Atlantis Platonun iki diyalouna konu olmutur. Bunlar, Platon M..

427-347 yllar arasnda yaam olan ve dnce tarihinin tand ilk ve en byk sistemin kurucusu olan nl Yunan filozofu. 20 yanda Sokrates'le karlanca felsefeye ynelmi ve hocasnn lmne kadar (M.. 399) sekiz yl boyunca rencisi olmutur; hocas lnce, dier rencilerle birlikte Megara'ya gitmi ama burada uzun sre kalmayarak nce Msr'a, oradan da ythagoraslarn etkili olduklar Sicilya ve Gney talya'ya gemitir. ...Tmn okumak iin linke tklaynz. Timaios ve Kritias adl dialoglardr. Platon Atlantisin yksn anlatmaya Timaios adl dialounda balam Kritiasda yeniden ele alarak devam etmitir. Ancak, Kritias yarm kalmtr. Timaios Platonun en ilgin eserlerinden biridir. Platon bu eserinde evrenin dou temasn ilemi ve ana gre olduka radikal bir anlay ile sergilemitir. Platonun bu dialogda bir "Evrenin Yaratcs" kavram kullanmas da deiik yorumlara neden olmutur. Baz yazarlar bunu blmlerin daha sonra eklendiini sylemi bazlar da Platona tanrsal ilhamn geldiini sylemilerdir. Ancak ounluun kabul ettii bu eserin Platonun zgn eseri olduu yolundadr. Gerekten de dikkatle incelendiinde Platonun dier eserlerinden byk farkllk gstermez. Timaios, daha ok son yllarna yaklaan bir yazarn, dneminin ezoterik bilgisini daha youn bir ekilde verdii bir eserdir. Timaiosun bir baka zellii de, bu dialogda Sokratesin sadece dinleyici olmas ve lafa fazla karmamasdr. Bu eserde Evren ile ilgili bilgileri ilerinde "en iyi astronomi bilen ve dnyann zne varmak iin en ok uram" olan Timaios ve Atlantis ile ilgili bilgileri de Kritias vermektedir. Kritias da tarihsel bir kiilik olmakla birlikte bu eserde ad geen Kritiasn kim olduu tam olarak bilinememektedir. Burada Kritias Solonun dedesinin dostu olduunu sylemekte, ayn yky dedesinden de duyduunu belirtmektedir. Buada Platonun ustalkla yknn ok eski alardan beri anlatldn ima ettiini dnebiliriz. Timaiosda Atlantis ile ilgili blmler u ekilde geer : "Solonun anlattna gre Msrda Deltada, Nilin ikiye ayrd kntya doru Saitikos denilen bir lke vard ; bu lkenin en byk ehri de, kral Amasisin memleketi olan Saistir. Bura halkna gre ehirlerini kuran bir tanradr ; ona kendi dillerinde Neith adn vermiler, fakat bu tanrann Hellencede ad Athenadr. Bu adamlar Atinallar pek severler ve onlarla uzaktan akrabalklar olduunu sylerler. Solon onlarn memleketine varnca pek parlak karlandn, bir gn eski zamanlara dair, en bilgin rahiplere bir ey sorduu zaman, ne kendisinin ne de ne de baka bir Hellenin hemen hemen hi bir ey

bilmediini grdn anlatt. Bir seferinde de onlar eski eylerden sz amaya srklerken, bizde bilinen en eski eyleri anlatmaya koyulmu. Onlara ilk insan olarak anlan Phoroneusdan, Niobeden, tufandan, kendilerini kurtaran Deukalion ve Pyrrhadan, onlarn douu hakknda dnen mythoslardan ve torunlarnn neslinden bahsetmi. Olaylarn getii tarihleri tahmin ederek de tarihleri hesaplamaya alm O zaman pek ihtiyar olan rahiplerden biri ona "Ah Solon, Solon, demi, siz Hellenler her zaman ocuksunuz, sizin memleketinizde hi ihtiyar yok. Bunun zerine Solon Bununla ne demek istiyorsun ? diye sormu. Rahip -Sizin hepinizin ruhlar ok gen diye cevap vermi, nk kafanzda ne bir eski gelenee dayanan, teden beri edinilmi fikir ne de zamanla aarm bir bilginiz var. Bunun sebebi udur. nsanlar birok ekillerde yok edilmiler daha da edileceklerdir. En byk felketler atele sudan gelmiti, ama bin trl baka sebeplerle meydana gelen daha kk felketler de vardr. Sizin memleketinizde de bir gn babasnn kou arabasn koturup yine ayn yoldan sremeyince yeryzndeki her eyi yakan, kendisi de yldrmlarla vurulup len Heliosun olu Phtonun hikyesi gerekten bir masal gibi anlatlr, ama hakikat udur ki, gkte dnyann etrafnda dnen gk cisimleri bazan yollarndan aarlar, uzun aralklarla meydana gelen bir tutuma yeryzndeki hereyi mahveder. O zaman dalarda, yksek kuru yerlerde oturanlar, ehirlerde, deniz kenarnda oturanlardan daha ok mahvolurlar. Fakat, Nil, her zamanki kurtarcmz olan Nil, taarak bizi bu felaketten de kurtaryor. Bunun aksine Tanrlar, bir tufanla dnyay ykadklar zaman yalnz dadaki srtmalarla obanlar kurtuluyor, ama sizin ehirlerin ahalisini nehirler alp denize srklyor. Halbuki bizde sular hi bir zaman ovalara ykseklerden gelmiyor, her zaman tabi bir ekilde topran altndan kyor. te burada en eski adetlerin bundan dolay korunmu olduu syleniyor. Fakat gerek udur ki : kendilerini karacak kadar iddetli bir souu da yakc bir sca da almayan bir yerde, her zaman az ya da ok insan vardr. Hem sizde olsun, bizde olsun,, yahut da adn duyduumuz baka bir ilde olsun, gzel, byk, yahut da baka bir bakmdan ilgiye deer bir ey meydana gelmise btn bunlar, en eski alardan beri burada tapnaklarda duruyor, bylece de korunmu oluyor. Sizde ve baka uluslarda tam tersi, daha yazmay ve devletlere lazm olan her eyi renir renmez, gk yznn sular belirli bir zamandan sonra, bir hastalk gibi saanak halinde zerinize yayor, iinizden okuyup yazmas olmayanlarla cahillerden bakasnn kurtulmasna meydan brakmyor ; o kadar ki toy ocuklar gibi kendinizi yeniden, hareket ettiiniz yolun banda buluyor, eski zamanlarda, burada, kendi memleketinizde olup bitenlerden hi bir ey bilmiyorsunuz ; nk Solon, yurttalarnn biraz nce saydn soyu sopu, stnine masallarndan pek farkl deildir. Her eyden nce daha eskiden bir ok tufanlar olduu halde siz, bir tek kara tufann hatrlyorsunuz ; sonra insanlar arasnda grlen en gzel ve en iyi soyun sizin memleketinizde doduunu ve kendinizin, senin de bugnk devletinizin de, felaketten kurtulabilmi bir tohum sayesinde o soydan geldiinizi bilmiyorsunuz. Blmiyorsunuz, nk felaketten kurtulabilenler, bir ok nesiller boyunca, hi bir yaz brakamadan lp gittiler. Evet, Solon, bir zamanlar sularn sebep olduu en byk felaketlerden nce, bugn Atina ad verilen devlet, savatan yana en yiit, her bakmdan llemeyecek kadar da medeni bir devletti : Gn altnda szn iittiimiz en gzel

eyleri baaran, en gzel siyasa kurallarn icat eden odur, diyorlar." Solonun anlattna gre, bunlar duyunca akalm, rahiplerden eski yurttalarna dair ne biliyorsa hepsini dosdoru, hemen kendisine anlatmasn rica etmi. Bunun zerine ihtiyar rahip cevap vermi : "steini yerine getirmememe hi bir sebep yok, Solon, bunu senin hatrn iin olduu kadar yurdunun hatr, hele sizinki kadar bizim ilimizi de koruyan, onlar bytp yetitirmi olan tanrann hatr iin de yapacam. O tanra ki, sizin ili bizimkinden bin yl nce, toprak ile Hephaistostan ald bir tohumla vcuda getirmiti, kutsal kitaplara gre, bizim ilin kuruluundan beri sekiz bin yl gemitir. Demek oluyor ki sana dokuz bin yl nceki yurttalarnn kurumlarn, onlarn en anl baarlarn ksaca anlatacam. Baka zaman vaktimiz olunca bunlarn hepsini yeni batan sra ile teker teker ele alrz. Biz burada ilinizin hayranlk uyandran byk baarlarndan bir ounu yazl olarak saklyoruz. Ama bunlarn iinde bir ylesi var ki byklk, kahramanlk bakmndan hepsini geride brakyor. Gerekten eski yazlar, vaktiyle ilinizin, byk Atlas denizinin telerinden gelip Avrupa ile Asyaya kstaha saldran koskoca bir devleti yok ettiini sylyor. O zamanlar bu koca denizden geilebiliyordu ; nk sizin Herakles Stunlar dediiniz o boazn nnde bir ada vard. Bu ada Libya ile Asyann ikisinden daha bykt. O zamanlar oradan baka adalara, oradan da karlarnda uzanan ve gerekten adn hak eden denizin kenarndaki btn ktaya ulalabiliyordu. nk szn ettiimiz boazn i taraf, girii dar bir limana benzer, d taraf ise gerekten byk bir denizdir. Etrafn eviren kara paras da gerekten kta denebilecek bir topraktr. te bu Atlantis adasnda, hkmdarlar, hakimiyetini btn adaya, teki adalara, hatta ktann baz paralarna kadar uzatan byk, hayranla deer bir devlet kurmulard. Bunlardan baka boazn i tarafnda, bizim tarafta, Msra kadar Libyann, Tyrhenia ya kadar da Avrupann hakimi idiler. Bir gn bu devlet btn kuvvetlerini bir araya toplayarak sizin yurdunuzu, bizimkini, boazn i tarafndaki btn uluslar boyunduruu altna sokmak istedi. te o zaman, Solon, iliniz btn deerlerini, btn kuvvetini dnyann gz nne serdi. Cesaretten, sava bilgilerinden yana teki illerin hepsinden ztn olduu iin Hellenlerin bana geti ; ama tekiler kendini brakp ekilince bir bana kalan, bylece en tehlikeli duruma den iliniz istilaclar yendi, bir zafer ant dikti, imdiye kadar hi klelik etmetyenleri klelikten kurtard ve bizim gibi, Herakles stunlarnn i tarafnda oturanlar iyi yreklilik ile serbestliine kavuturdu. Ama bundan sonra korkun yer sarsntlar, tufanlar oldu. Bir gn, bir uursuz gecenin iinde, ne kadar savanz varsa hepsi birden bir vuruta topraa gmldler. Atlantis adas da, ayn ekilde, denize gmlerek yok oldu. te bunun iindir ki, ada kerken meydana getirdii s bataklklar yznden o deniz bu gn bile, geilmez, dolalmaz bir haldedir." Atlantis ile ilgili anlatlanlar Timaios adl eserde burada son bulmaktadr. Platon, Critias da ise daha ayrntl bilgi vermektedir :

Bu iki eserde geen Atlantis yksn dikkatlice incelersek burada anlatlanlarn sadece basit bir kurgu olmadn anlarz. Geri Platon yine Devlet adl kitabnda anlatt devlet dzenine dayanmaktadr fakat bilerek, baka bir devlet kurgulayacana, zellikle Msrdaki erginlenme merkezlerinde ans yaayan Atlantisi rnek gstermektedir. Atlantisle dolaysz olarak ilgili bir Msr kayna elimizde olmad iin Atlantisin orjinal adn bilemiyoruz. Ancak Platonda geen Atlantis szcn etimolojik olarak inceleyebiliriz. Yunancada Atlantis ("Atlantj,-doj ) Atlas ile ilgili bir kkten gelmektedir. Atlas bilindii gibi, Yunan mitolojisinde Titan Iapetosun olu olarak geer ve Hesiodosa gre Atlas g ayakta tutar: "Dnyann bittii bir yerlerde gzel sesli akam perilerinin karsnda dimdik durup ayakta tutuyor g ba ve yorulmaz kollar stnde. Akll Zeusun ona ayrd kader bu." Atlas Homerosa gre de yeri g birbirinden ayran direkleri tar : "Bu Atlas grr denizin btn uurumlarn, ve koca direkleri omuzlarnda tar, yeri g birbirinden ayran direkleri." ( Odysseia I, 53-55 ) Atlasn ocuklar da incelememiz asndan nemli bir yer tutmaktadr. Efsaneye gre Pleioneden olma Pleiades ve Hyades, Hesperisten olma Hesperidler Atlasn kzlar, Hyas ve Hesperos da oullar olarak mitolojik kaynaklarda yer almaktadr. Bunlar iinden Hesperidler mitolojide ilgin bir yer tutmaktadrlar. Azra Erhat "Mitoloji Szl"nde Hesperidleri ayrntl olarak anlatr : "Hesperos ya da Bat Kzlar diye anlan Hesperidler Hesiodosa gre Okyanus Irmann tesinde, geceyle gndzn snrlarnda oturan ince sesli perilerdir. Hesperidler dnyann bat ucunda, Mutlular Adalarnn dolaylarnda otururlarm, ama zamanla corafya bilgileri artnca, Hesperidlerin yurdu Atlas dalarnn eteinde bir yer sayld.

Hesperidlerin balca grevi, altn elmalarn bittii baheye bekilik etmekmi. Bir zamanlar Gaia tanrann Heraya dn hediyesi olarak verdii bu elmalar dnyann bat ucundaki bir baheye dikmiler ve balarna beki olarak Hesperidlerden baka bir ejder koymulard. Bat Kzlar bu cennet bahesinde ezgi sylemekte ve tatl bal akan pnarlarn banda hora tepmekle vakit geirirlermi Altn elmalar lmszlk balayan bir yemitir. Herakles onlar koparmakla lmszle hak kazanm olur. Altn elma motifi Gzeller ve Paris efsanesinde de geer." DER ANTK KAYNAKLARDA ATLANTS EFSANES Odysseia M 8 ila 6nc yzyllar arasndan kaynaklanan ve Homerosa atfedilen Odysseia, mitolojik kahraman Odysseusun, Troya savandan sonra evine dnmek iin yapt yolculuklar anlatmaktadr. Odysseia, her ne kadar irek anlam ar basan bir destan olsa da o dnemde anlatlan, yaygn olan efsanelerden izler tamaktadr. O dnemde bilinen ve yok olan bir kara parasndan sz eden bir efsanenin izlerine Odysseiada rastlyoruz. Tanrlar Odysseusun tutsak bulunduu Kalypsonun adasndan ayrlp yurduna dnmesine karar verince, Odysseus kendine bir sal yapar ve denize alr. Ancak denizde bir frtnaya yakalanan Odysseus Phaiaklarn lkesine kadar srklenir. Odysseiada getii kadar ile burada bambaka bir mitos ile kar karya olduumuzu anlarz. "Eskiden Phaiaklar engin Hypereiada otururdu, gte stn zorba Tepegzlere yakn, Tepegzler onlarn topraklarn boyuna yama ederdiler. Tanr yzl Nausisthoos onlar kaldrd, gtrd yerletirdi Skherieye, aln teriyle yaayan insanlardan uzaa. Drt yandan surla evirmiti kenti, evler kurmu, tapnaklar yapmt tanrlara, tekmil topraklar datmt, Ama oktan boylamt Hades lkesini,

dnceleri tanrlardan gelen Alkinoos krald imdi." ( VI, 4-12 ) Bu blmde ilgin bir mitos ile kar karya kalmaktayz. Phaiaklarn kkeni anlatlrken Hypereia adl bir lkeyle de karlayoruz. Bu isim Hyper (Upr-), zerinde szcnden gelmekte olup, bizim kanaatimizce zerinde olan - belki de deniz zerinde - anlamna gelmektedir. Burada Tepegzler, yani Kykloplar ( Kklwpej ) da yer almaktadrlar. Kykloplar, mitolojik varlklarnn yan sra Dev anlamnda da kullanlmaktadrlar ve bu pasajdaki devler daha nce grdmz Nefilim ile benzerlik gstermektedirler. Ksaca Phaiaklarn bir lkede devlerle birlikte yaadn renmekteyiz. Ancak devlerin zorbalndan kaan Phaiaklar baka bir yere belki de bir adaya yerlemilerdir. Bu da daha bir ok efsane ile benzerlik gstermektedir. Odysseusun Alkinoosun sarayna gitmesi ve saray betimlemesi ile Platon arasndaki benzerlikler de gzden karlmamaldr : "Bu ara Odysseusda gitti Alkinoosun anl konana, giremedi ieri, gzleri kamaverdi, durakald tun eiin nnde, ulu canl Alkinoosun yksek atl saray ldyordu gne gibi,ay gibi ! Tun duvarlar uzanyordu iki yanda giriten ta ierilere dek, kuaklar vard bu duvarlarda, mavi mineden altn kaplar alyordu salam evin ierisine doru, eikleri tuntan, sveleri gmtendi, iki yanlar ve kap tokmaklar altndan Yerde iki kpek vard, biri altnd, biri gm, btn ustaln gstermiti Hephaistos bunlarda, korusunlar diye ulu canl Alkinoosun konan, lmszdler ve eskimek bilmeyeceklerdi.

 Heykeller dikilmiti gzel ayakllar stne, yanan ralar tutuyordu ellerinde altndan delikanllar, konaktaki lenleri aydnlatmak iin geceleri. Bir byk bahe vard avlu dnda, kaplara yakn, drt dnmlk, itlerle evrili epeevre ; Aalar dal budak salmt burda kocaman kocaman, armut ve nar aalar, prl prl yemili elma aalar, bal gibi incirler, yemyeil fkran zeytinler, ne yok olur, ne eksilir yemileri bu aalarn, yaz, k ara vermeden btn yl yeerirler, Zephiros estike biri biter, biri der, taze armut biter kuruyan armut yerine, elma stne elma biter, salkm stne salkm, incir stne incir biter. Bir ba var tede,salkm salkm zml, arada bir gnelik ardaklar kurulu, ite kzarm salkmlar, koparp ezilmeye hazr, ama koruklar var yanbanda, iek dkmedeler yeni yeni, alttan da baka salkmlar kzarr . En dipte br ucunda ban,

asma ktklerinini yannda, dzenli bostanlarda, fkrr yol boyunca eit eit bitkiler. Ban iinde iki eme akar, biri dolar btn baheyi, biri gider avlu eiinden yksek konaa doru, hep bu emeden su alr yurttalar. te parlak armaanlar bunlard, tanrlarn Alkinoosa verdii." (VII 83-133) Her trl meyvenin, her zamanda yetitii bir tr "Cennet Bahesi" tanmlamas bir ok mitte ortaktr. zellikle Platonun da Atlantisi bu ekilde betimlemesi ve Odysseiada ayn motiflerin bulunmas dikkat ekicidir. Bir baka ortak nokta da iki su kaynann bulunmasdr. Ayrca burada dikkat eken bir husus da sarayda madenin bol kullanlmas ve otomatik robotumsu eyalarn varolmasdr. Odysseiada Phaiaklar denizcilikte ok kuvvetli bir halk olarak geerler ve dolaysyla Poseidon nemli tanrlardan biridir. Odysseiada bir ok yerde Phaiaklarn denizcilikte stnlkleri anlatlr. BUZLARIN ALTINDAK KAYIP UYGARLIK

Antartika, 1820 ylnda kefedilmi olup bugn hala her yeri aratrlm deildir.FlemAth ifti ve dier bir ok aratrmac, her geen gn u teorinin daha ok gereklik pay

olduunu savunuyor: Antartikann buzlarnn altnda kayp bir uygarln kantlar olabilir.

Harika bir lkeydi.Denizcilikle megul gelimi teknie sahip bir uygarla aitti.Ayrca harika bir mimarlk ve gz alc bir bakent. nsanlar materyalist ve aldatc olduktan sonra, yldzlar yerlerinden oynamaya balad, gne dier taraftan dodu. Depremler yeri yard, yanardalar lav pskrtt. Herey zerinde bulunduu toprakla birlikte denize gmld ve sonsuza dek haritadan silindi. 20 YIL SREN ARATIRMA Bu, eski yunan filozofu Plato nun M.. 400de bahsettii Atlantis efsanesinin ksa bir zetiydi.imdi, 2000 yl sonra Plato nun bahsettii bu kayp lke, Kanadal ift Rand ve Rose Flem-Ath n toplad delillerden sonra gerekten var olmu olabilir.iftin aratrmas 20 yl srd ve Kanada dan Londra ya British Museum a geldiler. ift burada, uralarnn sonularn almaya balad.Modern bilimin bulular ve eski yaztlar ve bilgiler, haritalar ve mitler sayesinde, sonsunda radikal teorilerini destekleyen delillere ulatlar.Sonuta u ortaya kyordu: M.. 10.000 den beri kayp uygarlk Atlantis, buzlarn altnda Antartika da gml duruyordu. Plato ya gre Atlantis M.. 9600 yllarnda (modern toluluklardan 1000 yl nce) byk bir doa felaketinden sonra yerle bir olmutu.Flem-Ath ifti, doa felaketleriyle Atlantis in yok oluunu birbirine balayan ilk kiiler deildi.Amerikallarn efsaneleri uzak doudakilerle benzerlik gsteriyor, Yahudi ve Hristiyan incilleride ayn ayrntlar tayordu.Bir tsunami sonras yok olan bir lke.

Rand Flem-Ath 1976da Charles Hapgoodun Eski deniz krallarnn haritalar adl kitabn okudu.birden Antartikada eski bir uygarlk olabilecei fikri ile heyecanlandlar.Daha sonra Antlantisi arama macerasna atldlar.

1982deki lmne kadar 5 yl boyunca Hapgood tarafndan bilgisel olarak desteklendiler. Londrada oturduklar zamanlar kitaplargkyz dtnde iin bir ok aratrma yaptlar.

ESK TEORLER Flem-Ath ifti, Atlantis in Atlantik te ve Akdeniz de olduu hakkndaki teorileri ok iyi incelemilerdi.Ve baka ihtimaller zerinde durmalar gerektiinide grmlerdi.Onlarn yeni teori iin k noktas, 1953 ylnda Amerikan akedemisyeni Charles Hapgood tarafndan ne srlen ve sadece Albert Einstein tarafndan desteklenen jeolojik bir teoriydi. Hapgood, bir zaman sonra artan arl sebebiyle, kutup buzunun kara paralarna doru, bir portakal kabuunun meyve zerinde kaymas gibi, kayacana inanyordu.O, bunu, yer kabuunun yer deitirmesi eklinde adlandryordu. 1958 ylnda kayan yer kabuu adl kitabn yazdnda Albert Einstein bir cevap yazd. Gnmzde bu, bilimadamlar tarafndan ktalarn hareketi ve tektonik haraketler olarak adlandrlmaktadr. Fakat byle byk kara paralarnn kaymas her 1 milyon ylda ancak 16 km. olmaktadr.Hapgood, daha radikal bir eyle geldi.Ona gre, kara paras aniden hzl ve yok edici bir ekilde haraket edebilirdi.Bu batk uygarlklar byle ortadan kaybolmulard.

Platonun Atlantis hikayesinin temeli Msrl Rahiplerin Solona anlattklarna dayanyor. Atlantisin bakenti halkalardan oluan bir grnme sahipti. Buradaki yaama merkezleri, dkkanlar ve kraliyet arazisi birbirine balanmt.

KAI Eer 10.000 yl nce, bu kadar gelimi zellie sahip uygarlk var olduysa,byle bir felaketin geliini grebilmeleri ve bir ka ve tahliye plan yapm olabilmeleri gerekiyor. Dier yandan, baka bir ihtimalle, topluluktan baz insanlar byk dalgalarn ulaamayaca yksek yerlere kam olablirler.Byle yksek yerler, And dalarndaki Titicaca gl civar ve Taylan n ve Etyopya nn yksek yerleri olabilir.Bu yerlerde tarm kendiliinden M.. 9600 yllarnda ortaya kmtr.Bu tarih, Flem-Ath iftinin dikkatini ekti. Ayn zaman dliminde Plato nun bahsettii Atlantis sulara gmlmt.Bu tarm olay acaba Atlantis ten kurtulanlar tarafndan balatlm olabilirmi?

resme tkla bylt Piri Reisin haritasnn temel alnd kayp eski haritalar denizcilikle uram bir uygarln eseri olmaldrlar. Harita Afrikay, Gney Amerikay ve Bugn buzlarla kapl olan Antartikay gstermektedir.Harita yarm dereceye kadar hassasiyetle izilmitirki bu 1735 e kadar imkansz grnyordu.

resme tkla bylt Oronteus Finaeusun yapt haritada eski haritalardan temel alnarak yaplmt.Bu haritada Antartika (sadaki kara paras) dalar ve nehirlerle birlikte izilmiti.Buda gsteriyorki Antartka buzlarla kaplanmadan nce, insanlar tarafndan ziyaret edilmi hatta yaama mekan olarak kullanlmtr.Bu kta modern insan tarafndan ancak 1820 ylnda kefedilmitir.

HARTALARIN GZEM yle bir dnelim. Bu felaketten kurtulan insanlar, kendileriyle birlikte baka eyleri batk lkelerinden kurtarm olabilirler mi?Byle bilgi paralar daha sonraki insanlarn eline gemi olabilir mi? Mesela eski haritalardan yararlanarak kendi gizemli haritasn 1513 te yapan byk denizcimiz Piri Reis gibi. 1956 ylnda harita Hapgood un masasna gelince nemi ortaya kt. 1513 ylnda yaplmasna ramen harita nasl oluyorda Gney Amerika sahillerini gsteriyordu? Ve bir blm haritada izili olan Antartika ancak 1820 ylnda kefedildi. Daha sonra haritann incelenmesi iin Amerikan Hava Kuvvetleri ne ( USAF ) gnderdi. 1949 ylnda yaplan ve Antartikann buzlarla kapl olmadan nceki halini gsteren haritayla Piri Reis in haritasn karlatrdklarnda, ikisininde ayn olduunu grdler. Varlan sonuca gre, Antartika nn deniz kysndaki blmlerini gsteren haritadaki ksm, bu blgenin buzlarla kaplanmadan nceki halini gsteriyordu.u anda ayn yerdeki buz kalnl 1,5 km. dir. Anlayamadmz nokta, nasl oluyorda 1513 deki corafya bilgisiyle yaplan byle bir harita gnmz bilgisiyle yaplan haritalarla ayn oluyor? Bu arada Hapgood dier bir imkansz haritay incelemeye ald.Bu harita 1531 ylnda Oronteus Finaeus tarafndan yapld.Bu harita Antartika y dikkati eken detayl bir ekilde, dalaryla, ovalaryla ve nehirleriyle gsteriyordu.Bu detaylar 1949 ylnda yaplan haritayla ve Plato nun 2000 yl nce yazdklaryla uyuuyordu. Bu haritalar gerek.Bu haritalarn yararlando daha eski haritalarn gnmz teknolojisine ve bilgisine tarihin ok daha eski zamanlarnda erimi br topluluk tarafndan yapld akla gelen ilk nyargsz zmdr. Kendisini gelitirebilmesi iin bu topluluun bulunduu ktann lman bir iklime sahip olmas, topluluun yiyecek ihtiyacn karlamas asndanda gereklidir. Eer Antartika y 3200 km. kuzeye kaydrrsanz, bunun sonucunda denizci bir topluluktan bahsedebiliriz.

Eer dnya kabuu 10.000 yl nceki gibi 3200 km. yer deitirirse Antartika blgeside kayacaktr.Bu noktadan yola karak, Platonunda bahsettii Atlantis gibi Antartikada okyanuslarla evrili bir yer oluyor.

Bilimadamlar Antartika yzeyinden reinlere doru borularla aldklar buzkalplarn inceliyorlar.Buna gre M.. 4000 yllarnda Antartikada nehirler akyordu.Oronteus Finaeus un haritasnda belirtildii gibi.

Piramitlerin konumu Orion takm yldzndaki yldzlarn M..10.450deki konumuyla ayn. Buda gsteriyorki bizim bilmediimiz tarih dnemlerinde baz uygarlklar teknolojik bakmdan olduka gelimi olabilirler.

MISIR LE BALANTI Eski Olmek kafas.Orta Amerikada bulunmasna ramen yz hatlar itibariyle bulunduu yerle uyumuyor.Baz Plato nun Atlantis hikayesi Eski Msrada uygulanabilir. Bu eski arkeologlar bu uygarlk piramitleri ina etme bilgisine sahipti.Baz arkeolojik kafa heykellerinin kantlar, Sfenksin sandmzdan ok daha eski olduunu Msrn gsteriyor.Yzndeki yamur erezyonu bunun en az 10.000 yl nce Sfenksiyle yapldn gsteriyor. karlatrldnda Bilim adamlar ayrca piramitlerin konumunun Orion yldz takmnn , eski bir kopyas olduunun farkna vardlar.Fakat bu gnk konumunun uygarlklardan deil M.. 10.450 ylndaki konumunun bir kopyasdr. Yldzlar her bazlarnn bizim yl biraz yer deitiriyorlar.nk dnya evresinde dzgn bir bilgimizin tesinde ekilde dnmyor.Sanki merkezine gre biraz sallanyormu gibi ok uzak yerlere haraket ediyor. yolculuk edebildildii sonucunu karyorlar. M.. 10.000 yllarnda teknolojik olarak gelimi bir uygarln varl, bugn btn dnyada karmza kan gizemli eski yaptlar aklayabilir.Bunlar, Aztekler ve Mayalar tarafndan kurulmu olan Gney ve Orta Amerika daki antik ehirlerdir. Onlarn bilgisinin temel alnd eski bilgiler Atlantis in hayatta kalanlarndanm gelmiti?

Antartikadaki Ross Islandda bulunan aktif volkan Erabus Da, Atlantislilerin muhtemel enerji kayna vazifesini grm olabilir.Bitki fosillerinin gsterdiine gre Antartika bir zamanlar lman bir iklime sahipti.

GE KALAN FELAKET Bu yerkrenin sallanmas, manyetik kutuplarn kaymasna yol ayor. Her 500.000 ylda bir dnyann manyetik kutuplar yer deitirmektedir. Sonuncusu 780.000 yl nceydi. Ve bu yzden bilimadamlar bir sonraki kaymann ok geciktiini belirtiyorlar. Bu kutuplarn yer deitirmesi, birden bire olacak ve eitli doa felaketlerine yol aacaktr.Burada Hapgood un teorisini hatrlyoruz.Neyse bunu zaman gsterecek.

BLMN AIKLAYAMADII 36 KEF Not: Bu konu UFONET tarafndan hazrlanmtr. Ayn resimleri ve yazlar kullanpta kendi eseriymi gibi gsterenlerin alnt yaptklar yeri belirtmeleri daha profosyonelce olacakt.(Buna gazetelerden biride dahildir.) nsanln aydnlanmasnda en byk rol hi kukusuz Modern Bilim rol oynuyor. Hatta Bilime tapanlar bile var. Ancak bazen birok bilim adamnn okta geni fikirli olduunu syleyemeyiz. Hatta dnyaya at gzlkleriyle baktklar bile sylenebilir. Onlar bir doktrini temel alarak yollarna devam etmekte ve aldklar bilimsel retilerin snrlarn zorlamadan olaylara aklk getirmektedirler. Buda bazen dar grl teorilere yol amaktadr. Klasik tarih ve dier bilim retilerine ters den ve bir muamma olarak karlarna kan bir ok olay ve buluntuyu "vardr mantkl bir aklamas " deyip geitirmekte , hatta incelememektedir. nk ulaaca sonular hite klasik tarihin sralamasna uyacak cinsten olmayacak. Klasik yolu deitirmek istemediklerinden dolayda bu buluntular

grmezlikten gelmekte, tartmalara girmemektedirler. Buradaki amacmz bilim adamlarn ktlemek falan deil. Bilime kar olmakta samalktr. Ancak dncemiz Klasik bilimin daha geni fikirlilikle incelemeler yapmas ve insanl gereklerle aydnlatmasdr. Evrim teorisinde olduu gibi yzyllar ncesinin yanlglarn devam ettirmek yerine yeni sayfalar aarak insanl gereklerle buluturmak onlarn grevi olmal. imdi gelin bakalm, u dnya zerinde bulunan ve bilimin grmezlikten geldii , tarihimizin karanlklarndan buluntulara ksaca gz atalm. Buluntular sadece bunlarla snrl deil tabiki. imdilik sadece bu kadarna yer vereceiz.

Msr , Dendera 'daki Hathor tapnanda gze arpan ampuller. Bu ampuller kvrml kablolar ile bir jeneratre veya ama kapama dmesine baldrlar. Ampul eklindeki cismin iine bir ylan tasviri konulmu. Bu da ampuln iindeki ince teli gsteriyor olabilir.

Rudolf Gantenbrink tarafndan Byk Piramitte kefedilen bakr kulplu kap. Resim UPUAUT 2 adl bir aratrma robotu tarafndan ekilmitir.. Hangi amaca hizmet ettii bilinmeyen gizemli kap ,kralie odasndan balayan gney kanallarnda yer almaktadr. Bu kapnn arkasnda baka bir kap daha bulunmutur. Yaplan baz aratrmalar sonucunda iinde ne oldunu bilmediimiz bir oda veya odalar bu ikinci kapnn arkasnda bulunmaktadr.. Ayn kapdan kral odasndan balayan kuzey kanallarndada bulunmutur. Burada sorulan en nemli soru u : Grnte hibir amaca hizmet etmeyen bu kaplar Neden buralara kondu ? Piramitteki bu aratrma hakknda daha fazla bigi iin : www.cheops.org (site ngilizcedir)

Yukardaki resimde grdnz eki bir kum ta iinde bulunmutur. Yani Prensibe gre ,bu kum ta oluurken eki oradayd. Keif 1844 ylnda Fiziki David Brewster tarafndan yaplmtr (Kingoodie , Myinfield - ngiltere). ngiliz jeoloji artrma merkezinden dr. A. W. Med tarafndan yaplan analizlerde bu kum tann yann 360 ile 460 milyon yl olduu saptanmtr. Yani ekicinde o kadar eski olmas gerekiyor. Bu sefer soru sormayacam. Sorular siz retin.

zerinde oyularak yaplm, tam gelimemi olsada rahatlkla farkedilen bir insan yz bulunan bir deniz kabuu. Bu buluntu 1881 ylnda jeolog H. Stopes tarafndan rapor edilmitir.Yaplan testler sonucunda, oyma ileminin kabuklu henz yaarken yani fosillemeden nce yapld ortaya kmtr.Bu deniz kabuu Pliocene devrine ait ve 2 milyon yllktr.

Bu metal krecikler Gney Afrika, Klerksdorp 'tan. Birinin zerinde krenin evresini dolaacak ekilde birbirine paralel 3 izgi oyulmutur. Bu kreler Cambrian devri ncesine ait pek ok mineral arasnda bulunmutur (2,8 milyar yl ncesi). Bu krelerden bazlar 6 milimetre kalnlnda, ince bir kabua sahiptirler. Bu ince kabuk krld zaman krenin iinden sngerimsi garip bir ey kyor.Bu sngerimsi ey havayla temas edince paralanp toz haline geliyor. Bu krelerin ne olduklar ,ne amala yapldklar bilinmiyor. stelik 2,8 milyar yandalar. nsann inanas gelmiyor ancak bilimsel veriler bunlar.

"Geode of Coso" antik bir paradr. Bu kaya parasnn zeri doal kristallerle kaplanmtr.iinde bir boluk bulunmutur. Bu bolukta, malzemesini metal ve porselenin oluturduu garip bir cisim bulunmutur. Resim A : Kaya parasnn iki paraya blnm hali. Resim B : Tan her iki yarsnn i ksmn gryoruz. Resim C : Radiography tekniiyle iindeki cismin resmi ekiliyor. Cisim o kadar eski olmasna ramen metal bir yapdadr. Bu cismin zerinde meydana gelen ve onu kaplayan kristal oluumlu kabuun oluabilmesi iin 500.000 yl (be yz bin yl) gemesi gerekiyor ! Resim D : Yan taraftan ekilen radiography resminde metal cismi daha ayrntl bir ekilde gryoruz. Sonu olarak bu garip cisim 500.000 yl yandadr. Gnmzde bir eye ait bir para olsayd ,oktan ne olduu tespit edilirdi.

Japonya 'nn Yonaguni adasnn yaknnda , denizin 23 metre altnda insan yaps olduu apak belli olan piramitler bulunmaktadr. 183 metre geniliinde ve 27 metre yksekliindeki bu piramitler yaklak , 8000 - 10.000 yllktrlar. Daha fazla bilgi iin

Peru Sacsahuaman 'daki bu duvarlar ,Bimini adasndaki esrarengiz su alt yaplar ile kesin bir benzerlik gstermektedir. Bu arkeolojik duvarlar bir gizem tamaktadrlar nk ,antik alarda yaplmalarna ramen ,bu kadar kusursuz bir ekilde ilenip yerlerine koyulana kadarki aamalar iin yksek bir teknoloji ve bilgi gerektirmektedirler. nsann aklayamad , garip i ve d alara sahip bu duvar talar hakknda cevabn bilmedii sorular ise unlar : Nasl tandlar?Nasl llp nasl kesildiler ? Nasl bu kadar dorulukla yerletirildiler ? Hemde ilkel insanlar tarafndan.

Baz Nazka (Nazca) izgileri ,yukardaki resmin orta ksmnda grld gibi ,birbirine paralel kilometrelerce ve hatta dalar ,vadileri aarak uzanmaktadrlar. Bu izgileri kim takip ediyordu ve ne amala ?

Msr 'daki Abydos tapnandaki hiyerogliflerde ,helikopteri ,tank, kargo uan ve planr artran ekiller vardr. Bu hiyeroglifler baka hiyerogliflerin altna gizlenmilerdi. lk tabaka hiyerogliflerin yerinden kopup dmesiyle bu esrarengiz ekiller gn yzne kmtr.

Bu daire eklindeki ta oluumlar 30 metre apndadr ve Loch Ness glnn dibinde grntlenmitir.

1900 'l yllarn balarnda 250 civarnda hiyeroglif Sydney 'in 100 km. kuzeyindeki Hunter Valley ulusal parknda kefedilmitir (Avustralya). Bunlar antik Msr hiyeroglifleridir. Kukuya yer brakmayacak olan Eski Msr Tanrs "Anubis" izimi ile birlikte hiyeroglifler u soruyu akla getiriyor: Acaba Eski Msrllar Avustralya 'yam gitmilerdi ?

Lochness canavarn gsteren bu fotoraf 70 'li yllarda ekildi. (Gerekmi deilmi bilemiyoruz.)

Kafatas Peru'da (Ica) bulunmutur. lk bakta gnmz insannn kafatasna benzemektedir, ancak soru iaretlerine yol aan bir ka etken ne kmaktadr. Gz boluklar gnmz insannn gz boluklarndan %15 daha byktr. Beynin yer ald boluk ise 2600 ccm ile 3200 ccm arasnda deimektedir. u andaki insann kafatasndaki beyin beyin boluu kapasitesi 1450 ccm 'dir !!!

Yukarda Alban Dana kaznm pervaneli bir ua hatrlatan eski devirlere ait bir resim gryorsunuz. Olmek topluluunun inanlmaz ve zmlenemeyen rneklerinden birisidir.

Bu altn maket Kolomb ncesi dneme ait bir mezarda bulunmutur. Yaklak 1800 yllktr. Grne gre bir uan doru lekli maketi gibi duruyor. (Delta kanatl ,motor yerine sahip ,pilot kabini var ,kuyruk kanatlar bile doru ekilde tasvir edilmi.) Gney Amerika 'da buna benzer bir ok eser bulunmutur. Daha fazla bilgi iin

Buache Haritas 1737 'de eski yunan haritalarndan kopyalanarak izilmitir. Harita Antartika 'nn buzla tl olmadan nceki halinide gstermektedir. artc olan ise u: Eer bugn Antartika buz ile rtl olmasayd Ross ve Weddell denizleri bu kara parasnn ortasndan geerek ktay 2 byk paraya ayrm olacakt. Ancak modern jeoloji aratrmalar sonucunda 1968 ylnda bu gerein farkna varlmt.

Peru 'daki Ica lnde bulunan ve binlerce yl ncesine ait Ica talar akllar kartryor. Dr. Javier Cabrera byk bir sabrla bu talar koleksiyonunda toplam ve binlerce tatan oluan bir mze amtr. Bu talara kaznm olarak , kalp naklini gstern ameliyatlardan dinozorlar avlayan insanlara kadar bir ok olay gsterilmektedir. Hatta evcilletirilmi dinozorlarn zerinde oturan insanlar bile tasvir edilmitir. Bu konu hakkndaki geni aratrma yazmz bir ok fotorafla birlikte grntlemek iin tklaynz.

Alldk olmayan bu spiral cisimler 1991 - 1993 yllar arasnda Rusya'daki Ural dalarnn dousunda bulunan kk bir dere olaran Narada 'da bulunmulardr. Boylar en fazla 3 cm. olan bu cisimlerden (inanlmaz ama) 0,003 mm. olanlarda bulunmutur. Byk olanlar bakrdan , kk ve ok kk olanlar ise ok ender rastlanan "tungsten" ve "molybdenum" maddelerinden yaplmtr. Mikroskopla yaplan incelemeler sonucunda spiraller kusursuz bir biimde "altn oran" tekniiyle yaplmt. Dahada arc olan ey ise: btn bilimsel incelemelerin gsterdii gibi bu cisimlerin yalarnn 20.000 ile 318.000 yl arasnda deitiidir. Bu ya fark cisimlerin bulunduklar derinlie gre deimektedir.

Tarih ncesi devirlerde yaam olan Toxodon 'nun bulunan birkala kemii. (Arjantin). Resimde ok ile gsterilen ey ise bir ok veya mzrak ucudur. nsann yaamadn sandmz devirde , biri onu avlam anlalan.

1932 ylnda Pedro Dalarnda bulunmu bir mumya. (ABD ,Wyoming eyaleti , Casper ehrinin 60 mil gney bats). Mumya koyu bronz renginde ve olduka burumu vaziyettedir. Hayattayken boyu 35 cm. ' yi gemiyordu !!! Rntgen nlaryla yaplan incelemede bu canlnn arlnn 5,5 kg. olduu ortaya karld. Cinsiyeti erkek ve btn dileri yerinde. ldnde aa yukar 65 yanda idi. Mumya 350 gr. arndadr. Aln ok aadadr. Ezik bir burnu ile byk ve geni burun delikleri

vardr. ok geni az ile incecik dudaklar bulunmaktadr. Bu yaratk bilinen insan trlerinden ok daha kkt. Baz aratrmaclara gre bu ok kk boyutlarda olan bir rkn yesiydi.

Lbnan 'n Ballbek ehri yaknlarndaki ilenmi dev kaya bloklar. Bu talar binlerce yl ncesinde buraya getirilmiti. Resimde grdnz para 1050 ton arlkta ve 25 metre uzunluundadr. Bu " momolit " takma adl yekpare blok dnya zerindeki ilenmi en byk ta bloktur. Soru u: Bu talar kimler ve nasl buraya getirebilmiti ? Daha fazla bilgi iin

Puru 'daki bronz dililer. Modern dililerden fark yok gibi. Tek fark ok uzun zaman nce yaplm olmalar.

nl " Kiev Astronotu " . Bu heykelcik Avrupa 'da bulunan " uzay adam " zelliklerini gsteren tek buluntudur. Ya ok eskidir.

Tarih ncesine ait kk japon heykelcikleri. Yakalarnda civata tayan bu heykelcikler bir tr uzay bal ve elbisesi tamaktadr. Hatta bunlardan biri ok byk gzlk takmaktadr. Sanki gne ndan korunmak ister gibi. Daha fazla bilgi iin

Filippo Lippi tarafndan yaplan "La Madonna e san Giovannino" tablosu. (15. yzyl) Yukardaki koyu renkli ve k saan cisim sanki haraket ediyor gibi. nk seyredenler var. Tablodaki adam ve kpek. Ressamn tablosuna aksettirdii bu cisim hi bir inan ve dinsel anlatmla alakal grnmyor. Roma dneminde olduu gibi gnmzdede " ufo " fenomenleri ayn ekilde gzlemlenmektedir.

Bu resimde Antikythera makanizmasn grmektesiniz. Sa tarafta ise teknik emas yer almaktadr. 1900 ylnda Girit adasnda bulunmutur.M.. 1.yzyla tarihlenmektedir. Bu antik bronz mekanizma bize eski uygarlklarn dndmzn aksine daha ileri bir teknik bilgiye sahip olduunu kantlyor. Astronomik takvim olduu dnlen bu makanizmada (yada bir makinann paras ) iinde baka dililerde bulunmaktadr.

1895 ylnda rlanda 'da Dyer tarafndan mineral aratrmalar srasnda bulunan bir dev fosili. Boyunun karlatrlmas amacyla bir tren vagonunun nne koyulmutur. Ykseklii 3 metre 70 santimetre ve arl 2050 kg.dr.(talam olduu iin daha ar geliyor herhalde) Sa aya 6 parmakldr. Ancak daha sonra bu dev fosiline ve sahibine ne olduunu kimse bilmiyor.

Kafalar kartran bir ehir daha. Lbnan 'daki Balbek ehri. 20 metreden daha byk talarnda kullanld bu antik ehir Roma imparatorluundanda eski. Hatta Smerlilerin bilgilerine gre bile buras antik bir ehirdi o zamanlar. Talarn bykln gstermek amacyla 2 kii yaplarn arasnda dikiliyor. Bugn kimse burasn kimlerin yaptn ,nasl yaptn ,ne amala ve ne zaman yaptn bilemiyor. Modern bilim ise Baalbek 'i grmezlikten gelmeye devam ediyor.

Bu cisim Kanada 'nn Kuzey kutup blgesindeki Axel Heiberg adas eski fosiller koleksiyonunda bulunmutur. ncelemeler bunun bir insan parma fosili olduunu gsteriyor. Bu fosil 100 ile 110 milyon yl ncesine aittir (Creataceous jeolojik dnemi). Bu fosil " DM93-083 " numarasyla arivlenmitir. Rngen nlaryla yaplan inceleme sonucunda yukardaki resimdeki siyah ksmlarn parmak kemiklerine ait olduu ortaya kmtr. Bu kadar eski zamanlarda insan yaam olabilirmi ?

Yapm bitirilmemi bir Obelisk (dikilita). u anda dikili bulunan en byk obeliskten 2 kat daha byktr. Yapmnda bir ok Msr tapnann inasnda olduu gibi krmz granit kullanlmtr. Yaklak 40 metre yksekliinde ve 1150 ton arlndadr. (Eer bitirilmi olsayd)

Kolombiya , Bogota yaknlarnda bulunmu bir insan eli fosili. Fosilletii kayann ya 100 - 130 milyon yldr. Yani , fosilde o kadar sene nce meydana gelmitir.

Bu 120 milyon yllk ta parasnn yzeyi ,Ural Blgesini gsteren (tabiri caizse) bir haritayla kapldr. Grne gre bu kadar eski bir haritann olmas imkanszdr. Bashkir State niversitesindeki bilim adamlar , ok eski zamanlarda , gelimi uygarlklarn olduuna dair kantlardan biri olarak yorumluyorlar eseri. Bu greektende insan eliyle yaplm bir rlyeftir. Gnmz askeri haritalar ile neredeyse ayn karakterik zellikleri sergilemektedir. Harita sivil almalar gstermekte yani uzunluu 12.000 Km ' yi bulan kanallar , nehirlere ekilen itler , gl barajlar... Kanallardan okta uzakta olmayan yerde elmas biimindeki yerler gsterilmitir.( Ne anlatt bilinmemektedir). Ayrca harita baz yazlarda iermektedir. Hatta saylar bile vardr. Bilim adamlar nce bunun eski ince olduunu dndler. Daha sonra bu dnce bilinmeyen bir kaynaa ait hiyeroglif - syllabic tr yazya dnmtr. Bilim adamlar bu yazlar imdiye kadar zemedilier. Daha fazla bilgi iin

1945 ylnda Waldemar Julsrud adl deneyimli bir arkeolog El Toro da ( Meksika ) eteklerinde gmlm vaziyette kilden yaplm kk heykelcikler buldu. Daha sonra El Tro ehri yaknlarnda ve ehrin dier tarafnda Chivo Da yaknlarnda poselenden yaplm 33.000 'den fazla heykelcik bulundu. Buluntular Chupicuaro , klasik kltr ncesine aitti. (M.. 800 'den M.. 200 'e kadar olan dnem) Bulunan heykelcikler , 65 milyon yl nce yok olduklar dnlen eitli trlerdeki dinozorlar kusursuzca tasvir ediyordu. Modern bilim dneminde, neye benzedikleri ancak zmlenen tarih ncesi bu yaratklar ,nasl olduda byle eski bir uygarlk kusursuzca sanat eserlerine yanstabilmiti ? nsan grmeden tasvir edemez.

Yeni Zellanda 'da bulunan ok eski bir uygarla ait kusursuzca yerletirilmi talardanoluan duvarlar bulundu. Bu duvarlar yapan uygarlk hakknda en ufak bir bilgi yoktur.

1877 ylnda Montezuma tnel irketinin bir tnel almas srasnda 50 milyon yl eski olan bir lav akntsnn iinde bir tokmak ile bir kap bulundu.( Table da - California) Tomak yaklak 30 cm uzunluunda ve kap ise 10 cm apndadr. Bu buluntudan u sonu kyor: 50 milyon yl nce yanardadan fkran lavlar sel olup akarken bu tokmak ile kap oradayd ve ikiside lavn iinde gml kaldlar. 50 milyon yl nce ???? !!!! Genel soru olarak unu sorabiliriz: Bizlere retilen tarih yanlm yoksa bizler hayalmi gryoruz.? Acaba ,ayn UFO olgusunda olduu gibi bir takm gizli yaplanmalar gerek tarihimizi bizden saklyorlarm? Aynen 1915 Ermeni olaylar gibi siyasi gizli gler gerei arptyorlar ve gerekleri grmemiz engelleniyormu? Bilim buna alet mi ediliyor.Eer yleyse NEDEN ? Bilmemizi istemedikleri ey ne ?

TRKiYEDEN USO RAPORLARI

Trkiye'de, USOlar ve USOlojik fenomenler teden beri gzlenegelmistir. zellikle gzlemleri aisindan olduka sansli grnmektedir. Ayrica, lkemizde, USOlojik fen olgularin da sika rapor edildigi iyi bilinmektedir. Ege UFO geni ve Marmara Den aktiviteler olduka dikkat ekicidir (her iki konu da, daha sonra ayrintili olarak ele ali Trkiye'deki USO tipi etkinligi niteligine gre ayristiracak olursak, su siniflandirmayi simdilik kaydiyla, mantikli olacaktir: A- Trkiye'de, USOlarin yogunlukla gzlendigi yerler ana hatlariyla sunlardir: Alanya Aiklari Antalya Aiklari Bodrum Aiklari (Kara Adasi Civari)

Ceyhan Baraj Gl Ege Denizi (Ege UFO geni, izmir Krfezi Karaburun Civari ve Saros Krfezi) Marmara Denizi (Marmara UFO geni ve istanbul Civari) Mersin Aiklari Van Gl Diger Yerler (Kayseri Karasaz Batakligi, Samsun Dereleri)

B- Ayrica, lkemizde bazi ilgin USOlojik fenomenler zellikle su yerlerde gz Ege Denizi Marmara Denizi Van Gl

Asagida, lkemizde grlen bazi USOlarin ve USOlojik fenomenlerin kisa bir zetin

OLAY-01 Tarih: 18 Haziran 1845 Yer: Antalya Aiklari? Tanik: Rev. F. Hawlett F.R.A.S. Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya ( 1979) ilgin bir USO olayini ele almisti. Bu g Sarikaya'dan aynen alinmistir: "Malta Times gazetesine gre, 18 Haziran 1845'te, V gemisinden, Trkiye, Antalya'nin yaklasik 1350 kilometre dogusunda (Enlemi 36 De Boylami 31 Derece 44'36" Dogu), yelkenlinin 750 metre kadar aiginda, denizden iktigi grlmst. Cisimler yaklasik, 10 dakika sreyle izlenebildiler. Bu olay, hibir ama, bu sansasyonel tezahr zerine sanki kendiliklerinden gnderilen, baska gzl de Profesr Baden-Powell tarafindan yayimlandi. Victoria yelkenlisinin olay sirasind 1350 kilometre kadar batisinda, Anadolu'daki Antalya kenti yer alir. Victoria'nin kapt gzlemin yapildigi siralarda, Rev. F. Hawlett'de (F.R.A.S. yesi) Antalya'da bulunuy grms ve Prof. Baden-Powell'e olayla ilgili bilgiler gndermisti. Rev. Hawlett'in gr olan cisim, ortaya iktiktan sonra paralara ayrilmisti. Rev. Hawlett'in gzlemi, yirmi arasinda bir sre boyunca srmst." Hatta, bu olaya tanik olan Antalyali yerli halk saskinliklarini dile getirmislerdi (Lore & Deneault, 1969). Yorum: Gerek USO mu? Algisal Yanilsama mi?

Kaynak: (Lore & Deneault, 1969; Sarikaya, 1979).

OLAY-02 Tarih: 02 Kasim 1885 Yer: istanbul skdar Vapur iskelesi Aiklari Tanik: evre Halki Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1982 ve 1985) aynen aktarilmistir: "afa mavimsi ve sonra yesilimsi bir renk alan ve 5-6 metrelik bir irtifada seyreden, son de skdar Vapur iskelesi evresinde bir dizi dns yapar. Gz kamastiran parlakligi s iini isikla doldurur. Bir buuk dakika sreyle izlenen UFO, daha sonra denize dalar hibir su sesi isitilmez (Vallee, 1965; Passport to Magonia Database Internet-Online Yorum: Gerek USO mu? Meteorit mi? Kaynak: (Sarikaya, 1982 ve 1985; Vallee, 1965; Vallee's Book of "Passport to Mago

OLAY-03 Tarih: 30 Kasim 1955 Yer: izmir-Seferhisar Sigacik Koyu Tanik: Bazi Balikilar Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1982 ve 1985) aynen aktarilmistir: "Sefe Koyu'nda balik avlamakla mesgul olan balikilar, saat 15:30'da alevler iinde bir obj grmslerdir. Balikilar, gz aip kapayincaya kadar sulara gmlen objenin mahiy ua olabilecegini dsnmslerdir. Ne var ki, derhal olay yerine gittiklerinde, hibir ka rastlamamislardir. Daha sonradan, blgedeki yetkililer de, ne civarlardaki hava alan zerinde yapilan uuslardan hibir uagin kayip olmadigini bildirmislerdir. Dolayisiyl alev grnm yaratan kirmizi isiklar saarak, aynen Marmara Denizi'nde oldugu g alan bir UFO ssne ynelik uusu sirasinda denize dalmis olmasi kuvvetle muhtem Yorum: Gerek USO mu? Meteorit Mi? Uak mi? Kaynak: (Sarikaya, 1982 ve 1985).

OLAY-04 Tarih: 05 Mayis 1962 Yer: Kayseri incesu ve Yesilhisar ileleri Arasindaki Karasaz Batakligi Tanik: evre Halki Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1982 ve 1985) aynen aktarilmistir: "ince arasinda yer alan Karasaz Batakligi'na, sabah saat 08:00'de kirmizi isiklar saan bir grlmst. UFOnun inisi sirasinda duyulan mthis grlt, halki heyecanlandirmis Yorum: Gerek USO mu? Bataklik Gazi mi? Kaynak: (Sarikaya, 1982 ve 1985).

OLAY-05 Tarih: 31 Temmuz 1973 Yer: istanbul Yenikapi Aiklari Tanik: evre Halki Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1982 ve 1985) aynen aktarilmistir: "Hav saatlerde, arkasinda yogun bir iz birakarak Yenikapi aiklarinda Marmara Denizi'ne grenler, byk bir heyecana kapilmislardi." Yorum: Gerek USO mu? Meteorit mi? Uak mi? Kitle Hallsinasyonu mu? Kaynak: (Sarikaya, 1982 ve 1985).

OLAY-06 Tarih: 1976 Yer: istanbul Tanik: Haluk Egemen Sarikaya ve Arkadaslari Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1985) aynen aktarilmistir: "1976 yillarind arkadaslari, istanbul'da bir deniz kiyisinda oturup, UFOlara iliskin konusmalar yapar deniz zerinde tam dairesel ve tahminen 8 metre apinda tam anlamiyla dmdz bi alanin kenar daire izgisi, 15 santimetre kadar yksekliginde ve dagilmadan aynen meydana geliyordu. Bu dz satih (alan), kenar su halkasi ile irpintili deniz zerinde degistirerek ve gene dzgn bir klsle ortadan kalkmis ve yerini gene irpintili d sanki Haluk Egemen ve arkadaslarinin hemen 5 metre ilerisinde ve denizden birka etherik (grnmez) gemi var gibiydi. Burada, kendileri ve evredeki diger kimseler d gzlemleri yapmislardi." Yorum: USOlojik Fenomen mi? Kitlesel Hallsinasyon mu? Algisal Yanilsama mi? Kaynak: (Sarikaya, 1985).

OLAY-07 Tarih: 1977 Yer: izmir Krfezi Tanik: Mmin Durmaz Olayin zeti: Tanigin agzindan aynen aktarilmistir: "1977 yiliydi. Okulda, bir pazarte treni iin toplanmistik. Mars basladi, herkes saygi durusunda bayraga bakiyordu. O bahesinden, tm izmir krfezi grlr. Ben, en arka siradaydim, bir an gzm krfe iinde kaldim. Balik agina benzer kocaman bir sey, kus gibi szlerek yavasa ala rengiydi. Yanimdakileri drtkledim. Ama, mars bitmedigi iin dnp bakmadilar. On ise, ag benzeri sey denizde hi etki yaratmadan kayboluverdi. En byk zntm, o kimsenin grmeyisi oldu (Bilinmeyen Ansiklopedisi, 1984-86, Fasikl i Kapaklari N Yorum: Gerek USO mu? Algisal Yanilsama mi? Hayal mi? Dnyasal Kaynakli Obje Kaynak: (Bilinmeyen Ansiklopedisi, 1984-1986, Fasikl i Kapaklari No: 36).

OLAY-08 Tarih: 1980 Yili (Bahar veya Yaz Aylari?) Yer: Antalya Kiyilari Tanik: M.A. Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya'nin (1982) Trkiye Gizemleri adli kitabinin, 23 ilgin fotografa yer veriliyor. Bu resim dizisinde, birtakim isikli izler deniz yzeyinden ve hatta bunlarin ularinda bir esit isikli yildizlar meydana geldigi grlmektedir. Bu fotograf karesinde belgelenmistir. Geri, bu olaya, deniz yzeyinden firlatilan bir tr olabilir. Fakat, olayla ilgili olarak elimizde daha detayli bir bilgi yoktur ne yazik ki. Sa vakaya dair degerlendirmelerini aynen aktaralim: ".... resimler, 1980 yilinda Antalya aile gazinosunda, gece saat 23:00 sularinda M.A. ile esi N.A.'nin ektirdikleri hatira ikan isikli izleri gstermektedir. Dnyanin esitli yerlerinde de benzeri fotografik tes nadir rnekleri mevcuttur. Fotograflarda ortaya ikan tuhaf isikli izler, astral varliklar ya da UFOlojik varliklarca olusturulmus olabilir." Yorum: Gerek USO mu? Fotograf Lekesi mi? isaret Fisegi mi? Ruhsal-Etherik Ola Kaynak: (Sarikaya, 1982).

OLAY-09 Tarih: Temmuz 1980 Yer: izmir Karaburun Aiklari Tanik: Amatr Mercan Avcisi Refik Tanergn ve Arkadaslari Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1985) aynen alinmistir: "Karaburun aik avlanmaya ikan ogu baliki, getigimiz (1980 yilinda) Temmuz ayinda meydana g animsamaktadir. O aylarda avlanan grubun 300 metre tesinde, Midilli sahiline bak denizde 35-40 metre yksekliginde, adeta sudan yapilmis bir perde olustu. Bu perd andiran bir sesle, parlak bir cismin sulara gmldg gzlendi. Bu, bir deniz patlam kprmedi ve etki alani sadece belirli bir noktada kaldi." Yorum: Gerek USO mu? USOlojik Fenomen mi? Algisal Yanilsama mi? Kaynak: (Sarikaya, 1985).

OLAY-10 Tarih: Agustos 1980-Ocak 1981 Arasinda 6 Ay Boyunca Birok Kez Yer: izmir Karaburun Aiklari Tanik: Amatr Mercan Avcisi Refik Tanergn ve Diger Denizciler Olayin zeti: Haluk Egemen Sarikaya'dan (1985) aynen alinmistir: "Yine, amatr m Refik Tanergn, yukarida bahsi geen USO olayi ile buna bagli olarak gereklesen 1980 ile Ocak 1981 tarihleri arasinda pek ok kere tekrarlandigini ve bu olaylara bir oldugunu sylemistir. Refik Tanergn'e gre: "Bu alanin iine dsen veya rastlanti s tekne veya herhangi bir deniz araci alabora olmakta, adeta deniz dibine ekilmekte

Kalkavan adli Trk silebi ile Tenya-2 adli Yunan silebinin bu alan iinde kaza yaptig teorik arastirmalar yapmakla gerek ortaya ikabilir." Yorum: Gerek USO mu? USOlojik Fenomen mi? Algisal Yanilsama mi? Kaynak: (Sarikaya, 1985).

OLAY-11 Tarih: 20 Eyll 1980 Yer: Bodrum'un Kara Adasi Arkasi Tanik: ahsuvar Kaptan (Bitez Yalisi) Olayin zeti: Tanigin agzindan aynen aktarilmistir: "Hava sert oldugu iin gnlk tu istegi ile Kara Ada arkasinda gece yemegi kararlastirdik. Adanin arkasinda deniz ta yoktu. Kpestede tekneyi gzden geirirken uzaktan Yunan Adasi tarafindan parlak hizla inmekte oldugunu fark ettim. Yildiz kaymasi olabilir diye dsnyordum, tahmi Adasi civarlarinda deniz ufkunda kayboldu. Aradan 5 dakika gibi bir zaman geti ve (ah 1) sancak tarafinda yaklasik 500 metre ilerde suyun altinda bir aydinligin oldug yapacak herhangi bir sey de yoktu. Isik bir mddet durdu, sonra renk degistirdi ve k dibe dogru iniyordu. Sonra sola dogru hizlandi ve teknemizin etrafinda yarim embe kaldim, simdiye kadar hi byle bir sey grmedim. Daha sonra aik yesil ve parlak b kayboldu. Bu olayi, benimle beraber, teknedeki btn insanlar grd. Ne oldugunu Bodrum'un Kara Adasi, UFO gzlemleri aisindan Trkiye'de olduka meshur bir ye ada arkasinda gzden kaybolan isiklar gzlemlemislerdir. Ancak hibir grsel kanit Yorum: Gerek USO mu? Meteorit mi? Uak mi? Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).

OLAY-12 Tarih: 1980li Yillar Boyunca Birok Kere Yer: Ceyhan Baraj Gl Tanik: evre Sakinleri. Olayin zeti: Bilinmeyen Ansiklopedisi'nin (1984-86) 2. Cildinin, 525. Sayfasinda be taniklar, Ceyhan Baraj Gl'ne zellikle 1980li yillar boyunca birok UFOnun dalis y Yorum: Gerek USO mu? Algisal Yanilsama mi? Kaynak: (Bilinmeyen Ansiklopedisi, 1984-1986, Cilt: 2, 535).

OLAY-13 Tarih: 19 Aralik 1989 Yer: Mersin Aiklari Tanik: Ugur Turhan Olayin zeti: Elektrik teknisyeni Ugur Turhan, denizin bes mil aiginda, balik avlark iddia etti. "Hizla denize dst ve suda kayboldu. ok korkmus, donup kalmistim." de

kirmizi isiklar saan uan dairenin garip metalik sesler ikardigini ne sren Turhan denize dstgn de szlerine ekledi. Yorum: Gerek USO mu? Meteorit mi? Uak mi? Kaynak: (Hrriyet Gazetesi, 20 Aralik 1999, Uan Daire Denize indi).

OLAY-14 Tarih: 15 Agustos 1990 Yer: Saroz krfezi Tanik: Erol Erkmen ve Arkadasi Olayin zeti: Tanigin agzindan aynen aktarilmistir: "Arkadasim Kemal ile beraber sa derinlikteki bir batik iin kesif dalisina basladik. Batik etrafinda dolasirken sanki yaln gzlendigimiz gibi bir hisse kapilmistik. Ben sik sik ilerilere, arkama dogru bakip bir gibiydim. Evet, ilerde karanlik blgenin iinde (tam mesafe kestiremiyorum) bir yesi kaybettim. Ama hep gzm oradaydi ve tamamiyla konsantrasyonumu kaybetmistim tarafimda oldugunu kesfettim. Hareket ediyordu, yle olmaliydi. Aradan ancak 3 dak Kodak marka eski makinemle (seffaf su geirmez kilifini ben yaptim) bir kere deklan sirada snmst ve havamizda bitmek zere idi yukari iktik. Eve dndgmde der herhangi bir sey grlmyor gibiydi. Tab ettigimde, bir nokta gibi leke oldugunu fark Netice olduka sasirtici idi. Gzlenmistik, ama ne tarafindan? Resim yaklasik olarak bu sebeple net olarak tani yapmak zordur. Bir cisim gibi grlmektedir." Yorum: Gerek USO mu? Dnya Yapisi Denizalti mi? Fosforlu Denizalti Canlisi mi? Algisal Yanilsama mi? Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).

OLAY-15 Tarih: 1991-1992? Yer: Samsun Yakinlarinda Bir Dere Tanik: Osman ler Olayin zeti: Yaklasik 7-8 yil ncesinde, yani 1991 ya da 1992 yillarinda, Samsun'u sabahleyin sr otlatmakta olan Osman ler adli vatandas, yaninda bulunan diger beraber, yakindaki derenin 2 ila 3 metre zerinde duran, 30 metre apinda, metalik UFO gryorlar. Tam bu sirada, son derece garip bir olay gereklesiyor ve UFOdan uzaniyor. Bu olay, grg taniklari zerinde, sanki UFO, dereden su aliyormus gibi b iki tanik, yanlarindaki kpekle birlikte UFOya dogru yrmek istiyorlar. Bu sirada, o sinerek, daha fazla ileriye gitmek istemiyor. Ama grg sahitleri UFOya dogru yakla belki de, bu insanlarin varligini hisseden UFO, isik saarak birdenbire gkyzne do nesne, korkun bir hizla uzaklasarak gzden kayboluyor. Yorum: Gerek USO mu? Hayal mi? Kaynak: (esitli zel Notlar: A TV, Gn Ortasi Programi, 03 Nisan 1998).

OLAY-16 Tarih: 1993-1994? Yer: Mudanya'nin Bir Sahil Ky Tanik: Mutlu Payasli'nin Bir Kiz Arkadasi Olayin zeti: TUVPO'dan sitesinden aynen aktarilmistir: "Bundan 5-6 sene evvel, b Gemlik krfezinde, Mudanya'nin bir kk sahil kynde basindan geen ilgin bir o ortasinda srekli dnen ve belli bir mesafede duran bir disk gryorlar. Disk denizin diskten ikan daha kk parlak cisimler srekli denize inip ikiyorlar. Sanki bir rne yapiyor gibi. Olay 3 saatten fazla sryor. Olayi tm ky hali gryor ve basta Jand gazetesi olmak zere, bazi makamlara haber veriyorlar. Klasik duyarsizligimiz yz gelmiyor. Fakat, benim esas kizdigim, bu kadar uzun sre gzlenen olay, ne bir film karesine girmiyor. "Neden" diye sordugumda ya "aklimiza gelmedi", ya "sinirimiz bo karsilastim. Gerekten ok ilgin ve traji-komik. iste, bu tip olaylari, sadece gzlemle belgelemek gerekiyor. Bu gruptakilere sesleniyorum. Gcnzn yettigince bir film edinip, zellikle disarida gezdiginizde yaninizda tasiyin ve ilgin olaylari belgeleyin. makineler ve filtreler yok ama oldugunca idare edelim." Yorum: Gerek USO mu? Algisal Yanilsama mi? Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).

OLAY-17 Tarih: 1995-1996? Yer: Alanya'nin Sanayi Sitesinin Hemen Karsisindaki Plaj Tanik: Cankut Okutur ve Arkadaslari Olayin zeti: Tanigin agzindan aynen aktarilmistir: "Tarihi tam olarak hatirlamama i zerinden , drt sene falan geti. Ama, arkadasim dogum gn oldugu iin Agust eminim. Neyse, bu olay Alanya'nin Sanayi Sitesinin kavsaginin karsisindaki plajda m hava gayet gzeldi. Eger kt olmus olsaydi, zaten biz plajda parti yapmak iin disa biraz kipirtiliydi. Yalniz bu kipirtilar, her zamanki gibi normaldi. Fazla dalga yoktu. Eg nesne grdk dersem yanilmis olurum. Sadece, parlak iki tane obje grdk. Biri yes isik grdk. Byk ihtimalle de, bu isiklar ya suyun altinda ya da su yzeyinin heme olsaydi, ilk etapta, ok yakindik. Mutlaka grrdk diye dsnyorum. Geri, isiklar fenerleri gibi gzmz aliyordu. Belki, isiklarin parlakligindan dolayi, ardindaki nes Sonra, bu cismin ne oldugunu anlamak iin suya girmeye alistigimizda, kirmizi isik koskocaman bir hal aldi. Biz, o sirada korkup katik. Ama, bir ka dakika sonra dn uzaklasmisti. Ve sanirim, yaklasik yirmi dakika sonra bu isik gkyzne dogru yks "ykselerek kayboldu" diyorum. nk, bu nesne ok uzakta olmasina ragmen isikl grnyordu. Eger, nesne su yzeyinde olsaydi, ufukta kaybolan gemiler gibi nce grnrd. Sonrada etrafta bir aydinlik birakarak kaybolurlardi. Yanimdaki arkadasl Umut idi. Biri hala Alanya'da ama tekinin Ankara'da oldugunu sanirim. En detayli b biz, olayin ilk anindan itibaren btn arkadaslari topladik. Bu yzden, o isiklari, uzak

mahalledeki herkes grd. Aslinda, bir denizalti veya ok byk bir nesne olabilece olsa bir Uno veya Tipo marka otomobil kadar olabilir. nk isiklari ilk grdgmz yerdi. Aslinda, size daha yararli olabilecek baska bilgiler vermek isterdim. Ama olay geti. Eger, ben, o zaman USOlari bilseydim, bu konuyu daha fazla arastirirdim. Ba sonra birka kere daha benzeri isiklari hem denizde ve hem de hava da grdklerin hibirine tam olarak rastlayamadik. O gn bugn, isin kts, herkes bu olayi geis durup arastirdigim iin adim "UFO Manyagi"na ikti. Arkadaslar, bir gn seni gtre geiyorlar. Ama benim iin nemli olan, gerekten bunlarin ne oldugunu grenmek! aldanmasi mi yoksa bu yesil yaratiklar mi diye ok merak ediyorum!" Yorum: Gerek USO mu? Algisal Yanilsama mi? Hayal mi? Kaynak: (internet Alintisi-Kisisel E-mail).

OLAY-18 Tarih: 1990li Yillar Boyunca Birok Kere Yer: Van Gl Tanik: evre Sakinleri. Olayin zeti: Van Gl civarinda yasayan bazi insanlar, gl sularinin yzeyinde birt (rnegin, sularda meydana gelen tuhaf ve aiklanamayan kabartilar gibi) ya da, bas fenomenlerin gzlendigini iddia etmektedirler. Yorum: Gerek USO mu? Algisal Yanilsama mi? Gl Canavari mi? Dzmece Rapo Kaynak: (internet Alintisi-TUVPO).

OLAY-19 Tarih: 17 Agustos 1999 Yer: Glck Aiklari Tanik: Bazi Askeri Gemi Personeli, Balikilar, Deniz Kiyisinda Oturan Vatandaslar Olayin zeti: 17 Agustos 1999 tarihindeki Marmara Depremi sirasinda, bazi grg t Marmara Denizi'nin derinliklerinden gelen bir isikla adeta kirmiziya boyandigini syl da, tam deprem olurken, denizin iinden gelen kirmizi bir isik topu ile tsunami dalga dogru gittigini grdklerini iddia ettiler. Bazi uzmanlar, bu isik topunun, deprem siras iinde yirtilan fayin en u patlama noktasindan bosalan enerji ile olusabilecegini ne Yorum: Gerek USO mu? Deprem Isiklari mi? Kaynak: (esitli internet Alintilari).

OLAY-20 Tarih: 27 Agustos 1999 Yer: izmit-Degirmendere Aiklari. Tanik: Tiyatro Sanatilari Funda ilhan ve mit Esitmez Olayin zeti: 27 Agustos 1999 tarihinde, tam da arti depremin yasandigi bir sirada

bulunan izmit ehir Tiyatrosu Sanatilari Funda ilhan ve mit Esitmez, denizden g isigin ykseldigini sylediler. Daha nce yasamlarinda bylesine bir olayla karsilasm sanatilardan Funda ilhan "Yerin sarsilmasiyla birlikte irkildik. O anda denizden bir i Masmavi bir isikti. iyice ykseldi. Tam karsi sahildeki Derince'ye dogru kaydigini g kayboldu" dedi. Yorum: Gerek USO mu? Deprem Isiklari mi? Kaynak: (Hrriyet Gazetesi, 28 Agustos 1999, Denizden Isik Ykseldi).

OLAY-21 Tarih: 06 Eyll 1999 Yer: inarcik, Esenky Limani Tanik: Bazi Balikilar Olayin zeti: Deprem sirasinda bazi balikilarin aglarinin yirtildigini ve aglarindan vo biliyoruz. Ayrica bir sr ok ilgin gece gzlemi var ve bizzat ben dinledim. iste bir dn aksam adalar civarinda aiklayamadigim bir simsek gibi olayi vardi sedef adasi yukari dogru iktigini grdgmz 3 stun halinde isiklar gzledik, ayni zamanda he olarak yaklasik 40 dakika kadar simsek dst. Yorum: Gerek USO mu? Deprem Isiklari mi? anakkale'de Kaybolan Alay

"Blkler Anzak Koyu'na ikarken 1915'te Gelibolu'da yartlar korkuntu: Dizanteri, erleri yere yikip, her tarafa cesetler yayildika, kabus byyordu..." 10 Agustos 1915 anakkale... Gnesin gz kamastiran parlakligi, toplarin bitmez, tkenmez grlemelerine karisiyor... Gelibolu Savasi'nin son dnemi, Cehennemi anakkale'ye tasimis... Siperler firin gibi... Savas kokusu ile dolu sicak bir rzgar, ovada eserken, ince bir koz tabakasini da havaya kaldiriyor. Yiyeceklerin, siperlerin, l ve yaralilarin zerine bulutlar halinde ken iri yesil sinekler, dizanteriye yakalanan Ingiliz askerlerini bsbtn perisan ediyor... Ve Mehmet Akif'in dedigi gibi "O ne mthis tipidir ki; savrulur enkazi beser" iNGiLiZ KOMUTAN YENiILECEKLERiNi ANLAYINCA Ingiliz askeri tarihinin en byk yenilgilerinden birine adim adim yaklasiyor. Ingiliz komutan Sir Ian Hamilton, korkun bir yenilgiye ugrayacaklarini sezmis, savasi

kazanmanin tek yolunu, taze kuvvetlerle birlikte yapilacak byk bir saldirida grmst. NORFOLK ALAYI GELiYOR Kraliyet Norfolk Alayi, taze kuvvetlerin bir parasi olarak 29 Temmuz 1915'te Ingiltere'de gemilere bindirildiler. Savas tecrbeleri yoktu. Ordu mensuplarinca tatil gecebi askerleri diye anilan savunma birliklerine bagliydilar. Norfolk alayi, savas hatti gerisinde iklime alismalari iin bekletilmeden 10 Agustos gn Suvla Koyu'nda unutulmaz bir macera yasamak hayali yerine, cehennemi andiran kabusla kucaklastilar. BASLARINA GELECEKTEN HABERSiZ Sahile yakin bir yerdeki tuz gl, kavurucu yaz gnesinin etkisi ile kurumus ve gnesin parlakligini ve isisini ayna gibi Norfolk alayinin zerine yansitiyordu. Kuzeydeki Kiretepe, iki yaninda Kavaktepe ve Tekketepe, gneydeki Saribayir arasinda kalan Suvla dzlg, dev bir arenayi andiriyordu. Ingiltere'nin Dereham Kasabasi'nda toplanan Norfolk alayi 4. ve 5. taburlari, anayurtlarindan uzak bu topraklarda, kendilerinden nce gelenlere mezar olan blgede saskina dndler. Savasta hersey olabilirdi ama, Norfolklular, savasin disinda baslarina gelecek olayi asla dsnemezlerdi... iNGiLiZLERiN BOSUNA HCUMLARI Sir Hamilton, Tekke ve Kavaktepeleri'ne bir gece karanliginda ani ve hizli bir saldiri yapmayi planlamisti. Bu is iin 12 Agustos gecesi 54. tmen ilerlemeye basladi. Ilerinde Norfolk tugayi da bulunuyordu. Tepelerin yamacina kadar gemecekler ve safak skerken saldirmak zere hazirlanacaklardi. Fakat, gece yrysnn yapilacagi blgede, Kk Anafarta Ovasi denilen yerde, Trk askerinin pusuya yattigi saniliyordu. Bu yzden Bir Norfolk tmeni nden yolu asin diye 12 Agustos gleden sonrasi harekete geti. Bu nc tmenin ilerleyisi tam bir bozgunla sonulanmisti. Gelibolu savasinda Ingilizler'in gsterdigi saskinlik ve beceriksizlik, topu atisinin 45 dk. nce baslamasina neden oldu. Bosuna cephane harcayan Ingilizler, savas alaninida hi incelememislerdi. Araziyi bilmiyorlardi. Hedeflerin yerini alakalem belirlemislerdi. Gcnden habersiz olduklari Trk birliklerini yarimadanin diger tarafinda izilmisti. 4. Norfolk Taburu, geride olmak zere 163. tmen, gn isiginda iplak ovayi gemeye alismanin bariz bir hata oldugunu anladiginda, ancak 900 m ilerleyebilmisti. Trkler'in direnci, Ingilizler'in tahmin ettiginden ok daha bykt. Ingiliz tmenin byk bir kismi yogun makineli tfek atisi altinda kaldigi iin oldugu

yerde akilmisti. Ancak sag tarafta yer alan 5. Norfolk taburu daha az bir mukavemetle karsilastigi iin ilerlemeye devam etti... BULUTUN iiNE DOGRU Iste tam bu sirada 22 kisilik bir Yeni Zelanda sahra birliginin gzleri nnde Norfolk alayinin 4. taburuna bagli ok sayida asker, karsilarindaki tepeye yrmeye basladilar. Tepenin zeri ekmek somunu biimli beyaz bir bulutla kapliydi. Ingiliz askerleri, yavas yavas tepeye yaklastilar ve bulutun iinde kayboldular. Son asker de bulutun iine girdikten sonra, bulut sanki kargosunu almis gibi yavasa havalandi ve rzgarin aksi ynne dogru hareket etti... Dahasi gkyznde bu bulutun kopyasi olan 3-4 bulut da rzgara ragmen yerlerini koruyorlar. Ve sanki diger buluta eskortluk ediyorlar... KOMUTAN HAMILTON ANLATIYOR Kumandan Hamilton, Ingiliz Savas Bakani Lord Kitchener'e gnderdigi telgrafta, olayi syle anlatiyordu: "Savas sirasinda, 163. tmen her bakimdan stn oldugu bir anda, ok garip bir sey meydana geldi... Trkler'in zayiflamakta olan kuvvetlerine karsi, Albay Sir H. Beauchamp, cesur ve kendinden emin bir subay olarak byk bir gayretle, hizla ilerledi ve savasin en gzel kismi byle basladi. Mcadele daha kizismis ve iyice kizismisti. Bu askerlerin ogu yarali ve susuzluktan perisan bir haldeydiler. Bunlar, kampa ancak gece vakti geri dnebildiler. Fakat, Albay, 16 subayi ve 250 askeriyle nne dsmani katmis, hizla ilerlemesine devam ediyordu... Daha sonra bunlardan hibir haber alamadik.Ormanlik blgeye hcum ettikten sonra gzden kayboldular ve sesleri de duyulmadi. Ilerinden hi biri geri dnmedi." 267 kisi, hi bir iz birakmadan kaybolup gitmisti. YENiLGi KAINILMAZ OLDU O gn gleden sonra baslayan ilerleyisin basarisizlikla sonulanmasi, Sir Ian Hamilton'in savasi kendi lehine dndrme midini de yok etmisti. Bylece, 1915 yili sonunda Mttefik Kuvvetler, geri ekilerek, byk bir yenilgiye ugradilar. Gelibolu savasi, sekiz buuk ay srd.ve 46 bin askerin lmyle sonulandi. O zamanin savaslari iin, korkun bir rakamdi bu. 1916'da Ingiliz Hkmeti, savasin kaybedilme nedenlerini arastirmak zere, resmi bir kurulu grevlendirdi.

GiZLENEN RAPOR Gelibolu Kurulunun Son Raporu adi altinda bastan asagi sansr denetiminden gemis bir rapor, nce 1917'de ve daha sonra da 1919'da yayinlandi. Raporun asli, 1965 yilina kadar ortaya ikarilmadi. 1918 sonunda, ingilizler, gelibolu'ya sanki galip gelmisesine geri dndler. Isgal Kuvvetleri'nin bir askeri savas alaninda gezinirken, Kraliyet Norfolk Alayi'na ait bir rozeti buldu. evrede yaptigi bir sorusturma sonunda, bir Trk iftisinin kendi arazisinde buldugu bir sr cesedi, yakindaki bir dereye attigini grendi. DOSYA KAPANMADI 8.5 ay sren anakkale Savasi Bogaz'in iki yani iin de tam bir Cehennem olmustu. Savasin tarihi yazildi. lenlerin , yaralilarin, kayiplarin sayisi tespit edildi. Fakat bir tek sey, zellikle unutulmadi. Kaybolan Norfolk Alayi Askerleri... Ikinci dnya savasindan kalan Philedelphia Efsanesi gibi bu savastan da bu olay tm gizemiyle kalmisti ortada. Bir ok kitapta bu olaya genis yer verilir hatta bazilari bunun anakkale Savasi'nin kendisinden de nemli oldugunu dsnyor. Philedelphia 2. deneyinde de Eldridge 'in ilk grldg limanin NORFOLK olmasi sanki bu isimde bir sey var diye dsndryor. Gncel bir konu Titanik... Herkes filmini konusuyor ama arkada inanilmaz bir tarihi gizem var. Olaydan bir asir kadar nce bir yazar kitabinin ierigini bir transatlantigin zerine kurmustu. Romaninda dev bir transatlantik Avrupa-Amerika seferine ikiyor ve bu ilk seferinde gemi evet bir buz dagina arparak batiyor. Romandaki geminin adi TITANIA ve lleri asagi yukari Titanik'le ayn brani folklorunda adlari "Nefilim". Eski Misir'da "Neter" olarak adlandiriliyorlar. Smer, ilk kez adlarinin duyuldugu yer. Btn bu kltrlerde ortak olan ve "Gzc" olarak nitelenen bu "siradisi" varliklar birer mit mi, yoksa gerek mi? Kim bu "Gzc"ler ?

Ibrani mitlerinde ve Tevrat'ta onlara "Nefilim" diyorlar. Eski Misir'da adlari, "Neter". Smer mitlerinde "Anunnaki" diye geiyorlar. Diger yandan "Sumer" szcg, "Gzc'lerin lkesi" anlamina sahip. Hangi adla anilirlarsa anilsinlar, btn eski kltrlerde ve bu kltlere iliskin mitlerde basrol onlarin. Eski diller uzmanlari, Antik ag kltrlerine sasilacak biimde net biimde damgasini vurmus bu esrarengiz

varliklarin, neredeyse btn eski uygarliklarda "gzcler" olarak adlandirildiklarini sylyorlar. Szn ettigimiz dnem, Isa'dan en az 3000 yil ncesi. Iyi ama, "ge neolitik" olarak adlandirilan dnemin btn uygarliklarinin literatrlerine benzer ifadeler ve anlatilarla girmis bu "Gzc"ler kimler? Neyi ya da kimi "gzlyorlar"? Btn bunlar yalnizca antik ag insanlarinin dsglerinin bir rn m, yoksa gerekten bugn anilari silinmis, izleri bulunamayan, haklarinda hibir sey bilmedigimiz birileri, bu gezegende yasamislar mi? Mitler ve gerekler Srekli vurguladigimiz gibi, bilginin az oldugu ya da bazen zerinin rtldg yerlerde, speklasyonlarin basini alip gitmesini engellemek mmkn degildir. Bilimsel yntemlerden, bilimsel sphecilikten (scepticism) ve somut bulgulardan baskasina gvenmemekten sz ederken, ayni spheciligi su anda bildigimizi varsaydigimiz alanlara uygulamamak, bazen speklasyonlardan da olumsuz sonu verir. Bilim eger "geregi aramak" amacini ieriyorsa bizler iin, bu ayni zamanda kurumlasmaya, bilimsel otokrasiye de karsi ikmamizi da gerektirir. Herhangi bir alanin "speklasyona aik" olmasi bizi rktmemeli; verileri dogru okumak, burada anahtar szck niteligine sahip. Ortodoks bilim ve akademisyenler, ogu kez iinde bulunduklari "bilimsel brokrasi"nin ellerini kollarini baglayici hantalligi ve "agalardan ormani grememe" aliskanligi nedeniyle; yeni ve sarsici dsncelere bastan olumsuz tepki vermeye egilimlidirler. Hele bu, onlarin "Akademisyenler Olimpos'u"nun disindan geliyorsa. Arkeoloji ve arkeoastronomi, yirminci yzyilin baslarindan bu yana bu sorunu yogun biimde yasiyor. Siradisi oldugu varsayilan dsnce ve teoriler yalnizca dislanmakla kalmiyor, bir de asagilaniyor kendilerini "bilimsel spheci" diye adlandiran ortodoks evrelerde. Oysa tarih, uzun ve yavas bir yrys. Genis dilimler halinde onu inceledigimizde, her asamasinda ortodoksinin engellemelerini ve inanilmaz tutuculugunu fark ediyor, ama uzun vadede "siradisi" varsayilan fikirlerin yasadigini gryoruz. "Neter"ler ya da "Gzcler" sorunu da yirminci yzyilin bitmeyen tartismalarindan biri. Dogmalarla gzn baglamayan ve aik fikirli olmaya aba gsterenler, bugn "mitler" deyip getigimiz anlatilarin bu denli genis bir cografyada ve neredeyse birbirinin ayni ayrintilarla varolmasindan yola ikarak, bu metinlere daha farkli bakmamiz gerektigine isaret ediyorlar. Oysa ortodoks bilim akademisyenlerinin yaklasimi, olduka farkli. Onlar, eski toplumlari btnyle zmlediklerine inaniyor ve ekliyorlar: "Din dindir, mitoloji de mitoloji. Bunlari gerek tarihsel olgularla karistirmayin." Bunu sylerken de, bilerek ya da bilmeyerek, bugnn egemen dinlerinin yrngesinde duruyorlar. Esine az rastlanir bir ikiyzllk ve ifte standart uygulamasi bu. Bir yandan somut bilimsel bulgular disinda hibir seye prim vermemekten sz ediyorlar, bir yandan da yasadiklari evrenin egemen diniyle srtsmemeye aba gsteriyorlar. Bunun kendilerine gre "etik" bir yolunu da bulmuslar: "Bilim ayridir, din ve inan ayri."

Oysa "inanmak ve inan" szcklerinin egemen oldugu bir kltrde bilim ve bilginin her zaman bu ifte standartin glgesinde kalacagini bilmezden geliyorlar. Ama ne gam; "bilimsel" kurumlarin birogunun btesini, Kilise'yi destekleyen holdingler, hatta bazen bizzat dini vakiflar sagliyor. ogu niversitede krs baskanlari arasinda en az bir musevi var. Bilimin "besigi" oldugu varsayilan ABD'de halkin ezici bir ogunlugu Incil'e btn kalbiyle inaniyor. Ortaligi bulandirmanin anlami var mi simdi? "Gzcler" sorunu, Antik ag tarihi ve modern arkeolojiye iliskin en kilit noktalardan biri. Bir biimiyle, felsefe ve ilahiyat akademisyenlerini, hatta dilbilimcileri de bu tartisma emberi iinde dsnebiliriz. Simdi, bu uzun girizgahtan sonra meseleyi olabildigince yalin biimde ortaya koyalim: Eski Misir'in "Neter"leri Btn Antik ag metinlerinde, kendi tarihlerini derleyen toplumlardan kalmis belgeler, geriye dogru giden kronolojilerinin sifir noktasina, net olarak zmlenemeyen bir tr "baslangi dnemi" yerlestiriyorlar. Bu, onlarin tarihlerinde, "ynetimin tanrilardan insanlara gemekte oldugu" bir ara dnemi belgeliyor. Belirsiz bir baslangi dneminden beri bizzat "tanrilar" tarafindan ynetildigini syledikleri lkelerinin, bu ara dnemde "Gzcler" adi verilen stn yaratiklarca ynetildigini ve sonuta kralligin insanliga devredildigini anlatiyorlar. Eski Misir'da bunlarin adi, "Neter"ler. Son olarak Osiris'in oglu Horus tarafindan ynetilen lke, belli bir dnem sonrasinda, bir "Kral yaratma" (Kingmaker) treninden sonra insanlara birakiliyor ve Neterler geri plana ekiliyorlar - sonra da, izleri siliniyor. Bu ilk "insan kral", bugn arkeolojinin degismez bir gerek biiminde kabul ettigi, Firavun Menes. Bildigimiz, yazili tarihe gre I. 3100 dolaylarinda Yukari ve Asagi Misir'i bir tek lke halinde birlestiren Menes, Misir tarihinde "Hanedanlar Dnemi" denen bir evrenin de baslaticisi. Misir kronolojisi zerine bildiklerimiz, iki ana belgeye dayaniyor: Bunlar Misirli tarihi Manetho'nun yazdigi krallar listesi ve bugn "Torino Papirs" olarak bilinen bir yazit. Her iki belge de birbiriyle uyumlu. Bu sayede arkeologlar ve ejiptologlar, Misir'in kronolojik gelisimini formle edebiliyorlar. Buna gre, Firavun Menes'le baslayan Hanedanlar Dnemi, alt evrelere ayriliyor: Eski Krallik, 1. Ara Dnem, Orta Krallik, 2. Ara Dnem (Hiksoslar Devri) ve Yeni Krallik. Bugn okutulan tarih kitaplarinda da bu kronolojik dzen aynen byle. sre iindeki arkeolojik bulgularin Manetho'yu ve Torino Papirs'n dogrulamasi sayesinde, Yeni Krallik ve sonrasi, neredeyse btnyle tarihlenebilmis durumda. Eski Krallik'ta, en fazla 150 yil yanilma payiyla arkeologlar hanedan listesini ve Krallari siralayabiliyorlar. Yani bu iki belge, dogrulugu desteklenmis veriler ieriyor. Btn sorun da aslinda burada: nk Manetho'nun listesi ve Torino Papirs, yalnizca hanedanlar dnemi Misir'ini degil, ondan ok daha ncesini de kronolojik sira iinde sunuyor. Yalniz burada yneticiler insanlar degil, Neterler. Normal insanlara gre ok daha uzun yasayan, lkeyi binlerce yil yneten, esrarengiz varliklar.

Ejiptoloji ve modern arkeoloji bunun zerine ne yapiyor? "Alt paragraflarini" tartismasiz biimde kabul ettigi ve bulgularla dogrulanan bir tarihi yazitin "st paragraflarini" ya yok sayiyor, ya da "Bunlar mitoloji" deyip isin iinden ikiyor. Neden? nk hayranlikla benimsedigi alt paragraflarda "normal insan"lar krallik yapiyor; stteyse, kim olduklari anlasilamayan stn yaratiklar. Bylece bilimsel ortodoksi, ayni belge zerinde isine gelen blm "olgu" diye benimseyip dosyalarken, isine gelmeyen, nk anlayamadigi, isin geregi "dini inanislarina aykiri dsen" blmleri "mitolojik" bulup ayikliyor! Mezopotamya'da ayni seyle karsilasiyoruz: Layard ve Wooley'nin yaptigi arastirmalarda, son derece degerli ve ilgi ekici kil tabletler ele geiyor. Bunlar, Smer Kral Listeleri olarak adlandiriliyor. Ayni Misir'da oldugu gibi, listenin en st sirasinda, yani "normal krallar"dan nce, her biri neredeyse 10.000 yil, 15.000 yil yasayan yneticiler var. Bunlar, "Tufan'dan nce" uzun sre lkeyi ynetmisler, sonra insanlara devretmisler. Babil metinleri bu olayi "Krallik gkten indiginde" gibi bir deyisle aikliyor. Btn Mezopotamya'da ayni klt var asagi yukari. Bulunan belgeler, "en eski metin" olduguna inanilan Tevrat'in, Tufan basta olmak zere bir sr temayi Smer ve Babil anlatilarindan dn aldigini ortaya koyarak Kilise'de ve dini evrelerde buz gibi rzgarlar esmesine neden oluyor. stelik, Tufan ncesi lkeyi yneten "tanrilar"dan sz ediliyor, tek bir tanridan degil! Bu durumda ortodoks arkeoloji ne yapiyor? Misir'da yaptiginin aynisini. Yani Smer Krallar Listesi'nin "normal insan mrne sahip" krallari dogru kabul ediliyor ve belgenin bu blm "somut bulgu" sinifina sokuluyor ama Tufan ncesi lkeyi ynettigi anlatilan, 200.000 yil hkm srms "tanrilar" ve onlarin sonrasinda, "ara dnem"de insanlara ynetimin geisini stlenen ve denetleyen "Gzc"ler, "mantiksiz" bulunarak "mitoloji" sinifina sokuluyor yine. Ayni belgenin alt kismi dogru, st kismi "masal"! Enoch'un sasirtici hikayesi Benzeri durum, Tevrat'la ilgili incelemelerde de sz konusu. Mezopotamya bulgularindan sonra, ok daha eski metinlerden esinlendigi belli olan Tevrat, btn o eski metinlerdeki "Tanrilar" szcgn tek bir "Tanri" olarak dzeltmis. Bu arada, Tanri'ya verilen sifat ve onun genel adi, "Efendi" ya da "Sahip" anlamina gelen "Lord" szcgnde somutlaniyor. Yahudi toplumunun mesken tuttugu blgenin eski mitleri, byk tanri Baal'den sz ediyor. "Baal"in szlk anlami da "Efendi" ve "Sahip". Ayni sifatlarin, daha sonraki yillarda btn Bati toplumlarinda yneticiler iin kullanilmasi ilgin. Ama daha ilgin olan, btn o eski anlatilari ayiklayarak "Tanrilar" szcgn "Tanri" olarak tashih eden Tevrat'in, birka yerde bunu unutmasi. "Elohim" szcg, Tevrat'ta birka kez geiyor. Ibranicedeki anlami, "ilahlar"; yani, "ogul" bir szck. Ilahiyatilar bunun tartisma konusu yapilmasina bile karsi ikiyorlar - arkeologlarsa, sessiz. Ama bundan daha kafa karistirici olani var: Yaratilis (Genesis) blmnn 6. Bab'inda "O gnlerde ve sonrasinda da, dnyada Nefilimler vardi" diye bir ifadeye rastliyoruz. Sz edilen zaman, Tufan'dan ncesi. "Nefilim" szcg, Ingilizce'ye "devler" diye evriliyor.

Oysa Ibranicedeki fiil yapisina gre tam ifadesi, "yukaridan asagiya inmis olanlar". Yaratilis'taki hikayede "devler"in hibir anlami yok - daha sonra da Nefilim szcgne rastlanmiyor zaten. Sanki "araya yanlislikla girmis" gibi bir szck. Igreti duran, ne anlatmak istedigi belli olmayan bir ifade. Oysa aradan yillar geip 1947'de l Deniz yakinindaki bir magarada orijinal el yazmalari bulundugunda, "Nefilim"in aslinda son derece nemli, neredeyse kilit denebilecek bir kavram oldugu ikiyor ortaya. Bunun yani sira, Tevrat'in din adamlarinca "edit edildigi" de anlasiliyor. nk I. 4. yzyildan kalma yazitlar arasinda yer alan ve daha nce Etiyopya'daki Kutsal Kitap'ta rastlanmis olan kopyasi "sahte" sanilan "Enoch'un Kitabi"nin orijinal nshasi da bulunuyor l Deniz magaralarinda. Yaratilis'ta yalniz birka satirda adi geen ve "Tanri'yla birlikte yrdg" sylenen Enoch'un, aslinda son derece ilgin bir hikayesinin oldugunu ve Tevrat'tan ikarilan bu paralarin "Nefilim" szcgne de aiklik getirdigini fark ediyoruz. Bosluklar Enoch'un Kitabi'nda yazanlarla dolduruldugunda, Bap 6'nin ayni satirinda sz edilen "..ve Tanri'nin ogullarini insanin kizlarini grdler ve onlar gzeldi. Onlari kendilerine es seip onlardan ocuk sahibi oldular" ifadesi de anlamli hale geliyor. Ilahiyatilari, dilbilimcileri ve tarihileri yillardir ugrastiran "Tanri'nin ogullari" ile insanin kizlari arasindaki iliski Tevrat'ta yalnizca o cmlede geiyor ve bir daha sz edilmiyor. Ama Enoch'un Kitabi'ni okudugumuzda, bunun mthis sonular doguran bir olay oldugu ikiyor ortaya. Evinden, ailesinden ayrilan ve "Tanri katinda" yasamini srdren Enoch, "Gzclerden" sz ediyor anatisinda. Bunlar, Tanri ile insanlar arasindaki iliskinin bazen "ara halkasi" olma grevini stlenen, insanlara nezaret eden, stn varliklar. Ama hepsi, "emir kulu" sonuta. Enoch'un ayrintili olarak anlattigi hikayede, bir gn bunlardan birinin dnya zerindeki "gzclk" grevi sirasinda "insan kizlari"ni arzuladigi ve bu fikrini diger "gzc"lere de syledigi belirtiliyor. Bir grup Gzc (ya da Nefilim - "yukaridan inen") aralarinda karar aliyor ve yemin ediyorlar: Hepsi insan kizlariyla sevisip onlardan birer kari alacak ve bu bir sir olarak kalacak. nk greniyoruz ki, yapilan aslinda "yasak". Sonuta bu birlesmeden "melez" ocuklar doguyor ve genetik sorunlar yznden bu ocuklar sagliksiz, vahsi, garip yaratiklar oluyorlar. Diger yandan, "insan kizlariyla" birlikte olduklari sre boyunca Nefilimler, onlara bilgi aktariyor, bir seyler gretiyorlar ki, bu da ok byk bir yasagi ignemek anlamina geliyor. Sonuta Tanri hem Nefilimleri cezalandiriyor, hem de yarattigi Tufan'la insanlari. Smer ve Babil metinlerini bulmus olmamiz, Enoch'un kitabinin da, Tevrat'in diger blmleri gibi Mezopotamya anlatilarindan esinlenilerek, daha dogru bir deyisle bunlar "revize edilerek" yeniden yazildigini anliyoruz. Ama bu, bir garip durumu fark etmemize engel degil: ok eski zamanlarda "Gzc"ler denen birilerinin dnya zerinde dolastigi ve yaptiklariyla dnyadaki hayati derinden etkiledigine iliskin en az on toplumun kltrnden gelen tanikliklar var elimizde. Isin en kafa bulandirici yani, ok benzeyen anlatilara, Antik Yakin Dogu'yla fiziksel temasi hi bulunmadigi varsayilan eski Inka ve Maya folklorunda da rastliyoruz! Simdi, btn bunlara "Mitoloji iste canim" deyip, elimizin tersiyle bir yana mi itmemiz gerekiyor,

"bilimsel tavir" sergilemis olmamiz iin. Yoksa eski metinleri farkli bir bakisla bir daha inceleyip, "Kim bu Gzcler?" diye sormak mi daha mantikli bir davranis? ERIK VON DANIKEN'N GRLERi

Yirminci yzyilin insani,trnn evrendeki tek rnegimidir? Baska yildizlardan gzmzle grebilecegimiz rnekler gelmedigi srece bu soruya verilen ' evet Dnyamiz zerinde insan yasiyan tek gezegendir ' karsiligi geerli ve inandirici kalicaktir. Ancak son arastirma ve bulgulardan ortaya ikan gerekler dikkatle incelendiginde soru isareti ormaninin bydke bydg grlecektir. Astronomlar bulutsuz bir gecede iplak gzel 4500 yildiz grlebilecegini sylyorlar.Kk bir gzelem evi teleskopu bu sayiyi 2.000.000 a ikartabiliyor.Modern yansitici teleskoplarsa samanyolunu olusturan milyarlarca yildizin isigini gzlemciye getirmek gcnde.Ancak ,evrenin heybetli lleri aisindan samanyolu ok daha byk bir yildizlar sisteminin ufacik bir parasidir.Bu sistem 20 ye yakingalaksiden olusur ve yariapi 1.500.000 isik yilidir.(bir isik yili isigin bir yilda aldigi yoldur ve 300.000 x 60 x 60 x 24 x 365 = 9.460.800.000.000 kilometreye esittir).Ancak bylesine korkun bir sayyiyla anlatilan bu sistem bile ,elektronik teleskoparin gsterdigi nebulalarin byklg karsisinda kk kalir. Astronom Harlow SHAPLEY teleskoplarimizin grs alani iinde yaklasik olarak 1000000000000000000 (10 zeri 20) yildiz bulundugunu ve bunlarin binde birinde gezegenler sistemi bulundugunu tahmin ediyor.Bu tahmin temelinden hareketle sze konusu yildizlarin binde birinde 100000000000000000 (10 zeri 17) hayat iin gerekli kosullar oldugunu kabul edersek geriye 100000000000000 ( 10 zeri 14 ) yildiz kaliyor.Peki bunlarin kainda hayata uygun atmosfer var? Binde birindemi ? yleyse 100000000000 ( 10 zeri 11 ) yildiz hayat iin gerekli atmosferi tasiyor demektir.Daha ileri giderek bunlarin binde birinde hayatin ortaya iktigini dsnrsek su anda zerinde hayat olan 100 milyon gezegen bulundugu anlasilir.Bu hesaplar gnmzn teknigiyle yapilan teleskoplarin gsterdigi yildizlar temel alinarak yapilmistir. Bu arada teknigin hergn gelismeler gsterdigi unutulmamalidir.Biyokimyaci Dr. S. Miller'in varsayimini izledigimizde hayatin ve hayat iin gerekli kosullarin bir takim baska gezegenlerde daha abuk gelismis

olabilecegini grrz.Bu varsayimi kabul edersek 100.000 gezegende bizimkinden daha gelismis uygarliklarin bulundugunu da kabul etmemiz gerekir. Taninmis bilim adami yazar ve W. Yon Braun'un arkadasi Prof. Dr. Willy Ley , New York taki konusmamizda grslerini syle aikladi. Yalniz samanyolundaki yildizlarin sayisi 30 milyar kadardir.Gnmz astronomi bilginlerin bunlarin 18 milyarinda gezegenler sistemi bulundugunu kabul ederler.Gezegen sistemleri arasindaki uzakligin , gzegenlerin ancak %1 ine bir yildiz yrngesine girme olanagi tanidigini dsnelim.Bu durumda hayati destekleyecek gte 180 milyon gezegenle karsi karsiya kaliriz.Bunlarin %1 inde de hayatin gerekten ortaya iktigini dsnrsek geriye 1.800.000 gezegen kalir. zerinde hayat bulunan gezegenlerin yine %1 inde Homo Sapiens'e esit akil dzeyindeki canlilarin yasadigini kabul edersek samanyolunda 18000 uygarlik oldugu ortaya ikar. Samanyolundaki yildiz sayisinin son zamanlarda yzmilyara iktigi gznnde tutulursa Prof. Ley'in dikkatle yaptigi hesaptaki uygarlik sayisi byk apta artar. topik sayilari yada bilinmeyen galaksileri katmaksizin yapilan yukaridaki tahmini biraz daha ilerletebiliriz ve 18000 gezegenin en az %1 inde gerekten hayat oldugunu ileri srebiliriz. Dnyaya benzer gezegnlerin var oldugu gerek hesaplar gerekse bilimsel arastirmalar sonucu kusku taniumaz bir duruma gelmistir.Ancak hayati destekleyen kosullarin illede dnyadakilerle zdes olmasi gerekmez. Hayatin yalniz dnyadaki kosullar altinda gelistigi dsncesi tmyle yanlistir.Oksijen ve su olmayinca hayat da olmaz dsncesi oktan rtlmstr.yleki Dnyamizda bile oksijene gerek duymayan canlilar vardir.Anaerobik bakteri adi verilen bu yaratiklara oksijen ldrc etki yapmaktadir.Neden uzayda ayni sekilde yasiyan gelismis trler bulunmasin. alismalarini pek yakin tarihlere kadar dnyamiz zerinde yogunlastiran arastirmacilar gezegenimiz hayat iin ideal olarak nitelendirmislerdir.Bol bol suyu ,tkenmeyen oksijeni, organik yollarla kendiliginden yenilenen dogasi ve ne ok sicak ne ok soguk iklimiyle Dnyamiz bu niteligi hak eder grnyordu. Iyi ama ,hayatindogusu ve gelismesi bylesine kati kurallarla sinirlandirildiginda ortaya ikan sasirtici durumlara ne demeli? Bilginler Dyada 2.000.000 a yakin degisik canli trnn bulundugunu tahmin ediyorlar;bunlarin 1200.000 i bilimsel olarak taniniyor.Ancak taninanlarin iinde birka bin trnn bugn geerli kurallar geregince yasamamasi gerekiyor.Bu durumda hayat iin gerekli kosullari belileryen yasalarin yeni bastan ele alinip incelenmelerinden baska ikar yol yoktur. Normal olarak yksek radyoaktiviteli sularin mikroptan arinmis olacagi dsnlebilinir.Ne varki bir takim bakteri trleri nkleer reaktrleri evreleyen ldrc sularda yasamayi basarmislardir.Dr. Siegel'in yaptigi bir deney ise korku vericidir. Siegel Jpiterin atmosferini laboratuarinda yaratarak bir takim bakterileri burda retmeyi denemistir.Bilindigi gibi Jpiterin atmosferi bizim anladigimiz biimde

hayat iin hi bir uygunluk gstermemektedir.Bunlarla birlikte Siegel'in bakterileri amonyak metan ve hidrojene rahmen lmemis ve remelerini srdrmslerdir.Bristol niversitesi entomolojistlerinden (Bcekler bilimiyle ugrasan kimse) Hinton ve Blum'un deneyide ayni oranda rktcdr.Bu bilim adamlari bir tatarcik trn bir ka saat 100 santigrad isida kuruttuktan sonra uzay kadar soguk olan sivi helyuma atmislardir.Daha sonra yksek isi vererek dogal hayata dndrdkleri hayvanciklar hi bir sey olmamis gibi yasamalarini srdrmslerdir.Hatta saglikli yavrular bile dogurmuslardir.Bunlarin disinda yanardaglarda yasayan tas yiyen,demir reten bakteri trleride taninmaktadir.Soru isaretleri ormani bydke byyormu? Bir ok arastirma merkezinde deneyler srdrlrken hayatin hi bir zaman dnyamiz kosaullariyla sinirlandirilamiyacaginin delilleride artmaktadir.Dnya yzyillar boyu yerkreyi yneten kosullar vve yasalar evresinde dnp duruyor.Bu inanis alisilmis l ve dsnce sistemlerini benimseyen arastirmacilarin gzlerine herseyi bulanik ve titrek gsteren bir gzlk gibi yerlesti.Uzay incelenirken de ikarilmayan bu gzlk yznden ag aan dsnrlerden Teilhard De Chardin uzayda ancak hayalin gerek olabilecegini ileri srd. Eger baska gezegenlerde yasayan akilli yaratiklar da bizim gibi dsnyorlarsa kendi hayatlari iin geerli kosullari btn evren iin geerli sayiyorlar gemektir.Bylece bizim anladigimiz biimde bir hayat iin ldrc olan -150 ,200 derece isida yasiyan yaratiklar evrende hayat izi ararken -150 dereceyide birlikte arayacaklardir.Tipki bizim gemisimizi aydinlatmaya abalarken kullandigimiz mantik gibi. Su yada bu zamanda ortaya ikan her atak dsnceye topya gzyle bakilir.Ama gnlk gerekler arasina giren topyalar sayilamiyacak kadar oktur.Burada verilen rnekler en uzak ihtimahali trden olmakla birlikte bugn kavramakta glk ektigimiz bri taim kavramlar aiklaninca gerek durumuna gireceklerdir.O zaman tm engeller yikilacak ve insan evrenin gizli tuttugu bilgilere bir adim daha yaklasicaktir.Gelecek kusaklar evrende bugn hayal edemedigiz lde degisik trde canlilar bulacaklar.Biz orada olmasak bile evrende tek akilli yaratik olmadiklarini hele hite en eski yaratik olmadiklarini kabul ediceklerdir. Yasi 8 yada 12 milyar olarak bilinen evren de kopup gelen gktaslari mikroskolarimizin altina organik bilesimleri izlerini getirmektedirler.Milyonlarca yillik bakteriler yeniden hayat kazanirken uzaydaki sayisiz gneslerden ikan sporlar boslugu asarak gezegnelerin ekim alanina kapilmaktadirlar.Milyonlarca yildir sre gelen dnemlerde yeni hayat trleri yaratilmakta ve gelismektedir.Bu arada her yanindan toplanan saysizi tas rneklerinin incelenmesi Dnyamizin 4 milyar yil nce meydana geldigini ortaya ikarmistir.Ne varki bilimin tek bildigi sey bir milyon yil nce insani andirir bir seyin Dnyada yasadigidir.Ve dev zaman nehrine ,agir alismalar ,Byk servenler ve genis apta merak karsiliginda kurdugu barja ancak 7000 yillik bir insanlik tarihi toplayabilmistir.Evrenin milyarlarca yilla llen gemisi karsisinda bu sayi gln kalmiyormu?

Insanin bugnk durumuna gelebilmesi iin 400000 yil gemesi gerekmisti.Neden basak gezegenler bize benzeyen yada benzemeyen varliklarin gelismesi iin daha elverisli kosullar saglamamamis olsun.Neden baska bir gezegende bize esit yada bizden stn rakipler bulunmasin? Bir takim kestirme karsiliklarla bu sorular hasir alti edilemez. Gemiste yikilmaz grlen yasalara bugn glndg unutulmamalidir.Szgelisi 100 lerce kusak Dnyanin dz oldugu inancindaydi.Binlerce yil gnesin Dnya evresinde dndg ileri srld.Bugn bile samanyolunun merkezinde 30000 isik yili uzaklikta siradan minicik bir gezegen oldugu ispatlandigi halde Dnyanin herseyin merkezin olduguna inananlarimiz var. Uzay arastirmalarinda elde ettigimzi bilgiler evren karsisindaki kklgmz ve degersizligimiz oktan ortaya koymustur.Ancak gelecegimizin evrnede gizli oldugu geregi degerinden birsey yitirmemistir. Gelecege syle bir bakmadan gemisi tarafsizlik ve itenlikle arastirma gcn bulabilecegimizi sanmiyorum... Erich von DANIKEN

iIk kez 1953 yilinda, Uluslararasi Uan Daire Brosu'nun (IFSB) 200 yesi, kurulusu yayin organinin Ekim sayisini aldiklarinda garip bir seyle karsilastilar; Bro, alismal dergiyi kapatiyordu. Bro'nun kurucusu Albert K. Bender uan garip cisimlerin gizem bilinmeyen bir "yksek kaynak" veya "G" tarafindan aiklama yapmamasi iin uya bir baski altinda oldugunu belirtiyordu. UFO fenomenini arastirirken zorlanmaya bas kaynagina ulastiginda, sert uyarilar almisti. Yapacagi bir sey yoktu, IFSB dosyasini yayinlamayacakti. Zaten her iki ynden de pes pese maddi kayiplara ugramisti; Ben

renkli elbiseler giyen ve kendilerini Birlesik Devletler Hkmeti'nin yesi olarak tanit ziyaret edilmisti. Adamlar uan daireler konusunda, Bender'i bilgilendirmisler ve son bir kelime daha yazar veya konusursa kalan zamanini hapiste geirecegini syleyer garibi, koyduklari yasagin UFO'larla ilgili olmasiydi, kendileri hakkinda bir yasaga ge Sonraki on yilda Bender ok dikkatliydi ve sorulan tm sorulardan ya kaindi, ya da

Havadan gelip, havaya karistilar... Bir zaman sonra, iFSB'nin bas arastirmacisi Gray Barker sert bir tepki verdi; 1956'd Too Much About Fiying Saucers/Uan Daireler hakkinda ok sey biliyordular" adli k smrc oldugunu yazdi. Ama daha tesi de vardi; Kara Adam'in hkmetle ilg uzayliydilar yani bir baska dnyadan gelmislerdi. Bender bunu biliyor ama aiklamiy karsin Bender yine sustu, ta ki 1962 yilina kadar. 1962'de Bender "Fiying Saucers a Daireler ve Adam" adli bir kitap yayinladi. Kitap, ok yumusak veya hafifti, iddial degildi. Bender'in yksnde, Gney Kutbu'na inen bir dnya disi ara anlatiliyordu bu arala gelen uzaylilar 1960 yilma kadar dnyada kalmislar ve sonra kendi gezeg dnmslerdi. Kitaptaki en belirgin imaj ise Kara Adamlar'di yani sonra alacaklari ad kitabinda adamin 1953 yilinda yatak odasinda birden bire belirdiklerim yaziyordu iindeydiler, MIB Fenomeni MiB fenomeni esitli dzeylerde incelenmelidir, aslinda tam olarak ne zaman baslad ilgili daha eski ve degisik baska mitler de vardir. Eger insanlik Tarihi iyi okunursa, ilg rastlanacaktir. MIB tr iliskiler anlatilmaktadir, kt amali, korkutucu ve gizemli ka tarihte de rastlanmaktadir ve hemen her kltrde yer alirlar. Ortadogu mitlerinde ve cazibeleriyle kurbanlarini etkileyen kara giysili ve trbanli insanlar vardir. Benzer ve Gney Avrupa'da rastlanir;halk arasinda kara giysili cinler olarak tanimlanirlar ve Vampirizmle karistirilarak insanlara ve iftlik hayvanlarina saldirdiklari anlatilir. Bir d benzeyen kara giysili ekici perilerdir, bunlar insanlarin arasina nifak sokarak birbirl

MIB fenomeni veya miti Asya'da ise ok uzun bir srece saraptir. in,Tibet ve Hindi gelen, kara giysili insanimsi bir IRKA inanilir, bu yaratiklarin isI insanlarin arasini boz kizilderilileri, ormanlarda gizlenen kt niyetli "Kara Adam"dan ok korkarlar. Natha yazdigi"Gen Goodman Brown" adli yksnde bu Kara Adam'dan sz eder. Bu bir ya da Bender'in anlattigina benzer bir arsetip degilseler durum farkli olabilir. Bender yklemektedir yani MiB'ler UFO meraklilarina karsi zel olarak grevlendirilmislerdir iliskilerinin Bender'in kitabinin ncesinde sansr edilmesi ve ilk kez Bender'in MiB'le ncelerde hibir UFO arastirmacisi, MiB'lerle karsilasmamisti, ya da kimse sz etme neredeydiler ?

Onlarda bir gariplik var; Tipik bir MIB iliskisi nedir ve nasildiri Bir tanikligin sonrasindadir, UFO fenomenini ka destekleyen bir fotografi eken veya gzlemi yapan kisi, MiB'ler tarafindan ziyaret e tanik tehdit edilerek susturuluyor. Arastirmaci Tim Beckley'in "The UFO Silencers" a ortadadir. Isiltili bir rozet takarlar, adlarini verirler hatta isyerlerini bile belirtirler ama John J. olarak tanitan MIB, isyeri adresi olarak da, 1960'larin sonunda varolan Robi Ajans devlet adina grevlendirilmisti. Ajans dogruydu, isim de dogruydu ama o John degildi. Bir diger MIB zelligi ise, taniklarla ok yakin iliski kurulmasi ve tanigin yani tm bilgilerin elde edilmesidir ve olay daima UFO olayinin yasandigi yerin yakininda MiB'lerin genelde UFO olayinin ardindan blgeyi temizlemekle grevli olduklari da d saticisi, portre fotografisi olarak kendilerini tanitan MiB'lerden de sz edilir. Sonu olursa olsun, ama UFO olayinin fazla sorusturulmasini, arastirilmasini engellemekt grnmleri ise ogunlukla aynidir, insana benzerler yani insan gibidirler ama birbirlerine benzerlikle kopyalanmis gibidirler; yagli gibi parlak bir ten, ince dudaklar, ikintili elmacik kemik asiri parlak gzler. Sanki asiri makyajli gibidirler ve baslarinda ok belirgin kt bir p degiskendir, ok uzun veya ok kisa. ilk bakista, normal bir insana benzemedikleri h Yaslari ise belirsizdir yani tahmin edilememektedir. Hareketleri mekanik ve sesleri e nefes darligi ekiyormus gibi zor nefes almaktadirlar, enerjilerini hemen tketiyor gib bilindigi gibi siyahtir ama onlari anlatanlara gre, elbiselerinin yeni mi, eski mi oldug Lks arabalari seven, kaba, ilkel ve ucuz MiB'ler MiB'ler genelde er kisilik gruplar halinde gezmektedirler, ikili veya tek olanlarinda degildir. ogu zaman Cadillac, Buick veya Lincoln gibi siyah ve ok byk otomobil otomobiller genelde, otuz yasin stnde tanimlanirlar, grntleri gariptir ve markal okunmaz bir halde, ya da yoktur, plakasi olup da, belirlenen numaralarin sahte oldu MiB'lerin tavirlari ve karakterleri, genellestirilemez nk belirli ve ortak davranislari kadariyla MiB'lerin grev anlayisi veya grevlerin! sergileme tarzlari kopya edilmis g derecede yapaydir. Adi tkenmezkalem kullanmalari, uygunsuz sorular sormalari, k haddinden fazla ilkel ve anlamsiz grnmektedir. Literatrde MiB'lerle ilgili yaklasik iliskilerle veya iliskilerin kapsamiyla ilgili ipulari zayiftir ve ciddi izler yoktur. Ama ola rnegi gzden geirmek yararli olacaktir;

Li'yi uyaran kimdi? inli UFO arastirmacisi Shi Bo'nun basindan geen olay ncelikle dogalligi le dikka

MiB'ler, UFO fenomeninin bir parasi ya da UFO folklrnn bir parasidirlar. in'de ve kolay konusulamaz ama bu yasak son yillarda gevsemeye yz tutmustur. Shi'nin yayinlanan "China and Extraterrestrials/in ve Dnyadisi Yaratiklar" adli kitabinda, yasindaki bir erkek ocugu olan Li Jingyang'in yks anlatilir. ocuk, 1963 yili May grmstr; cismi gge asili duran parlak, gmsi bir disk olarak tanimlar. O esnada oyun oynamaktadir, henz olayin farkinda degildir, birden yaninda uzun boylu, zayif belirir. Li'yi durdurur ve parmagiyla gge uzatarak, UFO'yu gsterir, ocuk merakla sorunca da, garip adam; "Bunu asla kimseye sylemeyeceksin..." der, sonra uzakla ocuklar gibi olayi tabii ki herkese anlatir, tm ocuklarin anlattigi ortak yn adamin Adam bir robot gibi mekanik hareketler yapmistir, sesi ok gariptir ve Li adamin kon oynamadigim syler. Ama olayin en garip yn, Li'ye UFO'yu gstermesi ve ardinda uyarmasidir. Salt bu son olay, MiB'lerin anlamsiz davranislarinin mkemmel bir rne

Nereden telefon etmisti? Bir diger rnek olay ABD, Maine, Orchard Beach'de 1976 yilinda bir psikiyatr olan D basindan gemistir.Hopkins bir UFO meraklisi degildir hatta ilgilenmez bile.Ama o s UFO tarafindan kairildigini iddia eden bir hastasi vardir; David Stephens adli bu ge tedavi etmektedir; Stephens hipnoz altinda bir ok kez dnya disi canlilarla karsilas anlatmaktadir.Doktor saatlerce sren bantlar kaydetmistir.11 eyll 1976, Cumartesi Hopkins evinde yalnizdir.Telefon alar ve kendisinin New Jersey UFO Arastirma Gu yardimcisi ( byle bir kurulus olmadigi daha sonra anlasilmistir.)oldugunu syleyen olayi hakkinda konusmak istedigini syler.Doktor nce itiraz eder ama sonra hastan aik bilinmesinden etkilenerek, konusmayi kabul eder.Telefondaki kisi ziyarete gele telefonu kapatir.Koridora ikip dis kapinin nndeki isigi yakmaya giden Doktor, dah yanindaki baheden gelen birisinin , kendi bahesine girdigini ve kapiya dogru geld garipseyen Hopkins, her seye ragmen merakina yenilmistir.Kapiyi aar ve o anda k demin telefon eden kisi oldugunu grenir ve onu ieri davet eder.

Rujunu suratina bulastiran erkek MIB KONUK ieri girer ve bir koltuga oturur; Hopkins'in ilk izlenimleri syledir; adamin oraplarina ve kafasindaki siyah ftr sapkaya kadar. Sapkanin kenarlarindan grn gzbebekleri hareketsizdir, hibir isilti yoktur ve kirpikleri de yoktur. Teninin rengi l dudaklari rujla boyanmis gibi kipkirmizidir. Burnuyla yz arasinda hibir oranti yokt yzne gmlms gibidir. enesi ieri ekiII, boynunu iyice uzatmis, omuzlarini kas oturmaktadir. Kisacasi Hopkins, karsisinda garip bir seyin oturdugunu anlar. Yaban bir sesle konusmaya baslar, sesinde hibir tini veya vurgu yoktur. Amacinin, Stephe Doktor'la grs birligine varmak oldugunu syler. Birkacmle sonra Doktor konusm rahatsiz olur, adam kendisine hastasiyla ilgili bilgi vermek yerine, daha ok Hopkins neler grendigini sorusturmaktadir. Birka dakika sren gerilimli bir konusmanin ard renkte eldivenler ikarir, onlari giyer, elinin tersiyle dudaklarini ikide birde silmektedi kirmiziya bulanmistir yani ruju bulasmaktadir. Hopkins, o anda adamin dudaklarinin agzi bir yarik gibidir, rujla boyanmasinin nedeni agiza benzetilmek istenmesi yznd

de yoktur. Grndg kadariyla konusmadan kendince tatmin olan MIB konuyu deg iki adet bozuk parayi sorar, gerekten de Hopkins'in pantolon cebinde iki tane birer Adam, birisini avucuna almasim ve gzlerinin nne getirerek yakindan dikkatle bak syleneni yapar ve birka saniye sonra bronz renkli paranin parlak gms rengine d gzleri bulanir ve para soluklasip, kaybolmaya baslar.

Kpek bile onlardan kaiyor... O anda MIB, paranin bir daha bu planda asla grlmeyecegini syler, benzeri bir ol UFO kurbani Barney HilI'den sz eder. (Barney ve Betty HiII, UFO'lar tarafindan ka belleklerini yitirdiklerini iddia etmislerdi, yapilan tibbi arastirmalarda yalan syledikle Hopkins, bu olayi duydugunu syler ve Barney Hill'in kisa bir zaman nce yogun bir sonra lms oldugunu anlatir, MIB bunu dogrular ve; "Barney'in kalbi yoktu, sende uzun sre bu kalan paraya sahip olamayacaksin." der Hill'in bir beyin kanamasindan ldgn bilmektedir, itiraz eder ama MIB konusmas Stephens olayi ile ilgili tm bilgiyi yok etmesini nerir. Bu sirada Doktor'un dikkatini konusmasini gittike yavasladigi ve sanki enerjisini yitirdigidir. Ayakta zorlukla durm kapiya gider, merdivenleri ok agir bir yrysle, tek tek adim atip, duraklayarak g tarafima dogru yrr. Ardindan giden Doktor, adamin evin ksesini dnp yok oldug olusan mavimtrak bir isik patlamasiyla gzleri kamasir. Doktor nce orada bir araba isik bir araba farinin isiginin ok tesinde bir gtedir. Evine dnen Hopkins ok sar Korkusuz bir Alman kurdu/Collie karisimi olan kpegini, kuyrugunu bacaklarinin ara dolaba saklanmis olarak bulur, kpegin MiB'in geldigi andan beri ortada grnmedi zorlamalarina ragmen dolaptan ikmak istemez. Mutfaga gidip masaya oturur ve uz kalkip alisma odasina geer, Stephens olayi ile ilgili tm teyp bantlarim miknatisa t oturup binlerce paraya ayirir ve diger yazili dokmanlarla beraber yakar. Ertesi gn dnen Hopkins ailesi, onu sessiz bir sekilde otururken bulurlar. Olayi hemen ailesin dogduktan sonra disari iktigim ama normal bir araba izi gremedigim syler fakat b vardir. Ailesine gsterdigi izler caterpillar veya traktr tr bir aracin ok derin teker apinin bir metreden fazla oldugu anlasilmaktadir, izleri tm aile yani karisi gen bir damadi grrler ama daha garip birsey olacak ve iki saat sonra kumlu zeminde bulu olacaktir.

MiB'lerin tesekkr de bir garip oluyor; Bu olay, tipik bir MIB ziyaretidir, nceden yapilan telefon konusmasi ok rastlanan b konusma yarim kalmis yani kesilmis, bazilarinda ise yanlis bir numara oldugu syle aranilmistir. Daha sonra telefon idaresine basvuran Hopkins, telefonun nereden edi kayitlarindan grenmek ister ama idare bir sey bulamaz, nk kayitlarda byle bir Sanki o anda Hopkins'in telefonu hi almamis ve konusulmamistir. iki hafta sonra b Maureen, alan telefonu aar; telefondaki ses bir kadin sesidir, kocasi John'un arka gelmek istedigini syler. Maureen kocasini agirir, John sesi animsayamaz, bunun sahibi, hemen yakindaki bir restorantda bulusmalarim ister. John kabul eder ve rest garip bakisli, eski moda giysiler giymis bir kadin beklemektedir. John, kendisini hi t

sesini ikarmaz. Ortada bir gariplik vardir, John tedirgin olarak hemen oradan ayrilir baslar, ama kadin da onunla beraber yrmektedir. Yrys bir tuhaftir, kiritir gibi kalalarini sallamamaktadir. Yol boyunca konusarak, John'u resmen sakinlestirir ve ettirir. Evde karikoca ile konusarak (Diger ev halki disardadirlar), zel sorular sorar, seyrederler, hangi konularda konusmaktan hoslanirlar trnden sorulari siralar. Joh zaman adam Maureen'e gelip yanma oturmasini syler, gen kadin reddeder ama k kendisini iriliplak gryormusasina rahatsiz ettigini sonradan syleyecektir. John kadin ayaga kalkar, ama hareketleri gariptir, sanki ayakta zor durmaktadir, gitme va ama orada ylece bir dakika kadar durur. Sonra kapiya ilerler, birden disariya nnde kipirdamadan duran bir adamla karsilasirlar. Maureen ve John adama hayr ylesine bakmaktadir. drd ylesine bakisarak dakikalarca kipirdamadan dururlar yanma gider, evresinde bir tur atar ve John'a dnerek;"Ltfen onu it, hareket etsin ama John bir sey yapamadan adam birden hareket eder ve ikisi yan yana sarsak ve ilerlerken, kadininin sesi duyulur; "Dr. Hopkins'e mtesekkiriz." ve kseyi dnp kay yn, yine benzer olaylarda oldugu gibi, kari kocanin hipnoza girmisesine yabanci evlerine almalari, korkmamalari ve sorulan her seye cevap vermeleridir. Ancak olay saat sonra olanlari mantikla ammsayacak ve dehsete dseceklerdir. Hopkins olayi b Stephens olayi da tabii ki. nk Doktor Hopkins bir daha onunla beraber olmamist tarafindan kairildigim iddia eden birisinj tedavi eden doktorun bu kez kendisi MiB'te

Ve Philadeiphia 1980 Bu olay MIB fenomeninin dogal yapisini ok iyi anlatan bir olay olarak literatre ge olayi degil, yani sira da aktif bir UFO olayidir. Bu seferki kahramanimiz da bir bilim a Rojcewicz New York, Julliard School'daki Jung Analitik Psikoloji Vakfi'nda insanlik v vermektedir. 1980 yilinin bir gnnde. Pennsyivania niversitesi kampsnn kitap kitap okumaktadir. Olay, bir folklrist olan Profesr' yakindan ilgilendirmektedir, UF degil, ok eski bir folklorik unsur oldugu sonucunu arastirmaktadir. Kitaptan notlar a durdugunu hisseder, gz ucuyla baktiginda siyah pantolonlu ve ayakkabili bir bacak karsisinda 1.80 boyunda, zayif simsiyah giysili bir adam durmaktadir. Bakislari iin P gn uyulacak kadar etkiliydi." diyecektir. Ama bir fark vardir, bu adamin gmlegi ayni renktedir. Davet edilmeden yandaki koltuga oturur ve Rojcevvicz'e ne yaptigim UFO'larla ilgili bir kitabi inceledigini syler, adam bu kez, hi UFO grp grmedigin grmemistir, adam sormaya devam eder; UFO'larin gerek olduguna inanmakta mi fikri olmadigini, bunun iin arastirma yaptigim ama konuya yeterince ilgi duymadigim ayaga kalkar ve haykirircasina; "Uan daireler ok nemlidir, yzyilin olayidir ve sen ilgilenmiyorsuni" der. Sonra du kontrolunu yeniden kazanmis olarak yerine oturur ve elini Rojcevvicz'in omzuna koy "Amacina iyi niyetle git." der ve sonra inanilmaz bir sey olur; adam orada, o anda P gzlerinin nnde yok olur. Yokolustan sonra geen on dakika sresince Rojcevvic kipirdamadan yerinde oturur. Genelde paranormal olaylara inanmaktadir ve bu inan yerinden kalkar ve kafasini toplamak iin dolasmaya baslar. Birden evresinde hi k farkeder. Odadan ikar, yandaki ve alt kattaki salonlari dolasir, binada tek bir kisi bi

okumaya oturdugunda evresinde yzden fazla insanin bulundugunu iyi bilmektedir uyarak yine yerine dner ve kipirdamadan bir saat ylesine oturur. Sonra sesler duy birileri girerler, tekrar odanin disina ikip baktiginda demin gremedigi insanlarin bu grr. Her sey normale dnmstr. Bu olay olana kadar Prof. Rojcevvicz MiB'leri hi konunun en nde gelen otoritelerinden birisidir.

ABD Hkmeti ve MiB'ler MiB'lerle ilgili en ilgin yn, adlarinin genelde ABD Hkmeti ile karistirilmasidir. 1 M Kuvvetleri'nden Komutan yardimcisi General Hewitt T. VVheless, tm alt birimlerine Hava Savunma Komutanligi'na bir genelge yolladi. Genelgede, tm personelin UFO herkesle iliski kurmasi ve olanlari grenip bildirmeleri emrediliyordu. zellikle de, si kendilerini Hava Kuvvetleri mensubu olarak tanitan ve halkin elindeki fotograflari ala edinilecekti. Olaylar, zgrlk haklarina ve zel esyaya tecavz olarak degerlendiril bagli sivil personel bu emre uyarak, sorusturmalarda bulundular ve raporlarim yolla sryor ve 1967'den beri Hava Kuvvetleri bilgi toplamaya devam ediyor. Sonu ne sadece bilgi toplaniyor ve hi kimse bir MIB tutuklamasini ve de sanigini henz grm oynuyori Kim bu MiB'leri Yukardaki rneklerde oldugu gibi, saygin, ciddi ve akli bas basma gelen olaylarin ardinda yatan sir nediri Neden MiB'ler bazen UFO taniklarini ve neden bilim adamlarim ilgilenmeleri iin tesvik ediyorlari Acaba, sadece belirli bir UFO'larla ilgilenmesini istiyorlari MiB'ler nediri insan mi, robot mu yoksa dnya disi Tm bu sorular halen cevapsiz ama MiB'ler gerekten varlar. Size de gelirler mii Bu nk MiB'lerin ziyaret nedeni de kendilerine zg. Simdilik en iyisi, galiba isi sakay seyretmek ve bol bol eglenmek. Ama unutmayin MiB'ler hi de filmdeki gibi degiller ABD iLE UZAYLILAR ANLAMA iMZALADI !

Burada bilgileri veren kaynaklara gre, tm anlatilanlar ABD Hkmeti tarafindan "ok Gizli" olarak tanimlaniyor. Ve yine ayni kaynaklara gre, ABD'de geeni olan "Bilgi zgrlg Kanununun" kapsamina alinmadigi gibi, ABD Hkmeti asagida anlatilan olaylarin hibirisinin dogrulugunu kabul etmemekte. Fakat, anlatilanlarin tmnn gerek oldugu iddia edilirken, sadece ABD'nin degil daha birok hkmetin benzeri gerekleri sakladiklarini ve daha da tede bu konularda konusanlarin susturulduklari da belirtiliyor. Anlatilanlar ve kimligi saklanan taniklarla yapilan grsmeler byk bir gizlilik iinde gereklestirilmis, ses ve video bantlarindan isimler zellikle sili-nirken, konusanlarin kimlikleri titizlikle saklanmis. yleyse, bu durumda anlatilanlarin dogrulugundan nasil emin olunabilir? Buna verilen cevap ise syle; "Bu taniklar, Amerikan Hk-meti'nin 'ok Gizli' dzeyi ile olan iliskileri, verdikleri isimler ve kaynaklar bakimindan inanilir ve gvenilirdir. Taniklar, grev yaptiklari dnemin istihbarat sen/islerindeki personelin adlari-ni ve rtbelerin! dogru olarak biliyor ve anlatiyorlardi ve bunlar en ciddi dzeyde arastirilarak dogrulandi." Gizemli bir grup Birka yil ncesine dnelim, UFO A-rastirmacisi William Moore "Dnyadisi Canlilarin Biyolojik Varliklari" adli bir radyo programi yapiyordu, ikinci programin sonrasinda, bir telefon aldi. Arayan eski bir istihbarat grevlisiydi, 9 arkadasi adina konusurken, "Dnya-daki Yabanci Varliklarla ilgili dokmanlari Moore'a verebilecegini sylyordu. Moore, ikna olarak konusmayi kabul etti ve konusmalara ve konus-macilara "Faicon" kod adi verildi. Bu arada Moore, Jamie Sanders adli bir TV yapimcisi ve ynetmeninden yardim isteyerek, grsmelerin videoya kaydedilmesini planladi. Bu asamanin ardindan, Faicon kod adli ama gerek adi "MJ 12" olan grupla alismalara geildi. Peki, "MJ 12" neydi? Bu zel grup, ABD iindeki UFO faaliyetlerini arastirirken, "Dnyadaki Yabanci Var-liklar"la da iliskileri ynlendirmekle grevliydi.

Yani resmen, insanlik ile "Dnyadaki Yabanci Varliklar' arasindaki politikayi belirliyorlardi. alismalar srdrl-yor, kararlar veriliyor, Baskan'in onayina sunuluyor ve politika uygulaniyordu. Yani ABD Baskani'nin "Dnyadaki Yabanci Varliklardan haberi vardi... Faicon'a gre, "MJ 12" 1950'lerde bizzat Baskan Truman'un emriyle kurul-mustu ve bu emrin belgesi de vardi. Faicon bu belgeyi gsteriyordu. Ek o" larak da, 1947'de, New Mexico Ros-vvell'e dsen UFO'nun ve iindeki dnyadisi canlilarin cesetleri hakkindan bilgi veren "MJ 12" dokmanlari bulunuyordu. Bu dokmanlarda dnemin Baskan'i Eisenhovver'in imzasi bulunuyordu. Asagidaki satirlar teyp kasetinden aynen alinan bir blmdr. Bu incil baska bir incil Faicon'un sesi: "MJ 12, 1950'lerde, hkmetin iinden seilen bir grup insanla olusturuldu. Grevleri, UFO'larla ilgili arastirmalar yaparak, elde edilen bilgileri derlemekti. En nemli amalari, UFO'tarla ilgili bilgileri, bilimsel olarak gelistirmek ve teknolojimize yardim saglayacak sekilde analiz etmekti. "MJ 12 'nin yeleri arasinda, ABD Baskani, Baskan Yardimcisi, Merkezi ?stihbarat rgt "CIA" Baskani ve Ulusal Gvenlik Danismani da dahildiler. "MJ 12"nin ynetim merkezi ise. Washington DC'deki Deniz Kuvvetleri Gzlemevi'ydi ve ABD Deniz Kuvvetleri "MJ 12" politikalariyla ilgili faaliyetlerin tmnde ncelikli sorumluluga sahipti. Deniz Kuvvetleri personeli tarafindan derlenen tm bilgiler, analiz edilmek zere "Aquarius" kod adiyla komutanlik merkezine aktariliyordu." Falcon devam ediyor; "MJ 12'nin kendi arasinda 'incil' adiyla taninan bir kitap veya basili bir dosya vardi. Bu kitapta, Truman dneminde, ABD'nin misafiri olan dnyadisi yabanci anlatiliyor ve tm ayrintilar veriliyordu. Ayrica kitapta, dnyadisi canlilardan alinan teknolojik ve tibbi bilgiler, onlarin kendi gezegenlerindeki sosyal yasamlari, Roswell'de bulunan cesetlere yapilan otopsilerin sonulari ve evren ile ilgili bilgiler de yer aliyordu. Ama bu kadar degildi, devami da vardi, 1988 yilinda gelen ve yine ABD'nin konugu olan ve dev bir gizlilik perdesi altinda saklanan ikinci bir dnyadisi canli grup daha anlatiliyor." "Dnyaya bugne kadar ayri dnyadisi canli tr geldi.." Faicon srdryor; " Bir diger kitap daha var, adi "Yellow Book". Bu ise son olarak gelen iki dnyadisi canli tarafindan yazilmis. Kitapta, geldikleri gezegeni, Gnes Sistemi'ni, diger gnesleri, kltrlerini, kendi toplumlarini ve dnyada nasil yasamlarini srdrdklerini anlatiyorlar." Bu noktada Falcon'a nemli bir soru soruluyor, dnyadisi canlilarin kkenlerinin neresi oldugu soruluyor: Faicon aikliyor; " Zeta Reticuli takimyildizindan geliyorlar. Bu takimyildiz onlarin ilk evi degil." Bu noktada hemen akla gelen biri var, bir dnem hkmet adina alisan hipnoz uzmani ve fiziki Bob Lazar dnyadisi canlilar tarafindan kairildigini iddia eden nl Betty Hill'i hipnoz etmisti ve Hili 1961 yilinda yapilan bir seansta hipnoz altindayken Zeta Reticuli yildiz sistemini tipatip tarif etmisti. Ama dnyali astronomlar bu takimyildizi ancak 1969 yilinda ilk kez gzlemleyebildiler ve

buldular. yleyse, arada kesin ama garip iliskiler vardi ama bu iliskilerin arasindaki bag aika grlemiyordu.

Bob Lazar

Bob Lazar'in tarif ettigi ufo'nun temsili bir resmi

Simdi Faicon grubundan bir baska kisiye geelim, onun kod adi "Condor". Condor, ABD Hkmeti ile dnyadisi canlilar arasinda yapilan anlasmalardan sz ediyor; "ABD Hkmeti ile dnyadisi canlilar arasinda imzalanan anlasmaya gre, ABD Hkmeti dnyadisi canlilarin varligini aiklamamayi kabul ederken, onlar da insan toplumuna yani dnyaya karismamaya sz veriyorlar. Ayrica ABD, dnyadisi canlilara zel bir blgede, ok gizli tutulmak kaydiyla bir s de veriyor. Sz konusu yer Nevada'daki 51.Blge ya da teki adiyla "Dreamland / Rya lkesi" olabilir." Simdi sz yine Fal-con'da; "Dnyadisi canlilar bu blgede slendiler yani Nevada'da. Benim bil-digime gre 1948 veya 1949'dan g-nmze kadar ayri dnyadisi canli tr dnyamizi ziyaret etti veya konakladi, dnyada ilk dnyadisi bir canli New Mexico l'ndeki kazadan sonra ele geirildi. Dnyadisi canlinin adi EBE'idi. Hkmet tarafindan yil konuk edildi ve bakildi. Ondan kltrleri, irki ve aralari hakkinda ok sey grenildi. Diger bir dnyadisi canli ise, bir degisim programinin parasi olarak, ABD Hkmeti'nin 1982 yilindan bu yana konugu oldu." "400 yil yasiyorlar ve ok zekiler..." Birok grg taniginin izdikleri resimlerin yani sira, Falcon dnyadisi canlilari syle tanimliyor; "Boylari yaklasik bir metre ile bir metre on santim arasinda degisiyor. Bcek gzne benzer ok byk gzleri var ayrica birer i gzkapaklari bulunuyor. Yasadiklari gezegende, gndzleri gnes isigi bizimkinden iki veya kez daha fazla. Onlar da disi ve erkek olarak iki cinsiyetteler. Bizim burnumuzun oldugu yerde iki kk delik var ve kk bir agiza sahipler. Bildigimiz trde disten yok, dislerin yerinde ok sert kauuk benzen bir alan bulunuyor, i organlari ok basit, kalbin ve cigerlerin grevini tek bir organ yapiyor. Yine ok basit bir sindirim sistemleri ve byk olasilikla gezegenlerindeki ok gl gnes isisi nedeniyle sertlesmis ama son derece elastiki bir deriye sahipler. Beyinleri ise, bizimkinden

ok daha karmasik ve ok daha fazla kivrim grlyor. Bizim grme sistemimiz beynimizin arka tarafindan ynetilirken, onlarinki beyinlerinin nndeki bir merkezden ynleniyor. Duyma yetileri bizlerden hatta kpeklerden bile ok tede. Bbrek ve mesane sistemi de tek bir organ halinde, onlar da atiklari vcutlarindan atiyorlar ama kati atiklari siviya dnstren ve bilimcilerimizin bir trl tam olarak zmleyemedikleri ekstra bir organlari daha var. Ellerinde bas parmak yok, drt parmaklari bulunuyor, ayaklari kk ve parmak aralari perdeli. Yasamlari ortalama olarak bizim zaman lmze gre 350-400 yil arasinda. Aslinda genel olarak srngenlere benziyorlar. Bilindigi gibi dnyada bazi srngen trleri 500 yil yasayabiliyorlar. Bir timsahin 850 ya-sinda oldugu resmen aiklanmisti. Ve tabii ok zekiler, eger IQ lsn alacak olursak, IQ dereceleri 200' n zerinde." Falcon dnya disi canlilarin sosyal yasamlari hakkinda da bilgi vererek konusmasina devam ediyor; "Onlarin da bir dini var, evrensel bir dine sahipler. Evreni Tanri olarak kabul ediyorlar. Sevdikleri mzik tr eski Tibet mzigine ok benziyor. Genelde sebzeleri severek yiyorlar, dnyada en ok dondurmayi sevmisler, en ok da ilekli dondurmayi..." Simdi Faicon'u birakip, adim saklamayan birine geiyoruz;

51.blgenin bir fotografi

51.blgeye gelmeden bir uyari tabelasi

ok gizli bir s... Robert veya Bob Lazar yukarda adi geen Nevada'daki nl 51.Blge'de bulunmustu. Aslinda bir fizik uzmani olan Lazar, ABD Hkmeti tarafindan resmen grevlendirilmisti. Lazar, hi ekinmeden birka ayri UFO tipini tarif etti. Lazar, ayrica Las Vegas'in 15 mil kuzeyindeki Pagose Gl yakininda gizli bir arastirma merkezi bulunuyordu. Burada U2, SR71, F-117A ve SR75 gibi esitli uaklar gelistirildi. ste ok ciddi ve inanilmaz derecede bir gizlilik uygulaniyordu. lm cezasi bile vardi. Pagose Dagi'nin iine 9 hangar insa edilmisti. Hangar kapilari ylesine dogaya uydurulmustu ki, birka yz metre yakindan bile fark edilemiyordu. Lazar'a gre, bu hangarlarin iinde UFO benzeri uan disklerin deneyleri yapiliyor ve uus prensipleri deneniyordu. Lazar, disklerin uabilmesi iin adina "Yerekimi Amplifikatr" denen bir aygit gelis-tirilmisti. Aygitin planlari

dnyadisi canlilar tarafindan hazirlanmisti. iki tr UFO vardi, birisi "Omicron" adi veri-ten bir gezegen veya bir yildiz evresinde kisa yolculuklar yapabilen diskti. "Delta" adli diger tip ise, uzay-zaman alani iinde hareket edebilen, ve bu sekilde yildizlar ve galaksiler arasi yolculuk yapabilen olaganst bir arati. Aralarin nc ve bir baska tipi ise, hem Omicron, hem de Delta konumuna geebilen bir modeldi. Bu diskler veya aralarla ilgili tm bilgi vardi ve uygulaniyordu.

51.Blge'nin yerini gsteren bir harita Lazar, sten ayrildiktan sonraki yillarda alismalarin bitirilmis olacagini ve dnyada 80'li yillardan sonra grlen UFO'larin hemen hemen tamaminin dnya yapisi olduklarini iddia ediyordu. Ve bu aralar gizli tutuluyordular. Lazar, dnyadisi canlilarin sadece gney yarimkreden gzlemlenebilen Zeta Reticuli yildiz sisteminden geldiklerini vurgularken, Faicon grubunun sylediklerini onayliyor. Bu yildiz sistemi dnyaya 38 isik yili uzaklikta ve bir ve iki diye numaralandirilan ikili bir yildiz sisteminden olusuyor, dnyadisi canlilar Reticulum 4 planetinden, yani Zeta 2 Reticuli yildizinin drdnc planetinden geliyorlar. Galaksimizi ve yildiz sistemlerim dogal olarak kendilerine gre isimlendirmisler. rnegin bizim gnesimize "Sol", dnyamiza ise. gnesin nc gezegeni oldugu iin "Sol 3" diyorlar. Yasadiklari gezegende yani Reticulum 4'te bir gn, dnya zamaniyla 90 saat sryor. Lazar in dnyadisi canlilari tarifi, Falcon'dan ok farkli degil, hatta ayni gibi. Boylari bir birbuuk metre arasinda, agirliklari 15 ile 30 kg arasinda, hemen hemen yeni yrmeye baslayan bir ocuk grnmndeler, baslari byk, her yn grebilen badem seklinde kocaman gzleri var ve genelde sasizlar. Daha ok mavi gri renkte tek para tayf benzeri bir giysi ite grlmsler. UFO'lar nasil alisiyor (!) Sonu olarak gerek Faicon'un gerekse de Lazar'in anlattiklari gerekten ilgin; rnegin Lazar, disklerin reaktrlerinin benzinle alistiklarini sylerken nce sasirtiyor ama sonra bu benzinin bizimkinden ok farkli oldugunu anliyorsunuz. ok yksek oktanli ve petrolden degil, atom sayisi 115 olan bir elementten retiliyor. Bu element ise bizim elementler iin kullandigimiz periyodik kartimizda bulunmuyor. Lazar Element 115'in dnyadaki elementler gibi tek ynl degil, iki

ayri amala kullanilabilen bir element oldugunu belirtiyor ve aikliyor; "Dnya biliminin henz bilmedigi ve zelligini tanimla-yamadigi Yerekimi Enerjisi'ni Element 115 sagliyor ki bunun adi A E-nerjisi, bu enerji Element 115'in ekirdeginden kaynaklaniyor ve yayiliyor, ikinci olarak da, Element 115 antimadde radyonunun kaynagi, bu da gereken hareket gcn olusturuyor." Lazar'in bu szcklerinden su anlam ikiyor; Her disk, kendi iinde birer minik gezegen olarak kabul edilebilirler. Lazar'in anlatimina gre, yukarda adi geen ekim veya Uus Amplifikatr'nn sistemi A enerjisini bir yere odaklayarak, uzay-zamanin bklmesini sagliyor, uzay-zaman bklm ise, bir astrofizik deyimi, basit bir anlatimla isik hizindan ok daha fazla bir sratle zamanin ve boyutlu uzayin disinda mekan degisimi olarak dsnlebilir. Uzay-zaman bklmesi yine bir astrofizik tanimiyla bir Kara Delik'in ekim alani kadar bir g alanini .olusturuyor. Bylece elde edilen dev enerji, isik yili gibi ok byk uzakliklarin asilmasin sagliyor. Lazar ekliyor; "Bir uzay-zaman bklm iinde yolculuk yap ilirken, Element 115, Element 116 denen bir baska elemente dnserek bir antimadde alanini da yaratiyor. Antimadde alaninda olusan zit alan ise, Elenet 116'nin sayesinde % 100 enerjiye dnsebiliyor. Reaksiyonun ISISI sonucunda, ortaya ikan elektriksel enerji yeterli oldugu gibi, bir tr termo elektrik jeneratr olusturuyor. Szn ettigim A Enerjisi, byle saglanirken, Delta durumuna geildiginde A Enerjisi, uzay-zaman bklmn saglayinca bir tr Kara Delik ortaya ikinca, isikyillari asilabiliyor..." Btn bunlar samalik mi yoksa?.. Lazar'in anlattiklarini anlamak ok zor, sadece rneklemek istedik. ok daha uzun anlatimlari var ama aslinda konu sadece bilim evrelerini ilgilendiriyor. Sorular ve kuskular sonsuz, tm bu bilimsel ama amatrce gzken iddialarin resmen kanitlanmasi gerek ama te yandan da Robert Lazar'in da bir fiziki oldugu biliniyor. Bilimsel evreler ilgintir, susuyorlar hatta Lazar'i yalanlayan veya karsi ikan kimseye de rastlanmiyor, iki sey olabilir Ya Lazar veya Faicon ylesine samaliyorlar ki, yetkililerin hibirisi onlara cevap vermeye tenezzl dahi etmiyor, kisa casi ilgilenmiyorlar ya da Lazar veya^ Faicon dogru sylyorlar ve konunun daha fazla karistirilmamasi iin yetkililer seslerini ikartmayi, yorumsuz kalmayi tercih ediyorlar. En iyi zm, dnyadisi canlilarin ortaya ikmasi, o zaman tartisacak bir sey kalmayacak.. Ama onlar da resmen ortada yoklar. Bu arada akla yukarda geen bir sz de ister istemez geliyor; dnyadisi canlilarin IQ dereceleri gerekten 200'n zerindeyse, o zaman onlari anlamamiz hi de kolay degil, hatta imkansiz gibi... Her seyi bir yana birakip, bir an dsnelim. Eger Falcon ve Lazar dogru sylyorlarsa ve ABD ile dnyadisi canlilar arasinda bylesine gizli tutulan bir iliski

varsa, hatta ABD dnyadisi bir zekanin temsilcileriyle zel bir anlasma imzaladiysa ve bunu dnya insanlarindan sakliyorlarsa ok iyi dsnmemiz gerekiyor. Byle bir olasilik, tm siyasi, etnik, dinsel ve hatta ekonomik sorunlardan daha nemlidir nk grndg kadariyla ok uzakta degil, kisa bir dnem iinde dnyada ciddi bir degisimin, belki bir blnmenin ama en nemlisi insanligin bir blm iin bir tehdidin ortaya ikmasi olasidir. Neden mi? Eger anlatilanlar gerekse, ABD neyin karsiliginda dnyadisi canlilari saklamak ve hatta korumak iin milyarlar harciyor? Bunun bedeli nedir? Fakat nemli bir soru daha var, dnyadisi canlilar bu isbirliginden ne elde ediyorlar ve neden saklanmak istiyorlar? ?htiyatli olmak isteyen evrelere gre, eger bizlerden ok tede bir zekaya sahipseler. korkmamiz gerekir nk onlarin gerek amacini anlamamiz asla mmkn olamayacaktir, nk bizler onlarin yaninda resmen geri zekali sayilar biliriz...Ya yleyse..? UFOLAR BAKA BR BOYUTTANMI GELYORLAR ? Ufolara aklama getirmek isteyen bir ok teorinin gsterdiine gre bu cisimler sanki bizim boyutumuzun dndan baka bir boyuttan geliyor gibiler.UFO NET sizler iin aratrd.

Havada hi bir ey yokken ,birden kbik bir cisim havada beliriyor.Cisim gittike byyor,yavaa evresinde dnyor ve yine arkasnda hi bir iz brakmadan birden kayboluyor.Bir ka saniye nce bir drt boyutlu cisim bizim boyutlu dnyamzda belirdi.Evet, gerekte hayal edemeyeceimiz bir olay bir anlk grdk.Eer byle bir anlatm inandrc geliyorsa sebebi son 50 yldan beri gelen ufo raporlardr.Bir ok grg tanna gre cisimler hi yoktan birden beliriyorlar ve birden yok oluyorlar.Bu grg tanklarnn yaadklarndan dnya st bir ara grdkleri kans ortaya kyor. Peki ama bu olaylarn aklamas bu mu? Ufologlar arasnda bir fikir nemini arttryor.'' Baka boyutlar ''. Bu teori belkide sadece ufoler deil bir ok paranormal fenomenleri en iyi ekilde aklayan alternatif bir fikir olabilir.

BAKA BR DNYANIN GRNTS Gnmz bilim adamlar 4 boyutu kabul ediyorlar.(3' boluktan 1'i zamandan oluuyor) 3 boyutlu bir evrende yaadmz eski yunan matemetikisi Euclides o nl geometri kitabnda ( Element - M 300) yazdndan beri biliyoruz.Bilim adamlar ancak 20. yzylda 4 boyutlu yer zaman konusunu anlamaya balamlardr. 20. yzyln banda Albert Einstein 'n almas ve sonre Alman matematikisi Herman Weyl bir 4 boyutlu yer - zaman srekliliini daha anlalr bir dille aklamaya almlardr.Bu dnceler bir devrim niteliinde olup dier bilimadamlarnbu konuda aratrmaya itmitir.Hatta yaknda 5. boyutu alglayacamzn sinyalleri var bazlarna gre. Baz ufologlar ufolar hakknda baka bir boyut aklamasn ok garip buluyorlar.Gerekten eer boyutumuz ve yer -zamanmz dnda byle bir cisim varsa ve bu boyutumuza gelse ok byk dnya d bir izlenim yapard.

K BOYUTLU LKE 1884 ylnda Edwin A. Abbott bu olaylara benzeyen eyler yaanan romann okuyuculara sundu.( Flatland - Dz lke) Dz lkede yaayanlar ok incedir.Onlar 2. boyutta yayorlar ve yan balarnda bulunan 3. boyuttan haberleri ve fikirleri yok.Kitabn konusu ksaca ; eer 3. boyuttan bir cisim bu insanlarn yaad dz lkeden geerse ne olur ? rnein eer kurun eklinde bir cisim dz lkede haraket ederse nce kendisini o lkeye (2. boyuta) dedii yerde bir nokta eklinde gsterir.Yoluna devam ederken dz lkede yaayanlar bir daire gryorlar.Daire bymeye devam ederken birden klyor ve kayboluyor.Bu olay onlar 2. boyutta grlen bir 3.boyuttan gelen cisim olayn yani UFO fenomenini aratrmaya itecektir. 1947 'den beri inanlmaz manevralar yapan, birden ortaya kan ve birden ortadan kaybolan , ekil deitiren ,ok ykseklerde uabilen garip ufolar rapor edilmektedir. Bu esrarengiz cisimler genelde teknolojik bakmdan gelimi , dnya d yaps olarak grlyor.Peki ama baka bir boyuttaki esrarengiz cisimler dnyamzda beliriyor olamaz m ? Bir ok ufolog bu hipotezi baka bir gezegenden gelenler hipotezinden daha

inandrc buluyor. Gne sisteminde yaplan aratrmalar komu dnyalardan birinin akll hayat barndramayacan gsteriyor.Ve eer baka dnyalarda yaayanlar varsa bile ok byk bir olaslkla bize ulaamazlard.nk bize ulamak iin uzayda yzlerce,binlerce k yl yolculuk etmeleri gerekecekti. ALGILANAMAYAN VARLIK Eer ufolar baka bir boyutun eserleri ise ,bize gelmeleri iin gne sisteminde baka bir gezegende yaamalar gerekmez.Sadece zaman - mekan amalarda gerekmez.Sadece tepemizde yaayp bu dnyay bizimle paylaabilirler.Tabiki bizim alglayamadmz bir boyutta.Cismin (bizim boyutumuzda)belirmesi, sadece bir gei , kaybolu ise dier boyutta belirmesi olarak gerekleecektir. Baka bir ekici fikir , belkide birok dier boyutlar olduudur. DAHA OK BOYUTLAR Kablo teorisine gre 15 milyar yl nce kainat yaratldnda 4 deil 10,11 boyutluydu.O gnden bu gne kadar geen sre iinde kainat kendisini 4 boyuta kadar amtr.4. boyuttan 3' boluk 1'i zaman olarak kalmtr.Dier boyutlar katlanm durumda kalmlar ve bildiimiz evren zerinde neredeyse hi etkileri olmamtr.Bu yzden kablo teorisinin katlanm durumdaki bu boyutlar , ufo ve dier paranormal fenomenleri aklamada ok az bir yer almaktadr.Prensip olarak bizim boyutumuz dndaki boyutlar, dnyamza etki ettii srece alglanabilir.Yaplan bir ok deneye gre bu sz konusu deil.Bilim adamlarna gre eer bu boyutlar gerekten varsa bile dnyamza etkileri olmad iin yokmu gibi alglanacaktr. BOLUK - DOLULUK Ancak yinede bu bir ok ufoloun cesaretini kramamaktadr.Onlar bu teorilere biraz hak verirken farknda olmadmz dier nemli rol oynayabilecek faktrleri aramaya devam etmektedirler. Bilim adamlar unuda ekliyorlar: Baka bir cismin veya varln bizim boyutta belirmesinin imkansz olduunu kantlamak olanakszdr.Bu yzden bir ok ufolog ufolarn baka bir boyuttan 4 boyutlu ( 3 yer 1 zaman) dnyamza geldii fikrini bir kenara koymuyorlar.Veya o cisimlerin iinde gri kk adamlar oturuyorlar m? Bu baka bir tartma konusudur. NAZ UFOLARI VE TEKNOLOJK SIRLAR

Nazi ufolaryla ilgili resimler 7 haziran 1945 tarihli new york times gazetesindeki haber yleydi: "uan daireler bir gizli silahtr. Almanlar tarafndan retilmi ve lkenin bat snrnda ortaya kmtr. Amerikan hava kuvvetlerinin verdii bilgiye gre , almanya gklerinde uan gm balonlar grlmtr.Hatta bunlarn bazlar neredeyse saydam yapdadr." Haberi izleyen gnlerde UFOlarn alman yapm silahlar olduu dedikodusu hzla yayld.Alman silah endstrisinin bu garip nesneleri rettiine inanlyordu.UFO gzlemleri hzla artarken,zellikle iskandinavya gkleri sk sk uan gemiler tarafndan ziyaret ediliyordu.skandinavyada alman garnizonlar kurulmu ve bunlar savan sonuna kadar blgede kalmlard.Bu dnemde "SS" ideolojisi, yaplan bilimsel aratrmalar dorultusunda insanln yararna ve ok sayda kii tarafndan kullanlabilecek yeni enerji kaynaklar aramaya ynelikti.Aratrma birimleri U-13 ve E-4, bu yeni teknolojiyi mkemmel hale getirmek iin alyordu.Bylece Victor Schnberger 'in uandaire taslaklar ortaya kt.Cisimlere Haunebu-1 ve haunebu-2 isimleri verildi. Hazrlanan plan ve izimlerin, nl temasc George Adamski'nin 1952 ylnda resmini ektii ufolaryla inanlmaz bir benzerlie sahipti... Almanlar 1941 ve 1942 yllarnda daire biimli uak retimine oktan girmiti bile.Ancak ilk denemelerde ok byk yapm hatalar ortaya kt. V-1, V-2, V-4 den sonra,1942

ylnda mhendis Richard Miethe, italyan bilim adam Giuseppe Bellonzo ile V-7 nin yeni modeli zerinde almaya balad. Zaman geerken Hitler'in de desteini alan Miethebellonzo ekibi, Schriever-Habermohl ikilisiyle ortak aratrmaya girdiler.Bylece inanlmaz efsanevi V-7 ortaya kt ilk uu denemesi 20.813 metre, ikinci uuta ise 24.200 metreye kadar ykseldi. Dier yandan Vril adyla bilinen uan diskler projeside devam ediyordu. Bu projenin mimar Schumann grubuydu ve mucize yaratan silahlar konusunda uzmanlam SS E-4 blmnden destek alyordu. Vril-1 serisinde tam17 cismin retildii biliniyor. Disklerin ap 11.56 metre idi ve 2.900 kilometre saat hzna ulaabiliyorlard. garip bir biimde Vril-1 ve Vril-9 un grnmleri, amerikal astronot Edwin Aldrige'in ay yzeyinde grd nesnelere ok benziyordu!.. Nazi ufolar teknolojisi

Almanlar savan sonuna kadar silahlarn mkemmel hale getirmek iin almay srdrdler. Yeni projelerine " ate topu" adn wermilerdi. Radyo dalgalaryla

ynlendirilen ate toplarnn tek amac vard: yok etmek!.. Dman uaklarndan kan gaz buluyor ve radarlarn ilemez hale getiriyordu. Motorun yada elektrik sisteminin tmyle kmesini salayan ate toplar rktcyd. Bu zellik, baz UFO gzlemlerinde, UFO'nun yakn temas srasnda araba motorlarn durdurmas , elektrik kesilmesi yada elektrikle alan cihazlardaki geici bozulmay akla getiriyor. O dnemde, bugn UFO adn verdiimiz dairesel biimli tat aralar inaa edildi, kullanld we tanklar tarafndan saysz gzlem yapld. imdi bu tanklardan birini orjinal almanca metinden yaplan eviriyle yeniden gzden geirelim.ok gizli askeri belge zellii tayan gzlemde tann ad ve kimlii aklanmamtr: "Almanya'nn Bavyera blgesindeydim.Cumartesi leden sonra, akam olmak zereydi. Kar taraftan ykseklii pek de fazla olmayan uan bir cismin yaklatn grdm.ap 8 ila 20 metre arasndayd. evresine slk sesi yayyordu ve cisim hafif bir titrreim ile sarslyordu.Cismin alt ksmnda yarm kre bir tanede mavi nokta vard. Ortadaki gamal ha resmi hemen dikkatimi ekti.Pencere benzer bir ey yoktu sadece delikler vard. Bu ssz mekanda ve evrede artk almayan eski fabrikalardan baka bina yoktu.Garip cisim alald ve grebildiim kadaryla bir duvarn arkasnda yere indi. Az sonra ortaya kan kamyon cisme yaklat ve uzaktan pek de seemediim eyler olmaya balad.Sadece insan formunda iki silet grebildim. Biri uan cismin alt tarafnda dieri ise stndeydi.Uan disk yzeyi :-):-):-):-)l plakalarla kaplanma benziyordu. Hem alttaki kre hemde st tarafta k borusuna benzeyen blmler dikkatimi ekti. Az sonra 'NSU 80 Solingen' plakal bir araba geldi. Bunu yeil bir volkswagen izledi.Gidip yakndan bakmaya karar verdiimde ise, uan cisim oktan ortadan kaybolmutu.Yaptm gzlemden bir hafta sonra, bu blgede pek ok kiinin UFO grdne dair raporlar verildi.Benimle ayn cismi yada benzerlerini grm olabileceklerini dndm.Benzincide alan bir adamla konutuumda onunda ayn cismi grdn rendim." etin BAL: UFO teknolojisi konusunda almalar yapan ''Nazi Almanyas'' grnmezlik teknolojisi, zamanda yolculuk ve boyut atlamas konularylada yakndan ilgilenmilerdir.Hatta bu ve benzeri teknolojilerin aratrlmas iin Tibet ve Hindistan taraflarna VMANA ad verilen, destanlarda ad geen uan aralarn tarih ncesi kaytlarnn incelenmesi ynnde bir ekip gnderildii spekle edilmektedir.Benim kanmca o dnemdeki NAZ bilim adamlar elektromanyetik gcn bir ok doa st gibi grnen fenomenlere yol aabileceini biliyorlard.Ve bahsi geen teknolojilerin elektromanyetizmin gizemli yaps iinde zlebileceini her naslsa bir ekilde biliyorlard.Ve elektromanyetizmin prensiplerini kullanarak yerekimine kar gelebileceklerini dnyorlard.

Hitler OKLT bilimlerlede ilgileniyordu.Alman rknn gemiteki byk bir uygarln (ATLANTS'in) devam olan stn bir rk olduunu dnyordu.Adolf Hitler spiritel (ruhsal) bilgilerle ve bu kanaldan yaplan dnya d balantlarla da ilgilenmekteydi.Her ne kadar da bilinen alldk tarih kaytlar iinde yer almasa da Hitler'in ufolar ile ilgili bir takm almalar yapt ve hatta UFO'lar kulland dorudur. nanmas hayli g bir speklasyona gre O zamanlar Adolf Hitler'in sa kolu Genaral Himmler'e bu grev verilmiti. O da son derece negatif bir varlk olduu iin dnce formu eklinde negatif Orion'lu uzayllardan yardm alarak ok gelimemi UFO aralar yaparak kullandklar sylenebilir ama gelimi UFO'lar kullanmalarna ''Dnya D Konfederasyon'' tarafndan izin verilmemitir... Eer dnyaya koruyucular ve Satrn Konseyi tarafndan karantina uygulanmam ve zgr irade yasas olmasayd, Hitler gelimi Ufo'lar devreye alacak ve tm dnyay 1 hafta iinde denetim altna alabilecekti... Almanya'da ortaya kan yeni tarihi kaynaklar Hitler'in savan son dneminde UFO'lara benzeyen uaklar gelitirdiini ortaya koydu. Alman belgeseline gre 1943 ylnda Naziler Avrupa'da stnln korumaya devam ediyordu. Ancak dier blgelerde ordular gerilemeye balamt. Bunun zerine Hitler areyi Pseudonym 7 ad verdii kanatsz uaklar retmekte buldu. Andreas Epp adl bir mhendisten alnan planlarla hazrlanan

prototip uaklar, radarlara yakalanmyor ve kendi evrelerinde dnerek hareket ediyordu. Hazrlanan 15 prototip uan grn UFO'lara benziyordu. Mussolini'ye tantt Hitler test uular baaryla sonulannca bunlar dostu talya lideri Mussolini'ye de tantt. Mussolini'nin silah danmanlarndan Luigi Romersa (84) Almanlar'n UFO'sunu "Yuvarlakt, ortasnda evresi tamamen camla kapl bir kokpiti, kenarnda jet motorlar vard" diyerek tarif ediyor. Fabrika hatalar nedeniyle uaklar retilemedi. Savan son aylarnda da Prag'da Skoda fabrikas ile beraber izimleri ve prototipleri de yok edildi. ADOLF HTLER, EMELLERNE ULAABLMEK N BLMN EN U SINIRLARINA GTMEY DE HMAL ETMED. KUSURSUZ IRK N GENLERLE OYNADI, DNYAYI FETHETMEK N UFO MAL ETTRD. Haziran 1937de, Hitler ve Goeringinde aralarnda bulunduu Nazi ordusunun bata gelenleri, birliklerinden zel olarak seilmi kuvvetleri lke dna yolladlar. Bu birliklerin grevi, uzay ve uzayllarla ilgili bilgi toplamakt. Aratrmalar srasnda Trkiye snrlar iinde Nuhun Gemisinin bulunduu farz edilen Ar Danda baz hikayeler dinlediler. Bu hikayelere gre 200 nesil nce, gkyznden byk ve de ok grltl bir ev yeryznze indi. Ev olarak adlandrlan uan nesnenin kard grlt, kyde bulunan herkes tarafndan duyulmutu. Daha sonralar ky halkndan biri; bu nesneyle karlam. inden kan insana benzeyen varlklar adam selamlam. Adama gemiye gelmesini sylemi. Adam kyllere geminin dnn dokunulmayacak kadar scak ve parlak olduunu, ayrca ieri girdikten sonrada geminin havalanp bir ku gibi utuunu, adamlarn ieri girdikten sonra tatan yaplm apkalarn karp onunla konutuunu anlatm. Resimlerin ekildii tarih: 1944 Anlatlan hikaye Almanyaya bildirildi. Bir ay sonra ayn blgeye iki birlik daha gnderildi. Birinci grupta, Hitlerin nl kimyasal lm silahlarn reten bilim adamlar vard. Bu grup, bahsedilen evi bulmak zere grevlendirilmiti. Bilim adamlar, o gnn btn teknolojisini kullanarak bahsedilen evi aramaya baladlar. Sonunda da bu amalarna ulatlar. Bir dan tepesindeki maarann iinde bu gemiyi buldular. UFO, 25 metre geniliinde ve 8 metre yksekliindeydi. Dnyada bulunmayan kat bir maddeden yaplmt. Bilim adamlar gemiyi altrmay denediyse de baarl olamad.

Aralk 1938 ylnda, bulunan UFO, byk bir gizlilik iinde Almanyaya getirildi. UFO aratrmas iin Almanyada ki en nl bilim adamlar Mnihin kuzeyinde kurulan blgeleye getirildiler. Aratrma laboratuar, baka kuvvetler tarafndan fark edilmemesi iin eski tuz madenlerinin bulunduu bir blgeye konulandrld. Fakat bu blgenin Amerika Birleik Devletleri ajanlar tarafndan fark edilmesi uzun srmedi. Nazi bilim adamlar ise, UFO ve bileenleri hakknda birok bilgiye sahip olmulard. Temmuz 1941de, Amerika Birleik Devletleri, Oz kod adn verdikleri bir ajann bu laboratuara sokmay baard. Oz, burann resimlerini ekmi, buras hakknda birok belge almt. Fakat bunlarn Amerikaya gnderilmesi srasnda, Almanyada ki Nazi hazinesini toplayan Rus birlikleri tarafndan bu belgelere ve resimlere el konulmutu. Byk bir Rus birlii bu topraklara gnderilmi, ondan sonraki zamanlarda da ne bu kurulan UFO ssnden ve ne de belgelerden hibiri bulunamam. Nazilerle UFOlarn yaknl hakknda birok belge ve sylenti mevcut. II.Dnya Savanda Nazilerin bu UFOlar kulland sylentisi var.Gerekten bu teknoloji savata kullanlabilmimiydi? Yada buna frsat oldumu? Bunu kimse bilmiyor ama bir gerek varki oda ortaln bunca dumana boulduu bir yerde mutlaka bir gerek pay olmal..!

THULE rgt -Nazi ideolojisi ve Gizli zaman yolculuu deneyleri etin BAL: Aada bahsi geen Thule rgtne dair resmi tarih kaytlar iinde yer almayan ve sadece bir takm sylentilerden ibaret olan ilgin baz bilgileri siz okurlarmn dikkatine sunmam gerektiini dndm.nk en az bir ok gizemli olay kadar Thlu rgt ve Nazi teknolojisi ve Nazilerin ilgin aratrmac yanlar ve Nazi bilim adamlarnn ilgi alanlar hep bir sis perdesi altnda kalm ve bu noktada bir ok speklasyon retilmitir.Bu speklasyonlar NAZ lerin Atom bombas yapma giriimlerinden, yerekime kar gelen uan disk teknolojilerine ve zaman yolculuu aratrmalarna kadar bir ok konuyu kapsamaktadr.Bunlar ne kadar gerek yada ne kadar doru bunu bilmek yada bu konuda net bir fikir beyan etmek olduka g ve hemen hemen imkanszdr.Resmi ve bilimsel anlamda tarihe baktmzda tm bunlar bir deli samasdr.Ama ben Modern bilimin gelien serveni iinde bu NAZler ve zaman yolculuu hikayesini en tutarl konsept iinde kalmaya alarak ve en ularda gezerek toplamaya altm.Sonu olarak sizler iin biraz fantastik/ bilimkugusal gelebilecek aadaki ksa makaleyi oluturdum. Bizim sz konusu edeceimiz Thule ise, bir ezoterik reti ve rgt... uras hi de ilgin deildir ki, Thule rgtnn sembol, ift boynuzlu Viking

miferidir. Sylemsel kkleri, kayp kta Mu'ya dayanan bu retinin temel konusu, insan psikolojisinin derinlikleri ve zamandr.Kimileri bu ift boynuzlu migferin bir wormhole tnelini simgelediini dnmektedir. (...Yannzdakilerle birlikte bir zamandan baka bir zamana srayabilmektesiniz! Bu yannzdaki, bir akmak da bir uak da bir uzay gemisi de bir fabrika da olabilir!) Thule rgt'nn amalarna gelince ; bunlar zetle : Zamanda gidip gelen stn yaratklarla ilikiye gemek, stn bir ri rk oluturmak : (Bunun iin de saf bir Cermen rk oluturup panCermenik bir Alman Imparatorluu'nu kurmak ve bu imparatorluu ri rkn oluturulmasnda kullanmak) ve bu arada, Hristiyanlk ncesi antik Alman kltrnn yeniden uyandrmak, Bylece dnyann yazgsn deitirmek ve Mu uygarlna ulamakt. Gizlici rgt ve reti olarak Thule'un felsefesine gelince; Bunu Eckart, yle aklyordu: "Tule'un tm srlar, eski bir kayp uygarla dayanr. nsanolu ile d zekalar arasnda baz varlklar, bu srlara erenlere byk bir g kayna oluturmaktadr. te bu gtr ki, Almanya'y dnyaya egemen klacaktr". Bu szler, Nazizmin de temelini oluturuyordu. Dikkat edilirse bu sralamada ad geen reti ve rgtlerin, aslnda yeterince heterojen bir kk ve gemie sahip olmadklar grlr. yelerin ounluunun Hristiyan grnmelerine karn, Thule iin bu bile gerek ve yeter bir koul deildir. Akas, Thule'un ye ve reti olarak ieriini netletirmek olduka zordur. Bu ierik iinde Pagan, Cermen, Gnostik, Kabalac yani yahudi mistizmi, ri rk ve bolca Katolik unsurlar vard. Yani, Thule'un oluumu tek tip ve homojen deildi. Bir kk Ttonlara giderken br Cermenlere, bir bakas Mu'ya, bir bakas Hint ve Tibet Aryenlerine, bir bakas Tapnaklara, bir bakas ise, dorudan Masonlara gidiyordu. Saydm ve saymadm bir ok e ve etken, kolayca Thule'da bir araya gelebiliyorlard ; nk ortak ve temel bir konu vard: Zaman gezmenlii! 19. yzyln banda, Almanya'da ar sa eilimleri ve birbirleriyle de yakn ilikileri olan Tapnakla bal rgt kurulmutu: Armanenschafft, Ordo Templi Orientis ve Ordo Novi Templi. Her de Tapnakyd.Bu rgtn en nemli ilerinden biri, Germenorden (Alman Tarikat) adl rgtn kurulmasna katkda bulunmalaryd. Bu Alman Tarikat 1912'de kuruldu ve ri rkn varlna ve stnlne inanyordu.

1. Dnya Sava srasnda ateli Alman milliyetilerini organize etmiti. Onu nemli klan asl ey ise, Tuhule rgtnn olumasna nayak olmasyd. Thule Dernei ya da Almanca adyla "Thule Gesselschaft". Thule Derneinin kurucusu "Baron Rudolf von Sebottendorff"tur. Dier ad, Rudolf Glauer.Yksek renimini yarm brakp, gemilerde yl elektriki olarak alt. Bylece bir ok yer gezmi oldu. Uzak Douya, ezoterik reti ve gruplara da ilgisi bu sayede olutu. Bu gezileri srasnda simya, astroloji ve Kabala zerinde alm, Gl-Ha felsefesi zerinde de uzun aratrmalar yapmt. Trkiye'de onu "Gizli Mslman Baron" olarak biliyorlard. Sufizmi ayrntl biimde biliyordu. Birok tarikatla ilikisi vard. Gl bir Mason kariyerine sahip olarak zellikle, Bektailikle ilgilenmiti. Rudolf Hess: Bu toplulua ilk katlanlardan biri kimdi dersiniz? Rudolf Hess; Hitler'in kt yolda! Antisemitik dnceleriyle nl, "Oyuk Dnya Kuram"nn babas, Aryan rknn varlna ve stnlne inanan, ezoterik ve inisiyatik tarikatlarla balantl bir bilim adamdr. Bar grmeleri iin ngiltereye gnderildi ama orada tutukland. Spandau cezaevinde mr boyu hapse mahkum edildi. Haushoffer: Thuleun en nemli ve etkili yelerinden biri. 1869 doumlu. Bir bilim

adam, Mnih niversitesinde profesr. Profesr ve general. Hitlerle onu tantran Rudolf Hess'ti. Kavgam' Hess ve Haushoffer yazdrmt Hitler'e. Nazi Partisi iin Gamal Ha seen de oydu. Deitrich Eckart'tan sonra Hitleri en ok etkileyen ikinci insand. 1934'de gen bir general ve ok gvenilir bir khindi. Dmann saldraca yeri, saati ve mermilerin decei yerleri sylyordu. Hitlere de Parise ne zaman gireceini, nerede ne kadar direnle karlaabileceini sylemiti. Rooswelt'in lm tarihini de doru olarak vermiti. Uzak douda uzun yllar resmi grevde bulundu. Japonca biliyordu. Ona gre Alman rknn kkleri Orta Asya'da idi. Aslnda o da bir Gurdjief rencisiydi. kisi de Tibet Locas'na yeydiler ve bu Tibet Loca'snn dnyann altnda yaayan ve insandan daha stn bir tr ile ilikisinin olduuna inanyorlard. Hitler, Himmler, Goring, fiziki Morell de ayn locann yeleri idiler. Thule derneinin zn yle aklyordu: Thule'un tm srlar eski kayp bir uygarla dayanmaktadr. nsanolu ile d zekalarn arasnda bulunan baz arac varlklar bu srlara erenlere byk bir g kayna oluturmaktadrlar. Bu g Almanya'y btn dnyaya egemen klacaktr. Yine bu g ve bu gcn kayna, gelecein stn insannn ortaya kmas iin imkan salarken, insan trnn de deiimine yol aacaktr. te bu ifadeler zet olarak Thuleun da Nazizmin de temelini oluturmaktadr. Nazi ufolaryla ilgili bir video

Yal bir okltist kadnn kendisine yllar nce anlatt "Almanya'y kurtaracak Mesih" prototipini Hitler'de grmt. Bu nedenle bu gen adamn elinden tuttu, onu Thule'nin zengin ve etkili yeleri ile tantrd. 1923 ylnda kurulan Milliyeti Sosyalist Partinin yedi kurucu yesinden biriydi. Ayn yl ldnde, elindeki tm bilgi birikimini Karl Haushofere brakmt. Vasiyetinde ise, yle diyordu: Hitleri izleyiniz. Dans edecektir; ancak mzii ben yazdm. Onlarla temasa gemesi iin gerekli aralar kendisine verdik. Bana da sakn acmayn. Tarihi herhangi bir Almandan daha fazla etkilemi olacam. Eckart ve Rosenberg 1920'de Hitlerle tantlar ve onu yl sk bir eitimden geirdiler. Hitlere dou ezoterizmini, gizli dilini ve bu dille konumay reten Eckart't. retisini iki blmde Hitlere aktarmt : Gizli reti ve propaganda. Bu da gsteriyor ki, Hitler zerinde birinci derecede etkili olan bir isimdir. 1923'de Nazi partisi kurulduunda Kurucu yedi yeden biriydi. Hi kukusuz, Hitlerin ve Nazi Partisinin Thuleun bir rn olduu sylenebilir. Onun da Thulea derin ilgi duyduu, onaylad, almalarn yakndan izledii, zaman zaman dernei ziyaret ettii dorudur. Hi kukusuz, onun akl hocalar ve yaratclar oradayd. Hitleri tetikleyen, eiten, ideolojisini, dnce yapsn veren, hedeflerini belirleyen onlard. Eckart bata olmak zere Alfred Rosenberg ve Karl Haushofer Hitlere ok zaman ayrmlar, ilgi gstermiler ve onu eiterek hazrlamlard. zelikle Eckart, Hitlere mistik dounun gizemlerini retmi ve Thuleun temel deer ve retisini benimsetmiti. Thulede Gne, Aryanlarn kutsal sembol olarak bilinirdi. Bir Tibet sylencesine gre, -drt bin yl nce, Orta Asyada, Gobide ok byk bir uygarlk vard. Bu uygarlk ykld ve Gobi de bir le dnt. Buradan cann kurtarabilenler, Kuzey Avrupaya ve Kafkasyaya g ettiler. Thule rgtnn ermileri, bu Gobi gmenlerinin, insanln temel rkn (ri soyunu) oluturduuna inanyorlard. Bu yzden General Haushofer, kaynaklara dnmeyi istiyor, bunun iin de Dou Avrupay, Trkistan, Pamiri, Gobiyi ve Tibeti ele geirmeyi planlyordu. Ona gre, bu blgeleri ele geiren, Dnyaya egemen olacakt. Hi kukusuz, Hitler'i siyasete sokan, ykselten ve ona mali destek bulan da Gamal ha Nazi bayra yapan da Thule idi. Tuhule, temelinde, o bir tr Zaman Gezmenleri Dernei idi! Hitleri semesinin temel nedeni, Hitlerin bir ok zelliklerinin yansra onun zaman gezmenliine duyduu ilgi idi. Bu durum Hitlerde Thulea kar direnilemez bir ekim oluturuyordu. Ayrca Hitler sk bir ezoteriki idi. ne kmaa, kahraman olmaa meraklyd ve tipik bir medyumdu!

Onun bu zellikleri de Thuleun ona ekilmesini salyordu. imdi Hitlerin biraz da medyumsal-parapsiik ynnden sz edelim: Zaten tamam krklara karm bir kasabada domutu. O kasabada ruhlardan, medyumlardan geilmiyordu! Kendisinin de medyumik yetenei vard. Bir ok vizyonlar grd, bir ok bilgiler ifade ettii bilinmektedir. Hitler' in evresindekilerin grmedii fakat kendisinin grd, bir ok varlktan sz ettii kaytlara geirilmitir. Hatta bu yzden izofren olduundan bile kukulanlmtr. Onun hitabeti ve kitleleri etkilemesi de bir ok kiilerce parapsiik bir yetenek olarak alglanr. Keza yakn evresi Hitler'in geceleri ''Byk Ruh'' isimini verdii bir bedensiz varlktan gelecee dair bilgi ald sylenir. Bu bilgilerden sonra by, mitler, Byk Ruh, Mu, Tuhule, zaman gezmenlii, amballa derken, Hitlerin nasl bir zihinsel karmaaya srklendiini aka gryoruz. Hess, Oyuk Evren kuram yannda bir de buzul kozmozdan ve bir Buz a'ndan sz ediyordu. Hitler kendi dneminde bu buz ann ate ana dneceine inanmt. stelik bu a balatmak iin de kendisi seilmiti! Rusya buzuluna orduyu yazlk elbiseyle gndermesinin nedeni buydu! Hep bunlar, kara bynn, amballann, Byk Ruhun (aslnda Einstein'lada balantl olduu dnlen bir zaman yolculuu grubuyla gelen, zaman Volf Messing'in telepati gcnn) marifetiydi. Bylece sre tapnaklardan balyor, Masonlara bulayor Germonerdeni (Alman Tarikatn) douruyor ve o da Thuleun douunu hazrlyordu. Sonra Thule rgt kendi etkisi altnda zaman gezmenlii uruna Hitleri ve Nazi Partisini yaratyor. ri Irkla dnyann kurtuluu ve zaman gezmenlii uruna Naziler, Dou gizliciliine bulayor ve sonunda II. Dnya Sava ortaya kyordu. Bir ok baka ama ve ideallerle kuatlmasna ya da zenginletirilmesine karn Thulenin merkez konusu yine de Zaman'd ve bu durum Hitlerin onlarla daima ilikide olmas iin iin yeterliydi. Hitlerin eski uygarlklara, mitolojilere olan ilgisi de Thule ile rtyordu. Doa yasalarnn stne kmak istemesi ve bu yzden by ile ilgilenmesi de yle. Bir farkla ki, Thule ileri gelenlerinin hi biri kendini byle ortaya atmamasna karn Hitler, g ve imperium uruna krklara kartna ve seilmi olduuna inanyor ve dnya egemenlii fikrine lpinler gibi atlyor ve ne kyordu.

HTLER NAZLER VE SEKLERZM Peki din ve dindarlk bakmndan Hitlerin durumu neydi? O, san neresine dmekteydi? Dz tarih bile, Hitler ve Naziler konusunda, din sz konusu olduunda, bir garipliin olduunun farkndadr. Ortaya konan fotoraflarda bir tuhaflk vardr gerekten de... Marksizmle silahl mcadele, youn bir Yahudi katliam ve kiliseye ok souk bir yz. San da solun da neresine dt belirsiz bir kimlik bu. Bence gce soyunmu bir ezoterizmin tipik rnei. Tapnaklarn da souk ve din d bulunmalarnn nedeni sanrm buradadr. Ne ki, sonuta Hitler de tm gce soyunan ezoterik reti yandalar gibi, seklerliini korumaktadr. G isteinin girdii yrekte Tanr yada evrensel sevgi barnamamaktadr. Ak olan budur. Tanrnn (evrensel birliin) kt gnle de genellikle g istei egemen olmakta ve bu da eski msr'n Tanr-Kral misyonuna giden yolun kapsn aralamaktadr.Bu ne tapnaklarn ne baka misyonsal eilimlerin ne de Nazilerin sorunudur... Seklerlemenin gerek kayna, rklk deil, g isteidir ve bu g istei, zamanmzdaki baz gizlici rgt ve reti yandalarn bugn, dnya imparatorluuna soyunma noktasna getirmitir. Oysaki demaokratik, katlmc,daha hogrl ve sevgi dolu bir dnya gerei iin daha uzun mrl bir insan uygarl iin oulcu bir ynetim sz konusu olmaldr.

Bu anlamda Devletlerin kendi aralarnda sava karar alamadklarn, sava kararn almada kapitalist dnyada smr zerine dayanan kar ve kar hesaplarnn tehlikeye girdii bu g efendilerinin yani uluslararas byk finans irketlerinin bunda etkili olduunu belirtmek gerekir. Demek ki, sanayilemenin gndeme geldii bu dnya arenasnda sava karanlar, terrizmi bir ekilde destekleyenler ite bu g efendileridir. Rasyonel deil de gdsel g isteinin sonular daima savatr. Bunun artk grlmesi gerekir.Birey bu noktada kendi karlarn toplumun karlarnn nne almaktadr. Gamal Ha'n NSDAP'a Thule rgt tarafndan yerletirildii dorudur. Ama aslnda o, aretipik bir eydir. Onda paganik kkler de bulmak olanakldr, ama paganla mal etmek de yanltr. O, yalnzca Kabalacln tekelinde de deildir. Onun umulmadk kadar gerilere giden bir tarihi olduu dorudur. Sylentiye gre, Thule bu sembol Mu uygarlndan alp Nazi Partisine amblem yapm. Mu tabletlerinde gerekten de bu sembol vard ve Mu'ya zg gizli bilgiler ieren ok nemli bir sembold. Bu sr, ok sk eitimden gemi, eski Msr ve Tibet rahiplerince de biliniyordu ve onlar tarafndan korunuyordu. Bu sembol bir de iki yeralt uygarl olan amballa ve Agartha'da kullanlyordu. Nazilerin nde gelenleri de (yedi kurucu ye) bu srr renmilerdi ve bu bilgi de doal olarak Tibet'le olan ilikileri sayesinde ele geirilmiti. Onlarn gamal ha hakknda edindikleri bilgi amballa'dan geliyordu ve amballa pek de hrl bir uygarlk ve g olarak bilinmiyordu. Temeli er ve karanlkt. Bu da bize Hitler'in hakl olarak, nereye yakaland ve nereye hizmet ettii hakknda bir fikir vermektedir. Gamal Ha'n, Thule'nin Tapnak kkenine uygun olduu da dorudur ama bu sembol Tapnaklarn da tekelinde deildir. Ona eski Hint mandalalarnda da Cengiz Han'n yznde de rastlyoruz! br taraftan, Kabalistik ve Masonik kaynaklarda, Siyon yldz ile i ie kullanld da dorudur. Haushoffer'n Hindistandaki almalar srasnda bu sembol grp etkilenerek ald ve Nazi bayra yapt da syleniyor. Aslnda Gamal Ha ekil olarak baka bir eymi de o ekli ters evirerek Gamal Ha yapm. Hah! te buras ilgintir. Ters evirdii orijinal rnek acaba neydi dersiniz? UZAK DOU BALANTILARI Thule ve onun bir uzants olan Nazi Partisi, aktel ve siyasi alanda dnyay atee vermiti ama bunlar banda da sonunda da ezoterik ierikli ve nitelikliydiler. Hess Oyuk Dnya kuram gelitirmiti. 1930'larda tmyle Atlantis gibi kayp kta ve toplumlar aratrmaya adanm dergiler kyordu. Otto Rahn 1938'de Gney Fransa'da "Kutsal Kse"yi aramaya girimiti. Bu kse son yemekte kullanlan arap kabyd ama olaanst bir srr da beraberinde tayordu. Ahit Sand gibi bir g yaydna inanlyordu. Thule'un Tibetli rahiplerle de ilikileri vard ve Dalai Lama ile iyi ilikileri olmutu.

Bu uzak dou ilikilerinin temelindeki nedenler; ri rk Ezoterizm ve Zaman gezmenlii idi. Thule de Nazi ileri gelenleri de tarih ncesi Ariyan rknn Hindistan ve Tibet'te hl var olduuna inanyorlard. nce Cermen rkn saflatrp, bu rk ri rkn ortaya kmas iin hizmete koacaklard. Yani dou ezoterizmini tanmak, oraya balanmak ve orayla ilikide olmak zorundaydlar. te o nedenle,Thule rgt 1943 ylna kadar Tibet'le yakn ilikisini srdrm, birbirlerine karlkl heyetler gndermilerdir. Bu iliki ok derin, anlaml ve youndu; nk temelinde ri rk, uandaireler ve zaman gezmenlii vard! Bu Thuleyi de Hitleri de ok yakndan ilgilendiriyordu. Bu iliki konusunda mitlenip heyecanlanmamalar olanakl deildi. nk uzak dou yalnzca ezoterizm ynnden deil, uandaireler ve zaman gezmenlii bakmndan da grmezden gelinemez bir kaynakt. Hint-Tibet mitlerinde, zaman yolculuu yapan Dhurakhapalama, Vaidor; UFO benzeri uan disklere de Vimana denilmekteydi. Hint mitlerinde, Vaidorlarn, Turan Danda olduu; Vimanalarn ise, Tor Danda bulunduu, daha dorusu inip, kalktklar yazlyd. Hatta, inlilerin, Franszlarn (Kont Sdir) ve Ruslarn (ar Nikola) byk paralar harcayarak kurduklar ekiplerle Dhurakhapalam arattrdklar sylenir. General Haushofer da Tibette bu konuda aratrmalar yapmt. Onu Gurdjief bulmutu ve Kamensky diye birini iki yl ileri yani zamanda iki yl gelecee gndermiti. u da var, Thule ve Nazi partisinin bu uzakdou ilikisi pek tekin bir ey deildi ve Hitlere de Almanlara da pahalya patlad. nk birok aratrmac, Nazilerin, aslnda ok daha karanlk bir rgtn grnen yz olduuna inanmtr. Bunun iin nedenler yok da deildir. nk bir ok toplantda, Nazi Partisi'nin ileri gelenlerinin yannda doulu, eytani, ucube tipler grlmtr. Bunlarn Nazilerin iplerini ellerinde tutan Tibetli rahipler olduuna inanlyordu. 1840'larda Almanya'da "Agarta"dan sz ediliyordu. Bu sylenceye gre, yer altnda bir krallk vard. Burann kral, dnyadaki birok kral denetiminde tutuyordu. O, dnyann efendisiydi ve ok yaknda da Dnya kralln gerekletirecekti. Yaygn kanya gre, byk bir olaslkla Hitler onun bir numaral adamyd. Dorusu Hitler de buna hi hayr diyecek gibi grnmyordu; nk elinde Amerika'nn bile igali ile ilgili planlar vard. talyanlar Afrika'y, Japonlar Asya'y yneteceklerdi. 1926'da Berlin ve Mnih'e kk bir Hintli kolonisi yerletirilmiti. Ruslar Berlin'e girdiklerinde ller arasnda bin kadar alman niformal ama kimlikleri olmayan Tibetlili ile karlamlard. Nazilerin "Odessa" adl bilim rgtnde, st rtbeli Tibetliler de bulunuyordu. Thule'nin, Tibet kkenli "Yeil Ejjder" rgt ile de balantlar bilinmektedir. II. Dnya Sava'nn sonunda yklan Nazi karargahnda 12 Tibetli rahibin ne ii vard?

nceleri buna bir anlam verilmemiti. nk eylem zamanyd; kimsenin soru soracak yorum yapacak durumu yoktu. THULE rgtnn temel amac zaman saptrp gelecekteki dnyada NAZ egemenliini salamakt.Thule rgtnn Hitler tarafndan Naziletirilmesinden sonra, Nazilerin, zaman yolculuu teknolojisini siyasi amalarla kullanmak istemilerdir. rnein satr aralarnda, zaman gezmenliinin fazla uzak olmayan bir zamanda balayaca... Bunun iin k quantlarnn bulunmas daha dorusu anlalmas gerektii, bu konuda her eyin Thuleun yapaca deneylere bal olduu filan... gibi ilgin bilgilerin varlndanda bahsedilmektedir.Bu ne demek? Thuleun var ve devam ettii demek. Zaman zerine deneyler yapt demek!.Thulu rgtne dahil olan bilim adamlar magnetizmal alanlar iinde cisimleri gemie ve gelecee doru yrtebileceklerini dnyor ve i ie dnyalar ve boyutlar gereinden sz ediyorlard. Kitap kurdu olan ok ynl aratrmaclar NAZ bilim adamlarnn bu konudaki almalarnn Amerika'daki Philadelphia deneyine, Montauk projesine ve ordan da 51.inci UFO aratrma ssne doru uzanan ilgin bir balant an ierdiini sezecektirler.Belki bu balant dorudan planl bir balant deil ama sonuta bir ekilde bu bilgiler bir yerlerde kesiiyor.

ATATRK GELECEi Mi GRYORDU?

Bazi bilim adamlarina gre gelecegi grme yeteneginin merkezi,diansefal dedigimiz ve sempatik sinir sisteminin birlestigi beyin merkezidir.Bu sinir sistemi,Merkezi Sinir Sistemi denilen ve vcut hareketleri yani bilinli hareketleri kontrol eden sinir sisteminden bsbtn

baskadir.Bilginlere gre ,Diansefal,beynin en eski ,yani atalarimizda ilk olarak gelisen beyin kismidir.Belki de tarihten nemli insanin igdleri ile hareket etmesini temin eden altinci his,beynin bu merkezindeydi.Bugnk hayatimizda merkezi sinir sistemimizin faaliyeti o kadar fazlaydi ki,"diansefal" altinci his ortaya ikarmiyor.Ancak belli sayidaki kisilerde kendisini gsterebiliyor.Gelecekten haber alabilmek iin yetenekler ise daha ender ortaya ikiyor.Bu grs dogruya,Atatrk ,Cayce,Messin gibi duyarli kisilerde beynin bu blmn daha faal oldugu dsnlebilir. Beynin bu blmnn altinci his ile irtibati tama olarak nedir? Atatrk'n yasaminda "gelecegi grme" gcnn kanitlari bulunmaktadir.En basit rnek Kurtulus Savasi'nda grlmstr zaten. rnegin Muhiddin Arabi'nin gelecekle ilgili yazdigi kitabinda,byk ihtimalle Atatrk' kastettigi anlasilmaktadir: "Devleti Aliyye yikilacak.Batidan uzun boylu,mavi gzl bir adam gelecek. Baktigi zaman karsisindaki insani eritecek.Serbest Firka kuracak. Adina da Serbest Cumhuriyet denilecek. Dnyaya milletini tanitacak ve 15 sene hkmdarlik srecek" ESRARENGiZ HiNTLi MiHRACE 'NiN SIRRI HALA ZLEMEDi Bilindigi gibi Hint halki,Kurtulus Savasi'nda,Atatrk' ve Trk halkini yalniz birakmamis ve maddi-manevi olarak ,Trk halkinin yaninda yer almislardi. Kurtulus Savasi'ndan yillar sonra , 1929 yilinda,Bir Hintli Mihrace,Atatrk' Pera Palas'taki(ayrintili bilgi iin medya yorumlarina bakabilirsiniz) 101 no'lu odasinda ziyaret etmeye gelmisti Ne amala ziyaret ettigi bilinmemesiyle birlikte bir baska nokta da,Mihrace'nin kim oldugudur.Mihrace'nin ,Atatrk'e sundugu hediyenin kendisinde de bir sir gizliydi Bu hediye altin sirmali Hint isi bir ipek seccadeydi. Seccadenin zerindeki desende,bir samdanin asili oldugu bir dz kemeri;her iki yaninda birer gvercini bulunan,bes kubbeli bir diger kemerin evrildigi grlyordu.Bordr motifi,fillerden olusuyordu. Desenin en ilgin unsuru ise,her iki kemerin arasindaki,dal kivrimi ve gl motifleriyle ssl boslukta yer alan romen rakamli bir saat kadraniydi: Bu saat 09.08'i gsteriyordu. Seccade halen Perapalas'da bulunmaktadir. BULGAR iVAN MANELOF'A SYLEDiGi KEHANETLER Mustafa Kemal basindan beri Trk Milleti'nin yasadigi zor kosullardan siyirip ikaracagini biliyordu.1906'da Bulgar ivan Manelof ile Selanik'de yaptigi konusmalardir: "Bir gn gelecek,ben,hayal olarak kabul ettiginiz bu inkilaplari basaracagim.Mensup oldugum Trk Milleti bana inanacaktir. Dsndklerim demogoji mahsl degildir.Bu millet geregi grnce arkasindan yrr.Saltanat ortadan kalkacaktir.Devlet mtecanis(tek esit) bir unsura dayanamayacaktir.Din ve devlet isleri birbirinden ayrilacaktir.Bati medeniyetine dnecegiz.Bati medeniyetine girmemize engel olan yaziyi atarak,Latin kknden alfabe seilecektir.Kadin ve erkek arasindaki farklar kalkacaktir.Emin olunuz ki hepsi bir bir olacaktir" Atatrk bu konusmayi yaptigi sirada Abdlhamit lkenin tek hakimiydi.Ve padisahlik kuvvetli ve kutsal bir kurumdu. ONCEDEN YAPiLAN BiR UYARi AMA. anakkale Savas sirasinda Mustafa Kemal Nablus Karargahi 'nda ikinci defa 7 nci Kolordu Kumandani oldugu yillarda yasanan bu olayi kendisi daha sonra syle anlatmistir: -"Bir gn Erkani Harbiye Reisi bana o gnk raporlarini okudu.Basit raporlardi,her zamanki gibiYalniz bu raporlarlar iinde bir nokta dikkatimi ekti" Evet grnrde hi bir sonu ikartilamayacak bu rapordan Mustafa Kemal inanilmaz bir sonu ikartmis ve ok degil bir veya iki gn sonra ingilizler'in byk taaruzu baslamistir.Bundan sonrasi Mustafa Kemal'in kendi agzindan:

"Yataktan kalktim,giyindim.is odasina girerek bir muharebe emri yazdim." Emirde sunlar yaziyodu: "Dsmam 19 Eyll aksami taaruz edecektir." "Sonra bu emre alinmasi gereken tedbirleri ilave ettim.Bu emri Grup kumandani olan Liman Fon Sanders Pasa'ya da gnderdimok hrmet ettigim bu zat,benim raporuma glms ve 'ihtiyattan zarar gelmez" diye bana da bir sey sylemeye lzum grmemis" 19 Eyll gecesi kolordu kumandanlari telefon basinda agirarak verdigi emirlerin ve alinmasi gereken tedbirlerin yerine getirilip getirilmedigini sordu.Kendisine tm tedbirlerin alindigi bildirildi.Ancak ne yazik ki,kolordu kumandanlari da byle bir emri ciddiye almamislar ve gerekli hi bir nlemi almamislardi. Mustafa Kemal gerekli tedbirlerin alinip alinmadigini grenmek iin bir mddet sonra telefon ati Olayin sonucunu yine Mustafa Kemal'den dinleyelim: "Ben daha telefon konusmami bitirmeden,dsman topusu muharebe hattimiz zerine ates etmeye basladi.Gece muharebe ile geti.Benim ordumun sag cenahindaki ordu yarildi,esir oldu ve bos kalan cepheden geen dsman svarileri Leyman Fon Sanders'in karargahina basti.Hakikat anlasilmisti.Fakat neye yarar" DSMAN DONANMASi iLE iLGiLi KEHANETi Almanya ile birlikte,Birinci Dnya Savasi'na giren Osmanli imparatorlugu her seyini kaybetmis durumda idi. 30 Ekim 1918'de imzaladigi Mondros mtarekesi ile Trk topraklarini kaybettigi gibi yavas yavas tarih sahnesinden de silinmeye baslamisti istanbul'un isgal edildigi gnlerde,istanbul'a dnen Mustafa Kemal dsman zirhlilarini Dolmabahe nnde grdg zaman zntyle: "Geldikleri gibi gidecekler.." Daha sonrasini zaten biliyoruz.Sonu olarak geldikleri gibi gittiler. isin ilgin tarafi Nostradamus'un da bu konuyla ilgili bir kehanetinin bulumasidir."Centurien" adli kitabdaki kehanet su sekildedir: Kongre baskanini tutan devlet adamlari isgal kuvvetlerince srlecek Malta'ya Girilmis istanbul'a alinmis Rodos Adasi Ama geldikleri gibi gidecekler 4 Eyll 1919'da hatirlanacagi gibi Sivas Kongresi toplanmisti.Kongre Baskanligi'na, isgal kuvvetlerine karsi aika tavir alan Mustafa Kemal seilmisti.Kurtulus Savasi'ni ve Atatrk' destekleyen istanbul'daki mecliste olan milletvekilleri de isgal kuvvetlerince Malta Adasi'na srgne gnderilmisti.Bu hatirlatmanin isiginda drtlk bir kere daha okunursa ,durum daha iyi anlasilacaktir. MUSTAFA SAGiR'iN CASUS OLDUGUNU iLK KONUSMADA BiLMESi 16 MART 1920'de istanbul'un isgal edilmesi zerine ,Kemalettin Sami Pasa Anadolu'ya Geerken gemide bir Hintli ile tanisir.Bu adam Mustafa Sagir'dir. Milli Harekete yardim iin Hint mslmanlarini'nin kendisini gnderdiklerini syler.Bylelikle pasayi etkilemistir.Ankara'ya telgraf eken Sami Pasa,Mustafa Sagir'e ilgi gsterilmesini ister.Bir sre sonra Sami Pasa Atatrk'e Hintliyi anlatir ve grsmesini rica eder.Ertesi gn Atatrk ,Mustafa Sagir'i kabul eder. Bu grsme uzun srer.Hintli gnderilir.iki pasa yalniz kalinca Atatrk: "Bana bak Kemal bu adam casus!" der Sami pasa:"Aman pasam siz de ok sphecisiniz" diyerek Atatrk'e inanmaz. Atatrk konusmayi keserek yaveri Hayati Bey'i agirir ve su emri verir: -"Bu Hintli ingiliz Casusu olacak..Kendisini takip etsinler.Mektuplarini da sansrde ok dikkatli okusunlar..." Bundan sonra mektuplar o zamanlar kimya hocasi olan Avni Refik Bey'e verilir.Bir iki

tecrbeden sonra gizli yazilar bulunur.Mustafa Sagir yakalanarak suu itiraf ettirilir ve idam edilir. GZLE GRLMEYEN YERi BiLMESi. Sakarya Savasi'ndan sonra bir subay cepheden alinan bilgileri Baskomutan Maresal Gazi Mustafa Kemal'e okuyordu.Kagittaki notta cephe komutanlarindan biri ,Seyit Gazi'nin kuzeydogu tarafinda bir dsman firkasinin grndgnden bahsediyordu Bunun zerinde Mustafa Kemal kaslarini atarak: " Hayir!..Orada dsman yoktur..iyi baksinlar.." Subay gle yemeginde geri geldi.Biraz da sikilarak: "Haber aldim komutanim.Bahsedilen yerde dsman yoktur." BU KEHANETiNE DSMAN GLERi DE iNANMAMiSTi Dsman Ordusu'nu tamamiyla yoketmek amaciyla baslatilan Byk Taaruz amacina ulasmisti.Ordularini korkun sondan kurtarmak isteyecek olan itilaf devletlerinden durumu gizleme amaci gden fakat bu basarilari haber alan itilaf devletleri kendisinden grsmek zere randevu istedikleri zaman.ATATRK elilere: "Sizinle 9 Eyll 1922 Nif(Kemalpasa) kasabasinda grsebilirim." isin ilgin tarafi,bu sirada Trk Ordulari Nif'den ok uzakta bulunuyordu.Ve 9 Eyll'e kadar oraya arpisarak varmak ok zor,hatta imkansiz gibi grlmekteydi.nk bu bir savasti.Yani kesin tarih verilmesi norma sartlarda hi bir sekilde mmkn degildi.Savas sirasinda neler olabilecegini kim nceden kestirebilirdi ki? Aradan 10 gn geti.Bu olayi daha sonra nl Nutku'nda kaleme alarak syle demistir: "Dedigim gn Nif'te idim.Fakat benden randevu isteyenler orada yoktu" BASKENT ANKARA Atatrk'n Ankara'yi Baskent yapmasinin ardindaki sebep hayli ilginti: "Ben Trk'n imkansizi imkan haline getiren kudretini btn dnyaya gstermek iin Ankara'yi istedimBir gn gelecek su orak tarlalar yesil agalarin evirdigi villalar arasindan uzanan yesil sahalar,asfaltlar ve binalarla bezenecek.Hem bunu hepimiz grecegiz,yakinda olacak" Ankara 13 Ekim'de baskent oldu.Bazi Batili devletler Ankara'nin nfusu ve kirsalligi yznden bykeli gndermeyeceklerini aiklamalarina ragmen karar degismedi. RADYO VE SiNEMA HAKKiNDAKi GRS Atatrk'n radyo ve sinema hakkindaki szleri onun "ileri grsl"lgn bir kez daha kanitliyor. "Sinema,gelecekteki dnyanin bir dnm noktasidir.Simdi bize basit bir eglence gibi gelen eglence olan radyo ve sinema bir eyrek asra kalmadan yeryznn ehresini degistirecektir.Japonya'daki kadin,Amerika'daki zenci,Eskimo'nun ne dedigini anlayacaktir.Tek ve birlesik bir dnyayi hazirlamak bakimindan sinema ve radyonun kesfi yaninda tarihte devirler aan matbaa,barut,Amerika'nin kesfi gibi olaylar oyuncak nispetinde kalacaktir." Bu szler radyonun emekleme,sinemada ise yeni yeni alismalar yapildigi bir dnemde ifade edilmistir. Bir diger nemli nokta ise "Tek ve Birlesik Dnya " dzeninden bahsetmesidir.Bana kalirsa herkesin internet'i tanimasi bu olayi kavramasi iin bile yeterlidir. iTALYANLARiN HABESiSTANA SALDiRMASi.KiM BiLEBiLiRDi Ki? Bu olayi aktaran Atatrk'n yakin arkadasi Mnir Hayri Egeli'dir.Egeli'nin agzindan naklediliyorum: Habesistan Savasi baslamadan nce italya'nin Rodos'a askeri harekatta bulundugu gnlerdiBir aksam Atatrk'n sofrasina davet edilenler onu balkonda gezinirken buldular.Atatrk:"Tevfik Rst" nerde?" Diye sordu.Ankara Palas'da bazi sefirlere ziyaret

veriyorlar,dediler. Daha sonra hep birlikte davetin verildigi Ankara Palas'a gidildi. Atatrk Arnavutluk Elisi Asaf Bey'in yakininda giris ve ikis kapisini iyi grebilecegi bir yere oturdu. Atatrk: "Asaf Bey,gazetelerde bir takim resimler gryorum.Arnavutluk'da operet mi oynaniyor?". Bu szleri ile Kral Zogo'nun sorgulu resimlerini kastettigini anlayan eli sasiriyorAtatrk devam ediyor: "Cumhuriyet'de ne zarar grld ki,krallik ilan edildi.Hem takip edilen politika tehlikelidir.italya'nin Arnavutluk'u Balkanlar'da bir basamak yapmasi muhtemeldir." Mdahaleye kalkan italyan sefirine Ata: "Haber aldigimiza gre Roma'da bazi grenciler elilik nnde gsteri yaparak Antalya'ti istemisler.Antalya sigara paketi midir ki sefir cebinden ikarip versin.Antalya buradadir.Buyurun alin.Hem benim bir teklifim var.Hakikaten byle bir sey dsnyorsa,Musolini'ye mdahale edelim.Antalya'ya asker ikarsin.Btn ihracaat tamam olunca harp ederiz.Maglup eden hakkina razi olur." Bu szleri duyan italyan elisi atiliyor:"Bu bir harp ilani midir?" Atatrk: "Hayir ben burada bir fert olarak konusuyorum.Trkiye de harp ancak Trkiye Byk Millet Meclis'nin yetkileri iindedir." Bu durum zerine Basbakan ismet Pasa'ya haber verilir telefonla.Ve Ankara Palas'a agrilir. Atatrk bunu haber alinca: "Hkmet geliyor,biz gidelim" der. ankaya'ya dndg zaman sunlari syler: "italya ile harp tehlikesi yoktur.Rodos'a yapilan hareket Habesistan'a ynelecektir." O yillarda italya'daki fasist ynetim kendine yeni smrgeler ariyordu.Avrupa gazetelerinde zaman zaman italya'nin Rodos Adasi'na yakin Anadolu topraklarini isgale hazirlandigina iliskin haberler yayinlaniyordu.Trk hkmeti de her ihtimale karsi btn tedbiri almisti.Ancak Atatrk'n syledigi yine gereklesti ve italya Trkiye yerine Habesistan'a saldirdi. RUSYA'NiN GELECEGi Kurtulus Savasi sirasinda en byk destegi Rusya'dan alan Mustafa Kemal,savas sonrasinda ise iliskileri belli bir dzeyde srdryordu.nk Lenin'den sonra iktidari ele geiren Stalin Rusya'yi keyfi bir sekilde ynetiyordu 1936 yilinda Atatrk her zamanki gibi ankaya'daki aksam yemeklerinde lkenin sorunlarini konusurken,masadakiler sik sik Pasam,Ruslar syle ileri adimlar atiyor,ekonomide,sanayide,askeri alanda syle basarili oluyorlar diye anlatiyordu. Atatrk'n bunun zerine yemegi birakip masanin zerindeki iinde meyvelerin bulundugu tabagi aliyor ve yere atacakmis gibi yapiyor.Masadakilere : "Eger bunu yere biraksam ka para olur?" diye soruyor. "40 para olurdu Pasam"diyorlar. "Hayir.." diyor Atatrk,soruyu yine tekrar ediyorlar,ayni cevabi aliyor.Bunun zerine "Bilemediniz" diyor. Ve devam ediyor: "Biraz sabredinYurtta Sulh,Cihan'da Sulha sarilin.nk 60 yil sonra Rusya 60 para olucak.Bu nesil Bolsevik ihtilali yapti.Kan kussa,kizilcik yedim der.Ogullari da babalarinin istikametinde gider.Ama ondan sonraki nesil Rusya'yi 60 paradan bler" Bu szler 1936 yillarini syle bir hatirlayalim..Henz daha ii.Dnya Savasi ikmamis ve Rusya byk bir g olmamisken,bu sz sylenmistir.Anlattigi seyler 64 yil sonra gereklesmistir.Atatrk devam etmistir: "Bu gn Sovyetler Birligi dostumuzdur,komsumuzdur,mttefikimizdir.Bu dostluga ihtiyacimiz vardir.Fakat,yarin ne olacagini kimse bugnden kestiremez.Tipki Osmanli gibi,tipki Avusturya Macaristan imparatorlugu gibi paralanabilir,ufalanabilir.Bu gn Rusya'nin elinde simsiki tuttugu milletler avularindan kaabilirler.Dnya yeni dengeye ulasabilir.iste o zaman Trkiye ne yapacagini bilmelidir.Bizim,bu dostumuzun idaresinde dili bir,inanci bir,z bir kardeslerimiz vardir.Onlara sahip ikmaya hazir olmaliyiz.Hazir olmak yalniz o gn susup beklemek

degildir.Hazirlanmak lazimdir.Milletler buna nasil hazirlanir?Manevi kprleri saglam tutarak..Dil bir kprdr.inan bir kprdr.Tarih bir kprdr.Kklerimize inmeli ve olaylarin bldg tarihimiz iinde btnlesmeliyiz.Onlarin bize yaklasmasini beklemeliyiz,bizim onlara yaklasmamiz gerekliligidir.Rusya bir gn dagilacaktir.O zaman Trkiye onlar iin rnek bir lke olacaktir."diyen Atatrk : "Trkiye 21 nci Yzyili sekillendiren Avrasya iin bir kilit lke konumundadir.Onlar bizi rnek alacaklardir." diye grsn bildiriyor. Atatrk'n ileri grsn 1999 yilindan 2000 yilina girerken gzlem yapan ve gazeteleri televizyonlari yani kisacasi dnyayi takip eden herkes su an bile anlayabilir. AVRUPA BiRLiGiNiN KURULUCAGiNi BiLiYORDU Atatrk dis politikaya da nem verilmesini ok iyi biliyordu.Trkiye'nin komsularinda meydana gelebilecek olaylardan etkilenebilecegini savunan Atatrk bir aksam ankaya Ksk'nde ocukluk ve mahalle arkadasi Asaf ilbay'in da aralarinda bulundugu dostlarina dis siyaset hakkinda dis siyaset hakkinda sunlari anlatir: "Bir Balkan Birligi'ne lzum vardir.Beni birakiniz ki firkamin lideri olarak Balkanlar'da bir seyahat yapayim.Balkan devlet adamlariyla konusayim ve efkari umumiyeyi hazirlayayim.Dnyanin ufuklarinda kara bulutlar gryorum.Balkan Birligi kurulabilirse,bir Avrupa Birligi'ne yol ailabilir.Bati devletleri de er ge birlesmis olacaklardir." Avrupa Birligi dsncesi ilk olarak ancak ii.Dnya savasi sonrasinda ortaya ikabilmistir.1960'larin basinda Bati lkeleri tarafindan zerinde konusulmaya baslanmis olan bu dsnce,1980'lere gelindiginde ancak genislemeye baslayabilmistir. Oysa ki,Atatrk bakislarini bir noktada yogunlastirarak dalgin bir halde israrla sunlari sunlari sylyordu: "..Evet,bir Balkan Birligi ve sonra da Bati Devletleri Birligi beseriyeti ve uluslari,grnr grnmez felaketlerden koruyabilir.Yoksa insanligin basina gelecek sefalet ve istiraplara l yoktur.Dnya bir uurama dogru gidiyor" UAKLARLA iLGiLi KEHANETi Atatrk uaklarin henz daha birakin savaslarda kullanilmasini normal gnlerde bile kullanilmadigini ve birok kimse iin lm kutusundan baska bir sey olmayan gnlerde ,Fransa'da Abidin Daver'e syledigi uaklarla ilgili syle demistir: "Teyyareler gn gelecek savaslarda nemli roller oynayacaktir." 1908 yilinda sylenen bu sz ,Abidin Daver'in hi aklina yatmadigini itiraf etmistir.nk o yillarda uagi savasta kullanilmasi akillarda dahi yok gibi bir seydi. ANNESiNiN LMYLE iLGiLi GRDG RYA Zbeyde Hanim rahatsizligi artigindan Ussakizadeler 'in evinde ogluna hasret vefat eder.Ancak bu haber Pasa'ya nasil haber vereceklerini dsnyorlardi. Annesinin lmnden habersiz olan Mustafa Kemal ,ayni saatlerde trenle iktigi Yurt gezisinde uyumaktaydi. Gecenin ilerleyen saatlerinde grdg kabus gibi rya yznden kan ter iinde uyanir..Bir sigara yakar ve zile basarak kompartimanindaki hizmetine bakan Ali avus'u agirip: -"Grdgm rya canimi sikti"der. Ali avus : "Hayirdir Pasam" deyince Atatrk de ryasini anlatir: -"Pek hayir olacaga benzemiyor.Kirlik bir yerdeymisiz.Her taraf yesillik.Birden bire sel geliyor,annemi alip gtryor.Endise ediyorum.Yaverlere syle,Izmir'e telgraf ekip annemin saglik durumunu sorsunlar" Aci haber tez gelir derlerKisa bir sre sonra Yaver Salih'in yolladigi sifreli telgraf le gelir.Atatrk telgrafin sifreli oldugunu derhal anlayarak: -"Annem ld m?" Ali avus zgn bir sekilde telgrafi uzatir: "Basiniz sag olsun Pasam." Gzleri yasla dolan Atatrk : "Bana malum oldu..Bana malum olduBunun kabusunu grdm ben..Anam..Zavalli ilekes

anam..Benim anam ld baska analar sag olsun.." diyerek koltuguna ker. Vatan hizmetinin zorunlulugu yznden annesinin cenaze trenine katilamaz. Bunlar ve bundan daha fazlasi kehanet Atatrk'n dsncelerinde belirmistir.Daha sonra bunlari esitli olaylardan sonra dile getirerek parapsikolojik yetenegini grmemize neden oluyor.Daha fazla bilgilenmek iin Gazeteci Ali Bektan'in 18 yillik alin teriyle ikardigi "ATATRK'N KEHANETLERI" adli kitabini alabilirsiniz.Gerekten bizim iin bir "Kader" diyebilecegimiz Atatrk szleri,fikirleri ve dsncerini TRK HALKINA her zaman nne sunmustur.Bize dsen byle bir kisilige sahip oldugumuzla vnmek yerine,bize kalan miraslari olan lkemiz ve dsncelerini gelistirip yeni neslin ocuklarina "net bir " TRKIYE birakmak iin alismamiz gerekecektir. Durumumuzu zetlersek : "Bilginin efendisi olmak iin alismanin klesi olmak lazimdir." tatrk'n dogum haritasi Atatrk'n dogum tarihi ve saati bilinmemektedir. Dogum Haritasinin olusmasi iin bu bilgiler nemlidir. Atatrk'n dogum tarihi ve saati bilinmemektedir. Dogum Haritasinin olusmasi iin en nemli bilgiler bunlardir. Bu nedenle Bati Astroloji Sistemi (Tropik Zodyak) ile tarih ve saati bilinmeyen kisiye ait horoskop hazirlanmasi olanaksizdir. Ancak, dnyanin en eski ve etkili astroloji sistemlerinden olan Hint (Vedic) Astrolojisi ile dogum bilgilerinin bulunmasi mmkndr. Bu yntemi aiklayan bilgiler nl Vedic astrologu B.V. Raman'in "Hindu Predictive Astrology" adli eserinin 210. Sayfasinda "Unknown Birth Times" (Bilinmeyen Dogum Zamanlari) blmnde bulunmaktadir. Ayrica, hesaplarin nasil yapildigi "Mistik Hint Astrolojisi" adli eserimde aiklanmaktadir. Vedic kurallarina gre yapilan arastirma sonucunda Atatrk'n 17 Mayis 1881, Sali gn, Saat 11.45 de Selanik'te dnyaya geldigi saptanmistir. Horoskopun zellikleri Atatrk'n Bati haritasinda yedi nemli gezegen ; Gnes, Merkr, Plto, Neptn, Jpiter, Vens ve Satrn Basucunda (Mc) toplanmistir. Boga gibi degismez grup burta toplanan gezegenler kozmosta ok ender rastlanan olaylara neden olurlar. 5 Mayis 2000 tarihinde Boga burcunda toplanacak gezegenler iin esitli senaryolar retilirken, 1881 yilindaki kozmos olayinda dnyaya nasil byk bir adam armagan ettigi gzden kairilmamalidir. Byle bir mistik olayi binlerce yil iinde ok ender zamanlarda grebiliriz. Atatrk'n dogum haritasi yeryzne gelmis dnya apindaki insanlar ile astrolojik kistaslar altinda karsilastirildiginda, benzersiz oldugunu ispatlamaktadir. Hint sistemine gre Atatrk'n horoskopu ok gl, olaganst ve zel bir haritadir. Her seyden nce Rasi ve Navamsa'da Ykselen bur Aslan'a rastlamistir. Iki haritada Ykselen ayni evde olmasi byk basari ve ykselis isaretidir. Bunun yaninda dogum haritasinin en ugurlu ve bereketli evleri olan 5 ve 9.cu evlere nemli gezegenler yerlesmistir. Hint sisteminde en nemli gezegen olan Ay, "Parlak Ay" evresindedir ve 5.ci eve yerlesmistir. Haritada ok etkin ve gizemli Yogalar bulunmaktadir. Bunlar iinde gzmz kamastiran Yoga, Jpiter ile Ay arasindaki olusan "Gajakesari yoga" olmaktadir. Atatrk'n Dogum haritasinin nemli bir zelligi de karmasinin olaganst gzelligi ve yapisindaki gelecegi grme (kahinlik) yetenegidir.Atatrk'n Dogum Haritasinda Shret, Anne

ve Babanin Hayatlari, Karakter ve Kisilik, Meslek ve kariyer, Evlilik, ocuk, Yasam Periyotlari (Nakshatra) , Yasam sonu hakkinda yapilan analizleri ve yorumlari incelemek isteyenler ; Ycel Sgen'in "Mistik Hint Astrolojisi" adli kitabina basvurabilirler. Gkyznde hala felaket hai var Astrolog Metin Kiraz'la konustuk. Kisa sorulara, kisa cevaplar aldik. Astrolog Metin Kiraz Iste son dnemlerde merak edilen bazi sorulara yanitlar... Dnya'nin "Kova agi"na girmesi ne ifade ediyor? Bu aglar Astrolojisinden ortaya ikan bir durumdur. Aslinda bu konu speklasyonlara da aiktir. Bazi astrologlar hala Balikagi'nda oldugumuzu syleseler de, kabul edilen grs 2000 yilindan itibaren Kova agi'na girmis oldugumuzdur. Dnya'nin Kova agi'na girmesi, insanlarda gizli bilimlere ve astrolojiye merakin artmasina neden olacaktir. Urans gezegeninin, Dnya'ya etkisi nedir? Kova Burcu'nun sembol "Urans"tr. Urans en kaba anlatimiyla; sarsintilari sembolize eder. Urans'n etkisiyle, bu dnemde Dnya insanlari ruhlarindaki sarsintilari hissedecekler. Bazi degerlerin degistigini farkedecekler. Ayrica Kova burcu entellektelligi de sembolize eder. Insanlarda bilgiye ve grenmeye merak en st dzeye ulasacak. 1999 yilinda gkyznde olusan " Felaket Hai" nedir? Ben 1995 ve 1997 yilinda bazi dergilere yazdigim yazilarda, 1999 yilinin ruhlarin depremi olacagini yazmistim. nk daha o tarihlerde 1999 yilinda planetler arasinda bir felaketler hai olustugunu grmstm. Satrn ve Urans arasinda gereklesen bu ha, tarot kartlarinda da Yikilan Kule'yle sembolize edilir. Yikilacak kadar betonlasmis tm yapilari, dsnce yapilarini kokusmus deger yargilarini evlilik, sirket gibi mdahaleleri temsil eder. Gkyznde felaket hainin olusmasi ok byk, dramatik felaketlerin habercisidir. Bu ha nmzdeki gnler iin de beliriyor mu? Ben astrolojik tahminlerime gre 10 Mayis 2000'i biraz riskli buluyorum. nk o gn de Urans ve Satrn yine daha nceki 17 Agustos ve 12 Kasim depremlerinde oldugu gibi ayni aiyi olusturuyorlar. Bir de o gn Jpiter ve Merkr' de onlara yakin bir yerde. Sabit burlardaki bu planet birikimi felaket tehlikesi isareti. Gkyznde sfenks burlar olan boga, aslan, kova, akrepde yine o felaket hai var. Ve bu ha zerinde gnes ile ay ayni derecelerde bulusuyorlar. Bu ailarin olusmasi tm Dnya iin geerli , peki bu durumdan neden en fazla Trkiye etkilendi? Bu politik astrolojiyi ilgilendiren bir konu. Benim bu konuda ihtisasim yok. Ama saniyorum Trkiye'nin akrep burcu olmasiyla bu konunun bir ilgisi olabilir. Bu depremlerin gnes tutulmasiyla da ilgisi oldugu sylendi. Bu sizce dogru olabilir mi? Depremlerin, gnes tutulmasiyla ok ilgisi oldugunu dsnmyorum. Burada nemli olan gnes tutulmasinin gkyznde bir felaket hai varken, hain zerinde meydana gelmis olmasi.

Bu felaket hai 2000 yilinda dogacak bebekleri de etkileyecek mi? Tabii ki etkileyecek. nk bu felaket hai onlarin horoskoplarina da yansiyacak. Ve yasamlarinin bir blmnde adeta deprem yaratacak felaketlerle karsilasmalarina neden olabilir.. Bunu nlemenin bir yolu yok mu? Aslinda en iyi yolu, 2000 yili ierisinde ocuk sahibi olmamak. Ama illaki isteniyorsa bir astrologtan yardim alinarak, hi olmazsa sezaryenle dogacak bebeklerin dogum saatleri ayarlanabilir. Bebegi astrologun belirledigi saatte dnyaya getirmek etkili olabilir. Bu yntemle ocugun, bu ainin etkisinin azalmis oldugu bir zamanda Dnya'ya gelmesi ve horoskobunda beliren yasaminin en optimum dzeye ulasmasi saglanabilir. Bu "felaket hai" ne zamana kadar etkisini srdrecek? 2000 yilinin Temmuz ayina kadar devam ediyor. Daha sonra 2001 yilinda yeniden basliyor. Sizce bu dnemde dnyaya gelecek bebekler arasinda bir Dnya lideri ve avatar olabilir mi? Sabit burlarin; boga, aslan, akrep ve kova'nin onbesinci derecesi gizli bilimlerde, avatar; ruhsal kurtarici kapisi olarak da bilinir. Yani burada bir kozmik enerji desarji gereklesir. Her ne kadar beliren ailar nedeniyle, ruhsal ve fiziksel anlamda depremler yasansa da bir anlamda ruhsal bir kurtaraci kapisinin olusmasi da ok muhtemel. Yeniliki liderler ve bir avatar bu dnemde Dnya'ya gelebilir. Boga,aslan, akrep ve kova burlarina canavar burlar veya sfenks burlari da deniliyor degil mi? Evet. Sfenks insan suratlidir. Bu surat entellektelligi temsil etmesi aisinda kova burcunu sembolize eder. Ayaklari aslan ayagidir.. Arka blm bogadir. Kanatlari da akrebi temsil eder. Atatrk ile ilgili bilinmeyenler Atatrk'n olaganst yasami boyunca basindan son derece ilgin ve gizemli olaylarin getigi biliniyor. Trkiye Cumhuriyeti kurucusu Mustafa Kemal Atatrk'n Atatrk'n stn sahsiyetinin yanisira bir de olaganst ve bilinmeyen bir yaninin da oldugu gzler nne seriliyor... ILK BAS KALDIRISI : Atatrk, oldu olasi Arapa derslerinden, yere bagdas kurarak oturmaktan ve dizleri stnde durarak yazi yazmaktan hi memnun degildi.Yine dizlerinin stnde durmaktan dizlerinin agridigi bir gn ayaga kalkarak dersi ayakta dinlemeye basladi.Fakat bu seferde hocasi bundan memnun olmamisti ve Atatrk'e yerine oturmasini syledi.Atatrk ise dizlerinin agridigini ve oturamayacagini syledi. Bunun zerine hocasi sinirlenip, deliler gibi haykirarak ; "Neee bana karsimi geliyorsun " dedi. Atatrk bunun zerine ; "Evet karsi geliyorum" dedi. Tam bu anda diger btn ocuklarda ayaga kalkip, "Evet karsi geliyoruz" diyerek ayni szleri tekrarlayinca,hoca ne yapacagini sasirarak onlarla uzlasmak zorunda kalmisti. Bu onun ilk bas kaldirisiydi.Liderlik vasfinin ve kitleleri

pesinden srkleyen karizmasinin ilk ortaya ikisiydi. 15 YIL HKM SRECEKSIN... Atatrk hakkinda yapilmis birok kehanet vardir. Bunlarin en ilginci onun el falina bakan bedevinin syledikleridir. Mustafa Kemal arkadaslari ile Bingazi'ye, Trablusgarp savasina katilmaya gidiyordu. Yolda bir Bedevi'ye rastladilar. Bedevi el falina ok iyi baktigini ve gen subaylara da isterlerse bakabilecegini syledi. Hepsi ellerini aarak bedevinin sylediklerini dinlemeye basladi. Sira Mustafa Kemal'e gelince, o nce baktirmak istemedi ama arkadaslarinin israri karsisinda, sonunda o da elini bedevi'ye ati. Bedevi ele bakar bakmaz yerinden siradi ve heyecan iinde ; "Sen padisah olacaksin," dedi ve ilave etti "15 yil hkm sreceksin." Gen subaylar glstler ve yollarina devam ettiler. Aradan yillar geti, Mustafa Kemal Trkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaskani oldu. Cumhuriyetin 14. yilinda hastalandi. Karacigeri ktye gittiginde evresindekiler ona "Artik ime, Pasam" dediler. Atatrk onlara bir zamanlar yolda rastladiklari falci bedevi'yi hatirlatti ve glerek, "Arap vaktiyle sylemisti. Bizim padisahlik nasil olsa 15 yil srecek...Hesapa bu son senemizdir..." Yil 1938 'di... SECCADE ZERINDEKI KEHANET Bilindigi gibi Hint halki Atatrk' ve Trk halkini yanliz birakmamisti.Kurtulus savasindan yillar sonra ,1929 yilinda Bir hintli Mihrace Atatrk' Pera Palas'taki 101 No'lu odasinda ziyarete gelmisti. Mihrace'nin Atatrk' hangi nedenle ziyaret ettigi ve adi ve ziyaret sebebi hala bilinmiyor. Mihrace'nin ziyaretindeki bir sir da getirdigi hediyede yatmaktadir. Bu hediye altin sirmali, hint isi ipek bir seccadedir. Seccadenin zerinde bir samdanin asili oldugu dz bir kemeri,her iki yaninda birer gvercin bulunan bes kubbeli bir diger kemerin evreledigi grlmektedir. Bordr de fillerden olusmaktadir. En ilgin yer ise her iki kemerin arasinda orta kisimda dal kivrimlari ve gllerin evrimi ile olusan boslukta romen rakkamli bir saatin bulunmasidir ve saat. 09.08' i gstermektedir.Atatrk Mihracenin ziyaretinden 9 sene sonra saat 09.05 'te vefat etmisti. Seccade halen Pera Palas' ta bulunmaktadir. Atatrk birok defa gelecege ait olaylari byk bir kesinlikle haber vermisti. Atatrk 1931 yilinda, 2.Dnya savasi'nin patlamasinin yakin oldugunu sylemis ve bu konudaki dsncelerini General McArthur'a syle anlatmisti. "Versay antlasmasi, 1.Dnya Savasi'na yol aan nedenlerden hibirini ortadan kaldirmadi. Tersine rakipler arasindaki uurumu bsbtn derinlestirdi. Simdi iinde yasadigimiz baris dnemi, sadece bir ateskesten ibarettir. Avrupa'nin gelecegi Almanya'nin alacagi tavra baglidir." General McArthur'a gre,savasin 1940-1945 yillari arasinda ikacagini syleyen Atatrk, Almanya'nin ancak Amerika'nin savasa katilmasi ile yenilecegini ifade etmistir. Atatrk hayatinin sonlarina dogruda syle diyordu ; "Bir dnya savasi yakindir.Bu savas sonucunda, dnyanin durumu ve dengesi bastanbasa degisecektir." Atatrk, Mussolini hakkinda da su grslerini aiklamisti: Mussolini bir maceraperesttir. Milletini bir uuruma srklemektedir. Her tarafa saldiriyor. Bu adam yznden, ok simarmis olan bu millete dersini vermeyi ok isterdim, lakin yakinda bir kk millet onlara layik oldugu dersi verecektir. Ve sunuda hatirlatirim ki, bir gn gelecek, Mussolini'yi kendi milleti lin edecektir." Bu grsleri aynen gereklesmistir. ATATRK'N RYASI :

Atatrk'n bir ryasini da Dr.Resit Galip Bey'den grenmekteyiz, "Mustafa Kemal ,Ankara'ya geldikten bir sre sonra ilgin bir rya grmst. Ertesi gn bana syle anlatti. ; "Resit Bey, ryamda bana 'Pasam ,Inn'den ne haber?'diye sordunuz. Bende vaziyet kritiktir' cevabi verdim. 'Kritik nedir? Anlamadim ki!'dediniz. Bende 'Bunun cevabini 15 dakikaya kadar veririm' diyerek odama ekildim." Mustafa Kemal bana bu ryasini anlattiginda dsman henz Izmir'e ikmamisti, Inn mevkii de henz bir nem tasimiyordu. Aradan yillar geti 2.Inn savasi'nin kritik gnlerinden biriydi. Mustafa Kemal'in arabasi Millet Meclisinin nnde durdu. Hemen yanina kosarak, telas ve endise iinde, "Pasam, Inn'den ne haber?" diye sordum. Aynen su cevabi verdi ; "vaziyet kritiktir" O zaman ben ; "Kritik nedir? Anlamadim ki!" dedim. O da ; "Sana bunun cevabini 15 dakikaya kadar veririm" dedikten sonra glmsedi ve ; "Hani Ankara'ya geldikten sonra bir rya grmsdm,hatirladin mi?" Hafizami yoklayarak, ryasini anlattim. Glerek; "iste, rya ayniyle vakidir. Ben Ismet'i tanirim, greceksin 15 dakikaya kadar kendisinden muzafferiyet haberi alacagiz." Gerekten de 5 dakika gemeden bir telgraf gelmis ve 2.Inn savasi'nin da zaferle sonulandigini grenmislerdi... Atatrk, Kurtulus savasindan ok nce, bir Trkiye haritasi izmisti. ATATRK'N 1907'DE IZDIGI T.C. HARITASI : Atatrk, Kurtulus savasindan ok nce, ittihatilarin Trakya'da 1907'de yaptiklari bir toplanti sirasinda, bir Trkiye haritasi izmisti. Orada bulunanlarin anlattiklarina gre, o gnk Osmanli devleti sinirlariyla hibir ilgisi olmayan ve o zaman hibir anlam veremedikleri bu harita, gelecekte, yine Atatrk'n kuracagi Trkiye Cumhuriyeti'nin haritasi olacakti. Haritada bugnk sinirlarimiza uymayan tek bir fark vardi ;Atatrk, bizden ayrilmasina gnlnn bir trl razi olmadigi Kerkk' de Trkiye topraklarina katmisti. DENEME UUSU : Uaklarin ilk deneme ve gelisme dnemleriydi. Fransa'da yapilan bir uak gsterisine katilan, birok ulusun temsilcileri arasinda, Osmanli atesesi olarak Mustafa Kemal'de katilmisti. Gsteriyi izleyenler, sirasiyla uaga bindirilerek gezdiriliyorlardi. Sira Mustafa Kemal'e geldiginde, gsteride bulunan ve gen atesenin komutani olan sahis, birden bir rahatsizlik duyarak Mustafa Kemal'in uaga binmesine engel oldu. teki temsilcilerle havalanan uak kisa bir sre sonra dst ve iindekilerden sag kurtulan olmadi. ATATRK VE "9" VE "19" Rakkamlari : Atatrk'n hayatinda "9" rakkaminin kendine zg nemli bir yeri olmustur.rnegin Atatrk'n dogum yili olan 1881 rakkami, "9" rakkami ile birok ilskiler gstermektedir. 1+8=9 8+1=9

18=2x9 81=9x9 18+81=99 19x99=1881 Atatrk'n harb okuluna girdigi tarih : 1899 Vatani kurtarmak iin Samsun'a ayak basti : 19/05/1919 Bandirma vapurunda yolcu sayisi 19 'dur. Ittihat ve Terakki'nin yillik toplantisina Trablusgarp delegesi olarak katildi : 22/09/1909 Sivas kongresinde Anadolu ve Rumeli Mdafaai Hukuk Cemiyeti Heyeti Temsiliyesini kurdu : 04/09/1919 Erzurum Mebus adayligini kabul etti : 19/10/1919 TBMM tarafindan kendisine gazi nvani verildi ve Maresallige terfi ettirildi : 19/09/1921 Atatrk 19.yzyilda 19 yil yasamistir. Atatrk 19.yzyilin bitmesine 19 yil kala dogmustur. Atatrk'n ilk askeri grevi, 19.Kolordu Komutanligidir. Mustafa Kemal Atatrk : 19 harften olusmaktadir. Mustafa Kemal Atatrk'n nfus czdaninin numarasi da 993814-B idi. Bu sayi dizisindeki 938 rakkami ldg yili hatirlatmakta geriye kalan 9 ve 14 rakkami da lm saatinin yakin bir benzeridir. "Ne mutlu Trkm diyene" =19 "Istikbal gklerdedir" =19 Ismini farkli farkli adlarla andigimiz Sonsuzlugun Sonsuz Gc, Btnn Gc.... ATATRK'N NSEZILERI : Bunlar bir gn olacaktir... Grrsnz, isitirsiniz... Prof. Dr. Afet Inan "Atatrk hakkinda hatira ve belgeler" adli kitabinda ilgin bir hatirasini naklediyor. Atatrk 09 ocak 1936 Persembe gn, dil ve tarih cografya fakltesi'nin ailis dersinde okumasi iin Afet Inan'a : "Tarih belgelerinin ilerideki kesifleri buna dayanacaktir. Her tarihi kisinin syledigi szler toplanabilecek ve bylece biz onlari kendi seslerinden ve szlerinden dinleyebilecegiz." diyerek yaziyi verir. Buna karsilik Afet Inan : "Bu ok uzak bir gelecekte belki olabilecek kesfin benim ifadem olarak verilmesine cesaret edemiyecegimi" kendisine syledigim zaman cani sikildi ve syle dedi : "Bunlar bir gn olacaktir...Grrsnz, isitirsiniz..." 30 yil sonra : Atatrk tarafindan bu yazinin verilmesinden 30 yil sonra yine ayni ay ve gnlere tesadf eden, 01 Ocak 1966' da syle bir haber yayimlandi : "Venedik'in Saint Georges Adasi'ndaki Benedictis Manastiri Labratuvarlari'nda, manastir rahiplerinden Pellegrio' nun ynetiminde, seslerin ayirimi esasina dayanan ok dikkate deger arastirmalar yapilmaktadir. Italya Iisleri Bakanligi, 1962 'de baslayan bu alismalari kontrol etmektedir. Fakat elde edilen sonular halen aiklanmamistir. Saint Georges Adasi'ndaki bilim kurulunun gemise ait sesleri toplayacak, elektronik aralar retmeye alismaktadirlar. Bilim adamlari zellikle Demosten, Pitagor ve Jul Sezar'in sylevlerinden kendi sesleri ile paralar

elde etmeye ugrasmaktadirlar." Haberin sonunda ise daha aiklayici bilgilerin su anda verilemeyeceginden bahsediliyordu. ATATRK'N GRDG SON RYA : 26 Eyll 1938 tarihinde Atatrk, rahatsizligi ile ilgili olarak ilk defa hafif bir koma atlatmisti.Prof.Dr.Afet Inan,olayi syle anlatiyor : "O geceyi rahatsiz geirdi,ilk hafif komayi o zaman atlatmisti.Ertesi sabahki aiklamasinda" : "Demek lm byle olacak" diyerek "uzun bir rya grdgn" syledi ve "Salih'e syle ,ikimizde bir kuyuya dstk, fakat o kurtuldu" dedi. Atatrk'n, burada "kuyuya dsme" sembol ile grdg rya vizyonu,kendisininde syledigi gibi lmn habercisiydi. Salih Bozol'un kuyudan kurtulmasi ise bilindigi gibi, Atatrk'n vefat ettigi gn, buna ok zlen Salih Bozok'un da intihar etmesi ve sonunda onun kurtarilmasini simgeliyordu. Iste bu ATATRK'n son ryasi idi... "Bir yolcunun yolda yryebilmesi iin, ufku grmesi yeterli degildir, ufkun tesini de grmesi gerekir..."

SMYA
Simya, kimyann bir bilim olmas ile hep kmsenmi, gerek felsefesine, gerekse sembolizmine gerei kadar deer verilmemitir. Simya, yaygn olarak, maddeden altn elde etmek iin yaplan almalarla ilgili olarak bilinir. Simyac ise vaktini altn elde etmek iin geiren kiidir. Aslnda Simya kken olarak ok eski zamanlara dayanr ve maddi olarak altn elde etmekten ok daha derin amalar vardr. Genel olarak Simya Etimolojik olarak Simya szc Trkede varolan Kimya szc ile ayn kkenden gelmektedir. Kkeni Arapa olan bu szckler Arapaya da Kara lke anlamna gelen Khem szcnden gelmitir. Bu Kara lkeise Msrdr. Etimolojik olarak da Simyann kkeni Msr olarak gzkmektedir. Simya gerekte bir dnm sanatdr. Kirli olan, hasta olan bir ok sreten geirerek , arnm ve mkemmel olana dntrmeyi amalar. Simya oklt bir sanat olarak gzkmektedir. Bunu sadece belli kimseler uygulayabilmekte, geni kitlelere yaylmas engellenmektedir. Ayrca Simyann ezoterik bir karakteri de vardr. Simya renimi inisiyasyona dayanmakta, kullanlan semboller sadece bu eitimi gemi kiiler tarafndan anlalabilmektedir. Simya felsefesinde ise Tanrnn birlii ve ruhun lmszl yer almaktadr. Simya eitimi srasnda adaya retilen temel esas , simyacnn bir eyler icat ettii deildir; simyac sadece srlar zmektedir. Bu ynyle simya uzun yllar boyunca genel karakterini deitirmemitir. Simya ayn zamanda Hermetik felsefenin de bir uygulamas olarak kabul edilmitir. Zaten simyaclar da kendilerini filozof olarak kabul etmiler ve bu srlarn Hermes (Msr panteonunda Thoth) tarafndan verildiini iddia etmilerdir. Simya en genel anlam ile bir sanat ya da bir teknik olarak anlalabilir ve amac maddenin iindeki altn ortaya kartmaktr. Simyaclara gre madde hastadr ve iyiletiinde altn ortaya kmaktadr.

Simya bu amala Felsefe tan aramaktadr. Bu ta maddeyi altna evirebilmekte ve bundan elde edilen iksir (Elixir) ile insan lmszle kavuabilmektedir. Simyada ulalan bu son noktaya giden yol Ars Magna (Byk/ulu Sanat) olarak adlandrlmaktadr. Tarih boyunca simya mistik ve pratik simya olarak iki ynde gelimitir. Pratik simya , kimya biliminin douunda byk rol oynarken , mistik simya,ezoterik felsefenin bir baka ehresi olarak gnmze kadar gelmektedir. Mistik Simya Pratik simyann teorilerine ve sembollerine gemede nce mistik simyay incelemek gerekmektedir. Bylece pratik simyada da madde ile yaplan benzetmede aslnda insana ait sonular karlabilecei ok rahat gzkecektir. Simyann, maddenin iinde saaltm ile altn kefetmesi, bir bakma insandaki Tanrsal tzn ortaya karlmas ile benzerlik gstermektedir. Metallerdeki hastaln,kirin yok edilip altnn ortaya karlmas gibi , uzun bir sreten sonra da insandaki tanrsal tz aa kabilir ve kii yi iin alabilir. Ars Magna , bu adan insan iin de kullanlabilir, bu anlam ile inisiyasyonu da temsil etmektedir. Ars Magna ile insan Tanr ile birleebilmekte, kendini maddeye balayan balardan kurtulabilmektedir. Bu balamda Felsefe ta da mutlak olana , tanrsal tze kavuturan bilin anlamn kazanmaktadr. Ayn ekilde ksiri iip lmszle kavumak da ruhun lmsz olduunu anlamak anlamna gelmektedir. yleyse kendi iindeki Tanrsal tz bulmak isteyen kii , tpk maddenin saflatrlmas gibi , kendi iine dnerek kendini saflatrmal ve gizli olan , iindeki Felsefe tana ulamaldr. Simyada kullanlan yntemler ezoterik olarak inisiyasyonu da bu anlam ile temsil etmektedir. Bu , en gzel ifadesini VITRIOL szcnde bulmaktadr. VITRIOL aslnda Latince bir cmledeki szcklerin ba harflerinden olumutur. Bu cmle Visita Interiora Terr Rectificando Invenies Occultum Lapidem dir ve Dnyann derinliklerini ziyaret et gizli ta bulacaksn anlamna gelmektedir. Bu pratik simyada kayp ta ya da mineral olarak dnlmekle beraber, aslnda insann Tanry , tanrsal olan kendi iinde bulaca anlamna da gelmektedir. Bu ekli ile simya gerek bir ezoterik doktrin olup gnmzde de baz prensipleri ile yaamaktadr. Simyann Temel Prensipleri Simyaclara gre madde birdi ancak farkl ekiller almaktayd. Madde ayrca kendi paralar ile birleebilir ve sonsuz sayda yeni form alabilirdi. Kuyruunu sran ylan olarak gsterilen Ouroboros sembol de bunu temsil etmekteydi. Bu dnce aslnda Tanrnn birliinden kaynaklanmaktayd. Evreni yaratan Tanr Ruha eitli formlar vermi ve madde olumutu ; ancak bu Tek olann farkl grnlerinden ibaretti. Her yaratlan unum in multa diversa moda , Trkesi ile farkl ekillerde tek olan idi. Simyac ise bu formlarn arasnda Altn olan aramaktayd. Bu ynyle simya, kendinden nce gelen tek tanrl ezoterik dncenin , dnemindeki temsilcisidir. Simyaya elik etmi olan ezoterik felsefe, Msr tanrs Thotha Yunanllarn yaktrdklar Hermes isminden tr Hermetik felsefe ya da dnce , ya da ksaca Hermetizm diye adlandrlr. Orta a boyunca Hermese atfedilen hermetik metinler Corpus Hermeticum diye adlandrlmlardr. Corpus Hermeticum genelde diyaloglardan olumaktadr. Hermetik metinlerden en nemlisi Zmrt tablettir.

Hermetik felsefede ruh ve madde birbiri ile i ie girmitir. Birisi tekinin farkl bir grntsdr. Ayn ekilde ou hermetiste gre maddenin de bir ruhu vardr. Simyaclar eski dnceye bal kalarak Ate, Toprak, Su , Hava olmak zere drt elementin (Tetrasomia) varln kabul etmilerdir. Bu elementler bildiimiz anlamlarndan te baz zellikleri temsil etmektedirler. Simyaya gre grnen iki element , Toprak ve Su , ilerinde grnmeyen iki elementi de barndrmaktadrlar: Ate ve Hava. Bunun dnda , baz simyaclara gre beinci bir element daha vardr ki bu da Etherdir. Ether beden ile ruh arasnda da araclk grevi grmektedir. Simyada Platon dngs denilen kavrama gre elementler arasnda srekli bir de dnm vardr. Ate Havaya, Hava Suya, Su Topraa ve Toprak Atee dnmekte olup bu dng bu ekilde srmektedir. Simyaclar ayrca , Zmrt tabletlerde belirtilen Yukarda olan aada olann aynsdr prensibinden yola karak da her bir gezegen ile bir metal arasnda balant kurmulardr. Buna gre bilinen yedi gezegen ile metaller arasndaki iliki aadaki gibidir :

Gne > Altn Ay > Gm Merkr > Cva Vens > Bakr Mars > Demir Jpiter > Kalay Satrn > Kurun Bunlar iinden Altn ve Gm mkemmel metaller olup dierleri mkemmel olmayan metallerdir. Bir teoriye gre metaller demir > bakr > kurun > kalay > cva > gm > altn srasn izleyerek altna dnmekte , bu sre dng eklinde devam etmektedir. Simya ile astroloji arasnda da sk bir iliki vardr. Her metale bir gezegen karlk geldii gibi, baz reaksiyonlarn gerekleebilmesi iin gezegenlerin uygun konumu da gzlenmektedir. Simyaclarn , gnostiklere benzer bir de evren modelleri vard. Merkezde Dnya, daha sonra yedi gezegen , etrafnda sabit yldzlar , en dta da saf ruhlar bulunmaktayd, bundan sonras ise Tanry gstermekteydi. Simyaclar iin Gne de byk nem tamaktayd. Gne bazlarna gre hayatn kayna , hatta Tanrsal szn grnebilir hali idi. Bu nedenle, simyaclar Dnya merkezli evren teorisinden Gne merkezli teoriye geite fazla zorlanma yaamamlardr. Simyada bir nemli ayrm da diil/eril ya da dii/erkek ayrmdr. Baz simyaclar lk adaki bir dnceyi savunmular ve Tanrnn yaradltan nce hermafrodit olduunu ve yaradlla birlikle erkek ve dii olarak ayrldn iddia etmilerdir. Buna gre Gne eril, dnya diildir. Aslnda diil zellik en ok Ay ile kendini belli etmektedir. Simyadaki bir baka dalite de macrocosmos / microcosmos dur. Bu ikisi arasndaki benzerlik de daha nce grdmz gibi ifadesini zmrt tabletlerde bulmutur. Bir baka gr de insann douunun evrenin douuna benzedii ynndedir. Simyadaki bir nemli kavram da dalitenin yannda lemedir. nl simyaclardan Robert Fludd dnya vardr : arketipler dnyas, macrocosmos ve microcosmos; yani, Tanr, Doa ve nsan.

demektedir. Bu leme elementlerde de karmza kmaktadr. Nasl Tanrda bir leme var ise insanda da ruh,can,beden olarak leme vardr. Bunun elementler dnyasna yansmas ise , Kkrt, Tuz ve Cva eklindedir. Burada anlalmas gereken bildiimiz anlamda kkrt, cva ve tuz olmamakta, ancak bunlarn temsil ettii prensipler olmaktadr. Aslnda kkrt ve cva iki kart prensip olup aralarnda tuz ortay temsil etmektedir. Kkrt aktif olan temsil etmekte olup erildir. Cva ise tam tersi olarak pasif olan temsil etmekte olup diildir. Tuz ise ikisini arasnda bir bileim olup , gvdeyle ruhun balanmas gibi balayc bir grev yapmaktadr.

Kkrt Cva kartl aadaki gibi de zetlenebilir : (Hutin) Kkrt > Eril Aktif Scak Sabit Cva > Diil Pasif Souk Uucu Baz simyaclara gre bu prensipler baba/anne dalitesini gstermekte ve ayr duran bu prensipler , eitli ekillerde birleip yeni maddelerin olumasn salamaktadrlar. Baz simyaclar prensip ile drt elementi birletirmeye almlar ve aada zeti grlen sonuca varmlardr (Albert Poisson , Thorie et Symboles des Alchimistes, Paris,1891) : Kkrt Toprak (Grlebilir, Kat) (Sabit) Ate ( Gizli,sbtil) Tuz Ether Cva Su (grnr, likit) (Uucu) Hava ( Gizli,gaz) Bu arada dikkat edilmesi gereken bir nokta da simyada her svnn Su, her katnn Toprak, her gaz Hava ve de her s kayna Ate olarak adlandrlabildiidir. Pratik Simya Simyann en bilinen ve en yaygn ekli pratik simyadr. Simya pratiini gerekten bilinli ve dnemine gre olduka bilimsel yapan stadlarn yan sra bir ok maceraperest de bu konu ile uramlardr. Ancak o dnemden kalma prensipler, zellikle de metodlar gnmz kimyasna da temel oluturmutur. Simyac iin ama Felsefe tan elde etmektir. Ancak bunu elde edebilmesi uzun ve zahmetli bir itir. Simyac uzun proseslerden geirecei ilk maddesini dikkatli semek zorundadr. Latince Materia Prima diye adlandrlan ilk madde almann baarya ulaabilmesi iin ok byk nem tamaktadr. Pratik simyada genelde uucu ve hareketli olarak Cvaya karlk gelen ilk madde, ezoterik olarak da ra, inisiyasyona alnacak, mkemmel olmayan, kiiyi temsil etmektedir. Simyac kendi laboratuarn da kendi kurmak zorundadr. Aletlerini kendi temin etmeli ve laboratuarn btn gzlerden uzak bir yerde oluturmaldr. Simyac iin almalarna balayaca zaman ok nemlidir. Simyaclar genel olarak lkbaharda Gne Ko burcundayken almalarna balarlar. Bazen Boa ya da kizler de almak iin uygun zaman olmaktadr. Ancak, lkbahar doann canlanmaya balamasn, bir tr doumunu sembolize ettii iin, byle bir alma iin de en uygun zamandr. lk madde ile uygun zamanda almaya baladktan sonra, gelen aama hasta olan metalin temizlenmesi, arnmas ilemidir. Bunun iin gizli ate , ignis innaturalis gerekmektedir. Bu elleri slatmayan su ya da alevsiz yanan ate diye aklanmaktadr.

Btn bunlar hazrlanp uygun ekilde hazrlandktan sonra hermetik olarak kapatlm bir kap iine , ya da yaygn ad ile Filozofik yumurtann iine konduktan sonra, tpk kulukada olduu gibi burada sabit bir scaklkta beklemek zere, Athanor ad verilen frnn iine konur. Yumurta ayn zamanda yaradln da bir semboldr. Burada da grld gibi pratik simya ile ezoterik simya arasnda byk bir paralellik vardr. Adayn yetiebilmesi iin iinde yakmayan bir ate olmas gerekmektedir. Hermetik kap ise d etkilerden uzaklamay temsil etmektedir. Yumurta sembolizmi ise zaten adayn yeniden dnyaya geleceini gstermektedir. Baz simya metinlerine gre de Materia Prima iinde Cva ile belirtilen pasif prensibin yannda Kkrt ile belirtilen aktif prensip de vardr ve bunlar yumurtann iinde etkileime girerler. Daha sonra bunlarn lm ile Bilge Cvas doar. Bu siyah olandr. Bu yine mkemmel bir metal deildir , ancak bu da bir aamadr. Daha sonraki aamada ise beyaz olan aa kar. Albedo diye adlandrlan bu beyazlk amasnda Rosa Alba, Beyaz Gl ortaya kar. Bu aamann sonucu krmz olan Bilge Kkrd ile tamamlanr. Son aama ise Krmz kkrt ile beyaz cvann birleimidir. Bu Kutsal birleme sonucu Felsefe ta ortaya kar. Baz metinlerde Felsefe ta AZOT olarak adlandrlr. Bu doal olarak bildiimiz azottan farkldr. Felsefe ta btn maddelerin ba ve sonu olarak grlmektedir. Bu yzden Azot szc de btn alfabelerde ortak olan A ile balamakta, sras ile Latin , Yunan ve brani alfabelerinin son harfleri olan, Z,O ve T ile bitmektedir. Simyann pratiine de baktmzda ezoterik yn aa kmaktadr. Bu aamalar aslnda adayn inisiyasyon yolunda kat ettii mesafedir. Simya tarihi Simyann tarihi ok eski devirlere uzanmaktadr. Aslnda ilk devirlerde kimya ve simya tarihi ortaktr denebilir. nsann ilk bu kavramlar hakknda dnmesi ve kullanmas kukusuz atein elde edilmesinin renilmesi ile balamtr. Daha sonra metalleri kullanmay ve doal halinden saf haline getirmeyi renen insan zamanla madde zerine dnmeye balamtr. Aslnda metallerin maden filizinden elde edilmesi de ezoterik simyada sk kullanlan bir rnektir. nsan da filiz iinde saflatrlmay bekleyen metal gibidir denir. Her durumda, madenin filizden ayrlmas , simya iin nemli bir rnek oluturmutur. Filizinden ayrtrlan metalin geirdii evreler gibi , altn da pisliklerinden arnabilir diye dnlmtr. Simyann tarihi altnn maden filizinden elde edilmesiyle balar diyen gr bir yana , tarihiler simyann Msrda doduu konusunda srarllardr. Aslnda Msrda altn elde etmek bir ruhban snfnn elinde olduundan iki gr de birbirine yakn kabul edilebilir. Douda, in ve Hintte de simyann varolduu bilinmektedir. Ancak biz kendimizi simyann bat dnyasndaki tarihi ile snrlayacaz. lk simya bilgilerinin Hermes Trimegistus, Kere byk Hermes, tarafndan verildii sylenir. Bu ise daha nce de belirttiimiz gibi , insanla btn bilgileri veren Msr tanrs Thothun Yunanlam halinden baka bir ey deildir. Hermes Trimegistus Orta a simyaclar tarafndan tanrsal bilgileri bilen ve veren, ilk mrit olarak grlmtr. Orta a boyunca varolan simya sadece Msrdan gelme deildir. Karmak bir kkeni vardr, daha dorusu bir ok kltrden farkl ekillerde etkilenmitir. Yunan kltrnden simyaya geen en nemli teori elementler teorisidir. Eski Yunanda maddenin yaps ile ilgili iki nemli teori gelimitir. Bunlardan biri atom teorisi teki de elementler teorisidir. Kkenleri

daha eskiye de dayansa drt elementin teori haliyle sunulmas Eski Yunanda olmutur. M Yedinci yzylda yaayan Thales , doann akl ile anlalabileceini savunmu ve suyun dnyann ana prensibi olduunu iddia etmitir. M 610-545 yllar arasnda yaad dnlen Anaximandros apeiron diye adlandrd amorf bir prensibi ortaya atmtr. Anaximenes ise her eyin kkeninde hava olduunu sylemitir. Heraklite gre ise bu prensip atetir. M 540-450 yllar arasnda yaayan Parmenides ise daha ilgin bir gr gelitirmi ve evrenin aslnda Tek olduunu ve farkl grntler aldn savunmutur. En byk karakteristii hareketli olmas , devaml form deitirmesidir. M 485-425 yllar arasnda yaayan Empedokles iin ise ate, hava,su ve toprak maddeyi oluturan drt elementtir ve ak ad verilen ekim kuvveti ile Parmenidesin evrenine benzeyen evreni olutururlar. Ancak Nefret ad verilen itim kuvveti ile itildiklerinde zlmeler olur. Drt element dncesinin Orta alar boyunca varolan ekli kukusuz Platonun ve zellikle de Aristonun eseridir. Platon elementleri geometrik formlar ile ortaya koymaya almtr. Ancak simyadaki teori byk lde Aristonun teorisidir. M 384-424 yllar arasnda yaayan Aristo, bir ok konuda olduu gibi drt element teorisi ile de Orta a boyunca tek otorite olarak kalmtr. Aristoya gre ilk madde eitli formlar alabilmektedir. Bu alnan formlar da baz temel zelliklere baldr. Bu zellikler drt tanedir : Scak, souk, kuru, slak. Buna gre Ate : Scak Kuru Hava : Scak Islak Su : Souk Islak Toprak: Souk Kuru olarak zellik gsterirler. Bu da simyada kullanlmtr. Aristo ile olgunlua ulaan elementler teorisi ve Msr kaynakl simya skenderin fetihleri ile beraber karlama olana bulmu ve bir senteze ulamtr. Bu senteze dou kkenli okltizm, Yahudi ve Hristiyan mistisizmi de kararak, Orta adan itibaren simyaclarn temel teorilerini oluturmulardr. Yunan-Msr sentezi simya ile ilgili en nemli belge MS. nc yzyldan kald sanlan Leyden papirsdr. Drdnc yzyldan itibaren ise simya eitimi yaygnlamtr. zellikle Panopolisli Zosimus simyay daha ritelik bir hale getirmitir. Bu dnemde, zellikle skenderiyede simya zerine bir ok eser ortaya kmtr. Bu eserler arasnda Hermes, sis gibi tanrsal kiiliklerin yazd varsaylan eserlerin yan sra Keops gibi hkmdarlarn, Platon, Pythagoras, Tahles gibi filozoflarn ya da Zosimus gibi simyaclarn yazdklar sylenen eserler de vard. Bunlar Felsefe tandan ve lmszlkten de sz etmekte , ayn zamanda simyann ezoterik yann da ortaya koymaktaydlar. Simya daha sonra Bizansta da varln srdrmtr. mparator Heraklius Simyay desteklemitir. Ancak Bizansta simya ok geliememi, daha sonra da Batya gemitir. Araplarn Msr igal etmesi , simyann slam dnyasna da girmesini salamtr. Arap kltrnde slam ncesinde simya hakknda yazlan eserler bilinmemekle birlikte, Msrn igalinden sonra bu konuda yazlan eserlerde bir patlama olmutur. Btn slam dnyasnda Arapa tek resmi dil olduu iin , eski Msr ve Yunan eserlerinin Arapaya yaplan tercmeleri de btn slam dnyasna yaylm, bu konuda almalarn oalmasn salamtr. Mslman simyaclar arasnda en tannm kukusuz Batda Geber adyla tannan Abu Abdullah Cabir ibn Hayyandr. Cabirden kalan eserlerin bir blm Corpus Jabirianus adyla toplanmtr. ou

kaybolan bu yazlarda simya kadar slamn ezoterik aklamalarnn da varl bilinmektedir. Cabir bu yazlarda ezoterik bilgi vermesine ramen olabildiince aklama yapmtr. Simyann Orta a Avrupasna geii greceli olarak daha ge olmutur. zellikle Arap istilalar ve Hal seferleri srasnda bu kltrle tanan Bat dnyas Orta an sonlarna doru simya ile ilgilenebilmitir. Simya anlamna gelen Alchemy/Alchimie szcnn ve simyada kullanlan Alkol, Alambik, Elixir gibi szcklerin Arapadan gelmi olmas da bu kkeni ortaya koymaktadr. On nc yzyln ilk yarsndan itibaren Fransisken manastrlarnda simya yaygnlamaya balamtr. Buradan Robert Grossette tarafndan Oxforda da geen simya, burada da popler olmu ve Robert Grossettein rencilerinden biri olan Roger Bacon da bu konuda olduka sivrilmitir. Simya kadar astroloji ve oklt bilimlerle de ilgilenen Bacon sonunda kilisenin de dikkatini ekmi ve bu yzden hapse girmitir. Daha sonra gizemli bir ekilde ortadan kaybolan Bacon, simyaclarn lmsz olduu konusunda rivayetlerin kmasna da neden olmutur. 1240 1311 yllar arasnda yaam olan ve Rosarium Philosophorum adl eserin de yazar olan Arnaud ve Villeneuve de bu konuda zamannn tannm isimlerindendir. Villeneuve simya kadar astroloji ve tpla da uramtr. Eserleri ise lmnden sonra yaklmtr. Villeneuveden etkilenen iki Fransisken de simya konusuyla ilgilenmilerdir, bunlar Raymond Lulle ve Jean de Rupescissadr. Fransiskenler kadar Dominikenler de simya ile ilgilenmiler ve 1193-1280 yllar arasnda yaayan ve Byk Albert adyla da anlan Albert de Bollstaedt Dominikenlerin arasndan kmtr. Her eye ramen On nc yzyln sonuna kadar simyaclar manastrlarda rahat rahat simya ile ilgilenebiliyorlard. Ancak zamanla simya kilisenin tepkisini ekmeye balar. Bu arada manastrlar dnda da simya ile ilgilenen kiiler trerler. Artk Hermesin bilimi ile kilise kar karya gelmeye balar. Ancak Kilise nlemini almakta gecikmez ;1317de Papa Jean XXII bir karar yaynlayarak (Spondent quas non exhibent) sahte altn yapanlar ve simyaclar mahkum eder. Buna gre simyaclar fazlasyla oalmlardr. Bu srada gizemli bir kiinin simyann srlarn bulduu konusunda bir rivayet yaylmtr. Bu kii Nicolas Flameldir. 1330 1418 yllar arasnda yaad sylenen Flamel , sylentiye gre Yahudi Abraham isimli , simyann srlarn veren bir kitap bulmu, ve yllarca kars Pernelle ile uraarak buradaki ifreleri zm ve bu sanatn srrna vakf olmutur. On beinci yzylda gelien simyada dneminin en nemli isimlerinden biri de Basil Valentindir. Yaam hakknda tam bir bilgiye sahip olamadmz Valentin zellikle On iki Anahtar isimli eseri ile nldr. Simya Rnesans ile birlikte en yksek noktasna ulam ve bu dnemde Kabala , by, Yeni Plantonculuk gibi dier ezoterik doktrinler de simyaya katkda bulunmutur. Bu dnem ayrca RoseCroix gibi gizli rgtlerin de ortaya kt bir dnemdir. Bu dnemde Denis Zachaire,John Dee gibi nl simyaclar da ortaya kmtr. Dnemin en nemli ismi kukusuz 1493 doumlu Paracelsusdur. Maceral bir hayat yaadktan sonra 1541 ylnda hayata gzlerini yuman Paracelsus, kariyerine nce doktor olarak balam, bir ok maceradan sonra ifacl ile n kazanmtr. Doktor olmasna ramen, simyann tptan ayrlamayacan sylemi ve doa ve insan zerine almtr. Macrocosmos ve microcosmos zerine dnce sistemini kuran Paracelsus, tuz, kkrt, cva ile ruh, can, beden ilikisini de savunmutur. Ezoterik dncenin ifadelerini iyi bir biimde ortaya koyan Paracelsus , Rose-Croix rgtn de byk lde etkilemitir.

On yedinci yzylda simya ile ilgili almalarn byk blm Rose-Croix tarafndan yaplmtr. ngilterede de Robert Fludd bu dnceyi sistematize etmitir. On yedinci yzyl sonundan itibaren ise oklt bilimlere olan ilgi yava yava azalm, materyalizm n plana gemitir. Eski retiyi savunan rgtlerin varln srdrmesine ramen simya artk poplerliini yitirmitir. Gnmzde simya artk mistik/ezoterik anlam ile srmektedir. Ezoterik dnceler alara gre farkl ekillerde ortaya kabilir, simya da bunun zel bir trdr. Zamann doldurmu ancak ezoterik ierii ve sembolizmi ile yaayan, tarihilerin ilgisini eken bir dncedir.

... AZTEKLER NASIL YAADILAR

...................

Tarih
15. yzyl ile 16. yzyl balarnda, bugnk Meksikann orta ve gney kesimlerinde byk bir imparatorluk kurmu halk. Nabuva dili konuan Azteklerin ad, atalarnn bir olaslkla Kuzey Meksikada bulunan anayurdu iin kullanlan Aztandan (Beyaz lke) gelir. teki adlarndan Tenoka, atalar Tenochtan kaynaklanr. Gene Aztekler iin kullanlan Meksika ad, Texcoco Glnn mistik ad Metzliapan (Ay Gl) ile ilikilendirilir. En byk kentleri Tenochtitlann ad Tenochtan tretilmi, Meksika ise nce kentin ve evresindeki vadinin, sonradan da tm lkenin ad olmutur. Azteklerin kendilerinden sz ederken kulland KulhuaMeksika ad ise, Meksika Vadisinin en gelimi merkezi olan Colhuacan ile zdelemek abasn yanstr. Azteklerin kkeni kesin olarak bilinmemektedir. Ama baz gelenekleri, 12. yzylda Orta Amerikaya gelene dein, daha kuzeydeki Meksika Platosunda avclk ve toplayclkla geinen bir kabile olduklar izlenimini verir. Gene de, Aztlan, yalnzca destanlarda domu bir yer olabilir. Azteklerin gneye gnn, Toltek uygarlnn kn izleyen ve belki de bu k hzlandran genel bir g hareketinin paras olduu sanlr. Texcoco Glndeki adalara yerleen Aztekler, tarihleri boyunca balca merkezleri olan Tenochtitlan S 1325te kurdular. Byk bir devlet ve sonunda bir imparatorluk kurabilmelerinin temelinde, kullanlabilir tm topraklarn entansif biimde ekildii, gelikin bir sulama ve bataklk kurutma sistemine dayal olaanst tarm dzenleri yatar. Bu yntemlerle salanan yksek verimlilik, zengin ve kalabalk bir lkenin domasn salamtr. Tenochtitlan, Itzcoatl dneminde (1428-40) komu Texcoco ve Tlacopan devletleri ile ittifak kurarak Orta Meksikada egemen g durumuna geldi. Daha sonra hem ticari ilikiler, hem de fetihler yoluyla, 400-500 kk devletten oluan, 5-6 milyonluk nfusuyla 1519da 207.200 km2lik alana yaylan bir imparatorluun merkezi oldu. Kent, en gelikin dneminde, 13 km2yi akn bir alanda 140 binden ok insan barndryordu; dolaysyla Orta Amerika uygarlklarnn tarihinde en youn nfuslu yerleim yeriydi. Aztek devleti, askerlerin egemenliindeki bir

despotluktu. Kastlara ve snflara blnm ama dikey akkanln da koruyan Aztek toplumunda ykselmenin en gvenli yolu savata kahramanlk gstermekti. Devlet ilerini rahipler ve brokratlar yrtrd. Toplumun alt katmanlarnda, serfler, szlemeli hizmetkarlar ve kleler yer alrd. Aztek dini, birok Orta Amerika kltrnden deiik unsurlar zmsemi, eitli inan sisternleninden kart eleri bir araya getirmiti. nceki halklarn birok kozmolojik inancn paylaan bu din, zellikle evrenin bir dizi yaradln sonuncusu olduu ve 13 gk kat ile 9 yeralt dnyas arasnda bulunduu yolundaki Maya inancn benimsemiti. Azteklenn balca tanrlar, Sava ve Gne Tanrs Huitzilopochtli, Yamur Tanns Tlaloc ve yar tanr-yar kahraman Tyl Ylan Quetzalcoatl idi. nsan kurban etme treninde, kurbann yrei Gne Tanrsna sunulurdu. Kan aktma treni de yaygnd. Dinle yakndan ilikili Aztek Takvimi, rahiplerin ura olan kapsaml bir ayinler ve trenler dngsnn temeliydi. Orta Amerikann byk blmnde kullanlan bu takvim, 365 gnlk (20er gnlk 18 ay, art 5 uursuz gn) bir gne takvimi ile 260 gnlk (20er gnlk 13 devre) bir dinsel yldan oluuyordu. Birbirine kout giden bu iki yl dngs, 52 yllk daha byk bir dngnn parasyd. Yreye 1519da gelen spanyol kaifler bu uygarln gelimesine son verdiinde Aztek mparatorluunun genilemesi ve toplumsal evrimi henz durmu deildi. Son mparator Il. Montezuma (hd 150220), Hernan Cortas tarafndan tutsak, alnd ve hapiste ld. mparatorluk, stn silahlarla donanm Avrupallarca hzla fethedildi. Azteklerin Bat dnyasnda Codic olarak bilinen ve geyik derisi ya da sabrotu liflerinden yaplm katlara yazlm kutsal metinleri ve elileri, tapnaklarda korunurdu. Yazclar, ideogram, resimyaz ve fonetik imgelerin karm bir teknik kullanrlard. Dinsel tren takvimi, kehanetler, trenler ve tanrlar ile evrene ilikin yorumlar da yazclarn ilgi alanna girerdi. lkenin fethedilmesinden sonra bu metinlerin ounun yok edilmesine karn, Codex Borbonicus, Codex Borgtav, Codex Fejervary-Mayer ve Codex Cospuno gibi baz rnekler gnmze ulaabilmitir. Bu el yazmas metinlerin anlalmas ok gtr ve pek az gerekten Azteklere aittir. Arkeolojik kalntlar arasnda tanr heykelleri, dinsel ierikli ta alak kabartmalar, duvar resimleri, kilden yaplm insan heykelleri ve vazolar ile ta ve ahap maskeler bulunur. Aztek sanat temelde simgesel olduu iin bu kalntlar yardmyla nemli bilgiler elde edilebilir.

Aztek Takvimi
Tonalpohualli denen 260 gnlk dinsel yl ile 365 gnlk gne yln birletiren takvim sistemi. rnek ald Maya takvimi gibi, Aztek takvimi de 20'er gnlk 13 dneme blnen dinsel yl ile 20'er gnlk 18 aya blnen ve ayrca uursuz saylan be gnlk bir dnemi (nemontemi) ieren toplumsal yldan oluuyordu. Gene Maya takviminde olduu gibi, dinsel ve toplumsal Aztek yllar her 52 ylda bir, birbirlerine gre ayn konuma gelirdi. "Yllarn Balanmas" ya da "Yeni Ate Treni" adyla kutlanan bu olaya hazrlk olarak nce tm kutsal ateler ve evlerdeki ateler sndrlrd. Trende heyecann dorua ulat anda rahipler yeni bir kutsal ate yakard. Ardndan Aztek halk da ocaklarndaki atei yeniden tututurur ve lene geerlerdi. 1790'da Mexico'da yaplan kazlarda bazalttan yaplm, arl 25 tonu bulan, 3,7 metre apnda daire biiminde bir takvim ta ortaya karlmtr. Bugn Mexico Ulusal Antropoloji Mzesi'nde sergilenmekte olan tan tam ortasnda Aztek Gne Tanrs Tonaiuth'un yz grlr. Bu yzn evresinde de tanrnn nceki cisimlemi biimlerini yanstan ve dnyann

drt eski an simgeleyen kare biimindeki drt pano vardr. Bunlar da Aztek aynn 20 gnn simgeleyen iaretler evreler.

Aztek Tanrlar
Huitzilopochtli : Uitzilopochtli olarak da yazlr (Nahuva dilinin Nahuvatl lehesinde huitzilin: kolibri ve opochtli: sol). Gne ve sava tanns. Aztekler len savalarn ruhlarnn kolibri (ok gzel, parlak renkli bir ku) bedenine brndne inanrlar ve gneyi dnyann sol yan olarak kabul ederlerdi. Bu nedenle Huitzilopochtlinin ad gneyin dirilen savas anlamna geliyordu. teki adlarndan ikisi Xiuhpilli (Turkuvaz Prens) ve Totecti (Efendimiz). Nahual (brnd hayvan biimi) kartald. En eski inana gre Huitzilopochtli, Coatepec Danda, Tula kenti yaknnda domutu. Annesi Yeryz Tanras Coatlicue, gkten den bir top kolibri tyn (Yani bir savann ruhunu) barnda sakladktan sonra Huitzilopochtliye hamile kalmt. Erkek kardeleri olan gney yarkre yldzlar Centzon Huitznaua (Drt Yz Gneyli) ve kz kardei Ay Tanras Coyolxauhqui onu ldrmeve karar vermiler, ama Huitzilopocthli, Xiuhcoatl' (turkuvaz ylan) silah olarak kullanp onlar yok etmiti. Baka efsanelere gre Huitzilopochtli, Aztekleri geleneksel yurtlar Aztlan'dan Meksika vadisine ulatran uzun g srasnda kabilenin kutsal nderiydi. Rahipler onun colibri biimindeki tasvirini omuzlarnda tayorlard. Bir gece onun buyruk veren sesi duyuldu;bu bu buyruk gereince Aztek bakenti Tenochtitlan 1325te Meksika Vadisindeki glde kk ve kayalk bir adada kuruldu. lk tapnak, rahiplerin bir kartal bir ylan yutarken grdkleri kaya zerinde yer alyordu. Sonraki Aztek hkmdarlar bu sunak yerini genilettiler. Sekiz Kam ylnda (1487) imparator Ahuitzotl burada grkemli bir tapnak yaptrd. Huitzilopochtli genellikle kolibri biiminde ya da kolibri tylerinden mifer ve zrh giymi bir sava olarak betimlenirdi. Bacaklar, kollar ve yznn alt blm maviye, yznn st blmyse siyaha boyanrd. Ayrntlarla ilenmi tyl bir balk giyer, elinde bir kalkan ile bir turkuvaz ylan bulunurdu. Dinsel takvimin Panquetzaliztli (Deerli Ty Bayraklar leni) ad verilen ylnn 15. ay. Huitzilopochtliye ve yardmcs Paynala (Tez Canl: Paynal canlandran rahip, tren alay kentin evresinde dolanrken en nde koard) adanmt. Bu ayda, savalar ve auanime (fahieler) tanrya adanan tapnan nndeki alanda geceler boyunca dans ederlerdi. Sava esirleri ya da kleler Huitzilopochcoda (bugn Churubusco, Mexico yaknnda) kutsal bir kaynan suyuyla ykanr, Paynaln ban ektii tren alaynn kenti dolamas srasnda ya da daha sonra tapnan sunak tanda kurban edilirlerdi. Rahipler ayrca tanrnn en nemli silahn simgeleyen, aa kabuundan yaplm bir ylan yakarlard. Son olarak Huitzilopochtlinin tlm msrdan yaplan bir tasviri trensel olarak okla ldrlr, rahipler ve rahip adaylar arasnda paylalrd. Huitzilopochtlinin bedeni"ni yiyen genler bir yl boyunca ona hizmet etmek zorundaydlar. Aztekler gne tanrsna gnlk besin olarak (tlaxcaltiliztli) insan kan ve yrei sunmak gerektiine ve "gne insanlar" olarak kendilerinin de tanrya bu kurban bulmakla ykml olduklarna inanrlard. Kurban yrekleri quauhtlehuanitl'e (ykselen kartal) sunulur ve quauhxicalli'de (kartal vazosu) yaklrd. Savata ya da sunak tanda len savalara quauhteca (kartaln insanlar) denirdi. Savalarn ldkten sonra, ilkin gnein parlak

kuyruunun bir parasna dntne, drt yl sonra da sonsuza dein kolibrilerin bedeninde yaamaya baladklarna inanlrd. Byk Huitzilopochtli rahibi Quetzalcoatl Totec Tlamacazqui (Tyl Ylan, Efendimizin Rahibi), Yamur Tanrs Tlaloc'un byk rahibiyle birlikte Aztek din adamlarnn bayd. *** Quetzalcoatl : Nahuatl dilinde quetzalli: "deerli ty" ve coatl : "ylan". Eski Meksika tanrlarnn en nemlilerinden olan Tyl Ylan. Tyl Ylan betimlemelerinin ilk rneklerine lkenin merkezindeki Teotihuacan kltrnde (3-8. yy.) rastlanr. O dnemde Quetzalcoatl, Yamur Tanrs Tlaloc'la yakndan ilgili bir yer ve su tanrsyd. Nahua dili konuan kabilelerin kuzeyden g etmesiyle Quetzalcoatl inannda nemli deiiklikler oldu. Tula kenti evresinde gelien Toltek kltrnde (10-12. yy.) gkcisimlerine tapnmayla ilikili olarak savan ve insan kurban edilmesinin nemi artt. Quetzalcoatl sabah ve akam yldz tanrs sayld ve tapna Tula'daki trenlerin merkezi oldu. Aztek dneminde (14-16. yy) Quetzalcoatl rahiplerin koruyucusu, takvimin ve kitaplarn mucidi ve demircilerle baka el sanatlarnn koruyucusu sayld. Ayn zamanda Vens gezegeniyle e tutuldu. Sabah ve akam yldz olarak lmn ve yeniden diriliin de simgesiydi. Arkada kpek bal Tann Xolotlla birlikte lm atalarn kemiklerini toplamak iin Mictlann yeralt cehennemine indiine ve toplad kemikleri kendi kanna bulayarak bugn yeryznde yaayan insanlar dourduuna inanlyordu. Bir baka nemli efsaneye gre OuetzalcoatI Tolteklerin bakenti Tulann rahip kralyd. nsan deil, yalnzca ylan, ku ve kelebek kurban ederdi. Ama Gece Gnn Tanrs Tezcatlipoca by yaparak onu Tuladan atmt. Quetzalcatl da tanrsal su (Atlas Okyanusu) kylarna inmi ve kendini atee atarak Vens gezegeni haline gelmiti. Bir baka ykye greyse ylanlardan yaplm bir sala binerek dou ufkunda kaybolmutu. Tezcatlipocann Tyl Ylana kar kazand zaferde gereklik pay olabilir. Toltek uygarlnn ilk yzylnda Teotihuacan kltrnn rahipler dzeni ve bar ilkeleri geerliydi. Kuzeyden g edenlerin basks toplumsal ve dinsel bir devrime yol am, ynetim rahiplerden askerlerin eline gemiti. Ouetzalcoatln yenilgisi klasik teokrasinin kn haber veriyordu. Onun douya yapt deniz yolculuu, Toltek zellikleri gsteren Itza kabilesinin Yucatan istilasyla ilikili olabilir. Quetzalcoatl n takvim ad Ce Acatld (Tek Kam) ve onun Tek Kam ylnda doudan geri dneceine inanlrd. Bu inan Aztek hkmdar Il. Montezumann, Meksika Krfezine klar (1519) Tek Kam ylna rastlayan spanyol fatih Hernan Cortes ile arkadalarn tanrsal eliler olarak grmesine yol at. Quetzalcoatl tyl bir ylandan baka, sk sk sakall bir erkek olarak da betimlenirdi. Rzgar Tanrs Ehecatl kimliiyle iinden rzgar geen iki oluklu bir maske takar ve kuzeydoudaki Meksika kabilesi Huasteklere zg koni biiminde bir apka giyerdi. Azteklerin bakenti Tenochtitlandaki (bugn Mexico) tapna Ehecatla uygun, yuvarlak bir yapyd. nk Ehecatln, rzgara kar keskin keleri bulunmad iin dairesel tapnaklardan holandna inanlrd. Bu tr antlara zellikle Huastek yresinde sk rastlanr. Ouetzalcoatl hem ehecatl (rzgar) gnleri, hem de ayin takviminin 13 gnlk dizilerinin 18.si boyunca egemenlik srerdi. Ayrca gn saatlerinin 13 tanrs arasnda dokuzuncu saylrd.

Genellikle birinci derece tanrlar listesine alnmakla birlikte, kendisine adanm bir tren ay yoktu. Eitim, yaz ve kitap tanrs olarak rahip adaylaryla soylularn ocuklarnn eitildii calmecacta (tapnaa bal din okulu) zellikle sayg grrd. Tenochtitlan dnda Quetzalcoatl inannn nemli merkezleri arasnda Pueblo Platosundaki Cholula saylabilir. *** Tlaloc : (Nahuatl dilinde Tomurcuk Verdiren). Yamur tanrs. ri, yuvarlak gzl ve uzun az dili bir maske takm olarak betimlenen figrlerinin ilk rneklerine S 3-8. yzyllar arasndaki Teotihuacan kltrnde rastlanr. Ayn dnemde Mayalarn tapt yamur tanrs Chacla byk benzerlikler tar. Aztek uygarl dneminde btn Meksikaya yaylan Tlaloc kltne byk nem verilirdi. Kahin takvimlerinde Tlaloc gnlerin sekizinci hkmdar ve gecelerin dokuzuncu efendisi olarak yer alrd. On sekiz yllk dinsel yln be ay Tlaloca ve da doruklarnda yaadklarn inanlan teki tanrlara (Tlaloque) adanmt. Dinsel yln ilk ay Atlcaualo ile nc ay Tozoztontli'de Tlaloca ocuklar kurban edilirdi. Altnc ay Etzalqualiztlide yamur yadrmakla grevli Aztek rahipleri glde ykanr, yamur yamas iin su kularnn seslerini taklit eder ve byl sis ngraklarn (ayauhchicauaztli) kullanrlard. On nc ay Tepeilhuitl ise Tlaloqueye adanmt; bu ayda yorulmu horozibii etinden yaplma kk tasvirler dinsel trenle "ldrlerek yenirdi. On altnc ay Atemoztlide de benzer bir tren yaplrd. Tlaloc, kuzeyli sava kabilelerin Orta Meksikay ele geirmesinden nce, yzyllar boyunca blgedeki ifti kabilelerinin ana tanrlarndan biri olarak varln korumutu. Sava kabilelerle birlikte blgeye Hluitzilopochtli ve Tezcatlipoca kltleri de girdi. Aztekler badatrc bir yaklamla hem Huitzilopochtliyi, hem de Tlalocu en byk tanr olarak benimsediler. Bakent Tenochtitlan kentindeki Byk Tapnakta (Teocalli), her iki tanrya ayrlm, eit byklkte iki kutsal blm yer alyordu. Yamur tanrs barahibi Quetzalcoatl Tlaloc Tlamacazquinin (Tyl Ylan, Tlalocun Rahibi) nvan ve konumu Gne tanrs barahibininkine eitti. Sayg grd kadar korku da uyandran Tlaloc, yamur yadrd gibi kurakla ve ala da neden olabilirdi. Yeryzne yldrmlar frlatr, korkun kasrgalar estirirdi. Tlaloque ise Yeryzne bereketli vamurlar yadrabilir ya da ekinlere zarar veren seller gnderebilirdi. Bu tanrlarn ayrca czam, romatizma, vcutta su toplanmas gibi hastalklara da neden olduklarna inanlrd. Azteklerin lleri yakma geleneine karn, bu hastalklardan lenlerle boulma ya da yldrm arpmas sonucunda lenler gmlrd. Bu yollarla yaam sona erenlerin Tlalocun cenneti olan Tlalocanda sonsuza dein mutlu bir yaam sreceklerine inanlrd. Tatl su glleriyle kk akarsularn tanras olan ve Matlalcueye (Yeil Etekli Kadn) olarak da bilinen Chalchiuhtlicue (Yeim Etekli Kadn) Tlalocun ei saylrd. *** Tezcatlipoca : (Nahuatl dilinde Puslu Ayna). En nemli Aztek tanrlarndan. Bykay takmyldznn ve karanlk gkyznn tanrsdr. Tezcatlipoca klt, S 10. yzyln sonlarna doru, kuzeydeki sava Tolteklerce Orta Meksikaya getirilmitir. Tezcatlipocann, Tanr

Ouetzalcoatl (Tyl Ylan) Tula kentinden nasl kovduunu anlatan ok sayda efsane vardr. stedii kla giren byc Tezcatlipoca kara byyle birok Toltekin lmne neden olur; erdemli Ouetzalcoatl ikiye, gnaha ve bedensel tutkulara srkleyerek Tolteklerin altn ana son verir. Orta Meksikadaki insan kurban etme gelenei onun etkisiyle balamtr. Tezcatlipocann nahual' jaguardr; bu jaguarn benekli postu, yldzl bir gkyzn andnr. Yaratc Tanr Tezcatlipoca bugnk evrenden nce yaratlp yok edilmi drt evrenden ilki olan Ocelotonatiuhta (Jaguar-Gne) hkm srmtr. Tezcatlipoca genellikle yznde siyah bir eritle betimlenir; ayaklarndan birinin yerinde obsidiyenden bir ayna vardr. Guatemaladaki Mayalar ve Kieler 10. yzylda sonra Tezcatlipocaya Hurakan (Tek Ayak) adn verdikleri bir imek tanrs olarak taptlar. Baz betimlemelerde ayna Tezcancatlipocann gsnde yer alr. Bu aynada her eyi gren Tezcatlipoca grnmeyen ve her yerde var olan bir tanrdr; insanlarn btn eylemlerini ve dncelerini bilir. Tezcatlipoca Aztekler dneminde (S 14-16. yy) Huitzilopochtli, Tlaloc ve Ouetzalcoatlla birlikte en yce tanrlardan biri durumuna geldi. Bu dnemde Tezcatlipocaya Yoalli Ehecatl (Gece Rzgar), Yaotl (Sava) ve Telpochtli (Delikanl) adlaryla taplrd. Geceleri drtyol azlarnda savalara meydan okuduu sylenen Tezcatlipoca, halktan kimselerin ilkretim ve askerlik eitimi iin erkek ocuklann gnderdii telpochcalli'lere de (delikanllar evi) bakanlk ederdi. Ayrca kleleri korur, Tezcatlipocann ocuklarna kt davranan kle sahiplerini cezalandnrd. Erdemi zenginlik ve nle dllendirir, yanl yol tutanlar ise czam gibi hastalklarla ya da klelik ve yoksullukla cezalandrrd. Tezcatlipoca iin, beinci ayin ay Toxcatlda trenler dzenlenirdi. Rahip gen ve yakkl bir sava esirini seer, bu gen bir yl boyunca tanrnn yerini alarak lks iinde yaard. Tanralar gibi giydirilmi drt gzel kz da ona elik ederdi. Ayin gn bu gen, ald fltleri kra kra tapnan merdivenlerini trmanr, tepeye geldiinde yrei sklerek kurban edilirdi. Azteklerin bakenti Tenochtitlan dnda Tezcatlipocaya zellikle Texcocoda ve Oaxaca ile Tlaxcala arasnda yaayan Mikstek ve Puebla Yerlileri tapard. *** Tlazoltotl : (Nahuatl dilinde Kirlilik Tannas). Ixcuina ya da Tlaelquani olarak da bilinir, saflktan uzak, gnahkar davranlan temsil eden tanra. Huaxteca krfez ovalarndaki halklardan alnd sanlr. nemli ve ok ynl bir toprak ana tanrayd. Yaamn deiik evreleriyle balantl drt ayr kimlie brnrd. Gen bir kadn olarak hafifmerep ve batan karcyd. kinci kimliinde insanlar kt alkanlklara srkleyen ykc bir tanraya dnrd. Orta yalarda, insanlarn gnahlarn yklenebilen byk bir tanra biimini alrd. Son kimliinde genlere musallat olan ldrc ve korkun bir kocakar olarak ortaya kard. Aztekler tren kurallarnn inenmesini, yasak cinsel ilikileri ve geleneklere uymayan davranlar gnah ya da kirli sayarlard. Tlazoltotl, rahiplerine itirafta bulunan insanlarn gnahlarn balama gcyle nlyd. Bir kimliiyle insanlar gnaha srklerken, baka bir kimliiyle gnah ileyenleri balayabiliyor ve dnyay gnahtan arndryordu. Kaba pamuktan yaplma ssl bir balkla, baz tasvirlerinde de bir kurbann derisini sarm olarak ya da Ay simgeleri tayan giysiler iinde betimlenirdi. ***

Xipe Totec : (Nahuatl dilinde Derisi Yzlm Tanrmz), Meksikada yamur mevsiminin balangc olan ilkbaharn ve yeni yeeren bitkilerin tanrs. Ayn zamanda kuyumcularn koruyucusuydu. Yeni yeeren bitkilerin simgesi olarak Xipe Totec, insan derisine brnrd. Bu deri ilkbaharda yeryzn kaplayan yeni deriyi temsil ederdi. Heykellerinde ve tatan yaplma masklarnda da hep yeni yzlm bir deriye brnm olarak betimlenirdi. Anauatl iteouh (ky tanns) olarak tanmlanan Xipe Totec, balangta altn ynnden zengin olduuna inanlan bugnk Oaxaca ve Guerrero eyaletlerinde yaayan Zapotek ve Yopi Yerlilerinin tanrsyd. Zapotekler onu bir bitki tanrs olarak kabul ediyor ve Quetzalcoatlla (Tyl Ylan) ilikili gryorlard. Kesinlikle yabanc bir tanr saylan Xipe Totecin tapna Yopico ya da Yepi Evi olarak anlyordu. Xipe Totecin ilk temsili resimleri, Teotihuacan yaknlarndaki Xolalpanda ve Texcoco'da Mazapan kltryle balantl olarak yani klasik sonras Toltek dneminde (10-12. yy.) ortaya kt. Aztekler bu klt daha sonra Axayacatl ynetimi (1469-81) srasnda benimsedi. Aztek ylnn ikinci dinsel tren ay olan Tlacaxipehualiztli'de (nsanlann Yzlmesi), rahipler yreklerini kararak insanlar kurban ederlerdi. Daha sonra bu kurbanlarn yzlerek sarya boyanan ve teocuitlaquemitl (altn giysi) denen derilerini zerlerine giyerlerdi. teki kurbanlar ise bir ereveye balanarak oklarla ldrld. Yere damlayan kanlarnn verimli ilkbahar yamurlarn simgelediine inanlrd. Xipe Totec, onuruna sylenen bir ilahide, Yoalli Tlauana (Gece kicisi) olarak anlrd. Bunun nedeni bereketli yamurlarn gece yadna inanlmasyd. Ayn ilahide Xipe Totec'e, bereketin simgesi Ouetzalcoatl getirdii ve kurakl nledii iin kranlar sunulurdu. *** Mictlantecuhtli : ller tanrs. Genellikle yz bir kurukafa biiminde betimlenir. Kars Mictecacfhuatlla birlikte yeralt dnyas Mictlan ynetir. Savata, kurban edilerek, ocuk doururken, boularak, yldrm arpmas sonucu ya da baz hastalklardan ldkleri iin eitli cennetlerin hibirine giremeyenler, Mictlann dokuz cehenneminde yarglanmayla geen drt yllk bir yolculua balar. Mictlantecuhtlinin yaad sonuncu cehenneme ulanca ya yok olur ya da huzura kavuurlar. *** Coatlicue : (Nahua dilinin Nahuatl lehesinde Ylan Etekli). Yeryz tanras. Yaratc ve yok edici zellikleriyle yeryznn simgesi, tanrlarn ve insanlarn anas olarak kabul edilir. Mexico kentinde, Ulusal Antropoloji Mzesindeki heykeli mitolojideki anlamn ok gl bir biimde somutlatrr: Yz birbine dolanm iki ylandan olumu, etei gene ylanlardan rlmtr; ylanlar verimlilii simgeler. nsanlar ve tanrlar besledii iin gsleri sarkktr. Ellerden, kalplerden ve bir kafatasndan oluan kolyesi vardr. Ayak ve el parmaklar peneyi andrr; yeryznn insanlar yutmas gibi o da insanlarla beslenir. Teteoinnan (Tanrlarn Anas) ve Toci (Byk Anamz) olarak da bilinen Coatlicue, korkun doum tanras Cihuacoatl (Ylan Kadn; Tonantzin Anamz olarak da bilinir) ve Kirlilik Tanras Tlazolteotl olarak ortaya kan yeryz tanrasnn bir grnmdr.

MAYALARA NE OLDU

Yzyilin basindan beri bilim adamlari Mayalar'in kim olduklarini, nasil yasadiklarini, ve uygarliklarinin bir anda neden yok oldugunu arastiriyorlar. Bu garip uygarlik MS 300'lerde dnyanin en gelismis uygarligiydi ama dnyanin gnesin evresinde 365 gnde dndgn bile bilen Mayalar tarihin en kanli kasaplariydilar ve yemeklerini dahi yarim birakarak birden yok oldular. Mayalar'in bilimi ve kltr vardi, onlara bu bilgiyi kim gretmisti?.

Isik ve sihir Her yil ilkbahar ve sonbaharda, turistler, El Kastide Chicken Itza'nin etrafinda toplanip, gnes Isiginin yavas yavas piramidin merdivenlerinden ykselip muhtesem iki iblis basinin taban oymasini izliyorlar. Bu piramit, yaradilis ve dnsmn kudretli tanrisina, Kukulcan'a ithaf edilmistir. Piramitte 4 merdiven ve her merdivende 91 basamak bulunur. En tepedeki platformla birlikte bu basamaklar 365 adettir. Bu gnese gre hesaplanan yila esittir ve Mayalar'in astronomide ileri olduklarini gsterir. ?blislerin baslari, dinsel ayinlerde kurban edilmis insan kemiklerinin ve onlarin altin mcevherlerin bulundugu dogal bir kuyuyu isaret etmektedir.

Guetamala ormanlarindaki, kan kirmizi rengindeki piramidin nnde, byk bir kalabalik saatlerdir ayakta bekliyordu. Kimse kipirdamiyordu; tm gzler, piramidin dorugundaki atalarin bilgileriyle dolu ssl kafatasindaydi. Kalabalik kralin hareketlerini gremiyor fakat dinsel bir ayin oldugunu anlayabiliyordu. Kral yanardagda olusan keskin taslari alip penisini delecek ve sonra yaranin stn bir iple baglayip; kanin aga kabugundan yapilmis kaba akmasini saglayacakti. Daha sonra bunu alip, bir ates yakacak, bu atesten ykselen duman araciligiyla iblisle konusacakti. Ve Kral, ortaya ikti pestemalinin altindan kanli elini gstererek, atalarinin mesajim daha ncelerde de oldugu gibi yine haykirdi; "Savas iin hazirlanin" Kalabalik, nese iinde tekrarladi. Artik kan dkme zamani baslamisti.

Savas, onlarin yasamiydi Mayalar kimdi? inanilmaz byklkteki piramitleri Amerika'nin ortasina insa eden ve sonra birdenbire terkedip kaybolan bu insanlar kimlerdi? Neden o garip dinsel kurallara inaniyorlardi? Bu sorular bugne kadar sayisiz bilim adaminin zihnini kurcaladi. 150 yil getikten sonra Mayalar daha anlasilir olmaya basladilar. Artik, Mayalarin MS. 250-900 arasinda yasadiklarini, dnemlerinin en gelismis yazi sistemini bulduklarini, matematikle ilgilendiklerini , astrolojik takvimler olusturduklarini ve piramitler insaa ettiklerini biliyoruz. Bugne rnek olacak mimari rnekler bulundu, insaatlarini, yagmur ormanlarina zarar vermeden belli zamanlarda yapiyorlardi. Mayalar dogalligin bozulmamasi iin bize iyi bir ders vermislerdir, Gney Belize'nin orman kapli daglarinda; yeni bulunan drt Maya kenti gsteriyor ki; Mayalar buralarda yasamaktan kainmislardi, iste KAN HASADI buralari 900'l yillarda yokolan Mayalarin toplumsal Eski Maya toplumunda politik ve dini
olaylar, korkun kan dkme ayinlerinin nedeniydi.

yasamlari hakkinda henz zlememis bir ok soruya isik tutacaklardi. "National Geographic" yazarlarindan arkeolog George Stuart; "Her sabah uyandiginida Maya'lar hakkinda ne kadar az sey bildiginiizi dsnyorum, bu tropik iklimde nasil yasadiklarinin %1 ini ancak biliyoruz" diyordu. Kisitli imkanlara ragmen, arkeologlar, sanat tarihileri, yazit uzmanlari, antropologlar, cografyacilar, ve dil uzmanlari yillardir Mayalarin pesinde. Ortada, Oyun topu "Mayamanik" bir durum var; Tennesse Mayalar'in top oyunlari hem eglence hem de niversitesi arkeologlarindan Arthur Demarest dinsel trenler iindi. Seyirciler, sonular zerinde son 4 yildir Kuzey Guetemala'da Maya kenti bahis oynarlardi. Gnesin veya Ay'in sembol olan Ds Pilas'i inceliyor. Demarest'e gre ormanin bu top hep havada kalmaliydi. Topu dsren iinde kayip kentler var; buralarda kaybediyordu ama oyunu degil yasamim da; zmlenemeyen yazitlar bulunuyor ve bu oyunun finalinde kurbanlar hazirdi. Galipler, yazitlar Mayalarin ani yok olusunu aiklayabilir. kaybedenlerin baslarini kesip top olarak kullandilar ya da ldrp vcutlarini piramitlerden Ortaya ikan bilgi patlamasi, siddetli tartismalar asagiya sallandirdilar yaratti. Kimin kuraminin dogru oldugu tartisiliyor. Yine de uzmanlar bir grs zerinde fikir birligine vardilar; savas, Maya halkinin olusmasinda ve yasaminda kilit noktaydi. Maya kentleri yasamak iin degil miydi? Mayalarin spordan dine kadar her konuda iskence ve kurban trenleri dzenliyorlardi. Meksikali Antropolog Carlos Navarette "Bu, Mayayla ilgilenenleri sok edecek bir iddiadir" diyor. Klasik Maya Kltr'nn olusmaya basladigi MS 250'den sonraki yz yillarda, kk atismalardan, byk savaslara dnsen kabile ekismeleri, grkemli kentlerin

hayalet kasabalara dnsmesine neden oldu. ilk batili arastirmacilar olan Stephens ve Latherwood, byleyici diye tanimladiklari Copan, Palenque, Uxmal ve digerleri hakkinda kitaplar yazmaya basladilar. Stephens'in yazdigi basarili kitaptan sonra onu, Catherwood ve diger yazarlar takip etti. Sonraki yarim yzyilda Popol Vuh (Mayalari anlatan kutsal kitap) ve "Relacion de las Cosas de Yucatan" adli kitaplar yayinlandi. 16. yzyildan sonra piskopos Diego de Lan da, Maya kltrne karsi ispanyol zaferlerini anlatan bir kitap yazmisti. 1890'larda ise, ingiliz arastirmaci Alfred Maudsiay degisik kaynaklardan derleyerek, Maya kentlerinin mimarisini anlatan bir katalog olusturdu. Tm bilgiler, 19. Yzyil bilginlerini hiyeroglif yazilarini yorumlamaya, Mayalarin tarihini yeniden incelemeye ve bu toplumun neden yok oldugunu arastirmaya itti. 20. yzyilin ilk yarisinda daha ok kazilar yapildi ama hala ortaya ciddi bir sey ikmamisti. 1950'lerde Carnegie Enstts'nden J. Eric Thompson ve SIyvanus Morley, blgeyi incelemeye aldilar onlara gre bulunan kentler, yasamak iin degil dinsel ayinler iin yapilmisti. Yazitlarda astronomi ve takvim alismalari yer aliyor, tarihi olaylar, iftilik yntemleri ve tarinidan bahsedilmiyordu. Bylece bu mekanlarin sadece zel durumlar ve alismalar iin yapildigi kanitlaniyordu. Morley ve Thompson; Mayalarin yok oluslarina ait bilgileri antik kentlerden elde edemeyeceklerini dsnyorlardi. agdas bilginler, daha iddiali ve umutlu, modern teknoloji gibi bir de avantajlari var; rnegin radyo karbon testi. Dos Pilos'ta alisan Arthur Demarest MS. 761'den nce ve sonra olarak Mayalarin tarihesini iki blme ayirdi. 761'den nce savaslar dzenliydi; kabileleri tek bir ynetim altinda toplamak iin yapilirdi. Ama 761'den sonra savaslar; kabile stnlgne ve mallarin yagmalanmasina dayanmaya basladi. O yil, Dos Pilos Krali kabilelere dur demek iin savas ati ama Tamarindito'da yakalanarak kurban edildi. Demarest'e gre; bu dnemden sonra ortaya ikan soylu kanun yapicilari, ikar ugruna birbirlerini yemeye basladilar ve gleri ok artti. Bylece sivil i savas basladi; iste bu da Mayalarin sonu oldu ve buna benzer olaylar baska blgelerde de yasandi. Susuzluk ve nfus patlamasi kuramlari Florida niversitesi arkeologlarindan Arlene ve Diana Chase'e gre Belize'de yaptiklari arastirmalarin sonucunda, kabile savaslari Mayalarin sonunu hazirlamisti. Bu iki arkeolog, kazilarda binalar zerinde hasarlar tespit etmisler ve gmlmemis bir ocuk iskeletiyle, silahlar bulmuslardi. Bir ok uzman yok olusun nedenini savaslara baglarken, baskalari bunun hikayenin tm olmadigini dsnyor. Yokolmada rol oynayan bir diger neden; yagmur ormaninin ekolojik dengesindeki ani bir bozukluk olabilirdi. Arizona niversitesi arkeologu Patrick Culbert; "Yeralti alismalarindan anladiginiiza gre, neredeyse orman tamamen yok olmus"diyordu.Su sikintisi, yok oluslarinda rol oynamis olabilirdi. Cincinnati niversitesi arkeologlarindan Vernon Searborugh ise, Tikal'deki kazisinda gelismis kanalizasyon sistemleri buldu. Yilin 4 ayi yagmurlu bir blgede yasayan bu insanlarin ani bir susuzluga ugramalari gerekten yok olus nedeni olabilirdi. Bir baska neden nfus patlamasi olabilir, yirmi kentten toplanan bilgilerden anlasildigina gre km kareye 200 insan dsyordu. Culbert'e gre; endstrisi olmayan bir toplumda nfus bir sorun olabilir. Arastirmacilar, kazilarda, iyi gelismemis ocuk iskeletleri buldular, bu da yetersiz beslenmenin gstergesi olarak kabul edilebilir. Yine Culbert, byle karmasik ve kalabalik bir toplumun ks nedeninin; savas, ilgin bir kral, alik ya da susuzluk olabilecegini dsnyor ve ekliyor "Byle bir toplumun ks iin milyonlarca neden sylenebilir".

Takvimi ve dis dolgusunu bilen insanlar Bu ksten ikarilacak ders nedir? Birok uzman, evreci mesajlar veriyor; Culbert; "Nfus patlamasi, ekolojik dengeyi bozdu ve milyonlarca insan ld." diyor. National Geographic dergisi yazari George Stuart ;bu fikre katiliyor ve bu bilgilerin gnmz dnyasinin sorunlarini yeterince zemese bile nemli uyarilarda bulundugunu dsnyor. Ona gre en nemli mesaj, Mayalar tapinaklarini yaparken yagmur ormanlarini kesmemek ama digerleri bundan pek emin degil. Hiyeroglif uzmani Stephen Houston de, Mayalardan daha pek ok ders alinacagi dsncesinde; "ok farkli bir toplumdular ve onlari bir arada tutan ok baska bir seydi". Arkeologlar, Mayalarin gerekten farkli bir toplum oldugunu, onlarin gnlk yasamlanndan ikariyorlar. Mezarlarda bulunanlar, gmtler, alelade evlerin mimarisi ve bulunan duvar resimleri; ortalama bir Maya gnnn nasil getigini bizlere gsteriyor. 57 kisiden olusan tipik bir Maya ailesi kahvaltida sicak ukulata, yeterince zengin degillerse haslanmis misir ve seker kamisi yiyorlardi ve "atole"denilen bir iki iiyorlardi. Genelde evler tek odali ve amur sivaliydi. Byk olasilikla gn iinde misir, bezelye, tavsan ve hindi diger yiyecekleri arasindaydi. Hasat mevsimi erkekler tarlalarda alisirken, kadinlar evde yemek pisiriyorlardi. Gnn sonunda tm aile evde toplaniyor ve evin reisi kk bir dini ayinle atalara dua ediyordu. Zamanlarini sadece tarimla geirmiyorlar, piramitler ve tapinaklar insa ediyorlardi. Genelde dgn trenlerine kutlamalara, astrolojik ve takvimsel alismalara katiliyorlardi. Byle zamanlarda kral kurbanlar kesiyor ve top oyunlari dzenliyordu. Kaybedenler piramide asiliyor ya da kurban ediliyordu. iftiler bu gnler iin yemek hazirlayip, standlar aiyorlardi. Mayalar'in gelismis bir estetik anlayisi vardi. Yale niversitesi antropologu Michael Coe "Mayalar" adli kitabinda; "Aileler ocuklarinin burunlanna onlarin gcn artirici ssler takarlardi" diye yaziyor. Mayalar ayni zamanda bebeklerin iskeletlerine sekil vermek amaciyla onlari sararlar ve koni seklinde bir sapka takarlardi. Belki de gnmzn besik ve kundak aliskanligi onlardan miras kalmistir. Bazi arastirmacilar, bu sekildeki kafataslarinin bu aliskanligin sonucu oldugunu ileri sryorlar. Mayalar dislerini bazen "T" seklinde bazen de delerek doldururlardi (anestezi yapip yapmadiklari kesin degil). Dislerini ogunlukla degerli taslarla en ok da yesimle kaplarlardi. Coe'ya gre; gen erkekler evlenene kadar kendilerini siyaha boyuyorlar daha sonra ise degisik dvmelerle ssleniyorlardi. Bu bilgiler sadece bulunan nesnelerden degil geride biraktiklari hiyerogliflerden de grenildi.

GECMiSi YASIYORLAR
Meksika daki tur rehberleri bir yk anlatirlar.Bir turist, korku iinde piramitlere bakar ve rehbere dnp; "Bu binalarin hepsi ok gzel, fakat tm insanlar nereye gitti?" der. Rehber kafasini alayci bir sekilde sallayarak cevap verir; "Su anda bir Maya le konusuyorsun, bizler hala buradayiz hi bir zaman burayi terk etmedik". Yasanan karmasa, Maya bilmecesinin kalbindedir. Bilim adamlari binlerce yil ncesindeki Maya imparatorlugu'nu arastirirlarken bugn Guatemala evresinde 1.200.000,Belize evresinde ise, 5.000.000 Maya insani yasiyor. Etnik olarak, onlar dnyanin en gelismis imparatorlugunu Orta Amerika'da kurmus insanlarin soyundan geliyorlar. Maya kalintilarini gezmeye gelen birok turist Amerika'da eski Mayalarin torunlarinin yasadigini grenseler soka girerlerdi. Yzyillardir olagelen kltr etkilenmesinden sonra Orta Amerika'da yasayan Mayalarin torunlari yeni kltr yaratarak yasamlarini srdryortar. Orta Amerika'da yasayan Mayalarin torunlari simdi sadece gelen ziyaretiler ?in atalarinin kiyafetlerini giyiyorlar. 1992'de Orta Amerika'nin yerlileri olan Maya halkina karsi Meksika devleti tarafindan zulmedildi, yapilanlar, insan haklarina aykiriydi.1990'daki toprak kavgasinda 11 kisi,1988'de de Maya halkindan 100 kisi yakalanmis ve iskence edilmisti.

"Birden beyin kanallarim aildi..."Maya yazitlari, esitli ilgi alanlari olusturdu. Gney Alabama niversitesi sanat gretmeni Linda Schele eski yazitlar konusunda birdenbire ortaya ikan ilgin bir rnektir. 1970 yilinda 30 saat boyunca hi bir tibbi mdahale olmadan a birakildilar ve Mayalar, Meksika ziyaretinde, 140.000 Guetamalaliyi ldrecek gerilla savasina basladilar. Hkmet Palenk konferansinda onlarin kylerini yakti.16.yy'da ispanyol istilasi sirasinda birok yerli, dini inanlarindan uzaklastirildi. Kabartmalar yikildi, dini inanlarina ait olan Schele; 7. Yzyil hersey misyonerler tarafindan harap edildi.Yeni koloniler kurmak iin kle baslarindan 8. Yzyil gibi alistirildilar.400 yil ispanyollar tarafindan ezildikten sonra Meksikalilar sonlarina kadar tarafindan isgale ugradilar ve hala yleler... Bugn Meksika Hkmeti, yasayan yasa insan haklari adina Mayalara esit sans taniyacaklarini aiklamasina ragmen; yapicilarin kanunlarini Mayalar hala sosyo ekonomik siranin en altindalar. Chipas'ta 9 tane yerli dili musuluyor ve Meksikalilar azinliklara ragmen iktidari ellerinde 2.5 saat sren bir konusmada aikladi ve tutuyorlar. Ne yazik ki, yerli nfusu lke potansiyelinin ok zerinde. Ayrica yerlilerin % 70'i su sikintisi ekiyor. Bu kt kosullarda Birok Maya insani bunlar dogruydu. Bu modern ,yasam sartlarini reddederek eski aliskanliklarini srdryor. nasil olmustu? nk Daglarda yasayan Mayalar, 4000 yil nceki atalari gibi yasiyorlar. Schele bir amatrd; Profesyoneller kabartmalarin aiklamasinin bir esit igdye ve sezgiye bagli oldugunu sylyorlar. Verilen yazi sistemine uyularak zlms olabilecegin'i de ekliyorlar. Linda Schele; "Aydinlanma dakikalari kariyeriniin dnm noktasiydi. Birden beyin kanallarini aildi ve hersey yerli yerine oturdu" diye anlatiyor. Bu olaydan sonra, bir esit dil zm devrinii basladi. Blge gen tarihi yazit uzmanlari ile doldu. 34 yasindaki Stephen Houston ile 28 yasindaki David Stuart'da bunlara dahildi. Kariyerlerine ok kk yaslarda baslamislardi. Maya arkeologu George Stuart'in oglu ilk Maya gezintisini 3 yasindayken yapmisti ve 1984'de 18 yasindayken zdg bir Maya grafigiyle, Ma Arthur Dernegi tarafindan en gen yazi zcs ve dahi ilan edildi. Stuart'in sonraki projesi simdiye kadar zlms tm Maya yazitlarini inceleyen bir katalog yapmak. Neredeyse yzyillik bir alisma bu ve gen Stuart; "Bu alisma benden sonra da aranan bir kaynak olacak" diyor.

Bir uygarligin umutsuzlugu rneklerde grldg gibi kabartmalarda propaganda da var. Dsnn, Krfez Savasi'ni anlamak iin Saddam'in konusmalannin duvarlara yazildigini... Arlen Chase; Mayalar'in politik ve sosyal yasamlarini zmek iin bu yazitlari okumanin yeterli oldugunu, arkeolojinin bunu saglamak iin gerekli oldugunu ifade ediyor. Houston ise, yazitlarin propaganda ile dolu oldugunu, yine de bir toplumu anlamak iin yararli oldugunu sylyor. Maya yazitlarini desifre etme zerindeki tartismalar sryor, hibir zaman nihai zm bulunmayacak. nk yeni bulgular farkli bakis ailari getiriyor. Chase'in arastirmalarina dayanarak sylenebilir ki, Mayalar orta sinif bir toplumdu. Mezar kazilari, yasam tarzlarinin, bilimsel ynleri kadar gelismedigini gsteriyor. Kimyasal toprak arastirmalari, iskelet incelemeleri bize onlarin hastaliklarini, tarini yntemlerini hatta iklim kosullarini gsteriyor. Birok arastirmaci ve bilim adami Mayalar'in yok olus gizeminin pesinde. David Freidel, Mayalar'in tarihte esine az rastlanan bir umutsuzluga dsms olduklari grsnde; ona gre, gemise bakildiginda Mayalar'in ulastigi bilimsel ve toplumsal dzeyin nedeni, hayalgc ve reel eylemin disindadir nk onlar yasami anlamli kilmak istiyorlardi. Mayalar'in birden yokolus nedeni veya nedenleri hala bilinmiyor, dev bir uygarlik nasil ve neden kayboldu? Uxmal'da yansi yenmis yemek tabaklari hala durmaktadir; kimden ya da neden katilar ve en nemlisi su anda onlarin kalintilari nerede?

AZTEK G EFSANES
lkenin sakinleri olan dierleri gibi bu insanlar da, Aztln adl ve yaadklar yerdeki Yedi Maaralar'dan ayrldlar. Aztln, "Beyazlk" ya da "Balkllarn lkesi" demektir. FRAY DIEGO DURAN, 16. YZYIL. Aztekler ve mttefikleri 15. yzylda ve 16. yzyl balarnda orta ve gney Meksika'da bir imparatorluk kurdular, imparatorluk, Hernn Cortes'in spanyol Seferi sonunda, ancak yz yl yaadktan sonra ykld. Gnmz Meksika ulusal efsanelerinde, Aztekler, kahraman yerli gemii ve yabanc istilasnn trajedisini temsil edecek biimde popler hayal gcnde idealletirilmitir. Aztek bakenti Tenochtitlan'n spanyol smrgesi Mexico City'ye dntrlmesi ve ada

milletin bakenti olmaya devam etmesi Aztekler'i spanyol ncesi kolektif 3000 yllk kltrel mirasn en nemli temsilcileri olarak dier kzlderililerin zerine karmaktadr.

Codex Boturini'den bu sayfalarda, Aztekler'in bir gln ortasnda bir ada olan Aztln'dan gmeleri resmedilmitir. EFSANENN KKEN Aztekler nereden gelmilerdir? Aztek kaynaklarna dayanlarak hazrlanan ilk smrge tariheleri, resimli belgeler ve arkeolojik kazlar Aztekler'i tarihsel bir kesinlikle ancak 13. yzylda Meksika Vadisi'ne kadar izleyebilmitir. Kkenlerinin corafi blgesi hl zmlenmemi bir muammadr. Aztekler'in, 13. yzylda kuzey llerinden Meksika Merkez Yaylalar'na gen gebe avc ve ksmen ifti kabilelerden biri olduklar anlalmaktadr. Efsanelerde k yerleri olarak kuzeyde Aztln'dan, "Balkl kularnn yeri"nden sz edilmektedir. Aztln bir gldeki bir ada tepe olarak tanmlanmaktadr. Aztekler yaratl zamannda orada topraktan ve maaralardan kmlardr. Bir gn gelmi oradan ayrlmaya karar vermiler, kanolarna binip karaya kmlar ve uzun glerine balamlardr. ok gemeden Meksika "ay insanlar" diye bir grup kendilerine katlmt (ondan sonra Meksika-Aztekleri adn almlardr). Balarnda reisleri Huitzilopochtli ("Soldaki Sinekkuu") vard. Bu daha sonra, rahipler tarafndan tanan kutsal bir simge olarak grlmektedir. G devam ederken rahipler Huitzilopochtli'nin kabilenin ne yne gidecei hakkndaki kehanetlerini szl olarak ifade etmekteydiler. Huitzilopochtli'nin mucizevi doumu, gten nce gereklemiti. Efsaneye gre yal rahibe Coatlicue, Coatepetl ("Ylan Da") tepesinde bir tapna sprrken gkten bir ty topu dm ve kendisini Huitzilopochtli'ye hamile brakmt. Coatlicue'nin oullar Centzonhuitznaua ("drt yz" yani ok) ve byk kz Coyolxauhqui annelerinin hamileliini renince kzmlar ve onu ldrmeye karar vermilerdi. Silahl dman daa trmanmaya balamt. Huitzilopochtli birden yreklere korku salan, doast gl bir sava olarak domutu. Bir "Ate ylan" atarak Coyolxauhqui'yi delmi ve ban kesmi, gvdesini dadan aa atp paralamt. Sonra Centzonhuitznaua'y kovalam, hi acmadan hepsini ldrmt.

Kabile ge devam ederken baz yerlerde yllarca kald oluyordu. Yine konakladklar bir yerde muhalif bir grup kabileden koptu. Kabile, 10. yzyl Tolteca-Chichimecalar'nm daha nceki g hikyesinde de yer alan Culhuacan-Chicomoztoc Da'nda da duraklad. Aztekler Meksika Vadisi'ne gelince, Chapultepec pnarlar yaknlarna yerlemek istediler. Burada bir sava daha yapld ve Huitzilopochtli dman reisini ldrp kalbini gl kysndaki batakla attrd. Ama batakla atlan kalp, gebe kabilenin daha sonra byk piramitlerini yapp bakentleri Tenochtitlan' kuracaklar yere dt. Buras efsanelerde, beyaz ardlarla ve stlerle kapl bir alan olarak tarif edilir. Anlatlanlara gre, bir derede beyaz ylanlar, kurbaalar ve balklar yzyordu. Bir baka hikyede sular kara ve sar renklerde olan iki dereden sz edilir. Aslnda bu grntler Historia Tolteca-Chichimeca'da yer aldndan, daha eski kaynaklardan alnmadr. Aztekler sonunda bir kaya zerindeki kaktsn stne konmu bir kartal grdler. Bu, Huitzilopochtli'nin, kabilenin yerleecei kehanetinde bulunduu ve uzun zamandr aradklar noktayd. Bu olay, Aztek takvimine gre "2 ev" ylnda gereklemiti ki, bu da Hristiyan takviminde 1325'e tekabl ediyordu. GERE GEREK OLMAYANDAN AYIRMAK Bu efsanevi olaylardan ne anlam karabiliriz? Aslnda Aztekler'in Meksika Vadisindeki ilk yllar ok farkl bir tablo izmektedir. Aristokrat bir hkmdar ailesi olmayan barbarlar olarak aalanan ve dier eski kentli topluluklar tarafndan yenilgiye uratlan kabile, sazlklar arasna kamak zorunda kalmt. Ancak direnli ve giriimci insanlard. 1428 yl geldiinde kentli hayat biimini benimsemiler ve Tetzcoco ile Tlacopanlar'la ittifak kurmulard. Gler dengesini ustaca dengeleyerek yaptklar fetihlerle Tenochtitlan' Meksika'nn en korkulan ve en zengin kentine dntrmeyi baardlar. Hkmdar Itzcoatl ok gemeden yeni bir tarihi kimlik belirleme ihtiyacn grd. Toplanan meclis karanlkta kalm gemilerini, varolan kabile g hikyelerini, katlanlan aalanmalar ve saygn atalarn eksikliini gzden geirdi: Btn bunlar yeni imparatorluk stats iin kabul edilemez eylerdi. Eski belgeler yakld. ok tannm efsanevi olaylar ieren yeni ve "resmi" bir tarih hazrland, Huitzilopochtli tanrlatrlm Aztek koruyuculuuna ykseltildi.

(Solda) Yenilgiye uram Coyolxauhqui: Byk Tenochtitlan Tapna'nda bulunan bir heykel. (Sada) Aztekler'i Tenochtitlan bakentlerini kurmaya gtren alamet: Bir kaya zerindeki kaktse tnemi bir kartal (Codex Mendoza'dan). Bu "resmi" metinleri inceleyen aratrmaclar Aztln'daki balangcn Guatemala, Meksika'nn ileri kuzeybatdaki Michoacan ve kuzeyde New Mexico'ya yaylm g hikayeleriyle uyumlu olduuna dikkat etmilerdir. Olay uzak bir lkede ya da kuzeyde bir glde yeni bir a ile balar. nsanlar genellikle topran altndan ya da sudan karlar. Bir anlamazlk ya da sava sonunda bir Tanr ya da Tanra'nn nderliinde ge klr. Gen gruba bakalar katlr ve doast bir lider ya da ulak g yolunu gsterir. Bylece resmi Aztek g hikyesi de varolan rnekleri yanstmaktayd ve Aztln da belirli bir corafi mekndan ok Aztekler'in yaratt bir efsane meknyd. Bu neden Aztln' bulma ada abalan hep baarszlkla sonulanmtr. Huitzilopochtli'nin "babasz" doumu ve dmanlarn ldrmesi, Aztekler'in "yasal" bir aristokrat soyun eksikliini kapamak iin konulan bir efsane olarak grlmektedir. Huitzilopochtli'nin zaferini kutlamak iin Byk Tenochtitlan Piramiti, efsanevi Coatepetl Da'nn simgesi olarak ina edilmitir. En tepede Mezoamerikan tarmsal Yamur Tanrs Tlaloc'un tapnann yannda Huitzilopochtli'nin tapna vard, aada da Coyolxauhqui'nin paralanm cesedinin heykeli duruyordu. Aztekler bylece cesaret, gurur ve ykma odaklanan sava kltrleri iin bir esin kayna yaratmlard.

(Solda) Aztekler'in Tenochtitlan bakentlerini kurmak iin ktklar efsanevi g yolu. (Sada) ifte tapnaklaryla Byk Tenochtitlan Piramiti. Ancak eski Meksika'da en azndan l. binylda orta yayla havzalarnn kentli insanlaryla kuzeyin kurak blgelerinin kavimleri arasnda ilikiler olduu gerei vardr. Aztekler'in bu geni blgeden olduklar dnlebilir ve Aztekler kent hayat biimine ne kadar alm olsalar da, gemilerini tmyle unutacak insanlar deillerdi. Bu nedenle Aztln'n aratrlmas, bir zamanlar Birleik Devletler'in gneybat lleri ile Meksika yaylalar arasnda yaayan pek ok toplum arasndaki kltr tipinin aratrmas ve bu insanlarn eski ve ada Meksika tarihine nasl biim verdikleri sorununun aratrlmas olarak grlebilir.