You are on page 1of 395

EROL TOY AZAP ORTAKLARI

BRNC CLT

YAZ YAYINLARI
Molla Fenari Sok. Kavlak Han No.:27 Kat:l 34410 Caalolu - ST. Tel.: (0212) 513 22 86 Tel./Fax:513 98 78

Yazan:Erol Toy Yaymlayan: Cengiz zgn Kapak listirasyonu: Mustafa Deliolu Copyright Yaz Yaynlar/Erol Toy ISBN 975-8152-05-x (tk.no) 975-8152-06-8(1. cilt) Adres: Molla Fenan Sok. Kavlak Han No.:27 Kat:l 34410 Caalolu - ST. Tel.: (0212) 513 22 86Tel./Fax:513 98 78 Bask/Cilt: Umut Matbaaclk (0212) 637 04 11 - 637 09 34

Austos 1997 - STANBUL

AZAP ORTAKLARI

Birinci cilt Roman Dizisi


Yaz Yaynlar

BRNC BLM 1 Evrenos Bey, Kayser saraynn geni sayvannda, ipek yzl, ku ty ili minderlere bada kurmu. Kzla alan sar sakallarn svazlyordu. Geni, kt gvdesi, kurulu bir yay gibi, frlad, frlayacak etkisi uyandryordu kiinin stnde. Abdal Boa'yla, Cavlak Toga tam annacna dikilmiledi. iaret etti Evrenos... Cavlak Toga bir adm att... Bekledi... -Anlat... Biran, duvarlarn kelerinde yanklanan Evrenos'un buyruunu yakalamak istermi gibi baknd. Sonra; - Buyruun zere, israil Gazi'nin ardnda dtk yola, Beyim, - diye anlatmaya balad - Dimetoka sancan ardmzda brakaraktan, kamladk atlarmz. Gecenin karanl inceldi incelecek. Belli belirsiz glgeler elle tutulur hale gelecek ve dahi alacakaranlk nerdeyse kendini gsterecekti. Ama, yolun iki bandaki aalarn stnde, bir yorgan gibiydi gece. Hafiften esen yel, aalardaki hrtyla, nal seslerimize elik ediyordu. Bundan te yle bir sus-

ku sarm ki evreyi, enlaUlabilemez. Biz bu suskunun gbeinde, alevli oklar rnei vnlayp deliyoruz karanl. Bu .senin has bir kulun. Cavlak Toga'n, kendisini, yeryznde yeni bir geliim salama kavgasndaki Trkmen aman sanmakta. Yelin sesine, naln yanksna ve dahi nefeslerimizin hrltsna kaptrmtm, ben beni,.. Birden israil Ga-zi'nin dizgin kastn sezinleyende afalladm. Biz ki, vurumann gbeinde keklie soyunmu ademler. Biz ki, nerde ne yapmak gerektiini sezgileriyle bulup, uygulayan sava erleri, aknlmzdan attari deyazdk. Gayri bu senin Abdal miskinini hi sorma. Bire ne olmaktadr demeye kalmadan, atlarmzn ustalna sndk ki, bebeler gibi gln olmaktan syrlalm. Bereket atlarmz yaman. Kendiliinden duruveriyorlar. Birlikte vurumu olmann alkanl bu. Ayrlmaz bir tm olmuuz hayvanlarmzla. Ne etmek gerektiini ok zaman bizden iyi biliyorlar... Sorardan, kendim kendime her zaman, neden, "At, avrat, pusat"{ denilmitir alpler iin? zmleyemezdim... Gecenin karanl ve dahi suskusu iinde aydnlanverdi kafam. Anla* dim ki, bunlar bir yiitte birletiinde, srtnn yere gelbil-mesi mmknszdr. Eskilerimizin ustaln bir kez daha beendim. Ol zaman anladm ki, israil oulluun, babas Abdlaztz galiden katr deil. Nasl ki, Orhan azimiz, topra bol otelin Alaeddin Paamz, Cennetmekan Osman gazimizden kalr deilse... Ve dahi nasl siz gazilerimiz, alplerimiz eskiden artksanE... Oul babay amakta, Beyim Amakta ki, kolba dediin te byle olur. Ben, ardndan seyreytiyorum, Evrenos Gaa Beyimin kolba ata-dt yiiti... Gzlerini km.it Er*sesindn betti ki, dileri birbirine kenetlL Karanlkta grr benim gzlerim... Bu yzden taklmaz msn aradabir, Cavlak kuluna; "Yarasa msn, nesin be kt dervi," deyi.. Ewenos Beyimiz az zindan vgdr bu sz, bilmez miyim... ite yleyim yine... Atm gzpnarlarm... Tutum ve durumunu bir iyice seyreylemek iin... Gzlerinde, elik grisi bir balkma var. Vuru erinin kararn kesinler bu balkma.... Yiitin arln, bakndan sezmek gerek, demiler. Seninki de, yle... Sanrsn ki, nn aydnlatmakta baklar. Ktz ensesi, uzanm ne doru. Brknn sivrisi, atnn kulaklarna deecek nerdeyse. Bir binici, kendini byle hafifledi mi, uar o at... Uuyoruz biz de... Suskunluunu yarp geen ak s-nlergibi... Mavi akr terkisinde uuuyor... plak dizleri, atn sarsn demirci mengenesi gibi skmakta... Atlarmzn ustalndan olsa gerek, dnemelerde hz kesmiyoruz. Ardmzda yel, bamzda buyruunun hz trklemi... Kulaklarm zonkluyor beyim... Ac zonklamas sanma... len kvanmas... iimde bir koma dilleniyor; yle ki, nah bu Abdal Boa zprnn yrlar, blbl ceh cehi yannda, karga gaklamas kalsn... iki yanmz bir aa denizi gibi... Aalar atlarmzn her uzannda geriye doru akmakta... Topaalar bitti, bitecek, diyordum. Znklad 'senin israil Gazi... Biz de uyduk ona. Srayp, yayland parmaklarnn ucunda. Gzap kapayncaya keeledi atnn ayaklarn. atm da kaldm Evrenos Gazim... Abdal Boa kulun azbiraz hmhmcadr... Ama, Cavlak yoldan bilirsin bir iyice. At keelemede stne adem yok sanrd... Yanlm ki, hem de nice yanlm... Daha ben, keenin birini akyordum atmn ayana, israil yeniden zplad, eerine... Bire, dedim ^bdal Boa'ya...Bu ne mene itir ki, gencecik yiit, bizden tez davranabilsin? Senin Abdal miksinin, "El elden stndr, yiit yiide cirit alar," diye hrlamaz m? Bire bu sz ezberden

bilemezdi bu fkn, nerden uydurdu ki, diye dalanda da, "Davran avanak Cavlak, kolba a-tn hnt," diyerekten zrlamaz m? Aklm hrleyecekti... -

Hemen debelendim... Ne var ki, zplayp bindiimde, kolba on at boyu ndeydi. Tepikledim, kara gzlm... Hntm biriki... Yetimek ne mmkn... "Yiit atndan, at binicisinden belli olur," saviam eskilerimiz. Doru da savlam-lar... ite rnei... Alm ban gitmekte... Dur oul... Azbi-raz olanak tan...Kocamlm ademin yzne bylesi vur-rnak da, neyin nesi, diye mrldanmaktaym. Her zaman kula it kulandan keskin olan sersem Abdal'n bile duy-mazlanr beni... Olan oldu dncesiyle, top aalarn sonuna geldik ki, buyurduun hisar, gerdeklik gelin gibi nmzde mayd... Bire, dedim kendimkendime... Evrenos Beyimin, isterim, dediince var... Gkyzne am ince burlar, kunt kaln surlaryla, bir salamca yer ki, bizim kol neden seilmi, anlayveriyor kii... Beyim, kusura kalma ama, ilkin srail Gazi kolunu takmndan ayrp, varn Si-mavna stne dediinde, kzmtm sana... Demitim ki, kendim kendime, Evrenos Gazimiz de akln at, kocad, kelekleti... Bir kmencik hisar iin, yedi elvan adamlk kol ayrr... Yolla Abdal Boa kulunla, Cavlak Toga olunu, iindekileri tutsakladnleyin dizktrsn nnde... Ol grp anladm ki, hangi hisarn ne mene olduunu bilmek iin, ademin kafas seninkileyin kocaman olmak gerek... Durdu... Yutkundu biriki... Kendi kendini azarlad hafif eilerek. - p, aklsz Cavlak... Koskoca Evrenos Beye sylenecek sz rn bu imdi? Ama, ucuzlamak iin demedim... Tersine yreine uygun bir grkemli kellenin vgsn dzmek istedim, bala... Topaalarn altnda, azmzn suyu orlayarak dalmz hisara. Karanln iinde, ne de gzel grnyor. Bir yar dudann ince, slak alml vardr hani... Nice koyiit olsan, nice tez iin olsa, alako-yup, erbetinden iiren... Bu hisar da tam yle ite... Kvancm tepemin cavlana vurup, gbeimin dmnde 10

seridi... Bire, dedim... Bire, saolsun Evrenos Beyimiz... Byle bir gzel hisarn alnmasn bize balad... Hemen atlarmz torbalayp eittik ki; susolun... Bizden haber gelinceye knzdaki sinei kovmak yok... Anlad garipler... Burunlarn torbalarnn derinlerine gmp, yle soluklanyorlar... israil oulluun, terkisinden kancal ipi kapp, bir i-ki tartt. Daha balyor muyuz, demeden, bayku ln bekleyin, deyip yrd karanla... Bire gencecik olan, bir halt kartrr, yzmz eri eder koca Evrenos'un an-nacnda demeye brakmad... Bir dnd drt ayak stnde surun evresini. Bir tarad usta baklarla her bir yan... iki bur arasnda bir yer kesirdiinleyin, kolunu deirmen pervanesi gibi dndermeye balad. Sonra, ancak bencileyin dinleyenin sezecei ince bir vnlt ad gkyzne, hemen ardndan da, mumlu kancann belirsiz tokurtusu geldi. Biriki tartt ipi... Sonra ucundan tuttuunleyin, salver-di ayaklarnn ucunda gidercesine... Bir baktm, surun tepesinde nefesini dzenlemekte. Daha bir titizlendi gzlerim. Ayrntlar saptayp, sen takmbama gerekli bilgiyi verebilmek amacyla, hibir eylemini karmamaya debeleniyorum, iki burta, ikijtojcya|>eliriyor. ilkin dikiliyor titreyerek, | sonra bir eri izip, yitiyoriar... Besbelli ki, bizi umursamyor bu aklszlar... Urumeii, Orhan Gazi yiitlerinin nnde titremekteyken, bunlar kendilerini uykunun sevdasna daldrrlar... Eh, neylersiniz... amz gzn ama ve dahi skca durma adr... Uyuyan dalar ki, bir dahi uyanama-ya... israil yiitimiz de bunu kolayca salamak amacyla, dikildi dizlerinin stnde. Srayp at burcu... Asmasyla, tolgann titremeleri, serime halini ald... Sonunda duruver-di... - Yeniden duraksad... Evrenos'u szd, sklyor mu kukusuyla... Tatl bir yk dinlemenin gevemesiyle, dalgn dalgn glmsediini grende, srdrd szn. - Az-

11

biraz sonra bir de baktk ki, tolga bir iyice dikildi... Besbelli, bu kez dikilen israil olumuzun kellesi. Demeye kalmad, bir bayku l yrtt gecenin karanln... Ardndan bir, bir dahi... Tamam... Seirttik burcun altna, ilkin ahne Davut oulluumuz ad ipten... Burcun tana elini vururken, ben svandm yukar... Abdal Boa itin, sraya dizilmi beklemekte... Burca vardm ki, ahne, yan burtaki nbetiyi oktan alaa etmi. Tolgasn bana geirip, nbete girmi yann yerine. Ben israil Gazi'den buyruk beklemekteyken, nah bu Abda! trmand hrldayarak. Gvdesini souk tan stne atarak, davlumbaz kr gibi nefes-lendi biriki... Sonra, yan burtaki nbetiyi gsterip: "indireyim mi?" Demez mi? Kendimi gcile tutup; Hadi bir dene kek Abdal, dedim. Bir dene ki, hisar burcundan ks-t dmek nice bir itir ve dahi knn krkln miskin Baba Tonus onarabilmekte midir, bir grelim... O zaman, dikkatle bir szd burtakini... ahne Davut'umu grende, akl bana geldi ki, eli sezinlemeden budunu okamaya durdu... Daha kantsn bitirmemiti ki, Lenkolu yetitirmenle, ince Samsa'mz ulat kervana... Biz denenirken, asker kouunun yerini saptam olan israil, yol gsterdi. Samsa ile Lenkolunu burta brakp, kouun stnde biriktik. Camla hava deliini aaraktan, szlmeye baladk. Tavan dverlerine, usta doan rnei dizelendikten sonra, iaret verdik kapan banda dikilmekte olan Abdal'a... Bu senin aklc altnda olan Abdal'n, iareti alr almaz, kapa kapatp, zplad. Ayaklarn altna alp, salverdi kendini aaya... Bir gmbrt koptu Gazi babam... Biz bekleyip durmaktayken sang bengi olduk. Uykunun derininde de dalm olanlar sen dn gayr... Kimi zplayp kalkt yatandan, kimi tperlenip, dt. Biz dverlerden sallanrken, Abdal olun dorulmaya debelenirdi. Bunu punt sanan ya12 askerinin avubas, hrleyeyim demez mi? Hay anan le aklsz gvur... Gidip Abdala doranmann anlam ne imdi, demeye kalmad. Seninki kubar ekmi gibi keyiflenip, nacan bir sald avubaya... Kellesiz bir gvde dikildi ilkin... Sonra gevedi, porsudu ve dahi inenmi sakz gibi svat yere. Balarndakinin svanmasndan g alan biriki sersem dahi kllaryla, mzraklarna seyirtmeye yekindi... Eh, hep Abdal' sevindirecek deil ya bu aklsz uykulular... Birer dahi bizim ksmetimize dt... Kelleler uuverince, akl at kalanlarn, israil olum, onlarn dilinden patlatnca; deprenmeyin, komutunu, ellerini balarnn stne kenetleyip, ahne'nin balamasn beklemeye durdular. Onlar balannca, kap burcundakilerin stne hr-ledik tmmz birden... Ve dahi sonunda, nice ya leke-ri var ise, tutsak eyledik... ylesine sessiz olup bitti ki bu iler, ben dahi akolozluum-dan, enemi amay unutmuum, israil Gazi yiiti, tezden toparlanp, bizim Abdal' aplaklad. "Hadi bakalm," diye buyurdu... "Naralan da, hisar iinde kendini gvenlikte sanp, uykunun derinine dalmlar dk alana..." O bunu deyende, durur mu Cavlak koldan... Bir aplak dahi ben yaptrdm Abdal'n akl kpne... Beri bak Tonus baba ua, dedim. Narana kurt ku titreyip, dleri azlarna trmanaraktan, kedi kpek dahi

seirtmezse, keyif annda babann kubarna pislerim... Daha ben szm bitirmemitim ki, senin bu kubar sarhou olun, bir debelendi... Biriki rpnp horozlanaraktan bir brmeye balad ki, he he hey!.. Zaten bu Abdal tayfasnn, annacna ge Gazi Babam... Sandan trmana svan, glp geer, kem sz sahibine bular, diyerekten de, babasnn sakalna ak dm desen, delilenmeye oturur... ite yine yle olup, ellerini aznn kysna koymak gereini bile duymakszn bir balad... Ben kulaklarm t-

13

12

kamak zorunda kaldm... "Hey, Kayser ua, Srp Krmas, Urum Kafiri Simavna ahalisi! Kalkn bire hey!.. Orhan Gazi alplerinden, Sleyman Paa yiitlerinden, Evrenos Bey kolbalarmdan, Tonus Baba canlarndan Koca israil Gazi geldi... Titreyin Hey!., ine Bey aslanlarndan, Yahi Bey yamanlarndan, Tonus Baba kulu Abdal Boa bile geldi... Diklin hey!.. Kse Mihal zprlarndan, Kalenderi ktlerinden, israil opurlarndan, Cavlak Toga bile geldi... Zplayn hey!.. Akakoca kaplanlarndan, Karamrsel toramanlarndan, ba kesen, gvde bien Lenkolu Dne bile geldi..." Bire sus, diyoruz... Yeter olsun, kt cazgr... Hisar ahalisi oktan ayaklanp, korkudan helann yolunu araraktan yatann ortalk yerine pisledi... A'a... Bilirsin Abdal zevzeini... Birkez balad m. hnkrmeye, zemberei boalp, ezberindeki tkeninceye sen olsan susturamazsn... "Balaban Bey tmarndan, Bozyk humarndan, burlardan gzel baktran, palasna kelle yktran ahne Davut bile geldi... Korkun hey!., israil Gazinin gz bebei, Abdal Boa'nn bilgi emei, Kt Cavlak'n en gvenilir destei, ince Samsa bile geldi, hey!.." diyor da, baka bir ey demiyor... Samsa yakarr bir yandan, ben amarlarm te yandan... Dinletebilen beri gelsin... Belli ki atkoturduumuz suskunlukta kurmu bunlar. Bir iyice ezberlemi. imdi sras, yeridir diye, dehliyoruz gemsiz at rnei. Sonunda, aklndakiler tkenmi olmal ki, az ak kalakald. Biz, bir baktmzleyin ne grelim; Hisar ahalisi, yar cbl frlam ortala. Alan, insan korkusunun kmesi, adem ynnn harman olup, tam. Gelen ilkin, babalnn alm azna yknerek bir seyreyliyor bizi. Sonra ne olup bittiini anlamak amacyla, bakmyor sersem sersem... israil olumuz, sz anlatacak bir yetkili aramakta kalabaln ortasnda. Sonunda iki kiiyi ekti beri yana; "Varn, bannz arn,"

14

buyurdu. Buyurdu ya, kimsede yerinden kprdanacak hal kalmam. Ben Abdal'n gerdanna bir aplak sstm. Bire hnzr, dedim. Bak u insancklarn haline... Dilini bilmedikleri bir dev bartsndan depere tutularaktan, nice salkm saak oldular. Yeter brdn. Hele azn kapa da, hangisi ban, hangisi ihvan bir anlayalm... Abdaln pek houna gitti bu neri... insan kalabalnn iine, kmese dalm sansar rnei bir girdi, datverdi... iki kiiyi dahi bu yakalad ensesinden. "Bannz nerde?" Diye debelenmekte ki, fare avkan kedi sanrsn. Sonunda zavallcklarn boyunlarnn burulmasn ben engelledim. Yetitim ardndan bu adem ejderhasnn; Beri bak, dedim. Brp durma bouna... Bunlar gavur... Nerden bilecekler ne istediini de, seyirtip iletecekler... Brak, birka tutsaktan edeceksin bizi... O zaman bir iyice akna dnd seninki... Brakverdi elindekileri... Ademcikler, kam yemi kene gibi sepe-lendiler yere... Bu tekke art, bu durumu grende, fkeyle dnd bana... "Beri bak," dedi. "ikide bir, dilbilmezliimi ortaya atarak, beni gvurun nnde utandrp durma, kzdracaksn abdalm, israil Gazi'nin himmeti, Tonus babamzn inayeti ile ben de bu gavur dillerini blbl gibi akyp, ne kek olduunu cmle cihana aklayacam." Anla aknln seninkinin. Sanki dil renecek akl, haha kesesinde tayormu gibi, yiitleniyor. Neyse, Abdal brakp bi yanda, ben baladm kendi dilleriyle, bannzn konan gsterin, diye dnenmeye... Yabanclk ve dahi avanaklk ite... Kaldr kelleni, bir gzat yrene... En grkemli konak hangisiyse, dal ieri, yap iindekilerin paasna, deil mi? Akncyz dedikse bey deiliz ki, bu dnceleri kotaralm aklmzda... iki kii nme dt. Hemen sa-mzdaki eyvandan ieri daldk. Vardk ki, kar kzan topla-m. Kimi zrlar siyim siyim, kimi aygn baygn hprde15

mekte... Kein biri ise, drt dnmekte... Belli ki, pundunu bulsa savuacak... Hemen yakasn toparlayaraktan, sen ban msn, dedim... Korkuyla gerildi yz... Gzleri fr fr etti yuvalarnda... Ne onaylad sorumu bir szck syleyip, ne yadsd eylemiyle... Ensesinden tutup srkleye-rekten, bizim babalnn nne frlatverdim, ban bu olsa gerektir, diye... Babal durur mu, hemen nacaa hamle eyledi. Belinden tutup, yana yatrd ki, tavuk rnei boazla-ya... O anda, Gazi srail'in ayaklar dibine bir can yuma tperlendi. Sar salar, oyluklarnn ukurunu yepelemek-te, ipek kuaklar gibi... Acs, srtndaki brmcekte titreiyor... Duruu yapsyla bir melek beyim... Davran tutumuyla bir peri... Tmmz az ak bakakalmz... Tank-snzdr ki, her zaman nacak kullanmakta bir ei daha bulunmayan Abdal Boa bile, eli havada talam... Ben o an, ne dndm biliyor musun? Bu cariye yle bir yere gnderilmeli ki, deeri biline... - Durdu... Evrenos'un kalarn atarak, pot krdn belirtmesini gzledi. Hemen srdrd szn. - Op op, aklsz Cavlak... Ahrda tmar dz-meyip, bey annacnda olay anlattn unutmayasn... Kendine gel ve dahi akln bana al... Koca beyimizin keli kzarsa, cavlan saplaklayverir ki, boynunu yerinden koparr... - Evrenos'un kalarnn aldn grende, dnd...Sonra anmsam gibi sallanarak, konutu. - Ne demekteydim? Hah, demekteydim ki, bir bulunmaz elmas paras ki, yere dt anda, ellerim kendiliinden uzand kaldrmakla... Ne var ki, ilkin yumuak, alamal bir ses durdurdu bizi... "Babam balaynz," dedi... Ardndan da, "Orhangazi aknclarnn, kar durmayanlara dokunmadklarn duyardk. Hakszlktan sakndklarn iitirdik... Yanldk m?" Diye hrleyivermez mi? Dikildik kaldk... Ve dahi nefeslenen israil Gazi'nin iaretiyle, Abdal Boa, kor16

kudan yar lm ademi salverdi. Sonra eildi israil Gazimiz... O ipek yuman incitmekten saknarak, omuzlarndan tutup kaldrmak istedi. N'olduysa, o an oldu... Kz, o-muzlarnn yumuaklnda sava elinin nasrn alazlayp, doruldu. "Teekkr ederim komutan," deyip, tutmaya komadan sarld boynuna israil'in. Ahalinin ve dahi bizlerin gz nnde, appadanak, pverdi. Baktm Abdal kulun, azn aprdataraktan beni drtklemekte. Hemen apla yetitirdim. Gayri bundan teye, tremiz gerei bu kz yama payndan silmek gerek... Madem ortalk yerde, kol-bamzn kzln devirmitir, gayrisini yapabilemeyiz, dediimde, bir sevinsin Abdal aklsz... "Tre ileyende, biz yama paynn ounu alp, dneceiz, desene... Kendimizi naza ekersek, israil Gazi'nin elini bo brakrz," demez mi? Anla gayr sen nasl aklszlara gvenip kol kuruyorsun Koca Evrenos... Unutuyor ki, tre ilediinde, koldalar ve dahi yoldalar, elleri bo kalr... Bu arada biz hr-ledik ahalinin stne... Deerli gmlerin tmn karn ortaya dedik. Biz ararsak, evleriniz yklr, biryerleriniz krlr. Kendiliinizden getirin, israil olumuz da, hisar banna azatlk vermekle oyalanmakta. Ahali, dald evlerine. Deerli bildiklerini tamaya baladlar. Ban, Boa'nn brtsn duyunca, tm deerli eyasn bir kn etmi. Elleri dert grmesin. Kolaycack aldm, yama ynnn gbeine braktm. O gidip gelme, seyirtip koma arasnda kulak kabarttk ki israil Gazimizin dediklerine, akl alas deil... Topla eyan, al oulunu, k git hisardan diyor... Eh, bir adam, kalabaln nnde ylesi bir kz perse, aknlndan dz duvara asa, akllca davrand denir. Ben kendini toparlamasna zaman brakmadan atldm... "Beri bak kolbam," dedim. "Hisar basknla dt. Canldan olsun, canszdan olsun herey, yamaya girer. Ve dahi yamada, 17

sa kalan akncnn tm pay sahibidir. stelik salt aknclar deil, ilkin Orhan Gazi ulumuz, ardndan andarolu A-li Paa kocamz, onun ardndan Evrenos Gazi babamz ve dahi artandan bir fazlayla, kolba yiitimiz... iyi ho... A-ma, tutsak olsun, altn olsun, ma! olsun, belirlenip saylma-dka, kimsenin pay aa kmaz... Hele bir grelim yama ne tutar, pay nicedir. Ondan sonra, ban ve dahi ailesi senin olursa, dilediin gibi davranmakta zgrsn." dedim. Aznce arm olan Gazi israil'imiz, tmden afallad. Ve dahi, bu oyuna Abdal kulun bakakald. israil, "payma dmezse stn veririm. Bu verdiim szn size danmadan uygulanmasnn bir karl olur." dedi. Ben tnma-dm... "Yama belli olmadan, hibir ayrm yapamayz," diye direttim. stelik, gvurcayla sylyordum bunlar. Ban kz anlasn ki bir iyice, tremiz yerini bulsun. Kz anlam olmal. Bana bir bakt Beyim... inan olsun yreimin derinlerinde bireyler koptu sanp, titredim, iki alaz imeklenmi ki gzlerinde, bizim aman potas, yasz kandil gibi kalr yannda. Sonra, ta derinliklerinden bir glck belirdi. yle israil gaziye bakp, sordu. "Bir yolu olmal sznz yerine getirmenin?" Israilimiz gen... Yreinde salt yiitlik zlemi tutumu. Alplerin trelerini uygulamaktan saknyor... Kolbaln gereini dnyor, olmal. Ben atldm sze... dedim ki, "beri bak Ban Kz... Bir yolu var kolba-mzn szn yerine getirmesi iin. Ama, ola ki, bu yol sana dikenli gele..." Yeniden lad gzleri kzn, israil Gazimiz de toparland az biraz... "Nedir?" Dedi... "Tre ve dahi yasadr ki, vurulan hisarlarn Mslman ahalisi yamalanmaz ve dahi tutsak edilmez... stelik bu ahaliden biri, kol-bamz gazilerden biriyle evlenecek olursa, yamaya hi girmez," dememle kzn glckleri bayram veletlerinin zplamalarna dnmesin mi? Abdal olun, "Ne ediyorsun?

18

erli yamalar elden gidiyor," diye drtklemekte be-Bense, Gazi Evrenos beyim byle retti, bunu belletti ekten direnmekteyim... Kz dedi ki, "Kii hakkna by-o nem veren bir dine girmeyi ok isterim. Evlenme-.e geNnce, zgr bir insan olarak semek lksndeyim. 'Kin, isteyenin ortaya kmas gerek..." Ben eittim bu "isteyecek olan seni grende, aklnn tavanna kanam, gzleri ss kesmi bulunduundan, yerine s-retmek, kolda olaraktan bana dmektedir. Adn ne ilkin -ala bize," dedim... "Ancel!" dedi... Siz de iyi bilirsiniz ki, -dkendine bylesi denk den zor bulunur yeryznde. 'Tamam Melek, hatun," dedim... "Yeni adn bu... Seni isteyene gelince, kolbamz ve dahi yiit yoldamz Gazi israil talibindir, ver cevabn bakalm," diye eittim. Gazi Isra-l'e bakt yeniden kz... Gazi oulluun, titremekte ki, eli a-ya kesilmekte. Sanrsn ki, kz olmaz dese, gsn te-piklemekte olan sere kuu benzeri yrecii frlayp kacak... Kzn baklarnda yle bir anlam balkyor ki, sanrsn bahar mutusu... Ben bile, bunca yam, kocam bam ve dahi gemi iimle, titriyorum, gzlerini gzlerimde sezdike... Bire aklsz Cavlak, salamca tut sen, seni. Yoksa devirdin belle ortas kovuk aa gibi koca gvdeni, diyorum... Gencecik olan, tuvana yiit neylesin? Birden d ki ss aklm, sevincimden kendimi braktm, iyi ki, dedim, gen koldalar burda deil. Yoksa aralarnda bir kapma olurdu ki, bu kz yznden, ayrabilmek ne benim ve dahi ne de Abdal yoldamn haddine debilmeye... iyi ki, biz iki koca bir dahi, israil kolbamz zmleyeceiz bu ii... Neden dersen, kz deil karmzdaki... Ouz Hann su kysna indiinde grd peri, bunun yanna yaklasa, ka-magan keri gibi c kalr... Deli Dumrul yumruu yemi gibi oluyor kii Gazi Beyim... Bir peri kznn gl nasl

19

de salar ademi... Nasl kendinden geirterek, bilinmez bir dnyann cennetine yollar. Bu dahi yle... Bakmaya doyamazsn, pmeye kyamazsn, diye bir komas vardr ki bu senin aklsz Abdal Boa'nn...Ondan bile daha bir gzel, daha bir anlatlmas mmknsz... Sonunda azn at kz... inci dilerinin, ak parlak lts dt ate kzl dudaklarnn stne... Gazi israil, olumsuz bir yant gelirse nilerim diye dnmekte ki, znc benim yreimi titretmekte... "Eer zgr bir kii olarak yant vermemi istiyorsanz, ilkin trenin gerektirdiini uygulaynz," dedi... Besbelli o'nun da Gazi israil'imize vurulduu. Ne olsa, kz yrei... Karsndaki yle bir sava eri ki... Hani ben, kz olsam, hisar vururum gnlne girmek iin.Adamn ayana gelmi ksmeti. Karmak olabilemez deil mi? Ben kulun, ektim keye, tanklk getirtip, Tann'ya inancn aklattm. Ardndan babas Kara Andon nam kafir atlmaz m?.. "Kzm bilgili bir insandr. Kt yere gitmez... Ben de dininize giriyorum," diye... Bire iyi ki, hisar ahalisi tam anlamad sylediklerimizi diye seviniyorum. Hani nerdeyse, tm Mslman kesilecek ve dahi biz yamadan tmden elibo kalacaz... Ardndan Kara Andon'u da Abdal Boa'nn nacayla snnetleyip, azbiraz ba rtt raktan, Kara Aydn ettik. Kz dikildi bu kez... "Bir Mslman kadn ve dahi zgr bir insan olarak, ben banz, koldanz israil Gaziyle evlenmeyi onur sayarm," dedi. Ben anlarm ademden sayende Beyim,.. Senden rendim... Hani derim ki, bu kz tam Bacyan - Rum tmeninde komutan olacak cinsinden. Ne yazkki, kardk elden. Bir gazimize kaptrdk d-clk defterine yazacamza... israil Gazi'ye bir gz attm, sevincinden zplamakta ki, ba ge erecek sanrsn... Gayr hazr mslman olup ve dahi erini seince Me-lek'imiz, bir de eyiz olaraktan babasnn dinimize katlma20

sn getirince diyebilecek hi szmz kalmad. Siz, bulun--az bir cariyeden oldunuz benim yiit beyim... Bize gelen-:e... Dnd... Aklndakileri nasl tartp bieceini kurdu . jtkunarak... Akn tresini, apul yasasn ok iyi biliyor-. stelik imdi bu yasay koyanlardan birinin annacn-duruyor. Evrenos sesin kesildiini sezinler sezinlemez sorgu dolu baklarn dikti gzlerine... Aceleyle srdrd n. - Alann ortasna ylm yama maln letirmek la dyordu. Neden dersen, biz nikh kyp ve dahi Is--ail oulluunla, Melek gelinliini tkadk Ban konann en gzel odasna, istedik ki, murad alp, murad versinler, dahi Evrenos beyimize bir kol yetitirsinler ki, israil ojmuz gibi yiitbalar olsun... Bundan siz babamz dahi oek kvan duyarsnz diye dndk. ktk, mal ynn annacma... Bir, Beyimiz, Tanr, gcn artrsn, Orhan Gazi iin, dedik... Bir dahi Urumeli Fatihi Paamz Sleyman Han iin, dedik... u bir dahi, takmbamz, komutanmz Evrenos Gazi ulumuzundur, dedik... Geri kalan biz gaziler aramzda payettik. Tutsaklar buyruuna ulatrmak iin, dizeledik iplerinen yola... Sonunda, bu senin Abdal olun, 'aknc yasas, bey tresi bildirmektedir ki, bir gazi, byle gznnde dn dernek gerdee girende, teki gaziler hatrn hoetmek zorundadr," eitti... Dndk biz kol olarak. Hak verdik aklsz Boa'ya... Hakkn var yerden ge diyende, seninki bir oturdu kmencik curasnn bana Gazi yiitim... Bir dktrmeye balad ki, ahali yama tamay unuta... Zaten arada hrsz hayn km... ahne Davut kulun, biriki ev basp biriki can yakm gmdekileri bularak. Bunun stne ne varsa getirmeye debelenmi insancklar. Kendilerini yataktan uratan urunun sesinin imdi bir baka, yank ve dahi kiiye adlk, adanlk veren bir biimde nladn grende, akllar at. Toplandlar 21

yresine... Dinlemeye, dinlemekten te, oynamaya koyuldular Bey babam. Koyuldular ki, az nce cann yongas olar, mal, aralarndan sekiz onunu kyma vermi olmann acsn unuttular tmden. Bir dn dernek gitmede. Bir trk oyun sarmamakta ki... Anlatlabilemez. Nice geveze olsa da, Cavlak takmdasn dahi dillendiremedikten te, anla olupbiteni...Sanki biz hisar vurmamz. Gerekten gelin almaya gitmiiz. Sanki onlar, bayrak dikip, at koturmular gitmemiz iin... Baktk ki, byle pek bir iyi kaynalmakta... Ben bata olmak zere, yama paymz dl olarak braktk oulluunla, gelinine... Sonradan dedik ki, tutsaklar gtrsek ve dahi durumu batan sona bir bir anlat-sak, Evrenos Gazi Beyimiz de kendi payndan ve dahi teki beylerimizin payndan geer, stne stlk armaan dahi verir... Bu yzden, sana, Simavna hisarnn fethedildii ve dahi l-i Osman beyliinin hasbir mal olduunu onurla duyururuz. Ne var ki, hi yama alnmadn, hisardan salt askerlerin tutsak edildiini de bilgine sunarz... Daha szn bitirmeden, zplad Evrenos Gazi... - Bire ettiin nice itir? Beylik payn kim balayabilmi ki, biz vazgelelim?.. Tez sra git. Tez getir beylik payn. Yoksa olacaklar kendin bilirsin... Abdal Boa hi sze karmamt. Evrenos fkelenince, bir adm att. - Baka Bey karndamz... Treleri yasalar, birlikte koduk biz. Alnmzn teri, nacamzn hakk olaraktan... Hibir yasamz, hibir tremizi bozabilemeyiz... Batan buyruldu ki, gzellikle elde edilen yerden yama tutulmayacak, capul aranmayacaktr. Topra bol olsun Osman Gazi yolda mz dahi, bunu bylece belirtmedi mi? imdi sen nice Beyba olasn ki vazgelinmi yamadan pay isteyesin?.. - Bire kek Abdal, vazgelinmi yamadan pay isteyen

22

mi var? ite bu Cavlak yoldann belirttiine gre, yamay toplamsnz. Sonra paylamsnz. Bey payn, aip hakkn gzetmisiniz. Ondan te, bir kiiye armaanla-mak neyin nesidir? Bu treyi ykmaktr ve dahi cezalandrlmas gerekli bir sutur... - Biz sandk ki, Koca Evrenos, bizim hatrmza, hileyle alnm bir kalenin, yamasz vireyle teslim olduunu yazacaktr deftere... Adna yle davrandk ve dahi istedik ki, israil karndamza, bir buyruk yazp, bir sancak gndere. Va dahi diye ki, Kolbalarmdan israil Gazi, Simavna kalesi kadlna, ahne Davut ise yasavulluuna atanmtr. Samsa, Lenkolu, Cavlak Toga ile Abdal Boa kullarm da, yeni hisarlar almak zere grevlendirilmilerdir... Evrenos Gazi yeniden oturdu... Sakallarn sazlayarak anlara dnd. Toga ve Boa'yla, kt Anadolu aknlar... Bilecik, iznik, Bursa kavgalar geti aklndan. O zaman nasllarsa, yine deimeden srdryorlar ura... Kocamadan, ylmadan... Kendisi gibi... isteseler imdi onjar da, kendi durumunda olur, buyruk verir, bey atarlard... Yeryznde savamaktan baka ilev olmad dncesiyle, hibir Beylik devini ykmlenmezlerdi nedense... 3u yzden, bunlar krmak mmkn deil... Aknclk yasas adna ne yazlmsa st Beyliinde, mnde imzalar vard... imdi krarsa onlar, bir daha bir-Hcte vurumazlar. Kararl olduklar belli. imdiye dein kakez takm ba deritirdiler. Akllarna eserse, ekip giderler, kimseden buyruk almadan. Keyifleri dilerse, doru Bey yanna varp, dediklerini syler, kendi balarnn buyruunu kendileri nrirter... 23

Tannm iki alp, sayg uyandran iki yoldatlar... Koldan kola, takmdan takma, aktarrlar kendi dileklerince. imdi bir ters sz etse, kserler... Alttan ald, yiitliklerine sayg duymann bilinciyle.. - Biz burda, Orhan Bey adna grev yapp, beyliin karn korumakla ykmlyz. Ettiiniz i, bizi zora koar gibime gelmektedir yoldalar. Hani alnmayn, krlmayn ama, bildiim bir ii sylemekten vazgelmem, zarar verir beyliimize. Cavlak Toga'nn tepesi atyordu. Evrenos Gazi.iyi bilir bunu. plak kafas kzarmaya, etsiz yz serimeye balad. Abdal, yoldan byle grd m, edepsizlenir ki, gayr azndan kan bilmeyesiye... Bunu da ok grmtr Evrenos Bey... Hatta, braknz karsnda bir aknc beyinin bulunmasn, dorudan Orhan Gazi olsa, sayp dker iindekileri. Beymi, babumu dinlemeksizin... Bu yzden, daha Cavlak, sesini karmadan srdrd szn. - Ne var ki, bukez karmda treyi uyguladklar ve dahi hisarn kendiliinden teslim olduunu, hatta beyinin, bey kznn Mslman olup, kolbamz israil Gazi'nin haremine girdiini belirleyen iki yoldam bulunmaktadr. Bu yzden, ben de Beye gidecek nmeme yazarm ki, Simavna hisa rndan yama pay alnmamtr... Yz gld Cavlak'n... Keyifle eildi Evrenos Gazi'nin nnde. - Ben de, bir yanl i yaptk; Gazi koldamz krdk ki, keyfini kardk demekteydim kendim kendime... Abdal Boa arada olupbiteni hi sezinlememi gibi steledi: 24

- Bir noksanlk kald sanrsam Gazi yolda... Evrenos, aknlkla bakt Boa'ya. - Hibir noksanlk kaldn sanmam. Ne syledinizse, nmeye onu yazacam belirttim. Dedim ki, Beylik ve da hi takmbalk paylarndan vazgeline. apul ve yamadan Simavna hisar bak brakla... Abdal, bacaklarn ayrd. Anlamsz anlamsz bakt Evrenos Gazinin yzne. Azn at. Yutkundu hemen ardndan. Ban sallayarak, yeniden dikildi. - iyi bire... Ben de derim ki, asl noksanlk burdadr i te... Cavlak yoldam buyurmutur ki aznce, biz senin adna israil Gazi kolbamz, Simavna'ya kad olarak ata dk ve dahi beratn mbarek elinden almakla, kendimiz geldik. Evrenos kalarn att bir an. Dnmeye dald. "Kendi balarna i yaplr yaplmaya. Hem de yapan Cavlak To-ga'yla, Abdal Boa olursa alklanr bile... Ama beylik hakkna, adam grevlendirme yetkisine karlmamak gerekmez mi? Ne var ki, imdiyene yapmlarsa, doruluu anlalm bu iki koca'nn bukez yapt da dorudur. Naslsa birini atamyacak m? stelik naslsa, hisar alndnda kadlk iin israil'i dnmedi mi? Niye bir ayr kol kurup, bama geirdi o'nu?.. Bunlar kendinden nce davrand iin mi, kzyor? Kzmamas gerek. Madem, Abdal fkelenmeye balad. Azbiraz daha kzdrp, berat ondan sonra vermeli... Ah, ine, Karaolan, Timurta, Karamrsel ve Samsa beyler burda olmallar. Abdal Boa'nn fkelenmesini sey-reylemeliler ki..." Cavlak, Evrenos Gazi'nin aklndan geenleri sezmiti... Savaln verdii bir igdyle, yllar boyu yoldalk etti25

i kiinin, canyoldayla biraz oynaacan anlayarak, keyiflendi. Evrenos, sylenenleri hi duymam gibi deitirdi tartmay. - Uzak yoldan geldiniz. Bize bir hisar kazandrdnz. Yor gun olmalsnz. Hele oturun. Bir doyunup serinleyin. Sen de aklsz Abdal yoldam, azbiraz nefeslen kubarn. Azbiraz slat arapla dudaklarn... Abdal, sorunun bsbtn unutulacandan kukuya dt. - Beri bak Evrenos Kocas... Bizim szmz bey sz deildir ki, altmzdan ka. Ve dahi gerektiinde deitiri lip, dndrle... Cavlak Toga yoldamla, israil'e kadl, Davut'a yasavulluu vermi gelmiiz, Evrenos Bey denilen kek adna... imdi burda sz dndrld, berat unutul du mu, biz bir dahi gaziler arasna giremez, hisarlar nn de dolanabilemeziz... - Bire sz veren sizsiniz. Bana danmadan sz ver mek haddiniz midir ki, imdi gelmi bana kmaktasnz. - iyi bire... Biz derdik ki her zaman, bu beyler arasnda az suratnn ortasnda olan birtek Evrenos Gazi yolda mz kalmtr. Gveneceimiz, bizi anlayacak ve dahi yap tmz ii deerlendirecek bir o vardr... Yanldk m? Se ninki de onlarnki gibi, yelledike akalozlayor mu? - Ben de derim ki, siz benim adma nasl atamada bulu nursunuz? - Bire bulunduksa n'olmu? Yeri gelmitir ki, biz Osman ve dahi Orhan gazi adna atamada bulunmuuzdur da, be rat istediimizde byle umducu gibi yakartmamtr bizi. Yazy yazp, mhrn basaraktan yollamtr kendi ulaklaryla. imdi sen mi yetkiden, grevden sz edip, geri dn dreceksin bizi kt Evrenos... Bil ki, arap ve dahi kubar 26

da ekmem bir lokma ekmeini de yemem. Konan nnde alrm curam elime, tm Urumeline seni rsvay edinceye, talama dzerim... - Dur bire kt ozan... Siz ne istediniz de yapmadm ben? Hadi karn atama belgesini. Naslsa gelmeden onu da hazrlamsnzdr. Basaym mhr de, uursuz aznzdan kurtaraym yakam. Yzleri glverdi. Cavlak, kuann arasndan atama belgesini kard. Uzatt...

27

Cavlak Toga, atnn dizginini koyuverip, kendini curasna kaptrm Abdal Boa'nn srtna bir aplak att. Boa, birden irkilip ters ters bakt Toga'ya.-- Sonra srdr' d ilevini... Toga, aldrszln nemsemeden, sze girdi. - Bakyorum, kubar ekende yine braktn sen seni... Bir bak bakalm yrene, biz buralardan gemi miydik? - Zora koma beni kt kek... Bilirsin ki, sencileyin ta rih drmeye hevesim olmad gibi, kafamn cavlan dan, kmn eer vuruuna eytanla pazarlk kurmaya da isteim yoktur... Neyse aklndaki, bildir hele... - Derim ki, Abdal yolda, biz burda yllar nce bir i et mitik. Etmitik de, hep kvanmtk yaptmzdan. Anm sadn m? Abdal yresine baknd grmezcesine. Sonra birden atld: - Bildim bildim... israil olumuzu gvur dilberinin eline teslim eyleyip... Cavlak elini kaldrarak kesti szn. - p derim sana kek Abdal... p derim ki, azndan yel ala szn... Gvur kz m kald bire aklsz... Kendimiz

29

dine dnderip, senin kt curann ngrtsnda gerdee gndermedik mi? - Eh, gnderip de ne olmu... Bata Evrenos Gazi, t mmz oyuna getirip, yama payndan yoksun brakm tn bizi. Gene aklna bir eytanlk gelmesin... - Hi biey geldii yok da, Edirne havasn nefeslenende, aklma dt. Bir yoklayalm istedim koyup gittiklerimi zi... Neden dersen, Bir daldk yllardr Tuna telerine... Bir dahi kendimizi alabilirsek alalm Srp ve dahi Macar dilber lerinin cvltlarndan. zledim koldalarm bire... - iyi ya... ite o yoldayz. Varalm da, haberleyelim d lek sandmz Kara Andon nam kefere bannn, Kara Ay dn olanda nice yiit ktn. Kz Melek hatun ile damad israil Gazi sevinirler mi, yerinirler mi bir grelim. - Ka sefere birlikte gittik... Hi birinde de gerilemedi. - Dobruca olsun, Nikebolu olsun, bizden nde seyirtirdi. - Kefere iken dlek olan nice adem, dine dnende biz den yiit olmakta he mi? - Eh, bouna dememiler, dnme yobazdan beterdir, di ye... - p... lme de svanmaya baladn. - Svansam ne, svanmasam ne, yalan m yiitlii? . - Dorudur ki, hem de nasl... Bacan bir yerde bulduk akrndan tanyp, kellesini, kolunu baka yerde... Dahas var m bunun? - Olabilemez... Ve dahi yiitlik, bylesi lme denir. - Eh, umalm da senin iin de yle ola... - Op op, Horasan art. Paydann ktln isteyen, payn ele kaptrr, demi atalarmz. - Demi de, hemen olmu mu? Biz pay derdini unuttuk gayri. Grdk ki, az da ou da anlamszdr, deersizdir. 30

Urumelinin havas yle ho, geliri yle bol ki, payda lm beklemeye demez... - Alrsn atn vurursun eerini, dalarsn gvur ire. iner-, sin bir hisarn tepesine, istediinden artn, umduundan lsn eker skersin. - Amma alp gittik bamz be yahu... Evrenos Gazi, sa kallarn avulayaraktan, "Varn hele u nameyi andarolu'na iletin. O dahi Orhan Beye ulatrsn," diye buyruu patlatmasa, Tuna'y aarak, te yanda sz edilip duran deryadan suvaracaktk atlarmz... - Ne var ki, Evrenos kocamz, Hac il ve ine Beyimizle oturum kurup, Mihalolu, Karaolan, Akakoca ve dahi Yahi ve Ece beyleri de yanna alaraktan, Srp Miresi s tne varmak dilermi. Bu haberi bizim iletmemiz gerekmi. Bylelikle azbiraz dinlenmi olurmuuz... - Sanki biz eteine varp, mola istemiiz gibi... Ne eder sin ki, Evrenos'un azndan sz, bir kez kar, ikinciye kal madan eker palasn, nnde dndrr ki kiiyi, bizim ba bal keklerinin samah, acemi molla dnenmesi gibi kala yanmda... Az dahi unutuyordum. De hele: imdi biz Simavna'ya urarsak, gecikmez miyiz? - Neden gecikelim? Kalacak deiliz ki... Sabaha der z yola... - iyi iyi... Naslsa birkez uyduk aklna... - yleyse drlanp durma. Varalm hele Simavna'ya... Srelim Kad Kolbamzla, ahnemizi... - Dehle uyuz katrn bakalm. Nice gidermi... - Benim kheylana sz edecek dem, altndakinin hz: gvenmelidir her eyden nce... - Ben gvencimden, ilk yama payn ortaya korum. Eh a.orsan, al kamy, derim. - Kim bir yerine iki pay almaktan vazgelebilirmi. Ha-

31

di le de tezden gelsin yama hakk... - lyorum.... Allah, Muhammed, Ali... Abdal szn bitirmeden kamy sallad Cavlak... At frlarken, tamamlad. - Sonras ve evveli, Kalenderiyi Veli, Cavlak Toga hne ri, Abdal Boa kucaklad semeri. Deh, kheylanm, undan nce varalm... Abdal sesinin tm gcyle nraland. At, bir iki salland olduu yerde. Sonra alabildiine hzland altnda. Varp yetmek, vurup almak istercesine yattlar hayvanlarn boyunlarna. Dizlerini birer mengene gibi skp kendilerini yeniletirdiler bir iyice. Sonra hayvanlarn yelelerini okayp; birbirlerini gzleyerek yarmaya baladlar. evre nbetilerini denetlemeye kan ahne Davut, Grevlilerin naralardan rkerek, kaplar kapamaya uratklarn grnce baknd. Sonra oklamaya hazrlanan bur gzclerine gz att. Hemen ardndan da, gelenleri grd. Grr grmez de haykrd tm sesiyle. - An bire... Tez olun... Beni bir kapdan edeceksiniz... - Sonra kendi kendine sylenerek merdivenlerden giri alanna indi. - Hay ananz le, deli derviler. Kimbilir nesi ne tututular yine. N'ola, ne bite demeden salvermiler kendilerini. Ya sanlp oklanmak, yad bilinip yoklanmak umarn bile bir yana atmlar. Daha alana admn atarken, yel gibi girip, atlarn ahlandrarak, znkladlar olduklar yerde, inmeden bard Cavlak: - Bire ahnem, canyoldam. - Ho gelip, ho getirdin Cavlak koldam, buyur. - Selam yiit ahne. Naslsn? - Selam babalm. Sayenizde, sa eseniz. Sen naslsn? 32

Syle bire gzn sevdiimin ahnesi... Benim dl. u kt Cavlak'n katrn depere tutulmu yoz aygr gi bi gerilerde brakt he mi? - Op op... Atma sz syleyen, yantn tepiinden alr. Sen geride kaldn. ahne, zplayp gelirken, dalamay srdren iki eski koldana bakt. - Hi deimemisiniz yoldalarm. Be yl nce, beni burda koyup gitiinizden bu yana, adnz, nnz ok ,'dtm. Aknclar derlermi ki, Cavlak Toga ile Abdal Bo-?. bizimle bile geldi mi, hisar alnmtr. Yel olur eser, sel : ,,T taar, ku olur uar ve dahi nacak olur bier, yine de -. .-'ar kaleyi... iki koca adam da, su ilemi bebeler gibi kzarp, ba-nn yere ediler. Cavlak, mrldanr gibi yantlad ahne'yi: - Yok bire ahnem... Biz ne ediyorsak, kavgann tadn alm erler olarak, keyfimizden ediyoruz. Genler, nedenoytyorlar gzlerinde engimizi... O yzden, bil ki saaktaran yalan yanl uydurmu... Belli ki, senin bizi ni^evdiini bilmekte... - Hadi hadi... Ben yoldalarm bilmez miyim? Ne ki sy lenmitir sizin iin, az bile sylenmitir. -Sonra aklna yeni ey gelmi gibi glp kkrtmak isteiyle, srdrd szn...Hatta, Evrenos Gazi'nin, ikinize de birer sancak mekte ayak direttiini, sizin de, biz tmar istemeyiz, he-idem tmarna hi gelemeyiz diye yadsdnzda, Evrenos Bey'in, buyruum daa taa, kurda kua gemektedir . siz nice bir adem olasnz, ona uymayasnz, diye k-.s zerine, Akakoca'yla Balaban koca'nn ayaklarna dp bu buyruktan size snrz, dediinizi duymayan m kald...

Abdal, ahne'nin soluksuz bir vgyle balamasndan keyiflenmi, azn ap dinlemekteyken, snma szcn duyar duymaz, irkildi bir. Sonra talar oynatrcasna debelendi. - Tanr, Tonus babamz ve dahi o dediin kocalar tank tr ki, biz kimseden kimseye snm deiliz. Demiizdir ki, kocalar oturumunda Evrenos Gazi'ye; Beri bak yiitba... Biz, Urumeline koldan olaraktan geldikse, Tanr akyla vuruup hak yolunda kelle vermek iindir. Bir hisarn gl gesinde yan gelip gbek bytmek iin deil... nerini tez den geri al, yoksa biz hangi hisar almaya svanacamz iyi bilmekteyiz... Sznn burasnda amarlad Boa'y Cavlak. amarlad ya, Abdal birkez amt azn. Be yldr bir hisarn glgesinde bulunan ahne'yle konumakta olduklarn oktan unutmutu. O yine ne yaptm gibilerden bakp biran susunca, sze girdi. - Hani bizim sersem Abdal'mzn demesi, yle olanlar iindir. ahne, Cavlak'n sz dndrme abalamasyla birlikte, Abdal'n pot krdn sezip kvranmasn grnce, kahkahay bast. - Abdal Boa'nn szne gcenecek adam m kalmad yeryznde ki, beni avutmak istersin Cavlak kocas... - Sa rld her birine. - Gelmenizle, kvancmz tam, yalnzl mz uup gitmitir. - Yalnzlk?!., israil Gazimiz nerde? - imdi Edirne'de Kadlk etmekte. - Melek kzmz? - oktan ana oldu. Burdan giderken, ikincisi geldi gele cek idi. imdi olan olmu ki, her biri tekini aa, bilgi34

de, yiitlikte, demektelerdi... Demek siz de Evrenos'la attnz? Kimbilir nice kprmtr koca kurt... Nice dnenmitir topuklarna basaraktan. - Sorar msn? Ne zamandr gaziler ve dahi alpler buy ruumuzdan kar oldu deyende, bu senin Abdal yoldan bir kprsn. Bire Evrenos Kocas, biz ne gaziyiz ne de alp senin kap itin olacak. Biz Urum erenleri ve dahi abdal laryz ki, buyruu bir Tanrdan, bir babalarmzdan bir de Hnkardan alrz andmz zre... Aknc beyleri yol gsterir, eyvallah... Ama belirtir, evelallah... Ama ondan tesine karabilemez, hadi yallah, demesin mi? - Evrenos Gazi ne etti bunun zerine? - Ne etsin? Kocalara yaknp, bize baknaraktan dedi ki: Ben de bir daha buyruu Handan karmazsam, sakalm nme gelsin kt Abdal. - Neyse ki, iyi kurtarmsnz paay. Evrenos Gazi'nin sakal naslsa nnde olduuna gre, buyruunu yinele meye hi niyeti yok demektir. - Belli olmaz ki bu eski kurtlar ahne yoldam... - Ya, Belli olmaz. Ban konann bakml sayvanndan geip, merdiveni kmlard ki, yalarnda bir ocuk, ayaklarna trmand Davut'un. alvarnn gkne tombul elleriyle yapt. Abdal Boa, kocaman eliyle ban okad kn. Cavlak kucaklad hemen. - Senin mi? - Tanr balarsa. - Balam Davut karnda. Hem de tam aknc yiitine yakacak bir delikanl. Ya, demek seni de yitirdik bizim defterden. Boa'nn acl acl bakndn gren Toga, ocuu zp latt kucanda.

35

- Trkmene yiit gerek, yolda. Bizim yerimizi kim dol duracak? Bunlar... Bizden gemi, evlenip bir yere balan mak. Kimimiz abdalla, kimimiz cavlakla soyunmuuz hppedek. Unutmuuz bir ayal, ev, ocuk scakln. ah ne koldamz, israil yoldamz gibiler olmasa, kuruyup gi deceiz sava alanlarnda. Kfir bizim krmamzla tkene cek deil a... Gelip, yetecek yeniden, iyi ediyorsunuz. ok bir iyi ediyorsunuz hem de... Abdal, yeniden ban okad ocuun. -Adn ne senin? ocuk, yumuk ellerini yznde, aznda gezdirdi bir sre. Dnd. Gzlerini krptrd sevimli sevimli... - Botog... - Botog mu? Hi duymadm... ahne, aklamak zorunda kald. Bir cenkdalarna bakt sevecenlikle, bir olunun yznde gezdirdi gzlerini. - Dndm ki, oluma en sevdiklerimin adn vereyim. Ama, sizi birbirinizden ayrmak ne mmkn? Babalarnz, eyhleriniz, gazilerimiz, alplerimiz ayramyor. Ksalttm ben de adlarnz. Birinizin Bo'sunu aldm, tekinizin, Tog'unu... Bizim yiitin ad kverdi ortaya... Bu aklama ikisinin de gzlerini yaartt bir anda... Cavlak, gznn yaardn sezinleyince burnunu ekti sesli sesli. Zplatt olan. - Saol ahne karnda... Olun, olumuzdur bundan te... Abdal, kuana svand birden. Cavlak koluna yapt Ve srdrd szn. - imdi, Abdal emmisi bir koaklama der, Botok olu muza. der sevgimizi, yr koarak. Abdal, kt konan eyvanna... 36

- Bir vururuz, bin ses gelir kfirden, - Bir ekilir, yzbin bi teriz yerden, - Nice eyhler, babamz erenlerden, - Bir ar maan bize Botog olumuz... Dman ezer klcmz kirmni, - Olduumuz yerde kavga harman, - Kavga gn, kolda, eren sarman, - Bize candan dl Botog olumuz... Abdal Boa, bunu size syledi. - ok yoldalk, ok candalk eyledi, - Yaam boyu birkez boyun emedi, - Eiliben pt Botog Olumuz... Cavlak, dediini yapt koldann. Eilip pt olan. Sonra uzatt, Abdal'n kocaman bana doru. Deminden beri sessiz dinleyen Botog, kollarn uzatt Abdal'a... - Calsana emmi... - alaym... Sen iste yeter ki... Yeniden vurdu curann tellerine. Bir cokunun, unutulmamann borcunu deme kvancnn ycelerinde kendinden geti Abdal... Cavlak'la Davut, hazrlanm sofrann bana getiler. Abdal, bir sre daha vurdu curasna. Kmencik olanla, gre tuttu, boutu.

Kad israil'i ilk soruta buldular. Akam karanl kerken, kapsna dayandlar. israil, beklenmedik konuklarnn geliiyle, kutland birden. - Hele hele, gelenlere... Yanlmyorum deil mi? - Sonra ieri seslendi. - Hatun... Yeti bir... Bak, kimler geldi... Melek, eteklerini uuturarak seyirtti sayvana doru. Gelenleri grnce, yarm Trkesiyle dnenmeye balad yrelerinde. 37

- Baknd kimler gelmi... Mutluluk borcunun alacaklla r. Cavlak Toga efendimizle, Abdal Boa Sultanmz... Na sl anmsamlar bizi? Nerden bulmular yolumuzu? - Siz, unutulur musunuz? - Dorusu ya, be - alt yldr glgenizi evimizin nnde grmeyende, yle sanmtk. - Bire bizim Kad israil'in paasndan yapnca, yle s k tutmusun ki, aknda raslamaz olduk gayri... Evrenos Gazi Eren, Edirne'ye grevle gndermese, birbirimizi g receimiz yoktu. Biz sanrdk ki, israil'imiz, koyduumuz yerdedir. Simavna Kadsn grmeye gittik, annacmzda ahne Davut'un iri gagasn bulduk. Bire, israil'imiz ne ol du dedik ki, sanglmzdan bengiliimiz tavana vura... Abdal, Cavlak'm nefeslenmesinden yararlanarak, sze girdi. - Meer, Kolbamz, Tuna dolaylarn, Srbistan dilberleriyle, Macaristan pililerini hepten yoldalarna terkeyleyip... Cavlak, apla yaptrd. - Bire densiz!.. Melek kzmzn dizimiz dibinde, azm zn ahniine baktn grmez misin? Kolbamzn hali mi kalmtr dilber ire hayallensin de, senin gibi duman altna gelsin? Melek, kahkahalarn koyuverdi Abdal'n akn baklarna. - Siz aldrmaynz Cavlak efendimize Abdal Sultanmz. Buyurunuz dndklerinizi. - Hah, grdn m kt Cavlak. Bir gnden bir gne ba na da hak veren, benden yana da kan oldu. Aldn m, e ri boyunun lsn imdi. Yaa be kzmz. Saol bire ge linimiz. Sadettin bizi ki, yr koturmacasna... - Hah... Sen brak salakcasma uvallamay da, vur cu38

rann teline, ko koabildiince yrn. Bakarsn senden sonrakiler, bir ie yararn bulup gnenmiler birinden... israil, azn amakszn, bir birine, bir tekine kaydryor gzlerini. Sevinli... Onlar, ilk Rumeliye ktklar gnn kvancnda grmenin cokusu iinde. Tutkuyla kucaklad ikisini de... Kaln gvdelerinde, birer omak gibi kald kottan. Ama, eski gcnden biey yitirmemi olduunu kantlamann abasyla skt. - Hey bire Sleyman Paa aslanlar, Aknc pidarlar koyiitlerim benim. Umanm doru bana geldiniz. Cavlak, koldann nasl sevindiini bu davranndan kavrad. Sevgiyle sarld. - Elbet!.. Evrenos Gazi, Hnkara name yazm. Bizden bakasn bulamam ulaklk iin. andarolunun kara y zn grmeden, Kad israil'imizin aydnlnda bir nefeslenelim, dedik. Hem bu arada Melek kzmzn bir ayrann ier, bir hatrn sorarz. Abdal fkeyle tartaklad Cavlak'... - Bunca yolu bir ayran iin mi teptik... Ph?.. - Daha ne istersin bire koca Abdal... Kad evinde misket arab yudumlayacak deilsin a... - Helbet misket arab yudumlayacam. Kadlk mah kemede ve dahi camide... Abdal ereninin gnlndeyse, arabn trab yatmaktadr ki, gz kalmasn meyhanede... israil, arap szc geince, belli belirsiz irkildi. Melek, atld keyifle. - Merak buyurmaynz Abdal Sultanm... Mahzende tam istediiniz gibi yudumluumuz bulunur. Kad evidir diye st kata pek karmayz. Ama, siz buyurdunuz madem. Konuumuzsunuz...

39

Abdal, kubann curasna vurdurarak debelendi. - Yok Melek gelinimiz. Sen hi treni bozmayasm. Bize mahzenin yolunu gster. Kad katna arap kmam ol sun - Beri bak Boa Abdal', kad evi dedikse, israil Kolda nzn evidir ayn zamanda. Ne demekmi sen gibi konuu muz geldiinde, yalanc tre. Buyur ki, sofranda istediini nnde bulasn... Abdal bir Cavlak'a, bir israil'e bakt... - Baka Cavlak yolda, bizim kolba, kad olal eliskla m girdi dersin? - Elbet!.. Sofraya gelen arabn kokusu kmaz... Ne den dersen, sen tmn mideye indireceksin. Ne varki, mahzene inersen, nice arap olsa, tketmeye andieceinden, kad evinin mahzenine giren, arap szgn oluyor, diye Edirne iinde rsvay edersin kolbamz. Korkusu bundandr benim bildiim. Git meyhaneye, fnn iine gir, ama, kad evinde kokusunu alm olmak yeterlidir. - Bire vazgel sen bu kadlktan. Nedir? Topluma rnek olacam diye, gnlnn ektiinden saknp ekineceksin. Naslsa Melek kzmz bakar yiitlerimize. Biz gidelim yine gvur ilerine. Basalm kaleleri, ielim f dolusu araplar tepemizden akmacasna. ekelim dilberleri... - Durdu, yut kundu. Cavlak'n amar dikilmiti yeniden. - evremizde dnenip, tasmza arap doldursun iin... - Oh!.. zledim bunlarn tmn biliyor musunuz? yl nce, Edirne vurgununa katldm bir. O gnden bu ya na, tam kalem adam olup ktm. Bazen yokluyorum ken dimi yoldalar. Sarm, kaftanm attmleyin, seirtip ge leyim yannza diyorum. Sonra bir dnyorum ki, kent iinde dert oalmakta. Beyliimiz geliip genilemekte. Salt, aknclk yeterli gelmemekte gayr... Alnan yerleri y40

netecek, kl yerine kalem oynatacak efendiler gerek. Anlar biz yetitirirsek, bizim yolumuzdan, bakalar yetiire mi, onlarn yolundan giderler. rndan kabilir gele-:.? O yzden bir fiske vuruyorum sarma, biraz daha iyor bama. Kaftana daha bir sk sarlyorum. Neden derseniz, o srada siz geliyorsunuz aklma. Ben bunca hamlamadan sonra, onlarn bir kollarnn yapt ii be-cwemem naslsa, diyorum. Cavlak'la, Abdal, benim yerine de kl rr, kelle drr. Benim devim burda... Uedrese'de... Abdal, acyarak bakt israil'e. - Vay, demek kalem efendilii svat bir iyicene herbir .anma he mi? stelik medreseli oldun, Beylie efendi ye dirmek zere... Yandm israil Gazi... Cavlak dzeltti Abdal'n alayn; - Gene dellendin sersem Abdal... israil Gazimizin bu ka'i, bizi vurumada kavi klar. Bir dnsene, kent yne. kale tutacak adam yetimezse, ferman kuana .unleyin kadlk koltuuna sen ya da ben oturacaz. E , bellei dert grmesin ki kolbamzn. Biz, palamzn -ocamzn parltsna tutsak edelim kfiri. Yoksa zor alren, seni Evrenos Beyimizin elinden. Konan byk odasna girdiler. Ke minderlerine ku--jldular keyiflice. Abdal, kaln, kt bacaklarn altna alarak, r-agdas kurdu. Kubarm, curasn karp, yanbana kodu. Ban sallad Cavlak'n szlerine: - yle ya... Okur yazar takm yetiip ynetimden haberolmad m, i baa kalacak. Aknlar duracak ki, yeniden almak gleecek. - Salt o da deil. Biz ynetimi, palayla kurup nacakla srtrz. Oysa, bilgi svgy de, dvgy de yasaklar. 3'lgili ynetim, insanlarna holukla yn verir. Holukla yn

41

verildi mi, toplumlar ilerler, geliir... Vurup krmak insan pstrr bir sre. Pstrr ya, bir gn gelir dikilir yneticiye... yle bir gndr ki bu, sen prsmsndr. Nacan parltsn yitirmitir. Zorun dourduu zor, senden gldr stelik. Deviriverir. Bilgi, bilim bunu engeller. O yzden bizim vurumamzdan daha gereklidir kalem. Gerekli olduundan da, israil Gazimizin ilevi bizimkinden yce ve dahi deerlidir. Bir dahi kem sz kardn duyarsam azndan, kulana dek yrtarm o kaln dudaklarn bilmi ol... - Biz grevimizi yaparz Cavlak karnda. Hani Abdal mzn da hakk yok deil. Kii giderek kol gcn yitiriyor. Palamzn arl, bileimizi artr oldu. Oysa nasl oyna rdk onunla, bir sevdal gibi. imdi sardrdk kitaplara. Okuduka, yepyeni evrenlerin, evrimini anlyor kii. ret tike, renme istei ieklenip geliiyor iinde. Gryor sun ki, ardnda bir pala, alnm birka kale brakmaktan yedir, biriki okumu brakmak... - Ve dahi yazlm bir yapt brakmak... Pala kflenir du runca. Kale el deitirir gce gre. Ama, edinilmi bilgi, bir de kat stnde belleklere sunulmusa, kalr yzyllar bo yunca. Sen bizim kolbamzdn. Grmekteyim ki, en bir doru ve de geerli yolu semisin. Abdal'la ben naslsa 1 salmz kendimizi. Kafamz keelenmi, gzmz pee * lenmi bilimden yana. - Durdu. Nefeslenerek bakt... - Hat-j ta, Abdal bile benden kouklu bu bakmdan, iyi kt, bir-J ka yr komu. Urumeli vurgunlarndan, Anadolu yangnlarnadek sylenip alnan. Bakarsn bellekten bellee ge er. Ular gelecek kuaklara. Bire, derler. Vuruurken, yrlaan ademler varm zamann birinde. Benimki bsbtn yoksunluk... Tmden yoksulluk... Abdal, dald Cavlak'n anlattklarna. Bylesi iten yandn grmemiti bunca yllk yoldann, israil Gazinin 42

evindeki ar hava m neden oluyordu buna... Dnd, derin derin, solukland... - Tasalanma bire kt dervi. Senin iin de bir yr koa rm. Hem de kotuklarmn en gzelini... Eer dediin kar, gelecek kuaklar anmsarsa birgn bizi, Abdal Boa'y, Cavlak Toga'dan ayramazlar. Derler ki: iki yolda varm Urumeli erenlerinin iinde. Hi yaknmamlar zamanlarn dan. Hi kanmamlar arnanlarndan. Yaamlar ve dahi, yaamn gerektirdii her koulu yerine getirmiler. Sevmi ler, sevimiler. Vurmular, vurumular... Yeryzne gel menin anlamn bilerek, bir fidann boy atmasn grp bir narann yanklanmasn iiterek. Sanmlar ki, yanklanan kendi naralardr. Vurumaktan baka i gelmezmi ellerin den. Gelmezmi ya, yine de iyi ademlermi... Vurumalar da, durumalar da yiite gelip, gemi... israil, itenlikle bakt onlara. znleri gerekti. Kvanlar gibi. Yaamak... Kavganm ortasnda harmanlanmak nice gelitiriyor kiiyi? Ayplamalar, dncelerinden tr knamalar gerekirdi. Oysa, Cavlakla Abdal, bir dzenin ancak bilim yoluyla tutunup, geliebileceini bilmenin cokusuyla, yeerecekle-rine, vyorlar onu. Durumu onlar bile doruladna gre, oullar da kendi yerini doldurmal. Hi olmazsa, biri... En k... Cavlak, nn de dalp gitmesinden kayglanm gibi, sz deitirdi. - Duyduumuza gre, olanlar lemisin. - Ya!.. Melek kzn ardardna oul balad bana. En k yanda. Adn Mahmud koydum. tekiler de, Ishak'la ismail... - Hangi yoldan otana varsak, hep oul sralanyor. Bunca oula bir kz gerekmez mi? 43

- Eh, verenin ii belli mi olur? Bakarsnz bu kez kz gel mi. Melek, cariyelerin seyirtmesiyle sofray kurdurmu, mahzenden kendi eliyle testiyi doldurmutu. Ierdekileri arlamak amacyla kapy atnda, Mahmut, eteinin arasndan frlad. - Baba, emmilerimiz gelmi... Anamn emrnileriymi, y le mi? - ite bu Mahmud. - dedi kollarn aarak israil. Sonra Mahmud'u kucaklarken, - Geldiler ya olum. Hani anann sana anlatt iki yiit vard... Kale kaplarn kran, surlar yerle bir eden... ite onlar... Bu, Toga, bu da Boa em min... Abdal kucaklad Mahmud'u. Sar, ipek salarn okad. - Anlat bakalm, Melek anan sana neler sylyordu, bi zim iin? - Siz, Cavlak emmimle ikiniz, en yce aknclarmzmsmz. Kale vurmakta, yama almakta bir einiz daha bulunmazm. Hele sen Abdal emmi... Curan alrmsn ku cana... Dalarn yelini, derelerin selini, kularn dilini ve de yamalarn belini anlatrmsn ki, azndan bal akar, gzlerin sevgi dker, sesin dinleyeni yakarm. Birkez de, tepeniz att, nralandnz m, dalar inlermi. insancklar korkudan kaacak delik ararm. Doa sizi yeryzne kor kuyu da sevgiyi de simgelemek iin salm... - Bire, bire bu benden ozan, - diye sarmalad Mahmud'u Abdal. Zplatt. - Senden de ok bir akll kt dervi... uncack bebe, gnlerce belletsen ardarda dizeleyemez bun ca sz. Vay ki, Abdal bam, uzam sam ve dahi kocam yam, vay... Bire yeenim kim belletti bunlar sana? - Anam... Akam olup, ekelerimle uzandk m yatam za, hep sizi anlatr bize. 44

Gzleri yaard Abdal'n. Ban gsne doru edi. Grltyle burnunu ekti. Mahmud rkt bu grltden. Gzlerini krptrrken Cavlak atld. - Op op, yorgun at rnei koyuverme kendini. Bebeyi r platyorsun... - Yemek hazrm yiitler, - dedi israil - Buyrun da karn mz doyuralm. - Benim istediim var m sofrada? x Melek kap aznda bekliyordu. Abdal'n szlerini hemen yantlad. - Hazr istediiniz Boa Sultan. Kendi elimle bir testi doldurdum size. - Hay bire... Gelinimiz gibisi yoktur u yeryznde. BaKa uursuz Cavlak, bunca diyar gezdim, bunca hile sez dim... Dede Korkut'tan Tapduk'a, Koca Yunus'tan, Baba Tonus'a bunca yr belledim, yine de senin gcne bir trl jlaamadm. Bir bakta sezinliyorsun insann iindeki cevheri. imdi dnyorum da, o gnk aplaklamalarnda ne denli hakl olduunu anlyorum bir iyice. - Sus bire nekre Boa... Bir tas arap iin bunca yac lk edilir mi? unu iyice yerletir ki aklsz kafacna, ben seni ne zaman ki aplaklyorumdur, byk bir hayr iliyonjmdur. Yoksa uzun boyundan artk koca kafan, bin nane yi bir herzeye kartrp, ne haltlar dktrr. Onlar sofraya otururlarken, Melek Mahmud'u kapt. n debelenmelerini boa kararak, odasna kapatt. Bir sre, kendi balarna oturdular. Sessizlikten, ocuk-'arn odada bulunmadn sezinleyen Cavlak, durmakszn enen Melek'e seslendi. - Bey kz, hani yeenlerimiz? Bizi yoksun mu klacak sn onlardan? - Hele yemeinizi rahatlkla yiyin. 45

- Biz yemeimizi rahatlkla yeriz gelinim. Yeenlerimiz dnenmeli ki yremizde, her lokmamzda, salam bir yu vann mutluluunu yudumlayalm. Melek kapy aar amaz, Mahmud, top gibi dald ieri. Hem seyirtiyor, hem ekelerine baryordu: - Gelin gelin... Emmilerimiz babamla birlik. ocuklarn koumas arasnda yemeklerini yediler. Boa, ikisi yle birden sarlp boumaya, top gibi tutup, Toga'ya atmaya balad. Arada bir israil, baba sertliine snmay deniyorsa da, grmezlikten gelmenin daha iyi olacan anlayarak, kesine kayklyordu iyice...

46

Murad Hdavendigr, kendi istediincebir saray yaptrnca, Edirne Kayser sarayn okul olarak Kad israil'in buyruuna verdi. Ksa zamanda dzeltilip alan medresenin ii kaynayordu. le namazndan, vazederken topluluun tmn azna baktran Molla Matufi, leden sonra okula gelecekmi. Dediklerine gre, retmenleriyle tartp, kendisine bir yer almasn isteyecekmi israil Gazi'den... Haber okulun iine yaylnca, renciler dersleri unuttular... Bakalm hangi snfa girecek? Bakalm tartma nasl geecek? Molla Yusuf, Molla Turhan ve israil Kad, bir Acem mollasnn hakkndan gelebilecekler mi? Uzayp giden sorular... Durmakszn artan gerilim... Sonuta, Molla Matufi'nin, karaya alan koyu yeil, kaftan uutu, okulun avlusunda. Gzler dikildi admlarna... Kapdan geti. Koridorlarda mestlerinin sessiz tprtsn dinlediler yrekleri ktleyerek... Sonunda bir kap alp kapand... Ve Molla Matufi, Molla Turhan'n, dersliine girdi. Molla Turhan, yaam boyu, Kur'ann okunma ve yazl-

47

ma biimleri zerinde durmu, bilimin teki dallarna bulamamt. Matufi, kendisinin yorum ustas olduunu belirtiyordu. Daha ok Kad israil'in alanna giren bu dalda, Acemden bu yana bilgisini yceltip geldiinden sz ediyor. stne kimsenin bulunmayacan sylyordu. Mahmud, Molla Turhan'n dersini izlemekteydi. Adamn gelip, Hoca'dan, izin aldktan sonra, kendisini vmeye balamasndan can skld. Kendi kendine, "Bir atmlk barutu var bunun. Belki o da yok... Bilgin, bilgisini kamunun yararna sunar. Bildiiyle nmez. Bir kii ki, bir eyle nr. O onda yoktur..." diye dnd. Bilinciyle bu karara vardktan sonra, rencinin gznde giderek devleen adam, Mahmud'un gznde porsudu, dkld. Hele dksn bakalm incilerini de, sonu nereye varacak diye dald... Matufi, Fatiha suresini okudu ilkin. etrefil Arapasyla, g anlalr bir biimde belirtti kelimeleri. Sonra, arada bol bol Farsa szck kullanarak, ayetleri aklamaya balad. "Uzayn Rabbine krler olsun ki..." "Bu birinci Ayet, yeryz dzleminin ve gnein ve yldzlarn yaratcs olan Tanrya insann teekkryle balar," diye girdi sze... Mahmud, yzn buruturdu. Daha birinci ayetin aklanmasnda, nice ham bilgin olduu ortaya kveriyordu. Molla Turhan bile, aklama bilimiyle uramad halde, kar kt bu gre... - Molla efendi, bizim bildiimizce, buyurduunuz ayet, uzaylarn Tanr's olan, yce varlktan sz etmektedir. Ve yine bildiimizce, yeryz dz deil, yuvarlaktr... - Efendim, bu buyurduklarnz, Batinilerin, cahiliyye d nemi bilgisiz filozoflardan aktarmalar yaparak, gerek inanmlar aldatma amacn gtmektedir. Dorusu budur 48

ki, yeryz gerekten dzdr. Dalar, tepeler dnda bir tepsi gibidir... Ben Acem'den bu yana geliyorum. Hibir yuvarlaklk grmedim... Okuduum kitaplarda da, tek uzaydan sz edildi hep... Dine fesat kartrp, saf inanlar rtmek abasndakiler, birok dinsiz filozofun yaptn evirip, ordan aktarmalar yaparak, insanlar aldatacaklarn sanmaktadrlar. krler olsun ki, Kur'an apaktr. Bunu anlayp, anlatmay kendisine grev edinmi bizim gibi bilginler kmaktadr. Mahmut daha ok buruturdu yzn. Matufi, evresine baknd aldrsz. Tmn kapsamt ite. Turhan Molla, adamla tartmaya girmenin gln anlad. Ama, rencilerinin nnde hibir ey bilmiyor duruma dmesi de doru deildi. Yine bir k yapt. - Ama, buyurduunuz gibi olmas mmkn deil bence. nk, dediniz ki, birtek uzay vardr. Oysa, Tanr, kendi ki tabnda demektedir ki, "Rabblalemin," bu sonuna ge lenin" eki, oul anlamndadr. yleyse, uzaylardan sz edilmektedir. - Demek Edirne Medresesinecek uzand elleri ol zndk larn. Yazk!.. zldm Molla karndam. Baka anlamlar vermeye hi gerek yok. Nereye gittimse, o Sokrates iman sznn fikirleriyle savamay kendime bor bildim... Her git tiim yerde, Aristo, Demosten gibi Hristiyanlktan bile n ce, insanlar kendilerinin Tanrlna inandrmak istemi bir ka fersudeye dayandklarn grdm... Anlattm onlara ki, bu bilimler, Kur'an yeryzne indirildikten sonra gemitir. Hibir deeri kalmamtr... Molla Turhan, belki de hocann sayd adlar ilk duyuyordu. Kendi dalndan bakasyla ilgilenmemi olduuna yle yand ki... Bu adamlar kimdi? Neler demilerdi? Hi bilmiyor...

49 .

teki snflardaki renciler, Matufi'nin vaaznda bulunmu olanlardan dinledikleri etrefil ama, azndan cehennem alevleri kyor, yklerinden etkilenerek izin aldlar retmenlerinden. Kad israil, yama payndan medrese hakkn almak iin andarolunun yanna, yeni saraya gitmiti. Matufi'nin geleceinden haberi yoktu... Molla Yusuf, rencilerinin izin istemesinden yararlanarak, hafiften kestirmeye balad. Molla Turhan'n snf, doldu tat okuldaki rencilerle... Nefessiz dinliyorlad. Matufi, kalabaln arttn grdke couyor, daldan dala atlayarak, veryansn ediyordu. Molla Turhan, gzlerini duvarlarda, tavan kelerinde bir sre gezdirip, Matufi'ye cevap veremez duruma dnce, Mahmud'dan imdat istedi... Mahmud, bir sre daha dinledi Matufi'yi... Sonunda Molla Turhan'a doru evirdi ban. - izin verirseniz Hocam, Molla Matufi'ye soracaklarm vardr... Matufi, Turhan Molla'ya Hocam deyip kendisini adyla aran renciyi bir szd. Turhan'dan nce atld... - Efendi! ilkin bilginlerin nasl arlacan bilmeniz ge rekir... Gryorum ki, bu medresede rencilere yanl eyler belletilmekte ve de renci niteliiyle badamyacak davranlar retilmektedir. Hdavendigar efendimize durumu sunup dzeltilmesi grevini isteyeceim... Mahmud hi aldrmad adamn dediklerine. Yineledi sorusunu. - Hocam izin verirseniz Matufi Molla'ya soracaklarm vardr... renciler kulak kesilmilerdi... 1yi bir tartma olacak50

ti... Mahmud, kolay girmez tartmaya. Ama, birkez de girerse, sonunacak gtrr. Ve karsndakini bir iyice zorlar. Ka bilim adam, karsnda zrl zrl ter dkmtr. Sevinle ellerini outurdular. Turhan Molla, ban sallad... Ama, Matufi, etkisini yitirmekte olduunun ikirciklenmesine derek, yeniden barmaya balad. - Efendi efendi, ben yanln dzeltip, seni doru yola a ryorum. Bir bilgine nasl davranlacam retiyorum. Sen, hi duymam gibi yineliyorsun ayn yanl. Benden yant al mak istiyorsan, nce sormann kurallarn bilmen gerekir... Adam giderek ykseltiyordu sesini. Molla Turhan, ikirciklenmiti olduu yerde. Mahmud, hi bylesiyle tartmad. imdi bir yanllk ederse, tm okulun adn pisler. Aray dzeltmek iin adamn susmasn bekledi. Tam azn aacanda, Mahmud sze girdi. Sesi dingin, baklar kararl ve duruydu... - Efendi buras Medresedir... Karnzdakiler birer bilgin aday. Ve ilk rendikleri, gerek bilginin rendiini ka muya sunmas, kendine bundan pay karmamasdr. Siz bana soru sormann kurallarn retmek istiyosunuz. Ken dinizce doru olabilir bu. Ama biz, bilgisini saptamad mz, kesinlikle inanmadmz kiilere, bilginlik saygsn kolaycack sunuvermeyiz. insan olarak size saygmz byk tr. Hele bilginizden de gven duyalm, o zaman sayglar mzn tm stnze olsun... Matufi, yerinde kprdand. Gzlerinin tm rknly-le Mahmud'un gzlerine bakt. O, gencecik, daha sakallar belirmemi beyaz yzde, ekincenin iziini bile gremedi. Biran ikirciklendi. Yeniden balad barmaya... - Bu dahi byk bir yanltr efendi, ilkin gerekli saygy gstereceksiniz. Sonra kendinizi yetitirdiinizde sayg is-

51

teyeceksiniz. Siz bize, soru soracanz belirtiyorsunuz. Oysa sylediklerinizle snamak ister gibi bir havanz vardr. Herkes haddini bilip aklnn ermedii konularda cirit atmaya heveslenrnemelidir. Mahmud, adamn yine de saygl olmaya abaladn, "sen" derken, "siz" demeye baladn hemen anlad. Ama, grltsnden hibir ey yitirmemiti... Ayn dingin sesle, yantlad... - Ben de ayn eyi syleyecektim efendi... Aklmn er medii sorunlar renmeye alan bir insanm... Tm mz yleyiz... Hocalarmzn bellettiine inanrz, aksi ispatlanmcaya, ya da isbatlayncaya. O yzden, size sor mak istiyorum. renmek iin... - Ben bunca yer gezdim. Bunca bilim edindim... Bir ken dini bilmez rencinin byle konumas iin mi? Bukez szn kesti Mahmud... - Kervanclar da ok yer gezer efendi... Krler de bazen balarn kaldrp, gnee bakarlar. Bu onlarn ne ok bildi ini ispatlar, ne de grdklerini... Matufi birden topland... aknlkla bakt Mahmud'a... imdiyedek, biri kp, karsnda sz edememiti. Bu stelik, yle vuruyordu ki sz, altndan kalklas deil... Yeniden grltye vursa, szn kesiyor. En iyisi, tartmay amak. Ama, yenildi derler. Etkisi tmden yiter... Yine de debelendi... - Gzel sylyorsunuz. Ama, bu, rencilerin bilginler karsnda bylesine edepsizlenmesine yine de gereke olamaz... - Edepsizlik, kiiye gre deiir. Bilgi eer verimli bir rn olarak kabullenilirse, bunu edinen ve de evresine dat mak isteyen ne denli saygdeerse, rnde zehir olduunu renen birinin, yiyenlerin elinden kapp yere atmas da o 52

denli saygdeerdir. Ve edepsizlik saylmamak gerekir... - Ne demek istiyorsunuz? - Demek istiyorum ki, biz bilgin adaylar olarak, her bil ginim diyene kul kle olamayz. Eer olursak, renmenin kurallarn yoketmi saylrz. Her bilgiyi eletirmek, incele mek ve dorusunu erisinden ayklamak zorunluundayz. Bilgi, ancak bunu yapabilenin elinde bir deerdir. Ve ancak o zaman insanln gelimesine yararl olur. Yoksa, don mu bilginin, anlamsz saygnn kimseye bir yarar olmaz... Ama, yararsz bilgi kamuya yle zarar verir ki, kimse a lan yaray kapatamaz... - Bu szleriniz, benim bilgin olmadm m sezdirmek ister... - Bilginizi isbatlayp bize kabul ettirinceye dein yle efendi... - Ya sizinle tartmazsam... - Byk grltlerle buraya tartmaya geldiinizi duyurdunuz. Tartp tartmamak sizin bileceiniz itir. Her insann kendi bilisine sayg duyarz biz... Ama, o zaman, burda bulunanlarn tmnn bilginizden kukulanmasn da balamak zorundasnz. Salonun tavannda mrltlar yankland. Matufi, sktrlm gibi baknd yresine. Molla Turhan'a gzatt. Az nce, sesinin tm gcyle yklendii adamdan, bir yardm umdu... Molla Turhan, gzlerini kapam, hi ilgisiz, dinliyordu szleri... - Ben sizinle deil, hocalarnzla tartmak isterdim... Bilginin derecesi, rtbesi, makam yoktur benim bildi ri. Hocamz, soru sormama izin vererek, sizinle tart may hokarlamtr. Okuma yazma dalnda, yetimi us talarn en byklerinden biridir, kendileri... Eer izin ver meselerdi, ben susup oturur, dinlerdim sizin yanllklarm53

zi. izin verildiine gre, konumam bir zorunluluktur. - Benim yanllklarm m? - Evet... Yanllklarnz. Daha Kur'anm birinci ayetinde, ylesine banaz, ylesine yanl yorumlara ve sonulara vardnz ki, hangi birini dzeltmek gerektiine karar vere miyorum... - Siz izmeyi ayorsunuz... - Hibir eyi atm yok. Bilimsel bir tartma m yapa caz? Yoksa birbirimizi mi sulayacaz? isterseniz ilkin buna karar verelim. Ondan sonra, sze girelim... Matufi, Mahmud'un dinginliinden iyice kukulanmaya balad... Bir kiinin bylesine kendine gven duyabilmesi iin, tartaca konuyu ok iyi bilmesi gerekirdi. stelik hi yiitlik gstermiyor. Ya saygs filan da duymuyordu... Ksa sre gittii ve akl almad iin hemen brakt Badat Medresesi'nde, bilginler byle demilerdi. "Bilginin ya yoktur. Kim ki doruyu bilir, hi saknmadan, eri syleyene anlatmaldr. Ne rtbe, ne ya bilgiyi balamamaYeniden kprdand... Yeniden balad yere dnmek istedi: - Bilgilerin ba saygdr benim bildiim... - Evet. Saygdr, insana, bilgiye sayg... Ve sizin anlad nzdan ok baka eydir. Deerlendirmeye, deer ver meye dayanr. Sayg gsteren iin, sayg gsterilenin ayn hakk olduunu bilmiyorum ben... O yzden size derim ki, efendi, konumuza dnelim... Kiiliklerimizin ne denli sayg deer olduunu brakalm bakalar kararlatrsn... Derin derin soludu Matufi... Ayaklarna lanet etti. Ner-cien girmiti bu snfa... Nenden gelmiti Medreseye... Bir parmaklk ocuk kuyruundan tutmu, alayla yerden yere ahyor... Hi bana gelmedi ki byle biey... Burada ret54

men olsa, hemen tutar kulandan atar dar... Hadi edepsizlerle benim iim yok, der... Deil ki... ister istemez srdrecek konumay. Sayg stne kaydrabilseydi, biraz altndan kalkard. Ama, hi oyuna da gelmiyor ki... - Bana soracaklarnz olduunu belirttiniz. Sonra, birden bilgisizliimi ne srdnz. Ya sizin yanllarnz... - yle yaptmsa, gerekten yanl davrandm... Ben sa nyorum ki, sizin bilgisizliinizi ne srmedim. Tam tersine, renmek istediimi belirttim. Siz kiiliinizden alarak, f keye kapldnz. Bilginin en byk dman fkedir, diyo rum ben. istiyorum ki, soraym. Sizden yant alaym... - Buyrun sorun... - Ayeti yorumlarken dediniz ki: "Yeryz dzlemi... Ay, gne ve yldzlar..." - Evet... - Gkbilim konusunda ben bir iki bilgin okudum. Acaba siz Ibni Sait'in ktisar'n grdnz m? - Hayr, grmedim... - Peki dnenceler konusunda uzun aratrmalar yapan 'bn Benna'nn Mainhac'n? - Gkbilimle hi uramadm? Benim konum, yorum dur. - Ya, pek gzel!.. O zaman Tabari yorumunu grm oacaksnz. - Tabari... - Dnd biran... - Ha evet. Bir bakmtm... 3 ek deerli saylmaz... renciler ilk kez alayl bir nefeslenme salverdiler. Matufi giderek, kukusunu bastramaz duruma geliyordu. rencilerin tmnn dediklerine kar kmas, b-ukta brakvermiti o'nu... Aceleyle atld; 55

- Hatta bir risaleyle yadsma bile yazdm o'na... - Pek iyi etmisiniz efendi. Yalnz, Tabariyi biz daha ye ni okuduk. Der ki, sizin kzdklarnza kzarak. Hani az n ce, dinsizlikle, cahillikle suladklarnz eletirerek: "Tanr, uzaylarn yaratcsdr..." Bu konuda siz yalnz kalyorsu nuz. Yeryz dzlemi deyip, gkbilimin birinci basaman rtyorsunuz. Sonra ilikim yok diyorsunuz. Yorum bilgi niyim, diyor sonra da kendi fikrinize yakn saylabilecek b yk bilginleri yadsmaya kalkyorsunuz. Bana yle geliyor ki efendi, siz yanl sadece bilgisizlere, bilisizlere yutturabilecek bir tara vaizisiniz. Osmanoullar beyliinin yeni gelimekte olmas, klah kapmaya itmi sizi. Bursa'da Emir Buhari olduundan Edirne'nin yolunu tutmusunuz. Burda da, Molla Yusuflar, Kad Israiller, Molla Turhanlar ol duunu unutmusunuz. Bunlarn her biri, bilgileri iin ya amlarn vermilerdir. Ve hibir zaman bizim karmza geip de, nmemilerdir. Kendileriyle her yeni bilgiyi, k yasya tartabiliriz. Benim size nerim dndnzden vazgemenizdir... Mezzinlik iin barmak yeterlidir. Ama, bilgin olmak iin okumak, almak, dnmek, eletirmek, incelemek ve salam yorumlara, kesine yakn sonulara ulamak gerekir. Bilmem daha szn burasnda anlaabil dik mi? Yoksa devam edelim mi?.. Matufi, korkuyla baknd evresine... le namazndan sonra, buraya gelirken, medresenin baretmenliini kendisine vereceklerini sanyordu. Oysa imdi... Kstrlm bir av gibi, drt yanna bakmyor, rencisi byle olan bir okulda, retmenlik yapmak, kolay deil... Molla Turhan'n sessizleivermesinin nedenini iyi anlad imdi... Bir ders verdiler ki o'na... Hi bana gelmemiti bylesi... - Burda brakalm... Hocasn amak amacndaki ren56

cilerle iim yok benim... Hoa kaln... Oh. kurtulmutu sonunda. Son sz yine kendinde b-: atld kapya. kt gitti... Molla Turhan, bir sre ardndan bakt. Baklarnda sev-gi kvlcmlanarak, Mahmud'a evirdi yzn. casn amayan renci, rendiine hyanet etmi-Blginin ufuklar geni, doruklar ycedir efendiler... Kim fcrmanmay bilir, ulamay kurar, alabildiine yrr gider... teki bilimlerden pek haberim yoktur. Ustalarmdan ren-ki, bir renci, hocasn amaya debelenmedi mi, bilim Yrmez... Oysa, tarih ve toplumlar gelimek, gele-varmak zorunluundadrlar. Arada byleler! kar. Al-, in... Siz, bilginize kar devinizi yerine 1 getirin... bakayd... Kendi retmenleri, gerek bilim adam-.' bilginim diye ortaya kanlardan nasl ayrlveriyordu... ildiini sandlar. Tam gitmeye hazrlanyorlard ki, yeni->en konutu Molla Turhan... - Mahmud efendi olumuz... Sizden ok honuduz. Di--2HZ ki, yaamnz boyunca, doru bildiinizi ayn g, ay-- gzellikle savunasmz. Hi kimseden korkmayasnz. Bil-; bilisizler iin korkun bieydir. Grdnz adamn dedik-enni... Yarn sizlere de byle diyenler kabilir. Biran nce r.zleri aarak, sizi geride brakacak renciler yetitiriniz, 'oksa ok srmez, gerek bilim adamlar kabuklarna e-ulir. Byle ademler, egemenliklerini kurup, her iyi ve gzel eyi susturmaya abalarlar... Turhan Molla'nn bylesine gzel konutuunu bilmez-icrdi. Saygyla durdular nnde. Beklediler. Kalkt, snftan kt. Kendisi oturduu srece, kimsenin gitmeyeceini anlatmt. Yusuf Molla'nn yanna varp, olanlar anlatmaya balad. renciler, Mahmud'un evresini aldlar. 57

- Geri bize syledi. Ama, szlerinin tm sanayd Tur han Hocann... - Saol Mahmud... - Medresemizin yzn aarttn ki... Mahmud utanla ban edi. Sonra dikti gzlerini arkadalarna. Tek tek szd. - iinizden hanginiz olsa, bu adam ettiine piman du ruma sokabilirdi... - Yok yok... Biz biran etkisinde kaldk dorusu. Adam pskrmeye balaynca, konumas kavrad tmmz. Sen olmasaydn, oktan postun birine yerlemiti ki, Ka d israil bile stesinden gelemiye... - Sanmam. Kad israil, bildiini iyi bilir. Adamn bir bolu unu yakalad m, tutar kulandan silkeleyiverir. O buray okul haline getirmek grevini ald zaman, Hdavendigarla anlamaya vard. Okulun zerkliini ve retmenlerin doku nulmazln salad, istemezse Hdavendigar bile ferman yazsa, kapdan ieri sokmaz kimseyi. Ama, istememesi iin de, bilgin deil, arlatan olduunu kesinlemesi gerekir. Sevinle sarldlar Mahmud'a... Ders bitmiti... Kitaplarn kucakladlar. Yatllar, koularna giderken, Mahmud ve aabeyleri evin yolunu tuttular. Odalarna girip, kitaplarn braktktan sonra, Mah-mud'un yresini ald Ishak'la, ismail. Kitaplarn brakr brakmaz, svrlard sava eitimi gmek iin. Bugn nedense oturdular. Aratrc gzlerle bakt ekelerine. Ishak, ismail'le baktktan sonra: - Baka Mahmud Molla... Biz ismail'le dndk. Bilimi yrtemeyeceimize iyice aklmz yatt. Deriz ki, babam zn kad olmadan nceki yolunu tutalm. Ve de dileriz ki, sen bize yardmc olasn. 58

Mahmud, eitime gitmemelerinin nedenini anlamt. Duru duru bakt ikisine de. - Sezinliyordum ekem. Dersten sonra gizli gizli okmeydanna, acemiolan ortalarna svmanzdan sezinliyor dum ki, birgn bu tutkuya kaplacaksnz. - Bizi oras ekiyor karndam. Bir yiitin kl rmesi, bir akncnn hisar vurma yks, kitaplarn sergiledii bil gilerden daha ok etkiliyor bizi. Bala, senin gznde bi lim, yeryznn en yce deeri... Belki dorusu budur, ama bizim iin yle deil. - Balamak ne demek. Anlyorum sizi. Ama isterdim ki, her biriniz bilimde bir dal seelim kendimize... Ishak, szn keserek atld: - Sen naslsa bilimin her dalnda uzman olacak yetene e sahipsin karndam. Biz sava seiyorsak, senin gibi bir bilgin braktmzdan gvenli olarak seiyoruz. O yz den izin ver bize. Ve de, anababamzdan izin isterken biz den yana ol. Neden dersen, sen tanklk ettin mi, anlarlar tutkumuzun kaynan. ismail, azna bakyor Mahmud'un. Sanki o olur, der demez yola debileceklermi gibi bir sezgi douyor iinde. Mahmud, hi dnmeden yantlyor: - Size yardmc olurum, ama, anababamzdan nce be nim bir koulum var. Hemen onay bastrdlar. - Kabul. Tm koullarn imdiden kabul... - Neye koullayacam renmediniz. - Naslsa iyiliimizdedir. - yleyse, anlatk. Hemen yarn, name gndereceim emmilerimize. Gelip, sizi alsnlar. Bir sre birlikte girersiniz kavgaya. Sonra, sizin bileceiniz i gayr. - Ama biz hemen gitmek istiyorduk...

59

- Emmilerimiz kimbilir perdedirler? - Koulumu kabullendiniz. Bulacaz. Ve onlar gelince ye bekleyeceiz. En son aldm haberlere gre, Pete dolaylarnda olmalar gerekli. Oraya gidecek bir bildik var m? Gzleri parlad ishak'n. aplaklad ismail'i... - Ne diyordu Karal Takmnn avubas, anmsadn m? - Tamam... Pete yresinde Yahi Bey takmna katla caz, diyordu. - Demek yle... Ben hemen yazaym nameyi. Siz de ya rn avuban bulun. Szn bitirmesine brakmadlar, ikisi birden bana dikilip, direnerek, nameyi bugnden vermek istediklerini bildirdiler. Biri rahleyi kapt koturdu. teki, diviti mrekkepleyip uzatt. Mahmud, sesini karmadan, ekelerinin isteklerini yazd. Altna mhrn basp, drerek uzatt. - Buyurduunuz gibi yazdm. Gnderin, yetitirsinler. - Babam kzmasn sonra? - Haber vermeden i gryoruz diye kmasn. Gld Mahmud. Elini biraz geri ekti. - isterseniz vazgeelim... - Yok vazgelemeyiz, - ikisi birden konuup, kaptlar na meyi. - Hadi bakalm, tezden yollayn da, seyirtsinler... Benim sizden baka bir dileim var. Ola ki bir daha konuamayz bundan. Madem, bilgiyi, bana braktnz, bir gn ondan saptm ya da karm uruna doruyu saptrmaya aba ladm grrseniz o zaman kullanmakta ok ustalam olacanz palalarnz ekin. Herkesten nce, siz aln ba m. nk yanl, gelecei karartr. 60

Ishak, ilkkez dikkatle bakt kardeine... Aklndan neler getiini sezemiyor. Sylediklerinden anlad doruysa, gelecee adayln koyuyor Mahmud... ylesine tutkuyla' balanyor ki, gelecee. Gerekten bir byk bilim adam olacana kukusu kalmad. Bir kii, tutkusuyla byle yand m, sonunda amacna ular. Kendilerinden biliyor. Kamay bile kurdular... Bir-gn, bir takmn ardna taklp, Urumeli derinliklerinde yiti-vereceklerdi. Mahmud, daha olumlu bir yol gsterdi. Beklemekten birey kmaz... Ama, bununki bambaka... Bir yasavulluk, bir kadlk, belki de beylikten te... imdiki insanlarn, ann toplumlarnn bana geip, onlar ynetmek deil bunun istei. Gelecee bile damgasn vurmak... Tm aydnlk balarda, bilginin n tututurarak, dnya durduka yaayp gitmek... Titredi... Kendi kardei, bylesine bir tutkunun adamyd... "Nasl uzaz ondan?.. Daha imdi yanaklarn ptm... Kucamdayd birka yl ncesine gelinceye... imdi, byd, devleti ve uzayp gitmekte devam ediyor... ok baka biimde adaylmz bizim. Ve o semi olmann bilinciyle, keskinleiyor. ok durmaz burda... Gidecek..." Dik dik gzlerine bakt birden... - Bunlar neden sylediini anlyorum Mahmud... De mek sen de yolcusun? - Daha karar vermedim eke... Ama, sanrm, zaman yaklat. Dnyorum ki, ilkin Bursa'ya gideyim... Emir Buhari'ye... Sonra, Konya'ya uzanacam. Teftezani'nin en yetenekli rencilerinden Fevzullah'n orda olduunu rendim. Ordan da Msr'a, Ehzer'e gemek dileindeyim. Ehzer, Marib ve Mark'n en byk bilginlerini toplad... 61

istiyorum ki, ben de kendimi bir toplayaym. rendiklerimi iyice berraklatraym kafamda... Sonra yola derim... ' ismail, biran dald... Tek bana bunca uzun yola dayanamaz Mahmud... Birinden birini katarsa yanna babalar... Aknclk gitti. Ishak aabeyi kurtarr paasn. O byk olduu iin, aknclia kayar... ismail'in bana dolanrsa i... Tam soracakt ki, Meyyet, odaya dald. Bak bunu unutmulard. Yakn akrabalar Meyyet Molla duruyorken, Kad israil, onlardan birini gnderemezdi, pazarcs olmadklar pazara... Sevinle karladlar Meyyet'i... Elindeki name duruunu sallayarak, glmsyordu. Dileri parlyor, yznn ablakl bsbtn ortaya kyordu. Yenice terlemeye balam byklar, al yanaklarnda belli belirsiz esmer tyleriyle, tam bir mollayd. Mahmud geleni grnce glmsedi... - Gel bakalm Meyyet Molla... Bizi sevindirecek bir ha berin olmal... - Yahu emmioullar, bu Mahmud Molla'dan da hibirey gizlemek mmkn olmuyor. Ishak glmekden duramad. - Hey Molla krnts... Byle Ayla gibi srtp, Mteri gibi gz krparak gel... Kalayc Ahi'nin ra gibi alkalan. Son ra da, Mahmud Mollamzdan biey gizlemeye kalk. Akl szlk derim ki buna, acemi olana ok amal etmeden ci te... Meyyet omuzlarn silkti. - Cavlak emmimin sofrasnda oturmadn m sen? Elbet byle alaya alacaksn adam. Benim szm, elebi molla mza. Mutumu isterim ki, elimden ucuz kurtulmak mm kn olmaya. - Baka Meyyet Molla, - dedi ismail - Mutuya demezse getirdiin-haber, ucuzlarm ki, kpee atsam yemeye... 62

- Deer. Yeter ki, haber sahibi mutunun deerini bi sin. - Sz Meyyet elebi. Eer mutun sevindiriciyse, Tabari yorumunu bir kez daha birlikte geeriz... Oldu mu? - Hoppala!.. Biz olumlu mutu getirelim, elebi karnda bizi zora kosun. Grlm iitilmi bir dllendirmeyse bu, ben de ne olaym. - Arayan bulur, demiler, - dedi glerek Ishak. - Al d ln, sarn ykn demi, bilgelerimizden biri. Hadi oyalan ma da, duyur haberini bakalm. Sonra da Taberi efendinin yorum bahesine dalp, gelitir azbiraz kaltaban kelleni. Yant veremedi Meyyet. Mahmud, gzlerini dikmi, azarlarcasna bakyordu. Elindekini uzatrken; - Ulak dedi ki, bu name senin. Kadaskerolu Musa elebi'den geliyormu, iinde yazan bilmiyorum. Ama, koca Musa elebi sana name yazdna gre, nn oralara ulat demektir. yle sevindim ki... Ekeleri Meyyet'i sktrrken, bir rpda okudu nameyi Mahmud. - Bana yle gelir ki, sen indekini ap okudun, - diye ykleniyordu Ishak. - Neden okuyaym. Name bana deil ki, Mahmud Mol laya. - Olsun!.. Okunacak bieydir diye, yutmusundur. - Bana ne be!.. Ulak aas, devlet at mym ben, ki, ondan ona giden nameyi okuyaym. - Mollalarn ii hi belli olmaz ki. Mahmud, okumay bitirip, ban kaldrd. - Musa elebi, Hdavendirgarla birlikte Edirne'ye gele cekmi. O gnlerde burda bulunmam istiyor. Benimle mutlaka konumak dileindeymi. 63

- Eh, bizim de hemen bir yerlere gideceimiz olmad na gre, - dedi Meyyet. - Bazan raslantlar dnceleri birletiriyor, - diye gld Mahmud, - Musa elebi gelmeyecek olsa, ben Bursa'ya gitmeyi kuruyordum, isterdim ki, Emir Buhari'den okuya ym. Kadaskerden pekletireyim bildiklerimi. - Kadaskerolunun gk biliminde usta olduunu syl yorlar doru mu? - Sanrm yle... Mektuba dalp gitmiti bu yarm az yanttan sonra. Demek ustalar bir bir toplanyordu yresinde. Snav gnlerinin iyice yaklatn belirler bu. Kendini yoklad. Sakalsz yz belli belirsiz glgelendi. Derin dncelere dald... Kardeleri bir bakta durumunu anladlar. stelik Mahmud'la olan ileri de bitmiti. Meyyet'e biz gidiyoruz, iaretini yapp ktlar. O naslsa her zaman beeniyle izlerdi Mahmud'un bu hallerini.

64

Bursa Medresesinin hcreye benzeyen dar kouunda, Taftazani'nin gkbilimi inceleyen kitabn am, yldzlar dnyasnn renkli dne dalp gitmi olan Mahmud, irkildi. Kapnn aldn sezinlememiti. ieri dolan bol gnei, iki iri glgenin kestiini sezinleyince, ban kaldrd. Kaldrmasyla, zplayp dorulmas gelenlerin stne atlmas bir oldu... - Emmilerim... Hogelip, safa getirdiniz... - Bire bu ne dalgnlk Mahmud... Bir gren sanr ki, ken dinden geip Tonus Babamzn dergahnda semaha oturdun ki, gayri dnyana dnebilemezsin... Kaln kollar alabildiine almt Abdal Boa'nn. Cavlak Toga, hemen yanbanda, sarlma srasnn kendine gelmesini bekliyordu. Mahmud, cevaplad Boa'y... - Dalmm emmi. Taftazani ustamz, ylesine gzel an latyor ki yldzlarn dnencesini. Uzay dzeninin dnm ve oluumlarn, dalmamak elde deil... Siz, siz, nerden ktnz byle?.. Hangi olumlu gelimeye borluyum size kavumay?..

65

Cavlak, gld... - Korkarm Urumeli ularnn alkaiand haberlerden senin bir bilgin, bir duygun yok. Mahmud yeenim?.. - Hangi haberler?.. Cavlak, Abdal'a bakt. Mahmud hemen yer at yannda. Oturdular... - Ben bilmez miyim... Bu olan, bir kitabn kfne dalp gitti mi, dnyayla ilikisini kesmektedir ki, Cavlak ve dahi Abdal emmileri gelse, ban kaldrp bakabilmeyesiye... - Azarlamayn emmilerim. Geleli ok mu oldu? Bukez Abdal aplaklad Cavlak'... - Yok oul, yeni geldik. Ve dahi hemen sana kotuk. Bakma Cavlak emininin taklmasna. Kapnn almasn duymadn ya, hemen alaya oturur bilmez misin? - Gelirken yolda konumutuk seni. Demitik ki, Mah mud, bizim geldiimizi sezinlemez,.. Mahmud, utanla ban edi. Usullack kapatt nndeki kitab. - mezler, saolsunlar, su, a gibi gereksinimleri geti rip brakyorlar. Arada bizim Meyyet de urayp, bir bak yor. Onun dnda, kimseyi beklemediim iin, girip kana bakmyorum. Balayn... - Baladk oktan... Seni yolunda, kendinden gemi grdk ya, Kad israil'imize en byk mutumuzdur bu bizim. Hem belli olmaz, yaknda belki kendisi de gelir grr seni... Abdal Boa, srtn sazlad Mahmud'un... Sevecenlikle bakt yzne... - Urumeli ularndan Bursa'ya, belki daha teye gesek, oralaracek hep seni dinledik yeenim... rendik ki, yolunda ilerlemisin... Her nereye gitsen, hangi caminin minberine ve dahi krssne ksan, insanlar azna bak trr olmusun. Biliminle yal gen, er avrat, insanlar uyar66

~ak grevini birgzel yapmaktaymsn ki, gsmzn arkl, demirci krn gemitir. Cavlak atld szn burasnda... Urumelinden bu yana varrken, Gelibolu'da durakla dk azbiraz... Gemi bekliyorduk, Gemlik stnden gel mek iin. Bilmem sen tanr msn, Yahi Bey keklerin den, bizim can bir karndamz, ok bir byk ozanmz eyholu Satu'muz vardr. O'na rastladk. Bu yana gelTiekteymi... Birlikte bindik gemiye... Mahmud, bandan ince sarn kard. Sarya yakn kumral salarn kad anlamsz anlamsz. Sonra, gzlerini iki kocaya evirip, dnceli dnceli yineledi. - eyholu Satu? eyholu Satu? Abdal Boa, daha ilk davranlarnda, Mahmud'un Sa-tu'yu karamadn sezmi, curasn kucaklayp, pek sevdii kucaklamay bezemek amacyla, teller stnde dolandrmaya balamt parmaklarn. Sorular ardardna gelince, sanki cevaplyormu gibi nefesi dizeledi hemen: - Bu cerhi felekleyin, durmadan dnen benem, - Ik elinden kadehi, iiben kanan benem, - Ar bizim seyran mz, kyamet bayrammz, - Can gnl, din iman, krane varan benem, Mahmud'un yznde, tandk izgiler belirmeye balaynca, atlad drtlkleri. En sonuncusunu vurdu, bitirmi olmak iin. - Bir zaman Yunus oldum, cmle cihane doldum, - ey holu Satu olup, yine beliren benem... Mahmud, bitirinceye bekledi. Sonra, kollarn okad Abdal emmisinin. - Bildim bildim... Bizim Urumeli kocalarndan ozan Sa tu. 67

Medrese hcresinden gelen cura sesi, rencilerin tmn kapnn azna ymt. Olanaksz bir durumu saptamak dileindeki kayglar, gz gze birbirine evrilmiti. stelik, seslerin Mahmud'un hcresinden yaylmas, aknl daha bir artrd. Olas deildi bu... retmenlerin belki en genci, ama en atkkallarndan biri olan Mahmud Molla, nefeslerle oyalansn. Meyyet'in sesleri duyup, zplamasna varncaya, byd kayg... O, eteklerini uuturup, kapya seyirtince, dalgaland kalabalk. Meyyet, kimseyi grmyordu. - Emmilerimiz gelmi. Abdal Boa ve dahi Cavlak Toga emmilerimiz gelmi... - deyince, kayg cokuya dnerek, kapnn nn kapatt bir sur gibi. Urumeli ularndan, Anadolu derinliklerine dein, bu iki kocann nn duymayan yoktu. Meyyet'in aklamas, cokuyu sevecenlie dntrmt. Kapdan ban uzatan, gzucuyla, grmeden eteinden ekiliyor. Bir baka ba uzanyordu onlar grmek i-in. Nefes biter bitmez ieri dald Meyyet. - Emmilerim, ho gelmisiniz. Bize adlk, safalk ver misiniz. Naslsnz? !yi misiniz? Sorularyla cokusunu-belirtince, sarldlar birbirlerine. - Vay Meyyet Molla, grmeyeli gelimi, yiitlemisin. Derslerin nice gider? Daha bkmadn m mollalktan, - diye takld Cavlak... Meyyet, alkn alkn ban sallad. - Yine balyorsun Cavlak emmi. Mahmud karndamz da, size yaknyorum, sanacak... - Bire yaknsan da hakkn var. Bu bizim bilge yeenimiz, aklns yazlarn stnne, esresine taktraraktan dnyay 68

unutunca, kimbilir nice cann sklmakta, nice pimanlk kaplamaktadr iini... - Yok bire emmi... Ben de okuyor ve tat alyorum her bir bilgiden. Abdal Boa, drtkledi Cavlak' - Satu, yolda anlatyorduk Mahmud olumuza. Yarm kalmasn. Ya... Az daha unutuyorduk, - diye dikildi Cavlak. Abdal, yeni bir boluunu yakalam gibi sevindi. Gev rek gevrek gld. - Gayri kocamaya baladn kt Cavlak... Dnte di yeceim ki, Evrenos Beyime, bu benim Kalenderi yolda m, ibiini dikti. Gz yere bakmaya balad. Bundan te, vuruabilemez. Al konana, acemiolanlara balk edip, harem ynne gzclkte bulunsun... Ol zaman belki da ha bir ie yarar olabilir... Cavlak fkeyle aplaklad Abdal'... - Beri bak Abdal Boa... Kubarna pisletirsin imdi... Ev renos Bey bilmez mi, benim ne adem olduumu. Haremi teslim etsin de, kmesine sansar m yerletirsin kendi eliy le? Balatma Tonus Babann postundan. Kendin deil mi sin sze yr kartrp, curayla bamzn dumann da tan... imdi bir de karmza geip, dellenmek neyin nesi? De ki, biz de anlayalm, bir oyun mu dzmektesin oturdu un yerde? - Hadi hadi, sz dolandrma sen. Anlat analtacan. Noksanlarn ben tamamlarm. Cavlak, Abdal'n taklmasn hogrd nedense... Mahmud, imdi sararlar birbirlerine. Anlatacaklar yarna kalr diyordu. Sesini karmadan, sze girdi Toga... - ite bu Urumeli kocas, ozan Satu'ya rastladk... Yolda anlatt ki, siz andarolu'yla, Gelibolu'ya geldiinizde,

69

nn nnden seyirtip varm. Camiye gitmisin. Halk yreni alm. Demiler ki, Mahmud Molla, bir dn iitmeden seni brakmayz. Ve dahi andarolu Yasavullary-la gelip istese, elimizden alabilemez... Sen de balamsn krsye trmanaraktan. Bir t vermisin, insan stne... Satu'nun az ak kalm. O ara androlu'nu grdm, diyordu. Kalabaln arasndan yolap yaknna gelmeyi kurarm kendince. Ama, yol vereni bulsun da, geebilsin... Sonunda dnp gitmi. Biz ilkin inanmadk Satu'ya... Yeenimiz olduunu bilmektedir ya, bize alk sunup, gemiye almamzn karln dyor, dedik. Ama, Gemlie inip ahaliden dinleyince ordaki ykn ve dahi Bursa'ya varp duyunca aradan geen zaman iindeki konumalarn, elenemedik. Varalm, u yeenimiz nicedir, bir halini soralm, dedik. Savutuk geldik... Grdk ki, Mahmudumuz, eskisinden hibir deiiklik gstermeyerekten kitaplarn stne kapanmtr. adolduk... adlk bulduk... Dileriz ki, umduun, beklediin yere varr. Ve dahi biz o gnleri grebiliriz... Abdal, ilkin ikirciklenerek bakt Toga'ya. Sonra pundunu bulmu olmann keyfiyle, satat yeniden. - Demedim mi ben sana Mahmudum... Gayr bu senin Toga emmin, dnyadan elini eteini ekmeye svanr. Her sznn sonunda, yarn varp eyhinin kuyruuna yapacakm gibi, olumsuzluu dillendirir, diye... Dur hele, deyip ekitirmekteyim. Dnyada iimiz var. Neler grp iitip ileteceiz gelecee, demekteyim. Dinletebilirsen beri gel... Hakl mym Evrenos gaziye varp gitmekte... - Bire imdi balatacaksn... Din diyanet yerinde, svd receksin ki, azm pisletmecesine... Kii gelecekten sz etti mi, belirsizlii kor ortaya. Senin gibi yarndan habersiz, dnden bilisiz srp gidecek mi yaam boyu... 70

Mahmud, sevincini da vurmaktan ekinmeyen bir itenlikle, sarld ikisine de... - yle zlemitim ki, bizim oralarn. yle burnumda t tyordu ki, Edirne sokaklarnn ahi kastar, sara gn ve dahi yaseminlerinin burculuu, anlatlamaz. Siz geldiniz imdi. Tm Urumeli gelmi gibi... Gzlerimin nnde, cie rimin nefesinde ve yreimin atnda, evim, anam, babam gelmi gibi... Sevindirdiniz beni... Ekelerim nasl? Yzn z kara karmazlar ya... Gelip aldnza, gtrp eittii nize pimanlk duymazsnz deil mi? Cavlak Abdal'a bakt... Abdal Cavlak'a... Mahmud, baklarndaki bulutlanmay grr grmez, ikirciklenerek dikildi. Yoksa bir olumsuzluu mu gizlemek istersiniz? Cavlak, suskunluun zeceini anladndan, azn a t. Soluklanp kapad biran. Sonra, yeniden balad... - Sen bilmiyorsun olan biteni. Ekelerin deyince, bir co ku kaplyor yreimizi. Ne iyi ettin yazdna. Alp gittik... Biz en utaydk. Evrenos Bey'in buyruuyla. Macaristan, hatta ok zaman Macaristan snrlarn da aarak, Avustur ya topraklarna dalyorduk. Senyr denilen ademler var or da. Bizans tekfurlarndan daha bin beter... Tepelerin bala rna atolar yaptrmlar. Kt, kaln hisarlar... evresine ndek kazdrp suyla doldurmular... Varp almak, girip vurmak g... Ishak ve dahi ismail yeenlerimiz, ksa zamanda, bizden iyi ata binip, bizden kavice pala urmay rendiler ki, aklmz aa... Kendi balarna bile hisar vurmaya varrlard. Biz ardlarndan, seyislik etmeye razlk gei3, seirtirdik. Grrdk ki, iki yiit yetimekte Osmano-u beyliinde... iki aknc ki, ilkgenlik gnlerimizin kocalar gibi... Naralar data titretip, bilekleri korucu yasavullar Emekte... Sevincimiz, Istranca dalarndan ulu ve dahi 71

byk... Diyoruz ki, Abdal Boa emminle, gayr bir keye ekilebiliriz. Son vurulan hisarda sen bir tekke aarsn, ku-bar heveslileri iin. Ben bir tekke annacnda. Toplarm Cavlaklk zlemindekileri. ikrar verdirip, kan, kirpiini, sakal ve dahi san kazyaraktan, yetitiririz eyhlerimizin, babalarmzn yolu, tresince. Kocamln tadn bildiimizi bildirmekle geiririz... Sustu... Yardm istermi gibi bakt Abdal Boa'ya... Ban yere indiriverdi Abdal... Mahmud anlad. Anlatmak istemiyorlard. Bir zn kaplad iini. Yz al al oldu... - Anlatmak sizi zyorsa brakn. Babamdan renirim name yazp... - Bire hangi yiitlii anlatrken susmuuz biz ki, yeen lerimizin deerini saptarken zn duyalm... Dediimiz gi bi, senin de bizim de nebileceimiz iki aknc oldular. Vurup kryor, varp ykyorlar... Burlardaki nbetiler, ge lenlerin Ishak ve dahi ismail gazi olduunu rendiler mi, kendiliklerinden ayorlar kaplar. Biliyorlar ki, kaplar al mazsa, onlar yine girecek ve dahi tmn kesecektir. n k, yks dillere destan senin ismail ekenin... Mahmud, sz ismail stne gelince anlad... ikisi birden yitti sanyordu... Salt Ismail'se yiten, anas bir avuntu bulur yine. teki olum sa diye, dnr... Sesini karmadan, acsn belirten gzlerle bakt ikisine de... Meyyet, arya seirtip kmt. erbeti Ahi'den, nar erbetleri doldurtup koturdu... nlerine srd... Abdal, yan yana baknd yresine... Meyyet'in kulana... 72

- Bire yeenim, madem bunca zahmete katlandn, biriki adm daha atamadn m? Meyyet apal apal bakt yzne. yle baknca daha bir beliriyordu yznn ablakl... Boa aplaklad bu-kez... Meyyet az daha yere yapyordu. -Anlamadm emmi, bala... i, bsbtn aa knca, akaya vurdu Abdal. Yan gzle Mahmud'u szerek: - Bire, erbeti tezgahnn yannda ne ahisi var? - Kebap... - Ya onun yannda? "Hk," etti Meyyet. Onun yannda arap Rum vard... Ve Abdal emmisinin ne istediini zvermenin kvancyla yerinden frlad!.. - imdi emmi... O dediin erbetten alr, gelirim... Mahmud, olup biteni sezmemi gibi yaparak, Cavlak' sktrd yeniden... - ismail ekemi anlatyordun? Cavlak dald bir sre... Sonunda kaldrd ban, Aydn--, aydnlk bakt Mahmud'a... - ismail eken bir yaman aknc kt ki Mahmud yeenim, anlatlabilemez... imdi Kadolu, hisar adn alan Maca stan ortalarndaki bir yeri, tek bana ald... Cavlak'n dne dne srdrd szler arasnda, Meyyet, elinde arap tayla girdi, ikisi birden solukland- Abdal, hemen ald tas. Bana dikti. Sonra, g alm : t)i anlatmaya balad sz Cavlak'tan kaparak: - Bir gn ekelerinle birlikte, drdmz, Paron Derbennde konaklamtk. Macaristan snrnn baladryerde, sarp, eski bir manastr idi Paron. Keileri atlmza s.anp, biz tesine at koturduumuzdan beri, derbentlik 73

ba verdiimizden, imdi byle anlr oldu. Manastrn bir blmn konak yeri haline getirdiler. Yolculardan rendikleri zengin hisarlar, kulamza fsldayveriyorlar. Anla sen gvur ulusuna t verenlerin durumunu. Onlara gre, bire dein krlmas gerekli kfir saylan bizlere atl onur sayyorlar, kendi dindalarn brakp. Drdmzn birden toplandn gren bakei, kendisi svand hizmetimize. Neden dersen, senin ismail ekenin n, korkudan syrld. Masala kart oktan... Meer bu Kadoiu dediimiz hisarn bir ban, bannn da bir kz varm ki, kz derim sana molla olum... ite bu kzn yreciini, alazlayp tututurmu ismail koldamz... Crpnrm ki, bir gn yolu o yreye de... Kaplar krdnleyin, sandan srkleyip gtre... ismail eken ise, nerdense duymu kzn gzelliini. Hani bizim bir hekac Kamagan'mz vard... Birbirlerine dte sevdalanan dilber ve dahi yiitlerden sz ederdi, ite onun gibi biey bunlarnki de... n ne dolanp, yakar gen yrecikleri... - Nefeslenip, baknd Cavlak'a... Cavlak ipil gzlerini krptrp, kkrtnca, srdrd brakt yerden. ite byle, kzn gnl ekende, ekeninki kza balanm, birbirinden habersiz yanmaktalar. Biri gelip alsa, diyormu kendisi kendisine... teki varp alsam... Biz koca kekler de, hereyden bilisiz, sryoruz baka: savalara Ismailimizi... Oysa, yiitlerimizin zaman oktan gelmi de, gemekte... Meer bunu bilmeyen bir biz kalmz. arap cokunluuyla, bakeii sktrdm, ban kznn pek gzel olduu bir hisar ad versin iin... Papaz demez mi ki, sal yi-iti, ksmetine gider... Hele bak, dedim. Neler olmakta... Ve dahi biz nice kocam duruma dmekteyiz. Hemen bir keye ekip, anlat, dedim. Sylediin szler nice bir szlerdir. Ve dahi neyi anlatmak dileindesin. O zaman at azn, anlatt duyduklarn ve dahi sezdiklerini. Bire durmak

yarar m bize?,. Heie bir sabah olsun, hele bir at binip, k- relim. Bakalm civanmzn gnlndeki kafese nice Kular inmekte, diye salnp, uykuya vardk. Ve dahi saba-rn alacal daha karanl delmeden, drtkiedim Cavlak -mimini... Uykusunu almamlarn alkalanmasyla duy--nazlannca, amarladm biriki... Dikilip kalkt seninki... Ve eittim ki, durum byle byledir. Svan hisar vurmakla ve dahi gelinimizi ekip aimakla... Hemen uyand... Keke naraland. Sabah orbasn,imee bile brakmazszn, tavlaya yolland. Vardk ki derbende, kafir bizi beklemekte. Ve dahi, geciktiniz, ismail yiiti bir bana atlanp savu-mutur, demekte. Durur nquyuz? Biz dahi seyirttik ardndan. Seyirttik ki, nacamz yardmyla enlikli bir gerdek dzelim oulluumuza... Ishak ekenle birlikte atl, kanatl gibi gitmekteyiz. Ne var ki, hi bir yerde de r ekene astgeimemekteyiz. Bire utu mu bu? Yoksa yanl bir yol utturup gerilerde mi kald, diye dnmekteyiz. - Sonuca bir trl varamamann skntsyla, durmakszn sz dolandryor. Yine de giderek asl anlatmas gerekene yaklatn sezinlemenin ikirciklenmesinde. - Meer ismail'imiz oktan varm hisara... kek kafir, byle bir damat bulduundan sevinecek yerde, pusuya oturmaz m? Diyeceksin ki, ko Ismailimiz pusudan ylar adem midir? imdiye bin pusu bozmam mdr? Haklsn... Ylmaz ve dahi bozmutur. Ama, bu kez baka... Ban kz sevdiinin geldiini duyanda, kendisi koup seirtmitir. Ve dahi elceiziyle amtr hisarn kapsn. Yrei prpriad m bir ademin, aklcn karp torbaya kor, bilirsin. Ismailimiz de yle.. Sevdiini ol grp zlemle seyirtmesiyle, kafir lekelerinin bana mesi bir olur... Biz yettik ki, hisarn kaps hala ak, ban kz kan ya iindedir. O fkeyle bir daldk pala nacak... Ekin bier gibi bimekteyiz nmze geleni. Sonun75

da bir nefeslenmemizden yararianaraktan eittiler ki, su ban ve dahi adamlarndadr. Kzn da, ahalinin de bir kusurlar yoktur, durakladk. Sonucu sezdii halde, gzleri yaarmt Mahmud'un. Cavlak, Abdal susar susmaz atld. Kendi sularn balatmak istermiesine boynunu bkerek: - Ishak eken sadr ve dahi Edirne'de anann yannda kalmtr biz buraya gelirken. Sana bin selam eylemitir. Tasalanmaman istemitir. Neden dersen, ilk fkemiz ge ende, kendiliinden dinimize giren ban kzn, kn ksmeti, byn hakkdr diyerekten, Ishak ekenle evlen dirip, gnendirmiizdir. imdi o dahi anan katnda bulunup pek sevimektedirler... Mahmud, sulu sulu bakman iki kocann arkasndan darlara dald... Biran, olanlar iinde yaayarak, silkindi. - Umarm ki, Ishak ekem, akncl baka bir grevle deitire... - iletiriz dnceni, - dedi Cavlak. - Eer kabullenirse, Abdal emminle hemen varrz Evrenos Gazi'nin katna... Bir kadlk dileyip, aparrz atanma belgesini. Hemen yeti tirip, elceizimizle yerletiririz yerine. Mahmud, dnceliydi. Ban kaldrd ar ar... - Birkez savaa bulanan, kolay vazgelebilir mi? Bakalm razlanacak m bizim isteimize? - Benim bildiim Ishak olmazlanacaktr, - dedi Abdal. Neden derseniz, palasnn annacnda duracak adem bula mamaktayken, sava brakmak dleklik saylr bizim defte rimizde... - Ben bir name yazp, desem ki... Abdal horozlanarak, szn kesti Mahmud'un. - Baka Mahmud Molla!.. Kimse senin bilginliine svan yor mu? Birkez yolunu seen, yrmelidir orda gidebildi76

ince... Brak Ishak Gazi, kendiliinden vazgelinceye gitsin yolunda. Ben bu Cavlak kocasnn dediine de katlmyorum. Senin dediine de... Mahmud, ban nne emiti. Bir sre ses karmad... - Haklsn Abdal emmi. Karmak haddimiz deil. Kii kendi yolunu seip, kararn kesinlemekte zgrdr. zel likle doruysa yolu, karmak kimsenin yetkisi deildir. Eh, aknclk en bir doru yoldur imdiki dzende... Abdal, Mahmud'un kendisine hak vermi olmasndan kvan duydu. Kabard olduu yerde. Devleerek, tepeden bakt Cavlak'a... Mahmud, steledi. - Urumelinde dolanan ve benim duymadm bir haber den daha sz etmitiniz. Cavlak, dnd biran... Hangisinden der gibi bakt...Sonra anmsam olmann rahatl glckleti, buruuk suratnda. - Bayezid Beyimiz evlenmektedir, duymadn m? - Bayezid Bey mi? - diye sordu. - Kulama yle biey alnmt. Sanrsam Germiyanolu'nun kzn almaktaym... - Ya! Devlet Hatun, gelinimiz olmakta. stelik, eyiz ola rak, beyliin yars, topraklarmza katlmakta... Bu yzden byk bir len olacak Bursa'da... Bizimle bile gelirsin he mi Mahmud olumuz? Mahmud, olmazlanp, syrlacakt bu iten. Abdal, atld: - Gelirsin gelirsin... Derler ki, imdiye Osmanoullar Beyliinde bylesi bir dn grlm ve dahi iitilmi ol mayacakm... Grmende yarar vardr. - Egemenin israfn grmek iin mi arlarsnz beni?.. - Egemenin deil oul, egemenlerin... Gel ki gresin 77

neler olmakta. Gresin ki, kendince dncelere daldnda,daha bir aydnlklara vardrasn aklndakini. Abdal, aknlkla bakt. Drtkledi Cavlak'... - Beri bak, sizin dediinize gre, bir kt i yaplacak gi bi geliyor bana. - Kt... Bylesi enilk, belli ki, yann gzn kama trmak amacyla dzenleniyor. Ama, beyliin hazinesine gi rip, halkn gelimesine harcanmas gereken deerler, bir kibir ve gzboyama arac olarak arur edilecektir... Cavlak sevinle okad Mahmud'u... - Hemen de buldun yerini. Bunu duyarsa Hdavendigar, medreseleri atna piman olur... Abdal'n derdi bakayd..., - Hey beri bakn. Sardrmayn kocaman szlere sylei yi... Kotuum yr n'olacak? -Yirmi? Cavlak aklad. - Bu senin Abdal emmin, bir klah da ben kaparm diye, lenin grkemi iin imdiden bi kouk dzenlemiti de...Gme gitmesinden ikirciklenir... - Abdal emmi, sen, leni grdkten sonra, ordaki yer siz harcamay yrlasan, gelecek kuaklarn gzn aan bir armaan brakm olursun... Abdal, curasn yandaki postun stne ald... - Vay ki vay!.. Olum Mahmudum, sen her nne gele ne byle toslarsan, birgn iyiye varmaz kiilerin sana yk lenmesi... Brak el adamn, kursun lenini de, kamatr sn kfirin gzn... Cavlak cevaplad Abdal'... - Bire aklsz ozan, len trenle gz kamatrmann anlam ne... Biz, can verip alaraktan baarmamakta m yz o dediini... Daha brklerimizin glgesi vuranda, 78

kendiliinden almamakta m hisarlar?.. Kyls kentlisi, bize atla svanp, kendi banlarn vurmamakta m? Nasl bir szdr ki seninki, bilgine korku vermek dilersin... Osman Gazi'den mi grenektir bylesi dnler, Orhan Beyden mi? Murad Hdavendigar, daha imdiden Bizans Kayserlerine mi zenmektedir yoksa?.. Bir dnsene... Biryorsana kua kafacm... Bunca harcamay salayan kimdir? Saraydan saraya elenti dzen Hdavendigar m? Yoksa tutsaklayp getirdiin cariyelerin koynunda maym kekek gibi yaylan anda-rolu mu? - N'olmu bire... Bir beyliin uydusu olup, onun adna vuruan, gazileri, alpleri ve dahi Abdal', Bac's, Cavlak', lekeri tkenmi mi ki, beylerin gidip vurumasn nerir sin? Yakr m bir koca beye, kmencik hisarn dibine s vanp, yaanmak? Biz ne gne durmaktayz ki, lene t rene karmakla hak kazanlabilinsin?.. Abdal Boa, yrnn yangnndan, yanlmln fkesinden byle konumaktayd. Ama ikisinin de alayl alayl tepinmesini seyrettiklerini grnce, geveyiverdi. - Anladk bire. Diyelim ki dediiniz gibidir. Ama, elbette bir dnd vardr bunca beylerimizin ki, knamak yeri ne, armaan kotururlar gemi dolusu... Yoksa, dedesiyle at koturup, babasyla bile kent vurmu bunca yiitbalar, Hdavendigar Murad nnde nacaa yeni svanan acemi olan gibi niye alkalansnlar? Mahmud, nne bakyordu. Ses etmeden doruldu hafiften... ikisinin de gzlerine bakt. - Ackm olmalsnz. Kebap ahiyecek gidelim mi, Meyyet karndamzdan bir ricada m bulunalm? Meyyet, Abdal'n barmas dinecek mi diye beklemekteydi. Srad... 79

- Benim iin hava ho... Nasl isterseniz... Ikincikez gi diimde, kebaplar smarlam, bir salamca tembihlemitim ahi kulunuza... Beri bak, bu smarladm kebaplar, Abdal Boa ve dahi Cavlak Toga emmilerim yiyecektir. Be enmediler mi, kt olmu demezler. Gelip kulaklarn ke serek, kzartp kpeklere atarlar ki, bundan te, kulaksz hizmete svanrsn... Cavlak dayanamad sonunda. - Bire Meyyet, sen kendi az tadn bizim korkumuza m salamaya baladn? - Yok emmi. Aznza layk bir kebap yaptrabilmek ko-. lay deil... Bursa bugnlerde olaanst gnlerini ya yor... Mahmud Mollamz sezinlememitir bile. O burda ki taplarn iinde, Musa elebi ve dahi Kadasker efendimiz den gayrisini pek grmemekte. Arada bir, ders zaman, rencilerin annacna kmakta. Bundan tesinde ne olur, ne biter habersizdir... Oysa, beyliin drt bir yanndan kervan lar salt dn harc getirmekte. Kurullar, lene yetime nin debelenmesiyle koturmaktadr... Konuma olana bulmann tadyla, anlatyor olupbiteni Meyyet... Abdal kkrtt o'nu... - Hele hele neler de bilmekte... - Biz, sayenizde gezip grmekte, Bursa iinde dolanp, Mahmud karndamzn gereksinimlerini salamakta bu lunduumuzdan yaranmz pek oktur. Eh, ahi az bir kez de ald m, ceddinin terliindeki, naks kimin yapt n anlatr... Abdal, acyarak bakt Mahmud'a. - Sen hi arya, pazara gitmez misin? - Saolsun Meyyet karndamz. Bizi bu yorgunluklar dan kurtarmaktadr. 80

- Bire olum, arada bir k gezin... Azbiraz gne gr... - Biz gneimizi oktan grmz emmi... Meyyet, Mahmud'un azndan ald sz: - O istese bile kabilemez emmi. Neden derseniz, ahi takm, kervanc ua ve dahi yasavul kua, molla karn damz grdler mi, hemen evresini alrlar. Ninesinin gz fersizliine ila isteyenden tut, kaza namaznda oku nacak duadan, macun lei sorana dein, adm attrmaz lar. Eh, bizimki, Tanrya krler olsun, kimseyi krmam tr bu gne... Krabilemez... Hadi kendi derdini unutup, onlarnkine der... O yzden, dar kmaktan tmden vazgelmitir. imdilerde, bir derse gider... Ve dahi size derim ki emmilerim, Emir Buhari efendimiz ders verirken, cami nice dolmaktaysa, yeeniniz Mahmud molla gnnde de ylecene dolup tamaktadr. Mahmud, daha ok konumasn engelledi hemen. - Saolsun karndamz, bizi ok sevdiinden abart maktadr. Ve bana yle gelmektedir ki, Kebap ahisi, s marlananlar bir baka mteriye yedirmektedir esenlikle. Cavlak, toparlanp dorulmak iin yaknd. - Biz armaan katarna balk ettiimizden, Hdavendigarn sofrasna arlyz... - Olmaz yle ey... Konuklarmz, hem de emmilerimiz bizi krarsa, zlrz, - dedi Mahmud. Abdal, arnn yinelenmesinden kvanla, daha bir yayld. - Beri bak kek Cavlak; Pislemiim Hdavendigar sof rasnn iine. Kap iti gibi, alt sayvanlardan birine rekle nip tknmaktansa, burda Mahmud olumuzun tatl dilini dinleyerekten doyunmay yelerim ben. istersen, sen vargit... Naslsa gnlerce burdayz. Ve dahi dn bitinceye naslsa, ok kpekleriniriz sarayn mutfanda...

81

Meyyet, Mahmud'un bir iareti zerine srayp kalkt. O karken, yarm kalan yerden srdrmelerini istedi Mah-mud. - ok mu nemliymi Bayezid Beyin evlenmesi? - diye sordu. - Bana sorarsan, - diye sze girdi Cavlak. - Hdavendigar beyimiz, elenceye pek dtnden, Bizans, Srp, Ulah ve dahi Macar mirelerinin saraylarndan yaylan olumsuz haberlerin annacna, klla varacana, bakn ne grkemliyim, diye gsterile dikilmeyi yelemektedir. - Olumsuz haberler doru olabilir mi? - atlarmz bilirler ki, getirdikleri haber doru karsa, dllenirler, - diye akn akn sze girdi Abdal. - Ama, bir de yalanlanrsa, ite o zaman Bizans tekfurunun, ha rem dairesine gizlenseler, biz onlar bulur, karr ve dahi haklarndan geliiz. O yzden, ne ki bildirdiler dorudur. Ve dahi o yzden kocalar ikircikli, Hnkarn Urumeline ge mesine yakarladrlar. - iyi ama, Hnkar sk sk geerdi Edirne'ye? - Oul!., iinde kvranan kayglar, benim de yreimi ya kar. O yzden, Evrenos, bu grevi nerince sevinle ka bullendim. Hdavendigar, bugn deilse, yarn Boa em minle birlikte aracaktr odasna. Haberleri sorup, fikrimi zi alacaktr. Ol zaman, durumu bir iyice anlatp, yanln dzeltmeyi umarz... Abdal, gzlerini krptrd biriki... - Dndk ki, sen bizden iyi bilmektesin yaplmas ge rekeni. Bir iyice bellet bize. Syleyelim Hdavendigara... iyiliine sylediimizi bilir. Ve dahi bakalarna kzsa bile bize kzabilemez. Neden dersen, yine bilir ki, biz umusamayz fkesini... Daha bir stne giderim, gerekirse. Anla lmakta ki, doruyu syleyecek bir biz kamsz. Olsun bi82

re... Pilavdan dnenin ka krlsn. Meyyet, Abdal tam pilav, derken kapya dikilmiti. Boynunu bkt. Utanarak: - Balayn emmilerim, - dedi... - Kebabn yanna pilav almay unuttum. Diliyorsanz, hemen koturaym. - Bire gzn sevdiimin Meyyet yeeni, - diye atld Cavlak. - Senin aklna yemekten te biri gelmez mi? Bun ca okudun, bunca tuvana yiit oldun. Azbiraz da mutfak ii dnda yorsan o gzelim kelleciini kyamet mi kopar? Meyyet anlamsz anlamsz bakt yzlerine. - Etmeyin be emmilerim... Zaten Mahmud karndam zn azarlamas yetip artyor. imdi sizinki de stne binin ce, tmden akna dndereceksiniz beni. N'olmu, yeme i dndmse. kretsin mollamz. Yannda ben olma sam, nleri birbirine kartrp, daha reneceini belleyemeden, te dnyaya cevelana kard ki, geldiinizde to zunu bile bulamayasnz. Ne yemek, ne uyku dnmeksi zin, o sizin dediiniz ilerin tmn birden zmlemeye debelenir. Eh, bana i kalmadndan ben de mutfa d zene koyarm. N'aparsnz? Herkes kendine dene raz gelmeli. Benim midem, onunki gibi enge deildir Tanr ma kr. Azbiraz boald, zamanc da geiverdi mi, ba'ar ki alayp yrtnmaya, at aman hi kala yannda. Anlayacanz, benim boaz derdim olmasa, molla karndaymz, alktan tkenirdi imdiye. Abdal, keyifli keyifli azn aprdatt. - Yaa bire Meyyet olum. Tam bir molla olduunu apak kodun ortaya. Yal grdn, yumuaka buldun mu, on sen ol, attrmadan durabilme. Sen de geri al tm diklerini Cavlak emmisi... Geri al ki, souyup -tad madan, kebabn taamn tekmilleyelim. 83

Hemen bada kurup, bir ember yaptlar. Dvme bakr sininin stnde, soumasn diye toprak kaplara yerletirilmi kebabn bana reklendiler. Kokusu buusuyla, daha yemeden Meyyet'in tembihinin nice geerli olduu he-men anlalyordu. Meyyet, arap dolu tas, Abdal'n nne uzatt. - Bu senin erbetin emmi. tekiler bizim iin. Abdal, sevinle gld. Meyyet'in ensesine hafife dokunarak, titretip, zplatt yerinden. Meyyet kendini toplayp yeniden yerlemeye urarken, tas dikiverdi kafasna. Derin derin nefestendi tas siniye brakrken. Kebaba sundu elini. Biriki inedi. - Vargit yedikten sonra... O ahi'ye de, de ki: Emmilerim kebabn pek beendiler... Ve demektedirler ki senin iin, bunca yer gezip grdk. Kebaba bylesi tad veren bir us taya daha rastlamadk. Ellerine salk dileyip kulakarnn salamca yerinde kalmasn kutlamaktadrlar... Meyyet lokmasn yuttu. Abdal Boa'nn alay edip etmediini anlamak iin szd bir iyice... Sylediklerinin itenliine inannca yaknd Mahmud'dan... - Diyorum ki ok zaman ustaya, iyi olsun. Mahmd Mol la karndamz, iki gndr azna lokma koymamtr. Yine de koymaya pek niyetli deildir. yle bir koku, yle bir tad ver ki, piirdiinin tmn siisin sprsn... Kay hay diyor. raklarna brakmakszn kendi eliyle piiriyor, hnerini gsterip. Getiriyorum... Sizinki iki lokma ya alyor, ya alma dan kalkyor sofradan. Doydum, diye... Mahmud, kzgnlk, biraz da honudlukla bakt Mey-yet'e... Abdal, keh keh gld. Cavlak eski gnleri anmsam olmann diriliiyle, kocaman bir lokma tkt azna. - Sen de hep benim yememden yaknrsn. Karnm do yuncaya yiyorum... Ne var ki, ok yemek uyankln yitirir 84

insann. Kafann almas, midenin almasna yedir, Bunu siz de bilirsiniz. ile ektiinizde yle sanyorum ki, ok daha hafifti banz. Cavlak dorulad. - Hakkn var olumuz... Ben Kalendirlie svanp, Cava soyunduumda, ileye girdim bir sre... Derim ki, tokluktan ktdr. Ama kii inanc, bilgisi iin katlanyorsa buna... Vz geliyor... stelik alyor... gn yeme, dnc gn cann istemez, demiler... Bizimki de yle Mjyor... Abdal, lokmasn grltyle yuttu... - Saolsun Baba Tonusumuz, bizi byle glklerle koullamamtr... Dergahna yz srp sevgisini bizden yadndrnceye az debelenmedik, ikrar verip, T bend aldk. Mridlikten, babala ve dahi sonunda Abdalla ykselip icazet kopardk. Ama, hep sadkla, hep adanlk"... - Eh ne yaparsn... Bizim gelimemiz ileyle, seninki kubarn dumanyla olmu kek Abdal!.. imdi bu yatan sonra, Cavlaklktan vazgelip, Abdalla svanabilemeyiz zaten. Bouna iinme... - Sen svansan, Abdallar drt gzle bekliyordu gelme ni... Koca Cavlak, birkez Kalenderi kekliine dadanp, Abdalla srt evirmisin yllar nce. imdi seni aramza al mak iin, ektiin ileleri yineletmek var ki, yarsnda zbarp nallar dikersin ge... Bana da yanmak kalr, vay yolda m yitirmiim, gezerim garip diye yr koaraktan... Hadi vargit iine, srgit yoluna... Sen byle de yararsn bize... Seslerini kestiler bir sre... Kebabn kokusu, tmn aln ezgisine daldrverdi. Mahmud bile, hi yemedii lde, uzatp ekiyor elini. Meyyet, onun itahl tutumuna sevindi. 85

- Bundan te diyeceim ki, emmilerim burdadr. Sanyo rum kebap, Mahmudumuzun sevgisinden ok, sizin kor kunuza daha bir tad katm kebaba... - yledir oul, dedi Cavlak... ok zaman korku sevgiyi yener. Ne var ki, sevgi yenildii zaman bile gzeldir. Kor ku deil... Abdal gld Cavlak'n szne... - Bire aramza alrz dedikse, hemen ozanl elimizden kap demedik... Karnlar doyuncaya sesleri kmad. Meyyet sofray toplarken, Cavlak konutu. - Biz iznini isteyelim yeen... Sen dne gelecek mi sin? - iimden gelmiyor emmi... - iyi... Biz, urarz sana. Gelsen iyi olurdu. Ho bir en lik seyreylerdin. Meyyet atld. - Tm Bursa seyreyleyecek enlii... Buralara gelirler se, biz de grrz naslsa, dn alaylarn. Ben uyarrm Mahmud karndamz... Geldikleri gibi kp gittiler... Meyyet, elinde sini bir sre arkalarndan bakt. - Hi kocamyacaklar bizim emmilerimiz deil mi Mah mud Molla?.. - Kavga, canllk verir insana Meyyet karnda... Bun larda, kavgann harman iinde savruluyorlar durmakszn. Bazen savurarak... Yaamlar haline getirerek. O yzden, kocamazlar hi bir zaman... Meyyet, kt koutan... Mahmud, bir sre ak brakt kapy. Gnee ban vererek, nefeslendi. Kebabn kokusu, odann iinde dnendi biriki... Bahar yelinin lmna kart yitti sonunda. Dnd... 86

Rahlesinin nne bada kurarak, yeniden Taftazami'ye dald.

Meyyet, yemek zamanlarnn dnda, pek ortalkla g-nmyordu. Eski huyu olduu iin, aldrmyordu Mah-Tiud... Ama, geceleri uzayp giderken, gkyzn balktan, ldaklar sezinleyince, dnn baladn anlad... Meyyet, herkes gibi seyre komu olmalyd... Biran yoklad kendini. Elence, in Maytaplar, fiekler, alg grltleri, bulunduu yerden grlp, duyuluyor. Es-<i yap, gmbrtleri bir uultu gibi iine ekiyor. Bursa, bir dev burun gibi nefeslenip, salyor gmbrty. "Bir gidip, oaksam neler oluyor... Kitleler iin, zn de, sevin de nastalk nbeti gibidir. Kalabalk iine girdi mi insan, ister stemez srleir. Onlarn yaptklarndan tad almaya, uygulamaya balar... Meyyet, grndnde, oyunca elinden alnm ocuk rnei yzn buruturuyor. Belli ki mutlu o grltnn iinde." Bir gidip baksa m? Aklnda bir burgu gibi dnendi bu soru... Derinliklerini dinledi... Sevin zlemi, elence istei arad belleenin en u noktalarnda. ylesine aldrsz yantlad ki, sorusunu. Sevindi... D dnyada olup bitenler ilgilendirmiyordu o'nu... Kitle neyecan, burnunun ucundaki enlik ekmiyordu tm grltsne karn... "Yz adm atsam," diye geirdi... "Yz adm atsam, avluyu aarm... Elvan kapdan iki admda karm... Demek ki yz iki adm sonra, o kalabaln iindeyim... Elentilerinden bir pay da ben alrm. al-

87

glara veririm kulaklarm. Oynayanlar, seyreylerim... Can-baz, perendebaz, hnerbaz pehlivanlarn grrm, nice hner gstermektedirler... Dalarm bakarsn kitlenin iine. Birlikte soluklanrm... Hem kendimi snam olurum, elenceyle..." Derin derin soludu... "Deer mi?" Yeniden ba gsne dt... ince beyaz boynu, saryla gdkland bir sre. Sonra ban kaldrd. Gzlerinin alev balkmas, ilkin ya kandilinin titrek nda durdu. Sonra, duvarlar, kitap raflarn tarad bir bir... "Demez," diye yantlad yeniden. "Senin devin baka Mahmud... Elenmek, oyalanmak zamann yok... Daha okumadn yzlerce, belki binlerce kitap var... Arap, Fars, Trk ve Yunan bilginlerini okudun. stelik kendi dillerinden. Ama, tmnn tm yaptlarn deil... Endls var. Bildiin bir Ibn Rd, ordan... Drtyz yldr, Avrupa'nn son ucuna tutunmu, grkeminin, biliminin ve sanatnn doruk noktasna ulam bir Endls var... Sarsld, blnd sylenmekte. Ama, yine de bilimin ve sanatn ustalarn yetitirmi. Kolay deil el topraklarnda tutunmak. Bunun nedenini iyi aratrmak gerekli. nk senin ulusun da, ayn durumda... Kendinin olmayan topraklarda devlet kurmaya svanr... Kl hakk, nice direnmeyi dourur bilirsin. Tarih bunu retiyor. Roma imparatorluu, kendinin olmayan topraklar bir bir brakmakta... ounu ok nceleri brakm... isa doduunda Kuds, Roma'ya balym...Msr, Kartaca, Britanya adalarna varncaya... Hani imdi nerde bunlar?.. Her birinin stnden birka deiik devlet gelip gemi... Kendinin olmayan topraklar, nice direnilirse direnilsin, ya88

satmyor uluslar... Bunun nedenini aratrmalsn. Bulduunda, belki de en gerek, en salam bilgiyi elde etmi olacaksn, insanlm temeli, bilimin bu aamasnda yatmaktadr." Durdu... Kendi dncelerinden rkmcesine evresine baknd. Kendi nefeslerinin yanksn dinledi bir sre... Dzeltti aklndan geirdiklerini. "Tanr, neden baz topraklar iin baz toplumlar sahiplie atam da, ekiler bilgi ya da zor yoluyla buraya geldiklerinde tutunamyorlar? Endls'n durumu ok ibret verici... Ziyadn olu Tark,, Iberik yarmadasna kp, gemilerini yaktktan sonra, uygarlk bakmndan yeryznn en salam, en nde gelen devletini kuruyor. Yaplan sarayla-nn ilemesi, yazlan kitaplarn deeri anlatla anlatla bitiri-emiyor. Sonra neden blnp paralanyor bu devlet... Ve Avrupal, nasl zorlayabiliyor, kalnts bile kendinden ok i-lerde olan bilgiyi... Sanyorum temel burda... Roma'nn egemenlii bin yldan fazla srm... Bizans sayamayz imdi. Bir yz yl daha dayanabileceini sanmak yanl olur. Hatta bitmi, tkenmitir. Son kalntlarnn temizlenmesi, daha bile ksa srebilir. Eer Osmanolu, akll dav-ranrsa... Ama, sanmyorum... enlikle, lenle zaman l-dryor. O zaman uzar bu i... Berberilerin Endls ege--enlii, daha ksa sryor... Kalntlarn temizlemek daha-zaman ister.Tpk Bizans gibi..." Yeniden dald. Bann iinde giderek bir aydnlk beliriyor... Kendi dncelerinin ltsnda, daha bir hafiflediini nliyor. Uykuyla darlal ok oldu... Hem zaten bir ara bastryor uyku.. Eer kemendine alabilirse Mahmud'u bir yarm sa-

89

at, dalyor. Sonra yine kald yerden devam ederek, yrtyor dncelerini. Yok, alamazsa, topluyor eteklerini. ekiliyor biraz zorladktan sonra... Yeni bir zorlamaya dein, ilevini srdryor M ah mud... imdi, uyank zamanlarnn en gl annda... "Dur," dedi... "Dur hele Mahmud molla... Tarih iinde Heredot'tan, Batuta'dan rendiklerinle, bir srala bakalm imparatorluklarn, srecini. O zaman daha umutvar bir sonuca varacaksn gibime gelir benim..." Kendi kendisiyle konumaya yle alkn ki... Dudaklarn kprdatmadan, i dnyasnn renkleriyle oynuyor. Belleinin, dnsnn tadn yudumladka keyifleniyor. "Herhalde, Abdal emmim de, kubarn ektiinde ancak bunca keyiflenmektedir," diye geirdi. Onlar aklna gelince gld bir sre... Cavlak'la, Abdal' dnd... iki insan ki, akllar erdiinden, bir beyliin, bir avu topraktan, giderek bir devlet olmaya adayln koyduu sreden beri, sava yolda olmulardr. Yine de, durmakszn birbirleriyle ekimektedirler, insan denen varln, canllnn, yceliinin bir kant bu ite... ismail geldi aklna... / Kendisi bilimi, onlar sava setikerinde ne demiti... Bir /kitabnn, bir kycna yaz bizi... Cavlak Toga'yla, Abdal ^Boa'nn anlattklarn geirdi aklndan... "Sz ekem," dedi... "ilk yazacam kitaba, hem de emmilerimizin anlatt gibi geirmeye abalyacam sizi. Noksan olursa, beenmezseniz ilerde, kusuruma kalmayn. Hele sen ismail ekem... Darlma bana... nk, onlar ozan... Sanat... Bir sz, en ssl, en gzel biimde bezeyerek sunarlar kiilere... Arnn, bin iei szerek yapt bal gibi... Renkli, tatl, uzun emek rn ve youn... Ben bilginlie svanmm... En dolambasz, en ak biimde belirtmekle koulu90

yum bildiimi... Ama, size biey syliyeyim mi,bu yalnzlmda... Giderek korkum byyor benim... Bilginin derinliklerine daldka gryorum ki, sonu yoktur. Her ulalandan sonra, bir ulalmaz var... O zaman, daha iyi bir anlyorum sizin kolaya kamanz. Korkusuzluk sizin en byk baarnz. Oysa benimki tersi... Korku ve kuku... renirken, rendiimi aklarken, bir szn anlamna uygun etkileyip, etkilemediini tartarken... Hep korku ve kuku... Daya-nlas deil. Ama, ne var ki size verdiim sz... Sizden nce kendime verdiim sz..." Aznce uyank olan bellei giderek uyuuyor... Uykunun zorlamas yakn... Direndi. ismail'i dnmeye balad. ocukluklarn. Oyunlarn... Emmilerinin gelilerinde, yaamlarnn renkleniverii-ni. Rumeli aknclarnn en taze, en gzel yklerini azla-r ak dinleyilerini. Onlar da yaln ve youn anlatyorlard her anlattklarn. Anlatlann gzellii, eylemin grkeminden geliyordu... Sanat olsun, bilgin olsun, gzeli en yaln biimiyle anlatmak zorunda... nk en gzel olan, plak... Direnmesi yarad... Giderek ald bellei... Dnmeye balad yeniden... "Ne diyordum... imparatorluklarn yaama srecini hesaplayacam. Tarih, in, Msr, Eti, Asur imparatorluklarnn yan bildirmiyor bize... Henz bilim, o ya saptayacak durumda deil. Ama, tarihilerin anlattklarna gre, bin yldan fazla yaamlar... Sonra, Pers ve Yunan imparatorluklar geliyor. Onlarn ya da bir o lde... Sonu Roma... O da bin yl... Hatta daha fazla... Endls... Birden a-zalyor yllar... Ayn kaderi dokursa, Osmanolular daha bir 91

ksa srecek demektir. Nedir bunlar ykan g?.. Egemen, ynettiinden akll ve ndedir her zaman. nk, bilgiyi kullanma gc salt onda vardr... yleyse, nasl yklmaktadr devletler? ok aratrmam gerekiyor bunu. Kdm kdm bieyler duyuyorum... Ama, kesin deil. Kesin olmayan sylemek, dahi doru deil. Dnmeliyim. Aratrmalym... imdilik, bir balang buldum gibi... imparatorluklar bir deiik, bir baka uygarlk ykyor. Biim deiiklii deil bu... z deiiklii... iskender, ngz saylmaz bunlarn arasnda... Hatta Seluklular hi sayamayz... Onlarn yklmasnda birka kuak yeterli olmutur. Benim aratrdm, uygarlk deiiklii. Sanrm yakaladm asl ipucunu... Msr' alalm ele... Tevrat olsun, Kur'an olsun, hatta incil olsun, ykm Musa'nn saladn syler... Musa ne yapm Msr'a?.. Ne yapm ki, ykabilmi o grkemli yapy? Soru burda... Msr' Musa yktysa, Roma'y kim ykt?.. Bizansl tarihiler, Teodosyos'lar, Milanu'lar, Farsl Nuirevan, Arap Ibn Mukaffa, Kad Ebubekir Tartui, Yunanl Aristo, Eflatun, hep devletin varolmas, gelimesi kurallarn sayp dkmler... Biri de, yklmasnn temel nedenlerini incelememi..." Dnd... Nuirevan'n szlerini anmsatmaya alt belleinde. Gzlerini krptrd. Not etmitim, dedi sonra... Baknd raflara. Kitab buldu... Not ettii yeri at... Okumaya balad... 92

"Devlet, askerle korunur, asker para ile beslenir, para harala elde edilir, hara lkenin gelimesiyle salanr, lkenin gelimesi ise adaletle mmkndr.." Sonra tekileri dnd. Bu ya da buna yakn szler... Hibiri arad karl vermiyor... Musa nasl ykt Msr'?.. Cevapsz kalacak bir soru... Mesudi'nin anlattklarn bir dnd... Yahudilerin iki yz ylda, alt - yedi yzbin kiilik ordu kurmalar byk bir abartmayd kukusuz... Msr'dayken, Yusuf dneminde yetmi, seksen kiilik bir ekirdekten bu kmaz... yleyse... O eski dnem, yava yava beliriyor belleinde... O byk abartmaya, salt ayn kandan gelen bir retim girmiyor demektir... Musa'nn yapt byyor gznde... "Asasyla firavun sihirbazlarn yenmek, suyu tersine aktmak, ayr i... Asl byk olan, bu.Msrda, bir firavun var... Yar Tanr... Hat-ta giderek tanrflam... Bunun evresi, rahipleri var... Onun dnda, ldrc bir dzeni... Ve dayanaksz, katlanmaya koullanm insanlar... nk, Firavun'un askerleri ok... Yenilmesi olanaksz. En uygar olan, firavun ve evresindekiler. Bilgi bakmndan da yle... Musa'nn onlar yenen uygarl, insan stne... Toplum stne. Yeni bir dayanak veriyor onlara. Kap, daha zgr, daha bamsz bir dzen sunuyor... ite, sanrm ki, tarihilerin sezinlemedii gerei yakaladm... Bu o zamanki insanlara olaanst gelmi olmal... Tanr buyruuyla davranyor demeleri bundan. Deiiklik yzeydeki grnmlerde deil. Tam tersine, derinde... insann zlemlerini dile getirmesinde. Ve bunu gerekletirmesinde...

93

Kzl Deniz kurumuyor. Belki Musa, denizi aacak yolu, insanlarn cesetlerinden kuruyor. Olsun... Karya geiyor ya!.. Yeni bir uygarln temelini atp, Msr'n amansz dzenini ykyor ya!.. ite, imparatorluklarn temelindeki knt bu. Elbet hemen yklmyorlar... Ama, yeryznden bir daha dirilmeyesiye silinip yitiyorlar... iyice aratrmalym bunu. iyice incelemeliyim... Yllarm verebilirim ime doanlar kesinlemek iin." Sevinle ellerini outurdu. Bir gerei, bedeninin her yannda duymann cokusuyla, gerindi... "Bundan sonra, almalarm bu yne amalamalym... Her yerde, her bilgiden bu gerei szdrmaya almalym. Amacm belirlendi...yle rahatladm ki... Artk uyuyabilirim." oktandr duymuyordu uyuma isteini. Yolunu sezmi olmann sevinciyle, aryor imdi. Gkte renk renk tutuan maytaplar, ilgilendirmiyor onu. Ban yasta koyup bir kez daha aklndan geirmek istiyor bulgularn. Mantn szgecinden geirip, bir iyice younlatrmak amacnda. Aklna geldi... "Milanu, kitabnda, Roma'nm ykl gnlerinden ok, isa'dan yetmi be yl kadar nce bir olaydan sz ediyordu. Spartaks adl, Makedonyal bir gladyatr, Roma yurt-da olmak iin ayaklanyor. Ksa srede evresine yzbin-ler toplanyor. Dorudan Roma stne yrmek istiyor. Sonra, yn deitiriyor. Ve Roma bu ayaklanmay glkle bastryor. Tarihi, olaylar ve kiiyi anlatrken, svgler sralyordu. Klelik dzenini yitirmek amacyla alan... Kendine katlan herkese eit ilem yapan bu Gladyatre."

94

Ayld birden... Roma'nn ykmn hazrlayan bu olay ve bu kiiydi ite. Roma'nn Musa's... insanlara daha geni bir zgrlk salamak, yurtdalk yani efendilik elde etmek iin yola kyor. Ksa bir sre de olsa, salyor bile bunu... Hatta, denilebilir ki, o da Musa gibi Roma'dan kp gitmek istiyor... Denilebilir deil... yle... Ama, brakmyorlar... ite bir delil daha..." -Uykuyla uyanklk arasnda, o gnlere eriti bilinci. K'lelerin bakaldrmasn yaar gibi oldu rpererek... "Yz-binler'in eitletii bir ortam... Roma'nn kaygs... Oyunlar. Binlerin meydana getirdii bir g... Sava... Kan... ve yitiren insan, insan, insan... Roma, belki o klelere yurtdalk hakk vermekten kur-tuldu. Spartaks' ve evresine toplanan yzbinleri yitirdi... Senatosunda generalleri alkland... Onlara diktatrlkler verildi. Ve baar, kurtulu sevinci lenlerle kutland... Ne yanl... Sanld ki, ldrlnce biter herey... Ve sanld ki, Musa'nn baars ldrlmemesinde... Ve Roma ldrd Spartaks'... Ne deiti? Hi... Roma da ld..." Duraklad birden... Gzleri yeniden ald... Bursa gecesi, sabaha dnmek zere... Bir yalanc aydnlk szyor kck pencerelerden. Yoksa gece daha sryor da, aydnlk Mahmud'un gzlerinden mi geliyor? Eliyle yoklad gzlerini. Yarkapal... Yekinip, bir adm tedeki yatana gitmeye eniyor... 'eslendi... Kalkt sonunda,.. Yorgann stndeki rty ekti. Ar ar soyundu... Bi-yor ki, uyumas mmknsz. Yine de ayakarn dinlendirir

95

biraz uzanarak... Yataa girdi. Ellerini bann altnda kenetleyip,' az nceki dncelere dald... "Peki Isa ne oluyor bu duruma gre? ikinci Spartaks... Roma'dan, Kuds'e ancak yaylr dalga... Ve burdan hz al-d m, daha gl gelir... Geldi de... Spartaks salt yurtdalk istiyordu. Isa, kardelii ner-... yleyse, dorudur dncemiz... Isa, Spartaks tohu-pmunun meyvesidir... Roma, isa'y da ldrd... Ve hemen ardndan, bir daha dirilmemek zere bitti ii... nk kavga ettii insan yreiydi... insan yrei her zaman kazanmtr..." Uyku yeniden bastryor. Istediince bastrsn bundan sonrasna... Yeni bir kant buldu. ilerliyor durmakszn. "Ama, Bizans neyin nesi?" Soru yeniverdi uykusunu... Bellei ald, geniledi yeniden. Gece, karanlnn torbasn bzmeye balad bu kez. Gerekten... Pencerelerden, gri birer drtgen dt ya kandilinin titrek na... "Bin yldr daha srpgelmesi neden? Yeni dzene uyduundan m? Evet... Biraz o... Blnme, yeni dzeni getirdi Dou Roma'da... Ama, bin yldr bolne bolne yuvarlayp getirdi. Dzen toplumla atmad srece, grkemliydi... atma balaynca, blnme byd. Hz ald... Ve bizim dzenimiz geldi ardndan... Daha bir hzland blnme... Bukez yitiklii de ardndan srkleyerek... Bunlarn tmndeki temel neden ne? zmem gereken soru bu... Ulamam gereken ama... 96

ounu getim... Kantlarm tamam... Bir de salt ama olarak izleyeyim... Bizim dinin yaylp gelimesini salayan ne? Bizans dzenini ykan daha dorusu... Saptrmamal-ym soruyu... Birkez saptnrsam, sonu yanl kar...Hi yitirmeden ayn sorunun kuyruuna yapacam skca..." Daha bir rahatlad. O rahatlkla, yeniden bastran uykuya direnmedi... Ksack bir an, ya srd, ya srmedi uykusu... Tatl bir ses, rzgarlajp okad kulaklarn.,. rencilerden biri, sabah ezann okuyordu... Yarsna gelinceye dinledi, kendini sesin yeline brakarak. Doruldu sonra...

Mahmud, akamdan vard karara uyarak, okuduu kitaplar yeniden gzden geirmeye balad... Srp gidiyordu heyecan... Azalacana artarak... Yannda getirmediklerine hayfland. Medresenin ktphanesi, pek yoksuldu daha... Arad-bulamyordu. Emir Buhari, geliken ne getirdiyse, tek nlii onlar salyordu. Yeterli deildi Mahmud iin Bir nbete yakalanm gibi, durmadan okuyor. Okuduklarn aklndan geirip, bir sraya dizmek istiyordu... Yakal-Arad gerei naslsa bulacak bir gn... /yet, uyandka bakyor gecenin iinde... B ir Mahmud'un penceresinde k var... ayor... insan recinin bu denli gelimesi rktyor o'nu... Arada bir geliyor... uykusunu datmadan gitmek zere...

97

Acaba gerekten okuyor mu? Yoksa, rahlesinin stne kapaklanp, uyuyor mu? Her geliinde, o yitirilmeyen uyanklyla karlyor. Glerek... - Gel bakalm Meyyet Molla... Yine uykun mu dal d? - Baka Mahmud karndam. Birgnden bir gne, benim dattklarm sen toparlasan olmaz m? Az biraz dinlen... Azbiraz uyu... Uyku da gereklidir... Aradn daha kolay bulmana yarar. Dinle beni... - Ben dlerde aramyorum Meyyet efendi karnda mz. Aradm burda... Bu kitaplarn iinde. Belleimin de rinliklerinde. Bazen yakalyorum bir ucunu. Sonra hemen yine karyorum... - Karrsn elbet. Asn ve dahi uykusuzsun... Dinlensen, beslensen bir gzelce... - Bir daha yakalamam mmknsz olur deil mi? Darlrd o zaman Meyyet... Ablak suratn asar, dnp giderdi yatana... ite... Kapnn nndeki o'nun glgesi yine... Girsem mi, girmesem mi dncesinde sallanyor. Bazen daha kapnn nnde, yeniden bastrverir uykusu. Dnp gider ses etmeden. Sokulur yatana... Bekledi... Meyyet, kapy at... Yznde bir glkle, sokuldu. - Keyfin iyi grnmekte Meyyet karndamz... - iyidir Tanrma kr. Yiyorum, iiyorum, enliklerden paym alp yatyorum bir gzelce. Gndz dersleri izliyr rum... Siz Musa elebiyle, yldz bilimine kapaklannca, kp dolanyorum. Ahi dostlarm grp adlanyorum... - Oh, oh... Tam istediklerini yapmaktasn yle ya... 98

- Sana biey diyeyim mi Mahmud Mollam... Yayorum ben... - Dilerim daha ok yaarsn... - Sayende yaarm ki, krm bir iyice bilmecesine... Szd Meyyet'i... - Biey sylemek ister gibisin... - Dn enlikleri yarn sona eriyor. Birkez gidip seyreylemedin. Dediklerine baklrsa, en grkemli gsteriler yarnm... Gidelim mi? - iim izin vermiyor mollam... Beni, bala... - Bugn bizim emmileri grdm... Sana selam ettiler... Geleceklermi bugnlerde. - Onlar nasld? Keyifleri yerinde mi? - Of, grecektin... Abdal Boa emmime bir baksan, sa nsn ki, arap kpdr... Yanaklar al al, burnu fke kza rklnda. Yaklayorsun, bir keyifli... ikide bir curasn ku caklayp reklenmede... Aman ne koaklamalar bilirmi o... Ne komalar dizilmi belleine. Anlatamam... Ben ki, Kur'an', Yusuf Molla ve dahi Turhan Molla hocamzdan yedi makamda bellemiim... Hi kalrm belleimdekiler... - Bir daha uramadlar... Nedenini sormadn m? - Sordum... Cavlak emmiye... Abdal emmim dedi ki, ba na biey sorma molla yeen... Cevap alamazsn ki, gnln krlr. En iyisi vargit Cavlak emminin kuana yap... - Ee... - Eesi... Vardm ben de... Grnmediniz emmim, de dim... Grneceiz. Syle molla olumuza, imdilik baka larna grnmekle zaman ldrmekteyiz. Yararl m olur, zararl m bilmemekteyiz ama, konutuklarmz bir bir uy guluyoruz... Bu dediklerin neye iarettir emmim, dedim... Sen ilet, o anlar, dedi... Anladn m? - Anladm... 99

- Ben anlamyaym m? -Anla... Meyyet bakt, terslenecek Mahmud... Byle zamanlarn iyi bilir. Kestirip att m, almaya dalacaktr. Ne anlar bunca kitaptan, bir trl karamyor ki. Birkez okur kitap dediini adam. Sonra, bir bakasna geer. Bu yle deil. Okuyor... Sonra yine okuyor. Bakyorsun, sonra yine elinde... Kafas almyor m'ola? Olamaz... Almasa atr atr nasl konuur? Herhalde, her baknda, bir baka anlam bulup karyordun.. Baknd bir sre daha. Mahmud, okumaya dalmt yine. - Gideyim mi? - diye sordu ili ili... Mahmud gld... Sevecenlikle bakt... - Baka Meyyet Molla... Benim tek yoldam sensin... Beni ne denli sevdiini bilirim. Bilirsin ki, ben de seni pek severim... Yllardr, birlikte bydk. Birlikte gelitirdik akl mz. Emmilerimiz, Murad Hdavendigar' uyarmak ister lerdi. Sanyorum, syledii bu... imdi iin rahat etti mi? Bilesin ki, senden gizlim yoktur... - Abov... Hnkara kp, byle byle mi diyeceklerdi? - Evet... - Kzar bire adam... Kapy ardnzdan kapayn, der... - Bildiimce onlara diyemez... - Neden diyemezmi... Koca hnkar bugne bugn... Meyyet'in akl byle ilere hi ermiyecek... Yneticiliin, baz eletirilere dayanmak sanat, baz ye100

nilgilere katlanmak bilinci olduunu anlatmaya kalksa... Sabah bulurlar... Yumuak bir sesle, cevaplad. - Diyemez, nk o hnkrsa, bunlar da dedesinden -alma nl iki aknc... Hem, hibir pislie, hibir kara elleri bulamam... Vurumular. Yaamlarn kavgayla btnletirmiler. lm, oktan unuttuklar ve galiba onlar da unutmu olan bir korku... Bir istekleri yok kiilikleri iin. Murad Hdavendigar'n silahlan, istei ve zlemi olanlarla, korkanlara geerli... Bunlar iin gerekli silah bulunmad da ha. O zaman, kzsa ne olur, kzmasa ne olur sorusu kal yor. Hibir hnkarda da boa gidecek kzgnlk yoktur. Buyi bil... - imdi anladm... yle bir tarasan alpleri, gazileri, bu dediin eletiriyi yapabilecek bunlardan uygununu bula mazsn, demek istiyorsun... - Tam stnden vurdurdun... - Saol... Demek imdi bu grevi yerine getirdiler bun lar... - Pundunu bulabildilerse, getirmilerdir, i ki, hnkarn yanna gidebilsinler... - Hah bak, bunu da ben gzmle grdm. Gidiyorlar... Hem de ellerini kollarn sallaya sallaya. Sarayn yasavullar, bunlar grd m, hemen selama durup, sayglarn belirtiyorlar... Geen gn bir acemi yasavul yollarn kes mi... Meyyet, bieyler anlatmay koymu kafasna... Kald yeri iaretledi belli etmeden... iten grnmeye abalayarak, sordu. - Ee... - Abdal emmim, baka yasavul can, demi. Biz ki, al maz hisarlara selamsz girenlerdeniz. Kendi hnkarmzn 101

sarayna izinle, trenle girecek olmak, yaramaz. Sal da gidelim... - Salm m bu sz stne... - Salmam... - Desene vay geldi zavallnn bana... - Gelmi... Gelmi ki, olduumuz yerden rak... Abdal emmim, direndiini grnce, alttan alm yine... Baka yiit, anladk ki, her anann dourmadndansn... Sal bizi ha... Demi... Kardan eski yasavullar, avubalar durmaks zn iaret verirlermi, sal gesinler diye. Anlamazm za vall... Yanna gelip iaret veseler, kzacak bizimkiler... K zacaklar ki, dnn iine edecekler. rpnrm tm g revliler... Yasavul, direnince, tutmu Boa emmi. Bir hnm olanc... Sonra da avubay yakalayp, dizlerini depere tutulmucasna aplaklam. Bire bu ne itir... D n gn, acemiler konur mu kapya... Konuklardan birine etseydi bana ettiini. Beyliimizin bunca leni boa k maz myd? Diye balam debelenmeye. avubay Cavlak Toga emmim kurtarm elinden... teki yasavula gelince, ka gndr belini tutamayp, altna karyormu derler. Bilmem yalan, bilmem doru... - Boa emmim hntysa, dorudur dedikleri Meyyet... - Bire bunca ya...Bunca g, nasl badar hal... a lacak i... - Esneyerek doruldu yerinden. - Hadi bana izin. Gideyim de, sen srdr kaldn yerden, - dedi. - Otur istiyorsan... Ben okuyacak olsam, yannda da okurum... - diye cevaplad Mahmud. - Yok yok... Uyku bastrd. Uzanaym yatamn lklna... Neme gerek. Burda bir sze tutarsn beni imdi. Saba h dar ettirir, yarn akama esnetirsin... Hadi kal salcakla... Geceler uzuyor... Gndzler yetmiyor Mahmud'a... 102

Bir trl tam cevabn bulamyor sorusunun... Kazasker, kendinden alacann bittiini syledi. Musa durmakszn sktryor Konya'ya uzanmak iin... Buhari de, douya ynelmesini nerdi. Hatta, tandklarndan birka ustaya mektup bile yazd Mahmud'a iyi davranmalar iin. Kullanmyacam, demiti o zaman. Ayn kararda... Ben kendimi, olduum gibi kabul ettiremedikten te, yardm bi-ey getirmez... Gideceim... Tartmalara gireceim, ilkin dinleyip sonra konuarak. Ustalardan rendiimi reneceimi bir iyice toplayarak... Ezan okundu yine... O dncelere dalp gidince, zaman kendiliinden eriyiveriyor.

Camiden Musa Celebi'yle birlikte ktlar... Mahmud'un kouuna doru yrdler... Musa, direnmelerinin cevabn, gzleriyle almak istercesine szyor Mahmud'u... Ses gelmeyince, yine at ayn konuyu... - Yola ne zaman kacaz? - Babandan izin aldn m? -Alrm... - iste iznini yleyse... Biraz da Fevzullah ustann rahle sine diz kelim... - Hep bu cevabn beklemitim... Hemen bugn syle rim babama... - Duraklad. - Olmaz... - Neden olmasn?.. - Bugn dnn son gn. Babam ortalkta grn mez... Bizim renciler bile dald dn balayl... Sen derse kmadn deil mi? 103

- kmadm... Kimi araan dnde... - Yarn, yorgunluk gndr. yle sanyorum ki, divan top lanr. Hnkar, dnn sonularn gzden geirmek ister... - yleyse, sen hafta sonunda ancak alrsn izni... - Sanrm dediin gibi... - iyi. Ardan alaym hazrlk iin... - Nasl istersen...

le yemeini bitirmilerdi ki, iki gndr bekledikleri Abdal ve Cavlak skn ettiler. Sevindiklerini grnce, seyrek dilerini gstere gstere gldler...

Cavlak;
- Umudunu kesmitin bizden he mi yeenim? - Dorusu yle... - Biz sz verdik mi yaparz, bilirsin... - diye kkrdad Ab dal. - Azbiraz fazla karp szmm tanr balasn... Bu benim Cavlak da sanm ki, nallar diktim... Mirasma kon mak iin bamda beklermi... - Bire kek Abdal... Duyan da sanr ki, yal kuanda ok altn vardr. Svanr bir gn harami gibi yolunu kesmekiie... Grrsn. - Haramiden korkumuz yoktur babamza kr. Biz asl szgnlmzda dnenenden saknrz. Cavlak svgye balamak zereyken, yer at Mah-mud. Kitabn kapatp, rahlesini uzaklatrd kendinden. - Keyfiniz yerinde bakarm, - dedi. - Oturun hele bir. Din lenin azbiraz... Abdal, kocaman gvdesini eip bkerek, yerlemeye abalarken;

104

- Bu Cavlak yoldamz sayesinde dinlenmemiz kya mete kalmtr yeenim. Dn boyunca, gerdee kendisi girecekmi gibi dnendi ortalkta. Sandm ki, Bayezid beyi mizin sadcl stne grev verilip Hdavendigr saray nn el demedik cariyeleri buna armaanlanmtr. - Sen ok bir akll ademsin Mahmud yeenim, - diye sze girdi Cavlak. - Abdal emminin dil gevekliinden an larsn ki, hangimiz dnenip, yaranmak abasna svanm tr... - imdi yle mi olduk aklsz Cavlak? Hdavendigrn annacna geende, dilini yutup, belleini yitirerekten, y zme doan grm sere kuu rnei bakan kimdi? Dehle bire yoldam, ben kalakaldm diye sallanp yakaran vedahi sonra beni alklayan kimdi? - Bire kek, sanki hnkar annacnda bakasna sz b rakm gibi... Daha selm verip almadan szn dengesini yitirip szcn kantarn kararaktan Hnkarn suratn gerdek arafna dndr sen. Ondan teye ettiinden ken din kork. Cavlak Toga yiitim, fkeden bizi sakn ki, kua can kurtaralm diye yaan. imdi gel, Molla oulluumu zun yannda horozlan. Hangi yiitlik defterinin, hangi say fasnda yazlmtr bu trl oyun, - diye kt Cavlak. Abdal keh keh gld Cavlak'n fkelenmesine. Aldrsz, Mahmud'a dnd. - Meyyet yeenimizden duyduumuza gre, sen bur nunu karp bir bakmamsn dn enliklerine he mi? - Bakamadm... Naslsa emmilerim, benim greceim den daha bir gzel anlatrlar, dncesiyle daldm kitaplara... Anlayacanz, sizden dinlemeyi, grmeye yeledim... Abdal, yar acyarak, yar beenerek bakt Mahmud'a. En bilginler, enliin kaymanda kvanrken, bu gencecik adamn kitaplara dalmas hem zd, hem sevindirdi onu.

105

- Kvandrdn bizi,- dedi Cavlak. - Anlatrsnz deil mi dn? - Elbette anlatrz, - dedi Abdal, - Sana anlatmayacaz da, kime dinleteceiz masalmz? - yleyse, ilkin Hdavendigr'la syleinizi anlatn. Cavlak, bu ilgiyi bekliyormu gibi yerleti bir iyice. Derin derin nefeslenerek; - Bu senin Abdal emmin, az nce de dediim gibi dikil di. Hadavendigr Murad'mzn annacna. Hnkr bizi gr mekten honud... itenlikle belirtiyor bunu. Kapdan aya yla karlad. Grenekleri ineyip yer gsterdi oturalm, diye... "Siz lalalarm grmek, beni mutlu kld... Yllar var ki, rastlap bir karlkl sylei kuramadk. Hep haberlerinizi alrm. Beyliimizin onuru olarak, vurular srdrp gittii niz iletilir durmakszn... Macaristan ilerinde, Trkmen'in adn sayg ve dahi korkunun simgesi haline getirdiinizi duyduka sevincim daha bir artar," dediinleyin, atld a znn gemini tutamayaraktan... Dedi ki, "bire koca Hdavendigar... Bizim bir doru yolda olduumuzu yararl kulla rn arasnda bulunduumuzu bilirsin he mi?" Hnkar anla mad, szn nereye varacan, "Bilirim ki, inan gibi..." "Bebeliinden, deden rahmetli Osman Gazi'nin sevdii yoldalar olduumuzu da bilirsin..." "Bilirim elbet," diye ya ntlad Murad beyimiz... "Baban Orhan Gazi rahmetlinin annacna geip, gzmz krpmadan doru bildiimizi dediimizi de bilirsin," sorusunu yneltti nefes almadan. Murad Hdavendigr, ayn itenlikle karlk verdi... "Kim bilmez ki..." Brakmyor ardn szn... "Bilirsin ki, sen ata binmeye korkarken, ben yedeinde zengi tutmakta, Cav lak kulun dahi, kl kabzasnn nasl kavranacan bellet mekteydi sana..." Gzlerini krptrd ol zaman Hnkr... "Bunlar hep bilmekteyim... Hatta, babam Orhan Gazi rah-

106

metli, ekemin acsna dayanamayp, ol anda yanna gitmeye svannca, Iznik'e yetiip beni Bursa'ya aparann da siz olduunuzu unutmu deilim, hibir zaman... Eer bunlar, benden bir mansp istemek iin sayp dkyorsan, sen ve dahi Cavlak lalam, mansb kakez haketmi durumdasnz. Buyrunuz, dilediiniz yeri seiniz..." Deyende, bir k-prsn bu kek... Bir balasn sylenmeye...- Nefeslendi bir iki. Abdal'n atlmasna brakmadan, srdrd...- "Bire Murad Beyim," dedi... "Biz mansp istemeklie, ta Macaristan ucundan kalkp, Bursa'ya m seyirtmiiz?.. Bir kk dnya nimeti iin, gelip Hnkar ayana yz srecek kullardan myz? Nice uzaklamsn bizden ki, en kvanl gnlerimizde svmekten beter edersin?.. Bunca szn sralanmas nereye varmaktadr bilmez misin? Yoksa, dedik-lerince ktn m zvanadan? kp, bir iyice akln bandan yitirdin mi?.." Murad Hdavendigr balad kprdanmaya. Anlamt bana gelecei... Anlamt ki, deli Abdal'n az alanda, sayp dkecek aykr ilerini birbir... Bakmyor bana... Lala Cavlak'm, diyor gzleriyle. Al bu kei gtr... Sonra gel sen, konualm... Grmezleniyorum ben. Birkez edepsizlenmeye balad ya Abdal... Salver yakasn. Dksn bir iyice iindekini... Ve dahi iimizdekini. Rahatlaya-... Sklmak, zrmcmak sras Hdavendigra gelsin... Bu seninki, debelenmekte olduu yerde... "Anlalmakta Hnkarm," demekte... "Sen ve dahi yrendekiler, mal, . para ve dahi mansp alp vererekten, devlet iini bir kr dzeyine indirgeyip keyfinize bakmaktasnz. Ta, beyliimi-ularnda sylenmektedir ki, Hdavendigr, elence-den ban, haramdan gzn alamamaktadr... Bunlar ne ne szlerdir? Ve dahi, nasl bir davran iinde olmalsn ki sz ayaa dp halkn dilinde rsvalk durumuna girilme-ktedir?.. Biz buraya, olun Bayezid Bey'in hizmetine 107

ulamaya gelmedik... Grrz ki, buna svanm pek ok kap iti vardr... Asl amacmz, ularda sylenerek, gazileri ve dahi alpleri pek ziyade kayglandran, zen dedi - kodu-larn asln renip seni uyarmaktr. Bilirsin ki, bizim dnya nimetinde ve dahi hnkr armaannda gzmz, alk ya da kargta aklmz yoktur... Bilirsin ki, Osman Gazi rahmetliden bu yana, hizmetimizi gnl bayla srdrmekteyiz ve dahi srdregideceiz. O yzden, manspta gz olan, aferine tene ademler gelip syleyemezler bizim diyeceklerimizi... Lala ahin senden beter batm elencenin, yanlln iine. Oysa pek iyi bilirdik ki, babas Hseyin Alp, dedesi ulu eyhimiz Edebali efendimizden temiz bir miras almtr. Ve dahi byk deden olan eyhimizin gzel ahlkn sana iletmitir. Yanldk m yoksa?.. Bunca gelime iindeki beyliimiz, banz dnderip, bunca alpin, gazinin, cavlak, torlak, abdal ve bac kullarnn abas bouna m olmaktadr? ehidolanlar boa m harcanm, gazi kalanlar yararsz i yaptklarnn acsna m katlanacaklardr? Bunun hesabn sormaya geldik asl... Sz isteriz senden... Sz isteriz ki, bugnden te elencenin her trne srt evirip, deden ve baban yolundan gazaya svanacaksn... Bizansn kayserine zenmekten vazgelip Trkmen'in devlet kurma ilevine dalacaksn. Kayser bitmitir. Onu rnek edinenler de bitecektir, onunla birlik... Biz devlet kurmaya svandk Hdavendigr beyimiz... Amacmz, doruluun, ahlkn ve dahi toplum mutluluunun egemer olduu bir yklmaz yap meydana getirmektir, isteriz ki. imdiden temellerine ktlk harc karmasn... Sen kurulacak bu yapnn temel direisin. Naslsa torunlarn alnacak yer tkenip, boyun eecek lke kalmaynca, senir imdiden zendiini bin katyla yapacaklar ve dahi rseleyeceklerdir devleti... Bir dnsene Bizans, alpin, dr

108

akncnn nnde gmbr gmbr niye sarslmaktadr?.. Kayserler olumsuz elenceye dalp soyguna oturduklar iin deil mi?." Deyende srad Hdavendigar... "Yoksa bizim de soyguna svandmz m sylenmektedir?" Diye rpnmaya balad... Ol zaman, ben girdim sze... Abdal eminin azndan kapp... Yok, krler olsun ki, yle biey denilmemektedir daha... Ama, elence byle srp giderse, senin zamannda olmasa, oullarndan ya da torunlarndan biri zamannda balanacaktr. Neden dersen, irete para dayanmaz... Dayanmayanda, srdrmek soyguna svar egemeni... Sanma ki, bataki bir soyanda, bu birde kalr... Suya atlm tan meydana getirdii dalga gibi yaylr ki, tabana indiinde tmen olur... Ol zaman, dnceye vard Murad bey... Kestik biz de... Sakaln sazlayp ban gsne yaptraraktan, kendi kendisiyle kalp zeletirisini yapmaya durdu. Gzettik birbirimize... Ses karmadan, ekildik divandan... Dediler ki, iki gn sonra, Hnkr katndan aranmaktasnz. Vardk yanna yeniden... Baktk ilk grdmzde nasl davranyorsa, yle... Lala ahin'i de alm yanna... Yer gsterdiler. Oturduk... Bakalm nice olacak sonu, diyoruz... Lala ahin eitti ki, "bire kocalar, siz nice edepsiz olmalsnz ki, biz dururken gelip Hnkarn cann sikasnz..." Baktm, Abdal emminin tepesi alverdi yine... "Bire kek koca," diye frlatmaz m sz... Lala ahin, bir kudurmu ademdir... imdi pala nacaa gelecekler, diye kurmaktaym. Gevrek gevrek glp, "yaa bire Abdal, ummazdm bunu," demez mi, Hnkr... Sonunda eski lk havay kurduk aramzda. Dedi ki, "varn gidin Urumeli-ne eitin ki, Hnkar biran bir yakksz i yapmtr. Bundan te, at srtndan inmemeye ikirar vermitir kendi kendine." Hani azbiraz daha kalkp boynuna sarlacaktk. Bilmekteyiz nk Murad Beyimizi... Bikez sz verirse, yapar 109

dediini... Uzatmayalm, ondan te biz bizi yitirmiiz yeenim. Bir dalmz dn enliine... Bir gemiiz kendimizden. Ve dahi anlamz ki, safadan gemek ok bir g itir... Kii kendini kendinden yitirmektedir ki, zor bula. Hnkra kan bu Abdal emmin bile, enlik bittikten iki gn sonra kendine gelmemitir. Ve dahi nerdeyse, ayandan srkleyerek, getirmeklie ikrar vermiimdir. Cavlak, yutkunarak susunca, Abdal girdi sze... - Bire yeenim, karlacak bir len deildi Bayezid beyimizin evlenmesi... Dilerdik ki, kendi gznle gresin. Ve dahi tadna varasn doyasya... Hani Meyyet olumuz demiti. Bursa'nn ii kaynamaktadr. Ben de demekteyim ki, salt ii deil, d bile kaynamaktadr... Neden dersen, anlatlmas, kolay biri deildir de ondan... Bir dn oulluumuz... Bir dn ki, Macaristan miresi, kendisi gelememitir ama, en tannm senyrlerinden bir kurul kurarak-tan, sayglaryla ve mutluluk dilekleriyle, bir kervan yk armaan gndermitir. Srp miresi, Osmanolu topraklarna gimekten korkmu olmal... Kardeini, emmisi olunu ssleyip psleyerek, bindirmi ata, enlie alk tutmaya ve dahi armaan sunmaya koturmutur... Ulah, Erdel mir-eleri, tolgalarn Hnkr katna srp, azbiraz sertletirmek amacyla olsa gerek, seyirtip gelmilerdir. Kostanta-niyye Kayseri, gemi dolusu mal, dizi dizi cariye, dzney-le kle yollamtr olunu balarna katp... Germiyanolu, Mevlna efendimizin torunu, Trkmen gzeli Devlet Hatunumuzu gelin vermesi yetmez gibi, damadna Ktahya'y sunmutur oturmak zere. Kendi merkezini. Ve dahi geimleri gzel olsun dncesiyle, Uak', Afyon'u, Dinar, Simav, Gediz, Eme ve dahi Seyitgazi, Krka'y sunmutur ki, kendisine bir Kula, Selendi kalmacasna... Denilebilir ki, gayri bundan te, Germiyan beyi bizim Bayezid beyimiz110

dir... Kaynbabas, o'nun beyliinde, bir kad durumuna gelmitir... Karamanolu, Konya, Akehir'in en nl rnlerini sunmakta. Osmanolundan sonraki en byk bey olmann onurunu belirtmek istercesine cmert davranmtr... Isfendiyarolu, srmal kaftanlar, murassa kllar gndermitir ki, sunucular gsterirken, benim azmn suyu a-ka... Kad Burhaneddin, Kayseri dokumas hallarn ieinde, Bayezid Beyimizin lenini canlandrmtr... Artuko-lu, el ilemesi soflar, simle oyalanm ipekliler yollam ki, baknca tesi grnr. Ve dahi, o brmck dokuma, hangi knal elden km diye dndrr insan... Anlar ki, hner kii parmana indiinde, yaratclk salt Tann'nn tekelinde kalmamaktadr. Neden dersen, u gzlerimle grp beenimi dile getirmekten yoksun kalmaktaym ben. O ince ipek stne, altn iplikle ilenmi oyalar, tm Trkmen geleneini trkletirmekteydi... Ramazanolu, Toros yaylalarnn yelinde kprdanm. Akdeniz bulutunun yamurunda yetimi ve dahi ukurova uann gznurunda retilmi pamuklular yklemi kervanlara... Klemen sultan Berkok, Nil kylarnn sevdasn, iskenderiye bilgisinin ferdasn ve dahi Kahire abasnn yongasn gstermeyi dilemi... ilenmi kitaplklar, ebrulanm kitaplar ve dahi hangi ustalarn olduu bilinmez ipekliler, ynller... Iran Sultan, Semerkant Trkmenlerinin, Buhara Uygurlarnn, Horasan Ouzlarnn rettiklerinden bir demet sunmu ki... Kii kendi dlerinin dnyasnda yayor sanr... evre beylikler ve dahi sultanlklar birbiriyle yar tutturmular benim bilgin yeenim... Maln, klenin ve dahi sanat yaptlarnn says bilinmez, deeri saylmaz bir harman ki, ba-dndre, gnl ektire... Her birini alsam ele, her birini anlatmak ve tekilerden ayrcalklarn belirtmek gerekli... Top top geiyorum kusura kalma... Neden dersen, anlatmaya 111

bu Abdal emminin dahi nefesi yetemez ve dahi Cavlak emmin yardm etse, szmz aylarca bitemez... Bu st beyliine yad olanlarn gnderdikleri... imdi asl, bizim keklerin armaanlarn dinle... Dinle ki, biz nice bir glenmi gelimiiz... ilkin Osman Gazi rahmetli dneminden kalma ve dahi beyliimizin batutar olmakta srpgiden-lerden balayalm... andarolu Kara Ali'mizin armaann sayalm; Oniki dilber kfir kz ve dahi kzlara gein gidin, biz varz diyen oniki kfir olanc ki... Gzellikleri can yakc, genlikleri akl alc... Ardndan, Dldl kanndan gelme, oniki kheylan ki, hemen atlanasm, uup kanatlana-sm geldi... Ardndan, ok, yay, sadak ve dahi murassa kl... Gm, altn zebercet kakmal eyer takm tayan o-niki seyis ki, hisar tekfurlarndan aldm yama gzmn nnde dizelendi... O sra geip, Lala ahin bey'in armaanlar grnd... Yirmi Srp elinin en seme saraylarndan karlm cariye ki, dudaklarnn lts, gzlerinin parlts uzaktan akln eliyor insann. Hani ben olsam diyorum Ba-yezid beyimizin yerine, bunlara kuluncumu krdrmay, Devlet Hatunla evlemeye yelerim... Sz etmi olmayalm... Yzn grmedim ama, grenlerden duydum ki, Devlet Hatunumuz da, bir dilbermi... Germiyanolu, bin iek dolanp, bir z airn gibi szp yetitirmi dilberini. Osmanolu, bylesin! dnyay dolasa bulamaz, diyorlard... Ama, bu cariyeler baka gzm yeenim... Dedim ya, hibieye deiilecek deil... Hemen ardlarnca yirmi kle srd ki ayaklarn... Bunca ya yaadm, bunca mr srdm... Daha gn nce varp Hnkr saraynda H-davendigr azarladm... Ben bile, ensemin seridiini, yreimin titrediini sezinledim. Ve dahi dedim ki ben, bana, bire kendine gel Abdal koca... Bunca doa kurallarna uygun yaamadan sonra kocalnda m svanmaktasn o112

lancla. Gayr var niteliklerini sen dn geni belleinde... Ellerinde, ilemeli tepsiler... Srmal kaftanlar... Elmas, yakut, inci serpelemi yatak takmlar... Kpeler, bilezikler, gerdanlklar... Andan te, ine Beyimizin armaanlar skn etti... Atlas yorganlar, ipek araflar, kuty yastklar, altn turalar, ilemeli koltuklar, yakut kakmal haner ve dahi palalarla, kuaklar, yirmibe bakmaya kylmaz, okamaya doyulmaz cariye ve dahi, gzleri kendiliinden srmeli, kirpikleri Tanr'dan rastkl, azlar hokka, burunlar kmencik kafir olan kleler... Biz dalmz senin bu Cavlak emminle geenin gzelliine... yle bir geit ki bu... eyiz tamann en grkemlisini grm bu gzlerimiz, her beyin ad anldnda, yeni bir aknln zplamasna uruyor... ine Beyimizden sonra, Hac il Beyimizin armaanlar skn etti... Onun ardnca, Ece beyimizin, Fazl Beyimizin, Balaban beyimizin, Kongar Alpimizin, Aykut Alpimizin, Ka-raolanmzn armaanlar bibirini unuttururcasna gelip geti... Bir de baktk ki, sra bizim Evrenos Gazimize gelmi... Breh, dedik biz dahi... Cavlak emmin, bir sava eri olaraktan, eyiz sunmakl kendine yedirememi olmal ki, avubalardan birini srm armaanlarn sunuculuuna... Biz dahi getirdiimizin nasl bir hazine olduunu bil-memekteymiiz yeenim... inan olsun ki, bire, gtrdmz nice bir deerdir, diye bakmak aklmzn keciinden gememi. Ne zaman ki, nmzde geip gitmeye balad getirdiklerimiz, sang bengi olduk. Ve dahi eittik ki kendimiz kendimize, St Beyliinin bir sancak beyi, koskoca hnkrlar amtr g olacak... Dn nasl bir apul ve dahi yama gerekletirmiiz biz... Ve dahi anla ki, bin yllk Bizans, bizim u yirmi ylda becerdiimiz soygunu yapamam... ren ki, Avrupa denilen yer nice bir zengin. Nice bir verimli... Bunca apul verdii halde, hl nice pa-

113

rltl kalabiliyor... avuba, becerikli kii olmal... Cariyeleri ve dahi kleleri onar onar takmlam... Bitti sanyorsun, hemen ard geliyor... Bak dinle oul... Dinle ki, Evre-nos Gazimiz, Bayezid Beyimize neler sunmakta... - Grdklerini yeniden yaarcasna gzlerini yumdu biran... Yz aydnland giderek. Cokuyla, uzun kollarn savurtup, kaln gvdesini titreterek anlatmay srdrd kald yerden... - Ka cariye, ka kle sunduunu bilmiyorduk. avuba eitti sonradan. Yz cariye, yz dahi kle imi sunulan... Ama, nasl sunulu... Asl nemli yan buras iin... nde on gzel cariye var demitim... Onunun da elinde, birer altn tabak... Tabaklarn iinde, Urumeli krgnndan elde edilmi, mcevherler parldyor ki, gzn cariyelere mi tutasn, tabaklarn iinde binbir renge girip, kamakln-dan kr edecek balkmaya m, aryorsun... Hemen ardndan gelen on klenin elinde, on altn tepsi... ileri tepeleme, filri ve dahi Bizans altnyla gebe karnlar gibi doldurulmu... Uzaktan, yumuak birer yuvarlaklk grnmekte ki, okayasn geliyor... Arkadaki on cariyenin elinde, on altn tabak dahi... ileri, i aydnla vurmu kar tanecikleri gibi ldayan gmle dolu... Bunlarn ardndan on cariye ve dahi sekiz klenin elinde, gm, altn leen ve ibrikler... Her biriyle, durmakszn boy abdesti alsn ki Bayezid beyimiz, pir pak olup, Devlet Hatunumuzun ve dahi onca gzel cariyenin hakkndan anca gelsin... Onlarn ardndan, on iki kle ve dahi cariyede altn, su, arap takmlar... On klede, gm hamam takmar... On cariyede dahi elmas ve yakutlarla ilenmi, taslar, kupalar... Ardla-rnca gelen klelerde, buhurdanlklar, iekleri elmas, inci ve dahi yakutla ilenmi ieler, kadehlerle bir grkem geidi. Grenlerin parmaklar aznda kalmakta... Yanbam-daki kervanclardan biri, "yaamm 'yollarda geti... 114

Hind'den gelip, Endls'e yol teptim... Macaristan', Avusturya ve dahi Britanya'y gezdim... Hibirinde bylesi bir zenginlii seyreylemek mutluluuna ermedim... stelik, ora krallarnda, ahlarnda, padiahlarnda grmedim bunu. Bakmaktaym ki, bir bey, koca mlk sahiplerinden nde armaan sunabilmekte... Nasl bir g olmal ki St beyliinde, beyleri padiahlardan, kayserlerden daha bir zengin ola... imdi anladm bu devletin temelleri salamca atlmaktadr. Atlmaktadr ya, umalm ki, ktye sarmaya sonu," dedi... Hakl da... Bir dn yeenim... Bunca kitap okudun sen... Bilmem eski grkemleri yazar m o kitaplar? Eer yazyorsa bir karlatr... Bunca deeri armaan olarak verebilen beyleri var myd o kitaplarn derinliine gmlm hnkrlarn... Sanmam ki olsun... Ve dahi ummam ki, bundan te de bylesi cmertlikler grlsn... Neyse, armaan kervan sona erdi, ununki, bununki diyerekten... Balad pehlivanlarn geidi... ilkin sara ahisi grnd, davulunu zurnasn vurduraraktan. Ve kan, hnkarn nnden geinceye, ustasyla, kalfas, ayaklar gkyzn dvp, balar minderde duraraktan, bir murassa eyer diktiler... Bayezid Beyimize sundular orackta... Davullarnn tokma kalkp inmeyi srdrrken, bakrc ahisinin tngrts kaplad yreyi... Hnkar sayvannn nnden geinceye, onlar dahi bir sofra takm dvdler, elmas kakmal... Tasndan ibriine, sinisinden sahanna, sundular... Arkalarndan keeci ahisi grnd... Alt manda arabasn dzletip, bir koca alan yapmlar. Demiler hasrlarn, dkmler ynlerini. Dolayp, tperlemekteler ki... Hnkrtlerinden yer yarlp, gk devriliyor sandm... iki adm atp, bir sekerek bastryorlar yn drne... Sonra iki adm, bir sekme... Ve dahi grtlaklarnda namelenmi, en bir gzel kouun havasyla bir nefeslenip, yineleme... Ardndan k115

pkl su serpeleyerek bir bir dahi... Ardndan dizleriyle knp, kaval kemikleriyle dverekten, hnkrtye oturuyorlar ki, seyri en bir gzel kein seyrinden ho... Alay, gemeden, bir kee adr kardlar slak slak... Ama kuruyunca yle sanyorum ki, Ouz otandan daha bir iyi av adr olacaktr Bayezid beyimize... Onlar gitti... Srac ahisi grnd potasnn alaznda... Mevlevi neyzeni gibi uzatt kargsyla, cam topan flemeye balad ustas... Dudaklar bzk, yanaklar zurnac krklenmesinde. Elleri nay-zen ustalyla dndryor kargy. Ve giderek cam topu, iip eriliyor. Bklp inceliyor... Srahi oluyor l l... Kadeh oluyor prl prl... Kalfalar ellerinde elmaslar, yamaklar simlenmi fralaryla bekliyorlar bu hnerin sonucunu. Sonra, elden ele geiyor. Ve dahi, bakyorsun ki, bir koca billur tepsinin stnde, dizelenmi erbet takm... Tu-vana bir ahi ra, saygyla gtrp sunuyor armaanlarn... Usta, bir yeni topa alm kargsnn ucuna. Gzm ona dalmken bir de bakyorum, helvac ahisinin klts kaplam yreyi... Oca kzl kor iinde... Kazan helva -eniyle dolmu. Kreini saplam ustam... Alnnda boncuklanan tere aldrmakszn eviriyor.,. Hk hk, diye en den kalfas, hoy hoy diye krek eviren ustasna uymu... Sayvann ortasna geldiklerinde dkveriyorlar bir koca kazan helvay... Dne gelmilere datlmak zere, taze yumuaklyla, yaylp gitmede azmza layk... Davul zurnalar yeniden gmbrdemekte ki, bakmdmzda, grdmzden biz de atk... Kalayc ahisi, kurmu tezgahn. Yapm armaan edilen bakrlara, raklar kum havuzunda baldrlarn alkalamakta, krn ekmekteyken, parlatmakta onca bakr kab... Bin hner gsterir ahi takm bir geitte demi eskilerimiz... Biz kalaycnn yamaklarna, elinin tezliine dalmken bir de ne grelim... 116

Demirci ahisi gelmemekte mi? Beri bak Mahmud yeenim. Ar zenaattr demirci ahilii.,. Ama, ustasn seyreylemek yle bir zevk vermektedir ki, kiiye, Edebali sultanmzn eyhlii lsnde... Bire gzlerine inanamyor insan... Demirci ustas, deriden nl, elikten kskaciyla kzdrm demirin hasn... Daha alann balangcnda, akkor haline gelmi cevheri, kk ekiciyle yol gsterip tnlatarak. Kalfasnn balyozuyla toklatp, ezerek, bir pala haline getirdi, bir elikledi, bilenmesi mmkn deil... Ve dahi zaten gerekli deil... Neden dersen, ben uzaktan sezinliyorum keskinliini. Sonra, hemen oyalanmadan, bir kn dkt gmten... Hi eksiz ve dahi, ilemesini rs stnde kotara-rak... Bir eer takm iledi, ardndan dahi bir zrh dvd ki... Adamn ustalna amamak elden gelmez, diyorduk Cavlak emminle... Bu bizim Ahi tarikatnda nice ustalar var ki, kii baktka parman azndan ekebilemez emzikli bebeler rnei... Neden dersen, oymacy grdm demircinin ardndan, kakmacy, emiciyi, ebrucuyu, yazmacy ve dahi ulhay grdm... Bire dedim kendim, kendime... Sen ki, dv hnerinde ustalk taslarsn. Bu zenaat erbabnn bir trnanca ustalam olsan, nnde ordu dayanmaz.... amamak elde mi yiitim... Adam, uzatm iki sr gkyzne. Araya yuvarlack bir baka srk takm... Sonra yne renk vermi ki, r sanrsn gne elmastan szlp, ye- e inmekte... Elleri grnmyor... Uzayp giden yol boyunda, bir seccade dokudu ki, stnde alann enlii tasvirlen-mi... Ardsra, dokumac esnafnn ustalar skn etti. Sof-ipekliler, pamuklular, ibriim ve dahi ynller nice kuma haline gelirmi, grdk bir iyice... Asl enlikliyi, alayn sonuna saklamlar meerse... Bu geidi hangi avuba dzenlediyse, tm alkm ald benim... Tam, zenaat erba-n hneriyle adlanp, rettikleriyle holanmann dru117

una varmaktaydk ki, sihirbaz, perendebaz, canbaz, saz-baz ve dahi szbaz ahileri, Hind diyarndan gm in-gen kekleri, Endls'ten kopup gelmi kuklabaz ustalar, Uygur hnerbazlar, hayalbaz tayfas sraya dizilmez mi... Bire dedim kendim, kendime... Bunlarn arasnda bir kt ozanlarla dervi takmnn curcunabazlar yoktur... Yanlmm... Daha ben szm bitirmeden, onlar da gstermez mi ularn... Bursa'nn niye kaynayp tatn bir iyice anladm o zaman. Kervanlarn neden durmakszn dn harc tadklar danketti aklsz bama... Bunlarn her biri bir kede kendi hnerlerini gstermeklie yer tutadursun, biz sarayn i avlusuna dalp, ordaki elencelere kaptrdk kendimizi... Kayser, sarayndan tiyatro denilen bir temaa rnei gndermi... Meer, Orhan Gazi beyimiz, skdar'a varp, Prenses Teodora'y haremine katarken, Murat Beyimiz ve dahi Sleyman Paamzn Haremi bile gidip, bu hnerbazlar Kayser saraynda seyreylemiler imi... O zamandan pek holarna gittiinden, imdi dn elencesine katkda bulunsunlar iin, gndermiler... Bir garip hnerdir ki, kp hnerbazlar, srayla konumakta, bir takm davranlarla, hayali oyunlar sunmaktadr... Hayalbaz ustalar, gergin perdede, deve derisinden tasvirleri geirtmekte... Seyreyleyenleri glmekten, zplatmaktadr... Sofralar alm, gelene kimsin, gidene nereye gidiyorsun demeksizin buyur edilen... adrlar kurulmu her bir yana. Hanlarda akta kalan, Hnkar yatanda yorgunluunu dindirsin diye... Ozanlar sylemekte dnyann drt bucan burcu-latraraktan... Ve dahi Dede Korkud Abdalmzn ykleri anlatlmakta usta szbazlar azyla ki... Biz dahi nice yiitlikleri grm olmamza karn, az ak dinlemekteyiz... Hangi birinin annacma geip, seyreyleyerek adlk bulacamz armaktayz ki, Cavlak emmin beni ekitirmekte,

118

bu yana gel diye... Ben ann kirli kuana yapmaktaym. Hele bu yana bir urayalm, drtklemesiyle... Dolap durmaktayken sezinledik... arap kfirler, flarn parasn hnkrdan almlar, hasrlarn altna gizlemiler Kevser suyunu... Birinin bana dikildik bu senin aklsz Toga emminle... Bire Kfirolu, dedik... Bunca kii denenmekte, grdnden sarholua vurarak, sen nice bir adem olmalsn ki, saklarsn hnerini... Boyun bkt aklsz... Dedi ki, "saklamam... Amma yasavullar, fazla iilmesini yasaklamlardr. O yzden, stleri rtl..." Bire dedik, senden bakas var m? "Her kede, rtl hasrlar grmez misiniz," demez mi? Gel sen benim yerime ol da, gayr seyrey-le ondan tesini. Cavlak emmin ekitirdikce ben keleri dolanmaktaym... Ve dahi bir kfir, bir ademe bir tastan fazla veremediinden, her keyi dolanmaktaym ki, ard ardna ka tas itiimin hesabn armacasna... stelik salt bununla da yetinmemekteyim... Hnkr sofralarnda, saygl keklere, istediince arap sunmaktaydlar... Eh, bizim kmadan sonra, her bir yanda admz ve dahi kalbmz tannm olduundan, nereye varsak, tysz kleler, tas ve dahi srahiyi koturmaktalar. Karl erbet yudumlar gibi ekmekteyiz arab... ekmekteyiz ki, kendimizden gemekteyiz... Ve dahi, Cavlak yoldamz olmasa, bir yerlerde taklp kalacamz kukusuz. Neden dersen, bizi az-biraz paytaklam grenler, yiitliklerini snamaya svanmaktadrlar... Bereket ki, Cavlak emmin,yaam-boyunca birkez olsun, arabn holuunda keyif srmeye svanma-mtr. Her zaman akl bandadr ki, ba omuzlarnn stnde durmacasna... Bize sorarsan, ne senin gibi bilgin, ne de bu kek gibi dervi olmakla svanmadk Babamza kr... Bir aklsz ozan kalmakla rza gsterdiimizden, kimse de eteimize taklmaz... Yreimizle dnr,

119

azmzla avaz eder, sazmzla syler gideriz, yaammz boyunca... Eh, bizden de bakasn isteyen olmadf, he mi? Ozan, soruyu kendi kendine sorarm gibi, sustu. Dnd bir sre... Mahmud, anlatmn gzelliine kaptrmt kendini. Sanki, olupbitenleri gidip, kendi gzyle grmcesine o grkeme, o renk oynamasna dalmt... Cavlak bile, aknlkla bakyordu Ozan Boa'nn yzne... Sonunda dayanamad. - Bren... Ben sanrdm ki, sen ezberindekinin dnda sz bilmez, belleinden baka iz sremezsin... Yanlmm ki, bylesi bir meddahlktan kaymacasna... Hay anan le kt ozan... Sanmaktaydm ki, sarholuundan hibiey grememisin. Ve Mahmud olumuza dn dernei an latmak ilerini bize ykleyeceksin. Azna salk derim yol dam... Azna salk ki, tm alkm stne olsun... Mahmud atld Abdal'n bzlmesine aldrmakszn. - Cavlak emmimin hakk var... Dorusu byle bir anlat m, Dede Korkud bile, Selukoullarna m Samanoullarna m armaan ettii belirsiz o esiz kitabnda dile getirme mitir... Dilerdim ki, yazaym azndan kanlar. Gelecek kuaklara Abdal emmimin bir armaan olarak kalsn. Ve anlasnlar, Osmanolu'nun daha emeklemeden yrd n... - yle ya... Orhangazi beyimiz bile, Kayser kzn alr ken, bylesi bir len dzmemitir Bizansn onca usta enlikcisi... Meyyet, szn bandan beri, kede bzlm anlatlanlar dinliyordu. Az yan ak, gzleri yar kapal, szd oturanlar. Bir sz de kendisi etmi olsun diye atld. 120

- Emmilerim, siz salt sava ustas deilsiniz. Sz ustassnz ki, bunca caminin, medresenin, sylevcisi hi kalsn yannzda... Sonra dorulup kalkt... - Bunca gzel sz, erbetle slatmak gerek. Hele elenin azbiraz. Ben seyirtip, erbeti ahiye bir urayaym... Aznza layk, kan iin de erbetler koturaym size. Sonra da kebap ahiye, di yeyim ki... Konuturmad Cavlak... - Beri bak Meyyet efendi yeenimiz...Saol smarla dklarn iin. Ama, stmzde Hnkr devi vardr. Tez Urumeli'ne geip, gazilere ve dahi alplere verilecek mutumuz bulunmaktadr. O yzden, erbetini imi, kebabn yemi gibi olduk. Otur oturduun yerde to, biz izninizi alp, Gemlik yoluna delim... Mahmud, ikisinin de kalkmak zere kprdandklarn grnce, dikildi. - Madem iznimizi istemeksiniz, vermiyoruz... Oturun az biraz... Bir daha birbirimizi greceimiz belli deil... Siz, Urumeli'ye geiyorsunuz. Biz Konya ve telerine niyetleni riz Tanrfnn izniyle... Bulumuken doyalm birbirimize... Abdal alttan ald Mahmud'un direndiini grnce... - Bire yeenim... Birbirimize doymann mmkn var m ki, bizi yolumuzdan alakoymak istersin... Vargit esenlikle yoluna... Dngel salcakla, bekleriz seni biz... Sal bizi de biran nce gidip, mutumuzu iletelim bekleyenlere... Kalktlar... Sarldlar birbirlerine, bir daha gremeyeceklerinin kor-sunu belleklerinin derinlerinde duyarak... Kapya yneldiler. Mahmud, kapdan karken, dnd Cavlak. - Sen hi urama gelmeye. Duyduk burdaki nn... Kapdan ktn m, biliriz yeniden giriin akam bulur. O 121

yzden, burdan sal bizi. Kal salcakla... - Gidin esenlikle... Selammz ve saygmz bile gtrn. Ve de anababamza, ekemize de iletin nice zahmetse... - iletiriz tasan olmasn... Tam karlarken, Abdal, Meyyet'i yakalad, dalndan koparlm yaprak gibi. Dkapya kadar ekitirip gtrd. Kapnn azn dndklerinde, durakladlar... Abdal, gzlerinin iine bakt Meyyet'in... iinden geenleri tm aklyla okumak amacyla, szd bir sre. Sonra, yumuak, fsltl bir sesle, konutu. - Baka Meyyet Molla,.. Burda bulunduumuz sre iin de duyup iittik ki, Mahmudumuz, kendinden umulan ver meye balamtr. Ve dahi grdk, bunda kalmaz, yrtr bildiini... imdi senden bize sz vermeni dileriz... Diyesin ki, emmilerim, Mahmud karndamn yoluna can adam m ben... Hi kukunuz, hi korkunuz olmasn, lm, be ni inemeden o'na dokunabilemez... Meyyet anlamad ilkin... Sanki sylediklerini yapmaya batan svanm myd? Neden sktryorlard durduk yerde... Anlamadan, yantlad... - Sz emmilerim... Buyurduunuz gibi sz hem de... Cavlak, srtn sazlad Meyyet'in... - Saol oulluk. Senden bunu bekliyorduk... G bir ie svanr Mahmudumuz... Bize kalrsa, amzda bilgin diye ad geen kim varsa, nerde olursa olsun, tmyle tan mak, tmn samak dileindedir olumuz... Yolu uzun, dar, glklerle doludur. Orda, bir gvenilir can olmad m, glklerle karlar adem... Sen, bu dertlerden kurtar o'nu. Yok, yreciinde uncack kuku varsa, syle... Biz Mahmud'u oyalarz. Hemen mutumuzu iletir, yetiiriz burda olmazsa Konya'da... Bilece gideriz, nereye gidecek122

se... Ne ki, korkumuz o srece dayanmamaktr... Sen gensin daha... Anladn m neden ikrar alrz? Meyyet, bu iten sevginin karsnda irkildi ilkin. Gzleri hafif buulanarak bakt... Sesi titriyordu konutuunda. - Sz emmilerim. Grrm ki, siz bencileyin sevmekte siniz Mahmud'umuzu... Sz ki, bundan te, kendim iin ol masa, sizin buyruunuz iin kendimden zge bakacam o'na. Hi tasanz kalmasn, hi kukunuz olmasn... Abdal, Cavlak'a bakt kocaman gzlerle... Cavlak, kuandan bir kese kard. Arl ilk bakta belli olan... Uzatt Meyyet'e... - Bunu al... Bizim vediimizi syleme Mahmud'a... Bir gereksinim dounca harcarsnz. - Bizim harlmz tamamdr emmilerim... istemeyiz... - Al bire... Bu yeryznde, birbirimizden baka kimse miz yoktur bizim... Ve dahi bundan te pek yaama da sahip deiliz. yle olanda, bir gazinin, alpin cebine girecek -aslsa bu altncklar... Diledik ki, gerekten bilim yapacak bir aydnn harl olsun. Yarn o'nun kazand sevaplar dan bir kynam da bize derse, yattmz yerde kvanc-z artar... Meyyet, zorlanmad daha ok... Abdal'n da steleme-ivle, kaftannn cebine oktan yerletirilmiti kese. Ellerini pt ikisinin de... Sarldlar... Ve iki koca, ar ar uzaklatlar...

123

Musa, Meyyet ve Mahmud, Kazaskerle, Emir Buha-ri'nin tam karsna diz kmler... Emir Buhari, hafif yanlayarak, gzlerini yar kapatm... Kazasker, oluna ve iki yol arkadana bakyor... Derin derin soluyor. Arada bir gznn kuyruuyla Buhari'yi szerek, szlerini tane tane dizeliyor... - iinde tutuan atei bilmekteyim olum... Gkbilimi gelitirmek, bugnk snrlarn zorlayarak, yceltmek dileindesin... Olum gibi bildiim Mahmud mollamz da daha bir derinlemek ister... Kutlamak gerek... Meyyet oulluumuz, ikinize de yoldalkta ikrar vermitir... Ben yalandm... Yallm, bilgimi salt srdrmemi gerektiriyor... De-rinleip ycelmek bizden sonrakilerin ii... Siz ki, byk bir olanak elde ettiniz. Buhari hazretlerinin Bursa'da bulunmasndan yararlandnz... Gerein yalandan, dorunun uydurulmutan nasl ayrldn rendiniz. Sizden dileim odur ki, hibir zaman, hibir yerde, rendiinizin, bildiinizin tersini savunmayn... Musa, babasnn gzlerine bakt... Sanki, son szlerini syler gibi bir duruu, en yce bilgileri anlatr gibi bir tutumu vard... Dinledi sevgiyle...

125

ihtiyar, beyaz sakallaryla oynayarak, devam etti. - Burda, Emir Buhari hazretlerinin yannda, sizlere t vermeyi kendim iin doru bulmam. Ama, kendileri de bi lirler ki, bilene bildiini sylemek der... Elbette kendileri nin de buyuracaklar vardr... Onlar da dinler, son bilgileri mizi gnl holuuyla alrsnz bizden... Sen Musa'm... Taftazani ustann kalfalarndan deerli bilgin, Fevzullah'n ya nna gideceksin. Sanrm yetmiyecek bu... Ordan telere gemeyi kuracaksn. Bilgin, bilginin gerektirdii her trl zgrle sahip olmaldr. O yzden, yle yap, byle et demek bana dmez... Nasl gerekirse yle davran... Yal nz, habersiz koma bizi. Bildiklerinden kamuyu yoksun kl ma... O iletir... Eer sen insanlardan saknmazsan, insan lar sevginin haberini herbir yana yayarlar... Nasl ki, Mahmud karndann n, kendinden ok nce geldi buraya... Mahmud'un sz geince, Emir Buhari'nin gzleri ald... Kazasker saygyla sustu... Buhari, baklaryla okad ikisini de... Sakallarn ekitirdi szlerini ararmcasna... Durdu sonra... Duru duru bakt yeniden... - Baka karndalarm, dedi... Mahmud ve Musa eildiler yere doru... Meyyet ban dikti. Ve gzleri sland kendiliinden... Kazasker, yaamnn en byk dllerinden birini almcasna sevinle zplad... Buhari, yineledi szn... - Karndalarm... Bilgi ortaklarm, demek istiyorum bu nunla. Kii, dostluun en ycesine kafasyla eriir... Yrek, sevginin simgesidir bildiiniz gibi... Bizim sevgimiz salt doruyadr karndalarmz. ylesine doldurmutur ki yre imizi o sevgi, bir baka nesneye yer brakmamtr. O yzden, salt kafamzn derinliklerindeki dostluk hcreleri almtr bilginler iin... Belki aklnza neden karndalarm, dediim taklabilir. Taklmayacan iyi bilmekteyim. Ama 126

ola ki taklr. Aklayaym izninizle... Sevgiyle, cokuyla baktlar Buhari'ye... O dinginliini srdryor doallkla... itenlii burdan belli. Hem hibir zorunluu yok bunlar sylemek iin... Dikkat kesildiler... Meyyet bile, yal gzlerini edi hafiften... - Siz ki, Mahmud Molla ve Musa elebi, siz ki, itenlik le geldiniz. Bir renci olarak, bizim rahlemize diz oktu nuz. Oysa biz bilmekteydik ki, sizden reneceklerimiz vardr. Yaammzn tmn, bir dorunun ardnda tketmi iz. Hadis biliminden teye, pek ilgilenememiiz, genlii miz gnlerinden bu yana. Salt vermedik size... Aldk... He le sizden Mahmud karndamz... llkeyhimiz, Arabi haz retlerinin en gzel aklamasn sizden duyduk. Badat'a gittiimizde, raklaryla tartmak olanan bulmutuk. Ne var ki, onlarn hi biri, gerekleri sizin gzelliinizde syleyemediler... Bunu bilesiniz. Ve bilesiniz ki, sizin bugnk bilim dnyasndan alacanz pek biey kalmamtr. Gidip renmek iin tutuuyorsunuz yine... Kutlarz bu istei... Ama, biliniz ki, almaktan ok vereceksiniz... nk, biz sizden aldk... Aldmz iin de deriz ki, eyhi Ekber Muhyiddini Arabi efendimiz, dinimizin gnei olmutur. Siz de bedri olacaksnz. O yzden, bu ad biz sunmak isteriz. Bir rencisinden, retmeni kabul ederse bundan byle Mahmud, adnzn yanna bir de Bedreddin, adn koyu nuz... Bedreddin daha ok dayanamad... Hafif eildi... - Bana verilebilecek dllerin en byn sizden al. oldum efendim... Bilmekteyim ki, yeryz egemenleien hibiri sizin aznzdan bylesi coturucu, kiiye ya t ipin salamln anlatr szleri duymamtr. Belki amyacaktr da... Ben ki, bir kk bilgin aday, nice vnsem azdr... Gitiim her yerde, bulunduum her sy127

leide, kendi admdan bile nce, sizin baladnz sunmak, boynumun borcudur... Neden derseniz, kendi adm, babamn bilgiye yeni balad srada seilmi bir doum addr. Oysa, sizin banz, asl doumumu adlandrmaktadr... Bilesiniz ki, Bedreddin olunuz sizden rendiini ilerletecek, yznz kara karmyacaktr. Kazasker efendi Hocam, Musa elebi karndam ve Meyyet Molla yoldam, sizden ve onlardan nce Tanr tanm olsun ki, benden umduunuzu tmyle yerine getireceim... Buhari, bir el iaretiyle szn kesti... - Bilirsin ki, bir kiiye hakettiinin tamamn vermeye a balarz. Bukez imizden yle gelmektedir ki, azn verdik... Dileriz ki, Bedreddin'imiz, ikrarndan da teye geecektir. nk bilmekteyiz, buna gc yeter... - Dndrd hafife ban... Musa elebi'ye... - Size gelince elebi karnda mz... Siz, gkbilim ustassnz... Yldzlarn dnyamz d zeniyle ilikisini deerlendirip saptayacaksnz, insan gele ceinin, yaratlmasna emek vereceksiniz. Sizden de ok ey aldk... Umarz ki, aldklarmz bize helal edersiniz... Musa, sevgiyle kapakland... Ellerini yakalad Buha-ri'nin. Dudaklarna gtrrken ekti, sakindi... - Karndalar sevgilerini kucaklaarak belirtirler... Gel hele bakalm. Bir kucaklaalm sizinle... Szn bitirmeden ayaa frlad, ister istemez izlediler... Sarldlar birbirlerine, ilkin Buhari ile, sonra Kazasker ile... Meyyet, sarlmalarna brakmadan, atlp ellerini pt ikisinin de... Artk yola kabilirlerdi... ikisi de, hatta bei de, bykbir heyecann tadna varmlard. Meyyet, onlarn bu cokusuna, yreinin trr saflyla katld. "Ben burnumun ucunda bilginin, yldzlarn seyreylemekteyim... Ne mutlu ki, bu seyri balamakta128

lar bana..." diye sylenmeye balad... Buhar, daha ok durmamt. Kaftann toparlayp, kt geni salondan... Kazasker, yeniden sarld ikisine de... - Buhari gibi bir bilginden bylesi vg alanlara benim syleyeceim biey yoktur. Olum olmasan, hatta olsan bile ne gam... - Sarld Musa'nn eline... Eildi... Musa deminden beri yaad sahnenin olaanstlne dayanamad. Att kendini yere... Dizlerinin stnde kvrand bir sre... - Baba... Sevgili hocam benim... Yetmez mi yaptnz? Sz size, sz ki, olunuz en ksa zamanda bu borcunu dediinin mutusunu duyuracaktr... Bedreddin, Kazaskerin aklndan geeni daha nceden anlamt. Hemen saknp, ekildi kyya... Sarld bir yeni davran nlemek iin... - Efendim, yapmaynz... Buhari hazretlerinin bizi utan drd yetmiyormu gibi, siz de yklenmeyiniz. Tmmz bilmekteyiz ki, deerinizdir bizi bugne eritiren. O yzden, elebi karndamzn buyurduu gibi, birtek sz verebiliriz size... Umudunuzu en ksa zamanda gerekletireceiz... Kazasker, Musa'nn yerden kalkmyacan sezdii iin, durmad. kt... Musa yerde kvranyordu... Kulak verdiler... - Tanrm, Tanrm...Sen ne yce, ne byksn ki, yery znde gerek bilim adamlar bulunuyor. Ne mutlu bana ki, bunlardan biri babam... Ve bilginin nnde, kendi olu bi le sahiplense ona, saygyla eilebiliyor... Bu itenlik, bu deerlendirme amzn gneidir bence... Ve bilginlerin yaam kayna, budur... Hibir kt lekeyle bezenmemi, hibir ard dncenin amuruna svamam saf inan... Sana krler ve dahi andolsun ki, bu borcu deyemem 129

ben... Babamn nmde eildiini grme borcu, senin byklne inancm daha bir derinletirdi... Bedreddin, sevgiyle eildi arkadann stne... Omuzlarn okayarak kaldrd ar ar... Gzlerinin derinlerine bakt... - Mutluluk bu elebi... Grmekteyim ki, mutluluun doruundasn... iki bilgin yle bir atei tututurdular ki iimiz de, tm rettiklerinden tede... Bu borcun altndan kalkabilmenin birtek yolu var... Oyalanmayalm karndam. Bi ran nce kalm yola... Biran nce, yeryz bilgisinden ykleyebileceimizi ykleyelim kervanmza... Ve tmn hikimseden, hibiey istemeden sunalm kamunun yarar na... nk, hikimse bize bundan byk dl veremez... Nefeslenip bakndlar. Meyyet, kendinden gemiti. Bir cezbenin aydnlnda, durmakszn sayklyor. Olduu yede, durmakszn dnyordu... Kollar yar ak, ba gsnn stne eilmi alabildiine. Kaftannn etekleri bir dng haline gelmi. Ayak parmaklar, yerden kesildi, kesilecek... Hem dnyor, hem syleniyor... - Tanrm, ben bilgi dnyasnn ieklendiini grdm... Tomurcuun gl getiini grdm... Tohumun aac at n grdm... Ama, kiinin kimliinin o bilgi dnyasnda, hie indirgendiini bilmezdim. Bilmezdim ki, baba eer da ha deerliyse olun nnde eilecek... Tanrm ben bugn bunu grdm... Ve rendim ki, sen grmesini bilmeyenle re bile gstermekte ustasn... Doldum Tanrm... Tamakta ym imdi... Ve cokumdan, yktm bendlerimi... Akmakta ym, amaktaym... Bedreddin, bir Musa'ya bakyor, bir Meyyet'e... Hangisini yattracan bilmeksizin, kendi cokusunun sevinciyle dopdolu duruyor... 130

Bekledi... cokun yrek, kendi kendine arlap, bilincin daarnda duruldular... Yklendikleri grevi ilk kez sezinleyen acemiler gibi dondular ilkin... Ezildiler ykn altnda. Sonra, derin birer soluklanmayla, ar ar doruldular. Bedreddin, Musa'y kucaklayp okad... - Kesin gvenim var ki, sen bu yk tayacak ve ufku nun tesine gtreceksin... Musa sevgiyle yant verdi. - Ya ben nasl gveniyorum sana. Ve inanyorum ki, ba na biey olursa, sen gkbilimde bile tm ustalar arta cak gerekleri aklayp, reteceksin... Meyyet, bir birine, bir tekine dalmt yeniden... Yeni bir cokunun kprts iekleniyor iinde... ikisinin de kendinden yana dndn grnce, dikildi yerinde. - Hibirey sylemeyin... Benden hizmet, sizden git mek... Buyurun, bam yolunuza kurbandr... Ben ne oldu umu bilmekteyim... Sizi de tanmaktaym ki, iliklerime de in... O yzden, az izin verin bana. Ykmz sarp, kerva nmz dzeyim. Ne zaman buyurursanz kabiliriz yola... Hi beklemeksizin ikisi birden yantladlar. - Hemen... Yarn sabah... - Yarn sabah hazrz...

inegl arsnn kysnda Roma zamanndan kalma, Kurunluhan'n konuklar, saygyla doruldular yerlerinden... Bursa'dan tandklar iki bilginin yanyana gitmesi, artmt onlar... Kervanc, ar iinde hayvanlarnn noksann gider131

mekle urayordu. Her zaman olduu gibi, demirci, nalbant ve ulha ahileriyle syleyie dalmt, kalfalar istediklerini hazrlarken... ulha taklyordu kervancya... Zahireci Yahudi, gzlerini ksarak sokuldu yanna. Bozuk Tkesiyle, bir sz de o att... - Her soruumuzda, yknn deerli, korucunun ok ol duundan sz edersin... Bu kez nasl bakalm ykn?.. Kervanc, gerindi keyifle,.. - Sana biey diyeyim mi Musa'nn olu... Bukez ykm, tm geli gidilerimden deerli... Korucum da salt Tanr... Ahiler de, Yahudi de irkildiler bu sz stne... Kervanc hi byle yant vermezdi onlara... Gzlerini krptrd Nalbant... - Hayrola Kervancba... Bir evliya sandukas m gtr mektesin? - Bilemediniz... Tam tersine, iki bilgin gtrmekteyim ki, Bursa, nlerinde saygyla eilmi, nleri ok uzaklara ya ylmtr... Yahudi atld... - Bir deil iki tane stelik... Kim bunlar?.. - Biri Kazasker olu Musa elebi... Demirci, ban dikti... - Bildim bildim... Derler ki, gkbilimde ok bir ustaym... - teki dahi, Bedreddin Mahmud... Birden duruldu ahiler... Ellerini nlklerinin altndan geirip, gbeklerinde kenetlediler. Yahudi, saygyla toplad kaftann... - Ne denli nsen hakkn vardr Kervancba... Doru su bylesi bir yk, hazineye deiilmez... isterdim ki, ben de bulunaym o kervanda, isterdim ki, hi olmad Bilecik'e dein gelip, yararlanaym... 132

- Senin iin bir yer buluruz istiyorsan... - Sahi mi? Hemen toplayaym tezghm... Haber bra kaym evdekilere. Zaten ilerim vard grlecek... Hemen varaym katna Kervancbam... teki ahiler gldler... - ii olmasa gelmez bu ya... - Nasl raslatt yine... - Baka Bezirgan drt ayann stne dtn, grdn m? ulha atld birden... - Bire haber iletelim kente... Bu kervanc duraklamaz kolay... leni karmayalm... Varp kentin nde gelenleri, .sunalm saygmz. Ve dahi isteyelim bir tlerini... Kervanc, vnmenin byle karlk grmesinden mutluydu... Ne iyi olmutu Meyyet Molla'nn ilk gelip kendisiyle konumas. Hangi kervancya gitse, iini gcn brakr, yola derdi bylesi yolcular iin... Sevinci daha bir artt... Yahudi, aceleyle tezgahn toplayp, hesap defterlerini kartrmaya balamt... Sokuldu dkkna doru... - Beri bak bezirgnba... Alacaklarm vardr, yem ot gi bi... Hayvanlarmn gereklerini vermeden mi toplayacaksn tezghn... - Sz olmaz ve dahi l tart gerekmez. Sen beni al yorsun kervanna. Dilersen, Eskiehir'e dein gerekli ola cak ne varsa tezghmda, al gtr... Kuruun ardndan sopayla kovalayan Yahudi Bezirgann bylesi cmert klacak bilginlere, saygs daha bir artt. Duyduuna gre, Konyaya gideceklerdi... Hatta gerekirse daha telere de gtrmeye sz verdi kendi kendine... By: bir yolcu bulunmaz bir daha. stelik ikisi birden... Kervanc, Bezirgn'n tezghnda, gereksinimlerini ay--ken, ahiler, Kurunluhan'a seyirtmilerdi... 133

Alt, yedi kiilik bir grup kurarak, geldiklerinde, hanc drt dnenmekte, nl konuklarn nasl arlayacan bilememekteydi... Yanatlar... ilerinde, Bedreddin'i de Musa'y da tanyan yoktu... ulha, eildi kulana hancnn... - Beri bak usta... Biz konuun olan saygn kiilerle ko numak dileriz. Nerde buluruz onlar? Hanc, telann stne bir de bu knca, omuz silkti... - ierde oturmaktalar... ulha, skntyla sorgusuna devam etti. - Hani biz tanmyoruz da kendilerini. Bir iaret ediversen... Birbirlerine ii den adamlarn abuk uyumasyla doruldu hanc... Kapya girmeden pencereden gsterdi ikisini de... - u sada oturan Kazasker olu Musa elebi... Solda ki Bedreddin Mahmud molla... - Saol Hancba... Tanr iini kolaylasn... - Siz de saolun... Girdiler ieri... Elleri gbeklerinin stnde kenetli, yaklatlar birbirlerine sokularak... Kentin ahi khyas olan ulha, sze girdi... - Duyduk ki, kentimizi onurlandrmaktasnz... Size say glarmz sunup, tlerinizi dinlemeye geldik... Bedreddin hafif doruldu yerinden. - Oturun hele... Asl biz onurlandk kasabanzda bulun makla. -Aman efendimiz... Kalarn att... Gzlerinin mavi duruluuyla bakt ulha'ya... - Beenmedim konumanz... Musa, kendi kendine kkrdyordu... Meyyet, orda olsa 134

oktan basard kahkahay... Mahmud'u iyi bilirlerdi... insana, gerektiinden ok sayg gsterildiinde kzar, ekiirdi karsndakiyle... Bu tutumu karsndakini daha bir telaa kaptrr. ulha da yle... Bir pot krm olmann kukusuyla bakmyor. Sandan, solundan yardm diliyor. Ama, tm donup kalmtr. Daha nceden handa oturmakta olanlar da, bakyorlar tm dikkatleriyle... - Kusurumu balayn efendimiz. Biz cahil insanlar... Mahwnud, daha bir atnd... - Evet siz insanlar... Kardelerimiz... Eitliimizi yudum lamakla onur duyduumuz, yaratklarn en gzeli olduuna nandmz. Ve bunun iin hizmetlerine komay bor bildi imiz kimseler... Biliniz ki, tek efendi vardr... Tanr... Her kes, herey O'nun kuludur. Byle olanda, siz nasl gelip, n gibi bir ademoluna, kulluk sunmaktasnz. Bu yzden beemedik konumanz. Ve istediiniz d sunduk, size... Sanrz ki, baka dileiniz kalmamtr... Ahi gurubu, Bedreddin'in azndan kan her kelimeyi erce dinliyordu. Szn yarsnda azarlama, gcenme degil tam bir t olduunu anlayvermilerdi... Yznn aklnda, baklarnn duru maviliinde ylesi bir sevecenlik yansmaktayd ki... Musa elebi, Bedreddin'in sz bylesine ustaca getirmesini seyretmekte... Kakez, tlerinde bulundu cami-de . herkezinde artan bir sevginin ve hayranln belirtisiy-nat. Dostu olmann, yolda olmann kvancn duydu nde... imdi de, yle kabaryor gs... Erlikte almalarn, Taftazani'nin, Ptoleme'nin, Ibn Si-ibn Rd ve Ferganeli'nin kitaplarn okurkenki cokun-u anmsad... imdi birlikte yola kyorlar... aplarn, aklamalarn yorumunu yaparken nasl rahatsa Bedreddin, imdi de yle... 135

Kitle, donukluunu srdrmekte. Sanki, sarholam-lar... Bekliyorlar ayakta... Bedreddin, dayanamad sonunda... - Sanyorum baka bir isteiniz kalmad... Buyrun otu run... Oturun ki, bizi yormayn... ulha ve birlikte gelen ahiler, dnyorlar. Zorluyorlar, belleklerini... Kakez gidip t dilediler bilginlerden... Kakez yalm yalm yakartt onlar bilginim diyenler... Merkezinde, byk bir bata bulunurcasna, kendilerinin gkten indiklerine inanp, inandrmak istercesine davrandlar... Bu gencecik insanlar... Hi aldrmyorlar. Eitliklerini, eitliklerinden gvenli olarak haykryorlar. Kii ne denli i-nanmasa, eitlie, bylesi gzel anlatlnca, iman eder... Bukez, yzn Musa elebi'ye dndrd ulha... - Biz kendimiz iin gelmedik... isteriz ki, ahali sizi dinle mek mutluluuna ersin... isteriz ki, buyurduklarnz bir de sizin aznzdan dinlesin... rensin... Uygulasn. O yz den krmaynz bizi... elebi, sevgiyle bakt gelenlere... - Bedreddin karndamz, dedi ki, istediiniz d sunduk... Hem size, hem bize tlerin en gzelini ba ladlar... Umarz ki, kardelerimiz, bunu tm kardelerimize iletirler... Bylelikle Tanr'nn buyruu yerine gelir. Her ina nan, yeryzndeki tm insanlarn karde olduunu anlar bir iyice... Anlar ki, bilgi insanln ortak maldr... ilerleyen, geride kalana bunu iletmekle ykmldr. Kim ki ykm n yerine getirmez, sorumludur... Hangisine bakacaklarn armlard. Hi bylesi bir enlik grmedi kasaba. Her biri tekinden bilgin, her biri tekinden iten... Kendilerini herkesle eit sayyorlar... Nazlanmyorlar... Ve en 136

gzeli, en druyu, en anlalr biimde seriveriyorlar insann nne... Sanki biri iaret etmi ya da gelip enselerinden bastrvermi gibi, tm birden dizkerek oturdular... Azlar yar ak, gzleri szgn, sevecenliklerinin tm safln ortaya sererek, bakmaktalar... Meyyet, Hancnn yresinde dolanp, buyruk veriyor... Yok, o yemei Musa elebi sevmez... Bunu Bedreddin yemez... Sen en iyisi unu yap, diye yol gsteriyordu... Girdi kapdan... Kasabalnn iki bilginin yresini aldnn grnce, bir baknd... Nasl da haber almlard? Hana ineli, yarm saat bile olmad... Sanki biri nden seirtip haberliyor menzilleri... andaroluyla yaptklar yolculuk geldi aklna... avubalar, yasavullarla yetiip, menzilleri haberliyor, gerekli hazrlklar gryorlard... Oysa bu Kurunluhan'a, enaz be kervan konaklamakta... Hangisinde kim var, nerden reniyor bu arl?.. Yzlerine bakt ikisinin de... Hi biey belli etmiyorlar ki... Bir kalarn atsalar, bir iaret verseler, hemen savar onlar. Dinlenmeleri gerek... Dinlenip, zindelemeliler... Ner-deyse ayaklanp, kapanrlar kitaplarna... Nasl direndiler, :ar bir sanda koyup, kilitlemeyi nerince... dleri kp-lu... Her ellerini uzatta yanlarnda, olmalym... Bakarsn ey gelirmi akllarna... Hemen bakmalar gerekirmi... yk kitab az ak sandklarda tayorlar bu yzden. -ndi nerdeyse kapaklanrlar yeniden. Artk, yemek yedi-rsen, yedir... Yemek szc aklndan geer gemez, karn gurulda--aya balad... -Hamlamm," diye dnd... "Medreseden camiye,

137

camiden arya gidip gelmeye altmdan, uzun yola knca, ackveriyorum... Keke yolda, kervancnn nerisine uyarak, birka lokma attrsaydm... Bunlarn akllarna gittim... Bir karrsam elden, gitti bizim le yemei... En iyisi kendiliimden katlmaktr sze..." Adamlarn kendilerinden gemie baknmalarndan yararlanarak, tam annalarna oturdu... Bir sre bakt tek tek... - Bir isteiniz varsa, buyrun iletin... Uzun yola gitmekteyiz... elebilerimiz yorgundur. Azbiraz dinlenmelerine izin verin... ulha, birden anmsam gibi irkildi... - Balayn... Dilekte bulunmaya gelmitik... Bu le yin, ahaliye t vermenizi isteyecektik... Mahmud, Meyyet'in kzgnln anlad. Musa elebiye bakt... O da glyor, hakk var gibilerden bakarak. Meyyet, ikisinin de kendisiyle alaya oturacaklarn sezinleyince, fkeyle dnd onlara... - Eee... Naslsa namaz camide klacaksnz. Syleyelim ahi ustalarna. Syleyelim ki, istediklerini vereceksiniz. Yormayalm. aknlklar daha bir artt... Bunlar, tandklar, bildikleri insanlar deil... Bylesine iten, bylesine yklendikleri yk sezinlememicesine duranlarla karlamad onlar... ulha, bir birine, bir tekine bakyor... Bu bizim ileteceimiz en byk mutudur, ahaliye... elebi, dayanamad sonunda. Dayansa, Meyyet, et mediin birini komazd... Glerek, yantlad adam... - Madem, ahali yetersiz bilgimizden yararlanmak ister, le namazn birlikte klmak sevindirir bizi... Ahiler, sevinle zpladlar... Geri geri giderek, kapdan ktlar... arnn iine, bir byk sevinci tamak istercesine, hzl hzl yneldiler... 138

Ve daha ilk admlarn attklarnda baladlar tartmaya... - Bir bo n deil bunlarnki... - Hi bylesini grmemitim... - Biriki Arapa sz atlatan, dizeyi yanyana getiren, kasm kasm kaslr biriki kii grdnde... Bunlarda bilgi, kervan ykyle... Sanki utanyorlar sylemeye... - Ustam rahmetli derdi ki, bir kii zenaatn piirmise, nmez, yaratr... Ve grlr ki,, yaratt iyidir, gzel dir...Yok, piirmemi, beceremiyorsa, dili elinden ok i ya pp karsndakinin gzlerini, hnerinden baka yere ek meye debelenir... ylesini brak ge. Yaptnn ne olduu nu anlamasan bile, yzverme... Ktdr... - Evet... Haklsn... Kendi ilevimden bilmekteyim ki, tam istediim gibi kardmda, yleydi, byle oldu de mem. Kiinin nne averip nasl, diye sorarm... - Gerek bilgin de, gerek zenaatc gibi anlalan... Bunlarn n oktan drt bir yan tuttu... Bir naz etseler, biz yalvar yakar daha bir ayaa deceiz... Yok... Tam tersi ne... Sanki sezinlenmi olmaktan, nlenmi olmaktan e kiniyorlar... Ama, bildiklerini yle biliyorlar ki... -Azm ak kald... Ben efendimiz, dediimde holanacak, sevinecek sanyordum. Nasl azarlad... tekiler, bilgine efendim demek gereklidir diye k kendileri yapar. Bunlarsa eitlik diyorlar...

- Bir o bilmezlere bak... Bir bunlara... Bouna deil... Rahmetli ustam derdi ki, bilgi gzelliini yararndan alr... Zenaat deerini bilgiden... Haklym...
- Durmayalm ahiler... -Biran nce iletelim kasabaya... iletelim ki, iki mcevher inmitir kentimize... Bizi onurlan drmakta ve dahi nurlandrmaktadrlar... Herkes iini gc n braksn, camiye dolusun... Hatta ben derim ki, evdeki

139

avratlar bile gelip yer tutsunlar... Byle bir olanak, kimbilir bir yz yl sonra geer mi elimize?.. - Evet. Doru dedin... iki bilgin, birarada geliyor bura ya... Kolay rastlanr bir sevin deil bu... Kadnlar da gel sinler... Her biri, bir ortaya uramak amacyla, sokaklara daldlar... Kervanc, daha Yahudi'nin dkkannda oyalanmaktayd... ulha, mutuyu getirdi... Hem teekkr etti kervancya. Hem anlatt konumalar... Yahudi, sevinle dikildi... - Ben de bizim toplulua ileteyim ki, karlacak punt de ildir bu... Hemen toplanp gelsinler... ulha, hi sesini karmad... Pek honud olmad belliydi. Ama, gelene de git, diyemezlerdi. Kulana giderse bilginlerin, gcenirler sonra... Ne dediler aznce, eittir insanlar... Bu da eit kendisiyle... Gelsin, gelecekse... - Ya, haber ver... Bir kyya da siz yerlein... Ahiler, grevlerini yapmlarn sevinciyle dkkanlarna dndklerinde kaynama balad inegl'de. ocuklar kouuyor... Kadnlar, ocaklarnn bana eilmi, tututurmak iin, durmakszn flyorlar... Tencereler kaynyor. Kzlar, gelinler, sofralar, biran nce kurmann telanda... Biliyorlar ki, erkekler, erkenden gelecekler... Erkenden seyirtip, camide yer kapacaklar... stelik kadnlarn da gidebilecei haberi, bir yldrm hzyla yayld kentin iine. Daha imdiden, bazlamasnn iine peynirini, koltuunun altna ocuunu sktrp yola denler var... Kurunluhan syleisi, hemen her yana yaylm... iki gencecik insan... 140

Brklerinin stne sark bile sarmamlar... Yalnz yzlerinde bilginin parlts. Baklarnda sevginin lts balkmaktaym... Tm Bursa'da, Kazasker ve Emir Buhari'den sonra gelen iki nl retmen... Daha byk bilgiler edinmek iin, Konya'ya, daha telere gitmekteler... Kasaba, kasaba olal byle bir olanak daha ele geirmedi... Herkes gidip, dinlemeli. Denilmekte ki, bunlarn azndan bal akyor... Hereyi yle gzel anlatyorlar ki, hi anlamayanlar bile, iiyor azlarndan kan... Esnaf ortalarndan kapanma sesleri ykseldi... Yahudi, Hristiyan topluluklarnn eylemi bile, Mslmanlara uygun... inegl'l, yaylan rnn, bir seyirlik elde etmenin heyecannda... Bursa grmlerin anlata anlata bitiremedikleri iki bilgin birden gelmi... Biri brakp, biri alacakm sz. Kimbilir neler diyecekler... Kimbilir, nasl azlarna baktracaklar... Ve kimbilir ne nemli gelimeler olacak belleklerde bundan sonra... Sorular, tartmalar, yeni kaynamalara neden oluyor... Herkes oyalanmadan camiye girmenin aceleciliine kaptrm kendini... Meyyet, tm kasabaldan daha aceleci... Hancnn evresinde dolanyor... Gnein gidiine kaldrp dikiyor gzlerini. imdi nerdeyse, yemek namazdan sonraya kalsn, diyecekler... Hem de akllarna gelirse, yaparlar bu oyunu... Yaparlar ki, namaz ve t boyunca Meyyet'in karn guruldasm. Onlara da, akama dein elence ksn... Elinden gelse, gnein gidiini durduracak Meyyet... Elinden gelse, bacan ocan altna sokup, yemein pimesini salayacak... Gelmiyor...

141

Onlarn umurunda deil... Yemek yemiler, yememiler... Aldrdklar yok... Peki nasl insan bunlar? Bunca yldr zemedi iin gizini... Mahmud, kendisi zorlamasa azna lokma koymaz... .Salt havayla geinmiyor ya bu... Kakez denedi, kendi kendini... Kakez, direndi Mahmud ackmadkca, ben de ackmayacam... Birkez de, "Meyyet karnda," desin... "Acktm..." Hi bir kezinde de dayanamad... Azn ap, sylemiyor bile... Birkez kafas kzd iyice... Doland kebap ahiye... Birg-zel doyurdu karnn... iine sinmiyordu. Boaznda taklyordu lokmalar. Ama, istiyordu ki, Mahmud, acktm, desin... Geziniyordu Bursa'nn iinde... Uluda eteklerine saryor... inip, trbenin, medresenin yresinde dolanyor. Zaman gesin de, Mahmud arasn... Akam, kendiliinden geldi... Hcresine girdi ki, Mahmud, azarlayan gzlerle baksn. Aradn sylesin... Halasn. Bilsin ki, Meyyet, o da ackmaktadr... Kendiliinden... Ne gezer... Niye geldiini sorar gibi, gzlerini dikip bakmaz m? aknlndan kendi sordu sonunda, "ackmadn m?" Ve at kald, "Erken deil mi?" yantn alnca... "Bire Mahmud, karndam... leyin yemedin... Akam, geti geecek... Hl erkenden sz ediyorsun... Bu gidile Melek yengem beni dvecek ki, ayaklarm Abdal emmiye tutturup, sopam Cavlak emmiye attraraktan," demi, glvermiti Mahmud... "Ben yedim sanyordum. Demek yememiiz. Hi ackmadm", diye. 142

imdi yine yle olursa, olan Meyyet'e olurdu hi kukusuz. teki, Mahmud'dan kalr deil... Bir kapandnlar m, sanrsn ki, ileye girdiler ki, erbain ekmekteler... En iyisi, yol alnn stne, le yemeini erkenden hazrlatmak... Ama, Hanc kalfasn kodunsa bul... Tencereyi ocan stne brakm... Kendisi ortalkta yok... Herkesle birlik, camiye mi seyirtti yoksa?.. Hann iindeki yolcular bile, ekiliverdiler. Besbelli, erkenden gidip yer tutacaklar... Kasaba ayaklanm... Hana girip karken, grdnce, tm inegl camide toplaacak... Topla-sn... Ne denli ok insan duyarsa dediklerini. O denli yararl. Yararl ya, bu hanc nerede? Keke, mola verseydiler... Glkys derbendinde mola verip, bir gzelce doyursaydlar karnlarn, istemediler ki... Biran nce, yola kp, Inegle varmay kurmular. Geldiler ite... Eskiehir'e ne kald... Bir Bilecik... Anlatamazsn ki... Sanki gnele yara kacaklar. Brakversen, kanatlanp uacaklar. Kervanlarn en hzl gideceini tut demeleri neden? Hibir yerde oyalanmama istekleri hep bu biran nce varmak, zleminden domuyor mu? "Ah bire hanc," diyor... "Tam svacak zaman buldun..." Mahmud, Meyyet'in dolanmalarndan, karnnn acktn anlam... Girip karak evreye baknmasndan belli... Musa'y uyaryor... - Seninki ackt elebi... Dolanmasndan belli ki, kvranmakta... elebi, tam yeniden ieri girerken doruldu. 143

- Hadi Bedreddin karndam... Biran nce varalm, ca miye... Bedreddin, ban edi... Yerinden dorulmak zereydi ki, Meyyet atld. - Kimse biyere gidemez... u hanc keferesini bir yaka layp, kafasn atein iine sokaraktan o yemei piirmez ve dahi karnm bir gzelce doyurmazsam, bana da Mey yet Molla, demesinler...

ikisinin birden kin kih gldn anlaynca, yine boaz derdine oyuna geldiini sezinledi. Sezinledi ya, Hanc elinde siniyle grnnce, onlarn glmesine katld o da...

144

Eskiehir beyliini babasnn yerine ynetmekte bulunan Samsa olu Erturul Alp, kentin kapsnda karlad Bedreddin'le, Musa'y... Atn yanlarna srerek, kucaklad her ikisini de... - Yollarda oyalanm olmalsnz, iki gndr, her kervan grndnde Bilecik ynnde, hisar kapsna seyirtiyorum. Sanyorum ki, gelen sizsiniz... Musa, gecikmelerinin nedenini anlatt... - Biliyorsun, Bedreddin karndamz, Urumelili... Bile cik, stnden gelirken, dedelerimizin nerden baladn gstermek istedim... Bizim St'e gittik ilkin. Babalarmz, akna gittiinde, oynadmz yerleri dolatk birbir... - Anlamtm zaten. Bir ara, aklma esti... St'e vurup gelecektim... Bayezid Bey'den, bir name geldi...Sizin mut laka Ktahya'ya da uramanz istiyor... Bir name de size gndermi. Ne yazdn bilmiyorum... En ok da bu yz den, gelmedim St'e... Sandm ki, siz nameyi ve haberi alrsanz, inn stnden, doru geersiniz... Musa, Erturul'a bakt sevgiyle... - Surdaki karndamz ineyip, yle mi? Hi ummazdm. Samsa emmimin olundan...

145

- Ben seni bilirim elebim... Bildiimden, kukum yok... Ama, Bedreddin Mollamz, direnirse, Bayezid Bey katna gitmek iin. Kramazsn... Bilirim ki, bilgi yoldal, arka dalktan tedir... Musa, Erurul'un kendini kyya ekivermesinden alnd... - Sen benim Bedreddin yoldam tanmyorsun anla lan... Bunu bir de kendine de de, bir iyice anla, gerek ne yndedir... Bak Bedreddin karndam, Erturul Bey ne de mekte, diye sz aktard olduu gibi... Bedreddin glmsedi. Yolda anlatmt ErturuPu, Musa... "Birlikte bydk... Samsa emmim erkenden rahmetli olunca, babam bir sre Eskiehir sancakbeyliini bo tuttu... Erturul byr bymez de, atamasn kartverdi Mu-rad Hdavendigrn ilk yllarnda. Timurta Paa, komutanm Samsa avutu ama, biz Eskiehir'i birlikte aldk. Uru-meli'nin havas yaramyor bana. Bu yana gemek dilerim, diye ok yrtnd. Koparamad..." Musa szn bitirince, yantn verdi hemen... - Biz Bursa'dayken, Bayezid Bey de ordayd... Yzn grmek onuruna ermedik... imdi bir yoldamzn karn datan ileri arkadan ineyip varmayz katna... Erturul Bedreddin'in bu yantn duyunca, evresine baknd elinde olmakszn. Bayezid beyin, onuruna ne denli dkn olduunu iyi bilirdi. Bu sz kulana giderse, beylik snrlarndan kmadan, stne gelirdi Bedreddin'in... Gelir ve hesap sormaya kalkard... Musa, bakndn grnce, anlad durumu. Bedreddin'e gz krpt... - Bu szn duymalyd ki, Bayezid Bey... fkesinden kplere binip, seni cezalandrmaya kalka... Ve dahi, Ertu rul karndamzn araya girmesi bile para etmeye. Gld Bedreddin...

146

- krler olsun ki, biz kul cezasndan korkuyu geride braktk... Asl korkumuz Tanr cezasdr... Kentin iinden bir yengi alay gibi getiler... Ahiler, bezirganlar, tccarlar ve sarraflar dizelenip, bakyorlard... Ka gndr onlarn da beyleriyle birlikte bekledikleri besbelli... Yzlerinde glckler uuuyor. Musa, evresine baknarak; - zlemiim buralarn karndam, - diye sz deitir di. -Kii ocukluunun anlarna dnende, yenileniyor. Bur numda tutuyormu ne zamandr... imdi sezinliyorum... Bedreddin, gzlerini ap, evresine baknrken, iki eski arkada, sevinlerine daldlar. Konan geni avlusuna girinceye konumadlar. Bedreddin, ieklerin gzelliiyle oyalanrken, atlarndan indiler... Erturul'un nclyle, kendileri iin hazrlanan daireye yneldiler... Kapdan girer girmez, Bayezid'a nmesini uzatt Bedreddin'e... O da oyalanmadan, Musa'ya aktardnda, Er-turul atld... - Name size... Musa elebi eski tan olduundan, a rs szl... Bedreddin, ap okumaya balad bunun zerine... Kendilerini mutlaka beklediini bildiriyordu Bayezid: Erturul: - Nmeyi getiren ula beklettim. Hemen gideceinizi bildirmek istiyorsanz, artaym. Bedreddin, bir Erturul'a, bir Musa'ya bakarak: - Az nce size verdiim yant bildirmek istiyorum. Bir kat, bir divit getirmeleri mmkn m? Bedreddin'in ne denli kararl olduunu anlayan Erturul, Musa'ya bakt. Musa, alttan alan bir yumuaklkla atld... 147

- Ben ineyip geemem Bayezid Beyi... Ne olsa eski arkadam... Eer beni krmak istemiyorsan, birlikte gide lim... Erturul, Musa'y desteklemek amacyla atld: - Bayezid Beyi tansaydnz name yazp zr dilemesi ne bile aardnz. imdi siz uramadan geerseniz, sanr ki, ben brakmadm. Hakk da var... Brakmak istemem si zi... Ne var ki, imdi Ktahya beylii Bayezid'in elindedir. Ve dahi komumuzdur. Eer gitmek dilerseniz, iki menzil lik yoldur. Hemen haber salp, hazrlkl olmalarn buyuru rum. Bedreddin bakt ki, gitmediinde Erturul'un ba derde girecek. - Birka gn konuunuz olup, dinlenelim. Sonra da si zin ve Musa elebi karndamzn istei zerine katna va rp, grelim ne istemektedir. Derin bir nefes ald Erturul... Sevindi Musa... - Ben de gelmeyi kuruyorum sizinle, - dedi Erturul. - Bylelikle yolda da ayrlmayz birbirimizden, - diye se vincini belirtti Musa. - Ben kervancya syler, ulakla haber iletirim Bayezid Beye,- diyerek kt Erturul. Ve o kar kmaz, ellerinde gm ibrikler, ilemeli leenlerle cariye dald ieriye. Kollarn svayp ykandlar bir gzelce. Suyun serinlii, yzlerinde enselerinde biriken tozu silip sprd... Temizliin rahatlna ulanca, karn ackt Meyyet'in. Tam yeni bir taklma olana karmaktayd ki, bu kez ayn cariyeler, ellerinde siniler, sahanlarla grndler. Daha sofra kurulmadan Erturul dnd... - Eer izniniz olursa, anam da gelmek diler...

148

Musa, yerinden frlad... Sonra birden durgunlat... Bedreddin'e bakt... - Bize onur verir anamz... Bedreddin'in bu cmlesi, ikisinin de yzn parlatt birden. Hemen dnp, kapy at Erturul... nl aknc beyi Samsa avuun kars, giysilerinin simlerini latarak girdi. Kalkp, srayla elini ptler... Karlkl oturdular sofrann bana. - Musa elebi olumuz, nn nnden koturdu gel di... Bize konuk olmakla, tm sevinleri balad... Dn dk ki, Samsa emmisini unutmam... iek teyzesinden ve dahi Erturul karndandan yz evirmemi... Musa, acl acl bakt iek Hatun'a... - Mmkn m bu dediklerin iek teyzem? - Bilgin iin yakn, salt bilgisidir bilirdik... insandan te olduklarndan insan unutur sanrdk. Yanlmz... - Yanlmsnz ki... - imdi, gelmesi sizden, yollamas bizden, demi eskile rimiz... - Yok iek teyzem... Ben Bedreddin karndam da kandrp, mmkn olduunca oyalanmadan geldim. Ve mmkn olduunca ok kalmak isteriz burda. Ne var ki, Bayezid Bey'den de ar aldk... Gnlerimiz kstlanmakta... - Gider gelirsiniz... Evimiz, sizin gibi konuklara konaklk etmekle ycelir... - Saol iek ana... Bize zlemimizi unutturursun... Sen Bedreddin olacaksn he mi koyiidim? Erturul, anasnn kendiliinden bulup karmasna se vinmiti. - Evet ana... Bu da karndalarmzn canyolda, Meyyet Mola... 149

- Pek sevindim sizleri grdme... Ka gndr Eskiehir alkalanmakta... Hnkr gelse, byle sevinci gremezdik kentimizde... Rahmetli Samsa emmin derdi ki, "beri bak iek... Bilim beyin nnden yrd m, aydnl daha bir kolaylar yolu... Yok, beyden geride kald m, beyin glgesi tm karanln basks olur..." Haklym... Ve dahi imdi siz bize gelmekle, aydnlattnz... Saolun...

Ebrucu ahisi, boazn skmaya balayan gmleinin st dmesini at.. Kaftann karp, tezgahnn stne brakmt oktan... Brkne elatt dmesinin ardndan. Salarnn dibinden doru ince bir ter bastryordu. nnde, drt parmak derinliinde dzgn oyulmu mermer bir tekne var... ii su dolu... Gzlerini suya dikmi ahi.. Baklar, kprtsz birinkintinin derinliklerinde bir kitab okur gibi... Dme boazn neden skt?.. Yakasz gmlei srtna neden dar gelmekte? Salarnn dibinden, alnnn krklklarna savruluyor teri... Elini alnnda gezdirdi, gzlerini sudan ayrmakszn. Dizkt bir salamca. Kafas, elleri gbeinin stnde, saygnn doruunda dikilmi kalm... Ustas byle dalgnlat m, yepyeni bir yaptn gzellii bezeniyordur iinde... Hep byle yapar... Suya, gzlerini diker... evresindeki ta boyalara, fralara, ebru iin zel olarak yaplm ktlara bakamaz artk... Suyun derinliklerinde, kprtsz duruluunda bireyler arar...

150

Bulurda... raklar, kalfann sessizliinden etkilenmiler... Tpk onun gibi, elleri gbeklerinin stnde, ocuk sabrszln unutmuluun devinisizliindeler... Usta, ar ar kollarn svad... iinden, beyninin damarlarna doru, soluksuz bir lm yrmekte. Bir alazn kprts damarlarnda kan yerine dolanmaya balamakta... Ebru sanatnn en gzel rneklerini bezemekle nldr bu usta... Germiyan beyliinin onurudur... Onun ebrulary-la kaplanm kitaplar, sslenmi ekmeceler, lkenin drt bir yannda sevgiyle, saygyla tutulur... Uygur'dan bu yana belki de daha eski, in ustalarndan beri sprgelmekte olan sanatn, son byk temsilcilerinden biridir... Selukolu lkesinden, bin yakaryla getirmi babasn, Germiyanolu'nun babas... Kendi konann hemen ilerisinde, ahi ortalarnn tam banda yer vermi onlara... Ahi rgtnn sevinli izniyle tezgah sahibi klm... O zamandan buyana, baba oul, ebruculuun gelimesine adamlardr kendilerini... Tekdze ileri, kalfalar yapmaktadr hep... Ve bu usta iin, birkez motifi kard m, i tekdzeye inmektedir hemen... Gzleri giderek kocamanlayor. Duru suyun iinde, sanki ekiller kendiliinden beliriyor. Ahinin gzlerini kamatrrcasma, ste doru kyor... Krmznn en almls, morun en parla, sarnn l - dnda daha bir gzalan mavinin ekillenii canlanyor... Suyun derinlerinden, stne doru fkran, yok hayr, ar ar sallanarak, dalgalanarak ykselen bir renk ve ekil sevecenlii beliriyor. Meneke ve gelincik oluyor renkler... Bir rzgarn sal151

lantsnda gibi dalgalanyorlar tarhlarnda... Sonra giderek yerlerini alyorlar... Birbirleriyle kucaklap, yeilin stnde birer glck haline geliyorlar. Her iek, rengi, biimi, sap, tomurcuuyla yeniden harmanlanyor.. Bir bir duruluyor yeniden... Artk, suyun dibinde, bir karmaa iinde grdkleri, yzeyde kprdanmaktadr. Her biri alaca yeri kendiliinden semitir. Renk cmbnn iine aklp kalyor gzleri... Kendini alamyor... Kollarnda bir kesiklik... Gzleri, yeni bir evren sezinlemenin sevinciyle l l. Alnnda biriken ter damlacklar, tutunamayp, kayyor aalara... Byklarnn ince ularnda donuk, bulank birer tane olarak parlayp, iniyor yere... Kollan svandka, beyaz, tombul dirsekle? kyor meydana... izgili diminin karaya alan koyuluunda daha bir beliriyor elleri... Ve ellerinin ucunda, kendiliinden kprdanmaya balyor parmaklar ustann... Yzndeki solgunluk, giderek pembeleiyor... Kollarndaki dermanszlk, damlayan ter tanecikleriyle yitip gitmekte... Bir g sarmalanyor bedenine imdi... Gzlerinden, parmak ularna bir karncalanma yryor, her yann rperten... Ban gsne doru eiyor usta... enesini barna yaptryor gzlerini sudan ayrmadan... Yllardr ustasnn buyruunda pimenin alkanlnda kalfa... Onunla yurulmann kendinden gemiliinde... Ustasnn davranlarndan belli yeni bir ebru eidi belir152

Kte...Ban byle yaptrd m barna, hemen alma- balayacak demektir. Gzlerini duru sudan ald... Ustasnn yan banda dizelenmi, tel, tahta, kl fralar irdi biran. Tm tamamd... Kendi elleriyle hazrladklar, ta, kk boyalarna gzalt nen ardndan... Ustasnn alkn olduu sraya gre di-I ! milerdi... Derin bir soluk ald... Herey tamamd... Ebru ahisi Burhan, enesini koparyormucasma ayrd barndan... Karncalanan parmaklar, fralara uzand... raklar, kalfalarn izleyerek soluklandlar... Bir enlik sevinci kaplad tezgahn iini. Gn nn oynamasnda parldayan somut bir kvrmlanma belirdi... Ahi Burhan, parmaklarn oynatarak, fralar boya kaplarna daldrd... Sonra, gzle g izlenen bir abuklukla, gidip gelmeye balad sa eli... Fray boyaya banyor, sol elinin usta fskeleriyle, boyalan suyun stne serpitiriyordu. Giderek badndrc bir hz kazanyor elleri. Kalfa, yllarn alkanl olmasa, yitirecek izlemeyi. raklar, oktan ustalarnn ellerini unutmular. Mermer kabn stnde, kk kabarcklarla dalgalanan suya dikmiler gzlerini. Durmadan serpelenen boya tanecikleri, tohumunu atrdatan bir filiz gibi kprdanyor. Sonra dalp, toparlanarak, vuruun etkisine gre, tomurcuklanp alyor sanki... Suyun yz, olaanst bir renk cmbne brnyor. Kalfann baklarnda, imdiye hi grmedii bir ebru 153

motifleniyor... Kendi kendini snyor kalfa... Hemen yapamaz bunu, bir belki iki kez daha grmesi gerek. Burhan ustann elleri durmuyor... Salarnn dibinden, yznden fkran terler, daha bir donuk... Srtndan doru daha bir lklkla buharlanyor bedeni... Kollar grlmez hale geliyor artk... Fralar birbirine karyor. Renkler durmakszn ayrlr, daha belirgin hale gelirken, parmaklar oktan gzn izleme yeteneini am... Elini uzatyor Burhan usta... Kalfasnn hazr tuttuu ipek kdn mermer teknenin i-ine ustaca yerletiriyor. Derin bir soluklanmann ardndan, iki ucundan tutup kaldrveriyor... Kt, suyun stndeki tm boyay emmi... Su eski duruluuna kavumu yeniden... Kalfa, okayan gzleriyle kad ipteki mandallara asp dnerken, Burhan usta, yeniden dalyor ilevine... Bukez, serpintilerin yerini daha bir iyi seiyor kalfa... Boyann rengini, suyun kabarcklanmasm daha bir yerletiriyor kafasna... Ama, g i bu... Ayrm yapmak ok g bir i... ikinci kt da parmaklarnn ucunda sallannca, dikiliyor Ahi Burhan... Kollarn kaldryor yukar doru... Ahi duasn bitirip, tral yznde gezdiriyor ellerini. Gmleinin svanmln dzeltirken, marangoz ahisi Davut usta giriyor ieri... Selamladktan hemen sonra. - Duydun mu haberleri... - Derken susup kalyor. Gne nn aydnlnda bir cokunun kvancyla bezenmi ebrulara taklyor gzleri... Yepyeni, anlatlmas olanaksz bir evren grm olmann irkilmesiyle, dili tutuluyor sanki... Az ak, gzleri azndan kocaman, kprtsz kalyor...

154

Burhan usta, komusunun hayranlna bakyor bir sre... Hi ses karmadan bekliyor... Davut ahi, gzlerini glkle alyor ebrulardan... - Duymusun, - diyor... - Duymu ve dahi armaann bi le hazrlamsn Burhan ahi... yle bir armaan ki, ancak sanatlar ve dahi bilginler deerlendirebilir... Bildiimce, hibir bey, hibir hnkr bylesi ebrulara sahiplenmemitir... Burhan ahi, utanarak ban edi yeniden. - Dndm ki, yara budur... Gencecik yalarnda, bilginin doruuna trmanm iki deere, kii, saygsn sa natn rnyle sunmal... - Ve dahi bu rn yle biey olmal ki, ancak Burhan ahi gibi bir usta yaratabilmen... - Beni olduumdan usta sanyorsun komum... iimden geldiince deniverdim ite... - Bir gerek sanatnn iinden gelen ylesine saf, yle sine gzel olur ki, benim gibi yabann bile soluunu ke ser... - Anlald, bugn bizim utan gnmz... - Beri bak Burhan Ahi... Bylesi bir ebruyu renkleyebilen usta, nr, utanmaz... Hem salt kendi de deil, kom usu, ahileri de nr... Ve dahi bununla yetinilmez... Bu iki, bilgin, Ktahya'dan ne Germiyan kznn gleryzn, ne Bayezid Beyin saygsn yklenip giderler... Ahi Burhan'n ebrularna sarlrlar ki, gerek bilgin olduklar birkez daha anlalsn... Sonra dikildi... "Gidiyor muyuz?" Diye sordu Ahi'ye... - Ebrular kuruyuversin de... - Yetiir miyiz? - Hi tasan olmasn... Islakl gitti bile... Yeniden svandlar... 155

raklar ibrik ve leen kotururken, abdest almaya hazrlandlar... Namazdan nce sunarlard ebrula}^.. Sonra da...

Bayezid Bey, srtn tepeye dayam Germiyan konann avlusunda bekliyordu. Konuklarnn kente girdii haberi ulamt. Nerdeyse, konan avlusunda belirirler... Gidip yolda karlamadna piman oldu. Gzlerini konann oymalarnda, bahenin dzenli ieklerinde dolandrd. Skntyla kameriyelerden birine geip oturdu... Hemen bir tas erbet koturdu, cariyelerden biri... Gzlerini yar aralyarak dald... O anda, avlu kapsndan sesler geldi. Dnp baktnda, konuklar belirmiti girite...

Kalkt.

Ar ar merdiven bana yneldi... O, ilk basamaa ularken, konuklar atlarnn dizginlerini ekmilerdi. Yetien seyislerin ellerine braktlar hayvanlar... ilkin Erturul'la kucaklat Bayezid... - Konuklarmz brakmayp, seninle bile onurlandrdn iin, bizi mutlu klarsn karndamz... Sonra, Musa elebi'ye sarld zlemini gidermek istercesine... - elebi karndamz, biz grmeyeli daha bir aydnlk bakar olmu. Belli ki, Bedreddin mollamzn yannda bulu nan, aydnlanmakta bir iyice... Bedreddin, sevecenlikle bakt Musa'ya... - Asl aydnlnn birazn bize aktardndan, olduunca grnmemektedir size... 156

Bayezid, Bedreddin'in ok ince bir biimde\kendi potunu dzeltiverrnesiden irkildi. Trn kusurlarn balatmak isteyen bir sofu teslimiyetiyle kollarn at... - Bizi balam olmanzdan yle mutlandk ki... Ne ya lan syleyelim, nmeyi yazarken iimiz titriyordu. Onca zaman, Bursa'da birlikte bulunduk. Bir gelip, bilginizden aydnlanma olanan bulamamtk. imdi diyorduk, bizi iner geer Bedreddin Mollamz. Ve yaammz boyunca unutulmayacak bir ac saplanr yreimize... Meyyet srad olduu yerde. Mahmud, dinginliini almt. Byle durdu mu, karsndakine biey diyecektir. Ve dahi diyecei olumsuz olacaktr. Kukuyla baknd. Bedreddin aldrsz belirtiverdi iindekini. - Biz umardk ki, kamunun bana geenler, savamay bildikleri lde bilginin de ardna derler... Ve sanrdk ki, bilgi savatan daha yararldr. stelik, beylie adayln ko yanlar savatracak ok adam bulurlar. Ne var ki, buna ye terli bilgileri olmak gerektir. O yzden krldk. Ve urama dan gemeyi kurardk. Ama, rendik ki, Musa elebi karn damzn ok iyi arkadasnz. Hatrn detmeyi diledik... Bedreddin ekincesiz dizeleyince azarn, irkildi Bayezid. Yznn kzard, yumuk gznn durmakszn kayd sezilmekte... Erturul, Musa ve Meyyet, korkulu bir sessizliin ikirciklenmesindeler. Bayezid sonunda gld... - Demek sizinle bulumak onurunu, Musa karndam za ve dahi Erturul yoldamza borluyuz. yleyse izin verin, katnzda ikisine de teekkr edeyim... Byk bir geveme ve sinirli glmeler geldi ardndan. Bedreddin, olupbiteni hi sezinlememi gibi, srdrd szn. 157

- Karndalarmzn honud olmas, bizi daha bir honud klar... Daha ok konumad Bayezid... Yol gsterdi... Ardna dtler... Konan geni divanhanesinde, kuty minderler dizelenmi. Tm birden bada kurup oturdular... Bayezid at sz... - Sizin iin derler ki, bin yoksulu, bin kusurundan ba lar da, bir beyi, yarm kusurundan balamaz. Haklymlar... Kendi davranmzla rendik bunu. Ama, Bey de in sandr. Kusur iler... Neden balamazsnz o'nu?.. - Balayan Tanr'dr Bey... Bizim haddimiz deil kim seyi yarglamak da, balamak da. Biz, grdmzce kusurlar dile getiririz. Ve iyi biliriz ki, yoksul binkez de ha ta yapsa, bu kendisine ilikindir. Oysa, bey hata yapt m, kamu zarar grr. Bu yzden, onlarn hatalar beyliklerinin byklyle orantldr. Yoksulunki, kendi varyla... Bayezid dnceye dald... Bir yanl kararn, ka kiiyi yitirdiini savalardan bilir o... Beylik ykmn ald anda, kiinin nasl bir sorumluluun altna gireceini, ilkkez sezinlemi gibi irkildi. - iyi ama, bey de insandr, dedim az nce... - Elbet insandr. Kendine ilikin zararlardan kimsenin haberi bile olmaz. Bizim eletirdiimiz, kamuya ilikin ha talardr. Ve yine iyi biliriz ki, beyin kusurunu rtmek, dost luk deil, dmanlktr... nk, yoksulun kusurundan, kimse yararlanamaz. Beyin kusurundansa, dman yarar lanr. Ne denli insan olursa olsun, bey egemenliini bilgiy le kurar, bilimle yrtrse kusur azalr. Ama, genellikle bu egemeni skar... Kendisinin de insan olduunu, insancl zevklerin tmn tadmak istediini dnr. Bunu uygula dnda, beylik gider o kiiden. Hele uyarlara da kulak as myorsa, dnce asndan ynettiklerinden biri dzeyine 158

iner... Dnnz ki, yneteni, temsilcisi, sradan biri olan Beylik, sradan bir beyliktir... Devlet deildir... Diyeceksiniz ki, bu arada insanlk ne oluyor? Ve sradan insanlar devlet ynetirse, sarslmayacak temeller nasl atlmaldr? O zaman yine deriz ki, biz, her kulun bey gibi dnmesi, kiilik sahibi olmas, karar vermesi ve uygulamasn salayacak olan da bilgidir. Egemeni bulunduunuz insanlar bu dzeye getirirseniz, o zaman sizin de insanca davranma hakknz olur... Yoksa, sorumluluunuzu unutur, sry o-bansz brakm, srden biri haline gelmi olursunuz... Bayezid, sylenenleri soluksuz dinliyordu... Azar vard szlerinin iinde. Apak, ekincesiz, hereyi yzne sylyordu insann. Kendisi gibi ok sinirli biri bile, hi gocunmadan dinliyor. Neden? Gzel syledii iin mi? Sanmyor... Sylediine inand, gerekten yzyllardr birikmi, insan beyninin en ince retimi olan bilgiyi tam iermi olduundan... Emir Buhari'nin tmne, hatta babasna bile, ya gidin, ya arlayn, yararlanrsnz syleisinden, dedii lde var... Bo geen Bursa gnlerine yand... Kimbilir daha neler renirdi... Cariyeler, ibrik, leen koturunca, uyand Bayezid... - Kusura bakmayn, size ylesine zlem duymaktaydk ki, gelir gelmez sze tuttuk. Yorduk. Hele bir temizlenin. Bir karnmz doyuralm... Umarz daha nice gnler konumakl ve bilginizden yararlanmakl balarsnz bize... Bedreddin duru duru bakt... - Biz mmkn olduunca erken gitmek isteriz... Daha edineceimiz bilgi, greceimiz bilginler vardr, izninizle bi ran nce gidip, tez zamanda dnmeyi kurarz... Bayezid, ok tutamyacan anlamt. Ses karmad...

159

Burda bulunduklar gnlerden alabildiine yararlanmak iin, sz verdi kendi kendine... Yarn, Erturul Bey ve bilgin,konuklar adna dzenledii av lenlerinden vazgemek gerekiyordu. Hemen buyruunu iletti... Oturdu onlarla birlik... Sofra getirildiinde, yeni bir soru hazrlyordu kafasnda. Germiyan camiinin imam yetiti, daha sofra kurulmadan. Saygyla sokuldu... - Gel hoca buyur. Konuklarmz tanyorsun deil mi? - Tanmayan var m Beyim... Ben dilekte bulunmaya geldim yce kiiliinizden. Ktahya ahalisi daha imdiden doldurmutur krler olsun Camimizi... iki bilginimizden, t istemektedirler... izninizle, bunu haberliyeyirn, diye seyirttim... - izni kendilerinden alnz... Bayezid'in deminden beri deien davran karsnda akna dnyor iki eski arkada. Birbirlerine bakyorlar sevinle... Ve Bedreddin'e olan sayglar birkat daha artyor... Heran sinirlenip, ykl, demesini bekledikleri iin mi ne, onlarn aknl, imamnkini geiyor, byle yant verince... Bedreddin, arkadalarnn neden deiip durduklarn anlamam gibi, ban sallyor... - Madem ahali, bizimle sylei kurmak diler... Boynu muz kldan incedir. imam, bir ksa an iinde, korkusundan he/kesin titredii Bayezid Bey'i bu hale getiriveren insana at. Kendisinin eli gbeinde dikilip kalmasndan daha bir rahatsz oldu... Baknd yresine... Bayezid atld... - Buyrun... Hemen dizkt sofrann kysna... Konuklarla birlikte, uzatt elini... 160

Gece geni divanhanenin, yumuak minderlerinde bada kurup, oturmulard. Devlet Hatun, kaln perdelerle ayrlm kafesli blmenin ardnda, nefessiz konumalar dinliyor... Trke bilen cariyeleri evresinde toplanm. Hanmlarnn yzndeki hayranlktan pay almlar gibi, kprtsz diz kmler. ierde sylei koyulam... Bedreddin brakyor, Musa alyor... Musa'nn azndan daha bir rahatlayarak, Bayezid kapyor sz... Zaman, avularnn iinde yorulan bir hamur gibi. - Musa elebi karndamz, St'te, Bilecik'te oyalan dnz, eskilerle konutuunuzu syledi... Umarm size yararl olmutur... - ok yararl oldu... Kii bilincinin ve direncinin, bir oba dan, nasl bir devlete yneldiini grdk... Gzlerimizin nnde, dnle bugn karlatrarak, durmakszn boyatan bir fidann gelimesini seyreyler gibi... Dedeniz Erturul Gazi'nin, Osman ve Orhan gazilerin yapt iin grkemi daha bir belirdi dncemizde... Sancak beylerinin gc n hangi kaynaktan srdrdklerini anladk bir iyice... Ve korktuk... Biran sessizlik kaplad her yan... Sanki herkes, Bedreddin'in dokunuvermesiyle, geriye dnm, bir geliimi izler gibiydi... - Korktunuz mu? - Evet korktuk... nk grdk ki, bu gelime, kan ve can yitirerek meydana gelmitir. Bu aacn tohumu kanla sulanm, tenle gbrelenmitir... En ksa zamanda, salam bir rgtlenmeye ulamak bir zorunluluktur. Ve aacn ba na kanlar, bu zorunluluktan saparsa, dklecek kan, 161

dkleni kat kat aacaktr... Dn bir obayd belki Kay... Topu tm, - drtyz, bilemediniz bin insan... Bugn yle deil... Yzbinler egemenlii altnda. Ve o ilk balangtaki insanlardan ou, bir bilinmez topran altnda, bu aaca gbrelik etmektedirler... Dedeniz Osman Gazi zamanndan kalanlar belirli... Bir bakta sayverir kii onlar... Ama, yeniler kmakta. Durmakszn gelimekte bir dev gibi... Korktuk ve kendi kendimize sevindik ayn zamanda... - Sevinmek mi? - Evet... Sevindik... Ve dedik ki, Bedreddin, sevinmekte haklsn. Sen durmakszn byyen bu devde sorumluluk almyorsun... Henz hibir sorumluluun yok, belki aday da deilsin. Ama, bir sarslrsa, kabin kii birden yiter?.. Bunca insann hesabn nasl verirsin sen? Sevin ki, byle hesaplardan uzaksn... Belki sen ykn ykleyip dnd nde, devin gereksinimi bile kalmayacak... Sorumluluk asndan kalmayacak. Belki de daha bir artacak gereksi nimi... En iyisini, en ilerisini semek zorundasn bilginin... Ve hi saknmadan sunmalsn bunu kamuya... Yoksa!.. Yeni bir rperti belirdi bedenlerinde... Sesinin tonunda m, baknn duruluunda m bilinmez. Bir ekicilik var Bedreddin'de... Her kelimesini yaatyor insan belleinde... Canlanp, byyor, genileyip yerleiyor bir iyice... Bayezid bile, rkn birey grmcesine kprdand... Bedreddin, sesini yan k (attrarak srdrd... - Yoksa ykntnn altnda kalmak, gelecee bunun hesa bn verememek durumundasn... Binler, milyonlarca in san... zgrln tadn yudumluyor, eitliin kvancna or tak oluyor... Bunlar yitirdi mi, tm kle durumuna indirge nir... O zaman, tarihin ak durur. Vay ki, bu sorumluluu omuzlarna alana... ok gl olmak gerek... Biz, deiliz... 162

- Bir zorunluksa ykmlenmek... Sorusundan belliydi ki, ikirciklenmiti Bayezid... Musa Erturu'a bakt. Erturul, tam yerinden yakalad gibilerden, gz krpt. Musa'ya... Bedreddin yantlad soruyu... - ite asl ondan korktuk... Bir kii, bylesine hazrlk sz ykmlendi mi bu sorumluluu, hem egemenlii ksa srer. Hem egemen olduu insanlarn bu kardelik orta m.L. - Ne yapardnz siz olsanz? - Hemen bilginleri toplardk. Salt Kazasker, Emir Buhari deil... n yapm, kendi dalnda uzmanln kabul ettir mi tm bilginleri toplar, danma kurulu meydana getirir dik. Her uygulamann hesabn verir, yeni uygulamalar iin, onlardan neri alrdk... En nemlisi, adaletin bir salamca durup, eitlii ve kardelii bozmasn engellerdik... O za man belki kii olarak sorumluluumuzdan kurtulurduk bi raz... Bayezid, brknn stndeki ince sar .titreten bir baemeyle, dnceye dald... Sessizlik alabildiine younlat odann iinde... Devlet Hatun, kulan kafese yaptrd arkadan... "Nefeslerini duyuyorum," diye geirdi iinden... Erturul; "Kalsa... Beyliin ynetimini sakncasz ellerine brakrm... Ama, benimki bir sancak... Murad Bey'in yerine olsam, yad yabana gndermezdim bunu," diye dnyordu. Meyyet, birka kez fkeleneceini sanmken, Baye-zid'in yumuadn grmenin rahatlyla yar kapam, gzlerini. "Bedreddin, korkusuzluuyla, sava erlerini oktan geti... istedii biey olmadndan bu... Olsa, yaclk yapard o da," dncesinin gevekliinde...

163

Musa, Bayezid'in dnceye varmasndan kvanl... "Gkbilim konusunda nasl rahat konuuyorsam ben, din ve dnya ilerine ilikin bilimlerde de Bedreddin yle rahat... Gittike keskinletiini sezinliyorum... Gittike olgunlatndan kukum yok... Korkusuzluu burdan geliyor. Biliyor ki, u yeryznde korkulacak kimse ve g yoktur. Bu bilincin etkisiyle, direniyor insanlarn karsnda. Doruyu sylediini kabul ettiriyor herkese... Byk g bu... Bedreddin'in elinde olunca bu g, yapmayaca yoktur. Bayezid bile, kmsenmeyi nasl kabullendi..." Bayezid, sylenenleri iine sindirmicesine ban kaldrd... - iyi ama, o zaman yetkinin paylalmas gibi bir durum domaz m? - Yetkisizin sorumluluu olmaz Beyim... Elbette sorum.luluk orannda yetki de paylalmaldr... Yoksa, yetkisiz so rumluluk, kiinin kuklalamas demektir. Hibir bilgin bu durumu kabullenemez. Hibir insan, bilinliyse boyun e mez byle bir tutuma... Baknz, Tanr ve kul durumunda da szkonusudur bu... Tanr, yasalarn gndermi... ilk uyar grevini yapmtr. Ondan te, kulun uyup uymamas ken di yetkisindedir. Uymazsa sorumludur. Ynetim de ayn dengeyi gerektirir. Kiiyi sorumlu klmak iin, bilgi ve yetki li duruma getirmek gerektir. Bir baka rnek daha vere yim... Sizin de bileceiniz gibi, ngz, bugne dein yer yzne gelmi hnkrlarn en bydr... Bir mr bo yunda, otuz, krk kiilik obadan, yeryzn kaplayan, ykp deviren, imparatorluklar gmbr gmbr tperleyiveren bir devlet kurmutur... Bu devletin temelleri, salt sorumlu luk stne dayanmaktadr. Salt kan ve canla yurulmaktadr harc... Ve demektedir ki, benim okuduumca ngz, "Kesinlikle buyruk verilmedike, kentleri, hisarlar yama-

164

dan vazgemek, insanlarn tmnn kesilmesinden iyilikseverik duygularyla kanmak yasaktr... insanlar hayvan srleri gibidirler... Ve ancak iddetten anlarlar. Kim ki buyruuma aykr davranr, o, derhal giderilir..." imdi bir baknz geriye doru... ngz'n kinini anlamak belki mmkn olur. Han soyundan geldiinden, yaamnn byk ounluunu tutsak olarak geiriyor. Boynuna kpeklerinki gibi dikenli tasma, kollarna ar demirler takyorlar... Genliinin en gzel gnlerini, okumak, renmek ve yaamakla geireceine, kin duygularn ve beden evikliini.gelitirmekle yitiriyor... Bu adam, zincirlerini krd gn, kendisine yaplanlarn hesabn sormakta, ama dnemin egemeninden sormakta hakl olabilir... Deildir ya, kin ateinin snmesi iin gereklidir, diyelim... Tm insanlardan irenmesi ve onlar salt gle ynetmeye kalkmas iin bir neden deildir. zellikle egemen olunca, deimesi, yumuamas gerekirdi... Bilgiye nem vermesi bir zorunluluktu... Yapmad bunu... Birtek ey biliyordu... iddet... Ve kendisi ld anda, devleti ld... nk, oullarnn gc, babalarndan daha iddetli davranmaya yetmiyordu. Her trn uygulamt ngz... Onlara birey kalmyordu... Hulgu, Babr, biraz daha tutundular, Babr ayr bir devletin kuruculuunu yaptndan, hl uzayp gelmekte... Ama, Hulgu, babasnn yntemini uygulad iin, yok imdi... Bu mudur yetkili olmak?.. Bu mudur devlet kurmak? Ve bu mudur egemenlii yetkilinin? Eer bilgiye nem verseydi ngz, bilgi iddeti yasaklayacakt, insanlarn yceltilmesini salayacakt. Birlii, kardelii nerecekti. Ve ngzn devfeti, srp gelecekti, ilerleyip genileyerek... Osman Gazi, alplerinin Urumelinde yaptklarn, ngzn alpleri yapacaklard... Grlm deildir ki, bir devlet kii yaamyla kaytl olsun... iki cihangir vardr ki, salt ykntyla yrdk165

leri iin, devletleri kendileriyle birlikte kmtr. Biri dediim gibi ngz, teki de iskender... Bayezid, gzlerini latarak bakt Bedreddin'e... Sylediklerinin iinde bir kk tutarszlk yoktu.. Yine de dncesini belirtti. - Biz ikisini de byk cihangirler olarak biliriz... Oysa bu anlattnza gre siz suluyorsunuz onlar... Bedreddin, gzlerinin tm duruluunu gzlerine dikti Bayezid'in... Anlatmak istediklerinin sonucunu toparlar gibi yava yava ykseltti sesini... - Kiilikerine sayg duymak bir bortur... Cihangir olmak kolay deil... Ama, bilgi, toplumsal olaylar deerlendirir ken, asl sonularna bakar... Bu sonular douran nedenj---;: ler de ok nemlidir. Sonular lsnde nemlidir. Yad snmaz... Bir bakalm imdi, iskender'in Makedonya'dan, Hindistan'a varncaya yrmesinden ne kalmtr geriye? Yanm, yklm lkeler... Yokedilmi onbinlerce insan... ngz'n tm Asya'ya yaylmasndan ne kalmtr? Gzya , kan, kellelerden yaplm piramidler ve yaklm, yklm kentler... Egemen yapc olmak zorundadr. Yapcysa ka lr... Ykclk daha rgtl, daha geni bir haramilikten ba ka biey deildir. O yzden de, suludurlar... insanla kar , tarihe kar, gelecee kar... - Onlar bunu bilmiyorlard ki... - ite szn burasnda, konumamzn balangcna geldik... Egemenin en byk suu, bilgisizliidir. nk, yoksulun bilgiyi edinecek olanaklar yoktur. Ama, egemen bu olanaklarn en ycelerine sahiptir. Kiisel duygularn doyurmak yerine, kiiliini egemenliinin yaamasna adarsa, bilgiyle zaman kazanr. Kinden, fkeden, ac ver me kt duygularndan arnr... Salamca atar dzeninin temellerini. Yoksa, sorumlu bulunduu insanlara ac ver166

mis olmann gmbrtsyle yklp yiter... Yiter ya, kendini balatamaz. Yittinde bir basnadr... Yitirdikleriyse binler, yzbinler, milyonlar. Bunlarn ln bir dnnz... Nasl dev bir yas meydana geleceini anlarsnz. Bir serime gelip akld Bayezid'in yzne... Gemiin aclarn eker gibi bakyordu Bedreddin'in yzne... rper-mesi artt giderek. Derin bir nefes alarak, korkusunu bastrd... Yeniden glmeye balad yz... - ok korkun bir tablo iziyorsunuz... - Biz izmiyoruz. izilmilerin stndeki- perdeyi aral yoruz sadece... - Evet haklsnz... insanln geirdii aclar sylyor sunuz. Hunharln, sonunda herkese yitirttiini anlatyor sunuz. Geldiinize, bunlar sylediinize ok sevinmeliyiz. Ama, o lde pimanz zaman yitirdiimizden. Bursa'da hcrenize gelmeli, syleyilerinizin tadna varp, her konu da sizden bilgi edinmeliydik. Balayn. Akledemedik... - Dedik size Bayezid Bey... Yarglamak da, balamak da Tann'nn ii... Biz aktarmacyz. Ve amacmz, doru ak tarmaktr... Eer bunu baarabildikse, kendimizi kutlarz. - Baardnz... Hem de uykularmz karacak lde... Dileriz ki, geziniz ksa srer. Osmanoullarnn sizden renecei okey var... Dner dnmez, bizi yoksun klma yn. Egemen lsnde, bilginin de sorumluluu vardr. Belki iskender ve ngz'n en byk yoksunluu sizin gibi bilginleri bulunmamasyd... Kendilerini bir uyaran olmad ndan yanlgya dtler... - Daha dorusu uyaranlar dinlemediklerinden, demeli yiz. nk, iskender'in retmeni, bunca yzyl sonra bile bilginlerin ilkretmen dedikleri Aristo'dur... O iskender'e ne rettiyse, iskender tersini yapmtr bizim bildiimiz. - Ne yazk... 167

- Belki de deil... Tarih gelecektekilere ders vermek is temitir... Yeni bir susku, salonun tavanna asl kald... Meyyet, oktan yerinde kayklarak uykuya dalmt... Musa ve Erturul uyanklklarn srdryorlar... Bayezid, hafif doruldu... - Doyum olmuyor syleinize... Yorgunluunuzu bile unutturuyorsunuz bize... Ev sahipliimizi tam yapamyo ruz... Dinlenmenizi salayamyoruz. Sabahleyin uzunca bir yoldan geldiniz. leyin halkn dileini yerine getirdiniz. Gece, yary geti, bizi uyarmaya, aydnlatmaya devam ediyorsunuz. Oysa dinlenmeniz gerek. Bize izin... Yarn, kaldmz ySrden srdrrz, saknmazsanz... - Saknmak, grevimizi balanmaz lde aksatmak demektir... - Saolun... iyi geceler... Kalkt... Kapya yneldi. Kap kendiliinden ald. Bayezid ktktan sonra, bir glge gibi kapdan salan avuba, yerlerinin hazr olduunu, yandaki dairelerin kendileri iin ayrldn bildirdi. Cariyeler, ellerinde ibrikler, leenlerle koutular... Erturul, gzlerinin parltsnda, tm hayranlklar toplamcasna bakyordu. Bedreddin'in kalkmasn bekledi. EHe-rini sezinlemeden gbeinin stnde birletirerek yol verdi... - Siz buyrun... Ardndan Musa yrd. Erturul yle duruyordu. avubamn yol gstermesiyle, odalarna gidecekleri koridora girince, fsldad Musa'nn kulana... - Bayezid'i hamur gibi yuurdu... Bu baka... Bamba ka...

168

- Getirdii tanklar ok glyd... Bir hayranl bir fiske de ykmak kolay deil... Bey oullarna hep cihangirler an latlr. Nasl yceldikleri, nasl dnyaya egemen olduklar, ayrntlaryla sunulur. Ama, bu ynden baklmamtr hi... - Dorusu atm ben de... imdi dnyorum... De erlendirmesi ok hakl... Devlet Hatun, usullack ekildi kafesin nnden... Cariyeler kpirtlaryla izlediler o'nu... Geni, yumuak yatann bana vard. Soyunup bekledi Bayezid'i... Kocas, kapdan girdiinde, sarho gibiydi... Yatan stne oturdu... - Bize retilenler hep yanlm hatunumuz... Anlat lanlar bir bir ykt konuumuz. ardk... Bilginin reten den, syleyene nasl deitiini grmenin aknl bu... teki anlatm, eylemimize uygun olduu iin, bize daha doru geliyordu. Ama, imdi dnmekteyiz ki, dorusu budur. - Dinledim efendim... rendim... - Dinlediniz demek. Ne iyi etmisiniz... - Dilerdim ki, dndnde, salamca tutalm eteinden. Ve dahi brakmayp, ocuklarmzn eitimini bilgili ellerine teslim edelim... Bayezid, derin derin bakt karsnn ablak, yer yer alazlanm, beyaz yzne... - Asl biz dilerdik ki, hi brakmayp, kendimizi eitelim... Sonra kalkt. Soyundu... Karsnn at yorgann iine kayd... Ban ellerinin altna alp, tavann yaldzlarnda gezdirdi gzlerini... Devlet Hatun'un da yattn, kendisi gibi, tavana dalp aznceki konumay birkez daha aklnn derinliklerinde aktarp dnderdiini sezinlemedi... 169

Sabahn alacal bir tl gibi yelleninceye yle kaldlar. Sonra arlaan gzkapaklar, yenileen bedenleriyle, kendilerini uykunun kaygszlna braktlar.

170

Karatay Medresesinde son ortak derslerini verdikten sonra yola kacaklard. Mara'a dein birlikte gidip, biri dou'ya, biri gneye inecekti. Hazrlklarn tamamlar tamamlamaz, Meyyet, Kervan-c'y haberliyecekti. Onlar, Konya'da, Fevzullah'tan ders alrlarken, birka kez gidip gelmiti kervanc. Her kezinde, yolculuk gnlerini soruturup kendisinden bakasyla anlamamalarn nermiti. imdi, yeniden geliinde, gideceklerini duyar duymaz, buyruklarn bekledi. Meyyet, sabahleyin yola klacan renir renmez, Kervanc'ya durumu bildirmek iin, kapya yneldi. Elinde sazyla iri bir glgenin, eii kapladn grnce, zplad ilkin. Daha Bursa'da sz verdikleri zere, Abdal Boa ile, Cavlak Toga gelmilerdi demek. Savatan el yuyup, bilgeye yoldal amalamlard sonunda. Glge, biran ikircikli duraksadktan sonra, kandil aydnlna girdi. Yar d krkl, yar sevinle karlad Meyyet...

171

- Vay Satu emmi... Sen misin? Buyur gel... - Benim Molla Meyyet... Rahatszlk vermekten rkerim. Bedreddin seslendi bukez... - Ozan emmimiz salt kvan verir bize. Rahatszlk ne demek ola? - Yoksa kendini naza ekip, bizi yakartmak mdr ama c,- diye tamamlad Musa. Satu, o zaman direnci ksa kesip, hemen yanlarna reklendi. - Konya gidiinizle alkalanmakta. Sizi yitirmekten znl znl sz ediyorlar. Son konumanz dinledim. Tm alkm, kendim sunaym istedim. - Beeniniz mutluluk verir bize,- dedi Musa. - Demek burdasn da, uramadn ka zamandr. Darldm ozan emmi,- diye azarlad Meyyet. - Yok... Ben de yeni geldim. - Gelir gelmez niye haberlemedin bizi, -dedi Bedreddin. - Bunca zamandr lkemizin zlemiyle burulmu yreimi zi serinletmekten mi ekindin? - Bundan ekinilebilir mi Bedreddin Bilge... Dndm ki, sylemeye demez... Ve dahi zn kiiye kalmaldr, kvan kamuya duyurulmaldr, demi ustalarmz. birden irkildiler. Bedreddin, tmnden nce davrand; - Hangi olumsuzluklar dile getirmekten saknrsn ozan koca? - Anababamza biey mi olmutur? diye steledi Musa. - Kad israil yoldamz da, Kazasker efendimiz de, sa esendi biz yola ktmzda. Meyyet, dalgn dalgn bakt. - yleyse, sylesene bire Satu Emmi... Nedir aznda dnendirip durduun? 172

Satu, suskun suskun yere bakt. Sonra; - Bunca olumsuzluu anlatp, keyfinizi karmak iste mezdim. Szleri bir bask arac gibi bindi omuzlarna. de, ilkin bzldler. Sonra Bedreddin'n toparlanmasna uyarak, ar ar doruldular. Gzlerini gzlerine dikti Bedreddin. Gerei renmenin susuzluuyla kararl kararl bakt uzun sre. Sonra, ince sarn uuturarak, ban sallad; baklar kararl bukez... Satu'nun bildiklerini renmeden rahat etmiyecek. - Anlatn bakalm, olumsuz ileri... Satu direnmeme kararn almt zaten. Madem birkez ucunu sylemiti, devam etmesinin bir zorunluluk olduunu bilmekteydi... - Belki siz ordayken kulanza alnmtr. Ulah, Macar ve dahi Srp, Papa'ya da snp, Bizans'n yardmn sa layarak, bize svanmak pundunu kollarlard... Bedreddin, gzlerini at... - Evet evet... Emmilerim Bursa'ya geldiklerinde, byle biey demilerdi. Yoksa gerekleip ok kayp m verdirdi ler bizimkilere... Oysa pek ummuyorduk. Kendi kendimize demekteydik ki, Avrupa daha Osmanolu'nun annacna varamaz... Varsa bile, yenemez... - Kendinin kendine demekte olduu doru... Benim an latacam baka... - Anlat bire gzn sevdiimin ozan emmisi, -diye sze girdi Meyyet... -Bizim yanmzda da sz sslemek iin dolandrma... - Balayacak yeri bir bulsam, siz sus deseniz sus mam... Ne var ki, hep sonu gelmekte aklma. Gelende de, dolanmaktaym dili yanm azap hmar gibi... - Dnd... 173

Gzlerini kapatt... - En iyisi batan balamak... Dedik ya, pundumuzu kollamaktalar. andarolu lp Edirne saltanatn Lala ahin'e braktndan, seninki de, devinmekte Hnkr Urumeline gesin iin... Birgn bir de bakarlar, Srp kral, tekilerin de gnderdii yardma gvenip, snrlarmzdan ieri dalmtr. Ve dahi, Edirne stne doru at koturmaktadr... Bizim gaziler, alpler toplanmlar. Bylesi dmann annacna ordusuz varmak adem yitirmektir diye karar vermiler. Ve dahi, kardan bakar olmular. Srp kiral, elini kolunu sallayaraktan gitmekte ki, nne ardna bakmamakta... Lala ahin, name stne name, yakrc stne yakarc gndermekte gemiyle, atla... A-man Hnkrm yeti... Yeti ki, Urumeli elden gitmekte, diye... Bu arada, Hac il Bey komutasnda, bir byk takm dzenlenmekte... Rumeli kocalar, abdallar, erenleri ve dahi baclarndan, drtbin altl seilmekte ki, her biri bir orduya bedel... Emmileriniz ve dahi ben de bu takmn savalar arasndayz... Srp kral, tm Ortaavrupa'dan e-dindii yardmla, ben diyeyim elli bin kii, siz deyin yetmi bin kiilik bir ordunun komutan... Makedonya ovalarnda, enlik yaparak ilerlemekteler. Edirne stne, keyifle gel-mekteler ki koca keklerin ounluu, mal derdini unutup can derdine dmler... Kimi boaz atlayalm, glenince dneriz, demekte... Kimi Edirne'yi boaltp, arkadan dolanalm... Nefestendi, keyifle bakarak. - Biz drtbin atl, kanat takm eski zaman devleri gibi dolanp durmaktayz keferenin ardnca... Kefere askeri, hibir gle karlamamann leninde... Yryor bire yryor... Vardar o-vasnn tm balar, kefere ordusunun arap gereksinimini karlama abasnda... Bir dnn, arab zaten nldr Vardar Yenicesinin... Kzlar deseniz, bizim aknclarn pek ouna vurumay unutturmakta... Keferenin askere

174

yazlm erleri ise, arab ekip klc kuanmann gcyle daha bir pervaszlanca, o gzelim dilberlerle gnl elemekte... Bir enlik ki, anlatlas deil... Her gittikleri yerde apulun, srklenip soyulan ve dahi hemen ardndan o-Imu bir yemi gibi ktrdetilen dilberlerin hesab yok... Kz kadn, bebe yal dinlememekte, arabn arpkln-daki kof yiitler... Biz aknc kocalar, kudurmaktayz, yryen ordunun ardnca ilenen ktl grmekten... Uzatmayalm, hal ordusu, Edirneye vard varacak...Meri rmann derin kollarndan, Tunca kysnda son molasn vermekteler... Kendi hesaplarnca, Edirne'de naslsa bir byk vuruma olacak... Ve dahi nice byk olursa olsun bu vuruma, kazanacaklar... Baksana, bunca yol geldiler. Bir adem nlerine kabilip sormad, hey yaban, nerden gelip nereye gitmektesin, diye... Gvenceleri bu... St beyliinin aknclar, hepten suskunlua kapld ki, kefere aklna gre, dilerse Anadolu telerinde bile srp kabilir... Eh, keyifler bylesine denk olanda, tanp gelmi arap flarnn tmnn birden az alr... Toplanp srklenmi dilberlerin ve dahi hnerbazlarn, en gzel hnerleri ortaya salr... Yaktklar alan atelerinin alaz, orman yangn gibi, yzlerce fersahtan belirtiyor kzlln... Zillerle, borularn amatas, yredeki tm vahi mahlukat korkusundan titretmekte... Flar durmakszn boaltlyor... Oyunlar, koyunlara ekilen dilberlerin buusu, bir iyice sersemletiyor asker dediin devirmeyi... - Merakla izlediklerini grnce, durup szd n de... Sonra, daha bir helecanla srdrd anlatm... - Dedim ya, biz drtbin atl, bu koca ordunun izini inemekteyiz gnlerdir. Bir yanlarn Tunca rmann gvenine verip, ardlarn tmden glerinin kaygszlna brakarak, elenceye dalanda, her yandan gzaltna aldk Hac il Beyimizin buyruuyla...

175

Baktk ki, ilerine kadar varan bizim gzcleri bile sezinlemezler, ilettik durumu koca il Bey'e... Seninki bir yerleti atnn eerine... Sakaln avular iine alaraktan, bir dald gitti ki, eyvah, dedik, biz bize... Bu koca kendinden geti. Anlalan iilen arabn kokusundan sarholad... Deilmi... Gnahn almz koca akncnn... Meer bir dzen dnmekteymi eski kurt... yle bir dzen ki, anlattnda, bizim bile aklmz at... Bunca yllk sava erleriyiz... Bunca eski kurda yoldalk etmiiz vurumann her trnde... Bylesin! aklmz almayp beynimiz kafatasmzm tavannda zplad bizim bile... Takmbalarn, kolbalarn demedi acele yresine... Gvurun enlii srpgitmektey-ken, yrede nice koyun, kei ve dahi bota bulunan mek-kare hayvan varsa, tmn toplattrd... Acele, am ralar yontturdu, yontturabildiince... Kolarn, erkelerin kvrk boynuzlarna, hayvanlarn semer atmalaryla, eer kaltaklarna balatt bunlar... Drtbin akncnn, iki binini ayrd... Kendi komutasnda, ard diye alakodu... teki i-kibinimiz, daldk bir yandan... Takm takm ayrldk biz dahi... Bir iki sra dizelendik... Hac fi Beyin dzeni zere, hazrlmz grp, gzlemcileri yolladk yeni batan... Baksnlar ki, enlik alan nice bir ekle girmitir. Gzlemciler, dnp eittiler ki, iler tam kvamndadr... Keferenin nbeti olarak grevlendirdikleri dahi, sarholuun son kertesinde kula atmaktadrlar. Durulmaz gayri elbet... Atlarla nlerini tuttuumuz ral, srleri latp, salverdik... Davullar tablalar doup, hep bir azdan naralanarak, bir salvet eyledik ordughn stne doru, aman... Srler, rkt m gmbrtmzden!.. Katrlar katp, kolar boynuz alaraktan bir seyirtmeye balad. Biz ardndan, palalarmz, nacak ve dahi snlerimizi ekip at koturaraktan bir daldk harman yerine dalar gibi... Keferenin sangln-

176

dan akl ap, zvanas yerinden oynad. Srler ldak alaylar gibi dald ordughn iine... Biz amansz saldrdk nmze gelene... arabn mahmurluundaki devirme savalar, kllarn ekerek bir hrlediler birbirlerinin stne... Gecenin karanl iinde, biz atlarmz geri evirip, sardk evrelerini. Bir seyrana daldk ki, gzlerimizle biey grmesek de, kulaklarmzla iitiyoruz olupbiteni... Feryatlar, inlemeler, bart ve dahi brtler kaplad gkyzn... inan olsun, iki pala sallayp, bir sunu ssmeden, atmzn sava helecann bastrmaa uramaktayz... Ve dahi keferenin devirme askeri birbirini krmakta ki, bir koca ordu dzenleyip, amansz bir meydan sava vermi olsak, bunca ustalmzla biz beceremeyiz... Kimi, kendi yoldan drtklemekte uzun mzrayla. Kimi kolarn -ltsndan korkup, Tunca'nn derinliinde nefeslenmekte ki, ilk hnkrtsnda boulup gitmecesine... O gmbrt a-rasnda, arada bir biz kztryoruz kavgay... yandan anszdan bastryor, beyaz donlar, gmlekleriyle mezar kaknlarna dnm aklszlar biiveriyoruz. Biz at srp geri dndmzde, onlar tamamlyorlar bizden artk kalan... Gece karanlk m karanlk... ralarn, mumlarn ndan, bizim grltmzden rkm olan hayvancklar, kendilerinden korkmu askerleri de nlerine katarak, Tunca'nn suyunda debeleniyorlar. Su, onlarn n da sndrdnden salt ses geliyor gayri... Ve dahi seslerin giderek azalmasndan anlyoruz ki, kefere kendisi, kendisini tketmitir bir iyice... Bize kalsa kalsa, son kesentilerin ayklanp yitirilmesi kalacaktr... Durur muyuz... Hac il Beyimizin gk gmbrts gibi yanklanan son komutuyla, tmmz birden tk kalntlarn stne... yle bir dzen kurmutuk ki batan, biz bizi biliyoruz... Kefere bilmiyor bana gelen nice itir... Kaan bile kurtulabilmemek-

177

te... Ya palalarmza teslim etmekte kua cann, ya rman serin sularna... - Yeniden durdu... Ban gsne yatrarak, dnd szlerini toplamak istercesine. Sabrla bekliyorlard... Kaldrd baklarn. Gzleri alev alev yanyordu... - Bir gen sra halinde dizelenmiiz biz... Yoldalarmza olanak tanyarak, durmadan daraltyoruz genin kollarn. Ve dahi giderek, bir yarm ay durumuna giriyoruz... Kefere, gne altndaki kar rnei, durmakszn erimekte... Ve dahi zaten gne de, gl yzn gstereceini mutulamakta... Karanlk aydnla dnt dnecek... Sabahn lts, ilevimizin sonucunu herkese gsterecek... Dalarn ba gerirken, ormann koyuluu daha bir belirginlemeye balyor... Aman yok bu urada... Aman dinleyecek zaman ve olanak olmadndan. Durmadan kalkp iniyor kollar... Ve durmakszn kan szyor palalarmzn, nacaklarmzn ucundan... Yklm gvdeler ynlayor... Kesilmi balar, tperlenemiyor bile... Karanln iinde, slklarmz, seslerimiz birbirine karm... A-ma, sralarmz birtrl karmamakta... Atskl demiti Hac il Beyimiz... Atskln, yani sizin anlayacanz molla yeenlerim, zengi yapkln yitirmiyoruz ta atlasa. Yitirmediimizden de, krlmyoruz biz... Kryoruz durmakszn... Sabah aydnl, nurlu bir bilgin yz gibi gkyzn, topra ve dahi bu ikisinin arasndakiler! latmaya balaynca, anlald durum... Ben ki, bunca savata pala sallam, bunca uran en koyusunda, kol bacak, gvde ylemekle tannm eyholu Satu'yum... Ben ki, hibir ya acsna yz buruturup, gz krptrmamm... Ben dahi, bam evirdim ortalk aydnlandnda... Neden derseniz, insanlar, sanki kasap ktnn stne yatrlp, kurt kebaplarn satrlaryla kymaya dntrlmlerdi... Tunca rmann stnde, kefere kellesinden sallar 178

-neydana gelmi... Geni alan insan kanyla kpkzl kesildi... Kar kzan, toplayp geldikleriyle birlikte, sanki yer lm, gkten bulutlar da olup stlerine kapanmcas-bir yn ezik bzk et paras kalmt o koca ordudan... Kurtulabilenler, yok denilecek kadar az... Balarndaki biriki kavat, daha ilk kargaalkta selmeti kamakta bulup syrlmlar... bebin asker, yana doru seyirtip, suya batp kalmaktan kl pay kurtulmular. Bu kavgadan ve kendi krmlarndan kurtulabilen, ite buncack... Biz at srp ardlarma dtmzde, krmak gelmiyordu gayri i-imizden. Tutsak ettik tmn... Tuna ortalarnda balayp, Vardar Yenicesinden arapla beslenerek, bir gibi byyen kof yiitler ordusu, eriyip tkenivermiti, Hac il Beyin drtbin akncs-nnde... Bedreddin, sakallarn okad parmaklaryla... Musa elebi'nin parltl yz daha bir aydnlanmt... Meyyet, keyifle kkrdyordu, szlerini bitirirken Satu... - Dorusu yaman kocaym Hac H Bey... - Bylesi bir dzen kolay kurulabilemez... Kimbilir Urumeli nasl korkuyor imdi bizimkilerden? Satu, ban yere edi... Kederli baklarn gstermek ten saknr gibi, omuzlaryla kaplad kulaklarn... Meyyet, drtklemek istercesine, yeni bir sz att. - Hac il Bey takmndanz dediniz mi, hisarlar g gveriyrdur nnzde... - yle olmasna yle Meyyet Molla... yle ya!.. Yeniden dald Satu... Birden kprdand Bedreddin... Bylesi bir baardan sonra, ozann srp gelmesi anlamsz deil miydi? Mutlaka olumsuz bieyler vard... Sordu... - Bir olumsuzluk srklemi seni buralara... Umarm ki, ok kt bir i gelmesin lkemizin bana... 179

Satu, derdinin anlalm olmasndan ikircikli, ban kaldrd. Gzleri dolu doluydu. Bir sre szd karsndakile-ri... Ar ar yeniden balad sze... - Bir olumsuz^k, evet... Geldi bir olumsuzluk... Beylii mizde, ilk hyanet ve ilk cinayete tank olmak bahtszlna da uradk, bu byk baardan sonra... -Anlamadm... - Hyanet mi? - Cinayet mi? Satu, szetmek istemezce bakyordu. Ama, ardardna sorulan sorular, bir zorunluluk haline getiriyor anlatm... Dudaklarn bzd, iini ekti uzun uzun... - Evet, hyanet ve dahi cinayet... Hac II Bey'in bu dze ni drt bin akncsnn abasn birletirmi... andarolu Ali ve dahi Lala ahin'in tm yakarlarn, hatta Urumeline gemekten ekinip Anadolu yakasnda oyalanan hnkrn korkusunu bile boa karmt, ilkin birka gne daha dodu sandk, yremizde... Yetien bizi alklyor, utaan tahsinleyerek vgye bouyordu... Tm Urumeli kocalar, Hac il Beyin yresinde, k evresindeki pervaneye dn mlerdi... Bizim kaybmzn ad bile edilmezdi bu kavga da. Ama, Ortaavrupa, asker karma gcn tmden yitir miti... lenler birbirini izliyor. Trenler, gmbrtmz gkkubbede yanstyordu... Sonunda, Lala ahin, Edirne saraynda bir len dzenledi... Tm Urumeli kocalarnn bulunduu bir byk toy hazrlam... Biz kendi aramzda, pryanlar, tandrlar yaparak, soframz dzm ve dahi, Hac H Beyin eteine sarlmtk... Brak koca, bir dlein toyundan hayr kmaz, gel bizimle bile doyun, demitik... "La ahin, bugne bugn benim komutanmdr, toy ars bile olsa, buyruudur gitmekliimiz. Hocakalp hoa do-

180

yunun," diyerekten, atsrp gitti... Gitti ya, bir dahi gelmedi Hac il Beyimiz... Tm Urumeli, Anadolu ve dahi Hnkr kendisi bilmekte ki, Lala ahin domuzu, drtbin yiitle alt-mbin kiilik bir orduyu yitirmenin onurunu, canyla detti il Beyimize... Musa elebi, ucundan kyndan da olsa, devlet ynetiminden haberli olmann aceleciliiyle atld... - Bylesi bir yiite kymaya eli varmaz kimsenin. ste lik, eski gazilerden Hac l) Bey... - Vard elebim... Biz Lala ahin'in kskanln bilmek teyiz ok eskiden beri... Hatta, Abdal Boa'yla, Cavlak To ga, pala ve dahi nacaklarn ekerek, Lala ahin'in otana baskna vardlar... Niyetleri oydu ki, Hac il Beyin cn ala lar ve dahi tm gazilerin gzyalarn kurutalar... Ama, olay larn sarpa sardn anlayan kek, Hnkr kaftannn alt na gizlenmi ve dahi, ecel olduuna yemine varm... - Ya peki onca Beylerbeyi?.. Onca aknc kocas?.. T m suspus, yere mi bakmlar? - ite benim canm skp sava braktraraktan, yollara atan da bu ya Bedreddin Mollam. Hr karp, bir koca da ha yitirmenin anlam yok, birkez yanllk olmu, bir dahi ol masn diye boyun bkmeleri delirtti bizi... Emmilerin, sa vatan elyuyup, benimle bile, seni aramaya geleceklerdi. Stkmz syrld, Osmangazi oullarndan da, beylerinden de. Ve dahi bize yle gelir ki, bunun ard gelecektir. Neden dersen, suu ileyen cezalanmamaktadr... Satu susmutu... Drd birden, balarn nlerine eerek, dnceye daldlar... Hac il Beyin yasn tutarcasna... Bir sre sessizlik solukland odann iinde. Kandildeki ya tkendi... Fitil, czrdyor... Ve fitilin czrts, tmnn beynini trmalyordu. Ama hi biri, kalkp kan-

181

dile ya koymay dnmyor yine de... Bir dermanszlk kaplam bedenlerini. Sanki, bir bynn iine girmiler... stlerinde, bulutlanp, rtleen -zn, kprdansalar bys bozulmucasma tmn kapsayp, yitiriverecek... Son bir kez alevlendi fitil... Sonra, czrtnn sesini bastran, bir "pflemeyle, snd... evrelerini alan karanlk, tmn birden irkiltti... Dikilip kaSa'ilar birsre... Birbirlerini gzlerini aradlar... Meyyet, tmnden nce davrand. stlerine ken sknty srtlarmcasna doruldu ar ar... Yan odalardan birinde, yanmakta olan kandili getirmeye gitti... Satu, karanlkta daha bir arlaan sessizlii yrtmak istercesine, bouk bouk seslendi... - Hakl mym, brakp gelmekte? Sessizlik onaylad sorusunu. Bedreddin, kendi kendine gibi konutu. - Emmilerim n'oldu? - O fkeyle son birkez diyerekten, daldlar Urumeli de rinliklerine... Ben yola karken, bir haber yoktu. Ve dahi denilmekteydi ki, Evrenos Gazi ve ince Bey takmlar, on lar aramaktadr... - Anlald, Hac il Beyin yanna tezden gitmek istediler... Yazk... Yeni bir sessizlik, Meyyet kandille aydnlatncaya evreledi karanl... Ar ar yataklarn yaparlarken, Satu, curasnda bir a-tn lklarn dillendirmeye balad...

182

8 Kuds'te oyalanma amac sona ermiti Bedreddin'in. Ibni Aklanla, yaptklar incelemeler bitmiti artk. Karlkl, konumalar yeterince aydnlatmt Bedred-din'i. Aklan, btn yaam boyunca, rendiklerini, usta sorularla sap bitiren gen bilgeye sevecenlikle, esenlikler dilemiti. Oturduklar kira evinin sofasnda, Meyyet'i bekliyor Bedreddin. En ksa zamanda, bir kervan bulup, Kahire'ye doru yola kmalarn nerecek. Ama, Meyyet grnmyor ortalkta. ilkin, sabah orbas iin, arya inmitir, diye dnd. Gne, kulua doru izince eimini kzgn kzgn, gere al veriini de grveriyordur, dedi. Sonra, bir kitabn satrlarna dalarak unuttu Meyyet'i de, yolculuu da... Naslsa, le yemeini anmsatmak iin kar gelir. Ve naslsa, ekie ekie yemek yedirmeye oturtur onu. Bugn olmazsa, yarn hazrlk grrler... Yok... Yolcu yolunda gerek.

183

Oyalanmak, zaman yitirmektir. Ve Meyyet bilir huyunu. Birkez gitme karar ald m, yerinde duramaz olduunu ok iyi bilir. Bildii halde, neden gecikiyor... iinde beliren helecan, okuduunu tam anlamasna engel oluyor. Gzleri satrlarda yeniden yeniden gidip geliyor. Kelimeler, cmleler yaban yaban bakyor ilkin. Sonra zorluyor kendisini. Ve yeniden dalyor satrlara...

Meyyet, saaklar birbirine deen evlerin koyu karanla brd dar sokakta, adm adm izliyor nndekini. Harmaniyesinin ularn iyice toplam. Bir omuzu, srtndaki zembilin arlndan nerdeyse duvarlara srtecek. "arda ne bulursan doldurur musun Zembilin iine... ek bakalm imdi ykn," diye syleniyor kendi kendine... nnde, kocaman admlarla yryen zenciyi karmamak iin de, seyirtmekte bir yandan. "Bire, yemini yklenen eek gibi gitmekteyim," diye dnyor. "Adem, hi olmad ucundan tutar bunca ar harcn..." Ne gezer?.. Daha bir hzlanyor zenci... Ve koaradm izlemesini srdryor Meyyet. Sokaklardaki kaplar sayar gibi gidiyor. Belleine kazmak istercesine szyor evresini. Ama, karanlk, grmesine engel... Sonunda bir evin nnde duraklyor Zenci... Meyyet aral yitirmeden dikiliyor olduu yerde. Sana, soluna baktktan sonra, kapnn ipini ekiyor nc...

184

Almaynca, kez tokmaklayp, azbiraz bekledikten sonra, ksa, kesik bir kez daha tklatyor. ierden, kaln, erkek sesine yakn bir ses fsldyor. - Kim o? - Benim yabanc deil... Kap usullacak alyor... Sanki bir kol anszdan ieri ekiyor Meyyet'i... Bir mumun aydnlnda, avluyu geiyorlar... Kaln duvarlar ykseliyor drt bir yanda. Tam ortaya gelecek biimde, d duvarlardan da daha kaln duvarlarla rlm avlu... Darack bir kapdan giriyorlar... ierisi aydnlatlm geni bir salon... Kk kk hcrelere ayrlm... Yerlerde yumuack minderler... Hcrelerin, kaplarnda ar, atlastan perdeler... Ayakl kasnaklar stnde, geni, parlak bakr siniler var. Yal kadn kapdan sokarken, zembili alakodu... Meyyet, evresine baknarak girdi ieri... iri yar bir zenci kle, ellerini gsnde aprazlayarak eildi... Kzl kuana soktuu bir ince palayla, kiinin gznde daha bir devleiyordu. Geni paal alvarn ltarak yer gsterdi... Meyyet, gsterilen hcreye girdi hi sessiz... Yumuak mindere bada kurarak oturdu... Srtn, kuty yastklara yerletirince, aklna geldi Bedreddin... Gld kendi kendine... Dnyadan habersiz, Aklanla tartmaya dalmtr imdi... Gndzki, tartmadan biliyor ki, bu akam, sabaha balar onlar... Aklan'n hcresinde, kandillerin biri biter, bir bakas yaklr... Sezinlemez bile Meyyet'in nerde olduunu... 185

Oysa bir bilse... Yksek tavandan sarkm avizeler, kandillerin n bir renk leni haline getiriyorlar. Kristaller maviden sarya, yeilden mora yank yank beziyor gzn. Derinlerden bir tatl ses dolduruyor kulaklarn... Ud, tanbur ve tef bir uyum iinde klarla oynayor... Zenci kle, sininin stn kck tabaklar iinde, eitli yiyecekle donatyor. Gidi geliler durulmaya balarken, iyi srlanm bir koca testi, iki de gm tas brakyor. Meyyet, keyifle geriniyor oturduu yerde. Ellerini outuruyor. Tas iki konduuna gre, bugn gnln yapt kumrusunun... Gnlerdir gelip gidiyor... Gnlerdir gz szmekteler... Ne var ki, tas hep tek konulmaktayd sininin stne... Bu gn, yaamnn en gzel gecelerinden biri balyor Meyyet iin... Kumrum dedii oyuncu kz, hcresine gelecek. Bir gelse... Sonra bir... Kkrdayarak susuyor Meyyet... Birkez gelsin hele... Birkez otursun yanbana... Hcrenin perdesi aralanyor... Meyyet bir bakyor ilkin. Sonra, gzlerini yar kapatarak, bekliyor biran. Yeniden ar ar kaldryor gzkapak-larn... ince, en incesinden Hind ipeklisinin pembeletirdii portakal iriliindeki gslerini gryor ilk. Omuzlarnn yuvarlanda, belinin inceliine dolatryor gzlerini... Kalalarnn kvrm dalgalanyor beyninin derinliklerinde... Dudaklarnn kaln kvrkl... ince burnunun, onurlu kalkkl... Gzlerinin kristal yanklarn krelten kl bakla-

186

r... Kendinden geiyor Meyyet... Daha bir kayklyor olduu yerde. Kollar kprdamaz oluyor. Bedeni bir halsizliin ezgisiyle kesik kesik... Hemen ardndan bir cokuykseliyor karnnn derinliklerinden, sezgisini artrp belleini aydnlatan. Grd gzellii tm gcyle ekip almak isteiyle dikiliyor Meyyet. Parmaklarnn stnde sekerek yaklayor kz... Dudaklarnda glcklerin en scayla, tam annacna diz kyor. Meyyet hemen uzatyor elini. Yanna srklyor sevecenlikle... - Geldin mi? - Asl gelen sensin efendim... Nasl sevindirdin beni bir bilsen... - Sevin... Benim malm o... Surdasn ya imdi... - Hep burda olmak dileiyle... ince, kk parmaklaryla testiyi yakalad. Narinliinden umulmaz bir gle kaldrp, taslara arap boaltt... Gm taslarn iinde, kzn boyal dudaklar gibi ldad arap... iki eliyle kavrad tas uzatt kz... Meyyet, parmaklarn avularnn iinde tutuklayarak, son yudumuna dein devirdi tas... ince parmaklar, bukez sininin stnde gezinerek, dudaklarn okad Meyyet'in. Kara sakallarn yellendiren bir incelikle, yanaklarnda elinin ayasn dolandrarak lokma lokma sundu mezesini... - Birok armaan getirmisin bana efendim. Birok zah metler etmisin... Zahmet senin klen olsun kumrum... Meyyet de... Aceleci bir atlmla, sarlmak istedi kza... Bir kk ka nat rpn gibi uzaklaverdi...

187

Yeni bir tas, yeni mezelerle lkln bedeninde gezdirdi Meyyet'in... - Nasl teekkr edeceimi bilemiyorum efendim... Ku ds arsnn en gzel ipeklileri, am ustalarnn pek pa hal kpeleri ve daha neler... Bir benim iin mi bunlar? - Daha istediklerimi bulamadm dilberim... Aradm... Tm ary dolandm... Ne grdmse, sana layn bula madm... - Oh efendim... martyorsunuz beni... - Asl maran benim... Tm Kuds'n bir sekiine can n verecei bir kumru, bana arap sunmakta imdi. Tann'ya nasl bir adakta bulunmu olmalym ki, bana bu d l balamakta... - Buyrun efendim... Afiyet eker olsun... - Sen... Sen imiyor musun? - yle gzel iiyorsunuz ki... Size bakmaktan kendimi unutuyorum... Her tasn gidip gelmesinden sonra, kesik kesik dnyor Meyyet... "Abdal Boa emmim, beni grmeli imdi... Hnkr gibi hurilerden, kevser gibi arap yudumladm bir grmeli... Kimbilir nasl afallar... Molla yeenim, akl bandan uurmu ki... Bir dahi dnmezlenesiye," der... "Desin ...Gerekten de uurdum aklm... Ama, ylesi bir dnya buluyorum ki, deer aklszla..." Taslar gidip gelmekte... Arada bir duraklama oldu mu, kz ayaklanmakta hemen... Derinlerden gelen mziin dalgalanmalarna uyarak salnmakta. Parmaklarnn ucunda dnerek, stndeki ipei notalara uygun bir yumuaklkta hrdatmakta... Yeniden uzanmakta bukez Meyyet... Kendiliinden doldurduu tas, ncekiler gibi bandan devirmekte. Kz iiyor mu, yoksa testideki arab durmakszn kendi188

sine mi sunmakta, kard artk Meyyet... Sormamakta... Mzik, giderek yaknlamakta... Ud, beyninin iinde bir yerlerde alnmakta... Tambur, kulaklarnn memesine asmakta tellerini... Def, kzn ayaklar altnda kprdamakta... Iklar giderek kararmakta... Meyyet'in gzleri kocaman kocaman... Ama, yine de, baktn tam grememekte... Perde daryla ilikisini kesercesine kapand... Kz, bir yorgunluk arasnda, dizlerinin dibine dt... ipek giysilerinden kurtulan bedeninde, ter tanecikleri ilenmi. Gl stnde i gibi donuk parlaklklar gzlerini alyor Meyyet'in... Elleri uzanyor... Sessiz bir sokulganlkla, saryor kollar kzn... Meyyet'in sakallar, bedenindeki teri kurulamak amacyla yelpazelenmi... Dudaklar doyumsuz yemileri ezmekte sanki... Bir holuk kaplyor tm bedenini... Bir hafiflik var bann iinde... Gzleri, kendiliinden kapanyor... Aznn iinde hi tanmad bir tadla, bulutlarn stne doru kanatlanyor, kzn kollarnda...

Bulutlarn stnden, birden yere der gibi szlad bedeni... Gzlerini at... Kprdama gcnden yoksun... Bir soukluun titremesi var her yannda. Aznn ii avula biber yemicesine ac... Dorulmak istedi... Mmkn deil... Bir sre daha kald 189

olduu yerde... Omuzlarndan doru yaylan bir slakln etkisiyle, yeniden kprdand... Ar ar dorulup oturdu... Yoktand biriki... Sonra birden srad... "Bire aman... Ben nerdeyim N'oldu?" Sorular ardardna ynlat kafasnda... Yokland birkez daha... Ba slakt... Grmeyen gzlerle evresine baknd... Giderek, belirdi her almet. Bir kk derenin kysna uzanm... Cakltalar bedeninde sz... Bir kk takn, salarndaki slaklk... "Olamaz," dedi kendi kendine. "Burda bir iim yok benim..." Yeniden yokland... Mintan, alvar ve harmaniyesi srtndayd... Sar tperlenmi yana doru... Kua beline dolal. Ama... Elleri hzl bir aratrmayla, her yann tarad... Para keselerinin tm yitmi... Haramiden, yadan bin gizlilikle koruduu tm varlklar, bir gece iinde kanatlanp uuvermi... Ayld birden... Bir gece nce, evreyi kolaan ederek girdii eve doru seyirtti, gn aydnlnda. Sokaklar ard... Yeniden ar iine dnp, arand... Sonunda, akam seyirttii soka buldu;.. Duvarlar, kaplar sayarak girdii evin nnde durdu... ipe asld... Almyor... Kapy vurdu, ses gelmiyor... Yeniden daha gle vurdu tokma... Birden ald kap... Ellerinde palalaryla, iri zenci, ieri ekmek iin u-zandlar... Geriledi Meyyet... Adm adm... Sonra, koarak uzaklat ordan...

190

Eve dnd... .. evresinde dolanyor, gidip geliyordu. Ama, bir trl giremiyordu kapdan ieri... Dayanamad... Ba yerde, ayaklarnn ucuna basarak usultack snd. Bedreddin'e sezdirmeden odasna ekildi... Tam, ne yapacan dnmek zereydi ki, Bedreddin yanna reklendi. - Surdaki iimiz bitti artk Meyyet karndam... Yarn sabah yoladebili... Tamamlamad szn... Meyyet'in halindeki deiiklik, dondurdu Bedreddin'i... aknlkla bakt yzne. - Hasta msn? Alamaya balad Meyyet... Hkrarak, kendini yere att... - Keke hasta olsaydm... - Ne var? Nedir bu zntnn temeli... Yoksa olumsuz bir haber mi aldn? - Keke yle olsayd... - Anlat bire karndam... - Oturdu... Ban okad bir sre... - Anlat hele ne oldu? Bir renelim... Belki aresini buluruz... - aresiz Bedreddinim... aresiz zntm... - De ki... Yine sustu... Bir deiiklik vard Meyyet'e... stnden bir koku buharlanmakta yatt yerde... - Yoksa... Meyyet atld sonunda... - yle bakma bana... Bir yanllktr yaptm... Bir sutur 191

iledim... Ben sana lyk deilim bilgin karndam, irete daldm ve dahi, tm paramz aldrdm... Bala beni. Bala ya, bu yeterli deil... Burda, kimsesiz, stelik parasz kalakaldk. Birkez alm... Boalmt. Be.dreddin'in ses karmadan baktn grnce, daha bir cokuyla anlatmaya balad... - Sen geceleri almaya dalyordun... Ben, namazdan sonra canmn skntsn gidermek amacyla, bu byk kenti dolamaya kyordum... Her gn bir sokak, bir ma halle gezerek eleniyor. Bylece kenti de reniyordum... Derken bir gece, nmde iki kii konuarak yryorlard. Elimde olmadan kulak kabarttm... Bieylerden sz etmek teler. Ama, bir trl karamamaktaym nedir... Dtm ardlarna... lenden, mzikten, oyundan konuuyorlar. Ben bunca yer gezdim, grmedim byle biey... Birkez g reyim dedim... izledim... Bir eve girdiler... Ben de girdim... Bir batakhaneymi buras... Girdim ve bir dahi ayrlamadm. Sen her gece tartmalarla zaman ierken, ben do ru oraya seyirtiyordum. Uzatmayalm, byle ka geceler gittim bilmiyorum... Bir dilbere tutuldum... Birkez tadna ba kacam ...Kii, kendince byle biey kurdu mu, nasl ku durmakta... Her gece, ben herkesten ndeyim... Sonunda rendim dilberin fiatn... Para deilmi de, armaanm... Aldm Kuds arsndan armaanlarm. Bir zembile dolturtup, kendi elimle tadm... Bedreddin, hi szn kesmeden, dinliyordu anlatlan... Meyyet'in szn burasnda dalp gittiini grnce, dayanamad. - Sonra da, sabahleyin uyandn ki, herey umu... - Ya, nerden biliyorsun? - Batan kendin sylemitin. Unuttun mu?

192

- Biey sylemiyecek misin? - Kii ilk iretinde, byle olaylara rastlar Meyyet Mol lam... imdi brakalm olupbiteni de, ne edeceimizi d nelim... Meyyet rpnyordu. Bedreddin anlamad galiba... aknlkla bakt yzne... - Demekteyim ki karndam, dmdzlak kaldk ortalk yerde... Dnecek biey de yok artk. Hereyimiz yitti... - Nedir yiten Meyyet... Para m? Eh, ne yapalm. Biz de bundan te, parasz gitmenin yolunu buluruz... - Nasl? - Bir kervanc buluruz ki, bizi Msr'a gtre... Ama, pa rasn, bir dahaki geliinde isteye... - O da, hemen olur diye... Ve dahi bizi alp gtre yle mi? - Niye olmasn? ylesine uzakt ki bu ilerden Bedreddin... ylesine anlamyordu ki!.. aknl ve o aknlkla kendine olan fkesi daha bir artt Meyyet'in. yle ya... Parayla, gereksinimle bir ilgisi yoktu ki... Ne gerekiyorsa, Meyyet, kuandaki altnlarla hemen yerine getiriyordu. Daha o istemeden. Sanyordu ki, kendisine onca hayranlk duyan kervanc, salt gzlerinin sevgisine getirmitir o'nu Bursa'dan, Kuds'e... Sanyordu ki, burdan teye de, Meyyet, hemen bir kervan donatp, yola decektir. Anlamyordu... Anlamamakta da haklyd kendince... - Kervanclar byle bir alverii kabullenmezler... - Baka Meyyet, erzakmz yklenir, deriz yola biz de... Kona ge, biraz zaman yitirerek varrz amacmza... Ne edelim?.. 193

- Sen bekle beni burda... Varaym, Edirne'den biraz pa ra bulaym. Yeniden delim yollara... - Bu daha ok zaman yitirtir bire... - Ku gibi gider gelirim... - Olmaz... Kalk hele sen... Azbiraz toparlan... Git, Kmiri'yi bul gel bana... - Kmir'i?.. - Hani derslerimizde bulunmay seven, seyrek sakall bir Trkmen kocas var ya... Kemirli olduunu syleyip durmakta... - Bildim... Ne olacak o? - Sen git, bul gel... tesine karma... Frlad yerinden Meyyet... Koarak kt... Bedreddin, dizlerinin stne kerek, dnceye dald... Bylesine uzun yol... Hakl Meyyet... insanlarn gz stnde bulunduundan, hibir aykrlk yapamyordu. Kuds byk kent... Batakhaneleri bol... Burda kendini bir yitiklikte sanp, dalverdi... Dalar dalmaz da, uyand... Uyand ya, gayrya gereksinim zorunluluk oldu... Ardnda Kmir'i olduu halde, yetiti Meyyet... - Buyur buyur efendi... Bedreddinimiz sizi grmek dile mekte... Buyur... - Bir buyruunuz varsa, mutluluk verirsiniz efendim... - Siz bana yardm nermitiniz deil mi Kmiri karnda mz... - Siz yle buyuruyorsunuz. Ben kulundz^olmay ner mitim... - Bunun konumasn daha nce yapmtk. Sizden bir dileimiz vardr... Msr'a gidecek bir kervanda, bize yer almas iin destek olur, gvence verir misiniz? - Msr'a m gidiyorsunuz? 194

- Evet... Sevinle zplad adam... Baklarn gkyzne dikip, ellerini kaldrd. - Tann'dan istediim oldu. Ben biraz sonra size ge lip,ayn neride bulunacaktm. Ve dahi diyecektim ki, ker vanma onur veriniz... - Teekkr ederiz karndamz... Bizi mutlandrdnz... Meyyet, sevecenlikle bakt Bedreddin'e... Sonra eildi. Kmri'nin elini pt, engellemesine olanak tanmadan. - Ne zaman yola kmak istersiniz? - Siz ne zaman isterseniz... - Benim kervanm hazr. Ancak, sizin ileriniz olabilir. Bekletirim. Hi kaygya kaplmayn. Ne zaman gitmek di lerseniz, yola o zaman karz... - Bize kalsa, yarn sabah, derdik... - Size kald efendim... Size kald ve kervan yarn sabah buyruunuzdadr... - Acele ettirmiyoruz deil mi? - Hayr... Benim niyetim de, yarn sabah yola kmakt... Adamn bakndn grnce, atld Meyyet... - Bize yeter bu iyilik efendim... Yeter de artar bile... - iyilik mi? Kim kime iyilik etmektedir Meyyet Molla... Kervanmzda bir bilginin bulunmas, bizim iin unutulma yacak bir holuktur... Demek istiyorum ki, ev sahibinizle ben konuaym... Kiraclnzn bittiini bildireyim... - Buna gerek yok... Daha ay dolmad... Haberi ben ileti rim kendisine... - Peki nasl isterseniz... Sabahleyin, sizi almaya'gelirim. - Saolasmz... Adam kt gitti... Bedreddin sevinle bakt Meyyet'e... - Eh, molla karndamz, yolculuk sorununu zdk...

195

Eer orda da istediimiz gibi olabilirsek, ksa zamanda yitirdiklerini geri verme olanana kavuuruz... - Sabahtan beri ylesine kayglanmaktaydm ki, anlat lamaz... imdi rahatladm bir iyice... - yleyse, yol hazrlmz grelim. Ne dersin? - Sen tasalanma. Ne gerekiyorsa yaparm ben... Var, salcakla izin iste hocalarmzdan. - Peki... Hocakal... Meyyet, dalm kitaplar, iaretleri, notlar bozmadan toplad... Tahta sandklara yerletirdi bir bir... Sonra, gtrebilecekleri yaz takmn, rahle gibi eyalar gznne koydu...

Kervan bir kum tepesini yenice amt. Uzaktan karartlar belirdi. Kervanc dikkatle karartlara baktktan sonra, "Haramiler!.." diye bararak Kmiri'nin yanna sokuldu. Kervan ilkin duraklad. Sonra bir ember olarak, korucular ve yolcular siperledi. Karartlar giderek belirginleti. Kervanc'yla, Kmri'nin rengi atm, sesleri kslmt. Gelenler yaklatka oalyor, byyorlard. Bedreddin, birden atn mahmuzlayarak, gelenlere doru koturmaya balad. Bir susku, kukuya dnerej^kprtszlat... Bir yanda, kalabalk bir grup. Bir yanda, tek bana Bedreddin... Kervanc, yardmclar ve Meyyet, boazlarn tkayan bir kprtszln kukusundalar... Kalabalk giderek yaklayor... Bodreddin, kararl bir diklikle, sryor atn... Haramiba, yaklatka daha bir afallyor... 196

Hayr... aknlk deil bu adamn yapt. Dorudan stne gelmekte... Bir bana... Silahsz... Birden ekti atnn dizginini... Ardndakilerle birlikte, aha kalkarak durdu. Beklediler... Gelsin hele... Kimdir, nesine gvenmektedir? Bedreddin, j aydnlkta parldayan palalara gzucuyla olsun bakmad. Atn durdurdu aralarna sokulurcasna yaklatktan sonra... En bata, tmnden grkemli bir biimde bekleyene yaklat... - Balar sen misin? Soru, dingin, aldrsz ama kararl bir biimde ynelmiti adama. Her zaman soru yneltme hakkn elinde tutan Haramiba, afallad. - Benim... - Nedir istediiniz? Giderek daha bir kararl kyor sesi... Sorular, daha bir gvenle belirtiliyor... Hem de, kendi dillerinin en sekin konumasyla... irkiliyor Haramiba... Adamlar, giderek palalarn daha gevek tutmaktalar... - Ya cannz, ya malnz... Gld Bedreddin... - Malm kalsn, ilkin canm deyerroldu mu hi? Alay ediyor... insanla, yapt ile, kendileriyle... Bylesi grlm deil. aknlklar daha bir artmakta haramilerin... Palalar daha bir inmekte, atlarn sarlarna doru ... Haramiba ne cevap vereceini bilmeden bakyor adamlarna. Tmnn ba yerde... 197

Bedreddin'in duru, mavi baklar stlerinde gezindike, gevemiler. Besbelli ki, bu adam, imdiye dein karlatklarndan deil... Besbelli ki, ilkkez aran onlar... Alkanlklar baka... ilk vuruu yapmalar gerekli... Kervan sarp, korucular yitirmek, ondan sonra mallarna da, canlarna da elkoymak treleri... imdi, sava duruyor. Vuruma, yerini konumaya brakm... Ban kaldrd Haramiba... Gzlerinin iine bakt Bedreddin'in... Sonra, cevaplarken dnd. "Ben bunu bir yerden tanyorum..." diye... - Olmad imdiye... - Ama, siz ilkin cann aldnz iin, sormuyordunuz de il mi? Azarlyor... Yirmiden fazla palal adamn arasna girmi. Gzlerine dik dik bakarak, suluyor onlar... Canndan korkmuyor mu bu? Korkmuyor olmal... Baklar ylesine dingin ki... - Bu bizim tremizdir efendi... ilkkez soruyoruz ite. Ve rin cevabnz... - Can tatldr. Elbette buyrun mal dilediiniz yere gt rn. Ama, size yarayacan sanmayz. - Kervanlardaki hertr mal bize yarar... - Bukez yarayacan sanmayz. Buyrun aln... Dnd geriye doru... Eliyle, kervancya yr iaretini verdi... Uzaklk, devinilerin grlmesine engel. Ama, kervandakiler, Bedreddin'in, adamlar durdurduunu... Konutuklarn... Sonra, kendilerine iaret ettiini sezinlediler, korku dikkatiyle... 198

Dngy zp, ilerlemeye baladlar... Bedreddin, haramileri ardna takarak, dnd... Kervana doru yrdler. Birden aklna gelmi gibi duraklad... - Siz bizi malla, can arasnda seim yapmaya zorladnz. Kabullendik seiminizi ve mal size braktk. Dileimiz odur ki, siz de sznzde durup, can bize brakasmz. Ve dahi yolculuumuzu saesen srdrmek olanan tanyasnz... -Anlamadm... - Demekteyiz ki, can gvenliimizi baladnza gre, hayvanlarmz ve dahi, yiyecek, ieceimizi braknz ki, ilkkente varabilelim... - Kabul efendi... Kervana geldiler... Haramiba, her yan doland... Sandklar indirtti yere... Kapaklarn zorlad... kendiliinden alnca, daha bir at. Tm kervanclar, haramiye zorluk karmak iin demir sandklar yaptrp, almaz kilitler taktrrlar. Bunlar yle deil... Neden?.. Kapak alnca, anlad nedenini... Kitaptan baka bir deer yoktu kervanda... Biraz erzak, biraz su... Ar ar sokuldu Bedreddin'e... Sonunda karmt kimliini... zengisini tuttu eliyle. Baklarn yava yava kaldrd gzlerine doru... - Siz, Zekeriya camiinde t veren efendi deil misi niz? - Zekeriya camisinde, karndalarmla sylei kurduu muz dorudur. Ama, Tanr tanmzdr ki, biz kimseye t vermi deiliz... iki dizinin stne kt Haramiba... zengisini pmek isterken, kand Bedreddin... Utanla atlarndan atlad ha199

ramiler... Balarn izleyerek, sraya dizilmek istediler. Engel oldu... - Baka Haramiba, pazarlmz niceydi sizinle... Malla r alacak, canmz brakacaktnz. Buyrun, ekin ykn z... Haramiba alyordu... Sonra dikildi birden... - Balayn efendim... Mal da sizin olsun, can da... Hat ta, salt kendinizinki deil... Benim ve dahi adamlarmn ca n da... Bu yoldaki ilk haramiyim ben... Ama, bilesiniz ki, sonuncusu deilim... O yzden izin verirseniz, birlikte git mek istiyorum gvenlie kncaya dein... - Ama, bizim suyumuz, yiyeceimiz kendimize gre dzlmtr. Yolda arlayamayz sizi. Utanrz... Saln biz gi delim... Tanr ne gsterecekse, grmektir/ dileimiz... - Bizim suyumuz da, yiyeceimizde vardr efendim.. Yeter ki, siz izin verin... Sonra birden atlad atna, srd arkadalarnn yanna... - Siz yolunuza devam ediniz... Biz yetiiriz. Adamlarm da, sizinle bile olmak dileindeler. Esirgemeyeceinizi, kovmayacanz biliyorum. nk, sizin kapnzdan kimse geri dnmemi imdiye... Yiyeceklerini sakladklar yere doru seyirttiler... Kervan, ar ar yola dzld yeniden... Kmiri, Meyyet'in yanna sokularak, fsldad... - Molla karndam, bala biey soracam sana... - Buyur sor... - Bildiimce, bu Harami, ln en azgn yelkesenidir, il kin, kervanda nice canl varsa yitirir. Sonra sorar, maln m cann m diyerekten... imdi Bedreddinimiz ne yapt ki, adam meslek deitirip, haramilikten koruculua svand? - Bire Efendim!.. Ben de senin bildiini bilmekteyim, grmez misin? 200

- Hani sormas ayp ama... Soramad... Sustu... Suskunluu inedi hayvanlar... Meyyet, dayanamad sonunda... - Niye somurtursun yle... Bir kt ey mi soracaksn yoksa... - Demekteyim ki kendim kendime, demindenberi... Ola naksz bu... Tekbama seyirtip gidiyor. Tek bana, bunca haramiyi dize getirip, ardna takyor... Olas deil... - Biz Bedreddin karndamzn yannda, ok olanaks zn olduunu grmedik mi imdiye? - Grdk Tanrma kr... Grdk de, bunca yldr ker van dzerim bu yollarda.. Hi duyulmu, iitilmi deil bu grdmz... Demekteyim ki... Meyyet, adamn akhnda dolanan anlyor... ilkin kendi aklnda da, ayn soru doland. Hi ilikisi olmadn bildii halde, acaba salt nefes gcyle mi durdurdu bunca haramiyi, diye dnd biran. O yzden, steledi... - Ne demekteymisin bakalm... - Bir by falan m yapt onlara... - Hey koca KmiriL Sen de mi, bilgiden vazgelip, sih re dalmak dileindesin bunca yatan sonra... Bilmez mi sin Bedreddinimizi... Duysa sylediklerini, kimbilir nasl zlr. - O yzden sana soruyorum. Ama, sen de bir zm getirmiyosun bana. Nasl oldu bu i? - Varalm kendisine soralm... - Soralm... Bedreddin, glerek yantlad sorularn... - Bu adamlarn meslei ne? Haramilik... Sen ki, Kmiri 201

Karnda, ka yllk yol ustassn... Hi duydun mu, silahsz, tek bana kalabalk harami stne gideni? - Duymadm... - Eh, ite iin baars burda... Bu adamlar da, yaam lar boyunca grmediler byle bireyi... Herkes kat nle rinden. En cesurlar da, vurutu yitinceye... Eer glyseler, haramiyi kardlar. Deillerse, kendileri yittiler... Bir d n ki, biri kp, ht be ht stlerine geliyor. ardlar il kin. Sonra meraklandlar. Bu adam gcn nerden alyor? Daha sonra da, kabullendiler bizi tanyp... - Ya biey olsayd size? Saidrverselerdi? - Naslsa saldryorlard... Burda beklemek, daha bir k krtmaz m onlar?.. Anlamt Kmiri... Ha stlerine,gitmek... Birbana gitmek... Ha burda beklemek. stelik kavga balarsa, kendi dzenlerinde olacaklarndan, kavgann kural yrr. O zaman hi sz dinlemez Harami... Oysa, kendilerininkinden birbaka dzen gelince, afallayp, apveriyor... Eh, bu dzeni de, Bedreddin gibiler kurabilir ancak... Atn evirdi eski yerine doru... Meyyet, yzn yayp, baknrken, Haramiler, korucu olarak evrelerinde bittiler. Kendi yiyecek ve iecek yklerini sarnm hayvanlar da kervana katarak, birlikte yrmeye baladlar... Boazn serin loluuyla birlikte, l gecesi de, ar a-r yorgann sermeye balamt...

202

Gnler durmadan geiyor... Ehzer'in kaln duvarlar, sca serine eviriyor... yle bir ses dzeni var ki, koca dersanenin kysndaki fslt, teki uca gmbr gmbr gidiyor. Daha bir trl Sbni Haldun'la karlaamadlar. Seyid erif olsun, Mubarekah olsun, durmakszn erteliyorlar bulumay. Haldun usta, kitabyla urayor gerekesi, en kaln duvarlardan daha grkemli bir engel oluyor nnde. Ve boynunu bkyor Bedreddin... Ucundan kysndan duyduklar, isteini daha bir biliyor. Yine de bekliyor sabrla. Bu bekleyi iinde, sylei kuruyorlar... Ve sylei duyuldu mu Ehzer dolup tayor. Bir le sonras... Seyid erif, Mubarekah ve Bedreddin, bir gen biiminde oturmular. Srdrdkleri tartmann, derinliine dalp yitmiler sanki... - Tanr; "Sizi bir damla sudan yarattm," buyuruyor, - de di Mubarekah... - Bu sz, bize ilk yaratln ipucunu vermektedir, - diye

203

yantlad Bedreddin. - Arayp bulmamz, bilim gzyle gerei aydnla karmamz iin. - Yaratl szkonusu olunca, amura gitmek gerekmez mi? - Diye atld Seyid erif... Ve szn bitirmeden ayaa dikildi saygyla... Mubarekah da onu izleyince, bir kk duraksamadan sonra Bedreddin de kprdand yerinde. Geleni izledi tanmak istercesine... ok ince keten grntsnde sade bir ipekten kaftan, uzunca boyu, esmer teninde ak sakallaryla ilk bakta sayg uyandran yal biriydi gelen... Yanlarna dein, yallndan umulmaz bir eviklikle sokuldu. - renciler, grkemli bir tartmaya daldnz haberlediler... Yararlanalm, dedik... Seyid, aksakallarnn arasnda bir alev topu grntsndeki dudaklaryla glmsedi; - Bedreddin karndamzn tutkusunun, byle bir kar lamayla giderileceini ummazdk. Kitabnzdan bir punt bulduunuzda, biz gelmeyi kurardk... Haldun, iki eliyle kavrad Bedreddin'in ellerini. - Tanmak bizi mutlu kld. Bedreddin, gelenin kimliini anlamt. Hafif eilerek selamlad. Ellerindeki diri elleri skt sevecenlikle... - Bylesi bir onuru nice deriz Haldun ustamz,- dedi ta ntrmay beklemeden. Ve elinde olmadan, Haldun'un kitabndaki bir cmle canland belleinde. "Bu benim yazdm tarih, yeni bir bilimin rndr. Bu bilimi ilkkez ben buldum ve uyguladm." Bylesine kesin konuabilmek iin, gerekten bilginin 204

anlamn iyi kavramak gerek, ite karsndaki byle bir usta... Ve nme deil szleri. Okuduu kadaryla, bir gerein aklanmas... itenlikle tamamlad szlerini suskuyu blmek iin... - Son dzenlemeyi bitirdiinizde, okuma olanan da balamanz dilerim... - Ben ise, bitmeden nce, dzeltmeleri birlikte yapmay isterdim... - Aman efendim. Salt renmek, aydnlanmaktr ama cm... - insan vardr; bildiini unutur, insan da vardr ki, re nirken retir Bedreddin Bilge. Gzleri mavi mavi balkd Bedreddin'in... Ban edi, istekleri gereklemi gibi... Haldun, bada kurup oturduktan sonra, soran baklarla szd tmn. Mubarekah, hemen anlad baklardaki soru iaretini. Bedreddin'e dnd. - Diyordunuz ki, insanlk eitli evrimler geirerek gel mekte... Geliim izgisinde durmakszn ilerlemektedir. a murdan yaratlma, bir damla suya indirgeme hep bu doal geliimin balangc ve uzantsdr. Biz burda bir noktann unutulduu kansndaydk. Siz, unutulan hi bir ey olma dn belirtiyordunuz. Srdrelim mi? Haldun tartmann en canalc noktasna geldiini anlayarak sevindi. Bedreddin, brkn belli belirsiz eip, yantlad Mubarekah'... - Evet... Biz unutulan bir nokta bulunmadn savunu yoruz. nk insanln gelimesini izlediimizde, varlkla rn durmakszn ilerlediini seziyoruz. stelik salt insan da deil ilerleyen. Tm varlklar ...yleyse, srpgiden bir ge205

lime kaynamas olduu apaktr. Ve kutsal kitaplar, gzlerimizi bu gelimeye evirme abasndadrlar... Szn ettikleri kantlar, hep bunu salamak amacna yneliktir. Biz banazca deerlendirip gerei grmezlikten gelirsek, sonu/arda yanldmz fair yana, bilimin ilerlemesini engelleriz. Buna da, bilgelik sann yklenen ya da ykmlenen kiilerin hakk olmamak gerektir. Ibni Haldun, sevinle at gzlerini... Onun bir nefeslenmesi sanp, bekledi bir sre. Bedred-din'in kendisine baktn grnce, katld tartmaya. - Biz, bu konuda tmyle Bedreddin karndamza ka tlyoruz. Bir soluk gibi doland szleri... Dinleyenler o soluun nnde direnmek mmkn deilmicesine kprdandlar. Bir dalgalanma kaplad geni salonu... Srp gitti bir sre... Arkas gelsin diye bekleerek, kulaklarn uzattlar bilgelere doru... Daha bir toplap, yumaklat renciler... Sanki, Haldun ustaya olduu gibi, Sultan sarayna da haber iletilmicesine, Berkok'un ayaklarnn ucuna basa basa sokulduu grld. Dinleyiciler, grlt etmeksizin kalkmaya davranyorlard ki, bir iaretiyle durdurdu onlar Berkok... Dizlerinin stne kerek, aralarna kart. Seyit erif, gzlerini kst. - Siz de bu konuda llkretmen Aristo'nun fikrine katl yorsunuz demek? Hi bir ey yoktan varolmamtr gr n paylayorsunuz? Mubarekah, kendince en zgn szleri bulmak amacyla yutkundu bir iki. - Sokrates de ayn gr kesinlemektedir kendince. Ancak, kutsal kitaplarn tm, Tanr'nn her eyi yoktan va206

rettiini savlamaktadr. O zaman, bilgimiz, inancmzla atma haline gelmemekte midir? Haldun gelir gelmez tartmann ynetmeni durumuna girmiti. Baklarn Bedreddin'e evirdi... Gzleriyle, yantla soruyu kkrtmasnda bulundu. Bedreddin: - inancmzn temeli olan kutsal kitaplar, ilk oluumdan sz etmektedirler. Biz burda geliimi tartmaktayz. Elbet Tanr, yoktan varedicidir. Bu tartmamzn dnda kalmak tadr. nk, kutsal kitaplarn tmnde buyurduunuz gibi yazlmaktadr. Sylemek istediimiz, bilimin, aratrmalar n bu ilk oluumdan balayarak getirmesi gerektiidir. Ve amur dediimiz zaman, suyun toprak ve teki madenler le karmasndan oluan bir varl belirtiyoruz biz... Geli im, ite bu belirtilen noktadan balamtr, diyoruz... Yeni bir duraklamayla, gzlerini gezdirdi bilgelerin stnde... Haldun, Bedreddin'in duraklamasndan yararlanarak a-tld... - Evet... Biz de, varlklarn madenlerden balayarak, ya va yava ve benzeri grlmemi bir ekilde, tabaka taba ka yaratlm olduunu grmzdr... Maden, bitki ve hay vanlarn bileiminde ayn elementlere rastlamaktayz. Ma denin en gelimi tr, bitkinin en ilkel trne, bitkinin en gelimi tr de hayvann en aa trne ok yakndr... Hayvann en gelimi tr ise, insann ilkel trne yakndr. Bu konuda rnek vermek de mmkndr. Madenler, hep bilmekteyiz ki, tohumsuz yetiir. Tohumsuz yetien bitkiler de vardr... Bitkilerin en gelimii ise, hurma ve zmdr. Ve hayvanlarn en ilkeli saylan, inci sedefi ile salyangoza yakndrlar... Nitekim, usta aratrmaclarmz kesinlikle or taya koymulardr ki, bu hayvanda, salt dokunma ve yokla207

ma duyular vardr. Dier duyular henz gelimemitir. Szn ettiimiz bitkiler, bu hayvan trne girmeye elverilidir. Sorunu byle aldmz zaman, bu hayvanlar arasndaki bileiklik sz konusu olmaktadr. Ve bu trlerin, kendi ailelerindeki en gelimi olan, kendinden daha gelimi hayvan trnden en ilkelinin biimine girmeye elverilidir, ite, Bedreddin karndamzn szn ettii ve doal geliim diye ok gzel adlandrd kural byle meydana gelmitir. Ve hayvan trnn en gelimii, giderek dnce sahibi insann meydana gelmesine kadar ykselmitir. rnein, maymun ve ebek gibi... Baz hayvanlar, anlay ve duyular bakmndan, insan ortamna ykselmilerse de, fikir ve dncede ayn ycelie ulaamamlardr... ite bu hayvanlardan, insann en ilkel olan balamtr... Bir sessizlik kaplamt yreyi... Herkes, nefes almaktan saknrcasna, gzlerini Haldun'un azna yaptrm, kulaklarndan belleine inen szlerin gerek mi, bir dn bulankln m tadn lmekle urayorlar... Bedreddin, birden kprdand... - Evet, bizim de sylemek istediimiz bu... Ustamz, gerek bilginin keskinliiyle, tm alkanlklarmz, inanla rmz ykan bir kant getirdi... inanyoruz ki, insan dediimiz yaratk, ancak bu deiikliklere uraya uraya, gnmze varabilmitir... Buna, doal yoksunluklar ya da fazlalklar da eklersek, kimi blgelerin gelimiliini, kimi blgelerde ilkelliin srp gitmesini de yorumlam oluruz... - Tam dediiniz gibi... Yunan'n, Roma'nn gelimilii, hatta Yunan filozoflarnn bizden ok ilerde bilgileri kuralla ra balayabilmesinin nedeni de bu.. Doa kurallar oras iin verimli olmu. Ve insanlar erken gelimiler. Buna tar tma olana da eklenince, ufuklar aacak bir gelime izgisini tutturmular. 208

Biri brakp, biri alyordu. Bilgi avlarmn grlts, medresenin tavannda yanklar uyandrarak, daha bir geniliyor, byyor... Bedreddin srdrd konumay... - Nitekim, bugn bu bilgiler bizim iin, yola klmas ge rekli balang niteliindedir. Ve ustamzn derin bir grle belirttikleri gibi, ancak sylenenlerin stne yeni biey ekleyebildiimizde, gelimeden sz etme hakkn kazanrz... - Bedreddin karndamz hakldr... Derken, ezan okundu... Biran saygyla susup, dinlediler. Sonra tm birden, akam namazna davrandlar... Drd de, Berkok'un orda olduunu o zaman sezinlediler... Kendi tartmalarna ylesine dalmlard ki, gelen gidenden habersizdiler. Kalkp onlarla birlikte yrynce, ir-kildiler... Sonra, yol verip, ardna derek, rencilerin nnden, hemen yandaki camiye yneldiler... Berkok, tm direnmelerine karn, aralarna sokuldu hemen... - Biz geiciyiz ustalar... Ancak size deer verdiimiz l de gelecee kalabilecek, stne insanlarn ynetilmesi gibi br ar yk yklenmi insanlarz... ylesi bir tartma ve bilgi hazinesi sundunuz ki bize, nnzde yrmek utancndan kurtarnz. Braknz, sizinle olmann onurunu paylaalm... Ve namazdan sonra, ayrlmaynz. Bu gzel tartmay, sarayda srdrelim... Bir koluna Holdun'u, bir koluna seyid erifi ald... Mbarek ah, elini uzatan hocas erife doru kayarken, Haldun da Bedreddin'in elini yakalad. Ehzer avlusunun ortasna bir sanat ant olarak dikilmi adrvann yresinde zldler. Aceleyle abdest alarak, camiye girdiler...

209

Namazdan sonra, bekletilmekte olan atlara binerek, korumalarn arasnda, saraya yneldiler... Berkok, geliim kurallar' konusundaki bilgilerini durmakszn aklndan geiriyordu... Atn erifin yanna srd... -Kaftannzn altnda bir hazine sakladnz bildirmedi-niz bize... Ne denli gcensek, hakl olduumuz inancndayz... - Yepyeni bilgiler getiriyordu Sultanm... Diledim ki, ken disi de ok derin, ok anlaml yeni bilgiler getirmi bulunan Ibni Haldun ustann snavndan bir gesin. Ama, bizim g trmemize zaman brakmadan, kendileri onurlandrdlar... Ve grdnz gibi, snav, fikirdalkla sonuland... - Evet... Grmekten de kvandm ayrca.. Haldun, Bedreddin'in yannda at sryordu... - Sizinle daha nceden tanmak isterdim... Syledikle rinizden ok yararlandm... Kitabmn dzeltmelerini, ak lamalarnz da gz nnde bulundurarak yapacam. O yzden bana yardm edeceinizden kuku duymuyorum... - Az nce de belirttim efendim... Msr'a geldiimden bu yana kitabnzdan sz ediliyor. Ustalarm braksaydlar, oktan eteinize yz srm, bilginizden aydnlanmay is temitim. Ama, sanyorum ki, onlar benim bu olgunlua geldiimden kukulandklar iin sizi rahatsz etmekten e kinmilerdi... - Rahatszlk!.. O ne dernek? Sizin gibi bir yolda kazan mak ancak sevindirir beni. - Hep lyk olmadm biimde yceltiyorsunuz beni efendim... Umarm ve dilerim ki, yznz kara karmam... - Ben bundan gvenliyim... Yarn sabahtan balayarak, hergn zamannzn yarsn bana veriniz. Aratrmalarm, belgelerimi, tant ve kantlarm birlikte inceleyelim... Salt o210

kumakla yetinmemi, her cmle, her konu stnde, tartarak birlikte aydnla varm oluruz... Kabul ediyor musunuz? - Bana kalsa yarn bekleyemem efendim... Hemen de rim... - yleyse, bundan te, tarihi allmn dnda, geve zeliklere, dlere dayanarak deil de, maddi verilere daya narak incelerken, bir yolda edindiimden gven duyabili rim deil mi? - Bir rak bulduunuzdan kukunuz olmasn... Saraya yaklamlard... Kaplar keridiliinden ald... Muhafzba koturup, Sultan'n atn tuttu... Onu izleyen teki grevliler, her birinin inmesine yardmc oldular. Mermer basamaklarda, konuklarn gelmesini bekledi Berkok... Sonra admlamaya balad. Yzyllardr gelenei ve grenei olan bir saray ilkkez gryordu Bedreddin. Bu nedenle, belli etmeksizin inceliyor her yann... Srekli gelien bir inceliin, nice grkem yarattn yerletiriyor belleine. Ehzer'de yarm kalan tartmann srmesi iin yerinde duramyor Berkok. Ama, ilkin sofraya arlyor tmn.

Yine sarayda oturduklar bir gn okuma zaman gelen olu Ferec'in retmeni kim olacak, sorusu taklyor aklna Berkok'un. Bilgelerden her birini dndrp dolatryor. Her biri, bir tekinden ar basyor ilk bakta... Haldun, yepyeni bir tarih bilimcisi... Mubarekah, kutsal kitabn yo211

rumunda byk usta.'.. Seyid erif, hukuk alannda en tannm olanlar... Bir de Bedreddin var... Her alanda, doruktakilerle en yetkin tartmalar yapp, szn tmne kabul ettiren. Seim gl artt Berkok'u... Kendisi nerse, birini krabilir... Kranda da, bilge gcenikliini sarnr durduk yerde. Gnl Bedreddin'e adrmakla birlikte, kendilerinin kararlatrmasn salamak amacyla ortaya att dncesini; - Dndk ki, Ferec okuma dnemine gelmitir. Siz den dileimiz vardr. Sz, egemenin renmesine dnd bir sre... Sonra duruldu, duraksad tartma. Ve Haldun, kendi dncesini belirtti; - Bize sorarsanz, bylesine ar bir ykmll kaldr mak iin gen ve salam omuzlar gerekli... Eer yadsn mazsa, Bedreddin karndamzn retmenlii almasn di lerdik... Mbarekah'la, Seyid de sakallarn avulayarak katldlar bu neriye... Berkok, gzlerini Bedreddin'e dikti... - Umarz esirgemezsiniz bu onuru bizden? - Byk bir sorumluluk bu, - diye sylendi Bedreddin, ikircikli ikircikli... - stesinden gelmek g... Deerli ret menlerimiz, bizden yardmlarn esirgemezlerse, ykleneni kaldrmak iin abalarz. Sevecen sevecen nefeslendi Berkok. - Bize bir dev dende, yerine getirmek boynumuzun borcudur, - dedi Seyid erif. - Deceini sanmamakla birlikte, Bedreddin Bilgemi212

zin buyruuna uymak sevindirir bizi, - dedi Mbarekah... Haldun, ses karmadan bakyordu tmne... nerisinin beenilip, kabullenilmesinden mutluydu sanki. Bir deeri, gerek yerine oturtmucasna sevinli, kpr kprd davranlar. - Ferec'imizin eitimi iin hemen bir salon hazrlansn, diye buyurdu Berkok, ellerini rparak. Sonra: - retmeni Bedreddin Bilge iin de rahat edecei bir daire hazrlansn tezden, - diye tamamlad. Bedreddin, buyruu alan klenin sekerek kmasndan sonra; - Biz dilerdik ki, Sultanm, sarayda kalmayalm. Neden derseniz, Haldun ustamzdan reneceklerimiz vardr... Haldun, sevgiyle atld; - Yardmlarnzdan tr, unutulmayacak minnet altnda brakrsnz bizi... ibret kitabmz, esirgemediiniz dzelt melerle, yle sanyoruz ki, kendi konusunda yazlm en derli toplu yaptlardan biri oldu... zellikle dou bilimleri konusunda, saknmadnz katklara Sultan nnde sayg mz belirtmek olanan baladnz. Bedreddin, uzun uzun szd Haldun'u... - Bilmem neden, bugn bizi utandrmak istiyorsunuz us tam... Biliniz ki, almaktan te bir kaygmz olmad kitab mzdan... Okumu, sizinle grm olmaktan yaamm zn en byk mutluluuna erdik... erif ve Mbarekah us talarmzn tleriyle, grdmz daha aydnlk, ren diimizi daha derin kavramak kvancna erdik... Asl biz bunca minneti nice deyeceiz? Berkok, bir birine, bir dierine eviriyor baklarn... Gerek bilim adamlarnn itenlii ve alak gnlll iinde, birbirlerini yceltiyorlar... Bunlarn rahatlna ermemi olanlar dnd... 213

Yllardr, Ehzer'de ders izler... Bir bakasnn, bir kck yanln yakalayan ham bilginleri geirdi aklndan... ilk ileri, kendinden nceki ustay ykp, onun tahtna oturmak abasna girimek olurdu... "Bunlar yle deil... Herbiri kendi bilgisinin salamlndan gvenli... Tartrken, incitici olmuyorlar hi... Ucuzlay-c, kmseyici deil, tam tersine vc, yceltici davranyorlar... Neden bu?" Sanki soruyu sesli okumu... Mbarekah, cevabn veriyor... - Byle konumaynz Bedreddin karndamz... Bil mekteyiz ki, birlikte olmann yararn tmmz paylayo ruz... Yni bilgiler filizlenecekse, bizim birbirimizle tartma olana bulmamzdan filizlenecekler... Eski Badat'n ve o Badat'ta gelien bilimin ycelii, bilginlerin bykln den ok, bir arada bulunup, tartabiimelerindendir... Berkok aknlkla bakt... Bu kan yanl geliyordu o'na... - Ama, Arabiler, Farabiler, Sinalar, iraziler olmasa na sl ycelirdi bilgi? Birbirlerinin dediklerini ok iyi anlamlarn birliinde, glverdiler... Haldun, tmnn yerine cevaplad Berkok'un sorusunu... - Bizim onlar kmsediimiz! sanmadnz umarz... Tam tersine, ycelttik. Bir dada doruk yoksa, etekle tepe birbirine ok yakndr. Bilgi de yledir... Eer bir doruk olur sa bilgide... Sonrakiler onu amak isteyeceklerinden, ge lime hep dorukta olur... Abbasi dneminin Badat' da y le ite... Her biri, deniz gibi bilgi yklenmi ka bilgin var birarada... Ve bunlarn tartmas nice yce olmaktadr ki, en aklszn beynine bilgi aktmaktadr... Bulutlarn arpma214

sndan imek ve dahi yldrm doar Sultanm... Bilgilerin tartmasndan ise, gerek... ite, bugn Seyid erif, Mbarekah ve dahi Bedreddin gibi bilginlerle bulunmak mutluluuna eriyorsak, o gnlerdeki tartmalarn sonucudur bu... - Ben sanmtm ki, eer o tartmalar olmasa, o yce bilginler de olmayacaktr... Bukez, Bedreddin kimseye brakmad sz. - O yce bilginler olacaktr Sultanm... Ama, ycelikleri bylesine gzkamatrc olmayacaktr... Bilgi toplumsal bir ilevdir... Ancak, toplumun yararna sunulduunda bir geli im salar. Geliimlere katkda bulunur... Tek tek bir bilgi- ^ nin elinde kalmas, yararn kltr. nk, bilgi yeryz nn en g elde edilen deeridir... Ve tek bilgin, buna ycelinceye, bunu kamunun yararna sununcaya, ok zaman geebilir. Gecikmi bilgi de yararszdr... Oysa tartmalar, eletiriler ve kart dncelerle olgunlap kaynaan bir bilgi, geree yaklam demektir... - Yaklam m? Tartma, giderek hzlanyordu... bilgin glerek baktlar Berkok'a... Bedreddin; - Evet... ilk retmen Aristo'nun bir sz vardr... "Ger ee en yakn olan veri, rakamlardr... Onlar da, insan bey ninin rettii varsaymlardr." der... - Varsaym... ok tuhaf... - Evet... Bilgi, varsaym ve bu varsaymlara duyulan kukunun getirdii yeni varsaymlardan geliir... Baknz, hemen aklma geliveren bir varsaym vardr Aristo'nun... "Grece diye, tm varl, baka nesnelere bal olduu veya her hangi bir ekilde bir baka eye oranlanma nite liine denir... Szgelimi en byk, tm varl baka bir e215

ye gre sylemi olmaktan ileri gelir. nk, onun daha byk olmas, bir eye gredir..." ite rakamlar da, bu greceliin, geree en yakn biimde belirtilmesidir... Mubarekah, zellikle, kutsal kitabn aklamalarnda dorua kmt. Bedreddin, kendisinin bile bilmedii yeni eyler getiriyor imdi... Yadsmadan nce, bir iyice anlamal denilenleri... - Buyurduklarnz, Aristo ustann kesin szleri mi? - Evet... Aklmda kaldnca, kitabnda yle demektey di. "Baz eylerin kendilerinden baka bir nedeni var. Ba ka baz eyler iinse, nedenleri kendilerinden ayr deildir. Bundan, zler arasnda da dorudan doruya olanlar, ba ka bir deyimle, ilke olanlar bulunduu anlalyor. Ve bu, zlerin salt varolduklarnn deil, ayn zamanda ne olduk larnn varsaylmas veya bunlar baka trl bildirmek ge rekir. Aritmetikcinin yapt tam budur... nk o, hem bir liin ne olduunu, hem de varolduunu varsayar..." ok iyi anmsyorum, syledikleri tam buydu... Byle olunca, say larn bir varsaym olduu da aktr... Haldun, sylenenleri aklnda evirip evirdi bir sre... llkretmen, ilerleyen bilgiye karn bile, buyruunu yrtmekte daha... - Dnyorum da, ayorum ok zaman... Mubarekah, Aristo'nun szleri bir kant gibi gelince susmutu... Biliyorlard ki, Bedreddin, eski ustalar, kendi dillerinden, eski kitaplardan okumutur. O yzden, kendilerinden ilerdedir bu konuda... Haldun, aknln belirtince, Berkok girdi sze... - ayor musunuz? Neden? - Ben ki, tarih aamalar iinde, insanln, madenden, bugnk oluumuna varncaya durmakszn yceldiini ka ntlayarak yazm bir insanm... Bizden, ikibin yl nce ya-

216

am bir insan, hala syleilerimize k tutuyor... Beklediler... Sznn sonunu getirmiyordu. Aklna bir-ey gelmi de, onu zmlemeye urayor gibi dalp gitmiti... Berkok; Bedreddin'e bakt... Biran daha srdrdler suskunluunu. Bedreddin, yantlad Haldun'un konumasn... - Bu eskinin bugne gre yceliinden deil... Haldun, bir zm yakalam, bir gizin ucunu bulmu gibi Sevinle bakt... - Deil mi? Nasl? - Sizin kitabnzda yazlanlara yrekten inanyorum ben. Ayrca, ikibin yl nceki bilgilerin sonucu olduuna da... nk, siz aratrmalarnz, yeryznde hibirey yoktur, hibir bilgi bulunmamaktadr diye balamadnz... ikibin yl dr, Yunan ustalarndan bu yana younlap, gelierek ge len bilgiyi kullanarak yaptnz... rnein, pekok tarihinin yanllarn buldunuz... Belirttikleri rakamlarn mmkn ol mayacan kesin kantlarla ortaya koydunuz... Birinci ki tapta, Musa ve Firavun olaynn yanlln anlatrken, ra kamlarda, insan remesinin karlatrmasn yaptnz. Bir varsaymn karsna, daha kesin baka varsaymlarla karak karlatrdnz. Ve hakllnz kesinletii iin, yanl belirttiniz... Bunu yaparken, ister sezinleyin, isterseniz bilinsizce davranm olun, bu eski ustann koyduu kural lardan yola ktnz. Ama, ok daha gelimi ve karlatr may kolaylatrm bir uygulamayla yaptnz bunu... - Aristo'ya dayandn bilmiyordum... - Ama, karlatrma bilimini biliyordunuz. Bilinaltnza yerletirmi ve sizden nceki belgelere kuku duyarak bakmay, onlar karlatrmalardan, bilimin verilerinden geirdikten sonra doruluuna inanmay renmitiniz... 217

- Evet... ok haklsnz Bedreddin Mollamz... Aznce zemediim buydu... Aristo, ikibin yl nce bunlar ilk se zinleyen olmu... O sezinlemese, bilim dnyasnn bir ba ka yldz sezinleyecektir... Ama er ama ge... Onun iin, rencileri iin bu ilk bilgiydi. Kimbilir nasl heyecanlanm lardr. Bizim iinse, bilinaltnda bir sezgi haline gelmi... imdi daha iyi anlyorum zaman denilen en byk aama y... Yaamm bunu aramakla geti... Bilimsel yntemlerle akladm geliimleri... Ama, bu kk tartma, yaptmn gzelliine ve salamlna daha bir inandrd beni. Teek kr ederim... - Asl ben ve bizden sonrakiler teekkr edecek size... Aristo nasl, ilkretmen olarak, bilimin varsaymlara ve kartlklara dayandn getirdiyse, siz de bu kartlklar dan, yine Aristo'nun deyimiyle belirtmek istiyorum izniniz le, "diyalektik" yoldan, yepyeni bir tarih anlayn getirdi niz. Tm eski bilimleri de, gelitirmektir bu... Ve yle san yorum ki, deerli retmenim, yaptnz yzyllar sonrasn da bile, yine eskilerin deyimiyle, "akademilerin" en deerli bilim tohumu saylmaya devam edecektir... - Ben buncasn ummadm... Dnmedim de... Zama nmn bilgisiyle, gemii bir tarayp, deerlendirmekti tm amacm... .-Ama, bunu yapmakla, yepyeni bir bilim dal buldunuz. Ve bu bilim dal, gelecekte insanlk iin ok byk aamalar getirecektir... Yllardr aramaktaym ben... Aslnda aradklarm, sizin yaptnzda gzler nne serilivermi... zemediim birok soruyu, sizin kitabnz okuduka, size sorup, aklamalarnz rendike kavryorum. Daha bir aydnlanyor ayrntlar nmde... insanln madenden bugne gelimesi... Gebelikten yerleiklie gei... Ve sizin daha balangta belirttiiniz gibi "gereksinimin bilgi218

den nce gelmesi..." ite, aslnda olaylara bak asn bu cmlenin iinde vermisiniz bence... insanln gelimesini bu gzle yeniden inceleyecek olanlar, yeni dnyalar, yeni gelimeler.dnp bulacaklardr kukusuz... Onlardan biri olmay yle isterdim ki... - Olacaksnz... Gerekten tm bilgi yaamm, bu cmlenin keskinliine varmak iin aramakla geti benim... eitli nedenlere dayyordum atein bulunmasn, giysinin yaplmasn... ilk tekerin arabaya taklmas, ilk tan sivriltilip silah haline getirilmesi nceleri hep bir akllnn buluu gibi geliyordu bana... Sonra, anladm ki, insan denen yaratk, binlerce yl eti i yemitir. Atete snmann ve piirmenin gzelliini bir rastlantyla renmitir. Ve deimez bir yasas haline getirmitir bunu... ilk tekerlek de yle, gerektii iin renilmi ve yaplmtr... Sonraki tarih olaylarna da bu gzle baktm zaman, sizin az nce buyurduunuz sonucu grdm. Bilim, tm toplumsal ilelerin karldr. nce uygulanmaktadr birey, sonra belli bir kural haline gelmektedir. Alkanlk olmaktadr demek daha yerinde bir syleyitir. Ben, sezinlemeden nasl "diyalektii" uygulayp yepyeni bir tarih bilimi buldumsa, siz de bundan ilerleyerek gelecekteki aamalar belirliyeceksiniz. Berkok, Mubarekah'n sessiz, dalgn ama cokulu bir gzlemcilikle izlediini sezinleyince, daha bir dikkat kesildi. imdi, burda konuulanlar, bilginin anahtarn seriyordu nne... Biri nerdeyse seksenine yaklam, teki daha yaam merdivenin banda saylacak yata iki insan... iki akran, iki yada gibi srdrmekteler syleiyi. Bilginin ya yoktur sz, nnde dorulanmakta. ite Haldun... Yazd kitapla, doru sanlan pekok eyin yanlln, olanakszln isbatiam. Ve ite Bedred219

din, bilginin srekliliini kendi znde zmlemilerin rahatlyla, bu dorulara kendi aydnln eklemekte... Ve yal bilge, yeni aamasn hi alnmadan kabullenip daha bir sarlyor gencine. Gzleri yaard... u tartma, vurup krmadan, yengi ya da yenilgiden nice uzak... insan iin nice ekici... "Sultan olmak yerine, bilgin olmay ister miydim?" Sorusu burguland belleinde biran... rperdi hemen ardndan... "u gencecik adam, dnyann teki ucundan ge.liyor. Bilgisini daha da derinletirmek, en tepeye trmanmak amacyla... Ve gryoruz ki, seksen yllk yaam, bilginin ardnda tketmi birinden a-a deil... Demek ki, bilgi de kendi adamn ayrca semekte... Taht, nice seiyorsa..." Rahatlad kendi sorusunu yantlamaktan. Gecenin bu zamannda, onlar yollamasnn olanakszln dnd ayn anda... Ellerini rpt... Bilgelere, dairelerinin gsterilmesini buyurarak, tmne iyi uykular dileyip kalkt... Berkok kar kmaz, bilgeler de, szleri tkenmilerin suskusuyla, yol gstericilerinin ardna dtler, yorgun yorgun...

220

KNC BLM 1 Durmakszn yazyor Bedreddin... st ste ylan kitaplar, imdiye dein rendiklerine gre, yorumlar getiriyor kusal kitaba... Yazmaktan zorla koparp ald zamanlar da, Ferec'e vermekte... ylesine bir ilevin iinde ki, Ehzer'deki derslerine g yetiiyor... Okuma salonu olarak ayrlm dairede, Ferec'le kar karya dizkmler... Kendisi renime nasl baladysa, Ferec'e de ayn bilgileri aktaryor., Ferec, ocukluktan kmann kavgasn vermekte kendi iinde... Sesi giderek deiiyor, inceli kalnl bir duruma giriyor... Gzleri zaman zaman buulu. Zaman zaman gn - gibi parltl... retmenine sayg ve ballk duymann alkanln-. . . da... Artk, eitimi iyice sklatrd... Bedreddin, sabahlar kitaplarna alp ders okuttuundan, Ferec, sava eitimi gryor komutanlarn gzlemin221

de... leden sonra da, rekleniyorlar kendi derslerinin bana. Bir dinlenme gibi alyor dersini... Bedreddin, skmadan, somut rnekler, fkralar ve ok zaman da deneylerle gsteriyor bilgiyi... Ferec de, yadsmasz alyor verileni... Direnmeden, glk karmadan... Yine byle oturmular, almaktalarken, iri zenci kle girdi ieri... Ayaklarnn ucuna basarak sokuldu... Bedreddin'in kulana eilerek, fsldad... - Sultan, eer dersinize engel deilse, katna varmanz ister... - Olur, varrz... Kalkt... Sultan'n kaps nne gelince, hemen ekildi korunmaclar... - Sizi beklemektedirler... Kapdan geti... Her zaman oturduklar zel salondaydlar... Geni taht salonunu ardnda brakt... Yeni korumaclar da at... Berkok'un yannda ak sakall, kocaman sarkl biri vard. Duraklad kapnn nnde... Berkok grnce eletti... Yrd... - ite eyhim... nn, vgsn duyup mutlaka ko numak istediiniz Bedreddinimiz... eyh hafif doruldu... Gzlerini ksarak bandan ayaklarna szd Bedreddin'i... - Grkeminiz nerden geliyor diye dnrdm hep... Anlyorum ki, gerek nurlar saraynzda barndrmakm bunun temeli... Tahttaki, bilime sayg gsterdi mi, gne hep yannda doar... Daha bir aydnlk grr evresini... Daha bir grkemli olur saltanat... Kutlarm sizi Sulta nm... 222

Berkok, iki ellerini birlikte uzatp, selamlaanlara bakt bir... - eyh Hseyin'i Ahlati... Sizinle grmek istedi... Kra madm... Dersinizden alakodumsa balayn... Biraz vn var iimde anlalan... Olumu, dneminin en byk bilgini eitiyor diye sevincimden, her nme gelenle sizi konuuyoruz... eyh, szc irkiltti Bedreddin'i... Ses karmadan gsterilen yere oturdu... Berkok'un bilmesi gerekirdi... Tarikatlarla Bedreddin'in bir ilikisi yok... Belli etmedi irkilmesini... Suskun suskun oturdu... Bekledi... Ahlati, iindekileri okurmucasna gzlerinin derinliklerine bakt. Bukez, belli etmemek elinde deildi Bedreddin'in. Enikonu irkildi... Bir baka bak vard bu adamn gzlerinde... Hlyal, derin ama, apaydnlk... Sanki bann ardna uzanmakta gzlerinin kk. Ve ordan k alp, daha bir byterek gzn kamatrmakta karsndakinin. Direnerek baktlar birbirlerine... eyh, glmsedi... Bedreddin yantlad glmsemeyi... Berkok, salt baklardan bir ban kurulmakta olduunu sezinledi... Bedreddin'e... - Belki bilirsiniz, eyhimiz, Mesnevi'ye aklama yaz mtr... - Evet, okumuluum var... Ancak, ben Mevlana'ya y lesi bir coku duyduu ve cokusunun potasnda, bilginin salam verilerini erittii iin krgnm, bilisiniz. Ahlati, glmsyordu hep... - Anlyorum ki, siz tm yorumlarnz, mantn kat mihengine vurarak yapyorsunuz... - Evet... Gerei budur efendim... Gerek, somut bir nes nedir... 223

- Gerek somut bir nesnedir. Doru... Ama, bir de so yuttan bakma vardr... - Yrek vardr diyorsunuz yani... Ahiati, Bedreddin'in hafif alayl szlerini duymazlktan geldi... - Evet diyorum... Ama, sezginin, bilginin ve cokunun anlamn salt o et parasna balayarak deil... Tam tesine, beynin cokularn en iyi imgeledii iin vardr diyorum. Bir atnda, kendi tekdzeliini srdrrken bile, yaamn kaynan belirlemesi yznden vardr, diyorum... Ve co kularn insan yreini daha bir hzlandrdn. Bu hzlan mann pompasnda beyne daha ok kan gnderildiini ve kii aklndan daha tede dnme yetenei kazandrdn da, diyorum... Bedreddin, yeniden irkildi... Basit bir tarikat eyhi deildi karsndaki... insan bedenini, her aygtn grd ii ve beyinle balantsn ok iyi biliyordu... O zaman, tartma daha renklenecek demekti... Berkok, ellerini outurarak, bir birine, bir tekine bakyor... Baklarnda kkrtc bir okama var... Durmayn, srdrn tartmay der gibi... - Coku, dme yeteneini yitirir bilirdim... Kii davra nlarn ayarlayamaz. Bir kendinden gemilik, bir sarho luk iinde dengesini yitirir... - ite, bizim anladmz dervilik budur... O sarholukta dengeli olmak... O cokuda, dnce yeteneini yitirme mek. Tam tersine insanln yararna geliimler iin kullan mak... renmek kolaydr... almaya bakar. Ama, kii dncesinin istendii gibi ekillenmesini, kendi bilincini bilemesini salamak, daha bir gtr... Bizim yaptmz bu. Cokuyu dceye evirmek... Bunu baard m kii, gelecee uzanan yolu bulabilir... 224

- Bizim inancmza gre, bu bilim yoludur. Coku yolu deil... - Ben cokuyu anlatamadm... Szn ettiim coku, bilgiyi yadsmyor ki... Tam tersine, bilgiden eyleme gei yor... Daha teye varmak iin, beynin hcrelerine daha ok kan gitmesi gerektiini biliyor... Bunun iin abalyor... Bir baka biimde anlatrsak bunu. Beyin byyor. Hcre ler geliiyor ve insanlardan daha kolaylkla ayrlyor kii. - Bilgi insanlardan ayrlmaz... - Bilgin ayrlr... Solukland Ahlati... Bedreddin'in giderek yumuadn gryordu... zellikle, beynin gelimesi sorunu, ilgilendirmi o'nu... Anlyordu bunu. Sezgileri yanltmaz o'nu. Yanl-mad da... - Beyin hcrelerinin bymesi sorununu dndm... Haklsnz... - Elbette... Kan bir yere ne denli ok ular, ne denli ok olursa devinmesi, oras o oranda gelimi olur... Bizim yaptmz budur. Kan mmkn olduunca fazla dolatr mak. Ve bu dolamn ounluunu beyne gndermek... O yzden kocamand Mevlanamn beyni. Ve o yzden, yzelli yldr ellerden dmyor yaptlar... - Bunu bir incelemek isterdim... - Gtr... - Glk kamlar insan... Daha bir artar hrs... Ve zm daha kolaylar... - Anladm... Siz hrsla salyorsunuz bilginizi. Biz tersi ne sevgiyle... - Bilim hrs sevginin kendisidir... Ama, sevginin kendisi, her tr hrstan arnmtr... Yeni bir dnyann aldn sezinliyor Bedreddin... im diye ucundan kyndan ilgilenip, kmseyerek brakt bir 225

yeni dal belirdi... Ahlat, bilgiyi hamur gibi yuurmu avularnda. Ve sanki, hap haline getirmi... Yutulmaya hazr bir .biimde sunuyor karsndakine... Mevlana'y dnd biran... Sonra ems'i... iinde bir istek, bir deiiklik belirtisi kprdad... renecei ok ey var biliyor. Bu yzden, zaman ayramamt cokulu dnce biimlerine... Hazr son dnemin en yce kiilerinden biri yanna gelmiken, bir denemeli bunu... - Sevgi bir hrs deil midir eyhim? - Hrsa verdiiniz anlama bal... - Hrs, kann dolamn hzlandran istektir diyorum, ben... - Olur mu? istek de bir hrstr sorunu byle koyunca... Duyularn kendi kendine kaslmas, kann dolamn artrsa bile, kaslarn gerilmesi diye de alabiliriz. Hem sanyorum byle bir tanm, tp bilimine daha uygun olur... - Evet, yzeyden alnca yle... - Siz, manta vurmakla yzeyden almyor musunuz? - Sizin daha derinden mi kavradnz savunuyorsu nuz?.. - Evet... - Ama... - Amas yok... Ben ak koyuyorum sorunu... Cokunun hzlandrd dolamn tmn beyne gnderme abasdr bizim ilemiz... Birkez, bilinli olarak bunu becerdik mi, ge risi kendiliinden gelir... nk, beynimizin birden aydn landn, teki insanlardan baka grmeye baladn se zinleriz hemen. Eer bu gr bir de bilginin aydnlyla szgeten geerse... - Anlyorum efendim... Dilerdim ki, sizinle bu yolu gee lim... 226

- Asl ben dilerim bunu... nk, hakknzda edindiim bilgiye gre, amzn tm bilgisi, bir cevher yn gibi tnazlanrn banzn iinde... Kitaplarnz okudum... Seyid erif, Mubarekah, Haldun usta ve emir Zaylai ile tartmalarnz dinledim... Anladm ki, siz bir ay deil, gne olabilirsiniz. Benim gneim... - Arnan efendim... - Aman yok... Biz, ilkel insann deyimiyle, deerleri y reimizle saptarz... inan zerine kurulmutur tremiz... Sizinkiyse, kuku zerinedir... Sanr msnz ki, sizin yolu nuzda hi yrmedik... Yrdk... Ama, sizin yceliinize eremedik hibir zaman... Sonra kendi yolumuza dndk... Kukuyu brakp, inanca, kaygy brakp gvence sarldk. Grdk ki, dnya biz olmuuz... Ve biz dnyada yansmak tayz... inandk ki, Tanr bizdedir. Biz Tanrfy simgelemek teyiz... Yaratlm ve yaratlacaklar biz sunuyoruz yeryz ne. Ve biz derliyoruz onlardan nimetleri... Aydnlandk... Inancmz daha bir pekleti... Mansur'a hak verdik yerden ge... Mevlana'ya tutulduk. ems'ten te... Ve dahi Ahlati'yiz deyip dikildik... imdi sizi grmekteyiz... Anlamakta yz ki, daha olmamz. Daha yolumuz ok... Ve bu yolda yolda gerek... Cokunun gc, bilginin sertliini bir bir koparp yuura yuura yumuatyor... Bedreddin, beyninin derinliklerinde bir kprt sezinliyor... Gzlerini hafif ksp dinliyor kendini. Berkok, bir unutulmuluun iinde, bulutlarn arasnda gibi... ite, bir yannda bilginin doruu eriyip hamurlamakta. te yannda sevginin tnaz kabarmakta giderek... Bedreddin ban dkti sonunda... Gzlerinde, bir yangnn alaz tutumakta... - Dileriz ki Sultanmz bizi balar... eyh Ahlati'nin ete227

ine yz srmek gelir iimizden. Anlarz ki, rendiklerimiz, reneceklerimizin yannda bir damla gibidir... - Asl, sizin danzdan, biz, kervan yklemek dileriz, Bedreddin karndamz... Sultanmz iznini balarsa, si zinle olmay, yaammzn onuru sayarz. Berkok, sevecenlikle bakt ikisine de... - Bana syleyecek tek ey braktnz kocalarm... Siz z gr insanlarsnz. Yeter ki, varlnzdan bizi yoksun klma yn. Arada bir de olsa, onurlandrn saraymz... ikisi birden kalktlar... Berkok arkalarndan doruldu... Kabul salonuna geerlerken, ellerini rpp, harem aasn ard... - Tez, Mariye ile Cazibe kullarma haber iletin... Hazrla np yetisinler... Onlara yle bir dl vermekteyim ki, ya amlar boyu bana dua edecekler... Kapya vardklarnda, Haremaas ardnda iki Habe cariye ile grnd... Berkok, Mariye'nin omuzundan sevgiyle tuttu. Ahlati'ye doru itti... - Mariye kulumuz, bundan te kulunuz ve cariyenizdir... - Sonra Cazibe'yi itekledi Bedreddin'e... - Cazibe kulumuz da, sizin hizmetinizi grmekle mutlu olacaktr... Dnd, evik admlarla basamaklar kt... Ahlati Bedreddin'e bakt ne diyeceini bilmezlerin soran gzleriyle... Bedreddin Ahlati'yi szd uzun uzun... - Sultan armaandr... Ykmlenmek zorundayz... - Eh, gidelim. Biran nce syleinize dalmak isterim... - Ben de... Saraydan ktlar... Ardlarnda, koyu esmer, uzun boylu ve kara gzlerinde sevin ltlar yanp snen iki gencecik kadnla yr228

dler bir sre... Dnp bakamlyorlard... Ta sokaklarda, admlarnn sesini dinleyerek, Ahlati'nin tekkesine yneldiler... Bir oda gsterdi o'na Ahlati... Kendisi, Mariye'yi alarak odasna ynelirken... - Bu akam dinlenelim karndam... Sabah, namazdan sonra braktmz yerden srdrrz syleimizi... - Nasl buyurursanz... - Buyurma durumunda olan sizsiniz... Gece yarya var mak zere... Bana kalsa, unuturum hereyi... Sizinle olma ya yeleyeceim hibirey yok... - Ben unuttum bile... Cariyeler, ellerini kavuturup, saygyla dinlediler konumay... - Unutmak doru deil... - Ya da tam tersine, en gzel olan... - Ya acelesi olanlar iin... - Zaman insana bal deildir... - Balamasn bilmek gerekmez mi? - Gerekeni birlikte bulacaz... - Birkez coku kaplad iimi... Hemen balamak ister dim... - Bekledike istek artar.;.. Sabaha ne kald ki... - Peki madem istiyorsunuz... Sabah olsun... - iyi geceler... Admlad avluyu... Mariye hemen ardna dt... Bedreddin, kendine gsterilen odaya yneldi... Cazibe, tam kapya varrken, nne geip at... Sonra, hafif eilerek, yol verdi... Bedreddin, bekledi biran. Yrd sonra... Kadn yine nndeydi... Kapy geer gemez, yeniden eildi kadn, ince deri229

den yumuak papularn kard Bedreddin'in... Sonra, kaftanna elatt... Usta tutularla karmasn kolaylatrarak syrd srtndan... Kendisi soyunmadan, minderi, dzeltti... - Buyrunuz efendim... Bedreddin, bada kurarak oturdu minderin stne... Sonra, belirsiz davranlarla odann iinde dolanan, kandili bulup yakan Cazibe'ye dald... ince, uzun bir glge gibiydi kandil yanncaya. Sonra birden ipek giysilerin iinde, esmerliin elmas gibi ldadn sezinledi... Yuvarlak yz, kara gzlerinin aydnlyla parl parl... Bedeninde saln ve esenliin kprts dalgalanmakta... Kaftan ast... Sonra, kendi stndeki ipekli harmaniyeyi kard... Feracesini usta ellerle yznden ald... Bedreddin, gzlerini kapad... Teninde, ince bir ipek giysi kalmt. Ve gslerinin yuvarlak diklii,'ipei zorlamakta... alvarnn kvrmlarnda, yaamn en grkemli sevinci rpnmaktayd... Cazibe, minderin nne diz kt ilevini bitirince... Saygyla kapand yere doru... Bedeninin ssyla Bedred-din'i yakmak istercesine sokuldu deymeden... - Efendim, bana bakmak istememekte hakl... Sultan mz, daha geceli bir armaan sunabilirlerdi... Kendilerine layk olmadm bilmekteyim... Sesi, bask odann tavannda, duvarlarnda hi duyulmam bir mziin dalgalanmas gibi doland... Bedreddin, aceleyle gzlerini at... Elini Cazibe'nin bana koydu... - Biz insana olan saygmzdan daldk... Sultan armaa nn beenip beenmemek gibi bir dncemiz yok... - Beenmemekte hakldr efendim... Size, gnein gz lerinde doduu, ayn dudaklarnda batt, doann g230

slerinde dillendii bir dilber gerekliydi. Ne yazk ki, ben bu niteliklerden yoksunum... Bedreddin, aknlkla bakt Cazibe'ye... Szleri su rlts gibi akp gidiyor kulana. Ve o konutuka, bandan bir arln yellendiini, bulutlanp, kanatlandn seziyor... "Sultanlar," diyor kendi kendine... "Sultanlar, bir miras nasl kullanmaktalar. Cariyeleri bile, ozanca konumay reniyor... Tahtlara neden smsk sarlndn anlyorum bir iyice... Neden lnp ldrldn, en kk sallantdan rkerek, kyclk yapldn. Ama, brakmay neden a-kllarndan geirmediklerini... Egemenlik bu ite. Hereyin en iyisini, en gzelini kendine ayrabilmek. Ve sahiplenebilmek buna..." Salarn okad hafif hafif... Bir ipek okamasnn gdklamasn duydu avularnda... Irkildi... - Kii niteliklerini kendisi yaratr. Sizde yle bir maya var ki, bizi bile kendimizden geirmektedir... Umarz ki, gelie cektir o maya... Geliecek ve olmayan nitelikler, kendiliin den yeerecektir... - Utancmdan kurtaryorsunuz beni efendim... Eildi Cazibe... oraplarn kard Bedreddin'in... ince, beyaz ayaklarn okad belli etmeden... Gnde bekez ykanmann parlts yanp snyordu... Bedreddin, kaln pembe dudaklarnda, yuvarlak omuzlarnda gezdirdi baklarn. Baklarnn her dedii yerde belli belirsiz bir titremenin oynakln sezinledi... Gzlerini yar kapayarak, fsldad... - llkkez geliyorum buraya... Ne nerdedir bilmiyorum. Cazibe, odann hi yabancs deilmi gibi kalkt... Salnarak, dolaplar elden geirdi. Yklkten ald yata serdi yere... Temiz araf ve ilemeli yorganla bezedi st231

n... Yeniden sokuldu Bedreddin'e... - Sultan Ferec'den ok altnz duymutum efen dim... Yorgunsunuzdur... Buyrunuz, yatnz... Topland Bedreddin... Baknd yresine... Soyunmas gerekliydi... Gerekliydi ya, ilkkez bir kar cinsin yannda bulunuyordu. Ne yapacan bilemez bir durumda baknd yeniden. Cazibe anlamt... Uzand. Kendi elleriyle soymaya balad Bedreddin'i... Yakasz gmleini kard, ibriim i gmlee uzanrken, elini tuttu Bedreddin... Irkildi Cazibe... Sonra dudaklarnda tatl bir glmseyi, sesinde iten bir okayla direndi... - Braknz efendim. Bundan sonra yaamn kleliiniz le mutlandrm kulunuza braknz. Balaynz bu onuru bana... ylesine iten ama ylesine dzgn cmlelerle fsldyordu ki, elinin stnde direnen Bedreddin'in eli, ar ar kalkt... iindeki son direnme, bir sevecenlie brakt yerini... Cazibe, bildiince, ince okaylarla soydu bilgeyi... Ak bedeni, kandil aydnlnda rpermelerle pembeleir-ken, kendini yataa att Bedreddin. Cazibe, baucuna oturdu... Becerikli parmaklaryla, kulunlarn, kollarn odu uzun uzun... Dinlendirici bir hafiflik yayld bedenine giderek. Gzleri ksld. Bedeninde bal-kyarak hrdayan tek ipekliyi karp att Cazibe... O zaman daha bir ald gzleri Bedreddin'in... ipein yumuaklnda neler gizlendiini grmt yar aydnlkta. Grm, przsz tenin tatl esmerliini belleine kazmt sanki... Yanbana uzand Cazibe... Kara yumuak salarn, ak bedeninin stne datt... Yanann alazyla tam gsnde bir yangn tututurdu Bedreddin'in... , 232

- Szlerinizden anlamaktayz ki, iyi yetitirilmisiniz. - Oh edendim... Sizin gznzde bylesine yceltilmek eriilmez bir mutluluktur. - Tam bir kadnsnz Cazibe... Sultan, bizi bylesine bir armaann yk altnda brakmamalyd. - Asl yk altnda kalan benim efendim. - O niyeymi? - Bana dnyamzn en byk bilginine hizmet etme ola nan tandklar iin. - Bak Cazibe... Sizinle bir anlamaya varalm... - Buyrunuz efendim. - imdi burda, yorgann gizinde iki plak beden yatmak tayz... Ve plaklmzda, iki eit insanz... Efendilik, kulluk yok. Olmayanda, bir dahi byle szler sylemeyesiniz. Sarld Cazibe... ince kollarndan, srtnn ortasna doru bir trd yrd. Bedreddin bedeninde emberleen bir a-lazn drtsyle kprdand yatakta. - Efendim... Efendim benim... - Hani anlayorduk... - Siz buyurduktan te, kulunuza baemek devdir. - Kul efendi olmayacakt aramzda. - Sizi utandrmayacam efendim. Her buyruunuzu Tanr yasas gibi uygulayacam. Parmaklan kendiliinden alp kapanyor Bedreddin'in. Avular, Cazibe'nin ipek teninde dolatka bedenini saran alaz beynine doru yryor. - Saraydaki cariyelerin tm sizin gibi mi? - Biz ocukluumuzdan bu yana iyi yetitiriliriz efendim. Sultana hizmet edeceimizden, her konuda bilgi sahibi k lnrz. - Tmnz m? - Kii'isteine gre, ileri de gidebilir, geri de kalabilir. 233

- Anladm. Siz en bilgililerisiniz. - Ve en mutlular efendim... - Mutlular?.. - Evet. nk, sizin cariyeniz olmaktaym... - Beni olduumdan daha ok yceltiyorsunuz. - Siz hep olduunuzdan yceydiniz efendim. - Kii en iyi kendisi bilir deerini Cazibe. Biz, bilgi dn yasnda bir damla olduumuzu ok iyi bilmekteyiz. Tm is teimiz ve umudumuz odur ki, bir damlann gerek berrak lna erelim. abamz bunun iindir. - Siz derya stne domu gnesiniz efendim. Benim gneim... Ve kulunuz, yaamasn, gelimesini varolmas n o gnee balamtr tmyle. Konutuka daha bir holanyor Bedreddin... Alev evresinde pervane gibi Cazibe. Kendini bir braklmln boluunda sunuyor Bedreddin'e... Ve fsldyor. - Dmde grseydim efendim. Dmde sizin kulunuz olacam grseydim, geree yorumlayamazdm. Ferec, sizden rendiklerini sarayn harem blmnde kendi ken dine yineler, ertesi gne hazrlanrken, sevecenlikle dolar dk. Bazen, tm cariyeler sraya bindirirdik sizi gzlemeyi... Ders zamanlarnda, duru baklarnz grmek, iimizde p narlar fkrtrd. Ferec'ten ok biz yararlanrdk. Karaya a lan kumral sakallarnz, genliiniz ve bu genliinizde eritiiniz doruk... Her zaman imizden bireyler kopard. Biz ki, Sultan elinde, yaam buyruuna bal klelerdik. Biz ki, renmenin tadna varm tutsaklardk. Biz bile, salt derslerden sizin yceliinizi kavrayabiliyorduk, inannz ki efendim, sizi seyreylerken, iimizden ktlk gemiyordu. Geemezdi de... nk siz, bizim ulaamyacamz yce liklerdeydiniz... - Ne gzel anlatyorsun. 234

- Sizden rendim efendim. - Ne abuk?.. - abuk deil... Bize retilenlerin tersini yapyorum imdi. Yaammda ilkkez, zgrl tadyorum. Ve kan mak istiyorum efendim. - Kanmak... - Evet kamak... Kii sizin yanmzdayken tutsakl unu tuyor. rendiklerini de... - Neler retmilerdi ki?.. - Efendimizin buyruuna kaytsz uymay... Biz Sultann gnln elendirmek iin yetitirildik. iir okur, trk sy leriz. Gzel konuup avutucu szler dizeriz. Ellerimiz yor gun bedeni outurarak dinlendirmekte ustadr. Ve efendi miz isterse, istedii an yatana girmek iin koullanm z... Ne var ki, her birimize srann gelmesi yllar ister. ok zaman, eldememiliimizde sner yiteriz... Oysa, imdi biz... Mariyeyle ben, iki yce efendinin kullaryz... zellik le de ben... ylesine mutluyum ki, kusur ilersem bala yn efendim... Hi olmazsa bu gece iin balayn. - Kusur mu? Bir kusurun yok Cazibe... - Efendim benim... Kusurum yle ok ki... - Neymi? - rnein bu durum... Belki istemiyorsunuz beni... Hi buyruunuzu beklemeden, sokuldum yannza. Oysa, yal nz uyumak isteyebilirdiniz. - Sen nerde yatacaktn? - Bunun sz bile olmaz efendim. Benim devim, sizin rahatnz salamaktr. Neresi olursa oraya yatardm. - Yok Cazibe... Bundan te, her zaman yanmda yat... Daha bir sarld kvranarak. Her kvranmasnda, Bedreddin'i biraz daha stp, unuttuu sinir ularnda canlanmalar yaratarak... Kaln, etli ama kck dudaklarn 235

uzatt Cazibe... Kumral sakallarn yumuaklnda bir sre oynatrp, azndan pt Bedreddin'i... Sonra, usulcack elini uzatarak, kandilin fitilini eziverdi iki parma arasnda.

Sabah ezan ilkkez uykusunun derinliklerinde yakalad Bedreddin'i... Cazibe oktan kalkm, gusulhaneyi hazrlamt. Ar ar sokuldu. Ilk nefesini yznden, sakallarnda uuturarak uyard. - Ezan okunmakta efendim... Ge kalmak istemiyeceinizi dndm balayn. - Balayn szcn bir daha duymak istemiyorum. Frlad yerinden. Ak kapaktan doru ykanmaya dald... Aceleyle lk suyu dokunup, mezzin son arsn yaparken, caminin yolunu tuttu... Yar yolda yanyana geldiler Ahlati'yle... O da gecikmiti... Camiden ktlar... Tekkeye dndler... Karlkl iki postun stne oturup, nefestendiler bir sre... Ahlati balad sze... - Bizim kurallarmz insan iin ardr. Ama, dn brakt mz yerden srdrelim syleiyi. - Nasl isterseniz. Ama, unu belirtmeliyim, insan iin ar yoktur. - Tamaya tene olunca yle. - Tene olmak grevdir. - Diyorduk ki, kann beyne daha hzl gitmesi, yrein sevgiyle comasna baldr. Cokuyu sevgiden alacaz... Ama, tmn de beyin iin harcayacaz. 236

- Bu nasl olmaktadr. Dnce yoluyla m? - Salt onunla olsayd, siz imdiye salamtnz bunu. Varmtnz varlacak yere oktan. - Sylemiyecek misiniz? - Bir dnn bakalm... Pompalanan kann beyne da ha ok gitmesi iin bedenin nasl olmas gerekli... - Anlyorum... ile dediiniz bu... - Evet. ite, Mevlana'nn emsten rendii... Beden, kann basksn tmyle beyne gndermek iin, baka yer lerin kana gereksinimi olmayacak bir biimde zorlanr. r nein, ok darda kalmadka, yemek yememek gibi... - Ben derdim ki kendi kendime, yeryz insanlara nimet olarak balanmtr. Bir insann kendini zorla ala tutuk lamas, yanltr. - Elbette yanltr... Ama, salt alk olursa, ya da ilkel beyinlerin bir tutku gibi buna sarlmas biiminde yansr sa... Ama, ne siz ylesiniz, ne de biz... - Evet... Ama nemli. Bir bilisizlik, bir bilinsizlik coku suyla deil. Belirli bir ama iin, bedenin eitimi gerekli. Hak veriyorum size... - ite, bizim bazlar iin glk denilen kuralmz. Bede ni gce sokmak. Ama, bunun karlnda, beyni en yce dnce olanaklaryla zorlamak... O zaman, greceksiniz ki, ister bir konuda, ister deiik konularda, sorunlar aydn lanp, zmlenmektedir. - Ben neden kmsyordum dervilii biliyor musu nuz? - Biliyorum. Ahlati, yllar srm bir inceleme, gzlem ve yaantnn sonularn saknmadan seriyor Bedreddin'in gzleri nne... - Biliyorum, nk siz de teki mantk adamlar gibi, salt 237

kuru bir biimde alyordunuz bizim davranlarmz. Ve a-rlk olarak gryordunuz. Kiinin aklyla bulamadn, cokusuyla bulamyacandan gvenliydiniz. Bizim ilemizin gizi, burdayd ite. Bilinsizin arl, ardndaki byk gerei gizlemekteydi. Ama, sizin iin giz olmaz. Bugn olmazsa yarn, ben olmazsam bir bakas aklayacak bunu. Ya da asl nemlisi siz kendiniz bulacaksnz. - Kendim mi? - Evet ve sezgiyle bulacaksnz hem de... - Sanmam... - Sizden rnek vererek aklayaym... Bir sorun stnde dnrken, yemeyi unuttuunuz olmuyor mu? - Oluyor. Ve Meyyet karndamz bundan hep yaknmtr. - zme yaklatka heyecanlanmyor, al tmden unutup, daha bir aydnlkta dolatrmyor musunuz belleinizi? - Haklsnz. - ite bizim yaptmz bu... Biz bilinliyiz, siz deilsi niz... Ve birgn bilincine varacaksnz bunun. Sorunun ar dna heyecanla taklp, kendinizi bedensel kvanlardan uzak tutacaksnz. Ve artk bir daha geri dnmeyeceksiniz. Benim yaptm nedir burda? O zaman ksaltmak... Bun dan tr de sevinirim ancak. - Oysa bir evreni ayorsunuz nmde. Yepyeni, bam baka bir evreni... - Hi deil... Ulaacanz bir amac, biraz daha yakna getiriyorum. Tm bu... Dald Bedreddin... Gecelerini anmsyor imdi. Sabahn aydnlnda eriyip yiten uzun gecelerini. Gnn dolanp, .karanlkla kavumasn. Ve Meyyet'in evresinde dne-nerek, le yemeini atlattn. Akam da gme gidiyor Bedreddin karndam, deyilerini... Evet... Bedeni yoksunluk238

lara katlandka, beynimin daha bir iyi altn sanyor. Ahlati'nin dedikleri bunu daha bir doruluyor. imdi anlad dervilii... Daha tam olmasa bile... Bir coku saryor iini... Yokluyor... Cazibe'nin fsltlarnn yaratt coku da ancak bu lde derinden gelebiliyordu. Eti kemiiyle duymak denilen bu.. Dncelerini etinde, kemiinde duyuyor imdi. Salt tartmann, mantn kurallarnda kartlklarn kukusuyla lp' bimenin yannda, bir sorunun derinliklerine inmek. Sonra bunu mantn szgecinden elekliyerek, yeniden dzene sokmak. Ve ardndan yeni bir cokunun parltsnda bilemek... Anlyor Ahlati'nin dediklerini. Uygulamak istei daha bir artyor... - Dilerdim ki eyhim, kazandrmak istediiniz zaman bouna harcamyalm... - Harcamak... Bizim defterimizde yazl deil bu sz... Biz tersini deriz hep... Kazanmak. - Olumsuzluk yok sizde... Benim mantmdan gelen bir kprdan bu. - Hayr Bedreddin... Mantn hi unutma... O hep ge rekli bize... Hep mz olacak. Ve her zaman, onun ay dnlnda dnp, tartacaz... - Anlyorum... Anlyorum... - yleyse dn imdi... Haldun, erif ve dahi Mubarekah'la, Zaylai ve tekilerle yaptn konumalar d n... Sz gtrp gtrp baladnz dm dn... - Dm... - Durdu Bedreddin... Ahlati yokluyor olmasn o'nu.. Yineledi... - Dm... - Evet, dm... - Tanr bizim dmmz... Mantmzn sonu nokta-

239

s... Siz bana o'nu amam buyuruyorsunuz... Kii Tanr'y nasl aar? Ter bastrmt... Dncesi bir noktada toplanm, derinliine inmeye abalyor. Yardm arayan baklar Ahla-ti'nin stnde geziniyor. Ahlati suskun...

240

"ems Mevlna'ya ne derdi... Mevlna ems'e neyi u-zatt... Tanr... Tann'nn burdaki arl ne? Bir gece iinde, bir insan nasl deiir?.. Bana ne oldu? Deiikliin nedeni ne? ems... Mevlna... Tanr... ite isim ki, yan yana geliyorlar durmakszn. Sonra ayrlyorlar birbirlerinden... Kayan yldzlar gibi... Hemen ardndan yeniden birleiyorlar. Kaynayor. Birbirlerinde topak olarak, yansyorlar gzlerimde. Sonra yeni bir ayrln izi... Onlar gidiyor. Ahlati geliyor... Mevlna Ahlati'de yansyor biran. Hayr, Mevlna bende yansyor. ems, Ahlati... Beynin nasl altrlmas gerektiini anlatyorlar. Coku boyun damarlarm patlatacak gibi. Evet, duyuyorum... ok iyi duyuyorum. Kalbim, beynimde atyor... Tanr... O neden yok imdi?..-Merde? iimizde... Kaynatk ya!.. Birleip bir potada erdik. Sonra yeniden kendimize dndk ya!.. Olmaz bu... Neden olmasn? Olmayacak nedir? A, dedi Ahlati... Amak... U dese uabilir misin? A deyince zplayp amak mmkn m? Ama..." 241

Duraklyor. Kendi dncelerinden rkmyor eskiden olduu gibi. evresine baknmyor. Tam tersine. Her bulgunun, her aydnln daha derinlerine eviriyor baklarn. Kendi kendisiyle ekiiyor bedeni. Kendi kendisinden kopuyor an an... Sonra yeniden dnyor. Balad yerden bir elik yay gibi belleinin derinliklerini oyarak srdryor dnceyi... "Evet... emsin Mevlna'ya verdii bu... Ahlati'nin bana verdii. Kskanmadan, saknmadan. Bilincimin stne bir balyoz inmi gibi... Eski bilgim nasl ocuka geliyor bana. Tanr isterse, diyordum... Tanr insan... Bende yansm tmyle. Beynimin ulaamyaca uzaklk yok. Elimin eremi-yecei olguyu tanmyorum, insanla balyor herey... Bir dnelim imdi... Haldun'un bilinsiz bulduu olgular yeniden gzden geirelim. Ne diyor kitabnda. Madenin en yksek geliimi, bitkinin en ilkel biimine yakndr. Bitkinin en gelimii ise, hayvann ilkeline dnt dnecek... Hayvan ve insan... ilkelden gelimie... Balangtan dorua... Tanr... Nerde bunun yeri... ilk yaratlma nasl oluyor?.. Tanrsz ya da ok Tanrl dinler srasnda yetimi bilginler, mantk yoluyla nasl ulaabiliyorlar gnmze... Salt mantkla m? Tb, gkbilim, matematik ve tekiler... Doal geliim demitim... yle ya... Bu doal geliimin neresinde inancmz?.. Yine Hadun ve ncleri, Here-dot, Batuta, Mesudi, diyorlar ki, gk grlemesine, imee, ulu aalara, yrtc hayvanlara tapanlar var... Grdk bunlar... yleyse... Bunlar Tanr m? Yaratan m her biri? Yoksa yaratann dzeninde basit birer olgu mu? insan ilkel olgulara da tapabildiine gre, Tanr yetenei ve korkusu mu yalnzca... Cokusu ya da sevgisi mi? Olduu gibi insan m Tanr?.. Tanr insan m? 242

zemiyorum... Ama sorduka, zeceime inancm var... Kim o kapnn nndeki. Rahat brakn beni. Rahat kalmak, dnmek alabildiine dnmek ve zmek istiyorum. Kim olursanz olun, rahat brakn..." Brakmyorlar... Cazibe, elinde leyin brakt yemek kab, bakmyor iki yanna... Yememi ka gn var ki, azna lokma koymad. Byk bir diren, byk bir inanla dalgn oturmakta... ile odasnn kaps hi almyor. Gn yz, hava kokusu almyorlar. Mariye de Cazibe de bir boynu bkkln aresizliindeler... Meyyet haberleniyor. Kapnn nnde dolanyor. - Bedreddin karndam... eyhim... Hele bir anz. Gnler var ki, siz insanlardan yoksunsunuz, insanlar sizin sevginizden alakonulmu... Ses gelmiyor ierden. Belki mrldanyorlar. Belki yantlyorlar dardakileri. Duyulmuyor. Bedreddin'in yznde yamur slakl... Beyninde gneler domakta. Her soru, bir yeni burgu gibi dnenip, saplanmakta daha derinlere. Ve aydnlanan her soru, yenilerini getirmekte... Darda korku var besbelli... Yoksa girerler ieri. Rahatsz ederler onlar. Etmesinler. Birkez blnrse dnceleri. Birkez, yarda kalrsa, yeniden ayn cokuyu yakalamak g olur... Giderek bir uyuma belirmi bedenlerinde. Barsaklar, mideleri duruyor sanki... Bzmenin sonucu deil bu. Yoksunlua almak zereler. imdi yeniden doldururlarsa onlar, zaman yitirirler. Bedenleri bylesine derin bir uyuukluun rahatna erin243

ce, dnce yetenekleri daha bir artyor. Ve Bedreddin, kapnn nnde kesilen seslerden rahatsz olmuyor artk. "Peygamberler... ou ileden, acdan yosunluktan ve yokluktan geliyor. Demek ki, dnceyi gelitiren. Beyinleri, insanlarn ulaamad uzaklklar aydnlatp, dzenlerini oluturan bu. Evet evet... Eski uygarlkla arpan insan beyninin retimidir. Yeni dzen budur. Ve insanlar, kendi akllar yetmediinden, beyinleri ayn yetenein burcuna eriemediinden, bunlarn olaanstln tartmyorlar... Neden Hira'da maaraya ekiliyordu Muhammed?.. Ne yapyordu o yalnzlkta? imdi benim yaptm herhalde... Dnyordu... Hikimsenin dnmedii biimde. Tarihin derinliklerinde kalm, kutsal kitaplara gemi tm olgular, belleinde duyuyor, gryordu... Isa neden maaralarda yaad? Ayn dorua ermek iin... Musa Sina'ya niye gidiyordu? Sorular sorular... Ve ardndan giderek genileyen aydnlk... Kii birkez buraya ulat m, teki insanlardan nasl da ayrlyor?.. Mansur... Evet balangc ateleyen o... Kii dncesinin nereye varabileceini ilk syleyen. Ve bunun cezasn da kellesiyle deyen gerek dnr." Ordan oraya atlyor dnceleri. Sorulardan cevaplara. Tarihin bir bandan ekine. Sonra bir baka adama. Ama, belleinin derinliklerinde gryor ki, bu dolamlar hep ayn yuman evresindeki ipleri zmekte... "ibrahim diyorduk... Bir odun ynn stnde yaklmaya atlan ve bir ot serinliinde capcanl kalan... Bence yanmak ya da yanmamak nemli deil o anda. Ac duyup duymamak. Beynimin hcrelerini tmyle bedenimden koparp, 244

dncemin buyruuna verdiimden beri ben de alk ya da teki insancl gereksinimlerin hibirini duymuyorum. Byle bir beden, ac duyar m? Beni yaksalar imdi, ine bir sz bile sezinlemem, ibrahim de byle yapm olmal... Kendini dncelerinin doruunda serinletmi ve ac duymadan gitmitir. Barp armadndan insan dncesi ya da d o'nu capcanl bir imenlie oturtmutur. Ordan alalm yeniden. Ve bu yalnzlk, kendi dncelerinde zlme temrinleri, kiiyi yceltiyor, ite peygamberlerin asl gizi... Ve Muhammed, peygamberlii bitirdiine gre, bir son kalyor geriye... Bizim dnp bulmamza braklm bir son... Madem peygamberlerin sonuncusudur Muhammed... Bizim iin geriye kalan Tanr'dr... ite ems Mevlna'ya bunu syledi. Ve Ahlati dn, derken, beni buraya iteklemek istiyordu. Baard da... Dokunulmaz saydm, tabu bildiim konuya birkez neter atnca nasl geveyip zldn grdm, insan bilgisi ve mant gelip tabularn nnde irkiliyor. Ve ona grelikle sonulandryor durmakszn. Cokuyla sarlp, korkusuz kukusuz dalnca derinliklere, gryor aydnl insan. Gryor ve anlyor kendi yceliini. Mansur neden, "Ben Tanrfym," dedi?.. Ve neden hi deitirmedi inancn? Neden hi ac duymad boynu vurulurken? Ebu Hanife, neden sonradan vd Mansur'u?.. vd ve lmne karar verenler arasndaydnz, bu vgleri neden o zaman yapmadnz, diyenlere neden, "Man-sur'un dinde at gedik ylesine bykt ki, ancak bayla kapayabilirdi," yantn verdi? Gzel sz... Grkemli bir anlatm... Ama, bilginin kuru mantk ve dzen asndan katlp kalmlnn, yeteneksizliinin de aklanmas deil mi bu? Baka neyle yorumlayabiliriz? Yazk...

245

Ebu Hanife gibi bir bilgin, kimbilir nasl aard yollar Mansur'dan gerekli dersi alp dncenin bu noktalarna gelebilseydi. ok yazk!.. Ama, niin kzyorum o'na...O ilkin yitirmi Mansur'u, sonra bir namus borcunu der gibi vm... Ben daha birka ay birka hafta nce, yalanlamaya uramyor muydum? Bylelikle, birkez daha ldrmek abasnda deil miydim? yleyse deien ne? renmek... Ve Ahlati..." Gzlerini at. Ahiati, rkek baklarla szyordu o'nu. Dikildi. Eteine yapt Ahlati'nin. - eyhim... eyhim... Brakmad Hseyin... Hemen kucaklad Bedreddin'i. - Gzlerindeki aydnla bakamyorum Bedreddin. Be nim zemediimi mi zdn? Sarlma bana yle. Biliyor dum ki, sen benim varamadm yere varacaksn. Ve ze mediimi kolaylayp nme atvereceksin... - eyhim!.. zemedim daha. Ama, zeceimden ku kum yok. Yorulmadm. Tersine, yle bir dinginlik iindeyim ki. Kendimden temizlenmek istiyorum. Yardm edin bana. Dnrken, Mansur aklma geldi. Ebu Hanife'yi dn dm sonra. Ve utandm kendimden. Ben ki, kitaplarmda hep onunla uratm. Aklamalarmda, notlarmda dur makszn Mansur'un yanldn anlatmaya abaladm. im di anlyorum. Dncenin derinliklerine inince bir iyice kav ryorum ki, yanlan benim. Mansur bir boluu dolduruyordu. insan dncesinin kendinden ok sonra bile varamyaca bir doruun stnden bakyordu biz zavalllara. Vekorkusuzca belirtiyordu grdklerini... imdi anlyorum nice kt bir i yapmm. Bala beni eyhim. Ve yardm et... - Balamay Mansur'dan dile Bedreddin. Ya da daha iyisi kendinden. O demitir ki, ben. yleyse, sende yans246

yan Mansur'dur. Mansur'un dedii gibi. Balamay dile kendinden. Balayabilirsen rahatlarsn. Mansur? Ka yzyln ardnda. Ahlati, o'ndan balanma dile diyor. Ne demek bu? Yeniden dalyor dncelerine Bedreddin. nnde yeni bir yol alm gibi... "Evet... Mansur'dan dilemem gerekli balanmay. Nasl? Mansur bende yansdna gre, tm yadsdklarm kabullenerek mi? yle olmal." Dncelerin arl uumaya balad bann iinde. Sonra giderek hafifledi. Meltemin nnde kayp giden bir bulut gibi kalkt bandaki arlk. Bedreddin, uyuuk bedeninin kprtszlna aldrmakszn doruldu yerinden. Ayaklarnn sonra ayakparmaklarnn stnde ykseldi... Duramyordu... Durmas olanaksz bir dngye kaptryordu kendini. Dncelerinin yay gibi burkulmasna uygun bir kprdan seyrilmekte iinden. Cokunun yeli pervaneye dndrmekte onu... Dardaki dut aacnn dalnda bir sere tyor. Ve beyninin derinliklerinde bir mziin alts dngsne hz veriyor Bedreddin'in... Giderek hafifledi bedeni... Giderek ayaklar yere demiyormu gibi bir sezgi doldu iine... f Mansur "Ben Tanrym," demiti. Sanmlard ki, o, salt kendine ykmlemektedir Tanrl. Deil oysa... Tanr insandr. Tm geliimlerin, tm birikimlerin tek yaratcs olan insan. Tapmak da, taplmak da ancak onadr. Ona olanda, neden arar durmakszn kii? Madenden bugnk gelimeye uzanp gelen doallk nedir?

247

Muhammed'in yce beyninden peygamberleri sonula-ma dncesi neden gemektedir? insana tanrl brakmak iin deil mi? Gelimeler bir yerde bitmitir demek mmkn m? Deil... Olmayanda, srp gidecek geliim iinde, insan, Mansur'un vard sonuca varacak birgn... Sorunu, egemenlik asndan alnca, durum apaydnlk kveriyor ortaya... Madem, bir kiiden, pekok kiiye doru bir dalm gstermektedir egemenlik. Birgn mutlaka herkesin mal olacaktr... Ama bu herkes kim olacak?.. ahlar, beyler mi? Tccarlarla iftiler mi? Yoksa tezgah bandakiler mi? Sray yeniden gzden geirelim... Bir aama sonrasnn egemeni kim oluyor? Bir ncenin ua, klesi... yleyse, gelecek, klelerin ya da kle ilemi grenlerin olacaktr. nk, asl emek veren, insanln birikimini de aamasn da salayanlar onlardr." Ahlati, Bedreddin'in hzlanan dnne bakyor. Bann duruunu, gzlerinin yar aydnln szyor bir iyice... Bedreddin'in kimseye gereksinimi olmadn anlyor kvanla. O yolunu bulmutur artk. Bundan teye, ancak kendi istediince gidebilir. Gelecein kapsn aralamtr birkez beyninin derinliklerinde. Bundan sonras iin, asl eyh Bedreddin. Ve ona gereksinimi olan Ahlati'dir... Bedreddin, kendini dncelerinin hzna kaptrm. Yorgunluunu duymuyor. ylesine bir dnce doruunda ki imdi, tm arlklardan arnm. Sere, oktan baka dala umu... Beyninin iinde mzii, dncelerinin gmbrts srdrmekte... Hayr, dncelerinin deil... Saptad egemenlik sahiplerinin gmbrts bu... 248

Tezgahta i gren ran, tarlada ift sren klenin, her rettiine alnnn terini kartran emekinin almasndan kan uyumlu ses bu... Kendi bilincinden bekledii, yllardr ulamak iin ardna dt dnce, nnde gne nlaryla ykanm bir bahar sabah gibi tertemiz uzanmakta. ylesine bir mutlulukla dolu ki bellei, cokunun yelinde uup yitmekten korkuyor. "Yanlgm nerde, diyordum hep. Bu bulankln nedeni ne? imdi anlyorum. Ben, Haldun ustann doal geliiminden habersizdim. Kendimce, eitli adlar veriyordum geliime. Uygarlk diyordum. Pay, diyordum... Daha bir sr ey... Ve peygamberler getiriyor bu gelimeyi, sanyordum banazlmdan... Haldun usta, bir zincirimi kopardysa, Ahlati tm balarmdan artverdi beni. Ve artk apaydnlk, tertemiz oldum... Tm lekeleri de sildim mi, gelecein kurgusunu buldum, demektir." Dizleri ar ar bkld. Her yann saran tere aldrmakszn, uzand. Bedeninin giderek souduunu sezinledii halde, parman kprdatacak gten yoksun. Ahlati, "Kalk stn deitir," demek amacyla eildi. Bedreddin'in daldn grnce, stn rtp kt. Meyyet, Cazibe, Mariye, kapnn nnde bekleiyor-lard. Tam azlarn aacaklar srada iaret etti Ahlati. "Susun, uyuyor..." Birlikte bir ka adm yrdler. Avlunun ortasna gelince, ahlati glerek konutu sesli sesli. - ok yorgun... - Yorgun mu?.. - Yorgun evet. Brakn, kendisi uyanncaya uyusun. Sonra kendi odasna doru yrd. Ardna dt Mariye... 249

Cazibe'yle Meyyet, dikilip kaldlar. Bir sre birbirlerine baktlar anlamsz anlamsz... Sonra, kollar dt yanlarna. Ar ar dndler... Kendi odalarnn kapsna gelince, Meyyet duralad... - Siz girin. Ben de gideyim evime... - Olmaz. Biraz sonra kendilerine gelir efendimiz. Konu uruz... Meyyet, ayordu bu ie... Bedreddin ki, yllardr alay etmiti ileyle, dervilikle. imdi kendisi bir kapanyordu... - Ne kadar oldu bunlar kapanal? Cazibe cevap vermedi... Ban nne eip gzlerini karnnda gezdirdi. Meyyet anlad... ay geiyordu... Bir hcrede, gnndan yoksun, gnlerce yemeden imeden, dnmlerdi... - ay geiyor benim bildiim... - Geiyor evet... - Dayanlr gibi deil... - G ie sarndn bilmekteydi efendim... - G ki, anlatlamaz... Yemeden imeden... - ilk zamanlar yiyorlard efendim... iki gnde bir yiyor lard. Giderek uzattlar yemek iini... Mariye de ben kulu nuz da, dolu koyuyorduk kaplar sundurmaya. Dolu al yorduk. Siz bile kakez gelip uyarmak istediniz. Dinleme diler. - Dinlemezlerdi... Grmedin mi eyhi?.. - Sanki sofradan kalkm gibiydi deil mi? - Genlemi, dinginlemiti bir iyice... Demek birey var o hcrede... - Hibirey yok efendim. Mariye kulunuzla biz hazrladk orasn. Girmeden nce buyruk vermi eyhimiz... Rahat olsun, buyurmu. 250

- Demem ylesi biey deil... Dnsel anlamdan sz ediyorum ben... - Dnsel anlam... Haklsnz efendim. - Yeni bir dnya bulmu olmal Bedreddin karndamz. Dncelerine aykr gelen bir ileve girmez o... Girse bile, biryerde terslik grd m, hemen belirtiverir bunu. imdi bylesine dayandna baklrsa, dnce yoluna uygun yeni bulgular grm olmal. Eer yleyse bacm... Eer birkez daha yakaladysa salamca bir u, artk aradn buldu demektir. - Benim de gvencim tamdr efendim, inancm salam dr efendime kar... Yoruldunuz, biraz oturup bireyler ye mek istemez misiniz? - iyi olur. Zaman geirmi oluruz bylelikle. - Uyandnda dikkatlice bakn efendim. Siz yoldasnz o'nun. Karnda gibi... Bir noksan varsa, bildiriniz bana. Hemen tamamlayaym... nk biliyorsunuz ki... Yine utanla edi ban. "Ben bir gece grdm o'nu... Bir gecede insan tanmak da, kimsenin gcyle badamaz," diyecekti. Diyemedi... Hzla sofra hazrlamaya balad. Meyyet ieri girip, bir serin yer arad. Buldu da... iki pencerenin ortasna gelen mindere bada kurup oturdu. Cazibe, hazrlad yemei tepsinin stnde getirirken, kap ald... Mariye, elinde bir baka tepsiyle girdi kapdan. - eyhimiz buyurdular ki, yemei burda yiyelim. Ve Bedreddin eyhimizi, birlikte bekleyelim. imdi kendileri de geleceklerdir... Meyyet dikildi. Bedreddin eyhimiz mi? Glmek geldi iinden. Kendini tuttu... 251

eyh ince uzun gvdesiyle kapdan giriyordu... Girdi. Meyyet'in karsna oturdu bada kurup. - Meyyet Molla karndamz!.. Bedreddinimiz yle bir eyhtir ki, eteine yz srmek, kendisiyle bulunmak kiiye verilecek dllerin en bydr. Ne mutlu size... Ne mut lu ki, bugnecek yaamnz o'nunla gemitir,.. Sanki, kendi dncelerini okumutu Ahlati... Onlara yant veriyordu kendiliinden. - eyh... - Evet eyh... eyh Bedreddin'dir bundan sonra yolda mzn ad... Ve yle ki, Ahlati inanm olmaktan onurlan maktadr... Size bir mutu getiriyorum hcreden. Bir ilede bylesine bilgi katlarn, erme aamalarn frlayp geene rastlamad yzylmz. Bizden nceki kuaklarda birtek Mevlana var, bylesine oluveren... imdi bir de Bedreddin... - Beni balaynz eyhim... Tam anlayamyorum... - eyhimiz anlatacaktr size... yle sanyorum ki, yery znde hikimse ondan daha gzel anlatamaz. Bir yere va rncaya ben izledim dncelerini. Ama, bir yerden sonra sna izlemek olana kimsenin elinde deil. Salt bizim ku an, bizden sonrakilerin deil... Korkarm gelecek kuak larn da, yeteneini aacaktr onlar... - Gelecei okur gibisiniz efendim... - Okuduklarmdan rkmesem, tmn sylemek gelir iimden. Ama, insan olgunlatran tm dertleri grr gibi yim imdi... - Dertler mi, Tanr korusun... -Tanr Bedreddin, Meyyet... Kim, kimi, kimden koruyacak?.. Meyyet birden frlad yerinden. Sonra duraklad... kt, belleini yitirmi gibi. 252

Ahlati srdryordu szn... - Belirli bir aamadaki insann dncesi kapsamaz bu nu. Taar, taknndan ykc olmacasna. Ama, peygam berlii geride brakm Bedreddin gibi bir usta, ylesinekavrar ki dncenin snrlarn, insanln yararna iler bundan tesi, iler ya... Meyyet ayaklarna kapand Ahlati'nin... - Sizin kukularnz var efendim... Buyrun bize... Biz ki, yoldayz Bedreddin'in... - Kuku... Hi kukum yok. Her gne yolunu bulacak tr. Her Tanr uydusunu... Ama, egemenin arkyla att nda, Tanr m kazanr, egemen mi, ite bunu bilmiyorum. Ve sanyorum ki, eyhimiz bunu bilmektedir. Kendisine so ralm... Suskuyla uzattlar ellerini sofraya doru... Mariye ve Cazibe, ayakta saygyla bekliyorlard. Ahlati ban kaldrd. -Buyanuz hatunlar... Bizim dzenimiz herkes iin eitlii getirir. Saknmadan buyrunuz... ikiletmediler. ktler kadnlar da... Sofraya drt el birden uzand...

253

Yerinden bir dorulabilse... Birkez dikilebilse yeniden ayaklar stne... Yapacan biliyor. Kendini zorlamakta durmakszn. Zorlamakta ya, teriyle uyuyup kalmann skntsn ekiyor imdi. Bedeni sanclar iinde kvranyor. Hankahn kendisine ayrlm odasna gidecek gc yok... Oysa, uykunun karanlnda beyni nasl da parlamt. Tm dndklerini birkez daha aklndan geirince, yaptklarndan nasl utanmt. Kitaplarnda kmsedii, saldrd dervilerden balanma dilemek iin yan.p tutumakta. Ne var ki, kendini brakmln sonucuna dayanamad bedeni... Yokluyor kendini... Ate gibi avular, bedeni. Ve kemiklerinde dayanlmas g bir ar geziniyor durmakszn. Odasnda beklemekte olanlar, durmadan kapya bakyorlar. imdi gelecek, nerdeyse geldi diye... Ahlati dayanamad sonunda. Kalkt... Hcrenin kapsn at. Yarkaranlkta, Bedreddin'in yatmakta olduunu grnce, ard...

255

Hibir cezbe sonu uykusu bunca ar olmaz. Tam tersine, bir hafifliin ycelmiliinde doruluverir insan. Bedreddin neden byle?.. Yanna yaklanca anlad nedenini... Terli beden, oynayaca oyunu oynamt ite. Hastalanmt Bedreddin... Yoklad usta eleriyle. Alnn, bedeninin ateini aratrd. Yanyordu, ince bir inilti kyor azndan. Ama, belli etmemek iin kendini skmakta. - Tedbirsiz davrandk eyhim... Terli bedenle yatp kal dk... izniniz olursa ben iyiletiririm sizi. Dayann azbiraz... - eyhim mi? Bana eyhim mi diyorsunuz? Hem de siz... Hseyin-i Ahlati... - Evet, biz... Hseyin-i Ahlati size eyhim diyoruz... nk biliyoruz ki, bizim eriemediimiz yerlere eritiniz. nk biliyoruz ki, siz dnmeye balayanda, bir evren ol dunuz. Yaratm ve dahi yaratlm ne varsa parmaklarn zn ucunda akt gitti. Salt ruh oldunuz etten kemikten kur tulup. Salt dnce kestiniz Tanrlaarak... O yzden, bun dan te, biz bakalarnn eyhi olabiliriz. Ama, siz, bizim eyhimizsiniz. - eyhim... Efendim, hastaym. Ve hastalmda, en k ltc, bedeni aclarmn stnde ok daha byk aclar verici tek davran bu olurdu. - Bedeni aclar... Geicidir bunlar eyhim... Biz beden aclarn geirecek melhemleri oktan kardk. Hi kukunuz olmasn. Asl ac odur ki, yaam boyu srer... Sapma ac sdr bu... Kii birkez doru olarak grdnden saparsa. Evrenin, yaamn grkemine dalp, bildiinden vazgelirse, asl acy kendi yaratr. Ve dahi sizin bilincinizde olunca, onun ilac, melhemi de yoktur. Bedreddin, bir ocuk gibi ellerini uzatt. Grmezlie geldi Ahlati... Dnd... Meyyet'i de yanna alarak, geri geldi. 256

Bedreddin, Meyyet'i uzun zamandr grmemiti. - Meyyet... Karndam, yoldam benim... - eyhim... Baucuna diz kt Meyyet... Sonra Ahlati'nin yardmyla kucaklad Bedreddin'i. Hankah'n hcresinden alarak, odasna tadlar. Cazibe, yatan oktan yapmt. Yatrd incitmeden. Yorgan stnden ekerlerken, Ahlati, baka bir odaya girdi... Aratrma, inceleme odas olarak kulland aydnlk a-rna kt bir odayd buras. Ahlati, bo zamanlarnda buraya kapanr, eitli hastalklar iin, ila hazrlard. Ot kklerinden, hayvan dlerinden, yapraklardan, eitli yalardan... Kimisini ezer, birbirlerine kartrr. Kimini eritir, deneyler yapard... Odann duvarlarnda, eitli kavanozlar, kuru, duru ilalar dizelenmekte... Elini uzatt bunlardan birine. Kuru tabletler vard iinde. Biraz ald... Geri dnd... Cazibeye uzatrken, kullanlma biimini de anlatt bir iyice. - Baka hatun, durmakszn orba piir eyhimize, i sin... itikten sonra, lk suyla bunlardan u byklkte ko parp, verirsin gnde kez... Elinde, trnak byklnde koparlm bir tablet vard. Uzatt ve srdrd szlerini; - Biz urarz. Sizi yalnz brakmayz hibir zaman. ok iyi bakmal ki, tezgnde iyilesin. Tezgnde klanalm ken dilerinden. Cazibe orbay oktan stmt... Ban dizine ald Meyyet... Kak kak sundu Cazibe... ncde durdu Bedreddin. istemiyordu... Zorladlar... Bir kak daha ald. Sonra, iki yudum suyla hapn iip dald ateinin derinliklerine... 257

Arada bir rperiyordu. Ve her rpertisinde, bir pembelik rzgrlanyor beyaz teninde. Bir atein dolam, gzle grlyor... Cazibe, yorgann altndan elini gezdirdi bedeninde... Bir gece birlikte olabildii efendisi, hastayd. aresiz gzlerle bakt Meyyet'e... - eyhimiz iyileir bacm. Hi kukun olmasn iyileir. Biz o'nunla neler atlattk bugne gelinceye. Hem daha gentir ve dahi gldr... Bir dn, dounun ve dahi batnn en byk eyhi olan Hseyin-i Ahlati efendimiz, karndamzdan eyhimiz diye szetmektedir. Bizim ey himiz... Efendimiz, karndamz Bedreddin iin demekte dir bunu. Nasl bir vncn iinde olduunu anlatamam. Daha ya otuzbe deil... Anlyor musun bunun deeri ni? Cazibe, dizlerinin stne oturmutu teki yanda... - Anlamaz olur muyum efendim?.. Benim byk bilim adam, byk eyh diye tandklarmn tm, artk yaam larnn sonuna gelmi kocalard. ylesine gzel gelecei olan bir insanmm, Tanr ylesine byk bireyle dllen dirdi ki beni... Gece gndz, honudluumu bildirmekte yim zaten... - Ben de bildireceim... Birkez kendine gelse... Birkez konuabilsek... Gnlerdir, ne gnleri, aylardr o kapal yer de ne buldu, bir anlayabilsek... - Saknmaz m bizden efendim?.. - Biri otuzbe yllk yolda, karnda... Biri de bundan sonraki yllarda kulluuna svanm iki insanz biz... Bana yle gelmektedir ki Cazibe bacm, eyhimizin bu dnyada bizden yakn yoktur. - Elbette yoktur. Dileyelim ki olmasn... - Yok vardr. Bir de, Ahlati eyhimiz... Birden deitirdi258

ine, birden yceletiine 'baklrsa, o'na bizden yakndr byk eyh... Ikirciklenivermiti Cazibe... Bedreddin, yaamndaki ilk kadn olduunu sylemiti o gece... Kars olmutu imdi. Karnnda o gecenin armaann tayordu, alan, gelien bir tohum gibi... Meyyet, doduundan, ilk admlarn attndan bu yana yoldayd o'nun. imdi, bir aksakall gelip, tmnn yerini alveriyordu. Meyyet, Cazibe'nin baklarnn bulutlandn grnce, glmsedi. - Yok bacm. Kskanmak yok... Bizim yerimiz ayrdr. Ahlati'nin yeri ayr... - Kskanmak m? Tanr korusun. - Baklarndan anladm ki, biran dndm bunu. Bir kocann bakeyi alarak, yreindeki yerimizi glgeleme sini istemedin. Ama, bu bilginler, birkez dervilie soyun dular m, kskanmak kiiyi kltr... Ben Mevlna olayn dan ok iyi bilirim ki, bunlarn sevgisi ve tutkusu bir baka dr. Biranda siler tmmz... Elbette sevdiini sevmez sek... imdi ben sana derim ki Cazibe hatun, eyhimiz Ahlati efendimizi ok mu sevmektedir? Biz ondan ok seve ceiz. Hem de yzne, yzeyden deil ha!., iimizin en derin yerlerinden tutulmucasna... Greceiz ki o zaman eyhimizin bize sevgisi daha artmakta....Anlayacaz ki, derviin tm sevgisi eyhine dnmektedir. - eyh... eyh kim burda? - Dorusunu ararsan, ben de atm... Bunlar ikisi, tpk Mevlna ile ems... Onlar da yleymi okuduum, bildiimce... Mevlna dermi ki, beni aydnlatan sensin... ems hemen yadsrm... Bende yansyan senin ndr. Sen kendi na bakp bende aydnlk hayallenmektesin...

259

- Demek tm stnlklerden soyunup, eitleiyorlar bunlar... - Hah bak en dorusunu sen buldun hatun bacm... y le bir eitleiyor ve birbirlerine yle bir tutkuyla sarlyorlar ki, reten kimdir, renen kim... Belleyen kimdir, belleten, kim ayramyorsun. Ham bir yrek tayanlar, ham bir kafa tayanlar bu tutkuyu anlayamazlar. Ama, biz, Tanrya krler olsun ki, eyhimiz abasyla piip, kotarldk. Bir iyi ce rendik ki, insanlmz iin, o'nun tutkusu bizim tutku muz olmal. Onun sevgisi bizim sevgimiz... Siz de bu yolu tutarsanz, mutlu olursunuz. - Ben mutluyum efendim... Efendimizin yannda olmak, o'na hizmette bulunmak, benim hi hayal edemediim bir mutluluktu zaten...

Durmakszn terliyor. Terledike, bedenindeki arln, arlarn yittiini anlyor Bedreddin... Giderek itah artyor... imdi Cazibe'nin eliyle piirdii orbalar daha ok i-iyor... Tm istei kalkmak... Ama, Ahlati izin vermiyor, iki gn daha yatmas gerekiyormu... iki gn daha kprdamadan, terlemeyi srdrrse, hastal tmden atacak stnden... ipek yorgan bandan ektii an, frlayp kalkmak istiyor. Kalkp kendine verdii sz yerine getirmek. Tm yaptklarn silmek. Yeniden balamak yaama... Ahlati'nin yapt gibi. Tm dervilerin yapt gibi. Ayrlmakszn... insan eitliinin en u noktasna itmek istiyor kendini. Srtnda bir ul abayla, eyhinin eteinden yapmak geliyor iinden. Bir de... Gece yldzlarn latarak ilerlemekte. 260

Yary buldu bulacak... Meyyet, eyh hastalandndan beri, hankahta kendisi iin ayrlm odaya ekileli ok oldu... Cazibe, dizlerinin stnde kayklm, uyumakta... Uzun uzun bakt o'na Bedreddin... Yenice uyanmt kendi. Ve gl olduundan, hastal tmyle attndan gvenliydi... Bu gvenle yapmak istediini yapabilir. Kimseye grnmeden, aklndan geenleri gerekletirdi... Gerekletirirdi ya... Kprdand... Cazibe uyuyor... Uyandrmadan syrlabilirse, baard saylr. Yeni bir kprdanma... Kimbilir ka gnn uykusuzluu ve yorgunluu bastrm Cazibe'nin omuzlarndan. Eskiden, nceki gnlerde en kk kprtsnda gzlerini ayor... Kalarna doru kvrlm, gzlerinin altn glgeliyen kirpikleri oynayordu hemen. "Birey mi buyurdunuz efendim? Bir isteiniz varsa, kulunuza syleyiniz." Diyerek karlard kprdanlarn. imdi yle deil... Kendisinden gemiti... Doruldu yatann iinde... Halsiz... Her kprdannda, kaldramayaca bir ykn altna girmiesine g harcamas gerekiyor. Ama, kararl... Kalkabiliyor imdi... Kendisinden gvenli... Aklna koduunu uygulayacak. Yeter ki, Cazibe uyanmasn. Hankahtakilerden kimse sezinlemesin eyleme getiini. eyhi... Hseyin-i Ahlati, bir oldubittiyle karlanca, ses edemez... stelik sevinir bile... Bedreddin'in, kendiliinden kusurlarn temizlediini renince, kimbilir nasl sevinir. Balar kendinden ncekiler de... Tm yklendikleri, saldrdklar ve kmsedikleri... 261

Yeter ki, birkez aklna koduunu uygulayabilsin. Cazibe, oturduu yerde uyumakta... Son birkez denedi o'nu Bedreddin. stnden att yorgan, dizlerinin omuzlarnn stne ekti Cazibe'nin. Sezinlemedi kadn. Glmsedi... Karanlkta, soluklanm pembe dudaklar daha bir belirdi sakallarnn arasndan. Bedeninde, bir ocuun yaramaz all doland. Tmn atlatmaktan byk bir sevin duyarak kapya yneldi... Ses karmadan ap dar kt... Hankah avlusunda, ayyla yldzlar oynamakta... insanlar, uykunun derinliinde yitmiler oktan. Admlad avluyu... Hankah kapsnn her zarnan ak durduunu biliyor. Yrd kt... Sokaklara dald. Bir yalnzln boynubkkl glgelenmi her yanda... Sokaklar insansz ne denli bo ve anlamsz... Baknd yresine. Tek ayak tprts canllk getirmiyor. Bir mezarlkta yrr gibi. Berkok'un buyruuyla tm evler beyaza boyanm. Aynda grkemli birer mezar ta gibi durmaktalar... Uyuyanla, l arasndaki ayrm ne kadar ki zaten?.. "Nefeslenmesi, midesinin, barsaklarnn almas m? As! o zaman l deil mi insan? Dnceden yoksun kalnca, yitmi saylmaz m yeryzn ynetmeye, Tanrlamaya gelmi olan?.. Yiter... Benim gzmde de insanlarn belleinde de... Dn Bedreddin yleyse. Gelecek a aacak anahtar ellerine sunuldu senin. O cezbe gnlerinin bylesine bir hastal getirmesi neden? Dnmen gerekenden fazla dndn de ondan..." Bundan teye daha da fazla dnecek... 262

Gelecein insanln zme sava bu. insan beyniyle, kannn, belleiyle sinirlerinin sava... Heran uyank kalp heran bir bilginin derinliinde kulalanmak g i... Toplumlar, toplumlarn gelimesini ve bunlar blp ayrntlarn niteliini karlatrmak. Yknn arln biliyor. Bilinci keskinletikce, kukusu artyor. Tek yanl yapmamal... Bayezid ile konumalar geiyor aklndan. Basit insann sorumluluu kendisiyle balayp biter, demiti. Ynetenin sorumluluu ise, ynettiinin okluu lsndedir... Ya bilginin sorumluluu... O zaman aklna gelmiyordu bu... O zaman, kendinin bir sorumluluu olduuna inanmyordu. Oysa, imdi ylesine bir sorumluluk yklendi ki, rendikleriyle.. Bir yerinde yanlrsa, insanla en byk ktl edebilir. nk, tabularn annacna dikilecek. Tabular ykarak, yeni bir gelimenin tohumlarn atacak insan beyninde. Bu en byk sorumluluk. Ykmlar gelirse, binler, yzbinler ve belki de milyonlarn acsn yreinde duyacak. Kendinden sonra bile olsa... Acele etmeli... Biran nce ulamal varaca yere. Biran nce temizlemeli kusurlarn. Ve sonra, eyhinin buyruunu yerine getirmek iin, temiz bij yrekle uzanmal yatana, iki gn daha, gerekirse on gn daha yatar. nemli deil. Ama, madem kendine sz verdi birkez... Bu sz yerine getirmesi gerekli... Ve bu sz yerine getirdikten sonra, yeni yaamna, yeryzne yeni gelen bir ocuk safl ve temizfii iinde balamas gerekli... imdi yle deil... Belleinin derinliklerinde, kendisine gelecein anahtar263

n sunan adama hakszlk etmenin kirini tayor... "Byledir insan," diyor... "inanmad eye, inanmaktan te, renemedii, bilmedii deere kar kmann ilkel rahatln duyar. Yok saymakla, ta, havay, evreni yoke-debilirmi gibi... Nice bir ilkelliktir ki, incelemek, aratrmak ve renmek gcn gstermek yerine, silip atverir yce deerleri..." Egemene yaranr bylelikle... "Benim gibi rnein... Kendi belleimde, yeni bir dzen oluturmann kavgasn veriyorum... Ama, teki bilginler gibi, kolayna kap dzeni sarsacak, yeni dzenin balang noktalarn sunacak bilgilere srt eviriyorum. Bu yadsma egemenin iine geldii iin dllendiriyor beni..." Dncesinde yeni gelimeler olduunu sezinlemenin bilinciyle durmakszn yryor. Gzleri yar kapal. Sanki, bann ardnda kendince izilmi bir ybl var. Ve gzleriyle bakmakszn gryor nn BedreduV.:,. ylesine kararl bir gidii var ki, kendisi bile amakta... Ehzer ktphanesinin nnde duraklad... Kapnn tokmana uzatt elini... Biran, verdii emee yand. Bir ksa an... Eli tokmaa uzanncaya dein... Ve yanla verilmi emein deersizliini dnd ardndan. Kendi kendini yoklad yine de... iinde hi acma yoktu... Tokma kez saa doru evirdi. Kap, kendiliinden-mi gibi ar ar ald. Girdi ieri... Tan serinlii, bedeninde rpertiler yaratt.:. Aldrmad. Kapnn yannda, durmakszn yanan mealeden, bir 264

kandil tututurdu. Kitapln, derin, uzayp giden dehlizlerini admlad. Simavnal Bedreddin blmne gelince duraklad. Rafta dizili duran kitaplarna son birkez bakt. Krkbe cilt, yan yana dizelenmiti. Tmn toplad. Kaftannn eteklerini kvrp, alt rafa koyarak, stne yerletirdi, iki eliyle, eteinin ularndan tuttu... Gerileyerek yeniden bakt rafa... Yoksunlavermiti... Yalnzln boynubkklyle, garip garip bakyordu sanki. Gzlerini krptrd. Dnd... iinden gelien kararn son itkisiyle, koaradm kapya yneldi. kt... Ardndan girdii gibi, yeniden kilitledi kapy. Sokaklara dald yeniden... Yrd, yrd... Gzleriyle deil, teniyle yol ayrarak ilerledi. Bedeninde, Nil'in nemini duyunca duralad. ite, amacna ulamt. Kutsal Nil nehrinin sularnda arnacakt tm kirierinden. Tm kusurlarn burda, suyun grkemli grisinde brakp dnecekti Ahlati'ye... Ve bundan sonra, rendiini daha bir kesinleyerek, dncesinin doruuna kacakt. ilk kitabn ald eline... Sonra eteindekileri olduu gibi dkt slak kumlarn stne. Elindeki kitabn yapraklarn bir bir evirdi. Grmeyen gzlerle, yazdklarn harf harf yeniden okudu. Parmaklar265

nn devinisi, dncesinin hzna yetiemiyordu. Ciltlenmi, yaldzlanp bir iyice bezenmi kitap, iindekileri korumak amacyla avularnn iinde rpnyor... Balanma dileyen, yaptn yanlln baka yadsmalardan bekleyen bir yakar gibi, yapraklarn uuturuyor. Dn-cesindekilerden rkmcesine direniyordu. Nil'den ince bir nem okuyordu yzn. Yel, parmann davranna yardmc. Sayfalarn almasn, karmasn salyor. Ve Bedreddin, her yapra glkle koparyor ciltten. Ayrdn gittike hafifleyen bir ykten, tmden kurtulurcasna bir bir savuruyor sulara... Giderek artyor sevinci... Coku, iinde dnmek istei yaratarak, kabaryor... Yapraklar koparan parmaklarnda bir g... Daha hzlanyor devinisi... Ar ar dnmeye, her dnte bir yapra buruturup, kolunun tm gcyle savurmaya balyor... Arndndan kukusu yok... Tm yanllar temizleniyor ite... Aymn beyazlnda ldayan Nil, her yaprak dtke biran kararyor... ini mrekkebi, yaralanm bir bedenden kan szmas gibi, bklen bir iz brakyor biran. Sonra, yeni bir rpn ve yeni bir iz... Kitaplar, tek tek Nil'in akna uygun alkalanmakta... Bedreddin'in kendi evresindeki dn alabildiine hzlanmakta sonlara doru ve olaanst bir hzla, sayfalar uumakta suyun stnde, ilkin, slakl emen bir geveklie girip sonra karasn salarak paralanp yitmekte. Her yiti, biraz daha hzlandryor Bedreddin'i... Kydaki kumlarn stnde izi yitiyor sanki... Islakl bir glge gibi oyan parmaklar duymaz oluyor souu. Son yapraklar da bitirdike, kollarn iki yana aa266

rak, dnmesine daha bir hz veriyor. - ite imdi ulatm asl dorua... Oldurduumu ldrdm... Yarattm yitirdim... Evet, aranmas gerekeni, kendimde aramalym. Bize bu yol grnd bundan te... Ve bu yolu, sonuna dein yryp gitmeliyim ben... Nil'in serinlii yok imdi. Kitaplarmn kiri de. stmden tm arlklar yitti. Yere basmyorum belki. Belki de, derinliklerinde cevalan etmekteyim. Beni balamaz ki... Dncenin son yeteneklerini harcamm kendi elimle. Ve daha ycelerini bulmuum... Benim kitabm yok bundan te... Kitap benim...

Cazibe, drtlm gibi gzlerini at. Amasyla dikilip kalkmas biroldu... Ahlati, yataktan kmamasn buyurmutu Bedred-din'in... Ama, yatanda deildi. Hem de, yorgan kendi stne rtmt. Baknd odann iine. Grnmyor... Helaya gitmi olmasn... yle ya... Skmtr. Sklmtr da... Gcnn yerine gelmekte olduunu kendisi bile bildikten, grdkten te, Bedreddin bilmez mi? Bir deneme yapmtr... Helaya gidip gelebileceini isbatlayacaktr kendi kendine... Ama... Dnmesi gerekmez mi imdiye... Yorgan ne zaman stne rttn bilmiyor. Bir baksa m? Ya gitti de, halsizlikten dnemediyse... Kotu... Hankah'ta tane hela vard... 267

Srayla her birinin kapsn vurup, ses dinledi... Sonra birer birer at kaplarn. Yoktu... ile hcrelerini dolamaya balad hemen ardndan. Ahlati, "tutumu bir mealedir o artk. Indan tmmzn, tm insanln aydnlanaca," demiti. Yeniden girmesin ileye... Yoktu... Sonunda akl etti... Meyyet'in kapsna vurdu. Derin derin nefeslenmelerden te cevap alamad ilkin. Biraz daha serte vurunca, dikildi Meyyet. - Kim o? - Ben efendim. Cazibe kulunuz... - Buyur bacm biey mi var? - Efendim yok... Meyyet ilkin anlamad. Gzlerini outurdu. yle kald. Kelimeleri tek tek, birer ivi gibi belleine yerletirince-ye. Sonra birden srad. - Yok mu? Nerde? - Nerde olduunu bilmiyorum. Hankah' aradm. Yok!.. Kaftann glkle giyerek, kapdan kt Meyyet... - Nereleri aradn bacm? - Heryeri... - eyhin odasna baktn m? - Bir oras kald, bir de teki dervilerin odalar... - Hadi sen eyhin odasna bak. tekilere ben bakarm... - Saol efendim... Dndler... Meyyet, bir bir odalar ap, aratrmaya balad. Cazibe, Ahlati'nin kapsn vurdu ekinerek. Mariye'nin fslts sesi geldi ierden. - Kimsin? - Mariye bakar msn? Mariye, plakln rtecek bir biimde aralad kapy. 268

- Ne var? . - eyhim yok yatanda. Acaba, dedim, aklna biey geldi de, eyhimle konumaya m vard? Mariye cevap vermemiti ki, Ahlati ban kaldrd. - N'oluyor hatun? - Efendimiz, ey... - abuk syle. Birine biey mi olmu?.. - Bedreddin eyhimiz yokmu yatanda. - Ne? Ben o'na iki gn daha kalkmamasn sylememi miydim? Hay aksilik. imdi yeniden hasta olacak... Dorulup kalkt... Giyindi bir iyice... Kapda grnd. - Ne zamandan beri yok?.. - Balaynz eyhim, bilemiyorum... Bir ara dalmm oturduum yerde. Kalkm. Yorgan bana rtp km. Uyandktan sonra, bir sre bekledim. Ama, gelmeyince, haber vereyim dedim... Cazibe szn bitirmiti ki, Meyyet korkuyla yz kararm bir biimde sokuldu. - Hankahta yok... Ahlati, dnceye dald biran. ilede deilse, hcrelerden birine kapanmadysa, nereye gidebilirdi? ile boyunca konutuklarn bir bir aklndan geirdi... Sonra birden, gle yapt Meyyet'in koluna. - Gelin benimle... Galiba anladm nerde olduunu... Yrdler. Hankahtan karak, kitapla yneldiler tm hzlaryla... Ahlati'nin at kapdan girer girmez, yanmakta olan kandili grdler. Ahlati, baklarnda acl bir anlatmla dnd. - Galiba kardk. Ama, yine de bir bakalm aceleyle... ieri girdiler. Bedreddin blmnde tek kitap yoktu... Ahlati yeniden dncelere dald. Nereye gidebilir?

269

Bir trl zemiyordu. Ama, kitaplkta olmad belli. O'nun yakt kandille girdikleri apak. yleyse, kt bur-dan. Hankaha dnm olmas gerekirdi. Ya da yolda rastlarlard... Rastlamadklarna gre, teki ynde gitmi olmal. Nil ynnde... Birden gzleri d Ahlati'nin. - Bulduk galiba Molla... Durmayalm... Hi ses etmedi Meyyet... Ahlati'nin yallndan umulmaz bir eviklikle yrdn sezinledi o an... Glkle yetiiyordu. "Bunlar," diye geirdi aklndan. "Bunlar kocam-yorlar da... uraya bak... Nasl gitmekte... Bana yle gelmekte ki, kollarn averse, uacak... Nasl bir g var bu admlarda... Anlayamadm yaamm boyu... Bundan teye hi anlayamyacamn anlalan, izlemek yetti bana, yetsin." Uzaktan, aymn altnda birtek glgenin varln hemen sezinlediler. Bedreddin, kitaplarn oktan yitirmi olaanst bir hzla dnmeye kaptrmt kendini... Ahlati'yle, Meyyet yaklarken, birden kapakland yere... Kotular... Kendinden gemiti... Kucaklad Meyyet... Geriye, Hankaha doru yrdler. Kitaplarn Nil'e at besbelliydi. Konumann anlam yok. Meyyet, nne bakarak yryor, Ahlati, yannda o'nu izliyordu...

Bedreddin'in kitaplarn Nil'e att hemen duyuldu. Mubarekah, Meyyet'i yakalad medresenin avlusunda. ekti keye... - eyhin yaptklarn hi beenmedim Meyyet Molla... Onca deerli bilim yapt suya atlr m? 270

- Atm birkez... - Ben senin yerinde olsam, yoldaln gereini yerine getiririm. - Anlamadm efendim. - Zorlarm eyhi... Edirne'ye gitmeye kandrrm. Olma d, babasndan haber gelmesini, arlanmasn salarm... Haklyd Mubarekah... Dnd Meyyet. En ksa zamanda, dediklerini yerine getirmesi gerekiyordu. Gzlerine bakt uzun uzun... - Evet... Doru... Dediinizi yapmaya alacam. Ta sanz olmasn. - Yapmaya alma. Yap Meyyet Molla. Yap ki, dervi lik dnyas, bilim dnyasnn bir gerek n ekip alma sn. - Olur. Bastne...

271

NC BLM 1 Gne, l scana aktmakta tm gcn. ahne Musa, kpren atnn dizginini gevetti. At, hzn bozmadan srdryor kousunu. Binicinin ustal, stndeki arl hie indiriyor sanki... Sert dizler, kousuna uygun biimde bedenini skmakta. Varacaklar yere biran nce ulamann abasyla gidiyorlar... Musa, ince bedenini scan basksna brakm. Bir am'a varsa... Dinlendirecek atn... Btn gece uyuyacak... Sabahleyin yeniden yola dmek isteinde... At, hzn giderek artryor. Binicisinin dncesini anlam gibi... Kpklenen sars, sanki g vermekte. Musa dalgn... Bir kum tepeciini amaktayken, atnn aha kalkmas zerine silkiniyor... Brakt dizginleri kavrayarak, dikiliyor hayvann stnde. Usta gzleri, ayn anda bir tehlike sezmenin ikirciiyle, kolaan ediyor evreyi... Daha bir basyor dizginleri... Daha bir dikiliyor bakarken... ln alannda, kyamet kopmakta... iki yanda, gerilerde otalar kurulmu... 273

Yeil ipek adrlar, scan annacnda, bir serinlik ^. Beyaz kee adrlarn aydnlkla karmas, bir baka grnm yaratyor... aklkta, iki ordu kyasya girimi birbirine... Srp Sndnn ykleriyle ykanm kulaklarnda, binlerce klcn akrts silip gtryor eski anlatlanlar... Bu baka... Bambaka bir sava biimk.. Musa, aknclk trelerini iyi bilir... Yeke yek vurumann, azlkla okluu yenmenin kurallar ezberindedir. Ama, bylesine byk bir meydan savan hi grmedi imdiye... Belli ki, beyaz adrlar stn... Yeil otallar kryorlar durmakszn... At, sava sezinlemenin rpnnda. Tepinip, aha kalkyor durmakszn. Biran nce, biz de katlalm dercesine ban sallayp kinemekte... Sonunda, dizginleri boaltveriyor Musa..; Durmakszn krlmakta olan yeil adrllarn arasna doru sryor atn... Ve palasn ektiinleyin, beyaz adrlara doru atlyor... Bir yeni g kazandrmcasna, ilerliyor durmakszn... Palasnn her kvran, bir kellenin dmesine, bir bedenin kzla boyanmasna yetiyor... ahne yorgunluunu unutmu... Uyuma istei, dinlenme karar ok eskilerde verilmi sanki... Ve uygulanm... Arapa bartlar arasnda, ah-ne'nin Trke naralanmalar, artyor karsndakiler!. nk, onlar da Trke naralanmakta... Ama, kazanyorlar... Yenilenden yana olma gelenei, glendiriyor Musa'y... Gne, ar ar dngsn tamamlamakta... 274

Ve Trke konuanlar, giderek arlklarn bastrmaktadrlar... Arapa konuanlar son abalarn harcayarak, akam yakalama isteindeler. Besbelli bu... Besbelli ya, Gne onlarn isteine uymamakta... Gittike arlayor dngs... Kllarn parltsna tutunup kalm gibi, dikiliyor tepelerinde. Ve beyaz adrllar, bendi patlam bir sel gibi son saldrlarn tazeliyorlar. Arapa konuanlarn sonu gelmitir... Musa, biran bakmyor yresine... Kendinden baka vuruan kalmam. Aldrmyor... Birkez girdii sava sonuna dek srdrmeye almtr o... "Bizim tremizde pesetmek yazl deil," diye barmakta arada bir. Bylelikle, kendisine yeni g kayna bulduunu sanyor. Altndaki at, savalarda pimenin ustalnda. Klcn devinisine gre yn deitiriyor. Ve arada bir arkasna yanaan ktz Tatar atlarna yaptrd iftelerle, koruyor binicisini... Musa, evresini alanlarla uramakta... Vuruanlar, bir nemli buyruk alm gibi, ldrc darbe savurmuyorlar. evresindekiler giderek artyor... Sallanan kllar, kvlcmlanyor. Ama, tek kii dremiyor artk Musa... Bir akma annda, klcnn hafifleyiverdiini gryor. Pala, elinde sapn brakarak yitmitir. Sa kolu grzne giderken, birka kol birden uzanyor Musa'ya... evresini daraltan atlar, atna yn veriyorlar biranda. Ve tutsakln aresizlii, kollarnda arlk haline geliyor birden. Sakndnda, kendiyle birlikte vuruanlardan kimse 275

yoktur. Yoktur ya, beyaz adrllar, bir yne doru gtrmektedirler o'nu... Kaln, beyaz keenin stne yaldzlar bezenmi... Musa'nn bildiince, Edirne Saray byklndeki kee otan iine, Iran hallar denmi... Tam karda dnyann en yce zenginliini kakmalarnda tayan bir taht... Tahtn yresinde en yrtc hayvanlarn postlar... Ve stnde, baklarnda ince bir alayn yanp snd, kk elmack kemikli, ipek giysili, ince deri izmeli bir adam... Kt parmaklarnda, nasl gl olduunu belirten kvrmlarla, tahtn sedeflerini okuyor. Elden ele getirildii tahtn nnde yere braklyor Musa... Ve hemen frlayp kalkyor. Ardndan bir g, ensesine binmek zereyken, kt el kprdyor koltuun kysndan. Omuzlar arasndaki arlk, yel yemi yaprak gibi uuuveriyor. Yeniden dikiyor ban Musa... Gzleri kvlcmlanarak bakyor karsndakine... Sonra, saygyla eiyor baklarn... - iyi dyorsun delikanl... Adn ne senin? - ahne Musa derler... - ahne Musa?.. Trkmen misin? - Evet... - Klemenlerden misin? - Hayr... - Geliini grdk... Yoksa yolcu musun? - Evet... - Yolcu ha!.. yleyse aferin. Gelenei yerine getirdin... - Evet... - Sen geleli epeyce oldu... Demek sava o zaman bit miti yle mi? - Ben yeni tutuldum efendim. 276

- Doru... Sava, son sava brakncaya srer... - yle retildi bize... - iyi bellemisin. Beendik seni... Vuruman da... Ba ladk... - Ben gerekeni yaptm. - Bilmekteyiz... Nereye gitmekteydin? - Msr'a... - Niye yoluna gitmedin? - Baktm ki, bir yan gldr... Sizin yannz... Yklen dike bunaltmakta karsndakini... Ve yenilgi yaknlam tr bir iyice... Ucundan tutaym, dedim. Ola ki, glnn g cn azaltr, gsze bir olanak salarm. - Bu tremizdir. Holandk... Ama, vuruanlardan biri Trk, teki Arap idi... - Ve gsz olan Araplar idi efendim... - Peki peki... Anladmzca, bir savasn sen... Yoksa, savalktan vazgelip, habercilie mi svandn? - Birkez iin yle... - Msr sultanna, sultanndan ne haberler gtrmektey din bakalm? - Devlet grevi deildi stmdeki... zel bir grev... - Belki bizi ilgilendirmekte... - Hi ilgilendirmemekte efendim... - Sylemekte bir saknca var m? - Yok... - Syle yleyse... - Msr'da bir bilgini grp, babasnn arsn iletecek tim. - Bilgin kim? - Bedreddin Mahmud derler... - Duydum... Yoruldun... Oyalan bugn... Sabahleyin yo la karsn. Benden de, selam gtr eteine vardnda... 277

- Sizden... - Evet... Dou sultan Timur'un selam var, bizi beklesin, syleisinde bulunmak zere Msr'a varmaktayz buyur du, dersin... - Olur... Bastne Hakanm... El yeniden kalkt... Bir kol saygyla yol gsterdi Musa'ya... Dnd, kolu izleyerek otadan kt... Ardndan gelen, kapnn nnde yeni bir pala uzatt Musa'ya... - Efendimizin armaandr... Dmesini bilenlere saam pala yarar,demektedirler. - Efendinize*sayglarm syleyiniz. Baarsn huzurun da kutlayamadm. Ama, yiitliine de byklne de hay ran kaldm bildiriniz. - Efendimiz bunu bilmektedirler... Buyrunuz... Kk, rahat bir otaa gtrdler Musa'y... Aznce kendini tutsak edenler, ordu kazanndan gelen baar yemeini paylamaktaydlar. Gne, oktan karanln yorgan altna uykuya ekilmiti... Hemen bir sahan uzattlar Musa'ya... - Ge kalrsnz diye, paynz ayrmtk. Buyrun... - Teekkr ederim yoldalarm... Sahan nne ald... opur yzl, dilek sava, yanna sokuldu, yerken. - Atnz bizimkilerin yannda. Tmarn yaptrdk. - Sadasnz. - ok iyi vuruuyosunuz. - Sizde... - Dorusu pek beendik... - Ben de... - Efendimiz de beenmi olmal... - yle buyurdu... 278

- Yiitleri pek sever... Yemei bitirdiklerinde, sylei daha bir koyulamt. Musa geldii yollar anlatt az nce vurutuklarna. Onlar getikleri blgeleri, yktklar dzenleri anlattlar... Baar sevincini dilleyerek, ar ar uzandlar olduklar yere... Savan arl, gzkapaklarnda basnlayordu giderek... Bir alkanln yorgunluu gibiydi olupbiten... Az nce, bir pala uzanverirdi birinin boynuna. Bir kl saplanverirdi bedenlerine... Yarallarn iniltisi, bir yaknma treninin buusu gibi ayordu gkyzne. Ama, sava kanksamlarn aldrszlgyJa, giderek uykunun sevgenliinde nefesleniyorlard... Gn, aklyla, sava alannn ykntsn ykamadan kalkt Musa... Savacilar, atnn kendi atlarnn yannda olduunu sylemilerdi. Birka adr doland. Sonunda buldu atn. Dedikleri doruydu, iyi baklm, bir iyice dinlenmiti. Gemini takp, eerini vururken, dn yol gsteren geldi. - ahne karndamz, Sultanmz buyurmakta ki, he men yola klmaya... - Nedenmi?.. Dn zgr braktn bugn tutsak m ey ler sultanmz?.. Adam, etsiz yzn buruturdu. Sivri tolgasn sallad beenmemi gibi. - Sultanmzn azndan her zaman sz, birkez kmak tadr. - Dn kendileri buyurmadlar m, yarn gidersiniz, diye?.. - Benim iletmek istediim bir baka haberdir. Celallenmekten, dinlememektesiniz ki. - Buyrun iletin yleyse... -. Sultanmz, bugn kendilerine yakar iin bir bilginler

279

kurulunun geleceini renmi bulunmaktalar. Msr Sultannn bilgeleri de arlarndaym. Belki aradnz da onlarla bile olabilir... Bekleyip, grn hele, buyurmaktadr... - Yakarmaya geleceklerse, benim aradm iinde deil dir o kurulun. Gld adam... Musa'nn aklndan geenleri anlam gibi baknd bir sre... - Anlarm aceleniz vardr. Ama, bir bakmanz ben de neririm... - Dedim ya, eer yakar kuruluysa, Bedreddin yoktur iinde. - Neden? - Bildiimce, o'nun yakard grlmemitir... Timur, sabah denetimini yapyordu... ilk komutanlndan bu yana, grenek haline getirmiti. Askerini, onlar sezinlemeden denetler. Herkes uykudayken uyanktr Timur... Herkes i yaparken, yanbanda sezinler o'nu... Ordusu ne denli byk, cephesi ne denli geni olursa olsun... Her asker bilir ki, Timur, kendisiyle omuz omuza vurumaktadr... Komutanlaryla ok sz olmutu bunun... Timur, herkezinde glp gemiti. Musa'nn otacbasyla ekitiini duyunca, adrn ardndan sokulmutu bir iyice. ahne, szn bitirir bitirmez, kendisi atld sze... - Demek sylediin gibidir Bedreddin Mollamz? Musa irkildi... - Elbette yledir... Timur, ortadan ksa boyu, sivri sakalyla belirdi bir iyice. - yleyse, gelmemise bile, biz getirtiriz Musa yiiti... -Siz... 280

- Evet biz... Elein hele... Musa, gzlerinin derinliklerine bakt bir sre... Titredi... Skmaya urat palan gevetti. Eeri ald yere koydu... Gemi kard hayvann bandan. Torbasn geirdi boynuna... - Buyruunuz bam stnedir efendim. Timur, dingin gzlerini evresinde dolandrd. Sesini hi ykseltmeden srdrd szn. - Gerekten dediiniz gibiyse bir snamak isterdik ken dimizi. Bizim de bilgiye sonsuz saygmz vardr. Ve bilmek teyiz ki, bilgiye gsterilen sayg, bedelini hemen der. Kah valtn ettikten sonra, otamza gel... - Hay hay... Yrd geti... fkesi, dillere destan, grkemi kulaklarnda glistan olan Timur, geti gitti yanndan. Musa, derin derin dnd. Sava, savan kurallarn, baary... Sonra, dn sava sonu tutsak olarak nne gtrld adam geirdi aklndan. imdi, karlaverdii komutan izledi bir sre. "Bizim kocalar," dedi... "Bizim sava erleri tpk bunun gibi... Dur durak bilmeden abalarlar... En yeni eriyle yarrlar dv alannda... Ve beylerimiz, ocuklar gibi kvanr naray duyduunda... Demek ki, Timur'un mayas da onlarnki gibi... ln kumunca askeri olan bir babu, nice yaam nedeni haline getirmi ki kavgay, a-knc beylerimizden daha bir vurukan olmaktadr. Siler geer nne kan babu byle olanda... Siler geer ve oa kalmaz, vurumann naras bizim ellerde de patlar bir i-yice..." Ar ar dnd... adrndaki savalar daha uyumaktalar. 281

Bada kurup aralarna oturdu.

am ndegelenleri, Zekeriya Camisinin sayvanaznda biriktiler. Gnlerdir, Badat'n Hlgu tarafndan nasl yerle bir edildii konuulmakta saraylarda. Berkok ve ordular, l ynnde ekilip gittiler. am kendi yazgsyla babaa... Ama, belli ki, Timur'un annacna kacak g kalmad Arap topraklarnda... Msr'a dein srp gidecek. Berkok'la birlikte am'a gelmi bilginler, ar ar sabah namazlarn klyorlard. Dnden Berkok ordular yenilir yenilmez aman dilemek iin, am bilginlerini gnderme karar almlard. imdi bunlara Msr bilginlerini de katarlarsa, daha bir gl olurlar. Timur'dan tek dilekleri, am'n yklmamas. Teslim olmaya hazrlar. Yeter ki, ykmasn kenti... Yeter ki, dokunmasn kendilerine... Ibn-i Haldun, ince sarn uuturarak bitirdi namazn... Seyid Bendevi, hemen kapakland dizlerine. - Ey yce bilgin... Biz, bir beyoullar ve bilginler kurulu dzenledik, isteriz ki, yeni efendimiz Timur'un ayaklarna yz srsn. Ve kurtarsn kentimizi. Ama, siz bilginlerin en ycesisiniz... Dileriz ki, kurulumuza bakanlk ediniz. Ve arkadalarmz da yannza alnz. Bizim admza, kentimizin ykmdan kurtulmasn salaynz... Haldun, sesini karmadan duasn etti... Ellerini yzne srd... teki bilginler de o'nu izlediler. Madem, kentlinin de isteiyle bakan seilmiti, ses karmadan beklemek gerekliydi. Beklediler... 282

Gn, Haldun'un elleriyle birlikte yava yava yceldi. Aydnlk ilkin caminin bahesini, sonra iini doldurdu. Mezzinler, avizelerdeki mumlar sndrdler bir bir... Dar-dakiler de, korku dolu kprdanlarla ieri girdiler. Tmnn gzleri Haldun'un davranlarnda sarld birbirine. - Ben yabancym burda. Halknz iin gerekli szleri be ceremem... - Siz ki, dnyann hibir halkna, hibir bilgisine yaban c deilsiniz. Krmaynz bizleri. Ve biliriz ki, Dou Sultan fkeli bile olsa, sizin yce szleriniz karsnda, yumuayacak, fkesini unutacaktr. - Kiilere fazla gveniyorsunuz. - Siz gvenilecek kiisiniz... - Ben hibir zaman gvenilecek insan olacan grme dim... Halklar, ilkin kendilerine gvenmelidirler... Sultan Berkok, ordusuna ok gvenmekteydi. Yenildi... - Ama, siz ordulara deil, bilgiye gveniyorsunuz. ste lik onun doruunda bulunuyorsunuz. Hnkr asker asn dan gldr. Ama, bilgi asndan... - Durmakszn yenen adam, kendisinin en bilgili olduu na gvenmektedir. - Yanlgsn sizden iyi anlatacak var mdr? Haldun baknd yresine... Bedreddin, ban gsne emi, derin dncelere dalmt... Kumral sakallar, abasnn stnde zlm bir yumak gibi darmadan. Biran dnd kendi kendine... Olmaz, dese... ekip gitse... Gidecei yer yok... Tm Ara-bistann egemeni Timur imdi... Varp annacna dikilmekten te, yaplacak bir davran yanltr. Bendevi'ye bakt derin derin... - Bedreddin karndamz da alalm, gideriz... Seviniverdi adam... 283

Caminin iini bir tek soluk doldurdu. Sevin soluu... Bir dua sonu gibi, tavana doru ad nefesler. Uzanlsa, tutulabilecek lde somut ve kesin... Bilginler, en nlleri dileklerini kabul etmilerdi. Timur bunlar kramaz. Dou'nun ve Bat'nn en nde gelen bilginleri bunlar. Haldun ve Bedreddin... Gelen Timur bile olsa, bunlarn nnde baeer... Dileklerini kramaz... Brakn Timur'u, salt.yrtc, ykc olarak ad geen Hulgu bile... Haldun, ar ar doruldu... Kl abasnn iinde, kendinden gemi Bedreddin'e sokuldu. Bir sre bakt aydnlk yzne... Sevecenlikle uzatt elini... Omuzuna dokundu usulcack. Bedreddin irkildi... Haldun'un baklaryla ykad gzlerini. Dikildi... - Biey mi buyurdunuz hocam? - Kentlinin bizden dilei vardr karndam. - Dilekleri Tanr'ya olsun... - Timur'a gitmemizi isterler. - Timur'a? Niin? Baknd kentliye... Haldun'un buyruk vermek yerine, dilekte bulunurcasma konutuu bu dervi, gitmem, diyebilir mi? Yeniden ikirciklendi caminin iindekiler. - Bir ykm olmasn iin... - Evet... Ykm olmamal... Gidelim... Kalkt... Seilmi kurulu da ardlarna alarak yrdler otalara doru... Gne, admlarna uyarak ar ar ykseldi. Kentli en yeni giysilerini geirmiti srtna. Kendilerini beendirmek isteiyle... Kokular srnmlerdi efendisine yeni sunulan cariyeler gibi... 284

Seyid erif, Mubarekah, Bendevi, Kundavi, Savu, Cundavi ve am ndegelenleri... Ar ar alan kale kaplarndan ktlar. Kzgn gnein altnda, elleri gbeklerinde bir yakar kervan gibi dizildiler yola... Kentli, stnden bir ar yk atm olmann kvancyla bakt gidenlere... Onlar, zmlerlerdi akllarndakini... Haldun ve Bedreddin... Gerektiinde yakarr, gerektiinde azarlarlard. Kendilerine yaptklar gibi... Ve Timur, yola gelirdi. Anlard ki, kentin bir suu yok. Yakp ykmak birey salamaz. Tersine, kendi avularndaki bir garip kuu ldf-mek gibidir bu... Kurul ilerliyor... Gne ykseliyor dnencesinde. Ve Timur ota, kml kml kaynyor l sabahnda... Musa, kahvaltsn ettikten sonra, Timur armaan palasna kalalarn okatarak, admlad adrlarn arasn. Otan nne geldiinde, hemen yol verdiler. Timur, tahtnda oturuyordu. ince giysilerinin iinde keskin yz, azck sakalyla bunca insann, bunca topran egemeni o deildi sanki. Musa, elinde olmadan dnd yrrken. "Bizim aknc beyleri bundan grkemli. Bizim babu saraylardan kmyor yllardr. Bu, at srtnda ve bir ireti otada gecesini gndzne takm savamakta. Gelecek avularnn iinde gibi duruyor. Ve gelecee buyuruyor kukusuz..." Ba krd... Komutanlar, vezirleri elleri gbeinde ayakta dikiliyorlard. Timur, bir el iaretiyle yer gsterdi. Musa, gerileyerek ekildi bir kyya. - Gelmekteler... Bak bakalm, aradn aralarnda m? 285

Musa, dnmek istedi. Durdurdu Timur... - ilkin gelsinler... - Bastne Hakanm... Sessizliin iinde, srklenip gelen ayaklar gryor Musa... Timur'a yaklayorlar. Fsltlar dei toku ediliyor. Kesin, ksa... Ayaklar, otan azna yneliyor yeniden. Musa, dncelere salyor kendini. "Herey ellerinin arasnda Timur'un... Hereye karar veren kendisi. Tm yetkiler, tm sorumluluklar bitek beynin kvrmlar arasnda yeretmi. Sava ve bar, lm ve dirim u karda oturan adamn dudaklar arasnda geliip, yiti-yor. Tm Asya, nasya ve Arap dnyas buyruunun nnde baemi. Yine de grkemi salt ellerinde ve gzlerinde beliriyor. Herbir askerinin payna den apul, bizim aknc beylerinkinden fazla. Ama, kimse gstermiyor zenginliini... Bakalm, Bedreddin bunu grnce ne yapacak?.. Nasl da kesin konuuyor. "Eer gelmezse, dediin gibi, biz getiririz..." Getirtir... Ama, nasl? Gle mi, gzellikle mi? Gce bindirirse, gelmez Bedreddin... Bildiimce, baemezmi egemene... Ya zorlarsa baedirmek iin?.. Kimbilir nasl bir ekime geer aralarnda? Meyyet Molla, dndnde neler anlatmt. Bilginler, Sultanlar nnde baeiyordu bizim Bedreddinimizin. Ama, o gitti, bir derviin nnde ba krp, abalara brnd... Sultan Berkok'un olu Ferec'e ders veriyordu. Brakt bunu... imdi salt hcreye kapanyor. Erbain ekiyor... Oysa bilirsiniz ki, o, kzard byle davrananlara. Sevmedii, kzd ii ilemekte imdi... 286

Kad israil, nasl ikirciklenmiti anlatlanlara... Biz o'nu, bilgin yetitirmek istedik. Dervilik yakr m, diye dolanmt. Sylenenlerden kuku duymadan tepti yollan... Edirne'den am'a... Ka gndr, atnn dayanma gcn zorlamakta. Yollarda bir geceleri oyalanp, gndzleri yel gibi esiyor. Yine de, ay geti aradan. Hi dnmedi imdiye... Bunca bilgiyi belleinde toplam adam, niye dervi olsun?" Soru, dalgalanp geniliyor kafasnda... "Bir nedeni olmal bunun... n, Timur'un bile kulana gidecek lde byk olduuna gre, bir nedeni olmal Kimsenin zemeyecei bir giz olmal bu ite. Kendisin grdnde anlayacak bir iyice... Ne demiti Kad israil? Ya vazgeir, ya kap getir buraya. Ben vazgelmesini salarm... israil mi byk bilgide? Bedreddin mi? Ya sonunda, babasn kandrr dervilie soyarsa?.. "Grp reneceiz Musa... Grp reneceiz..." Bir akam nce, kendisine yol gsteren grevli, ayaklarnn ucuna basarak girdi. Yaklat Timur'a... Kulana eildi. Bir sre dinledi Timur... Sonra birden dikildi... - Tez getirin. Oyalamayn... Adam dnerken yerinden doruldu... Biriki adm att otan kapsna doru. Saygyla dikildi evresindekiler. , Hakan ok nemli birilerini karlayacak olmal... Timur ki, ayaa kalkp bekliyor. Gelenlere sayg duymakta demektir... Musa, gzlerini dikti kapya... 287

Herkesten nce, herkesten iyi grmek abasyla, boynunu arptt. Ve kapda nce kaln, kark glgeler belirti. Ardndan bir kalabalk girdi... Timur, bir sre bakt gelenlere... Gelenler de gzlerini diktiler o'na. Beklediler. Geriledi Timur... Tahtna oturdu... Yeniden szd tek tek... Haldun'un her zamanki sade ama gzel giysilerine takld uzun sre... Bedreddin'in abasna bakt derin derin... Ve dudaklar kprdad. Sonra, deimeyen, ykselip alal-mayan ama, kesinliinden kiinin iliklerine ileyen sesi yankland otan iinde. - Siz Ibni Haldun olacaksnz yanlmyorsam... - Evet Sultanm. - Siz de Bedreddin Mahmud... - Dorudur... - Demek sizlerle tanabilmek iin byle bir yengi kazanmaklm gerekmekteymi. Bilseydim daha nce ve daha grkemlilerini sererdim ayaklarnza... Haldun ve Bedreddin'in ardndakiler, geni bir nefes aldlar. Rahatladlar... Timur onlar iyi karlamt. Karladna gre, kenti kurtarabilirlerdi fkesinden. Bedreddin'in dingin sesi nlad birden... - Bizimle tanmak iin bunca insann ldrlmesi ge rekmezdi Hakanm... Bir haber salardnz, saygmz ilet mek onur olurdu bizim iin... Szler, kee otan yaldzlar gibi salland bir sre... Fazla yksek olmayan tavanda doland nereye gideceini bilmeden. Dalgaland... Sonra kelime kelime Timur'un kulaklarna akarmcasna yitti... Sessizliin rknts irkiltti tmn... Beklediler... 288

Timur ki, fkesi yeryznn drt bucanda bir dev solumas gibi duyulmaktadr. Timur ki, egemenlii salt kan stne kurmutur. Dkt kan, uurttuu kelle, baarlarnn ant haline gelmitir drt bir yanda. Ve parman kprdatt anda yakarc kurulun basz gvdeleri, am kalesinin kaplarna aslverir... Kurul yeleri, geldiklerinden piman, kentin kaderini paylamamak iin yzsrmye komaktan korkulu, kprdandlar... Vezirler komutanlar, aknlkla baktlar Timur'un yzne. Hal ne beklemekte? Neden patlatmamakta buyruunu?.. Timur, gzlerini Bedreddin'in gzlerine dikmi... Kk kara gzleri, mavi bir elik alaz gibi parldamakta olan gzlerde snyor gcn. Belleinin derinliklerinde bir kvanmann sevinci titriyor... Ve dnyor biran... "Bu kelleyi uurtuvereyim mi?" Irkiliyor kendi dndklerinden. Herkes kaderine raz... Beklemekte lm buyruunu... Ama, Bedreddin yle bakyor ki... Sylediinden gvenli olmann, doruyu savunmann ikirciksizliiyle yle duruyor ki... "Kylmaz bu kelleye," diye tamamlyor dncelerini. Ve glyor Timur... - Biz insanlar, devletimizin kurallar gerektirdii iin l drmekteyiz. - Devlet uyruunu ve uyruu olmasa bile insanlar ya atmak iindir. Bendevi, elini uzatp eteinden ekmek istiyor Bedred-din'i... Pundunu bulabilse, kacak. "Ne yapyorsun? Kimin nnde bulunduundan habersiz misin? Biz buraya insanlar kurtarmak iin geldik. Elbette ncelikle kendimi-

289

zi... Ama, sen aslann azna kellesini sokan canbazlar gibi, lmle oynamaktasn. Kendin iin olsa, sesimizi karmayz. Kua can senindir. Dilediin gibi oyna... Ama bizimkiler var... Bizden te, tm am halkmnki var..." Diyecek... Diyecek ya, korkudan donmu. Parman kprdatamyor. Yeni bir sessizlik kaplam yreyi... Nefesler birbirine karyor. Sarmap, dolanyor bir iyice. Ve tm birden soluklanyor sanki... Timur ve Bedred-din dnda... Uzatmad Timur... ahne'ye dnd... - Haklymsn... Btn balar, Timur'un baklarn izleyerek ahne'nin stnde durdu. Bedreddin gemiten birey anmsamak ister gibi bakt savaya. Anmsamad... Timur, yeniden dnd bilginlere. Bukez, dorudan Haldun'a evirdi szlerini. - Kitabnzn nn duyduk. Okumak mutluluuna eremedik bir trl. - Son dzeltmeleri yapmaktayz Hakanm... Bedreddin karndamzn denmez yardmlaryla eskisinden ok da ha iyi oldu. Bitirmi, olsaydk, sunmak onuru bizi mutlu k lard... - Siz hurdasnz ya... Biten yerine kadar bol bol konu ma olanamz var ya... - Siz buyurduktan te, boynumuz kldan incedir Sulta nm. Bedreddin, dorudan Trke konuuyordu. Konutuunu herkes anlyor. Salt Arap bilginleri, fsltyla bilenden eviriyorlar. Haldun'un Arapa konumas, Timur'un az bildii bir dili sindirmesini gerektiriyor. O yzden, ar ar sylyordu Haldun. Ve sylediklerini anlyordu Timur... Devlet adaml da yaptn duymutu Haldun'un. Ko290

pusmalarndan hemen belli oluyor. Bedreddin yle deil... Sz, aklnda nasl belirirse, hi sslemeden, en yaln, en youn biimiyle iletiveriyor karsndakinin kulana... ite, iki bilgin... Biri, pervasz ve bilgisinin kesinliini herkesin yzne arpmaya hazr. teki, daha yumuak ve saygl. Bunlar birbirinden ayran ne? ikisi de bilginin doruunda... Ellerini outurdu... Kimbilir bunlarla tartma nasl gelitirir kiinin ufuklarn... Zaman var hereyin... Hele bir bitsin iler... nc gler Msr'n tmyle alndn bildirsinler... Birden aklna geldi... Bunlar, am' kurtarmak istiyorlar. Yama ve apuldan, lm ve acdan korumak istiyorlar. Bakalm isteklerini nice belirtirler... Yasavullarm, bizden dileiniz olduunu sylediler... Haldun, kelimelerin stne basa basa konumaya ba lad. - Ey sahibimiz olan emir! Biz, buraya kitlenin istei ze rine geldik. Bilmekteyiz ki, bir kentin yazgs, kl hakkn elinde bulundurann dileine baldr. Ancak, biz bu dilein iyi ynde olmasn salamak istedik... Umduk ki, sahibimiz, balaycdr... Timur, kelimeleri iercesine dinledikten sonra, yerinden doruldu. v - Oturunuz... Bunu konuuruz... Haldun ikiletmedi... Konumasnn dinlenmesinden, sonu almaya alknd. Timur, Bedreddin'in klar karsnda nasl gerilemedii halde, ilerlemediyse, kendi konumas karsnda da y-

291

le, suskun kalmt. Ayaklar, bunca yol yrmenin yorgunluuyla zaten bklmek zereydi. Oturdu... Bedreddin, hemen kendisini izledi. teki bilginler bir sre daha nazlandlar. Timur eliyle, oturun iareti yapnca, ktler. Bayasavul, ardnda altn tepsiler tayan grevlilerle girdi... Tepsilerin stnde, kurutulmu et paralan vard. Her birinin nnde durdular. ounluk, elini kalbine bastrarak teekkr etti. Almad sunulan eti... Bedreddin'in nne geldiklerinde, elini uzatt... Yllardr zlemini ektii bir dosta kavumu gibi sevinerek yedi...,Haldun da... Hi ikiletmeden, ar ar inemeye balad... Timur, etin dalmasn izliyordu. Onlar yemeye balarken, imarlad... Bir tepsi nne uzatld... Bir para ald, Haldun ve Bedreddin'le birlikte yemeye giriti. Yemek bitip kmz bardaklar uzatldnda, iaret etti... Haldun ve Bedreddin'den tesini dar kardlar. Komutanlar ve Vezirler de, ota boalttlar... Timur, Haldun ve Bedreddin, bir sre baktlar sessizce... - Sunduum eti bir siz yediniz. Haldun, ban saygyla edi... - Biz hkmdarlarn yemeini karn doyurmak iin yeriz. Emirlerinkini ise onur kazanmak amacyla... - Yemeimizi yemeniz, asl bize onur kazandrr. - Biz, Douda ve Batda dolatk... Endls sultanlarn dan, Arap sultanlarna, Iran sultannn sarayndan, kle men sultannn grkemine varncaya tanklk ettik. Kitab mzda, iyi ve doruda olarak yarna kalmaya deenlerini yaattk. Yanllar yznden insanla zarar verenleri ktledik. Gelecek kuaklar rensinler istedik. Dilerdik ki, 292

zamanmz olsun, isterdik ki, kitabmzda sizin iin ayr bir blm aalm... - Buyurduklarnz aynen yazdracaz. Katiplerimizi a rtacaz tartmalarmza. Eer esirgemezseniz, bu iste i neden duyuyorsunuz? Neden byle bir ayrcalk gste riyorsunuz, belirtiniz. Biz bunlar yazdracaz, isteriz ki, si zin aznzdan kanlar, gelecein birer hazinesi olarak devletimizin temel direkleri biminde korunsun. - Bize olduumuzdan daha ok nem veriyorsunuz efendimiz. - Hayr... Biz bilginin ne demek olduunu ok iyi biliriz... Kendi yaantmzdan biliriz, insan beyninin, doruda al t zaman, o'nu hangi ycelere gtrdne, bir basit sa va erinin o ycelerden yararlanmasn bildiinde, nice bir devletin bana geebildiine kendimizden tanz. O yz den, yaammz boyunca gerek bilgiyi, gerek bilgini ara dk. Bulduumuzda, yeryznn en mutlu insan bizdik. nk, yine bilmekteyiz ki, yeryznde savala elde edile meyen, parayla satnalnamayan 1ek ey gerek bilgidir. Sizin buraya gelmenizden yle kutluyuz ki... Bedreddin, Timur'un davranlarn gzlyordu... Yllardr, soluu korku olarak byyp yanklanm bu adam, kendilerinin yannda tm basitliiyle kendini koyuyor. Ama, gc belli... Bilgiyi samcaya hi saknmadan saygnlk gsteriyor. Sonra... Bilgiye bu denli tutkun olan, sonra da srdrr saygsn... Denemek istedi yeniden. - Siz byle tutkun olunca, elbette karlaacaktk. Ama, imdi bizi buraya getiren, susuz kitlenin korkusudur... - Susuz kitle? Timur duraklad yeniden... Bedreddin, yeni eyler syleyecekti... 293

- Evet susuz kitle... am halk rnein... - Susuzluuna nerden karar veriyorsunuz? - Karar vermiyoruz, biliyoruz. - Nerden? - Surdan ki, aslnda srdrlen kavga, yaama kavgas deil. yle olsa, Asya size yeter, nasya Stlye, Ara bistan da burdaki sultanlara... Kavga egemenlik kavgas dr. Birkez kendi dngsne girdiinde, duraksamasz ye ni alanlar arayan egemenliin kavgas... Ve durmakszn kleleen insanlar iin, balarndaki efendinin deimesi bir anlam tamaz... Onlar iin nemli olan, efendinin s mrsn azap ektirerek srdrmesiyle, balayarak devam ettirmesidir. Bugnn anlay buna zulm ya da adalet demektedir. - Ama siz baka bir ad veriyorsunuz yle mi? - Bizce, smr olduka, eklinin bir nemi yoktur... - Sevincimiz bouna deildi. Biliyoruz. Sizin burda bu lunduunuzu renince, imizde bir titreme belirdi. Bedreddin Mahmud bilgemiz, sizin bir konuunuz var. Alakoyduk. Sanrz, kendisiyle konumak istersiniz. Dilerseniz, nce konuunuz. Sonra srdrrz tartmamz... - Konuk?! Hi beklemiyorduk. Beklediimiz, sizin banzd. - Ba, dileyene gre verilmesi gerekli bir armaandr. Yeryznde krlacak insanlar vardr... Biz ylelerinin milyonlarcasn krdk. Hi dnmeden... Birde krlmayacak insanlar vardr... Haldun ustamzn buyurduklar gibi, Emirler'tarafndan bile... Kii, onlarn isteini yerine getirdiinde mutludur. nk bilmektedir ki, yleleri, kendileri iin biey istemezler... istedikleri gelecek iin, toplum iindir... Timurleng'in onlar krdn kimse duymamtr imdiye... Bun dan te de duymayacaktr.

294

Haldun, ilkkez sesi titreyerek konutu. - Bir emir ki, bilginlerin dileini byle karlamaktadr, ta rihin o emir iin yenilgi yazabileceini dnmeyiz biz. - Dilerseniz balanmay kendi ellerinizle yaznz. Diler seniz, biz bildirelim ki, am, halk, deerleriyle balan mtr. - Bizim iin, sizin buyruunuz en byk armaandr Sul tanm. Ellerini rpt Timur. Yasavulba kapda belirdi. - Ebu Bekir kuluma syleyin, am balanmtr. Bedreddin bilgemizi de, konuunun yanna gtrn... Bedreddin kalkt... Tam karken, Timur yeni bir buyruk bildirdi. - Konumalarmz srdrmek iin acele ediniz. Sizi beklediimizi unutmaynz. Ban sallad Bedreddin... Yasavul'un ardna dt. Kapdan kar kmaz, am ndegelenleriyle bilginlerinin kendisini beklemekte olduunu grd. Yzlerinde, korkunun resimletiini sezince glmsedi. Glmsemesinden, bekledikleri haberi alm gibi sevindi tm. Belliydi ki, am kurtulmutu. Biran nce dnp, mutuyu iletmek iin sabrszlandlar. Yasavul, ilkin ahne'ye doru yrd. - Sultanmz buyurdu ki, bilgemizi ok oyalamyasmz. Kendisine gereksinimi vardr. Bedreddin, yeniden gerilere doru uzatt dncelerini. Anlarn kartrd bir iyice. Hi yabanc gelmiyordu bu savann yz. Ama, kimdi?.. Birlikte yrdler bir sre. Musa, akam konuk olduu adrn nne gelince, yol gsterdi. Girdiler... 295

ierdeki savalar, hemen dorulup, saygyla selamladlar. Bedreddin'in Timur annacnda syledikleri bir anda yaylmt ordughta... Boalttlar adr... ahne yalnz kalnca, suskunluu bozdu. - Belki beni anmsarsnz efendimiz. Adm Musa'dr... ahne Musa derler... Birden irkildi Bedreddin. Birden anmsad yz... - Sen, Davut emmimizin olu ve Botog karndamzn k olacaksn... - Evet... - Buyur, emmimizden bir buyruk mu iletmektesin? - Kad emmimden gelmekteyim. Bedreddin Ekem... Ba banz buyurmakta ki, tez Edirne'ye sefer eyleyesiniz... - Bir yaramaz i yoktur ya? - Hayr. Sizinle konumak dilerler... - Ha, anladk... Meyyet karndamz korkulu haberler iletmi olmal... - iletilen haberler, sizden umudu kesmemizi gerektiri yordu efendimiz. Ama... -Ama?.. - Ama, grdk ki, anlatlanlar bir telan kalntlardr. Ve dahi siz, yolunuzda durmakszn ilerlemektesiniz. Ama, bi lirsiniz ki, bir sava erine bir grev verilende, lm bahas na bunun yerine getirilmesi gerekir. O yzden, bir ksa s re ]in bile olsa, varalm Edirne'ye. Babanz grsn ki, korktuu gibi deildir durum. - Babama syleyiniz ki, durum korktuu gibidir. Ve biz uzun-ja bir sredir, dervilie soyunmu bulumaktayz. Bundan te, vazgelmeye de hi niyetli deiliz. Grkemde bulamadmz, yoksunlukta bulduk. - Benim grevimi gletiriyorsunuz efendimiz. Babanz 296

buyurdu ki, gelmezseniz bile, dervilikten vazgeliniz. Sizin gibi yaamn bilgiye balam bir bilgeye, sorumsuz cahillerin ilevi yaramaz. - Siz de babama iletseniz ki, tohum topran bulduun da verim gerekleir. nemli olan grkem deil verimdir... - Beni umutsuzlua salmak istersiniz. Keke, lseydim vurumada. - Hangi vurumada? - Dnk kavgaya ben de katldm. - Siz savalar, kavgasz duramaz msnz? - Baktm ki, bir yan yenilmekte. Ucundan tutaym, de dim. - Anladm... Dinlendiinizde varn gidin geldiiniz yere. Ve iletiniz ki, meyva, olgunlamadkca, dalndan dmez. - Yani gelmeyeceksiniz. - Gelemiyeceiz. - Dervilii de brakmyacaksnz? f- Mmkn olmayan insandan istemek doru deildir, v Nasl buyurursanz. - Buyurmak bizim -harcmz deil. Bak, bunca sultan, bunca emir var yeryznde... Bunlarn tmnn stnde de, kutsal buyurucu var. Biz ki, bir basit derviiz. Sadece, dilekte bulunabiliriz insanlardan. Sadece yakarr ve onlarn iyiliklerine snrz. Musa, birden yere kapakland. Az nce, dnyann en byk gc karsnda devleen, o'nu ekincesiz azarlayan ayn kii deildi sanki... Bylesine ycelii, ne savan baarsnda, ne bilginlerin tartmasnda grmedi o. Ellerini, ayaklarn pmek istedi Bedreddinin. Omuzlarnda yumuak ama gl iki iki elin arln duydu. Ar ar dikti o'nu Bedreddin. Okad bir sre... 297

Gzlerine bakt derin derin. Ve ardna bakmadan kp gitti... Musa, aznceki cevaplar yeniden geirdi aklndan. Kelimeleri ezberlemek amacyla tekrarlad durmakszn. Yapacak i yoktu burda. Frlad adrdan. Atn eerledi... Ve gnein altnda, gittike ksalp yiten bir glge haline geldi kimseye hocakal demeden...

298

Timur, tahtna oturmay unutmutu. Postun stne, Haldun ve Bedreddin'in yapt gibi bada kurup, oturdu. Gzlerinde kvlcmlar uuuyor, etsiz yz durmakszn glyordu. Yaptklarn tarihin sayfalarna yayar gibi, iki bilginin nne seriyor. Onlarla durmakszn tartyor. - Siz dediniz ki, Bedreddin bilge, bizim yaptmz ege menlik savadr. Egemenlik kurulmadan, toplum yararna bir i yaplabilir mi? - Egemenlik kimin oluyor? Diye sormak gereklidir burda... Toplumun mu? Kiinin mi? - Bir yasak gerekli deil mi? Haldun bilgemizin bildir dii gibi, yasa koyucu, bunun,uygulanmasn denetleyici biri... - Bir an diyelim ki gereklidir. Ve hatta zorunludur. O za man bir de bu ynden incelemeliyiz. Siz, aatay Hanl tahtna geerken, bir kurultay karar aldnz sylemiti niz. Kurultay, isteinizi onaylamasayd ne yapardnz? - Kurultay yelerini asar, yenilerini seerdik. - O zaman, verilen yetki, korkudan domaktadr. Top lum, yasaksn korkusunundan semektedir deil mi? Es-

299

ki ustalarn anlatt demokraside yasak, sevgiyle seilir. - Biz onu bunu bilmeyiz kocalar... Bildiimiz udur ki, egemenlik g iidir. Hi kimse, durduu yerde egemenlik sahibi olamaz. Vuruur, gcn isbatlar ve zorla alr, onu. - ite asl sz edilecek durum budur. Zora ne gerek var? Toplumlar, egemenlii kendi ellerinde bulundururlarsa, birinin bunu almaya kalkmas olanakszdr. - Ama, toplumlarn da o egemenlii zorla almas bir zo runluluktur. nk, aznce sylediimiz gibi, egemenlik ancak zorla alndnda vardr... Yoksa... Beklediler... Timur, ardn getirmedi. Sz orda brakt. Onun asl istedii, kendi durumunun saptanmas, iyi biliyor. imdi burda, bunlarn gr, yarn tarihin grdr. O yzden bekliyor. Haldun, sakallarn sazlad bir sre. Sonra, Timur'un konumayacana inanm gibi dudaklarn kprdatt. Timur kulak kesilince, konumaya balad. - Anlyoruz emirim... Siz burda bizimle, tarihle hesapla r gibi konumak istiyorsunuz. Ama, bizim bildiimiz tarih ancak yapldnda bir anlam kazanr. Hesaplamak neyi getirecektir? ilk gn de dediiniz gibi, tarih yapmak duru munda olan insansnz. Sizden nce, sizin koullarnzla bir Cengiz'i biliyoruz biz. Devleti kendisiyle balayan. Bir tutsak iken, grkeminden .yerin titredii bir imparatorluk c kurabilen bir o var. teki emirler, bir soyun devamdr. Ya dabalangc bile olsalar, devletleri, kendilerinden sonra kurulmutur. - Cengiz'i iyi biliriz. Bizim topraklarmzda yeeren bir meyvedir. Tarihin o'nun iin sylediklerini de... Kinle yo rulmu, hnla bym, kanla yrm, dehetle olu mutur. Bizim iin de ayn eyleri syleyebilirsiniz. Ama, bi zim koullarmz bilmedikten te, neye yarar sylentiler 300

Biz dalm, kaam, yorulmu topluluklara, yeniden varolma olanaklarn gsterdik. Dn, korkunun tutsaklnda titreyen insanlar, bugn dnyann en yce deerlerine sahip bulunuyarlar. Kavgann yannda bilgiyi de gelitirdik. Ke, Semerkant, Buhara, Fergana, Takent, bugn dnyann en gzde kentleri. Sizin szn ettiiniz yerleiklie hzla yrmekteyiz. Kendimiz bir gebe olsak bile, toplumumuzu uygarln en st dzeyine karmaktayz. Btn bunlar, gelecein bizim uzantmz olmas iin yeterli nedenler deil mi? - Gelecee oynadnzn bilinci olumlu bir geliimdir ha kanm. Bunu yadsyamayz. Ama, gelecee neyle gidiyor sunuz? imdi ardnzda braktnz iz nedir? Tarihin asl sorular bunlardr. Siz, uygar bir toplum ya da toplumlardan aldnzla kuruyorsunuz uygarlnz. Buyurduunuz kent ler, bugn belki en ileri kentlerdir. Grmediimiz iin kesin konuamayz. Ama, siz de yalan sylemiyorsunuz. En uy gar kentleri grm, sonra da onlar ykm ya da alm bir emir olarak, karlatrmalarnz dorudur. Ne var ki, yap lar,.uygarln gerei bir geliim deildir. Timur, Bedreddin'in sylediklerinde vazgeilmez bir gerek bulmasa, oktan yitirecek. Hal yadsma iinde. Hep kendini savunmada brakyor. Sylediklerini bir kalemde silip geiveriyor. ite yine, yle bir yere soktu ki konumay. - Sizin szn ettiiniz geliim nice bieydir? - Bizim sylediimiz, uygarln yaratlmasdr. Tanma s, gtrlmesi deil. Demek isteriz ki, dnyann yetitiril mi en bulunmaz meyvesini yemek nemli deildir. Bu so nunda g ya da para sorunudur. O meyveyi yetitirebiliyor musunuz? - Yklendiiniz apul mudur?

301

- Hayr... Egemenlik anlaynz. - Bizim anlaymz, bakalarndan farkl m? Biz bir ege menliin nasl kurulduunu biliyoruz. nk, harcn kendi miz kardk. Her tan kendimiz tadk. Hesaplarn kendi miz yapp biimledik. Ve binasn kendimiz kurduk. Hi kimse diyemez ki, benim de bir katkm var. Bir paym ve hakkm var... - ite asl atma noktamz burda efendim... - Niye?.. - nk, siz bunu ortaya koymakla, yaptklarnzn t mnde kendinizi hakl sayyorsunuz. amz egemenlik anlay da hakl sayacak sizi. Doru... Ama, madem gele cee de hesap vermeniz gerekeceinin bilincindesiniz. O zaman, gelecek adna konumak ve hesaplamak bir zorunluktur. Bizim szn ettiimiz de bu... Saptadmza gre gelecek emekinindir. Ve bu gelecekte deerlendiri lecektir egemenlikler... - Emeki... Yerinden doruldu Timur... Hi duymad, imdiye edindii bilgilerde hi raslama-d bir sorunla karlavermiti. Bir sultann, bir kesin egemenin nnde bulunduundan habersiz mi bu adam? Topuklarnn stne basarak doland bir sre. Dnd aklnn tm yeteneiyle, iinden kamad. Yasavulba yemek zamann anmsatmak iin sokuldu. Kovalad adam. zmeliydi nerileri. ada bilginin en ilerisiyle zmlenmedikce gelimenin olanakszln biliyordu. O yzden, oturdu yeni batan. - Anlatr msnz? Bedreddin, Haldun'a bakt... Haldun, baklarn yere dikmi, olaanst yrekliliin sonularn bekliyordu. Elle302

ri sakalnda, kedisini okayan bir yal kadn gibi, durmakszn saziyor. Bedreddin, dingin gzlerini Timur'a evirdi. - Biz anlatmadan, Haldun ustamz insanln geliimini anlatmaldr. Balangcndan bu gne kutsal kitaplarda ol duu gibi deil. Kendi kitabnda yazld gibi. O zaman, gelecein koullarn daha iyi tartabiliriz. Ve yarn daha aydnlk belirebilir nmzde. Yoksa, yarsndan balam oluruz. Sizi, skarz bo yere... - Olur... Biz dinleriz... inanrz ki kocalarmz, anlattkla rnz en byk baarmz lsnde sevindirmektedir bizi. Kendimizi yllar ncesinde sayyoruz imdi... Tek bamza kaldmz o gnlere dnyor gibiyiz... Askerlerimiz bizi b rakmlar. Komutanlarmz, yeni efendi aramaktalar kendi lerine. Biz, Taragay olu garip Timur'uz... insanlardan tik siniyoruz. Tmn ellerimizle bomak geliyor iimizden.. Cngz gibiyiz anlayacanz. Ve reniyoruz ki hyanet ce zasz kalrsa, egemenlik anlamszlasn Ve yle bulunmaz \ bir deerdir ki egemenlik, ele geirdikten sonra korumak daha bir gtr, ite bizim durumumuz. Bir gece iinde, ke emirliinden bir bana braklm bir yoksul oluverdik. Hereye yeniden balamak gerek. Baladk... Kim ki bize hyanet etmitir, borcunu yaamyla dedi... imdi, milyon lar bizim buyruumuza bal. Ama, bu milyonlar bilmekte dirler ki, Timur'a hyanet edilemez, ite, ikinci kavgamz bu oldu bizim. Baarp kurultay kararyla aatay hanlnn tahtna oturduumuz gn, kavgamzn sonulandn san yorduk. Bitmemi... Bedreddin bilgemizin dedii gibi, ken di dngsnde hzlanarak yeni balam meerse... Ma dem bunu bildiniz, srdrelim. Gerekten o gnk kadar sevinliyiz. nk, baar kazandka, iimizdeki boluk byyordu. Neden? Diyorduk kendi kendimize? Niin? Di303

yorduk... Cevap veremediimiz sorulara cevap getiriyorsunuz siz... Kii, sylediine inanrsa, inandrmas kolaylar... Bedreddin olsun, Haldun olsun, yaamlar boyu doru bildiklerini ekincesiz sylemilerdir. Biri ssl, biri sssz de olsa... Ama, Timur'un gerek ilgisi, ikisinin de konuma isteini daha bir artryor. Bedreddin'in sz kendisine aktarver-mesi, irkiltti Haldun'u... Belli ki, kitabnn zetlenmesini istiyor ondan. Gerisini kendisi getirecek. Ve belki, ilkkez gelimi dnceleriyle karlaacak Haldun. Sze balad... zellikle geliim kuralnn stnde durarak srdrd konumasn. Arada Bedreddin sorular sordu. En ok da kendisinin doal geliim diye adlandrd, geliim katlarn aklattrd. Eski, devletleri, devletlerin kurulmasn, kurulduktan sonraki yaama koullarn ve srelerini bir bir saydrd... Bitmiyordu tartmalar. Timur, okula yeni balam bir renci itenliiyle Haldun'u dinliyor. Bedreddin'in sorularyla alan, gelien yepyeni bir dnyann grkemine dalp gidiyor. Drt bir yandan haberler geliyor. Ban sallyor Timur... Bazen ara veriyorlar tartmaya. Yeni hesaplar, yeni sava dzenleri hazrlamas gerekli. izlenenler, tutuklananlar bildiriliyor bir bir. Kararn veriyor, alkanl zere... Yitirin, balayn. Tutsak edin. Gtrp satn, gibi buyruklar birbirini izliyor. Ota am'dan Msr'a, Msr'dan douya doru gtrlp, getiriliyor. Ve Haldun'un anlatm sryor daha... 304

Timur'un dinlemesi de... Gnler sonra, ban kaldryor Haldun. - Bizim kitabmzda anlattklarmz burada bitmektedir emirim... - Bize yle eyler rettiniz ki, mlkmzle demeye kalksak borcumuz daha ar basar. - Bizim rettiklerimiz bedeli denecek eyler deildir emirim. - Biliyoruz. Siz bilgiyi kamunun yararna sunuyorsunuz. Ve Bedreddin bilgemizin buyurduuna gre, bu kamu, imdilik biziz... Haldun'un anlatacaklar bitince, Bedreddin'e eviriver-miti sz Timur... Zaten, gnlerdir gzlerindeki parlt, tartmaya biran nce balamann heyecann mutuluyordu. Her atlmaya hazrlannda, Bedreddin yine bir soruyla konuyu daha bir derinletiriyor ve Haldun pnarndan kana kana imesini salyordu. Artk Haldun kendiliinden susunca, tartma kanlmaz hale geldi. Bedreddin, hemen yantlad Timur'u... evreleri, dou ellerinin en nde gelen bilginleriyle sarlmtr. Timur'un baveziri Ebu Bekir, bilginlerin ba olarak bilinen Gezeri, hep yrelerindeler. Tm, Timur'la Bed-redin tartmasn soluksuz izliyorlar... - Kamu... - Nefeslendi Bedreddin... Uzun uzun szd Timur'u. Srdrd konumasn. - Bizim kamumuz, bilgiyi renebilen ve uygulayandr. imdilik bilgiden en ok pay alma olana sizin elinizde. Ama, gelecekte gittike yayla cak. Salt sekinler, egemenler deil, tm kamu renecek bilgiyi... Bilgin, bilgisini asl o zaman iin sunar. Kiiler ge icidir. Biz, siz hep bu kurala bamlyz. Grkeminiz ya da 305

yoksulluumuz ne denli gl olursa olsun, yokluk dzeyinde birer damlayz biz. Gelecee yaptklarmzdan, gzlem ve dnclerimizden birer kk rnek brakrz sadece... Biz, kitap yazardk yce Hakan... Krkbei bulmutu yazdklarmz... Bunlarn yanlln anladmz anda, Nil'in sularna atverdik... Siz, imdi, u an, tarihi boydan boya kaplyorsunuz. Ama, bizim olanaklarmza sahip deilsiniz. Hibir yaptnz deitirmek sizin iin mmkn deildir. nk siz egemenliinizi kurmak iin egemenlikleri ykyorsunuz. Bugn ararsanz bile, yktnz egemenliklerin gerek sahiplerini bulamazsnz. nk, yitirdiniz onlar. Sizin yolunuz dnlmez. Bizimkiyse, her doruyla biraz daha dzelip geliir. Ayn koullarda deiliz... Ve sizin kalclnzla, bizim kalclmz ok bakadr. O yzden, imdilik siz kamu bile olsanz, bizim abamz sizi amaktr. Haldun ustamz, oktan amtr sultanlar, emirleri... Egemenliini toplumun yararna kullanan emir, o'nun kitabnda yarnn kuaklarna iyi rnek olarak kalmtr. Ama, kt kullanan... Hemen, bir kk rnek vermek isteriz o kitaptan size. Bir hkmdardan sz edilmektedir. Yerleik dnem anlatlrken... Sadece bir cmle ile... nk, dnya tarihi yazldr onda. Diyebiliriz ki, balangcndan bu gne.. Onda, bir mr boyu insanlarn mutluluu ya da mutsuzluu iin alanlara ancak bir cmlelik yer vardr. Siz imdi tarihi boydan boya kaplar grnseniz bile, yarn, yz, bin yl sonra kimbilir hangi rnekle ne denli yer kaplyacaksniz. Ama, Haldun ustamzn kitab, yine yazld lde kalacaktr, ite, bilginle kendilerini o'nun kamu oyu sayan egemenlerin oran budur. Bunu biliyorsanz, tarihin hkmnden korkar, davrannz ona gre ayarlarsnz. Yok, hal bilgisizlikten sz ederseniz, ilkin bilim balamaz sizi... 306

Asl sylemek istedini en sona saklayarak, yle rnekler getirip beziyordu ki, Timur, fkelenmeye punt bulamyor. "Bedreddin usta," diye geiriyor iinden. "Kendisini en byk yargcn yerine koyuyor hi ekincesiz. Ve kesin sonuca varm olmann acmaszlyla vuruyor zulmn insann yzne. Dorusu bylesini ummazdm. Hi bylesi-ni grmedim de ondan." Yz aydnland. - Bu syleilere doyum olmaz, isterdik ki, Haldun bilge mizin kitab burda olsun. Siz, yanmzda kalasnz. Hergn bir para okuyalm. Tartalm yeryz gelimesini. Haldun, aylardr Timur'un otandan dar kmamann skntsn ekiyordu. Kendiliinden gelen bu olana karmak istemedi. Atld hemen. - Kulunuza izin veriniz Sultanm. Msr'a varp gelelim. Kitabmz ve notlarmz bilginize sunmak amacyla, he men yola kalm. - Olmaz, syleinizden biran bile ayrlmakla gnl mz raz deildir. Siz yerini syleyin, yasavullarmz alsn gelsin... - Bilemezler ki Hakanm. Henz kitabmz tam bitirme mi olmann dankl var hcremizde. Bir kk not, bi zim yllarmz gtrverir. Ancak bilgiler bir btn olduun da bize yararl olacaktr. Balaynz bir sre... Hemen gi dip gelelim... Dnd Timur... Haldun hakl... - Siz bilirsiniz. Hemen hazrlk grlsn. Rahat ediniz yollarda. Ve tez geliniz. Haldun, ikiletmedi Timur'un azndan kan. rencilerini, Ehzer'deki rahatn zlemiti. Hem, Timur'un imdilik kendisiyle ii bitmiti. Hazrlk grp, biran 307

nce yola kmak iin davrand. Ama, tartmay srdryordu Timur. O yzden oturmak zorunda kald. Timur, Bedreddin'e dnd. - Bu geicilik ve rendiklerimizin nda devletimizi tartmak isteriz. Ve dileriz ki, dnnde Haldun ustam zn bakanlnda sizlere brakalm devletimizin geleceini. Yeryznn grmedii bir rgtlenme isteriz sizden. yle ki, bizden sonra da srp gitsin ayn grkemle. Bunun iin neler gerekmekteyse syleyiniz. Hemen uygulamaya ba lansn. - Biz, sizin devletinizin tarih iinde srp gideceinden umutvar deiliz... Haldun bile irkildi bu sz stne. Timur srad yerinden. Topuklarnn stnde dolanmaya balad. Olas deildi bu Bedreddin. insan en acmasz yerinden vuruyordu. "Ben o'na, yeryznn en byk gcn sunuyorum, o gcn tm hmn bir amar gibi suratma alyor." Dnd... Tam nne dikildi Bedreddin'in... - Neden? Soru, bir balyoz arlyla dt otan ortasna. Bilginler, vezirler toplandlar ardndan gelecei karlamak amacyla. Haldun, Bedreddin'den nce atld. - Efendimiz, daha nce de bilgilerinize sunmutuk ki, yeryznde srpgidecek hibir devlet yoktur. Elbette her devlet birgn sona erecektir. Bedreddin karndamz bunu belirtmek istediler. Dilerseniz bu konuyu belgelere de da yayarak, biz dndkten sonra konuuruz. Ge olmutu. Soluklanmak, dnmek istiyordu Timur. 308

Bedreddin bylesine kesin sylediine gre, bir bildii olmalyd. Biran nce renme isteini duymad. Hem Haldun, ortal dzeltmiti. Bundan sonraki tartmalar daha sert geecekti kukusuz. Bedreddin'in sylediklerini yumuatp, yenilir yutulur duruma getirecek bir Haldun da yoktu artk. O gelinceye kendini iyice bilemeliydi. Bilemeli, Bedreddin'i.bir iyici salamalyd Haldun'un yokluunda. Sesini karmad. Kalkt, otann, ardnda, yatmas iin hazrlanan yere geti. Cariyeler, yorgun ban dinlendirmek iin her trl d zeni oktan tutmulard. , Haldun, adrna ekilirken, Bedreddin, kendi adrndan ieri girdi. Timur'un buyruuyla hizmetine verilmi cariye, kapda karladlar. Her biri grevini iyi bilenlerin titizliiyle sardlar yresini. Kimi oraplarn ekti ayandan. Kimi minderini kabartt. Bedreddin, bir sre oturdu. Dalgn gzlerini dikti adrn kesine... Olunu dnd biran. Cazibe geti aklnn kvrmlarndan. Scakln, sokulganln zledi... Haldun, sabahleyin kacak yola. Tm braktklarna kavuacak birka hafta sonra. Bedreddin yle deil... Timur, yeni alan bir iein hava zlemi gibi. Durmakszn soluklanyor bilgiyi... Bouna deil bunca baars... Bir kii ki, bunca kycln ardnda, bylesine salam bir bilgi ykyle arlatrr omuzlarn, yenmek kolay deil. Hkmdarlarn ounluu, salt dinlerler. Bilginleri tarttrr bazs. Ya da, kr bir inatla, kendi bildiinin doruluuna fetva isterler. Timur yle deil... 309

Dinlemesini de konumasn da iyi biliyor. Gnlerce, azn amadan dinliyor sylenenleri. Sonra, bir yerinde, soruveriyor. Ve kendi dncesini seriyor ortaya apak... Elbette apak serecek. O imdi en gl egemen. Tm babular nnde baemi. Ordular drt bir yanda, kale drp, kelle rmekle urayor. Timur, salt byk savalarda bulunuyor. Askerleri, komutanlar Babua gerek duymayacak kerte usta... Osmanoullar lkesinin daha telerinden haberler geliyor. Avusturya iinden, Endls, Frank diyarnda haberciler yetimekte. Hangi prensin hangisiyle aras iyi ya da ak. Hangi senyr tekiler stnde egemen olmann kavgasn vermekte. Hangi papaz, hangi kiliseye gemek iin, bir bakasnn ayan kaydryor... Blge blge haritalar izdirmi... Haritalar stnde, blge egemenleri, yerine geebilecek olanlar ad ad yazlm. O blgede ka kii var? Ekonomik durumlar ne? Hangi kervan yollaryla, nerelere bal? Kalelerin yaps nasl? Her birinde ka tane korunmac var? Bir bakta belli oluyor. Balant blgeleriyle, derbentler bir bir iaretlenmi. Timur iin, dou ve bat'da bilinmeyen yer yok. Ayrca, atlar sarm her bir yan. Dinleyen binlerce kulak, rendiklerini ileten binlerce az var. Tm Timur iin almakta. Hergn, tomar tomar bilgi geliyor. Haritalar zerinde deerlendirilip, Timur'a sunuluyor. yle ki, bir yere saldrmadan nce, hereyiyle biliyor. Ve o yer iin uygulanmas gerekli yntemi, hemen karar-latryor. Hemeni fazla, kararlatrm daha batan. Yenilmesi olanaksz Timur'un... 310

Bir sel bu akp gitmekte... Srekli akar m? ite bugn tartp yarda braktklar bu konu... Biliyor ki, Timur ardn brakmaz. Yine soracak. Yine tartacaklar. En gl olduunu, en byk olduunu yadsnmaz biimde kabul ettirmek abasnda Timur... lkesinde neler olupbitmekte? St beylii el deitirdi mi? Bir tandk bulsa... Bir konusa durumu... St beyine bir haber iletse... Berkok da, ilkin aldrmyor, ardan alyordu. Oysa, am sultanyla birletii halde, hakkndan gelemedi. Msr elde edildikten sonra, ister istemez gzn Anadolu'ya, hatta daha telere dikecek Timur. Kanlmaz yolu Bat'ya gitmekte. "Keke, ahne'yi oturtup konusaydk," diye geirdi. "renirdim lkemdeki olaylar. Olmad... O beni gtrmeye gelmiti. Ben biran nce bamdan savmak zorundaydm. imdi Meyyet dnp gelse... Bulsa beni. Anlatr ne olup bittiyse... O zaman daha bir doru konuurum Timur'la... Konuuyorum bildiim dorular. Ama, belki daha yumuak davranmasn salayabilirim..." Gld kendi kendine... Azarlad ardndan. "Bedreddin, sla zlemi burnunda ttmekte anlalan. Sen ki dorular hi ekincesiz belirttiini bellersin. imdi Anadolu sz konusu olunca, saptmaya m baladn? Timur istese durabilir mi? Egemenliin ve smrnn set tanmaz ark deil mi o'nu buralara itekleyen? Baar kazandna gre, ne durdurabilir? Gidecek... Yenilince-ye ya da yeni bir hedef buluncaya yryecek yolunun stnde. Ta ki, Anadolu ve Urumelinde apul olana kalmasn. Ya da daha verimli blgeler ortaya ksn. Birtek

311

engeli vardr bu gidiin. Timur'un lm... O zaman akna dnerler. nk, devletimiz, demekte ama... Devlet deil... Bir byk apul rgt bu. Dorudan baaplcuya balrbir rgt. Yakp ykma ve tm diren glerinden stn bir yrtme bilincine bal bir yn. Bilin yitti mi, kolunu kprda-tamaz. Beyin hastalanrsa beden nasl durur yle... Timur'un akletmedii, geleneksiz ve kurumlamakszn devletin olmayacadr... ite sorun burda. iyi oldu Timurla tartmalarm... Bak, bunu rendim kesinkes... Yarn sorarsa syleyeceim a-pak. Bir sensizlii dn bakalm hnkarm, diyeceim. Sen olmadn m, bu rgt de yok... Devlet deilsin. Olman iin zamnasz bydn. Salt apula dayanmak yerine, belli bir retime dayanmalydn... Hah tamam. Smr yerine retim. Devletin ana esi bu... Uydularnn tketici olmas yerine, retici o'lmas... iyi buldum. Artk, elimden kurtulamazsn. Yarn yinelersen sorunu, cevabn hazr. oktan bulduum bireyi yeniden buluyorum... yle ya, Tanr isterse, Tanr byle buyuruyor yerine, somut gerei belirti-vermek. Kimbilir nasl arr. Dur hele, dur sen... Bir de, haberim olsayd lkemden. Timur'un otandan kamyoruz ki. Hi olmazsa askerlerin aralarnda konutuklarndan bireyler renebilsem... Otada da, bizim tartmalarmz dnda herey ylesine bir sessizlik iinde yrtlyor ki..." Rahatlamt. Eer balarsa, yarnki tartmann yntemini bir iyice hazrlamt aklnda. Dncelerini yeniden evirdi... Artk, uyuyabilir... 312

Arap asll cariye, gzlerinin iine bakyor. Yatan yapaym m efendim, diye soruyor baklaryla. Tam iaret edecekti, biryasavul girdi direi tklatarak. Topland cariyeler. Gelene bakt Bedreddin. - Biri sizi aramakta Bedreddin Bilgemiz... , - Biri mi aramakta? Ne istermi ki?.. adrn dndan, grln koruyan bir ses ulat kulaklarna. - Seni istemekteyim Bedreddin Mollam... Sonra, ilkin sazn uzatarak Satu girdi kapdan. Bedreddin ilkin tanmayan gzlerle bakt. Sonra birden irkilip srad. - eyholu emmimiz. Bize bu onuru nice balam ol m al... Karlad. Sarlp koklatlar uzun uzun. - Seni grmek mmkn m bilge yoldam... Kakez arandm durdum. Hnkar otandan kmaya tvbe et mi olmalsn ki, biz yoksullar iin ayrlacak zamann ol maya. - O nice bir szdr ki, dammz da, gnlmz de her za man size aktr. - Aktr da, buluncaya gbeim neden atlad? Yasavula dnd sonra... Srtn okad. - Yiit Tatarmz olmasayd, biz yine seni bulamayp, kvranacaktk ordugah iinde. Dedi ki, ben yerini bilmekteyim. Hnkr yanndan ayrlr ayrlmaz seni haberleyip, gtr rm. Bu sevin stne bir reklenmiim adrna bunlarn. Tm Tatar askeri yremde topland saatlerdir. aldk bire, syledik slamz anmsamcasma. - Pek bir iyi etmisiniz. Dilinize salk, elleriniz dert gr meye. Kimbilir sava yoldalar nice gnenmilerdir?

313

Yasavul, kirpiksiz gzlerini krptrd kara kara. Sevinle gld. - Ozanmz adlk syledi bilgemiz. adanlk brakt gn lmzde. Borcumuz denebilmez. - Saolasn asker yolda. Bizi zlemimize kavuturdun. Daha nice bir bortan sz etmektesin. Saolasn ki... Yasavul, omuzlarn okayan koca ozan elinin altndan syrld. Kapya varrken dnd. - Bir buyruunuz olursa ozan koca, hemen bana haber iletesin. Adm Karagay'dr. Khne Karagay da derler... Bi lesin ki, yoluna ba verecek bir yoldan, bir oulluun var dr. Cevap verilmesine zaman kalmadan kp yitti... Bedreddin yer gsterdi. Oturdular. Bir sre konuamad. Sonra, sevgen szd ozan. - Demekteydim ki az nce, bir lkedam gelmi olsa buralara. Bulumu olsak da, anlatsa Anadolumuzda, Urumelimizde neler gelip gemektedir. - Ben de senin burda olduunu duyduumdan beri ye rimde duramamaktaym. Ah, bir grsem, bir varsam dizinin dibine diye dnenmekteyim ki, anlatlamaz... - Kimbilir nice zahmetler ettin... - Zahmet ne demek. Timur keinin kazanndan azbriaz kemik de biz yaladk hey oul. Bir ozan doyurmaktan ekinecek deil ya bunca grkem... - Yorgun musun? - Seni grende yorgunluk kim olmaktadr ki, kua be denimizde elenebilsin. - Oh iyi... Konuabileceiz yleyse... - Bizim baka bir iimiz mi kalmtr. - Bir daha dnmedin mi Urumeline?

314

- Dnmeden durmak mmkn m? Ben ozanm Bedreddin bilge... Senin gibi bilgin olsam, bilim asndan su lak yerde otlarm. Benimki yle deil. Bir yrek koymular gs kafesinin iine, demirci alaz gibi tutumakta. Bir s re dolandm dou ellerinde. Sonra iime Urumeli kocalar nn alaz dt... Varaym birkez daha bakaym, dedim... Biz uzaktayken, neler olup bitmekte? Vardm ve kavgaya tututum yeniden. - Emmilerimi grdn m bir dahi? - Cavlak'la Abdal karndam sormaktasn he mi? Sa pasalam kp gelmiler. - Demek birey olmam? imdi nerdeler? - Sonkez grdmde, Avusturya snrlarn zorlayp, German lkesinde cevalana kmak istemekteydiler. Bir kez de, kuzey yanna vurup, dilberlerin tadna varalm, sonra Bedreddin oulluumuzun dizi dibine ulap, arnrz tm kirlerimizden, demekteydiler. Ben de kendi kendime mrldanyordum onlar byle kvanrken. Bunlar hi kocamyacaklar. Daha St beyliinde, birka beyi tepesinin s tne dikecekler, diye. - Eh, gelmediler? - Gelebilemezlerdi de ondan... - Yoksa olumsuz bir i mi oldu? - Bire Bedreddin yeenim, yz yan oktan am ko calar konuuyoruz. Yine de olumsuz bir i mi oldu demek tesin. Kavgada gittiler, tmmze rnek... - Kavgada m? ikisi birden mi? - Diriyken birbirinden ayrldlar m ki, lme giderken bi ri geri dursun. Ellerine yapt Satu'nun. -Anlat hele, anlat... - Dedim ya, Kuzey'e trmanp, yeni yerler vurmaya s-

315

vanrlard diye. Nerden bilsinler ki, kuzey iin dnemleri gemitir. Kendilerini, seksen yl ncesinin yiitleri sanp, genlerin nne dmler. Ulamlar ki, eski Viking denilen vahilerin lkesine, her yan buza kesmi... Bire buralar nice bir lkelerdir diye birbirlerine sorup, armakta-larken, bir kalenin dibine varmasnlar m? Elbirlii edip, yekinmiler ki, tekfurunu tutsak eyleyip, yamaya svansnlar. Bir savatr balam aralarnda. Kaleyi almlar sonunda. Almlar ya, boynuzlu kulakl' brk giyip, deri kalkanlarla gslerini koruyan korunmaclar, bizim iki kocay yitirmiler. Ka kze benzer kelle kestiklerini bilmiyoruz, diyordu yanlarnda bulunanlardan biri. Abdal Boa emmimizle, Cavlak Toga kocamz yitirdiimizi, kaleyi aldktan te sezinledik. Bizden nce ieri dalp, kapy aan onlarm meer... Yiitlerimiz, tam istedikleri gibi yitmiler yeenim. zlp skma kua cann... Tm Urumeli, yaslarn tuttu. Onlar yitiren korunmaclar hemen orackta cezalarn bulmu oktan. Kaleyi bir vurmu bizimkiler. Geyik bacakl, uzun sar sal cariyeden geilmez oldu. Uru-melinde bir zamandr. Yol at kocalar ya... Genler ceylan bakl kzlara bir svanmaktalar ki, ekecei vardr kefere lkesinin. - Ya, demek savata gittiler? - Ya nerde giderdi ylesi yiitler? Yatakta m? Yatak es ki aknc beyleri iindir, oulluum. Biz sava erleri, nasl kendimizi kavga alannda domu belliyorsak, yitikliimiz de yle bir alandadr. Denildiine gre, daha nceden bi riktirdiklerini baban israil Kad'ya getirip brakmlar. De miler ki, Bedreddin yeenimiz dndnde, bunu o'na veresin israil yoldamz. Hnkra da selam edesin bizden yana, yetmeyenini yetirsin. Bir bilim oca asn ki oullu umuz, Urumelinin en bir byk merkezi olsun...

316

- Tasalanmasnlar, dileklerini yerde komamak iin aba harcarz. - Yalnz, ben baka bieyler de duydum yeenliim... Derler ki, sen medreseden vazgelip, tekkeye kapanmaktaymsn... Ben kendi adma sevindim buna. Bizden yana dnmenden tr, cavlak emmin gibi zil takp oynayasm geldi. Ama, biz bilirdik ki, bilgin medresenin kaln duvarlar arasnda, koyun baklara diyecektir bildiini. Dervi tekke sinde, bilginin zemedii gibi aklayp, ulaacaktr dostu na. Bu nice bir itir ki, sen erenler tayfasna yllarca hor baktn halde... - Bilginin yeri yurdu, tarikat, tresi mi olurmu bire Satu emmi?- Diye atld Bedreddin. Bir sre baktlar. Satu'nun gzleri daha bir lamaya balad. Bunca bilginin ardndan dervilie svandna gre, diye geirdi iinden. - Benim demek istediim de buydu. Pek sevindim. - Ben de sevindim... Bunca yl verdiim emeklerin hi biri boa gitmi deil, hikimse tasalanmasn. Doru bil mediimi yapmamak koulundaym ben. Bildiim, abam bunu gerektirir. Baktm ki, dervilik yolumu daha bir ksalt maktadr. Hemen soyundum. Srtmda ha ipekliler olmu, ha kl aba... Bu demek deil ki kendime eziyet etmekteyim. Giyim kolayl, istek azln getirmekte senin anlayacan. - Anlamamaktaym... - Demekteyim ki, kiinin dnyadan istei azalmca, ilerde olmaktan sakncas kalmaz. Yani daha akas, kimin ki, vazgelecei azdr, o daha aydnlk daha ilerdedir, ite ben dervilii bunun iin setim. Vazgeleceim neyim var be nim, iki lokma yediim, bir kl aba giydiim, deil mi? Han gi sultan beni daha azla korkutabilir? Hibiri. Ve ben kork mayanda, bildiimi dosdoru, amar gibi diyebilir miyim?

317

- Hem de diyebilmekteymisin ki, askerler ve dahi yasavullar arasnda bile nn dolanmakta. Diyesiymisin ki, benim duyduumca, sen sen ol, hey koca Timur. Bilesin ki, devlet deildir devletin. Ve dahi yklacaktr... - Askerler arasnda da, sz amma abuk dolanmaktadr ha, eyholu emmim... - Dolanmaktadr ki, haberci gvencinleri yar yolda kalmacasna. - Sen, lkemizden haberler iletecektin. Bildirecein buncack m? - Oh benim yeenim, hi buncack olur mu? St bey liinde yle iler olupbitmekte ki, kiinin parma aznda kalmacasna. -Anlat hele anlat... Sonra birden duralad... Gece yarya ulat ulaacak. Satu, yorgun olduunu batan belirtti. Kendisi de ondan aa kalmaz. Birkez buldular birbirlerini. Anlatr zaman gelince. Bakt yorgun gzlerine ozann. Ellerini okad bir sre. - istersen yarna brakalm anlatmay. Yorgunsun bes belli. Dinlen biraz. - Hani hi de fena olmaz. - Peki peki... Hemen yer hazrlasnlar sana. - Benim yerim vard. Yasavullarn arasnda. - Olmaz. Madem ki, bana geldin, bende kalmalsn. Ellerini rpt. Cariyeler annacna dikildiler hemen. Buyruunu iletti kzlara. Yan yana adrn iine serilen yataklar, alm sevgili kollar gibi duruyordu. Uzandlar... Bedreddin, gn aarmadan ok nce, gzlerini at... Satu, sakalsz yzn her nefesleniinde iirerek uyumaktayd daha. 318

Dar kt... Dndnde, ozan kalkm, sazn kucaklamt. Oturdu dizinin dibine... Satu, buyruk alm gibi sazyla oynat bir sre... Anadolu pnarlarnn akn, evrelerindeki iek naksn dillendirmek ister gibi vuruyordu tellere. Bedreddin, tellerden kan notalarn tadna brakt. Ozan da, giderek couyordu. Yan gzle bakt Bedred-din'e... Kl abasnn iinde, beyaz teniyle, buluta sarlm Ay gibi durmakta. Birden Yunus'un bir nefesi kelimeleti dilinin ucunda. Biraz daha doland tellerde. Ve sylemeye balad. - Ben derviim diyene, - Bir n edesim gelir, - Tanyuben imdiden, - Varp yetesim gelir, - Srat kldan incedir, Kltan keskincedir, - Varup anun stne, - Evler yapasm gelir... - Altnda gayya vardr, - ii nar ile prdr, - Varben ol glgede, - Biraz yatasm gelir... - Taneylemen hocalar, Hatrnz ho olsun, - Varuben ol tamuda, - Biraz yanasm gelir... - Andan Cennete varam, - Cennette hakk grem, Huri ile glmanu, - Bir bir krasm gelir... Satu'nun syledii her drtlkle, gne biraz daha ykseliyormucasna yla bodu yreyi. Sanki, bir ip atmt sazyla gnee... Ve her nota, ipi biraz daha geriyordu. Bedreddin, Yunus'un yz yllar tesinden kii yreindeki alaz nasl ycelttiini dnmeye balad. Satu, nerden bulup karmt bu nefesi... Szler bittiinde, hzlca vurdu sazn tellerine. - Ya ite byle yeenim... Yunus koca, deyivermi ii mizden geenleri. Bir nefesin serinliinde, gelecee oy nayanlarn ilesini yelleyivermi. Biz kt ozanlar da, iki yz yldr o'nu amaya svanrz durmakszn. Ve tam kendimizce ayoruz dediimizde, bir de bakarz Yunus 319

usta ok nlerde seyirdben komakta. - Yok yle deme... Elbet, ozanlarn beslendii en yce kaynaklardan biridir Yunus. Ama, sizin syledikleriniz de, hibir zaman ondan aa kalmaz. Bazlar vardr ki, aar bile... Hatta neydi o, hani Konya medresesinde sylediin. Yunus'un yle bir nefes eylediini bilmemekteyim ben. - Bilmemektesin. Ama, yle nefesler de eylemitir ki, daha bir dizesini syleyebilen kmamtr. imdi sen de, dervilie soyunmu bir bilginsin. Anladm kadaryla, ya rndan telere uzanmak dileindesin. Uzanrsn da... n k seni iyi bilmekteyim. Salt yaptklarn bile, bunca giriimi hakl klar... Dediler ki, kitaplarmda yanl var diye, Nil'e dkvermisin tmn. - Doru demiler... - Hibir bilgin duymadm ki, yanlndan bylesi kesin dnebilsin. Benim bildiim, bilginler, yanl iler, sonra da, doruyu buna uydurmak iin arptr. - Bilgin deildirler de ondan. - Hah, doru bir sz. ite bizim gibi ozanlarn Yunus'u aamamas bundan. Biz en yce rnekler diye alyoruz on lar. Ondan te, bilginin gelimesinden yararlanamyoruz. Bir kavga var bildiimiz. Oysa, bilgi neler getirmekte. Yu nus geride kalm yaam, kavgasyla. a geride kalm nk. - Ne var ki, Yunus, bir kargaann iinde yaamtr. D nemini bir alacak olursan, tekkelerin kavgasndan, beylik kavgasna varncaya bin eit atmann ortalk yerinde bulunmaktadr. Kavga, kiiyi biler. Bilinlendirir. Birkez yok suldan yana kt m, gelecee kalmasn salayacak yn temi buldu demektir. Sorun burda Ozan Satu'm... Yunus, kendisi yoksul olduundan, beylere kar km nefesleriyle. imdi bir de bakyorsun, dnem gene yle kaam. 320

Bir yanda Timur var silip spren. Zengini bir anda yoksulluun derinine indiren. te yandan beyler, beyler... Bakyorsun ki, onlarn arasndaki prlt, Yunus'un bir nefesi... te, sorun bu... - Haklsn. imdi seninle konuunca, bakm uzaklara saplanmakta. De bakalm bana, gelecek kimin? Ve dahi kalc olmakla neler ilemem gerekli... - Gelecek emekinin. Yunus'un byle bir nefesi olacak t, anmsyor musun? - Sleyman zembil rd, - Kendi emein yerdi... Dizele rini sylemektesin bana kalrsa. - Evet... Bak imdi dnemler, aslnda kendi emeini yi yenlerin olacaktr. Sen ozan olarak, bunu bilebiliyor mu sun? Buraya uzanmak geliyor mu iinden? ite o zaman has ozansn. Neden dersen, sen de kavgann iindesin. Bir kargaadr gitmekte ki, gelecek daha bir karanlk ola cak, ite bunu bilir, sylersen, karanln ardndaki aydnl ... - Karanln ardndaki aydnlk m? - Elbette... Her geceyi bir gndz izlememekte mi? - izlemekte, doru... - Her kargaay da bir dinginlik, bir durgunluk izler in sanlk tarihinde. Al Yunus'un dnemini... Bir kargaa de mitik. Ondan sonra ne oldu? St beylii bymeye balad. Byd, geliti, yrd Avrupa ortalarna varnca ya... imdi, bu yanda bir baka egemenlik yrmekte. Ama, bana kalrsa, St beylii ka kuaktr devlet olma savan vermekte. Bunlar verebilir mi? - Neden vermesin? Denildiine gre, Dou devletinin banda bir sultan bulunmakta ki, yeryznde bir ei daha yok... - Bir devlete bir sultan yeter mi hey koca Ozan? 321

- Yetmez mi? - Bir sultan ka yl yaar? Bilemedin yz, hadi biraz da ha uzatalm, yz on, yz yirmi... Sonra, topran altna ge er ki, parman kprdatamya... Oysa, devlet sreklidir... Ve dahi, ilkin salamca tutunma gerektirir. Hani Timur, ne reye tutunmu?.. apul stne devlet mi olurmu?.. - Oluyor ya ite? - Az nce dedik ki, seninle biz, gelecee dnk olmak zorundayz. Bilim de, sanat da, geerli olmak iin, ancak gelecee ynelebilir. Gnn gn etmek, kk baaryla yetinmek budalalktr. - Dur imdi yeenim. Azbiraz nefeslen burda. Ben kocadm. Dediini p diye kapamamaktaym. Anlat bir iyice ki, ben Yunus'u nice aabilirim? renmek istediim bu benim. Sen demektesin ki, andan teye atacaksn ad mn. Anladk... Ne var ki, benim bildiim, Yunus kendi a n sylemitir yine dediince. Bir eliki olmuyor mu bu rada? Oluyorsa, nice kalabiliyor gnmze? - Azbiraz nce ne dedik? Yunus, ezileni tutmutur. a nn ezileni, sonradan smren olsa bile, yine ezilenler vardr. - Demektesin ki, ezilenler, smrlenler olduu srece geerli olacaktr Yunus? Ya smrlen olmazsa? - Hibir ozan, hibir bilgin, yeryz durduka duramaz Satu emmim. Nice bir hrstr seninki ki, tarihin en uzak a larna atlmak istemektesin? Smrlen olmazsa bile ge erli olabilir Yunus. Neden dersen, rnek olarak. Bakn, yzyllar, binyllar gerisinde neler varm, diye... ite senin renmek istediin bu sanyorum. - Yzyllar, binyllar m? Nice bir yk yklemektesin bi zim omuzlarmza hey Bedreddin Mahmud bilge? - Ne sandn? Bir bilgin ki, bilgisini ortaya attndan yz 322

yl sonra geivermi nemi, bir sanat ki, daha kendi anda unutulmu syledikleri, ne deeri vardr bunun? Kendi anda ok geerli bile olmu olsa... Sen sanyor musun ki, Yunus anda ok geerliydi? - Ustalarmdan dilediime gre, bizim gibi biriymi o da. Bulunduu yerde sayg grr, saznn tellerine vurduunda beenilir, sevirmi. - Ya dilden dile dolanr mym syledikleri? - Kendi yaam boyunca, gezdii yerlerde sylenip, dinlenirmi bildiim. - Grdn m? imdi tam yz yl geride Yunus. a ba kmndan geride. Ama, demektesin ki, benden nce seyirtiyor. yleyse, kimbilir birka yzyl sonra, nice yaylacak syledikleri. Bilgin ve sanat, birbiriyle yarrlar toplumu deitirmek, gelecein mutluluuna almak iin. yle olursa, kendi dnemlerinde sayg grmeleri onlar iin kiisel bir baardr. Ama, genellikle horlanrlar. Ktlenirler... Ne var ki, kendi alarnda, alarn deitirmek iin ne den li aba harcadlarsa, o denli unutturulmak istenenler, a lar yzyllar getike, sulak bir topraa dm nar tohu mu gibi, byr, ulular, sayg kazanr. - Anlyorum. Bundan te, hep bu sylediklerinin bilinciy le yazacam. Ve umarm ki, dilediince baarl olurum. ok yanmaktaym gemiime. Orda burda srteceime, bu tartmay seninle yllar nce yapsaydm, nice zaman kazanrdm. - Sanat, zaman yitirmi saylmaz ozanm. Yz yllar tesine, bazen tm yaptlar kalr onun, bazen bir dizesi. Ye ter ki, kalc olabilecek eyler retsin. Gelecein insanlar na syleyecek sz bulunsun. - Ve dahi bu yzden, anda durmakszn sopa altna yatsn he mi?

323

- Belli olmaz. Bakarsn bazen sopa altna yatar... - Bazen de Mansur gibi kelleyi verir... - Verir... Mansur kelleyi vermese bunca etkin olmazd bana sorarsan. ayla atmas, kanyla belgelenince ki inin, doruluu daha bir ortaya kar. nk a tutucu dur. Tutucu ise, insann deimesini, yarna daha bir atlml ulamasn istemez, istemeyende, deitirme abasndakine ullanr. - Sen btn bunlar bilmektesin he mi? Bilmektesin de, yine rpnmaktasn insan deitirmek, gelecee hazrla mak iin. - Elbette. Bilinli olunca daha bir salam basar kii. Da ha bir glenir. Korkusunu yitirir. Yeter ki, inancnn, bilgisi nin doruluundan gvenli olsun. Ancak o zaman, ilk az da yenilse bile, egemenden daha gldr. - Anlyorum. Bunca yitik olduu halde, yeni yitik adayla r nice ban dikmektedir. imdi bir iyice anlyorum. - Elbette anlayacaksn. Bu bilginin olsun, sanatn olsun egemenlikle atmasdr. Bir bak, anda egemenlikle a tt halde, elstnde tutulan var m? Baz olaanst du rumlar dnda, an iyi geirip de, yarna kalabilen km m? Satu, zgn zgn bakt. Sanki gelecei gryormuasna, kukuyla szd. Bedreddin'i... Biliyordu... Olacaklar iyi biliyor, ama adm adm stne yrmekten ekinmiyordu. Bir baarrsa bu... Bir dediini yapabilirse... Ne yapmay dnyor ki? iinden kamad. Yine de direndi. - Hi yok mu? - Var ayla atmakszn, salt egemen olan bir kk aznl eiterek yarna uzanabilenler de var... rnein bi zim Haldun ustamz... Bir kitap yazmtr. Bana sorarsan, 324

gelecee kalacaktr. Hem de etkileyerek. Ama, kitabn ancak egemenler anlar. Bilginin deviyse, bilgiyi herkesin anlamasn salamaktr. Bunu salad anda, imdiye en yce devlet grevlerinde bulunmu, el stnde tanan Haldun usta, birden cellat satrna uzatverir ban. ok iyi bilmektedir bunu. Bildiinden de, yle kalmasnda direnmektedir. - Anlyorum... Cariyeler, ellerinde yiyecek tepsisi ve kmz testisiyle girdiler. Ozan Satu, bir sre sesini karmadan karnn doyurdu. Bedreddin, bir iki lokma ald getirilenlerden. Sonra, srtn yumuak minderlere dayayarak, baknd. Satu, Bedreddin'in lkesinden haber beklemekte olduunu anmsad. - Beni beklemektesin he mi? - Beklemek. - yle ya, hakkn var... lkemizden haberler istiyorsun. Nicedir uzaktasn. Habersizsin. Anlataym... Ama, azbiraz nce dediin gibi, bizim lkemizde de yle bir kargaa var ki, nerden balayacam bilememekteyim. Sana Srp sn d olayn anlatmtm deil mi? - Evet... Konyada anlatmtn. - yleyse, ben dndkten sonraki gelimeleri anlataym bir bir... - Saolasn. Kimbilir ne gzel anlatacaksn. - Gzel mi? Dilerdim ki, olaylar ozanca olsun. Ne ki olupbitti, sazmla anlataym. Ama, hi de yle deil... - Eh, gelimekte olan bir devlet. - Evet evet. Anmsyorum. Konya'da, olacaklar, hemen hemen olduu gibi sylemitin sen. imdi anlyorum bir iyice. Neden olaylar gelitike, bana daha nce bunlar 325

grmm gibi geliyordu. Tamam... Sen sylemitin medrese hcresinde, yol boyunda... - insan, ok zaman birok eyler syler. - Syler ya, olaylar o'nu bylesine dorulamaz. Bak an lataym da hak ver bana. Sana da bildiinden, olabilir de diinin gereklemesinden te, yeni gelecek mi olanlar? - ok mu nemli eyler oldu? - Neler olmad ki... imdi St Beyliinin banda, Yl drm Bayezid Bey var... - Bunu duymutum. - Nasl oraya geldiini de duydun mu? - Yok. Biz o zaman kitaplarla uramaktaydk. - yle ya, sen kitaplara daldn m, dnyayla ilikini kes mektesin oktan. Ben Malat'ya stnde sizi braktm. Bir sre, Musa elebimizle yoldalk ettim. Murat suyundan serinleyip, Nemrud dandan kekiktendim. Sonra, yeniden Bat'ya doru vurdum. Karaman, Germiyan topraklarn ge ip, Izmiroullarmn lkesine ulatm. Deniz kysnda do latm bir sre... Baktm, admlarm ar ar, menzil der bent, Bursa - Mudanya ynne yaklamakta. Salverdim kendimi. Bir gemiye atlayp, Geliboyu'ya getim. Derken Edirne ve ordan teleri. Emmilerini grdm. Aknclarn, Dimetoka, Serez stnden Vardar ovasnda toplanmakta ol duklarn sezinleyince, sazm inime asp, palam knn dan kardm. Bir olumsuzluk olmal. Bir byk vurumann hazrl grlmeli diye dnmekteydim. Atm srp yeni den Edirne'ye geldim. Baktm ki, Hnkr ve dahi vezirleri, durmakszn asker derlemekte. Bire ne olmaktadr, deme ye kalmad. Macar, Srp ve dahi Ulah beylerinin, kfirlerin ba Papa'nn da yardmyla, ta Avrupa ularndan atllar derleyerek, yeni bir Hal Seferi dzenlediklerini rendim. Bire daha dn bunlar sopadan geirip krmadk m biz, de326

meye kalmad. Bir kara bulut gibi skn etmeye balad kefere askeri. Aknclar, drt bir yanndan saldrp kerttiriyorlar gn be gn. Ama, bukez akllanm kefere... Ne araba yz vermekte, ne dilbere gz kaydrmakta. Ha bire St aknclarn aramakta ki, bulduunu bulduu yerde yitire. Biz bu hazrlklar grmekteyken, kocalar bir i anlattlar. Zaten Hac il Bey olayndan bilmekteyiz sen ve dahi ben. Birkez St Beyliinin tahtna kallelik kaderi bulamtr, diye. Dediim o ite... Senin onca dn boa gitmi olmal ki, Yldrm Bayezid Beyimiz, durmakszn kardeini fitler babasna. Yok, Bizansn prensi ile iyi ilikiler iindeymi, ikisi birden anszdan kyama kalkp, babalarnn yitirecek ve dahi tahtlara oturarak, bir baka dostluk kurup srdreceklermi, devran. Hdavendigr akl banda bir bey olsa, gler geer bunlara. Ama, zevke dalm kiinin, hi vazgelesi olmuyor. Elinden gelse, Azrail'i tutup yitirir ki, kendine dokunulmaya. Bylelikle, bir zaman etkili olmasa bile bu fitneler, srpgidince, yava yava rtyor H-davendigr'n iini... Sonunda, dayanamyor baba. Ve oul Savc'y' tahtta gz var diye, yitiriyor. Bir oyun oynanyor. Anlatmak istemiyorum. Kanlanan taht oyunlarn sen ka-kez, tarihte okumusundur. Bizans nasl birbirini yok eden baba oullarla doluysa, Murat Hdavendigr da, gelecek-tekilere bol bol rnekler, ama, kt rnekler vermektedir. Olunu arlyor. Ve gelirken daha yolda, iini bitiriyor senin anlayacan. Asl, hak Savc'da nk. Ve Yldrm Beyimiz, fitneyi bunun stne kuruyor. Savc Bey'i ben yakndan bilirim. Sen de Yldrm' bilirsin bildiimce... ylesi akll bir adam, dalnan iret dnyasnn kiiyi abucak gtreceini iyi bilir. Koyuversen, Hdavendigr kendiliinden gidici zaten. Durup dururken kyam etmenin bir anlam var m? Yok... Dinletemezsin bunu Bayezid'e de, Murad'a da... 327

Bayezid Beyimiz bylelikle asl tehlikeden kurtulmutur. Ne var ki, Yakup Bey, gznn nnde durmaktadr. Ve i-kinci ehzadenin de, ayn oyuna kalktn yutturmak kolay deildir. Bu arada, dman, nefes aldrmayacak lde sktrmaktadr. Atabinenlerle donatlm, Papa'dan du-a alm, Arnavutluktan, Macaristan'a varncaya destek salam, Srplar, Ulahlar ve dahi Bulgarlar Kosova ovasna akmakta, gn getike karnca rnei oalmaktadrlar, bire oalmaktadrlar... Bizim Stlleri alsn m bir ikirciklenme... Beyler bir yandan durmakszn gerilemekte. Salt, Abdalan Rum'a brakmaktalar alnm yerlerin egemenliini. Asker, aknc, tm yolda tayfas, Kosova berisinde Hdavendigar'n buyruuna girmekte. yle ki, ordu bile altya blnmekte. Komutan ok... Asker de ylesine gelimi... Hatta diyebilirim ki, Tatar askeri bile Stl'ye yardmda. Serdarlar Sara beyle birlikte... ihtiyar Evrenos bir kolun komutan. Ardndan gelen kollara ortadan yol amaktalar. Geride kalan asker yeniden altya blnp, onlar izlemekte. Birincinin komutan Bavezir Ali Paa. Yanndaki ikinci ise senin arkada'n Bayezid Bey'in komutasnda. nc kol, Satu emminin kolbalarndan ine Bey'in buyruuna verilmi. Drdncs yiitlikte Osman gazi torunlarnn en nde gelenlerinden ehzade Yakub'umun gl ellerine braklm. Beincisine Urumeli aknclarnn ve dahi Anadolu kavgalarnn byk ad Saruca Paa yol gstermekte... Altnc kola ise Hdavendigrmz, kendisi komut vermektedir. Komutanlarna bir bakmak yeterli deil mi bu yedi kolun. Gayri sava anlatmasam da olur. Ama, dur daha bitmedi syleyeceklerim. Dman, binler, onbin-lerle gelip doldurmu koca Kosova ovasn. Mzraklarmzn stnde gk durur demekteler. Ve dahi kollarn kaldrdklarnda, gk mzraklarnn stnde durmaktadr. Ne var ki, 328

gk'n durmasndan da, yrmesinden de, korkacak a-demler gerekli, ite aknlklar burda ki, biz St beyliinin gazileri, hi byle eylerden ylgnlk getirmemekteyiz. Srp kral Lazar, kardeiolu Vuk Brankovi annacmz-da. Ve dahi Arnavutluk kral Tuvarko'nun kardeiolu Va-lodkovi onunla birlik. Diyeceim o ki, keferenin ne denli a-tabineni var ise, annacmzda yer almaktayd. Belki bilmektesin atabinen nedir? Ben aklayaym. Kefere dilinde buna valye demekteler. Bizim gazi babalardan biri, naslsa frenkce bilmekteymi. Bu mered, atabinen demektedir, demi. O zamandan bu yana, biz aknclar arasnda, val-ye'nin karl atabinen olarak kullanlmakta. Neden dersen, kstrdmzda, bindii attan indirip, eee bindirmekteyiz de, ondan. attn yine Satu emmine deil mi? Bir sz anlatacak, durmakszn dolandrmakta... - Duraklad. Szd Bedreddin'i... Keyifle dinlediini grnce, srdrd yeniden.- yle ya, buldun bir geveze, ldrlecek zamana da sahipsin besbelli, durmakszn yedirmektesin deil mi? Bitireceim zaten ben de... Nerde kalmtk... Hah, kefere atabinenleri ve dahi binmeyenleriyle, Kosova ovasn doldurmaktayd, deil mi? Bizimkiler kendi aralarnda bir sava kurultay toplamaktalar. Sultan Murad'dr, iretten yenice ban alm. Muhmurluundan, gkleri tutan mzraklarn saysn saptmakta besbelli. Kurultay'da, beyler sk-trmaktalar Sultan. Demekteler ki, Hac il Bey, bize bir byk rnektir. Keferenin en gvenli olduu bir srada saldrya gemek gstermitir ki, ounluunu kendi kendine drmektedir. Biz de bu dzeni uygulayalm. Sanmaktadr ki, kefere beyleri, Kosova ovas, ya iin lm otadr. Ve dahi hi kimse oralara sokulamamaktadr. Biz yedi kol zerinden ve dahi yedi yerinden vurursak, birden aalatr, yitiririz. Murad sultanmz, azbiraz dnelim, daha

329

olumlu bir yer bulalm demektedir. Demektedir ya, tm A-knc beylerinin onuruna dokunmaktadr zaten. Aknclarn uzandklar yerden bir dolu geriye ekilinmitir. Burda ezip yitirmezlerse bu orduyu, yeniden kale almakla zaman ldrlecektir buraya kadar. Sonunda, beylerin arl, Hdavendigrn mahmurluunu datr bilge yeenim. Ve anlattm komutanlarn dzeninde, sadan sola doru bir yelpaze rnei tutturulup, saldrya geilir. Bire aman, St beyliinin askerlerinin kendine hazr yol aacak san-sndaki kefere bir afallasn. Bizi dersen, hi grme derim. Ansz bastrmann keyfiyle ekiyoruz glbankleri, sallyoruz palalar ki, keferenin mzraklar stnde elemekte o-lan gk, rkntsnden ycelere ekilmekte durmakszn... Gne, gayr onlarn kara mzraklaryla dilim dilim olmamakta. Tam tersine bizim palalarmzda yansyp, seyri-mekte ki, gzleri kamatrmacasna... Biz, saldrmaktayz gcmzn son kertesiyle. Ve bimekteyiz kefereyi, ekin bier gibi. O bo mu durmaktadr, diyeceksin. Bo durmamakta elbet. Birka kez direnmeye svanmakta kendiliinden. Svanmakta ya, bouna. Ondan te, kua cann kurtarmak iin, davranp, svmay kurmaktadr. Brakana akolsun. Komutanlar erlerden daha bir hzl vurumaktadr i-nanki... Hani burda tanklk etmek gerekse, neyime gerek, aka belirtirim ki, Hdavendigr bile, komutanlarndan a-a olmadn isbatlamann kavgasnda. Ota, babu-luk, komutanlk kalmam. Sanki bir kocaman tarlaya girilmi. Toplanp imece gereince ekin biilmekte. Herkes palasn syrm. Sunusunu ekmi yrmekte bire yrmekte. Ve bizim her saldrmzda, dman saflarndan bir ikisi eksilmekte ki, kaan cann g kurtarmakta. Gne, bizim nacaklarmzda, palalarmzda parldamakta dedim. Dedim ya, her gn, kendi zaman tkendiinde, aydnln ardn330

dan geceyi getirecektir. Ya da senin dediin gibi, karanln ardndan yeni bir aydnl getirmek abasyla. Baktk, gne ardan ardan kuyruunu titretmeye balad. Hava karard kararacak. Birkez karanlk kt m, bu kefere kstebek gibi bir kovuk bulup, svr ki, biz bile bulamayz. Biran nce tketelim diyoruz. Diyoruz ya, daha gnn batmasna bir eyrek gn kala, sava alan nacaklarmzn ve dahi palalarmzn glgesine brakld. Bizden gayrisi kalmad alanda. Osmanolu beyliinin sanca ve dahi askerinin narasndan te, yarallarn iniltisi bir de binicisini yitirmi hayvanlarn akn barts kmelendi. Murad Hda-vendigr, baarsn sava alann dolaarak, srdrmek, keyfini bir iyice artrmak istedi... Dolanyor, bizden yarallar, lleri ayrtyor. Kefere yarallarn ayr bakmhanelere gndertmek iin ayrtyordu. Biri, bir Srp delikanls, inildemekte durmakszn. Hem de keferenin oyununa bak ki, Trke inildemekte. Hdavendigr bire bu ne demektedir, diye azbiraz eilip kulak verdi ki, su, istemekte keferenin nde geleni. Eh, sava kazanm gazi padiah, hemen u-zatlan krbay kendi eliyle sunup, sevap kazanmak dileiyle eildi keferenin stne. Buyursayd, birimiz verirdik suyu. Nerden bileceksin ki, bir byk oyun dzenlenmektedir. Neyse... Sze bomayalm yeniden. Kzyorum byle ilere ben. Merdce vurumak dururken, namerdlie girdi mi i, tepem atyor yeenim. Eh, kocadk da artk. enemiz dt bir iyice ki, toparlanmas mmknsz. ok zaman a-zarlyorum kendim kendimi... Diyorum ki, beri bak Satu kocas... lkenin drt bir yannda ve dahi baz baka lkelerde de, eyholu Satu denildi mi, azbiraz akldan noksan kullar ayaklanp dikilmekte, saygsn belirtmek iin sraya dizilmektedir. Sen seni toparla azbiraz. Kocalktan mdr, nedir, dinletebilirsen beri gel... Ha, nerde kalmtk. Hda-

331

vendigr Murad'mz, yaya su sunmaktayd deil mi? Yok azbiraz daha ilerlemitik de, sundu, demitik, ite ol zaman, eildi... Bir de doruldu ki, sanrsn iret sofrasndan imdileyin kalkt. Ayaklar bedenini tamaktan usanm. Srt gittike kanburlap, klmekte. Ve dahi, sallanmakta dilber cariye elinden bir testi arap imicesine. Bire ne oldu bu kocaya, ne olmaktadr? Dememize kalmad, ykld yans Beyim. Ykld ki, o zaman bizim aklmz tavansz bamzdan ieri gire ve dahi sanglmzdan, yreimiz bengiiiye... Meer keferenin tohumu, bizim babuumuza oyun etmekteymi ve dahi naslsa ben yolcuyum, yanba-mda, ya babuunu da birlikte gtreyim, dememekte miymi? Haneri, tm yreinin ortasna yiyen Murad Beyimiz, Tanrsna selm veremeden yitince, bir kart ortalk. Palasn syran bir t ki, Brankoviin karndao-lu keferenin tepesine. Sanrsn ku kavgasnda ty yolundu...- Nefeslendi yeniden. Derin derin bakt Bedreddin'in gzlerine. Acmasn, yaknmasn iletircesine yutkundu. Sonra hzla srdrd konumasn. rdk namerdin stne palalarmz, kllarmz... Yitirdik aman vermeksizin. Yitirdik ya, o da bizim Babuumuzu oktan yollad cedlerinin yanna. Ne edeceiz? aknz ki, birbirimizin yzne bakamamaktayz. Biz kekleri brak bir yana, sakaln sava alanlarnda aartm kocalar dahi bilisiz bak-maktalar birbirinin yzne. Bire devlet simgesiz, ulus basz kalr m'ola? Kalmaz. Elbet bulunacak bir yak. Bulunacak ama, kimdir? ite sana ucu atall bir soru ki, ne yana dnmek istesen, sivri ucu beyninin en bir nazik yerine saplanmakta, iki yiit vardr, St beylii tahtna kurulmaya hazrlanan, ikisi de sava alannda birbiriyle yarmakta. Ve dahi yartan te, ikisi de gl iki ordunun banda bulunmakta ki, paylan kozunuzu, desen, dman bra332

kp, birbirlerinin grtlana sarlrlar. Burda bir kaydrmaca daha yapacam benim bilge yeenim. Ben yllardr dnrm. Kocadm, rak'a yaknladm bir iyice, zemedim bir trl. Nedendir bu insanlarn, uncack bir taht iin birbirini krmas? Sen bilginsin. Yaamn bunlar aratrmakla geti. Elbet cevabn da bilirsin. Unutturma szlerimin sonunda da, eitiver bana olmaz m? Nedendir, bunca krm? insanlar pek mi merakldrlar birbirlerine hkmetmeye ki, bunu salamak iin gerektiinde, ana baba bir karndan kundakta bomaktadr? zemedim bunu. Biri, imdi durup durmaktayken gelse, dese ki, eyholu Satu, bak bunca grkemli taht, bunca geni lke ve dahi bunca milyon insan, senin buyruunu beklemektedir. Yeter ki, gel u postun kycma otur. dm yarlr da, ben benden geerim korkumdan. Neden dersen, zaman olmakta ben kendim, kendime sormaktaym, hey Satu, sen, sana kar olan hakk deyebilmekte misin? Ve dahi cevap vermekteyim ki, kendim kendime, a'ah... Durum byleyken, nice olur ki, bakalarnn da ykmn stme almak budalaln gsteririm? Bunca m kendilerine gvenmektedirler? Yoksa bu bilisizliin, salt egemen olma tutkusunun sersemce bir a-takl mdr? Cevap verememekteyim... Sen bunlarn tamusunu cevaplam, aydnlna kavumusundur. Dilerim ki, bana da syle... Bu senin aklsz emmin de rensin bir iyice... Evet, bizim bilisizliklerimiz srer akama, anlatmaya kalksak. Biz Osmanoullarmn, durumlarn sergilemekteyiz burda. Herkes, aknlktan gkyznn rengini tm siyah sanmaktayken, andarolu Ali Paamz, devlet a-damlnn ustalyla, kprdanp, fsldamaya balad. Ba-yezid Beyimiz de babasyla birlik, sava alann dolanmaktayd, gazilerin nnde. Fsldamann ardndan bir de baktk ki, Aknc Beyleri vezirler ve dahi Bayezid Beyimiz, ota333

a doru hamle eylemekteler. Onlar oraya varadursunlar, hi bir eyden habersiz Yakub Beyimiz, katm nne keferenin artklarn, geldikleri yere dein kovalamakla an-dierekten seyirtmekte. Otadan bir haberci yetti. Atn at-latrcasna srmekte, koanlarn ardndan. Gn, sava alannn aybn rtmek dilercesine, ar ar inmekte yuvasna doru. Ortalk karard kararacak. Nerdeyse, beyler, paalar ve dahi kocalar otada toplanacaklar. Gidenin defteri drlecek, gelenin glbanki ekilecek elbirlii, azbirliiy-le... ekilecek ya, bir kara bulut koptu Bat ynnden. Benim ihtiyar gzlerim bile azbiraz sonra grd geleni... Yakub Bey, babasndan haber alm gibi, seyirtip gelmekte otaa doru. Atndan atlad civanm bilisiz. Otadan ieri girdi olandan habersiz. Ve dahi, gn battktan sonra alan ateleri yanp, ortalk yeniden dirildiinde grdk ki, Murad Beyimiz yannda Yakub Beyimiz de uzanp yatmaktadr. Otada bir pusu Beklermi aslanm. Ve Osmanoullar, o-ul kanndan sonra, karnda kanyla da ykarlarm ellerini. Sabah olanda, tmmz dizdiler annacna Bayezid Beyin. Ve dahi dediler ki, bundan te babuumuz budur. Hadi glbank ekin, alk vurup tahsinleyin. Bire, dedik, biz kocalar; Bu nice bir itir ki... Hadi anladk, koca Sultan Murad Hdavendigr ehid olmutur Srph'nn kamasyla. Ve dahi bunu biz kendi gzlerimizle grmzdr. Ve lkin dipdiri otaa giren Yakup Bey nice yitmitir? Kurultay toplanp hesap sorulsun. Ve dahi katlinden sorumlu kimse, tre gereince boynu vurulsun. Nice bir gelenek kurulmak istenir ki, Osmanl tresinde, karnda karnda, hem de kurultay hakk dinlenmeksizin yitirmekte, tahtn bana oturmaktadr. Biz bamzda, eli kanl birinin bulunmasndan sknt duyarz. Ve dahi bunun hesab sorulmadka, kimseye biat edip, glbank okumayz, diye bir ayak dire334

dik... Urumeli kocalarnn akllar at. Bire kekler, diye stmze hrlemek dilediler ilkin. Siz kim olmaktasnz ki, devletin ilerine ve dahi dzenine karmakla svanmaktasnz? Oturun oturduunuz yerde ve dahi uyun verilen buyruklara, gibi szler gevelediler. Bire biz, dedik. Pala elde, Sften bir kmencik beylii alp, ardnca srkleyerek buraya getirenler deil miyiz? Devletin dzeni ve dahi yasas, kurultay kararlar uyarnca yrmemekte midir? Ve dahi, babuumuzu en yarar arasndan biz sememekte miyiz imdiye? Kekler, bu sorunun annacmda, k, zk, etmeye baladlar. andarolu camuzu yetti imdatlarna. Bire, dedi... Hadi imdi kurultay kuralm. Sein bakalm, diyelim. Hdavendigr oullarndan kim kalmtr ki, seeceksiniz? Bir Bayezid beyimiz deil mi sa bulunan. yleyse, yine parmanz o'nun iin kalkp, postu bandan geirmeyecek miyiz? Niye drlanp durmaktasnz, yok yere, demez mi? ardk... Adam doru syler bire, dedik, biz, bize... Ve dahi, glbanki ekip boyun krdk Bayezid Beyin nnde. Krdk ya, i iten geip, biz, bize geldiimizde aylverdik. Bire tredir, demek istedik. Bire, bir han, karndann ya da babasnn kanyla kirletti mi elini, baka aday bile olmasa kendi oullarndan biri kaanlk tahtna karlp, ancak naiplik verilmesi gerekir, diyemedik. Diyemezdik. Neden dersen, aramzda devlet ynetimini tm kurallaryla bilen, eski bilgelerden biri yoktu da ondan. Aklmz bamza geldi. Geldi ya, hakanlk postunu kez gl-bankeyip. Bayezid Beyin bandan geirdikten sonra... Gayri anladm ki, bir iyice, oralar durulas olmad. Hem, benim akranm kocalar da, oktan brakp yitmilerdi beni. Dndm, tandm, eyholu, dedim, ben, bana... Durma buralarda. ek git, eski Trkmen topraklarna. Vuru-maysa, ban yere eilmeyecek lde yaptn elinden ge335

leni. Durumaysa, isteyip, yitirdin trenin gerektirdiini. Gayri, bir kua cann, bir delinesi postun kalmtr elinde, ite, bir de eskimeye yz tutmu babadan kalma kopuzun. Vargit... Bunlar bilmeyen, renmeyen kimseler kalmtr. Anlat bir bir olanlar, Osman oullarnn nice rmekte olduu anlalsn bir iyice... Ve dahi, yrdm geldim. Konya ilerindeyken, yeni bir haber duydum. Kosova yenilgisi daha bir korku salm Avrupal'nn iine. O korkuyla, Cermen, Frenk, Papalk lkesinin askerlerinden, atabinen, kendi ayacklarna binenlerinden adam toplamaya balanm yeniden. Yldrm, Anadolu'ya dnme hazrlndayken bastrmak istemiler anszdan. Nikebolu'yu kuatmlar. Nikebolu korunmacs, Cavlak Toga ve dahi Abdal Boa emminin yetitirmelerinden Doan Bey'dir... Belki bilirsin. Belki de bilmezsin... Bir polat yiittir ki, anlatlmakla tkenmez kavgalar. yle direnli, ylesine yreklidir. ok zaman, Cavlak emmin bile der idi... Bunca aknc beyi yetitirdim. Doan'n nnde kendimin bile sereletiini sanmaktan alamyorum kendimi... Anla nice bir dou eri, nice bir korunmacdr kefere annacnda. Yldrm bunu duyanda, seirtip varyor. Bir gece karanl yarp, dmann arasndan syrlaraktan, kalenin kapsna kendisi ulayor. Bir aknc iin bulunmaz yrek, yenilmez bilek derim buna. Ama, bir hakan iin, tehlikeye ayayla varmaktr. Ne var ki, Yldrm gazimiz, anasndan iyi gnde domu olmal. Kimseler grmemi, hibir ya akl sezinlememi gelip geeni. Varyor seninki kapnn altna. Ses ediyor Doan'-ma... Bire Doan... Bire Doan, diyerekten aryor. Doan, pekok kez birlikte bulunduu Bayezid'in sesini hemen alyor. Dediklerine gre, konuma srm daha bir zaman. Bayezid eitmi, naslsn? Doan yantlam, iyiyim ve dahi seni grende daha bir iyi oldum ki, kefere bur336

cumun ok atmna ulaamaz... Azbiraz daha sabrl ol, diyor beriki. Ordum ve dahi beylerimle yettim ki, ardndan krp gelirim sana kavumakla... Doan, biz bile yetersiz bunlar krmaya Hakanm, diyor. Gelmeseydin de, ben bur-dan bir ta vermem, yaya... Ve dnp gidiyor Bayezid. Geldii gibi... Varyor ordugahna ve dahi hnkr otana. Topluyor kocalarn, komutanlarn. Ben kendi gzlerimle grdm, dmann durumu budur, kaledekilerinin bu... yleyse, sabah ezan okunmadan sava sels verilsin ve dahi mehter ksleri saldr vurup, koyiitlerim yklensinler kefereye... Dediklerine gren, kefere ordusunda Frenklerin en nl atabinenleri varm. Rodos atabinenlerinin Granmatr'leri Filibert de Nayak, bunlar arasndaym. Frenklerin Korkusuz Jan'lar, diye bilinen Burgondiya Dukas Jean Sens Peur ba ekenlerin bandaym. Con-tabl d'Eu'lar kocaman klcyla var m bize yan bakan de-mekteymi. Kont de Lamars, Jak Burbon, Hanri ve Filip Dubar, dahi tekilerle yarmaktaym ki, bunlar Fransz kralnn yakn akrabas, karde ocuklar gibi bieylermi... Frenk atabinenleri bunlarla bitmemekte. Aklmda kaldnca, Filip d'Artua, Amiral Jak, Mareal Busiko, buyruunda da, toplam olarak sekiz bine yakn Fransz askeri varm... Germenlere gelende, Frederik von Hohonzolleren komutasnda bayrak amlarm. Bavyera atabinenleri, Kont de Nornebra'n buyruunda toplanmlarm. Avusturya ve I-talya savalarna, Kont Herman de Silli bakanlk ediyormu. Sonu olarak denilebilir ki, yzbini akn dv eri, Nikebolu'nun evresini alm imi... Macar kral Sigis-mond, Ulah beyi, Erdel Voyvodas, Venedik, Rodos donanmalar hep birden okuarak, St savalarna, nasl dldn retmek istiyorlarm, istiyorlarm ya, gnlerdir uratklar halde, bizim birka akncyla alverdi337

imiz bir kaleye bayraklarn dikememiler. stelik, Baye-zid Beyimiz de ardlarndan yetitikten te, Doan, cann diine takp srdrm korunmay. Bire biz bunca sava, nice olur da, direnir bir kale beyi, diye baknmaktalarken, tam ardlarndan ve dahi drt bir yanlarndan bir sarm Osman gazi yiitleri... He he hey... Nikebolu n, dman kanndan derecikler meydana getirmi. Ve dahi bu derecikler, kz! kzl, Tuna'ya doru akp, koca rman rengini deitirmi. Uzatmayalm, akam olduunda, Frenklerin, Germenlerin ve dahi Avusturya ve italyanlarn en yksek atabinenleri, kelleyi kaptrmadysa, ellerini havaya kaldrp, aknclarn palas ucunda Yldrm'n otana yolcu edilmi. Bir Macar kral kendini can havliyle bir kaya atarak, Rodos atabinenlerinin donanmasna ulaabilmi. Birka dknt atabinen de, ard sra, yetimiler, oncack... Ondan te, krlm askerleri, tutsak olmu beyleriyle, Avrupa bir dahi ban dikememesiye ezilmi. Bunlar bana anlatan yoldam, demekteydi ki, sen Kosova alannda kar kmtn Bayezid'in Hnkrlma. Bak grdn m, yel gibi yetip, balyoz gibi inmekte dmann tepesine. stelik, tutsak ettikleri, birkez daha kendisiyle savamayacaklarna andiince, hemen atlm, Sakn ha!... Ben dilerim ki, lkenize dndnzde daha ok asker, daha gl komutanlarla stme gelesiniz, demi. Gelesiniz ki, bana daha byk yengiler kazanmay salayasnz. Kefere demekteymi ki, bu sz stne. Bunlar yenilmeyeceklerinden ylesine gvenliler ki, gerekten yenilmezler. u son yirmi yl iinde, biz adam tketircesine kez hal seferi dzenledik. nde de, ne olduumuzu anlamaya zaman kalmadan, yeniliverdik. Bunlarla baedilmez ve dahi Avrupa, bunlarndr. Hem ne demekteymiler bilmekte misin? Atilla nasl gelip yerleti buralara. Macaristan halk nasl o'nun kann338

dan gelmektedir. imdi bunlar da, tmden yerleip, bize din deitirtecekler... ylesi bir korkunun esmesine neden olmu. Arkadam o yzden, taklyordu bana. Biran ben de saplandm dediine. Pimanlk geldi iime. Sonra dikildim. Nedendir bilmiyorum. Bire kek, dedim. Ben yiitlie kar kmadm ki, trenin ve dahi adaletin uygulanmasn istedim. Yldrm, Osmangazi kanndan gelmektedir de, tekiler benim kanmdan m srp kmlardr? Kim ki, devletin banda olur, gerektiinde gzn budaktan sa-knmasz vurumak zorundadr. O yzden, bir haberciysen vargit. Ben krgnlm srdrmekteyim. Bildir Beyinize. Ve dahi Satu, geri dnmeyesiye andimitir, de, dedim... iyi demi miyim?.. Yumuak yasta yasland nefeslenerek. Boalm olmann parlts yanpsnd gzlerinde. Eliyle yzn kad bir sre. Uzun uzun, sylediklerimi dinledin mi, sorusuyla Bedreddin'e bakt. Bedreddin, kalarn oynatt. Hemen yantlad. - iyi etmisin imdilik. Bakalm, ilerisi ne gsterir. yle gzel anlattn ki her bir eyi, sanki kendi gzmle grmcesine yerletirebiliyorum kafamn iine. - Saolasn yeenim... Bizim devimiz de anlatmak i te. Bir renebildiimiz bu... - Yok, bir yetenektir has anlatm. En ksadan ama, en grkemli bir biimde syleyi. Bilir misin Satu emmi, hep sanat olmay kurmuumdur ben. Bizim sylediklerimizin de, sizinkiler gibi, en ilkel kafaya yerlemesi iin, hep sizin gibi yazmak istemiimdir. Ne var ki, beceremedim bunu. Beceremiyorum... - Bire bizimki, iten geldii gibi, ylece syleniveren szler. Elbet seninki, bir sylemeden, bin dnlm bil gi yumadr. Her nne gelen anlayverse, insanlk byle-

339

sine yava m ilerler?.. Sen anlayana anlatacaksn. O anlayana... yle yle, birgn biz anlayacaz. Biz de, bizden anlayanlara. Onlardan tekilere... Derken, kuaklar gemekte, yaamlar yitmektedir. O yzden tasalanma sen. Biz bile, bizi anlamyorlar, diye yaknmaktayz hanidir. Sizi anlamalar, bizden de te gelimeleriyle bamldr. - iimi rahatlatyorsun. - Rahatlatrm... Keke szde deil de, gerekte baarabilsem bunu. Daha konuacaklard. Sryordu konuma. Ve sz yuma, sanat ve bilime doland m birkez, srpgiderdi de... Satu olsun, Bedreddin olsun, dilediklerince konuabiliyor... Birbirlerini iyi anlamann sevinciyle, zaman yitirive-riyorlard. Ne var ki, Yasavulba, adrn kapsnda grnd. - Hakanmz buyurmakta ki, eer sakncas yoksa, ota ma gelsinler. Konuunuz olduu duyuldu. Konuunuzla da tanmak dilerler... Satu irkildi birden. Baknd yresine. Sonra Bedred-din'in durumunu grnce rahatlad. Doruldu. Bedreddin, glmseyerek bakyordu, izledi Satu'y... - Eer grmek istemiyorsan, ben sylerim ki, konuum yorgundu, dinlenmektedir. - Yok bire yeenim. Az kek grmedik bunca ya ya ayp... Bir de Timur'u grelim nicedir. Neden dersen, ben bunun babasn bilirim. Taraga'y... Yasavulba irkildi birden. - Taragay babay m? Siz nerden bilirsiniz? Gld ozan. Ya belirsiz, yz, burutu, ince krklklar, sanki grdklerinin tanymcasma sarmalad suratn. Baklmas g zamanlarda gne nlar gibi yayld a340

dirin iine. Yrd tmnn nnden... kt... Yasavulba aceleyle ne dt. Otaa geldiklerinde nden girip, buyruunun yerine getirildiini iletti aceleyle. Bedreddin, ardndan elinde sazyla Satu girdiler. Timur, postun stne bada kurmutu. Yerinden doruldu Bedreddin girince. Sonra gzleri Satu'ya takld. Uzun uzun szd... Bize yabanc gelmemektesiniz... Satu, keyifle szd Timur'u. Tandk tandk baknd. - Ben bilirdim ki, hakanlarn bellekleri grkemleri arttk a zayflar. - Bakn, biz o konuda bir ayrcalk meydana getirmekte yiz, iyilik ya da ktlk, belleimize kaznmaz bir biimde kaydedilmektedir. - Duymutum. Duymutum da, yine de gvenememitim duyduklarma. - ilkin adnz dediler. Bir irkildik. Byle bir tanmz, ya knmz vard, zaman iinde. Ama, eyholunu ekledikle rinde, deildir, dedik biran. Bizim tanmz, eyholu filan deil... - Eh, kii birkez yola girdi mi, adn bakalar komaktadr. eyhimiz, bizi oul edinince, admz belirlensin istedi ler. Ve dahi, eyholu deyiverdiler... ylece kald. - Aklmzda iyi kaldysa, bizden bir karaca alacanz vard, ilk avmzdan kalma. Siz oklamtnz. Sonra da Taragay babann nne gelende, Timur oulluumuz, bizden atik davrand, demitiniz. imdi, kzartlmn sunmaya izin var m? - Taragay karndalmzn sa olup, birlikte yemesini nasl isterdik. - Ne yazk ki, bazlar, baz olanaklara hi ulaamyor. - Ya Tekine bacmz? O dahi ulaamad m?

341

- Vurutuumuzu grd... Gelecekten umutluyuz olu muz, deyip, gzlerini yle yumdu. - Eh, grdk, duyduk ve dahi bildik ki, umudu boa k mam bacmzn. - Sizden alk almak, yaammzn mutluluudur. Satu emmimiz. imdi gayri, bundan te, otamzn onuru olarak kalmanz dileriz. Belki o zaman, deyebiliriz borcumuzu... - Biz ne kimseden alacakl olduk yaammz boyu, ne kimseye bor takmann acsna katlanabildik. O yzden, dilediimiz yerde, dilediimizce zgr olmay en byk ba sayarz kendimize... Bedreddin de ilerinde olduu halde, otadaki bilginler, bir birine bakyor, bir tekine eviriyorlar gzlerini. Elli, belki de daha eski bir zaman nce ayrlm kiiler, hangi koullarla, hangi biimde buluuyorlar... Timur, bunu anlam gibi gld. - Biliriz Satu emmimiz. Ama, onurlandrmaktan sakn madnz da biliriz. armz o yzdendir. Ve topraklar mzda, dilediiniz gibi, dilediiniz biimde yaamak hakk size tannmtr. Bizi dndren nedir bilir misiniz? - Nedir ki? - Dnyann buncack kk olmas... - Dnya adamna gre kktr yce babu... - Biz sizin iin babu deiliz. Eski tanlarmzdan bir siz kaldnz dnyada. Sizin yannzda, kendimizi hep o es ki Tirnur olarak gryoruz. Yaama yeni balam, dnya da yapaca ilerin bykl nnde gerileyen, ama ya y ektikten sonra, okun gidiine akn bakan kk ocu u anmsyoruz... - yledir... Yeter ki, kii niann iyi alm olsun... - Alsa bile, bazen ok, amac delip daha telere gitmek tedir...

342

- Nianc ustaysa, buna da hazrlkl olmak zorunda... - Biz hazrlmz yaptk emmimiz. Yaptk ve dahi, ama c oktan aan okun ardnda seyirtmekteyiz. Ne var ki, za man zaman yoruluyor kii. Hele tan olmakla ne denli nseniz az olacak Bedreddin bilgemiz gibi bilginlerle tar ttktan sonra, daha bir artyor yorgunluu. Neden derse niz, bilginler kiinin iine kukuyu sokuyorlar. - Kendileri kukulu olduklarndandr bu... - Evet... Kuku onlarn mayas. Bilgilerini besleyip, ge limesini salayan toprak. Ama, ynetenler gvenli olmal drlar... Milyonlarn sorumunu stne alnca kii, onlarn geleceini mutlandrmak, klandrmak borcunu da y kmlenmi oluyor. imdi daha bir iyi anlamaktayz. mer, Halife seilince, neden rkt yle... Neden, "Basra krfe zinde yzen balktan, Marip yamacnda otlayan keiye varncaya sorumlusu benim," diye yaknd... Bir dnyor da kii, bunca sorumluluun hesabn nice verir? - stelik, balklar yrtc, keiler de azgn olunca deil mi? Dald Timur... Satu, ban gsne verip sustu bir sre. Sonra, tannm olmann cokusu yayld iine. Eli, sezinlemeden kopuzuna gitti... Tellerden Ke dolaylarna zg bir atn acl, ama umutlu lklar doldurdu otan iini. Giderek tat, ycel-di... Salt dnceleri deil, durgun havay da titretmeye balad...

343

Karagay, dirseiyle, alnnn terini sildi. Eliyle nn kollayarak, kazmay indirdi. Bir ince kvlcm belirince, yeniden duraklad. Sivriltilmi demirle yoklad kazd yeri. Bir kaya parasna rastlamt. Demirin ucuyla, oydu drt bir yann kayann. Ikldayarak, biriki sarst. Kprdamyordu. Yeniden oymay srdrd. kan topra, deri torbalara doldurup tayan Akalay, kulann dibine sokuldu. - Komutan buyuruyor ki, adam boynundan byk olsunmu... - Komutanndan da, buyruundan da balatma adama. Skysa gelsin kendisi becersin bakalm. Burda adamn ap ter iinde kalmakta. Boucu scak, alabildiine bastryor. Topran derinlerine inildikce, daha da artyor basn. Ve sanki, her yandan boucu bir buhar grtlan skyor kiinin. Akalay, toprak torbasn glkle srkleyip, emeklerken ardndan bakt Karagay... Sonra ban sallayarak, demiri sokuturdu yeniden. Akalay, karanlkta iz brakarak gidiyordu. "Kstebekler gibiyiz," diye dnd. "Durmakszn yerin derinliklerini

345

oyuyoruz. Kimbilir ka kol var bizim gibi. Komutan, temiz havada, at koturuyor. Biz burda, can alp veriyoruz. Toprak kt kecek. Bir de indi mi tepene, lne tren dzecek aman bulamazsn." Hrsla sokuturuyordu demiri. Sonunda kayann oynadn sezinledi. Geni peneleriyle, sivri yerlerini yoklad. Yanlmamt. Sallanan bir di gibi yumuayvermiti kaya. "Azbiraz daha ura Kara-gay... Azbiraz daha sarsaladn m, kaya tperlendi belle," diye dnd. Hemen ardndan da, "iyi ho, Akalay bunu nasl tayacak?" Diye geirdi... O dnceleriyle dalgnla-p, kayayla cebellemekteyken, Akalay dnd. - Komutan yoruldunsa, deitireyim demekte. - iyi halletmekte... Sen brak onu bunu, bir kaya var bur da. Nice gtreceksin? - Kolay be Karagay. Sen skmenin yolunu buldun da, bize tamas m kald? - Tamas kald ya... Szn bitirir bitirmez, tperledi kayay... Bir kuturdu yankland tnelin derinliklerinde. Artarak rknt haline geldi. Akalay srad. - Amma ses veriyoruz be... Komutan dinlemekteyse, zplamtr. - Komutann ii yok da tnelleri dinleyecek. - Yok, hakkn yeme adamn. Dinlemekte kulan verip. Lamc takmnn komutanln kolay m sanmaktasn sen? - Bak bak!.. Tez tperle gtr kayay. Tepem atmakta. - Bana ne kzyorsun be yahu? Karagay sesini karmad. Kayann braktn bolua svand yeniden. Birka adm geride ldayan mealeyi 346

yaklatrd. Kaya karlnca, kolaylamt iini. Akalay, knp sknarak tperlemekte kayay. Fsldad ardndan. - Beri bak, sor bakalm komutana, daha ne kadar eme miz gerekiyor bu kstebek yuvasn? - Olur sorarm... - Ka admda varyorsun aza, ltn m? - Demedin ki, demin karken. - Eh, bu geliinde l de, sonra sorarsn. - Olur, nasl dilersen... Yeniden kazmaya balad. Topraa kk darbeler vurarak kazyordu. Ses karmaktan saknarak... Ustal bur-dayd iin. Yaptn kimse sezinlemeyecek. Hele yerstn-dekiler, olupbiteni anlamayacaklar bile... Akalay, durmakszn srklyor kayay. Her mealeyi geite, glgesi bir yitiyor. Bir beliriyor yeniden. Posta deitirmek aklna gelmiyor olmal bu komutann. Ya da, ylesine oaltt ki lam, adam yetitiremiyor. Byle ulara gelindiinde acemiye de verilmez ki i... aresiz srdrecek kazmay... Yeni bir kaya kmasa bari... Toprak, tam istedii gibi. Her kazma darbesinde, top top dyor aa... Kk krekle, hemen dolduruyor torbalar. Yetimedii yerde, Akalay yardm ediyor, iyi bir yardmc. Syleyecek ktnda. Bundan te, Akalay da, ustalar snfna geebilir. O zaman, apuldan alaca pay artar. Yeniden Asya ilerine dndklerinde, birka yllk geimini salam olur bylece... Komutan, Akalay'n, kayay karmak iin zorland grnce, iaret etti. Hemen drt asker yetitiler. Deliin azndan ekip aldlar koca ta. 347

Srtn sazlad komutan. "Aferin Akalay... Dorusu, bunca byk kayay getirmek iin g ister. Bu i bitsin, ben de seni dllendireceim," dedi... Akalay, ban sallad. Karagay'n sylediklerini iletmedi komutana, ii vard imdi. Adm adm sayacakt giderken. Kimbilir ne hesaplar yapacak ustas. Deliin banda ilk adm atarken, balad. "Bir..." Karagay, biran kla dolan aza bakt, incecik bir beyazlk beliriyor. Gz kararyla admlad geldii yeri. "Daha var," diye geirdi aklndan. "Azbiraz daha kazacaz gibime gelir." O hrsla, stste sallamaya balad kazmay. Toprak, yumuak yumuak kopuyor, ayaklarnn dibinde birikiyordu durmakszn. Eelendi, kendine yeniden yer at. Torbalar doldurmay unutarak, ha bire kazyordu. Akalay, yannda durduunda, "Drt yz otuz iki..." dedi... - Drt yz otuz iki... Yary yeni gemiiz bana sorarsan Akalay... - Yok deve... Ne demekteydi komutan. Beyzde du run, benden haber bekleyin dememekte miydi? - Th, ben unuttum yakndaki aalktan yere gml dmz. Aklm eski lamlara takld. yle ya... Bukez daha az kazacaz. Ama, sen yine de dndnde syle. Gelirken be yze yaknd, de... Bakalm ne bu yuracak... - Olur bastne. Dolu torba var m? - Hah sahi, gelmiken, u torbalar da bir doldur. Ben kazmay srdreyim, olmaz m? - Olur, nasl dilersen... "ok iyi bir yiit bu," diye geirdi Karagay... "Ustam bana sylediinde, kzardm. Ne ki sylyorsun, hemen yerine getiriyor. Tez zamanda, ycelir byle 348

giderse. Kendi bana pay sahibi olur, yakndr. Timur tresi, alana hakkn verir benim bildiim. Hele u i bitsin... Hemen varacam komutann annacna. Ve diyeceim ki, byle byle..." Akalayla ilgilenmedi bir daha. Haber gelinceye, kazma kendiliindenmi gibi inip kt, iyi gnndeydi bugn... Durmakszn kazma sallyor, kayaya rastlamyordu bir daha. Topran derinlerine doru ilerliyor durmakszn. Akalay gidip geliyor. . Gn karard m, yoksa srpgitmekte mi unuttu. Derinletike, dardaki n szlts azalyor nk. Ve Kara-gay'n sevinci artyor. "Sonuna yaklayorum. Bukez her zamankinden daha kolay ve daha abuk bitecek iim. Ondan sonra, yaptmn enliini seyreyliceim ki, deyme keyfine," diye zplyor arada bir... Akalay, giderken mi, yoksa dnte mi yeniden admlad tneli... kp, komutana yaklat, torbay olduu gibi brakarak. - Beyzon adm oldu benim bildiim... - Beyzon mu? Ko bire Akalay. Ne yapmakta bu deli... Ko haber ver ki, ksn dar. Bamza i aa cak... Akalay, koarak yanna geldi Karagay'n... - Komutan bildirmekte ki, tamamland iimiz. kmam z buyuruyor. - kmak m? iyi saydn m deliolan. Ka admdayz imdi. - Demin geliimde be yz on idi... - Bire niye uyarmadn. Gne grm solucan gibi az daha ortalklarna m kacaktk heriflerin. Hadi durmaya lm. kp bir nefeslenelim de, ilevimizi srdrelim. - Komutan da yle buyurdu.

349

- iyi iyi... Sen u torbay al... tekileri ben srklerim. Hadi oyalanma. iki torbaya birden yapt. Yarya kadar iyi gitti. Sonra giderek arlat torbalar. stnde biryk varmcasna iki bklm oldu. iplerini uzatp, omuzlarna takt. Topuklarn yere saplayarak, srkledi ar ar. "Hadi bakalm Kara-gay... Anandan m geti sana bu eeklik, babandan m? Kl oynatp, at stnde vurumak dururken, lamcla ayrlr msn kendi isteinle. Ta bunca yk bakalm. Ta ki, enlik grmeye merakl olan aklsz ban, tepesine binen cezay eksin bir iyice..." Aala ktnda, derin derin solukland. Taze toprak kokusuna yle almt ki, ilkin yadsd temiz havay. Sonra alt. Ba dnd... Cierleri sudan karlm bir baln solungalar gibi alp kapanyordu. Seziyor gryormuasna... Oturdu yere. Ayakta duramyacakt. Ba bir ho lyor. Nefeslendikce, ayaklar birbirine dolanyordu... Akalay, sokuldu. - Bir terslik mi olmakta?.. - Yok... Kii, yeraltnda bunca kalp, havaszla altk tan sonra, yerstne kt m bir deiik oluyor. Sanyorum ki, kmz fazlacana kardm. Hatta, stne de, kefere tes tisinden bedava arap diktim... yle ite... - Nedendir dersin bu hal? - Temiz havadan olsa gerek. - Ordaki hava temiz deil mi? - Belki temizdir. Ama, bunca yeterli deil. - Ha... Karagay, kendini toparlamadan, teki lamlarn da hazr olduu haberi geldi. Tm birden daldlar yeniden. Ellerinde barutlam kherile torbalar, bez balyalary350

la, tnellerin ucuna doru seirttiler. Sonra, Akalay'n getirdii yeni torba ve ince dallarla deyip, doldurarak geri geri ktlar. Tm lamclar knca, komutan srp geldikleri barut izine alverdi elindeki mealeyi. Bir sre, barutun, kzlla-p uzayan bir ylan gibi derinlere doru tututuunu grdler. Sonra, koyu dumanlar gelmeye balad. Gece karanln srdryor daha... Haberciler koturuldu drt bir yana... Koyu dumanlar, karanla ad gitti, bir bacadan kar gibi... Karagay'n usta gzleri, karanlkta dumanlar bir bakta ayryordu. Akalay'n omuzundan kavrad. Biriki aplak-layp, gld. - Bak bakalm, ka yuva amz, bir denetle. Akalay, dumanlar sayd kendince... - Ben drt grmekteyim. - Az biraz daha debelen bakalm. Akalay yeniden urat. - Bir tane daha grdm... - Ben alt saydm oktan... imdi seyreyle enlii sen. Azbiraz sonra, tamamdr i... Daha szn bitirirken.topran derinlerinden bir sarsnt geldi. Hemen ardndan da, srtndakileri atmak isteyen bir dev fkesiyle kabard toprak. Karagay, yerinden srad. Gndz, almaz bir geit gibi nlerini kesen Sivas kalesi, Karagay'n davranna uyarm gibi biran ykseldi... Sonra, gmbrtye, insan korkusunu belirten lklar da kararak, kt... Ayn anda, Tatar atllarnn korkun sava naralar patlad, kulaklar sar edercesine...

351

Parldayan palalar, hendekleri zplayp geerek, km kale duvarlarndan atlayan atlarn hzyla dngler yapt... Daha korunmaclar kendilerini toplayamadan, boaz boaza bir atma balad kalenin iinde. Sivas'n alnmasyla grevlendirilmi komutan Aygan, askerlerinin biranda kaleden ieri sarkvermesinden sevinli, hemen frlad. ehzade Erturul, yatandan savan ortasna atlamt. ou uykuda bastrlan askerler, ne olduklarn bilemeden, Tatar palalarna uzattlar boyunlarn. Erturul'un ince ulu kvrk klc, evresini almaya abalayan Timur askerlerine aman tanmyor. Karanln iinde, nne gelene savuruyor klcn. Ve durmakszn kelle uuruyor... Aygen, vurumasndan belledi ehzade'yLAtndan atlad... Kendisine yol veren askerlerini geti... - Size kaleyi teslim edin buyurmutuk Erturul Bey... - Biz de gelin aln buyurmutuk... inadndan, vuruma gcnden birey yitirmemi olanlarn direnciyle dikiliyordu. Aygen, ilkin gld szlerine. - Geldik ve dahi aldk... - Daha oras belli deil... Biran hayranlkla bakt. Klc elinde, yar giyinik karsnda duran kii, yenilgiyi hal kabul etmemiti. Son bir deneme yapmalyd... - Artk belli oldu Erturul Bey... Buyruk verin de, teslim olunsun. - Bize buras teslim edilsin diye braklmad. - aresizlik baz eyleri zorunlu klar. Kan dkmek ne si ze yarar ne bize... - Sizin yerinizde olup konumak kolaydr... 352

- Biz her zaman byle konuuruz. Syleyiniz askerleri nize teslim olsunlar. Siz de, klcnz en ksa zamanda ge ri verilmek zere braknz. - Fazla sz etmek, savaya deil, karlara yakr Aygen Alp... Bizim iimiz bu deildir... - iimizin ne olduunu ok iyi bilmekteyim. Ama, dilerim ki, mmkn olduunca az kanla grelim bunu... - yledir de, gecenin yarsnda lam patlatp, bunca in san ldrmek hangi merhametin sonucudur. Oyalanma efendi... iin neyse gr ve dahi grelim... Belliydi... Yenilginin fkesi, kiinin gzlerini karartr. Aygen, hibir sonu alnmayacan bilmekteydi. Timur da bilir bunu. Bilir ya, yine de, kazandnz anda, enaz kanla bitirin ii, diye buyruk vermekten geri durmaz... Daha klcn ekmemiti Aygen... Erturul beklemedi sznn stne. Atld... Ama, Tatar komutan, durumu ok iyi ayarlamt. Yaamnn tmn savaa vermi olmann ustalyd bu. Gerilerken, klcn ekip, karlad Erturulu. Ve oyalanmadan, saldrverdi. Erturul gerileyemeden, klcn keskin azn boaznda duydu, ince bir sz sapland ilkin. Sonra, unuttu hereyi... Kellesi ayaklarnn yanna dmt... Aygen hemen kapt kelleyi. Klcnn stne geirerek, gsterdi korunmaclara. Askerler bunu bekliyorlarmcas-na, kllarn atverdiler... Artk, salt .Tatar pusatlarnn parlts ve yamaclarn ilevi kald... Aygen, Timur'un buyruu zerine, yamay zgr klp, akama ordugahta olunmas buyruuyla, yadmcsna brakt komutay. 353

Klcnn ucundaki kelleyi, bir armaan olarak Timur'a sunmak zere, atna atlayp, kamlad...

Timur, nne konulan kesik baa bakt uzun uzun. Sonra gzlerini Satu ile Bedreddin'e evirdi, ince bir ac, beli-rip snd baklarnda. - Bayezid, buyruumuzu dinlemedi. Admza hutbe okutmasn ve lkesinde hkm srmesini bildirdik. Ucuz layan bir cevap gnderdi. Kk bir ders vermek istedik. Olunun sancakbeylii yapt bir kaleyi yktrdk, ite, k k Osmanolu'nun ba da ayaklarmzn dibinde. San rz ki, bundan teye daha bir sertleecektir. Ama, bilmez ler ki, gcn annacnda sertliin anlam yoktur. Ve dahi, sertletike krlp yitmeye daha bir hazr duruma gelmek tedirler. Ses karmad Satu... Yllar sonras konukluunu bozmadan geitirmek istedi, ihtiyarlamt... Ama, yine de, kavgann varl yaamn srdryordu. Kendi iinde yoklad bir... ErturuFu bebekliinden tanmakta. imdi, gencecik yznde sapsar bir srtmayla, bakyor gibi... Biran duyguland. Hemen geti duygulanmas. Kavga byle gerektirende, yaplacak ne var? Kendisi de, kakez ayn ilevi yerine getirmedi mi? Bedreddin iin yle deil durum. Tiksintiyle bakyor yerdeki kelleye Tmar, her birinin baklarndaki anlam hemen seziyor. Bedreddin'in geirdiklerini renmek isteiyle hi sesini karmyor. Bekleyii uzun srmedi... - Bir banamlk ocuk bu... -Ama, bir kalenin sancakbeyi... 354

- Sancakbeylii, beylik ya da sultanlk, kiiye byklk vermez ki... Eer kii gerekten bykse, bu sfatlara gr kem kazandrr, anlam verir. - Belki bilim iin dedikleriniz dorudur. Ama, devlet ya da ynetim iin deil. - Neden? . - nk ynetim, kendisi ayr bir kiilik tamaktadr. Bir belirsiz kiiliktir bu. Varsaymdr... - Varsaymlara yaratan ve bunlardan gerei karan in sandr. yle olanda, kiiliin ayrmna aklmz ermiyor bi zim. zel olmu, tzel olmu neyi deitirir. Diyelim ki, yk tnz bir sancakbeyliidir. Ama, uurulan ba, u ocuk cazn olmakta... - Dedik ya, tzel kiiliklerin atmas, zel kiiliklere de zarar verebilir. - Tzel kiilikler neden atmaktadr? Timur, tartmann hi istemedii bir yere dklmek zere olduunu grd. Bedreddin, bunca yldr yaptklarn, bir kiinin yaratabilecei en yce deerleri eletirecekti yine. Zaman zaman, "bylesine zgr braktm iin, doru davranmadm m?" Diye dnyor kendi kendine... Sonra, yantn yine kendisi veriyor. "Neyi deitirir bu?.. Bedreddin, bir gerek bilgin... Gerek bilgin de, szn imdi sylemese, yarna ulatrr... Bana demese, benden sonralara diyebilir. O zaman, daha da kt... nk, bunun syledikleri aydnlatyor kiiyi. Yararlanyorum... Neden bakalar yararlansn? Elime gemi en deerli hazineyi, benden sonrakilere brakmak olmaz m bu? Hi dokunmadan, hi yararlanmadan... Hem de gereksinimim varken..." Timur'un dalgmlaan gzlerinden rkt Satu... Yllar nce, bir kk ocuk brakmt ardnda. Ana'do355

lu, ordan Rumeli ilerine giderken, yeni avlanmaya balayan bir bebe vard. Arkada Taragay'n, akraba saylabilecek kadar yakn Tekine Hatun'un byk olu... ilk olu... Galiba son oul da... imdi, karsnda yeryznn bilinen topraklarnn te ikisinden fazlasnda buyruu yasa olan bir hakan var... Neyi, nerden nasl sylemek gerekli? Bedreddin, ok eskiden burda... Bilmese... Duraklad dnceleri... "Bilmez ki o... Karsndaki g, ister yumuak bir uydu, ister yrtc bir dman olsun, dorular sralayverir. Hem de, suratna amar gibi arparak. Getii yerlerde ne demekteydiler ardndan... Yoksula, bilgisize kar, bir babadan daha sevecen. Bilgili ya da gl annacnda da, amansz bir eletirmen ki, birgn bana dert amazsa, iyidir..." imdiye amadna gre, doru yolda olmal. Ama, Timur'un gzleri byle ksld m, bir fke kar ardndan. ocukluunu geirdi gzlerinin nnden. Nasl tepinirdi gzlerini byle kstktan sonra. Bakalm ne kacak... Timur, gzlerindeki bulutlanmay savd. Tartma gitsin bakalm. Gidebilecei yeredek gtrecek bugn. Madem istiyor, reneceini tam reninceye srdrecek... - Tzel kiilikler, tekilere kendi dzenini kabul ettirmek iin atr. - Dzen... Sizin dzen dediiniz, dzensizlik midir? - Dzensizlik olsa, bunca byyp, gelimek mmkn mdr? - Byyp gelimek baka eydir, dzen baka ey... Biz birtek atmaya hak veririz yeryznde... Yarnn bu gnle, ilerinin geriyle, aydnln karanlkla, dorunun yan lla ve dahi gelecek dzenin bugnk dzenle atmas-

356

na... Bundan te, siz hangi yenilii getirmektesiniz? Ne ayrlnz var Hseyin, Berkok yada Bayezid'ten? Hangi yarn simgeliyorsunuz? - Biz istiyoruz ki, tm dnya birtek bayrak altnda top lansn. Birtek devlet olsun... - Niin? - Niini yok... O zaman daha kolaylaacak ilerlemek. Birtek dzen gelecek yeryzne. Bizim dzenimiz. Ve da hi, insanlarn mutluluu artacak. - Nasl? - Snrlar, bayraklar, ayr ayr hkmdarlar olmayanda, atmalar olmayacak. atmalar olmayanda, insanlarn dertleri kalmayacak. Daha mutlu bir dnem balayacak. nk bizim dndmz devlette, artk hkmdar tek tir ve dahi mutlaktr. Tm yeryzn yneten o kii, dan ma kurullaryla birlikte, halk iin en yararl yntemleri bu lacak ve uygulayacaktr... - ite, kiminle tarttysak, tm hkmdarlarn yanl burda balyor. Asl prun, kiilerin iyi ya da kt olmas de ildir. Bilgili ya da bfisiz, akll ya da aklszlk her zaman dzenin glgesinde kalr. nemli olan ve bizim belirtmek istediimiz smrnn durumudur. Siz, tek banza, tm dnyann egemeni olsanz, deiecek mi durum? Dnya insanlarna bunu vaadedebiliyor musunuz? imdi, u d zen ya da sizin deyiinizle dzenler iinde varolan sm r kalkacak m, kalacak m? Beyler, derebeyleri, topra ve insan mlk sayanlar srdrecekler mi egemenliini? Yok sa, bunlara son verilip, yepyeni, smrz bir dzen mi kurulacak? rnein, toprak ileyenin mi olacak? Tezgah retenin sahipliine mi verilecek? Kk reticinin tepesine binmi, hatta dzenin ekline gre tmar, zeamet, mtevel li ya da mtesillimlerin bile ensesine binmi olan te'lpcilik 357

kalkacak m? Sizin kuracanz dzende daha ak sylemek gerekirse, herkes rettiince pay alp, dilediince zgr olacak m? Timur, iercesine dinliyordu Bedreddin'L Syledii dzen, tarihin hibir yapranda yok... "Hayr var," diye irkildi. "Muhammed'in ilk zamanlar byle, iyi a-ma..." Duraklad. Tartmak gerek, iyice alsn sorun. Dklsn tm bilgiler ortaya. - iyi ama, bu sylediiniz dzensizliktir... - ite aramzdaki gr ayrl budur Sultanm. Ve uz lamaz bir elikidir bu... Bizce dzenlerin en gzeli budur. Kiinin topluma katkda bulunduunca pay sahibi olmas. Ve yeryznde hibir smrcnn kalmamas... Sultan, bey, aa, u ya da bu adla hibir kiinin, bir bakas stn de hak sahibi bulunmamas... Siz buna dzensizlik diyorsu nuz. Ve bugnk dzeni srdrmek iin, daha geni, daha byk bir smr arkn, birtek dingille, sizin buyruunuza .takp, dndrmek istiyorsunuz. Bylesine dalm ege menlii, birelde toplayp, ynetmek dileindesiniz. Baar lar dileriz. Dileriz ya, mmkn deildir bu. imdi, soygunun karsnda, soygunla, gcn karsnda daha byk bir gle siz egemen oluyorsunuz... Ne var ki, smr her egemenlii bir gve gibi iinden yer bitirir. stte grkemli bir kabuk vardr. Kardan bakanlar sanrlar ki, bu parlt gzle ri kamatrmakta. Ama, bir dokunan kverirse, kabuun kp dald hemen grlr. Roma, sizin gibi dnm t. Yeryznde bir Romallar vardr. Birde Romal olmayan lar... Romallar efendidir. Dnyann egemeni olmak iin ya ratlmlardr... tekiler de, kle... Uyguladlar bu dzeni... iki bin yl hemen hemen. Hala srpgelen bir ucu var, Bi zans adyla... Ama, Bizans artk ne diren gsterebilir tari hin karsnda? Sizin iin bir g mdr Bizans? 358

- Deildir... - Oysa, bin yl nce Roma da Atilla iin bir g deildi... Yrdnde nne katp srverdi tm ordularn ba kentlerine dein... Ve unutmaynz ki, ondan bile nce Anibal var... Diyebiliriz ki, Roma'nn kabuuna ilk vuran o'dur. Ve hemen hemen yedi yz yl nce, Roma'nn dokunul mazln kaldrvermitir. Sonra Atilla gelmitir. Ve bir vu ruta ikiye blmtr koca smr arkn. Ondan sonra da... - iyi ama, diye atld Timur... Bir dnsenize... Arada ka yz yllar var... Bedreddin gld. Sanki, tartma istedii yere gelmiti. - O yzyllar iinde birey olmam deildir ki... Asl i sorunlar var. Grkemi bir kabukta brakan... Spartaks var birkez... Klelere, Roma yurtdal isteyerek, dzeni yenibatan kuracak lde gelien... Sonra, Isa var... Bunlar hesaba kattnz m, smr ark ne denli gl olursa ol sun, yklmaya koulu olduunu grmektesiniz. Ve siz, imdi, binbeyz yl sonra, ilk Roma imparatoru gibi d nmektesiniz. Bilim neden ilerlemekte? Ibni Haldun usta mz, insanlk gelimesini maddesel verilere dayandrarak neden yazmakta kocaman tarih kitabn? Boa m? Yoksa, insanlarn dnp dnp ayn yerden balamamas iin mi?.. - Elbette, ayn yerden balamamak iin. Ama, sizin tlediiniz dzenin bir rnei var m? Tarihin hibir d neminde grlm m byle birey?.. evrelerinde toplanm bilginler, saygyla dikilmi komutanlar, daha bir ilgiyle izliyorlar tartmay. Bedreddin, konumalar diledii yere getirmi olmann cokusunda. Aylardr sylei kuruluyor Timur'la... Ve aylardr, hep bugne hazrlanyorlar. 359

imdi, ipin son ucuna varmcasma, ikisi de direnmekte... - Tarihin derinliklerine inelim ilkin, diye sze balad Bedreddin. Zamannz almaktan korkarz yalnz... - Zaman... Yitirildiinde korkmaya deen bir deerdir. Kazanldnda sevin duyar kii. Belirttiklerinizden zama n kazandmz kansndayz biz. - yleyse, delillerimizi ve kantlarmz dizeleyebiliriz. Tarihin balang dnemini alalm ele... Haldun ustamzn belirttiine gre, ilk insan, hayvann gelimi biimidir. Ot ya da et yemektedir. Ve yeryz kendisine, eriebildiini edinme olanan balamaktadr. Salt kendi gc ve a basyla doyunabilmekte, snabilmektedir. Bizim kutsal ki tabmz, "Yeryz nimetlerinin insanlar iin yaratldn" syler, kakez, ka yerinde... "Rzk eittir," der Nahl sure sinin yetmiinci ayetinde... Dememiz odur ki, Haldun us tamzn verilerini, kutsal kitaplar da dorulamaktadr, ilk insan, topluluk olmadan nce, yaamn dilediince sr drmektedir. Sonra, insanln gerei topluluklar bala maktadr. Ve bu topluluklarda da, yasa, yasak gibi kural lar yoktur, insanlar, yaamlarn salt kendi emekleriyle y rtmektedirler. Ondan sonra, tam eitlik ilkesi bozulmaya balar. nk, topluluklardan biri, raslantlarn yardm ya da iklimin drtsyle tekilerden daha ok gelimitir. r nein, atei kullanmay renmitir. Bir yldrm ya da or man yangn sonucu. Ate, tekiler iin korku verici oldu undan, bunu kullanmtr korkanlar yoketmek amacyla. Ve topluluklar aras bir egemenlik balamtr. Sonra, bu egemenlii srdrmenin bir ynteme balanmas gerek mitir, ilk zorba, kendi topluluu iinde, gcnn yard myla, ilk yasak olmutur. tekilerden daha ok pay al mak amacyla... Ama, bunun da ncesi vardr, ilk insan360

da, eitlik tamdr, dedik. Kadn ya da erkek ayrm yoktur. Sonra, aile kurulmutur. Ve burda, kim glyse onun sz geer olmutur. rnein baz topluluklarda erkek yneticidir. Bazlarnda ise, kadn... Zamanmzda bile, Hin-distann baz yerleriyle, Afrika'nn baz blgelerinde, kadnlar dilediince erkekle evlenirler. Bu smrdr. Eitliin kalkt her ortamda, smr geliir. Bizde ise biliyorsunuz. Erkek, dilediince kadnla evlenebilir. Sonra, aileden klana varlmtr. Ailesi iinde kendini saydran, giderek klana da kabul ettirmitir gcn. Zorbalk yoluyla elbette... Sonra, teki klanlar kendine balamaya girimitir. Bunu da baarnca, egemenlii bym, airet haline gelmitir, topluluk. Burda dikkat edeceimiz sorun, hep smrdr. Kim, kimi, nasl smrmekte? imdi stnde bulunduumuz topraklarn azbiraz tesinde, deniz kysnda bir topluluk yaamaktaym. Sleyman Peygamber zamannda... Tarihi Heredot, bir sav bildiriyor o zamandan. "Bu topluluktan biri, bir sorun konusunda, bir karar verdi mi, artk adaletiyle nl Sleyman Peygam-ber'e bavurulmazm... nk o dahi, onlarn verdii karara uyarm..." Neden derseniz, smrnn en gelimi, en dehet verici anda, o topluluk eit yaarm da ondan... Herey ortakm toplumda... i, a, ve hatta e... Bir kadn iini grdkten te, diledii erkei e seebilir-mi kendine... Ve erkek de, diledii kadn... ocuklar toplumun malymlar... O yzden, kimse kimsenin mal durumuna giremezmi. Yallara da ocuklara olduu gibi toplum bakarm. Bu nedenle yaamlar uzun, insanlar a-labildiine mutluymular. Kimse bir teki stnde stnlk ya da efendilik taslayamazm. Ve en nemlisi o toplumda herkes yasak, herkes zgrm... Milanu, Roma belgelerine dayanarak, Roma ncesi Cermen airet361

lerinin de byle olduunu bildirmekte... Toplum her yl, ya da iki ylda bir, iftiler, askerler diye ayrlrm. iftiler askerleri besler, askerler iftileri korurmu... Ertesi dnemde, durum deiir, askerler iftilik, iftiler askerlik yaparm. Bylece yurtdalar, heran, hertrl dev iin yetiirlermi. Kimse de, kimseyi smremezmi... Ama, smrnn gc, bunlar ezip gemi. Msr israillileri, Roma Cermen eitlerini... Kendi dzenlerini koymular toplum dzeni olarak... Neden? Nasl? ite sorun burda... nk onlar, hereyi eit paylap, kimseyi smrmedik-lerinden, byk birikimler salayp sava aralarn gelitirememiler... Gelitiremezlerdi de... nk, onlarn ortam, tam anlamyla bar ortamdr... yle bir ortamda, tam anlamyla smr arac olan sava aralarn gelitirmek, dnlmez bile... Oysa, smr olanda, ya daha ok insan smrmek ya da smrdklerinin durumu kabullenmesini salamak iin, kanlmazdr sava... Bu yzden de, aralar gelitirilir, g artrlr... Sava yatrmlar bydke, byr... Ve bu durum, ilk zorbadan bu yana srp-gelir...- Nefeslendi... Baknd... ilgiyle dinlediklerini grnce, srdrd szn...Diyebilirsiniz ki, insanlar buna kar koymamlar mdr hi? Kar koymasalard, o zamandan bu yana savalar da srpgelir miydi? Savatan te, yeryzne bunca din gelir miydi? Isa, inan kardeliini neden nermektedir? Klelik, daha dorusu smr olmasn, diye... Muhammed, "Din Kardeliini" neden savlamtr? Ayn ama iin... nk ikisi de bilmektedirler ki, kardeler her tr retimden ortak pay sahibidirler... Tpk, her bebein, anasn yeterince ve eit oranda emmesi gibi... O yzden de, kendi dlarmdaki dnyay yamalamak, yelenmitir. Ta ki, onlar da ayn dine girip, karnda oluncaya... O zaman, yama alanlar tkenmekte, 362

pay, salt retime dayanmaktadr.. Zorbann dayanamad- budur... Dinler ilk azda, eitlii salamken, sonra bu eitliin, bir kiiyi ya da aznlktaki bir kitle yararna bozulmas bu yzdendir, ite, sizin yaptnz da budur... Bu olduu iin de, teki smr dzenleri nasl ykldysa, sizinki de yklacaktr... Ama, ne zaman? ite buna bir yant bulmamz kolay deil... Tek kestirebileceimiz, tekiler kadar uzun yaaml bir devlet kuramyacanzdr... Nefes almyorlard... Sanki, yle istedikleri gibi bir nefeslenseler, anlatlanlarn bysn bozacaklard. En bata Timur, gzlerini dikmi, duyuyor mu, dnyor mu belli deil... Bedreddin, nefeslenerek susunca irkildi birden. - Neden kuramaz mz? O zaman anladlar ki, her kelimesini dikkatle dinlemektedir. Bedreddin, ayn dingin sesiyle doldurdu yeniden otan iini. - Kuramazsnz, nk insanlar gelimitir. Ucundan k yndan da olsa, egemenliin tadn alanlar oalmtr. D tan gelmese bile direni, iten gelen daha ksa srede rtecektir. Bizim bundan sonras iin kestirmemiz odur ki, bir dnya egemenlii kurulsa bile, smrye dayand takdirde, tam egemenlik, beyz, tam smr yz ikiyz yl geemez. - Beyzyl, az zaman deil... - Tarih iinde bakldnda da, sanldnca ok deil... isa'dan bu yana, hemen hemen bin drtyz yl gemi..\ Muhammedden alacak olursanz yediyz altm yl... Bir dnn bakalm, dn gibi bunlar... Annibal diyoruz. He men hemen ikibin yl tesinden selmlyor bizi. Atilla diyo- ) ruz, bin yldan tede... Hele ilk insan falan dediimizde, yl- / 363

lar bile anlamn yitirmekte... yleyse, tarihin evrimi iinde, beyz yl, bugnle yarn gibi... Timur, gzlerini acyla yumdu. Yz burutu bir iyice... Dalgn dalgn kafasn sallad bir sre. Dikildi hemen ardndan. - Ya sizin dediiniz dzen ne kadar srebilir? - Herhalde, balangtan bu gne srdnce... nk smr olmaynca, sava olmaz. Sava ortadan kalknca, giderek geliir kardelik, ycelir. Ve insanlar kaynar birbi riyle iyice. Sanyoruz ki, son dzeni budur insanln. Ve birkez bu kurulursa, ondan teye rahattr insanolu... G venlidir... - Peki imdi biz bunu kurmak istesek, insanln gelece ine imdiden damgamz vursak... - Kuramazsnz... - Nedenmi?.. = Dzeniniz apul zerine kurulmutur da ondan. Siz dzeni deitirmek istediinizde, kimlerle nasl savaarak buraya geldinizse, hereye yeni batan balamanz gerekecektir. Paylarn kestiiniz anda, size ilkin komutanlarnz bakaldrrlar. Ardndan apul payna alm askerleriniz. Ve siz yeniden balayacak ya geride braktnz artk. Doann yasas denilen bir kural vardr. Bir kii, belirli zaman iinde yaar. Ve sava gc belirli bir sre geerlidir. O yzden, insanlar kendi dzenlerini ancak kendileri kurabilirler. Siz byle bir ie kalksanz bile, yeni akgzlerin, yeni zorbalarn kmasn engelleyemezsiniz. nk, sizin ve yrenizdekilerin buna raz olmas olanakszdr. - Ya olurlarsa... - Siz, gerein kl yaras gibi szlatc, gne gibi aydnlatc olduunu bilmektesiniz. Belki biz bilginler, biz den de te Satu emmimiz gibi sanatlar hayalle zaman l364

drebilirler. Ama, sizin gibi hiten hep olmu bir ynetici, bir saniyesini bile hayale ayramaz. O yzden, siz arknz dilediiniz mile oturtmak iin savaacaksnz. Biz insanla geleceini retip, davranmasn salamak iin...

365

Mimarma, kukuyla srad yerinden. Sultan, ardnda vezirleri ve bilgeleriyle, camiyi kolaana gelmekte, iiler aada ykselmi duvarlarn engeliyle, bu gelii gremezler. Kimbilir nice kr Sultan. Haber vermek amacyla seyirtmeye kalmadan, atndan indi Bayezid... Ulucami bitmek zere. Her geliinde, iini bir tutku saryor... Osmanoullar beyliinin en yce yaptn diktirmekten mutlu... Gzlerini evirdi yresine... iiler almyor. Yz erildi... Kalar atld birden... Kulanda nlayan kahkahalar, fkesini daha bir artrd... Gne batmad halde, ii brakmalar yetmiyormu gibi, glyorlard. - Bu nice bir davrantr Mimarba? - Sultanm balaynz... Size daha nce de sunduum gibi, ivaz ve Karagz kullarnz yine sz rgsne sardrd lar... - Bire duvar rgsn brakp, sz rgs yapmak nice bir itir? Tez ar onlar... Mimarba tasal tasal seyirtti.

367

iiler ilkin kprdandlar. Sonra sultann geldii haberiyle ikircikli, tebih taneleri gibi dalverdiler. Mimarba, birbiriyle sz dala halindeki Hac Ivaz'la, Karagz' nne katp, kapakland Bayezid'in nnde. - Bire iittim ki, siz kullarm iten alakor ve dahi yapm geciktirmisiniz. Bayezid'in patlamas annacnda, az nce byklerle nasl konuulmas gerektii konusunda ders veren ivaz'n dili tutulmutu. Karagz, boynunu bkt. - iki garip, bunca grkemli yapt nice geciktirebilirmi ki?.. - Sorular ben yneltiyorum burda... Deyin bakalm, ne den gevezelik edip, kullar oyalarsnz. - Biz gevezelik etmemekteyiz. - Ya ne haletmektesiniz? - ivaz elebi ustam bana, nnze geldiimde nice ko numak gerektiini belletmektedir. - Buras i yeri mi, okul mudur? - renimin yeri mi olurmu Sultanm?.. - Bak hele una... Ettiinden pimanlk duyup, balan ma dileyecei yerde, bize akl vermeye svanmaktadr. - Yok ne haddime sultanm. Ben ustamn bellettikleri doru mudur, bir yarar olur mu, diye lmekteyim. - Sorumu yantlamadn? Neden toplanmakta insanlar yrenize? - Biz kimseyi arlmamaktayz. Ama ustamn dili ince, benim kafam ise kaln olduundan baz szler aklma yatmamakta. Onlar da bunu saraka sanp, glmektedirler. Bayezid, baknd yresine. Karagz, yaptn beenenlerin cakasyla sz yetitirmekte durmakszn, ilkin dudaklarnda bir glck belirdi. Sonra, kendisinin de denetimden alakonduunu dnerek kprd birden. 368

- insanlar iten nice alakoduunuz anlalmakta. Biz kullarmzn gevezelii yznden, buyruumuzun savsanmasna meydan vermeyiz. - Buyruunuzun hi bir zaman savsanmayacandan, tam gvenli olmalsnz sultanm. Siz buyurursunuz, biz s resinde yaparz buyruunuzu... Hi tasalanmayasnz... i ler gecikmemitir... Gecikmeyecektir... - Evet, bunu da gvence altna almak benim devimdir. Tez uurun balarn... Daha bir sz etmeye zaman kalmadan, cellat, ikisinin de balarn alvermiti. Buhari, elini uzatm, mahkemesiz yargsz adam ldrmenin mmkn olmadn sylemeye abalyordu. Ama, Yldrm'n fkesi imeklemiti birkez... iiler, ask yzle dikildiler biran, ilerinde bir korku kvlcm yanp snd. Mermerciler, ekileriyle, zmbalarn braktlar. Talar, keskin azl talama balyozlarn attlar ellerinden. Tulaclarn kvanc znce dnd bir anda. Kum eleyiciler, kreklerini attlar birbirine... rclerle, tayclar acl gzlerle szdler canszlar... Kimsenin i yapmak gelmiyordu iinden. Dalgn, zn-l baklarla szyorlard. Bayezid, irkildi... Belli belirsiz bir pimanlk sard iini... Yapy dolamadan dnd... Birka adm attnda, gz dikilmi duranlara takld. Buhari'ye dnd sonra. - iiyi iten alakoyana cezasn verdik. Bunlara ne ol maktadr? - Kvanmak kullarnzn hakkdr Sultanm. Bu iki adem, onlar kvandrarak, yorgunluklarn unutturmakta, daha

369

bir helecanla almalarn salamaktayd. - Bire iten alakoymaktayd tmn... - Buna mahkeme karar verirdi. Sizin yapacanz, ikisi ni de kadnn nne gndermekti. Bir yanllk, bundan ak belirtilemezdi Yldrm'a kar. Buhari, ban nne eip, sustu. O susar susmaz, bir kl aba iinde, ak sakallarn gbeinedek salvermi, Somun-cu Baba'nn sesi duyuldu. Ivaz'la, Karagz'n bana kerek, yaknd; - Hi olmamt imdiye... Ekmeklerim yanverdi. Yanverince, cz etti yreim. St Beylii lkesinde, bir olum suz i olmakta, dedim. Seyirtip mmknse nleyeyim, di ye dndm. Seyirttim seyirtmesine... Ne var ki, zalim, benden nce davranm. Zplad Yldrm. iki admda yanna vard Somuncu Baba'nn. - Bire koca ne dediini bilmekte misin? - Elbet... Demekteydim ki, yanll engelleyebilir bilgin ler vardr. Ama, zulm, bilgiden nde giderse, bela eksik olmaz devletin bandan. - Biz burda Tanrnn binasn yapmaktayz. - Tanr binalarn ykarak yle mi? Sorsana bir, Tanr, kanla yurulmu harc istemekte midir? - Sen yallna m gvenmektesin? - Hayr... Tann'ya gvenmekteyim... Ve dahi zalimin zul mnden o'na snmaktaym. Nice bir dzen kurulmaktadr ki, Osmanoullarnm lkesinde, sorgusuz adam ba kesil mekte, iki cana kylmaktadr. Bundan te, bu beylik top raklar iinde bize yaamak olmaz. Devlet, kulunu, haksz yere yitirmez. Yitirdi mi, orda devlet yoktur. Ve dahi, bizim gibiler iin, g etmek, er dilemekten yedir... Elindeki ekmekleri, mezar ta gibi dikti kesik balarn 370

stne. Dikildi olduu yerde... Ar ar yrd... Bayezid, biran cellada yeni bir buyruk vermeyi geirdi iinden. a gzleri ksld bir iyice... Mavilii parldad So muncu Baba'nn ayaklarnda. Sonra, boynu bkld. Ar ar dnd... - Biz yarn yeniden geleceiz denetime, ii ilerlememi grrsek, kullarmz dnsn gerisini, dedi... Atna binerken, Buhari'ye bakt; - Bu yal kocann Bursa'da kalmasn salamak mm kn deil mi? Buhari, acyla sallad ban... - Bir bilge olsayd Somuncu Baba... Salt bilge olsayd, belki mantn sertliiyle, fikrini deitirmeyi denerdik. Ama, bir ermiin azndan sz, birkez kar. Ya kendi uygu lar o sz, ya Tanr... - Peki bu iki adam neden byle nemli olmakta. - Belki'Somuncu Baba iin onca nemli olan, iki adam deil, yargsz can alnmasdr. Ama, bildiimce, bu iki adem, kullarnzca ok sevilmekteydi. Onlarn aldn san dnz zaman, keyifle alarak demekteydiler. imdi, her biri kendini sorumlu saymakta. Ilgilenmesek, iimizi brakmasak, yoldalarmz sa olacaklard, demekte. Bu daha bir zmekte onlar. O yzden, birka gn denetime gelme seniz. Ve dahi, bir balama gsterseniz, belki yarar olur. - Ne gibi?.. '- Bizim akamzdan gemekte ki, yarn cenaze trenlerine sultanmz da gelsinler ve dahi, onlar iin bir trbe yaplmasn buyursunlar. Belki o zaman bunca alann gnl alnabilir... - Ya Somuncu Baba... - O gitti gider Sultanm. Dilerim ve dahi umarm ki, o'nu bakalar izlemeye...

371

- Bakalar m? - Somuncu Baba'nn bir byk bilgin ve bir yce ermi olduunu bilen, burdaki konumasn duyan pekok bilgin ve dervi, snrlarnz tesine ekilebilirler. Yldrm dnceli dnceli srd atn. fkesine egemen olamyordu bir trl. Ve anszdan bastrveren fkeler, durmakszn yanla saplyordu o'nu... Bedreddin'i anmsad biran... Ktahya'da, Devlet Hatunla yeni evlendii gnlerdeki konumalarn. Bireyin yanl, kendine zarar getirir. Ama, Hkmdarnki, tm uyruuna, demiti... Nice doruymu... Aklndan silmek istedi karamsar dnceleri. Devlet Hatun, stste drt oul vermiti o gnden bu gne. Arna, imdi baka gnllerde sevda dokumakla urayor Bayezid. Ve aklna bu gelir gelmez, mahmuzlad atn. Utunuvermiti geenleri... Olivera's, o'nu beklemektedir... Dnceleri biraz geriye gidince, kurtaramad kendini. Bedreddin'den alp, srdrd. "O ne dediyse, ben tersini yaptm... Pek de gzel oldu... dediini uygulasam, karndam Savc idi imdi sultan... Ben yine, Germiyan topraklarnda bir sancakbeyi. Oysa, imdi Sultan benim... Baz kk hatalar olmaktadr. Olabilir... Ama, bu devlet grkemine, sultan szne g katar..." Ordan ald sonra... "Yakubu yitirmesem, beyler kurultayda onu tutabilerdi. nk bilmekteyim ki, tm benden ok sevmekte o'nu. Atak ve kesin kararl deilmi... Bir yapacan, krkkez dnrm. Onlara ylesi bir sultan gerekti. Ben glym. Gl olan da, dilediince davranr... iki kii astm diye, bir bilge ve dahi bir koca beni azarlamaya kalktlar. Asl hatay o zaman iledim. Uuruverecektim 372

Somuncu Babann ban. Grecektik bakalm, evliyalk satrn annacnda skyor mu?" Sonra, yeniden Yakub beye atlad. Kosova savana. Ve ordan akp yitti... Lazar Barankovii, savata yitirmilerdi. Olu, ayaklarna kapanmt Bayezid'in... Srp kralln ona vermiti... Ve anas Milia, bunun karlnda, gvenlerini belirtmek amacyla, kzn sundu Bayezid'e... Olivera, diye geirdi aklndan. Geirir geirmez de, ilk gnden srdrp getirdi dncelerini. Milia, kk kzn sslemiti ustalkla... Ama, sse gerei yoktu ki, Olivera'nn. On yamn yeni gelien izgileri. Yuvarlak yznde, tatl bir meyille beliren enesi ve her glnde, ukurlaan yanaklaryla, bir alev yumayd. Daha ilk grte, turfanda bir meyvenin kokusunu almt Bayezid. Sonra, hareminde saygn bir yer kazand. nk, insan ilikilerini iyi bilmekteydi Olivera... Salt kadn olarak yetitirilmiti. Devlet Hatun, Mevlana'nn torunlarndand. Kafas, bilgiyle doldurulmu, ak teninde derin anlaml msralar belirginlemecesine sarp sarmalyordu Bayezid'i... Olivera gelinceye, baka kadnlar, salt tadmlk olmutu o'nun iin. A-ma, Olivera... Her akam, kendi dairesinde sofray kurdurmakta. Kocaman balrengi gzleri, uzun kirpiklerinin glgesinde, kapya dikilmekte. Bayezid biraz gecikse, kirpiklerinin ucunda, inci parltsnda yalarla karlamakta. Ama, kendisini grr grmez, yle bir glck belirtmekte ki, gamzelerinde. Yamurun ardndan gne amasna... Yuvarlak omuzlar, ince beli ve dmdz karn bir irkiltinin titreimiyle oynamakta hemen. Dikilip beklemekte. Kolia373

rn uzatp, bir bebek sokulganlyla geni gsne yaslanmakta uzunca bir sre... Bayezid, snlmann, sevilmenin mutluluunu duymakta iliklerinin ucuna varncaya. Uzun salar, ince ipeklinin altndaki plak bedenine ayr bir rt gibi dolanmakta o anlarda. Ve sunduu, kendi eliyle sunduu her arap yudumundan sonra, dudaklarnn doyum olmaz tadyla mezelemekte efendisini. Yllardr byle bu... Eskimeyen bir sevda trksn, grkemli bir yapt gibi dokumakta Olivera... Ve Bayezid, her geen gn, yreinin ortasnda daha byyen bir alevle, komakta, ince uzun ama, dzgn ve yumuak kollarn arasna. Kucanda dertop olduunda bir kedi sokulganlnn yrek kabartclm biran nce duymak amacyla, hareme kapanmakta, gn boyu, gece boyu... ite, imdi yine tersliklerin stste yld bir gn, Olivera'nn scaklnda unutacak. Aklndan geirdikleri, ayaklarnda titizlik haline geliyor. Ve hayvann sarlarn douyor topuklar. Krat, her topuklannda hzn biraz daha artrarak, saraya doru ekine gemekte... Ve saraya yaklaldka, Bayezid'in ii kabarmakta. Yarm Trkesiyle soracak yine. Ve o tatl tatl konutuka, geveyecek Bayezid. Unutacak olupbitenleri... Salt sevmenin, sevilmenin potasnda eriyecek. Olivera nasl diliyor, nice istiyorsa yle... Yasavullarm seyirtmesine brakmadan, atndan atlad. Dizginleri brakp, merdivenleri trmand sekerek, iinde, oullaryla yaracak bir delikanllk ateiyle, bir solukta geti sarayn mermer basamaklarn. 374

"Olivera bekliyordun.. Gecikti yine... Gn batt batacak... Kimbilir, nice alamaktadr u anda. Biran nce yetimeliyim. Gzel gzlerinin, kzartsn belirtmemek iin, yumacak, ben yaklanca... Hrnlk etse... Yakarsa ya da, bylesine dokunmaz. Ama, yanmdayken ocuk sevinciyle bir glck haline gelmesi. Ve geciktiimde, bir unutul-muluun, braklmln acsyla kvranmas, yreime iliyor. Biran nce varmalym yanna. Kucaklamal, gecikmemin nedenini anlatmalym. Benden bakas anlatamaz. Anlamaz ki..." Koridorlar hzla geti... Devlet Hatun, kendi dairesine girmekteydi. Grmedi Bayezid... Ama, ilk kars grd o'nu... Gidiine bakt bir sre... Hemen kardaki daireden ieri giriini seyreyledi. Kaftannn yelleniine, admlarnn hzna takld biran. Ban sallad. "Bir kfir kz, tam yreinin bandan yakalad efendimizi. Korkarm ki, devlet ileri geri kala..." Elini yreine gtrd ardndan. Bir ince sz ykseliyordu bana doru. "Ben, hibir zaman byle olamadm. Yapamadm... Yapamazdm da bana kalrsa... Biz, devlet iin yetitirildik. Kadnlk, hep sonra geldi... Ama, Olivera yle deil. Tam bir kadn oldu aradan geen yllar iinde. Ve bastrd tmmz..." Kskanln acs burkuldu beyninde. Sonra hemen kendini toplad Devlet Hatun. "Biz, bildiimizce davrandk. O bildiince... Bayezid'i o kazand belki, ama, devlet bizimdir. Drt ehzade verdik Yldrm'a... Varsn, Olivera bedenini alsn..." Sesli sesli sylyordu bunu. Ama, kendi de inanmyor375

du sylediklerine. nk, Bayezid, onca yllk karsn grmeden geip gitmiti. Bir duraklayp, selamlayabildi. Bir kk glckle, hatrn sorabilirdi. Hayr... Sanki, bu sarayn iinde, Devlet Hatun diye, biri yok... Bayezid, daha admlarken alan kaplardan, duraksamakszn geti. Olivera Sultann kaps aldnda, ieride greceini bilmenin irkiltisiyle, duraklad eikte. Tam, dnd gibiydi grnt... Gzlerinde belirli bir bulutlanma. Kirpiklerinde renklenen pslaklk ile doruldu yerinden. Kollarn ap, bir kk kz srnaklyla, trmand gsne. Yldrmn geni o-muzlar arasnda yitti yumuak yuvarlakl. Bacaklarn toplad hemen. Bayezid'in kaln, ksa kolunun stne at-verdi kendiliinden. Geleceini bildii halde, gelmemesinin dehetini canlandrarak, sokuldu. Yoklad uzun uzun. Sahibini arayan bir kk kedi yavrusu gibi. Sonra, tanmln gveniyle, daha derin bir nefeslenip salverdi dudaklarn, Yldrm'n azna... Bayezid, uzun uzun koklad Olivera'yi--- Yllarn zlemini dile getirircesine pt... Ve sonra ar ar oturdu sofrann bana... Olivera kendi eliyle, kucandan inmeden doldurdu altn tas. Daha bir yerleerek sundu efendisinin azna. Sonra, dudaklarn uzatt daha bir kanmas, daha bir {adlandrmak isteiyle. Yutkundu Bayezid... Tm geenleri unutmak amacyla, sarld kucandaki istek topuna... Ve giderek uyutuunu, bir bulutun stnde, Olivera'nn kurduu dnyaya doru yceldiini sezinlemenin, gevemesi gelip akld beynine... Unutuyordu... 376

Yitirdii iki kii... Somuncu Baba... Hepsi bulutun gerisinde kalyorlar... Bir Olivera var, dnyasnda... Kucanda... Belki de tam tersine, kendisi o'nun kucana oturmu yceltmekte... Ve bir de, Osmanoullarndan Yldrm nyle tannan Baye-zid. Ama, burda ya krk oktan am bir Sultan yok... Tek sultan Olivera... Onun kulu ve buyruunu uygulayacak bir sava var. Klcnn en keskin ucu lsnde tutkulu. Okunun hznca baml... Ve yreindeki tm yiitlii, ayaklarnn altna sermek hncyla dopdolu bir gen sava. Dnyay yeni renen. rendikleriye arp, ne yapacan bilmeyen bir acemi gibi... uncack kz, buncack yllk kadn Olivera, hergn bir baka... Heran bir deiikliin aknlyla, ban daha bir salamlamakta. Onun yanndayken, tm kukulardan uzaklayor Baye-zid. "Biliyorum ki, Olivera'nn, benden birtek istei var... Ben... tekiler yle deil. ehzade anas her biri. Hele Devlet. Bir bey kz. Bir yce beyin kars. Ve drt ehza-de'nin anas... Olivera, salt Bayezid'in kars... Ve yetiniyor bununla. Baka bir istei yok... Bir dilei de..." Yeni bir yudum yuvarland grtlandan midesine... Hemen ardndan Olivera'nn gl dudaklar, en usta alarn hazrlayabileceinden daha tatl bir lokma gibi doland dudaklarnda. Dili, aznn iinde grtlana uzanm bir alev oku haline geldi. Ve Yldrm, ta iliklerinden sarsld. Harem Aas, ayaklarnn ucuna basarak yaklat. ince sesiyle, "Hnkarm," dedi. Dedi ya, birkakez yinelemek zorunda kald arsn. 377

Yldrm o zaman, fkeyle att kalarn. - Bizi rahat brakmanz buyurmadk m? - Sultanm, buyruunuza kar gelmek kimin haddine. Yalnz... Korkuyordu Aa... Yldrm, ayn fkenin imeklemesiyle bard. - Neymi? - Bir haberci gelmitir Sivas vilayetimizden. Mutlaka si zi grp, iletmesi gereken haberleri varm. Buyruunuzu beklemektedir. - Haberler... Yarn sabah bildirsin. - Nasl buyurursanz. Ama!.. Aa'nn direnmesi, artt onu. Bir buyruunun ikilenmiyeceini bilmesine karn, davran anlamlyd. Dikildi birden. Olivera, kucandan kayd hafife. Hemen tuttu. Bastrd gsne. - Syle gelsin... Sonra, ar ar kaldrp, yanbana oturttu karsn. Haberci, koarak girdi. Kapakland nnde. - Sultanm, Timur'un Tatar askerleri, Sivas kalenizi yer le bir ettiler... Zplad Bayezid... - Yerle bir mi? ehzadem Erturul, askerlerim ne yaptlar? - Askerleriniz, lnceye vurutu Sultanm. Osmanoullarna layk kullar olduklarn isbatladlar... ehzadeniz ve dahi beyimiz Erturul Gazi... Duraklad. Sylemekten, ya da sylediini kendisi duymaktan ekiniyordu. Grledi Yldrm... - Syle bire... 378

Haberciden nce, Olivera zplad. Yldrm, yllardr bylesine grlememiti o'nun yannda. Sesi hep yumuak, derinden gelen sevgenlii dillendirirdi. llkkez, sava alanlarnn Yldrm' gibi parlayverince, rkt. Ve llkkez, korkusunu giderecek bir okay esirgedi Bayezid. Bakmad bile o'ndan yana. Gzlerini ksm, habercinin azndan kacaklar, daha sylenmeden renmeye alyordu. Yeniden kapakland haberci. - Beyimiz sizlere mr Sultanm... Dikildi bada kurduu yerde Bayezid. Kprdayamad. Dondu biran. Bekliyordu bunu. Habercinin duruundan, syleyiinden biliyordu. Bir kale yerle bir olunca, Erturul sa kalamaz. Kalsa bile, lnceye vuruur askerin banda. Yetitirilmesi yle... Demek, Timur beyliinin en ucundan vurdu o'nu. Yreinin de ucundan. Elini sallad.. Haberci, dikilip gerisin geri kapya ulat. Olivera, korkulu gzlerle szd Bayezid'i... Deimiti kocas. Az nceki kara sevdal yumuack adam gitmiti birden. Bir kaplann, yrtcla hazrlanmas gibi nefeslenip, kabarmakta durduu yerde... "Bu adam n'oldu birden? Gelen haber ok nemli olmal. Tam anlamadm sylenenleri, iyice renmeye gerek duymadm Trke'yi- Biz efendimle, konumadan anlaabildiimiz iin, ayrca ilerletmedim... Keke renseydim bir iyice. imdi sylenen-

379

leri tam anlar, ne olup bittiini renirdim bir iyice," diye geirdi. =Sonra o da irkildi birden. Erturul'un ad gemiti. Sivas, demilerdi bir de... Tamam, byk ahzedeye birey oldu... Acsna katlrcasna elini arad Yldrm'n. ince uzun parmaklarn uzatt. Penelerinin iinde her zaman yiten, kck elleriyle, sard elini. Skt vargcyle. Birden, canlanmcasna irkildi Bayezid... Dikildi ayaa... - Demek, bizi yreimizden vurmak istersin? Demek, olumuzu, cierparemizi yitirirsin? Sanr msn ki, Bayezid bunun hesabn kor?.. Hangi egemen durduu yerde senin buyruuna giriverir? Egemenlik, vuruarak alnr efendi. yle buyrukla, bir kale ykp, bir ahzede yitirmekle, Yld rm boyun emez... Elbet veririm sana cevabn. Ve elbet sorarm bunun hesabn topal bacandan. Olivera'ya bir glck brakmay unutarak, yrd kapya. Daha yolda buyruunu iletti... Divan hemen toplansn, diye... Ve divan toplannca, kararn bildirdi, hibirinin konumasna izin vermeksizin. - Timur sergerdesi, Sivas kalemizi basp, ehzadeniz Erturul'u yitirmitir. Bize snm olan beylerin geri gn derilmesini ve adna hutbe okunmasn istemiti, bilmekte siniz, istemi ve hakettii cevab almt bizden. imdi, byle alaka bir apulda bulunmaktadr. Tez, tm beyleri me ve dahi kocalarma bildirilsin. Herkes, en ksa zaman da Sivas yolunda buyruumuza girsin. Kaynbiraderimiz ve Srp kral olan karndamza da yaznz ki, toplayabildi i askerle, bizi bulsun. Biz, hemen yarn Sivas stne yo la kacaz. Ve gerekli dersi tez zamanda vereceiz bu at hrsz, apulcu Tatara... 380

Timur, bir kocaman para et kopard. Bir sre geveledikten sonra, yutkundu. Bir Bedreddin'e bakt, bir Satu'ya... Yeni bir lokma dilerken, gld... - Bu sizin Beyiniz, ders almasn bilmemekte bize kalr sa. Sivas olayndan sonra, yeni bir buyruk gnderdik. De dik ki, tez zamanda sana snm olan beyleri gnder. Ve dahi buyruumuzu yerine getirdiini, iki ehzadenle bildi rip admza hutbe okut. Eer bunu, imdiden yaparsan, va kit gemi deil, biz de senin beyliini tanyp baka ynle re dneriz. Yok, yle olmazsa, Anadolu ve Urumeli ykm nn sorumlusu sen olursun... Verdii cevab duymak ister misiniz? Bedreddin, Yldrm' iyi tanyordu. Tam yrei yanmaktayken, Timur'dan mektup aldysa, mutlaka kprm, o fkeyle, ne dediini bilmemitir, diye dnd. Satu, ikirciklendi... Ar ar, dudaklarn kprdatp, biey sylemek ister gibi davrand. Sonra sustu. Timur, ikisini de izliyordu. Atld... - Buyur koca ozanmz. Biey sylemek istersiniz.

381

- Bilirim ki, Bayezid Bey, inat ve dahi tez fkelenen bir kiidir. imdi, bana yle gelmekte ki, bir byk sava ola cak. Ve arada insanlar ezilecek... - Eh, savan kural budur bire koca... Bilmez misin ki, kavga oldu mu, yara bere kanlmazdr. Sen de yaamn savata bitirmi bir kii olarak, hak vermez misin bize?.. Bedreddin, sesini karmyordu? Satu, yantlamad Timur'u... Timur, ak karasndan ok olan kk gzlerini dikti Bedreddin'e... - Ya siz... Hak vermez misiniz bize?.. - Siz tarih yazyorsunuz Hakanm... Kimin hakl, kimin haksz olduunu ancak o yce kitap bildirir gelecek kuak lara... - yle gelmektedir ki bize, siz hakszlmza imdiden inanmsnz. - Hakszlk ...Size bunu sylersek, Bayezid bey hakl duruma gelebilir. Oysa, bizim gzmzde, ikiniz de hakl deilsiniz. - ok kesin konuuyorsunuz. - Belki hemen deil, ileride tarih de yle konuur. - Siz tarih deilsiniz. - Haklsnz. Deiliz ve olaylarn iinde yaamaktayz. Ama, kendimizce, gelecein notbnu imdiden kartp, ay dnlanmay kurarz. Belirttiklerimiz o yzdendir. - Ama, Bayezid'in mektubunu grmediniz daha... - Grsek, neyi deitirir. Mutlaka ar svglerle dolu dur. Kiiliinize, kimliinize saldryordun Ka hkmdarn azndan iittik bunu. Kmsyordur sizi... - Tm kmsediler. Ve her kmseyen, savan so nunda, bizim iyiliimize snmak zorunda kald... Bedreddin, bir vnme mi diye bakt gzlerine. Hayr. Tam tersine, bir acma seziliyor baklarnda. Bir acma ve 382

bunun kendisine salad baarnn gveni... - Kmserler... nk, onlar, birka kuaktr kendileri ni bey, hkmdar sayyorlar. Sanyorlar ki, uzunca bir ge miin simgesi olmak, gl kalmaya yeterlidir. Timur, Satu emmimizin anlatt, sizin de buyurduunuz gibi, onlarn gznde, soylu deildir. Belki, ne ilediini bilmeyen bir sergerdedir... nk, babas hkmdar deildi... Oysa, bizce, tarih asndan deil, kiilik asndan alnrsa, Ti mur, yeryz egemenlerinin en soylusudur. Neden derse niz, grkemini kendinden bakasna borlu deildir de, on dan, deriz... - Hay yaayasn Bedreddin bilgemiz... Bizim iin de ki inin soyluluu kendisiyle balayp biter. Eer, yreinde gerekten g duymaktaysa kii, gldr... Bizi brakalm bir yana... Sizi alalm... Hadi, ana yanndan bir bey kzna dayandnz iin, sizi de brakalm... Satu emmimizi ala lm... Biliyoruz ki, yazdklaryla, pek ok soyludan da soy dan da daha kalcdr... Ve insan iin nemli olan budur... - yleyse, Bayezid Beyimizin mektubunu grmemize gerek yok... - Zaten bildiniz iindekileri... Sanki drt kuak nceki dedesi, babamzdan daha soyluymu gibi, kkmze sva nyor. Hadi, soy zentisiyle, bunlara aldrmayalm. Ama, yle ucuzlamalar dizelemi ki, bir soylu sultann azna deil, itin azna bile yaratramayz. stelik bununla da yetinmeyip, bize snanlar geri istemekte... Yerinde dura mayp hazrlk bile grmeksizin stmze hrlemektedir... Gzleri parlyordu Timur'un... Belli ki, istedii gereklemi, Yldrm oyununa gelmiti... Bir szn anmsad Bedreddin. "Hasmn senin kurallarnla oynarsa, batan kazanrsn. Birkez de yanlp, onun 383

kurallarna daldn m, ok usta olmalsn ki, ilkin baaba gelesin. Sonra da ok kurnaz ve dayankl olursan belki yenersin. Bir kiide bunca yetenek bulumusa, zaten oynamasna gerek kalmaz," der satran oynarken... imdi anlalyor bu szn deeri... Kck hatta salt kendisine dayanan bir eteden yola karak bylesi bir egemenlii nice kurdu... Ve imdi anlalyor ki, bu egemenlie karn, Yldrmla oynamaktadr... Ve kmsemektedir Bayezid'i... Dayanamad Bedreddin; - Sizi kmsediini sylyordunuz... yle anlalmak ta ki, siz de onu kmsyorsunuz. - Kmsyoruz, evet... Ama, ucuzlamayz ayn biim de. nk biz bilmekteyiz ki, sava oyunlarn en tehlikelisidir. Ve bylesine aklsz bir hasm bulanda, krp geiririz tm gcn... Krp geiririz ve bir yrek kntsyle, ac rz sonunda... Nice hesapl... Her davran nice bir bilincin sonucu... Irkildi Bedreddin... rendii, bildiince bu adam baka... Dzeni, apula dayansa bile bambaka... Cihangirler soyundan bu adam... Tarih iide, arada bir parlayp yiten kuyruklu yldzlardan biri... iskender, Ouz, Atilla, Cengiz ve Timur... Her biri yaam'lar srecinde, dnyann en yce egemenliklerini kurup, ldklerinde darmadan olmasn hazrlayanlardan... "Soruyordum kendi kendime... iskender, Ouz, Atilla ve Cngz ne yapt? Neden kendileriyle var olan grkem, ldklerinde gmbr gmbr kmekte?.. imdi anlyorum... nk, ylesi bir egemenlii, ancak bylesi bir bilin ta384

yabilir... Ve bu gcn sahibi en azndan bir yzyl sonra gelir..." Timur, Bedreddin'in birden dalgnlavermesinden kukuland. Gzlerini ksp, bakt uzun uzun... Sonra kprdadn sezinleyerek, sordu; - Yeni bir sorun mu takld aklnza? Bedreddin gzlerini at. Glmseyerek bakt Timur'un kukulu yzne. - Bir sorunu zdmz sanyoruz da... - Sakncas yoksa, buyurur musunuz? - Devletinizin srekli olmayacan sylerken, bir nokta y unutmuuz. imdi birden o geldi aklmza... Ve sanyo ruz ki, en nemlisi de budur. - Nedir? - u ki Hakanm, ad ne olursa olsun bylesine grkem li bir rgt, ancak sizin apnzda biri ynetebilir. ylesi ne aprak, ylesine g ve bilin isteyen bir itir bu. An cak, adm adm kendi emeiyle kuran biri, stesinden ge lebilir ynetimin. Oysa, bylesi kiiler de, kuaktan kuaa yetiivermez... Sizin yerinize geecek kiinin, sizden daha gl bir cihangir olmas gerektir. Oysa, cihangirler, ok g yetiiyor. Bilebildiimiz tarih iinde bunlarn be tane olmas da, dorular bizi... - Sayar msnz adlarn? - iskender, Ouz, Atilla, Cngz ve siz... - Biz Annibal' da cihangir bilirdik... - Yenikleri defterinize yazmak isterseniz, bilmekte de vam ediniz. - Bakn, bunu dnmemitik. Ama, bizim yenilmeyece imiz nerden belli? Bakarsnz Bayezid Beyiniz, nne kattnleyin Asya'nn ortasna dein srer bizi... 385

- Bunun olanakszln siz de bizim lmzce biliyor sunuz... Askerlik biliminden anlamayz. Ama okuyup bellediimizce, komutanlar hasmyla karlatktan sonra kurarlar dzenlerini. Oysa siz, hasmnzla nerde, ne za man, hangi koullar altnda karlaacanz ok nce den saptadnz. yle ki, nerdeyse savan ka yitikle ka panacan biliyorsunuz, diyesim geliyor... Bu durumda, yenilmeniz olanakszdr... Bizim zncmz, ayn kan dan insanlarn birbirlerini kracaklar bir savatan kanamamalardr... - Bu, bizim de zncmzdr... Ne var ki, Bozkrmzn yasas, sava balayanda kanmay yasaklar bize... y leyse, sava tam istediimiz gibi bitirmekten baka yol yoktur. Ve greceksiniz, dediimiz olacaktr... - Hi kuku duymuyor musunuz? - Duymaz olur muyuz... Her kavgada, bitinceye kuku duymuuzdur... Sanrz, teke tek savalardan kalmtr bu kuku... Yaptmz hesaplar bir yanl karsa, hasmmz bizden usta oluverirse, diye dmz yarlmaktadr. Bu yz den, sava bitinceye, ne biz rahat ederiz ne de askerleri miz, komutanlarmz ve atlarmz... Baar kesinleti mi de, zgr brakrz onlar.. Azbiraz soluklansnlar, istedikle rini yapsnlar iin. Ama, bizim hesaplarmzn dna taan da balamayz hi bir zaman... - Bu kendinize olan gveninizden byledir. - Haklsnz... Kendimize her zaman ok gvenmiizdir... Bizim iin, egemenlikle baar ayn anlam tar. Biri olmadnda, tekinin bir deeri yoktur... Ve zaten kal maz... Bu bilinle svannca kavgaya, salt buyruumuzdakilerin deil, karmzdakilerin de davranlarn saptamak, bize der... Her zaman, saptadmz gibi davranr kar mzdakiler de... Ne var ki, bazen, hi umulmadk zamanlar386

da, buyruumuzdan kveriyorlar... ite o zaman, hemen yeni bir durum alp istediimize uydurmak gerekiyor karmzdakini... Bedreddin, son szleri anlamadan dinledi ilkin. Sonra, belleinin derinlerinde duydu... Karsndaki orduyu ynetmekten sz ediyor Timur... Dikildi oturduu yerde... Alay m ediyor dncesiyle, szd Timur'un kk gzlerini... itenliini anlaynca, atld; - Elbette buyruunuzu dinlemeyecek karnzdaki or du... - Dinlemesi gereklidir. - Ama, onu siz ynetmiyorsunuz ki... - Biz ynetmeyecek olanda, savamann, savaa katl mann anlam m kalr? Yollarz, oullarmz, torunlarmz... Yenerler, yenilirler bizim admza... Neden derseniz, onlar da sizin gibi dnrler... Hasmlaryla karlap, dzen tutarlar. Saldrr ya da gerilerler. Ve dahi, sonucu daha g l itien salar... Oysa sava, kutsal bir oyundur... Bir iti me deil Bedreddin Bilge...- Gzleri parlyordu... Kendini savan tam ortasnda, en g koullar altnda vurumann tutkusunda sezinledii belli.- yle bir oyun ki, ancak soylu davranlar toplu cinayetten ve pis iteklemeden karr onu... Biz bylesine sayg duyarz, savaa... Sayg duydu umuzdan tr de, iyi inceleriz annacmzdaki ordunun olanaklarn. Sonra yle davranrz ki, o ordu, yola kt andan balayarak buyruumuza girer de, haberi bile ol maz... Bedreddin bunun olaszln dnd biran... Sonra yadsd iinden. Hemen ardndan da, aylardr izledii hazrlklar, grd387

davranlar bir bir deerlendirdi... Timur ile herey o-lur... Timur comutu... Bedreddin'in aklnda gidip gelen kartlklara aldrmaks-zn, srdrecekti anlatmasn... Tek dncesi, askerlikten anlamayan bir bilgeye, askerliin inceliklerini anlatmak. ylesine gtr ki, bilmeyen iin. Ama, Bedreddin gibi bir bilge, kavrar sylediklerini. Tam anlamasa bile, oturur dnr, imdi olmasa, sonradan karar verir ustalna... evresine baknd... Hemen koundular buyruu mu var, diye... Biey istemediini belirten bir iaretle savd onlar. Daha bir tutkuyla anlatmaya balad; - Baknz... Bunca yaammzn ocukluunu saymazsanz, tm savata geti... Eer, salt vurumayla kalsaydk, yaman bir sava olurduk... Sizin aknc kocalarnz gibi... Oysa biz, savan bilimini yapmay kurduk bandan beri... Yenilgiler neden olmaktadr? Nice davranlrsa, yenilgi silinir defterden? Ve kendimizce saptadk sonucu... /Bilinen sava dzeni e ayrlyor. Saldr, savunma ve ge-I rileme... zellikle ordu savalarnda sz konusudur bu... Bir de kiilerin sava var... Bu da bir nceki savmza dayanr... Karndaki gc, davranlarn ve becerisini iyi saptamak gereklidir. Biz, dndk ki, n kartrp, karmzdakini de kendi kurallarmzn iine sokarsak sava oyununa yeni boyutlar getiririz. Yani anlayacanz, kitle savanda, kii dzenini uyguladk... Zaman biz kararlatracak olduktan te, en yararl biim olarak bunu grdk... Oysa, sizin Osmanoullar iin, bir iteklemeden te deildir sava... Ordular kar karya gelir... Yklenir birbi388

rine tl grei gibi... Baskn gelen kazanr... yle ey yok... Kii egemeniini ortaya korken, en azndan kafasn da kor... Komad m, biri gelir, eziverir... ite bilgemiz, bizim oyunumuz byle... Bayezid'i Bursa'dan at bindirip drdk yollara... Bundan tesi, oyun bizim dilediimizce srecek ve istediimizce bitecektir. Neden derseniz, imdiye dein, bilincimize aykr tek davran olmamtr da, ondan, deriz... Daha nceki savalarn grmedi. Sivas ykmnn kararn verdiinde byleydi yz. Bu adam bambaka... Karsndakini uzun uzun inceliyor. Neresinden vurursa ldreceini, neresinden vurursa yaralyacan batan biliyor. Dedikleri gerek olmal. Karsndaki orduyu da bu ynetiyor olmal. Yoksa, bunca baar nasl elde edilebilir? Salt gce, kycla yani korkuya dayanmyor ki bu... Boutuklarnn ou, kendinden gl. ok zaman, ordusunun tmn bile karmyormu karlarna. Daha az askerle, daha etkin vuruma biimleri stnde altn sylemiti Cihangir ah... "Dedem bir sava eridir ki, vurumakla kalmaz. Ynetimini de gelitirir savan. Bizim askerlerimiz, karmzdaki-ne gre az myz, ok muyuz demezler hibir zaman. Bamzda kim var? Timur? yleyse bir bildii, bir dnd vardr. Yenmiyecek olsak, ardmz beslerdi, diye yantlarlar sorularn. Ve kazanrlar sava..." Kendisi de biliyordu bunu Sivas'tan... Koca kaleyi ykp, iindekileri yitirenler, korunmaclarn yars kadar bile yoktu. Nerden geliyor bu g? Aslnda cevaplandrlmas gereken budur? Ama, soramyor Bedreddin. Timur, istediinden te bir sz sylemiyor nk. Sorulsa bile... 389

Yeni haberciler geldi. Kulana yeni eyler fsldad. Sanki her syleneni nceden biliyormucasma glyordu Timur... Biliyordu da kukusuz... Haritalar getirtiyor, parman bir yere basyor. Sonra adlar sayyor... Toplananlar dalyor. Sonra yeniden toplanyorlar. Aralarndan bazlar eksik... Demek, onlara yeni grevler verilmi. Ve herkes grevinin bana gemi. Anadolu iinde, bir batan, bir baa dolanyorlar. Otan yeri hergn deiiyor. Bir kuzeye doru ayorlar. Bir gneye iniyorlar. Kentler yklyor. Harmanlar tututuruluyor. Sular zehirleniyor. Kuyular kapatlyor. Ve durmakszn dolalyor... Bedreddin, hi bir ey sormuyor kimseye. Timur, Yasavulban gnderdiinde adrna giriyorlar. Tartmalar balyor yeniden. Ve sonra, otalar, adrlar zlyor. Yolculuklar, yolculuklar...

Yldrm, yerinde duramyor. Otann iinde, bir batan bir baa gidip gelmekte durmakszn. Bursa'dan kt gibi, Sivas ynnde at koturmutu kimseyi beklemeden. Ardndan bir kvrm yapp, Kayseri stne indi. Kad Burhanettin, can havliyle, kendini Timur'un otana att. O srada, Timur askerlerinin ardnda, Sinop ilerinde 390

dolandn duydu. Sinop'a vardnda, Rumeli askerleri yetitiler. Evrenos Gazi ve Srp kral, toplayabildikleri askerle, Yldrm'n ordusuna katldlar. Yeni bir kovalamaca balad... Timur'un Sakarya ovasnda olduunu bildirdiler. Asker, nefeslenmeye olanak bulamadan, Sakarya'ya yneldi. Ovaya geldiklerinde, yaklm yklm bir dzlk buldular ancak. Timur ordusu, gerilere, gneye inmiti. Yeniden adna dtler... Dtler ya, bir bezginlik balad askerde. Yorgunluklar her davranta belli olmakta. stelik su yok getikleri yerlerde. Salt rmaktan rmaa su gereksinimlerini gidermek-teler. Gneye inerlerken, bir baka haber geldi. Timur askerleri, Germiyan topraklarn yakp, ykmaktadrlar... Konya stnden Ktahya'ya dndler yeni batan... Beyler, divan otanda, Yldrm' beklediler toplanp... Gn batal ok oldu... Yaklan ldaklar, otan iini iyice aydnlatyor. Darda beliren kprt, Yldrm'n gelmekte olduunu kantlyor. Ali Paa, ellerini gbeinin stne balayp, ayaa frlyor. teki komutanlar, Babakan izliyorlar hemen... Ve Yldrm, baklarnda kvlcmlanan hncyla, giriyor kapdan. evresine bir gz atarak, keye kurulmu tahtna doru yryor ar ar... Oturduktan hemen sonra, tekileri de oturtup, hafif yanlayarak, dinlemeye hazrlanyor. Ali Paa, sakallarn titreterek, gelen haberleri iletiyor; 391

- Sultanm, renildiine gre, Timur Ankara stne yrmekteymi... - Madem haber iriti, biz niye dururuz lala? - Buyruunuzu bekleriz Hnkarm... - Buyruumuz budur ki, hemen yola kla... Evrenos, daha buyruk bitmeden sakallarn kucaklad... Yldrm, baklarnn tm sertliiyle bakt Evrenos'a... Yine biey syleyecek... Bekledi... - Sultanm,- diye sze balad Evrenos.- Anladma g re, Timur bizi yormak, ypratmak diler... Aknc yasalarn uygular. imdiye dein bir deerlendirme yapmamz gere kirse, baarl da olur. Asker yorgun, hayvanlar bitkindir... Bulduumuz temiz suyu fersah fersah tamak zorundayz. ou hayvann beslenmesi olanaksz bir duruma gelmitir. Tedbir budur ki, askerin bir sre dinlenmesi gerek... izniniz olursa, burda ota kuralm... Bir iyice saptayalm Timur'un yerini... Ondan te stne varalm... - Bire koca Gazim... Timur da bizcileyin srkleyip dur makta askerini. Onunkine biey olmamaktadr da, bizim askerimiz mi porsuyup, ylacak... Bilmez misin ki, durmak szn kabarp tamaktadr hesab... Ve biran nce almamz gerektir cmz... - Bilirim Sultanm. Ama, siz de bilirsiniz ki, dingin asker le alnacak , daha bir gl olur.... - Ya yaklp yklacak yeni illerin, sancaklarn acs kimin yreine reklenecektir? - Ac, tmmzndr Sultanm... Sesini karmad Bayezid... Biran dnceye dald. Sylediklerine hak verircesine bakt Evrenos'un yzne...- Peki, yolculuumuz sabahleyin balasn, - buyurdu... Kocalar ve vezirler nemli bir olanak salamlar gibi 392

sevindiler. Her biri saygyla selm verip, tek tek daldlar otadan. Evrenos gitmek zereyken, durdurdu Bayezid. - Lala, siz kalasnz. Konuacaklarmz vardr. - Bastne Hnkrm... tekiler yitinceye bekledi Bayezid. Bu Osmanoullarmn alkanl idi... Divan biterken, kocalardan birini alakor, birkez de onunla tartrlard durumu. Ve bu kii genellikle Evrenos olurdu. Osmangazi alp-lerinin en yals olduu iin... - Az nce dediniz ki, aknc tresini uygulamaktadr. - Evet... Bizi ardnda bunca dolatrdna baklrsa, sa va tresi aknc yasalarna uygundur Timur'un... - Aknc yasas, kollar zere alr. Nice bir itir ki, bun ca askeri dilediince dolandrabilsin? - Askerinin tmne aknc eitimi uyguladysa, baarr bunu. - Bizim ne etmemiz gerek? - Sava neyi getirir bilmemekteyim imdilik. Ama, bana yle gelmektedir ki, askerimizi yormamalyz. Yorgun as kerle, savaa girmek, Timur'un annacnda tehlikeli olabilir. - Benim askerim, yorgunluk bilmemektedir Gazi lala... Bilirsiniz ki, biz Yenierimizle, Anadolu ularndan, Rumeli snrlarna seyirtip gelmiizdir. Gelmi ve dahi yakalad mz yerde, yitirmiizdir dman. - Bukez annacmzdaki, bundan ncekiler gibi deil ba na kalrsa. ok dikkatli olmak gerekir... - Bence, yrekli olmak yeterlidir. - Nasl buyurursanz Sultanm... Konuma bitmiti. Evrenos kalkt... Ar ar, otan dna kt. andarolu kendisini beklemekteydi. 393

Sokuldu yanna. - Pek uzun kalmadnz. - Kendi dediini dinlemekte. - Umutsuzsunuz... - Timur usta... ok usta... Asya'dan bu yana srp gel mesi kolay deil. - Ne etmek gerek sizce? - Bir bilebilsem bunu... Yrdler andarolu'nun otana doru. Evrenos, orda ayrld.

Timur, ubuk Ovasnn kuzeyine den Kre dana dayamt ordughnn ardn. Karabayr'dan balayan kee adrlar, Kzlcaky deresini aralarna alp.Brek tepeleri boyunca uzanp gidiyordu. Kat kat bayrdan aa, ovann dzlne doru iniyor. Belli ki, Timur, sava burda yapmaya kararl. Birtek Ankara ynn ak brakm. Orda da Hzrlk tepesine kard gzcler dolanmakta. Yldrm'n geldiini haberliyecekler. Ordu, ka gndr dinlenmekte... Gne ar ar ykseliyor Inda'nn stnden... Iklar, ubuk aynda, Kzlcaky deresinde ineleip, keskinleirken, Hzrlk Tepesi gzcleri, skn ettiler. Yldrm, ubuk ovasna girmekte. Timur, sakalsz yzn kad bir sre. Haritalarn istedi... Miranah, zplad koturdu haritalar. ahruh, babasnn yanna dikildi. Timur, baknd. Torunu Mehmet Mirza, Ulu ve Baysungur Beyleri ard yanna. 394

- Siz de gelin... Sava ok yaknda balayacak. Bir iyi ce kararlatralm ne yapacamz. Ondan sonra, heran yeni bir buyruk beklemeyin. Saygyla topland oullar ve torunlar... Timur, ok nceleri izdirdii haritalar nne serdi... Uzun uzun inceledi... Parman daha nceden izdii izgiler stnde gezdirerek, konumaya balad. - Hemen hemen drt aydr, ardmzda koturuyoruz Bayezid'i... Bu, biz byle istediimizdendir. Gryorsunuz ki, Osmanolu, pek akll deil. Hep bizi izlemekte. Birkez, bir harita izdirip, nereye gidebilir kestirmiyor. Bizden haber gidiyor ki, filanca yer vuruldu, bir hafta on gn arayla, ora ya varyor. Bir komutan ya da babu bylesi aknlat m, yenildi demektir. imdi bizim yerimiz buras... Ardmz da dalar var... En gvenli biimde yerletik. Bayezid'in ar d ak. Duydunuz ki, gelmekte. Karmza yerlemesi iin, bugnn gemesi gerek. Bizim dzenimiz annacnda he men saldrya geeceini sanmyorum. Ama, geerse, ps krtrz ilkin. Sonra da, drt bir yanndan evirip, yitiririz tmn. Nasl olacan biliyorsunuz. Sen Miranah, filler ve yedeklerin bana geip, son buyruu bekleyeceksin. Bu dolanmada, seni de askerlerini de ok yorduk. Azbiraz dinlensinler. Sen, ahruh, Bayezid askeri hemen saldrr sa, saf tut. Ve dahi pskrt... Mirza, Ulu ve Sungur iin yeni bir deneme yapacaz... Mirza, Ebubekir'le birlikte, benim eski alplerimi aiacak. Sol kanadn, saldr gcs nz siz. Benden iaret bekleyeceksiniz. Ve olaki bir kaan buluna. Hi zaman yitirmeden ardna deceksiniz. O yz den, sava balad anda, Hzrlk Tepesine doru kaya caksn. Gzcler dikip, bekleyeceksin. Gerekirse, ordan aa sarkp, arkadan vuracaksn. Gerekmez, benden buy395

ruk gelmezse, kaanlar toplayacaksn. Ulu, Aygen'in aknclaryla, Krat, Tirad ve Tolunay askerlerini alp, sa yandan saldrya geecek, ilk saldr sizin yanda olacak U-lu... Biliyorum, senin iin kene ekilip kitap okumak ve dahi yazmak daha iyidir. Ne var ki, imdi kavga gn. Tm kitaplar, pusatlarnz yazacaktr. Unutmayasn... Eer bir yadsman varsa, imdiden syle ki, deitireyim seni? Ulu nne bakt... "Dedesi, son bir snavdan geiriyor olmal. Hi gelmemeliydi buralara. Okumak, okuduklarndan notlar karmak, tmnden iyi. iyi ya, brakmad ki... Yarn, devletin sahibi sen olabilirsin, diye toplayp getirdi. Hem, gittiimiz yerlerdeki nl bilginlerle de tartma olana bulursun. imdi birden savaa srveriyor. stelik, en denenmi, en gvenilir komutanlarn buyruuna vererek. Var bir bildii dedesinin. Var ki, byle davranmakta." - Nasl buyurursanz efendimiz... - Yaa be torunumuz. Bizim de istediimiz buydu... G relim seni. Salt kalem efendisi olmayp yce bir yiit bulun duunu da isbatla teki torunlarmza... Evet... imdi sra orta blmde... O da bize kalsn. Eer sizin saldrlarnz ve alpler biey yapamyacak olursa, i bize decek demek tir. O zaman da, her zamanki kurallarmz uygulayarak yi tiririz dmanmz. Hadi, imdi siz ilerinizin bana gein, durumunuzu buna gre ayarlayn bakalm. Gzlerini ksarak bakt iki tepenin arasndan ovaya giri yapan genilie... Daha grnmyordu Yldrm ordusu. Yeniden ban edi haritalarna. Yznde bir glckle, en byk satran tahtasn atrd. Karlkl talar dizerek, kendi kendine oynamaya balad. Bir yandan, talar sryor, kryor, dolatryor. Bir yandan da, dnyordu...

396

"Buraya kalar herey benim istediim ve dahi ynettiim gibi geldi. yle anlalmakta ki, bedeni gelimi bir ocuk, St babuu... Yiit, yrekli... Ama, aklsz... imdi bu aklszlkla, neler yapabilir?.. ite, beni amaza dren bu... Bir aklszn ne yapaca hi belli olmaz ki.. Bir belli olsa... Biz yine de, kendimizce, baz deneyimler yapalm. Oyunlar kuralm... Bakalm hangisini oynayacak. Karln sonra veririz... Nikebolu'da olsun, Anadolu beylikleriyle tututuu kavgalarda olsun, kiisel gsteriye ok merakl... Ne etmi Nikebolu'da? Tek bana hallarn arasndan geip, kale'komutanna selm vermi... Ne kar bundan? Kiisel yiitliinin ne denli yce olduu. Ya bir sezinleselerdi o'nu... Yitiriverselerdi... Hallar, ordularn nlerine kattnleyin, srp atarlard Avrupa'dan... Olmam... Bir raslant bu... Hallarn, avanakl. Hadi gelsin, benim ordumun arasndan gesin bakalm. Diler gece, diler gndz. Tuttuklarnleyin, bacaklarndan sallandrverirler... Burda, bunu yapamaz. Ama, mutlaka bir gsterite bulunup, benim gzm yldrmak isteyecektir. Ne yapabilir burda? Tamam... Ya, bir sava oyunu dzenler. Ya da daha grkemli bir gsteriye kalkr. O gsteri ne olabilir?" Dolanyor... Yldrm'n kiilii stne rendiklerinin tmn aklndan geiriyor. Yeniden anmsyor sylenenleri. Ve birden yz glyor... "Sava oyunu yapmazsa ava kabilir. Pek meraklym. stelik askerin de iine gelir bu... Belki umduklarmca avlanrlar... Yiyecekleri artar. Yiyecei az askere gerekli olan,

397

dinlenmektir. Az eylemde bulunsun ki, gcn koruyabilsin. Aklsz komutan da sanr ki, ne denli ok eylem olursa, o denli glenir topluluklar. Yanl... Bu yanl da o babuun yenilgisine neden olur. Neyse... imdi biz ynetiyoruz Yldrm'... Bandan bu yana olduunca... Ava giderse, nereye gider? Bir Indandaki ormanlar var, bir de bizim tuttuumuz Kre dann ormanlar... Ardmzdan dolanmay deneyebilir. ahruh, o yana tetik olsun..." Elini rpt... Yasavulba koarak geldi. - ahruh'a syleyin, Kredan gzetim altnda tutsun. Gvenlii o'na aittir. - Bastne efendimiz... "Kredanda ku umaz bizden habersiz. imdi gelelim. Indafna... Mirza Hzrlk tepesinde... Oray bo brakmak olmaz... Demek, kendimizden ayracaz." Yine elini rpt... Yasavulba, yanbanda dikildi. - Atalay Bey'le, Sevktekin'i ar... Yeniden bir ta srd. Karln srerken, ardklar girdiler. - Oyalanmadan Ravl, Kalecik stnden gein... Biriniz, Emirda ormanlarna dalacaksnz dalp. tekiniz, Inda ormanlarna... Kendinizi belli etmeyin. Bizim Ke biimi gereince, yitirebildiinizce Bayezid'li yitirip, dneceksiniz. Elbette gelen olursa. Olmazsa, yarn sabah, tmnz ye rinizde bulunacaksnz. Adam yitirmek yok. Tamam m? Baedi alpler. Gerileyerek ktlar. 398

Yeni bir ta srd... Otann yanndan, at nallarnn sesi duyuldu biran. Ban uzatp bakmad. Srdrd dncelerini. "Eh, avclarmz avlayacak durumdayz. Geriye ne kalyor. Birden saldrya gemesi... Askerlerimiz buna.da hazr... Bekleyebiliriz." Cariyeler, kzarm et doldurduklar sinileri sundular. Timur, keyifle kopard paray kemirerek, satrancn srdrd...

Bayezid, Yenierilerinin banda, Hzrlk tepesini at... Daha mekkareler Ankara ayna ulamadan, ubuk ovasna girdi... Timur'un otana, kee adrlarna bakt uzun uzun. Ve tepeyi ardna alarak, ilerledi dzlkte. Gn, tepesine doru ycelirken, buyruunu verdi. Ordugh kurulsun. Ve daha, adrlar kurulup, ilk yemekler daldktan hemen sonra, av hazrl balad. evreye karlan gzcler, yanlarnn Timur askerlerince tutulduunu bildirdiler. "Acaba, Kre dana doru bir sefer eylese mi? Olmaz... Asker yorgun. Timur, ka gndr burda, besiye yatrd askerini. En iyisi, dnp Elmada'la, Indanda avlanmak." Hemen verdi kararn. Komutanlarn otanda toplad... - Biz, yenierilerimizle, ortada bulunacaz. elebi Mehmet'imiz, Amasya, Sivas, Sinop, Kayseri askeriyle. Bayezid Paamz, Sofi Bayezid Beyimiz, Mezid ve dahi II-

399

yas Beylerimizi de alp, sa kanadmz tutacak. Isa elebimiz, Tez Ali lalamz, Timurta Paamz ve dahi Aygut Al-pimizle, Ankara, Bursa, Germiyan askeri elebi Mehmet'le, bizim aramz dolduracak... Musa elebimiz, Kaynbiraderimiz Mirce Brankovi ve dahi U Aknclarmz buyruuna alp, hemen solumuzda grev alacak. Sleymani-mza gelince, Bavezirimiz andarolu Ali Paa, Yenieri Aamz Hasan Paa, Ksemihalolu Mehmet Beyimiz, Ti-murtaolu Karaca Beyimiz, Kara Mukbil Beyimiz'le Uru-meli askerimizin komutandr. Kendisine, Lalamz Gazi Ev-renos, ve dahi ine beyimiz yardmc olacaklardr. Dzenimiz belirli... Ovada olduumuza gre, buyruumuz zerine alan sava balayacaktr. imdi, yemeimizi yiyelim. Biz, Yenierilerimizle, bir ava kmak dileriz. Gsterelim Ti-mur'luya ki, gcmz ne denli byk, vuruculuumuz ne denli ycedir... andarolu, yutkundu Bayezid szlerini bitirince. - Biey sylemeyi mi dilersin Lala? - Sultanm, diyecektim ki, asker bugn dinlensin. Diler seniz yarn ava karz. Ve dahi kavgay teki gn balat rz... - Ya Timur, yeniden skn edip bir baka diyara g ey lerse?.. . - Yerlemesinden belli ki, kendisi iin en uygun yer ola rak semi buray sultanm. Bakarsnz, saldrya geebilir. Sizin burdan uzaklatnz gzlemektedir. - Gesin. Dnp yetmek g bir i mi? Ordu arl ol mayanda, yel gibi yeter tasalanmayn. Yeter ve dahi ora ckta iini bitirir Timur'un... - Ben de andarolu yoldamn grne katlrm Hnkarm. Tedbir budur ki, yorgun askeri dinlendirmek ge rek... 400

Yldrm ksk gzlerini Evrenos'a dikti... Baklar buyruuna kar gelindiinde ivileen o plt belirmiti. - Burda komuta bizim elimizdedir... - Elbette Hnkrm... Ama, tedbirli olmak babuun g revidir. O yzden, biz de, Lalalarnzn grnde dor,. bulunduu kansndayz... Bayezid Paa'nn k, daha bir biledi Yldrm'... - Bizce tedbir budur ki, asker bo durmaya. Neden der seniz, Timur, erken gelmenin olanayla grkemli grn mektedir. Asker, o'nun fosluunu bilemez. Grmemesi, kendi iiyle uramas daha bir aklllktr. Kocalar, balarn ediler. Yldrm, sofraya uzand tmn arlayarak. Karar verilmiti... isteksiz uzandlar. Lokmalar glkle ineyerek, biran nce grevlerinin bana gitmek isteiyle, izin almaya baladlar. Bayezid, hi sesini karmad. Tm gittikten sonra, doruldu yerinden. Yenierilerinin atlamasn buyurarak, ovada geni bir daire izdi. Korkusuzluunu, askerinin eitim gcn gstermek dilercesine dnemeler alarak, Elmadana doru akp yitti...

Timur, Yldrmn davranlarna bakyordu. Askerleri kesin buyruk alm olmann aldrszlnda. Kendisi de yle... Satrancnn banda, durmakszn ta sryor. Ve kendi kendine glyor... "Dzenlemelerim tam tuttu... Bir tek ey var ki, benim hesaplarmdan daha deiik bir durum gsteriyor. Ben 401

gsteriyi, yarn yapacan umardm. Demek, hemen balad. Eh, kii Yldrm nn alnca, buna uygun davranmal. Yarn, daha gn doarken kavga balayacak demektir. Bakalm, bizim avclar, ka Yldrm'l avlayacaklar. Buna gre, savan srecini de bir hesaplayalm..." Ellerini rpt... Yasavulba yettiinde, satranc iaret etti... Oyun bitmiti, dnceleriyle birlik. Aceleyle toplad adam. Yeniden ellerini gbeine kavutururken, buyruunu bildirdi Timur... - Bilgelerimizi haberleyin de, ne denli zahmetse buyursunlar. Naslsa bundan sonraki zamanmz bo. Deerlendirelim... BiRiNCi ClLDlN SONU

402

You might also like