You are on page 1of 5

Michel Foucault Yeni flozoflarn yazlarn ayrntl olarak tartmaktansa, dikkatimi Foucault zerinde younlatrmak istiyorum.

Foucault'nun son yazlar, ncelikle iktidarla ilgili olanlar phesiz ilk yazlarn baz vurgularn korumaktadrlar. Foucault'nun tarihsel almalar onun "soykt" adn verdii ey tarafndan biimlenmitir; Foucault bununla "bilgilerin, sylemlerin, nesne alanlarnn vs. kuruluunu, ister olaylar alanyla balantl olarak akn bir nitelikte olsun, iste btn tarihte kendi bo kimliinin peine dm olsun, bir zneye bavurmak zorunda kalmaksznaklayan bir tarih biimi ni kastediyordu. Foucault, kendisi bu terimden holanmasa da genellikle "post-yapsalclk" iinde zikredilir. Bu nedensiz de saylmaz. Foucault, Saussure ve Levi-Strauss tarafndan gndeme getirilen znenin merkezsizletirilmesi temasn srdrm ve ilemitir. Foucault'nun yaptnda, znenin merkezsizle- tirilmesi hem metodolojik hem de, belli bir anlamda, tzel bir olgudur. Tarih insan znelerinin ifa edildii epistemeler, (Foucault'nun sonraki dneminde) iktidar alanlar iinde kurulmutu; ve u dnemde belli bir znellik kuruluu tipinin hkimiyeti altndaki bir an sonuna varmak zereydik. "Bireyin sonu"na tanklk ediyorduk; Horkheimer ile Adorno'nun hayatlarnn sonlarna doruu gitike daha fazla kullanmaya baladklar terimle arasnda keskin bir kartlk olan bir tabirdi bu. Bence Foucaultnun son yazlarnda ok gl Nietzscheci temalar vardr; ama bunlar Fransz adalarnn bavurduu kavramlardan - hatta Foucault'nun en yaknndaki Deleuze'nkilerden bile epeyce farkl (ve baz alardan ok daha ilgin) bir biimde kullanlmlardr. ktidarn her eyi kuatan karakteri, deerlere ve hakikate ncelikli olmas ve bedenin iktidarn tecavz etii yzey olduu fkri de bu temalar arasndadr. ktidar, Foucault'ya gre, Marksist teoride zuhur ettii eklin, o byl ve ok peine dlen hayaletin (snf tahakkmnn, tarihin ileri.ynelik hareketiyle alabilecek meum bir ifadesi) tam zttdr. ktidar, Foucault'ya gre, tabiat gerei baskc bir ey, sadece hayr diyebilme yetenei deildir. Eer iktidar bundan ibaret olsayd, diye soruyordu Foucault, ona gerekten tutarl bir biimde itaat eder miydik? ktidar etkili oluyordu nk salt baskc bir arlk, kar konulacak bir yk gibi hareket etmiyordu. ktidar aslnda her eyin olmasn, eylerin, bilginin, sylem biimlerinin ve hazzn retilmesini salayan arat. ktidar teorisi Foucault'nun cinsellik tarihinin eksenini oluturur. Bu olguyu bugn ada Bat toplumunda anladmz biimiyle "cinsellik", Foucault'ya gre, iktidarn rnyd; iktidar cinsellii bastrmyordu. Cinselliin modern zamanlarda zgl bir siyasi anlam vard nk beden disiplini ile nfusun kontrol arasndaki kesiimde yer alan zellikler ve faaliyetlerle ilgiliydi. Bununla Foucault'nun bence en parlak almas, iktidar konusunda syledii btn nemli eylerin odak noktas olan hapishanenin kkenleri hakkndaki aklamas arasnda bariz balantlar vardr. Bu yaptn bilindiini varsaydm iin savlarn ayrntl olarak aktarmaya almayacam. Foucault'ya gre, on dokuzuncu yzylda Bat toplumlarnda hapishanenin yaygn bir biimde benimsenmesi iktidar alanlarndaki ok nemli bir gei dnemine iaret ediyordu. Cezalandrma alannda, halka ak infazlarn, ikencenin ya da dier "gsteriler"in yerini hapsetme almt. Bir "ifte deiim sreci" sz konusuydu: Gsterinin ortadan kalkmas ve ac vermenin yerine zgrlkten mahrum brakmann ve slah edici disiplinin gemesi. Bu, "temsili, sahne benzeri, anlamlandrc, kamusal kolektif model"e dayal bir toplum dzeni tipinin ortadan kalkmasn ve bir baka, "zorlayc, tzel, tekil, gizli cezalandrma iktidar modeli"nin ortaya kmasn zetliyordu

Disiplin ve gzetleme hapishanenin iki temel vehesiydi, Foucault'ya gre; ve bunlarn hapishaneye zg olmadklarn grmek temel nemdeydi. Aksine, bunlar on dokuzuncu yzyl sanayi kapitalizminde ne km olan bir dizi baka organizasyonda da yaygn olarak kullan- lyorlard: Disiplin, diyordu Foucault, fabrikalarda, brolarda, hastanelerde, okullarda, klalarda vs. iktidar bedenden koparyordu ki bu bedene damgasn vuran geleneksel uygulamalarn tam tersiydi - cezalandrma alannda, bu damga herkesin gz nnde, szn mecazi olmayan anlamyla vurulurdu. Ayn zamanda, iktidarn "isellemesi" vurgulanyordu. Disiplinci iktidar, Foucault'nun tabiriyle, "grnmezlii yoluyla uygulanyordu"; onu yaayanlar bu yeni iktidar teknolojisine raz oluyorlard ve onlarn rzas bu yeni teknolojinin temel bir parasyd. Bu balamda bu kavramlarla Sennett'in yaptlannda -sadece Otorite adl kitabnda deil, daha nceki yaptlarnda da- gelitirdii otorite analizi arasnda nasl bir balant kurulabileceini grmek g deildir. Sennett, snfti "gizli yaralan" deyimiyle, benim anladm kadaryla, sadece snf tahakkmnn at "yaralar"n "gizli" olduunu deil, ayn zamanda ada kapitalizmde snf tahakkmnn doasnn, "grnmezlii yoluyla uygulanmas" olduunu da kastediyordu. Ama Foucault, disiplinci iktidarn grnmezliinin gzetlemede grnr bir muadili ve srdrc mekanizmas olduunu kabul ediyordu. Bireylerin srekli "gzlem altnda" olmalar gerektii fkri, diyordu Foucault, disiplinin doal bir parasyd; zira disiplin dsal olarak "uysal bedenler"in davran dzenlilii iinde tezahr ediyordu. Nitekim hapishanenin tipik rnei, Bentham'n merkezinde bir gzetleme kulesi olan Panoptikon planyd. Ama bu disiplin/gzetleme ilikisine kanlmaz olarak elik eden fziksel plann yalnzca "ideal" bir biimiydi. nk disipliner iktidar meknn zgl olarak kuatlmasn, meknn zel zdeleme ya da faaliyet ltlerine gre dilimlenmesini ieriyordu. Bu tr meknsal tecrit fabrikalarn, brolarn ve az nce bahsettiim dier organizasyonlarn o kadar ayrlmaz bir parasdr ki bunlarn hepsinin hapishaneye benzemesi bize artc gelmemelidir. Marx iin modern a rnekleyen yer fabrika ya da retim yeri iken Foucault iin bunun her yerden nce hapishane ve tmarhane olduunu sylemek ok zorlama olmaz herhalde. Bu kartln da; Marx'n yerine Nietzsche'nin konmasnn Foucault'daki zel versiyonunu ifade ettii de eklenebilir. Burada, Foucault'nun yaptnn nemini ok iyi deerlendirmemiz gerekir; bence bu yapt idari iktidar teorisine, Max Weber'in brokrasi hakkndaki klasik metinlerinden beri yaplan belki de en nemli katkdr. Yine de, etkisi altna fazlaca girmemek de ayn derecede nemlidir: En sonunda toplumsal teorideki "Nietzscheci yeniden canlanma"nn reddi noktasna varacak bir dizi gzleme ite byle bir balamda balyorum. Foucault'nun iktidar, disiplin ve gzetleme hakknda syledik- lerine birka nemli itiraz getirmek istiyorum; bunlar sonuta bizi yeni flozoflarn attklar nutuklarn gndeme getirdii meselelere geri dn- drecek. ~Dile getireceim noktalarn hem bir btn olarak, mevcut haliyle toplumsal teori hem de siyaset meseleleri iin nemli olacana inanyorum. (1) Bence Foucault'nun da iinde bulunduu "post-yapsalc" dnce slubundan kopmak ok nemlidir. Foucault disipliner iktidarn genilemesiyle sanayi kapitalizminin ykselii arasnda balant kurar gibidir, ama ok genel bir biimde. lk yaptlarnda bahsettii "epistemik dnmler" gibi, iktidarn geirdii dnm de "znesiz tarih"in karanlk ve gizemli arka planndan kaynaklanyordu.

Eer bu insann kendi kendine yabanclamasn aama aama amas eklindeki Hegelci gre karlk geliyorsa, "tarihin znesinin olmadn" kabul ediyorum; znenin merkezsizletirilmesi znellii bir veri olarak alamayacamz anlamna geliyorsa onu da kabul ediyorum. Ama eer bu terim insani toplumsal olaylarn ilgili kiilerin hi farknda olmadklar gler tarafndan belirlendii anlamnda kullanlyorsa, "znesiz tarih" fikrini hibir biimde kabul etmiyorum. Yaplama teorisini tam da bu gre kar kmak iin gelitirdim.5 Yaplama teorisinde, eylemlerinin aka fark edilmemi koullarnn ve niyetlenmemi sonularnn oluturduu tarihsel olarak zgl snrlar iinde hareket etmelerine ramen insanlara her zaman ve her yerde bilgi sahibi failler olarak baklr. Foucault'nun "soyktksel yntem"i, bence, yapsalcln Fransz dncesine soktuu, akn znesi olmayan tarih ile bilgi sahibi insan zneleri olmayan tarih arasndaki karkl srdrr. Oysa bunlar ok farkl iki eydir. ilkini reddetmemiz, ama ikincinin ok byk nem tadn fark etmemiz gerekir; Marx bu nemi u nl gzleminde zl bir biimde ifade eder: nsanlar "tarihi yaparlar, ama kendi setikleri koullarda deil." (2) Bu ilk itirazn Foucault'nun hapishane ve klinik hakkndaki analizleri iin somut ierimleri vardr. "Cezalandrma", "disiplin" ve zellikle de "iktidar "dan genellikle tarihin failleri, hatta gerek failleri bunlarm gibi bahseder. Ama hapishanelerin, kliniklerin ve hastanelerin geliimi, onlar tasarlayanlarn, kurulmalarna yardm edenlerin ya da iinde yatanlarn "tesinde" ortaya km bir olgu deildi. Ignatieffin hapishanelerin kkenleri hakkndaki almas bu adan Foucault'yu dengelemektedir.6 On dokuzuncu yzylda hapishane sisteminin yeniden dzenlenmesi ve genilemesi, devlet yetkililerinin yerel cemaatin yaptrm srelerinin artk hkmnn kalmad byk kent alanlarndaki uyumsuzlar kontrol etmenin yeni yollarn oluturma ihtiyacn hissetmeleriyle yakndan balantlyd. (3) Foucault hapishane ile fabrika arasndaki analojiyi biraz fazla abartmtr. Kapitalizmin ilk yllarnda baz iverenlerin i disiplinini pekitirmek iin bilinli bir biimde model olarak hapishanelere baktklarna phe yoktur. Bazen filen kle emei kullanlmtr. Hapishane ile fabrika arasnda iki temel fark vardr. "alma" hapishane dndaki bireylerin gnlk hayatlarn igal eden (normalde en fazla zamann gtrse de) sektrlerden yalnzca birini oluturur. nk kapitalist iyeri, Goffman'n terimiyle bir "total kurum" deildir; oysa hapishane byledir, klinik ve hastane ise byle olabilir. Daha da nemlisi, ii fabrikaya ya da broya zorla hapsedilmi deildir, iyerinin kapsndan ieri "zgr cretli emek" olarak girer. Bu da formel olarak "zgr" bir igcnn "ynetilmesi" ile ilgili tarihsel olarak zgl sorunlara yol aar; Pollard'nki bata olmak zere bu konuyu analiz eden ilgin al- malar vardr.~ Ayn zamanda, hapishane disiplininin normal ileyiinin bir paras olmayan ii direnii biimlerine (zellikle sendikalama ve kolektif olarak iten el ekme tehdidi) de kap aar. Foucault'nun disiplinin rettiini syledii "uysal bedenler" sk sk o kadar da uysal olmadklarn ortaya koyarlar. (4) Foucault, Nietzscheci "kukucu yorumbilgisi"yle uyumlu bir biimde, hapishaneyi disiplin olarak iktidarn numunesi eklinde ele alarak, "burjuva" ya da "liberal zgrlkler" ve bunlarn esinledikleri reformist itiyak hakknda fazla olumsuz bir gr getirmitir. Liberal zgrlkleri baskc ve smrc snf tahakkmnn ideolojik birer klf olarak gren Marks "kukucu yorumbilgisi"ni hepimiz gayet iyi biliriz. Sanayi kapitalizminin ilk yllarnda "zgr cretli emein" zgrlnn byk lde dzmece olduunu, ii tarafndan denetlenmeyen koullarda igcn smrmenin bir arac olduunu kimse inkr

edemez. Ama "salt" burjuva zgrlkleri olan seyahat zgrl, yasa nndeki formel eitlik ve siyasi olarak rgtlenme hakknn, yirminci yzylda bunlarn byk lde bulunmad ya da fena halde budand totaliter toplumlar deneyimi nda grldnde son derece gerek zgrlkler olduu ortaya kmtr. Foucault, "hapishane refor- mu"nun hapishanenin kendisiyle birlikte doduunu sylemitir: Reform hapishanenin programnn bir parasdr. Ama ayn ey, hem de daha az ironik bir biimde, feodalizmin kyle birlikte ortaya kan eitli siyasi ve ekonomik dnmler iin de sylenebilir. Liberalizm despotizmle, mutlakiyetilikle ya da totalitarizmle ayn ey deildir ve burjuva rasyonel, evrensel adalet ethos'u da hapishaneler ve hapishane reformlaryla ayn ift ynl karaktere sahiptir. u ok nemli farkla: Nfusun geri kalannn formel olarak sahip olduu haklar mahkumlara verilmez. Birlikte ele alndnda, szleme zgrl ve siyasi rgtlenme zgrl, hem kapitalizmin siyasi ve ekonomik dzenlerine bir meydan okuma hem de bu dzenler iindeki etkili bir deiim gc niteliine sahip olmu olan ii hareketlerinin domasna yardmc olmutur. (5) Foucault'nun analizlerinde artc bir "eksiklik" vardr: Devlete dair bir aklama. Marx'ta bu eksiklik ekonomi politikle uram olma- sna balanr. Foucault'da ise insan bunun disiplin olarak iktidarn her yerde bulunmasyla balantl olduundan pheleniyor. Devlet, Foucault'nun byk harflerle "hesapl tabi klma teknolojisi", bakalarn idare eden disiplin matrisi olarak betimledii eydir. Eer Foucault buna inanyorduysa, bu olsa olsa ksmi bir hakikattir. Biz yalnzca "devlet" teorisine deil, ayn zamanda devletler teorisine de ihtiya duyuyoruz ve bu noktann hem "isel" hem de "dsal" ierimleri vardr. "Isel olarak", bizatihi "devlet"in varlnn liberal ilkeleri olumsuzladn iddia etmek samadr. ktidarn yaygnlndan ve devletin meydan okunamaz gcnden geliigzel bahsetmek de, devletin almasndan bahse- den Marksist lafazanlk kadar zayf temelli bir geveklik yaratr. "Dsal olarak" ise, kapitalizmin ykselii ile devlet sistemi arasndaki balanty vurgulayan Tilly ve dierlerinden sz etmek bence birincil nemdedir. Foucault yle yazmt: Bat'nn ekonomik atlm sermaye birikimini mmkn klan tekniklerle baladysa, insan birikimini ynetme yntemlerinin de ksa zamanda kullanlmaz hale gelen ve yerlerini incelikli, hesapl bir tabi klma teknolojisine brakan geleneksel, ritel, yksek maliyetli, vahi iktidar biimleriyle balantl olarak siyasi bir atlm mmkn kldklan sylenebilir belki de. Ama bu analiz, genel olarak devletten dem vuran konumalarn ou gibi, yanltcdr. Hibir zaman "kapitalist devlet" diye bir ey olmamtr; Foucault'nun bahsettii i pasifletirme srelerine iddet aralarnn korkun biimde devletin elinde toplanmasnn elik ettii kapitalist ulus-devletler olmutur. Snf iktidarnn bir arac olarak kapitalist emek szlemesi ile iddet aralarnn devlet tarafndan temellk edilmesi arasnda dolaysz ilikiler vardr.9 Kapitalist emek szlemesi salt ekonomik bir iliki olarak balamt; bu ilikide iveren iyerinde igcnn kendisine itaat etmesine salamak iin ne ahlaki yaptrmlara ne de iddet yaptrmlarna sahipti. iddet aralarnn emek szlemesinden bu ekilde "karlmas", itaatin ok byk lde Foucault nun betimledii yeni iktidar teknolojisi sayesinde saland anlamna geliyordu. Ama ulus-devletler arasndaki ilikiler balamnda, 'yksek maliyetli, vahi iktidar biimleri"nin de bu ekilde bir kenara atlm olduu pek sylenemez. Foucault ve Nietzsche'den daha dolaysz bir biimde etkilenmi olanlar, iktidarn btn

toplumsal srelere kronik bir biimde ve kanlmaz olarak bulatnda srar etmekte haklydlar. Bu kabul edilince iktidarla zgrln birbirlerine dman olmadklar, iktidarn zorlama ya da kstlamayla zdeletirilemeyecei de teslim edilmi olur. Ama iktidar eylem ve sylemde birincil konuma ykselten Nietzscheci iktidar radikalizasyonunun bizi batan karmasna da izin vermememiz gerekir. ktidar o zaman her eyin stnde ve altnda bulunan gizemli bir olgu haline gelir. ktidarn hakikate gre mantksal bir ncelii yoktur; anlam ve normlar yalnzca talam ya da mistifye edilmi iktidar olarak grlemez. Bir iktidar indirgemecilii de ekonomik ya da nor- matif indirgemecilik kadar hataldr. ______________________ Anthony GIDDENS eviren: Tuncay BRKAN

You might also like