Professional Documents
Culture Documents
kişinin, bir “moral değer”le işe başlaması ve işini sürdürmesi önemli bir
husustur.
zaman ve çabanın israf olduğu yerleri bir bir çıkartıp bunların nedenlerini
bölümlere kadar yayılır. Nitelikli bir işçi uzun bir bir denemeden sonra
acemi bulur ve yeni yöntemlere göre yetiştirilmiş yenib işçiler, onu çıktı
İlişkiler
karşı iş vereni temsil etmektedir; dolayısıyla işçi için usta başının uzmana
durumlardır.
İşte bu yüzden iş etütü çalışanın yapması gereken, en başından
etmelidir.
başlamamalıdır.
İlişkiler
gereksinimlere ilişkin ve çok yaygın bir kabul alanı bulan görüşlerden biri
Abraham Maslow tarafından geliştirilmiştir. Abraham Maslow’a göre
ortaya çıkacaktır.
güdüleyen bir sonraki etmen; sosyalleşme yani bir grup ya da bir örgüte
gerçekleştirmedir.
TANINMA
SOSYALLEŞME
GÜVENLİK
FİZYOLOJİK
oluşan bir iş grubunun üyesi olduğu kadar, değişik grupların üyesi olmakta
ve böylece hem formal bir örgüt içinde hem de informal bir grup içinde
doğaldır.
olmalıdır.
verimli olmaktadır.
ve çevre korunması önemli bir husu olmuştur; bunun yanı sıra fabrika
AYDINLATMANIN ÖNEMİ
düzeyin %10-25’i kadar sonra yavaş bir hızla %50’si hatta daha altına
işletme, teknik ilişkilerin yer aldığı bir sistem olduğu kadar psiko-sosyal bir
İş etüdü insan ve iş arasındaki uyumu sağlamaya çalışırken olayı sadece teknik düzenleme veya
fiziksel uygunluk biçiminde ele alması yeterli değildir. Belki bu hususların daha da önemlisi “sosyal ve
psikolojik uyum”un sağlanması ile ilgilenmek durumundadır. Çünkü iş veya işletme , öncelikle insan
unsuru ile ayakta durmakta ve işgörenin çalışmaya başlamadan önceki durumu önemlilik
göstermektedir. Yani işin yapılmasını ve düzenlenmesini sağlayan insanın ,bir “moral değer”le işe
başlaması , işin geleceği açısından olumlu bir durumdur. Aksi halde , problemli bir insanın meydana
Kabul edilecektir ki , prensip ve programlar “normal” ve “iyi niyetli” kimseler için geçerlidir.
Anormal veya kötü niyet taşıyanlar için problemleri çözücü tedbirler fazla bir önem taşıyacaktır.
Dolayısıyla sosyal ilişkilerin düzenli ve uyumlu bir işleyiş gösterdiği işletmelerde programlanan işlerin
ve tasarlanan gelişmelerin daha rahat ve kolay bir şekilde gerçekleşme ihtimali vardır.
İş etüdü iyi bir yönetimin yerini tutabilen bir şey değildir ve olamaz da. O, yöneticilerin kullandığı bir
araçtır. İyi kullanıldığı zaman , yarar sağlamasına karşılık kötü endistriyel ilişkileri kendiliğinden iyiye
çeviremez. Bu ,ILO verimlilik kurullarının çeşitli denemeleri sonucu ortaya çıkmış bir gerçektir. Eğer iş
etüdünün verimliliği arttırması bekleniyorsa , uygulamaya geçmeden önce yönetimle işçiler arasında
oldukça iyi ilişkilerin var olması gereklidir ve işçiler yönetimin içtenliğine güvenmelidir, aksi halde
yönetimin tutumu işçilerce, kendilerine hiçbir çıkar sağlamadan onlardan daha fazla iş alabilmek için bir
oyun olarak görülebilir. Kuşkusuz bazı koşullar altında, özellikle büyük çapta işsizliğin var olduğu bir
endüstride ya da ülkede iş etüdünü zorla kabul ettirmek mümkündür, ne ki zorlama isteksizlik yaratır ve eğer
psikolojinin bir dalı olarak : yani , daha genel bir şekilde , insanın işine
Medeniyetin daha önceki devirlerinde yapılan hata, insanın kendi kendisine yeterli gelen bir varlık,
kendi durumunu hür bir şekilde belirlemeye gücü olan , hareketlerinden tamamıyle sorumlu bulunan ve
yaşamaktan duyduğu sevinci veya yaşam tiksintisini yalnız kendi iç kuvvetlerinden elde eden bir varlık
olarak yaratılmış olması idi. Çevre ancak insanın ihtiyaçlarını tatmin etmeğe tahsis edilmiş bir yemlik ,
onun yaratıcı arzusuna uygun bir şekil almağa elverişli basit bir madde , yani ihmal edilebilir bir değer
olarak yaratılmıştır.
tepki yapar: çevre elverişli veya elverişsiz, zengin veya fakir, uyarıcı
veya zayıflatıcı olabilir. Diğer taraftan , insan yalnız biyolojik bir varlık
hayvandır: Aristo’nun dediği gibi ,bir siyasi hayvandır. Birbirine zıt olan
bu iki şey , yani bir tarafta biyolojik veya irsi tesir , diğer tarafta
İnsanın içinde yaşadığı çeşitli çevrelerden birisinin yani: iş çevresinin daha hususi bir şekilde dikkati
çekmesi icabeder. Gerçekten iş yalnız lüzumlu bir kazanç vasıtası teşkil etmez ,o aynı zamanda tam
anlamıyla sosyal bir uğraştır; iş, bazıları için bir yükselme ,mükemmelleşme,dolayısıyla mutluluk vasıtası
Fakat iş sahasından ibaret olan bu hayat sahası, eski zamanlarda nispeten basit idiyse de ,zamanımızda
son derece kompleks bir hale gelmiştir, bunun için, vaktiyle insanın aklına bile gelmeyen birçok problemler
Aletin, köleliğin, fakat aynı zamanda elişçiliğinin revaçta olduğu devir, pek uzak olmayan tarihte, 1763 de
sona ermiştir, bu tarihte John Kay’ın icat ettiği ve ilk makinenin başlangıcı olan uçan mekik meydana
çıkmıştır.
Bu andan itibaren her şey değişti; çünkü endüstri devrine giriliyordu, bu devirde, tekniğin devamlı bir
şekilde ilerlemesi neticesinde, birbiri peşinden birçok yenilikler yapılıyor; kömür ve buhar makineleri ,
elektrik ve bütün elektrik cihazları , petrol ve özellikle motorlu makineler bulunuyordu; işte şimdi de
atom devrinde bulunuyoruz. Makine sanayiinin yalnız teknik değil, fakat ekonomik, sosyal, siyasi ve
insani bütün neticelerini bize göstermiş olduğu için , G.Friedmann’a minnettar olmalıyız.