btn bu olaslklar bir arada ortaya kabilir. Bir teknik, btn cret dzeylerinde, dier btn tekniklerden daha dk kr oran verdii iin kullanlamayabilecei gibi, baz kr oranlarnda baz tekniklerden daha etkin olduu halde de kullanlmayabilir. Bu durum B'de grlmektedir: kesikli izgi ile gsterilen teknik cretlerin baz deerleri iin birinci, bazlar iin de ikinci teknikten daha yksek kr oran verdii halde, hi bir zaman kullanlmayacaktr. Yine, bir tekniin wr erisi dier bir tek1 (14.21)'deki ksmi trevler, kr oran deiirken, hem teknik katsaylarn (retim tekniinin), hem de byme orannn (sermaye miktarnn) sabit kaldn belirtmektedir. Etkinin yn ile eitsizliklerin yn arasndaki terslik, burada etkinin kr oranndaki deimeye gre tanmlanmasndan domaktadr. Gerekte etki, cretlerdeki deimenin fc'da yaratt deime eklinde tanmlanmaldr. Nitekim, 'w ile r ters ynde deitikleri iin, ksm trevler te'ya gre alnrsa, afe/ai>0 iken pozitif; <0 iken de negatif etki sz konusu olacaktr.

Wicksell " "

fiyat etkisi " " " "

(m < 0) (m = ) (m > 0) (14.21)

K - KESML DORUSAL MODEL

387

T-

eo

388

ADA KLASK YAKLAIM

niin wr erisini iki farkl cret dzeyinde kesse bile, bu teknik geri gelmeyebilir: bu durum C'de grlmekte, kesikli izgi ile gsterilen tekniin varl, F noktasnda birinci tekniin geri gelmesine engel olmaktadr. Farkl retim teknikleri arasndaki bu kyaslama, teknolojik gelimenin belirlenmesine de uygulanabilir. Teknolojik deime, bilinen retim tekniklerinin katsaylarnn deimesi eklinde olabilecei gibi, yeni retim tekniklerinin bulunmas eklinde de ortaya kabilir. Bunlardan ilkinde, tketim malnn retilmesi iin kullanlan retim aralar deimeyecei halde ikinci durumda, teknik katsaylarla birlikte retim aralar da deiebilir. Modelde, bu anlamdaki bir teknolojik deimenin gelime olup olmad, genellikle, blmden bamsz olarak belirlenemez. ekil 14.4.A'da eer yeni teknik birinci teknik ise, bu teknik btn cret dzeylerinde dier iki teknikten daha yksek kr oran verdii iin, blm ne olursa olsun daha etkin olacak ve bu deime, bir teknolojik gelime olarak tanmlanabilecektir. Buna karlk B'de yeni teknik birinci teknik ise, bu tekniin bir teknolojik gelime yaratp yaratmad, crete baldr. Eer w >w0 ise, yeni teknik dier iki (eski) teknikten daha yksek bir kr oran vereceinden daha ileri bir teknik olarak yorumlanabilir. Ancak eer w<w0 ise, yeni teknik bilinen tekniklerden daha yksek kr oran vermedii iin kullanlmayacak; kapitalistlerce, daha etkin bir teknik olarak nitelendirilmeyecektir. Dolaysyla, teknik seimi kstas kr oran olduu zaman, cretten bamsz olarak teknolojik gelimeyi saptamak olanakszdr.1 Kr oranndaki deimelerin, teknik seimi yoluyla, adam bana den sermaye stokunun deerinde yol at deimeler veya reel Wicksell etkisi konusunda bir genelleme yaplamaz. Ekonomi ister durgun durum (g0) ister duraan durum (g>0) dengesinde olsun, kr oranndaki bir art, sermaye younluu yksek olan bir teknikten daha dk olan bir teknie geilmesine yol aabilecei gibi bunun tam tersinin de ortaya kmasna sebep olabilir. Ekonominin durgun durum koullarnda bulunduu varsaylarak bu olgu ekil 14.5. ve 14.6.'da gsterilmektedir.2
1 Bu olgu Blm 23.9'da ayrntl olarak incelenecektir. 2 Durgun durumda olan bir ekonomide blmn deimesi sz konusu olamayaca veya byle bir deime, sistemdeki dier deikenlerin de deimesine yol aabilecei iin, ekillerdeki

K - KESML DORUSAL MODEL

w 'i

r
k

u
EKL 14.5.

w-r erilerinin, durgun durum koullarnda bulunan, fakat kr oran ve cret dzeyleri farkl olan farkl ekonomilere ait olduunu varsaymak daha anlamldr. Bu durumda yaplan ey, denge analiziyle badaan tek yntemin, kyaslamal statik yntemin kullanlarak, hangi kr oranlarnn hangi sermaye younluklar ile badaabileceinin saptanmasdr. Bu nedenle kr oran deitike bir ekonomide bir teknikten baka birine geilmemekte; durgun durumdaki bir ekonomiden dier birine geilmektedir. Ayn yorum kyaslamal statik yntemin duraan durum koullarnda uygulanmas halinde de yaplmaldr.

390

ADA KLASK YAKLAIM

'

ekil 14.5.'de birinci teknikte m=0 olduu iin bu teknikte Wicksell fiyat etkisi yoktur; buna karlk ikinci teknikte m t> 0, yani fiyat etkisi negatiftir. Ekonomiler durgun durum dengesinde olduundan, gei ve yeniden-gei noktalarnda birinci tekniin daha sermaye youn olduu kolayca saptanabilir. Bunu iki ekilde gsterebiliriz. (14.17) gereince g = 0 iken, kr orannn y zerindeki fiyat etkisi ortadan kalkmakta ve tekniklerdeki adam bana den outputun deeri btn kr oranlarnda yx= W ve y2= W2 olmaktadr. A ve B noktalarnda w ve T her iki teknik iin de ayn ve y^>y2 olduu iin; yw=^rk >y2w=rk2, yani kj > k2 olmaktadr. Ayn sonuca ekil 14.2.'den giderek de ulalabilir; g = 0 iken k, JFBN dorusunun eimine eittir. Burada ise hem A hem de B noktalarnda y,A ve jjB'nin eimi srasyla y2A ve y2B'den daha fazla olduundan, bu noktalarda ilk tekniin sermaye younluu daha yksektir. Kr oran sfr ile r arasnda iken birinci, r ile r2 arasnda iken ikinci, r2 ile JR, arasnda iken yine birinci teknik daha krl olmaktadr. Dolaysyla, A noktasnda, kr oranndaki bir art sermaye younluu daha dk olan bir teknie, B noktasnda kr oranndaki bir art ise sermaye younluu daha yksek olan bir teknie geilmesine yol amakta; kr oran artarken sermaye younluunun deeri nce fenden fc2'ye dmekte, daha sonra ise A:2'den fc,'e kmaktadr. A noktasndaki geiin dourduu etki pozitif; B noktasndaki yeniden-geiin dourduu etki ise negatif reel Wicksell etkisidir. Ksaca bu etkileri: dkjdr > 0 dkjdr = 0 dk \dr < 0 ; negatif reel Wicksell etkisi ; ntr 1 reel Wicksell etkisi ; pozitif reel Wicksell etkisi

(14.22)

eklinde tanmlayabiliriz.2 ekil 14.6.'da ise daha nce ele alnan bir durumda, ekil 12.4.'de kr oran deiirken sermaye younluunda meydana gelen deimeler incelenmektedir. ekil 12.4.'de her tekniin ivr erisi, o tekniin kullanld kr oranlarnda konkav olduu iin ekil 14.6.'da btn fc'lar kr oran ile birlikte artmakta, yani fiyat etkileri pozitif olmaktadr. Hi bir teknik geri gelmedii halde, r2 ve r3 noktalarnda negatif reel
1 Ntr reel Wicksell etkisi, ekil 14.1S.'de, yv = y2 olduu zaman ortaya kacaktr. Bu durumda, gei noktalarnda, yt = w + rfe, = y2 = w + rfe2, yani k = k2 olacak; kr oranndaki deime sermaye younluunu etkilemeyecektir. 2 (11.22)'de ksm deil toplam trev bahis konusu olup kr oran deiirken, teknik katsaylarn da deitiini gstermektedir ( (14.21) ile kyaslaynz).

K - KESML DORUSAL MODEL

391

Wicksell etkisi ortaya kmakta; kr oran ile birlikte sermaye younluu da hem her teknik iinde, hem de bir teknikten dierine geildiinde artmaktadr. Buna karlk n'de reel Wicksell etkisi pozitiftir. Ekonomi duraan durum dengesinde (g>0) olduu zaman, net output birden fazla maldan olutuu iin, teknikler arasndaki gei ve yeniden - gei noktalarnda, hangi tekniin daha sermaye youn olduu konusunda yukarda uygulanan yntem geerli olmakta kmaktadr. Zira bu durumda, kr orannn, outputun deeri zerinde fiyat etkisi vardr ve bu nedenle, r = 0 iken daha yksek deerde output veren bir teknik, gei ve yeniden - gei noktalarnda dier teknikten veya tekniklerden daha yksek deerde output vermeyebilir. Bu olgu kr oranndaki deimelerin sermaye younluu zerindeki etkisini karmak bir hale getirmektedir. Ancak, ekil 14.7.'de ortaya kan durum, durgun durum koullarnda olduu gibi burada da bu etki konusunda bir genelleme yaplmas olana olmadn gstermektedir. Byme oran pozitif olduu zaman, eer iki teknik arasnda tek bir gei noktas varsa, yani ekil 14.7.'de olduu gibi tekniklerden birinin maksimum kr oran, dierinin de maksimum creti daha yksekse, gei noktasnda kr oran artt zaman sermaye younluu daha az olan teknie geilmekte, yani pozitif reel Wicksell etkisi ortaya kmaktadr. Bunun u ekilde gsterebiliriz. (14.13) ve (14.15)'den

92

ADA KLASK YAKLAIM

k=w l(v'r); A noktasnda r ve w her iki teknikte de ayn olduundan, bu noktada kx>k2 olmas iin v'2 > v\ olmaldr. Birinci teknikte mO olduu iin, byme oran ne olursa olsun, v\ = Vdir. Buna karlk ikinci teknikte, kr oran rt iken, hasla-sermaye katsaysnn alaca en dk deer, g=G iken ortaya kmakta ve byme orannn bu deeri iin v'2=R2 olmaktadr, (bkz. ekil 14.2.). Dolaysyla, kr oran n iken, byme orannn alaca btn deerler iin, v'2>v\ olmakta; yani r orannda, birinci tekniin sermaye younluu ikinci tekniin-

K - KESML DORUSAL MODEL

393

kini amaktadr. Dier yandan bu teknikte m<0 olduundan, bu tekniin sermaye younluu kr oran ile birlikte artmaktadr. A noktasnda birinci teknikten ikinci teknie geildii zaman ortaya kan reel Wicksell etkisi pozitiftir. Ancak, ikinci teknikte kr oran artt zaman sermaye younluu, Wicksell fiyat etkisi nedeniyle srekli olarak artt iin, bu teknik iinde kr oram ile fe, ayn ynde deimektedir. Eer r=R2 iken k2>k ise, kr orannn r: ile R2 arasndaki bir deerinde k = k2 olacaktr. Bu durumun gereklemesi byme orannn deerine baldr. m < 0 iken, ekil 14.2.'de grld gibi, r=R olduunda fc'nn alaca maksimum deer g=G iken ortaya kmakta ve bu 14.7.'de R2 noktasndan wr erisine izilen teetin (-R2N) eimine eit olmaktadr. Buna karlk fc'nn minimum deeri, W2 ile R2 noktalarn birletiren dorunun eimine eittir. Jfcj'in deeri R\W\'m veya 7?2M'nin eimine eit olduu iin, eer byme oran, eimi l?2M'den byk bir doru veriyorsa, r=R2 iken fc2>/c olacaktr. ekil 14.7.'de bu varsaym yaplmakta ve r2 kr orannda k = k2 olmaktadr. Bu oranda hi bir teknik geri gelmedii halde sermaye younluu, k geri gelmekte; r > r2 olduu zaman ise sermaye younluu kr oranyla birlikte artmaktadr. Bu olgu, iki tekniin ancak tek bir noktada eit derecede krl hale gelmesi ve gei noktasndaki reel Wicksell etkisinin pozitif olmas halinde bile, kr oran ile sermaye younluunun ayn ynde hareket edebileceini, ayn sermaye younluunun birden fazla kr orannda ortaya kabileceini gstermektedir. Modelde sadece sermaye younluu ile kr oran arasnda deil, adam bana den outputun deeri ve hasla-sermaye katsays ile kr oran arasnda da olduka karmak ve ok ynl ilikiler ortaya kmakta^ bunlarla kr orannn deime yn konusunda bir genelleme yapma olana bulunmamaktadr. Nitekim ekil 14.6.'da kr oran artt zaman, adam bana den outputun deerinin nce azald, daha sonra ise srekli olarak artt grlmektedir. Ayn ekilde, tekniin geri gelmesi olgusu, kr orannn ok yksek ve ok dk deerlerinde ayn output-igc katsaysnn ortaya kmasna yol amaktadr. ekil 14.8., 14.6.'dan tretilmi olup kr oran ile hasla-sermaye katsays arasndaki ilikiyi gstermektedir. v'=(w-\-rk) jk olduu iin gei noktalarnda daha yksek sermaye younluuna sahip tekniin v' katsays daha dktr. Dolaysyla, kr oran artl zaman ekilde ' nce artmakta, daha sonra ise srekli olarak azalmaktadr. Yine, tekniin geri gelmesi halinde, ayn v' ok dk ve ok yksek kr oranlarnda ortaya kmakta; ksaca, r ile v' arasndaki iliki konusunda da bir genelleme yapma olana bulunmamaktadr.

394

ADA KLASK YAKLAIM

r 1

1 |
1
1 t

t t

1 .
1

1S r. i 1

i1
L. z

A \ i f
I

1
f f
1
1

1
i r 1

ir

EKL 14.8.

Ekonomide sadece iki tekniin var olduu varsayldnda ekil 14.7.'de WXAR2 erisi, bu ekonominin teknolojisinin wr erisidir: ksaca, ekonomide w ve r'deki deimeler bu eri zerinde olacaktr. Teknik says artt zaman, her tekniin en krl olduu kr oranlar aral daralacak, teknik says sonsuza gittii zaman ise, ekonominin wT erisi zerindeki her nokta farkl bir teknie ait olacaktr. Bu durumda wr erisi zerindeki bir hareket, belli bir teknikten dier birine geilmesi sonucunu douracaktr. Yukardaki tartmalar, byle bir vor erisi zerinde, kr oran ile fc, y ve v' arasnda tek ynl, monoton ilikilerin olamayacan ortaya koymaktadr. Kr oran belli bir ynde deiirken, btn bu deikenlerin ayn veya ters ynde deime olaslnn ortaya kmasnn, zellikle tekniin geri gelmesi olgusuyla negatif reel Wicksell etkisinin temel nedeni, Wicksell fiyat etkileridir. Eer fiyat etkisi yoksa ne tekniin geri gelmesi, ne de negatif reel Wicksell etkisinin ortaya kmas olana vardr. Byle bir durumda, btn tekniklerin wr erileri dorusal hale gelecei iin, iki teknik arasnda sadece tek bir gei noktas bulunacak ve bu noktada da pozitif reel Wicksell etkisi ortaya kacaktr. Ekonominin wr erisi zerindeki hareket, srekli olarak, kr oran artarken sermaye younluu daha az olan tekniklere geilmesi sonucunu douracak; kr oran ile k ve y arasnda ters ynde; v' arasnda ise ayn ynde, monoton bir iliki ortaya kacaktr. Byle bir durum, ancak, ekonominin btn kesimlerinin ayn sermaye younluuna sahip olmas halinde ortaya kabileceinden, bu tip tek ynl ilikilerin genelliinden bahsedile-

K - KESML DORUSAL MODEL

395

meyecei gibi bunun, retim teknolojisi olduka karmak olan kapitalizm iin geerli olmas da dnlemez. Modelde, cret-kr oran ve tketim-byme oran ilikileri arasndaki dalite, teknik seiminin sadece kr oran ve buna bal olarak deien k, y ve v' ile deil, ayn zamanda tketim ve byme ile ilgili sonular dourmasna yol amaktadr. Burada, krbbk kstasna gre yaplan teknik seiminin tketim ile ilgili olarak ortaya kard sonular ksaca incelenecektir. Teknik seimi kr oran kstasna gre yapld zaman, seilen tekniin toplumsal anlamda en etkin teknik olmamas olasb vardr. Toplumsal olarak etkin bir teknik, belli bir byme orann, tketimden yaplacak asgari fedakrlkla gerekletirecek tekniktir.1 Buna karbk kapitalizmin oyun kurallar uyarnca bir tekniin etkinlii, teknik seimini yapan kiilerin amaladklar deikene, kr oranna gre tanmlanmaktadr. Bu durumda, veri bir cret dzeyinde kr orann maksimize eden teknik, ekonominin veri byme orannda yapabilecei en yksek tketimin gereklemesine olanak vermeyebilir. ekil 14.9.'da, byme oran ile kr orannn birbirlerinden bamsz olduu varsaylarak, bu olgu gsterilmektedir. Ekonominin duraan durum byme orannn gt dsal olarak belirlenen reel cretlerin de w olduunu dnelim. Mevcut iki teknik arasnda, w=wt iken, ikinci teknik daha
c

w
\ Tmkaik I

Svr. fcnik
^

11

EKL 14.9. 1 Modelde teknolojik gelime ve ekonominin yapsnn deimesi sorunlar yer almad iin toplumsal etkinlik, sadece, byme oran ile tketim ilikisine bal olarak tanmlanmaktadr. Endstrileme srecinde olan ekonomiler iin bu tanm geerli olmayabilir.

396

ADA KLASK YAKLAIM

yksek kr oran verdii iin kapitalistler bu teknii seeceklerdir. Oysa, eklin sol tarafna baktmz zaman, byme oran g=gt iken ikinci tekniin OB, birinci tekniin ise OA kadar tketim verdii grlmektedir. Dier bir deyimle, birinci teknik kullanld zaman ayn byme oran, ekonomide adam bana daha yksek tketim yaplarak salanacaktr. Ancak, kr oran kstasna gre seilen teknik ikinci teknik olduu iin, ekonomi gereksiz yere, adam bana AB kadar tketimden vazgemektedir. 14.9.'da grld gibi, w=w, iken, eer ekonominin duraan durum byme oran g3 ile g, arasnda ise; veri cret dzeyinde kr orann maksimize eden teknik ile, veri byme orannda tketimi maksimize eden teknik ayn teknik (II) olacak; toplumsal ve zel karlar arasndaki eliki ortadan kalkacaktr. Buna karlk, seimi sz konusu olabilecek teknik says ne kadar fazla ise, bu elikinin ortaya kma olasl o kadar yksektir. rnein eer teknik says sonsuzsa, wr (ve cg) erisi zerindeki her nokta ayr bir teknie ait olaca iin, bu durumda elikinin ortadan kalkaca tek durum g=r olduu durumdur: r=g olduu zaman wr ve cg erileri zerinde ayn noktalar seilmi olacak ve cret ve byme oran veri iken, kr orann maksimize eden teknik ayn zamanda, veri byme orannda, adam bana den tketimi de maksimize edecektir. Dolaysyla, bu elikinin ortaya kma olasl teknik saysna ve kr ve byme oranlarna baldr. Teknik saysnn sonsuz hatta olduka yksek olduunu sylemek olana yoktur. Bu durumda eliki, byme oran ile kar orannn birbirine ne kadar yakn olduuna baldr. Kapitalizmde bu iki oran eitleyecek bir mekanizma olduu ve tarihsel olarak kapitalizmin, bu iki orann eitlendii bir duraan durum dengesinde, bir altn ada byd sylenemez.1 Soruna snfsal adan bakld zaman bu elikinin ortadan kalkaca dnlebilir. i snf iin eer ama tketimlerini maksimize etmek ise, bu, byme oranna veya teknik seimine deil, sadece cretlere baldr. cretler wjj dzeyinde belirlendii zaman, hangi teknik seilirse seilsin bu snfn tketebilecei maksimum miktar belirlenmi 2 olmaktadr. Bu durumda birinci teknik yerine ikincinin seilmi olmas,
1 Bugnk Bat kapitalizminde kr orannn % 10'u altnda; byme orannn da, genel olarak, /o 4'n zerinde olmadn syleyebiliriz. 2 Burada istihdam sorunu bir kenara atlmakta, sadece alan ii bana tketim gz nne alnmaktadr. stihdam sorunu iin iine girdii zaman teknik seimi, cretler veri bile olsa, ii snfn ilgilendirecektir.

K - KESML DORUSAL MODEL

397

sadece kapitalistlerin tketimini etkileyecektir: bu teknii semekle kapitalistler, daha yksek bir kr oran elde etmek amacyla, tketimlerinden AB kadar fedakrlk yapm olmaktadrlar. Ancak bu olgu, ortaya baka bir eliki karmaktadr: cretlerin t^'den daha yksek, rnein OA kadar olmas, ekonominin gt orannda bymesine engel olmad gibi, ekonominin tmnde adam bana tketimi AB kadar da artrmaktadr. Bu durumda ekonominin gt orann bymesi iin birinci teknik seilmeli ve cret dndaki gelirler de yatrlmaldr. Ancak, cretlerin OA'ya kmas kapitalistlerin kr amacyla elimektedir. Bu anlamda kr, yine, tketimin maksimize edilmesine engel olmaktadr. Burada akla gelecek ilk husus, planl bir sosyalist ekonomide bu elikinin ortadan kalkabileceidir. Byle bir ekonomide byme oran saptandktan sonra en yksek tketimi salayacak tekniin seimi dolaysz veya dolayl bir yoldan salanabilir. lkinde merkez plan otoriteleri, retim birimlerinin seecekleri teknikleri dorudan doruya saptayacaktr. Ancak, teknik seimi retim birimlerine braklsa bile, tketimi maksimize edecek tekniklerin seilmesi salanabilir. Bunun iin planlama otoritelerin yapmalar gereken ey; reel cret ile, retim birimlerinin ellerindeki retim aralar karlnda merkez plana deyecekleri artk orann, r'yi saptamaktr. Eer cretler OA, byme oran g olarak saptanm ise, bu byme orannn salanmas iin (cretlerden tasarruf yaplmadn varsayarak), birinci tekniin seilmesi kanlmazdr. Eer plan otoriteleri retim birimlerinden g, orannda bir katk isterlerse, teknik seimi bu birimlere braklm olsa bile, birinci teknik seilecek; aksi halde, retim birimleri gx orannda bir deme yapamayacaklardr. Ksaca, byle bir ekonomide, buradaki model erevesinde, teknik seimi ekil 14.9.'un sol tarafnda yaplmal ve dolaysyla kstas, belli bir byme orann maksimum tketimle salamak olmaldr. Byme orannn ne olaca ise, toplumun bugnk ve gelecekteki refah ile ilgili siyasal bir karar konusudur.

14.4. BLM, TASARRUF VE BYME


Buraya kadar modelde, dsal olarak belirlenen iki deikenin, byme oran ile reel cretler olduu, bunlarn birbirinden bamsz olarak belirlendii varsaylmtr. Bu blmde bu varsaym ortadan kaldrlarak blm ile byme arasndaki ilikiler incelenecektir. Daha nce olduu gibi, reel cretlerin dsal olarak verildii varsaym burada da yaplacak, bunun nasl belirlendii sorunu ele alnmayacaktr.

398

ADA KLASK YAKLAM

Byme oran, ekonomide yaratlan artn snflar arasnda hangi oranda blldne, snfsal gelirlerden yaplan tasarruflara, bu tasarruflarn hangi oranda yatrldna baldr. Ekonomi duraan durum dengesinde olduu iin, yatrm-tasarruf eitsizlii sorunu ort a y a kmamakta; tasarruflarn otomatik olarak yatrld varsayldn da, b y m e oran, gelir dalm ile snfsal tasarruf oranlarna bal olmaktadr. Tasarruf olgusunun modele sokulmas halinde, modeldeki deikenlerin belirlenme sreci u ekilde ortaya kmaktadr: reel cretler veri iken k r oran (r) ile deiim oran (p) belirlenecek ve bunlar, snfsal tasarruf fonksiyonlar ile birlikte, byme orann (g), a d a m bana t k e t i m (c) ile a d a m bana den o u t p u t u n (y) ve sermaye stokunun (k) deerini belirleyecektir. B u n u gstermek iin ortalama ve marjinal tasarruf eilimlerinin ayn olduunu; iilerin cret gelirlerinden s w orannda; kapitalistlerin de krlarndan s b orannda tasarruf yaptklarn ve: 0 ^ sw < sc ^ 1 (14.23)

olduunu varsayalm. (14.23), iilerin tasarruf oranlarnn kapitalistlerinkinden daha dk olduunu gstermekte v e s w = 0 , s c = l durumlarn, yani klasik tasarruf fonksiyonunu da iermektedir. Ekonomide yaplan tasarruflar, cretlerden ve krlardan yaplan tasarruflarn toplamna eit olacandan: T S = sw w + sc rk (14.24) dir. w ve rk srasyla, adam bana cret ve kr olduu iin, S adam bana yaplan tasarruflar gstermektedir. Tasarruflar dorudan doruya yatrld iin, (14.24)'n ekonominin sermaye stokunun deerine oran, duraan durum byme orann vermektedir:
g

= Sik = sw (wlk)

+ scr

(14.25;

sw ve sc veri (davransal) parametreler olduu iin, bu eitlik (14.1) ve (14.7)'deki fiyat ve miktar denklemlerinin deikenleri dnda yeni bir deiken getirmemekte, sadece modelin deikenleri arasndaki bir ilikiyi tanmlamaktadr. Bylece, sistemdeki alt bie linmeyen deikene, w, p, r, g, k (=pt) ve y'y karlk, fiyat ve miktar denklemleriyle (14.25)'de be tane eitlik vardr ve reel cretler dsal olarak verildiinde dier btn deikenler belirlenecektir.1 Blm1 Burada, klasik yaklam erevesinde, dsal olarak belirlenen deiken reel cret olup bu, kr oranyla byme orann belirlemektedir. Oysa ayn iliki, neo-Keynesi yaklamda farkl bir ekilde yorumlanmaktadr; dsal deiken, kapitalistlerin yatrm davranlarnn belirledii byme orandr ve kr oran ile reel cretler buna bal olarak belirlenmektedir. Bu durum ileride incelenecektir.

Kt - KESML DORUSAL MODEL

399

deki bir deimenin byme oran zerindeki etkisini saptamak iin, y = w -- rk eitliinden yararlanarak (14.25)'i: f g = sw v' +r(sc~ sw) ' (14.26)

eklinde yazalm. Kr oranndaki bir artn byme oran zerinde iki farkl etkisi vardr ve bu etkilerin toplam, byme orann kr oran ile birlikte artp artmayacan belirler. Bu etkilerden ilki tasarruf etkisidir. Kr oran artt zaman, krlardan yaplan tasarruflar cretlerden yaplan tasarruflardan greli olarak daha yksek olduundan, sistemdeki dier btn deikenler, y, ve v' sabit kald takdirde, toplam tasarruflar artacak ve byme oran ykselecektir: nitekim (14.26)'da r artt zaman v' deimiyorsa byme orannn da kesinlikle artaca grlmektedir. Gelir dalmndaki deimenin byme oran zerindeki bu etkisi, kompozisyon etkisi sonucunda ortaya kmaktadr: fiyatlar sabitken, toplam gelirin daha byk bir ksm yatrld zaman, mill gelirin bileimi farkl olmakta, traktr reten kesimin retim younluu ve byme oran artmaktadr. Ancak, byme oran kr oranna bal olduundan ve dolaysyla g ve r birlikte deitiinden, kr oran deiirken fiyatlar da deiecek, fiyat etkisi ortaya kacaktr. Bu, (14.26)'da kr oran ile birlikte >"nn de deimesi demektir. Bu koullar altnda kr oranndaki deime, adam bana den outputun daha yksek bir ksmnm yatrlmasna yol at halde, byme oran ykselmeyebilir. Eer r artarken v' azalr ve bu azalma greli olarak kr oranndaki artn etkisinden daha yksek bir etki yaratrsa; r artarken g decektir. Hasla-sermaye katsaysnn ne ynde deiecei kesimlerin greli sermaye younluklarna baldr. (14.16)'da grld gibi m > 0 iken v' kr oranyla birlikte artmakta; m = 0 iken ise deimemektedir. Bylece eer m > 0 ise, kr oran ile byme oran ayn ynde deiecektir. Buna karbk m < 0 ise, F'deki bir art v"nn azalmasna yol at iin, byme orannn ne ynde deiecei, ters yndeki bu iki etkinin toplamna bal olmaktadr. Eer kr orannn kompozisyon (tasarruf) etkisi, fiyat etkisinden ar basyorsa, g artacak; aksi halde ise azalacaktr. Bunu saptamak iin (14.25)'de w yerine (14.2)'yi; & yerine de (14.19)'u koyar ve dzenlersek:
8

sw (lar) fi + sc mb at sw m (1ar)

'

olacaktr. Buradan:

(ii)

iken

dgldr

(i4>28)

400

ADA KLASK YAKLAIM

olduu saptanabilir. s w < s c S 1 olduu iin sa taraf negatiftir. Dolaysyla m sfr veya pozitif olduu zaman, b y m e ve k r oranlar ayn ynde deimektedir: dgjdr > 0. B u n a karlk, m negatif iken bile, eer m'nin m u t l a k deeri sa taraftaki ifadeden kk ise, yine g ile r ayn ynde deiecektir. K r oranndaki bir art, (14.23) gereince, a d a m bana den gelirden yaplan tasarruf ve yatrm orann arttrd halde, b y m e orannn dmesi olgusunu u ekilde aklayabiliriz. (14.5)'de grld gibi m < 0 iken kr oranndaki bir art t r a k t r n b u d a y cinsinden fiyatn da artrmaktadr. Bu, gelirin tasarruf ve edilen yatrlan her birimi karlnda satn alnabilecek t r a k t r saysnn azalmas demektir. Eer tasarruf oranndaki art, y a n i s c ile s w arasndaki fark, bu azalmay karlayacak k a d a r yksek ise, b y m e oran artacak, aksi halde ise azalacaktr. Tasarruf fonksiyonlarnn ald biime gre kr oran ile b y m e oran arasndaki iliki de deimektedir. Bu ilikiyi farkl d u r u m iin u ekilde saptayabiliriz: 1. Keynesi tasarruf fonksiyonu, s w = s c = s: B u r a d a , (14.3)'n aksine, snfsal tasarruf oranlarnn ayn olduu varsaylmaktadr. Bu d u r u m d a kr oranndaki bir deime, gelirin tasarruf edilen orann deitirmeyecektir. Eer kr oran artarken p de artyorsa ( m < 0 ) , b y m e oran azalacaktr. > . 2. s w = 0, s c < 1 : Bu d u r u m d a g = s c r olacaktr. K r oranndaki bir art b y m e orann ayn o r a n d a artracaktr. K r oranndaki deimenin tasarruf orannda yol at artn etkisi (kompozisyon etkisi) m'nin deeri ne olursa olsun, fiyat etkisinden d a h a yksektir. . 3. Klasik tasarruf fonksiyonu, s w = 0 , s c = l : Bu durumda ise g=r olacak, bu iki deiken ayn ynde ve oranda deiecektir. Son iki durumda byme orannn alaca deerin, retimin teknik koullarndan bamsz olduu dnlebilir. Bu yorum ancak kr oran dsal deiken ise geerlidir: zira, bu durumda, r verildii zaman g, retimin teknik koullarndan bamsz olarak belirlenecek, retim katsaylar ise lo'nun ne olduunu belirleyecektir. Ancak dsal deiken cret olduu zaman, kr oran, cret ve teknik koullar tarafndan belirlenmektedir. Dolaysyla reel cretin belli bir deeri iin, kr oran ve byme oran, farkl tekniklerde farkl deerler alacaktr.

C - KESML DORUSAL MODEL

403

14.5. STHDAM VE KARARLILIK


Yukarda, ekonominin blm ve. tasarruf oranlar tarafndan belirlenen oranda byyecei, igcnn byme orannn ve igc piyasasnda ortaya kabilecek dengesizliklerin, ekonominin sermaye stoku ile outputunun bu oranda bymesini engellemeyecei varsaylmtr. Bu varsaym Harrod'un, doal ve gerekli byme oranlarnn birbirine eit olmamasndan doan, uzun dnem istibdam sorununun ir kenara atlmas demektir. Harrod'da bu sorunu douran ey, gerekli ve doal byme oranlarnn birbirlerinden bamsz ve dstl olarak belirlenmesi; zellikle, tasarruf oran ile sermaye-hasla katsaysnn sabitlii nedeniyle, gerekli byme orannn doal byme oranna intibak edememesidir. Buradaki iki kesimli modelde, blmdeki deimelerin hem sermaye-hasla katsaysn, hem de tasarruf orannn deitirerek ekonominin byme orann etkiledii grlmektedir. Bu durumda, gerekli byme orannn doal byme oranna intibak etmesi sz konusu olabilir. Nitekim neoklasik ve neo-Keynesi byme modellerinin hareket noktas da bu intibaklardr. Bu modeller ileride ele alnaca iin burada, tasarruf oran ile sermaye-hasla katsaylarmdaki deimelerin gerekli byme orann doal byme oranna intibak ettirip ettiremeyecei sorunu incelenmeyecektir. Ancak unu beb'rtmek gerekir ki, kr oran deitii zaman gerek byme orannn, gerek sermaye-hasla katsaysnn monoton ve tek ynl bir ekilde deimemesi, bu intibakn Balanabilmesi olasln azaltmaktadr. ki-kesimli modelin, Harrod'un tam istihdam dengesine ulap ulaamayaca sorunu, burada farkl bir adan ele alnacaktr: tasarruf orannn ve /veya sermaye-hasla katsaysnn doal byme oranna intibak ettii varsaylarak, ekonominin, belli bir denge durumundan, doal byme orannn belirledii denge durumuna geip geemeyecei, bunun iin sermaye stokunu gerekli ekilde ayarlayp ayarlayamayaca incelenecektir. Bu sorun, modelin kararllk sorunundan baka bir ey deildir. Zira, eer ekonomi, herhangi bir denge durumundan dier birine gidemiyorsa, denge durumu dndayken dengeye ulaabilmesi de sz konusu olamaz. Bu sorunu eitli ekillerde incelemek olana varsa da ama, ekonominin dsal olarak verilmi bir byme oranna ulap ulamayacann saptanmas olduundan, burada, dsal orann Harrod'un byme oran olduu varsaylacaktr. Bunu saptamak iin ekonominin t==0 dneminde doal byme oranna eit bir oranda bydn; ancak dsal etkenlerle ( = 1 d-

'

'

'

'

>

. '

'

402

ADA KLASK YAKLAIM

neminde doal byme orannn azaldn varsayalm. Ortaya kan sorun, ekonominin, 1=1,2,... dnemlerinde srekli olarak tam istihdam ve sermaye stokunun tam kullanmn salayarak, niha olarak, yeni byme oranna ulap ulaamayaca sorunudur. Eer sermaye stokunun byme oran giderek igcnn byme oranna yaklayorsa, modelin dengesi kararl bir denge, aksi halde ise kararsz bir dengedir. Ekonominin byme orannn srekli olarak doal byme oranna yaklaabilmei iin, gerekli byme orannn deimesi gerekir. Burada bu deimenin salanabilecei varsaylarak kararlln, kesimlerin sermaye younluklarna bal olduu gsterilecektir. ' Ekonominin sermaye stokunun t dnemindeki byme orann g, igcnn de yine ayn dnemdeki byme orann gn ile gsterelim ve g=gn olduunu varsayalm. = l dneminde igcnn byme oran azalarak g'n olduu ve i=2,3,4... dnemlerinde bu dzeyde kald takdirde, niha olarak, sermaye stokunun bu oranda bymesi iin, byme orannn giderek azalmas ve retim arac reten kesimin retim younluunun, buday reten kesimin retim younluuna oranla daralmas gerekecektir. Eer traktr reten kesim daha sermaye youn (m<0) ise, byme orannn bu dzeye dmesi ve traktr kesiminin retim younluunun azalmas iin ekonomide doal byme oran (g'n) dengesinde adam basma kullanlan traktr miktarnn azalmas gerekir. ; Doal byme oran t = l dneminde azald iin bu dnemde, t = 0 dneminden devralnan btn traktrlerin kullarlmas ve igcnn tam istihdam iin, adam bana kullanlan traktr miktarnn artmas gerekecektir. Traktr reten kesim daha sermaye youn olduundan, bunun salanmas ancak traktr kesiminin retim younluunun greli olarak daha fazla artrlmas halinde mmkndr. Ancak, bu kesimin retim younluunun artmas, t = l dneminde sermaye stokunun byme orann artracak, yani ekonomiyi doal byme oranndan uzaklatracaktr. Bu durumda t2 dnemine devredilen traktrlerin t2 dneminde tamamen kullanlmas ve igcnn de tamamen istihdam edilebilimesi iin, t=2 dneminde traktr kesiminin retim younluunun daha da artrlmas gerekecek, bu ise sermaye stokunun byme orann doal byme oranndan, ekonominin sermaye younluunu da denge sermaye younluundan giderek uzaklatracaktr. imdi ayn sreci m > 0, yani buday reten kesimin daha sermaye youn olduu varsaymn yaparak inceleyelim. Bu durumda, byme

Kf - KESML DORUSAL MODEL

403

orannn niha olarak g'n dzeyine inmesi, ekonominin sermaye younluunun artmasn gerektirir. ( = 1 dneminde, f = 0 dneminden devralnan traktrlerin tamamen kullanlmas ve t a m istihdamn salanmas iin, yine, sermaye younluu yksek olan kesimin retim younluunun greli olarak artmas gerekir. Ancak, bu defa, sermaye younluu yksek olan kesim buday reten kesim olduu iin, bu kesimin retim younluunun artmas byme orann derecek ve ekonominin sermaye younluunu artracaktr. Eer, buna ramen, t = 1 dneminde sermaye stokunun byme oran doal byme oranndan yksekse, ( = 2 dneminde sermaye stokunun byme orannn dmesi, t=l dneminden devralnan traktrlerin tamamen kullanlmas ve t a m istihdamn salanmas iin yaplmas gereken ey ayndr; buday kesiminin retim younluunu artrmak. Bylece sermaye stok u n u n byme oran giderek doal byme oranna yaklaacak ve ekonominin sermaye younluu artacaktr. Ayn durum t = l dneminde doal byme orannn ykselmesi halinde de sz konusudur. Bu durumda byme orannn giderek artmas iin t r a k t r kesiminin retim younluunun artmas gerekecektir. Buday kesimi daha sermaye youn olduunda, t = l dneminde, t = 0 dneminden devralman traktrlerin t a m a m e n kullanlmas ve t a m istihdamn salanabilmesi iin, doal byme oran daha yksek olduundan, sermaye younluu az olan kesime yatrm yaplmaldr. Bu da t r a k t r reten kesim olduundan, m > 0 koulu gerekleirse, ekonomi giderek doal byme yoluna ulaacaktr. Dolaysyla, iki kesimli modelde dengenin kararl olmas iin, tketim mal reten kesimin daha sermaye youn olmas gerekmektedir. Bu koul salanamad takdirde, gerekli byme oran istenildii ynde deise bile, ekonominin, Harrod'un uzun dnem tam istihdam dengesine ulamas olana yoktur.

OKUMA LSTES 1. Akyz (1972)* 2. AUen (1967)', Ch. 12: Farkl tasarruf fonksiyonu varsaymlar ve modelin kararllk sorunu. 3. Bhaduri (1966) : Wicksell etkisi ve retim fonksiyonu. 4. Brown (1969)*: Tekniin geri gelmesinin koullar. 5. Bruno (1969): Daliteler. 6. Harcourt (1965) 7. (1970)* 8. (1972)**; pp. 39-46; 118-149: Fiyat ve reel Wicksell etkileri, tekniin geri gelmesi. 9. Hicks (1965)'*, Part I I : Modelin ilk formlasyonu, Blm, byme ve kararllk sorunlar. 10. Morishima (1969), Chs. I I , V.

11. Nell (1970)**: Altn ada tekniin ve sermaye younluunu geri gelmesi. 12. Nuti (1970a)* : Sosyalizm ve kapitalizmde teknik seimi. 13. Robinson (1958) 14. Spaventa (1968)*: Teknik seimi, sermayenin llmesi ve retim fonksiyonu. 15. (1970)* *: Byme, blm ve teknik seimi (Her iki Spaventa da basit ve ak bir anlatmla, burada ele alnan sorunlarn nemli bir blmn incelemektedir).

KISIM V

ADA NEOKLASK YAKLAIM

15. RETM VE BLM

15.1. GR

' v . . _ . '

Neoklasik yaklam byme teorisinin sorunlarna Harrod sonras dnemde ynelmitir. Harrod, Keyne?i teorinin ksa dnem gelir ve istihdam dengesi ile ilgili olarak ulat sonularn uzun dnemde, farkl bir biim alarak geerliini koruduunu ortaya koymu; kapitalist bir ekonominin dengeli bir ekilde tam istihdam dzeyinde bymesini salayacak bir mekanizmann piyasa sistemi iinde mevcut olmadn ne srmtr. Model, piyasa sinyallerinin ekonomiyi dengeye deil aksine srekli bir dengesizlie ynelteceini; piyasa sisteminin, mal ve igc piyasalarnda srekli olarak dengeyi salayacak bir mekanizma oluturamadn gstermekte ve bu adan, Keynes'in belirttii gibi sadece ksa dnemde deil, uzun dnemde de piyasa mekanizmasnn etkin bir ekilde ilemedii sonucuna ulamaktadr. Bu sonucun, neoklasik yaklamn tam rekabet koullar altnda piyasa sisteminin etkinlii konusundaki temel nermesine ters dt aka ortadadr. Nitekim temel neoklasik byme modeli byk lde Harrod'un bu nermelerine kar bir tepki olarak ortaya km; Walras'n, statik genel denge analizi erevesinde etkinliini gsterdii piyasa sisteminin, uzun dnem byme dengesini de salayacan kantlamaya ynelmitir. Daha sonra gelitirilen eitli neoklasik byme modelleri, ayn genel ereve iinde, farkl koullar ve varsaymlar altnda, uzun dnem duraan durum dengesinin nasl salandn gsterme ve denge durumunun zelliklerini inceleme abalarnn rndr. Walras genel denge analizinin bireysel davranlar, piyasa yaps ve teknolojik olanaklarla ilgili temel unsurlar neoklasik byme teorisinde de egemendir. Byme alanmda temel sorunlar sermaye birikimi ve teknolojik gelime olduu iin, neoklasik deer teorisinin aksine burada, tketici davranlar ve tketim olanaklar yerine retici davranlar ve retim olanaklar (veya teknolojisi) ile teorinin iki temel btncl faktr olarak tanmlad igc ve sermaye arz ve kullanm n plana gemektedir. Byme olgusu, deer teorisinin fiyat ve kaynak dalm sorunlarndan soyutlanarak makro dzeyde, output, igc, sermaye gibi btncl deikenler aracl ile incelenmektedir. Teori

4M

ADA NEOKLASK YAKLAIM

tamamen arz-talep mekanizmas zerine kurulmutur. reticiler, retim teknolojisinin zelliklerine bal olarak retim faktrlerini niha outputa dntrmekte; outputun byme oran faktr kullanmndaki genileme ile retim teknolojisindeki gelimeye bal olmaktadr. Hemen hemen btn neoklasik byme modelleri iki farkl piyasay iermektedirler: output ve igc piyasalar. Para ve para piyasas modelde yer almamakta, gelirler niha output cinsinden reel olarak ifade edilmektedir. 1 gc arznn byme oran Harrod J da olduu gibi tamamen dsal etkenler tarafndan belirlenmektedir. cret pazarlklar reel cretler cinsinden yrtlmekte, igc piyasas reel cretlerdeki deimeler sonucunda dengeye gelmektedir. Sermaye arz bireylerin tasarruf eilimlerine balanmakta; tasarruflarn otomatik olarak yatrld varsaylarak tasarruflardan bamsz bir yatrm olgusu veya bir yatrm fonksiyonu ngrlmemektedir. Bu yatrm-tasarruf ilikisi Harrod modeli ve daha sonraki neo- Keynesi modellerle neoklasik model arasndaki temel bir fark oluturmaktadr: Keynesi byme modelleri tasarruflardan bamsz, tamamen farkl etkenler tarafndan belirlenen bir yatrm (birikim) ngrd halde neoklasik teori birikimi tasarruf olgusu ile aklamaktadr. Bu adan neoklasik byme teorisi, Keynes-ncesi bir teori olarak nitelendirilebilir. Neoklasik mikro teorinin firma dengesi ile ilgili temel nermeleri byme teorisinde makro dzeyde formle edilmitir. Ksaca, neoklasik byme teorisi, makro retim ve blm teorilerinden hareket et-mektedir. Faktpr talebi, faktrn marjinal katks veya verimlilii ile fiyat arasndaki farka bab olarak deimektedir. gcnn output cinsinden fiyat, reel cret, bu faktrn output emsinden marjinal verimlilii veya marjinal fiziksel verimliliinden daha dk olduu srece reticilerin faktr talebi artacaktr. Bu, t a m rekabet koullar altnda kr maksimizasyonuna ynelik davranlarn bir sonucudur. retici dengesi ve kr maksimizasyonu, faktrlerin reel fiyatlar ile marjinal (fiziksel) verimliliklerinin eitlendii noktada olumaktadr. Bu faktr fiyatlandrmas mekanizmas, makro dzeyde bir yandan blm sorununa zm getirirken dier yandan da neoklasik
1 Para, baz neoklasik byme modellerinde, rnein Tobin (1965)'de sermaye stoku yannda alternatif bir deer birikim kayna olarak yer almaktaysa da bu modellerin, Keynes'in formle ettii biimde parasal bir ekonominin sorunlarna deindii sylenemez. Ayn ekilde neoklasik modellerde sermaye piyasas pasif bir rol oynamakta ve sermaye stoku zerinden elde edilen getiri tamamen retimin teknik koullar, faktr arzlar ve retici davranlar tarafndan belirlenmektedir.

'

RETM VE BLM

409

byme teorisinin denge mekanizmasn oluturur. gc piyasasnda arz-talep dengesizlii reel cretlerin deimesine yol amakta, igc talebi reel cretlere bal olarak deierek tam istihdam salamaktadr. Bylece igc piyasas dengesi asndan da neoklasik teori ile Keynesi teori arasnda tam bir uyumazlk belirmektedir. Harrod'da uzun dnem istihdam sorunu tamamen sermaye birikimine bal olarak ortaya kmakta; sermaye stokunun byme oran istihdam dzeyinin byme orann belirlemektedir. Birikim byk lde igc piyasasnn koullarndan bamsz olduu iin, bu piyasadaki arz-talep dengesizlii sonucunda ortaya kabilecek fiyat (cret) deimeleri istihdam sorununa bir zm getirmemektedir. Neoklasik teoride retim fonksiyonunda ifadesini bulan retim teknolojisi, faktrler arasnda srekli ikameye olanak vermekte, belli bir sermaye stoku farkl igc miktarlarn istihdam edebildiinden, tam istihdamn salanmasnda teknolojik engel ortadan kalkmaktadr. Bu olgu, retim fonksiyonunda temel retim katsaylarnn, sermaye-hasla ve sermaye-igc oranlarnn srekli olarak deiebilmesinin bir sonucudur. Faktr fiyatlar ve zellikle (reel) cretler serbeste deiebildii srece, reticilerin faktr fiyatlarna bal olarak yaptklar teknik seimi, igc piyasasnda srekli olarak tam istihdam salamaktadr: ksaca, sermaye-hasla katsays igc piyasasndaki dengesizlie bal olarak deimekte, Harrod'un gerekli byme oran, doal byme oranna intibak ederek uzun dnem, duraan durum tam istihdam dengesi salanmaktadr. Neoklasik model Harrod'un ikinci sorununa, gerekli ve doal byme oranlarnn eitlenmesi sorununa bir zm nermekte ise de, Harrod'un ilk sorunu, duraan durum dengesinin kararll sorunu modelde bir zme ulaamamaktadr. Bunun bir nedeni, Harrod sonras dnemde, uzun dnem istihdam sorununun kararllk sorununa oranla ncelik kazanmasdr. Ancak, daha nemli bir neden, neoklasik modelin tasarruflardan bamsz bir yatrm fonksiyonu ve yatrmc davran varsaymamas, yatrm-tasarruf dengesizlii sorununu ortadan kaldrmasdr. Birikim ve teknolojik gelime olgularnn dinamik ve tarihsel niteliine ramen, neoklasik teorinin analiz yntemi, genel olarak, kyaslaman statik ile snrldr. Bu yntem, biribirinden dsal deikenlerin, rnein doal byme oram veya tasarruf orannn ald deerler asndan farkhlaan denge noktalarnn zelliklerinin kyaslanmas eklinde uygulanmaktadr. ok defa farkl uzun dnem denge durumlarnn kyaslanmas, bir denge durumundan dierine giden bir sre ola-

410

ADA NEOKLAStK YAKLAIM

rak yorumlanmakla beraber, teorinin dinamik dengesizlik srelerini inceledii sylenemez. B u n u n temel nedeni, zaman u n s u r u n u n bu modellere tarihsel olarak deil dnsel olarak girmesidir. B u n a paralel olarak modellerde yanlma, belirsizlik gibi sorunlar ikinci planda kalm a k t a ; piyasa sisteminin ideal bir ekilde iledii; piyasa sinyallerinin doru olduu; ekonomik karar birimlerinin t a m bir uzak gre sahip olduklar varsaylmaktadr. Neoklasik teoride faktrler arasndaki ikame, teknik veya faktr bileimi seimi, hem blm hem de b y m e dengesi sorunlarn zmledii iin, sermaye birikimi ve teknolojik gelime sorunlarna oranla ncelik kazanmaktadr. Bu nedenle nce neoklasik makro-retim ve b u n a b a b olarak m a k r o marjinal verimlilik blm teorileri ele alnacak; d a h a sonra b y m e ve teknolojik gelime sorunlar bu ereve iinde incelenecektir. ,

15.2. RETM FONKSYONU


retim fonksiyonu, en genel anlamda, belli input bileimlerinin salad maksimum output miktarlarn gsterir ve dolaysyla teknolojik retim ilikilerinin bir ifadesidir. Bu ilikilerin gsterebilecei zellikleri farkl grupta toplamak olana vardr: i. belli output miktarlarnn retiminde kullanlabilecek input bileimleri, yani inputlar arasndaki ikame ile ilgili zellikler; ii. lek ile ilgili zellikler; iii. inputlarla outputun fiziksel nitelikleri. inputlar veya neoklasik deyimle retim faktrleri arasndaki ikame ilikilerine gre retim fonksiyonu sabit veya deiken oranl olabilir. Sabit oranl retim fonksiyonu, veri bir output miktarnn sadece belli bir faktr bileimi ile retilmesine olanak veren fonksiyondur. Bu durumda retim faktrleri arasnda ikame sz konusu olmamakta; ayn output miktarn birden fazla faktr bileimi kullanarak retebilmek olana bulunmamaktadr. Bu olgu ekil 15.1. yardmyla aklanabilir. OA dorusunun gsterdii faktr bileiminin, ekonomide bilinen ve kullanlan tek retim teknii veya sreci olduu varsaylrsa, bu doru ekonominin retim teknolojisi gsterecektir. Dorunun eimi, niha outputu (Q) retmek iin igc (L) ve sermayenin (K) hangi oranda kullanlmas gerektiini gstermekte; niha output ve faktr miktarlar deiirken faktrler arasndaki oran sabit kalmaktadr. Bu teknii kullanarak Q kadar output retmek iin Kt ve Lt kadar sermaye ve igc faktr gerekmektedir. Qa noktasndan iti-

RETM VE BLM

411

K
/
A

'

_ _ JL^
^ ^ 1 I

1
3

I 1
I

L,

EKtL 15.1.

baren ok ynnde gidildiinde, retilen output miktar artmakta ancak faktrlerin biribirine oran deimemektedir. Bu durumda faktrlerden birini artrp dierini azaltmak suretiyle ayn output miktarn retmek olana bulunmamaktadr. Faktrlerden bir tanesi sabit kalrken veya artarken dier faktrn kullanlan miktarnn azalmas, outputta mutlak bir azalmaya yol aacak, sabit kalan veya artan faktr ksmen tl hale gelecektir. Ayn ekilde faktrlerden bir tanesini sabit tutarak dierini artrmak, outputta bir arta yol amayacak, faktrn artan miktar il kalacaktr. Nihai outputun retiminde birden fazla faktr bileimi kullanlabildii zaman ikame olana ortaya kacaktr. ekilde OB ve OC dorular OA'nm yannda alternatif retim tekniklerini gstermektedir. Qb ve Qc noktalar, bu tekniklerle Q kadar output retmek iin kullanlmas gereken faktr miktarlarn vermektedir. OA, OB ve OC dorularnn eimlerinin kyaslanmas, OB tekniinin en fazla igc youn, yani adam bana en az sermaye kullanan; OA tekniinin de en fazla sermaye youn teknik olduunu gstermektedir. Bu teknik bir arada, ekonominin retim teknolojisini tanmlamaktadr. Ancak, ekilde grld gibi, bunlardan sadece OA ve OB teknolojik olarak etkindir. OB teknii OA tekniine kyasla ayn miktar outputu daha ok igc (L^Lj), ancak daha az sermaye kullanarak (K2<Kt) retmektedir. gcnn greli olarak daha ucuz olduu koullarda bu teknik Q

412

ADA NEOKLASK YAKLAIM

kadar outputu OA'ya kyasla daha ucuz retebilir. Dolaysyla OA ve OB arasndaki seim greli faktr fiyatlarna baldr ve faktr fiyatlar belirlenmeden hangi tekniin ekonomik olarak daha etkin (ucuz) olduu saptanamaz. Ayn olgu OC iin geerli deildir. Bu teknik Q kadar outputu OA ile ayn miktar sermaye (K^, ancak OA'dan daha fazla igc (L 3 >Lj) kullanarak retmektedir. Faktr fiyatlar ne olursa olsun OA ayn outputu OC'den daha ucuza reteceinden OC, teknolojik ve ekonomik anlamda etkin olmayan bir teknik niteliindedir. Bu olgu, daha nce iki kesimli modelde ele alnan cret-kr ilikisi ve teknik seimi sorunu erevesinde de aklanabilir (bkz. ekil 14.4.). OA tekniinin wr dorusu OB tekniine ait wr dorusunu bir noktada kesecei halde, btn pozitif kr oran ve cret dzeylerinde, OC tekniine ait ivr dorusunun zerinde kalacaktr. Bu nedenle OC hi bir faktr fiyatnda etkin hale gelmeyecek ye bu tekniin seimi ve kullanm sz konusu olmayacaktr. Bu durumda ekonominin etkin teknolojisi OA ve OB dorularnn gsterdii faktr bileimleri tarafndan tanmlanmaktadr. Faktrlerin greli fiyatlarna gre ekonomide OA veya OB'nin gsterdii faktr bileimi kullanlacaktr. Ancak, her iki tekniin de eit derecede etkin '(krl) olduu faktr fiyatlarnda, yani gei kr ve cret oranlarnda OA veya OB veya bu ikisi bir arada kullanlabilir. Bu son durumda QaQb doru paras ekonominin elde edebilecei faktr bileimlerini verecektir. Dier bir deyimle K/L oran, tekniklerin hangi oranda bir arada kullanldna bal olarak OA ile OB'nin eimleri arasnda deerler alacaktr. QaQb dorusu e-rn dorusudur: bu doru zerindeki btn faktr bileimleri Q kadar output salamaktadr. OA dorususunun eiminden daha yksek, OB'nin eiminden daha dk K/L oran kullanlamayaca iin, e-rn dorusu Q a ve Q h noktalarnda eksenlere paralel hale gelmektedir: ksaca T igc miktar L,'in, sermaye miktar da K 2 'nin altna dt zaman, dier faktrn, srasyla sermaye ve igcnn miktarlarn artrmak suretiyle Q kadar output retmek olana yoktur. Her ne kadar QaQb doru paras zerinde sermaye-igc katsays srekli olarak deiebiliyorsa da ekil 15.1.'deki teknoloji, retim faktrleri arasnda srekli olmayan ve son derece snrl ikameye olanak vermektedir. Neoklasik retim teorisinde ikame, firmann deien (veya farkl) faktr fiyatlar karsnda en ucuz faktr bileimini semesine olanak vererek kr maksimizasyonunun salanmasna yol amaktadr. Kr maksimizasyonu, e-maliyet dorusunun eiminin e-rn

.RETM VE BLM

411

erisinin eimine eit olduu noktada gereklemektedir. ekil 15.1.'de faktr fiyat oranlar (veya e-maliyet dorusunun eimi) aft'nin eimine eit olduu zaman firma QaQb zerinde herhangi bir noktay seebilir. Ancak, bu doru zerinde K \h orannn srekli olarak deiebilmesi, faktrlerin kr maksimizasyonu amacyla ikme edilmesinden farkl bir olgudur: zira, bu durumda Q kadar output hangi faktr nileimiyle retilirse retilsin retim maliyeti deimeyecektir. E-maliyet dorusunun eimi fl,,'nin eiminden daha fazla olduu zaman firma OA tekniini seecek; ancak sermayenin fiyat igcne oranla daha da azald, e-maliyet erisinin eimi daha da artt zaman firma OA tekniinden daha sermaye youn ve dolaysyla daha ucuz teknikler kullanmak olanana sahip olmayacak; OA teknii ile yetinmek zorunda kalacaktr. Ayn ekilde e-maliyet dorusunun eimi QaQb'den daha dk olduu ve igc giderek greli olarak ucuzlad zaman, firma OB tekniinden daha sermaye youn tekniklere gemek olanana sahip deildir. Dolaysyla ekil 15.1.'de faktrler arasnda ikame sadece tek bir noktada mmkndr: e-maliyet dorusunun eiminin QaQb doru parasnn eiminden marjinal olarak sapt noktada. Faktr fiyatlar oran QaQb'nin eiminden saparak sermaye lehine dnd zaman daha igc youn olan OB teknii;' aksi halde ise daha sermaye youn olan OA teknii kullanlacaktr. Ayn olguyu cret-kr dorular yolu ile de saptamak olana vardr. Sadece iki teknik mevcut olduu zaman w ve r, bu tekniklerin wr dorularnn kesim noktasndaki deerleri aldklar zaman iki teknik eit derecede krl olacak; bu deerlerden en ufak bu sapma bir teknikten dierine geilmesine yol aacak; w ve r'nin dier btn deerleri iin ya OA ya da OB'nin wr dorusu zerinde kalnacak; yani, bu deerler iin w ve r'deki deimeler K jL orannn deimesine ve faktrlerin birbirleriyle ikamesine yol amayacaktr. Ancak, eer ekonomide OA ve OB gibi teknolojik olarak etkin sonsuz sayda farkl teknik varsa, ekil 15.1.'deki Qa ve Qb noktalar giderek birbirine yaklaacak ve e-rn dorusu srekli bir e-rn erisi haline gelecektir. E-rn erisi zerindeki her nokta, ayn miktar outputu retmek iin kullanlabilecek farkl tekniklere ait sermayeigc oranlarn gsterecektir. Dolaysyla, faktr fiyat oran ve emaliyet dorusunun eimi srekli olarak deitii zaman, e-rn erisi zerinde hareketle srekli olarak bir teknikten dierine geilebilecek; faktr fiyatlarndaki deimeye gre faktrler birbirleriyle ikame edilerek sermaye-igc oran srekli olarak deiebilecektir. Bu,

ADA NEOKLASK YAKLAIM

makro dzeyde ele alnd zaman, ekonominin w-r erisi zerindeki her noktann farkl bir teknie ait olmas demektir. E-rn erisi orijine gre konvekstir. Bunun temel nedenleri, faktrler arasndaki ikamenin srekli olmas ve e-rn erisinin veya erilerinin tretilmesinde sadece teknolojik olarak etkin tekniklerin hesaba katlmasdr. Nitekim, snrl ikamenin sz konusu olduu ekil 15.1.'de grld gibi, konveks olmayan bir e-rn erisinin elde edilmesi, OC gibi etkin olmayan srelerin kullanlmas, yani e-rn erisinin Qc noktasndan gemesi demektir. Dolaysyla, etkin tekniklerin says sonsuz olduu ve etkin olmayan teknikler e-rn erisi zerinde yer almad zaman konvekstik salanmaktadr. E-rn erisinin bu zellikleri, btn output dzeyleri iin geerlidir. Her biri, birbirinden marjinal olarak farkl output dzeyini gsteren sonsuz sayda e-rn erisi vardr. Dier bir deyimle sreklilik zellii, farkl output dzeylerini veren e-rn erileri iin de geerlidir. Bylece, neoklasik retim teorisinde ekonominin teknolojisi u zelliklere sahip olmaktadr: i. ayn output miktar, birbirinden marjinal olarak farkl sonsuz sayda faktr bileimi ile retilebilir; ii. faktrlerden birini sabit tutup dierini deitirerek output miktarn deitirmek olana vardr; iii, her iki retim faktrn de ayn veya farkl oranlarda deitirerek output miktarn deitirmek olana vardr. Bunlardan ilk ikisi, faktrler arasndaki ikameden doan sonular ve ksa dnem kullanm fonksiyonunu; sonuncusu ise lek ve uzun dnem retim fonksiyonu ile ilgili sorunlar incelemede hareket noktasdr. ekil 15.2.'de Y, 2Y ve 3Y erileri, farkl output dzeyini veren e-rn erileridir. A noktasnda Y kadar output, R ve h\ kadar faktr kullanlarak retilmektedir. Ayn miktar output G noktasndaki veya Y erisi zerindeki dier herhangi bir noktadaki faktr bileimi ile de retilebilir. E-rn erisi zerindeki hareketle, ayn miktar output giderek faktrlerden birinin artan, dierinin azalan miktarlar kullanlarak retilmektedir: rnein G noktasnda, A'ya kyasla daha ok igc, daha az sermaye kullanlmaktadr. Faktrlerin hangi oranlarda birbirleriyle ikame edilebileceini retimin teknik zellikleri; ksaca, e-rn erisinin eimindeki deimeler belirler. Marjinal ikame oran, faktrlerden birinin kullanlan miktar marjinal olarak azald zaman, output dzeyini ayn tutmak iin dier faktrn ne kadar artmas gerektiini gsterir.

RETM VE BLM

415

3Y

Faktrlerden bir tanesi sabit tutulup dierinin kullanlan miktar artrld zaman output miktar artmaktadr. ekil 15.2.'de bu olgu, sermaye stoku .K'da veri iken, igc kullanmnn giderek artmas sonucunda daha st dzeydeki e-rn erilerine, B ve C noktalarna gei eklinde ortaya kmaktadr. Faktrlerden biri sabit tutulup dieri artrld zaman outputun hangi oranda artaca, e-rn erilerinin biim ve eimlerindeki deimelere baldr. Marjinal verimlilik kavram, faktrlerden birinin kullanlan miktar sabitken, dier faktrn miktarndaki marjinal deimelerin retilen output miktarnda yol aaca deimeleri tanmlamaktadr. Neoklasik retim teorisinin ikame oran ve marjinal verimlilik ile ilgili nermelerini retim fonksiyonu yolu ile formle edebiliriz. ekil 15.2. outputu, sermaye ve igcnn srekli bir fonksiyonu olarak tanmlamaktadr: Y = F (K,L) K>0 L>0 (15.1)

Sermaye stokunun retim sreci iinde ammad varsaylmakta ve dolaysyla Y, belli faktr bileimlerinden elde edilen net output miktarn gstermektedir. K, tam kapasite sermaye stokudur. KjL oran deitii zaman bu stok, yeni sermaye younluunun gerektirdii biime

46

ADA NEOKLASK YAKLAIM

dntrlmekte ve bu yeni biiminde de tam kapasite ile kullanlmaktadr. Bu nedenle Y, fonksiyonun sa tarafndaki retim faktrlerinin tam kapasite kullanmnn salad net outputu, yani tam kapasite outputunu gstermektedir. retim fonksiyonunda faktrlerin marjinal verimlilii, faktrlerin kullanlan miktarlarnn azalan bir fonksiyonudur. retim fonksiyonunun K ve L'ye gre ksm trevlerini FK ve FL ile gsterirsek, bu: FK > 0' FKK < 0, FL > 0, FLL < 0 , (15.2)

demektir. Birinci ksm trevlerin pozitif olmas, faktrlerin marjinal verimliliklerinin pozitif olduunu; yani, faktrlerden birindeki artn outputu artracan; ikinci trevlerin negatif olmas ise, faktrlerden biri sabit iken dier faktrn kullanlan miktar arttka, outputun art orannn giderek azalacan, dier bir deyimle, azalan marjinal verimlilii gstermektedir. Bu ekil 15.2.'de farkl bir biimde grlmektedir. Sermaye miktar ^'da veri iken, outputu 2Y'den 3Y'ye kartmak iin igc miktarnda meydana gelmesi gereken art, L3L2; outputu Y'den 2Y'ye kartmak iin gereken arttan, L2L,'den daha fazladr. Bu, sermaye stokunun ve retim kapasitesinin veri olduu ksa dnemde, output ile deiken faktr olan igc kullanm arasndaki ilikiyi veya kullanm fonksiyonunu ortaya kartmaktadr. ekil 15.3. bu tip bir kullanm fonksiyonunu gstermektedir. Sermaye stoku -K'da veri iken output ile igc arasndaki iliki Y{R,L) tarafndan tanmlanmaktadr. gc kullanm arttka adam bana kullanlan sermaye stoku azalmakta; igcnn marjinal verimlilii, dY JdL, bir noktaya kadar artarak daha sonra dmektedir. Dolaysyla fonksiyon, deiken input (igc) iin nce artan daha sonra azalan verimlilik varsaymaktadr. A noktasnda toplam output maksimuma ulamakta; bu noktann, N'nin tesinde igc inputu artt zaman net output azalmakta; yani igcnn marjinal verimlilii negatif hale gelmektedir. Bu, ekil 15.2.'de ^A dorusunun, igcnn belli bir dzeyinde e-rn erisine teet olmas; daha yksek igc miktar kullanld zaman ise daha .dk bir e-rn erisini kesmesi demektir. ekil 15.3. kullanm fonksiyonunun alabilecei biimlerden sadece birini gstermektedir. Alternatif olarak srekli azalan marjinal verim varsaym yaplabilecei gibi kullanm fonksiyonunun A noktasndan itibaren dorusal hale gelecei, yani N noktasndan sonra igcnn outputa pozitif veya negatif bir katkda bulunmayaca da varsaylabilir. Btn bu durumlarda sermaye stoku daha st bir d-

RETM VE BLM

417

zeyde, rnein Ki (> Ry&e veri olarak alnd zaman, toplam output btn istihdam dzeylerinde daha yksek olmakta, kullanm fonksiyonu yukarya doru kaymaktadr.

HASILA

EKL 15.3.

Faktrler arasndaki marjinal ikame oran, faktrlerin marjinal verimliliine baldr. ekil 15.2.'de A noktasndan G noktasna doru ufak bir sapma, ayn e-rn erisi zerinde sermaye kullanmnn azalmasna, igc kullanmnn artmasna yol amaktadr. Faktr kullanmnda marjda meydana gelen bu deimeleri dK ve dL ile gsterirsek, outputta meydana gelen deime,' faktrlerin marjinal katklar ile faktr miktarlarndaki deimenin arpmnn toplamna eittir. Ayn e-rn erisi zerine kalndndan. dK FK + dL F, = 0
ve:

(15.3)

dKjdL = FL/FK = Marjinal ikame oran (15.4) olmaktadr. Sermayedeki deime ile igcndeki deime ters ynde olduu iin bu eitliin her iki taraf da pozitiftir. Faktrler marjda deitiinden marjinal ikame oran e-rn erisinin A noktasndaki eimine eittir. Bu eitlik, faktr kullanm ile ikame oran arasndaki ilikiyi gstermektedir. Faktrlerden birinin, rnein sermayenin kullanlan miktar azald, igcnn kullanlan miktar artt zaman sermayenin marjinal verimlilii artaca, igcnn marjinal verimlilii azalaca iin, igcnn sermaye ile ikame edilme oran veya marjinal ikame oran giderek azalacak; ayn rn miktarn elde etmek

418

ADA NEOKLASK YAKLAIM

iin, vazgeilen her birim sermaye miktar bana giderek daha fazla igc kullanlmas gerekecektir. Bu, neoklasik teorinin, azalan marjinal ikame oran kuralndan baka bir ey deildir ve azalan marjinal verimlilik ilkesinin bir sonucudur. Her iki retim faktrnn kullanlan miktarlarnn artmas, daha st dzeydeki e-rn erilerine geilmesine yol amaktadr. Faktrlerdeki art ayn veya farkl oranlarda olabilir: ekil 15.2.'de A noktasndan D veya E noktasna gei, faktr miktarlarnda ayn oranda art gstermekte ve bu art adam bana kullanlan sermaye miktarn deitirmemektedir. Buna karlk A noktasndan F noktasna geildiinde igc sermayeden daha yksek bir oranda a r t m a k t a ve adam bana kullanlan sermaye dmektedir. Her iki faktr de ayn oranda deitii zaman o u t p u t u n hangi oranda deiecei lek ile verim arasndaki ilikiye baldr. Faktrler farkl oranlarda deitii zaman ise output, bir yandan lek ile verim, dier yandan da faktr kullanm ile faktr verimlilii arasndaki ilikiye bal olarak deiecektir. lee gre verim sorunu; veri bir faktr orannda, b t n faktrler ayn oranda deitii zaman, outputun hangi oranda deiecei sorunudur. Eer lee gre verim sabitse, output ve faktrler ayn oranda deimektedir; aksine output daha dk bir oranda deiiyorsa azalan, daha yksek bir oranda deiiyorsa artan verim vardr. Her hangi bir faktr orannda lee gre verim sabit olduu halde dier baz faktr oranlarnda artan veya azalan verim egemen olabilir. Bununla beraber neoklasik retim teorisinde genellikle lee gre verim, veri faktr oranlar iin deil, b t n faktr oranlar iin; ksaca e-rn erisi zerindeki b t n noktalar iin tanmlanmakta; retim fonksiyon u n u n t m n n , b t n faktr oranlarnda lee gre verimle ilgili ayn zellii gsterdii varsaylmaktadr. Bu, retim fonksiyonunun homojen olmas demektir. Bu durumda lekteki deimeler trler arasndaki ikame orann etkilememekte, orijinden bir dorunun e-rn erileri ile kesim noktalarnda, rnein 15.2.'de A, D ve E noktalarnda e-rn erileri ayn eime olmaktadr. Dier yandan e-rn erilerinin birbirine uzakl dorular zerinde ayndr: DE = xAD ise BF = xGH (* >" fakgeen ekil sahip btn 1 )

Eer homojenlik birinci dereceden ise, lee gre verim sabittir. Bu durumda belli bir faktr orannda, output miktarlar ayn oranda farkl olan e-rn erileri birbirinden ayn uzaklktadr: x = 1 ve D E = AD, B F = GB.

RETM VE BLM

419

lee gre verim sabit olduu zaman, faktrlerdeki belli bir art outputu da aym oranda arttrdna gre, faktr oran deimedii zaman adam bana retilen output da deimeyecektir. Bu koullarda adam bana retilen outputun deimesi, adam bana kullanlan sermaye miktarnn deimesi ile mmkndr. Dolaysyla, adam basma den output, y, adam bana kullanlan sermaye stokunun, fc'nn bir fonksiyonu olarak yazlabilir. lee gre sabit verim halinde: F {cK, cL) = cF(K, L) = cY (15.5)

olduu, yani output faktrlerle ayn oranda (c oranmda) deitii iin, (15.2.)'deki retim fonksiyonunun her iki taraf da ayn deikenle blnebilir. Bylece:

Y/L = F (KIL, 1)
veya:

y=f(k)

(15.6)

Bu fonksiyon (15.2)'deki fonksiyon ile ayn zelliklere sahiptir. Bu zellikleri: /' > 0; /" < 0; k - 0 iken /' -* co ; ve k -> eo iken /' -> 0 (15.7) eklinde zetleyebiliriz. Adam bana kullanlan sermaye miktar arttka output azalan bir oranda artmakta; yani sermayenin marjinal verimlilii, sermaye-igc oran arttka srekli olarak azalmaktadr. Bu zelliklere sahip bir retim fonksiyonu uyumlu olarak nitelendirilmekledir. Neoklasik retim teorisinin ikame ve lek ile ilgili temel nermeleri saptandktan sonra belirlenmesi gereken ey, retim fonksiyonundaki deikenlerin nitelii ve l birimidir. retim fonksiyonu teknolojik bir iliki olarak tanmlandna gre, fonksiyonun ierdii deikenlerin teknolojik deikenler olmas ve ton, metre vs. gibi teknik birimlerle llmesi gerekir. Burada da igc, retim teorilerinin byk bir ksmnda olduu gibi homojen olarak alnmakta ve bu deikenin l birimi olarak igc saati veya ii says kullanlmaktadr. Ayn ekilde output ve sermaye stokunun da teknik birimlerle llebilecei varsaylmaktadr. Bu varsaym, niha analizde, retim aralarnn homojen olmas demektir. Homojenlik, ya tek bir retim aracnn varl, ya da farkl mallarn sabit bir bileiminden olumu bir bileik retim aracnn kullanlmas eklinde yorumlanabilir. Her iki halde de teori, ileride grlecei gibi, retim aralarnn hete-

420

ADA NEOKLASK YAKLAIM

rojenliinden doan fiyat ve btnclletirme sorunlarn bir kenara a t m a k t a d r . Ayn husus niha o u t p u t u n nitelii asndan da geerlidir: bu, ya bir tek mal, ya da bileik bir mal olarak yorumlanabilir. Ancak, bu mal hem t k e t i m amacyla, hem de, birikim sreci iinde, yatrm mal (retim arac) olarak kullanld iin, niha o u t p u t ile sermaye stoku ayn maldan olumaktadr. Neoklasik teori, retim aralar ile t k e t i m mallarnn farkl fiziksel niteliklere sahip olduklar gereini gz nnde t u t a r a k bu mallar arasnda bir ayrm y a p m a k t a , ancak bu ayrm outputla sermaye stokunun ayn teknik birimle llmesine engel olmamaktadr. Bunu salayan ey yorulabihne varsaymdr: niha o u t p u t yorularak tketimin veya retimin gerektirdii biime dntrlmekte, bu yourma ilemi bir retim ' sreci olarak tanml a n m a m a k t a , dier bir deyimle igc ve z a m a n gerektirmemektedir. 1 Dolaysyla o u t p u t ve sermaye stoku ayn teknik birimle, bu yoralabilen mal cinsinden llebilmekte; o u t p u t u n retim arac haline gelmesi bir retim sreci olarak nitelendirilmedii iin retim, sermaye ve igcnden niha o u t p u t a giden tek ynl bir sre olma zelliini korumaktadr. Gerek sermaye stoku gerek o u t p u t , fonksiyonun sreklilii nedeniyle, marjda deiebildikleri iin, bu yorulabilir mal t a m blnebilirlik niteliine de sahiptir. Son olarak retim, zaman-boyutsuz bir sre olarak ortaya kmakta, Walras'da olduu gibi retim faktrleri a n n d a niha o u t p u t a dntrlebilmektedir.

15.3. FAKTR FYATLARI VE MARJNAL VERMLLK


Walras'm genel denge analizi, Marshall'n firma teorisi, BhmBawerk ve Wicksell'in Avusturya sermaye teorisi, Wicksteed ve Clark'm retim fonksiyonu erevesinde ele aldklar faktr fiyatlandrmasverimlilik ilikisi, btncl retim fonksiyonu erevesinde, tam rekabet koullar altnda bir makro-blm teorisi olarak nerilmektedir. retim fonksiyonu uyumlu olduu takdirde, reticilerin kr maksimizasyonuna ynelik davranlar, retim faktrlerinin katklar lsnde bir pay almalarn gerektirecek ve toplam outputun tamam retim faktrleri arasnda verimlilik kstasna gre bllecektir. Bu nerme (15.1)'deki retim fonksiyonu kullanlarak saptanabilir. Net gelir, toplam output ile faktrlere yaplan demeler arasndaki farka eittir: ' H = Y - TK - wL = F (K, L) - rK - wL (15.8)

RETM VE BLM

421

Burada H, reticilerin kapitalistlerle iilere yapt gelir demelerinden sonra ellerinde kalan reel gelirdir. Net toplam geliri maksimize etmek iin:
H'
r

8K veya: (15.9) FL = w FK= r Yani faktr fiyatlar faktrlerin marjinal katklarna eit olmaldr.1 Eer lee gre verim sabitse, Euler Teroemi gereince: H = 0 ve FK K + FL L = F (K, L)
(15.10)

=o
II

8H
8L

FL - w =

olmakta, yani gelir demelerinin toplam ile output arasnda eitlik salanmaktadr. Ayn sonuca (15.6)'daki retim fonksiyonu yoluyla da olana vardr. Fonksiyonu: Y = L / (k) eklinde yazarsak: 8Y , df = L dK 8K 8Y = 8L ~
J 1

gitmek
(15.11)

k = K/L _:z_ dk df JL AV dk dK
J

_
J dk
JT

(15.12)

f+L df

" dL ~

' "

dk

dL gelir elde

olduundan, retim faktrleri marjinal katklarna gre ederler, yani:

r = /'

'= f - kf'

(15.13)
(15.14)

eitlikleri gerekleirse, gelir demeleri toplam outputa eit olacaktr:

rk + w = f k +f-f'k=f=y

ekil 15.4'de uyumlu retim fonksiyonunun blmle ilgili bu zellikleri gsterilmektedir. Adam bana kullanlan sermaye miktar k = OM iken adam bana output y = ON'dir. D noktasnda retim fonksiyonunun eimi sermayenin marjinal verimliliini ve dolaysyla kr orann vermektedir:
tan OL = r = f = WN jk

olduundan
1 gcnn faktr fiyat w olduu halde sermayenin faktr fiyat pr'dir (p = retim aralarnn output cinsinden fiyat). Ancak tek malh bir modolde p = 1 olduu iin r sermayenin faktr fiyatn vermektedir.

422

ADA NEOKLASK YAKLAIM

SEKL

15.4.

WN = rfc ve OW = y rk = w

(15.15)

eitlii salanmakta; OW/WN = w jrk, yani greli faktr paylarn vermektedir. R noktasnda tan a = OW/OR = r olduundan: OR =
ti;

(15.16)

yani faktr fiyatlarnn oranna eittir. ekil 15.4.'de retim fonksiyonu zerindeki bir hareket hem faktr miktarlarnn hem de faktr fiyatlarnn birbirine orann deitirmekte, ksaca M noktas ve R noktas birlikte hareket etmektedir. Bu olgu, cret-kr oran ile adam bana kullanlan sermaye miktarnn ayn ynde deitiini gsterir. Bu aamada, faktr fiyat ve miktar oranlarndaki deimeler arasnda bir nedensellik ilikisi kurmadan, bu deimelerin bir ls olan ikame esnekliini u ekilde tanmlayabiliriz: faktr miktar oranndaki greli deimenin faktr fiyat oranndaki greli deimeye oran. kame ensekliini a ile gsterirsek bu tanm gereince:
<T

dkjk <I(tc/r)/(w/r)

dk

w rk

(15.17)

olmaktadr. Uyumlu retim fonksiyonu gereince:

RETM VE BLM

423

f - f'k . wjr = - j ^ j< J .

f W veyafc = ^ -
J

olduundan: dk d(u>lr)
ve:
a =

(/T

/' (/ - ')

rw

ff"k

(15.18)

/" negatif, dier deikenler pozitif olduundan ikame esnekliklii pozitif deer almakta; k ile w /r ayn ynde deimektedir. Eer or=l ise, sermaye younluundaki greli deime faktr fiyat oranlarndaki greli deimeye eit olacak, yani k ve w jr ayn oranda deiecektir. Eer cr>l ise fc'deki greli deime v/r'den daha fazla, aksi halde ise daha az olacaktr. kame esneklii bire eit olduu zaman hem faktr younluu, hem de cret-kr oran ayn oranda deitii iin, bu durumda retim fonksiyonu zerindeki bir hareket faktr gelirlerinin birbirine orann deitirmeyecektir. Buna karlk a>l iken sermaye younluundaki bir art kr payn artracak; <T<1 iken ise kr pay sermaye younluu ile ters ynde deiecektir. kame esneklii ile faktr paylar arasndaki ilikiyi formel olarak da saptayabiliriz: X = rk

f'k
deimenin kr pay

tanmn yaparak sermaye younluundaki zerindeki etkisini aratralm: dk

\f(f~kf) ( f"

" f

(l-a)

(15.19)

Grld gibi a = 1 iken d\jdk 0 olmakta, kr ve cretlerin pay deimemektedir. CT > 1 ise,/" < 0 olduundan d\/dk > 0 olmakta, sermaye younluu arttka kr pay artmakta, cret pay azalmaktadr. Bunun tam aksi c < 1 iken ortaya kmaktadr. Sermaye younluu arttka output artt, kr oran azald, reel cretler artt iin, cretteki art orannn gelirdeki art oranndan

424

ADA NEOKLASK YAKLAIM

daha yksek veya dk olmas ikame esnekliine baldr. Nitekim haslann cret esneklii, ikame esnekliine eittir. Bunu y ile gsterirsek:
d =

yly

dwfw

Jy_ _^_
dw y

jh_ _^_
dk dw

w_
y '

ve w = f f k; dk/dy = 1 jkf"; dyjdk = f olduundan:

olmaktadr. Buraya kadar tam rekabet koullar altnda, uyumlu bir retim fonksiyonuna sahip bir ekonominin denge durumunda, kr maksimizasyonunun gerektirdii faktr fiyat ve miktar ilikileri incelenmi, ancak bu ilikilerde bir nedensellik ba kurulmamtr. Neoklasik firma teorisinde faktr fiyatlar firma iin veri olduundan, bu ilikilerde hareket noktas olarak reel cret alnabilir. Ksaca, ekil 15.4.'de reel cret OW dzeyinde veri olduu zaman firma kr m aksimiz asy onu amacyla OM sermaye younluunu semekte ve tan K orannda kr elde etmektedir.1 Ayn ekilde ikame esneklii, cret dsal olarak deitii zaman firmann faktrler arasnda ne oranda ikame yapabileceinin, dier bir deyimle ikamenin kolaylk derecesinin bir ls olarak yorumlanabilir. Bu anlamda, ikame esneklii ne kadar yksekse, cretler deitii zaman firmann faktr talebindeki deime de o kadar yksek olacak^ faktr talep esneklii ikame esnekliine bal olarak deiecektir. >v Bu ilikiler, makro dzeyde faktr fiyatlarnn belirlenmesi erevesinde ele alnd zaman, neoklasik fiyatlandrma mekanizmasnn sadece bir ynn oluturmaktadr: faktr talebi. retim fonksiyonunun uyumlu olduu varsaylsa bile, faktrlerin marjinal verimlilikleri kullanlan faktr miktarlarndan, bu da faktr arz erilerinden bamsz deildir. Bu nedenle' faktr arz erileri saptanmadan denge noktalar ve faktr fiyatlar belirlenemez. Ancak, unu unutmamak gerekir ki, teorinin temel nermesi, denge nerede gerekleirse gereklesin, faktrlerin katklar orannda gelir elde edecekleri ynndedir. Dier yandan, ikame esnekliinin sabit ve bire eit olduu durumda, retim faktrlerinin toplam gelir iindeki paylar greli faktr mik-

1 Burada kr, retici geliri ile faiz demelerini iermekte, ksaca, cret d kazanlmam gelirlerden olumaktadr. Dolaysyla maksimize edilen ey (15.8)'deki II deil H + rK'dr.

RETM VE BLM

425

tarlarndan bamsz olarak tamamen retim fonksiyonunun teknolojik zellikleri tarafndan belirlenmektedir. Bu durumda retim fonksiyonu bilindii anda, faktrlerin arz koullarndan tamamen bamsz olarak denge snfsal blmn saptamak olana mevcuttur.

15.4. COBB-DOUGLAS YONLARI

VE C.E.S.

RETM FONKS-

Gerek teorik modellerde, gerek ampirik aratrmalarda en ok kullanlan fonksiyon, Cobb-Douglas retim fonksiyonudur. Dorusal ve homojen olan bu fonksiyon, gelir dalmnn sabitlii konusundaki gzlemleri aklamak amacyla gelitirilmitir. Fonksiyonun en genel biimdeki formlasyonu: Y = AK" V dir. a ve b parametreleri srasyla outputun sermaye ve igc esnekliklerini gstermektedir. A, fonksiyonunu etkinlik ve boyut katsays dr. Output, sermaye stoku ve igc farkl teknik birimlerle lld zaman A, bu birimler arasnda kyaslama olana vermektedir. ok defa ampirik aratrmalarda bu deikenler boyutsuz indeks saylar eklinde ifade edilmekte ve baz ylda A = l olmaktadr. Outputun faktr esneklikleri veri iken A ne kadar yksekse, belli bir input bileiminden elde edilen output da o kadar yksek olacandan -4'daki deimeler faktrlerin etkinliinin deitiini gsterir: ksaca, retim fonksiyonunun kaymasna yol aar. Dolaysyla, inputlar ve output indeks saylar eklinde ifade edildii ve etkinlik deimedii zaman A, btn gzlemler iin bire eit olacandan bu drumda Cobb-Douglas fonksiyonu: Y = Ka V (15.22)

eklini alacaktr. Bu fonksiyonun lek ve ikame ile ilgili zellikleri genel neoklasik ilkelere uymaktadr: {cKf {cLf = c"+ K" V = olduu iin, a -\- b = 1 ise lee gre verim sabittir ve fonksiyon birinci dereceden homojen hale dnmektedir, a -\- b > 1 ise artan; a -^ b < 1 ise azalan verim egemendir. Fonksiyonun K ve L'ye gre ksm trevleri, bu faktrlerin marjinal katklarn vermektedir:

426

ADA rtEOKLASK YAKLAIM

8Y/8K = aK 8Y/8L = b K
a

L" = a - J K

(15.23)
;

6 1

-^

Bu eitlikler ayn zamanda faktrlerin marjinal verimlilikleri ile ortalama verimlilikleri (YK ve YIL) arasndaki ilikileri tanmlamakta, bu ilikiler outputun faktr' esnekliklerine bal olmaktadr. Faktrlerin marjinal verimlilikleri faktr kullanm arttka srekli olarak azalmaktadr. Faktrler arasndaki ikame oram, faktr oranlarnn bir fonksiyonudur. Bunu saptamak iin, toplam outputu sabit tutarak faktr miktarlarn marjda deitirirsek (15.3) gereince (15.23)'den: y y

a-^dK+b-j-dL^O
veya:
b

dK/dL=

-^- = k

(15.24)

aL a yani marjinal ikame oran sermaye younluuna bal olarak deimekte, ayn miktar outputu elde etmek iin, bir faktrden vazgeilen her birim bana giderek artan oranda dier faktrn kullanlmas gerekmektedir. (15.23) ve (15.24)'n kyaslanmas, marjinal ikame orannn, faktrlerin marjinal verimlilikleri oranna eit olduunu gstermektedir. Eer faktrler, marjinal katklarna eit fiyat elde ederlerse, toplam gelir demeleri (G):

G = a - J K + b -- L = (a+b) Y
olmakta, lee gre verim sabitken outputla gelir demeleri eitlenmektedir. Artan verim (a-\-b>l) ve azalan verim (a-j-6<l) hallerinde gelir demeleri srasyla outputu amakta ve outputtan daha dk olmakta; igcne, marjinal katksna eit bir fiyat dendii varsaylrsa ilk durumda reticiler sermayenin marjinal katksndan daha az, ikinci durumda ise daha fazla kr elde etmektedirler. Bylece artan ve azalan verim halinde kr, cretten ve outputtan bamsz olarak belirlenememekte, arta-kalan bir gelir kategorisi niteliine brnmektedir.

RETM VE BLM Eer lee gre verim sabitse fonksiyon:

427

Y = K" L veya: y = k
a

= (K/L)' L
(15.25)

eklinde yazlabilir. Sermayenin marjinal verimlilii pozitif olup k arttka srekli olarak azalmaktadr. dy/dk = ak"'1 > 0 d2yldk2 = - a ( l - a ) /fe2"" < 0 (15.26) rekabet (15.27)

olduundan fonksiyon (15.7)'deki zelliklere sahiptir. Tam koullar altnda kr maksimizasyonu: r = ak"'1; w = k" fer = ( l - o ) ka

yani faktr fiyatlar ile marjinal verimliliklerin eitlenmesini salamaktadr. lee gre sabit verim halinde marjinal ikame oran: dK dL (15.24.a)

haline gelmekte, e-rn erisinin eiminin faktr fiyatlarnn oranna eit olduu noktada kr maksimizasyonu gereklemek edir. Herhangi bir veri faktr fiyat orannda kr maksimizasyonuna ynelik reticilerin hangi sermaye younluunu seecekleri, retim fonksiyonunda outputun sermaye ve igc esnekliklerjne, yani a ve 1 a katsaylarna bal olmaktadr. Outputun sermaye esneklii a ne kadar yksekse, e-rn erisi zerindeki herhangi bir noktadaki K /L oran o kadar yksek olacaktr. Bu nedenle a katsays faktr younluu katsays olarak da' tanmlanabilir. Faktrler arasndaki ikame esneklii: a = (1 o) k" (a fe"" 1 ) a k ka (a l)fc-2 = '1 dalmn (15.28) etkileme(15.29)

olduundan faktr oranlarndaki deime gelir yecektir. Faktr gelirlerinin birbirine oran: w Irk = (1 - a) ja

yani, outputun faktr esnekliklerinin oranna eittir. Faktr esneklikleri tamamen retim teknolojisinin koullar tarafndan belirlendiine gre blm, faktr arzlarndan ve kullanmndan bamsz olarak saptanabilmektedir. Bunun iin gerekli koular sadece tam rekabet, kr maksimizasyonu ve uyumlu retim fonksiyonudur.

428

ADA NEOKLASK YAKLAIM

Faktrlerin gelir paylar faktr arzlarndan bamsz olduu halde faktr fiyatlar, r ve w, (15.27)'de grld gibi faktr miktarlarndan bamsz deildir. (15.27)'deki eitlikler, denge durumunun zelliini gstermekte, bu durumda k ve faktr fiyatlar, ekil 15.4'deki biimde belirlenmektedir. Sermaye ve igcnn talep fonksiyonlar (15.23) ve (15.27)'deki kr maksimizasyonu koullarndan tretilmekte, azalan marjinal verimlilik nedeniyle faktr talebi, faktr fiyatlarnn azalan bir fonksiyonu olmaktadr.1 Bu talep erileri arz erileri ile birlikte faktr fiyatlarn ve miktarlarn belirlemekte, denge durumunda (15.27) gereklemektedir. Dolaysyla, ekonomide kullanlan igc ve sermaye miktarlar belirlendii anda, faktr fiyatlar dorudan doruya retim fonksiyonundan tretilebilir. retim fonksiyonu ekonominin retim teknolojisini gstermekte ve fonksiyon zerindeki her nokta farkl bir teknii vermektedir. Teknikler birbirlerinden sermaye-igc ve sermaye-hasla kastaylaryla ayrlmaktadr. Output ve inputlarm teknik birimlerle llebilir nitelikte olmas, retim tekniklerinin sreklilik gstermesi, kr oran ile sermayemiktar younluunun ters ynde hareket etmesi, modelde sadece pozitif reel JVicksell etkisinin mevcut olduunu ortaya koymaktadr. Nitekim (15.27)'den:

dkjdw=

l^ly/a

> 0

'

(15-30)

olduu, yani w ile fc'nn ayn; r ile fe'nn tors ynde deitii ve bu deimenin srekli olduu grlebilir. Ayn ekilde modelde sermayehasla katsays ile kr oran arasndaki iliki de tek ynl ve monotondur. ekil 15.4'de OD dorusunun eiminin tersi, DM/OM, sermayehasla katsaysn vermektedir. Outputun sermaye esneklii a < 1 olduu iin, fe'deki bir art outputu daha dk bir oranda artrmakta, k artt ve kr oran azald zaman OD dorusunun eimi azalmakta, sermaye-hasla katsays artmaktadr. Nitekim (15.27)'de k v =
dv jdr < 0
olmaktadr.
1 gcnn marjinal verimlilii kullanlan sermaye miktanna bal olduu iin, igc talebi sadece reel cretin deil ayn zamanda sermayenin faktr fiyatnn da bir fonksiyonudur. Ayn olgu sermaye talebi iin de geerlidii. Bu fonksiyonlarda dier faktrn fiyatnn etkisi ikame etkisidir.

a =

. . olduu iin:
. '

.
(15.31)

RETM VE BLM

429

Sermaye younluu deitii zaman kr oran ters ynde, reel cretler ayn ynde hareket etmekte, wr ilikisi ters ynde olmaktadr. Bu, ekonominin retim teknolojisinin wr erisinin eiminin negatif olmas demektir; (15.27)'den:

jh^ _ Jw_
dr ~ dk

_dj^ _ a (1 dr -

tt

)fe"-'

_
~
< l j

(a - 1) a*-"2

yani w r erisinin eimi, adam bana kullanlan sermaye miktarn vermektedir.1 Dier yandan bu erinin esneklii deimemekte; toplam krlarla toplam cretlerin orann vermektedir: dwl, dr/r _ r w dw dr _ rfe
( 1 5 3 3 )

Cobb-Douglas retim fonksiyonu lee gre sabit verim varsaym altnda formle edildii zaman, neoklasik blm ve daha sonra grlecei gibi, byme teorilerinin gerekleri karlanmaktadr. Ancak, bu fonksiyon, lekle ilgili zellii ne olursa olsun, nemli bir snrlama getirmektedir: faktrlerin ikame esnekliinin bire eit olmas. Bu olgu faktr paylarnn tamamen retimin teknik koullarna bal olarak belirlenmesine yol amakta, outputla cret arasnda oransal bir iliki ortaya kartmaktadr. (15.27)'den bu iliki u ekilde tretilebilir: y = \ iv (15.34)

Bu iliki cretlerin, igcnn ortalama verimlilii (y) ile ayn oranda arttn gstermektedir. Oysa ampirik gzlemler, igc verimlilii ile cret arasnda deien-oranl bir iliki olduunu gstermekte ve bu iliki: y = a wA eklinde ortaya kmaktadr. Bu ilikinin 2 ^ 1 olmasdr. X = 1 olduu zaman oc = liliinin cretlere oranna, yani igcnn olmakta ve Cobb-Douglas fonksiyonunun geerli hale gelmektedir. (15.35) (15.34) ile fark, burada 1/(1 a), igc verimgelir paynn tersine eit gsterdii eitlik, (15.34),

Dolaysyla, ortaya kan sorun, (15.35)'deki ilikinin ne tip bir retim fonksiyonu ngrd veya bu ilikinin ne tip bir fonksiyondan
1 Ekonominin teknolojisinin w - r ilikisini (15.27)'den tretebiliriz: w (1 o)
a/fl-

I . Bunun trevi (15.32)*ye eittir "/

430

ADA NEOKLASK YAKLAIM

tretilebilecei sorunudur. Bu sorunu zmleme abas neoklasik teoriyi C.E.S. veya sabit ikame esnekliine sahip retim fonksiyonuna ulatrmtr. Bu fonksiyon lee gre sabit verim gstermekte ve faktrlerin marjinal verimlilii ile ilgili genel neoklasik ilkelere uymaktadr. Bu fonksiyona ulamada izlenen yolu grmeden nce (15.35)'deki ilikide A'nn ikame esnekliini gsterdiini saptayalm. Bu ilikinin arkasndaki retim fonksiyonunun lee gre sabit verim gsterdii varsayldna gre, (15.21) gereince ikame esneklii, outputun cret esnekliine eittir: y = a. (15.35)'de outputun cret esnekliini hesaplarsak:

'

dw

JL JL
y

(15.36)

yani (15.35)'deki ilikiyi veren lee gre sabit verimli retim fonksiyonunun ikame esneklii A'ya eit olup sabittir. C.E.S. retim fonksiyonunun tretilmesinde u yol izlenmektedir: bu fonksiyon lee gre sabit verim gsterdiine gre, (15.14)'deki eitlik bu fonksiyon iin de geerlidir. Dolaysyla: w = / (fcj _ kf'(k) = y - k -&(15.37)

olmaldr. Bylece (15.35) ve (15.37), C.E.S. retim fonksiyonunun iki ilikisini gstermektedir. Bu ilikiler arkasndaki fonksiyonu, y = / (fc)'y* saptamak iin (15.37)'yi (15.35)'de yerine koyarsak:

olacaktr. Bu difransiyel denklemin zm C.E.S. fonksiyonunu vermektedir. Bu zm elde ederken p= - 1 = " - 1 ; e = oT1'* = aT1'*
A

(15.39)

(T

tanmlarn kullanrsak; C.E.S. fonksiyonu, genel ekliyle: Y = (|8 K'P + s L'py1'? (15.40)

olmaktadr. Bu fonksiyonda /5, difransiyel denklemin zm srasnda yaplan entegral ileminde sabit terimin katsaysdr.

RETM VE BLM (15.40) lee gre sabit verim gstermektedir: \fi (cK)-9 + (cL)-P p / P = cY olduundan fonksiyon: y = (/?ft-P- + e)-/P ; g-y/efc = p(\ > 0 ,

'

(15.41)

ekline indirgenebilir. kame esneklii, X, pozitif (yani 1 + p > 0) olduu iin, azalan marjinal verimlilik egemendir; 82yj8k2 < 1. Cobb-Douglas fonksiyonunda olduu gibi, bu fonksiyonun da etkinlik ve faktr younluu parametrelerini saptayabilmek iin; y-p = E + p 0 y9 = (15.42)

tanmlarn yaparak (15.40) ve (15.41)'i yeniden dzenlersek, C.E.S. retim fonksiyonunu: Y = y [ d K-? + (1 d) L-P]~VP veya her iki taraf L ile blerek: y = y [ 5 f + (1 d) ]~u? < AP ekline dntrebiliriz. Fonksiyonun bu eklindeki parametrelerden y etkinlik; d, faktr younluu; p ise ikame parametreleridir, y, Cobb-Douglas retim fonksiyonundaki A gibi, belli bir input bileiminden elde edilecek output miktarn belirler ve bu parametredeki deime, etkinlikteki deimenin bir lsdr, p, yukarda saptand gibi, fonksiyonun ikame esnekliini yanstan bir parametredir. kame esneklii: X = a = zi > 0 . (15.45) A + P oldua iin, p, sonsuz ile 1 arasnda deerler olabilir, p = oo olduu zaman G = 0 olacak, yani faktrler arasnda ikame olana ortadan kalkacak; p = 1 olduu zaman ise a = eo olacak, yani faktrler tamamen birbirlerinin yerine kullanlabilecek, ksaca tamamen ayn fonksiyonu grebilecektir. p = 0 olduu zaman er = 1 olmakta ve C.E.S. retim fonksiyonu, Cobb-Douglas retim fonksiyonu haline dnmektedir. Bu nedenle C. E.S., Cobb-Douglas fonksiyonunu zel bir hl olarak ieren daha genel bir retim fonksiyonudur:1 1 Bunu saptamak iin (15.40)'daki C.E.S. fonksiyonun toplam difransiyeli hesaplanr ve p=0 olduu gz nnde tutulursa: dY/Y = (3 dKjK + dLjL bulunur. Bunun entegrali (15.46)'daki fonksiyonu verecektir. (15.44) (15.43)

432

ADA NEOKLASK YAKLAIM

Y = AK0L*

(15.46)

p = O iken (15.42) gereince fi + s = 1 olduundan bu Cobb-Douglas fonksiyonu da lee gre sabit verim gsterecektir. (5'nm faktr younluunu belirleyen katsay olduunu saptamak iin, bu fonksiyonun marjinal ikame orann (15.24) ve (15.24.a)'ya benzer ekilde hesaplarsak: ^K 1 < / K \1/ 5 w JT T I I ^^ f (15.47)

kame esneklii veri iken, herhangi bir faktr fiyat orannda (yani, e-rn erisi zerindeki herhangi bir noktada) kullanlan sermaye younluu d katsaysna baldr, d ne kadar yksek ise, kr maksimizasyonunu salayan sermaye younluu da o derecede yksektir. (15.47) ile (15.24.a) arasndaki benzerlik, Cobb-Douglas retim fonksiyonunda a parametresinin ilevini C.E.S. fonksiyonunda d parametresinin yklendiini aka gstermektedir. Dier yandan her ki fonksiyondan tretilen ikame oran eitliinde, sermaye igc orannn (JC/L'nm) ssnn tersi, o fonksiyonun ikame esnekliini vermektedir. Bu, Cobb-Douglas'da 1; C.E.S. fonksiyonunda /j /a= c'ya eittir. ' C.E.S. fonksiyonunun gelir dalmna ilikin zellikleri, daha nce uyumlu retim fonksiyonunda grlen zelliklerle ayndr: retim faktrleri, marjinal verimliliklerine eit fiyat elde ettikleri zaman toplam gelir demeleri toplam outputa eittir: 8Y 8Y 5 /o r = ^ r - = dy-p (YIK)!" IW = -ZJ- = (ld) y"P y 8K cL olduundan: r K +w L = Y (15.48)

eitlii salanmaktadr. Faktr gelirlerinin paylar (15.47)'den tretilebilir:


w =

rk

i i z t<l-<r>/o S

l l i r k9 <5

(15 49) .

olmakta ve a ^ 1 olduu zaman, gelir paylar, faktr younluuna bal olarak deimektedir. Eer CT<1 (p>0) ise, sermaye younluu arttka cretlerin pay artacak, aksi halde ise azalacaktr. CT==1 olduu

RETM VE BLM

'

433

zaman (15.49), Cobb-Douglas fonksiyonunun faktr paylar eitlii, (15.29), ile zde hale gelmekle, k ne deer alrsa alsn sabit kalmaktadr. Cobb-Douglas retim fonksiyonunda faktrlerden biri sabit kald, dieri artt zaman, artan faktrn marjinal katks azalmakta; ancak srekli olarak pozitif kalmakta; dolaysyla output srekli olarak artmaktadr. Deien faktr sonsuza doru gittiinde, bu faktrn marjinal katks sfra doru, output ise sonsuza doru ynelmektedir. C.E.S. retim fonksiyonunda bu ilikiler tamamen ikame esnekliinin deerine baldr; (15.44) ve (15.48)'den: p <0, yani<7>l ise, k-> oo ikeny - oo , r->-yd^^ p>0, yani er <1 ise, &->-co ikeny->y(l-d)~/?, r-* 0 (15.50)

olduu saptanabilir. kame esneklii birden kk olduu zaman, sabit retim faktr giderek output miktarn snrlamakta, deien retim faktr sabit faktrle kolaylkla ikame edilemedii iin hem bu faktrn marjinal katks sfra inmekte, hem de outputun. artna bir snr gelmektedir. Aksine c > l iken faktrler kolaylkla birbirlerinin yerini alabilmekte, bunun sonucunda deien faktrn katks belli bir deerin, y^~1//P'nun altna dmemekte ve output snrsz olarak artabilmektedir.

15.5. RETM FONKSYONU LME

VE

TEKNOLOJK GE-

Neoklasik retim fonksiyonu ekonominin retim teknolojisini tanmlad iin, teknolojik gelime retim fonksiyonunun parametrelerinin, dolaysyla inputlarla output arasndaki ilikinin deimesi demektir. Bu olgu neoklasik teoride iki farkl ekilde ele alnmaktadr: ierilmi ve ierilmemi teknolojik gelime. Bunlardan ilkinde teknolojik gelimenin gereklemesi yatrm yaplmasna bal olduundan bu, daha sonraki blmde, birikim sreci ile birlikte neoklasik byme teorisi iinde incelenecektir. erilmemi teknolojik gelime, yatrm ve birikim olgularndan bamsz olarak, mevcut sermaye stoku ve igcnn etkinliinin, yani belli bir input bileiminden elde edilen output miktarnn zaman iinde srekli olarak artmas eklinde tanmlanabilir. Neoklasik modellerin ounda olduu gibi teknik bilgi dzeyinin dsal deikenlere bah olarak sabit bir oranda srekli bir ekilde artt varsaylrsa, ierilmemi teknolojik gelime u ekilde

434

ADA NEOKLASK YAKLAIM

aklanabilir: her dnemde, mevcut sermaye stoku, en son teknik bilgi dzeyinin gerektirdii biimde yorularak bu bilgi dzeyini ieren yeni retim aralarna dntrlmekte, igc de bu makineleri kullanabilecek ekilde eitilmektedir. Dolaysyla, teknik gelimenin salanmas yeni yatrm yaplmasn gerektirmemekte; mevcut faktrlerin etkinlii birikim olmakszn da artabilmektedir. Eer o dnemde yeni yatrm yaplyorsa, bu yatrmn getirdii teknoloji ile mevcut retim aralarnn ierdii teknoloji arasnda bir fark mevcut deildir. Bu tip bir teknolojik gelime iki neden dolaysyla " t a n r armaan" veya "gkten i n m e " niteliindedir. Bir kere, yaklam, teknik bilgi dzeyinin neden ve nasl gelitiini aklamamakta, sadece varsaymaktadr. kincisi, mevcut retim aralar ve igcnn bu varsaylan teknik bilgi dzeyinin gerektirdii biime sokulmas bir retim sreci olarak tanmlanmamakta, igc harcanmasn gerektirmemektedir. Bunu salayan ey, sermayenin yorulabilirlii varsaymdr. Bu varsaym, b t n teknolojik bilgi dzeylerinde, b t n retim aralarnn ayn nitelie sahip olmasn, yani sermayenin homojenliini salamaktadr. Bu anlamda bir teknolojik gelimenin ortaya kmas, retim fonksiyonunun zaman iinde srekli olarak kaymas demektir. Bu kaymann ne ekilde olduu teknolojik gelimenin trn belirlemektedir. retim fonksiyonundaki kayma, sermaye ile igc arasndaki dengeyi ve dolaysyla gelir dalmn etkilemedii zaman ntr; aksi takdirde igc veya sermaye-kullanml olarak tanmlanmaktadr. Ancak, teknolojik gelimenin ntr; igc-kullanmh; sermaye-kullanml olarak tanmlanmasnda tek bir kstas bulmak olana yoktur. retim fonksiyonu zaman iinde kayd zaman, farkl dnemlere ait retim fonksiyonlar zerindeki hangi noktalarn birbirleriyle kyaslanaca sorunu ortaya kmakta; farkl noktalarn kyaslanmas, teknolojik gelimenin tanmlanmasnda farkl kstaslara yol amaktadr. ekil 15.5.'de fx, retim fonksiyonunun teknolojik gelimeden sonra ald bir biimi gstermektedir. ekilde ortaya kan teknolojik gelime, Hicfes'in kstasna gre ntr teknolojik gelimedir. Bu gelimeyi u ekilde tanmlamak mmkndr: belli bir sermaye-igc orannda faktrlerin marjinal verimliliklerinin birbirine orann deitirmeyen teknolojik gelime Hicks-ntr teknolojik gelimedir. retim fonksiyonu uyumlu olduu zaman, faktr fiyatlar faktrlerin marjinal verimliliklerine ve faktr fiyatlar oran da marjinal ikame oranna eit olduundan,

RETM VE BLM

4SS

EKL 15.5.

Hicks-ntr teknolojik gelime blm ve ikame oran asndan da tanmlanabilir: ksaca, bu, belli bir faktr younluunda, marjinal ikame orann ve faktr paylarn deitirmeyen teknolojik gelimedir. ekil 15.5.'de sermaye-igc oran k* iken, faktrlerin marjinal verimliliklerinin ve faktr fiyatlarnn oran, hem teknolojik gelimeden nce, hem de sonra ayndr.: , OR = w/r = w;,/r, = - dK/dL (15.51) gelirDier yandan faktr younluu, k*, deimedii iin, faktr lerinin oran da sabit kalmaktadr: w Irk* = w\lr\k*

(15.51.a)

Teknolojik gelime belli bir faktr bileiminden, &*'dan elde edilen output miktarn arttrmaktadr: y>y. Faktrlerin marjinal verimlilikleri deimekte ancak bunlarn birbirine oran sabit kalmaktadr. . Bu nedenle gelir dalm deimemekte, cretler ve krlar outputla ayn oranda artmaktadr. Bu, retim fonksiyonunda outputun faktr esnekliklerinin deimemesi demektir. Outputun sermaye esneklii: (dy/dk) (k/y) = r = ^ (15.51.b) y j olduundan, krlarn paynn sabit kalmas, sermaye esneklii parametresinin deimemesini gerektirir. Ayn husus igc esneklii iin de geerlidir. retim fonksiyonu belli bir sermaye younluunda Hicks-ntr zellii gsterecek ekilde kayd halde dier sermaye younluklarnda

436

ADA NEOKLASK YAKLAIM

bu zellii gstermeyebilir. Ancak literatrde Hicks-ntr teknolojik gelime, retim fonksiyonu zerindeki btn noktalar kapsayacak ekilde tanmlanmakta, yani (15.51)-(15.51.b)'deki zellikler btn sermaye younluklar iin geerli saylmaktadr. Bu tanm ayn zamanda Hicks anlamnda ntr olmayan teknolojik gelime trlerini de belirlemektedir. Eer teknolojik gelime igcnn marjinal verimliliini, sermayenin marjinal verimliliine oranla daha fazla artryorsa, bu gelime igc-kullanmh teknolojik gelimedir. Bu durumda cretin krlara oran ve marjinal ikame oran artacaktr. ekil 15.5'de bu, Di noktasnda f\ erisine teet olan dorunun, yatay ekseni R noktasnn sol tarafndan kesmesi demektir. Aksine, eer teknolojik gelime sermayenin marjinal verimlililiini daha fazla artryorsa gelir dalm krlar lehine dnecek ve Dx noktasndan izilen teet, ekseni R noktasnn sanda kesecektir. Teknolojik gelime igckullanmh olduu zaman outputun igc esneklii; sermaye-kullanmh olduu zaman ise sermaye esneklii artacaktr. Outputun faktr esneklikleri faktr younluunu belirlediine gre, teknolojik gelimeden sonra ilk durumda e-r erileri zerindeki noktalarda daha ok igc, ikinci durumda ise daha ok sermaye kullanlmaktadr. ekil 15.5.'de D ve Di noktalarnda retim fonksiyonunun sermaye esneklii ayn ise, teknolojik gelime Hicks-ntr; Di noktasnn esneklii daha fazla ise Hicks-sermaye-kullamml; daha dk ise Hicks-igc-kullanml olmaktadr.

, "

' .

Her ne kadar Harrod, retim teknolojisini retim fonksiyonu erevesinde ele almamakta ise de, Harrod-ntr teknolojik gelime kavramnn kartn, retim fonksiyonu yaklamnda da tretmek mmkndr. Harrod, ntr teknolojik gelimeyi u ekilde tanm- , lamaktadr; kr (veya Harrod'un deimiyle faiz) oran veri iken, teknolojik gelime sermaye-hasla katsaysn deitirmiyorsa ntr bir teknolojik gelimedir. Buna karlk Harrod-sermaye kullanml teknolojik gelime, veri kr orannda sermaye-hasla katsaysn artran; Harrod-igc-kullanml teknolojik gelime ise bu katsayy azaltan teknolojik gelimedir. Dier bir deyimle Harrod, teknolojik gelimeyi tanmlarken, retim fonksiyonlar zerinde ayn kr orann veren nok. ' talardaki sermaye-hasla katsaylarn kyaslamaktadr. ekil 15.6 Harrod-ntr teknolojik gelimeyi gstermektedir. D ve E noktalarnda hem sermaye-hasla katsays (OD ve OE'nin eimlerinin tersi), hem de sermayenin marjinal verimlilii (D ve E noktalarnda retim fonk-

RETM VE BLM

437

M
EKL 15.6.

siyonlarnn eimleri) ayn olduundan retim fonksiyonunun /'den /'e kaymas Harrod-ntr bir teknolojik gelime ortaya karmaktadr. Hem kr oran hem de sermaye-hasla katsays ayn olduundan: rkjy = rh/y! (15.52)

olmakta, yani faktr paylar sabit kalmaktadr. Bu eitlik, outputun sermaye esnekliini verdiinden, Harrod-ntr teknolojik gelime, sermaye esnekliinin sabit kalmas demektir. Dier yandan Harrod-sermaye-kullanm l teknolojik gelime, veri kr orannda, sermaye-hasla katsaysn ve kr payn artran; igc-kullanml teknolojik gelime ise bu oranlar azaltan teknolojik gelime olduundan ilkinde sermaye esneklii artmakta, ikincisinde ise azalmaktadr. Harrod-ntr teknolojik gelime, veri bir faktr younluunda sermayenin marjinal verimliliini artrmaktadr: kr oran D' noktasnda D noktasmdakinden daha yksektir. Dolaysyla, teknolojik gelimeye ramen kr orannn sabit kalmas, azalan marjinal verim ilkesi gereince, sermaye younluunun artmasn gerektirir; nitekim ekil 15.6'da sermaye younluunun OM'den ON'ye kmas, kr orannn sabit kalmasna yol amaktadr. Dier yandan teknolojik gelimenin ayn zamanda sermaye-hasla katsaysn deitirmemesi iin; sermaye younluunda, kr orann sabit tutacak ekilde meydana gelen deimenin, greli olarak outputta meydana gelen deimeye eit olmas gerekir. Bu ise gelir dalmnn deimemesi demektir: toplam krlar (rk), output (y) ve reel cret (w) ayn oranda artacaktr.

438

ADA NEOKLASK YAKLAIM

Teknolojik gelime hem Hicks, hem de Harrod anlamnda ntr olabilir. Eer ekil 15.6.'da D noktasndan / fonksiyonuna izilen teet ile D* noktasndan fi fonksiyonuna izilen teet Ok ekseninin sol tarafnda, ekil 15.5.'de olduu gibi ayn noktada kesiirse, teknolojik gelime ayn zamanda Hicks-ntr kstasna da uyacaktr. Bu durumda teknolojik gelimeye ramen hem w jr oran hem de fc jy oran sabit kalacaktr. Hicks-ntr teknolojik gelime D ve D' noktalarnn; Harrod-ntr teknolojik gelime ise D ve E noktalarnn ayn esneklie sahip olmasn gerektirmektedir. Bu nedenle teknolojik gelimenin her iki kstasa gre de ntr olmas, D, D' ve E noktalarnn ayn esneklie sahip olmas demektir. D ve D' farkl dnemlerdeki retim fonksiyonlarnn; D' ve E ayn dnemdeki retim fonksiyonunun zerindeki noktalar olduuna gre, teknolojik gelimenin her iki anlamda da ntr olmas iin, retim fonksiyonu zerindeki btn noktalarm ayn esneklie sahip olmas ve teknolojik deimenin bunu etkilememesi gerekir. Dier yandan Hicks-ntr teknolojik gelime ayn fc dzeyinde; Harrod-ntr teknolojik gelime ise fc ve y ayn oranda artt zaman gelir dalmnn sabit kalmasn gerektirdii iin, teknolojik gelime her iki anlamda da ntr olduunda, faktr miktarlarndaki greli deime faktr fiyatlarndaki greli deimeye eit olmaktadr. Bu ise faktrler arasndaki ikame esnekliinin bire eit olmas demektir. Ksaca, ikame esneklii bire eit olduu zaman eer teknolojik gelime Harrod (Hicks) anlamnda ntr ise, ayn zamanda Hicks (Harrod) anlamnda da ntrdr. Teknolojik gelimenin ierilmemi olduu varsayldnda, retim fonksiyonu zaman iinde srekli olarak kaydndan, zaman retim fonksiyonunda bir deiken olarak yer almaktadr: Y = F(K, L, t) (15.53) Bu fonksiyonda t'nin Y ile ilikisi, teknolojik gelimenin ne trde olduunu belirlemektedir. Hicks-ntr teknolojik gelime, retim fonksiyonun btnyle edenli bir ekilde kaymas demek olduundan bu: Y = A{t) F (K, L) (15.54) eklinde ifade edilebilir. Burada A, retim fonksiyonunun etkinlik katsays olup zaman iinde srekli olarak, sabit bir oranda artmaktadr. Bu oran X ile gsterirsek, fonksiyon: Y = e*f F (K,L)
Xf

(15.55)

eklinde yazlabilir. Burada A (t) = e olarak tanmlanmakta ve =0 iken (balang dneminde) ^4(0)=l olduu, yani Y, K ve L'nin

RETM VE BLM

indeks saylar ile ifade edildii varsaylmaktadr, t arttka belli bir input bileiminden elde edilen output X orannda artmaktadr. Hem sermayenin hem de igcnn marjinal verimi ayn oranda artt iin ikame oran ve gelir dalm deimemektedir. Harrod-ntr teknolojik gelime, (15.53)'deki retim fonksiyonu erevesinde u ekilde formle edilebilir. Y = F [K, A(t)L] veya: Y = F (K, e*L) ' (15.57) . (15.56)

retim fonksiyonu lee gre sabit verimli iken, K ve L ayn oranda artt zaman Y de ayn oranda artacak, Y/L ve YjK deimeyecektir. Harrod-ntr teknik gelime, K ve Y ayn oranda artarken (ve dolaysyle KJY sabit kabrken) Y/L'nin artmasn ngrmektedir. lee gre sabit verim varsaym altnda bu, igcnn ortalama verimliliinin artmas ile mmkndr. Bunun toplam output zerindeki etkisi, igc miktarndaki artn etkisi ile ayndr. L, istihdam edilen ii says ise ve bu igc belli bir sermaye stokunu kullanarak 100 birim output retiyorsa, igc verimlilii sabit iken outputun 110 birime karlmas, lee gre verim sabitken hem igcnn, hem de sermaye stokunun % 10 arttrlmasn gerektirecektir. Buna karlk igc verimlililii % 10 artyor; yani sermaye stoku % 10 arttrld zaman ayn sayda igc 110 birim output retebiliyorsa, bu verimlilik art, ii saysnn art ile ayn nitelikte olacak; ancak burada ii says deimedii iin YjL artacaktr. Bu durumda ii says ile llen igc miktar sabit kald halde, etkinlik birimiyle llen igc miktar (Le) artm demektir. Dolaysyla (15.57)'de K ve Le = e Xt L ayn oranda artt zaman, lee gre sabit verim nedeniyle output da ayn oranda artacaktr. L c 'deki art bir yandan teknolojik gelimeyi dier yandan da ii saysndaki art iermektedir. Dolaysyla, etkinlik birimi ile llen igc, ii saysndan daha yksek bir oranda artmaktadr. Sermaye stoku Le ile ayn oranda artt zaman output da ayn oranda artacak ve Y jL ykselecektir. Bu nedenle (15.57)'deki retim fonksiyonu: Y = F (K, Le) (15.57.a)

eklinde yazlrsa, fonksiyonunun lek ve ikame ile ilgili zellikleri deimeyecektir. Burada Hicks tipi ntr teknolojik gelimenin, her iki faktrn de ortalama verimliliini ayn oranda arttran teknolojik gelime olduu ortaya kmaktadr. Eer lee gre verim sabitse:

440

ADA NEOKLASK YAKLAIM exL)

= e Xt F (K, L) (15.58) olacandan, Hicks-ntr teknolojik gelime, y ve j/fc'y ayn oranda deitirmektedir. Ayn ekilde, sadece sermayenin etkinliini belli bir oranda artran, Harrod-ntr gelimenin simetrii bir ntr teknolojik geliine kavramna da ulalabilir. Solow-ntr teknolojik gelime olarak bilinen bu durumda retim fonksiyonu: Y = F [ eXtK, L] (15.59) eklini olacaktr. Solow-ntr teknolojik gelime, Harrod-ntr gelimenin gsterdii zelliklerin tam simetriini verecektir: veri bir reel cret dzeyinde Y jL orann ve dolaysyla gelir dalmn etkilemeyen teknolojik gelime Solow-ntrdr. Bu tip ntr teknolojik gelime ekil 15.7.'de gsterilmektedir: retim fonksiyonu f den /l'e kayd zaman veri reel cret (w*) dzeyinde Y jL = y* deimemektedir. Bylece gelir

SEKL 15.7.

dalm, w jy, sabit kalmakta; sermayenin marjinal verimlilii ve kr oran artt iin, daha dk bir sermaye younluunda ayn miktar kr ve output elde edilmektedir. ekilde grld gibi Solow-ntr teknolojik gelime w veri iken sermaye-hasla katsaysnn azalmasna yol amaktadr: kjy* < kjy*. Solow'n kstaslarna gre igc-kulla-

RETM VE BLM

441

nml teknolojik gelime, veri bir cret dzeyinde LjY 1 jy orann ve cret payn arttran; sermaye-kullanml teknolojik gelime ise bu oranlar azaltan teknolojik gelimedir. Teknolojik gelime hem Harrod, hem de Solow anlamnda ayn oranda ntr olduu zaman, Hicks anlamnda da ayn oranda ntrdr. Bu, (15.58)'in, lee gre sabit verim varsaym altnda, (15.57) ve (15. 59)'un bileimi olarak ortaya kmasnda aka gzlenmektedir. Bu farkl ntr teknolojik gelime, ekonominin teknolojisinin wr ilikisi asndan da yorumlanabilir. Harrod-ntr gelime, wr erisinin w ekseni ile kesim noktasnn (yani, tek mall bir modelde, igcnn ortalama fiziksel verimliliinin) srekli olarak sabit bir oranda yukarya doru kaymas; Solow-ntr gelime, bu erinin r ekseni ile kesim noktasnn (tek mall bir modelde, fiziksel sermaye-hasla katsaysnn) saa doru kaymas; Hicks-ntr gelime ise erinin tmnn, orijinden geen ve bu eriyi kesen bir doru (yani, veri bir w jr oran) boyunca edenli bir ekilde kaymas demektir. Teknolojik gelime hem Hicks, hem de Solow-ntr olabilir Bunun iin ekil 15.7.'de EM;* dorusunun, D noktasndan /"fonksiyonuna izilecek bir teet ile Ofc ekseninin sol tarafnda ayn noktada kesimesi gerekir. Bu ise retim fonksiyonu zerindeki noktalarn esnekliinin sabit olmas demektir. Ayn ekilde teknolojik gelime hem Harrod, hem de Solow-ntr olabilir: bunun iin 15.7.'de F noktas ile D noktasnn eiminin ayn olmas gerekmektedir. D, F, E, ve G noktalar ayn esneklie sahip olduu ve faktrler arasndaki ikame esneklii bire eit olduu zaman, teknolojik gelime her kstasa gre de ntr olacaktr. Bilindii gibi Cobb-Douglas retim fonksiyonu bu zellikleri gstermektedir: lee gre verim sabit iken outputun faktr esneklikleri sabit (a ve 1 a) olup ikame esneklii bire eittir. Bu retim fonksiyonu bu kstaslardan birine gre ntr olarak kayd zaman, dierlerine gre de ntr olarak kaym olacak, gelir dalm deimeyecektir. Harrod-ntr teknolojik gelimeyi Cobb-Douglas erevesinde formle edersek: Y = Ka (euL)'~a = ea< K" L~a veya: y = e'ka (15.60.a) olacaktr. Harrod-ntr teknolojik gelime oran X iken, retim fonksiyonu a. = X (1 a) orannda kaymaktadr. Adam bana den outputun byme oran: cc=A (1a) ' (15.60)

442

ADA NEOKLASK YAKLAIM

(dyldt) (l/y) = a + agk veya: g y = a + agk

[gli = (k W (1/fc)] .

Harrod duraan durum dengesinde adam bana den output ve sermaye ayn oranda byyecei iin gygk yazarsak: gy = gt = / ( l - o ) = A (15.60.b) olmakta, yani y ve k, teknolojik gelime orannda bymektedir. Solow-ntr teknolojik gelime ise: Y = (extK)a V-" = e** K" V~a veya: 0 = a X ' (15.61)

y = e*' ka (15.61.a) eklini almakta, Solow-ntr teknolojik gelime oran X iken, retim fonksiyonu /S = o X orannda kaymaktadr. Burada duraan durumda: gy = g* = |8/(l-o) = Xa l(l-a) (15.62) Dolaysyla, Harrod-ntr ve Solow-ntr teknolojik gelime oranlar ayn (X) iken, duraan durum dengesinde k ve j'nin hangi durumda daha yksek bir oranda byyecei, outputun sermaye esnekliine baldr: eer a > 1 /2 ise Solow-ntr; a < l / 2 ise Harrod-ntr gelime, adam basma den sermaye ve outputu daha yksek oranda artracaktr. Hicks-ntr teknolojik gelime ise: y = (e^K)a (e^'L)1-" = eM Ka L1'" ' (15.63) veya: ' y = e x ' k" (15.63.a) eklinde ortaya kmaktadr: Hicks-ntr gelime oran X iken retim fonksiyonu X orannda kaymaktadr. Duraan durum dengesinde: gy = g* = A/(l-o) (15.63b) yani k ve y, hem Harrod, hem de Solow-ntr teknolojik gelimeye kyasla daha yksek bir oranda artmaktadr. Bylece, Harrod, Solow ve Hicks-ntr teknolojik gelime oranlar ayn iken retim fonksiyonu farkl oranlarda kaym olacaktr.1 Bu, retim fonksiyonu belli bir oranda kayd zaman, kstasa gre de teknolojik gelimenin ntr olduunu; ancak bu kaymann Harrod,
1 o = J ise, Harrod ve Solow-ntr teknik geliine oranlan eit olduu zaman a = (3 olmakta, yani retim fonksiyonu ayn oranda kaymaktadr.

RETM VE BLM

443

Solow ve Hicks anlamlarnda farkl ntr teknolojik gelime oranlar verdiini gsterir. retim fonksiyonu y orannda kayd zaman: y = ei* k" olacak ve: yl(la) y\a y : Harrod-ntr : Solow-ntr : Hicks-ntr (15.64)

teknolojik gelime oranlarn gsterecektir. Ksaca, bu kayma kstasa gre de ntr teknolojik gelime salamakta, ancak gelime oranlar farkl olmakladr: Hicks-ntr gelime oran dierlerinden daha kktr; Solow ve Harrod ntr gelime oranlarndan hangisinin daha byk olduu a katsaysnn deerine baldr. Cobb-Douglas retim fonksiyonunun aksine C.E.S. fonksiyonu, her anlamda da ntr teknolojik gelimenin ayn anda salanmasna olanak vermemektedir. Bu fonksiyonda Harrod-ntr teknolojik gelime: Y = y [ T? + (1-d) (eht L p p / P (15.65)

eklinde tanmlanabilir. Bunun ayn zamanda Hicks-ntr olmas iin, KjL oran sabitken marjinal ikame orannn (veya faktr fiyatlar orannn) deimemesi gerekir. (15.65)'de marjinal ikame oran: /c

- dKjdL = - Z J

1-jA

e pXf

"

( 15 - 66 )

olduundan bu koulun gereklemesi, e~~PXf'nin sabit kalmasna baldr. Bu ise, p'nun tanmndan:

= 0
yani <r=l olmasn gerektirir. Bu durumda C.E.S., Cobb-Douglas'a dneceinden Hicks ve Harrod-ntr teknolojik gelime ayn anda gerekleebilecektir. C.E.S. fonksiyonunda Hicks-ntr gelime: Y = e*' y [ K~P + (ld) L T p / P (15.67) eklini alacaktr. Bu, Harrod-ntr bir teknolojik gelime deildir. Zira: T = y-p e~*P* {KIY)-u (15.68)

olduundan p^O (ff^l) olduu srece, sermaye-hasla katsays (K]Y) veri iken, teknolojik gelime kr orann deitirmektedir.

444

ADA NEOKLASK YAKLAIM

Ayn ekilde Solow-ntr gelime C.E.S. fonksiyonunda:

Y=y [6 (e^Ky? + (ld) iTPp/P

'

(15.69)

eklini alacak ve Hicks ve Harrod anlamlarnda ntr bir teknolojik geliine vermeyecektir. Bu durumda kr oran (15.68)'e eit olmaktadr. Dolaysyla, (15.68) gereince, (KJY) veri iken teknolojik gelime kr orann deitirecek, yani Harrod-ntr bir teknolojik gelime ortaya kmayacaktr. Dier yandan:
l/a

dKjdL = vjr =

(-JT)

ePXt

(15<?0)

olduu iin, p # 0 olduu srece, teknolojik geliem Solow-ntr ise, KjL oran sabit kalrken ikame oran deiecek; yani bu, Hicks-ntr bir teknolojik gelime vermeyecektir. zet olarak; ntr teknolojik gelime tanmnda da ntrlk kstas olarak gelir dalm alnmakta ve gelir dalmn (faktr paylarn) deitirmeyen teknolojik gelime ntr olarak tanmlanmaktadr. Yine teknolojik gelime kstasna gre igcnn payn artran teknolojik gelime igc-kullanmh (veya sermaye-tasarruflu); sermayenin payn artran teknolojik gelime ise sermaye kullanml (veya igc-tasarruflu) olarak tanmlanmaktadr. Ancak, bu kstas, bu tanmlar yaparken retim fonksiyonu zerindeki farkl noktalar kyaslamaktadr. Harrod-ntr teknolojik gelime sabit bir sermayehasla; Hicks-ntr teknolojik gelime sabit bir sermaye-igc; Solowntr teknolojik gelime ise sabit bir hasla-igc katsaysna gre tanmlanmaktadr. retim fonksiyonu lee gre sabit verimli CobbDouglas fonksiyonu biiminde olduu zaman, bu orandan herhangi birini ve faktr paylarn sabit tutan bir teknolojik gelime, dier iki oran da sabit tutmakta; faktr paylarnn sabitlii dier iki oran sabitken de gereklemektedir. Ancak, eer retim fonksiyonu C.E.S. gibi farkl bir biimdeyse, bir kstasa gre ntr olan teknolojik gelime dier kstaslara gre igc veya sermaye-kullanml olmaktadr. Harrod-ntr teknolojik gelime igcnn verimini artrd ve belli bir output miktarnn daha az igc ile retilmesine olarak verdii iin bu, igc-artl bir teknolojik gelime niteliindedir. Ayn ekilde yorumlandnda bunun simetrii olan Solow-ntr teknolojik gelime sermaye-arth olarak adlandrlabilir. Hicks-ntr teknolojik gelime ise eit derecede igc ve sermaye artl bir teknolojik gelime-

RETM VE BLM

445

dir.1 Her tip teknolojik gelime de birikim ve faktr miktarlarndaki deimeden bamszdr: yle ki, sermaye birikimi ve istihdam art olmakszn teknolojik gelime ortaya kabilmekte ve adam bana retilen output miktarnn artmasna yol aabilmektedir. Harrod tipi ntr teknolojik gelimenin, retim sreci iinde igcnn becerisinin giderek artmas ile yakn ilgisi vardr. Ancak, yaparak renme olgusunun sadece igcnn deil retim aralarnn da etkinliini artrmas doaldr. Dier yandan bunun, her iki faktrn etkinliini de ayn oranda artrarak Hicks-ntr teknolojik gelime salayaca varsaylamaz. Solow-ntr teknolojik gelime, sermaye birikimi sreci ile yakndan ilgili olduu iin ierilmi teknolojik gelimenin incelenmesinde daha kullanldr. Bununla beraber, teknolojik gelimenin ierilmi olmas ve ileri teknolojiyi yanstan retim aralarna yatrm yaplmas, retim fonksiyonunu Solow-ntr teknolojik gelime salayacak ekilde kaydrmayabilir. Bu nedenle her tip teknolojik gelime de, farkl derecelerde de olsa, "gkten inme" niteliklerini korumaktadr. terilmemi teknolojik gelime, birikim ve byme srecinden ok retim fonksiyonun statik zellikleri ile ilgilidir. Bu, ierilmemi teknolojik gelime tanmlarnn ve zelliklerinin byme teorisi deil, burada, retim teorisi erevesinde ele alnmasnn temel nedenidir. Bununla beraber, duraan durum dengesinin salanp salanmayaca teknolojik gelimenin tipiyle yakndan ilgilidir. Btn deikenlerin sabit bir oranda byd duraan durum dengesi ile badaan tek ierilmemi teknolojik gelime, Harrod-ntr teknolojik gelimedir: zira bu, sermaye-hasla katsaysnn sabit kalmasn salayarak output ve sermaye stokunun ayn oranda bymesine olanak vermektedir. Hicks veya Solow-ntr teknolojik gelime Harrod anlamnda sermaye veya igc kullanml teknolojik gelimeye yol atnda; ilk durumda sermaye-hasla katsays artacak, ikinci durumda ise azalacak; output ve sermayenin ayn oranda bymesi olana ortadan kalkacaktr. Dier yandan teknolojik gelime Hicks veya Solow ntr ise, sermayehasla katsaysnn sabit kald, output ile sermaye stokunun ayn oranda byd bir sre, gelir dalmmn srekli olarak deimesine ve faktr paylarndan birinin sfra ynelmesine yol aacaktr. Bu olguyu C.E.S. retim fonksiyonundaki Hicks ve Solow-ntr teknolojik gelime ile gsterebiliriz. Her iki durumda da kr oran (15.68)'e eit
1 gc (sermaye) - artl kavram ile igc (sermaye) - kullanml kavram farkl kstaslara dayanmaktadr: bunlardan ilkinde kstas hangi faktrn greli olarak bollat olduu halde ikincisinde kstas faktr verimlilii ve gelir dalmndaki deimelerdir.

f ,
i

446

ADA NEOKLASK YAKLAIM

olduundan, KjY sabit kald zaman bu oran ikame esnekliine bal olarak artacak veya azalacaktr. A > 0 olduu iin (15.68)'de: P>0, P<0, yani yani a <1 ise t -> co iken T -> eo a;> 1 ise t-> eo iken r-> 0

olmakta; ilk d u r u m d a cretler, ikinci d u r u m d a ise krlar ortadan kalkmaktadr. Ayrca bu koullarda sermaye stokunun ve o u t p u t u n srekli olarak ayn ve sabit bir oranda bymesi, byme orannn zaman iinde sabit kalmas olanakszdr. retim fonksiyonu lee gre sabit verimli olduu zaman o u t p u t u n byme oran:

{y)
8r-gt -

8 k

olmakta ve gy = gk olduu, yani KjY sabit kald zaman: _(rfe/y)

X sabit iken, teknolojik gelime rfe/j'yi deitirdii iin byme oranlan srekli olarak deimekte ve duraan durumda kalma olana ortadan kalkmaktadr. .

OKUMA LSTES 15.1. - 15.4. retim m Fonksiyonu, Bl15.5. retim Gelime Fonksiyonu ve Teknolojik

1. Ailen (1967)**, Ch. 3. 2. Arrowet oi(1961)*: C.E.S. retim fonksiyonu. 3. Chenery (1949) 4. Cobb and Douglas (1928) 5. Douglas and Bronfenbrennei (1939) 6. Ferguson (1969)*: Part retim teorisi. 7. Fisher (1969)* 8. Gerakis (1962) 9. Heathfield (1971)*: Cobb-Douglas ve C.E.S. 10. Klein (1946) 11. Laidler (1974)*, Part 3: Mikro teoride maliyet ve retim fonksiyonlar. 12. Menderhausen (1938)*: Cobb-Douglas fonksiyonunun tahmininde sahte korrelasyon. 13. Nerlove (1967) 14. Phelps-Brovvn (1957) 15. Sen (1963)** 16. Solow (1967b)* 17. (1968) j 18. Walters (1963) I: Mikro

1. Ailen (1967)* *, Ch. 13. 2. Asimakopulos (1963)*: Harrod ve Hicks-ntr gelime. 3. Asimakopulos and Weldon (1963) 4. Burmeister and Dobell (1970)**, Ch. 3; 1-4: Dsal ve uyarlm ierilmi gelime. 5. Drandakis and Phelps (1966): Matematiksel bir isel teknolojik gelime modeli. 6. Ferguson (1969)**, Chs. 11-12: Teknolojik gelime ve blm. Ch. 16: Uyarlm teknolojik gelime. 7. Griliches and Jorgensen (1969)*: Verimlilik artnn kkenleri; uygulama ve lme sorunlar. 8. Hahn and Matthews (1964)**, Part I I , 1-2 9. Hicks (1932), Ch. VI. 10. Jorgensen and Griliches (1967)* 11. Kennedy (1962) 12. Lydall (1969) 13. Read (1968) 14. Rose (1968)*: Faktr-arth teknolojik gelime koullan. 15. Rymes (1968) 16. Samuelson (1966b) 17. Solow (1957)**: Teknolojik gelime ve sermaye birikiminin bymeye katklar.

16. SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

16.1. TEMEL NEOKLASK BYME MODEL


retim fonksiyonunun lee gre sabit verimli olduu ve teknolojik gelimenin mevcut olmad varsaymlar allnda, retim faktrleri ayn ve sabit bir oranda byd zaman output da faktrlerin byme oranna eit bir oranda byyecektir. Bu koullar altnda, eer ekonomi bymeye balad anda tam istihdam salanmsa,' byme sreci iinde de tam istihdam srekli olarak salanacak, deikenler arasndaki oranlar; sermaye-igc, sermaye-hasla ve igc-hasla katsaylar sabit kalacaktr. Gelir dalm faktr younluuna bal olduu ve faktr younluu deimedii iin, byme sreci faktr fiyatlar ile faktrlerin greli paylarn deitirmeyecektir. Dier yandan, eer bu sre iinde Harrod-ntr bir teknolojik gelime ortaya kyorsa, bu, dinamik dengenin srekli olarak salanmasna engel olmayacak; bu durumda byme sreci iinde adam bana den sermaye stoku ve output, reel cretler ve krlar teknolojik gelime oranna eit bir oranda byyecektir. Neoklasik byme teorisinin dengeleyici mekanizmas asndan Harrod-ntr bir teknolojik gelimenin mevcut olduu durumla, teknolojik gelimenin mevcut olmad ve retim fonksiyonunun kaymad durum arasnda hi bir fark bulunmad iin burada, temel neoklasik byme modeli nce teknolojik gelimenin mevcut olmad varsaym yaplarak incelenecektir. Birikim sreciyle birlikte ortaya kan ierilmi teknolojik gelime ise daha sonra ayrca ele alnacak ve bunun modelin yapsnda ve sonularnda yaratt deiiklikler vurgulanacaktr. retim faktrlerinin byme oran outputun byme orann belirledii iin Harrod'da olduu gibi burada da hareket noktas, igc arznn ve sermaye stokunun byme oranlarnn belirlenmesidir. Neoklasik modelde de igc arz ve bunun byme oran, modelin deikenlerinden bamsz olarak tamamen dsal unsurlar tarafndan belirlenmekte, ksaca model bunlar veri olarak almaktadr. Sermaye stokunun byme oran ise, yatrmlarla mevcut sermaye stokunun hacmna baldr. Neoklasik teori, tasarruflardan bamsz bir yatrm fonksiyonu ngrmedii ve tasarruflarn otomatik olarak yatrl-

450 .

ADA NEOKLASK YAKLAIM

dm varsayd iin, tasarruflarn sermaye stokuna oran, sermaye stokunun byme orann vermektedir. Tasarruflar tamamen bireysel davranlarla belirlenmekte; gelirin hangi oranda tasarruf edildii modelin isel deikenlerinden bamsz olmakta ve modelde bir parametre olarak yer almaktadr. Model, ilk formlasyonunda, Keynesi tasarruf fonksiyonu varsaymaktadr. Duraan durum dengesi yatrmlarla gelir arasndaki orann sabit kalmasn gerektirdii iin, tasarruf fonksiyonu birinci dereceden homojendir: yani, ortalama tasarruf eilimi sabit olup marjinal tasarruf eilimine eittir. Bununla beraber neoklasik modeli, igc arzn ve tasarruf orann isel deikenler haline getirerek formle etmek de mmkndr. Bunun bir yolu, igc arznn byme orann cretlere, tasarruf arzn gelir dalmna (snfsal tasarruf fonksiyonu) bal deikenler haline getirmektir. Ancak bu durumlarda da modelin temel ileme mekanizmas deimemektedir. Tasarruf oran veri olduu ve tasarruflar tamamen yatrld zaman sermaye stokunun byme oran, sermaye-hasla katsaysna baldr. gK, toplam sermaye stokunun byme orann, v de sermayehasla katsaysn gsteriyorsa: gK = I\K = sYIK = slv (16.1)

Balang koullar tam istihdama olanak verse bile, sermaye stokunun byme oran, igcnn byme oranna eit olmad zaman, uzun dnemde igc piyasasnda srekli olarak arz-talep dengesinin salanmas olanakszdr. Harrod bu durumu dzeltecek bir mekanizma nerememektedir. Bunun temel nedeni, sermaye-hasla katsays ile tasarruf orannn, igcnn byme oranndan bamsz olarak belirlenmesi ve ortaya kan dengesizliin, bu parametreleri gerekli ekilde deitirecek etki yaratamamasdr: ksaca, Harrod modelinde, igcnn 1 ve sermaye stokunun byme oran veri parametrelerdir. Oysa neoklasik retim fonksiyonu, faktrler arasndaki srekli ikame nedeniyle, sermaye-hasla katsaysnn sonsuz sayda farkl deerler alabilmesine ve dolaysyla tasarruf oran veri iken, sermaye stokunun byme orannn srekli deiebilmesine olanak vermektedir. Bylece, sermaye stokunun, igcnn veri byme oranna eit bir oranda byyebilmesi, sermaye-hasla katsaysnn gerekli deeri almasna baldr; gK = n eitlii:
1 Yatrmlarn srekli olarak tasarruflara eit olduu varsayd zaman, sermaye stokunun byme oran gerekli byme oranna eittir (gK = gw) ve gerekli byme oram veri bir parametre olduu iin bu koullarda gK da veridir.

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME . . ' ; ' t;1 = s /n

451 (16.2)

olmasn gerektirmekte, sermaye-hasla katsays bu deeri ald anda, sermaye stokunun byme oran, igcnn byme oranna intibak etmi olmaktadr. Dier yandan tasarruflarn aynen yatrld varsayld iin, mal piyasasnda bir dengesizlik sz konusu olmamakta; output, igc ve sermaye stokunun ayn oranda byd duraan durum dengesi veya Harrod'un altn a salanmaktadr. Neoklasik byme teorisi, bu tip bir duraan durum dengesinin var olduunu ve kararl olduunu kantlamaya ynelmitir. Dengenin varl sorunu, (16.2)'deki eitliin varl; ksaca, retim fonksiyonunun, sjn oranna eit bir sermaye-hasla katsays Verebilmesi sorunudur. Dengenin varl gsterildii anda Harrod'un doal ve gerekli byme oranlarnn badamazl sorunu ortadan kalkacak; kapitalizmin srekli olarak tam istihdamda bymesi olanann varl gsterilmi olacaktr. Dengenin kararll sorunu ise, Harrod'un yatrm -tasaruf sorunundan farkldr. Harrod'da kararllk sorunu, yatrm-tasarruf eitsizliinden dolay mal piyasasnda ortaya kan dengesizlikle ilgili olup bunun temel nedeni, talep bekleyilerinin gereklememesi ve piyasann dengesizlik durumunda yanb sinyaller vermesidir. Neoklasik teoride bu sorun, tasarruflardan bamsz bir yatrm fonksiyonu ngrlmemesi nedeniyle ortadan kalkmakta; gerekli byme oran srekli olarak gereklemektedir. Bu, bekleyilerin srekli olarak gereklemesi demek olduundan, yatrm-tasarruf eitliinin varsaylarak yanlmann ortadan kaldrlmas; kapitalistlerin tam ve kesin bilgiye sahip olduunun ve gelecekle gemi arasnda bir fark bulunmadnn varsaylmasyla ayn niteliktedir. Neoklasik modelde byme dengesinin kararll sorunu, var olduu saptanan dengeye ulalp ulalamayaca sorunudur. Bu sorun eitli ekillerde formle edilebilir. Herhangi bir balang koulundan, yani veri bir sermaye hasla katsaysndan hareketle (16.2)'deki eitlie ulalmas: veya parametrelerden birinde, (n veya s'de) meydana gelecek bir deime sonucunda sermaye-hasla katsaysnn deimesi ve yeni bir denge noktasna ulalmas, yani (16.2)'deki eitliin s veya n'nin yeni .deerleriyle tekrar salanmas, dengenin kararl olduunu gsterecektir. Burada denge ve kararllk sorunlar bir arada ele alnacak ve veri balang koullarndan hareketle dengeye nasl ulald incelenecektir. Ekonomide, byme srecinin incelenmeye baland dnemde (balang dneminde) mevcut igc arznn Lo, bunun byme ora-

*S2

ADA NEOKLASK YAKLAIM

nnu ise n olduunu ve bu orann deimediini varsayalm. Herhangi bir t dnemindeki igc arz:
L = LB e
m

(16.3)

olacaktr. Balang dneminde mevcut sermaye stokunun Ko olduunu ve bunun, mevcut igcn tamamen istihdam ettiini varyarsak, o dnemde adam bana kullanlan sermaye miktar:

*. = KK
ve retilen toplam output: Yo= F(K0, Lo) '

(16.4)
(16.5)

olacaktr. Balang dneminin igc arz ve sermaye stoku, outputu ve dolaysyla, sermaye-hasla ve hasla-igc katsaylarn da belirlemektedir. Tasarruflar aynen yatrld iin bu dnemde sermaye yaplan ilave sY0; sermaye stokunun byme oran ise: gK = sY0IK0 = 8yjko = sf(ko)lko stokuna (16.6)

olacaktr. Duraan durum dengesinin srekli olarak salanabilmesi iin, sermaye stoku ile igc arznn ayn oranda bymesi gerekir. Bunu salamak iin balangta sermaye-hasla katsaysnn almas gereken deer:

KIRK) = */

(16.7)

Bu eitlik (I6.2)'deki Harrod'un tam istihdam duraan durum dengesi koulu ile ayndr. Balangta tam istihdam salayan sermaye-igc oran ko iken, retim fonksiyonu fc'nm bu deeri iin s/n'ye eit bir sermaye-hasla katsays veriyorsa, ekonomi bymeye balad andan itibaren duraan durum dengesine oturacak ve byme sreci iinde tam istihdam srekli olarak salanacaktr. Ontput, igc ve sermaye stoku ayn oranda, n orannda byd iin sermaye-igc, sermaye-hasla ve hasla-igc oranlar deimeyecektir. Herhangi bir t dnemindeki sermaye stoku:
K = Koen< = k0 Loent = koL (16.8)

olmakta ve: K/L = k0 dzeyinde sabit kalmaktadr. Adam bana kullanlan sermaye deimedii iin y0 ve KJo ^a sabit kalacaktr. (16.9) stoku

SERMAYE BRtKM VE TEKNOLOJK GELME

433

k"
EKL 16.1.

k1

Bu, ekil 16.1.'de gsterilmektedir. OP dorusunun eimi sabit olup ra/s'ye eittir. P noktasnda hasla-sermaye katsays, y' jk', ile njs birbirine eit olduu iin bu noktada (16.7)'deki eitlik gereklemektedir: k' jy' = s/re. Dolaysyla, eer balang dneminde tam istihdam salayan sermaye younluu k0 = k' ise sermaye-hasla katsays duraan durum dengesinin gerektirdii deeri almakta ve ekonomi batan itibaren tam istihdam salamaktadr. Bu durumda yo = y' olacak ve adam bana den output y' dzeyinde sabit kalacaktr. Ayn ekilde WP'nin eimi kr orann; OW ise adam bana reel creti vermekte ve gelir dalm sabit kalmaktadr. P noktas gibi bir denge noktasnn varl, orijinden geen ve eimi njs olan dorunun retim fonksiyonunu kesmesi demektir. Eer bu doru orijinden itibaren srekli olarak retim fonksiyonun zerinde kalyorsa denge mevcut deildir. Bu, njs orannn, hasla-sermaye katsaysnn retim fonksiyonunda alabilecei btn pozitif deerlerden daha byk olmas ve hasla-sermaye katsaysnn bu deerleri iin, igcnn byme orannn, sermayenin byme orann amas demektir.1 Ancak, retim fonksiyonu (15.7)'deki zelliklere sahipse denge mutlaka mevcuttur. Zira n /s dorusunun fe'nn btn pozitif deerleri iin/(fc) eiinin zerinde kalmas iin: olmas; yani n/s'nin, retim fonksiyonunun &=0 noktasndaki eimine
1 Btn pozitif fc'lar iin njs > y jk ise n>s/u'dir.

454

ADA NEOKLASK YAKLAIM

eit veya ondan byk olmas gerekir. Oysa/'(O) = ecf olduu iin, n/s < co (veya s > 0 ) olduu srece bunun gereklemesi olanakszdr. Dolaysyla (15.7)'deki koul gerekleirse, njs retim fonksiyonunu kesecektir. Bunu genelletirirsek, dengenin varl: n/s < / ' ( 0 ) (16.10)

olmasn gerektirmektedir. Dier yandan retim fonksiyonu srekli olarak azalan marjinal verimlilik gsterdii zaman, denge var ise tektir: / (fc)'nn eimi srekli olarak azald iin njs dorusunun retim fonksiyonunu ikinci bir noktada kesmesi olanakszdr. Buraya kadar, balangtaki sermaye stokunun k0 = k' olduu, yani t = 0 dneminde igcnn tam istihdamn salayan sermaye younluunun, ayn zamanda ekonominin duraan durum dengesi iin gerekli olan sermaye-hasla katsaysn verdii varsaylmtr. Balangtaki sermaye younluu, duraan durum iin gerekli olan sermaye-hasla katsaysn vermiyorsa, yani (16.7)'deki eitlik gereklemiyorsa, duraan duruma nasl ulald, (16.7)'deki eitliin nasl saland sorunu ortaya kmaktadr. Bu, yukarda belirtildii gibi kararblk sorunudur. Eer ( = 0 dneminde igcnn tam istihdamn salayan sermaye-igc oran ko^k'ise, sermaye-hasla katsays v^sjn olacak ve sermaye stoku ile igc farkl oranlarda byyecektir. rnein eer ekil 16.1.'de k0 = k" ise, hasla-sermaye katsays (1 /) n/s'den byk olmakta; sermaye stoku igcnden daha yksek bir oranda artmaktadr: gK = s jv > n. Bu durumda eer igc basma kullanlan sermaye miktar giderek artrlmazsa, artan sermaye stoku ksmen atl kalacaktr. Ayn ekilde ko>k' olduu zaman gK<n olacak, igc-sermaye oran azaltlmad takdirde isizlik ortaya kacaktr. Neoklasik model, bu intibaklarn srekli olarak yapld ve bu durumlarda ekonominin k' sermaye younluuna, duraan durum dengesine ulat sonucuna varmaktadr. Ksaca, P noktas kararl bir denge noktasdr. Nedenlerini daha sonra tartmak zere nce, igc ve sermaye stokunun her dnemde tam istihdam edildiini varsayalm. Bu durumda k0 < k' ise, sermaye stoku igcnden daha yksek bir oranda byd iin adam bana den sermaye stoku artacak; adam bana den outputtaki art, azalan marjinal verimlilik nedeniyle sermayeigc oranndaki arttan daha dk olacak; yani hasla-sermaye katsays decektir. Bu, sermaye stokunun byme orannn azalmasna yol aacak ve niha olarak (16.7)'deki eitlik ve ekil l.l.'deki denge (P noktas) gerekleecektir. k0 > k' ise bunun tam tersi ortaya kacak,

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

455

sermaye younluu azalacak, hasla-sermaye katsays ve sermayenin b y m e oran a r t a r a k dengeye ulalacaktr. Bu sonular farkl bir adan da gsterebiliriz. Adam bana den sermaye stokunun deime oran: k]k = (KK) - (LjL) yani toplam sermaye stoku ile igc arznn (=kullammnn) byme oranlar arasndaki farka eit olduundan, igcnn byme oran iin n; sermaye stokundaki deime iin de K = sF (K}L) = sF (K, Loent) yazar ve bu eitlii dzenlersek: , = veya: k = sf(k) - nk = sy - nk (16.12) [sf(k) n k]jk " . (16.11)

olacaktr. Adam bana den sermaye stokundaki deime; adam bana yaplan yatrmlar (sy) ile, sermaye younluu k iken, artan igcn istihdam etmek iin adam bana gereken sermaye miktar (nk) arasndaki farka eittir. Grld gibi: sy -< nk ise gk = sy /k < n ve k -< 0 (16.13) retim fonksiyonu, s ve n veri iken, adam bana den sermayedeki deime, ekonomide hangi sermaye younluunun kullanldna baldr. Zira (16.12)'de sj'nin k zerindeki pozitif etkisi ile nfc'nm negatif etkisi &'ya bal olarak deimektedir, s veri iken adam bana yaplan yatrm (sy) adam bana den outputa, bu da retim fonksiyonu uyarnca ekonomide adam bana kullanlan sermaye miktarna baldr: k ne kadar yksek ise sy=sf(k) da o kadar yksek olmaktadr. Bu husus ekil 16.2.'de sy erisi ile gsterilmektedir, k arttka azalan marjinal verim gereince y ve adam bana yaplan yatrm daha dk bir oranda artmaktadr. Ayn ekilde n veri iken, artan igcn istihdam etmek iin gereken sermaye stoku, sermaye younluuna baldr; sermaye younluu ne kadar yksekse gerekli yatrmlar da o kadar (ayn oranda) yksektir. ekil 16.2.'de bu nk dorusu ile gsterilmitir, sy-nk erisi, bu iki zt etki arasndaki fark vermekte;
A A ^

k <k' olduu zaman maktadr. 1

fe>0;

k=k' iken fc=O; ve k>k' iken k<0 ol-

1 ekil 16.2. de k arttka k nce artmakta, sonra azalmaktadr <&Jdk=sf'(k)-n olduu iin n/s=/'(fe) olduu, yani ekil 16.1.'deki retim fonksiyonunun eiminin n/s'ye eit olduu noktada k maksimum deerine ulamaktadr.

456'

ADA NEOKLASK YAKLAIM

EKL 16.2.

Eer balang sermaye younluu ko <fc' ise, tam istihdam gelirinden adam bana yaplan yatrmlar (sy=sf (k0)), bu sermaye younluunda artan igcn istihdam etmek iin gereken miktardan (nko dan) byk olacak; sermaye stoku igcnden daha yksek bir oranda byyecek; sermaye ve igc tam olarak kullanld iin adam bana den sermaye stoku artacaktr. Sermaye younluu artt iin, artan igcn istihdam etmek iin gerekli sermaye miktar ayn oranda artacak; outputtaki art oran sermaye younluundaki art oranndan daha dk olduu iin adam bana yaplan yatrmlarn da art oran daha dk olacak ve ekonominin sermaye younluu giderek fe' noktasna yaklaacaktr. kB > fe' olduu zaman bunun tam tersi bir sre ortaya kmakta; sermaye younluu azalmakta; sermaye stokunun byme oran artmaktadr. Bu dengeleyici sre iinde sermaye younluu ve sermaye-hasla katsays, duraan durumun gerektirdii deerlere intibak etmekte ve ortaya kan denge kararl olmaktadr: zira ekil 16.1. ve 16.2.'de sermaye younluunun srekli olarak fe' dzeyinin altnda veya zerinde kalmas, sermaye stokunun byme

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

4ST

orannn srekli olarak igcnn byme oranndan farkl olmas sz konusu deildir. . Neoklasik byme teorisinin bu intibak mekanizmasnn arkasnda yatan ey, faktr piyasasndaki arz-talep koullar ile faktr fiyatlar, faktr fiyatlar ile de teknik seimi arasndaki ilikidir. Ekonomide herhangi bir anda kullanlmakta olan sermaye-igc orannda, igcnn byme oran sermaye stokunun byme oranndan farkl olduu zaman, sermaye-igc orann deitirmeksizin her iki faktrn de tam kullanmnn salanmas olanakszdr. Bu durum igc piyasasnda arz-talep dengesizliine yol amakta ve faktr fiyatlar deierek, mevcut sermaye younluunu (retim tekniini) kr maksimizasyonunu salayan teknik olmaktan karmaktadr. Sermaye younluu, deien faktr fiyatlar karsnda teknik seimi yoluyla deierek intibak etmektedir. Eer ekonomide kullanlan sermaye younluu denge durumunun gerektirdii sermaye younluundan kkse (k < fe'), sermayenin byme oran igcnn byme orann aacaktr. Bu, igc piyasasnda bir talep fazlas ortaya karacak; talebe gre kt olan igcn elde etmek iin kapitalistler arasnda oluacak rekabet reel cretin artmasna yol aacaktr. Dier yandan uzun dnemde igc arz reel cretlere kar duyarl olmad ve dsal olarak belirlendii iin, cretlerdeki art igc arznn artmasna yol amayacak; igc piyasasndaki denge, kapitalistlerin igc taleplerinin dmesi ile salanacaktr. Gerekte, reel cretlerdeki art kr orann drecek ve daha sermaye youn teknikleri krl hale getirecektir. Sermaye stokunun byme oran igcnn byme orann at srece reel cretler artmakta devam edeceinden, sermaye younluu, igc piyasasnda arz-talep dengesi salanana kadar artacak ve bylece k=k' noktasnda denge salanacaktr, k > k' olduu zaman ise bunun tam aksi bir sre ortaya kmaktadr: sermaye stoku igcnden daha dk bir oranda byd iin igc piyasasnda arz fazlas ortaya kmakta; bu, reel cretlerin dmesine yol aarak igc youn teknikleri daha krl hale getirmektedir. Her iki durumda da sermaye stokunun yorulabilir nitelikte olmas, mevcut retim aralarnn, kr maksimizasyonunun gerektirdii sermaye younluunu salayacak biime dntrlmesine olanak vermektedir. Bu intibak mekanizmasnn ilemesinde eitli engellerle karlalabilir. Bunlar, faktr fiyatlarnn esneklii ve faiz-kr-yatrm ilikisinde ortaya kabilir. Eer igc piyasasnda serbest rekabet egemen deilse, bu piyasadaki arz fazlasna ramen ii sendikalar cret-

458

ADA NEOKLASK YAKLAIM

lerin dmesini engelleyebilir. Bu, igc arz ve talebinin eitlenmesinin ve sermaye younluunun gerektii ekilde azalmasnn nne geecei iin duraan d u r u m dengesi salanmayabilir. Byle bir d u r u m modelin t a m rekabet varsaymnn deitirilmesi anlamna geleceinden modelin kapsam dnda kalmaktadr. Ancak, t a m rekabet varsaymna ramen cretler b a k a bir yoldan modelin ilemesini snr getirebilir. Eeri igcnn b y m e oram ile sermaye stokunun b y m e orannn eitlenmesi, cretlerin asgari geimlik dzeyin altna inmesini gerektiriyorsa, dengenin salanmas olanakszdr. Bununla beraber byle bir d u r u m d a igc arzmn b y m e orannn cretlere bal, isel bir ' deiken haline gelmesi; Malthus bir srecin ileyerek isizler ord u s u n u n yok olmas ve igcnn b y m e orannn azalmas dengeleyici bir mekanizma olarak sisteme sokulabilir. Modelin ileme mekanizmas konusunda ortaya kan nemli sorun, neoklasik teorinin Keynesi eletirisi tarafndan vurgulanan kr-faizyatrm ilikilerinden domaktadr. H a r r o d ' u n , sermaye-hasla katsaysmdaki deimeler yoluyla intibakn salanmasna kar ileri srd en nemli itiraz, faiz orannn esnek olmamas ile ilgilidir. Uzun dnem bekleyilerinin esnek olmamas nedeniyle faiz oran deiemiyorsa, denge d u r u m u k r oran ile faiz orannn eitlenmesini gerektirdii iin, faiz oran k r orann ve dolaysyla sermaye-hasla katsaysn snrlayacak ve bu katsaynn intibak etmesi olana o r t a d a n kalkacaktr. Neoklasik teori para piyasasnn ve faiz orannn gerekli intibaklar yaptn; faiz-kr oran eitliinin faiz oranndaki deimelerle salandn; yani, sermayenin marjinal etkinliinin faiz orann belirlediini varsayd halde faiz orannn esnek olmad bu d u r u m d a k r oran, p a r a piyasas koullar tarafndan belirlenmektedir. Ancak, b u r a d a da neoklasik teori bir zm yolu nermektedir: parasal faiz oran deimese bile fiyatlar esnek olduu srece reel faiz oran deiecek, yani dengenin gerektirdii k r oran, fiyat deimeleri ile salanacaktr. K r oran ile ilgili dier bir sorun da yatrm fonksiyonu ile ilgilidir. Faiz oran gerekli intibaklar yapsa bile, t a m istihdam dengesi, k r orannn yatrm y a p m a y cazip olmaktan kartacak bir dzeye inmesini gerektirebilir. Eer kr oran, yatrmlarn risk u n s u r u n u karlayamayacak derecede d k ise, t a m istihdam dzeyindeki tasarruflara eit bir yatrm yaplmayaca iin H a r r o d ' u n yatrm-tasarruf eitsizlii ve kararllk sorunu ortaya kacaktr. Son olarak, yatrmlarn faiz esnekliinin yksek olmamas da modelin ileme mekanizmasn snrlayabilir. Denge d u r u m u n d a kr-

,,

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

459

faiz eitlii salanyorsa, faiz oran kr oran ile birlikte deiecektir. Eer yatrmlar faiz orannn bir fonksiyonu ise, duraan duruma giden sre iinde rnein sermaye younluu artarken (&<&' iken) faiz oran decek, output ve gelir artacaktr. Outputun atmas, tam istihdam gelirinden yaplan tasarruflarn artmas demek olduu iin, yatrmtasarruf eitliinin salanmas, faiz oranndaki dn yatrmlar gerekli ekilde uyarmasn, yani yatrmlarn faiz esnekliinin yksek olmasn gerektirir. Modelin intibak mekanizmasnn iledii ve dengenin saland varsaylrsa, duraan durum dengesinin zellikleri, modelin parametrelerinin, n ve s'nin deerine ve retim fonksiyonunun biimine bab olacaktr. Eer ayn retim teknolojisine (fonksiyonuna) sahip iki ekonominin byme ve/veya tasarruf oranlar farkh ise, denge zellikleri de farkl olacaktr. Bunu ekil 16.1. yoluyla saptamak mmkndr. Eer bu ekonomilerin tasarruf oranlar ayn, byme oranlar farkl ise; hangi ekonomide igcnn byme oran daha yksekse, o ekonomide sermaye younluu, sermaye-hasla katsays ve cret daha dk, kr oran daha yksektir. Eer retim fonksiyonunun ikame esneklii bire eitse, gelir dalm her iki ekonomide de ayn olacak; birden bykse, byme oran daha kk yani sermaye younluu daha yksek olan ekonomide krlarn pay daha yksek olacaktr. Bu sonularn tam tersi ekonomilerin byme oranlar ayn, tasarruf orarlar farkl olduu zaman ortaya kacaktr. Eer bu ekonomilerin hem tasarruf oranlar, hem de byme oranlar farkl ise, bu durumlardan hangisinin gerekleecei, ekonomilerin n/s oranlarna baldr. Eer ekonomilerin retim teknolojileri farkl ise, duraan durum dengeleri arasndald fark ayn zamanda retim fonksiyonlarnn tipine ve bu fonksiyonlarn parametrelerinin deerlerine baldr. Bunu incelemek iin retim fonksiyonunun lee gre sabit verimli CobbDouglas tipinde olduunu varsayalm: y = k" olacak ve duraan durumda nk = sy = sk" eitlii gerekleecektir. Bu eitlikten, denge durumunda deikenlerin alaca deerleri saptayabiliriz : (16.14) alh m r = dyjdk = an/s; v=yrk = (la) (s jn) ~ olmaktadr. Dolaysyla, tasarruf ve byme oranlar ayn olan iki ekonominin denge zellikleri, outputun sermaye esnekliine (a parak = (slnY'(-a); j = (s/re)a'(-">'

460

ADA NEOKLASK YAKLAIM

metresine) baldr. Sermaye esneklii hangi ekonomide daha yksekse, o ekonomide sermaye younluu ve output ayn oranda daha yksek (dolaysyla ekonomilerin sermaye-hasla katsaylar eit) olacaktr. Sermaye esneklii yksek olan ekonomide kr oran ve kr pay da yksektir. Bu byme modelini, teknolojik gelimenin Harrod-ntr olduu durumda da formle etmek iin, teknolojik gelime orannn m olduunu varsayarsak, duraan durum dengesi: EK = slv = n + m = gn (16.15) yani sermaye stokunun ve outputun byme oranlarnn, Harrod'un doal byme oranna (g n 'y e ) e* olmasn gerektirir. Bu denge: v = gjs (16.16) olduu noktada gereklemektedir. Bu durum ekil 16.3'de gsterilmektedir. retim fonksiyonu iki dnem arasnda Harrod-ntr teknolojik gelime verecek ekilde /'den / 2 'y e kaymtr. Hasla-sermaye katsays (gn Js dorusunun eimi) ve kr oran (fonksiyonlarn Di ve D2 noktalarndaki eimleri) sabittir. f = l dneminde denge sermaye younluu ki; ( = 2 dneminde ise fe,'dir. Adam bana den output ve sermaye stoku teknolojik gelime orannda artmakta, gelir dalm sabit kalmaktadr: reel cret W'den w2'ye kmakta R w'in eimi R ,'nin eimine eit olduu iin greli paylar deimemektedir. Krlarn teknolojik gelime orannda artmasn salayan ey, kr oran sabit kalrken adam bana den sermaye stokunun bu oranda artmasdr. Btn deikenler ayn oranda artt iin ekonomi srekli olarak kayan bir denge durumundadr.

"1
EKL 16.3.

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

461

Neoklasik model, byme sreci iinde mal ve igc piyasalarnn srekli olarak dengede kaldn gsterek, piyasa mekanizmasnn dinamik ereve iinde de etkin olduu sonucuna ulamaktadr. Eer bu sre iinde denge salanrken, tketim de maksimize ediliyorsa, dinamik denge ayn zamanda optimal olacaktr. Daha nce iki kesimli modelde grld gibi bu anlamda optimalite, kr orannn byme oranna eit olduu noktada gereklemektedir. Bunun iin, byme oran dsal olarak veri iken, yatrmlarn krlara eit olmas gerekmekte ve klasik tasarruf fonksiyonu varsayldg anda bu koul gereklemektedir. Burada, Keynesi bir tasarruf fonksiyonu varsayld iin, optimalitenin salanmas, byme oran ve retim fonksiyonu veriiken, tasarruf orannn belli bir deer almasn gerektirir. Bunu saptamak iin duraan durum dengesinin gerekletiini ve teknolojik gelimenin mevcut olmadn varsayarak mill gelir eitliini yazarsak: Y=C+I=C+K ve dolaysyla: = C+nK

C = Y - nK = F(K,L) - nK olacaktr, c = CjL tanmn yaparak her iki taraf L ile blersek: c = / (k) - nk (16.17) olur. gcnn byme oran veri iken, adam bana den tketim, duraan durum dengesini salayan sermaye younluuna baldr. Duraan durum dengesini salayan sermaye younluu ne kadar yksek ise, adam bana den output ve artan igcn istihdam etmek iin gereken yatrmlar da o kadar yksektir. Ancak, k artt zaman/(fc) daha dk bir oranda artaca iin sermaye younluunun belli bir deerinde c maksimize edilecektir. Bu:dc/dk = f'(k) n = 0 olduu noktada gerekleecei iin, tketim maksimizasyonu: f'(k) = r = n (16.18) olmasn gerektirir: byme dengesini salayan sermaye younluu, byme oranna eit bir kr oran veriyorsa, tketim maksimize edilecektir. Bu, retim fonksiyonu ve n veri iken, tasarruf orannn uygun bir deer almasn gerektirir. Duraan durumda: n/s=/(fc)/fc eitlii gerekletiinden, r = n iin:
( 1 6 J 9 )

462

ADA NEOKLASK YAKLAIM

/s

y--f(k)

EKL 16.4.

olmas gerekir. Eer retim fonksiyonunun ikame esneklii bire eitse, rkjf(k) sabit olup outputun sermaye esnekliine eittir. rnein CobbDouglas fonksiyonunda (16.19)'daki koul: s = a (16.20) ekline indirgenmekte; tasarruflarn gelire oran, retim fonksiyonunun sermaye esnekliine eit olduu zaman, re ne olursa olsun, r = n eitlii salanmaktadr. Bu durum ekil 16.4.'de gsterilmektedir, igcnn byme oran veri iken tasarruf orannn ald deer, n/s dorusunun retim fonksiyonunu P noktasnda kesmesine yol amaktadr. Bu noktada f'(k) = r = /i olduundan tketimin maksimizasyonu gereklemektedir. Denge durumunda n/c=sy eitlii gerekletii ve AB=rafc olduu iin, AB uzakl adam bana yaplan tasarruflar (yatrmlar) vermektedir. Dier yandan DW=rJt; OW=; AB = DW olduu iin, tasarruf orannn bu deerinde; krlar yatrmlara, cretler de tketime eit, olmaktadir. Bu koullar altnda neoklasik bymenin altn kural gereklemekte, duraan durum dengesi optimal olmaktadr. Eer retim fonksiyonu Cobb-Douglas tipinde ve s=a ise, ekil 16.4'de n deitii zaman, njs retim fonksiyonunu farkl bir noktada kesecek, ancak bu noktada da r = n eitlii salanacaktr. Bu durumda duraan durum dengesi, n ne olursa olsun optiraaldir. Akaine s^a

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

463

ise, ekil 16.4.'de n/s dorusunun retim fonksiyonunu kestii noktada retim fonksiyonunun eimi byme oranndan farkl olaca iin byle bir durumda sadece tam istihdam byme dengesi, Harrod altn a gerekleecektir.

16.2. Kt-KESML NEOKLASK MODEL


Neoklasik btncl retim fonksiyonunda niha outprst hem tketim mal hem de retim arac olarak kullanlabilmekte, outputun retim arac haline dntrlmesi (yorulmas) bir retim sreci olarak tanmlanmamaktadr. Buna karlk iki kesimli neoklasik model, tketim ve sermaye mallar arasnda bir ayrm yapmakta ve bu mallar, farkl kesimlerdeki retim sreleri sonunda ortaya kmaktadr. Modelde homojen bir sermaye mal mevcuttur. Bu mal igc ile birlikte tketim ve sermaye malnn retiminde kullanlmaktadr. Faktrler tam blnebilirlie sahip olup kesimler arasnda serbeste transfer edilebilmekte ve dolaysyla ekonominin veri igc arz ve sermaye stoku ile, farkl output bileimleri retilebilmektedir. Kesimlerin retim teknolojileri, genel neoklasik ilkeler erevesinde formle edilen retim fonksiyonlar ile tanmlanmaktadr. Her iki kesimde de outputun retimi sonsuz sayda faktr bileimi ile yaplabilmekte, inputlar arasnda srekli ikame olana mevcut olmaktadr. Birinci kesimde sermaye, ikinci kesimde tketim mal retildiini varsayarsak, kesimlerin retim fonksiyonlar: Y, = F, (K,, L.) (16.21). Y2 = F2 (K2, L2) olacak; Yt sermaye, Y2 tketim mah outputunu; Kx ve Lt sermaye mal reten, K2 ve L2 ise tketim mal reten kesimin kulland faktr miktarlarn gsterecektir. retim fonksiyonlarnda lee gre verim sabit olduu zaman: y, = / (*,) (16.22) olmaktadr. J 3 = 2 (fe2) ' . .

retim aracnm homojenlii, kesimlerin ayn fiziksel inputlan kullanmas, inputlarm tam blnebilir olmas, tketim malnn retimde kullanlmamas ve lee gre verimin sabit olmas, daha nce ele alnan iki-kesimli, sabit katsayl modelin de temel varsaymlar ol-

464

ADA NEOKLASK YAKLAIM

duundan, bu iki model ayn yapya sahiptir. Ancak burada, retim teknolojisi ile ilgili nemli bir varsaym yaplmaktadr: her iki kesimde de faktrler arasnda srekli ikame olanann varl. Bu, hem retim hem de tketim mal reten kesimde, retim katsaylar (sabit katsayl . modelde a, b, a ve fi) birbirinden marjinal olarak farkl sonsuz sayda retim srecinin var olmas demektir.1 (16.22)'deki retim fonksiyonlar, bu sreleri ieren retim teknolojilerini tanmlamaktadr. ' Birden fazla mal ve kesimin varl, daha nceki tek-mal, tekkesimli modelde ortaya kmayan yeni sorunlar yaratmaktadr. Bunlardan ilki, mallarn deiim oranlarnn belirlenmesi veya fiyat sorunu; ikincisi ise kaynaklarn, ekonominin sermaye stoku ile igc arznn, kesimler arasndaki dalm ve dolaysyla mallarn greli retim miktarlarnn belirlenmesi sorunudur. Fiyat ve kaynak dalm sorunlarn ierdii iin model, minyatr bir Walras genel denge modeli niteliindedir. Tek bir tketim mal mevcut olduu iin, tketicilerin farkl mal bileimleri arasnda seim yapmalar sz konusu olmamakta ise de bo zaman, fayda fonksiyonunda normal bir mal olarak gz nne alndnda, bununla mal tketimi arasnda tercih yaplabilmektedir. Nitekim real cretle igc arz, gelirle de tketim arasndaki iliki bu ereveden tretilebilir. Bununla beraber modelde tketici davrannn znel temellerine inilmemekte; tasarruf oran (veya oranlar) veri parametreler olarak alnmaktadr. Bylece retim, blm ve byme dengesi, veri teknolojik koullar, tasarruf fonksiyonu (veya fonksiyonlar) ve tam rekabet altnda retici davranlar ile belirlenmektedir. Fiyat ve kaynak dalm sorunlarnn ortaya kmas ile birlikte neoklasik byme teorisinin; duraan durum dengesinin varl, teklii ve kararll ile ilgili sonular nemli lde deimekte ve tekmal, tek-kesimli modelin sonularnn bu modelde de geerli olmas, baz snrlayc varsaymlarn yaplmasn gerektirmektedir. Burada nce modelin fiyat ve blmle ilgili statik zellikleri ele alnacak, daha sonra tasarruf fonksiyonu ve kesimlerin sermaye younluklar konusundaki farkl varsaymlar altnda byme dengesi sorunlar ksaca incelenecektir.
1 Burada da sre, belli bir maln retiminde kullanlan katsaylar; teknik, ekonomideki inallar iin kullanlan srelerin tm; teknoloji ise, kullanlmakta olsun veya olmasn, mallarn retiminde, bilinen btn sreler (ve teknikler) anlamnda kullanlmaktadr.

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

46S

T a m rekabet koullar altnda denge, kr orannn ve reel cretin kesimlerde edenli olmasn gerektirmektedir. Bu, sermayenin t k e t i m mal cinsinden fiyatnn denge fiyat olmas, yani normal fiyat vermesi halinde gerekleecektir. Dier y a n d a n kesimlerin retim fonksiyonlar lee gre sabit verim gsterdii iin, her iki kesimde de faktr fiyatlar ile faktrlerin marjinal katklar eitlenecektir. Sermaye malnn: tketim mal cinsinden fiyat p ise, sermayenin t k e t i m mal cinsinden faktr fiyat pr'dir. Ayn ekilde w reel creti gsteriyorsa, igcnn t k e t i m mal cinsinden faktr fiyat w olacaktr. Sermaye mal reten kesimde sermayenin marjinal r n sermaye mal eklinde ortaya kmaktadr. Dolaysyla, sermayenin faktr fiyat ile t k e t i m mal cinsinden marjinal verimliliinin eitlenmesi, yani:

eitliinin salanmas gerekmektedir. Buradan: r = /,'(*,) (16.23)

olacaktr. cret ise bu kesimde retilen outputun tketim mal cinsinden deeri (pyt) ile tketim mal cinsinden denen krlarn farkna eit olup lee gre sabit verim varsaym altnda igcnn *kefim mal cinsinden marjinal katksna eittir: _ , = />/.(*) - Vb (16-24)

Tketim mal reten kesimde sermayenin marjinal rn tketim mal olarak ortaya kt iin: /,'(*,) = rp (16.25) eitlii salanmaktadr. Bu kesimde reel cret, output ile kr demelerinin farkna eittir: iv = f2(k2) rpk2 (16.26) (16.23) - (I6.26)'daki eitlikler, denge d u r u m u n d a her iki kesimde de faktr fiyatlar ile faktrlerin marjinal rnlerinin t k e t i m mal cinsinden deerlerinin eitlendiini ve faktr fiyatlarnn ekonomide edenli olduunu gstermektedir. (16.23) ve (16.25)'den: P = /,'(**) / /.'(*,) (16.27) yani mallarn deiim oran, sermayenin kesimlerdeki fiziksel marjinal verimliliklerinin oranna eittir. Dier y a n d a n w ve r her iki kesimde de ayn olduu iin, w /r oran da ayndr. Mallarn deiim oran (16.27)deki deeri ald zaman bu eitlik salanmakta, (16.27) normal fiyat gstermektedir.

466

ADA NEOKLASK YAKLAIM

Denge durumunun bu zellikleri ekil 16.5 zerinde de gzlenebilir. Dikey eksende, kesimlerde retilen fiziksel output miktarlar, yatay eksende ise kullanlan sermaye younluklar gsterilmektedir, /j sermaye mal reten kesimin retim fonksiyonu olduu iin, (16.23) gereince Di noktasnda bu fonksiyonun eimi kr orann verecektir. r = OW p bu kesimdeki igcnn sermaye mal cinsinden marjinal rndr. Bunun tketim mal cinsinden deeri pOW olduu ve eitlii saland iin:

EKL 16.5.

O , = wjp ve OR=w/pr olmakta; yani OR, faktr fiyatlar orann gstermektedir. Dier yandan, D2 noktasnda f2 fonksiyonunun eimi, sermayenin tketim mal emsinden marjinal rn olup sermayenin faktr fiyatna eittir; (16.25) gereince: . ' pr = OW2/OR olmaktadr. OW2, igcnn tketim mal cinsinden marjinal rn olup reel crete eittir: olduundan: OW2 = w ve OR = wlpr

OW2/OW1 = p Bylece, retim fonksiyonlar veri iken denge noktalarn (Di ve D2'yi) R noktas tanmlamaktadr. Bu noktadan retim fonksiyonlarna izilen teetler, RDX ve RD 2 , kesimlerin sermaye younluklarn (Pj ve P 2 ); output miktarlarn (y ve y2), kr oranm, reel creti ve de-

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

46?

iim orann belirlemektedir. R noktasnn saptanabilmesi iin reel cretin veya kr orannn bilinmesi gerekmektedir: reel cret bilindii zaman OW2 = w olduundan, W 2 noktasndan / 2 'ye izilecek teetin Ok eksenini kestii nokta; veya kr oran bilindii zaman, /, fonksiyonunun eiminin bu orana eit olduu noktadan (D/den) bu fonksiyona izilecek teetin O/c'y kestii nokta R'yi verecektir. R noktas saptandktan sonra bunu dier noktalar izleyecektir. Bu husus (16.23) - (16.26)'daki sistemde de aka grlmektedir. Sistemdeki drt denkleme kar belirlenmesi gereken be tane deiken vardr; r,w, kt, k 2 ve p. Kr oran veya cret dier deikenlerden bamsz olarak belirlendii ve modele dsal olarak girdii zaman, dier deikenler eanl olarak belirlenebilmektedir. Eer kr oran veri ise, birinci kesimdeki kapitalistler (16.23)'deki eitlii salayacak bir sermaye younluu seecek ve dolaysyla k t sadece r'ye bal olarak belirlenebilecektir. Kr orannn ve fc/in bu deerleri iin w, k 2 ve p dier denklemlerden, bir arada tretilebilecektir. Ayn ekilde w veri olduu zaman, (16.23) ve (16.24) birinci kesimin sermaye younluu (&[) ile sermayenin faktr fiyatn (pr) belirleyecek; dier deikenler iin model eanl olarak zlebilecektir. ster reel cret, ister kr oran dsal olarak verilmi olsun, model iki nemli zellik gstermektedir. Bir kere, denge durumunda faktr fiyatlar faktrlerin marjinal katklarna eittir ve bu eitlik her iki kesimde de salanmaktadr. Dier yandan mallarn deiim oran, retimin teknik koullarna bal olarak belirlenmektedir. Bu ikinci husus (16.27)'deki eitlikte gzlenmekte; kr (veya cret) oran verildiinde ki ve k 2 belirlenmekte; bunlar da, veri retim fonksiyonlar erevesinde faktrlerin fiziksel marjinal verimliliklerini ve deiim orann belirlemektedir. Blm deitii zaman kr maksimizasyonunu salayan sermaye younluklar ve deiim oran deimektedir. Kesimlerin sermaye younluklar ve output miktarlaryla birlikte ekonominin tmnde retilen outputun tketim mal cinsinden deeri de belirlenmektedir:

y = pyx + J2 = p /(*,) + (h)

(16.28)

Dier yandan, eer denge durumunda ekonomideki sermaye stokunun tamam (K) kullanlyor ve igc arznn tamam (L) istihdam ediliyorsa, ekonominin ortalama sermaye younluu:
A = KjL ; ' "

468

ADA NEOKLASK YAKLAIM

olacak ve bu, kesimlerin sermaye younluklarnn arlkl bir ortalamasn gsterecektir. Kesimlerin kullandklar igc ve sermaye miktarlarn srasyla L,, L, ve Ku K2 ile gsterirsek, K = C, -~ K2; f L = Lj + L2 olduundan, a = L/L olarak tanmlanrsa: k = afe, + ( 1 - a ) k2 (16.29)

olacaktr. Bu eitlik, sermaye stoku ile igc arznn tam kullanm iin, igcnn kesimlerde hangi oranlarda dalmas gerektiini tanmlamaktadr, fc veri olduu ve k\ ve k2 kr oran (veya reel cret) tarafndan belirlendii iin, blm deitike igcnn kesimler arasndaki dabm da deiecektir. Bu zelliklere sahip bir ekonominin duraan durum dengesini belirlemek iin, ekonomide kullanlan sermaye stokunun anmadn varsayarsak, herhangi bir dnemdeki net yatrmlarn tketim mal cinsinden deeri (/), o dnemde birinci kesimde retilen sermaye malnn deerine eit olacaktr:

Sermaye

stokunun byme oran, gK = I jpK veya:


gK

= yL/K I = pnK

(16.30) (16.31)

olmaktadr. Duraan durum dengesinde gK = n olduundan: Dier yandan tasarruf fonksiyonu konusunda en genel varsaym yapar; iilerin tasarruf oranlarn sw, kapitalistlerin tasarruf oranlarn sc ile gsterirsek, toplam tasarruflarn tketim mal cinsinden deeri: S = swwL + scrpK Yatrm-tasarruf eitlii gereince: pnk = sww -\- sjpk (16.33) n, s w ve s c veri parametreler olduu iin (16.33) modele yeni bir bilinmeyen k a t m a m a k t a , sadece modelin deikenleri arasnda duraan d u r u m d a ortaya kan bir ilikiyi t a n m l a m a k t a d r . Bu iHki, (16.23) (16.26) ile birlikte zlerek deikenlerin (kt, fc 2 , w, r ve p) duraan d u r u m dengesinde alaca deerler saptanabilir. B u n u n l a beraber n ve tasarruf oranlar veri iken duraan d u r u m dengesinin t e k olup olmad; y a n i (16.23) - (16.26) ve (16.33)'deki eitliklerin, deikenlerin bir veya birden fazla deerleri iin gerekleip gereklemeyecei, tasarruf oranlar k o n u s u n d a yaplacak varsaymlara ve kesimlerin greli sermaye younluklarna baldr. (16.32)

SERMAYE B R K M VE T E K N O L O J K G E L M E

-*<

Bunu incelemek iin nce klasik tasarruf fonksiyonu varsaym yapalm: sw = 0 , sc = 1 iken (I6.33)'den: r = n (16.34) eitlii elde edilir: ksaca, bu varsaym altnda kr oran, retimin teknik koullarndan bamsz olarak duraan durum byme oran tarafndan belirlenmektedir. Bu oran veri iken sistemdeki dier deikenler ekil 16.5.'de grld gibi belirlenmekte ve duraan durum dengesi her deikenin tek ve belli bir deer almasn gerektirmektedir. Eer sc = sw = s, yani Keynesi tasarruf fonksiyonu varsaym yaplrsa, retimin teknik koullarndan ve dier deikenlerden bamsz olarak (16.33)'den kr orann veya reel creti tretmek olana yoktur. Modelin duraan durum dengesi, btn eitliklerin eanl olarak zlmesi ve deikenlerin eanl olarak belirlenmesi ile saptanabilir. Eer sermaye mal reten kesim daha sermaye youn ise, veri tasarruf ve byme oranlar ile bagdaabilen birden fazla denge noktas bulunabilir.1 Bunu saptamak iin ekonominin belli bir duraan durum dengesine geldiini varsayalm. Keynesi tasarruf fonksiyonu gereince bu denge durumunda ns/v eitlii salanm olacaktr. Dolaysyla s ve n veri iken dengenin birden fazla noktada gereklemesi; w, r, ftj, k2 ve p'nin birden fazla deerleri iin ayn sermaye-hasla katsaysnn elde edilmesi demektir:

_ PK, +K2 ~ pYt +Y2


Kesimlerin fiziksel sermaye-hasla katsaylarn A, ve X2 ile tanmlarsak (Aj = K1]Y1; A2 = K2/Y,), tasarruf oran sabit olduu iin: s(pY + Y2) = / = PY, ve pYJY2 = s/(l-s) . (16.35) , (16.36) olduundan, sermaye-hasla katsays: v = sX + p (ls) X2

eklinde ifade edilebilir. Eer kr oran deitii zaman p: A, ve X2 ile ters ynde deiiyorsa ve kr oran belli bir dzeye kt (indii) zaman bu deimelerin v zerindeki etkisi birbirine eit ise; kr orannn ve dolaysyla A5 A2 ve p'nin birden fazla deeri iin ayn v elde edilecektir.
1 Kesimlerin sermaye younluklar srekli olarak deiebildii iin bunlar ancak denge durumunda kyaslanabilir. ekil 16.5.'de grld gibi denge OR = w jrp taafndan tanmlanmaktadr. Dolaysyla, veri bir wjrp orannda hangi kesimin k oran daha yksekse o kesim daha sermaye youndur. ekil 16.5. btn wjr oranlarnda tketim mal reten kesimin daha sermaye youn olduunu varsaymaktadr.

470

ADA NEOKLASK YAKLAIM

Bu durum sermaye mal reten kesim daha sermaye youn olduu zaman ortaya kmaktadr. Kr oranndaki bir azal, retim fonksiyonlar uyumlu olduu iin, her iki kesimde de daha sermaye youn bir teknie geilmesine yol amaktadr. Sermaye younluu artt zaman sermaye-hasla katsays da artaca iin, kr oran derken lx ve A2 artacaktr. Buna karlk sermaye mal reten kesim daha sermaye youn olduu iin, sermaye malnn tketim mal ile deiim oran, p, azalacaktr. Eer p'deki azalmann v zerindeki etkisi ile At ve A2 deki artlarn etkisi karlkl olarak birbirini gtryorsa, sermayehasla katsays sabit kalacaktr. Byle bir durumda duraan durum dengesi, kesimlerin sermaye younluklarnn ve blmn farkl olduu birden fazla noktada gerekleebilmektedir. Grld gibi buna yol aan ey, Wicksell fiyat etkisinin negatif olmasdr. Kr oranndaki deime teknik seimi yoluyla kesimlerin sermaye younluklarnn ve sermaye-hasla katsaylarnn deimesine yol amakta ve bir miktar etkisi ortaya karmaktadr. retim fonksiyonlar uyumlu olduu iin miktar etkisi pozitif olmakta, yani w /r ile fiziksel sermaye younluklar ayn ynde deimektedir. Dier yandan kesimlerin sermaye younluklar farkl olduu iin, kr oranndaki deime mallarn deiim orann etkilemekte, yani fiyat etkisi ortaya karmaktadr. Ancak bu etki burada, ayn retim teknii iinde (veri k ve k2 oranlarnda) deil, teknikler arasndaki geite sz konusudur. Teknikler srekli olduu, yani ekonominin wr erisi zerindeki her nokta farkl bir retim tekniini gsterdii iin, kr oran deitii anda teknik de (fex ve k2 de) deimekte; dolaysyla fiyat etkisi, eski ve yeni tekniklerdeki deiim oranlarnn kyaslanmas suretiyle saptanmaktadr. Sermaye mab reten kesim daha sermaye youn olduu zaman r ve p bu anlamda ayn ynde hareket edecektir. Kr oran ile At ve A2 ters ynde deitii iin, ayn sermaye-hasla katsays farkl bir kr orannda geri gelebilmektedir. Aksine fiyat etkisi pozitif olduu zaman p ile X ve A2 ayn ynde hareket ettii iin, kr oran azald zaman sermaye-hasla katsays srekli olarak artacandan duraan durum dengesi tek bir noktada gerekleecektir. Modelin duraan durum dengesinin kararl olmas iin, yukarda incelenen tek mall modelde olduu gibi, kr oran ile adam bana kullanlan sermaye miktarnn (/e'nm) ters ynde deimesi gerekir. gK>n olduu zaman kr orannda meydana gelen azalma ekonominin sermaye younluunun artmasna yol ayorsa, sermaye stokunun byme oran azalarak igcnn byme oranma yaklaacaktn Ay-

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

471

n ekilde gK<n olduunda r'deki art fc'nn azalmasna yol aarsa, g K azalacak ve ekonomi yine dengeye doru ynelecektir. Ekonomide kullanlan sermaye-igc katsays (I6.29)'da grld gibi kesimlerin sermaye younluklarnn, k ve fc,'nin arlkl bir ortalamasdr. w jr ile k t ve k 2 ayn ynde hareket etmekte (uyumlu retim fonksiyonlar varsaym), yani r azaldika k t ve k 2 artmaktadr. Bu durumda ekonomideki sermaye-igc katsaysnn azalmas, kesimlerin greli retim younluklarnn, daha az sermaye youn olan kesim lehine deimesi, bu kesimin arlnn artmas halinde mmkndr. Eer bu sonu ortaya kyorsa, r azalr, &, ve k 2 artarken k azalaca; veya r artar, k ve k 2 azalrken k artaca iin duraan durum dengesi kararsz olacak; ekonomi, herhangi bir balang sermaye younluundan denge sermaye younluuna doru ynelemeyecektir. Byle bir durumun ortaya kp kmayaca, tasarruf oranlar ile kesimlerin greli sermaye younluklarna babdr. Klasik tasarruf fonksiyonu varsaym yapld zaman, cretler tketim mal, krlar da sermaye m a b outputuna eit olacandan:

k = ^ -

(16.37)

olmaktadr. Kr oran dt, w \T artt zaman klasik tasarruf fonksiyonu varsaym gereince tketim mal talebi sermaye mab talebine oranla artacaktr. Eer tketim mab reten kesim daha sermaye youn ise, kr oranmdaki azab p'nin artmasna, yani tketim mabnn greli olarak ucuzlamasna yol aacaktr. cretler artt ve tketim mal ucuzlad iin bu, tketim mal kesiminin outputunun sermaye mal outputuna orannn artmasma, yani Yj/Y2'nin azalmasna sebep olacaktr. Yx / Y2'deki azalma, igc youn kesimin outputunun greli olarak azalmas demek olduu iin k artacaktr. Buna karbk sermaye mal reten kesim daha sermaye youn olduunda r azald zaman p de azalacaktr. Ancak buna ramen Y/Y2 azalabilecei, yani greli retim younluklar igc youn kesimin lehine dnebilecei iin, fc'nm azalma olasl mevcuttur. Dolaysyla, tketim mal kesimi daha sermaye youn olduu zaman modelin duraan durum dengesi kesinlikle kararl olduu halde, ayn eyi sermaye mal kesimi daha sermaye youn olduu zaman sylemek olana yoktur. Keynesi tasarruf fonksiyonu varsaym yapldnda, (16.35)'de grld gibi kesimlerde retilen mallarn tketim mal cinsinden deerlerinin birbirine oran sabittir. Bu durumda kesimlerin sermaye

in.

ADA NEOKLASK YAKLAIM

younluklar ne olursa olsun r ile k ters ynde deiecektir. Eer kx>k2 ise, r'deki bir azalma p'yi drecektir, p azald zaman yatrm tasarruf dengesinin, yani (16.35)'deki eitliin korunabilmesi iin Yj/Y2'nin artmas gerekecektir. Bu, daha sermaye youn olan kesimin retim younluunun greli olarak artmas demek olduundan fc da artacaktr. Aksine eer k{ < k2 ise, r azalrken p artacak, YjY2 azalacaktr. Sermaye youn kesimin outputu greli olarak arttndan bu durumda da k artacaktr. Dolaysyla, Keynesi tasarruf fonksiyonu varsaym altnda, kesimlerin sermaye younluklar ne olursa olsun, denge kararldr. Klasik tasarruf fonksiyonu varsayld zaman ise, tketim mal kesimi sermaye youn olduunda kararl denge gereklemektedir. sc = sw = s iken duraan durum dengesinin tek olmas iin fc, < k2 koulu; sc>sw iken tek olan dengenin kararl olmas iin yine ayn koul yeterli olduundan, tketim mal kesimi daha sermaye youn ise, tasarruf oranlan ne olursa olsun duraan durum dengesi tek ve kararldr. Ancak, bu sermaye younluu koulu, dengenin teklii ve kararll iin gerekli deil yeterli kouldur. Kesimlerin ve ekonominin tmndeki ikame esnekliklerinin (a, a2 ve <r) baz deerleri iin dengenin teklii ve kararll, tasarruf oranlarndan ve /veya sermaye younluklarndan bamsz olarak gereklemektedir. Genel olarak teklik ve kararllk iin yeterli koullar u ekilde zetleyebiliriz:
1.

i
iii.
iv.
V.

> sw 2 > 1 a > 1


s

iken

fc, <

ise; veya, ise; veya, iken i +

K
G2

ise; veya,

= 0

> 1 ise; veya iken a + a-, > 1 ise

duraan durum dengesi tek ve kararldr. Bu koullardan ilki, yukarda incelenen iki durumu iermektedir. kinci ve nc koul, tasarruf fonksiyonu ve sermaye younluklarndan bamsz olarak dengenin teklii ve kararlln salamaktadr. Son iki koul ise, snfsal tasarruf oranlarnn u deerleri iin, sermaye younluklarndan bamsz olarak dengenin tekliini ve kararlhm salamaktadr. Modelin bu sonulan, kesimlerin retim fonksiyonlarnn uyumlu olmasna baldr. Bu varsaym, kesimlerin retim srelerinin birden fazla kr orannda kullanlmasn, yani fc, ve fc,'nin geri gelmesini nlemektedir. Bylece tekniin geri gelmesi olgusu ortaya kmamak-

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

"

473

tadr. ekil 16.5'de kr oran azald zaman D; ve D2 noktalar srekli olarak saa doru kaymakta; P, ve P2 sermaye younluklar ancak tek bir kr orannda kullanlmaktadr. Dier yandan yukardaki koullardan herhangi biri gerekletii zaman, ekonominin sermaye younluu ile kr oran srekli olarak ters ynde deimekte ve kararl denge salanmaktadr. Grld gibi bu koullarn hepsi, retim fonksiyonlarnn zelliklerine baldr. Eer retim fonksiyonlar bu koullarn gerektirdii zellikleri gstermiyorsa, dengenin tek ve kararl olmas olana yoktur. Bu durumda k ile r'nin ayn ynde deimesi ve birden fazla kr orannn veri bir sermaye younluu ile badaabilmesi olaslklar ortaya kmaktadr. Dolaysyla, kesimlerin retim fonksiyonlarnn uyumlu olmas, k ile r arasndaki ilikinin uyumlu olmasna yetmemektedir.

16.3. ERLM TEKNOLOJK GELME VE NEOKLASK YILLANMA MODELLER


erilmi teknolojik gelime ve buna dayanan yllanma modelleri ile birlikte neoklasik teorinin, sermayenin yorulabilirlii varsaymndan bir lde vazgetii grlmektedir. Bu modellerde herhangi bir dnemde ulalm bulunan en son teknik bilgi dzeyi, sadece o dnemde yaplan yatrmlar tarafndan ierilmekte; mevcut retim aralarnn yorularak bu teknik bilgi dzeyinin gerektirdii biime sokulmas, rnein mevcut hesap makinelerinden bilgisayar yaplmas sz konusu olmamakta; mevcut retim aralar, bu aralara yatrmn yapld dnemlerin teknik bilgi dzeylerini iermektedir. Teknik bilgi dzeyinin srekli olarak artt varsayldnda, daha yakn gemite yaplan yatrmlar, uzak gemite yaplm yatrmlara oranla daha etkin olacaktr. Herhangi bir dnemde ekonomide mevcut sermaye stoku, gemite farkl dnemlerde yaplm yatrmlardan olutuu ve bu yatrmlar farkl teknik bilgi dzeylerini ierdii iin etkinlik asndan heterojen bir nitelik tamaktadr. Bu stokun ya bileimi ne kadar dk, yani yakn gemite yaplm yatrmlarn oran ne kadar yksekse, etkinlii de o derece yksek olacaktr. Her ne kadar srekli olarak artan teknik bilgi dzeyinin retim srecine yansmas, dier bir deyimle retim teknolojisinin gelimesi yatrm yaplmas ile mmkn olmakta ise de bu, net bir sermaye birikimini gerektirmemektedir. Anan retim aralarn yenilemek iin yaplan yatrmlar da en son teknik bilgi dzeyini ierdii iin, teknolojik gelimenin gereklemesini salayan ey sadece

474

ADA NEOKLASK YAKLAIM

net yatrmlar deil ayn z a m a n d a anma ve y p r a n m a yatrmlar, ksaca, gayri safi yatrmlardr. Teknolojik gelime r e t i m srecine yatrmlar yolu ile girdii halde, yeni r e t i m aralarnn eskilerine kyasla ne oranda d a h a etkin olduu, y a n i ierilmi teknolojik gelime oran, ierilmemi gelimede olduu gibi t a m a m e n dsal olarak belirlenebilir. Bu, t e k n i k bilgi dzeyinin y a t r m l a r d a n ve dier ekonomik deikenlerden bamsz olarak srekli bir ekilde a r t m a s demektir. Teknik bilgi dzeyindeki gelimenin r e t i m teknolojisinde bir gelime salayabilmesi iin y a t r m yaplmas gerei, bu gelimenin " g k t e n i n m e " niteliini deitirmez. Bu varsaym altnda ierilmi teknolojik gelimenin ierilmemi gelimeden tek fark, b u r a d a teknik bilgi dzeyindeki gelimenin sadece yatrmlar zerine " i n m e s i " , m e v c u t sermaye s t o k u n a yansmamasdr. Alternatif olarak, t e k n i k bilgi dzeyindeki gelimenin ekonomik olgular tarafndan uyarld ve teknolojik gelimenin yatrmlarn dzeyine bal olduu dnlebilir. rnein baz i n p u t l a r m greli olarak kt olmas, bu inputlar d a h a az m i k t a r l a r d a kullanan yeni ret i m tekniklerinin aratrlmasna yol a a r a k teknolojik gelimeyi uyarabilir. Ayn ekilde monopolc piyasa koullarnda, m e v c u t r e t i m aralarnn dayankllk sresinin u z u n olmas, ileri t e k n i k bilgilerin retime uygulanmasn ve teknolojik gelimenin salanmasn engelleyebilir. Dier y a n d a n en son t e k n i k bilgi dzeyi b y k lekli yatrm yaplmasn gerektiriyorsa, y a t r m dzeyinin yetersizlii yine bu bilgi dzeyinin uygulanmasna engel olabilir. Bu ve b u n a benzer d u r u m l a r d a hem t e k n i k bilgi dzeyinin gelimesi, h e m de b u n u n retime u y g u l a n a r a k teknolojik gelimenin salanmas ekonomik unsurlara bal olarak belirlenen isel deikenler haline gelecektir. Bu tip bir yaklam sadece teknolojik gelimenin y a r a t t etkilerin deil, b u n u n nasl ve neden dolay o r t a y a kt h u s u s u n u n da incelenmesine olanak verecektir. Ancak, ierilmemi teknolojik gelimede olduu gibi b u r a d a da neoklasik modellerin b y k bir ounluu teknolojik gelimeyi dsal olarak a l m a k t a ; sabit bir o r a n d a srekli olarak gerekletiini v a r s a y a r a k b u n u n y a r a t t etkileri incelemekle y e t i n m e k t e d i r . erilmi teknolojik gelime genellikle neoklasik teoride tek-mall bir model iinde incelenmektedir. H e r h a n g i bir dnemde m e v c u t olan farkl yataki btn makineler, igc ile birlikte ayn niha outputun retiminde kullanlmaktadr. Dolaysyla ekonomide retilen toplam output, farkl yataki makinelerin kullanlmas ile retilen output miktarlarnn toplamna eittir. Output homojen olduu iin bu top-

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

475

lama ilemi outputun teknik (fiziksel) birimi cinsinden yaplabilmektedir. Toplam output hem tketim hem de yatrm amacyla kullanlabilmektedir. Bunun yatrm amac ile kullanlabilmesi iin bir retim srecinden gemesi gerekmemekte; output, en son teknik bilgi dzeyine uygun bir biimde yorularak makine haline getirilmektedir. Teknik bilgi dzeyi ve yatrmlarn etkinlii srekli olarak artt ve zaman iinde srekli olarak yatrm yapild zaman, ekonomide t dneminde sonsuz sayda farkl yata yatrm mevcuttur ve bu yatrmlarn her biri belli sayda makine iermektedir. Dolaysyla, iki farkl dnemde yaplm yatrmlar, iki adan farkllk gsterecektir; i. bu yatrmlarn yapld makineler farkl etkinliktedir; ii. yatrm miktarlar, yani yatrmlarn yapld makine saylar farkl olabilir. Eer birim zaman bana yaplan yatrmlar ayn ise, yatrmlarn getirdii makine miktarlar ayn olacak ve yatrmlar arasndaki tek fark bu makinelerin etkinliinde ortaya kacaktr. Teknolojik gelime oran A ise, T-(-1 dneminde yaratlan her makine, T dneminde yaratlan makineye kyasla bu oranda daha etkindir. Bu nedenle, makineler etkinlik birimi ile lldnde, T + 1 dneminde yaratlm 1 /e* kadar makine, T dneminde yaratlm bir birim makine ile ayn miktar gsterecektir. Bu tip bir teknolojik gelimenin Solow-ntr gelime ile benzerlii aka grlmektedir. Solow-ntr gelimede T + 1 dnemindeki btn makineler (sermaye stoku), T dnemindeki makinelerden teknolojik gelime orannda daha etkin olduu halde burada ayn durum sadece bu iki dnemde yaplm yatrmlar arasnda ortaya kmakta; T dneminde yaplan bir yatrm T dnemine kadar salanan teknolojik gelimeden ; T + 1 dneminde yaplan bir yatrm ise T + 1 dnemine kadar salanan teknolojik gelimeden yararlanmaktadr. t dneminde, nihai outputun retiminde, farkl yataki her yatrm iin ayr bir retim fonksiyonu mevcuttur. Bu fonksiyonlarn btn yatrmlar iin ayn nitelikte olduu; bunlarn sadece makinelerin etkinlii asndan farkllk gsterdii varsaylmaktadr. Dolaysyla, teknolojik gelimenin srekli olduunu varsayarsak, T dneminde yaplm bir yatrmn t dnemindeki kullanmndan elde edilen output, (15.59)'a benzer bir ekilde: Qx(t) = F W Kx), LT (t)] T < * (16.38)

biiminde ifade edilebilir. Burada QT (t), T dneminde yaplm yatrmlarn t dneminde kullanlmas sonucunda retilen' niha output miktar; KT, T dnemindeki yatrmlarn yapld makine miktar; LT (i), t dneminde bu makineleri kullanan igc miktardr. Makine

476

ADA NEOKLASK YAKLAIM

ve output ayn teknik birim cinsinden llebilmekte, bir birim yeni makine ile bir birim output ayn retim maliyetine sahip olmaktadr. Bu fonksiyonda T srekli deerler almakta ve dolaysyla dneminde, her biri farkl yataki makineleri ieren sonsuz sayda retim fonksiyonu bulunmaktadr. Bu fonksiyonlar arasndaki fark; makinelerin etkinliinde (e XT ); farkl dnemlerde yaplan yatrm miktarlarnda (Kr): ve bu yatrmlar t dneminde .kullanan igc miktarlarnda (LT(t)) ortaya kmaktadr. x'nin belli bir deeri iin Kx ve C XT veri olduundan, T dnemli makinelerin t dneminde kullanlmas ile retilecek output miktar, LT (t)'y e bal olarak deiecektir. Eer retim fonksiyonlar lee gre sabit verimli Cobb-Douglas tipinde ise (16.38), (15.61)'e benzer bir ekilde: T (t) = e^ K~a LT(t)'-"; z <_ t; j3 = aX (16.39)

halini alacaktr. Bu fonksiyonun parametreleri, a ve y3, makinelerin ya ne olursa olsun ayndr. ki farkl dnemde ayn miktarda yatrm yaplm iae ve bu yatrmlar t dneminde ayn miktar igc kullanlarak iletiliyorsa (ayni -r'nin iki farkl deeri iin KT ve LT (t) ayn ise), daha yakn gemite yaplm yatrmlarn t dneminae retecei output daha fazla olacaktr. retim fonksiyonu Cobb-Douglas tipinde olduu zaman ierilmi teknolojik gelime ayn zamanda Harrod-ntr olmaktadr. Daha nce saptand gibi Solow-ntr teknolojik gelime oran X iken Harrodntr gelime oran m = aA/(l a) olduundan (16.39) A orannda sermaye-artl (Slow-ntr); m orannda da igc-artl (Harrod-ntr) teknolojik gelime ortaya koymaktadr. Bu koullar altnda ierilmi teknolojik gelime duraan durum dengesi ile badamaktadr. Yorulabilme varsaym neoklasik teoride farkl ekilde ortaya kmaktadr: i. mevcut sermaye stokunun yorularak en son teknolojinin gerektirdii biime sokulmas; ii. outputun yorularak yatrm mal haline getirilmesi; iii. faktrler arasndaki srekli ikamenin bir gerei olarak, sermaye younluunun srekli bir ekilde deitirilebilmesi iin, mevcut sermaye stokunun yorularak daha az veya daha ok igcn istihdam edebilir hale getirilmesi. Bunlardan ilki ierilmi teknolojik gelime modellerinde terkedilmi; ikincisi ise modelde tek bir maln retilmesi nedeniyle muhafaza edilmitir. Faktrler arasnda srekli ikamenin salanp salanamad konusunda ierilmi teknolojik gelime modellerini grupta toplamak alana vardr: i. hem ex ante, hem de ex post ikameye olanak veren modeller; ii. sadece ex ante

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

477

ikameye olanak veren modeller: iii. ne ex ante, ne de ex post ikameye olanak vermeyen modeller.1 Bunlar arasndaki fark saptamak iin ex ante ve ex post ikamenin ne anlama geldiini ksaca aklayalm. Herhangi bir anda belli bir mal retmek iin yatrm yapmak isteyen bir kapitalistin teknik veya sermaye-igc oran seimi, bu maln retiminde kullanlabilecek alternatif tekniklerin says ile snrldr. Eer teknik says smrszsa, yatrm yaplrken herhangi bir sermayeigc oran seilebilir. Kr maksimizasyonu belli faktr fiyat oranlarnda belli sermaye younluunun kullanlmasn gerektirdiinden, yatrm karar alnrken farkl faktr fiyatlarnda farkl sermaye younluklar seilecektir. Bu, ex ante olarak, yani yatrm yaplmadan nce, faktrler arasnda srekli ikamenin yaplabilmesi; ex ante retim fonksiyonunun, belli bir output miktarnn sonsuz sayda faktr bileimi kullanlarak retilmesine olarak vermesi demektir. Buna karlk eer outputun retilebilmesi iin yatrm yaplabilecek tek bir teknik varsa, ex ante olarak sermaye younluu veri olacak; yani ex ante retim fonksiyom sabit katsayl bir retim denklemi haline gelecektir. Byle bir durumda kapitalistin seimi bu teknie yatrm yapmakla hi yatrm yapmamak arasnda olacaktr. Bu iki u durum arasndaki bir olaslk da yatrm yaplabilecek teknik saysnn belli sayda olmasdr. Bu durumda ex ante ikame sreksiz ve snrl olacaktr. Ex ante ikame olanaklar ne olursa olsun, yatrm kararnn alnmas belli bir tekniin seilmi olmas demektir. Ancak yatrm karar alndktan sonra deien ekonomik koullar, seilen teknii krl olmaktan kartabilir. Buraya kadar incelenen neoklasik modeller bu durumda tekniin annda deimesine olanak vermekte; mevcut sermaye stoku yorularak daha sermaye veya daha igc youn teknik haline gelebilmektedir. Bu, ex post ikame olanann bulunmas demektir. Byle bir durumda ex ante ikame olanaklar ex post olarak da mevcut olmakta; ksaca, ex ante ve ex post retim fonksiyonlar zde 2 hale gelmektedir. rnein T dneminde Kz kadar yatrm yaplrken, bu yatirmn istihdam edebilecei sonsuz sayda farkl igc miktarlar
1 Literatrde bunlardan ilki Putty-Putly; ikincisi Putty-Clay; nc ise Clay-Clay modeli olarak adlandrlmaktadr. Putty yorulabilen output, Cluy ise katlam, yorulamayan sermayedir. 2 Ex post ikame olanaklarnn ex ante olanaklar aamayaca varsayldnda, ex post olarak srekli ikamenin yaplabilmesi iin ev ante retim fonksiyonunun da buna olanak vermesi gerekir. Ayrca bu varsaym, retim fonksiyonu ex ante olarak sabit katsayl olduu zaman, ex post olarak snrsz (veya snrl) ikame olanann ortaya kmas olasln ortadan kaldrmaktadr. Bu varsaymn gereki olduu kesinlikle sylenebilir.

478

ADA NEOKLASK YAKLAIM

varsa ve yatrm yaplrken L * T k a d a r igc istihdam edilmesi planlanmsa, ex post ikame olana m e v c u t olduu z a m a n bu yatrm tam a m e n farkl bir igc m i k t a r ile birlikte kullanlabilir; bu d u r u m d a K T veri iken L T srekli bir deiken haline gelmektedir. B u n a karlk ex ante olarak m e v c u t olan snrl veya snrsz ikame olana yatrm yapldktan sonra ortadan kalkabilir. Bu, mevcut sermaye stokunun yorularak daha az veya daha fazla igcn istihdam edebilecek hale getirilememesi demektir. Eer ex post ikame olana yoksa, retim fonksiyonu ex post olarak sabit katsayl hale gelmekte; kapitalist yatrm yaparken setii sermaye younluunu (KT / L*x) deitirmek olanana sahip olmamaktadr. Burada srasyla sermayenin yorulabildii (e* ante ve ex post ikamenin mevcut olduu) ve yorulamad (sadece ex ante ikamenin mevcut olduu) varsaymlarna dayanan neoklasik ierilmi gelime modelleri incelenecektir. Ancak buna gemeden nce bu iki model arasndaki temel bir fark belirtmek gerekir. Sermayenin yorulabildii varsayldnda, gemite yatrm karar alnrken yaplan hatalar ve bekleyilerin gereklememesi nemini tmyle yitirmektedir. Eer beklenen faktr fiyatlar gereklememise, yatrm yaplrken seilen teknik etkin olmaktan kacaktr. Ancak ex post ikame olana mevcut olduundan retim tekniini annda deitirerek daha sermaye veya igc youn bir teknie gemek, yani yaplan hatalar annda dzeltmek olana mevcuttur. Gerekte, byle bir varsaym altnda ex ante ex post ayrm anlamn tamamen yitirmekte; her zaman baa dnmek mmkn olmaktadr. Buna karlk ex post ikame olana yoksa, bekleyilerin gereklememesinden doan, arzulanmayan durumu dzeltmek olanakszdr. Byle bir durumda kapitalistin, kadere rza gstererek etkinliini yitirmi bulunan yatrmlar kullanmaya devam etmekten veya bunlar hurdaya kartarak yeniden yatrm yapmaktan baka bir alternatifi yoktur. Eer bekleyilerin srekli olarak gerekletii, yanlmann mevcut olmad varsaym yaphrsa, byle bir durum hi bir zaman ortaya kmayacak; ancak, ex ante-ex post ayrm yine anlamn yitirecektir. 16.3.1. Ex Ante - Ex Post kame (Putty - Putty) Modeli Bu modeli, yatrm mallarnn anmad; igcnn dsal olarak veri bir n orannda srekli olarak byd; teknolojik gelime ora-

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

'

479

nmn (X) sabit olduu; ex ante ve ex post retim fonksiyonlarnn lee gre sabit verimli Cobb- Douglas biiminde olduu; tasarruflarn aynen yatrld; snfsal tasarruf oranlarnn ayn olduu; yatrmla retim arasnda bir zaman gecikmesi olmad ve btn deikenlerin zaman iinde srekli olarak deitii varsaymlar altnda inceleyeceiz. Ekonominin iinde bulunduu t dneminde, o dnemde ve gemi dnemlerde yaplm yatrm miktarlar veridir. Farkl yataki makinelerin kullanld retim sreleri (fonksiyonlar) farkl kesimler olarak nitelendirilirse, ekonominin tmnde kullanlan igc miktar, L(t), ve retilen output miktar, Q(t), kesimlerin igc ve output miktarlarnn toplamna eittir: 1 L(t) =
'

j
00 ,

LT (t) dT

(16.40)

<?(') = J <?x (*) F


CO

(16.41)

Farkl yataki makinelerin miktarlar veri olduundan, kesimlerde retilen output miktarlar, kullanlan igc miktarlarna baldr. Dolaysyla, kesimlerde kullanlan igc miktarlar belirlendii anda L(t) ve Q(t) de belirlenecektir. ' Kesimlerin igc kullanmn belirleyen ey, marjinal verimlilik faktr fiyatlandrmas mekanizmasdr. Tam rekabet koullan altnda btn kapitalistler, kullandklar makinelerin ya ve etkinlii ne olursa olsun, igcne ayn creti deceyecekler; btn kesimlerde ayn reel cret egemen olacaktr. Dier yandan kr maksimizasyonu, her kesimdeki igcnn marjinal verimliliinin reel crete eit olmasn gerektirmektedir, t dnemindeki reel creti w(t) ile gsterirsek, (16.39)'da marjinal verimlilik - cret eitlii: e* (1-a) feT (t) = w{t) z< t (16.42) olmakta ve &T(t), t dneminde T dnemli yatrmlarn kullanld sermaye younluunu gstermektedir. w(t) veri iken bu eitliin btn kesimlerde salanabilmesi iin T ile A;T(t)'nin ters ynlerde deimesi gerekmektedir. Bu, t dneminde, greli olarak daha yeni yatrmlarn daha dk sermaye younluunda kullanlmas; yani makinelerin ya 1 KT, birim zamanda yaplan yatrm miktar K-^dt ise T ile T + <fr arasnda yaplan yatrm miktar olduundan LT (t) d-, bu yatrmn t dneminde kulland igc miktarn gstermektedir, T srekli bir deiken olduu, yani farkl yata sonsuz sayda yatrm yapld iin entegial es 'dan balamaktadr.

480

ADA NEOKLASK'YAKLAIM

arttka, birim makine bana kullanlan igc miktarnn azalmas demektir. Bunun nedeni, veri bir k orannda, yeni makinelerle alan igcnn marjinal verimliliinin daha yksek olmasdr. 1 Dier yandan reel cret daha yksek bir dzeyde olduu zaman veri bir T iin (16.42)'deki eitliin korunmas, fc T (t)'nin artmasn gerektirecektir. Dolaysyla K T veri iken, reel cret arttka b t n kesimlerde sermaye younluu da artacaktr. Bu sonu, neoklasik faktr talep teorisinin genel ilkesi ile t a m a m e n badamaktadr: reel cret ne kadar yksekse kr maksimizasyonunu salayan sermaye younluu o derece yksek, veri bir sermaye stoku ile birlikte kullanlmak zere talep edilen igc miktar o kadar dktr. B t n kesimlerin kulland makinelerin yalar ve miktarlar veri olduu iin, reel cret arttka kesimlerde kullanlan igc miktarlarnn azalmas, retilen output miktarlarnn da azalmasma yol aacaktr. Dolaysyla, L T (t), Q T (t), L (t) ve Q (t), reel cretin azalan fonksiyonlardr. Bunu formel olarak da saptamak iin k x (t) = K- jLx (t) olduunu hatrlarsak (16.39) ve (16.42)'den:

( ' > ~4 "

( K

(6 4) 1 3

K T veri olduu iin belli yataki yatrmn kulland igc miktar ile rettii o u t p u t w(t)'ye bal olarak deiecek; iv (t) artarken . azalacaktr. Dier y a n d a n : . Ke (t) = J
^05

e X T Kz dr

,'

(16.45)

olarak tanmlanrsa, (16.40) ve (16.43)'den toplam igc; (16.41) ve (16.44)'den de toplam output miktarlar tretilebilir: (t) . (16.46)

Ke

Dolaysyla:
1 gcnn marjinal verimliliinin btn kesimlerde ayn olmas, toplam igcnn kullanlmas ile retilen outputun maksimize edilmesi demektir.

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME q(t) = Q(t)IL(t) = w{t) j(\-a)

1 (16.48)

Ke{i) veri olduu iin, t dneminde reel cret ne kadar yksekse ekonomide retilen toplam output ile istihdam dzeyi o kadar dk olmaktadr. Buna karlk adam bana retilen output, q(t), reel cretle birlikte artacaktr. . * Ke(t), ekonominin t dnemindeki toplam sermaye stokunun etkinlik birimi cinsinden ifadesidir. (16.45)'de grld gibi bu, farkl yataki makinelerin arlkl bir toplam olup arlklar, makinelerin retildii dnemlere bal olarak deimektedir. Teknolojik gelime mevcut olmad zaman {X = 0, e*T = 1) farkl dnemlerdeki yatrmlarn arlklar eit (bir) olacak ve (16.45), ekonomide t dneminde mevcut olan toplam makine sayan verecektir. Ekonomideki mevcut sermaye stokunun btncl bir ifadesine ulalabildii iin, ekonominin btncl retim fonksiyonunu; Q(t) ile L(t) ve Ke(t) arasndaki ilikiyi tretmek olana domaktadr. Nitekim (16.46) ve (16.47)'den: Q(t) = Ke{ty L(ty~" Ke{t) = e* K(t) olduu grlecektir. Dolaysyla (16.49): Q(t) = e' K(t)a L ( t ) 1 " (16.51) ekline dnecektir. K(t), t dnemindeki sermaye stokunun cari dnemde (t dneminde) yaplan yatrmlar, yani yeni makineler cinsinden ifadesidir, T dneminde retilmi Kx kadar makine etkinlik asndan t dneminde retilen Kx e~X('~T) (< Kz) kadar yeni makine ile edeerdir; KT kadar makine ile ayn etkinlikte olan yeni makine miktarna ulamak iin KT, -r'den t'ye kadar olan dnem iin X orannda indirime tabi tutulmaktadr. Nitekim (16.45) ve (16.50)'den: K(t) = f e-Mt-:) K^ dT (16.50.a) " (16.49) (16.50) Bu fonksiyonu (15.61) ile kyaslarsak:

olmaktadr. Yeni makinelerle outputun l birimleri ayn olup deiim oranlar bire eittir; dolaysyla /(t)'nin l birimi zamana bal olarak deimemektedir. Gemi dnemlerde retilmi bulunan makinelerin etkinlii yeni makinelere gre daha dk olduu iin, t dneminde bu makinelerin (output cinsinden) piyasa fiyat yeni makinelere oranla daha dk olacak-

482

ADA NEOKLASK YAKLAM

tr. Zira etkinlik fark, bu makinelerin daha dk quasi-rant elde etmelerine yol amaktadr. Tam rekabet koullarnda makineler zerinden elde edilen quasi-rant makinelerin marjinal verimliliklerine eit olacandan, (16.44)'deki ilikiyi kullanarak (16.39)'dan t ve T (< t) dnemlerinde yaplan yatrmlara ait retim fonksiyonlarndan, bu makinelerin marjinal verimliliklerini saptarsak:
(

"

'

(t\

>

tdneminde retilen makineler r, (t) kadar quasi-rant elde ettii ve otput cinsinden fiyat bire eit olduu iin, ayn dnemde rT (t) kadar qaS-tant elde eden makinenin fiyat: ,,. ...;..^PT W = rT(t)/-t(t) = l/-e* (16.53)

olacaktr; ksaca, T dneminde retilmi bulunan bir makinenin t dnemindeki piyasa fiyat, yeni makinenin fiyatna kyasla X orannda tT dnemi boyunca indirime tabi tutulmu olmaktadr. Bu, makinelerin fiyatlarnn, etkinlikleri ile ayn oranda azaldn gstermektedir. Nitekim t dnemindeki sermaye stokunun bu fiyatlar zerinden hesaplanan deeri, bunun yeni makineler cinsinden belirlenen deerine eittir: [' (t) KTdx = K(t) (16.54)

Px

Makineler piyasa fiyatlaryla deerlendirildii zaman, farkh yataki makinelerden elde edilen getiri oranlar eitlenecek; herhangi bir anda piyasadan satn alnan yeni ve eski makinelerden ayn getiri salanacaktr. Bir birim outputun parasal fiyatnn bir lira olduunu d11 nrsek, t dneminde bir lira ile bir yeni makine veya e^ "^ (> 1) kadar eski, T dnemli makine satn alnabilir. Bunlardan elde edilen (bir liradan salanan) getiri birbirine eittir: rT (t) e^*-^ = r t (t). T dnemli makinenin fiyat giderek azalacak, t sonsuza gittiinde pT (t) sfra ynelecektir. Makinenin retildii dnemdeki fiyat ile herhangi bir dnemdeki piyasa fiyat arasndaki fark, lpx(t); o dneme kadar makinenin deerinde mey dana gelen azalmay, yani sermaye kaybn verecektir, ki dnem arasnda sermaye kayb teknolojik gelime orannda artmaktadr. Dolaysyla, herhangi bir dnemde makinenin kullanmndan salanan net getiri, makinenin marjinal verimlilii ile o dnemdeki sermaye kayb arasndaki farka eittir.

SERMAYE BRtKlMt VE TEKNOLOJK GELME

13

Modelin zelliklerini bylece s a p t a d k t a n sonra d u r a a n d u r u m b y m e dengesinin bu koullarda alaca biimi ksaca inceleyebiliriz. Gerekte bu koullarda o r t a y a kan b y m e sreci, d a h a nce ierilmemi H a r r o d - n t r teknolojik gelime varsaym altnda incelenen temel neoklasik b y m e srecinden farkszdr. B u n u n nedenleri: i. sermaye-artl ierilmi teknolojik gelime ekonomideki r e t i m aralarnn b t n c l bir hale getirilmesine ve ekonominin b t n c l r e t i m fonksiy o n u n u n tretilebilmesine olanak vermektedir; ii. Cobb-Douglas ret i m fonksiyonu varsaym bu teknolojik gelimenin ayn z a m a n d a H a r r o d - n t r elmasm ve d u r a a n d u r u m dengesi ile badamasn salamakt a d r . gc n orannda b y d z a m a n bu piyasada srekli olarak arz - talep dengesinin salanmas: L(t) = Loent (16.55)

olmasn gerektirir, t dnemindeki igc talebi ile igc arz, reel cretlerdeki deimeler yoluyla eitlenmektedir. Dier yandan Kt, t dneminde yaplan (yeni) yatrm olduu iin yatrm-tasarruf dengesi:
:

Kt = se' K(t)a L(ty-"

(16.56)

Eer balang koullar elverili ise, ekonomi b y m e y e balad and a n itibaren; aksi halde ise d a h a nce incelenen dengeleyici sre son u n d a d u r a a n d u r u m dengesine oturacaktr. Yeni makineler cinsinden llen sermaye stoku, K(t), ile t o p l a m o u t p u t , doal b y m e oranna (m-f-rc) eit bir oranda byyecek; a d a m bana den o u t p u t u n ; kullanlan sermaye s t o k u n u n ; reel cretin b y m e oran m olacak; k r oran ve gelir dalm deimeyecektir. (16.46)'da grld gibi reel c r e t t e k i art makineleri k u l l a n a n igc miktarlarnn azalmasna yol aaca iin igc eski makinelerin kullanld kesimlerden yeni makineleri kullanan kesime; yeni yatrmlara aktarlacaktr. Makinelerin fiziksel olarak anmad varsayld in eski makineler srekli olarak kullanlmakta d e v a m edecek, ancak z a m a n iinde bunlarn fiyatlar ve kullandklar igc miktarlar sfra ynelecektir. Dengeli b y m e makinelerin t o p l a m ya ile ekonomideki m a k i n e saysnn ayn o r a n d a , gn=m-j-n orannda artmasn s a l a m a k t a ve ekonomideki sermaye stok u n u n o r t a l a m a ya deimemektedir. 1
1 Sermaye stokunun ortalama yann, doal byme orannn tersine eit olduu kolaylkla saptanabilir, t dnemindeki makinelerin toplam ya ( t T ) A' T </-r'nin; toplan makine says ise KT <T!nin entegraline eittir. JCT = S(T) = sQ0 exp gnt olduu iin makinelerin toplam ya sQo exp gnt /g2n; makine says sQo exp gnt jgn; bunlarn birbirine oran ise 1 jgn olmaktadr.

48*

ADA NEOKLASK YAKLAIM

16.3.2. Ex Ante kame (Putty-Clay) Modeli retim teknolojisi faktrler arasnda ex post ikameye olanak vermedii zaman (16.39)'daki retim fonksiyonu sadece ex ante teknik seimi olanaklarn gsterecektir. Burada da herhangi bir dnemde yaplan yatrmlar o dneme kadar ulalan teknolojik gelimeden yararlanmakta; ancak teknik seilip yatrm yapldktan sonra bu yatrm daha dk veya daha yksek sermaye younluunda kullanmak olana ortadan kalkmaktadr. Eer T dneminde yatrm yaplrken (16.39)'daki sonsuz saydaki teknik iinden sermaye younluu fcT olan teknik seilmi ve bu teknie KT kadar yatrm yaplmsa, T dneminden itibaren bu yatrm: L T = Kr /fcT ' ;

kadar igc kullanarak belli bir miktarda (Qz) output retecektir. Dier bir deyimle KT kadar yatrm L T 'den daha ok igc ile birlikte kullanarak T 'den daha ok output retmek olana yoktur. Bylece: (16.57) L T (t) = LT olmakta, daha nce incelenen modelin aksine, belli bir yatrmdan elde edilen output ile bu yatrmn kulland igc miktar deiken olmaktan kmaktadr, t dneminde faktr fiyatlar ne olursa olsun, T dneminde yaplm Kz kadar yatrm t dneminde de ayn miktar igcn kullanarak ayn miktar outputu retecektir. Ayn ekilde ekonominin tmnde retilen output ve istihdam edilen igc miktarlar, gemi dnemlerde yaplan yatrmlarla {KT) seilen teknikler (feT) tarafndan belirlenmektedir: Q(t) = i' T dT
ce J

(16.58)

L{t) =

f LT d-z

'

(16.59)

Bu eitlikler ile (16.40) ve (16.41) arasndaki fark, burada Qr ve L-'nin sabit olmasdr. Yatrm yapldktan sonra bunun istihdam edecei igc miktar deimedii iin, outputun cret maliyeti sadece reel crete bal olarak deiecektir. Dolaysyla iki farkl dnemde ayn reel cret egemen ise, outputun retiminde kullanlan igcne yaplan demeler de ayn

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

485

olacaktr, t dneminde yaplan bir yatrmla birlikte kullanlan igcne yaplan demeler: r , Wt(t) = w(t)Lt Bu yatrmdan elde edilen quasi-rant ise: Rt(t) = Qt - w(t)Lt (16.60) olacaktr. Qt ve Lt deimedii iin, daha sonraki dnemlerde reel cret ayn kalrsa quasi-rant da ayn kalacak; buna karlk reel creller artyorsa quasi-rant azalacaktr. Bu, daha nce incelenen modelde mevcut olmayan bir sonuca yol amaktadr: eer reel cretler zaman iinde srekli olarak artyorsa, gelecekte belli bir dnemde bu yatrmdan salanan quasi-rant sfra inecei iin, yatrm fiziksel olarak anmad halde ekonomik olarak tamamen1 anm, yani ekonomik mrn tamamlam olacaktr. Nitekim (16.60)'da reel cret, bu yatrmn adam bana den outputuna eit olduu zaman quasi-rant sfr olmaktadr. Bu eitliin ne zaman salanaca, yani yatrmn ekonomik mr; Qt, Lt ve w (t) veri iken, reel cretin art hzna baldr. Bunu incelemek iin reel cretin t dneminden itibaren srekli olarak sabit bir m orannda arttn varsayalm. Yatrmn ekonomik mrn V ile gsterirsek: veya: Qt - w (t +N) Lt = 0 w (t +N) = Qt/Lt , ' (16.61) (16.62)

yani 'den itibaren V dnem sonra reel cret, bu yatrm krl olmaktan karan bir dzeye km olmaktadr. cretler m orannda byrken bunun ne zaman salanacan saptamak iin: w(t + N) = w(t)em* yazarsak:
W(t) e " veya: ' V =
=

(16.63)
. - . " .

QtjLt

-J log /- Q\. \ b m \Lt w(t) )

''
K

(16.64) '

1 Putty - putty modelinde ekonomik anma, eski makinelerin piyasa fiyatlarnn srekli olarak azalmas eklinde ortaya kmakta ve bu olgu sermaye kaybna yol amaktadr. Ancak ex post ikame mmkn olduundan, cret ne kadar artarsa artsn eski yatrmlarn marjinal verimlilii sfra inmemekte (ynelmekte) ve bu yatrmlarn ekonomik olarak tamamen anmas sz konusu olmamaktadr.

486

ADA NEOKLASK YAKLAIM

QtjLt, t dneminde yaplan teknik seimi ile belirlenmitir ve ex ante retim fonksiyonunda K t / L t ile ayn ynde deimektedir. Dolaysyla t dneminde yaplan yatrmn ekonomik mrnn uzunluu, t dneminde seilen sermaye younluu ile ayn ynde, t dnemindeki reel cret ve b u n u art oran ile ters ynde deimektedir. Alternatif olarak; Ltw(t) I Qt, t dnemindeki cret maliyetinin o u t p u t a oran olduu iin, yatrmlarn ekonomik mrnn bu oranla ve reel cretin art oran ile ters ynde deitii sylenebilir. (16.64)'deki eitliin arkasnda t a m rekabet varsaym y a t m a k t a ve bu varsaym iki ekilde ortaya kmaktadr. Bir kere, ekonomideki b t n yatrmlarn istihdam etlii igcnn ayn reel creti elde etmesi, igc piyasasnda t a m rekabetin egemen olmasn gerektirir. D a h a da nemli bir husus m a l piyasasndaki t a m rekabettir. B u r a d a , ana maliyet (cret maliyeti) zerinde bir getiri (quasi-rant) elde edildii srece yatrm kullanlmaktadr. Eer mal piyasasnda aksak rekabet egemen ise, bir yatrmdan elde edilen quasi-rant asgari k r marjnn altna dt anda o yatrm ekonomik mrn doldurmu olacak ve hurdaya kartlacaktr. Dolaysyla, aksak rekabet koullar altnda, ceteris paribus, yatrmlarn ekonomik mrnn daha ksa olmas beklenebilir. Ekonomik anma bu modelle daha nce incelenen model arasnda iki nemli fark ortaya kartmaktadr. Her iki modelde de yatrmlarn fiziksel olarak anmad varsaylmakta ve dolaysyla, yeni yatrmlarn gerektirdii igcnn, fiziksel olarak hurdaya kan yatrmlarn istihdam ettii igcnden salanmas sz konusu olmamaktadr. Expost ikamenin mevcut olduu nceki modelde bu igc, bir y a n d a n byyen igc arzndan, dier y a n d a n da eski yatrmlardan aktarlm a k suretiyle salanmaktadr. Burada ex post ikame mevcut olmad yatrmlarn srekli olarak a y m igc miktarlarn kullanmas gerektii iin bu a k t a r m a sz konusu deildir. Buna karlk yatrmlarn ekonomik olarak anmas ve h u r d a y a kartlmas, khneleen yatrmlarn istihdam ettii igcnn yeni yatrmlara aktarlmasna olanak vermektedir. Dier yandan, daha nce ele alnan modelde ekonominin t m n e ait sermaye-igc, hasla-igc ve sermaye-hasla oranlarnn hem faktrler arasndaki ex post ikame, hem de yeni yatrmlar yoluyla deitirilmesi sz konusudur. B u n a karlk b u r a d a ex post ikame mevcut olmad iin, bu oranlar ancak marjda deitirilebilmektedir: yatrmlarn ekonomik mrnn dolduu extensive marj ile teknik seimi ve ya-

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

trm kararlarnn alnd intensive marj. Ksaca, ekonomideki sermaye stoku, istihdam dzeyi ve output; yeni yatrmlar ve ekonomik mrn yitirerek hurdaya karlan yatrmlar yolu ile deitirilebilmekte, pozitif bir quasi-rant elde etmekte devam eden eski yatrmlarn istihdam ettii igc ve rettii output deitirilememektedir. (16.62)'deki eitlik, herhangi bir dnemdeki reel cretin o dnemde hurdaya kartlmak zere olan yatrmlarn veya marjinal yatrmlarn ortalama igc verimliliine eit olduunu gstermektedir. Dier yandan o dnemde hangi yatrmlarn hurdaya kartlaca, bu yatrmlarn yapld dnemdeki teknik seimine baldr. cretlerin srekli olarak (duraan durum dengesinde, H&rrod-ntr teknolojik gelime oranmda ) artt koullarda ex ante teknik seiminin; yatrmn yapld dnemdeki reel cretle ex ante retim fonksiyonundaki igcnn marjinal verimliliinin eitlenmesi kstasna dayandrlmas, ex post ikame olana mevcut olmad iin kr maksimizasyonu ile badamayacaktr. Zira yatrm srekli olarak ayn igc miktarn kullanaca iin, yatrm yapldktan sonra, ex ante retim fonksiyonu anlamnda igcnn marjinal verimlilii deimeyecek, buna karlk cretler artt iin, igc giderek ex ante marjinal veriminden daha fazla bir cret elde edecektir. Dolaysyla, eer cretlerin artaca gz nnde tutularak teknik seimi yaplrsa, igcnn ex ante marjinal verimliliinin cari creti amas; bunun sadece cari creti deil, beklenen cret artlarn da karlamas gerekir. Bu nedenle, reel cretteki beklenen art oran ne kadar yksekse, ex ante marjinal verimlilik cari creti o derece aacak, seilecek igc younluu ise o derece dk olacaktr. Ex ante teknik seimini gstermek iin, t dneminde yatrm yapmak isteyen bir kapitalisti ele alalm ve bunun ex ante seim olanaklarn, (16.39)'dan: q = f(k) = e^ka (16.39.a)

eklinde tanmlayalm. Burada q ve k, t dneminde yaplacak yatrmla ilgili deikenler olup modelin formlasyonunda basitlik salamak a mayla ihmal edilmitir. Bu yatrmn ekonomik mr boyunca salayaca auasi-rantlarvn piyasa faiz oran zerinden indirime tbi tutulan net cari deerini maksimize eden bir teknik (sermaye younluu) seilecektir. Cari cret (w) kapitalist iin veri olduundan, gelecek dnemlerde elde edilecek quasi-rantlarla yatrmlarn ekonomik mr,

488

ADA NEOKLASK YAKLAIM

bir yandn seilen sermaye younluuna; dier yandan da cretlerdeki beklenen art oranna baldr. Eer kapitalist cretlerin t dneminden itibaren srekli olarak m* orannda artacan bekliyorsa, yapaca yatrmn beklenen ekonomik mr, (16.64) ve (16.39.a)'dan:

m*

log

(J_)

JL- log

(*!L)

(16.65)

olacaktr. Hangi tekniin seilecei yatrmlarn ekonomik mrne, bu da (16.65)'de teknik seimine bal olduu iin k ve V* eanl olarak belirlenecektir. Eer kapitalist K kadar yatrm yapyorsa ve piyasa faiz oran i ise, bu yatrmn beklenen net cari deeri:

* *

~ {+i)J

KK

( 1 6-6 6 )) (
16 66

Her H taraf da Q ile blersek 2* = Z* / Q, bir birim output reten yatrmn net cari deeri olacaktr. Eer i>m* olduunu varsayarsak ve:

V+)"~
(i-*) (1+jT*

(16.67)

B =

JV*

\ l+i )

olarak tanmlarsak (16.66):

Z* = ^

= A

^- B

%-

(16.68)

olacaktr. Bunun maksimize edilmesi iin dz* / dk = 0 olmaldr: cU V* 8V* _ 8fe j^ /2 " w_ / 8B 8JV 8N* fc _ f-kf /2
=

~ (16.69)

m*, w ve i veri iken (16.39.a) ve (16.67) (16.69)'dakibe denklfmin zm be bilinmeyeni; k. q, N*, A ve B'yi belirleyecektir. Bu zm, seilen sermaye younluunun, cretlerdeki beklenen art oranyla ters ynde deitiini ortaya koyacaktr. Eer cretlerin deimeyecei bekleniyorsa m* = 0 olacak ve (16.69) son derece basit bir ekle dnecektir, m* 0 iken (16.65)'de iV* = eo olacak, yani yatrmlar ekonomik olarak anmayacaktr. Bu durumda A = B = 1 / i ve (16.69) un Dk ve nc terimleri sfr olacak ve optimal k:

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

489

(l/i) (wf'lp, - (f-kf')lf^O

'

' ' -

eitliinin zmnden olde edilecektir. (16.39.aj'yi kullanarak: k = veya: iki w = a/(l-a) ' . : ' . (16.71)
a

JL. a t

(16.70)

(16.70) ve (16.71), marjinal verimlilik blm ilikilerinden baka bir ey deildir, m* = 0 iken seilen sermaye younluu, faktr fiyat oranlarnn, faktrlerin ex ante retim fonksiyonundaki marjinal katklar oranna eit olmasn salayan sermaye younluudur.1 Dolaysyla, eer kapitalistlerin bekleyileri doru ise, ex post ikamenin mevcut olmamas, marjinal verimlilik blm ilikilerini etkilememektedir. Modelde ierilmi teknolojik gelimenin mevcut olmas, duraan durum byme dengesi salanabildii takdirde, cretlerin Harrod-ntr teknolojik gelime orannda artmasn gerektirir. Her ne kadar bu durumda cret, igcnn ex ante retim fonksiyonundaki marjinal verimliliine eit olmaktan kyorsa da, neoklasik teori bunu farkl bir anlamda igcnn marjinal verimlilii olarak tanmlamaktadr. Khneleme kstas gereince herhangi bir dnemdeki reel cret, o dnemde hurdaya kartlmak zere olan, yani sfr quasi-rant elde eden yatrmlarn ortalama igc verimliliine eittir. Bu marjinal yatrmlarn ortalama igc verimlilii, ekonominin tmndeki igcnn marjinal verimlilii olarak nitelendirilmektedir. gc piyasasnda arz-talep dengesi salanmken, igc arzmdaki marjinal bir azalma bu piyasada talep fazlas yaratarak cretlerin artmasna yol aacaktr. Bu cret art, marjinal yatrmlarn quasi-rantn negatif hal getirecek ve bu yatrmlar hurdaya kartlacaktr. Ekonominin kulland toplam igcndeki azalma, marjinal yatrmn kulland igcne, outputundaki azalma ise bu yatrmn rettii outputa eittir: zira ex post ikame mevcut olmad iin, dier yatrmlar, cretteki arta ramen ayn miktar igcn kullanarak ayn miktar output retecektir. Dolaysyla, ekono1 Tam rekabet denge koullar altnda faiz ve kr oranlar eittir. Ancak, burada nemli bir hususu gzden karmamak gerekir. Sz konusu olan ey tek bir kapitalistin teknik seimi olup bu kapitalist iin w veridir. Dolaysyla w, k'y belirlemektedir. Bunun bir makro blm teorisi olaak yorumlanabilmesi iin. igc arznn ve igc piyasas denge koullarnn belirlenmesi gerekir.

490

"-.,..;

ADA

NEOKL

ASK

YAKLAIM

! ;

mideki igcnn marjinal verimlilii, marjinal yatrmn ortalama i' gc verimliliine, yani reel crete eittir.1 Buna benzer bir yaklamla yatrmlarn marjinal verimliliinin de quasi-ranta eit olduu gsterilmektedir. Ekonomide herhangi bir anda mevcut makinelerin saysnda meydana gelecek marjinal bir artn outputta yarataca etki, hangi tip makine saysnn artrldna baldr. rnein, eer t dneminde ekonomi T dnemli bir makineye daha sahip olursa, bu makine QxjKx kadar output salayacaktr. Ancak, bu makinenin marjinal verimliliinin saptanabilmesi iin, ekonominin tmnde kullanlan igc miktarnn deimemesi, yani Lxj Kx kadar igcnn dier makinelerden bu makineye aktarlmas gerekmektedir. Bu aktarma marjinal yatrmlardan yaplacaktr. gc piyasasnda arz lalep dengesi salanmken T dnemli bir makinenin ilavesi, bu piyasada LxfKx kadar talep fazlas ortaya kartacak; cretler artacak, marjinal (TV yandaki) makineler hurdaya kartlarak Lxj Kx kadar igc bu makinelerden T dnemli makineye aktarlacaktr. Bu aktarma nedeniyle Lx j Kx kadar igcnn TV dnemli makinalarls birlikte rettii output miktar, (L T / Kx) (QX_NI LX_N), kaybedilecektir. QX_NI LX_N = w (t) olduu iin ekonominin net output kazanc: Qxl Kx - Lx w(t) I Kx = (1 / Kx) (Qx - Lx w (i) ) olmakta ve bu ifade, T dnem makinamn t dnemindeki marjinal verimliliini vermektedir. Bu, ayn zamanda, t dneminde bir birim T dnemli yatrmn salad quasi-rani olduu iin, marjinal verimlilik quasi-rnt eitlii salanmaktadr. Dolaysyla modelde her yatrm her dnemde, o dnemdeki marjinal verimliliine eit bir quasi-rant elde etmektedir. Modelin bu zelliklerini saptadktan sonra duraan durum dengesinin varl, kararll ve zelliklerini ksaca incelemek iin nce (16.58) ve (16.59)'daki eitlikleri, yatrmlarn ekonomik mrlerini hesaba katarak yazalm:
r * . .

. -

>

L(t) =

LT dr f Qxdz

,,

.,

(16.58.a)

Q{t) t-N
J

(16.59.a)

1 Ricardo modeli ile olan benzerlik aka ortadadr. Ricardo modelinin bir yorumunda, rant getirmeyen marjinal topraktaki ortalama igc verimlilii de igcnn marjinal verimlilii olarak tanmlanmaktadr.

- i-

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

yani t dnemindeki istihdam ve output dzeyleri, ekonomik mrn doldurmam yatrmlarn igc ve output miktarlarnn toplamna eittir. gc arz srekli olarak n orannda byd zaman, igc piyasasnda dengenin salanmas iin: L (t) = Loent (16.72) olmaldr. Mal piyasas dengesi ise yatrm-tasarruf eitliini gerektirmektedir: Kt = 5 Q(t) t dnemindeki ex ante retim fonksiyonu: Qt = e* Kta Lt-a (16.74) Bu eitlikler (16.61) ile birlikte, ierilmi teknolojik gelimeli, ex ante ikameli neoklasik byme modelini oluturmaktadr. Modelin zm olduka karmak olup burada ele alnmayacak, sadece ulalan sonular zetlenecektir. Modelin duraan durum dengesi mevcut olup balang koullan elverili ise ekonomi annda, aksi halde giderek bu dengeye ulaacaktr. Duraan durum dengesinde toplam output, Q(t); sermaye stoku, K(); ve yeni yatrmlardan elde edilen output (eski yatrmlardan elde edilen outputa kyasla) m-\-n orannda bymektedir: Q(t) = oe"+>t Qt = (m-f-i*) Q(t) = , . s e ^ " Yeni yatarmlar hem igc arzmdaki art, hem de ekonomik olarak aman yatrmlardan aa kan igcn istihdam etmekte ve yeni yatrmlarn kulland igc, eski yatrmlara kyasla n orannda bymektedir:1 Lt = nLoe"< + L t _ w = Lt_Nen (16.76) Reel cret m orannda bymekte; yatrmlarn getiri oran ve blm sabit kalmaktadr. Herhangi bir dnemdeki reel cret, o dnemde hurdaya kartlan * V yandaki yatrmlarn ortalama igc verimliliine eittir: w(t) = woe = Qt.NJ Lt_N (16.77) Btn yeni yatrmlar iin; outputun, yatrmlarn yapld dnemdeki cret maliyetinin oran ayndr, t ve T (<t) dnemlerinde yaplan iki yatrm iin bu:
1 (16.72) - (16.76)'dan, outputun m -\- n orannda byyebilmesi iin gerekli balang koulu; Qo/Lo'n almas gereken deer tretilebilir.

(16.73)

(17.75)

ADA NEOKLASK YAKLAIM

w(t) Lt/Qt = w (T) L T I Q X

(16.78)

Bu eitlikten modelin nemli sonucu daha tretilebilir. Bir kere, w (t) > w (T) olduundan (16.78), t dnemli yatrmn - dnemli yatrma kyasla adam bana daha fazla output rettiini gsterir. cretler m orannda artt iin: qtlqT = em<'-^> > 1 (16.79)

Dier yandan t ve T dnemli yatrmlarn ex ante retim fonksiyonlarndan: ,/T = p - T) ktalkx m>fi {m=pi 1 a, o < l ) olduu iin (16.79) ve (16.80)'den: kt > fcT (16.81) yani yeni yatrmlarn Sermaye younluunun daha yksek olduu saptanabilir. kinci olarak (16.78), yeni yatrmlarn eskilerine oranla birim outputu daha dk cret maliyeti ile reltiini, dolaysyla daha fazla quasi-rant elde ettiini gstermektedir, w (t) > w (T) olduundan bu eitlikte: w(t) LtjQt < wKt) LTjQ(16.82) olmakta; t dneminde, T dnemli yatrmlar t dnemli yatrmlara oranla birim output bana daha fazla cret demektedir. Bu, teknolojik gelimenin, yeni yatrmlarn daha ileri teknolojiyi iermesinin bir sonucu olup daha nce incelenen modelle de badamaktadr. Son olarak (16.78), (16.46)'da btn yatrmlarn ekonomik mrnn ayn ve sabit olduunu gstermektedir. Ekonomideki sermaye stokunun ortalama ya sabit olup doal byme oran ile yatrmlarn ekonomik mr tarafndan belirlenmektedir.1 Modelin btn bu sonular bata belirtilen varsaymlara dayanmaktadr. Bunlar iinde en nemlileri ierihni teknolojik gelimenin sermayo-arth olmas; ex ante retim fonksiyonunun Cobb-Douglas biiminde olduunun varsaylmas ve dolaysyla ierilmi teknolojik gelimenin ayn zamanda duraan durum dengeai ile badaan Harrodntr biimi alabilmesidir. Bu varsaymlar altnda bile model, burada ele alnd biimiyle, sadece duraan durum dengesinin, var olduunu belirtmekte, ekonominin bu dengeye nasl ulaaca konusunda bir ey
1 Bu husus s. 483n'deki ekilde saptanabilir; ancak burada entegal t V'den balayacaktr. Ortalama ya bu durumda {1 /gK) iV/(exp gnN I) olmaktadr.

(16.80)

SERMAYE BRKM VE TEKNOLOJK GELME

'-. 4M

sylememektedir. Gerekte, denge d durumda modelin ileme sreci olduka karmak hale gelmekte, balang koullar elverili olmad zaman, ex post ikame olanann mevcut olmamas nedeniyle dengeleyici sre konjonktrel dalgalanmalar gsterebilmektedir. Ancak, btn bu sorunlar bir kenara brakldnda ve balang koullarnn elverili olduu varsayldnda bk, duraan durum dengesinin salanmas bekleyilerin kesinlikle doru olmasn gerektirmektedir. Uzak grn tam olmamas, piyasa mekanizmasnn yanl sinyaller vermesi halinde modelin, elverili koullarda bile duraan duruma ulamas olana ortadan kalkabilir. Byle bir durumda ortaya kacak sre, bekleyilerdeki yanlmalara kar tepki-intibak mekanizmasnn ne olacana baldr. Ex post ikamenin mevcut olmamas, gemi hatalarn annda dzeltilmesini olanaksz klmakta ve dolaysyla modelin, var olduu gsterilen dengeye ulaabilmesi iin, uzak grn tam olduu ve piyasa mekanizmasnn yanl sinyaller vermedii varsaymlarnn yaplmas gerekir. Byle bir varsaym ise zaman ve belirsizlik unsurlarnn kap dar edilmesi demektir. ' ,

OKUMA LSTES 16.1. Temel Neoklasik Byme Modeli 1. Ailen (1967)*, Ch. 14. 2. Burmeister and Dobell (1970)**, Ch. 2. 3. Eisner (1958): Modelde Harrod'un kararllk sorunu. i. Hahn (1960)*: Yatrm fonksiyonu ve kararllk. 5. Hahn and Matthews (1964)**, Part I: 4.7. 6. Johnson (1966) 7. 8. 9. 10. 11. 12. 13. 14. 15. 16. 17. 18. 19. 20. 21. 22. 23. 24. 25. 26. (1967)*: Neoklasik byme ve para. Kregel (1971), Ch. 3. (1972)*, Ch. 4. Marty (1964): Altn kural. Meade (1961)**: tki-kesimli modeli de ieen neoklasik yaklam. Pearce (1962): Altn kural. Phelps (1961)**: Altn kural. (1965) Pitchford (1960): Sabit ikame esneklii ve byme sreci. Robinson (1962c) ato (1966a)* (1966b) Sen (1965)*: Harrod'un kararllk sorunu ve neoklasik .model. Solow (1956b)**: Modelin ilk ekli. (1970a)*: Ch. 2; Ch. 3, sabit katsayl neoklasik model. Swan (1956)** (1960)* Tobin (1955) (1965)*: Para ve neoklasik byme. Uzawa (1961b) 16.2. ki-Kesimli Neoklasik Model 1. Burmeister and Dobell (1970)*, Cha. 4-5. 2. Diamond (1965a) 3. Drandakis (1963) 4. Hahn (1965)*: ki-kesimli modelin genel denge asndan yorumu. 5. Hahn and Matthews (1964)*, Pat I. 8. 6. inada (1963) 7. (1964) 8. Kurz (1963) 9. Solow (1961)**: Denge ve kararllk sorunlarnn basit bir anlatm. 10. Stiglitz (1967) 11. Takayama (1963) 12. Uzawa (1961a): Modelin ilk ekli. 13. (1963): Farkl tasarruf fonksiyonu varsaymlar altnda denge ve kararllk - her iki Uzawa da matematiksel. 16.3. terilmi Teknolojik Geliine ve Yllanma Modelleri 1. Ailen (1967)**, Ch. 15. 2. Arrow (1962)*: Yaparak nmme; isel ierilmi gelime. 3. Atkinson and Stiglitz (1969) 4. Bardhan (1967) 5. (1969)*: Ex ante ikameli (puKyclay) byme. 6. Bliss (1'968)*: Ex ante ikameli modelin genel ekli; ileri derecede matematiksel. 7. Burmeister and Dobell (1970)*, Ch. 3.5. 8. Denison (1964)*: terilmi teknolojik gelime hipotezinin deerlendirmesi.

9. Diamond (1965b) 10. Ferguson (1969)*, Ch. 13: Yllanma, Ch 14: Yaparak renme. 11. Fisher (1965) 12. Hahn and Matthevs (1964)**, Part I I ; 3-5. 13. Harcourt (1966) 14. * (1972)**, Ch. 2: deerlendirme. Suney ve ante

21. 22. 23. 24. 25.

15. Johansen (1959)*': lk ex ikame modellerinden bili. 16. (1961b)

26. 27. 28. 29.

17. Jorgenson (1966): erilmi gelime ile ilgili ampirik sorunlar. 18. Levhari (1967) 19. Matthevvs (1964): Ex ante ikame. 20. Phelps (1962)*: Ex post ikameli neoklasik byme modeli.

30. 31. 32.

(1963): Ex ante ikameli byme. alter (1959) (1960)** Ex ante teknik seimi ve ierilmi teknolojik gelime. (1962) (1965)*: Sermaye stoku kavramna dayanmayan ierilmi teknolojik gelime. Sheshinski (1967) So!ow (1960)**: Ex post ikame modeli. (1962a) (1962b)**: Ex ante ikame modelinde neoklasik blm teorisinin nemelerinin geerlii. (1963b) Solow et al (1966)*: Sabit katsayl (clay-day) neoklasik model. Whitaker (1966)

17. SERMAYE VE GETR ORANI

17.1. SABT KATSAYILI NEOKLASK HETEROJEN SERMAYE MODEL


Gerek btncl retim fonksiyonuna dayanan modellerde, gerek yllanma modellerinde neoklasik teori, tek-mall bir ekonomi varsaymakta, bu varsaym iki ekilde ortaya kmaktadr. Bir kere, ekonomide retilen output, kullanlan sermaye mal ile ayn niteliktedir. Output yorularak annda sermaye mal haline dntrlebildii ve bu yourma ilemi bir retim sreci olarak nitelendirilmedii iin, outputun retimi ile sermaye malnn retimi arasnda bir fark bulunmamakta; bu mallar ayn fiziksel birim cinsinden llebilmektedir. Bylece, ekonomide mevcut olan sermaye stoku ve igc, hem tketim hem de retim amacyla kullanlabilen bir mal retmi olmaktadr. Bu modeller, Ricardo'nun buday retim modeli ile ayn niteliktedir: buday, igc ile birlikte buday retiminde (tohum olarak) kullanlmakta, retilen buday ite igcnn tketimini karlad gibi yeni bir retim srecinden gemeksizin retim arac haline gelebilmektedir. Modelin bu nitelii fiyat sorunun ortadan kaldrmakta, buday btn deikenlerin hem l, hem de teknik birimi olmaktadr. Dier yandan, outputun yorulabilmesinin bir sonucu olarak, sermaye mal bu modellerde homojendir. Bu, Ricardo modelinde, retim arac olarak buday dnda bir maln, rnein traktr ve gbrenin kullanlmamas demektir. erilmi neoklasik teknolojik gelime modellerinde sermaye mallar, outputtan farkl bir nitelikte olduu iin deil, farkl teknik bilgi dzeylerini ierdii iin heterojen niteliktedir ve (16.45) ve (16.50.a)'da olduu gibi, etkinlik farklar hesaba katlarak, sermaye stokunun outputla ayn teknik birim cinsinden llmesi mmkn olmaktadr. Gerekte, btncl retim fonksiyonu ile yllanma modelleri arasndaki fark, outputun deil sermayenin yorulabilmesi varsaym ile ilgilidir. Putty-putty modelinde sermaye, faktr younluunun deimesine olanak verecek ekilde hem ex ante, hem de ex post olarak yorulabilmekte; ancak mevcut stokun, ex post olarak en son teknik bilgi dzeyini ierecek ekle dntrlmesi sz konusu olmamaktadr. Buna karlk putt-clay modeli bir adm daha ileri giderek e* post ikameyi, elay-elay modeli ise hem ex ante, hem

498

ADA NEOKLASK YAKLAIM

de ex post ikameyi ortadan kaldrmaktadr. Her yllanma modelinde de, b t n c l retim fonksiyonunda olduu gibi, h e m t k e l i m , hem de retim arac olarak kullanlabilen t e k bir m a l retilmekte; heterojen mallar sorunu ortaya kmamaktadr. Aradaki tek fark, bu maln retiminde kullanlan sermaye younluunun ne zaman deitirilebileceidir. Yllanma modellerinde sermayenin yorulabildii varsaym ortad a n kaldrld halde, neoklasik yaklamn marjinal verimlilik blm teorisi ile ilgili temel nermeleri geerliini korumaktadr. Eer bu varsaymla birlikte o u t p u t u n yorulabildii varsaymnn da ortadan kaldrld, outputla sermayenin farkl retim srelerine sahip, farkl nitelikteki mallar olduu gereinin tannd, farkl nitelikteki, heterojen retim, aralarnn mevcut olduu bir modelde de ayn sonular elde edilebilirse, btncl retim fonksiyonu genel bur geerlik kazanacaktr. Byle bir d u r u m d a b t n c l retim fonksiyonu, ok-malh, ok-kesimli karmak bir retim teknolojisine sahip bir ekonominin, blm ve faktrlerin marjinal verimlilii ile ilgili b t n zelliklerini gsterecek ve basitletirici bir analitik varsaym olmaktan teye gitmeyecektir. B u r a d a ele alnacak olan sabit katsayl neoklasik heterojen sermaye modeli b u n u gstermeyi amalamaktadr. O u t p u t u n yorularak retim arac haline getirilebilecei varsaym ortadan kaldrld zaman, tketim mal (mallar) ile retim aracnn (aralarnn) fiziksel olarak farkl niteliklerde obuas ve farkl srelerde retilmesi kanlmaz hale gelmektedir. Bu koullarda, ekonomide tek bir tketim malnn retildii ve tek bir retim aracnn kullanld varsaylsa bile, heterojen mallar sorunu ortaya kmaktadr. Nitekim daha nce incelenen sabit katsayl, iki-kesimli dorusal model, heterojen m a l sorununu ieren basit bir teknoloji v a r s a y m a k t a ; kesimlerden biri homojen bir retim aracn (traktr), dieri ise tketim maln r e t m e k t e ; retim sreleri, Sraffa modelinde olduu gibi, kullanlan retim aralarnn hem nitelikleri, hem de oranlar asndan deil, sadece bu homojen retim aracnn igcne oran asndan farkllamaktadr. Neoklasik heterojen sermaye modeli, yaps itibariyle iki-kesimli dorusal modelle ayn niteliktedir. Model ekonomide, fiziksel nitelikleri veri tek bir tketim malnn retildiini varsaymaktadr. Bu maln alternatif retim sreleri, igc ile birlikte farkl nitelikteki retim aralarn kullanmaktadr. Bu nedenle bir retim srecinden dierine geildiinde, kullanlan ret i m aracnn nitelii deimektedir. rnein t k e t i m malnn bu-

SERMAYE VE GETR ORANI

499

day olduu dnlrse, bir sre buday igc ve traktr, dier bir sre ise igc ve saban kullanarak retmektedir. Buday retiminde kullanlan retim arac ise farkl bir kesimde retilmekte; bu retim aracnn retiminde de igc ile ayn retim arac kullanlmaktadr, ki sreten oluan her teknik, ierdii (kulland ve rettii) retim arac ile belirlendii iin; buday retiminde n tane alternatif srecin bulunmas, n tane farkl retim aracnn ve tekniin mevcut obuas demektir. Bu tekniklerde birinci kesim (sre) buday, ikinci kesim ise budayn retim aracn retmekte, her iki kesim de igcnn yannda ayn retim aracn kullanmaktadr. retim srelerinin (ve tekniklerinin) sab't katsayl olduu ve lee gre verimin deimedii varsaylmaktadr. Bylece model, bir yandan tketim ve sermaye mallarn ayrmakta, dier yandan da heterojen retim aralar varsaymn getirmektedir. . Modeli formle etmek iin <x ve /3'nn bir birim buday retiminde kullanlan sermaye ve igc katsaylarn; a ve 6'nin de bir birim seimaye mal retiminde kullanlan katsaylar gsterdiini varsayann. Eer ekonomide, bilinen ve kullanlabilecek i = 1 ....ra tane farkl teknik varsa, teknik seimi olanaklar: i = 1,..., n tarafndan tanmlanmaktadr, w, tketim mal cinsinden (reel) creti; r kr orann; pt, i tipindeki retim aracnn tketim mal cinsinden fiyatn gstersin. retim aralarnn anmad varsaylrsa, bu tekniklerin fiyat denklemleri, (14.1)'e benzer ekilde: i
I
a

Pt r + ft w = 1
T

PI

= P

( -1)

17

Bu denklemler btn teknikler (i'ler) iin w ile r arasmda (14.2)'deki; p ile r arasnda da (14.4)'deki ilikileri vermekledir. Hangi faktr fiyatlarnda hangi tekniklerin seilecei, wr ilikileri kullanlarak saptanabilir. Modelde, kesimlerin sermaye younluklar konusunda nemli bir varsaym yaplmaktadr: I = at ;A = bt (=1...) (17.2)

yani her teknik iinde retim kesimleri, birim tketim mal ve retim araclm retiminde ayn retim arac ve igc miktarlarn kullan-

500

'
1

ADA NEOKLASK YAKLAIM

maktadr. Bu varsaym, iki-kesimli dorusal modelde m=0 sonucunu verdiinden, tekniklerin wr ilikileri dorusal hale gelecek ve faktr fiyatlar ne olursa olsun her teknikte bir birim tketim mal, o tekniin bir birim retim arac ile deiecektir. (14.2) ve (14.4)'den: xv = (1 Oj

r)//3,

(17.3)

Daha nce saptand gibi (bkz. (14.5)) wr ilikisinin dorusal olmas, fiyat etkisinin ortadan kalkmas demektir. Dier yandan ayn varsaym gereince, kesimlerin retim younluklar (yani byme oran) ne olursa olsun, ekonomide adam bana kullanlan retim arac miktar sabittir. kt, i'nci teknikte adam bana kullanlan retim arac miktarn gsteriyorsa (14.10)'dan: k,= at//3t
2

(17.4)

olduu grlebilir. Bu varsaym, byme orannn yaratt kompozisyon etkisini ortadan kaldrmaktadr. Ayn ekilde, herhangi bir teknikte retilen adam bana outputun tketim mal cinsinden deeri (yt) de sabit olup faktr fiyatlarndaki ve/veya byme oranndaki deimelerden etkilenmemektedir, y, = c; -- g pt kt olduu gz nne f alnrsa, (14.8), (17.3) ve (17.4)'den:

yt = /ft
olduu saptanabilir.

. .

(17-5)

Bu koullar altnda teknik seimini veya kr oran ile sermaye younluu arasndaki ilikiyi ekil 17.1. yardmyla inceleyebiliriz. ekilde n farkl teknie ait wr dorular gsterilmektedir. Bu dorularn w ekseni ile kesim noktalar, tekniklerde adam bana den outputun tketim mal cinsinden deerini (yt) vermektedir. Kr ve byme oranlar ne olursa olsun yt deimedii iin ekil 17.1.'deki teknikler arasndaki kyaslama, kr orannn ve byme orannn farkl olduu, farkl duraan ve /veya durgun durum dengeleri arasndaki kyaslama olarak dnlebilir, w r dorularnn r ekseni ile kesim noktalar ise tekniklerin hasla-sermaye katsaylarna (1 /a() eit olup bu katsaylar da kr ve byme oranlarndan bamszdr.
1 Gerekte modelde 0C|/{}j = of /fy ( i = l . . . n) varsaym yaplmakta; bu varsaym altnda, retim aracnn biriminin (17.2)'deki eitlii salayacak ekilde tanmland belirtilmektedir. 2 (14.10)'da t traktr gsterdii, burada ise her teknik fatkl bir retim arac kulland iin sembol deiiklii yaplarak t yerine k kullanlmaktadr.

SERMAYE VE GETR ORANI

501

EKL 17.1.

Dolaysyla, kr ve byme oranlar ne olursa olsun, wr dorularnn eimi, tekniklerde adam bana kullanlan retim arac miktarn vermektedir. Nitekim (17.3) ve (17.4)'den: (dwldr)t = e.;//?; = kt (17-6)

Dier yandan (17.3) gereince pt = 1 olduu iin, k{ ayn zamanda adam bana kullanlan retim aralarnn tketim mal cinsinden deeridir, fej, kr ve byme oranlarndan bamsz olduu iin, iki teknikten biri kr ve byme oranlarnn belli bir deerinde dier teknikten daha sermaye youn ise, o teknik kr ve byme oranlarnn btn deerleri iin de daha sermaye youndur: ekil 17.1.'de kr ve byme oranlar ne olursa olsun A;I>feII>...>fcn'dir. Dolaysyla, kr oran arttka giderek daha az sermaye youn tekniklere geilmekte, yani r ve k ters ynde deimektedir.' Bu, reel Wicksell etkisinin pozitif olmas demektir. Burada nemli bir noktaya dikkat etmek gerekir. Her ne kadar tekniklerin kullandklar retim aralar farkl nitelikteyse de, bu aralar ve dolaysyla sermaye younluu btn tekniklerde ayn mal, tketim mal cinsinden llmekte ve bu nedenle farkl tekniklerin sermaye younluklarnn kyaslanmas mmkn olmaktadr. Modelde fiyat etkisi mevcut olmad iin, bir teknikten deerine geildii za1 h, ekonomide herhangi bir anda kullanlan sermaye younluudur.

S2

ADA NEOKLASK YAKLAIM etkisi, sermaye

"'.. miktarnn i g c n e

m a n o r t a y a kan reel Wicksell o r a n m n deimesi d e m e k t i r .

B t n t e k n i k l e r i n wr dorularnn, k e s i m z e r i n d e k a l a n ksmlarn noktalarnda keli

(gei)

noktalar

k a p l a y a n k o n v e k s eri, e k o n o m i n i n t m kullanld r dzey-

n n M ; r erisidir. T e k n i k says snrl olduu z a m a n bu eri gei o l m a k t a ; belli t e k n i k l e r i n lerinde erinin eimi ise sabit k a l m a k t a d r . B u d u r u m d a k r oran a r t t k a fe'daki a z a l m a srekli deildir: rnein k r oran sfr ile r* a r a s n d a iken I . t e k n i k k u l l a n l m a k t a , b u t e k n i i n s e r m a y e y o u n l u u s a b i t olduu iin r sfr ile r* a r a s n d a a r t t z a m a n k (=fe I ) deim e m e k t e d i r . A n c a k , r e t i m arac ve t e k n i k says sonsuza gittii zam a n e k o n o m i n i n wr erisi srekli (kesiz) h a l e gelecek ve bu eri z e r i n d e k i h e r n o k t a farkl b i r r e t i m tekniini gsterecektir. Byle b i r d u r u m d a k ile y srekli olarak a y n y n d e ; k ile r ise t e r s ynde deiecektir. E k o n o m i n i n wr erisinin h e r h a n g i b i r n o k t a d a k i eimi, o n o k t a d a k u l l a n l a n t e k n i i n s e r m a y e y o u n l u u n a eit olduu ve k r o r a m deitike s e r m a y e y o u n l u u srekli o l a r a k deitii iin, k r o r a n m n s e r m a y e n i n m a r j i n a l verimliliine eit olduu kolaylkla saptanabilir. B l m eitlii; y = w + rk eklinde yazlr ve bunun toplam difransiyeli hesaplanrsa: dy = dw + kdr + rdk olacaktr. d.wjdr = k olduundan:, dy/dk = r Bu wr erisinin eimi, o noktada ekonominin kulland stoku (veya tketim mal cinsinden toplam sermaye igcnn arpmna eittir: K=kL = (dwjdr) L ' (17.9) tekniin (17.8) (17.7)

sermaye younluunu gsterdiine gre, ekonominin toplam sermaye stokunun deeri) toplam (17.10) saptana\ j. wr erisinin o noktadaki eimi ile ekonominin kulland

Bylece, ekonominin wr erisi ve igc arz saptand zaman, herhangi bir kr orannda kullanlan toplam sermaye stoku da wr erisinin esnekliinden tretmek olana {-dwjdr) {r[w) = rk/w Bylece, bu heterojen sermaye vardr: (17.11) mal bilmektedir. Ayn ekilde retim faktrlerinin greli paylarn (rk/w),

modeli; retim teknikleri says

snrsz olduu zaman, tek bir yorulabilir output ve sermaye

SERMAYE VE GETR ORAN

5k

varsaymna dayanan btncl retim fonksiyonunun btn zelliklerini iermektedir. Bu nedenle o u t p u t u n yorulamad ve sermaye mallarnn heterojen olduu "gerek" bir teknoloji, tek bir yorulabilir mal ieren btncl bir retim fonksiyonu tarafndan tasvir edilebilir. Her ne kadar bu fonksiyon "gerek" deil "dnsel" ise de, "gerek" retim teknolojisinin zelliklerini aynen yanstmaktadr. 1 Bu var olabilecei dnlen yorulabilir mal macun, balk, jle gibi, bir biimden dierine kolaylkla dntrlebilir. Eer jle-outputu jj, jle-sermayeyi kj ile gsterirsek tek mall " d n s e l " retim fonksiyonu: yj = / ^j) eklinde ortaya kacak ve cektir. (17-12) (17.9)(17.11)'deki zellikleri gstere-

Dolaysyla, (17.12)'deki tek-malh btncl retim fonksiyonunun varl, (17.1)'deki retim katsaylarnn srekliliine baldr. Sermaye mallar ve retim tekniklerinin says ne kadar fazla ise, y ile fe'daki deimeler o kadar sreklilik gsterecek ve (17.12)'yi yazabilmek olana artacaktr. Bu nedenle mallar ne kadar heterojen olursa olsun; btncl retim fonksiyonunun varl sorunu, sadece ikamenin (retim tekniklerinin) ne kadar srekli olduu sorununa indirgenmektedir. Bu ise teorik deil ampirik dzeyde zmlenecek bir sorundur. , Neoklasik heterojen sermaye modelinin bu sonular (17.2)'deki varsayma dayanmaktadr. Bu varsaymn ne anlama geldii, ortadan kaldrlmas halinde yukarda ulalan sonularn geerliini koruyup koruyamayaca hususlar daha sonraki blmde incelenecektir.

17.2. KR VE YATIRIMIN GETR ORANI


Heterojen retim aralar, sermaye stokunun llebilmesi ve bu stokun marjinal verimliliinin tanmlanabilmesi asndan, neoklasik marjinal verimlilik blm teorisi iin cidd sorunlar ortaya kartmaktadr. Btncl retim fonksiyonunun tek mal varsaym bu sorunlarn ortaya kmasna engel olmaktadr. Buna karlk yukarda ele alman modelde mallar, grnteki heterojenliine ramen (17.2)deki varsaym sayesinde homojen hale gelmekte ve bu nedenle heterojen1 Samuelson [(1962)] bu anlamdaki tek-malh retim fonksiyonuna Surrogate retim fonksiyonu adn vermektedir.

504

ADA NEOKLASK YAKLAIM

lik sorunu ortadan kalkarak btncl retim fonksiyonu ile ayn sonular elde edilebilmektedir. Btn bu hususlar bir sonraki blmde ayrntl olarak incelenecektir. Burada, son olarak, sermaye stokunun ve sermayenin marjinal verimliliinin llmesi sorunlarndan bamsz olarak, kr orann retimin teknik koullarnn zellikleri ile aklama amacna ynelik dier bir neoklasik model ele alnacaktr. Fisher'den hareket eden bu modelin temel kavramlar yatrm ve yatrmn getiri oran olup bunlar Clark tipi yaklamn sermaye stoku ve sermayenin marjinal verimlilii kavramlarnn yerini almaktadr. Sermaye teorisinin temel sorunlarnn sermaye deil kr ve getiri oranlar ile ilgili olduu belirtilmekte ve sermaye kavramna dayanmakszn bu sorunlarn zmlenmesi nerilmektedir. Sermayenin marjinal verimliliinin aksine, yatrmn getiri orannn saptanmasnn sermaye stokunun llmesini gerektirmedii, bu kavramdan hareket edildii srece neoklasik yaklamn sermayenin yorulabildii varsaymn yapmak zorunda kalmayaca, genel neoklasik ilkelerle badaan ve en karmak teknik koullarda geerli elan bir kr teorisine sahip olaca belirtilmektedir. Yatrmn getiri oran, toplumsal - ekonomik koullardan (retim biiminden) bamsz, teknik bir kategori olarak tanmlanmakta; planlama ve kaynak dalm sorunlaryla ilgili olarak bu kavramn sosyalist ekonomilerde de kullanlabilecei ne srlmektedir. Buna ramen, bu getiriyi kimlerin elde ettii ve bu getirinin krla olan ilikisi iin iine girdii anda, yatrmn getiri oranna dayanan bu teori teknokratik niteliini yitirmekte ve piyasa ekonomisinin ileyi mekanizmasnn aklanmasna ynelmi olmaktadr. Nitekim modelin temel amac, kr oran ile yatrmn getiri orannn eitliini saptayarak, tam rekabet koullar altnda kr oran ile ekonominin teknik olanaklar arasnda, genel neoklasik ilkelere uygun bir iliki kurmaktr. Yatrmn getiri oran, ekonominin teknik olanaklar ile ilgili bir kavram olduuna gre, ortaya kan ilk sorun bu kavramn retim teknolojisinden tretilebilmesi sorunudur. Yatrmn getiri oran veya toplumsal getiri oran, yatrmn tketim cinsinden cari maliyeti ile gelecekte elde edilen ilve tketimin kyaslanmas suretiyle saptanmaktadr: cari tketimden yaplan fedakrlk sonucunda gelecek dnemlerde elde edilen ilve tketimin cari deerini, vazgeilen cari tketime eitleyen faiz oran yatrmn getiri orandr. Bunu saptamak iin planl bir ekonomiyi ele alalm ve bu ekonominin tek bir tketim mal (veya bileimi sabit olan bir tketim sepeti) rettiini varsayalm. Belli

SERMAYE VE GETR ORANI

50$

bir anda (* = 0 dnemindej, ekonomideki kaynaklarn belli bir ekilde tamamen kullanlmasnn planladn ve bu kullanmn t = 0 dneminden itibaren Co, Cp C2,... kadar tketim salayacan dnelim. Kaynaklarn etkin bir ekilde kullanldn, yani bu planlanan kaynak dalm ve kaynaklar ile daha fazla tketim salanamayacan varsayalm. Bu dalm, zaman iinde Co k, C + x, C,, ... kadar tketim salayan marjinal olarak farkl, alternatif bir darlmla kyaslayalm. Grld gibi cari dnemde h kadar tketimden vazgeilmek te; bunun karlnda t = l dneminde x kadar ilve tketim salanmakta; daha sonraki dnemlerdeki tketim akm tleimemektedir. Her iki dalmda da kaynaklarn etkin bir ekilde kullanld varsayld iin ilve tketim =0 dneminde yaplan yatrmn, yani vazgeilen tketimin bir sonucudur. Dolaysyla, yukardaki tanm gereince, yatrmn bir dnemlik getiri oran: */(l + P ) = A eitliini salayan orandr; Bu oran:
P

= (x/h) - 1

(17.13)

olmaktadr. Alternatif olarak, <=0 dneminde vazgeilen h kadar tketim karlnda gelecek dnemlerde srekli olarak Z kadar ilve tketim srlandn, yani t=l dneminden itibaren, t = 0 dnemindeki ilve yatrm sonucunda artan kaynaklarn C -\- Z, C2 -\- Z, ... tketim akmn salayacak ekilde kullanldn varsayalm. Bu durumda yatrmn srekli getiri oran:

f z/(i + Pay = h
eitliinden saptanabilir:
Po5

- zjh :

(17.14)

Her ne kadar (17.13) ve (17.14), Fisher'in (8.67)'deki getiri oran tanmnn uygulanmas sonucunda saptanainakta ise de, (8.67) ile zde olan (8.65)'deki tanm da kullanlabilir. Bu durumda getiri oran, iki alternatif tketim aknnn cari deerlerini eitleyen faiz oran olacandan CO,CVCV... ve Coh, Ct-\-x, C2,... akmlarnn cari deerlerini eitleyen p (17.13)'e; Co, C15 C2,... ve C0h, C-\-Z, C2-\-Z,... akmlarnn cari deerlerini eitleyen p da (17.14)'e eit olacaktr. Gerekten Fisher'in yaklamnda yatrm olgusunu, iki farkl tketim akm (8.65); veya belli bir tketim akmnda cari ve gelecek dnemlerde ortaya kan deimeler (8.68) eklinde ele almak arasnda bir fark

506

ADA NEOKLASK YAKLAIM

y o k t u r . Ancak eer cari k a y n a k l a r n , alternatif kullanm sahalar (teknikler, projeler) arasndaki dalm sz konusu ise (8.65j'i; b u n a karlk belli bir kullanmda cari k a y n a k l a r n yatrm ve t k e t i m arasndaki dalm sz k o n u s u ise (8.68)'i k u l l a n m a k d a h a anlamldr. Getiri oran k a v r a m , ilkinde alternatif kullanmlarn t k e t i m akmlarna; ikincisinde ise belli bir kullanmn t k e t i m a k m m d a k i deimelere uygulanmaktadr. Grld gibi ekonomideki k a y n a k l a r , dayankl ve dayanksz r e t i m aralar, igc, t o p r a k ne k a d a r heterojen olursa olsun, yatrmn getiri orann t a n m l a m a k olana vardr. B u r a d a getiri oran, t e k bir t k e t i m mal varsaym gereince fiziksel bir oran olarak tanmlanabilmektedir: (17.13) ve (17.14)'n h e m p a y h e m de paydas ayn maln m i k t a r l a r m gstermektedir. Eer birden fazla t k e t i m mal m e v c u t ise, getiri orannn hesaplanabilmesi iin bu mallarn ort a k bir l birimi cinsinden ifade edilmesi, yani mallarn greli fiyatlarnn belirlenmesi gerekir. Bu fiyatlar planl bir ekonomide etkinlik fiyatlar (yani etkin k a y n a k dalmnn verdii fiyatlar); piyasa ekonomisinde ise mallarn marjinal ikame oranlarn y a n s t a n denge fiyatlar olabilir. H e r iki d u r u m d a da y a t r m olgusunun bu fiyatlar etkilememesi, y a n i mallarn y a t r m d a n nce ve sonra a y n fiyatlarla deerlendirilmesi gerekmektedir. Bu h u s u s ancak marjinal deimeler halinde sz konusu olabileceinden getiri oran da marjda tanmlanmaktadr. Yatrmn getiri orannn hesaplanmas, cari tketimden yaplan fedakrlk karlnda gelecekte ne kadar ilve tketim salanacann saptanmasn; bu da ekonominin retim teknolojisinin belirlenmesini gerektirir. Ekonominin teknolojisi ister neoklasik retim fonksiyonu ile, ister heterojen retim aralarn ieren sabit katsayl bir model ile tanmlansn, yatrmn getiri orannn saptanabilecei ve kr oranna eit olaca belirtilmektedir. nce uyumlu retim fonksiyonunu ele alabm. t = 0 dneminde ekonominin sermaye stoku Ko, igc arz Lo, rettii output ise Yo olsun. Bu outputun Co kadarnn tketime, Io kadarnn da yatrma ayrldn varsayalm: Yo = Io + Co- Sermaye stokunun anmad varsaylrsa t = 1 dnemindeki sermaye stoku Kt = Ko -\- Io olacaktr. Bu dnemin igc arz dsal olarak L dzeyinde belirlenmise, t = l dneminde toplam output Y = F (Kx, Lt) olacak ve bu, Ct ve I, eklinde tketim ve yatrma ayrlacaktr. imdi bu tketim akmn (Co, Ct) alternatif bir akmla karlatralm: t = 0 dneminde h kadar ilve yatrm yapldn varsayarsak, t 1 dnemindeki sermaye

SERMAYE VE GETR ORANI

507

stoku K\ = Ko -f- Io -- h olacak ve bu ilve yatrm t = 1 dneminde f toplam outputa: x = h FK (Kt Lt) (17.15) kadar katkda bulunacaktr. t=2 dneminden itibaren balangta planlanan tketim akmn deimemesi iin t = l dneminde bu ilve outputun ve mevcut sermaye stokunun h kadarlk ksmnn tketilmesi gerekir. Bu durumda t=l dnemindeki toplam ilve tketim x -\- h; bir dnemdik getiri oran ise: Pi-= [ (* + h) /h] - 1 = FK (Kt, L,) (17.16) yani sermayenin marjinal verimliliine eittir. Tam rekabet koullarnda, denge durumunda kr oran sermayenin marjinal verimliliine eit olduu iin, denge kr oran ayn zamanda yatrmn getiri oranna eittir. Yatrmn getiri orannn hesaplanabilmesi ve kr oranna eit olduunun gsterilebilmesi iin, sermayenin marjinal verimliliinin tanmlanabilmesinin; yorulabilirlik ve tek-mal varsaymlarnn yaplmasnn gerekmediini saptamak amacyla alternatif olarak ikamenin mmkn olmad, sabit katsayl bir model kullanlmaktadr. Bu modelin retim teknolojisini u ekilde gsterebiliriz: Makine Kesim I Kesim II Kesim III gc 1 1 1 Output b kadar tketim mal c kadar tketim mal 1 jm kadar makine

Grld gibi sreler, bir birim igcnn kullanlmasyla retilen output miktarlarna gre tanmlanmtr. Ekonomi iki farkl endstriden olumaktadr. Birinci kesimde makine kullanlmamakta, igc tek bana tketim mab retebilmekledir. Bu durumda bu kesimle dier kesimler arasnda bir deiim yaplmas gerekmemektedir. Kendine yeterli olan bu kesimin basit retim kesimi olduu varsaylabilir. kinci ve nc kesimlerden oluan endstride ise kapitalist retim ilikileri egemendir. Bu endstride cretli ii kullanlmakta ve cretlerin tketim mal cinsinden dendii varsayldnda, bu kesimler arasnda deiim zorunlu olmaktadr. Bu ekonominin *=0 dneminde durgun durum dengesinde bulunduunu ve M kadar makine stoku ile L kadar igcne sahip olduunu varsayalm. Eer makinelerin anmad varsaylrsa, net

508

ADA NEOKLASIK YAKLAM

sermaye mal retimi sfr olaca iin nc kesimin retim younluu da sfr olacaktr. Miktar denklemleri:
L = Lj + Lu ; Lm = 0 ' M = Lujn

olmaktadr. Ekonomide retilen toplam tketim mal miktar: Co '= LYb + Lnc = n M (c-b) + b L (17.17) Ekonominin bu durgun durumdan karak daha yksek bir tketim salayan dier bir durgun duruma ulamas iin makine retilmesi gerekmektedir. Toplam igc arz veri olduuna gre bu ancak, dier kesimlerden nc kesime igcnn aktarlmasyla salanabilir. Mevcut makinelerin tamamen kullanlabilmesi iin ikinci kesimdeki igc kullanmnn deimemesi, yani bu aktarmann birinci kesimden yaplmas gerekir. Eer mevcut makinelere bir adet daha ilve edilmesi planlanmla, bu makineyi retmek iin birinci kesimden nc kesime m kadar igc aktarlacak, dolaysyla bu makineyi retmenin tketim mal cinsinden maliyeti: h = bm (17.18) olacaktr. ( + 1 dneminden itibaren toplam makine says M + l olacak ve ikinci kesimde L'n = n (M + 1) kadar igc istihdam edilecektir. Bu igcnn rettii tketim mal miktar: L'u e = ere ( M + l ) (17.19) t + 1 dneminde net makine retilmedii, yani ekonomi yeni durgun durum dengesine yerletii iin bu dnemde Ln = 0 olacaktr. Dolaysyla I/j = L L'JJ, birinci kesimde istihdam edilen igcn vermektedir. Bu igc: L\ b --^ bL bn (M+l) (17.20) kadar tketim mal retecektir. Dolaysyla t = l dneminden itibaren srekli olarak salanan ilve tketire L\ b + L' n c Co veya: x = n {c b) ve yatrmn srekli getiri oran, (17.18) ve (17.21)'don: (17.21)

p = n {cb) I mb (17.22) olmaktadr. Getiri orannn pozitif olmas iin c > b olmaldr. Bu, ikinci kesimdeki makine kullanmnn, birinci kesime kyasla, adam bana retilen outputun daha yksek obuasna yol amas demektir. Bu koul gereklemedii zaman makine kullanmndan bir kr salanmas ve ikinci kesimin (ve bununla birlikte nc kesimin) retimde kul-

SERMAYE VE GETR ORANI

509

lanluas sz konusu deildir. Nitekim ikinci kesimdeki ilve outputu makine kullanmna balamak suretiyle (17.22)'deki getiri oranna basit bir yoldan ulalabilir. kinci kesim birinci kesimden fazla olarak 1 jn kadar makinenin kullanmakta ve cb kadar fazla output retmektedir. Bu nedenle bir makinenin retimde salayaca ilve outjrat n(c6)'dir. Bu makinenin retimi iin birinci kesimden nc kesime m kadar igc aktarld zaman makinenin (yatrmn) tketim mal cinsinden maliyeti mb olacaktr. Bunlarn birbirine oran (17.22)'yi vermektedir. Yatrmn getiri orannn kr oranna eit olduunu saptamak iin makinenin tketim mal cinsinden fiyatn p; reel creti w ile gsterirsek nc kesimin fiyat denkleminden iv = p jm veya p = m olduu grlebilir, b, basit retim kesiminden aktarlan bir reticiye denmesi gereken crettir. Birinci ve ikinci kesimlerin bir .rada var olabilmesi iin dier iilere denen cretin de b olmas gerekir. Dolaysyla ikinci kesimin blm denklemi: veya:
rp jn -f" b = rmb jn -\- w = c

r = n (c-b)jmb

(17.23)

yani modelde denge ile badaan tek kr oran, yatrmn getiri oranna eit olmaktadr. Bu sonularn teknolojik gelime koullar altnda da geerli olduu gsterilmektedir. Sabit katsayl modelde teknolojik gelime c ve n katsaylarnn artmas, m ve 6'nin azalmas eklinde ortaya kacaktr. Bu deimeler p^ ve r'yi ayn ekilde etkileyecei iin yatrmn toplumsal ve zel getiri oranlar arasndaki eitlik bozulmayacaktr. retim teknolojisi uyumlu retim fonksiyonu ile tanmland zaman da, teknolojik gelime ister ierilmemi, ister ierilmi olsun; yatrmn getiri oran, kr oran ve sermayenin marjinal verimlilii arasndaki eitlikler korunmaktadr. Bunu ksaca inceleyelim. retim fonksiyonu lee gre sabit verimli Cobb-Douglas ise ve srekli olarak % orannda kayyorsa t = 0 ve ( = 1 dnemlerinde:
Jo

>

olacaktr. t=0 dneminde yaplan h kadar ilve yatrmn f = l dneminde yarataca ilve output:
h kf1 a ^

yani h ile sermayenin t = 1 dnemindeki marjinal verimliliinin arpmna eittir. Eer bu dnemde, ilve outputla birlikte t = 0 dnemin-

510

ADA NEOKLASK YAKLAIM

de yaplan ilve yatrma eit bir miktar tketiliyorsa, yatrmn t = 0 dnemiyle t = l dnemi arasndaki getiri oran, (17.16)'da olduu gibi: (l) = a e* kf-1 (17.24) yani sermayenin ( = 1 dnemindeki marjinal verimliliine ve t = l dnemindeki kr oranna eit olmaktadr. Ayn ilem T1 ile T dnemleri arasndaki yatrmn getiri oran iin yaplrsa:
P

(T) = a #* fer--1 (17.25) yani sermayenin T dnemindeki marjinal verimliliine eittir. (17.24) ve (17.25) in kyaslanmas; toplumun, vazgetii birim tketimden giderek artan oranda bir getiri salayabileceini gstermektedir: kt (t = 0, 1, ...) sabit kald takdirde getiri oran teknolojik gelime orannda artacaktr. Ancak, eer ekonomi duraan durum dengesinde ise, adam bana den sermaye stoku m = X /(Io) orannda artacak ve
P

kx = fc, e""*-1 olacandan p, (T) = pt (1) eitlii salanacaktr. Gerekte r ile p eit olduu iin, p'nun sabit kalmasn salayan koullar, r'nin sabit kalmasn salayan koullarla zdetir. Ayn sonu, teknolojik gelimenin ierilmi olduu, ex ante - ex post ikame modelinde de geerlidir. (16.49)'daki retim fonksiyonunu kullanrsak, t dneminde yaplan h kadar ilve yatrmn t + 1 dneminde outputa katks: h 8Q (t+l)ldKe (t+1) yani h ile etkinlik birimi cinsinden llen sermaye stokunun t + 1 dnemindeki marjinal verimliliinin arpmna eittir. Dier yandan teknolojik gelime ierilmi olduu in, t + 1 dnemindeki h/e*- kadar sermaye stoku, t dnemindeki h kadar sermaye stoku ile ayn etkinlie sahiptir. Dolaysyla, t + 1 dneminde sermaye stokunun h\ex kadarlk ksm tketilirse, t + 2 dneminden itibaren tketim akm, t dneminde yaplm olan k kadar yatrmdan etkilenmeyecektir. Bylece t + 1 dnemindeki ilve tketim:

(ft/e*)

+ h8Q(t+l)l8Ke(t+l)

olacaktr. Yatrmn bir dnenlik getiri oran ise: (t+1) = 8Q (t+l)l8Ke (t+1) - (1-1/e*) (17.26) P olmaktadr. 1 /ex, (16.53)'de grld gibi, t dneminde yaplm olan bir birim yatrmn t + 1 dnemindeki piyasa fiyatdr. Yeni yatrmn piyasa fiyat bire eit olduu iin, 11/e\ t ile t + 1 dnemleri

SERMAYE VE GETR ORANI

Sil

arasnda t dnemli yatrmn urad deer veya sermaye kaybdr. Bu nedenle (17.26), yatrmn toplumsal getiri orannn, sermayenin net marjinal verimliliine, yani net zel getiri oranna eit olduunu ortaya koymaktadr. Yorulabilme varsaymna dayanan retim fonksiyonunda yatrmn getiri oran, tanm gereince sermayenin marjinal verimliliine eittir: zira, her iki kavramn da tanmnda sz konusu olan ey, istihdam edilen igc miktar sabit tutulurken, sermaye stokundaki artn outputta salad arttr. Yatrmn getiri oran saptanrken bu art, bir durgun (veya duraan) durum dengesinden dierine gei eklinde formle edilmekte, yani bir birikim olarak ortaya kmaktadr. Tek mal varsaym nedeniyle yatrmn maliyeti vazgeilen tketim, outputta salad art ise ilve tketimdir. Bununla beraber temel hipotez, kr ve getiri oranlar eitliinin; ikamenin mevcut olmad, heterojen mall bir retim sisteminde de geerli olduudur. Bunu gstermek amacyla kullanlan sabit katsayl model genel bir nitelikte olmad iin; sermaye mallarnn heterojen olduu, birden fazla tketim malnn bulunduu, sabit katsayl, dorusal bir retim sisteminde bu eitliin salanp salanamayaca sorunu ortaya kmaktadr. Bu sorunu, bu zelliklere sahip olan Sraffa modeli erevesinde inceleyebiliriz. Bunun iin, retim teknii (12.7)'de gsterilen durgun durum dengesinde olduunu varsayarak: bir ekonominin

A
A =
X =

P = \Pl Pn I

ao=\LJA...Ln/An_\

tanmlarn yapalm. A, birim retim mal-input katsaylar matriksi; x, retim younluklar, yani gayri safi output vektr; p, fiyat vektr; a0 ise birim retim igc-input vektrdr. Net output vektrn c ile gsterirsek: x = A x + c (17.27) olacaktr; c, ekonomide tketilen mal miktarlarn; Ax ise gayri safi outputtan, kullanlan retim aralarn yenilemek amacyla ayrlan mal miktarlarn gstermektedir. Baz mallar net olarak retilmeyebicei iin c'nin baz elemanlar sfrdr. Eer ekonominin istihdam ettii toplam igcn bire eitlersek (12.6):

512

ADA NEOKLASK YAKLAIM

a0 x = L = 1 (17.28) eklini alacaktr. Grld gibi (17.27) ve (17.28) ekonominin miktar denklemleridir. Eer mallardan birini l birimi olarak alrsak fiyatlar bu mal cinsinden belirlenecek ve fiyat denklemleri: p = ( 1 + r ) pA + w a 0 (17.29) olacaktr, iv (veya r) verildii zaman bu denklemler p ve r (veya w) iin zlebilir. cretin w* dzeyinde verildiini ve bu dzey iin fiyat zmnn p * , kr orannn da r* olduunu varsayarsak; ekonominin tkettii mallarn, l birimi olarak alnan mal cinsinden deeri p*c olacaktr. Ekonominin ayn teknii ve igcn kullanarak, ayn fiyat zmnde daha yksek deerde tketim salayan dier bir durgun durum dengesine gemek istediini varsayalm. Bu durgun durumun tketim vektrn c* ile tanmlarsak, p* c* ulalmak islenen tketimin deerini verecektir. Bu tketimi (net outputu) salamak iin retilmesi gereken gayri safi output miktarlarn ieren retim younluklar vektrn x* ile gsterirsek yeni durgun durumda: x* = A x* + c* (17.30) a0 x* = 1 (17.31) olacaktr. Bu durgun durum dengesine ulamak iin, cari dnemde retilen gayri safi outputtan Ax* kadarnn, gelecek dnemde retim arac olarak kullanlmak zere ayrlmas gerekir. Bunun mmkn olabilmesi iin x'in her elemannn, Ax*'de o elemana tekabl eden elemandan byk veya ona eit olmas; ksaca, cari dnemde retilen mal miktarlarnn, yeni durgun durum dengesinde ekonominin bu mallardan retim arac olarak kullanaca miktarlar amas veya bu miktarlara eit olmas gerekir. Bu koul gerekletii zaman xAx* vektrnn elemanlar pozitif veya sfr olacak ve cari dnemde tketilebilecek mal miktarlarn gsterecektir: x = Ax* + c (17.32) c. cari dnemde retilen inallardan Ax* kadar ayrldktan sonra kalan mal miktarlarn ieren vektrdr. Eer c, tketime elverili olmayan mallar ieriyorsa bu mallar cari dnemde tketilemeyecei gibi gelecek dnemde de tl kalacaktr; zira gelecek dnemde kullanlacak retim aralar Ax* olarak ayrlmtr ve x* retdm younluunda bundan daha fazla retim arac kullanmak olana yoktur. Bu iki koul; yani c 'nin sadece tketim mallarn iermesi ve x-Ax*'in elemanlarnn negatif olmamas koullar gereklemedii takdirde

SERMAYE VE GETR ORANI

SW

yeni durgun duruma bir dnemde gemek ve bu gei srasnda retim aralarn tamamen kullanmak olana yoktur. Bu durumda gei birden fazla dnem alacak ve retim younluklar giderek yeni denge durumuna gre ayarlanacaktr. Ancak, yatrmn getiri orannn saptanmas asndan geiin bir veya birden fazla dnem almas arasnda bir fark mevcut olmad iin burada her iki koulun da gerekletii varsaylacaktr. Bu varsaym altnda ekonomi gelecek dnemde p*c* deerinde tketim yapabilmek iin cari dnemde p* (c c ) deerindeki tketimden vazgemektedir. Yeni durgun durumun salad ilve tketimin deeri p* (c* - c) olduundan, yatrmn getiri oran: P* ( * - ) (17.33) p* (c c ) Bu sre iinde ekonomide tketilen mallarn bileimi iki kez deimektedir; c'den c'ye ve c'den c*'ye. (17.28) ve (17.31)'den ao (x*x) = 0 olduu ve a0 kesinlikle pozitif bir vektr olduu iin; (x*x), yani yeni ve eski durgun durumlarn retim younluklar arasndaki fark gsteren vektr pozitif ve negatif elemanlar iermektedir. Bu, yeni durgun durumda, baz kesimlerde retilen gayri safi mal miktarlarnn eski durumda retilen miktarlardan daha fazla, baz kesimlerde ise daha az olmas demektir. Gerekten, retim katsaylar ve istihdam edilen igc deimedii iin, kullanlan retim aralar ne kadar artarsa artsn btn kesimlerde birden, daha fazla mal retmek olana yoktur. (17.27) ve (17.32)'den ( c - c ) ; (17.27) ve (17.30)'dan da (c*c) vektrnn negatif elemanlar ierecei saptanabilir. Dolaysyla, yal irim (tasarruf) yapld dnemde toplam tketimin deeri azald (p* ( c c) <0) halde baz mallar, yatrm yaplmadan nceki duruma kyasla daha fazla tketilebilmektedir. Ayn ekilde yeni durgun durumda toplam tketimin deeri artt, p*(c* c) > 0 olduu halde baz mallar eski duruma kyasla daha az miktarlarda i tketilmektedir. Bu modelde yatrmn getiri orannn kr oranna eit olduu kolaylkla saptanabilir. Balangta retilen net outputun deeri p*c olduundan:
1 Bu olgu ekonomide sadece tek bir tketim malnn mevcut olduu ve dier mallarn, dolayl veya dolaysz olarak bu maln retiminde kullanld koullarda; bir durgun durumdan dierine geerken igc kullannnnn sabit kalmasn ve dolaysyla yatrmn getiri orannn hesaplanabilmesini olanaksz klmaktadr. Zira bu maldan ayn teknikte daha fazla retilmesi, btn kesimlerin kulland retim aralarnn miktarlarnn artmas demektir. Bu ise, sabit katsaylar nedeniyle, igc kullanmnn artmasn gerektirir.

p =

SU

ADA NEOKLASK YAKLAIM p* c = r* p* A x + w* (17.34) (17.35) , (17.36) = A (x* x)

blm eitliini vermektedir. Yeni durgun durumda ise: p* c * = r* p* A x* + w* olduundan bu iki eitlikten:
p

* (C* _

) = r* p*A (x* - x)

olduu saptanabilir. (17.27) ve (17.32)'den c c olduu iin: p* (c* - c) == r*p* (c - c) veya: olmaktadr. , p = r* . '

(17.37)

Bu sonucun durgun durum ile snrl olmadn saptamak iin ekonominin duraan durum dengesinde bulunduunu ve n orannda bydn varsayalm, ra, hem igcnn hem de retim aralarnn byme oran olduundan (17.27): x = ( l + n ) Ax+c (17.27.a) eklini alacak; bir dnemin outputundan gelecek dnemde retim arac olarak kullanlmak zere ayrlan ksm, o dnemde kullanlan retim aralarn n orannda aacaktr. Ayn nedenle (17.30): x* = (1 + n) Ax*+c* (17.30.a)

haline gelecektir. Yeni duraan duruma geebilmek iin cari dnemin outputundan (l-(-n) Ax* kadar ksmn gelecek dnemde kullanlmak zere ayrlmas gerekir. Bylece (17.32): x = (l+n) Ax* + c (17.32.a)

olmaktadr, c'nin negatif elemanlar iermediini varsayarsak gei bir dnemde gereklemi olacaktr. Bu varsaym altnda yatrmn getiri orann saptamak zere, yatrmdan nceki ve sonraki tketim akmlarn tanmlarsak: p* c, p* S, {l+n) p*c, (l+n) p* c, (l+n)*p*c,... (l+n) 2 p* c*,...

Yatrmn getiri oran bu akmlarn cari deerlerini eitleyen faiz oram olduu iin: p*c +p*c(l+n)/(l+p) + .... = p*c + p * c * (l+n) eitliinin zm p'yu verecektir:

SERMAYE VE GETR ORANI

515

(l+n)(p*c*-p*c)

p =

p*c _ p n

(17>33

-a)

Grld gibi re=0 iken bu eitlik (17.33) ile zde hale gelmektedir. Bu orann kr oranna eit olduunu saptamak iin (17.27.a), (17.30.a) ve (17.32.a)'dan: p* ( c - c ) = (1 -f ) (p*Ax* - p*Ax) (17.36.a) p* ( c * c ) = ( p * x*p*x)(1 +) (p* Ax*p*Ax) eitliklerini tretelim. (17.29)'deki eitlikten her iki duraan durum dengesinin fiyat denklemlerini yazarsak: p* x* - p* x = (1+r*) (p* Ax* - p*Ax) olduu saptanabilir. Bunu (17.36.a)'da yerine koyarsak: p* ( C * - c) = (r* - n) (p* Ax* - p* Ax) (17.36.b) olacaktr. (17.36.a) ve (17.36.b)'yi (17.33.a)'da yerlerine koyarak:
P = '* olduu grlebilir.

"

(17.33)'deki ifadenin paynda yatrmn salad ilve tketim yer almaktadr. Ekonomi bir durgun durumdan dier birine getii ve her iki durumda da toplam net outputun tamam tketildii iin, bu ilve tketim, net outputun deerleri arasndaki farka eittir. Dolaysyla c = y ve c* = y* olarak tanmlanrsa: p * (y* - y) = p* ( c * - ) Dier yandan (17.33)'n paydas, yatrmn tketim mallar cinsinden maliyetini vermektedir. Bu, ekonominin iki durgun durumda kulland retim aralarnn deerleri arasndaki farka eittir: p*(c c ) = p* (Ax* Ax). Eer k = Ax; k* = Ax* tanmlarn yaparsak: ' _ ', p * (k* - k) = p* (c - c ) olacandan yatrmn getiri oran, genel olarak:
p*
(y*

y)

p =

IL. = r*

(17.38)

v ^ p* (k* k) ' eklinde yazlabilir. Bu eitlii kullanarak yukarda saptanan sonucu genelletirmek olana vardr: iki farkl durgun (veya duraan) durum dengesinde fiyatlar, kr oran ve cret ayn ise, bu durumlardan birinden dierine gemek iin yaplan yatrmn getiri oran, kr oranna eittir. Bu sonu, durgun durumlarn farkl retim tekniklerini kullanmalar;

516

ADA NEOKLAStK YAKLAIM

yani (17.38)'de y* ve y'nin farkl tekniklerle retilen net o u t p u t miktarlar, k* ve k'nn da bu tekniklerin kulland retim aralar olmas halinde de geerlidir. retim tekniinin her iki denge durumunda da ayn olmas halinde, yatrmn getiri oran veri bir fiyat sistemine dayanlarak hesaplanmakta ve durgun durumlar arasndaki gei srasnda blm (r* ve w*) ve fiyatlar deimemektedir. retim teknikleri farkl olduu zaman bu ancak gei noktasnda salanabilir: ksaca, belli bir cret dzeyinde her iki teknik de ayn kr orann ve fiyat zmn veriyorsa, bir teknikten dierine gemek iin yaplan yatrmn bu fiyat zmne dayanlarak hesaplanan getiri oran, gei kr oranna eittir. B u n u formel olarak da s a p t a m a k iin yaplmas gereken ey, (17.30)'un farkl bir teknik kullandn ve bu tekniin w* cret dzeyinde (17.27)'deki teknik ile ayn derecede krl olduunu, yani r*'nin gei kr orann verdiini; bu oranda p* fiyat zmnn her iki teknikte de egemen olduunu varsaymaktr. Bu tekniin mal-input matriksini B, igc-input vektrn de b 0 ile gsterirsek (17.30)(17.32):
' ,
x

_j_

hox* x

=1 = Bx* + c

(17.39)

olacaktr. Yatrmn getiri oran yine (17.33)'e eittir. Bunun kr oranna eit olduunu saptamak iin (17.35)'de A yerine B yazarsak (17.36) yerine: p* (c* c) = r* p* (Bx* Ax) elde ederiz. (17.27) ve (17.39) gereince: p* ( c * - c ) = p* (Bx*-Ax) (17.41) olduundan (17.40) ve (17.41)'n (17.33)'de yerlerine konmas p = r* olduunu gsterecektir. Bu modelden elde edilen temel sonular u ekilde zetleyebiliriz: i. Eer ekonomide tek bir tketim mal mevcutsa, ayn teknik iinde igc kullanmn sabit tutarak bir durgun durumdan dierine gemek olana yoktur. Dolaysyla, bu koullar altnda yatrmn fiziksel getiri oran tanmlanamaz. ii. Eer birden fazla tketim mal mevcut ise, ayn teknik ve igc kullanm ile bir veya birden fazla dnemde bir durgun durumdan dierine geilebilir. Bu durumda yatrmn fiziksel bir getiri oran mevcut (17.40)

SERMAYE VE GETR ORANI

517

olmad iin, getiri orannn hesaplanmas bir fiyat sistemini gerektirir. Bu sistem, durgun durum kr orannn verdii tiyat zmdr. Getiri orannn hesaplanmasnda, vazgeilen ve ilve tketimin ayn fiyat sistemi ile deerlendirilmesi gerektii iin yatrmn, kr orann ve dolaysyla f i y a t h r etkilememesi gerekir. Veri fiyat sistemine dayanarak saptanan getiri oran, durgun d u r u m kr oranna eittir. iii. Eer birden fazla teknik mevcut ise ve bu teknikler net olarak tek ve ayn tketim maln retiyorlarsa; bir teknikten dierine geilmesi halinde yatrnm geliri orannn ne olaca, fiyat sisteminden ve ekonominin kr oranndan t a m a m e n bamsz olarak miktar denklemlerinden fiziksel bir oran olarak saptanabilir: zira bu d u r u m d a (17.38)'in hem pay hem de paydas ayn mal cinsinden ifade edilmektedir. Dolaysyla bu koullarda fiziksel getiri oj-.anmn hesap lanmas, kr orannn teknikler arasndaki gei kr oran olmasn gerektirmez. Eer gei kr orannda (r*) tekniklerin fiyat zmleri ayn ise (p a * = p 6 * = p*), bu fiziksel getiri oran gei kr oranna eittir. iv. Eer birden fazla tketim mal mevcut ise, farkl teknikler arasndaki geite yatrmn getiri orannn hesaplanabilmesi iin bir fiyat sistemine gerek vardr. Bu fiyat sisteminin her iki teknikte de ayn olmas gerektiinden, bu koullarda yatrmn getiri oran ancak gei kr orannda saplanabilir: bunun iin de gei kr orannda tekniklerin ayn fiyat zmn vermesi gerekir. Bu koullar gerekleirse, yatrmn getiri oran gei kr oranna eittir. Dikkat edilirse burada, iii'n aksine, hem getiri orannn saptanabilmesi, hem de bunun kr oranna eit olabilmesi iin ru = rb = r* ve p n * = pfc* = p* olmaldr. v. Son kkn bir uzants olarak u sonuca ulalmaktadr: eer ekonomide egemen olan kr oran gei kr oranndan farkl ise, gei kr orannda elde edilen fiyatlarla hesaplanan getiri oran, cari kr oranndan farkldr. Eer cari kr oran gei kr orannn zerindeyken (r=ra > r* iken) a teknii; altnda (r = rb < r*) iken b teknii daha krl ise, ra > p > rb olacaktr. Eer teknik says sonsuz ise, p = r* eitlii ekonominin w-r erisi zerindeki btn noktalarda gertkleecektir. Dier yandan ii'de grld gibi r = ra iken a tekniinin fiyatlar ile hesaplanan getiri oran, p a ; a tekniinin kullanld bu kr oranna eit olduundan pa = p olmaktadr. Buna ramen p = r*, r a = P' rb Pb eitlikleri gerekletii iin, teknik says snrl bile olsa, ekonominin w r erisi zerindeki her noktadaki kr oran ile,

8l8f

ADA NEOKLASK YAKLAIM

o kr orannda elde edilen fiyatlarla hesaplanan getiri orannn eitlii salanmaktadr. Teknik says sonsuz olduu zaman, ekonominin tvr erisi zerindeki her noktada, teknikler arasndaki geileri salayan yatrmlarn getiri oranlar ile ayn teknik iindeki yatrmlarn getiri oranlar eitlenmektedir; r * = r a = p = p f l . vi. (17.38)'de grld gibi teknikler pozitif bir kr orannda eit derecede krl (r*>0) olduu zaman, p* (y* y) ile p*(k*k)nn iaretleri ayn, yani her ikisi de pozitif veya negatiftir. Bylece, eit derecede krl olan iki teknikten hangisi daha yksek deerde tketim (net output) salyorsa, o tekniin kulland retim aralarnn deeri de daha yksektir. Bu, toplumun ilve bir yatrm karlnda gelecekte ilve bir tketim saladn gstermektedir. vii. Eer teknikler birden fazla kr orannda eit derecede krl hale geliyorsa; yani yeniden-gei kr orannda tekniklerden biri geri geliyorsa I tek bir tketim malnn mevcut olduu ve yatrmn getiri orannn fiziksel olarak llebildii koullarda nemli bir sorun domakladr: fiziksel getiri oran kr oranndan ve fiyatlardan bamsz olduu iin hem gei, hem de yeniden-gei kr oranlarnda ayndr. Ancak bu, tek bir fiziksel getiri orannn iki farkl kr oranna eit olmas demek deildir. Ac (i = 0, 1,...), teknikler arasndaki geiin tketim akmnda yaratt deiiklikleri gsteriyorsa, yatrmn fiziksel getiri oran (8.65)'deki gibi: | Act / (1+p)' = 0 (17.42)

eitliini salayan faiz oran olarak tanmlanabilir. Burada Act btn t'ler iin ayn mal olduundan getiri oran fiziksel olarak saptanmakta, fiyatlar iin iine girmemektedir. Eer teknikler arasndaki gei birden fazla dnem alyorsa Act, i'nn baz deerleri iin pozitif, bazlar iin de negatif olabilir. Bu durumda birden fazla faiz oran yatrmn net cari deerini sfra eitleyebilir. Ksaca, bu koullarda bir deil, birden fazla getiri oran mevcuttur. Btn bu sonular; kr orannn, yatrmn toplumsal getiri orannm bir ls olduunun ve retimin teknik koullar ile kr oran arasnda yalan bir iliki bulunduunun kant olarak yorumlanmaktadr. Bu yorumun ne derece geerli olduu bir sonraki blmde, neoklasik yaklamn btnyle deerlendirilmesi srasnda ele alnacaktr.

OKUMA LSTES 1 7 . 1 . Sabit Katsayl Neoklasik Heterojen Sermaye Modeli 1. Ferguson (1969), Ch. 12.4.- 12.7. 2. (1972)*, pp. 167-170. 3. Harcourt (1972)**, pp. 131-144. 4. Kregel (1972)*, pp. 70-76. 5. Samuelson (1962)"; Model. 17.2. Kr ve Yatrmn Getiri Oran 1. Burmeister (1968b)*: Dorusal modellerde gei; sorunlar ve getiri oran. 2. Dougherty (1972); Fisher'in getiri oram kavram. 3. Harcourt (1971)*, Ch. 3: Getiri oran ve talep sorunu. 4. Kregel (1972), pp. 75-84. 5. Nuti (1974b), Section I. 6. Solow (1963a)**: Ayn teknik iinde getiri oran ve teknolojik gelime; teori ve uygulama. 7. (1967a)**: Teknikler arasnda gei ve getiri oran. 8. Solow et al (1966), Section V.

18. DEERLENDRME VE ELETR

18.1. SERMAYE KAVRAMI


Temel unsurlar daha nce (Bl. 5.2.'de) klasik Ekonomi Politik ile kyaslanarak saptanan neoklasik dnce tarznn en nemli nitelii, ekonomik olgular toplumsal yap ve ilikilerden bamsz olarak ele almasdr. Bu husus en belirgin ekilde neoklasik retim ve blm teorilerinde ortaya kmaktadr. Neoklasik retim teorisinin ana ilikisi olan retim fonksiyonu, farkl nitelikteki iki sorunun incelenmesinde ve zmlenmesinde temel aratr. Bunlardan ilki, retimin teknolojik ilikileri olarak adlandrlabilecek input-output ilikileri olup bu, neoklasik teoride, faktrlerin farkl bileimlerinden salanabilecek output miktarlarnn belirlenmesi eklinde formle edilmektedir. retim fonksiyonunun, zmlenmesinde ba rol oynad dier sorun ise toplumsal bir retim ilikisi olan blm sorunudur. Neoklasik blm teorisinin temel hipotezi, cret ve krn, igc ve sermayenin ktlk fiyatlar olduu ve retimin teknik koullar ile faktr arzlarnn greli krlna bal olarak belirlendiidir. retimin teknik koullar faktr taleplerini, bu da faktr arzlar ile birlikte faktr fiyatlarn belirlemektedir. Denge durumunda faktrler, marjinal katklar lsnde gelir elde etmekte; retim fonksiyonu belli zellikleri gsterdii; lee gre verim sabit ve ikamo esneklii bire eit olduu zaman faktrlerin greli gelirleri faktr arzlarndan tamamen bamsz olarak belirlenmektedir. Faktrlerin katklar orannda gelir elde etmeleri iin gerekli koul, taraflarn oyun kuralarna uymas; yani btn piyasalarda tam rekabetin egemen olmas ve reticilerin rasyonel bir davranla kr maksimizasyonunu amalamalardr. retim fonksiyonu mallarn retimindeki teknolojik ilikileri gsterdii ve sermaye bu ilikilerin bir kavram olduu iin, neoklasik sermaye kavram retim aralarndan baka bir ey deildir. Yaklamda retim olgusu, iinde yer ald toplumsal rgtlenme biiminden, retim ilikilerinden bamsz olarak ele alnd iin sermaye, toplumsal ierii olmayan bir kavram halinde ortaya kmakta ve kr, retim aralarnn kullanlmasndan ve verimliliinden doan bir gelir kategorisi niteliini tamaktadr.

522

' ADA NEOKLASK YAKLAIM

Oysa, retim aralarnn retim sreci iinde yer almas ile bunlar zerinden bir gelir elde edilmesi farkl nitelikteki olgulardr. Kapitalizmde kn ortaya kartan ey bu aralarn kullanlmas deil, zel mlkiyetidir. Bu toplumsal mlkiyet ilikisi, sermaye kavramn kapitalizme zg bir kavram haline getirmekte ve bu kavramn dal bir nitelik tamasna yol amaktadr: sermaye, bir yandan teknolojik olarak tanmlanan retim aralarnn btncl bir ifadesi, dier yandan da kapitalistlerin kr elde edebilmelerini salayan toplumsal bir mlkiyet ilikisidir. lk nitelii ile sermaye retim glerinin; ikinci nitelii ile de retim ilikilerinin bir kavramdr. Nasl altn para yapan ey bu metalin fiziksel zellikleri deil ise, retim aralarn sermaye haline getiren ey de bu nesnelerin retimde kullanlmas deildir. retim aralarnn sermaye haline gelmesi, bunlarn "emekiden ayrlarak igc karsnda bamsz bir g olarak ortaya kmas" sonucunda gereklemitir. Bu nedenle kr, retim aralarna deil sermayeye bal olarak ortaya kan bir gelir kategorisi niteliindedir. Krn varl, retim aralarnn sermaye haline dnp dnmediine; krn greli bykl de sermayenin ii snf karsndaki gcne bal olduundan blmn incelenmesi, snflar arasndaki toplumsal-siyasal g ilikilerinin incelenmesini gerektirir. Ekonomi Politiksin en nemli konusu olan bu incelemeyi neoklasik yaklam "iktisat" teorisinin kapsam dnda tutmakta; retim ve blm sorunlarn toplumsal ilikilerden bamsz olarak inceleme abasna girimekte; bunun! sonucunda da tarihsel ierikten yoksun bir teori gelitirmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken nemli bir nokta, neoklasik teorinin bu metodolojik yanlgsnn, retim aralarnn verimli olup olmad, outputa net bir katkda bulunup bulunmad hususu ile bir ilgisi bulunmaddr. Gerekten retim aralarnn verimli olduu varsaylsa bile bu, tek bana, bu aralarn retimdeki katksna belli bir snfn el koymasn aklamaya yetmemektedir. Nitekim, ayn retim teknolojisine sahip farkl retim ilikilerinde1 blm ve deiimin tamamen farkl olaca daha nce (Bl. 12.2.'de) Sraffa modeli erevesinde saptanmtr. retim aralarnn reticiden ayrlmad basit retimde, reticinin outputu, ksmen kulland retim aralarna, ksmen de harcad igc zamanna atfetmesi sz konusu olmad gibi byle bir ayrm yapmak anlamsz ve hatta olanakszdr. retim ara1 Genellikle, retim ilikileri farkl olan toplumlarn retim teknolojilerinin de farkl olmas beklenmelidir. Tarihsel gzlemler, farkl zamanlardaki farkl retim biimlerinin sahip olduklar retim teknolojilerinin kesinlikle farkl olduunu gstermektedir. Ancak, ayn anda var olan farkl retim biimlerinin teknolojilerinin benzetii de bilinen bir gerektir.

" . DEERLENDRME VE ELETR

523

lan sermaye haline dnmedii iin kr ve cret kategorileri mevcut deildir. Buna karlk ayn teknolojiye sahip kapitalist bir toplumda ii, ayn retim aralarn kullanarak ayn miktarda output rettii halde rnnn ancak bir ksmna sahip olabilmektedir. Bunu belirleyen ey ise snflar arasndaki g ilikileridir. Bu denli nemli bir metodolojik yanlgya ramen neoklasik yaklamn retim ilikilerinden bamsz olarak trettii blm teorisinin geerli olmasna olanak var mdr? Gerekten, sermaye kavramnn bu dal niteliinin tanmmamas, bu kavrama dayanan temel neoklasik hipotezlerin; faktr fiyatlar ile faktr arzlar arasndaki ktlk ilikilerinin ve bu ilikiler zerine kurulmu olan neoklasik byme teorisinin genel olarak geerliini yitirmesine yol amakta; bu hipotez ve ilikilerin geerli olabilecei zel koullarn ise kapitalizmle badamas olana bulunmamaktadr.

18.2.

NEOKLASK RETM FONKSYONUNUN VARLII VE BLM TEORSNN GEERL

Neoklasik retim fonksiyonu, Ricardo'nun tarmsal retimde output ile toprak ve igc arasnda ngrd teknolojik ilikiden esinlenerek tretilmitir. Neoklasik blm teorisi de bu ereve iinde, Ricardo'nun rant teorisinin toprak dndaki "retim faktrleri"ne uygulanmasdr. Ricardo'da toprak ve igc homojen byklkler olarak teknik birimler cinsinden llebilmekte ve Ricardo'nun tarmsal "retim fonksiyonunda" miktar deikenleri olarak yer alabilmektedirler. Toprak ve igc zaman blnebilir deikenler olduu ve tarmsal retim bunlarn farkl bileimlerinin kullanlmasna olanak verdii iin, bu "faktrlerin" outputa marjda yaptklar katk belirlenebilmekte ve homojen output, buday miktar cinsinden llebilmektedir. Dier yandan bu ilikinin nemli bir zellii, retilen outputun hem retim arac (tohum) olarak kullanlabilmesi, hem de igcnn yeniden retimini salayan tketim mal olmasdr. Buday bu ilikide output ve retim aracnn hem teknik, hem de l birimi olduundan cret ve kr sorunu, bu homojen maln blm sorunudur. Ricardo'nun rant teorisinin toprak dndaki "retim faktrleri"ne uygulanmas nemli bir sorun ortaya kartmaktadr: heterojen mallarn ve retim aralarnn btnclletirilerek output ve sermaye miktarlarna ulalabilmesi. Y = F {K, L) eklindeki neoklasik retim fonksiyonu, bu sorunlarn zmlendii varsaymna dayanlarak

S 24

ADA NEOKLASK YAKLAIM

formle edilmektedir. Y, ekonominin farkl kesimlerinde, farkl sreler iinde retilen inallarn, K ise bu mallarn retiminde kullanlan retim aralarnn btncl ifadeleridir. Bu deikenler, retim fonksiyonunun belirledii deikenlerden, cret ve kr oranndan bamsz olarak tanmlanabilen miktar deikenlerdir. Ksaca, retilen mallar ve kullanlan retim aralar ne kadar eitli -heterojen- olursa olsun, bunlar V ve K iinde btnclletirilmekte; bu btncl deikenler teknik birimlerle llmekte; retim fonksiyonunun sabit parametresi, bu teknik birimleri kyaslanabilir hale getirmektedir. Dolaysyla Y ve K'ya ulalmas bir btnclletirme sorunudur. Bu btnclletirme ilemi srasnda farkl mallarn ve retim aralarnn greli arlklarnn ne olaca sorunu, iktisatta sk sk ortaya kan bir indeks saylar sorunu olarak yorumlanmaktadr. Bunun zmlenmesi halinde retim fonksiyonu, igc ve homojen mallar arasndaki bir iliki eklinde ortaya kmakta; ancak bu homojen mallarn arkasnda heterojen mallar yatmaktadr. Burada, Avusturya-Wicksell sermaye teorisinin yaklamyla Clark tipi retim fonksiyonu arasndaki iliki aka grlmektedir. Avusturya-Wicksell teorisinin retim dnemi kavram; farkl dnemlerde yaplm, farkl igc miktarlarn ieren yatrmlarn btnclletirilmesini salayan indeks saylar grevini grmekte, yatrmlar retim dnemleri ile arlklandrlarak, sermaye stokunun (miktarnn) bir ls olan ortalama retim dnemine ulalmaktadr. Nitekim (8.28)'de grld gibi ortalama retim dnemi ile sermaye miktar arasnda "bire bir" bir iliki kurulmakta; sermaye miktar retim dneminden tretilebilm ektedir. Avusturya-Wicksell sermaye teorisinin retim dnemi kavramnn sermaye miktarn lmekte baarsz olduu ve bu kavrama ve dolambal retim yntemlerinin verimliliine dayanlarak kr oran ve cretin belirlenemeyecei daha nce (Bl. 8.5. ve 12.5.'de) saptanmt. Farkl mallarn nasl btnclletirilebilecei ve output ve sermaye kavramlarna nasl ulalabilecei, Sraffa modelinde aka grlmektedir: bunun tek yolu, mallar arasnda denge durumunda egemen olan deiim oranlarn kullanmaktr. Deiim oranlar veya greli fiyatlar, btncl sermaye ve output, kavramlarna ulalrken, heterojen mallarn arlklar olarak kullanlmakta; mallarn ton, metre, adet olarak ifade edilen miktarlar bu arlklarla arplarak toplanmaktadr. Bu btnclletirme ileminin arkasnda, sermaye kavramnn blmle olan ilikisi yatmaktadr. Serbest rekabet koullar altnda denge, farkl retim aralarn kullanarak farkl nitelikte mal

DEERLENDRME VE ELETR

S2S

reten kesimlerdeki kapitalistlerin ayn kr orann elde etmelerini gerektirir. Kr oranlarnn eitlenmesi, mallar arasndaki deiim oranlarnn belli deerler almasn; yani uzun dnom denge fiyailarnn, normal fiyatlarn, egemen olmasn gerektirir. Dolaysyla piyasa denge zmlemesinde btn mallar, kr orann eitleyen fiyatlar ile deerlendirilmekte; kr oran bu fiyatlarla saptanan sermaye stoku zerinden hesaplanmaktadr. Denge durumunda egemen olan fiyatlar, ekonomide retilen herhangi bir mal veya igc zaman cinsinden veya parasal olarak ifade edilebilir. l birimi no olursa olsun belli bir fiyat zmnde herhangi iki maln deiim oran sabittir. Genellikle uygulamal almalarda sermaye stoku ve output parasal olarak ifade edilmektedir. Bu, btnclletirmenin, mallarn parasal fiyatlar ile yaplmas demektir. Ancak burada nemli ayrm gzden karmamak gerekir. Sermaye stokunun parasal olarak llmesi ile sermayenin parasal bir fon olarak tanmlanmas farkl eyledir. Parasal bir fon olarak sermaye, henz yatrlmam, retim aralarna dntrlmemi bir finansman kaynadr. Byle bir fonun retimde kullanlmas, retken olmas ve bunun zerinden bir kr elde edilmesi sz konusu olamaz. Aksine, eer sermaye bir kr salyorsa, bu takdirde parasal bir fon olmaktan km, retim aralarna dnm demektir. Dolaysyla, parasal bir fon olarak sermayenin kr ile bir arada mevcut olmas olana yoktur. Parasal sermayenin retim aralarna hangi oranda dnecei ise yatrmn tipine, ierdii retim aralarna ve bu aralarn fiyatlarna baldr. retim fonksiyonu, Ricardo'nun buday input-buday output modelinde olduu gibi bir tek mal ierdii zaman fiyat sorunu ortadan kalkmakta; sermaye miktar, kullanlan maln fiziksel birimi cinsinden tanmlanabilmektedir. retim aralarnn heterojen olduu gerei tannd anda bu anlamda bir sermaye miktar mevcut deildir. Byle bir durumda retim fonksiyonunda sermaye stokunun miktar olarak ifadesinde vurgulanan ey; retim aralarnn miktarlar veri iken, bunlarn btnclletirilmesinde kullanlan arlklarn btn ekonomik koullarda ayn olmas; ksaca, fiyatlarn, retim fonksiyonunun belirledii deikenlerden, "faktr" fiyatlarndan, bamsz olmasdr. Gerekte, eer byle bir bamszlk mevcut ise, gelir dalm ne olursa olsun, mallar arasndaki deiim oranlar ayn kalacak; kullanlan sermaye stoku ile retilen output, belli bir l birimi cinsinden ifade edilen sabit miktarlar haline gelecektir. Btnclletirme sorunu blmn belirlenmesinden nce ve blmden bamsz olarak -

526

ADA NEOKLASK YAKLAIM

zmleneb ilecek; retim fonksiyonu tek mall bir teknolojinin zelliklerini gsterebilecektir. Ancak, retim teknikleri ve tek tek btn retim aralarnn miktarlar veri iken, mallar farkl "faktr" fiyatlarnda farkl deerler alyor, fiyatlar blme bal olarak deiiyorsa, btnclletirme sorununun blmden nce ve bamsz olarak zmlenmesi olana yoktur. Zira, output ve sermaye stokuna ulalabilmesi iin fiyatlarn; fiyatlara ulalabilmesi iin de kr orannn bilinmesi gerekir. Ayn nedenle retim fonksiyonunun sermayeye gre ksm trevi olan ve kr orann belirledii varsaylan sermayenin marjinal verimliliinin tanmlanabilmesi iin kr orannn batan bilinmesi gerekir. Sermaye ve outputun deerleri kr oranna bal olduu zaman, bunlarn btn ekonomik koullarda ayn miktarlar gstermesi olana bulunmad iin, bu durumda neoklasik retim fonksiyonu mevcut deildir. Blmden bamsz olan tek fiyat sistemi Marx'n deer sistemidir. Mallarn retimindeki sermayenin organik bileimi btn kesimlerde ayn ise, blm ne olursa olsun mallar ierdikleri igc miktarlar ile orantl olarak deimekte; deiim oranlar tamamen retimin koullar tarafndan belirlenmektedir. Byle bir durumda retim tekniklerinin cret-kr oran ilikileri dorusal hale gelmekte; cretteki bir deime, fiyatlarn deimesine gerek kalmadan btn kesimlerdeki kr oranlarnn ayn oranda deimesine yol amaktadr. Bu koullar altnda Wicksell fiyat etkisi mevcut deildir. Sabit katsayl neoklasik heterojen sermaye modeli yakndan incelendiinde, (17.2)'deki varsaymn bu sonucu verdii; yani kantlanmak istenen eyin batan varsayld grlr. Btn retim tekniklerinin cret-kr oran ilikileri ekil 17.1.'de grld gibi dorusal olup kr oran ne olursa olsun (17.3)'de, tekniklerin kullandklar retim aralarnn output cinsinden fiyatlar deimemektedir. Gerekte bu varsaym heterojen mallar sorununu tamamen ortadan kaldrmaktadr; zira heterojenlik, mallarn retim koullar farkh olduu zaman sz konusudur. Burada, her teknik iinde, tketim mal ile retim aracnn retim sreleri tamamen zde olduundan bu modelle buday input-buday output modeli arasnda bir fark yoktur. Dier yandan btncl retim fonksiyonundaki outputun yorulabildii varsaym, burada dolayl bir ekilde ortaya kmaktadr. Fiyat ve miktar etkileri mevcut olmadndan, ekonomide retilen mallarn btncl ifadesi olan net outputun deeri, bu mallarn greli miktarlar ne olursa olsun sabittir. Dolaysyla, ayn deerdeki outputun bileimi istenildii gibi

DEERLENDRME VE ELETR

527

deitirilebilmekte; igcnn kesimler arasndaki dalm deitirilmek suretiyle, ayn deerdeki outpt daha ok (az) retim arac, daha az (ok) tketim mal ierebilmektedir. Bu, tek bir maln hem yatrm hem de tketim amac ile kullanlabilmesiyle ayn niteliktedir. Neoklasik teorinin, btncl retim fonksiyonundan trettii nermelerin genelliini saptayabilmek iin Marx'm deer sistemine bavurmas olduka ilgin bir gelimedir. Daha da ilgin olan ey; blmden bamsz tek fiyat sistemi Marx'm deer sistemi olduu iin, neoklasik retim fonksiyonunun nermelerinin geerliinin byle bir sistemi gerekli klmasdr. Ancak Marx'ta, sermayenin organik bileimi ister edenli olsun (Kapital, III), ister olmasn (Kapital, III), emek-deer teorisi, krn kkeninin artk deer olduu nermesi ile ayaktadr. Marx'n, KapitaVin. nc cildinde yapt gibi organik bileimin edenli olduu varsaymndan vazgeilirse neoklasik nermeler ayakta kalabilecek midir? Bu husus ekil 18.1. yardmyla saptanabilir. ekilde wr erisi, retim arac reten kesimin daha sermaye youn olduu varsaym yaplarak izilmitir. Ancak ayn sonular, tketim mal reten kesimin daha sermaye youn obuas halinde de geerlidir, irdelenecek husus, kesimlerin retim koullar farkllat zaman (17.9) (17.11)'deki sonularn geerli olup olmaddr. Kesimlerin sermaye younluklar farkllat zaman hem fiyat hem de miktar (kompozisyon) etkisi mevcuttur. Bu nedenle durgun ve duraan durumlarda kr oran ile

R EKL 18.1.

528

ADA NEOKLASK YAKLAM

ekonominin sermaye younluu arasndaki ilikiler farkl olacaktr. nce ekonominin durgun durum dengesinde olduunu, net outputun sadece tketim malndan olutuunu varsayalm. Bu durumda j, ekonomide adam bana den tketim mal miktarna eit olup blm ne ' olursa olsun sabittir. cret w dzeyinde veri iken bu tekniin kr oram r'dir. P noktasnda wr erisinin eimi, a asnn tanjantna eittir: tan a = dw jdr " (18.1) (17.8)'de kr orannn, sermayenin marjinal verimliliine eit olabilmesi iin, wr erisinin P noktasndaki eiminin, adam bana kullanlan sermaye eit olmas gerekir; tan a = k (18.2) olmaldr. Dier yandan P noktasn y ile birletiren dorunun eimi: tan (i = {y - w) jr ... . , " (18.3) (17.7)'deki blm eitlii gz nne alndnda (yw) /r = k olduu saptanabilir. Dolaysyla: tan /3 s k (18.4) zdelii, kr oran ve fiyatlar ne olursa olsun geerlidir, a as ile /? as birbirine eit olmad iin hem (18.2)'nin, hem de (18.4)'n geerli olmad olanakszdr. (18.4) tanm gerei geerli olduundan, (18.2)nin geerli olmas; yani "faktr" fiyatlar (wr) erisinin eiminin sermaye younluunu lmesi olana yoktur. (18.2)'deki eitlik, (17.9)daki sermayenin marjinal verimlilii-kr oran eitliinin gerekli koulu olduu iin, (17.9)'dak eitliin salanmas da olanakszdr. Ayn nedenle (17.11)'deki eitliin de geerli olduu, wr erisinin herhangi bir noktadaki esnekliinin, o noktadaki gelir paylarn verdii de sylenemez. Dikkat edilirse kesimlerin retim koullar zdeletii zaman wr erisi doru haline gelecek; = /S olacak; (18.2) ile (18.3) arasnda eitlik salanacak; wr dorusunun eimi sermaye younluunu, esneklii de "faktrlerin" greli paylarn verecektir. Bu olgu, wr ve sermaye younluumn deeri ile kr ye byme oranlar arasndaki ilikilerden de saptanabilir. ki-kesimli modelde bu ilikiler: m = ab a (18.5) k = afc/(,8+mr) (fi+mg) olup, k, ekonomide adam bana kullanlan sermayenin tketim mal cinsinden deeridir, m = 0, yani sermaye younluklar eit iken kr ve byme oranlar ne olursa olsun dw /dr =* k eitlii salanmaktadr. w = (l-ar)l(P+mr)

DEERLENDRME VE ELETR

529

Bilindii gibi ekonomi duraan durum dengesinde (g>0) iken net output, hem tketim maln, hem de retim aracn ierecektir. Bu durumda m^O olduu zaman, farkl blm dzeylerinde bu mallarn deiim oranlar farkl olacak; ekil 18.1'de Oy, r >0 iken outp u t u n alaca deeri vermeyecektir. Bu da r > 0 iken /? asnn sermaye younluunu lmemesi demektir. Duraan durum dengesinde kr oran ile sermaye younluu arasndaki ilikiyi saptayabilmek iin ekil 18.1 yerine (18.5)'deki eitlikleri kullanabiliriz: wr erisinin eiminin sermaye younluuna eit olduu tek durum r = g ' d i r . Bunun la beraber bu olgu, mallarn deiim oranlarnn kr oranndan bamsz olarak belirlenmesi demek olmadndan, sermaye younluunun ne olduunun saptanabilmesi iin burada da blmn, kr oran veya cretin dsal olarak verilmesi gerekir. Bu sonular, marjinal verimlilik blm teorisi ile ilgili olarak noeklasik retim fonksiyonundan tretilen ilikilerin genel olarak geerli olmadn gsterdii iin, neoklasik retim fonksiyonunun mevcut olmadnn yeterli kantdr. Ancak, neoklasik retim fonksiyonunun mevcut olmamas, marjinal verimlilik blm teorisinin reddedilmesi iin yeterli deildir. Bu teori en genel ekliyle, arz-talep yasalarnn "faktr" piyasalarna uygulanmas olup btncl retim fonksiyonu " f a k t r " talebinin belirlenmesindeki alternatiflerden sadece biridir. Marjinal verimlilik blm teorisinin temel nermesi, "faktr" fiyatlar ile "faktr" miktarlar arasnda bir ktlk ilikisinin mevcut olduudur. Bu ilikide "faktr" talebi, greli "faktr" fiyatlarnn azalan bir fonksiyonu olmakta; kr oran arttka sermaye talebi igc talebine oranla azalmakta, yani sermaye younluu artmaktadr. Bylece greli olarak kt olan "faktrn" fiyat artmakta ve bu "faktr" daha fazla gelir elde etmektedir. Dolaysyla, marjinal verimlilik blm teorisinin reddedilebilmesi iin, kr oran ile sermaye younluuunun ayn ynde deiebileceinin gsterilmesi gerekir. Bu durumda, arz-talep yasalarnn "faktr" piyasalarna uygulanabilmesi; faktrlerin, greli ktlklarna gre gelir elde ettikleri nermesinin geerliini koruyabilmesi olanakszdr. Gerekten tekniin ve / veya sermaye younluunun geri gelmesi olgular, bu olanan mevcut olduunu; t a m rekabet koullar altnda kr maksimizasyonuna ynelen kapitalistlerin, kr oran arttka (azaldka) daha ok (az) sermaye youn teknikleri seebileceklerini; ayn tekniin ve sermaye younluunun, kr orannn dk ve yksek olduu koullarda kullanlabileceini gstermektedir. Bu olgular daha

530 nce Sraffa modeli (Bl. 14.3; ekil iin b u r a d a ksaca y m e teorileri iin

ADA NEOKLASK YAKLAIM (Bl. 12.5, 12.7; ekil 12.2 .4) ve iki-kesimli model 14.5 .9) erevesinde ayrntl olarak incelendii zetlenecek ve b u n l a r n neoklasik blm ve bdouraca sonular vurgulanacaktr.

nce d u r g u n d u r u m koullar altnda tekniin geri gelmesi olgusunu inceleyelim. ekil 14.5.'deki iki alternatif t e k n i k t e n 2. t e k n i k 0 ^ r g r, ve r 2 ^ r ^ Rj k r oranlarnda kullanlmakta ve r=r2 noktasnda geri gelmektedir. Bu tekniin wr ilikisi dorusal olduu iin sermaye younluu k r oranna bal olarak deimemekte; bu tekn i k t e Wicksell fiyat etkisi o r t a y a k m a m a k t a d r . kinci teknikte ise fiyat etkisi negatif olup bu tekniin sermaye younluu k r oran ile birlikte a r t m a k t a d r . Bylece k r oran artt z a m a n ekonominin sermaye younluu nce sabit kalmakta; sonra artmakta; d a h a sonra ise yine sabit kalmaktadr.1 E k o n o m i n i n wr erisi zerinde sadece tekbir n o k t a d a r ile k, neoklasik teorinin ngrd ekilde, y a n i ters y n d e deimektedir; reel Wicksell etkisinin pozitif olduu ilk gei (A) noktas. Yeniden-gei (B) noktasnda reel Wicksell etkisi negatif o l m a k t a ; k r oran r 2 'nin zerine kt z a m a n d a h a sermaye youn olan teknik seilmektedir. Bu nedenle, d u r g u n d u r u m d a tekniin geri gelmesi ortaya kt a n d a , k r oran ile sermaye younluu arasndaki ktlk ilikisinin geerli olmas olana y o k t u r : zira b u , reel Wicksell etkisinin kesinlikle negatif olmas, k ile r'nin ayn y n d e deimesi demektir. Dier y a n d a n ekil 14.5., tekniin geri gelmesi olaslndan t a m a m e n bamsz olarak, a y n t e k n i k iinde, veri r e t i m aralarnn deerinin igcne orannn k r oran ile ayn ynde deiebileceini de gstermektedir. Ancak, k r oran ile sermaye y o u n l u u n u n a y n y n d e deiebilmesi iin tekniin geri gelmesinin gerekmedii, ikiden fazla tekniin nevcut olduu ekil 12.4.'de ve b u n d a n tretilmi olan 14.6.'da grlmektedir. K r oran artt z a m a n sermaye younluu r=rt noktasna k a d a r ayn t e k n i k iinde a r t m a k t a ; bu gei noktasnda k r oranndaki bir art sermaye younluunu a z a l t m a k t a (pozitif reel Wicksell etkisi);
1 Her ne kadar yukarda artma ve azalma szckleri kullanlyorsa da, burada sz konusu olan geilerin birbirini izleyen sreler olmadn unutmamak gerekir. Gerekte yaplan ey, farkl kr oranlarna sahip denge durumlarnn kyaslanmasdr. Dolaysyla, artma ve azalma szckleri bir deime srecinden ok denge durumlar arasndaki fark eklinde yorumlanmahdr. Bu yorum erevesinde rnein tekniin geri gelmesi olgusu, farkl kr oranlalanna sahip durgun (veya duraan) durura dengelerinde ayn tekniin kullanlabilmesi eklinde dnlmelidir.

DEERLENDRME VE ELETR

531

ancak r>r iken sermaye younluu ile kr oran hem ayn teknik iinde, hem de gei noktalarnda ayn ynde deimektedir. Ksaca, hem Wicksell fiyat etkileri, hem de reel Wicksell etkileri negatiftir. Grld gibi neoklasik teorinin nermesi Wicksell etkileri negatif olduu zaman geersiz hale gelmektedir. Tekniin geri gelmesi olgusunun bu nerme zerindeki etkisi de, bu olgunun negatif reel Wicksell etkisine yol amas nedeniyledir. Ekonomi duraan durum dengesinde iken sermaye younluu, kr ve byme oranlarna bal olarak deiecektir. Bunlardan ilki yukarda tartlan Wicksell etkilerini, ikincisi ise kompozisyon etkisini yaratmaktadr. Byme oran pozitif olduu zaman, r ile k arasndaki iliki olduka karmak hale gelmektedir. ekil 14.7.'de bu durumda ortaya kabilecek olaslklardan biri incelenmekte; tekniin geri gelmesi olgusu ortaya kmad halde ekonominin kulland sermaye younluu geri gelebilmektedir. Kr oran ile sermaye younluu r noktasndan itibaren ayn ynde deimekte, kr orannn yksek bir deerinde (r,) ekonominin kulland sermaye younluu, bu orann daha dk deerlerinde (0 g r r iken) kullanlan sermaye younluuna eit hale gelmektedir. Tekniin geri gelmesi olgusu ve negatif reel Wicksell etkisi ortaya kmad halde r ile k ayn ynde deiebilmektedir ve r2 < r sS R7 iken kullanlan sermaye younluklar, kr orannn daha dk deerlerinde kullanlan sermaye younluklarndan daha yksektir. Bunun nedeni, ikinci teknikteki negatif Wicksell fiyat etkisinin r 2 oranndan daha yksek kr oranlarnda, r = r , ' d e ortaya kan pozitif reel Wicksell etkisini bastrabilmesidir. Yukarda, r=g iken M;r erisinin herhangi bir noktadaki eimiminin tekniin sermaye younluunu lt saptanmt. Ancak bu, k ile r arasnda tek ynl, monoton bir iliki salamaya yetmemektedir. Bunu ekil 14.9. yardmyla inceleyebiliriz. Kr oran r 2 ile r x arasnda iken r=g olsa bile ikinci teknikteki negatif Wicksell fiyat etkisi, kr orannn bu deerleri iin r ile fc'nn ayn ynde deitiini gstermektedir. Dolaysyla, bu koullarda r ile k arasnda ters ynl bir iliki kurabilmek iin, btn tekniklerin tketim mal reten kesimlerinin daha sermaye youn; yani Wicksell fiyat etkisinin pozitif olmas gereklidir. Durgun durumun aksine duraan durumda, teknikler arasndaki yeniden-gei noktasnda reel Wicksell etkisi pozitif olabilecei gibi ilk gei noktasnda negatif reel Wicksell etkisi de ortaya kabilir. Bu koullarda byme oranndan bamsz olarak r ile k arasndaki ili-

532

ADA NEOKLASK YAKLAIM

kileri saptamak olanakszdr. ekil 14.9'da g = g2 ve r=r} olduunu varsayalm. Bu durumda tekniklerin miktar denklemleri ile blm eitliklerinden: ' c (I) + g2 fc (I) = w (I) + r3 fc (I) c (II) + g2 k (II) = w (II) + r3 fc (II) (18.6)

olmaktadr. r = r 3 iken w (I) = w (II); g=g 2 iken de c (I) = c (II) olduundan (18.6)'dan: [fc (I) - k (II) ] (g2 - r,) = 0 (18.7) yazlabilir. g2 ^ r3 olduu iin bu eitlik, g = g2 ve r = r 3 iken fc (I) = fc (II) ; yani tekniklerin sermaye younluklarnn eit olduunu gsmektedir. Ayn durum g = g3 ve r = r2 iken de ortaya kmaktadr. Bu koullarda, gei kr oranlarnda sermaye younluu deimemekte, reel Wickscll etkisi ortaya kmamaktadr. Ancak eer byme oran g2 ve g3'den farkl ise, gei kr oranlarnda reel Wi ekseli etkisi ortaya kacak; bunun yn ise byme oranna bal olacaktr. r*'nin gei kr oranlarn gsterdiini ve g=g2, g-^g olduunu varsayarsak (18.6)'dan: [fc (I) - fc (II)] (g-r*) = c (II) - c (I) (18.8) olduu saptanabilir. Bu eitliin sa tarafnn pozitif veya negatif olmas byme oranna baldr: g3 > g > g2 iken c (II) - c (I) > 0 g < g2 ve g > g3 iken c (II) - c (I) < 0 olmaktadr. Bu nedenle (18.8), (18.9) ve ekil 14.9'dan: g > g iken r* = r 2 'de Jfc(I) < fc (II) ; r* = r3'de fc (I) < k (II) gi > g >gz ^ e n r* = r2'de fc(I) > fc (II);r* = r3'de fc (I) < fc (II) g2 > g >0 iken r* = r2'de fc(I) > fc (H);r*=r,'de fc (I) > fc (II) (18.10) (18.9)

olduu kolaylklar saptanabilir. Bu durumlardan ilkinde r2 gei noktasnda kr oran artnca daha sermaye youn olan ikinci teknie geilmekte; yani ilk gei noktasnda negatif reel Wicksell etkisi ortaya kmaktadr. Yemden - gei (r3) noktasnda ise kr oranndaki bir art daha az sermaye youn olan birinci teknie geilmesine yol amakta ve pozitif reel Wicksell etkisi ortaya kmaktadr. Grld gibi burada gei ve yeniden-gei noktalarndaki Wicksell etkilerinin ynleri, durgun durumda ortaya kann tam aksidir. Bu, ekil 18.2.a. ile ekil 14.5.'in kyaslanmasnda aka ortaya kmaktadr. (18.10)'daki ikinci durumda, tekniin geri gelmesine ramen hem gei, hem de yeniden - gei

DEERLENDRME VE ELETR

53S

noktalarnda reel Wicksell etkisi pozitiftir'(ekil 18.2.b). Son d u r u m d a ise (ekil 18.2.c.) gei noktasnda pozitif: yeniden-gei noktasnda negatif reel Wicksell etkisi o r t a y a kmaktadr. ekil 18.2.'de grld gibi Wicksell fiyat atkisi ilk teknikte pozitif ikinci t e k n i k t e negatif olduu iin, b y m e oran herhangi bir dzeyde veri iken, r a r t t k a k (I) azalmakta, k (II) a r t m a k t a d r . Ancak, b y m e orannn farkl dzeylerinde k (I) ve k (II) dorularnn 1 kesim n o k t a l a r ve gei noktalarnda ortaya kan reel Wicksell etkilerinin yn farkl olmaktadr. B t n bu sonular; ister durgun, ister d u r a a n d u r u m egemen olsun, kr oran ile sermaye younluu arasnda t e k ynl bir ilikinin mevcut olamayacan; retimin teknolojik zelliklerine bal olarak ayn tekniin ve sermaye younluunun farkl kr oran dzeylerinde kullanlabileceini; k r oran ile sermaye younluunun birlikte artp azalabileceini gsterdiinden, neoklasik blm teorisinin temel nermeleri ile elimekte, bu nermelerin genel bir geerlie sahip olabilmesi olana o r t a d a n kalkmaktadr. Neoklasik retim fonksiyonunun ve bun u n bir deikeni olan sermaye miktarnn m e v c u t olabilmesi iin Wicksell fiyat etkisinin o r t a y a kmamas, sermaye s t o k u n u n blmden bamsz olarak llebilmesi gerekir. Sabit katsayb neoklasik heterojen sermaye modeli b u n u salayan tek varsaym; sermayenin organik bileiminin edenli olduu varsaymn y a p m a k t a , b u n u n son u c u n d a yukarda ele a b n a n b t n olgular o r t a d a n kalkmaktadr. Nitekim ekil 17.1'de tekniin ve sermaye younluunun geri gelmesi, negatif reel Wicksell etkisinin ortaya kmas olanakszdr. K r oran deitii zaman ayn teknik iinde sermaye younluu sabit kalm a k t a ; k r oran a r t a r k e n (azahrken) giderek d a h a az (fazla) sermaye youn tekniklere geilmektedir. Neoklasik blm teorisinin k r oran ile sermaye younluu arasnda ngrd iliki retim fonksiyonu dnda ele alnd zaman, sz konusu olan eyin sermaye stokunun deeri olarak yorumlanmas; bu ilikinin de teknik veya sermaye younluu seimi eklinde ele abnmas gerekir. Zira, her ne k a d a r sermaye s t o k u n u n deeri kreranna bah olarak deiiyorsa da, ayn teknik iinde retim aralarnn ve igcnn greli "ktlklar" veri olduundan, r ile k arasndaki ilikiyi " f a k t r " miktarlarnn deitii gei noktalarnda incelemek, neoklasik blm teorisinin nermesine d a h a uygun dmektedir. Nitekim neoklasik retim fonksiyonunda da, srekli ikame varsaym
1 ekil 18.2.'de k(T) ve fc(II)'nin r ile olan ilikileri, basitlii salamak amacyla dorusal olarak gsterilmektedir.

534

ADA NEOKLASK YAKLAIM

a :

b :
i

g 3 > s > g2

I
'

1
-

" "

"

t
1

^
1
1
1 1

&L*.
1 1

c > g2 < g

1
1

VfH

1 1
1 1

"r
1 1 1

- _
"

i 1
1

E K L 18.2

DEERLENDRME VE ELETR

535

nedeniyle, bu iliki teknik seimi eklinde o r t a y a kmaktadr. Bu dur u m d a neoklasik teorinin pozitif reel Wiekseli etkisini gerektirdii aktr. Eer Wcksell fiyat etkisi m e v c u t deilse (ekil 17.1.) bu kendiliinden s a l a n m a k t a d r . F i y a t etkisi m e v c u t olduu t a k d i r d e , b u etki ister pozitif, ister negatif olsun, negatif reel Wiekseli etkisinin o r t a y a kmas m m k n d r . Dolaysyla en genel ekliyle de neoklasik teorinin geerli olabilmesi iinde tekniklerin wr ilikilerinin dorusal olmas; ekonomide retilen b t n mallarn r e t i m srelerinin benzemesi; sermayenin organik bileiminin edenli olmas gerekir. B u n u n ise, mallarn ve retim aralarnn eitlendii, r e t i m teknolojisi k a r m a k olan kapitalist ekonomilerin somut koullaryla badamas olanakszdr. D i k k a t edilirse, baz neoklasik iktisatlarn grlerinin aksine, neoklasik teorinin geerli olup olmad h u s u s u n u n ; ikamenin sreklilii ve t e k n i k saysnn sonsuz olmas ile bir ilgisi y o k t u r . Neoklasik teori iin sorun, retim tekniklerinin saysndan deil, mallarn heterojen olmasndan ve retim koullarnn farkllamasndan domaktadr. Bunlar, blmden bamsz bir " s e r m a y e m i k t a r " k a v r a m n n anlamszln o r t a y a k o y m a k t a ; blm ile sermaye s t o k u n u n deeri arasnda neoklasik teorinin ngrmedii ilikilerin o r t a y a kmasna yol a m a k t a d r . Tekniklerin wr ilikileri dorusal olmad z a m a n , teknik says sonsuz olsa bile, ekil 17.1.'de olduu gibi ekonominin srekli olarak konveks bir wr erisine sahip olmas olanakszdr. ekil 12.4, bu koullarda ekonominin wr ilikisinin ne gibi biimler alabilecei k o n u s u n d a iyi bir fikir vermektedir. Tekniklerin wr ilikileri dorusal olmad iin, t e k n i k says sonsuza gittii z a m a n ekonominin wr erisi zerindeki bir hareket, sermaye younluunda sistematik olmayan deimelere yol aacak; neoklasik nermenin aksine bu eri zerinde a r k a a r k a y a gelen tekniklerin o u t p u t ve sermaye younluklar marjinal olarak farkllk gstermeyecektir. Sermaye s t o k u n u n llmesi; tekniin ve sermaye younluunun geri gelebibnesi; Wicksell etkilerinin pozitif ve negatif olabilmesi olgular, deer teorisi ile blm teorisinin btnletiriknesinde o r t a y a kan fiyat-kr ilikileri ile ilgili sorunlardr. N i t e k i m Marx'n transform a s y o n , R i c a r d o ' n u n da deimeyen deer ls sorunlar a r k a s n d a , blmle fiyatlar arasndaki karmak ilikiler y a t m a k t a d r . Ricardo ve Marx bu ilikilerin y a r a t t sorunlar zememi olmakla birlikte; b u n l a r n varlnn ve blm ve deer teorileri ile ilgili olarak o r t a y a kard sorunlarn bilincindedirler. Ricardo ve M a r x ' t a n bir yzyl

536

ADA NEOKLASK YAKLAIM

sonra bu sorunlarn v a r olmad v a r s a y m n a d a y a n l a r a k gelitirilen teorilerin iktisat retisine egemen olmas hayli d n d r c d r .

18.3. NEOKLASK BYME


Yukarda ele alman olgular sadece neoklasik blm teorisinin deil, ayn zamanda byme teorisinin geerliini de nemli lde etkilemektedir. Neoklasik byme teorisinin dengeleyici mekanizmas, "faktr" piyasalarnda ortaya kan arz-talep dengesizliinin "faktr" fiyatlarn, bunun da teknik seimi yoluyla "faktr" kullanmlarn etkilemesine dayanmaktadr. Burada "faktr" fiyatlar ile "faktr" miktarlar arasndaki ktlk ilikisi, sermaye-hasla katsaysn gerekli ynde deitirerek, Harrod'n gerekli byme orannn doal byme oranna intibak etmesini salamaktadr. Gerekli byme oran doal byme orann at zaman igc greli olarak kt hale gelmekte; igc piyasasnda ortaya kan talep fazlas cretlerin artmasna, kr orannn dmesine yol amaktadr. Bu durumda sermaye youn teknikler daha krl hale gelmekte ve igc talebi azalmaktadr. Dier yandan, retim fonksiyonunda kr oran azalrken, sermaye younluu ile birlikte sermaye-hasla katsays da artmaktadr. Dolaysyle bu sre iinde Harrod'n gerekli byme oran azalarak doal byme oranna eitlenecektir. Bu srecin tam tersi doal byme oran gerekli byme orann at zaman ortaya kmakta, bu durumda da uzun dnem, tam istihdam byme dengesi salanmaktadr. Yukardaki tartmalar, duraan durum koullar altnda, cretler artarken (derken) igc (sermaye) youn tekniklerin daha krl olabileceini gstermektedir. Bu durumda, kr oran azalrken (artarken) sermaye-hasla katsaysnn da azalmas (artmas) olana mevcuttur. ekil 14.8. bu olgunun durgun durum koullar altnda ortaya kabileceini gstermektedir: kr oran artarken giderek daha dk hasla-sermaye (daha yksek sermaye-hasla) kasaylarma sahip tekniklere geilmektedir. Ayn olguyu duraan durumda incelemek iin ekil 14.9. ile bundan tretilmi olan ekil 18.2.'yi kullanabiliriz. y = w -\- rk blm eitliinden hasla-sermaye katsays: v' = yjk = (w/fc) + r (18.11) ekil 14.9. ve 18.2.'de gei noktalarnda kr ve cret oranlar her iki teknikte de ayn olduundan: ' (I) - v' (II) = w

DEERLENDRME VE ELETR

537

olduu saptanabilir. Gei noktalarnda w > 0 olduu iin, bu noktalarda sermaye younluu yksek olan tekniin hasla-sermaye katsays daha dktr. Bu eitlii kullanarak (18.10)'dan: g > g3 iken r2'de v' (I) > v' (II); r,'de v' (I) > v' (II) gi>g>giken r2'de V (I) < v' (II); r3>de v' (I) > ' (II)
r

(18.13)

3'

d e

1 )

' (!)

<

v >

olduu saptanabilir. Grld gibi, negatif reel Wicksell etkisinin ortaya kt gei kr oranlarnda (g>g} iken r*=r 2 'de ve g<g2 iken r*=rr de) neoklasik nermenin aksine kr oran ile sermaye-hasla katsays ayn ynde deimektedir. Bu, neoklasik byme teorisinin dengeleyici mekanizmasnn ilem ey eb ileceini; teknik seiminin, gerekli ve doal byme oranlar arasnda intibak salayacak yerde, bu iki orann birbirinden uzaklamasna yol aabileceini gstermektedir. rnein ekil 18.2.a.'da kr oran r* = r2 iken, gw = s [v < n ise, igc piyasasndaki arz fazlas nedeniyle cretler azalacaktr. cretlerdeki azalma kr orannn r2'nin zerine kmasna; bu da sermaye-hasla katsays (v) daha yksek olan ikinci teknie geilmesine yol aacaktr. Sermaye-hasla katsays artt iin sjv azalarak doal byme oranndan daha da uzaklaacaktr. Ayn durum ekil 18.2.c.'de r* = r} iken ortaya kmaktadr. Bu durumlarda, piyasa mekanizmasnn uzun dnemde etkin bir ekilde ileyerek tam istihdam dengesini salamas sz konusu deildir. Neoklasik bymenin altn kural, duraan durum koullar altnda kr oran ile adam bana den tketim arasnda belli ilikiler kurmaktadr. (16.17)'den saptanabilecei gibi r~>g iken sermaye younluundaki bir art adam bana den tketimi artrmaktadr. Bu durumda neoklasik teori kr orannn azalacam ngrd iin, kr oran ile duraan durum tketimi arasnda ters ynl bir iliki mevcuttur. Aksine r < g ise, fe'daki bir art c'yi ve r'yi azaltacak; yani r ile c ayn yndo deiecektir. Negatif reel Wicksell etkisinin ortaya kt gei veya yenidengei noktalarnda c ile r arasndaki bu ilikiler gereklememektedir. Bunu ekil 18.2. yardmyla saptayabiliriz. 18.2.a.'da g > r3 > r2 olduu iin, neoklasik nermeye gre c ile r ayn ynde deimelidir. Oysa g > gt olduu iin c (II) < c (I)'dir ve r2 noktasnda kr oran artt zaman adam bana daha az tketim salayan ikinci teknie geilmekte; yani r ile c ters ynlerde deimektedir. Ayn ekilde 18.2.c.'de r 3 > olduundan neoklasik nermeye gre c ve r ters ynlerde deime-

538

ADA NEOKLASK YAKLAIM

lidir. Oysag < g 2 iken c (II) < c (I) olduu iin, r 3 noktasnda kr oranndaki bir art adam bana tketimin daha fazla olduu birinci teknie geilmesine yol a m a k t a ; yani r ile c ayn ynde deimektedir. Neoklasik iki-kesimli b y m e modeli bu sonulardan ne derece etkilenmektedir? Btncl retim fonksiyonuna dayanan temel neoklasik byme modeli ve yllanma modellerinden farkl olarak burada, basit bir dzeyde de olsa, heterojen mal ve fiyat sorunlar ortaya kmaktadr. Ancak, bu sorunlarn ortaya kmasyla birlikte (kesimlerin retim teknolojilerinin neoklasik gelenee uygun olarak uyumlu retim fonksiyonlar ile tanmlanmasna ramen), kr oran ile sermaye younluu ve sertnaye-hasla katsays arasndaki t e k ynl ilikiler ortadan kalkmakta, t a m istihdam b y m e dengesini ve b u n u n kararlln salayan neoklasik srecin ilememe olasl ortaya kmaktadr. Bu sorunlar daha nce incelendii iin b u r a d a ksa bir zetle yetinebiliriz. Bir kere, btncl retim fonksiyonunun aksine b u r a d a blm, sadece retimin teknik koullar ile faktr arzlarndan t r e t m e k olana yoktur. Bunun iin cretin veya kr orannn dsal olarak verilmesi (16.34); veya yatrm-tasarruf zdeliinin (16.33) kullanlmas gerekmektedir, t i k d u r u m d a , k r oran dsal olarak verildii zaman, mallarn deiim oran, kesimlerdeki sermayelerin t k e t i m mal cinsinden marjinal verimliliklerini eitleyen bir deer almaktadr. Ancak, kesimlerin sermaye younluklar farkl olduu iin, teknikler arasndaki geite (retim fonksiyonlar zerindeki harekette) negatif fiyat etkisi ort a y a kabilmekte; k r oran ile sermaye-hasla katsays ayn ynde deiebilmekte; ayn sermaye-hasla katsays birden fazla kr oranmda kullanlabilmektedir. Dier y a n d a n ekonomide adam bana kullanlan sermayenin hem miktar, hem de t k e t i m mal cinsinden deeri kr 1 oran ile ayn ynde deiebilmektedir. Bu olgu, bir y a n d a n b y m e dengesinin kararsz olmasna yol aarken dier y a n d a n da "faktr fiyatlar ile faktr miktarlar arasndaki ktlk ilikisi" ile elimektedir. K r oran ile sermaye younluunun ters ynlerde deimesini salayan btn koullar ise retim fonksiyonlarnn belli zellikler gstermesine baldr. Son olarak yllanma modellerine ksaca deinelim. nce unu belirtmek gerekir ki, bu modeller ve zellikle putty-clay modeli, b y m e
1 Kr oran ile adam bana kullanlan sermaye miktarnn ayn ynde deiebilmesi, sermaye mal reten kesimin daha sermaye yogan olmas halinde mmknd. Bu durumda fiyat etkisi de negatif olaca, sermaye inalnn tketim mal ile deiim oram, kr oran ile ayn ynde deiecei iin, adam bana den sermayenin deeri de kr oran ile ayn ynde deiecektir.

DEERLENDRME VE ELETR

539

teorisinde nemli bir aamadr. Bu modelde teknolojik gelime ve birikim olgular az ok btnletirilebilmekte; teknik seimi ve "faktr" kullanm olanaklar asndan yatrm ve retim kararlar arasnda kesin bir ayrm yaplmaktadr. Teknik seiminin ex ante yatrm kararlaryla snrlandrlmas, zaman unsuruyla bekleyilere nem kazandrmaktadr. Dier yandan cari yatrmlarn en son teknik bilgi dzeyini iermesi ve mevcut sermaye stokunun teknolojik gelimeden yararlanamamas; yatrmlarn ekonomik mrlerinin fiziksel mrlerinden; piyasa fiyatlarnn da retim maliyetlerinden sapmas gibi nemli sorunlarn ortaya kmasn ve incelenmesini salamaktadr. Putty-clay modelleri balangta neoklasik yaklamdan bamsz olarak formle edilmi ve incelenmi [alter (1959), (1960); Johansen (1959)]; ancak, daha sonra neoklasik ereveye oturtularak neoklasik byme ve blm teorileri ile btnletirilmitir. [Solov (1962b)]. Byme teorisi erevesinde temel ama, modelin duraan durum dengesi ile badap badamad sorununun aratrlmas olmutur. Bu denge yaklam, bir yandan teknolojik gelimenin ve retim fonksiyonunun biimiyle ilgili normatif unsurlarn modele girmesine, dier yandan da belirsizlik ve bekleyiler gibi temel sorunlarn bir kenara atlmasna yol amtr. Blm teorisi ile ilgili olarak da modelin marjinal verimlilik teorisinin nermeleri ile badap badamad sorunu n plana kmtr. Putty-clay modelinde sermayenin yorulabilme olana bulunmamakla beraber outputun yorulabildii varsaym yaplmakta; bunun sonucunda outputun ve sermayenin retim sreleri birbirinden ayrlmamakta; output (putty) bir retim srecinden gemeksizin sermaye mal (clay) olarak kullanlabilmektedir. Bu varsaymn deitirilmesi ve mallarn retim srelerinin farkllamas halinde, tekniin ve sermaye younluunun geri gelmesi olgular burada da ortaya kacak ve modelin yaps ve sonular nemli lde deiecektir. Bunu saptamak iin nce teknolojik gelimenin mevcut olmadn ve ekonominin durgun (veya duraan) durum dengesinde bulunduunu varsayalm. Neoklasik modelin aksine outputun sermaye malna dntrlebilmesi iin igc kullanldn dnelim: t = 0 dneminde Qo kadar output ve Lo kadar igc kullanlarak Ko kadar sermaye mal retilsin. Bu sermaye malnn fiziksel mrnn sonsuz olduunu ve t=l dneminden itibaren bu malla birlikte L kadar igc kullanlarak dnem bana Q kadar output retildiini varsayalm. f=0 dneminde sermaye malnn; t = 1,2... dnemlerinde de outputun retilmesinde kullanlan bu srelerin oluturduu tekniin denge koullar altnda

540

ADA NEOKLASK YAKLAIM

en krl t e k n i k olduunu dnelim. T a m istihdam reel creti w; denge d u r u m u n d a k r oranna eit olan piyasa faiz oran da i (= r) olsun. Dengenin srekli olduu varsayldnda, reel c r e t t e bir deime beklenmeyecei iin, d n e m bana elde edilmesi beklenen quasi-rant (QwL) dir. Bu koullarda yatrmn net cari deeri sfra eit olacandan (16.66)'ya benzer ekilde (m* = 0 iken):

I [Q - wL) (1+rp - (Qo + wL0) = 0

(18.14)

&%-

( I 8 1 5 )

olacaktr. (18.15) bu tekniin wr ilikisini vermektedir. Grld gibi eer L o = 0 ise bu iliki dorusal hale gelmektedir. Bu d u r u m d a o u t p u t u n sermaye mal haline dntrlmesi iin bir retim srecinden gemesi gerekmemekte ve (16.66)'daki K, (18.14)'deki 0 'a eit olmaktadr. Aksine wr ilikisi dorusal olmad z a m a n (16.69)'daki gibi marjinal verimlilik-blm ilikilerinin tretilmesi olanakszdr. Sermaye mal retilmi bir m a l olduu z a m a n teknolojik gelime h e m bu m a h n , h e m de t k e t i m malnn retiminde o r t a y a kabilir. ret i m teknikleri ikameye olanak vermedii z a m a n teknolojik gelimeyi modele sokmann bir yolu; sermaye mal retimindeki katsaylarn zam a n iinde deimediini, a n c a k t k e t i m mal retiminde, yeni yatrmlar kullanan igcnn verimliliinin d a h a yksek olduunu varsaym a k t r . B u n u n l a beraber r e t i m tekniklerinin ve teknolojik gelimenin biimi ne olursa olsun; sermaye malnn retimi igc kullanmn gerektirdii iin, modelin yaps ve ilikileri deimektedir. H e r h a n g i bir dnemdeki t o p l a m igcnn dalm, y u k a r d a k i modelin aksine, iki farkl b o y u t iinde ortaya k m a k t a d r : yeni y a t r m mal retimiyle t k e t i m mal retimi arasndaki dalm ve t k e t i m mal retiminde kullanlan farkl yataki yatrmlar arasndaki dalm. Bu dalmlard a n ilki k r (teknik seimi) ve b y m e oranlarna; ikincisi ise teknolojik gelime oranyla blme baldr. Dier y a n d a n ekonomide herhangi bir dnemde retilen t o p l a m o u t p u t heterojen sermaye ve t k e t i m mallarndan oluaca iin, b u n u n b t n c l bir ifadesine ulalabilmesi, bu mallarn deiim orannn belirlenmesini gerektirecek; iki-kesimli, sabit katsayl modelde olduu gibi kr ve b y m e oranlarnn fiyat ve m i k t a r etkileri sz k o n u s u olacaktr. Ayn ekilde, k r o r a n n d a n bamsz olarak sermaye s t o k u n u n btnclletirmesi olana y o k t u r :

DEERLENDRME VE ELETR

541

kr oran hem teknik seimi, hem de deiim oran zerindeki etkisi nedeniyle bu stokun output cinsinden deerini belirleyen bir deikendir. Ksaca, bu koullar altnda iki-kesimli, sabit katsayl modelin sonular, teknolojik gelime ve yllanma yaklam nedeniyle daha karmak bir ekilde ortaya kmakta; burada da tek-mall neoklasik modelin sonularnn genelletirilmesi olana bulunmamaktadr.

18.4. GETR ORANI


Yatrmn getiri oran kavramna dayanan neoklasik modelin, birbirinden farkl iki nermenin geerliini saptamak amacna yneldii grlmektedir: i. kr oran nasl belirlenirse belirlensin, tam istihdam ve tam rekabet koullar altnda kr oran yatrmn toplumsal getirioramnn gvenilir bir lsdr; ii. getiri oran, retimin teknik koullarna bal olarak tanmlanan bir kavram olduuna gre, kr oran ile getiri oran arasndaki eitlik, bu koullar ile kr oran arasndaki yakn ilikinin bir kantdr. Bu nermelerden ilki kr ve getiri oranlar arasndaki eitlii vurgulad ve bunlar arasnda bir nedensellik ilikisi kurmad halde ikincisi, kr orann, retimin teknik koullar ve yatrmn getiri oranyla aklama amacn gtmektedir. Burada yatrmn getiri oran, sermayenin marjinal verimlilii kavramnn yerini almakta; sermaye stokunun llmesi (fiyat) sorunlarndan bamsz olarak neoklasik teorinin genellii saptanmaya allmaktadr. Yatrmn getiri orannn kr orann aklayabilmesi iin bu orann fiyatlardan ve kr oranndan bamsz olarak saptanabilmesi; yatrm miktar ile getiri oran arasnda sistematik bir ilikinin kurulabilmesi; bunun iin de farkl denge durumlarnda retilen output ve kullanlan sermaye stoklarnn fiziksel olarak kyaslanabilmesi gerekir. Bu koullarn ne zaman gerekleeceini ve bunlarn gereklemesi halinde ortaya kan ilikileri incelemek iin ekonominin durgun durumda bulunduunu; (17.27)'deki A tekniini kullanarak (efe bir tketim mal rettiini; bu tketim malnn ayn zamanda retim arac olarak da kullanldn varsayalm: x = Ax + c (18.16) bu durgun durumdaki miktar denklemlerini verecektir. Bu ekonominin yatrm yaparak, daha fazla tketim malnn (net olarak) retildii yeni bir durgun durum dengesine gemek istediini varsayalm. gc arz veri ve tam istihdam egemen iken bu geiin, ayn tekniin kullanlarak salanmas olana yoktur. Dolaysyla, daha fazla tketim

542

ADA NEOKLASK YAKLAIM

mal retmek iin yeni bir teknie geilmesi ve yatrmn da bu geii salamas gerekir. Bu tekniin B olduunu varsayarsak yeni durgun durumda miktar denklemleri: x* = Bx* + c* (18.17)

olacaktr. Tek bir tketim mal mevcut olduundan c ve c* vektrlerinin bir (ve ayn) eleman dndaki elemanlar sfr olacaktr. Her iki durumda da, ekonomide retilen dier mallar dolayl ve dolaysz olarak bu tketim malnn retiminde kullanlmakta; bu mallar net olarak retilmemektedir. A tekniinden B tekniine bir dnemde geilebildiini varsayarsak (17.32): x = Bx* + ,c (18.18)

eklini alacak; balangta A teknii ile retilen mallardan B tekniinin retim aralar ayrldktan sonra geriye kalan miktar tketilecektir. Geiin bir dnemde olmas, A teknii ile B tekniinin retim aralarnn; sadece, bu tekniklerin retim arac olarak kullandklar tketim mah miktarlar asndan farkllamas demektir. Nitekim Bx* Ax = c c eitlii, B tekniinde Ax'in ierdii retim aralarna ilaveten sadece c c kadar tketim inalnn retim arac olarak kullanldn; Bx* ve Ax vektrlerinin, retim arac olarak kullanlan tketim mal dndaki elemanlarnn ayn olduunu gstermektedir. Bylece, tekniklerin hem sermaye stoklar arasndaki fark [(17.38)'de k* k ] ; hem de net outputlar arasndaki fark (y*y) ayn mal, tketim mal cinsinden ortaya kmakta; getiri oran da fiziksel olarak llebilmektedir. Bu tekniklerin tketim mal dndaki mallardan kullandklar ve retikleri miktarlar ayndr. B teknii retim arac olarak A tekniine kyasla daha fazla tketim mah kullanmakta ve net olarak daha fazla tketim mal retmektedir. Bu nedenle kr oran ve fiyatlar ne olursa olsun B teknii A tekniinden daha sermaye youndur ve adam bana daha fazla output retmektedir. Grld gibi retim aralar ne kadar heterojen olursa olsun, tekniklerin sermaye younluklar fiyatlardan bamsz olarak kyaslanabilmekte ve getiri oran da kr oranndan bamsz olarak llebilmektedir. Bunu basit bir rnekle gsterebilmek iin ekonomide buday (B) ve traktr (T) kullanan ve reten iki farkl tekniin mevcut olduunu ve bunlarn input-output tablolarnn aadaki ekilde verildiini varsayalm: ,

DEERLENDRME VE ELETR Teknik I T B L 1/2 1/2 1

543

Output -> 60T -> 50B

Teknik II B L 20 20
40

Output -> -> 60 T 62 B

30 30 60

20 10 30

20 40
60

2/3 1/3
1

Birinci teknik net olarak 5030=20, ikinci teknik ise 6240=22 birim buday retmekte ve bunlar ayn miktar igc ve traktr kullanmaktadr. Ekonominin birinci teknikten ikinci teknie gemesi iin yaplmas gereken tek ey, birinci teknikle retilen 50 birim gayri safi budayn sadece 10 biriminin tketilmesi; 40 biriminin ise gelecek dnemde ikinci teknikte retim arac olarak kullanlmasdr. Yatrmn getiri oran ister ilve tketimin vazgeilen tketime oran; ister ilve net outputun ilve sermaye stokuna oran eklinde hesaplansn ayn sonu elde edilecektir. c=20; e = 10; c*=22; y*y=2; k* k = 10 olup bunlarm hepsi buday miktarlar olarak ortaya kmaktadr. Bylece:

P =

*~l =

{I Z I

20

(18.19)

c c Bu getiri orannn teknikler arasndaki gei kr oranna eit olduu kolaylkla saptanabilir. Traktrn buday cinsinden fiyatn p ile gsterir, iki durgun durumun blm eitliklerini yazarsak: 20 = w + r (60 p + 30) 22 = w + r (60 p -f 40) Gei kr orannda w ve r her iki teknikte de ayn olduundan bu eitliklerden r* = p = % 20 olduu saptanabilir. Kr oran ve fiyatlar ne olursa olsun ikinci teknik daha sermaye youn olup daha fazla net output retmektedir, r = r* = p iken bu teknikler eit derecede krldr. Kr oran gei kr orannn altnda (r < r* = p) olduu zaman daha sermaye youn olan ikinci teknik; zerinde (r > r* = p) olduu zaman da daha az sermaye youn olan birinci teknik kullanlacaktr.1 Bylece gei noktalarnda reel Wicksell etkisi pozitif olmakta, kr oran ile sermaye younluu neoklasik hipoteze uygun bir ekilde ters ynlerde deimektedir.
1 Tekniklerden hangisinin daha krl olduu, belli kr oranlarnda bu tekniklerin verdii reel cretler kyaslanarak saptanabilir, r & r* iken u>(I) birinci, w(II) de ikinci tekniin reel creti ise, blm denklemlerinden: w (II) w(I) = 10 (r*r). r^>r* iken birinci, r<Cr* iken de ikinci teknik daha krldr.

544

ADA NEOKLASIK YAKLAIM

imdi, ekonomide bu niteliklere sahip sonsuz sayda teknik olduunu varsayalm. B t n bu teknikler buday dndaki mallardan ayn miktarlar kullanmakta ve retmektedirler. Teknikleri birbirinden ayran tek ey, bunlarn rettikleri ve kullandklar buday miktarlardr: daha fazla buday kullanan (sermaye younluu daha fazla olan) teknik ayn zamanda daha fazla net buday retmektedir. Kullanlan buday miktar (sermaye) deitike srek olarak bir teknikten dierine geilecektir, ikinci teknikten daha sermaye youn olan nc bir teknie gemenin salad getiri oran, birinci teknikten ikinci teknie gemenin salad getiri oranndan daha d k t r : zira, aksi halde birinci teknikten ikinciye deil ncye geilecek, ikinci teknik kullanlmayacaktr. Bylece, giderek daha sermaye youn tekniklere geildiinde getiri oran srekli olarak azalacaktr. Teknikler sonsuz sayda olduu ve sermaye younluu srekli olarak deitii iin bu iliki marjda tanmlanabilmekte; sermaye younluu arttka yatrmn marjinal getiri oran azalmaktadr. Ekonominin igc arz veri iken hangi tekniin kullanlaca ve getiri orannn ne olaca, retimde kullanlan bud a y stokuna baldr. Bu stok tasarruf (yatrm) yolu ile artrlmakta ve b u n u n karlnda bir getiri elde edilmektedir. Buday-sermaye stoku ne kadar dk ise buna yaplan ilvelerin (yatrmn) getiri oran o derece yksektir. Bylece kr t a m a m e n teknolojik koullara bal olarak ortaya kmakta; yatrmn getiri oran, kr oran ve sermayenin marjinal verimlilii eitlikleri salanmaktadr. Ancak bu modelde, tekniklerin sermaye younluklarnn kyaslanmasnda, heterojen retim aralarnn yaratt sorun zmlenmemekte, aksine ortadan kaldrlmaktadr. Gerekte tek-malh modelde olduu gibi burada da, fiyat sistemine gerek kalmadan hangi tekniin daha sermaye youn olduu saptanabilmektedir. retim tekniklerinin kullandklar retim aralarnn miktarlar ve nitelikleri farkl olduu, n e t o u t p u t birden fazla mal ierdii zaman; getiri oran, kr oran ve fiyatlardan bamsz olarak belirlenemeyecei gibi, tekniklerin sermaye younluklarnn fiziksel olarak kyaslanabilmesi olana da ortadan kalkacaktr. Her ne kadar tekniklerin retim kesimlerindeki sermayenin organik bileimi edenli olduu ve wr ilikileri dorusal hale geldii zaman bu olanak yeniden belirmekte ise de, bu varsaym, heterojen mallar sorununu ortadan kaldrmann baka bir yoludur. En genel teknolojik koullarda getiri oran kr oranndan ve fiyatlardan bamsz olarak belirlenemeyecei gibi, kr oranna bal olarak llen sermaye younluunun, yine kr oranna bal olarak belirlenen getiri oran ile uyumlu bir iliki iinde olmas olana da yoktur; tekni-

DEERLENDRME VE ELETR

545

in ve sermaye younluunun geri gelmesi ve negatif reel Wicksell etkisi, getiri oran kavramna dayanan bir blm teroisinin geerli olamayacan gstermeye yeterlidir. Bu sonular erevesinde, getiri oran ile kr oran arasndaki eitlik nasl aklanabilir? Gerekte bu eitlik, (17.38)'deki en genel eklinde, birbirinden bamsz olarak tanmlanan iki oran arasnda deil, tanmlar ayn olan iki oran arasndadr. Ksaca, tanm gerei getiri oran gei kr oranna eittir. Nitekim (17.38)'deki tekniklerin gei noktasndaki kr orann tanmlarsak: * _ P* v* w* p*k* p* y w* p*k .

olmakta ve bu noktada teknikler ayn kr orann ve reel creti vermektedir. Oranlar kural gereince r*, bu iki orann pay ve paydalarnn farklarnn birbirine oran olarak da ifade edilebilir:

( P * y*-w*y - ( P * y - w*)
p* k* p* k

P* (y*-y)
p* (k*k)

Dikkat edilirse (18.20) ve (18.21)'deki ifadeler zdetir. Bu nedenle r* = p eitlii, getiri orannn gei kr oran olarak tanmlanmasnn bir sonucudur. Ayn ekilde, veri bir. teknii kullanarak durgun durumlar arasndaki geite, cretler deimedii zaman ilve outputun tamam krlara gidecektir. Kr orann bu ilve outputun (krn) ilve sermaye stokuna oran eklinde tanmlamakla, toplam krlarn toplam sermaye stokuna oran eklinde tanmlamak; yani (18.21) ve (18.20) arasnda hi bir fark yoktur. Dier yandan, r* > 0 olduu srece, toplumun ilve bir yatrm karlnda gelecekte ilve bir tketim salayacan sylemek, tekniklerin pozitif bir kr orannda eit derecede krb olduklarn tekrarlamaktan baka bir ey deildir. Zira (18.20)'de r* > 0 olmas iin, pay ve paydalar arasndaki farklarn iaretlerinin ayn, yani (18.21)'in pozitif olmas gerekir. Kald ki, toplumun ilve bir yatrm karlnda her zaman ilve bir tketim salamas olana da bulunmayabilir. Bunu ekil 14.9. ve 18.2.'den saptayabiliriz. 18.2.a'da r*=r2 iken kr oranndaki bir art daha sermaye youn olan ikinci teknie geilmesine yol amaktadr. Dolaysyla bu gei ilve bir yatrm gerektirir. Dier yandan g > g3 olduu iin, ekil 14.9.'da ikinci tekniin adam bana salad tketim daha dktr. Bylece, ekonomi, r2 noktasnda ilve bir yatrm yaparak daha sermaye youn bir teknie gemekte, ancak ilve bir

546

ADA NEOKLASK YAKLAM

tketim salayaca yerde bu gei tketimin azalmasna yol amaktadr. Bu olgunun tam tersi ekil 18.2.a'da r* = r 3 ; 18.2.b.'de de r* = r2 iken ortaya kmakta; kr oranndaki art sermaye younluunu azaltt halde teknikler arasndaki gei adam bana tketimi artrmaktadr. Ancak bu durumda da sermaye younluu ile adam basma den outputun deeri ayn ynde deimektedir: bu da r2, r3 > 0 olmasnn doal bir sonucudur. (17.38) ve (18.21)'de gei noktalarnda ortaya kan zdelik: AY I AK s
T

(18.22)

eklinde ifade edilebilir: AY tekniklerin net outp utlarnn, A K da sermaye stoklarnn deerleri arasndaki farktr. retim tekniklerinin ve ekonominin tmnn w r ilikisi ne olursa olsun (18.22), bir zdelik, bir tanm olarak geerlidir. Ancak AY] AK sermayenin marjinal verimlilii deildir. Zira sermayenin marjinal verimlilii, AY\ AK'nva. tanmlanmasnda olduu gibi, ayn kr oranmda eit derecede krl olan tekniklerin deil, farkl kr oranlarnda kullanlan tekniklerin net outputlar ve sermaye stoklar arasndaki farklarn birbirine orannn limitteki deeridir. Bu anlamda sermayenin marjinal verimliliinin kr oranna eit olabilmesi iin, retim tekniklerinin w T ilikilerinin dorusal olmas ve dw jdr = k eitliinin ekonominin M;r erisi zerindeki btn noktalarda gereklemesi gerektii yukarda saptanmtr. Aadaki aktarmann bizi bu blm zetlemek zahmetinden kurtaracam umarz: Termodinamiin yasalar yanllanana dek outputlarla inputlar arasnda iliki kurmaya-yani, retim fonksiyonuna inanmaya devam edeceim. Faktrler gelirlerini, az ok rekabetin egemen olduu piyasalarda, rekabete dayanan fiyatlandrma yolu ile elde ettikleri srece ... neoklasik yaklama bah kalacam. ... Faktr ikamesinin snrl olduu, ok-kesimli, heterojen mall bir neoklasik model, idealletirilmi J. B. Clark neoklasik modellerinin basit zelliklerini gstermeyebilir. Bu sorunlar kabul etmek, nihilizme veya ksa-dnem mikroekonomik fiyatlandrmay bir yana atan teorilere ynelmeyi hakl karmaz. P. A. Samuelson (1966 b). Bu inan ve ballktan yoksun olanlar iin yaplacak tek ey kr orann baka yollardan aklamaya almaktr.

OKUMA LSTES 1. Akyz (1972) 2. Bhaduri (1966)* 3. (1969)**: Sermaye kavram ve neoklasik blm teorisi. 4. Bruno el al (1966)* 5. Dobb (1970) 6. (1973)*, Ch 9. 7. Ferguson (1969), Ch. 12. 8. (1972)*: Cambridge tartmalar; neoklasik bir gr. 9. Garegnani (1966) 10. (1970a)**: Heterojen retim aralar ve neoklasik blm teorisinin geerlii. 11. (1970b) 12. Hahn (1966)*: Heterojen retim aralar ve neoklasik byme. 13. (1968) 14. (1971). Introduction. 15. Harcourt (1969) 16. (1970) 17. (1972)**, Chs. 1-4. 18. Harcourt and Laing (1971)*. Introduction: Cambridge tartmalar konusunda iki gr. 19. Hicks (1960) 20. Kaldor (1973)* 21. Kregel (1971)*, Chs. 2.3., S. 22. (1972), Chs. 1, 4. 23. Lerner (1953) 24. Levhari (1965) 25. Levhari and Samuelson (1966)* 26. Morishima (1966) 27. Nell (1970)*: Altn kural, tekniin geri gelmesi ve getiri oran. 28. (1972)**: Neoklasik ve klasik yaklamlarn kyaslanmas.

29. Nuti (1970a)*: Yllanma modeli; tekniin geri gelmesi ve Wicksell etkileri. 30. (1970b) 31. (1974b), Part I I . 32. Osadachaya (1974) 33. Pasinetti (1966c)** 34. (1969)**: Fisher'in getiri oran kavramlar ve neoklasik blm teorisinin eletirisi.

35. (1970) 36. (1972) 37. (1974) 38. Robertson (1949)*: Marjinal verimliliin tanm ve blm teorisinin sorunlar. 39. Robinson (1953-4)**: Neoklasik retim ve sermaye teorilerinin eletirisi. 40. (1962b) 41. (1964c) 42. (1964d)*: Getiri oran ve talep sorunlar. 43. (1970b) 44. Samuelson (1966a)**: Tekniin geri gelmesi 45. Solow (1956a) 46. (1970b)*

KISIM VI

NEO - K E Y N E S Y A K L A I M

19. BLM VE BYME

19.1. GR
Neo-Keynesi blm ve byme teorileri bir lde neoklasik yaklama tepki, bir lde de Keynes-Kalecki-Harrod yaklamlarnn bir uzants olarak ortaya kmtr. Yaklamn hareket noktas, Keynes ve Kalecki'nin blm teorileridir. Ancak bu sorun, Keynes ve Kalecki'de olduu gibi ksa dnem dengesi erevesinde deil, Harrodcu bir dinamik byme sreci iinde ele alnmaktadr. Dolaysyla Keynesi modeller, bir yandan Harrod'un uzun dnem byme dengesi sorununa, dier yandan da uzun dnem blm sorununa bir zm getirme abasndadr. Bu zm, outputun gelir eklinde kr-cret arasndaki dalmyla, yatrm-tketim arasnda harcama eklindeki dalm arasndaki daliteye dayanr. Btn Keynesi modellerde olduu gibi burada da egemen deiken, kapitalistlerin harcamalar, yani yatrmdr. Yatrmlarn tasarruflardan bamszl ve etki ynnn birincisinden ikincisine doru olduu hususlar, Keynesi modelleri neoklasik modellerden ayran en nemli unsur olup bu, uzun dnem blm ve byme teorilerinin de temel iliki ve zelliidir. Keynes'de yatrmlarn ksa dnemdeki etkisi Genel TeorVde ve Para zerine Denememde farkl ekillerde ortaya kmaktadr. Miktar intibaknn iledii ilkinde yatrmlar, oaltan yoluyla gelir ve istihdam dzeylerini deitirerek kendine eit bir tasarruf yaratmakta, ksaca denge, miktar deikenlerinin deimesi sonucunda olumaktadr. Buna karlk gelir ve istihdam dzeyinin deimediinin varsayld ve fiyatlar genel dzeyinin analizine ynelen Para zerine Denememde ksa dnem denge, fiyat intibak yoluyla salanmaktadr: yatrmlar oaltan yoluyla fiyatlar genel dzeyini etkilemekte, parasal cretler veri iken fiyatlardaki deime gelir dalmm deitirmekte; snfsal tasarruf oranlarnn farkb olmas, gelir dalmndaki deimelerin yatrm-tasarruf dengesini salamasna yol amaktadr. Reel geliri Y; yatrmlar /; tasarruflar 5; reel krlar P; ve istihdam dzeyini de L ile gsterirsek, miktar ve fiyat intibaklarnda etki ynleri: Miktar intibak : I-* Y(L) -* S Fiyat ntibak : J-> PjY -> S

552

NEO-KEYNES YAKLAIM

o l m a k t a d r . B u n l a r d a n ilkinde fiyatlar genel dzeyi ve parasal cretler, ikincisinde ise gelir ve i s t i h d a m dzeyi veri olarak a l n m a k t a d r . Neo-Keynesi b l m ve b y m e teorileri, Para zerine Denemenin fiyat i n t i b a k m e k a n i z m a s zerine k u r u l m u olup oaltan ilkesinin u z u n d n e m d e k i bir uygulamasdr. F i y a t i n t i b a k mekanizmasnda m i k t a r deikenleri veri olarak alndndan, bu u y g u l a m a ortaya nemli bir sorun karmaktadr: istihdam ve kapasite kullanm sorunu. Bu yaklam iindeki farkl modeller bu konuda farkl varsaymlar yapmaktadr. Uzun dnem tam istihdam byme dengesinin zelliklerini inceleyen modeller, rnein Pasinetti modeli iin tam istihdam, denge durumunun bir zellii olduundan, tam istihdamn nasl saland sorunu ortaya kmamaktadr. Buna karlk Kaldor modelinde, tam istihdamn varsaym m, yoksa sistemin ileme mekanizmasnn bir sonucu mu olduu ok defa ak deildir. Robinson modeli ise byme sorununa, denge durumunun zelliklerinin incelenmesi eklinde yaklamad iin bu modelde istihdam dier deikenlerle bir arada belirlenm ektedir. Eer dengenin tam istihdam varsaymad; sistemin ileme mekanizmasnn, sermaye stokunu ayarlayarak tam istihdam salad dnlrse, fiyat ve miktar intibak mekanizmalarnn birlikte ilemesi sz konusu olabilir. Bu durumda yatrmlarn etkisi: P I ( ^ Y(L/ eklinde ortaya kabilir. Bu alternatif yaklamda yatrmlar bir yandan fiyatlar ve krlar, dier yandan da gelir ve islihdam dzeyini belirlemektedir. Bu iki etkinin kesierek dourduu tasarruflar, yatrmlara eit olduu zaman denge salanmaktadr. Dolaysyla, tam istihdamn, sistemin ileme mekanizmas tarafndan yaratld sorunu burada, hangi koullarda denge gelir dzeyinin tam istihdam gelir dzeyi olduu sorununa indirgenmektedir. Yatrmlarn belirlenmesi konusunda neo-Keynesi yaklamda iki farkh gr bulmak olana vardr. Duraan durum dengesinin zelliklerini inceleyen yaklamda, ekonominin Harrod'un doal byme oranna eit bir oranda byd ve bunu salayacak kadar yatrm yapld varsaylmaktadr. Buna karlk bymenin bir sre olarak ele alnd modellerde yatrmlar ve byme oran, kapitalistler tara-P/Y -> S

BLM VE BYME

553

fndan belirlenir. Bunu belirleyen unsurlar; kapitalistlerin yatrm yapma arzusu, kr bekleyileri ve i hayatna duyduklar gven derecesidir. Her iki durumda da yatrmlar, byk lde ksa dnem isel deikenlerden bamsz olarak uzun dnemli etkilerle belirlenmektedir. Bylece, neo-Keynesi modeller iki alt sistemden olumaktadr: ilk sistemde yatrmlar ve byme oran belirlenmekte ve bunlar ikinci sistemin deikenlerinden bamsz olmaktadr. kinci sistemde ise, yatarmlar ve byme oran veri iken; reel cretler, kr oran, gelir paylar ve yaklamn bir trnde de, gelir ve istihdam dzeyi belirlenmektedir. Uzun dnem duraan durum denge koullarn inceleyen modeller, yatrmlarn blm ve tasarruflar zerindeki etkisi yoluyla Harrod'un denge sorunlarndan ikincisine; gerekli byme oran ile doal byme oran arasndaki eitsizlik sorununa bir zm getirmektedir. Yatrmlar, sermaye stokunun byme orann igcnn byme oranna eitleyecek dzeyde olduu zaman, yatrm-tasarruf eitlii blmdeki deimelerle salanmakta; dolaysyla, gerekli byme oran, tasarruf oranndaki deime sonucunda doal byme oranna intibak etmektedir. Buna karlk ayn blm mekanizmasna dayanan dier bir model, Kaldor modeli, zaman zaman bir ksa dnem blm modeli niteliine brnmektedir. leride grlecei gibi, tam istihdamn varsaylp varsaylmad; denge durumunun veya byme srecinin incelendii; sz konusu modelin uzun dnem veya ksa dnem blm mekanizmas getirdii hususlar bir noktada kesimektedir.

19.2. YATIRIM VE KR: KALDOR MODEL


Kaldor modeli, orijinal formlasyonunda, uzun dnem tam istihdam byme dengesindeki bir ekonomide, byme ve blm arasndaki ilikileri incelemektedir. Yatrmlarn uzun dnemli etkilerle, zellikle kr bekleyileri tarafndan belirlendii ve ksa dnemde bu etkilerin deimedii varsaylmaktadr. gc arz ve bunun byme oran dsal etkilerle belirlenmektedir. cret pazarbklar parasal cretler zerinden olmaktadr. gc arz ne parasal, ne de reel cretlerdeki, deimelere kar duyarl deildir. Fiyatlar arz ve talep koullarnn kesimesi sonucunda belirlenmekte; fiyatlarn deiebilirlii, cretlerin deiebilirliinden daha fazladr. Model, ii-kapitah'st ve cret-kr ayrmna paralel olarak snfsal tasarruf fonksiyonu varsaymaktadr. ilerin tasarruf eilimi, sw, kapitalistlerin tasarruf eiliminden, sc'den

554

NEO-KEYNESt YAKLAIM

k k t k . ilerin sadece c r e t , kapitalistlerin de sadece k r geliri elde ettikleri v a r s a y l m a k t a d r . ilerin cret d gelir elde etmemeleri, bu snfn t a s a r r u f ve y a t r m y a p m a d a n l a m n a geldii iin, snfsal t a s a r r u f f o n k s i y o n u n u n zel b i r ekli olan klasik t a s a r r u f fonksiyonu modelin b u v a r s a y m n a d a h a u y g u n decektir. Dier y a n d a n snfsal t a s a r r u f fonksiyonlarnda ortalama ve marjinal t a s a r r u f oranlarnn birbirlerine eit olduu; bu o r a n l a r m , sistemin isel deikenleri, rnein fiyat ve gelir bekleyileri t a r a f n d a n etkilenmedii v a r s a y l m a k t a d r . Modelde t e k b i r m a l ve t e k b i r p a r a s a l fiyat varsa da, ileride grlecei gibi, ok mal-ok kesimli b i r modelde de a y n sonular elde edilebilir. 1 B u u n s u r l a r v e v a r s a y m l a r zerinde k u r u l m u b u l u n a n modelin h a r e k e t n o k t a s mill gelirin snflar a r a s n d a k i b l m d r : Yf = P + W (19.1)

Burada P toplam krlar, W ise toplam cretlerdir. Tam istihdam varsaym yapld iin Yf tam istihdam mill geliridir ve dsal olarak belirlenmitir. Bylece (19.1), tam istihdam mill gelirinin blmn vermektedir. Yatrmlar dsal olarak verildiine gre: 1=1* (19.2)

olmaktadr. Sistemin tam istihdamda dengeye gelmesi iin tam istihdam mill gelirinden yaplan tasarruflarn, dsal olarak verilmi bulunan yatrmlara eit olmas gerekmekledir: I* = Sf tedir. Snfsal tasarruf fonksiyonu gereince toplam tasarruflar: S, = se P + swW olacaktr. (19.1) ve (19.4)'den: Sf = P (sc - sw) + sw Yf (19.5) , (19.4) (19.3)

Burada Sf tam istihdam mill gelirinden yaplan tasarruflar vermek-

Yatrm-tasarruf dengesini gz nnde tutarak bunu P'\Yf iin zersek, yatrmlarn milli gelir iindeki pay ile krlarn mill gelir iindeki pay arasndaki ilikiyi elde ederiz: P 1 7 * '

Hr = 7 ^ 7 - -V - T ^ T -

(19 6)

Bu eitlik, yatrmlar ve tam istihdam mill geliri dsal olarak verilmiken, ekonominin tam istihdamda dengeye gelebilmesi iin gelir 1 Tek mal-tek fiyat varsaymna alternatif olarak, modelde fiyat ve kompozisyon etkilerinin bulunmad da varsaylabir.

BLM VE BYME

555

dalmnn ne olmas gerektiini gstermektedir. Dier bir deyimle, bu kr paynn gereklemesi; dsal olarak verilmi yatrmla, tam istihdam gelir dzeyinde yaratlm tasarruflarn eit olmasnn, yani (19.3)'deki dengenin bir gereidir. 0 < PjYf < 1 (19.7)

olduundan, sistemin tam istihdamda dengeye gelme koullarn (19.6) ve (19.7)'den elde edebiliriz. Bunlar: sc veya: sw < I*IYf < sc (19.9) > sw; I*/Yf>sw; ve I*/Yf < sc (19.8)

sistemin tam istihdamda dengeye gelebilmesi iin gerekli kouldur. Burada dikkat edilmesi gereken husus, (19.9)'daki denge koulunun tamamen dsal olarak verilmi deiken ve parametrelerin deerlerine bal olduudur. Sistemin ileme mekanizmasnn, bu koulun gereklemesini salamas sz konusu deildir. Dier bir deyimle bu koul, sistemin dsal deikenleri ve parametreleri arasnda belli bir uyumun bulunmas gerektiini gstermektedir. I* ve Yf dsal deikenler; sw ve sc de dsal parametreler olduu iin, sistemin ileme mekanizmasnn bunlar zerinde bir etkisi yoktur. Dolaysyla bu koulun gerekleip gereklemedii olgusu da sisteme veri olarak girer. (19.9)'daki denge koulu ilk bakta grnd kadar snrlayc deildir. Bat kapitalizminde bugn J/Y'nin deeri % 10-20 arasnda; sc'nin ise % 30-40 arasndadr. Dier yandan ii snfnn tasarruf orannn ise olduka dk olduu bilinen bir gerektir. Ancak, her ne kadar I* jYj, < sc koulunun gerekletii kesinlikle sylenebilirse de, yatrmlarn mill gelir iindeki paynn ii snfnn tasarruf oranndan daha byk olduu hususu tartmaldr. te, ilerde grlecei zere, neoklasiklerin bu yaklama itirazlar veya daha doru bir deyimle, bu tip bir dengenin salanamayaca konusundaki grleri bu noktaya dayanmaktadr. Bu dengenin nasl salandnn aklamasna gemeden nce, modelin sadece krlarn ve dolaysyla cretlerin mill gelir iindeki paylarn deil, ayn zamanda kr orann da belirlediini gsterelim. Tam istihdam varsaym yapld iin mill gelir ve igc gibi, sermaye stoku da sisteme veri olarak girer. Buna Kj diyelim. Kr oran:

556

NEO-KEYNES YAKLAIM

Yf

Kf

(19.10)

olduundan Kf\Yf = vf dersek, (19.6) ve (19.10)'dan: r = (llvf)


1

'*

* (19.11)

olur. vf tam istihdam sermaye-hasla katsays olup sabit (dsal) bir parametredir. Grld gibi (19.9)'daki koullar altnda; s w , sc, vf ve Yf veri iken, yatrmlarn mill gelir iindeki paynn artmas ayn zamanda kr orannn da artmasna yol aacaktr. Gerek (19.6)'y gerek (19.11)'i incelerken, baz zel durumlarda ilikilerin son derece basite indirgenebileceininin belirtilmesi, sistemin ileme mekanizmasnn analizi bakmndan yararl olabilir. Bu zel durumlar, snflarn tasarruf eilimlerinin belli deerler almasna baldr: I: sw = 0, s c < l : Burada iilerin kazandklarn harcad varsaylmaktadr. Bu durumda (19.6) ve (19.11)'in yeni ekli: Pil* Yf
1
v

Yf

(19.6.a)
I* Yf

olacaktr. (19.9)'daki denge koulu ise:

- - < Sc
ye indirgenecektir.

( 19 - 9 - a )

I I : sw = 0, ss = 1: Burada klasik tasarruf fonksiyonuna varsaylmaktadr. iler kazandklarn harcamakta, kapitalistler ise tasarruf etmektedirler. Bu durumda.

r r*

Yf

Yf I
v

(19.6.b) I*
Yf

ve denge koulu: I* < 1 ~Yj olmaktadr. (19.9 .b)

BLM VE BYME

557

Klasik tasarruf fonksiyonu varsayld zaman bu model Kaleckinin sonularna ulamaktadr. iler kazandn harcamakta (sw = 0) kapitalistler ise harcadklarn (I jY) kazanmaktadrlar (PjY); ksaca, krlar yatrmlara, cretler ise tketime eit olmaktadr. Mill gelirin harcama eklindeki dalmyla gelir eklindeki dalm arasnda tam bir dalite mevcuttur. Daha nce de belirtildii gibi, tam istihdam ve buna tekabl eden mill gelir dzeyinin dsal olarak verildii varsayld iin, modelde yatrm - tasarruf dengesini salayan ey fiyat intibak-blm ilikisidir. Bu ilikiyi ekil 19.1. ile gstermek mmkndr.

E'
EKL 19.1.

P/Y*

ekilde (I* / Yf) dorular dsal olarak verilmi yatrmlarn tam istihdam mill gelirine orann vermektedir ve bunlar P / Y'den bamsz olduu iin, eksene paraleldir. SjYf ise tasarruf erisidir ve krlarn mill gelir iindeki paynn artan bir fonksiyonudur. Nitekim tasarrufyatrm eitliini gz nne alarak (19.6)'dan: S
V
X

Vsc

w)

(19.12)
X

yazabiliriz. sc>sw varsaydmz iin S/Yf, P/Y/nin artan bir fonksiyonudur: sw < I* jYf olduu iin de tasarruf dorusu yatrm dorusunu aadan yukarya doru kesmektedir. Yatrmlarn tam istihdam mill gelirine orannn dsal olarak OA dzeyinde verildiini varsayalm. Bu durumda yatrm-tasarruf dengesi

S58

'

NEO-KEYNES YAKLAIM

C noktasnda salanmakta ve denge kr pay OC olmaktadr. Bu dengeye nasl varldn grmek iin bu yatrm dzeyi veri iken kr paynn OC'den farkl bir dzeyde olmasnn ortaya karaca sreci inceleyelim. Eer kr pay OB' ise, yatrmlarla tasarruflar arasnda BB" kadar bir ak vardr; veya, dier bir deyimle, yatrmlar tasarruflardan BB" kadar byk olup talep fazlas BB" kadardr. Bu talep fazlas fiyat intibak yoluyla giderilecektir. dp = f (I* - S) ; /(O) = 0 ; / ' > 0 ' (19.13)

ilikisi byle bir fiyat intibak mekanizmasn gstermektedir. Burada p, fiyatlar genel dzeyi; dp fiyat deimesi; / de talep fazlas (veya a) ile fiyat deimesi arasndaki ilikiyi belirleyen fonksiyondur. Dier yandan, parasal cretler veri olduundan; yani
wm = wm , (19.14)

iken, fiyat artlar reel cretlerin (wmlp) dmesine sebep olacaktr. Reel cretlerin dmesiyle birlikte kr oran ve krlarn mill gelir iindeki pay artacaktr. Lf tam istihdam dzeyi ise:

Yf=P
olduundan:

W=P+

(wmlP)Lf

(19.1.a)

Dolaysyla, Yf, Lf ve wm veri iken; p artt zaman P j Yf de artacaktr. Bu art talep fazlasnn ortadan kalkmasna kadar devam edecek ve bu, C noktasnda gerekleecektir. Ayn ekilde gelir dalm OD"de iken ortaya D"D kadar bir arz fazlas kmaktadr. (19.13) gereince fiyatlar decek ve kr pay OC ne kadar inecektir. Ksaca, tasarruf-yatrm eitlii, modelde, fiyatlar ve gelir dalmnn deimesi yoluyla salanmaktadr. Etki yn yatrmlardan fiyatlara; fiyatlardan reel cretlere ve gelir dalmna; gelir dalmndan ise tasarruflara doru olmaktadr. Dsal olarak verilmi yatrmlarn dsal olarak verilmi mill gelire oran arttka (rnein ekil 19.1.'de OA') denge kr pay da artmaktadr. gc arznn reel cretlere kar duyarl olmad ve parasal cretlerin deimedii varsaymlarnn nemi aka ortadadr. Eer igc arz reel cretlere kar duyarl ise, reel cretler deitii zaman igc arz da deiecek ve bu, modelin tam istihdam varsaym ile eliecektir.

BLM VE BYME

559

Parasal cretlerin sabit olmas, reel cretlerin sadece yatrmtasarruf dengesi mekanizmasyla belirlenmesine yol amaktadr. Dier bir deyimle, gelir dalm sadece ve sadece yatrmlarn dzeyine baldr. Fiyatlarn deimesi yatrm-tasarruf dengesizliine bal olduundan; sistemde, mal piyasasndaki talep veya arz fazlas, reel cretlerin deimesiyle giderilmektedir. Bu ise gelir dalmnn igc piyasasnda deil mal piyasasnda belirlenmesi demektir. Bu durumda yatrmlarn dzeyi ylesine yksek olabilir ki, dengenin salanmas, reel cretlerin asgari geim dzeyinin altna veya ii snfnn kabul edemeyecei bir dzeye dmesini gerektirebilir. Ayn ekilde yatrmlarn, kr orann ve k r payn, rnein uzun dnem likidite tuzann belirledii faiz oran altna drecek kadar dk olduu da dnlebilir. Bu iki d u r u m d a dengenin salanmas m m k n mdr? ekil 19.2.A'nn alt ksmnda reel cret (wm/p) ile k r pay (P/Y) ilikisi; 2.B'nin altnda ise P j Y ile r arasndaki iliki gsterilmektedir. Bunlar: wm Yf ,. -2L. = -J- (1 P , _ _) ve r P = -yI
/ n

,,. (19.16)

olup (19.15) ve (19.10)'dan tretilmitir. Grld gibi P/Yf ile reel cretler ters ynde; r ile PjYf ise ayn ynde deimektedir. 19.2. A'da yatrmlarn OA dzeyinde verildiini varsayalm. Bu durumda denge kr pay OC olmaktadr. Oysa eklin altndaki ilikide, cretlere (wm /p)m gibi asgari bir snr konmutur. Bu snr asgari geim dzeyi tarafndan belirlenebilecei gibi ii snfnn siyasal gc tarafndan da belirlenebilir ve asgari geim dzeyinin zerinde bulunabilir. OA yatrm dzeyindeki denge kr pay, minimum reel cretlerden daha dk bir cret verdii iin, iiler buna direnebilirler. Bu direnme parasal cretlerin artmas suretiyle olur. Bylece, modelin "parasal cretlerin sabitlii" varsaym ortadan kalkarak ekonomi parasal cret-fiyat art sreci iine girer. Bu sre devam ettii srece, hem fiyatlar hem de parasal cretler artacandan ekonomide enflasyonist bir sre ortaya kar. i snf parasal cretlerini artrabildii ve parasal cretlerin art oran fiyat art orannn altna dmedii srece, ekonominin dengeye ulaarak OC kr payn dourmas sz konusu olamaz. Enflasyon burada, ak bir ekilde, bir gelir ekimesi eklini almaktadr. OC kr pay elde edilmedii srece, mal piyasasnda arz-talep, yani yatnm-tasarruf dengesi salanamayacaktr. Grl-

560

NEO-KEYNES YAKLAIM

max

(P/

Vmin
EKL 19.2.

(P/ty.max

BLM VE BYME

561

d gibi bu sre iinde, ar yatrmdan doan talep enflasyonu, igc piyasasnda bir cret-fiyat kovalamacas ekline dnmektedir. Byle bir durumda yatrmlar azalmadka tasarruflarn reel olarak artmas, dier bir deyimle, yatrmlara eit tasarruflar salayacak OC kr paynn elde edilmesi olanakszdr. Dolaysyla, dengenin var olabilmesi iin yatrm-gelir orannn OA'dan daha dk olmas gerekmektedir. Bu durumda ise krlarn mill gelirdeki maksimum pay OC olmaktadr. te asgari cretler tarafndan kr pay zerine konan bu snra enflasyon snr demek mmkndr. Bu, yatrm-mill gelir oran iin OA' gibi maksimum bir snr getirmektedir. Ksaca, modelde dengenin salanabilmesi iin, yatrmlarn OA"den ve kr paynn ise OC'den daha fazla olmamas gerekmektedir. ekil 19.2.B'de ise buna benzer bir alt snr da faiz oran tarafndan konmutur. Eer yatrmlar OB'den daha dk ise, kr pay minimum kr orann veren kr payndan daha dk olacaktr. Yatrmlar OB' kadarsa, kr pay OD' olacak; kr oran ise r m i n 'in altna decektir. Bu durumda kr orannn artmas iin fiyatlarda meydana gelecek bir art, mal piyasasnda bir arz fazlas ortaya karacaktr; rnein yatrmlar OB' kadar iken, fiyatlar artrarak kr payn OD'ye kartmak olanakszdr. Zira kr pay OD; yatrmlar OB' kadar iken, tasarruflar yatrmlar BB' kadar amaktadr. Bu arz fazlasnn ortadan kalkmas ve yatrm-tasarruf dengesinin salanmas, ancak fiyatlarn dmesi ile mmkndr. Bylece modelin denge durumuna ulaabilmesi iin, ekil 19.2.C'de grld gibi, yatrm-gelir orannn (I* jYf)max ile (I* /Y f ) m i n arasnda bir deer almas gerekmektedir. Bu durumda ise krlarn pay, {P jYf)max ile (PfYf) min arasnda; reel cretler, (vmlp)m'e {wmjp)x arasnda; kr oran ise rmin ile rmaK arasnda deerler alacaktr. Bu snrlar altnda, (19.9)'daki koullar gerekletii zaman, ortaya kan denge kararl bir dengedir; ekil 19.1.'de olduu gibi dengeden sapmalar sonucunda oluan etkiler ekonomiyi tekrar denge noktasna yneltecektir. Eer bu koullar gereklemezse ortaya iki sorun kabilir: ya denge mevcut deildir, ya da kararszdr. Bu durumlar ekil 19.3.'de gsterilmektedir. ekilde AA dorusu ile BB dorusu dengenin mevcut olmad; CC ise kararsz olduu durumlar gstermektedir. AA'da, sc > sw olduu halde sw < I jY koulu gereklemedii iin denge mevcut deildir

564

NEO-KEYNES YAKLAIM

kapitalistlere bor vermeleri eklinde o r t a y a k m a k t a d r . Dolaysyla iilerin eline, tasarruflarn kullanmalar s o n u c u n d a fiziksel r e t i m aralar deil, t a h v i l , senet gibi parasal varlklar, y a n i m e n k u l kymetler gemektedir. ilerin tasarruflarn m e n k u l kymetlere y a t r a r a k faiz geliri elde etmeleri, modele yeni bir deiken, faiz oran s o k m a k t a ve bu deikenin belirlenmesini gerektirmektedir. Bu ise bir u z u n d n e m faiz teorisine gerek gsterir. P a s i n e t t i , u z u n d n e m denge koullar altnda faiz orannn k r oranna eitleneceini varsaymaktadr. Bu, kapitalistler le iilerin tasarruflar zerinden a y n o r a n d a gelir elde etmeleri dem e k t i r . Dolaysyla kapitalistlerin, iilere tasarruflar karlnda dedikleri gelir, t o p l a m krlarn bir paras o l m a k t a ; iiler h e m cret, h e m de k r geliri elde etmektedirler. Modelde iilerin t a s a r r u f orannn, elde ettikleri gelirin t r n d e n bamsz olduu v a r s a y l m a k t a d r : iiler toplam gelirlerinin belli bir orann t a s a r r u f e t m e k t e , gelirlerinin bileimindeki deime, tasarruf-gelir orann etkilememektedir. B u n a karlk kapitalistlerin k r l a r d a n y a p t k l a r tasarruflarn o r a n ise iilerin tasarruf eiliminden farkldr. K a l d o r modelinden farkl olarak b u r a d a , iilerin tasarruf eilimlerinin sfr olmas d u r u m u sz k o n u s u o l m a m a k t a d r : zira, ii snfnn k r geliri elde etmesi iin bu snfn u z u n dnemde n e t tasarruf ve birikim y a p m a s gerekmektedir. iler h e m cret, hem de k r geliri elde ettiklerine gre gelirin snflar arasndaki dalm: Yf = Pc + Pw + W (19.17)

olmaktadr. Yf, daha nce olduu gibi tam istihdam geliri olup veridir. Pc kapitalistlerin, Pw ise iilerin elde ettii krdr. Snfsal tasarruf fonksiyonu gereince:

Sw = sw(Pw + W) .
Sc = sc Pc

(19.18)
(19.19)

iilerin ve kapitalistlerin t as ar ruflar n gstermektedir. Kaldor modelinde sc hem kapitalistlerin tasarruf eilimini, hem de krlardan yaplan tasarruf orann gsterdii halde burada sadece kapitalist snfn tasarruf orandr. Toplam tasarruflar:

S=SW + Sc=sw (Yf-Pc) + sc Pc=sw Y, + Pc(sc-sw)


olmaktadr. Denge gereince:

(19.20)

BLM VE BYME

565

S = I*

(19.21)

olup burada da yatrmlar, tam istihdam salayacak bir dzeyde dsal olarak verilmitir. Tasarruf oranlar veri iken, duraan durum dengesinde snflarn toplam retim aralar iindeki paylar sabittir. Dier yandan gelir dalm da denge koullarnda sabit olduu iin, her iki snfn da sermaye stoku ayn oranda, denge byme orannda byyecektir. Dolaysyla gn denge byme oran ise gn = S jK = Sw jKw olacaktr. Buradan: Kw = K (SJS) olduu grlecektir. Modelde Kw, isilerin sahip olduklar retim aralarnn (sermaye stokunun) deeri olarak tanmlanmaktadr. Burada bir hususun aklanmas gerekir. iler tasarruflaryla ya tahvil satn alarak kapitalistlere bor verecek, ya da hisse senedi satn alarak retim aralarnn mlkiyetine sahip olacaklardr. Eer tahvil satn alyorlarsa, bunun zerinden elde ettikleri gelir faizdir. Bu durumda Kw, iilerin sahip olduklar sermaye stoku deil, ellerinde birikmi tahvillerin deeridir. Tahviller zerinden elde edilen faiz orannn kr oranna eit olmas, tahvillerin piyasa deerlerinin, kapitalistlerin bu tahvillerle finanse ettikleri yatrmlarn deerine eit olmas demektir. Eer iiler tasarruflaryla hisse senedi satn alyorlarsa, iilerin cret ve kr gelirlerinden ayn oranda tasarruf edebilmeleri ve kapitalistlerle ayn oranda kr salayabilmeleri iin, btn irket krlarnn datlmas1, dividant orann da kr oranna eit olmas gerekir. Bu durumda hisse senetlerinin piyasa deerleri, irketlerin aktiflerinin, yani sermaye stoklarnn deerini yanstacaktr. Dolaysyla iiler birikmi tasarruflar zerinden belli bir faiz geliri elde ettikleri ve faiz oran (i) kr oranna eit olduu zaman: Pw = KW = rK(Sw/S) = P(SWII*) = Psw(Yf-Pc) / I * = P(I*-sc Pc)/I* (19.23) zira denge durumunda S = /* ve tanm gerei P=rFC'dr. Bu durumda toplam krlar: P = Pc + P (I*-sc Pe)/I* olmaktadr. Bunu P iin zersek: P = (1 l'c) I* ve dolaysyla: ' , (19.24) (19.25) , (19.22)

1 Datlmayan irket krlarnn etkisi daha sonra incelenecektir.

566

._."

N E O - K E Y N E S YAKLAIM

ve:

= (l/O (I*IYf) . r= PIK=(llsc){I*IYf)(llvf)

(19.26) (19.27)

olmakta, vf, tam istihdam sermaye-hasla katsaysn vermektedir. Modelin denge koulu, (19.24)'n zmnden kmaktadr. (19.24)den (19.25)'i elde edebilmek iin Pc # 0 olmaldr. Pc negatif olamayacana gre bu, Pc>0 demektir. Dier yandan S = I* olduunu hatrlayarak (19.20)'den: pc =
J

* ~
s

SwY
s

(19.28)

yazabiliriz. Dolaysyla denge koulu: I* > swYf yeya: I* < swYf ve sw > sc > 0 (19.30) olmaktadr. Bunlar tek bir koula indirgenebilir: I* > sw Yf (19.31) ve 0 < sw < sc (19.29)

(19.6.a) ve (19.11.a) ile (19.26) ve (19.27) karlatrld zaman, bu modelin sonularnn Kaldor modeline kyasla ok daha genel olduu ortaya kmaktadr. (19.26) ve (19.27) iilerin tasarruf oran ne olursa olsun, krlarn mill gelirdeki paynn ve kr orannn bu orandan bamsz olduunu gstermektedir; oysa ayn sonu, Kaldor modelinde sadece sw = 0 iken elde edilebiliyordu. Bylece, burada krlarn yatrmlara eit olmas iin gerekli olan koul sadece s c = l kouludur. Kaldor modelinde ise buna ilveten sw = 0 koulu da gerekmektedir. Ancak, iilerin tasarruf oranndan bamsz olarak belirlenen ey, mill gelirin snflar arasndaki dalm deil, krlarla cretler arasndaki dalmdr. Snflar arasndaki dalm Pc\Yf ve (Pw-\-W) jYf vermektedir. Bylece bu modelde, toplumsal snf ve gelir tipleri ayrmlar arasndaki zdelik kaybolmaktadr; modelin, iilerin tasarruflarndan bamsz olarak belirledii ey kapitalistlerin mill gelir iindeki pay deil krlarn paydr. Krlarn mill gelirdeki pay, iilerin tasarruf oranndan bamsz olduu halde bu modelde de snflarn paylar bu orandan bamsz deildir. (19.28)'den:

BLM VE BYME

567

&- = T^
W
If Sc

-- - r-^S

(19-32)
l

'

Sw

Sc

Sw

If

(19.33)

srasyla kapitalist snfn ve ii snfnn mill gelir iindeki paylardr. Modelin Kaldor modelinden ayrlan en nemli sonucu, kr orannn iilerin tasarruf eiliminden bamsz olmasdr. Snflarn mill gelir iindeki paylan her iki modelde de ayndr: (19.6) = (19.32). Ancak, bu modelde snf paylar-gelir paylar zdelii ortadan kalkt iin; Kaldor modelinde (19.6) ayn zamanda kr pay olduu halde, Pasinetti modelinde kapitalistlerin pay krlarn payndan farkldr (kktr). Bu durumda Kaldor modelinde kr orann veren ifade, (19.11), bu modelde Pc/2C'y vermekte olup anlamn yitirmektedir. s w = 0 olduu zaman, iilerin tasarruflar ve retim aralar zerinde dolayl veya dolaysz bir mlkiyetleri mevcut olmayaca iin Pc=0 olacak ve (19.11) = (19.27) sonucu doacaktr. Kr paynn ve kr orannn iilerin tasarruf eiliminden bamsz olmas olgusunu aklamak iin: r = P w / K w = PeJKe ve (19.34)

-- = 4r~

(19-35)

ilikilerini gz nne almak gerekmektedir. (19.34), Pasinetti'nin uzun dnem faiz teorisi dedii ilikidir: her iki snf da sahip olduklar sermaye stoku orannda bir kr elde etmektedirler. (19.35) ise uzun dnem dinamik denge durumunun bir gereidir. Tasarruflar tamamen yatrld iin Sc = Ic ve Sw = Iw olmakta ve dolaysyla her iki snfn sermaye stoku ayn oranda bymektedir. (19.34) ve (19.35)'den:

s^

-f-

(19 36)

ilikisi kmakta ve bu, snflarn kr paylarnn, snfsal tasarruflar ile orantl olduunu gstermektedir. (19.36), (19.18) ve (19.19)'dan:
w)
Sc
(19

"37)

sw (W + Pw)
swW =

=
s

c Pw -

(19.38) } Pw (19.39)

\[ ( 1 --

w)

(i

568

NEO-KEYNES YAKLAIM

ilikileri tretilebilir. (19.37) iilerin tasarruflarna oranla elde edecekleri krn tamamen kapitalistlerin tasarruf eilimi tarafndan belirlendiini gstermektedir. Dier yandan I* \K = SjK = Sc/Xc = SwjKw olduu iin, kapitalistler I* /K'y belirledikleri anda, Sw fKJ'yn. da belirlemi olmaktadrlar. Bylece, PCISC, P w /S w 'yu; 1* jK da S w /K w 'yu belirledii iin kr oran, iilerin tasarruf eiliminden bamsz olarak belirlenmektedir. (19.38) ayn hususu u ekilde ortaya koymaktadr. ilerin ve kapitalistlerin toplam sermaye stoku iindeki paylarnn sabit kalmas iin, iilerin toplam gelirlerinden yapacaklar tasarruflar; kapitalistlerin, iilere giden krlar elde etmeleri halinde, bu krlardan yapm olacaklar tasarruflara eit olmaldr. Ayn husus (19.39)'da tasarruf-tketim ilikisi olarak ortaya kmaktadr. Eitlik, iilerin cretlerinden yaptklar tasarrufun, krlardan yaptklar ilve tketimi karlamas gerektiini ortaya koymaktadr. Burada ilve tketim, krlardan iilerin yaptklar tketimle, yani (1sw) Pw ile; kapitalistlerin, bu kr elde etmeleri halinde yapacaklar tketim, yani (1sc) Pw, arasndaki farktr. Bu ilve tketimin iilerin cretlerinden yaplan tasarruflara eit olmas, kapitalistlerin ve iilerin tasarruflarna oranla ayn kr elde etmelerinin bir kouludur. Bu koul yerine geldii zaman, iilerin ve kapitalistlerin toplam sermaye stoku iindeki paylar sabit kalacaktr. Kapitalistlerin tasarruf oranlaryla kr pay ve kr oran arasndaki dolaysz iliki; bu snfn tasarruflaryla krlar arasndaki dolaysz ilikiden domaktadr. Pc /S c = 1 /sc olduu iin, kapitalistlerin krlar belirlenmedii takdirde toplam krlar da belirlenmemi olacaktr. Daha nce de denge koulunda grld gibi, Pc > 0 olmad takdirde, kr oran belirlenememektedir. Bunun anlam iilerin tasarruf ve yatrmlarnn, kr orann belirlemeye yetmediidir. zet olarak; bu model, tam istihdamda, duraan durum dengesinde byyen bir ekonomide, blmn belirlenmesinde u sonulara varmaktadr: a. Tam istihdam mill geliri ve bunun iin gerekli yatrmlar dsal olarak verildii zaman, denge durumunda toplam krlar ve kr oran, iilerin tasarruf eilimlerinden bamsz olarak belirlenmektedir. b. Bu koullar altnda toplam reel cretler (W) iilerin tasarruf ve yatrmlarndan bamszdr. c. ilerin tasarruf eilimlerinin etkiledii tek ey, toplam krlarn (P) ve dolaysyla mill gelirin snfsal dalmdr.

BLM VE BYME

569

Bu modelle Kal lor modelinin dengeleyici mekanizmas ayn olup bu, fiyat intibala mekanizmasdr. Bu nedenle ekil 19.1.'deki durum burada da ayn en geerlidir. Aradaki tek fark, S/Y^ ve P /Yf ilikisindedir. Pasinett modelinde bu iliki (19.12)'den farkl olarak belirmektedir: /* = S o lduu iin (19.26)'dan: S\Yf yazarsak, ekil 19.1.' eki SjYf dorusu orijinden geecek ve eimi sc'ye eit olacaktr. Modelin denge ve kararllk koullar (19.29) (19.31)'de grlmektedir Denge ancak kapitalistlerin krlarnn, s (19.28)'in pozitif olma|s halinde ortaya kacandan (19.31)'deki kosulun gereklemesi g erekir. Ancak, Kaldor modelinde olduu gibi burada da (19.29) ka arl; (19.30) ise kararsz bir denge verecektir, Kapitalistlerin tasarruf orannn iilerin tasarruf orann at varsayld zaman, mode de dengenin hem varl, hem de kararll iin I jYf olmaktadr. gereken tek koul s

19.4. DURAAN DURUM DENGES VE BLM


Harrod modelinin temel sorunlarndan biri, mal piyasasnda dengeyi salayan gerekli byme oran ile igc piyasasnda dengeyi salayan doal bym orannn birbirinden farkl olmasndan domak ta; Harrod, uzun dnemde tam istihdam koullar altnda bymenin, ancak bir rastlant olabilecei sonucuna varmaktadr. Yatrmlar igcnn srekli olarak tam istihdamn salayacak bir dzeyde olsa bile, bu yatrmlarn serm; ye stokuna orannn gerekli byme oranna eit olmamas, mal p yasasnda tasarruf yatrm dengesinin salanamamasna yol aacak r. Aksine, yatrmlar mal piyasasnda dengeyi salayacak oranda yaj ildii zaman, bunun igc piyasasnda srekli olarak dengeyi sal olana mevcut deildir. Bu sorun, tasarruf am as orannn ve/veya -hasla katsaysnn, igcnn tam istihdasermaye mmn gerektirdii yat m oranna intibak edememesinden domaktadr. Keynesi blm mekanizmas, Harrod'un bu sorununa bir zm getirmektedir: eer yatrmlar, igcnn tam istihdamnn gerektirdii dzeyde yap iyorsa, gelir dalmndaki deimeler tasarruf orannn deiiniesi: m', bu da mal piyasasmda dengeyi salayan gerekli byme orannn doal byme oranna intibak etmesine olanak verecektir. Dolaysyla dengesizlik durumunda, gerekli byme oram, yatrmlara ve bl usume bal olarak deimektedir.

570

NEO-KEYNESt YAKLAIM

Bu m e k a n i z m a , gelir dalmnn t a s a r r u f oran zerindeki etkilerine d a y a n m a k t a d r . H e r ne k a d a r snfsal tasarruf oranlar sabit ise de, b u n l a r n birbirinden farkl olmas nedeniyle gelir dalm deitike, ekonominin t m n d e yaplan tasarruflarn t o p l a m gelire oran da deiecektir. N i t e k i m K a l d o r modelinde (19.5)'den: s = SY, = sw + (PIYf) (sc - sw) (19.40)

ve ayn ekilde Pasinetti modelinde: s = sc {P\Yf) (19.40.a)

olmaktadr. Krlarn gelir iindeki pay yatrmlara bal olduundan, yatrmlar arttka ekonominin tasarruf oran da artmaktadr. PjYf = rvf olduunu gz nnde tutarak, ekonominin tasarruf orann, kr orannn bir fonksiyonu olarak da yazabiliriz. Kaldor modelinde bu: s = sw + rvf (sc-sw) Pasinetti modelinde ise: s = rvfsc (19.41.a) (19.41)

eklinde ortaya kmaktadr. Dolaysyla Harrod'un gerekli byme oran, gw = s v, Kaldor modelinde: P a s i n e t t i modelinde ise: ) (sc - V> ] = (w//). + s lv,) = rse
r

(Sc(19.42.a)

f e

haline gelmekte ve d gibi P a s i n e t t i de s w 0 iken elde lii d a h a fazla olan

gelir dalmna bal olarak deimektedir. Grlmodelinden elde edilen sonular, K a l d o r modelinedilen sonularla ayndr. B u r a d a k i analizde, genelP a s i n e t t i modeli kullanlacaktr.

Bu eitliklerden ve ekil 19.4.'den y a r a r l a n a r a k , gerekli b y m e orannn doal b y m e oranna nasl i n t i b a k ettiini ve t a m istihdam d u r a a n d u r u m dengesine nasl ulaldn inceleyebiliriz. ekil 19.4.A'da gn, dsal olarak verilmi doal b y m e oran olup k r o r a n n d a n ve y a t r m l a r d a n t a m a m e n bamszdr. Gerekli b y m e oran ise, s c veri iken, gelir dalm veya k r oran tarafndan belirlenmektedir. ekil 19.4.B'de s dorusu, k r oran ile tasarruf oran arasndaki ilikiyi v e rm e kte d ir ve (19.41.a)'dan tretilmitir. ( I * jYj,)a igc piyasasnda t a m istihdam salayan y a t r m dzeyidir ve model, bu yatrmlarn gerekletiini v a r s a y m a k t a d r . Bu y a t r m dzeyinde gerekli b y m e orann doal b y m e oranna eitleyen k r oran D'

BLM VE BYME

571

olmaktadr. Yatrmlar bu dzeyde iken kr oran rnein C noktasmda oluursa yatrm-1 asarruf ve igc arz-talebi dengelerinin gereklemesi olanakszdr, Bu kr orannda doal byme oran, gerekli byme orann amak a; igc piyasasnda arz fazlas ortaya kmaktadr. Mal piyasasr.d ise bu arz fazlasn karlayan bir talep la fazlas (BB') vardr. B talep fazlas fiyatlarn ykselmesine yol aacak; parasal cretler v< sri iken, fiyatlardaki ykselme reel cretlerin dmesine, kr orannn ykselmesine sebep olacaktr. Kr oranndaki art toplam tasarrufla i ve tasarruf-gelir orann artracak, bylece gerekli byme oran y ikselerek doal byme oranna eitlenecektir.

572

NEO-KEYNES YAKLAIM

Buna karlk kr oran denge dzeyinin zerinde, rnein E' noktasnda olduu zaman, mal piyasasnda ortaya kan arz fazlas; fiyatlarn, kr orannn ve byme orannn dmesine yol aacak, denge D' noktasnda oluacaktr. Dolaysyla, tam istihdam salayacak yatrmlar yapld takdirde, gerekli byme oran, blmdeki deimeler sonucunda doal byme oranna intibak etmektedir. Modelde dengenin varl iin gerekli koul, sw < I* jYf gerekletii zaman, ortaya kan denge kararl bir denge olmaktadr: doal byme orannda dsal nedenlerle meydana gelecek bir deime halinde, gerekli byme oran da deiecek ve yeni doal byme oranna intibak edecektir. Ayn ekilde kapitalistlerin tasarruf orannda ve /veya sermaye-hasla katsaysnda meydana gelecek dsal bir deime, dorudan doruya kr orann etkileyecek ve gerekli-doal byme oranlar eitlii korunacaktr. Uzun dnem tam istihdam dengesinin veya Harrod'un altn ann salanmas, kapitalistlerin doal byme oranna eit bir byme oran bekleyilerinde bulunmalarn ve buna gre yatrm yapmalarn gerektirmektedir: eer kapitalistler gn orannda bir byme beklerler ve buna gre yatrm yaparlarsa; bu orann gereklemesi, hem igc hem de mal piyasasnda dengenin salanmas olana mevcuttur. Dolaysyla, modelde doru bekleyi, mal piyasasna gre deil igc piyasasna gre tanmlanmaktadr: zira, igc piyasasnn dengede olmasn salayacak tek bir byme oran, gn, vardr ve mal piyasasnda denge, tasarruf orannn ve gerekli byme orannn buna intibak etmesiyle salanabilmektedir. Kaldor-Pasinetti modeli, uzun dnem tam istihdam byme dengesinin varln gsterdii halde, bekleyilerdeki yanlma sonucunda ortaya kan kararszlk sorununa deinmemektedir. Model, bekleyilerin doru olduunu varsaymakta, doal byme oran beklendii zaman, gerekli byme orannn buna yneleceini ve bekleyilerin gerekleeceini gstermektedir. Harrod'un kararszlk sorununun ele alnabilmesi iin, modelde yatrm fonksiyonunun ve dengesizlik durumunda kapitalistlerin davranlarnn aka belirlenmesi gerekir. Model bu soruna eilmemekle beraber, ekil 19.4. yardmyla bu sorunu inceleyebiliriz. x Kapitalistlerin bekleyilerinin yanl olduunu ve yatrmlarn, tam istihdamn gerektirdii dzeyden daha dk olduunu varsayalm. Eer ekil 19.4.B'de yatrmlar /* jYf dzeyinde ise, mal piyasasnda yatrm-tasarruf dengesini salayan kr oran C olacaktr. Ancak,

LM VE BYME

573

kr oran C iken, gerelti byme oran doal byme orannn altnda kalmakta ve igc piyas snda arz fazlas ortaya kmaktadr. Dier bir deyimle, bu durumda k italistler, C'C" kadar bir byme oran bekleyerek yatrm yapmak a; ancak bu oran, doal byme orannn altnda olduu iin, igc iyasas dengeye gelememektedir. Ekonominin D noktasnda dengeye g( bilmesi iin, igc piyasasnda ortaya kan arz fazlasnn, yatrmla da bir arta yol amas gerekmektedir. Yatrmlar artmad sroc , igc piyasasndaki arz fazlasnn parasal cretlerde yol aabilece: bir azalma, tam istihdam dengesini salamaya yetmeyecektir. Parasal ;retlerdeki azalma kr orann D' noktasna f dzeyinde iken, kr orannn ykselmesi, karsa bile, yatrmlar 1 tasarruflarn artarak ya rmlar amasna ve mal piyasasnda bir arz fazlas ortaya kmasna ol aacaktr. Bu arz fazlas da fiyatlar drecek; ekonomi, cretleri: ve fiyatlarn srekli olarak dt bir sre iine girecektir. Keynes e olduu gibi burada da, igc piyasasnda (yatrm) yetersizlii nedeniyle, cretlerin denge salanmakta, tal< azalmas fiyatlarn azal asndan te bir etki yaratmamaktadr. gc piyasasnda rz fazlas varken cretlerin dmesi, yatrmlar zerinde olumlu vcy olumsuz bir etki yaratabilir. Bu, kapitalistlerin davranlar ve yat rm fonksiyonu konusunda yaplan varsayma baldr. Eer Harrod ti i bir yatrm fonksiyonu varsaylrsa, yatrmlar kr oranndan tam men bamsz olacak, kr oranndaki art yatrmlar etkilemeyec ktir. Aksine, cretlerdeki bir azalma, talebi azaltaca iin, yatrm arn dmesi de beklenebilir. rnein ekil 19.4.'de yatrmlar /* iken kr orannn D' noktasna kmas, mal piyasasnda bir arz f zlas ortaya karacak; Harrod tipi bir yatrm fonksiyonu varsayldn la, bu arz fazlas, yatrmlarn azalmasna yol aacaktr. Dolaysyla, H.arrod tipi bir yatrm fonksiyonu varsayld zaman, yatrmlarn tan istihdam dzeyinden farkl olmas sonucunda igc piyasasnda orta a kan dengesizlik, cretleri ve talebi etkiledii srece, sistem gider< k tam istihdam denge durvm ndan uzaklaaaktr. Buna karlk e r yatrmlar beklenen kr orannn bir fonksiyonu ise, igc piyasas ndaki dengesizliin cretler ve kr oran zerindeki etkisi, yatrmla tam istihdam dzeyine doru ynelmesine yol aabilir. Dolaysyla, modeli: tan istihdam duraan durum dengesine ulamas iin, sadece bu dengenin varlnn gsterilmesi yetmemekte; kapitalistlerin bu denge: lin gerektirdii yatrmlar yapmalarn salayacak bir mekanizma n mevcut olmas gerekmektedir. Bu, tam is-

574

NEO-KEYNES YAKLAM

tihdam yatrmlarnn yapld varsaymnn ortadan kaldrlmas demektir. Eer tam istihdam yatrmlarnn yaplmasn salayacak bir mekanizma yoksa, uzun dnem tam istihdam dengesi mevcut olduu halde bu dengenin gereklemesi iin bir neden de olmayacaktr. Modelin bu konuda nerdii zm, bir sonraki blmde incelenecektir. Uzun dnem tam istihdam dengesinin gerektirdii yatrmlar yapld ve ekonomi duraan durum denge koullarna ulat zaman, modelde uzun dnemde salanan kr oran, doal byme oran ile kapitalistlerin tasarruf eilimi tarafndan belirlenmi olmaktadr. Nitekim, gw = gn eitliinin salandn gz nne alarak (19.42.a)'y: r = gn\Sc . (19.43) eklinde yazabiliriz. Bu eitlik, denge durumunun bir zelliidir. Doal byme oran ne kadar yksek, kapitalistlerin tasarruf eilimi ne kadar dk ise, denge durumunda egemen olan kr oran o kadar yksek olacaktr. ekil 19.4.'de gn dorusunun yukarya doru kaymas ve /veya gw dorusunun eiminin (sc'nin) azalmas halinde, bu iki dorunun kesim noktalar saa doru kayacak ve kr oran artacaktr. Eer kapitalistlerin tasarruf oran sc = 1 ise, duraan durum dengesinde kr oran, dsal olarak verilmi doal byme oranna eitlenmektedir. Pasinetti modelinin denge durumunda kr oran, retimin teknik koullarndan ve sermaye-hasla katsaysndan tamamen bamsz olarak belirlenmektedir. Ancak ekil 19.4.'de grld gibi, sermayehasla katsaysnn deeri, tam istihdam salamak iin yaplmas gereken yatrm miktarn etkilemektedir. Sermaye-hasla katsaysmdaki bir art, ekil 19.4.B'de tasarruf dorusunun eimini artracak, doal ve gerekli byme oranlarnn eitlenmesi ve kr orannn D' dzeyinde kalmas iin, yatrmlarn artmas gerekecektir. Eer sermayehasla katsays kr oranna bal olarak deiiyorsa, bu olgu, yatrmgolir orannn kr oranndan bamsz olmadn gsterecektir. Birden fazla maln kullanld ve retildii bir ekonomide, kr oranndaki deimeler, sermaye-hasla katsaysn fiyat etkisi nedeniyle deitirecektir. Bu etki, hem ayn teknik iinde, hem de bir teknikten dierine geildiinde, yani teknik seiminde ortaya kmaktadr. Denge durumunda gerekli byme oran doal byme oranna eitlendiinden, yatrm-gelir orann: IIYf = gnvf (19.44) eklinde tanmlayabiliriz. Eer vf kr oranna bal olarak deiiyorsa, yatrmlarn gelir iindeki pay da kr oranna bal olacaktr. Bu durum-

BLM VE BYME

573

da krlarn gelir iind iki paynn, yani gelir dalmnn, sadece dsal deikenlere bal ola ak belirlendiini; etki ynnn yatrmlardan kr payna doru oldu junu sylemek olanakszdr. Nitekim: p / y , = (llsc)gnvf (19.45) olduu iin, byme ran ile kapitalistlerin tketim eilimleri dsal olarak verilmi param, treler iken bile, bu eitlikte etki ynnn eitligin sa tarafndan ol tarafna doru olduunu ve sermaye-hasla katsaysnn, dier par .metrelerle birlikte, kr payn belirlediini syleyemeyiz. Bu durum a yatrmlarn gelir iindeki pay, kr pay ve sermaye-hasla katsay: s; retimin teknik koullaryla denge byme oran ve kapitalistlerii tketim eilimi tarafndan eanl olarak belirlenecektir. Pasinetti modelinde, bu koullarda da kr oran retimin teknik koullarndan b msz olarak belirlenmekte ise de ayn eyi Kaldor modeli iin sylem ;k olana yoktur. Nitekim (19.42)'de grld gibi, Kaldor modelind kr oran ile byme oran arasndaki iliki, sadece snfsal tasarru oranlarna deil, ayn zamanda sermaye-hasla katsaysna da baldi Bu nedenle, sermaye-hasla katsays kr orama bal olarak dei; tii zaman, Kaldor modelinde kr orann, retimin teknik kou Harndan bamsz olarak sadece dsal deikenlerle (birikim ve tasarruf o: anlaryla) belirlemek olana yoktur. Ayn nedenle, Kald or modelinde kr oran ile byme orannn ayn ynde deieceini syl inek olanakszdr. Bu olgu daha nce iki kesimli modelde ortaya kan kompozisyon ve fiyat etkileriyle ilgilidir (bkz. Bl. 14.4.). Eer ekonoainin dengede olduunu varsayarak (19.42)'yi: - (sw/vf) ] (llsc-sw) (19.46) eklinde yazarsak, eernaye -hasla katsaylar ve tasarruf oranlar ayn olan denge durumunda d iki ekonominin kr oranlar arasndaki farkn, sadece doal byme aranma bal olduunu grrz. Ancak, denge byme oran deiti; zaman, sermaye-hasla katsays kompozisyon etkisi nedeniyle deie :ei iin, retim teknii deimese bile, farkl byme oranlar farkl: sermaye-hasla katsays verecektir. Eer byme oran ile sermay i-hasla katsays ayn ynde deiiyorsa, doal byme oran ile dengi : kr oran da ayn ynde deiecektir. Aksine doal byme oran ar t zaman sermaye-hasla katsays azalyorsa, denge kr oran bym e oran ile ters ynde deiebilir.1
1 ki kesimli modelde bv aun neye bal olduu (14.28)'de gsterilmektedir. Ancak burada^kr oran ile byme ora: arasndaki iliki farkl bir ekilde yorumlanmaktadr; iki kesimli modelde, klasik yaklam erevesinde, dsal olarak verilmi reel cret, tasarruf oranlan ile birlikte kr ve byme or; Lnlann belirlemekte, burada ise dsal deiken, denge durumunda, doal byme oran olmak adr,

S76

N E O - K E Y N E S YAKLAIM

Sermaye-hasla katsaysnn kr oranna bal olarak deimesi, Kaldor modelinin intibak mekanizmasn da karmak hale getirmektedir. Bunu incelemek iin, ekonomi belli bir duraan durum dengesinde iken doal byme orannn deitiini, rnein arttn varsayalm. Eer kapitalistler yeni denge byme orannn gerektirdii kadar yatrm yaparlarsa, fiyatlar ve parasal cret eski denge durumundaki deerlerinde iken, yatrmlar tasarruflar aacak ve talep fazlas ortaya kacaktr. Bu talep fazlasnn ortadan kalkmas, kr orannn ykselmesini gerektirir. Eer sermaye-hasla katsays kr oran ile birlikte artyorsa, gerekli byme orannn ykselmesi iin, gw=s jvf olduundan, tasarruf oranndaki artn sermaye-hasla katsaysndaki arttan daha fazla olmas gerekir. Eer kr oran artt zaman sermayehasla katsays, teknik seimi veya ayn teknik iindeki fiyat etkisi nedeniyle tasarruf oranndan daha fazla artyorsa, outputun ve sermaye stokunun byme orannn artarak doal byme oranna yaklamas ve mal piyasasnda arz-talep dengesinin salanmas sz konusu olamaz. Bu da, iki kesimli modelde grlen ta3arruf ve fiyat etkilerinin ynlerine ve derecelerine bal olmaktadr. Kaldor, sermaye-hasla katsaysnn kr oranna bal olarak deimesinin yarataca glkleri gz nne alarak bu oran sabit varsaymtr. Kaldor bu varsaym yaparken, retim tekniindeki deimelerin bu katsay zerindeki etkisinin, veri bir teknik iindeki fiyat etkisinden ok daha nemli olduunu; ancak Harrod modelinde retim tekniinin deimediini ve teknolojik gelimenin de ntr olup bu katsayy etkilemediini belirtmektedir.

OKUMA LSTES 1. Ailen (1967), pp. 3052. Hahn (1951) 964)*, 1.5.: 3. Hahn and Matthews Kldor modelinin sabi ve deiken sermaye-hasla katsay yla formlasyonu. 4. Harcourt (1972)*, pp 205-210; 215-221. S. Kaldor (1956)** 6. Kalecki (1971) 7. Kregel (1971)*, Ch. 10: Pasinetti modelinin sonularnn yorumu. 8. (1972), pp. 45-50; 59-64. 9. Pasinetti (1962)** 10. Rothschild (1965)*: Kaldor modelinin snrlar. 11. (1971) 12. Sen (1963)*: Neoklasik modelle kyaslama. 13. (1970), Introduction.

20. TAM STHDAM, KISA v. UZUN DNEM BLM

20.1. UYARILMI YATIRIMLAR VE TAM STHDAM


Kaldor ve Pasinetti modelleri iki nemli noktada birbirinden ayrlmaktadr. Bir kere, Kaldor modelinde gelir trleri arasndaki ayrmla snfsal ayrm arasndaki zdelik Pasinetti'de ortadan kalkmaktadr. Bunun sonucunda Pasinetti, Kaldor'un zel bir durumda, sw = 0 iken elde ettii sonularn genelliini gsterebilmektedir. Dier yandan Pasinetti modeli sadece duraan durum denge koullarnn zelliklerinin incelenmesine ynelmekte; tam istihdamn gerektirdii yatrmlarn yapldn varsayarak ki nemli sonuca ulamaktadr: i. duraan durum dengesi var oluj bu, gelir dalmnn byme oran zerindeki etkisi sonucunda ortaya kmaktadr: ii. duraan durum dengesinde gelirin krlarla creller srasndaki blm ve kr oran, iilerin tasarruf oranlarndan bamsz olup kapitalistlerin birikim oranlar ile tasarruf oranlar tarafndan belirlenmektedir. Kaldor modeli zaman zaman sadece denge durumunun zelliklerinin incelenmesine ynelanekteyse de burada, tam istihdamn varsaym deil hipotez olduunu grmekteyiz: ksaca, Kaldor modelinde uzun dnemde tam istihdamn gerektirdii yatrmlarn yaplmasn salayan bir mekanizma mevcuttur. Burada bu mekanizma ele alnarak Kaldor modelinin yatrm fonksiyonu belirlenecektir. Uzun dnem duraa a durum dengesinin isizlikle badamadm gstermek iin Kaldor bir entegre firma teorisi gelitirmitir. Entegre firma Marshall'm temsilli firmas niteliinde olup bu firmann retim ve maliyet koullar ekonominin retim ve maliyet koullarn gstermekte; bu firmann dengeye gelmesi, ekonominin dengeye gelmesi anlamna gelmektedir. Bu firmann maliyeti iki unsurdan olumaktadr: cret ve sabit sermaye s oku maliyeti. Parasal cretler ve igc verimliliinin, tam istihdarr.a kadar sabit olduu varsayldndan, birim output bana igc maiyeti de tam istihdam dzeyine kadar deimemektedir. Mevcut sermaye stoku retime bir snr getirmemekte; igc arz arttka retimin artmasna bir engel bulunmamaktadr. Ekonomide aksak rekabet e ;emen olup firma, monopolleme derecesine

580

NEO-KEYNES YAKLAIM

gre, fiyatn belirlerken belli bir kr marjn gzetmekte; talep ne olursa olsun bu marjdan vazgememektedir. Fiyat, cret maliyeti ile kr marjndan olumakta; tam istihdam dzeyine kadar birim outputun cret maliyeti sabit olduundan, firmann arz erisi istihdam dzeyine kadar yatay kalmaktadr. Dolaysyla, tam istihdama kadar firmann birim output bana elde ettii kr marj da sabittir.

OUTPU T

EKlL 20.1.

ekil 20.1.'de MC ve AWC erileri birim outputun marjinal ve ortalama cret maliyetlerini gstermektedir. Par sal cretler sabittir. retim dzeyi sadece istihdama bal olduu iin birim outputun gerektirdii igc miktar tam istihdama kadar sabittir. Bu nedenle MC ve A JVC erileri Yf dzeyine kadar yataydr ve Yf 'den sonra ykselmektedir. SS'S" erisi firmann arz erisini gstermektedir. Bu eri ile maliyet erisi arasndaki fark, arz fiyat-cret fark olup asgar kr marjn vermektedir. A TC ortalama toplam maliyet erisi olup ortalama sabit maliyetler dt iin, retim artt zaman azalmaktadr. D erileri efektif talep erileridir. Bu eriler zerindeki her nokta belli bir fiyat dzeyinde toplam efektif talebi vermektedir. cret dzeyi OA'da verilmi olduundan fiyatlar yksekken reel cretler dk ve kr pay yksektir. sc > sw olduundan yksek fiyat dzeyinde tketim harcamalar dk olacaktr. D erisini etkileyen dier bir unsur da yatrmlardr. ekilde yatrmlarn tamamen dsal olarak verildii; fiyatlardan, kr oranndan ve talepten bamsz olduu varsaylmtr. Bu

TAM STHDA , KISA v. UZUN DNEM BLM

581

durumda yatrm dze finin artmas D erisinin kaymasna sebep olacaktr. rnein Do d k Di ise yksek yatrm dzeyindeki efektif talep erileridir. Yatrmlarn dsal < arak dk bir dzeyde verildiini varsayahm. Bu durumda efektif tal< erisi arz erisini B noktasnda kesmektedir, Bu noktada ekonomi .k istihdam dzeyindedir. Denge noktas arz erisinin yatay ksmi n<da (SS') olduu iin bu dzeyde blm yatrmlar tarafndan de monopolleme derecesine bal olan asgar fiyat (OS) veya asgar k; .r marj (AS) tarafndan belirlenmektedir. Buna karlk dsal olarak ve ilen yatrmlar yksek bir dzeyde ise, talep erisi Di olacak ve arz erisini dikey ksmnda (S'S") kesecektir. C noktasnda ekonomi tan istihdamdadr. Fiyatlar OE'de; krlar AE'de; AWC da OA'da (veya bi z zerinde) olduundan; blm, S'S" erisi a zerinde, asgar kr ma (AS) tarafndan deil yatrm dzeyi tarafnfmdan belirlenmektedir, Ekonomiyi B nokt sndaki dengeden C noktasna gtrecek bir mekanizma mevcut mu< .ur? Yukarda B'den C'ye gelinmesi iin yatrinalarn artmas gerek iine deinmitik. Dolaysyla B'den C'ye gelinmesi ve yatrmlar artmas iin bir neden olmas gerekir. Bu ise yatrmlarn dsal ve o onom olmaktan kp sistemdeki deikenlere bal hale gelmesi dem ktir. Burada Kaldor uyarlm yatrmlar hipotizini ortaya atmakta lr. ekil 20.2.'de ATC erisinin SS' arz dorusunu kestii Dm nokt snda arz fiyat ortalama toplam maliyetlere eittir. Bu noktann s.a mda firma ortalama maliyetler zerinde bir
FYAT MALYET

EKL 20.2

S82

NEO-KEYNES YAKLAIM

gelir elde edecektir. Kaldor bu noktadan itibaren yatrmlarn uyarldn; talep erisinin bu noktaya kadar deceini ve D u 'dan itibaren uyarlm yatrmlar dolaysyla ykseleceini belirtmektedir. Talep erisinin DDU blm dsal yatrmlarn belirledii blmdr. DHD' blmnde ise talep erisinin ykselmesinin nedeni uyarlm yatrmlardr. Bylece talep erisi U eklini almaktadr. Talep erisi arz erisini noktada kesmektedir; P 1 5 P2 ve P 3 . Bu noktalardan P2 noktas kararsz denge noktasdr. P 2 'nin solunda arz fiyat talep fiyatndan yksek olduundan fiyatlar dme eilimi gsterecek; P 2 'nin sanda ise ykselecektir. Buna karlk Pj ve P 3 'n sandaki herhangi bir noktada arz fiyat talep fiyatndan yksek olduundan fiyatlar decek ve denge bu noktalarda gerekleecektir. Dier bir deyimle P2 kararsz, Pj ve P3 kararl denge noktalardr. Pj kronik Keynesi dk istihdam dengesini vermekte; buna karlk P3 noktas tam istihdam dengesini gstermektedir. Kaldor uzun dnem duraan durum dengesinin P noktasndaki denge ile badaamayacan ne srmektedir. Duraan durum bymesi dinamik bir sretir ve sermaye stoku devaml artmaktadr. Bu art salayan yatrmlar ekonomiyi P noktasnn sama doru itecektir. P, noktas net yatrmlarn yapld uzun dnem dinamik denge ile badamaz. Byle bir denge ile badaan tek kararl denge noktas P3 olduundan, uzun dnem duraan durum dengesi, kanlmaz olarak, tam istihdam yaratmaktadr. Ekonomi tam istihdam noktasnda uzun dnem dengesine ulat zaman, blm yatrmlara bal olmaktadr. P3 noktasndaki dengede fiyatlar OE dzeyinde olutuundan, kr marj monopoUeme derecesinin belirledii asgar dzeyden daha yksek olacak ve OE-OA=AE dzeyinde bulunacaktr. Bu anlamda duraan durum dengesinde gelir dalm, yatrmlarn mill gelir iindeki pay tarafndan belirlenmektedir. Burada sz konusu olan ey ksa dnemde tam istihdam dzeyinin altnda alan bir ekonomide, yatrmlardaki artn gelir ve fiyat dzeyleri zerindeki etkileridir. Bu adan yatrm art sadece bir efektif talep art eklinde ele alnmakta ve bunun etkisi sadece, mevcut kapasitesinin kullanm derecesi zerinde olmaktadr. Bu yaklam Keynes'in, talep-istihdam teorisindeki yaklam olup yatrmlarn kapasite yaratma etkisini gz nne almamaktadr. Yatrmlar ilve bir harcama olup tketim harcamalar gibi, sadece talep artrc etki yaratmaktadr. Yatrmlar ister otonom (ekil 20.1.), ister uyarlm (ekil 20.2.) olsun, Kaldor modelinin denge mekanizmas yatrmlarn

TAM STHDA A, KISA v. UZUN DNEM BLM.

583

tam istihdam dzeyi altnda kapasite yaratma etkisini gz nne almamaktadr. Kapasite as: dan uzun dnemde yatrmlarn etkisi, S' noktasn saa doru kaydrmakt: Dier yandan maliyet asndan yatrm:r. lar, birim outputun gere ktirdii igc miktarn azaltarak, ayn parasal cret dzeyinde, MC ve AWC erilerini aaya doru kaydracak; asgar kr marj sabit iken arz erisi de aaya doru kayacaktr. Bu ik uzun dnemli etkiler e' il 20.3.'de gsterilmektedir. Yatrmlarn artmas toplam kapasiteyi artraca iin tam istihdam mill geliri ( = 1 di eminde Yf iken, bu dnemde yatrmlar artt iin, t = 2 ' d e Y, olmaktadr. Yatrmlardaki art dier yandan f2 MC ve A WC erilerini a aya doru kaydrmaktadr. Bunun soncunda, asgar kr marj sab tken, arz erisi de aaya doru kaymaktadr. Dier yandan yatrmlarn art ATC erisini de E noktasndan itibaren saa doru kaydrmaktadr. Bunun nedeni birim output basna cret maliyetinin a; almasdr. Yatrmlarn art ile birlikte talep erisi Di'den D 2 'ye kayacaktr. Ancak, verimlilikteki (adam bana retilen outputtaki) art ayn gelir dalm ve otonom yatrm dzeyin de, toplam gelir dzeyi a artmasna sebep olacandan, tketim talebi >an artacak; D 2 talep erisi D' noktasndan itibaren saa kayacaktr. Dolaysyla P noktas E' noktasyla birlikte uzun dnemde saa doru kaymaktadr. Bylece si temde uyarlm yatrmlar mevcut olsa bile, ekonominin uzun dnemd e P noktasnda dengeye gelmesi olana vardr: yani uzun dnem duraj in durum dengesi, dk istihdam dzeyi ile badaabilir. Kaldor, byyen bi ekonominin isizlikle badaamayacan belirtirken yatrmlarn sad ce oaltan etkisini hesaba katmaktadr. Uzun dnem byme sreci y. trm yaplmasn gerektirdiinden, ekil 20.2 de P noktas yatrmlarn talep zerindeki etkisi dolaysyla zaman iinde saa doru kayacaktn . Talep erisi arz erisini Dm noktasnn biraz sanda kestii zaman, u rarlm yatrmlar ekonomiyi otomatik olarak tam istihdama gtrmektedir. Oysa yatrmlarn kapasite etkisi; maliyet, arz, ATC erileri i de kaydrmaktadr. Bylece zaman iinde yatrmlarn etkisiyle P oktas saa doru kayd halde Dm noktasnn da ayn ynde harek t etmesi; ekonominin, yatrmlarn uyarld gelir dzeyine ulamasn ngelleyebilir ve uzun dnem dengesi bymeyi salarken isizlii ortadan kaldrmayabilir.

584

NEO-KEYNESt YAKLAIM

I TAM STHDAM , KISA v. UZUN DNEM BLM


585

20.2. FYAT VE M KTAR NTBAKI


ekil 20.1. ile ek} il 20.2.'yi karlatrdmz zaman, yatrmlarm ksa ve uzun dn< m etkileri ile yatrm-mill gelir ilikisinin ksa ve uzun dnemde ald; biimler arasndaki fark ortaya kmaktadr, Bilindii gibi Keynes'd*e yatrmlar, ksa dnemde, tasarruflardan ve gelir dzeyinden bal szdr. Ancak, yatrmlarn oaltan yoluyla mill gelir zerindeki et sisi dolaysyla, mill gelir dzeyi yatrmlardan bamsz deildir. Yat rm-mill gelir oran ise ex ante olarak sabit olmayan bir orandr, Ekonominin tm iin tek bir tasarruf fonksiyonu varsayld iin, Keyn :s modelinde ex post olarak yatrm-mill gelir oran sabit olup, yat mlarm dzeyinden bamszdr ve oaltan katsaysnn tersine ei tr. Bu ereve iinde ekil 20.1.'i incelediimiz zaman, otonom yatrmlar tarafndan belirli nmi talep erisinin arz erisini SS' blmnde kestii srece, gelir dalmnn sabit olduunu grrz. rnein yatrmlarn daha yks k bir dzeyde olmas talep erisini D'0'a karacaktr. Ancak fiyat ar ve kr marj sabit olduundan, bu yatrmn kendine eit bir tasam f dourarak dengeyi salamas iin, mill gelir dzeyi artmaldr. Bura a snfsal tasarruf fonksiyonu varsayld halde, gelir dalm deimed i iin oaltann deeri ve dolaysyla yatrmgelir oran deimemekt jedir. Bu nedenle yatrmlar ex ante olarak hangi dzeyde olursa olsun ex post olarak yatrm-gelir oran sabit kalacaktr, Dolaysyla modelin b msz deikeni yatrm-gelir oran; baml deikeni ise gelir dze iridir. SS' zerinde gelir dalm yatrmlardan tamamen bamszdr. Ejylece model, burada, bir gelir dalm modeli olmaktan kp gelir ve istihdam dzeyinin belirlenmesi modeli haline gelmektedir. Bunu bir formel modelle gsterelim.!Parasal cretler ve fiyatlar veri, yani:
wm = f

ve p = p h .

(20.1) (20.2.)

olduu iin, gelirin krlara cretler arasndaki dalm veridir:

w IP 4

olmaktadr. Burada h, gerilmi parasal cretlerde ve asgar kr marjnda, gelirin cretleri krlar arasndaki dalmn gsteimektedir. Yatrmlar dsal olara verilmi ise: 1=1 yatrm-tasarruf eitlii jdenge koulu olduundan: (20.3)

586

NEO-KEYNES YAKLAIM

I* = S = sw W+sc P=Y[sw+ (P/Y) (sc~sw)] ve PjY = 1/1+Z olduundan:


v e

(20.4) ' (20.5)

hsw + sc

I*

olacaktr. (20.5.)'de h, sw ve sc sabit olduundan Yejl* oran sabittir. Bu eitlik Keynes'in, snfsal tasarruf fonksiyonuna gre formle edilmi oaltan ilikisinden baka bir ey deildir (sw = sc iken Ye = I* / s c(w) olmaktadr). Yatrmlar ve gelir dalm (h) tamamen dsaldr. oaltan mekanizmas denge mill gelir dzeyini (Ye) belirlemektedir. Bu sre ekil 20.1.'de, talep erisi arz erisini SS' blmnde kestii zaman ortaya kan durumu gstermektedir. Grld gibi S' noktasna kadar yatrmlar sadece denge gelir dzeyini ( Ye) belirlemektedir ve gelir dalm yatrmlardan tamamen bamszdr. Burada sz konusu mekanizma Keynes'in miktar intibak mekanizmasdr. Fiyatlar ve cretler tamamen dsal olarak verilmi olup sabittir ve yatrmlar tasarruflara eitleyen ey gelir dzeyindeki deimedir. Yatrmlar tam istihdam salayan dzeyin zerinde olduu zaman, Kaldor'un blm-tasarruf mekanizmas ileyecektir. ekil 20.1.'de tam istihdamn salanmas iin yatrmlarn en azndan Di talep erisini verecek bir dzeyde olmas gerekir. Bunun zerinde yatrm yapld zaman, ekonomi tam istihdamda olduu iin gelir dzeyi deimeyecek ve yatrmlardan tamamen bamsz olacaktr. Buna karlk yatrmlardaki art, fiyatlar zerindeki etkisi dolaysyla, gelir dalmn deitirecek ve bu yolla kendine eit bir tasarruf salayacaktr. Bylece gelir dalm baml bir deiken olmakta, mill gelir dzeyi hem ex ante hem de ex post olarak yatrmlardan ve gelir dalmndan bamsz bulunmaktadr. Yatmm-mill gelir oran ise ex ante olarak deiken bir orandr: zira yatrmlar, mill gelir dzeyinden bamsz ve otonomdur. Ex post olarak yatlnm-mill gelir oran (20.5.)'de olduu gibi sabit deildir. Yatrmlar gelir dalmn etkiledii iin bu oran, yatrmlarn dzeyine baldr. Bylece ekil 20.1.'de yatrmlar Di talep erisinin gerektirdii dzeyin stnde olduu srece talep erisi arz erisini C ile S" arasnda kesecek ve Kaldor'un blm mekanizmas ileyecektir. Bu tamamen fiyat intibak mekanizmasdr. Talep erisi ekil 20.1.'de arz erisini S' ile C arasnda keserse, yatrm-tasarruf eitliini salayan mekanizma ksmen miktar ksmen de fiyat intibak mekanizmasdr. Talep erisi S"den C'ye doru kaydk-

TAM STHD ^.M, KISA v. UZUN DNEM BLM

587

a hem reel mill gelir zeyi, hem de fiyatlar artacaktr. Dier yandan MC erisi de S "ye k r gelen gelir (ve istihdam) dzeyinden itibaren pozitif eimlidir, l u , parasal cretlerin tam istihdama yaklatka artacan gsterir. Ar cak MC'nin eimi S'C'nin eiminden daha az olduu iin, fiyat art oran parasal cretlerin art oranndan daha yksek olacak ve gelir dalm cretler aleyhine dnecektir. Buraya kadar ya imalarn tamamen dsal olarak belirlendiini varsayarak sistemin ntibak veya denge mekanizmasn inceledik. Ancak, burada akl; ianmayan bir husus, ekil 20.1.'deki blm mekanizmasmm ksa vey a uzun dnem denge mekanizmas olduudur, Grld gibi denge: n tam istihdam dzeyi altnda olumas halinde Kaldor'un gelir daj ilimi mekanizmas ilememekte ve denge, tam anlamyla, Keynes'in ksa dnem, yatrm-oaltan-gelir ilikisiyle kurulmaktadr. Tam tihdamdaki denge ise Keynesi mekanizmayla badamaktadr. Arads ki tek fark snfsal tasarruf fonksiyonudur. Eer i tam istihdamda parasa cretlerin de hzla artt (MC'nin eiminin artt) varsaylrsa, eya D'j talep dzeylerine kar gelen yatrmlarn ekonomiyi denged< tutmas, ancak fiyat artlarnn cret artlarn amas ile mmkn o acak ve ekonomi fiyat-cret veya cret-fiyat enflasyonu iine girec' ktir. Dolaysyla parasal cretlerin sabitlii varsaym kaldr lrsa, tam istihdam dzeyindeki yatrm artlar ekonomiyi, talep-cret enflasyonu iine sokacaktr. Modelin ileyiindi tam istihdam dzeyine kadar miktar intibak; tam istihdam dzeyini en sonra fiyat intibak mekanizmasnn varsaylmas, tam istihdam dzeyi altnda kr marjlarnn rijit olmas deinektir. Oysa bu vars yimi kaldrarak Kaldor modeline eanl olarak fiyat ve miktar intiba mekanizmalarn sokabiliriz. Bu takdirde model, hem gelir dalm an hem de gelir dzeyinin belirlenmesini salayacaktr. Bunun iin parasal cretlerin tam istihdam dzeyine kadar sabit olduunu ve birin outputun gerektirdii igcnn de ayn dzeye kadar deimedi^ ini varsayalm. Bu durumda birim outputun cret maliyeti de tam i: tihdama kadar sabittir. Kaldor modelinden ayrlarak, fiyatlarn tam stihdam dzeyi altnda da yatrm dzeyinin bir fonksiyonu olduunu arsayalm, Bu varsaym kr marjnn esneklii anlamna gelmektedi: Yatrmlar arttka fiy allar artacandan, parasal cretler veri ik n, reel cretler decek ve gelir dalm kapitalistler lehine deiec ktir. Dier yandan snfsal tasarruf fonksiyonu varsaym gereince gel r dzeyi sabitken, toplam tasarruflar gelir dalnma bal kalacaktr Ancak modelde tam istihdam varsaym yapl-

588

NEO-KEYNES YAKLAIM

nanakla, gelir dzeyi yatrmlar tarafndan belirlenmektedir. Bylece yatrmlar hem gelir dzeyini, hem de dalmm etkilemekfiedir. ekil 20.4.'de Y=yL dorusu istihdam dzeyi ile gelir dzeyi arasndaki ilikiyi gstermektedir. Klasik tasarruf fonksiyonu varsayldndan krlar dsal olarak verilmi yatrmlara eittir; I* = P. W dorusu toplam cretleri gstermektedir. Bu doru zerindeki herhangi bir noktay orijine birletiren dorunun {OWf ve OWU dorular gibi) einli reel creti vermektedir. Fiyatlar yatrmlarn fonksiyonudur. Parasal cretler veri olduundan reel cretler yatrmlara baldr. Modelde reel cretler iin bir alt snr bulunmakta ve bu snr ekilde, OWU dorusunun eimi ile gsterilmektedir. stihdam ve yatrm dzeyi ne olursa olsun reel cretlerin bu dzey altna demeyecei varsaylmaktadr. Lf tam istihdam dzeyidir ve buna Yf mill geliri kar gelmektedir. Wf noktas, IyB zerinde C noktas ile B noktas arasnda herhangi bir yerde bulunabilir. Bu noktay orijine birletiren dorunun eimi tam istihdamda reel cretin alaca maksimum deeri gstermektedir. Wf noktasnn nerede olaca yatrmlarn dzeyine baldr. Yatrmlar ykseldike bu nokta C noktasna doru yaklar. Ancak yatrmlar /*m'yi at zaman cret dorusu D noktasnn sandan balayaca iin reel cretler minimum dzeyin altna decektir. Bu nedenle tam istihdamla badaabilecek maksimum yatrm dzeyi Yatrmlarn dsal olarak Io* dzeyinde verildiini varsayalm. Eer sistemde hem miktar hem de fiyat intibak mekanizmas mevcutsa, bu yatrmlar tam istihdamla da (Lf), dk istihdamla da (Lu) badaabilir. Bu, byk lde, yatrm-fiyat ilikisine baldr. Eer bu yatrm dzeyine kar gelen fiyat dzeyi ok yksek ve dolaysyla reel cretler 0Wu'nnn eimine eitse; gelir dzeyi Yu, istihdam dzeyi se Lu olacaktr. Bu gelirin LUWU kadar cretlere; A.WU ( = I * 0 ) ksm ise krlara gidecektir. Tersine, eer fiyatlar ok dk ve reel cretler yksek ise; gelir dzeyi Yf, cretler Wf Lf ve krlar da BJF,- (= /*)
1 ekilde yatmm dorusu ile OY'nin kesim noktasnda btn gelir krlara gitmektedir. Dolaysyla, Wo noktasndan OY'ye izilen paralel ile OY arasndaki mesafe krlar; L ekseni ile WQ Wr arasnda kalan mesafe de cretleri gstermektedir. WQWt zerindeki bir noktay orijine birletiren dorunun eimi W/L, yani adam bana reel crettir. Minimum cret OC'nin eimi ile gsterildiinden, yatrmlar J* m 'nin zerine karsa; yatmm dorusunun OY'yi kestii noktadan L eksenine inilecek dikmenin bu ekseni kestii noktadan OY'ye izilecek paralelin verecei reel cret OC'den daha dk olacaktr.

TAM STHD^ M, KISA v. UZUN DNEM BLM

589

590

NEO-KEYNES YAKLAIM

olacaktr. Fiyatlarla yatrmlar arasndaki ilikiye bal olarak istihdam dzeyi Lu ile Lf arasnda herhangi bir noktada bulunabilir. Ayn ekilde gelir dzeyi de Yu ile Yf arasnda olabilir. Modelde maksimum cret pay, tam istihdam noktasnda gereklemektedir: WfjYf. Buna karlk maksimum kr pay ise dk istihdam noktasnda (Lu'da) gereklemektedir: I*ojYu. Dolaysyla, tam istihdamn salanmas iin fiyatlarn dk, reel cretlerin yksek olmas gerekmektedir. Bu sonu Keynes'in oaltan mekanizmasnn gelir dalmna olan duyarlndan domaktadr. Yatrmlar dsal olarak verilmi iken denge gelir dzeyi oaltan katsaysnn byklne baldr. (20.5)'de grld gibi, oaltan katsays ise gelir dalmna baldr. Klasik tasarruf fonksiyonu varsayarak (20.5)'i: Ye = (1+h) I* (20.5.a) eklinde yazabiliriz, h, cretlerin krlara oran olup buradaki modelde, yatrmlar veri iken, sadece fiyat dzeyine baldr. Fiyatlar azald zaman h artaca iin denge gelir dzeyi de artacaktr. Nitekim h= W jP ve P=I* olduuna dikkat edersek:

Ye = I* + W =, I* +{>lp) L = I* + (wjp) YJy


olacaktr. Buradan oaltan elde edebiliriz: Ye =
Py

(20.6)

_ - I* (20.7) py w Burada y v e sabit; I* dsal olarak veri olduu iin, denge mill geliri, fiyatlar arttka azalacaktr. oaltan katsays gelir dalmnn bir fonksiyonudur, py adam bana den haslann parasal deeri; w ise adam bana den parasal crettir. Dolaysyla adam bana den kr (pyw) azaldka oaltan katsaysnn deeri artacaktr. Yatrmlar dsal olarak veri iken mill gelir dzeyinin fiyatlar dzeyine bal olmas, efektif talep-gelir ilikisinden domaktadr. (20.6) da bu iliki aka belirmektedir. I* efektif talebin dsal olarak, W ise isel olarak belirlenen kesimleridir. Yatrmlar veri iken PF'nun artmas efektif talebi ayn oranda artracaktr; zira cretler tamamen tketilmektedir. Fiyatlar artt zaman cretler deceinden, blmn iilerin aleyhine dnmesi efektif talebi azaltacaktr. Bunun sonucunda fiyatlar ne kadar yksek olursa, oaltan etkisi o kadar az olacaktr. Bunu saptamann bir yolu da yatrmlardaki deimenin mill gelir ve istihdam dzeyi zerindeki etkisini incelemektedir. Bunu ekil 20.5. yardmyla grmek mmkndr.

TAM STHDAM, KISA v. UZUN DNEM BLM

591

592

NEO-KEYNES YAKLAIM

ekil 20.5.'de yatrmlarn balang dzeyi Io*; cretler w0 ve istihdam dzeyi de L0'dr. Yatrmlarn I*'e ykseldiini varsayalm. Bu durumda reel cretlerin dzeyine gre istihdam deiecektir. Eer yatrmlar fiyatlar zerinde hi bir etki yaratmazsa, bu takdirde reel cretler w0 dzeyinde kalacak ve istihdam L2'ye kadar ykselecektir. Bu, Keynes-Kahn oaltannn verdii durumdur. Sistemde sadece miktarlar (mill gelir ve istihdam) deimektedir. Buna karlk tam anlamnda fiyat intibakna kar gelen durumda reel cretler w2'ye decek; mill gelir ve istihdam dzeyi deimeyecektir. Bunlar dnda iki olaslk daha vardr. Eer yatrmlarn fiyatlar zerindeki etkisi sonunda reel cretler tOj'e derse, yeni istihdam dzeyi Lj olacaktr. Buna karlk reel cretlerin w3'e dmesi halinde, istihdam dzeyi yatrmlardaki arta ramen decektir. Bu drt farkl durumdan hangisinin gerekleecei fiyatlarn yatrmlara kar esnekliine ve dolaysyla reel cretlerin d oranna baldr. Ayn sonuca (20.7)'den de gitmek mmkndr. Yatrmlarla fiyatlar arasnda dorusal bir iliki varsa: p = zl* ; x > 0 (20.7) ve (20.8)'den: zv (I*Y K ' e T zl*y w Yatrmlarn gelir dzeyi zerindeki etkisini aratrrsak: Y = 8Ye 81* zl*y{zl*y 2w) (zl*y - P) < 0 (20.9) (20.8)

(20.10)

olduunu grrz. Dolaysyla, yatrmlarn mill gelir zerindeki etkisi; z, I* ve iv'ya baldr. Eer (zl*y 2w) pozitifse, oaltan etkisi pozitif; aksi halde negatif olacaktr. Eer bu ifade sfra eit ise, yatrmlar artt zaman mill gelir deimeyecek, yatrmlarn artmas ile artan efektif talebin olumlu etkisini, gelir dalmnn iiler aleyhine dnmesi (yani fiyatlarn artarak reel cretlerin azalmas) sonucunda cretlerin ve tketim talebinin azalmasndan doan efektif talep azal karlayacak ve gelir dzeyi sabit kalacaktr. Yatrmlardaki deimenin reel mill gelir zerindeki etkisi negatif, ntr veya pozitif olabildii halde fiyatlar zerindeki etkisi pozitiftir. Bu nedenle reel mill gelir parasal mill gelirle ayn veya ters ynde de-

TAM STHDAM, KISA v. UZUN DNEM BLM

593

iebilir. Bu deimenin koullarn incelersek (20.10)'da reel mill gelirin deime yn: j zyl* >, 2w veya Y >K 2W (W=Lwjp) (20.10.a)

ya bal olduundan, eer I*jY > " " olacaktr.

Y=W-\-P=W-\-I eitliini gz nne alrsak: > 0 . (20.11)

1/2 ise dY jdl*

I*jY = 1 / 2 ise BYJ8I* = 0 I*jY < 1/2 ise BYjdl* < 0


<

Ayn ekilde parasal mill gelirin deime ynn de bulabiliriz: dpY _ 3p ~8*~ - ~dT~
Y

8Y + ~~dF~

olduundan, parasal gelirin deime yn paydaki parantez iindeki ifadenin deerine bab olacaktr. Buradan: eer I* jY > 1/3 ise J * / ^ = l/3ise 8pY/8l* dpY\dI* > 0 =0 < 0 (20.13)

*\Y < 1/3 ise dpY/81* Dolaysyla; (20.11) ve (20.13)'den: eer I*\Y > 1/2 ise

dY/8I* > 0

ve

BpYjdl* >0 dpY/dl* <0

1/2 > I*/Y > 1/3 ise 8Y/07* < 0 fakat dpYjBI* >0 1/3 > I*/Y ise BY/dl* < 0 ve olacaktr. Buraya kadar klasik tasarruf fonksiyonu varsaym yaplmtr. Kapitalistlerin tasarruf orannn (sc) birden kk olduunu gz nnde tutarsak (20.11) ve (20.13)'deki koullar u ekilde yazabiliriz. 8Y/8I* >. 0 I*jY><Scl2 l*\Y ^ sc/3 (20.11.a) (20.13.a)

8pYjBl* >< 0

zira bu durumda P = I* jsc olacaktr. s c ve I* dsal olarak verildii iin bu koullar da t a m a m e n dsal faktrler tarafndan belirlenmektedir. Parasal cretler ve yatrm dzeyi dsal olduundan sistemin hangi n o k t a d a dengeye gelecei, yani (20.11.a) ve (20.11.b)'deki

SM

,'

NEO-KEYNES YAKLAIM

durumlardan Hangilerinin gerekleecei, yatrmlarn gelir iindeki pay ile kapitalistlerin tasarruf oranlarna baldr. Kapitalistlerin tasarruf oranlarnn % 30-40, yatrmlarn gelir iindeki paynn da % 1020 olduu gz nne alnrsa, yatrmlarn, hem reel hem de parasal gelir zerindeki oaltan etkisinin pozitif olma olaslnn yksek olduu dnlebilir. ' Sadece Keynes'in miktar intibaknn iledii bir sistemde fiyatlar deimedii iin, dsal olarak belirlenen yatrmlara eit tasarruf salayacak tek bir gelir dzeyi vardr ve bu dzey (20.5)'de grld gibi, snfsal tasarruf oranlar ile gelir dahm tarafndan belirlenmektedir. Kaldor'un fiyat intibaknn iledii bir sistemde, reel mill gelir dzeyi deimedii iin, belli bir yatrm dzeyine eit tasarruf salayacak tek bir fiyat ve blm dzeyi vardr. Buna karlk hem fiyatlarn hem de miktarlarn deitii bir sistemde, dsal olarak verilmi belli bir yatrm dzeyine eit tasarruf salayacak gelir ve blm dzeyi tek deildir. ekil 20.5.'de grld gibi, miktar intibak fiyat intibakna ar basarsa, gelirin art oran yksek, fiyatlarn art oran dk olacak ve yatrm-tasarruf dengesi daha ok gelir dzeyindeki deimelerle salanacaktr. Bu anlamda, belli bir yatrm dzeyine eit tasarruflar douracak sonsuz sayda gelir-fiyat dzeyi bileiminin varlndan sz edilebilir. Bu bileimlerden hangisinin gerekleecei kapitalistlerin davranlarna ve monopolleme derecesi ile kr marjnn esnekliine baldr. Kaldor, ksa dnemde (ki buradaki analizin kapsad dnemdir) kr marjnn esnek olmadndan bahsetmekte ve dolaysyla, ekonomi lam istihdam dzeyi altnda bulunduu srece, Keynes'in miktar intibaknn ileyecei sonucuna varmaktadr. Ancak, monopolleme derecesi veri iken, kr marjnn aaya ve yukarya doru ayn esneklii gstermesi beklenemez. Kaldor modelinde de (ekil 20.1. ve 20.2.) kr. marj fiyatlara sadece minimum bir snr koymaktadr. Bu marjn maksimum snrnn nerede olaca, rekabetteki aksakln derecesine baldr: rekabet arttka piyasay kaptrma olasl da artacandan kr marjnn st snr daralacaktr. Ancak, talebin arz amas halinde, ksa dnemde, kapitalistlerin talep fazlasna kar ksmen kapasite kullanmn (istihdam ve gelir dzeyini) ksmen de kr marjlarn (fiyatlar) artrmak suretiyle tepki gstereceklerini beklemek mmkndr.-Bylece, yatrmlarla fiyatlar genel dzeyi arasndaki ilikiyi gsteren parametre, z, monopolleme derecesinin ve kr marjlarnn ne kadar artacann bir gstergesi olmaktadr.

" , V '

TAM STHDAM, KISA v. UZUN DNEM BLM

595

Aktr ki t a m rekabette, ekonominin t a m istihdam dzeyinden d a h a dk bir dzeyde almas halinde, b u r a d a k i modelin snrlar iinde efektif talep art le fiyat intibakn badatrmak olana y o k t u r : bu d u r u m d a talep art firmalarn kapasite kullanmn artrmalarna yol aacak, fiyatlar ise sadece o u t p u t u n retim maliyetine bal olarak artacaktr. Kaldor, ksa dnemde fiyat intibak yolunu, cretlerin deimesine bir alt snr getirmek suretiyle de t a m a m e n kapam olmaktadr. Her ne k a d a r kr marj ve cretler yukarya doru esnek ise de, krlarn artmas cretlerin dmesine yol aacandan, hem kr marjna hem de cretlere bir alt snr getirmek suretiyle Kaldor, ksa dnemde blmn veri olduunu varsaymaktadr. Blm veri olduuna gre, ksa dnem dengesinin salanmasndaki tek yol miktar intibakdr. Bu nedenle Kaldor'un fiyat intibak mekanizmas ve b u n a dayanan blm teorisi, sadece uzun dnem ile snrlanm olmaktadr.

OKUMA STES 1. Fukuoka (1969)': Tam istihdam sorunu. 2. Harcourt (1963b): Ksa dnem blm ve temsil firma yaklamnn eletirisi. 3. (1965): Yaklamn iki-kesimli bir modelde firma davranlarna uygulamas. 4.
ve 5 6 K

(1972), pp. 210-214: miktar intibak. M Q ( 1 9 5 9 ) . . . T e m s U

Fiyat
f i r m a

(1961) 7. Kiach (1972)': Kaldor modelinde firma davranlar.

21. TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

21.1. GR
Kaldor modelinin tam anlamnda dinamik bir nitelik kazanmas, modele teknolojik gelimenin sokulmas ile salanmtr. Teknolojik gelime hem teorik hem de ampirik dzeyde uzun dnem byme dengesinin ortaya kard baz iliki ve eilimlerin aklanmas iin gerekmektedir. Teorik dzeyde sorun, verimlilik artnn hangi koullarda duraan durum dengesi ile badatnn saptanmas ve teknolojik gelimenin uygun bir teorik formlasyonuna ulalmas sorunudur. Bunun yannda kapitalist ekonomilerde ortaya kan uzun dnem byme srecinin de aklanmas gerekmektedir. Bu byme, uzun zaman iktisatlarn zerinde gr birliine vardklar baz belirli olgular ortaya karmaktadr. Kapitalist ekonomilerin gelimelerine egemen olan bu olgular yle sralamak mmkndr: a. Uzun sre kapitalist ekonomiler, toplam ve adan bana den mill gelirde srekli bir art salamlardr. Verimliliin, yani adam bana den mill gelirin azalmas durumu gzlenmemekte ve bu ynde bir eilim ortaya kmamaktadr. b. Verimlilikteki bu arta paralel olarak adam bana den sermaye stoku deerinde de srekli bir art gzlenmektedir. Bu art hemen hemen, adam bana den mill gelirin art oranna eittir. Dolaysyla, uzun dnemde sermaye-hasla katsaysnda bir art gzlenmemekte; gelirin ve sermaye stokunun art hzlar ayn olmaktadr c. Kapitalist bymenin uzun dnemde ortaya kard zelliklerden biri de gelir paylarnn sabit kalmasdr. Yukarda grld gibi sermaye-hasla katsays da sabit kald iin, bu, kr orannn sabit kaldn gsterir. cret paylarnn sabit kalmas ise reel cretlerin verimlilikle ayn oranda artt anlamna gelmektedir. d. Dier bir nemli olgu da kr ve yatrmlarn mill gelir iindeki paylarnn ayn ynde ve oranda deime eilimidir. Dier bir deyimle, kr pay ile yatrm-mill gelir oran arasnda olduka kararh bir iliki gzlenmektedir.

'

" ' " . '

' , . '

'

'

'

-.

Ut

NEO-KEYNESt YAKLAIM

e. Btn bu gzlemler kapitalist lkelerin tamam iin az ok geerli olmakla birlikte bu ekonomilerin farkl verimlilik artlar saladklar dikkati ekmektedir. Dier bir deyimle, her lke ayr bir uzun dnem denge noktasnda bulunmakta, fakat bu denge noktalar yukardaki zellikleri tamaktadr. Neoklasik yaklam bu olgularn aklanmasnda yetersiz kalmaktadr. Bu yaklamn zn oluturan marjinal verimlilik teorisi, sermaye birikimi veya adam bana den sermayenin art halinde, kr orannn deceini ve sermaye-hasla katsaysnn artacan ngrmektedir. Bunun yannda bu yaklam baz teorik yetersizliklere de sahiptir. te Kaldor'un teknolojik gelime fonksiyonu, hem bu yaklama bir tepki, hem de yukardaki olgular aklama abalarnn bir r' ndr.

21.2. YATIRIM VE TEKNOLOJK GELME


Neoklasik yaklamda teknik gelime ve sermaye birikimi, ayn formel ereve iinde ele alnmaktadr. Bu ikisini birbirinden ayran ey, retim fonksiyonunun zaman iinde kaymas ile belli bir anda retim fonksiyonu zerindeki hareketlerdir. Ntr teknolojik gelime, retim fonksiyonunun durgun zelliklerini dinamikletiren ve bunu yaparken de, bu zellikleri etkilemeyen bir tr gelimedir. Sermaye-hasla katsaysnn ve dolaysyla kr orannn zaman iinde deimemesi iin, bu gelimenin belli bir biimde olduu varsaylmaktadr - dier bir deyimle, ntr teknolojik gelime kavram od hoc bir kavramdr. Buna ramen, eer' bu kavram birtakm teorik ve ampirik yetersizlikleri iinde tamam olsayd, gene de, belli bir gelime trnn aklamasnda kullanlabilirdi. Bu teorik ve ampirik yetersizlikleri belirlemek iin, retim fonksiyonu zerindeki hareketlerle bu fonksiyonun kaymas arasndaki temel fark aklamak gerekir. Gelir ile sermaye arasnda belirli bir iliki olduunu gsteren retim fonksiyonunun, herhangi bir andaki belli (veri) bir teknik bilgi dzeyini yanstt; bu fonksiyon zerindeki hareketlerin, bu teknik bilgi dzeyinde, sermaye younlamasnn gelir zerindeki etkisini gsterdii; bir noktadan dier bir noktaya geite, ayn fiziksel nitelie sahip sermaye stokunun deitii varsaylmaktadr. Eer sermaye younlamas farkb nitelikteki retim aralarnn kullanlmas anlamnda ele alnrsa, bu takdirde retim fonksiyonu zerindeki her nokta ayr bir uzun dnem durgun denge durumunu verecektir. Zira dinamik anlamda bir noktadan di-

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

599

ger bir noktaya gei, sadece sermaye birikimine deil, retim aralarnn farkllamasna da yol aacaktr. Bu d u r u m d a , bir noktadan dierine gei, bir durgun d u r u m d a n dier bir durgun duruma gei demektir. Her durgun d u r u m , farkl nitelikteki retim aralarn ierdii iin farkl bir gemie, dier bir deyimle de farkl bir tarihsel birikim srecine sahiptir. Neoklasik retim fonksiyonunun zerindeki bir nokt a d a n dierine gei ise bu birikim srecini ve b u n u n ortaya kard dzeyi t a m a m e n silip a t m a k t a d r . Gerekte, retim fonksiyonunun zerindeki noktalarn birinden dierine gei bir birikim sreci deildir'. Bu noktalar birbirleriyle kyaslanabilir. F a k a t bir n o k t a dierine nazaran tarihsel-analitik adan daha nce veya sonra gelemez. Bylece, eer toplum uzun dnem durgun d u r u m dengesinde deilse, gelir, sermayenin srekli ve monoton bir fonksiyonu olamaz. retim fonksiyonunun kaymasyla tanmlanan teknolojik gelime ise hem teorik hem de ampirik adan yetersizdir. Byle bir kaymann ntr olmas, sermaye stoku veri olan bir ekonominin, daha st bir teknik bilgi dzeyine ulamas demektir. Dier bir deyimle ntr teknolojik gelime, sermaye younluu veri iken, teknik bilgi dzeyindeki deimelerin verimlilik zerindeki etkilerini gstermektedir. Teknolojik gelime bu adan dier bir retim faktr olarak gz nne alnmaktadr. Ancak bu faktrdeki artlarn retim zerindeki etkisi, igcnn etkisinden farkl deildir. Dolaysyla, teknik bilgi dzeyinin deimedii fakat igcnn artt bir ekonomide, o u t p u t t a meydana gelecek deimeler, igcnn deimedii buna karlk teknik bilgi dzeyinin artt bir d u r u m d a meydana gelecek deimelerin ayn niteliktedir. Ancak, igcnn aksine, teknolojik gelime niceliksel bir kavram deildir. Bu nedenle ^ neoklasik retim fonksiyonu mant iinde bile, bir retim faktr olarak yer almas olana yoktur. Bylece, teknolojik gelimeyi sermaye birikiminden t a m a m e n bamsz olarak ele almann yetersizlii ortaya kmaktadr. Teknolojik gelime, deiik nitelikteki retim aralarnn kullanlmaya balamasyla m m k n d r . Bu ise, sermaye birikimi olmadan teknolojik gelimenin salanamayacan gsterir. Dier bir deyimle, adam bana den o u t p u t u ksmen sermaye birikimine, ksmen de ileri teknolojiye atfetmek, birini retim fonksiyonu zerindeki hareketle, dierini de fonksiyonun kaymasyla gstermek anlaml deildir. . .. . . Sermaye birikimi ile output arasndaki ilikinin, teknolojik gelime ile output arasndaki ilikiden ayrlamayaca, teknolojik gelimenin sermaye birikimi sreci iinde gerekletii hipotezi, yeni bir teknolojik

NEO-KEYNES YAKLAIM gelime fonksiyonu ortaya kartmaktadr. Bu fonksiyon adam bana den outputtaki artn (yani verimlilik artnm) sermaye birikimine (yani adam bana den sermayedeki arta) bal olduunu gstermektedir: ,=/(&) / O >0;/' > 0;/"< 0. ( )
k.

(21.1)

y^

X /
y /

'

\
I

'

EKL 21.1.

ekilde grld gibi adam bana den gelirdeki art, adam bana den sermayedeki arta bal olmakta ve bu iliki, hem sermaye birikiminin hem de teknolojik gelimenin verimlilik zerindeki etkisini gstermektedir. Kaldor, neoklasik retim fonksiyonunun gsterdii output-sermaye ilikisini bir kenara atmakta, uzun dnem byme srecinde, sermaye-output ilikisi yerine, sermaye stokunun byme oranyla outputun byme oran arasndaki ilikiyi n plana almaktadr. Bylece, Kaldor modelinin stratejik deikeni sermaye stoku deil bunun art oran, dier bir deyimle de yatrmlardr. (21.1)'deki fonksiyon, bir dinamik azalan verim ilikisini ortaya koymaktadr. Ancak bu iliki, neoklasik retim fonksiyonunda olduu gibi sermaye stoku ile output arasnda deil, gy ile gk arasndadr. Sermayenin byme oran sfr olduu zaman bile Kaldor, yaparak renme gibi nedenlerle verimliliin artacan belirtmektedir. ekil

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

601

21.1.'de T noktas, gk = 0 olduu zaman g y 'nin pozitif olacan, yani bu durumda da verimliliin artabileceini gstermektedir. [/(O) > 0]. Sermaye birikimi bu noktadan itibaren verimlilii artracak (/' > 0); ancak bu art, azalan bir oranda olacak (/" < 0); dier bir deyimle, sermaye birikimi arttka verimlilikteki art oran decektir. Bu ilikinin hangi biimi alaca, yani erinin eiminin azah oran ve erinin diyagramdaki yeri, teknolojik yeniliklerin ak hzna ve bu yeniliklerin uygulanma derecesine baldr. Yeniliklerin hzla ortaya kt ve uyguland bir ekonomide, teknolojik gelime fonksiyonunun eimi daha yava azalaca gibi eri daha st bir dzeye kayacaktr. ekil 21.1.'de orijinden geen doru (gy = gk) ile teknolojik gelime fonksiyonunun [/ (gk) ] kesim noktasnda gy = gk olmaktadr. D noktasnn sol tarafnda verimlilik art oran sermaye birikimi oranndan daha yksektir (gy > gk). Sermaye birikim oran g t *'dan daha dk olduu zaman (gx), adam bana den output, adam bana den sermayeden daha hzl artt iin, sermaye-hasla katsays decektir. Ayn ekilde uzun dnem denge byme oran g k *'den byk olduu zaman (g2), sermaye-hasla katsays srekli olarak artacaktr. Dolaysyla, duraan durum dengesiyle badaan denge noktas D'dir. Ekonomi bu noktada dengeye geldii zaman hem sermaye stoku hem de output ayn oranda byyecek ve sermaye-hasla katsays uzun dnemde sabit kalacaktr. Bylece modelde sermaye-hasla katsaysnn deimesi, teknik gelimenin ald biime deil (rnein sermaye veya igc kullanml veya ntr gibi); sermaye birikiminin hz ile teknik yeniliklerin uygulanma derecesine, dier bir deyimle de ekonominin teknik dinamizmi''ne bal olmaktadr. Teknolojik gelime fonksiyonunun altnda bir output-sermaye ilikisinin yattn grmekteyiz. Ancak bu, neoklasik anlamda bir azalan verim ilikisi deildir. ekil 21.1.'de D noktasna kadar olan blmde outputun art oran sermayenin art oranndan daha fazladr; gy>gkBylece bu noktaya kadar, output ile sermaye arasnda artan verim ilikisi vardr. Eer sermayenin uzun dnem byme oran gk* ise ve ekonominin teknik dinamizmi deimiyorsa (yani teknolojik gelime fonksiyonu kaymyorsa), uzun dnemde bu oranda byyen bir ekonomide sermaye stoku ile hasla arasnda sabit verim ilikisi egemen olacaktr. Ayn ekilde sermayenin byme oran g t *'dan byk olduu zaman ise azalan verim sz konusudur. Ekonomi, ekil 21.1.'deki D noktasnda dengeye ularsa, adam bana den sermaye stokunun ve gelirin byme oranlar birbirine

602
!

'

NEO-KEYNES YAKLAM

eit olacak ve uzun dnemde sermaye-hasla katsays deimeyecektir. Bylece bu denge noktas hem dinamik dengenin gerektirdii zelliklerle, hem de kapitalizmin olgular ile badamaktadr. Dengenin bu nokt a d a gereklemesini salayan mekanizma kapitalistlerin yatrm davranlardr. K a l d o r ' u n b u r a d a kulland yatrm fonksiyonu, daha nce, uzun dnem dengesinin t a m istihdam salayacan gsterirken kulland uyarlm yatrm fonksiyonunun bir uzantsdr. Bu fonksiyon, yatrmlarn tasarruflardan t a m a m e n hamsz olduunu ve birbirine bal iki u n s u r tarafndan etkilendiini varsaymaktadr. Bu unsurlar; beklenen talep art ile beklenen kr orandr. Bu iki unsurun yatrmlar zerindeki etkilerini incelemeden nce, bekleyilerin olumas sorununun, Kaldor modelinde durgun bekleyiler varsaym yaplarak zmlendiine iaret edelim. Kaldor modelindeki yatrm fonksiyonunda, beklenen talep artnn yatrmlar zerindeki etkisi, hzlandran etkisi eklinde ortaya kmaktadr. Bu etki, en geni anlamnda, talep ve outputun, kapasitedeki arta kyasla daha hzl bir oranda artmasnn, yatrmlar zerindeki etkisidir. Durgun bekleyiler modeli, beklenen talep veya output artnn bir dnem nce gerekleen talep artna eit olduunu varsayd iin, satlarn (talebin) srekli olarak artt bir ekonomide, sermaye stoku da srekli olarak artacaktr. Bu artn hangi lde olacan belirleyen ey, kapitalistlerin, output ile output kapasitesi arasnda salamak ve srdrmek istedikleri dengedir. Talep output kapasitesinden d a h a hzl artt zaman yatrmlar uyarlacak ve herhangi bir dnemde o u t p u t kapasitesi, bir nceki dnemdeki output art oranna eit bir oranda artrlacaktr. Bu anlamda model, anlk intibak modelidir; yani o u t p u t ile o u t p u t kapasitesi arasndaki denge bir dnemde salanmaktadr. Talep-yatrm ilikisi, talebin sabit bir oranda artt bir dnemde sermaye stokunun da sabit bir oranda artacan gstermektedir. Bu ise, talebin uyard yatrmlarn art orannn her dnemde ayn olmas anlamna gelir. Yatrmlarn daha yksek bir oranda artmas iin, o u t p u t u n byme orannn artmas gerekmektedir. Oysa, yatrmlar sabit bir oranda byd srece o u t p u t u n byme orannn artmas olanakszdr. Bylece, talep-yatrm ilikisi, teknolojik gelime erisi zerindeki herhangi bir noktann uzun unem denge noktas olabileceini gstermektedir. rnein ekil 21.1.'de g i noktas, a d a m bana sermaye stokunun ^ orannda bymesi halinde, output kapasitesinin srekli

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

603

olarak y{ orannda byyeceini gstermektedir. Talep-yatrm ilikisi, outputun bu oranda bymesi iin gerekli olan yatrmlarn yaplacam belirtmektedir. Bu yatrmlar, adam bana sermaye stokunun sabit bir oranda (g, orannda) bymesini salayacak bir dzeyde olacak; outputun byme oran deimedii iin, sermaye stoku zaman iinde byd halde, yatrmlarn byme oran deimeyecektir. Sermaye stokunun srekli olarak bymesi firmalarn bymesi anlamna gelmektedir. Talep, her dnemde ayn oranda byd iin, firmalarn retim kapasitesinin bymesini salayan yatrmlar ilve bir risk unsuru tamayacaktr. Dolaysyla talebin uyard yatrmlarn yaplmas iin, beklenen kr orannn, gerekleen veya mevcut sermaye stoku zerinden elde edilen kr oranndan daha byk olmas gerekmemektedir. Ancak, outputun byme orannn gerektirdii yatrmlardan daha fazla yatrm yaplmas iin, bu yatrmlarn mevcut sermaye stokuna oranla daha krl olmas gerekir. Bu ise kr bekleyilerine baldr. Kr bekleyileri yksek olduu zaman, kapitalistler, talep-output kapasitesi dengesinin gerektirdii yatrmlardan daha fazla yatrm yapabilirler. Beklenen kr oran (r*), birim outputun gerektirdii sermaye stoku (Y/K) ile beklenen kr marjna (P/Y)* baldr: ,-* = (Y/K) (P/Y)* (21.2)

Bu eitlik output art orannn sermaye stokunun art oranndan fazla olduu bir dnemde, beklenen kr orannn ykseleceini ortaya koymaktadr: gy > gk olduu zaman, sermaye-hasla oran azalmakta, Y/C artmaktadr. Eer kr marjnda bir azalma beklenmiyorsa, beklenen kr oran aermaye-hasla oran ile ters ynde hareket eder. Gerekleen kr marj ise Kaldor modelinde, yatrmlarn mill gelir iindeki payna baldr. Outputun sermaye stokundan daha yksek, sabit bir oranda byd bir dnemde, yatrmlarn mill gelir iindeki pay, sermaye-hasla oranna eit bir oranda decek; gerekleen kr oran sabit kalrken krlarn mill gelir iindeki pay azalacaktr. Bu durumu incelemek iin klasik tasarruf fonksiyonu varsaym yaparak ekonominin ekil 21.1.'deki g, noktasnda bymekte olduunu dnelim. ( = 1 dnemiyle t = 2 dnemi arasnda yatrm-gelir, krgelir ve sermaye-hasla katsaylar ayn oranda deimektedir: (!,/*,) = (A/**) = * * + * = & ; ZY /Y =ZlY 2 /Y 2 =g y +n=g Y (21.3) dir. K2=K rI olduundan, bu denge durumunda ^2 (l+^x)^ olduu, yani yatrmlarn gK orannda byd grlebilir. Dier
J =

604

/..

N E O - K E Y N E S t YAKLAIM

yandan gy>gk olduu iin, sermaye-hasla katsays (1 -\-gK) /(I +gy) orannda azalmaktadr: ' . .
v^KJY,
t 2

K2/y2=KI(l+gjr)/y(l+^)=V^|^-

(21.4)
/

v2]V = (l+gK)l(l+gY)

< 1 veya v2 < vr

(21.5)

Dier yandan, IJY = gKvt ve I2\YZ = gKv2 olduu iin, yatrmlarn mill gelir iindeki pay sermaye-hasla katsaysyla ayn oranda azalmaktadr. IjY=PjY olduundan kr pay da ayn oranda azalmaktadr. Buna karlk, gerekleen kr oran: r = (PK) = (P/Y) (YIK) (21.6)

P/Y ve YIK (hasla-sermaye oran) ayn oranda fakat ters ynde deitii iin kr oran sabit kalacaktr. Bylece, eer (21.2)'deki ifadede beklenen kr marj gerekleen kr marjna eitse, beklenen kr oran gerekleen kr oranndan yksek olmayaca iin, kr bekleyilerinin yatrmlar uyarmas sz konusu olamaz. Kaldor bu aamada kr bekleyileri iin durgun bekleyiler hipotezinin gt noktasnda uygulanamayacan, sadece D noktasnda bunun geerli olabileceini belirtmektedir. Bunun nedeni u ekilde aklanabilir: g, noktasnda kr oran sabit kalmakta, sermaye-hasla katsays, yani birim outputun gerektirdii yatrm miktar azalmaktadr. Eer kapitalistlerin kr oran bekleyilerinin esneklii, sermayehasla katsaysndaki deimeler iin yksek, kr marjndaki deimeler iin dk ise; gx noktasnda beklenen kr oran, gerekleen kr oranndan daha yksek olacaktr. Dier bir deyimle bu, kapitalistlerin, kr marjndaki dmeyi tam olarak tahmin edememeleri demektir. Bu nedenle Kaldor, sermaye-hasla katsaysnn dmekte ve kr orannn sabit kalmakta olduu bir dnemde, kapitalistlerin kr bekleyilerinin yksek olacan varsaymaktadr. Bylece, g noktasnda yatrmlarn art oram, outputun j orannda artmas iin gerekli olan orann zerinde olacak ve kr bekleyileri yatrmlar uyaracaktr. Dier yandan, kr bekleyilerinin yatrmlar uyarmas halinde yatrmlarn mill gelir iindeki pay artaca iin, kr marjnn dmesi de bir dereceye kadar engellenecektir. Yatrmlardaki art, outputun art orann, sermaye stokunun art oranndan daha az artraca iin, sermayehasla katsaysnn dme hz yavalayacaktr. Ancak, bu katsay D

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

"

665

noktasna kadar dmekte devam edecei iin kr bekleyilerinin uyard yatrmlar azalan bir oranda artacak, D noktasnda ise yatrmlarn art oran kr bekleyileri tarafndan etkilenmeyecek, bem sermaye stokunun hem de outputun art oranna eit olacaktr. Bu noktadan sonra yatrmlar sadece talep tarafndan uyarlacak ve yatrm art oran, outputun ve sermaye stokunun beli bir oranda bymesini salayacak dzeyin zerine kmayacaktr. Ksaca, uyarlm yatrm fonksiyonunda yatrmlarn byme oran, gygk'nn, dier bir deyimle, hasla-sermaye katsaysnn deime orannn bir fonksiyonu olmaktadr: di dt 1 I gy>gk iken /' > 0 (21.7) gy<gk i k e n / ' < 0

Uyarlm yatrm fonksiyonu sadece gy ile g^'nn eitlenmesini deil, meydana gelen dengenin kararl bir denge olmasn da salamaktadr. Denge noktasnda meydana gelen bir sapma, yatrmlarn ters ynde deimesi ile giderilecek, denge noktasnn solunda yatrmlar artarak, sanda ise azalarak ekonominin D noktasna dnmesi salanacaktr.

21.3. KALDOR MODEL: SENTEZ


Kaldor modelini, Harrod modelinin temel sorunlar asndan deerlendirirsek u zelliklere sahip olduunu grrz: i. Teknolojik Gelime: Harrod'da dsal olarak belirlenen doa] byme oran iki unsura dayanmaktadr; igcnn byme oran ve ntr teknolojik gelime oran. Harrod'da her iki oran da sistemin deikenlerinden bamsz olup modele parametre olarak girmektedir. Oysa Kaldor modelinde, igcnn byme oran tamamen dsal etkilerle belirlendii halde, teknolojik gelime oran sermaye stokunun byme oran tarafndan belirlenmekte, bylece doal byme oran dsal olmaktan kmaktadr. Bunun sonucunda doal byme oran ile gerekli byme oran arasndaki denge, neoklasik yaklamla KaldorPasinetti modelinin ilk yaklamnda olduu gibi, sadece gerekli byme oranndaki deimelerle deil, ayn zamanda doal byme oranndaki deimelerle de salanmaktadr. Doal byme orann dsal olmaktan karan iliki, Kaldor modelinin teknolojik gelime fonksiyonunda ortaya kmaktadr. ekil 21.1.'de incelenen bu fonksiyonun u biimde olduunu varsayalm:

606

'

NEO-KEYNESt YAKLAIM

gy W = go + [ & - ]

& > 0 ve o < 1

(21.8)

Burada gy(t), t dneminde adam bana den mill gelirin byme orandr. gY toplam mill gelirin byme oran olduundan gy = gYn olacaktr. gK(t) ise t dneminde toplam sermaye stokunun byme orandr. Bylece adam bana den sermaye stokunun byme oran gKn olmaktadr. g0, sermaye birikimi olmad zaman, yaparak renme gibi etkilerle adam bana den gelirde art salanacan gstermektedir. Bu fonksiyonda sadece n dsal olarak verilmitir, a birden kk olduundan, adam bana den sermaye artarken verimlilik daha dk bir oranda artacaktr. ii. Yatrm Fonksiyonu: Kapitalistlerin yatrm yapmadaki davranlar konusunda Harrod modeliyle Kaldor modeli arasnda nemli bir benzerlik vardr. Bu benzerlik, her iki modelin de yatrm-output arasndaki hzlandran ilikisine dayanmas eklinde ortaya kmaktadr. Ancak, hzlandran ektisine ilveten Kaldor modelinde beklenen krlar da yatrmlar zerinde etkili olmaktadr. Toplam uyarlm yatrmlara I; talep tarafndan uyarlm yatrmlara IT ve kr bekleyileri tarafndan uyarlm yatrmlara Ip dersek, I = IT + Ip olacaktr. (21.7) deki eitlikte tek bir fonksiyon iinde gsterilen toplam uyarlm yatrmlarn bu iki kesimini, farkl form el ilikilerle gstermek mmkndr. IT ile talep ilikisinin hem Harrod'da hem de Kaldor'da ayn mantkla ele alndna yukarda deinilmiti. Ancak, Kaldor'un teknolojik gelime fonksiyonu, yatrm-output ilikisinin Harro'dan daha deiik bir biimde ortaya kmasna yol amaktadr. Harrod'da yatrm-talep ilikisi sermaye-hasla katsays araclyla kurulmaktadr. Bu katsay sabit olduu zaman, talepte meydana gelen artn output kapasitesinde ayn oranda bir arta yol amas iin, sermaye stokunun byme oranyla outputun byme orannn ayn olmas gerekmektedir. Dier bir deyimle, Harrod'un hzlandran ilikisi sabit bir sermaye-hasla oranna dayanmaktadr. Kaldor modelinde ise bu, ancak D denge noktasnda gereklemektedir. Bu noktann solunda, rnein, g, noktasnda sermaye stokunun art oran outputun art oranndan daha kk olduu halde talep - output kapasitesi eitlii salanmaktadr. Bunun nedeni ise teknolojik gelime fonksiyonudur. Harrod'da belli bir sermayehasla katsaysnn srdrlmesi sz konusudur ve bu saland zaman output kapasitesi-talep eitlii salanmaktadr. Kaldor'da ise output kapasitesinin byme oranmn talebin byme oranna eit

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

607

olmas iin, sermaye stokunun talep ile ayn oranda artmas gerekmemektedir. Dolaysyla, Kaldor modelinde sermaye-hasla katsays dt zaman bile yatrmlarn art orannn artmas gerekmemektedir: Harrod'da v'nin azalmas outputun kapasiteden daha fazla artmas demek olduu halde, Kaldor modelinde v azalrken output kapasitesi taleple ayn'oranda artabilir. Bunu formel bir biimde grebilmek iin ekil 2.l.'dejj noktasn &! noktas ile kyaslayalm. Moldede her dnemde arz-talep dengesi fiyatlarn ve kr paynn deimesi ile saland iin, yx hem talebin hem de output kapasitesinin art hzn gstermektedir. t=\ dneminde output y, kadar artt zaman toplam talep de y kadar artacaktr (burada kr bekleyilerinin yatrmlar zerindeki etkisi gz nne alnmamaktadr). t = 2 dneminde output kapasitesini y orannda artrmak iin, kapitalistler, sermaye stokunun byme orann j , ' e karmak zorunda deildirler: kx (=g) kadarlk bir sermaye birikim oran, outputun t = 2 dneminde de y orannda bymesini salayacaktr. Dolaysyla f=2 dneminde gerekli olan yatrm dzeyi, sermaye stokunu g, kadar artracak dzeydir. Bylece adam bana yaplmas gereken yatrm miktar sermaye stokunun \{y g0) ja\ -\-n orannda bymesi iin gerekli olan yatrmlara eittir. (21.9) olacaktr. (21.9) adam bana yaplan sermaye birikimi vermekte ve bu, output art oranndan (gy) kk olmaktadr. Buradan Kaldor'un talep tarafndan uyarlm yatrm fonksiyonuna ulaabiliriz: IT (t+1) = n K (t) +
gy(t)

~go

K{t)

(21.10)

Yatrmlar + 1 dneminde bu ifadedeki deere eit olduu zaman, t-\-l dneminde output kapasitesinde meydana gelen art, t dnemindeki output artna eit olacaktr. Dikkat edilirse o = l ve g0 = 0 olduu zaman bu ifade Harrod'un yatrm fonksiyonununa dnmektedir. Bu takdirde gy(t)'nin yerini, dsal olarak verilmi bir teknolojik gelime oran alacaktr. Denge durumunda toplam sermaye stokunun byme oran toplam gelirin byme oranna eit olacak; bunlar da igcnn byme oran ile teknolojik gelime orannn toplamna

608

NEO-KEYNES YAKLAIM

eitlenecektir. Bu durum Kaldor modelinde sadece D noktasnda ortaya kmaktadr. Kr bekleyilerinin yatrmlar zerindeki etkisine gelince; eer kr orannn artaca bekleniyorsa toplam yatrmlar (21.10)'daki dzeyden daha yksek olacak, dier bir deyimle, t + 1 dneminde output kapasitesi t dnemindeki output art oranndan daha fazla artacaktr. Yukarda bunun, sermaye-hasla katsaysnn deime oranna bal olduunu grmtk. Bylece: . Ip (t+l) = b -^L (t/ = Y/K; 6>0) (21.11)

kr bekleyilerinin uyard yatrmlar vermektedir. gy>gk olduu srece v' artaca iin kr bekleyilerinin uyard yatrmlar pozitif olacaktr. . ,.' Toplam uyarlm yatrmlar (21.10) ve (21.11)'den tretirsek:

; -'

J(t+1) = n K{t) + &M-&


fl

<*"(*)
ut

(21.12)

Bu fonksiyon, gy > gK n olduu zaman hem hzlandran etkisiyle hem de kr bekleyilerinin etkisiyle yatrmlarn artacan gstermektedir. gy = gKn olduu zaman dv' \dt = 0 olaca iin, kr bekleyiJerinin yatrm zerinde bir etkisi sz konusu olmayacak; adam basma den output, sermaye stoku ve yatrmlar ayn oranda byyecektir. Bu durumda gy=gKn eitliini kullanarak (21.8)'den: gy = &/(l-o) ve gY = gy + n = gK (21.13) eitliklerine ularz. go/(la) uzun dnem verimlilik art orandr: adam bana den output ile adam bana den sermaye stoku bu oranda artmaktadr. iii. Tasarruf Fonksiyonu: Harrod modelinde denge byme oran (gw=s jv) sabit bir byme oran olup sistemdeki deikenlerden etkilenmemektedir. Kaldor modeli snfsal tasarruf fonksiyonu varsaym yaparak Harrod'un sabit olarak ald tasarruf-gelir orannn (s) gelir dalmnn bir fonksiyonu olduunu gstermektedir. Gelir dalm ise herhangi bir anda ortaya kan yatrm-tasarruf dengesizlii nedeniyle deimektedir. Tasarruf oran:
s(t) =

T$>

{Sc

Sw)

T$

+Sw

(1

Sc

>

Sw

0)

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

609

olduu iin tasarruf-yatrm dengesizlii fiyatlar genel dzeyini etkileyecek ve parasal cretler veri iken gelir dalm deiecektir. Bylece Kaldor modeli temel fonksiyondan meydana gelmektedir: Teknolojik gelime fonksiyonu (21.8); yatrm fonksiyonu (21. 12); tasarruf fonksiyonu (21.14). Bu eitlikte be bilinmeyen mevcuttur; gy, gK, n, s ve P/Y. Bu bilinmeyenlerden igcnn byme oran dsal olarak verilmitir. Kalan drt deikenin deerlerini belirlemek iin gerekli olan eitlik ise denge koulu olan yatrm-tasarruf eitliidir; I (t) = S (t). Bu modelin uzun dnem dengesinin zellikleri daha nceki duraan durum dengesinin zelliklerinden farkldr. Bu fark teknolojik gelimeden domaktadr. Modelde uzun dnemde toplam mill gelir ve-toplam sermaye stoku gy -\- n {= gY = gK) orannda; adam bana den mill gelir ve sermaye stoku ise gy orannda bymektedir. Sermaye-hasla katsays deimemektedir. Denge durumunda yatrun-mill gelir oran deimeyecei iin kr pay (PjY) ve kr oran, (P/Y) (Y/K), sabittir. Bunun sonucu olarak uzun dnemde, reel cretler verimlilik art oranna (gy) eit bir oranda artmaktadr. ' , Kaldor modeli bu en genel ekliyle, hem doal hem de denge byme orannn deierek uzun dnem dengesinin salandn gstermektedir. Burada aklanmas gereken bir husus; hemen hemen ayn tip yatrm fonksiyonu varsaydklar halde Harrod modelinin kararsz, Kaldor modelinin ise kararl bir denge salamasdr. Harrod modelinde sermaye stokunun byme oran denge byme oranndan (s jv) byk olduu zaman outputun byme oran (gY) sermayenin byme oranndan (gK) daha byk olacaktr. Bu durumda yatrmlar artacak, bu ise g^+re'yi giderek s/v'den uzaklatracaktr. Kaldor modelinde de gy > gK n olduu zaman yatrmlar artmaktadr. Ancak bu yatrmlarn, Harrod'da mevcut olmayan iki etkisi vardr. Bu etkilerden ilki kr-mill gelir oran zerindedir. Bu oran yatrmlarla birlikte artaca iin, tasarruf-mill gelir oran ve bu nedenle de denge byme oran artacaktr, ikinci etki ise output kapasitesi zerindeki etkidir. Teknolojik gelime sermaye birikimine bab olduu ve gy ile gk arasnda azalan verim ilikisi bulunduu iin, yatrmlarn adam bana den outputun art oran zerindeki etkisi, adam bana den sermaye stokunun byme oran zerindeki etkisinden daha azdr. Bu nedenle yatrmlar artarken bir yandan denge byme oran artacak, dier yandan ise gy(gKw) fark azalacaktr. Bu ise dengenin kararl olduunu ortaya koymaktadr.

610

NEO-KEYNES YAKLAIM

Uzun dnem dengesinin varl ve kararlln gstermekten teye Kaldor, bu dengenin t a m istihdam dengesi olduunu belirtmektedir. Mill gelirin ve sermaye stokunun, igcnn byme oranndan daha yksek bir oranda artt bir ekonomide, adam bana den sermaye stokunun artna yol aan uyarlm yatrmlar t a m istihd a m da salamaktadr. Ksaca, Kaldor modelinde yatrm fonksiyonu modelin en kritik fonksiyonudur; bir y a n d a n dengenin kararl olmasn salarken dier y a n d a n da bu dengenin t a m istihdam dzeyinin altnda gerekleemeyeceini ortaya koymaktadr. Modelin uzun dnem dengesinin bu zellikleri baz koullara baldr. Bu koullar; reel cretler, kr oran, tasarruf fonksiyonu ve teknolojik gelime fonksiyonu ile ilgilidir. a. Blmle ilgili koullardan ilki; reel cretlerin denge durumunda, minimum reel cret dzeyinin s t n d e olmas gereidir. Eer bu koul gereklemezse, kr p a y ve kr oran dengenin gerektirdii dzeyin altna decektir. Bu ise sermaye birikiminin yavalamasna yol aabilir. Ancak, eer teknolojik gelime salanyorsa, zamanla, adam bana den mill gelir artaca iin, reel cretlerin bir sre artmamas, kr paynn ve k r orannn dengenin gerektirdii dzeye kmasn salar. Reel cretlerin a d a m bana den gelirle ayn oranda artmas, ancak bu gelir dzeyi salandktan sonra balar. b. Blmde ilgili ikinci koul ise, denge kr orannn, faiz orannn koyduu minimum snrn zerinde olmas kouludur. Bu koul gereklemedii takdirde, duraan d u r u m dengesi salanamaz ve ekonomi uzun dnemde durgunluk iine der. Bu d u r u m d a , kr orannn dengenin gerektirdii kr oranndan ve minimum kr oranndan yksek obuas, ancak b y m e orannn denge b y m e oranndan yksek olmas ile m m k n d r (ekil 21.1.'de D noktasnn sanda). Bu takdirde J / Y oran dengenin gerektirdii orandan b y k olduu iin kr oran dengenin gerektirdii orann zerine kabilecektir. Byle bir byme ancak belli bir sre gerekleebilir. Uzun sre depresyon iinde bulunan bir ekonomide, igcnn, teknolojik yeniliklerin ve talebin artmas nedeniyle yatrmlar uyarlarak denge dzeyinin zerine kabilir. Ancak ekonomi uzun sre byle bir bymeyi srdremez; zira kapitalistler, bu d u r u m d a kr ve talep bekleyileri konusunda yanlm olacaklardr. Ksaca, denge ancak faiz orannn dmesiyle gerekleebilir - zira minimum faiz oran (ki bu Keynes'in uzun dnem likidite tuza tarafndan belirlenen bir faiz oran olabilir) duraand u r u m dengesiyle badamamaktadr. Faiz orannn reel olarak d-

. /

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

mesi iin fiyatlarn ve parasal cretlerin ykselmesi gerekmektedir. Bu saland takdirde uzun dnem duraan durum dengesine ulalabilirse de, bu, uzun dnemde srekli bir enflasyonu gerektirmektedir. c. Tasarruf fonksiyonu ile ilgili koul ise 0 sw < sc < IjY snrlamasdr. Bu koul yatrm-tasarruf dengesinin gelir dalmndaki deimeler yoluyla salanmas iin gereklidir. Bu gereklemedii takdirde, daha nce de grld gibi, fiyat-parasal cret dengesi salanamayacaktr. Yatrmlar tasarruflardan byk olduu zaman fiyatlarn artmas tasarruflar artrarak talep fazlasnn ortadan kaldramayaca iin, fiyatlar srekli olarak artacak, parasal cretlerin bir sre sonra bu arta ayak uydurmas enflasyona yol aacaktr. d. Son olarak, teknolojik gelime fonksiyonunun, azalan verim gstermesi gerekir. Eer artan veya sabit verim varsa, sistem uzun dnem dengesini salamayabilir veya bu denge kararsz olabilir. ekil 21.2.a. ve 2.b.'de alternatif teknolojik gelime fonksiyonlar gsterilmektedir. ekil 2.a.'da TT dorusu artan verim gstermektedir, [yani (21.8)'de a > 1 durumu]. Bu durumda denge mevcut deildir. T'T" dorusu da artan verim gsterdii halde D' noktas bir denge noktasdr. Ancak bu denge kararl bir denge deildir.'ekil 2.b.'de iki farkl denge noktasndan D, kararl bir denge noktas olduu halde D2 kararszdr. Btn bu koullar gerekletii takdirde Kaldor modeli hem uzun dnem dengesinin varln ve kararlln ortaya koymakta, hem de kapitalizmin olgularn aklayabilmektedir. Model btn bunlar bir retim fonksiyonu kullanmadan baarmaktadr. Sermaye-hasla ilikisi yerine modelde bunlarn byme oranlar arasndaki iliki esas alnmaktadr. Ayn ekilde neoklasik yaklamn temel ura konularndan biri olan teknik seimi veya sermaye-hasla ve sermaye-igc katsaylar seimi, "mikro ekonomik sorunlar" olarak bir kenara atlmaktadr. ncelik modelde, hangi teknikle deil, ne kadar retildii sorununa verilmitir. Sermaye-hasla katsays belirlenmemekte; sadece bunun deimesi sorunuyla bunun kapitalistlerin kr bekleyileri zerindeki etkileri incelenmektedir. Dier bir deyimle bu katsay teknik bir seimi gstermemekte, tersine belli bir yatrm-byme srecinin sonucu olarak ortaya kmaktadr. Modele dinamik nitelik veren iki temel unsur vardr; teknolojik gelime ve kr bekleyileri. Kaldor, bekleyiler sorununu talebin yatrmlara etkisi bakmndan durgun olarak zmlemi, ancak, kr bekleyilerinde modele belli bir esneklik sokmutur. Bu unsur modeli, hem neoklasik hem de Harrod yaklamndan nemli lde farkl kl-

612

NEO-KEYNES YAKLAIM

uy

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

613

maktadr. Teknolojik gelime fonksiyonu sadece uzun dnem dengesinin niteliini belirlememekte, ayn zamanda farkl teknik dinamizme sahip' ekonomilerin farkl uzun dnem dengesine sahip olacaklarn gstermektedir. Ksaca model_, srekli bir bymenin salanmas iin outputun, sermaye birikimine bal olarak artmas ve sermaye birikimini salayan yatrmlarn da outputtaki artlar tarafndan uyarlmas gerektiini gstermektedir.

21.4. YILLANMA MODEL


Kaldor, yukardaki yaklamnda sermaye stokunun llmesi sorunundan ve sermaye stoku ile hasla arasnda bir iliki kurmaktan kanarak modelini sermaye stokunun byme oran zerine kurmutur. Ancak, bu abaya ramen, sermaye stoku kavram ve bununla ilgili sorunlar model iinde kanlmaz bir biimde ortaya kmaktadr. Kaldor, her ne kadar yatrmlarn (beklenen) krlln mevcut sermaye stoku zerinden gerekletirilen kr oranndan bir lde bamsz tutmusa da, denge durumunda model kr orann da belirledii iin, bu oran sermaye stokundan bamsz deildir. Ayn ey sermaye birikimi veya sermaye stokunun byme oran iin de sz konusudur. Dier yandan modelin dinamik denge sreci, sermaye - hasla katsaysnn deime oranna bal olmakla beraber, bu oran mevcut sermaye stokunun output ile olan ilikisinden ve bu ikisinin byme oranlarndan bamsz deildir. Sermaye stokunun llmesi denge durumunda ortaya bir sorun karmayabilir. Zira bu durumda kr oran deimemekte ve bekleyiler durgun bir hale gelmektedir. Ancak model, sadece denge durumunun zelliklerini incelememekte, dengeyici sre ile denge durumunun kararll sorunlarn da ele almaktadr. Bu sre iinde bekleyiler dinamik bir nitelik almakta ve kr oran srekli olarak deimektedir. Bunun sonucunda sermaye stokunun byme orannn llebilmesi sorunu, neoklasik teorideki, sermaye stokunun llebilmesi konusunda ortaya kan sorunlardan farkh deildir. Dier yandan Kaldor'un teknolojik gelime kavram, retimin . teknolojik zelliklerinin ortaya kard retim aralarnn fiziksel niteliklerinin farkll ve blnemezlii gibi sorunlara cevap verememekte ve bu konuda neoklasik yaklamdan farkh zm getirememektedir. Kaldor'un temel yaklamnn; yani teknolojik gelimenin sermaye birikimine bal olduu hususunun neoklasik yaklama kyasla ok daha tutarl olduuna phe yoktur. Ancak, tekno\

6M

NEO-KEYNESt YAKLAIM

lojik gelime olgusunun ele alnma biimi neoklasik yaklam andrmaktadr: yle ki, modelde yatrmlarn salad teknolojik gelime, sadece yeni yatrmlarn verimliliinin mevcut sermaye stokunun verimliliinden fazla olmas anlamna deil, ayn zamanda mevcut stokun verimliliinin de artmas anlamna gelmektedir. Yatrmlarn yeni bir teknoloji getirmesi ve bu teknolojinin mevcut sermaye stokunun ierdii teknolojiden farkl ve daha fazla verimli olmas mmkndr. Ancak, yatrmlarn getirdii yeni teknoloji sadece yeni yatrmlar tarafndan ierilebilir; mevcut sermaye stokunun bu yeni teknolojinin gerektirdii biimde deitirilmesi olanakszdr. Eer mevcut sermaye stoku neoklasik teorinin 'macunu' gibi masrafsz olarak annda yourulup farkl bir biim alarak yeni teknolojiye uydurulamyorsa, verimlilik art sadece marjda, yani yatrmlarda salanr ve mevcut sermaye stokunun verimlilii bundan etkilenmez; dier bir deyimle teknolojik gelime bulac deildir. te modelin gelitirilmesinin en son aamasnda Kaldor, btn bu sorunlar gz nnde tutarak teknolojik gelimenin bu zelliklerini ieren bir yeni model formle etmektedir. Bu model tamamen yatrmoutput ilikisi zerinde kuruhnutur. Teknolojik gelimeyi salayan ey adam bana yaplan yatrmlardr. Ancak verimlilik art sadece yaplan yeni yatrmlarda ortaya kmaktadr. Bir dnem sonra yaplan yatrmlar bir dnem nce yaplan yatrmlara oranla daha fazla verimlidir. Bunun doal bir sonucu, sermaye stoku denen eyin farkl dnemlerde, farkl miktarlarda ve farkl tekniklere yaplm yatrmlardan olutuudur. En son dnemde yaplan yatrmlar daha nceki dnemlerde yaplan yatrmlardan daha verimli olduu iin, sermaye stokunun ya bileimi deitike, bu stokun verimlilii de deiecektir. Bylece, modelin bu biiminin daha ncekinden fark teknolojik gelime fonksiyonunda ortaya kmaktadr. Teknolojik gelime yatrmlarn getirdii teknolojinin verimliliine bal olduu iin bu fonksiyon, adam bana yaplan gayri safi yatrmlarn byme oran ile, bu yatrmlarn ortaya kard yeni teknik ve makinelerle alan igcnn verimlilik art oran arasndaki iliki eklinde tanmlanmaktadr. Grld gibi bu yeni biimiyle teknolojik gelime, outputun ve sermaye stokunun byme oranlar (gy ve gfc) kavramlarn bir kenara atmakta, bunlar yerine yatrmlarn byme oran ile bu yatrmlarn salad outputun byme orann esas almaktadr. Teknolojik, gelime yatrmlarn byme oranna bal olduu iin, kapitalistlerin yatrm yapmadaki davranlar da farkl olacaktr. Bir nceki modelde yatrm

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

615

fonksiyonu b y k lde teknolojik gelime fonksiyonuna bal olmakt a y d . Teknolojik gelime fonksiyonunun deimesi yatrm fonksiyonunu da etkileyecektir. leri bir t a r i h t e yaplacak yatrmlar daha s t n teknolojiyi ierecei iin, son dnemde yaplan yatrmlardan daha verimli olacaktr. Bu d u r u m d a b u g n k yatrmlarn gelecekte yaplacak yatrmlarla ne lde r e k a b e t edebilecei teknolojik gelimenin hzna baldr. Bu ise yatrmlarn ekonomik ve fiziksel mrlerinin farkl obuasna yol aar. Teknolojik gelimenin hzl olduu bir dnemde, yeni yatrmlar eski yatrmlara n a z a r a n d a h a verimli olduu iin, eski yatrmlar mevcut cret ve fiyat dzeyinde yeni yatrmlarla rekabet edemeyebilir ve n e t kr salamayabilir. Bu d u r u m d a , gemite yaplan yatrmlar fiziksel olarak tamamen hurdalanad halde, ekonomik olarak bu yatrmlarn ierdii teknik ve retim aralaryla retim y a p m a k krl bir i olmaktan kt iin, bu retim aralarnn ekonomik mrleri dolmu olacaktr. Kaldor, retim aralarnn bu ekonomik anmasnn kapitalistlerce bilindiini ve onlarn yatrm kararlarn etkilediini varsaymaktadr. Ksaca, yllanma modeli daha nceki modelden u noktalarda ayrlm a k t a d r : a. Teknolojik gelime fonksiyonu; b. yatrm fonksiyonu; c. retim aralarnn fiziksel ve ekonomik mrlerinin farkll. Bu farkllklarn bir sonucu olarak yllanma modeli, sermaye stoku ile b u n u n byme oran kavramlarn t a m a m e n bir kenara a t m a k t a , modelin koullar altnda bunlarn llmesinin olanaksz olduunu gsterme amacna ynelmektedir. Yatrmlarn tasarruflardan bamsz olduu; snfsal tasarruf fonksiyonu, parasal cretlerin ve igcnn b y m e orannn dsal olarak verildii, t a m istihdamn uyarlm yatrmlarla saland, yatrmlarn esas olarak; o u t p u t art tarafndan uyarld hususlar bu modelde de aynen sakl t u t u l m a k t a d r . Ayn ekilde, piyasa k o n u s u n d a yllanma modeli de aksak rekabet koullarn varsaymtr. Bu koullar altnda firmalar talep artlarndan y a r a r l a n a r a k piyasalarn geniletmek iin belli bir kullanlmayan kapasiteyi muhafaza etme eilimindedirler. Dier y a n d a n t a m istihdam altnda her dnemde yaplabilecek yatrmlar, ortaya kan yeni makineleri kullanabilecek igcnn varlna baldr. Dolaysyla, yatrmlar, kullanlabilir igcnn belirledii dzeyi at zaman kullanlm a y a n kapasite a r t a c a k t r . , - , ,Bu koullar altnda modelin temel ilikilerini ksaca zetleyelim:

16 i.

NEO-KEYNESt YAKLAIM Teknolojik gelime fonksiyonu

g W = /[&(*)] / (0) > 0; /' > 0; /" <0. (21.15) ekil 21.3.'de gsterilen bu teknolojik gelime fonksiyonu, Kaldor'un daha nce sermayenin byme oran ile outputun byme oran arasndaki iliki eklinde tanmlad teknolojik gelime fonksiyonunun (ekil 21.1.'in) zelliklerine sahiptir. (21.15)'de g, (t), t dneminde adam bana yaplan yatrmn byme orandr. Bu dnemdeki toplam yatrmlara I(); yeni makinelerde alacak igcne n(t) dersek (t)=I(t) Jn(t) olur. Bunun byme oran ise g{t)= [d(t) jdi] [1 /(t)] olacaktr. gq (t) ise t dneminde yaplm yatrmlardan igc ^bana elde edilen outputun byme orandr. Bu dnemde yaplm yatrmlarn igc bana verdii outputa q(t) dersek gq(t) = [dq{t) jdi] [1 /<?(t)] olacaktr.

*5

EKL 21.3.

Bu teknolojik gelime fonksiyonunun azalan verimler gstermesinin nedeni teknolojik yeniliklerin snrl olmasdr. Herhangi bir dnemde kapitalistlerin nnde yeni teknolojiyi ieren belli makineler vardr. D noktasmn solunda bu makinelere yaplan yatrmlarn art orannn, bu makinelerden elde edilen outputun art oranndan daha dk olduu grlmektedir. Ancak, adam bana yaplan yatrmlarn byme oran (g ( ) artt zaman, bu makinelerden elde edilecek outp u t u n byme oran (g g ) daha dk bir oranda artmaktadr. Burada

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

617

dikkat edilmesi gereken husus, bu ilikinin ayn tip makinelere yaplan yatrmlarla bu makinelerden elde eden outputun art oranlar arasndaki iliki olduudur. Dier bir deyimle, ekil 21.3.'deki teknolojik gelime fonksiyonu, belli bir dnemdeki yatrm art oranyla output art oran arasndaki ilikiyi gstermektedir; eksenler zerindeki hareket zaman iinde hareket deildir. Bu fonksiyon, herhangi bir dnemde igc bana yaplan yatrmlarn byme oran (g,) artt zaman, bu yatrmlardan elde edilecek outputun byme orannn (gq) artacan (/' > O); fakat bu artn azalan bir oranda olacam (/" <0) gstermektedir. . ii. Yatrm fonksiyonu: Modelde kapitalistlerin yatrm yaparken iki kstas kullandklar ngrlmektedir. Bu kstaslardan ilki krllk; ikincisi ise risk veya belirsizlik unsurunu karlama kstasdr. Krblk kstas; yatrmn beklenen mr sresince salayaca net kr orannn, ekonomide dier yatrmlardan elde edilecei beklenen kr oranndan dk olmamas gerektiini belirtmektedir. Eer yatrmlarn beklenen ekonomik mr V; fiziksel ypranma oran < ; beklenen 5 normal kr oran p ise, bu kstas t dneminde yaplan yatrmlarn (t), t ile V. arasnda salad gelirin <5 + p oran zerinden indirilmi deerinin, en azndan yatrmlarn t dnemindeki maliyetine eit olmas gerektiini belirtmektedir. Yatrmlarn t ile t+N dnemi arasnda salayaca gayri safi gelir J (qt wT*) dTdir (T=t....t+N). qt, t dneminde yaplan yatrmlardan elde edilen hasla olup bu, t ile t-\-N arasnda sabittir. wT* ise T dneminde (t T s t-\-N) beklenen crettir. vt, t dneminde yaplm yatrmlardan, t ile t -\-N arasnda elde edilen gelirin net cari deeri ise, kr kstas: . 1,1, (21.16)

olmas gerektiini gsterir, d + p = X dersek, vt; N, w* ve A'nm bir fonksiyonu olacaktr: . vt=f (N, w\ X) fN > 0; / * ) ; fx <0. (21.17)

Bu iki denklem, (21.16) ve (21.17), krllk kstasna dayanan yatrm fonksiyonunu vermektedir. Yatrmlarn asgari bir krllk dzeyinin stnde bir kr yaratmas koulu dnda modelde, yatrmlarn balangtaki sabit maliyetinin belli bir srede karlanmas koulu da vardr. Teknik gelimenin srekli olduu^ cretlerin deitii bir ekonomide, uzun dnemli ykmllkler belli bir risk -ve belirsizlik unsuru ierirler. Yatrmlarn sabit

618

NEO-KEYNES YAKLAIM

maliyet unsuru ne kadar fazla, teknolojik gelime ne kadar hzl ise, bu unsurlar o derece yksektir. Bu nedenle yatrm yaplrken, bunun, uzun dnem krll kadar balang maliyetini ne kadar bir sre sonunda amorti edecei de nemlidir. Bunun ortaya kard kstas amorti dnemi (POP) kstasdr. Buna gre, yatrm yapldktan sonraki belli bir sre (rnein h yl) iinde, yatrmlardan elde edilen gayri safi gelirin^ balang yatrmna eit olmas gzetilir:
h = I
r

t+h

(qt - w*T)dT

(21.18)

Burada sa taraftaki ifade, h dnem (rnein 5 yl) iinde yatrmlarn salad gayri safi gelirlerin toplamn vermektedir. Modelde bu eitlik saland takdirde, yatrmlarn krll kstasnn da (yani (21.16)daki eitsizliin de) saland varsaylmaktadr. Bylece, yatrmlar (21.18) tarafndan belirlenmi olmaktadr. Dier bir deyimle, modelin yatrm fonksiyonunu belirleyen ey risk ve belirsizlik unsurlarnn bir formlasyonu olan POP kstasdr. iii. cret bekleyileri: Yatrm fomksiyonundaki cret bekleyileri konusunda Kaldor basit bir model nermektedir. Buna gre, cretlerin ( dneminden itibaren, tj dnemindeki art oranna eit bir oranda artaca beklenmektedir; yani, eer cretlerin tj dnemindeki art oran j8 ise, T dneminde gereklemesi beklenen cretler: w\ = wt (l+/?)T- olacaktr. IV. Khneleme kstas: Yukarda, yatrmlarn fiziksel mrleriyle ekonomik mrlerinin farkl olacan belirtmitik. Yatrm fonksiyonunda grld gibi yatrmlarn fiziksel mrleri 1 \ olduu halde ekonomik mrleri IV'dir. Yatrmlarn ekonomik mrn belirleyen ey khneleme kstasdr. Teknolojik gelime zaman iinde sregeldii iin, daha nce yaplan yatrmlar daha sonra yaplan yatrmlara kyasla daha az krl olacaktr. Khneleme kstas, yatrmlarn cret maliyetinden daha yksek veya ona eit bir output salad srece kullanlacan; cret maliyeti outputun deerinden yksek olduu anda yatrmlarn ekonomik mrnn sona ereceini ve hurda haline geleceini belirtmektedir. Buna gre t dneminde kullanlmakta olan en yal makine (yani t-N dneminde yaplm olan yatrm) zerinden elde edilen kr sfr olmaktadr:
qt_N - wt = 0 (21.20)

(21.19)

TEKNOLOJK GELME VE DNAMK DENGE

619

r-jv ' N dneminde yaplm yatrmn t dneminde salad outputun deeri; vt ise bu yatrmn t dnemindeki iletime veya cret maliyetidir. . ' ' : v. igc: Modelde igcnn belli bir dsal oranda byd varsaylmaktadr. Ancak, herhangi bir t dneminde yaplacak yatrmlarn kullanabilecei toplam igc, bu artn salad miktardan fazladr. Bu fazlalk iki nedenden dolay ortaya kmaktadr. Bir kere, her dnemde yatrmlar sabit bir oranda fiziksel anmaya urad iin, anma oranna eit bir oranda (d orannda) igc aa kacaktr. Toplam istihdam L ise, her dnemde bu nedenle ortaya kan igc SL'dir. Ayrca, ekonomik mrn dolduran yatrmlarn hurdaya kmas nedeniyle de igc aa kacaktr. Bylece, yatrmlarn byme oran igcnn byme orann belli bir lde at halde kullanlmayan kapasite ortaya kmayabilir. Bu eitliklere snfsal tasarruf fonksiyonu ile yatrm-tasarruf dengesi eklendii zaman modelin duraan durum dengesi zm elde edilir. Bu denge ekil 21.3.'deki D noktasnda gereklemektedir. Bu noktada:

V dt q dt y dt dt w ' ' olmakta; yatrm-gelir, kr-gelir oranlar ile yatrmlarn ekonomik mr (IV) uzun dnemde sabit kalmaktadr. Adam bana den outputun (y) byme oran; yeni yatrmlardaki verimliliin (g) byme oran; adam bana den yatrmlarn () byme oran ve reel cretlerin byme oran, teknolojik gelime orannma (g*) eit olmaktadr. Reel cretler adam bana den mill gelirle ayn oranda artt iin gelir dalm ve kr oran uzun dnemde sabit kalacaktr. Modelin uzun dnem dengesi kararl bir tam istihdam dengesidir.

* = J_ _J_== __ _J_ ====J_ J_ == _^L_ J _ /21 21) _ _fy_ _J_ J_ J_ _^L_ J _ 2 1 21) =

Teknolojik gelime fonksiyonu, modelin dier parametreleriyle; yani s, gn, h, p ve d ile birlikte^ yatrmlarn ortalama ekonomik mrn, khneleme orann, yatrm-gelir ve kr gelir oranlarn belirlemektedir. Teknolojik gelime fonksiyonunun b nemine ramen, modeli gemiteki yaklamlardan ayran en nemli zellik yatrm fonksiyonudur. Bu fonksiyon, daha nceki Keynesi yaklamlarda olduu gibi, yatrmlar, marjinal etkinlikle faiz oran arasndaki farkn bir fonksiyonu yapmamakta, beklenen kr oranyla POP kstasna balamaktadr. Dier yandan model, neoklasik unsurlar iermemekte, retim teknolojisi ile blm arasnda bir iliki kurmamaktadr.

20

NEO-KEYNES YAKLAIM

Model, bekleyilerin tamamen gerekletii; gerekleen kr oranyla beklenen kr orannn srekli olarak birbirine eit olduu; btn yatrmlarn ayn kr salad altn a koullarnda kr orann da belirlemektedir. Bu durumda (21.16)'daki eitsizlik eitlik haline gelmekte; beklenen kr oran hem gereklemekte hem de btn yatrmlar iin ayn olmaktadr. Bylece model (sw = 0) varsaym yaplarak: g* + n = sc p ' (21.22) ilikisini vermektedir, g* -\-n, Harrod'un doal byme oran olup bu iliki, daha nceki Kaldor-Pasinetti modelindeki kr-byme oranlar ilikisinin kartdr. zet olarak; Kaldor modeli, teknolojik gelime fonksiyonuyla, tam istihdam dengesiyle, yatrm fonksiyonuyla, blm mekanizmasyla ve sermaye stoku kavramn sistem d brakmak suretiyle neoklasik yaklama bir alternatif getirmektedir. Ancak, bu modelin, sermaye teorisinin temel sorunlar olan kr orannn ve sermaye stokunun llmesi sorunlarndan tamamen syrld ve bu adan birtakm isel "elikiler tamad sylenemez. Modelde her ne kadar sermaye stoku ve kr orannn llmesi sorunlar sadece denge zmyle snrl ise de, bunlarn ekonomiyi dengeye getiren sre iinde de bilinmesi gerekmektedir. yle ki, kr oran modelde altn a koullarnda belirlenmekte ve gerekleen kr oranyla beklenen kr oran eitlenmektedir. Ancak, modelin dengeleyici srecinin belirlenmesi iin kr orannn bilinmesi gerekir. Yatrm fonksiyonundaki beklenen kr oran (p;, sermaye stoku zerinden uzun dnemde elde edilen kr oran oldundanj beklenen kr orannn saptanabilmesi iin sermaye stokunun llmesi gerekmektedir. Aksi takdirde ortaya totolojik bir nerme kmaktadr; denge durumunda, gerekleen kr orannn denge kr oranna eit olmasnn nedeni, beklenen kr orannn (p) denge kr oranna (p) eit elmasdr. Bu nerme denge durumu dnda, sermaye stoku zerinden uzun dnemde salanan kr orannn ne olduunu belirleyemeyecei iin, sermaye stoku zerinden elde edilen kr oran ve sermaye stoku bilinmedike beklenen kr orannn ne olduunu saptamak olana yoktur. Denge durumu btn bekleyilerin gerekletii bir durum olduu iin, denge kr orannn beklenen kr oran olduu sylenilebilirse de, denge durumu dnda, beklenen kr orannn ne olduu modelde belirlenememektedir. Oysa kr oran modelde stratejik bir role sahiptir. Khneleme kstas, yatrmlarn ekonomik mr ve blm, denge kr oran

T E K N O L O J K G E L M E VE D N A M K D E N G E

621

tarafndan belirlenmektedir. Bu durumda modelin kr orannn belirlenmesi konusundaki yetersizlii, modelden kan btn dier sonular da etkileyecektir. Kr oran konusunda modelin isel tutarszla yol at dier nemli bir husus da khneleme kstasyla ilgilidir. Bu kstas, (21.20), yatrmlarn ekonomik mrnn, yatrmlar zerinden elde edilen kr orannn sfr olduu zaman tkeneceini belirtmektedir. Oysa modelde, aksak rekabet ve dolaysyla, kapasite kullanmyla fiyatlarn belirlenmesinde bu rekabetin unsurlarnn egemen olduu varsaylmaktadr. Khneleme kstasnn dayand kural serbest rekabet kural (fiyat= deien maliyet) olduundan bu kstas ile monopolc rekabet ve monopolc kr varsaymlarnn badatrlmas olanakszdr. Monopolc rekabet altnda khneleme kstas; 1t-ti>vot olacak ve fiyat-maliyet fark monopoUeme derecesi tarafndan belirlenecektir. x monopoUeme derecesinin belirledii asgari krllk ise, khneleme kstast;t_JV-w,=a; eklinde yazlmal ve* modele dsal olarak girmelidir.

OKUMA LSTES 1. Ailen (1967), pp. 312-318: Yllanma modeli. 2. Black (1962)*: Teknolojik gelime fonksiyonunun retim fonksiyonu ile ilgisi. 3. Dobb (1973), pp. 225-240. 4. Kaldor (1957)*: Modelin ilk ekli. 5. (1959) 6. (1961)*, pp. 175-195; 203222. 7. Kaldor and Mirlees (1962)* : Yllanma modeli. 8. Kregel (1971)*, Ch. 9.: Yaklamn unsurlar ve deerlendirme. 9. (1972), pp. 55-59. 10. Nuti (1969)*: Monopolleme derecesi ve khneleme kstas. 11. Robinson (1969a)*: derecesi. Monopolleme

22. KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

22.1 NEO KLASK TEPK: DAL MODEL


Neoklasik okulun Kaldor-Pasinetti blm-byme modeline kar tepkisi, bu modelin, neoklasik teorinin retim fonksiyonunda ifadesini bulan temel ilikilerini; ksaca, kr-verimlilik ve kr oran ile sermaye-hasla ve sermaye-igc katsaylar arasndaki ilikileri ve bu ilikilerin altnda yatan kr maksimizasyohu ve optimal seim hipotezini bir kenara atmas nedeniyle ortaya kmtr. Dier bir deyimle neo-Keynesi model neoklasik modeli eletirmenin tesinde bu modele bir alternatif getirmektedir. Bu iki modelin birbiriyle badaabilirlii, bunlarn genellii ve gerekilii, bu konuda ortaya kan tartmalarn zn oluturmaktadr. Bu adan neoklasiklerin kritik bir yaklamla ele aldklar iki sorun bulunmaktadr: i. Pasinetti modelinin sonucu, yani duraan durum dengesinde kr orannn, iilerin tasarruf oranndan ve retim fonksiyonunun parametrelerinden bamsz olduu sonucu neoklasik teorinin temel hipotezleriyle ne lde badaabilir? ' ii. Pasinetti modelinin snrlar ve bu snrlarn kstlayclk derece i nedir? Bu snrlar tesinde model geerliini kaybediyorsa neoklasik model onun yerini alabilir mi? Neoklasik yaklamda bu sorunlarn veya en genel anlamnda duraan durum dengesinin varlnn ve zelliklerinin incelenmesinde hareket noktas retim fonksiyonudur:

J =/(*) =f(K+K)>

/'>0;/"<0.

(22.1)

uyumlu bir retim fonksiyonu; kc ve kw kapitalistlerin ve iilerin sahip olduklar sermaye stokunun toplam igcne orandr: kc=KcIL, kw =* Kw/L, y=Y\L. Bu fonksiyon: T = /'(*); w=f(k)-kf'(k); Pc = rkc = f'(k)kc; Pw=f(k)kw (22.2) zelliklerine sahiptir. gc dsal olarak belirlenmi bir oranda (gn) bymektedir. kc kapitalistlerin, kw iilerin adam bana yaptklar yatrmlar ise, yatrm-tasarruf dengesi uyarnca:

624

NEO-KEYNES YAKLAIM

kc = scPc-gnkc = few =

kc =

[sef'(k) sw

- gn] [/(*)-* J'(fc)]- gI fc w

(22.3.a) (22.3.b)

sw (y-Pc)-gnkw

eitliklerini yazabiliriz. kc jkc kapitalistlerin, kw /fcw ise iilerin sermaye birikim oranlar olduundan (22.3.a) ve (22.3.b)'den: _K_ iken; -TTKc
K

cc(fc)sc-sw

( 2 2 > M

< -rr~
Kw

(22.4.b) '.,

olacaktr. Burada a(fc) toplam krlarn mill gelire orandr.

Modelin uzun dnem dengesinin zelliklerini incelemek iin duraan durumda kc=kw 0 olmas gerektiini gz nne alrsak (22.3.a) ve (22.3.b)'den: *J'(fe*) = 8n veya /'(*) = r = -fat

(22-5)

fcc* __

a(k*)scs

eitliklerini tretebiliriz. Burada kc*, few* vefe*; fec,fewve fe'nn duraan durum dengesinde aldklar deerleri gstermektedir. (22.5) - (22.6)'daki ifadeler Pasinetti modelinin sonularn vermektedir. (22.5), duraan durum dengesinde kr orannn iilerin tasarruf oranndan bamsz olarak belirlendiini gstermekte; (22.6) ise toplam sermaye stokunun iki snf arasndaki blnmn vermektedir. DeD genin salanabilmesi iin (22.6)'nn pozitif olmas gerekmektedir. Bunun iin de: a (k*) sc > sw . : (22.7.a)

koulunun gereklemesi gerekir, a (k*) '= P* jY* ve P* JY* = (l/s c ) (I*/Y*) olduu iin bu koul Pasinetti'nin: J*/Y* > sw kouluyla ayndr. Bu koulun kapitalizmin gerekleriyle ne lde badat konusunda neoklasikler P/Y iin 1/4; sc iin de 1/5 oranlarnn gereki oranlar olduunu ve bu durumda sw, 0.05'den daha byk bir deer (22.7.b)

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

625

ald zaman, modelin ngrd blm mekanizmasnn duraan durum dengesini salayamayacan ne srmektedirler. Bu koulun gereklememesi halinde duraan durum dengesini salayacak baka bir mekanizmann olup olmad sorusu ortaya kmaktadr. Modelin denge durumunda k* sc = gn k* jf'(k*) olduu iin bu koulun gereklememesi:

ve:

(22.8.a)

(22-8-b) durumlarndan birinin ortaya kmas demektir. sw, sfr ile gn [k* jf(k*) ] arasnda bir deer ald zaman, duraan durum dengesinde toplam sermaye stokunun iki snf arasndaki dalm (22.6)'daki biimde olacaktr. Eer (22.8.a)'daki eitlik gerekleirse, (22.6)'da grld gibi uzun dnemde kc** = 0; kw** = 'k** olacak, krlar tamamen iilere gidecektir. (kc**, kw** ve &**; kc, kw ve fc'nn, (22.8.a) gerekletii zaman ortaya kacak uzun dnem dengesinde alacaklar deerlerdir). Duraan durum dengesi ise: gn = I**IK** = sw J ! ! ^ = * > olacaktr. . ve v** = swjgn (22.9)

(22.9)'daki uzun dnem denge koullar, (22.8.b) gerekletii zaman da geerlidir. Bunu saptamak iin (22.3.a) ve (22.3.b)'den:

{sc - *w) +/(**) [s w -

g n

- ^ - J > 0 (22.10)

yazabiliriz. Dier bir deyimle (22.7)'deki koul salanamaz ve bunun yerine (22.8.b)'deki durum ortaya karsa, Pasinetti modelinin denge durumunda fe>0 olacaktr; zira (22.10)'un sa tarafndaki iki ifade de pozitiftir. Bu ise toplam sermaye stokunun bymekte olduunu gsterir. Dier yandan, (22.8.b) nedeniyle (22.4.a)'nn sa taraf negatif olurken (22.4.b.)'de kapitalistlerin sermaye stokunun byme oran (kcjkc) iilerin sermaye stokunun byme oranndan (kw /few'dan)

626

'

NEO-KEYNES YAKLAIM

,.../' ' ,

kk olacaktr. (22.10)'a gre k byd ve (22.4.b)'ye gre de frc'nin byme oran few'nun byme oranndan kk olduu iin, few'nun byme oran i'nn byme oranndan da yksek olacaktr. Bu sre boyunca kwjk oran srekli olarak artacak; kcjk oran ise srekli olarak azalacaktr. Limitte (yani t -> co durumunda) kc sfra doru ynelecektir. Sistemin duraan durum dengesinde k = 0 olacandan (22.10)'da:
,
v e :

kc** = 0 ve dolaysyla kw** = 7c**


' . ,

(22.10.a)

; ;

*w = gn

fc**
f { k n

(22.10.b)

. V :

eitlikleri salanacaktr. (22.10.b)'nin gereklemesi iin retim fonksiyonunun uyumlu olmas gerekmektedir, k artt srece r azalacak, sermaye-hasla katsays artacaktr. sw ve gn dsal olarak veri iken, sermaye-hasla katsaysnn (v**) artmas ekonomiyi (22.8.b)'den (22.10.b)'ye getirecektir. Bu saland zaman ekonomi uzun dnemde (22.9)'daki koullara gre byyecektir. Bu denge sreci ve durumuna egemen olan tek bir tasarruf oran vardr; sw. Model, bu ekliyle Harrod modelinin orijinal biimine indirgenmektedir; gn = sw/v=s \v. Denge, daha nce ele alman neoklasik modelde olduu gibi, sermaye-hasda katsaysnn intibak yoluyla salanmakta; uyumlu retim fonksiyonu ve kapitalistlerin kr maksimizasyonuna ynelik davranlar, dengeleyici mekanizmann temel unsurlar olmaktadr. Dier yandan fec**=0 ve k** = kw** modelin neo-, klasik denge koullar olduu iin, ekonomide uzun dnemde btn sermaye stoku iilerin eline gemi; kapitalist snf kansz bir devrim ile ortadan kalkm veya ii snfna dnmtr. Her ne kadar bu sre ekonomiyi ancak t = e 'da dengeye ulatrmaktaysa da, bu srece egemen olan veya sistemin uzun dnem dinamik hareketini salayan unsur, iilerin tasarruf oran ile gn [fe*//(fc*) ] arasndaki dengesizliin klf(k) zerinde yaratt etkidir. Bu adan hem niha dengede, hem de dengeleyici sre boyunca, kr oran, sermaye hasla katsays ve gelir dalm kapitalistlerin tasarruf eiliminden bamsz olacaktr. Bylece (22.9)'daki zm Pasietti modelinin neoklasik dali olmakta ve bu dal modelin denge durumu u zelliklere sahip bulunmaktadr: i. Kr oran, sermaye-hasla katsays, sermaye-igc oran ve blm kapitalistlerin tasarruf oranndan tamamen bamszdr.

, . '

f1

'

'.- ' '

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

627

ii. Sermaye-hasla katsays s w ve g n tarafndan belirlenmektedir. Dier bir deyimle s w ve g n dsal olarak belirlenmi iken, t e k n i k seimi retim fonksiyonunun gerekli sermaye-hasla katsaysn vermesine yol aacaktr. iii. Kr oran, sermaye-igc katsays ve gelir dalm, gn, sw ve retim fonksiyonunun parametreleri tarafndan belirlenmektedir. Bu neoklasik model, hem Pasinetti modelinin hem de onun dalinin sonularn ierdii iin, Pasinetti modeline kyasla daha genel nitelikte grnmektedir: sw < gn k* jf(k*) olduu zaman model, f (fe*) = r* = gnjsc sonucuna ulamakta, dier bir deyimle, Pasinetti sonucunu da elde etmektedir: kr oran hem gn /sc'ye hem de sermayenin marjinal verimliliine [/'(&) ] eittir. Bu durumda (22.5)'deki eitlikler, kr orann ve denge sermaye-igc orann belirlemektedir. sw > gn k* lf(k*) olduu zaman ise Pasinetti modelinin dali ortaya kmaktadr. Bu durumda (22.1O.b)'deki eitlii veya sistemin duraan durum dengesini uyumlu retim fonksiyonu salamaktadr. Bu dengenin gereklemesi iin gereken tek ey, kr oran ile sermayeigc katsays arasnda monoton ve ters ynde bir iliki olmasdr. Eer sistemin parametreleri dal modelin koullarna uygun ise, marjinal verimlilik ilikileri gereklemeksizin sistem uzun dnem dengesine ulaabilir. Ksaca, /'(fc) = r ilikisinin gereklemesi gerekmez; gerekli olan tek iliki r = W (k), W <0 ilikisidir. Bu durumda modelin iki temel fonksiyonu olmakta [y=f(k) ve r=W{k)~\, kr oran ve sermaye-igc katsays bu fonksiyonlar tarafndan belirlenmektedir. retim fonksiyonu uyumlu ise hem Pasinetti modelinde hem de bunun dalinde marjinal verimlilik koullar gerekleecektir. Bunu ekil 22.1.'de gstermek mmkndr, v' erisi sermayenin ortalama verimlilik erisi (yani, YjK),f ise marjinal verimlilik erisidir. gn, sc ve s w 'nun dsal olarak verildiini ve sc>sw olduunu varsayalm. ekil 22.1, iilerin tasarruf eiliminin sw olmas halinde Pasinetti modelinin; sw2 olmas halinde ise dal modelin geerli olacan gstermektedir. Pasinetti dengesi fe19 n = gnjsc = /' (fej) ve v\ noktalarnda gerekleecektir. Bu durumda kr oran retim fonksiyonundan bamsz olarak gn jsc tarafndan belirlenecek, ancak kt sermaye-igc orannn seilmesi, sermayenin marjinal verimliliini dsal olarak belirlenmi kr oranna eitleyecektir. Dier yandan retim fonksi-

628

NEO-KEYNES YAKLAM

n/ s w

v,
r
r

N
\ !

>v

'

3 !J

rw

(DUAL)

1
1 |

EKL 22.1.

yonunda A^ sermaye-igc oranna kar gelen hasla-sermaye oran ise fl','dir. Kr oran tamamen retim fonksiyonundan bamsz olmakta, sermaye-igc ve hasla-sermaye oranlar kr oran ve retim fonksiyonu tarafndan belirlenmektedir. : ekildeki Pasinetti dengesinin uzun dnem duraan durum dengesi olabilmesi iin sw < gn\v' olmaldr. Bu koul iilerin tasarruf oran swl iken gereklemektedir. g n /s w l >' . ilerin tasarruf oran sw2 olduu zaman bu koul gereklemediinden Pasinetti dengesi uzun dnemde srdrlemeyecek, denge modelin dalinin koullarna gre gerekleecektir. Dal dengesinde gnlswZ=v'2> kr oran r2, sermaye-igc oran ise k2 olacaktr. Dal zmde gn ve s w2 , hasla-sermaye katsaysn belirlemekte, kr oran ve sermaye-igc oran kapitalistlerin tasarruf eilimlerinden tamamen bamsz olarak gn, sw ve retim fonksiyonu tarafndan belirlenmektedir. ekil 22.1.; sc, sw ve gn'nin dsal olarak verilmi btn deerlerinde (s c > sw olmak artyla) duraan durum dengesinin salandn ve retim fonksiyonunun gerekli intibaklar yapmaya olanak tandm gstermektedir. Ancak, retim fonksiyonu veya sermaye-hasla katsays gerekli intibaklara olanak vermeyebilir. Byle bir durumda ise ne

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES Pasinetti koulunda, ne de Dal koulunda denge

629

salanmayabilir.

ekil 22.2 bu olasl gstermektedir.

EKL 22.2.

ekil 22.2.'de OB = g,,/sc; OG=gJsw; s c >s w 'dur. OA, 45 lik bir doru olup bu doru zerinde P JKY jK veya P=Y olduundan E noktasnda P= Yve JF=0'dr. E noktasnn zerindeki bir noktada P<Y; altndaki bir noktada P>Y olduundan, Y/lC'nn uzun dnemde alaca deerler E ile D noktalan arasnda olacak ir. YjK, C noktasnm zerinde bir deer ald zaman (rnein C ) ; Y IK>gnjsw veya sw>gn(KjY) olacandan uzun dnem dengesi salanamaz. Dolaysyla, eer duraan durum dengesi varsa bu dengenin Y jK oran C noktasnn altndadr. Ayn ekilde kr oran B'nin sanda bir noktada ise duraan durum dengesi yine mevcut deildir. Zira bu noktada r>gnjsc veya sc (Pc/Kc) >gn olacandan kapitalistlerin' sermaye stokunun uzun dnem byme oran, denge byme oranndan dana yksek olacak ve dolaysyla toplam sermaye stoku igcnden daba hzl byyecektir. Bu nedenle kr orannn duraan durum dengesinde alabilecei maksimum deer OB=g n /s c 'dir.

630

NEO-KEYNES YAKLAIM

Dier y a n d a n OCDB dikdrtgeni iinde de bir denge noktas dnlemez. Bu alan iinde s c (Pc/Kc) < g n olduu iin kapitalistlerin sermaye stoku g n 'de d a h a dk bir oranda byyecektir. s w (Y/K) < g n olduu iin iilerin sermaye stokunun m a k s i m u m b y m e oran g n olacak ve bylece toplam sermaye stokunun b y m e oran, duraan d u r u m b y m e orann aaca iin duraan durum dengesi salanamayacaktr. Bu nedenlerden dolay duraan durum dengesi varsa bu denge ED veya CD doru paralar zerinde olmak zorundadr. ED zerindeki denge Pasinetti dengesi; CD zerindeki denge ise dal dengedir. Pasinetti dengesinde r=g n /s c olacak, hasla-sermaye katsays E ile D noktas arasnda herhangi bir deer alabilecek, hasla-sermaye katsaysn yatrm-gelir oran belirleyecektir. Modelde P/Y = (1 /sc) (IjY) olduu iin I jY arttka kr pay da artacak, hasla-sermaye katsays azalacaktr; zira orijin ile E D zerindeki bir noktay birletiren dorunun eimi Y/P'dir ve PjY artka dorunun eimi azalacak, haslasermaye katsays decektir. Eer denge CD zerinde gerekleirse Y jK^=gn/sw olacak, kr oram 0 ile B arasnda herhangi bir deer alabilecektir. Kr orann retim fonksiyonunun parametreleri ile gn ve sw belirleyecektir. Pasinetti modeliyle dalini karlatrdmz zaman Pasinetti modelinin denge durumunda salanacak kr orannn (OB=g n /s c ); bu modelin dalinin denge durumunun kr orannn dan daha byk; buna karlk Pasinetti modelinin denge hasla-sermaye katsaysnn, dal modelin hasla-sermaye katsaysndan (OC=g n /s w ) daha kk olduu grlmektedir. Dolaysyla dal dengede PjY <(IjY) (l/s c ) olmaktadr. Dengenin nerede gerekleeceini incelemek iin: y = fe ; a < 1 gibi uyumlu bir retim fonksiyonu yazarsak: a = P/Y = f'(k) (22.12)
a

' (22.11)

olacaktr; kr pay retim fonksiyonunun parametresine (a) eittir. ekil 22.2.'de OH,OL ve OK dorular 3 farkl a'ya tekabl etmektedir. Bu dorularn eimi 1 /a = Y/P'dir ve a bydke eim azalmaktadr. Eer retim fonksiyonunda parametre x ise (OL), model Pasinetti

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

631

zmn; <x2 ise (OH), dal zm vermektedir. Parametre a3'e eit olduu zaman (OK), duraan durum dengesi olanakszdr. Pasinetti zm ile dal zm ayran oran OB/BD=s w /s c olduu iin: x > s w /s c ise Pasinetti oc < sw/sc ise Dal (22.13)

zm geerlidir. Aadaki Tabloda sw ve sc'nin farkl deerleri iin dal modelin geerli olduu maksimum oc deerleri verilmektedir:
.20 .05 .10 .15 .25 .50 .75 .25 .20 .40 .60 .30 .17 .33 .50 .40 .125 .250 .375 .50 .10 .20 .30

rnein sw = 0.05 ve sc = 0.25 ise; a sfr ile 0.20 arasnda bir deer ald zaman dal model, 0.20'den byk bir deer ald zaman ise Pasinetti modeli geerli olmaktadr. Bu zm retim fonksiyonunda hasla-sermaye katsays ile kr oran arasnda tek ynl ve monoton bir iliki olduu hipotezine baldr. Oysa bu ikisi arasndaki iliki, uyumlu retim fonksiyonunun ngrd biimden farkl olabilir. Tek mall, tek sektrl, sabit katsayl bir modelde hasla-sermaye katsays kr oranndan bamsz ve sabit olacaktr. Byle bir durumda modelin ne tip bir zm salayabilecei ekil 22.3.'de gsterilmektedir.

'

/
EKtL 22.3.

NEO-KEYNES YAKLAIM

ekilde hasla-sermaye katsays v\ veya v', iken duraan durum, dengesi olanakszdr. >'2'de duraan durum Pasinetti koullarn salayacaktr. Sabit katsayl Harrod tipi bir modelde, eer bu katsay BD'den kk BE'den byk, yani gnlsw>v' > gnjsc ise Pasinetti zm gerekleecektir. Bu ise sw<gn (K/Y) < sc veya sw<IIY<sc koulundan baka bir ey deildir. ok-mall, ok-sektrl bir modelde hasla-sermaye katsays hem kompozisyon hem de fiyat etkisi nedeniyle deimektedir. gn sabit olduu zaman kompozisyon etkisi mevcut deildir. Fiyat etkisi ise hem ayn teknik iinde, hem de bir teknikten dierine geildii zaman ortaya kabilir. Teknikler sabit retim katsaylarna sahipse, hasla-sermaye katsaysndaki deimeler srekli ve monoton olmayabilir. ekil 22.4.'de bu tr iki ayr teknik ele alnmakta ve kr oranhasla-sermaye katsays ilikisinin belli bir tipi incelenmektedir.

EKL 22.4.

ekil 22.4.'de kr oran sfr ile n arasndayken birinci tekniin daha krl olduunu; n'de her iki tekniin de ayn oranda krl olduunu ve Ti ile B arasnda ikinci tekniin daha krl olduunu varsay-

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

633

yoruz. Kr oran sfr ile r, arasnda artt zaman birinci tekniin hasla sermaye katsays M'den G'y e doru monoton bir ekilde artmaktadr. r gei kr orandr, r, ile B arasna ikinci teknik sabit bir hasla-sermaye katsays (fi') vermekte, yani r deitii zaman >' sabit kalmaktadr. ekilde 3 ayr denge noktas vardr; F, L ve N. Bunlardan ilk ikisi dal modelin zmne, sonuncusu ise Pasinetti modeline uygundur. Burada ortaya kan sorun, uzun dnemde sistemin hangi noktada dengeye geleceidir. Bu sorun bir anlamda hangi tekniin seilecei sorunudur. Kr oran ve kr pay kstaslaryla hareket edildii zaman, ikinci teknik denge durumunda birinci teknie oranla daha yksek kr vereceinden, kapitalistler yatrmlarn ikinci teknie yaparlarsa, mal piyasasndaki dengeyi bozmakszn kr orann OB'ye kadar kartabilirler. Bu adan duraan durum dengesi N noktasnda gerekleecektir. Bu noktada hem Pasinetti dengesinin koullar hem de kr maksimizasyonu amac gereklemektedir. phesiz bu analiz, teknik seiminin pr kapitalistler (yani sadece kr elde eden kiiler) tarafndan yapldn varsaymaktadr. Bu varsaym Pasinetti modelinin mant iinde tutarl ve gereki bir varsaymdr. kinci tekniin seilmesi halinde kapitalistler bir yandan denge kr oranlarnn maksimize ederken dier yandan, uzun dnemde, sermaye stoklarnn duraan durum denge byme orannda bymesini salayacaktr. ekil 22.4. oklu dengenin ortaya kmasna yol aan durumlardan sadece bir tanesini gstermektedir. Kr oran ile hasla-sermaye kataays arasnda tek ynl ve monoton bir iliki olmad zaman oklu denge durumunun ortaya kmas olasl yksektir. Eer uzun dnem dengesiyle badaabilecek birden fazla hasla-sermaye katsays varsa, yukardaki analiz, bu durumda Pasinetti dengesini salayan katsaynn seilebileceini gstermektedir.

22.2. ANT-PASINETTI VE NEO-PASINETTI TEOREM


Hem Pasinetti hem de anti-Pasinetti (dal) teoremleri ieren neoklasik model, genel bir model grnmndedir. Bylece, Pasinetti teoremi ile neoklasik blm teorisi arasnda bir eliki olmad iddia edilebilmektedir. Bunun arkasnda yatan iliki, (22.$)'deki kr oranmarjinal verim eitliidir. Ancak, Pasinetti modelinde kr oran denge 1 durumunda retim fonksiyonundan tamamen bamsz olduu ve sadece gn ile sc tarafndan belirlendii iin, (22.5)'deki eitlik, neoklasik mar-

631

NEO-KEYNESt YAKLAIM

jinal verimlilik blm teorisinin temel sonucunu, yani kr orannn marjinal verimlilik tarafndan belirlendiini gstermemektedir. Aksine, marjinal verimi belirleyen ey kr orandr; bunu salayan makanizma, neoklasik mantk iinde kapitalistlerin, marjinal verimlilii, dsal olarak belirlenmi kr oranna eitleyecek ekilde teknik (k) semeleridir. Dolaysyla, eer denge koullar salanyorsa, r* = gn jsc eitlii retim fonksiyonundan tamamen bamsz olarak kr orann belirleyecektir. Kr orannn sermaye-hasla katsays zerindeki etkisinin ne olduu, bu katsaydaki deimelerin uyumlu olup olmad veya bu katsaynn deiip deimedii, bu temel ilikiyi etkilememektedir. Ayrca, denge koullarnn gereklemesi iin retim fonksiyonun belli bir biimde obuas gerekmemektedir; nitekim, ekil 22.2.-22.4.'de grld gibi, bu koullar farkl retim fonksiyonlar ile badaabilmektedir. Uyumlu retim fonksiyonunun varl halinde bu koullarn salanabileceinin gsterilmesi ve bu durumda r=f (k) eitliinin salanmas, Pasinetti modeliyle neoklasik model arasnda bir iliki kurmayaca gibi, modelin bir retim fonksiyonu gerektirdiini de gstermez. Gerekte model, retim fonksiyonundan ve bundan tretilen ilikilerden tamamen bamsz olarak formle edildii iindir ki neoklasik teoriye bir alternatif olabilmektedir. Modelin dal zmne gelince; dal denge durumunda sw = gn{KjY) olmakta ve bu eitlii, retim fonksiyonunda, r, fe ve v arasndaki uyumlu ilikiler salamaktadr. Dier bir deyimle, modelin Pasinetti zm iin uyumlu bir retim fonksiyonu gerekmedii halde dal zmn gereklemesi buna baldr. Bu nedenle Pasinetti ile dali arasnda bir simetri sz konusu deildir. Bunun mantksal sonucu udur; eer Pasinetti denge koullar gereklemiyorsa ve eer retim fonksiyonu uyumlu deilse, neoklasik dal zm de gerekleemez ve duraan durum dengesi salanamaz. retim fonksiyonu uyumlu deilse, kr oran ile sermaye-hasla katsays arasnda tek ynl monoton bir iliki kurulamaz. rnein sw>gn (K/Y) iken kr orannda meydana gelen azalma K/Y'nin daha kk olduu teknikleri krl bir hale getiriyorsa, ekonomi, sw = gn (K/Y) dengesine doru, gidecei yerde bu dengeden giderek uzaklaacaktr. ok-mall, ok-sektrl bir modelde, kr oranndaki deimelerin yaratt fiyat ve reel Wicksell etkileri ve bunun sonucunda ortaya kan tekniin geri gelme olgusu, kr oranyla sermaye-hasla katsays arasnda tek ynl, monoton bir iliki kurulamayacan gsterdii iin, neoklasik dal zmn genelliinden bahsedilemez. Eer Pasinetti denge koullar salanmyor ve sermaye-hasla katsays gereken ynde deiemiyorsa, P/Y'nin po-

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES zitif deerleri iin S>I olacak ve

635

o r t a y a bir a r z fazlas v e y a efektif

t a l e p yetersizlii k a c a k t r . B u d u r u m d a fiyatlarn dmesi k r orann derecek, a n c a k , k r o r a n n d a k i b u d m e , sermaye-hasla katsaysn gerekli y n d e ve lde deitirmedii iin denge s a l a n a m a y a c a k t r

J/Y=(//K) (KjY)= gn (K/Y) olduundan, S/Y>J/Y iken kr orannn dmesi C/Y'yi ykseltmedii takdirde J/Y de artamayacak ve sw=gn (K jY) eitlii salanamayacaktr. Bunun aksi, ancak, tek mall bir sistemde gerekleebilir ve dal denge byle bir sistem ile snrldr. Pasinetti modelinin denge koullarnn salanp salanmayaca konusundaki tartmalar modelin parametrelerinin ada kapitalizmdeki deerlerinin ne olduu noktasnda dmlenmektedir. Pasinetti, denge durumunda P IY=(I /Y) (l/s c ) olduunu gz nne alarak, neoklasiklerin bu parametreler konusunda ngrdkleri deerlerin (s c =.2O, P/Y=.25 ve sw > .05) J/Y iin 0.05 gibi son derece kk bir deer verdiini ileri srmekte ve byme orannn kapitalist ekonomilerde .03-.04 olduuna dikkati ekerek J / Y = .05 olduu zaman sermaye-hasla katsaysnn 1.4 veya 1.5 gibi ok kk bir deer almas gerektiini belirtmektedir. Kj Y'nin kapitalist ekonomilerde en azndan 3 olduu gz nne alndnda,.03-.04'lk bir byme orannn salanmas iin I j Y'nin .12 ile .16 arasnda bir deere sahip olmas gerekir. Pasinetti, iilerin tasarruf orannn .12'nin altnda bulunduunu syleyerek modelin denge artlarnn gerekleecei sonucuna ulamaktadr. Ancak bu sonu, kantlanmak istenen denge koulunu (P/ Y= I / Ysc) batan varsaymaktadr. yle ki, Pasinetti'nin bu rakamlardan kard sonu kapitalist ekonomiler Pasinetti dengesinde bulunuyorlarsa dorudur. Oysa tartmann konusu bizatihi bu dengenin salanp salanmaddr. Eer bu denge mevcut deilse bu takdirde sw<gnY\K ve PjY < IjYsc olacaktr. Bu durumda J/Y=.12 ve P/Y=.25 iken sc > 12/25 ise sistem Pasinetti dengesinde bulunmadndan P/Y =1 jYsc ilikisi, sermaye- hasla katsaysn tretmek iin kullanlamaz. Bununla beraber bu rakamlardan sistemin dal dengede bulunduunu da kartmak olanakszdr. gn = .04 ve K/Y=3 ise, dal model s w >.12 halinde geerlidir. s w 'nun bu kadar yksek bir deer almas mmkn grlmedii iin dal dengenin gerekletii sylenemez. Ayn tip ekonomilerden alnan rakamlarn bu derece farkl yorumlara yol amas olduka artcdr. Ancak, bunun nedeni, her iki tarafn da kendi modelinin ngrd dengenin gerekletiini varsa-

636

NEO-KEYNES YAKLAIM Oysa modellerin denge koullarna mmkndr. Sermaye-hasla

yarak rakamlar yorumlamadr. gitmeden bir deerlendirme

yapmak

k a t s a y s n n en a z n d a n 3 ve b y m e o r a n n n ise .04 o l d u u n u her iki tarafn d a k a b u l edebileceini d n r s e k yatrm-gelir oran e n a z n d a n

.12 olacaktr; IjY=(I\K) (K\Y) = 3x.O4. Dolaysyla, dengenin gereklemesi iin sw <.12 olmaldr. Bu koul gerekleirse sc P/ Y=.12 olacaktr. Hem sc'nin hem de P / Y'nin 1 /3 civarnda olduunu sylemek pek yanl olmayaca iin Pasinetti dengesinin gerekleme olasl yksek grnmektedir. Ayn sonuca yukardaki tabloda da ulamak mmkndr. Eer sc = P / Y = l / 3 ve sw <.10 alrsak denge koullar gerekleecektir. Ancak, btn bu sonularn, duraan durum dengesinde bulunmad apak olan ekonomilerden alnan rakamlarla elde edildii; bu rakamlarn, duraan durum dengesini varsayan modelleri test etmekteki yetersizlii unutulmamaldr. ilerin de kapitalistler gibi sermaye birikimi yaptklar bir sistemde, bu snfn hem cret hem de kr gelirlerinden ayn oranda (s,v) tasarruf edeceklerini varsaymak bir lde cret ile kr arasndaki nemli bir fark gzden karmaktr. cret emek geliridir ve igcnn yeniden retiminin gerektirdii biimde harcanr. Kr ise retim aralarnn mlkiyetinden domaktadr ve bu aralarn yenilenmesine, gelitirilmesine yneliktir. Nitekim, klasiklerin sw0 ve s c = l varsaymlarnn altnda yatan gerek budur. Bu mantk erevesinde iilerin krlardan yaptklar tasarrufun oransal olarak cretlerden yaptklar tasarrufdan daha yksek olmas gerekir. Bu konuda akla ilk gelen varsaym iilerin krlarn harcarken kapitalistler gibi davranmalardr. Modelde bu, iilerin tasarruf oranlarnn cret gelirleri iin sw, kr gelirleri iin ise sc olmas demektir. Bu durumda: Sw = Sc=
S w

W + sc Pw . Pc

(22.14) (22.15) (22.16)

iilerin tasarruflarn; sc

kapitalistlerin tasarruflarn vermektedir. Toplam tasarruflar; I* = S = swW + sc (Pw+Pc) = sw W+scP olmaktadr. Bu, Kaldor'un tasarruf denkleminden baka bir ey deildir. Modelin zm, Kaldor'da olduu gibi, hem P j Y'nin hem de P/K'nn s w 'ya bal olduunu gsterecektir. Ancak, krlardan yaplan tasarruflarn iiler iin dej kapitalistler iin de ayn oranda olduunu sylemek Kaldor'un mantk hatasn gi-

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

637

dermeyecektir. Zira (22.16)'dan elde edilecek P/Y ve PjK deerleri (ki bunlar Kaldor modelinde elde edilen ifadelere eittir) duraan durum dengesiyle badaamaz. Duraan durum dengesi, hem iilerin hem de kapitalistlerin sermaye stoklarnn ayn oranda bymesini gerektirdii iin: = gn veya; (22.18) olmaldr. Eer kapitalistlerin elde ettikleri kr oran (Pc/Kc) iilerin elde ettikleri kr .oranna (PwjKw) eit ise, (22.18)'deki duraan durum denge koulunun salanmas iin ya s w = 0 , ya da JF0 olmaldr. Zira iilerin krlardan yaptklar tasarruflar, iilerin sermaye stokunun duraan durum denge orannda bymesine yetecek (scPwjKw = scPc/Kc=gn) ve cretlerden yaplacak herhangi bir tasarruf iilerin sermaye stokunun bu orandan daha yksek bir oranda bymesine yol aacaktr. sw veya W sfr olduu zaman, (22.18)'deki eitlik salanacak ve Kaldor modeliyle Pasinetti modelinin sonular ayn olacaktr. Aksi halde iilerin sermaye stokunun byme oran kapitalistlerin sermaye stokunun byme orann geecei iin, uzun dnemde "kapitalist snf ortadan kalkacaktr". Eer iilerle kapitalistlerin ayn kr orann elde ettikleri varsaym kaldrlrsa bu yaklam duraan durum ile badaabilir. Bu takdirde eer; rw Pw /Kw < ,rc = Pc jKc (22.19) (22.17)

varsaym yaplrsa, (22.18)'deki eitlik duraan durum denge koullarn bozmadan gerekleebilir: yani, iilerin cretlerden ve krlardan yaptklar tasarruflarn toplam, duraan durumun gerektirdii dzeyi amayacaktr. Ancak, bu takdirde, duraan durum kr payn ve orann veren ifadeler Kaldor'un denklemlerinden farkl olacaktr. Gerek iilerin gerok kapitalistlerin tasarruf oranlarnn ne olduu, kapitalizmin kurumsal yapsndan soyutlanarak incelenemez. Bu adan ortaya kan en nemli kurumlar anonim irketler ve sermaye piyasasdr. Sermaye mallarnn mlkiyetinin hisse senetleri tarafndan temsil edildii bir sistemde, bu senetler zerinde elde edilen dividantlar fiziksel retim aralarndan salanan krlardan farkl olmakta ve bu fark datlmayan krlar eklinde ortaya kmaktadr. Bu krlar hisse

638

NEO-KEYNES YAKLAM

senedi sahiplerinin ellerine gemeden kurumsal tasarruf eklini almaktadr. Hisse senetleri zerinden datlan dividantlar hem kapitalistler hem de iiler iin ayn olduundan, datlmayan krlar yoluyla kapitalistlerin ve iilerin yaptklar tasarruflar ayn oranda olmaktadr. Datlan krlardan ne kadar tasarruf yaplaca ise ii ve kapitalistlerin tasarruf oranlaryla hisse senetlerinin deerinin artmasndan doan sermaye kazancna bal olacaktr. Sermaye piyasasnn etkin bir ekilde alt ve hisse senetleri fiyatlarnn retim aralarnn krlln (dividantlar-(-datlmam krlar) aksettirdii bir ekonomide, retim aralarnn krll nedeniyle hisse senetleri fiyatlarnda meydana gelen artn ortaya kard kazanlar, 'harcanabilir gelir'in bir blmn tekil edecek ve hisse senetleri sahiplerinin harcamalarnda hesaba katlacaktr. Kapitalistlerin irketlerin ynetimine egemen olduunu ve tasarruflarn irketlerin datlmam krlar yoluyla yaptklarn varsayalm. Datlmam krlarn (veya kurumsal tasarruflarn) toplam krlara oran s c , iilerin ellerine geen dividantlar ise D w = ( l s c ) Pw olacaktr. iler toplam krlarndan Pw (1s w ) kadar harcama yapmak istiyorlarsa, dividantlardan yapacaklar harcamalar Dw(lsw)/(l sc) = Pw (1sw) olacak; dolaysyla harcamalar, Pw (1s w ), ellerine geen dividantlar, Pw (1s c ), aacaktr. Bu harcamalarn finansman ise sermaye kazanlar yoluyla olmaktadr. Sermaye kazanlarnn harcanabilir hale gelmesi iin, iilerin ellerinde bulunan hisse senetlerinden bir ksmnn para haline dnmesi gerekecektir. Ayn ekilde, kapitalistler de sermaye kazanlarn harcama yoluna gidiyorlarsa, sata karlan hisse senetleri artacaktr. Eer G toplam sermaye kazancn, ise bunun harcanan ksmn gsteriyorsa, G sermaye kazancn paraya evirmek iin arz edilen hisse senetlerini gsterecektir. Dier yandan, irketler yaptklar yatrmlarn (gK) belli bir yzdesi (b) kadar hisse senedi karyorlarsa, toplam hisse senedi arz G-\-bgK olacaktr. Hisse senedi talebi ise kurutn-d tasarruflardan oluacaktr. Kapitalistler tasarruflarn kurumlar yoluyla yaptklar iin, kurumd tasarruflar sadece iilerin cretlerinden yaptklar tasarruflardr; sw W. Bu durumda sermaye piyasasnda denge: *WW = G +bgK (22.20)

eitliinin salanmasn gerektirmektedir. Bu denge, tasarruf-yatrm dengesinin temel kouludur. Toplam irket yatrmlar (I=gK), ksmen datlmam krlarla {scP), ksmen de yeni hisse senetleriyle (bgK) finanse edildiinden:

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES gK = / = scP + bgK ' '

639 (22.21)

yatrm-tasarruf eitliini vermektedir. scP kurumsal tasarruflar olduu iin; ' ' swW - G = bgK (22.20.a)

eitliinin gereklemesi, iilerin net tasarruflarnn, yeni hisse senetlerine eit bir miktarda olmas ve dolaysyla yatrm-tasarruf eitliinin gereklemesi iin zorunludur. Bylece, sermaye piyasasnda denge saland takdirde yatrm-tasarruf dengesi de salanacaktr. (22.20) veya (22.20.a)'daki dengeyi salayan ey, bu dengenin gereklememesi halinde deikenlerden birinin gerekli ynde deimesidir. Bu deiken ise G'dir. G sermaye kazanc veya hisse senetlerinin piyasa deerlerindeki deime olduundan, V hisse senedi says, n bunlarn piyasa fiyat iken: .
G = AnN ' . ' (22.22)

Dier yandan deerlendirme oran: V = nN/K

, (22.23)

yani, hisse senetlerinin piyasa deerlerinin, irketlerin sermaye stoklarna oran olarak tanmlanyorsa, toplam sermaye kazanc: G = gKV bgK (22.22.a)

olacaktr. gKV=gnN olduundan, sermaye kazanc, irketlerin aktiflerindeki artn piyasa deeri ile pasiflerindeki hisse senedi artnn farkna eit olmaktadr. Yatrm-tasarruf dengesi iin gK=scPJr swWG eitliinin gereklemesi gerektirdiinden G yerine (22.22.a)daki deerini; W iin (Y P)'yi ve r = P / K ' y kullanrsak, (22.21.b) ve (22.20)'den:
1 r V . -

(22.24) (22.25)

eitliklerini elde ederiz.

(22.24) ve (22.25), Kaldor'un neo-Pasinetti teoreminin temel ilikilerini vermekledir. Sistemde yatrm-tasarruf dengesini salayan ey deerlendirme oranndaki deimelerdir. Bu deimeler bir taraftan sermaye piyasasndaki arz-talep dengesini salarken, dier yandan da G'yi etkileyerek toplam tasarruflar belirlemektedir.

640

NEO-KEYNES YAKLAIM

Sistemin ileme mekanizmasn incelemek iin hisse senedi piyasasndaki bir dengesizlik durumunu ele alalm. Kurumlarn toplam krlar P'dir; bunun P (l-s c ) kadar datlmakta, scP kadar ise alkonulmaktadr. Kapitalistlerin tasarruf oran sc olduu iin, ellerine geen krlarn tamamn yani Pc (1sc)'yi harcamaktadrlar. ilerin cretlerden yaptklar tasarruflarn oran s w 'dur ve ellerine geen krlardan, yani (1sc) P w 'dan ayrca bir tasarruf yapmamaktadrlar. Hem iiler hem de kapitalistler sermaye kazancnn belli bir orann harcamakta, bunu gerekletirmek iin de ellerindeki hisse senetlerini piyasaya srmektedirler. Ayrca irketler, yatrmlarnn (gK) belli bir orann (6), yeni hisse senetleri kartarak finanse etmek yoluna gitmektedirler. Bu durumda sermaye piyasasna sat iin srlen toplam hisse senetleri G-\-bgK olmaktadr. Kurum-d tasarruflar swW olduundan, denge durumunda bu ikisi birbirine eittir, b, e, sw^ sc ve g veri iken, sermaye piyasasndaki hisse senedi arz, hisse senedi talebinden daha dk ise, hisse senedi fiyatlar ykselecek ve deerlendirme oran (V) artacaktr. G=gVKbgK olduundan F'nin artmas sermaye kazancnn (G) artmasna yol aacak ve bu sermaye kazancndan yaplan harcamalar (G) artracaktr. Harcamalardaki bu art hisse senedi sahiplerinin piyasaya kardklar hisse senetlerini artracak ve bu yolla sermaye piyasasnda arz-talep dengesi salanacaktr. Tersine bir durumda ise V decek, G ve G azalacak, hisse senedi arz derek denge salanacaktr. (22.24)'deki ifade F'nin denge durumunda alaca deeri gstermektedir. Sistemin intibak mekanizmas, deerlendirme oranndaki deimelerin, hisse senedi sahiplerinin net tasarruflarnda {swWG) yarataca deimelerdir. Bu tasarruflar ise sadece hisse senedi sahiplerinin tasarruf ve harcama oranlar (sw ve ) tarafndan deil; irketlerin hisse senedi karmada izleyecekleri politikadan (yani b oranndan) da etkilenmektedir. Eer irketler yatrmlarn finanse etmek iin hisse senedi kartmyorlarsa (6=0 ise), hisse senedi sahiplerinin tasarruflar (swW), sadece sermaye kazanlarnn tketilmesi amacyla elden karlan hisse senetlerini (G) karlayacak lde olacaktr. Kr oran (22.25)'de grld gibi hisse senetleri sahiplerinin tasarruf oranlarndan tamamen bamszdr. 6=0 olduu zaman r=g/s c olmakta, model, farkl bir yoldan Pasinetti teoremine ulamaktadr. Neo-Pasinetti teoremi, kapitalizmin kurumsal yapsn ele alrken, tasarruflarn snfsal ayrmndan bir lde uzaklaarak kurumsal ve kurum-d tasarruflar ayrmn yapmaktadr. Model krlarla yat-

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

641

rmlarn finansman kaynaklar arasnda dolaysz bir iliki k u r m a k t a ; dier bir deyimle, yksek tasarruf orann kapitalistlerin krlarnn deil kurumsal k r gelirlerinin bir zellii saymaktadr. Dier yand a n sermayenin mlkiyetinin hisse senetleri ile temsil edilmesi, modele Keynesi modelin nemli bir unsuru olan sermaye piyasasnn ve faiz orannn (deerlendirme oran yoluyla) girmesini salamaktadr. Bununla beraber, modelin, sermaye piyasasnn ileyi mekanizmasn ve faiz orannn etkilerini ele alma biimi, t a m anlamnda Keynesi saylamaz. yle ki, modelde yatrmlar tasarruflardan bamsz olmakta devam ettii halde tasarruflar faiz oranndan bamsz deildir. Bilindii gibi Keynes yaklamnn iki temel unsuru vardr; gelirlerin tasarruflarla t k e t i m arasndaki dabm ve tasarruflarn alternatif servet biimleri arasndaki dalm. Bu ikinci dalmda tasarruflar farkl ekillerde tutulabilirler. Bu farkl biimler iinde Keynes modelinde en nemli iki u n s u r p a r a ve menkul kymetlerdir. Gelirin tketimle tasarruf arasndaki dalm, tasarruflarn hangi biimde tutulacan b y k lde etkilememektedir. Dier bir deyimle faiz, tasarruflarn hangi biimde tutulacan etkiledii halde, tasarruf karar zerinde ayn lde etkin deildir. Oysa, K a l d o r ' u n neo-Pasinetti modelinde, tasarruflarn belirlenme biimi bu Keynesi unsurlar t a m a m e n bir k e n a r a a t m a k t a d r . Bir kere model, tasarruflarn p a r a eklinde t u t u l m a s olasln t a m a m e n darda t u t m a k t a d r : dier bir deyimle, faiz, sermaye piyasas, hisse senedi gibi p a r a teorisinin temel unsurlarn ierdii halde p a r a , modelde, alternatif bir servet t u t m a yolu olmamaktadr. B u n u n y a n n d a model, speklatif p a r a ve hisse senedi talebini de bir k e n a r a a t m a k t a d r . N e t tasarruflar {swWG) d o r u d a n doruya hisse senedi talebi haline gelmekte; hisse senedi fiyatlarndaki veya faiz oranndaki deimeler, hem sermaye piyasasndaki arz-talep dengesini, h e m de yatrm-tasarruf dengesini salamaktadr. Dier bir deyimle, hisse senedi fiyatlarndaki veya faiz oranndaki deimeler sistemin dengeleyici unsuru olmakta ve t a m istihdamn gerektirdii tasarruflarn (ve tketimin) yaplmasn salamaktadr. Bu ise Keynes'in kar kt neoklasik mekanizmadan baka bir ey deildir. t e bu niteliklerinden dolay, her ne k a d a r K a l d o r ' u n neo-Pasinetti teoremi, modeli gelitirmekte ve kapitalizmin kurumsal zelliklerini gz nne a l m a k t a ise d e ; bu yeni uzant, Keynesi deil, daha ok neoklasik ynde olmaktadr. phesiz, faiz orannn, sermaye piyasasnn, parann ve tahvil ve hisse senedi gibi alternatif servet t u t m a biimlerinin iin iine so-

642

'

NEO-KEYNES YAKLAIM

kulmas, byme teorisini para teorisinin alanna doru yneltecek ve btn bu unsurlar kapsayan bir model daha genel olma zelliini tayacaktr. Pasinetti, sermaye stokunun snfsal dalmn incelerken, hisse senedi-tahvil ayrm yapmamakta; bir lde faiz ile kr zdeletirmekte; uzun dnemde faiz oran ile kr orannn eitlii varsaymn bir uzun dnen faiz teorisi olarak sunmaktadr. Kaldor ise, iilerin de kapitalistler gibi hisse senetleri yoluyla retim aralar mlkiyetine sahip olacaklarn varsayd iin, her iki snf da ayn kr orann elde etmektedir. Oysa iilerin irketlere ortak olma yerine kapitalistlere bor vermeleri, yani tahvil satn almalar halinde uzun dnemde faiz oran ile kr orannn eitleneceini sylemek iin bir neden olmas gerekir. Bu ise gerek bir faiz teorisini gerektirir. Speklatif operasyonlarn, bekleyilerin iin iine girdii bir sermaye- piyasasnda (ki eer farkl bekleyiler yoksa speklasyon mmkn olamayacaktr), tahvil fiyatlarnn, fiziki retim aralarnn krlln aksettirmesi olduka gerek d bir varsaymdr. Eer model bu varsaym yapyorsa, bekleyilerin gerekletiini, btn piyasalarda dengenin ayn anda ve annda salandn da varsayyor demektir. Ksaca, model bu anlamda normatif bir niteliktedir ve duraan durumun salanmas iin gerekli koullar incelemektedir. Bu adan Pasinetti ile Kaldor arasndaki nemli fark gzden kamamaldr. Pasinetti duraan du. rumun gerektirdii btn varsaymlar (tam istihdam, tam uzak gr vs.) yapmakta ve denge durumunun zelliklerini incelemektedir; bunun tesinde ekonominin byle bir dengeye ulaaca gibi bir iddias bulunmamaktadr. Oysa Kaldor soruna normatif bir adan yaklamamakta; sistemin ileme mekanizmasnn, sistemi duraan durum dengesine ulatracan iddia etmektedir. Bu ise Kaldor'un varsaym yapmakta, Pasinetti kadar serbest olmadn gstermektedir.

22.3. K - KESML BR NETTI SREC

MODELDE KALDOR-PASI. .

Neo-Keynesi model; gelir, yatrm, kr gibi birtakm makro-btncl deikenler zerine kurulmu talep-kkenli bir yaklam olup, retimin teknolojik ilikilerinden tamamen soyutlanmtr. Nitekim sermaye-igc, sermaye-hasla katsays gibi deikenler tamamen dsal olarak ele alnmakta ve modelin deikenlerinden etkilenmemektedir. Her ne kadar teknik seimi, denge fiyatlar gibi konular mikro sorunlar olarak bir tarafa atlmsa da, modelin btncl olmaktan

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

643

kartlp m i k r o dzeye indirgenmesi halinde de t u t a r l olmas gerekir. Bu tutarllk sorunu basit bir iki - kesimli model erevesinde incelenebilir. Byle bir modelin deikenleri; mallarn deiim oranlar, kesimlerin retim younluklar gibi mikro dzeydeki deikenler olacaktr. Sermaye malyla t k e t i m malnn kesin olarak ayrld bir modelde, mallarn deiim oranlarnn belirlenmesinde ya neoklasik mikro-talep, ya da klasik mikro-arz kkenli bir yaklam uygulanabilir. Birincisinde deiim oran greli t a l e b i n , ikincisinde ise gelir dalmnn bir fonksiyonudur. Bu iki yaklamn t a m a m e n farkl sonular verebileceini ve b u n l a r n a n c a k b a z zel koullarda badaabileceini grebilmek iin talep-kkenli ve arz-kkenli yaklamlar ksaca incelemek yararl olabilir. Talep-kkenli neoklasik iki-kesimli, iki-mall, iki-smfl modelin h a r e k e t n o k t a s t a m istihdam ile t a m istihdam sermaye-igc katsaysnn veri olduu varsaymdr. Kaldor modelinin denge koulunu farkl bir biimde yazarsak:

S/Y = I/Y = sw +

\~wyp

(22.26)

yatrm-blm ilikisini verecektir. Bu ekliyle bu iliki bir denge koulundan baka bir ey deildir. Ekonomide iki farkl mal, tketim ve sermaye mal bulunduunu ve bunlarn parasal fiyatlarnn, srasyla pc ve pk olduunu varsayalm. L toplam igc ve K toplam (fiziksel) sermaye stoku ise ve hem igc, hem de sermaye stoku tamamen kullanlyorsa; W=wL ve P= YwL olacaktr. Toplam tketim harcamalar denge durumunda toplam tketim mal talebine eittir; Dc = Y (sw W-\-sc P). Toplam sermaye mal talebi ise Dk= sw W-\-scP olduundan greli talep:

D m <ID*-

olacak; sc > sw olduu iin, W\P arttka tketim mahnn greli talebi de artacaktr:

sw(WIP)

+sc

1 -1

blmn, faktr fiyatlarna (w ve rpk) bal olduunu gstermektedir. Mallarn deiim orannn greli talep tarafndan belirlendii varsayld iin:

644
Pc Pk

NEO-KEYNES YAKLAIM
I

= / (DJD,), /' > 0

(22.29)

yani tketim malnn talebi arttka pc jpk da artacaktr. Dier bir deyimle (22.29), deiim orannn talep tarafndan belirlendiini gstermektedir. Modelin belirlenebilmesi iin greli faktr fiyatlarnn belirlenmesi gerekecektir. Bu noktada yaklam aka bir retim fonksiyonu kullanmakszn, neoklasik retim fonksiyonunun temel bir ilikisini modele sokmaktadr: wJTPk = F {L/K), F' < 0 (22.30) yani faktr fiyatlarnn orann, bir faktrn dierine gre ktlk derecesi belirlemektedir. , . " (22.26) (22.30)'daki ifadelerle gsterilen bu model, Kaldor modelinin iki kesimli bir biimidir. Modeldeki bu be denklem, be bilinmeyeni (//Y, W/P, pcjpk, M>/rpt ve DcjDk yi) belirlemektedir. Modelin zmnde, etki ynnn balang noktas L jK'dr. Bu oran veri olduu iin (22.30)'da faktr fiyatlar oran belirlenmektedir. w jrpk belirlendikten sonra (22.28)'den blm, yani W\P belirlenir. Bu ise (22.26)'da denge durumunun gerektirdii I\Y oranyla (22.27)'de DJDk orann belirler: bylece (22.29)'daki deiim oran da belirlenmi olur. ematik olarak bu modelin etki ynn yle gstermek mmkndr: (22.31)

>

pclpk

Modelin hareket noktas (22.30)'daki fonksiyondan tretilmi ilikidir. Bu iliki 'faktr fiyatlarn' ve dolaysyla blm belirlemektedir. Blm belirlendii zaman (22.26) tam istihdamla badaan yatrm-gelir orannn ne olduunu belirler. Greli talep bllme bal olduu ve deiim orann {pdpk) belirledii iin, WjPnin belirlenmesi, modelin tamamnn belirlenmesi demektir. Modelin verdii izlenimin aksine talep, faktr fiyatlarn deil sadece mallarn deiim oranlarn etkilemekte, mallarn deiim oranlar ise dier deikenlerden hi birini etkilememektedir. Bu 'iki kesimli Kaldor modeli', snfsal tasarruf fonksiyonu varsaymn yapt halde, bir Kaldor modeli deildir; ksaca, Keynesi yaklamla uzaktan yakndan hi bir ilikisi yoktur. Bu, en ak ekilde (22.31)'de grlmektedir. Kaldor modelinin hareket noktas dsal olarak verilmi yatrm-gelir oran olduu ve bu, blm belirledii halde, burada btn sre tersine evrilmitir. Nitekim, modelin

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

645

Kaldor ile ilikisini salamaya alan t e k eitlik (22.26)'dr: ancak, bu eitliin bir kenara atlmas, modeldeki deikenlerin belirlenmesini etkilemeyecektir. Zira, bu eitliin belirledii yatnm-gelir orannn, modelin dier deikenleri (pclpk, W/P...) zerinde hi bir etkisi yoktur. Model bu ekliyle, fiyatlar ve blm (22.26)'daki Kaldor eitliine bavurmakszn belirleyebilmektedir. Bu zelliklerinden dolay bu model, en fazla, iki-kesimli, iki-mall, iki-snfl bir neoklasik model olarak nitelendirilebilir. Bu modelin formlasyonu erevesinde bir Kaldor mekanizmas k u r m a k m m k n d r . B u n u n iin ilk yaplacak ey (22.26)'da J / Y ' y i sa tarafa, TF/P'yi ise sol tarafa almaktadr. Bu d u r u m d a , modelin Kaldor sreci yle tanmlanabilir: wJTpk^LIK I\Y -* W\P (22.32)

DcIDk^pJpk
J/Y gelir dalmn (W/P); gelir dalm ise, bir yandan faktr-fiyat oranyla tam istihdam igc-sermaye orann, dier yandan mal-talep ve mal-fiyat oranlarn belirler. Nasl yukardaki modelin (22.26)'daki yatrm-blm ilikisine ihtiyac yoksa, bu modelin de (22.30)'daki faktr fiyat oran-sermaye younluu ilikisine ihtiyac yoktur. Model, (22.32)'deki biimiyle, (22.30)'daki eitlii kullanmakszm blm ve fiyat orann belirlemektedir. Ayrca, daha nce anti-Pasinetti modelin incelenmesinde ortaya kt gibi, Kaldor-Pasinetti modelinin retim fonksiyonu ile dolayl veya dolaysz bir ilikisi yoktur. (22.32)'deki ekliyle bile bu model yaklama bir yenilik getirememekte; ok-mall, ok-kesimli bir sistemin ortaya kard sorunlar inceleyememektedir. Modelin belirledii deiim oram (pcjpk), (22.29)'daki talep denkleminden tretildii iin, talep asndan denge fiyatlar olabilecei halde arz, yani retimin krll asndan denge fiyatlar olmayabilir. Bunu inceleyebilmek iin modele retimin teknolojik koullarn da sokmak gerekir. Bu koullar mallarn deiim oranlarn etkiledii lde model, talep-kkenli olmaktan kp arz-kkenli hale gelecektir. Bu sorunlar incelemek iin, daha nce ele alnan iki kesimli modelin fiyat denklemlerini, parasal cret (w) ve parasal fiyatlar (ph ve pc) cinsinden yazalm:

646

NEO-KEYNES YAKLAIM

a Pkr + P w = Pc a pkr + b w = pk

(22.33)

retim aralarnn (sermaye malnn) anmad varsayld iin (22.33) ayn zamanda kesimlerdeki blm de vermektedir. Ekonomide toplam igcnn (L) ve sermaye stokunun (K) tam istihdam edildiini ve lee gre verimin sabit olduunu varsayarsak: C c + la = K o C 9 + Ib = L = 1 / (22.34)

miktar denklemlerini verecektir. Ekonominin duraan durum denge koullar incelenecei iin, sermaye stokunun duraan durum byme oranna intibak etmi olduunu varsaymaktayz. Bu durumda I=gK olacak, g duraan durum byme orann verecektir. Miktar denklemlerinden C ve J'y elde edebiliriz;

c=
T

ag

mg
(m = a. b a fi) (22.35)

P +mg

L = 1 olduu iin C ve I adam bana tketimi ve yatrm vermektedir. Bu retim teknolojisini talep-kkenli model erevesinde ele almak iin, bu modelin faktr fiyat-faktr arz ilikisini basit bir biimde formle edelim: wJTPk = eK/L = eK Dier yandan r=P/pkK olduu iin (22.30.a)'da: w/P = e (22.30.b) (22.30.a)

yani toplam parasal cretlerin (w=wL) toplam parasal krlara oran, neoklasik ktlk-fiyatlandrmas ilikisi erevesinde belirlenmitir. Sistemin dengeye gelmesi, her mal iin arz-talep eitliinin salanmasn gerektirdiinden:
P(lsc)+w(lsw)=pcC (tketim dengesi) (22.36)

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES Psc + w s w = pkl (yatrm dengesi)

647 (22.37)

w /pc = w* = reel cretler ve pk \pc = p = deiim oran dersek, (22. 3O.b), (22.35) ve (22.36)'dan:
p (1

rt o r

{fi + mg) [(1 - sc) + e(l - s j ]

^'

Bu ifade, teknolojik katsaylar, g ve faktr-fiyat ilikisi verilmiken, tketim dengesinin salanmas iin reel cretlerin hangi dzeyde olmas gerektiini belirlemektedir. Ayn ekilde, (22.30.b), (22.35), (22.37) ve (22.38)'den: (1 - a g) (sc + esw) Bu da yatrm piyasasndaki dengenin gereklemesi iin deiim orannn ne olmas gerektiini gstermektedir. Buraya kadar fiyat denklemlerini kullanmakszn, piyasa denge koullaryla faktr-fiyat denkleminden, deiim orann ve reel cretleri elde ettik. (22.38) ve (22.39) bu anlamda, sistemin denge koullarn vermektedir. Ancak, bu koullar fiyat denklemlerinin eit kr oran kouluyla badamakta mdr? Bu soruya cevap verebilmek iin (22.33)deki fiyat denklemlerini reel cretler ve deiim oran ile ifade edersek: a pr -\- (3 w* = 1 a pr -\- b w* = p (22.33.a)

olacaktr. Sistemde bilinmeyen vardr: p, r ve w*. Bu bilinmeyenlerden bir tanesi verildii zaman sistem zlebilir. Oysa (22.38) ve (22.39), sistemin iki bilinmeyenini, p ve w*'yu dsal olarak belirlemektedir. Bu durumda (22.33.a)'mn edenli bir kr oran verebilmesi iin, teknik katsaylarla sistemin dier parametreleri (e, sc sw ve g) belli deerler almaldr. Aksi takdirde (22.38)'deki M>* ve (22.39)'daki p'nin deerleri iin, zm, edenli bir kr oran vermeyecektir. Bunu incelemek iin iilerin tasarruf etmediini (s w =0), kapitalistlerin tketim yapmadklarn (sc = 1) ve kesimlerin fiziksel sermaye younluklarnn ayn olduunu (m=0) varsayalm. Bu varsaymlar altnda (22.38)'deki reel cretlerle (22.39)'daki deiim orannn sistemde eit kr oran vermesi iin: h = (1-/3 w*) lxp = r2 = (p - b w*) /a p (22.40)

olmas gerekir. Bu ise, (22.38), (22.39) ve (22.40)'dan:

648

NEO-KEYNESt YAKLAIM g = l / a (1 + e) (22.41)

olmasn gerektirir. Eer bu koul gerekleirse:

p=a/a;,*=C=e//?(l+e);

r^r^g;

Pk

I\Y=PIY=j^

(22.42)

olacaktr. Eer g, (22.41)'deki deerinden farkl bir deer alrsa, kr oran eitlenmeyecei gibi Kaldor-Pasinetti duraan durum kr-byme oran ilikisi (r=g jsc) de gereklemeyecektir. Bunu bir rnek ile gstermek iin a = 2; |8 = 2; a = 4; 6 = 4; m = 0; sc = 1; sw = 0 ve e = 3 ( P / Y = 1/4; JT/Y=3/4) olduunu varsayalm. Bu durumda duraan durum byme oran g=l/16 ise sistem hem piyasa dengesini hem de eit kr orann salayacak; w*

C=3/8; p=2; r=g=l/16;

= P jY = 1 / 4 olacaktr. Byme oran 1/16'dan farkl bir deer alrsa sistem piyasa dengesini salad halde eit kr oran vermeyecektir. rnein g=l/20 iken piyasa dengesini salayan reel cretler ve deiim oran; w* = 2/5 ve p = 8 / 3 olacak, ancak bu deerler, fiyat denklemlerinde farkl kr oranlar verecektir: n = 3/80 ve r2= 1 /10. Ancak bu durumda da ekonomideki toplam krlarn toplam sermaye stokuna oran Kaldor-Pasinetti eitliini salayacaktr. P*, toplam reel (tketim mal cinsinden) krlar; Y*, toplam reel mill gelir se; P* = Y* /(1+e) ve Y* = C+pI = 8/15 olduundan; r=P* jpK = P * g / p I = l / 2 0 = g olacaktr. Dier bir deyimle, makro anlamda kr oran-byme oran eitlii saland halde kesimlerin kr oranlar birbirine eit deildir. Ksaca, piyasa dengesini salayan deiim oran normal fiyatlara, yani edenli kr oran veren fiyatlara eit deildir. Yukardaki analizde faktr fiyat oranlarnn faktrlerinin greli ktlk oran tarafndan belirlendii varsaylmt. Bu adan, (22.30.a) ve (22.30.b), greli paylar dsal olarak belirlemektedir. Oysa Kaldor-Pasinetti yaklamnda sistemin dsal deikeni parasal crettir ve reel cretler ve gelir dalm, tasarruflar yatrma eitleyen sre iinde belirlenmektedir. Bu nedenle greli paylarn dsal olarak belirlendii bir model, bu yaklama ters deceinden, bu tip bir modelde blm-yatrm sreci mevcut olmayacaktr. ki-kesimli modelin Keynesi zmn elde etmek iin (22.30.a)(22.30.b) yerine, parasal cretlerin dsal olarak verildiini varsayalm:

Pk

IJY =pk I l(PkI+PcC)=pI I(pl+C)

KALDOR-PSINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES w = w '

649 (22.43)

Modelin zmn basitletirmek iin * w = 0 varsaymn yaparsak (22.37)'den yatrm mallar piyasasndaki denge koulunu bulabiliriz: r = g/sc ..(22.44)

Dier yandan (22.36) ve (22.44)'den:


p

c[(i-&)-(/?+"*)

( 2 2 - 4 5 )

(22.44), yatrm-tasarruf dengesinin salanabilmesi iin kr oran ile dsal olarak verilmi bulunan byme oran arasnda mevcut olmas gereken ilikiyi; (22.45) ise, buna ilveten, tketim mal piyasasndaki dengenin salanmas iin deiim oran ile reel cretler arasnda mevcut olmas gereken ilikiyi gstermektedir. Dier bir deyimle, piyasa dengesi koullar, (22.33.a)'daki fiyat denklemlerindeki bilinmeyenden (r,p vetc*) kr orann dsal olarak belirlemekte; ayrca, deiim oran ile reel cretler arasnda, bu dengenin gerektirdii ilikiyi saptamaktadr. Piyasa dengesinin gerektirdii bu ilikilerle eit kr orannn gerektirdii koullarn badap badamadn grebilmek iin fiyat denklemlerini (22.44)'deki kr oran iin zersek: w* = *c~
$c a

"g

(22.46)

|8 s + mg P = f (22.47)
0 sc + mg
olacaktr. Bu ifadeler, r=g/sc olduu zaman, fiyat denklemlerinin eit kr orann salamak iin gerektirdii reel cretlerle deiim orann vermektedir. (22.46) ve (22.47), (22.45) ile kyasland zaman, modelin parametrelerinin btn deerleri iin (sc < 1 ve g < 1 ja = gwax olmak artyla), piyasa dengesinin gerektirdii koullarn, eit kr orannn gerektirdii koullarla badat grlmektedir. Dier bir deyimle, Kaldor-Pasinetti makro-denge koullar altnda, kesimlerdeki kr oranlar ve reel cretler eitlenmekte ve normal fiyatlar hkm srmektedir. Parasal cretler dsal olarak verildii iin, kesimlerdeki kr orannn (22.44)'deki deeri almas, tketim malnn fiyatnn deimesi yoluyla olmaktadr. Bu anlamda kr oran reel creti, parasal cret de (22.46)'da fiyatlar genel dzeyini belirlemektedir. Buraya kadar duraan dengenin mevcut olduu varsaylarak iki kesimli bir model iinde bu dengenin zellikleri ve bu zelliklerin neo-

650

NEO-KEYNES YAKLAIM

Keynesi varsaymlarla badap badamad incelenmitir. Ancak bu, Kaldor-Pasinetti modelini, denge durumunun zelliklerini gsteren bir teorem olmaktan teye gtremez. Bu teoremin bir teori niteliini kazanmas iin, modelin iloine mekanizmasnn bu teoreme uygun olmas ve kararllk koullarnn gereklemesi gerekir. Bu ise iki kesimli modelin kyaslamal-dinamik yntemle incelenmesini gerektirir. Teorem en basit biimiyle unu ileri srmektedir; eer duraan durum dengesinin gerektirdii yatrmlar yaplyorsa, bu yatrmlar karlayacak tasarruflar gelir dalmnn deimesi yoluyla salanacaktr. Ex post olarak yatrm-tasarruf eitliini salayan mekanizma, fiyatlarn ve gelir dalmnn deimesidir. Ancak burada, makro bir modelden farkl olarak, yatrmlarn tasarruflar amas piyasadaki btn fiyatlar deil, sadece yatrm mal fiyatn etkileyecektir. Tketim malnn fiyatnn ne lde deieceini belirleyen ey, piyasadaki arz-talep ilikisi deil, kapitalistler arasnda eit kr orann salamaya ynelik rekabettir. Bunu yukardaki modelin fiyat denklemlerinde gzlemek mmkndr. Ex ante olarak yatrmlarn, planlanm tasarruflar amas, yatrm mal fiyatnn artmasna yol aacaktr. (22.33)'deki yatrm mal kesiminin fiyat denklemi, bu durumda kr orannn artacan gstermektedir: r < 1 ja olduundan, parasal cretler veri iken, Pt'da meydana gelen bir art, kr orann artracaktr. Her iki kesimin ayn kr orann elde etmesi iin, pk ve r artt, w deimedii zaman, tketim mal kesiminin fiyat denklemi, p c 'nin de artmas gerektiini gstermektedir. Parasal cretler deimedii iin tketim mal fiyatndaki bu art reel cretleri drecek ve yatrmlarla birlikte kr pay da artacaktr. Dier yandan p=pk jpcb /(|? + m r ) olduu iin,pft ve pc artarken fiyat orannn (p) ne ynde deieceini kesimlerin greli sermaye younluklar belirlemektedir. Tketim mal kesimi daha sermaye youn olduu zaman, (m>0), p/deki art pfc'daki arttan daha fazla olacak ve p azalacak, aksi halde p artacaktr. Bylece yatrmlardaki art btn mallarn parasal fiyatlarn artraca halde,, yatrm mabnn tketim mal ile deiim oran artabilecei gibi azalabilir de. Modelin dinamik olarak tam istihdam duraan durum dengesine gelebilmesi iin, (22.35)'deki tam istihdam koullarnn salanmas ve denge byme orannn igcnn byme oranna eit olmas gerekmektedir. Bununla beraber, iki kesimli modelde, dengenin kararl olmas iin Kaldor-Pasinetti modelinin makro-koullarnn gereklemesi yetmemektedir. Bunlara ilveten modelin kararllk koulu

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

651

da gereklemelidir. Bilindii gibi bu koul, tketim mal reten kesimin daha sermaye youn olmasdr. Bu gerekletii takdirde, t a m istihdamn gerektirdii yatrmlar yapld srece, gerekli byme oran ile doal byme oran arasndaki fark gelir dalmndaki deimelerle giderilecektir. Aksi halde, uzun dnemde ya t a m istihdam gerekleemeyecek, ya da tas ar ruf-yatrm dengesi salanamayacaktr. kinci durumda sermaye stoku gerekli byme oranndan farkl bir oranda byyecek^ ekonomi srekli bir yatrjn-tasarruf dengesizlii iine decektir, ilkinde ise sermaye stoku gerekli byme oranna eit bir oranda byyecei halde, bu oran igcnn byme oranna eit olmad iin, t a m istihdam salanamayacaktr.

22.4. YAKLAIMIN TEMEL HPOTEZ VE VARSAYIMLARI: ZET


Buraya kadar incelenen neo-Keynesi yaklamda analiz, dinamik denge veya duraan durum dengesi ile snrlandrlmtr. Ancak, Pasinetti modeli bu dengeyi varsayd halde Kaldor bu dengenin salanacan gstermeye ynelmekte; Kaldor modeli daha kapsaml olup yatrm, teknolojik gelime gibi dinamik bir analizin gerektirdii temel ilikileri iermektedir. Bu nedenle bu iki modelin deerlendirmesi farkl dzeylerde olacaktr. Burada byle bir deerlendirme yaplrken, ilk nce her iki modelin ierdii ortak noktalar ele alnacak, daha sonra Kaldor modelinin getirdii dier yenilikler tartlacaktr. Kaldor-Pasinetti modellerinin ortak noktalar ayn zamanda neoKeynesi yaklamla neoklasik yaklam arasndaki temel ayrlklar meydana getirir. En genel ifadeyle bunlar, yle zetlenebilir: a. Yatrm kararlar tasarruf kararlarndan tamamen bamsz olup uzun dnemli etkilerle belirlenir ve bekleyilere dayanrlar. b. cret pazarlklar parasal cretler zerinde olur ve igc arz, tam istihdam dzeyine kadar, parasal cretlere kar sonsuz esneklie sahiptir. Bu iki unsur, kullanlmayan kapasitenin mevcut olduu isizlik dnemlerinde istihdam ve gelir dzeyini,, tam istihdamn saland dnemlerde ise gelir dalmn, efektif talebin bir fonksiyonu haline getirir. Yaklam tamamen talep kkenli bir yaklamdr ve buna pa-

65?

NEO-KEYNESt YAKLAIM

ralel olarak modelde denge, mal piyasasndaki deimelerle salanr. Bu deimeler, daha nce de grld gibi, mallarn fiyat ve/veya miktarlarnda, arz-talep veya yatrm-tasarruf dengesizlii sonucunda ortaya kar. Yaklamda, 'faktr fiyatlar' dengeleyici bir unsur deildir. Eer igcnn istihdam iin gerekli olan talep mevcut deilse veya dier bir deyimle, yatrmlarn dzeyi dk ise, igc piyasasnda meydana gelebilecek cret deimeleri t a m istihdam salamaya yetmez. Zira, byle bir durumda, cretlerdeki bir azal efektif talebi de aaya doru srkler ve sonuta fiyatlar genel dzeyi de parasal cretlerle bitlikte azalacandan reel cretlerde bir deime salanamaz. Bu nedenle sistemdeki reel deimelerin, yani reel cretlerdeki, istihdam ve gelir dzeyindeki deimelerin kayna yatrmlardr. Snfsal tasarruf oranlarnn farkl olmas, bir lde, neo-Keynesi yaklamn ayrlmaz bir parasdr. Ancak, yukardaki iki temel unsurdan soyutlanm bir modelde snfsal tasarruf fonksiyonlarnn farkl olmas modele Keynesi bir nitelik kazandramayaca iin, bu unsur, dierlerine kyasla ikinci derecede bir neme sahiptir. Nitekim snfsal tasarruf fonksiyonu varsaym neoklasik bir modelde de yaplabilir; ancak bu, modelin niteliini deitirmez. Buna karlk, yatrmlarn tasarruflardan bamsz olduu ve cret pazarlklarnn parasal cretler zerinden yapld varsaymlarnn neoklasik yaklamla badamas olanakszdr. Snfsal tasarruf oranlarnn farkl olmamas, neo-Keynesi modelin blmle deil, duraan durum dengesi ile ilgili nermelerini etkileyecektir. cretler parasal olarak saptanyor ve fiyatlardan daha yava deiiyorsa, yatrmlardaki bir artn ortaya karaca talep fazlas fiyatlar ykselterek reel cretlerin dmesine, krlarn ve kr paynn artmasna yol aacaktr. Bu olgu, snfsal tasarruf fonksiyonu varsaymndan t a m a m e n bamsz olup parasal cretlerin sabit olmas veya fiyatlara ayak uyduramamasnn bir sonucudur. Ancak, t a m istihdam koullar altnda, yatrmlarn yol al talep fazlasnn ortadan kalkmas; yatrm-tasarruf dengesinin salanmas iin, iilerin tasarruf orannn kapitalistlerin tasarruf oranndan daha dk olmas gerekmektedir. Eer bu koul gereklemezse, fiyatlardaki art tasauruflar artrarak talep fazlasn ortadan kaldramayaca iin, yatrmlar azalmad takdirde^ ekonomi enflasyon sreci iine girecektir. Bu durumda, yatrmlarn gelire oran, tasarruflarn gelire oranndan ne kadar fzla ise, fiyatlarn ve krlarn art hz da o kadar yksek olacaktr. Pasinetti modeli, Kaldor modelinin 'mantk hatas'n dzelterek yaklam genelletirmekte, b u n u n yaparken modele yeni bir unsur

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

653

da sokmaktadr; uzun dnem faiz teorisi. Ancak, modelde uzun dnem faiz teorisi denen ey, uzun dnemde faiz ile kr oranlarnn birbirine eit olduklar varsaymndan baka bir ey deildir. Bu varsaymn gerekesini modelde bulmak olanakszdr. Keynesi bir modelde faiz ile kr orannn eitliinden bahsetmek ve bunu yaparken de, Keynes'in para teorisinin temel unsurlarn bir kenara atmak pek tutarl grnmemektedir. Burada akla ilk gelen soru, bu eitlii salayan sermaye piyasasndaki mekanizmann ne olduudur. Bu boluu daha sonra Kaldor, neo-Pasinetti Teoremi ile doldurmak istemise de nerilen mekanizma Keynesi olmaktan ok neoklasiktir. Kaldor modelinin bu genel unsurlar tesinde getirdii yenilikleri ise yle zetlemek mmkndr: a. Teknolojik gelime fonksiyonu; b. Yatrm fonksiyonu; c. Uzun dnem dengesinin tam istihdamda gerekleecei hipotezi; d. Sermaye stoku ve kr orannn modelin dnda kalmas ve sermayenin llmesi sorunundan kanlmas; e. Tam rekabet varsaym yerine aksak rekabet varsaymnn yaplmas ve monopolleme derecesi kavram. Teknolojik gelime Kaldor modelinde bymenin temel nedeni olmaktadr. Ancak, teknolojik gelime fonksiyonunun iyi belirlenmi bir fonksiyon olduu kesinlikle sylenemez. Modelde bu fonksiyonun eimi ve yeri, sistemin dier deikenlerinden bamszdr. Bu varsaymn kaldrlmas halinde, fonksiyondaki kaymalar, sistemin uzun dnem dengesinin kararlln ciddi bir ekilde etkileyecektir. Kaldor'un yllanma modelinde kulland yatrm fonksiyonu, hem geleneksel Keynesi yatrm fonksiyonundan, hem de Harrod'un hzlandran biimindeki yatrm-talep art ilikisinden farkldr. Kaldor, Keynes'in, sermayenin marjinal etkinlii ile faiz oran arasndaki farka dayanan yatrm fonksiyonu kavramn aka reddetmekte^ bunun yerine beklenen kr oranna dayanan ve risk ve belirsizlik unsurlarn gz nne alan bir yatrm fonksiyonu nermektedir. Her ne kadar POP kstas risk ve belirsizlik unsurlarn karlayan en ideal kstas deilse de, yatrm fonksiyonunda bu kstasn ngrlmesi, modele risk ve belirsizlik unsurlarnn etkisini katmaktadr. POP'un sabit bir dnem olarak alnmas yerine sistemin dier unsurlarna bal hale getirilmesi (rnein teknolojik gelimenin hzl olduu dnemlerde POP'un azalmas) bu adan modelin gelimesinin salayabilir.

654

NEO.-KEYNES YAKLAIM

U z u n d n e m dengesinin t a m i s t i h d a m d a gerekleecei hipotezi ve bu hipotezin dayand entegre firma analizi, d a h a nce de grl-

d gibi, olduka tutarszdr. Bu nedenle tam istihdam, Pasinetti modelinde olduu gibi, bir varsaym olmaktan ileri gidememektedir. Her ne kadar bu varsaym Bat kapitalizminin son 30 senedir iinde bulunduu durumla az ok badamaktaysa da, bunun teorik erevede de aklanmas gerekmektedir. Savatan bu yana, tam istihdama ynelik iktisat politikalarnn olduka baarl olduu gz nne alnrsa, bu olgunun teorik aklamasnn; devletin ve iktisat politikalarnn gz nne alnmad bir model erevesinde yaplamayaca aktr. Keynes'in, ksa dnemde piyasa mekanizmasnn tam istihdam salayamayacan gstermesinden sonra, dinamik bir neoKeynesi modelin tam istihdam varsaymn yapmas olduka artc grnm ektedir. Sermaye toku ve kr oran kavramlarnn Kaldor modeli dnda kalmas, daha nce de grld gibi, sadece grntedir. Sistemin duraan durum zm dnda, yatrmlarn belirlenmesi ve khneleme kstasnn uygulanabilmesi, kr orann bilinmesine baldr. Bu ise kanlmaz bir ekilde sermaye stokunun llmesini gerektirir. Gerek Pasinetti^ gerek Kaldor modelinde, snfsal tasarruf oranlar dsal olarak belirlenmekte, sistemin deikenlerinden etkilenmemektedir. Bu varsaym donge durumu iin olduka tutarl bir varsaym olabilir. Ancak, fiyatlarn ve parasal cretlerin deimekte olduu dnemlerde tasarruf eilimlerinin etkilenmemesi dnlemez. Bu etkiler iki trl olabilir: gelir dalmnnn ve fiyatlarn etkisi. kinci etki, zellikle iilerin tasarruflarn dayankl tketim mallaryla tanamaz mallara ynelttikleri zaman sz konusu olabilir. Fiyatlarn artmakta olduu bir ekonomide, beklenen enflasyon oran, bu tip tketim harcamalarn etkileyebilir. Bu durumda yatrmlar artt ve fiyatlar ykselmeye balad zaman, s w 'daki bir azal gelir dalmnn kapitalistler lehine daha da fazla deimesine yol aabilir. Ayn ekilde, kapitalistlerin tketim eilimindeki bir art gelir dalmnn kapitalistler lehine daha az deimesine yol aabilir. Dier yandan, parasal cretlerin dzeyi ve deime oran da kapitalistlerin tasarruf eilimlerini etkileyebilir. cretlerin artt bir dnemde, kapitalistler gelirlerinin daha byk bir ksmn tasarruf ederek mli durumlarn glendirmek isteyebilirler. Bu ise gelir dalmn kapitalistler aleyhine eviren bir unsur olabilir. Neo-Keynesi modelin blmle ilgili temel varsaym iilerin parasal cretler iin pazarlk ettikleri ve reel cretlerin igc arzn

KALDOR-PASINETTI YAKLAIMININ DEERLENDRMES

63S

etkilemediidir. Bu varsaym gelir dalmnda cretlere pasif, krlara ve yatrmlara aktif bir rol vermekte;, gelir dalm igc piyasasnda deil, mal piyasasnda belirlenmektedir. Gelir ve istihdam dzeyi veri iken, yatrmlar fiyatlar genel dzeyini ve parasal cretler sabit olduu iin de, reel cretleri belirlemektedir. Bu varsaymn geerlii olduka tartmaldr. cret pazarlklarnn parasal cretler zerinde yaplmas, iilerin reel cretlerdeki deimelere kar hassas olmadklar anlamna gelmez. Bir para ekonomisinde btn deiimler, szlemeler para iJe yaplmaktadr ve cretlerin de parasal olarak belirlenmesi son derece doaldr. Ancak, iiler cret pazarlna eitli motiflerle girebilirler: rnein verimliliin ve /veya fiyatlarn artmas cret art taleplerinin temel nedeni olabilir. Byle bir durumda iiler parasal cretlerinin artn talep ediyorlarsa, gerekte, pazarlk konusu olan ey, cretlerin ka lira olduu deil, satr alma gc veya reel crettir. Dolaysyla, cret pazarlklarnn parasal cretler zerinden olmas, fiyatlarn artt dnemlerde parasal cret art talebi olmayaca anlamna gelemez. Eer ii snf reel cretlerin cari dzeyin altna dmesine rza gstermiyorsa, yatrm-tasarruf dengesi reel cretlerin bu dzeyin altna dmesini gerektirdii anda ortaya bir cret-fiyat kovalamacas kar ve model bir blm modeli deil, bir enflasyon modeli haline dnr. Bu eletirilere kar ne srlebilecek ey bunun kronik bir enflasyona yol aaca, gerek hayatta ise buna raslanmaddr. Ancak bu nerme, iilerin reel cretler iin pazarlk etmediklerini deil yatrmlarn tamamen dsal olmadn da gsterebilir. Zira bu tip kronik bir enflasyon, yatrm ve talep fazlas cret artlarna ramen korunabildii srece ortaya kar. Eer iiler fiyat artlarna kar duyarl iseler ve parasal cretlerini artrabiliyorlarsa, bu tip bir enflasyonu nlemenin tek yolu yatrmlar ksmaktr. Bat kapitalizminin son gelimeleri bu ynde bir eilim ortaya kartmaktadr; yatrm ve byme oran olduka dk, buna karlk cretlerdeki ve fiyatlardaki artlar gemile kyaslanamayacak kadar yksektir. Bu eletiriler, ksa dnemde monopolleme derecesinin gelir dalmn belirledii hipotezi iin de geerlidir. Modelde, ksa dnemde parasal cretler veri iken, monopolleme derecesi fiyatlar ve reel cretleri, yatrmlar ise gelir ve istihdam dzeyini belirler. Firmalarn monopolleme derecesinin neye bal olduu ve iilerin hangi reel cret dzeyine rza gsterecekleri ise belirlenmemektedir. Kr marj veya monopolleme derecesi iilerin cret pazarlklarndaki davran ve motifle-

656

NEO-KEYNES YAKLAIM

rinden, rgtlenme derecelerinden bamsz olarak belirlenemez. Monopolleme derecesine dayanan bir blm teorisi, bunun ekonomik ve siyasal nedenlerini, dier bir deyimle, bu derecenin snrlarn belirlemelidir. Ksaca, modelin aklamas gereken ey monopol leme derecesinin ne kadar olduudur. Bu aklanmadka ortaya kan model, bir blm teorisi olmamaktadr: sylenen tek ey, iiler parasal cretlerini artrmadklar srece yatrmlardaki artlarn gelir dalmn kapitalistler lehine evireceidir. Oysa belirlenmesi gereken, iilerin parasal cretlerini ne zaman, nasl ve ne kadar artracaklar, eer artramyorlarsa buna engel olan ekonomik ve siyasal nedenlerdir.

OKUMA LSTES 1. Atsumi(1960) 2. Chang (1964) 3. Davidson (1968)*': Neo Pasinetti teoreminin deerlendirmesi. 4. Ferguson (1969)', pp. 314-322: tki kesimli neoklasik model. 5. Harcourt (1972); pp. 221-232: Pasinetti teoremi ve dali. 6. Kahn (1959)**: Byme-kr oran ilikisinin yorumu. 7. Kaldor (1960b) 8. (1966)**: Neo-Pasinetti teoremi. 9. (1970)* 10. Kregel (1971)*, Ch. 6: Neoklasik dal modelin eletirisi. 11. Laing (1969) 12. Maneschi (1974) 13. Meade (1963) 14. 15. 16. 17. 18. 19. 20. 21. 22. 23. 24. 25. 26. (1966)**: Anti-Pasinetti ve dal model. Meade and Hahn (1965) Moore (1974) Nell (1968), Ch. 1. Pasinetti (1964) (1966a)* (1966b)**: Neoklasik dalin eletirisi. Riach (1969)*: Tam istihdam varsaymnn eletirisi. Robinson (1966b)**: Neoklasik dalin eletirisi. Samuelson and Modigliani (1966a)**: Neoklasik dal. (1966b)* ato (1966)*: Altn a ve Pasinetti sreci. Tobin (1960)

23. SERMAYE TEORS: ROBNSON - ELETR VE KATKI

23.1. GR
Joan Robinson, bir yandan sermaye birikimi ve teknolojik gelimeyi, dier yandan da seimaye ve blm teorilerini belli bir dinamik ereve iinde birletirmek suretiyle az ok btnl olan bir yaklam getirmektedir. Bu btnlk ve zellikle deer ve sermaye teorilerine verdii nem, Robinson'u dier Keynesilerden ayran temel noktalardr. Robinson'un sermaye teorisine katks, egemen neoklasik teoriye 1950'lerden itibaren yneltmeye balad eletirilerin bir rndr. Bu eletirilerde vurgulanan sorunlarn zmlenmesinde neoklasik teorinin yetersiz kalmas, Robinson'u, alternatif bir yaklam gelitirmeye yneltmitir. Her ne kadar sermaye teorisinde Robinson'un ortaya att sorunlarla bunlara getirdii zmlerde Keynes'den ok klasik unsurlar egemense de, bunlarn ele aln tarznda nemli Keynesi unsurlara da rastlanmaktadr: rnein, denge kavramnn tanmlanmasnda ve kullanlmasnda tarihsel zaman unsuruna verilen nem ve ncelik; belirsizlik ve bekleyilerin rol; incelenen ekonominin parasal bir ekonomi olduu hususunun vurgulanmas gibi noktalarda Keynesi dnce tarz aka ortaya kmaktadr. Robinsori'un eletirileri ve getirdii yaklam, sermaye ve blm teorilerinde 1960'larda younlaan tartmalarn balangcn oluturmakta; daha sonra Sraffa'da en genel ekliyle ortaya kan cret-kr-fiyat ilikilerine az ok aklk getirmekte; bu ilikileri, dinamik bir birikim ve teknolojik gelime sreci iinde ele alma abas, iktisat teorisinin egemen neoklasik yaklamnda mevcut olmayan yeni bir bak as oluturmaktadr. Bununla beraber Robinson'da btn bu unsur ve ilikileri ieren tek bir formel model bulmak olana yoktur. Bunun bir nedeni, bu sorunlarn farkl zamanlarda ve farkl soyutlama dzeylerinde ele alnm olmas, farkl tartmalarda farkl noktalarn vurgulanmadr. Burada, Robinson yaklam, iki ana balk altnda incelenecek; ilkinde sermaye, ikincisinde ise byme teorisi vurgulanacaktr. ,

660

NEO-KEYNES YAKLAIM

23.2. SERMAYENN LLMES


Yukarda da gzlendii gibi, sermaye teorisinin en nemli ve etrefil sorunlarndan biri, sermaye stokunun llmesidir. Bunun temel nedeni, bu sorunun hem deer ve blm, hem de birikim sorunlarn iermesidir. Robinson, bir yandan bu sorunun kolaylkla zmlenemeyeceini belirtirken, dier yandan da bu sorunun zmlenebilmesi iin gerekli koullarn ne olduunu aratrmaktadr. Neoklasik teoride sermaye stokunun llmesi gerei, ilk planda, retimin teknik ilikilerinden gelir dalmnn tretilmesi abasndan domaktadr. Sermaye stokunun retime katksnn belirlenebilmesi, bu stokun output ile ayn temele indirgenmesini, ayn birim ile llmesini gerektirmektedir. Ancak, sermaye stokunun llmesi sorunu, sadece neoklasik teorinin retim fonksiyonuna ilikin bir sorun olmadndan, marjinal verimlilik blm ilikilerinin bir kenara atlmas, sermaye stokunun llmesi gereini tamamen ortadan kaldrmaz. rnein, gelir dalmnn ve kr orannn belirlenmesi bu lm gerekli klar: y=rk-\-w eklinde mill gelirin blmn gsteren bir ifadenin yazlabilmesi iin, bu ifadedeki btn unsurlarn (veya deikenlerin) tanmlanmas ve belirlenmesi gerekir. Bu adan, mallarn mallar ile retildii bir ekonomide, net outputun llmesi sorunu sermaye stokunun llmesi sorunundan farkl deildir. Zira, hem output hem de sermaye stoku eitli mallar, eitli oranlarda iermektedir. Bunun yannda sermaye stokunun llmesi gerei, baka nedenlerle de ortaya kmaktadr: rnein, bir ekonominin farkl iki dnemindeki retim kapasitelerinin veya farkl ekonomilerin retim kapasitelerinin kyaslanmas; byme orannn, anma ve ypranmann saptanmas; teknolojik gelime tipinin belirlenmesi ve farkl tekniklerin karlatrlmas gibi sorunlar hep sermaye stokunun llmesini gerektirir. \ retim aralarnn niteliinin ve miktarnn, kr orannn ve greli fiyatlarn deimedii bir ksa dnem snrlar dna kld zaman, sermaye stokunun llmesi, cidd bir sorun olarak belirmektedir. Bu sorun gerekte, gelir dalmndan ve fiyat deimelerinden etkilenmeyen bir l birimi bulmak sorunudur. Robinson'un abalar, byle bir birimin genellikle mevcut olmadn, sermaye stokunun llmesinin ancak baz zel koullarda mmkn olabileceini ve ancak bu koullar altnda bir anlam tayabileceini gstermeye yneliktir. Burada, srasyla, sermaye stokunun llmesi ile ilgili sorunlar, farkl lme yntemlerinin tutarl ve anlaml olabilmesi iin gereken koullar

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

661

ve bu koullarn gerekleme olaslklar, lme sorunu zmlendii zaman ortaya kabilecek ilikiler incelenecektir. Sermaye s t o k u n u n llmesinde o r t a y a kan ilk sorun, l biriminin ne olaca, r e t i m aralarnn hangi birim cinsinden lleceidir. Bu k o n u d a Robinson d r t alternatif nermektedir; 1. r e t i m aralarnn fiziksel m i k t a r l a r ; 2. fiziksel r e t k e n kapasite; 3. niha r n (veya p a r a ) ; 4. igc zaman. Sermaye s t o k u n u n , bu stoku oluturan r e t i m aralarnn fiziksel miktarlaryla (rnein, x t o n demir veya y t a n e m a k i n e gibi) llmesi olana son derece snrldr. r e t i m aralarnn ok sayda ve farkl niteliklerde olduu bir ekonomide, byle bir lmn anlaml olmas iin, bu retim aralarnn nitelikleri ve miktarlar arasndaki oranlar zam a n iinde sabit kalmaldr. Ayn husus, iki ekonominin r e t i m aralarnn karlatrlabilmesi iin de gereklidir. r e t i m tekniklerinin deimedii ve retim aralarnn niteliklerinin sabit kald bir d u r u m d a bile, sermaye s t o k u n u oluturan retim aralarnn m i k t a r l a r arasndaki oranlar deiebilir. Eer bir ekonomide iki ayr d n e m d e veya iki ayr ekonomide reel cretler ve b y m e oranlar farkl ise, kesimlerin retim younluklar greli olarak farkl olacak, a y n r e t i m teknii kullanlmasna ramen t o p l a m sermaye s t o k u n u n bileimi veya bu s t o k u m e y d a n a getiren r e t i m aralar arasndaki oranlar farkllaacaktr. Ayrca, ayn tekniin ve r e t i m aralarnn kullanlmas halinde bile, b y m e oranlar arasndaki farkllk r e t i m aralarnn ya bileiminin farkl olmasna yol aacaktr. rnein, 1 t a n e 10 yllk ve 4 t a n e 2 yllk makineyi ieren bir sermaye s t o k u n u n ; 3 t a n e 10 yllk ve 2 t a n e 1 yllk a y n t i p makineyi ieren sermaye s t o k u n a eit olduunu sylemek olanakszdr. r e t i m tekniklerinin farkl olmas halinde ise bu yolla lm sz k o n u s u olamaz. F a r k l r e t i m teknikleri, sadece a y n retim aralarn farkl oranlarda iermeyecek, ayrca, b y k bir olaslkla, bu tekniklerin kullandklar r e t i m aralarnn nitelikleri de farkl olacaktr. Byle bir kyaslama,, saban ile t r a k t r n veya hesap makinesi ile bilgisayarn kyaslanmas a n l a m n a gelecek; b u n l a r a n c a k o r t a k olarak ierdikleri unsur, rnein demir cinsinden kyaslanabileceklerdir. B u n u n ise anlaml bir lm olamayaca aktr. Sermaye s t o k u n u n ierdii r e t i m aralarnn fiziksel r e t i m kapasitesi ile deerlendirilmesinde de o r t a y a az ok benzer sorunlar km a k t a d r . Byle bir deerlendirmede, a y n nitelikle ve miktarda outp u t r e t e n iki farkl sermaye stoku, r e t i m kapasitesi asndan edeer, olarak alnmaktadr. retilen o u t p u t a y n olmak artyla, r e t i m

"662

NEO-KEYNES YAKLAIM

tekniklerinin ve hatta kullanlan sermaye stokunun niteliinin farkl olmas halinde bile bu tip bir kyaslama yaplabilir ve retim aralarn kullanan igcnn miktar, tekniklerin deerlendirilmesinin temel kstas olabilir. yle ki, ayn nitelik ve miktarda output reten iki teknikten output banda daha az igc kullanan tekniin daha sermaye youn ve etkin teknik olduu sylenebilir. Ancak, byle bir deerlendirmenin yaplabilmesi iin, retilen outputun bileiminin deimemesi gerekir. Bu ise ancak durgun veya duraan durum dengesinde gerekleebilir. Buna karlk, bymekte olan iki farkl ekonomideki veya belli bir ekonominin farkl iki dnemindeki sermaye stokunun bu yolla deerlendirilip kyaslanabilmesi iin, byme oranlarnn ayn olmas gerekir. Aksi halde output bileimi farkl olacak, rnein, ayn teknii kullanan iki ekonomiden byme oran yksek olanda toplam output iinde yatrm mallarnn oran yksek olacak ve kyaslama bir anlam ifade etmeyecektir. Dier yandan, byme oranlarnn farkl olmas, bu ekonomilerdeki sabit sermaye stokunun ya bileimini de deitireceinden, output bileiminin farkl olmas olgusu yannda retim kapasiteleri de farkl olaca iin, kyaslama olana tamamen ortadan kalkacaktr. Gerek retim aralarnn fiziksel miktarlar, gerek retken kapasite, sermaye stokunun llmesinde ok snrl ve gereki olmayan koullarda anlaml olabildiiden geriye sadece iki cidd alternatif kalmaktadr: niha rn ve igc zaman. pc niha rnn, pk retim aralarnn parasal fiyatn ve wm parasal cretleri gsteriyorsa, birim sermaye stokunun output cinsinden deeri pkjpc; igc zaman cinsinden deeri ise pk \vom olacaktr. Bu l birimleri sermaye birikiminin iki farkl ynnden doan iki ayr amaca yneliktir. Sermaye stokunun output cinsinden llmesi, sermaye birikiminin gerektirdii harcamalarla veya tasarruf-yatrm ilikisi ile ilgilidir. Sermaye birikimini salamak iin retilen outputtan yaplan tasarruf ve yatrmlar, bu birikimin output cinsinden maliyetini gsterecektir. Dier bir deyimle bu kstas, tketimden yaplan fedakrlkla ilgili bir kstastr. Oysa sermaye stokunun igc zaman ile llmesinde, birikimin retken kaynaklara yapt katk vurgulanmaktadr. Robinson, retimin esas olarak igc zamannn harcanmas demek olduunu belirterek, birikimin retken kaynaklara yapt katknn en uygun lsnn igc zaman olduu ve retim aralarnn igc zaman ile llmesi gerektii sonucuna varmaktadr. Gerekte byle bir lm, retim fonksiyonlarnn belirtmek istedii temel teknolojik ilikileri vurgulayan bir lmdr. Ancak, sermaye stokunun output birimi ile llmesi iin

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

663

gerekli koullar gerekletii zaman, bu stok igc zaman ile de llebilir: yani, output birimi ile llm sermaye stoku igc birimine indirgenebilir. w reel cretler (wmlpc) ise, (PkPc) (1 lw) output birimi ile llm sermaye stokunun igc birimine indirgendiini gsterir. ster output birimi, ister igc zaman kullanlsn, sermaye stokunun llmesinde ortaya kan en nemli sorun zaman sorunudur. Hem retim aralarnn hem de niha outputun retilmesi, zaman iinde meydana gelen olgulardr. Yatrmla retim aralarnn retilmesi, retim aralarnn retilmesi ile niha outputun elde edilmesi arasnda geen zaman iinde meydana gelecek deimeler^ sermaye stokunun, bu zaman sreleri iindeki herhangi bir andaki deerinin llmesinde nemli sorunlar yaratr. Aslnda bu sorun, zaman iinde oluan bir akm olan retim ve igc zamannn harcanmas olgularnn, bir stok halinde ifadesinin ortaya kard bir sorundur. l birimi olarak ne kullanlrsa kullanlsn, sermaye stokunun llmesinde en azndan iki farkl yntem mevcuttur: retim aralarnn gemiteki retim maliyetiyle veya gelecekte yaratmas beklenen gelirlerle deerlendirilmesi. Bu iki yntem byk lde kapitalistlerin yatrm kararlar iinde birletiinden, bu kararlar etkileyen unsurlarn incelenmesi gerekir. Herhangi bir anda yatrm yapmaya karar veren bir kapitalist, yatrmn krlln deerlendirirken, retim aralarnn retim maliyeti ile ilerde salanacak gelirler arasnda bir kyaslama yapar. Genellikle yatrmlarn yaplmas ile kr elde edilmesi arasnda, yatrmn niteliine gre, belli bir sre geer: oluma dnemi. Fabrika, bina ve tesislerinin kurulmas, alt yap tesislerinin tamamlanmas zaman alacandan, rnein T dneminde yatrm yapmaya karar veren ve bunun uygulamasna geen bir kapitalistin yatrmlarnn gereklemesi iin t kadar bir dnem gemesi gerekebilir. Sermaye stoku bu oluma dnemi iinde retilir ve bu dnem sonunda ortaya kar; niha output ve kr ise bunu izleyen dnemlerde gerekleir. Oluma dnemi boyunca kapitalist, belli bir finansman kaynan yatrma tahsis etmektedir. Bu kaynak ksmen retim aralarnn satn alnmas, ksmen de igcnn kiralanmas iin kullanlr. retim aralarnn parasal fiyatlar, bu aralarn retiminde dier kapitalistlerin saladklar kr marjn da ierir. Dier yandan, kiralanan igc, bu aralar kullanarak (nein imento ve demir ile bina ve tesisler yaparak) o iletme iinde yeni aralar ve tesisler retir. Bu aralarn

664

NEO-KEYNESt YAKLAIM

ve tesislerin maliyetinin hesaplanmasna iki unsur girer: oluma dnemi boyunca satn a l m a n r e t i m aralaryla, kiralanan igcnn maliyeti ve kr (veya faiz) unsuru. Yatrm iin tahsis edilen fonlar, oluma dnemi iinde bir gelir getirmeyecei iin, bir k r kayb sz konusudur. B u n u n hangi oranda yatrmn maliyetine girecei, b y k lde, ileride salanacak kr oranna baldr. r e t i m aralar T-\-t dneminden itibaren n e t bir gelir salamaya balayacaktr. Bu n e t gelir iki unsura baldr; retilen o u t p u t u n piyasa fiyat ve bu o u t p u t u n retilmesi iin gereken iletme (igc ve hammade) maliyeti. T-\-t dneminden itibaren fiyatlarn ve cretlerin ne olaca konusunda kesin veriler m e v c u t olmadndan, y a t r m k a r a r veren bir kapitalist, bu konularda t a h m i n y a p m a k l a yetinecektir. Bu tahminler veya bekleyiler, sermaye s t o k u n u n maliyeti ile yatrmn salayaca gelirlerin kyaslanmasnda, kapitaliste bir krllk veya k r oran bekleyii verecektir. Dolaysyla, beklenen k r oran, h e m yatrmn maliyetinin hesaplanmasnda, h e m de retim aralarnn, gelecekte salanacak gelirlerle deerlendirilmesinde esas olmaktadr. Sermaye s t o k u n u n llmesinin o r t a y a kard sorunlar incelemek iin, tek bir retim arac olduunu; b u n u n retilmesi iin L e k a d a r igc zamannn, t dnemi boyunca kullanlmas gerektiini; bu r e t i m aracnn anmadn ve srekli olarak Q k a d a r t k e t i m mal yarattn; bu maln retimi iin sadece L c k a d a r igc zaman kullanldn varsayalm. Bu d u r u m d a yatrmn iletme maliyeti sadece cretlerden oluacaktr. T k e t i m mal cinsinden llen sermaye stok u n a K; igc zaman cinsinden llene de Kjw diyelim. Gelecek dnemlerde elde edilmesi beklenen kr oran ve cret bu deikenlerin bir nceki dnemde gerekleen deerlerine eit olsun. Kapitalist T dneminde yatrm y a p a r k e n , r e t i m aralarnn maliyetini beklenen cret ve k r oranna bal olarak hesaplayacaktr. Bu dnemde, ekonomide egemen olan reel cretlerin w T ve k r orannn da r T olduunu ve kapitalistin, bunlarn deimeyeceini t a h m i n ettiini varsayarsak, sermaye s t o k u n u n beklenen retim maliyeti, o u t p u t cinsinden:

K*T = wTLe (1 + rTy

(23.1)

ve igc zaman cinsinden:


K*TlwT = Le (1 + rTy (23.1.a)

olacaktr. Dier yandan, ayn stokun, gelecekte yaratt gelirlerle deerlendirilmesi halinde:

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

665

^*T (<?)

? ~ jLc)

ve:

K\ (Q) =

(23.2.a)

rT olacaktr. K*T (Q), sermaye stokunun, T dneminde, gelecekte yaratmas beklenen gelirler cinsinden hesaplanan deerini gstermektedir. Bir anlamda (23.1) ve (23.1.a), sermaye stokunun input cinsinden, (23.2) ise output cinsinden hesaplanm deerini gstermektedir. Bu ifadeler, sadece sermaye stokunun beklenen deerini verecek, gerekleen deer ise cret ve kr bekleyilerinin ne derece doru olduuna bal olacaktr. Bununla beraber, yatrm kararlarn etkileyen temel unsurlar bu kr bekleyileridir. Kapitalist, krl olduunu dnd iin yatrm yapmaktadr. Bekleyilerinin gereklememesi, yatrmlarn ex post krlln etkileyecei iin, ekonomide herhangi bir anda mevcut olan sermaye stoku, krllk asndan en etkin sermaye stoku olmayabilir. Bekleyilerin gereklememesinin, sermaye stokunun llmesi konusunda ortaya kartaca sorunu incelemek iin, T ile T-\-t arasnda cretlerin deitiini, rnein arttn varsayalm. Bu durumda, retim aralarnn gerekleen maliyeti beklenen maliyetinden daha yksek olacak ve yatrm, bata sanld kadar krl olmaktan kacaktr. Eer cretler T ile T-\-t arasnda w>,'ye km, kr oran r t 'ye dm ise, sermaye stokunun gerekleen retim maliyeti: KT+t = w,Le (1 + rt)* (23.3)

olacaktr. Eer kapitalistler bu cret dzeyinin ve kr orannn gelecekte de ayn olacan varsayyorlarsa: K*T+t (Q) =
Q

*L<

(23.4)

retim aralarnn, gelecekte elde edilmesi beklenen gelirler asndan hesaplanan deerini verecektir. retim aralarnn beklenen ve gerekleen retim maliyetlerinin farkl olmas, ortaya kan sorunlardan sadece bir tanesidir. Esas nemli sorun, retim aralarnn deerlendirilmesinde, bu aralarn gerek retim maliyetlerinin anlamsz hale gelmesidir. Bunu saptamak

666

NEO-KEYNES YAKLAIM

iin, yatrmlarn rn vermeye balad anda, cretlerin ve kr orannn deitiini varsayalm; yeni cretler wt+i, kr oran da r ( + olsun. Bu durumda sermaye stokunun deeri ne olacaktr? Sermaye stoku, retim aralarnn gemiteki (gerek) retim maliyetiyle mi?; bugnk retim maliyetiyle mi?; yoksa, gelecekteki gelirlerin beklenen cari deerine gre mi deerlendirilmelidir? Bugnk veya yeniden-retim maliyeti, ayn retim aralarnn ayn teknikle, iinde bulunulan dnemde retilmesi halinde, bu aralara yaplacak harcamalar gsterir: KT+t+ = wt+iLe(l+r[+y (23.5)

Dier yandan, eer cari cretlerin ve kr orannn deimeyecei varsaylyor sa: K\+t+!(Q) =
Q

~rWt+Lc

(23.6)

ayn stokun, gelecekte beklenen gelirlerin net cari deerine gre hesaplanm deerini vermektedir.

23.3. DENGE KAVRAMI VE SERMAYE STOKU


Sermaye stokunun llmesinde bu iki yntem; yani, retim aralarnn retim maliyeti ile gelecekte yaratlan gelirlerin cari deeri, hangi koullar altnda anlaml sonular verecektir? nce retim maliyetini ele alalm. Sermaye stokunun beklenen retim maliyetinin (K*T), gerekleen retim maliyetine (KT+t) eit olmas iin, kr ve cret bekleyilerinin gereklemesi gerekir. Ayn ekilde, T -\-1 + 1 dnemindeki yeniden-retim maliyetinin, gemite gerekleen retim maliyetine eit olmas iin, kr ve cretlerin deimemi olmas gerekir. Eer bir deime meydana gelmi ise, bu deerler farkl olacak; ne gerek, ne de yeniden-retim maliyeti sermaye stokunun llmesine anlaml bir kstas getirebilecektir. Sermaye stokunun gemiteki retim maliyeti, kr oran ve cretler deitii iin, yatrmlarn bugnk krlln aksettiremeyecektir. Dier yandan, yeniden-retim maliyeti, ancak, bugnk koullar altnda da ayn yatrm yaplabiliyorsa anlamldr. Eer cretlerin ve kr orannn deimesi bu yatrm krl olmaktan kartm ise, sermaye stoku, piyasada yeniden-retim maliyetine eit bir fiyattan satlamayacak ve dolaysyla yeniden-retim maliyeti bir anlam tamayacaktr.

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

667

Bylece, sermaye stokunun retim maliyeti asndan deerlendirilebilmesi iin kr orannn ve cretlerin deimemi olmas gerekir. Byle bir durumda bekleyiler de gereklemi olacandan, yatrmlarn beklenen maliyeti, gerekleen maliyete, bu da yeniden-retim maliyetine eit olacaktr: r* ve w* sabit denge kr oran ve creti ise: K\ = KT+t = K T + t + = w*Le (l+r*Y eitlikleri salanmaktadr. Ayn ekilde, eer cretler ve kr oran zaman iinde deimiyorsa, bu konudaki bekleyiler de deimeyecei iin, retim aralarnn, gelecekte yarataca gelirler cinsinden llmesi de tek bir sermaye stoku deeri verecektir:
K*T(Q) = K*T+t (Q) = K*
T+t+

olacak, dier bir deyimle, yatrm kararlarna esas olan krllk bekleyileri, gerek oluum dnemi iinde, gerek yatrmlarn output yaratmaya balad dnemde deimeyecektir. retim aralarnn, gelecekte yarataca gelirlerle llmesinde sermaye stokunun deeri, gemite bu aralara yaplan harcamalarla llmesinde ise bu stokun maliyeti ortaya kmaktadr. Bekleyilerin gerekletii, kr orannn ve cretlerin deimedii, yatrm kararlarnda bir yanlmann sz konusu olmad dnemlerde, retim aralarnn deeri ile maliyeti birbirine eittir. Bir anlamda bu, dengenin tanmdr. Denge durumundaki fiyatlar ve cretlerin verdii kr oran, hem retim aralarnn, hem niha outputun retiminde elde edilen kr orandr. Eer ekonomide, niha output ile retim aralarnn ayn anda, fakat farkl kesimlerde retildiini varsayarsak, bu kesimlerdeki kr orannn eitlenmesi ve denge fiyatlarnn egemen olmas, retim aralarnn maliyeti ile deerinin eitlenmesi anlamna gelir. Ayn nedenle, denge durumunda sermaye stoku hangi yntemle llrse llsn ayn deere sahip olacaktr. Denge durumu denen ey ise, duraan durumdan baka bir ey deildir. Kr oran ve cretler zaman iinde sabittir ve normal fiyatlar egemendir. Verilmi reel cretler dzeyinde, hem fiyatlar hem de kr oran ekonomideki mevcut teknolojinin zellikleri ile badamaktadr. Byle bir durumda bekleyiler gereklemekte; yatrm kararlarndaki belirsizlik unsuru ortadan kalkmakta; dier bir deyimle, gemile gelecek arasnda hi bir fark bulunmamakta; ekonomi, farkl dnemlerde tamamen ayn

663

NEO-KEYNES YAKLAIM

zellikleri gstermektedir. Bunun yannda ekonomide tam rekabet egemen olduundan, btn kesimler ayn kr orann elde etmektedir. retim teknolojisi ve sermaye stokunun ya bileimi deimemekte, ksaca, sermaye stoku zaman iinde homojen bir nitelik gstermektedir. Bu denge kavram neoklasik denge kavramndan olduka farkldr. Burada artk ekonominin dengeye doru ynelmesi sz konusu deildir: ekonomi, herhangi bir dnemde ya dengededir ya da deildir. Eer dengedeyse, bunun nedeni, gemite de dengenin salanm olmasdr ve ayn nedenle gelecekte de denge salanacaktr. Eer denge bugn kurulamyorsa, bunun nedeni dnk bekleyilerin bugn gereklememi olmasdr ve bunun yarna etkisi, bir dengesizlik ortaya kartmak olacaktr. Denge kavramnn bu ekilde belirlenmesi ayn zamanda analitik ynden nemli sonular dourmaktadr. Madem ki farkl duraan denge durumlar farkl gemilerden tremitir, bir duraan dengeden dierine gei, bir dengesizlik srecinden gemeyi gerektirir. Herhangi bir denge durumu, gemiteki bekleyilerin ve bunlara dayanlarak alnm kararlarn gereklemesi ile ortaya kar ve bu adan, gemite olumu belli bir tarihsel sreci yanstr. Sistemdeki deiken ve parametrelerin denge durumunda alm olduklar deerlerde meydana gelen bir deime, bekleyilerin ve buna bal olarak da kararlarn deimesine yol aar. Bu deime sonucunda, sistemin yeni bir denge durumuna gelip gelmeyecei bekleyi ve kararlarn, parametre ve deikenlerle (teknik katsaylar, tasarruf oranlar, vs. ile) ne derece badatna baldr: rnein, Harrod modelinde tasarruf orannda meydana gelen otonom bir deime, kapitalistlerin bekleyilerinde de ayn ynde ve boyutta bir deimeye yol amyorsa, ekonominin yeni bir denge durumuna ulamas olana yoktur. Dolaysyla, sistemin balangta denge durumunda olmas, tasarruf orannn artmas sonucunda daha yksek bir denge dzeyine ulalacan gstermez. Balangtaki dengenin belli bir gemi sreci vardr ve bu srecin, parametrelerin farkl deerler almas halinde de tekrarlanmas beklenemez. Bu husus farkl denge durumlarnn kyaslanmasnda olduka nemli sonular dourur. Eer kyaslamak statik analiz kullanlyorsa, bu takdirde kyaslanan iki farkl denge durumunun birbirini izledii sylenemez; bu, olsa olsa, belli ynlerde benzeen iki farkl ekonominin denge durumlarnn kyaslamas olarak bir anlam ifade eder. rnein, btn dier parametre ve deikenleri ayn, fakat byme ve tasarruf oranlar farkl iki denge durumunun kyaslanmas, byme srecinin bir analizi deildir. Her ne kadar iki farkl denge durumundan, tasarruf

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

669

oran yksek olanda byme oran yksek ise de, belli bir denge durumunda tasarruf oran artt zaman, ekonominin daha yksek bir byme orannn saland yeni bir denge durumuna gidecei, basit bir deyimle, tasarruf oran arttka byme orannn da artaca sylenemez. Bu art salayan belli bir sre vardr ve bu sre dinamik bir ekilde incelenmedike, iki farkl denge durumunun kyaslanmas, bu denge durumlar arasnda bir iliki kuramaz. Kyaslamal bir dinamik analizde, sadece denge durumunun ilikileri deil, bu ilikilere yol aan sreler de incelenmelidir. Bu adan, rnein tasarruf orannn deimesinin bekleyilerde ve yatrm kararlarnda yol at deimeler, bu deimelerin mekanizmas incelenmeden, sistemin yeni bir dengeye gidip gitmeyeceini sylemek olanakszdr. Denge durumlarnn kyaslanmasyla tarihsel srelerin incelenmesi arasndaki bu ayrm, gerekte iki farkl analiz ynteminden baka bir ey deildir. Bunlardan ilki, belli deikenler arasndaki ilikileri belirleyen eanl denklemlerden hareket ederek, bu ilikilerin tutarl olmas ve bu denklemler sisteminin zlebilmesi iin, bu deikenlerin almas gereken deerlerin ne olacan aratrr. Belli bir srecin incelenmesinde ise hareket noktas, deikenlerin herhangi bir andaki deerleri ve bu deikenler arasndaki nedensellik ilikileridir. Eanl denklemlerde her deikeninin alaca deer, dier deikenler tarafndan gerekli klman dzeyden farkl olamayaca iin, bu yaklamda bir nedensellik ilikisi aramak anlamszdr. Bu nedenle, bu sistemde deikenlerin tarihsel zaman iinde hareketi bahis konusu olamaz: sistemin tamam hareket edebilir ve bu hareket, analitik (dnsel) zaman iinde olabilir. Bu zamanda, gemile gelecek arasnda bir fark ve bir nedensellik bants yoktur. Yaklamn inceledii dengenin kararll sorunu bir anlam ifade etmez; zira bu yaklam, zaten denge durumunun gerektirdii ilikilerin gerekletii varsaymna dayanr ve bu ilikilerin gereklememesi halinde ortaya kacak olgunun incelenmesi, bu yaklamn snrlar dna taar. Buna karlk bir tarihsel-ekonomik sre (ki bu, amaca gre, tarihsel-teorik veya tarihselampirik olabilir), belli bir balang dnemine ve bu dnemden nce gelen bir gemie sahiptir. Tarihsel gemi, iinde bulunulan zaman, gemi dnemlerde oluarak bugne kadar gelen birikimler yoluyla etkiler: rnein teknolojik bilgi dzeyi, bunun iinde somutlat igc ve retim aralarnn miktar ve nitelii, gelecee ynelik bekleyiler bu balang dneminden nceki dnemlerde olumutur. Birbirlerini izleyen dnemlerde ortaya kan olgular, deikenler arasnda, zaman iindeki nedensellik ilikilerine baldr. Geriye doru

670

NEO-KEYNES YAKLAIM

hi bir hareket yoktur ve gemi olgular ve bunlarn yol at etkiler deitirilemez. Dier yandan, balang noktas (ki bu tarihsel-teorik bir modelde rasgele seilebilir), denge durumunun zelliklerini gsterebilir: yle ki, deikenlerin bu noktada ald deerlerin deimesi ynnde bir eilim mevcut olmayabilir. Bu adan denge noktasnn kararl olup olmadn tartmak anlamldr. Eer balang noktas denge durumunun zelliklerini gstermiyorsa, bu takdirde model, deikenler arasndaki ilikilerin daha sonraki dnemlerde ortaya karaca olgular incelemek zorundadr. * Bu iki yntem arasndaki fark somuta indirgemek iin baz rnekler verilebihr. Farkl denge durumuna sahip iki ekonomiden hangisinde igc arz yksekse o ekonomide istihdam dzeyi de daha yksektir-zira, denge kavram tam istihdam ierir. Ancak tarihsel bir sre iinde, igc arznn artmasnn mutlaka istihdam dzeyini artracan sylemek olanakszdr. Ayn ekilde, iki denge durumunun kyaslanmasnda, tasarruf-gelir oran yksek olan ekonomide byme oran da yksektir-zira denge kavram, yatrm-tasrruf eitliini iermektedir. Ancak- bu, belli veri koullardan hareket edildii zaman, tasarruf orannn artmasnn byme orann da artrd anlamna gelmez. Bu iki yaklamn badatrlmas mmkn grnmekle birlikte, ortaya kan ey sahte bir nedensellik modelidir. yle ki, gemiin dengesiz, gelecein ise dengeli olduunu varsayarak gemile gelecek arasnda, deikenlerin nedensellik bantlarna gre bir iliki kurmak mmkn gibi grlmektedir. Ancak bu, rnein t-n dneminde eanl denklemler arasnda salanamayan ilikinin, t-\-m dneminde salanacan sylemekten baka bir ey deildir. Zira bu bir sre analizi olmadndan yaplan ey, deikenlerin, + m dneminde almas gereken deerlerinin, incelenen srece empoze edilmesi, yani dengenin ne olduunun dengesizlik durumunda tanmlanabileceinin varsaylmasdr. Btn bunlar bir tarihsel srecin ampirik veya teorik dzeyde incelenmesinde ve deikenlerin tanmnda, zaman unsurunun nemini aka ortaya koymaktadr: bu zaman, denge durumlarnn kyaslannasndaki analitik zaman deil, gerek, tarihsel bir zamandr. Bu adan, belli bir zaman sresinin gemi olmas veya belli bir tarihin mevcut olmas, birtakm deikenlerin veri olarak alnmas gereine yol aabilir. Sermaye teorisinde, zamann koyduu snrlamalara tbi bu veriler, retim teknolojisi ile gelecek hakkndaki bekleyilerdir. Uzun

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

671

dnemde o r t a y a kan retim teknolojisi, ksa dnemlerde bekleyilere dayanlarak alnan kararlarn bir rn olduuna gre, analizdeki en nemli unsur bekleyiler olmaktadr. Nitekim, denge sorunu bekleyilerin ne derece gerekletii sorunundan baka birey deildir. Ayn ereve iinde kararllk sorunu da, bekleyilerin, zaman iinde, gerekleen durumlardan ne derece sapt sorununa indirgenebilir. Burada sermaye teorisi ile iligili nemli bir sonu ortaya kmaktadr: sermaye stokunun llmesi ancak denge durumunda, yani bekleyilerin gerekletii bir durumda anlaml olabileceine gre, analiz uzun dnem denge noktalarnn kyaslanmasndan teye birey getirmemektedir. Bu nedenle, Robinson'un sermaye modelini, bir srecin saptanmasnda ve deerlendirilmesinde kullanmann mmkn olmadn unutmamak gerekir.

23.4. SAHTE SEM

RETM

FONKSYONU

VE

TEKNK

Sermaye stokunu lmek iin denge durumunu varsaydmza gre, denge durumunda her iki yntem de ayn sonucu vereceinden, (23.7) ve (23.8)'den: K= w*Le (1+!)' =
g

~ *Lc

(23.9)

eitlii yazlabilir. Burada K, sermaye stokunun niha output cinsinden deerini, w* ve r* ise uzun dnem denge reel cretleriyle kr orann gstermektedir. (23.9)'daki eitlik kullanlarak sistemin temel deiken ve ilikileri tanmlanabilir. Sermaye stokunun igc cinsinden deeri (KL=Klw): ,; . KL = L , ( l + r * ) ' (23.10)

olmaktadr. Robinson buna reel sermaye stoku demektedir. Bu sermaye stoku, Lc kadar igc ile birlikte, Q kadar output retmekte kullanlmaktadr. Adam bana den reel sermayeye kt (==KL /Lc) dersek:

*-

'+

r < )

'

(23.11,

Robinson'un reel-sermaye orann vermektedir. Sistemdeki teknik katsaylar, y a n i sermaye s t o k u n u n retiLmesi iin gerekli igc m i k t a r

672

NEO-KEYNES YAKLAIM

(Le), oluma dnemi (t) ve niha o u t p u t u n retimi iin gerekli dolaysz igc (L c ) veri iken, hem reel sermaye, hem de reel-sermaye oran, kr orannn a r t a n bir fonksiyonudur; veya d a h a doru bir deyimle, ayn teknii kullanan denge durumundaki iki sistemden, k r oran yksek olanda K L ve k L de yksektir. Niha o u t p u t u n cret ve kr arasndaki dalmn da (23.9)'dan tretmek mmkndr: Q =
W

*LC + r*w*Le (1 +r*)'

(23.12)

fadesi, mill gelir eitliinden baka bir ey deildir. Q/Lc=q olarak tanmlandnda: q = w* + r*w*kL (23.12.a)

adam bana den outputun, cretler ve krlar arasndaki blmn vermektedir. Bu ifadenin her iki taraf **ya blnrse ve qw=qjw* igc zaman cinsinden niha output olarak tanmlanrsa: qw = 1 + r*kL blmn igc zaman cinsinden ifadesini verir. Reel cretlerle kr oran arasndaki iliki ise (23.12)'deki blm denkleminden tretilebilir: . (23.12.b)

Sermaye stokunun ve blmn belirlenebilmesi iin reel cretin veya kr orannn dsal olarak verilmesi gerekir. Teknik katsaylar (Lc, Le, Q ve t) bilindiinden, reel cretler dsal olarak verildiinde; (23.13) kr oran iin zlebilir ve dolaysyla reel sermaye stoku ve reel-sermaye oran belirlenebilir. Sermaye stoku sistemde igc zaman cinsinden llmektedir. Ancak bu, kr oranndan veya daha genel bir deyimle, gelir dalmndan bamsz deildir. Reel-sermaye oran, retim aralar iinde somutlam bulunan dolayl igcnn, niha outputun retiminde kullanlan dolaysz igcne oran olarak tanmlanmaktadr. Her ne kadar bu orann payndaki ve paydasndaki ifadeler igc zaman ise de, dolayl igcnn cari deeri kr oranndan bamsz olmad iin, reel-sermaye oran da blmden bamsz deildir. retim fonksiyonlarnda sermaye stokunun bir retim arac (veya faktr) olarak yer ald ve retimin teknik zelliklerini yanstt gz nne alnrsa, reel-sermaye orannn, bu anlamda, en uygun kavram olduu grlebilir.

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

73

Birden fazla teknik mevcut olduu zaman, bu teknikler birbirlerinden retim katsaylar ile ayrlacaklardr. Farkl blm dzeylerinde hangi tekniin daha krl olduu, cret-kr ilikileri tarafndan belirlenir. B t n reel cret dzeylerinde tekniklerin saladklar kr oranlar bulunur ve teknikler krldk kstasna gre sralanr. Her teknik iinde reel-sermaye oran kr orannn bir fonksiyonu olduu halde output-igc oran sabit bir teknik katsaydr. 1 Dier yandan kr orannn deimesi sonucu bir teknikten dierine geildii zaman reel-sermaye oran, reel Wicksell etkisi, output-igc oran ise, tekniklerin farkl katsaylara sahip olmas nedeniyle deiecei iin, teknik seimi halinde q ile k L arasnda srekli bir iliki ortaya kacaktr. Bu iliki Robinson'un btncl sahte retim fonksiyonunu vermektedir. Bunu bir rnekle gstermek iin 4 t a n e alternatif tekniin mevcut olduunu, bu tekniklerin ayn niha o u t p u t u retmek iin farkl retim aralar kullandklarn varsayahm. Bu retim aralar farkl miktarlardaki igc tarafndan, farkl oluma dnemleri iinde retilmi olsun. Tablo 23.1'de bu tekniklere ait katsaylar verilmektedir.
TABLO 23.1. Teknik I II III IV Lc 4 4 4 4 Q 10 12 14 16 2.5 3 3.5 4 Le 20 22.9 29.8 40.2 t 0 1
't

Bu tekniklerin her biri iin wr ilikisi formle edilir ve gei kr oranlar bulunursa; r >.2O iken I. teknik en krl r =. 20 iken I ve II eit derecede krl .20> r >.10 iken II en krl r = . 1 0 iken II ve III eit derecede krl .10> r >.O5 iken III en krl r = . 0 5 iken III ve IV eit derecede krl .05> r >.00 iken IV en krl
r

1 (23.12) ve (23.13)'deki ifadelerde, output fiziksel olarak llmektedir. Bu ancak, tek bir tketim mal retildii zaman mmkndr. Eer niha output birden fazla maldan meydana geliyorsa, bu mallarn deiim oranlar kr oranna bal olaca iin, Q, fiziksel olarak llemez. Burada nihai output tketim maldr ve model, yatrmlarn mevcut olmad durgun bir durumu varsaymaktadr.

674

NEOKEYNES YAKLAIM

teknik olmaktadr. Sistemin retim fonksiyonunu veya q ile kL arasndaki ilikiyi saptamak iin, nce, gei kr oranlarndaki q ve k^yi her teknik iin ayr ayr hesaplamak gerekir. Aadaki Tabloda bu deerler verilmektedir.
TABLO 23.2. I r .20 .10 .05 q 2.5 2.5 2.5 kL 5 5 5 w 1.25 q II kL w q III kL w q IV kL w

3 3 3

6.9 6.3 6.0

1.25 1.84

3.5 10.7 3.5 3.5

20.9 14.7

9.0 1.84 8.4 2.48

4 4

12.2 2.48

r =.20 iken hem I. hem de I I . teknik tek bana kullanlabilecei gibi bu iki teknik bir arada da kullanlabilir. Eer sadece I. teknik kullanlyorsa sistemde q = 2.5 ve & L =5; sadece ikinci teknik kullanlyorsa = 3 , kL=6.9 deerlerini alacaktr. Bu iki teknik bir arada eitli oranlarda kullanldnda q iin 3 > q > 2.5 ve kL iin de 6.9 > kL > 5 deerleri salanacak; qjkL ise sabit kalarak (3-2.5) /(6.9-5) deerini alacaktr. Ayn ey r=.10 olduu zaman II ve I I I ; r=.05 olduu zaman da I I I ve IV iin sz konusudur. ekil 23.1., Tablo 23.2.'deki verilere dayanmaktadr. A,B,G ve H noktalar r=.2O olduu zaman, srasyla; 1,11, I I I ve IV. tekniklerdeki q ve kL deerlerini; ayn ekilde A, C, D ve N noktalar r = .10; A, M, E ve F noktalar da r=.O5 olduu zaman, bu tekniklerdeki q ve feL'nin aldklar deerleri gstermektedir, r >. 20 iken I. teknik en krl teknik olduu iin, sistemde =2.5 ve & L =5 deerlerini alacaktr (I. teknikte kL sabit olup kr oranndan bamszdr). r=.2O olduu zaman ikinci tekniin q ve kL deerleri B noktasn vermektedir. Bu oranda hem I hem de I I . teknik kullanabilebilecei iin, AB doru paras zerindeki noktalar, bu iki tekniin bir arada kullanlmasndan doan q ve kL bileimlerini vermektedir. Kr oran .20 ile .10 arasnda bir deer ald zaman, en krl teknik I I . tekniktir; r, .20'den .10'a doru derken, bu tekniin reelsermaye oran B noktasndan C noktasna doru gidecektir. Dolaysyla, BC doru paras kr orann bu deerleri iin, en krl olan I I . teknikteki q ve feL'nin deerlerini vermektedir, r azald zaman I I . tekniin reel-sermaye oran (C'ye doru) azalmakta ve r=.10 olunca

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

675

\ \ \ \

t \

W\ 1

\\\

676

NEO-KEYNES YAKLAIM

II ve III eit derecede krl hale gelmektedir. Dolaysyla CD doru paras, r=.10 iken, II ve I I I . tekniin birlikte kullanlmasndan doan q ve kL bileimlerini vermektedir. Ayn ekilde; EF, III ve IV. tekniklerin q ve kL bileimlerini verecektir (r=.O5 iken). Kr oran .10dan .05'e doru derken, III. tekniin reel-sermaye oran D noktasndan E'ye; kr oran .05den .00'a doru derken de IV. tekniin reelsermaye oran F noktasndan R'ye doru decektir. Bylece; A, B, C, D, E, F ve R noktalarm birletiren dorular sistemin retim fonksiyonunu vermektedir. Eer her zaman en krl teknik seiliyorsa, sistemde q ve fcL'nin alaca deerler bu doru paralar zerinde olacaktr. ABGH, ACDN ve AMEF erileri (ki Robinson bunlara verimlilik erileri adn vermektedir), kr oran sabitken tekniklerin salayaca q ve /ekleri gstermektedir. r=.2O iken A noktas I.; B noktas II.; G noktas III. ve H noktas da IV. tekniin verdii q ve fcL'leri; AB, BG ve GH doru paralar ise, srasyla, I ve II; II ve I I I ; ve III ve IV. tekniklerin (r=.2O iken) birlikte kullanlmasndan elde edilecek q ve kL bileimlerini gstermektedir. Ancak, r=.2O iken en krl teknikler I ve II olduu in, sistem hi bir zaman BHG erisi zerindeki q ve &L deerlerini elde edemeyecektir. Ayn husus ACDN ve AMEF erileri iin de sz konusudur. Btncl sahte retim fonksiyonu ve verimlilik erileri zerindeki noktalar, uzun dnem denge noktalardr. Her denge noktas farkl bir gemi birikim srecine ve retim aracna (veya retim arac bileimine) sahiptir ve bu anlamda, bir noktann dier bir noktayla kyaslanmas, bir birikim ve teknik seimi srecinin incelenmesi demek deildir. rnein, A noktasndan B noktasna veya AB doru paras zerindeki herhangi bir noktaya gei, retim aralarnn niteliinde ve bileiminde bir deiiklik gerektirir. Ayn ekilde B'den C'ye doru bir gidi, kr orannn deimesi ve dolaysyla B noktasnda salanan dengenin bozulmas anlamna gelmez; daha doru bir deyimle, bir dengesizlik ve farkl bir birikim sreci yaratmadan byle bir gei olanakszdr. Bu nedenle analiz, A'dan B'ye veya B'den C'ye doru giden sreleri incelememekte, sadece bu noktalardaki farkl denge durumlarn kyaslamaktadr. Dolaysyla btncl sahte retim fonksiyonu zerindeki bir hareket zaman iinde bir hareket deildir - olsa olsa, mekn iinde, yani farkl denge durumlarna sahip ekonomiler arasndaki bir harekettir ve bu hareket, kesinlikle faktr ikamesi (rnein

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

677

A ' d a n B'ye doru h a r e k e t t e sermaye youn, B'den C'ye doru bir h a r e k e t t e ise emek y o u n teknie gei) a n l a m n a gelmez. B t n c l s a h t e r e t i m fonksiyonu zerindeki denge noktalarnn kyaslanmasna bir rnek v e r m e k iin, bu 4 farkl tekniin ve r e t i m aracnn t e k t e k v e y a farkl bileimler iinde kullanld, farkl k r oranlarnn egemen olduu sonsuz sayda ekonomi o l d u u n u varsayabiliriz. Bu ekonomilerin h e r biri farkl bir denge d u r u m u n d a d r ve farkl bir gemi birikim srecine sahiptir. rnein A n o k t a s ; .05, .10, .20 gibi farkh k r oranlarnda, sadece birinci tekniin kullanld ekonomileri gstermektedir. A n o k t a s n d a n AB doru paras zerindeki herh a n g i bir n o k t a y a gemek, denge k r oran .20 olan fakat sadece I. teknii kullanan bir ekonomiden, yine denge k r oran .20 olan a n c a k I. ve I I . tekniin belli bir bileimini k u l l a n a n b a k a bir ekonomiye gem e k demektir. Ayn ekilde B n o k t a s , u z u n dnem denge kr oran .20 olan ve sadece I I . teknii k u l l a n a n bir ekonomiyi gstermektedir. B ile C arasnda sadece I I . teknii k u l l a n a n , fakat u z u n d n e m denge k r oranlar .20 ile .10 a r a s n d a deerler alan sonsuz sayda ekonomi vardr. Verimlilik erileri zerinde ise ekonomilerin hepsi, ayn u z u n dnem k r oranna s a h i p t i r : rnein A B G H zerindeki b t n ekonomilerin denge k r oranlar .20'dir; ancak, h e r ekonomi farkl bir t e k n i k veya teknikler-bileimi k u l l a n m a k t a d r . Sahte retim fonksiyonu zerindeki n o k t a l a r u z u n dnem denge n o k t a l a r olduu iin bu fonksiyonun, belli bir ekonominin ex post r e t i m fonksiyonunu gstermesi olanakszdr. Zira b u , u z u n dnem denge k a v r a m ile b a d a a m a z . Bu nedenle, ayn ekonomide, ex post olarak, y a n i belli bir. t e k n i k seimi y a p l d k t a n sonra, sahte r e t i m fonksiyonunun gsterdii teknik snr zerinde h a r e k e t e t m e k , bir t e k n i k t e n dierine, denge d u r u m u n u b o z m a d a n gemek olana y o k t u r . B u n u n l a beraber bu snr, ex ante olarak, farkl seim olanaklarn gsterebilir. yle ki, y a t r m k a r a r v e r m e k d u r u m u n d a olan bir kapitalist, m e v c u t teknikler tayf iinde en krl olan teknii semek isteyecei iin, farkl teknikleri krllk kstasna gre sralayacaktr. Bu sralamann ne olaca ise fiyat ve c r e t bekleyilerine baldr. B u n u n l a beraber Robinson, sahte r e t i m fonksiyonunun ex ante a n l a m d a bile m e v c u t olamayaca grndedir. Teknikler tayf, hipotetik seim olanaklarn gstermektedir ve bu olanaklarn bir a r a d a m e v c u t olmas sz konusu deildir. H e r h a n g i bir a n d a , belli bir ekonomide, y a t r m y a p a n kiilerin fiyatlar ve cretler k o n u s u n d a belli bekleyileri vardr ve bu bekleyiler, m e v c u t teknikler iinden sadece bir tanesini, dier bir deyimle, r e t i m fonksiyonu zerindeki t e k bir

678

NEO-KEYNES YAKLAIM

noktay hedef alr. Herhangi bir anda yaplacak teknik seimi, gemi birikim ve blm sreci tarafndan belirlenir ve bu srecin deitirilmesi bahis konusu olamayaca iin, ex ante anlamda bile bir seim olanaklar seti deil, tek bir seim olana vardr. Ksaca, ex ante retim fonksiyonu denen ey, teknik snr zerindeki tek bir noktadr. ster hipotetik, ister gerek seim olanaklar anlamnda yorumlansn, teknik snr, farkl denge durumlarndaki faktr fiyat-faktr oran bileimlerini gstermektedir. Bu bileimler o ekilde belirmektedir kij denge kr oran yksek olan tekniin reel-sermaye oran ve outputigc oran dktr. ekil 23.1'de de grlecei gibi, bu retim fonksiyonu sadece pozitif reel Wicksell etkisi gstermektedir: denge kr oran ykseldike sermaye younluu azalmaktadr. Yukardaki rnekte kr orannn btn deerleri iin IV. teknik en mekanize (yani en ok dolayl igc kullanan), I. teknik ise en az mekanize tekniktir. Ayn ekilde igc verimlilii IV. teknikte en yksek, I. teknikte ise en dktr. Bylece tekniklerin igc verimlilikleri asndan sralanmas ile gei noktalarndaki sermaye younluklar asmdan sralanmas arasnda bir fark yoktur. Adam bana den sermaye stokunun yksek obuas nedeniyle sermaye maliyetinin yksek olmas halinde, bir tekniin krl olabilmesi iin, igc verimliliinin yksek olmas gerekmektedir. Dier yandan, denge kr oranyla sermaye younluu arasnda monoton bir ilikinin mevcut olmas, sahte retim fonksiyonunun uyumlu bir fonksiyon olmas eklinde yorumlanabilir. cret, kr oran, sermaye younluu ve igc verimlilii arasndaki bu ilikileri verimlilik erileri ve sahte retim fonksiyonu zerinde gstermek mmkndr. ekil 23.2'de bu ilikiler r=.10 iin izilmi verimlilik erisi zerinde gsterilmektedir.

k u. EKL 23.2.

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

679

ekilde, adam bana reel cretler w iken, I I . ve III. teknik eit derecede krldr: dier bir deyimle, r = . 1 0 iken w gei reel creti olmaktadr. Bu d u r u m d a ; ini = w + wrkLIIII) qn = w + wrkLan im in "" huui) "X(ii)J niba output cinsinden blm eitliklerini vermektedir (wkL, sermaye stokunun output cinsinden deeridir). Bylece: tan a = veya: OV = l/r olmaktadr. Dier yandan qIt w, II. teknikte; qIJI w ise III. teknikte adam bana den kr vermektedir. C noktasndan D noktasna doru giderken reel cretler ve kr oran her iki teknik iin de ayn dzeyde sabit kalmakta; buna karlk, adam bana den kr ile reel-sermaye oran ayn oranda artmaktadr. Bu oranl art, iki tekniin eit derecede krl olmasnn bir gereidir. I I . ve III. tekniklerin bir arada kullanlmasnda, tekniklerin bileim oran III. teknik lebine artt zaman (yani C'den D'ye doru gidilirken), reel-sermaye oran da artacak, yani fcL(in'den kLaII)'e doru gidecektir. Bu durumda kr orannn deimemesi iin adam bana den krlarn da reel-sermaye oranndaki arta eit bir oranda artmas gerekir. Ayn olgu ekil 23.3'de, alternatif tekniklerin gei noktalar iin gsterilmektedir. Wj, w2 ve w3 gei cretlerini; 1 /OVj, 1 /OV2 ve 1 /OV3 de bu cretlere kar gelen gei kr oranlarn vermektedir. Reelsermaye oran arttka gei reel creti artmakta, buna karlk kr oran dmektedir. Alternatif retim tekniklerinin says arttka verimlilik erileri gittike srekli bir biim abr ve sahte retim fonksiyonu zerindeki gei noktalar artarak zig-zaglar oalr. Limitte, yani retim tekniklerinin sonsuz olduu bir durumda, her iki eri de tam anlamyla bir sreklilik kazanr ve bu erilerin her noktas, farkl retim tekniklerine ait qkL bileimlerini verir. Bu durum ekil 23.4'de grlmektedir.
? m

= w/OV = rw

680

NEO-KEYNES YAKLAIM

Y
EKL 23. 3.

EKL 23.4.

W erisi ekil 23.2'deki ACDN erisini karlamakta; r=.10 iken, sonsuz sayda alternatif retim tekniinin verdii q-kL bileimlerini gstermektedir. Kr oran .10 iken, mevcut tekniklerle en fazla tj reel creti elde edilebilmektedir. Bu creti veren teknik, W erisi zerindeki C noktasndaki q~kL bileimini vermektedir. Alternatif kr oranlarnda en yksek creti veren tekniklerin qkL bileimlerini birletiren noktalardan geen eri, uyumlu sahte retim fonksiyonunu vermektedir. ekilde bu PP erisi ile gsterilmekte,

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

681

bu eri zerindeki her nokta, farkl kr oranlarnda en krl olan tekniklerin qkL bileimlerini vermektedir,

23.5. 'SAPMALI' DURUM VEYA NEGATF WICKSELL ETKS


Reel sermaye orannn output cinsinden ifade edilmi sermaye oranna dntrlebilmesi iin, PP erisi zerindeki her noktadaki fe/nin, o noktadaki tekniin verdii reel crete blnmesi gerekir. Bu ekilde tretilen kL jw deerleri ile q arasndaki iliki, neoklasik retim fonksiyonunun gsterdii ilikiden baka bir ey deildir. Bu, uyumlu bir ilikidir ve q-kL jw bileimlerini gsteren retim fonksiyonun eimi kr orann verecektir. Ancak bu, Robinson'un sahte retim fonksiyonunun neoklasik retim fonksiyonu ile ayn nitelikte olduu ve ayn amaca dnk bulunduu anlamna gelmez. Neoklasik retim fonksiyonunun temel amac, blmn, retimin teknolojik ilikilerinden tretilmesi, dier bir deyimle, kr oran ile sermayenin marjinal verimlilii arasnda bir zdelik kurulmasdr. Her ne kadar bu zdelik, buradaki retim fonksiyonunda da salanyorsa da, burada, sermayenin marjinal verimliliinin veya retim fonksiyonunun eiminin ne olduunun bilinebilmesi iin, balangta kr orannn verilmi obuas gerekmektedir. Nitekim, verimlilik erilerinin ve sahte retim fonksiyonunun izilebilmesi iin kr orannn nceden bilinmesi gerekmekte; dier bir deyimle, bu eriler, kr orannn veri olduunu varsaymaktadr. tkinci nemli fark; sahte retim fonksiyonunun, blm ile teknik olanaklar arasndaki ilikileri gstermekten baka bir amaca dnk olmamasnda yatmaktadr. Ama bu olunca, retim fonksiyonunun uyumlu veya uyumsuz olmas analizin tutarlln etkilemez. Ksaca, sermaye younluu ile kr orannn ayn dorultuda gitmesi, dier bir deyimle, tekniin geri gelme olgusu ile negatif reel Wicksell etkisi, modelde ortaya kabilir, Ancak bu, analizin temel amacn, yani sermaye stokunun llebilmesinin gerektirdii koullarn ve bu koullar altnda, retimin teknik zelliklerinin incelenmesi amacnn sapmasna yol amayaca gibi, bunun daha genel bir erevede ele alnmasn da engellemez ve hatta buna olanak verir. Nitekim Robinson, kr oran ile sermaye younluunun ayn ynde deiebilecei olasln^ yani negatif reel Wicksell etkisinin mevcut ola-

682

NEO-KEYNESt YAKLAIM

bileceini de belirtmi, ancak bunun zerinde fazla durmayarak bunu gerekleme olasl az olan sapmal bir durum olarak nitelendirmitir. Oysa, daha nce de grld gibi, Sraffa ve oi izleyen gelimeler, bu olasln en az pozitif Wicksell etkisi kadar bir genellie sahip olduunu gstermitir. Bu sapmal durumun Robinson modeli iinde alaca biimi1 bir rnekle gstermek mmkndr. Bunun iin iki farkl retim arac ve teknik mevcut olduunu, bunlarn ayn niha outputu rettiini varsayalm. Bu tekniklere ait katsaylar Tabi 23.3'de grlmektedir.
TABLO 23.3.
J

Le

Teknik I II

t = 0 5 6.7

t = 1 2 1

10 9. 9

1 1

Bu rnekte, daha ncekinden farkl olarak, retim aralarnn retimi iin, farkl miktarlardaki igc, farkl oluma dnemleri iinde kullanlmaktadr. I. tekniin retim aracnn retimi iin bir ii bir dnem kullanarak yar ilenmi bir mal retmekte, 5 ii de bu yar ilenmi mal retim arac haline getirmektedir. Tekniklerin reel sermaye stoklar: K, = 5 > (l+r) + 2w (1+r) ve Kn = 6.7c(l +rf+w(l +r) olaw caktr. cret-kr ilikileri ise: 1
Wl

1
VC W

~~ 10+5r+2r(l+r)

"~

9.9+6.7r+r(l+r)

olmaktadr. Tablo 23.4'de farkl kr oranlarnda bu tekniklerin elde ettikleri reel cretler ve reel-sermaye oranlar gsterilmektedir. Tabloda grld gibi, r=.2O gei, r=.50 ise yeniden-gei noktalardr. Kr oran .20'den kk olduu zaman II. teknik daha krldr, r, .20 ile .50 arasndayken I. teknik daha krl hale gelmekte; r=.5O iken her iki teknik eit derecede krl olmakta; r, .50'den byk olduu zaman II. teknik geri gelmektedir. Btn gei noktalarnda II. teknik daha sermaye youndur: bu tekniin verdii reel-sermaye oran
1 Bunun, daha nce Sraffa modeli erevesinde ele alnan durumdan faik, burada sermaye stokunun, igc zaman cinsinden llmesinde ortaya kmaktadr.

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI IABLO 23_4. Teknik I


T

683

Teknik II
H

.80 .60

1-501
.40 .30 .10 .00

1-201

1/16.88 1/14.91 (1/14.00) (1/13.20) (1/12.28) (1/11.48) 1/10.79 1/10.00

1/10 1/10 (1/10) (1/10) (1/10) (1/10) 1/10 1/10

.860 .820 (.800) (.780) (.760) (.740) .720 .700

(1/16.70) (1/14.88) (1/14.00) 1/13.40 1/12.30 (1/11.48) (1/10.68) (1/9.90)

(1/9.9) (1/9.9) (1/9.9) 1/9.9 1/9.9 (1/9.9) (1/9.9) (1/9.9)

(.859) (.838) (.828) .818 .808 (.798) (.788) (.770)

(Parantez iindeki ifadeler daha krl teknik veya teknik-bileimlerini gstermektedir)

I. tekniin reel-sermaye oranndan daha yksektir. Dier yandan, II. tekniin igc verimlilii btn kr oranlarndan I. tekniin igc verimliliinden yksek olduu iin, bu tekniklerin sermaye younluklarna gre sralanmas ile igc verimliliine gre sralanmas arasnda bir uyum olmasna ramen, yeniden-gei olgusu, kr oran ile sermaye younluu ve igc verimlilii arasnda tek ynl bir iliki kurulamamana yol amaktadr. ekil 23.5., sahise retim fonksiyonu ile verimlilik erilerinin negatif Wicksell etkisinin varl halinde ald biimi gstermektedir. ABCDEN erisi sahte retim fonksiyonunu, kesikli dorular ise verimlik erilerini gstermektedir. AB dorusu, kr oran sfrdan .20'ye doru giderken en krl olan II. teknikte reel sermaye orannn ald deerleri gstermektedir. Ayn ekilde, CD ve EN doru paralar da srasyla, kr oran

Vu

r = e -*-+.

r - .50+

<t u

1/10

T'.li

SO

EKL 23.5.

681

NEO-KEYNES YAKLAIM

.20 ile .50 arasnda deiirken ve .50Jden itibaren artarken I. ve II. tekniklerin elde edecei reel-sermaye oranlarn gstermektedir. B noktas gei, D noktas ise yeniden-gei noktasdr. CB ve DE doru paralar bu noktalarda I. ve II. tekniklerin birlikte kullanlmasndan doan q-kL bileimlerini gstermektedir. Bu sapmak durumun veya negatif Wicksell etkisinin ortaya k nedenini aratrmak iin blmdeki deimelerin, retim maliyeti zerindeki etkisini belirlemek gerekir. Niha outputun retim maliyeti iki unsurdan olumaktadr: igc maliyeti ve retim arac maliyeti. Dolaysyla, cretler dt zaman her teknikte kr orannn ne kadar artacan belirleyen iki unsur mevcuttur: cari igc mahiyetindeki (w?.Lc'deki) deime ve retim arac veya sermaye stoku maliyetindeki (fe'daki) deime. Yukardaki rnekte I. teknik daha igc youn olduu iin, cretlerdeki deimelerin igc maliyetinde yarataca deime daha fazladr. Dier yandan bu tekniin kulland retim aracnn retilmesinde, greli olarak oluma dnemi daha uzun olan igc miktar, II. teknie nazaran daha fazladr. Bu nedenle, bu tekniin retim aracnn retim maliyeti, kr oranndaki deimelere kar daha duyarldr. Nitekim tabloda grld gibi, kr oran arttka bu tekniin reel-sermaye oran II. teknie nazaran daha yksek bir oranda artmaktadr. Kr oran ok dkken I. tekniin II. teknie kyasla daha az krl olmasnn nedeni, bu tekniin igc youn olmasdr, r dk olduu zaman, cretler yksek olaca iin bu, niha outputun igc maliyetinin yksek olmasna yol amaktadr. Dier yandan kr oran ok yksekken bu tekniin dierine kyasla daha az krl obuasnn nedeni, kullanlan retim aracnn maliyetinin yksek olmasdr. Kr oran yksek olduu iin t= 1 oluma dnemi iinde kullanlan igcnn bu kr oran zerinden hesaplanan cari deeri, dier teknie kyasla daha fazladr: zira bu teknikte, oluma dnemi uzun olan igc miktar greli olarak daha fazladr: 1/6.7'ye kar 2/5. Kr oran dk bir deerden itibaren artt zaman, rnein .20'ye doru yaklarken, cretler dmekte ve birinci tekniin igc maliyeti, bu teknik daha igc youn olduu iin, II. teknie oranla daha fazla azalmaktadr. Dier yandan, kr oran yksek bir deere (.50'nin stne) kmadka kr oranndaki ykselmenin yol at retim arac maliyeti artnn igc maliyeti azalna oran, I. teknikte daha dktr. Dier bir deyimle, bu teknikte cret maliyetinin azal ile retim maliyetinin art arasndaki fark, II. teknie oranla daha fazladr. Sonu olarak, kr

SERMAYE TEORtS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

683

orannn ok yksek ve ok dk olmayan deerleri iin I. teknik daha krldr. Bu rnei, mallarn mallar ile retildii Sraffa modelindeki rnekle (bkz. Bl. 12.5.) kyaslarsak, elde edilen sonucun genellii ortaya kacaktr. retim aralar ister fiziksel mallar, ister ierilen igc eklinde ifade edilsin, mallarn veya genel olarak retim aralarnn fiyatlarnn hesabnda kr orannn bileik olarak iin iine girmesi, bu oranla sermaye younluu arasnda tek ynl bir ilikinin ortaya kmasn engellemektedir. Daha nceki rnekte, farkl kesimler farkl mallar retmekte ve bu mallar, dolayl veya dolaysz olarak, niha outputun retiminde kullanlmaktayd. Buradaki rnekte ise, birinci teknikte t = l oluma dnemi iinde iki birim igcnn rettii mala bir ara mal veya yar ilenmi olarak bakmak, bunun baka kesimde retildiini ve bu maln retim maliyetindeki krn da o kesimdeki kapitalistlerce elde edildiini varsaymak mmkndr. Bu, daha nce de belirtildii gibi, ayn soruna farkl bir bak tarzdr.

23.6. GENELLETRME: GE, YENDEN-GE VE WICKSELL ETKLER


Alternatif retim tekniklerinin farkla cret dzeylerinde krl hale gelmelerinin, gei ve yeniden-gei olgularnn nedeni, bu tekniklerin farkl retim katsaylarna sahip olmalardr. Burada incelenen modelde, teknikler, bu adan tip farkllk gsterebilirler: ayn miktar niha outputun retimi iin gereken dolaysz igc miktarnn (Lc) farkl olmas; retim aralarnn ierdii dolayl igc miktarlarnn {Le) farkl olmas; dolayl igc miktarlarnn oluma dnemleri iindeki dalmnn farkl olmas. Burada, ksaca, bu farkllklardan hangilerinin teknikler arasnda gei ve yeniden-geie yol aacan inceleyeceiz. i. Lc farkl, LLe farkl, dalm ayn: Dolayl igc miktarlarnn oluma dnemleri iindeki greli dalmnn ayn olmas halinde, teknikler arasnda gei mmkn olmakla birlikte yeniden-gei, yani sapmal durum mmkn deildir. Tablo 23.5'deki teknikler buna bir rnek oluturmaktadr; her iki tekniin dolayl igc miktarlarnn zaman iindeki dalm greli olarak ayn, buna karlk kullanlan toplam dolayl igc miktarlar farkldr. Birinci teknik toplam olarak 42, ikinci teknik ise 56 birim dolayl igc kullanmaktadr.

686

NEO-KEYNES YAKLAIM
Tablo. 23.5
J

Le
t = 1 t = 2

Teknik I II

Q 100 100

t = 0 27 36

ZLe
42 56

24 15

9 12

(i 1i

Bu tekniklerin w-r ilikileri formle edilir ve kyaslanrsa r < 1 /2 olduu zaman II.; r > l /2 iken de I. tekniin daha krl olduu grlr. r = l /2 gei kr orandr ve bu noktada her iki teknik de eit derecede krldr. Gei kr orannda II. teknik daha sermaye youn olduundan pozitif reel Wicksell etkisi ortaya kmaktadr. Yeniden-gei sz konusu deildir. cretler yksek iken,'II. tekniin daha krl olmasnn nedeni, bu teknikte birim output bana kullanlan igcnn daha az olmasdr. Her ne kadar bu teknik daha ok dolayl igc ieren bir retim aracn kullanyorsa da, kr orannn dk olmas, bu tekniin retim arac maliyetinin fazla yksek olmamasna yol amaktadr. Dolayl igcnn her iki teknikteki dalm ayn; II. tekniin kulland retim aracnn ierdii toplam dolayl igc miktar fazla olduu iin, kr oran arttka II. tekniin retim aracnn maliyeti I. teknie kyasla daha fazla artmaktadr. Dolaysyla, kr oran yksek, cretler dk olduu zaman I. teknik daha krl hale gelmektedir. Yenidengei olgusunun ortaya kmamasnn nedeni ise dolayl igcnn greli dalmnn her iki teknikte de ayn olmasdr. ii. Lc farkl, SLe ayn, dalm farkl: Bu durumda teknikler arasnda hem gei hem de yeniden-gei mmkndr. Tablo 23.6.Maki tekniklerin her ikisi de 25 birim dolayl igc tarafndan retilen bir
TABLO 23 .6.

Teknik I II

Q
1 1

K
5 6

t = 0

20 1

t = 2

2 8

25 25

16

retim arac kullanmaktadr. Kr oran sfr olduu zaman, bu retim aralarnn deerleri ierdikleri dolayl igc miktarna, yani 25 birim igcne eittir. r = l / 2 gei kr orandr. r < l / 2 iken I. teknik daha krhdr. r = l / 2 ile bir arasnda iken II. teknik daha krl hale gelmektedir. r = l yeniden-gei kr orandr; r > l iken tekrar I. teknik

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

687

daha krl hale gelmektedir. Birinci teknikte adam bana den output daha yksek olduundan btn gei ve yeniden-gei noktalarnda I. teknik daha sermaye youndur. Bu durumda r = l / 2'de pozitif, r = l ' d e ise negatif reel Wicksell etkisi ortaya kmaktadr. Tekniin geri gelmesi olgusu burada da, daha nceki rnekte olduu gibi, dolay igc miktarlarnn, oluma dnemleri iinde, farkl oranlarda dalmas nedeniyle ortaya kmaktadr. Ancak, bu rnekte nemli olan husus, ayn dolayl igc miktarn kullanan iki teknik arasnda bile yenidengei olabilmesidir. iii. Lc farkl, ELe ayn, dalm ayn: Byle bir durumda ne gei ne de yeniden-gei mmkndr. Tekniklerden hangisi birim output bana daha az dolaysz igc (Lc) kullanyorsa, o teknik btn cret dzeylerinde, dier teknie kyasla daha krldr. Bunun nedeni, btn kr oranlarnda her iki tekniin de retim arac maliyetinin ayn olmasdr. iv. Lc farkl, ZLe farkl, dalm farkl: Bu Tablo 23.3'deki durumdur. Hem gei hem de yeniden-gei mmkndr. v. Lc ayn, SLe ayn, dalm farkl: Byle bir durumda teknikler arasnda gei ve tekniin geri gelme olgusu mmkndr. Ancak tekniklerin adam bana rettii output ayn olduundan gei noktalarnda sermaye younluu her iki teknikte de ayndr. Bu durumda gei ve yeniden-gei noktalarndaki reel Wicksell etkisi ntrdr. vi. Lc ayn, ELe farkl, dalm ayn: r=0'dan baka gei noktas yoktur. Dolayl igc dalm ayn olduu iin, toplam olarak daha az dolayl igc kullanan teknik dierine stndr. vii. Lc ayn, ELe farkl, dalm farkl: Burada da v'de olduu gibi gei ve yeniden-gei mmkndr. Ancak, gei noktalarnda sermaye younluu ayn olduundan reel Wicksell etkisi ntrdr. Btn bu durumlar, kr oran ile sermaye younluu arasnda tek ynl bir ilikinin mevcut olmas iin, tekniklerin dolayl igc miktarlarnn oluma dnemleri iinde dalmlarnn az ok homojen olmas gerektiini gstermektedir. Dolaysyla, yenidengei veya tekniin geri gelmesi olgusunu yaratan ey, dolayl igc miktarlarnn dalmlarnn farkllamas olmaktadr. Kr oran ile retim tekniklerinin sermaye younluklar arasndaki ilikinin tek bir ynde olmamas, pozitif ve negatif reel Wicksell etkilerinin ortaya kmas demektir. Bu etkiler gei ve yeniden-gei nok-

C88

NEO-KEYNES YAKLAIM

talarnda sz konusu olmakla beraber, daha nce de grld gibi, negatif reel Wicksell etkisi mutlaka tekniin geri gelmesini gerektirmez. Burada incelenen model erevesinde reel Wicksell etkisi konusunda bir genellemeye gidebilmek iin ex ante olarak i =1,2,..., n tane retim tekniinin mevcut olduunu varsayalm. Bu tekniklerin her birinin wr ilikisi, (23.13)'deki eitlik eklinde formle edilebilir. Bu eitlikleri birim igc cinsinden yazarsak (yani (23.13)'n pay ve paydasn Lc ile blersek):

l+r*(L e /L c )(l + r*)'

" =

l+r*fc

, ?*,

(23-14)

olacaktr. q adam bana den fiziksel output, k ise adam bana den sermaye stokunun output cinsinden deeridir. Btn retim tekniklerinin ayn cret dzeyinde verdikleri kr oran ise: (23.15)

w*kt

olacaktr. Eer retim tekniklerini adam bana den output cinsinden sralarsak (yani q t > q_ > qt__2 .... ise), arka arkaya gelen iki tekniin (rnein m ve n), ayn cret dzeyinde verdikleri kr oranlarnn birbirine oran: -T 2 K (23.16)

m*

im - w*

olacaktr. q n > q m olduundan sa taraftaki ilk oran birden byktr, Eer bu iki teknik farkl cret-kr bileimlerinde en etkin teknikler haline gelebiliyorlarsa, baz cret dzeylerinde rn* jrm* oran birden byk (yani rn* > r m * ) , dierlerinde birden kk, gei noktalarnda ise bire eit olacaktr. Gei noktasnda km /fen oran (qmw*) Kinw*) oranna (yani sa taraftaki ilk orann tersine) eit; n. tekniin daha krl olduu cret dzeylerinde bundan kk; m. tekniin daha krl olduu cret dzeylerinde ise bundan byktr. Reel Wicksell etkisi, cretler deitii zaman sa taraftaki oranlarn deime yn ile belirlenir. cretler artt zaman bu oranlardan ilki artacaktr. Ancak, ayn teknik iinde, cretlerin artmas kr orann drecei iin, kr orannn dmesi k m ve fc n 'yi deitirecek, yani her iki teknik iinde Wicksell fiyat etkisi ortaya kacaktr. Dier bir deyimle, cretlerdeki deime, kr orannda yaratt deime yoluyla

SERMAYE TEORSt: ROBTNSON-ELETRt VE KATKI

689

sermaye s t o k u n u n o u t p u t cinsinden deerini deitirecektir. Eer k r oranndaki deime k m v e f c n ' y i a v m y n d e v e oranda etkiliyorsa, cretler deitii halde k m \kn oran sabit kalacak ve q n > q m olduu iin b t n cret dzeylerinde n. t e k n i k d a h a krl olacaktr. Bu d u r u m d a , yukarda iii. d u r u m d a olduu gibi, gei ve yeniden-gei olanakszdr. B u n a karlk, eer cretlerdeki deimeler k m ve kn'yi farkl ynlerde veya ayn ynde fakat farkl oranlarda deitiriyorsa, k m jkn oran deiecektir : dier bir deyimle, bu orann deiebilmesi iin tekniklerin Wicksell fiyat etkileri yn ve/veya oran b a k m n d a n farkl olmak zorundadr. Sadece iki t e k n i k (m ve n) varsa ve cretler yksek iken n. teknik daha krl ise, ilk gei n o k t a s n d a k i Wicksell etkisi pozitif olacaktr. qn>qm olduu iin b t n gei n o k t a l a r n d a n teknii d a h a sermaye y o u n d u r . cretler d t z a m a n sa t a r a f t a k i birinci o r a n azalaca halde k m jkn oran azalabilir, artabilir veya sabit kalabilir. Eer ikinci oran artyorsa ve bu art greli olarak birinci orandaki azaltan d a h a fazla ise, r n * /r m * artaca iin, k r oran artt ve reel cretler azald z a m a n d a h a sermaye youn olan re. teknie geilecek y a n i negatif reel Wicksell etkisi o r t a y a kacaktr. Dolaysyla, negatif reel Wicksell etkisi, kmjkndeki deimelerin, (qnw*) l(qmw*)'daki deimenin ters y n n d e ve greli olarak da d a h a fazla olmas halinde o r t a y a kmaktadr. Eer ikinci oran {kmjkr) deimiyorsa veya bu o r a n d a k i deimeler ilk orandaki deimeleri bastrmyorsa, cretler d t z a m a n d a h a az sermaye youn, artt z a m a n da d a h a ok sermaye youn teknie geilecek ve sadece pozitif reel Wicksell etkisi sz k o n u s u olacaktr.

23.7. TEKNOLOJK GELME TRLER


retim teknikleri, kullanlan sermaye stokunun, igcnn, retilen outputun nitelikleri ve retim katsaylar tarafndan belirlenir ve bu alardan birbirlerinden ayrdedilirler. Burada ele alman modelde, btn retim teknikleri ayn nitelikteki fiziksel outputu retmekte ve homojen bir igc kullanmaktadr. Dier yandan, her tekniin kulland retim aracnn niteliini belirleyen ey, bu aracn retilmesinde kullanlan igc miktar ve bunun zaman iindeki dalmdr. Bylece, modeldeki farkl teknikleri ayrdeden unsur, hem niha outputun, hem de retim aralarnn retilmesindeki teknik katsaylar olmaktadr. Teknolojik gelime olgusunu da farkl teknik katsaylara sahip yeni tekniklerin ortaya kmas eklinde ele almak gerekmektedir. Teknolojik gelime bu adan hem niha outputun hem de retim aracnn retilmesiyle ilgili bir olgudur. Belli bir outputun (Q) retil-

NEO-KEYNES YAKLAIM

'

meinde ortaya kan yeni tekniin ayn miktar igc (Lc), fakat daha az miktarda sermaye stoku kullanmas, ayn maln retimi iin gerekli retim aracnn daha az dolayl igc iermesi, dier bir deyimle, daha az dolayl igcnn rettii farkl bir retim aracnn ortaya kmas demektir. Ancak, bunu saptayabilmek iin yeni retim arac ile eskisinin kyaslanabilir olmas gerekir. Bu adan igcne ilikin retim katsaylar ile sermayeye ilikin retim katsaylar nemli bir farkhlk gsterir. Buradaki modelde output-igc oran (q) gelir dalmndan tamamen bamsz bir oran olduu halde, output-sermaye oran {qjkj), kr oranna baldr. Bu orann paydas, kL, sadece teknik katsaylarn (Le ve t) deil, ayn zamanda kr orannn da bir fonksiyonu olduu iin, bu katsaylar sabit kald zaman bile seimaye stokunun deeri deiebilmektedir. Dolaysyla, rnein q sabitken kr orannda meydana gelen deimeler sonucunda q/kL orannda meydana gelen bir art (yani fc'daki azal) teknik gelime, yani ayn miktar outputun retimi iin daha az sermaye kullanlmas eklinde yorumlamak olana yoktur. Zira bu olgu, Wicksell etkisinden baka bir ey deildir. Oysa q ve r sabitken, /ct'de meydana gelen bir azal, retim aracn retmek iin gereken dolayl igc miktarnn ve /veya oluma dneminin azalmas demek olduundan, bu durumda, teknik gelimenin olduu kesinlikle sylenebilir. te bu nedenle, kr orannn qjkL oranna etkisini, teknik katsaylardaki deimenin fe L 'y e ve dolaysyla g/feL'ye etkisinden ayr d edebilmek iin, teknik gelime olgusunu, sabit bir kr orannn egemen olduu bir denge durumunda incelemek gerekmektedir. Teknolojik gelimenin no tip olduu, yeni teknikle eski tekniin output-sermaye ve output-igc oranlarna baldr. Eer yeni teknik ayn miktar outputu retmek iin daha az igc kullanyorsa, yani q oran bu teknikte daha yksekse, bu tekniin kulland sermaye ne olursa olsun, eski teknie kyasla bu teknik igc-tasarruflu (T) bir tekniktir; eer kullanlan igc ayn ise {q deimiyorsa) igc-ntr (N); fazla ise (q azalyorsa) igc-kullanml (K) teknolojik gelime vardr. Ayn hususlar output-sermaye oran iin de sz konusu olduundan be farkl tip teknolojik gelimeden bahsedilebilir. Tablo 23.7'de SN-N durumu mevcut teknii tanmlamaktadr. Parantez iindeki durumlarda olumlu bir teknolojik gelime yoktur. SK-N halinde yeni teknik igcnden tassarruf etmemekte, buna karlk daha ok sermaye kullanmakta; SKK halinde hem daha fazla i-

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

691

gc, hem de daha fazla sermaye kullanmakta; SN-K halinde ise sermayeden tasarruf edilmedii halde daha fazla igc kullanlmaktadr. Bu durumlarda teknolojik gelime yok, gerileme vardr. TABLO 23.7. gc Tasarruflu Ntr Kullanml Tasarruflu ST-tT ST-IN ST-K Sermaye Ntr SN-T SN-N (SN-lK) Kullanml SK-T (SK-IN) (SK-tK)

U0)

EKL 23.6. ekil 23.6'da niha outputun retiminde tek bir tekniin mevcut olduu varsaylarak teknolojik gelime trleri gsterilmektedir. Kr oran 1 /ON iken, bu tekniin q-kL bileimini E noktas belirlemektedir. Bu nokta, sahte retim fonksiyonunun, yatay doru paralar (rnein ekil 23.1'de BC dorusu) zerindeki bir noktadr. 1 /ON uzun dnem denge kr orandr ve tekniin salad reel cret w;'ya eittir. Teknolojik gelime sonucu ortaya kan yeni retim tekniinin verdii q-kL bileimlerinin ne tip bir teknolojik gelimeye yol at, 0 ED 6 ve kL(0)ED dorularnn kesimesiyle ortaya kan 4 blge iinde gsterilmektedir. IV. blge snrlar zerindeki ve iindeki noktalar (D 6 , D7 ve Dg gibi)^ etkin bir teknik gelime gstermemektedir. Bu noktalarda ya her

>2

NEO-KEYNES YAKLAIM

iki faktr de d a h a fazla kullanlmakta (D 8 ) veya bir faktr d a h a fazla kullanld halde dierinden tasarruf edilmemektedir ( D 6 ve D 7 ). Geri kalan teknolojik gelime biimlerinden D 1 5 D 2 ve D 3 ? n etkin olduu kesinlikle sylenebilir; zira, bu noktalarda, ya iki faktrden de d a h a az kullanlmakta (D 2 ) veya birinden kullanlan m i k t a r deimedii halde dierinin m i k t a r azalmaktadr ( D t ve D 3 ). Ancak, S T - l K ve S K - T tipi teknolojik gelime iin a y n eyi sylemek olanakszdr: D 4 ve D 5 noktalarnn b u l u n d u u I. ve III. blge snrlar iinde faktrlerden biri azalrken dieri a r t m a k t a olduundan, teknik gelimenin etkin olup olmadn belirleyen ey, azalan faktrn salad maliyet tasarrufu ile a r t a n faktrn yol at maliyet art arasndaki farktr. Bu ise 'faktr fiyatlar'na baldr. ekilde, k r oran 1 /ON iken, S T - K tipindeki teknolojik gelimeyle ortaya kan q-kL bileimi, wE dorusunun a l t n d a kalrsa, reel cretler azalacandan III. blgedeki etkin teknolojik gelimenin qkL bileimleri, wE dor u s u n u n stndeki blgede yer alacaktr (rnein D ' 4 noktas gibi). Ayn ekilde I. blgedeki S K - T tipli bir teknolojik gelimenin etkin olabilmesi iin, yeni tekniin qk. bileiminin E D 5 dorusunun st ksmndaki blgede olmas gerekmektedir (rnein D ' 5 noktas). w E D 5 dorusu zerindeki n o k t a l a r eit derecede etkin noktalardr; zira, reel cretler ve k r oran, bu n o k t a l a r zerinde ayndr. Dolaysyla, E noktasyla D 4 veya D 5 arasnda etkinlik b a k m n d a n bir fark y o k t u r ve bu nedenle, etkin teknolojik gelimeyi gsteren qkh bileimleri qw ile wT>5 dorularnn snrlad blge iinde yer alacaktr. Bu alan iindeki teknolojik gelimenin blmde yol at deimeleri wT ilikisi yardmyla incelemek m m k n d r . (23.13)'deki ifadenin p a y ve paydas L c ile blnrse: w = (23.17)

rkL

olacaktr. Kr oran sabit olduuna gre, btn etkin teknolojik gelime biimleri, reel cretlerin artmasna yol aacaktr. Eer yeni tekniin katsaylar q' ve k'L ise, bu tekniin wr ilikisi: w = (23.18)

rk'L

olacak; farkl etkin teknolojik gelime durumlarnda, cretlerin hangi oranda artacan q' jq ve kLjk' L oranlar belirleyecektir:

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

693

w w

rkL

rk'L

imdi, bu ereve iinde, teknolojik gelime tiplerini tek tek inceleyelim: a. SNT; burada reel-sermaye oran sabit kalmakta, buna karlk birim outputun gerektirdii igc miktar azalmaktadr: ksaca, k'L = kL ve q' > q. Bylece (23.19)'dan: w'/ w = q'jq (23.20)

olmakta, reel cretler adam bana den outputun art oranna eit bir oranda artmakta, dolaysyla, cretlerin toplam gelir iindeki pay deimemektedir. ekil 23.6.'da D noktas bu durumu belirtmektedir; bu noktada w' jw = Djfcj,^ /EfcL(0) = q' \q olmaktadr. b. STN; burada reel-sermaye oran azalmakta, dolayl igc miktar ve adam bana den output sabit kalmaktadr. Kr oran sabit olduundan reel-sermaye oranndaki azalma retim aracnn retimi iin gerekli dolayl igc miktarnn ve/veya oluma dneminin azalmas demektir. ekilde D3 noktas bu tip bir teknolojik gelimeyi gstermektedir. <?'=<?; k'L < kL olduu iin: w'lw = (l+rkL)l(l+rk'L) (23.21)

yani w' > w olmaktadr. Kr oran ve adam bana den output ayn olduu iin cretlerin artmas toplam gelir iindeki cret payn artracaktr. cretlerin ne oranda artaca, reel-serimaye oranndaki azalma ile kr oranna baldr. Ancak, cretlerin art oran reel-sermaye orannn azal oranndan daha dk olacaktr: w' jw < kL/k'L. c. ST-T; burada her iki retim faktrnden de tasarruf sz konusudur. Dolaysyla, adam bana den output artmakta, reelsermaye oran azalmaktadr. ekil 23.6.'da D2 noktas bu tip bir teknolojik gelime gstermektedir. Reel cretlerdeki art oran adam bana den outputtaki art oranndan yksektir: vo' \w > q' jq. Bu nedenle cretlerin gelir iindeki pay artmakta, krlarn pay ise azalmaktadr. d. ST-K; bu tip teknolojik gelimede reel-sermaye oran azalmakta, dolayl igc miktar artmaktadr. cretlerin ykselip ykselmeyecei adam bana den outputtaki azal oran ile reel-sermaye oranndaki azaln toplam etkisine baldr. ekil 23.6.'da eer yeni tekniin q-kL bileimi wE dorusu zerinde ise, reel cretler sabit

694

NEO-KEYNESt YAKLAIM

kalacak; bu dorunun st ksmndaki blgede ise artacaktr. Reel cretlerin artmasna yol aan etkin bir teknolojik gelime halinde ( D ' 4 noktasnda olduu gibi) cretlerin pay artacak, krlarn pay ise azalacaktr: w' \q' >w jq. e. SK-T; bu tip bir teknolojik gelimede hem reel-sermaye oran hem de adam bana den o u t p u t artacaktr. Teknolojik gelime etkin ise reel cretler artacak ve yeni tekniin qkL bileimi ekil 23.6'da E D 5 dorusunun stndeki blgede olacaktr. Byle bir durumda ( D ' 5 noktas) cretlerin pay azalacaktr: w' \q' <w\q. Buradaki teknolojik gelime snflandrmasnda kstas, retimin teknik katsaylarmdaki, yani output-input oranlarndaki deimelerdir. Oysa Robinson, teknolojik gelimenin gelir dalmna etkisini kstas alan l bir snflandrmaya gitmitir: gelir dalmn deitirmeyen, cretler lehine veya aleyhine eviren teknolojik gelime trleri. Bunlardan ilkini, yani gelir dalmn etkilemeyen teknolojik gelimeyi Robinson ntr gelime olarak tanmlamaktadr. Bu tanm, yukardaki snflandrmann SN-T t r n karlamaktadr. Gelir dalmn cretler lehine deitiren teknolojik gelime ise sermayetasarruflu teknolojik gelime eklinde t a n m l a n m a k t a d r . Yukardaki snflandrmada yeni teknolojinin daha dk bir reel-sermaye oran verdii farkl d u r u m m e v c u t t u r ; ST-T ( D 2 noktas); ST-N (D 3 noktas); ve ST-K ( D ' 4 noktas). Bu d u r u m d a da gelir dalm cretler lehine deitii iin Robinson'un sermaye-tasarruflu dedii teknolojik gelime bu biimden biri olabilir. Gelir dalmn krlar lehine deitiren teknolojik gelimeye ise Robinson sermaye-kullanml veya igc tasarruflu teknolojik gelime demektedir. Bu da yukardaki snflamada, SK-T trndeki bir teknolojik gelimeyi karlamaktadr. Robinson'un snflandrmas, dikkat edilirse, reel-sermaye oranndaki deimelere gre yaplan snflandrmayla da zdetir. yle ki, btn etkin teknolojik gelimeler reel-sermaye orannn deime ynne gre snflandrlrsa, elde edilen sonu Robinson'un l snflandrmas ile ayn olacaktr: Robinson " " " " Ntr ST SK = SN == ST = SK = SN-T = SK-T , = ST-T veya ST-N veya ST-K

lkinde SN-K; sonucusunda ise SK-N ve SK-K teknolojik gelime trleri etkin olmad iin, reel-sermaye orannn deime ynne

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

695

gre y a p l a n snflandrma, gelir dalmna gre y a p l a n snflandrma

ile ayn olmaktadr. Birden fazla retim teknii mevcut ise, teknolojik gelime, belli bir denge kr orannda, btn tekniklerin q-kL katsaylarnn deimesi, yani verimlilik erisinin kaymas eklinde ortaya kar. Teknolojik gelime btn teknikleri ayn oranda etkileyemeyecei iin, en etkin yeni retim teknii, verimlilik erisi zerinde farkl bir noktada belirebilir: dier bir deyimle, teknolojik gelime olgusu bir teknik seimi olarak ortaya kar. Bunu iki alternatif tekniin mevcut olduu bir durum iin aklamak mmkndr. Bu tekniklerin katsaylar qa, kLa ve qb, kLb ise ve teknolojik gelime bunlar q'a, k' La ve q'b, k'Lb dzeylerine getirmise, belli bir uzun dnem denge kr orannda, teknolojik gelimeden nce a teknii en etkin teknik olduu halde, teknolojik gelime sonras b teknii daha etkin olabilir. Eer teknolojik gelime bu iki teknii de ayn oranda etkilemise, yani q'a\q'b = qal% ve k' Lalk' Lb = kLa\khb ise, teknolojik gelime yeni bir teknie gemeye yol amayacak, a teknii en etkin teknik olmakta devam edecektir. Eer sonsuz sayda teknik mevcut ise, bu olgu verimlilik erisinin btn noktalarnn ayn oranda ve ynde hareket etmesi demektir. Aksine teknolojik gelime bu teknikleri farkl oranlarda etkiliyorsa, farkl bir teknik daha krl olabilir. Buna ramen, yukardaki snflandrma, teknik saysnn sonsuz olduu ve teknolojik gelimenin bu teknikleri farkl oranlarda etkiledii durumda da uygulanabilir. Bunun iin yaplacak ey, veri bir denge kr orannda, teknolojik gelime ncesinde ve gelimeden sonra en krl tekniin saptanmas ve bu tekniklerin qkL katsaylarnn kyaslanmasdr. Eer teknolojik gelime ncesinde i'nci teknik, teknolojik gelimeden sonra ise j'nci teknik en krl teknik ise, teknolojik gelimenin blme etkisi:
rkL rkLJ

tarafndan belirlenir. ekil 23.7.'de teknik saysnn sonsuz olduu bir durumda, teknolojik gelimenin alabilecei biimler ekil 23.6.'ya benzer bir biimde, fakat verimlilik erisinin kaymas ile gsterilmektedir. ^ VV erisi, uzun dnem denge kr oran 1 /ON iken, alternatif tekniklerin q-kL bileimlerini gstermektedir. D noktas teknolojik gelime ncesinde en krl tekniin q-kL bileimini vermektedir. Teknolojik

696

NEO-KEYNES YAKLAIM

SN-T,

S T-T, S T - N ^ ^ D

ST-K^'*^' w1 < >

EKL 23.7.

>

..

>

gelime bu eriyi kaydrmakta ve farkl teknolojik gelime biimleri ortaya kmaktadr. Bylece teknolojik gelinie verimlilik erisi zerindeki uzun dnem denge noktalarn kaymas eklinde belirmektedir. Farkl uzun dnem kr oranlarnda, ekonomi farkl verimlilik erilerine sahip olacandan, btn denge kr oranlarnda teknolojik gelimenin qkL bileimlerine etkisi, sahte retim fonksiyonunun btnn kaymas demek olacaktr.

23.8.

UZUN DNEM DENGE NOKTALARININ KIYASLANMASI

Sahte retim fonksiyonu ve verimlilik erileri zerindeki noktalarn farkl ekonomilerin farkl uzun dnem denge noktalar eklinde anlalmas gerektii yukarda belirtilmiti. Bu noktalar birbirlerinden blm ve/veya retim teknii asndan farkl olabilirler. Bu noktalarn hangi alardan farkl olduklar, uzun dnem denge durumlar arasndaki kyaslamalarn ne derece anlaml olabileceini belirler. rnein, yukarda, teknolojik gelimenin ynnn belirlenmesi iin denge kr orannn sabit kalmas gerei aka kendini gstermektedir. Ayn husus teknolojik gelimenin olmad denge durumlarnn kyaslanmasnda da ortaya kabilir. retim tekniklerinin ok sayda olduu bir ekonomide, teknolojik gelime sorunu ile teknik seimi sorunu i ie girdiinden, denge noktalarnn kyaslanmas sorununu en genel

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

697

ekilde ele almak gerekmektedir: yani^ sadece mevcut verimlilik erileri ve sahte retim fonksiyonu zerindeki noktalarn deil, farkl teknolojik gelime biimlerinin ortaya kard yeni verimlilik erileri ve retim fonksiyonu zerindeki noktalarn da birbirleriyle ve teknolojik gelime ncesindeki durumla kyaslanmas gerekmektedir. a. Kr ve cret oranlar ayn, teknikler farkl: Bu, birden fazla tekniin belli kr ve cret oranlarnda eit derecede krl olmas ile ayn nitelikte olup verimlilik erisi zerindeki gei noktalarnn kyaslanmasnda ortaya kan bir durumdur. Bu ekonomilerde kr oran ve reel cretler ayn olduu iin, retim teknikleri ve dolaysyla retim aralar farkl olmasna ramen, ekonomilerin sermaye stoklar arasnda bir kyaslama yapmak mmkn ve anlamldr. Byle bir kyaslamada, adam bana den krn yksek olduu ekonomide adam bana den reel sermaye (reel-sermaye oran) da yksektir. Dier yandan, eer bu ekonomiler ayn snfsal tasarruf fonksiyonlarna sahip iseler, adam bana den krn yksek olduu ekonomide adam bana yaplan tasarruf ayn oranda yksek olacaktr. Bu ekonomide adam bana den sermaye stoku da ayn oranda yksek olaca iin, adam bana den net yatrmn sermaye stokunun deerine oran, yani byme oran her iki ekonomide de ayn olacaktr. Her iki ekonomi de ayn oranda byd halde retim teknikleri farkl olduu iin output bileimleri farkl olacaktr. Ancak, r ve w ayn olduu iin, reel-sermaye orannn yksek olduu ekonomide adam bana den output deerinin yksek olacan sylemek mmkndr. b. Kr oran ayn, cretler ve retim teknikleri farkl: Bu, teknolojik gelimenin ynnn saptanabilmesi iin gerekli olan kouldur: ekil 23.6 ve 23.7. Ayn durum, verimlilik erisi zerindeki krl ve krl olmayan teknikleri karlayan noktalarn kyaslanmasnda da ortaya kar: rnein Tablo 23.4. ve ekil 23.5.'de r'nin .50 ve .20 dndaki btn deerleri iin I. ve II. tekniin kyaslanmas gibi. Eer bu ekonomiler durgun ekonomilerse, net output sadece tketim malndan oluaca iin, net outputlar arasnda fiziksel bir kyaslama yapmak mmkndr. Ancak, buradan hareketle, ayn denge kr orannda daha yksek reel cret veren ekonominin adam bana daha ok output rettii sylenemez. Bu, denge kr orannn dzeyine baldr; rnein Tablo 23.4.'de kr orannn baz deerleri iin adam bana outputu daha dk olan I. leknik daha yksek reel cret vermektedir. Ayn hususu teknolojik gelimenin incelendii ekil 23.7'de de grmek mmkndr: ayn kr orannda daha yksek reel cret veren

698

-.,

NEO-KEYNES YAKLAIM

teknik adam bana daha ok output retebilecei gibi (rnein SKT, SNT ve STT durumlar) daha az (STK) veya ayn miktarda output retebilir (ST-N durumu). Ayn nedenle, bu ekonomilerin reel-sermaye oranlar arasnda da bir kyaslama yapmak mmkn deildir; cretlerin yksek olduu yerde reel-sermaye oran daha yksek (SK-T), ayn (SN-T) veya dk (ST-T, ST-N ve ST-K) olabilir. Dolaysyla, bu ekonomiler w, q veya kL kstaslarna gre sralandnda, farkl sralamalar ortaya kacaktr. Dier yandan, bu ekonomilerde net tasarruf varsa ve byme oran pozitif ise, output bileimleri farkl olacaktr. qkLw ilikileri konusunda bir genelleme yaplamayaca iin, bu ekonomilerden hangisinde adam bana den tasarrufun adam bana den sermaye stokunun deerine orannn daha yksek olduu., dier bir deyimle, hangi ekonominin daha yksek bir oranda byd saptanamaz. c. Kr oran ve cretler farkl, teknikler ayn: Bu ekonomiler farkl verimlilik erileri veya sahte retim fonksiyonu zerindeki uzun dnem denge noktalar tarafndan temsil edilirler. Teknikler ayn olduu iin, kullanlan retim aralar da ayndr. Ancak, gelir dalm farkl olduu iin, bu ekonomilerin byme oranlar ve dolaysyla output bileimleri farkldr. Dier yandan, kr oran ile adam bana den sermaye stoku arasndaki tek ynl bir iliki kurmak, yani kr orannn dk olduu ekonomide reel-sermaye orannn daha yksek veya daha dk olduu konusunda bir genelleme yapmak mmkn deildir: dier bir deyimle, Wicksell fiyat etkisi her iki ynde de olabilir. Dier yandan, eer ekonomilerde birden fazla retim arac ve birden, fazla kesim varsa, byme oranlarnn farkll, kesimlerin retim younluklarnn farkllna yol aaca iin, ekonomilerin adam bana den sermaye stoklar arasnda fiziksel bir kyaslama yapmak da mmkn deildir. Zira, bu ekonomilerin sermaye stoklar, ayn retim aralarn farkl oranlarda ierecektir. d. Blm ve retim teknikleri farkl: Bu koullar altnda iki ekonomi arasnda kyaslama yapmak ve genellemelere gitmek mmkn deildir. Bu ekonomilerin sermaye stoklar arasndaki fark, hem retim aralarnn niteliinden, hem de blmn farkl olmasndan domaktadr. Dier bir deyimle yukardaki b ve c klarmdaki sorunlar burada i ie girmitir. Grld gibi farkl denge koullarna sahip ekonomiler arasndaki kyaslamalarda retim teknolojisinin koyduu snrlamalar, blmn farkl olmasndan doan snrlamalardan ok daha azdr:

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

699

uzun dnem denge durumunda bulunan iki farkl ekonominin kyaslanmasnda, retim tekniklerinin ve retim aralarnn bu ekonomilerde farkl olmas; blmn, kr oran ve reel cretlerin farkl olmasndan ok daha az snrlayc olmakta ve bu koullarda kyaslama belli llerde anlaml bir ekilde yaplabilmektedir. Buna karlk blmn farkl olmas, bir yandan byme orannn ve output bileiminin, dier yandan da ayn retim aracnn deerinin farkl olmasna yol amakta; kyaslama byk lde anlamm yitirmektedir. Bu husus, denge durumunun tanmnda, blmn sabit olmas koulunun ok daha nemli olduunu aka kantlamaktadr. .

23.9. NEOKLASK TEPK: ZNCRLEME NDEKS YNTEM


Robin9on'un sermayenin llmesine ilikin olarak neoklasik sermaye teorisine ynelttii eletirilere kar neoklasik tepki, bu eletirileri ve Robinson'un sermayenin llmesi konusunda nerdii yntemde ortaya kan ve neoklasik yaklama ters den sonular giderecek yeni bir yntem gelitirmek eklinde belirmitir. Reel-sermaye oran ynteminin neoklasik teoriye ters den sonular ylece zetlenebilir: . a. Ayn fiziksel sermaye stoku, cret ve kr oranlar farkl deerler ald zaman, farkl sermaye miktar olarak belirmektedir- Wicksell fiyat etkisi. rnein Tablo 23.2.'de II., III. ve IV. tekniklerin sermaye miktarlar r'ye bal olarak deimektedir. b. Farkl oranlarda output (q) reten farkl nitelik ve bileimdeki retim aralar, farkl kr ve cret oranlarnda eit sermaye miktar olarak belirmektedir. rnein Tablo 23.4.'de r=.5O iken, I. tekniin sermaye miktar (fc L =0.8x10=8); r=0.30 iken II. tekniin sermaye miktarna (kL' = 0.808x9.9=8) eittir. Her iki durumda da retim fonksiyonu tek-deerli olmaktan k-, maktadr: bir yandan ayn fiziksel retim arac farkl iki sermaye miktar olarak belirelilmekte, dier yandan ise ayn igc ve sermaye miktar, iki farkl output oran retebilmektedir. Bu iki olgu neoklasik yaklam iin olduka rahatsz edicidir. Zira, neoklasik anlamda, "retim asndan bakldnda" retim aralarnn ayn fiziksel yapya, nitelie ve bileime sahip olduu iki farkl denge durumunda, bu aralarn oluturduu sermaye stoku ayndr ve ayn

700

NEO-KEYNES YAKLAIM

retkenlie sahiptir. Dier yandan, eer bu stoklarn ierdii retim aralarnn nitelii ve bileimi farkl ise, bu stoklar farkl sermaye miktarlarn gstermelidir ve farkl retkenlie sahiptir: dier bir deyimle, kazma kazmadr ve makine de makinedir. Soruna retim teorisi ve retkenlik asndan bakldnda, bu nermenin yanl olduunu sylemek olanakszdr. gcnn ve retim aralarnn nitelii ve bileimi ve dier teknolojik koullar veri olduunda, retim aralarnn ve bunun btncl bir ifadesi olan sermaye stokunun retim kapasitesinin de veri olaca aktr. Ancak, soruna sermaye teorisi ve blm asndan bakldnda, sermaye stokunu oluturan aralarn fiziksel nitelii ile bu aralarn igc veya output cinsinden fiyatlar veya miktarlar arasnda bire-bir iliki olmad iin, retim aralarnn fiziksel nitelik ve bileimleri sabit kald halde, bu aralarn btncl ifadesi olan ve ekonomik bir g ifade eden sermaye stoku, farkl koullarda farkl deerler alacaktr. Bu iki olguyu birlikte ifade edebilecek bir l birimi bulunabildii takdirde, bu birimle llen sermayeyi ieren bir retim fonksiyonu, hem retimin teknik ilikilerini, hem de blm ilikilerini zmleyecektir. Dier bir deyimle, rcel-sermaye oran ynteminin ortaya kard, blmle ilgili sorunlar da ortadan kalkacaktr. Bunlar: c. Reel-sermaye oran ynteminin marjinal-verimlilik blm ilikilerini vermemesi. d. Output ve sermaye miktar arasnda ters ynde bir ilikinin ortaya kabilmesi gibi saduyuya (veya neoklasik saduyuya) aykr den bir olguya yol amas, outputun artabilmesi iin sermaye miktarnn azalmasnn gerekli olabilmesi. Btn bu glkler, neoklasik gr erevesinde, sermaye stokunun llmesindeki indeks-saylar sorunlarndan domaktadr. Zira, kr oranndaki ve cretlerdeki farkllklar, ayn fiziksel sermaye stokunun farkl sermaye miktarlar veya farkl fiziksel sermaye stokunun ayn sermaye miktar olarak ortaya kmasna yol amaktadr. Dolaysyla, kr oranndaki deimelerle retim aralarnn fiziksel miktar ve niteliklerindeki deimelerin sermaye miktar zerindeki etkilerini birbirinden ayracak bir yntem bulunmas gerekmektedir. Byle bir yntem, kr oranndaki farkllklarn, sermaye stokunun outputla olan teknik ilikisini etkilemesini nleyecek; rnein, sermaye birikimi halinde, blmn ve kr orannn deimesi sonucunda ortaya kan yeni retim aralar stokunun, daha dk bir sermaye miktarn gstermesi

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

701

gibi bir sonu (yani, birikim sreci iinde Wicksell fiyat etkisinin ortaya kmas) nlenecektir. Bu sorunlar o r t a d a n kaldraca belirtilen zincirleme indeks ynt e m i n i n dayand temel varsaymlar unlardr: a. Niha o u t p u t homojendir; b. lee gre verim sabittir; c. u z u n dnem denge koullar ( d u r g u n veya duraan) egemendir; d. iki t e k n i k sadece t e k bir cret orannda eit derecede krl hale gelmekledir, y a n i yeniden-gei y o k t u r ; e. belli bir cret orannda eit derecede krl hale gelen iki t e k n i k t e n hangisinde a d a m bana den sermaye stoku ve o u t p u t d a h a fazla ise, o t e k n i k gei k r o r a n n d a n d a h a dk k r oranlarnda d a h a krldr - y a n i Wicksell etkisi pozitiftir. Zincirleme sermaye m i k t a r indeksinde, sermaye miktarlar arasndaki oran, farkl tekniklerin r e t i m aralarnn, bu tekniklerin ekrl olduu n o k t a l a r d a k i (gei noktalarndaki) r e t i m maliyetlerinin birbirine oran olarak t a n m l a n m a k t a d r . Bu ekilde hesaplanan oranlar, k r o r a n n d a k i deimelere gre dzeltilerek sermaye-miktar zincir indeksi elde edilir. Bu sermaye m i k t a r oran indeksinde, belli bir tekniin sermaye m i k t a r , o tekniin en krl olduu k r orannda elde ettii sermaye m i k t a r orannda sabit k a l m a k t a , dolaysyla k r oranndaki deimelerden etkilenmemektedir. Bylece, tekniklerin ekrl olduu n o k t a l a r iin, o u t p u t l a sermaye-miktar-indeks-says arasnda, t e k n i k bir iliki k u r m a k olana domaktadr. Bu y n t e m i s a p t a m a k iin s a h t e r e t i m fonksiyonunun dayand verileri (Tablo 23.2.) kullanalm. reel-sermaye Gei k r oranlarnda (.20,.10 ve ve .05) bu tekniklerin deerlerle) oranlar (KL) zincirleme-indeks

eklnde h e s a p l a n a n sermaye m i k t a r l a r (C) Tablo 23.8.'de (yaklak gsterilmitir. TABLO 23.8. =10 i. = 4 oranlar 0.20 0.10 0.05 Zincirleme ndeks
KL
K

Q=12 i. = 4
*L
K

=14 Lc = 4
KL
K

ic=4
*L
K

20

20 20

28 25

28 28 28

36 33

40 40 40

48


58 58

r = . 2 O iken I ve I I ; .10 iken II ve I I I ; .05 iken de I I I ve IV. teknikler e-krhdr ve b u n l a r n reel-sermaye oranlar t a b l o d a gsterilmitir.

702

NEO-KEYNES YAKLAIM
tretilmesi iin, yukardaki > .

Sermaye-miktar zincirleme indeksinin sermaye m i k t a r oran t a n m goreinco:

Kt{I) _KL(D. , Kt (II) _ KL (H). ! 0

g t (III) _ KL(III).O K,(TV) KL(IY).O

olmaktadr. Dier bir deyimle, gei kr orannda iki tekniin sermayemiktar oran, o tekniklerin o kr oranndaki reel-sermaye oranlarnn birbirine orandr. (23.23.}'deki tanmlar bir indeks says eklinde ifade etmek, yani .Kj'leri tek tek belirlemek iin bir baz seimi gereklidir-yani Kt (I) belirlenmelidir. Bunun iin:
;

Kt (I) = Kh (I).7O veya Kt (I) \Kh (I).2O =1

(23.24) , '

tanmn yaparak, bu oran indeks baz olarak alrsak:

Kt (II) = KL (II). 2O -ffir = KL (III)'.1O ^ {"j


K

= KL (II). M

(23.25) (23.25.a)
(23.25.b)

Kt (IV) = KL (IV),05 ^

( I I I )

ifadeleri, bu indekse gre hesaplanm sermaye miktarlarn verecektir; bunlar, K, (I) = 20; Kt (II) = 28; Kt (III) = 40 ve Kt (IV) = 58 olmaktadr. > Burada yaplan ey, kr oranndaki deimelerin sermaye miktarlar zerindeki etkilerini ortadan kaldrmak suretiyle tekniklerin kullandklar sermaye stoklarn ayn temel zerinde kyaslamaktr. ndeks birimi cinsinden hesaplanan sermaye miktar, her teknik iin sabittir ve kr oranmdaki deimelerden bamszdr: rnein, kr oran ne olursa olsun, II. tekniin sermaye miktar 28 indeks birimidir. Dolaysyla, bir teknikten dierine geildii zaman deien ey, sermaye deeri deil miktardr: rnein r=.10'da II. teknikten III. teknie geildii zaman sermaye miktar 28 indeks biriminden 40 indeks birimine kmaktadr. Dier bir deyimle, sermaye miktar biu yntemle lld zaman hem ayn teknik iinde, hem de teknikler arasndaki geilerde, kr oranndaki deimelerin yaratt fiyat etkisi ortadan kaldrlm olmaktadr. Nitekim KtjKL oran, kr orannn belli bir deer almas sonucunda, sermaye miktarnn reel sermayeden sapmasnn bir l-

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

703

sdr. Bu nedenle, belli bir kr orannda e-krl olan iki tekniin (rnein r = .10'da II ve IIl'n) reel-sermaye miktar oranlan, kr ve cret oranlar her iki teknikte de ayn olduundan, birbirine eittir: K I ( I I ) / K L (II). 1O = Kt (III) jKL (III). 1O . Ksaca bu yntem, kr oran belli bir ynde deitiinde, birbirlerini izleyen tekniklerin sermaye miktarlarnn kyaslanmasna olanak vermektedir. Bundan sonra yaplacak ey, bu sermaye miktarlarn ieren retim fonksiyonlarn formle etmek ve bu fonksiyonlarn, marjinal verimlilik blm ilikilerini saladn gstermektir. retim fonksiyonunun formlasyonu iin gerekli veriler; Q, Lc ve K ; 'dir. Q=f (Lc, K ; ), sistemin retim fonksiyonunu gsterecek ve bu, dorusal olarak, Q=aLc -\-bKi eklinde belirlenecektir. Burada a ve 6, retimin teknik katsaylardr. Sistemin teknik retim ilikileri hangi tekniklerin kullanddma, bu da kr oranna baldr. Bu adan, sadece tek bir tekniin en krl olduu noktalarla, iki tekniin e-krl olduu noktalar ayrmak gerekir. Gei noktalarnda retim fonksiyonunun belirlenmesi iin, bu noktalardaki teniklerin input-output ilikilerinin yukardaki dorusal biimde formlasyonu gerekir. r=.2O iken: ; Q(I) = aLc (I) + bKt (I) veya 10=4a + 206 Q{ll) = aLc (II) + bKt (II) veya 12=4a + 286 yani o=1.25, 6=0.25 olmaktadr. K;(I)/LC(I) = 5 ve Jt,(II) /LC(II) = 7 olduundan, bu iki tekniin birlikte kullanlmasndan elde edilecek retim fonksiyonu: Q = f(Lc, Kt)ln = 1.25 Lc + 0.25 K, 5 ^ KtILc ^ 7 (23.26)

olacaktr. Ayn ilem r=.10'da II ve I I I ; r=.05'de III ve IV iin de tekrarlanrsa: ' Q = f(Lc, K^/zm/ = -837 Lc + 0.1661 Kt 7 < KtILc ^ 10 Q = f(Lc, Kt)mliy = 2.481 Lc + 0.1011 Kt 10 < KtlLc ^ 1 4 . 5 (23.26.a) (23.26.b)

ifadeleri gei noktalarnda sistemin retim fonksiyonunu vermektedir. Grld gibi, fonksiyonlarn I/C'ye gre ksm trevleri gei noktasnda reel cretleri vermekte, marjinal verimlilik blm ilikileri salanmaktadr. Ayn ekilde, fonksiyonun jK;'ye gre ksm trevi, sermayenin indeks birimi cinsinden getiri orann vermektedir: b=rpt.

704

NEO-KEYNESf YAKLAIM

Burada p t , indeks birimi ile llen sermaye miktarnn output cinsinden fiyatdr. rnekte sermayenin retim maliyeti output cinsinden deil de igc cinsinden hesapland ve indek9 baz olarak reel-ser: maye alnd iin Kt, o u t p u t cinsinden llen bir indeks says deildir. ndeks bazn o u t p u t cinsindon llen sermaye olarak alm a k suretiyle Kt'yi output birimine indirgemek m m k n d r . Bu takdirde, fonksiyonun Kye gre ksm trevi gei kr orann verecektir. Bunu I. ve I I . teknikler iin yaparsak K,' (I) = 25, Kt' (II) = 35 olacandan: 10 = 4a + 256 12 = 4a + 356 ifadelerinden a = w - 2 = 1.25 ve b r = 0.20 sonucu elde edilir, w, output cinsinden llen cret olduundan, indeks baznn deimesi L c 'nin katsaysn etkilememektedir. Gei noktalarnda marjinal verimlilik blm eitlikleri belirlendii halde, sadece tek bir tekniin kullanlmas halinde ne retim fonksiyonu, ne de blm ilikileri tretilebilmektedir. rnein r = 0 . 1 5 olduu zaman sadece I I . teknik kullanld iin; Q (II) = a'Lc(H) -\b'Kiill) veya 12=4a' + 286'; (f ; /L e =7) eitliinden a' ve 6"nn ve dolaysyla retim fonksiyonunun tretilmesi olanakszdr. Bu takdirde sylenebilecek tek ey, a' ve 6"nn, retim fonksiyonunun r=.2O ve r=0.10'daki a ve 6 katsaylaryla snrlanddr: 1.25 < a' <1.837 ve 0.1661 <6' <0.25. Sadece I. tekniin kullanlmas halinde, igcnn marjinal verimliliinin st snr 1.25, kr orannn alt snr 0.20; sadece IV. teknik kullanldnda kr orannn st snr 0.05; igcnn marjinal verimliliinin alt snr ise 2. 481 olacaktr. Bunlar u teknikler olduu iin, igcnn ve sermaye miktarnn marjinal verimliliklerinin hem st hem de alt snrlarn saptamak olanakszdr. Gei noktalarndaki retim fonksiyonu ekil 23.8.'de gsterilmitir. Bu, Robinson'un sahte retim fonksiyonu ile kyasland zaman, burada zig-zaglarn kaybolduu ve konveks bir ilikinin ortaya kt grlmektedir. retim tekniklerinin says sonsuz olduu zaman, her teknik sadece tek bir noktada kullanlaca iin, bu fonksiyonun keleri kaybolacak, fonksiyon sreklilik gsterecektir. Bu yntemin Robinson'un eletirilerine ne dereceye kadar cevap verdiini belirlemek iin, yaplan eyin niteliini saptamak ve bunun dayand varsaymlar incelemek gereklidir. Burada ilk dikkat edile-

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI

705

>Le

3 -

w =2.481 r =0.05

-yy^
r

[r --0-10

2 -

w=1.25 =0-20

1 1 1

I I ! I-

1
12

EKL 23.8.

cek husus, bu yntemde sermaye stokunun (veya miktarnn) kr oranndan bamsz olarak llmediidir. indeks saylar, ister output, ister igc cinsinden hesaplanm olan retim maliyetine dayansn, bu maliyetler kr oranna baldr. Dier bir deyimle, indeks saylarnn belirlenebilmesi iin kr orannn nceden bilinmesi gerekir. ikinci olarak, indeks saylar ile ifade edilmi sermaye miktarn ieren retim fonksiyonunun ksm trevleri, geleneksel neoklasik anlamda marjinal verimlilie eit deildir. Bilindii gibi bu anlamda marjinal verimlilik, farkl iki kr orannda en krl hale gelen iki farkl tekniin kyaslanmasndan elde edilen output-faktr oranlarna dayanmaktadr. Oysa burada, ayn kr orannda e-krl olan iki tekniin output-igc ve sermaye miktar-igc oranlar arasndaki oran sermayenin marjinal verimlilii olarak tanmlanmaktadr. Geleneksel neoklasik anlamda marjinal verimlilik ilikisi, kr oranndaki deimeler sonucunda, output-sermaye orannda ortaya kan deimenin limitte ald deer eklinde tanmland halde, burada, kr oran deimemektedir.. Bunlardan ok daha nemli olan bir husus, bu yntemin tekniin geri gelmesi ve sermaye-dnm olgularnn mevcut olmadn varsaymasdr. Bu varsaymn doru olmamas halinde retim fonksiyonu tek-deerli olmaktan kacak ve ayn tekniin sermaye miktar kr oranna bal olarak deiecektir. Bu olguyu incelemek iin, Tablo 23.4.'deki verilere indeks saylar yntemi uygulanrsa Tablo

706

. NEO-KEYNES YAKLAIM

Tablo 23.9.

Gei kr oranlar
T

<= 1 ?=
KL
8 .00

I L c =10 8.00

Q=l KL

II L c =9.9

<?= Lc=10
KL

50 20

8.20 7.90

8.20 8.20

7.40

7.68

23.9.'daki durum ortaya kacaktr: I. ve II. teknikler r=.2O ve r=.50 de e-krl olduklar iin, I. tekniin sermaye miktar sabit olmaktan kmaktadr. r=.50 iken I. tekniin bu ynteme gre hesaplanan sermaye miktar 8; II. tekniin ise 8.2'dir. r=.2O olduu zaman bu iki teknik tekrar e-krl olduundan I. tekniin r=.20'deki sermaye miktar 7.68 (=Kt (II), KL (T).2IKL (II).2) olmaktadr. r=.50 iin retim fonksiyonu: Q = (1/14)LC + (1/28) Kt ; 8/10 ^ 7C;/LC g 8.2/9.9 (23.27) yani, o = l /14, 6 = 1 /28 olacaktr. Bunlar ise gei noktalarndaki faktr fiyatlarn vermektedir. Ayn ey r=.2O iin yaplrsa: Q = (1/11.48) L c +(l/60)K ; ; 7.68/10 ^ K J L C ^ 8.2/9.9 (23.27.a) yine marjinal verimlilik blm ilikileri elde edilecektir. Ancak, grld gibi, ayn retim aralarnn bir ifadesi olan sermaye miktar, I. teknik iin sabit olmaktan kmaktadr; r=.50 iken bu tekniin sermaye miktar 8; r = .20 iken ise 7.68'dir. Bylece, kr oranndan bamsz olarak tek-deerli bir sermaye miktar hesaplamak olanakszdr. Bu yapld ve I. tekniin r=.50'deki sermaye miktar, 8, r = .50 iken de aynen muhafaza edildii takdirde, her iki gei kr oran iin hesaplanan retim fonksiyonu (23.27)'deki olacaktr. Bu ifade ise sadece r = .50 iin faktr fiyatlarn verecek; r=.2O olduu zaman bunun ksm trevleri faktr fiyatlarndan farkl olacaktr. Dolaysyla, eer tekniklerin sermaye miktarlar sabit tutulursa, retim fonksiyonunun ksm trevleri, btn gei noktalarndaki faktr fiyatlarn vermeyecek; buna karlk, Tablo 23.9.'da olduu gibi, belli bir tekniin sermaye miktarnm sabit olmasndan vazgeilirse, yntemin temel amac ortadan kalkacaktr. Tekniin geri gelmesi halinde bu yntem tek-deerli bir retim fonksiyonu vermemektedir. (23.27) ve (23.27.a)'daki retim fonksiyonlarnda, KJL'mn. alaca maksimum deerler (ki bu, II. tekniin KijLc orandr) akmaktadr. Dolaysyla, X(/L c =8.1 deerine iki farkl output miktar kar gelmektedir. q = a -\-bkt ifadesinde, kt = 8.1

SERMAYE TEORS: ROBINSON-ELETR VE KATKI


.1

707

iin, r=.50 iken, g.5 = 10.1/28; r= .20 iken de, g . 2 = 13/60 < 10.1/28 = g-5 olmaktadr. Bu ise, bu yntemde retim fonksiyonunun retimin teknik ilikilerini gsterdii iddias ile elimektedir: zira, ayn sermaye-igc oran, kr orannn ald deere gre, farkl outputigc oranlar verebilmektedir. Ksaca, bu koullar altnda retim fonksiyonu tek-deerli olmaktan kmaktadr. Ayn tutarszlklar tekniin geri gelmedii, fakat sermaye younluu geri geldii bir durumda da ortaya kacaktr. Bu durumda, baz gei noktalarnda sermaye-miktar younluu ile kr oran ayn ynde, buna karlk output ters ynde hareket edecektir. Btn bu koullar altnda Robinson'un temel eletirileri cevapsz kalmakta; retim fonksiyonu bu yntem erevesi iinde bir teknik iliki olarak formle edilebilse bile, bu fonksiyon neoklasik zelliklere sahip olmamakta; blmn bu teknik ilikilerden tretilmesi olana ortadan kalkmaktadr.

OKUMA STES 1. Asimakopulos and Weldon (1963)*: Teknolojik gelime trleri. 2. Bruno et al (1968) 3. Champernowne (1954)**: Zincirleme indeks yntemi. 4. Ferguson (1969), pp. 323-335: Neoklasik deerlendirme. 5. Harcourt (1972)**, pp. 1-38: Basit ve kapsaml bir survey. 6. Lemer (1953)**: Neoklasik yaklamn eletirisi. 7. Robinson (1953-54)* *: Neoklaik teorinin ilk kapsaml eletirisi. 8. (1956)* Chs. 4-5; 10-13; pp. 411-420: Model. 9. 10. 11. 12. (1959)*: Birikim fonksiyonu; eletiri. ve retim

(1962a)**, Parts I - I I : Modelin gelitirilmi ekli. (1962b) (1970b)*: Tartmalarn sorunlarn ksa bir zeti. ve

13. Robinson and Naqvi (1967)*:Uyumsuz retim fonksiyonu ve tekniin geri gelmesi. 14. Solov (1956a)**: Neoklasik eletiri. 15. Swan (1956)**, Appendht: Sermayenin llmesi ve Wicksell etkileri.

24. ROBINSON BRKM MODEL

24.1. MODELN TEMEL UNSURLARI


Robinson, byme ve dinamik denge analizini iki kesimli bir model iinde yrtmektedir. Bu modelin yaps daha nce incelenen klasik modelle ayn olmakla beraber, iki model arasnda zellikle blm-byme ilikileri asndan nemli farklar mevcuttur. Robinson modelinde bu ilikiler Keynesi temellere oturtulmutur ve KaldorPasinetti srecinin incelenmesinde kullanlan iki kesimli modelle klasik model arasndaki fark, Robinson modelinde de aynen belirmektedir. Bu nedenle, burada Robinson yaklamnn temel nermeleri, yaklamn amacna uygun bir biimde formle edilmi olan tek-kesimlitek-mall bir model iinde ele alnacak; daha nce Kaldor-Pasinetti modellerinde ortaya kan 6021. temel Keynesi ilikiler bu modelde de sz konusu olduu iin, sadece bu modelin getirdii yenilikler vurgulanacaktr. Bu ereve iinde, nce modelin temel unsurlar belirlenecek, daha sonra bu unsurlar ieren modelin dinamik byme sreci incelenecektir. a. Teknik koullar: Niha output ile sermaye stokunun birbirinden ayrlmad tek-mall-tek-kesimli bir modelde, nceki blmde incelenen sermaye teorisi ile ilgili sorunlar bir kenara atlm olacaktr. Dolaysyla, bu tip bir modelin Robinson yaklam ile badaabilmesi iin, mallar arasnda bir ayrm yaplmaldr. Burada ele alnan modelde, niha outputun hem tketim, hem yatrm mal olarak kullanlabilecei; yatrmlara ayrlan niha outputun niteliinin deitirilerek input olarak kullanlabilecek bir retim arac haline getirilebilecei varsaylyorsa da, ex post olarak tketim-yatrm mallar ayrm muhafaza edilmektedir. yle ki, niha output bir kere belli bir retim arac haline dntkten sonra, bunun tekrar tketim mal olarak kullanlmas veya niteliinin deitirilerek baka tip bir retim arac haline getirilmesi olanakszdr. Bu adan model, neoklasik macun modelinden nemli bir farkllk gstermektedir: niha output ex ante olarak istenildii biimde yorulmakta ve istenilen nitelikteki bir yatrm mal haline getirilebilmektedir. Ancak, ex post olarak, retim aracnn niteliini

710

NEO-KEYNES YAKLAIM

deitirmek olanaksz olduu iin, retim fonksiyonu sadece ex ante anlamda mevcuttur; ex post anlamda ise her teknik iinde sermaye-igc, sermaye-hasla ve hasla-igc oranlarn deitirmek olanakszdr. Ex ante olarak, bilinen retim tekniklerinden biri veya birden fazlas seilebilir ve yatrma ayrlan niha output bu tekniin veya tekniklerin gerektirdii retim arac veya aralar haline dntrlebilir. Ex post anlamda ise retim katsaylar sabit olup 'faktrler' arasnda ikame szkonusu deildir. Herhangi bir andaki sermaye stoku, gemi dnemlerden devralnan ve bu dnemlerde seilmi retim tekniklerine ait retim aralarndan meydana gelmektedir. Bu stokun nitelii, bileimi ve miktar veridir. Gemiteki teknik seimleri, o dnemlerde, ileriye dnk olarak oluturulan, cret, fiyat ve kr bekleyilerine dayanmaktadr. Bu bekleyiler, iinde bulunulan dnemlerde gereklemi bulunan cret, fiyat ve krlardan farkl olabilecei iin, gemiten devralnan retim arac stoklar ve retim teknikleri, bugn egemen olan cret, fiyat ve krlar asndan, en uygun teknikler ve aralar olmayabilir. Dier bir deyimle, balang koullar denge durumdan hayli uzak olabilir. gc, dier modellerde de olduu gibi homojen olup bunun miktar, nitelii ve byme oran veridir. retim teknikleri, niha outputun retimi iin ayn nitelikte, fakat farkl oranlarda igc kullanrlar. Balangta mevcut bulunan retim aralar ve teknikleri btn igcnn istihdamnn salanmasna olanak vermeyebilir. Bu anlamda, retimi snrlayan ey mevcut retim aralardr. b. Piyasa koullan: Modelde farkl piyasa vardr ve dinamik dengenin salanmas bu piyasalarn ayn anda dengede bulunmalarn gerektirir: igc, mal ve para ve sermaye piyasalar. gc piyasasnda serbest rekabet egemen olup cretler eitlenmekte, cret pazarlklar parasal cretler zerinden yaplmaktadr. Modelde parasal cretlerin sabit olduu, reel cretlerin niha outputun parasal fiyatna bal olarak deitii varsaym yaplmakta ise de, parasal cretlerin iki durumda artabilecei ngrlmtr: igc piyasasnda talep fazlas bulunmas ve reel cretlerin, enflasyon snrn belirleyen dzeyin altna inmesi hallerinde. Bunlardan ilki, kapasite outputunun retilmesi iin gerekli igcnn, mevcut igcnden fazla olmas halinde sz konusudur. kincisinde ise, yatrmlarn mal piyasasnda yaratt talep fazlas, niha outputun fiyatn ykselterek reel cretlerin, kabul edilebilecek asgari dzeyin altna inmesine ,yol amaktadr.

ROBINSON BRKM MODEL

711

Mal piyasas koullaryla ilgili olarak model, hem serbest hem de aksak rekabet durumlarn incelemektedir. Serbest rekabet koullarnda fiyatlar, arz-talep dengesi ile belirlenmekte ve dolaysyla kr marj esnek olmaktadr. Bu, daha nce Kaldor-Pasinetti modelinin incelenmesi srasnda ortaya kan fiyat intibak makanizmasmn yaratt durumdur. Fiyat intibak ve bunun ortaya kard blm mekanizmas, aada incelenecek olan yatrm fonksiyonu ile birlikte, sistemin retim aralarnn tam kapasitede kullanmn salarsa da, igcnn tam istihdamna yol amayabilir. Monopolc rekabet halinde ise firmalar fiyat-belirleyicidir. Kr marjlar esnek deildir ve arz-talep dengesizlii miktar intibak yoluyla giderilir. Bu durum, daha nce de grld gibi, ksa dnemde sz konusu olacandan, bu dnemde, monopolc rekabet dk kapasite kullanm ve dk istihdama yol amaktadr. Para ve sermaye piyasas modelde tamamen pasif olup mal piyasasnn gerektirdii intibaklar yapmaktadr. Bu piyasann sistemin ilemesine snr getirdii tek durum, enflasyon sreci iinde srekli olarak artan para ve kredi talebi karsnda, faiz orannn ykselmesi, para ve kredi arznn yetersiz olmas nedeni ile yatrmlarn kstlanmasdr. , c. Tasarruf fonksiyonu: Model, btn Keynesi modeller gibi snfsal tasarruf fonksiyonu varsaym yapmaktadr. Ayrca, iilerin btn cretlerini tketim mallarna harcadklar varsaylmakta (s w =0), kapitalistlerin ise tasarruf eilimlerinin bir ve birden kk olduu durumlar ayr ayr incelenmektedir. Kapitalistlerin tasarruflarna ilikin olarak firma tasarruflar ile kiisel tasarruflar arasnda ayrm yaplmakta, dolaysyla krlardan yaplan toplam tasarruflar firmalarn dividant oranlaryla kapitalistlerin tasarruf oranlarna bal olmaktadr. s c = 1 olduu zaman bu ayrm nemini kaybettii iin firmalarn dividant politikalar, kapitalistlerin tketimleri pozitif olduu zaman etkili olmaktadr. Dier yandan, kiilerin krlardan yaptklar tasarruflarla dividant gelirleri arasndaki iliki gecikmeli bir iliki olarak ortaya kmakta, retim dnemi sonunda datlan krlar bir sonraki dnemde kullanlmaktadr. Bu iki dnem arasnda fiyatlarn deimesi, krlarn reel deerini etkilemekte ve kapitalistler bu etkileri hesaba katmaktadrlar. d. Yatrm fonksiyonu : Modelin yatrm fonksiyonu, tretilmi bir fonksiyondur. Sistemde dolaysz olarak belirlenen deiken, kapitalistlerin arzuladklar ve gerekletirdikleri birikim orandr. Kaldor gibi

712

NEO-KEYNES YAKLAIM

Robinson da, Keynes'in faiz oran ile sermayenin marjinal etkinliine balad yatrm fonksiyonunu reddetmektedir. Robinson'un, kapitalistlerin hayvansal gds kavram, gerekte, birikim eiliminden farkl bir ey deildir. Bu gd, verilmi toplumsal ve siyasal yap ve atmosfer iinde, birikimin krllnn bir fonksiyonudur. Kr orannn yksek olmas iki nedenle birikim dzeyinin yksek olmasna yol aar. Bir kere, yksek kr oran, kapitalistlerin yatrmlar yoluyla gze alabilecekleri riski artrr ve risk unsuru yksek olan yatrmlar daha kolaylkla yapmalarna olanak verir. Ayrca, krlarn yksek olmas, yatrmlarn finansman iin gerekli kaynaklarn daha kolaylkla ve firmann kendi fonlaryla salanmasna yol aar. Formel olarak, hayvansal gdy ifde eden ilikide, arzulanan byme oran, beklenen kr orannn bir fonksiyonudur. Ser, maye stoku beklenen kr oran ile deerlendirildii zaman, arzulanan byme orannn salanmas iin ne kadar yatrm yaplmas gerektii ortaya kacaktr. e. Bekleyiler: Btn Keynesi modellerde olduu gibi, Robinson modelinde de yatrm ve teknik seimi ile ilgili kararlar bekleyilere dayandrlr. Herhangi bir dnemde, niha outputun parasal fiyatnn gelecekte ne olaca konusunda oluturulan bekleyiler, yakn gemiteki tecrbeler dayandrlr. Modelde parasal cretler, yukarda belirtilen snrlar iinde sabit olduu iin, fiyatlar konusundaki bekleyiler ayn zamanda reel cretler konusunda da bekleyileri yaratmaktadr.

24.2. KISA DNEM DENGE


Robinson modeli, hem ksa dnem hem de uzun dnem denge koullarnn analizine olanak vermektedir. Byme olgusunun bir dinamik sre olarak incelenmesi, ksa dnem dengesinin ve ksa dnemde alnan kararlarn etkilerinin, birbirini izleyen dnemlerde incelenmesi demektir. Byle bir analiz, belli bir balang dneminden hareket eder. Yukarda belirtildii gibi, bu dnem ncesinde olumu deiken ve ilikileri veri olarak alr ve bunlarn bir sonraki dnemde ortaya kard veya karmas olasl olan olgular inceler. Bu adan, byme olgusunun tasvir bir sre iinde incelenmesinde, ksa dnem dengesi ncelik kazanr. Herhangi bir dnemde kapitalistlerin elinde, gemiten devraldklar belli bir sermaye stoku ve nlerinde, yatrm yaparken seebilecekleri farkl retim teknikleri mevcuttur. Teknik seimi, yakn

ROBINSON BRKM MODEL

713

gemite olumu ve ileriye dnk fiyat, cret ve kr bekleyilerine baldr. Ex ante olarak i=l,2,...,r tane farkl retim tekniinin mevcut olduunu varsayar, bu tekniklerin birim output retim katsaylarn aci (dolaysz igc), aei (dolayl igc) ve t; (oluma dnemi) ile gsterirsek, ex ante retim olanaklarn gsteren cret-kr ilikisi:
B

-=

olacaktr. Burada wm, iinde bulunan dnemdeki parasal cretlerdir ve sisteme veri olarak girer: kapitalistler, parasal cretlerin deimeyeceini varsaymaktadrlar, p*, niha outputun beklenen parasal fiyat olup bu bekleyi, outputun parasal fiyatnn yakn gemite olutuu dzeyin etkisiyle belirlenmitir reel cretler w*=vmlp* olduundan: * ci + r*aei (l+r*Y (24.1.a)

reel cret-kr ilikisini verecektir. Teknik katsaylar bilindiinde, beklenen reel cret dzeyinde her teknik iin ayr ayr bu iliki formle edilebilir ve (24.1.a)'daki ifadede her teknik iin r*'nin almas beklenen deer bulunabilir. Grld gibi beklenen kr oran, fiyat ve cret bekleyileri ile teknik katsaylarn bir fonksiyonudur. Teknikler iinde en yksek kr bokleyiini veren teknik veya teknikler seilecektir. Dolaysyla, beklenen kr oran ile teknik seimi birlikte belirlenmektedir. Teknik katsaylar ve reel cret bekleyilerinin bolirledii maksimum kr oranna r*max dersek; ayn beklenen reel cret dzeyinde bu orann altnda kr oran veren teknikler seilmeyecek ve yatrmlara ayrlan output, sadece r*max orann veren tekniin (veya tekniklerin) gerektirdii retim arac haline getirilecektir. Teknik seimi sorununun bu ekilde zmlenmesinden sonra yaplacak ey, bu teknie veya tekniklere yaplacak yatrmlarn dzeyinin saptanmasdr. Burada iin iine hayvansal gd fonksiyonu girmektedir. Kapitalistlerin planladklar byme oran (g*), bu tekniklerden elde edeceklerini bekledikleri kr orannn bir fonksiyonu olduuna gre: g* = / ( r * M J ; /' > 0 , / " < 0, / (0) < 0 (24.2)

ekil 24.1.'de grld gibi r*max~=ro iken planlanan byme oran sfrdr; bu orann pozitif olmas iin beklenen maksimum kr

714

NEO-KEYNES YAKLAIM

EKL 24.1.

orannn ro'm stnde bir deer almas gerekmektedir. Bunun nedeni, yatrmlarn tad risk unsurudur: net yatrmn ve birikimin mevcut olmas iin, beklenen kr orannn, yatrmlarn tad riski karlayabilmesi gerekmektedir. Bu adan r0 noktasnn daha dk bir dzeyde olduu bir ekonomide, dier koullar ayn iken, kapitalistlerin gelecee daha gvenle baktklar sylenebilir. Dier yandan, beklenen kr oran -arttka fonksiyonun eiminin artmas da bir lde risk unsuru ile ilgili bir olgudur. Beklenen kr oran ykseldike, planlanan birikim oran artmakta, sermaye stoku ykselmektedir. Output ile sermaye stoku arasndaki oran azalaca-in, bu, risk unsurunu artrmaktadr. Bu nedenle, beklenen kr oran arttka, planlanan birikim orannn daha dk bir oranda artmas beklenebilir. Hayvansal gdnn yksek olduu bir ortamda, birikim oran iki nedenden dolay yksektir. Yksek gd hem veri koullarda beklenen kr orannn yksek olmasna, hem de belli bir krllk bekleyilerinin yol at birikimin artmasna neden olmaktadr. *max S* belirlendii anda, planlanan byme orannn gerektirdii yatrmlar da belirlenecektir. Bunun iin, nce sermaye stokunun deerlendirilmesi gerekmektedir. Gemi dnemlerden devralnan sermaye stokunun parasal deeri, Km; bir nceki dnemde kazanlm bulunan parasal krlarn, Pm, beklenen kr oran zerinden kapitalize edilmesiyle bulunur:
r ve

ROBINSON BRKM MODEL

715

K = P ,_] /r* (r*, r* m a x yerine kullanlmaktadr) (24.3) Sermaye stokunun parasal deeri bulununca, planlanan birikim orannn gerektirdii yatrmlarn parasal deeri:
m <
t-l)

(24.4)

olacaktr. Bylece (24.2) ve (24.4), planlanan yatranlarla beklenen kr oran arasnda dolayl bir iliki kurmaktadr, t-l dneminde elde edilen parasal krlar veri olduundan, beklenen kr oran yksek olduu lde sermaye stokunun deeri dk olmaktadr. Dier yandan, beklenen kr oran ykseldike, planlanan birikim oran artacaktr. Kr oran deitike planlanan yatrmlarn hangi ynde deiecei, bu iki ters etkinin karlk gcne baldr:
di* dr*
E

= -Pm-n [r*f'(r*)-f(r*)]>< 0

(24.4.a)

glrJe planlanan byme oranmn kr bekleyilerine gre esneklii dersek, sa taraftaki ifade (Eg/rl) /(r*)'y e eit olduundan, eer /( r *) erisinin esneklii birden bykse, kr oran artt zaman planlanan yatrmlar da artacak, aksi halde azalacaktr. ekil 24.2.; (24.2), (24.3) ve (24.4)'den tretilmi olan planlanan yatrm erisini gste-

EKL 24.2.

716

NEO-KEYNES YAKLAIM

mektedir. Beklenen kr oran r 0 iken planlanan yatrmlar OABC alanna; Tj iken de O A ' B' C alanna eittir. f(r*) erisinin esneklii beklenen kr oran arttka azald iin, beklenen kr orannn yksek olduu dzeylerde, bu orandaki bir artn planlanan yatrmlar azaltaca, dk olduu dzeylerde ise artraca sylenebilir. Herhangi bir dnemde gemiten devralnan retim aralar ve igc, gelir dalmndan ve talep dzeyinden bamsz olarak, retilebilecek maksimum outputu, yani kapasite outputunu (Yc) teknolojik olarak belirlemektedir. Mevcut retim aralar, igcnn tamamnn istihdamna olanak veren bir dzeyde ise, kapasite outputu ayn zamanda tam istihdam outputuna (Yf) eit.olacaktr. Bu adan igcnn t a m istihdamna ve sermaye stokunun t a m kullanmna teknolojik bir engel yoktur. Krllk ve talep durumlar elverili ise, mal piyasas dengesi tam istihdam outputu dzeyinde gerekleecektir. Buna karlk, mevcut sermaye stokunun t a m kapasite kullanm iin gerekli igc mevcut deilse, sermaye stoku ve igcnn veri olduu ksa dnemde, outputu teknik anlamda snrlayan faktr igc, aksi halde ise sermaye stoku olacaktr: ilkinde Yc>Yf, ikincisinde Y c < Y f ' d i r . Mevcut sermaye stokunun kullanm efektif talep ile fiyat-cret ilikisine baldr. Herhangi bir retim aracnn veya retim biriminin (rnein bir fabrikann) kullanlmasnda, fiyatlar bu kullanmn igc maliyetinin karlanmasna olanak vermiyorsa, efektif talep sorunu olmasa bile o fabrika kullanlmayacaktr. Efektif talep ise kapitalistlerin tasarruf oranlarna, firmalarn dividant oranlarna, yatrmlara ve kr marjlarna baldr. Fiyat rekabetinin mevcut olmas halinde kr marjlar esnek olacandan, kapasite outputuna eit bir talep fiyat intibak yoluyla yaratlacaktr. Dolaysyla, rekabetin snrl veya aksak olduu, kr marjlarnn esnek olmad hallerde, mikt a r intibak mekanizmas ileyecek ve ortaya kullanlmayan kapasite kabilecektir. Kr marjnn esnek olmas halinde fiyat hareketleri, teknik olarak belirlenmi kapasite outputuna eit bir talep yaratacaktr. Kapasite outputunun ayn zamanda t a m istihdam outputunu verdiini varsayarsak, fiyat intibak ayn zamanda igcnn t a m istihdamn da salayacaktr. Kr marj:
x

P*_- " wm

g - w w

(24.5) .

ROBINSON BRKM MODEL

,717

olduundan wm ve q veri iken, kr marjnn deimesi fiyatlardaki (dolaysyla reel cretlerdeki) deimeye baldr. Reel cretlerdeki, deimeyi belirleyen unsur, Kaldor-Pasinetti modelinde olduu gibi, mal piyasasndaki arz-talep koullardr. Bu koullar planlanan yatranlarla tasarruflar arasndaki farka baldr. Planlanan tasarruflar, herhangi bir gelir dzeyinde, snfsal tasarruf oranlar ve firmalarn dividant oranna bal olarak yaplabilecek tasarruflardr. Dolaysyla, planlanan tasarruflar, dier parametreler veri olduundan, gelir dalmna bal olarak deiir. Yatrmlar tasarruflardan tamamen bamsz olduu iin, ex ante olarak belli bir gelir dzeyinde yaplmas planlanan yatrmlarla, bu gelir dzeyinde ve dalmnda yaplabilecek tasarruflar farkl olacaktr. Ortaya kan arz veya talep fazlas, fiyatlar ve reel cretleri deitirecek; snfsal tasarruf oranlar farkl olduunda, toplam tasarruflar deiecek ve ex post olarak, gerekleen tasarruflarla planlanan (ve gerekleen) yatrmlar birbirine eit olacaktr. Burada incelenen fiyat intibak mekanizmas, ilke olarak KaldorPasinetti sreci ile ayndr. Fiyat intibak, gelir dalmm deitirerek planlanan yatrmlara eit bir tasarruf yaratmakta ve kapasite outputunun satlmasn salamaktadr. Herhangi bir dnemde planlanan yatrmlar tasarruflardan bykse, toplam gelir iindeki kr pay ex post olarak daha byk olacak ve. kr marj fiyatlarla birlikte artacaktr. Kr marjndaki bu art enflasyon snrna arpmad srece, ksa dnemde yatrm-tasarruf dengesi, gelir dalmndaki ve dolaysyla toplam tasarruflardaki deimeler ile salanacaktr. Kr marjnn esnek olmamas halinde, fiyatlar genel dzeyi sisteme dsal olarak girmektedir. Parasal cretler veri olduu iin, bu ayn zamanda gelir dalmnn sabit olmas demektir:

q ve X veri olduu iin reel cretler sabittir. Planlanan yatrmlarn planlanan tasarruflar amas halinde ortaya kan talep fazlas, miktar intibak yoluyla giderilecektir. Bu sre yatrm-tasarruf dengesini salayan Keynesi oaltan srecidir. Yatrmlarn dzeyi gelir dzeyini belirleyecek ve yatrm-tasarruf dengesini salayan gelir dzeyi, tam kapasite outputunun altnda olabilecektir. Dier bir deyimle, burada, kapasite kullanm sistem iinde belirlenmekte ve yatrmlarn dk obuas halinde kullanlmayan kapasite ortaya kabilmektedir.

718

NEO-KEYNES YAKLAIM

Kr marj ve parasal cretler veri, output ile igc arasnda, normal kapasiteye kadar dorusal bir iliki mevcut (yani Y=qL, outputun igc maliyeti sabit) iken, gelir dalm da veri olmaktadr: zira, P/Y = 1 (w/)'dur. Bu durumda miktar intibak mekanizmas sadece output ve istihdam dzeyini belirlemektedir. Modelin baka bir biiminde sabit kr marjnn deien gelir dalmyla badaabilecei ve bu nedenle, reel cretler azalmakszm, gelir iindeki kr paynn artabilecei ngrlmektedir. Bu modelde, toplam outputun retiminde, dolayl (Le) ve dolaysz (Lc) igc ayrm yaplmaktadr. Dolaysz igc outputla ayn oranda artmakta ve bu, normal kapasite outputuna kadar devam etmektedir. Dier bir deyimle, dolaysz igcnn retkenlii (q) sabittir. Fiyatlar ve parasal cretler de sabit olduu iin, birim outputun igc maliyeti normal kapasiteye kadar sabit kalmaktadr. Normal kapasitenin zerinde retim yapld zaman, igc maliyeti hzla artmakta, bylece, outputun marjinal maliyet erisi, Kaldor modelinde olduu gibi, yana yatm bir L biimini almaktadr. Dolayl igc outputla ayn oranda artmamakta, aksine, output dzeyinden bamsz olarak belli bir dzeyde istihdam edilmektedir; yle ki, output dzeyi ne olursa olsun, bunun retimi iin gereken dolayl igc sabittir. Bu durumda, toplam igcne den output, retim ve istihdam dzeyi ile birlikte artmaktadr. Bu ise, fiyatlar, reel cret ve kr marj sabitken, gelir iindeki kr paynn outputa bal olarak artmasna olanak vermektedir. Bunu formel bir model erevesinde incelemek iin, modelin ierdii temel ilikileri, sw = 0 ve s c = l varsaymlarn yaparak formle edelim: Y=W + P = wL+P ' (24.6) (24.7) (24.8) (24.9) (24.10)

L = Lc + Le Y = qLe S = P S = I*

Bu denklemlerden ilki reel gelirin blmn; ikincisi toplam igcnn dalmn; ncs output-dolaysz igc ilikisini; drdncs tasarruf fonksiyonunu; sonuncusu da denge koulunu vermektedir. Bunlara ayrca (24.5.a)'daki koulu da eklersek, toplam olarak yedi denklem, yedi bilinmeyen (Y, W, L, Lc, S, P, w) vardr. Bunlardan: P = I* (24.11)

ROBINSON BRKM MODEL

719

< 2

"3)

zmlerini elde ederiz. (24.11), ksa dnemde krlarn yatrmlarn bir fonksiyonu (burada eiti) olduunu gstermektedir. Bu sonu, fiyat veya miktar intibaknn ilemekte olmasndan bamszdr. (24.12), dolaysz igcnn, yatrmlarn artan bir fonksiyonu olduunu gstermektedir: yatrmlar arttka oaltan yoluyla cutput ve dolaysz igc istihdam, Le sabit olduu iin de dolaysz-dolayl igc oran artmaktadr. (24.13), gelir iindeki kr paynn, yatrmlarn artan bir fonksiyonu olduunu gstermektedir; 8(P/Y) j8l*>0. Kr marj ve reel cretler sabit olduu halde yatrmlar arttka P / Y'nin artmasnn nedeni, dolaysz-dolayl igc orannn ve adam bana den outputun yatrmlarla birlikte artmasdr; Y \L = Yj{Le + Lc) <//[l +(Le/Lc)] olduu iin yatrmlar arttka Lc artmakta, q ve Le sabit olduundan, YL de artmaktadr. Dolaysyla ksa dnemde, normal kapasite kullanm snrlar iinde, adam bana den outputtaki deimeler dorudan doruya kr payn etkilemekte, yatrmlar hem gelir dalmn, hem de output ve istihdam dzeyini belirlemektedir; Bu anlamda, modelin bu biiminde, sadece miktar intibak mekanizmas iledii halde fiyat intibak mekanizmasnn ilemesi halinde ortaya kan sonu, yani gelir dalmnn deimesi de salanmaktadr. Bylece modelde, genel olarak ksa dnem dengesi, gelir dalmnn ve/veya output dzeyinin deimesi ile salanmaktadr. Ortaya kan srecin dinamik olarak incelenmesinde, modelin bu farkl biimleri ayr ayr gz nne alnabilirse de, analiz ilke olarak deimeyecektir. Bu nedenle burada, kr marjnn esnek olduu, tam kapasite outputunun retildii ve sadece fiyat intibak mekanizmasnn iledii varsaylacaktr. t dnemi sonunda gerekleen birikim oran (gt), bu dnem iinde yaplan yatrmlarn (I,*), sermaye stokunun deerine (Kt) oranna eittir. Burada sermaye stokunun deerlendirilmesi sorunu tekrar ortaya kmaktadr. Dnem sonunda gerekleen krlarn reel deerinin beklenen kr oran ile kapitalize edilmesi suretiyle, sermaye stokunun niha output cinsinden deeri bulunabilir:

720

NEO-KEYNES YAKLAIM

'

Kt

= -_ =

f-"tLf

(24.14)

Gerekleen byme oran ise: =-&* ' (24-15)

olmaktadr. (24.14) ve (24.15), gerekleen byme oran ile beklenen kr oran arasnda bir iliki salamaktadr. Bu iliki, yatrmlarn, gerekleen byme oran ile beklenen kr oranna olan etkisiyle ortaya, kmaktadr. Yatrmlar yksek iken, ex post olarak, fiyatlar genel dzeyi, gerekleen krlar ve kr pay yksek olacak, bu ise beklenen kr orann artracaktr. Dier yandan, sermaye stoku her dnemde, gerekleen krlarn beklenen kr oran ile kapitalize edilmesi suretiyle hesapland iin, beklenen kr oran ve gerekleen krlar deitii zaman, sermaye stokunun deeri de deiecektir. Ayn seimaye stokuna fakat farkl kr paylarna ve kr oran bekleyilerine sahip iki ekonominin ksa dnem denge durumlarnn kyaslanmasnda, bu stok farkl deerler alabilir dier bir deyimle, Wick9ell etkisi pozitif veya negatif olabilir. Eer bu etki ntr ise, yani seimaye stokunun deeri beklenen kr oranndaki deimelere kar duyarl deilse, gerekleen byme oran ile yatrmlar arasnda dorusal bir iliki mevcut olacaktr. Dier yandan, yatrmlarla gerekleen krlar arasndaki iliki dorusal olduu (rnein, yukardaki modelde P, = I* t ) ve seimaye stokunun deeri, beklenen kr oranndaki deimelere kar duyarl olmad iin, It* ile r* ( = P , / K ( ) arasndaki iliki de dorusal olacaktr. Dolaysyla, Wicksell etkisi ntr olduu zaman, gerekleen byme oran ile beklenen kr oran arasndaki iliki dorusaldr; rnein yukardaki modelde J t * = Pt olduu ve r* deitii zaman sermaye stokunun deeri sabit kald iin, I * / / f = P / K veya r*=g ilikisi salanmaktadr. Eer Wicksell etkisi negatif veya pozitif ise, hem I* ile g, hem de I* ile r* arasndaki iliki dorusal olmaktan kaca iin, gr* ilikisi de dorusal olmayacaktr. ' Wicksell etkisi hangi ynde olursa olsun, yatrmlar ykseldike, gerekleen birikim oran ile gerekleen krlar artacak, byme oran ne kadar yksekse kr bekleyileri de o kadar yksek olacaktr. Bylece, kr bekleyileri ile gerekleen birikim oran arasnda iki ynl bir iliki ortaya kmaktadr: kr bekleyileri arzulanan birikim orann, bu da yatrmlar belirlemektedir. Yatrmlar bir yandan gerekleen birikim orann, dier yandan da gerekleen krlar ve dolaysyla kr

ROBINSON BRKM MODEL

721

bekleyilerini belirlemektedir. Kr bekleyileri ile birikim oran arasndaki bu ilikiler, Robinson modelindeki sre analizinin dinamik unsurlarn oluturmaktadr.
s
*

s,a -- f- 9 EKL 24.3. '

ekil 24.3.'de sc=l ve ntr-Wicksell etkisi varsaymlar yaplarak g-r* ve g* r* ilikileri gsterilmektedir. ekilde g* erisi g dorusunu iki noktada kesmektedir. Ancak bu, mevcut olabilecek olaslklardan sadece bir tanesini gstermektedir. Dier bir olaslk, g* erisinin g dorusu altnda kalmas ve bu doruyu kesmemesidir. Bu takdirde arzulanan birikimin kr bekleyilerine kar duyarll, krlarn birikim oranna kar duyarllndan daha fazladr. Bu durumda arzulanan birikim oran, gerekleen birikim oranndan daima yksek olaca iin, ekonominin bymesine ancak teknolojik veya kurumsal (enflasyon snr) bir etken engel olabilir. Byle bir durumda, ekonominin ne uzun, ne de ksa dnem dengesi mevcuttur. kinci olaslk, bu iki erinin tek bir kesim noktas olmasdr. Byle bir durumda ekonomi, yksek veya dk bir uzun dnem denge birikim oranna sahip olabilir. ekilde beklenen kr oran ro* iken arzulanan birikim oran g0*; bu kr bekleyiine yol aan gerek birikim oran ise go'dr. go*>go olduu iin, bu durum firmalarn planladklar yatrmlarn artrma-

722

NEO-KEYNES YAKLAIM

larna yol aacaktr. Ayn ekilde B'nin sa tarafndaki veya A ' m n sol t a r a f n d a k i bir n o k t a d a g* <g olduu iin, bu d u r u m l a r d a planlanan yatrmlar azalacaktr. Ancak, sistemin m u t l a k a z a m a n iinde A veya B n o k t a l a r n d a k i denge d u r u m l a r n d a n birine doru ynelmesi sz konuau deildir. H a t t a u z u n d n e m denge koullarnn geeklemedii d u r u m l a r d a sistem h e r h a n g i bir d n e m d e A v e y a B n o k t a l a r n d a k i denge d u r u m u n a (ki bu sadece ksa d n e m denge olacaktr) gelse bile, o dnemi izleyen dnemlerde, sistemin bu n o k t a d a kalacan sylemek olana y o k t u r . Dier bir deyimle, bir ksa dnem dengesinin u z u n dnem dengesi koullarnn bazlarn iermesi, bu dengeye u z u n dnem dengesi niteliini vermez. B u n u n t e m e l nedeni, R o b i n s o n ' u n u z u n dnem detfgesi k a v r a m n d a y a t m a k t a d r . H e r ne k a d a r A ve B n o k t a l a r u z u n d n e m denge noktalar ise de, bu denge ileride, belli bir dnem sonra gerekleecek bir denge deildir. Aksine, u z u n d n e m dengesi z a m a n iinde srekli bir dengedir ve bu a d a n gemile gelecek arasnda bir fark y o k t u r . Bu denge, bekleyilerin srekli olarak gerekletii, k r oran bekleyilerinin, fiyatlarn ve reel cretlerin srekli olarak sabit kald, teknolojik gelimenin sapmasz (veya Robinson-ntr) olduu gereki olmayan bir d u r u m d u r . Srekli deimenin m e v c u t olduu ve bu deimeler k o n u s u n d a k i ndeyilerin ex post olarak dorulanmad ve dolaysyla bekleyilerin devaml olarak deitii bir sistemin, bu zelliklere sahip olmas dnlemez. Dolaysyla b u , analitik bir denge k a v r a m d r ve gerek bir srecin tasviri deildir. Eer ele alnan dnemde denge A veya B noktasnda salanmsa ve bu uzun dnem dengesi ise, gemite de denge bu n o k t a l a r d a salanm demektir ve gelecein dengesiz olmas iin bir n e d e n y o k t u r ; aksi halde, gemi dengesizken gelecein dengede olacan beklemek anlamszdr. Modelin ksa d n e m dengesinin u z u n d n e m dengesine ynelmeyecei ve birbirini izleyen dnemlerin gerekleen birikim oranlarnn farkllk h a t t a dalgalanmalar gsterecei olgusunun aklanabilmesi iin, y u k a r d a ele alnan modelin baz basitletirici varsaymlarnn deitirilmesi gerekmekledir. B u v a r s a y m l a r d a n ilki t a s a r r u f fonksiyonu ile ilgilidir; s c = l varsaym. D a h a nce belirtildii gibi modelde, firmalarn (-1 dneminde datt krlar ( P , ^ ) , t dneminde kullanlmaktadr. s c = l varsaym kaldrlrsa ve firmalarn d i v i d a n t oran (datlan krlar /toplam krlar) a ile gsterilirse, t dneminde k r l a r d a n yaplacak t k e t i m harcamalar ( 1 s ^ a P j - ! olacaktr. cretler t a m a m e n tketildiine gre, t dne-

ROBINSON BRKM MODEL

723

mindeki tasarruflar, bu dnemde firmalarn elde ettikleri (fakat henz datlmayan ve kullanlmayan) krlar (Pt) ile bireylerin tl dnemi sonunda elde ettikleri krlardan t dneminde yaptklar tketim harcamalarnn farkna eittir: S, = Pt - ( l - s c ) a Pt_, Dolaysyla, ksa dnem dengesi I* = S veya: ' ' Pt = 1% + (l-s c ) a Pt^ (24.17) eitliinin salanmasn gerektirir. s c = l olduu zaman hem firmalarn dividant oranlar, hem de krlarla bunlardan yaplan tketim harcamalar arasndaki gecikmeli iliki nemini kaybetmekte ve Pt=I*t olmaktadr. Grld gibi, t dneminde gerekleen krlar, sadece t dneminde yaplan yatrmlarn deil, ayn zamanda t1 dneminde salanan krlarn da bir fonksiyonudur. Net yatrmlarn mevcut olmad ve gerekleen birikim orannn sfr olduu dnemlerde bile, gemi dnemlerde elde edilen krlardan yaplan harcamalar, iinde bulunulan dnemde gerekleen krlarn pozitif olmasn salamaktadr: Pt = (1sc) P t _ ! . Dolaysyla, g = 0 olduu zaman, kr bekleyileri pozitif olacak; g* erisi ekil 24.3'de r* eksenini pozitif bir noktada kesecektir. Birbirini izleyen dnemlerde gerekleen krlar arasndaki bu iliki, uzun dnem denge koullar gereklemedii zaman, ksa dnem dengesinin bir an iin A veya B noktasnda olumas halinde, bu dengenin srekli olamayacan aklamaya yeterlidir. Bunun iin ekonominin t dneminde gg* eitliini gerekletirdiini ve gerekleen birikim orannn gemi dnemlerde srekli olarak artm olduunu varsayalm; yani ekonomi, gemi dnemlerde F gibi bir noktadan B noktasna doru gelmekte olsun, t dneminde ekonominin ksa dnem dengesi B noktasnda gereklemitir. Bu dnemdeki birikim oran, bir nceki dnemin birikim oranndan yksek olduu iin, I,* > I* ,_j ve P , > P , _ d*1- S t S t* olduu, yani kapitalistlerin bekleyileri t dneminde gerekletii iin, t + 1 dneminde planlanan yatrmlar, t dnemindeki yatrmlara eit olacaktr; I* t+ = I* t. t-\-l dneminde gerekleen krlar ise, t dneminde gerekleen krlardan byk olacaktr: ' P+ = I't++Q--*c)*Pt>Pt = t * + ( l - s c ) a P , _ (24.18) Bu ise t-\-l dneminde oluturulan kr bekleyilerini olumlu ynde etkileyecek; r * t + > rt* olaca iin, planlanan yatrmlar artrlacak, yani g* t+ > gt olacaktr. Bylece ekonomi bir dnem iinde B noktasnda dengeye gelse bile, g*g eitlii dndaki uzun dnem denge
J

(24.16)

724

NEO-KEYNES YAKLAIM

koullar (r* 1 nin sabit kalmas vs.) gereklemedii iin, bu denge srekli olarak salanamayacaktr. Ayn sonu, d u r g u n bekleyiler hipotezinin kaldrlmas ve bekleyilerin, sadece iinde b u l u n u l a n dnemdeki d u r u m u n ileriye doru bir projeksiyonu olmasndan kp, gemiteki olgulardan etkilenmesi halinde de sz k o n u s u d u r D u r g u n bekleyi hipotezi, bekleyilerin, iinde b u l u n u l a n d n e m d e gerekleen d u r u m a kar esnekliinin t a m olduunu varsayar. Oysa y a t r m kararlar u z u n dnemli kararlardr ve bu kararlarla ilgili bekleyiler u z u n dnemli bekleyilerdir. Bir a n l a m d a b u , y a t r m kararlarnn, t a l e p t e k i cari deimeden ok, talebin izledii t r e n d ile ilgili olmas d-emektir. Bu t a k d i r d e sadece iinde b u l u n u l a n dnemin deil, gemi dnemlerin tecrbeleri de yatrm kararlarn etkileyecektir. Eer t dneminde oluturulan fiyat bekleyii sadece t dneminde gereklemi b u l u n a n fiyatlarn deil, ayn z a m a n d a gemi dnemlerdeki fiyatlarn bir fonksiyonu ise, fiyat deimeleri talep deimelerinin bir gstergesi olduundan, beklenen k r oran, gemi dnemlerdeki fiyatlara da bal olacaktr. Bu olgunun ksa d n e m dengesinde ve gerekleen birikim orannda y a r a t a c a dalgalanmalar belirlemek iin yine t dneminde g* =g eitliinin salandn ve t'den nceki dnemlerde de fiyatlarn ve dolaysyla beklenen k r orannn srekli olarak artm olduunu varsayalm. Analizi basitletirmek iin y u k a r d a incelenen olgunun m e v c u t olmadn (yani sc=l olduunu) varsayarsak P t =I*t olacaktr. I* t+ = /,* eitlii saland ve Pt+1 = P t = / t * olduu iin, fiyatlar t ile t-\-l dnemleri arasnda deimeyecektir. Eer durgun bekleyi hipotezi doru ise, teknik koullar ve parasal cretler veri iken, r t * = r* r + olacak, yani beklenen kr oran deimeyecektir. Oysa, beklenen kr oran daha nceki dnemlerde gereklemi bulunan fiyatlarn da bir fonksiyonu ise, t ile t + 1 dnemleri arasnda fiyat deimesi durmu olsa bile, t + 1 dneminde beklenen fiyatlar t dnemindeki beklenen fiyatlardan yksek olacak ve dolaysyla kr oran bekleyii artacaktr. Bu, arzulanan birikim orann gerekleen birikim oran zerine kartarak sistemi denge durumundan uzaklatracaktr. Bu makanizmay belirlemek iin fiyat bekleyilerinin intibakl bir nitelikte olduunu varsayaum: P*t+x-Pmt = PPt+-P*t) 1 > P > 0 (24.19)

t dnemindeki fiyat bekleyileri (p* t ), ti (i = 0,1,2,...) dnemlerindeki fiyatlarm arlkl bir ortalamas olacak; fiyatlarn srekli olarak artmas halinde (pt> pt-> Pt-2) * dneminde beklenen fiyatlar,

ROBNSON BRKM MODEL

725

bu dnemde gerekleen fiyatlardan daha kk olacaktr; p*t<Pr Dier yandan, burada ptpt+\ olduundan, p t + />* t >0 olacak; (24.19)'da p*t+ p*t > 0 sonucu elde edilecektir. Dier bir deyimle, t-\-l dneminde beklenen fiyatlar, t dneminde beklenen fiyatlardan yksek olacak, bu ise kr bekleyilerini ve arzulanan birikim orann artrarak ekonomiyi uzun dnem denge noktasndan uzaklatracaktr. Bu olgu A noktasndaki dengenin kararszln deil, bu noktann uzun dnem denge noktas saylabilmesi iin, dier uzun dnem denge koullarnn da gereklemesi gerektiini gstermektedir. Yukarda incelenen iki olgunun yaratt etkilere, r*g* ilikisinin kararl olmamasndan, sapmal teknik gelimeden ve dsal oklardan doabilecek etkiler eklendii zaman, modelin ksa dnem dengesinin hayli dalgalanmal olduu ve gerekleen birikim orannn zaman iinde srekli olarak deiecei aka ortaya kmaktadr. Bu dalgalanmalar, bir yandan bekleyilerin gemiteki tecrbelerden etkilenme derecesine, dier yandan da yatrm planlarnn bekleyilere kar duyarlk decesine baldr. Dsal oklar bir kenara atldnda bile, ksa dnem dengesinin isel bir kararszla sahip olduu; ksaca, modelin bir dengesizlik modeli olduu ortaya kmaktadr.

24.3. DURAAN DURUM SEL DENGE

DENGE KOULLARI

VE

Sistemin uzun dnem dengesinde bulunmas veya Itobinson'un deyimiyle isel dengeye sahip olmas, yukarda belirtildii gibi g*=g koulundan baka baz dier koullarn da gereklemesine baldr. Bu koullar, Robinson'un uzun dnem denge koullarndan baka bir ey deildir: kr bekleyilerinin zaman iinde deimemesi, gerekleen kr orannn sabit kalarak beklenen kr oranna eit olmas. Byle bir durum parasal cret ve fiyatlarn zaman iinde deimemesini gerektirir. Teknik gelime mevcut deilse, reel cretler ve gelir paylar zaman iinde sabit kalacak, yatrmlarn mill gelir iindeki pay da deimeyecektir. Bu koullar altnda Kaldor- Pasinetti modelinin denge zellikleri gerekleecektir: g*=g; r*=, r; r = g/sc (24.20)

gerekleen birikim oran, arzulanan birikim oranna, beklenen kr oran ise gerekleen kr oranna eit olacak; fiyatlar, reel cretler ve kr oran ile bir uyum iinde bulunacak ve sermaye stokunun deerini

726

NEO-KEYNES YAKLAIM

'

lmek ve bunun zerinden bir kr oran hesaplayabilmek olana doacaktr. Mevcut sermaye stoku zerinden elde edilen kr oran, yatrmlardan beklenen getiri oranna eitlenecek, beklenen getiri oran gerekleecek ve zaman iinde sabit kalacaktr. Denge durumunda, birikim oran denge kr orann belirleyecektir. g=g* eitlii Harrod'un gerek-gerekli byme oranlarnn eitliinin saland denge zelliini verecektir. Bu anlamda ekil 24.3.'de B noktasndaki birikim oran, Harrod'un gerekli birikim orandr; = g w E e r arzulanan birikim oran bu gerekli orana eit olursa (g*=); gerekleen birikim oran da (g) gerekli birikim oranna eit olacak, g = = g * eitlii salanacaktr. Harrod modelinin denge durumunda olduu gibi, bu dengenin de srekli olabilmesi iin bekleyilerin deimemesi gerekecektir. Ancak, Harrod modelinde g=g* eitlii bekleyilerin deimemesini salad halde, Robinson modelinde bu yeterli olmamaktadr. Bir deyimle, burada, dier uzun dnem denge koullar salanmadka gg* eitlii sistemin uzun dnem denge durumunda olduunu gstermez. Modelde denge durumlarnn kyaslanmas iin, her durumun farkl denge koullarnn mevcut olduunun ve bunlarn gerekletiinin varsaylmas gerekmektedir. Bu tr iki farkl durumda hayvansal gd ayn, fakat tasarruf oranlar farkl ise, s c 'nin daha yksek olduu durumda hem denge kr oran hem de denge birikim oran daha dktr. ekil 24.4.'de Tj ve r2 dorularnn eimleri 1 /sc ve 1 /sc2'dir. scl < s c 2

nu

EKL 24.4.

ROBINSON BRKM MODEL

727

olduundan, g* erisi ayn iken, ilk ekonomide denge birikim ve k r oranlar d a h a yksektir. Bu, Keynes'in ksa dnem iin yapt gzlemin u z u n dnemdeki uzantsndan b a k a bir ey deildir. Teknolojik gelime m e v c u t ise, uzun dnem dengesi koullar ile badaan gelime t r , Robinson-ntr teknolojik gelimedir. Duraand u r u m dengesi; kr orannn, gelir paylarnn ve b y m e orannn sabit kald bir d u r u m d u r . Teknolojik gelime Robinson-ntr (veya, b u r a d a k i terminoloji ile T-SN) ise, kr oran sabitken reel-sermaye oran deimeyecek, niha output-cari igc oran (q) sabit bir oranda artacaktr. Reel cretler a d a m bana den o u t p u t t a k i arta eit bir oranda artacandan b u ; ya parasal cretler sabitken fiyatlarn sabit bir oranda srekli olarak azalmasn, ya da fiyatlar sabitken parasal cretlerin srekli olarak sabit bir oranda artmasn gerektirir. Bunlardan ilkinde parann satn alma gc srekli olarak a r t m a k t a , b u n a karlk parasal cretler ve dolaysyla t o p l a m parasal gelir sabit kalm a k t a d r . Ayn nedenle yatrmlarn ve sermaye s t o k u n u n da parasal deeri deimemektedir. Fiyatlar d t iin, b t n gelirlerin niha o u t p u t cinsinden deeri artacak, gelir paylar h e m parasal olarak hem de reel olarak sabit kalacaktr. Fiyatlarn sabit kald, parasal cretlerin artt ikinci d u r u m d a ise parasal cret ve dolaysyla t o p l a m parasal talep artacaktr. Yatrmlarn parasal deeri de ayn oranda artaca iin; t o p l a m parasal gelir, parasal krlar ve parasal cretler ayn oranda artacak, gelir paylar sabit kalacaktr. Bu iki olaslktan hangisinin d a h a anlaml veya gereki olduu sorusu, anlamsz bir sorudur. D u r a a n d u r u m dengesinin egemen olmas, son derece snrl olan baz koullarn gereklemesine baldr- bu d u r u m , kapitalizmin birikim srecinin tasviri deildir. Dolaysyla, byle bir modelin ileme mekanizmasnda ortaya kan alternatiflerden hangisinin daha gereki olduu sorusu, modelin gerekilii sorusundan d a h a anlaml deildir.

24.4. BRKM ALAR

VE STHDAM:

ALTIN

VE PLATN

Modelin duraan durum zm igcnn tam istihdam konusunda belli bir koul nermektedir. Oysa modelde, her ne kadar parasal cretler sabit olarak alnmakta ise de, sermaye birikim orannn igc byme oranndan daha yksek olmas, igc piyasasnda bir talep fazlas ortaya kartarak parasal cretleri artrabilir. Bu olaslk ksa dnem dengesini etkileyebilecei gibi uzun dnemde teknolojik gelime

728

NEO-KEYNES YAKLAIM

t i p i n i de belirleyebilir. t e bu nedenle igc piyasasnn denge koullarnn da incelenmesi gerekir. Moddlin u z u n d n e m dengesi, H a r r o d ' u n doal ve gerekli b y m e oranlar arasnda kabilecek farkllklar gidermemektedir. Robinson, u z u n d n e m b y m e srecinin alaca farkl biimleri, balang koullarnn d u r a a n d u r u m dengesine u y g u n olup olmadna gre t a n m l a m a k t a d r : balang koullarnn u y g u n olmas halinde o r t a y a kan srece altn a, aksi halde ise platin a d e m e k t e d i r . Balang koullarnn d u r a a n d u r u m dengesine u y g u n olmas halinde denge b y m e oran sabit k a l m a k t a , aksi halde ise deimektedir. E e r balang koullar d u r a a n d u r u m dengesine u y g u n , serm a y e n i n b y m e o r a n i g c n n b y m e oran ile u y u m halinde v e teknolojik gelime n t r ise, d u r a a n d u r u m dengesi t a m i s t i h d a m dengesi olacaktr. Robinson b u n a altn a a d v e r m e k t e d i r . Bu a d a : EY = 8L + ga (24.21) yani outputun byme oran (gY), istihdam dzeyinin byme oran (BL) e teknolojik gelime orannn (ga) toplamna eittir, n, igcnn byme oran ise tam istihdam koulu: , gK = g L = n (24.22) olmasn gerektirir. Bylece, adam bana den outputun byme oran teknolojik gelime oranna eit olacaktr: gy = gYg, = ga- Bu, Harrod'da hem gerekli, hem de gerek byme orannn doal byme oranna eit olduu bir dengeyi gstermektedir. g*=g olduundan Harrod'da gerekli-gerek byme oranlar arasndaki farktan doan kararszhk sorunu; gK=zgL olduu iin de gerek-doal byme oranlar arasndaki farktan doan istihdam sorunu ortadan kalmaktadr. Balang koullar duraan durum dengesine uygun olduu halde, balang dnemindeki sermaye stokunun toplam igcnn istihdamna olanak vermemesi halinde ortaya kaa sre aksayan altn a'dr. Bu durumda, eer igcnn byme oran sermaye stokunun byme oranndan yksekse, isizlik zamanla artacak, aksi halde azalacaktr. lk halde igcnn byme oran ile birikim (ve istihdam dzeyinin byme) oran Malthus bir sre iinde, artan sefalet sonucu derek, denge byme oranna eitlenebilir. Bu koullar, arzulanan birikim orannn son derece dk olduu ve teknik gelimenin mevcut olmad bir ekonomide, uzun dnem dengesinin ekil 24.3.'de A noktasnda gereklemesine yol aabilir- kurun a. Yukardaki olaslklarda, gerekleen byme oran arzulanan birikim oran tarafndan belirlenmekteydi. Arzulanan birikim orannn

ROBINSON BRKM MODEL

729

gerekleemedii ve dolaysyla gerekleen birikim orannn snrl olduu byme koullar snrl altn o'da ortaya kmaktadr. Ekonominin byme orann uzun dnemde teknik gelime ve igcnn byme oranlar snrlayabilir. Eer arzulanan birikim oran bu iki dsal orann toplamndan bykse, bu orann gereklemesi uzun dnemde olanakszdr: bu, ortaya bir igc ktl kartacaktr. Bu durumda gerekleen byme oran iki ekilde snrlanabilir. Bunlardan ilkinde igc piyasasnda ortaya kan talep fazlas, parasal cretlerin ve fiyatlarn ykselmesine ve bu da kredi talebinin artmasna yol aar. Bunun sonucunda faiz orannn ykselmesi ve /veya kredi kontrol, planlanan yatrmlarn ve arzulanan birikim orannn dmesine sebep olur. Bu parasal kstlamalar dnda, firmalar aralarnda bir anlama yaparak planlanan birikim oranna bir snr koyabilirler- byle bir durumda, igc piyasasndaki rekabetin cretleri ykseltmemesi iin, firmalar igcnn paylam konusunda bir uzlama yoluna giderek retim kapasitelerini buna gre ayarlayabilirler. Eer byle bir ayarlama yaplamamsa, kullanlmayan kapasite ortaya kacak, bu ise kr oran bekleyilerini ve dolaysyla planlanan birikim orann drecektir. igc piyasasnda bir talep fazlas olmad halde ii sendikalarnn reel cretlerdeki de kar direnmeleri, enflasyonist basky artrabilir ve isizlie ramen, reel cretler yatrmlarn gerektirdii dzeye inmeyebilir. Burada pilemi altn a ortaya kmaktadr. Birikim oran ve yatrmlarn cari reel cretlerle uyum iine girmesi, parasal kstlamalarla mmkn olabilir. Byle bir olgu daha ok sendikalamann yaygn ve gl, reel cretlerin yksek olduu koullarda ortaya karsa da, asgari geim cretinin planlanan birikim oran ile uyum halinde olmamas da buna yol aabilir. Platin alarnda balang koullarnn duraan durum dengesine uygun olmad ve bu nedenle de denge byme orannn zaman iinde deiecei belirtilmiti. Burada iki olaslk bahis konusu olabilir;-birikim orannn hzlanmas (drtnala platin a) veya yavalamas (srnen platin a). Hayvansal gdnn ve arzulanan birikim orannn yksek olduu, ancak bu birikimin birtakm fiziksel-teknik snrlamalar nedeniyle salanamad ilk durumda, igc piyasas koullar elverili ve hatta isizlik mevcut olduu halde, yatrm mallar outputunun yetersizliinden dolay, arzulanan birikim oran gerekletirilememoktedir. Ancak yatrm mallar output kapasitesi artrlabilirse, bu teknik snrlama

"730

NEO-KEYNES YAKLAIM

krlacak; yatrmlarn toplam output iindeki pay ve toplam istihdam artacak; gerekloen birikim oran arzulanan birikim oranna doru ynelecektir. Bu koullar altnda, teknolojik gelime hz yeterli dzeyde deilse ve /veya sc artmyorsa, fiyatlar ve kr oran artacak, reel cretler azalacaktr. Bu genileme ya arzulanan ve gerekleen birikim oranlarnn birbirlerine eitlenmesi ile, ya da enflasyon snrna ulalmas ile son bulacaktr. Srnen platin ada sre bunun tam tersidir: balang koullarnda, tam istihdam, yksek kr oran ve yksek birikim oran egemendir, igc, arzulanan birikim oranna eit bir oranda bymedii iin reel cretler artacak, kr marj ve kr oran bekleyileri azalacak, bu ise arzulanan birikim orann drecektir. Sermaye stoku zamanla igcnn tam istihdamnn gerektirdii dzeye decek, yatrmlarn gelir iindeki pay azalacaktr. Bu sre dinamik bir dengesizlik srecidir. Bunun niha bir dengeye gelmesi, ancak, yatrmlarn yeterli lde kslmas, birikim orannn igcnn byme oranna eitlenmesi mmkndr. Bu durumda ise sre snrl altn a ile son bulacaktr. Ortaya kabilecek son platin a tipi pilemi platin a'dr. Drtnala platin ada teknolojik gelime yeterli bir hzda mevcut ise artan birikim oranna ramen reel cretlerin dmesi nlenebilir. Bu durumda birikim oran enflasyon snrna arpmakszn hzlanabilir. Dolaysyla sistemin uzun dnem dengesi ancak arzulanan ve gerekleen birikim oranlarnn eitlenmesi ile salanabilecektir.

24.5. ROBINSON YAKLAIMININ UNSURLARI: ZET


Robinson, yaklam bir yandan ksa ve uzun dnem denge sorunlarn dier yandan da, bu sorunlar incelerken, sermaye ve byme teorilerinin, blmden birikim ve teknolojik gelimeye kadar uzanan temel ura konularn iermektedir. Yaklam Keynesi unsurlarn egemenliinde olmakla beraber, Harrod, Kaldor ve Pasinetti modellerinden nemli farkllklar gstermektedir. te yandan talep, teknolojik gelime ve sermaye teorisi konularnda baz klasik unsurlar mevcut ise de,,yaklamda, neoklasik teorinin uzun bir sre iinde oluturup yerletirdii dnce alkanlklarnn izlerini bulmak olana da vardr. phesiz sermaye teorisinde Robinson'un ynelttii eletiriler, en genel anlamda geerli ve tutarldr ve neoklasik sermaye ve blm

ROBINSON BRKM MODEL

. 731

teorilerinizi sistematik bir eletirisini oluturmaktadr. Ancak, neoklasik teorinin eletirisinde, bu teorinin isel elikisini en belirgin biimiyle ortaya koyan negatif Wicksell etkisi, sapmal veya zel bir durum olarak bir kenara atlmtr. Her ne kadar sermaye teorisindeki daha sonraki tartmalarda Robinson, bu olgunun neminin saptanmasnda nemli katklarda bulunmusa da, bu olgu karsnda Robinson'un ilk tepkisinin, neoklasik dnce tarznn yerletirdii bir alkanlk olduunu sylemek olana vardr. Robinson, faktr fiyatlar ile sermaye younluu arasndaki ilikiyi bir blm ilikisi olarak almay reddetmekte; ancak, bu ikisi arasndaki ters ynl ilikiyi kural olarak kabul etmektedir. Bu, ktlk le faktr fiyatlar arasnda oluturulan neoklasik ilikiyi benimsemek anlamna germektedir. Nitekim modelde kr maksimizasyonu, kr oran nasl belirlenirse belirlensin, neoklasik teorinin nerdii biimde bir teknik seimini gerektirmektedir. Ancak, Robinson'un teknik seimi ve sermaye younluu-faktr fiyatlar ilikilerine verdii nemi, neoklasik yaklam olarak deerlendirmek olana yoktur. Aksine Robinson, bu konuyla uramann, neoklasikleri, birikimi ve blm belirleyen gerek etkenleri incelenmekten alkoyduunu gstermek abasna girimi ve bu etkenlerin analizine ynelmitir. Bununla beraber, retim teorisi ve teknolojik gelime konularnda, modeldeki neoklasik etkileri belirlemek mmkndr. Bir kere, her ne kadar model blmn teknik gelime zerindeki etkisini hesaba katmaktaysa da, teknik gelimeyi birikim srecinden ayrmakta, bunun otonom ve dsal olduunu nermektedir. Nitekim Keynesi teorideki bu boluk, daha sonra Kaldor tarafndan doldurulmutur. Dier yandan, alternatif teknikler arasnda snrl da olsa bir seim olana getirerek klasik yaklarrn 'teknolojinin rijitlii' varsaymn bir dereceye kadar zayflatmtr. Son olarak, modelde neoklasik dnce tarznn izleri, bir 'retim fonksiyonu' formle etme abasnda da grlmektedir. retim, sermayeden niha outputa doru giden tek ynl bir akm olarak ortaya kmakta, mallarn mallar tarafndan retildii olgusu, Robinson'un sermaye teorisi ile ilgili modelinde gzden kamaktadr. Bu adan Wicksell'in etkisi aka ortadadr: sermaye, igcnn belli oluma dnemlerinde kullanlmasyla, belli bir retim dneminde retilir. Nitekim, Robinson'un ctekniklerin mekanize obua derecesi' kavram Wickseel'in 'retim dnemi' kavram ile ayndr. Yaklamda yer alan klasik unsurlarn banda snfsal tasarruf fonksiyonu ve 's w =0 varsaym gelmektedir. Ancak, daha nce de be-

732

NEO-KEYNES YAKLAIM

lirtildii gibi, temel sonular bu varsayma bal deildir. Modelin Marxist teoriden devrald en nemli unsur teknolojik gelime ile blm arasndaki ilikidir. gcnn byme orannn sermaye birikiminden daha dk olmas halinde (snrl altn a veya srnen platin a), cretlerin ykselme eilimi gstermesi, igc-tasarruflu teknolojik gelimeyi uyarabilir. Marx'ta bu olgu, uzun dnemde kr orannn d! meine yol at halde Robinson'da bu, kr orannn dmesini engellemektedir. Ancak, bu bir sapmal teknolojik gelime tipi olduu iin, bunun altn a koullar ile badamas ve dolaysyla, bu koullar altnda uzun dnem dengesinin salanmas olana yoktur. Yaklam, Kaldor-Pasinetti modelinin hemen hemen btn Keynesi unsurlarn iermektedir. Bunlar iinde en nemlisi, phesiz, cret pazarlklarnn parasal cretler zerinden yapld ve yatrmlarn tasarruflardan bamsz olduudur. Ancak burada, Kaldor-Pasinetti yaklamnn aksine, yatrmlar gelir dalmndan tamamen bamsz deildir: gelir dalmnn kr bekleyilerine ve bunun da arzulanan birikim oranna etkisi, gelir dalmnn yatrmlar bir lde etkilemesine yol amaktadr. Bu adan hayvansal gd fonksiyonu, g ile r arasndaki ilikinin bir yn olmakta ve Keynes'in bekleyiler hipotezinin uzun dnen sorunlarna uygulanmas olarak belirmektedir. Ancak model, yatrm fonksiyonu konusunda hem Harrod'dan hem de Keynes'den ayrlmakta, Harrod'un aksine, yatrmlar arzulanan sermaye stoku ile deil, arzulanan birikim oran ile belirlemekte ve Keynes'in yatrm davranlar konusunda nerdii krllk-marjinal etkinlik eitliini reddetmektedir. Kaldor-Pasinetti modeli ile Robinson modeli arasndaki en nemli fark analiz yntemindedir. Pasinetti modeli sadece denge durumunun zellikleri ile ilgilenmekte, Kaldor ise bunun yannda, uzun dnem duraan-durum dengesine ynelen sreci incelemektedir. Robinson modelinde bunlardan ilki, yani altn an zellikleri incelendii halde, duraan durum dengesine ynelme sz konusu deildir. Kaldor modelinin dinamii usun dnem denge durumuna ynelme sreci ile belirlendii halde, Robinson modelinin dinamii ksa dnem dengesinin zaman iinde deimesi eklinde ortaya kan srecin incelenmesi olmaktadr. Robinson'da uzun ve ksa dnem denge kavramlar farkllamakta, zaman unsurunun, bekleyiler ve gecikmeli-ilikiler yoluyla olan etkileri, uzun dnem dengesinin ya hep, ya hi olarak ortaya kmasna yol amaktadr. Sonu olarak, uzun dnem dengesinin analizi normatif ve analiz yntemi de kyaslamal statiktir. Buna karlk sre analizi, ksa dnem ile snrlanmaktadr.

ROBNSON BRKM MODEL

733

Btn Keynesi modeller gibi Robinson modeli de Harrod'un baz unsurlarn iermektedir. Model, Harrod'un kararszlk sorununa bir zm getirmedii gibi sonularyla, bu sorunun varln desteklemektedir. Ancak, uzun dnem'dengesinin kararszl Robinson modelinin mantksal bir uzants plarak anlalmaldr. Modelde, gerekli koullar saland takdirde, duraan durum dengesinin bozulmas iin hi bir neden yoktur. Ancak, isel dengenin saland koullarda, dsal bir denge-bozucu etki veya bir ok, sistemi bu durumdan uzaklatracak ve dengeye tekrar ynelmek mmkn olmayacaktr-yani, ksa dnem dengesi sistematik olmayan dalgalanmalara tbidir. Modelin uzun dnem denge koullar Harrod'un koullarn iermekle beraber daha kapsamldr. Harrod'dan farkl olarak blm ve kr oran belirlenmekte ve bunlar, byme sreci iinde nemli bir yer tutmaktadr. Dier yandan, duraan durum ile altn a ayrm, Harrod'un gerekli bymo-gerek byme eiti ile gerekli byme-doal byme eitlii arasnda yapt ayrm karlamaktadr. Duraan durum dengesinin tam istihdamda olmas iin hi bir neden yoktur. Bu adan, Kaldor'un aksine, ne tam istihdam varsaym yaplmakta, ne de fiyat-yatrm mekanizmasnn tam istihdam salayabilecei kabul edilmektedir. sizlik uzun dnemde de kural olarak ortaya kmaktadr. Fiyat mekanizmas, blme etkisi yoluyla, sadece kapasite outputuna eit bir talep yaratmakta, kapasitenin uzun dnemde tam istihdama gre ayarlanmasn salayacak bir etki bulunmamaktadr. Monopolc rekabet mevcut olduu zaman ise, ksa dnemde fiyat mekanizmas ilememekte ve sistemde kullanlmayan kapasite ortaya kmaktadr. Son olarak, modelin blmle ilgili ve dier Keynesi modellerle de ortak olan temel nermelerinin gerek anlamda bir blm teorisi salamadna deinelim. Btn bu modeller, enflasyon snrna arplmad, yani cret art taleplerinin mevcut olmad veya gereklemedii koullarda, yatrmlarn fiyatlar ve gelir dalmn belirlediini gstermektedir. Robinson bu etkiyi ksa dnem iinde ele almakta ve bir ksa dnem blm teorisi gelitirmektedir. Buna ramen, uzun dnemde gelir dalmnn belirlenmesinde siyasal ve ekonomik glerin ncelik kazandn da belirtmektedir. Buradaki uzun dnem kavramnn tarihsel bir geliim srecini belirttii, bunun altn a koullarnn gerekletii uzun dnem kavramyla ilgisi olmad aktr. Buna ramen ister ksa dnemde, ister tarihsel geliim sreci anlamndaki uzun dnemde blm aklamak iddiasnda bulunan bir teori, en

?34

NEO-KEYNES YAKLAIM

azndan enflasyon snrnn nerede olduunu ve nasl belirlendiini aklamak zorundadr. Bu ise, yukarda belirtilen glerin karlkl etkilerinin ve geliim srelerinin incelenmesini gerektirir. Byle bir incelemenin Keynesi modellerin snrlarn at ve 6u anlamda, bu modellerin bir blm teorisi olarak yorumlanamayaca aktr.

OKUMA LSTES 1. Asimakopulos (1969)**: Birikim modelinin temel nermeleri. 2. (1970)*: Dolayl-dolaysz igc ayrm: gelir dzeyinin ve dalmnn belirlenmesi. 3. Findlay (1963) 4. Harcourt (1963a) 5. (1972)**, pp. 232-240: Ksa ve uzun dnem blm ve byme. 6. Johnson (1962) 7. Kregel (1971)*, Ch. 11: Modelin unsur ve nermelerinin ksa bir zeti. 8 (1972), pp. 50-55. 9 Lancaster (1960) 10 Robinson (1956)**: Chs. 7-9; 14-22: Modelin ilk ekli. 11. 12. 13. 14. (1957) (1959)*: birikim. (1961b) (1962a)**, Parts II-III: Modelin daha ksa, gzden geirilmi ekli. retim teorisi ve

15. (1962c)*: Neoklasik altn a. 16. (1969a) 17. Rose(1963)* 18. Rymes (1968)* 19. Worswick (1959)*: Modelin geometrik olarak aklanmas.

REFERANSLAR
AEA (1949) Readings in the Theory of Income Distribution (Homewood; Richard Irwin). AKYZ, Y. (1972) "Income Distribution, Value of Capital and Two Notions of the WageProfit Trade-Off", Oxford Economic Papers, XXIV, (1976) "A Note on the Marxian Transformation Problem and Income Distribution", Australian Economic Papers, XV. ALEXANDER, S. S. (1949) "The Accelerator as a Generator of Steady Growth", Quarterly Journal of Economics, LXIII. (1950) "Mr. Harrod's Dynamic Model", Economic Journal, LX. ALLEN, R. G. D. (1967) Macro-Economic Theory (London; Macmillan). ARR0W, K.J. (1962) "The Economic Implication of Learning by Doing", Revietc of Economic Studies, XXIX. (1974) "General Economic Equilibrium: Purpose, Analytic Techniques, Collective Choice", American Economic Reviev, LXIV. ARR0W, K. J., CHENERY, H., MINHAS, B. S. and SOLOW, R.M. (1961) Capital-Labor Substitution and Economic Efficiency", Revievs of Economics and Statistics, XLIII. ARR0W, K. J. and HAHN, F. H. (1971) General Competitive Analysis (Edinburg; Oliver and Boyd). ASIMAKOPULOS, K. (1963) "The Definition of Neutral Inventions", LXXIII. Economic Journal,

(1969) "A Robinsonian Growth Model in One-Sector Notation", Australian Economic Papers, VIII. (1970) "A Robinsonian Growth Model in One-Sector Notation--An Amendment", Australian Economic Papers, IX. ASIMAKOPULOS, A. and WELD0N, J. C. (1963) "The Classification of Technical in Models of Economic Growth", Economica, XXX. Progress

ATKINSON, A. B. and STIGLITZ, J. A. (1969) "A New View of Technological Change", Economic Journal, LXXIX. ATSUMI, H. (1960) "Mr. Kaldor's Studies, XXVII. Theory of Income Diatribution", Reviet of Economic

BARDHAN, P. K. (1967) "On Estimation of Production Functions from International Cros>Section Data", Economic Journal, LXXVII. (1969) "Equilibrium Growth in a Model with Economic Obsoloscence of Machines", uarterly Journal of Economics, LXXXIIL

738

REFERANSLAR

BARKAl, H. (1959) "Ricardo on Factor Prices and Income Distribution in a Growing Economy", Economica, XXVI. (1965) "Ricardo's Static Equilibrium", Economica, XXXII. BAUMOL, W. J. (1949) "Formalisation of Mr. Harrod's Model", Economic Journal, LIX. BENSUSAN-BUTT, D. M. (1960) On Economic Grouth: An Essay in Pre Theory (Oxford; Clarendon Press). BHADURI, A. (1966) "The Concept of the Marginal Productivity of Capital and the Wicksell Effect", Oxford Economic Papers, XVIII. (1969) "On the Significance of Recent Controversies on Capital Theory: A Marjdan View", Economic Journal, LXXIX; ve Harcourt and Laing (1971)'de. BHARADWAJ, K. R. (1963) "Value through Exogeneous Distribution", Economic Weekly, XV; ve Harcourt and Laing (1971)'de. BLACK, J. (1962) "The Technical Progress Function and the Production Function", Economica, XXIX. BLACK, R.D., COATS,A. W.andG00DWIN,C. D. W. (1973) (eds) The Marginal Revolution in Economics. Interpretations and Evaluation. Papers presented at a conference held in Bellagia (N. Carolina; Duke University Press). BLAUG, M. (1962) Economic Theory in Retrospect (Homewood; Richard Irwin). BLISS, C. J. (1968) "On Putty-Clay", Review of Economic Studies, XXXV. BORTKIETVICZ, L. von. (1906) "Value and Price in the Mandan System", International Economic Papers, 1952, No. 2. (1907) "On the Correction of Marx's Fundamental Theoretical Construction in the Third Volume of CapitaV, Sweezy (1949)'da. BOSE,A. (1964) "The 'Labour Approach' and the'Commodity Approach' in Mr. Sraffa's Price Theory", Economic Journal, LXXIV. (1971) "Marx on Value, Capital and Exploitation", History of Political Economy, I I I . BHM-BAWERK, E. von. (1891) The Positive Theory of Capital (New York; Stechert). (1898) Kari Marx and the Close of His System, Sweezy (1949)'da. BRONFENBRENNER, M. (1965) "Das Kapital for the Modern Man", Science and Society, Autumn; ve Horowitz (1968)'de. (1971) Income Distribution Theory (London; Macmillan). BR0WN, M. (1966) On the Theory and Measurement of Technological Change (Cambridge; Cambridge University Press). (1967) (ed.) The Theory and Empirical Analysis of Production (New York; Colombia University Press). (1969) "Substitution-Composition Effects, Capital Intensity, Uniquenes9 and Growth", Economic Journal, LXXIX. BRUNO, M. (1969) "Fundamental Duality Relations in the Pre Theory of Capital and Growth", Reviev of Economic Studies, XXXVI. BRUNO, M., BVRMEISTER, E. and SHESHINSKI, E. (1966) "Nature and Implications of the Reswitching of Techniques", Quarterly Journal of Economics, LXXX. (1968) "The Badly Behaved Production Function: A Comment", Quarterly Journal of Economics, LXXXII.

REFERANSLAR

739

BURMEISTER, E. (1968a) "On a Theorem of Sraffa", Economica, XXXV. (1968b) "The Social Rate of Return ij a Linear Model", Weltwirtschaftliches Archiv, CI. BURMEISTER, E. and DOBELL, A. (1970) Mathematical Theories of Economic Grovth (New York; Macmillan). CAFF, J. T. (1961) "A Generalization of the Multiplier - Accelerator Model", Economic Journal, LXXI. CHAMPERNOWNE, D. C. (1945-6) "A Note on J. von Neumann's Article on 'A Model of Economic Equilibrium' ", Revieu of Economic Studies, X I I I ; ve Hahn (1971)'de. (1954) "The Production Function and the Theory of Capital: A Comment", Revieu of Economic Studies, XXI; ve Harcourl and Laing (1971)'de (1958) "Capital Accumulation and the Maintenance of Full Employment", Economic Journal, LXVIII. U962) "Some Implications of Golden Age Conditions When Savings Equal Profits", -Revietv of Economic Studies, XXIX. CHANC, P. (1964) "Rate of Profit and Income Distribution in Relation to the Rate of Economic Growth: A Comment", Review of Economic Studies, XXXI. CHENERY, H. B. (1949) "Engineering Prodaction Function", uarterly Journal of Economics, CHIPMAN, J. S. (1965) "The Nature and Meaning of Equilibrium in Economic Theory", Martingale (1965); ve Tomnsend (1971)'de. CLARK, J. B. (1891) "Distribution as Determined by a Law of Rent", Quarterly Journal of Economics, V. CL0WER, R. W. (1965) "The Keynesian Counter-Revolution: A Theoretical Appraisal", " ^ Clover (1969); ve Hahn and Brechling (1966)'da. (1967) "A Reconsideration of the Microfoundations of Monetary Theory", Western Economic Journal, V; ve Clouter (1969)'da. (1969) (ed.) Monetary Theory (London; Penguin Books). ^

COBB, C. W. and DOUGLAS, P. H. (1928) "A Theory of Production", American Economic Reviev, XVIII. CONARD, J. W. (1959) Introduction to the Theory of Interesl (Berkeley; University of California Press). DAVIDSON, P. (1959) Theories of Aggregate Income Distribution (New Brunswick; Rutgers University Press). (1968) "The Demand and Supply of Securities and Eeonomic Growth and its Implications for the Kaldor-Pasinetti versus Samuelson-Modigliani Controversy", American Economic Reviev, Papers and Proceedings, LVIII. (1972) Money and the Real World (New York; John Wiley). DEBREU, G. (1959) Theory of Value (New York; John Wiley). DENISON, E. F. (1964) "The Unimportance of the Embodiment Hypothesis", American Economic Revieu, LIV. DESAI, M. (1974) Marxian Economic Theory (London; Gray-MiUs). DEWEY, D. (1965) Modern Capital Theory (Columbia university Press).

740

REFERANSLAR

DIAMOND, P. A. (1965a) "Disembodied Technical Change in a Two Sector Model", Review of Economic Studies, XXXII. (1965b) "Technical Change and the Measurement of Capital and Output", Revieo of Economic Studies, XXXII. DIMITRIEV, V. K. (1904) Economic Essays on Value, Competition and Utility (Cambridge; Cambridge University Press, 1974). DOBB, M. (1940) Political Economy ofCapitalism (London; Routledge and Kegan Paul). (1955) "A Note on the Transformation Problem", On Economic Theory and Sacialism (London; Routedge and Kegan Paul). (1960) An Essay on Economic Grouth and Planning (London; Routledge and Kegan Paul). (1967) Papers on Capitalism, Development and Planning (London; Routledge and Kegan Paul). (1970) "The Sraflfa System and Critique of the Neo-Classical Theory", De Economist, 4; ve Hunt and Schtcarts (1972)'de. (1973) Theories of Value and Distribution since Adam Smith (Cambridge; Cambridge University Press). DOMAR, E. D. (1957) Essays in the Theory of Economic Grouth (Oxford; Oxford University Press). DOUGHERTY, C. R. S. (1972) "On the Rate of Return and the Rate of Profit". Economic Journal, LXXXII. DOUGLAS, P. H. and BRONFENBRENNER, M. (1939) "Cross-sectional Cobb-Douglas Function", Journal of Political Economy, XLVII. Studies in the

DRANDAKIS, E.M. (1963) "Factor Substitution in the Two-Sector Growth Model", Reviev of Economic Studies, XXX. DRANDAKIS, E. M. and PHELPS, E. S. (1966) "A Model of Induced Invention, Growth and Distribution", Economic Journal, LXXVI. EISNER, R. (1958) "On Growth Models and the Neo-Classical Resurgence", Economic Journal, LXVIII. FERGUSON, C. E. (1969) The Neo-Classical Theory of Production and Distribution (Cambridge; Cambridge University Press). (1972) "The Current State of Capital Theory: A Tale of Two Paradigms", Southern Economic Journal, XXXIX. FINDLAY, R. (1963) "The Robinsonian Model of Accumulation", Economka, XXII. FISHER, F.M. (1965) "Embodied Technical Change and the Existence of an Aggregate Capital Stock", Revieta of Economic Studies, XXXII. (1969) "The Existence of Aggregate Production Functions", Econometrica, XXXVII. FISHER, I. (1930) The Theory of Interest (New York; Macmillan). FRIEDMAN, M. (1949) "The Marshallian Demand Curve", Journal of Political Economy, LVII; ve Kamerschen (1967)'de. (1962) Price Theory: A Provisional Text (London; Frank Cass). FRISCH, R. (1950) "Alfred Marshall's Theory of Value", Ouarterly Journal of Economics, LXIV; ve Tovmsend (1971)'de. (1965) Theory of Production (Dordrecht; D. Reide Pub. Co.).

REFERANSLAR FUKUOKA, M. (1969) "Monetary Growth la Keynes", Keio Economic Studies, VI.

741

GAREGNANI, P. (1966) "Switching of Techniques", Quarterly Journal of Economics, LXXX. (1970a) "Heterogeneous Capital, the Production Function and the Theory of Distribution", Reviev of Economic Studies, XXXVII; ve Hunt and Schuartz (1972)'de. (1970b) "A Reply", Revieu of Economic Studies, XXXVII. GEORGESCU-ROEGEN, N. (1951) "The Aggregate Linear Production Function and its Application to von Neumann's Economic Model", Koopmans (1951), Ch. IV'de. GERAKIS, A.S. (1962) "A Note on Linear and HomogeneousFunctions and Marginal Products" Economica, XXIX. GRILICHES, Z. and JORGENSEN, D. W. (1966) "Sources of Measured Productivity Change: Capital Input", American Economic Revietv, Rapers and Proceedings, LVI. GROENEWEGEN, P.D. (1972) "Three Notes on Ricardo's Theory of Value and Distribution", Australian Economic Papers, X I . GROSSMAN, H. I. (1972) "Was Keynes a Keynesian ? -A Review Article", Journal of Economic Literatre, X. HAHN, F. H. (1951) "The Share of Wages in the National Income", Oxford Economic Papers, LX. (1960) "The Stability of Grovth Equilibrium", Quarterly Journal ofEconomics, LXXIV. (1965) "On Two-Sector Growth Models", Revietv of Economic Studies, XXXII. (1966) "Equilibriura Dynamics with Heterogeneous Capital Goods", Quarterly Journal of Economics, LXXX. (1968) "On Varranted Growth Paths", Revieu of Economic Studies, XXXV. (1971) (ed.) Readings in the Theory of Grovoth (London; Macmillan). HAHN. F. H. and MATTHEWS, R.C.O. (1964) "The Theory of Economic Grotvth: A Survey", Economic Journal, LXXIV; ve AEA (1965)'de. HARCOURT, G.C. (1963a) "A Simple Joan Robinson Model of Accumulation with One Technique - A Comment", Osaka Economic Papers, XI. (1963b) "A Critique of Mr. Kaldor's Model of Income Distribution and Economic Growth", Australian Economic Papers, I I . (1965) "A Two-Sector Model of the Distribution of Income and the Level of Employment in the Short Run", Economic Record, XXXXI. (1966) "Biases in Empirical Estimates of the Elasticities of Substitution of C.E.S. Production Functions", Reviee of Economic Studies, XXXIII. (1968a) "Investment-Decision Criteria, Capital Intensity and the Choice of Technique", Czechoslovak Economic Papers, IX. (1968b) "Investment-Decision Criteria, Investment Incentives and the Choice of Technicpes", Economic Journal, LXXVIII. (1969) "Some Cambrigde Controversies in the Theory of Capital", Journal of Economit Literatre, VII. (1970) "G. C. Harcourt's Reply to Nell", Journal of Economic Literatre, VIII. (1972) Some Cambridge Controversies in the Theory of Capital (Cambridge; Cambridge University Press).

742

REFERANSLAR

HARCOURT, G. C. and LAING, N. ~F. (1971) (eds.) Capital and Growlh: Selected Readings (London; Penguin Books). HARCOURT, G.C. and MASSARO, V. C. (1964a) "Mr. Sraffa's Production of Cammodities", Economic Record, XL. (1964b) "A Note on Mr. Sraffa's Sub-Systems", Economic Journal, LXXIV. HARRIS, D. J. (1972) "On Marx's Scheme of Reproduction and Accumulation", Journal of Political Economy, LXXX. HARROD, R. (1937) "Keynes and the Traditional Theory", Econometrica, X L I I I ; ve Harrod (1972)'de. (1939) "An Essay in Dynamic Theory, Economic Journal, XLIX; ve Sen (1970)'de. (1948) Tomards a Dynamic Economics (London; Macmillan). (1952) "Supplement on Dynamic Theory", Harrod (1972)'de. (1960) "Second Essay in Dynamic Theory", Economic Journal, LXX. (1961) "Review of Sraffa, Production of Commodities by Means of Commodities: Prelude lo o Critiaue of Economic Theory, 1960", Economic Journal, LXXI. (1963) "Themes in Dynamic Theory", Economic Journal, LXXIII. (1964) "Are Monetary and Fiscal Policies Enough?", Economic Journal, LXXIV. (1970) "Harrod after Twenty-one Years: A Comment", Economic Journal, LXXX. ' (1972) Economic Essays (London: Macmillan). 2nd ed. HAYEK, F. A. (1935) "The Mythology of Capital", Quartely Journal of Economics, XLIX; ve AEA (1946)'da. (1941) The Pre Theory of Capital (London; Routledge and Kegan Paul). HEATHFIELD, D. F. (1971) Production Functions (London; Macmillan). HICKS, J. R. (1932) The Theory of Wages (London; Macmillan) 2nd ed. 1963. (1937) "Mr. Keynes and the Classics: A Suggested Interpretation", Economica, IV. (1946) Value and and Capital (Oxford: at the Clarendon Press). (1960) "Thoughts on the Theory of Capital-The Corfu Conference", Oxford Economic Papers, XII. (1961) "Prices and the Turnpike: The Story of a Mare's Nest", Revietv of Economic Studies, XXVIII. (1965) Capital and Growlh (Oxford; at the Clarendon Press). (1970) "A Neo-Austrian Growth Theory", Economic Journal, LXXX. (1973) Capital and Time: A Neo-Austrian Theory (Oxford; Oxford University Press). HIRSHLEIFER, J. (1958) "On the Theory of Optimal Investment Decision", Journal of Political Economy, LXVI. (1967) "A Note on the Bhn-Bawerk-Wicksell Theory. of Investment", Reviev of Economic Studies, XXXIV. (1970) Investment, Interest and Capital (N. J.; Prentice Hail). H0R0WITZ, D. (1968) (ed.) Marx and Modern Economics (London; Mac Gibbon and Kee). HUNT, E. K. and SCHWARTZ, J. G. (1972) (eds.) A Criique of Economic Theory (London; Penguin Books).

REFERANSLAR

743

NADA, K.I. (1965) "On a Two-Sector Model of Economic Growth: Comments and a Generalization", Revieu of Economic Studies, XXX. (1964) "On the Stability of Growth Equilibrium in Two-Sector Models", Revieu of Economic Studies, XXXI. JAFFE, W. (1967) "Walras' Theory of Ttonnement: A Critique of Recent Interpertations", Journal of Polilical Economy, LXXV. JEVONS, W. S. (1871) The Theory of Political Economy (London; Penguin Books 1970). JOHANSEN, L. (1959) "Substitution versus Fixed Production Coefficients i n t h e Economic Growth: A Synthesis", Econometrica, XXVII. Theory of

(1960) A Multi-Sector Study of Economic Grouth (Amsterdam; North Holland). (1961a) "A Note on Aggregation in Leontief Matrices and the 'Labour Theory of Value'", Econometrica, XXIX. (1961b) "A Method For Separating the Effects of Capital Acumulation and Shifts in Production Functions upon Growth in Labour Productivity", Economic Journal, ' LXXI. (1963) "Labour Theory of Valuc and Marginal Ultilities", Economics of Planning, I I I . JOHNSON, H.G. (1962) "A Simple Joan Robinson Model of Accumulation with One Technique", Osaka Economic Papers, X. (1966) "The Neo-Classical One-Sector Growth Model: A Geometrical Exposition and Extension to a Monetary Economy", Economica, XXXIII. (1967) "Money in a Growth Model", Sen (1970)'dfe JORGENSEN, D. W. (1960) "On Stability in the Sense of Harrod", Economica, XXVII. (1961) "The Development of a Dual Economy", Economic Journal, LXXI. (1966) "The Embodiment Hypothesis", Journal of Political Economy, LXXIV. JORGENSEN, D. W. and GRILICHES, Z. (1967) "The Explanation of Productivity Change", Revieu of Economic Studies, XXXIV. KAHN, R. F. (1959) "Exercises in the Anaylsis of Growth", Oxford Economic Papers, XI; ve Sen (1970)'de. KALDOR, JV. (1934) "Equilibrium of the Firm", Economic Journal, XLIV; ve Kaldor (1960)'da. (1937) "The Controversy on the Theory of Capital", Econometrica, V; ve Kaldor (1960)'da. (1954) "The Relation of Economic Growth and Cyclical Fluctutions,", Economic Journal, LXIV. (1956) "Alternative Theories of Distribution", Revieu of Economic Studies, XXIII; ve Sen (1970) ve Kaldor (1960)'da,. (1957) "A Model of Economic Growth", Economic Journal, LXVII; ve Kaldor (1960)'da. (1959) "Economic Growth and the Problem of Inflation-Parts I - I I " , Economica, XXVI; ve Kaldor (1964)'de. (1960a) Essays on Value and Distrtibution (London; Duckworth). (1960b) "A Rejoinder to Mr. Atsumi and Profesaor Tobin", Revieu of Economic Studies, XXVII. (1961) "Capital Accumulation and Economic Growth", F. A. Lutz and D.C. Hague (eds.); The Theory of Capital (London; Macmillan).

744

REFERANSLAR (1964) Essays on Economic Policy, Vol. I. (London; Duckworth). (1966) "Marginal Productivity and the Macro-Economic Theories of Distribution", Revietv of Economic Studies, XXXIII; ve Harcourt and Laing (1971)'de. (1970) "Some Fallacies in the Interpretation of Kaldor", Revieu of Economic Studies, XXXVII. (1973) "The Irrelevance of Equilibrium Economics", Economic Journal, LXXXII.

KALDOR, N. and MIRRLEES, J. A. (1962) "A New Model of Economic Growth", Review of Economic Studies, XXIX; ve Sen (1970) ve Hahn (1971)'de. \KALECKI, M. (1933-39) Studies in the Theory of Business Cycles (Oxford; Basil Blackwell, 1966). (1938) "The Determinanta of the Distribution of Income", Econometrica, VI. (1939) Essays in the Theory of Economic Fluctuations (London; Ailen and Umvin). (1943) Studies in Economic Dynamics (London; Ailen and TJnwin). (1954) Theory of Economic Dynamics (London; Ailen and Unvvin). (1964) (Essays in honour of) Problem of Economic Dynamics and Planning CWarsaw: Polish Scientific Publishers). (1968) "Trend and Business Cycles Reconsidered", Economic Journal, LXXVIII. (1971) "Class Struggle and the Distribution of National Income", Kyklos XXIV. KAMERSCHEN, D. R. (1967) (ed.). Readings in Microeconomics (Cleveland; The World Publishing Company). KEMENY, J.G., MORGENSTERN, O. and THOMPSON, G.L. (1956) "A Generalisation of the von Neumann Model of an Expanding Economy", Econometrica, XXIV. KENNEDY, C. (1962) "Harrod on Neutrality", Economic Journal, LXXII. KEYNES, J. M. (1933) A Treatise on Money (London; Macmillan). (1936) The General Theory of Employment, Interest and Money (London; Macmillan). (1937) "The General Theory of Employment", Ouarterly Journal of Economics, XLIX. KLEIN, L. R. (1946) "Remarks on the Theory of Aggregation", Econometrica, XIV. KNIGHT, F.H. (1944) "Diminishing Returns From Investment", Journal of Political Economy, LII. (1946) "Capital and Interest", Encyclopaedia Britannica; ve AEA (1949)'da. KOOPMANS, T.C. (1951) "Analysis of Production as an Efficient Combination of Activities", Aclivity Analysis of Production and Allocation, ed. by T. C. Koopmans (New York; Wiley 1951). (1957) Three Essays on the State of Eeonomic Science (London; Mc Graw-Hill). (1964) "Economic Growth at a Masimal Rate", Ouarterly Journal of Economics, LXXIII; ve Sen (1970)'de. KORNAI, J. (1971) Anti-Equilibrium (Amsterdam; North Holland). KREGEL, J. A. (1971) Rate of Prof it, Distribution and Grovth: Two Vievs (London; Macmillan). (1972) The Theory of Economic Grousih (London; Macmillan). (1973) The Reconstruction of Political Economy: Introduction to Post Keynesian Economics (London; Macmillan).

REFERANSLAR

-7*5

KURZ, M. (1963) "A Two-Sector Extension of Swan's Model of Economic Growth: The Casc of no Technical Change", International Economic Reviev, IV. LAIBMAN, D. (1973) "Values and Prices of Production: The Political Economy of the Transformation Problem", Science and Society. LAIDLER, D. (1974) Introduction to Microeconomics (Oxford; Philip Allan). LAING, N. E. (1963) "A Diagrammatic Approach to the General Equibrium Analysis", Revieu of Economic Studies, XXX. (1969) "Two Notes on Pasinetti's Theorem", Economic Record, XLV. LANCASTER, K. (1960) "Mrs. Robinson's Dynamics", Economica, XXVII. LANGE, O. (1935) "Marxian Economics and Modern Economic Theory", Reviev of Economic Studies, I I ; ve Horouitz (1968/de. (1936) "The Place of Interest in the Theory of Production", Reviev of Economic Studies, III. LEIJONHUFVUD, A. (1967) "Keynes and the Keynesians: a Suggested Interpretation", American Economic Reviev, LVII; ve Clotver (1969)'da. (1968) On Keynesian Economics and the Economics of Keynes: A Sludy in Monetary Theory (New York; Oxford University Press). (1961) Keynes and the Classics (London; I. E. A.). Occassional Paper 30. LEKACHMAN, R. (1969) (ed.) Keynes' General Theory: Macmillan). Reports of Three Decades (London;

LERNER, A. P. (1953) "On the Marginal Product of Capital and the Marginal Efficiency of Investment", Journal of Political Economy, LLXI. LEVHARI, D. (1965) "A Non-Substituiton Theorem and Switching of Techniques", uarterly Journal of Economics-, LXXIX. (1967) "Further Implications of Learning By Doing", Reviev of Economic Studies, XXXV. L0WE, A. (1954) "The Classical Theory of Economic Grovth", Sodal Research, XXI. LYDALL, H. F. (1969) "On Measuring Technical Progress", Australian Economic Papers, VIII. MLINVAUD, E. (1953) "Capital Accumulation and Efficient Allocation of Resources", Econometrica, XXI. (1962) "Corrigendum", Econometrica, XXX. MANESCHI, A. (1974) "The Existence of a Two-Class Economy in the Kaldor and Pasinetti Models of Distribution", Reviev of Economic Studies, XLI. MARSHALL, A. (1890) Principles of Economics (London; Macmillan, 1964). MARTINGALE, D. (1965) (ed.) Functionalism in the Sodal Sciences (Philadelphia). MARTY, A, L. (1964) "The Neoclassieal Theorem", American Economic Reviev, LIV. MARX, K. (1849) "Wage-Labour and Capital", Selected Works: Marx-EngeU (London; Lawrence and Wishart, 1970). (1867) Capital, Volume I (Moscovv; Foreign Languages Publishing House, 1961). (1885) Capital, Volume II (Moscow; Foreign Languages Publishing House, 1961). (1894) Capital, Volume III (Moscow; Foreign Languages Publishing House, 1966).

REFERANSLAR

(1898) "Wages, Price and Profit", Selected Works. Marx-Engels (London; Lavvrence and Wishart, 1970). (1904) "Introduction to the Critique of Poiitical Economy", Horovilz (1968). (1905-10) Theories of Surplus Value. Prts I-II (Moscow; Progress Publishers, 1969). MATHUR, G. (1965) Planning for Steady Grooth (Oxford; Basil BlackweU). MATTHEWS, R. C. O. (1964) "A New View of Investinent: Comment", uarterly Journal of Economics, LXXVIII. MAY, K. (1948) "Value and Price of Production: A Note on Winternitz's Solution", Economic Journal, LVII. MEADE, J. E. (1961) A Neoclassical Theory of Economic Grooth (London; Ailen and Unwin). (1963) "The Rate of Profit in a Growing Economy", Economic Journal, LXXHI. (1966) "The Outcome of the Pasinetti-Process: A Note", Economic Journal, LXXVI; ve Harcourt and Laing (1971)'de. MEADE, J. E. and HAHN, F. H. (1965) "The Rate of Profit in a Growing Economy", Economic Journal, LXXIII. MEEK, R. (1956) "Some Notes on the Transformation Problem", Economic Jaurnal, LXVI; ve Meek (1967)'de. (1961) "Mr. Sraffa's Rehabilitation of Classical Economics", Scoltish Journal of Poiitical Economy, VIII; ve Meek (1967)'de. (1967) Economics and Ideology and Other Essays (London; Chapman and Hail). (1972) Studies in the Labour Theory of Value (London; Lawrence and Wishart). MENDERHAUSEN, H. (1938) "On the Significance of Professor Douglas' Production Function", Econometrica, VI. METCALFE. J. S. and STEEDMAN, I. (1970) "Reswitching and Primary Input Use", Economic Journal, LXXXH. MOORE, D. J. (1974) "The Pasinetti Paradox Revisited", Review of Economic Studies, XLI. MORISHIMA, M. (1964) Equilibrium, Stability and Groelh: A (Oxford; Clarendon Press). Multi-Sectoral Analysis

(1966) "Refutation of the Nonswitching Theorem", uarterly Journal of Economics, LXXX. (1969) Theory of Economic Grooth (Oxford; Clarendon Press). (1973) Marx's Economics (Cambridge; Cambridge University Press). (1974) "Marx in the Light of Modern Economic Theory", Econometrica, XLII.MORISHIMA, M. and SETON, F. (1961) "Aggregation in Leontief Matrices and the Labour , Theory of Value", Econometrica, XXIX. NELL, E. J. (1967) "Theories of Growth and Theories of Value", Economic Development and Cultural Change, XVI; ve Harcourt and Laing (1971)'de. (1968) The Wage-Profit Trade Off (unpublished manuscript, U. E. A). (1970) "A Note on Cambridge Controversies in Capital Theory", Journal of Economic Literatre, VIII. (1972) "The Revival of Poiitical Economy", Ideology in Sodol S*iences, ed. by R. Blackburn (Glasgow; Foutana/Collins).

REFERANSLAR

747

NERLOVE, M. (1967) "Recent Empirical Studies of the C. E. S. and Related Production Functions", Brmen (1967)'de. NIEHANS, J. (1963) "Economic Growth and Two Endogeneous Factors", uarterly Journal of Economics, LXXVII. NUTI, D. M. (1969) "The Degree of Monopoly in the Kaldor-Mirrlees Growth Model", Revieu of Economic Studies, XXXVI. (1970a) "Capitalism, Socialism and Steady Growth", Economic Journal, LXXX; ve Harcourt and Laing (1971)'de. , (1970b) "Vulgar Economy in the Theory of Income Distribution", De Economist, 4; ve Huni and Schvarlz (1972)'de. (1974a) "Introduction to the Economic Es9ays on Value, Competition and Utility by Dimitriev", Dimitriev (1904)'de. (1974b) "On the Rates of Return on Investment", Kyklos, XXVII: OKISHIO, N. (1963) "A Mathematical Note on Marxian Theorems", Weltwirtschaftliches Archiv, 91. (1972) "A Formal Proof of Marx's Two Theorems", Kobe University Economic Revietv, XVIII. OSADCHAYA, I. (1974.) From Keynes to Neoclassical Synthesis: A Critical Analysis (Moscovv; Progress Publishcrs). PASINETTI, L. L. (1960) "A Mathematical Formulation of the Ricardian System", Review of Economic Studies, XXVII. (1962) "Rate of Profit and Income Distribution in Relation to the Rate of Economic Growth", Review of Economic Studies, XXIX; ve Sen (1970) ve Hahn (1971)'de. (1964) "A Comment on Professor Meade's Rate of Profit in a Growing Economy", Economic Journal, LXXIV. (1966a) "The Rate of Profit in a Growing Economy: A Reply", Economic Journal, LXXVI. (1966b) "New Result in an Old Framevvork", Reviev of Economic Studies, XXXIII. (1966c) "Changes in the Rate of Profit and Switches of Techniques", uarterly Journal of Economics, LXXX. (1969) "Switches of Technique and the 'Rate of Return' in Capital Theory", Journal, LXXIX. (1972) "Reply to Mr. Dougherty", Economic Journal, LXXXH. (1974) "A Reply to Mr. Nuti on the Rate of Return", Kyklos, XXXVII. PATINKIN, D. (1965) Money, Interest and Prices (New York; Harper and Row). PEARCE, I. F. (1962) "The End of the Golden Age in Solovia: A Further Fable for Growthmen Hoping to be 'One Up'in Oiko", American Economic Reviev, LII. PHELPS, E. S. (1961) "The Golden Rule of Accumulation: A Fable For Growthmen", American Economic Reviev, LI. (1962) "The New View of Investment: A Neo-Classical Analysis", Quarterly Journal of Economics, LXXVI. (1963) "Substitution, Fixed Proportion, Growth and Distribution", International Economic Reviev, IV. Economic

(1970) "Again on Capital Theory and Solow's Rate of Return", Economic Journal, LXXX.

T48

REFERANSLAR (1965) "Second Kssay on the Golden Rule of Accumulation, American Economic Revietv, LV.

PHELPS-BROTVN, E. H. (1957) "The Meaning of the Fitted Cobb-Douglas Production Function", Quarterly Journal of Economics, LXXI. (1968a) Pay and Profils (Manchester; Manchester University Press). (1968b) A Century of Pay (London; Macmillan). PHILLIPS, A. W. (1961) "A Simple Model of Employment, Money and Prices in a Grovving Economy", Economica, XXVIII. (1962) "Employment, Inflation and Growth", Economica, XXXIX. PITCHFORD, J. D. (1960) "Growth and the Elasticity of Factor Substitution", Economic Record, XXXVI. QUIRK, J. and SAPOSNIK, R. (1968) Introduction to General Equilibrium Theory and TPelfare Economics (New York; McGraw-Hill). RAMSEY, F. P. (1928) "A Mathematical Theory of Saving", Economic Journal, XXXVIII. READ, L. M. (1968) "The Measure of Total Factor Productivity Appropriate to Wage - Price Guidelines", Canadian Journal of Economics, I. RIACH, P. A. (1969) "A Framevork for Macro-Distribution Analysis", Kyklos, XXII. (1971) "Kalecki's 'Degree of Monopoly' Reconsidered", Australian Economic Papers, X. (1972) "Microeconomic Motivation in the Kaldorian Distribution Madel", Australian Economic Papers, XI. RICARDO, D. (1817) Principles of Political Economy and Taxation, ed. by P. Sraffa, Works and Correspondence of DavidRicardo, Volume I (Cambridge; Cambridge University Press, 1951). (1951a) "Absolute Value and Exchangeable Value", Works and Correspondence, Volume IV, ed. by P. Sraffa. (1951b) "Essay on the Influence of a Low Price of Corn on the Profits of Stock", Works and Correspondence, Volume IV, ed. by P. Sraffa. ROBERTSON, D. H. (1949) "Wage rumbles", AEA (1949)'da. ROBINSON, J. (1933-34) "The Theory of Money and the Analysis of Output", Reviev) of Economic Studies, I. (1934) "Euler's Theorem and the Problem of Distribution", Economic Journal, XLIV; ve Robinson (1951)'de. (1941) "Rising Supply Price", Economica, VIII; ve Robinson (1951)'de. (1949) "A Review of <Towards a Dynamic Economics' ", Economic Journal, LIX; ve Robinson (1951)'de. (1951) Collected Economic Papers, Vol. I (Oxford; Basil Blackwell). (1953-4) "The Production Function and the Theory of Capital", Revietv of Economic Studies, XXI; ve Harcourt and Laing (1971) ve Robinson (1964b)'de. (1955) "Marx, Marshall and Keynes", Robinson (1964b)'de. (1956) The Accumulation f Capital (London; Macmillan). \ ( (1957) "Economic Growth and Capital Accumulation-A Comment", Economic Record, XXXIII.

REFERANSLAR
(1958) "The Real Wicksell Effect", Economic Journal, LXVIII.

749

(1959) "Accumulation and the Production Function", Economic Journal, LXIX; ve Robinson (1964b)'de. (1960) Exercises in Economic Analysis (London; Macmillan). (1961a) "Prelude to a Critique of Economic Theory", Oxford Economic Papers, X I I I ; ve Hunt and Schmartz (1972) ve Robinson (1965a)'da. (1961b) "Equilibrium Growth Models", American Economic Reviev, LI. (1962a) Essays in the Theory of Economic Grouth (London; Macmillan). (1962b) "Comment on Solow et al", Revieu of Economic Studies, XXIX. (1962c) "A Neoclassical Theorem", Revieo of Economic Studies, X X X ^ I . (1964a) "Kalecki and Keynes", Kalecki (1964)'de. (1964b) Collected Economic Papers, Vol. II (Oxford; Basil Blackwell). (1964c) "Factor Prices not Equalized", Quarterly Journal of Economics, LXXVIII. (I964d) "Solow on the Rate of Return", Economic Journal, LXXIV; ve Harcourt and Laing (1971)'de. (1965a) Collected Economic Papers, Vol. I I I (Oxford; Basil Blackwell). (1965b) "Harrod's Knife-Edge", Robinson (1965a)'da. (1965c) "Piero Sraffa and the Rate of Exploitation", Nevi Left Reviev, I I I . (1965d) "A Reconsideration of the Theory of Value", New Left Revieo, I I I ; ve Robinson (1965a)'da. (1966) "Comment on Samuelson and Modigliani", Reviev of Economic Studies, XXXIII. (1968) "Value and Price", Social Science Information, VII. (1969a) "A Further Note", Revieu of Economic Studies, XXXVI. (1969b) "The Theory of Value Reconsidered", Australian Economic Papers, VIII. (1969c) The Economics of Imperfect Competition (London; Macmillan) 2nd ed. (1970a) "Harrod after Twenty-One Years", Economic Journal, LXXX. (1970b) "Capital Theory Up To Date", Canadian Journal of Economics, I I I ; ve Hunt and Sehmartz (1972)'de. (1971) Economic Heresies; Some Old Fashioned Questions in Economic Theory (New York; Basic Books). ROBNSON, J. and NAQVI, K. A. (1967) "The Badly Behaved Production Function", Quarterly Journal of Economics, LXXXI. ROSE, II. (1959) "The Possibility of Warranted Growth", Economic Journal, LXIX. (1963) "Expectations and Stability in Neo-Keynesian Gro\vth Theory", uarterly Journal of Economics, LXXVII. (1968) "The Condition for Factor-Augmenting Technical Change", Economic Journal, LXXVIII. ROTHSCHILD, K. W. (1965) "Theme and Variations- Remarks on the Kaldorian Distribution Formula", Kyklos, XVIII. (1971) "Different Approaches in Distribution Theory", Kyklos, XXIV. RYMES, T. K. (1968) "Professor Read and the Measurement of Total Factor Productivity", Canadian Journal of Economics, I.

750

REFERANSLAR
(1971) On Concepts of Capital and Technical Change (Cambridge;. Cambridge University Press).

ALTER, W. E. G. (1959) "The Production Function and the Durability of Capital", Economic Record, XXXV. (1960) Productivity and Technical Change (Cambridge; Cambridge University Press). (1962) "Marginal Labour aid Investment Coefficients of Australian Manufacturing Industry", Economic Record, XXXVIII. (1965) "Productivty Gro,wth and Accumulation as Historical Proeesses", Problems in Economic Developmenl, ed. by E.A.G. Robinson (London; Macmillan). SAMVELSON, P. A. (1947) Foundations of Economic Analysis (Cambridge; Harvard University Press). (1957) "Wages and Interest: A Modern Dissection of Mandan Economic Models", American Economic Reviev, XLVII. * * (1959) "A Modern Treatment of the Ricardian Economy", iki makale, uarterly Journal of Economics, LXXHI. (1962) "Parable and Realism in Capital Theory: The Surrogate Production Function", Reviev of Economic Studies, XXIX; ve Harcourt and Laing (1971 )'de. (1964) "A Brief Survey of Post-Keynesian Development", Lekachman (1969)'da. (1966a) "A Summing Up", uarterly Journal of Economics, LXXX; ve Harcourt and Laing (1971)'de. (1966b) "Rejoinder: Aggreements, Disagrements, Doubts and the Case of Induced Harrod-neutral Technical Change", Reviev of Economics and Statistics, XLVIII. (1970) "The Transformation from Mandan 'Values' to Competitive 'Prices': A Process of Rejection and Replacement", Proceedings of the National Academy of Sciences, LXVII. (1971) "Understanding the Marxian Notion of Exploitation: A Summary of the So-Called Transformation Problem Between Maraian Values and Competitive Prices", Journal of Economic Literatre, IX. SAMUELSON, P. A. and MODIGLIANI, F. (1966a) "The Pasinetti Paradox in Neoclassical and More General Models", Revieu of Economic Studies, XXXIII. (1966b) "Reply to Pasinetti and Robinson", Review of Economic Studies, XXXIII. ATO, K. (1966a) "The Neo-classical Theorem and Distribution of Income and Wealth", Review of Economic Studies, XXXIII. (1966b) "On the Adjustment Time in Neoclassical Growth Models", Reviev of Economic Studies, XXXIII. SCHUMPETER, J. A. (1954) History of Economic Analysis (London; Ailen and Unvvin). SEN, A. K. (1960) Choice of Techniques (Oxford; Basil BlackweU). (1963) "Neo - Ckssical and Neo-Keynesian Theories of Distribution", Economic Record, XXXIX. (1965) "Thr Money Rate of Interest in the Pre Theory of Grovrth", Sen (1970)'de. (1970) (ed.) Gromth Economics (London; Penguin Books). SETON, F. (1957) "The Transformation Problem", Reviev of Economic Studies, XXIV. SHACKLE, G.L.S. (1967) The Years ofHigh Theory (Cambridge; Cambridge University Press).

'

REFERANSLAR

7S

(1973) "Keynes and To-Days Establishment in Economic Theory", Journal of Economic Literatre, XI. SHERMAN, H. J. (1971) "Mancist Models of Cyclical Growth", History of Political Economy, III. SHESHINSKl, E. (1967) "Balanced Growth and Stability in the Johansen Vintage Capital Model", Review of Economic Studies, XXXIV. SHUBIK, M. (1970) "A Curmudgeon's Guide to Microeconomics", Journal of Economic Literatre, VII. SMITHIES, A. (1957) "Economic Fluctuations and Growth, Econometrica, XXV. SOLOW, R. M. (1956a) "The Production Function and the Theory of Capital", Reviev of Economic Studies, XXIII. (1956b) "A Contribution to the Theory of Economic Growth", Quarterly Journal of Economics, LXX. (1957) "Technical Change and the Aggregate Production Function", Revieu of Economics and Statistics, XXXIX. (1960) "Investment and Technical Progress", Mathematical Methods in the Social Sciences, 1959: Proceedings of the First Stdnford Symposium, ed. by K. J. Arrow, S. Karlin and P. Suppes (Stanford; Stanford University Press). (1962a) "Technical Progress, Capital Formation and Economic Growth", American Economic Revietv, LII. (1962b) "Sulstitution and Fixed Proportions in the Theory of Capital", Revieto of Economic Sludies, XXIX. (1963a) Capital Theory and the Rate of Return (Amsterdam; North Holland). (1963b) "Heterogenous Capital and Smooth Production Functions: An Experimental Study", Econometrica, XXXI. (1967a) "The Interest Rate and Transition Bettveen Techniques", Socialism, Capalism and Economic Grovo'th: Essays Presented to Maurice Dobb, ed. by C. H. Feinstein (Cambridge; Cambridge University Press). (1967b) "Some Recent Developments in the Theory of Production", Broun (1967)'de (1968) "Distribution in the Long and Short Run", The Distrbution of National Income, ed. by Jean Marshal and Bernard Ducros (London; Macmillan). (1970a) Grou'th Theory: An Exposion (Oxford; Clarendon Press). (1970b) "On the Rate of Return: Reply to Pasinetti", Economic Journal, LXXX. SOLOW, R. M., TOBIN, J., von WEIZSACKER, C. C. and YAARI, M. (1966) "Neoclassical Growth with Fixed Factor Proportions", Reviev of Economic Studies, XXXIII. SPAVENTA, L. (1968) "Realism without Parables in Capital Theory", Recherches recentes sur la Function de Production, Centre d'Etudes et de Recherches Universitaire de Namur. (1970) "Rate of Profit, Rate of Growth and Capital Intensity in a Simple Production Model", Oxford Economic Papers, XXII. SRAFFA, P. (1926) "The Laws of Return Under Competitive Conditions", Economic Journal,

XXXVI.

752

REFERANSLAR
(1951) Introduction to the Works and Correspondence of David Ricardo, Volume I. (Cambridge; Cambridge University Press). (1960) Production of Commodities by Means of Commodies: Prelude toa Critique of Economic Theory (Cambridge; Cambridge University Press). (1962) "Production o Commodities: A Comment", Economic Journal,.hXJJ.

STEEDMAN, /, (1972a) "Marx on the Falling Rate of Profit", Australian Economic Papers, XI. (1972b) "Jevons' Theory of Capital and Interest", The Manchester School, XL. STIGLER, G. J. (1941) Production and Distribution Theories (New York; Macmillan). (1965) "Rieardo and the 93 Per Cent Labour Theory of Value", Essays in the History of Economics (Chicago; University of Chicago Press). STIGLITZ, J. E. (1976) "A Tvvo-Sector Two-Class Model of Economic Grovvth", Reviev of Economic Studies, XXXIV. SWAN, T. W. (1956) "Economic Grovvth and Capital Accumulation", Economic Record, XXXII, (1960) "Growth Models of Golden Ages and Production Functions", Sen (1970)'de. SifEEZY, P. (1942) The Theory of Capitalist Development (Oxford; Oxford University Press). (1949) (ed.) Kari Marx and the Closeof His System by Eugen von Bhm-Bawerk and BhmBaverVs Criticism of Marx by Rudolf Hilferding With an Appendix Borikievicz (New York; Augustus M. Kelly). TAKAYAMA, A. (1963) "On a Two-Sector Model of Economic Grovvth: A Comperative Static Analysis", Review of Economic Studies, XXX. TOBIN, J. (1955) "A Dynamic Aggregative Model", Journal of Political Economy, LXIII; ve Sen (1970)'de. (1960) "Towards a General Kaldorian Theory of Distribution", Reviev of Economic Sludies, by L. von

XXVII.

(1965) "Money and Economic Growth, Economelrica, XXXIII. T0WNSEND, H. (1971) (ed.) Price Theory (London; Penguin Books). UZAWA, H. (1961a) "On a Two-sector Model of Economic Growth", Reviev of Economic

Studies, XXIX
(1961b) "Neutral Inventions and the Stability of Growth Equilibrium", Review of Economic

Studies, XXVIII.
(1963) "On a Two-sector Model of Economic Grovvth: I I " , Reviev of Economic Studies, XXX, VINER, J. (1931) "Cost Curves and Supply Curves", Zeitschrift fr Nalionalkonomie, I I I ; ve Kamerschen (1967)'de. Von NEUMANN, J. (1945-46) "A Model of General Economic Equilibrium", Reviev of Economic Studies, 1; ve Hahn (1971)'de. Von WEIZSACKER, C. C. (1971) Steady State Capital Theory (Heidelberg; Springer-Verlag). WALRAS, L. (1896) Elements of Pre Economics (London; Ailen and 1954). Unvvin, 3rd edition,

WALTERS, A. A. (1963) "Production and Cost Functions: An Econometric Survey", Econometrica, XXXI. WEINTRAUB, E. R. (1974) General Equilibrium Theory (London; Macmillan).

REFERANSLAR

753

WHITAKER, J. K. (1966) "Vintage Capital Models and Econometric Production Function", Revieu of Economic Studies, XXXIII. x JFICKSELL, K. (1893) Value, Capital and Rent (London; Ailen and Unwin, 1954). (1900) "Marginal Productivity as the Basis of Distribution in Economics", Ekonomiste Tidskrift; ve Wicksell (1958)'de. (1901) Lectures on Political Economy-Volume I (London; Routledge and Kegan Paul 1934), ed. by L. Robbins. (1902) "On the Problem of Distribution" Ekonomisk Tidskrift; ve Wicksell (1958)'de. (1911) "Bhm-Bawerk's Theory of Capital", Ekonomisk Tidskrift; ve Wicksell (1958)'de. (1958) Selected Papers on Economic Theory (Cambridge Mass.; Harvard University Press), ed. by E. Lindahl. WICKSTEED, P.H. (1894) "Co-ordination of the Laws of Distribution", Economic Journal, IV. WILS0N, G. W. and PATE, J.L. (1968) "Ricardo's 93 Per Cent Labour Theory of Value", Journal of Political Economy, LXXVI. WJNTERNITZ, J. (1948) "Values and Prices: A Solution of the So-Called Transformation Problem", Economic Journal, LVIII. WOLFSTETTER, E. (1973) "Surplus Labour and Synchronised Labour Costs and Marx's Labour Theory of Value", Economic Journal, LXXXIII. W0RSWICK, G. D. N. (1959) "Mrs. Robinson on Simple Accumulation", Oxford Economic Papers, XI.

BAZI YABANCI SZCKLERN METNDEK TRKE KARILIKLARI


Ak veren kesim Akm-input (output) Aksayan altn a Altn a Altn kural Alt-sistem Amorti dnemi Ana input (faktr) Ana maliyet Anlk-input (output) Anlk intibak Arta-kalan gelir Artk (deer) Arz fazlas Asgari geimlik cretler Ar krlar Anretim Basit yeniden retim Bekleyiler Belirsizlik Bak srt Bileik mal Bileik rn Blnebilirlik Btncl Btnclletirme Cari deer Deerlendirme oran Deiebilirlik Deien sermaye Deiim dengesi Deimeyen deer ls Deimeyen sermaye Dengeleyici oran Dengeleyici sre Deficit sector Flow-input (output) Limping golden age Glden age Golden rule Sub-system Pay-off period (POP) Primary input (factor) Prime cost Point-input (output) Instantaneous adjustment Residual income Surplus (value) Kxcess supply Subsistence wages Excess profits, windfalls Overproduction Simple reproduction Expectations Uncertainty Knifeedge Composite commodity Joint product Divisibility Aggregate Aggregation Present value Valuation ratio Flexibility Variable capital Exchange equilibium Invariable measure of value Constant capital Balancing ratio Equilibrating process

756 BAZI YABANCI SZCKLERN METNDEK TRKE KARILIKLARI Dorusal dntrme Dolambal retim yntemleri Dolaan sermaye Doygunluk yasas Drtnala platin a Duraan durum Durgun bekleyiler Durgun durum Dk istihdam dengesi Dk kapasite kullanm Dnsel zaman Eklemeli Ek maliyet Eanlanmak Edenli E-marjinallk ilkesi Fazla veren kesim Fiyat-alc Fiyat intibak Fiyat-yapc Gei kr oran Gelir snrlayc sre Genileyen yeniden retim Gerekli byme oran Getiri oran Hayvansal gd terilen igc terilmi teknolojik gelime dame ekonomisi ndirim teorisi ntibak hz ntibakt bekleyiler gc artl (teknolojik gelime) gc-kullanmh " " gcntr " " gc-tasarruflu " " gcnn deeri gcnn yeniden retimi Kavramsal talep K-endi cinsinden kendi faiz oran Khneleme Kullanm deeri Kullanm fonksiyonu Kullanm maliyeti Kurun a Linear transformation Roundabout production methods Circulating capital Law of satiety Galloping platinum age Steady state Static expectations Stationary state Unemployment equilibrium Under-capacity utilization Logical time Additive Supplementary cost Synchronized Uniform Equi-marginal principle Surplus sector Price-taker Price adjustment Pricemaker

" ^

Switching rate of profits Income-constrained process Expanded reproduction Warranted rate of growth Rate of return Animal spirit Embodied labour Embodied technological progress Subsistence economy Reduction theory Adjustment velocity Adaptive expectations Labour-augmenting Labour-using Labour-neutral Labour-saving Value of labour pouer Reproduction of labour power Notional demand Own rate of own interest Obsolescence Use value Utilization function User cost Leaden age

BAZI YABANCI SZCKLERN METNDEK TRKE KARILIKLARI 757


Menkul kymetler Mezat Mezat tellal Miktar intibak Oluma dnemi ndeyi Pilemi altn a Pratik kapasite Sahte retim fonksiyonu Sapmal durum Satn alnabilen igc Sermaye kayb Sermaye kazanc Sermayenin yatrm miktar Snrl altn a Srnen platin a Talep fazlas Tam-maliyet fiyatlandrma Tam uzak gr Tarihsel zaman Tekniin geri gelmesi Teknikler seti, tayf Teknik snr Temel denklemler Temel mallar Temel olmayan mallar Temsil firma Uyumlu retim fonksiyonu Uyumsuz " " retim dengesi retim dnemi retim younluu Yanl deiim, ticaret Yanl fiyatlar, miktarlar Yatrlan sermaye miktar Yeniden-anlama Yeniden-gei kr oran Yllanma modelleri Yorulabilme Zamanlararas Zamanh-igc Zaman tercihi Zaman tketen retim yntemleri Financial assets Auction Auctioneer Quantity adjustment Gestation period Prediction Bastard golden age Practical capacity Pseudo production function Perverse case Labour-coromanded Capital loss Capital gain Amount of capital investment Restrained golden age Creeping platinum age Excess demand Full-cost pricing Perfect foresight Historical time Reswitching of techniques Spectrum of techniques Technical frontier Fundamental (Basic) equations Basic goods Nonbasic goods Representative firm Well-behavcd production function Badly-behaved " " Production equilibrium Period of production Production intensity False exchange, trading False prices, quantities Amount of capital invested Recontracting Reswitching rate of profits Vintage models Malleability t

'

Intertemporal Dated labour Time preference Time-consuming production methods

DZN
Ak veren kesimler 297, 299-302 Akm Input-anhk output 155 Aksak rekabet 147-9, 198, 237, 242-3, 486, 579-80, 594, 61b, 621, 653, 711: ve bkz. monopolleme derecesi. Akyz, Y. 57, 346, 404, 547, 737 Alexander, S.S. 271, 737 Ailen, R.G.D. 271, 404, 447, 494, 577, 62i, 737 Altn a 396, 620, 728, 732; aksa>an 728; Harrod 264-5, 451, 463, 572; pilemi 265, 729; snrl 729, 73? Altn kural 462, 537 Altn standard 52-3 Alt-sistem 288 ve dev., 304, 334, 339 Amorti dnemi (POP) 618-9, 653 Amortisman, anma 40, 111, 336-8, 340-1, 370, 415, 473-4, 486, 506-7, 615, 619, 660: ve bkz. ekonomik anma. Anonim irketler 637-40 Anti-Pasinetti teoremi 633
ATTOU), K.J. 136, 447, 494, 737

Arz erisi, fonksiyonu: endstrinin, piyasa 104, 109-10, 120; firma 107, 110, 119, 122, 133, 580 ve dev.; ksa v. uzun dnem 120-1, 583 Arz fazlas, kavramsal t>. efektif 131 Arz fiyat: ksa dnem 109 ve dev., 133, 228, 581-2; uzun dnem 111-3, 116 Arz, planlanan v. gerekleen 200-1 Arz-talep yaps, uyumazl 60, 74-5 Asgari geimlik cretler 18-20, 22, 24-5, 36, 49, 56, 65, 78, 81, 140, 180, 223, 267, 282, 285, 287-8, 350, 353, 366, 369, 371, 458, 559 Asimakopulot, A. 447, 708, 735, 737 Anma: bkz. amortisman. Ar retim buhran 75, 257 Akimson, A.B. 494, 737 Atomistik piyasa 104, 107, 191 Atsumi, H. 657, 737 Avusturya (-Wicksell) sermaye teorisi 90-1, 153 ve dev., 173, 180 ve dev., 187, 3178, 322-3, 420, 524 Azalan verim: ksa dnemde 120, 134, 206; tarmda 18 ve dev., 60 ve dev., 121; uzun dnemde 121, 146, 147 600-1, 606, 609, 611, 616: ve bkz. lee gre verim; retim fonksiyonu. Bardhan, P.K. 494, 737 Barkai, H. 85, 738 Basit retim (idame) ekonomisi 14, 277-80, 282, 349, 507, 509, 522 Basit yeniden retim 66-8, 74 Baumol, W.J. 271, 738 Bekleyiler: belisizlik unsuru 148, 218; durgun 109n, 209, 255, 255n, 261, 602, 604, 613, 724; durgun durumda 224n; esnek olmayan 220, 458; intibakt 255n,

Arta-kalan gelir 24, 140, 143, 145, 148, 426 Ark 277, 280, 282-3, 285n, 287-8, 290, 297, 299, 303, 348, 350, 353, 375, 398: -igc 26; ve katma deer 292-3, 300; kesimler arasndaki dalm 281, 293; -mal 293; oran 397; teorisi, Bicardo'da 17; -tketim 282; cret 285: ve bkz. artk deer. Artk deer 28 ve dev., 34, 41-2, 67-8, 71-2, 140, 228n, 285n; blm 29, 44, 4950; ve ki, kra dnmesi 32, 39, 43 ve dev., 66, 328; mutlak ve greli 31; parasal olarak gereklemesi 75; teorisi 5, 17, 28 ve dev., 56; toplumsal 43-4, 48, 95 Artk deer (smr) oran 30 ve dev., 41, 43, 46-7, 49, 73, 282, 328; eit, eitlenmesi 30-1, 4 1 ; igcnn deeri, cret ve 34, 48-9, 55

760

DZN
Ceteris paibus varsaym 104-5, 107, 119, 123 Champernoume, D.G. 367, 708, 739 Chang, P. 657, 739 Chenery, H.B. 447, 739 Chipman, J.S. 136, 739 Clark, J.B. 89-91, 139n, 147n, 151, 181, 182n, 184, 420, 524, 546, 739 Clay-clay modeli 477-8, 497 Cloteer R.W. 221, 739 . Coats, A.W. 106 Cobb, C.W. 447, 739 Conard, J.W. 194, 739 oaltan 200, 204 ve dev., 236, 245-6, 260, 551-2, 583, 585, 587, 592, 594, 717, 719; gelir dalm, paylan ve 586, 590; gelir snrlayc sre olaak 210-1, 212, 218, 220, 232: ve bkz. miktar intibak. Datlmayan krlai 565n, 637-8, 640, 722-3 Davidson, P. 136, 221, 657, 739 Deer(ler)j klasik: belirlenmesi -bkz. igc miktar, ierilen; iiyatlara dnm 39, 43 ve dev., 295, 328, 527; mutlak, greli ayrm 10, 50, 97-8; oran, oranlan 10-12, 14, 25-7, 34, 42, 50-1, 74, 299n; sistemi, deikenleri 43, 328; soi unu, niceliksel ve niteliksel 5; talep ve 7-8, 14, 36; toplam 44, 46-7: ve bkz. emek-deer teorisi; igc zaman. Deer denklemleri, eitlikleri 9-10, 12, 29 31, 34-6, 39, 41 Deerlendirme oan 63941 Deiim: ekonomisi 123; eit- 14, 32, 100; iki aamas 75; ilikileri 93-5, 277; teknolojik bir zorunluk 13, 275 Deiim deeleri, oran: bkz. fiyat, fiyatla. Deimeyen deer ls 50 ve dev., 276, 296, 303 ve dev., 308-9, 332, 535 Debreu, G. 739 Denge: bireysel ve toplumsal 92; kavram 95, 667 ve dev., 671, 722; ksa dnem 90, 108-10, 116-8, 125-8, 197, 208 ve dev., 236, 245, 551-2, 712 ve dev., 721-4, 732-3 ve bkz. dk istihdam dengesi, firma dengesi, genel denge; kyaslamalan 96, 182n, 211, 371-2, 389n, 409-10, 500, 530n, 599, 668-71,

260-1, 724; katsays 255n, 260-1; ksa dnem 117-8; uzun dnem 116-7, 192, 214 ve dev., 219-20, 269, 458 Belirsizlik 119, 148, 149n, 177, 237, 410', 493, 539, 659 Bemusan-Butt, DM. 738 Bhaduri, A. 404, 547, 738 Bharadumj, K.R. 346, 738 Bak srt 255, 257, 269 Bileik-rn 329 ve dev., 342, 350-1, 370; ve dayankl retim aralar, sabit semaye 335 ve dev., ?51 Black, J. 622, 738 Black, R.D. 106, 738 Blaug, M. 38, 85, 106, 136, 151, 194, 738 Bliss, C.J. 494, 738 Bortkiewicz, L. von 45, 56, 57, 738 Bose, A. 38, 346, 738 Bhm-Bawerk, E. von 38, 89-90, 106, 153, 157n, 159, 165, 172-4, 176-7, 184, 194, 420, 738 Blnebilirlik 93-4, 97, 149-50, 352, 366, 371, 420, 463, 523 Blm: bireyler aiasuda 95, 138; denklemleri 372, 502, 508, 543n, 672; ksa r. uzun dnem 553, 733-4 Brechling, F. 739 Bronfenbrenner, M. 85, 447, 738 Broum, M. 404, 738 Bruno, M. 346, 404, 547, 708, 738 Buday-kr (blm) teorisi, Rcafdo'da 18, 25, 28 Buhran teorisi, Marx'ta 60, 75, 78, 84 Burmeister, E. 346, 447, 494, 519, 738, 739 Bte snr, snrlamas 101, 1245, 125n, 132-3; gelir-talep ilikisi ve 200-01 Btnclletirme sortnu 154, 322, 420, 523-6, 540; emek-deer teorisi ve 10 Byme oran: beklenen v. gerekleen 2526, 260, 266-7, 572, 726; disall 398n, 401, 461; kesimlerin, farkllamas 70-3; maksimum 348-50, 361-2, 365, 366, 376, 380; miktarlar oran olarak 356, 359-60; output v. talebin 250 re dev., 262, 264, 266-7, 375, 401 Cuff, J.T. 271, 739 Cambridge tartmalar 276

DZN
676-7, 696 ve dev., 726 ve bkz. kyaslamal statik; optimal 92; piyasa dnemi -si, anlk 109-10,118-9,129; uzun dnem 90, 110, 116-7, 247, 262ive fcfc. duraan durum; durgun durum. Dengeleyici oran: bkz. kritik oran Denison, E.F. 494, 739 Depresyon 206, 217-8. 220, 220n, 255-6, 267, 563, 610 Desai, M. 15, 38, 57, 85, 739 Dewey, D. 739 Diamond, P.A. 494-5, 740 Dimitriev, V.K. 38, 57, 85, 740 Dividant, dividant oran 565, 637-8, 711, 716-7, 722-3 Dobb, M. 15, 38, 57, 106, 194, 221, 271, 277, 346, .547, 622, 740 Dobell, A. 447, 494, 739 Doal byme oram 264-5, 267-8, 349n, 401-3, 409, 460, 483, 492, 536, 552, 570, 373, 57S-6, 605, 620, 728 Dolambal (dolayl) retim yntemleri 1579; dolayl-dolaysz igc oran ve 1578; etkinlii, verimlilii 157-60, 173-4, 177, 180, 524 Dolaysz retim yntemleri 157-8, 173 Domar, E.D. 740 Dougherty, C.R.S. 519, 740 Douglas, P.H. 447, 740 Doygunluk yasas 97 Dnem analizi 107-10, 118, 211 Drandakis, E.M. 447, 494, 740 Duraan durum (byme) dengesi 246 ve dev., 407, 445, 483, 514-5, 529, 531, 536, 552-3, 568 ve dev., 579, 583, 601, 623 ve dev., 662, 725 ve dev.; kararll sorunu 247, 255 ve dev., 261, 266-7, 269, 401-3, 409, 451, 454-6, 458, 464, 470-3, 490, 538, 569, 572, 582, 605, 609-11, 650-1, 653, 725, 728, 733; optimal 365, 366n, 461-2; teklii 464, 468 ve dev., 472-3; varl 255, 257, 261, 354-5, 365, 451, 453-4, 464, 490-?, - ' 572-4, 579, 610-1, 623, 628 ve dev., 634-6, 648-9: ve bkz. altn a; altn kural.

761

Durgun durum dengesi 60-1, 63, 148, 161n, 170, 170n, 173, 176, 180n, 181-2, 184, ' 192, 224, 224n, 246, 341n, 389n, 511, ve dev., 530-1, 598-9, 662 Dalite: blm (gelir) ve harcama arasnda 551, 557; fiyat ve miktar denklemleri \ (sistemleri) arasnda 358-9, 378, 380-1; cret-kr ve tketim-byme ilikileri ' arasnda 378, 395 Dk istihdam dengesi 197-9, ^02-8, 262, . 581-3: ve bkz. denge, ksa dnem Dk retim buhran 257 Edgeuorth, F.Y. 89-90, 135, 147n Eisner, R. 271, 494, 740 Ekonomik anma 337-8, 340-1, 485 ve dev., 491, 615 Ekonomik v. serbest mallar 127, 356 Ekonomi Politiin lkeleri 4 Ekonomi politik: konusu, yntemi 3-6, 23, 51; v. neoklasik iktisat 89, 93-6, 100, 275, 521-2 Emek-deer teorisi 6 ve dev., 17, 28; ve deer ls sorunu 6-7, 55, 97; ekonomi politiin birletirici unsuru 4-5; v. fayda-deer teorisi 97, 98n, 100; talep ve 7, 36 Enflasyon 254-6, 561, 587, 611, 652, 711, 729; bekleyileri 654; kronik 563, 655; snr 561, 710, 717, 721, 730, 733-4 Engels, F. 745-6 Entegre firma 579, 654 E-maliyet dorusu 412-3 E-marjinallik ilkesi 92-3, 107, 112, 115, 165, 347 E-rn dorusu, erisi 412 ve dev., 416-8, 427,432,436 Etkinlik birimi 439, 475, 481, 510 Etkinlik fiyatlar 506 Euler teoremi 141, 421 Extensive v. intensive marj 486-7 Faiz 144, 173-5; -kr ayrm 144, 144n, 170n, 225; basit v. bileik 182-5, 318-9 Faiz oram: doal 164; -kr oram eitlii 170n, 313, 353, 357-8, 458-9, 489n, 540, 561, 564-5, 642, 653; maksimum -bkz. kr oram, maksimum; parasal v, reel 458, 610-1; piyasa, cari 165, 167-9, 170n, 178, 180, 188, 190-1; rijitlii 458; uzun

762.

DZN
288, 292, 298-9, 313, 315, 328, 370, 373, 525; miktarlar oran olarak 6, 126; pozitiflii 310-1, 334-5, 357; teklii 37, 353, 362; toplam 44, 47, 54, 315-6; cret ve krlara indirgenmesi 315-8 Fiyat denklemleri, sistemi 21, 25, 43-7, 52-4, 278-9, 297, 318, 326, 336-7, 343, 357-8, 374-5, 398, 499, 512, 515, 517, 645, 647; deikenleri 43, 328, 369, 378 Fiyat etkisi 379-85, 390-1, 399, 470, 501, 526-7, 538, S54n, 574-6, 632, 702: ve bkz. Wicksell etkileri. Fiyat intibak 118-9, 198, 224-5, 232, 551-2, 557-8, 569, 586-8, 711, 716 ve dev.; hz 199 Fiyat mekanizmas: bkz. piyasa mekanizmas. Fiyat yapc 135, 199 Fiyatlandrma yntemleri, davranlar 111 3, 223, 229, 237, 237n, 241n: ve bkz., firma davranlar. Friedman, M. 106, 136, 740 Frisch, R. 136, 740 Fukuoka, M. 596, 741 Garegnani, P. 346, 547, 741 Gelir: etkisi 103-5, 125n; gerekleen ve planlanan 200-2; tanm 225, 2?3 Gelir akm: beklenen, bekleyileri 176-8, 187-9, 192, 214-5, 224, 246; cari deeri 188-90, 214-5; seimi 187-9; zaman iindeki dalm 177-9, 188-9 Genel denge 89-91, 123 ve dev., 137, 149n, 200-04, 210, 347, 407, 420, 464; deiim -si 123-04, 134; dinamik 347; Keynes v. Walras'da 197-9, 203-4; kararll 123, 128-31, 134; retim -si 123, 131-4 Genel Teori l i n , 197-8, 207, 211, 219, 223-4, 232, 245, 551 Genileyen yeniden retim 66, 68 ve dev. Georgescu-Roegen, N. 367, 741 Gerakis, A.S. 447, 741 Gerekli byme oram 74, 249 ve dev., 262-3, 265-7, 349n, 401, 450n, 451, 569, 605, 726; doal byme oranna intibak 267, 401, 409, 451, 536-7, 553, 569-73, 651, 728, 733; sabitlii, teklii 249, 257, 265-7, 269: ve bkz. duraan durum.

dnem 214n, 219-20, 564; yatrmn, sermayenin 164-6, 168, 170n, 172-3, 179-80, 180n ve bkz. getiri oram; kr oran. Faktr younluu: bkz. sermaye younluu Fayda 7, 92 re dev., 175n, 347; birimi 97-8, 98n, 100; fonksiyonu 93, 98-102, 125, 125n, 127, 129, 133, 201-2; hedonist gr ve 98; kardinal -ordinal ayrm 98, 102, 124; ktlk ve 97; maksimizasyonu 92-3, 101, 124, 1*5, 132-3, 137, 176, 119, 201-2: ve bkz. fayda-deer teorisi; marjinal fayda. Fayda-deer teorisi: genel denge analizinin birletirici unsuru 89-91; ve talep, talep teorisi 89-90, 92, 95, 97 ve dev. Fazla veren kesimler 289-300, 302 Ferguson, C.E. 447, 495, 519, S47, 657, 708, 740 Fiktf biletler 134-5 Findlay, R. 735, 740 Firma bykl 35-6; optimal 121-2, 1457, 148n, 150, 242 Firma (retici) davranlar, Wa1ras v. Marshallc (Keynesi) 111-4, 117-9: ve bkz. fiyatlandrma yntemleri; retim kararlar. Firma dengesi 107, 111 ve dev., 122, 133, 139, 204-5, 207, 408; uzun dnemde 112, 117-8, 121-2, 146-7 Fisher, F.M. 447, 495, 740 Fisher, I. 89-91, 154n, 164n, 174-8, 180n, 181, 187, 192, 194, 214-6, 504-5, 519, 547, 740 Fiyat-ahc 135 Fiyat, fiyatlar- normal, denge: belirlenmesi, mal ve igc yaklam 315n; blm, cret ve kr ile ilikisi 13, 21-2, 2-7, 42-3, 50-5, 95, 155n, 276, 282-3, 296 ve dev., 310-2, 315 ve dev., 327, 335, 342, 344-5, 363, 365, 369-70, 375, 470, 499, 525-6, 649, 673n ve bkz. fiyat etkisi; ve deerler, deerlerden sapmas 39, 42-50, 55, 100, 276, 288, 292, 2978, 300-01, 311, 315, 328, 334, 339, 374, 526-7; deerlere dnm 295; igc zaman cinsinden llen 45-6, 50-5,

DZN
Getiri oran 154, 164n, 180n, 187 ve dev., 491, 504 ve dev., 541 ve dev.; alternatif tketim akmlarndan doan 191, 5056, 519; azalan 191; byme oran ve 514-5; oklu 518; faiz ve 164n, 190-3; fiyat sorunu ve 192-3, 544; fiziksel 191, 193, 506, 516-8, 542; kr oranna eitlii 504, 506-10, 513 ve dev., 541, 54? ve dev., 726; net 482, 511; sermaye teorisinin temel kavram 504; tanm, tanmlan 190-1; teknokratik bir kavram olarak 504; teknolojik gelime ve 509-10; vazgeilen tketimin karl 191, 365, 504-6, 545-6; verimlilik kstas olarak 187, 190; yatrmn (sermayenin) marjinal etkinlii (verimlilii) ve 192, -15-6, 507, 509-11 Giriimci: arz fiyat 114, 144, 146, 225; fonksiyonlar 148-9, 149n; kr 144-8, 149n, 180n; marjinal verimlilii 144-5, 148; retim faktr olarak 144-5 Griliches, Z. 447, 741 Groenecegen, P.D. 15, 741 Grossman, H.I. 221, 741 Hahn, F.H. 271, 367, 447, 494-5, 547, 577, 657, 739, 741 Harcourt, G.C. 346, 404, 495, 519, 547, 577, 596, 657, 708, 735, 741, 742 Harris D.J. 85, 742. Harrod, R. 74-7, 221, 245-9, 254-5, 257, 262-5, 267, 269, 269n, 271, 346, 349n, 401, 403, 407-9, 436, 449-52, 458, 536, 551-3, 569-70, 572, 605-9, 620, 726, 728, 732-3, 742 Harrod, teorisi ve yntemi 245, 269-70 Hayek, F.A. 194, 742 Hayvansal gd 712, 726, 729; fonksiyonu 713-4, 732 Heathfield, D.F. 447, 742 Heterojen mallar sorunu 318, 497-8, 503, 511, 523 ve dev., 535, 538, 544, 546 Hzlandran 246, 251, 269, 602, 606, 608, 653 Hicks, J.R. 106, 136, 151, 221, 271, 367, 404, 434, 447, 547, 742 Hilferding, R. 752

763

Hirshleifer, J. 194, 742 Hisse senetleri: bkz. menkul kymetler Horouz, D., 742 Huni, E.K. 742 Hurdalama, hurdaya karma 336, 478, 486-7, 489-91, 615, 618-9 inada, K.I. 494, 743 IS-LM yaklam 197-8, 219-20 isel denge 725, 733 kame, faktrler arasnda 93-4, 120, 132, 142, 149, 348-9, 410 ve dev., 507, 511, 540, 676: etkisi 428; ex ante-ex post 476-8, 484, 486, 497-8, 510, 710 ve bkz. teknik seimi; snrl 412-4, 546; srekli, snrsz 93, 97, 149, 409, 414, 450, 463-4, 476, 503, 533-5 kame, mallar arasnda 93-4, 99-101, 129-130; etkisi 104-5; farkl dnemlerdeki 176, 178; kuvvetli 130; srekli, snrsz 93, 99 kame esneklii 422 ve dev., 430-3, 446, 462, 472; birim 423-4, 429, 439, 441, 459, 462, 521; faktr telep esnekliine etkisi 424; ve gelir, faktr paylan 423-4, 429-30, 432-3, 459, 521; haslann cret esneklii ve 424, 430 kame mallar 103, 105, 125n, 129-30 ndirim teorisi 56 gc: basit 8, 36-7; dalm, kesimler arasnda 8, 14, 68, 225, 227, 375-6, 464, 468, 508-9, 527, 540, 718; dalm, zaman iinde 160-1, 166n, 182, 185, 319, 321, 685-7, 689; heterojen 36-7, 286; homojen 8, 34, 36, 40, 286, 351, 419, 710; kullanm sresinin farkllamas 40-41, 153, 156, 159-61; mal haline dnmesi 17, 29; nitelikli 36, 69, 351; l birimi olarak 45-6, 98; talep fiyat 203-6; yeniden retimi 13, 17, 30-1, 36-7, 59, 64, 66, 278, 280, 285-6, 285-6, 349-53, 523, 636 gc arz: byme oran 69, 75, 262-5, 267-8, 349, 401, 407, 449-52, 456-8, 461-2, 470, 478, 491, 514, 553 ve bkz. doal byme oram; snrsz 140, 34950, 371; talebe intibak 25, 78, 267-8; cretler ve 24-5, 61, 78, 205, 450, 457, 483, 553, 558; yetersizlii 266, 268.

764

DZN
kt 113-4; tam 243, 267, 416, 711, 716; yatrm 248-53 Kapital 4, 77, 527 Kr:' an, normal st 110, 118-9, 146, 225, 243, 254; Keynes'de 225, 227 ve dev.; maksimizasyonu 92-3, 112, 115-6, 132, 149-50, 237, 237n, 408, 412, 420, 424, 427-8, 432, 457, 477-80, 487, 521, 529, 626, 731; Marshall'da 114; Marx'ta 28 ve dev., 43-4, 49-50, 77 ve dev., 140; Ricardo'da 18 ve dev., 60 ve dev., 140, 142; toplumsal 43-4, 48 Kr marj 113-4, 237-8, 240, 580, 587, 595, 603-4, 655, 711, 716 ve dev.; asgari 238, 486, 580-3, 585, 594; endstrinin 239-41; gayri safi 113, 237; yatrmtasarruf dengesizlii ve 229, 594 Kr oram: -artk deer oran ilikisi 32, 34, 42-3, 48-50, 78-9, 81-2, 84, 328; -byme oran eitlii 359-62, 366, 378, 400, 461, 529, 531, 574, 648; dsall 313, 400; den 20, 22, 60-6, 77-9, 81-4, 732; edenli, eitlenmesi 18-22, 34, 36, 39, 41-4, 53, 76, 282, 297-9, 301, 371, 373-5, 465, 647-50, 667; farkllamas 34-5, 39-42, 297-8; gei ve yenidengei 322, 324-5, 343-5, 390 ve dev., 412, 502, 516-8, 530-2, 537, 545-6, 678-9, 682 ve dev., 697, 701-3, 706; maksimum 82-4, 166-9, 171-2, 304, 307-10, 312, 343-4, 348, 354, 363-4, 365-6, 3'74, 380, 391, 395, 629, 713; miktarlar oran olarak 19, 27, 51-4, 308-9; toplumsal 43 Katma deer 239, 292-3, 300, 335, 357 Kaytszlk analizi, erileri 99-102, 124, 127, 129 Kaynak dalm 90, 92, 407, 464, 504-5; optimal 92-3, 96, 135, 137, 197 Kemmeny, J.G. 367, 744 Kennedy, C. 447, 744 . Keynes, J.M. 75, 89, 111, l i n , 135, 177, 192, 197-200, 202-9, 211-2, 214-5, 219-21, 223-5, 2?8n, 232-3, 236, 243-8, 254, 262-3, 265, 269, 327n, 407, 408n, 551, 573, 582, 585-7, 590, 592, 594, 610, 641, 65?-^, 659, 712, 727, 732, 744 Keynes, teori ve yntemi 211, 223

gc zaman, miktar: dolayl-dolaysz ayrm 7-9, 315-7, 672; dolayl-dolaysz oran, 11, 33, 39-42, 77, 157-8, 299n, 718-9; etkinlik birimiyle llen 439; ierilen, belirlenmesi 7 ve dev., 25-6, 29-30, 34-40, 79, 154-5, 288 ve dev., 334; satn alnabilen 17, 45-6, 48, 50-1, 208n, 288, 292, 298n, 313, 317; toplumsal olarak gerekli 7-8, 35: ve bkz. deer (ler); zamanl-igc. gcnn deeri 17, 26-34, 41, 43, 67, 78, 140, 282, 328; oranlar 36; crete dnmesi 328 gc talebi 23-5, 137, 172, 204-6, 264n, 409, 428, 457, 483; arza intibak 173; byme oran 262-5, 267 gc verimlilii: marjinal, crete eitlii 61, 142-4, 171, 203-4, 206-7, 421 ve dev., 465, 479-80, 487-90, 703-4; marjinal, cret ve kr toplamna eitlii 22, 1423; teknolojik gelime ve 77, 79, 81-2, 84, 262-3, 264n, 540, 597 gnnn uzunluu 31 Jaffe, W. 136, 221, 743 Jevons, W.S. 89-90, 106, 153-7, 162n, 164-5, 194, 743 Johansen, L. S, 106, 495, 539, 743 Johson, H.G. 494, 735, 743

Jorgensen, D.W.m, 447, 495, 743


Kahn, R.F. 271, 592, 657, 743 Kaldor, N. 38, 136, 194, 244, 271, 547, 552-3, 563, 576-7, 579, 581-3, 586-7, 594-6, 600, 602, 604, 606-7, 610, 613-4, 616, 618, 622, 636-7, 639, 641-2, 645, 651, 653, 657, 711, 731-3, 743-4 Kalecki, M. 221, 232-3, 237, 237n, 240, 2424, 551, 557, 577, 744 Kamerschen, D.R. 744 Kapasite: fazlas, kullanlmayan, dk, 217, 237n, 241, 255, 266-7, 615, 619, 651, 711, 716, 729, 733; kullanm derecesi 107-8, 111-2, 120, 137, 206-7, 235, 245, 248, 552, 582, 595, 717; normal 113, 217, 243, 718-9; optimal 121-2; output-ilikisi 192, 206, 602, 606-7; pratik 237, 241-3; seimi 121-2, 149; snrl,

DZN
Ksm denge 89, 91, 107 ve dev.; v. genel denge 123, 128-9, 139 Ktlk 92, 94, 97: fiyatlar 7, 94-5, 113, 323, 521; ilikisi, faktr miktar ve fiyatlar arasnda 113-4, 169, 185, 523, 5?9, 536, 538, 644, 646, 648; mutlak - greli 94-5 Kyaslaman statik 108, 211, 245, 366, 371-2, 389n, 409, 668, 732 Klasik postulatlar 203, 206, 224 Klein, L.R. 447, 744 Kompozisyon etkisi 379-83, 384n, 399, 400, 500, 527, 531, 554n, 575, 632: ve bkz. miktar etkisi; tasarruf etkisi. Knight, F.H. 149n, 194, 744 Konjonktr: hareketleri 269, 493; teorisi 232 Koopmans, T.C. 366n, 367, 744 Kornai, J. 744 Khneleme, khneleme kstas 486, 489, 618, 620, 654 Kregel, J.A. 244, 271, 346, 367, 494, 519, 547, 577, 622, 657, 735, 744, Kritik (dengeleyici) oran 299 ve dev., 304, 308 Kullanm deeri 7, 97 Kullanm fonksiyonu 414, 416-7 Kurun a 728 Kurumsal tasarruflar 638, 640 Kurtz, M. 494, 745 Laibman, D. 57, 745 Laidler, D.E.W. 447, 745 Laing, N.E. 136, 547, 657, 745 Lancaster, K. 735, 745 Lange, O. 15, 194, 745 Leijonhufvud, A. 221, 745 Lekachmen, R. 745 Lerner, A. P. 547, 708, 745 Levhari, D. 346, 495, 547, 745 Likidite 213; tercihi 353; tuza 219-20, 559, 610 Malinvaud, E. 745

765

Maliyet: alternatif, frsat -i 94; ana, deien 108, 111-3, 117, 207, 225, 237-42, 486; ek, sabit 108, 111-2, 237n, 241, 579, 617-8; fiyat, fiyatlar 4S, 48, 228, 230; kullanm -i 111, 207, 225, 237n, 350; marjinal 111 ve dev., 133, 146, 207, 237n, 580, 718; ortalama 111 ve dev., 145-6, 239, 580-1; cret, igc -i 111, 153, 155, 160, 207, 225, 237, 239, 315-6, 484, 486, 492, 579-80, 583, 664, 684, 716 Mallarn Mallar ile Malthus, I. 5 Malthus nfus teorisi, yasas 5, 18, 24, 68, 267, 458, 728 Maneschi, A. 657, 745 Marjinal fayda: azalan 94, 97-9, 102, 127, 129; farkl dnemlerdeki 175-6, 179; parann, gelirin -s 102-4, 176 Marjinal hasla 112, 112n, 115 Marjinal ikame oran: faktrler arasnda 116, 150, 414-5, 417-8, 426, 432, 434-6, 439, 444; mallar arasnda 98, 100-3, 125, 127, 129, 176, 178, 418, 506 Marjinalist (neoklasik) iktisat: analiz birimi 92, 138; geliimi 89-91; rasyonellik normlar 92, 521; snrlan, kapsam 93, 96 Marjinal toprak, rnnn blm 19, 26-7, 142-3 Marjinal verim, verimlilik; azalan 115, 141, 149-50 163, 416, 418, 428, 431, 437, 454-5; blm teorisi 90-1, 93, 96, 137 ve dev., 224, 27X6, 410, 427 ve dev., 464, 489-90, 503-4, 529, 539-40, 598, 633-4 Marjinal zahmet 133, 139, 203-4 Marshall, A. 89-91, 97, 102-8, 110-4, 118, 121-3, 136, 138-40, 147n, 149n, 151. " 153n, 211, 239, 372n, 420, 579, 745 Martingale, D. 745 Marty, AL. 494, 745 Marx, K. 3-6, 8, 14-5, 17, 28-34, 36, 38-40, 43-9, 54-7, 59-60, 64, 66, 68-70, 73-5, v 77-9, 84-5, 89, 95, 140, 228n, 2757, 282-3, 286, 295-6, 328, 526-7, 535, 732, 745-6 retimi 275

isme, A. 85, 745


Lks mallar 283, 286: ve bkt. temel olmayan mallar. Lydall, H.F. 447, 745 Makro-dinamik v. mikro-statik 96 Mal-faktr aynm 94, 275

766

DZN
lee gre verim: ve deerler 34-6; deiken 8, 34-5, 146-7, 418; sabit 8, 14, 18-9, 22, 34, 147, 279, 295, 352, 366, 371: ve bkz. azalan verim; retim fonksiyonu. l birimi (sorunu) 6, 45, 52, 55-6, 126, 1734, 208n, 226, 280, 287, 296, 296n, 2989, 302, 312-3, 322, 325, 335, 343, 354, 370, 373, 419-20, 481, 497, 506, 523, 525. 661-3, 700: ve bkz. deimeyen deer ls. rmcek a sreci 109n Para: arz 192; mallarla ikame oran 103; politikas 219; piyasas 230, 408, 408n, 458, 711; talebi, talep fonksiyonu 192, 219, 641; teorisi 205, 641-2, 653 Parasal ekonomi, nitelikleri 199, 212-3, 408n, 655, 659 Parasal cretler: deiebilirlii, sabitlii 198, 208n, 553, 559, 710; fiyatlara etkisi 19, 21, 54, 206-7, 227, 587, 649; ve istihdam dzeyi 206-8, 573, 579, 587, 651; -reel cret ilikisi 19, 21-2, 46, 53, 56, 65, 206-7, 223-5, 228-30, 327n, 559, 655, 727 Para zerine Deneme l i n , 211, 219, 223-i, 232, 245, 254, 551-2 Pareto, W. 90, 98n Pasinetti, L.L. 38, 85, 346, 547, 552, 563-4, 567, 577, 579, 635, 642, 657, 747-8 Pasinetti-dal modeli 623 ve dev., 633-5 Pate, J.L. 15, 753 Patinkin, D. 136, 747 Pearce, I.F. 494, 747 Phelps, E.S. 447, 494-5, 747 Phelps-Brmvn, E.H. 447, 748 ' Phillips, A.W. 748 Pitchford, J.D. 494, 748 Piyasa bamll 94 Piyasa (fiyat) mekanizmas 91, 128; etkinlii 197, 203, 270, 407, 461 Piyasa sinyalleri 135, 199, 211, 254, 270, 407, 410, 451, 493 Platin a 728-30, 732 Putty-clay modeli 477n, 484 ve dev., 497, 538-9 Putty-putty mode 477n, 478 ve dev., 485n, 497

Massaro, V. 346, 742 Mathur, G. 367, 746 Matthens, R.C. 271, 367, 447, 494-5, 577, 746 May, K. 57, 746 Meade, J.E. 494, 657, 746 Meek, R. 15, 57, 106, 346, 746 Menderhausen, H. 447, 746 Menger, I. 89-90 Menkul kymetler 219-20, 230, 564-5, 638-42 Metcalfe, J.S. 346, 746 Mezat sistemi, tellal 131, 135, 199 Miktar: zmlemesi 107, 125, 137-8; deikenleri 375, 378, 524, 552; denklemleri 68, 356-9, 375-6, 398, 508, 512, 517, 541-2, 646; etkisi 470, 526-7, 540 ve bkz., kompozisyon etkisi; intibak 118, 204, 210, 255, 551-2, 586 ve dev., 711 ve dev. Mili, J.S. 90 Minhas, B.S. 737 Mirrlees, J.A. 622, 744 Monopolleme, monopolleme derecesi 122, 232, 237 ve dev., 579, 581-2, 594, 621, 653, 655-6; firma v. endstrinin 240-1; talep esneklii ve 237n: ve bkz. aksak rekabet. Moore, D.J. 657, 746 Modigliani, F. 657, 750 Morgenstern, O. 367, 744 Morishima, M. 15, 38, 57, 76n, 85, 346, 367, 404, 547, 746 Myrdal, G. 212n Naqvi, K.A. 346, 708, 749 Nell, E.J. 106, 244, 346, 404, 547, 657, 746, Neo-Pasinetti teoremi 639, 641, 653 Nerlove, M. 447, 747 Net-gayri safi rn ayrm 64 Niehans, J. 271, 747 Normal kr 109 ve dev., 119, 121, 144, 146-8, 617 Nuti, D.M. 57, 346, 404, 519, 547, 622, 747 Okishio, M. 15, 38, 57, 85, 747 Oluma dnemi 663-4, 672-3, 682, 684-5, 687, 690, 693 Ortalama yatrm dnemi 157n Osadchaya, I. 547, 747 Output, elverili-elverili olmayan ayrm 225

DZN
Quasi-rant 113-4, 372n, 482, 485-7, 489-90, 492, 540 Quirk, J. 136, 748 Ramaey, F.P. 748 Rant 3, 5, 18 ve dev., 29, 35, 59, 64, 144n, 225, 490n, 523; buday talebi, fiyat ve 22, 65; ve deer sorunu 7-8, 27; istihdam dzeyi ve 20, 23-4, 61-2; igc verimlilii ve 20, 22, 24, 35, 140, 143; -kr ayrm 114; -kr elikisi 5-6, 25, 62; -quasi-rant ayrm 113-4; ve toprak verimlilii 27, 142-3; vergilendirilmesi 65-6 Read, L.M. 447, 748 Reel sermaye 671-2, 702, 704; oran 671-4, 676, 678-9, 681-2, 684, 693-4, 697702, 727 Refah, refah teorisi 90-1, 96, 98 Rekabet, tam, serbest: -artan verim elikisi 122-3, 146-7; iiler arasnda 31, 78, 172, 267, 353-4, 457-8, 486, 710, 729; kapitalistler arasnda 21, 25, 39, 49, 68-9, 77, 172, 242, 457, 650; snf iisnflar aras 242 Riach, P.A. 244, 596, 657, 748 Ricardo, D. 3-6, 8, 15, 17-8, 20, 22-9, 32, 35-6, 38-41, 43, 50-2, 55, 57, 59-60, 64-5, 77-8, 84-5, 89-90, 95, 140, 142-4, 153n, 180-1, 275-7, 296, 303, 497, 523, 525, 535, 748 Ricardo etkisi 181 Robertson, D.H. 547, 748 Robinson, J. 57, 136, 151, 194, 221, 244, 271, 346, 404, 494, 547, 552, 622, 657, 65962, 671, 673, 676-7, 681-2, 694, 699, 704, 707-9, 712, 722, 725, 728, 730-3. 735, 748-9 Rose, H. 271, 447, 735, 749 Rothschild, K.W. 577, 749 Rymes, T.K. 447, 735, 749 Sahte retim fonksiyonu 673 ve dev., 681, 683, 691, 696-8, 701, 704 alter, TV.E.G. 495, 539, 750 Samuelson, P.A. 15, 38, 57, 85, 221, 346, 447, 503n, 519, 546-7, 657, 750 Sapmal durum 682, 684-5, 731

767

Saposnik, R. 136, 748 Solo, K, 494, 657, 750 Say yasas 75, 200 Schumpeter, J.A. 106, 136, 151, 750 Schwartz, J.G. 742 Sen, A.K. 271, 447, 494, 577, 750 Sermaye: arz, arz fiyat 154, 172-4, 176-7, 180n, 191, 215-8; deimeyen-deien ayrm 28-30, 32, 39, 70-1, 282; dolaan 28, 28n, 155; dnm 705; faktr fiyat 144, 365n, 421n, 465-7; iletme -si 28n, 39, 64, 181; kavram 154, 504, 521-3; kayb 482, 485n, 511; kazanc 638-40; marjinal verimlilii ve kr oran 150, 164, 170-1, 173-4, 421, 426, 437, 440, 465-6, 482, 490, 502, 504, 507, 509-10, 526, 528, 541, 546, 623, 627, 633-4. 681, 703-5; piyasas 408n, 637-42, 653, 710-1; sabit 28, 28n, 39, 64, 111, 155n, 181-2, 185-6, 329, 33542, 350, 350n; serbest 114, 155, 155n ; talebi, talep fiyat 67, 70, 72, 75, 172-3, 191, 210n, 215-6, 225, 428; toplumsal 43; cret demeleri, fonu ve 18-9, 28n, 29, 155-7, 172, 174, 180, 353; yatrm sresi 156; zaman unsuru, boyutu 40, 153 ve dev., 341, 663 Sermaye-hasla katsays: byme oram ve 380-1, 392, 399, 401, 450 ve dev., 500, 575, 601-4, 627, 632; geri gelmesi 470; ilve 248; kr, faiz oran v 182n, 248, 269, 393-4, 399, 401, 428, 458-9, 46970, 500, 536-8, 574-6, 603, 623, 626, 628, 631-5; ve sermaye stoku, younluu 182, 459, 469-70, 536; teknolojik gelime ve 436-7, 440, 443-5, 460; retim dnemi kavram ve 182 Sermayenin marjinal etkinlii 192, 215 ve dev., 223, 458, 619, 653, 712: bekleyiler ve 214-9, 223; depresyonda 220, 220n; fiziksel ve ekonomik 216, 224, 22 n; ve marjinal verimlilii 224, 224n; yatrm projelerinin krll ve 217 Sermayenin organik bileimi 32-3, 39-43, 47, 49-50, 53-4, 70-1, 73, 373-4, 379; artmas 77-82; deer-teknik bileimi ayrm 33, 373; deimeyen sermayenin bileimi ve 40; dolayl-dolaysz

V-

768_

DZN
igc oran ve 33, 39-40, 77; eit, edenli 34, 47, 52, 296, 298n, 299n, 373, 526-7, 533, 535, 544; toplumsal 43-4, 54, 78 Sheshinski, E. 495, 751 Shubik, M., 751 v Smith, A. 3-5, 7, 97 . Smithies, A. 271, 751 Solom, R.M. 447, 494-5, 519, 539, 547, 708, 751 Smr 34, 48; oran bkz. artk deer oran. Spaventa, L. 404, 751 Speklasyon 219, 641-2 Sraffa, P. 55, 57, 136, 184, 275-7, 279-80, 283, 285-6, 288-9, 295-6, 298n, 304-5, 307, 310, 312-3, 315, 318, 322, 328-33, 335-6, 338-9, 342, 344, 346-9, 351, 354, 369-70, 522, 530 659, 682, 751 Standard: gelir, mal 296, 305 ve dev., 315n, 327-8, 331-2, 335, 343, 343n; oran 307-8, 330-1, 343, 348, 350 ve bkz. kritik oran; sistem 305 ve dev., 330-3, 342, 348-50, 354 Steedman, I. 85, 194, 346, 746, 752 Stigler, G.J. 15, 106, 136, 151, 194, 752 Stiglitz, J.E. 494, 752 Stok deimeleri 118-9, 248, 356; arzulanmayan, planlanmayan 209, 211n, 2123, 248-55 Svan, T. W. 494, 708, 752 Stveezy, P. 15, 38, 57, 85, 752 Tahvil: bkz. menkul kymetler Takayama, A. 494, 752 Talep; efektif, gerekleen, toplam: v. beklenen 251-2; boluu 219; fonksiyonu 201-2, 580-2, 58S; v. kavramsal, planlanan 200-3; otonom 208-11, 213-4, 214n; uyarlm 208, 210, 220, 253; yetersizlii 60, 75, 220, 257, 263, 573, 635 Talep fazlas: buhran 257; kavramsal v. efektif 131, 202-3 Tamamlayc mallar 103, 105, 125n, 129-30 Tam istihdam: uzun dnemde 247, 263 ve dev., 351, 401, 407, 450, 452 ve dev., 463, 536, 579 ve dev., 602, 610, 615, 619, 643-4, 650-2, 727-30; varsaym, neo-Keynesi modellerde 552-5, 563, 579, 587-8, 642, 653-4, 733; Wah-as genel dengede 137, 197-8, 202-4 Tarihsel belirleme 4 Tasarruf: arz 153, 178-9, 180n, 191 ve bks. sermaye arz; etkisi 399, 576 ve bkz.

Sermayenin yatrn miktar 156-7, 160-3, 166n, 169, 182 Sermaye stoku (retim aralar): heterojenlii 341, 419-20, 473, 497-9, 503-4, 506, 511, 523-5, 540, 542, 544; homojen 419, 434, 463, 525, 668; kesimler arasnda dalm 14, 279, 375-7, 379, 464; ortalama ya 483, 483n, 492, 492n; ya bileimi 181, 340-1, 341n, 473, 614, 661-2, 668 Sermaye stoku; llmesi deeri: beklenen gelir akmn cari deeri ile 114-5, 187-8, 216, 224, 487-8, 663 've dev., 7145; blm, cret kr oran ve 169, 184-5, 322, 341, 341n, 369, 379, 383 ve dev., 388, 533, 540, 613, 620, 627, 672, 700-2, 705, 720; etkinlik birimiyle 475, 481, 510; fiziksel, miktar olarak 19, 173-4, 322, 383-4, 502, 5246, 533, 535, 544, 661; igc zaman cinsinden 28-30, 154, 661 ve dev,, 671, 682n; parasal olarak 114-5, 155n, 525; retim dnemi ve 170-2, 181-2, 184, 322, 326, 524; retim maliyetiyle 114-5. 187, 216, 224, 663 ve dev.; zincirleme indeks yntemi ile 701 ve dev. Sermaye younluu: byme oram ve 3769, 383, 391, 402, 453 ve dev., 461, 469 ve dev., 501 ve bkz. kompozisyon etkisi, miktar etkisi; gei noktalarnda 325, 390, 530-1; geri gelmesi 393, 473, 529, 531, 533, 535, 539, 545, 707; kr oran, cret ve 169, 297-301, 322-3, 325-7, 345, 374-5, 389n, 390-3, 422-3, 428-9, 457, 466-7, 471-3, 480, 488-502, 527 ue dev., 536-8, 538n, 542-4, 546, 678, . 681, 683, 687, 689-90, 698, 707, 731; kesimlerin retim younluklar ve 3767, 472; miktarlar oran olarak, fiziksel 370; teknolojik gelime ve 435-7, 444, 479-80 Stlon, F. 57, 750 Shackle, G.L.S. 106, 136, 221, 271, 750-1 Sherman, H.J. 85, 751

DZN
kompozisyon etkisi, miktar etkisi; talebi 179-80, 180n Tasarruf fonksiyonu: Keynesi 400, 450, 461, 471-2; klasik, snfsal 36, 59, 79, , 8 1 , 233-5, 268, 353, 366, 369, 398, 400, 450, 453-4, 461, 469, 471, S54, 556-7, 563-4, 585-7, 608, 615, 619, 644, 652, 654, 697, 711, 731 Ttonnement 128, 134-5, 199, 203, 208 Tek-mal varsaym 192-3, 197, 419-20, 421n, 441, 464, 474, 497-8, 503-5, 507, 511, 525, 527, 541, 544, 554, 554n, 709 Tekniin geri gelmesi 322-4, 326, 345, 388, 393, 472, 518, 529 ve dev., 535, 539, 545, 634, 681, 705 Teknik dinamizm 601, 613 Teknikler tayf 677 Teknik seimi 37, 97, 163, 171, 320 ve dev., 342-5, 347, 358, 369, 386 ve dev., 40910, 411 ve dev., 457, 470, 489n, 499500, 529, 533-9, 544, 574, 576, 611, 627, 633-4, 642, 672 ve dev., 682, 684, 695-6, 710, 731; ex ante-ex post 477-8, 484, 486-7, 710, 713; kr bekleyileri ve 269, 269n, 371, 710, 712-3; snrl 60; sosyalizmde 397; temel ve temel olmayan mallarn 342-3; toplumsal olarak etkin 395, 395n; ve tketim, tketim maksimizasyonu 3957 Teknik snr 677-8 Teknolojik bamllk 318, 370 13, 94, 276-7, 284,

769 692-4, 698, 732; makine kullanm ve 64, 77, 78; monopoller ve 474; ntr 434, 444, 598-9, 605, 722, 728; Robinsonntr 694, 722, 727; sermaye-artl 444, 445n, 476, 483, 492; sermaye-kullammh 434, 436-7, 441, 445, 445n, 690, 692, 694, 698; sermaye-ntr 263, 691, 693-4, 698; sermaye-tasarruflu 444, 692-4, 698; Solow-ntr 440-5, 475-6; uyarlm 268, 474

Teknolojik gelime: birikim, yatrmlar ve 60, 65, 68-9, 77, 96, 433, 445, 473-5, 539, 599-601, 605, 609, 613-4; ve blm, gelir paylar 63-6, 77-8, 80-1, 84, 434 ve dev., 444-6, 460, 597, 619, 692 ve dev., 731-2; gkten inme nitelii 434, 445, 474; Harrod-ntr 248n, 262-3, 436-40, 444-5, 449, 460, 476, 483, 487, 489, 492, 576; Hicks-ntr 434-6, 438-45; ierilmi 433, 445, 473 ve dev., 483, 489, 491, 509-10, 614; iermemi 433-4, 445, 474, 482, 509; igc-artl 444, 445n, 476; igckullamml 434, 436-7, 440-1, 444-5, 445n, 690-4, 698; igc-nrt 690, 6934; igctt-tasamflu 263, 268, 444, 690

Teknolojik isizlik 64, 75, 78 Temel denklemler: Keynes'de 224; Sraffa'da 333 Temel mallar 284-6, 300, 304-5, 332, 342, 344, 353, 363n Temel olmayan mallar 284-6, 311-2, 332-3, 342-4, 353, 363n Temsil firma 110-3, 116, 119, 122, 239, 579 Thompson, G.L. 367, 744 Tobin, J. 408n, 494, 657, 752 Townsend, H. 752 Transformasyon fonksiyonu: bkz. retim fonksiyonu Transformasyon problemi 39 ve dev., 55, 276, 276n, 295, 328, 535; Mars'n zm, yntemi 43-5, 47-8, 79 Turnpike teoremi 366n Tketici davranlar 92, 99 ve dev., 123, 125, 132-3, 201, 407; normlar 89 Tketim: akm 191, 505, 507; asgari v. artk 282; -byme ilikisi 376-8, 395-7; durgun durumda 62; dk 60; fonksiyonu 177-8, 208, 210, 210n; -kr elikisi, ilikisi 395-7, 537-8; maksimum, maksimizasyonu 461-2; retimle eanlanmas 181 Util 100 Uzak gr 176, 178, 410, 493, 642 Uzawa, H. 494, 752 cret: doal v. piyasa -i 24-5; eit, eitlenmesi 19-20, 31, 41, 343, 354, 465, 479, 509, 649; farkblamas 36-7; -fiyat kovalamacas 561, 655; fonu teorisi 180; maksimum, maksimizasyonu 49, 167-9, 288, 325, 374, 380, 391, 588; mallan 63, 285, 287; llmesi 55-6, 286-7, 302, 308, 310, 327, 335, 343; pazarlklar 205-6, 233, 286, 408, 553,

770

DZN
431, 438; ex ante 477-9, 486-7, 489, 492, 677-8, 710; ex post 477-9, 491, 677; faktr (igc, sermaye) esneklii 425-7, 435-6, 441-2, 460, 462; faktr younluu katsays 427, 431-2; homojen, homojenlii 141, 143, 145, 418, 425; ikame katsays -bkz. ikame esneklii; konveks 134, 141, 704; lee gre sabit verimli 141 ve dev., 418-9, 421, 425-7, 429-32, 439, 441, 446, 449, 521; Ricardo'da 22, 523; sabit v. deiken oranl 410; ve teknolojik gelime 433 ve dev., 476, 481; uyumlu 419-22, 424, 432, 434, 472-3, 506, 509, 538, 623, 626-7, 630-1, 634, 678, 680-1; varl 503, 523, 526, 529 retim kararlar 92, 107-8, 118, 135, 200, 203, 211n, 213, 270, 539; bekleyiler ve 74-5, 107, 116, 199, 209, 252 retim teknii, teknolojisi; rijitlii, snrlamalar 60, 92-3, 349n retim younluu, kesimlerin 8, 34-6, 44, S, 56, 68-9, 94-5, 225-6, 275, 277, 307, 309, 330-1, 350-2, 371, 384, 399, 471, 508, 512-3; byme oram ve 72, 74-5, 354-6, 358, 361-2, 376, 399, 4023, 500, 661; ve kr oram 63, 354, 35860, 375, 661 Verimlilik erileri 676-8, 681, 683, 695, 697-8, Viner, J. 136, 752 von Neumann, J. 347-54, 356, 358, 367, 36970, 752 von Neumann teknolojisi 351 von Weiser, F. 89-90 von Weizsacker, C.C. 194, 752 Walras, L. 89-91, 98,112,123,128,131-2, 1346, 138-9, 139n, 146-7, 147n, 149, 149n, 151, 197-204, 210, 347, 407, 420,752 Walras yasas 128-30, 134, 200; geerlii 198-9, 202 Walters, A.A. 447, 752 Weintraub, E.R. 136, 221, 752 Weldon, J.C. 447, 708, 737 Whitaker, J.K. 495, 752 Wicksell, K. 89-91, 106, 139n, 146-9, 151, 153, 154n, 163-5, 170n, 172, 176, 1802, 184, 194, 353, 420, 731, 753

651-2, 654-5, 710, 732; saat bana 31; -tketim eitlii 366, 378, 462, 471, 557: ve bkz. asgari geimlik cretler; parasal cretler. cretli iilik 277, 507 cret-kr (faiz) oran ilikisi 5, 25-7, 34, 48-9, 51-3, 55-6, 63, 82-4, 155n, 16871, 276, 296 ve dev., 302, 308 ve dev., 312-3, 319 ve dev., 327, 335, 373-4, 379, 383 ve dev., 412-3, 499, 527 ve dev., 647, 659, 673, 682, 692, 713; dorusal 375, 393, 500-3, 526, 528, 530, 535, 540, 544, 546; ekonominin tmnn, teknolojinin 394, 414, 429, 429n, 441, 470, 502, 517-8, 530, 535, 546 retici-tketici ayrm 92 retim: biimi 5, 17, 282, 504, 522n; denklemleri 29, 280, 282, 284, 287; fiyatlar 43, 94-5, 153; gleri 6, 66, 78, 84, 522; ilikileri, toplumsal 4-5, 28, 84, 93, 277, 507, 521-3; ilikileri, teknolojik 5, 8, 94, 410, 521; tek ynl bir akm olarak 94, 153, 275, 370 retim aralar; mlkiyeti, sermaye haline dnmesi 17, 27-8, 68, 277-8, 281, 365, 522-3, 563, 636 retim dnemi 157, 159 ve dev., 173, 180, 181 ve dev., 187, 317-20, 320n, 322-3, 326, 524, 731; bileik faiz ve 182-5, 317; faiz, kr oran ve 158 ve dev., 182 ve dev., 322; mutlak 159-62; optimal 168-9, 172; ortalama 159-63, 166n, 170, 182-4, 186, 186n, 524; output ve 163-5, 167, 170, 181-2, 184, 187; sabit sermaye ve 182, 185-6; seimi 163, 165 ve dev., 185, 323; ve tasarruf talebi 179-80; cret ve 165-9, 185; verimlilik kstas olarak 159, 163, 180n, 8 1 , 187 retim faktrleri: ana 153, 165, 172; bireyler arasndaki dalm 95, 131, 138; doal 350, 371; tketimi 131 retim (transformasyon) fonksiyonu: boyut katsays 425; C.E.S. 430 ve dev., 4434; Cobb-Douglas 425 ve dev., 431-3, 441, 444, 462, 476, 483, 492; dorusal, dorusall 141, 143, 145; durgun durumda 181-2, 182n; dnsel 503, 503a; etkinlik katsays, parametresi 425,

DZN
Wicksell etkileri 169, 185, 323, 326-7, 382, 382n, 386, 390-1, 393-4, 428, 470, 5012, 526, 530-2, 537, 543, 545, 634, 673, 678, 681 ve dev., 690, 698-9, 701, 7201, 731; reel-fiyat ayrm 323n, W, 388-90, 394, 533-5 tficksteed, P.H. 89-91, 139n, 145-6, 147n, S, 420, 753 Wilson, G.W. 14, 753 Winternz, J. 57, 753 Wolfselter, E. 15, 753 Worsvick, G.D.N. 735, 753 Yaari, M. 751 Yanl deiim, fiyatlar 131, 135, 199-200, 203-4, 208, 279; gelirler, miktarlar 199-200 Yaparak renme 445, 600, 606 Yatrlan sermaye miktar 155-7, 160-2 Yatrm, yatrmlar: arz fiyat -bkz. sermaye; ekonomik mr 485 ve dev., 490-2, 539, 615, 618-9, 621 ve bkz. ekonomik anma; ex ante-ex post ayrm 212, 247, 249-53; faiz esneklii 216-20, 246, 458-9; gerekleen v. planlanan 212-3, 254; kapasite etkisi 245-8, 252, 582-3, 609; marjinal etkinlii -bkz. sermayenin marjinal etkinlii; risk unsuru 458, 603, 617-8, 653, 712, 714; talebi, talep fiyat -bkz. sermaye; tasarruflardan bamszl 192, 212, 224-5, 233, 245, 270, 408, 449, 602, 615, 641, 651; uyarl-

771
m 246, 260-1, 581-3, 602 ve dev., 610, 613, 615; yenileme maliyeti 192

Yatrm kararlar (davran, fonksiyonu): bekleyiler ve 59-60, 115-7, 214 ve dev., 220n, 246, 258, 269, 478, 539, 553, 573, 602 ve dev., 610-1, 614-5, 617-20, 651, 664 ve dev., 669, 677, 712 ve dev., 724; Harrod'da 246, 251, 269, 573, 732; Keynes'de 214 ve dev., 246, 269, 711, 732; Mars'ta 59, 69, 73-4 Yatmm-tasarruf dengesi sorunu: ex ante-ex post 212, 245, 247, 249-50, 254, 585, 650 Yedek igc, isizler ordusu 66, 78, 80-1, 84, 458 Yeniden-anlama 135 Yllanma, yllanma modelleri 164, 181n, 473 re de., 497-8, 538, 541, 613 ne de., 653 Yorulabilme varsaym 420, 434, 457, 463, 473, 475-8, 497-8, 502-4, 526, 539, 614 Zamanl-igc miktarlar 315 ve dev., 328, 334, 339 Zaman tercihi 153-4, 154n, 173 ve dev., 180n, 187-8, 353; nedenleri 176-8; oran 175-6, 179-80, 191-2 Zaman tketen retim yntemleri 158 ve bkz. dolambal retim yntemleri Zaman unsuru; iktisat teorisinde, modellerde: dnsel 211, 347, 410, 669; tarihsel 210, 214, 232, 318, 341, 347, 365, 371, 410, 659, 670

*i%au: tO.TL.

You might also like