You are on page 1of 157

C E NN E T T E N A K A N I R M A K

RICHARD DA W K I NS

Trkesi: SNEM GL

VARLIK/BLM

Henry Colyear Dawkins'in (1921-1992) ansna

Ve baheyi sulamak iin cennetten bir rmak akt. Tekvin 2:10

N D E K L ER

nsz 1 2 3 4 5 Saysal Irmak Tm Afrika ve Torunlar Saman Altndan Su Yrtmek Tanr'nn Yararllk levi Kopyalanma Bombas

9 13 39 65 97 133 157

Bibliyografya

NSZ

Sonsuza dek sren Bilardo ve bilardo ve bilardolarn oynayan Milyarlarca ve milyarlarca ve milyarlarca Paracn popler ad olmal, Doa.

-Piet Hein

Piet Hein fiziin klasik, saf dnyasn bu szlerle yakalam. Ama atomik bilardo oyununda toplarn sekii rastlant sonucu, grnte masum, belirli bir zellie sahip bir nesne oluturduunda, evrende ok nemli bir ey gerekleiyor. Bu zellik, kendini kopyalama yeteneidir; yani nesne, etrafndaki malzemeleri kullanarak, kopyalamada zaman zaman olabilen kk hatalarn aynen tekrar da dhil olmak zere, kendisinin tpatp kopyalarn yapabilmektedir. Evrenin herhangi bir yerinde, bu benzersiz olayn neticesinde olacak ey, Darwinci seim ve bu gezegende yaam adn verdiimiz barok fantezidir. Asla bu kadar ok gerek, bu kadar az varsaymla aklanmamt. Darwinci kuram yalnzca stn bir aklama gcne sahip deildir; aklamasndaki ekonomikliin g dolu bir zarafeti, dnyann en unutulmaz balang mitlerine bile stn gelecek iirsel bir gzellii vardr. Bu kitab yazmaktaki amalarmdan biri, Darwinci yaama dair modern anlaymzn esinlendirici niteliini sergilemekti. Mitokondriyal Havva, mitolojik adandan ok daha iirseldir.

Yaamn, David Hume'un szleriyle, "bunun zerinde dnm tm insanlar en fazla hayran brakan" zellii Charles Darwin'in "an mkemmel ve karmak organlar" adn verdii mekanizmalarnn grnrdeki bir amac karmak ayrntlarla gerekletirmeleridir. Yeryzndeki yaamn bizi etkileyen dier zellii, bereketli eitliliidir: Tr saysna dair tahminlerle lersek, hayatn srdrmenin on milyonlarca farkl yolu vardr. Amalarmdan bir dieri de, "hayatn srdrme yollan"nn, "DNA ifreli metinleri gelecee geirme yollar"yla eanlaml olduuna okurlarm ikna etmektir. Benim "rmam" jeolojik zaman boyunca akp kollara ayrlan bir DNA rmadr; rman iki yakasnda, tm trlerin genetik oyunlarn snrlayan sarp yamalar eretilemesi ise artc derecede gl ve yararl bir aklama arac oluyor. u ya da bu ekilde, tm kitaplarm Darwinci ilkenin neredeyse snrsz gcn aklamaya ve kefetmeye adanmtr; ilk kendini kopyalamann sonularnn ortaya kmas iin yeterli zamann olduu her yerde ve zamanda beliren bir gtr bu. Cennetten Akan Irmak bu misyonu srdryor ve imdiye kadar alakgnll kalan atomik bilardo oyununa kopyalayclar olgusu dhil edildiinde meydana gelebilen tepkilerin yksn dnya d bir dorua ulatryor. Bu kitab yazarken Michael Birkett, John Brockman, Steve Davies, Daniel Dennett, John Krebs, Sara Lippincott, Jerry Lyons ve zellikle, izimleri de yapan eim Lalla Ward'n desteklerinden, teviklerinden, nerilerinden ve yapc eletirilerinden yararlandm. Kimi paragraflar daha nce baka yerlerde yaynlanan makalelerden yararlanlarak yazlmtr. 1. Blm'deki, saysal (dijital) ve rneksel (analog) ifreler hakkndaki blmler, 11 Haziran 1994 tarihinde The Spectator'da yaynlanan makaleme dayanmaktadr. 3. Blm'deki, Dan Nilsson ve Susanne Pelger'n gzn evrimi konusundaki al-

10

malaryla ilgili anlatm ise ksmen, 21 Nisan 1994'te Nature'da yaynlanan "News and Views" (Haberler ve Grler) makalemden alnd. Sz konusu makaleleri sipari eden bu dergilerin editrlerine teekkr ederim. Son olarak, beni Bilimin Ustalar dizisine katlmaya davet eden John Brockman ve Anthony Cheetham'a teekkr ederim.
Oxford, 1994

11

1. B O L M S A Y I S AL I RM AK

T m halklarn kabileci atalarna dair epik efsaneleri vardr ve bu efsaneler ounlukla, dini kltlere dnerek resmileirler. nsanlar atalarn sayar, hatta onlara tapnrlar bunda da hakldrlar, nk yaam anlamann anahtar doast tanrlarda deil, gerek atalardadr. Doan tm organizmalarn ou erikinlie ulaamadan lr. Hayatta kalp reyen aznlk arasndan daha da kk bir aznln, bin kuak sonra yaayan bir torunu olacaktr. Bu kck aznln aznl, bu ata soyu sekinleri, gelecek kuaklar tarafndan ata olarak adlandrlabilecek olan tek eydir. Atalar ender, torunlar ise yaygndr. Yaam olan tm organizmalar tm hayvan ve bitkiler, tm bakteri ve mantarlar, tm srnen eyler ve bu kitabn tm okurlar atalarna bakp, gururla yle diyebilirler: Atalarmzdan hibiri bebeklii srasnda lmedi. Hepsi yetikinlie eriti ve yine hepsi en azndan bir heteroseksel e bulup iftlemeyi baarabildi.* Atalarmzdan hibiri, dnyaya en azndan bir ocuk getirmeden, bir dman, ya da bir virs, ya da bir uurumun kenarnda atlan yanl bir adm yznden lmedi. Atalarmzn adalarndan binlercesi bu alardan baarszla urad, ama bizim atalarmzdan bir tanesi bile bun(*) Aslnda, istisnala r var .Kimi hayvanlar, rnein yaprak bitleri, iftlemeden rerler . Yapay dllenme gibi teknikler modern insanlarn iftlemeden, hattabir diiceninden tpte dllenme am ac yla yumurta alnabileceinde n yetikinlie erimeden ocuk sahibi olmalarn mmkn klar. Ama ou bakmdan, vurguladm noktann geerlilii azalmaz.

lardan herhangi birinde baarsz olmad. Bunlar grnte basit szler belki, ama bu basit szlerden pek ok sonu kyor: Tuhaf ve beklenmedik, aklayc ve artc pek ok sonu. Btn bu konular, bu kitabn temas olacaktr. Tm organizmalar genlerini atalarnn baarsz adalarndan deil, atalarndan aldklar iin, genellikle, baarl genlere sahiptirler. Ata olmak yani, hayatta kalp remek iin gerekenlere sahiptirler. Organizmalarn genellikle, iyi tasarlanm bir makine bir ata olmaya urayormu gibi etkin bir biimde ileyen bir beden retmeye eilimli genleri miras almalarnn nedeni budur. Kularn bylesine iyi umalarnn, balklarnn bylesine iyi yzmelerinin, maymunlarn bylesine iyi trmanmalarnn ve virslerin bylesine iyi yaylmalarnn nedeni budur. Yaam, seksi ve ocuklar sevmemizin nedeni budur. Tek bir istisna olmakszn, hepimizin tm genlerimizi, baarl atalardan oluan, kesintiye uramam bir soy aacndan almamzdr. Dnya, ata olmak iin gereken eylere sahip olan organizmalarla dolar. Bu, tek cmleyle, Darwinciliktir. Elbette Darwin bundan ok daha fazlasn sylemitir ve gnmzde bizim syleyebileceimiz ok daha fazla ey vardr; dolaysyla, elinizdeki kitap da bu noktada sona ermiyor. Bir nceki paragraf derinden zarar verecek ve doal bir ekilde yanl anlalabilir. Atalar baarl eyler yaptklarnda, ocuklarna aktaracaklar genlerin, sonu olarak, ebeveynlerinden aldklar genlere gre daha stn olduunu dnmeye yatknzdr. Sanki baarlaryla ilgili bir ey genlerine bular ve torunlarnn umakta, yzmekte, kur yapmakta bylesine iyi olmalarnn nedeni de budur. Yanl, tamamen yanl! Genler kullanldka deimez, ok ender hatalar dnda, deimeden sadece aktarlr. yi genleri reten baar deildir. Baary reten iyi genlerdir ve bir bireyin yaam boyu yapt hibir ey genlerini etkilemez, iyi genlerle doan bireylerin baarl
14

atalar olacak ekilde bymeleri olasl yksektir; dolaysyla, iyi genlerin gelecee aktarlmas, kt genlere gre daha olasdr. Her kuak bir filtre, bir szgetir: iyi genler szgeten geip bir sonraki kuaa aktarlmaya yatkndr; kt genler ise, genellikle gen yata ya da remeden len bedenlerde son bulurlar. Kt genler, belki de bir bedeni iyi genlerle paylama ansna sahip olduklar iin, bir ya da iki kuak boyunca szgeten geebilirler. Ama arka arkaya bin szgeten baaryla gemek iin anstan ok daha fazlasna ihtiya vardr. Art arda bin kuaktan sonra, hl varlklarn srdrenler, byk olaslkla iyi genlerdir. Kuaklar boyunca varln koruyan genlerin, atalar oluturmakta baarya ulaanlar olacan syledim. Bu dorudur, ama kafa kartrmasna yol amadan ele almam gereken bir istisna daha var. Kimi bireyler giderilemeyecek ekilde ksrdrlar, ama genlerinin gelecek kuaklara geirilmesine yardm edecek ekilde tasarlanm gibidirler, ii karncalar, arlar, yabanarlar ve termitler ksrdr. Ata olmak iin deil, dourgan akrabalarnn, ounlukla da erkek ve kz kardelerinin ata olmalarn salamak iin ura verirler. Burada anlamamz gereken iki nokta var. Birincisi, tm hayvan trlerinde kz ve erkek kardelerin ayn genlerin kopyalarn tamalar olasl yksektir, ikincisi, szgelimi bir termitin retici mi yoksa ksr bir ii mi olacan genler deil, evre belirler. Tm termitler, baz evre koullar altnda ksr iilere ve baka koullar altnda da reticilere dnmelerini salayacak genler tar. reyenler, ksr iilerin remelerine yardm etmelerini salayan genlerin kopyalarn aynen aktarrlar. Ksr iiler, kopyalar reyenlerin bedenlerinde bulunan genlerin etkisiyle, srekli alrlar. Bu genlerin ii kopyalar, kendi reyebilen kopyalarnn kuaklar aras szgeten gemesine yardm etmek iin aba harcarlar. i termitler erkek ya da dii olabilir; ama karn-

calarda, arlarda ve yabanarlannda iilerin tamam diidir; bunun dnda, ilke ayndr. Biraz sulandrlm biimde bu durum, aabey ya da ablalarn kklere bir derecede bakt eitli ku trleri, memeliler ve dier hayvanlar iin de geerlidir. zetle, genler szgeten yalnzca kendi bedenlerine ata olmas iin yardm ederek deil, bir akrabann bedeninin ata olmasna yardm ederek de geebilirler. Balkta kullandm rmak, bir DNA rmadr ve uzam iinde deil, zaman iinde akar. Kemik ve dokulardan deil, bilgiden oluan bir rmaktr: kat bedenlerden deil, beden ina etmeye ait soyut talimatlardan oluan bir rmaktr. Bilgi bedenlerden geer ve onlar etkiler, ama yol boyunca onlardan etkilenmez. Irman etkilenmedii tek ey, iinden akt birbirini izleyen bedenlerin deneyimleri ve baarlar deildir. ok daha gl bir potansiyel kirlenme kaynandan da etkilenmez: Seks. Hcrelerinizin her birinde annenizin genlerinin yars, babanzn genlerinin yarsyla omuz omuza durur. Annenizden gelen genlerinizle babanzdan gelen genleriniz ok yakn bir ibirlii iinde, sizi u anda olduunuz incelikli ve blnmez bileime dntrrler. Ama genlerin kendileri karmaz. Yalnzca etkileri karr. Gen, akmak ta gibi bir btnle sahiptir. Bir sonraki kuaa geme zaman geldiinde, belli bir ocuun bedenine ya gider, ya da gitmez. Babadan alnan genlerle anneden alnan genler karmaz; birbirlerinden bamsz olarak, yeni bir kombinasyona girerler. Bedeninizdeki belli bir gen ya annenizden gelmitir, ya da babanzdan. Ayrca, drt byk ebeveyninizin yalnzca birisinden; sekiz byk byk ebeveyninizin yalnzca birisinden, gelmitir, vb. Gen rmaklarndan sz ettim; ama ayn ekilde, jeolojik zaman iinde ilerleyen iyi bir yolda topluluundan da sz edebi liriz. reyen bir halkn tm genleri, uzun vadede, birbirlerinin

16

yoldadr. Ksa vadede, ayr bedenlerde barnr ve geici olarak, o bedeni paylaan dier genlerin daha yakn yoldalar olurlar. Genler ancak, trn setii belirli yaam tarz iinde yaama ve reme becerisine sahip bedenler ina etmeyi baarrlarsa alar boyunca varlklarn srdrebilirler. Ama bundan fazlas da var. Bir gen, varln srdrebilmek iin, ayn trdeki ayn rmaktaki dier genlerle birlikte alma hecelisine sahip olmaldr. Uzun vadede varln korumak iin, iyi bir yolda olmaldr. Ayn rmaktaki dier genlerin yannda ya da arka plannda baarl olmaldr. Baka bir trn genleri baka bir rmaktadr. Birbirleriyle en azndan, ayn anlamda iyi geinmeleri gerekmez, nk ayn bedenleri paylamak zorunda deildirler. Bir tr tanmlayan zellik, herhangi bir trn tm yelerinin ilerinden ayn gen rmann gemesi ve bir trdeki tm genlerin birbirlerine iyi yoldalk etmeye hazr olmalarnn gerekmesidir. Mevcut bir tr ikiye ayrldnda, yeni bir tr var olur. Gen rma zamanla atallanr. Genin bak asndan trleme, yeni bir trn balangc, "elveda" anlamna gelir. Ksa bir ksm ayrlma dneminden sonra, iki rman yollar sonsuza dek ya da biri kumda kuruyup yok olana dek, ayrlr. ki rmaktan birinin kylar arasnda emniyette olan su, cinsel yeniden birlemeyle tekrar tekrar karr. Ama asla kylarn aarak baka bir rma kirletmez. Bir tr blndkten sonra, iki ayr gen dizisi artk yolda deildir. Artk ayn bedenlerde bulumazlar ve iyi geinmelerine gerek yoktur. Aralarnda hibir iliki kalmamtr; burada iliki, szlk anlamyla, geici tatlar olan bedenleri arasndaki cinsel iliki anlamna gelmektedir. ki tr neden blnr? Genlerinin ebediyen ayrlmalarn balatan ey nedir? Irman blnmesine ve iki kolun bir daha asla birlemeyecek ekilde ayrlmasna yol aan nedir? Ayrntlar tartmaldr, ama en nemli unsurun rastlantsal corafi ay-

Ce nne tt en A k a n Irmak. F: 2

17

rlma olduundan kimsenin kukusu yok. Gen rma zaman iinde akar, ama genlerin fiziksel olarak yeniden elemesi salam bedenlerde gerekleir ve bedenler de uzamda bir yer kaplar. Kuzey Amerika'daki bir gri sincap ingiltere'deki bir gri sincapla karlarsa, iftleebilir. Ama karlamalar pek olas deildir. Kuzey Amerika'daki gri sincap genlerinin rma, ngiltere'deki gri sincap genlerinin rmandan bin millik bir okyanusla ayrlmtr. Frsat kmas durumunda iyi yoldalar gibi davranmalar mmknse de, iki gen grubu aslnda artk yolda deildir. Vedalamlardr, ama bu henz geri dn olmayan bir ayrlk deildir. Ancak iki rman birka bin yl daha ayr kalmas durumunda, sincaplarn, karlasalar bile artk gen dei tokuu yapamayacak kadar, birbirlerinden uzaklamalar olasdr. Burada "uzaklama", uzamda deil de badarlk asndan ayrlma anlamna gelir. Gri sincaplarla kzl sincaplar arasndaki daha eski tarihli ayrln ardnda da byk olaslkla buna benzer bir ey yatmaktadr. Bu iki tr iftleemez. Avrupa'nn baz blgelerinde corafi bakmdan birlikte yaarlar, ama karlamalarna ve zaman zaman muhtemelen yiyecek yznden birbirlerine kafa tutmalarna ramen, iftleerek dourgan yavrular retmeleri mmkn deildir. Genetik rmaklar birbirlerinden ok uzaa srklenmitir ve bu da, genlerin bedenlerin iinde birbirleriyle ibirlii yapmaya artk uygun olmad anlamna gelir. Pek ok kuak nce, gri sincaplarla kzl sincaplarn atalar ayn bireylerdi. Ama birbirlerinden corafi olarak ayrldlar belki bir silsilesiyle, belki sularla ve sonunda, Atlantik Okyanusu'yla. Ve genetik gruplar birbirinden ayr geliti. Corafi ayrlk bir uyumsuzluk yaratt. yi yoldalar, kt yoldalara dnt (ya da eleme amacyla karlatklarnda, kt yoldalar olduklar ortaya kacaktr). Kt yoldalar giderek daha da ktleti ve sonunda, yolda olmaktan ktlar. Vedalamalar

nihai oldu. ki rmak artk birbirinden ayr akyor ve giderek daha da ayrlacaklar. Bizim atalarmzla fillerin atalar; ya da, (bizim de atalarmz olan) devekuu atalaryla, akreplerin atalar arasndaki, ok daha nceleri yaanan ayrlmann ardnda da ayn yk yatyor. u anda DNA rmann belki de otuz milyon kolu var, nk yeryzndeki tr saysnn bu kadar olduu tahmin ediliyor. Ayrca, varln koruyan trlerin, balangtan imdiye dek yaam olan trlerin yaklak % 1'ini oluturduu sanlyor. Demek ki, btn DNA rmandan milyar kol km. Gnmzdeki otuz milyon rmak kolu, geri dn olmayacak ekilde birbirinden ayr. Bunlarn pek ou kuruyup yok olmaya mahkmdur, nk trlerin ounun soyu tkeniyor. Otuz milyon rma (sz uzatmamak iin, rmak kollarna da rmak diyeceim) gemie doru izlerseniz, birer birer baka rmaklarla birletiklerini grrsnz. nsan genleri rma empanze genleri rmayla yedi milyon yl nce, goril genleri rmayla yaklak olarak ayn zamanlarda birleir. Birka milyon yl daha geriye gidildiinde, Afrikal insansmaymunlarla paylatmz rmamza orangutan genleri rma karr. Daha da geri gidildiinde, bir gibon genleri rmayla birleiriz; aknt ynnde bir dizi farkl gibon ve siyamang trlerine blnen bir rmaktr bu. Daha da eskilerde genetik rmamz; tekrar ileriye doru izlendiinde Eski Dnya maymunlar, Yeni Dnya maymunlar ve Madagaskar lemurlar kollarna ayrlacak olan rmaklarla birleir. Daha da gerilerde, dier nemli memeli gruplarna giden rmaklarla birleir: Kemirgenler, kediler, yarasalar, filler. Bundan sonra, srngenlerin, kularn, ikiyaayllarn (hem suda hem karada yaayanlarn), balklarn, omurgaszlarn eitli trlerine giden rmaklarla birleiriz. Burada, rmak eretilemesi hakknda ihtiyatl olmamz gereken nemli bir yn var. Tm memelilere giden yol ayrmn

dnrken szgelimi, yalnzca gri sincaba giden rman tersine ok byk, Mississippi-Missouri rmaklar boyutunda bir ey tasavvur etmeye eilim duyarz. Ne de olsa memeli kolu cce sivrifareden file, yeraltndaki kstebeklerden aa tepelerindeki maymunlara tm memelileri retene dek srekli dallanp budaklanacaktr. Irman memeli kolu binlerce nemli ana suyolunu besleyecektir; bu durumda, son derece byk, alayarak akan bir rmaktan baka ne olabilir? Ama bu imge temelden yanltr. Tm modern memelilerin atalarnn memeli olmayanlardan ayrlmalar, baka herhangi bir t rlemeden daha nemli deildi. 0 dnemde yaam bir doa bilimci bunu fark etmeyebilirdi. Gen rmann yeni kolu, krmz sincap gri sincaptan ne kadar farklysa, memeli olmayan kuzenlerinden en fazla o kadar farkl olan kk bir gece yarat trn barndran bir sznt olacakt. Ata memeliyi ancak sonradan geriye baktmzda memeli olarak gryoruz. 0 gnlerde yalnzca, memeli benzeri srngen trlerinden biri olarak ve belki de dinozorlara yem olan dier kk, uzun burunlu, bcekillerden pek de farkl grnmemi olsa gerek. Tm byk hayvan gruplarnn atalar arasndaki daha nceki ayrlma da ayn derecede snk gemi olmal: Omurgallar, yumuakalar, kabuklular, bcekler, halkal solucanlar, yass solucanlar, denizanas vb. Yumuakalara (ve dierlerine) gidecek olan rmak, omurgallara (ve dierlerine) gidecek olan rmaktan ayrldnda, (muhtemelen solucan benzeri) iki yaratk grubu iftleebilecek kadar birbirinin benzeri olmalyd. iftlememelerinin tek nedeni, belki de daha nceleri birleik olan sular ayran bir toprak paras gibi bir corafi engelle rastlantsal olarak birbirlerinden ayrlmalaryd. Bir grubun yumuakalar, dierinin de omurgallar reteceini kimse tahmin edemezdi. ki DNA rma birbirinden ancak ayrlabilmi dereciklerdi ve iki hayvan grubunu ayrt etmek olanakszd.

Hayvanbilimciler bunlar bilir, ama yumuakalar ve omurgallar gibi gerekten byk hayvan gruplar zerinde dnrken bazen unuturlar. ki byk grup arasndaki ayrm ok nemli bir olay olarak grme eilimindedirler. Hayvanbilimcilerin bu denli yanlabilmelerinin nedeni, hayvanlar krallnda- ki her byk ayrmn, genellikle Almanca Bauplan szcyle tanmlanan, alabildiine benzersiz bir eyle donanm olduu inancyla yetitirilmeleridir. Bu szck sadece "plan tasla" anlamna gelmekle birlikte, yaygn olarak bilinen bir teknik terim haline gelmitir ve Oxford ngilizce Szl'nn mevcut basmnda henz yer almamasna karn, ben bunu ngilizce bir szck gibi kullanacam. (Bu szckten baz meslektalarm kadar holanmadm iin, yokluunda hafif bir Schadenf-reude frissonuna.* kapldm itiraf etmeliyim; bu iki yabanc szck Oxford'da var, demek ki, szck ithaline kar sistematik bir nyarg sz konusu deil.) Teknik adan "bauplan" genellikle "temel yap plan" olarak evrilir. Zarar verici olan, "temel" szcnn kullanlmasdr (ya da ayn ekilde, derinlik gstergesi olarak Almanca'ya bavurulmasdr). Bu, hayvanbilimcilerin ciddi hatalar yapmalarna yol aabilir. rnein, bir hayvanbilimci, Kambriyen dnemdeki (yakla k alt yz milyon ile be yz milyon yl ncesi arasndaki zaman) evrimin, sonraki dnemlerdeki evrimden tamamen farkl bir sre olmas gerektiini ne srmt. Ona gre gnmzde yeni trler oluuyordu; Kambriyen dnemde ise yumuakalar ve kabuklular gibi byk gruplar ortaya kmaktayd. Ne kadar bariz bir mantk hatas! Yumuakalar ve kabuklular gibi birbirlerinden tamamen farkl olan yaratklar bile aslnda, ayn trn corafi olarak ayrlm gruplaryd. Bir sreliine,
(*) Scha d en freu d e (Aln.): Bakasnn zntsne sevinmek. F iss on( F r.) : ani

ve geici heyeca n , duygu sal olarak titreme, rperm e . (.N)

karlatklarnda iftleebilirlerdi; ama karlamadlar. Milyonlarca yl ayr olarak evrimletikten sonra, modern hayvanbilimcilerin geriye bakyla imdi yumuakalar ve kabuklulara zg olarak tandmz zellikleri edindiler. Bu zellikler, gsterili "temel yap plan" ya da "bauplan" unvanyla saygnlatrlyor. Ama hayvanlar krallnn nemli "bauplan"lan ortak kkenlerinden aamal olarak uzaklatlar. Kukusuz, evrimin ne denli aama aama ya da "srayarak cereyan" ettii konusunda, ok sz edilse de aslnda nemsiz olan bir uyumazlk var. Ama kimse, hi kimse, evrimin tek bir admda yepyeni bir "bauplan" yaratacak kadar srayarak cereyan ettiini dnmyor. Szn ettiim yazar 1958'de yazyordu. Gnmzde pek az hayvanbilimci aka onun gr n benimseyecektir; ama bazen byk hayvan gruplarnn, bir ata nfusunun rastlantsal bir corafi yaltm srasnda birbirinden ayrlmasyla deil de, Athena'nn Zeus'un bandan domas gibi, sanki kendiliinden ve mkemmel ekilde ortaya kmasndan sz ederek bunu dolayl olarak yapyorlar.* Molekler biyoloji almalar byk hayvan gruplarnn birbirlerine eskiden sandmzdan ok daha yakn olduklarn gsterdi. Genetik ifreyi, bir dildeki altm drt szcn (drt harfli bir alfabenin altm drt olas lemesi) baka bir dildeki yirmi bir szce (yirmi aminoasit ve bir noktalama iareti) haritaland bir szlk olarak grebilirsiniz. Ayn 64:21 lekli haritaya ans eseri iki kez ulama olasl bir milyon x milyon x milyon x milyon x milyonda birden azdr. Ama imdiye dek incelenmi tm hayvan, bitki ve bakterilerde genetik ifre tamamen ayndr. Yeryznde yaayan tm canllar kesinlikle tek bir atadan gelmilerdir. Buna kimse kar kmayacaktr, ama yalnzca ifrenin kendisi deil, genetik bilginin ayrntl
(*) Okurlarn. Stephen J . Gould'u n Burg ess'i n Tortulu ist Kambriye n faunas hakkndaki gzel anlats Wonderful L ife 'a bavururke n bu noktalan aklda tutmalar yararl olabilir.

dizgeleri de incelendiinde, rnein bceklerle omurgallar arasnda, artc derecede yakn baz benzerlikler ortaya kyor. Bceklerin yap plannn blmeli olmasndan hayli karmak bir genetik mekanizma sorumludur. Memelilerde de esrarengiz bir ekilde benzer bir genetik mekanizma paras bulundu. Molekler bak asndan, tm hayvanlar birbirlerinin ve hatta bitkilerin yakn akrabasdr. Uzak akrabamz bulmak iin bakterilere kadar uzanmak gerekir; onlarda bile genetik ifre bizimkinin aynsdr. "Bauplan"larn anatomisinde deil de, genetik ifrede bylesine hassas hesaplamalar yapabilmemizin nedeni, genetik ifrenin tamamen saysal (dijital) olmasdr ve rakamlar da tam olarak sayabileceiniz eylerdir. Gen rma saysal bir rmaktr ve imdi, bu mhendislik teriminin ne anlama geldiini aklamalym. Mhendisler saysal (dijital) ve rneksel (analog) ifreler arasnda nemli bir ayrm yaparlar. Pikaplarda ve teyplerde ve yakn zamanlara dek ou telefonda rneksel ifre kullanlmtr. Kompakt disklerde, bilgisayarlarda ve ou modern telefon sisteminde ise saysal ifre kullanlr. rneksel bir telefon isteminde, havadaki srekli dalgalanan basn dalgalan (sesler), yine bir telde dalgalanan voltaj dalgalarna aktarlr. Plak da benzer bir ekilde alr: Dalgal plak oluklar pikap inesinin titremesine yol aar ve inenin hareketleri mukabil voltaj dalgalanmalarna aktarlr. Hattn dier ucunda bu voltaj dalgalar, bizim duyabilmemiz iin, telefonun kulaklnda ya da pikabn hoparlrnde titreen bir zarla yeniden hava basnc dalgalarna dntrlr. ifre basit ve dorudandr: teldeki elektrik dalgalanmalar havadaki basn dalgalanmalaryla orantldr. Telden, belli snrlar iinde, tm olas voltajlar geebilir ve aralarndaki farklar nemlidir. Saysal bir telefonda yalnzca iki olas voltaj ya da 8 ve 256 gibi, olas voltajlarn baka bir kesikli says telden ge-

23

er. Bilgi voltajlarda deil, kesikli say dzeylerinin ablonundadr. Buna Darbe Kod Modlasyonu (Pulse Code Modulation) denir. Herhangi bir zamanda gerek voltaj, szgelimi sekiz nominal deerden birine nadiren tam olarak eit olacaktr; ama alc cihaz bunu saptanm voltajlarn en yaknna yuvarlayacak ve bylece, hat boyunca iletim kt olsa bile, hattn dier ucunda ortaya kan ey hemen hemen mkemmel olacaktr. Yapmanz gereken tek ey, rasgele dalgalanmalarn alc cihaz tarafndan yanl dzey olarak yorumlanmasn nlemek iin kesikli say dzeylerini birbirinden yeterince uzak yerletirmektir. Saysal ifrelerin byk erdemi budur ve iitsel ve grsel sistemler ve genelde biliim teknolojisi bu nedenle giderek saysallamaktadr. Tabii ki, bilgisayarlarda yaplan her eyde saysal ifreler kullanlr. Kolaylk salamak amacyla, ikili bir ifre kullanlr; yani, 8 ya da 256 yerine, sadece iki voltaj dzeyi vardr. Saysal bir telefonda bile, ahizenin az ksmndan giren ve kulak ksmndan kan sesler hava basncndaki rneksel dal galanmalardr. Saysal olan, bir santraldan dier santrala giden bilgidir. rneksel deerleri mikrosaniyesi mikrosaniyesine, kesikli darbe dizinlerine saysal olarak kodlanm rakamlara dntrecek bir tr ifre oluturulmas gerekir. Telefonda sevgilinize yakardnzda sesinizdeki her ayrnt, her kslma, her tutkulu i geiri ve her istekli ton telde yalnzca saylar eklinde iletilir. Saylar sizi gzyalarna boabilir tabii, yeterince hzl ifrelenip zlrse. Modern elektronik devre anahtarlar ylesine hzldr ki, hat zaman, bir satran ustasnn zamann srayla yirmi oyun arasnda bltrmesi gibi, dilimlere blnebilir. Bylece, ayn telefon hattna, grnrde ezamanl, ama aslnda elektronik olarak ayrlm binlerce kesintisiz konuma sdrlabilir. Ana veri hatt ki gnmzde bunlarn ou tel deil, ya bir tepeden dierine dorudan aktarlan, ya

24

da uydularla yanstlan radyo yaynlardr byk bir say r madr. Ama bu ustaca elektronik ayrm sayesinde, ayn rmak kylarn ancak yzeysel anlamda paylaan binlerce saysal rmak vardr tpk, ayn aalan paylaan ama asla genlerini kartrmayan krmz ve gri sincaplar gibi. Mhendislerin dnyasnda rneksel sinyallerin kusurlar, srekli kopyalanmadka, fazla nem tamaz. Bir teyp kaydnda glkle fark edebileceiniz bir czrt olabilir ama sesi ykseltirseniz czrty da ykseltir, ayrca yeni grltler de eklersiniz. Ama kaseti baka bir kasete ve ardndan bunu da baka bir kasete ekerseniz, yz "kuak" sonra geriye sadece tek korkun bir czrt kalr. Tm telefonlarn rneksel olduu zamanlarda buna benzer bir sorun yaanrd. Uzun bir hat boyunca, tm telefon sinyalleri zayflar ve yaklak her yz milde (160 km) bir ykseltilmeleri gerekir. rneksel sistemlerin kullanld gnlerde bu nemli bir hata kaynayd, nk her ykseltme aamasnda arka plandaki czrt oran ykseliyordu. Saysal sinyallerin de ykseltilmesi gerekir. Ama daha nce grdmz nedenden dolay, ykseltme hata getirmez: her ey, araya ka ykseltme istasyonu girerse girsin, bilginin mkemmel ekilde iletilmesini salayacak ekilde dzenlenebilir. Yzlerce milde bile czrt artmaz. ocukluumda annem bana sinir hcrelerimizin bedenimizin telefon telleri olduunu sylemiti. Ama bunlar rneksel midir, yoksa saysal m? Aslnda, ikisinin ilgin bir bileimidir. Sinir hcresi, elektrik teli gibi deildir. Kimyasal deiim dalgalarnn, yerde hrdayarak yanan dinamit fitili gibi getii uzun, ince bir tptr yalnzca, fitilin tersine, sinir ksa zamanda toparlanr ve ksa bir dinlenme dneminden sonra yeniden atelenerek hrdayabilir. Dalgann mutlak bykl fitilin ss sinir iinde hzla ilerlerken ini ve klar gsterebilir, ama ifre bunu gz ard eder. Saysal bir telefondaki iki

25

kesikli voltaj dzeyi gibi, kimyasal darbe ya vardr ya da yoktur. Sinir sistemi bu adan saysaldr. Ama sinir drtleri bit'lere dntrlmez: Kesik ifre saylar halinde bir araya gelmezler. Bunun yerine, mesajn gc (sesin ykseklii, n parlakl, hatta belki duygunun verdii strap) drtlerin hz olarak ifrelenir. Mhendislerin Darbe Frekans Modlasyonu (Pulse Frecjuency Modulalion) adn verdikleri bu sistem. Darbe Kod Modlasyonunun benimsenmesinden nce yaygnd. Darbe hz rneksel bir niceliktir, ama darbeler saysaldr: ya vardrlar, ya da yokturlar; ortas olmaz. Sinir sistemi de, herhangi bir saysal sistem gibi bundan yararlanr. Sinir hcre lerinin alma ekli nedeniyle, her yz milde deil, her mili metrede, ykselticiye edeer olan bir ey omurilikle parma nzn ucu arasnda sekiz yz ykseltici istasyon vardr. Sinir drtsnn mutlak ykseklii yanan fitil dalgas nemli olsayd, mesaj, brakn bir zrafann boynunu, insan kolu kadar mesafe alana dek bile tannmayacak denli bozulurdu. Ykseltmedeki her adm, bir kaset kaydndan sekiz yz kez kaset kayd karldnda olaca gibi, daha ok rasgele hata getirirdi. Ya da, bir fotokopinin fotokopisinden fotokopi ektiinizde olaca gibi: Sekiz yz fotokopi "kuandan" sonra, geriye yalnzca gri bir leke kalr. Saysal ifreleme, sinir hcresinin sorununa tek zm sunar ve doal seim de bunu gereince benimsemitir. Ayn ey genler iin de geerlidir. Genin molekler yapsn ortaya karan Francis Crick ve James Watson, bence Aristoteles ve Eflatun gibi yzyllarca onurlandrlrlardr. Kendilerine "fizyoloji ya da tp" dalnda Nobel dl verilmiti ve bu doru olmakla birlikte neredeyse nemsiz bir konudur. Srekli devrimden sz etmek kendi iinde bir eliki gibi grnebilir, ama bu iki gen adamn 1953'te balatt dnce deiiminin dorudan sonucu olarak, yalnzca tp deil, tm yaam anlaymz tekrar tekrar
26

devrim yaamay srdrecektir. Genler ve genetik hastalklar, buzdann ancak ucudur. Watson-Crick sonras molekler biyolojinin gerek devrimci yn, saysallam olmasdr. Watson ve Crick'ten sonra, genlerin ok kk i yaplar iinde saf saysal bilgiden oluan uzun diziler olduunu rendik. Dahas, sinir sistemindeki gibi zayf bir anlamda deil, bilgisayarlardaki ve kompakt disklerdeki gibi, tam ve kuvvetli anlamda saysaldrlar. Genetik ifre, bilgisayarlardaki gibi ikili ya da baz telefon sistemlerindeki gibi sekiz dzeyli bir ifre deil, drt simge ieren drtl bir ifredir. Genlerin makine ifresi artc ekilde bilgisayara benzer. Jargon farkllklar bir yana braklrsa, bir molekler biyoloji dergisinin sayfalar, bilgisayar mhendislii dergisinin sayfalaryla kartrlabilir. Yaamn ta zndeki bu saysal devrim, dier pek ok sonucunun yan sra, vitalizme de canl maddenin cansz maddeden tamamen ayr olduu inancna ldrc bir darbe vurdu. 1953'e dek, canl protoplazmada temelden gizemli bir ey ol duuna inanmak hl mmknd. Artk deil. Mekanik bir yaam grne en batan yatkn olan felsefeciler bile, en cretkr hayallerinin bylesine gerekleeceini ummaya cesaret edememilerdir. Aadaki bilimkurgu yks, gnmzdekinden yalnzca biraz daha hzl bir teknoloji olmas artyla, geree dnebilir. Profesr Jim Crickson kt niyetli bir yabanc g tarafndan karlr ve biyolojik sava laboratuvarlarnda almaya zorlanr. Uygarl kurtarmak iin d dnyaya ok gizli bir bilgi iletmek zorundadr, ama normal iletiim kanallarna ulamas mmkn deildir. Bir tek kanal hari. DNA ifresi, tm byk ve kk harfleriyle ngiliz alfabesi ve ayrca on rakam, bir aralk karakteri ve bir nokta iin yeterli olacak altm drt adet l "kodon" ierir. Profesr Crickson laboratuvar rafn-

27

dan ldrc bir grip virs alr ve virsn genomuna d dn yaya iletmek isledii mesajn tam metnini mkemmel ngi lizce cmleler halinde ykler . Kolayca t anna bilecek bir " bay rak " dizini diyelim ki , ilk on asal sayy ekleyerek , yklenmi genomda mesajm tekrar tekrar yineler. Sonra kendi si ne virs bulatrr ve insanlarla dolu bir odada haprr . Tm dnyaya bir grip dalgas yaylr ve uzak lkeler deki tp laboraluvarlarnda, bir a tasarlamak amacyla genomun dizinini zme almalar balar . Ksa srede , genomda srekli tekrar lanan garip bir model olduu anlalr. Sonunda birisi kendi liinden olumas mmkn olma yan asal saylardan kukula narak , ifre zme tekniklerini uygulamaya karar verir . Bu noktadan sonra , Profesr Crickson' n tm dnyaya haprklarla yaylan ingilizce metninin tamamnn okunmas uzun srmeye cektir . Gezegenimizdeki her trl yaa mn evrensel sistemi olan genetik sistemimiz, zne dek saysaldr, insan genomunun u anda " p " DNA'yla yani, bedenin, en azndan allm ekilde kullanmad DNA'yla dolu blmleri ne Yeni Ahit' i n tamamn szc szcne ifreleye bilirsiniz. Bedeninizdeki her hcrede, krk alt dev veri kaset inin e deeri bulunur ve bunlar, ezamanl olarak alan bir sr okuma kafasyla saysal karakterleri okuyup durur. Tm hcrelerde bu kaset ler kromozomlar ayn bilgiyi ierir; ama farkl hcre trlerindeki okuyucu kafalar, kendi uzmanlam amalar iin, veri tabannn farkl paralarn ararlar. Kas hcreleri bu nedenle karacier hcrelerinden farkldr. Ruh gdml bir yaam gc, zonklayan, inip kalkan, reyen, protoplazmik, gizemli bir pelte yoktur. Yaam yalnzca, bit' ler dolusu saysal bilgidir. Genler, saf bilgidir hibir bozulmaya da anlam deimesi olmadan ifrele ne bilen, yeniden ifrele ne bilen ve zlebilen bilgi. Saf bilgi kopyalanabilir ve saysal bilgi olduu iin, kop-

yalama hassasiyeti ok yksek olabilir. DNA karakterleri, modern mhendislerin yapabilecekleri her eyle boy lebilecek bir hassasiyetle kopyalanr. Kuaklar boyunca, yalnzca arada bir eitlilii artracak kadar hatalarla, srekli kopyalanrlar. Bu eitlilik iinde, bu ifrelenmi bileimlerden, dn yada says artanlar bedenlerin iinde ifreleri zlp emirlerine uyulduunda, bu bedenlerin ayn DNA mesajlarn korumak ve yaymak iin etkin admlar atmalarn salayan bileimler olacaktr. Biz yani tm canllar programlamay yapan saysal veritabann oaltp yaymaya programlanm, varkalm amal makineleriz. Darwincilik imdi, saf, saysal ifre dzeyinde varln srdrenlerin varkalm anlamna geliyor. Geriye bakldnda, bunun baka trl olamayaca gr lr. rneksel bir genetik sistem dnlebilirdi. Ama art arda kuaklar boyunca srekli kopyalanan rneksel bilgiye ne olduunu grdk. 'Kulaktan Kulaa' oyunundaki gibi; rneksel sistemler ykseltilmi telefon sistemleri, yeniden kopyalanm kasetler, fotokopilerin fotokopileri giderek biriken bozul maya kar ylesine savunmaszdr ki, kopyalama, snrl bir kuak saysnn tesinde srdrlemez. Genler ise on milyon kuak boyunca, neredeyse hi bozulmadan kendilerini kopyalayabilirler.Darwinciliin ie yaramasnn tek nedeni doal seiminin ayklad ya da koruduu kesikli mutasyonlar bir yana kopyalama sisteminin mkemmel oluudur. Yalnzca saysal bir genetik sistem jeolojik alar boyunca Darwincilii srdrebilir. Bin dokuz yz elli , yani ikili sarmaln kefedildii yl, yalnzca mistik ve gerici yaam grlerinin sonu olarak grlmeyecek; Darwinciler bunu, konularnn en sonunda saysallat yl olarak grecekler. Jeolojik zaman boyunca tm grkemiyle akan ve milyar kola ayrlan saf saysal bilgi rma, gl bir imgedir. Ama yaamn tandk zelliklerinden nerede ayrlr? Bedenleri, elleri
29

ve ayaklan, gzleri ve beyinleri ve kedi byklarn, yapraklar ve gvdeleri ve kkleri nerede brakr? Bizden ve paralarmzdan nerede ayrlr? Biz biz hayvanlar, bitkiler, tekhcreliler, mantarlar ve bakteriler aralarndan saysal veri dereciklerinin akt kylar myz? Bir adan, evet. Ama daha nce de belirttiim gibi, bundan fazlas da var. Genler yalnzca kendilerinin kuaklar boyunca akan kopyalarn retmiyor. Bedenlerin iinde zaman geiriyor ve kendilerini iinde bulduklar, birbirini izleyen bedenlerin eklini ve davrann etkiliyorlar. Bedenler de nemlidir. rnein bir kutup aysnn bedeni, saysal bir akarsu iin bir ift dere kysndan ibaret deildir. Ayn zamanda, ay boyutunda karmakl olan bir makinedir. Kutup aylar nfusunun tm genleri, zaman iinde itiip kakan iyi bir yolda topluluudur. Ama tm zamanlarn, topluluun dier tm yelerinin yannda geirmezler; topluluu oluturan kme iinde e deitirirler. Topluluk, topluluktaki dier genlerle karlama olasl bulunan genler kmesi olarak tanmlanr (ama dnyadaki dier otuz milyon topluluun herhangi birisinin bir yesiyle karlamayacaktr). Gerek bulumalar her zaman, bir kutup aysnn bedenindeki bir hcrede gerekleir. Bu beden ise, pasif bir DNA kab deildir. Balang olarak, her birinde tam bir genler kmesi bulu nan hcrelerin yalnzca says bile hayal gcn ayor: Byk bir erkek ayda yaklak dokuz yz milyon kere milyon. Tek bir kutup aysnn hcrelerini sraya dizerseniz, oluan kuak buradan aya kadar rahata gidip gelebilir. Bu hcrelerin birka yz ayr tr vardr ve tm memelilerde temelde ayn birka yz tr grlr: Kas hcreleri, sinir hcreleri, kemik hcreleri, deri hcreleri vb. Bu ayr trlerin herhangi birisine ait hcreler birleerek dokular olutururlar: Kas dokusu, kemik dokusu vb. Tm farkl hcre trlerinde, bu trlerin herhangi

30

birini retmek iin gerekli olan genetik talimatlar vardr. Yalnzca ilgili doku iin uygun olan genler devreye sokulur. Farkl dokularn hcrelerinin farkl ekil ve boyutlarda olmalarnn nedeni budur. Daha da ilgin olarak, belli bir trn hcrelerinde devreye sokulan genler, bu hcrelerin dokularn belli ekillerde bytmelerini salar. Kemikler ekilsiz, sert, kat doku ktleleri deildir. Kemiklerin," ii bo stunlar, kmeler ve yuvalar, omurgalar, kntlarla deiik ekilleri vardr. lerinde devreye sokulan genler, hcreleri, komu hcrelere gre nerede bulunduklarn biliyormu gibi davranmaya programlar ve bylece hcreler dokularn kulak memesi ya da kalp kapak, gz mercei ya da bzgen kas eklinde gelitirirler. Kutup ays gibi bir organizmann karmakl ok katman ldr. Beden; karacier, bbrek ve kemik gibi tamamen ekillenmi organlarn karmak bir bileimidir. Her organ, yap talar ounlukla katmanlar ya da kat ktleler halindeki hcreler olan belli dokulardan olumu karmak bir yapdr. ok daha kk bir boyutta, her hcrenin kvrml zarlardan oluan ok karmak bir i yaps vardr. Bu zarlar ve aralarndaki su, ok eitli trlerde farkl kimyasal tepkimelere sahne olur. ICI'ya da Union Carbide'a ait bir kimya fabrikasnda yzlerce ayr kimyasal tepkime gerekleebilir. Bu kimyasal tepkimeler ie, tp vb. cidarlaryla birbirlerinden ayr tutulur. Canl bir hcrede de ayn anda bu kadar ok sayda kimyasal tepkime gerekleebilir. Hcrelerdeki zarlar, bir adan laboratuvarda- ki camlar gibidir; ama iki nedenden dolay bu benzetme pek iyi deildir. Birincisi, pek ok kimyasal tepkimenin zarlar arasnda gereklemesine karn, pek ok tepkime de zar madde sinin iinde gerekleir, ikincisi, farkl tepkimeleri birbirinden ayrmann daha nemli yolu vardr. Her tepkime, kendi zel enzimiyle katalize edilir. Enzim, belli bir kimyasal tepkime trn hzlandran ok

geni bir molekldr ve boyutlu ekli bu tepkimeyi tevik eden bir yzey sunar. Biyolojik molekllerde nemli olan boyutlu ekilleri olduu iin, enzimi, belli bir ekildeki molekllerin retilecei bir retim hatt oluturacak ekilde zenle ayarlanm byk bir imalat aleti olarak grebiliriz. Dolaysyla, herhangi bir hcrede farkl enzim molekllerinin yzeylerinde ayn anda ve birbirinden ayr olarak yzlerce ayr kimyasal tepkime gerekleebilir. Belli bir hcrede hangi belirli kimyasal tepkimelerin gerekleecei, hangi enzim molekl trlerinin bol miktarda bulunduuna baldr. Her enzim molekl ve byk nem tayan ekli, belli bir genin belirleyici etkisi al tnda bir araya gelir. Yani, gendeki yzlerce ifre harfinin kesin dizini, tamamen bilinen bir dizi kurala (genetik ifreye) gre, enzim moleklndeki aminoasitler dizinini belirler. Her enzim molekl dorusal bir aminoasit zinciridir; her dorusal aminoasit zinciri ise kendiliinden kvrlarak benzersiz ve belirli bir boyutlu dm gibi bir yapya dnr ve bu yapda zincirin blmleri zincirdeki dier blmlerle apraz balantlar oluturur. Dmn tam boyutlu yaps, tek boyutlu aminoasit dizini ve dolaysyla, gendeki tek boyutlu ifre harfleri dizini tarafndan belirlenir. Bu nedenle de, bir hcrede ger ekleen kimyasal tepkimeleri, hangi genlerin devreye sokulduu belirler. yleyse, belli bir hcrede hangi genlerin devreye sokuldu unu belirleyen nedir? Hcrede zaten mevcut olan kimyasal maddeler. Burada bir yumurta-tavuk paradoksu var; ama bu baa klmas olanaksz deildir. Paradoksun zm, ayrnt asndan karmak olmakla birlikte, ilke olarak son derece basittir. Bu, bilgisayar mhendislerinin "bootstrapping" olarak bildikleri zmdr. 1960'larda ilk kez bilgisayar kullanmaya baladmda tm programlarn kt bantlar araclyla yklenmesi gerekiyordu. (Dnemin Amerikan bilgisayarlarnda ge-

32

nellikle delikli kartlar kullanlyordu, ama ilke aynyd.) Ciddi bir programn byk bantn yklemeden nce, "bootsrap" ykleyicisi denen daha kk bir programn yklenmesi gerekirdi. "Bootstrap" ykleyicisinin yapt tek bir ey vard: Bilgisayara, kt bantlar nasl ykleyeceini sylemek. Ama tavuk-yumurta paradoksu ite burada "bootstrap" ykleyicisi bantn kendisi nasl ykleniyordu? Modern bilgisayarlarda "bootstrap" ykleyicisinin edeeri makinenin devre donanmnda yer alr, ama o ilk gnlerde, ritel bir modele gre sralanm ardk devre anahtarlarn ap kapayarak ie balamanz gerekirdi. Bu ardk dizi, bilgisayara "bootstrap" ykleyici bantnn ilk ksmn okumaya nasl balayacan sylerdi. Ardndan "boostrap" ykleyici bantn ilk ksm, bilgisayara, "boostrap" ykleyici bantn bir sonraki ksmn nasl okuyaca hakknda daha fazla bir eyler sylerdi ve bu byle devam ederdi. Tm "bootstrap" ykleyici okunduunda, bilgisayar herhangi bir kt bant nasl okuyacan bilir ve o andan itibaren kullanlabilir bir bilgisayara dnrd. Embriyonun balangcnda tek bir hcre, yani dllenmi yumurta ikiye blnr; sonra iki parann her biri blnerek drt olur; sonra drt para blnerek sekiz olur, vb. Hcre saays yalnzca birka kuak sonra trilyonlara ular; ssel blnmenin gc bu kadar byktr. Ama her ey bundan ibaret olsayd, trilyonlarca hcrenin hepsi ayn olurdu. yleyse, ayn olmak yerine karacier hcrelerine, bbrek hcrelerine, kas hcrelerine vb. nasl dnyorlar ve her birinde nasl farkl genler devreye girip, farkl enzimler faaliyete geiyor? Yntem, (vakarda anlatlan) "boostrapping"dir: Yumurta kreye benzese de, i kimyasnda kutuplama vardr. Tepesi, dibi ve ou durumda n ve arkas (dolaysyla, sol ve sa taraflar) vardr. Bu kutuplamalar kendilerini kimyasal maddelerin younluk hakll eklinde gsterirler. Baz kimyasallarn madde youn-

Cennetten Akan Irmak, F: 3

33

tamalar, nden arkaya doru ilerledike, bazlar da yukardan aaya ilerledike istikrarl bir ekilde artar. Bu ilk dereceler olduka basittir, ama bir "bootsrapping" ileminin ilk aamasn oluturmaya yeter. Yumurta, rnein otuz iki hcreye blndnde yani, be blnmeden sonra bu otuz iki hcreden bazlar st taraf kimyasal maddelerinden, dierleri de alt taraf kimyasal mad delerinden paylarna denden fazlasn alm olacaklardr. Bu hcreler n ve arka derecelerdeki kimyasal maddelere oranla da dengesizlik gsterebilirler. Bu farkllklar, farkl hcrelerde farkl gen bileimlerinin devreye girmesi iin yeterlidir. Dolaysyla, erken embriyonun farkl paralarndaki hcrelerde farkl enzim bileimleri olur. Bu da, farkl genlerde farkl yeni gen bileimlerinin devreye girmesini salar. Dolaysyla hcre soylar, embriyon iindeki klon atalaryla ayn kalmak yerine, ayr ayr yollara saparlar. Bu sapmalar, daha nce szn ettiimiz tr ayrlmalardan ok deiiktir. Bu hcre ayrlmalar programlanmtr ve ayrntlaryla tahmin edilebilir, tr ayrlmalar ise corafi kazalarn rastlantsal sonularyd ve tahmin edilemezdi. Dahas, trler ayrldnda, genler de benim ssl bir dille son vedalama dediim sre iinde ayrlrlar. Bir embriyon iindeki hcre soylar ayr yollara saptnda iki blm de ayn genleri hepsini birden alr. Ama farkl hcreler farkl kimyasal madde bileimlerini alr, bu bileimler farkl gen bileimlerini devreye sokar ve kimi genler de dier genleri devreye sokup devreden karacak ekilde alr. Bylece, farkl hcre trlerinden tam bir repertuar oluana dek, "boostrapping" srer. Gelien embriyon birka yz farkl hcre trne ayrlmakla kalmaz. ve d eklinde de zarif dinamik deiimler geirir. Bunlarn en arpcs, belki de, geirdii ilk deiimlerden biridir: Gastrulasyon olarak bilinen sre. Saygn embriyolog

(Embriyonbilimci) Lewis Wolpert, "Yaammzdaki en nemli olay doum,evlilik ya da lm deil, gastrulasyondur." demitir. Gastrulasyonda, ii bo bir hcreler kresi bklerek, i astar olan bir anaa dnr. Temelde, hayvan krallndaki tm embriyolojiler ayn gastrulasyon srecinden geer. Bu, embriyoloji eitliliinin dayand bir rnek temelidir. Burada gastrulasyondan, ounlukla embriyon geliiminde grlen tm hcre tabakalarnn duraksz, origamiye* benzer hareketine yalnzca bir rnek -zellikle arpc bir rnek- olarak sz ediyorum. Virtz bir origami performansndan sonra; hcre katmanlarnn pek ok kez ie katlanmasndan, da itilmesinden, iirilmesinden ve gerilmesinden sonra; embriyon paralarnn dier paralar pahasna geirdikleri, dinamik ekilde dzenlenmi farkl bymelerden sonra: kimyasal ve fiziksel olarak uzmanlam yzlerce hcre trne farkllatktan sonra; toplam hcre says trilyonlara ulatnda oluan nihai rn, bebektir. Hayr, bebek bile nihai deildir, nk bireyin -baz paralarnn dierlerinden daha hzl byd- tm byme sreci, yetikinlii geride brakp yalanmas, ayn embriyoloji srecinin bir uzants olarak grlmelidir: Toplam embriyoloji. Bireyler, toplam embriyolojilerindeki niceliksel ayrntlardaki farkllklar nedeniyle birbirlerinden deiiktir. Bir hcre katman ie kvrlmadan nce biraz daha fazla byr; sonu ne olur? Hokka bir burun yerine kartal burnu, askerlikten muafiyet salad iin belki de hayatnz kurtaracak dztabanlk, krek kemiinde, mzrak (ya da, duruma gre, el bombas, kriket topu) atmada baarl olmanz salayacak belli bir ekildir. Hcre katmanlar origamisindeki bireysel deiiklikler kimi zaman trajik sonular yaratabilir: rnein bebek, kollarnn yerine gdk kntlarla ve elsiz olarak doar. Kendini hcre kat(*) Origami: Kat bkerek hayvan ekilleri yapma sanat (.N)

35

man origamisinde deil de, yalnzca kimyasal olarak belli eden bireysel farkllklarn sonulan da ok nemli olabilir: St hazmedememek, ecinsellie yatknlk, yer fst alerjisi ya da mango meyvesinin neftya tadnda olduunu dnmek. Embriyon geliimi son derece karmak bir fiziksel ve kim yasal icraattr. Gzergh zerindeki herhangi bir noktadaki bir ayrnt deiiklii, ileride nemli sonular yaratabilir. Srecin ne denli "bootstrap" zellii gsterdiini hatrlarsanz, bu o kadar da artc deildir. Bireylerin geliimlerindeki farkllklarn pek ou ortam farkllklarna baldr rnein, oksijen yetersizlii ya da "thalidomide"e* maruz kalmak. Dier birok fark da genlerdeki yalnzca dierlerinden soyutlanm olarak dnlen genlerde deil, dier genlerle ve ortam farkllklaryla etkileim iindeki genlerde farkllklara baldr. Embriyon geliimi gibi karmak, kaleydoskopik, i ie ve karlkl olarak "bootstrap" edilmi bir sre hem dayankl, hem de duyarldr. Kimi zaman neredeyse ba edilemez grnen risklere karn canl bir bebek retmek amacyla pek ok potansiyel deiimle savamas anlamnda dayankldr, ayn zamanda da, iki bireyin, hatta tek yumurta ikizlerinin bile tm zellikle riyle birbirinin tpatp ayns olmamas anlamnda, deiimlere kar duyarldr. imdi, btn bunlarn bizi getirdii nokta udur: Bireyler arasndaki farkllklarn genlere bal olduu oranda (ki bu byk oranda da olabilir, kk oranda da), doal seim embriyolojik origami ya da embriyolojik kimyayla ilgili kimi tuhaflklar destekleyebilir, kimilerini ise desteklemeyebilir. Nesneleri frlattnz kolunuzun genlerle etkilendii oranda, doal seim bunu destekleyebilir ya da desteklemeyebilir. yi at yapabilme bireyin ocuk yapacak kadar sre hayatta kalmasn az da
(*) Eskide n sakinletirici olarak kullanlan, suda znr bir madde . Hamilelik dnemind e alnrsa ceninin kol ve bacaklarnda ciddi anormallikler yaratabilir. (.N)

36

olsa etkiliyorsa, at yeteneinin genlerden etkilendii oranda, hu genlerin bir sonraki kuaa geme ans da artacaktr. Herhangi bir birey at yeteneiyle tamamen ilgisiz nedenlerden dolay lebilir. Ama var olduunda, var olmad duruma oranla bireylerin frlatmada daha baarl olmasn salama eilimi gsteren bir gen, pek ok kuak boyunca iyi ve kt pek ok bedende bulunacaktr. Bu belirli genin bak asndan, dier lm nedenleri sonuta belli bir ortalamaya yaklaacaktr. Genin bak asndan, kuaktan kuaa geerek akan, belli bedenlerde yalnzca geici olarak barnan, baarl ya da baar sz yolda genlerle bir bedeni yalnzca geici olarak paylaan DNA rmann uzun vadeli manzaras vardr yalnzca. Uzun vadede rmak, eitli nedenlerden dolay varln korumakta baarl olan genlerle dolar: Mzrak atma yeteneini, zehrin tadn alma yeteneini ya da baka bir eyi biraz gelitirmek gibi. Ortalamada, varln srdrmekte daha az baarl olan genler arka arkaya girdikleri bedenlerde astigmatla yol ama eilimi gsterdikleri ve dolaysyla bedenlerin mzrak atma baarlarn drdkleri iin; ya da art arda girdikleri bedenlerin daha az ekici grnmesine ve bylece e bulma anslarnn dmesine yol atklar iin gen rmandan silinme eilimi gstereceklerdir. Btn bunlar okurken, daha nce belirttiimiz noktay unutmayn: Irmakta varln srdren genler, trn ortalama evresinde varln srdrmeyi baaran genler olacaktr. Bu ortalama evrenin belki de en nemli yn, trn dier genleri, yani bir genin, ayn bedeni paylama olaslnn yksek olduu dier genler; jeolojik zaman iinde ayn rmakta yzen dier genlerdir.

37

2. B L M T M AFRKA VE T O R U N L A R I

ou zaman, bilimin modern balang mitimizden baka bir ey olmadn sylemek akllca bir yaklam saylr. Yahudilerin Adem ve Havvas, Smerlerin Marduk ve Glgam, Yunanllarn Zeus'u ve Olimposlular, Nordik halklarn Valhalla'lar vard. Kimi akll insanlar, evrim, tanrlar ve epik kahramanlarn ne daha iyi ne daha kt, ne daha doru ne daha yanl olan modern edeerlerinden baka nedir, derler. Kltrel grecelik ad verilen, moda olmu bir salon felsefesinin en ar biimi, bilimin gerei kabile mitlerinden daha fazla bildiini iddia edemeyeceini sylyor; bilim modern Batl ka bilemizin tercih ettii mitolojiden te bir ey deildir. Bir keresinde bir antropolog meslekta beni kkrtarak, konuyu son derece yaln bir ekilde belirtmeme neden olmutu: "Ayn, gkyzne atlm, aalarn stnde, uzanlamayacak bir yerde asl eski bir sukaba olduuna inanan bir kabile bulunduunu varsayn. Gerekten de bizim bilimsel g e r e i m i z i n ayn yaklak eyrek milyon mil uzaklkta bulunduu ve apnn Yerkre'nin apnn drtte biri kadar olduu gereinin hu kabilenin sukabandan daha doru olmadn m iddia ediyorsunuz?" Antropolog, "Evet," dedi. "Biz yalnzca, dnyay bilimsel ekilde gren bir kltrde yetitirildik. Onlar ise, dnyay baka bir ekilde gren bir kltrde yetitirildiler. ki sekil de birbirinden daha doru deil." Bana yerden 10.000 metre irtifada kltrel grecelie ina nan birini gsterin, ben de size ikiyzl birini gstereyim. Bilimsel ilkelere gre yaplan uaklar alr. Havada kalr ve sizi

39

setiiniz gzergha gtrrler. Vahi orman dzlklerindeki kargo kltlerinin uyduruk uaklar ya da Ikarus'un balmumundan kanatlar gibi, kabilesel ya da mitolojik spesifikasyonlara gre yaplm uaklar ise gtrmez.* Uluslararas bir antropologlar ya da edebiyat eletirmenleri kongresine uuyorsanz, oraya ulamanzn srl bir tarlaya dmemenizin nedeni, Batl bilimsel eitim alm pek ok mhendisin toplama-karmalarn doru yapmalardr. Ayn, bir milyon mil tede, Yerkre'nin etrafnda dndne dair salam kantlara dayanan, Bat'da tasarlanm bilgisayarlar ve roketleri kullanan Batl bilim, insanlar ayn yzeyine ulatrmay baarmtr. Ayn, aalarn hemen stnde olduuna inanan kabile bilimi ise, aya ancak dlerinde ulaabilir. Halka ak seminerlerimin neredeyse tmnde izleyicilerden biri ayaa kalkp, antropolog arkadamn sylediklerine benzer bir ey sylyor ve szleri genellikle onaylayan ba sallamalarla karlanyor. Balarn sallayanlar hi kukusuz kendilerini iyi, liberal ve rklk kart kiiler olarak gryorlar, insanlar balarn aa yukar sallamaya tevik edecek bir baka lafla daha karlaacamza emin olabilirsiniz: "Evrim dnceniz sonuta gelip inanca dayanyor ve dolaysyla, baka birisinin Cennet'e duyduu inantan daha iyi deil." Her kabilenin kendi balang miti evrene, yaama ve insanla aklama getiren yks vardr. Bilim bir adan, en
(*) Bu gl savunuyu ilk kez bakl kullanmyorum ve bunun tam anlamyla, sukave

alm a arkada m gibi dnen kiileri bakalar da inanlarn; inanlarnn biiminin, bu

hedef aldn vurgulamalym. alar tamamen farkl gre

Kendilerine kltrel greceliki diyen, am a bak son derece mantkl olan baka bir kltr dier ve alrsanz, kendi

vardr. Onlar iin kltrel grecelik, kltrnze grmeniz yorumlama ya her ise aba Kltrel Kltrn inanlarnn gerekir. biimin fazla

anlayamayacan z

anlamna gelir. balanmda zgn; benini

birini, kltrn

greceliin bu mantkl Mantkl grecelikiler

eletirdiim daha

bunun ar, am a tehlikeli d e re c e de yaygn ahma ka gstermelidirler.

bir sapknlk olduunu sanyorum. uzaklamay a

trden

40

azndan modern toplumumuzun eitimli kesimi iin, bunun gerekten de bir edeerini sunuyor. Hatta bilim, bir din olarak tanmlanabilir ve ben de, bilimin din eitimi dersleri iin uygun bir mfredat konusu olabilecei hakknda ksa bir tez yaynlamtm.* (ingiltere'de din eitimi ders mfredatnn zorunlu bir parasdr; ABD'de ise tam tersine, birbirleriyle uyumsuz ok sayda inantan herhangi birini rencide etme korkusuyla, yasaklanmtr.) Bilimin dinle ortak bir iddias vardr: Kkenlerle, yaamn doasyla ve evrenle ilgili derin sorulan yantlayabilmek. Ama benzerlik burada sona erer. Bilimsel inanlar delillerle desteklenir ve bunlarla bir sonu elde edilir. Mitler ve inanlar ise delillerle desteklenmez ve bir sonuca gtrmez. Tm balang mitleri arasnda, Yahudilerin Cennet Bahe si yks kltrmzde ylesine yer etmitir ki, atalarmz hakknda nemli bir bilimsel kuram olan, "Afrikal Havva" kuramna adn vermitir. Bu blm, ksmen DNA rma benzetmesini gelitirmemi salayaca iin, ama ayrca bilimsel bir hipotez olarak Afrikal Havva'y Cennet Bahesi'nin efsanevi ilk kadnyla karlatrmak amacyla, ona adyorum. Eer baarl olursam, gerei efsaneden daha ilgin ve belki de daha iirsel bulacaksnz, ie, saf bir uslamlama altrmasyla balyoruz. Konuyla ilgisi birazdan anlalacak. ki ebeveyniniz, drt byk ebeveyniniz, sekiz byk byk ebeveyniniz vb. var. Her kuakta ata says iki katna kar. G kuak geriye gittiinizde, ata says 2'nin g kez kendisiyle arplmasna eit olur: 2 ss g (2*). Ancak daha koltuumuzdan kalkmadan, bunun byle olamayacan anlayabiliriz. Kendimizi ikna etmek iin biraz geriye rnein, neredeyse lam iki bin yl ncesine, isa'nn zamanna gitmeliyiz. Yzyl bana drt kuak yani, insanlarn ortalama yirmi be yanl* ) The Spectator (Londra , 6 Austos 1994) .

41

da rediklerini varsayarsak, iki bin yl yalnzca seksen kuaa denk gelir. Gerek rakam byk olaslkla bundan yksektir (yakn zamanlara dek, pek ok kadn ok gen yata doum yapyordu), ama bu yalnzca oturduumuz yerden yaptmz bir hesaptr ve belirttiimiz noktada bu tr ayrntlar gz nnde bulundurulmamtr. iki, 80 kez kendisiyle arpldnda rktc bir say verir: 1 ve ardndan 24 sfr (10 21 ), yani bir trilyon kere trilyon, isa'nn ada olan milyon kere milyon kere milyon kere milyon atanz vard; tabii, benim de! Ama o dnemde dnyann toplam nfusu, bizim imdi hesapladmz ata saysnn ok kk bir blmnn bir kesiri kadard. Kesinlikle bir hata yaptk, ama nerede? Hesabmz doru. Tek hatamz, saynn her kuakta ikiye katlandn varsaymamzd. Aslnda, kuzenlerin birbirleriyle evlendiklerini unuttuk. Hepimizin sekiz byk bykebeveyni olduunu varsaydm. Ama birinci dereceden kuzenlerin yapt evlilikten doan ocuun yalnzca alt byk byk ebeveyni vardr, nk kuzenlerin ortak bykebeveynleri iki ayr yoldan ocuklarn byk byk ebeveynleridir. "Ne olmu yani?" diye sorabilirsiniz, insanlar arada bir kuzenleriyle evlenirler (Charles Darwin'in kars Emma Wedgwood birinci dereceden kuzeniydi); ama bu kesinlikle fark yaratacak kadar sk olmaz, deil mi? Hayr efendim, o kadar sk oluyor ite; nk ele aldmz adan "kuzen" ikinci, beinci, on altnc vb. dereceden kuzenleri de kapsyor. Bu derece uzak kuzenleri de hesaba katarsanz, her evlilik, kuzenler arasnda bir evliliktir. Kimi zaman birilerinin Kralie'nin uzaktan kuzeni olmakla vndklerini duyarsnz, ama bu kiiler gereksiz yere vnmektedirler, nk h e p i m i z , geriye dnp izlenmesi mmkn olandan ok daha fazla yoldan, Kralie'nin ve dier herkesin uzak kuzenleriyiz. Kraliyet aileleri ve aristokratlarn tek zellii, onlarn bu geriye dnk izleme iini aka yapabilmeleridir. Siyasal muhalifi, un42

vanna satatnda on drdnc Home Kontu nun dedii gibi, "Bence biraz dnldnde, Mr. Wilson da, on drdnc Mr. Wilson'dr." Szn ksas, birbirimizin sandmzdan ok daha yakn ku zenleriyiz ve basit hesaplamalarn dndrdnden ok daha az atamz var. Bu konudaki fikrini anlamak amacyla bir rencimden, benimle en yakn tarihteki ortak atasnn ne zaman yaam olabileceine dair iyi bir tahminde bulunmasn istedim. Yzme dik dik bakarak, bir an bile duraksamadan, yava bir kyl aksanyla, "insans maymunlara dek gider," dedi. Balanabilir bir sezgisel sray, ama yaklak olarak % 1 0 . 0 0 0 yanl! Bu yant, milyonlarca ylla llen bir ayrl dndryor. Aslnda en yakn ortak atamz sadece birka yzyl nce, byk olaslkla Fatih William'dan ok sonra yaamt. Dahas, ayn anda pek ok deiik yoldan kuzen olduumuza hi kuku yoktu. Bizim hatal ekilde iirilmi ata says hesabmza yol aan slale modeli srekli dallanp budaklanan bir soyaacyd. Tersine evrildiinde, zrriyetimizin yine ayn derecede yanl bir aa modeli ortaya kar. Tipik bir bireyin iki ocuu, drt torunu, sekiz torunun torunu vb. vardr ve bylece, birka yzyl sonrasnda trilyonlarca torun gibi olanaksz bir sayya ulalr. Bir nceki blmde tanttmz gen rma, ok daha gereki bir slale ve zrriyet modelidir. Irman kylar arasnda genim, zaman iinde srekli akan bir akarsu oluturur. Genler rmak boyunca kesitike, akntlar ayrlp birleir. Irmak boyunca aralkl olarak eitli noktalardan birer kova su aln. Kovadaki molekl iftleri daha nce, rmak boyunca ilerlerken belirli aralklarla yolda olmulardr ve yeniden olacaklardr. Ayrca, gemite birbirlerinden byk oranda ayrlmlardr ve yine ayrlacaklardr. Temas noktalarn bulmak zordur; ama bu temaslarn olduuna matematiksel adan emin olabiliriz; belli
43

bir noktada iki gen arasnda temas yoksa , rman her iki ynnde de fazla uzaa gitmeden birbirleriyle temas edeceklerin den matematiksel olarak emin olabiliriz . Kocanzn kuzenlerinden olduunuzu bilemeyebilirsiniz ama istatistiksel olarak, onun sosuyla birletiiniz yere ulamak ii fazla geriye gitmenize gerek kalmayabilir. Ters yne, gelecee doru baktmzda da, kocanzla ya da karnzla ortak toruna sahip olma ansnz elbette yksek grnr. Ama burada , ok daha dikkat ekici bir fikir var. Byk bir insan grubuyla birlikte olduunuzda szgelimi bir konser salonunda ya da futbol manda izleyicilere bakn ve yle dnn: Uzak gelecekte torunlarnz olacaksa , bu konser salonunda ya da stadyumda , byk olaslkla gelecek teki torunlarnzn ortak atalar olarak el ska bileceiniz insanlar vardr. Ayn ocuklarn ortak byk ebeveynleri genellikle, ortak ata olduklarn bilirler ve bu, kiisel olarak pek iyi anlaamasalar da, onlara belli bir yaknlk duygusu verir. Bir birlerine bakp yle diye bilirler: "Evet, onu pek sevmiyor um, ama ortak torunumuzda onun DNA's benim DNA'mla birleti ve gelecekte, ikimiz de dnyadan ayrldktan ok sonra, ortak zrriyetimiz olacan umabiliriz . Bu elbette aramzda bir ba yaratr." Ama benim sylemek istediim u: Uzak gelecek te zrriyet iniz olacaksa, konserdeki ya da mataki tamamen ya banc kiilerden bazlar byk olaslkla sizinle ortak atalar olacaktr. Topluluu gzden geirip, erkek ya da dii, hangi bireylerin kaderinde sizinle ayn torunlar paylamak olduu ve hangilerinin de olmad konusunda speklasyonlarda buluna bilirsiniz . Siz ve ben, kim olursanz olun, renginiz ve cinsi yetiniz ne olursa olsun, ortak atalar olabiliriz. Sizin DNA'nzn kaderinde, benim DNA'mla birlemek olabilir. Selamlar!
imdi , bir zaman makinesinde geriye , belki Romann Koliseum denilen arenasndaki bir kalabala, ya da daha geriye ,

44

Ur kentindeki bir pazara, ya da daha da gerilere gittiimizi varsayalm. Modern konser salonu ya da stadyumu hayal ederken yaptmz gibi, kalabal inceleyin. oktan lm olan bu bireyleri yalnzca iki kategoriye ayrabileceinizi fark edeceksiniz: Atalarnz olanlar ve olmayanlar. Bu yeterince ak grnyor, ama imdi ok nemli bir geree geliyoruz. Zaman makineniz sizi yeterince geriye gtrmse, karlatnz bireyleri, 1995'te yaayan tm insanlarn atas olanlar ve 1995'te yaayan hi kimsenin atas olmayanlar olarak ikiye ayrabilirsiniz. Aras yoktur. Zaman makinenizden ktnzda grdnz her birey ya evrensel bir insan atasdr, ya da kimsenin atas deildir. Bu artc bir dnce, ama kantlanmas son derece kolay. Yapmanz gereken tek ey, zihinsel zaman makinenizi gln gelecek kadar uzun bir zaman ncesine gtrmek: rnein, atalarmzn saakyzgeli ve cierli, sudan kp ikiyaaylya dnen balklar olduu, yz elli milyon yl ncesine. Belli bir balk benim atamsa, sizin de atanz olmamas mmkn deildir. Eer olmasayd, bu, size ulaan soyla bana ulaan soyun birbirlerinden habersiz ve bamsz olarak balklan ikiyaaylya, srngene, memeliye, primata, insans maymuna ve insangile evrimleerek, en sonunda birbirimizle konuabileceimiz, ve kar cinsten bireylersek, eleebileceimiz denli benzer hale geldikleri anlamna gelirdi. Sizin ve benim iin geerli olan bir ey, her insan ifti iin geerlidir. Zamanda yeterince eskiye gittiimizde karlaacamz her bireyin ya hepimizin atas olmas, ya da hibirimizin atas olmamas gerektiini kantladk. Ama yeterince eski, ne denli eski bir zamandr ki? Saakyzgeli balklara dek gitmemize elbette gerek yok, bu reductio ad absrdm* idi ama 1995'te
*) Aksinin yalan olduunu kantlama suretiyle bir fikrin doruluunu gsterme. (.N)

45

yaayan her insann evrensel atasna ulamak iin ne denli eskilere gitmeliyiz? Bu ok daha zor bir soru ve imdi bu konuyu ele almak istiyorum. Bu soruya oturduumuz yerden yant bu lamayz. Gerek bilgiye, belirli gereklerin somut dnyasndan lmlere ihtiyacmz var. Darwin'in yirminci yzyldaki en byk halefi ve modern istatistiin babas olarak grlebilecek, ingiliz genetikbilimci ve matematiki Sir Ronald Fisher 1930'da yle demiti:
Tm insanln, son bin yl hari, tamamen ayn atalara sahip olmasn nleyen tek ey, farkl rklar arasndaki cinsel birlemenin nndeki corafi ve dier engellerdi. Son 500 yln tesinde, ayn ulusun yelerinin atalar pek az fark gsterebilirler; 2 0 0 0 yldan sonra geriye yalnzca uzak etnografik rklar arasndaki farklar kalr; bunlar... gerekten de son derece es ki olabilir; ama bu ancak, ayr gruplar arasnda uzun dnemler boyunca neredeyse hi kan yaylmas olmamas durumun da mmkndr.

Irmak benzetmemiz asndan bakacak olursak, Fisher aslnda, corafi olarak birlemi bir rkn tm yelerinin genlerinin ayn rmakta akt gereinden yararlanyor. Ama i onun asl rakamlarna be yz yl, iki bin yl, farkl rklarn birbirlerinden ayrldklar antik zamana geldiinde, Fisher herhalde manta dayanarak tahminde bulunmu olmalyd. O dnemde konuyla ilgili gerekler bilinmiyordu. Gnmzdeyse, molekler biyoloji devrimi sayesinde, bilgi zenginliinden ne yapacamz bilmiyoruz. Karizmatik Afrikal Havva'y bize, molekler biyoloji sundu. Saysal rmak, kullanlan tek eretileme olmamtr. Her birimizdeki DNA'y, ailenin Kutsal Kitabna benzetmek cazip geliyor. DNA, bir nceki blmde de grdmz gibi, drt harfli bir alfabeyle yazlm, ok uzun bir metindir. Harfler byk bir zenle atalarmzdan, yalnzca atalarmzdan ve ok
46

uzak atalar sz konusu olduunda bile, olaanst bir sadakatle kopyalanmtr. Deiik insanlarda korunmu metinleri karlatrarak kuzenlik balarn yeniden kurmak ve ortak bir ataya ulamak mmkn olmal. DNA'larnn ayrlmak iin daha fazla zaman bulduu uzak kuzenlerde szgelimi, Norvelilerle Avustralya aborijinlerinde daha ok sayda szck fark olmal. Akademisyenler farkl kutsal metinlerin farkl nshalar zerinde bu tr bir alma yapyorlar. Ne yazk ki, DNA arivleri rneinde beklenmedik bir tuzak var: Seks. Seks, arivcinin kbusudur. Ata metinlerin, arada bir grlen kanlmaz hatalar hari bozulmadan kalmasn enerjik ve keyfi biimde engeller, delilleri bulandrr ve yok eder. Bir fil bile zccaciye dkknnda, seksin DNA arivlerine verdii denli zarar veremez. Kutsal metin almalarnda buna benzer bir ey yoktur. Evet, diyelim ki Hazreti Sleyman'n arks'nn kkenlerini bulmaya alan bir akademisyen, metnin lam grnd gibi olmadnn farkndadr. ark'da tuhaf ekilde dalm pasajlar vardr ve bu da aslnda, aralarndan yalnzca bazlar erotik olan, pek ok farkl iir paralarnn bir araya getirildiini dndrr. arkda, zellikle de eviride hatalar mutasyonlar vardr. "Bize balan bozan tilkileri, kk tilkileri getir" dizesi, bir mr boyunca tekrarlanmakla, daha doru olan "Bizim iin meyve yarasalarn, kk meyve yarasalarn yakala..." dizesinde olmayan kendine zg unutulmaz bir cazibe kazanmasna karn, yanl bir eviridir: nk, bakn ki k geti, yamur bitti gitti. Yeryznde iekler beliriyor; kularn akma zaman geldi ve topraklar mzda kaplumbaann sesi duyuluyor. iir ylesine byleyici ki, burada da kuku duyulamayarak bir mutasyon olduunu belirterek bozmaktan ekmiyorum. Modern evirilerde doru ama ar bir ekilde yapld gibi,

47

"kaplumbaa"dan sonra araya tekrar "gvercin" konulduunda ahenk kyor. Ama bunlar, metinler binlerce baslmak ya da yksek teknoloji rn bilgisayar disklerine kaydedilmek yerine, ender bulunan ve hassas papirsten lml yazclar tarafndan tekrar tekrar kopyalandnda, kanlmaz olarak grlen hafif bozulmalar, kk hatalardr. Ama imdi, sahneye seksi de karalm. (Hayr, benim kas tettiim anlamda, arklar arksna seks girmiyor.) Benim kastettiim anlamda seks, bir belgenin yarsnn rasgele seilmi paralar halinde yrtlp, baka bir belgenin tamamlayc olarak paralanm yarsyla bunun kartrlmas demek. Ne denli inanlmaz hatta, barbarca grnrse grnsn, bir seks hcresi retildiinde olan ey budur, rnein, bir erkek sperma hcresi rettiinde, babasndan ald kromozomlar annesinden ald kromozomlarla iftleir ve bunlarn byk blm yer deitirir. ocuun kromozomlar, uzak atalarna dek byk ebeveynlerinin kromozomlarnn, geri dnlmez ekilde kartrlm bir bileimidir. Eski metinlerdeki harfler, belki de szckler, kuaklar boyunca bozulmadan varln koruyabilir. Ama blmler, sayfalar, hatta paragraflar yrtlr ve ylesine acmasz bir verimlilikle yeniden biraraya getirilir ki, tarihin izini srme asndan neredeyse yararszdrlar. Atalarn tarihi sz konusu olduunda seks byk bir rtbas etme vakasdr. Seksi sahne dna kardmzda, tarihi yeniden kurmak iin DNA arivlerini kullanabiliriz. Buna iki nemli rnek dnebiliyorum. Bunlardan biri olan Afrikal Havva'y ileride ele alacam. kinci rnek ise, trler iindeki ilikilerden ok, trler arasndaki ilikilere baklarak daha uzak atalarn saptanmasdr. nceki blmde de grdmz gibi, cinsel karma yalnzca trler iinde gerekleir. Bir ebeveynsel trden bir yavru tr filiz verdiinde, gen rma iki kola ayrlr. Yeterli bir

sre boyunca birbirlerinden ayrldktan sonra her rmaktaki cinsel karma genetik arivciye engel olmak bir yana, aslnda trler arasndaki atalk ve kuzenlik ilikilerinin yeniden kurulmasna yardm eder. Seks yalnzca, tr ii kuzenlikler sz konusu olduunda delilleri bulandrr. Trler aras kuzenlik sz konusu olduunda seks bize yardm eder, nk otomatik olacak, her bireyin btn trn iyi bir genetik rnei olmasn salama eilimindedir, iyice karm bir rmaktan hangi kova dolusu suyu ektiiniz nemli deildir; ektiiniz su, o rman suyunu temsil edecektir. Farkl trlerin temsilcilerinden alnan DNA metinleri byk bir baaryla, harfi harfine karlatrlarak trlerin soyaalar karlmtr. nemli bir dnce okuluna gre, dallanma noktalarn tarihlendirmek bile mmkndr. Bu frsat, ne kadar tartmal olsa da, bir "molekler saat" kavramndan kaynaklanyor: Genetik metnin bir blgesindeki mutasyonlarn milyon yl bana sabit bir hzda gerekletii varsaymndan. Molekler saat hipotezine birazdan dneceiz. Genlerimizdeki, sitokrom c diye adlandrlan proteini tanmlayan "paragraf," 339 harfliktir, insan sitokrom c'sini uzak saylabilecek kuzenlerimiz olan atlarn sitokrom c'sinden on iki harf deiiklii ayrr, insanlar (olduka yakn kuzenlerimiz) maymunlardan yalnzca bir sitokrom c harfi deiiklii, atlar (ok yakn kuzenleri) eeklerden bir harf deiiklii ve atlar (daha uzak kuzenleri) domuzlardan harf deiiklii ayrr. nsanlar mayadan krk drt harf deiiklii ayrr ve domuzlar mayadan ayran harf says da ayndr. Bu saylarn ayn olmas artc deildir; geriye doru izlediimizde, insanlara ulaan rman domuzlara ulaan rmakla; insan ve domuzlarn ortak rmaklarnn mayaya ulaan rmakla birlemesinden ok daha yakn bir zamanda birletikleri grlr. Ancak, bu saylarda kk bir sorun vardr. Atlar mayadan ayran sitokrom c'deki

Cennetten Akan Irmak, V: 4

49

deien harf says krk be deil, krk altdr. Bu, domuzlarn mayayla atlara gre daha yakn akraba olduklar anlamna gelmez. Tm omurgallar ve aslnda tm hayvanlar gibi, mayaya tamamen eit yaknlktadrlar. Belki de domuzlarla paylatklar yakn saylabilecek atann zamanndan bu yana, atlara ulaan soy izgisine fazladan bir deiiklik szmtr. Bu nemli deildir. Genel olarak, iki canly birbirinden ayran sitokrom c harfi deiikliklerinin says, hemen hemen evrim aacnn dallanma modeliyle ilgili nceki fikirlerden bekleyebileceimiz kadardr. Belirtildii gibi, molekler saat kuramna gre, belli bir me tin parasnn milyon yl bana deiim hz sabit saylr. Atlar mayadan ayran krk alt sitokrom c harfi deiikliinden, yaklak yarsnn ortak atadan modern atlara, yaklak yarsnn da ortak atadan modern mayaya giden evrim srasnda olutuu varsaylr (anlalan, iki evrim yolu da tamamen ayn milyon yllk srede katedilmitir). ilk bata bu artc bir varsaym gibi grnyor. Ne de olsa, ortak atann attan ok mayaya benzemesi olasl yksektir. Burada, nde gelen Japon genetikisi Motoo Kimura'nn ilk kez savunduu gnlerden bu yana git tike daha yaygn kabul gren; genetik metinlerin byk bl mnn metnin anlam etkilenmeden serbeste deiebilecei varsaymyla bir uzlamaya varyoruz. Basl bir cmlede karakter tipini deitirerek iyi bir benzet me yapabiliriz. "At bir memelidir." " Maya bir mantardr." Her szck baka bir fontla baslm olsa da, bu cmlelerin anlam son derece aktr. Milyonlarca yl getike, molekler saat, anlamsz font deiikliklerine edeer bir ekilde ilerler. Doal seime tbi olan ve bir atla maya arasndaki fark cmlelerin anlamndaki deiiklii tanmlayan deiiklikler buzdann ucudur. Kimi molekllerin saat hzlar dierlerinden daha hzldr.

50

Sitokrom c, grece yava evrimlesin Her yirmi be milyon ylda yaklak bir harf deiir. Bunun nedeni byk olaslkla, sitokrom c'nin bir organizmann varkalm asndan tad hayat nemin, organizmann ayrntl ekline kritik lde bal olmasdr. eklin kritik nem tad bir moleklde, doal se im ou deiime izin vermez. Dier proteinler de, (rnein fibrinopeptidler) nemli olmakla birlikte, pek ok deiken organizma biiminde ayn ekilde iyi alrlar. Fibrinopeptidler kan phtlamasnda kullanlr ve bunlarn phtlatrma zellik lerine zarar vermeden neredeyse tm ayrntlarn deitirebilirsiniz. Bu proteinlerde mutasyon hz yaklak olarak her alt yz bin ylda bir deiikliktir; bu, sitokrom c'ninkinin krk katndan daha hzl bir orandr. Bu nedenle fibrinopeptidler, daha yakn atalk ilikilerini rnein, memeliler iindeki atalk ilikilerini yeniden kurmakta yararl olmakla birlikte, eski atalk ilikilerini yeniden kurmakta ie yaramazlar. Beher milyon yl bana kendilerine zg bir hzda deien ve her biri bamsz olarak soyaalarnn oluturulmasnda kullanlabilen yzlerce farkl protein vardr. Bunlarn hepsi yaklak olarak ayn soyaacn verir; bu ise, evrim kuramn dorulamak iin delil gerekseydi, olduka iyi bir delil olurdu. Bu tartmaya, cinsel karmann tarihsel sicili altst ettii grnden yola karak girdik. Seksin etkilerinden kaabilmek iin iki yol ayrdettik. Seksin trler arasnda genleri kartrmad gereinden hareket ederek, bunlardan birini incele dik. Bu da bize, fark edilir ekilde insan olmamzdan ok uzun sre nce yaam atalarmzn uzak soyaalarm yeniden kurmak iin DNA dizinlerini kullanma olanan vermektedir. Ancak bu denli geriye gittiimizde, biz insanlarn zaten kesinlikle ayn ve tek bireyden geldiimizi daha nce kabul etmitik. Dier tm insanlarla soyda olduumuz iddiasn ne kadar yaknlara dek srdrebileceimizi bulmak istiyorduk. Bunu kefet51

mek iinse, farkl bir DNA kantna bavurmalyz. Afrikal Havva, ykmze ite bu noktada katlyor. Afrikal Havva'ya kimi zaman, Mitokondriyal Havva da denir. Mitokondriler her bir hcremizde binlercesi kaynaan kk, pastil eklinde gvdelerdir. Temelde ileri botur, ama zarms tabakalardan oluan karmak bir i yaplar vardr. Bu zarlarn sunduu alan, mitokondrinin d grnne baktnzda dneceinizden ok daha byktr ve kullanlr. Zarlar bir kimya fabrikasnn daha dorusu, bir enerji istasyonunun retim hatlardr. Zarlar boyunca dikkatle kontrol edilen bir zincirleme tepkime srer; insan elinden kma herhangi bir kimya fabrikasndakinden daha fazla aama ieren zincirleme bir tepkimedir bu. Sonuta, besin molekllerinden gelen enerji, kontroll aamalarla serbest braklr ve daha sonra bedenin herhangi bir yerinde, gerektiinde yaklmak zere yeniden kullanlabilir bir biimde depolanr. Mitokondrilerimiz olmasa, annda lrdk. Mitokondrilerin ilevi budur; ama biz daha ok, nereden geldikleriyle ilgileneceiz. Evrimin kadim tarihinde, bunlar balangta bakteriydiler. Bu, Amherst'teki Massachusetts Universitesi'nden Lynn Margulis'in cesurca savunduu ve balangta kabul edilen doktrinlere aykr grlp, sonradan isteksiz bir ilgi uyandran, gnmzde ise neredeyse evrensel olarak onaylanan nemli bir kuramdr, iki milyar yl nce, mitokondrilerin uzak atalar serbest yaayan bakterilerdi. Farkl trlerdeki baka bakterilerle birlikte daha byk hcrelerin iine yerletiler. Sonuta ortaya kan ("prokaryotik") bakteri topluluu, bizim kendimize ait grdmz byk ("karyotik") hcreye dnt. Her birimiz, birbirine baml yz milyon kere milyon karyotik hcreden oluan bir topluluuz. Bu hcrelerin her biri, zel olarak evcilletirilmi binlerce bakteriden oluan bir topluluktur. Bu bakteri topluluu, tamamen hcre52

nin iine hapse dilmi olarak, bakterilere zg ekil de oalr. Tek bir insan bedenindeki mitokondriler u uca dizildiinde oluacak kuan dnyann etrafn bir kez deil , iki bin kez saraca hesaplanmtr. Tek bir hayvan ya da bitki , tpk bir tropikal yamur orman gibi, etkileimli katmanlar halinde paketlenmi byk bir topluluklar topluluudur. Yamur ormannn kendisi de belki on milyon organizma trnn barnd bir topluluktur; her trn her bireysel yesi ise, evcilletirilmi bakteri topluluklarndan oluan bir topluluktur. Dr. Margulis'in balang kuramnn da kapal bir bakteri bahesi olarak hcre tek zellii, Cennet Bahesi yksnden daha esinlendirici, daha heyecan verici ve daha cokulu olmas deildir. Neredeyse kesinlikle doru olmak gibi bir stnl daha vardr. ou biyolog gibi imdi ben de Margulis kuramnn doru olduunu varsayyor ve belirli bir anlamn izlemek iin bu blmde deiniyorum : Mitokondrilerin , dier bakteriler deki gibi tek bir halka kromozomla snrlanm olan kendi DNA'lar vardr. imdi de , btn bunlarn vard noktaya dein elim : Mitokondriyal D N A hibir cinsel karm a katlmaz, ne bedenin ana "ekirdeksel" DNA'syla birleir, ne de dier mitokondrilerin DNA'syla . Pek ok bakteri gibi mitokondriler de yalnzca blnerek oalr. Bir mitokondri iki yavru mitokondriye blndnde her yavru arada bir grlen mutasyonlar hari ilk kromozomun tam bir kopyasn alr. imdi , uzun mesafeli soybilimci asndan bu kuramn gzelliini gryorsunuz. Allm DNA metinlerimiz sz konusu olduunda her kuakta seksin delilleri bulandrdn , anne ve babann soy izgilerinden gelen katklar kartrdn bulguladk . Mitokondriyal DNA ise, ok kr bekrdr. Mitokondrilerimizi yalnzca annemizden alrz . Sperma birka taneden fazla mitokondri tayamayacak kadar kktr;
53

yumurtaya doru yzerken kuyruklarna hareket gc verecek enerjiyi salamaya yetecek kadar mitokondrileri vardr ve bunlar da dllenme srasnda, sperma ba yumurtann iine ekildiinde, kuyrukla birlikte atlr. Yumurta ise spermaya kyasla ok daha byktr ve svyla dolu muazzam i ksmnda zengin bir mitokondri kltr vardr. Bu kltr ocuun bedenine tohum verir. Yani, erkek de olsanz, kadn da olsanz, tm mitokondrileriniz annenizin mitokondrilerinin balangta alanmasndan kaynaklanr. Erkek de olsanz, kadn da olsanz, mitokondrilerinizin tamam anneannenizin mitokondrilerinden gelmitir. Babanzdan, bykbabalarnzdan, babaannenizden deil. Mitokondriler, drt byk ebeveyninizin her birinden, sekiz byk byk ebeveyninizin her birinden vb. gelme olasl ayn olan ana ekirdek DNA'nn kirletmedii, gemiin bamsz bir kaydn oluturur. Mitokondriyal DNA kirlenmemitir, ama mutasyona kopyalamadaki rastgele hatalara kar bakl deildir. Aslnda, (tm bakterilerde olduu gibi) bizim hcrelerimizin alar boyunca gelitirdii incelikli hata dzeltme mekanizmas olmad iin, "kendi" DNA'mzdan ok daha yksek bir hzla mutasyon geirir. Sizin mitokondriyal DNA'nzla benimki arasnda birka fark olacaktr ve bu fark says da, atalarmzn ne kadar zaman nce ayrldn gsterecektir. Atalarmzn herhangi birini deil, yalnzca dii dii dii... soy izgisindeki atalarmzn. Anneniz safkan yerli Avustralyal, ya da safkan inli, ya da safkan bir Kalahari'li !Kung San ise, sizin mitokondriyal DNA'nzla benimki arasnda olduka byk bir fark grlecektir. Babanzn kim olduu hi nemli deildir: Mitokondrileriniz asndan, bir ngiliz lordu ya da Siyu efi olmas hi nem tamaz. Ayn durum, tm erkek atalarnz iin de geerlidir. Demek ki, aile yadigr Kutsal Kitap cildiyle birlikte kuaktan kuaa geen, ama yalnzca dii soy izgisinden gelmek gi-

54

bi byk bir erdemi bulunan ayr bir mitokondriyal Apokrifa* vardr. Bu cinsiyeti bir saptama deildir; yalnzca erkek izgi sinden gelse de ayn derecede yararl olacakt. Erdemi, bozul mam, her kuakta kesilip biilip yeniden birletirilmemi ol masndadr. DNA soybilimcileri olarak bizlerin her iki cinsiyet ten deil, yalnzca birinden gelen tutarl bir soy balantsna ihtiyacmz var. Soyad gibi, yalnzca erkek soy izgisinden gelen Y kromozomu da kuramsal olarak ayn derecede ie yarayabilirdi, ama yararl olamayacak denli az bilgi tayor. Mitokondriyal Apokrifa ise bir trn iindeki ortak atalarn tarihlerini saptamak iin idealdir. Berkeley'den (California) mteveffa Allan Wilson'la balantl bir aratrmaclar grubu almalarnda mitokondriyal DNA'dan yararlanmtr. 1980'lerde Wilson ve alma arkadalar dnyann drt bir yanndan 135 yaayan kadndaki dizinleri rneklediler. Aralarnda Avustralya aborijinleri, Yeni Gine dallar, yerli Amerikallar, Avrupallar, inliler ve Afrika'daki eitli halklarn temsilcileri bulunan kadnlarn her birini dier her bir kadndan ayran harf deiiklii saylarna baktlar. Bu verileri bir bilgisayara ykleyip, bulabilecei en "cimri" soyaacn karmasn istediler. Burada"cimrilik"; rastlant olasln nceden kabul etme gereksinimini mmkn olduunca ortadan kaldrmak anlamna geliyor. Bu da biraz aklama gerektiriyor. Atlar, domuzlar ve maya hakkndaki tartmamz ve sitokrom c harf dizinleriyle ilgili analizimizi dnn. Atlarn domuzlardan yalnzca , domuzlarn mayadan krk be ve atlarn mayadan krk alt harfle ayrldn hatrlayacaksnz. Kuramsal olarak, atlarla domuzlar birbirlerine grece yakn bir ortak atayla bal olduklarndan, mayadan tamamen ayn uzak(*) Ap ocryp ha : Eski Ahit' e bal olup branice metinleri bulunmad iin bul edilen birtakm kitaplar. (.N) her kese Kutsal Kitap' n metnine dahil edilmeyen ve baz kiliselerce kutsal ka

55

lkta olmalar gerektiini sylemitik. Krk bele krk alt ara sndaki fark bir anormallik, ideal bir dnyada olmamas gereken bir eydir. Atlara giden yolda gerekleen fazladan bir mutasyona ya da domuzlara giden yolda gerekleen bir ters mutasyona bal olabilir. imdi, bu fikir aslnda ne denli anlamsz olursa olsun, domuzlarn atlardan ok mayaya yakn olduklarn dnmek kuramsal adan akla yakndr. Domuzlarn ve atlarn birbirlerine yakn benzerliklerini (sitokrom c metinleri yalnzca harf deiiklii gsterir ve bedenleri temelde neredeyse ayn memeli modeline gre yaplanmtr) byk bir rastlant sonucu gelitirmi olmalar kuramsal adan mmkndr. Buna inanmaymzn nedeni, domuzlarn atlara benzer ynlerinin, mayalara benzer ynlerinden ok daha fazla olmasdr. Evet, domuzlarn atlardan ok mayalara yakn grnmelerini salayan tek bir DNA harfi vardr, ama ters yndeki milyonlarca benzerlik bunu bastrr. Burada bir "cimrilik" tezi vardr. Domuzlarn atlara yakn olduklarn varsaydmzda yalnzca bir rastlantsal benzerlii kabul etmemiz gerekir. Domuzlarn mayaya yakn olduunu varsaymaya kalktmzda ise, gereki olmayacak derecede ok benzerliin birbirinden bamsz ve rastlantsal olarak edinildiini kabul etmemiz gerekir. At, domuz ve maya rneklerinde cimrilik tezi kuku duyulamayacak denli baskndr. Ama farkl insan rklarnn mitokondriyal DNA'snda, benzerlikler konusunda baskn olan bir ey yoktur. Cimrilik tezleri hl geerlidir, ama bunlar byk, rtc tezler deil, kk, niceliksel savunulardr. Bilgisayarn kuramsal olarak yapmas gereken udur: 135 kadnla ilgili tm olas soyaalarnn bir listesini yapmak. Ardndan, bu olas soyaalar kmesini inceler ve en cimri olann yani, rastlantsal benzerlik saysn asgariye indireni seer. En iyi soyaacnn bile, bir DNA harfi bakmndan mayann domuzdan

56

ok atlara yakn olduu gereini kabul etmek zorunda kalmamz gibi, birka kk rastlanty kabul etmeye bizi zorlayabileceini teslim etmeliyiz. Ancak en azndan kuramsal olarak bilgisayar bunu gz nne alabilmeli ve olas aalardan hangisinin en cimri olduunu, en az rastlanty ierdiini bildirebilmelidir. Bu, kuramda kalr. Uygulamada ise beklenmedik bir sorun kar. Olas soyaalar says sizin, benim ya da herhangi bir matematikinin dnebileceinden ok daha fazladr. At, do muz ve maya iin yalnzca olas aa vardr. Aka doru olan, domuz ve atn keli i parantezler arasnda yan yana olduu ve mayann da ilgisiz "d grupta" yer ald [[domuz at] maya] olacaktr. Dier iki kuramsal aa ise [[domuz maya[ at] ve [[at maya] domuz]dur. Buna drdnc bir yaratk rnein, mrekkepbal eklediimizde, aa says on ikiye kar. On iki listeyi de vermeyeceim, ama doru (en cimri) olan [[[domuz at]mrekkepbal]maya] olacaktr. Burada da yakn akraba olarak at ve domuz, en iteki parantezlerde yan yana yerletirilmitir. Kulbe bundan sonra, domuz/at soyuyla mayaya kyasla daha yakn bir ortak atas olan mrekkepbal katlr. Dier on bir aacn herhangi biri szgelimi, [[domuz mrekkepbal] [at maya]] kesinlikle daha az cimridir. Domuzun gerekten mrekkepbalnn ve atn da gerekten mayann daha yakn kuzeni olmas durumunda, domuzla atn saysz benzerliklerini birbirlerinden bamsz olarak gelitirmi olmalar pek olas deildir. U yaratk olas aa ve drt yaratk on iki olas aa veriyorsa, yz otuz be kadn iin ka olas aa oluturulabilir? Yant ylesine byk bir say ki, yazmann hibir anlam yoktur. Dnyadaki en byk ve en hzl bilgisayar tm olas aalar sralamaya programlansayd, bilgisayar bu grevinde bir arpa boyu ilerleyemeden gp gitmi olurduk.

57

Yine de, aresiz bir sorunla kar karya deiliz. Ele avuca gelmez derecede byk saylar mantkl rnekleme teknikleri kullanarak evcillemeye alknz. Amazon Havzas'ndaki bcekleri sayamayz, ama ormandan rasgele noktalarda rnekler alarak ve bu noktalarn ormann btnn temsil ettiini varsa yarak sayy tahmin edebiliriz. Bilgisayarmz 135 kadn birletiren tm olas aalar inceleyemez, ama tm olas aalar kmesinden rasgele rnekler seebilir. Gigamilyarlarca olas aatan bir rnek setiinizde, rnein en cimri yelerinin baz ortak zellikleri olduunu fark ederseniz, belki en cimri aata da ayn zelliklerin olduu sonucuna varabilirsiniz. Yaplan da bu oldu. Ama bunu yapmann en iyi yolunun ne olduu kendiliinden belli de deildir. Tpk bcekbilimcilerin Brezilya yamur ormannda rnekleme yapmann en iyi yntemi konusunda uyuamamalar gibi; DNA soybilimcileri de farkl rnekleme yntemleri kullandlar. Ve ne yazk ki, sonular her zaman uyumuyor. Yine de, Berkeley grubunun insann mitokondriyal DNA'sna dair ilk analizlerinde ulat sonular vereceim. Sonular son derece ilgin ve kkrtcyd. Onlara gre, en cimri aacn Afrika'da kk salm olduu ortaya kyor. Buysa, kimi Afrikallarn dier Afrikallarla akrabalk balantlarnn, dnyann geri kalan ksmndaki herhangi biriyle akrabalk balantlarndan daha uzak olduu anlamna geliyor. Dnyann geri kalan ksm Avrupallar, yerli Amerikallar, Avustralya aborijinleri, inliler, Yeni Gineliler, Eskimolar ve dierleri grece yakn bir kuzenler grubu oluturuyor. Kimi Afrikallar bu yakn grupta yer alyor. Ama bakalar yer almyor. Buna gre, en cimri aa yle bir ey: *kimi Afrikallar *baka Afrikallar *daha baka Afrikallar *daha baka Afrikallar ve dier herkes++++. Dolaysyla, hepimizin dii byk atasnn Afrika'da yaad sonucuna vardlar: "Afrikal Havva." Daha nce de sylediim gibi, bu sonu tartmaya ak. Baz

kiiler, en d dallarn Afrika dnda olduu, ayn derecede cimri aalar bulunabileceini iddia ettiler. Ayrca, Berkeley grubunun bu sonulara ulamasna ksmen, bilgisayarlarn olas aalara bakma srasnn neden olduunu ne srdler. Elbette, bakma sras nemli olmamaldr. Byk olaslkla uzmanlarn ou hl, Mitokondriyal Havva'nn Afrikal olmas zerine bahse gireceklerdir, ama bunu byk bir gvenle yapamayacaklardr. Berkeley grubunun ikinci sonucu tartmaya bu denli ak deil. Mitokondriyal Havva nerede yaam olursa olsun, ne zaman yaadn tahmin edebiliyorlar. Mitokondriyal DNA'nn hangi hzla evrimletii biliniyor; dolaysyla, mitokondriyal DNA'nn dallanma aacnn zerindeki dal noktalarnn her birine yaklak bir tarih koyabilirsiniz. Ve tm kadn trn birletiren dal noktas Mitokondriyal Havva'nn doum tarihi 150 bin ile 250 bin yl ncesi arasndadr. Mitokondriyal Havva Afrikal olsa da olmasa da, atalarmzn hi kukusuz Afrika'dan geldikleri gereiyle ilgili olas bir karklktan kanmak gerekir. Mitokondriyal Havva, tm modern insanlarn yakn bir atasdr. Homo sapiens trnn yesiydi. Hem Afrika iinde, hem de dnda ok daha erken insangillerin, Homo erectus'un fosilleri bulundu. Homo habilis ve (drt milyon yandan fazla, yeni kefedilmi bir rnek de dahil olmak zere) eitli Australopithecus trleri gibi, Homo erec tus'tan da uzak atalarmzn fosilleri yalnzca Afrika'da bulundu. Yani, son eyrek milyon yl iinde Afrika'dan g etmi bir halkn torunlarysak, bu Afrika'dan gelen ikinci gtr. Belki de bir buuk milyon yl nce, Homo erectus'un Afrika'dan dar yaylp Orta Dou ve Asya'nn baz blmlerinde koloni kurduu, daha erken bir g olmutu. Afrikal Havva kuramnda bu daha erken Asyallarn yaamadklar deil, yaayan torunlarnn olmad ne srlyor. Duruma nereden bakarsa59

nz bakn, iki milyon yl ncesine gidersek, hepimiz Afrikalyz. Afrikal Havva kuramnda ilaveten, yalnzca birka yz bin yl ncesine gidildiinde bile, u anda yaayan insanlarn hepsinin Afrikal olduu ne srlyor. Yeni delillerle desteklenmesi durumunda, tm modern mitokondriyal DNA'larmz Afrika dnda bir dii ataya (diyelim ki, "Asyal Havva"ya) dayandrmak ve ayn zamanda, daha uzak atalarmzn yalnzca Afrika'da bulunabileceini kabul etmek mmkn olabilir. imdilik, Berkeley grubunun hakl olduunu varsayalm ve sonularnn ne anlama geldiini ve gelmediini inceleyelim. "Havva" lakab kimi talihsiz sonulara yol at. Kimileri onun yalnz bir kadn, Yerkre'deki tek kadn, nihai genetik darboaz, hatta Tekvin'in dorulanmas anlamna geldii fikrine kapldlar! Bu kesinlikle bir yanl anlamadr. Doru iddia onun Yerkre'deki tek kadn olduu deildir, hatta onun zamannda nfusun grece az olduu da deildir. Her iki cinsiyetten yoldalar hem ok sayda hem de dourgan olmu olabilir. Gnmzde hl ok sayda yaayan torunlar olabilir. Ama mitokondrilerinin tm torunlar yok oldu, nk bizimle balantlar bir noktada bir erkekten geiyor. Benzer ekilde, aristokrat bir soyad (soyadlar Y kromozomlarna baldr ve mitokondrilerin tam tersine, yalnzca erkek soyuyla geer) yok olabilir, ama bu, o soyadna sahip kiilerin hi torunu olmad anlamna gelmez. Salt erkek yolu dndaki yollardan ok sayda torunlar olabilir. Doru iddia, Mitokondriyal Havva'nn, tm modern insanlarn salt dii soy izgisiyle kkeni olduu sylenebilecek, tarihsel olarak bize en yakn kadn olduudur. Hak knda bu iddiann yaplabilecei bir kadn olmal. Tek tartma konusu, bu kadnn burada m yoksa urada m, bu zamanda m yoksa u zamanda m yaaddr. Yoksa, bir yerde ve bir zamanda yaad kesindir. Mitokondriyal DNA alannda alan nemli bilimadamla60

rnda bile grdm, ok daha yaygn ikinci bir yanl anlama daha var. Bu, Mitokondriyal Havva'nn en yakn ortak atamz olduu inancdr. Bu yanlgnn nedeni, "en yakn ortak ata" ile "salt dii soy izgisindeki en yakn ortak ata" arasndaki karklktr. Mitokondriyal Havva, salt dii izgisindeki en yakn ortak atamzdr, ama insan soyundan gelmenin, dii yolu dnda milyonlarca baka yolu vardr. Ata says hesaplarmza geri dnn (ve bir nceki tartmann konusu olan, kuzen evliliklerinin yaratt sorunu unutun). Sekiz byk bykebeveyniniz var, ama bunlardan yalnzca birisi salt dii hattnda yer alyor. On alt byk byk bykebeveyniniz var, ama bunlardan yalnzca birisi salt dii hattnda yer alyor. Kuzen evliliinin belli bir kuakta ata saysn azalttn hesaba katsak bile, salt dii hatt dnda da ata olmann pek ok yolu bulunduu hl dorudur. Genetik rmamz uzak dnemler boyunca geriye doru izlersek, byk olaslkla pek ok Havva ve pek ok Adem 1995'te yaayan herkesin, soyundan geldiini syleyebileceimiz odak noktas bireyler vard. Mitokondriyal Havva bunlardan yalnzca biridir. Tm Havvalar ve Ademler arasnda Mitokondriyal Havva'nn bize en yakn olduunu dnmek iin belli bir neden yok; tam tersine, Mitokondriyal Havva belli bir ekilde tanmlanyor: Soy rma boyunca belli bir yol zerinden ondan geliyoruz. Salt dii soyizgisinin yan sra bize uzanabilecek olas yol says ylesine yksek ki, Mitokondriyal Havva'nn bu pek ok Havva ve Adem arasnda bize en yakn tarihlisi olmas matematiksel adan ok zayf bir ihtimal. Bu, yollar arasnda zel bir yol (salt dii yolu). Yollar arasnda baka bir ekilde de (bize en yakn yol olarak) zel olmas kayda deer bir rastlant olurdu. ilgi ekebilecek dier bir nokta da, en yakn ortak atamzn bir Havva'dan ok Adem olmasnn daha olas grnmesidir. Erkek haremlerinden ok dii haremlerinin olumas daha ola-

61

sdr, nk erkekler fiziksel adan yzlerce, hatta binlerce ocuk sahibi olabilirler. Guinness Rekorlar Kitab bu rekoru, binin zerinde ocukla Kana Susam Molla smail'e ait olduunu bildiriyor. (Feministler Molla ismail'i naho maoluun simgesi olarak seebilirler. Ata binme ynteminin, klcn ekip eere atlamak ve ayn anda yular tutan klenin kafasn keserek atn hzla frlamasn salamak olduu sylenir. Bu ne denli inanlmaz olursa olsun, bu efsanenin bize dek ulamas ve kendi elleriyle on bin kiiyi ldrd rivayeti belki de, onun trnde erkekler arasnda hangi niteliklerin takdir grd konusunda fikir verebilir). Diiler ise ideal koullar altnda bile bir-iki dzineden fazla ocuk sahibi olamaz. Bir diinin ortalama sayda ocua sahip olma olasl, erkee gre daha yksektir. Birka erkek gln derecede ok sayda ocua sahip olabilir; bu da, baka erkeklerin hi ocuu olmamas anlamna gelir. Hi ocuu olmayacak kii byk olaslkla, diiden ok, erkektir. Ve orantsz derecede ok ocua sahip olacak kii de byk olaslkla bir erkek olacaktr. Bu, tm insanln en yakn ortak atas iin de geerlidir ve dolaysyla bu kiinin bir Havva'dan ok Adem olmas ihtimali daha yksektir. Ar bir rnek vermek gerekirse, kimin, gnmzdeki tm Fasllarn atas olmas olasl daha yksektir? Molla ismail'in mi, yoksa talihsiz haremindeki kadnlardan birinin mi? Tm bunlardan u sonulara ulaabiliriz: ilk olarak, bizim Mitokondriyal Havva adn verebileceimiz, salt dii yoldan tm modern insanlarn en yakn ortak atas olan bir kadn mutlaka var oldu. Ayrca, Odaksal Ata adn verebileceimiz, cinsiyeti bilinmeyen, herhangi bir yoldan tm modern insanlarn en yakn ortak atas olan bir kiinin yaam olduu da kesin. nc olarak, Mitokondriyal Havva ile Odaksal Ata'nn ayn kii olmalar mmkn grnse de, byk olaslkla yle deildirler. Drdnc olarak, Odaksal Ata'nn diiden ok erkek ol-

62

mas bir ekilde daha olas. Beinci olarak, Mitokondriyal Havva byk olaslkla eyrek milyon yldan daha az bir sre nce yaad. Altnc olarak, Mitokondriyal Havva'nn nerede yaad konusunda fikir birlii yok, ama bilgili kiiler tarafndan sonuta hl Afrika tercih ediliyor. Yalnzca beinci ve altnc sonular bilimsel delillerin incelenmesine dayanyor. Dier drdne genel bilgilerimizle, oturduumuz yerden akl yrterek ulaabiliriz. Atalarn, yaamn kendisini anlamann anahtar olduunu sylemitim. Afrikal Havva yks daha byk ve karlatrlamaz derecede daha eski bir destann dar kapsaml, insana ait bir mikro kozmosudur. Gen rma eretilemesine, Cennet'ten akan rmaa yeniden dneceiz. Ama bu rma, efsanevi Havva'nn binlerce ve Afrikal Havva'nn yz binlerce ylyla karlatrlamayacak derecede daha eski bir zaman leinde geriye doru izleyeceiz. DNA rma atalarmzn iinden, en azndan milyar yl iine alan kesintisiz bir izgi boyunca akmaktadr.

63

3. B O L U M S A M A N A L T I N D A N SU Y R T M E K

Yaratlln kalc bir cazibesi var ve bu cazibenin nedenini ok uzaklarda aramamza gerek yok. En azndan benim karlatm insanlarn ou iin neden, Tekvin'in ya da baka bir kabilesel balang yksnn kelimesi kelimesine doru olduu inancna ballk deildir. Daha ok, insanlarn canl dnyann gzelliini ve karmakln kendi balarna kefederek, bunun "belli ki" tasarlanm olmas gereklii sonucuna varmalardr. Darwinci evrimin, Kutsal Kitap'a dayal kuramlarna en azndan bir tr alternatif sunduunu fark eden yaratllar ok kez biraz daha incelikli bir itirazda bulunarak, evrimsel araclar olasln yadsrlar. "X bir Yaratc tarafndan tasarlanm olmal," derler. " nk, yarm bir X hibir ie yaramazd. X 'in btn paralar ayn anda bir araya getirilmi olmal; aamal olarak evrimlemi olamazlar." Bu blm yazmaya baladm gn bir mektup aldm. Mektup, eskiden ateist olan ama National Geographicte yaymlanm bir makaleyi okuduktan sonra imana gelen Amerikal bir rahipten geliyordu. te, mektuptan bir alnt: Makale, orkidelerin baarl ekilde remek iin evrelerine artc ekilde uyarlanmalaryla ilgiliydi. Makaleyi okurken zellikle bir orkide trndeki, erkek yabanarsnn ibirliini gerektiren reme stratejisinden etkilendim. Anlalan iek bu yabanars trnn diisine ok benziyordu, uygun yerde bir akl vard ve bylece erkek yabanars iekle iftleerek rettii iektozuna eriebiliyordu. Bir sonraki iee utuunda sre yineleniyor ve bylece apraz tozlama gerekleiyordu. Ve iein yabanarsna ekici gelmesini salayan
Cennetten Akan Irmak: F: 6

65

ey, o yabanars trnn diisindekine benzer feromonlar *bceklerin cinsiyetleri bir araya getirmek iin kullandklar zel kimyasal ekici maddeleri+ yaymasyd. Makalenin yanndaki resmi birka dakika ilgiyle inceledim. Sonra, mthi bir ok duvgusuyla, bu reme stratejisinin ie yaramas iin, ilk seferinde mkemmel olmas gerektiini fark ettim, bunu aamal admlarla aklayamazdk, nk orkide dii yabanarsna benzemese ve onun gibi kokmasayd, iftleme iin uygun ve iektozunun erkek yabanarsnn reme organnn rahata ulaabildii bir yerde bulunduu bir aklk bulunmasayd, strateji tam bir baarszla urard. ine ken duyguyu hi unutmayacam, nk o anda, bir Tanr'nn var olmas gerektiini ve maddenin var olmasn salayan srelerle srekli bir iliki halinde bulunduunu anlamtm. Ksacas, yaratc Tanr eski bir mit deil, gerek bilseydi. Ve birdenbire, gnlszce de olsa, o Tanr hakknda daha ok ey renmek iin aratrma yapmam gerektiini grdm . Bakalar hi kukusuz dine farkl yollardan ulayorlar, ama pek ok insan (nezaket gerei kimliini saklayacam) bu rahibin yaamn deitiren deneyime benzer bir deneyim yaamtr. Bir doa harikasn grm ya da hakknda bir yaz okumutur. Bu onu hayrete ve meraka srklemi, iinde huu uyandrmtr. Daha zgl olarak, benim mektup arkadam gibi, bu belirli doal olgunun bir rmcek ann, bir kartaln gznn ya da kanadnn, ya da baka bir eyin aamal admlarla evrimlemi olamayacana, nk aradaki yarm aamalarn hibir ie varamayacana karar vermitir. Bu blmn amac, karmak mekanizmalarn ie yaramalar iin mkemmel olmalar gerektii sav unsunu rtmektir. Bu arada, orkideler Charles Darwin'in en gzde rneklerinden biriydi ve o, bir kitabn tamamn, doal seim araclyla aamal evrim ilkesinin, "Orkidelerin Bcekler Tarafndan Dllenmesini Sa 66

layan eitli Mekanizmalar"n aklamay nasl baardn gstermeye adamt. Sz konusu rahibin tezinin kilit noktas, "bu reme stratejinin ie yaramas iin, ilk seferinde mkemmel olmas gerekiyordu. Bu, aamal admlarla aklanamazd" savdr. Gzn evrimi iin de ayn sav ne srlebilir pek ok kez srlm tr ve bu konuya ileride yeniden dneceim. Bu tr bir sav her duyuumda beni en ok etkileyen ey, byk bir gvenle ortaya atlmasdr. Rahibe sormak isterim, yabanarsn taklit eden orkidenin (ya da gzn ya da baka bir eyin) tm paralar mkemmel ve yerli yerinde olmadka ie yaramayacana nasl bylesine emin olabiliyorsunuz? Bu konuyu gerekten iyice dndnz m? Orkideler, ya da yabanarlar, ya da yabanarlarnn diilere ya da orkidelere baktklar gzleri hakknda en temel eyleri gerekten biliyor musunuz? Yabanarsnn kandrlmasnn ok zor olduunu ve orkidenin benzerliinin ie yaramas iin her adan mkemmel olmas gerektiini iddia etme cesaretini size ne veriyor? Bir dnn, rastlantsal bir benzerlik sizi en son ne zaman yanltt? Belki de yolda rastladnz bir yabancy bir tandk sanarak apkanz karp selamladnz. Film yldzlarnn, kendilerinin yerine atlardan den ya da tepelerden atlayan dublrleri vardr. Dublrn yldza benzerlii ounlukla son derece yzeyseldir, ama ksa sreli aksiyon sahnesinde izleyiciyi kandrmaya yeter. Bir dergide yaynlanan fotoraflar e r k e k l e r d e ehvet uyandrr. Resim yalnzca, kt zerine baslm matbaa mrekkebidir. deil, iki boyutludur, imge yalnzca birka santim boyundadr. Geree benzer bir temsil yerine, birka izgiden oluan kaba bir karikatr de olabilir. Yine de, bir erkekte ereksiyona yol aabilir. Belki de ksa bir an sren bir dii grnts, hzla uan erkek yabanarsnn onunla iftlemeye girimesine yetiyordur. Belki de erkek yabanarlar yalnzca birka nemli uyaran fark ediyorlardr.

Yabanarlarn kandrmann insanlar kandrmaktan daha kolay olabileceini dnmek iin her trl neden var. Dikenli balklarn kandrlmas hi kukusuz insanlara gre daha kolaydr; stelik, yabanarlarna oranla balklarn beyinleri daha byk, gzleri ise daha iyidir. Erkek dikenli balklarn karnlar krmzdr ve yalnzca dier erkekleri deil, krmz "karnl" kaba taklitleri de tehdit ederler. Eski ustam, Nobel dl sahibi etolog Niko Tinbergen, laboratuvar penceresinin nnden geen krmz bir posta kamyoneti ve tm erkek dikenli balklarn akvaryumlarnn pencere tarafna koturup kamyoneti nasl iddetle tehdit ettikleri hakknda nl bir hikye anlatmt. Yumurta tayan dii dikenli balklarn karnlar arpc ekilde ikindir. Tinbergen son derece kaba, belli belirsiz uzatlm, bize gre dikenli bala hi benzemeyen ama ikin "karn" olan bir taklidinin, erkeklerde iftleme davranlar uyandrdn bulgulad. Tinbergen'n kurduu aratrma okulunun gerekletirdii daha yakn tarihli deneyler, szde bir seks bombasnn armut biiminde, ikin, bala benzetilmi ama ikinlikten baka uzants olmayan ve (insan) imgelemine gre hibir ekilde bala benzemeyen bir nesnenin erkek dikenlide ehvet uyandrmakta daha da etkili olduunu gsterdi. Dikenli "seks bombas", klasik bir normal tesi uyaran gereinden daha etkili bir uyaran rneidir. Baka bir rnek vermek gerekirse, Tinbergen devekuu yumurtas byklnde bir yumurtann stne oturmaya alan bir deniz saksaannn fotorafn yaynlamt. Kularn beyinleri ve grme yetenekleri balklara ve yabanarlarna gre daha gelikindir, ama anlalan deniz saksaanlar, devekuununki kadar byk bir yumurtann, zerinde kulukaya yatmak iin en iyi nesne olduunu "dnmektedirler". Martlar, kazlar ve yerde yuva kuran dier kular, yuvadan dar yuvarlanan bir yumurtaya klielemi bir tepki gsterirler. Uzanp, gagalarnn alt tarafyla onu yeniden yuvaya eker-

68

ler. Tinbegen ve rencileri, martlarn bunu yalnzca kendi yumurtalarna deil, tavuk yumurtalarna ve hatta kamplarn arkalarnda braktklar tahta silindirlere ya da kakao kutularna da yaptn gsterdiler. Byk mart yavrular ebeveynlerine yalvararak yiyecek elde ederler; ebeveynin gagasndaki krmz noktay gagalayarak, ikin kursaklarndaki balklarn birazn kusmalarna yol aarlar. Tinbeigen ile bir alma arkada, bir ebeveyn bann kaba mukavva taklitlerinin, yavrularda yalvarma davran uyandrmakta son derece etkili olduunu gsterdiler. Gerekten gerekli olan tek ey, krmz bir noktadr. Mart yavrusu iin, ebeveyni krmz bir noktadan ibarettir. Ebeveyninin geri kalan ksmlarn da gryor olabilir, ama bu nemli bir ey gibi grnmemektedir. Gr yeteneinin kstl olmas yalnzca mart yavrularna zg deildir. Yetikin karaba martlar, kara yz maskeleriyle gze arparlar. Tinbergen'n rencisi Robet Mash, tahtadan yaplm mart ba taklitlerini boyayarak bunun dier yetikinler iin tad nemi aratrd. Her bir ba, bir kutu iindeki elektrik motorlarna balanm tahta bir ubuun zerine oturtulmutu; bylece Mash uzaktan kumandayla ba alaltp ykseltebiliyor, saa ya da sola evirebiliyordu. Kutuyu bir mart yuvasnn yaknlarna gmyor ve ban kumun altnda, grnemeyecek ekilde brakyordu. Sonra her gn yuvann yaknlarndaki bir sipere gizlenerek, yuvadaki martnn taklit ban ykseltilmesine ve u ya da bu yne evrilmesine verdii tepkiyi gzlyordu. Kular, baa ve dnlerine, gerek bir martym gibi tepki verdiler; oysa bu yalnzca, tahta bir ubuun zerine oturtulmu, bedeni, bacaklar, kanatlar ya da kuyruu olmayan, sessiz, geree benzemeyen, robota bir ykselme, dnme ve alalmadan baka hareket gstermeyen bir taklitti. Karaba mart iin tehditkr bir komunun, bedensiz bir kara yzden pek fazla bir ey olmad anlalyor. Bedene, kanatlara ya da baka bir eye gerek yok gibidir.

Kendisinden nceki ve sonraki pek ok kubilimci gibi Mashde sipere gizlenip kular gzlemek iin, kularn sinir sistemindeki uzun zamandr bilinen bir kst lamadan yararlanmt: Kular doutan matematiki deildirler. ki kii birlikte sipere girin ve sonra, aranzdan yalnzca birisi ksn. Bu numara olmasa, kular ieri birisinin girdiini "bilerek" gizlenme yerine kar tetikte olacaklardr. Ancak bir kiinin ktn grrlerse, ikisinin de ktn " varsayarlar." Ku, bir insanla iki insan arasndaki fark anlayamyorsa, erkek yabanarsnn, diiye benzerlii mkemmel olmayan bir orkideye kanmas o kadar artc mdr? Bir ku yks daha anlatmak istiyorum; ama bu seferki tam bir trajedi. Ana hindiler yavrularn iddetle korurlar. Yavrularn gelincik ya da le yiyici sanlar gibi apulculara kar korunmalar gerekir. Anne hindinin, yuva apulcularn tannmak iin bavurduu yntem son derece kabadr: Yuva iinde , hareket eden her eye, yavru hindi gibi bir ses karmyorsa, saldr. Bu, Avusturyal zoolog Wolfgang Schleidt tarafndan kefedilmiti. Schleidt'n, kendi yavrularn vahice ldren bir hindisi vard. Bunun nedeni, strap verecek kadar basitti: Hindi sard. Hindinin sinir sistemi asndan, avclar, yavru sesi karmayan hareketli nesnelerdir. Bu yavru hindiler, yavru hindi gibi grnmelerine, yavru hindi gibi hareket etmelerine ve yavru hindi gibi gvenle annelerine komalarna karn, annenin kstl "avc" tanmnn k u r b a n oluyorlard. Anne, kendi ocuklarn kendilerine kar koruyor ve hepsini birden katlediyordu. Hindinin trajik yksnn bcekler dnyasndaki bir yansmasna bakarsak, balans antenlerindeki belirli duyu sinirleri yalnzca bir kimyasal maddeye kar duyarldr: Oleik asit. (Baka kimyasallara kar duyarl olan baka hcreleri de vardr.) ryen ar cesetlerinden oleik asit kar ve arlarda "ce -

nazeci davran"n, yani l bedenlerin kovandan a t l m a s n balatr. Deneyci canl bir arnn stne bir damla oleik asit srdnde, zavall yaratk hl canl olmasna ve tepinmesine karn, llerle birlikte kovandan atlr. Bcek beyinleri, hindi ya da insan beyinlerinden ok daha kktr. Bcek gzleri, hatta yusufuklarn byk petek gzleri bizim gzlerimizin ya da ku gzlerinin keskinliinin ancak ok kk bir blmne sahiptir. Ayrca, bcek gzlerinin dnyay bizim gzlerimizden ok daha farkl bir ekilde grd bilinir. Avusturyal byk hayvanbilimci Kari von Frisch, genliinde, bceklerin krmz a kar kr olduklarn, ama bizim gremediimiz mortesi kendine zg renk tonuyla grebildiklerini kefetmiti. Bcek gzleri daha ok "parlt" ad verilen bir eyle meguldr; anlalan bu en azndan hzla hareket eden bir bcek iin ksmen bizim "ekil" dediimiz eyin yerini alyor. Erkek kelebeklerin aalardan dklen l yapraklara "kur" yaptklar grlmtr. Biz dii kelebei, bir aa bir yukar rplan bir ift byk kanat olarak grrz. Uan bir erkek kelebek ise, bir "parlt" younlamas olarak grr ve kur yapar. Hareket etmeyen, yalnzca yanp snen bir stroboskop lambasyla onu kandrabilirsiniz. In yanp snme hzn doru ayarlayabilirseniz erkek kelebek lambaya, kanatlarn bu hzla rpan baka bir kelebekmi gibi davranacaktr. Bize gre eritler statik modellerdir. Uarak geen bir kelebee ise eritler parlt olarak grnr ve doru hzda yanp snen stroboskop lambasyla taklit edilebilirler. Bir bcein gzleriyle grlen dnya bize ylesine yabancdr ki, bir orkidenin dii yabanans bedenini ne kadar "mkemmel bir ekilde" taklit etmesi gerektiini tartrken kendi deneyimimize dayal yorumlarda bulunmak, insann haddini amasdr. Yabanarlar, ilk olarak byk Fransz doabilimci Jean Henri Fabre'n gerekletirdii ve sonradan aralarnda Tin71

bergevn okulunun yeleri de olmak zere eitli aratrmaclarn da yineledikleri klasik bir deneyin konusuydu. Dii kazc yabanars, sokup fel ettii avn tayarak inine dner. Avn darda brakp inine girer ve av ieri tamadan nce her eyin yolunda gidip gitmediini kontrol eder. Yabanars inindeyken, deneyci av brakld yerden birka santim geriye eker. Yabanars yzeye ktnda avn kaybolduunu fark eder ve abucak yerini bulur. Ardndan, av yeniden inin giriine srkler, ininin iini denetlemesinden beri yalnzca birka saniye gemitir. Programndaki bir sonraki aamaya geip avn ieri srklememesi ve ii bitirmemesi iin hibir neden olmadn dnrz. Ama program bir nceki aamaya yeniden ayarlanmtr. Byk bir grev duygusuyla avn tekrar inin dnda brakr ve bir kez daha denetlemek zere ieri girer. Deneyci bu oyunu sklana dek, isterse krk kez yineleyebilir. Yabanars, programnn bir nceki devresine ayarlanm ve giysileri hi ara vermeden krk kez ykadn "bilmeyen" otomatik amar makinesi gibi davranr. Saygn bilgisayar bilimcisi Douglas Hofstadter bylesine kat, aklszca bir otomatizmi tanmlamak zere yeni bir sfat benimsemiti: "Sfekse". (Sfeks, kazc yabanarsn temsil eden bir cinsin addr.) yleyse, en azndan baz bakmlardan, yabanarlarn kandrmak kolaydr. Bu, orkidenin tezghladndan ok farkl bir kandrma trdr. Yine de, "bu stratejinin h e r h an g i bir ie yaramas iin, daha ilk seferinde mkemmel olmas gerekirdi" sonucuna varrken insana zg sezgilerimizi kullanmaktan saknmalyz. Yabanarlarnn kandrlmasnn kolay olduuna sizi ikna etmeyi ok iyi baarm olabilirim. Sonradan rahip olan mektup arkadamn neredeyse tam tersi bir kukuya kaplabilirsiniz. Bceklerin g r m e yetenekleri b y l e s i n e zayf ve yabanarlarnn kandrlmas bylesine kolaysa, orkide, ieini yabanarsna bu kadar benzetmek iin neden zahmete katlanr? Ama ya-

ban arlarnn gr yetenekleri her zaman bu kadar zayii deildir. Son derece iyi grdkleri durumlar da vardr: rnein, uzun bir av uuundan sonra kovuklarn bulurken, Tinbergen bunu ar kazc yabanars Philanlhus zerinde aratrmt. Yabanars kovuuna inene dek bekliyordu. Tekrar dar kmadan nce, Tinbergen 'kovuun giriinin etrafna baz "snr iaretleri" rnein ince bir dal ve bir am kozala koyuyordu. Ardndan geri ekilip, yabanarsnn dar umasn bekliyordu. Yabanars dar ktktan sonra blgenin zihinsel bir fotorafn ekermi gibi inin etrafnda iki y a da daire izerek uuyor ve sonra avn aramak zere uup gidiyordu. Onun yokluunda Tinbergen dal ve am kozalan birka adm tede baka bir yere koyuyordu. Yabanars geri dndnde yuvasn aryor ve kumda, dalla am kozalann yeni konumlarna gre doru grnen yere dalyordu. Yaban ars bir anlamda yine "kandrlm" olmaktadr; ama bu kez gr yeteneiyle saygmz kazanmtr. Grne baklrsa, yuvasnn evresinde daire izerek yapt ilk uuunda gerektende "zihinsel bir fotoraf ekiyordu." Anlalan, dalla am kozala modelini, ya da "gestalt"n anlyordu. Tinbergen, am kozala halkalar gibi farkl trlerde snr iaretleri kullanara k bu deneyi pek ok kez yinelemi ve tutarl sonular almtr. imdi, Tinbergen'in rencisi Gerard Baerend'in yapt ve Fabre 'n "amar makinesi" deneyiyle elien bir deneyden sz etmek istiyorum. Baerend'in kazc yabanars tr Amnophila campestris (bu tr Fabre da incelemitir ) "srekli tedariki" olmas asndan allmam bir trdr. ou kazc yaban arlar kovuklarna gerekli besini getirip bir yumurta brakr, ardndan kovuu mhrleyip gen larvalar kendi balarna beslenmeye brakrlar. Fakat Ammophila farkldr. Kular gibi, her gn yuv asna dnp larvann durumunu kontrol eder ve ihtiya duyduu kadar yiyecek verir. Ama dii Ammophi73

la*tun herhangi bir zamanda iki y a da kovuu vardr. Bir yuvada grece byk, neredeyse bym bir larva, birinde kk, yeni braklm bir larva ve birinde de belki orta byklkle ve yata bir larva bulunur. larvann yiyecek gereksinimleri doal olarak farkldr ve anne buna gre davranr. Baerends, yuvalarnn iindekileri birbiriyle deitirdii zahmetli bir deneyler dizisinden sonra anne yabanarlarnn her yuvann farkl besin gereksinimlerini gerekten gz nne aldn gsterebilmitir. Bu akllca glnyor, ama Baerends son derece garip , bize yabanc bir bakmdan o denli akllca olmadn da bulgulad. Anne yabanars sabahlar ilk i olarak, tm aktif yuvalarn dolaarak denetler. Her yuvann afak vakti dur umunu ler ve bu lm gnn geri kalan ksmnda gsterecei tedarik davrann etkiler. Baerends, afak denetiminden sonra yuvann iindekileri istedii sklkta deitiriyor, ama bu, annenin tedarik davrannda hibir deiiklik yaratmyordu. Sanki anne, yuva saptama cihazn yalnzca afak denetimi srasnda altryor ve ardndan, gnn geri kalan ksmnda elektrik tasarrufu iin kapatyordu. Bu yk bir bakma, anne yaban arsnn kafasnda incelikli bir sayma, lme ve hatta hesaplama donanm olduunu dndryor. Artk, yabanars beyninin kandrlabilmesi iin orkideyle dii arasnda ayrntl bir benzerlik olmas gerekliine inanmak kolaylayor. Ancak Baerends'in yks ayn zamanda, amar makinesi deneyimine benzer bir seici krlk ve kandrlabilirlik yetisine iaret ediyor ve orkideyle dii ar arasndaki kaba bir benzerliin yeterli olabileceini inanlr hale getiriyor. Buradan alnacak genel ders, bu tr konularda iddiada bulunurken insan yargsn asla kullanmama gereidir. Asla, "unun ya da bunun aamal seimle evrimletiine inanamyorum," demeyin ve byle diyenleri ciddiye almayn. Ben bu yanlgya, "Kiisel Kukuculuktan Doan Argman" adn verdim.

Ben, u iddiada bulunan tezlere saldryorum: u ya da bu aamal olarak evrimlemi olamaz, nk unun ya da bunun ie yaramas iin "aka" mkemmel ve tam olmas gerekir. u ana dek, bu sava getirdiim yantta, yabanarlarnn ve dier hayvanlarn dnyaya bizden farkl bir ekilde baktklarn ve zaten bizim de kandrlmamzn g olmadn belirttim. Ama gelitirmek istediim, daha da ikna edici ve daha genel baka tezler de var. ie yaramas iin rnein, mektup arkadamn yabanarsn taklit eden orkideler iin iddia ettii gibi mkemmel olmas gereken bir cihaz iin "hassas" szcn kullanalm. Tamamen hassas bir ara bulmann aslnda gerekten zor olmas bence ok nemli bir nokta. Uak hassas deildir, nk, her ne kadar canmz tm paralan mkemmel bir dzen iinde alan bir Boeing 707'ye emanet etmeyi yelesek de, bir ya da iki motoru gibi nemli donanm paralarn kaybetmi bir uak bile uabilir. Mikroskop hassas deildir, nk kt bir mikroskop bulank ve belirsiz bir imge verse de, kk nesneleri bununla, mikroskopsuz bakmaya oranla daha iyi grebilirsiniz. Radyo hassas deildir; bir adan yeter sizse, hassasiyetini yitirebilir ve bozuk, arptlm sesler verebilir, ama yine de szcklerden bir anlam karabilirsiniz. On dakikadr pencereden dar bakp, insan yapm bir hassas araca iyi bir rnek dnmeye alyorum ve aklma yalnzca bir tane geliyor: Kemer (ark). ki taraf bir kez bir araya geldikten sonra byk bir dengelilik ve gce sahip olmas asndan kemer hemen hemen hassastr. Ama bir araya gelene dek iki taraf da tek bana ayakta duramaz. Kemerin bir tr yap iskelesiyle ina edilmesi gerekir. skele, kemer t a m a m l a n a n a dek geici bir destek salar; sonra kaldrlabilir ve kemer ok uzun sre salam kalr. nsan teknolojisinde, ilke olarak, bir aracn hassas olmamas iin hibir neden yoktur. Mhendisler izim masalarnda ta-

75

marnlanmam haldeyken almayacak olan aralar tasarlamakta serbesttirler. Ancak, mhendislik alannda bile gerekten hassas bir ara bulmakta zorlanyoruz. Bunun canl aralar iin daha da geerli olduuna inanyorum. Canllar dnyasndan, yaratl propagandann yararland szde hassas aralardan bazlarna bakalm. Yabanars ve orkide rnei, artc taklit olgusunun rneklerinden yalnzca biridir. ok sayda hayvan ve baz bitkiler baka nesnelere, ounlukla baka hayvan ya da bitkilere benzerlikleriyle stnlk kazanr. Yaamn neredeyse tm ynlerinin taklitle gelitirildii ya da yok edildii baka rnekler de var: Yiyecek yakalamak (kaplanlar ve leoparlar gnein benekler oluturduu ormanlarda avlarn izlerken neredeyse grnmez olurlar; fenerbalklar stnde yaadklar deniz tabanna benzerler ve avlarn, ucunda solucan taklit eden bir yemin olduu uzun bir "olta sopas"yla kendilerine ekerler; femmes fatales* atebcekleri baka bir trn parltl kur yapma modellerini taklit ederek erkekleri ekip yerler; sivri dili horozbinalar byk balklar temizlemekte uzmanlam baka balk trlerini taklit eder ve ulamalarna izin verilen mterilerinin yzgelerinden lokmalar alrlar); yenmekten kanmak (avc hayvanlara yem olabilecek hayvanlar aa kabuklarna, ince dallara, taze yeil yapraklara, kvrlm l yapraklara, ieklere, gl dikenlerine, deniz yosunu yapraklarna, talara, ku dklarna benzerler ve baz hayvanlarn da zehirli olduklar bilinir); yrtc hayvanlar yavrulardan hileyle uzaklatrmak (klgagalar ve yerde yuva kuran pek ok ku tr, krk kanatl bir kuun davranlarn ve yryn taklit ederler); yumurtalara bakm salamak (guguk kuunun yumurtalar, asalak besleyen zel trn yumurtalarna benzer; yumurtalarn azlarnda tayan baz kuluka azl dii balk trlerinin bedenlerinde yumurta eklinde desenler vardr, by(*) (fr.) meum kadn (.n.)

lece erkekleri kendilerine ekip gerek yumurtalar azlarna almalarn ve kulukaya yatmalarn salarlar.) Bu rneklerin tmnde, taklidin mkemmel olmadka ie yaramayacan dnmeye yatkn oluyor insan. Yabanars orkide rneinde, yabanarlarnn ve dier taklit kurbanlarnn alg kusurlarn gsterdim. Benim gzmde orkidelerin yabanarlarna, arlara ya da sineklere benzerlikleri hi de artc deil. Benim gzmde bir yaprak bceinin yapraa benzerlii ok daha kusursuz; bunun nedeni belki de, gzlerimin, yaprak taklidinin hedef ald avclarn (tahminen kularn) gzlerine daha ok benzemesi. Ama taklidin ie yaramak iin mkemmel olmas gerektiini ne srmek daha genel bir adan da yanltr. rnein, bir avcnn gzleri ne denli iyi olursa olsun, gr koullar her zaman mkemmel deildir. Dahas her zaman, neredeyse kanlmaz olarak, ok ktden ok iyiye uzanan bir gr koullar sredurumu olacaktr, iyi tandnz, baka bir eyle asla kartrmayacak denli iyi tandnz bir nesne dnn. Ya da bir insan dnn; rnein, asla baka birisiyle kartrmayacak kadar sevdiiniz ve tandnz yakn bir arkadanz. imdi de, arkadanzn uzak bir mesafeden size doru yrdn dnn. Onu gremeyeceiniz kadar uzak bir mesafe olmal. Ayrca, her zelliini, her kirpiini, her gzeneini grebileceiniz kadar yakn bir mesafe dnn. Ara mesafelerde ani bir dnm yoktur. Tannabilirlikte aamal bir azalma ya da oalma vardr. Askeri nianclk klavuzlarnda bu yle anlatlr: "ki yz yardada bedenin tm paralar aka grlr. U yz yardada yzn ana hatlar bulanklar. Drt yz yardada yz grnmez. Alt yz yardada kafa bir noktadan ibarettir ve beden de giderek incelir. Sorunuz var m?" Yava yava yaklaan arkada rneinde gerekten de, onu birdenbire tanyabilirsiniz. Ama bu durumda uzaklk, birini aniden tanma olaslm derecelendirir.

Uzaklk u ya da bu ekilde bir grnrlk derecesi sunar. Temelde aamaldr. Bir modelle taklit arasndaki herhangi bir benzerlik dzeyi asndan, benzerlik ister ok dhiyane, ister hie yakn olsun, avcnn gzlerinin yanlaca bir uzaklk ve yanlma olaslnn azalm olaca biraz daha ksa bir mesafe olmaldr. Evrim ilerledike doal seim, kritik kandrlma mesafesinin aamal olarak azalmasyla, aamal olarak gelien mkemmellikteki benzerlikleri bu yzden tercih edebilir. "Avcnn gzleri"ni, "kandrlmas gereken eyin gzleri" anlamn da kullanyorum. Bu kimi zaman avn gzleri, bakc ebeveynin gzleri, dii baln gzleri vb. olabilir. Bu etkiyi ocuklardan oluan bir izleyici kitlesine verdiim seminerlerde gstermitim. Oxford niversitesi Mzesi'nden alma arkadam Dr. George McGavin benim iin zerine dallar, l yapraklar ve yosunlar yerletirilmi bir "orman zemini" hazrlama nezaketini gsterdi. zerine zenle, dzinelerce l bcek yerletirdi. Bunlardan bazlar, rnein metal mavisi bir knkanatl olduka gz alcyd; dal bcekleri ve yapraklar taklit eden kelebekler de dahil olmak zere, bir ksm ok iyi kamufle edilmiti; kahverengi hamambcei gibi bazlar ise orta derece grnrlkteydi. ocuklardan bu tabloya doru yavaa yryerek bceklere bakmalar ve her bcek grdklerinde ark sylemeleri istendi. Yeterince uzaktayken gz alc bcekleri bile gremediler. Yaklatka, nce gz alc bcekleri, ardndan, hamambcei g i b i , orta grnrlkteki bcekleri ve sonunda iyi kamufle edilmi olanlar grdler. En iyi kamufle edilmi bcekleri yakn mesafeden baktklarnda bile gremediler ve bunlar gsterdiimde ok ardlar. Uzaklk, hakknda bu tr bir sav ileri srlebilecek tek derece deildir. Bir dieri de alacakaranlktr. Gecenin karanlnda neredeyse hibir ey grnmez ve taklidin modele son derece kaba benzerlii bile yeterli olur. le gnei altnda an-

cak ok iyi bir taklit fark edilmekten kurtulabilir. Bu zamanlar arasnda, afakta ve akam karanlnda, bulutlu bir gnde, siste ya da yamurda, dz ve kesintisiz bir grnrlk durumu geerlidir. Bir kez daha, doal seim aamal olarak artan doruluktaki benzerlikleri tercih eder, nk herhangi bir benzerlik dzeyi iin, bu belli benzerlik dzeyinin her eyi belirleyecei bit grnrlk dzeyi olacaktr. Evrim ilerledike giderek gelien benzerlikler varkalm asndan avantaj salar, nk canlnn kandrlaca kritik k younluu aamal olarak artar. Gr as da benzer bir derece sunar. Kimi zaman bcek taklidi, ister iyi olsun ister kt, ancak avcnn gz ucuyla grlr. Kimi zamansa amanszca tam kardan grlecektir. Olas en kt taklidin bile saptanmaktan kurtulabilecei derecede dar bir gr as olmaldr. Ayn ekilde, en iyi taklidin bile tehlikede olaca derecede merkez bir gr de olacaktr. Bu ikisi arasnda sabit gr dereceleri, alarn oluturduu bir sredurum vardr. Taklit mkemmelliinin herhangi bir dzeyi iin, hafif bir dzelme ya da bozulmann byk fark yarataca kritik bir a olacaktr. Evrim ilerledike, giderek artan nitelikteki benzerlikler tercih edilir, nk kritik kandrlma as aamal olarak merkezileir. Dmanlarn gzlerinin ve beyinlerinin nitelii de bir baka derece olarak grlebilir; buna, bu blmn daha nceki ksmlarnda deinmitim. Bir modelle taklidi arasndaki herhangi bir benzerlik dzeyi asndan, kandrlabilecek bir gz ve kandrlamayacak bir gz olabilir. Burada da, evrim srdke, kesintisiz olarak zamanla daha nitelikli hale gelen benzerlikler tercih edilir, nk avcnn gelimilik derecesi giderek artan gzleri kandrlm aktadr . Avclarn taklitiliin g e l i m e s i n e k o u t olarak daha iyi gzler gelitirdiklerini sylemiyorum k i bu da olabilir. Ben, orada bir yerlerde, gl gzl ve zayf gzl

avclar olduunu sylyorum. Btn bu avclar bir tehlike oluturuyor. Zayf bir taklit ancak, zayii gzl avclar kandrabilir. yi bir taklit ise neredeyse tm avclar kandrr. kisi arasnda przsz bir sredurum vardr. Zayf ve gl gzlerden sz edilmesi aklma, yaratllarn en sevdii bilmeceyi getiriyor. Yarm bir gzn yarar nedir? Doal seilim mkemmel olmayan bir gz nasl tercih edebilir? Bu soruyu daha nce de ele aldm ve hayvanlar krallnn eitli kollarnda var olan orta karar gzlerden bir tayf kardm. Kuramsal derecelerden oluturduum blmlere bura da gzleri yerletireceim. Bir gzn kullanlabilecei grevlerin bir sredurumu, bir derecesi vardr. u anda gzlerimi, bilgisayar ekrannda grnen harfleri tanmak iin kullanyorum. Bunu yapabilmek iin iyi, keskin gzlere ihtiyacnz var. Ben gzlk yardm olmadan okuyamayacam bir yaa ulatm; imdilik, hafife byten gzlkler kullanyorum. Yam ilerledike gzlmn numaras ykselecek. Gzlm olmadan yakn mesafedeki ayrntlar grmekte giderek zorlanacam. Burada bir baka sredurum var yalanma sredurumu. Herhangi bir normal insann gr yetenei, ne kadar yal olursa olsun, herhangi bir bcekten daha iyidir. Neredeyse kr olanlara dek, gr yetenekleri nispeten kt olan insanlarn baaryla yapabilecekleri iler vardr. Olduka bulank bir grle tenis oynaya bilirsiniz, nk tenis topu odak dnda olsa bile konumu ve hareketi grlebilen byk bir nesnedir. Yusufuklarn gzleri bizim standartlarmza gre kt olmakla birlik te, bcek standartlarna gre iyidir ve yusufuklar uarken bceklerin zerine dal yapabilir; bu ise, neredeyse bir tenis topuna vurmak kadar zor bir itir. ok daha zayf gzlerle bir duvara arpmaktan, bir uurumdan aa yuvarlanmaktan ya da bir rmaa dmekten kanlabilir. Daha da zayf gzler,

bir bulut olabilecek, ama ayn zamanda bir avcnn habercisi de olabilecek bir glgenin yukarlarda dolandn seebilir. Yine daha da zayf gzler, geceyle gndz arasndaki fark grebilir ve bu da baka eylerin yan sra, reme mevsiminin e zamanlanmas ve uyuma zamannn belirlenmesinde ie yarar. Gzn stlenebilecei yle bir grevler sredurumu vardr ve mkemmel ile berbat arasndaki herhangi bir gz kalitesi iin, gr kabiliyetindeki marjinal bir gelimenin byk fark yarataca bir grev dzeyi bulunur. Dolaysyla gzn ilkel ve kaba bir balangtan, kesintisiz bir ara dzeyler sredurumundan geerek bir atmacada ya da gen bir insanda grdmz mkemmellie ulaana dek aamal bir evrim geirmesini anlamak g deildir. Dolaysyla yaratlnn sorusu "Yarm bir gz ne ie yarar?" yantlanmas ocuk oyunca, hafif bir sorudur. Yarm gz, % 49 gzden % 1 daha iyi; % 49 ise % 48'den daha iyidir ve aradaki fark nemlidir. u kanlmaz eklemenin ardnda daha ar bir gvde gsterisi yatyor gibidir: "Bir fiziki olarak*, gz gibi karmak bir organn bir hiten evrimlemesi iin yeterli zaman olduuna inanamam. Sizce yeterli zaman olmu mudur?" Her iki soru da Kiisel Kukuculuktan Doan Argman'dan kaynaklanr. Yine de, dinleyiciler bir yant isterler ve ben de hep jeolojik zamann byklne bavururum. Bir adm bir yzyl temsil ediyorsa, sa'dan sonraki tm zaman bir kriket atna sar. Ayn lekte, okhcreli hayvanla(*) Umarm bu John kimseyi krmaz. Savm desteklemek iin, saygn Science and Christian Beliefle kan fiziki Rahi p bir yazsndan

P olkn i gh or ne u n

alnt yapm a k istiyorum ( 1 9 9 4 , s . 1 6 ) : "R ic ha r d Dawkins gibi birisi kk farkllklarn elenmesinin ve birikmesini n nasl by k lekli gelimeler re tebileceine dair igdsel olarak, ka bcek gzne olsa, bir ikna a edici biraz olarak tablolar sunabilir, ama bir ve bunun dair, fizik iin bilimcisi, bir da gerekli duyarl bir ka hcreden tamamen oluacana olumu kabaca

aama da

geebileceimiz e kuakta

mutasyonlarn yaklak

tahmin grmek isteyecektir." 81

Cennetten Akan Irmak, F : 6

rn kkenine ulamak iin New York'tan San Francisco'ya dek yrmeniz gerekir. imdi anlalyor ki, jeolojik zamann artc boyutu, bir fstn kabuunu amak iin kullanlan balyoz gibidir. Gzn evrimi iin elverili olan zaman, Amerika'nn iki sahili arasnda zahmetli bir yrye benzetebiliriz. Ama sveli iki bilimci, D an Nilsson ve Susanne Pelger'n, yakn tarihli bir aratrmalar bu zamann gln derecede ksa bir parasnn bile gereinden fazla olacan dndryor. Bu arada, "gz" denildiinde zmnen omurgal gz kastediliyor; ama pek ok farkl omurgasz grubunda kullanl imge oluturan gzler birbirlerinden bamsz olarak krk ila altm kez aras sfrdan evrimlemitir. Bu krktan fazla bamsz evrim arasnda en azndan dokuz ayr tasarm ilkesi kefedilmitir; bunlara ine delii gz, iki tr kamera mercei gz, eimli yanstc ("uydu ana") gz ve eitli petekgz trleri dhildir. Nilson ve Pelger, omurgallarda ve ahtapotlarda iyi gelimi olan mercekli kamera gzler zerinde younlatlar. Belli bir evrimsel deiim miktar iin gerekli zaman tahmin etmeye nasl giriirsiniz? Her evrim aamasnn boyutunu lmek iin bir birim bulmamz gerekir ve bunu, zaten var olan eydeki bir yzde deiimi olarak ifade etmek mantkldr. Nilsson ve Pelger anatomik niceliklerdeki deiimleri lme birimi olarak, % 1'lik ardk deiimlerin saysn aldlar. Bu uygun bir birimdir; tpk, belirli bir miktarda ii yapmak iin gereken enerji miktar olarak tanmlanan kalori gibi. Deiimin tamam tek boyutta olduunda, en kolay , % 1lik birimi kullanmaktr. Szgelimi, doal seimin uzunluklar giderek artan cennet kuu kuyruklarn tercih etmesi gibi pek de olas olmayan bir durumda, kuyruun bir metreden bir kilometreye uzamas iin ka aama gerekecektir? Kuyruk uzunluundaki % 1"lik art sradan bir gzlemcinin gznden kaacaktr. Yine
82

de, kuyruun bir kilometreye dek uzamas artc derecede az aama gerektirir: Yedi yzden daha az. Bir kuyruu bir metreden bir kilometreye uzatmak pek ho (ve pek sama), ama bir gzn evrimini ayn lee nasl yerletirirsiniz? Sorun, gz rneinde, pek ok parada pek ok eyin birbirine paralel olarak gereklemesinin gerekmesidir. Nilsson ve Pelger'a den, evrimleen gzlerin bilgisayar modellerini yaratarak, iki soruya yant bulmakt. lk soru esasnda getiimiz sayfalarda tekrar tekrar sorduumuz soruydu, ama onlar bu soruyu bilgisayar kullanarak daha sistematik ekilde sordular: Dz deriden tam kamera gze, her ara dzeyin bir ilerleme saylaca przsz bir deiim derecesi var myd? (nsan tasarmclarn tersine, doal seim tepe aa gidemez: hatla vadinin teki tarafnda ekici, daha yksek bir tepe olsa bile). kincisi bu blme balarken sorduumuz gibi gerekli evrimsel deiim miktarna ulalmas ne kadar zaman alr? Nilsson ve Pelger bilgisayar modellerinde hcrelerin isel ileyilerinin simulasyonunu yaratmay denemediler. Konuya a duyarl tek bir hcrenin icat edilmesinden sonraki admla girdiler; buna k hcresi (fotosel) demekte bir saknca yok. Gelecekte, bu kez hcrenin ii dzeyinde baka bir bilgisayar modeli yaparak ilk canl k hcresinin daha nceki, daha genel amal bir hcresinin adm adm deiimiyle nasl olutuunu gstermek ho olacaktr. Ama bir yerden balamak gere kir ve Nilsson'la Pelger da k hcresinin icat edilmesinden sonraki noktadan baladlar. Doku dzeyinde altlar: Bireysel hcreler dzeyi yerine, hcrelerden oluan madde dzeyinde. Deri bir dokudur; barsak zar, kas ve karacier de yle. Dokular rasgele mutasyon etkisiyle eitli ekillerde deiebilirler. Doku yapraklarnn alan byyebilir ya da klebilir, kalnlaabilir ya da incelebilir. Mercek dokusu gibi saydam

83

dokularn zel durumunda, dokunun yerel paralarndaki n krlma orann (refraktif indis) deitirebilirler. rnein, koan bir itann bacandan farkl olarak bir gz simulasyonundaki gzel yn, temel optik yasalarn kullanarak verimliliinin kolayca llebilmesidir. Gz iki boyutlu bir kesit olarak temsil edilir ve bilgisayar, gzn grsel keskinliini ya da uzamsal zlmn tek bir gerek say olarak kolayca hesaplayabilir. Bir itann bacann ya da omurgasnn verim lilii iin edeer bir saysal ifade bulmak ok daha zor olacak tr. Nilsson ve Pelger, dz bir pigment tabakann stnde yer alan ve zerine dz, koruyucu bir saydam tabaka yerletirilmi dz bir atabaka (retina) ile ie baladlar. Saydam katmann krlma orannn yerel, rasgele mutasyonlar geirmesine izin verildi. Ardndan, yalnzca deiimlerin kk ve daha ncekilere gre bir ilerleme olmas gereiyle kstlanm olarak, modelin kendisini rasgele deforme etmesine izin verdiler. Sonular hzla ve kesin olarak ortaya kt. Model gz ekli, bilgisayar ekrannda kendini deforme ettike, giderek artan bir keskinlik erisi, hi duraksamadan, dz bir balangtan s bir ukurlamaya ve giderek derinleen bir anaa ulat. Saydam katman kalnlaarak ana doldurdu ve d yzeyini iirerek przsz bir eriye dntrd. Ve ardndan, tpk bir hokkabazlk numaras gibi, bu saydam dolgunun bir ksm krlma oran daha yksek olan bir yerel, kresel altblgeye younlat. Krlma oran tekdze bir ekilde ykselmemiti; kresel blgenin mkemmel bir dereceli indis mercei ilevi grd bir krlma oran derecesi olumutu. Dereceli indis mercekleri, mercek reticilerince bilinmemekle beraber, canl gzlerde yaygndr, insanlar cam belli bir ekle sokarak mercek yaparlar. ok sayda mercei st ste yerletirerek, modern kameralarn mor renkli pahal mercekleri gibi, bileik bir mercek yaparz, ama bu bireysel merceklerin her biri dz camdan

yaplmt)'. Dereceli indis merceklerinin krlma oran ise kendi maddesi iinde srekli deiir. Tipik olarak, mercein merkezinin yaknlarnda krlma oram yksektir. Balk gzlerinin dereceli indis mercekleri vardr. Dereceli endeks merceklerinde en az sapmal sonularn, mercein odaksal uzunluu ile yarap arasndaki orant iin belli bir kuramsal optimum deere ulatnzda elde edildii uzun zamandr bilinir. Buna Mattiessen orants denir. Nilson ve Pelger'n bilgisayar modeli, hi yanlmadan Mattiessen orantsna ulat. Ve imdi, tm bu evrimsel deiimin ne kadar srm ola bilecei sorusuna gelelim. Nilsson ve Pelger buna yant vermek iin doal nfuslardaki kaltm hakknda baz varsaymlarda bulunmak zorunda kaldlar. Modellerini "kaltsallk" gibi niceliklerin akla yakn deerleriyle beslemeleri gerekti. Kaltsallk, kaltmn deikenlii ne derece belirlediinin bir lmdr. Bunu lmenin tercih edilen yntemi monozigot (yani, "tekyumurla") ikizlerinin sradan ikizlerle karlatrldnda birbirlerine ne kadar benzediklerine bakmaktr. Bir aratrmada insan erkeklerinde bacak uzunluu kaltsallnn % 77 olduu bulundu. % 100 orannda bir kaltsallk; ikizler birbirlerinden ayr yetitirilseler bile, bir tek yumurta ikizinin bacan ltnzde dier ikizin bacak uzunluu hakknda mkemmel bir bilgiye ulaabileceiniz anlamna gelir. % 10 orannda bir kaltsallk ise monozigot ikizlerin bacaklarnn birbirlerine, belli bir ortamdaki belirli bir nfusun rasgele seilmi yelerinin bacaklarndan daha ok benzemeyecei anlamna gelecektir. nsanlarda llm baka kaltsallklar; kafa genilii iin % 95, oturu halindeki boy iin % 85, kol uzunluu iin % 80 ve boy-pos iin % 79'dur. Kaltsallklar ounlukla % 50'den fazladr; dolaysyla Nilsson ve Pelger gz modellerine % 50lik bir kaltsall gvenle girdiler. Bu muhafazakr, ya da "ktmser" bir varsaymd.

85

rnein, % 70 gibi daha gereki bir varsaymla karlatrldnda, ktmser bir varsaym, gzn evrimi iin gerekli zamana dair nihai tahminleri ykseltme eilimi gsterir. Nilsson ve Pelger, yanlma olacaksa, yksek tahmin ynnde yanlmak istiyorlard, nk gz gibi karmak bir eyin evrimlemesi iin gerekli sre konusunda dk tahminlerden sezgisel olarak kuku duyarz. Ayn nedenle, deime katsays (yani, nfusta tipik olarak ne kadar deikenlik grld) ve seim younluu (gz kes kinliinin gelimesinin ne kadar varkalm avantaj salad) iin de ktmser deerler setiler. Herhangi bir yeni kuan bir seferde gzn yalnzca bir parasnda farkllk gsterdiini varsayacak denli ileri gittiler: Gzn farkl paralarndaki, evrimi byk oranda hzlandracak olan ezamanl deiimler kapsam d brakld. Ama bu muhafazakr varsaymlarla bile, dz bir deri tabakasndan bir balkg z n n evrimlemesi iin gerekli zaman, ok ksa bir sre olan drt yz bin kuaktan daha azd. Bizim szn ettiimiz kk hayvanlar iin, her yla karlk bir kuak dtn varsayabiliriz; yani, iyi bir kamera gznn evrimlemesi iin gerekli zaman yarm milyon yldan az gibi grnyor. Nilsson'la Pelger'n sonularnn altnda, hayvanlar krallnda gzn en az krk kez bamsz olarak evrimlemi olmas hi de artc deil. Herhangi bir soy izgisi iinde sfr noktasndan art arda bin be yz kez evrimlemesi iin yeterli zaman olmutur. Kk hayvanlarn bir kuann mr ortalama deerlerde kabul edildiinde, gzn evrimi iin gerekli zaman, yerbilimcilerin lemeyecei denli ksa grn yor! Jeolojik zamanda bir gz krpma sresi kadar. Saman altndan su yrt, hayrn olsun. Evrimin temel bir zellii, gizliden gizliye derece derece ilerleyiidir. Bu bir gerek deil, bir ilke sorunudur. Evrimin kimi safhalarnn ani bir

dn gsterdii doru da olabilir, yanl da. Hzl evrim dnemleri, hatta ani makromutasyonlar bir ocuu her iki ebeveyninden de ayran byk deiimler olabilir. Kuyrukluyldzlarn yeryzne arpmas gibi byk doal felaketler nedeniyle ani soy tkenileri olduu kesindir ve bunlar, memelilerin dinozorlarn yerini almas gibi, hzla gelien yedek aktrlerin dolduraca boluklar brakr. Byk olaslkla evrim, gerekte her zaman aamal deildir. Ama gzler gibi, tasarlanma benzeyen karmak nesnelerin ortaya kn aklamakta kullanldnda, aamal olmaldr. nk bu vakalarda evrim aamal olmazsa, aklama gcn yitirir; olgular yine mucizelerle aklamaya alrz. Buysa hibir aklama yapamamann eanlamlsdr. Gzlerin ve yabanarlaryla tozlaan orkidelerin bizi bylesine etkilemesinin nedeni, olas grnmemeleridir. ans eseri kendiliinden birikerek ortaya kma olaslklar gerek dnyada kabul edilemeyecek denli dktr. Bilmecenin zm, her adm talihli olan, ama ok talihli olmayan, kk admlarla ilerleyen evrim srecidir. Ama aamal deilse, bilmeceye zm getirmez: Bu yalnzca, bilmecenin yeni bir ifadesi olur. Kimi zaman, aradaki aamalarn ne olabileceini bulmak zor olacaktr. Bunlar zekmz zorlayacaktr; ama zekmz baarsz olursa, bu zekmzn sorunudur, ara aamalar olmadna dair kant oluturmaz. Ara aamalar dnrken zekmzn karlaaca en byk zorluklardan birini, arlarn, Kari von Frisch'e n kazandran klasik almasnda kefedilmi nl "dans dili" kartr. Burada evrimin nihai rn ylesine karmak, ustaca ve bizim bir bcekten normalde bekleyeceimizden ylesine farkl grnr ki, aradaki aamalar hayal etmek gtr. Balardan ieklerin yerlerini birbirlerine zenle ifrelenmi bir dansla anlatrlar. Besin kovana ok yaknsa "ember dans

87

veya ront" yaparlar. Bu dier arlar heyecanlandrr ve hzla dar kp kovann yaknlarnda besin aramaya balarlar. zellikle kayda deer bir ey deildir bu. Ama besin kovandan uzakta bulunduunda olanlar ok kayda deerdir. Besini bulan yiyecek araycs "sallanma dans" yapar ve bu dansn biimiyle zamanlamas dier arlara besinin kovana gre hem pusula ynn hem de uzakln anlatr. Sallanma dans kovann iinde, petein dikey yzeyinde yaplr. Kovann ii karanlk olduundan, dier arlar dans gremez ama hisseder ve duyarlar; nk dans eden ar, gsterisine kk ritmik slk sesleri katar. Dans sekiz biimindedir ve ortasnda dz bir uu vardr. Besinin yn kurnazca bir ifreyle, dz uuun ynyle gsterilir. Dansn dz uuu dorudan besini iaret etmez. Edemez, nk dans petein dikey yzeyinde yaplr ve petein yn besinin nerede olabileceine bal olmakszn belirlenmitir. Besinin yeri ise yatay corafyada saptanmak zorundadr. Dikey petek duvara aslm bir harita gibidir. Duvar haritasna izilmi bir izgi, belli bir yn dorudan iaret etmez; ama yn, herkesin anlat herhangi bir allagelmi kurala gre okuyabilirsiniz. Arlarn kullandklar kural anlamak iin, ncelikle, pek ok bcek gibi arlarn da gnei pusula gibi kullanarak ynlerini bulduklarn bilmek gerekir. Biz de bunu yaklak olarak yaparz. Bu yntemin iki kusuru vardr. Birincisi, gne ounlukla bulutlarn arkasna gizlenir. Arlar bu sorunu, bizim sahip olmadmz bir duyuyla zerler. Arlarn k kutuplamasnn ynn grebildiklerini kefeden yine von Frisch'tir; bu yetenek, gnein grnmedii zamanlarda bile nerede olduunu arlarn anlamalarn salar. Gne pusulasnn ikinci sorunuysa, saatler ilerledike gnein gkyznde "hareket etmesi"dir. Arlar bu sorunu da isel bir saat kullanarak zerler.

VonKrisoh neredeyse inanlmaz bir ekilde, besin seferberliinden sonra saatlerce kovanda kalan dans arlarn, dansn dz uu ynn, sanki bu uu hatt yirmi drt dilimli bir saatin yelkovanym gibi, yavaa dndrdklerini kefetti. Kovann iinde gnei gremiyor, ama isel saatlerinin belirttii gibi, gnein darda gerekleen hareketine ayak uydurmak iin danslarnn ynn yavaa ayarlyorlard. lgin bir ekilde, Gney Yarkre'deki ar rklar da ayn eyi, gerek tii gibi, ters ynde yapmaktadrlar. imdi de, dans ifresine gelelim. Dorudan petein stn iaret eden bir dans uuu besinin gnele ayn ynde olduunu gsterir. Petein tam alt ynyse, besinin gnein tam ters y nnde olduunu gsterir. Tm ara alar da tahmin edeceiniz eyi iaret ederler. Dikey ann soluna elli derece, yatay dzlemde gne ynnn 50 solu demektir. Ancak dans, ay tam olarak gstermez. Pusulay 360 dereceye blmek biz insanlarn keyfi kural olduuna gre, neden gstersin ki? Arlar pusulay yaklak sekiz ar derecesine blerler. Aslnda, profesyonel kaplan ya da pilot deilsek, biz de yaklak olarak ayn eyi yaparz. Gayri resmi pusulamz sekize bleriz: K uze y, Kuzey dou, Dou, Gneydou, Gney, Gneybat, Bat, Kuzeybat. Ar dans besinin uzakln da iaretler. Daha dorusu, dansn eitli ynleri dnme hz, sallanma hz, ses karma hz besinin uzaklyla balantldr ve dolaysyla dier arlar bunlarn herhangi birinden ya da bir bileiminden yararlanarak uzakl okuyabilirler. Besin ne kadar yaknsa, dans da o kadar hzldr. Kovann yaknlarnda besin bulmu bir arnn, ok uzak mesafede besin bulmu bir arya gre daha heyecanl ve daha az yorgun olmasnn beklenebileceini dnerek, bunu aklnzda tutabilirsiniz. Bu, yalnzca belleiniz iin bir yar -

89

dmc not deildir; ileride greceimiz gibi, dansn nasl evrildii konusunda da bir ipucu sunmaktadr. zetle, besin arayan ar iyi bir besin kayna bulur. Balz ve iek tozuyla yklenmi olarak kovana dner ve ykn alc iilere verir. Ardndan, dansna balar. Dikey bir petein herhangi bir yerinde, neresinde olduu hi nem tamakszn, dar bir sekiz ekli izerek hzla dnmeye balar. Dier ii arlar etrafnda toplanarak hisseder ve dinlerler. Islk hzn ve belki de dnme hzn hesaplarlar. Ar karnn sallarken, dansn di keye gre dz uu asn lerler. Sonra kovann kaps na gidip, karanlktan gne na frlarlar. Gnein konumunu dikey yksekliini deil, yatay dzlemdeki pusula ynn gzlerler ve gnee gre as, ilk besin araycsnn dansnn petekteki dikeyle oluturduu aya uyan dz bir izgide uarlar. Bu kerterizde belirsiz bir uzaklk boyunca deil, ilk dans nn ses karma hzna orantl (hzn logaritmasna ters orantl) bir uzaklk boyunca umay srdrrler. stelik, ilk dans besini bulmak iin dolambal bir yoldan umusa, dansyla bu dolambal yolun ynn deil, besinin yeniden ayarlanm pusula ynn gsterir. Dans eden arlarn yksne inanmak gtr ve bazlar inanmaz. Kukuculara ve sonunda kantlar perinleyen yakn tarihli deneylere bir sonraki blmde dneceim. Bu blmde, ar dansnn aamal evrimini tartmak istiyorum. Bu evrimdeki ara evreler acaba neye benziyordu ve dans henz mkemmel hale gelmemiken nasl ie yaryorlard? Bu arada, sorunun ifade ekli pek de doru deil. Hibir yaratk "tamamlanmam" bir "ara aamada" yaamn srdrmez. Geriye dnp bakldnda, danslarn modern balars dans yolunda araclar olarak yorumlayabileceimiz eski, oktan lm arlar yaamlarn gayet iyi srdryorlard. Tam bir ar yaam sryor ve " daha iyi " bir eye giden "yolda" ol90

duldarn dnmyorlard. Dahas, "modern" ar dansmz da belki de son sz deildir ve hem bizler, hem de arlarmz yok olduunda evrimleip daha da hayranlk verici bir eye dnebilir. Yine de, u andaki ar dansnn aamal olarak nasl evrimlemi olabilecei konusu bizim iin bir bilmecedir. Acaba bu aamal araclar neye benziyordu ve nasl ie yaryordu? Von Frisch bu soruyu soyaacna, balansnn modern uzak kuzenlerine bakarak ele ald. Bunlar, ada olduklarna gre, modern balansnn atalar deildirler. Ama atalarn baz zelliklerini k o r u y o r o l a b i l i r l e r . Balans, korunmak i i n ii bo aalara ya da maaralara yuva yapan bir lman iklim bceidir. En yakn akrabalar a k t a y u v a kurabilen, peteklerini aa dallarna ya da kayalk kntlara asan tropik arlardr . Dolaysyla, dans ederken gnei grebilirler ve dikeyin, gnein ynn "temsil etmesini kuralna bavurmak zorunda de ildirler. Gne kendi kendini temsil edebilir. Bu tropik akrabalardan biri olan cce ar Apis florea, petein stndeki y a t a y yzeyde dans eder. Dansn dz uuu dorudan besine iaret eder. Bir harita okuma kuralna gerek yoktur; dorudan iaret yeterlidir. Balansna giden yolda makul bir gei evresidir bu elbette, ama yine de, bu evreden nceki ve sonraki dier ara evreleri dnmeliyiz. Cce an dansnn ncleri ne olabilirdi? Biraz nce besin bulmu bir arnn neden bir sekiz rakam eklinde dnp dururken dz bir uu hattyla besin ynn iaret etmesi gerekiyordu? Bu, pistten havalanma hareketinin ritelletirilmi bir ekli olabilir. Dansn evrimlemesinden nce, von Frisch'e gre, besin ykn yeni boaltm bir ar besin kaynana tekrar umak zere, ayn yne doru havalanacaktr. Havalanmaya hazrlk olarak yzn doru yne evirecek ve belki birka adm atacaktr. Dier arlar takip etmeye tevik eden her trl havalanma hareketini abartma ya da uzatma eilimini doal seim desteklemi olma-

ldr. Belki de dans, ritel eklinde yinelenen bir tr havalanma hareketidir. Bu akla yakndr, nk arlar, dans kullansalar da kullanmasalar da, birbirlerini besin kaynana kadar takip etme taktiini sk sk kullanrlar. Bu fikre aklmzn yatmasn salayan bir dier gerek de, dans eden arlarn havalanmaya hazrlanr gibi kanatlarn biraz uzattklar ve kanat kaslarn havalanacak kadar iddetle deil de, dans sinyalinin nemli bir paras olan grlty karmaya yetecek oranda titretirmeleridir. Havalanma hareketini daha da uzatp abartmann bariz bir yolu ise, yinelemektir. Yinelemek, balangca dnmek ve besin ynnde yine birka a d m atmak demektir. Balangca geri dnmenin i k i yolu vardr: Havalanma yolunun sonunda saa ya da sola dnebilirsiniz. Srekli saa ya da srekli sola dnerseniz, hangi ynn gerek havalanma yn ve hangisinin havalanma yolunun balangcna dn yn olduu belirsizleir . Belirsizlii yok etmenin en iyi yolu, srayla bir sola, bir saa dnmektir. Buradan da, sekiz eklindeki modelin doal seimi kar. Peki ama, besin kaynanzn uzaklyla dans hz arasnda ki iliki nasl geliti? Dans hz besin uzaklyla dz orantl olsayd, aklanmas g olurdu. Ama tam tersinin geerli olduunu hatrlayacaksnz: Besin ne kadar yaknsa, dans o kadar hzldr. Bu hemen, aamal evrimin akla yakn bir yolunu gsteriyor. Dansn ortaya kmasndan nce, besin arayclar belki de havalanma hareketini ritel eklinde yineliyorlard, ama belli bir hz yoktu. Dans hz tamamen kendi isteklerine bal olmalyd. imdi, tepeden trnaa balz ve iek tozuyla yklenmi o l a r a k millerce u s a y d n z , petein e t r a f n d a y k s e k hzla hareket etmek ister miydiniz? Hayr, byk olaslkla bitkin dm olurdunuz. Dier taraftan, kovana yakn bir yerde zengin bir besin kayna kefetmiseniz, ksa dn yolculuu-

92

nuzdan sonra kendinizi hl zinde ve enerjik hissederdiniz. Besinin uzaklyla dansn yaval arasndaki rastlantsal bir ilk ilikinin formel, gvenilir bir ifre eklinde nasl ritelleliini hayal etmek hi de zor deildir. imdi de, aklamas en zor olan ara evreye gelelim. Dz uu ynnn doruca besine iaret ettii eski bir dans, dikeye gre uu asnn besin kaynann bulunduu yerin gnee gre asnn ifresi olduu bir dansa nasl dnl? Hu tr bir dnm, ksmen balans kovannn ii karanlk olduu ve gne grlemedii iin, ksmen de dikey bir petekte dans ederken yzeyin kendisi de besinin yerini iaret etmedike dorudan besin kaynann yerini gstermek mmkn olmad iin gerekliydi. Ama bu tr bir dnmn gerekli olduunu gstermek yeterli deil. Ayrca bir dizi akla yakn, adm adm ilerleyen ara evreyle bu zorlu dnmn nasl gerekletiini de aklamalyz. Bu kafa kartrc bir soru, ama bceklerin sinir sistemiyle ilgili bir gerek yardmmza kouyor. imdi szn edeceimiz ilgin deney, knkanatllardan karncalara dek eitli bcekler zerinde gerekletirildi, ie, bir elektrik nn altnda, yatay bir tahta zeminin zerinde yryen bir knkanatlyla balayn. lk olarak, bcein bir k pusulas kullandn kantlayacaz. Ampuln konumu deitirildiinde, bcek de ynn buna gre deitirecektir. rnein, a 30 derecelik bir kerteriz almsa, yolunu, n yeni konumuna 30 derecelik bir kerterizi koruyacak ekilde deitirecektir. Aslnda, k huzmesini dmen olarak kullanarak knkanatly istediiniz yere ynlendirebilirsiniz. Bcekler hakkndaki bu gerek uzun zamandr biliniyor: Gnei (ya da ay, yldzlar) pusula olarak kullanyorlar ve bir ampulle onlar kolayca kandrabiliyoruz. Buraya kadar, her ey tamam. imdi sra ilgin deneye geliyor. sndrn ve ayn anda zemini dikey konuma getirin. Knkanatl ylmadan

yrmeyi srdryor. Ve, mirabile dictu,* yrynn ynn, dikeye gre as, a gre nceki asyla ayn olacak ekilde deitiriyor: Bizim rneimizde, 30 dereceye. Bunun neden olduunu kimse bilmiyor, ama oluyor. Deney, bcek sinir sisteminin rastlantsal bir tuhafln gzler nne seriyor sanki belki de biraz, bamz arptmzda bir kvlcm grmemize benzeyen bir duyu kargaas, yerekimi duyusuyla gr duyusu arasndaki devrelerin karmas. Her halkrda, bu tuhaf zellik balans dansnn "dikey gnei temsil eder" ifresinin evrimi iin gerekli kpry salam olsa gerek. Kovann iinde bir k yakarsanz, halanlar yerekimi duyularn terk edip n ynn dorudan, ifrelerindeki gnein yerine koyarlar. Uzun zamandr bilinen bu gerek imdiye dek yaplm en dhiyane deneylerden birinde, balans dansnn gerekten ie yaradna dair nihai delilleri en sonunda ortaya koyan deneyde kullanld. Buna bir sonraki blmde dneceim. Bu arada, modern ar dansnn daha basit balanglardan evrimlemi olabilecei, akla yakn bir dereceli ara evreler dizisi bulduk. Von Frisch'in fikirlerini temel alarak anlattm yk belki de doru yk deildir. Ama buna benzer bir eyin olduu kesin. yky, gerekten dhiyane ya da karmak bir doal olguyla karlaan insanlarda oluan doal kukuculua Kiisel Kukuculuktan Doan Argman bir yant olarak anlattm. Kukucular, "Ben akla yakn bir ara evreler dizisi dnemiyorum, yleyse byle bir dizi hi olmad ve olgu ani bir mucizeyle meydana kt," diyorlar. Von Frisch akla yakn bir araclar dizisi sundu. Bu tam anlamyla doru dizi olmasa bile, akla yakn olduu gerei, Kiisel Kukuculuktan Doan Argman' kertmeye yeter. Yabanarlarm taklit eden orkidelerden kamera gze dek, baktmz dier tm rnekler iin de ayn ey geerlidir. Aamac Darwincilikten kukulanan kiiler pek ok ilgin ve
(*) (Lat.) hayreti (.N)

94

artc doa gerei bulabilirler. rnein benden, Pasifik Okyanusu'nun, hi k olmayan ve su basncnn 1000 atmosferi at derinliklerinde yaayan yaratklarn aamal evrimini aklamam istenmiti. Pasifik derinliklerindeki scak, volkanik azlarn etrafnda tam bir hayvanlar topluluu olumutur. Bakteriler, volkan azlarndan gelen sy kullanp oksijen yerine kkrt metabolize ederek tamamen alternatif bir biyokimyasal sreci altrmlardr. Olaan yaamn gneten enerji alan yeil bitkilere baml olmas gibi, okyanus dibindeki daha byk hayvanlarn topluluklar da sonuta bu kkrt bakterilerine bamldr. Kkrt topluluundaki hayvanlarn hepsi baka yerlerde grlen daha geleneksel hayvanlarn akrabalardr. Bunlar nasl ve hangi ara evrelerden geerek evrimletiler? Burada da tezimiz ayn biimde olacaktr. Aklamamz iin gereken tek ey, en azndan bir doal derecedir ve denizde aa doru indike bol bol derece vardr. Bin atmosfer korkutucu bir basntr, ama 999 atmosferden yalnzca nicesel olarak byktr; 999 atmosfer de, 998 atmosferden, vb. Deniz dibi 0 metreden, tm ara dzeylerden geerek, 10.000 metreye dek derinlik dereceleri sunar. Basn, 1 atmosferle 1000 atmosfer arasnda yavaa deiir. Ik younluklar yzey yaknlarnda parlak gne ndan, derinliklerde tam bir karanla dek deiir ve o derinlikte yalnzca balklarn parlak organlarndaki ender parlak bakteri kmeleri karanl biraz hafifletir. Ani geiler yoktur. nceden adapte olunan her basn ve karanlk dzeyine karlk, bir kula daha derinde, bir k birimi daha karanlkta yaayabilen, mevcut hayvanlardan yalnzca biraz farkl bir hayvan tasarm olacaktr. Her bilmemne iin... ama bu blm gereinden fazla uzad. Yntemlerimi biliyorsun, Watson. Uygula onlar.

95

4. B O L M T A N R I ' N I N Y AR A RLIL I K LEV

Bir nceki blmdeki mektup arkadam rahip, bir ya banars sayesinde inanl olmutu. Charles Darwin ise inancn, bir baka yabanars yznden yitirmiti. Darwin yle yazmt: "Ltufkr ve her eye kadir Tanrnn Ichneumonidae*yi aka canl Trtllarn bedenleri iinde beslenmesi niyetiyle yarattna ikna olamyorum." Darwin"in dindar kars Emma'y zmemek amacyla aa vurmad derece derece inan kaybnn nedenleri aslnda daha karmakt. Ichneumonidae'ye deinmesi bir vecize kabilindendi. Darwin'in szn ettii meum alkanlklar bir nceki blmde karlatmz kazc yabanarlarmda da grlr. Dii kazc yabanars, larvasnn beslenmesi iin yumurtalarn bir trtln (ya da ekirgenin, arnn) iine brakmaktan te, Fabre ve dierlerine gre, inesini avnn merkez sinir sisteminin her sinir dmne dikkatle sokarak onu feleder, ama ldrmez. Bylece et taze kalr. Bu felcin genel bir anestezi mi salad, yoksa yalnzca kurbann hareket etme yeteneini donduran ok zehiri gibi bir ey mi olduu bilinmiyor, ikinci seenek doruysa, kurban iinden canl olarak yendiini biliyor, ama bunu engellemek iin bir kasn bile kprdatamyor olabilir. Bu vahice bir zalimlik gibi grne bilir, ama ileride de greceimiz gibi, doa zalim deil, yalnzca acmaszca kaytszdr. Bu, insanlarn renmesi gereken en zor derslerden biridir; doadaki eylerin ne iyi ne kt, ne zalim ne duyarl; yalnzca duygusuz olduklarn her trl st(*) zellikle trtllarn iinde yaayarak beslenen patazitik bir sinek tr (.N) Cennetten Akan Irmak: V: 7 97

raba kaytsz, her amalan yoksun olduklarn kabullenemeyiz. nsanlarn beyninde ama vardr. "Neye" yaradn, ne denini ya da ardndaki amac merak etmeden bir eye bakmakta zorlanrz. Ama saplants patolojik duruma geldiinde buna paranoya denir: Aslnda gerekten tesadfi bir talihsizlik olan eylerin ardnda kt niyet aramak. Ancak bu, neredeyse evrensel bir sanrnn yalnzca bartl bir eklidir. Herhangi bir nesneye ya da srece baktmzda, "Neden?" sorusunu "Niin? " sorusunu sormaktan kendimizi alkoymamz zordur. Her yerde bir ama grme istei makinelerle, sanat yapt laryla, aralarla ve dier tasarlanm insan rnleriyle kuatlm olarak yaayan; dahas, uyankken dncelerine kendi kiisel hedefleri hkim olan bir hayvan iin son derece doal bir istektir. Bir araba, bir konserve aaca, bir tornavida ve bir saman trm aklmza tamamen meru olarak, " Neye yarar?" sorusunu getirir. Putperest atalarmz da frtnalar, ay ve gne tutulmalar, kayalar ve akarsular iin ayn sorular sormulardr. Gnmzde bylesi bir ilkel animizmden kurtulduumuz iin gurur duyuyoruz. Bir akarsudaki kaya tesadfen uygun bir basamak ilevi gryorsa, bunun elverililiini gerekten amalanm bir durum olarak deil, bir ans eseri olarak grrz. Ama bamza bir trajedi geldiinde, eski zafiyetimiz tm hmyla geri dner; aslnda, "bana gelmek" szc bile animistik bir yankdr: "Neden, ama neden, kanser/deprem/kasrga benim ocuumun bana geldi?" Hereyin kkeni ya da temel fizik yasalar szkonusu olduunda ise ayn zaaf ounlukla olumlu bir zevk verir ve u bo varoluu soruda son bulur: "Hilik yerine neden bir eyler var?" Verdiim seminerlerden sonra bir dinleyicinin ayaa kalkp u tr bir ey syle diini o kadar sk duydum ki: "Siz bilimci -

ler 'Nasl' sorularn yantlamakta ok baarlsnz. Ama sra 'Neden' sorularna geldiinde gsz kaldnz itiraf etmelisiniz." alma arkadam Dr. Peter Atkins'in Windsor'da hitap ettii izleyicilerin arasnda bulunan Edinburgh Dk Prens Philip de bu noktay vurgulamt. Bu sorunun ardnda her zaman, bilim "Neden?" sorusunu yantlayamadna gre, bunu yantlama yetkinliine sahip baka bir disiplin olmas gerektiine dair, dillendirilmeyen, ama asla hakl gsterilemeyecek bir ima vardr. Bu ima, doal olarak, mantkszdr. Korkarm Dr. Atkins Kraliyet'in "Niin'ini hayli ksa srede halletti. Bir soruyu dile getirmenin mmkn olmas, soruyu dile getirmeyi meru ya da mantkl yapmaz. Hakknda "Scakl nedir?" ya da "Rengi nedir?" gibi sorular sorabileceiniz pek ok ey var, ama rnein, kskanlk ya da dua iin scaklk sorusunu ya da renk sorusunu soramazsnz. Benzer ekilde, bir bisikletin amurluklar ya da Kariba Baraj iin "Neden" sorusunu sorabilirsiniz, ama byk bir kaya, bir talihsizlik, Everest Tepesi ya da evren hakknda sorulduunda "Neden" sorusunun bir yant gerektirdiini en azndan varsaymaya hakknz yoktur. Ne denli iten bir ifade iinde sorulursa sorulsun, baz sorular uygunsuz kaabilir ite. Bir yandan otocam silecekleri ve konserve aacaklar, bir yandan da kayalar ve evren arasnda bir yerlerde canl yaratklar bulunur. Canl bedenler ve organlar, kayalarn tersine, her taraflarna ama yazlm gibi grnrler. Canl bedenlerin grnte ama dolu olmalar, Aquinas'tan William Paley'e ve modern "bilimsel" yaratllara dek, tanrbilimcilerin bavurduklar klasik Tasarmdan Doan Argman'a hkim olmutur. Kanatlara ve gzlere, gagalara, yuvalanma igdlerine ve yaamla ilgili her eye belli bir gayeyle tasarland yanlsamasn baheden gerek sre artk gayet iyi anlalmaktadr. Bu, Darwinci doal seim srecidir. Bunu alacak kadar ge, son

99

bir buuk yzylda anlayabildik. Darwin'den nce, kayalar, akarsular, ay ve gne tutulmalar iin "Neden" sorularndan vazgemi eitimli insanlar bile, canl yaratklar sz konusu olduunda, "Neden" sorusunun meruluunu kabul ediyorlard. imdiyse yalnzca bilimsel adan cahil olanlar bunu yapyor. Ne var ki, "yalnzca" szc, hl mutlak bir ounluktan sz ettiimiz gereini gizliyor. Darwinciler aslnda, canllar hakknda bir tr "Neden" sorusunu ifade ediyorlar, ama bunu zel, mecazi bir anlamda yapyorlar. Kular neden cvldar, kanatlar ne ie yarar? Modern Darwinciler bu tr sorulan bir tr stenografi olarak kabul edecek ve kularn atalarnn doal seimine dayanarak mantkl yantlar vereceklerdir. Amallk yanlsamas ylesine gldr ki, biyologlar iyi tasarm varsaymn bir alma arac olarak kullanrlar. Bir nceki blmde de grdmz gibi, Kari von Frisch ar dans hakkndaki r aan almasndan ok nce, ters yndeki ortodoks fikirlere karn, kimi bceklerin gerek renk grne sahip olduklarn kefetmiti. Nihai sonuca vard deneylerini esinlendiren, arlar araclyla dllenen ieklerin renkli pigmentler retmek iin byk zahmete girdiklerine dair basit gzlemdi. Arlar renk kryse, bunu neden yapyorlard? Ama eretilemesi daha dorusu, Darwinci seimin bu ite parmann olduu varsaym burada dnya hakknda gl bir karsama yapmak iin kullanlmaktadr. Von Frisch'in, "iekler renkli, yleyse arlar renk grebilir," demesi yanl olurdu. Ama, "iekler renkli, yleyse en azndan arlarn renk grdkleri hipotezini snayacak baz yeni deneyler zerinde sk bir alma yapmaya deer," demesi doru olurdu ve bunu syledi. Konuyu ayrntl olarak incelediinde arlarda iyi bir renk gr yetenei olduunu, ama grdkleri tayfn bizimkinden farkl olduunu bulgulad. Arlar krmz gremezler (bizim krmz dediimiz eye "sar tesi" adn ve-

rebilirler). Ama bizim mortesi adn verdiimiz daha ksa dalga boylarn grebilirler ve bazen "ar moru" diye adlandrlan mortesini de ayr bir renk olarak grrler. Von Frisch arlarn tayfn mortesi ksmn grebildiklerini fark ettiinde, yine ama eretilemesini kullanarak akl yrtt. Kendi kendine, arlar mortesi duyusunu ne amala kullanr, diye sordu. Dnceleri 360 derecelik bir dnle, ieklere ulat. Biz mortesi grememekle birlikte, buna duyarl olan fotoraf filmleri ve ayrca, mortesi geiren, ama "grnr" kesen filtreler yapabiliriz. Onsezileriyle hareket eden von Frisch ieklerin mortesi fotoraflarn ekti. Ve byk bir sevinle, daha nce hibir insan gznn gremedii benek ve izgi modelleri grd. Bize beyaz ya da sar grnen iekler, aslnda mortesi modellerlebezelidir. Bu modeller genellikle, arlar balzne ynlendiren ini pisti iaretleri ilevi grr. Grnrdeki ama varsaym, bir kez daha ie yaramt: iekler, iyi tasarlanmlarsa, arlarn mortesi dalga boylarn grebilmelerinden yararlanacaklard. Von Frisch'in ileri yalarnda, bir nceki blmde tarttmz arlarn dans hakkndaki en nl almas, Adrian Wenner adnda Amerikal bir biyolog tarafndan sorguland. Neyse ki Von Frisch, almasnn halen Princeton'da bulunan James L. Gould adl bir baka Amerikal tarafndan, tm biyolojinin en parlak deneylerinden birisiyle dorulandn grecek kadar yaad. "nceden tasarlanm gibi" varsaymnn gc konusunda sylediklerimle ilgili olduu iin, yky ksaca anlatacam. Wenner ve alma arkadalar dansn yapldn yadsmyorlard. Hatta von Frisch'in syledii gibi tm bilgileri ierdiini de yadsmyorlard. Yadsdklar ey, dier arlarn dans okuduklaryd. Wenner'e gre, sallanma dansn da dz uu ynnn dikeye gre asnn, besin kaynann gnee gre

101

ynyle balantl olduu doruydu. Ama dier arlar bu bilgiyi danstan almyorlard. Evet, danstaki eitli eylerin hznn besinin uzaklyla ilgili bir bilgi olarak okunabilecei doruydu. Ama dier arlarn bilgiyi okuduklarna dair yeterli delil yoktu. Buna aldrmyor olabilirlerdi. Kukuculara gre von Frisch'in delilleri hatalyd ve deneylerini uygun "kontrollerle" (yani, arlarn besini bulmalarn salayacak alternatif yollar salayarak) yinelediklerinde, deneyler artk von Frisch'in dans dili hipotezini desteklemiyordu. Could, dhice deneyleriyle ykye bu noktada katld. Bir nceki blmden hatrlayacanz, balallar hakknda uzun sredir bilinen bir gerei kulland. Genellikle balallar karanlkta, dikey dzlemin yukarya doru ynn, gnein yatay dzlemdeki ynnn sreli gstergesi olarak kullanarak dans etseler de, kovann iinde k yaktnzda, atalarna zg olabilecek bir davran tarzna kolayca geiverirler. Sonra yerekimiyle ilgili her eyi unuturlar ve ampul gnein yerine k ullanarak, dansn asn dorudan belirlemesine izin verirler. Dans, yerekimi yerine ampule ballk gsterdiinde, neyse ki yanl anlama olmaz. Dans "okuyan" dier arlarda ballklarnn ynn ayn ekilde deitirirler, bylece dans hl ayn anlam tar: Dier arlar besin aramak iin, yine dansnn gstermek istedii yne giderler. imdi sra, Jim Gould'un dhiyane buluunda: Gould, ampul grmemesi iin, dans eden arnn gzlerini siyah gomalakla boyad. Dolaysyla ar, normal yerekimi geleneinden yararlanarak dans etti. Ama dans izleyen ve gzleri boyanmam olan dier arlar ampul grebiliyorlard. Dans, yerekimi gelenei terk edilip yerini "gne" ampul gelenei alm gibi yorumladlar. Dans izleyenler dans asn a gre ltler; dans ise yerekimine gre dans ediyordu. Gould aslnda, dans eden ary besinin yn konusunda yalan sylemeye zor-

lamt. Genel anlamda yalan sylemeye deil, Gould'un tam olarak belirleyebilecei belli bir ynde yalan sylemeye. Deneyi elbette yalnzca gzleri boyanm olan tek bir aryla deil, uygun sayda ar rneiyle ve eitli ekillerde ynlendirilmi alarla yapt. Ve yntemi ie yarad. Von Frisch'in zgn dans dili hipotezi byk bir zaferle dorulanmt. Bu yky elence amacyla anlatmadm. yi tasarm varsaymnn hem olumlu, hem de olumsuz ynleri hakknda bir ey gstermek istiyordum. Wenner'la alma arkadalarnn kukucu bildirilerini ilk okuduumda aka istihzayla karladm. Sonuta Wenner haksz km olsa da, bu doru bir yaklam deildi, istihzam temelde tamamen, "iyi tasarm" varsaymna dayalyd. Wenner ne de olsa, dansn yapldn ya da von Frisch'in besinin uzakl ve yn hakknda ne srd tm bilgilen ierdiini yadsmyordu. O yalnzca, dier arlarn bilgiyi okuduklarn yadsyordu. Bu ne benim ve ne de baka birok Darvvinci biyologun sindirebilecei bir eydi. Dans o derece karmak, o derece zengin bir ekilde tasarlanm ve dier arlar besinin uzaklyla yn hakknda bilgilendirme amacna o derece iyi uyarlanmt ki. Bize gre, bu uyarlanmann doal seimden baka bir nedeni olamazd. Bir adan, yaratlclarn yaamn yaratt harikalar hakknda dnrken dtkleri tuzaa dmtk. Dansn yararl bir ilevi olmalyd ve bunun da, besin arayclarnn besin bulmasna yardm etmek olduu tahmin ediliyordu. Dahas, dansn bylesine incelikle uyarlanm ynleri de asnn ve hznn besinin uzakl ve ynyle balants bir ie yaryor olmalyd. Dolaysyla, bize gre, Wenner haksz olmalyd. ylesine emindim ki, Gould'un gzleri boyanm ar deneyini dnecek denli yaratc olsaydm bile (ki deildim), deneyi yapmaya zahmet etmezdim. Gould bu deneyi dnecek denli yaratc olmaktan te, deneyi yapma zahmetine de katland, nk iyi tasarm varsay-

103

Minin cazibesine kendini kaptrmamt. Ancak cambaz gibi ip stnde yryoruz, nk Gould'un ve ondan nce, renk aratrmas srasnda von Frisch'in kafasnda yeterli bir iyi tasarm varsaym olduundan ve deneyinin baar ansnn yksek olduuna, dolaysyla da buna zaman ve aba harcama ya deeceine inandndan kukuluyum. imdi iki teknik terimden, "ters ynde mhendislik" ve "yararllk ilevi"nden sz etmek istiyorum. Bu blmde, Daniel Dennett'n Darvin's Dangerous Idea (Danvin'in Tehlikeli Fikri) balkl olaanst kitabndan etkilendim. Tersinemhendislik bir uslamlama tekniidir ve u ekilde alr: Bulduunuz ve anlamadnz bir insan rnyle kar karya kalm bir mhendis olduunuzu dnn. Bunun bir amala tasarlandn varsayarsnz. Hangi sorunu zmekte yararl olduunu anlamak iin nesneyi paralarna ayrp incelersiniz: "Filanca ii yapmak iin bir makine retmek isteseydim, buna benzer bir ekilde mi yapardm? Yoksa bu nesnenin, falanca ii yapmak iin tasarlanm olduu kabul edilirse, daha iyi mi aklanm olur?" Yakn zamanlara dek saygn mhendislik mesleinin tlsm olan srgl hesap cetveli, elektronik anda herhangi bir Bronz a kalnts kadar eskimitir. Gelecein arkeologu bir srgl hesap cetveli bulup ne olduunu merak ederse, bunun dz izgiler izmeye ya da ekmee ya srmeye elverili olduunu dnebilir. Ama asl amacnn bu ikisinden biri olduunu varsaymak, ekonomi varsaymn ihlal eder. Bir cetvelin ya da ban ortasnda srgl bir para olmasna gerek yoktur. Dahas, srgl hesap cetvelinin aralklarn incelerseniz, rastlantsal olamayacak denli zenle dzenlenmi logaritma lekleri grrsnz. Arkeolog, elektronik hesap makinelerinden nceki bir ada bu modelin hzl blme ve arpma ilemleri yapmak iin kullanlan ustaca bir alet olduunu anlayacaktr.
104

Srgl hesap cetvelinin gizemi, akllca ve ekonomik tasarm varsaym kullanlarak, ters ynde mhendislikle zlecektir. "Yararlk ilevi" mhendislerin deil, ekonomistlerin kullandklar teknik bir terimdir. "Maksimize edilmi (mmkn olan en st dzeye karlm) ey" anlamna gelir. Ekonomi planlamaclar ve sosyal mhendisler, bir eyi azami dzeye karmaya almalar asndan mimarlara ve gerek mhendislere benzerler. Yararclar "en byk say iin en byk mutluluu" azamiye karmaya urarlar (laf aramzda, bu gerekte olduundan daha akllca grnen bir tmcedir). Yararc, ksa vadeli mutluluk pahasna uzun vadeli istikrara daha az ya da daha fazla ncelik verebilir ve yararclar "mutluluu" parasal zenginlik, i tatmini, kltrel doyum ya da kiisel ilikilere gre lme asndan birbirlerinden farkldr. Kimileri aka, ortak refah pahasna kendi mutluluklarn azamiye karrlar ve genel mutluluun, kiinin kendi bann aresine bakmasyla azamiye kacan belirten bir felsefeyle bencilliklerine saygnlk kazandrabilirler. Bireylerin davranlarn yaamlar boyunca gzlemleyerek yararlk ilevlerini ters ynde bir mhendislikle yrte bilirsiniz. Bir lke hkmetinin davranna ters ynde mhendislii uygularsanz, azamiye karlan eyin istihdam ve evrensel refah olduu sonucuna varabilirsiniz. Baka bir lke iin, yararllk ilevi bakann iktidarnn srmesi, ya da hkm sren belli bir ailenin serveti, sultann hareminin boyutu, OrtaDou'da istikrar ya da petrol fiyatlarnn korunmas olabilir. Yani, birden fazla yararll k ilevi dnlebilir. Bireylerin, irketlerin ya da hkmetlerin neyi maksimize etmeye altklar her zaman aka belli deildir. Ama bir eyi azamiye karmaya al tklarn varsaymakla herhalde bir saknca yoktur. Bunun nedeni Homo sapiens'in temelinde amalarla gdlen bir tr olmasdr. Yararllk ilevi pek ok girdinin arlkl toplam ya da baka bir karmak fonksiyonu olsa bile, ilke geerlidir.
105

imdi canl bedenlere dnelim ve yararllk ilevlerini karmaya alalm. Pek ok yararlk ilevi olabilir, ama sonuta hepsinin yalnzca bire indirgene bilecei grlr. Grevimizi dramatize etmenin iyi bir yntemi, canllarn bir ilahi Mhendis tarafndan yaratldklarn dnmek ve ters ynde bir mhendislikle, yce Mhendis'in neyi azamiye karmaya altn bulmaya almaktr: Tanr'nn Yararllk ilevi neydi? italar bir ey iin mkemmel ekilde tasarlanm olmann tm belirtilerini gsterirler ve onlara ters ynde mhendislik uygulayarak yararlk ilevlerini bulmak kolay olacaktr. italar, antiloplar ldrmek iin iyi tasarlanm gibi grnrler. Bir itann dileri, peneleri, gzleri, burnu, bacak kaslar, belkemii ve beyni, Tanr'nn italar tasarlamaktaki amacnn, ldrecekleri antiloplarn saysn azamiye karmak olmas durumunda tam bekleyeceimiz ekildedir. Oys a bir antiloba ters mhendislik uygularsak, tamamen kart amal bir tasarmn ayn derece de etkileyici delillerini buluruz: Antiloplarn hayatta kalmas ve italarn alktan lmesi. Sanki italar bir tanr, antiloplar ise rakip bir tanr tarafndan tasarlanmtr. Ya da, kurtla kuzuyu, itayla ceylan yaratm tek bir Yaratc varsa, nereye varmaya alyor? Kanl spor gsterilerinden holanan bir sadist midir? Afrika'daki memeli nfuslarnn ar derecede artmasn m nlemeye almaktadr? (Belgesel film yapmcs ) David Attenborough'un televizyon "raling"lerini azamiye karmak iin manevra m yapmakladr? Bunlarn hepsi, doru kabilecek, akln alabilecei yararllk ilevleridir. Aslnda tabii ki hepsi tamamen yanltr. Yaamn tek yararlk levini artk ayrntl olarak anlyoruz ve bu ilev yukardakilerden hibirine benzemiyor. Birinci Blmde, yaamn doal dnyada azamiye karlan gerek yararllk ilevinin, DNA'nn varln srdrmesi olduu grne okurumu hazrlam olmam gerekir. Ama DNA
106

serbeste uuan bir ey deildir; canl bedenlerde hapsolmudur ve emrindeki g manivelalarndan en iyi ekilde yararlanmak zorundadr. Kendilerini ita bedenlerinde bulan DNA dizileri, bu bedenlerin ceylanlar ldrmelerine yol aarak varkalmlarn azamiye karrlar. Kendilerini ceylan bedenlerinde bulan diziler ise, kart amac tevik ederek varkalmlarn azamiye karrlar. Ama her iki durumda da azamiye karlan ey, aslnda DNA'nn varkalmdr. Bu blmde birka pratik rnek zerinde tersine mhendislik yntemini uygulayarak, azamiye karlan eyin DNA'nn varkalm olduunu varsaydmzda, hereyin nasl yerli yerine oturduunu gstereceim. Vahi topluluklarda cinsiyetlerin orants erkeklerin diilere oran genellikle 50:50'dir. Erkek aznlnn diiler zerinde adaletsiz bir tekel kurduklar pek ok trdeki harem sisteminde, bu ekonomik adan anlam ifade etmez. yi incelenmi bir aybal topluluunda tm iftlemelerin % 88'ini erkeklerin % 4' gerekletirmekteydi. Bu rnekte Tann'nn Yararllk levi'nin bekr ounluk iin bylesine adaletsiz grnmesini bir yana braksak da, daha kts, maliyetleri dren, verimlilii n planda tutan bir ilahi gcn, nfusun besin kaynaklarnn yarsn seksten yoksun braklan % 96'nn tkettiini fark etmek zorunda kalacaktr (aslnda yardan da fazlasn, nk yetikin erkek aybalklar diilerden ok daha byktr). Fazlalk bekrlar, % 4'lk ansl harem efendisinden birinin yerini alacaklar gn beklemekten baka bir ey yap mazlar. Bu manta aykr bekr srlerinin varlna nasl bir aklama getirilebilir? Topluluun ekonomik verimliliine az da olsa nem veren herhangi bir yararllk ilevi, bekrlardan vazgeecektir. Bunun yerine, yalnzca diileri dllemeye yetecek kadar erkek doacaktr. Bu belirgin anormallik yine, gerek Darwinci Yararllk ilevi anlaldnda son derece zarif bir

10 7

yalnlkla aklanabilir: DNA'nn varkalmn azamiye karmak. Cinsiyetlerin orants rneini biraz ayrntl olarak ele alacam, nk bunun yararllk ilevi ekonomik adan ele almaya uygundur. Charles Darwin, bu konuda kafasnn kartn itiraf etmiti: "Eskiden, iki cinsiyeti eit saylarda retme eilimi tr iin avantajl olduunda bunun doal seim den kaynaklandn dnrdm, ama imdi sorunun son derece karmak olduunu ve zmn gelecee brakmann daha emniyetli olacan gryorum. " Sk sk olduu gibi, Darwin'in geleceinde yine Sir lionald Fisher ortaya kt. Fisher'in yrtt mantk yleydi: Doan tm bireylerin, tam olarak bir anne ve bir babalar vardr. Dolaysyla yaayan tm erkeklerin, uzak torunlarn saysyla llen toplam reme baarlar, yaayan tm diilerin toplam reme baarlarna eit olmaldr. Her erkek ve dii demek islemiyorum, nk kimi bireylerin dierlerinden daha baarl olduklar aka grlmektedir ve bu nemlidir. Diilerin toplamnn erkeklerin toplamyla kyasndan sz ediyorum. Bu toplam zrriyet, dii ve erkek bireyler arasnda blnmelidir; eit olarak deil, ama blnmelidir. Tm erkekler arasnda blnmesi gereken reme pastas tm diiler arasnda blnmesi gereken pastaya eittir. Dolaysyla bir toplulukta, rnein diiden ok erkek varsa, erkek bana den ortalama dilim, dii bana den ortalama dilimden kk olmaldr. Bu durumda bir erkein, bir diininkine kyasla ortalama reme baars (yani, beklenen torun says), yalnzca erkek-dii orantsyla belirlenir. Aznlk cinsiyetin ortalama bir yesinin reme baars, ounluk cinsiyetin ortalama bir yesine gre daha fazladr. Her iki cinsiyetin reme baars ancak, cinsiyet oranlsnn birbirine denk olmas ve aznlk bulunmamas durumunda eit olur. Bu son derece basit sonu oturduumuz yer -

den yrtebileceimiz bir mantkla ortaya kar.Tm ocuklarn bir anne ve bir babas olduu temel gerei bir yana, hibir deneysel veriye dayanmaz. Cinsiyet genellikle dllenme annda belirlenir, dolaysyla, bir bireyin kendi cinsiyetini belirleme gc olmadn varsayabiliriz. Fisher'le birlikte, bir ebeveynin yavrusunun cinsiyetini belirleme gcnn olabileceini varsayacaz. "G" szcyle elbette, bilinli ve kastl olarak kullanlan gc kastetmiyoruz. Ama bir annenin oul reten spermalara kar biraz dmanca olan, ama kz reten spermalar zerinde byle bir etki gstermeyen vajinal bir kimyasal madde retmeye genetik eilimi olabilir. Ya da bir babann erkek ocuk reten spermadan ok, kz ocuk reten sperma retmesine yol aacak genetik bir eilimi olabilir. Uygulamada nasl yaplabilirse yaplsn, kendinizi, erkek ya da kz ocuk sahibi olmaya karar vermeye alan bir ebeveyn olarak dnn. Burada da bilinli kararlardan deil, ocuklarnn cinsiyetini belirlemek iin bedenleri etkileyen gen kuaklarnn seiminden sz ediyoruz. Torun saynz azamiye karmaya alyorsunuz; bu durumda kznz m olmal, yoksa olunuz mu? Nfusta aznlkta kalan cinsiyete mensup bir ocuk sahibi olmanz gerektiini daha nce grdk. Bylece ocuunuz reme faaliyetinin grece yksek olmasn bekleyebilir ve siz de grece yksek bir torun says bekleyebilirsiniz. Her iki cinsiyet de aznlkta deilse yani, orant zaten 50:50 ise, bir cinsiyeti dierine tercih etmek size yarar salamaz. Olunuz ya da kznz olmas bir eyi deitirmez. Yar yarya olan bir cinsiyet orants, byk ngiliz evrim bilimcisi John Maynard Smith'in rettii terim kullanlarak, evrimsel bakmdan istikrarl kabul edilir. Seiminizde nyargl olmanz ancak, mevcut cinsiyet orants 50:50'den farklysa ie yarar. Bireylerin neden torun ve daha sonraki zrriyetlerini azamiye karmaya almalar gerektii sorusunu sor-

maya hile gerek yok. Bireylerin zrriyetlerini azamiye karmalarna yol aan genler, dnyada grmemiz olasl bulunan genlerdir. ncelemekte olduumuz hayvanlar baarl atalarn genlerini miras alrlar. Fisher'in kuramn, 50:50'nin "optimum" cinsiyet oranls olduunu syleyerek ifade etme eilimi byk, ama kesinlikle yanltr. Erkekler azmhktaysa ocuk iin seilecek optimal cinsiyet erkek, diiler aznlktaysa diidir, iki cinsiyet de aznlkta deilse optimum yoktur: yi tasarlanm bir ebeveyn, erkek ya da kz ocuk sahibi olmaya kar tamamen kaytszdr. 50:50 orantsnn evrimsel adan istikrarl cinsiyet orants olduu sylenir, nk doal seim bundan sapma eilimini tercih etmez ve bir sapma olmas durumunda da dengeyi dzeltme eilimini tercih eder. Dahas, Fisher doal seimin yalnzca dii ve erkek saysn deil, oullara ve kzlara yaplan "ebeveynsel harcama" adn verdii eyi de yar yarya bir dzeyde tuttuunu fark etti. Ebeveynsel harcama, bir ocuun azna aktlan, zorlukla kazanlm tm besinler ve ocua bakmaya harcanan, oysa baka bir ocua bakmak gibi, baka bir ie de ayrlabilecek tm zaman ve enerji demektir. Szgelimi, belli bir aybal trndeki ebeveynlerin erkek yavru yetitirmeye, dii yavru yetitirmeye oranla iki kat fazla enerji ve zaman harcadklarn varsayalm. Erkek aybalklar diilere oranla ylesine byktr ki, bunun doru olduuna inanmak (aslnda byk olaslkla hatal olsa da) kolaydr. Bunun ne anlama geleceini dnn. Ebeveynin karandaki gerek seenek "Bir kzm m olmal, yoksa olum mu?" deil, "Bir olum mu olmal, yoksa iki kzm m?" olacaktr. Bunu nedeni, bir oul yetitirmek iin gereken besin ve dier kaynaklarla iki kz yetitirebilecek olmanzdr. Beden saysyla llen evrimsel adan istikrarl cinsiyet orants, bu durumda, beher erkee iki dii olmaldr. Ama (birey saysna

kar) ebeveynsel harcama miktaryla llen, evrimsel adan istikrarl cinsiyet orants hl yar yarya olacaktr. Fisher'n kuram, iki cinsiyete yaplan harcamann dengelenmesi sonucuna ular. Bu da ounlukla, iki cinsiyetin saylarn dengelemekle ayn anlama gelir. Sylediim gibi, aybalklarnda bile erkek yavrular iin yaplan ebeveynsel harcama miktar dii yavrulara yaplan harcamadan aka farkl grnmektedir. Beden arlndaki byk eitsizlik sanki ebeveynsel harcama dnemi bittikten sonra gelmektedir. Yani, ebeveynin karsndaki soru hl "Bir olum mu olmal, yoksa bir kzm m?"dr. Bir olun yetikinlie dek bymesinin toplam maliyeti bir kzn bymesinin toplam maliyetinden ok daha yksek olabilse de, bu fazladan maliyeti karar veren taraf (ebeveyn) stlenmiyorsa, Fisher'in kuramnda nemli olan tek ey budur. Fisher'in harcamay dengeleme konusundaki kural, bir cinsiyetin lm orannn dierine gre yksek olduu rneklerde de geerlidir. Szgelimi, erkek bebeklerin lme olaslklarnn dii bebeklere gre daha yksek olduunu varsayalm. Dllenmedeki cinsiyet orants tam olarak yar yarya ise, yetikinlie erien erkek says dii saysndan az olacaktr. Dolaysyla, aznlk cinsiyet durumuna derler ve biz de safa, doal seimin erkek ocuk retiminde uzmanlaan ebeveynleri tevik etmesini bekleriz. Fisher de bunu beklerdi, ama yalnzca bir noktaya dek; ve kesinlikle snrl bir noktaya dek. Ebeveynlerin, bebeklerde daha yksek bir lm orannn tam olarak telafi edilecek ve bylece reme nfusunda bir eitlie yol aacak kadar ok sayda oul retmelerini beklemezdi. Hayr, dllenmedeki cinsiyet orants bir ekilde erkek arlkl olmaldr, ama yalnzca oullara yaplan toplam harcamann kzlara yap lan toplam harcamaya eit olmasnn beklendii noktaya dek. Bunu anlamann en kolay yolu, kendinizi karar veren ebe-

veynin yerine koyup "Byk olaslkla hayatta kalacak bir kzm m olmal, yoksa bebeklii srasnda lebilecek bir olum mu?" sorusunu sormanzdr. Oullar araclyla torun sahibi olma karar, lenlerin yerini alacak fazladan oullara daha ok kaynak harcamanz gerektirebilir. Hayatta kalan her bir olunuzun, srtnda l aabeylerinin hayaletlerini tadn dnebilirsiniz. Torunlara oullar yoluyla ulama kararnn ebeveyne fazladan bir harcama l erkek bebeklere yaplm bir israf yklemesi asndan, onlar srtnda tar. Fisher'n temel kural hl geerlidir. Oullara yatrlan (erkek bebeklerin ldkleri ana dek beslenmelerini de ieren) toplam kaynak ve enerji, kzlara yatrlan toplam miktara eit olacaktr. Ya erkek bebeklerde yksek bir lm oran yerine, ebeveyn harcamasnn sona ermesinden sonra yetikin erkeklerde yksek bir'lm oran varsa? Aslnda bu sk sk olacaktr, nk yetikin erkekler sk sk dvp birbirini yaralar. Bu durum da reme yandaki nfusta dii fazlasna yol aacaktr. Dolaysyla, yzeyden bakldnda, reyen nfustaki erkeklerin azlndan yararlanarak oul retiminde uzmanlaan ebeveynleri tevik ediyormu gibi grnecektir. Ancak biraz daha dikkatli dnrseniz, bu mantn hatal olduunu greceksiniz. Ebeveynin yapmas gereken seim udur: "Yetitirdikten sonra bir savata ldrlmesi olas; ama hayatta kalrsa bana daha fazla torun verecek bir olum mu olmal? Yoksa bana ortalama sayda torun verecei kesin gibi grnen bir kzm m?" Bir oul araclyla sahip olmay bekleyebileceiniz torun says, bir kz araclyla bekleyeceiniz ortalama sayyla hl ayndr. Bir oul yetitirme maliyeti ise; hl, yuvay terk edecei ana dek onu besleme ve koruma maliyetidir. Yuvay terk ettikten sonra ldrlmesi olasl, hesab deitirmez. Btn bu uslamlamada Fisher, "karar veren"in ebeveyn olduunu varsaymtr. Karar veren baka birisi olduunda he-

saplama deiir. Szgelimi, bir bireyin kendi cinsiyetini etkileyebileceini varsayalm. Burada da bilinli olarak yaplan bir etkiden sz etmiyorum. evreden gelen iaretlere bal olarak bireyin geliimini dii ya da erkek yoluna dndren genler olduunu farz ediyorum. Sz uzatmamak iin yine, bireyin bilinli seimi bu rnekte, kendi cinsiyetinin bilinli seimi sylemini kullanacam. Aybahklan gibi harem kuran hayvanlara bu esnek seim gc verilseydi, etkisi arpc olurdu. Bireyler harem sahibi birer erkek olmak isterlerdi, bir harem kurmay baaramamalar durumunda ise bekr erkek yerine dii olmay tercih ederlerdi. Bylece, bu topluluktaki cinsiyet orants byk oranda dii arlkl olurdu. Ne yazk ki, aybalklan dllenmede kendilerine verilen cinsiyeti deitiremezler, ama baz balklar bunu yapabilir. Mavi bal erkek lapinalar byk, parlak renklidir ve donuk renkli diilerden oluan haremler kurarlar. Kimi diiler dierlerinden daha byktr ve bir basknlk hiyerarisi olutururlar. Bir erkek lrse, yerini hemen en byk dii alr ve ksa bir sre sonra parlak renkli bir erkee dnr. Bu balklar iki ynden de avantajldr. Baskn, harem sahibi bir erkein lmn bekleyen bekr erkekler olarak yaayp hayatlarn boa harcamak yerine, bekleme zamanlarn reyebilen diiler olarak geirirler. Mavi bal lapinalann cinsiyet orants sistemi ender grlen bir sistemdir ve burada Tanr'nn Yararllk levi, bir sosyal ekonomistin basiretli sayabilecei bir eyle rtr. Bireyin hem ebeveynini hem de kendisini karar veren taraf olarak inceledik. Karar veren baka kim olabilir? Sosyal bceklerde yatrm kararlarn byk oranda, yetitirilen yavrularn normalde ablalar (ve termitlerde ayrca aabeyleri) olarak ksr iiler verir. Sosyal bceklerin bir tr de daha tandk olan balarlardr. Okurlarm arasndaki ar yetitiricileri, kovandaki cinsiyet orantsnn yzeysel adan Fisher'in beklenti-

lerine uymadn fark etmi olabilirler. Burada belirtilecek ilk ey, iilerin dii saylmamas gerektiidir. Teknik olarak diidirler, ama inemezler; yani Fisher'in kuramna gre dzenlenen cinsiyet orants, erkek arlarn, kovann rettii yeni kralielere gre orantsdr. Ar ve karnca rneklerinde, cinsiyet orantsnn diiler lehine e bir olmasn beklememiz iin, The Selfish Gene'de (Gen Bencildir) tarttm ve burada yinelemeyeceim zel teknik nedenler vardr. Oysa her ar yetitiricinin bildii gibi, gerek cinsiyet orants byk oranda erkek arlkldr. Gelimekte olan bir kovan, bir mevsimde yalnzca alt yeni kralie, ama yzlerce, hatta binlerce erkek ar retebilir. Burada ne oluyor? Modern evrim kuramnda sk sk olduu gibi, bu sorunun yantn da, halen Oxford Universitesi'nde olan W. D. Hamilton'a borluyuz. Bu yant, tamamen Fisher'den esinlenen cinsiyet orantlar kuramna somut bir rnek oluturur. Arlarn cinsiyet orantlar bilmecesinin anahtar, sr yaratma olgusunda yatyor. Arko v an pek ok adan tek bir birey gibidir. Byyp olgunlua ular, rer ve sonunda lr. Ar kovannn rn, srdr. Yaz ortasnda, kovann gerekten gelitii dnemde, bir yavru koloni bir sr retilir. Sr retme ii, kovan asndan remenin edeeridir. Kovan bir fabrikaysa, srler de koloninin deerli genlerini tayan nihai rndr. Sr, bir kralie aryla binlerce iiden oluur. Hepsi tek beden halinde ebeveyn kovan terk eder ve youn bir kme halinde toplanarak bir aa dalna ya da kayaya aslrlar. Buras, yeni bir sabit yuva bulana dek kalacaklar geici kamp olacaktr. Birka gn iinde bir maara da ya ii bo bir aa bulurlar (ya da, gnmzde daha sk grld gibi, bir ar yetitiricisi veya belki de ayrldklar kovann sahibi tarafndan yakalanp yeni bir kovana yerletirilirler). Baarl bir kovann ii yavru srler retmektir. Bunun ilk adm da yeni bir kralie yapmaktr. Genellikle yarm dzineye

yakn yeni kralie yaplr, ama bunlardan yalnzca biri yaayacaktr. Yumurtadan kan ilk kralie dierlerini sokarak ldrr. (Anlalan, fazladan kralieler yalnzca yedek olarak retilmektedir). Genetik olarak kralielerin ii arlara dnmesi mmkndr, ama bunlar petein altnda asl duran zel kralie hcrelerinde yetitirilir ve zellikle zengin, kralielere layk bir diyetle beslenirler. Bu yemek rejimi, roman yazar Barbara Cartland Hanmefendi'nin uzun yaamnn ve kralieleri andran tavrlarnn gerekesi olarak gsterdii, kraliyet jlesini ierir. i arlar daha kk hcrelerde yetitirilir; bu hcreler daha sonra, bal depolamak iin kullanlr. Erkek arlar genetik olarak farkldr. Dllenmemi yumurtalardan oluurlar. Bir yumurtann erkek ya da diiye (kralie/ii) dnmesinin kralieye bal olmas dikkat ekicidir. Kralie ar yalnzca, yetikin yaamnn bandaki tek bir iftleme uuunda iftleir ve spermay yaamnn geri kalan ksm boyunca bedeninde depolar. Yumurta tpnden geen yumurtay dllemek iin deposundan kk bir sperma paketi salabilir, ya da salmayabilir. Dolaysyla, yumurtalar arasndaki cinsiyet orants kralienin denetimindedir. Ancak hemen ardndan, sanki btn g iilere gemektedir, nk larvalara besin ikmalini onlar denetler. rnein (kendi bak alarna gre) kralie ok fazla erkek yumurtas braktysa, erkek larvalar a brakabilirler. Her halkrda, bir dii yumurtasnn iiye ya da kralieye dnmesi iilerin kontrolndedir, nk bu yalnzca yetitirme koullarna, zellikle de beslenme rejimine baldr. imdi cinsiyet orants sorununa dnelim ve iilerin karlarndaki seenekleri inceleyelim. Daha nce de grdmz gibi, kralienin tersine, ii arlar kz ya da erkek yavru retmeyi deil, erkek karde (erkek arlar) ya da kz karde (gen kralieler) retmeyi seeceklerdir, ile bilmecemize geri dndk imdi. nk hlihazrdaki cinsiyet orants byk oranda

115

erkek arlkl grnmekte, bu ise Fisher'in bak asndan bir anlam ifade etmemektedir. ilerin yapmak zorunda olduklar seimi daha dikkatli inceleyelim. Bunun, erkek ve kz kardeler arasnda bir seim olduunu sylemitim. Ama biraz bekleyin. Bir erkek karde yetitirme karar, kovana, erkek ar yetitirmek iin gerekli besin ve dier kaynaklar taahht eder. Ama yeni bir kralie yetitirme karar, kovan; sadece bir kralienin bedenini beslemek iin gerekli kaynaklarn temininden ok daha byk bir taahht altna sokacaktr. Yeni bir kralie yetitirme karar, bir sr oluturma taahhdyle e anlamldr. Yeni kralienin gerek maliyetinde, yiyecei kraliyet jlesi ve dier besinler gzard edilebilecek kadar kk bir yer tutar. En nemlisi, sr ayrldnda kovann yitirmi olaca binlerce iiyi retmenin maliyetidir. Bu, cinsiyet orantsnda grlen anormal erkek arlnn, hemen hemen kesin olarak doru aklamasdr. Benim daha nce szn ettiim eyin u bir rnei gibi grnyor. Fisher'in kuralna gre, erkek ve dii bireylerin says deil, erkeklere ve diilere yaplan harcama ayn olmaldr. Yeni kralieye yaplan harcama, aksi takdirde kovann yitirmeyecek olduu iilere yaplan byk harcamay ierir. Bu, bir cinsiyetin yetitirilmesinin dierine gre iki kat maliyetli olduu ve sonuta o cinsiyetin nfusunun tekinin yars kadar olduu, farazi aybal topluluumuz gibidir. Ar rneinde bir kralie, erkek ardan yzlerce, hatta binlerce kez daha maliyetlidir, nk srtnda, sr iin gereken tm fazladan iilerin maliyetini tar. Dolaysyla, kralie says, erkek ar saysndan yzlerce kat daha azdr. Bu garip yknn insan ar sokmas gibi irkilten ek bir yan daha var: Sr kovandan ayrldnda beraberinde nedense yeni kralieyi deil, eski kralieyi gtrr. Yine de, iin ekonomisi ayndr. Yeni bir kralie yapma karar hl, eski kralieye yeni evine giderken elik edecek olan srnn masrafn ierir.

Cinsiyet orantlar konumuzu tamamlamak iin, balangtaki haremler bilmecemize: Byk bir bekr erkek srsnn nfusun besin kaynaklarnn yarsn (hatta yardan fazlasn) tkettii, ama asla remedii ya da yararl bir ey yapmad u savurganca dzenlemeye geri dnelim. Burada nfusun ekonomik refahnn azamiye karlmad aka grlyor. Peki ama, ne oluyor? Bir kez daha, kendinizi karar verenin rnein, torunlarnn saysn azamiye karmak iin olu mu yoksa kz m olmas gerektiine "karar vermeye" alan bir annenin yerine koyun, ilk bakta bu, naif ve adaletsiz bir karardr: "Byk olaslkla bekr kalacak ve bana torun vermeyecek bir olum mu olmal, yoksa byk olaslkla bir hareme girecek ve bana makul miktarda torun verecek bir kzm m?" Bu anne adayna verilecek uygun cevap yledir: "Ama bir olun olursa, bir harem sahibi olabilir ve bu durumda sana, bir kz araclyla elde etmeyi umabileceinden ok daha fazla torun verebilir." i basitletirmek iin, tm diilerin ortalama oranda rediklerini ve her on erkekten biri diiler zerinde tekel kurarken, dokuzunun asla reyemediini varsayalm. Bir kznz varsa, ortalama sayda torununuz olacana gvenebilirsiniz. Bir olunuz varsa, hi torun sahibi olmama olaslnz % 90, ortalamann on kat torun sahibi olma olaslnz ise % 10'dur. Oullarnz araclyla bekleyebileceiniz ortalama torun says, kzlarnz araclyla bekleyebileceiniz ortalama torun saysna eittir. Tr dzeyindeki ekonomik mantk, diilerin daha fazla olmas gerektiini haykrsa da, doal seim hl 50:50 bir cinsiyet orantsn tevik etmektedir. Fisher'in kural hl geerlidir. Btn bu uslamlamalar hayvan bireylerinin "kararlar" olarak ifade ettim, ama yinelemek gerekirse, bu sadece bir ksaltmadr. Aslnda, gen havuzunda, torunlar azamiye karma "amal" genlerin says artmaktadr. Dnya, alar boyunca

117

baaryla aktarlm genlerle dolmaktadr. Bir gen alar boyunca kuaktan kuaa aktarlmay, bireylerin kararlarn torun saylarn azamiye karacaklar ekilde etkilemekten baka nasl baarabilirdi? Fisher'in cinsiyet orants kuram bize, bu maksimizasyonun nasl yaplacan sylyor ve bu, bir trn ya da topluluun ekonomik refahn azamiye karmaktan ok farkl bir eydir. Burada bir yararllk ilevi var, ama bu, biz insanlarn ekonomik akllarna gelecek yararlk ilevinden ok farkl. Harem ekonomisinin israfl yle zetlenebilir: Erkekler kendilerini yararl ilere adamak yerine, enerji ve glerini birbirlerine kar verdikleri beyhude mcadeleye harcarlar. "Yararl"y ocuk yetitirmeyle ilgili olarak Darwinci tarzda kullansak bile bu geerlidir. Erkekler birbirleriyle rekabet ederek harcadklar enerjiyi yararl kanallara ynlendirselerdi, bir btn olarak tr daha az aba ve daha az yiyecek karlnda da ha ok ocuk yetitirirdi. Bir i etd uzman aybalnn dnyas karsnda dehete decektir. Bunun yaklak bir benzetmesi yle olabilir: Bir atlyede yalnzca on torna tezgh olduundan, on adamdan fazlasna gerek yoktur. Ancak ynetim on adam altrmak yerine yz adam altrmaya karar verir. Her gn, adamlarn yz de ie gelip cretlerini alrlar. Sonra btn gn, on tezghtan birini ele geirmek iin kavga ederek harcarlar. Tezghlarda birka i yaplr, ama bu on adamla yaplacak iten daha fazla deildir; hatta byk olaslkla daha azdr, nk yz adam birbirleriyle kavga ettikleri iin, tezghlar verimli bir ekilde kullanlmaz. etd uzman hi kuku duymadan kararn verecektir. Adamlarn yzde doksan fuzulidir ve bu durum kendilerine resmen bildirilip iten karlmalar gerekir. Erkek hayvanlar enerjilerini yalnzca fiziksel savalarda israf etmezler; bir kez daha burada "israf", ekonomistin ya da i

etd uzmannn bak asndan tanmlanyor. Pek ok trde ayrca bir de gzellik yarmas vardr. Bu da bizi, salt ekonomik adan anlaml olmasa bile, biz insanlarn takdir edebilecei bir baka yararllk ilevi olan, estetik gzellie getiriyor. Yzeyden bakldnda, Tanr'nn Yararllk levi kimi zaman (ok kr artk modas gemi olan) dnya gzellik kraliesi seiminin kurallarna gre dzenlenmi gibidir, ama bu kez sahnede geit yapan erkeklerdir. Bu durum, ormantavuu ve dvkenku gibi kularn lek diye adlandrlan gsterilerinde aka grlr. "Lek" erkek kularn geleneksel olarak diilerin nnde geit yapmak iin kullandklar mntkadr. Diiler lek'i ziyaret eder ve erkeklerin kasntl tehirlerini izledikten sonra ilerinden birini seip onunla iftleirler. Lek'te kendini sergileyen trlerin erkeklerinin ounlukla tuhaf sslemeleri vardr ve bunlar ayn derecede gsterili reverans ya da sallanma hareketleriyle ve garip seslerle gsterirler. "Tuhaf" szc elbette znel bir deer yargsdr; anlalan lek'te tehircilik yapan erkek al tavuu, abartl danslar ve kulak trmalayan haykrlaryla kendi trnn diilerine tuhaf grnmemektedir ve nemli olan da budur. Kimi durumlarda dii kularn gzellik anlay bizimkiyle rtr ve sonuta ortaya bir tavuskuu ya da cennetkuu kar. Blbllerin akmalar, slnlerin kuyruklar, atebceklerinin prltlar ve tropikal mercan balklarnn gkkua pullar, estetik gzellii azamiye karr, ama bu insann haz duymasn amalayan bir gzellik deildir; ya da sadece tesadfen yledir. Hayvanlarn bu tr gsterilerinden holanmamz havadan bir nimet, bir yan rndr. Erkeklerin diilere ekici grnmesini salayan genler otomatik olarak saysal rmak yoluyla gelecee geer. Bu gzelliklere bir anlam veren tek bir yararllk ilevi vardr; aybalklannn cinsiyet orantlarn, italarn ve antiloplarn birbirlerine kar anlamsz yarlara girmelerini,

119

guguk kularn ve bitleri, gzleri ve kulaklar, soluk borularn, ksr ii arlar ve olaanst dourgan kralie arlar aklayan ayn yararllk ilevidir. Byk evrensel Yararllk ilevi, yaayan dnyann her kesinde byk bir gayretle azamiye karlan nicelik, her rnekte, aklamaya altnz zellikten sorumlu olan DNA'nn varkalmdr. Tavuskulan ylesine ar ve hantal bir yk tarlar ki, yararl iler yapma eiliminde olsalar bile genelde byle bir eilimleri yoktur bu sslemeler, yararl i yapma abalarn ciddi oranda engelleyecektir. Erkek tc kular akmaya tehlikeli miktarda zaman ve enerji harcarlar. Bu onlar muhakkak tehlikeye sokar; nedeni ise yalnzca avclar ekmesi deil, ayn zamanda enerjilerini tketmesi ve bu enerjiyi yenilemeye ayrlabilecek zaman kullanmasdr. tkularnn biyolojisini inceleyen bir aratrmac, lgn erkek kularndan birinin akmaktan ldn iddia etmiti. Trn uzun vadeli refahn, hatta o belirli erkein uzun sreli varkalmn znde tayan herhangi bir yararllk ilevi, akma miktarn, tehir miktarn, erkekler arasndaki kavga miktarn azaltacaktr. Ancak asl azamiye karlan ey DNA'nn varkalm olduundan, erkeklerin diilere gzel grnmesini salamaktan baka hibir yararl etkisi olmayan DNA'nn yaylmasn hibir ey durduramaz. Gzellik kendi bana mutlak bir erdem deildir. Ama kimi genler erkeklere trn diilerinin ekici bulduu nitelikler kazandryorsa, bu genler kanlmaz olarak varln srdrecektir. Ormandaki aalar neden bylesine uzundur? Yalnzca, rakip aalarn stne kmak iin. "Mantkl" bir yararllk ilevi hepsinin ksa olmasn salard. Bu ekilde, kaln gvdelere ve ktleli destekleyici payandalara yaplan harcamay azaltr ve tam olarak ayn miktarda gne alrlard. Ama hepsi ksa olsayd, doal seimi biraz daha uzam olan deiik birini tercih etmeden duramazd. ta bir kez ykseltildiinde dierleri-

120

nin de onu izlemesi gerekildi. Btn bu oyunun tm aalar gln ve savurganca bir uzunlua ulaana dek trmanmasn hibir ey nleyemezdi. Bu yalnzca, verimlilii azamiye karna asndan dnen aklc bir ekonomik planlamacnn bak asndan gln ve savurgancadr. Ama gerek yararllk ilevini anladnzda, her ey yerli yerine oturur genler kendi varkalmlarn azamiye karmaktadrlar. Bu konuda pek ok basit benzetme yaplabilir. Bir partide sesiniz kslana dek bara bara konuursunuz. Bunun nedeni herkesin en yksek sesiyle konumasdr. Konuklar fsJdamak zere bir anlama yapverseler, seslerini daha az zorlayarak ve daha az enerji harcayarak birbirlerini tamamen ayn derecede iyi duyabilirlerdi. Ama bu tr anlamalar dardan denetim olmadan yrmez. Her zaman birisi biraz daha yksek sesle konuarak anlamay bencilce bozar ve birer birer herkesin onu izlemesi gerekir, istikrarl bir dengeye ancak, herkes fiziksel adan mmkn olduu kadar yksek sesle barmaya baladnda ulalr ve bu da "aklc" bir bak asnn gerektirdiinden ok daha yksek bir sestir. birliki snrlama pek ok kez, kendi i istikrarszl tarafndan engellenir. Tanr'nn Yararllk levi'nin en ok kiiye en iyisini sunmas nadirdir. Tanr'nn Yararllk ilevi, egdmsz, bencilce bir kazan dalanda kendi kkenlerine ihanet eder. nsanlarn, refahn grubun refah anlamna geldiini, "iyi"nin toplumun, trn ve hatta ekosistemin gelecekteki iyilii anlamna geldiini varsaymak gibi hayli sevimli bir eilimleri vardr. Doal seimin temelindeki mekanizmalarn zerinde dnlmesinden tremi olan Tanr'nn Yararllk levi'nin, bylesi topik vizyonlarla ne yazk ki elitii grlmektedir. Genlerin kendi dzeylerindeki bencilce refahlarn, organizmay kendi dzeyinde bencilce olmayan bir ibirliine, hatta kendini feda etmeye programlayarak azamiye kardklar durumlar elbette vardr. Ama grup refah her zaman birincil bir gd deil, rastlantsal bir sonutur. "Bencil genin anlam budur.

imdi bir benzetmeyle balayarak, Tanrnn Yararllk levi'nin baka bir yanna bakalm. Darwinci psikolog Nicholas Humphrey, Henry Ford hakknda aydnlatc bir yk uydurmutu. "Sylentiye gre", retimde verimliliin kutsal babas Ford, bir zamanlar; T Model'inde asla bozulmayan paralarn olup olmadnn bulunmas iin Amerika'nn araba mezarlklarnda bir inceleme yaptrm. Mfettiler geri dndklerinde, neredeyse hertrl arzann grldn bildirmiler: akslar, frenler, pistonlar; hepsi bozulmaya yatknm. Ama nemli bir istisnaya dikkat ekmiler: hurda arabalardaki ana civatalarn lamam salamm. Ford insafsz bir mantkla, T Modelindeki ana cvatalarn bu i iin fazlasyla iyi olduuna karar vermi ve gelecekte daha dk spesifikasyonlarla retilmelerini emretmi. Siz de benim gibi arabamn n aksyla tekerleklerini dier aksanna balayan bu ana civatann ne olduunu pek bilemeye bilirsiniz, ama bu nemli deil. Motorlu bir ara iin gerekli bir paradr ve Ford 'un szde zalimlii aslnda tamamen mantklyd. Bunun alternatifi arabann dier tm paralarn gelitirerek ana civatalarn kalite dzeyine getirmek olurdu. Ama bu durumda Henry Ford T Modeli deil, Rolls Royce retiyor olurdu; oysa almann hedefi bu deildi. Hem Rolls Royce, hem de T Modeli saygn arabalardr, ama fiyatlar farkldr. nemli olan, tm arabann ya Rolls Royce ya da T Modeli spesifikasyonlarna gre retilmesidir. T Modeli kalitesinin baz paralaryla Rolls Royce kalitesinin baz paralarn birletiren melez bir araba yaparsanz, her iki bakmdan da zararl karsnz, nk en zayf paralar yprandnda araba bir kenara atlr ve asla ypranmaya zaman bul amam olan yksek kaliteli paralara harcanan para da israf edilmi olur.
122

Ford'un verdii ders canl bedenler iin arabalar iin olduundan daha geerlidir, nk bir arabann paralar belli snrlar iinde yedek paralarla deitirilebilir. Maymunlar ve gibonlar yaamlarn aa tepelerinde geirir ve her zaman dp kemiklerini krma riski vardr. Bedenin her nemli kemiindeki krlma skln hesaplamak iin maymun cesetleri zerinde bir inceleme yaptrdmz dnelim. Bir tek istisna hari, tm kemiklerin u ya da bu zamanda krldnn anlaldn varsayalm: hibir maymunda kam kemiin (kaval kemiine paralel kemik) krld gzlenmemi olsun. Henry Ford hi duraksamadan, kam kemiinin daha dk spesifikasyonlarla yeniden tasarlanmasn salk verirdi; zaten doal seimin yapaca ey de tam olarak bu olurdu. Kam kemikleri daha zayf olan, mutasyona uram bireyler byme kurallarna gre, deerli kalsiyumun kam kemiine verilmedii, mutasyo na uram bireyler tasarruf ettikleri malzemeyi bedendeki dier kemikleri kalnlatrmak iin kullanabilir ve bylece tm kemiklerin krlma olaslnn ayn olduu bir ideal duruma ulaabilirler. Ya da, mutasyona uram bireyler tasarruf ettikleri kalsiyumla daha ok st reterek daha fazla yavru yetitirebilirler. En azndan krlma olasl bir sonraki en dayankl kemiin dzeyine gelene dek, kam kemiinin dayankll azaltlabilir. Dier seenein dier tm paralarn kam kemii standartlarna getirilmesi anlamna gelen "'Rolls Royce"zmnn gereklemesi daha zordur. Hesap aslnda bu kadar basit deil, nk baz kemikler dierlerinden daha nemlidir. Bir rmcek maymununun krlm bir topuk kemiiyle hayatta kalmasnn, krlm bir kol kemiiyle hayatta kalmasndan daha kolay olduunu sanyorum; yani doal seimin tm kemiklerinin krlma olasln eit dzeye getirmesini bekleyemeyiz. Ama Henry Ford efsanesinden aldmz ana ders hi kukusuz dorudur. Bir hayvann belli

bir parasnn gereinden iyi olmas mmkndr ve doal seimin bedenin bir parasnn kalitesini, bedenin dier paralarnn kalitesiyle dengelendii noktaya dek tesine gememek kouluyla drmesini beklemeliyiz. Yani, doal seim bir niteliin hem drlmesini hem ykseltilmesini, tm beden paralar arasnda uygun bir dengeye ulalana dek tercih edecektir. Yaamn hayli iki farkl yan arasnda kurulduunda, bu dengenin deerini anlamamz zellikle kolaylayor: rnein, dii tavuskularnn gznde, erkek tavuskuunun gzelliiyle varkalm arasndaki denge gibi. Darwinci kuram bize, varln srdrmenin, genlerini yayma amac iin sadece bir ara olduunu sylyor: ama bu durum, bedeni, temelde bireysel varln srdrmeyle ilgili olan bacak gibi ve remeyle ilgili olan penis gibi paralara ayrmamz engellemez. Ya da geyiin rakip bireylerle rekabet etmeye adanm boynuzlar gibi paralara kar, bacaklar ve penisi gibi, nemi rakip bireylerin varlna bal olmayan paralara ayrmamz da engellemez. Pek ok bcein yaam yksnde, temelden farkl aamalar arasnda kat bir ayrm vardr. Trtllar kendilerini yiyecek toplamaya ve bymeye adarlar. Kelebekler de tpk ziyaret ettikleri iekler gibi kendilerini remeye adamlardr. Bymezler ve yalnzca hemen uu yakt olarak yakmak iin balz emerler. Kelebek baaryla rediinde, yalnzca etkili ekilde uan ve iftleen bir kelebek olmaya yarayan genlerini deil, bir zamanlar olduu gibi etkili ekilde beslenen bir trtl olmaya yarayan genlerini de yayar. Mays sinekleri yl sreyle sualt perileri olarak beslenip byrler. Ardndan, uabilen yetikinler olarak ortaya kar ve yalnzca birka saat yaarlar. ounu balklar yer, ama onlar yemese de lrler, nk beslenemezler, hatta barsaklar bile yoktur (herhalde Henry Ford bunlara baylrd). leri, bir e bulana dek umaktr. Ardndan,

genlerini yl boyunca sn altnda verimli olarak beslenebilen bir su perisi olmaya yarayan genleri de dahil aktardktan sonra lrler. Mayssinei, bymesi yllar sren ve ardndan, tek bir grkemli gnnde iek verip, sonra len bir aa gibidir. Yetikin mayssinei, yaamn sonunda ve yeni yaamn balangcnda ksa sreliine aan bir iektir. Gen bir som bal, doduu akarsda aaya doru g eder ve yaamnn byk blmn denizde beslenip byyerek geirir. Olgunlua eritiinde, byk olaslkla koklama duyusuyla, doduu akarsuyun azn arar. Destans ve ok nlenen bir yolculuk yaparak yukar doru yzer, alayanlar ve akntlar aar ve bir mr nce geldii rmak kaynana ular. Burada yumurta dker ve dng yinelenir. Bu noktada Atlantik somuyla Pasifik somu arasnda tipik bir laik vardr. Atlantik somu yumurta dktkten sonra denize dnebilir ve dngy ikinci kez yineleme ans vardr. Pasifik somu ise yumurta dktkten birka gn sonra tkenir ve lr. Tipik bir Pasifik somu mayssineine benzer, ama yaam yksnde su perisi ve yetikin evreleri arasndaki keskin anatomik ayrm yoktur. Akarsda yukar doru yzmeye harcanan aba ylesine byktr ki, ikinci kez uramaya demez. Bu nedenle doal seim, kaynaklarnn tamamn bir "byk patlama"l reme abasna harcayan bireyleri tevik eder. remeden sonra geride kalan her trl kaynak Henry Ford'un ar dayankl ana cvatalar gibi israf saylacaktr. Pasifik somlar, reme sonras varkalm srelerinin sfra ulaana dek azar azar eksiltilmesi ve tasarruf edilen kaynaklarn yumurtalara ve spermaya ayrlmas ynnde evrimlemitir. Atlantik somlar ise dier yne ekilmitir. Belki de trmanmalar gereken rmaklar genellikle daha ksa olduundan ve daha az meyilli tepelerden dkldnden, ikinci bir reme dngs iin biraz kaynak ayrabilen bireyler kimi zaman bundan avantajl kabi-

12 5

lirler. Atlantik somlarnn dedii bedel, yumurtalarna ok (azla ballk gsterememeleridir. Uzun mr ile reme arasnda bir deitoku vardr ve farkl som eitleri farkl dengeleri semilerdir. Som balnn yaam dngsnn zellii, zorlu g yolculuunun sreksizlik getirmesidir. ki reme mevsimi arasnda yumuak bir gei yoktur, ikinci bir reme mevsimine ballk, ilk dngnn verimliliini ciddi oranda azaltr. Pasifik somu ilk reme mevsimine tam bir ballk ynnde evrimlemitir ve sonuta, tipik bir birey, yumurtalarn dkmek iin tek bir muazzam abadan hemen sonra mutlaka lr. Ayn trde bir deitokutm yaamlarda grlr, ama genellikle bu denli arpc deildir. Bizim lmmz de byk olaslkla somunkiyle ayn anlamda programlanmtr, ama bu denli dorudan ve kesin belirlenmi deildir. Hi kukusuz insan rknn kaltm yoluyla slahyla uraan biri, esiz derecede uzun yaayan bir insan rk retebilir. retim iin, kaynaklarnn ounu, ocuklar pahasna kendi bedenlerine yatran bireyleri seersiniz: rnein, kemikleri ok dayankl ve krlmas g olan, ama st yapmak iin geriye ok az kalsiyumu kalm olan bireyleri. Bir sonraki kuak pahasna koltuklanarak biraz daha fazla yaamak kolaydr. Gen slahats bu koltuklamay yapabilir ve istendii gibi uzun mr ynnde deitokular yaratabilir. Ama gelecek kuak pahasna tasarruf yaplmasna yol aan genler gelecee ulamayaca iin, doa bireyi bu ekilde desteklemeyecektir. Doann Yararllk ilevi, uzun mre asla kendi adna deil, sadece gelecekteki reme adna deer verir. Bizim gibi, ama Pasifik somunun tersine, birden fazla kez reyen hayvanlar hlihazrdaki ocukla (ya da batnla) gelecekteki ocuklar arasnda deitokularla karlarlar. Tm enerjisini ve kaynaklarn ilk batnna adayan bir tavann ilk batn byk olaslkla daha stn olacaktr. Ama ikinci batna yetecek kayna kalmayacaktr. Depoda bir eyler brakmay salayan genler ikinci ve

nc batn yavrularn bedenlerinde tanarak tavan nfusuna yaylma eilimi gsterecektir. Bu tr genler Pasifik somu nfusuna yaylmamtr, nk iki reme mevsimi arasnda mthi bir sreksizlik vardr. Yamz ilerledike, bir sonraki ylda lme olaslmz, balangta azalp ardndan bir sre sabitlendikten sonra, uzun bir trmana geer. lmllk olaslnn bu uzun trmannda ne olmaktadr? Bu, temelde Pasifik somu iin geerli olan ilkedir, ama yumurta dkme orjisinden sonra ksa bir aceleci lm orjisinde younlamak yerine, daha uzun bir dneme yaylmtr. Yalln evrimlemesine ilikin ilkeyi Nobel dl sahibi, tp bilimci Sir Peter Medawar 1950'lerin balarnda incelemi ve G.C. Williams ve W.D. Hamilton adndaki sekin Darwinciler bu temel fikirde baz deiiklikler yapmlardr. Temel sav yledir: lk olarak, 1. Blm'de de grdmz gibi, organizmann yaam srasnda belli bir dnemde herhangi bir genetik etki normal olarak devreye girecektir. Erken embriyonda pek ok gen devreye girer, ama halk ozan ve arkc Woody Guthrie'nin trajik lmne yol aan Huntington koresi geni gibi bazlar orta yaa dek devreye girmez, ikinci olarak, bir genetik etkinin, devreye girme zaman da dhil olmak zere ayrntlar, baka genler tarafndan deitirilebilir. Huntington koresi genini tayan bir insan bu hastalktan lmesi beklenebilir, ama hastaln onu krk yanda ya da (Woody Guthrie gibi) elli be yanda ldrmesi olasl dier genlerden etkilenebilir. Bu durumda, "deitirici"genler seilerek belli bir genin faaliyete geme zaman evrimsel zamanda geciktirilebilir ya da ne alnabilir. Otuz bele elli be yalar arasnda devreye giren Huntington koresi geni gibi bir gen, taycsn ldrmeden nce, sonraki kuaa gemek iin bol bol frsat bulur. Ancak yirmi yanda devreye girseydi, yalnzca gen yalarda reyen bireyler tarafndan aktarlabilirdi ve bu nedenle aleyhine gl bir se127

im olurdu. On yanda devreye girmesi durumunda ise, temelde hibir zaman aktarlamazd. Doal seim, Huntington koresi geninin devreye girme yan erteleme etkisini gsteren deitirici genleri tevik ederdi. Medawar/Williams kuramna gre bu da, normalde orta yaa dek devreye girmemesinin nedenidir. Belki de bir zamanlar erken olgunlaan bir hastalkt, ama doal seim, lmcl etkisinin orta yaa dek ertelenmesini tevik etmitir. Hi kukusuz, bunu daha da ileri yalara itmek iin doal seimin hafif bir basks vardr, ama reyip geni aktarmadan len kurban says ok az olduu iin, bu bask zayf kalr. Huntington koresi geni, zellikle belirgin bir lmcl gen rneidir. Kendi ilerinde lmcl olmayan, ama yine de baka bir nedenden lme olasln ykselten ve altlmcl ad verilen pek ok gen vardr. Bir kez daha, devreye girme zamanlan deitirici genlerden etkilenebilir ve dolaysyla, doal seim taralndan ertelenebilir ya da hzlandrlabilir. Medawar, yallktaki gszlemenin yaam dngsnde gitgide daha ileriye itilmi ve yalnzca ge faaliyete getikleri iin reme szgecini aarak gelecek kuaklara aktarlabilmi lmcl ve altlmcl genetik etkilerin bir birikimi olabileceini fark etmitir. Modern Amerikan Darwincilerinin duayeni G.C. Williams, 1957'de yknn akn nemli bir biimde deitirdi. Bu, ekonomik deitokular konusunda daha nce sylediklerimize gnderme yapyor ve anlamak iin nce, arka plandaki birka gerei ie katmalyz. Bir gen, bedenin, yzeysel olarak birbirinden hayli ayr gzken paralar zerinde ou kez birden fazla etki gsterir. Bu "pleiotropi", bir gerek olmaktan te, genlerin embriyon geliimini etkiledikleri ve embriyon geliiminin karmak bir sre olduu gz nne alndnda, beklenen bir durumdur. Yani, herhangi bir yeni mutasyonun yalnzca bir deil, pek ok etki gstermesi olasl yksektir. Etkile-

rinden biri yararl olabilir, ama birden fazlasnn yararl olmas pek olas deildir. Bunun nedeni, ou mutasyon etkisinin kt olmasdr. Bu bir gerek olmann tesinde, ilkesel olarak beklenen bir durumdur: e bir radyo gibi karmak bir mekanizmayla baladnzda, onu ktletirmenin yollar, iyiletirmenin yollarndan daha fazladr. Doal seim bir geni, genlikteki rnein, gen bir erkekte cinsel ekicilik zerindeki yararl etkisi nedeniyle tevik ettiinde byk olaslkla bir dezavantaj da grlr: Orta yata ya da yallkta belli bir hastalk gibi. Kuramsal olarak, yalanma sreci iindeki etkileri br ynde de olabilir, ama Medawar'n mant izlenirse, doal seimin genlik dneminde bir hastal, ayn genin ileri yataki yararl bir etkisi nedeniyle tercih etmesi beklenemez. Dahas, deitirici genler hakkndaki saptamaya yeniden dnebiliriz. Genin pek ok etkisinin, iyi ve kt etkilerinin her birinin devreye girme zamanlar, sonraki evrimlerle deiebilir. Medavvar ilkesine gre, iyi etkiler yaamn erken dnemlerine tanmaya, kt etkiler ise ge dnemlere ertelenmeye yatkn olacaktr, stelik kimi durumlarda erken ve ge etkiler arasnda dorudan bir deitoku olacaktr. Som bal hakkndaki tartmamzda bundan sz etmitik. Bir hayvann, rnein fiziksel adan gl olmak ve tehlikeden kurtulabilmek iin kstl bir kayna varsa, bu kaynaklar erkenden harcama eilimi, ge harcama eilimine yelenecektir. Daha ge harcayanlarn kaynaklarn tketmeden nce baka bir nedenden dolay lmeleri daha olasdr. Medawar'n genel fikrini 1. Blmde tanttmz sylemin ters-yz edilmi bir eitlemesine uygularsak, herkes, yaamnn bir dneminde gen olmu, ama pek ou asla yalanmam atalarn kesintisiz bir zincirinden gelmitir. Yani, gen olmak iin gereken her eyi miras alrz, ama yal olmak iin gereken her eyi miras ald mz sylenemez. Genellikle doduktan ksa bir sre sonra de-

il, uzun bir sre sonra lmek zere etki yapan genleri miras alrz. Bu blmn ktmser balangcna dnersek, yararllk ilevi azamiye karlan DNA'nn varkalm olduunda, bu bir mutluluk reetesi deildir. DNA'nn aktarlmas artyla, bu srete kimin ya da neyin zarar grd nem tamaz. Darwin'in yabanars genleri iin trtln yenirken canl, dolaysyla taze olmas daha iyidir ve bunun ne kadar acya mal olaca bir nem tamaz. Genler acy takmazlar, nk hibir eyi umursamazlar. Doa nazik olsayd, en azndan trtllar canl canl ilerinden yenmelerinden nce uyuturmak gibi kk bir dn verirdi. Ama Doa ne naziktir, ne de kaba. Ne acya kardr, ne de acdan yanadr. Doa, DNA'nn varkalmn etkilemedike, acya hibir ekilde nem vermez. rnein, ldrc bir sra maruz kalmadan nce ceylanlar uyuturan bir gen dnmek kolaydr. Doal seim byle bir geni tercih eder miydi? Ceylan uyuturma eylemi genin sonraki kuaklara aktarlma ansn artrmadka, hayr. Neden byle olmas gerektiini anlamak zordur; dolaysyla, ceylanlarn lmne kovalanrken korkun bir ac ve korku ektiklerini tahmin edebiliriz; nnde sonunda ou byle bir kovalamacayla karlar. Doal dnyada her yl yaanan strabn toplam miktarn havsalamz almaz. Benim bu cmleyi yazdm bir dakika iinde binlerce hayvan canl canl yeniyor; dierleri hayatlarn kurtarmak iin korkudan inleyerek kouyor; bazlar korkun parazitler tarafndan yava yava iten kemiriliyor; her trden binlercesi alktan, susuzluktan ya da hastalktan lyor. Byle olmak zorunda. Bir bolluk zaman yaansa, bu gerek, doal alk ve sefalet hali yeniden yerine gelene dek, nfusun otomatik olarak artmasna yol aar. Tanrbilimciler "ktlk sorunu" ve bununla ilgili bir "st-

rap sorunu" iin kayglanmazlar. Bu paragraf ilk yazdm gn tm ingiliz gazetelerinde bir Roma Katolik okulunun rencileriyle dolu bir otobsn grnrde hibir neden olmakszn kaza yapp ocuklarn toptan lmne neden yol amasyla ilgili korkun bir haber vard. Din adamlar bir kez daha, bir yazarn bir Londra gazetesinde (The Sunday Telegaph) u ekilde ifade ettii tanrbilimsel soru yznden feveran iindeydi: "Bylesine bir trajediye izin veren sevgi dolu, her eye kadir bir Tanr'ya nasl inanabilirsiniz?" Makalede bir rahibin verdii karlk da alntlanmt: "Buna verilecek basit yant, bu korkun eylerin olmasna izin veren bir Tann'nn neden olmas gerektiini bilmediimizdir. Ama bu korkun kaza bir Hristiyan iin, olumlu ve olumsuz, gerek deerlerle dolu bir dnyada yaadmzn dorulanmas anlamna geliyor. Evren yalnzca elektronlardan ibaret olsayd, ktlk ya da strap sorunlar olmazd." Tam tersine, evren yalnzca elektronlardan ve bencil genlerden ibaret olsayd, bu otobs kazas gibi anlamsz trajediler, ayn derecede anlamsz iyi ans eserleriyle birlikte, tam da bekleyeceimiz eyler olurdu. Bu tr bir evrenin niyeti iyi ya da kt olamaz. Hibir trden niyet gstermez. Kr fiziksel kuvvetlerden ve genetik kopyalanmadan oluan bir evrende ki mi insanlar zarar grr, kimileri ansl olur ve bunda ne ahenk ya da anlam bulunabilir, ne de adalet. Gzlediimiz evren tam da, temelde hibir tasarmn, hibir amacn, iyilik ya da ktln olmamas, kr, acmaszca bir kaytszlktan baka hibir eyin bulunmamas durumunda beklememiz gereken zellikleri gsteriyor. u mutsuz air A.E. Housman'n dedii gibi: nk Doa, o kalpsiz, dncesiz Doa Ne bilecek, ne de umursayacaktr. DNA bilmez de, umursamaz da. DNA yalnzca vardr. Ve biz, onun mziiyle dans ederiz

5. B O L M K O P Y A L A N M A BOM BASI

Yldzlarn ou bizim gneimiz de tipik bir yldzdr yz milyonlarca yl boyunca istikrarl bir ekilde yanar. Pek ender olarak, gkadann bir yerinde bir yldz birdenbire, bariz bir uyar olmakszn, patlayarak spernovaya dnr. Birka haftalk bir dnem iinde parlakl milyarlarca kat artar ve ardndan, soluklaarak, eski halinin karanlk bir kalntsna dnr. Yldz, spernova olarak geirdii birka aaal gnde, sradan bir yldz olarak geirdii yz milyonlarca ylda yaydndan daha fazla enerji yayabilir. Bizim gneimiz "spernovalasayd" tm gne sistemi annda buharlard. ansmza, bu pek olas deil. Gkbilimciler yz milyar yldzdan oluan gkadamzda yalnzca spernova saptadlar: 1054'te, 1572'de ve 1604'te. Yenge Bulutsu (Crab Nebula), inli gkbilimcilerin kayda geirdii 1054 olaynn kalntsdr. ("1054" olay dediimde elbette, haberi Yerkre'ye 1054'te erien olay kastediyorum. Olayn kendisi alt bin yl nce ger eklemiti. Bundan gelen n ndalgas bize 1054'te eriti.) 1604'ten bu yana grlen spernovalar, dier gkadalardayd. Bir yldzda grlebilecek baka bir patlama tr daha var. Yldz "spernovalamak" yerine "bilgileir." Patlama spernovadan daha yava balar ve gelimesi de kyaslanamayacak kadar uzun srer. Biz buna bilgi bombas, ya da ileride aka grlecek nedenlerden tr, kopyalanma bombas diyebiliriz. Geliiminin ilk birka milyar yl boyunca, kopyalanma bombasn ancak ok yaknndaysanz fark edebilirsiniz. Zamanla, patlamann belirtileri uzayn daha uzak blgelerine szmaya

balar ve en azndan potansiyel olarak, ok uzaklardan saptanabilecek hale gelir. Bu tr bir patlamann nasl sona erdiini bilmiyoruz. Tahminlere gre, sonunda bir spernova gibi so luklamaktadr, ama tipik bir patlamann ilk bata nereye dek gelitiini bilmiyoruz. Belki iddetli ve kendi kendini mahvedecek bir felakete varncaya dek. Belki de, basit bir balistik yrngeden ok, gdml bir yrngeyle yldzdan uzaklaarak, ayn patlama eilimini dier yldz sistemlerine bulatrabilecei uzayn uzak blgelerine doru, daha yumuak ve yinelenen bir nesne yaymna varncaya dek. Evrendeki kopyalanma bombalar hakknda bu denli az ey bilmemizin nedeni, yalnzca bir tek rnek grm olmamzdr ve bir olgunun tek bir rnei genelleme yapmak iin yeterli deildir. Bizim rnek vakamz hl gelimekte. U ila drt milyar yl aras bir sredir geliiyor ve yldzn yaknlarndan etrafa yaylma eiine henz ulat. Sz konusu yldz, gkadamzn kenarna doru, sarmal kollarndan birinde bulunan sar bir cce yldz olan Sol'dur. Biz buna gne diyoruz. Patlama aslnda gnee yakn yrngedeki uydulardan birinde balad, ama patlamann enerjisinin tamam gneten geliyor. Bu uydu elbette Yerkre'dir ve drt milyar yandaki patlama, ya da kopyalanma bombasna da yaam deniyor. Biz insanlar kopyalanma bombasnn son derece nemli bir gstergesiyiz, nk patlama bizimle beyinlerimiz, simgesel kltrmz ve teknolojimizle bir sonraki aamaya geip uzayn derinliklerinde yanklanabilir. Daha nce de belirttiim gibi, bizim kopyalanma bombamz u ana dek evrende bildiimiz tek rnektir, ama bu durum, bu tr olaylarn spernovalardan daha ender olduu anlamna gelmez. Gkadamzda kez daha sk spernova saptand dorudur, ama serbest braktklar byk enerji miktarlar nedeniyle, spernovalarn uzak mesafelerden grlmesi daha ko134

laydr. nsan yapm radyo dalgalarnn gezegenimizden dar yaylmaya balad birka on yl ncesine dek, bizim yaam patlamamz yakn gezegenlerdeki gzlemciler tarafndan bile saptanamazd. Yakn zamanlara dek, yaam patlamamzn gze arpacak tek belirtisi, herhalde okyanustaki Byk Baiyer De nizalt Kayal olmutur. Spernova, muazzam ve ani bir patlamadr. Herhangi bir patlamann tetiini eken olay, bir niceliin kritik bir deeri amasdr; bundan sonra her ey kontrolden kp hzl bir trman gstererek, tetii eken ilk olaydan ok daha byk bir sonu yaratr. Bir kopyalanma bombasnn tetiini eken olay, kendini kopyalayabilen, ama yine de deiken olan varlklarn kendiliinden olumasdr. Kendini kopyalamann potansiyel olarak patlayc bir olgu olmasnn nedeni herhangi bir patlamannkiyle ayndr: ssel byme; elinizdeki ne kadar oksa, o kadar daha fazlasn elde edersiniz. Bir kez, kendini kopyalayan bir nesneniz olduunda, ksa srede iki tane olur. Ardndan, her ikisi de kendi kopyasn yapar ve say drde ular. Sonra sekiz, on alt, otuz iki, altm drt... Yalnzca otuz kuak sonra elinizde bir milyar kopyalanan nesne olur. Elli kuak sonra, say milyon kere milyar bulur. ki yz kuak sonra ise, bir milyon milyon milyon milyon milyon milyon milyon milyon milyon milyon (106 ) kat olur; kuramsal olarak. Uygulamada ise bunun olmas asla mmkn deildir, nk bu, evrendeki tm atomlarn saysndan daha yksek bir saydr. Patlayc kendini kopyalama srecinin, kesintisiz olarak kopyalanan iki yz kuaa ulamadan ok nce snrlanm olmas gerekir. Elimizde, bu gezegendeki sreleri balatan kopyalama olayyla ilgili hibir dorudan delil yok. Yalnzca, bizim de bir paras olduumuz patlama birikiminden dolay, bunun gereklemi olduu sonucunu karabiliyoruz. Balangtaki kritik olayn, kendini kopyalamann balangcnn tam olarak neye

benzediini bilmiyoruz, ama ne tr bir olay olmas gerektiini karsayabiliyoruz. Kopyalanma, kimyasal bir olay olarak balamtr. Kimya tm yldzlarda ve tm gezegenlerde srp giden bir oyundur. Oyuncular atomlar ve molekllerdir. En ender atomlar bile, bizim alkn olduumuz sayma llerine gre, inanlmayacak derecede oktur. Isaac Asimov, ender grlen bir element olan astalin-215'in toplam saysnn, tm Kuzey ve Gney Amerika'da on mil (16 km) derinlie dek "yalnzca bir trilyon" olduunu hesaplamtr. Kimyann temel birimleri sonsuza dek e deitirerek; deien, ama her zaman nfusu ok byk olan daha byk birimleri moleklleri retirler. Saylar ne kadar ok olursa olsun, belli bir tipteki molekller rnein, belli bir trden hayvanlarn ya da Stradivarius ke manlarnn tersine her zaman ayndr. Kimyann atomik dans rutini, dnyada baz molekllerin saylarnn artarken, bazlarnn azalmasna yol aar. Bir biyolog doal olarak, nfuslar artan moleklleri "baarl" olarak tanmlama eilimindedir. Ama bu eilime kaplmann yaran yoktur. Baar, szcn ay dnlatc anlamyla, ykmzn ancak daha sonraki aamasn da ortaya kan bir zelliktir. yleyse, yaam patlamasn balatan bu nemli kritik olay neydi? Kendini kopyalayan varlklarn olumas olduunu sylemitim, ama buna kaltsallk olgusunun ortaya kmas da diyebiliriz; "benzer, benzerini retir" olarak adlandrabileceimiz bir sretir bu. Bu, molekllerin normalde sergiledikleri bir zellik deildir. Su moleklleri devasa saylarda kmelenmelerine karn, gerek kaltsalla benzer bir zellik gstermezler. Yzeysel bir bakla, byle bir zellik gsterdiklerini dnebilirsiniz. Hidrojen (H) oksijen (0) ile birlikte yandnda su moleklleri (H20) nfusu artar. Su, elektrolizle hidrojen ve oksijen kabarcklarna ayrldnda su molekl nfusu d136

er. Ama su molekllerinin bir tr nfus dinamii olmasna karn, kaltsall yoktur. Gerek kaltsallk iin asgari art, her ikisi de kendileri gibi ("yumurta") kopyalar retebilecek en azndan iki farkl H 2 0 molekl trnn olmasdr. Molekller kimi zaman, birbirinin ayna grnts olan iki eit halindedir. Birbirlerine benzer ekilde birletirilmi ayn atomlardan oluan, ama molekller birbirlerinin ayna grnts eklinde olan iki tr glkoz molekl vardr. Ayn durum dier eker moleklleri ve en nemlisi amino asitler de dahil olmak zere pek ok baka molekl iin de geerlidir. Belki de burada "benzer, benzerini retir" iin yani, kimyasal kaltsallk iin bir frsat vardr. Salak molekller salak yavru molekller ve solaklar da solak yavru molekller retebilirler mi? ilk olarak, birbirinin ayna grnts molekller hakknda biraz bilgi verelim. Olguyu ilk kez, araptaki nemli bir maddeye, tartarik asidin tuzu olan tartarat kristallerine bakan 19. yzyln byk Fransz bilimci Louis Pasteur kefetmiti. Kristal, plak gzle grlebilecek ve kimi zaman boyuna taklabilecek denli byk, kat bir yapdr. Ayn tipte atomlarn ya da molekllerin birbirlerinin stne ylarak kat bir yap yaratmalaryla oluur. Geliigzel ekilde deil, kusursuz talim grm ayn boyda muhafzlar gibi, dzenli bir geometrik dzende kmelenir. Kristalin paras olan molekller, sulu bir zeltiden gelen ve kristale mkemmel ekilde uyan yeni molekller iin kalp olutururlar ve bylece tm kristal kusursuz, geometrik bir kafes eklinde byr. Tuz kristallerinin yzeylerinin kare, elmas kristallerinin ise drt sathl (elmas eklinde) olmasnn nedeni budur. Herhangi bir ekil, kendisi gibi baka bir eklin olumas iin bir kalp ilevi grdnde, kendini kopyalama olasl gelir aklmza. imdi, Pasteur'n tartarat kristallerine dnelim. Pasteur suda bir tartarat zeltisi braktnda, birbirlerinin ayna grn-

tleri olmalar dnda, tamamen ayn olan iki ayr kristal eidinin olutuunu fark etti. Zahmetli bir almayla iki kristal eidini iki ayr kmede toplad. Bunlar ayr olarak yeniden erittiinde iki farkl zelti, zelti halinde iki tartarat eidi elde etti. Pasteur, iki zeltinin pek ok adan benzer olmalarna karn, polarlm zt ynlerde dndrdklerini grd, iki molekl eidi geleneksel salak ve solak nitelemelerini bu nedenle alrlar, nk kutuplam srasyla saat ynnn tersine ve saat ynnde dndrrler. Tahmin edeceiniz gibi, iki zeltinin yeniden kristallemelerine izin verildiinde her biri, dierinin saf kristalinin ayna grntsn veren saf kristaller retti. Ayna grnts molekller, ne denli urarsanz uran, birisi dierinin yerine kullanlacak ekilde dndrlemeyecek sol ve sa ayakkab gibi, birbirlerinden gerekten farkldrlar. Pasteur'n ilk zeltisi, iki molekl eidinden oluan karma bir nfustu ve her iki eit de kristalleirken kendi eitleriyle birlikte dizilmekte srar ediyorlard. Bir varln iki (ya da daha fazla) farkl eidinin olmas, gerek kaltsallk iin gerekli bir arttr, ama yeterli deildir. Kristaller arasnda gerek kaltsallk olmas iin salak ve solak kristallerin kritik bir boyuta eritiklerinde yarya ayrlmalar ve her yarnn yeniden tam boyuta bymek iin bir kalp ilevi grmesi gerekirdi. Bu koullar altnda gerekten, iki rakip kristal eidinden oluan, byyen bir nfus elde etmi olurduk. Nfusta gerekten "baar"dan sz edebiliriz, nk iki eit, ayn atomlar iermek iin rekabet ettiklerinden bir eit, kendi kopyalarn "iyi" retebilmesi sayesinde, dieri pahasna saysn artrabilir. Ne yazk ki, bilinen molekllerin byk ounluunda kaltsalln bu tekil zellii yoktur. "Ne yazk ki" diyorum, nk tbbi amalarla, hepsi szgelimi solak olan molekller yapmaya alan kimyaclar bunlar

138

"retebilmeyi" gerekten ok isteyeceklerdi. Ancak molekller dier molekllerin oluumu iin kalp ilevi grdke, normalde bunu kendi benzeri biimler iin deil, ayna grntleri iin yaparlar. Bu da ii zorlatrr, nk ie solak bir biimle baladnzda, solak ve salak molekllerden eit bir karm oluur. Bu alanda alan kimyaclar moleklleri kandrarak ayn eli kullanan yavru molekller "retmeye" alyorlar. Ama bu gereklemesi ok zor bir numaradr. Aslnda, byk olaslkla salaklk ya da solaklk zelliini iermemesine karn, bu numarann bir eitlemesi drt milyar yl nce, dnyann henz ok gen olduu ve patlamann yaama dnp bilginin balad dnemde, doal olarak ve kendiliinden gereklemitir. Ancak patlamann uygun ekilde ilerlemesi iin, basit kaltsallktan daha fazlasna ihtiya vard. Bir molekl solak ve salak biimler arasnda gerek bir kaltsallk gsterse bile, aralarndaki herhangi bir rekabet pek de ilgin sonular yaratmayacaktr, nk yalnzca iki eit vardr. Rekabeti szgelimi solak molekller kazandnda, konu kapanr. Daha fazla ilerleme olmaz. Daha byk molekllerin farkl paralarnda salaklk ya da solaklk grlebilir. rnein, monensin-antibiyotiinin on yedi asimetri merkezi vardr. Bu on yedi merkezin her birinde bir solak ve bir salak biim vardr, iki kendisiyle 17 kez arpldnda 131.072 saysn verir ve dolaysyla, molekln 131.072 ayr biimi vardr. Bu 131.072 biim gerek kaltsallk zelliini tasayd ve her biri yalnzca kendi trn retseydi, 131.072 kmesinin en baarl yelerinin sonraki nfus saymlarnda aamal olarak saylarn artrmalaryla birlikte karmak bir rekabet oluabilirdi. Ama bu bile kstl bir kaltsallk tr olurdu, nk 131.072 byk bir rakam olmakla birlikte, sonludur. Adna layk bir yaam patlamas iin kaltsalla ihtiya vardr, ama ayn zamanda sonsuz, ak ulu bir eitlilik de gereklidir.

Monensin rneiyle, ayna grntl kaltsallk konusunda yolun sonuna geldik. Ama solakla kar salaklk, kaltsalla yol aabilecek tek farkllk tr deildir. Massachusetts Institute of Technology'den Julius Rebek ve alma arkadalar, kendi kendini kopyalayan molekller retmekle ciddi olarak uraan kimyaclardr. Kullandklar molekl ekiller ayna grntleri deildir. Rebek ve alma arkadalar iki kk molekl aldlar molekllerin ayrntl adlarnn nemi olmadndan, bunlara yalnzca A ve B diyelim A ve B zeltide kartrldnda, birleerek tahmin edeceiniz gibi C ad verilen nc bir bileik oluturdular. Her C molekl bir kalp, ya da ablon ilevi grr. zeltide serbest halde yzen A'lar ve B'ler kalba girerler. Bir A ve bir B kalpta yerlerini alrlar ve dolaysyla doru ekilde dizilerek tpk bir nceki gibi yeni bir C yaratrlar. C'ler birlikte kalarak bir kristal oluturmak yerine, birbirlerinden ayrlrlar. Artk her iki C de, yeni C'ler yaratmak iin kalp ilevi grebilir ve bylece C nfusu ssel olarak artar. u ana dek anlatld kadaryla, sistem gerek kaltsallk sergilemiyor, ama iin devam da var. eitli biimlerde ortaya kan B molekllerinin her biri A'yla birleerek kendi C molekl eitlemesini yaratr. Bylece C1, C2, C3 vb. oluur. Bu C molekl eitlemelerinin her biri kendi tipinde baka C'ler retilmesi iin bir kalp ilevi grr. Dolaysyla, C'ler nfusu heterojendir. Dahas, farkl C eitleri yavru retmekte eit derecede verimli deildirler. Yani, C moleklleri nfusunda rakip C eitlemeleri arasnda bir rekabet vardr. Daha da iyisi, C moleklleri, mortesi nmla, "kendiliinden mutasyona" ynlendirilebilir. Tpk kendisi gibi yavru molekller reten yeni mutant tipin "aslna sadk kalarak" redii grlmtr. stelik yeni varyant, ebeveyn tipe baskn kt ve bu protoyaratklarn retildii test tp dnyasn hzla ele geirdi. A/B/C
140

kompleksi bu ekilde davranan tek molekller dizisi deildir. Buna benzer l rnekleri arasnda D, E ve F de var. Rebek'in grubu hatta, A/B/C kompleksi ile D/E/F kompleksinin elementlerinin kendini kopyalayabilen melezlerini de retti. Doada bildiimiz, kendini gerekten kopyalayan molekller DNA ve RNA nkleik asitleri ok daha zengin bir varyant potansiyeli tayorlar. Bir Rebek kopyalaycsnn yalnzca iki halkal bir zincir olmasna karn, bir DNA molekl sonsuz uzunlukta bir zincirdir; zincirdeki yzlerce halkann her biri drt eitten biri olabilir ve belli bir DNA zinciri yeni bir DNA molekl iin kalp ilevi grdnde, drt eidin her biri drtlnn farkl bir yesi iin kalp ilevi grr. Bazlar olarak bilinen drt birim geleneksel olarak A, T, C ve G olarak adlandrlan adenin, timin, sitozin ve guanin bileikleridir. A her zaman T iin ve T de A iin kalp ilevi grr ve tam tersi de geerlidir. G her zaman C iin ve C de G iin kalp ilevi grr. Akla gelebilecek herhangi bir A, T, C ve G dzeni oluabilir ve aslna sadk bir ekilde kopyalanacaktr. stelik DNA zincirleri snrsz uzunlukta olduundan, mevcut eitlemenin yaylma alan da snrszdr. Bu, yanklar ana gezegenden yaylp sonunda yldzlara tkabilecek bir bilgisel patlamann potansiyel bir reetesidir. Gne sistemimizin kopyalayc patlamasnn yanklar, ger ekletiinden bu yana geen drt milyar yln byk blm boyunca ana gezegenle snrl kald. Bir radyo teknolojisi icat edebilen bir sinir sistemi, ancak son milyon yllarda ortaya kt. Ve bu sinir sistemi radyo teknolojisini ancak son on yllarda gelitirdi. imdi, bilgi zengini radyo dalgalarndan oluan bir kabuk genileyerek gezegenden dar k hzyla yaylyor. "Bilgi zengini" diyorum, nk evrende sekerek yaylan pek ok radyo dalgas zaten vard. Yldzlar grnr k olarak bildiimiz frekanslarn yan sra, radyo frekanslarnda yayn

yaparlar. Zamann ve evrenin doumuna vaftiz babal yapan ilk byk patlamadan kalma bir arka alan grlts bile vardr. Ama bu, anlaml ekilde modellenmemilir; bilgi zengini deildir. Proxima Cenlauri'nin yrngesindeki bir gezegenden bir radyoastronom bizim radyoastronomlarmzla ayn arka alan grltsn saptayacak, ama ayrca Sol yldz ynnden gelen, ok daha karmak bir radyo dalgalar modelini de fark edecektir. Bu model drt yl ncesinin televizyon programlarnn bir karm olarak deil de, allm arka alan grltsne gre daha bilgi zengini bir dokuya sahip olarak grlecektir. Centauri'li radyoastronomlar byk bir heyecanla, Sol adl yldzn, bir spernovann bilgisel edeeri halinde patladn rapor edeceklerdir (bunun aslnda Sol'un yrngesindeki bir gezegen olduunu tahmin edecek, ama emin olamayacaklarda). Grdmz gibi kopyalama bombalar spernovalardan daha yava bir zaman yolunu izlerler. Bizim kopyalama bom bamzn radyo eiine bilginin bir blmnn ebeveyn dnyadan tap komu yldz sistemlerine anlaml radyo sinyalleri yadrmaya balad ana ulamas birka milyar yl almtr. Bizim patlamamz tipik bir rnekse, bilgi patlamalarnn aamal bir eikler dizisinden getiini tahmin edebiliriz. Radyo eii ve bundan da nce dil eii, kopyalama bombas tarihinin olduka ileri dnemlerinde ortaya kar. Bunlardan nce en azndan bu gezegende sinir sistemleri eii ad verilebilecek eik ve ondan da nce ok-hcre eii vard. Hepsinin dedesi, bir numaral eik, tm patlamay mmkn klan tetiki, kopyalayc eikti. Kopyalayclarda bu denli nemli olan nedir? Tpk kendisi ne benzer bir dier molekln sentezi iin kalp ilevi grme gibi, grnrde masum bir zellie sahip bir molekln ans eseri ortaya k, nihai yanklar gezegenlerin tesine ulaabilecek bir patlamann ateleyicisi nasl olabilir? Grdmz gi-

bi; kopyalayclann gc, ksmen, ssel bymeye baldr. Kopyalayclar belirli bir biimde ssel byme gsterirler. Bunun basit bir rnei, mektup zinciri denen eydir. Bir gn posta kutusunda bir mektup bulursunuz: "Bu mektubun alt kopyasn kar ve bir hafta iinde alt arkadana yolla. Bunu yapmazsan lanetlenirsin ve bir ay iinde korkun aclar ekerek lrsn." Mantkl bir insansanz, mektubu pe atarsnz. Ama insanlarn byk bir yzdesi mantkl deildir; tehdit onlar etkiler ya da korkutur ve alt kopya gnderirler. Bu alt kiiden belki de ikisi alt kiiye daha mektup gndermeye ikna olur. Mektubu alan insanlarn ortalama olarak te biri emre uyarsa, dolamdaki mektup says her hafta ikiye katlanr. Bu, kuramsal olarak, dolamdaki mektup saysnn bir yl sonra 2 ss 52, ya da yaklak drt trilyon olaca anlamna gelir. Yani, dnyadaki tm erkekleri, kadnlar ve ocuklar bomaya yetecek kadar ok mektup. ssel byme, kaynak yetersizliiyle kontrol altna alnmazsa, artc derecede ksa bir sre iinde artc derecede byk lekli sonulara yol aar. Uygulamada, kaynaklar snrldr ve ssel bymeyi snrlayacak baka etkenler de vardr. Bizim farazi rneimizde, bireyler ayn zincir mektup kendilerine ikinci kez geldiinde byk olaslkla duraksamaya balayacaklardr. Kaynak rekabetinde, kopyalaycnn, kendilerini kopyalamakta daha verimli olan varyantlar ortaya kabilir. Daha verimli olan bu kopyalayclar, genellikle daha az verimli olan rakiplerinin yerini alrlar. Bu kopyalanan varlklarn hibirinin kendini kopyalatmakla bilinli olarak ilgilenmediini anlamamz nemlidir. Ancak olaylar gelitike, dnya daha verimli kopyalayclarla dolacaktr. Zincir mektup rneinde verimli olmak, kt zerinde daha iyi bir szck bileimi yaratmak anlamna gelebilir. " Karttaki emirlere uymazsan bir ay iinde korkun aclar ekerek

lrsn" gibi pek de inandrc olmayan bir ifade kullanmak yerine, yle yazlabilir: "Ltfen, size yalvaryorum, kendi ruhunuzu ve benimkini kurtarmak uruna, riske girmekten kann; en ufak bir kukunuz varsa, emre uyun ve mektubu alt kiiye yollayn. "Bu tr "mutasyonlar" tekrar tekrar oluabilir ve sonu, hepsi dolamda olan, hepsi ayn ilk atadan gelen ama ayrntl anlatm biiminin ayrntlar ve sslemeler bakmndan farkllk gsteren, dolamdaki heterojen bir mesaj topluluu olacaktr. Daha baarl olan varyantlarn grlme skl, daha baarsz rakipler pahasna artar. Baar, dolam sklyla eanlamldr. "Aziz Jude Mektubu" bylesi bir baarnn bilinen bir rneidir; dnyay birka kez dolam ve byk olaslkla bu sre iinde daha da bymtr. Bu kitab yazdm srada, Vermont niversitesi'nden Dr.Oliver Goodenough bana aadaki sureti gnderdi ve Nature dergisi iin, "bir zihin virs" olarak bu mektup hakknda ortak bir bildiri yazdk. "SEVGYLE HEREY MMKNDR" Bu kt size ans getirmesi iin yolland. Orijinali New England'dadr. Dnyay 9 kez dolat. imdi ans size yolland. Mektubu aldktan sonra drt gn iinde, sizin de bunu gndermeniz kouluyla, ansla karlaacaksnz. Bu aka deil. Postadan ans elde edeceksiniz. Para yollamaym ansa ihtiyac olduunu dndnz kimselere bu mektubun kopyalann yollayn. Para yollamayn, nk inancn fiyat yoktur. Bu mektubu saklamayn. 96 saat iinde elinizden kmal. A.R.P subay Joe Elliott 40.000.000 dolar ald. Geo. Welch bu mektuptan 5 gn sonra karsn kaybetti. Mektubun dolamn salamay ihmal etmiti. Ama karsnn lmnden nce 75.000 dolar ald. Ltfen mektubun kopyalarn gnderin ve 4 gn sonra ne olacan grn. Zincir Venezuela'dan geliyor ve Gney Amerikal misyoner Saul Anthony Degnas tarafndan yazlmtr. Mektubun kopyas dnyay dolamak zorunda olduundan, 20 kopya karp dostlarnza ve i arkadalarnza yollayn; birka gn iin144

de bir srprizle karlaacaksnz. Batl inanlarnz olmasa bile, bu, sevgidir. Unutmayn: Cantonare Dias bu mektubu 1903'te ald. Sek reterinden kopya kartp yollamasn istedi. Birka gn sonra piyangodan 20 milyon dolar kazand. Bir bro eleman olan Cari Dobbit mektubu ald ve 96 saat iinde elinden kmas gerektiini unuttu, iini kaybetti. Mektubu yeniden bulup kopyalarn kard ve 20 kiiye yollad. Birka gn sonra daha iyi bir i buldu. Dolan Fairchild mektubu ald ve inanmayarak pe att. 9 gn sonra ld. Mektup 1987 de Californial gen bir kadnn eline geti. Solmutu ve zor okunuyordu. Mektubu daktiloya ekip gndereceine kendi kendine sz verdi, ama daha sonra yapmak iin bir kenara koydu. Arabasnda pahalya patlayan arza sorunlar gibi, eitli sorunlarla karlat. Bu mektup 96 saat iinde elinden kmamt. Sonunda sz verdii gibi mektubu yazd ve yeni bir araba ald. Unutmayn, para yollamayacaksnz. Bunu gz ard etmeyin; ie yaryor. Aziz Jude Bu gln metin bir dizi mutasyonla evrimlemi olmann tm belirtilerini gsteriyor. Pek ok hata tayor ve dolamda baka kopyalar da olduu biliniyor. Yazmzn Nature'da yaynlanmasndan bu yana bana dnyann her yerinden pek ok farkl nshalar gnderildi. Bu alternatif metinlerden birinde "A.R.P. subay" "R.A.F. subay" olmutu. ABD Posta Hizmetleri Aziz Jude mektubunu gayet iyi biliyor ve resmi kaytlarnn balamasndan ok ncesine gittiini, zaman zaman salgn halinde ortaya ktn sylyorlar. Mektubun direktiflerine uyanlarn karlat iddia edilen ansl olaylarn ve gya reddedenlerin karlatklar felaketlerin zarar/yarar grenler tarafndan yazlm olamayacan fark edeceksiniz. Yararlanan kiilerin szde anslar ancak mektup ellerinden ktktan sonra onlar buluyordu. Kurbanlar ise mektubu gndermemi oluyordu. Bu ykler ieriklerinin samalndan da tahmin edilebilecei gibi uydurulmu olmalyd. Bu da bizi, zincirleme mektuplarla, yaam patlamasn
Akan

balatan doal kopyalayclar arasndaki en nemli farka getiriyor. Mektup zincirlerini insanlar balatr ve anlatm biimlerindeki deiiklikler insanlarn beyninde oluur. Yaamn patlamasnn balangcnda ise ne zihin vard, ne yaratclk, ne de niyet. Yalnzca, kimya vard. Yine de, kendi kendini kopyalayan kimyasal maddeler bir kez olutuunda, daha baarl varyantlarn daha baarsz varyantlar pahasna sklamas eilimi kendiliinden artacaktr. Mektup zinciri rneinde olduu gibi, kimyasal kopyalayc lar arasnda da baar, dolam klyla eanlamldr. Ama bu yalnzca bir tanmlamadr: Neredeyse tanm gerei doru olmas gereken bir eydir. Baar pratik yeterlilikle kazanlr; yeterlilikse somut ve tanm gerei doru olmakla hi ilgisi olmayan bir eydir. Baarl bir kopyalayc molekl, ayrntl kimyasal teknik zellikleri sayesinde, kopyalanmak iin gerekli olan eylere sahiptir. Bunun pratikte anlam, kopyalayclarn doas artc derecede tekdze grnse de, neredeyse sonsuz derecede deiken olabilmeleridir. DNA ylesine tekdzedir ki, tamamen ayn drt "harfin A, T, C ve G deiken dizinlerinden oluur: Buna karlk, daha nceki blmlerde de grdmz gibi, DNA dizilerinin kendilerini kopyalamak iin kullandklar aralarsa, artc derecede deikendir: Bunlar, suaygrlar iin daha verimli kalpler, pireler iin daha yay gibi bacaklar; krlanglar iin aerodinamik adan daha biimli kanatlar, balklar iin daha batmaz hava keseleri gelitirmeyi ierir. Hayvanlarn tm organlar, kollar ve bacaklar; bitkilerin kkleri, yapraklan ve i ekleri; tm gzler, beyinler ve zihinler, hatta korkular ve umutlar, baarl DNA dizilerinin gelecee aktarlmak iin kullandklar aralardr. Aralar neredeyse sonsuz deikendir, arna bu aralar gelitirmeye yarayan reeteler gln derecede tekdzedir. Yalnzca, A, T, C ve G'nin tekrar tekrar permutasyonundan (sra deiikliklerinden) ibarettir.
146

Belki de bu her zaman byle olmamtr. Bilgi patlamas baladnda, tohum ifrenin DNA harfleriyle yazldna dair elimizde hibir delil yoktur. Gerekten de, tm DNA/protein temelli bilgi teknolojisi ylesine karmak kimyac Graham Cairns-Smith'in deyimiyle, yksek teknoloji rn ki, baka bir kendini kopyalayan sistemin ncl olmadan, ans eseri ortaya ktn hayal etmekte bile zorlanabilirsiniz. nc, RNA olabilirdi; ya da, Julius Rebek'in kendini kopyalayan basit moleklleri gibi bir ey de olabilirdi; ya da, ok farkl bir ey olabilirdi: The Blind Watchmakerda (Kr Saati) ayrntl olarak tarttm bir olaslk, Cairns-Smiths'in nerdii gibi, inorganik kil kristallerinin ilk kopyalayclar olmasdr. (Bkz. Cairns-Smith'in Seven Clues to the Origin Of Life adl kitab). Asla tam olarak bilemeyebiliriz de. Bizim yapabileceimiz, yalnzca, evrenin herhangi bir yerindeki herhangi bir gezegendeki bir yaam patlamasnn genel kronolojisi hakknda tahmin yrtmek olabilir. Neyin ie yarayacayla ilgili ayrntlar yerel koullara bal olmaldr. DNA/protein sistemi soumu sv amonyak dnyasnda ie yaramayacaktr, ama baka bir kaltsallk ve embriyoloji sistemi belki de ie yarayabilir. Ne var ki, bunlar tam da benim gz ard etmek istediim trde zelliklerdir, nk genel reetenin, gezegene bal olmayan ilkeleri zerinde younlamak istiyorum. imdi, herhangi bir gezegende kopyalanma bombasnn gemesi beklenebilecek eikler listesini daha sistematik olarak inceleyeceim. Bunlarn bazlarnn gerekten evrensel olmas mmkn. Bazlar da bizim gezegenimize zg olabilir. Hangilerinin evrensel ve hangilerinin yerel olduuna karar vermek her zaman kolay olmayabilir ve bu kendi bana ilgi ekici bir sorudur. 1. Eik elbette, Kopyalayc Eik'in kendisidir: En azndan bir ilkel kaltsal eitlenme biiminin olduu ve arada bir kop-

yalamada rasgele hatalarn grld, bir tr kendini kopyalayan sistemin ortaya kmasdr. 1. Eiin geilmesinin sonucu, gezegenin, varyantlarn kaynaklar iin rekabet ettikleri, karmak bir nfus iermeye balamasdr. Kaynaklar kt olacaktr ya da, rekabet kztnda ktlamaya balayacaktr. Kimi deiken kopyalar bu snrl kaynaklar iin rekabette grece baarl, dierleri ise grece baarsz olacaktr. Bylece, temel bir doal seim ekli oluur. Bir kere, rakip kopyalayclar arasnda baar yalnzca kopyalayclarn dorudan zellikleriyle rnein, ekillerinin bir kalba ne lde uyduuyla llecektir. Ancak imdi, pek ok evrim kuandan sonra, 2. Eik'e, Fenotip Eiine geiyoruz. Kopyalayclar yalnzca kendi zellikleri sayesinde deil, fenotip adn verdiimiz baka bir ey zerindeki nedensel etkileri sayesinde varlklarn srdrrler. Bizim gezegenimizde fenotipler, hayvan ve bitki gvdelerinin, genlerin etkileyebilecei blmleri olarak kolayca tannabilir. Bu da hemen hemen tm beden paralar anlamna gelir. Fenotipleri, baarl kopyalayclarn sonraki kuaa gemek iin kullandklar manivelalar olarak dnn. Fenotipler daha genel olarak, kopyalayclarn, baarlarn etkileyen, ama kendileri kopyalanmayan sonular olarak tanmlanabilir. Szgelimi, Pasifik'te ada salyangozu trnn kabuundaki kvrmlarn saa ya da sola doru dnmesini, belli bir gen belirler. DNA moleklnn kendisi deil, fenotip sonucu salak ya da solaktr. Salak ya da solak kabuklar salyangoz bedenleri iin d koruma salama iinde eit derecede baarl olamayabilirler. Salyangoz genleri, ekillerinin etkilenmesine katkda bulunduklar kabuklarn iinde bulunduklarndan, baarl kabuklar yapan genlerin says, baarsz kabuklar yapan genlerden daha fazla olacaktr. Kabuk lar, fenotip olduklar iin, yavru kabuklar retmezler. Her kabuu DNA yapar ve DNA'y reten de DNA'dr.

DNA dizinleri, (kabuklarn kvrm yn gibi) fenoliplerini; tm "embriyoloji" genel bal allnda snflandrlan, az ya da ok karmak ara-olaylar zinciri yoluyla etkiler. Bizim gezegenimizde zincirin ilk halkas her zaman, bir protein moleklnn sentezidir. Protein moleklnn her ayrnts, u nl genetik ifre araclyla, drt harf eidinin DNAda sralanmasyla tam olarak belirlenir. Ama bu ayrntlar, byk olaslkla, yalnzca yerel nem tamaktadr. Daha genelde, bir gezegen, sonular (fenotipleri) kopyalayclarn kopyalanma baars zerinde herhangi bir ekilde yararl etki yapan kopyalayclar iermeye balayacaktr. Fenotip Eii aldnda, kopyalayclar vekilleri, yani dnya zerindeki etkileri sayesinde varlklarn srdrrler. Bizim gezegenimizde, bu etkiler genellikle genin fiziksel olarak iinde bulunduu bedenle snrlanmtr. Ama bunun mutlaka byle olmas gerekmez. Geniletilmi Fenotip doktrini (bu doktrine, ayn bal tayan bir kitap adadm) kopyalayclarn uzun vadeli varkalmlarn salayan fenolipik manivelalarn, kopyalayclarn"kendi" bedenleriyle snrl olmasnn gerekmediini belirtir. Genler belirli bedenlerin tesine eriip, dier bedenler de dhil olmak zere, genel olarak dnyay etkileyebilirler. Fenotip Eiinin ne kadar evrenselleebileceini bilmiyorum. Yaam patlamasnn son derece ilkel bir aamann tesine getii tm gezegenlerde, bu eiin alm olduunu sanyorum. Listemdeki bir sonraki eik iin de ayn eyin geerli olduunu sanyorum. Bu, baz gezegenlerde Fenotip Eii 'nden nce, ya da ayn zamanda alm olabilecek 3. Eik, yani Kopyalayc Ekip Eii'dir. Kopyalayclar ilk zamanlarda, byk olaslkla genetik rman kaynanda rakip plak kopyalayclarla birlikte oraya buraya salnan zerk varlklard. Ancak Yerkre'deki modern DNA/protein bilgi teknolojisi sistemimizin zellii gerei, hibir gen tek bana alamaz. Bir
149

genin iinde alt kimyasal dnya, d evrenin yardm grme yen, bamsz kimyas deildir. Bu elbette arka plan olulunur, ama olduka uzak bir arka plandr. DNA kopyalaycsnn iinde var olduu yakn ve mutlaka gerekli kimyasal dnya ok daha kk, daha youn bir kimyasal madde torbasdr: Hcre. Hcreyi bir kimyasal madde torbas olarak tanmlamak bir adan yanltcdr, nk pek ok hcrenin, stnde, iinde ve arasnda hayali kimyasal tepkimelerin srd, katlanm zarlardan oluan ayrntl bir iyaps vardr. Hcre adn verdiimiz kimyasal mikrokozmos, yzlerce gelimi hcrelerde, yz binlerce genden oluan bir konsorsiyum tarafndan oluturulur. Her gen evreye katk da bulunur ve ardndan, varln srdrmek iin btn genler bu evreyi kullanr. Genler ekip halinde alrlar. Bunu biraz fakl bir adan 1. blmde grmtk. Gezegenimizdeki en basit zerk DNA-kopyalama sistemleri bakteri hcreleridir ve bunlarn gereksinim duyduklar bileenleri yaratmalar iin en az birka yz gen gerekir. Bakteri olmayan hcrelere karyotik hcreler denir. Bizimkilerle hayvanlarn, bitkilerin, mantarlarn ve tek hcrelilerin hcreleri, karyotik hcrelerdir. Bunlar da ekip halinde alan on binlerce ya da yz binlerce gen vardr. 2. Blmde de grdmz gibi, karyotik hcrenin kendisinin bir araya gelmi yaklak yarm dzine bakteri hcresinden oluan bir ekip olarak balam olmas artk olas grnyor. Ama bu st dzey bir ekip almas biimidir ve burada szn ettiim ey bu deildir. Szn ettiim, tm genlerin ilerini, hcredeki genlerden oluan bir konsorsiyumun yaratt bir kimyasal evrede yaptklardr. Genlerin ekipler halinde altklar fikrini bir kez anla dktan sonra, Darwinci seimin gnmzde rakip gen ekipleri arasnda seim yapt varsaymna atlama doal seimin daha

yksek rgtlenme dzeylerine getiini varsayma eilimi aka gleniyor. Gl bir eilim, ama bence son derece yanl. Darwinci seimin hl rakip genler arasnda seim yaptn, ama tercih edilen genlerin, yine birbirlerinin yannda ezamanl olarak tercih edilen dier genlerin varlnda gelien genler olduunu sylemek daha aydnlatc olacaktr. Bu, ayn saysal rmak kolunu paylaan genlerin genellikle "iyi yoldalar" olduunu grdmz 1. Blm'de de deindiimiz bir noktadr. Kopyalanma bombas bir gezegende hz kazanrken geilen bir sonraki nemli eik belki de ok-Hcre Eii'dir; ben buna 4. Eik diyeceim. Daha nce de grdmz gibi, bizim yaam biimimi'zdeki herhangi bir hcre, bir gen ekibinin iinde yzd kk bir yerel kimyasal madde denizidir. Tm ekibi iermesine karn, ekibin bir altkmesi tarafndan yaratlmtr. imdi, hcreler ikiye ayrlarak oalr ve bunlarn her biri byyp tam boyuta ular. Bu olduunda, gen ekibinin tm yeleri kopyalanmtr, iki hcre tam olarak ayrlmayp birbirlerine bal kalrlarsa, hcrelerin tula ilevi grmesiyle, byk yaplar oluabilir. ok hcreli yaplar retme yetenei, bizim dnyamz gibi, dier dnyalarda da nemli olabilir. ok-Hcre Eii aldnda, ekilleri ve ilevleri ancak tek hcre boyutundan ok daha geni bir boyutta deerlendirilebilecek fenotipler ortaya kabilir. Bir geyik boynuzu ya da bir yaprak, bir gz mercei ya da bir salyangoz kabuu btn bu ekilleri hcreler oluturur, ama hcreler byk eklin minyatr eitleme leri deildir. Dier bir deyile, okhcreli organlar kristaller gibi bymezler. En azndan bizim gezegenimizde, ar bym tulalar eklinde olmayan binalar gibi byrler. Elin kendine zg bir ekli vardr, ama fenotiplerin kristaller gibi bymesi durumunda olaca gibi, el eklinde hcrelerden yaplmamtr. Yine binalar gibi, okhcreli organlar da kendilerine

151

zg ekil ve boyutlarn, hcre katmanlar (tulalar) ne zaman bymeyi kesecekleri konusundaki kurallara uyduklar iin alrlar. Hcrelerin ayrca, bir adan, dier hcrelere gre nerede durduklarn bilmeleri gerekir. Karacier hcreleri karacier hcreleri olduklarn ve dahas, karacierin ucunda m, yoksa ortasnda m durduklarn biliyormu gibi davranrlar. Bunu nasl yaptklar, ok aratrlm etin bir sorudur. Yantlar byk olaslkla bizim gezegenimize zgdr ve burada daha fazla szn etmeyeceim. Bunlara 1. Blmde zaten deinmitim. Ayrntlar ne olursa olsun, yntemler, yaamdaki dier tm gelimelerde grlen ayn genel srele mkemmellemitir: Etkileri asndan baarl bulunan genlerin rasgele olmayan bir ekilde varkalmlar; bu rnekte, komu hcrelerle ilintili olarak, genlerin hcre davran zerindeki etkilerine baklarak karar verilir. Yine yerel gezegenden te bir nemi olduunu sandm iin ele almak istediim bir sonraki nemli eik, Yksek Hzda Bilgi leme Eii'dir. Bizim gezegenimizde bu 5. Eie nronlar, ya da sinir hcreleri adn verdiimiz zel bir hcre snf eriir ve buna yerel olarak Sinir Sistemi Eii diyebiliriz. Bu eie bir gezegende nasl ulalrsa ulalsn, eik aldktan sonra, genlerin kimyasal manivelalaryla dorudan ulaabileceklerinden ok daha hzl bir zaman leinde harekete geilebildii iin, nemlidir. Genlerin en bata mekanizmay kurduklar, embriyolojik origami hzndan ok daha yksek hzlarda harekete geen ve tepki gsteren kas ve sinir cihazlarn kullanan avclar akam yemeklerinin stne atlabilirler ve avlar da yaamlarn kurtarmak iin kaabilirler. Mutlak hzlar ve tepki zamanlan dier gezegenlerde ok farkl olabilir. Ancak herhangi bir gezegende; kopyalayclarn yapt cihazlar, kopyalayclarn kendilerinin embriyolojik ileyiinden ok daha byk tepki hzlarna ulatklarnda, nemli bir eik alm de mektir. Cihazlarn bizim bu gezegende nronlar ve kas hcre-

leri adn verdiimiz nesnelere benzeyip benzemeyecei o kadar kesin deildir. Ancak Sinir Sistemi Eii'ne denk bir eyin ald gezegenlerde, byk olaslkla yeni nemli sonular oluacak ve kopyalanma bombas darya doru yolculuunu srdrecektir. Bu sonulardan biri de, "duyu organlarnn" alglad karmak veri modellerini ileyebilen ve bunlarn kaytlarn "bellek"te depolayabilen veri ilem birimlerinin byk topluluklar, yani "beyinler" olabilir. Nron eiinin almasnn daha ayrntl ve gizemli bir sonucu da bilinli farkndalktr ve ben 6. Eie, Bilin Eii diyeceim. Gezegenimizde buna ne sklkla eriildiini bilmiyoruz. Kimi felsefciler bunun, yalnzca bir kez, iki ayakl kuyruksuz maymun tr Homo sapiens tarafndan ulalm gibi grnen dille yakndan balantl olduuna inanyorlar. Bilin iin dil gerekse de, gerekmese de, herhangi bir gezegende geilmi ya da geilmemi olabilecek Dil Eii'ni nemli bir eik, 7. Eik olarak kabul edelim. Dilin, sesle ya da baka bir fiziksel ortamla aktarlmas gibi ayrntlar yine yerel nem tar. Bu bak asna gre dil, (bu gezegendeki adlaryla) beyinlerin ibirliki bir teknolojinin geliimine izin verecek kadar bir yaknlkla bilgi deitokuu yaptklar a-iliki (netvvorking) sis temidir. Ta aletlerin takliti geliimiyle balayan ve maden eritme, tekerlekli tatlar, buhar gc ve imdi elektronik alar boyunca ilerleyen ibirliki teknoloji, kendi iinde bir patlamann pek ok niteliine sahiptir ve dolaysyla, bir unvan almay hak eder: ibirliki Teknoloji Eii, ya da 8. Eik. Gerekten de insan kltrnn; yeni bir kendini kopyalayan varlk trnn The Selfish Gene'de* verdiim adla, "mem"in bir kltr rmanda oalp Darwinlemesiyle yepyeni bir kopyalama bombas gelitirmi olmas mmkndr. leri doru hare(*) Gen Bencildir . Tbitak Yay n lar . Ankara 1 9 97

153

kete gemeyi mmkn klan beyin/kltr artlarn daha nceleri hazrlam olan gen bombasna kout olarak, imdi harekete gemekte olan bir mem bombas olabilir. Ama bu da, bu blm iin ok geni bir konu. Ana konumuz olan gezegensel patlamaya geri dnmeli ve ibirliki teknoloji aamasna eriildikten sonra, yolda bir yerlerde ana gezegenin dnda bir etki yaratma gcne eriilmesinin olas grndn belirtmeliyim. 9. Eik olan Radyo Eii alm ve artk d gzlemcilerin, bir yldz sisteminin bir kopyalama bombas olarak yakn zamanlarda patlam olduunu fark etmeleri mmkn hale gelmitir. D gzlemcilerin alabilecekleri ilk ipucu byk olaslkla, daha nce de grdmz gibi, ana gezegen iindeki iletiimin yan rn olarak darya doru yaylan radyo dalgalar olacaktr. Daha sonra, kopyalama bombasnn teknolojik miraslar da dikkatlerini darya, yldzlara evirebilirler. Bizim bu ynde attmz ilk admlar arasnda, uzaya, dnya d zeklar iin zel hazrlanm mesajlarn gnderilmesi var. Doalarna dair hibir fikriniz olmayan zeklar iin nasl mesaj hazrlayabilirsiniz? Bunun zor olduu meydandadr; ve abalarmz yanl anlalm da olabilir. Yabanc gzlemcilerin nemli ierikleri olan mesajlar almasndan ok, var olduumuza ikna edilmeleri zerinde durulmaktadr. Bu, 1. Blm'deki hayal Profesr Crickson'n karlatna benzer bir itir. Crickson asal saylar DNA ifresine dntrmt ve radyo dalgasndan yararlanan buna kout bir politika, varlmz dier dnyalara duyurmak iin akla yakn bir yol olacaktr. Mzik bizim trmz iin daha iyi bir reklam olabilir ve dinleyicilerin kulaklar olmasa bile, mzii kendi yntemleriyle alglayabilirler. nl bilimci ve yazar Lewis Thomas, bbrlenme olarak alglanmasndan ekinmesine karn, yalnzca ve yalnzca Bach'n eserlerini iletmemizi nermiti. Ama yeterince yabanc bir zihin, mzii de bir atarcayldzn (pulsar) ritmik yaynlaryla kartrabilir. Atarcayldzlar
154

birka saniye ya da daha az srelik aralklarla ritmik radyo dalgalar karan yldzlardr. 1967'de Cambridgeli bir radyo astronom grubu tarafndan ilk kez kefedildiklerinde, sinyallerin uzaydan gelen bir mesaj olabilecei dnld ve geici bir heyecan yaand. Ama ksa srede, kk bir yldzn ar derecede hzl dnmesinin ve bir fener gibi etrafna radyo dalgalar n yaymasnn daha "hesapl" bir aklama olduu fark edildi. Gnmze dek, bizim gezegenimiz dndan gerek bir iletiim sinyali alnamamtr. Radyo dalgalarndan sonra, patlamamzn darya doru ilerleyiinde hayal edebildiimiz tek yeni adm, fiziksel uzay yolculuu olan 10. Eik, yani Uzay Yolculuu Eii'dir. Bilim kurgu yazarlar, insanlarn yavru kolonilerinin ya da robot yaratmlarnn yldzlara yaylmasn hayal etmilerdir. Bu yavru koloniler, kendini kopyalayan yeni bilgi torbalarnn tohumlamalar ya da enfeksiyonlar olarak grlebilir; ileride kendileri de hem gen hem "mem" yayan uydu kopyalama bombalaryla patlayarak darya doru genileyebilecek torbalar. Bu hayal gnn birinde gerekletirilirse, gelecekteki bir Christopher Marlowe'un saysal rmak imgelemine bavurmas belki de artk saygszlk olarak grlmeyecektir: "Bakn, bakn, yaam selinin gkyznde akt yere!" u ana dek, darya doru ilk adm attmz sylenemez. Ay'a gittik; ama bu baar ne denli grkemli olursa olsun, ay bir sukaba deilse de, ileride iletiim kurabileceimiz yabanclarn bak asndan yolculuk saylamayacak denli yereldir. Derin uzaya, dnlebilecek bir sonu olmayan yrngelerde bir avu dolusu insansz kapsl frlattk. Bunlardan biri, hayalperest Amerikal gkbilimci Carl Sagan'n esinlendirmesinin sonucu olarak, rastlant eseri ulaabilecei yabanc bir zeknn zmesi iin tasarlanm bir mesaj tayor. Mesaj, kendisini yaratan trn bir levha zerine kaznm resmiyle, plak bir kadn ve erkek grntsyle dzenlenmitir.

Bu bizi 360 derecelik bir dnle, balangtaki ata mitlerine ulatryor gibi grnebilir. Ama bu ift demle Havva deildir ve zarif bedenlerinin altna kaznm mesaj da yaam patlamamzn, Tekvin'deki herhangi bir eyden ok daha deerli bir tandr. Levha evrensel olarak anlalabilecek ekilde tasarlanm ikonlarn diliyle, galaksideki koordinatlar tam dorulukla kaydedilmi bir yldzn nc gezegenindeki kendi tekvinini (kkenini) kaydediyor. Temel kimya ve matematik ilkelerinin ikon simgeleriyle, uygarlmzn kantlar sunuluyor. Zeki varlklar bu kapsl bulurlarsa, bunu yaratan uygarln ilkel kabilesel batl inanlardan daha fazlasna sahip olduunu anlayacaklardr. Uzay boluunun bir yerinde uzun zaman nce, hakknda konumaya deer bir uygarlk yaratan bir baka yaam patlamasnn var olduunu bileceklerdir. Ne yazk ki bu kapsln baka bir kopyalanma bombasnn yaknlarndan geme ans zc derecede dk. Kimi yorumcular, kapsle daha ok ana yurdundaki nfusu esinlendirmesi asndan deer veriyorlar. Elleri bir bar hareketiyle yukar kaldrlm, yldzlar arasnda sonsuz bir yolculua gnderilmi bir plak kadn ve erkek heykeli, yaam patlamamzla ilgili bilginin darya ihra edilen ilk meyvesi zerinde dnlmesi, normalde snrl kk bilinlerimiz zerinde birtakm yararl etkiler yaratabilir; bu, Newton'n Cambridge'de, Trinity College'daki heykelinin, William Wordsworth'n dev bilinci zerinde yaratt iirsel etkinin bir yanks olabilir: Ve yastmdan, ayn ve parlak yldzlarn nda, ileriye baktmda, Kilise giriinde prizmas ve sessiz yzyle duran Newton'un heykelini, Garip dnce denizlerinde sonsuza dek tek bana Dolaan bir zihnin mermer gstergesini, grebiliyordum.

156

B B L Y O G R A F YA

Bu listeyi, birka istisna hari, yalnzca niversitelerde bulunabilecek teknik almalardan ok, kolayca ulalabilecek kitaplarla snrladm.

Bodner,

Walter

ve

Robin

McKie,

The Book

of Man:

The Human

Geno- me Project and the uest to Discover Our Genetic Heitage (Nevv York: Scribners, Bonner, John 1995) . Life Cycles: Reflections of an Evolutionary Biologist Harper of Life University Press, 1993) . (Ne\v York: the Origin Tyler,

(Princeton: Princeton Torchbooks, 1960 ) . Cairns-Snith, A .

Cain, Arthur J., Animal Species and Their Evolution Craharn, Seven Clues to

(Cambridge: Cambridge University Press, 1985) .

Cherfas, Jeremy ve John Gribbin, The Redundant Male: Is Sex Irrelevant in the Modern Woid? (New York: Pantheon, 1984) . Clarke, Arthr C , Profles of the Future: An Inuiry into the Limits of the Possible (New York: Hot, Rinehart & Winston, 1984) . Crick, Francis, What Mad Pursuit: A Personal View of Scientific Discovery (Nevv York: Basic Books, 1988) . Cronin, Helena, The Ant and the Peacock: Altruism and Sexual Selection from Darvin to Today (Nevv York: Cambridge University Press, 1991) . Darvvin, Charles, The Origin of Species (Nevv York: Penguin, 1985) . , The Various Contrivances by Which Orchids are Fertilised by Insects (Londra: John Murray, 1882) . Davvkins, Richard, The Extended Phenotype (Nevv York: Oxforcl Univer sity Press, 1989) . , TheBlind Watchmaker (New York: W.W . Norton, 1986) . , The Selfsh Gene, yeni basn (Nevv York: Oxford University Press, 1989).

Dennett, Drexler,

Daniel K.

C,

Darvin's Dangerous Engines of Creation

Idea

(New City,

York: N.Y.:

Simon & Anchor

Schuster, 1995 ) . Eric, (Garden Press/Doubleday, 198 6 ) . Durant, John R., yay. haz., Human Origins (Oxford: Oxford University Press, 1989) . Fabre, Jean-Henri, Insects, David Black, yay. haz. (New ners, 1979 ) . Fisher, Ronald A. , The Geecal Theory ofNatural Selection, gzden ge irilmi 2. basm (New York: Dover, 1958) . Frisch, Kari von, The Dance Language and Orientation of Bees, Leigh E. Chadvvick, ev. (Cambridge: Harvard University Press, 1 9 6 7 ) . Gould, James L. ve Carol G. Gould, The Honey Bee (New York: Scientifc American Library, 1988 ) . Gould, Stephen J., Gribbin, John Wonderful Life: The Burgess Shale and the Nature of Cherfas, The Monkey Puzzle: Reshaping the 1982 ) . History (New York: W.W . Norton, 1 98 9) . ve Jeremy Evolutionary Tree (New 1969) . Hippel, Arndt von, Human Evolutionary Biology (Anchorage: Stone Oxford Age Uni Press, 1994 ) . Humphrey, Nicholas K., Consciousness Regained (Oxford: versity Press, 198 3 ) . York: Pantheon, York: Scrib-

Hein, Piet, Jens Arup'la birlikte, Grooks (Garden City, N.Y.: Dobleday,

Jones, Steve, Robert Martin ve David Pilbeam, yay. haz., The Cambridge Encyclopedia of Human Evolution (New York: Cambridge University Press, 1992) . Kingdon, Jonathan, Self-made Man: Human Evolution from Eden to Ex- tinction? (New York: Wiley, 1993) . Macdonald, Ken C. ve Bruce P. Luyendyk, "The Crest of the East Paci fic Rise," Scientific American, Mays 1981 , ss. 100-116. Manning, Aubrey ve Marian S. Dawkins, An Introduction to Animal Behaviour, 4. basm (New York: Cambridge University Press, 1992) . Margulis, Lynn ve Dorion Saan, Microcosmos: Four Billion Years of Microbial Evolution (New York: Simon & Schuster, 1986) .
Maynard Smith, John, The Theory of Evolution (Cambridge: Cambridge

University Press, 1993) . Meeuse, Bastiaan ve Sean Morris, The Sez Life of Plants (Londra: Faber & Faber, 1984) .

Monod,

Jacqes, of

Chance Modern

and fliology,

Necessity: Austryn

An

Essay on

the ev.

Natural (Nevv

Philo- sophy

Wainhouse,

York: Knopf, 1971) . Nesse, Randolph ve George C. Williams, Theory Ti me Reqired for an Eye to Evolve," Proceedings of the Royal Society ofLondon, Owen, Pinker, B (1994) . (Chicago: The Neu University of Chica Dermi, Camouflage and Mimicry Steven, The Language Instinct: of Darvinian M Why We Cet Sick: The New Pessinistic Estimate of the edicine (Nevv York: Randon House, 1995) .

Nilsson, Daniel E. ve Ssanne Pelger, "A

go Press, 1982) . Science of Language and the Mind (New York: Morrow, 1994) . Ridley, Mark, Evolution (Boston: Blackvvell Scientific, 1993) . Ridley, Matt., The Red Queen: Sex and the Evolution of Human Nature Hose, 1980) . (New York: Macmillan, 19.94). Saan, Cari, Cosmos (Nevv York: Randon , ve Ann Dryan, don House, 1992) . Tinbergen, Niko, The Herring Gull's World (Nevv York: Harper & Rovv, 1960) . , Curious Naturalists Robert, D., (Londra: Penguin, 1974) . Park, Calif.: BenjaTrivers, Social Evolution (Menlo Shadovs of Forgotten Ancestors (Nevv York: Ran

min-Cummings, 1985) . Watson, James The Double Helix: A Personal Account of the Disco-

very of the Structure of DNA (Nevv York: Atheneun, 1968). Weiner, Jonathan, The Beak of the Finch: A Story of Evolution in Our Ti me (Nevv York: Knopf, 1994) . Wickler, Wolfgang, Mimicry in Plants and Animals, R.D. Martin, ev. (Nevv York: McGraw-Hil], 1968) . Williams, George C , Natural Selection: Domains, Levels, and Challenges (Nevv York: Oxford University Press, 1992) . Wilson, Edvvard O., The Diversity of Life (Cambridge: Harvard Univer sity Press, 1992) . Wolpert, Levvis, The Triumph of the Embryo (Nevv York: Oxford Univer sity Press, 1992) .

15 ( J

You might also like