You are on page 1of 14

NIETZSCHE, FOUCAULT, DELEUZE ve RADKAL DEMOKRASNN ZNES Alan D.

Schrift eviri: Sreyyya Evren bermensch-olu Nietzscheden sonraki muhtemelen en nemli olu filozofu olan Gilles Deleuze, oluu kartrlabilecei dier dnm srelerinden, zellikle de evrimden ayran en nemli zelliin sabit terimlerin yokluu olduunu kaydeder: Gerek olan diye yazar Deleuze, oluun kendisidir, olu blokudur, kendisi araclyla gemi olann olua dnt varsaylan sabit terimler deil. ...olu kendisinden baka birey retmez. ... Oluun kendisinden ayr bir znesi yoktur. ...Olu tamamen kendine ait bir tutarllk tayan bir fiildir; belirmek olmak eitlemek ya da retmeke indirgemez, ya da onlara geri dndrmez.1 Deleuzen oluun bu grnte eanlamllarnda eksik bulduu ey srecin kendisine vurgudur. Evrimci bir dil dikkatimizi aralarndaki yolu karanla iterek bir srecin balang noktasna ve biti noktasna odaklarken, tutarl bir oluun dili dikkatimizi bu srekli-uzaklaan unoktalarnn arasnda olup bitene evirecektir. Olular kutuplar arasnda gerekleir; bir kken ya da hedef olmakszn hep ve sadece bir ara yer boyunca giden aradalklardr (in-betweens)2 Deleuzen olu nosyonu Nietzschnin bermenschi ile birlikte verimli bir yorumlama deneyine yardmc olur. Aslnda, bermenschi Nietzschenin ideal zne veya mkemmel insanolu modeli olarak alan standart bermensch yorumlarndan kan yorumsal paradokslarn ou gzard edilebilir. Ne yazk ki, Nietzsche okurlarnn ou Nietzschenin kendisinin okurlarn bermensch szcn stn bir insan tr olarak veya Darvinci, evrimci bir anlamda okumamalar konusunda uyard olgusunu dikkate almazlar. Benim yapmaya sz vereceim en son ey, diye yazmt Nietzsche, Ecce Homoya nsznde, insanolunu ilerletmek olacaktr. Benim tarafmdan hibir yeni idol dikilmedi. (EH n2).3 Ecce Homoda daha ileride, ...bermensch szc, treler ykcs Zerdtn aznda dndrc bir szck, hemen her yerde tam bir bnlkle Zerdtn kiiliinde canlandrlan deerlerin tersine anlald, daha yksek bir insan trnn lksel rnei olarak, yar ermi yar deha olarak anlald... Bilgi geinen kimi byk ba hayvan, beni onun yznden Darwincilikle sulad... (EH, Neden Byle yi Kitaplar yazyorum ?1 Can Alkorun evirisinden aldm). Bu gibi ifadeler Nietzscheyi Sperinsann filozofu ya da Tanrnn lmn izleyen yeni bir antropo-teolojinin terimleriyle Tanrnn yerini alacak ekilde nsan gklere kartan biri olarak okumann bir hata olduunu aka gsteriyor. Foucault zerine kitabnn Ek blmnde Deleuze, Tanrnn lm dnrnn ve Tanrnn yokluuyla boalan yere nsan yerletirmek isteyenin

Nietzsche deil Feuerbach olduunu belirtir.4 te yandan Nietzsche iin Tanrnn lm sadece son Papay ilgilendiren eski bir hikayedir, (bknz Z, Retired) eitli biimlerde anlatlan ama daha ok trajedi olarak deil komedi olarak anlatlan bir hikaye. Nietzschenin bermensh ile ne kastettiini ideal insanlk modeli terimleriyle anlamaya almak yerine, Deleuzec bir yaklam bermenschin Nietzsche metni iinde nasl ilev grdn aratran bir deney yapacaktr. Eer Nietzschenin metinlerine bavurursak, bermenschin neye benzediinin bize ok az anlatldn fark ederiz, ve Nietzsche hibir yerde son adamn, daha yksek adamn, zgr ruhun, ya da kle ve efendi ahlaklarnn resimlerini sunduu gibi bize detayl bir resmini sunmaz bermenschin. Eer Nietzschenin bermenschi kimdir sorusunu bir yana brakr ve bunun yerine Nietzsche metinlerinde bermenschin nasl bir ilev grdne bakarsak, onun belirli bir varlk ya da varlk tr adna ilev grmediini buluruz. bermensch daha ok, Nietzschenin kazanm (Wohlgerathenheit) dedii gler ynna verilen addr (EH, Neden Byle yi Kitaplar Yazyorum? $1) Byle Buyurdu Zerdtte ya da baka bir yerde, Nietzsch bermenschen iin felsefi bir klavuz vermez; bunun yerine bermensch-olmak iin atlmas gereken admlarla ilgili neriler salar. bermenschen-oluu tireyle tek bir fiil haline getirmeyi neriyorum, tutarl bir birleme olduu iin. Byle yaparak, biraraya gelinecek son noktay eyletirmek ya da varsaymak yerine etkin biraraya gelme srecine dikkatleri ekiyoruz. Sadece insanlarn bermensch-olularndan, dsal otoriter dayatmalarn snrlarnn tesinde kuvvet biriktirme ve ustalk gsterme srelerinden szedebiliriz. Nietzsche bu bermensch-olu srecini yaam-oaltma olarak adlandryordu ve bununla ideal bir znellik formundan ok bir kendini-ama ve g istencinin art srecine iaret ediyordu. Nietzschenin bir bermensch sunmaktaki baarszl, daha dorusu Byle Buyurdu Zerdtte bunu reddedii, bylece S bir bermensch midir? sorusuna her zaman yant olarak bir hayr nerir, nk bermensch ontolojik bir durumu ya da bir znenin rnekleyebilecei bir var olma yolunu gstermez.5 Farkl bermensch-olu olaslklarn tecrbe ederek, Yirminci yzyln ilk onyllarnda pek ok Nietzsche okumasnn trajik bir biimde yapt gibi Byle Buyurdu Zerdt stninsan denilen merkezi bir sper-zne ina etmek iin tasar salayan bir eser olarak okumaktan kurtulabiliriz. Bunun yerine, deneysel bir yaklam, Nietzschenin belirttii gibi kiinin kendi yolunu bulmas gerektiini not ederek Zerdtn deneyselciliine elik eder, nk yol var olmayandr! (Z, On the Spirit of Gravity $2). Bu yaklam sadece bir Var olma yolunu vurgulamaz ama benim burada bermensch-olu dememizi nerdiim sonsuz olu srecini mmkn klan kendi kendini ama ve yeniden deerlendirmenin olumlanmasn vurgular. Ve bu yaklamn sonucu zne nosyonunun kendisini deimez ve tamamlanm bir z ya da bitmi bir proje olarak deil ama her zaman srmekte olan bir i olarak yeniden formle etmek olacaktr.

Bununla beraber, bu estetik analoji zerinde ok fazla durmaya niyetim yok, nk buradaki nemli fikir Nietzschede bir tr estetizm grenlerin ne srd gibi kiinin hayatn bir sanat yapt olarak yaratmas deildir. Daha ok, esas fikir sren bir i olarak kiinin yaamnn asla tamamlanmayacadr. Kii her zaman unterwegstir, yoldadr, ve vurgu her zaman ulalan hedeften ok gitmeyedir. Bunun, Ahlakn Soykt zerinenin ikinci denemesinin alnda Nietzschenin sz verme hakk kazanm egemen bireyin [souveraine Individuum] fiilen unutmasn tartrken ne kard mesele olduunu ne sreceim: sadece bu zgrlemi birey [Freigewordne], bu ne olduunu unutarak olduundan baka bir teki olua kadir zgr iradenin efendisi (GM II, $2) iin sz vermek sorumlu bir failin vgye deer bir eylemi olur. Bu fikir Ahlakn Soykt zerinenin ikinci denemesinin sonu blmnde Nietzschenin kastettii byk salk da canlandrr, ve o salk bymenin ykm gerektirdiini, oluun u anda olduumuz eyi bir anlamda ykmamz gerektirdiini bilen bir salktr. (GM II, $24). Bunu aklmzda tutarak, bence Nietzschenin Ecce Homosunun alt baln yeniden ele almalyz, nk Kii Nasl kendisi Olur [Wie man wird, was man ist] nihai hedefin -kendisi- kiinin oluunun ynlendii ama olduunu ima ediyor. Bunun yerine, cmlenin ilk yarsna odaklanrsak, olu srecine -nasla- vurgu yapmamz nereceim. Ve Nietzschenin burada kim ise (was man ist) deil ne ise (wer man ist) dediini kaydederek, dahas bu olu srecinin amacnn tmyle ekillenmi ve tamamlanm zne ve kendilik [self .n.] terimleriyle anlalamayacan ne sreceim. Bunun yerine, Nietzschenin aklamasndaki esas kavray olu srecinin asla sona ermediidir. Hayat, Zerdtn rendii gibi, daima kendisini altetmesi gerekendir (cf. Z, Kendini Altetme zerine). Kendini altetmenin nndeki en byk engel bylece bakalarnda bulunamaz. Tersine, kiinin zaten bizzat olduu kendisi gelecekteki altedilerin nndeki en byk engeldir. (cf. Z, Yaratcnn Yolunda) bu da Zerdtn bermensch retisiyle verdii ders u anlama gelir: olaca olmak kiinin olduundan baka bir teki-oluu anlamna gelir. olu siyaseti bermenschin Deleuzen olu kavram ile erevelenmi bu aklamas, bizim radikal demokrasinin znesi zerine dnmemize ne gibi bir katkda bulunabilir? En azndan, eer radikal demokrasiyi kimlik politikalarnn tersi olarak kurarsak, hemen fark ederiz ki Nietzschenin kiinin kendisi oluuna dair aklamas sabit bir kimlik nosyonuna ynelik her trl giriime etkin bir biimde direnir. Bylece pek ok ada kimlik siyaseti biimlerinin arkasndaki temel varsaymlarn tersine iler, bunlar da, sonuta Sartreci kt inan gibi bir tutuma ya da modern bir klktaki kt inanca, adl adnca sylersek bir tr zcle dayanmak zorundadr. Bu kt inan yahut zclk, kiinin hibir ontolojik ballk duymad anlk bir stratejiden baka

bireyi gstermedii durumlarda derin bir biimde sorunludur. Daha nemlisi, gene de, oluun Nietzscheci-Deleuzec aklamas gsterir ki ister ulusal kimlik olsun ister rksal, etnik ya da gender kimlii, herhangi bir sabitlenmi kimlik nosyonu, zdelemeye katlanlarca dayatldnda da baklar zdelemenin alcsn teki olarak grenlerce dayatldnda da ayn derecede sorunludur. Bu Nietzscheci perspektiften bakldnda, baka bir deyile, Nietzschenin Hristiyanln cellat metafiziinde temel bir an olarak ruhun icadnn ve zgr iradenin ilk altn izdii zaman ne srd gibi (bknz. TI, Drt Byk Hata), ounluk tarafndan aznla dayatldnda da kii tarafndan kendisine dayatldnda da kimlik hapishanesi daha az baskc deildir. Hegemonya ve Sosyalist Stratejide Ernesto Laclau ve Chantal Mouffe radikal demokratik siyasetin ksmen znelliin zne pozisyonlarnn okluuna dayanarak yeniden yaplandrlmasna bal olduunu tartmlard. Laclau ve Mouffe znelliin yeniden yaplandrlmasnn gereklilii zerinde gl bir biimde dururlarken, Nietzschenin zne metafiziklerine getirdii eletirinin, znenin oklu konumlandrlmasna dair anlaylarna temel oluturabileceini gremiyorlar. Bizim imdiki amalarmz iin eit derecede nemli bir biimde, Michel Foucaultnun Nietzschenin zne metafiziklerine getirdii eletiriye bavurusunun Foucaultnun radikal ve oulcu demokratik solcu politikalar iin kavramsal kaynaklar salayan bir dnle son almalarnda zneye dnmesiyle nasl balantl olduunu da gremiyorlar. nk en azndan, Foucault modernitenin sylemsel pratiklerinin uslu ve disipline edilmi modern znenin inasn kolaylatrdn gsterdiinde, alternatif inalar olasln ak brakrken ayn ekilde znenin inasnn tarihsel olarak olumsal karakterini de gstermiti. imdinin eletirel ontolojisi olarak Foucaultnun almas bylece modernite tarafndan bize datlan zne konumunun ontolojik bir gereklilik olmadn netletirdi, ve baka zne konumlarnn imdiki ann olumsallklar yoluyla mmkn olduunu da ayn derecede belirginletirdi. znelerin igal ettii oklu konumlar onaylamak, hem siyasi ittifaklara tahamml etmeye kar gnmzdeki direnci aklar hem de eitli gruplara kolektif ekilde hareket etmeleri ars yapan olumsal gelimelere cevap olarak bu gruplar arasnda geici ittifaklara izin veren koalisyon siyasetleri modelinin cazibesini aklar. Foucaultnun znenin soykt, zneyi tz olarak deil ama bir form olarak ereveledii oranda, bu oklu zne konumlandrmasna dair aklamann teorik olarak ak bir ifadesini salar: bu form hereyin stnde deildir ya da her zaman kendiyle zde deildir. Kendinizi gidip oy atan veya bir toplantda konuan bir siyasi zne olarak kurduunuzda ve arzularnz bir cinsel iliki srasnda doyurmaya altnzda kendinize kar ayn ekilde ilikilere sahip olmazsnz. Bu farkl zne trleri arasnda baz ilikilerin ve baz mdahelelerin olduuna kuku yoktur ama hep ayn tipte znenin huzurunda deiliz. Her

durumda, oynarz, birisinin benliiyle baka bir iliki kurarz. Ve beni ilgilendiren tam olarak hakikat oyunlaryla ilgili bu farkl zne formlarnn tarihsel inasdr.6 Foucault gibi, Laclau ve Mouffe da sabitlenmi ve birlemi bir znelliin dalmasn savunurlar, ama onlar ayrca dalma annn teorik yaltlma altnda gerekleemeyeceini iddia ederler. Tersine, ikinci bir analitik an gereklidir, nk bu dalma anlar arasnda kurulmu olan stbelirlenim (overdetermination) ve btnletirme ilikilerini gstermek gereklidir.7 Foucaultnun benliin hermentiine balad son almalarnda dile getirmeye alt tam da bu ikinci andr. Laclau ve Mouffea gre, sylemsel olarak ayrlm zne konumlar arasnda kurulmu hegemonik ilikiler radikal ve oulcu demokrasi nosyonlar iin gerekli koullar salar.8 Sylemsel oluum kavram dolaysyla Foucaultnun nemini kabul ederlerken9, demokrasinin akc, dnebilen, ve tarihsel olarak olumsal bir kimlik nosyonu gerektirdiine dair kendi iddialarnn derinden Foucaultcu karakterini kabul etmekte baarsz oluyorlar. Laclau ve Mouffea gre, temel, birlemi bir sylem olamaz. Onun yerine, radikal ve oulcu demokrasinin toplumsal evresi, madem ki, tasarm olarak, kararsz ve tamamlanmamtr, sylemsel sreksizlik onlar iin ncelikli ve yapc10 olur. Ve esas olarak gerilim ve aklkla karakterize olan bylesi bir toplumda, demokratik znenin kimlii benzer ekilde her zaman sre iinde olacaktr, devam etmekte olan bir i olacaktr ve asla tamamlanmayacaktr, toplumsal oluturan olumsal dmanlklar ve ittifaklar tarafndan retilecek ve kendini onlara cevap olarak retecektir. te bu noktada radikal demokratik teori yeniden Nietzscheye dnebilir ve onun agonun siyasi ve kltrel deerine yapt ary yeniden ele alabilir. En erken yazlarndan birinde, yaymlanmam Homers Wettkampfta, Nietzsche Yunanllarn Devletin salnn srmesi iin rekabetin hayati olduunu11 bildiklerini ne srer. Gerekten de, Apolloncu ve Dionysoscu sanatlar daha yeni ve gl yaratc retimler iin srekli birbirlerini kkrtrken (bknz. BT 1), Yunan eitim sistemi agona sayg beslemek zerine kurulmutu. Aslnda, onun mutlak hakimiyetin harici konumunu arayan modern arzu olarak grdyle eliir biimde, Yunanllar glerin sregiden yarmasn kltrel geliim iin gerekli gryorlard. Nietzsche bunu agon iinde mutlak bir zaferin agonun sonu anlamna geleceini grr ve zgrl hakimiyetten korumak iin, kiinin ak rekabet iin paylalan bir kamusal mekan olarak agon kurumunun korunmasna ve srmesine bal olmas gerektiini kabul eder. Nietzschenin kendisi farkna varamam olsa da, bu duyarll Ernesto Laclaunun aadaki yorumuyla yanyana getirdiimizde greceimiz gibi buradaki dncesi derinden demokratiktir: Demokratik bir toplum en iyi ieriin karlk grmeden hkmettii bir toplum deildir, daha ok iinde hibir eyin tanmsal olarak galip olmad ve her an kar koyma

olaslklarnn bulunduu bir toplumdur. rnein, [sic] bugnk Dou Avrupada her tr etnik kimliin ve milliyetiliin dirilmesini dnecek olursak, en gerici eilimlerini yeniden glendirebilecek ve baka gruplarla kalc atmalar iin gerekli koullar yaratabilecek ekilde, demokrasi iin tehlikenin bu gruplarn mkellef kimlikler altnda toplanmasnda yatt grld.12 John Rawls gibi, atmay ve anlamazlklar maalesef tmyle ortadan kaldrlamayan karklklar, ya da btncl toplumsal uyumun ina edecei iyinin tam olarak gereklemesinin nne kan ampirik engeller olarak gren liberal demokratik dnrlerin tersine, Laclau ve Mouffe demokrasi iin oulculuun art olduunu, ve oulculuk iin de gr uyumazlklarnn (dissensus) atma ve yarmalarn, eitlilik ve anlamazlklarn- gerekli bir koul olduunu savunurlar. 13 Henz elde edilmemi hayali bir konsenss talebi zerinden farkllklar silmek yerine, uyuma ulamay hedefleyen bir oulculuu demokratik rejimin yaam deil lm olarak gren, agonal farkllklara ynelik olumlu bir tutumun gelitirilmesi ars yaparlar.14 Siyaset teorisyeni William E. Connolly, demokrasinin yeniden glendirilmesini konsenss itkisiyle deil ama dinamik bir toplumsal alan olarak iinde agonistik saygnn toplumsal ilikileri oluturan belirsizliklere, atmalara ve karlkl bamllklara katlanmasyla salamay savunurken, Nietzschenin agonun yarmac doas zerine ifadelerine dorudan ve aka bavurur.15 Connolly, nihai ve sabitlenmi -toplumsal veya bireysel- bir kimlie varmay imkansz sayd iin demokrasi iin gerekli agonistik saygy beslemenin temeli olarak agonizmi demokratik pratiin merkezine yerletirir. Nietzschenin -benlii rekabet eden itkiler ve drtler arasnda bir mcadele olarak alanoklu benlik yorumunun da benzer ekilde dinamik ve oulcu bir rejim iin model hizmeti grebilmesi gibi, Connollyye gre, Nietzschenin agonal dinamizmi hem kiilerarasnda (interpersonally) iler hem de kii iinde (intrapersonally) iler. Kiinin kendini benim ya da bizim kimliimiz etrafnda dnmeye devam eden farkllklara uyarlamas halinde kii ben ya da biz ne deilsek onun iin belirli bir empati yaratabilir. Empati, yleyse, belirsizlik, reddedilmek ve yoksaylmak yerine onaylandnda, belirsizlikten, kimliin kendisinin ilikisel karakterinden douyor.16 Aslnda, mesafenin pathosu dediinde Nietzscheden anlad eydir bu Connollynin: indeki farkllk prltlarndan byyp geliene ve senden farkl olana bir eklenti, daha yksek bir birliin oluumu yoluyla aranzdaki mesafeyi kapama aray yerine srtme iinde sabr ve karlkl bamllk iinde cmertlik formunu alan bir eklenti... Bu agonistik sayg etosu uyumsuz karlkl bamllklar dnyasnn ortasnda demokratik siyasetlerin dokusu iin can alc nemdedir... Bir mesafe patosunu demokratik ekime, ibirlii ve hegemonya ilikilerine katlar.17

Bylece mesafenin pathosu aramzdaki agonal ilikilerin pimanlkla ortaya konmad ama demokratik siyasi pratiklere dahil olabileceimiz tek yol olarak ele alnd bir demokrasi modelinin nn aar. Farkll sadece ve her zaman aleyhtarlk olarak anladndan farklln elenmesini arayan Hristiyan dogmatik eilim karsnda umutsuzken Yunan agonuna hayran olan bu Nietzscheci duyarllktr. Alacakaranlkn mehur al blm Doa Kartl Olarak Ahlakta Nietzschenin, Kilisenin, ve daha genel olarak ahlkn, tutkularla arpmak iin bildii tek yntemin tutkularn imha edilmesi olduunu syledii parann ardndan Nietzschenin sunduu alternatife dair u daha az mehur yorumu gelir: Kilise her zaman dmanlarnn yok edilmesini arzulamtr: bizlerin, biz ahlakszlarn ve anti-Hristiyanlarn, gryorsunuz Kilisenin varolmas bizim avantajmzadr... siyasette de, dmanlk ok daha ruhanilemitir ok daha sagrl, ok daha dnceli, ok daha sabrl. ... iimizdeki dmana kar da ayn tutumu uyarlarz; orada da dman ruhaniletiririz, orada da deerini kavrarz. Kii ancak tezatlar asndan zenginse verimli olabilir; sadece ruh rahata ermediyse, huzur aramyorsa kii gen kalabilir. (TI Morality 3) Bylece, verimli hayatnn sonlarnda, ayn balarnda olduu gibi, Nietzsche, yarma ve ekimenin agonun- bireyin ve topluluun salnn srmesi iin gerekli olduu fikrine bavurmaya devam etti. Ve Nietzsche agonu demokrasi ile badatrmay tercih etmezken, onun bu gzden karmas siyasi alanda yarmann ve ekimenin elenmesini gerektirenin kesinlikle totalitaryanizm olduunu grmekten bizi alkoymamal. Sa siyasetlerin antagonistlerinin eleneceini farz eden bir kimlik ya ittifak arzulama eiliminin tersine, Nietzsche, agonun srmesi iin ve tm agon ortaklarnn kiisel kendini altetme yolunda ilerlemeleri iin daimi varl gerekli olan kiinin karsnda gcn test edebilecei deerli bir dmann arzulanabilirliine bavurmaktan asla yorulmaz. (BT n1)18 Bu deerli dman, ister kiinin demokratik ekime iinde olduu dierleri ya da ister kiinin kendi iindeki rekabette olduu veya olu mcadelesi verdii dierleri olsun, bylece, bizi duraklamaya, neysek o olarak kalmaya, kimliklerimizi mevcut formlarnda sabitlemeye motive eden glere kar bir sigorta hizmeti grr. radikal demokratik zne (olarak) olu Nietzschenin buradaki Deleuzee yaknl bundan daha fazla olamazd, kimlik/okluk,

agonizm/totalitarizm, demokrasi/tiranlk arasndaki Nietzscheci tezatlarn hepsi (ister mikro ister makro olsun) olu ile faizm arasndaki Deleuzec tezatta da ilerler. Deleuze iin olduu gibi,

Nietzsche iin de, kimlik akkandr ve kurulurken srekli bir mcadelede olma srecinden geer. Deleuze okluk bir eyin dierinden farkl olmasdr [oysa] olu kendinden farkl olmaktr19 diye yazdnda, bizim de yapmamz gerektii gibi, belirli bir agonal boyutun tm zneleraras ilikiler iin kurucu olduunu varsayyordu, ve, her zaman agonal ortaklarla karlaacamza gre, farkl ortaklarla yarrken, kimliimiz farkl ekilde kurulacaktr. Buna mutlaka, zneler ve iktidar arasndaki birleme teknolojilerini inceleyen, ana tehlikeleri belirlemeye ve onlara direnmek iin retim glerini organize etmeye alrken hereyin kt olduunu deil ama hereyin tehlikeli olduunu20 varsaymalyz diyen Foucaultcu neriyi de eklemeliyiz. ktidar ilikileri kanlmazsa da, bu ilikilerin ortaya kt belirli formlar kanlmaz kabul etmemizi gerektiren birey olmadn Foucaultdan reniyoruz. Baka bir deyile, iinde eylediimiz yerel arenalarda iktidar ilikilerinin nasl ilediini anlamak bu ilikilerin daha baskc uygulamalarna direnmemiz iin de bize yardmc olacandan Foucaultnun analitiinin zgrletirici bir boyutu vardr. ktidar ilikilerinin her zaman her yerde var olmas, bu nedenle, Focaultnun nihilist okumalarnn ou kez vardklar sonuta olduu gibi tahakkm olgusunun geri ekilerek kabul edilmesine yol amaz. Tersine, son syleilerinden birinde, Foucault Habermasla vis-a-visHabermasn topyac hakikat oyunlarnn, bir engelle, kstlamayla ve zorlamayla karlaamadan serbeste dolaabilecei bir iletiim hali olabilir fikrini reddettiinde kendi ortaya koyduu alternatifin kanlmaz baskya dair distopik bir versiyon olmadn belirtir: G ilikileri, kiinin kendini kurtarmas gereken kendinde kt eyler deillerdir. Eer g ilikilerini bireylerin dierlerin davranlarn belirlemeye, ynlendirmeye altklar aralar olarak anlarsanz g ilikilerinin olmad bir toplumun varolabileceine inanmyorum. Sorun onlar mkemmelen saydam bir iletiim topyas iinde eritmeye almak deildir, ama bu g oyunlarnn minimum tahakkmle oynanmasna izin verecek bir kiinin benliine yasann kurallarn vermek, ynetim tekniklerini, ve ayrca etiini, etosunu, benliin pratiini vermektir.21 Foucault burada kendi g-analizinden yola karak basknn kanlmazlnn pasife kabul edilmesinin bir hata olduunu aka gsteriyor. Bununla beraber, ayn zamanda, Foucaultnun kendisinin, sonunda siyasi olana yz evirip kiisel olana dnm olabileceini de kabul etmemiz gerek. Bu onun, kiinin kendi iindeki bastrlmas zor olan glere kar veya kiinin kendi kendisinin efendisi olduu bir z-efendilik modeline kar kazanlm agonal zaferin bir modeli olarak benliin yetitirilmesine dair Yunan nosyonuna geri dnmesini yorumlamann bir yolu olabilir elbette.

Bununla beraber, Foucault benliin yalnzca kendine ve kiinin kendi zerinde uygulad otoriteye cevap vermesi ve dolaysyla somutta kiinin hem sahip olduu hem de gznn nnde bulunan birey olarak kendisinden mutluluk22 duymas anlamnda benliin yetitirilmesine odaklanmak gibi kiisel bir tercih yapm olsa da, Foucaultcu analitikten ok daha ak siyasi kurtulu stratejileri karmann mmkn olduunu vurgulamak istiyorum. O yzden, daha aka siyasi bir yaklam rnei olarak Judith Butlern eserini yorumlayarak bitireceim. Gender Trouble: Feminism and the Subversion of Identityte Butler, metninin balarnda, Foucaultnun kimliin lavedilmesi iin retici yasa erklerine vurgusunun siyasi anlamn kabul eder.23 Butler ayrca, daha seyrek de olsa, Nietzschenin tzn metafiziine meydan okuyuu performatif bir kimlik yorumuna imkan tandndan, toplumsal cinsiyet (ve) kimlik konularn yeniden dnmek arayndaki eletirel proje iin Nietzschenin nemini kabul eder. Hem Foucault hem de Nietzsche zerinden giderek, Butler, iselletirmenin veya iselliin diline meydan okur ve onun yerine performatif [olarak] toplumsal cinsiyetini kazanm bedenin, gerekliini oluturan eitli eylemleri dnda hibir ontolojik stats olmadn ne srerek24 performatifliin dilini nerir. Foucaultnun cinsel farkllklar ve beden hakkndaki kimi konumlarn eletirmekle beraber, Butlern vard sonucun kimliin bir pratik ve toplumsal cinsiyetin performatif olduuna dair siyasi boyutu, bizim zorunlu heteroseksist kltrmzn baskc ve snrlayc pratikleri iinde retilmi alternatif toplumsal cinsiyet olaslklarn ifade ederken derinden Foucaultcudur. Tm anlamlandrmann zorunluluun yrngesi iinde tekrarlanmak zere yer aldn savunan Butler, faillii... o tekrarlar zerine bir eitleme olasl iine yerletirir.25 Anlalr olmak iin, kltrel gler belirli tekrarlar zorunlu tutarlar, fakat ayn zamanda, bu gler alternatif performanslar iin olaslklar da retirler. Ykc bir kimlik siyaseti grevi, bu nedenle, tekrarlamaya dair bir mesele deil, nasl tekrarlanacana dair bir meseledir, ya da, gerekten, tekrarlama, ve toplumsal cinsiyetin radikal bir oalmas araclyla, tekrarn kendisini mmkn klan ana toplumsal cinsiyet normlarnn yerini deitirmektir.26 Ve Butlern dncesinin zne sorunundaki Nietzschezci-Foucaultcu boyutunu gznnde tutmak, dahas, Butlern Gender Troubleda, iradi bir ekilde bir gn bir toplumsal cinsiyet konumunu uyarlamaya karar veren, sanki ertesi gn de ayn isteklilikle baka bir toplumsal cinsiyet konumunu uyarlayabilecekmi gibi duran gnll bir znellik nosyonu ifade ettiini dnerek performatifin performans olarak ar yanl okunmasn da engeller. Bu nokta tekrarlanmaya deer, nk Butlern konumunun Nietzscheci boyutu ender olarak belirtiliyor, ve yanl okuma sonucu almakla suland gnlllk konumunu reddetmesini salayan da zellikle bu boyuttur. Gender Troubleda, tzsel-olmayan bir toplumsal cinsiyet nosyonu iin tartrken, Butler Nietzschenin yukarda anlan ifadelerini Ahlakn Soykt zerineden alntlar (GM I, 13): yapmann, etkilemenin, oluun tesinde bir varlk yoktur; yapan sadece fiile eklenmi

bir kurgudur fiil hereydir.27 Butlern toplumsal cinsiyet kimliiyle ilgili performatif yorumu bylece, Bodies That Mattern sonu sayfalarnda karmza kan aadaki ifadelerden de anladmz gibi, Nietzsche ile Foucualtnun kesiim noktalarnda eklemlenir: Kii kimlik kategorilerinin yetersiz olduunu syleme eiliminde olabilir nk her zne konumu tek sesli olmayan erk ilikilerinin akt bir alandr. Ama bylesi bir formlasyon bu tr akan ilikilerin ima ettii zneye radikal meydan okumann nemini kmser. nk bu ilikileri barndran ya da tayan z-kimlikli (selfidentical) bir zne yoktur, bu tr ilikilerin akabilecei bir alan yoktur. Bu akma ve karlkl-eklemlenme znenin gncel yazgsdr. Baka bir deyile, zkimlikli bir kimlie sahip zne deildir artk.28 Butlern konumunun Nietzscheci karakterini ayrntl olarak gstermek bizi konudan ok uzaklatrr ama, burada basite Nietzschenin g istenci ilikilerinin akmas olarak tzsel-olmayan bir benlik yorumunun geleneksel bir zne metafiziine ayn radikal meydan okumayla gs gerdiinin kolayca gsterilebileceini kaydetmek istiyorum. Butlerdan ayrlmadan nce, son almasnn bu konumu Derridac yinelenebilirlik nosyonuyla gelitirdiini bu balamda belirtmeye deer; daha nce performatif tekrar terimleriyle tarttn, imdi zneletiren normlar yeniden-cisimlendiren ayn zamanda bu normlarn normatifliklerini de yeniden ynlendiren ykc bir yeniden-yineleme olarak kuruyor.29 Bu Derridac vcut bulmada dahi, yine de, bana kalrsa, Butlern konumu Derridac bir siyasetten ok Foucaultcu bir siyasete30 daha yakn duruyor, bir sre nce Drucilla Cornell ve Ernesto Laclaunun almasn yorumlarken Foucaultya sempatilerini yinelemesine baklrsa Butlern kendisinin de kabul eder grnd bir olgudur bu. Yorumunda, Postyapsalclk ve Postmarksizm tartmasn ou yerde, Laclau ve Cornell tarafndan izlenen Derridac yaklama Foucaultcu bir alternatif sunarak tamamlar.31 Ve grmek isteyenler iin, bu Foucaultcu alternatifin Nietzscheci soyktn dili iinde, eletirel soruturmann odanda bir deiiklik ars yapan bir dil iinde yattn da kaydetmeli. zgrleme ve yi gerekleemeyeceklerini ispat ettikten sonra imdi ne tr siyasi pratikler nmzde almtr sorusunu bir kenara brakan Butler, daha Nietzscheci bir soruya doru, devam etmemizi nerir yinin ve/veya zgrlemenin gerekleemezlii nasl oldu da fel olmu veya snrlanm bir siyasi etkinlik duygusu retti, ve nasl, daha genel olarak, daha yerel fikirlerin icat edilmesi siyasi olarak pratik olaslklarn anlamn geniletti?32 Byle yapmakla, retim ve basknn kararszl iindeki Foucaultcu bir ebekenin dnda almaya duyduu srekli yaknl gsterir. Bodies That Mattern sonu blmnde bu yaknl tekrar gndeme getirecektir:

10

iktidar ve sylemi gelecein terimleriyle dnme sorununun izleyebilecei pek ok yol var: dzenleme, tahakkm ve yap ilikilerinin akmas ya da karlkl eklemlenmesi olarak iktidarla yeniden-anlamlandrma (resignification) olarak iktidar birarada dnmek nasl mmkn olur? Neyin -tm arl ve zorluuyla- olumlayc yeniden-anlamlandrma olarak nitelendirilebileceini nasl bilebiliriz ve bu ztln alannda sefil olan yeniden kurma riski nasl alnmal? Fakat nasl, ayrca, farkeden bedenleri kuracak ve srdrecek terimleri yeniden dnmeli?33 Bunun bizi brakt yerin, bizim iin balam kuran iktidarn yapc ilikilerine dair NietzscheciFoucaultcu bir yorum olduunu ne sreceim, bizim iin Nietzscheci-Deleuzec teki-olu metafiziklerinin radikal demokratik bir rejimin znesinin devleri arasnda saylan deien ittifaklar ve sadakatleri grmek iin gerekli oklu zne konumlanmalarn barndrabilecei bir yer. Yaratc bir kaynama, yleyse, tannsnlar veya tannmasnlar, kabul edilsinler veya edilmesinler, Laclau ve Mouffeun sylemsel sreksizlik ve zne konumlarnn okluu taleplerinde, Butlern gncel toplumsal cinsiyet/kimlik siyasetlerindeki baskc snrlamalarn sebep olduu retici direnileri ne karmasnda ve Connollynin demokratik bir rejimin agonistik modeliyle ilgili aratrmalarnda Nietzscheci-Foucaultcu-Deleuzec perspektiflerin iledii grlyor. Bu konumlar ve beraberce felsefi varsaymlar ve siyasi ballklar paylatklar dierleri deien siyasi olumsallklara cevap olarak geliirken, dikkatli okur Nietzsche, Foucault ve Deleuzen yanklarn net bir ekilde duyabilmeye devam edecektir. Bu da demektir ki, Les mots et les choses bitirirken Foucaultnun kulland bir imgeyi kullanarak bitirirsek, Foucault ve Deleuzen kendileri denizin kenarnda kuma izilmi bir yz gibi, kaybolacaklardr,34 olu srecini vurgulayan sylemleri, ister Foucaultcu assujettissement terimleriyle kurulsun, veya ister Deleuzec agencement terimleriyle kurulsun, radikal demokrasinin siyasi projesini desteklemeye yardm edebilecek znellik ya da faillik yorumlarn harekete geirmeye devam edecektir. notlar:

11

Gilles Deleuze and Flix Guattari, A Thousand Plateaus, ing. ev. Brian Massumi (Minneapolis: Minnesota nv. Y., 1987) 238-9.
2

Cf. Deleuze and Guattari, A Thousand Plateaus 293.

Nietzschenin metinlerine gndermeler ayra alarak aadaki ksaltmalarla alntlanacaktr. Tersi belirtilmedii srece, Roma rakamlar deneme numarasn Arabik rakamlar blm numarasn, ve nlerde Nietzschenin nszlerini gsterecektir. AC The Antichrist, ing. ev. R.J.Hollingdale (Harmondsworth: Penguin Books, 1968) BT The Birth of Tragedy, ing. ev. Walter Kaufmann (New York: Random House, 1967) EH Ecce Homo, ing. ev. Walter Kaufmann (New York: Random House, 1967) GM On the Genealogy of Morals, ing. ev. Walter Kaufmann (New York: Random House, 1967) TI Twilight of the Idols, ing. ev. R.J.Hollingdale (Harmondsworth: Penguin Books, 1968) Z Thus Spoke Zarathustra, The Viking Portable iinde, ing .ev. ve derleyen Walter Kaufmann (New York: Viking Press, 1967)
4

Gilles Deleuze, On the Death of Man and Superman Foucault iinde, ing. ev. Sean Hand (Minneapolis: Minnesota nv Y. 1988) 130.
5

Ve ayrca ima yoluyla, bu Zerdt bermensch midir? gibi yorumlayc bir soruya da cevap salar. Ben burada bermenschden reel bir karm yapmann imkanszln savunurken, Nietzschenin tersini syledii en azndan bir pasaja dikkat edilmelidir. AC(4)de, yle yazar Baka bir anlamda dnyann eitli yerlerinde sklkla beliren daha yksek tipin kendini ortaya koyduu bireysel baar vakalar vardr: kolektif insanoluyla ilikili olarak dnldnde bir tr bermensch gibi bireydir bu. Bu tr ansl byk baar vakalar her zaman mmkn olmutur ve belki her zaman da mmkn olacaktr. Ve hatta uygun koullar altnda tm bir kabile, rk, veya ulus da bylesi bir ansl isabeti temsil edebilirler. Bu ifadeyle ilgili bir noktay not etmeye deer: Nietzschenin bermenschi daha yksek bir insanlk trnn kesin bir tanmn salad kabul edildii srece, Nietzschenin bir tr bermensch [eine Art bermensch] demesi nemlidir, nk bu Nietzschenin Zerdtn rettii hedefi kendine hedef semi zel varlk yerine basite kendi Mensclichkeitn am trden bir varla gnderme yapt olaslna ak kap brakr.
6

Michel Foucault, The Ethic of Care for the Self as a Practice of Freedom, ing. ev. J.D. Gauthier, S.J. Philosophy and Social Criticism, zel say The Final Foucault 12.2-3 (Yaz 1987): 121.
7

Ernesto Laclau ve Chantal Mouffe, Hegemony and Socialist Strategy: Towards a Radical Democratic Politics (London: Verso, 1985) 117. (Hegemonya ve Sosyalist Strateji: Radikal Demokratik bir Siyasete Doru, Birikim Yaynlar, ev. Ahmet Kardam, M. Doan ahinler, 236 s., 1992)
8

bknz. bid. 166-67. Bknz. bid 105-07. bid. 191.

10

11

Friedrich Nietzsche, homer on Competition, On The Genealogy of Morals iinde, ing. Trans. Carol Diethe, ed. Keith Ansell-Pearson (Cambridge: Cambridge UP, 1994) 191.
12

Ernesto Laclau, Power and Representation in Politics, Theory, and Contemporary Culture, ed. Mark Poster (New York: Columbia UP, 1993) 292.
13

Chantal Mouffe, democratic Politics and the Question of Identity in The dentity in Question, ed. John Rajchman (new York: Routledge, 1995) 44.
14

bid. 44.

15

William E. Connolly, Political theory and Modernity (Ithaca: Cornell UP, 1993) 195. bid. 195. bid. 195. Bu balamda Nietzschenin deerli dman fikrini alntlamam neren Debra Bergoffene teekkr ediyorum. Gilles Deleuze, Nietzsche and Philosophy, ing. ev. Hugh Tomlinson (New York: Columbia UP, 1983) 189.

16

17

18

19

20

Foucault, On The Genealogy of Ethics: An Overview of Work in Progress The Foucault Reader iinde, ed. Paul Rabinow (New York: Pantheon Books, 1984) 343. Bu syleinin 19 Aralk 1983 tarihli orijinal metninde, Foucault bu yorumu, Dreyfus ve Rabinowun, Foucaultdan konumunu hepsini eit derecede iyi kabul ederek ok sayda anlatya ayn anda kucak aan bir gr olarak ereveledikleri Rortynin konumundan ayrtrmasn istedikleri sorularna cevaben yapyor. te bu balamda Foucault, her ne kadar Rortyye katlmasa da, bu fikir ayrlnn nedeninin hereyin kt olmasndan kaynaklanmadn, ama hereyin tehlikeli olabileceinden kaynaklandn belirtiyor. Metin yle devam ediyor: Eer herey tehlikeliyse, bu durumda her zaman yapmamz gereken bireyler vardr. Ve bu anlamda, sanrm Rortynin konumu, ya da Rortynin hipotezi bir kaytszla gtrr. Benim konumumsa hiper -ve ktmser- bir eylemcilie gtrr. Ve bence bu ok byk bir farkllk. Foucault bizim grevimizin tehlikeleri kesin olarak belirleme grevi olduunu belirtiyor ve her gn yapmamz gereken etik-siyasi tercihin neyin ana tehlike olduuna karar vermek olduunu sylyor. (Centre Michel Foucault, Document D250 (5) 22-23).
21

Foucault, the Ethic of Care for the Self as a practice of Freedom 129. Michel Foucault, The Care of the Self, ing. ev. Robert Hurley (New York: Random House, 1986) 65.

22

23

Judith Butler, Gender Trouble: Feminism and the Subversion of Identity (New York: Routledge, 1990) 2. Her ne kadar Butlern eserini burada Foucault ile, ve nisbeten daha az lde Nietzsche ile ilikisi balamnda tartacak olsam da, Butlern eserinin Foucaultcu analizin bir uyarlamasndan ok daha fazlas olduunu not etmem gerek. Dorusu, Gender Troubleda ifade edilen performatif zneye dair yorum, bana gre, en incelikli, dnce kkrtc ve potansiyel olarak, znelliin yapsalc lm ve postyapsalc merkezsizletirilmesinden beri ortaya km en deerli zne yorumlarndan biridir.
24

bid. 136. bid 145.

25

26

bid 148. Daha yakn tarihli bir almasnda, Butler konumunu Derridac yinelenebilirlik nosyonuyla gelitiriyor.; daha nce performatif tekrar terimleriyle tarttn, imdi zneletiren normlar yeniden-cisimlendiren ayn zamanda bu normlarn mormatifliklerini de yeniden ynlendiren ykc bir yeniden-yineleme olarak kuruyor. [cf. Subjection, resistance, adn Resignation: Between freud and Foucault, Theories of Subjection: The Psychic Life of Powern nc blm (Stanford: Stanford UP, 1997] bu Derridac vcut bulmada dahi, yine de, Butlern konumu, bana kalrsa, derinden Foucaultcu olarak kalmaya devam ediyor. Butlern eserinin retim ve basknn kararszlna erevelenmi Foucaultcu bir hattan gittiini dnmeye devam edilebileceini rneklemek iin Bodies That Mattern sonu blmnden yaplm aadaki alnty dikkate almal: iktidar ve sylemi gelecein terimleriyle dnme sorununun izleyebilecei pek ok yol var: dzenleme, tahakkm ve yap ilikilerinin akmas ya da karlkl eklemlenmesi olarak iktidarla yeniden-anlamlandrma (resignification) olarak iktidar birarada dnmek nasl mmkn olur? Neyin -tm arl ve zorluuyla- olumlayc yeniden-anlamlandrma olarak nitelendirilebileceini nasl bilebiliriz ve bu ztln alannda sefil olan yeniden kurma riski nasl alnmal? Fakat nasl, ayrca, farkeden bedenleri kuracak ve srdrecek terimleri yeniden dnmeli? [Bodies That Matter: On the Discursive Limits of Sex (New York: Routledge, 1993) 240].
27

Alntland yer Butler, gender Trouble 25. Butler, Bodies That Matter 229-30.

28

29

Bknz. Butler, Theories of Subjection 99.

30

Butlern burada tekrarlama (reiteration) dilini kullanrken Deleuzec yineleme (repetition) yorumundan ayrlp ayrlmad benim burada ele alamayacam bir konudur.
31

Judith Butler, Poststructralism and Postmarxism, Diacritics 23.4 (1993): 11. bid. 10-11. Butler, Bodies That Matter 240. Michel Foucault, The Order of Things (New York: Random House, 1973) 387.

32

33

34

You might also like