You are on page 1of 434

Bedizzaman Said Nurs

As-y Msdan Birinci


Ksm
Denizli Hapsinin Bir Meyvesi
Zndka ve kfr- mutlaka kar Risale-i Nurun bir
mdafaanmesidir. Ve bu hapsimizde hakik
mdafaanamemiz dahi budur. nk yalnz buna alyoruz.
Bu risale, Denizli Hapishanesinin bir meyvesi ve bir hatras
ve iki Cuma gnnn mahsuldr.
Said Nurs

1
yetinin ihbar ve srryla, Yusuf Aleyhisselm mahpuslarn
pridir; ve hapishane bir nevi medrese-i Yusuye olur. Madem
Risale-i Nur akirtleri iki defadr oklukla bu medreseye
giriyorlar; elbette Risale-i Nurunhapse temas ve ispat ettii bir
ksm meselelerinin ksack hlsalarn, bu terbiye iin alan
dershanede okumak ve okutmakla tam terbiye almak lzm
geliyor. te o hlsalardan, be alt tanesini beyan ediyoruz.
1. Yusuf (a.s.) birka sene daha zindanda kald. Ysuf Sresi, 12:42.
Birincisi
Drdnc Szde izah bulunan, her gn yirmi drt saat
sermaye-i hayat, Hlkmz bize ihsan ediyort ki, iki
hayatmza lzm eyler o sermaye ile alnsn. Biz ksack
hayat- dnyeviyeye yirmi saati sarf edip, be farz
namaza k gelen bir saati, pek ok uzun olan hayat-
uhreviyemize sarfetmezsek, ne kadar hilf- akl bir hata ve
o hatann cezas olarak hem kalb, hem ruh skntlar
ekmek ve o skntlar yznden ahlkn bozmak ve
meyusne hayatn geirmek sebebiyle, deil terbiye
almak, belki terbiyenin aksine gitmekle ne derece hasret
ederiz, kyas edilsin.
Eer, bir saati be farz namaza sarf etsek, o halde hapis
ve musibet mddetinin herbir saati, bazan bir gn ibadet;
ve fni bir saati, bki saatler hkmne geebilmesi ve kalb
ve ruh meyusiyet ve skntlarn ksmen zevl bulmas ve
hapse sebebiyet veren hatalara kefreten affettirmesi ve
hapsin hikmeti olan terbiyeyi almas ne derece krl bir
imtihan, bir ders ve musibet arkadalaryla teselldrne
bir ho sohbet olduu dnlsn...
Drdnc Szde denildii gibi, bin lira ikramiye kazanc
iin bin adam itiraketmi bir piyango kumarna yirmi drt
lirasndan be on liray veren veyirmi drtten birisini ebed
bir mcevherat hazinesinin biletine vermeyenhalbuki
dnyev piyangoda o bin liray kazanmak ihtimali binden
birdir; nk bin hissedar daha varve uhrev
mukadderat- beer piyangosunda, hsn- htimeye
mazhar ehl-i iman iin kazan ihtimali binden dokuz yz
doksan dokuz olduuna yz yirmi drt bin enbiyann ona
dair ihbarn kee tasdik eden evliyadan ve asyadan had
ve hesaba gelmez sdk muhbirler haber verdikleri halde,
evvelki piyangoya komak, ikincisinden kamak ne derece
maslahata muhalif der, mukayese edilsin.
Bu meselede hapishane mdrleri ve sergardiyanlar ve
belki memleketin idare mdebbirleri ve asayi muhafzlar,
Risale-i Nurun bu dersinden memnun olmalar gerektir.
nk bin mtedeyyin ve Cehennem hapsini her vakit
tahattur eden adamlarn idare ve inzibat, on namazsz ve
itikatsz, yalnz dnyev hapsi dnen ve haram-hell
bilmeyen ve ksmenserserilie alan adamlardan daha
kolay olduu ok tecrbelerlegrlm.
kinci Meselenin Hlsas
Risale-i Nurdan Genlik Rehberinin gzelce izah ettii
gibi, lm o kadar kat ve zhirdir ki, bugnn gecesi ve
bu gzn k gelmesi gibi lm bamza gelecek. Bu
hapishane nasl ki mtemadiyen kanlar ve girenler iin
muvakkat bir misarhanedir; yle de, bu zemin yz dahi
acele hareket eden klelerin yollarnda bir gecelik
konmak ve gmek iin bir handr. Herbir ehri yz defa
mezaristana boaltan lm, elbette hayattan ziyade bir
istedii var.
te bu dehetli hakikatn muammasn Risale-i Nur hall
ve kefetmi. Bir ksack hlsas udur:
Madem lm ldrlmyor ve kabir kaps kapanmyor.
Elbette bu ecel celldnn elinden ve kabir haps-i
mnferidinden kurtulmak aresi varsa, insann en byk
ve hereyin fevkinde bir endiesi, bir meselesidir. Evet,
aresi var ve Risale-i NurKurnn srryla o areyi, iki kere
iki drt eder derecesinde kat ispat etmi. Ksack hlsas
udur ki:
lm ya idam- ebeddir; hem o insan, hem btn
ahbabn ve akaribini asacak bir daraacdr. Veyahut
baka bir bki leme gitmek ve iman vesikasyla saadet
sarayna girmek iin bir terhis tezkeresidir. Ve kabir ise, ya
karanlkl bir haps-i mnferit ve dipsiz bir kuyudur.
Veyahut bu zindan- dnyadan bki ve nuran bir
ziyafetgh ve baistana alan bir kapdr. Bu hakikati
Genlik Rehberi bir temsil ile ispat etmi.
Mesel, bu hapsin bahesinde asmak iin daraalar
konulmu ve onlarn dayandklar duvarn arkasnda gayet
byk ve umum dnya itirak etmi bir piyango dairesi
kurulmu. Biz bu hapisteki beyz kii, herhalde, hi
mstesnas yok ve kurtulmak mmkn deil, bizibirer birer
o meydana aracaklar. Ya Gel, idam ilnn al,
daraacna k veya Daim haps-i mnferit pusulasn tut,
bu ak kapya gir veyahut Sana mjde! Milyonlar altn
bileti sana km. Gel al diye her tarafta ilnatlar
yaplyor.
Biz de gzmzle gryoruz ki, birbiri arkasnda o
daraalarnakyorlar. Bir ksmn asldklarn mahede
ediyoruz. Bir ksm da,daraalarn basamak yapp o
duvarn arkasndaki piyango dairesine girdiklerini, orada
byk ve cidd memurlarn kat haberleriyle grr gibi
bildiimiz bir srada, bu hapishanemize iki heyet girdi.
Bir kle ellerinde alglar, araplar, zhirde gayet tatl
helvalar, baklavalar var. Bizlere yedirmeye altlar. Fakat
o tatllar zehirlidir, ins eytanlar iine zehir atmlar.
kinci cemaat ve heyet, ellerinde terbiyenameler ve
hell yemekler ve mbarek erbetler var. Bize hediye
veriyorlar ve bilittifak beraber, pek cidd ve kat diyorlar
ki:
Eer o evvelki heyetin sizi tecrbe iin verilen
hediyelerini alsanz,yeseniz, bu gzmz nndeki u
daraalarda baka grdkleriniz gibiaslacaksnz. Eer
bizim bu memleket hkiminin fermanyla getirdiimiz
hediyeleri evvelkinin yerine kabul edip ve
terbiyenamelerdeki dualar ve evradlar okusanz, o
aslmaktan kurtulacaksnz. O piyango dairesinde ihsan-
hne olarak herbiriniz milyon altn biletini alacanz,
grr gibi vegndz gibi inannz. Eer o haram ve pheli
ve zehirli tatllaryeseniz, aslmaya gittiiniz zamana kadar
dahi o zehirin sancsnekeceinizi, bu fermanlar ve bizler
mttekan size kat haber veriyoruz diyorlar.
te bu temsil gibi, her vakit grdmz ecel
daraacnn arkasnda, mukadderat- nev-i beer
piyangosundan ehl-i iman ve tat iinhsn- htime
artylaebed ve tkenmez bir hazinenin bileti kacan
yzde yz ihtimalle; sefahet ve haram ve itikatszlk ve
fskta devam edenlertevbe etmemek artylaya idam-
ebed (hirete inanmayanlara) veya daim ve karanlk
haps-i mnferit (bek-i ruha inanan ve sefahette gidenlere)
ve ekavet-i ebediye ilmn alacaklarn yzde doksan
dokuz ihtimalle kat haber veren, bata ellerinde niane-i
tasdik olan hadsiz mucizeler bulunan yz yirmi drt bin
peygamberler
1
ve onlarn verdikleri haberlerin izlerini ve
sinemada gibi glgelerini, kee, zevk ile grp tasdik
ederek imza basan yz yirmi drtmilyondan ziyade
evliyalar (kaddesallah esrrehm) ve o iki ksm mehir-i
insaniyenin haberlerini aklen kat burhanlarla ve kuvvetli
hccetlerle, kren ve mantkan yakn bir srette ispat
ederek tasdik edip imza basan milyarlar gelen geen
muhakkikler,
HAYE-1
mtehidler ve sddknler, bilicm,
mtevatiren nev-i insann gneleri, kamerleri, yldzlar
olan bu cemaat-i azme ve bu taife-i ehl-i hakikat ve
beerin kuds kumandanlar olan bu byk ve l
heyetlerin fermanlaryla verdikleri haberleri dinlemeyen,
ve saadet-i ebediyeye giden onlarn gsterdikleri yol olan
srat- mstakimde gitmeyenler, yzde doksan dokuz
dehetli tehlike ihtimalini nazara almayan ve birtek
muhbirin bir yolda tehlike var demesiyle o yolu brakan,
baka uzun yolda hareket eden bir adam, elbette ve elbette
vaziyeti udur ki:
1. Msned: 5:178, 179, 246; Zdl-Med: 1:43-44.
Haiye-1 O muhakkiklerden tek birisi Risale-i Nurdur. Yirmi senedir en
muannid feylesoar ve mtemerrid zndklar susturan eczalar meydandadr.
Herkes okuyabilir ve kimse itiraz etmez.
ki yolunhadsiz muhbirlerin kat ihbarlar ileen ksa
ve kolay ve yzde yz Cennet ve saadet-i ebediyeyi
kazandran brakp en dadaal ve uzun ve skntl ve
yzde doksan dokuz Cehennem hapsini veekavet-i
daimeyi netice veren yolunu ihtiyar ettii halde, dnyada
ikiyolun, birtek muhbirin yalan olabilir haberiyle yzde
birtek ihtimal-i tehlike ve bir ay hapis imkn bulunan ksa
yolu brakp, menfaatsizyalnz zararsz olduu iinuzun
yolu ihtiyar eden bedbaht, sarho divaneler gibi, dehetli
ve uzakta grnen ve ona musallat olan ejderhalara
ehemmiyet vermez, sineklerle urayor, yalnz onlara
ehemmiyet verirderecede akln, kalbini, ruhunu,
insaniyetini kaybetmi oluyor.
Madem hakikat-i hal budur. Biz mahpuslar, bu hapis
musibetinden intikammz tam almak iin, o mbarek
ikinci heyetin hediyelerini kabul etmeliyiz. Yani, nasl ki bir
dakika intikam lezzeti ve birka dakika veya bir iki saat
sefahet lezzetleriyle, bu musibet bizi on be ve be ve on
ve iki sene bu hapse soktu, dnyamz bize zindan
eyledi; biz dahi bu musibetin ramna ve inadna, bir iki
saat mddet-i hapsi bir iki gn ibadete ve iki sene
cezamz, mbarek klenin hediyeleriyle yirmi otuz sene
bki bir mre ve on ve yirmi sene hapiste cezamz
milyonlar sene Cehennem hapsinden affmza vesile edip,
fni dnyamzn alamasna mukbil, bki hayatmz
gldrerek bu musibetten tam intikammz almalyz.
Hapishaneyi terbiyehane gsterip, vatanmza ve
milletimize birer terbiyeli, emniyetli,menfaatli adam
olmaya almalyz. Ve hapishane memurlar ve
mdrlerive mdebbirleri dahi, cni ve ekiya ve serseri ve
katil ve sefaheti ve vatana muzr zannettikleri adamlar,
bir mbarek dershanede alan talebeler grsnler ve
mftehirne Allaha kretsinler.
nc Mesele
Genlik Rehberinde izah bulunan ibretli bir hdisenin
hlsas udur:
Bir zaman, Eskiehir Hapishanesinin penceresinde, bir
Cumhuriyet Bayramnda oturmutum. Karsndaki
lisemektebinin byk kzlar, onun avlusunda glerek
raksediyorlard.Birden, mnev bir sinema ile elli sene
sonraki vaziyetleri banagrnd. Ve grdm ki, o elli
altm kzlardan ve talebelerden krkellisi, kabirde toprak
oluyorlar, azap ekiyorlar. Ve on tanesi, yetmiseksen
yanda irkinlemi, genliinde iffetini muhafaza
etmediinden sevmek bekledii nazarlardan nefret
gryorlar kat mahede ettim. Onlarn o acnacak
hallerine aladm. Hapishanedeki bir ksmarkadalar
aladm iittiler. Geldiler, sordular. Ben dedim:
imdibeni kendi halime braknz, gidiniz.
Evet, grdm hakikattr, hayal deil. Nasl ki bu yaz
ve gzn hiri ktr; yle de, genlik yaz ve ihtiyarlk
gznn arkas kabir ve berzah kdr. Gemi zamann
elli sene evvelki hdisat sinema ile hal-i hazrda
gsterildii gibi, gelecek zamann elli sene sonraki istikbal
hdisatn gsteren bir sinema bulunsa, ehl-i dallet ve
sefahetin elli altm sene sonraki vaziyetleri onlara
gsterilseydi, imdiki gldklerine ve gayr- meru
keyierine nefretler ve teellmlerle alayacaklard.
Ben o Eskiehir Hapishanesindeki mahede ile megul
iken, sefahet ve dalleti tervi eden bir ahs- mnev, ins
bir eytan gibi karma dikildi ve dedi:
Biz hayatn herbir eit lezzetini ve keyierini tatmak
ve tattrmak istiyoruz; bize karma.
Ben de cevaben dedim:
Madem lezzet ve zevk iin lm hatra getirmeyip
dallet ve sefahete atlyorsun. Katiyen bil ki, senin
dalletin hkmyle btn gemi zaman- mazi lm ve
mdumdur. Ve iinde cenazeleri rm bir vahetli
mezaristandr. nsaniyet alkadarlyla ve dallet yoluyla,
senin bana ve varsa ve lmemise kalbine, o hadsiz
raklardan ve o nihayetsiz dostlarnn ebed lmlerinden
gelen elemler, senin imdiki sarhoa, pek ksa bir
zamandaki cz lezzetini imha ettii gibi, gelecek istikbal
zaman dahi, itikatszln cihetiyle yine mdum ve
karanlkl ve l ve dehetli bir vahetghtr. Ve oradan
gelen ve ban vcuda karan ve zaman- hazra urayan
biarelerin balar ecel celldnn satryla kesilip hilie
atldndan, mtemadiyen akl alkadarlyla senin
imansz bana hadsiz elm endieler yadryor. Senin
sehne cz lezzetini zr zeber eder.
Eer dalleti ve sefaheti brakp iman- tahkiki ve
istikamet dairesine girsen, iman nuruyla greceksin ki, o
gemi zaman- mazi mdum ve hereyi rten bir
mezaristan deil, belki mevcut ve istikbale inklp eden
nuran bir lem ve bki ruhlarn istikbaldeki saadet
saraylarna girmelerine bir intizar salonu grnmesi
haysiyetiyle, deil elem, belki imann kuvvetine gre
Cennetin bir nevi mnev lezzetini dnyada dahi tattrd
gibi gelecek istikbal zaman, deil vahetgh ve karanlk,
belki iman gzyle grnr ki, saadet-i ebediye
saraylarnda hadsiz rahmeti ve keremi bulunan ve her
bahar ve yaz birer sofra yapan ve nimetlerle dolduran bir
Rahmn- Rahm-i Zlcelli vel-kramn ziyafetleri
kurulmu ve ihsanlarnn sergileri alm, oraya sevkiyat
var diye iman sinemasyla mahede ettiinden,
derecesine gre bki lemin bir nevi lezzetini hissedebilir.
Demek hakik ve elemsiz lezzet yalnz imanda ve iman ile
olabilir.
mann bu dnyada dahi verdii binler faide ve
neticelerinden yalnz birtek faide ve lezzetini, bu mezkr
bahsimiz mnasebetiyle Genlik Rehberinde bir hiye
olarak yazlan bir temsil ile beyan edeceiz. yle ki:
Mesel, senin gayet sevdiin birtek evldn sekeratta
lmek zere iken ve meyusne elm ebed rakn
dnrken, birden Hazret-i Hzr ve Hakm-i Lokman gibi
bir doktor geldi, tiryak gibi bir macun iirdi. O sevimli ve
gzel evldn gzn at, lmden kurtuldu. Ne kadar
sevin ve ferah veriyor, anlarsn.
te, o ocuk gibi sevdiin ve ciddi alkadar olduun
milyonlar sence mahbup insanlar, o mazi mezaristannda,
senin nazarnda ryp mahvolmak zere iken, birden
hakikat-i iman, Hakm-i Lokman gibi, o byk idamhne
tevehhm edilen mezaristana kalb penceresinden bir k
verdi. Onunla batan baa btn llerdirildiler. Ve Biz
lmemiiz ve lmeyeceiz, yine sizinle greceiz lisan-
hal ile dediklerinden aldn hadsiz sevinler ve ferahlar
iman bu dnyada dahi vermesiyle ispat eder ki, iman
hakikat yle bir ekirdektir ki, eer tecessm etse, bir
cennet-i hususiye ondan kar, o ekirdein ecere-i tbs
olur dedim.
O muannid dnd, dedi:
Hi olmazsa hayvan gibi hayatmz keyif ve lezzetle
geirmek iin sefahet ve elencelerle bu ince eyleri
dnmeyerek yaayacaz.
Cevaben dedim:
Hayvan gibi olamazsn. nk, hayvann mazi ve
mstakbeli yok. Ne gemiten elemler ve teesser alr ve
ne de gelecekten endieler ve korkular gelir. Lezzetini tam
alr. Rahatla yaar, yatar, Hlkna kreder. Hatt kesilmek
iin yatrlan bir hayvan, birey hissetmez.Yalnz bak
kestii vakit hissetmek ister; fakat, o his dahi gider, o
elemden de kurtulur. Demek en byk bir rahmet, bir
efkat-i lhiye, gayb bildirmemektedir ve baa gelen
eyleri setretmektedir. Hususan msum hayvanlar
hakknda daha mkemmeldir. Fakat, ey insan, senin mazi
ve mstakbelin akl cihetiyle bir derece gayblikten
kmasyla, setr-i gaybdan hayvana gelen istirahatten
tamamen mahrumsun. Gemiten kan teesser, elm
raklar ve gelecekten gelen korkular ve endieler, senin
cz lezzetini hie indirir. Lezzet cihetinde yz derece
hayvandan aa drr.
Madem hakikat budur. Ya akln kar at, hayvan ol,
kurtul. Veya akln imanla bana al, Kurn dinle, yz
derece hayvandan ziyade bu fni dnyada dahi s
lezzetleri kazan, diyerek onu ilzam ettim.
Yine o mtemerrid ahs dnd, dedi:
Hi olmazsa ecneb dinsizleri gibi yaarz.
Cevaben dedim:
Ecnebi dinsizleri gibi de olamazsn. nk onlar bir
peygamberi inkr etse,dierlerine inanabilirler.
Peygamberleri bilmese de, Allaha inanabilir. Bunu da
bilmezse, kemlta medar baz seciyeleri bulunabilir. Fakat
bir Mslman, en hir ve en byk ve dini ve dveti
umum olan hirzaman Peygamberi Aleyhissalt
Vesselm inkr etse ve zincirinden ksa, daha hibir
peygamberi, hatt Allah kabul etmez. nk btn
peygamberleri ve Allah ve kemlt onunla bilmi. Onlar
onsuz kalbinde kalmaz. Bunun iindir ki, eskidenberi her
dinden slmiyete giriyorlar; ve hibir Mslman, hakiki
Yahudi veya Mecusi veya Nasran olmaz. Belki dinsiz olur;
seciyeleri bozulur, vatana, millete muzr bir hlete girer.
spat ettim. O muannid ve mtemerrid ahsn daha
tutunacak bir yeri kalmad. Kayboldu, Cehenneme gitti.
te ey bu medrese-i Yusuyede benim ders
arkadalarm! Madem hakikat budur ve bu hakikati
Risale-i Nur o derece kat ve gne gibi ispat etmi ki,
yirmi senedir mtemerridlerin inatlarn krp imana
getiriyor. Biz dahi hem dnyamza, hem istikbalimize, hem
hiretimize, hem vatanmza, hem milletimize tam
menfaatli ve kolay ve selmetli olan iman ve istikamet
yolunu takip edip bo vaktimizi skntl hlyalar yerinde
Kurndan bildiimiz sreleri okumak ve mnlarn
bildirenarkadalardan renmek ve kazaya kalm farz
namazlarmz kaza etmek ve birbirinin gzel huylarndan
istifade edip bu hapishaneyi gzel seciyeli danlar
yetitiren bir mbarek baheye evirmek gibi aml-i
saliha ile, hapishane mdr ve alkadarlar, cni ve
katillerin balarnda zebni gibi azap memurlar deil,
belki medrese-i Yusuyede Cennete adam yetitirmek ve
onlarn terbiyesine nezaret etmek vazifesiyle memur birer
mstakim stad ve birer efkatli rehber olmalarna
almalyz.
Drdnc Mesele
Yine Genlik Rehberinde izah var Bir zaman bana
hizmet eden kardelerim tarafndan sual edildi ki:
Kre-i arz herc merce getiren ve slm
mukadderatyla alkadar olan bu dehetli Harb-i
Umumden elli gndr (imdi yedi seneden geti ayn hl)
1
hi sormuyorsun ve merak etmiyorsun. Halbuki bir ksm
mtedeyyin ve lim insanlar, cemaati ve camii brakp
radyo dinlemeye kouyorlar. Acaba bundan daha byk bir
hdise mi var? Veya onunla megul olmann zarar m
var? dediler.
1. Parantez iindeki not, 1946 senesine aittir.
Cevaben dedim ki:
mr sermayesi pek azdr; lzumlu iler pek oktur.
Birbiri iinde mtedhil direler gibi, her insann kalb ve
mide dairesinden ve ceset ve hanedairesinden, mahalle ve
ehir dairesinden ve vatan ve memleketdairesinden ve
kre-i arz ve nev-i beer dairesinden tut, t zhayat ve
dnya dairesine kadar, birbiri iinde daireler var. Herbir
dairede, herbir insann bir nevi vazifesi bulunabilir. Fakat
en kk dairede en byk ve ehemmiyetli ve daimi vazife
var. Ve en byk direde en kk ve muvakkat arasra
vazife bulunabilir. Bu kyasla, kklk ve byklk
maksen mtenasip vazifeler bulunabilir.
Fakat byk dairenin czibedarl cihetiyle kk
dairedeki lzumlu ve ehemmiyetli hizmeti braktrp
lzumsuz, mlyani ve fk ilerle megul eder. Sermaye-i
hayatn bo yerde imha eder. O kymettar mrn
kymetsiz eylerde ldrr. Ve bazen bu harp
boumalarnmerakla takip eden, bir tarafa kalben taraftar
olur. Onun zulmleriniho grr, zulmne erik olur.
Birinci noktaya cevap ise: Evet, bu Cihan Harbinden
daha byk bir hdise ve bu zemin yzndeki hkimiyet-i
mme dvsndan daha ehemmiyetli bir dv, herkesin ve
bilhassa Mslmanlarn bana yle bir hdise ve yle bir
dv alm ki, her adam, eer Alman ve ngiliz
kadarkuvveti ve serveti olsa ve akl da varsa, o tek dvy
kazanmak iin biltereddt sarf edecek.
te, o dv ise, yz bin mehir-i insaniyenin ve hadsiz
nev-i beerin yldzlar ve mridlerinin mttekan, Kinat
Sahibinin ve Mutasarrfnn binler vaad ve ahdlerine
istinaden haber verdikleri ve bir ksm gzleriyle grdkleri
u ki:
Herkesin, iman mukbilinde, bu zemin yz kadar
balar ve kasrlarla mzeyyen ve bki ve daim bir tarla ve
mlk kazanmak veya kaybetmek dvs bana alm.
Eer iman vesikasn salam elde etmezse kaybedecek. Ve
bu asrda, maddiyyunluk tunuyla oklar o dvsn
kaybediyor. Hatt bir ehl-i keif ve tahkik, bir yerde krk
veyattan yalnz birka tanesi kazandn sekeratta
mahede etmi; tekiler kaybetmiler. Acaba bu
kaybettii dvnnyerini, btn dnya saltanat o adama
verilse doldurabilir mi?
te o dvy kazandracak olan hizmetleri ve yzde
doksanna o dvy kaybettirmeyen harika bir dv vekilini
o ite altran vazifeleri brakp, ebed dnyada kalacak
gibi fk mlyaniyatla itigal etmek tam bir aklszlk
bildiimizden, biz Risale-i Nur akirtleri, herbirimizin yz
derece aklmz ziyade olsa da ancak bu vazifeye sarf etmek
lzmdr diye kanaatmz var.
Ey hapis musibetinde benim yeni kardelerim, sizler,
benimle beraber gelen eski kardelerimgibi Risale-i Nuru
grmemisiniz. Ben onlar ve onlar gibi binler akirtleri
ahit gstererek derim ve ispat ederim ve ispat etmiim ki:
O byk dvy yzde doksanna kazandran ve yirmi
senede yirmi bin adama o dvnn kazancnn vesikas ve
senedi ve berat olan iman- tahkikyi eline veren ve
Kurn- Hakmin mucize-i mneviyesinden neet edip
kan ve bu zamann birinci bir dv vekili bulunan
Risale-i Nurdur. Bu on sekiz senedir benim dmanlarm
ve zndklar ve maddiyyunlar, aleyhimde gayet gaddarne
desiselerle hkmetin baz erknlarn ifal ederek bizi
imha iin bu defa gibi eskide dahi hapislere,zindanlara
soktuklar halde, Risale-i Nurun elik kalasnda yz
otuzpara cihazatndan ancak iki- parasna
iliebilmiler. Demek avukat tutmak isteyen onu elde etse
yeter.
Hem korkmaynz, Risale-i Nur yasak olmaz. Hkmet-i
Cumhuriyenin mebuslar ve erknlarnn ellerinde mhim
risaleleri, iki, mstesna olarak serbest geziyorlard.
naallah, bir zaman hapishaneleri tam bir slahhane
yapmak iin bahtiyar mdrler ve memurlar, o Nurlar
mahpuslara, ekmek ve il gibi tevzi edecekler.
Beinci Mesele
Genlik Rehberinde izah edildii gibi, genlik hi phe
yok ki gidecek. Yazgze ve ka yer vermesi ve gndz
akama ve geceye deimesi katiyetinde, genlik dahi
ihtiyarla ve lme deiecek. Eer o fni ve geici
genliini iffetle hayrata istikamet dairesinde sarf etse,
onunla ebed, bki bir genlii kazanacan btn semv
fermanlar mjde veriyorlar.
Eer sefahete sarf etse, nasl ki bir dakika hiddet
yznden bir katl, milyonlar dakika hapis cezasn ektirir;
yle de, gayr- meru dairedeki genlik keyieri ve
lezzetleri, hiret mesuliyetinden ve kabir azabndan ve
zevlinden gelen teesserden ve gnahlardan ve dnyev
mcztlarndan baka, ayn lezzet iinde o lezzetten
ziyade elemler olduunu akl banda her gen tecrbeyle
tasdik eder. Mesel, haram sevmekte, bir kskanlk elemi
ve rak elemi ve mukabele grmemek elemi gibi ok
rzalarla o cz lezzet zehirli bir bal hkmne geer. Ve o
genliin suiistimliyle gelen hastalkla hastahanelere ve
taknlklaryla hapishanelere vekalb ve ruhun gdaszlk ve
vazifesizliinden neet eden skntlarlameyhanelere,
sefahethanelere veya mezaristana deceklerini bilmek
istersen, git hastahanelerden ve hapishanelerden ve
meyhanelerden ve kabristandan sor. Elbette, ekseriyetle
genlerin genliinin suiistimalinden ve taknlklarndan
ve gayr- meru keyierin cezas olarak gelen tokatlardan
eyvahlar ve alamalar ve eseer iiteceksin.
Eer istikamet dairesinde gitse, genlik gayet irin ve
gzel bir nimet-i lhiye ve tatl ve kuvvetli bir vasta-i
hayrat olarak hirette gayet parlak ve bki bir genlik
netice vereceini, bata Kurn olarak ok kat ytyla
btn semv kitaplar ve fermanlar haber verip mjde
ediyorlar.
Madem hakikat budur. Ve madem hell dairesi keyfe
kdir. Ve madem haramdairesindeki bir saat lezzet, bazan
bir sene ve on sene hapis cezasnektirir. Elbette, genlik
nimetine bir kr olarak, o tatl nimeti iffette, istikamette
sarf etmek lzm ve elzemdir.
Altnc Mesele
Risale-i Nurun ok yerlerinde izah ve kat hadsiz
hccetleri bulunan iman- billh rknnn binler kll
burhanlarndan birtek burhana ksaca bir iarettir.
Kastamonuda lise talebelerinden bir ksm yanma
geldiler. Bize Hlkmz tanttr; muallimlerimiz Allahtan
bahsetmiyorlar dediler.
Ben dedim:
Sizin okuduunuz fenlerden her fen, kendi lisan-
mahsusuyla mtemadiyen Allahtan bahsedip Hlk
tanttryorlar. Muallimleri deil, onlar dinleyiniz.
Mesel, nasl ki mkemmel bir eczahane ki, her
kavanozunda harika ve hassas mizanlarla alnm hayattar
macunlar ve tiryaklar var; phesiz gayet maharetli ve
kimyager ve hakm bir eczacy gsterir.
yle de, kre-i arz eczahanesinde bulunan drt yz bin
eit nebatat ve hayvanat kavanozlarndaki zhayat
macunlar ve tiryaklar cihetiyle bu ardaki eczahaneden
ne derece ziyade mkemmel ve byk olmas nisbetinde,
okuduunuz fenn-i tb mikyasyla, kre-i arz eczahane-i
kbrasnn eczacs olan Hakm-i Zlcelli, hatta kr
gzlere de gsterir, tanttrr.
Hem, mesel, nasl bir harika fabrika ki, binler eit
eit kumalar basit bir maddeden dokuyor; eksiz, bir
fabrikatr ve maharetli bir makinisti tanttrr.
yle de, kre-i arz denilen yz binler bal, her banda
yz binler mkemmel fabrika bulunan bu seyyar makine-i
Rabbniye ne derece bu insan fabrikasndan bykse,
mkemmelse, o derecede, okuduunuz fenn-i makine
mikyasyla, kre-i arzn Ustasn ve Sahibini bildirir,
tanttrr.
Hem mesel, nasl ki, gayet mkemmel bin bir eit
erzak etrafndan celb edip iinde muntazaman istif ve
ihzar edilmi depo ve iae ambar ve dkkn eksiz, bir
fevkalde iae ve erzak mlikini ve sahibini ve memurunu
bildirir.
yle de, bir senede yirmi drt bin senelik bir dairede
muntazaman seyahat eden ve yz binler ve ayr ayr erzak
isteyen taifeleri iine alan ve seyahatiyle mevsimlere
urayp, bahar bir byk vagon gibi, binler ayr ayr
taamlarla doldurarak, kta erzak tkenen biare
zhayatlara getiren ve kre-i arz denilen bu Rahmn iae
ambar ve bu sene-i Sbhniye ve bin bir eit cihazat ve
mallar ve konserve paketleri tayan bu depo ve dkkn-
Rabbn, ne derece o fabrikadan byk ve mkemmel ise,
okuduunuz veya okuyacanz fenn-i iae mikyasyla, o
katiyette ve o derecede kre-i arz deposunun Sahibini,
Mutasarrfn, Mdebbirini bildirir, tanttrr, sevdirir.
Hem nasl ki drt yz bin millet iinde bulunan ve her
milletin istedii erzak ayr ve istimal ettii silh ayr ve
giydii elbisesi ayr ve talimat ayr ve terhisat ayr olan
bir ordunun mucizekr bir kumandan, tek bayla btn o
ayr ayr milletlerin ayr ayr erzaklarn ve eit eit
eslihalarn ve elbiselerini ve cihazatlarn, hibirini
unutmayarak ve armayarak verdii o acip ordu ve
ordugh, phesiz, bedahetle o harika kumandan gsterir,
takdirkrne sevdirir.
Aynen yle de, zemin yznn ordughnda ve her
baharda yeniden silh altna alnm bir yeni ordu-yu
Sbhnde nebatat ve hayvanat milletlerinden drt yz bin
nevin eit eit elbise, erzak, esliha, talim, terhisleri gayet
mkemmel ve muntazam ve hibirini unutmayarak ve
armayarak, birtek kumandan- zam tarafndan verilen
kre-i arzn bahar ordugh, ne derece mezkr insan ordu
ve ordughndan byk ve mkemmel ise, sizin
okuyacanz fenn-i asker mikyasyla dikkatli ve akl
banda olanlara o derece kre-i arzn Hkimini ve Rabbini
ve Mdebbirini ve Kumandan- Akdesini hayretler ve
takdislerle bildirir ve tahmid ve tesbihle sevdirir.
Hem naslki bir harika ehirde milyonlar elektrik
lmbalar hareket ederekher yeri gezerler. Yanmak
maddeleri tkenmiyor bir tarzdaki elektriklmbalar ve
fabrikas, eksiz, bedahetle elektrii idare eden ve seyyar
lmbalar yapan ve fabrikay kuran ve itial maddelerini
getiren bir mucizekr ustay ve fevkalde kudretli bir
elektrikiyi hayretler ve tebriklerle tanttrr, yaasnlar ile
sevdirir.
Aynen yle de, bu lem ehrinde, dnya saraynn
damndaki yldz lmbalar, bir ksmkozmorafyann
dediine baklsakre-i arzdan bin defa byk ve top
gllesinden yetmi defa sratli hareket ettikleri halde,
intizamn bozmuyor, birbirine arpmyor, snmyor,
yanmak maddeleri tkenmiyor. Okuduunuz
kozmorafyann dediine gre, kre-i arzdan bir milyon
defadan ziyade byk ve bir milyon seneden ziyade
yaayan ve bir misarhane-i Rahmniyede bir lmba ve
soba olan gneimizin yanmasnn devam iin, her gn
kre-i arzn denizleri kadar gazya ve dalar kadar kmr
veya bin arz kadar odun ynlar lzmdr ki snmesin. Ve
onu ve onun gibi ulv yldzlar gazyasz, odunsuz,
kmrsz yandran ve sndrmeyen ve beraber ve abuk
gezdiren ve birbirine arptrmayan bir nihayetsiz kudreti
ve saltanat, k parmaklaryla gsteren bu kinat ehr-i
muhteemindeki dnya saraynn elektrik lmbalar ve
idareleri ne derece o mislden daha byk, daha
mkemmeldir; o derecede, sizin okuduunuz veya
okuyacanz, fenn-i elektrik mikyasyla, bu meher-i
zam- kinatn Sultann, Mnevvirini, Mdebbirini,
Sniini, o nuran yldzlar ahit gstererek tanttrr,
tesbihatla, takdisatla sevdirir, peresti ettirir.
Hem mesel, nasl ki bir kitap bulunsa ki, bir satrnda
bir kitap ince yazlm ve herbir kelimesinde ince kalemle
bir sre-i Kurniye yazlm. Gayet mnidar ve btn
meseleleri birbirini teyid eder ve ktibini ve mellini
fevkalde maharetli ve iktidarl gsteren bir acp mecmua,
eksiz, gndz gibi ktip ve musannini kemltyla,
hnerleriyle bildirir, tanttrr. Mallah, brekllah
cmleleriyle takdir ettirir.
Aynen ylede, bu kinat kitab- kebri ki, birtek sahifesi
olan zemin yznde ve birtek formas olan baharda, yz
bin ayr ayr kitaplar hkmndeki yz bin nebat ve
hayvan taifeleri beraber, birbiri iinde, yanlsz, hatasz,
kartrmayarak, armayarak, mkemmel, muntazam ve
bazan aa gibi bir kelimede bir kasideyi ve ekirdek gibi
bir noktada bir kitabn tamam bir hristesini yazan bir
kalem ilediini gzmzle grdmz bu nihayetsiz
mnidar ve her kelimesinde ok hikmetler bulunan u
mecmua-i kinat ve bu mcessem Kurn- ekber-i lem,
mezkr misaldeki kitaptan ne derece byk ve mkemmel
ve mnidar ise, o derecedesizin okuduunuz fenn-i
hikmetl-eya ve mektepte bilil mbaeret ettiiniz
fenn-i kraat ve fenn-i kitabet geni mikyaslaryla ve drbn
gzleriylebu kitab- kinatn Nakkn, Ktibini hadsiz
kemltyla tanttrr, Allahu Ekber cmlesiyle bildirir,
Sbhnallah takdisiyle tarif eder, Elhamdlillh senlaryla
sevdirir.
te bu fenlere kyasen, yzer fnndan her bir fen,
geni mikyasyla ve hususi yinesiyle ve drbnl gzyle
ve ibretli nazaryla bu kinatn Hlk- Zlcellini
esmsyla bildirir, sftn, kemltn tanttrr.
te bu muhteem ve parlak bir burhan- vahdniyet
olan mezkr hcceti ders vermek iindir ki, Kurn-
Mucizl-Beyan ok tekrarla, en ziyade
1
ve
2

yetleriyle Hlkmz bize tanttryor, diye o mektepli
genlere dedim. Onlar dahi tamamyla kabul edip tasdik
ederek Hadsiz kr olsun Rabbimize ki, tam kuds ve
ayn- hakikat bir ders aldk. Allah senden raz olsun
dediler.
1. Gkleri ve yeri yaratt. Enm Sresi, 6:1.
2. Gklerin ve yerin Rabbi. Rad Sresi, 13:16.
Ben de dedim:
nsan binler eit elemlerle mteellim ve binler nev
lezzetlerle mtelezziz olacak bir zhayat makine ve gayet
derece acziyle beraber hadsiz madd-mnev dmanlar
ve nihayetsiz fakryla beraber hadsiz zhir ve btn
ihtiyalar bulunan ve mtemadiyen zevl ve rak
tokatlarn yiyen bir biare mahlk iken, birden iman ve
ubudiyetle byle bir Padiah- Zlcelle intisap edip btn
dmanlarna kar bir nokta-i istinat ve btn hctna
medar bir nokta-i istimdat bularak, herkes mensup olduu
efendisinin ereyle, makamyla iftihar ettii gibi, o da
byle nihayetsiz Kadr ve Rahm bir Padiaha iman ile
intisap etse ve ubudiyetle hizmetine girse ve ecelin idam
ilnn kendi hakknda terhis tezkeresine evirse ne kadar
memnun ve minnettar ve ne kadar mteekkirne iftihar
edebilir, kyas ediniz.
O mektepli genlere dediim gibi, musibetzede
mahpuslara da tekrar ile derim:
Onu tanyan ve itaat eden, zindanda dahi olsa
bahtiyardr. Onu unutan, saraylarda da olsa zindandadr,
bedbahttr. Hatt bir bahtiyar mazlum, idam olunurken
bedbaht zlimlere demi: Ben idam olmuyorum, belki
terhis ile saadete gidiyorum. Fakat, ben de sizi idam-
ebed ile mahkm grdmden sizden tam intikamm
alyorum. L ilhe illllah diyerek srur ile teslim-i ruh
eder.


1
1. Seni her trl noksandan tenzih ederiz, Senin bize rettiinden
bakabilgimiz yoktur. Sen hereyi hakkyla bilir, her ii hikmetle yaparsn.
Bakara Sresi, 2:32.
Yedinci Mesele
Denizlihapsinde bir Cuma gnnn meyvesidir.

1

2


3
1. Kymetin gereklemesi ise gz ap kapayncaya kadar, yahut ondan da
yakndr. Nahl Sresi, 16:77.
2. Sizin yaratlmanz da, diriltilmeniz de, tek bir kiinin yaratlp diriltilmesi
gibidir. Lokman Sresi, 31:28.
3. imdi bak Allahn rahmet eserlerine: Yeryzn lmnn ardndan
nasldiriltiyor. Bunu yapan, elbette lleri de ylece diriltecektir; Ohereye
hakkyla kdirdir. Rum sresi, 30:50.
Bir zaman Kastamonuda Hlkmz bize tanttr diyen
lise talebelerine sbk Altnc Meselede mektep fnununun
dilleriyle verdiim dersi, Denizli Hapishanesinde benimle
temas edebilen mahpuslar okudular. Tam bir kanaat-i
imaniye aldklarndan, hirete bir itiyak hissedip, Bize
hiretimizi de tam bildir. T ki, nefsimiz ve zamann
eytanlar bizi yoldan karmasn, daha byle hapislere
sokmasn dediler. Ve Denizli hapsindeki Risale-i Nur
akirtlerinin ve sabkan Altnc Meseleyi okuyanlarn
arzularyla, hiret rknnn dahi bir hlsasnn beyan
lzm geldi. Ben de Risale-i Nurdan bir ksack hlsa ile
derim:
Nasl ki, Altnc Meselede biz Hlkmz arzdan,
semvttan sorduk; onlar fenlerin dilleriyle, gne gibi
Hlkmz bize tanttrdlar. Aynen biz de hiretimizi bata
o bildiimiz Rabbimizden, sonra Peygamberimizden, sonra
Kurnmzdan, sonra sair peygamberler ve mukaddes
kitaplardan, sonra melikelerden, sonra kinattan
soracaz.
te, birinci mertebede hireti Allahtan soruyoruz. O da
btn gnderdii elileriyle ve fermanlaryla ve btn
isimleriyle ve sfatlaryla, Evet, hiret vardr ve sizi oraya
sevk ediyorum ferman ediyor. Onuncu Sz, on iki parlak
ve kat hakikatlerle, bir ksm isimlerin hirete dair
cevaplarn ispat ve izah eylemi. Burada, o izaha iktifaen
gayet ksa bir iaret ederiz.
Evet, madem hibir saltanat yoktur ki, o saltanata itaat
edenlere mkfat ve isyan edenlere mczt bulunmasn.
Elbette rububiyet-i mutlaka mertebesinde bir saltanat-
sermediyenin, o saltanata iman ile intisap ve tat ile
fermanlarna teslim olanlara mkfat ve o izzetli saltanat
kfr ve isyanla inkr edenlere de mczt; o rahmet ve
cemle, o izzet ve celle lyk bir tarzda olacak diye
Rabbl-lemn ve Sultand-Deyyn isimleri cevap
veriyorlar.
Hem madem gne gibi, gndz gibi, zemin yznde
bir umum rahmet ve ihatal bir efkat ve kerem
gzmzle gryoruz. Mesel, o rahmet, her baharda
umum aalar ve meyveli nebatlar cennet hrileri gibi
giydirip, sslendirip, ellerine her eit meyveleri verip
bizlereuzatp Haydi alnz, yiyiniz dedii gibi; bir zehirli
sinein eliylebizlere ifal, tatl bal yedirdii ve elsiz bir
bcein eliyle enyumuak ipei bizlere giydirdii gibi, bir
avu kadar kckekirdeklerde, tohumcuklarda binler
batman taamlar bizim iin saklayan ve ihtiyat zahresi
olarak o kck depolarda yerletiren bir rahmet, bir
efkat, elbette hi phe olamaz ki, bu derece nzeninne
besledii bu sevimli ve minnettarlar ve perestikrlar
olan mmin insanlar idam etmez. Belki, onlar daha
parlak rahmetlere mazhar etmek iin, hayat- dnyeviye
vazifesinden terhis eder diye, Rahm ve Kerm isimleri
sualimize cevap veriyorlar, El-Cennet hakkun diyorlar.
Hem madem biz gzmzle gryoruz ki, umum
mahlklarda ve zemin yznde yle bir hikmet eli iliyor
ve yle bir adalet lleriyle iler dnyor ki, akl- beer
onun fevkinde dnemiyor. Mesel, insann bin cihazatna
taklan hikmetlerinden yalnz bir kk ekirdek kadar
kuvve-i hafzasnda btn tarihe-i hayatn ve ona temas
eden hadsiz hdist o kuvvecikte yazp, onu bir ktphane
hkmne getirip ve insann hairde muhakemesi iin neir
olacak olan defter-i amlinin bir kk senedi olarak her
vakit hatrlatmak srryla her insann eline vererek
dimann cebine koyan bir ezel hikmet; ve btn
masnuatta gayet hassas mizanlarla zlarn yerletiren,
mikroptan gergedana, sinekten simurg kuuna, bir iekli
nebattan milyarlar, trilyonlarla iekler aan bahar
ieine kadar, israfsz llerle bir tenasp, bir muvazene,
bir intizam ve bir ceml iinde masnuat bir hsn- sanat
yapan ve her zhayatn hukuk-u hayatn keml-i mizanla
veren, iyiliklere gzel neticeler ve fenalklara fena neticeler
verdiren ve dem zamanndan beri ti ve zlim
kavimlere vurduu tokatlarla kendini pek kuvvetli ihsas
ettiren bir adalet-i sermediye, elbette ve hi phe
getirmez ki, gne gndzsz olmad gibi, o hikmet-i
ezeliye, o adalet-i sermediye hiretsiz olmazlar ve lmde
en zlimlerin ve en mazlumlarn bir tarzda gitmelerindeki
kbetsiz bir dehetli hakszla, adaletsizlie ve
hikmetsizlie hibir vechile msaade etmezler diye, Hakm
ve Hakem ve Adl ve dil isimleri bizim sualimize kat
cevap veriyorlar.
Hem madem btn zhayat mahlklarn, elleri
yetimedii ve iktidarlar dairesinde olmayan btn
hctlarn, btn ftr matlaplarn bir nevi dua bulunan
istidad- ftr ve ihtiyac- zarur dilleriyle istedikleri vakitte,
gayet rahm ve iitici ve efkatli bir dest-i gayb tarafndan
verildiinden ve ihtiyar olan daavt- insaniyenin, hususan
havaslarn ve neblerin dualarnn on adetten alt yedisi
hilf- det makbul olmasndan kat anlalyor ki, her
dertlinin hn, her muhtacn duasn iiten ve dinleyen bir
Sem ve Mcb perde arkasnda var, bakar ki, en kk bir
zhayatn en kk bir ihtiyacn grr ve en gizli bir hn
iitir, efkateder, ilen cevap verir, memnun eder. Elbette
ve herhalde hibir pheihtimali kalmaz ki, mahlklarn en
ehemmiyetlisi olan nev-i insann en ehemmiyetli ve
umum ve umum kinat ve umum esm ve sft- lhiyeyi
alkadar eden bek-i uhreviyeye ait dualarn iine alan ve
nev-i insann gneleri ve yldzlar ve kumandanlar olan
btn peygamberleri arkasna alp onlara duasna min,
min dedirten ve mmetinden hergn her ferd-i
mtedeyyin, hi olmazsa ka defa ona salvat getirmekle
onun duasna min, min diyen ve belki btn mahlkat o
duasna itirak ederek Evet ya Rabben! stediini ver; biz
de onunistediini istiyoruz diyorlar. Btn bu reddedilmez
erait altndabek-i uhrev ve saadet-i ebediye iin
Muhammed Aleyhissalt Vesselmn, harin hadsiz
esbb- mcibesinden yalnz tek duas, Cennetin vcuduna
ve baharn icad kadar kudretine kolay olan hiretin
icadna k bir sebeptir diye, Mcb ve Sem ve Rahm
isimleri bizim sualimize cevap veriyorlar.
Hem madem, gndz bedahetle gnei gsterdii gibi,
zemin yznde, mevsimlerin tebeddlnde kll lmek ve
dirilmekte, perde arkasnda bir Mutasarrf, gayet intizamla
koca kre-i arz bir bahe, belki bir aa kolaylnda ve
intizamnda ve azametli bahar bir iek suhuletinde ve
mzanl ziynetinde ve zemin sahifesinde yz bin hair ve
nerin nmune ve misallerini gsteren yz bin kitap
hkmndeki nebatat ve hayvanat taifelerini onda yazar,
beraber ve birbiri iinde armayarak, kark iken
kartrmayarak, birbirine benzemekle beraber iltibassz,
sehivsiz, hatasz, mkemmel, muntazam, mnidar yazan
bir kalem-i kudret, bu azameti iinde hadsiz bir rahmet,
nihayetsiz bir hikmetle iledii gibi; koca kinat bir hanesi
misill insana musahhar ve mzeyyen ve tefri etmek ve o
insan halife-i zemin ederek ve da ve gk ve yer
tahammlnden ekindikleri emanet-i kbry ona
vermesi ve sair zhayatlara bir derece zabitlik mertebesiyle
mkerrem etmesi ve hitbt- Sbhniyesine ve sohbetine
merref eylemesiyle fevkalde bir makam verdii ve
btn semv fermanlarda ona saadet-i ebediyeyi ve
bek-i uhreviyeyi kat vaad ve ahdettii halde, elbette ve
hibir phe olmaz ki, bahar kadar kudretine kolay gelen
dr- saadeti o mkerrem ve merref insanlar iin aacak
ve yapacak ve hair ve kyameti getirecek diye, Muhy ve
Mmt ve Hayy ve Kayym ve Kadr ve Alm isimleri,
Hlkmzdan sormamza cevap veriyorlar.
Evet, her baharda btn aalar ve otlarn kklerini
aynen ihya ve nebat ve hayvan yz bin nevi harin ve
nerin nmunelerini icad eden bir kudret, Muhammed ve
Ms Aleyhimesselt Vesselmlarn herbirinin
mmetiningeirdii bin senelik zaman, kar karya
hayalen getirilip baklsa,harin ve nerin bin misalini ve
bin delilini iki bin baharda
HAYE-1
gsterdii grlecek. Ve,
byle bir kudretten har-i cismnyi uzak grmek, bin
derece krlk ve aklszlktr.
Haiye-1 Sabk herbir bahar, kyameti kopmu, lm ve karsndaki bahar
onun hari hkmndedir.
Hem madem nev-i beerin en mehurlar olan yz yirmi
drt bin peygamberler ittifakla saadet-i ebediyeyi ve
bek-y uhrevyi Cenb- Hakkn binler vaad ve ahdlerine
istinaden iln edip mucizeleriyle doru olduklarn ispat
ettikleri gibi, hadsiz ehl-i velyet, kee ve zevkle ayn
hakikate imza basyorlar. Elbette o hakikat gne gibi zhir
olur; phe eden divne olur.
Evet, bir fende ve bir sanatta mtehasss bir iki ztn o
fen ve o sanata ait hkmleri ve kirleri, onda ihtisas
olmayan bin adamn, hatt baka fenlerde lim ve ehl-i
ihtisas da olsalar, muhalif kirlerini hkmden iskat
ettikleri gibi; bir meselede, mesela, Ramazan hillini
yevm-i ekte ispat etmek ve St konservelerine benzeyen
ceviz-i hind bahesi r-yi zeminde var diye dv etmekte
iki ispat edici, bin inkr edici ve nefyedicilere galebe edip
dvy kazanyorlar. nk ispat eden yalnz bir ceviz-i
hindyi veyahut yerini gsterse kolayca dvy kazanr.
Onu ney ve inkr eden btn r-yi zemini aramak,
taramakla hibir yerde bulunmadn gstermekle
dvsn ispat edebildii gibi; Cenneti ve dr- saadeti
ihbar ve ispat eden, yalnz bir izini sinemada gibi kefen,
bir glgesini, bir tereuhunu gstermekle dvy
kazand halde; onu ney ve inkr eden, btn kinat ve
ezelden ebede kadar zamanlar grmek ve gstermekle
ancak inkrn ve nefyini ispat ile dvy kazanabilir. Ve bu
ehemmiyetli srdandr ki, Hususi bir yere bakmayan ve
iman hakikatler gibi umum kinata bakan neyler,
inkrlarztnda muhl olmamak artylaispat edilmez
diye ehl-i tahkik ittifak edip bir dstur-u esas kabul
etmiler.
te bu kat hakikate binaen, binler feylesoarn
muhalif kirleri, byle iman meselelerde birtek muhbir-i
sdka kar hibir phe, hatt vesvese vermemek
lzmken, yz yirmi bin ispat edici ehl-i ihtisas ve muhbir-i
sdkn ve hadsiz ve nihayetsiz msbit ve mtehasss ehl-i
hakikat ve ashab- tahkikin ittifak ettikleri erkn-
imaniyede, akl gzne inmi, kalbsiz, mneviyattan
uzaklam, krlemi birka feylesofun inkrlaryla
pheye dmenin ne kadar ahmaklk ve divanelik
olduunu kyas ediniz.
Hem madem, gzmzle gndz gibi, hem nefsimizde,
hem etrafmzda bir rahmet-i mme ve bir hikmet-i mile
ve bir inyet-i daime mahede ediyoruz ve dehetli bir
saltanat- rububiyet ve dikkatli bir adalet-i liye ve izzetli
icraat- celliyenin srn ve cilvelerini gryoruz. Hatt
bir aacn meyveleri ve iekleri saysnca o aaca
hikmetler takan bir hikmet ve herbir insann cihazat ve
hissiyt ve kuvveleri adedince ihsanlar, inmlar ona
balam bir rahmet ve Kavm-i Nuh ve Hd ve Salih
Aleyhimsselm ve Kavm-i d ve Semd ve Firavun gibi
si milletlere tokat vuran ve en kk bir zhayatn hakkn
muhafaza eden izzetli ve inyetli bir adalet ve


1
yeti, azametli bir cz ile der:
1. Yine Onun yetlerindendir ki, gk ve yer Onun emriyle ayakta durur. Sonra
Osizi bir emirle ardnda derhal kabirlerinizden karsnz. RumSresi,
30:25.
Nasl ki iki klada yatan ve duran mut askerler, bir
kumandann armasyla silh bana ve vazife
banaboru sesiyle gelmeleri gibi, aynen yle de, bu iki
klann misalinde ve emre itaatinde koca semvt ve
kre-i arz Sultan- Ezelnin askerlerine iki mut kla gibi,
ne vakit Hazret-i sral Aleyhisselmn borusuyla o
klalarda lmle yatanlar arlsa, derhal ceset libaslarn
giyip dar frlamalarn ispat edip gsteren, her baharda
arz klas iindekiler, melek-i radn borusuyla ayn
vaziyeti gstermesiyle nihayetsiz azameti anlalan bir
saltanat- rububiyet; elbette ve elbette ve herhalde ve hi
phe getirmez ki, Onuncu Szde ispatna binaen o rahmet
ve hikmet ve inyet ve adalet ve saltanat- sermediyenin
gayet kat istedikleri dr- hiret ve daire-i hair ve nerin
almamasyla o nihayetsiz ceml-i rahmet nihayetsiz bir
irkin merhametsizlie inklp etmesi ve o hadsiz keml-i
hikmet, hadsiz kusurlu abesiyete ve faidesiz israfata
dnmesi ve o gayet irin inyet, gayet ac ihanetlere
deimesi ve o gayet mizanl ve hakkaniyetli adalet, gayet
iddetli zulmlere kalb olmas ve o gayet derecede
hametli ve kuvvetli saltanat- sermediye sukut etmesi ve
harin gelmemesiyle btn hameti kaybolmas ve
kemlt- rububiyeti acz ve kusur ile lekedar olmas, hibir
cihet-i imkn yok, hibir akl ihtimal vermez, yz muhal
iinde birden bulunur, dire-i imkn haricinde btl ve
mmtenidir.
nk nzenin ve nazdar besledii ve akl ve kalb gibi
cihazatla saadet-i ebediyeye ve hirette bek-i daimye
itiyak hissini verdii halde onu ebed idam etmek, ne
kadar gadirli bir merhametsizlik; ve onun yalnz dimana
yzer hikmetler ve faideler takt halde onu dirilmemek
zere btn cihazatn ve binler faideleri bulunan
istidadtn kbetsiz bir lmle faidesiz, neticesiz,
hikmetsiz btn btn israf etmek, ne derece hilf-
hikmet ve binler vaid ve ahidlerini yerine getirmemekle
haczini ve cehlini gstermek, ne kadar o hamet-i
saltanata ve o keml-i rububiyete zttr, her zuur anlar.
Bunlara kyasen, inyet ve adleti tatbik eyle...
te, Hlkmzdan sorduumuz hirete dair sualimize
Rahmn, Hakm, Adl, Kerm, Hkim isimleri mezkr
hakikatle cevap veriyorlar; eksiz, phesiz, gne gibi
hireti ispat ediyorlar.
Hem madem biz gzmzle gryoruz, yle ihtal ve
azametli bir hafziyet hkmeder ki, zhayat hereyin ve her
hdisenin ok sretlerini ve grd ftr vazifesinin
defterini ve esm-i lhiyeye kar lisan- hal ile tesbihatna
dair sahife-i amlini misl levhalarda ve ekirdeklerinde
ve tohumcuklarnda ve Levh-i Mahfuzun nmunecikleri
olan kuv-y hafzalarnda ve bilhassa insann dimandaki
pek byk ve pek kk ktphanesi olan kuvve-i
hafzasnda ve sair madd ve mnev iniks yinelerinde
kaydeder, yazdrr, zaptederek muhafaza altna alr.Sonra,
mevsimi geldike btn o mnev yazlar madd bir tarzda
dagzmze gsterip milyonlarla misller ve deliller ve
nmunelerkuvvetiyle
1
yetindeki en
acip bir hakikat- hariyeyi, kudretin bir iei olan her
bahar, kendi iek-i ekberinde milyarlar dille kinata iln
eder. Ve bata nev-i insan olarak eya, fenaya dmek ve
ademe sukut etmek ve hilikte mahvolmak ve bata nev-i
beer olarak zhayatlar idam edilmek iin yaratlmamlar.
Belki bekya terakki ile ve devama tasaf ile ve sermed
vazifeye istidadyla girmek iin halk olunduklarn gayet
kuvvetli ispat eder.
Evet, her baharda mahede ediyoruz ki, gz mevsimi
kyametinde vefat eden hadsiz nebatat, bahar harinde
herbir aa, herbir kk, herbir ekirdek, herbir tohum
yetini okuyup bir mnsn, bir ferdini
kendi diliyle, gemi senelerde grd vazifenin
misalleriyle tefsir ederek o azametli hafziyete ehadet
eder,
2
yetindeki drt
muazzam hakikatleri hereyde gsterip hafziyeti zami
derecede ve hari bahar kolaylnda ve katiyetinde
bizlere ders verir.
Evet, bu drt ismin cilveleri en czden en kllye kadar
cereyan ederler. Mesel, nasl ki bu aacn menei olan bir
ekirdek,
3
ismine mazhariyetle o aacn gayet
mkemmel programn ve icadnn noksansz cihazatn ve
teekklnn btn eraitini cmi bir kutucuktur ki,
hafziyetin azametini ispat eder.
1. Amel defterleri alp yaynland zaman. Tekvir Sresi, 81:10.
2. O Evveldir; balangc olmad gibi, btn varlklarn balangc da Onun
ilim ve kudretine baldr. O hirdir; sonu olmad gibi btn varlklarn
neticesi Onabakar ve dn Onadr. O Zhirdir; varlk ve birliinin
delillerihereyde ap ak grnr ve btn varlklar d grnleri ve
sanatlyapllaryla Onun kudret ve sanatna hitlik eder. O Btndr; hereyin
hakikatine vkftr ve hereyin iyz Onun kudret ve hikmetine hitlik eder.
Hadd Sresi, 57:3.
3. Evvel: her eyin asln ve balangcn ezel ilmiyle tespit eden ve
Kendisinden nce hibir ey var olmayan Allah.

1
ismine mazhar olan meyvesi ise, ekirdekleriyle
o aacn iledii btn ftr vazifelerinin hristesini ve
amellerinin listesini ve hayat- saniyesinin dsturlarn
ihtiva eden bir sandukuktur ki, zam derecede hafziyete
ehadet eder.

2
ismine mazhar olan o aacn suret-i
cismniyesi ise, yle tenaspl ve sanatl ve ssl bir
hulle, bir libas ve ayr ayr naklar ve zynetler ve yaldzl
nianlarla tezyin edilmi, gya yetmi renkli bir hri
elbisesidir ki, hafziyet iinde azamet-i kudret ve keml-i
hikmet ve ceml-i rahmeti gzlere gsterir.

3
ismine yine olan o aacn iindeki makinesi
ise, yle muntazam ve mkemmel ve mucizatl bir fabrika,
bir destgh, bir kimyahne ve hibir dal ve meyveyi ve
yapra gdasz brakmayan mizanl bir kazan- erzaktr ki,
hafziyet iinde keml-i kudret ve adalet ve ceml-i rahmet
ve hikmeti gne gibi ispat eder.
1. hir: her eyin sonunu ezel ilmiyle belirleyen ve sonu gelen
varlklarnneslini tohum ve ekirdeklerde tanzim eden ve her eyden sonra
yalnzKendisi bk kalan Allah.
2. Zhir: her eyin d yzlerini eitli cihaz ve ince naklarla
ssleyerekmkemmel ve gzel yaratan ve her eyde varlk ve birliinin
iaretleriaka grnenAllah.
3. Btn: btn varlklarn iyzlerini mkemmel bir fabrikann harika
makineleri gibi yaratp ileten ve bununla da isim ve sfatlarnn her
trlnoksandan uzak olduunu gsterenAllah.
Aynen yle de, kre-i arz, senev mevsimler cihetinde
bir aatr. sm-i Evvel cilvesiyle gz mevsiminde
hafziyete emanet edilen btn tohumlar ve ekirdekler,
bahar arafn giyen zemin yznn milyarlar dal, budak,
meyve veren ve iek aan aacnn tekilatna dair lh
emirlerin mecmuacklar ve kaderden gelen dsturlarn
listeleri ve geen yazn iledii vazifelerin kck sahife-i
amelleri ve defter-i hidematdr ki, bilbedahe bir Hafz-i
Zlcell-i vel-kramn hadsiz kudret, adalet, hikmet,
rahmet ile i grdn gsteriyor.
Ve senev zemin aacnn hiri ise, ikinci gzde o aacn
grd btn vazifelerini ve esm-i lhiyeye kar ettii
btn ftr tesbihatlarn ve gelecek bahar harinde
nerolabilen btn sahif-i amallerini, zerrecik ve kck
kutucuklarn iine koyup, Hafz-i Zlcellin dest-i
hikmetine teslim eder Hvel-hir ismini hadsiz dillerle
kinat yznde okur.
Ve bu aacn zhiri ise, harin yz bin misallerini ve
emarelerini gsteren yz bin kll ve eit eit iekler
ap hadsiz rahmniyet ve rezzkiyet ve rahmiyet ve
kermiyet sofralarn sererek zhayatlara ziyafetler
vermekle Hvez-Zhir ismini, meyveleri, iekleri,
taamlar saysnca lisanlaryla zikredip medh sen eder,
gndz gibi
1
hakikatini gsterir.
1. Amel defterleri alp yaynland zaman. Tekvir Sresi, 81:10.
Bu hametli aacn btn ise, hadsiz ve hesaba gelmez
muntazam makineleri ve mizanl fabrikalar keml-i dikkat
ve intizamla ilettiren yle bir kazan ve destghtr ki, bir
dirhemden bin batman taamlar piirir, alara yetitirir. Ve
yle bir mizan ve dikkatle iler ki, zerre kadar tesadfn
karmasna bir yer brakmyor. Hvel-Btn ismini zeminin
iyzyle, yz bin dille tesbih eden baz melike gibi, yz
bin tarzlarda iln edip ispat eder.
Hem arz, senev hayat haysiyetiyle bir aa olduu ve o
drt isim iinde hafziyeti ve onunla hair kapsna bir
anahtar yapt gibi; aynen yle de, dehr ve dnya hayat
cihetiyle yine meyveleri hiret pazarna gnderilen bir
muntazam aatr. Ve o drt isme yle bir mazhar, bir
yine ve hirete giden bir yol aar ki, geniliini ihataya ve
tabire aklmz k gelmiyor. Yalnz bu kadar deriz:
Nasl ki bir saatin saniyeleri ve dakikalar ve saatleri ve
gnleri sayanhaftalk saatin milleri birbirine benzer,
birbirini ispat eder.Saniyelerin hareketini gren, sair
arklarn hareketlerini tasdik etmeye mecbur olur. Aynen
yle de, semvt ve arzn Hlk- Zlcellinin bir saat-i
ekberi olan bu dnyann saniyelerini sayan gnler ve
dakikalarn hesap edenseneler ve saatlerini gsteren
asrlar ve gnlerini bildiren devirlerbirbirine benzer,
birbirini ispat eder. Ve bu gecenin sabah ve bu kn
bahar katiyetinde fni dnyann karanlkl knn bki bir
bahar ve sermed bir sabah geleceini hadsiz emrelerle
haber verir diye, Hafz ismi ile

1
isimleri, biz Hlkmzdan sorduumuz hair
meselesine, mezkr hakikatle cevap veriyorlar.
1. O Evveldir, hirdir, Zhirdir ve Btndr. Hadd Sresi, 57:3.
Hem madem gzmzle gryoruz ve aklmzla
anlyoruz ki;
nsan u kinat aacnn en son ve en cemiyetli
meyvesi,
Ve hakikat- Muhammediye Aleyhissalt Vesselm
cihetiyle ekirdek-i aslsi,
Ve kinat Kurnnn yet-i kbras,
Ve sm-i zam tayan yetl-krssi,
Ve kinat saraynn en mkerrem misari,
Ve o saraydaki sair sekenelerde tasarrufa mezun en faal
memuru,
Ve kinat ehrinin zemin mahallesinin bahesinde ve
tarlasnda, varidat ve saryatna ve zer ve ekilmesine
nezarete memur,
Ve yzer fenler ve binler sanatlarla tehiz edilmi en
grltl ve mesuliyetli nzr,
Ve kinat lkesinin arz memleketinde, Padiah- Ezel ve
Ebedin gayet dikkat altnda bir mfettii, bir nevi halife-i
arz,
Ve cz ve kll harekt kaydedilen bir mutasarrf,
Ve sem ve arz ve ciblin kaldrmasndan ekindikleri
emanet-i kbry omuzuna alan,
Ve nne iki acip yol alan, bir yolda zhayatn en
bedbaht ve dierinde en bahtiyar,
ok geni bir ubudiyetle mkellef bir abd-i kll,
Ve Kinat Sultannn sm-i zamna mazhar ve btn
esmsna en cmi bir yinesi, ve hitabt- Sbhniyesine
ve konumalarna en anlayl bir muhatab- hass,
Ve kinatn zhayatlar iinde en ziyade ihtiyals,
Ve hadsiz fakryla ve acziyle beraber hadsiz maksatlar
ve arzular ve nihayetsiz dmanlar ve onu inciten zararl
eyleri bulunan bir biare zhayat,
Ve istidata en zengini,
Ve lezzet-i hayat cihetinde en mteellimi ve lezzetleri
dehetli elemlerle lde,
Ve bekya en ziyade mtak ve muhta ve en ok lyk
ve mstehak ve devam ve saadet-i ebediyeyi hadsiz
dualarla isteyen ve yalvaran ve btn dnya lezzetleri ona
verilse, onun bekya kar arzusunu tatmin etmeyen,
Ve ona ihsanlar eden Zt peresti derecesinde seven ve
sevdiren ve sevilen ok hrika bir mucize-i kudret-i
Samedniye ve bir acbe-i hilkat,
Ve kinat iine alan ve ebede gitmek iin yaratldna
btn cihazat- insaniyesi ehadet eden, byle yirmi kll
hakikatlerle Cenb- Hakkn Hak ismine balanan,
Ve en kk zhayatn en cz ihtiyacn gren ve
niyazn iiten ve ilen cevap veren Hafz-i Zlcellin Hafz
ismiyle mtemadiyen amelleri kaydedilen ve kinat
alkadar edecek ef lleri o ismin ktibn-i kiramlaryla
yazlan ve hereyden ziyade o ismin nazar- dikkatine
mazhar bulunan bu insanlar, elbette ve elbette ve herhalde
ve hibirphe getirmez ki, bu yirmi hakikatn hkmyle,
insanlar iin bir hair ve neir olacak ve Hak ismiyle
evvelki hizmetlerinin mkfatn ve kusuratnn mcztn
ekecek ve Hafz ismiyle cz-kll kayd altna alnan her
amelinden muhasebe ve sorguya ekilecek ve dr- bekda
saadet-i ebediye ziyafetghnn ve ekavet-i daime
hapishanesinin kaplar alacak ve bu lemde ok tifelere
kumandanlk yapan ve karan ve bazan kartran bir
zabit, topraa girip her amelinden sual olunmamak ve
uyandrlmamak zere yatp saklanmayacaktr.
Yoksa, sinein sesini iitip hakk- hayatn vermekle
ilen cevap verdii halde, gk grlts kuvvetinde
bekya ait hadsiz hukuk-u insaniyenin, mezkr yirmi
hakikatler lisanlaryla edilen ve Ar ve feri nlatan
dualarn iitmemek ve o hadsiz hukuku zayi etmek ve
sinek kanadnn intizam ehadetiyle sinek kanad kadar
israf etmeyen bir hikmet, btn o hakikatlerin
balandklar insan istidadat ve ebede uzanan emelleri ve
arzular ve o istidat ve arzular besleyen kinatn pek ok
rabtalarn ve hakikatlerini btn btn israf etmek yle
bir hakszlktr ve imkn haricinde ve zlimne bir
irkinliktir ki, Hak ve Hafz Hakm ve Ceml ve Rahm
isimlerine ehadet eden btn mevcudt onu reddeder,
Yz derece muhal ve bin vech ile mmtenidir derler.
te biz Hlkmzdan hare dair sorduumuz suale Hak,
Hafz, Hakm, Ceml, Rahm isimleri cevap verip derler: Biz
hak ve hakikat olduumuz gibi ve hem bize ehadet eden
mevcudtn tahakkuku misill, hair haktr ve
muhakkaktr.
Hem madem... (Daha yazacaktm, fakat gne gibi
malm olmasndan ksa kestim.)
te gemi misllerde ve mademlerdeki maddelere
kyasen, Cenb- Hakkn yz, belki bin esmsnn kinata
bakan isimlerinin herbirisi, nasl ki mevcudattaki yine ve
cilveleriyle Msemmsn bedahetle ispat eder; aynen yle
de, hari ve dr- hireti de gsterirler ve katiyetle ispat
ederler.
Hem nasl Hlkmzdan sorduumuz sualimize, o
Rabbimiz btn fermanlaryla ve nazil ettii btn
kitaplaryla ve msemm olduu ekser isimleriyle bize
kuds ve kat cevap veriyor; aynen yle de, melikeleriyle
ve onlarn diliyle daha baka bir tarzda dedirir:
Sizin zaman- demden beri hem ruhanlerle, hem
bizimle grmenizin yzer tevatr kuvvetinde hdiseleri
var. Ve bizim ve ruhanilerin vcutlarna ve ubudiyetlerine
dellet eden hadsiz emre ve deliller var. Ve biz hiret
salonlarnda ve baz dairelerindegezdiimizi, birbirimize
mutabk olarak sizin kumandanlarnzlagrtmz
zaman sylemiiz ve daima da sylyoruz. Elbette
bugezdiimiz bki ve mkemmel salonlar ve bu salonlarn
arkalarnda tefri ve tezyin edilmi olan saraylar ve
menzilller, hi phemiz yoktur ki, gayet ehemmiyetli
misarleri o yerlerde iskn etmek zere bekliyorlar. Size
kat beyan ediyoruz diye sualimize cevap veriyorlar.
Hem madem Hlkmz, bize en byk muallim ve en
mkemmel stad ve armaz ve artmaz en doru
rehber olarak Muhammed-i Arab Aleyhissalt Vesselm
tayin etmi ve en son eli olarak gndermi. Biz dahi,
ilmelyakn mertebesinden aynelyakn ve hakkalyakn
mertebelerine terakki ve tekemml etmek zere,
hereyden evvel bu stadmzdan, Hlkmzdan
sorduumuz suali sormaklmz lzm geliyor. nk o
zt, Hlkmz tarafndan herbiri birer niane-i tasdik olan
bin mucizatyla, Kurnn bir mucizesi olarak, Kurnn
hak ve kelmullah olduunu ispat ettii gibi; Kurn dahi,
krk nevi icz ile o ztn bir mucizesi olup, onun doru ve
Resulullah olduunu ispat ederek, ikisi beraber, biri lem-i
ehadet lisan (btn hayatnda, btn enbiya ve evliyann
tasdikleri altnda) dieri lem-i gayb lisan btn semv
fermanlarn ve kinat hakikatlerinin tasdikleri iinde binler
ytyla iddia ve ispat ettikleri hakikat-i hariye elbette
gne ve gndz gibi bir katiyettedir. Evet, hair gibi, en
acip ve en dehetli ve tavr- akln haricinde bir mesele,
ancak ve ancak byle harika iki stadn dersleriyle
halledilir, anlalr.
Eski zaman peygamberleri mmetlerine Kurn gibi
izahat vermediklerinin sebebi, o devirler beerin bedeviyet
ve tufliyet devri olmasdr. ptida derslerde izah az olur.
Elhsl: Madem Cenb- Hakkn ekser isimleri hireti
iktiza edip isterler; elbette o isimlere dellet eden btn
hccetler, bir cihette hiretin tahakkukuna dahi dellet
ederler.
Ve madem melikeler hiretin ve lem-i beknn
dairelerini grdklerini haber veriyorlar; elbette melike ve
ruhlarn ve ruhaniytn vcut ve ubudiyetlerine ehadet
eden deliller, dolaysyla hiretin vcuduna dahi dellet
ederler.
Ve madem Muhammed Aleyhissalt Vesselmn btn
hayatnda vahdniyetten sonra en daim dvs ve
mddes ve esas hirettir; elbette o ztn nbvvetine ve
sdkna dellet eden btn mucizeleri ve hccetleri, bir
cihette, dolaysyla hiretin tahakkukuna ve geleceine
ehadet ederler.
Ve madem Kurnn drtten birisi hair ve hirettir ve
bin ytyla onun ispatna alr ve onu haber verir;
elbette Kurnn hakkaniyetine ehadet ve dellet eden
btn hccetleri ve delilleri ve burhanlar, dolaysyla
hiretin vcduna ve tahakkukuna ve almasna dahi
dellet ve ehadet ederler.
te bak, bu rkn- iman ne kadar kuvvetli ve kat
olduunu gr.
Sekizinci Meselenin Bir Hlsas
Yedincide hari ok makamattan soracaktk. Fakat
Hlkmzn isimleriyle verdii cevap o derece kuvvetli yakn ve
kanaat verdi ki, daha baka sorgulara ihtiya
brakmadndan, orada ksa kestik. imdi bu meselede, hiret
imannn, hem hiretin saadetine, hem dnya saadetine dair
temin ettii faideler ve neticelerinden yzden biri hlsa
edilecek. Saadet-i uhreviyeye ait ksm, Kurn- Mucizl-
Beynn izahat daha hi bir beyana ihtiya brakmam. Onu
ona havale ederek ve saadet-i dnyeviyeye ait ksm izah
cihetini Risale-i Nura brakp, yalnz ksa bir hlsa ile insann
hayat- ahsiye ve hayat- itimaiyesine ait yzer neticelerinden
-drt tanesini beyan ederiz.
Birincisi
nsan, sair hayvanata muhalif olarak, hanesiyle
alkadar olduu misill, dnya ile alkadardr. Ve
akaribiyle mnasebettar olduu gibi, nev-i beer ile de
cidd ve ftr mnasebettardr. Ve dnyada muvakkat
beksn arzulad gibi, bir dr- ebedde beksn, ak
derecesinde arzuluyor. Ve midesinin gda ihtiyacn temin
etmeye alt gibi, dnya kadar geni, belki ebede kadar
uzanan sofralar ve gdalar, akl ve kalb ve ruh ve
insaniyet mideleri iin tedarik etmeye ftraten mecburdur,
abalyor. Ve yle arzular ve matlaplar var ki, ebed
saadetten baka hibir ey onlar tatmin etmiyor. Hatt,
Onuncu Szde iaretedildii gibi, bir zaman,
kklmde, hayalimden sordum: Sana birmilyon sene
mr ve dnya saltanat verilmesini, fakat sonra ademe ve
hilie dmesini mi istersin? Yoksa, bki fakat di ve
meakkatli bir vcudu mu istersin? dedim. Baktm,
ikincisini arzulayp birincisinden Ah! ekti. Cehennem
de olsa bek isterim dedi.
te, madem mahiyet-i insaniyenin bir hizmetkr olan
kuvve-i hayaliyeyi bu dnya lezzetleri tatmin etmiyor;
elbette gayet cmi mahiyet-i insaniye, ebedi-yetle ftraten
alkadardr. te bu hadsiz arzu ve emellere bal olduu
halde, sermayesi bir cz cz- ihtiyar ve fakr- mutlak bir
insana, hirete iman ne derece kuvvetli ve k ve v bir
hazine, bir medar- saadet ve lezzet, bir medar- istimdat,
bir merci ve dnyann hadsiz gamlarna kar bir medar-
tesell olduu yle bir meyve ve faidedir ki, onu kazanmak
yolunda dnya hayatn feda etse yine ucuzdur.
kinci meyvesi ve hayat- ahsiyeye bakan bir
faidesi:
nc Meselede izah edilen ve Genlik Rehberinde bir
haiye bulunan ok ehemmiyetli bir neticedir.
Evet, her insann, her zaman dnd en ehemmiyetli
endiesi, mezaristana giren kendi dostlar ve akrabalar
gibi o idamhaneye girmek keyyetidir. Birtek dostu iin
ruhunu feda eden o bare insann, binler, belki milyonlar,
milyarlar dostlar ebed bir mfarakat iinde idam
olmalarn tevehhm edip Cehennem azabndan beter bir
elem, o dnmek ucundan grnd vakit, hirete iman
geldi, gzn atrd ve perdeyi kaldrd... Bak dedi. O,
imanla bakt. Cennet lezzetinden haber veren bir lezzet-i
ruhniyeyi, o dostlar ebed lmlerden ve rmelerden
kurtulup mesrurne bir nuran lemde onu da bekliyorlar
vaziyetinde mahedesiyle ald.
Risale-i Nurda bu netice hccetlerle izahna iktifaen
ksa kesiyoruz.
Hayat- ahsiyeye ait nc bir faidesi:
nsann sair zhayatlar stndeki tefevvuku ve rtbesi
ise, yksek seciyeleri ve cemiyetli istidatlar ve kll
ubudiyetleri ve geni vcud daireleri itibaryladr. Halbuki
o insan hem mdum, hem l, hem karanlk olan gemi
ve gelecek zamanlarn ortasnda skm bir ksa zaman
olan hazr vaktin mikyasyla, lsyle hamiyeti,
muhabbeti, kardelii, insaniyeti gibi seciyeler alr.
Mesel, eskiden tanmad ve ayrlktan sonra da hi
gremeyecei babasn,kardeini, karsn, milletini ve
vatann sever, hizmet eder. Ve tam sadakate ve ihlsa pek
ndir muvaffak olabilir; o nisbette kemlt ve seciyeleri
klr. Deil hayvanlarn en ulvsi, belki ba aa, akl
cihetiyle en biaresi ve aas olmak vaziyetine decei
srada, hirete iman imdadayetiir. Mezar gibi dar
zamann, gemi ve gelecek zamanlar iine alan pek
geni bir zamana evirir ve dnya kadar, belki ezelden
ebede kadar bir daire-i vcut gsterir.
Babasn dr- saadette ve lem-i ervahta dahi pederlik
mnasebetiyle ve kardeini t ebede kadar uhuvvetini
dnmesiyle ve karsn Cennette dahi en gzel bir
reka-i hayat olduunu bilmesi haysiyetiyle sever, hrmet
eder, merhamet eder, yardm eder. Ve o byk ve geni
daire-i hayatta ve vcuttaki mnasebetler iin olan
ehemmiyetli hizmetleri, dnyann kymetsiz ilerine ve
cz garazlarna ve menfaatlerine let etmez. Ciddi
sadakate ve samimi ihlsa muvaffak olarak, kemlt ve
hasletleri, o nisbette, derecesine gre ykselmeye balar,
insaniyeti teli eder. Hayat lezzetinde sere kuuna
yetimeyen o insan, btn hayvanat stnde, kinatn en
mntehap ve bahtiyar bir misari ve Sahib-i Kinatn en
mahbup ve makbul bir abdi olmasdr. Bu netice dahi
Risale-i Nurda hccetlerle izahna iktifaen ksa kesildi.
Drdnc bir faidesi ki, insann hayat-
itimaiyesine bakyor:
Risale-i Nurdan Dokuzuncu uda beyan edilen o
neticenin bir hlsas udur:
Nev-i insann drtten birini tekil eden ocuklar, hiret
imanyla insanca yaayabilirler ve insaniyetin istidatlarn
tayabilirler. Yoksa, elm endieler iinde, kendini
uyutturmak ve unutturmak iin ocukaoyuncaklaryla,
haylz bir hayatla yaayacak. nk, her vakit etrafnda
onun gibi ocuklarn lmesiyle onun nazik dimanda ve
ileride uzun arzular tayan zayf kalbinde ve
mukavemetsiz ruhunda yle bir tesir yapar ki, hayat ve
akl o biareye let-i azap ve ikence edecei zamanda,
hiret imannn dersiyle, grmemek iinoyuncaklar altnda
onlardan sakland o endieler yerinde, bir sevinve
genilik hissederek der:
Bu kardeim veya arkadam ld, Cennetin bir kuu
oldu. Bizden daha iyi keyf eder, gezer. Ve validem ld,
fakat rahmet-i lhiyeye gitti, yine beni Cennette kucana
alp sevecek ve ben de o efkatli anneciimi greceim
diye insaniyete lyk bir tarzda yaayabilir.
Hem insann bir rubunu tekil eden ihtiyarlar, yaknda
hayatlarnn snmesine ve topraagirmelerine ve gzel ve
sevimli dnyalarnn kapanmasna kartesellyi, ancak ve
ancak hiret imannda bulabilirler. Yoksa omerhametli
muhterem babalar ve fedakr efkatli analar, yle bir
vveyl-y ruh ve bir dadaa-i kalb ekeceklerdi ki,
dnya onlara meyusne bir zindan ve hayat ikenceli bir
azap olurdu. Fakat hiret iman onlara der:
Merak etmeyiniz. Sizin ebed bir genliiniz var,
gelecek ve parlak bir hayat ve nihayetsiz bir mr sizi
bekliyor. Ve zyi ettiiniz evlt ve akrabalarnzla
sevinlerle greceksiniz. Ve ettiiniz btn iyilikleriniz
muhafaza edilmi; mkfatlarn greceksiniz diye, iman-
hiret onlara yle bir tesell ve inirah verir ki; her birinin
yz ihtiyarlk birden balarna toplansa onlar meyus
etmez.
Nev-i insann ten birisini tekil eden genler,
hevesatlar galeyanda, hissiyata malp, cretkr akllarn
her vakit bana almayan o genler, hiret imann
kaybetseler ve Cehennem azabn tahattur etmezlerse,
hayat- itimaiyede, ehl-i namusun mal ve rz ve zayf ve
ihtiyarlarn rahat ve haysiyeti tehlikede kalr. Baz, bir
dakika lezzeti iin bir mesut hanenin saadetini mahveder
ve bu gibi, hapiste drt be sene azap eker, canavar bir
hayvan hkmne geer. Eer iman- hiret onun imdadna
gelse, abuk akln bana alr. Geri hkmet hayeleri
beni grmyorlar ve ben onlardan saklanabilirim. Fakat
Cehennem gibi bir zindan bulunan bir Padiah- Zlcellin
melikeleri beni gryorlar ve fenalklarm kaydediyorlar.
Ben babo deilim ve vazifedar bir yolcuyum. Ben de
onlar gibi ihtiyar ve zayf olacam diye, birden, zulmen
tecavz etmek istedii adamlara kar bir efkat, bir
hrmet hissetmeye balar. Bu mnnn dahi Risale-i
Nurda burhanlaryla izahna iktifaen ksa kesiyoruz.
Hem nev-i beerin ehemmiyetli bir ksm, hastalar ve
mazlumlar ve bizim gibi musibetzedeler ve fakirler ve ar
ceza alan mahpuslar, eer iman- hiret onlarn imdadna
yetimezse, her vakit hastaln ihtaryla gz nne gelen
lm ve intikamn alamad ve namusunu elinden
kurtaramad zlimin marurne ihaneti ve byk
musibetlerde bou bouna maln, evldn kaybetmekle
gelen elm meyusiyeti ve bir-iki dakika veya bir iki saat
keyif yznden be on sene bylebir hapis azabn
ekmekten gelen kederli sknt, elbette o biarelere
dnyay zindan ve hayat bir ikenceli azaba evirir. Eer
hirete iman imdatlarna yetise, birden onlar nefes alrlar;
skntlar, meyusiyetleri ve endieleri ve intikam
hiddetleri, derece-i imanna gre ksmen ve bazan
tamamen zil olur.
Hatt diyebilirim ki, benim ve bir ksm kardelerimin
bu sebepsiz hapsimizde ve dehetli musibetimizde, eer
iman- hiret yardm etmeseydi, bir gn dayanmak, lm
kadar tesir edip bizi hayattan istifa etmeye sevk edecekti.
Fakat hadsiz kr olsun, benim canm kadar sevdiim pek
ok kardelerimin bu musibetten gelen elemlerini de
ektiim ve gzm kadar sevdiim binler Risale-i Nur
risaleleri ve benim yaldzl ve ssl ve ok kymettar
kitaplarmn ziyalar ve alamalarndan teesserini
ektiim ve eskiden beri az bir ihaneti ve tahakkm
kaldramadm halde; sizi kasemle temin ederim ki,
iman- bilhiret nuru ve kuvveti bana yle bir sabr ve
tahamml ve tesell ve metanet, belki mcahidne, krl
bir imtihan dersinde daha byk mkfat kazanmak iin
bir evk verdi ki, ben bu risalenin banda dediim gibi,
kendimi medrese-i Yusuye nvanna lyk bir gzel ve
hayrl medresede biliyorum. Arasra gelenhastalklar ve
ihtiyarlktan neet eden titizlikler olmasayd, mkemmel
ve rahat- kalb ile derslerime daha ziyade alacaktm.
Her ne ise, bu makam mnasebetiyle saded harici girdi;
kusura baklmasn.
Hem her insann kk bir dnyas, belki kk bir
cenneti dahi kendi hanesidir. Eer iman- hiret o hanenin
saadetinde hkmetmezse, o aile efrad, herbiri efkat ve
muhabbet ve alkadarl derecesinde elm endieler ve
azaplar eker. O cenneti, cehenneme dner veyahut
muvakkat elenceler ve sefahetlerle akln tenvim edip
uyutur. Devekuu gibi avcy grr, kaamyor, uamyor.
Ban kuma sokar, t grnmesin. Ban gaete sokar, t
lm ve zevl ve rak onu grmesin. Divanece, muvakkat
iptal-i his nevinden bir are bulur. nk, mesel valide,
ruhunu feda ettii evldn daima tehlikelere mruz
grdke titrer. Ve pederini ve kardeini eksik olmayan
bellardankurtaramayan evltlar, daim bir keder, bir
korkaklk hisseder. Bunakyasen, bu dadaal, kararsz
hayat- dnyeviyede, o mesut zannedilen aile hayat ok
cihetlerle saadetini kaybeder. Ve ksack bir hayattaki
mnasebet ve karbet dahi, hakiki sadakati ve samim
ihls ve garazsz bir hizmeti ve muhabbeti vermez. Ahlk
o nisbette klr, belki sukut eder.
Eer hirete iman o haneye girse, birden klandracak.
Ortalarndaki mnasebet ve efkat ve karbet ve
muhabbet, ksack bir zaman lsyle deil, belki dr-
hirette, saadet-i ebediyede dahi o mnasebetlerin devam
lsyle samim hrmet eder, sever, efkat eder, sadakat
eder, kusurlarna bakmaz gibi ahlk ykseklenir. Hakik
insaniyet saadeti o hanede balar inkiafa.
Bu mn dahi hccetlerle Risale-i Nurda beyanna
binaen ksa kesildi.
Hem herbir ehir kendi ahalisine geni bir hanedir. Eer
iman- hiret o byk aile efradnda hkmetmezse, gzel
ahlkn esaslar olan ihls, samimiyet, fazilet, hamiyet,
fedakrlk, rza-y lh, sevab- uhrev yerine garaz,
menfaat, sahtekrlk, hodgmlk, tasannu, riya, rvet,
aldatmak gibi haller meydan alr. Zhir syi ve insaniyet
altnda anaristlik ve vahet mnlar hkmeder; o hayat-
ehriye zehirlenir. ocuklar haylzla, genler sarholua,
kavler zulme, ihtiyarlar alamaya balarlar.
Buna kyasen, memleket dahi bir hanedir ve vatan dahi
bir mill ailenin hanesidir. Eer iman- hiret bu geni
hanelerde hkmetse, birden samim hrmet ve cidd
merhamet ve rvetsiz muhabbet ve muavenet ve hilesiz
hizmet ve muaeret ve riysz ihsan ve fazilet ve
enniyetsiz byklk ve meziyet o hayatta inkiafa
balarlar.
ocuklara der: Cennet var, haylazl brak. Kurn
dersiyle temkin verir.
Genlere der: Cehennem var, sarholuu brak. Akl
balarna getirir.
Zlime der: iddetli azap var, tokat yiyeceksin.
Adalete ban edirir.
htiyarlara der: Senin elinden km btn
saadetlerinden ok yksek ve daim bir uhrev saadet ve
taze, bki bir genlik seni bekliyorlar. Onlar kazanmaya
al. Alamasn glmeye evirir.
Bunlara kyasen, cz ve kll herbir taifede hsn-
tesirini gsterir, klandrr. Nev-i beerin hayat-
itimaiyesiyle alkadar olan itimaiyyun ve
ahlkyynlarn kulaklar nlasn! te, iman- hiretin
binler faidelerinden, iaret ettiimiz be alt nmunelerine
sairleri kyas edilse, kat anlalr ki, iki cihann ve iki
hayatn medar- saadeti yalnz imandr.
Risale-i Nurda, Yirmi Sekizinci Szde ve baka
risalelerinde, harin cismaniyeti cihetinde gelen zayf
phelere kuvvetli cevaplarna iktifaen burada yalnz bir
ksa iaretle deriz ki:
Esm-i lhiyenin en cemiyetli yinesi cismniyettedir.
Ve hilkat-i kinattaki maksd- lhiyenin en zengini ve
faal merkezi cismaniyettedir. Ve ihsanat- Rabbniyenin en
ok eitleri ve rengrenkleri cismaniyettedir. Ve beerin
ihtiyacat dilleriyle Hlkna kar dualarnn ve
teekkratnn en kesretli tohumlar yine cismaniyettedir.
Mneviyat ve ruhniyat lemlerinin en mtenevvi
ekirdekleri yine cismaniyettedir.
Bunlara kyasen, yzer kll hakikatler cismaniyette
temerkz ettiinden, Hlk- Hakm, zemin yznde
cismaniyeti oaltmak ve mezkr hakikatlere mazhar
eylemek iin, yle sratli ve dehetli bir faaliyetle kle
kle arkasna mevcudata vcut giydirir, o mehere
gnderir. Sonra onlar terhis eder, bakalarn gnderir.
Mtemadiyen kinat fabrikasn ilettirir. Cisman
mahsult dokuyup, zemini hirete ve Cennete bir danlk
bahesi hkmne getirir. Hatt insann cismn midesini
memnun etmek iin o midenin hl diliyle beksna dair
duasn keml-i ehemmiyetle dinleyip kabul ederek ilen
cevap vermek iin, hadsiz ve hesapsz ve yz binler
tarzlarda ve binler eit eit lezzetlerde gayet sanatl
taamlar ve gayet kymetli nimetleri cismaniyete ihzar
etmek, bedahetle ve eksiz gsterir ki, dr- hirette
Cennetin en ok ve en mtenevvi lezzetleri cismandir. Ve
saadet-i ebediyenin en ehemmiyetli ve herkesin istedii ve
nsiyet ettii nimetleri cismandir.
Acaba hibir cihet-i ihtimali ve imkn var m ki, bu di
midenin hal diliyle bek duasn kabul edip nihayetsiz
mucizatl madd taamlarla onu minnettar ederek, her vakit
tesadfsz, kast olarak ilen cevap veren bir Kadr-i
Rahm, bir Alm-i Kerm, kinatn en ehemmiyetli neticesi
ve arzn halifesi ve o Hlkn gzidesi ve perestikr olan
nev-i insann insaniyet mide-i kbrs ile kll ve yksek ve
daima arzu ettii ve nsiyet ettii ve ftraten istedii
cisman lezzetleri, dr- bekda verilmesine dair hadsiz
umum dualar kabul olmasn ve har-i cismn ile ilen
cevap verilmesin, onu ebed minnettar etmesin? Adeta
sinein sesini iitsin, gk grltsn iitmesin! Ve di bir
neferin keml-i ehemmiyetle techizatna baksn; orduya hi
bakmasn, ehemmiyet vermesin! Bu yz derece muhal ve
btldr.
Evet,
1
yetinin
sarahat-i katiyesiyle, insan, en ziyade nsiyet ettii ve
dnyada nmunesini tatm olduu cisman lezzetleri
Cennete lyk bir tarzda grecek, tadacak. Ve lisan, gz ve
kulak gibi zlarn ettikleri hlis krler ve husus
ibadetlerin mkfatlar, o uzuvlara mahsus cismn
lezzetler ile verilecektir. Kurn- Mucizl-Beyan, o derece
cisman lezzetleri sarih bir surette beyan eder ki, baka
tevillerle mn-y zhiryi kabul etmemek imkn
haricindedir.
1. Orada canlarn ekecei, gzlerin zevk alaca herey vardr. Zuhruf
Sresi, 43:71.
te, iman- hiretin meyveleri ve neticeleri gsteriyorlar
ki, nasl ki z-y insanden midenin hakikati ve ihtiyacat,
taamlarn vcuduna kat dellet eder; yle de, insann
hakikati ve kemlt ve ftr ihtiyacat ve ebed arzular ve
iman- hiretin mezkr netice ve faidelerini isteyen
hakikatleri ve istidatlar daha kat olarak hirete ve
Cennete ve cisman bki lezzetlere dellet ve
tahakkuklarna ehadet ettii gibi, bu kinatn hakikat-i
kemlt ve mnidar tekvn yt ve insaniyetin mezkr
hakikatlerle alkadar btn hakikatleri, dr- hiretin
vcuduna ve tahakkukuna ve harin gelmesine ve Cennet
ve Cehennemin almasna dellet ve ehadet ettiklerini,
Risale-i Nur eczalar ve bilhassa Onuncu ve Yirmi
Sekizinci (iki makam), Yirmi Dokuzuncu Szler ve
Dokuzuncu u ve Mnact risaleleri hccetlerle, parlak
ve phe brakmaz bir tarzda ispat etmiler. Onlara havale
ederek bu uzun kssay ksa kesiyoruz.
Cehenneme dair beyanat- Kurniye o kadar vzh ve
zhirdir ki, baka izahata ihtiya brakmam. Yalnz bir iki
zayf pheyi izale edecek iki nkteyi, tafsilini Risale-i
Nura havale edip gayet ksa bir hlsasn beyan edeceiz.
Birinci Nkte
Cehennem kri, gemi iman meyvelerinin lezzetlerini
korkusuyla karmyor. nk, hadsiz rahmet-i Rabbniye,
o korkan adama der: Bana gel, tevbe kapsyla gir. T
Cehennemin vcudu, deil korkutmak, belki sana Cennetin
lezzetlerini tam bildirsin ve senin ve hukuklarna tecavz
edilen hadsiz mahlkatn intikamlarn alsn, sizi
keyiendirsin.
Eer sen dallette boulup kamyorsan, yine
Cehennemin vcudu bin derece idam- ebedden hayrldr
ve krlere de bir nevi merhamettir. nk insan hatt
yavrulu hayvanat dahi, akrabasnn ve evldnn ve
ahbabnn lezzetleriyle ve saadetleriyle lezzetlenir, bir
cihette mesut olur. u halde, sen ey mlhid, dalletin
itibariyle ya idam- ebed ile ademe deceksin veya
Cehenneme gireceksin. err-i mahz olan adem ise, senin
btn sevdiklerin ve saadetleriyle memnun ve bir derece
mesut olduun umum akraba ve asl ve neslin, seninle
beraber idam olmasndan, binler derece Cehennemden
ziyade senin ruhunu ve kalbini ve mahiyet-i insaniyeni
yandrr. nk Cehennem olmazsa Cennet de olmaz.
Herey senin kfrnle ademe der. Eer sen Cehenneme
girsen, vcut dairesinde kalsan, senin sevdiklerin ve
akrabalarn ya Cennette mesut veya vcut dairelerinde bir
cihette merhametlere mazhar olurlar. Demek, herhalde
Cehennemin vcduna taraftar olmak sana lzmdr.
Cehennem aleyhinde bulunmak ademe taraftar olmaktr
ki, hadsiz dostlarnn saadetlerinin hi olmasna
taraftarlktr.
Evet, Cehennem ise, hayr- mahz olan daire-i vcudun
Hkim-i Zlcellinin hakmne ve dilne bir hapishane
vazifesini gren dehetli ve cellli bir mevcut lkesidir.
Hapishane vazifesini de grmekle beraber, baka pek ok
vazifeleri var. Ve pek ok hikmetleri ve lem-i bekya ait
hizmetleri var. Ve zebni gibi pek ok zhayatn celldarne
meskenleridir.
kinci Nkte
Cehennemin vcudu ve iddetli azab, hadsiz rahmete
ve hakiki adalete ve israfsz, mizanl hikmete zddiyeti
yoktur. Belki rahmet ve adalet ve hikmet, onun vcudunu
isterler. nk, nasl bin msumlarn hukukunu ineyen
bir zlimi cezalandrmak ve yz mazlum hayvanlar
paralayan bir canavar ldrmek, adalet iinde
mazlumlara bin rahmettir. Ve o zlimi affetmek ve
canavar serbest brakmak, birtek yolsuz merhamete
mukbil, yzer biarelere yzer merhametsizliktir.
Aynen yle de, Cehennem hapsine girenlerden olan
kr-i mutlak, kfryle hem esm-i lhiyenin hukukuna
inkr ile tecavz, hem o esmya ehadet eden mevcudatn
ehadetlerini tekzip ile hukuklarna tecavz ve mahlkatn
o esmya kar tesbihkrne yksek vazifelerini inkr
etmekle hukuklarna tecavz ve kinatn gaye-i hilkati ve
bir sebeb-i vcudu ve beks olan tezhr- rububiyet-i
lhiyeye kar ubdiyetlerle mukabelelerini ve
yinedarlklarn tekzip ile hukukuna bir nevi tecavz ettii
haysiyetiyle yle azm bir cinayet, bir zulmdr ki, affa
kbiliyeti kalmaz,
1
.. yetinin
tehdidine mstehak olur. Onu Cehenneme atmamak, bir
yersiz merhamete mukbil, hukuklarna taarruz edilen
hadsiz dvclara hadsiz merhametsizlikler olur. te o
dvclar Cehennemin vcudunu istedikleri gibi, izzet-i
cell ve azamet-i keml dahi kat isterler.
1. Muhakkak ki Allah, Kendisine ortak koulmasn affetmez. Nis Sresi,
4:48.
Evet, nasl bir serseri si ve raiyete tecavz eden bir
adam, orann izzetli hkimine dese, Beni hapse atamazsn
ve yapamazsn diye izzetine dokunsa, elbette o ehirde
hapis olmasa da o edepsiz iin bir hapis yapacak, onu iine
atacak. Aynen yle de, kr-i mutlak, kfryle izzet-i
celline iddetle dokunuyor. Ve azamet-i kudretine inkr
ile dokunduruyor. Ve keml-i rububiyetine tecavzyle
iliiyor. Elbette Cehennemin pek ok vazifeler iin pek ok
esbab- mucibesi ve vcudunun hikmetleri olmasa da, yle
krler iin bir Cehennemi halk etmek ve onlar iine
atmak, o izzet ve cellin enidir.
Hem mahiyet-i kfr dahi Cehennemi bildirir. Evet,
nasl ki imann mahiyeti eer tecessm etse, lezzetleriyle
bir cennet-i hususiye ekline girebilir ve Cennetten bu
noktadan gizli haber verir. Aynenyle de, Risale-i Nurda
delilleriyle ispat ve bataki meselelerde dahiiaret edilmi
ki, kfrn ve bilhassa kfr- mutlakn ve nifakn ve
irtidadn yle karanlkl ve dehetli elemleri ve mnev
azaplar var, eer tecessm etse, o mrted adama bir
husus cehennem olur ve byk Cehennemden bu cihette
gizli haber verir. Ve bu danlk dnya mezraasndaki
hakikatikler hirette smbller vermesi noktasnda bu
zehirli ekirdek, o zakkum aacna iaret eder, Ben onun
bir myesiyim, der. Ve beni kalbinde tayan bedbaht iin
o zakkum aacnn bir hususi nmunesi, benim meyvem
olur.
Madem kfr hadsiz hukuka bir tecavzdr; elbette
hadsiz bir cinayettir. yle ise hadsiz bir azaba mstehak
eder. Madem bir dakika katl, on be sene cezada (sekiz
milyona yakn dakikada) hapis azabn ekmesini adalet-i
beeriye kabul edip maslahata ve hukuk-u mmeye
muvafk grr. Elbette bir kfr bin katl kadar olmas
cihetiyle, bir dakika kfr- mutlak, sekiz milyara yakn
dakikalarda azap ekmesi, o kanun-u adalete muvafk
geliyor. Bir sene mrn o kfrde geiren, iki (2) trilyon
sekiz yz seksen (880) milyara yakn dakikada azaba
mstehak ve
1
srrna mazhar olur.
Her ne ise... Kurn- Hakmin Cennet ve Cehennem
hakkndaki mucizne izahat ve Kurnn tefsiri ve ondan
gelen Risale-i Nurun Cennet ve Cehennemin vcutlarna
dair hccetleri, daha baka beyana ihtiya brakmamlar.


2


3
gibi pek ok yetlerin ve bata Resul-i Ekrem (a.s.m.) ve
umum peygamberler ve ehl-i hakikatn, her vakit
dualarnda en ziyade, .. ..
ve vahiy ve uhuda binaen onlarca
katiyet kesb eden Cehennemden bizi hfz eyle demeleri
gsteriyor ki, nev-i beerin en byk meselesi
Cehennemden kurtulmaktr. Ve kinatn pek ok
ehemmiyetli ve muazzam ve dehetli bir hakikati
Cehennemdir ki, bir ksm o ehl-i uhud ve keif ve tahkik
onu mahede eder. Ve bir ksm tereuhatn ve
glgelerini grr, dehetinden feryat ederler, Bizi ondan
kurtar derler.
1. Onlar orada ebed olarak kalcdrlar. Nis Sresi, 4:169.
2. Gklerin ve yerin yaratln tefekkr ederler. Bu kinat bo
yereyaratmadn, ey Rabbimiz, derler. Seni btn noksanlardan tenzihederiz.
Sen bizi Cehennem ateinin azbndan koru. l-i mran Sresi,3:191.
3. Cehennem azbn bizden uzaklatr. Onun azb dim bir helktr.
Gerekten deoras ne kt bir durak, ne kt bir konaktr! Furkan Sresi,
25:64-65.
Evet, bu kinatta hayr-er, lezzet-elem, ziya-zulmet,
hararet-brudet, gzellik-irkinlik, hidayet-dallet birbirine
kar gelmesi ve iine girmesi, pek byk bir hikmet
iindir. nk er olmazsa hayr bilinmez. Elem olmazsa
lezzet anlalmaz. Zulmetsiz ziya, ehemmiyeti olmaz.
Soukla, hararetin dereceleri tahakkuk eder. irkinlikle,
hsnn tek bir hakikati, bin hakikat ve binler eit hsn
mertebeleri vcut bulur. Cehennemsiz, Cennetinpek ok
lezzetleri gizli kalr. Bunlara kyasen, herey, bir cihette
zddyla bilinebilir. Ve birtek hakikat, smbl verip ok
hakikatler olur.
Madem bu kark mevcudat dr- fniden dr- bekya
akp gidiyor. Elbette, nasl ki hayr, lezzet, k, gzellik,
iman gibi eyler Cennete akar; yle de, er, elem, karanlk,
irkinlik, kfr gibi zararl maddeler Cehenneme yaar. Ve
bu mtemadiyen alkanan kinatn selleri o iki havza girer,
durur.
Kerametli Yirmi Dokuzuncu Szn hirindeki remizli
nktelerine havale ederek ksa kesiyoruz.
Ey bu medrese-i Yusuyede benim ders arkadalarm!
Bu dehetli haps-i ebedden kurtulmann kolay, aresi,
bu dnyev hapsimizden istifade ederek, elimiz
mecburiyetle yetimeyen ok gnahlardan
kurtulduumuzla beraber, eski gnahlardantevbe edip
farzlarmz ed ederek herbir saat bu hapisteki mrmz
bir gn ibadet hkmne getirmekle o ebed hapisten
necatmz ve o nuran cennete girmemiz iin en iyi bir
frsattr. Bu frsat karrsak, dnyamz alad gibi
hiretimiz dahi alayacak
1
tokadn
yiyeceiz.
1. O, dnyay da, hireti de kaybetmitir. Hac Sresi, 22:11.
Bu makam yazld zaman Kurban Bayram geldi.
Allahu ekber, Allahu ekber, Allahu ekberlerle nev-i
beerin beten birisine, yz milyon insanlara birden
Allahu ekber dedirmesi; koca kre-i arz, bykl
nisbetinde o Allahu ekber kelime-i kudsiyesini semvttaki
seyyrt arkadalarna iittiriyor gibi, yirmi binden ziyade
haclarn Arafatta ve iydde beraber birden Allahu ekber
demeleri, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn bin
yz sene evvel l ve sahabeleriyle syledii ve emrettii
Allahu ekber kelmnn bir nevi aks-i sads olarak,
rububiyet-i lhiyenin Rabbl-Arz ve Rabbl-lemn
azamet-i nvanyla kll tecellisine kar geni ve kll bir
ubdiyetle bir mukabeledir diye tahayyl ve his ve kanaat
ettim.
Sonra, acaba bu kelm- kudsnin bizim meselemizle
dahi mnasebeti var m diye tahattur ettim. Birden hatra
geldi ki:
Bata bu kelm olarak sir bkiyat- salihat nvann
tayan L ilhe illllah, vel-hamd lillh ve Sbhanallah gibi
airden ok kelmlar cz ve kll, meselemizi ihtar ve
tahakkukuna iaret ederler.
Mesel; Allahu ekberin bir vech-i mns Cenb-
Hakkn kudreti ve ilmi hereyin fevkinde byktr; hibir
ey daire-i ilminden kamaz, tasarruf-u kudretinden
kaamaz ve kurtulamaz. Ve korktuumuz en byk
eylerden daha byktr. Demek hari getirmekten ve bizi
ademden kurtarmaktan ve saadet-i ebediyeyi vermekten
daha byktr. Her acip ve tavr- akln haricindeki
hereyden daha byktr ki,
1

yetinin sarahat-i katiyesiyle, nevi beerin
hari ve neri, birtek nefsin icad kadar o kudrete kolay
gelir. Bu mn itibaryledir ki, darb- mesel hkmnde
byk musibetlere ve byk maksatlara kar, herkes
Allah byktr, Allah byktr der, kendine tesell ve
kuvvet ve nokta-i istinat yapar.
1. Sizin yaratlmanz da, diriltilmeniz de, sadece tek bir kiinin yaratlp
diriltilmesi gibidir. Lokman Sresi, 31:28.
Evet, nasl ki Dokuzuncu Szde, bu kelime iki
arkadayla btn ibdtn hristesi olan namazn
ekirdekleri ve hlsalar ve iinde ve tesbihatnda tekrar
ile namazn mnsn takviye iin Sbhnallah, Elhamd
lillh, Allahu ekber muazzam hakikatlere ve insann
kinatta grd medar- hayret, medar- kran ve
medar- azamet ve kibriy, acip ve gzel ve byk, pek ok
fevkalde eylerden ald hayret ve lezzet ve heybetten
neet eden suallerine pek kuvvetli cevap verdii gibi, On
Altnc Szn hirinde izah edilen u: Nasl bir nefer,
bayramda bir mir ile beraber huzur-u padiaha girer; sair
vakitte, zabitinin makamyla onu tanr. Aynen yle de, her
adam hacda bir derece veller gibi Cenb- Hakk
Rabbl-Arz ve Rabbl-lemn nvan ile tanmaya balar.
Ve o kibriy mertebeleri kalbine aldka, ruhunu istil
eden mkerrer ve hararetli hayret suallerine yine Allahu
ekber tekraryla umumuna cevap verdii misill, On
nc Lemann hirinde izah bulunan ki, eytanlarn en
ehemmiyetli desiselerini kkyle kesip cevab- kat veren
yine Allahu ekber olduu gibi, bizim hiret hakkndaki
sulimize de ksa fakat kuvvetli cevap verdii misill,
Elhamd lillh cmlesi dahi hari ihtar edip ister. Bize der:
Mnm hiretsiz olmaz. nk, ezelden ebede kadar her
kimden ve her kime kar btn hamd ve kr ona
mahsustur, ifade ettiimden, btn nimetlerin ba ve
nimetleri hakik nimet yapan ve btn zuuru ademin
hadsiz musibetlerinden kurtaran, yalnz saadet-i ebediye
olabilir ve benim o kll mnma mukabele eder.
Evet, her mmin, namazlardan sonra, hergn hi
olmazsa yz elliden ziyade Elhamd lillh, Elhamd lillh
eran demesi ve mns da, ezelden ebede kadar bir
hadsiz geni hamd ve kr ifade etmesi, ancak ve ancak
saadet-i ebediyenin ve Cennetin pein bir yat ve muaccel
bir bahasdr. Ve dnyann ksa ve fni elemlerle lde olan
nimetlerine mnhasr olmaz ve mahsus deil; ve onlara da,
ebed nimetlere vesile olmalar cihetiyle bakar, kreder.
Sbhnallah kelime-i kudsiyesi ise, Cenb- Hakk erikten,
kusurdan, noksaniyetten, zulmden, aczden,
merhametsizlikten, ihtiyatan ve aldatmaktan ve keml ve
ceml ve celline muhalif olan btn kusurattan takdis ve
tenzih etmek mnsyla, saadet-i ebediyeyi ve cell ve
ceml ve keml-i saltanatnn hametine medar olan dr-
hireti ve ondaki Cenneti ihtar edip dellet ve iaret eder.
Yoksa, sbkan ispat edildii gibi, saadet-i ebediye
olmazsa, hem saltanat, hem kemli, hem cell, hem
ceml, hem rahmeti, kusur ve noksan lekeleriyle lekedar
olurlar.
te bu kuds kelimeler gibi, Bismillh ve L ilhe
illllah ve sir kelimat- mbareke, herbiri erkn-
imaniyenin birer ekirdei ve bu zamanda kefedilen et
hlsas ve eker hlsas gibi, hem erkn- imaniyenin,
hem Kurn hakikatlarnn hlsalar ve bu namazn
ekirdekleri olduklar gibi, Kurnn dahiekirdekleri ve
parlak bir ksm srelerin balarnda prlanta
gibigrnmeleri ve ok snhat tesbihatta balayan
Risale-i Nurun dahi hakiki madenleri ve esaslar ve
hakikatlerinin ekirdekleridirler. Ve velyet-i Ahmediye ve
ubudiyet-i Muhammediye Aleyhissalt Vesselm
cihetinde, yle bir daire-i zikirde, namazdan sonraki
tesbihatta bir tarkat- Muhammediyenin (a.s.m.) virdidirler
ki, her namaz vaktinde yz milyondan ziyade mminler
beraber, o halka-i kbr-y zikirde, ellerinde tesbihler
Sbhnallah otuz , Elhamd lillh otuz , Allahu ekber
otuz defa tekrar ederler.
te byle gayet muhteem bir halka-i zikirde, sabkan
beyan ettiimiz gibi, hem Kurnn, hem imann, hem
namazn hlsalar ve ekirdekleri olan kelime-i
mbarekeyi namazdan sonra otuzer defa okumak ne
kadar kymettar ve sevapl olduunu elbette anladnz.
Bu risalenin banda Birinci Meselesi namaza dair gzel
bir ders olduu gibi, hi dnmediim halde, adeta
ihtiyarsz olarak, onun hiri de namaz tesbihatna dair
ehemmiyetli bir ders oldu.

1


2
1. Verdii nimetten dolay Allaha hamd olsun.
2. Seni her tl noksandan tenzih ederiz, Senin bize rettiinden
bakabilgimiz yoktur. Sen hereyi hakkyla bilir, her ii hikmetle yaparsn.
Bakara Sresi, 2:32.
Dokuzuncu Mesele


...
1
il hiril-ye...
1. Peygamber, kendisine Rabbinden indirilen Kurn tasdik edip ona mn
etti.Mminler de onunla beraber mn ettiler. Onlarn hepsi
Allaha,meleklerine, kitaplarna ve peygamberlerine mn etti. Onlar,
BizAllahn peygamberlerinden hibirini ayrmayz; birine inandmz
gibihepsine de inanrz diyerek mn getirdiler. Bakara Sresi, 2:285.
Bu yet-i ecma ve l ve ekberin bir kll ve uzun
nktesini beyan etmeye, bir dehetli mnev sul ve bir
azametli ve lh bir nimetin inkiafndan neet eden bir
hal sebebiyet verdiler. yle ki:
Mnen ruha geldi: Neden bir cz- hakikat- imaniyeyi
inkr eden kr olur ve kabul etmeyen Mslman olmaz?
Halbuki, Allah ve hirete iman, birer gne gibi o karanl
izale etmek lzm geliyor. Hem neden bir rkn ve
hakikat-i imaniyeyi inkr eden mrted olur, kfr- mutlaka
der ve kabul etmeyen slmiyetten kar? Halbuki sair
erkn- imaniyeye iman varsa, onu kfr- mutlaktan
kurtarmak lzm geliyor.
Elcevap: man, alt rknnden kan yle bir vahdn
hakikattir ki, tefrik kabul etmez. Ve yle bir klldir ki,
tecezz kaldrmaz. Ve yle bir klldr ki, kabil-i inksam
olmazlar. nk, herbir rkn- iman, kendini ispat eden
hccetleriyle, sair erkn- imaniyeyi ispat eder. Herbiri
herbirisine gayet kuvvetli bir hccet-i zam olur. yle ise,
btn erkn btn delilleriyle sarsmayan bir kr-i btl,
hakikat nazarnda birtek rkn, belki bir hakikati iptal edip
inkr edemez. Belki adem-i kabul perdesi altnda gzn
kapamakla, bir kfr- inad yapabilir.
Git gide kfr- mutlaka der, insaniyeti mahvolur; hem
madd, hem mnev Cehenneme gider. te biz bu
makamda, gayet muhtasar iaretlerle ve Meyve
Risalesinde harin ispatnda, sair erkn- imaniye hari de
ispat ettiklerini ksack hlsalarla beyan gibi, bu
makamda dahi mcmel fezleke ve muhtasar hlsalarla,
Cenb- Hakkn inyetiyle bu nkte-i zam Alt Noktada
beyan edilecek.
BRNC NOKTA
man- billh, kendi hccetleriyle hem sair rknlerini,
hem iman- bilhireti ispat eder ki, Meyve Risalesinin
Yedinci Meselesinde gzelce gstermi. Evet, bu hadsiz
kinat bir saray, bir ehir, bir memleket gibi btn
levazmyla idare eden ve mizan ve intizam dairesinde
eviren ve hikmetlerle deitiren ve zerrt ve seyyrt ve
sinekleri ve yldzlar birer muntazam ordu gibi beraber
techiz ve idare eden ve emir ve iradesi dairesinde
mtemadiyen bir ulv manevra iinde talim ve tavzifatla
faaliyete ve seyir cevelna ve ubudiyetkrne bir resm-i
kada ve seyahate getiren ezel ve bki bir saltanat-
rububiyet ve ebed ve daim bir hkimiyet-i ulhiyet, hi
mmkn mdr ve hi akl kabul eder mi ve hibir ihtimal
var m ki, o ebed ve sermed ve bki ve daim saltanatn
bki bir makarr ve daim bir medar ve sermed bir
mazhar olan dr- hiret olmasn? Bin defa h!
Demek Cenb- Hakkn saltanat ve rububiyeti
veYedinci Meselede beyan edildii gibiekser isimleri
ve vcub-u vcudunun hccetleri, hirete ehadet ederler
ve isterler. Ve bu kutb-u iman ne kadar kuvvetli bir nokta-i
istinad var; gr, bil, grr gibi inan.
Hem nasl iman- billh hiretsiz olmaz; yle de,
Onuncu Szde ksa iaretlerle beyan edildii gibi, hibir
cihette mmkn mdr ve hi akl kabul eder mi ki,
ulhiyet ve mbudiyetin tezahr iin bu kinat yle bir
mcessem kitab- Samedn ki, her sahifesi bir kitap kadar
ve her satr bir sahife kadar mnlar ifade eder ve yle
cismn bir Kurn- Sbhn ki, herbir yet-i tekvniyesi ve
herbir kelimesi, hatt herbir noktas, herbir har birer
mucize hkmndedir ve yle muhteem ve ii hadsiz
ytla ve mnidar naklarla tezyin edilmi bir mescid-i
Rahmndir ki, herbir kesinde bir tife, bir nevi ibadet-i
ftriye ile itigal eder bir ekilde halk eden bir Allah, bir
Mbud-u Bilhak, o kitab- kebrin mnlarn ders verecek
stadlar ve o Kurn- Samednnin yetlerini tefsir edecek
mfessirleri eli olarak gndermesin ve o mescid-i ekberde
hadsiz tarzlarda ibadet edenlere imamlar tayin etmesin ve
o stadlara ve mfessirlere ve imamlara fermanlar
vermesin? H, yz bin h!
Hem ceml-i rahmetini ve hsn- efkatini ve keml-i
rububiyetini zuurlara gstermek ve onlar kre ve
hamde sevk etmek iin bu kinat yle bir ziyafetgh ve bir
tehirgh ve yle bir seyrangh ki, hadsiz eit eit, leziz
nimetler ve gayet antika, hadsiz harika sanatlar iinde
dizilmi bir tarzda halk eden bir Sni-i Rahm ve Kerm, hi
mmkn mdr ve hi akl kabul eder mi ki, o
ziyafetghtaki zuur mahlklarla konumasn ve onlara o
nimetlere mukbil elileri vastasyla vazife-i teekkriyeyi
ve tezahr- rahmetine ve sevdirmesine kar vazife-i
ubudiyeti bildirmesin. H, binler h!
Hem hi mmkn mdr: Bir Sni sanatn sever,
beendirmek ister, hatt azlarn bin eit zevklerini
nazara almas delletiyle, takdir ve tahsinlerle karlanmak
arzu eder ve herbir sanatyla kendini hem tanttrmak,
hem sevdirmek, hem bir eit mnev cemlini gstermek
ister bir tarzda bu kinat antika sanatlarla sslendirdii
halde kinattaki zhayatn kumandanlar olan insanlara
onlarn byklerinden bir ksmyla konuupeli olarak
gndermesin; gzel sanatlar takdirsiz ve fevkalde hsn-
esms tahsinsiz ve tanttrmas ve sevdirmesi mukabelesiz
kalsn? H, yz bin h!
Hem btn zhayatn ihtiyacat- ftriyeleri iin dualarna
ve hl diliyle edilen btn ilticalara ve arzulara vakti
vaktine, kast ve ihtiyar ve iradeyi gsterir bir tarzda hadsiz
inmlaryla ve nihayetsiz ihsanatyla ilen ve halen sarih
bir surette konuan bir Mtekellim-i Alm, hi mmkn
mdr, hi akl kabul eder mi, en cz bir zhayat ile ilen
ve halen konusun ve tam derdine derman yetitiren
ihsanyla derdini dinlesin ve ihtiyacn grsn ve bilsin; ve
btn kinatn en mntehap neticesi ve arzn halifesi ve
ekser mahlkat- arziyenin kumandanlar olan insanlarn
mnev reisleriyle grmesin? Onlarla, belki her zhayatla
ilen ve halen konutuu gibi, onlarla kavlen ve kelmen
konumasn ve onlara fermanlar ve suhuf ve kitaplar
gndermesin? H, hadsiz h!
Demek, iman- billh, katiyetiyle ve hadsiz
hccetleriyle ve biktbih ve ruslih, yani peygamberlere
ve mukaddes kitaplara iman ispat eder.
Hem hi bir cihet-i imkn var m ve hi akl kabul eder
mi ki, btn masnuatyla kendini tanttrana ve sevdirene
ve teekkrat ilen ve halen isteyene mukbil, kinat
velveleye veren hakikat-i Kurniye ile Zlcell o
Sanatkr ekmel bir tarzda tanyp ve tanttrp ve sevip ve
sevdirip ve teekkr edip ve ettirip ve Sbhnallah,
Elhamd lillh, Allahu ekberlerle kre-i arz semvta
iittirecek derecede konuturup ve kara ve denizleri
cezbeye getirecek bir vaziyetle, bin yz sene zarfnda
nev-i beerin kemiyeten beten birisini ve keyyeten ve
insaniyeten yarsn arkasna alp o Hlkn btn
tezahrat- rububiyetine geni ve kll bir ubudiyetle
mukabele eden ve btn maksd- lhiyesine kar
Kurnn sreleriyle kinata ve asrlara baran, ders
veren, dellllk eden ve nev-i insann ereni ve kymetini
ve vazifesini gsteren ve bin mucizatyla tasdik edilen
Muhammed Aleyhissalt Vesselm, en mntehap
mahlku ve en mkemmel elisi ve en byk resl
olmasn? H ve kell, yz bin defa h!
Demek, Ehed en l ilhe illllahhakikati, btn
hccetleriyle ve ehed enne Muhammeder-Resulullah
hakikatini ispat eder.
Hem hi imkn var m ki, bu kinatn Snii, mahlkatn
yz bin dillerle birbiriyle konutursun ve onlarn
konumalarn iitsin ve bilsin ve kendisi konumasn?
H!
Hem hi akl kabul eder mi ki, kinattaki maksd-
lhiyesini bir fermanla bildirmesin? Ve muammsn
aacak ve Mahlkat ne yerden geliyorlar? Ve ne yere
gidecekler? Ve niin byle kle kle arkasnda buraya
gelip bir para durup geiyorlar? diye dehetli sual-i
umumye hakiki cevap verecek Kurn gibi bir kitab
gndermesin? H!
Hem hi mmkn mdr ki, on asr klandran ve
her saatte yz milyon lisanlarda keml-i hrmetle gezen ve
milyonlar hfzlarn kalblerinde kudsiyetiyle yazlan ve
nev-i beerin keyyeten ksm- zamn kanunlaryla idare
eden ve neslerini ve ruhlarn ve kalblerini ve akllarn
terbiye ve tezkiye ve tasye ve talim eden ve Risale-i
Nurda krk vech-i icaz ispat edilen ve krk taife ve
tabaka-i nsa ve her tabakaya kar bir nevi iczn
gsterdii kerametli ve harikal On Dokuzuncu Mektupta
beyan olunan ve Muhammed Aleyhissalt Vesselm bin
mucizatyla onun bir mucizesi olarak hak kelmullah
olduu kat ispat edilen Kurn- Mucizl-Beyan, hibir
cihette imkn var m ki, o Mtekellim-i Ezel ve o Sni-i
Sermednin kelm ve ferman olmasn? H, yz bin defa
h ve kell!
Demek, iman- billh, btn hccetleriyle, Kurnn
kelmullah olduunu ispat ediyor.
Hem hi mmkn mdr ki, zeminin yzn
mtemadiyen zhayatlarla doldurup boaltan ve kendini
tanttrmak ve ibadet ve tesbihat ettirmek iin bu
dnyamz zuurlarla enlendiren bir Sultan- Zlcell,
semvt ve yldzlar bo ve hli braksn; onlara mnasip
ahliyi yaratp, o semv saraylarda iskn etmesin ve
saltanat- rububiyetini en byk memleketinde hademesiz,
hametsiz, memursuz, elisiz, yversiz, nzrsz, seyircisiz,
bidsiz, raiyetsiz braksn? H, melekler saysnca h!
Hem hibir cihette imkn var m ki, bu kinat yle bir
kitap tarznda yazar ki, herbir aacn btn tarihe-i
hayatn btn ekirdeklerinde kaydeden ve herbir otun ve
iein btn vazife-i hayatiyesini btn tohumlarnda
yazan ve herbir zuurun btn sergzete-i hayatiyesini
hardal gibi kk kuvve-i hafzasnda gayet mkemmel
yazdran ve btn mlknde ve devir-i saltanatnda her
ameli ve her hdiseyi mteaddit fotoraarla alarak
muhafaza eden ve rububiyetin en ehemmiyetli bir esas
olan adalet, hikmet ve rahmetinin tecellleri ve
tahakkuklar iin koca Cennet ve Cehennemi ve srat ve
mizan- ekberi yaratan bir Hkim-i Hakm ve bir Alm-i
Rahm, insanlarn kinat alkadar eden amellerini
yazdrmasn ve mczt ve mkfat iin illerini
kaydettirmesin ve seyyiat ve hasenatlarn kaderin
levhalarnda yazmasn? H, kaderin Levh-i Mahfuzunda
yazlan hareri adedince h!
Demek, iman- billh hakikat, hccetleriyle hem
melikeye iman, hem kadere iman hakikatlerini dahi kat
ispat eder. Gne gndz ve gndz gnei gsterdii
gibi, imann rknleri birbirini ispat ederler.
KNC NOKTA
Bata Kurn, btn semv kitaplar ve suhuar ve bata
Muhammed Aleyhissalt Vesselm olarak, btn
peygamberler (aleyhimsselm), btn dvlar be alt
esas zerine dnyorlar, mtemadiyen o esaslar ders
vermeye ve ispat etmeye alyorlar. Onlarn
peygamberliklerine ve doruluklarna ehadet eden btn
hccetler ve deliller, o esaslara bakyorlar. Onlarn
hakkaniyetlerine kuvvet veriyorlar. O esaslar ise, iman-
billh ve iman- bilhiret ve sir rknlere imandr.
Demek imann alt rkn birbirlerinden ayrlmalar
mmkn deildir. Herbirisi umumunu ispat eder, ister,
iktiza eder. O alt, yle bir kll ve klldir ki, tecezz kabul
etmez ve inksam imkn hricindedir. Nasl ki, kk
gklerde tb aac gibi, herbir dal, herbir meyvesi, herbir
yapra, o koca aacn kll, tkenmez hayatna dayanyor.
O kuvvetli ve gne gibi zhir o hayat inkr edemeyen,
birtek muttasl yapran hayatn inkr edemez. Eer etse,
o aa, dallar ve meyveleri ve yapraklar saysnca o
mnkiri tekzip edecek, susturacak. yle de, iman, alt
rknleriyle ayn vaziyettedir.
Bu makamn banda, alt nokta ve herbir nokta dahi
be nkte olarak alt erkn- imaniyeyi, otuz alt nktede
beyan etmek niyet edilmiti. Ve bataki dehetli suale
izahatla cevap vermek murad etmitim. Fakat baz rzalar
meydan vermediler. Tahmin ederim ki, Birinci Nokta k
bir mikyas olmasndan, daha, zeklere ziyade izaha ihtiya
kalmad. Ve tam anlald ki, bir Mslman bir hakikat-
imaniyeyi inkr etse, kfr- mutlaka der. nk, baka
dinlerin icmallerine mukbil slmiyette tam izahat
verilmi, rknler birbiriyle zincirlenmi. Muhammed
Aleyhissalt Vesselm tanmayan, tasdik etmeyen bir
Mslman, Allah da sftyla daha tanmaz ve hireti
bilmez. Bir Mslmann iman o kadar kuvvetli ve
sarslmaz hadsiz hccetlere dayanyor ki, inkrda hibir
zr kalmyor, deta akl kabulde mecbur oluyor.
NC NOKTA
Bir zaman Elhamd lillh dedim, onun hadsiz geni
mnasna mukbil gelecek bir nimet aradm. Birden bu
cmle hatra geldi:



1
Ben de baktm, tam mutabktr. yle ki:
1. Allaha iman iin ve vahdniyeti iin ve vcub-u vcudu iin ve sft
veesms iin, ezelden ebede btn esmsnn tecelliyt adedince Ona hamd
olsun.
Onuncu Mesele
Emirda iei
Kurnda olan tekrarata gelen itirazlara kar gayet
kuvvetli bir cevaptr.
Aziz, sddk kardelerim,
Geri bu Mesele, perian vaziyetimden mevve ve letafetsiz
olmu. Fakat o mevve ibare altnda ok kymetli bir nevi
icz kat bildim. Maatteessf ifadeye muktedir olamadm.
Her ne kadar ibaresi snk olsa da, Kurna ait olmak
cihetiyle, hem ibadet-i tefekkriye, hem kuds, yksek, parlak
bir cevherin sadedir. Yrtk libasna deil, elindeki elmasa
baklsn. Eer mnasipse Onuncu Mesele yapnz. Deilse,
sizin tebrik mektuplarnza mukbil bir mektup kabul ediniz.
Hem bunu gayet hasta ve perian ve gdasz, bir iki gn
Ramazanda mecburiyetle, gayet mcmel ve ksa ve bir cmlede
pek ok hakikatleri ve mteaddit hccetleri derc ederek
yazdm. Kusura baklmasn.
HAYE-1
Haiye-1 Denizli Hapsinin meyvesine Onuncu Mesele olarak Emirdann ve
bu Ramazan- erin nurlu bir kk ieidir. Tekrarat- Kurniyenin bir
hikmetini beyanla ehl-i dalletin ufnetli ve zehirli evhamlarn izale eder.
Aziz, sddk kardelerim,
Ramazan- erifte Kurn- Mucizl-Beyn okurken,
Risale-i Nura iaretleri Birinci uda beyan olunan otuz
yetten hangisi gelse bakyorum ki, o yetin sahifesi ve
yapra ve kssas dahi Risale-i Nura ve akirtlerine,
kssadan hisse almak noktasnda bir derece bakyor.
Hususan Sre-i Nurdan ytn-nur, on parmakla Risale-i
Nura bakt gibi, arkasndaki yet-i zulmat dahi
muarzlarna tam bakyor ve ziyade hisse veriyor. Adeta o
makam, cziyetten kp klliyet kesb eder. Ve bu asrda o
kllnin tam bir ferdi Risale-i Nur ve akirtleridir diye
hissettim.
Evet, Kurnn hitab, evvel Mtekellim-i Ezelnin
rububiyet-i mmesinin geni makamndan, hem nev-i
beer, belki kinat namna muhatap olan ztn geni
makamndan, hem umum nev-i beer ve ben demin
btn asrlarda iradlarnn gayet vsatli makamndan,
hem dnya ve hiretin, arz ve semvtn, ezel ve ebedin ve
Hlk- Kinatn rububiyetine ve btn mahlkatn
tedbirine dair kavnin-i lhiyenin gayet yksek ihatal
beyanatnn geni makamndan ald vsat ve ulviyet ve
ihta cihetiyle, o hitap yle bir yksek icz ve ml
gsterir ki, ders-i Kurnn, muhataplarndan en kesretli
taife olan tabaka-i avmn basit fehimlerini okayan zhir
ve basit mertebesi dahi, en ulv tabakay da tam hissedar
eder. Gya kssadan yalnz bir hisse ve bir hikye-i
tarihiyeden bir ibret deil, belki bir kll dsturun efrad
olarak her asra ve her tabakaya hitap ederek taze nazil
oluyor. Ve bilhassa ok tekrarla .. ..
deyip tehditleri ve zulmlerinin cezas olan musibet-i
semviye ve arziyeyi iddetle beyan, bu asrn emsalsiz
zulmlerine, kavm-i d ve Semd ve Firavunun balarna
gelen azaplarla baktryor. Ve mazlum ehl-i imana, brahim
ve Ms Aleyhimesselm gibi enbiyann necatlaryla
tesell veriyor.
Evet, nazar- gaet ve dallette vahetli ve dehetli bir
ademistan ve elm ve mahvolmu bir mezaristan olan
btn gemi zaman ve lm karnlar ve asrlar, canl
birer sahife-i ibret ve batan baa ruhlu, hayattar bir acip
lem ve mevcut ve bizimle mnasebetdar bir memleket-i
Rabbniye sretinde, sinema perdeleri gibi kh bizi o
zamanlara, kh o zamanlar yanmza getirerek her asra ve
her tabakaya gsterip yksek bir icz ile dersini veren
Kurn- Mucizl-Beyan, ayn icz ile, nazar- dallette
cmid, perian, l, hadsiz bir vahetgh olan ve rak ve
zevlde yuvarlanan bu kinat bir kitab- Samedn, bir
ehr-i Rahmn, bir meher-i sun-i Rabbn olarak o
cmidt canlandrarak birer vazifedar suretinde birbiriyle
konuturup ve birbirinin imdadna koturup nev-i beere
ve cin ve melee hakik ve nurlu ve zevkli hikmet dersleri
veren bu Kurn- Azman elbette her harnde on ve
yz ve bazen bin ve binler sevap bulunmas; ve btn cin
ve ins toplansa onun mislini getirememesi; ve btn ben
demle ve kinatla tam yerinde konumas; ve her zaman
milyonlar hfzlarn kalblerinde zevkle yazlmas; ve ok
tekrarla ve kesretli tekraratyla usandrmamas; ve ok
iltibas yerleri ve cmleleriyle beraber ocuklarn nazik ve
basit kafalarnda mkemmel yerlemesi; ve hastalarn ve
az szden mteessir olan ve sekeratta olanlarn kulanda
m-i zemzem misill ho gelmesi gibi kuds imtiyazlar
kazanr. Ve iki cihann saadetlerini kendi akirtlerine
kazandrr.
Ve tercmann mmiyet mertebesini tam riayet etmek
srryla, hibir tekellf ve hibir tasannu ve hibir gsterie
meydan vermeden selset-i ftriyesini ve dorudan
doruya semadan gelmesini ve en kesretli olan tabaka-i
avmn basit fehimlerini tenezzlt- kelmiye ile okamak
hikmetiyle, en ziyade sema ve arz gibi en zhir ve bedih
sahifeleri ap o diyat altndaki hrikulde mucizat-
kudretini ve mnidar sutr-u hikmetini ders vermekle
ltf-u iradda gzel bir icaz gsterir.
Tekrar iktiza eden dua ve dvet ve zikir ve tevhid kitab
dahi olduunu bildirmek srryla, gzel, tatl tekraratyla
birtek cmlede ve birtek kssada ayr ayr ok mnlar,
ayr ayr muhatap tabakalarna tefhim etmekte ve cz ve
di bir hdisede en cz ve ehemmiyetsiz eyler dahi
nazar- merhametinde ve daire-i tedbir ve iradesinde
bulunmasn bildirmek srryla tesis-i slmiyette ve
tedvin-i eriatta Sahabelerin cz hdiselerini dahi nazar-
ehemmiyete almasnda, hem kll dsturlarn bulunmas,
hem umum olan slmiyetin ve eriatn tesisinde o cz
hdiseler, ekirdekler hkmnde ok ehemmiyetli
meyveleri verdikleri cihetinde de bir nevi icz gsterir.
Evet, ihtiyacn tekerrryle tekrarn lzumu
haysiyetiyle, yirmi sene zarfnda pek ok mkerrer suallere
cevap olarak ayr ayr ok tabakalara ders veren ve koca
kinat para para edip kyamette eklini deitirerek,
dnyay kaldrp onun yerine azametli hireti kuracak ve
zerrattan yldzlara kadar btn cziyat ve klliyat tek bir
Ztn elinde ve tasarrufunda bulunduunu ispat edecek ve
kinat ve arz ve semvt ve ansr kzdran ve hiddete
getiren nev-i beerin zulmlerine, kinatn netice-i hilkati
hesabna gazab- lhyi ve hiddet-i Rabbniyeyi
gsterecek hadsiz, harika ve nihayetsiz, dehetli ve geni
bir inklbn tesisinde, binler netice kuvvetinde baz
cmleleri ve hadsiz delillerin neticesi olan bir ksm
yetleri tekrar etmek, deil bir kusur, belki gayet kuvvetli
bir icaz ve gayet yksek bir belat ve mukteza-y hle
gayet mutabk bir cezlettir, bir feshattir.
Mesel, birtek yet iken yz on drt defa tekrar edilen
Bismillhirrahmnirrahm cmlesi, Risale-i Nurun On
Drdnc Lemasnda beyan edildii gibi, Ar fer ile
balayan ve kinat klandran ve her dakika herkes ona
muhta olan yle bir hakikattir ki, milyonlar defa tekrar
edilse yine ihtiya var.Deil yalnz ekmek gibi hergn,
belki hava ve ziya gibi her dakika onaihtiya ve itiyak
vardr.
Hem mesel, Sre-i de sekiz defa tekrar edilen u
1
yeti, o srede hikye edilen
peygamberlerin necatlarn ve kavimlerinin azaplarn,
kinatn netice-i hilkati hesabna ve rububiyet-i mmenin
nmna o binler hakikat kuvvetinde olan yeti tekrar
ederek izzet-i Rabbniye, o zlim kavimlerin azabn ve
rahmiyet-i lhiye dahi enbiyann necatlarn iktiza ettiini
ders vermek iin binler defa tekrar olsa yine ihtiya ve
itiyak var ve icazl, cazl bir ulv belattr.
Hem mesel, Sre-i Rahmnda tekrar edilen
2

yeti ile Sre-i Mrseltta
3

yeti, cin ve nev-i beerin, kinat
kzdran ve arz ve semvt hiddete getiren ve hilkat-
lemin neticelerini bozan ve hamet-i saltanat- lhiyeye
kar inkr ve istihfaa mukabele eden kfr ve
kfranlarn ve zulmlerini ve btn mahlkatn
hukuklarna tecavzlerini asrlara ve arz ve semvta
tehditkrne haykran bu iki yet, byle binler hakikatlerle
alkadar ve binler mesele kuvvetinde olan bir ders-i
umumde binler defa tekrar edilse yine lzum var ve cellli
bir caz ve cemlli bir icz- belattr.
1. Rabbin ise, phesiz ki, kudreti hereye galip olan ve rahmeti hereyi
kuatan Allahtr. uar Sresi, 26:9.
2. Ey insanlar ve cinler, Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkr
edersiniz? Rahmn Sresi, 55:13.
3. Yazklar olsun o gn yalanlayanlara! Mrselt Sresi, 77:15.
Hem mesel, Kurnn hakiki ve tam bir nevi mnct
ve Kurndan kan bir eit hlsas olan Cevenl-Kebr
namndaki mnct- Peygamberde (a.s.m.) yz defa


1
cmlesinin tekrarnda, tevhid gibi kinata en byk
hakikat ve mahlkatn rububiyete kar tesbih ve tahmid ve
takdis gibi muazzam vazifesinden en ehemmiyetli
vazifesi ve ekavet-i ebediyeden kurtulmak gibi nev-i
insann en dehetli meselesi ve ubudiyet ve acz-i beerin
en lzumlu neticesi bulunmas cihetiyle, binler defa tekrar
edilse yine azdr.
1. Sen aczden ve erikten mnezzeh ve mukaddessin. Senden baka ilh yok
kibize imdat etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateinden ve
Cehennemdenhals et, kurtar ve bize necat ver .
te tekrarat- Kurniye bu gibi metin esaslara bakyor.
Hatt bazen bir sahifede iktiza-y makam ve ihtiyac- ifham
ve belat- beyan cihetiyle yirmi defa sarhan ve zmnen
tevhid hakikatini ifade eder; deil usan, belki kuvvet ve
evk ve halvet verir. Risalein-Nurda, tekrarat- Kurniye
ne kadar yerinde ve mnasip ve belata makbul olduu,
hccetleriyle beyan edilmi.
Kurn- Mucizl-Beynn Mekkiye sreleriyle, Medine
sreleri belat noktasnda ve icaz cihetinde ve tafsil ve
icmal vechinde birbirinden ayr olmasnn srr ve hikmeti
udur ki:
Mekkede, birinci safta muhatap ve muarzlar, Kurey
mrikleri ve mmleri olduundan, belata kuvvetli bir
slb-u l ve icazl, mukn, kanaat verici bir icmal; ve
tespit iin tekrar lzm geldiinden, ekseriyete Mekkiye
sreleri erkn- imaniyeyi ve tevhidin mertebelerini gayet
kuvvetli ve yksek ve icazl bir caz ile ifade ve tekrar
ederek, mebde ve med, Allah ve hireti, deil yalnz bir
sahifede, bir yette, bir cmlede, bir kelimede, belki bazan
bir harfte ve takdim, tehir ve trif ve tenkir ve hazf ve zikir
gibi heyetlerde yle kuvvetli ispat eder ki, ilm-i belatn
dh imamlar hayretle karlamlar. Risalein-Nur ve
bilhassa Kurnn krk vech-i iczn icmalen ispat eden
Yirmi Beinci Sz zeyilleriyle beraber ve Kurnn
nazmndaki vech-i icz hrika bir tarzda beyan ispat eden
Arab Risalein-Nurdan rtl-cz tefsiri bilil
gstermiler ki, Mekk olan sre ve yetlerde en l bir
slb-u belat ve en yksek bir icz- cz vardr.
Amma, Medne sre ve yetlerde, birinci safta muhatap
ve muarzlar; Allah tasdik eden Yahudi ve Nasr gibi
ehl-i kitap olduundan, mukteza-y belat ve irad ve
mutabk- makam ve halin lzumundan sade ve vzh ve
tafsilli bir slpla ehl-i kitaba kar dinin yksek usln
ve imann rknlerini deil, belki medar- ihtilaf olan
eriatn ve ahkmn ve teferruatn ve kll kanunlarn
meneleri ve sebepleri olan cziyatn beyan lzm
geldiinden, o Medne sre ve yetlerde, ekseriyete tafsil
ve izah ve sade slpla beyanat iinde, Kurna mahsus
emsalsiz bir tarz- beyanla, birden o cz teferruat hdisesi
iinde yksek, kuvvetli bir fezleke, bir htime, bir hccet ve
o cz hdise-i eriyeyi kllletiren ve imtislini iman-
billh ile temin eden bir cmle-i tevhidiye ve esmiye ve
uhreviyeyi zikreder, o makam nurlandrr, ulvletirir,
kllletirir.
Risale-i Nur, yetlerin hirlerinde ekseriyetle gelen

1

2

3

4
gibi tevhidi ve hireti ifade eden fezlekeler ve
htimelerde ne kadar yksek bir belat ve meziyetler ve
cezletler ve nkteler bulunduunu, Yirmi Beinci Szn
kinci lesinin kinci Nurunda o fezleke ve htimelerin
pek ok nktelerinden ve meziyetlerinden on tanesini
beyan ederek, o hlsalarda bir mucize-i kbr
bulunduunu muannidlere de ispat etmi.
1. Muhakkak ki Allah hereye hakkyla kdirdir. Bakara Sresi, 2:20.
2. phesiz ki Allah hereyi hakkyla bilir. Ankebut sresi, 29:62.
3. Onun kudreti hereye galiptir; O hereyi hikmetle yapar. Rum Sresi,
30:27.
4. Onun kudreti hereye galiptir, O ok balaycdr. Rum Sresi, 30:5.
Evet, Kurn, o teferruat- eriye ve kavnin-i
itimaiyenin beyan iinde birden muhatabn nazarn en
yksek ve kll noktalara kaldrp, sade slbu bir ulv
slba ve eriat dersinden tevhid dersine evirerek,
Kurn, hem bir kitab- eriat ve ahkm ve hikmet, hem
bir kitab- akde ve iman ve zikir ve kir ve dua ve dvet
olduunu gsterip, her makamda ok maksd- iradiye-i
Kurniyeyi ders vermesiyle Mekkiye yetlerin tarz-
belatlarndan ayr ve parlak mucizne bir cezlet izhar
eder. Bazan iki kelimede, mesel,
1
ve
2
de, tabiriyle ehadiyeti ve ile
vhidiyeti bildirir, ehadiyet iinde vhidiyeti ifade eder.
Hatt bir cmlede, bir zerreyi bir gzbebeinde grd
ve yerletirdii gibi, gnei dahi aynyetle, ayn ekile
gn gzbebeinde yerletirir ve ge bir gzyapar.
Mesel,
3
yetinden sonra
4
yetinin
akabinde der. Zemin ve gklerin
hamet-i hilkatinde kalbin dahi htrtn bilir idare eder
der, tarznda bir beyanat cihetiyle o sade ve mmiyet
mertebesini ve avmn fehmini nazara alan basit ve cz
muhavere, o tarz ile ulv ve czibedar ve umum ve
iradkr bir mklemeye dner.
1. lemlerin Rabbi.
2. Rabbin.
3. Yeri ve g yaratan Odur. Hadd Sresi, 57:4.
4. O geceyi gndze, gndz de geceye geirir. Hadd Sresi, 57:6.
Bir sual: Bazen ehemmiyetli bir hakikat sath nazarlara
grnmediinden ve baz makamlarda cz ve di bir
hdiseden yksek bir fezleke-i tevhidi veya kll bir
dsturu beyan etmekte mnasebet bilinmediinden, bir
kusur tevehhm edilir. Mesel, Hazret-i Yusuf
Aleyhisselm kardeini bir hile ile almas iinde
1

diye gayet yksek bir dsturun zikri
belata mnasebeti grnmyor. Bunun srr ve hikmeti
nedir?
1. Her bilenin zerinde daha iyi bilen biri vardr. Ysuf Sresi, 12:76.
Elcevap: Herbiri birer kk Kurn olan ekser uzun
srelerde ve mutavasstlarda ve ok sahife ve makamlarda
yalnz iki maksat deil, belki Kurn, mahiyeti hem bir
kitab- zikir ve iman ve kir, hem bir kitab- eriat ve
hikmet ve irad gibi, ok kitaplar ve ayr ayr dersleri
tazammun ederek rububiyet-i lhiyenin hereye ihatasn
ve hametli tecelliyatn ifade etmek cihetiyle, kinat
kitab- kebrinin bir nevi kraati olan Kurn, elbette her
makamda, hatt bazen bir sahifede ok maksatlar takiben
marifetullahtan ve tevhidin mertebelerinden ve iman
hakikatlerinden ders verdii haysiyetiyle, br makamda,
mesel zhirce zayf bir mnasebetle baka bir ders aar
ve o zayf mnasebete ok kuvvetli mnasebetler iltihak
ederler, o makama gayet mutabk olur, mertebe-i belat
ykselir.
kinci bir sual: Kurnda sarhan ve zmnen ve iareten,
hiret ve tevhidi ve beerin mkfat ve mcztn binler
defa ispat edip nazara vermenin ve her srede, her
sahifede, her makamda ders vermenin hikmeti nedir?
Elcevap: Daire-i imknda ve kinatn sergzetine ait
inklplarda ve emanet-i kbray ve hilfet-i arziyeyi
omuzuna alan nev-i beerin ekavet ve saadet-i ebediyeye
medar olan vazifesine dair en ehemmiyetli, en byk, en
dehetli meselelerinden, en azametlilerini ders vermek ve
hadsiz pheleri izale etmek ve gayet iddetli inkrlar ve
inatlar krmak cihetinde, elbette o dehetli inklplar
tasdik ettirmek ve o inklplar azametinde byk ve beere
en elzem ve en zaruri meseleleri teslim ettirmek iin,
Kurn, binler defa deil, belkimilyonlar defa onlara
baktrsa yine israf deil ki, milyonlar keretekrarla o
bahisler Kurnda okunur, usan vermez, ihtiya
kesilmez.Mesel,

...
1
yetinin gsterdii mjde-i saadet-i ebediye hakikati,
bare beere her dakika kendini gsteren hakikat-i mevtin,
Hem insan, hem dnyasn, hem btn ahbabn idam-
ebedsinden kurtarp ebed bir saltanat kazandrr
dediinden milyarlar defa tekrar edilse ve kinat kadar
ehemmiyet verilse, yine israf olmaz, kymetten dmez.
1. mn eden ve gzel iler yapanlar iin ise, altndan rmaklar akan Cennetler
vardr. Brc Sresi, 85:11.
te bu eit hadsiz kymettar meseleleri ders veren ve
kinat bir hane gibi deitiren ve eklini bozan dehetli
inklplar tesis etmekte iknaa ve inandrmaya ve ispata
alan Kurn- Mucizl-Beyan, elbette sarhan ve zmnen
ve iareten binler defa o meselelere nazar- dikkati
celbetmek, deil israf, belki ekmek, il, hava ve ziya gibi
birer hcet-i zaruriye hkmnde ihsann tazelendirir.
Hem mesel,

1

2

3

4
gibi tehdit yetlerini Kurn gayet iddet ve hiddetle ve
gayet kuvvet ve tekrarla zikretmesinin hikmeti ise, Risale-i
Nurda kat ispat edildii gibi, beerin kfr, kinatn ve
ekser mahlkatn hukukuna yle bir tecavzdr ki,
semvt ve arz kzdryor ve ansr hiddete getirip
tufanlarla o zlimleri tokatlyor.


5
yetinin sarahatiyle, o zlim mnkirlere Cehennem yle
fkeleniyor ki, hiddetinden paralanmak derecesine
geliyor. te byle bir cinayet-i mmeye ve hadsiz bir
tecavze kar beerin kklk ve ehemmiyetsizlii
noktasnda deil, belki zlimne cinayetinin azametine ve
krne tecavznn dehetine kar, Sultan- Kinat kendi
raiyetinin hukukunun ehemmiyetini ve o mnkirlerin kfr
ve zulmndeki nihayetsiz irkinliini gstermek
hikmetiyle, fermannda gayet hiddet ve iddetle o cinayeti
ve cezasn deil bin defa, belkimilyonlar ve milyarlarla
tekrar etse, yine israf ve kusur deil ki, binseneden beri
yzer milyon insanlar hergn usanmadan keml-i itiyakla
ve ihtiyala okurlar.
1. Hi phesiz krler Nis Sresi, 4:111.
2. Cehennem ateindedir. Tevbe Sresi, 9:35, 109.
3. Ve zlimler nsan Sresi, 76:31.
4. Onlar iin ac bir azap vardr. brahim Sresi, 14:22.
5. Oraya atldklarnda Cehennemin grleyiini iitirler ki, kaynayp
duruyor.Neredeyse o Cehennem onlara olan fkesinden paralanacak! Mlk
Sresi,67:7-8.
Evet, hergn, her zaman, herkes iin bir lem gider, taze
bir lemin kapskendine almasndan, o geici herbir
lemini nurlandrmak iin ihtiyave itiyakla L ilhe
illllah cmlesini binler defa tekrar ile o deien perdelere
ve lemlere herbirisine bir L ilhe illllah bir lmba
yapt gibi, yle de, o kesretli, geici perdeleri ve
tazelenen seyyar kinatlar karanlklandrmamak ve yine-i
hayatnda iniks eden suretlerini irkinletirmemek ve
lehinde ahit olabilen o misar vaziyetleri aleyhine
evirmemek iin, o cinayetlerin cezalarn ve Padiah-
Ezelnin iddetli ve inatlarn kran tehditlerini, her vakit
Kurn okumakla tahattur edip ve nefsin tuyanndan
kurtulmaya almak hikmetiyle, Kurn gayet mnidar
tekrar eder. Ve bu derece kuvvet ve iddet ve tekrarla
tehdidat- Kurniyeyi hakikatsz tevehhm etmekten,
eytan bile kaar. Onlar dinlemeyen mnkirlere
Cehennem azab ayn- adalettir, diye gsterir.
Hem mesel, As-y Ms gibi ok hikmetler ve
faideleri bulunan kssa-i Msnn (a.s.) ve sair enbiyann
kssalarn ok tekrarnda, risalet-i Ahmediyenin (a.s.m.)
hakkaniyetine btn enbiyann nbvvetlerini hccet
gsterip, Onlarn umumunu inkr edemeyen, bu ztn
risaletini hakikat noktasnda inkr edemez hikmetiyle; ve
herkes her vakit btn Kurn okumaya muktedir ve
muvaffak olamadndan, herbir uzun ve mutavasst sreyi
birer kk Kurn hkmne getirmek iin, ehemmiyetli
erkn- imaniye gibi o kssalar tekrar etmesi, deil israf,
belki mukteza-y belattr ve hdise-i Muhammediye,
btn ben demin en byk hdisesi ve kinatn en
azametli meselesi olduunu ders vermektir.
Evet, Kurnda Zt- Ahmediyeye en byk makam
vermek ve drt erkn- imaniyeyi iine almakla L ilhe
illllah rknne denk tutulan Muhammedun Resulullah
risalet-i Muhammediye kinatn en byk hakikati ve zt-
Ahmediye btn mahlkatn en ere ve hakikat-i
Muhammediye tabir edilen kll ahsiyet-i mneviyesi ve
makam- kudssi, iki cihann en parlak bir gnei olduuna
ve bu hrika makama liyakatine dair pekok hccetleri ve
emareleri, kat bir surette Risale-i Nurda ispat edilmi.
Binden birisi udur ki: Es-sebebu kel-fil dsturuyla, btn
mmetinin btn zamanlarda iledii hasenatn bir misli
onun defter-i hasenatna girmesi ve btn kinatn
hakikatlerini, getirdii nurla nurlandrmas, deil yalnz cin,
ins, melek ve zhayat, belki kinat semvt ve arz
minnettar eylemesi ve istidat lisanyla nebatatn dualar ve
ihtiyac- ftr diliyle hayvanatn dualar, gzmz nnde
bilil kabul olmasnn ehadetiyle, milyonlar, belki
ruhanlerle beraber milyarlar ftr ve reddedilmez dualar
makbul olan suleh-y mmeti hergn o zta salt ve
selm nvan ile rahmet dualar ve mnev kazanlarn en
evvel o zta balamalar ve btn mmete okunan
Kurnn yzbin hurufunun herbirisinde on sevaptan t
yz, t bin hasene ve meyve vermesinden, yalnz kraat-i
Kurn cihetiyle defter-i amline hadsiz nurlar girmesi
haysiyetiyle, o ztn ahsiyet-i mneviyesi olan hakikat-i
Muhammediye (a.s.m.) istikblde bir ecere-i tb-i Cennet
hkmnde olacan Allml-Guyb bilmi ve grm, o
makama gre Kurnnda o azm ehemmiyeti vermi ve
fermannda ona tebaiyeti ve snnet-i seniyyesine ittib ile
efaatine mazhariyeti en ehemmiyetli bir mesele-i insaniye
gstermi ve o hametli ecere-i tbnn bir ekirdei olan
ahsiyet-i beeriyetini ve bidayetteki vaziyet-i insaniyesini
ara sra nazara almasdr.
te Kurnn tekrar edilen hakikatleri bu kymette
olduundan, tekraratnda kuvvetli ve geni bir mucize-i
mneviye bulunmasna ftrat- selime ehadet
edermeer maddiyyunluk tunuyla maraz- kalbe ve
vicdan hastalna mptel ola!


1
kaidesine dahil olur.
1. Bazan insan, gz hastalndan dolay gne n inkr eder. Azndaki
hastalktan dolay da suyun tadn beenmez.
Bu Onuncu Meseleye bir htime olarak iki
haiyedir:
Birincisi:
Bundan on iki sene evvel
1
iittim ki, en dehetli ve
muannid bir zndk, Kurna kar suikastn, tercmesiyle
yapmaya balam ve demi ki: Kurn tercme edilsin, t
ne mal olduu bilinsin. Yani, lzumsuz tekrarat herkes
grsn ve tercmesi onun yerinde okunsun diye dehetli
bir pln evirmi.
1. Bu risalenin telinden on iki sene evvel.
Fakat Risale-i Nurun cerh edilmez hccetleri kat ispat
etmi ki, Kurnn hakik tercmesi kbil deil, ve lisan-
nahv olan lisan- Arab yerinde Kurnn meziyetlerini ve
nktelerini baka lisan muhafaza edemez ve herbir har,
on adetten bine kadar sevap veren kelimt- Kurniyenin
mucizne ve cemiyetli tabirlerinin yerini, beerin di ve
cz tercmeleri tutamaz, onun yerinde camilerde
okunmaz diye, Risale-i Nur her tarafta intiaryla o dehetli
pln akm brakt. Fakat o zndktan ders alan mnafklar,
yine eytan hesabna Kurn gneini emekle
sndrmeye aptal ocuklar gibi ahmakane ve divanecesine
almalar hikmetiyle, bana gayet sk ve skc ve skntl
bir hlette bu Onuncu Mesele yazdrld tahmin ediyorum.
Bakalaryla gremediim iin hakikat- hali
bilemiyorum.
kinci haiye:
Denizli hapsinden tahliyemizden sonra, mehur ehir
Otelinin yksek katnda oturmutum. Karmda gzel
bahelerde kesretli kavak aalar birer halka-i zikir
tarznda gayet ltif, tatl bir surette hem kendileri, hem
dallar, hem yapraklar havann dokunmasyla cezbekrne
ve czibedrne hareketle rakslar, kardelerimin
mfarakatlarndan ve yalnz kaldmdan hznl ve gaml
kalbime iliti. Birden gz ve k mevsimi hatra geldi ve
bana bir gaet bast. Ben o keml-i nee ile cilvelenen o
nzenin kavaklara ve zhayatlara o kadar acdm ki,
gzlerim yala doldu. Kinatn ssl perdesi altndaki
ademleri, raklar ihtar ve ihsasiyle kinat dolusu
raklarn, zevllerin hznleri bama topland.
Birden, hakikat-i Muhammediyenin (a.s.m.) getirdii nur
imdada yetiti. O hadsiz hznleri gamlar, srurlara
evirdi. Hatt o nurun, herkes ve her ehl-i iman gibi benim
hakkmda milyon feyzinden yalnz o vakitte o vaziyete
temas eden imdat ve tesellsi iin, zt- Muhammediyeye
(a.s.m.) kar ebediyen minnettar oldum. yle ki:
Ol nazar- gaet, o mbarek nzeninleri vazifesiz,
neticesiz bir mevsimde grnp, hareketleri needen
deil, belki gya ademden ve raktan titreyerek hilie
dtklerini gstermekle, herkes gibi bendeki ak- bek
ve hubb-u mehsin ve muhabbet-i vct ve efkat-i cinsiye
ve alka-i hayatiyeye medar olan damarlarma o derece
dokundu ki, byle dnyay bir mnev cehenneme ve akl
bir tzip letine evirdii srada, Muhammed Aleyhissalt
Vesselmn beere hediye getirdii nur perdeyi kaldrd;
idam, adem, hilik, vazifesizlik, abes, rak, fanilik yerinde,
o kavaklarn herbirinin yapraklar adedince hikmetleri
mnlar ve Risale-i Nurda ispat edildii gibi, ksma
ayrlan neticeleri ve vazifeleri var diye gsterdi.
Birinci ksm: Sni-i Zlcellin esmsna bakar. Mesel,
naslki bir usta, harika bir makineyi yapsa, onu takdir eden
herkes o zta Mallah, brekllah deyip alklar. yle
de, o makine dahi, ondan maksut neticeleri tam tamna
gstermesiyle, lisan- haliyle ustasn tebrik eder, alklar.
Her zhayat ve herey byle bir makinedir; ustasn
tebriklerle alklar.
kinci ksm hikmetleri ise, zhayatn ve zuurun
nazarlarna bakar. Onlara irin bir mtalagh, birer kitab-
marifet olur. Mnlarn zuurun zihinlerinde ve suretlerini
kuvve-i hafzalarnda ve elvh- misliyede ve lem-i
gaybn defterlerinde daire-i vcutta brakp, sonra lem-i
ehadeti terk eder, lem-i gayba ekilir. Demek, sur bir
vcudu brakr, mnev ve gayb ve ilm ok vcutlar
kazanr.
Evet madem Allah var ve ilmi ihta eder. Elbette adem,
idam, hilik, mahv, fena, hakikat noktasnda, ehl-i imann
dnyasnda yoktur. Ve krlerin dnyalar ademle, rakla,
hilikle, fnilikle doludur. te bu hakikati, umumun
lisannda gezen bu gelen darb- mesel ders verip, der:
Kimin iin Allah var, ona herey var. Ve kimin iin
yoksa, herey ona yoktur, hitir.
Elhasl, nasl ki, iman, lm vaktinde insan idam-
ebedden kurtaryor; yle de, herkesin husus dnyasn
dahi idamdan ve hilik karanlklarndan kurtaryor. Ve
kfr ise, hususan kfr- mutlak olsa, hem o insan, hem
husus dnyasn lmle idam edip mnev cehennem
zulmetlerine atar, hayatnn lezzetlerini ac zehirlere evirir.
Hayat- dnyeviyeyi hiretine tercih edenlerin kulaklar
nlasn! Gelsinler, buna ya bir are bulsunlar veya imana
girsinler, bu dehetli hasrattan kurtulsunlar.


1
Duanza ok muhta ve size ok mtak kardeiniz
Said Nurs
1. Seni her trl noksandan tenzih ederiz, Senin bize rettiinden
bakabilgimiz yoktur. Sen hereyi hakkyla bilir, her ii hikmetle yaparsn.
Bakara Sresi, 2:32.
Onuncu Mesele mnasebetiyle
Hsrevin stadna Yazd Mektup
ok sevgili stadm Efendim,
Cenb- Hakka hadsiz krler olsun, iki aylk iftirak
zntlerini ve muhaberesizlik ztraplarn haetiren ve
kalblerimize taze hayat baheden ve ruhlarmza yeni, sf
bir nesm ihd eden Kurnn cellli ve izzetli, rahmetli ve
efkatli yetlerindeki tekraratn mehsinini tdd eden,
hikmet-i tekrarnn lzum ve ehemmiyetini izah eden ve
Risale-i Nurun bir harika mdafaas olan Denizli
Meyvesinin Onuncu Meselesi namn alan Emirda
ieini aldk. Elhak takdir ve tahsine ok lyk olan bu
iei kokladka, ruhumuzdaki itiyak ykseldi. Dokuz
aylk hapis skntsna mukbil, Meyvenin Dokuz Meselesi
nasl beraatimize byk bir vesile olmakla gzelliini
gstermise, Onuncu Meselesi olan iei de Kurnn
cazl iczndaki harikalar gstermekle o nisbette
gzelliini gstermektedir.
Evet sevgili stadm, gln ieindeki fevkalde
letafet ve gzellik, aacndaki dikenleri nazara hi
gstermedii gibi, bu nuran iek de bize dokuz aylk
hapisskntsn unutturacak bir ekilde o skntlarmz da
hieindirmitir. Mtalasna doyulmayacak ekilde kaleme
alnan ve akllar hayrete sevk eden bu nuran iek,
muhtev olduu ok gzelliklerinden, bilhassa, Kurnn
tercmesi sretiyle nazar- beerde diletirilmek ihanetine
mukbil, o tekraratn kymetini tam gstermekle Kurnn
cihandeer ulviyetini meydana koymutur. Sliklerinin her
asrda fevkalde bir metanetle sarlmalaryla ve emir ve
nehyine tamamen inkyad etmeleriyle, gya yeni nazil
olmu gibi tazelii ispat edilmi olan Kurn- Mucizl-
Beyann, btn asrlarda, zlimlerine kar iddetli ve
dehetli ve tekrarl tehditleri ve mazlumlarna kar efkatli
ve rahmetli mkerrer taltieri, hususuyla bu asrmza
bakan tehdidat iinde zlimlerine misli grlmemi bir
hlette, sanki feza-i ekberden bir nmuneyi andran semv
bir cehennemle alt-yedi seneden beri mtemadiyen feryad
gan ettirmesi ve kez mazlumlarnn bu asrdaki kll
fertleri banda Risale-i Nur talebelerinin bulunmas ve
hakikaten bu talebeleri de mem-i slifenin enbiyalarna
verilen necatlar gibi pek byk umum ve husus necatlara
mazhar etmesi ve muarzlar olan dinsizlerin cehennem
azapla tokatlanmalarn gstermesi, hem iki gzel ve ltif
hiyelerle htime verilmek suretiyle iein tamam
edilmesi, bu fakir talebeniz Hsrevi o kadar byk bir
srurla sonsuz bir kre sevk etti ki, bu gzel iein
verdii sevin ve sruru mddet-i mrmde
hissetmediimi sevgili stadma arz ettiim gibi,
kardelerime de kerratla sylemiim. Cenb- Hak, zayf
ve tahammlsz omuzlarna pek azametli br- sakl tahmil
edilen siz sevgili stadmzdan ebediyen raz olsun ve
yklerinizi tahf etmekle yzlerinizi ebede kadar
gldrsn. min.
Evet, sevgili stadm. Biz Allahtan, Kurndan, Habib-i
Zandan ve Risale-i Nurdan ve Kurn delll siz sevgili
stadmzdan ebediyen razyz. Ve intisabmzdan hibir
cihetle pimanlmz yok. Hem kalbimizde zerre kadar
ktlk etmek iin niyetyok. Biz ancak Allah ve rzasn
istiyoruz. Gn getike, rzasiinde Cenb- Hakka vuslat
itiyaklarn kalbimizde teksif ediyoruz. Bil istisna bize
fenalk edenleri Cenb- Hakka terk etmekle affetmek ve
bilakis bize zulmeden o zlimler de dahil olduu halde
herkese iyilik etmek, Risale-i Nur talebelerinin kalblerine
yerleen bir iar- slm olduunu, biz istemeyerek iln
eden Hazret-i Allaha hadsiz hudutsuz krler ediyoruz.
ok kusurlu talebeniz
Hsrev
On Birinci Mesele
Meyvenin On Birinci Meselesinin ba, bir meyvesi Cennet ve
biri saadet-i ebediye ve biri ryetullah olan iman ecere-i
kudsiyesinin hadsiz, kll ve czi meyvelerinden yzer
nmuneleri Risale-i Nurda beyan ve hccetlerle ispat
edildiinden, izahn Siracn-Nura havale edip kll
erknnn deil, belki cz ve czlerin, cz ve husus
meyvelerinden birka nmune beyan edilecek.
Birisi: Bir gn bir duada, Y Rabbi! Cebril, Mikil,
sral, Azrail hrmetlerine ve efaatlerine, beni cin ve insin
erlerinden muhafaza eyle! melinde duay dediim
zaman, herkesi titreten ve dehet veren Azrail namn
zikrettiim vakit, gayet tatl ve tesellidr ve sevimli bir
hlet hissettim, Elhamd lillh dedim. Azraili cidden
sevmeye baladm. Melikeye iman rknnn bu cz
ferdinin pek ok meyvelerinden yalnz bir cz meyvesine
gayet ksa bir iaret ederiz.
Birisi: nsann en kymetli ve stnde titredii mal,
onun ruhudur. Onu zyi olmaktan ve fenadan ve
baboluktan muhafaza etmek iin kuvvetli ve emin bir
ele teslimin derin bir sevin verdiini kat hissettim. Ve
insann amelini yazan melekler hatrma geldi.
Baktm, aynen bu meyve gibi ok tatl meyveleri var.
Birisi: Her insan kymetli bir szn ve ilini
bkiletirmek iin itiyakla kitabet ve iir, hatt sinema ile
hfzna alr. Hususan, o illerin Cennette bki meyveleri
bulunsa, daha ziyade merak eder. Kirmen Ktibin insann
omuzlarnda durup onlar ebed manzaralarda gstermek
ve sahiplerine daim mkfat kazandrmak, o kadar bana
irin geldi ki, tarif edemem.
Sonra, ehl-i dnyann, beni hayat- itimaiyedeki
hereyden tecrit etmek iinde btn kitaplarmdan ve
dostlarmdan ve hizmetilerimden ve tesell verici ilerden
ayr drmeleriyle beraber gurbet vaheti beni skarken
ve bo dnya bama yklrken, melikeye imann pek ok
meyvelerinden birisi imdadma geldi; kinatm ve
dnyam enlendirdi, melekler ve ruhnlerle doldurdu,
1
lemimi sevinle gldrd. Ve ehl-i dalletin dnyalar
vahet ve boluk ve karanlkla aladklarn gsterdi.
1. Tirmiz, Zhd: 9; bni Mce, Zhd: 19; Msned: 5:172, 173.
Hayalim bu meyvenin lezzetiyle mesrur iken, umum
peygamberlere imann pek ok meyvelerinden buna
benzerbirtek meyvesini ald, tatt. Birden, btn gemi
zamanlardaki enbiyalarla yaam gibi onlara imanm ve
tasdikim, o zamanlar klandrd ve imanm kll yapp
genilendirdi ve hirzaman Peygamberimizin imana ait
olan dvlarna binler imza bastrd, eytanlar susturdu.
Birden, Hikmetl-stize Lemasnda kat cevab
bulunan bir sual kalbime geldi ki:
Bu meyveler gibi hadsiz tatl semereler ve faideler ve
hasenatn gayet gzel neticeleri ve menfaatleri ve
Erhamrrhimnin gayet merhametkrane tevkleri ve
inyetleri ehl-i hidyete yardm edip kuvvet verdikleri
halde, ehl-i dallet neden ok defa galebe eder ve bazen
yirmisi, yz tane ehl-i hidyeti perian eder? diye, mnen
benden soruldu. Ve bu tefekkr iinde eytann gayet zayf
desiselerine kar Kurnn byk tahidat ve melikeleri
ve Cenb- Hakkn yardmn ehl-i imana gndermesi
hatra geldi. Risale-i Nurun onun hikmetini kat
hccetlerle izahna binaen, o sualin cevabna gayet ksa bir
iaret ederiz.
Evet, bazen serseri ve gizli, muzr bir adamn bir saraya
ate atmaya almas yznden, yzer adamn yapmas
gibi, yzer adamn muhafazasyla ve bazan devlete ve
padiaha iltica ile o sarayn vcudu devam edebilir. nk,
onun vcudu, btn eraitin ve erknn ve esbbn
vcuduyla olabilir. Fakat onun ademi ve harap olmas,
birtek artn ademiyle vki ve bir serserinin bir kibritiyle
yanp mahvolduu gibi, ins ve cin eytanlar az bir il ile
byk tahribat ve dehetli mnev yangnlar yaparlar. Evet,
btn fenalklar ve gnahlar ve erlerin mayas ve esaslar
ademdir, tahriptir. Sureten vcudun altnda, adem ve
bozmak sakldr. te cinn ve ins eytanlar ve erirler bu
noktaya istinaden gayet zayf bir kuvvetle hadsiz bir
kuvvete kar dayanp, ehl-i hak ve hakikat Cenb-
Hakkn derghna ilticaya ve kamaya her vakit mecbur
ettiinden, Kurn, onlar himaye iin byk tahidat yapar.
Doksan dokuz esm-i lhiyeyi onlarn ellerine verir. O
dmanlara kar sebat etmelerine ok iddetli emirler
verir.
Bu cevaptan, birden pek byk bir hakikatin ucu ve
azametli, dehetli bir meselenin esas grnd. yle ki:
Nasl ki Cennet, btn vcut lemlerinin mahsultn
tayor ve dnyann yetitirdii tohumlar bkiyne
smbllendiriyor. yle de, Cehennem dahi, hadsiz dehetli
adem ve hilik lemlerinin ok elm neticelerini gstermek
iin, o adem mahsultlarn kavuruyor. Ve o dehetli
Cehennem fabrikas, sair vazifeleri iinde, lem-i vcut
kinatn lem-i adem pisliklerinden temizlettiriyor. Bu
dehetli meselenin imdilik kapsn amayacaz;
inallah sonra izah edilecek.
Hem meleklere iman meyvesinden bir cz ve Mnker
ve Nekire
1
ait bir nmunesi udur:
1. bk. Tirmiz, Ceniz: 70; bni Mce, Ceniz: 65; Msned: 3:126, 4:288.
Herkes gibi ben dahi muhakkak gireceim diye
mezarma hayalen girdim. Ve kabirde yalnz, kimsesiz,
karanlk, souk, dar bir haps-i mnferitte, bir tecrid-i
mutlak iindeki tevahhu ve meyusiyetten tedehh
ederken, birden Mnker ve Nekir taifesinden iki mbarek
arkada kp geldiler. Benimle mnazaraya baladlar.
Kalbim ve kabrim genilediler, nurlandlar, hararetlendiler.
lem-i ervha pencereler ald. Ben de, imdi hayalen ve
istikbalde hakikaten greceim o vaziyete btn canmla
sevindim ve krettim.
Sarf ve nahiv ilmini okuyan bir medrese talebesinin
vefat edip, kabirde Mnker ve Nekirin: Men Rabbke
(Senin Rabbin kimdir?) diye suallerine kar, kendini
medresede zannedip nahiv ilmiyle cevap vererek, Men
mbteddr, Rabbke onun haberidir. Mkl bir meseleyi
benden sorunuz, bu kolaydr diyerek, hem o melikeleri,
hem hazr ruhlar, hem o vkay mahede eden orada
bulunan bir kefl-kubur velsini gldrd ve rahmet-i
lhiyeyi tebessme getirdi. Azaptan kurtulduu gibi,
Risale-i Nurun bir ehid kahraman olan merhum Hfz
Ali, hapiste Meyve Risalesini keml-i akla yazarken ve
okurken vefat edip kabirde melike-i suale mahkemedeki
gibi Meyve hakikatleriyle cevap verdii misill, ben de ve
Risale-i Nur akirtleri de, o suallere kar Risale-i Nurun
parlak ve kuvvetli hccetleriyle istikbalde hakikaten ve
imdi mnen cevap verip onlar tasdike ve tahsine ve
tebrike sevk edecekler inaallah.
Hem meleklere imann saadet-i dnyeviyeye medar
cz bir nmunesi udur ki:
lmihalden iman dersini alan bir msum ocuun,
yannda alayan ve msum bir kardeinin vefat iin
vveyl eden dier bir ocua, Alama, kreyle. Senin
kardein meleklerleberaber Cennete gitti. Orada gezer,
bizden daha iyi keyfedecek, melekler gibi uacak, her yeri
seyredebilir deyip, feryat edenin alamasntebessme ve
sevince evirmesidir.
Ben de aynen bu alayan ocuk gibi, bu hazin kta ve
elm bir vaziyetimde gayet elm iki vefat haberini aldm.
Biri, hem li mekteplerde birincilii kazanan, hem Risale-i
Nurun hakikatlerini nereden biraderzdem merhum
Fuad; ikincisi, hacca gidip sekerat iinde tavaf ederken,
tavaf iinde vefat eden lime Hanm namndaki merhume
hemirem... Bu iki akrabamn lmleri, htiyar Risalesinde
yazlan merhum Abdurrahmann vefat gibi beni
alatrken, imann nuruyla o msum Fuad, o saliha Hanm
insanlar yerinde meleklere, hrilere arkada olduklarn ve
bu dnyann tehlike ve gnahlarndan kurtulduklarn
mnen, kalben grdm. O iddetli hzn yerinde byk bir
sevin hissedip hem onlar, hem Fuadn pederi kardeim
Abdlmecidi, hem kendimi tebrik ederek
Erhamrrahimne teekkr ettim. Bu iki merhumeye
rahmet duas niyetiyle buraya yazld, kaydedildi.
Risale-i Nurdaki btn mzanlar ve muvazeneler,
imann saadet-i dnyeviyeye ve uhreviyeye medar
meyvelerini beyan ederler. Ve o kll ve byk meyveler,
bu dnyada gsterdikleri saadet-i hayatiye ve lezzet-i mr
cihetiyle her mminin iman ona bir saadet-i ebediyeyi
kazandracak, belki smbl verecek ve o surette inkiaf
edecek diye haber verirler. Ve o kll ve pek ok
meyvelerinden be meyvesi, meyve-i Mirac olarak Otuz
Birinci Szn hirinde ve be meyvesi Yirmi Drdnc
Szn Beinci Dalnda nmune olarak yazlm.
Erkn- imaniyenin herbirinin ayr ayr pek ok, belki
hadsiz meyveleri olduu gibi, mecmuunun birden ok
meyvelerinden bir meyvesi, koca Cennet ve biri de
saadet-i ebediye ve biri de belki en tatls da ryet-i
lhiyedir diye, bata demitik. Ve Otuz kinci Szn
hirindeki muvazenede, imann saadet-i dreyne medar bir
ksm semereleri gzel izah edilmi.
man- bil-kader rknnn kymettar meyveleri bu
dnyada bulunduuna bir delil, umum lisannda
darb- mesel olmutur. Yani, Kadere
iman eden gamlardan kurtulur. Risale-i Kaderin hirinde
gzel bir temsil ile, iki adamn hne bir sarayn
bahesine girmesiyle, bir kll meyvesi beyan edilmi.
Hatt ben kendi hayatmda binler tecrbelerimle grdm
ve bildim ki, kadere iman olmazsa hayat- dnyeviye
saadeti mahvolur. Elm musibetlerde, ne vakit kadere iman
cihetine bakardm, musibet gayet haeiyor gryordum.
Ve Kadere iman etmeyen nasl yaayabilir? diye hayret
ederdim.
Melikeye iman rknnn kll meyvelerinden birisine,
Yirmi kinci Szn kinci Makamnda yle iaret edilmi
ki:
Azrail Aleyhisselm Cenb- Hakka mnct edip
demi: Kabz- ervh vazifesinde senin ibdn benden
ksecekler, ekv edecekler?
Ona cevaben denilmi: Senin vazifene hastalklar ve
musibetleri perde yapacamt ibdmn ekvlar
onlara gitsin, sana gelmesin.
Aynen bu perdeler gibi, Azrail Aleyhisselmn vazifesi
de bir perdedirt haksz ekvlar Cenb- Hakka
gitmesin. nk lmdeki hikmet ve rahmet ve gzellik ve
maslahat cihetini herkes gremez. Zhire bakp itiraz eder,
ekvya balar. te bu haksz ekvlar Rahm-i Mutlaka
gitmemek hikmetiyle, Azrail Aleyhisselm perde olmu.
Aynen bunun gibi, btn meleklerin, belki btn esbab-
zhiriyenin vazifeleri, izzet-i rububiyetin perdeleridir. T
gzellikleri grnmeyen ve hikmetleri bilinmeyen eylerde
kudret-i lhiyenin izzeti ve kudsiyeti ve rahmetinin ihatas
muhafaza edilsin, itiraza hedef olmasn ve hasis ve
ehemmiyetsiz ve merhametsiz eylerle kudretin
mbaereti nazar- zhirde grnmesin. Yoksa, hibir
sebebin hakik tesiri ve icada hi kbiliyeti olmadn,
hereyde tevhid sikkeleri kat gsterdiini, Risale-i Nur
hadsiz delilleriyle ispat etmi. Halk etmek, icad etmek Ona
mahsustur. Esbab yalnz bir perdedir. Melike gibi zuur
olanlarn, yalnz cz-i ihtiyaryla cz, icadsz, kesb denilen
bir nevi hizmet-i ftriye ve amel bir nevi ubudiyetten baka
ellerinde yoktur.
Evet, izzet ve azamet isterler ki, esbab, perdedar- dest-i
kudret ola akln nazarnda.
Tevhid ve ehadiyet isterler ki, esbab ellerini eksinler
tesir-i hakikden.
te, nasl ki melekler ve umur-u hayriyede ve
vcudiyede istihdam edilen zhir sebepler, gzellikleri
grnmeyen ve bilinmeyen eylerde kudret-i Rabbniyeyi
kusurdan, zulmden muhafaza edip takdis ve tesbih-i
lhde birer vesiledirler.
Aynen yle de, cinn ve ins eytanlar ve muzr
maddelerin umur-u erriyede ve ademiyede istimalleri
dahi, yine kudret-i Sbhniyeyi gadirden ve haksz
itirazlardan ve ekvlara hedef olmaktan kurtarmakla
takdis ve tesbihat- Rabbniyeye ve kinattaki btn
kusurattan mberr ve mnezzehiyetine hizmet ediyorlar.
nk, btn kusurlar ademden ve kbiliyetsizlikten ve
tahripten ve vazife yapmamaktanki birer ademdirlerve
vcudu olmayan adem illerden geliyor. Bu eytan ve
erli perdeler o kusurata merci olup itiraz ve ekvlar
bil-istihkak kendilerine alarak Cenb- Hakkn takdisine
vesile oluyorlar.
Zaten erli ve adem ve tahripi ilerde kuvvet ve
iktidar lzm deil. Az bir il ve cz bir kuvvet, belki
vazifesini yapmamakla bazan byk ademler ve bozmaklar
oluyor; o erir filler muktedir zannedilirler. Halbuki,
ademden baka hi tesirleri ve czi bir kesbden hari bir
kuvvetleri yoktur. Fakat o erler ademden geldiklerinden, o
erirler hakiki fildirler. Bil-istihkak, eer zuur ise cezay
ekerler.
Demek seyyiatta o fenalar fildirler. Fakat haseneler ve
hayrlarda ve amel-i salihde vcut olmasndan, o iyiler
hakiki fil ve messir deiller. Belki kbildirler, feyz-i
lhyi kabul ederler. Ve mkfatlar dahi srf bir fazl-
lhdir diye, Kurn- Hakm


1
ferman eder.
1. Sana her ne iyilik eriirse Allahtandr. Sana her ne ktlk gelirse, o da
kendi nefsindendir. Nis Sresi, 4:79.
Elhsl, vcut kinatlar ve hadsiz adem lemleri
birbirleriyle arprken ve Cennet ve Cehennem gibi
meyveler verirken ve btn vcut lemleri Elhamdlillh,
elhamdlillh ve btn adem lemleri Sbhnallah,
sbhnallah derken ve ihtal bir kanun-u mbareze ile
melekler eytanlarla ve hayrlar erlerle, t kalbin
etrafndaki ilham, vesvese ile mcadele ederken, birden
meleklere imann bir meyvesi tecell eder, meseleyi
halledip karanlk kinat klandrr.
1

yetinin envrndan bir nurunu bize gsterir ve bu
meyve ne kadar tatl olduunu tattrr.
1. Allah gklerin ve yerin nrudur. Nur Sresi, 24:35.
kinci bir kll meyvesine, Yirmi Drdnc ve elif ( )ler
kerametini gsteren Yirmi Dokuzuncu Szler iaret edip
parlak bir surette meleklerin vcudunu ve vazifesini ispat
etmiler. Evet, kinatn her tarafnda, cz ve kll
hereyde, her nevide, kendini tanttrmak ve sevdirmek
iinde merhametkrane bir hamet-i rububiyet, elbette o
hamete, o merhamete, o tanttrmaya, o sevdirmeye kar
kr ve takdis iinde bir geni ve ihatal ve uurkrne bir
ubudiyetle mukabele etmesi lzm ve katdir. Ve uursuz
cemdat ve erkn- azme-i kinat hesabna o vazifeyi
ancak hadsiz melekler grebilir ve o saltanat- rubbiyetin
her tarafta, serda, Sreyyada, zeminin temelinde, dnda
hakmne ve hametkrne icraatn onlar temsil
edebilirler.
Mesel, felsefenin ruhsuz kanunlar pek karanlk ve
vahetli gsterdikleri hilkat- arziye ve vaziyet-i ftriyesini,
bu meyve ile nurlu, nsiyetli bir tarzda Sevr ve Hut
namlarndaki iki melein omuzlarnda, yani nezaretlerinde
ve Cennetten getirilen ve fni kre-i arzn bki bir temel
ta olmak, yani ileride bki Cennete bir ksmn
devretmeye bir iaret iin sahret namnda uhrev bir
madde, bir hakikat gnderilip Sevr ve Hut meleklerine bir
nokta-i istinad edilmi diye Ben srailin eski
peygamberlerinden rivayet var ve bn-i Abbastan dahi
mervdir. Maatteessf bu kuds mn, mrr-u zamanla bu
tebih, avmn nazarnda hakikat telkki edilmekle akln
haricinde bir suret alm. Madem melekler
havadagezdikleri gibi toprakta ve tata ve yerin
merkezinde de gezerler;elbette onlarn ve kre-i arzn
stnde duracak cismn ta ve bala ve kze ihtiyalar
yoktur.
Hem mesel kre-i arz, kre-i arzn nevileri adedince
balar ve o nevilerin fertleri saysnca diller ve o ferdlerin
z ve yaprak ve meyveleri miktarnca tesbihatlar yapt
iin, elbette o hametli ve uursuz ubudiyet-i ftriyeyi
bilerek, uurdrne temsil edip dergh- lhiyeye takdim
etmek iin, krk bin bal ve her ba krk bin dil ile ve
herbir dil ile krk bin tesbihat yapan bir melek-i mekkeli
bulunacak ki, ayn- hakikat olarak Muhbir-i Sadk haber
vermi.
Ve hilkat-i kinatn en ehemmiyetli neticesi olan
insanlarla mnasebt- Rabbniyeyi tebli ve izhar eden
Cebril Aleyhisselm ve zhayat leminde en hametli ve
en dehetli olan diriltmek ve hayat vermek ve lmle
terhis etmekteki Hlka mahsus olan icraat- lhiyeyi,
yalnz temsil edip ubudiyetkrne nezaret eden sral
Aleyhisselm ve Azrail Aleyhisselm ve hayat dairesinde
rahmetin en cemiyetli, en geni, en zevkli olan rzktaki
ihsanat- Rahmniyeye nezaretle beraber uursuz krleri
uurla temsil eden Mikil Aleyhisselm gibi meleklerin
pek acip mahiyette olarak bulunmalar ve vcutlar ve
ruhlarn beklar, saltanat ve hamet-i rububiyetin
muktezasdr. Onlarn ve herbirinin mahsus taifelerinin
vcutlar, kinatta gne gibi grnen saltanat ve hametin
vcudu derecesinde katdir ve phesizdir. Melikeye ait
baka maddeler bunlara kyas edilsin.
Evet, kre-i arzda drt yz bin nevileri zhayattan halk
eden, hatt en di ve mteafn maddelerden zruhlar
oklukla yaratan ve her taraf onlarla enlendiren ve
mucizat- sanatna kar, onlara dilleriyle Mallah,
Brekllah, Sbhnallah dediren ve ihsanat- rahmetine
mukbil Elhamd lillh, Ve-kr lillh, Allahu ekber o
hayvancklara sylettiren bir Kadr-i Zlcelli vel-Ceml,
elbette, bilek vel phe, koca semvta mnasip,
isyansz ve daima ubudiyette olan sekeneleri ve ruhanleri
yaratm, semvt enlendirmi, bo brakmam ve
hayvanatn taifelerinden pek ok ziyade ayr ayr nevileri
meleklerden icad etmi ki, bir ksm kck olarak
yamur ve kar katrelerine binip sanat ve rahmet-i
lhiyeyi kendi dilleriyle alklyorlar; bir ksm, birer
seyyar yldzlara binip feza-y kinatta seyahat iinde
azamet ve izzet ve hamet-i rububiyete kar tekbir ve
tehlil ile ubudiyetlerini leme iln ediyorlar.
Evet, zaman- demden beri btn semv kitaplar ve
dinler meleklerin vcutlarna ve ubudiyetlerine ittifaklar
ve btn asrlarda meleklerle konumalar ve muhavereler,
kesretli tevatrle insanlar iinde vuku bulduunu nakil ve
rivayetleri ise, grmediimiz Amerika insanlarnn
vcutlar gibi meleklerin vcutlarn ve bizimle alkadar
olduklarn kat ispat eder.
te, imdi gel, iman nuruyla bu kll ikinci meyveye
bak ve tat: Nasl kinat batan baa enlendirip,
gzelletirip bir mescid-i ekbere ve byk bir ibadethneye
eviriyor! Ve fen ve felsefenin souk, hayatsz, zulmetli,
dehetli gstermelerine mukbil, hayatl, uurlu, kl,
nsiyetli, tatl bir kinat gstererek bki hayatn bir cilve-i
lezzetini, ehl-i imana, derecesine gre dnyada dahi tattrr.
Tetimme: Nasl ki vahdet ve ehadiyet srryla kinatn her
tarafnda ayn kudret, ayn isim, ayn hikmet, ayn sanat
bulunmasyla Hlkn vahdet ve tasarrufu ve icad ve
rububiyeti ve hallkyet ve kudsiyeti, cz-kll herbir
masnuun hal diliyle iln ediliyor. Aynen yle de, her tarafta
melekleri halk edip her mahlkun lisan- hal ile uursuz
yaptklar tesbihat, meleklerin ubudiyetkrne dilleriyle
yaptryor. Meleklerin hibir cihette hilf- emir hareketleri
yoktur. Hlis bir ubudiyetten baka hibir icad ve emirsiz
hibir mdahale, hatt izinsiz efaatleri dahi olmaz. Tam

1

2
srrna
mazhardrlar.
1. Hayr, (onlarn evlt dedikleri) Allahn ikramda bulunduu kullardr.
Enbiy Sresi, 21:26.
2. Verilen emri yerine getirirler. Tahrm Sresi, 66:6.
Htime
Gayet ehemmiyetli bir nkte-i icziyeye dair, birden
ihtiyarsz, maripten sonra kalbe ihtar edilen ve Sre-i

1
n zhir bir mucize-i gaybiyesini gsteren
uzun bir hakikate ksa bir iarettir.



2
1. De ki: Snrm sabahn Rabbine. Felk Sresi, 113:1.
2. Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla. De ki: Snrm sabahn Rabbine.
Yaratt eylerin errinden. Karanl ktnde gecenin errinden.
Dmlere eyen byclerin errinden. Haset ettiinde hasetinin
errinden. Felk Sresi, 113:1-5.
te, yalnz mn-y ir cihetinde bu sre-i azme-i
hrika, Kinatta adem lemleri hesabna alan
erirlerden ve ins ve cinn eytanlardan kendinizi
muhafaza ediniz Peygamberimize ve mmetine
emrederek, her asra bakt gibi, mn-y iarsiyle bu acip
asrmza daha ziyade, belki zhir bir tarzda bakar, Kurnn
hizmetkrlarn istizeye dvet eder. Bu mucize-i gaybiye,
be iaretle ksaca beyan edilecek. yle ki:
Bu srenin herbir yetinin mnlar oktur. Yalnz
mn-y iar ile, be cmlesinde drt defa kelimesini
tekrar etmek ve kuvvetli mnasebet-i mneviye ile beraber
drt tarzda bu asrn emsalsiz drt dehetli ve frtnal
madd ve mnev erlerine ve inklplarna ve
mbarezelerine ayn tarihle parmak basmak ve mnen
Bunlardan ekininiz emretmek, elbette Kurnn iczna
yakr bir irad- gaybdir.
Mesel, bata cmlesi, bin yz
elli iki veya drt (1352-1354) tarihine hesab- ebced ve
cifrile tevafuk edip nev-i beerde en geni hrs ve hasetle
ve Birinci Harbin sebebiyle vukua gelmeye hazrlanan
kinci Harb-i Umumiye iaret eder ve mmet-i
Muhammediyeye (a.s.m.) mnen der: Bu harbe girmeyiniz
ve Rabbinize iltica ediniz. Ve bir mna-y remziyle,
Kurnnn hizmetkrlarndan olan Risale-i Nur akirtlerine
hususi bir iltifatla, onlarn Eskiehir hapsinden, dehetli bir
erden ayn tarihiyle kurtulmalarna ve haklarndaki imha
plnnn akm braklmasna remzen haber verir, mnen
stize ediniz emreder gibi bir remiz verir.
Hem mesel
1
cmlesi (edde saylmaz)
bin yz altm bir (1361) ederek bu emsalsiz harbin
merhametsiz ve zlimne tahribatna Rm ve Hicr
tarihiyle parmak bast gibi, ayn zamanda btn
kuvvetleriyle Kurnn hizmetine alan Nur akirtlerinin
geni bir imha plnndan ve elm ve dehetli bir beldan
ve Denizli hapsinden kurtulmalarna tevafukla, bir mn-y
remz ile onlara da bakar, Halkn errinden kendinizi
koruyunuz gizli bir m ile der.
Hem mesel
2
cmlesi (eddeler
saylmaz) bin yz yirmi sekiz (1328), eer eddedeki
saylsa, bin yz elli sekiz (1358) adediyle bu umum
harpleri yapan ecneb gaddarlarn, hrs ve hasetle bizdeki
Hrriyet inklbnn Kurn lehindeki neticelerini bozmak
kriyle tebeddl- saltanat ve Balkan ve talyan harpleri
ve Birinci Harb-i Umumnin patlamasyla madd ve
mnev erlerini, siyas diplomatlarn, radyo diliyle
herkesin kafalarna sihirbaz ve zehirli emeleriyle ve
mukadderat- beerin dme ve ukdelerine gizli plnlarn
telkin etmeleriyle bin senelik medeniyet terakkiyatn
vahiyne mahveden erlerin vcuda gelmeye
hazrlanmalar tarihine tevfuk ederek
in tam mnasna tetbuk eder.
1. Yaratt eylerin errinden. Felk Sresi, 113:2.
2. Dmlere eyen bycler... Felak Sresi, 113:4.
Hem mesel
1
cmlesi (edde
ve tenvin saylmaz) yine bin yz krk yedi (1347) edip,
ayn tarihte, ecneb muahedelerin icbaryla bu vatanda
ehemmiyetli sarsntlar ve felsefenin tahakkmyle bu
dindar millette ehemmiyetli tahavvller vcuda gelmesine
ve ayn tarihte, devletlerde kinci Harb-i Umumyi ihzar
eden dehetli hasetler ve rekabetlerin arpmalar tarihine
bu mn-y ir ile tam tamna tevafuku ve mnen
tetabuku, elbette bu kuds srenin bir lema-i icz-
gaybsidir.
1. "Haset ettiinde hasetinin errinden." Felk Sresi, 113:5.
Bir htar
Herbir yetin mteaddit mnlar vardr. Hem herbir
mn klldir; her asrda efrad bulunur. Bahsimizde bu
asrmza bakan yalnz mn-y ir tabakasdr. Hem o
kll mnada, asrmz bir ferttir. Fakat hususiyet kesb etmi
ki, ona tarihiyle bakar.
Ben drt senedir, bu harbin ne safahatn ve ne de
neticelerini ve ne de sulh olmu, olmam bilmediimden
ve sormadmdan, bu kuds srenin daha ne kadar bu asra
ve bu harbe iareti var diye daha onun kapsn almadm.
Yoksa bu hazinede daha ok esrar var olduunu Risale-i
Nurun eczalarnda, hususan Rumuzt- Semaniye
risalelerinde beyan ve ispat edildiinden onlara havale
edip ksa kesiyorum.
Hatra gelebilen bir sualin cevabdr
Bu lema-i icziyede, bataki
1
da, hem
, hem kelimeleri hesaba girmesi ve hirde
yalnz kelimesi girmesi girmemesi
ve
2
ikisi de hesap
edilmemesi gayet ince ve ltif bir mnasebete ima ve
remz iindir. nk, halklarda erden baka hayrlar da var.
Hem btn er herkese gelmez. Buna remzen, bazyeti
ifade eden ve girmiler. Hsid hased ettii zaman
btn erdir. Bazyete lzum yoktur. Ve
3
remziyle, kendi menfaatleri iin kre-i arza ate atan
eyicilerin ve sihirbaz o diplomatlarn tahribata ait btn
ileri ayn-i erdir diye, daha kelimesine lzum kalmad.
1. Yaratt eylerin errinden. Felk Sresi, 113:2.
2. Dmlere eyen byclerin errinden. Felk Sresi, 113:4.
3. "Dmlere eyen bycler..." Felk Sresi, 113:4.
Bu sreye ait bir nkte-i icziyenin haiyesidir
Nasl bu sre, be cmlesinden drt cmlesiyle bu
asrmzn drt byk erli inklplarna ve frtnalarna
mn-y ir ile bakar. Aynen yle de, drt defa
tekraren (edde saylmaz) kelimesiyle, lem-i
slmca en dehetli olan Cengiz ve Hlgu tnesinin ve
Abbs Devletinin inkraz zamannn asrna drt defa
mn-y ir ile ve makam- cifr ile bakar ve parmak
basar.
Evet, eddesiz be yz (500) eder; doksandr (90).
stikbale bakan ok yetler, hem bu asrmza, hem o
asrlara iaret etmeleri cihetinde istikbalden haber veren
mam- Ali (r.a.) ve Gavs- zam (k.s.) dahi, aynen hem bu
asrmza, hem o asra bakp haber vermiler.

1
kelimeleri bu zamana deil, belki bin yz
altm bir (1161) ve sekiz yz on (810) ederek, o
zamanlarda ehemmiyetli madd mnev erlere iaret eder.
Eer beraber olsa, Mildi bin dokuz yz yetmi bir (1971)
olur. O tarihte dehetli bir erden haber verir. Yirmi sene
sonra, imdiki tohumlarn mahsul slah olmazsa, elbette
tokatlar dehetli olacak.
2. Karanl ktnde gecenin Felk Sresi, 113:3.
On Birinci Meselenin Haiyesinin bir
Lhikasdr
yetl-Krsnin tetimmesi olan
1
)
( bin yz elli (1350),
2

bin dokuz yz yirmi dokuz (1929) veya (1928),
3
dokuz yz krk alt (946)
Risaletn-Nur ismine muvafk;
4
bin
yz krk yedi (1347);
) ( )
(
5
eer beraber olsa bin on iki (1012), eer beraber
olmazsa dokuz yz krk be (945) (bir edde saylmaz),
6
) ( bin yz yetmi iki
(1372) (eddesiz),
7
) ) bin
drt yz on yedi (1417);
8

) ) bin yz otuz sekiz (1338) (edde
saylmaz)
9
bin iki
yz doksan be (1295) (edde saylr) eder. Risaletn-
Nurun hem iki kere ismine, hem suret-i mcahedesine,
hem tahakkukuna ve telif ve tekemml zamanna tam
tamna tevafukuyla beraber, ehl-i kfrn bin iki yz doksan
(1293) harbiyle lem-i slmn nurunu sndrmeye
almas tarihine ve Birinci Harb-i Umumden istifade ile
bin yz otuz sekizde (1338) bilil nurdan zulmata
atmak iin yaplan dehetli muahedeler tarihine tam
tamna tevafuku ve iinde mkerreren nur ve zulmat
karlatrlmas ve bu mcahede-i mneviyede Kurnn
nurundan gelen bir Nur, ehl-i imana bir nokta-i istinat
olacan mn-y ir ile haber veriyor diye kalbime ihtar
edildi. Ben de mecbur oldum, yazdm. Sonra baktm ki,
mnsnn mnasebeti bu asrmza o kadar kuvvetlidir ki,
hi tevafuk emaresi olmasa da, yine bu yetler her asra
bakt gibi mn-y ir ile bizimle de konuuyor
kanaatim geldi.
1. Dinde zorlama yoktur; doruluk sapklktan, man kfrden iyice
ayrlmtr. Bakara Sresi, 2:256.
2. Kim birer mbud gibi kymet verilen tutlar reddederse... Bakara Sresi,
2:256.
3. Ve kim Allaha man ederse, ite o (...) yapmtr. Bakara Sresi, 2:256.
4. Sapa salam bir kulpa... Bakara Sresi, 2:256.
5. O kopmaz ve krlmaz. Allah ise hereyi hakkyla iiten, hereyi hakkyla
bilendir. Allah imn edenlerin dostu ve yardmcsdr. Bakara Sresi,2:256-257.
6. Onlar inkr karanlklarndan kurtarp hidyet nruna kavuturur. Bakara
Sresi, 2:257.
7. nkr edenlerin dostu ise tuttur. Bakara Sresi, 2:257.
8. Onlar imn nrundan mahrum brakp inkr karanlklarna srklerler.
Bakara Sresi, 2:257.
9. te onlar Cehennem ateinin ehlidir, orada ebediyen kalacaklardr. Bakara
Sresi, 2:257.
Evet, evvel bata
1
) )
cmlesi, makam- cifr ve ebced ile bin yz elli (1350)
tarihine parmak basar ve mn-y ir ile der: Geri o
tarihte, dini, dnyadan tefrik ile dinde ikraha ve icbara ve
mcahede-i diniyeye ve din iin silhla cihada muarz olan
hrriyet-i vicdan, hkmetlerde bir kanun-u esas, bir
dstur-u siyas oluyor ve hkmet, lik cumhuriyete dner.
Fakat ona mukbil mnev bir cihad- din, iman- tahkik
klcyla olacak. nk, dindeki rd- irad ve hak ve
hakikati gzlere gsterecek derecede kuvvetli burhanlar
izhar edip tebyin ve tebeyyn eden bir nur Kurndan
kacak diye haber verip bir lema-i icaz gsterir.
Hem, t
2
kelimesine kadar, Risale-i Nurdaki
btn muvazenelerin asl, menba olarak aynen o
muvazeneler gibi mkerreren nur ve zulmat ve iman ve
karanlklar karlatrmasyla gizli bir emaredir ki, o
tarihte bulunan cihad- mnev mbarezesinde byk bir
kahraman Nur namnda Risale-i Nurdur ki, dinde
bulunan yzer tlsmlar kefeden onun mnev elmas
klc, madd kllara ihtiya brakmyor.
1. Dinde zorlama yoktur; doruluk sapklktan, man kfrden iyice
ayrlmtr. Bakara Sresi, 2:256.
2. Ebediyen kalcdrlar. Bakara Sresi, 2:257.
Evet, hadsiz krler olsun ki, yirmi senedir Risale-i Nur
bu ihbar- gayb ve lema- icz bilil gstermitir. Ve bu
srr- azm iindir ki, Risale-i Nur akirtleri dnya
siyasetine ve cereyanlarna ve madd mcadelelerine
karmyorlar ve ehemmiyet vermiyorlar ve tenezzl
etmiyorlar. Ve hakik akirtleri, en dehetli bir hasmna ve
hakaretli tecavzne kar ona der:
Ey bedbaht! Ben seni idam- ebedden kurtarmaya ve
fni hayvaniyetin en s ve elm derecesinden bir bki
insaniyet saadetine karmaya alyorum; sen benim
lmme ve idamma alyorsun. Senin bu dnyada
lezzetin pek az, pek ksa; ve hirette ceza ve bellarn pek
ok ve pek uzundur. Ve benim lmm bir terhistir. Haydi
def ol! Seninle uramam, ne yaparsan yap! der. O
zlimdmanna hiddet deil, belki acyor, efkat ediyor,
Keke kurtulsayd diyerek slahna alr.
Sniyen: [( ) (
[(
1
Bu iki kuds cmleler, kuvvetli mnasebet-i mneviye
ile beraber makam- cifr ve ebced hesabyla, birincisi
Risaletn-Nurun ismine, ikincisi onun tahakkukuna ve
tekemmlne ve parlak ftuhatna mnen ve cifren tam
tamna tetbuklar bir emredir ki, Risaletn-Nur bu
asrda, bu tarihte bir urvetl-vskadr. Yani ok muhkem,
kopmaz bir zincir ve bir hablullahtr. Ona elini atan
yapan, necat bulur diye mn-y remziyle haber verir.
Slisen:
2
( ( cmlesi hem mn,
hem cirle Risaletn-Nura bir remzi var. yle ki: ...
[Bu makamda perde indi, yazmaya izin verilmedi. Baka
zamana tehir edildi.]
HAYE-1
1. Ve kim Allaha man ederse, ite o (...) yapmtr. Sapa salam bir kulpa...
Bakara Sresi, 2:256.
2. Allah imn edenlerin dostu ve yardmcsdr. Bakara Sresi, 2:257.
Haiye-1 Bu nktenin bki ksm imdilik yazdrlmadnn sebebi, bir derece
dnyaya, siyasete temasdr. Biz de bakmaktan memnuuz. Evet,
bu tta bakar ve baktrr. (Muhakkak ki insan azgnlar Alk Sresi,
96:6) Said Nurs
Risale-i Nur kahraman Hsrevin Meyvenin On Birinci
Meselesi mnasebetiyle yazd mektubun bir parasdr.

1

2
Esselm Aleykm ve Rahmetullahi ve Berekth.
ok mbarek, ok kymettar, ok sevgili stadmz
Efendimiz,
Millet ve memleket iin ok byk gzellikleri ihtiva
eden Meyve, Dokuz Meselesi ile, dehetli bir zamanda,
mthi siler iinde en byk dmanlar arasnda
hayret-feza bir surette akirtlerine necat vermeye vesile
olmakla kalmam. Onuncu ve On Birinci Meseleleri ile,
hususuyla Nurun akirtlerini hakikat yollarnda alklam
ve gidecekleri hakiki meknlar olan kabirdeki
ahvallerinden ve herkesi titreten ve bilhassa ehl-i gaet
iin ok korkun, ok elemli, ok ackl bir menzil olan
toprak altnda, grecei ve konuaca melikelerle
konumay ve refakati sevdirerek bu mekna daha ok
nsiyet izhar etmekle, bu korkulu ilk menzil hakkndaki
fevkalhad korkularmz tdil etmi, nefes aldrm.
Hususiyle o lemin nuran hayatn benim gibi
gremeyenlerin ellerinde, ut yz binlerle senelik
mesafelere uzanan bir elektrik lmbas hkmne gemi.
Hem de daima koklanlacak nmunelik bir iek bahesi
olmutur.
Evet, biz sevgili stadmza arz ediyoruz ki, hergn
dersini hocasna okuyanbir talebe gibi, Nurdan aldmz
feyizlerimizi, her vakit iin sevgilistadmza arz edelim.
Fakat sevgili stadmz imdilik konumalarntatil
buyurdular.
Ey aziz stadm,
Risale-i Nurun hakikati ve Meyvenin gzellii ve
ieinin feyzi, beni minnettrne, bir para memleketim
namna konuturmu ve benim gibi konuan ok kalblere
hayat vermi. imdi muhitimizde Risale-i Nura kar atlan
admlar ve uzatlan eller, Meyvenin on birinci iei ile
daha ok metanet kesb etmi, inkiaf etmi, faaliyete
balamtr.
ok hakir talebeniz
Hsrev
1. Her trl noksandan uzak olan Allahn adyla.
2. Kinatta hibir ey yoktur ki Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi,
17:44.
Ispartadaki umum Risale-i Nur talebeleri namna Ramazan
tebriki mnasebetiyle yazlm ve on fkra ile tdil edilmi bir
mektuptur

1

2
1. Her trl noksandan uzak olan Allahn adyla.
2. Kinatta hibir ey yoktur ki Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi,
17:44.
Ey lem-i slmn dnya ve hirette selmeti iin
Kurnn feyziyle ve Risale-i Nurun hakikatiyle ve sadk
akirtlerin himmetiyle mbarek gzlerinden ya yerine kan
aktan,
Ve ey tne-i hirzamann u dadaal ve frtnal
zamannda Hazret-i Eyyb Aleyhisselmdan ziyade
hastalklara, dertlere giriftr olan ve Kurnn nuruyla ve
Risale-i Nurun burhanlaryla ve akirtlerin gayretiyle
lem-i slmn madd ve mnev hastalklarn Hekm-i
Lokman gibi tedaviye alan,
Ve ey mbarek ellerinde mevcut olan Nur paralarnn
hak ve hakikat olduunu Kurnn otuz yetiyle ve
keramet-i Aleviye ve Gavsiye ile ispat eden,
Ve ey kendisi hasta ve ihtiyar ve zayf ve gayet acnacak
bir halde olduuna gre herkesten ziyade lem-i slma
can feda eder derecesinde acyarak, kendine fenalk etmek
isteyenlere Kurnn hakikatiyle ve Risale-i Nurun
hccetleriyle, Nur talebelerinin sadakatlaryla hayrl
dualar ve iyilik etmek ile karlayan,
Ve yazd mhim eserlerinden yetl-Kbrnn tabyla
kendi ztna ve talebelerine gelen musibette hapishanelere
den ve o zindanlar Kurnn iradyla ve Risale-i Nurun
dersiyle ve akirtlerin itiyakyla bir medrese-i Yusuyeye
eviren ve bir dershane yapan ve iimizde bulunan cahil
olanlarn hepsini Kurn o dershanede hatmettirerek
karan ve o musibette Kurnn kuvve-i kudsiyesiyle ve
Risale-i Nurun tesellsiyle ve kardelerin tahammlleriyle,
ihtiyar ve zayf olduu halde btn arlklarmz ve
yklerimizizerine alan ve yazd Meyve ve
Mdafaanme risaleleriyle Kurn-Mucizl-Beynn
iczyla ve Risale-i Nurun kuvvetli burhanlaryla ve
akirtlerin ihls ile, izn-i lh ile zerinden kaplarn
atrp beraat kazandran ve o gnde bize ve lem-i slma
bayram yaptran ve hakikaten Risale-i Nurlar nrun al
nr olduunu ispat ederek kyamete kadar serbest okunup
ve yazlmasna hak kazandran,
Ve lem-i slmn Kurn- Azmnn gda-y
kudssiyle ve Nurun uhrev taamyla ve akirtlerinin
itihasyla ekmek, su ve hava gibi bu Nurlara pek ok
ihtiyac olduunu ve bu Nurlar okuyup yazanlardan binler
kii imanla kabre girdiiniispat eden ve kendisine mensup
talebelerini hibir yerde malp vemahcup etmeyen ve
elyevm Kurnn semv dersleriyle ve Risale-i Nurun
esasatyla ve akirtlerinin zekvetleriyle ve Meyvenin
Onuncu ve On Birinci Mesele ve iekleriyle, rak ateiyle
gece gndz yanan kalblerimizi b- hayat ve arab-
kevser gibi o mbarek Mesele ve ieklerle kalblerimizin
ateini sndrp srur ve feraha sevk eden,
Ve ey leminKurn- Azmann kat vaadiyle ve
tehdidiyle ve Risale-i Nurun kef-i katsiyle ve merhum
akirtlerinin mahedesiyle ve onlardaki kefl-kubur
sahiplerinin grmesiyleen ok korktuu lm, ehl-i
iman iin idam- ebedden kurtarp bir terhis tezkeresine
eviren ve lem-i nura gitmek iin gzel bir yolculuk
olduunu ispat eden ve kr ve mnafklar iin idam-
ebed olduunu bildiren Kurn- Mucizl-Beynn, bin
mucizat- Ahmediye Aleyhissalt Vesselm ve krk vech-i
icznn tasdiki altnda ihbarat- katiyesiyle, ondan kan
Risale-i Nurun en muannid dmanlarn malp eden
hccetleriyle ve Nur akirtlerinin, ok emarelerin ve
tecrbelerin ve kanaatlerinin teslimiyle o korkun,
karanlk, souk ve dar kabri, ehl-i iman iin Cennet
ukurundan bir ukur ve Cennet bahesinin bir kaps
olduunu ispat eden ve kr ve mnfk zndklar iin
Cehennem ukurundan ylan ve akreplerle dolu bir
ukurolduunu ispat eden ve oraya gelecek olan Mnker,
Nekir ismindemelikeleri ehl-i hak ve hakikat yolunda
gidenler iin birer mnis arkada yapan ve Risale-i Nurun
akirtlerini talebe-i ulm snfna dahil edip Mnker, Nekir
suallerine Risale-i Nur ile cevap verdiklerini merhum
kahraman ehid Hfz Alinin vefatyla kefeden ve hayatta
bulunanlarmzn da yine Risale-i Nur ile cevap vermemizi
rahmet-i lhiyeden dua ve niyaz eden ve Hazret-i Kurn,
Kurn- Azmann krk tabakadan her tabakaya gre bir
nevi icaz- mnevsini gstermesiyle ve umum kinata
bakan kelm- ezel olmasyla ve tefsiri olan Risale-i
Nurun Mucizat- Kurniye ve Rumuzt- Semniye
risaleleriyle ve Risale-i Nur gl fabrikasnn serktibi gibi
kahraman kardelerin ve akirtlerin fevkalde gayretleriyle
Asr- Saadetten beri byle hrika bir surette mucizeli
olarak yazlmasna hi kimse kadir olmad halde Risale-i
Nurun kahraman bir ktibi olan Hsreve Yaz! emir
buyurulmasyla, Levh-i Mahfuzdaki yazlan Kurn gibi
yazlmas ve Kurn- Azmann hak kelmullah
olduunu ve btn semv kitaplarn en by ve en
efdali ve bir Ftiha iinde binler Ftiha ve bir hls iinde
binler hls ve hurufatnn birden on ve yz ve bin ve
binler sevap ve hasene verdiklerini hi grlmedik ve
iitilmedik pek gzel ve hrika bir srette trif ve ispat
eden ve Kurn- Mcizl-Beyann, bin yz seneden
beri iczn gstermesiyle ve muarzlarn durdurmasyla
ve Nurun gzlere gsterir derecede zhir delilleri ile ve
Nur kirtlerinin elmas kalemleriyle bu zamana kadar
misli grlmedik Risale-i Nurun dnyaya ferman okuyan
ve en mtemerrid ve muannidleri susturan Yirmi Beinci
Sz ve zeyilleri krk vech ile icz- Kurn olduunu ispat
eden,
Ve ey Hazret-i Peygamber Aleyhissalt Vesselmn
hak peygamber olduuna ve umum yz yirmi drt bin
peygamberlerin efdali ve seyyidi olduuna dair binler
mucizelerini Mucizat- Ahmediye (a.s.m.) namndaki
Risale-i Nuru ile gzel bir surette ispat eden ve Kurn-
Azmann, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn
rahmeten lil-lemn olduunu kinatta iln etmesiyle ve
Nurun batan nihayete kadar onun rahmeten lil-lemn
olduunu burhanlarla ispat etmesiyle ve o resuln ef l ve
ahvli, kinatta nmune-i iktida olacak en salam, en gzel
rehber olduunu hatt krlere de gstermesiyle ve
Anadolu ve husus memleketlerde Nurun intiar
zamannda bellarn ref i ve susturulmasyla musibetlerin
gelmesi ehadetiyle ve Nur akirtlerinin gayet ar
mkltlar iinde keml-i metanetle hizmet ve
irtibatlaryla o ztn (a.s.m.) snnet-i seniyyesine ittib
etmek ne kadar krl olduunu ve bir snnete bu zamanda
ittibda yz ehidin ecrini kazandn bildiren ve sadaka
kaza ve bely nasl def ediyorsa Risale-i Nurun da
Anadoluya gelecek kazay, bely, yirmi senedir def
ettiini aynelyakn ispat eden stad- Ekremimiz
Efendimiz Hazretleri!
imdi u Risale-i Nurun beraeti, bata siz sevgili
stadmz, sonra biz ciz kusurlu talebelerinizi, sonra
lem-i slm srura sevk ederek ikinci byk bir bayram
yaptrdndan, siz mbarek stadmzn bu byk
bayram- erinizi tebrik ile ve yine nc bayram olan
Ramazan- erinizi ve Leyle-i Kadrinizi tebrik, emsl-i
kesiresiyle merref olmaklmz niyaz ve biz
kusurlularn, kusurlarmzn affn rica ederek umumen
selm ile mbarek ellerinizden per ve dualarnz temenni
ederiz, efendimiz hazretleri.
Ispartave havalisinde bulunan
Nur Talebeleri
Haddimden yz derece ziyade olan bu mektup
muhteviyatn tevazu ile reddetmek bir kfran- nimet ve umum
kirtlerin hsn- zanlarna kar bir ihanet olmas ve aynen
kabul etmek bir gurur, bir enniyet ve benlik bulunmas
cihetiyle, umum namna Risale-i Nur ktibinin yazd bu uzun
mektubu, on fkralar ilve edip, hem bir kr- mnev, hem
gururdan, hem kfran- nimetten kurtulmak iin size bir suretini
gnderiyorum ki, Meyvenin On Birinci Meselesinin hirinde
Risale-i Nurun Isparta ve civar talebelerinin bir mektubudur
diye ilhak edilsin. Ben bu mektubu, bu tdilt ile yazdmz
halde, iki defa bir gvercin yanmzdaki pencereye geldi.
eriye girecekti. Ceylnn ban grd girmedi. Birka
dakika sonra bakas aynen geldi. Yineyazan grd, girmedi.
Ben dedim: Herhalde evvelki sere ve kudds kuu gibi
mjdecileridir. Veyahut bu mektup gibi mteaddit mektuplar
yazdmzdan, mbarek mektubun tdili ile mbarekiyetini
tebrik iin gelmiler kanaatimiz geldi.
Said Nurs
As-y Msdan
kinci Ksm
Hccetullahil-Blia Risalesi
On Bir Hccet-i mniyedir
Bu risaleyi Ankara ehl-i vukufu ok takdir ettikleri gibi; bu
defa daberaatimize ehemmiyetli bir sebep ve kfr- mutlak
kran en keskin veyksek ve kuvvetli bir hccet-i kta ve
brhan- bhirdir.
Said Nurs
Birinci Hccet-i mniye
yetl-Kbr
Kinattan Hlkn soran bir seyyahn mahedatdr.



1
1. Yedi gkle yer ve onlarn iindekileri Onu tesbih eder. Hibir ey yoktur ki
Onu vp Onu tesbih etmesin; ne var ki siz, onlarn tesbihinianlamazsnz.
phesiz ki O Halmdir, cez vermekte acele etmez;Gafrdur, gnahlar oka
balar. sr Sresi, 17:44.
Bu kinci Makam, bu yet-i muazzamay tefsir etmekle
beraber, tayyedilen Arab Birinci Makamn burhanlarn ve
hccetlerini ve tercmesini ve ksa bir melini beyan eder.
yle ki:
Bu yet-i muazzama gibi pek ok yt- Kurniye, bu
kinat Hlkn bildirmek cihetinde, her vakit ve herkesin
en ok hayretle bakp zevkle mtala ettii en parlak bir
sahife-i tevhid olan semvt en bata zikretmelerinden, en
bata ona balamak muvafktr.
Evet, bu dnya memleketine ve misarhanesine gelen
herbir misar, gzn ap baktka grr ki: Gayet
keremkrne bir ziyafetgh ve gayet sanatkrane bir
tehirgh ve gayet hametkrne bir ordugh ve talimgh
ve gayet hayretkrne ve evk-engizne bir seyrangh ve
temgh ve gayet mnidarne ve hikmetperverne bir
mtalagh olan bu gzel misarhanenin sahibini ve bu
kitab- kebrin mellini ve bu muhteem memleketin
sultann tanmak ve bilmek iin iddetle merak ederken,
en bata gklerin nur yaldzyla yazlan gzel yz grnr.
Bana bak, aradn sana bildireceim der. O da bakar,
grr ki:
Bir ksm arzmzdan bin defa byk ve o byklerden
bir ksm top gllesinden yetmi derece sratli yz binler
ecram- semviyeyi direksiz, drmeden durduran ve
birbirine arpmadan fevkalhad abuk ve beraber gezdiren;
yasz, sndrmeden mtemadiyen o hadsiz lmbalar
yandran ve hibir grlt ve ihtill kartmadan o
nihayetsiz byk ktleleri idare eden ve gne ve kamerin
vazifeleri gibi, hi isyan ettirmeden o pek byk
mahlklar vazifelerle altran ve iki kutbun dairesindeki
hesap rakamlarna skmayan bir nihayetsiz uzaklk iinde,
ayn zamanda, ayn kuvvet ve ayn tarz ve ayn sikke-i ftrat
ve ayn surette, beraber, noksansz tasarruf eden ve o pek
byk mtecaviz kuvvetleri tayanlar, tecavz ettirmeden
kanununa itaat ettiren ve o nihayetsiz kalabaln enkazlar
gibi, gn yzn kirletecek sprntlere meydan
vermeden, pek parlak ve pek gzel temizlettiren ve bir
muntazam ordu manevras gibi manevrayla gezdiren ve
arz dndrmesiyle, o hametli manevrann baka bir
surette hakik ve hayal tarzlarn her gece ve her sene
sinema levhalar gibi seyirci mahlkatna gsteren bir
tezahr- rububiyet ve o rububiyet faaliyeti iinde grnen
teshir, tedbir, tedvir, tanzim, tanzif, tavziften mrekkep bir
hakikat, bu azameti ve ihatat ile o semvt Hlknn
vcub-u vcuduna ve vahdetine ve mevcudiyeti, semvtn
mevcudiyetinden daha zhir bulunduuna bilmahede
ehadet eder mnsyla Birinci Makamn Birinci
Basamanda

:
:


1
denilmitir.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, vsat ve mkemmeliyeti
bilmahede grnen teshir ve tedbir ve tedvir (dndrme) ve tanzim ve tanzif
ve tavzif hakikatlerinin azamet-i ihatasnn ehadetiyle, semvt btn
iindekilerle beraber Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, dnyaya gelen o yolcu adama ve misare, cevv-i
sema denilen ve maher-i acip olan feza, grltyle
konuarak baryor: Bana bak, merakla aradn ve seni
burayagndereni benimle bilebilir ve bulabilirsin der. O
misar, onun eki,fakat merhametli yzne bakar; mthi,
fakat mjdeli grltsn dinler, grr ki:
Zemin ile sumn ortasnda muallkta durdurulan
bulut, gayet hakmne ve rahmne bir tarzda zemin
bahesini sular ve zemin ahalisine b- hayat getirir ve
harareti, yani yaamak ateinin iddetini tdil eder ve
ihtiyaca gre her yerinimdadna yetiir. Ve bu vazifeler gibi
ok vazifeleri grmekle beraber, muntazam bir ordunun
acele emirlere gre grnmesi ve gizlenmesi gibi, birden
cevvi dolduran o koca bulut dahi gizlenir, btn eczalar
istirahate ekilir, hibir eseri grlmez. Sonra, Yamur
bana ar! emrini ald anda, bir saat, belki birka dakika
zarfnda toplanp cevvi doldurur, bir kumandann emrini
bekler gibi durur.
Sonra o yolcu, cevvdeki rzgra bakar, grr ki:
Hava o kadar ok vazifelerle gayet hakmne ve
kermne istihdam olunur ki, gya o cmid havann
uursuz zerrelerinden herbir zerresi, bu Kinat Sultanndan
gelen emirleri dinler, bilir ve hibirini geri brakmayarak, o
kumandann kuvvetiyle yapar ve intizamla yerine getirir bir
vaziyetle, zeminin btn nfuslarna nefes vermek ve
zhayata lzumu bulunan hararet ve ziya ve elektrik gibi
maddeleri ve sesleri nakletmek ve nebatatn telkhine
vasta olmak gibi ok kll vazifelerde ve hizmetlerde, bir
dest-i gayb tarafndan gayet uurkrne ve almne ve
hayatperverne istihdam olunuyor.
Sonra yamura bakyor, grr ki: O ltif ve berrak ve
tatl ve hiten ve gayb bir hazine-i rahmetten gnderilen
katrelerde o kadar Rahmn hediyeler ve vazifeler var ki,
gya rahmet tecessm ederek katreler sretinde hazine-i
Rabbniyeden akyor mnsnda olduundan, yamura
rahmet nam verilmitir.
Sonra imee bakar ve rad (gk grlts) dinler,
grr ki, pek acip ve garip hizmetlerde altrlyorlar.
Sonra gzn eker, aklna bakar, kendi kendine der ki:
Atlm pamuk gibi bu cmid, uursuz bulut elbette
bizleri bilmez ve bize acyp imdadmza kendi kendine
komaz ve emirsiz meydana kmaz ve gizlenmez. Belki
gayet kadr ve rahm bir Kumandann emriyle hareket eder
ki, bir iz brakmadan gizlenir ve def aten meydana kar, i
bana geer. Ve gayet faal ve mtel ve gayet cilveli ve
hametli bir Sultann fermanyla ve kuvvetiyle vakit be
vakit cevv lemini doldurup boaltr ve mtemadiyen
hikmetle yazar ve paydosla bozar tahtasna ve mahv ve
ispat levhasna ve hair ve kyamet suretine evirir. Ve
gayet ltufkr ve ihsanperver ve gayet keremkr ve
rubbiyetperver bir Hkim-i Mdebbirin tedbiriyle rzgra
biner ve dalar gibi yamur hazinelerini bindirir,muhta
olan yerlere yetiir. Gya onlara acyp alayarak,
gzyalaryla onlar ieklerle gldrr, gnein iddet-i
ateini serinlendirir ve snger gibi bahelerine su serper ve
zemin yzn ykar, temizler.
Hem o merakl yolcu kendi aklna der: Bu cmid,
hayatsz, uursuz, mtemadiyen alkanan, kararsz,
frtnal, dadaal, sebatsz, hedefsiz u havann perdesiyle
ve zhir sretiyle vcuda gelen yz binler hakmne ve
rahmne ve sanatkrne iler ve ihsanlar ve imdatlar
bilbedahe ispat eder ki, bu alkan rzgrn ve bu cevval
hizmetkrn kendi bana hibir hareketi yok; belki gayet
kadr ve alm ve gayet hakm ve kerm bir mirin emriyle
hareket eder. Gya herbir zerresi, herbir ii bilir ve o
mirin herbir emrini anlar ve dinler bir nefer gibi, hava
iinde cereyan eden herbir emr-i Rabbnyi dinler, itaat
eder ki, btn hayvanatn teneffsne ve yaamasna ve
nebatatn telkihine ve bymesine ve hayatna lzumlu
maddelerin yetitirilmesine ve bulutlarn sevk ve idaresine
ve atesiz senelerin seyr seyahatine ve bilhassa seslerin
ve bilhassa telsiz telefon ve telgraf ve radyo ile
konumalarn saline ve bu hizmetler gibi umum ve kll
hizmetlerden baka, azot ve mvellidlhumuza (oksijen)
gibi iki basit maddeden ibaret olan havann zerreleri
birbirinin misli iken zemin yznde yz binler tarzda
bulunan Rabbn sanatlarda keml-i intizam ile bir dest-i
hikmet tarafndan altrlyor gryorum.
Demek,


1
yetinin tasrihiyle, rzgrn tasriyle hadsiz Rabbn
hizmetlerde istimal ve bulutlarn teshiriyle, hadsiz
Rahmn ilerde istihdam ve havay o surette icad eden,
ancak Vcibl-Vcud ve Kdir-i Klli ey ve lim-i Klli
ey bir Rabb-i Zlcell-i vel-kramdr der, hkmeder.
1. ... Ve rzgrlar sevk etmesinde ve gkle yer arasnda Allahn emrine
boyun emi bulutlarda... Bakara Sresi, 2:164.
Sonra yamura bakar, grr ki: Yamurun taneleri
saysnca menfaatler ve katreleri adedince Rahmn
cilveler ve rehalar miktarnca hikmetler iinde bulunuyor.
Hem o irin ve ltif ve mbarek katreler o kadar
muntazam ve gzel halk ediliyor ki, hususan yaz
mevsiminde gelen dolu o kadar mizan ve intizamla
gnderiliyor ve iniyor ki, frtnalarla alkanan ve byk
eyleri arptran iddetli rzgrlar, onlarn muvazene ve
intizamlarn bozmuyor; katreleri birbirine arpp,
birletirip zararl ktleler yapmyor. Ve bunlar gibi ok
hakmne ilerde ve bilhassa zhayatta altrlan basit ve
cmid ve uursuz mvellidlm ve mvellidlhumuza
(hidrojen-oksijen) gibi iki basit maddeden terekkp eden
bu su, yz binlerle hikmetli ve uurlu ve muhtelif
hizmetlerde ve sanatlarda istihdam ediliyor. Demek bu
tecessm etmi ayn- rahmet olan yamur, ancak bir
Rahmn- Rahmin hazine-i gaybiye-i rahmetinde yaplyor
ve nzulyle

1
yetini maddeten tefsir ediyor.
Sonra rad dinler ve berke (imee) bakar, grr ki: Bu
iki hdise-i acbe-i cevviye tam tamna

2
ve

3
yetlerini maddeten tefsir etmekle beraber, yamurun
gelmesini haber verip, muhtalara mjde ediyorlar.
1. "nsanlar mitsizlie dtklerinde yamuru indiren ve rahmetini her tarafa
yayan da Odur. O, kullarn gzetip koruyan ve her trl vgye lykolandr."
r Sresi, 42:28.
2. "imein parlts ise neredeyse gzleri alverir." Nur Sresi, 24:43.
3. Gk grlts Onu hamd ederek, tesbih eder. Rad Sresi, 13:13.
Evet, hiten, birden harika bir grltyle cevvi
konuturmak ve fevkalde bir nur ve nar ile zulmetli cevvi
kla doldurmak ve davar pamukmisl ve dolu ve kar ve
su tulumbas hkmnde olan bulutlar atelendirmek gibi
hikmetli ve garabetli vaziyetlerle ba aa gal insann
bana tokmak gibi vuruyor, Ban kaldr, kendini
tanttrmak isteyen faal ve kudretli bir Ztn hrika ilerine
bak. Sen babo olmadn gibi, bu hdiseler de babo
olamazlar. Herbirisi ok hikmetli vazifeler peinde
koturuluyorlar. Bir Mdebbir-i Hakm tarafndan istihdam
olunuyorlar diye ihtar ediyorlar.
te bu merakl yolcu, bu cevvde, bulutu teshirden,
rzgr tasriften, yamuru tenzilden ve hdist- cevviyeyi
tedbirden terekkp eden bir hakikatn yksek ve ikr
ehadetini iitir, ment billh der.
Birinci Makamn kinci Mertebesinde

:
:
.
4
fkras, bu yolcunun cevve dair mezkr mahedatn
ifade eder.
HAYE-1HTAR
4. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, vsat ve mkemmeliyeti
bilmahede grnen teshir ve tasrif ve tenzil ve tedbir hakikatlerinin azamet-i
ihatasnn ehadetiyle, cevv-i sem btn iindekilerle beraber Onun vcub-u
vcuduna dellet eder.
Haiye-1
HTAR
Birinci Makamda geen otuz mertebe-i tevhidi bir para
izah etmek isterdim. Fakat imdiki vaziyetim ve halimin msaadesizlii
cihetiyle, yalnz gayet muhtasar burhanlarna ve melinin tercmesine iktifaya
mecbur oldum. Risale-i Nurun otuz belki yz risalelerinde bu otuz mertebe,
delilleriyle, ayr ayr tarzlarda, herbir risalede bir ksm mertebeler beyan
edildiinden, tafsili onlara havale edilmi.
Sonra, o seyahat-i kriyeye alan o mtefekkir misare,
kre-i arz lisan- haliyle diyor ki: Gkte, fezada, havada ne
geziyorsun? Gel, ben sana aradn tanttracam.
Grdmvazifelerime bak ve sahifelerimi oku. O da
bakar, grr ki:
Arz, meczup bir Mevlev gibi iki hareketiyle gnlerin,
senelerin, mevsimlerin husulne medar olan bir daireyi,
har-i zamn meydan etrafnda iziyor. Ve zhayatn yz
bin envn btn erzak ve levazmatlaryla iine alp feza
denizinde keml-i muvazene ve nizamla gezdiren ve gne
etrafnda seyahat eden muhteem ve musahhar bir sene-i
Rabbniyedir.
Sonra sahifelerine bakar, grr ki: Bablarndaki herbir
sahifesi, binler ytyla arzn Rabbini tanttryor.
Umumunu okumak iin vakit bulamadndan, yalnz
birtek sahife olan zhayatn bahar faslnda icad ve idaresine
bakar, mahede eder ki:
Yz bin envan hadsiz efradlarnn suretleri, basit bir
maddeden gayet muntazam alyor ve gayet rahmne
terbiye ediliyor ve gayet mucizne bir ksmnn
tohumlarna kanatklar verip, onlar uurmak suretiyle
nerettiriliyor ve gayet mdebbirne idare olunuyor ve
gayet mkne iae ve itam ediliyor ve gayet rahmne
ve rezzkne hadsiz ve eit eit ve lezzetli ve tatl
rzklar, hiten ve kuru topraktan ve birbirinin misli ve
farklar pek az ve kemik gibi kklerden, ekirdeklerden, su
katrelerinden yetitiriliyor. Her bahara, bir vagon gibi,
hazine-i gaybdan yz bin nevi etime ve levazmat, keml-i
intizamla yklenip zhayata gnderiliyor. Ve bilhassa o
erzak paketleri iinde yavrulara gnderilen st
konserveleri ve validelerinin efkatli sinelerinde aslan
ekerli st tulumbacklarn gndermek, o kadar efkat ve
merhamet ve hikmet iinde grnyor ki, bilbedahe bir
Rahmn- Rahmin gayet mkane ve mrebbiyne bir
cilve-i rahmeti ve ihsan olduunu ispat eder.
Elhasl; bu sahife-i hayatiye-i bahariye har-i zamn yz
bin nmunelerini ve misallerini gstermekle,


1
yetini maddeten gayet parlak tefsir ettii gibi; bu yet
dahi, bu sahifenin mnlarn mucizne ifade eder. Ve
arzn, btn sahifeleriyle, bykl nisbetinde ve
kuvvetinde L ilhe ill h dediini anlad.
te, kre-i arzn yirmiden ziyade byk sahifelerinden
birtek sahifenin yirmi vechinden birtek vechinin muhtasar
ehadetiyle, o yolcunun sir vecihlerin sahifelerindeki
mahedat mnsnda olarak ve o mahedatlar ifade
iin, Birinci Makamn nc Mertebesinde byle
denilmi:

:
:



2
1. imdi bak Allahn rahmet eserlerine: Yeryzn lmnn ardndan
nasldiriltiyor? Bunu yapan, elbette lleri de ylece diriltecektir; Ohereye
hakkyla kdirdir. Rm Sresi, 30:50.
2. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, umumiyet ve mul
vemkemmeliyeti bilmahede grnen, btn zevilhayatn iaesi
iintohumlarn teshir ve tedbir ve terbiye ve feth ve tevzi ve muhafaza
veidaresi ve Rahmniyet ve Rahmiyet hakikatlerinin azamet-i ihatasnn
ehadetiyle, arz btn iindekiler ve zerindekilerle Onun vahdet iindeki
vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, o mtefekkir yolcu her sahifeyi okuduka saadet
anahtar olan iman kuvvetlenip ve mnev terakkiyatn
miftah olan mrifeti ziyadeleip ve btn kemltn esas
ve madeni olan iman- billh hakikat bir derece daha
inkiaf edip mnev ok zevkleri ve lezzetleri verdike
onun merakn iddetle tahrik ettiinden; sem, cevv ve
arzn mkemmel ve kat derslerini dinledii halde, Hel
min mezd deyip dururken, denizlerin ve byk nehirlerin
cezbekrne c u hurula zikirlerini ve hazin ve leziz
seslerini iitir. Lisan- hal ve lisan- kl ile Bize de bak, bizi
de oku derler. O da bakar, grr ki:
Hayattrne mtemdiyen alkanan ve dalmak ve
dklmek ve istil etmek ftratnda olan denizler, arz
kuatp, arz ile beraber gayet sratli bir surette bir senede
yirmi be bin senelik bir dairede koturulduu halde,
nedalrlar, ne dklrler ve ne de komularndaki
topraa tecavzederler. Demek gayet kudretli ve azametli
bir Ztn emriyle ve kuvvetiyle dururlar, gezerler,
muhafaza olurlar.
Sonra denizlerin ilerine bakar, grr ki: Gayet gzel ve
ziynetli ve muntazam cevherlerinden baka, binlerce eit
hayvanatn iae ve idareleri ve tevelldat ve veyatlar o
kadar muntazamdr; basit bir kum ve ac bir sudan verilen
erzaklar ve tayinatlar o kadar mkemmeldir ki, bilbedahe
bir Kadr-i Zlcellin, bir Rahm-i Zlcemlin idare ve
iaesiyle olduunu ispat eder.
Sonra o misar, nehirlere bakar, grr ki: Menfaatleri ve
vazifeleri ve varidat ve saryatlar o kadar hakmne ve
rahmnedir; bilbedahe ispat eder ki, btn rmaklar,
pnarlar, aylar, byk nehirler, bir Rahmn- Zlcelli
vel-kramn hazine-i rahmetinden kyorlar ve akyorlar.
Hatt o kadar fevkalde iddihar ve sarf ediliyorlar ki, Drt
nehir Cennetten geliyorlar diye rivyet edilmi. Yani,
zhir esbabn pek fevkinde olduklarndan, mnev bir
cennetin hazinesinden ve yalnz gayb ve tkenmez bir
menban feyzinden akyorlar demektir. Mesel, Msrn
kumistann bir cennete eviren Nil-i mbarek, cenup
tarafndan, Cebel-i Kamer denilen bir dadan,
mtemadiyen kk bir deniz gibi tkenmeden akyor. Alt
aydaki saryat da eklinde toplansa ve buzlansa, o
dadan daha byk olur. Halbuki o dadan ona ayrlan yer
ve mahzen, alt ksmdan bir ksm olmaz. Varidat ise, o
mntka-i hrrede pek az gelen ve susam toprak abuk
yuttuu iin mahzene az giden yamur, elbette o
muvazene-i vsiay muhafaza edemediinden, o Nil-i
mbarek det-i arziye fevkinde bir gayb cennetten kyor
diye rivayeti gayet manidar ve gzel bir hakikati ifade
ediyor.
te, deniz ve nehirlerin denizler gibi hakikatlerinin ve
ehadetlerinin binden birisini grd. Ve umumu bilicm
denizlerin bykl nisbetinde bir kuvvetle L ilhe ill
H der ve bu ehadete denizler mahlkat adedince
ahitler gsterir diye anlad. Ve denizlerin ve nehirlerin
umum ehadetlerini irade ederek ifade etmek mnsnda,
Birinci Makamn Drdnc Mertebesinde,

:
:


1
denilmi.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, genilik ve intizam gzle
grnen teshir ve muhafaza ve iddihar ve idare hakikatlerindeki ihatann
byklnn ehadetiyle, denizler ve nehirler btn iindekilerle beraber
Onun birlik iindeki vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, dalar ve sahralar, seyahat- kriyede bulunan o
yolcuyu aryorlar Sahifelerimizi de oku diyorlar. O da
bakar, grr ki: Dalarn kll vazifeleri ve umum
hizmetleri o kadar azametli ve hikmetlidirler; akllar
hayret iinde brakr. Mesel, dalarn zeminden emr-i
Rabbn ile kmalar ve zeminin iinde, inklbat-
dahiliyeden neet eden heyecann ve gazabn ve
hiddetini, kmalaryla teskin ederek, zemin o dalarn
fkrmasyla ve menfeziyle teneffs edip, zararl olan
sarsntlardan ve zelzele-i muzrradan kurtulup, vazife-i
devriyesinde sekenesinin istirahatlerini bozmuyor. Demek,
nasl ki seneleri sarsntdan vikaye ve muvazenelerini
muhafaza iin onlarn direkleri stnde kurul-mu; yle de,
dalar, zemin senesine bu mnda hazineli direkler
olduklarn, Kurn- Mucizl-Beyan,

1

2

3
gibi ok yetlerle ferman ediyor.
Hem mesel dalarn iinde zhayata lzm olan her
nevi menbalar, sular, madenler, maddeler, illar o kadar
hakmne ve mdebbirne ve kermne ve ihtiyatkrne
iddihar ve ihzar ve istif edilmi ki, bilbedahe, kudreti
nihayetsiz bir Kadrin ve hikmeti nihayetsiz bir Hakmn
hazineleri ve ambarlar ve hizmetkrlar olduklarn ispat
ederler diye anlar. Ve sahra ve dalarn da kadar vazife ve
hikmetlerinden bu iki cevhere sairlerini kyas edip,
dalarn ve sahralarn umum hikmetleriyle, hususan
ihtiyat iddiharlar cihetiyle getirdikleri ehadeti ve
syledikleri L ilhe ill H tevhidini, dalar kuvvetinde ve
sebatnda ve sahralar geniliinde ve byklnde grr,
ment Billh der.
te bu mny ifade iin, Birinci Makamn Beinci
Mertebesinde,

:
:


4
denilmi.
1. Dalar direk (yapmadk m?) Nebe Sresi, 78:7.
2. Yeryznde sbit dalar diktik. Hicr Sresi, 15:19.
3. Dalar sapa salam dikti. Nzit Sresi, 79:32.
4. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, Rabbn ihtiyat
maddelerininbilmahede vsi ve mm ve muntazam ve mkemmel iddihar ve
idare ve muhafaza ve tedbiri ve tohumlarn neri hakikatlerinin azamet-i
ihatasnn ehadetiyle, btn dalar ve sahrlar btn iindekiler ve
zerindekilerle beraber Onun vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, o yolcu dada ve sahrada kriyle gezerken, ecar
ve nebatat leminin kaps krine ald. Onu ieriye
ardlar, Gel,dairemizde de gez, yazlarmz da oku
dediler. O da girdi, grd ki, gayet muhteem ve mzeyyen
bir meclis-i tehlil ve tevhid ve bir halka-i zikir ve kr
tekil etmiler. Btn ecar ve nebatatn envlar, bilicm,
beraber; L ilhe illll H diyorlar gibi lisan- hallerinden
anlad. nk btn meyvedar aa ve nebatlar; mzanl
ve fesahatli yapraklarnn dilleriyle ve ssl cezaletli
ieklerinin szleriyle ve intizaml ve belatli
meyvelerinin kelimeleriyle beraber, msebbihne ehadet
getirdiklerine ve L ilhe ill H dediklerine dellet ve
ehadet eden byk kll hakikati grd.
Birincisi: Pek zhir bir surette kast bir inm ve ikram ve
ihtiyar bir ihsan ve imtinan mns ve hakikati
herbirisinde hissedildii gibi, mecmuunda ise, gnein
zuhurundaki ziyas gibi grnyor.
kincisi: Tesadfe havalesi hibir cihet-i imkn olmayan
kast ve hakmne bir temyiz ve tefrik, ihtiyar ve rahmne
bir tezyin ve tasvir mns ve hakikati, o hadsiz env ve
efratta gndz gibi ikre grnyor ve bir Sni-i
Hakmin eserleri ve naklar olduklarn gsterir.
ncs: O hadsiz masnuatn yz bin eit ve ayr ayr
tarz ve ekilde olan suretleri, gayet muntazam, mizanl,
ziynetli olarak, mahdut ve mdud ve birbirinin misli ve
basit ve cmid ve birbirinin ayn veya az farkl ve kark
olan ekirdeklerden, habbeciklerden o iki yz bin nevilerin
farikal ve intizaml, ayr ayr, muvazeneli, hayattar,
hikmetli, yanlsz, hatsz bir vaziyette umum efradnn
sretlerinin fethi ve al ise yle bir hakikattir ki,
gneten daha parlaktr ve baharn iekleri ve meyveleri
ve yapraklar ve mevcudat saysnca o hakikat ispat eden
ahitler var diye bildi. Elhamd lillhi al nimetil-man
dedi.
te bu mezkr hakikatleri ve ehadetleri ifade
mnsyla, Birinci Makamn Altnc Mertebesinde,
1

:
:


. :
:



denilmi.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, mizanl ve
fesahatliyapraklarnn ve ssl ve cezaletli ieklerinin ve intizaml vebelatli
meyvelerinin kelimeleriyle konuan ve tesbih eden btn aave nebat
nevilerinin icm, birbirinin misli ve benzeri olan mahdut ekirdek
vehabbeciklerden ssl ve birbirinden farkl ve mtenevvi, gayr- mahdut
suretlerinin hepsinin birden fethi hakikatinin kat delletiyle beraber, kasd ve
rahmetli inm ve ikram ve ihsan hakikatinin ve iradeli ve hikmetli temyiz ve
tezyin ve tasvir hakikatinin azamet-i ihatasnn ehadetiyle, icm ile Onun
vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, seyahat-i kriyede bulunan o merakl ve terakki
ile zevki ve evki artan dnya yolcusu, bahar bahesinden
bir bahar kadar bir gldeste-i marifet ve iman alp gelirken,
hayvanat ve tuyr leminin kaps, hakikat-bn olan aklna
ve marifet-in olan krine ald. Yz bin ayr ayr
seslerle ve eit eit dillerle onu ieriye ardlar,
Buyurun dediler. O da girdi ve grd ki:
Btn hayvanat ve kularn btn nevileri ve taifeleri ve
milletleri, bilittifak, lisan- kl ve lisan- halleriyle L ilhe
ill H deyip, zemin yzn bir zikirhane ve muazzam bir
meclis-i tehlil suretine evirmiler; herbiri bizzat birer
kasi-de-i Rabbn, birer kelime-i Sbhn ve mnidar birer
harf-i Rahmn hkmnde Snilerini tavsif edip hamd
sen ediyorlar vaziyetinde grd. Gya o hayvanlarn ve
kularn duygular ve kuvlar ve cihazlar ve zlar ve
letleri, manzum ve mevzun kelimelerdir ve muntazam ve
mkemmel szlerdir. Onlar, bunlarla Hallk ve
Rezzaklarna kr ve vahdniyetine ehadet getirdiklerine
kat dellet eden muazzam ve muhit hakikatleri
mahede etti.
Birincisi: Hibir cihetle serseri tesadfe ve kr kuvvete
ve uursuz tabiata havalesi mmkn olmayan, hiten
hakmne icad ve sanatperverne ibd ve ihtiyarkrne ve
almne halk ve ina ve yirmi cihetle ilim ve hikmet ve
iradenin cilvesini gsteren ruhlandrmak ve ihy etmek
hakikatidir ki, zruhlar adedince ahitleri bulunan bir
burhan- bhir olarak, Zt- Hayy- Kayymun vcub-u
vcuduna ve sft- sebasna ve vahdetine ehadet eder.
kincisi: O hadsiz masnularda birbirinden simaca farikal
ve ekilce ziynetli ve miktarca mizanl ve surete intizaml
bir tarzdaki temyizden, tezyinden, tasvirden yle azametli
ve kuvvetli bir hakikat grnr ki, Kdir-i Klli ey ve
lim-i Klli eyden baka hibir ey, bu her cihetle binlerle
harikalar ve hikmetleri gsteren ihatal ile sahip olamaz
ve hibir imkn ve ihtimali yok.
ncs: Birbirinin misli ve ayn veya az farkl ve
birbirine benzeyen mahsur ve mahdut yumurtalardan ve
yumurtacklardan ve nutfe denilen su katrelerinden o
hadsiz hayvanlarn yz binler eit tarzlarda ve birer
mucize-i hikmet mhiyetinde bulunan suretlerini, gayet
muntazam ve muvazeneli ve hatasz bir heyette amak ve
fethetmek yle parlak bir hakikattr ki, hayvanlar adedince
senetler, deliller o hakikati tenvir eder.
te bu hakikatin ittifakyla, hayvanlarn btn env,
beraber yle bir L ilhe ill H deyip ehadet getiriyorlar
ki, gya zemin, byk bir insan gibi, bykl nisbetinde
L ilhe ill H diyerek semvt ehline iittiriyor
mahiyetinde grd ve tam ders ald. Birinci Makamn
Yedinci Mertebesinde bu mezkr hakikatleri ifade
mnsyla,
1

:




:
.
:
:


denilmitir.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, mevzun ve muntazam ve
fasih hasselerinin ve kuvvelerinin ve hissiyat ve ltifelerininkelimeleriyle ve
mkemmel ve beli cihazat ve cevarih ve lt vezlarnn kelimeleriyle hamd
ve ehadet eden btn hayvanat ve tuyur nevilerinin ittifak, birbirinin misli ve
benzeri, mahsur ve mahdut sayda yumurta ve katrelerden muntazam, muhtelif,
mtenevvi ve gayr- mahsur suretlerinin fethi hakikatinin kat delletiyle
beraber, iradeli icad ve sun ve ibd hakikatinin ve kasd temyiz ve tezyin
hakikatinin ve hikmetli takdir ve tasvir hakikatinin azamet-i ihatasnn
ehadetiyle, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra o mtefekkir yolcu, marifet-i lhiyenin hadsiz
mertebelerinde ve nihayetsiz ezvknda ve envrnda daha
ileri gitmek iin, insanlar lemine ve beer dnyasna
girmek isterken, bata enbiyalar olarak onu ieriye davet
ettiler; o da girdi. En evvel gemi zamann menziline
bakt, grd ki:
Nev-i beerin en nuran ve en mkemmeli olan umum
peygamberler (aleyhimsselm) bilicma beraber L ilhe
ill H deyip zikrediyorlar ve parlak ve musaddak olan
hadsiz mucizatlarnn kuvvetiyle, tevhidi iddia ediyorlar ve
beeri hayvaniyet mertebesinden melekiyet derecesine
karmak iin, onlar iman- billha davet ile ders
veriyorlar grd. O da, o nuran medresede diz kp
derse oturdu. Grd ki:
Meahir-i insaniyenin en yksekleri ve namdarlar olan
o stadlarn herbirisinin elinde Hlk- Kinat tarafndan
verilmi niane-i tasdik olarak mucizeler bulunduundan,
herbirinin ihbaryla beerden bir taife-i azme ve bir
mmet tasdik edip imana geldiklerinden, o yz bin cidd
ve doru ztlarn icm ve ittifakla hkm ve tasdik ettikleri
bir hakikat ne kadar kuvvetli ve kat olduunu kyas
edebildi. Ve bu kuvvette, bu kadar muhbir-i sadklarn
hadsiz mucizeleriyle imza ve ispat ettikleri bir hakikati
inkr eden ehl-i dallet ne derece hadsiz bir hata, bir
cinayet ettiklerini ve ne kadar hadsiz bir azaba mstehak
olduklarn anlad ve onlar tasdik edip iman getirenler ne
kadar hakl ve hakikatli olduklarn bildi; iman kudsiyetinin
byk bir mertebesi daha ona grnd.
Evet, enbiyay (aleyhimsselm) Cenb- Hak
tarafndan ilen tasdik hkmnde olan hadsiz
mucizatlarndan ve hakkaniyetlerini gsteren, muarzlarna
gelen semv pek ok tokatlarndan ve hak olduklarna
dellet eden ahs kemltlarndan ve hakikatli
talimatlarndan ve doru olduklarna ehadet eden
kuvvet-i imanlarndan ve tam ciddiyetlerinden ve
fedakrlklarndan ve ellerinde bulunan kuds kitap ve
suhuarndan ve onlarn yollar doru ve hak olduuna
ehadet eden ittiblaryla hakikate, kemlta, nura vasl
olan hadsiz tilmizlerinden baka, onlarn ve o pek cidd
muhbirlerin msbet meselelerde icm ve ittifak ve
tevatr ve ispatta tevafuku ve tesand ve tetabuku yle
bir hccettir ve yle bir kuvvettir ki, dnyada hibir kuvvet
karsna kamaz ve hibir phe ve tereddd brakmaz.
Ve imann erknnda umum enbiyay (aleyhimsselm)
tasdik dahi dahil olmas, o tasdik byk bir kuvvet menba
olduunu anlad, onlarn derslerinden ok feyz-i iman ald.
te, bu yolcunun mezkr dersini ifade mnsnda,
Birinci Makamn Sekizinci Mertebesinde,
:


1
denilmi.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Allah ki, btn enbiyann, tasdik edici ve
tasdike mazhar mucizt- bhirelerinin kuvvetiyle ittifaklar, Onun vahdet
iindeki vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra imann kuvvetinden ulv bir zevk-i hakikat alan o
seyyah- talip, enbiya aleyhimsselmn meclisinden
gelirken, ulemann ilmelyakn suretinde kat ve kuvvetli
delillerle, enbiyalarn (aleyhimsselm) dvlarn ispat
eden ve asya ve sddkn denilen mtebahhir, mtehid
muhakkikler, onu dershanelerine ardlar. O da girdi,
grd ki: Binlerle dhi ve yz binlerce mdakkik ve yksek
ehl-i tahkik, kl kadar bir phe brakmayan tetkikat-
amkalaryla, bata vcub-u vcud ve vahdet olarak
msbet mesil-i imaniyeyi ispat ediyorlar.
Evet, istidatlar ve meslekleri muhtelif olduu halde
usul ve erkn- imaniyede onlarn mttekan ittifaklar ve
herbirisinin kuvvetli ve yakn burhanlarna istinadlar yle
bir hccettir ki, onlarn mecmuu kadar bir zekvet ve
dirayet sahibi olmak ve burhanlarnn umumu kadar bir
burhan bulmak mmkn ise, karlar-na ancak yle
klabilir. Yoksa, o mnkirler, yalnz cehalet ve echeliyet
ve inkr ve ispat olunmayan menf meselelerde inat ve gz
kapamak suretiyle karlarna kabilirler. Gzn kapayan,
yalnz kendine gndz gece yapar.
Bu seyyah, bu muhteem ve geni dershanede, bu
muhterem ve mtebahhir stadlarn nerettikleri nurlar,
zeminin yarsn bin seneden ziyade klandrdn bildi.
Ve yle bir kuvve-i mneviyeyi buldu ki, btn ehl-i inkr
toplansa onu kl kadar artmaz ve sarsmaz. te bu
yolcunun bu dershaneden ald derse bir ksa iaret olarak
Birinci Makamn Dokuzuncu Mertebesinde,
:


1
denilmi.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Allah ki, btn asyann, muhakkak ve
mttek ve parlak burhanlarnn kuvvetiyle ittifaklar, Onun vahdet iindeki
vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, imann daha ziyade kuvvetlenmesinde ve
inkiafnda ve ilmelyakn derecesinden aynelyakn
mertebesine terakkisindeki envr ve ezvak grmeye ok
mtak olan o mtefekkir yolcu, medreseden gelirken,
hadsiz kk tekyelerin ve zaviyelerin telhukuyla tevess
eden gayet feyizli ve nurlu ve sahra geniliinde bir tekye,
bir hangh, bir zikirhane, bir iradghta ve cadde-i kbr-y
Muhammednin (a.s.m.) ve mirac- Ahmednin (a.s.m.)
glgesinde hakikate alan ve hakka erien ve
aynelyakne yetien binlerle ve milyonlarla kuds mridler
onu dergha ardlar. O da girdi, grd ki:
O ehl-i keif ve keramet mridler; keyatlarna ve
mahedelerine ve kerametlerine istinaden, bilicm,
mttekan L ilhe ill H diyerek, vcub-u vcud ve
vahdet-i Rabbniyeyi kinata iln ediyorlar. Gnein
ziyasndaki yedi renkle gnei tanmak gibi, yetmi renkle,
belki Esm-i Hsn adedince, ems-i Ezelnin ziyasndan
tecell eden ayr ayr nurlu renkler ve eit eit ziyal
levnler ve baka baka hakikatli tarkatler ve muhtelif
doru meslekler ve mtenevvi hakl mereplerde bulunan
o kuds dhilerin ve nuran rierin icm ve ittifakla imza
ettikleri bir hakikat, ne derece zhir ve bhir olduunu
aynelyakn mahede etti. Ve enbiyann (aleyhimsselm)
icm ve asyann ittifak ve evliyann tevafuku ve bu
icman birden ittifak, gnei gsteren gndzn
ziyasndan daha parlak grd.
te, bu misarin tekyeden ald feyze ksa bir iaret
olarak, Birinci Makamn Onuncu Mertebesinde,
:


1
denilmi.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, btn evliyann, muhakkak
ve musaddak ve zahir keif ve kerametlerinin icm, Onun vahdet iindeki
vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, kemlt- insaniyenin en mhimi ve en by,
belki bilcmle kemlt- insaniyenin menba ve esas,
iman- billhtan ve marifetullahtan neet eden
muhabbetullah olduunu bilen o dnya seyyah, btn
kuvvetiyle ve letiyle, imann kuvvetinde ve marifetin
inkiafnda daha ziyade terakki etmesini istemek kriyle
ban kaldrd ve semvta bakt. Kendi aklna dedi ki:
Madem kinatta en kymettar ey hayattr. Ve kinatn
mevcudt hayata musahhardr. Ve madem zhayatn en
kymettar zruhtur. Ve zruhun en kymettar zuurdur. Ve
madem bu kymettarlk iin kre-i zemin, zhayat
mtemadiyen oaltmak iin, her asr, her sene dolar,
boalr. Elbette ve her halde, bu muhteem ve mzeyyen
olan semvtn dahi kendisine mnasip ahalisi ve
sekenesi, zhayat ve zruh ve zuurlardan vardr ki, huzur-u
Muhammedde (a.s.m.) sahabelere grnen Hazret-i
Cebrilin (a.s.) temessl gibi, melikeleri grmek ve
onlarla konumak hdiseleri, tevatr suretinde eskiden
beri nakil ve rivayet ediliyor. yle ise keke ben semvt
ehliyle dahi grseydim, onlar ne kirde olduklarn
bilseydim. nk, Hlk- Kinat hakknda en mhim sz
onlarndr diye dnrken, birden semv yle bir sesi
iitti:
Madem bizimle grmek ve dersimizi dinlemek
istersin. Bil ki, bata Hazret-i Muhammed Aleyhissalt
Vesselm ve Kurn- Mucizl-Beyan olarak btn
peygamberlere vastamzla gelen mesil-i imaniyeye en
evvel biz iman etmiiz. Hem insanlara temessl edip
grnen ve bizlerden olan btn ervh- tayyibe, bil
istisna ve bilittifak, bu kinat Hlknn vcub-u vcuduna
ve vahdetine ve sft- kudsiyesine ehadet edip birbirine
muvafk ve mutabk olarak ihbar etmiler. Bu hadsiz
ihbaratn tevafuku ve tetabuku, gne gibi sana bir
rehberdir dediklerini bildi ve onun nur-u iman parlad,
zeminden gklere kt.
te, bu yolcunun melikeden ald derse ksa bir iaret
olarak, Birinci Makamn On Birinci ve On kinci
Mertebelerinde,

:


1
denilmitir.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Allah ki, insanlarn nazarna temessl eden ve
beerin havs ksmyla konuan melikenin ittifak, birbirine tetabuk ve tevafuk
eden ihbaratyla, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, pr-merak ve pr-itiyak o misar, lem-i
ehadet ve cismn ve madd cihetinde ve mahsus
taifelerin dillerinden ve lisan- hallerinden ders aldndan,
lem-i gayb ve lem-i berzahta dahi mtala ile bir
seyahat ve bir taharri-i hakikat arzu ederken, her taife-i
insaniyede bulunan ve kinatn meyvesi olan insann
ekirdei hkmnde bulunan ve kklyle beraber,
mnen kinat kadar inbisat edebilen mstakim ve
mnevver akllarn, selim ve nuran kalblerin kaps ald.
Bakt ki, onlar, lem-i gayb ve lem-i ehadet ortasnda
insan berzahlardr; ve iki lemin birbiriyle temaslar ve
muameleleri, insana nisbeten o noktalarda oluyor
grdnden, kendi akl ve kalbine dedi ki:
Gelin, bu emsalinizin kapsndan hakikate giden yol
daha ksadr. Biz teki yollardaki dillerden ders aldmz
gibi deil, belki iman noktasndaki ittisaarndan ve
keyyet ve renklerinden mtalamzla istifade etmeliyiz
dedi, mtalaya balad. Grd ki:
stidatlar gayet muhtelif ve mezhepleri birbirinden
uzak ve muhalif olan umum istikametli ve nurlu akllarn
iman ve tevhiddeki ittisafkrne ve rsihne itikadlar,
tevafuk ve sebatkrne ve mutmainne kanaat ve yaknleri
tetabuk ediyor. Demek, tebeddl etmeyen bir hakikate
dayanp balanmlar. Ve kkleri, metin bir hakikate
girmi, kopmuyor. yle ise, bunlarn nokta-i imaniyede ve
vcub ve tevhidde icmlar, hi kopmaz bir zincir-i
nurandir ve hakikate alan kl bir penceredir.
Hem grd ki: Meslekleri birbirinden uzak ve
merepleri birbirine mbayin olan o umum selim ve
nuran kalblerin erkn- imaniyedeki mttekane ve
itminankrne ve mncezibne keyat ve mahedatlar
birbirine tevafuk ve tevhidde birbirine mutabk kyor.
Demek, hakikate mukbil ve vsl ve mtemes-sil bu
kck birer ar- marifet-i Rabbniye ve bu cmi birer
yine-i Samedniye olan nuran kalbler, ems-i hakikate
kar alan pencerelerdir; ve umumu birden, gnee
yinedarlk eden bir deniz gibi, bir yine-i zamdr.
Bunlarn vcub-u vcudda ve vahdette ittifaklar ve
icmlar, hi armaz ve artmaz bir rehber-i ekmel ve
bir mrid-i ekberdir. nk, hibir cihetle hibir imkn ve
hibir ihtimal yok ki, hakikatten baka bir vehim ve
hakikatsz bir kir ve aslsz bir sfat, bu kadar
mstemirrne ve rsihne bu pek byk ve keskin gzlerin
umumunu birden aldatsn, galat- hisse uratsn. Buna
ihtimal veren bozulmu ve rm bir akla, bu kinat
inkr eden ahmak sofestler dahi raz olmazlar,
reddederler diye anlad. Kendi akl ve kalbiyle beraber
ment billh dediler.
te, bu yolcunun mstakm akllardan ve mnevver
kalblerden istifade ettii mrifet-i imaniyeye ksa bir iaret
olarak, Birinci Makamn On nc Mertebesinde,

:





1
denilmi.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, istidat ve mezheplerinin
farkllyla beraber btn mnevver ve mstakim akl sahiplerinin birbirine
tetabuk eden kanaat ve yaknleri, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna
dellet eder. Kez, birbirine mtebayin meslek ve mereplerine ramenbtn
selim ve nuran kalb sahiplerinin birbirine tetabuk eden keieri ve birbirine
tevafuk eden mahedeleri de, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna
dellet eder.
Sonra, lem-i gayba yakndan bakan ve akl ve kalbde
seyahat eden o yolcu, Acaba lem-i gayb ne diyor? diye
merakla o kapy da yle bir kirle ald.
Yani, Madem bu cismn lem-i ehadette, bu kadar
ziynetli ve sanatl hadsiz masnularyla kendini tanttrmak
ve bu kadar tatl ve ssl ve nihayetsiz nimetleriyle
kendini sevdirmek ve bu kadar mucizeli ve maharetli,
hesapsz eserleriyle gizli kemltn bildirmek, kavilden ve
tekellmden daha zhir bir tarzda ilen isteyen ve hal
diliyle bildiren bir Zt, perde-i gayb tarafnda bulunduu
bilbedahe anlalyor. Elbette ve her halde, ilen ve halen
olduu gibi, kavlen ve tekellmen dahi konuur, kendini
tanttrr, sevdirir. yle ise, lem-i gayb cihetinde Onu,
Onun tezahratndan bilmeliyiz dedi. Kalbi ieriye girdi,
akl gzyle grd ki:
Gayet kuvvetli bir tezahratla, vahiylerin hakikati,
lem-i gaybn her tarafnda, her zamanda hkmediyor.
Kinatn ve mahlkatn ehadetlerinden ok kuvvetli bir
ehadet-i vcud ve tevhid, Allml-Guybdan vahiy ve
ilham hakikatleriyle geliyor. Kendini ve vcud ve vahdetini,
yalnz masnularnn ehadetlerine brakmyor. Kendisi,
kendine lyk bir kelm- ezel ile konuuyor. Her yerde
ilim ve kudretiyle hzr ve nzrn kelm dahi hadsizdir. Ve
kelmnn mns Onu bildirdii gibi, tekellm dahi Onu
sftyla bildiriyor.
Evet, yz bin peygamberlerin (aleyhimsselm)
tevatrleriyle ve ihbaratlarnn vahy-i lhye mazhariyet
noktasnda ittifaklaryla ve nev-i beerden ekseriyet-i
mutlakann tasdik-gerdesi ve rehberi ve muktedas ve
vahyin semereleri ve vahy-i mehud olan ktb-
mukaddese ve suhuf-u semviyenin delil ve
mucizatlaryla, hakikat-i vahyin tahakkuku ve sbutu
bedahet derecesine geldiini bildi ve vahyin hakikat be
hakikat- kudsiyeyi ifade ve ifaza ediyor diye anlad:
Birincisi: denilen,
beerin akllarna ve fehimlerine gre konumak, bir
tenezzl- lhdir. Evet, btn zruh mahlkatn
konuturan ve konumalarn bilen, elbette Kendisi dahi o
konumalara konumasyla mdahale etmesi, rububiyetin
muktezasdr.
kincisi: Kendini tanttrmak iin, kinat bu kadar hadsiz
masraarla, batan baa harikalar iinde yaratan ve binler
dillerle kemltn sylettiren, elbette Kendi szleriyle dahi
Kendini tanttracak.
ncs: Mevcudatn en mntehab ve en muhtac ve
en nzenini ve en mtak olan hakik insanlarn
mnctlarna ve krlerine ilen mukabele ettii gibi,
kelmyla da mukabele etmek, hlkyetin enidir.
Drdncs: lim ile hayatn zarur bir lzm ve kl bir
tezahr olan mkleme sfat, elbette ihatal bir ilmi ve
sermed bir hayat tayan Ztta, ihatal ve sermed bir
surette bulunur.
Beincisi: En sevimli ve muhabbetli ve endieli ve
nokta-i istinada en muhta ve sahibini ve malikini bulmaya
en mtak, hem fakir ve ciz bulunan mahlkatlarna, acz
ve itiyak, fakr ve ihtiyac ve endie-i istikbali ve
muhabbeti ve perestii veren bir Zt, elbette Kendi
vcudunu onlara tekellmyle iar etmek, ulhiyetin
muktezasdr.
te, tenezzl- lh ve taarrf- Rabbn ve
mukabele-i Rahmn ve mkleme-i Sbhn ve ir-
Samedn hakikatlerini tazammun eden umum, semv
vahiylerin, icm ile Vcibl-Vcudun vcduna ve
vahdetine delletleri yle bir hccettir ki, gndzdeki
gnein utnn gnee ehadetinden daha kuvvetlidir
diye anlad.
Sonra ilhamlar cihetine bakt, grd ki:
Sdk ilhamlar, geri bir cihette vahye benzerler ve bir
nevi mkleme-i Rabbniyedir; fakat iki fark vardr.
Birincisi: lhamdan ok yksek olan vahyin ekseri
melike vastasyla; ve ilhamn ekseri vastasz olmasdr.
Mesela, nasl ki, bir padiahn iki suretle konumas ve
emirleri var.
Birisi: Hamet-i saltanat ve hakimiyet-i umumiye
haysiyetiyle bir yaverini, bir valiye gnderir. O hakimiyetin
ihtiamn ve emrin ehemmiyetini gstermek iin, bazan,
vasta ile beraber bir itima yapar, sonra ferman tebli
edilir.
kincisi: Sultanlk nvanyla ve padiahlk umum
ismiyle deil, belki kendi ahsyla husus bir mnasebeti
ve cz bir muamelesi bulunan has bir hizmetisiyle veya
bir mi raiyetiyle ve husus telefonuyla husus
konumasdr.
yle de, Padiah- Ezelnin, umum lemlerin Rabbi
ismiyle ve kinat Hlk nvanyla, vahiyle ve vahyin
hizmetini gren mull ilhamlaryla mklemesi olduu
gibi; herbir ferdin, herbir zhayatn Rabbi ve Hlk olmak
haysiyetiyle, hususi bir surette, fakat perdeler arkasnda
onlarn kbiliyetine gre bir tarz- mklemesi var.
kinci fark: Vahiy glgesizdir, sdir, havassa hastr.
lham ise glgelidir, renkler karr, umumdir. Melike
ilhamlar ve insan ilhamlar ve hayvanat ilhamlar gibi,
eit eit, hem pek ok envlaryla, denizlerin katreleri
kadar kelimat- Rabbniyenin teksirine medar bir zemin
tekil ediyor.


1
yetinin bir vechini tefsir ediyor anlad.
1. (De ki: ) Rabbimin szlerini yazmak iin btn denizler mrekkep olsa,
Rabbimin szleri tkenmeden o denizler tkenirdi. Kehf Sresi, 18:109.
Sonra, ilhamn mahiyetine ve hikmetine ve ehadetine
bakt, grd ki: Mahiyeti ile hikmeti ve neticesi drt
nurdan terekkp ediyor.
Birincisi: Teveddd- lh denilen kendini mahlkatna
ilen sevdirdii gibi, kavlen ve huzuren ve sohbeten dahi
sevdirmek, veddiyetin ve rahmniyetin muktezasdr.
kincisi: bdnn dualarna ilen cevap verdii gibi,
kavlen dahi perdeler arkasnda icabet etmesi, rahmiyetin
enidir.
ncs: Ar beliyelere ve iddetli hallere den
mahlkatlarnn istimdatlarna ve feryatlarna ve
tazarruatlarna ilen imdat ettii gibi, bir nevi konumas
hkmnde olan ilhm kavillerle de imdada yetimesi,
rububiyetin lzmdr.
Drdncs: ok ciz ve ok zayf ve ok fakir ve ok
ihtiyal ve kendi malikini ve hmisini ve mdebbirini ve
hafzn bulmaya pek ok muhta ve mtak olan zuur
masnularna, vcudunu ve huzurunu ve himayetini ilen
ihsas ettii gibi, bir nevi mkleme-i Rabbniye hkmnde
saylan bir ksm sadk ilhamlar perdesinde ve mahsus ve
bir mahlka bakan has ve bir vecihte, onun kbiliyetine
gre, onun kalb telefonuyla, kavlen dahi kendi huzurunu ve
vcudunu ihsas etmesi, efkat-i ulhiyetin ve rahmet-i
rubbiyetin zarur ve vcip bir muktezasdr diye anlad.
Sonra ilhamn ehadetine bakt, grd: Nasl ki, gnein
faraza uuru ve hayat olsayd ve o halde, ziyasndaki yedi
rengi, yedi sfat olsayd, o cihette, nda bulunan ular
ve cilveleri ile bir tarz konumas bulunacakt. Ve bu
vaziyette, misalinin veaksinin effaf eylerde bulunmas; ve
her yine ve her parlak eyler vecam paralar ve
kabarcklar ve katreler, hatt effaf zerrelerle herbirinin
kbiliyetine gre konumas; ve onlarn hctna cevap
vermesi; ve btn onlar gnein vcuduna ehadet etmesi;
ve hibir i, bir ie mni olmamas; ve bir konumas, dier
konumaya mzahemet etmemesi bilmahede grlecei
gibi, aynen yle de: ezel ve ebedin Zlcell Sultan ve
btn mevcudatn Zlceml Hlk- Zan olan ems-i
Sermednin mklemesi dahi onun ilmi ve kudreti gibi,
kll ve muhit olarak hereyin kbiliyetine gre tecell
etmesi; hibir sul bir sule, bir i bir ie, bir hitap bir
hitabamni olmamas ve kartrmamas bildebahe
anlalyor. Ve btn o cilveler, o konumalar, o ilhamlar
birer birer ve beraber bilittifak o ems-i Ezelnin huzuruna
ve vcub-u vcuduna ve vahdetine ve ehadiyetine dellet
ve ehadet ettiklerini aynelyakne yakn bir ilmelyaknle
bildi.
te, bu merakl misarin lem-i gaybdan ald ders-i
marifetine ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On
Drdnc ve On beinci Mertebelerinde,
1

:




:



denilmitir.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ve Vhid-i Ehad ki,
tenezzlt-lhiyeyi ve mklemt- Sbhniyeyi ve taarrft- Rabbniyeyi
vekullarnn mnctna mukabelt- Rahmniyeyi ve mahlkatna
vcudunuihsas eden irt- Samedniyeyi mutazammn btn hak vahiylerin
icm, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Kez, teveddd-
lhiyeyi ve mahlkatnn dularna icbt-Rahmniyeyi ve kullarnn
istiaselerine imdadat- Rabbniyeyi vemasnuatna vcudunu bildiren ihsasat-
Sbhniyeyi mutazammn sadk ilhamlarn ittifak, Onun vahdet iindeki
vcub-u vcuduna dellet eder.
Sonra, o dnya seyyah kendi aklna dedi ki:
Madem bu kinatn mevcudatyla Mlikimi ve
Hlkm aryorum; elbette hereyden evvel bu mevcudatn
en mehuru ve adsnn tasdikiyle dahi en mkemmeli ve
en byk kumandan ve en namdar hkimi ve szce en
yksei ve aklca en parla ve on drt asr faziletiyle ve
Kurnyla klandran Muhammed-i Arab Aleyhisselt
Vesselm ziyaret etmek ve aradm ondan sormak iin
Asr- Saadete beraber gitmeliyiz diyerek, aklyla beraber
o asra girdi, grd ki:
O asr, hakikaten, o zt (a.s.m.) ile bir saadet-i beeriye
asr olmu. nk, en bedev ve en mm bir kavmi,
getirdii nur vastasyla, ksa bir zamanda dnyaya stad
ve hkim eylemi.
Hem kendi aklna dedi: Biz en evvel, bu fevkalde ztn
(a.s.m.) bir derece kymetini ve szlerinin hakkaniyetini ve
ihbrtnn doruluunu bilmeliyiz. Sonra Hlkmz
ondan sormalyz diyerek taharriye balad. Bulduu
hadsiz kat delillerden, burada, yalnz dokuz klliyetine
birer ksa iaret edilecek.
Birincisi: Bu ztta (a.s.m.), hatt dmanlarnn tasdikiyle
dahi, btn gzel huylarn ve hasletlerin bulunmas; ve

1

2
yetlerinin sarahatiyle, bir parmann iaretiyle kamer iki
para olmas; ve bir avucuyla adasnn ordusuna att az
bir toprak, umum o ordunun gzlerine girmesiyle
kamalar; ve susuz kalm kendi ordusuna, be
parmandan kevser gibi akan suyu kifayet derecesinde
iirmesi gibi, nass- kat ile ve bir ksm tevatrle yzer
mucizatn onun elinde zhir olmasdr. Bu mucizattan,
yzden ziyade bir ksm, On Dokuzuncu Mektup olan
Mucizat- Ahmediye (a.s.m.) namndaki harika ve
kerametli bir risalede kat delilleriyle beraber beyan
edildiinden, onlar ona havale ederek dedi ki:
1. Ay yarld. Kamer Sresi, 54:1.
2. Attn zaman da sen atmadn, ancak Allah att. Enfl Sresi, 8:17.
Bu kadar ahlk- hasene ve kemltla beraber bu kadar
mucizat- bhiresi bulunan bir zt (a.s.m.) elbetteen doru
szldr. Ahlkszlarn ii olan hileye, yalana,
yanlatenezzl etmesi kbil deil.
kincisi: Elinde, bu kinat Sahibinin bir ferman
bulunduu ve o ferman her asrda yz milyondan
ziyade insanlarn kabul ve tasdik ettikleri ve o ferman olan
Kurn- Azmann, yedi vech ile harika olmasdr. Ve bu
Kurnn, krk vech ile mucize olduu ve Kinat Hlknn
sz bulunduu, kuvvetli delilleriyle beraber Yirmi Beinci
Sz ve Mucizat- Kurniye namlarndaki ve Risale-i
Nurun bir gnei olan mehur bir risalede tafsilen beyan
edilmesinden, onu, ona havale ederek dedi: Byle ayn-
hak ve hakikat bir fermann tercman ve tebli edicisi bir
ztta (a.s.m.), fermana cinayet ve ferman sahibine hyanet
hkmnde olan yalan olamaz ve bulunamaz.
ncs: O zt (a.s.m.) yle bir eriat ve bir slmiyet
ve bir ubdiyet ve bir dua ve bir davet ve bir imanla
meydana km ki, onlarn ne misli var ne de olur. Ve
onlardan daha mkemmel, ne bulunmu ve ne de bulunur.
nk, mm bir ztta (a.s.m.) zuhur eden o eriat, on drt
asr ve nev-i beerin humsunu, dilne ve hakkaniyet zere
ve mdakkikane hadsiz kanunlaryla idare etmesi, emsal
kabul etmez.
Hem, mm bir ztn (a.s.m.) ef l ve akvl ve
ahvlinden kan slmiyet, her asrda, yz milyon
insann rehberi ve mercii ve akllarnn muallimi ve
mridi ve kalblerinin mnevviri ve musaffsi ve
neslerinin mrebbsi ve mzekksi ve ruhlarnn medr-
inkiaf ve maden-i terakkiyat olmas cihetiyle, misli
olamaz ve olamam.
Hem, dininde bulunan btn ibdtn btn envnda
en ileri olmas; ve herkesten ziyade takvda bulunmas ve
Allahtan korkmas; ve fevkalde daim mcahedat ve
dadaalar iinde tam tamna ubdiyetin en ince esrarna
kadar mraat etmesi; ve hi kimseyi taklit etmeyerek ve
tam mnsyla ve mptediyne fakat en mkemmel
olarak, hem iptid ve intihy birletirerek yapmas, elbette
misli grlmez ve grnmemi.
Hem binler dua ve mnctlarndan Cevenl-Kebr ile,
yle bir marifet-i Rabbniye ile, yle bir derecede Rabbini
tavsif ediyor ki, o zamandan beri gelen ehl-i mrifet ve
ehl-i velyet, telhuk-u efkrla beraber, ne o mertebe-i
marifete ve ne de o derece-i tavsife yetiememeleri
gsteriyor ki, duada dahi onun misli yoktur. Risale-i
Mnctn banda Cevenl-Kebrin doksan dokuz
fkrasndan bir fkrasnn ksack bir melinin beyan
edildii yere bakan adam, Cevenin dahi misli yoktur
diyecek.
Hem, tebli-i risalette ve ns hakka davette o derece
metanet ve sebat ve cesaret gstermi ki, byk devletler
ve byk dinler, hatt kavim ve kabilesi ve amcas ona
iddetli adavet ettikleri halde, zerre miktar bir eser-i
tereddt, bir tel, bir korkaklk gstermemesi ve tek
bayla btn dnyayameydan okumas ve baa da
karmas ve slmiyeti dnyann banageirmesi ispat
eder ki, tebli ve davette dahi misli olmam ve olamaz.
Hem, imanda, yle fevkalde bir kuvvet ve harika bir
yakn ve mucizne bir inkiaf ve cihan klandran bir
ulv itikad tam ki, o zamann hkmran olan btn
efkr ve akideleri ve hkemann hikmetleri ve ruhan
reislerin ilimleri ona muarz ve muhalif ve mnkir
olduklar halde onun ne yaknine, ne itikadna, ne
itimadna, ne itminanna hibir phe, hibir tereddt,
hibir zaaf, hibir vesvese vermemesi ve mneviyatta ve
meratib-i imaniyede terakki eden bata Sahabeler ve btn
ehl-i velyet, onun, her vakit, mertebe-i imanndan feyz
almalar ve onu en yksek derecede bulmalar, bilbedahe
gsterir ki, iman dahi emsalsizdir.
te, byle emsalsiz bir eriat ve misilsiz bir slmiyet ve
harika bir ubdiyet ve fevkalde bir dua ve cihan-
pesendne bir dvet ve mucizne bir iman sahibinde,
elbette hibir cihetle yalan olamaz ve aldatmaz diye anlad
ve akl dahi tasdik etti.
Drdncs: Enbiyalarn (aleyhimsselm) icm, nasl
ki vcud ve vahdniyet-i lhiyeye gayet kuvvetli bir
delildir; yle de, bu ztn doruluuna ve risaletine gayet
salam bir ehadettir. nk enbiya aleyhimsselmn
doruluklarna ve peygamber olmalarna medar olan ne
kadar kuds sfatlar ve mucizeler ve vazifeler varsa, o ztta
en ileride olduu tarihe musaddaktr. Demek onlar, nasl
ki, lisan- kl ile Tevrat, ncil, Zebur ve suhuarnda bu
ztn (a.s.m.) geleceini haber verip insanlara bearet
vermilerki, ktb- mukaddesenin o bearetli
irtndan yirmiden fazla ve pek zhir bir ksm, On
Dokuzuncu Mektupta gzelce beyan ve ispat
edilmiyle de, lisan- halleriyle, yani nbvvetleriyle ve
mucizeleriyle, kendi mesleklerinde ve vazifelerinde en ileri
ve en mkemmel olan buzt tasdik edip dvsn imza
ediyorlar. Ve lisan- kl ve icm ile vahdniyete dellet
ettikleri gibi, lisan- hal ile ve ittifak ile de, bu ztn
sadkyetine ehadet ediyorlar diye anlad.
Beincisi: Bu ztn dsturlaryla ve terbiyesi ve
tebaiyetiyle ve arkasndan gitmeleriyle hakka, hakikate,
kemlta, kermta, keyata, mahedata yetien
binlerce evliya, vahdniyete dellet ettikleri gibi, stadlar
olan bu ztn sadkyetine ve risaletine icm ve ittifakla
ehadet ediyorlar. Ve lem-i gaybdan verdii haberlerin bir
ksmn nur-u velyetle mahede etmeleri; ve umumunu,
nur-u iman ile, ya ilmelyakn veya aynelyakn veya
hakkalyakn suretinde itikad ve tasdik etmeleri, stadlar
olan bu ztn derece-i hakkaniyet ve sadkyetini gne gibi
gsterdiini grd.
Altncs: Bu ztn, mmliiyle beraber, getirdii hakaik-i
kudsiye ve ihtir ettii ulm-u liye ve kefettii mrifet-i
lhiyenin dersiyle ve talimiyle mertebe-i ilmiyede en
yksek makama yetien milyonlar asya-y mdakkikn ve
sddkn-i muhakkikn ve dhi hkema-i mminn bu ztn
sslesas dvs olan vahdniyeti kuvvetli burhanlaryla
bilittifak ispat ve tasdik ettikleri gibi, bu muallim-i ekberin
ve bu std- zamn hakkaniyetine ve szlerinin hakikat
olduuna ittifakla ehadetleri, gndz gibi bir hccet-i
risaleti ve sadkyetidir. Mesel, Risale-i Nur, yz
parasyla, bu ztn sadakatnn birtek burhandr.
Yedincisi: l ve Ashb namnda ve nev-i beerin
enbiyadan sonra feraset ve dirayet ve kemltla en
mehuru ve en muhterem ve en namdar ve en dindar ve
keskin nazarl taife-i azmesi, keml-i merakla ve gayet
dikkat ve nihayet ciddiyetle bu ztn btn gizli ve ikr
hallerini ve kirlerini ve vaziyetlerini taharr ve tefti ve
tetkik etmeleri neticesinde, bu ztn dnyada en sadk ve
en yksek ve en hakl ve hakikatli olduuna ittifakla ve
icm ile sarslmaz tasdikleri ve kuvvetli imanlar, gnein
ziyasna dellet eden gndz gibi bir delildir diye anlad.
Sekizincisi: Bu kinat, nasl ki kendini icad ve idare ve
tertip eden ve tasvir ve takdir ve tedbir ile bir saray gibi,
bir kitap gibi, bir sergi gibi, bir temgh gibi tasarruf
eden Sniine ve Ktibine ve Nakkna dellet eder. yle
de, kinatn hilkatindeki maksd- lhiyeyi bilecek ve
bildirecek ve tahavvltndaki Rabbn hikmetlerini talim
edecek ve vazifedarne harektndaki neticeleri ders
verecek ve mahiyetindeki kymetini ve iindeki
mevcudatn kemltn iln edecek ve o kitab- kebrin
mnlarn ifade edecek bir yksek delll, bir doru keaf,
bir muhakkik stad, bir sadk muallim istedii ve iktiza
ettii ve herhalde bulunmasna dellet ettii cihetiyle,
elbette bu vazifeleri herkesten ziyade yapan bu ztn
hakkaniyetine ve bu kinat Hlknn en yksek ve sadk
bir memuru olduuna ehadet ettiini bildi.
Dokuzuncusu: Madem bu sanatl ve hikmetli
masnuatyla kendi hnerlerini ve sanatkrlnn
kemltn tehir etmek; ve bu ssl ve ziynetli nihayetsiz
mahlkatyla kendini tanttrmak ve sevdirmek; ve bu
lezzetli ve kymetli hesapsznimetleriyle kendine teekkr
ve hamd ettirmek; ve bu efkatli ve himayetli umum
terbiye ve iae ile, hatt azlarn en ince zevklerini ve
itihalarn her nevini tatmin edecek bir surette ihzar edilen
Rabbn itamlar ve ziyafetlerle kendi rubbiyetine kar
minnettarne ve mteekkirne ve perestikrne ibadet
ettirmek; ve mevsimlerin tebdili ve gece-gndzn tahvili
ve ihtilf gibi azametli ve hametli tasarrufat ve icraat ve
dehetli ve hikmetli faaliyet ve hallkyetle kendi
ulhiyetini izhar ederek, o ulhiyetine kar iman ve teslim
ve inkyad ve itaat ettirmek; ve her vakit iyilii ve iyileri
himaye, fenal ve fenalar izale ve semv tokatlarla
zalimleri ve yalanclar imha etmek cihetiyle, hakkaniyet
ve adaletini gstermek isteyen perde arkasnda birisi var.
Elbette ve herhalde, o gayb Ztn yannda en sevgili
mahlku ve en doru abdi ve onun mezkr maksatlarna
tam hizmet ederek, hilkat-i kinatn tlsmn ve
muammsn hall ve kefeden ve daima o Hlknn
namna hareket eden ve Ondan istimdat eden ve
muvaffakiyet isteyen ve Onun tarafndan imdada ve tevke
mazhar olan ve Muhammed-i Kurey denilen bu zt
(a.s.m.) olacak.
Hem aklna dedi: Madem bu mezkr dokuz hakikatler
bu ztn sdkna ehadet ederler. Elbette bu dem, ben
demin medar- ere ve bu lemin medar- iftihardr. Ve
ona Fahr-i lem ve eref-i Ben dem denilmesi pek
lyktr. Ve onun elinde bulunan ferman- Rahmn olan
Kurn- Mucizl-Beyann hamet-i saltanat-
mneviyesinin nsf- arz istils ve ahs kemlt ve
yksek hasletleri gsteriyor ki, bu lemde en mhim zt
budur; Hlkmz hakknda en mhim sz onundur.
te gel, bak! Bu harika ztn yzer zhir ve bhir kat
mucizelerinin kuvvetine ve dinindeki binler ali ve esasl
hakikatlerine istinaden, btn dvlarnn esas ve btn
hayatnn gayesi, Vcibl-Vcudun vcuduna ve vahdetine
ve sftna ve esmsna dellet ve ehadet ve o Vcibl-
Vcudu ispat ve iln ve ilm etmektir.
Demek bu kinatn mnev gnei ve Hlkmzn en
parlak bir burhan, bu Habibullah denilen zttr ki, onun
ehadetini teyid ve tasdik ve imza eden aldanmaz ve
aldatmaz byk icm var.
Birincisi: Eer perde-i gayb alsa yaknim
ziyadelemeyecek
1
diyen mam- Ali (radyallahu anh) ve
yerde iken Ar- zam ve sralin azamet-i heykelini
tem eden Gavs- zam (k.s.)
2
gibi keskin nazar ve
gayb-bn gzleri bulunan binler aktb ve evliya-y azmeyi
cmi ve l-i Muhammed nmyla hretir- lem olan
cemaat-i nuraniyenin icm ile tasdikleridir.
1. Aliyyl-Kr, el-Esrrl-Merfa, s. 193.
2. Gmhanev, Mecmatul-Ahzb (zel), s. 561.
kincisi: Bedev bir kavim ve mm bir muhitte, hayat-
itimaiyeden ve efkr- siyasiyeden hli ve kitapsz ve
fetret asrnn karanlklarnda bulunan ve pek az bir
zamanda en meden ve malmatl ve hayat- itimaiyede
ve siyasiyede en ileri olan milletlere ve hkmetlere stad
ve rehber ve diplomat ve hkim-i dil olarak, arktan
garba kadar cihan-pesendane idare eden ve Sahabe
nmyla dnyada namdar olan cemaat- mehurenin,
ittifakla, can ve mallarn, peder ve airetlerini feda ettiren
bir kuvvetli imanla tasdikleridir.
ncs: Her asrda binlerle efrad bulunan ve her
fende dhiyne ileri giden ve muhtelif mesleklerde alan,
mmetinde yetien hadsiz muhakkik ve mtebahhir
ulemasnn cemaat- uzmsnn, tevafukla ve ilmelyakn
derecesinde tasdikleridir. Demek bu ztn vahdniyete
ehadeti, ahs ve cz deil; belki, umum ve kll ve
sarslmaz ve btn eytanlar toplansa karsna hi bir
cihetle kamaz bir ehadettir diye hkmetti.
te, Asr- Saadette aklyla beraber seyahat eden dnya
misari ve hayat yolcusunun o medrese-i nuraniyeden
ald derse ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On
Altnc Mertebesinde, byle
1

:

.





denilmitir.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ve Vhid-i Ehad ki,
Kurnnnazamet-i saltanat ve dininin hamet-i vsati ve kemltnn kesreti
ve hatt dmanlarnn tasdikiyle dahi ahlknn ulviyetiyle, fahr-i lemve
eref-i nev-i ben dem olan zt (a.s.m.), Onun vahdet iindekivcub-u
vcuduna dellet eder. Kez, o zt (a.s.m.), zhir ve bhir vemusaddk ve
musaddak yzlerce muciztnn kuvvetiyle ve dininin stive kti binlerce
hakaik-i diniyesinin kuvvetiyle ve Ehl-i Beytininicmyla ve basar sahibi
Ashabnn ittifakyla ve mmetinden burhan venuran basiret sahibi
muhakkiklerin tevafukuyla, Onun vahdet iindekivcub-u vcuduna ehadet
ve onu ispat eder.
Sonra, bu dnyada hayatn gayesi ve hayatn hayat
iman olduunu bilen bu yorulmaz ve tok olmaz yolcu,
kendi kalbine dedi ki:
Aradmz ztn sz ve kelm denilen, bu dnyada
en mehur ve en parlak ve en hkim; ve ona teslim
olmayan herkese, her asrda meydan okuyan Kurn-
Mucizl-Beyan namndaki kitaba mracaat edip, o ne
diyor bilelim. Fakat en evvel, bu kitap bizim Hlkmzn
kitab olduunu ispat etmek lzmdr diye taharrye
balad.
Bu seyyah, bu zamanda bulunduu mnasebetiyle, en
evvel, mnev icz- Kurniyenin lemalar olan Risale-i
Nura bakt ve onun yz otuz risaleleri, yt- Furkaniyenin
nkteleri ve klar ve esasl tefsirleri olduunu grd. Ve
Risale-i Nur, bu kadar muannid ve mlhid bir asrda, her
tarafa hakaik-i Kurniyeyi mcahidne nerettii halde,
karsna kimse kamadndan ispat eder ki, onun stad
ve menba ve mercii ve gnei olan Kurn, semvdir,
beer kelm deildir. Hatt, Resiln-Nurun yzer
hccetlerinden birtek hccet-i Kurniyesi olan Yirmi
Beinci Sz ile On Dokuzuncu Mektubun hiri, Kurnn
krk vech ile mucize olduunu yle ispat etmi ki, kim
grmse, deil tenkit ve itirazetmek, belki ispatlarna
hayran olmu, takdir ederek ok sen etmi.
Kurnn vech-i iczn ve hak kelmullah olduunu
ispat etmek cihetini Risaletn-Nura havale ederek, yalnz
bir ksa iaretle, bykln gsteren birka noktaya
dikkat etti.
Birinci Nokta: Nasl ki Kurn, btn mucizatyla ve
hakkaniyetine delil olan btn hakaikiyle, Muhammed
Aleyhissalt Vesselmn bir mucizesidir. yle de,
Muhammed Aleyhissalt Vesselm da, btn mucizatyla
ve delil-i nbvvetiyle ve kemlt- ilmiyesiyle, Kurnn
bir mucizesidir ve Kurn kelmullah olduuna bir hccet-i
ktasdr.
kinci Nokta: Kurn, bu dnyada, yle nuran ve saadetli
ve hakikatli bir surette bir tebdil-i hayat- itimaiye ile
beraber, insanlarn hem neslerinde, hem kalblerinde, hem
ruhlarnda, hem akllarnda, hem hayat- ahsiyelerinde ve
hem hayat- itimaiyelerinde, hem hayat- siyasiyelerinde
yle bir inklp yapm ve idame etmi ve idare etmi ki,
on drt asrmddetinde, her dakikada, alt bin alt yz
altm alt yetleri keml-i ihtiramla, hi olmazsa yz
milyondan ziyade insanlarn dilleriyle okunuyor ve
insanlar terbiye ve neslerini tezkiye ve kalblerini tasye
ediyor, ruhlara inkiaf ve terakki ve akllara istikamet ve
nur ve hayata hayat ve saadet veriyor. Elbette byle bir
kitabn misli yoktur, harikadr, fevkaldedir, mucizedir.
nc Nokta: Kurn, o asrdan t imdiye kadar yle
bir belat gstermi ki, Kbenin duvarnda altnla yazlan
en mehur ediplerin Muallkat- Seba nmyla
hretiar kasidelerini o dereceye indirdi ki, Lebidin kz,
babasnn kasidesini Kbeden indirirken demi: yta
kar bunun kymeti kalmad.
Hem bedev bir edip
1
yeti
okunurken iittii vakit secdeye kapanm. Ona demiler:
Sen Mslman m oldun? O demi: Hayr, ben bu yetin
belatine secde ettim.
Hem ilm-i belatn dhilerinden Abdlkahir-i Crcan
ve Sekkk ve Zemaher gibi binlerle dhi imamlar ve
mtefennin edipler, icm ve ittifakla karar vermiler ki,
Kurnn belat tkat-i beerin fevkindedir; yetiilmez.
Hem o zamandan beri, mtemadiyen meydan-
muarazaya davet edip, marur ve enniyetli ediplerin ve
bellerin damarlarna dokundurup, gururlarn kracak bir
tarzda der: Ya birtek srenin mislini getiriniz, veyahut
dnyada ve hirette helket ve zilleti kabul ediniz diye
iln ettii halde, o asrn muannid belileri birtek srenin
mislini getirmekle ksa bir yol olan muarazay brakp, uzun
olan, can ve mallarn tehlikeye atan muharebe yolunu
ihtiyar etmeleri ispat eder ki, o ksa yolda gitmek mmkn
deildir.
Hem Kurnn dostlar, Kurna benzemek ve taklit
etmek evkiyle; ve dmanlar dahi, Kurna mukabele ve
tenkit etmek sevkiyle o vakitten beri yazdklar ve yazlan
ve telhuk-u efkr ile terakki eden milyonlarla Arab
kitaplar ortada geziyor. Hibirisinin ona yetiemediini,
hatt en di adam dahi dinlese, elbette diyecek: Bu
Kurn, bunlara benzemez ve onlarn mertebesinde deil.
Ya onlarn altnda veya umumunun fevkinde olacak.
Umumunun altnda olduunu, dnyada hibir fert, hibir
kr, hatt hibir ahmak diyemez. Demek, mertebe-i
belati, umumun fevkndedir.
Hatt bir adam,
2

yetini okudu. Dedi ki: Bu yetin harika telkki
edilen belatn gremiyorum.
1. Artk emrolunduun ey ile onlar (camn krlp dalmas gibi) parala.
Hicr Sresi, 15:94.
2. Gklerde ve yerde ne varsa Allah tesbih eder. Hadd Sresi, 57:1.
Ona denildi: Sen dahi bu seyyah gibi o zamana git,
orada dinle.
O da, kendini Kurndan evvel orada tahayyl ederken
grd ki, mevcudat- lem perian, karanlk, cmid ve
uursuz ve vazifesiz olarak, hli, hadsiz, hudutsuz bir
fezada, kararsz fni bir dnyada bulunuyorlar. Birden,
Kurnn lisanndan bu yeti dinlerken grd:
Bu yet, kinat stnde, dnyann yznde yle bir
perde at ve klandrd ki, bu ezel nutuk ve bu sermed
ferman, asrlar sralarnda dizilen zuurlara ders verip
gsteriyor ki, bu kinat, bir cami-i kebr hkmnde, bata
semvt ve arz olarak umum mahlkat hayattarne zikir
ve tesbihte ve vazife banda c-u hurula mesudne ve
memnunne bir vaziyette bulunduruyor, diye mahede
etti. Ve bu yetin derece-i belatini zevk ederek, sair
yetleri buna kyasla, Kurnn zemzeme-i belati arzn
nsfn ve nev-i beerin humsunu istil ederek, hamet-i
saltanat keml-i ihtiramla on drt asr bilfasla idame
ettiinin binler hikmetlerinden bir hikmetini anlad.
Drdnc Nokta: Kurn yle hakikatli bir halvet
gstermi ki, en tatl bir eyden dahi usandran ok tekrar,
Kurn tilvet edenler iin deil usandrmak, belki kalbi
rmemi ve zevki bozulmam adamlara tekrar- tilveti
halvetini ziyadeletirdii, eski zamandan beri herkese
msellem olup darb- mesel hkmne gemi.
Hem yle bir tazelik ve genlik ve ebbet ve garabet
gstermi ki, on drt asr yaad ve herkesin eline
kolayca girdiihalde, imdi nazil olmu gibi tazeliini
muhafaza ediyor. Her asr,kendine hitap ediyor gibi bir
genlikte grm. Her taife-i ilmiye, ondan her vakit
istifade etmek iin kesretle ve mebzuliyetle yanlarnda
bulundurduklar ve slb-u ifadesine ittiba ve iktida
ettikleri halde, o, slbundaki ve tarz- beyanndaki
garabetini aynen muhafaza ediyor.
Beincisi: Kurnn bir cenah mazide, bir cenah
mstakbelde, kk ve bir kanad eski peygamberlerin
ittifakl hakikatleri olduu ve bu onlar tasdik ve teyid ettii
ve onlar dahi tevafukun lisan- haliyle bunu tasdik ettikleri
gibi; yle de, evliya ve asya gibi ondan hayat alan
semereleri ve hayattar tekemmlleriyle ecere-i
mbarekelerinin hayattar, feyizdar ve hakikatmedar
olduuna dellet eden ve ikinci kanadnn himayesi altnda
yetien ve yaayan velyetin btn hak tarkatleri ve
slmiyetin btn hakikatli ilimleri, Kurnn ayn- hak ve
mecma-i hakaik ve cmiiyette misilsiz bir harika olduuna
ehadet eder.
Altncs: Kurnn alt ciheti nurandir, sdk ve
hakkaniyetini gsterir,
Evet, altnda hccet ve burhan direkleri, stnde sikke-i
icaz lemalar, nnde ve hedende saadet-i dreyn
hediyeleri, arkasnda nokta-i istinad vahy-i semv
hakikatleri, sanda hadsiz ukul- mstakmenin delillerle
tasdikleri, solunda selim kalblerin ve temiz vicdanlarn
cidd itminanlar ve samim incizaplar ve teslimleri,
Kurnn fevkalde hrika, metin ve hcum edilmez bir
kala-i semviye-i arziye olduunu ispat ettikleri gibi alt
makamdan dahi, onun ayn- hak ve sadk olduuna ve
beerin kelm olmadna, hem yanl olmadna imza
eden, bata, bu kinatta daima gzellii izhar, iyilii ve
doruluu himaye ve sahtekrlar ve mfterileri imha ve
izale etmek detini bir dstur-u faaliyet ittihaz eden bu
kinatn Mutasarrf, o Kurna, lemde en makbul, en
yksek, en hkimne bir makam- hrmet ve bir mertebe-i
muvaffakiyet vermesiyle onu tasdik ve imza ettii gibi;
slmiyetin menba ve Kurnn tercman olan ztn
(aleyhissalt vesselm) herkesten ziyade ona itikad ve
ihtiram ve nzl zamannda uyku gibi bir vaziyet-i
nimanede bulunmas ve sir kelmlar ona yetiememesi
ve bir derece benzememesi ve mmiyetiyle beraber gitmi
ve gelecek hakik hdist- kevniyeyi gaybiyne, Kurn ile
tereddtsz ve itminan ile beyan etmesi ve ok dikkatli
gzlerin nazar altnda, hibir hile, hibir yanl vaziyeti
grlmeyen o tercmannbtn kuvvetiyle, Kurnn
herbir hkmne iman edip tasdik etmesi vehibir ey onu
sarsmamas; Kurn semv, hakkaniyetli ve kendi Hlk-
Rahminin mbarek kelm olduunu imza ediyor.
Hem nev-i insann humsu, belki ksm- zam, gz
nnde o Kurna mncezibne ve dindarne irtibat ve
hakikatperestne ve mtakane kulak vermesi ve ok
emarelerin ve vakalarn ve keyatn ehadetiyle, cin ve
melek ve ruhanlerin dahi tilveti vaktinde pervane gibi
hakperestne etrafnda toplanmas, Kurnn kinata
makbuliyetine ve en yksek bir makamda bulunduuna bir
imzadr.
Hem, nev-i beerin umum tabakalar, en gab ve
miden tut, t en zeki ve lime kadar herbirisi Kurnn
dersinden tam hissealmalar ve en derin hakikatleri
fehmetmeleri ve yzlerle fen ve ulm-u slmiyenin ve
bilhassa eriat- Kbrnn byk mtehidleri ve
usulddin ve ilm-i kelmn dhi muhakkikleri gibi her taife,
kendi ilimlerine ait btn hctn ve cevaplarn
Kurndan istihra etmeleri, Kurn menba- hak ve
maden-i hakikat olduuna bir imzadr.
Hem edebiyata en ileri bulunan Arap edipleri
(slmiyete girmeyenler) imdiye kadar muarazaya pek ok
muhta olduklar halde, Kurnn iczndan yedi byk
vechi varken, yalnz birtek vechi olan belatinin, tek bir
srenin mislini getirmekten istinkar; ve imdiye kadar
gelen ve muaraza ile hret kazanmak isteyen mehur
bellerin ve dhi limlerin, onun hibir vech-i iczna
kar kamamalar ve cizne skt etmeleri, Kurn
mucize ve tkat-i beerin fevkinde olduuna bir imzadr.
Evet, bir kelm, Kimden gelmi ve kime gelmi ve ne
iin? denilmesiyle kymeti ve ulviyeti ve belati tezahr
etmesi noktasndan, Kurnn misli olamaz ve ona
yetiilemez. nk, Kurn, btn lemlerin Rabbi ve
Hlknn hitab ve konumas; ve hibir cihette taklidi ve
tasannuu ihsas edecek bir emare bulunmayan bir
muklemesi; ve btn insanlarn, belki btn mahlkatn
namna mebus ve nev-i beerin en mehur ve namdar
muhatab bulunan ve o muhatabn kuvvet ve vsat-i iman
koca slmiyeti tereuh edip sahibini Kab- Kavseyn
makamna kararak muhatab- Samedniyeye
mazhariyetle nzul eden; ve saadet-i dreyne dair ve
hilkat-i kinatn neticelerine ve ondaki Rabbn maksatlara
ait mesili ve o muhatabn btn hakaik-i slmiyeyi
tayan en yksek ve en geni olan imann beyan ve izah
eden; ve koca kinatn bir harita, bir saat, bir hane gibi her
tarafn gsterip, evirip, onlar yapan Sanatkr tavryla
ifade ve talim eden Kurn- Mucizl-Beyann elbette
mislini getirmek mmkn deildir ve derece-i iczna
yetiilmez.
Hem, Kurn tefsir eden ve bir ksm otuz-krk, hatt
yetmi cilt olarak birer tefsir yazan yksek zekl mdakkik
binlerle mtefennin ulemann senetleri ve delilleriyle
beyan ettikleri Kurndaki hadsiz meziyetleri ve nkteleri
ve hsiyetleri ve srlar ve li mnalar ve umr-u
gaybiyenin her nevinden kesretli, gayb ihbarlar izhar ve
ispat etmeleri; ve bilhassa Risale-i Nurun yz otuz
kitabnn herbiri, Kurnn bir meziyetini, bir nktesini kat
burhanlarla ispat etmesi; ve bilhassa Mucizat- Kurniye
Risalesi imendifer ve tayyare gibi medeniyetin
harikalarndan ok eyleri Kurndan istihra eden
Yirminci Szn kinci Makam; ve Risale-i Nura ve
elektrie iaret eden yetlerin irtn bildiren art-
Kurniye namndaki Birinci u; ve huruf-u Kurniye ne
kadar muntazam, esrarl ve mnl olduunu gsteren
Rumuzt- Semaniye nmndaki sekiz kk risaleler; ve
Sre-i Fethin hirki yeti be vech ile ihbar- gayb
cihetinde mucizeliini ispat eden kk bir risale gibi
Risale-i Nurun herbir cz, Kurnn bir hakikatini, bir
nurunu izhar etmesi, Kurnn misli olmadna ve mucize
ve harika olduuna ve bu lem-i ehadette lem-i gaybn
lisan ve bir Allml-Guybun kelm bulunduuna bir
imzadr.
te, alt noktada ve alt cihette ve alt makamda iaret
edilen Kurnn mezkr meziyetleri ve hsiyetleri iindir
ki, hametli hakimiyet-i nuraniyesi ve azametli saltanat-
kudsiyesi, asrlarn yzlerini klandrarak, zemin yzn
dahi bin yz sene tenvir ederek keml-i ihtiramla
devam etmesi; hem o hsiyetleri iindir ki, Kurnn herbir
har, hi olmazsa on sevab ve on hasenesi olmas ve on
meyve-i bki vermesi; hatt bir ksm ytn ve srelerin
herbir har, yz ve bin ve daha ziyade meyve vermesi; ve
mbarek vakitlerde her harn nuru ve sevab ve kymeti
ondan yzlere kmas gibi kuds imtiyazlar kazanm diye
dnya seyyah anlad ve kalbine dedi:
te byle her cihetle mucizatl bu Kurn, srelerinin
icmyla ve ytnn ittifakyla ve esrar ve envrnn
tevfukuyla ve semerat ve srnn tetabukuyla birtek
Vcibl-Vcudun vcuduna ve vahdetine ve sft ve
esmsna, delillerle ispat suretinde yle ehadet etmi ki,
btn ehl-i imann hadsiz ehadetleri, onun ehadetinden
tereuh etmiler.
te, bu yolcunun, Kurndan ald ders-i tevhid ve
imana ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On Yedinci
Mertebesinde byle,
1

:






...




denilmitir.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ve Vhid-i Ehad ki, melek ve
ins ve cin ecnsnn makbul ve mergubuolan, her dakikada btn yetleri
nev-i insandan yz milyonlarnlisannda keml-i ihtiramla okunan, saltanat-
kudsiyesi arzn velemlerin aktarnda ve zamann ve asrlarn yzlerinde devam
eden,nuran hkimiyet-i mneviyesi arzn yarsnda ve beerin bete birindeon
drt asrdr keml-i ihtiamla cr olan Kurn- Mucizl-Beyan,Onun vahdet
iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Kez, Kurn, mahede ve ayn ile,
kuds ve semvsrelerinin icm ve nurn ve lh yetlerinin ittifak ve esrar
veenvrnn tevafuku ve hakaik ve semert ve srnn tetabukuyla Onun
vahdet iindeki vcub-u vcuduna ehadet ve onu ispat eder.
Sonra, bir fakir insana deil fni ve muvakkat bir tarlay,
bir haneyi, belki koca kinat ve dnya kadar bir mlk-
bkiyi kazandran ve bir fni adama ebed bir hayatn
levazmatn bulduran ve ecelin daraacn bekleyen bir
bareyi idam- ebedden kurtaran ve saadet-i
sermediyenin hazinesini aan en kymettar sermaye-i
insaniyenin iman olduunu bilen mezkr misar ve hayat
yolcusu, kendi nefsine dedi ki: Haydi, ileri! mann hadsiz
mertebelerinden bir mertebe daha kazanmak iin kinatn
heyet-i mecmuasna mracaat edip, o da ne diyor,
dinlemeliyiz; erknndan ve eczasndan aldmz dersleri
tekmil ve tenvir etmeliyiz diye, Kurndan ald geni ve
ihatal bir drbnle bakt, grd:
Bu kinat, o kadar mnidar ve muntazamdr ki,
mcessem bir kitab- Sbhn ve cismn bir Kurn-
Rabbn ve mzeyyen bir saray- Samedn ve muntazam
bir ehr-i Rahmn suretinde grnyor. O kitabn btn
sreleri, yetleri ve kelimatlar, hatt hareri ve bablar ve
fasllar ve sahifeleri ve satrlar, umumunun her vakit
mnidarne mahv u ispatlar ve hakmne tayir ve
tahvilleri, icma ile, bir Alm-i Klli eyin ve bir Kadr-i
Klli eyin ve bir Musannfn, hereyde hereyi gren ve
hereyin hereyi ile mnasebetini bilen, riayet eden bir
Nakk- Zlcellin ve bir Ktib-i Zlkemlin vcudunu ve
mevcudiyetini bilbedhe ifade ettikleri gibi, btn erkn ve
envyla ve ecza ve cziyatyla ve sekeneleri ve
mtemiltiyle ve varidat ve masarfatyla ve onlarda
maslahatkrne tebdilleriyle ve hikmetperverne
tecditleriyle, bilittifak, hadsiz bir kudret ve nihayetsiz bir
hikmetle i gren li bir Ustann ve misilsiz bir Sniin
mevcudiyetini ve vahdetini bildiriyorlar. Ve kinatn
azametine mnasip iki byk ve geni hakikatn
ehadetleri, kinatn bu byk ehadetini ispat ediyorlar.
Birinci Hakikat: Usulddin ve ilm-i kelmn dhi
ulemasnn ve hkema-i slmiyenin grdkleri ve hadsiz
burhanlarla ispat ettikleri huds ve imkn
hakikatleridir. Onlar demiler ki:
Madem lemde ve hereyde tagayyr ve tebeddl var;
elbette fnidir, hdistir, kadm olamaz. Madem hdistir,
elbette onu ihdas eden bir Sni var. Ve madem hereyin
ztnda vcud ve adem bir sebep bulunmazsa msvidir;
elbette vcip ve ezel olamaz. Ve madem muhal ve btl
olan devir ve teselsl ile birbirini icad etmek mmkn
olmad kat burhanlarla ispat edilmi; elbette yle bir
Vcibl-Vcudun mevcudiyeti lzmdr ki, nazri mmteni,
misli muhal ve btn mads mmkn ve msivs
mahlku olacak.
Evet huds hakikati kinat istil etmi. ounu gz
gryor, dier ksmn akl gryor. nk,gzmzn
nnde her sene gz mevsiminde yle bir lem vefat eder
ki,herbirisinin hadsiz efrad bulunan ve herbiri zhayat bir
kinat hkmnde olan yz bin nevi nebatat ve kck
hayvanat, o lemle beraber vefat ederler. Fakat o kadar
intizamla bir vefattr ki, hair ve neirlerine medar olan ve
rahmet ve hikmetin mucizeleri, kudret ve ilmin harikalar
bulunan ekirdekleri ve tohumlar ve yumurtacklar
baharda yerlerinde brakp, defter-i amllerini ve
grdkleri vazifelerin programlarn onlarn ellerine
vererek Hafz-i Zlcellin himayesi altnda, hikmetine
emanet eder, sonra vefat ederler. Ve bahar mevsiminde,
Har-i zamn yz bin misali ve nmune ve delilleri
hkmnde olarak, o vefat eden aalar ve kkler ve bir
ksm hayvancklar, aynen ihya ve diriliyorlar. Ve bir
ksmnn dahi, kendi yerlerinde emsalleri ve aynen onlara
benzeyenleri icad ve ihya olunuyor. Ve geen baharn
mevcudat, iledikleri amellerin ve vazifelerin sahifelerini
ilnat gibi neredip
1
yetinin bir
misalini gsteriyorlar.
1. Amel defterleri alp yaynlandnda Tekvir Sresi, 81:10.
Hem heyet-i mecmua cihetinde, her gzde ve her
baharda byk bir lem vefat eder ve taze bir lem vcuda
gelir. Ve o vefat ve huds o kadar muntazam cereyan
ediyor ve o vefat ve hudsta, gayet intizam ve mizanla o
kadar nevilerin veyatlar ve hudslar oluyor ki, gya
dnya yle bir misarhanedir ki, zhayat kinatlar ona
misar olurlar ve seyyah lemler ve seyyar dnyalar ona
gelirler, vazifelerini grrler, giderler.
te, bu dnyada byle hayattar dnyalar ve vazifedar
kinatlar keml-i ilim ve hikmet ve mzanla ve muvazene
ve intizam ve nizamla ihdas ve icad edip Rabbn
maksatlarda ve lh gayelerde ve Rahmn hizmetlerde
kadrne istimal ve rahmne istihdam eden bir Zt-
Zlcellin vcub-u vcudu ve hadsiz kudreti ve nihayetsiz
hikmeti, bilbedahe gne gibi, akllara grnyor. Huds
mesilini Risale-i Nura ve muhakkikn-i kelmiyenin
kitaplarna havale ile o bahsi kapyoruz.
Amma imkn ciheti ise, o da kinat istil ve ihta
etmi. nk gryoruz ki, herey, kll ve cz bulunsun,
byk ve kk olsun, Artan fere, zerrattan seyyrta
kadar her mevcut, mahsus bir zt ve muayyen bir suret ve
mmtaz bir ahsiyet ve has sfatlar ve hikmetli keyyetler
ve maslahatl cihazlarla dnyaya gnderiliyor. Halbuki, o
mahsus zta ve o mahiyete, hadsiz imknat iinde o
hususiyeti vermek; hem, sretler adedince imknlar ve
ihtimaller iinde o nakl ve frikal ve mnasip o
muayyen sureti giydirmek; hem, hemcinsinden olan
ehasn miktarnca imknlar iinde alkanan o mevcuda, o
lyk ahsiyeti imtiyazla tahsis etmek; hem, sfatlarn
nevileri ve mertebeleri saysnca imknlar ve ihtimaller
iinde ekilsiz ve mtereddit bulunan o masnua o has ve
muvafk maslahatl sfatlar yerletirmek; hem hadsiz yollar
ve tarzlarda bulunmas mmkn olmas noktasnda hadsiz
imknat ve ihtimalt iinde mtehayyir, sergerdan,
hedefsiz o mahlka, o hikmetli keyyetleri ve inyetli
cihazlar takmak ve tehiz etmek, elbette kll ve cz
btn mmkinat adedince ve her mmknn mezkr
mahiyet ve hviyet, heyet ve suret, sfat ve vaziyetinin
imknt adedince, tahsis edici, tercih edici, tayin edici,
ihdas edici bir Vcibl-Vcudun vcub-u vcuduna ve
hadsiz kudretine ve nihayetsiz hikmetine ve hibir ey ve
hibir en Ondan gizlenmediine ve hibir ey Ona ar
gelmediine ve en bykbirey, en kk birey gibi Ona
kolay geldiine ve bir bahar bir aakadar ve bir aac bir
ekirdek kadar suhuletle icad edebildiine iaretler ve
delletler ve ehadetler, imkn hakikatinden kp kinatn
bu byk ehadetinin bir kanadn tekil ederler.
Kinatn ehadetini, her iki kanad ve iki hakikatyle
Risale-i Nur eczalar ve bilhassa Yirmi kinci ve Otuz kinci
Szler ve Yirminci ve Otuz nc Mektuplar tamamiyle
ispat ve izah ettiklerinden, onlara havale ederek bu pek
uzun kssay ksa kestik.
Kinatn heyet-i mecmuasndan gelen byk ve kll
ehadetin ikinci kanadn ispat eden:
kinci Hakikat: Bu mtemadiyen alkanan inklplar ve
tahavvltlar iinde vcudunu ve hizmetini ve zhayat ise
hayatn muhafazaya ve vazifesini yerine getirmeye alan
mahlkatta, kuvvetlerinin btn btn haricinde bir teavn
hakikati grnyor. Mesel, unsurlar zhayatn imdadna,
hususan bulutlar, nebatatn mededine ve nebatat dahi
hayvanatn yardmna ve hayvanat ise insanlarn
muavenetine ve memelerin kevser gibi stleri, yavrularn
beslenmelerine ve zhayatlarn iktidarlar haricindeki pek
ok hcetleri ve erzaklar, umulmadk yerlerden onlarn
ellerine verilmesi, hatt zerrt- taamiye dahi hceyrat-
bedeniyenin tamirine komalar gibi, teshir-i Rabbn ile
ve istihdam- Rahmn ile, hakikat-i teavnn pek ok
misalleri dorudan doruya, btn kinat bir saray gibi
idare eden bir Rabbl-lemnin umum ve rahmne
rububiyetini gsteriyorlar.
Evet; cmid ve uursuz ve efkatsiz olan ve birbirine
efkatkrne, uurdarne vaziyet gsteren muavenetiler,
elbette gayet Rahm ve Hakm bir Rabb-i Zlcellin
kuvvetiyle, rahmetiyle, emriyle yardma koturuluyorlar.
te, kinatta cri olan teavn- umum, seyyrttan t
zhayatn z ve cihazat ve zerrt- bedeniyesine kadar
keml-i intizamla cereyan eden muvazene-i mme ve
muhafaza-i mile; ve semvtn yaldzl yznden ve
zeminin ziynetli yznden t ieklerin ssl yzlerine
kadar kalem gezdiren tezyin; ve kehkeandan ve
manzume-i emsiyeden t msr ve nar gibi meyvelere
kadar hkmeden tanzim; ve gne ve kamerden ve
unsurlardan ve bulutlardan t bal arlarna kadar
memuriyet veren tavzif gibi pek byk hakikatlerin,
byklkleri nisbetindeki ehadetleri, kinatn ehadetinin
ikinci kanadn ispat ve tekil ederler.
Madem Risale-i Nur bu byk ehadeti ispat ve izah
etmi; biz burada bu ksack iaretle iktifa ederiz.
te, dnya seyyahnn kinattan ald ders-i imanye
ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On Sekizinci
Mertebesinde byle
1


:









:


denilmitir.
1. Allahtan baka ilh yoktur. Nazri mmteni ve Ondan baka herey mmkin
veVhid-i Ehad olan o Vcibl-Vcud ki, mcessem bir kitab- kebr,muazzam
bir kurn- cismn, munazzam ve mzeyyen bir kasr ve muntazamve
muhteem bir memleket olan bu kinat, srelerinin ve yetlerinin ve
kelimelerinin ve harerinin vebablarnn ve fasllarnn ve sayfalarnn ve
satrlarnn icmyla veerknnn ve envnn ve eczasnn ve cziyatnn ve
sekene vemtemiltnn ve varidat ve masarinin ittifakyla, btn ulema-
iilm-i kelmn icmna mstenit hudus ve tagayyr ve imkn
hakikatininazamet-i ihatasnn ehadetiyle ve suret ve mtemiltnn hikmet
ve intizamla tebdili ve huruf ve kelimatnn nizam ve mizanla tecdidi
hakikatinin ehadetiyle ve mevcudatnda mahede ve ayn ile grnen
tevn ve tecavb vetesand ve tedahl ve muvazene ve muhafaza
hakikatlerinin azamet-iihatasnn ehadetiyle, Onun vahdet iindeki vcub-u
vcuduna dellet eder.
Sonra, dnyaya gelen ve dnyann Yaratann arayan ve
on sekiz adet mertebelerden kan ve ar- hakikate yetien
bir mrac- iman ile gaibane marifetten hzrne ve
muhatabne bir makama terakki eden merakl ve mtak
yolcu adam, kendi ruhuna dedi ki:
Ftiha-i erifede, bandan t
1
kelimesine kadar
gibane medh sen ile bir huzur gelip hitabna
klmas gibi, biz dahi dorudan doruya gaibane aramay
brakp, aradmz aradmzdan sormalyz. Hereyi
gsteren gnei, gneten sormak gerektir. Evet, hereyi
gsteren, kendinihereyden ziyade gsterir. yle ise,
emsin ut ile onu grmek ve tanmak gibi, Hlkmzn
Esm-i Hsnsyla ve sft- kudsiyesiyle, Onu
kbiliyetimizin nisbetinde tanmaya alabiliriz.
1. Yalnz Sana. Ftiha Sresi, 1:5.
Bu maksadn hadsiz yollarndan iki yolu ve o iki yolun
hadsiz mertebelerinden iki mertebeyi ve o iki mertebenin
pek ok hakikatlerinden ve pek ok uzun tafsiltndan
yalnz iki hakikati icmal ve ihtisar ile bu risalede beyan
edeceiz.
Birinci Hakikat: Bilmahede gzmzle grnen ve
muhit ve daim ve muntazam ve dehetli ve semv ve arz
olan btn mevcudat eviren ve tebdil ve tecdit eden ve
kinat kaplayan faaliyet-i mstevliye hakikati grnmesi;
ve o her cihetle hikmet-medar faaliyet hakikatnn iinde
tezahr- rubbiyet hakikatinin bilbedahe hissedilmesi; ve
o her cihetle rahmetfean tezahr- rububiyet hakikatnn
iinde, tebarz- ulhiyet hakikat bizzarure bilinmi
olmasdr.
te bu hkimne ve hakmne faaliyet-i daimeden ve
perdesinin arkasnda bir Fil-i Kadr ve Almin ef li,
grnr gibi hissedilir.
Ve bu mrebbiyne ve mdebbirne ef l-i
Rabbniyeden ve perdesinin arkasndan, hereyde cilveleri
bulunan esm-i lhiye, hissedilir derecesinde bedahetle
bilinir.
Ve bu celldarne ve cemlperverne cilvelenen Esm-i
Hsndan ve perdesinin arkasnda, sft- seba-i
kudsiyenin ilmelyakn, belki aynelyakn, belki hakkalyakn
derecesinde vcutlar ve tahakkuklar anlalr.
Ve bu yedi kuds sfatn dahi, btn masnuatn
ehadetiyle, hem hayattarne, hem kadrne, hem almne,
hem semne, hem basrne, hem mridne, hem
mtekellimne nihayetsiz bir surette tecellileriyle
bilbedahe ve bizzarure ve biilmelyakn bir mevsuf-u
Vcibl-Vcudun ve bir msemm-i Vhid-i Ehadin ve bir
fil-i Ferd-i Samedin mevcudiyeti, gneten daha zhir,
daha parlak bir tarzda, kalbdeki iman gzne grnr gibi
kat bilinir. nk, gzel ve mnidar bir kitap ve
muntazam bir hane, bedahetle, yazmak ve yapmak
illerini; ve gzel yazmak ve intizaml yapmak illeri dahi,
bedahetle, yazc ve dlger namlarn; yazc ve dlger
nvanlar ise, bedahetle, kitabet ve dlgerlik sanatlarn ve
sfatlarn; ve bu sanat ve sfatlar, bedahetle, herhalde bir
zt istilzam eder ki, mevsuf ve sni ve msemm ve fil
olsun. Filsiz bir il ve msemmsz bir isim mmkn
olmad gibi, mevsufsuz bir sfat, sanatkrsz bir sanat
dahi mmkn deildir.
te bu hakikat ve kaideye binaen, bu kinat, btn
mevcudtyla beraber, kaderin kalemiyle yazlm, kudretin
ekiciyle yaplm mnidar hadsiz kitaplar, mektuplar,
nihayetsiz binalar ve saraylar hkmnde, herbiri binler
vech ile ve beraber hadsiz vch ile Rabbn ve Rahmn
nihayetsiz illeri ve o illerin meneleri olan bin bir esm-i
lhiyenin hadsiz cilveleriyle ve o gzel isimlerin menba
olan yedi sft- Sbhniyenin nihayetsiz tecellleriyle, o
yedi muhit ve kuds sfatlarn madeni ve mevsufu olan
ezel ve ebed bir Zt- Zlcellin vcub-u vcuduna ve
vahdetine hadsiz iaretler ve nihayetsiz ehadetler ettikleri
gibi; btn o mevcudatta bulunan btn hsnler,
cemller, kymetler, kemller dahi, ef l-i Rabbniyenin ve
esm-i lhiyenin ve sft- Samedniyenin ve unt-
Sbhniyenin, kendilerine lyk ve muvafk kuds
cemllerine ve kemllerine ve hepsi birden Zt- Akdesin
kuds cemline ve kemline bedahetle ehadet ederler.
te, faaliyet hakikati iinde tezahr eden rububiyet
hakikati, ilim ve hikmetle halk ve icad ve sun ve ibd,
nizam ve mizan ile takdir ve tasvir ve tedbir ve tedvir, kast
ve irade ile tahvil ve tebdil ve tenzil ve tekmil, efkat ve
rahmetle itm ve inm ve ikram ve ihsan gibi untyla
ve tasarrufatyla kendini gsterir ve tanttrr. Ve tezahr-
rububiyet hakikat iinde bedahetle hissedilen ve bulunan
ulhiyetin tebarz hakikat dahi, Esm-i Hsnnn
rahmne ve kermne cilveleriyle ve yedi sft- sbtiye
olan hayat, ilim, kudret, irade, sem, basar ve kelm
sfatlarnn cellli ve cemlli tecellileriyle kendini tanttrr,
bildirir.
Evet, nasl ki kelm sfat, vahiyler ve ilhamlarla Zt-
Akdesi tanttrr. yle de, kudret sfat dahi, mcessem
kelimeleri hkmnde olan sanatl eserleriyle o Zt-
Akdesi bildirir ve kinat batan baa bir furkan- cismn
mahiyetinde gsterip bir Kadr-i Zlcelli tavsif ve tarif
eder.
Ve ilim sfat dahi hikmetli, intizaml, mizanl olan btn
masnuat miktarnca ve ilimle idare ve tedbir ve tezyin ve
temyiz edilen btn mahlkat adedince, mevsuar olan
birtek Zt- Akdesi bildirir.
Ve hayat sfat ise, kudreti bildiren btn eserler ve
ilmin vcudunu bildiren btn intizaml ve hikmetli ve
mizanl ve ziynetli suretler, haller ve sair sfatlar bildiren
btn deliller, sfat- hayatn delilleriyle beraber, hayat
sfatnn tahakkukuna dellet ettikleri gibi; hayat dahi,
btn o delilleriyle, yineleri olan btn zhayatlar ahit
gstererek Zt- Hayy- Kayymu bildirir. Ve kinat,
serbeser her vakit taze taze ve ayr ayr cilveleri ve
naklar gstermek iin, daima deien ve tazelenen ve
hadsiz yinelerden terekkp eden bir yine-i ekber
suretine evirir. Ve bu kyasla, grmek ve iitmek, ihtiyar
etmek ve konumak sfatlar dahi, herbiri birer kinat
kadar, Zt- Akdesi bildirir, tanttrr.
Hem o sfatlar Zt- Zlcellin vcuduna dellet ettikleri
gibi, hayatn vcuduna ve tahakkukuna ve o Ztn hayattar
ve diri olduuna dahi bedahetle dellet ederler. nk,
bilmek, hayatn almeti; iitmek, dirilik emresi; grmek,
dirilere mahsus; irade, hayat ile olabilir; ihtiyar iktidar,
zhayatlarda bulunur; tekellm ise, bilen dirilerin iidir.
te, bu noktalardan anlalr ki, hayat sfatnn yedi defa
kinat kadar delilleri ve kendi vcudunu ve mevsufun
vcudunu bildiren burhanlar vardr ki, btn sfatlarn
esas ve menba ve sm-i zamn masdar ve medar
olmutur. Risale-i Nur bu birinci hakikat kuvvetli
burhanlarla ispat ve bir derece izah ettiinden, bu
denizden, bu mezkr katre ile imdilik iktifa ediyoruz.
kinci Hakikat: Sfat- kelmdan gelen tekellm-
lhdir.
1
yetinin srryla,
kelm- lh nihayetsizdir. Bir ztn vcudunu bildiren en
zhir almet, konumasdr. Demek bu hakikat, nihayetsiz
bir surette Mtekellim-i Ezelnin mevcudiyetine ve
vahdetine ehadet eder.
Bu hakikatn iki kuvvetli ehadeti, bu risalenin On
Drdnc ve On Beinci Mertebelerinde beyan edilen
vahiyler ve ilhamlar cihetiyle; ve geni bir ehadeti dahi,
Onuncu Mertebesinde iaret edilen ktb- mukaddese-i
semviye cihetiyle, ve ok parlak ve cmi bir dier
ehadeti dahi On Yedinci Mertebesinde Kurn-
Mucizl-Beyan cihetiyle geldiinden, bu hakikatn beyan
ve ehadetini o mertebelere havale edip, o hakikati
mucizne iln eden ve ehadetini sair hakikatlerin
ehadetleriyle beraber ifade eden


2
yet-i muazzamann envr ve esrar bizim bu yolcuya
k ve v gelmi ki, daha ileri gidememi.
1. Rabbimin szlerini yazmak iin btn denizler mrekkep olsa, Rabbimin
szleritkenmeden o denizler tkenirdi. Kehf Sresi, 18:109.
2. Btn kinat adletle tedbir ve idare etmekte olan Allah, Ondan
bakaibdete lyk hibir ilh bulunmadn ap ak delillerle bildirdi.Buna
melekler ve ilim sahipleri de hitlik ettiler. Ondan baka ilhyoktur; Onun
kudreti hereye galiptir ve Onun her ii hikmet iledir.l-i mrn Sresi, 3:18.
te, bu yolcunun bu makam- kudsden ald dersin
ksa bir meline bir iaret olarak, Birinci Makamn On
Dokuzuncu Mertebesinde,
1


:








.
:


denilmitir.
1. Allahtan baka ilh yoktur. O yle bir Vcibl-Vcud ve Vhid-i Ehaddir
ki,btn gzel isimler, btn yce sfatlar ve en yce vasar Ona aittir. rade
ve kudretle icad ve halk ve sun ve ibd illerini, ihtiyar vehikmetle takdir ve
tasvir ve tedbir ve tedvir illerini, kasd verahmetle ve keml-i intizam ve
muvazene ile tasrif ve tanzim ve muhafaza ve idare ve iae illerini tazammun
eden faaliyet-i mstevliyenindevam iinde grnen tezahr- rububiyet ve
onun iinde grnentebarz- ulhiyet hakikatinin azametinin ehadetiyle; ve
Btn kinat adaletle tedbir ve idare etmekte olan Allah, Ondan baka
ilhbulunmadn ap ak delillerle bildirdi. Buna melekler ve ilimsahipleri de
ahitlik ettiler. Ondan baka ilh yoktur; Onun kudretihereye galiptir ve
hikmeti hereyi kuatr (l-i mrn Sresi, 3:18.)melindeki yet-i kerimenin
hakikat-i esrarnn azamet-i ihatasnnehadetiyle; btn kuds ve muht
sfatlarnn ve kinatta tecell edenbtn Esm-i Hsnsnn icm ve kinatta
tasarruf eden btn uunat veef linin ittifak, Onun vahdet iindeki vcub-u
vcuduna dellet eder.
kinci Hccet-i mniye
Otuz kinci Szn Birinci Mevkf
1

2



3
1. Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla.
2. Eer gklerde ve yerde Allahtan baka ilhlar olsayd, ikisi de harap olup
giderdi. Enbiy Sresi, 21:22.
3. Allahtan baka ibadete lyk hibir ilh yoktur. O birdir ve hibir
erikiyoktur. Mlk umumen Onundur; hamd btnyle Ona aittir. Hayat veren
de, lm veren de Odur. O, kendisine lm rz olmayan Hayy-
Ezeldir.Btn hayr Onun elindedir. Onun kudreti hereye yeter. Herkesin
vehereyin dn de Onadr. Buhar,Ezn 155, Teheccd 21, Umre 12, Cihad
133, Bedl-Halk 11, Maz 29, Daavt 18, 52, Rikk 11, Itism 3; Mslim, Zikir
28, 30, 74, 75, 76, Vitir 24, Cihad 158, Edeb 101; Tirmiz, Mevkt 108, Hac 104,
Daavt 35, 36; Nes, Sehiv 83-86, Mensik 163, 170, mn 12; bni Mce, Ticrt
40, Mensik 84, Edeb 58, Dua 10, 14, 16; Eb Dvud, Mensik 56; Drm, Salt
88, 90, Mensik 34, stizn 53, 57; Muvatta, Hac 127, 243, Kurn 20, 22.
BR RAMAZAN gecesinde, u kelm- tevhidnin on bir
cmlesinin herbirinde, birer tevhid mertebesi ve birer
mjde bulunduunu ve o mertebelerden yalnz L erke
lehudaki mny, basit avmn fehmine gelecek bir
muhavere-i temsiliye ve bir mnazara-i faraziye tarznda ve
lisan- hali lisan- kl suretinde sylemitim. Bana hizmet
eden kymettar kardelerimin ve mescid arkadalarmn
arzular ve istemeleri zerine o muhavereyi yazyorum.
yle ki:
Btntabiatperest, esbabperest ve mrik gibi umum
env- ehl-i irkin ve kfrn ve dalletin tevehhm ettikleri
eriklerin namna bir ahs farz ediyoruz ki, o ahs- faraz,
mevcudat- lemden bireye rab olmak istiyor ve hakik
mlik olmak dv etmektedir.
te, o mdde, evvel mevcudatn en k olan bir
zerreye rast gelir. Ona rab ve hakik mlik olmakta
olduunu, zerreye tabiat lisanyla, felsefe diliyle syler. O
zerre dahi, hakikat lisanyla ve hikmet-i Rabbn diliyle der
ki:
Ben hadsiz vazifeleri gryorum. Ayr ayr her masnua
girip iliyorum. Eer btn o vezi bana grdrecek,
sende ilim ve kudret varsa Hem benim gibi had ve
hesaba gelmeyen zerrat iinde beraber gezip i
gryoruz.
HAYE-1
Eer btn emsalim o zerreleri de
istihdam edip emir tahtna alacak bir hkm ve iktidar
sende varsa Hem keml-i intizamla cz olduum
mevcutlara, mesel kandaki kreyvt- hamrya hakik
mlik ve mutasarrf olabilirsen, bana rab olmak dv et,
beni Cenb- Haktan bakasna isnad et. Yoksa sus!
Haiye-1 Evet, mteharrik herbir ey, zerrattan seyyrta kadar, kendilerinde
olan sikke-i samediyet ile vahdeti gsterdikleri gibi, harektlaryla dahi,
gezdikleri btn yerleri vahdet namna zaptederler, kendi Mlikinin mlkne
idhal ederler. Hareket etmeyen masnuat ise, nebtattan ncum-u sevbite
kadar, birer mhr- vahdniyet hkmndedirler ki, bulunduu mekn, kendi
Sniinin mektubu olduunu gsterirler. Demek herbir nebat, herbir meyve birer
mhr- vahdniyet, birer sikke-i vahdettirler ki, meknlarn ve vatanlarn,
vahdet namna, Snilerinin mektubu olduunu gsterirler. Elhasl, herbir ey,
hareketiyle btn eyay vahdet namna zapteder. Demek btn yldzlar
elinde tutmayan, birtek zerreye rab olamaz.
Hem bana rab olmadn gibi, mdahale dahi
edemezsin. nk, vezimizde ve harektmzda o kadar
mkemmel bir intizam var ki, nihayetsiz bir hikmet ve
muhit bir ilim sahibi olmayan, bize parmak kartramaz.
Eer karsa, kartracak. Halbuki, senin gibi cmid, ciz
ve kr ve iki eli tesadf ve tabiat gibi iki krn elinde olan
bir ahs, hibir cihette parmak uzatamaz.
O mdde, maddiyyunlarn dedikleri gibi dedi ki: yle
ise sen kendi kendine mlik ol. Neden bakasnn hesabna
almasn sylyorsun?
Zerre ona cevaben der: Eer gne gibi bir dimam
ve ziyas gibi ihatal bir ilmim ve harareti gibi mull bir
kudretim ve ziyasndaki yedi renk gibi muhit duygularm
ve gezdiim her yere ve ilediim her mevcuda
mteveccih birer yzm ve bakar birer gzm ve geer
birer szm bulunsayd, belki senin gibi ahmaklk edip
kendi kendime mlik olduumu dv ederdim. Haydi, def
ol git, sen benden i bulamazsn!
te, eriklerin vekili zerreden meyus olunca, kreyvt-
hamrdan i bulacam diye, kandaki bir kreyvt-
hamrya rast gelir. Ona esbab namna ve tabiat ve felsefe
lisanyla der ki: Ben sana rab ve mlikim.
O kreyvt- hamr, yani yuvarlak, krmz mevcut, ona
hakikat lisanyla ve hikmet-i lhiye diliyle der:
Ben yalnz deilim. Eer sikkemiz ve memuriyetimiz ve
nizamatmz bir olan kan ordusundaki btn emsalime
mlik olabilirsen, hem gezdiimiz ve keml-i hikmetle
istihdam olunduumuz btn hceyrt- bedene mlik
olacak bir dakik hikmet ve azm kudret sende varsa, gster.
Ve gsterebilirsen, belki senin dvnda bir mn
bulunabilir. Halbuki, senin gibi sersem ve senin elindeki
sar tabiat ve kr kuvvetle, deil mlik olmak, belki zerre
miktar karamazsn.
1
nk bizdeki intizam o kadar
mkemmeldir ki, ancak hereyi grr ve iitir ve bilir ve
yapar bir zt bize hkmedebilir.
2
yle ise sus! Vazifem o
kadar mhim ve intizam o kadar mkemmeldir ki, seninle,
senin byle karma kark szlerine cevap vermeye vaktim
yok der, onu tard eder.
1. bk. Rad Sresi, 13:16; Ahkaf Sresi, 46:4-5.
2. bk. Lokman Sresi, 31:28; r Sresi, 42:11.
Sonra, onu kandramad iin, o mdde gider,
bedendeki hceyre tabir ettikleri menzilcie rast gelir.
Felsefe ve tabiat lisanyla der: Zerreye ve kreyvt-
hamrya sz anlattramadm. Belki sen szm anlarsn.
nk sen gayet kk bir menzil gibi birka eyden
yaplmsn. yle ise ben seni yapabilirim. Sen benim
masnuum ve hakik mlkm ol der.
O hceyre, ona cevaben, hikmet ve hakikat
lisanyla der ki:
Ben endan kck bir eyim. Fakat pek byk
vazifelerim, pek ince mnasebetlerim ve bedenin btn
hceyrtna ve heyet-i mecmuasna bal alkalarm var.
Ezcmle, evride ve eryin damarlarna ve hassse ve
muharrike saplarna ve cazibe, daa, mvellide,
musavvire gibi kuvvelere kar derin ve mkemmel
vazifelerim var. Eer btn bedeni, btn damar ve sab
ve kuvveleri tekil ve tanzim ve istihdam edecek bir kudret
ve ilim sende varsa ve benim emsalim ve sanata ve
keyyete birbirimizin kardei olan btn hceyrt-
bedeniyeye tasarruf edecek naz bir kudret, amil bir
hikmet sende varsa, gster; sonra Ben seni yapabilirim
diye dv et. Yoksa haydi git! Kreyvt- hamr bana erzak
getiriyorlar. Kreyvt- beyz da bana hcum eden
hastalklara mukabele ediyorlar. im var, beni megul
etme.
Hem senin gibi ciz, cmid, sar, kr bir ey bize
hibir cihetle karamaz. nk bizde o derece ince ve
nazik ve mkemmel bir intizam
HAYE-1
var ki, eer bize
hkmeden bir Hakm-i Mutlak ve Kadr-i Mutlak ve Alm-i
Mutlak olmazsa intizammz bozulur, nizammz karr.
1
Haiye-1 Sni-i Hakm, beden-i insan gayet muntazam bir ehir hkmnde
halk etmitir. Damarlarn bir ksm telgraf vetelefon vazifesini grr. Bir ksm
da, emelerin borular hkmnde, b- hayat olan kann cevelnna
medardrlar. Kan ise, iinde iki ksm kreyvt halk edilmi. Bir ksm
kreyvt- hamr tabir edilir ki, bedenin hceyrelerine erzak datyor ve bir
kanun-u lh ile hceyrelere erzak yetitiriyor (tccar ve erzak memurlar gibi).
Dier ksm kreyvt- beyzdrlar ki, tekilere nisbeten ekalliyettedirler.
Vazifeleri, hastalk gibi dmanlara kar asker gibi mdafaadr ki, ne vakit
mdafaaya girseler, Mevlev gibi iki hareket-i devriye ile sratli bir vaziyet-i
acibe alrlar. Kann heyet-i mecmuas ise, iki vazife-i umumiyesi var: Biri
bedendeki hceyrtn tahribatn tamir etmek, dieri hceyrtn enkazlarn
toplayp bedeni temizlemektir. Evride ve eryin namnda iki ksm damarlar
var ki, biri s kan getirir, datr,s kann mecrlardr. Dier ksm, enkaz
toplayan bulank kannmecrsdr ki, u ikinci ise, kan ree denilen, nefesin
geldii yeregetirirler. Sni-i Hakm, havada iki unsur halk etmitir: biri azot, biri
mvellidlhumuza.Mvellidlhumuza ise, nefes iinde kana temas ettii vakit,
kan telviseden karbon unsur-u kesini kehribar gibi kendine eker. kisi
imtizaeder. Buhar hmz- karbon denilen, semli hava bir maddeye
inklbettirir. Hem hararet-i gariziyeyi temin eder, hem kan tasye eder.nk,
Sni-i Hakm, fenn-i kimyada ak- kimyev tabir edilen bir mnasebet-i
edideyi, mvellidlhumuza ile karbona vermi ki, o iki unsur birbirine yakn
olduu vakit, o kanun-u lh ile o iki unsur imtiza ederler. Fennen sabittir ki,
imtizatan hararet hasl olur. nk imtiza bir nevi ihtiraktr. u srrn hikmeti
budur ki: O iki unsurun, herbirisinin zerrelerinin ayr ayr hareketleri var.
mtiza vaktinde her iki zerre, yani onun zerresi bunun zerresiyle imtiza eder,
birtek hareketle hareket eder, bir hareket muallk kalr. nk imtizatan evvel
iki hareket idi. imdi iki zerre bir oldu; her iki zerre, bir zerre hkmnde bir
hareket ald. Dier hareket, Sni-i Hakmin bir kanunuyla hararete inklb eder.
Zaten Hareket harareti tevlid eder bir kanun-u mukarreredir. te bu srra
binaen, beden-i insandeki hararet-i gariziye, bu imtizac- kimyeviye ile temin
edildii gibi,kandaki karbon alnd iin kan dahi s olur. te nefes
dahilegirdii vakit, vcudun hem b- hayatn temizliyor, hem nr- hayat il
ediyor. kt vakit, azda, mucizt- kudret-i lhiye olan kelime meyvelerini
veriyor. Fesbhne men tehayyere f sunihil-ukul!
1. bk. Kehf Sresi, 17:37; Meryem Sresi, 19:67; Mminn Sresi,
23:12-14;Secde Sresi, 32:7; Ftr Sresi, 35:11; Ysn Sresi, 36:77.
Sonra o mdde onda da meyus oldu. Bir insann
bedenine rast gelir. Yine kr tabiat ve serseri felsefe
lisanyla, tabiiyyunun dedikleri gibi der ki: Sen benimsin.
Seni yapan benim. Veya sende hissem var.
Cevaben, o beden-i insan, hakikat ve hikmet diliyle ve
intizamnn lisan- haliyle der ki:
Eer btn emsalim ve yzmzdeki sikke-i kudret ve
turra-i ftrat bir olan btn insanlarn bedenlerine hakik
mutasarrf olacak bir kudret ve ilim sende varsa
hem sudan ve havadan tut, t nebtat ve hayvnta
kadar benim erzakmn mahzenlerine mlik olacak bir
servetin ve bir hkimiyetin varsa
hem ben klf olduum gayet geni ve yksek olan ruh,
kalb, akl gibi letif-i mneviyeyi benim gibi dar, s bir
zarfta yerletirerek, keml-i hikmetle istihdam edip ibadet
ettirecek, sende nihayetsiz bir kudret, hadsiz bir hikmet
varsa, gster. Sonra Ben seni yaptm de. Yoksa sus!
Hem bendeki intizam- ekmelin ehadetiyle ve
yzmdeki sikke-i vahdetin delletiyle, benim Sniim
hereye kadr, hereye alm, hereyi grr ve hereyi iitir
bir Zttr. Senin gibi sersem cizin parma Onun sanatna
karamaz, zerre miktar mdahale edemez.
1
1. bk. Hicr Sresi,15:26; Nahl Sresi, 16:4; Kehf Sresi, 18:37; MeryemSresi,
19:67; Mminn Sresi, 23:12-14; Lokman Sresi, 31:28; SecdeSresi, 32:7;
Ftr Sresi, 35:11.
O eriklerin vekili, bedende dahi parmak kartracak
yer bulamaz. Gider, insann nevine rast gelir. Kalbinden
der ki: Belki bu dank, karma kark olan cemaat iinde,
eytan onlarn ef l-i ihtiyariye ve itimaiyelerine kart
gibi, belki ben de ahvl-i vcudiye ve ftriyelerine
karabileceim ve parmak kartracak bir yer bulacam.
Ve onda bir yer bulup, beni tard eden bedene ve beden
hceyresine hkmm icra ederim.
Onun iin, beerin nevine, yine sar tabiat ve sersem
felsefe lisanyla der ki: Siz ok kark birey
grnyorsunuz. Ben size rab ve mlikim. Veyahut
hissedarm der.
O vakit nev-i insan, hak ve hakikat lisanyla, hikmet ve
intizamn diliyle der ki:
Eer btn kre-i arza giydirilen ve nevimiz gibi btn
hayvnat ve nebttn yz binler envndan rengrenk atk
ve iplerden keml-i hikmetle dokunan ve dikilen gmlei
ve yeryzne serilen ve yz binler zhayat envndan nesc
olunan ve gayet nakl bir surette icad edilen halieyi
yapacak ve her vakit keml-i hikmetle tecdid edip
tazelendirecek bir kudret ve hikmet sende varsa
hem, eer biz meyve olduumuz kre-i arza ve
ekirdek olduumuz lemde tasarruf edecek ve hayatmza
lzm maddeleri mzan- hikmetle aktr- lemden bize
gnderecek bir muhit kudret ve amil bir hikmet sende
varsa
ve yzmzdeki sikke-i kudret bir olan btn gitmi ve
gelecek emsalimizi icad edecek bir iktidar sende varsa,
belki bana rububiyet dv edebilirsin. Yoksa, haydi sus!
Benim nevimdeki karma karkla bakp parmak
kartrabilirim deme. nk intizam mkemmeldir. O
karma kark zannettiin vaziyetler, kudretin kader
kitabna gre keml-i intizamla bir istinsahtr. nk,
bizden ok aa olan ve bizim taht- nezaretimizde
bulunan hayvnat ve nebttn keml-i intizamlar
gsteriyor ki, bizdeki karklklar bir nevi kitabettir.
1
Hi mmkn mdr ki, bir halienin her tarafna
yaylan bir atk ipini sanatkrne yerletiren, halienin
ustasndan bakas olsun? Hem bir meyvenin mucidi,
aacnn mucidinden bakas olsun? Hem ekirdei icad
eden, ekirdekli cismin sniinden bakas olsun?
Hem gzn krdr. Yzmdeki mucizt- kudreti,
mahiyetimizdeki havrk- ftrat grmyorsun. Eer grsen
anlarsn ki, benim Sniim yle bir Zttr ki, hibir ey
Ondan gizlenemez,
2
hibir ey Ona nazlanp ar gelemez.
3
Yldzlar, zerreler kadar Ona kolay gelir.
4
Bir bahar bir
iek kadar suhuletle icad eder.
5
Koca kinatn hristesini,
keml-i intizamla benim mahiyetimde derc eden bir
Zttr.
1
Byle bir Ztn sanatna senin gibi cmid, ciz ve
kr, sar parmak kartrabilir mi? yle ise sus, def ol git
der, onu tard eder.
1. bk. Bakara Sresi, 2:164; l-i mran Sresi, 3:190; Rad Sresi, 13:16;Th
Sresi, 20:50; Rm Sresi, 30:22; Csiye Sresi, 45:4.
2. bk. l-i mran Sresi, 3:5, 29; brahim Sresi, 14:38; Ahzb Sresi, 33:54;
Mmin Sresi, 40:16; Al Sresi; 87:7.
3. bk. l-i mran Sresi, 3:83; Rad Sresi, 13:15; Fussilet Sresi, 41:11.
4. bk. Enm Sresi, 6:97; Arf Sresi, 7:54; Nahl Sresi, 16:12; Th Sresi,
22:88.
5. bk. Mmin Sresi, 40:57; r Sresi, 42:29; Kaf Sresi, 50:15; Nzit Sresi,
79:27.
Sonra o mdde gider, zeminin yzne serilen geni
halieye ve zemine giydirilen gayet mzeyyen ve
mnakk gmlee, esbab namna ve tabiat lisanyla ve
felsefe diliyle der ki: Sende tasarruf edebilirim ve sana
mlikim. Veya sende hissem var diye dv eder.
O vakit, o gmlek,
HAYE-1
o halie, hak ve hakikat
namna, lisan- hikmetle o mddeye der ki:
1. bk. Enbiy Sresi, 21:30.
Haiye-1 Fakat u halie hem hayattardr, hem intizaml bir ihtizazdadr. Her
vakit naklar keml-i hikmet ve intizamla tebeddl eder-t ki, Nesscnn
muhtelif cilve-i esmsn ayr ayr gstersin.
Eer seneler, karnlar adedince yere giydirilip, sonra
intizamla karlp gemi zamann ipine aslan ve yeniden
giydirilecek ve keml-i intizamla kader dairesinde
programlar ve biimleri izilen ve tayin olunan ve gelecek
zamann eridine taklan ve intizaml ve hikmetli, ayr ayr
naklar bulunan btn gmlekleri, halieleri dokuyacak,
icad edecek kudret ve sanat sende varsa
hem hilkat-i arzdan t harab- arza kadar, belki ezelden
ebede kadar ulaacak, hikmetli, kudretli iki mnev elin
varsa ve btn atklarmdaki btn fertleri icad edecek,
keml-i intizam ve hikmetle tamir ve tecdid edecek sende
bir iktidar ve hikmet varsa
hem bizim modelimizve bizi giyen ve bizi kendine pee
ve araf yapan kre-i arz elinde tutup mucid olabilirsen,
bana rububiyet dv et. Yoksa, haydi darya! Bu yerde yer
bulamazsn.
Hem bizde yle bir sikke-i vahdet ve yle bir turra-i
ehadiyet vardr ki, btn kinat kabza-i tasarrufunda
olmayan ve btn eyay btn untyla birden
grmeyen ve nihayetsiz ileri beraber yapamayan ve her
yerde hazr ve nazr bulunmayan ve mekndan mnezzeh
olmayan ve nihayetsiz hikmet ve ilim ve kudrete mlik
olmayan, bize sahip olamaz ve mdahale edemez.
1
Sonra o mdde gider, Belki kre-i arz kandrp orada
bir yer bulurum der. Gider, kre-i arza,
HAYE-1
yine esbab
namna ve tabiat lisanyla der ki: Byle serseri
gezdiinden, sahipsiz olduunu gsteriyorsun. yle ise sen
benim olabilirsin.
O vakit, kre-i arz, hak namna ve hakikat diliyle, gk
grlts gibi bir sad ile ona der ki:
Halt etme! Ben nasl serseri, sahipsiz olabilirim? Benim
elbisemi ve elbisemin iindeki en kk bir noktay, bir ipi
intizamsz bulmu musun ve hikmetsiz ve sanatsz grm
msn ki bana sahipsiz, serseri dersin? Eer hareket-i
seneviyemle takriben yirmi be bin senelik
HAYE-2
bir
mesafede bir senede gezdiim ve keml-i mizan ve
hikmetle vazife-i hizmetimi grdm daire-i azmeye
hakik mlik olabilirsen; ve kardelerim ve benim gibi
vazifedar olan on seyyareye ve gezdikleri btn dairelere
ve bizim imammz ve biz onunla bal ve cazibe-i
rahmetle ona takl olduumuz gnei icad edip
yerletirecek ve sapan ta gibi beni ve seyyrt yldzlar
ona balayacak ve keml-i intizam ve hikmetle dndrp
istihdam edecek bir nihayetsiz hikmet ve nihayetsiz kudret
sende varsa, bana rububiyet dv et. Yoksa, haydi
cehennem ol, git! Benim iim var; vazifeme gidiyorum.
1. bk. Bakara Sresi, 2:115, 148, 164, 258; Ynus Sresi, 10:5; Nahl Sresi,16:65;
Furkan Sresi, 25:2, 49: Ankebt Sresi, 29:63, Rm Sresi,30:50; Ftr Sresi,
35:9; Ysn Sresi, 36:33.
Haiye-1 Elhasl: Zerre, o mddeyi kreyvt- hamrya havale eder. Kreyvt-
hamr onu hceyreye, hceyre dahi beden-i insana, beden-i insan ise nev-i
insana, nev-i insan onu zhayat envndan dokunan arzn gmleine, arzn
gmlei dahi kre-i arza, kre-i arz onu gnee, gne ise btn yldzlara
havale eder. Herbiri der: Git,benden yukardakini zaptedebilirsen, sonra gel,
benim zaptma al.Eer onu malp etmezsen beni ele geiremezsin.
Demek, btn yldzlara szn geiremeyen, birtek zerreye rububiyetini
dinletemez.
Haiye-2 Bir dairenin takriben nsf- kutru yz seksen milyon kilometre olsa, o
daire kendisi takriben yirmi be bin senelik mesafe olur.
Hem bizlerdeki hametli intizamat ve dehetli harekt
ve hikmetli teshirat gsteriyor ki, bizim ustamz yle bir
Zttr ki, btn mevcudat, zerrelerden yldzlara ve
gnelere kadar emirber nefer hkmnde Ona mut ve
musahhardrlar. Bir aac meyveleriyle tanzim ve tezyin
ettii gibi kolayca, gnei seyyrtla tanzim eder bir
Hakm-i Zlcell ve Hkim-i Mutlaktr.
1
Sonra o mdde, yerde yer bulamad iin gider, gnee
kalbinden der ki: Bu ok byk bireydir. Belki iinde bir
delik bulup bir yol aarm, yeri de musahhar ederim.
Gnee irk namna ve eytanlam felsefe lisanyla,
mecuslerin dedikleri gibi der ki: Sen bir sultansn. Kendi
kendine mliksin, istediin gibi tasarruf edersin.
Gne ise, hak namna ve hakikat lisanyla ve hikmet-i
lhiye diliyle ona der:
H, yz bin defa h ve kell! Ben musahhar bir
memurum. Seyyidimin misarhanesinde bir mumdarm.
Bir sinee, belki bir sinein kanadna dahi hakik mlik
olamam. nk sinein vcudunda yle mnev cevherler
ve gz, kulak gibi antika sanatlar var ki, benim
dkknmda yok, daire-i iktidarmn haricindedir
2
der,
mddeyi tekdir eder.
Sonra o mdde dner, ravunlam felsefe lisanyla
der ki: Madem kendine mlik ve sahip deilsin, bir
hizmetkrsn. Esbab namna benimsin der.
O vakit gne, hak ve hakikat namna ve ubdiyet
lisanyla der ki: Ben yle birinin olabilirim ki, btn
emsalim olan ulv yldzlar icad eden ve semvtnda
keml-i hikmetle yerletiren ve keml-i hametle dndren
ve keml-i ziynetle sslendiren bir Zt olabilir.
3
1. bk. Bakara Sresi, 2:22, 164; Rad Sresi, 13:2; brahim Sresi, 14:32-33;Nahl
Sresi, 16:12; Ankebt Sresi, 29:44, 61; Lokman Sresi, 31:25, 29; Secde Sresi,
32:4; Ftr Sresi, 35:13, 40.
2. bk. Ynus Sresi, 10:5; Nahl Sresi, 16:12; Hac Sresi, 22:18, 73; Ysin
Sresi, 36:38.
3. bk. Ysin Sresi, 36:38-40; Sfft Sresi, 37:6; Fussilet Sresi, 41:12; Mlk
Sresi, 67:5.
Sonra o mdde, kalbinden der ki: Yldzlar ok
kalabalktrlar. Hem dank, karma kark grnyorlar.
Belki onlarn iinde, mvekkillerim namna birey
kazanrm der, onlarn iine girer. Onlara esbab namna,
erikleri hesabna ve tuyan etmi felsefe lisanyla,
ncumperest olan sbiiyyunlarn dedikleri gibi der ki:
Sizler pek ok dank olduunuzdan, ayr ayr hkimlerin
taht- hkmnde bulunuyorsunuz.
O vakit yldzlar namna bir yldz der ki:
Ne kadar sersem, aklsz ve ahmak ve gzszsn ki,
bizim yzmzdeki sikke-i vahdetive turra-i ehadiyeti
grmyorsun, anlamyorsun. Ve bizim nizamat- liyemizi
ve kavnin-i ubdiyetimizi bilmiyorsun. Bizi intizamsz
zannediyorsun.
Bizler yle bir Ztn sanatyzve hizmetkrlaryz ki,
bizim denizimiz olan semvt ve eceremiz olan kinat
ve mesireghmz olan nihayetsiz feza-y lemi kabza-i
tasarrufunda tutan bir Vhid-i Ehaddir. Bizler, donanma
elektrik lmbalar gibi, Onun keml-i rububiyetini gsteren
nuran ahitleriz ve saltanat- rububiyetini iln eden kl
burhanlarz. Herbir taifemiz, Onun daire-i saltanatnda,
ulv, s, dnyev, berzah, uhrev menzillerde hamet-i
saltanatn gsteren ve ziya veren nuran hizmetkrlarz.
1
Evet, herbirimiz kudret-i Vhid-i Ehadin birer
mucizesi; ve ecere-i hilkatin birer muntazam meyvesi; ve
vahdniyetin birer mnevver burhan; ve melikelerin birer
menzili, birer tayyaresi, birer mescidi; ve avlim-i ulviyenin
birer lmbas, birer gnei; ve saltanat- rububiyetin birer
ahidi; ve feza-y lemin birer ziyneti, birer kasr, birer
iei; ve sem denizinin birer nuran bal; ve
gkyznn birer gzel gz
HAYE-1
olduumuz gibi,
heyet-i mecmuamzda sknet iinde bir skt ve hikmet
iinde bir hareket ve hamet iinde bir ziynet ve intizam
iinde bir hsn- hilkat ve mevzuniyet iinde bir keml-i
sanat bulunduundan, Sni-i Zlcellimizi, nihayetsiz
dillerle vahdetini, ehadiyetini, samediyetini ve evsf-
ceml ve cell ve kemlini btn kinata iln ettiimiz
halde, bizim gibi nihayet derecede s, temiz, mut,
musahhar hizmetkrlar karma karklk ve intizamszlk
ve vazifesizlik, hatt sahipsizlikle ittiham ettiinden tokada
mstehaksn der. O mddenin yzne recm-i eytan gibi
bir yldz, yle bir tokat vurur ki, yldzlardan t
Cehennemin dibine onu atar.
2
Ve beraberinde olan
tabiat
HAYE-2
evham derelerine ve tesadf adem
kuyusuna ve erikleri imtin ve muhaliyet zulmatna ve
din aleyhindeki felsefeyi esfel-i slnin dibine atar. Btn
yldzlarla beraber o yldz
3

ferman- kudssini okurlar. Ve Sinek kanadndan
tut, t semvt kandillerine kadar, bir sinek kanad kadar
erike yer yoktur ki parmak kartrsn diye iln ederler.
1. bk. Bakara Sresi, 2:117; Nahl Sresi, 16:49; Nr Sresi, 24:41; Rm Sresi,
30:26.
Haiye-1 Cenb- Hakkn acaib-i masnuatna bakp, tem edip ve ettiren
iaretleriz. Yani, semvt hadsiz gzlerle zemindeki acaib-i sanat- lhiyeyi
tem eder gibi grnyor. Semnn melikeleri gibi, yldzlar dahi, maher-i
acaip ve garaip olan arza bakyorlar ve zuurlar dikkatle baktryorlar,
demektir.
2. bk. Mlk Sresi, 67:5.
Haiye-1 Fakat sukuttan sonra tabiat tevbe etti. Hakik vazifesi tesir ve il
olmadn, belki kabul ve inal olduunu anlad. Ve kendisi kader-i lhnin bir
nevi defteri-fakat tebeddl ve tagayyre kabil bir defteri-ve kudret-i
Rabbniyenin bir nevi program ve Kadr-i Zlcellin bir nevi ftr eriati ve bir
nevi mecmua-i kavnni olduunu bildi. Keml-i acz ve inkyadla vazife-i
ubdiyetini taknd ve "ftrat- lhiye" ve "san'at- Rabbniye" ismini ald.
3. "Eer gklerde ve yerde Allah'tan baka ilhlar olsayd, ikisi de harap olur
giderdi." Enbiy Sresi, 21:22.


1



2
3. Seni her trl noksandan tenzih ederiz. Senin bize rettiinden
bakabilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti hereyi kuatan
Sensin.Bakara Sresi, 2:32.
4. Allahm! Mahlkatnn kesret daireleri iinde sirc- vahdetin ve kinatnn
meherinde delll- vahdniyetin olan Efendimiz Muhammede ve btn l ve
ashabna salt ve selm olsun.
Birinci Mevkfn kk bir zeyli
Festemi yet:
1

il hir-i yet...





2

il hir-i yet...
Bu yetin bir nevi tercmesi olan

tercmesidir.
1. stlerindeki ge bakmazlar m, onu nasl bina edip ssledik. Kaf Sresi,
50:6.
2. Sonra gn yzne bak, nasl sknet ierisinde bir sessizlik, hikmet
ierisinde bir hareket, hametierisinde bir parldama, znet ierisinde bir
tebessm greceksin.Bunlar intizam- hilkat, ittizn- sanat ile beraber
olmaktadr. Kandilinin parlamas, lmbasnn k vermesi,yldzlarnn
parldamalar akl sahiplerine sonsuz bir saltanatnvarln iln eder.
Yani, yet-i kerime, nazar- dikkati, semnn ziynetli ve
gzel yzne eviriyor. T, dikkat-i nazar ile, semnn
yznde fevkalde sknet iinde bir sktu grp, bir
Kadr-i Mutlakn emir ve teshiriyle o vaziyeti aldn
anlasn. Yoksa, eer babo olsaydlar, birbiri iinde o
dehetli hadsiz ecram, o gayet byk kreler ve gayet
sratli hareketleriyle yle bir velveleyi karmak lzmd
ki, kinatn kulan sar edecekti. Hem yle bir zelzele-i
hercmerc iinde karklk olacakt ki, kinat datacakt.
Yirmi camus birbiri iinde hareket etse ne kadar velveleli
bir hercmerce sebebiyet verdii malm. Halbuki, kre-i
arzdan bin defa byk ve top gllesinden yetmi defa
sratli hareket edenler, yldzlar ierisinde var olduunu
kozmorafya sylyor. te, sknet iindeki skt-u
ecramdan, Sni-i Zlcellin ve Kadr-i Zlkemlin derece-i
kudret ve teshirini ve ncumun Ona derece-i inkyad ve
itaatini anla.
Hem, semnn yznde, hikmet iinde
bir hareketi grmeyi yet emrediyor. Evet, gayet acip ve
azm o harekt, gayet dakik ve geni hikmet iindedir.
Nasl ki bir fabrikann arklarn ve dolaplarn bir hikmet
iinde eviren bir sanatkr, fabrikann azamet ve intizam
derecesinde derece-i sanat ve maharetini gsterir. yle de,
koca gnee, seyyrtla beraber fabrika vaziyetini veren ve
o mthi azm kreleri sapan talar misill ve fabrika
arklar gibi etrafnda dndren bir Kadr-i Zlcellin
derece-i kudret ve hikmeti, o nisbette nazara tezahr eder.
Yani, hem, semvt
yznde yle bir hamet iinde bir parlamak ve bir ziynet
iinde bir tebessm var ki, Sni-i Zlcellin ne kadar
muazzam bir saltanat, ne kadar gzel bir sanat olduunu
gsterir. Donanma gnlerinde kesretli elektrik lmbalar
sultann derece-i hametini ve terakkiyt- medeniyede
derece-i kemlini gsterdii gibi, koca semvt, o hametli,
ziynetli yldzlaryla Sni-i Zlcellin keml-i saltanatn ve
ceml-i sanatn ylece nazar- dikkate gsteriyorlar.
Hem diyor ki:
Semnn yzndeki mahlkatn intizamn, dakik mizanlar
iinde masnuatn mevzuniyetini gr ve anla ki, onlarn
Snii ne kadar Kadr ve ne kadar Hakm olduunu bil.
Evet, muhtelif ve kk cirimleri veyahut hayvanlar
dndren ve bir vazife iin eviren ve bir mizan- mahsusla
herbirini muayyen bir yolda sevk eden bir ztn derece-i
iktidar ve hikmetini ve hareket eden cirmlerin ona derece-i
itaat ve musahhariyetlerini gsterdikleri gibi, koca semvt
o dehetli azametiyle, hadsiz yldzlaryla ve o yldzlar da
dehetli byklkleriyle ve gayet iddetli hareketleriyle
beraber, zerre miktar ve bir saniyecik kadar hudutlarndan
tecavz etmemeleri, bir ire-i dakika kadar vazifelerinden
geri kalmamalar, Sni-i Zlcelllerinin ne kadar dakik bir
mizan- mahsusla rububiyetini icra ettiini nazar- dikkate
gsterirler.
Hem de u yet gibi, Sre-i Ammede ve sir yetlerde
beyan olunan teshir-i ems ve kamer ve ncumla iaret
ettii gibi,


Yani, semann mzeyyen tavanna, gne gibi k verici,
sndrc bir lmbay takmak; gece-gndz hatlaryla,
k-yaz sahifelerinde mektubt- Samedniyeyi yazmasna
bir nur hokkas hkmne getirmek; ve yksek minare ve
kulelerdeki byk saatlerin parlayan akrepleri misill,
kubbe-i semda kameri zamann saat-i kbrsna bir akrep
yapmak, mtefavit ok hilller suretinde her geceye gya
ayr bir hill brakp, sonra dnp kendine toplamak,
menzillerinde keml-i mizanla, dakik hesapla hareket
ettirmek; ve kubbe-i semda parlayan, tebessm eden
yldzlarla gn gzel yzn yaldzlamak, elbette
nihayetsiz bir saltanat- rububiyetin eiridir. Zuura, Onu
ir eden muhteem bir Ulhiyetin irtdr; ehl-i kri
imana ve tevhide davet eder.
Bak kitab- kinatn safha-i renginine,
Hme-i zerrn-i kudret, gr, ne tasvir eylemi.
Kalmam bir nokta-i muzlim em-i dil erbbna,
Sanki ytn Hd nur ile tahrir eylemi.
Bak, ne muciz-i hikmet, izan-rb-y kinat,
Bak, ne li bir temdr feza-y kinat.
Dinle de yldzlar, u hutbe-i irinine,
Nme-i nurn-i hikmet bak ne takrir eylemi.
Hep beraber nutka gelmi, hak lisanyla derler:
Bir Kadr-i Zlcellin hamet-i sultanna,
Birer burhan- nurefnz vcub-u Snie; hem vahdete,
hem kudrete ahitleriz biz.
u zeminin yzn yaldzlayan nazenin mucizt n
melek seyranna,
Bu semnn arza bakan, Cennete dikkat eden, binler
mdakkik gzleriz biz.
Tb-y hilkatten semvt kkna, hep kehkean
asnna,
Bir Ceml-i Zlcellin dest-i hikmetiyle taklm binler
gzel meyveleriz biz.
u semvt ehline birer mescid-i seyyar, birer hane-i
devvar, birer ulv iyne,
Birer misbah- nevvar, birer gemi-i Cebbar, birer
tayyareyiz biz.
Bir Kadr-i Zlkemlin, bir Hakm-i Zlcellin birer
mucize-i kudret, birer harika-i sanat- Hlkane,
Birer nadire-i hikmet, birer dhiye-i hilkat, birer nur
lemiyiz biz.
Byle yz bin dille yz bin burhan gsteririz, iittiririz
insan olan insana.
Kr olas dinsiz gz grmez oldu yzmz. Hem
iitmez szmz. Hak syleyen yetleriz biz.
Sikkemiz bir, turramz bir, Rabbimize musahharz,
msebbihiz abdne
Zikrederiz, kehkeann halka-i kbrsna mensup birer
meczuplarz biz.
nc Hccet-i mniye
(Yirmi nc Lema)
Tabiat Risalesi
Tabiattan gelen kr-i kfryi dirilmeyecek bir surette ldryor,
kfrn temel tan zrzeber ediyor.
HTAR: u Notada, tabiiyyunun mnkir ksmnn gittikleri
yolun iyz ne kadar akldan uzak ve ne kadar irkin ve ne
derece hurafe olduu, lakal doksan muhali tazammun eden
Dokuz Muhal ile beyan edilmi. Sair risalelerde o muhaller
ksmen izah edildiinden; burada gayet muhtasar olmak
haysiyetiyle, bz basamaklar tayyedilmitir. Onun iin, birden
bire, Bu kadar zhir ve ikre bir hurafeyi nasl bu mehur
kl feylesoar kabul etmiler, o yolda gidiyorlar? hatra
geliyor.
Evet, onlar mesleklerinin iyzn grememiler. Hem,
hakikat-i meslekleri ve mesleklerinin lzm ve muktezas odur
ki, yazlm herbir muhalin ucunda beyan edilen o irkin ve
mstekreh ve gayr- mkul
HAYE-1
hlsa-i mezhepleri ve
mesleklerinin lzm ve zarur muktezas olduunu gayet bedih
ve kat burhanlarla, phesi olanlara tafsilen beyan ve ispat
etmeye hazrm.
Haiye-1 Bu risalenin sebeb-i teli, gayet mtecavizne ve gayet irkin bir
tarzla, hakaik-i imaniyeyi tezyif edip, bozulmu akl yetimedii eye hurafe
deyip, dinsizlii tabiata balayarak, Kurna hcum edilmesidir. O hcum ise
iddetli bir hiddeti kalbe (kaleme) verdi ki, iddetli ve galiz tokatlar o
mlhidlere ve haktan yz eviren btl mezheplilere yedirdi. Yoksa, Risale-i
Nurun meslei, nezihne ve nazikne ve kavl-i leyyindir.

1
1. Peygamberleri onlara dedi ki: Gkleri ve yeri yoktan var eden Allah
hakknda phe olur mu? brahim Sresi, 14:10.
u yet-i kerime, istifham- inkr ile, Cenb- Hak
hakknda ek olmaz ve olmamal demekle, vcud ve
vahdniyet-i lhiye bedhet derecesinde olduunu
gsteriyor.
u srr izahtan evvel bir ihtar: 1338de Ankaraya
gittim. slm Ordusunun Yunana galebesinden nee alan ehl-i
imann kuvvetli efkr iinde, gayet mthi bir zndka kri,
iine girmek ve bozmak ve zehirlendirmek iin desssne
altn grdm. Eyvah, dedim. Bu ejderha imann
erknna iliecek! O vakit, u yet-i kerime bedhet
derecesinde vcud ve vahdniyeti ifham ettii cihetle, ondan
istimdad edip, o zndkann ban datacak derecede Kurn-
Hakmden alnan kuvvetli bir burhan, Nurun Arab risalesinde
yazdm. Ankarada, Yeni Gn Matbaasnda tab ettirmitim.
Fakat maatteessf Arab bilen az ve ehemmiyetle bakanlar da
nadir olmakla beraber, gayet muhtasar ve mcmel bir surette o
kuvvetli burhan tesirini gstermedi. Maatteessf, o dinsizlik kri
hem inkiaf etti, hem kuvvet buldu. Bilmecburiye, o burhan
Trke olarak bir derece beyan edeceim. O burhann baz
paralar baz risalelerde tam izah edildiinden, burada
icmlen yazlacaktr. Sair risalelerde inksam etmi olan
mteaddit burhanlar, bu burhanda ksmen ittihad ediyor,
herbiri bunun bir cz hkmne geiyor.
Mukaddime
Ey insan! Bil ki, insanlarn azndan kan ve dinsizlii
imam eden dehetli kelimeler var; ehl-i iman bilmeyerek
istimal ediyorlar. Mhimlerinden tanesini beyan
edeceiz.
Birincisi: Evcedethul-esbab, yani, Esbab bu eyi icad
ediyor.
kincisi: Teekkele binefsih,yani, Kendi kendine teekkl
ediyor, oluyor, bitiyor.
ncs: ktezathut-tabiat, yani, Tabidir, tabiat iktiza
edip icad ediyor.
Evet, madem mevcudat var ve inkr edilmez. Hem, her
mevcut sanatl ve hikmetli vcuda geliyor. Hem madem
kadm deil, yeniden oluyor. Herhalde, ey mlhid, bu
mevcudu, mesel bu hayvan, ya diyeceksin ki, esbab-
lem onu icad ediyor, yani esbabn itimanda o mevcut
vcut buluyor; veyahut o kendi kendine teekkl ediyor;
veyahut, tabiat muktezas olarak, tabiatn tesiriyle vcuda
geliyor; veyahut bir Kadr-i Zlcellin kudretiyle icad edilir.
Madem aklen bu drt yoldan baka yol yoktur. Evvelki
yol muhal, battal, mmteni, gayr- kabil olduklar kat
ispat edilse, bizzarure ve bilbedhe, drdnc yol olan
tarik-i vahdniyet eksiz, phesiz sabit olur.
AMMA BRNC YOL ki, esbab- lemin itimayla
tekil-i eya ve vcud-u mahlkattr. Pek ok muhltndan
yalnz tanesini zikrediyoruz.
BRNCS
Bir eczahanede, gayet muhtelif maddelerle dolu, yzer
kavanoz ieler bulunuyor. O edviyelerden, zhayat bir
macun istenildi. Hem hayattar, harika bir tiryak, onlardan
yaplmak icap etti. Geldik, o eczahanede, o zhayat
macunun ve hayattar tiryakn oklukla efradn grdk. O
macunlardan herbirisini tetkik ettik.
Gryoruz ki, o kavanoz ielerden herbirisinden, bir
mizan- mahsusla, bir iki dirhem bundan, drt dirhem
tekinden, alt yedi dirhem bakasndan, ve hkez,
muhtelif miktarlarda eczalar alnm. Eer birinden, bir
dirhem ya noksan veya fazla alnsa, o macun zhayat
olamaz, hsiyetini gsteremez. Hem o hayattar tiryak da
tetkik ettik. Herbir kavanozdan bir mizan- mahsusla bir
madde alnm ki, zerre miktar noksan veya ziyade olsa,
tiryak hassasn kaybeder.
O kavanozlar elliden ziyade iken, herbirisinden ayr bir
mizanla alnm gibi, ayr ayr miktarda eczalar alnm.
Acaba hibir cihette imkn ve ihtimal var m ki, o
ielerden alnan muhtelif miktarlar, ielerin garip bir
tesadf veya frtnal bir havannarpmasyla
devrilmesinden, herbirisinden alnan miktar kadar, yalnz
omiktar aksn, beraber gitsinler ve toplanp o macunu
tekil etsinler? Acaba bundan daha hurafe, muhal, btl
birey var m? Eek muzaaf bir eeklie girse, sonra insan
olsa, Bu kri kabul etmem diye kaacaktr.
te bu misal gibi, herbir zhayat, elbette zhayat bir
macundur. Ve herbir nebat, hayattar bir tiryak gibidir ki,
ok mteaddit eczalardan, ok muhtelif maddelerden,
gayet hassas bir lyle alnan maddelerden terkip
edilmitir. Eer esbaba, ansra isnad edilse ve Esbab
icad etti denilse, aynen eczahanedeki macunun, ielerin
devrilmesinden vcut bulmas gibi, yz derece akldan
uzak, muhal ve btldr.
Elhasl, u eczahane-i kbr-y lemde, Hakm-i Ezelnin
mizan- kaz ve kaderiyle alnan mevdd- hayatiye, hadsiz
bir hikmet ve nihayetsiz bir ilim ve hereye mil bir irade
ile vcut bulabilir. Kr, sar, hudutsuz, sel gibi akan kll
anasr ve tabyi ve esbabn iidir diyen bedbaht, O
tiryak- acip, kendi kendine, ielerin devrilmesinden kp
olmutur diyen divane bir hezeyanc, sarho bulunan bir
ahmaktan daha ziyade ahmaktr. Evet, o kfr ahmakane,
sarhone, divanece bir hezeyandr.
KNC MUHAL
Eer herey, Vhid-i Ehad olan Kadr-i Zlcelle
verilmezse, belki esbaba isnad edilse, lzm gelir ki, lemin
pek ok ansr ve esbab, herbir zhayatn vcudunda
mdahalesi bulunsun. Halbuki, sinek gibi bir kk
mahlkun vcudunda keml-i intizamla, gayet hassas bir
mizan ve tamam bir ittifakla, muhtelif ve birbirine zt,
mbyin esbabn itima o kadar zhir bir muhaldir ki,
sinek kanad kadar uuru bulunan, Bu muhaldir, olamaz
diyecektir.
Evet, bir sinein kck cismi, kinatn ekser ansr ve
esbabyla alkadardr, belki bir hlsasdr. Eer Kadr-i
Ezelye verilmezse, o esbab- maddiye, onun vcudu
yannda bizzat hazr bulunmak lzm; belki onun kck
cismine girmek gerektir. Belki, cisminin kk bir
nmunesi olan gzndeki bir hcresine girmeleri icap
ediyor. nk, sebep madd ise, msebbebin yannda ve
iinde bulunmas lzm geliyor. u halde, iki sinein ine
ucu gibi parmaklar yerlemeyen o hcrecikte, erkn-
lem ve ansr ve tabyiin, maddeten iinde bulunup, usta
gibi iinde altklarn kabul etmek lzm geliyor. te,
Sofestnin en eblehleri dahi byle bir meslekten utanyor.
NC MUHAL
kaide-i mukarreresiyle,
Bir mevcudun vahdeti varsa, elbette bir vhidden, bir
elden sudur edebilir. Hususan o mevcut, gayet mkemmel
bir intizam ve hassas bir mizan iinde ve cmi bir hayata
mazhar ise, bilbedhe, sebeb-i ihtilf ve kemeke olan
mteaddit ellerden kmadn, belki gayet kadr, hakm
olan birtek elden ktn gsterdii halde; hadsiz ve
cmid ve cahil, mtecaviz, uursuz, karmakarklk iinde,
kr, sar esbab- tabiiyenin karmakark ellerinehadsiz
imknat yollar iinde ve itima ve ihtiltla o esbabn
krl, sarl ziyadeletii haldeo muntazam ve
mevzun ve vhid bir mevcudu onlara isnad etmek, yz
muhali birden kabul etmek gibi akldan uzaktr.
Haydi, bu muhalden kat- nazar, esbab- maddiyenin
elbette tesirleri, mbaeretle ve temasla olur. Halbuki, o
esbab- tabiiyenin temaslar, zhayat mevcutlarn
zhirleriyledir. Halbuki gryoruz ki, o esbab- maddiyenin
elleri yetimedii ve temas edemedikleri o zhayatn btn,
on defa zhirinden daha muntazam, daha ltif, sanata
daha mkemmeldir. Esbab- maddiyenin elleri ve
letleriyle hibir cihetle yerleemedikleri, belki tam
zhirine de temas edemedikleri kck zhayat, kck
hayvancklar, en byk mahlklardan daha ziyade sanata
acip, hilkate bed bir surette olduklar halde, o cmid,
cahil, kaba, uzak, byk ve birbirine zt olan sar, kr
esbaba isnad etmek, yz derece kr, bin derece sar
olmakla olur.
AMMA KNC MESELE teekkele binefsihdir. Yani,
Kendi kendine teekkl ediyor. te bu cmlenin dahi ok
muhlt var; ok cihetle btldr, muhaldir. Nmune iin,
muhltndan tanesini beyan ederiz.
BRNCS
Ey muannid mnkir! Senin enniyetin seni o kadar
ahmaklatrm ki, yz muhali birden kabul etmeyi bir
derece hkmediyorsun. nk sen mevcutsun. Ve basit bir
madde ve cmid ve tagayyrsz deilsin. Belki, daima
tecedddde olarak, gayet muntazam bir makine ve harika
ve daima tahavvlde bir saray gibisin. Senin vcudunda
her vakit zerreler alyorlar. Senin vcudun kinatla,
hususan rzk mnasebetiyle, hususan bek-y nev
itibaryla alkadar ve alverii vardr. Senin vcudunda
alan zerreler, o mnasebt bozmamak ve o alkadarl
krmamak iin dikkat ediyorlar, ylece ihtiyatla ayaklarn
atyorlar. Gya btn kinata bakyorlar, senin
mnasebtn kinatta grp yle vaziyet alyorlar. Sen
zhir ve btn duygularnla, o zerrelerin o harika
vaziyetine gre istifade edersin.
Eer sen vcudundaki zerreleri, Kadr-i Ezelnin
kanunuyla hareket eden kck memurlar veya bir
ordusu veya kalem-i kaderin ular (herbir zerre bir kalem
ucu) veya kalem-i kudretin noktalar (herbir zerre bir
nokta) olduunu kabul etmezsen, o vakitsenin gznde
alan herbir zerreye yle bir gz lzm ki senin mecmu-u
cesedinin her tarafn grmekle beraber, mnasebettar
olduun btn kinat dahi grecek bir gz ve btn
senin mazi ve mstakbel ve nesil ve asln ve ansrnn
menbalarn ve rzknn madenlerini bilecek, tanyacak, yz
dhi kadar bir akl vermek lzm geliyor. Senin gibi bu
meselelerde zerre kadar akl olmayann bir zerresine bin
Etun kadar bir ilim ve uur vermek, bin derece divanece
bir hurafeciliktir.
KNC MUHAL
Senin vcudun bin kubbeli harika bir saraya benzer ki,
her kubbesinde talar, direksiz birbirine ba baa verip
muallkta durdurulmu. Belki senin vcudun, bin defa bu
saraydan daha aciptir. nk, o saray- vcudun, daima,
keml-i intizamla tazelenmektedir. Gayet harika olan ruh,
kalb ve mnev letiften kat- nazar, yalnz cesedindeki
herbir z, bir kubbeli menzil hkmndedir. Zerreler, o
kubbedeki talar gibi birbirleriyle keml-i muvazene ve
intizamla babaa verip, harika bir bina, fevkalde bir
sanat, gz ve dil gibi acip birer mucize-i kudret
gsteriyorlar.
Eer bu zerreler, u lemin ustasnn emrine tbi birer
memur olmasalar, o vakit herbir zerre, umum o cesetteki
zerrelere hem hkim-i mutlak, hem herbirisine mahkm-u
mutlak, hem herbirisine misil, hem hkimiyet noktasnda
zt, hem yalnz Vcibl-Vcuda mahsus olan ekser sftn
masdar, menba, hem gayet mukayyet, hem gayet mutlak
bir surette olmakla beraber, srr- vahdetle yalnz bir
Vhid-i Ehadin eseri olabilen gayet muntazam bir masnu-u
vhidi o hadsiz zerrta isnad etmekzerre kadar uuru
olan, bunun pek zhir bir muhal, belki yz muhal olduunu
derk eder.
NC MUHAL
Eer senin vcudun, Vhid-i Ehad olan Kadr-i Ezelnin
kalemiyle mektub olmazsa ve tabiata, esbaba mensup
matb ise, o vakit senin vcudundaki bir hceyre-i
bedenden tut, birbiri iinde daireler misilli, binler
mrekkepler adedince tabiat kalplarnn bulunmas lzm
gelir. nk, mesel bu elimizdeki kitap eer mektub olsa,
birtek kalem, ktibinin ilmine istinad edip btn onlar
yazar. Eer o mektub olmazsa ve onunkalemine
verilmezse, Kendi kendine olmu denilse veya tabiata
verilse, o vakit matb kitap gibi herbir har iin ayr bir
demir kalem lzmdr ki, tab edilsin.
Nasl ki, matbaada hurufat adedince demir harer
bulunur, sonra o harer vcut bulur. O vakit birtek kaleme
bedel, o hurufat adedince kalemler bulunmas lzm gelir.
Belki o hurufat iindebazan olduu gibikk kalemle
bir byk harfte bir sayfa ince hatla yazlm ise, binler
kalem birtek harf iin lzm geliyor. Belki, birbirinin iine
girip muntazam bir vaziyetle senin cesedin gibi bir ekil
alyorsa, o vakit herbir dairede, herbir cz iin, o
mrekkebat adedince kalplar lzm geliyor. Haydi, yz
muhal iinde bulunan bu tarz mmkn desen dahi, bu
muntazam sanatl demir hareri ve mkemmel kalplar
ve kalemleri yapmak iin, yine birtek kaleme verilmezse, o
kalemler, o kalplar, o demirharerin yaplmas iin, onlarn
adetlerince yine kalemler, kalplar ve harer lzm. nk
onlar da yaplmlar ve onlar da muntazam sanatldrlar.
Ve hkez, mteselsilen gittike gidecek.
te, sen de anla, bu yle bir kirdir ki, senin zerrtn
adedince muhlt ve hurafeler, iinde bulunuyor. Ey
muannid muattl! Sen de utan, bu dalletten vazge.
NC KELME: ktezathut-tabiat, yani, Tabiat
iktiza ediyor, tabiat yapyor. te bu hkmn ok muhlt
var. Nmune iin n zikrediyoruz.
BRNCS
Eer mevcudatta, hususan zhayatta grnen, basrne,
hakmne olan sanat ve icad ems-i Ezelnin kalem-i
kader ve kudretine verilmezse, belki kr, sar, dncesiz
olan tabiata ve kuvvete isnad edilse, lzm gelir ki, tabiat,
icad iin hereyde hadsiz mnev makine ve matbaalar
bulundursun; veyahut hereyde kinat halk ve idare
edecek bir kudret ve hikmet derc etsin. nk, nasl
emsin cilveleri ve akisleri, zemin yzndeki zerrecik cam
paralarnda ve katrelerde grnyor. Eer o misal ve aks
gneikler semdaki tek gnee isnad edilmese, lzm
gelir ki, bir kibrit ba yerlemeyen bir zerrecik cam
parasnda tabi, ftr ve gnein hsiyetlerine mlik,
zhiren kk, mnen ok derin bir gnein haric
vcudunu kabul ederek, zerrt- zcciye adedince tabi
gneleri kabul etmek lzm geldii gibi; aynen bu misal
gibi, mevcudat ve zhayat dorudan doruya ems-i
Ezelnin cilve-i esmsna verilmezse, herbir mevcutta,
hususan herbir zhayatta, hadsiz bir kudret ve irade ve
nihayetsiz bir ilim ve hikmet tayacak bir tabiat, bir
kuvveti, adeta bir ilh, iinde kabul etmek lzm gelir. Bu
tarz- kir ise, kinattaki muhltn en btl, en hurafesidir.
Hlk- Kinatn sanatn mevhum, ehemmiyetsiz, uursuz
bir tabiata veren insan, elbette yz defa hayvandan daha
hayvan, daha uursuz olduunu gsterir.
KNC MUHAL
Eer gayet intizaml, mizanl, sanatl, hikmetli u
mevcudat, nihayetsiz kadr, hakm bir zta verilmezse,
belki tabiata isnad edilse, lzm gelir ki, tabiat, herbir para
toprakta, Avrupann umum matbaalar ve fabrikalar
adedince makineleri, matbaalar bulundursun, t o para
toprak, mene ve tezgh olduu hadsiz iekler ve
meyvelerin yetimelerine ve tekillerine medar olabilsin.
nk, iekler iin sakslk vazifesini gren bir kse
toprak, iine tohumlar nbetle atlan umum ieklerin
birbirinden ok ayr olan ekil ve heyetlerini tekil ve tasvir
edebilir bir kabiliyeti, bilil grlyor. Eer Kadr-i
Zlcelle verilmezse, o vakit, o ksedeki toprakta, herbir
iek iin mnev, ayr, tabi bir makinesi bulunmazsa, bu
hal vcuda gelemez. nk tohumlar ise, nutfeler ve
yumurtalar gibi, maddeleri birdir. Yani, mvellidlm,
mvellidlhumuza, karbon, azotun intizamsz, ekilsiz,
hamur gibi halitasndan ibaret olmakla beraber; hava, su,
hararet, ziya dahi, herbiri basit ve uursuz ve hereye kar
sel gibi bir tarzda gittiinden, o hadsiz ieklerin tekilleri
ayr ayr ve gayet muntazam ve sanatl olarak o topraktan
kmas, bilbedhe ve bizzarure iktiza ediyor ki, o ksede
bulunan toprakta, mnen Avrupa kadar, mnev ve kk
mikyasta matbaalar ve fabrikalar bulunsun. T ki, bu
kadar hayattar kumalar ve binler ayr ayr nakl
mensucatlar dokuyabilsin.
te, tabiiyyunlarn kr-i kfrleri ne derece daire-i
akldan hari saptn kyas et. Ve tabiat mcid zanneden
insan suretindeki ahmak sarholar Mtefennin ve
akllyz diye dv ettikleri halde, akl ve fenden ne kadar
uzak dtklerini ve mmteni ve hibir cihetle mmkn
olmayan bir hurafeyi kendilerine meslek ittihaz ettiklerini
gr, gl ve tkr!
Eer desen: Mevcudat tabiata isnad edilse byle acip
muhaller olur, imtin derecesinde mkilt olur. Acaba
Zt- Ehad ve Samede verildii vakit o mkilt nasl
kalkyor? Ve o suubetli imtin, o suhuletli vcuba nasl
inklp eder?
Elcevap: Birinci Muhalde, nasl ki gnein cilve-i iniks
keml-i suhuletle, klfetsiz, en kk zerrecik camdan tut,
t en byk bir denizin yzne kadar feyzini ve tesirini
misal gneiklerle gayet kolaylkla gsterdikleri halde,
eer gneten nisbeti kesilse, o vakit herbir zerrecikte tabi
ve bizzat bir gnein haric vcudu, imtin derecesinde bir
suubetle olabilmesi kabul edilmek lzm gelir. yle de,
herbir mevcut, dorudan doruya Zt- Ehad ve Samede
verilse, vcub derecesinde bir suhulet, bir kolaylkla ve bir
intisap ve cilve ile, herbir mevcuda lzm herbir ey ona
yetitirilebilir.
Eer o intisap kesilse ve o memuriyet babozuklua
dnse ve herbir mevcut kendi bana ve tabiata braklsa, o
vakit imtin derecesinde yz bin mkilt ve suubetle,
sinek gibi bir zhayatn, kinatn kk bir hristesi olan
gayet harika makine-i vcudunu icad eden, iindeki kr
tabiatn, kinat halk ve idare edecek bir kudret ve hikmet
sahibi olduunu farz etmek lzm gelir. Bu ise bir muhal
deil, belki binler muhaldir.
Elhasl, nasl ki Zt- Vcibl-Vcudun erik ve nazri
mmteni ve muhaldir; yle de rububiyetinde ve icad-
eyada bakalarnn mdahalesi, erk-i zt gibi mmteni
ve muhaldir.
Amma kinci Muhaldeki mkilt ise: Mteaddit
risalelerde ispat edildii gibi, eer btn eya Vhid-i
Ehade verilse, btn eya birtek ey gibi suhuletli ve kolay
olur. Eer esbaba ve tabiata verilse, birtek ey umum eya
kadar mkiltl olduu, mteaddit ve kat burhanlarla
ispat edilmi. Bir burhann hlsas udur ki:
Nasl ki bir adam, bir padiaha askerlik veya memuriyet
cihetiyle intisap etse, o memur ve o asker, o intisap
kuvvetiyle, yz bin defa kuvvet-i ahsiyesinden fazla ilere
medar olabilir. Ve padiah namna, bazan bir ah esir
eder. nk grd ilerin ve yapt eserlerin cihazatn
ve kuvvetini kendi tamyor ve tamaya mecbur olmuyor.
O intisap mnasebetiyle, padiahn hazineleri ve
arkasndaki nokta-i istinad olan ordu, o kuvveti, o cihazat
tayor. Demek grd iler, ahane olarak bir padiahn
ii gibi ve gsterdii eserler bir ordu eseri misilli harika
olabilir.
Nasl ki karnca o memuriyet cihetiyle Firavunun
sarayn harap ediyor. Sinek o intisapla Nemrudu
gebertiyor. Ve o intisapla, buday tanesi gibi bir am
ekirdei, koca am aacnn btn cihazatn
yetitiriyor.
HAYE-1
Eer o intisap kesilse, o memuriyetten
terhis edilse, yapaca ilerin cihazatn ve kuvvetini,
belinde ve bileinde tamaya mecburdur. O vakit,
okck bileindeki kuvvet miktarnca ve belindeki
cephane adedince igrebilir. Evvelki vaziyette gayet
kolaylkla grd ileri bu vaziyette ondan istenilse,
elbette bileinde bir ordu kuvvetini ve belinde bir
padiahn cihazat- harbiye fabrikasn yklemek lzm
gelir ki, gldrmek iin acip hurafeleri ve masallar hikye
eden maskaralar dahi bu hayalden utanyorlar.
Haiye-1 Evet, eer intisap olsa, o ekirdek, kader-i lhden bir emir alr, o
harika ilere mazhar olur. Eer o intisap kesilse, o ekirdein hilkati, koca am
aacnn hilkatinden daha ziyade cihazat ve iktidar ve sanat iktiza eder.
nk, dadaki, kudret eseri olan mcessem am aacnn, btn zlar ve
cihazatyla, o ekirdekteki kader eseri olan mnev aata mevcut bulunmas
lzm gelir. nk o koca aacn fabrikas o ekirdektir. indeki kader aa,
kudretle harite tezahr eder, cisman am aac olur.
Elhasl, Vcibl-Vcuda her mevcudu vermek, vcub
derecesinde bir suhuleti var. Ve tabiata icad cihetinde
vermek, imtin derecesinde mkl ve haric-i daire-i
akliyedir.
NC MUHAL
Bu Muhali izah edecek, baz risalelerde beyan edilen iki
misal:
BRNC MSAL: Btn sr- medeniyetle tekmil ve
tezyin edilmi, hli bir sahrda kurulmu, yaplm bir
saraya gayet vah bir adam girmi, iine bakm. Binlerle
muntazam sanatl eyay grm. Vahetinden,
ahmaklndan, Hariten kimse mdahale etmeyip, o
saray iinde o eyadan birisi o saray mtemiltyla
beraber yapmtr diye taharrye balyor. Hangi eye
bakyor, o vahetli akl dahi kabil grmyor ki, o ey
bunlar yapsn. Sonra, o sarayn tekilt programn ve
mevcudat hristesini ve idare kanunlar iinde yazl olan
bir defteri grr. endan, elsiz ve gzsz ve ekisiz olan o
defter dahi, sair iindeki eyler gibi, hibir kabiliyeti yoktur
ki, o saray tekil ve tezyin etsin. Fakat muztar kalarak,
bilmecburiye, eya-y hare nisbeten, kavnn-i ilmiyenin
bir nvan olmak cihetiyle, o sarayn mecmuuna bu defteri
mnasebettar grdnden, te bu defterdir ki, o saray
tekil, tanzim ve tezyin edip bu eyay yapm, takm,
yerletirmi diyerek, vahetini ahmaklarn, sarholarn
hezeyanna evirmi.
te, aynen bu misal gibi, hadsiz derecede misaldeki
saraydan daha muntazam, daha mkemmel ve btn etraf
mucizne hikmetle dolu u saray- lemin iine, inkr-
ulhiyete giden tabiiyyun krini tayan vah bir insan
girer. Daire-i mmkinat haricinde olan Zt- Vcibl-
Vcudun eser-i sanat olduunu dnmeyerek ve Ondan
irz ederek, daire-i mmkinat iinde, kader-i lhnin yazar
bozar bir levhas hkmnde ve kudret-i lhiyenin
kavnn-i icraatna tebeddl ve tagayyr eden bir defteri
olabilen ve pek yanl ve hata olarak tabiat nam verilen
bir mecmua-i kavnn-i dt- lhiye ve bir hriste-i
sanat- Rabbniyeyi grr. Ve der ki: Madem bu eya bir
sebep ister. Hibir eyin bu defter gibi mnasebeti
grnmyor. endan hibir cihetle akl kabul etmez ki,
gzsz, uursuz, kudretsiz bu defter, rububiyet-i mutlakann
ii olan ve hadsiz bir kudreti iktiza eden icad yapamaz.
Fakat madem Sni-i Kadmi kabul etmiyorum; yleyse, en
mnasibi, Bu defter bunu yapm ve yapar diyeceim
der. Biz de deriz:
Ey ahmakul-humakadan tahammuk etmi sarho
ahmak! Ban tabiat bataklndan kar, arkana bak.
Zerrattan seyyrta kadar btn mevcudat, ayr ayr
lisanlarla ehadet ettikleri ve parmaklaryla iaret ettikleri
bir Sni-i Zlcelli gr. Ve o saray yapan ve o defterde
sarayn programn yazan Nakk- Ezelnin cilvesini gr,
fermanna bak, Kurnn dinle, o hezeyanlardan kurtul.
KNC MSAL: Gayet vah bir adam, muhteem bir
kla dairesine girer. Gayet muntazam bir ordunun umum,
beraber talimlerini, muntazam hareketlerini grr. Bir
neferin hareketiyle bir tabur, bir alay, bir frka kalkar,
oturur, gider, bir ate emriyle ate ettiklerini mahede
eder. Onun kaba, vah akl, bir kumandann, devletin
nizmtyla ve kanun-u padiah ile o kumandann emrini,
kumandasn anlamayp inkr ettiinden, oaskerlerin
iplerle birbiriyle bal olduklarn tahayyl eder. O hayalip
ne kadar harikal bir ip olduunu dnr, hayrette kalr.
Sonra gider, Ayasofyagibi gayet muazzam bir camie,
Cuma gnnde dahil olur. O cemaat-i Mslimnin, bir
adamn sesiyle kalkar, eilir, secde ederek oturduklarn
mahede eder. Mnev ve semv kanunlarn
mecmuundan ibaret olan eriat ve eriat Sahibinin
emirlerinden gelen mnev dsturlarn anlamadndan, o
cemaatin madd iplerle balandn ve o acip ipler onlar
esir edip oynattn tahayyl ederek, en vah, insan
suretindeki canavar hayvanlar dahi gldrecek derecede
maskaral bir kirle kar, gider.
te, ayn bu misal gibi, Sultan- Ezel ve Ebedin hadsiz
cnudunun muhteem bir klas olan u leme ve o
Mbd-u Ezelnin muntazam bir mescidi olan u kinata,
mahz- vahet olan inkrl kr-i tabiat tayan bir mnkir
giriyor. O Sultan- Ezelnin hikmetinden gelen nizmt-
kinatn mnev kanunlarn birer madd madde tasavvur
ederek ve saltanat- rububiyetin kavnn-i itibariyesi ve o
Mbd-u Ezelnin eriat- ftriye-i kbrsnn, mnev ve
yalnz vcud-u ilmsi bulunan ahkmlarn ve dsturlarn,
birer mevcud-u haric ve madd birer madde tahayyl
ederek, kudret-i lhiyenin yerine, o ilim ve kelmdan
gelen ve yalnz vcud-u ilmsi bulunan o kanunlar ikame
etmek ve ellerine icad vermek, sonra da onlara tabiat
namn takmak ve yalnz bir cilve-i kudret-i Rabbniye olan
kuvveti, bir zkudret ve mstakil bir kadr telkki etmek,
misaldeki vahden bin defa aa bir vahettir.
Elhasl, tabiiyyunlarn, mevhum ve hakikatsiz, tabiat
dedikleri ey, olsa olsa ve hakikat-i hariciye sahibi ise,
ancak bir sanat olabilir, sni olamaz. Bir naktr, nakk
olamaz. Ahkmdr, hkim olamaz. Bir eriat- ftriyedir,
ri olamaz. Mahlk bir perde-i izzettir, hlk olamaz.
Mnfail bir ftrattr, ftr bir fil olamaz. Kanundur, kudret
deildir, kadr olamaz. Mistardr, masdar olamaz.
Elhasl: Madem mevcudat var. Madem On Altnc
Notann banda denildii gibi, mevcudun vcuduna,
taksim-i akl ile, drt yoldan baka yol tahayyl edilmez. O
drt cihetten nnherbirinin zhir muhallerle
butlan kat bir surette ispat edildi. Elbette, bizzarure ve
bilbedhe, drdnc yol olan vahdet yolu, kat bir surette
ispat olunuyor. O drdnc yol ise, bataki
1

yeti, eksiz ve phesiz, bedhet
derecesinde, Zt- Vcibl-Vcudun uluhiyetini ve herey
dorudan doruya dest-i kudretinden ktn ve semvat
ve arz kabza-i tasarrufunda bulunduunu gsteriyor.
1. Gkleri ve yeri yoktan var eden Allah hakknda phe olur mu? brahim
Sresi, 14:10.
Ey esbabperest ve tabiata tapan biare adam! Madem
hereyin tabiat, herey gibi mahlktur; nk sanatldr ve
yeni oluyor. Hem her msebbep gibi, zhir sebebi dahi
masnudur. Ve madem hereyin vcudu pek ok cihazat ve
letlere muhtatr. O halde, o tabiat icad eden ve o sebebi
halk eden bir Kadr-i Mutlak var. Ve o Kadr-i Mutlakn ne
ihtiyac var ki, ciz vesiti rububiyetine ve icadna terik
etsin? H! Belki dorudan doruya, msebbebi sebep ile
beraber halk ederek, cilve-i esmsn ve hikmetini
gstermek iin, bir tertip ve tanzim ile zhir bir sebebiyet,
bir mukarenet vermekle, eyadaki zhir kusurlara,
merhametsizliklere ve noksaniyetlere merci olmak iin,
esbab ve tabiat dest-i kudretine perde etmi, izzetini o
suretle muhafaza etmi.
Acaba bir saati, saatin arklarn yapsn, sonra saati
arklarla tertip edip tanzim etsin, daha m kolaydr? Yoksa
harika bir makineyi o arklar iinde yapsn, sonra saatin
yaplmasn o makinenin cmid ellerine versin, t saati
yapsn, daha m kolaydr? Acaba imkn haricinde deil
midir? Haydi, o insafsz aklnla sen syle, sen hkim ol.
Veyahut bir ktip mrekkep, kalem, kd getirdi.
Onunla kendi bizzat o kitab yazsa daha m kolaydr? Yoksa
o kt, mrekkep, kalem iinde, o kitaptan daha sanatl,
daha zahmetli, yalnz o tek kitaba mahsus olarak bir yaz
makinesi icad etsin, sonra o uursuz makineye Haydi, sen
yaz desin de kendi karmasn, daha m kolaydr? Acaba
yz defa yazdan daha mkl deil midir?
Eer desen: Evet, bir kitab yazan makinenin icad o
kitaptan yz defa daha mkldr. Fakat o makine, ayn
kitabn birok nshalarn yazmasna vasta olmak
cihetiyle, belki bir kolaylk var.
Elcevap: Nakk- Ezel, hadsiz kudretiyle, nihayetsiz
cilve-i esmsn her vakit tazelendirmekle ayr ayr ekilde
gstermek iin, eyadaki teahhuslar ve husus simalar
yle bir surette halk etmitir ki, hibir mektub-u Samedn
ve hibir kitab- Rabbn, dier kitaplarn ayn aynna
olamyor. Alkllihal, ayr mnlar ifade etmek iin, ayr
bir simas bulunacak.
Eer gzn varsa, insann simasna bak, gr ki: Zaman-
demden imdiye kadar, belki ebede kadar, bu kk
simada, z-y esasde ittifakla beraber, herbir sima, umum
simalara nisbeten, herbirisine kar birer almet-i farikas
var olduu katiyen sabittir. Bunun iin, herbir sima ayr bir
kitaptr. Yalnz sanatn tanzimi iin ayr bir yaz takm ve
ayr bir tertip ve telif ister. Ve maddelerini hem getirmek,
hem yerletirmek ve hem de vcuda lzm olan hereyi
derc etmek iin, btn btn baka bir tezgh ister.
Haydi, farz- muhal olarak, tabiata bir matbaa nazaryla
baktk. Fakat bir matbaaya ait olan tanzim ve basmak,
yani, muayyen intizamn kalba sokmaktan baka, o
tanzimin icadndan, icadlar yz derece daha mkl bir
zhayatn cismindeki maddeleri aktr- lemden mizan-
mahsusla ve has bir intizamla icad etmek ve getirmek ve
matbaa eline vermek iin, yine o matbaay icad eden
Kadr-i Mutlakn kudret ve iradesine muhtatr. Demek bu
matbaalk ihtimali ve farz, btn btn mnsz bir
hurafedir.
te bu saat ve kitap misalleri gibi, Sni-i Zlcell,
Kadr-i Klli ey, esbab halk etmi, msebbebt da halk
ediyor. Hikmetiyle, msebbebt esbaba balyor. Kinatn
harektnn tanzimine dair kavnn-i detullahtan ibaret
olan eriat- ftriye-i kbr-y lhiyenin bir cilvesini ve
eyadaki o cilvesine yalnz bir yine ve bir mkes olan
tabiat- eyay, iradesiyle tayin etmitir. Ve o tabiatn
vcud-u haricye mazhar olan vehini, kudretiyle icad
etmi ve eyay o tabiat zerinde halk etmi, birbirine
mezc etmi. Acaba gayet derecede mkul ve hadsiz
burhanlarn neticesi olan bu hakikatin kabul m daha
kolaydr? Acaba vcub derecesinde lzm deil midir?
Yoksa cmid, uursuz, mahlk, masnu, basit olan o sebep
ve tabiat dediiniz maddelere, herbir eyin vcuduna lzm
hadsiz cihazat ve lt verip hakmne, basrne olan ileri
kendi kendilerine yaptrmak m daha kolaydr? Acaba
imtin derecesinde imkn haricinde deil midir? Senin o
insafsz aklnn insafna havale ediyoruz.
Mnkir ve tabiatperest diyor ki: Madem beni insafa
davet ediyorsun. Ben de diyorum ki: imdiye kadar yanl
gittiimiz yol hem yz derece muhal, hem gayet zararl ve
nihayet derecede irkin bir meslek olduunu itiraf
ediyorum. Sabk tahkikatnzdan, zerre miktar uuru
bulunan anlayacak ki, esbaba, tabiata icad vermek
mmtenidir, muhaldir. Ve hereyi dorudan doruya
Vcibl-Vcuda vermek vciptir, zarurdir. Elhamd lillhi
alel-mn
1
deyip iman ediyorum.
Yalnz bir phem var: Cenb- Hakkn Hlk olduunu
kabul ediyorum. Fakat baz cz esbabn ehemmiyetsiz
eylerde icada mdahaleleri ve bir para medh sen
kazanmalar, saltanat- rububiyetine ne zarar verir?
Saltanatna noksaniyet gelir mi?
Elcevap: Baz risalelerde gayet kat ispat ettiimiz gibi,
hkimiyetin eni, mdahaleyi reddetmektir. Hatt, en edn
bir hkim, bir memur, daire-i hkimiyetinde olunun
mdahalesini kabul etmiyor. Hatt, hkimiyetine
mdahale tevehhmyle, baz dindar padiahlar, halife
olduklar halde msum evltlarn katletmeleri, bu redd-i
mdahale kanununun hkimiyette ne kadar esasl
hkmettiini gsteriyor. Bir nahiyede iki mdrden tut, t
bir memlekette iki padiaha kadar, hkimiyetteki
istiklliyetin iktiza ettii men-i itirak kanunu, tarih-i
beerde ok acip hercmerc ile kuvvetini gstermi.
Acaba ciz ve muavenete muhta insanlardaki miriyet
ve hkimiyetin bir glgesi bu derece mdahaleyi
reddetmeyi ve bakasnn mdahalesini men etmeyi ve
hkimiyetinde itirak kabul etmemeyi ve makamnda
istiklliyetini nihayet taassupla muhafazaya almay gr;
sonra, hkimiyet-i mutlaka rububiyet derecesinde; ve
miriyet-i mutlaka ulhiyet derecesinde; ve istiklliyet-i
mutlaka ehadiyet derecesinde; ve istin-y mutlak
kadriyet-i mutlaka derecesinde bir Zt- Zlcellde, bu
redd-i mdahale ve men-i itirak ve tard- erik, ne derece
o hkimiyetin zarur bir lzm ve vcip bir muktezas
olduunu, kyas edebilirsen et.
1. Bize ihsan ettii iman nimeti sebebiyle Allaha hamd olsun.
Amma ikinci k phen ki: Baz esbab, baz cziytn
baz ubudiyetlerine merci olsa, o Mbd-u Mutlak olan
Zt- Vcibl-Vcuda mteveccih, zerrattan seyyrta
kadar mahlkatn ubudiyetlerinden ne noksan gelir?
Elcevap: u kinatn Hlk- Hakmi, kinat bir aa
hkmnde halk edip, en mkemmel meyvesini zuur, ve
zuurun iinde en cmi meyvesini insan yapmtr. Ve
insann en ehemmiyetli, belki insann netice-i hilkati ve
gaye-i ftrat ve semere-i hayat olan kr ve ibadeti, o
Hkim-i Mutlak ve mir-i Mstakil, kendini sevdirmek ve
tanttrmak iin kinat halk eden o Vhid-i Ehad, btn
kinatn meyvesi olan insan ve insann en yksek meyvesi
olan kr ve ibadetini baka ellere verir mi? Btn btn
hikmetine zt olarak, netice-i hilkati ve semere-i kinat
abes eder mi? H ve kell, hem hikmetini ve
rububiyetini inkr ettirecek bir tarzda, mahlkatn
ibadetlerini bakalara vermeye rza gsterir mi? Hi
msaade eder mi? Ve hem hadsiz bir derecede kendini
sevdirmeyi ve tanttrmay ef liyle gsterdii halde, en
mkemmel mahlkatnn kr ve minnettarlklarn,
tahabbb ve ubudiyetlerini baka esbaba vermekle kendini
unutturup, kinattaki makasd- liyesini inkr ettirir mi?
Ey tabiatperestlikten vazgeen arkada, haydi sen syle.
O diyor: Elhamd lillh, bu iki phem hallolmakla
beraber, vahdniyet-i lhiyeye dair ve Mbd-u Bilhak O
olduuna ve Ondan bakalar ibadete lyk olmadna o
kadar parlakve kuvvetli iki delil gsterdin ki, onlar inkr
etmek, gnei vegndz inkr etmek gibi bir
mkberedir.
Htime
Tabiat kr-i kfrsini terk eden ve imana gelen zat diyor
ki:
Elhamd lillh, benim phelerim kalmad. Yalnz
merakm mucip olan birka sualim var.
BRNC SUAL: ok tembellerden ve trikssaltlardan
iitiyoruz. diyorlar ki: Cenb- Hakkn bizim ibadetimize
ne ihtiyac var ki, Kurnda ok iddet ve srarla,ibadeti
terk edeni zecredip Cehennem gibi dehetli bir cezayla
tehditediyor? tidalli ve istikametli ve adaletli olan ifade-i
Kurniyeye nasl yakyor ki, ehemmiyetsiz bir cz
hataya kar nihayet iddeti gsteriyor?
Elcevap: Evet, Cenb- Hak senin ibadetine, belki hibir
eye muhta deil. Fakat sen ibadete muhtasn; mnen
hastasn. badet ise, mnev yaralarna tiryaklar hkmnde
olduunu ok risalelerde ispat etmiiz. Acaba bir hasta, o
hastalk hakknda, efkatli bir hekimin ona n illar
iirmek hususunda ettii srara mukabil, hekime dese:
Senin ne ihtiyacn var, bana byle srar ediyorsun? Ne
kadar mnsz olduunu anlarsn.
Amma Kurnn, terk-i ibadet hakknda iddetli
tehdidt ve dehetli cezalar ise: Nasl ki bir padiah,
raiyetinin hukukunu muhafaza etmek iin, di bir adamn,
raiyetinin hukukuna zarar veren bir hatasna gre, iddetli
cezaya arpar. yle de, ibadeti ve namaz terk eden adam,
Sultan- Ezel ve Ebedin raiyeti hkmnde olan mevcudatn
hukukuna ehemmiyetli bir tecavz ve mnev bir zulm
eder. nk, mevcudatn kemlleri, Snie mteveccih
yzlerinde tesbih ve ibadetle tezahr eder. badeti terk
eden, mevcudatn ibadetini grmez ve gremez. Belki de
inkr eder. O vakit, ibadet ve tesbih noktasnda yksek
makamda bulunan ve herbiri birer mektub-u Samedn ve
birer yine-i esm-i Rabbniye olan mevcudat li
makamlarndan tenzil ettiinden ve ehemmiyetsiz,
vazifesiz, cmid, perian bir vaziyette telkki ettiinden,
mevcudat tahkir eder, kemltn inkr ve tecavz eder.
Evet, herkes kinat kendi yinesiyle grr. Cenb-
Hak, insan kinat iin bir mikyas, bir mizan suretinde
yaratmtr. Her insan iin, bu lemden husus bir lem
vermi; o lemin rengini, o insann itikad- kalbsine gre
gsteriyor. Mesel, gayet meyus ve matemli olarak alayan
bir insan, mevcudat alar ve meyus suretinde grr. Gayet
srurlu ve neeli, mjdeli ve keml-i neesinden glen bir
adam, kinat neeli, gler grd gibi; mtefekkirne ve
cidd bir surette ibadet ve tesbih eden adam, mevcudatn
hakikaten mevcut ve muhakkak olan ibadet ve
tesbihatlarn bir derece kefeder ve grr. Gaetle veya
inkrla ibadeti terk eden adam, mevcudat, hakikat-i
kemltna tamamyla zt ve muhalif ve hata bir surette
tevehhm eder ve mnen onlarn hukukuna tecavz eder.
Hem o trikssalt, kendi kendine mlik olmad iin,
kendi mlikinin bir abdi olan kendi nefsine zulmeder.
Onun mliki, o abdinin hakkn onun nefs-i emmresinden
almak iin, dehetli tehdit eder. Hem netice-i hilkati ve
gaye-i ftrat olan ibadeti terk ettiinden, hikmet-i lhiye
ve meiet-i Rabbniyeye kar bir tecavz hkmne geer.
Onun iin cezaya arplr.
Elhasl, ibadeti terk eden hem kendi nefsine zulmeder
nes ise Cenb- Hakkn abdi ve memlkdrhem
kinatn hukuk-u kemltna kar bir tecavz, bir
zulmdr. Evet, nasl ki kfr, mevcudata kar bir
tahkirdir; terk-i ibadet dahi, kinatn kemltn bir
inkrdr. Hem hikmet-i lhiyeye kar bir tecavz
olduundan, dehetli tehdide, iddetli cezaya mstehak
olur.
te bu istihkak ve mezkr hakikati ifade etmek iin,
Kurn- Mucizl-Beyan, mucizne bir surette o iddetli
tarz- ifadeyi ihtiyar ederek, tam tamna hakikat-i belgat
olan mutabk- mukteza-y hale mutabakat ediyor.
KNC SUAL: Tabiattan vazgeen ve imana gelen zat
diyor ki: Her mevcut, her cihette, her iinde ve hereyinde
ve her eninde meiet-i lhiyeye ve kudret-i Rabbniyeye
tbi olmas, ok azm bir hakikattir. Azameti cihetinde dar
zihinlerimize skmyor. Halbuki gzmzle grdmz
bu nihayet derecede mebzuliyet, hem hilkat ve icad-
eyadaki hadsiz suhulet, hem sabk burhanlarnzla
tahakkuk eden, vahdet yolundaki icad- eyada nihayet
derecede kolaylk ve suhulet, hem nass- Kurn ile beyan
edilen

1

2
gibi yetlerin sarahaten gsterdikleri nihayet derecede
kolaylk, o hakikat-i azmeyi, en makbul ve en mkul bir
mesele olduunu gsteriyorlar. Bu kolayln srr ve
hikmeti nedir?
Elcevap: Yirminci Mektubun Onuncu Kelimesi olan
3
beyannda, o sr gayet vzh ve
kat ve mukni bir tarzda beyan edilmi. Hususan o
mektubun zeylinde daha ziyade vuzuhla ispat edilmi ki,
btn mevcudat, Sni-i Vhide isnad edildii vakit, birtek
mevcut hkmnde kolaylar. Eer Vhid-i Ehade
verilmezse, birtek mahlkun icad btn mevcudat kadar
mklleir. Ve bir ekirdek, bir aa kadar suubetli olur.
1. Sizin yaratlmanz da, diriltilmeniz de, tek bir kiinin yaratlp diriltilmesi
gibidir. Lokman Sresi, 31:28.
2. Kyametin gereklemesi gz ap kapayncaya kadar, yahut ondan da
yakndr. Nahl Sresi, 16:77.
3. O hereye hakkyla kadirdir. Rum Sresi, 30:50.
Eer Sni-i Hakiksine verilse, kinat bir aa gibi ve
aa bir ekirdek gibi ve Cennet bir bahar gibi ve bahar bir
iek gibi kolaylar, suhulet peyd eder.
Ve bilmahede grnen hadsiz mebzuliyet ve
ucuzluun ve her nevin suhuletle kesret-i efrad
bulunmasnn ve kesret-i suhulet ve sratle muntazam,
sanatl, kymetli mevcudatn kolayca vcuda gelmesinin
srlarna medar olan ve hikmetlerini gsteren yzer
delillerinden ve baka risalelerde tafsilen beyan edilen bir
ikisine muhtasar bir iaret ederiz.
Mesel, nasl ki yz nefer bir zbitin idaresine verilse,
bir neferin yz zbitin idarelerine verilmesinden yz
derece daha kolay olduu gibi; bir ordunun tehizat-
askeriyesi bir merkez, bir kanun, bir fabrika ve bir
padiahn emrine verildii vakit, adeta kemiyeten bir
neferin tehizat kadar kolaylat gibi, bir neferin
tehizat- askeriyesi mteaddit merkezlere, mteaddit
fabrikalara, mteaddit kumandanlara havalesi de, adeta bir
ordunun tehizat kadar kemiyeten mkiltl oluyor.
nk birtek neferin tehizat iin, btn orduya lzm
olan fabrikalarn bulunmas gerektir.
Hem bir aacn, srr- vahdet cihetiyle, bir kkte, bir
merkezde, bir kanunla mevdd- hayatiyesi verildiinden,
binler meyve veren o aa, bir meyve kadar suhuletli
olduu bilmahede grnr. Eer vahdetten kesrete
gidilse, herbir meyveye lzm mevdd- hayatiye baka
yerden verilse, herbir meyve bir aa kadar mkilt peyd
eder. Belki aacn bir enmzeci ve hristesi olan birtek
ekirdek dahi, o aa kadar suubetli olur. nk bir aacn
hayatna lzm olan btn mevdd- hayatiye birtek
ekirdek iin de lzm oluyor.
te bu misaller gibi yzler misaller var, gsteriyorlar ki,
vahdette nihayet derecede suhuletle vcuda gelen binler
mevcut, irkte ve kesrette birtek mevcuttan daha ziyade
kolay olur. Sair risalelerde bu hakikat iki kere iki drt eder
derecede ispat edildiinden, onlara havale edip, burada
yalnz bu suhulet ve kolayln ilim ve kader-i lh ve
kudret-i Rabbniye nokta-i nazarnda gayet mhim bir
srrn beyan edeceiz. yle ki:
Sen bir mevcutsun. Eer Kadr-i Ezelye kendini versen,
bir kibrit akar gibi, hiten, yoktan, bir emirle, hadsiz
kudretiyle, seni bir anda halk eder. Eer sen kendini Ona
vermezsen, belki esbab- maddiyeye ve tabiata isnad
etsen, o vakit sen, kinatn muntazam bir hlsas,
meyvesi ve kk bir hristesi ve listesi olduundan; seni
yapmak iin kinat ve ansr ince elekle eleyip hassas
llerle aktr- lemden senin vcudundaki maddeleri
toplamak lzm gelir. nk esbab- maddiye yalnz terkip
eder, toplar. Kendilerinde bulunmayan hiten, yoktan
yapamadklar, btn ehl-i akl yannda musaddaktr.
yleyse, kk bir zhayatn cismini aktr- lemden
toplamaya mecbur olurlar. te vahdette ve tevhidde ne
kadar kolaylk ve irkte ve dallette ne kadar mkilt var
olduunu anla.
kincisi: lim noktasnda hadsiz bir suhulet vardr. yle
ki:
Kader, ilmin bir nevidir ki, hereyin mnev ve mahsus
kalb hkmnde bir miktar tayin eder. Ve o miktar-
kader, o eyin vcuduna bir pln, bir model hkmne
geer. Kudret icad ettii vakit, gayet suhuletle, o kader
miktar stnde icad eder. Eer o ey muhit ve hadsiz ve
ezel bir ilmin sahibi olan Kadr-i Zlcelle verilmezse,
sabkan getii gibi, binler mkilt deil, belki yz
muhlt ortaya der. nk o miktar- kader ve miktar-
ilm olmazsa, binler haric ve madd kalplar, kck bir
hayvann cesedinde istimal edilmek lzm gelir.
te vahdette nihayetsiz kolaylk ve dallette ve irkte
hadsiz mkiltn bir srrn anla,

1
yeti ne kadar hakikatli ve
doru ve yksek bir hakikati ifade ettiini bil.
1. Kyametin gereklemesi ise gz ap kapayncaya kadar, yahut ondan
daha yakndr. Nahl Sresi, 16:77.
NC SUAL: Eskiden dman, imdi dost olan
mhted diyor ki: u zamanda ok ileri giden feylesoar
diyorlar ki: Hiten, hibir ey icad edilmiyor ve hibir ey
idam edilmiyor; yalnz bir terkip, bir tahlildir ki, kinat
fabrikasn ilettiriyor.
Elcevap: Nur-u Kurn ile mevcudata bakmayan
feylesoarn en ileri gidenleri bakmlar ki, tabiat ve esbab
vastasyla bu mevcudatn teekklt ve vcutlarn
sabkan ispat ettiimiz tarzdaimtin derecesinde
mkiltl grdklerinden, iki ksma ayrldlar.
Bir ksm Sofest olup, insann hassas olan akldan
istifa ederek, ahmak hayvanlardan daha aa derek,
kinatn vcudunu inkr etmeyi, hatt kendilerinin
vcutlarn dahi inkr etmesini, dallet mesleinde esbab
ve tabiatn icad sahibi olmalarndan daha ziyade kolay
grdklerinden, hem kendilerini, hem kinat inkr edip
cehl-i mutlaka dmler.
kinci gruh bakmlar ki, dallette, esbab ve tabiat
mcid olmak noktasnda, bir sinek ve bir ekirdein icad,
hadsiz mkilt var. Ve tavr- akln haricinde bir iktidar
iktiza ediyor. Onun iin, bilmecburiye, icad inkr ediyorlar,
Yoktan var olmaz diyorlar. Ve idam da muhal gryorlar,
Var yok olmaz hkmediyorlar. Yalnz, harekt- zerrat ile,
tesadf rzgrlaryla bir terkip ve tahlil ve dalmak ve
toplanmak suretinde bir vaziyet-i itibariye tahayyl
ediyorlar.
te, sen gel, ahmakln ve cehaletin en aa
derecesinde, en yksek akll kendini zanneden adamlar
gr! Ve dallet, insan ne kadar maskara ve s ve ehel
yaptn bil, ibret al.
Acaba her senede drt yz bin env birden zemin
yznde icad eden; ve semvat ve arz alt gnde halk
eden; ve alt haftada, her baharda, kinattan daha sanatl,
hikmetli, zhayat bir kinat ina eden bir kudret-i ezeliye,
bir ilm-i ezelnin dairesinde plnlar ve miktarlar taayyn
eden mevcudat- ilmiyeyi, gze gstermeyen bir ecza ile
yazlan ve grnmeyen bir yazy gstermek iin srlen
bir ecza misilli, gayet kolay o mdmt- hariciye olan
mevcudat- ilmiyeye vcud-u haric vermeyi o kudret-i
ezeliyeden uzak grmek ve icad inkr etmek, evvelki
gruh olan Sofestlerden daha ziyade ahmakane ve
cahilnedir.
Bu bedbahtlar, ciz-i mutlak ve yalnz bir cz-
ihtiyarden baka ellerinde olmayan, ravunlam kendi
nesleri hibir eyi idam ve yok edemediklerinden ve
hibir zerreyi, bir maddeyi hiten, yoktan icad
edemediklerinden ve gvendikleri esbab ve tabiatn
ellerinde hiten icad gelmedii cihetle, ahmaklklarndan
diyorlar: Yoktan var olmaz, var da yok olmaz deyip, bu
btl ve hata dsturu Kadr-i Mutlaka temil etmek
istiyorlar.
Evet, Kadr-i Zlcellin iki tarzda icad var:
Biri ihtir ve ibd iledir. Yani hiten, yoktan vcut
veriyor ve ona lzm hereyi de hiten icad edip eline
veriyor.
Dieri ina ile, sanat iledir. Yani, keml-i hikmetini ve
ok esmsnn cilvelerini gstermek gibi ok dakik
hikmetler iin, kinatn ansrndan bir ksm mevcudat
ina ediyor; her emrine tbi olan zerratlar ve maddeleri,
rezzkiyet kanunuyla onlara gnderir ve onlarda altrr.
Evet, Kadr-i Mutlakn iki tarzda, hem ibd, hem ina
suretinde icad var. Var yok etmek ve you var etmek en
kolay, en suhuletli, belki daim, umum bir kanunudur. Bir
baharda, yz bin env- zhayat mahlkatn ekillerini,
sfatlarn, belki zerratlarndan baka btn keyyat ve
ahvallerini hiten var eden bir kudrete kar You var
edemez diyen adam, yok olmal!
Tabiat brakan ve hakikate geen zat diyor ki: Cenb-
Hakka zerrat adedince kr ve hamd ve sen ediyorum
ki, keml-i iman kazandm, evham ve dalletlerden
kurtuldum ve hibir phem de kalmad. Elhamd lillhi
al dnil-slm ve kemlil-mn.
1


2
1. Bize ihsan ettii slm dini ve mkemmel iman nimeti sebebiyle Allaha
hamd olsun.
2. Seni her trl noksandan tenzih ederiz. Senin bize rettiinden baka
bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti hereyi kuatan Sensin. Bakara
Sresi, 2:32.
Drdnc Hccet-i mniye
Otuzuncu Lemann kinci Nktesi


1
yetinin bir nktesi ve bir sm-i zam veyahut sm-i
zamn alt nurundan bir nuru olan Adl isminin bir cilvesi,
Birinci Nkte gibi, Eskiehir Hapishanesinde uzaktan
uzaa grnd. Onu yaknlatrmak iin yine temsil
yoluyla deriz:
1. Hibir ey yoktur ki, hazineleri Bizim yanmzda olmasn. Hereyi Biz
belirlibir miktarla indiririz. Hicr Sresi, 15:21.
u kinat yle bir saraydr ki, o sarayda mtemadiyen
tahrip ve tamir iinde alkanan bir ehir var. Ve o ehirde
her vakit harp ve hicret iinde kaynayan bir memleket var.
Ve o memlekette her zaman mevt ve hayat iinde
yuvarlanan bir lem var.
Halbuki, o sarayda, o ehirde, o memlekette, o lemde o
derece hayret-engiz bir muvazene, bir mizan, bir tevzin
hkmediyor; bilbedhe ispat eder ki, bu hadsiz mevcudatta
olan hadsiz tahavvlt ve vridat ve masarif, herbir anda
umum kinat grr, nazar- teftiinden geirir birtek Ztn
mizanyla llr, tartlr. Yoksa, balklardan bir balk, bin
yumurtackla ve nebtattan haha gibi bir iek, yirmi bin
tohumla ve sel gibi akan unsurlarn, inklplarn
hcumuyla, iddetle muvazeneyi bozmaya alan ve istil
etmek isteyen esbab babo olsalard veyahut maksatsz,
serseri tesadf ve mizansz, kr kuvvete ve uursuz,
zulmetli tabiata havale edilseydi, o muvazene-i eya ve
muvazene-i kinat yle bozulacakt ki, bir senede, belki bir
gnde hercmerc olurdu. Yani, deniz karma kark
eylerle dolacakt, taaffn edecekti. Hava gazt- muzrra
ile zehirlenecekti. Zemin ise bir mezbele, bir mezbaha, bir
batakla dnecekti. Dnya boulacakt.
te, cesed-i hayvnnin hceyrtndan ve kandaki
kreyvt- hamr ve beyzdan ve zerrtn tahavvltndan
ve cihazat- bedeniyenin tenasbnden tut, t denizlerin
vridat ve masarine, t zemin altndaki emelerin gelir
ve saryatlarna, t hayvnat ve nebttn tevelldat ve
veyatlarna, t gz ve baharn tahribat ve tamiratlarna, t
unsurlarn ve yldzlarn hidemat ve harektlarna, t mevt
ve hayatn, ziya ve zulmetin ve hararet ve burudetin
deimelerine ve dmelerine ve arpmalarna kadar,
o derece hassas bir mizanla ve o kadar ince bir lyle
tanzim edilir ve tartlr ki, akl- beer hibir yerde hakik
olarak hibir israf, hibir abes grmedii gibi, hikmet-i
insaniye dahi hereyde en mkemmel bir intizam, en gzel
bir mevzuniyet gryor ve gsteriyor. Belki, hikmet-i
insaniye, o intizam ve mevzuniyetin bir tezahrdr, bir
tercmandr.
te, gel, Gne ile muhtelif on iki seyyarenin
muvazenelerine bak. Acaba bu muvazene, gne gibi, Adl
ve Kadr olan Zt- Zlcelli gstermiyor mu? Ve bilhassa,
seyyrttan olan gemimiz, yani kre-i arz, bir senede yirmi
drt bin senelik bir dairede gezer, seyahat eder. Ve o
harika sratiyle beraber, zeminin yznde dizilmi, istif
edilmi eyay datmyor, sarsmyor, fezaya frlatmyor.
Eer srati bir para tezyid veya tenkis edilseydi,
sekenesini havaya frlatp fezada datacakt. Ve bir dakika,
belki bir saniye muvazenesini bozsa, dnyamz bozacak,
belki bakasyla arpacak, bir kyameti koparacak.
Ve bilhassa zeminin yznde, nebt ve hayvn drt
yz bin taifenin tevelldat ve veyata ve iae ve yaaya
rahmne muvazeneleri, ziya gnei gsterdii gibi, birtek
Zt- Adl ve Rahmi gsteriyor.
Ve bilhassa o hadsiz milletlerin hadsiz efradndan birtek
ferdin zs, cihazat, duygular o derece hassas bir mizanla
birbiriyle mnasebettar ve muvazenettedir ki, o tenasp, o
muvazene, bedhet derecesinde bir Sni-i Adl ve Hakmi
gsteriyor.
Ve bilhassa her ferd-i hayvnnin bedenindeki
hceyrtn ve kan mecrlarnn ve kandaki kreyvtn ve o
kreyvattaki zerrelerin o derece ince ve hassas ve harika
muvazeneleri var; bilbedhe ispat eder ki, hereyin dizgini
elinde ve hereyin anahtar yannda ve birey bireye mni
olmuyor, umum eyay birtek ey gibi kolayca idare eden
birtek Hlk- Adl u Hakmin mizanyla, kanunuyla,
nizamyla terbiye ve idare oluyor.
Harin Mahkeme-i Kbrsnda, mizan- zam-
adaletinde cin ve insin muvazene-i amllerini istibd edip
inanmayan, bu dnyada gzyle grd bu muvazene-i
ekbere dikkat etse, elbette istibd kalmaz.
Ey isra, iktisatsz, ey zulml, adaletsiz, ey kirli,
nezafetsiz, bedbaht insan! Btn kinatn ve btn
mevcudatn dstur-u hareketi olan iktisat ve nezafet ve
adaleti yapmadndan, umum mevcudata muhalefetinle,
mnen onlarn nefretlerine ve hiddetlerine mazhar
oluyorsun. Neye dayanyorsun ki, umum mevcudat
zulmnle, mizanszlnla, israfnla, nezafetsizliinle
kzdryorsun?
Evet, ism-i Hakmin cilve-i zamndan olan hikmet-i
mme-i kinat, iktisat ve israfszlk zerinde hareket
ediyor, iktisad emrediyor.
Ve ism-i Adlin cilve-i zamndan gelen kinattaki
adalet-i tmme, umum eyann muvazenelerini idare
ediyor. Ve beere de adaleti emrediyor. Sre-i Rahmnda,


1
yetindeki, drt mertebe, drt nevi mizana iaret eden,
drt defa mizan zikretmesi, kinatta mizann derece-i
azametini ve fevkalde, pek byk ehemmiyetini
gsteriyor. Evet, hibir eyde israf olmad gibi, hibir
eyde de hakik zulm ve mizanszlk yoktur.
1. Gkyzn ykseltip nizam ve l verdi. T ki lde snr amayn.
ly ve tarty adaletle yerine getirin ve hiretteki mizannz ziyana
drmeyin. Rahmn Sresi, 55:7-9.
Ve ism-i Kuddsn cilve-i zamndan gelen tanzif ve
nezafet, btn kinatn mevcudatn temizliyor,
gzelletiriyor. Beerin bulak eli karmamak artyla,
hibir eyde hakik nezafetsizlik ve irkinlik grnmyor.
te, hakaik-i Kurniyeden ve destir-i slmiyeden olan
adalet, iktisat, nezafet hayat- beeriyede ne derece esasl
birer dstur olduunu anla. Ve ahkm- Kurniye ne
derece kinatla alkadar ve kinat iine kk salm ve
sarm bulunduunu ve o hakaiki bozmak, kinat bozmak
ve suretini deitirmek gibi, mmkn olmadn bil.
Ve bu ziya-y zam gibi, rahmet, inyet, hafziyet
misill yzer ihatal hakikatler hari, hireti iktiza ve
istilzam ettikleri halde, hi mmkn mdr ki, kinatta ve
umum mevcudatta hkmferm olan rahmet, inyet,
adalet, hikmet, iktisat ve nezafet gibi pek kuvvetli, ihatal
hakikatler, harin ademiyle ve hiretin gelmemesiyle
merhametsizlie, zulme, hikmetsizlie, israfa,
nezafetsizlie, abesiyete inklp etsinler?
H, yz bin defa h! Bir sinein hakk- hayatn
rahmne muhafaza eden bir rahmet, bir hikmet, acaba
hari getirmemekle, umum zuurlarn hadsiz hukuk-u
hayatlarn ve nihayetsiz mevcudatn nihayetsiz hukuklarn
zayi eder mi? Ve, tabiri caizse, rahmet ve efkatte ve adalet
ve hikmette hadsiz hassasiyet ve dikkat gsteren bir
hamet-i Rububiyet ve kemltn gstermek ve kendini
tanttrmak ve sevdirmek iin bu kinat hadsiz harika
sanatlaryla, nimetleriyle sslendiren bir saltanat-
Ulhiyet, byle, hem umum kemltn, hem btn
mahlkatn hie indiren ve inkr ettiren hairsizlie
msaade eder mi? H! Byle bir ceml-i mutlak, byle
bir kubh-u mutlaka, bilbedhe, msaade etmez.
Evet, hireti inkr etmek isteyen adam, evvelce btn
dnyay btn hakaikiyle inkr etmeli. Yoksa, dnya btn
hakaikiyle, yz bin lisanla onu tekzip ederek bu yalannda
yz bin derece yalancln ispat edecek. Onuncu Sz kat
delillerle ispat etmitir ki, hiretin vcudu, dnyann
vcudu kadar kat ve phesizdir.
Beinci Hccet-i mniye
sm-i zamn alt nurundan nc
nuruna iaret eden nc Nkte

1
yetinin bir nktesi ve bir sm-i zam veya sm-i
zamn alt nurundan bir nuru olan ism-i Hakemin bir
cilvesi, Ramazan- erifte Eskiehir Hapishanesinde
grnd. Ona yalnz bir iaret olarak, be noktadan ibaret
nc Nkte acele olarak yazld, msvedde olarak kald.
1. Rabbinin yoluna hikmetle ar. Nahl Sresi, 16:125.
NC NKTENN BRNC NOKTASI
Onuncu Szde iaret edildii gibi, ism-i Hakemin
tecell-i zam u kinat yle bir kitap hkmne getirmi
ki, her sahifede yzer kitap yazlm;ve her satrnda yzer
sayfa derc edilmi; ve her kelimesinde yzersatr
mevcuttur; ve her harnde yzer kelime var; ve her
noktasnda kitabn muhtasar bir hristecii bulunur bir
tarza getirmitir. O kitabn sahifeleri, satrlar, t
noktalarna kadar yzer cihette Nakkn, Ktibini yle
vuzuhla gsteriyor ki, o kitab- kinatn mahedesi, kendi
vcudundan yz derece daha ziyade Ktibinin vcudunu
ve vahdetini ispat eder. nk bir harf kendi vcudunu bir
harf kadar ifade ettii halde, ktibini bir satr kadar ifade
ediyor.
Evet, bu kitab- kebrin bir sahifesi, zemin yzdr. O
sahifede nebtat, hayvnat taifeleri adedince kitaplar
birbiri iinde, beraber, bir vakitte, yanlsz, gayet
mkemmel bir surette, bahar mevsiminde yazld gzle
grnyor.
Bu sayfann bir satr, bir bahedir. O bahede bulunan
iekler, aalar, nebatlar adedince manzum kasideler
beraber, birbiri iinde, yanlsz yazldn gzmzle
gryoruz.
O satrn bir kelimesi, iek am, meyve vermek zere
yapran vermi bir aatr. te bu kelime, muntazam,
mevzun, ssl yaprak, iek ve meyveleri adedince,
Hakem-i Zlcellin medh- sensna dair mnidar
fkralardr.
Gya iek am her aa gibi, o aa dahi, Nakknn
medhelerini tegann eden manzum bir kasidedir.
Hem gya Hakem-i Zlcell, zeminin meherinde tehir
ettii antika ve acip eserlerine binler gzle bakmak istiyor.
Hem gya o Sultan- Ezelnin o aaca verdii murass
hediye ve nianlar ve formalar, husus bayram ve resm-i
kd olan baharda, padiahn nazarna arz etmek iin,
yle mzeyyen, mevzun, muntazam, mnidar bir ekil
alm ve yle hikmetli bir ekil verilmitir ki, herbir
ieinde, herbir meyvesinde, birbiri iinde ok vecihler ve
delillerle Nakknn vcuduna ve esmsna ehadet
ederler.
Mesel, herbir iekte, herbir meyvede bir mizan var. Ve
o mizan, bir intizam iinde; ve o intizam, tazelenen bir
tanzim ve tevzin iinde; ve o tevzin ve tanzim, bir ziynet ve
sanat iinde; ve o ziynet ve sanat, mnidar kokular ve
hikmetli tatlar iinde bulunduundan; herbir iek, o
aacn iekleri adedince, Hakem-i Zlcelle iaretler
ediyor.
Ve bu bir kelime olan bu aata, bir harf hkmnde
olan bir meyvede bulunan bir ekirdek noktas, btn
aacn hristesini, programn tayan kk bir
sandukadr. Ve hkez, buna kyasen, kinat kitabnn
btn satrlar, sahifeleri, byle, ism-i Hakem ve Hakmin
cilvesiyle, yalnz herbir sahifesi deil, belki herbir satr ve
herbir kelimesi ve herbir har ve herbir noktas, birer
mucize hkmne getirilmitir ki, btn esbab toplansa, bir
noktasnn nazrini getiremezler, muaraza edemezler.
Evet, bu Kurn- Azm-i Kinatn herbir yet-i
tekvniyesi, o yetin noktalar ve hurufu adedince
mucizeler gsterdiklerinden, elbette serseri tesadf, kr
kuvvet, gayesiz, mizansz, uursuz tabiat, hibir cihetle o
hakmne, basrne olan has mizana ve gayet ince
intizama karamazlar. Eer karsaydlar, elbette kark
eseri grnecekti. Halbuki hibir cihette intizamszlk
mahede olunmuyor.
NC NKTENN KNC NOKTASI
ki Meseledir.
BRNC MESELES: Onuncu Szde beyan edildii gibi,
nihayet kemlde bir ceml ve nihayet cemlde bir keml,
elbette kendini grmek ve gstermek, tehir etmek
istemesi, en esasl bir kaidedir. te bu esasl dstur-u
umumye binaendir ki, bu kitab- kebr-i kinatn Nakk-
Ezelsi, bu kinatla ve bu kinatn herbir sahifesiyle ve
herbir satryla, hatt hareri ve noktalaryla kendini
tanttrmak ve kemltn bildirmek ve cemlini gstermek
ve kendisini sevdirmek iin, en czden en kllye kadar
herbir mevcudun mteaddit lisanlaryla ceml-i kemlini
ve keml-i cemlini tanttryor ve sevdiriyor.
te, ey gal insan! Bu Hkim-i Hakem-i Hakm-i
Zlcelli vel-Ceml, sana kar kendisini herbir
mahlkuyla byle hadsiz ve parlak tarzlarda tanttrmak ve
sevdirmek istedii halde, sen Onuntanttrmasna kar
imanla tanmazsan ve Onun sevdirmesine mukabil
ubudiyetinle kendini Ona sevdirmezsen, ne derece hadsiz
muzaaf bir cehalet, bir hasret olduunu bil, ayl.
KNC NOKTANIN KNC MESELES: Bu kinatn
Sni-i Kadr ve Hakminin mlknde itirak yeri yoktur.
nk hereyde nihayet derecede intizam bulunduundan,
irki kabul edemez. nk mteaddit eller bir ie karrsa,
o i karr. Bir memlekette iki padiah, birehirde iki vali,
bir kyde iki mdr bulunsa, o memleket, o ehir, okyn
her iinde bir karklk balayaca gibi, en edn bir
vazifedar adam, o vazifesine bakasnn mdahalesini
kabul etmemesi gsteriyor ki, hkimiyetin en esasl
hassas, elbette istikll ve inraddr. Demek intizam
vahdeti ve hkimiyet inrad iktiza eder.
Madem hkimiyetin bir muvakkat glgesi, muavenete
muhta ve ciz insanlarda byle mdahaleyi reddederse,
elbette, derece-i rububiyette hakik bir hkimiyet-i
mutlaka, bir Kadr-i Mutlakta, btn iddetiyle mdahaleyi
reddetmek gerektir. Eer zerre kadar mdahale olsayd,
intizam bozulacakt.
Halbuki bu kinat yle bir tarzda yaratlm ki, bir
ekirdei halk etmek iin, bir aac halk edebilir bir kudret
lzmdr. Ve bir aac halk etmek iin de, kinat halk
edebilir bir kudret gerektir. Ve kinat iinde parmak
kartran bir erik bulunsa, en kk bir ekirdekte de
hissedar olmak lzm gelir. nk o, onun nmunesidir. O
halde, koca kinatta yerlemeyen iki rububiyet bir
ekirdekte, belki bir zerrede yerlemek lzm gelir. Bu ise,
muhltn ve btl hayltn en mnsz ve en uzak bir
muhlidir. Koca kinatn umum ahval ve keyytn
mizan- adlinde ve nizam- hikmetinde tutan bir Kadr-i
Mutlakn aczinihatt bir ekirdekte dahiiktiza eden
irk ve kfr ne kadar hadsiz derecede muzaaf bir hilf, bir
hata, bir yalan olduunu ve tevhid ne derece hadsiz
muzaaf bir derecede hak ve hakikat ve doru olduunu bil,
Elhamd lillhi alel-mn
1
de.
1. man nimetini veren Allaha krler olsun.
NC NOKTA
Sni-i Kadr, ism-i Hakem ve Hakmi ile, bu lem iinde
binler muntazam lemleri derc etmitir. O lemler iinde
en ziyade kinattaki hikmetlere medar ve mazhar olan
insan bir merkez, bir medar hkmnde yaratm. Ve o
kinat dairesinin en mhim hikmetleri ve faideleri insana
bakyor. Ve insan dairesi iinde dahi, rzk bir merkez
hkmne getirmi; lem-i insande ekser hikmetler,
maslahatlar, o rzka bakar ve onunla tezahr eder. Ve
insanda, uur ve rzkta zevk vastasyla, ism-i Hakmin
cilvesi parlak bir surette grnyor. Ve uur-u insan
vastasyla kefolunan yzer fenlerden herbir fen, Hakem
isminin, bir nevide bir cilvesini tarif ediyor.
Mesel, tp fenninden sual olsa, Bu kinat nedir?
Elbette diyecek ki: Gayet muntazam ve mkemmel bir
eczahane-i kbrdr. inde herbir il gzelce ihzar ve istif
edilmitir.
Fenn-i kimyadan sorulsa, Bu kre-i arz nedir?
Diyecek: Gayet muntazam ve mkemmel bir
kimyahanedir.
Fenn-i makine diyecek: Hibir kusuru olmayan, gayet
mkemmel bir fabrikadr.
Fenn-i ziraat diyecek: Nihayet derecede mahsuldar, her
nevi hububu vaktinde yetitiren muntazam bir tarladr ve
mkemmel bir bahedir.
Fenn-i ticaret diyecek: Gayet muntazam bir sergi ve
ok intizaml bir pazar ve mallar ok sanatl bir
dkkndr.
Fenn-i iae diyecek: Gayet muntazam, btn erzkn
envn cmi bir ambardr.
Fenn-i rzk diyecek: Yz binler leziz taamlar beraber,
keml-i intizamla iinde piirilen bir matbah- Rabbn ve
bir kazan- Rahmndir.
Fenn-i askeriye diyecek ki: Arz bir ordughtr. Her
bahar mevsiminde yeni taht- silha alnm ve zemin
yznde adrlar kurulmu drt yz bin muhtelif milletler
o orduda bulunduu halde, ayr ayr erzaklar, ayr ayr
libaslar, silhlar, ayr ayr talimatlar, terhisatlar, keml-i
intizamla, hibirini unutmayarak ve armayarak, birtek
Kumandan- zamn emriyle, kuvvetiyle, merhametiyle,
hazinesiyle, gayet muntazam yaplp idare ediliyor.
Ve fenn-i elektrikten sorulsa, Bu lem nedir? Elbette
diyecek:
Bu muhteem saray- kinatn dam, gayet intizaml,
mizanl, hadsiz elektrik lmbalaryla tezyin edilmitir.
Fakat o kadar harika bir intizam ve mizanladr ki, bata
gne olarak, kre-i arzdan bin defa byk o semv
lmbalar, mtemadiyen yandklar halde muvazenelerini
bozmuyorlar, patlak vermiyorlar, yangn karmyorlar.
Saryatlar hadsiz olduu halde, vridatlar ve gazyalar
ve madde-i itialleri nereden geliyor? Neden tkenmiyor?
Neden yanmak muvazenesi bozulmuyor? Kk bir lmba
dahi muntazam baklmazsa sner. Kozmorafyaca, kre-i
arzdan bir milyondan ziyade byk ve bir milyon seneden
ziyade yaayan gnei
HAYE-1
kmrsz, yasz yandran,
sndrmeyen Hakm-i Zlcellin hikmetine, kudretine bak,
Sbhnallah de. Gnein mddet-i mrnde geen
dakikalarn irt adedince Maallah, brekllah, l
ilhe ill H syle.
Haiye-1 Acaba dnya sarayn sndran gne sobasna veyahut lmbasna
ne kadar odun ve kmr ve gazya lzm olduu hesap edilsin. Hergn
yanmas iinkozmorafyann szne baklsabir milyon kre-i arz kadar
odun ynlar ve binler denizler kadar gazya gerektir. imdi dn: Onu
odunsuz, gazsz, daim klandran Kadr-i Zlcellin hametine, hikmetine,
kudretine, gnein zerreleri adedince Sbhnallah, maallah, brekllah de.
Demek bu semv lmbalarda gayet harika bir intizam
var. Ve onlara ok dikkatle baklyor. Gya o pek byk ve
pek ok ktle-i nriyelerin ve gayet ok kandil-i
nuriyelerin buhar kazan ise, harareti tkenmez bir
Cehennemdir ki, onlara nursuz hararet veriyor. Ve o
elektrik lmbalarnn makinesi ve merkez fabrikas daim
bir Cennettir ki, onlara nur ve k veriyor; ism-i Hakem ve
Hakmin cilve-i zamyla, intizamla yanmaklar devam
ediyor.
Ve hkez, bunlara kyasen, yzer fennin herbirisinin
kat ehadetiyle, noksansz bir intizam- ekmel iinde,
hadsiz hikmetler, maslahatlarla bu kinat tezyin edilmitir.
Ve o harika ve ihatal hikmetle mecmu-u kinata verdii
intizam ve hikmetleri, en kk bir zhayat ve bir
ekirdekte, kk bir mikyasta derc etmitir. Ve malm ve
bedihdir ki, intizamla gayeleri ve hikmetleri ve faydalar
takip etmek, ihtiyar ile, irade ile, kast ile, meiet ile olabilir,
baka olamaz. htiyarsz, iradesiz, kastsz, uursuz esbab ve
tabiatn ii olmad gibi, mdahaleleri dahi olamaz.
Demek bu kinatn btn mevcudatndaki hadsiz
intizamat ve hikmetleriyle iktiza ettikleri ve gsterdikleri
bir Fil-i Muhtr, bir Sni-i Hakmi bilmemek veya inkr
etmek, ne kadar acip bir cehalet ve divanelik olduu tarif
edilmez. Evet, dnyada en ziyade hayret edilecek birey
varsa, o da bu inkrdr. nk kinatn mevcudatndaki
hadsiz intizmt ve hikmetleriyle vcut ve vahdetine
ahitler bulunduu halde Onu grmemek, bilmemek, ne
derece krlk ve cehalet olduunu, en kr cahil de anlar.
Hatt, diyebilirim ki, ehl-i kfrn iinde, kinatn vcudunu
inkr ettiklerinden ahmak zannedilen Sofestler, en
aklllardr. nk, kinatn vcudunu kabul etmekle
Allaha ve Hlkna inanmamak kabil ve mmkn
olmadndan, kinat inkra baladlar. Kendilerini de
inkr ettiler, Hibir ey yok diyerek, akldan istifa ederek,
akl perdesi altnda sair mnkirlerin hadsiz
aklszlklarndan kurtulup bir derece akla yanatlar.
DRDNC NOKTA
Onuncu Szde iaret edildii gibi, bir Sni-i Hakm ve
gayet hikmetli bir usta, bir sarayn herbir tanda yzer
hikmeti hassasiyetle takip etse, sonra o saraya dam
yapmayp, bou bouna harap olmasyla, takip ettii hadsiz
hikmetleri zayi etmesini hibir zuur kabul etmedii ve bir
Hakm-i Mutlak, keml-i hikmetinden, bir dirhem kadar bir
ekirdekten yzer batman faydalar, gayeleri, hikmetleri
dikkatle takip ettii halde, da gibi koca aaca bir dirhem
kadar birtek fayda, birtek kk gaye, birtek meyve
vermek iin o koca aacn pek ok masarfn yapmakla,
kendi hikmetine btn btn zt ve muhalif olarak,
msrifne bir sefahet irtikp etmesi hibir cihetle imkn
olmad gibi; aynen yle de, bu kinat saraynn herbir
mevcudatna yzer hikmet takan ve yzer vazife ile tehiz
eden, hatt herbir aaca meyveleri adedince hikmetler ve
iekleri adedince vazifeler veren bir Sni-i Hakm,
kyameti getirmemekle ve hari yapmamakla, btn had
ve hesaba gelmeyen hikmetleri ve nihayetsiz vazifeleri
mnsz, abes, bo, faydasz zayi etmesi, o Kadr-i Mutlakn
keml-i kudretine acz-i mutlak verdii gibi, o Hakm-i
Mutlakn keml-i hikmetine hadsiz abesiyet ve faydaszl
ve o Rahm-i Mutlakn ceml-i rahmetine nihayetsiz
irkinlii ve o dil-i Mutlakn keml-i adaletine nihayetsiz
zulm vermek demektir. Adeta, kinatta herkese grnen
hikmet, rahmet, adaleti inkr etmektir. Bu ise en acip bir
muhaldir ki, hadsiz btl eyler, iinde bulunur.
Ehl-i dallet gelsin, baksn: Girecei ve dnd
kendi kabri gibi, kendi dalletinde ne derece dehetli bir
zulmet, bir karanlk ve ylanlarn, akreplerin yuvas bir
kuyu olduunu grsn. Ve hirete iman ise, Cennet gibi
gzel ve nuran bir yol olduunu bilsin, imana girsin.
BENC NOKTA
ki Meseledir.
BRNC MESELE: Sni-i Zlcell, ism-i Hakmin
muktezasyla, hereyde en haf sureti, en ksa yolu, en
kolay tarz, en faydal ekli ehemmiyetle takip ettii
gsteriyor ki, israf, abesiyet, faydaszlk, ftratta yoktur.
sraf ise, ism-i Hakmin zdd olduu gibi, iktisat onun
lzmdr ve dstur-u esasdr.
Ey iktisatsz, isra insan! Btn kinatn en esasl
dsturu olan iktisad yapmadndan, ne kadar hilf-
hakikat hareket ettiini bil;
1
yeti
ne kadar esasl, geni bir dsturu ders verdiini anla.
1. Yiyin, iin, fakat israf etmeyin. Arf Sresi, 7:31.
KNC MESELE: sm-i Hakem ve Hakm, bedhet
derecesinde, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn
risaletine dellet ve istilzam ediyor denilebilir.
Evet, madem gayet mnidar bir kitap, onu ders verecek
bir muallim ister. Ve gayet gzel bir ceml, kendini grecek
ve gsterecek bir yine iktiza eder. Ve gayet kemlde bir
sanat, tehirci bir delll ister. Elbette, herbir harnde yzer
mnlar, hikmetler bulunan bu kitab- kebr-i kinatn
muhatab olan nev-i insan iinde, elbette bir rehber-i
ekmel, bir muallim-i ekber bulunacak. T ki, o kitapta
bulunan kuds ve hakik hikmetleri ders verecek; belki
kinattaki hikmetlerin vcudunu bildirecek; belki kinatn
hilkatindeki makasd- Rabbniyenin zuhuruna, belki
husulne vesile olacak; ve umum kinatta Hlk tarafndan
gayet ehemmiyetle izharn irade ettii keml-i sanatn,
ceml-i esmsn bildirecek, yinedarlk edecek. Ve o
Hlk, btn mevcudatla kendini sevdirmek ve zuur
mahlklarndan mukabele istediinden, o zuurlarn
namna birisi o geni tezahrt- rububiyete kar geni bir
ubudiyetle mukabele edip, ber ve bahri cezbeye getirecek,
semvat ve arz nlatacak bir velvele-i tehir ve takdisle o
zuurlarn nazarn o sanatlarn Sniine evirecek; ve
kuds dersler ve talimatla btn ehl-i akln kulaklarn
kendine evirecek bir Kurn- Azmanla, o Sni-i
Hakem-i Hakmin makasd- lhiyesini en gzel bir surette
gsterecek; ve btn hikmetlerinin tezahrne ve
tezahrt- cemliye ve celliyesine kar en ekmel bir
mukabele edecek bir zt, gnein vcudu gibi bu kinata
lzmdr, zarurdir.
Ve yle eden ve en ekmel bir surette o vazifeleri yapan,
bilmahede, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmdr.
yleyse, gne ziyay, ziya gndz istilzam ettii
derecede, kinattaki hikmetler risalet-i Ahmediyeyi (a.s.m.)
istilzam eder.
Evet, nasl ki ism-i Hakem ve Hakmin cilve-i zam ile,
zam derecede risalet-i Ahmediyeyi iktiza ediyor; yle de,
Esm-i Hsndan Allah, Rahmn, Rahm, Vedd, Mnim,
Kerm, Ceml, Rab gibi ok isimlerin herbiri, kinatta
grnen bir cilve-i zamla, zam derecede ve mertebe-i
katiyette risalet-i Ahmediyeyi (a.s.m.) istilzam ederler.
Mesel, ism-i Rahmnn cilvesi olan rahmet-i vsia, o
Rahmeten lil-lemn ile tezahr eder. Ve ism-i Veddun
cilvesi olan tahabbb- lh ve taarrf- Rabbn, o
Habib-i Rabbl-lemn ile netice verir, mukabele grr.
Ve ism-i Cemlin bir cilvesi olan btn cemller, yani,
ceml-i Zt, ceml-i esm, ceml-i sanat, ceml-i masnuat
o yine-i Ahmediyede grlr, gsterilir. Ve hamet-i
rububiyetin ve saltanat- ulhiyetin cilveleri dahi, o delll-
saltanat- rububiyet olan zt- Ahmediyenin risaletiyle
bilinir, grnr, anlalr, tasdik edilir. Ve hkez, bu
misaller gibi, ekser Esm-i Hsnnn herbiri, risalet-i
Ahmediyeye (a.s.m.) birer parlak burhandr.
Elhasl, madem kinat mevcuttur ve inkr edilmiyor.
Elbette kinatn renkleri ziynetleri, klar, ziyalar,
sanatlar, hayatlar, rabtalar hkmnde olan hikmet,
inyet, rahmet, ceml, nizam, mizan, ziynet gibi mehud
hakikatler, hibir cihetle inkr edilmez. Madem bu
sfatlarn, illerin inkr mmkn deildir. Elbette o
sfatlarn mevsufu ve o illerin fili ve o ziyalarn gnei
olan Zt- Vcibl-Vcud, Hakm, Kerm, Rahm, Ceml,
Hakem, Adl dahi hibir cihetle inkr edilmez ve inkr
kabil olmaz. Ve elbette o sfatlarn ve o illerin medar-
zuhurlar, belki medar- kemlleri, belki medar-
tahakkuklar olan rehber-i ekber, muallim-i ekmel ve
delll- zam ve tlsm- kinatn keaf ve yine-i
Samedn ve Habib-i Rahmn olan Muhammed
Aleyhissalt Vesselmn risaleti hibir cihetle inkr
edilmez. lem-i hakikatin ve hakikat-i kinatn ziyalar
gibi, bunun risaleti dahi, kinatn en parlak bir ziyasdr.


1


2
1. Gnlerin ireleri ve mahlkatn zerreleri saysnca ona ve l ve ashabna
salt ve selm olsun.
2. Seni her trl noksandan tenzih ederiz. Senin bize rettiinden baka
bilgimiz yoktur. Muhakkak ki Sen, ilmi ve hikmeti hereyi kuatan Alm-i
Hakmsin. Bakara Sresi, 2:32.
Altnc Hccet-i mniye
ONUNCU SZN DOKUZUNCU
HAKKAT
Bb- hy ve mtedir. sm-i Hayy- Kayymun, Muhy ve
Mmtin cilvesidir.
Hi mmkn mdr ki, lm, kurumu koca arz ihy
eden; ve o ihy iinde, herbiri beer hari gibi acip, yz
binden ziyade env- mahlkat hair ve neredip kudretini
gsteren; ve o hair ve neir iinde, nihayet derecede
kark ve ihtilt iinde nihayet derecede imtiyaz ve tefrik
ile ihata-i ilmiyesini gsteren; ve btn semv
fermanlaryla beerin harini vaad etmekle btn ibdnn
enzrn saadet-i ebediyeye eviren; ve btn mevcudat
ba baa, omuz omuza, el ele verdirip, emir ve iradesi
dairesinde dndrp birbirine yardmc ve musahhar
klmakla azamet-i Rububiyetini gsteren; ve beeri,
ecere-i kinatn en cami ve en nazik ve en nazenin, en
nazdar, en niyazdar bir meyvesi yaratp kendine muhatap
ittihaz ederek hereyi ona musahhar klmakla, insana bu
kadar ehemmiyet verdiini gsteren bir Kadr-i Rahm, bir
Alm-i Hakm, kyameti getirmesin, hari yapmasn ve
yapamasn, beeri ihy etmesin veya edemesin,
Mahkeme-i Kbry aamasn, Cennet ve Cehennemi
yaratamasn? H ve kell!
Evet, u lemin Mutasarrf- Zn, her asrda, her
senede, her gnde bu dar, muvakkat r-yi zeminde har-i
ekberin ve meydan- kyametin pek ok emsalini ve
nmunelerini ve irtn icad ediyor. Ezcmle:
Har-i baharde gryoruz ki, be alt gn zarfnda,
kk ve byk hayvanat ve nebatattan, yz binden
ziyade env haredip nerediyor. Btn aalarn, otlarn
kklerini ve bir ksm hayvanlar aynen ihy edip iade
ediyor. Bakalarn ayniyet derecesinde bir misliyet
suretinde icad ediyor. Halbuki, maddeten farklar pek az
olan tohumcuklar, o kadar karmken, keml-i imtiyaz ve
tehis ile, o kadar srat ve vsat ve suhulet iinde,
keml-i intizam ve mizan ile, alt gn veya alt hafta
zarfnda ihya ediliyor.
Hi kabil midir ki, bu ileri yapan Zta birey ar
gelebilsin, semvt ve arz alt gnde halk edemesin,
insan bir sayha ile haredemesin? H!
Acaba, muciznm bir ktip bulunsa, huruar ya
bozulmu veya mahvolmu yz bin kitab tek bir
saihfede, kartrmakszn, galatsz, sehivsiz, noksansz,
hepsini beraber, gayet gzel bir surette, bir saatte yazarsa;
birisi sana dese, u ktip, kendi telif ettii, senin suya
dm olan kitabn yeniden, bir dakika zarfnda
hafzasndan yazacak; sen diyebilir misin ki, Yapamaz
veinanmam?
Veyahut bir sultan- mucizekr, kendi iktidarn
gstermek iin veya ibret ve tenezzh iin, bir iaretle
dalar kaldrr, memleketleri tebdil eder, denizikaraya
evirdiini grdn halde, sonra grsen ki, byk bir ta
dereye yuvarlanm, o ztn kendi ziyafetine davet ettii
misarlerin yolunukesmi, geemiyorlar. Biri sana dese, O
zt, bir iaretle, o ta, nekadar byk olursa olsun,
kaldracak veya datacak; misarlerini yolda
brakmayacak. Sen desen ki, Kaldrmaz veya
kaldramaz.
Veyahut, bir zt, bir gnde yeniden byk bir orduyu
tekil ettii halde, biri dese, O zt, bir boru sesiyle, efrad
istirahat iin dalm olan taburlar toplar; taburlar nizam
altna girerler. Sen desen ki, nanmam; ne kadar
divanece hareket ettiini anlarsn.
te, u temsili fehmettinse, bak: Nakk- Ezel,
gzmzn nnde kn beyaz sahifesini evirip, bahar ve
yaz yeil yapran ap, r-yi arzn sahifesinde yz
binden ziyade env, kudret ve kader kalemiyle ahsen-i
suret zere yazar. Birbiri iinde, birbirine karmaz. Beraber
yazar; birbirine mani olmaz. Tekilce, surete birbirinden
ayr, hi artmaz, yanl yazmaz.
Evet, en byk bir aacn ruh programn, bir nokta gibi
en kk bir ekirdekte derc edip muhafaza eden Zt-
Hakm-i Hafz, vefat edenlerin ruhlarn nasl muhafaza
eder, denilir mi? Ve kre-i arz bir sapan ta gibi eviren
Zt- Kadr, hirete giden misarlerinin yolunda nasl bu
arz kaldracak veya datacak, denilir mi? Hem, hiten,
yeniden btn zhayatn ordularn, btn cesetlerinin
taburlarnda keml-i intizamla zerrt emr-i
1
ile
kaydedip yerletiren, ordular icad eden Zt- Zlcell,
tabur-misal cesedin nizam altna girmekle birbiriyle
tanan zerrt- esasiye ve ecz-y asliyesini bir sayha ile
nasl toplayabilir, denilir mi?
Hem bu bahar harine benzeyen, dnyann her
devrinde, her asrnda, hatt gece gndzn tebdilinde,
hatt cevv-i havada bulutlarn icad ve ifnsnda hare
nmune ve misal ve emare olacak ne kadar naklar
yaptn gznle gryorsun. Hatt, eerhayalen bin sene
evvel kendini farz etsen, sonra zamann iki cenah olan
mazi ile mstakbeli birbirine karlatrsan; asrlar, gnler
adedince misal-i hair ve kyametin nmunelerini
greceksin. Sonra, bu kadar nmune ve misalleri
mahede ettiin halde, har-i cismnyi akldan uzak
grp istibd etmekle inkr etsen, ne kadar divanelik
olduunu sen de anlarsn. Bak, Ferman- zam,
bahsettiimiz hakikate dair ne diyor:



2
1. (Cenb- Hak) Bireyin olmasn murad ettii zaman, Onun ii sadece Ol
demektir; o da oluverir. Ysin Sresi, 36:82.
2. imdi bak Allahn rahmet eserlerine: Yeryzn lmnn ardndan
nasldiriltiyor! Bunu yapan, elbette lleri de ylece diriltecektir; Ohereye
hakkyla kadirdir. Rum Sresi, 30:50.
Elhasl: Hare mni hibir ey yoktur. Muktaz ise,
hereydir. Evet, maher-i acaip olan u koca arz, di bir
hayvan gibi imte ve ihy eden ve beer ve hayvana ho
bir beik, gzel bir gemi yapan ve gnei onlara u
misarhanede k verici ve sndrc bir lmba eden,
seyyrt meleklerine tayyare yapan bir Ztn, bu derece
muhteem ve sermed Rububiyeti ve bu derece muazzam
ve muht hkimiyeti, elbette, yalnz byle geici, devamsz,
bkarar, ehemmiyetsiz, mtegayyir, beksz, nks,
tekemmlsz umr-u dnya zerinde kurulmaz ve durmaz.
Demek, Ona ayeste, daim, berkarar, zevlsiz, muhteem
bir diyar- har var, baka bki bir memleketi vardr. Bizi
onun iin altrr. Oraya davet eder. Ve oraya
nakledeceine, zahirden hakikate geen ve kurb-u
huzuruna merref olan btn ervh- neyyire ashab,
btn kulb-u mnevvere aktb, btn ukul-u nuraniye
erbab ehadet ediyorlar ve bir mkfat ve mcazat ihzar
ettiini mttekan haber veriyorlar ve mkerreren pek
kuvvetli vaad ve pek iddetli tehdit eder, naklederler.
Hulfl-vaad ise, hem zillet, hem tezellldr; hibir
cihetle cell-i kudsiyetine yanaamaz. Hulfl-vad ise, ya
aftan, ya aczden gelir. Halbuki kfr cinayet-i
mutlakadr;
HAYE-1
affa kabil deil. Kadr-i Mutlak ise,
aczden mnezzeh ve mukaddestir.
Haiye-1 Evet, kfr, mevcudatn kymetini iskat ve mnszlkla itham
ettiinden, btn kinata kar bir tahkir ve mevcudat yinelerinde cilve-i
Esmy inkr olduundan, btn esm-i lhiyeye kar bir tezyif ve
mevcudatn vahdniyete olan ehadetlerini reddettiinden, btn mahlkata
kar bir tekzip olduundan, istidad- insanyi yle ifsad eder ki, salh ve hayr
kabule liyakati kalmaz. Hem bir zulm- azmdir ki, umum mahlkatn ve btn
esm-i lhiyenin hukukuna bir tecavzdr. te u hukukun muhafazas ve
nefs-i kr hayra kabiliyetsizlii, kfrn adem-i affn iktiza eder.
[Muhakkak ki irk pek byk bir zulmdr. Lokman Sresi,
31:13] u mny ifade eder.
ahitler, muhbirler ise, mesleklerinde, mereplerinde,
mezheplerinde muhtelif olduklar halde, keml-i ittifakla
u meselenin esasnda mttehiddirler. Kesrete tevatr
derecesindedirler. Keyyete icm kuvvetindedirler.
Mevkice herbiri nev-i beerin bir yldz, bir taifenin gz,
bir milletin azizidirler. Ehemmiyete u meselede hem
ehl-i ihtisas, hem ehl-i ispattrlar. Halbuki bir fende veya
bir sanatta iki ehl-i ihtisas, binler bakalara mreccahtrlar
ve ihbarda iki msbit, binler nflere tercih edilir. Mesel,
Ramazan hillinin sbutunu ihbar eden iki adam, binler
mnkirlerin inkrlarn hie atarlar.
Elhasl, dnyada bundan daha doru bir haber, daha
salam bir dv, daha zahir bir hakikat olamaz. Demek,
phesiz dnya bir mezraadr. Maher ise bir beyderdir,
harmandr. Cennet, Cehennem ise birer mahzendir.
Yedinci Hccet-i mniye
Otuz nc Mektubun On Yedinci
Penceresi

1
1. Muhakkak ki, gklerde ve yerde, iman edenler iin deliller vardr. Csiye
Sresi, 45:3.
Zeminin yzn yaz zamannda tem edip gryoruz
ki: cad- eyada mevveiyeti iktiza eden ve
intizamszla sebep olan nihayetsiz sehvet ve bir cd-u
mutlak, gayet derecede bir insicam ve intizam iinde
grnyor. te, zemin yzn tezyin eden btn nebtt
gr.
Hem mizanszl ve kabal iktiza eden, icad-
eyadaki srat-i mutlaka dahi keml-i mevzuniyet iinde
grnyor. te, zemin yzn sslendiren btn
meyvelere bak.
Hem ehemmiyetsizlii, belki irkinlii iktiza eden
kesret-i mutlaka dahi, keml-i hsn- sanat iinde
grnyor. te, yeryzn yaldzlayan btn ieklere bak.
Hem sanatszl, basitlii iktiza eden, icad- eyadaki
suhulet-i mutlaka dahi, nihayetsiz derecede sanatkrlk ve
maharet ve ihtimamkrlk iinde grnyor. te,
yeryzndeki aa ve nebtat cihztnn sandukalar ve
programlar ve tarihe-i hayatlarnn kutucuklar hkmnde
olan btn tohumlara, ekirdeklere dikkatle bak.
Hem ihtilf ve ayrl iktiza eden uzaklk ve bud-u
mutlak dahi bir ittifak- mutlak iinde grnyor. te,
btn aktr- zeminde zer edilen her nevi hububata bak.
Hem karmay ve bulamay iktiza eden keml-i ihtilt,
bilkis, keml-i imti-yaz ve tefrik iinde grnyor. te,
btn yeraltna kark atlan ve madde itibaryla birbirine
benzeyen tohumlarn, snbl vaktinde keml-i imtiyazlar
ve aalara giren muhtelif maddelerin yaprak, iek ve
meyvelere keml-i imtiyazla tefrikleri ve mideye giren
kark gdalarn muhtelif z ve hceyrta gre keml-i
imtiyazla ayrlmalarna bak, keml-i hikmet iinde keml-i
kudreti gr.
Hem ehemmiyetsizlii, kymetsizlii iktiza eden gayet
derecede mebzuliyet ve nihayet derecede ucuzluk dahi,
yeryznde masnuata, sanata, nihayet derecede
kymettar ve pahal bir keyyette grnyor. te, o hadsiz
acaib-i sanat iinde, yeryznn Rahmn sofrasnda,
yalnz, kudretin ekerlemeleri olan dutlarn nevilerine bak,
keml-i rahmeti keml-i sanat iinde gr.
te, btn r-yi zeminde, gayet kymettarlkla beraber
hadsiz ucuzluk; ve hadsiz ucuzluk iinde, hadsiz ihtilt ve
karklkla beraber hadsiz imtiyaz ve tefrik; ve hadsiz
imtiyaz ve tefrik iinde, gayet uzaklkla beraber son
derecede muvafakat ve benzeyi; ve son derece benzemek
iinde, gayet derecede suhulet ve kolaylkla beraber gayet
derecede ihtimamkrne yapl; ve gayet derecede gzel
yapl ierisinde, srat-i mutlaka ve abuklukla beraber
gayet derecede mevzun ve mizanl ve israfszlk; ve gayet
derecede israfszlk iinde, son derece okluk ve kesretle
beraber son derecede hsn- sanat; ve son derece hsn-
sanat iinde, nihayet derecede sehvetle beraber intizam-
mutlak, elbette gndz , k gnei gsterdii gibi, bir
Kadr-i Zlcellin, bir Hakm-i Zlkemlin, bir Rahm-i
Zlcemlin vcub-u vcuduna ve keml-i kudretine ve
ceml-i rububiyetine ve vhidiyetine ve ehadiyetine
ehadet ederler,
1
srrn gsterirler.
1. En gzel isimler srf Ona mahsustur. Th Sresi, 20:8.
imdi, ey biare cahil, gal, muannid, muattl! Bu
hakikat-i uzmy neyle tefsir edebilirsin? Bu nihayet
derecede mucize ve harika keyyeti neyle izah
edebilirsin? Bu hadsiz derecede acip u sanatlar neye
isnad edebilirsin? Bu yeryz derecesinde geni bu
pencereye hangi perde-i gaeti atp kapatabilirsin? Senin
tesadfn nerede, tabiat dediin ve gvendiin uursuz
yoldan ve dallette istinadghn ve arkadan nerede? Bu
ilere tesadfn karmas yz derece muhal deil mi? Ve
u harika ilerin binden birinin tabiata havalesi bin derece
muhal olmuyor mu? Yoksa cmid, ciz tabiatn, herbir
eyin iinde o eyden yaplan eya adedince mnev
makine ve matbaalar m var?
Sekizinci Hccet-i mniye
Mnct
Bu Sekizinci Hccet-i maniye, vcub-u vcuda ve
vahdniyete dellet ettii gibi, hem delil-i katiye ile
rububiyetin ihatasna ve kudretinin azametine dellet eder.
Hem hkimiyetinin ihatasna ve rahmetinin mulne dahi
dellet ve ispat eder. Hem kinatn btn eczasna hikmetinin
ihatasn ve ilminin muln ispat eder.
Elhasl: Bu Sekizinci Hccet-i maniyenin herbir
mukaddimesinin sekiz neticesi var. Sekiz mukaddimelerin
herbirinde, sekiz neticeyi delilleriyle ispat eder ki; bu cihette bu
Sekizinci Hccet-i maniyede yksek meziyetler vardr. Said
Nurs





1
1. Gklerin ve yerin yaratlmasnda, gecenin ve gndzn deimesinde,
insanlarafaydal eylerle denizde akp giden gemilerde, Allahn gkten
suindirip onunla yeryzn lmnden sonra diriltmesinde, her trlcanly
yeryzne yaymasnda, rzgrlar sevk etmesinde ve gkle yerarasnda Allahn
emrine boyun emi bulutlarda, akln kullanan birtopluluk iin Allahn varlk
ve birliine, kudret ve rahmetine iaret eden nice deliller vardr. Bakara Sresi,
2:164.
Y lh ve y Rabb,
Ben imann gzyle ve Kurnn talimiyle ve nuruyla ve
Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn dersiyle ve ism-i
Hakmin gstermesiyle gryorum ki, semvtta hibir
deveran ve hareket yoktur ki, byle intizamyla Senin
mevcudiyetine iaret ve dellet etmesin.
Ve hibir ecram- semviye yoktur ki, sktuyla,
grltsz vazife grerek direksiz durmalaryla, Senin
rubbiyetine ve vahdetine ehadeti ve iareti olmasn.
Ve hibir yldz yoktur ki, mevzun hilkatiyle, muntazam
vaziyetiyle ve nuran tebessmyle ve btn yldzlara
mmselet ve mabehet sikkesiyle Senin hamet-i
ulhiyetine ve vahdniyetine iaret ve ehadette
bulunmasn.
Ve on iki seyyareden hibir seyyare yldz yoktur ki,
hikmetli hareketiyle ve itaatli musahhariyetiyle ve
intizaml vazifesiyle ve ehemmiyetli peykleriyle Senin
vcub-u vcuduna ehadet ve saltanat- ulhiyetine iaret
etmesin.
Evet, gkler sekeneleriyle, herbiri tek bayla ehadet
ettikleri gibi, heyet-i mecmuasyla, derece-i bedahette, ey
zemin ve gkleri yaratan Yaratc, Senin vcub-u vcuduna
yle zhir ehadet, ve ey zerrt muntazam mrekkebatyla
tedbirini gren ve idare eden ve bu seyyare yldzlar
manzum peykleriyle dndren, emrine itaat ettiren, Senin
vahdetine ve birliine yle kuvvetli ehadet ederler ki,
gn yznde bulunan yldzlar saysnca nuran
burhanlar ve parlak deliller o ehadeti tasdik ederler.
Hem bu s, temiz, gzel gkler, fevkalde byk ve
fevkalde sratli ecramyla muntazam bir ordu ve elektrik
lmbalaryla sslenmi bir saltanat donanmas vaziyetini
gstermek cihetiyle, Senin rububiyetinin hametine ve
hereyi icad eden kudretinin azametine zhir dellet ve
hadsiz semvt ihta eden hkimiyetinin ve herbir
zhayat kucana alan rahmetinin hadsiz geniliklerine
kuvvetli iaret ve btn mahlkat- semviyenin btn
ilerine ve keyyetlerine taallk eden ve avucuna alan,
tanzim eden ilminin hereye ihatasna ve hikmetinin her
ie mlne phesiz ehadet ederler. Ve o ehadet ve
dellet o kadar zhirdir ki gya yldzlar, ahit olan gklerin
ehadet kelimeleri ve tecessm etmi nuran delilleridirler.
Hem semvt meydannda, denizinde, fezasndaki
yldzlar ise, mut neferler, muntazam seneler, harika
tayyareler, acip lmbalar gibi vaziyetiyle, Senin saltanat-
ulhiyetinin aasn gsteriyorlar. Ve o ordunun
efradndan bir yldz olan gneimizin seyyarelerinde ve
zeminimizdeki vazifelerinin dellet ve ihtaryla gnein
sir arkadalar olan yldzlarn bir ksm hiret lemlerine
bakarlar ve vazifesiz deiller; belki bki olan lemlerin
gneleridirler.
Ey Vcibl-Vcud, ey Vhid-i Ehad,
Bu harika yldzlar, bu acp gneler, aylar, Senin
mlknde, Senin semvtnda, Senin emrinle ve kuvvetin
ve kudretinle ve Senin idare ve tedbirinle teshir ve tanzim
ve tavzif edilmilerdir. Btn o ecram- ulviye, kendilerini
yaratan ve dndren ve idare eden bir tek Hlka tesbih
ederler, tekbir ederler, lisan- hal ile Sbhnallah, Allahu
Ekber derler. Ben dahi onlarn btn tesbihatyla Seni
takdis ederim.
Ey iddet-i zuhurundan gizlenmi ve ey azamet-i
kibriysndan ihtifa etmi olan Kadr-i Zlcell, ey Kdir-i
Mutlak,
Kurn- Hakmin dersiyle ve Resul-i Ekrem
Aleyhissalt Vesselmn tlimiyle anladm: Nasl ki
gkler, yldzlar Senin mevcudiyetine ve vahdetine ehadet
ederler. yle de, cevv-i sem, bulutlaryla ve imekleri ve
radlar ve rzgrlaryla ve yamurlaryla, Senin vcub-u
vcuduna ve vahdetine ehadet ederler.
Evet, cmid, uursuz bulut, b- hayat olan yamuru,
muhta olan zhayatlarn imdadna gndermesi, ancak
Senin rahmetin ve hikmetinledir; kark tesadf
karamaz.
Hem elektriin en by bulunan ve fevid-i
tenviriyesine iaret ederek ondan istifadeye tevik eden
imek ise, senin fezadaki kudretini gzelce tenvir eder.
Hem yamurun gelmesini mjdeleyen ve koca fezay
konuturan ve tesbihatnn grltsyle gkleri nlatan
radat dahi, lisan- kl ile konuarak Seni takdis edip,
rububiyetine ehadet eder.
Hem zhayatlarn yaamasna en lzumlu rzk ve
istifadece en kolay ve nefesleri vermek ve nfuslar
rahatlandrmak gibi ok vazifelerle tavzif edilen rzgrlar
dahi, cevvi deta bir hikmete binaen Levh-i mahv ve
isbat ve yazar, ifade eder sonra bozar tahtas suretine
evirmekle, Senin faaliyet-i kudretine iaret ve Senin
vcduna ehadet ettii gibi, Senin merhametinle
bulutlardan sap zhayatlara gnderilen rahmet dahi,
mevzun, muntazam katreleri kelimeleriyle Senin vsat-
rahmetine ve geni efkatine ehadet eder.
Ey Mutasarrf- Fal ve ey Feyyz- Mtel,
Senin vcub-u vcuduna ehadet eden bulut, berk, rad,
rzgr, yamur, birer birer ehadet ettikleri gibi, heyet-i
mecmuasyla, keyyete birbirinden uzak, mahiyete
birbirine muhalif olmakla beraber, birlik, beraberlik, birbiri
iine girmek ve birbirinin vazifesine yardm etmek
haysiyetiyle, Senin vahdetine ve birliine gayet kuvvetli
iaret ederler.
Hem koca fezay bir maher-i acip yapan ve baz
gnlerde birka defa doldurup boaltan rububiyetinin
hametine ve o geni cevvi, yazar deitirir bir levha gibi
ve skar ve onunla zemin bahesini sulattrr bir snger gibi
tasarruf eden kudretinin azametine ve herbir eye
mulne ehadet ettikleri gibi, umum zemine ve btn
mahlkata cevv perdesi altnda bakan ve idare eden
rahmetinin ve hkimiyetinin hadsiz geniliklerine ve
hereye yetimelerine dellet eder.
Hem fezadaki hava o kadar hakmne vazifelerde
istihdam ve bulut ve yamur, o kadar almne faidelerde
istiml olunur ki, hereye ihta eden bir ilim ve hereye
mil bir hikmet olmazsa, o istimal, o istihdam olamaz.
Ey Faln lim Yrid,
Cevv-i fezadaki faaliyetinle her vakit bir nmune-i hair
ve kyamet gstermek, bir saatte yaz ka ve k yaza
dndrmek, bir lem getirmek, bir lem gayba gndermek
misill unatta bulunan kudretin, dnyay hirete
evirecek ve hirette unat- sermediyeyi gsterecek
iaretini veriyor.
Ey Kadr-i Zlcell,
Cevv-i fezadaki hava, bulut ve yamur, berk ve rad
Senin mlknde, Senin emrin ve havlinle, Senin kuvvet ve
kudretinle musahhar ve vazifedardrlar. Mahiyete
birbirinden uzak olan bu feza mahlkat, gayet sratli ve
ni emirlere ve abuk ve acele kumandalara itaat ettiren
mir ve Hkimlerini takdis ederek rahmetini medh sen
ederler.
Ey arz ve semvtn Hlk- Zlcelli,
Senin Kurn- Hakminin talimiyle ve Resul-i Ekrem
Aleyhissalt Vesselmn dersiyle iman ettim ve bildim ki:
Nasl semvt yldzlaryla ve cevv-i feza mtemiltyla
Senin vcub-u vcuduna ve Senin birliine ve vahdetine
ehadet ediyorlar. yle de, arz, btn mahlkatyla ve
ahvliyle Senin mevcudiyetine ve vahdetine, mevcudat
adedince ehadetler ve iaretler ederler.
Evet, zeminde hibir tahavvl ve aa ve hayvanlarnda
her senede urbasn deitirmek gibi hibir tebeddlcz
olsun, kll olsunyoktur ki, intizamyla Senin vcuduna
ve vahdetine iaret etmesin.
Hem hi bir hayvan yoktur ki, zaayet ve ihtiyacnn
derecesine gre verilen rahmne rzkyla ve yaamasna
lzumlu bulunan cihazatn hakmne verilmesiyle, Senin
varlna ve birliine ehadeti olmasn.
Hem her baharda gzmz nnde icad edilen nebatat
ve hayvanttan hibir tanesi yoktur ki, sanat- acbesiyle
ve ltif ziynetiyle ve tam temeyyzyle ve intizamyla ve
mevzuniyetiyle Seni bildirmesin.
Ve zemin yzn dolduran ve nebatat ve hayvanat
denilen kudretinin hrikalar ve mucizeleri, mahdut ve
maddeleri bir ve mteabih olan yumurta ve
yumurtacklardan ve katrelerden ve habbe ve
habbeciklerden ve ekirdeklerden yanlsz, mkemmel,
ssl, almet-i frikal olarak yaratllar, Sni-i
Hakmlerinin vcuduna ve vahdetine ve hikmetine ve
hadsiz kudretine yle bir ehadettir ki, ziyann gnee
ehadetinden daha kuvvetli ve parlaktr.
Hem, hava, su, nur, ate toprak gibi hibir unsur yoktur
ki, uursuzluklaryla beraber uurkrne, mkemmel
vazifeleri grmesiyle; basit ve istil edici, intizamsz, her
yere dalmakla beraber, gayet muntazam ve mtenevvi
meyveleri ve mahsulleri hazine-i gaybdan getirmesiyle,
Senin birliine ve varlna ehadeti bulunmasn.
Ey Ftr- Kdir, ey Fetth- Allm, ey Fal-i Hallk,
Nasl arz btn sekenesiyle Hlknn Vcibl-Vcud
olduuna ehadet eder. yle de, Seniney Vhid-i Ehad,
ey Hannn- Mennn, ey Vehhb- Rezzkvahdetine ve
ehadiyetine, yzndeki sikkesiyle ve sekenesinin
yzlerindeki sikkeleriyle ve birlik ve beraberlik ve birbiri
iine girmek ve birbirine yardm etmek ve onlara bakan
rububiyet isimlerinin ve illerinin bir olmak cihetinde,
bedahet derecesinde, Senin vahdetine ve ehadiyetine
ehadet, belki mevcudat adedince ehadetler eder.
Hem nasl, zemin bir ordugh, bir meher, bir talimgh
vaziyetiyle ve nebatat ve hayvant frkalarnda bulunan
drt yz bin muhtelif milletlerin ayr ayr cihazatlar
muntazaman verilmesiyle, Senin rububiyetinin hametine
ve kudretinin hereye yetimesine dellet eder. yle de,
hadsiz btn zhayatn ayr ayr rzklar, vakti vaktine, kuru
ve basit bir topraktan, rahmne, kermne verilmesi ve
hadsiz o efradn keml-i musahhariyetle evmir-i
Rabbniyeye itaatleri, rahmetinin hereye muln ve
hkimiyetinin hereye ihatasn gsteriyor.
Hem zeminde deimekte bulunan mahlkat
klelerinin sevk ve idareleri, mevt ve hayat mnavebeleri
ve hayvan ve nebatatn idare ve tedbirleri dahi, hereye
taallk eden bir ilimle ve hereyde hkmeden nihayetsiz
bir hikmetle olabilmesi, senin ihata-i ilmine ve hikmetine
dellet eder.
Hem zeminde ksa bir zamanda hadsiz vazifeler gren
ve hadsiz bir zaman yaayacak gibi istidat ve mnev
cihazatla techiz edilen ve zemin mevcudatna tasarruf
eden insan iin, bu talimgh- dnyada ve bu muvakkat
ordugh- zeminde ve bu muvakkat meherde bu kadar
ehemmiyet, bu hadsiz masraf, bu nihayetsiz tecelliyat-
rububiyet, bu hadsiz hitabt- Sbhniye ve bu gayetsiz
ihsanat- lhiye, elbette ve herhalde, bu ksack ve hznl
mre ve bu kark kederli hayata, bu bell ve fni
dnyaya smaz. Belki, ancak baka ve ebed bir mr ve
bki bir dr- saadet iin olabildii cihetinden, lem-i
bekda bulunan ihsnat- uhreviyeye iaret, belki ehadet
eder.
Ey Hlk- Klli ey,
Zeminin btn mahlkat, Senin mlknde, Senin
arznda, Senin havl ve kuvvetinle ve Senin kudretin ve
iradetinle ve ilmin ve hikmetinle idare olunuyorlar ve
musahhardrlar. Ve zemin yznde faaliyeti mahede
edilen bir rububiyet, yle ihata ve mul gsteriyor ve
onun idaresi ve tedbiri ve terbiyesi yle mkemmel ve
yle hassastr ve her taraftaki icraat yle birlik ve
beraberlik ve benzemeklik iindedir ki, tecezz kabul
etmeyen bir kll ve inksam imknsz bulunan bir kll
hkmnde bir tasarruf, bir rubbiyet olduunu bildiriyor.
Hem zemin btn sekenesiyle beraber, lisan- klden daha
zhir hadsiz lisanlarla Hlkn takdis ve tesbih ve
nihayetsiz nimetlerinin lisan- halleriyle Rezzk-
Zlcellinin hamd ve medh sensn ediyorlar...
Ey iddet-i zuhurundan gizlenmi ve ey azamet-i
kibriysndan istitar etmi olan Zt- Akdes,
Zeminin btn takdisat ve tesbihatyla, Seni kusurdan,
aczden, erikten takdis ve btn tahmidat ve senlaryla
Sana hamd ve krederim.
Ey Rabbul-Berri vel-Bahr,
Kurnn dersiyle ve Resul-i Ekrem Aleyhissalt
Vesselmn talimiyle anladm ki:
Nasl gkler ve feza ve zemin, Senin birliine ve
varlna ehadet ederler. yle de, bahirler, nehirler ve
emeler ve rmaklar, Senin vcub-u vcuduna ve
vahdetine bedahet derecesinde ehadet ederler.
Evet, bu dnyamzn menba- acip buhar kazanlar
hkmnde olan denizlerde hibir mevcut, hatt hibir katre
su yoktur ki, vcuduyla, intizamyla, menfaatiyle ve
vaziyetiyle Hlkn bildirmesin.
Ve basit bir kumda ve basit bir suda rzklar mkemmel
bir surette verilen garip mahlklardan ve hilkatleri gayet
muntazam hayvant- bahriyeden, hususan bir tanesi bir
milyon yumurtacklaryla denizleri enlendiren balklardan
hibirisi yoktur ki, hilkatiyle ve vazifesiyle ve idare ve
iaesiyle ve tedbir ve terbiyesiyle yaratanna iaret ve
rezzkna ehadet etmesin.
Hem denizde, kymettar, hsiyetli, ziynetli cevherlerden
hibirisi yoktur ki, gzel hilkatiyle ve czibedar ftratyla ve
menfaatli hsiyetiyle Seni tanmasn, bildirmesin.
Evet, onlar birer birer ehadet ettikleri gibi, heyet-i
mecmuasyla, beraberlik ve birbiri iinde karmak ve
sikke-i hilkatte birlik ve icata gayet kolay ve efrata gayet
okluk noktalarndan Senin vahdetine ehadet ettikleri
gibi; arz, toprayla beraber bu kre-i arz kuatan muhit
denizlerini muallkta durdurmak ve dkmeden ve
datmadan gnein etrafnda gezdirmek ve topra istil
ettirmemek ve basit kumundan ve suyundan, mtenevvi
ve muntazam hayvantn ve cevherlerini halk etmek ve
erzak vesair umrlarn kll ve tam bir surette idare etmek
ve tedbirlerini grmek ve yznde bulunmak lzm gelen
hadsiz cenazelerinden hibirisi bulunmamak
noktalarndan, Senin varlna ve Vcibl-Vcud olduuna
mevcudat adedince iaretler ederek ehadet eder.
Ve Senin saltanat- rububiyetinin hametine ve hereye
muhit olan kudretinin azametine pek zhir dellet ettikleri
gibi, gklerin fevkindeki gayet byk ve muntazam
yldzlardan, t denizlerin dibinde bulunan gayet kck
ve intizamla iae edilen balklara kadar hereye yetien ve
hkmeden rahmetinin ve hkimiyetinin hadsiz
geniliklerine dellet ve intizmtyla ve faideleriyle ve
hikmetleriyle ve mizan ve mevzuniyetleriyle, Senin
hereye muhit ilmine ve hereye mil hikmetine iaret
ederler.
Ve Senin bu misarhane-i dnyada yolcular iin byle
rahmet havuzlarn bulunmas ve insann seyr seyahatine
ve gemisine ve istifadesine musahhar olmas iaret eder ki,
yolda yaplm bir handa, bir gece misarlerine bu kadar
deniz hediyeleriyle ikram eden Zt, elbette makarr-
saltanat- ebediyesinde yle ebed rahmet denizleri
bulundurmu ki, bunlar onlarn fni ve kk
nmuneleridirler. te denizlerin byle gayet harika bir
tarzda arzn etrafnda vaziyet-i acibesiyle bulunmas ve
denizlerin mahlkat dahi gayet muntazam idare ve terbiye
edilmesi, bilbedahe gsterir ki, yalnz Senin kuvvetin ve
kudretinle ve Senin irade ve tedbirinle, Senin mlknde,
Senin emrine musahhardrlar ve lisan- halleriyle Hlkn
takdis edip Allahu Ekber derler.
Ey dalarzemin senesine hazineli direkler yapan Kadr-i
Zlcell,
Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle ve
Kurn- Hakminin dersiyle anladm ki, nasl denizler
acipleriyle Seni tanyorlar ve tanttryorlar. yle de,
dalar dahi, zelzele tesiratndan zeminin sknetine ve
iindeki dahil inklbat frtnalarndan sktuna ve
denizlerin istilsndan kurtulmasna ve havann gazt-
muzrradan tasyesine ve suyun muhafaza ve iddiharlarna
ve zhayatlara lzm olan madenlerin hazinedarlna ettii
hizmetleriyle ve hikmetleriyle Seni tanyorlar ve
tanttryorlar.
Evet, dalardaki talarn envndan ve muhtelif
hastalklara il olan maddelerin aksamndan ve zhayata
hususan insanlara ok lzm ve ok mtenevvi olan
madeniyatn ecnsndan ve dalar, sahrlar iekleriyle
sslendiren ve meyveleriyle enlendiren nebatatn
esnafndan hibirisi yoktur ki, tesadfe havalesi mmkn
olmayan hikmetleriyle, intizamyla, hsn- hilkatiyle,
faideleriyle, hususan madeniyatn tuz, limon tuzu, sulfato
ve ap gibi sureten birbirine benzemekle beraber, tatlarnn
iddet-i muhalefetiyle ve bilhassa nebatatn basit bir
topraktan eit eit envlaryla, ayr ayr iek ve
meyveleriyle, nihayetsiz Kadr, nihayetsiz Hakm,
nihayetsiz Rahm ve Kerm bir Sniin vcub-u vcuduna
bedahetle ehadet ettikleri gibi, heyet-i mecmuasndaki
vahdet-i idare ve vahdet-i tedbir ve mene ve mesken ve
hilkat ve sanata beraberlik ve birlik ve ucuzluk ve
kolaylk ve okluk ve yaplmakta abukluk noktalarndan,
Sniin vahdetine ve ehadiyetine ehadet ederler.
Hem nasl ki dalarn yznde ve karnndaki masnular,
zeminin her tarafnda, herbir nevi ayn zamanda, ayn
tarzda, yanlsz, gayet mkemmel ve abuk yaplmalar ve
bir i bir ie mni olmadan, sair nevilerle beraber kark
iken kartrmakszn icadlar, Senin rububiyetinin
hametine ve hibir ey ona ar gelmeyen kudretinin
azametine dellet eder. yle de, zeminin yzndeki btn
zhayat mahlklarn hadsiz hcetlerini, hatt mtenevvi
hastalklarn, hatt muhtelif zevklerini ve ayr ayr
itihalarn tatmin edecek bir surette, dalarn yzlerini ve
ilerini muntazam ecar ve nebatat ve madeniyatla
doldurmak ve muhtalara teshir etmek cihetiyle, Senin
rahmetinin hadsiz geniliine ve hkimiyetinin nihayetsiz
vsatine dellet ve toprak tabakat iinde gizli ve karanlk
ve kark bulunduu halde, bilerek, grerek, armayarak,
intizamla, hcetlere gre ihzar edilmeleriyle Senin hereye
taallk eden ilminin ihatasna ve herbir eyi tanzim eden
hikmetinin btn eyaya mulne ve illarn ihzrt ve
maden maddelerin iddihrtyla rububiyetinin rahmne
ve kermne olan tedbirinin mehsinine ve inyetinin
ihtiyatl letine pek zhir bir surette iaret ve dellet
ederler.
Hem bu dnya hannda misar yolcular iin koca
dalar levzmtlarna ve istikbaldeki ihtiyalarna
muntazam ihtiyat deposu ve cihazat ambar ve hayata
lzumu olan ok denelerin mkemmel mahzeni olmak
cihetinde iaret, belki dellet, belki ehadet eder ki, bu
kadar kerm ve misarperver ve bu kadar hakm ve
efkatperver ve bu kadar kadr ve rububiyetperver bir
Sniin, elbette ve herhalde, ok sevdii o misarleri iin,
ebed bir lemde, ebed ihsntnn ebed hazineleri vardr.
Buradaki dalara bedel, orada yldzlar o vazifeyi grrler.
Ey Kdir-i Klli ey,
Dalar ve iindeki mahlklar Senin mlknde ve Senin
kuvvet ve kudretinle ve ilim ve hikmetinle musahhar ve
mdahhardrlar. Onlar bu tarzda tavzif ve teshir eden
Hlkn takdis ve tesbih ederler.
Ey Hlk- Rahmn ve ey Rabb-i Rahm,
Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle ve
Kurn- Hakminin dersiyle anladm:
Nasl ki sem ve feza ve arz ve deniz ve da,
mtemilt ve mahlklaryla beraber Seni tanyorlar ve
tanttryorlar. yle de, zemindeki btn aa ve nebatat,
yapraklar ve iekleri ve meyveleriyle Seni bedhet
derecesinde tanttryorlar ve tanyorlar.
Ve umum ecrn ve nebatatn cezbedrne hareket-i
zikriyede bulunan yapraklarndan ve ziynetleriyle Sniinin
isimlerini tavsif ve tarif eden ieklerinden ve letfet ve
cilve-i merhametinden tebessm eden meyvelerinden
herbirisi, tesadfe havalesi hibir cihet-i imkn olmayan
harika sanat iindeki nizam ve nizam iindeki mizan ve
mizan iindeki ziynet ve ziynet iindeki naklar ve
naklar iindeki gzel ve ayr ayr kokular ve kokular
iindeki meyvelerin muhtelif tatlaryla, nihayetsiz Rahm
ve Kerm bir Sniin vcub-u vcuduna bedhet
derecesinde ehadet ettikleri gibi; heyet-i mecmuasyla,
btn zemin yznde birlik ve beraberlik, birbirine
benzemeklik ve sikke-i hilkatte mabehet ve tedbir ve
idarede mnasebet ve onlara taallk eden icad illeri ve
Rabbn isimlerde muvafakat ve o yz bin envn hadsiz
efradlarn birbiri iinde armayarak birden idareleri gibi
noktalar, o Vcibl-Vcud Sniin bilbedhe vahdetine ve
ehadiyetine dahi ehadet ederler.
Hem nasl ki, onlar Senin vcub-u vcuduna ve
vahdetine ehadet ediyorlar. yle de, r-yi zeminde drt
yz bin milletlerden teekkl eden zhayat ordusundaki
hadsiz efradn yz binler tarzda iae ve idareleri,
armayarak kartrmayarak mkemmel yaplmasyla,
Senin rububiyetinin vahdniyetteki hametine ve bir
bahar bir iek kadar kolay icad eden kudretinin
azametine ve hereye taallukuna dellet ettikleri gibi; koca
zeminin her tarafnda, hadsiz hayvanatna ve insanlara,
hadsiz taamlarn eit eit aksamn ihzar eden
rahmetinin hadsiz geniliine ve o hadsiz iler ve inmlar
ve idareler ve iaeler ve icraatlar keml-i intizamla
cereyanlar ve herey, hatt zerreler o emirlere ve icraata
itaat ve musahhariyetleriyle hkimiyetinin hadsiz vsatine
kat dellet etmekle beraber; o aalarn ve nebatlarn ve
herbir yaprak ve iek ve meyve ve kk ve dal ve budak
gibiherbirisinin herbir eyini, herbir iini bilerek, grerek
faidelere, maslahatlara, hikmetlere gre yaplmakla, Senin
ilminin hereye ihatasna ve hikmetinin hereye mulune
pek zhir bir surette dellet ve hadsiz parmaklaryla iaret
ederler. Ve Senin gayet kemldeki ceml-i sanatna ve
nihayet cemldeki keml-i nimetine hadsiz dilleriyle sen
ve medhederler.
Hem bu muvakkat handa ve fni misarhanede ve ksa
bir zamanda ve az bir mrde, ecar ve nebatatn elleriyle,
bu kadar kymettar ihsanlar ve nimetler ve bu kadar
fevkalde masraar ve ikramlar, iaret belki ehadet eder
ki, misarlerine burada byle merhametler yapan kudretli,
keremkr Zt- Rahm, btn ettii masraf ve ihsan,
kendini sevdirmek ve tanttrmak neticesinin aksiyle, yani
btn mahlkat tarafndan Bize tattrd, fakat yedirmeden
bizi idam etti dememek ve dedirmemek ve saltanat-
ulhiyetini iskat etmemek ve nihayetsiz rahmetini inkr
etmemek ve ettirmemek ve btn mtak dostlarn
mahrumiyet cihetinde dmanlara evirmemek
noktalarndan, elbette ve herhalde, ebed bir lemde, ebed
bir memlekette, ebed brakaca abdlerine, ebed rahmet
hazinelerinden, ebed cennetlerinde, ebed ve cennete
lyk bir surette meyvedar ecar ve iekli nebatlar ihzar
etmitir. Buradakiler ise, mterilere gstermek iin
nmunelerdir.
Hem aalar ve nebatlar, umumen yaprak ve iek ve
meyvelerinin kelimeleriyle Seni takdis ve tesbih ve tahmid
ettikleri gibi, o kelimelerden herbirisi dahi ayrca Seni
takdis eder. Hususan meyvelerin bed bir surette, etleri ok
muhtelif, sanatlar ok acip, ekirdekleri ok harika olarak
yaplarak o yemek tablalarn aalarn ellerine verip ve
nebatlarn balarna koyarak zhayat misarlerine
gndermek cihetinde, lisan- hal olan tesbihatlar, zuhurca
lisan- kl derecesine kar. Btn onlar Senin mlknde,
Senin kuvvet ve kudretinle, Senin irade ve ihsanatnla,
Senin rahmet ve hikmetinle musahhardrlar ve Senin
herbir emrine mutdirler.
Ey iddet-i zuhurundan gizlenmi ve ey kibriy-y
azametinden tesettr etmi olan Sni-i Hakm ve Hlk-
Rahm,
Btn ecar ve nebatatn, btn yaprak ve iek ve
meyvelerin dilleriyle ve adediyle Seni kusurdan, aczden,
erikten takdis ederek hamd sen ederim.
Ey Ftr- Kadr, ey Mdebbir-i Hakm, ey Mrebb-i Rahm,
Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle ve
Kurn- Hakmin dersiyle anladm ve iman ettim ki nasl
nebatat ve ecar Seni tanyorlar, Senin sft- kudsiyeni ve
Esm-i Hsnn bildiriyorlar. yle de, zhayatlardan ruhlu
ksm olan insan ve hayvanattan hibirisi yoktur ki;
cisminde gayet muntazam saatler gibi ileyen ve ilettirilen
dahil ve haric zlaryla ve bedeninde gayet ince bir
nizam ve gayet hassas bir mzan ve gayet mhim faidelerle
yerletirilen lt ve duygularyla ve cesedinde gayet
sanatl bir yapl ve gayet hikmetli bir tefri ve gayet
dikkatli bir muvazene iinde konulan cihazat-
bedeniyesiyle, Senin vcub-u vcuduna ve sfatlarnn
tahakkukuna ehadet etmesin. nk, bu kadar basrne
nazik sanat ve uurkrne ince hikmet ve mdebbirne
tam muvazeneye, elbette kr kuvvet ve uursuz tabiat ve
serseri tesadf karamazlar ve onlarn ii olamaz ve
mmkn deildir. Ve kendi kendine teekkl edip yle
olmas ise, yz derece muhl iinde muhldir. nk, o
halde herbir zerresi, herbir eyini ve cesedinin
teekkln, belki dnyada alkadar olduu hereyini
bilecek, grecek, yapabilecek, deta ilh gibi ihatal bir
ilim ve kudreti bulunacak, sonra tekil-i ceset ona havale
edilir ve kendi kendine oluyor denilebilir.
Ve heyet-i mecmuasndaki vahdet-i tedbir ve vahdet-i
idare ve vahdet-i neviye ve vahdet-i cinsiye ve umumun
yzlerinde gz, kulak, az gibi noktalarda ittifak cihetinde
mahede edilen sikke-i ftratta birlik ve herbir nevin
efrad simalarnda grlen sikke-i hikmette ittihad ve
iaede ve icadda beraberlik ve birbirinin iinde bulunmak
gibi keyyetlerinden hibirisi yoktur ki, Senin vahdetine
kat ehadette bulunmasn ve herbir ferdinde kinata
bakan btn isimlerin cilveleri bulunmakla, vhidiyet
iinde, Senin ehadiyetine iareti olmasn.
Hem nasl ki insan ile beraber hayvanatn, zeminin
btn yznde yaylan yz bin env, muntazam bir ordu
gibi tehiz ve talimat ve itaat ve musahhariyetle ve en
kkten t en bye kadar, rububiyetin emirleri
intizamla cereyanlaryla o rububiyetinin derece-i
hametine ve gayet oklukla beraber gayet kymetli ve
gayet mkemmel olmaklaberaber gayet abuk yaplmalar
ve gayet sanatl olmakla beraber gayetkolay yapllaryla,
kudretinin derece-i azametine dellet ettikleri gibi; arktan
garba, imalden cenuba kadar yaylan mikroptan t
gergedana kadar, en kck sinekten t en byk kua
kadar btn onlarn rzklarn yetitiren rahmetinin hadsiz
vsatine ve herbiri emirber nefer gibi vazife-i ftriyesini
yapmak ve zemin yz her baharda, gz mevsiminde
terhis edilenler yerinde yeniden taht- silha alnm bir
orduya ordugh olmak cihetiyle, hkimiyetinin nihayetsiz
geniliine kat dellet ederler.
Hem nasl ki hayvanttan herbirisi kinatn bir kk
nshas ve bir misal-i musaar hkmnde gayet derin bir
ilim ve gayet dakik bir hikmetle, kark eczalar
kartrmayarak ve btn hayvanlarn ayr ayr suretlerini
armayarak hatasz, sehivsiz, noksansz yaplmalaryla,
ilminin hereye ihatasna ve hikmetinin hereye mulne,
adetlerince iaretler ederler. yle de, herbiri birer mucize-i
sanat ve birer harika-i hikmet olacak kadar sanatl ve
gzel yaplmasyla, ok sevdiin ve tehirini istediin
sanat- Rabbniyenin keml-i hsnne ve gayet derecede
gzelliine iaret ve herbirisi, hususan yavrular, gayet
nazdar, nzenin bir surette beslenmeleriyle ve heveslerinin
ve arzularnn tatmini cihetiyle, Senin inyetinin gayet irin
cemline hadsiz iaretler ederler.
Ey Rahmnrrahm, ey Sdkul-Vdil-Emn, ey Mlik-i
Yevmiddn,
Senin Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmnn
tlimiyle ve Kurn- Hakminin iradyla anladm ki:
Madem kinatn en mntehap neticesi hayattr. Ve
hayatn en mntehap hlsas ruhtur. Ve zruhun en
mntehap ksm zuurdur. Ve zuurun en camii insandr.
Ve btn kinat ise hayata musahhardr ve onun iin
alyor. Ve zhayatlar zruhlara musahhardr; onlar iin
dnyaya gnderiliyorlar. Ve zruhlar insanlara musahhardr;
onlara yardm ediyorlar. Ve insanlar ftraten Hlkn pek
cidd severler ve Hlklar onlar hem sever, hem kendini
onlara her vesile ile sevdirir. Ve insann istidad ve
cihazat- mneviyesi, baka bir bki leme ve ebed bir
hayata bakyor. Ve insann kalbi ve uuru, btn kuvvetiyle
bek istiyor ve lisan, hadsiz dualaryla bek iin Hlkna
yalvaryor. Elbette ve herhalde, o ok seven ve sevilen ve
mahbub ve muhib olan insanlar dirilmemek zere
ldrmekle, ebed bir muhabbet iin yaratlm iken, ebed
bir advetle gcendirmek olamaz ve kbil deildir.
Belki, baka bir ebed lemde mesudne yaamas
hikmetiyle, bu dnyada almak ve onu kazanmak iin
gnderilmitir. Ve insana tecell eden isimlerin, bu fni ve
ksa hayattaki cilveleriyle lem-i bekda onlarn yinesi
olan insanlarn, ebed cilvelerine mazhar olacaklarna
iaret ederler.
Evet, ebednin sdk dostu ebed olacak. Ve bkinin
yine-i zuuru bki olmak lzm gelir.
Hayvanlarn ruhlar bki kalacan ve hdhd-
Sleyman (a.s.) ve Nemli ve Nka-i Salih (a.s.) ve kelb-i
Ashb- Kehf
1
gibi baz efrad- mahsusa hem ruhu, hem
cesediyle bki leme gidecei ve herbir nevin, arasra
istiml iin birtek cesedi bulunaca, rivyet-i sahihadan
anlalmakla beraber; hikmet ve hakikat, hem rahmet ve
rubbiyet yle iktiza ederler.
Ey Kdir-i Kayym,
Btn zhayat, zruh, zuur, Senin mlknde, yalnz
Senin kuvvet ve kudretinle ve ancak Senin irade ve
tedbirlerinle ve rahmet ve hikmetinle, rububiyetinin
emirlerine teshir ve ftr vazifelerle tavzif edilmiler. Ve bir
ksm, insann kuvveti ve galebesi iin deil, belki ftraten
insann zaaf ve aczi iin rahmet tarafndan ona musahhar
olmular. Ve lisan- hal ve lisan- kl ile Snilerini ve
Mbudlarn kusurdan, erikten takdis ve nimetlerine kr
ve hamd ederek, herbiri ibadet-i mahsusasn yapyorlar.
Ey iddet-i zuhurundan gizlenmi ve ey azamet-i
kibriysndan perdelenmi olan Zt- Akdes,
Btn zruhlarn tesbihatyla seni takdis etmek, niyet
edip

2
diyorum.
1. bk. Als, Ruhul-Beyn: 5:226; Kurtub: 1:372.
2. Ey su ile hereyi canlandran Zt- Akdes, Seni her trl noksanlktan
tenzih ederim.
Y Rabbel-lemn, y lhel-Evvelne vel-hirin, y
Rabbes-Semvti vel-Aradn,
Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle ve
Kurn- Hakmin dersiyle anladm ve iman ettim ki:
Nasl sema, feza, arz, berr ve bahr, ecer, nebat, hayvan,
efradyla, eczasyla, zerrtyla Seni biliyorlar, tanyorlar ve
varlna ve birliine ehadet ve dellet ve iaret ediyorlar.
yle de, kinatn hlsas olan zhayat ve zhayatn
hlsas olan insan ve insann hlsas olan enbiya, evliya,
asyann hlsas olan kalblerinin ve akllarnn
mahedat ve keyat ve ilhamat ve istihracatyla yzer
icma ve yzer tevatr kuvvetinde bir katiyetle, Senin
vcub-u vcuduna ve Senin vahdniyet ve ehadiyetine
ehadet edip ihbar ediyorlar, mucizat ve kermt ve yakn
burhanlaryla haberlerini ispat ediyorlar.
Evet, kalblerde, perde-i gaybda ihtar edici bir Zta
bakan hi bir htrat- gaybiye ve ilham edici bir Zta
baktran hi bir ilhmt- sdka; ve hakkalyakn sretinde
sft- kudsiye ve Esm-i Hsnn kefeden hibir itikad-
yakne; ve enbiya ve evliyada, bir Vcibl-Vcudun
envrn aynelyakn ile mahede eden hibir nuran kalp;
ve asya ve sddknde, bir Hlk- Klli eyn yt-
vcbunu ve berhin-i vahdetini ilmelyakn ile tasdik eden,
ispat eden hibir mnevver akl yoktur ki, Senin vcub-u
vcuduna ve sft- kudsiyene ve Senin vahdetine ve
ehadiyetine ve Esm-i Hsnna ehadet etmesin, delleti
bulunmasn ve iareti olmasn.
Ve bilhassa, btn enbiya ve evliya ve asya ve
sddknin imam ve reisi ve hlsas olan Resl-i Ekrem
Aleyhissalt Vesselmn ihbarn tasdik eden hibir
mucizat- bhiresi ve hakkaniyetini gsteren hi bir
hakikat-i aliyesi ve btn mukaddes ve hakikatli kitaplarn
hlsatl-hlsas olan Kurn- Mucizl-Beynn hibir
yet-i tevhidiye-i ktas ve mesil-i imaniyeden hibir
mesele-i kudsiyesi yoktur ki, Senin vcub-u vcuduna ve
kuds sfatlarna ve Senin vahdetine ve ehadiyetine ve
esm ve sftna ehadet etmesin ve delleti olmasn ve
iareti bulunmasn.
Hem nasl ki btn o yz binler muhbir-i sdklar,
mucizatlarna ve keramtlarna ve hccetlerine istinad
ederek, Senin varlna ve birliine ehadet ederler. yle
de, hereye muhit olan Ar- zamn klliyat- umurunu
idareden, t kalbin gayet gizli ve cz htrtn ve
arzularn ve dualarn bilmek ve iitmek ve idare etmeye
kadar cereyan eden rububiyetinin derece-i hametini ve
gzmz nnde hadsiz muhtelif eyay birden icad eden,
hibir il bir ile, bir i bir ie mniolmadan, en byk bir
eyi en kk bir sinek gibi kolayca yapan kudretinin
derece-i azametini, icm ile, ittifak ile iln ve ihbar ve ispat
ediyorlar.
Hem nasl ki, bu kinat, zruha, hususan insana
mkemmel bir saray hkmne getiren ve Cenneti ve
saadet-i ebediyeyi cin ve inse ihzar eden ve en kk bir
zhayat unutmayan ve en ciz bir kalbin tatminine ve
taltine alan rahmetinin hadsiz geniliini ve zerrattan
t seyyrta kadar btn env- mahlkat emirlerine itaat
ettiren ve teshir ve tavzif eden hkimiyetinin nihayetsiz
vsatini haber vererek, mucizat ve hccetleriyle ispat
ederler. yle de, kinat, eczalar adedince risaleler iinde
bulunan bir kitab- kebir hkmne getiren ve Levh-i
Mahfuzun defterleri olan mam- Mbn ve Kitab-
Mbnde, btn mevcudatn btn sergzetlerini
kaydedip yazan ve umum ekirdeklerde umum aalarnn
hristlerini ve programlarn ve zuurun balarnda btn
kuvve-i hfzalarda, sahiplerinin tarihe-i hayatlarn
yanlsz, muntazaman yazdran ilminin hereye ihatasna
ve herbir mevcuda ok hikmetleri takan, hatt herbir
aata meyveleri saysnca neticeleri verdiren ve herbir
zhayatta zlar, belki eczalar ve hceyratlar adedince
maslahatlar takip eden, hatt insann lisann ok
vazifelerde tavzif etmekle beraber, taamlarn tatlar
adedince zevk olan mizancklarla tehiz ettiren hikmet-i
kudsiyenin herbir eye mulne; hem bu dnyada
nmuneleri grlen cell ve ceml isimlerinin tecellileri
daha parlak bir surette ebedl-bdda devam edeceine
ve bu fni lemde nmuneleri mahede edilen
ihsanatnn daha aal bir surette dr- saadette
istimrarna ve beksna ve bu dnyada onlar gren
mtaklarn ebedde dahi refakatlerine ve beraber
bulunmalarna bil-icm, bil-ittifak ehadet ve dellet ve
iaret ederler.
Hem yzer mucizt- bhiresine ve yt- ktasna
istinaden, bata Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselm ve
Kurn- Hakmin olarak, btn ervh- neyyire ashb olan
enbiyalar ve kulb-u nuraniye aktb olan evliyalar ve
ukul- mnevvere erbab olan asyalar, btn suhuf ve
ktb- mukaddesede, Senin ok tekrar ile ettiin
vaadlerine ve tehditlerine istinaden ve Senin kudret ve
rahmet ve inyet ve hikmet ve cell ve cemlin gibi kuds
sfatlarna ve enlerine ve izzet-i celline ve saltanat-
rububiyetine itimaden ve keyat ve mahedat ve
ilmelyakn itikadlaryla saadet-i ebediyeyi cin ve inse
mjdeliyorlar ve ehl-i dallet iin Cehennem bulunduunu
haber verip iln ediyorlar ve iman edip ehadet ediyorlar.
Ey Kadr-i Hakm, ey Rahmn- Rahm, ey Sdkul-Vdil-
Kerm,, ey izzet ve azamet ve cell sahibi Kahhr- Zlcell,
Bu kadar sadk dostlarn ve bu kadar vaadlerini ve bu
kadar sft ve unatn tekzip edip, saltanat- rububiyetinin
kat mukteziyatn ve sevdiin ve onlar dahi Seni tasdik ve
itaatle kendilerini Sana sevdiren hadsiz makbul ibdnn
hadsiz dualarn ve dvlarn reddederek, kfr ve isyan
ile ve Seni vaadinde tekzip etmekle Senin azamet-i
kibriyna dokunan ve izzet-i celline dokunduran ve
ulhiyetinin haysiyetine ilien ve efkat-i rububiyetini
mteessir eden ehl-i dallet ve ehl-i kfr, harin inkrnda
tasdik etmekten yz bin derece mukaddessin ve hadsiz
derece mnezzeh ve lsin. Byle nihayetsiz bir zulmden,
bir irkinlikten, Senin nihayetsiz adaletini ve cemlini ve
rahmetini takdis ediyorum.
1
` yetini,
vcudumun btn zerrt adedince sylemek istiyorum.
Belki, Senin o sadk elilerin ve doru delll- saltanatnn
hakkalyakn, aynelyakn, ilmelyakn suretinde Senin uhrev
rahmet hazinelerine ve lem-i bekda ihsanatnn
denelerine ve dr- saadette tamamiyle zuhur eden gzel
isimlerinin harika gzel cilvelerine ehadet, iaret, bearet
ederler. Ve btn hakikatlerin mercii ve gnei ve hmsi
olan Hak isminin en byk bir u, bu hakikat- ekber-i
hariye olduunu, iman ederek Senin ibdna ders
veriyorlar.
1. Allah, onlarn syledikleri eylerden pek mnezzehtir ve pek byk bir
ycelikle ycedir. sr Sresi, 17:43.
Ey Rabbul-Enbiy ves-Sddkn,
Btn onlar Senin mlknde, Senin emrin ve kudretinle,
Senin irade ve tedbirinle, Senin ilmin ve hikmetinle
musahhar ve muvazzaftrlar. Takdis, tekbir, tahmid, tehlil
ile kre-i arz bir zikirhne-i zam, bu kinat bir mescid-i
ekber hkmnde gstermiler.
Y Rabb ve y Rabbes-Semvti vel-Aradn, y Hlk ve
y Hlk- Klli ey,
Gkleri yldzlaryla, zemini mtemiltyla ve btn
mahlukat btn keyyatyla teshir eden kudretinin ve
iradetinin ve hikmetinin ve hkimiyetinin ve rahmetinin
hakk iin, nefsimi bana musahhar eyle ve matlubumu
bana musahhar kl. Kurna ve imana hizmet iin,
insanlarn kalblerini Risale-i Nura musahhar yap. Ve bana
ve ihvanma iman- kmil ve hsn- htime ver. Hazret-i
Ms Aleyhisselma denizi ve Hazret-i brahim
Aleyhisselma atei ve Hazret-i Dvud Aleyhisselma
da, demiri ve Hazret-i Sleyman Aleyhisselma cinni ve
insi ve Hazret-i Muhammed Aleyhissalt Vesselma
ems ve kameri teshir ettiin gibi, Risale-i Nura kalbleri
ve akllar musahhar kl. Ve beni ve Risale-i Nur
Talebelerini nes ve eytann errinden ve kabir azabndan
ve Cehennem ateinden muhafaza eyle ve Cennetl-
Firdevste mesut kl. min, min, min.


1

2
Kurndan ve mnct- Nebeviye olan Cevenl-
Kebrden aldm bu dersimi, bir ibadet-i tefekkriye
olarak Rabb-i Rahmimin derghna arz etmekte kusur
etmisem, kusurumun aff iin Kurn ve Cevenl-Kebri
efaati ederek rahmetinden affm niyaz ediyorum.
Said Nurs
1. Seni her trl noksandan tenzih ederiz. Senin bize rettiinden
bakabilgimiz yoktur. Muhakkak ki Sen, ilmi ve hikmeti hereyi kuatan Alm-i
Hakmsin. Bakara Sresi, 2:32.
2. Onlarn dualarnn sonu da udur: Ezelden ebede her trl hamd ve vg,
krve minnet, lemlerin Rabbi olan Allaha mahsustur. Ynus Sresi, 10:10.
Dokuzuncu Hccet-i mniye
(DOKUZUNCU UIN
MUKADDME- HARYYES)
1



















1. Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla. Akama erdiinizde ve
sabahakavutuunuzda Allah tesbih edin. Gklerde ve yerde olanlarn hamd
vesens Ona mahsustur. Gndzn sonuna doru ve le vaktine eriince
deAllah tesbih edip namaz kln. lden diriyi, diriden ly O karr.
lmnden sonra yeryzn O diriltir. Siz de kabirlerinizden
bylekarlacaksnz. Yine Onun yetlerindendir ki, sizi topraktanyaratmtr;
sonra siz birer insan olarak yeryzne yaylrsnz. YineOnun yetlerindendir
ki, size hemcinslerinizden kendilerine snacanz eler yaratm, aranza
muhabbet ve merhamet vermitir. Dnen birtopluluk iin elbette bunda
Allahn varlk ve birliine, kudret verahmetine deliller vardr. Gklerin ve yerin
yaratl ile dillerinizin ve renklerinizin, seslerinizin ve smlarnzn farkll
da yine Onun yetlerindendir. lim sahipleri iin elbette bunda deliller
vardr.Gece ve gndzde uyumanz ve Onun ltfundan rzk aramanz da yine
Onunyetlerindendir. Kulak veren bir topluluk iin bunda elbette delillervardr.
Yine Onun yetlerindendir ki, size korku ve mit vermek iinimei gsterir;
gkten bir su indirir ve lmnden sonra yeryznonunla diriltir. Akl sahibi
bir topluluk iin elbette bunda delillervardr. Yine Onun yetlerindendir ki, gk
ve yer Onun emriyle ayaktadurur. Sonra O sizi bir emirle ardnda derhal
kabirlerinizdenkarsnz. Gklerde ve yerde kim varsa Onundur; hepsi de Ona
boyuneer. Halk nce yaratan, sonra tekrar diriltecek olan Odur; bu ise Onun
iin daha kolaydr. Gklerde ve yerde tecell eden en yce sfatlarOnundur.
Onun kudreti hereye galiptir; O hereyi hikmetle yapar. RumSresi, 30:17-27.
mann bir kutbunu gsteren bu semv yt- kbrann
ve hari ispat eden u kuds berhin-i uzmnn bir nkte-i
ekberi ve bir hccet-i zam bu Dokuzuncu uda beyan
edilecek. Ltif bir inyet-i Rabbniyedir ki, bundan otuz
sene evvel Eski Said, yazd tefsir mukaddimesi
Muhkemat namndaki eserin hirinde, kinci Maksat:
Kurnda hare iaret eden iki yet tefsir ve beyan
edilecek.
1
deyip durmu,
daha yazamam.
Hlk- Rahmime delil ve emrt- hariye adedince
kr ve hamd olsun ki, otuz sene sonra tevk ihsan
eyledi. Evet bundan dokuz on sene evvel, o iki yetten
birinci yet olan



2
ferman- lhnin iki parlak ve ok kuvvetli hccetleri ve
tefsirleri bulunan Onuncu Sz ile Yirmi Dokuzuncu Sz
inm etti. Mnkirleri susturdu. Hem, iman- harnin
hcum edilmez o iki metin kalasndan, dokuz ve on sene
sonra ikinci yet olan bata mezkr yt- ekberin tefsirini
bu risale ile ikram etti. te bu Dokuzuncu u, mezkr
ytyla iaret edilen dokuz l makam ve bir ehemmiyetli
mukaddimeden ibarettir.
3
1. yle ise: Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla
2. imdi bak Allahn rahmet eserlerine: Yeryzn lmnn ardndan
nasldiriltiyor? Bunu yapan, elbette lleri de ylece diriltecektir; Ohereye
hakkyla kdirdir. Rum Sresi, 30:50
3. stad Hazretleri, bunlardan sadece Mukaddimeyi telif etmi, dokuz
makamdan Birinci Makama (Zeylin kinci Parasna) ise sadece balang
yapmtr. Kastamonu Lhikasnda, bu dokuz makam tamamlama vazifesinin,
Nur talebelerine ait olduunu ifade etmektedir.
Mukaddime
Hair akdesinin, pek ok ruh faidelerinden ve hayat
neticelerinden birtek netice-i cmiay ihtisarla beyan ve hayat-
insaniyeye, hususan hayat- itimaiyesine ne derece lzumlu ve
zarur olduunu izhar ve bu iman- har akdesinin pek ok
hccetlerinden, bir tek hccet-i klliyeyi icmal ile gstermek ve
o akde-i hariye ne derece bedhi ve phesiz bulunduunu
ifade etmekten ibaret olarak ki Noktadr.
BRNC NOKTA
hiret akdesi, hayat- itimaiye ve ahsiye-i insaniyenin
ssl-esas ve saadetinin ve kemltnn esasat olduuna,
yzer delillerinden bir mikyas olarak yalnz drt tanesine
iaret edeceiz:
Birincisi: Nev-i beerin hemen yarsn tekil eden
ocuklar, yalnz Cennet kriyle, onlara dehetli ve alatc
grnen lmlere ve vefatlara kar dayanabilirler. Ve
gayet zayf ve nazik vcutlarnda bir kuvve-i mneviye
bulabilirler. Ve hereyden abuk alayan gayet
mukavemetsiz mzac- ruhlarnda, o Cennet ile bir mit
bulup mesrurne yaayabilirler. Mesel, Cennet kriyle
der: Benim kk kardeim veya arkadam ld,
Cennetin bir kuu oldu. Cennette gezer, bizden dahagzel
yaar.
1
Yoksa, her vakit etrafnda kendi gibi ocuklarn ve
byklerin lmleri o zayf biarelerin endieli nazarlarna
arpmas, mukavemetlerini ve kuvve-i mneviyelerini zr
zeber ederek gzleriyle beraber, ruh, kalb, akl gibi btn
letaini dahi yle alattracak, ya mahvolup veya divne
bir bedbaht hayvan olacakt.
1. Hennd, ez-Zhed1:221; es-Suyt, ed-Drrul-Mensr, 1:287, 288.
kinci delil: Nev-i insann nsf olan ihtiyarlar, yalnz
hayat- uhreviye ile ya-knlarnda bulunan kabre kar
tahamml edebilirler. Ve ok alkadar olduklar
hayatlarnn yaknda snmesine ve gzel dnyalarnn
kapanmasna mukbil bir teselli bulabilirler. Ve ocuk
hkmne geen serit-teessr ruhlarnda ve mizalarnda
mevt ve zevlden kan elm ve dehetli meyusiyete kar,
ancak hayat- bkiye midiyle mukabele edebilirler. Yoksa,
o efkate lyk muhteremler ve sknete ve istirahat-i
kalbiyeye ok muhta o endieli babalar ve analar yle bir
vaveyl-i ruh ve bir dadaa-i kalb hissedeceklerdi ki, bu
dnya onlara zulmetli bir zindan ve hayat dahi kasavetli bir
azap olurdu.
nc delil: nsanlarn hayat- itimaiyesinin en
kuvvetli medar olan genler, delikanllar, iddet-i
galeyanda olan hissiyatlarn ve ifratkr bulunan nes ve
hevlarn tecavzattan ve zulmlerden ve tahribattan
durduran ve hayat- itimaiyenin hsn- cereyann temin
eden, yalnz Cehennem kridir. Yoksa, Cehennem endiesi
olmazsa, El-hkm lil-galib kaidesiyle, o sarho
delikanllar, hevesatlar peinde bare zaiere, cizlere,
dnyay cehenneme evireceklerdi ve yksek insaniyeti
gayet s bir hayvaniyete dndreceklerdi.
Drdnc delil: Nev-i beerin hayat- dnyeviyesinde en
cemiyetli merkez ve en esasl zemberek ve dnyev saadet
iin bir cennet, bir melce bir tahassungh ise, aile
hayatdr. Ve herkesin hanesi, kk bir dnyasdr. Ve o
hane ve aile hayatnn hayat ve saadeti ise; samim ve
cidd ve vefadarne hrmet ve hakiki ve efkatli ve
fedakrne merhamet ile olabilir. Ve bu hakik hrmet ve
samim merhamet ise, ebed bir arkadalk ve daim bir
refakat ve sermed bir beraberlik ve hadsiz bir zamanda ve
hudutsuz bir hayatta birbiriyle pederne, ferzendne,
kardene, arkadane mnasebetlerin bulunmak kriyle
ve akdesiyle olabilir. Mesel der: Bu haremim, ebed bir
lemde, ebed bir hayatta daim bir reka-i hayatmdr.
imdilik ihtiyar ve irkin olmu ise de zarar yok. nk
ebed bir gzellii var, gelecek. Ve byle daim
arkadaln hatr iin herbirfedakrl ve merhameti
yaparm diyerek, o ihtiyare karsna, gzelbir hri gibi
muhabbetle, efkatle, merhametle mukabele edebilir.
Yoksa, ksack bir iki saat sr bir refakatten sonra ebed bir
rak ve mfarakate urayan arkadalk, elbette gayet sr
ve muvakkat ve esassz, hayvan gibi bir rikkat-i cinsiye
mnsnda ve bir mecaz merhamet ve sun bir hrmet
verebilir. Ve hayvanatta olduu gibi, baka menfaatler ve
sair galip hisler, o hrmet ve merhameti malp edip o
dnya cennetini cehenneme evirir.
te, iman- harnin yzer neticesinden birisi, hayat-
itimaiye-i insaniyeye taallk eder. Ve bu tek neticenin de
yzer cihetinden ve faidelerinden mezkr drt delile
sairleri kyas edilse anlalr ki, hakikat- hariyenin
tahakkuku ve vukuu, insaniyetin ulv hakikat ve kll
hceti derecesinde katdir. Belki, insann midesindeki
ihtiyacn vcdu, taamlarn vcuduna dellet ve
ehadetinden daha zhirdir. Ve daha ziyade tahakkukunu
bildirir. Ve eer bu hakikat- hariyenin neticeleri
insaniyetten ksa, o ok ehemmiyetli ve yksek ve
hayattar olan insaniyet mahiyeti, murdar ve mikrop yuvas
bir le hkmne sukut edeceini isbat eder.
Beerin idare ve ahlk ve itimaiyat ile ok alkadar
olan itimaiyyun ve siyasiyyun ve ahlkiyyunun kulaklar
nlasn! Gelsinler, bu boluu neyle doldurabilirler? Ve bu
derin yaralar neyle tedavi edebilirler?
KNC NOKTA
Hakikat- hariyenin hadsiz burhanlarndan, sair erkn-
imaniyeden gelen ehadetlerin hlsasndan kan bir
burhan, gayet muhtasar bir surette beyan eder. yle ki:
Hazret-i Muhammed Aleyhissalt Vesselmn
risaletine dellet eden btn mucizeleri ve btn delil-i
nbvveti ve hakkaniyetinin btn burhanlar, birden
hakikat- hariyenin tahakkukuna ehadet ederek ispat
ederler. nk; bu ztn btn hayatnda btn dvalar,
vahdniyetten sonra hairde temerkz ediyor. Hem, umum
peygamberleri tasdik eden ve ettiren btn mucizeleri ve
hccetleri ayn hakikate ehadet eder. Hem
1
kelimesinden gelen ehadeti bedahet derecesine
karan
2
ehadeti de ayn hakikate ehadet eder.
yle ki:
Bata Kurn- Mucizl-Beynn hakkaniyetini ispat
eden btn mucizeleri, hccetleri ve hakikatleri birden
hakikat-i hariyenin tahakkukuna ve vukuuna ehadet edip
ispat ederler. nk, Kurnn hemen ten birisi hairdir.
Ve ekser ksa srelerinin balarnda gayet kuvvetli yt-
hariyedir. Sarhan ve iareten binler ytyla ayn hakikati
haber verir, ispat eder, gsterir.
Mesel,

3


4

5


6

7

8


9
gibi, otuz krk surelerin balarnda btn katiyetle
hakikat- hariyeyi kinatn en ehemmiyetli ve vcip bir
hakikati olduunu gstermekle beraber, sair yetlerinde
dahi o hakikatin eit eit delillerini beyan edip ikna eder.
1. Resullerine imn etmek.
2. Kitaplarna imn etmek.
3. Gne drlp toplandnda Tekvir Sresi, 81:1.
4. Ey insanlar, Rabbinizin azabndan ekinin. Kymet gnnn zelzelesi,
muhakkak ki pek byk bireydir. Hac Sresi, 22:1.
5. Ne zaman ki yer mthi bir sarsntyla sarslr. Zilzl Sresi, 99:1.
6. Gk yarld zaman. ntar Sresi, 82:1.
7. Gk yarldnda. nikak Sresi, 84:1.
8. Onlar birbirlerine neyi sorup duruyorlar? Nebe Sresi, 78:1.
9. Deheti hereyi kaplayan kymetin haberi sana geldi mi!? Giye Sresi,
88:1.
Acaba birtek yetin birtek iareti gzmz nnde
ulm-u slmiyede mteaddit ilm ve kevn hakikatleri
meyve veren bir kitabn binler byle ehadetleri ve
dvlar ile, gne gibi zuhur eden iman- har hakikatsiz
olmas, gnein inkr belki kinatn ademi gibi hibir
cihet-i imkn var m? Ve yz derece muhal ve btl olmaz
m? Acaba, bir sultann birtek iareti yalan olmamak iin
bazan bir ordu hareket edip arpt halde, o pek cidd ve
izzetli sultann binler szleri ve vaadleri ve tehditlerini
yalan karmak hibir cihette kbil midir? Ve hakikatsz
olmak mmkn mdr?
Acaba, on asrda faslasz olarak hadsiz ruhlara,
akllara, kalblere, neslere hak ve hakikat dairesinde
hkmeden, terbiye eden, idare eden bu mnev Sultan-
Znn birtek iareti byle bir hakikati ispat etmeye k
iken, binler tasrihat ile bu hakikat- hariyeyi gsterip ispat
ettikten sonra, o hakikati tanmayan bir echel ahmak iin
Cehennem azab lzm gelmez mi? Ve ayn- adlet olmaz
m?
Hem, birer zamana ve birer devre hkmeden btn
semv suhuar ve mukaddes kitaplar dahi, btn istikbale
ve umum zamanlara hkmran olan Kurnn tafsiltla,
izahatla, tekrarla beyan ve ispat ettii hakikat-i hariyeyi
asrlarna ve zamanlarna gre o hakikat kat kabul ile
beraber, tafsiltsz ve perdeli ve muhtasar bir surette
beyan, fakat kuvvetli bir tarzda iddia ve ispatlar, Kurnn
dvsn binler imza ile tasdik ederler.
Bu bahsin mnasebetiyle Risale-i Mnctn hirinde:
mnn bil-yevmil-hir rknne sair rknlerin, hususan
rusl ve ktbn ehadeti, mnacat suretinde zikredilen
pek kuvvetli ve hlsal ve btn evhamlar izale eden bir
hccet-i hariye aynen buraya giriyor. yle ki, mnctta
demi:
Ey Rabb-i Rahmim!
Resl-i Ekreminin tlimiyle ve Kurn- Hakmin
dersiyle anladm ki: Bata Kurn ve Resl-i Ekremin
olarak, btn mukaddes kitaplar ve peygamberler bu
dnyada ve her tarafta nmuneleri grlen cell ve ceml
isimlerinin tecellileri daha parlak bir srette ebedl-
bdda devam edeceine ve bu fni lemde rahmne
cilveleri, nmuneleri mahede edilen ihsanatnn daha
aaal bir tarzda dar- saadette istimrarna ve beksna ve
bu ksa hayat- dnyeviyede onlar zevk ile gren ve
muhabbet ile refakat eden mtaklarn, ebedde dahi
refakatlerine ve beraber bulunmalarna icma ve ittifak ile
ehadet ve dellet ve iaret ederler.
Hem, yzer mucizat- bhirelerine ve yt- ktalarna
istinaden, bata Resl-i Ekrem ve Kurn- Hakmin olarak
btn nuran ruhlarn sahipleri olan peygamberler ve
btn mnevver kalblerin kutuplar olan veliler ve btn
keskin ve nurlu akllarn mdenleri olan sddknler, btn
suhuf-u Semviyede ve ktb- mukaddesede senin ok
tekrar ile ettiin binler vaadlerine ve tehditlerine istinaden,
hem senin kudret ve rahmet ve inyet ve hikmet ve cell
ve ceml gibi hireti iktiza eden kuds sfatlarna ve
enlerine ve senin izzet-i celline ve saltanat-
rubbiyetine itimaden, hem hiretin izlerini ve
tereuhatn bildiren hadsiz keyatlarna ve
mahedelerine ve ilmelyakn ve aynelyakn derecesinde
bulunan itikadlarna ve imanlarna binaen saadet-i
ebediyeyi insanlara mjdeliyorlar. Ehl-i dallet iin
cehennem ve ehl-i hidyet iin cennet bulunduunu haber
verip iln ediyorlar, kuvvetli iman edip ehadet ediyorlar.
Ey Kadr-i Hakm! Ey Rahmn- Rahm! Ey Sdkul-
Vdil-Kerm! Ey izzet ve azamet ve cell sahibi Kahhr-
Zlcell!
Bu kadar sdk dostlarn, bu kadar vaadlerini ve bu
kadar sft ve untn yalanc karmak, tekzib etmek ve
saltanat- rubbiyetinin kat muktaziyatn tekzib edip
yapmamak ve senin sevdiin ve onlar dahi Seni tasdik ve
itaat etmekle kendilerini sana sevdiren hadsiz makbul
ibdnn hirete bakan hadsiz dualarn ve dvlarn
reddetmek, dinlememek ve kfr ve isyan ile ve Seni
vaadinde tekzib etmekle, Senin azamet ve kibriyna
dokunan ve izzet-i celline dokunduran ve ulhiyetinin
haysiyetine ilien ve efkat-i rubbiyetini mteessir eden
ehl-i dalleti ve ehl-i kfr harin inkrnda, onlar tasdik
etmekten yzbinler derece mukaddessin ve hadsiz derece
mnezzeh ve lisin. Byle nihayetsiz bir zulmden ve
nihayetsiz bir irkinlikten senin o nihayetsiz adletini ve
nihayetsiz cemlini ve hadsiz rahmetini hadsiz derece
takdis ediyoruz. Ve btn kuvvetimizle iman ederiz ki; o
yzbinler sdk elilerin
1
ve o hadsiz doru delll-
saltanatn olan enbiya, asya evliyalar hakkalyakn,
aynelyakn, ilmelyakn sretinde senin uhrev rahmet
hazinelerine, lem-i bekdaki ihsanatnn denelerine ve
dar- saadette tamamiyle zuhur eden gzel isimlerinin
hrika gzel cilvelerine ehadetleri hak ve hakikattr. Ve
iaretleri doru ve mutabktr. Ve bearetleri sdk ve
vkidir. Ve onlar btn hakikatlerin mercii ve gnei ve
hmsi olan Hak isminin en byk bir u; bu hakikat-
ekber-i hariye olduunu iman ederek senin emrin ile
senin ibdna hak dairesinde ders veriyorlar. Ve ayn-
hakikat olarak tlim ediyorlar.
1. Yz yirmi drt bin neb, yz on be (veya yz on ) resl olduuna
dair bk. Msned5:265; bn Hibbn, es-Sahh 2:77; et-Tabern, el-Muceml-Kebr
8:217; el-Hkim, el-Mstedrek 2:652; bni Sad, et-Tabaktl-Kbr, 1:32, 54.
Y Rab! Bunlarn ders ve talimlerinin hakk ve hrmeti
iin bize ve Risale-i Nur talebelerine iman- ekmel ve
hsn- htime ver. Ve bizleri onlarn efaatlerine mazhar
eyle. min.
Hem nasl ki Kurnn, belki btn semv kitaplarn
hakkaniyetini ispat eden umum deliller ve hccetler ve
Habibullahn, belki btn enbiyann nbvvetlerini ispat
eden umum mucizeler ve burhanlar, dolaysyla, en byk
mddelar olan hiretin tahakkukuna dellet ederler.
Aynen yle de, Vcibl-Vcudun vcuduna ve vahdetine
ehadet eden ekser deliller ve hccetler, dolaysyla
rububiyetin ve ulhiyetin en byk medar ve mazhar
olan dr- saadetin ve lem-i beknn vcuduna,
almasna ehadet ederler. nk, gelecek makamatta
beyan ve ispat edilecei gibi, Zt- Vcibl-Vcudun hem
mevcudiyeti hem umum sfatlar, hem ekser isimleri, hem
rububiyet, ulhiyet, rahmet, inyet, hikmet, adalet gibi
vasar, enleri, lzum derecesinde hireti iktiza ve vcub
derecesinde bki bir lemi istilzam ve zaruret derecesinde
mkfat ve mczt iin hari ve neri isterler.
Evet, madem ezel ve ebed bir Allah var; elbette
saltanat- ulhiyetinin sermed bir medar olan hiret
vardr.
Ve madem bu kinatta ve zhayatta gayet hametli ve
hikmetli ve efkatli bir rubbiyet-i mutlaka var ve
grnyor. Elbette o rububiyetin hametini sukuttan ve
hikmetini abesiyetten ve efkatini gadirden kurtaran ebed
bir dr- saadet bulunacak ve girilecek.
Hem madem, gzle grnen bu hadsiz inmlar,
ihsanlar, ltuar, keremler, inyetler, rahmetler, perde-i
gayb arkasnda bir Zt- Rahmn- Rahmin bulunduunu
snmemi akllara, lmemi kalblere gsterir. Elbette
inm istihzadan ve ihsan aldatmaktan ve inyeti
advetten ve rahmeti azaptan ve ltuf ve keremi ihanetten
hals eden ve ihsan ihsan eden ve nimeti nimet eden bir
lem-i bkide bir hayat- bkiye var ve olacaktr.
Hem madem bahar faslnda, zeminin dar sahifesinde
hatasz yz bin kitab birbiri iinde yazan bir kalem-i
kudret gzmz nnde yorulmadan iliyor. Ve o kalem
sahibi yz bin defa ahdve vaad etmi ki, Bu dar yerde ve
kark ve birbiri iinde yazlanbahar kitabndan daha kolay
olarak, geni bir yerde gzel ve lyemut bir kitab
yazacam ve size okutturacam diye btn fermanlarda
o kitaptan bahsediyor. Elbette ve herhalde, o kitabn asl
yazlm ve hair ve neir ile hiyeleri de yazlacak ve
umumun defter-i amlleri onda kaydedilecek.
Hem madem bu arz, kesret-i mahlkat cihetiyle ve
mtemadiyen deien yz binler eit eit env-
zevil-hayat ve zevil-ervhn meskeni, menei, fabrikas,
meheri, maheri olmas haysiyetiyle bu kinatn kalbi,
merkezi, hlsas, neticesi, sebeb-i hilkati olarak gayet
byk yle bir ehemmiyeti var ki, kklyle beraber
koca semvta kar denk tutulmu. Semv fermanlarda
daima
1
deniliyor.
1. Gklerin ve yerin Rabbi. Rad Sresi, 13:16
Ve madem, bu mahiyetteki arzn her tarafna hkmeden
ve ekser mahlkatna tasarruf eden ve ekser zhayat
mevcudatn teshir edip kendi etrafna toplattran ve ekser
masnuatn kendi hevesatnn hendesesiyle ve ihtiyacatnn
dsturlaryla yle gzelce tanzim ve tehir ve tezyin ve ok
antika nevilerini liste gibi birer yerlerde yle toplayp
sslettirir ki, deil yalnz ins ve cin nazarlarn, belki
semvt ehlinin ve kinatn nazar- dikkatlerini ve
takdirlerini ve Kinat Sahibinin nazar- istihsann
celbetmekle gayet byk bir ehemmiyet ve kymet alan ve
bu haysiyetle bu kinatn hikmet-i hilkati ve byk neticesi
ve kymetli meyvesi ve arzn halifesi olduunu fenleriyle,
sanatlaryla gsteren ve dnya cihetinde Sni-i lemin
mucizeli sanatlarn gayet gzelce tehir ve tanzim ettii
iin, isyan ve kfryle beraber dnyada braklan ve azab
tehir edilen ve bu hizmeti iin imhal edilip muvaffakiyet
gren nev-i beni dem var.
Ve madem, bu mhiyetteki nev-i ben dem, miza ve
hilkat itibaryla gayet zayf ve ciz ve gayet acz ve fakryla
beraber hadsiz ihtiyact ve teellmt olduu halde, btn
btn kuvvetinin ve ihtiyarnn fevkinde olarak, koca kre-i
arz, o nev-i insana lzumu bulunan her nevi madenlere
mahzen ve her nevi taamlara ambar ve nev-i insann
houna gidecek her eit mallara bir dkkn suretine
getiren gayet kuvvetli ve hikmetli ve efkatli bir mutasarrf
var ki, byle nev-i insana bakyor, besliyor, istediini
veriyor.
Ve madem, bu hakikatteki bir Rab; hem insan sever,
hem kendini insana sevdirir. Hem bkidir, hem bki
lemleri var, hem adletle her ii grr. Ve hikmetle
hereyi yapyor.
Hem, bu ksa hayat- dnyeviyede ve bu ksack mr-
beerde ve bu muvakkat ve fni zeminde o Hkim-i
Ezelnin hamet-i saltanat ve sermediyet-i hkimiyeti
yerleemiyor. Ve nev-i insanda vuku bulan ve kinatn
intizamna ve adalet ve muvazenelerine ve hsn-
cemline mn ve muhalif ok byk zulmleri ve
isyanlar ve velinimetine ve onu efkatle besleyene kar
ihanetleri, inkrlar, kfrleri bu dnyada cezasz kalp,
gaddar, zlim rahatla hayatn ve biare mazlum
meakkatler iinde mrlerini geirirler. Ve umum kinatta
eserleri grnen u adalet-i mutlakann mhiyeti ise,
dirilmemek suretiyle o gaddar zlimlerin ve meyus
mazlumlarn vefat iindeki msvatlarna btn btn
zttr, kaldrmaz, msaade etmez.
Ve madem, nasl ki Kinatn Sahibi, kinattan zemini ve
zeminden nev-i insan intihap edip gayet byk bir
makam, bir ehemmiyet vermi. yle de, nev-i insandan
dahi maksd- rububiyetine tevafuk eden ve kendilerini
iman ve teslim ile Ona sevdiren hakik insanlar olan
enbiya ve evliya ve asyay intihap edip kendine dost ve
muhatap ederek onlar mucizeler ve tevklerle ikram ve
dmanlarn semv tokatlarla tazip ediyor. Ve bu kymetli
ve sevimli dostlarndan dahi onlarn imam ve mefhari
olan Muhammed Aleyhissalt Vesselm intihap ederek,
ehemmiyetli kre-i arzn yarsn ve ehemmiyetli nev-i
insann beten birisini uzun asrlarda onun nuruyla tenvir
ediyor. det bukinat onun iin yaratlm gibi, btn
gayeleri onunla ve Onun diniyleve Kurn ile tezahr
ediyor. Ve o pek ok kymettar ve milyonlar sene
yaayacak kadar hadsiz hizmetlerinin cretlerini hadsiz bir
zamanda almaya mstehak ve lyk iken, gayet
meakkatler ve mcahedeler iinde, altm sene gibi
ksack bir mr verilmi. Acaba hibir cihetle hibir
imkn, hibir ihtimali, hibir kbiliyeti var m ki, o zt,
btn emsli ve dostlaryla beraber dirilmesin? Ve imdi
de ruhen diri ve hayy olmasn, idam- ebed ile
mahvolsunlar? H, yz bin defa h ve kell! Evet,
btn kinat ve hakikat-i lem onun dirilmesini dv eder
ve hayatn Sahib-i Kinattan talep ediyor.
Ve madem, Yedinci u olan yetl-Kbrda herbiri bir
da kuvvetinde otuz adet icm- azm ispat etmiler ki,
bu kinat bir elden km ve bir tek Ztn mlkdr. Ve
kemlt- lhiyenin medar olan vahdetini ve ehadiyetini
bedahetle gstermiler. Ve vahdet ve ehadiyet ile, btn
kinat o Zt- Vhidin emirber neferleri ve musahhar
memurlar hkmne geiyor. Ve hiretin gelmesiyle,
kemlt sukuttan ve adalet-i mutlakas mstehziyne
gadr- mutlaktan ve hikmet-i mmesi sefahetkrne
abesiyetten ve rahmet-i vsias lhiyne tzipten ve izzet-i
kudreti zelilne aczden kurtulurlar, takadds ederler.
Elbette ve elbette ve herhalde iman- billhn yzer
nktesinden, bu alt mademlerdeki
1
hakikatlerin
muktezasyla kyamet kopacak, hair ve neir olacak, dar-
mcazat ve mkfat alacakt ki arzn mezkr
ehemmiyeti ve merkeziyeti ve insann ehemmiyeti ve
kymeti tahakkuk edebilsin. Ve arz ve insann Hlk ve
Rabbi olan Mutasarrf- Hakmin mezkr adaleti, hikmeti,
rahmeti, saltanat takarrur edebilsin. Ve o bki Rabbin
mezkr hakiki dostlar ve mtaklar idam- ebedden
kurtulsun. Ve o dostlarn en by ve en kymettar,
btn kinat memnun ve minnettar eden kuds
hizmetlerinin mkfatn grsn. Ve Sultan- Sermednin
kemlt naks ve kusurdan ve kudreti aczden ve hikmeti
sefahetten ve adaleti zulmden tenezzh ve takadds ve
teberri etsin.
1. Ve madem ile balayan paragraar
Elhsl madem Allah var, elbette hiret vardr.
Hem nasl ki mezkr erkn- imaniye, onlar ispat
eden btn delilleriyle hare ehadet ve dellet ederler.
yle de,
1

olan iki rkn- iman dahi hari istilzam edip kuvvetli
bir surette lem-i bekya ehadet ve dellet ederler. yle
ki:
1. Meleklere ve kadere, hayr ve errin Allah Tealdan geldiine inanmak.
Melikenin vcudunu ve vazife-i ubdiyetlerini ispat
eden btn deliller ve hadsiz mahedeler mklemeler,
dolaysyla lem-i ervahn ve lem-i gaybn ve lem-i
beknn ve lem-i hiretin ve ileride cin ve ins ile
enlendirilecek olan dr- saadetin ve Cennet ve
Cehennemin vcutlarna dellet ederler. nk melekler
bu lemleri izn-i lh ile grebilirler ve girerler. Ve
Hazret-i Cebril gibi, insanlarla gren umum melike-i
mukarrebn, mezkr lemlerin vcutlarn ve onlar, onlarda
gezdiklerini mttekan haber veriyorlar. Grmediimiz
Amerika ktasnn vcudunu, ondan gelenlerin ihbaryla
bedih bildiimiz gibi, yz tevatr kuvvetinde bulunan
melike ihbaratyla lem-i beknn ve dr- hiretin ve
Cennet ve Cehennemin vcutlarna o katiyette iman
etmek gerektir. Ve yle de iman ederiz.
Hem, Yirmi Altnc Sz olan Risale-i Kaderde iman-
bil-kader rknn ispat eden btn deliller, dolaysyla
hare ve ner-i suhufa ve mizan- ekberdeki muvazene-i
amle dellet ederler. nk, hereyin mukadderatn
gzmz nnde nizam ve mizan levhalarnda kaydetmek
ve her zhayatn sergzet-i hayatiyelerini kuvve-i
hafzalarnda ve ekirdeklerinde ve sair elvh- misliyede
yazmak ve her zruhun, hususan insanlarn defter-i
amllerini elvh- mahfuzada tesbit etmek ve geirmek,
elbette yle muhit bir kader ve hakmne bir takdir ve
mdakkikane bir kayt ve hafzne bir kitabet, ancak
mahkeme-i kbrda umum bir muhakeme neticesinde
daim bir mkfat ve mcazat iin olabilir. Yoksa, o ihatal
ve inceden ince olan kayt ve muhafaza, btn btn
mnsz, faidesiz kalr, hikmete ve hakikate mn olur.
Hem, hair gelmezse, kader kalemiyle yazlan bu kitab-
kinatn btn muhakkak mnlar bozulur ki, hibir
cihet-i imkn olamaz. Ve o ihtimal, bu kinatn vcudunu
inkr gibi bir muhal, belki bir hezeyan olur.
Elhsl, imann be rkn btn delilleriyle hair ve
nerin vukuuna ve vcuduna ve dr- hiretin vcuduna ve
almasna dellet edip isterler ve ehadet edip talep
ederler.
te, hakikat-i hariyenin azametine tam muvafk byle
azametli ve sarslmaz direkleri ve burhanlar bulunduu
iindir ki, Kurn- Mucizl-Beynn hemen hemen ten
birisi hair ve hireti tekil ediyor. Ve onu, btn hakaikine
temel ta ve ssl-esas yapyor. Ve hereyi onun stne
bina ediyor.
(Mukaddime nihayet buldu)
Bataki yetin mucizne iaret ettikleri dokuz tabaka
berahin-i hariyeye dair Dokuz Makamdan Birinci
Makam:




1
olan fkradaki ferman- hare dair buradaki gsterdii
brhan- bhiri ve hccet-i katas beyan ve izah edilecek.
naallahr-Rahmn...
1. Akama erdiinizde ve sabaha kavutuunuzda Allah tesbih edin.
Gklerde veyerde olanlarn hamd ve sens Ona mahsustur. Gndzn sonuna
doru vele vaktine eriince de Allah tesbih edip namaz kln. lden diriyi,
diriden ly O karr. lmnden sonra yeryzn O diriltir. Siz
dekabirlerinizden byle karlacaksnz. Rum Sresi, 30:17-19.
Onuncu Hccet-i mniye
(YRMNC MEKTUP)

1

2



3
SABAH ve akam namazndan sonra tekrar pek ok fazileti
bulunan
4
ve Bir rivyet-i sahhada sm-i zam mertebesini
tayan
5
u cmle-i tevhidiyenin on bir kelimesi var. Herbir
kelimesinde, hem birer mjde ve bearet, hem birer mertebe-i
tevhd-i rubbiyet, hem bir sm-i zam noktasnda bir kibriy-i
vahdet ve bir keml-i vahdniyet vardr. Bu byk ve ulv
hakikatlerin izahn sair Szlere havale edip, bir vaade binaen,
imdilik mcmel bir hlsa suretinde iki makam, bir
mukaddime ile ona bir hriste yapacaz.
1. Her trl noksan sfatlardan yce olan Allahn adyla.
2. Hibir ey yoktur ki, Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi, 17:44.
3. Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla Allahtan baka ibadete lyk
hibirilh yoktur. O birdir; Onun hibir eriki yoktur. Mlk Ona ait, hamd Ona
mahsustur. Hayat veren de Odur, lm veren de Odur. O, kendisine asla lm
rz olmayan Hayy- Ezeldir. Btn hayr Onun elindedir. Ohereye hakkyla
kdirdir. Hereyin ve herkesin dn de Onadr. Buhar,Ezn: 155; Teheccd:
21; Mslim, Zikir: 28, 30, 74, 75, 76; Tirmiz, Mevkt: 108; Hac: 104; Nes, Sehiv:
83-86; bni Mce, Dua: 10, 14, 16; Eb Dvud, Mensik: 56; Drm, Salt: 88, 90;
Muvatta, Hac: 127, 243; Kurn: 20, 22; Msned, 1:47; 2:5; 3:320; 4:4; 5:191.
4. bk. Msned, 4:60; 5:415; Mecmeuz-Zevid, 10:107.
5. bk. bni Mce, Du, 9.
Mukaddime
Katiyen bil ki, hilkatin en yksek gayesi ve ftratn en
yce neticesi, iman- billhtr. Ve insaniyetin en li
mertebesi ve beeriyetin en byk makam, iman- billh
iindeki marifetullahtr. Cin ve insin en parlak saadeti ve
en tatl nimeti, o marifetullah iindeki muhabbetullahtr.
Ve ruh-u beer iin en hlis srur ve kalb-i insan iin en
s sevin, o muhabbetullah iindeki lezzet-i ruhaniyedir.
Evet, btn hakik saadet ve hlis srur ve irin nimet
ve s lezzet, elbette marifetullah ve muhabbetullahtadr.
Onlar, onsuz olamaz. Cenb- Hakk tanyan ve seven,
nihayetsiz saadete, nimete, envra, esrara, ya bilkuvve
veya bilil mazhardr. Onu hakik tanmayan, sevmeyen,
nihayetsiz ekavete, lma ve evhama mnen ve
maddeten mptel olur.
Evet, u perian dnyada, vre nev-i beer iinde,
semeresiz bir hayatta, sahipsiz, hmisiz bir surette, ciz,
miskin bir insan, btn dnyann sultan da olsa ka para
eder? te bu vre nev-i beer iinde, bu perian, fni
dnyada, insan sahibini tanmazsa, mlikini bulmazsa, ne
kadar biare sergerdan olduunu herkes anlar. Eer
sahibini bulsa, mlikini tansa, o vakit rahmetine iltica
eder, kudretine istinad eder. O vahetgh dnya, bir
tenezzhgha dner ve bir ticaretgh olur.
Birinci Makam
u kelm- tevhidnin on bir kelimesinin herbirinde birer
mjde var. Ve o mjdede birer ifa ve o ifada birer lezzet-i
mneviye bulunur.
BRNC KELME
da yle bir mjde var ki:
Hadsiz hcta mptel, nihayetsiz adnn hcumuna
hedef olan ruh-u insan u kelimede yle bir nokta-i
istimdad bulur ki, btn hctn temin edecek bir hazine-i
rahmet kapsn ona aar. Ve yle bir nokta-i istinad bulur
ki, btn adsnn errinden emin edecek bir kudret-i
mutlakann sahibi olan kendi Mbudunu ve Hlkn
bildirir ve tanttrr, sahibini gsterir, mliki kim olduunu
ire eder. Ve o ire ile, kalbi vahet-i mutlakadan ve ruhu
hzn- elmden kurtarp, ebed bir ferah, daim bir sruru
temin eder.
KNC KELME
u kelimede ifal, saadetli bir mjde vardr. yle
ki:
Kinatn ekser envyla alkadar ve o alkadarlk
yznden perian ve kemeke iinde boulmak
derecesine gelen ruh-u beer ve kalb-i
insan, kelimesinde bir melce, bir halskr bulur ki,
onu btn o kemeketen, o perianiyetten kurtarr. Yani,
mnen der:
Allah birdir. Baka eylere mracaat edip yorulma.
Onlara tezelll edip minnet ekme. Onlara temelluk edip
boyun eme. Onlarn arkasna dp zahmet ekme.
Onlardan korkup titreme. nk Sultan- Kinat birdir.
Hereyin anah-tar Onun yannda, hereyin dizgini Onun
elindedir. Herey Onun emriyle halledilir. Onu bulsan, her
matlubunu buldun; hadsiz minnetlerden, korkulardan
kurtuldun.
NC KELME
Yani, nasl ki ulhiyetinde ve saltanatnda
eriki yoktur; Allah bir olur, mteaddit olamaz. yle de,
rububiyetinde ve icraatnda ve icdtnda dahi eriki
yoktur.
Bazan olur ki, sultan bir olur, saltanatnda eriki olmaz;
fakat icraatnda, onun memurlar onun eriki saylrlar ve
onun huzuruna herkesin girmesine mni olurlar, Bize de
mracaat et derler. Fakat Ezel-Ebed Sultan olan Cenb-
Hak, saltanatnda eriki olmad gibi, icraat-
rububiyetinde dahi muinlere, eriklere muhta deildir.
Emir ve iradesi, havl ve kuvveti olmazsa, hibir ey hibir
eye mdahale edemez. Dorudan doruya herkes Ona
mracaat edebilir. eriki ve muini olmadndan, o
mracaat adama Yasaktr, Onun huzuruna giremezsin
denilmez.
te, u kelime ruh-u beer iin yle bir mjde verir ki:
man elde eden ruh-u beer, mnisiz, mdahalesiz,
hilsiz, mmanaatsz, her halinde, her arzusunda, her anda,
her yerde o ezel ve ebed ve hazin-i rahmet mliki ve
defin-i saadet sahibi olan Ceml-i Zlcell, Kadr-i
Zlkemlin huzuruna girip hctn arz edebilir. Ve
rahmetini bulup kudretine istinad ederek keml-i ferah ve
sruru kazanabilir.
DRDNC KELME
Yani, mlk umumen Onundur. Sen, hem Onun
mlksn, hem memlksn, hem mlknde alyorsun.
u kelime, yle ifal bir mjde veriyor ve diyor:
Ey insan! Sen kendini, kendine mlik sayma. nk sen
kendini idare edemezsin. O yk ardr; kendi bana
muhafaza edemezsin, bellardan saknp levazmatn
yerine getiremezsin. yle ise, beyhude ztraba dp azap
ekme. Mlk bakasnndr. O Mlik hem Kadrdir, hem
Rahmdir. Kudretine istinad et; rahmetini ittiham etme.
Kederi brak, keyni ek. Zahmeti at, safy bul.
Hem der ki: Mnen sevdiin ve alkadar olduun ve
perianiyetinden mteessir olduun ve slah edemediin
u kinat, bir Kadr-i Rahmin mlkdr. Mlk sahibine
teslim et. Ona brak; cefsn deil, safsn ek. O hem
Hakmdir, hem Rahmdir. Mlknde istedii gibi tasarruf
eder, evirir. Dehet aldn zaman, brahim Hakk gibi
Mevl grelim neyler / Neylerse gzel eyler de,
pencerelerden seyret, ilerine girme.
BENC KELME
Yani, hamd ve sen, medih ve minnet Ona
mahsustur, Ona lyktr. Demek nimetler Onundur ve
Onunhazinesinden kar. Hazine ise daimdir. te u
kelime yle mjdeverip diyor ki:
Ey insan! Nimetin zevlinden elem ekme. nk
rahmet hazinesi tkenmez. Ve lezzetin zevlini dnp o
elemden feryad etme. nk o nimet meyvesi, bir rahmet-i
bnihayenin semeresidir. Aac bki ise, meyve gitse de
yerine gelen var. Nimetin lezzeti iinde, o lezzetten yz
derece daha ziyade lezzetli bir iltifat- rahmeti hamd ile
dnp, lezzeti, birden yz derece yapabilirsin. Nasl ki,
bir padiah- znn sana hediye ettii bir elma lezzeti
iinde, yz, belki bin elmann lezzetinin fevkinde, bir
iltifat- ahane lezzetini sana ihsas ve ihsan eder. yle de,
kelimesiyle, yani hamd ve krle, yani nimetten
inm hissetmekle, yani Mnimi tanmakla ve inm
dnmekle, yani Onun rahmetinin iltifatn ve efkatinin
tevecchn ve inmnn devamn dnmekle, nimetten
bin derece daha leziz, mnev bir lezzet kapsn sana aar.
ALTINCI KELME
Yani, hayat veren Odur. Ve hayat rzkla idame
eden de Odur. Ve levazmat- hayat da ihzar eden yine
Odur. Ve hayatn li gayeleri Ona aittir ve mhim neticeleri
Ona bakar; yzde doksan dokuz meyvesi Onundur. te u
kelime, yle fni ve ciz beere nid eder, mjde verir ve
der:
Ey insan! Hayatn ar teklini omuzuna alp zahmet
ekme. Hayatn fensn dnp hzne dme. Yalnz
dnyev, ehemmiyetsiz meyvelerini grp, dnyaya
geliinden pimanlk gsterme. Belki, o sene-i
vcudundaki hayat makinesi, Hayy- Kayyma aittir.
Masarf ve levazmatn O tedarik eder. Ve o hayatn pek
kesretli gayeleri ve neticeleri var ve Ona aittir. Sen o
gemide bir dmenci neferisin. Vazifeni gzel gr, cretini
al, keyne bak. O hayat senesi ne kadar kymettar
olduunu ve ne kadar gzel faideler verdiini ve o sene
sahibi Ztn ne kadar Kerm ve Rahm olduunu dn,
mesrur ol ve kret. Ve anla ki, vazifeni istikametle
yaptn vakit, o senenin verdii btn netic, bir cihetle
senin defter-i amline geer, sana bir hayat- bkiyeyi
temin eder, seni ebed ihy eder.
YEDNC KELME
Yani, mevti veren Odur. Yani, hayat vazifesinden
terhis eder, fni dnyadan yerini tebdil eder, klfet-i
hizmetten zd eder. Yani, hayat- fniyeden, seni hayat-
bkiyeye alr. te u kelime, ylece fni cin ve inse
barr, der ki:
Sizlere mjde! Mevt idam deil, hilik deil, fen deil,
inkraz deil, snmek deil, rak- ebed deil, adem deil,
tesadf deil, filsiz bir inidam deil. Belki, bir Fil-i
Hakm-i Rahm tarafndan bir terhistir, bir tebdil-i
mekndr.
Saadet-i ebediye tarafna, vatan- asllerine bir
sevkiyattr. Yzde doksan dokuz ahbabn mecma olan
lem-i berzaha bir visal kapsdr.
SEKZNC KELME
Yani, btn kinatn mevcudatnda
grnen ve vesile-i muhabbet olan keml ve hsn ve
ihsann hadsiz bir derece fevkinde bir ceml ve keml ve
ihsann sahibi ve btn mahbuplara bedel, birtek cilve-i
cemli k gelen bir Mbud-u Lemyezel, bir Mahbub-u
Lyezlin ezel ve ebed bir hayat- daimesi var ki, aibe-i
zevl ve fendan mnezzeh ve avrz- naks ve kusurdan
mberrdr. te u kelime, cin ve inse ve btn zuura ve
ehl-i muhabbet ve aka iln eder ki:
Sizlere mjde! Mahbuplarnzdan nihayetsiz raklarn
yaralarn tedavi edip merhem sren bir Mahbub-u Bkniz
var. Madem O var ve bkidir; bakalar ne olursa olsun,
merak ekmeyiniz. Belki o mahbuplarda sebeb-i
muhabbetiniz olan hsn ve ihsan, fazl ve keml, o
Mahbub-u Bknin cilve-i ceml-i bkisinden ok
perdelerden geip, gayet zayf bir glgenin glgesidir.
Onlarn zevlleri sizleri incitmesin. nk onlar bir nevi
yinelerdir. yinelerin deimesi, aa-i cemlin cilvesini
tazeletirir, gzelletirir. Madem O var, herey var.
DOKUZUNCU KELME
Yani, her hayr Onun elindedir. Her
yaptnz hayrat Onun defterine geer. Her ilediiniz
aml-i saliha, yannda kaydedilir. te, u kelime, cin ve
inse nid edip mjde veriyor. Diyor ki:
Ey biareler! Mezaristana gtnz zaman, Eyvah,
malmz harap olup sayimiz heb oldu. u gzel ve geni
dnyadan gidip dar bir topraa girdik demeyiniz, feryad
edip meyus olmaynz. nk sizin hereyiniz muhafaza
ediliyor. Her ameliniz yazlmtr. Her hizmetiniz
kaydedilmitir. Hizmetinizin mkftn verecek ve her
hayr elinde ve her hayr yapabilecek bir Zt- Zlcell sizi
celb edip yeraltnda muvakkaten durdurur, sonra huzuruna
aldrr. Ne mutlu sizlere ki, hizmetinizi vevazifenizi
bitirdiniz. Zahmetiniz bitti; rahata ve rahmete
gidiyorsunuz. Hizmet, meakkat bitti; cret almaya
gidiyorsunuz.
Evet, geen baharn defter-i amlinin sahifeleri ve
hidemtnn sandukalar olan tohumlar, ekirdekleri
muhafaza eden ve ikinci baharda gayet aal, belki yz
derece aslndan daha bereketli bir tarzda muhafaza eden,
nereden Kadr-i Zlcell, elbette sizin de netic-i
hayatnz yle muhafaza ediyor ve hizmetinize pek kesretli
bir surette mkfat verecektir.
ONUNCU KELME
Yani, O Vhiddir, Ehaddir.
Hereye kdirdir. Hibir ey Ona ar gelmez. Bir bahar
halk etmek, bir iek kadar Ona kolaydr. Cenneti halk
etmek, bir bahar kadar Ona rahattr. Her gnde, her
senede, her asrda yeniden yeniye icad ettii hadsiz
masnuat, nihayetsiz kudretine nihayetsiz lisanlarla
ehadet ederler.
te u kelime dahi yle mjde eder; der ki:
Ey insan! Yaptn hizmet, ettiin ubdiyet bou bouna
gitmez. Bir dr- mkfat, bir mahall-i saadet senin iin
ihzar edilmitir. Senin u fni dnyana bedel, bki bir
Cennet seni bekler. badet ettiin ve tandn Hlk-
Zlcellin vaadine iman ve itimad et. Ona, vaadinde hulf
etmek muhaldir. Kudretinde hibir cihetle noksaniyet
yoktur. lerine acz mdahale edemez. Senin kk
baheni halk ettii gibi, Cenneti dahi senin iin halk
edebilir ve halk etmi ve sana vaad etmi. Ve vaad ettii
iin, elbette seni onun iine alacak.
Madem bilmahede gryoruz: Her senede,
yeryznde hayvnat ve nebttn yz binden ziyade
envlarn ve milletlerini keml-i intizam ve mizanla
keml-i srat ve suhuletle haredip nereder. Elbette byle
bir Kadr-i Zlcell, vaadini yerine getirmeye muktedirdir.
Hem madem her senede, yle bir Kadr-i Mutlak, harin
ve Cennetin nmunelerini binler tarzda icad ediyor. Hem
madem btn semv fermanlaryla saadet-i ebediyeyi
vaad edip Cenneti mjde veriyor. Hem madem btn
icraat ve unt hak ve hakikattir ve sdk ve ciddiyetledir.
Hem madem, srnn ehadetiyle, btn kemlt Onun
nihayetsiz kemline dellet ve ehadet eder. Ve hibir
cihette naks ve kusur Onda yoktur. Hem madem
hulflvaad ve hilf ve kizb ve aldatmak, en irkin bir haslet
ve naks ve kusurdur. Elbette ve elbette, o Kadr-i Zlcell,
O Hakm-i Zlkeml, o Rahm-i Zlceml, vaadini yerine
getirecek, saadet-i ebediye kapsn aacak, dem
babanzn vatan- aslsi olan Cennete sizleri, ey ehl-i iman,
idhal edecektir.
ON BRNC KELME
Yani, ticaret ve memuriyet iin, mhim
vazifelerle bu dr- imtihan olan dnyaya gnderilen
insanlar, ticaretlerini yapp, vazifelerini bitirip ve
hizmetlerini itmam ettikten sonra, yine onlar gnderen
Hlk- Zlcelllerine dnecekler ve Mevl-y Kermlerine
kavuacaklar. Yani, bu dr- fniden gidip dr- bkide
huzur-u Kibriyya merref olacaklar. Yani, esbab
dadaasndan ve vesitin karanlk perdelerinden kurtulup,
Rabb-i Rahmlerine, makarr- saltanat- ebedsinde
perdesiz kavuacaklar. Dorudan doruya, herkes, kendi
Hlk ve Mbudu ve Rabbi ve Seyyidi ve Mliki kim
olduunu bilecek ve bulacaklar.
te, u kelime, btn mjdelerin fevkinde yle mjde
eder ve der ki:
Ey insan! Bilir misin nereye gidiyorsun ve nereye sevk
olunuyorsun? Otuz kinci Szn hirinde denildii gibi,
dnyann bin sene mesudne hayat, bir saat hayatna
mukbil gelmeyen Cennet hayatnn; ve o Cennet hayatnn
dahi bin senesi, bir saat ryet-i cemline mukbil
gelmeyen bir Ceml-i Zlcellin daire-i rahmetine ve
mertebe-i huzuruna gidiyorsun. Mptel ve meftun ve
mtak olduunuz mecaz mahbuplarda ve btn
mevcudat- dnyeviyedeki hsn ve ceml, Onun cilve-i
cemlinin ve hsn- esmsnn bir nevi glgesi; ve btn
Cennet, btn letfetiyle, bir cilve-i rahmeti; ve btn
itiyaklar ve muhabbetler ve incizaplar ve czibeler, bir
lema-i muhabbeti olan bir Mbud-u Lemyezelin, bir
Mahbub-u Lyezlin daire-i huzuruna gidiyorsunuz. Ve
ziyafetgh- ebedsi olan Cennete arlyorsunuz. yle
ise, kabir kapsna alayarak deil, glerek giriniz.
Hem u kelime yle mjde veriyor, diyor ki:
Ey insan! Fenya, ademe, hilie, zulmata, nisyana,
rmeye, dalmaya ve kesrette boulmaya gittiinizi
tevehhm edip dnmeyiniz. Siz fenya deil, bekya
gidiyorsunuz. Ademe deil, vcud-u daimye sevk
olunuyorsunuz. Zulmata deil, lem-i nura giriyorsunuz.
Sahip ve Mlik-i Hakiknin tarafna gidiyorsunuz. Ve
Sultan- Ezelnin payitahtna dnyorsunuz. Kesrette
boulmaya deil, vahdet dairesinde teneffs edeceksiniz.
Firaka deil, visale mteveccihsiniz.
On Birinci Hccet-i mniye
(YRM KNC SZN BRNC
MAKAMI)

1

2
1. Allah insanlara misaller verir ki, dnp t alsnlar. brahim Sresi,
14:25.
2. Dnsnler diye, insanlara Biz byle misaller veriyoruz. Hair Sresi,
59:21.
BR ZAMAN iki adam bir havuzda ykandlar. Fevkalde
bir tesir altnda kendilerinden getiler. Gzlerini atklar
vakit grdler ki, acip bir leme gtrlmler. yle bir
lem ki, keml-i intizamndan bir memleket hkmnde,
belki bir ehir hkmnde, belki bir saray hkmndedir.
Keml-i hayretlerinden etraarna baktlar. Grdler ki,
bir cihette baklsa azm bir lem grnyor; bir cihette
baklsa muntazam bir memleket, bir cihette baklsa
mkemmel bir ehir, dier bir cihette baklsa gayet
muhteem bir lemi iine alm bir saraydr.
u acaip lemde gezerek seyran ettiler. Grdler ki, bir
ksm mahlklar var; bir tarz ile konuuyorlar, fakat bunlar
onlarn dillerinibilmiyorlar. Yalnz, iaretlerinden
anlalyor ki, mhim ilergryorlar ve ehemmiyetli
vazifeler yapyorlar.
O iki adamdan birisi, arkadana dedi ki: u acip
lemin elbette bir mdebbiri ve u muntazam memleketin
bir mliki, u mkemmel ehrin bir sahibi, u musann
sarayn bir ustas vardr. Biz almalyz, onu tanmalyz.
nk,anlalyor ki, bizi buraya getiren odur. Onu
tanmazsak kim bize medet verecek? Dillerini
bilmediimiz ve onlar bizi dinlemedikleri u ciz
mahlklardan ne bekleyebiliriz? Hem koca bir lemi bir
memleket suretinde, bir ehir tarznda, bir saray eklinde
yapan ve batan baa hrika eylerle dolduran ve
mzeyyentn envyla tezyin eden ve ibretnm
mucizatlarla donatan bir zat, elbette bizden ve buraya
gelenlerden bir istediivardr. Onu tanmalyz. Hem ne
istediini bilmekliimiz lzmdr.
teki adam dedi: nanmam, byle bahsettiin gibi bir
zat bulunsun ve btn bu lemi tek bayla idare etsin.
Arkada cevaben dedi ki: Bunu tanmazsak, lkayt
kalsak, menfaati hi yok. Zarar olsa pek azmdir. Eer
tanmasna alsak, meakkati pek haftir; menfaati olursa
pek azmdir. Onun iin, ona kar lkayt kalmak hi kr-
akl deildir.
O serseri adam dedi: Ben btn rahatm, keymi, onu
dnmemektegryorum. Hem byle aklma smayan
eylerle uramayacam. Btn bu iler, tesadf ve
karma kark ilerdir; kendi kendine dnyor. Benim neme
lzm?
Akll arkada ona dedi: Senin bu temerrdn beni de,
belki oklar da belya atacaktr. Bir edepsizin yznden,
bazan olur ki, bir memleket harap olur.
Yine o serseri dnp dedi ki: Ya katiyen bana ispat et
ki, bu koca memleketin tek bir mliki, tek bir snii vardr.
Yahut bana ilime.
Cevaben, arkada dedi: Madem inadn divanelik
derecesine km; o inadnla bizi ve belki memleketi bir
kahra giriftar edeceksin. Ben de sana On ki Burhan ile
gstereceim ki, bir saray gibi u lemin, bir ehir gibi
umemleketin tek bir ustas vardr. Ve o usta, hereyi idare
eden yalnzodur. Hibir cihetle noksaniyeti yoktur. Bize
grnmeyen o usta, bizi ve hereyi grr ve szlerini iitir.
Btn ileri mucize ve hrikadr. Btn bu grdmz ve
dillerini bilmediimiz u mahlklar onun memurlardr.
BRNC BURHAN
Gel, her tarafa bak, hereye dikkat et. Btn bu iler
iinde gizli bir el iliyor. nk, bak, bir dirhem
HAYE-1
kadar kuvveti olmayan, bir ekirdek kklnde birey,
binler batman yk kaldryor. Zerre kadar uuru
HAYE-2
olmayan, gayet hakmne iler gryor.
Haiye-1 Aalar balarnda tayan ekirdeklere iarettir.
Haiye-2 Kendi kendine ykselmeyen ve meyvelerin skletine dayanmayan
zm ubuklar gibi nzenin nebttn, baka aalara ltif eller atp
sarmalarna ve onlara yklenmelerine iarettir.
Demek bunlar kendi kendilerine ilemiyorlar. Onlar
ilettiren gizli bir kudret sahibi vardr. Eer kendi bana
olsa, btn batan baa bu grdmz memlekette her i
mucize, herey mucizekr bir hrika olmak lzm gelir. Bu
ise bir safsatadr.
KNC BURHAN
Gel, btn bu ovalar, bu meydanlar, bu menzilleri
sslendiren eyler stnde dikkat et. Herbirisinde o gizli
zattan haber veren iler var. Adeta herbiri birer turra, birer
sikke gibi, o gayb zattan haber veriyorlar. te, gznn
nnde, bak, bir dirhem pamuktan
HAYE-1
ne yapyor:
Bak, ka top uha ve patiska ve iekli kuma kt. Bak,
ondan ne kadar ekerlemeler, yuvarlaktatl kfteler
yaplyor ki, bizim gibi binler adam giyse ve yese k gelir.
Hem de bak, bu demiri, topra, suyu, kmr, bakr,
gm, altn gayb avucuna ald, bir et paras
HAYE-2
yapt. Bak, gr!
te, ey aklsz adam, bu iler yle bir zta mahsustur ki,
btn bu memleket, btn eczasyla onun mucize-i
kuvveti altnda duruyor, her arzusuna rm oluyor.
Haiye-1 Tohuma iarettir. Mesel, zerre gibi bir afyon bzr, bir dirhem gibi
bir zerdali nvat, bir kavun ekirdei, nasl uhadan daha gzel dokunmu
yapraklar, patiskadan daha beyaz ve sar iekler, ekerlemeden daha tatl ve
kftelerden ve konserve kutularndan daha ltif, daha leziz, daha irin
meyveleri hazine-i rahmetten getiriyorlar, bize takdim ediyorlar.
Haiye-2 Unsurlardan cism-i hayvanyi halk ve nutfeden zhayat icad etmeye
iarettir.
NC BURHAN
Gel, bu mteharrik antika
HAYE-1
sanatlarna bak.
Herbirisi yle bir tarzda yaplm; adeta bu koca sarayn bir
kk nshasdr. Btn bu sarayda ne varsa, o kck
mteharrik makinelerde bulunuyor.
Haiye-1 Hayvanlara ve insanlara iarettir. Zira hayvan, u lemin kk bir
hristesi; ve mahiyet-i insaniye, u kinatn bir misal-i musaar olduundan,
adeta lemde ne varsa insanda nmunesi vardr.
Hi mmkn mdr ki, bu sarayn ustasndan baka
birisi gelip, bu acip saray kk bir makinede derc etsin?
Hem hi mmkn mdr ki, bir kutu kadar bir makine,
btn bir lemi iine ald halde, tesadf veyahut abes
bir i, iinde bulunsun?
Demek, btn gzn grd ne kadar antika makineler
var, o gizli ztn birer sikkesi hkmndedirler. Belki birer
delll, birer ilnnme hkmndedirler. Lisan- hlleriyle
derler ki: Biz yle bir ztn sanatyz ki, btn bu
lemimizi, bizi yapt ve suhuletle icad ettii gibi
kolaylkla yapabilir bir zattr.
DRDNC BURHAN
Ey muannid arkada! Gel, sana daha acibini
gstereceim. Bak, bu memlekette btn bu iler, bu
eyler deiti, deiiyor. Bir halette durmuyor. Dikkat et ki,
bu grdmz cmid cisimler, hissiz kutular, birer hkim-i
mutlak suretini aldlar. Adeta herbir ey btn eyaya
hkmediyor.
te, bu yanmzdaki bu makineye bak.
HAYE-1
Gya
emrediyor; ite, onun tezyinatna ve ilemesine lzm
levazmat ve maddeler, uzak yerlerden koup geliyorlar.
te, oraya bak: O uursuz cisim
HAYE-2
gya bir iaret
ediyor; en byk bir cismi kendine hizmetkr ediyor, kendi
ilerinde altryor.
Daha baka eyleri bunlara kyas et. Adeta herbir ey,
btn bu lemdeki hilkatleri musahhar ediyor. Eer o gizli
zt kabul etmezsen, btn bu memleketteki tanda,
topranda, hayvannda, insana benzer mahlklarda, o
ztn btn hnerlerini, sanatlarn, kemltlarn, birer
birer o eylere vereceksin. te, akln uzak grd birtek
muciznm ztn bedeline, milyarlar onun gibi
muciznm, hem birbirine zt, hem birbirine misil, hem
birbiri iinde bulunsun, bu intizam bozulmasn, ortal
kartrmasnlar. Halbuki bu koca memlekette ikiparmak
karsa, kartrr. nk bir kyde iki mdr, bir ehirde
ikivali, bir memlekette iki padiah bulunsa, kartrr.
Nerede kald, hadsiz hkim-i mutlak beraber bulunsun!
Haiye-1 Makine, meyvedaraalara iarettir. nk yzer tezghlar,
fabrikalar incecik dallarnda tayor gibi, hayretnm yapraklar, iekleri,
meyveleri dokuyor, sslendiriyor, piiriyor, bizlere uzatyor. Halbuki am ve
katran gibi muhteem aalar kuru bir tata tezghn atm, alp duruyorlar.
Haiye-2 Hububata, tohumlara, sineklerin tohumcuklarna iarettir. Mesel,
bir sinek, birkaraaacn yapranda yumurtasn brakr. Birden, o koca
karaaa,yapraklarn o yumurtalara bir rahm- mder, bir beik, bal gibi bir
gda ile dolu bir mahzene eviriyor. Adeta o meyvesiz aa, o surette zruh
meyveler veriyor.
BENC BURHAN
Ey vesveseli arkada! Gel, bu azm sarayn naklarna
dikkat et. Ve btn bu ehrin ziynetlerine bak. Ve btn bu
memleketin tanzimatn gr. Ve btn bu lemin
sanatlarn tefekkr et.
te, bak: Eer nihayetsiz mucizeleri ve hnerleri olan
gizli bir ztn kalemi ilemezse, bu naklar sair uursuz
sebeplere, kr tesadfe, sar tabiata verilse, o vakit, ya bu
memleketin herbir ta, herbir otu yle muciznm
nakk, yle bir harikulde ktip olmas lzm gelir ki, bir
harfte bin kitab yazabilsin, bir naktamilyonlar sanat
derc edebilsin. nk, bak bu talardaki naka:
HAYE-1
Herbirisinde btn sarayn naklar var, btn ehrin
tanzimat kanunlar var, btn memleketin tekilt
programlar var. Demek bu naklar yapmak, btn
memleketi yapmakkadar hrikadr. yle ise, herbir nak,
herbir sanat, o gizli ztnbir ilnnmesidir, bir htemidir.
Haiye-1 ecere-i hilkatin meyvesi olan insana ve kendi aacnn programn
ve hristesini tayan meyveye iarettir. Zira, kalem-i kudret, lemin kitab-
kebirinde ne yazmsa, icmlini mahiyet-i insaniyede yazmtr. Kalem-i kader,
da gibi bir aata ne yazmsa, trnak gibi meyvesinde dahi derc etmitir.
Madem bir harf, ktibini gstermeksizin olmaz. Sanatl
bir nak, nakkn bildirmemek olmaz. Nasl olur ki, bir
harfte koca bir kitab yazan, bir nakta bin nak nakeden
nakk, kendi kitabyla ve nakyla bilinmesin?
ALTINCI BURHAN
Gel, bu geni ovaya kacaz.
HAYE-1
te, o ova iinde
yksek bir da var. stne kacaz, t btnetraf
grlsn. Hem hereyi yaknlatracak gzel drbnleri de
beraber alacaz. nk bu acip memlekette acip iler
oluyor. Her saatte, hi aklmza gelmeyen iler oluyor.
Haiye-1 Bahar ve yaz mevsiminde zeminin yzne iarettir. Zira yz binler
muhtelif mahlkatn taifeleri birbiri iinde beraber icad edilir, r-yi zeminde
yazlr. Galatsz, kusursuz, keml-i intizamla deitirilir. Binler sofra-i Rahmn
alr, kaldrlr, taze taze gelir. Herbir aa birer tablac, herbir bostan birer
kazan hkmne geer.
te, bak: Bu dalar ve ovalar ve ehirler, birden
deiiyor. Hem nasldeiiyor! yle bir tarzda ki,
milyonlarla birbiri iinde iler, gayet muntazam surette
deiiyor. Adeta milyonlar mtenevvi kumalar birbiri
iinde beraber dokunuyor gibi, pek acip tahavvlt oluyor.
Bak, o kadar nsiyet ettiimiz ve tandmz iekli
miekli eyler kayboldular.
Muntazaman yerlerine ve mahiyete onlara benzer,
fakat surete ayr, bakalar geldiler. Adeta u ova, dalar
birer sahife; yzbinlerle ayr ayr kitaplar iinde yazlyor.
Hem hatasz, noksanszolarak yazlyor.
te, bu iler yz derece muhaldir ki kendi kendine
olsun. Evet, nihayet derecede sanatl, dikkatli u iler,
kendi kendine olmak bin derece muhaldir ki, kendilerinden
ziyade, sanatkrlarn gsteriyorlar.
Hem bunlar ileyici, yle muciznm bir zattr ki,
hibir i ona ar gelmez. Bin kitap yazmak, bir harf kadar
ona kolay gelir.
Bununla beraber, her tarafa bak ki, hem yle bir
hikmetle hereyi yerli yerine koyuyor; ve yle mkrimne,
herkese lyk olduklar ltuar yapyor; hem yle
ihsanperverne umum perdeler ve kaplar ayor ki,
herkesin arzularn tatmin ediyor. Hemyle
sehvetperverne sofralar kuruyor ki, btn bu
memleketinhalklarna, hayvanlarna, herbir taifesine has ve
lyk, belki herbir ferdine mahsus ismiyle ve resmiyle bir
tabla-i nimet veriliyor.
te, dnyada bundan muhal birey var m ki, bu
grdmz iler iinde tesadf iler bulunsun; veya abes
ve faidesiz olsun; veya mteaddit eller karsn; veya ustas
hereye muktedir olmasn; veya herey ona musahhar
olmasn? te, ey arkada, haddin varsa buna kar bir
bahane bul!
YEDNC BURHAN
Ey arkada, gel. imdi bu cziyt brakp, saray
eklindeki bu acip lemin eczalarnn birbirine kar olan
vaziyetlerine dikkat edeceiz.
te, bak: Bu lemde o derece intizamla kll iler
yaplyor ve umum inklaplar oluyor ki, adeta btn bu
saraydaki mevcut talar, topraklar, aalar, herbir ey, birer
fil-i muhtar gibi btn bu lemin nizmt- klliyesini
gzetip ona gre tevk-i hareket ediyor. Birbirinden en
uzak eyler birbirinin imdadna kouyor.
te, bak: Gaipten acip bir kale
HAYE-1
kp geliyor.
Merkepleri aalara, nebatlara, dalara benzerler.
Balarnda birer tabla-i erzak tayorlar. te, bak, bu tarafta
bekleyen muhtelif hayvanatn erzaklarn getiriyorlar.
Hem de bak, bu kubbede o azm elektrik
lmbas,
HAYE-2
onlara k verdii gibi, btn taamlarn
yle gzel piiriyor! Yalnz, piirilecek taamlar, bir dest-i
gayb tarafndan birer ipe taklp
HAYE-3
ona kar tutuluyor.
Bu tarafa da bak: Bu biare, zayf, nahif, kuvvetsiz
hayvancklarnasl onlarn ba nnde, ltif gda ile dolu
iki tulumback
HAYE-4
taklm. ki eme gibi, yalnz o
kuvvetsiz mahlk, onu azna yaptrmas kdir.
Haiye-1 Umum hayvanatn erzakn tayan nebatat ve ecar kaleleridir.
Haiye-2 O azm elektrik lmbas, gnee iarettir.
Haiye-3 p ve ipe taklan taam ise, aacn ince dallar ve leziz meyveleridir.
Haiye-4 ki tulumback ise, validelerin memelerine iarettir.
Elhasl: Btn bu lemin btn eyas, birbirine bakar
gibi, birbirine yardm eder. Birbirini grr gibi, birbirine el
ele verir. Birbirinin iini tekmil iin, birbirine omuz omuza
veriyor, bel bele verip beraber alyorlar. Hereyi buna
kyas et; tdt ile bitmez.
te, btn bu haller, iki kere iki drt eder derecesinde
kat gsterir ki, u saray- acibin ustasna, yani u garip
lemin sahibine herey musahhardr. Herey onun
hesabna alr. Herey ona bir emirber nefer
hkmndedir. Herey Onun kuvvetiyle dner. Herey
Onun emriyle hareket eder. Herey onun hikmetiyle
tanzim olunur. Herey onun keremiyle muavenet eder.
Herey onun merhametiyle bakasnn imdadna koar,
yani koturulur. Ey arkada, haddin varsa buna kar bir
sz syle!
SEKZNC BURHAN
Gel, ey nefsim gibi kendini kl zanneden aklsz
arkada! u saray- muhteemin sahibini tanmak
istemiyorsun. Halbuki herey onu gsteriyor, ona iaret
ediyor, ona ehadet ediyor. Btn bu eylerin ehadetini
nasl tekzip ediyorsun? yle ise bu saray da inkr et ve
lem yok, memleket yokde ve kendini de inkr et,
ortadan k. Yahut akln bana al, benidinle.
te, bak: u saray iinde bulunan ve memleketi ihata
eden yeknesak unsurlar, madenler var.
HAYE-1
deta,
memleketten kan herey o maddelerden yaplyor.
Haiye-1 Unsurlar, madenler ise, pek ok muntazam vazifeleri bulunan ve
izn-i Rabbn ile her muhtacn imdadna koan ve emr-i lh ile herbir yere
giren, medet veren ve hayatn levazmatn yetitiren ve zhayat emziren ve
masnut- lhiyenin nescine, nakna mene ve mvellid ve beik olan hava,
su, ziya, toprak unsurlarna iarettir.
Demek o maddeler kimin mlk ise, btn ondan
yaplan eyler de onundur. Tarla kimin ise, mahsult da
onundur. Deniz kimin ise, iindekiler de onundur.
Hem bak: Bu dokunan eyler, bu nescolunan mnakk
kumalar, birtek maddeden yaplyor. O maddeyi getiren,
ihzar eden ve ip haline getiren, elbette, bilbedhe, birdir.
nk o i itirak kabul etmez. yle ise, btn nescolunan
sanatl eyler ona mahsustur.
Hem de bak: Bu dokunan, yaplan eylerin herbir cinsi
btn memleketin hertarafnda bulunuyor, btn ebna-yi
cinsleriyle yle intiar etmi,beraber olarak, birbiri iinde,
bir tarzda, bir anda yaplyor, nescediliyor. Demek birtek
ztn iidir; birtek emirle hareket ediyor. Yoksa, byle bir
anda, bir tarzda, bir keyyette, bir heyette ittifak ve
muvafakat muhaldir.
yle ise, bu sanatl eylerin herbirisi, o gizli ztn bir
ilnnmesi hkmnde, onu gsteriyor. Gya herbir iekli
kuma, herbir sanatl makine, herbir tatl lokma, o
muciznm ztn birer sikkesi, birer htemi, birer nian,
birer turras hkmnde, lisan- hal ile herbirisi der: Ben
kimin sanatym; bulunduum sandklar ve dkknlar da
onun mlkdr. Ve herbir nak der: Beni kim
dokuduysa, bulunduum top da onundokumasdr. Herbir
tatl lokma der: Beni kim yapyor, piiriyorsa,bulunduum
kazan dahi onundur. Herbir makine der: Beni kim
yapmsa,memlekette intiar eden btn emsalimi de o
yapyor. Ve btn memleketin her tarafnda bizi yetitiren
odur. Demek memleketin mliki de odur. yle ise, btn
bu memlekete, bu saraya mlik kimse, o bize mlik
olabilir. Mesel, nasl mrye mahsus tek bir palaska
veyahut birtek dmeye mlik olmak iin, onlar yapan
btn fabrikalara mlik olmak lzmdr ki, onlara hakik
mlik olsun. Yoksa, o boboaz babozuktan, Mr
maldr diye elinden alnp tecziye edilir.
Elhasl: Nasl bu memleketin ansr, memlekete muhit
birer maddedir. Onlarn mliki de btn memlekete mlik
birtek zat olabilir. yle de, btn memlekette intiar eden
sanatlar, birbirine benzedii ve birtek sikke izhar ettikleri
iin, btn memleket yznde intiar eden masnular,
herbir eye hkmeden tek bir ztn sanatlar olduunu
gsteriyorlar.
te, ey arkada! Madem u memlekette, yani u saray-
muhteemde bir birlik almeti vardr, bir vahdet sikkesi
var. nk bir ksm eyler, bir iken, ihtas var. Bir ksm
mteaddit ise, fakat birbirine benzedii ve her tarafta
bulunduu iin bir vahdet-i neviye gsteriyor. Vahdet ise
bir vhidi gsterir. Demek, ustas da, mliki de, sahibi de,
snii de bir olmak lzm gelir.
Bununla beraber, sen buna dikkat et ki, bir perde-i
gaybdan kalnca bir ip kyor.
HAYE-1
Bak, sonra binler ipler
ondan uzanm. Herbir ipin bana bak: Birer elmas, birer
nian, birer ihsan, birer hediye taklm. Herkese gre birer
hediye veriyor. Acaba bilir misin ki, byle garip bir gayb
perdesinden byle acip ihsnt, hedyy u mahlklara
uzatan zt tanmamak, ona teekkr etmemek ne kadar
divanece bir harekettir? nk, onu tanmazsan,
bilmecburiye diyeceksin ki, Bu ipler, ularndaki
elmaslar, sair hediyeleri kendileri yapyorlar, veriyorlar. O
vakit her ipe birpadiahlk mnsn vermek lzm gelir.
Halbuki, gzmzn nnde bir dest-i gayb o ipleri dahi
yapp o hedyy onlara takyor. Demek, btn bu sarayda
herey, kendi nefsinden ziyade, o muciznm zt
gsteriyor. Onu tanmazsan, btn bu eyleri inkr
etmekle, hayvandan yz derece aa deceksin.
Haiye-1 Kalnca bir ip, meyvedar aaca; binler ipler ise, dallarna; ve ipler
bandaki elmas, nian, ihsan, hediyeler ise, ieklerin aksmna ve meyvelerin
envna iarettir.
DOKUZUNCU BURHAN
Gel, ey muhakemesiz arkada! Sen u sarayn sahibini
tanmyorsun ve tanmak da istemiyorsun. nk istibd
ediyorsun. Onun acip sanatlarn ve hltn akla
stramadndan, inkra sapyorsun. Halbuki, asl
istibd, asl mklt ve hakik subetler ve dehetli
klfetler, onu tanmamaktadr. nk onu tansak, btn
bu saray, bu lem, birtekey gibi kolay gelir, rahat olur, bu
ortadaki ucuzluk ve mebzliyete medar olur. Eer
tanmazsak ve o olmazsa, o vakit herbir ey, btn bu
saray kadar mkltl olur. nk herey bu saray kadar
sanatldr. O vakit ne ucuzluk ve ne de mebzliyet kalr.
Belki bu grdmz eylerin birisi, deil elimize, hi
kimsenin eline gemezdi.
Sen yalnz u ipe taklan tatl konserve kutusuna
bak.
HAYE-1
Eer onun gizli matbaha-i muciznmsndan
kmasayd, imdi krk parayla aldmz halde, yz liraya
alamazdk.
Haiye-1 Konserve kutusu, kudret konserveleri olan kavun, karpuz, nar, st
kutusu hindistan cevizi gibi rahmet hediyelerine iarettir.
Evet, btn istibd, mklt, subet, helket, belki
muhliyet, onu tanmamaktadr. nk, nasl bir aaca, bir
kkte, bir kanunla, bir merkezde hayat veriliyor; binler
meyvelerin teekkl, bir meyve gibi suhulet peyd eder.
Eer o aacn meyveleri ayr ayrmerkeze ve kke, ayr ayr
kanunla raptedilse, herbir meyve btn aakadar
mkltl olur. Hem nasl btn ordunun tehizat bir
merkezde, bir kanunla, bir fabrikadan ksa, kemiyete bir
neferin tehizat kadar kolaylar. Eer herbir neferin ayr
ayr yerlerde tehizat yaplsa, alnsa, herbir neferin
tehizat iin, btn ordunun tehizatna lzm fabrikalar
bulunmas lzmdr.
Aynen bu iki misal gibi, u muntazam sarayda, u
mkemmel ehirde, u mterakk memlekette, u
muhteem lemde btn bu eylerin icad birtek zta
verildii vakit, o kadar kolay olur, o kadar hiffet peyd eder
ki, grdmz nihayetsiz ucuzlua ve mebzliyete ve
sehvete sebebiyet verir. Yoksa herey o kadar pahal, o
kadar mkltl olacak ki, dnya verilse birisi elde
edilemez.
ONUNCU BURHAN
Gel, ey bir para insafa gelmi arkada! On be
gndr
HAYE-1
biz buradayz. Eer u lemin nizamlarn
bilmezsek, padiahn tanmazsak, cezaya mstehak
oluruz. zrmz kalmad. Zira, on be gn, gya bize
mhlet verilmi gibi, bize ilimiyorlar. Elbette biz babo
deiliz. Bu derece nazik sanatl, mizanl, letfetli, ibretli
masnular iinde hayvan gibi gezip bozamayz. Bize
bozdurmazlar. u memleketin hametli mlikinin elbette
cezas da dehetlidir.
O zat ne kadar kudretli, hametli bir zat olduunu
ununla anlaynz ki, u koca lemi bir saray gibi tanzim
ediyor, bir dolap gibi eviriyor. u byk memleketi, bir
hane gibi, hibir ey noksan brakmayarak idare ediyor.
te, bak: Vakit be vakit, bir kab doldurup boaltmak gibi,
u saray, u memleketi, u ehri, keml-i intizamla
doldurup keml-i hikmetle boalttryor. Bir sofray da
kaldrp indirmek gibi, koca memleketi batan baa eit
eit sofralar,
HAYE-2
bir dest-i gayb tarafndan kaldrr,
indirir tarznda, mtenevvi yemekleri srayla getirip onu
kaldrp bakasn getirir. Sen de gryorsun ve akln varsa
anlarsn ki, o dehetli hamet iinde, hadsiz sehvetli bir
kerem var.
Haiye-1 On be gn, sinn-i teklif olan on be seneye iarettir.
Haiye-2 Sofralar ise, yazda zeminin yzne iarettir ki, yzer taze taze ve ayr
ayr olarak matbaha-i rahmetten kan Rahmn sofralar serilir, deiirler.
Herbir bostan bir kazan, herbir aa bir tablacdr.
Hem de bak ki, o gayb ztn saltanatna, birliine btn
bu eyler ehadet ettii gibi; yle de, kale kale
arkasndan gelip geen, o hakik perde perde arkasndan
alp kapanan bu inklplar, bu tahavvltlar, o ztn
devamna, beksna ehadet eder. nk zevl bulan eya
ile beraber, esbablar dahi kayboluyor. Halbuki, onlarn
arkasndan, onlara isnad ettiimiz eyler tekrar oluyor.
Demek o eserler onlarn deilmi, belki zevlsiz birinin
eserleriymi. Nasl ki bir rman kabarcklar
gidiyor;arkasndan gelen kabarcklar, gidenler gibi
parladndan anlalyorki, onlar parlattran, daim ve
yksek bir k sahibidir. yle de, builerin sratle
deimesi, arkalarndan gelenlerin ayn renk
almasgsteriyor ki, zevlsiz, daim birtek ztn cilveleridir,
naklardr, yineleridir, sanatlardr.
ON BRNC BURHAN
Gel, ey arkada! imdi sana, gemi olan on burhan
kuvvetinde kat bir burhan daha gstereceim. Gel, bir
gemiye bineceiz;
HAYE-1
u uzakta bir cezire var, oraya
gideceiz. nk bu tlsml lemin anahtarlar orada
olacak. Hem herkes o cezireye bakyor, oradan bireyler
bekliyor, oradan emir alyorlar.
te, bak, gidiyoruz. imdi u cezireye ktk. Bak, pek
byk bir itima var. u memleketin btn bykleri
buraya toplanm gibi, mhim ihtifal grnyor. yi dikkat
et. Bu cemiyet-i azmenin bir reisi var. Gel, daha yakn
gideceiz. O reisi tanmalyz.
te, bak, ne kadar parlak ve binden
HAYE-2
ziyade
nianlar var. Ne kadar kuvvetli sylyor, ne kadar tatl bir
sohbet ediyor! u on be gn zarfnda bunlarn dediklerini
ben bir para rendim; sen de benden ren. Bak, o zat,
u memleketin muciznm sultanndan bahsediyor. O
sultan- zan beni sizlere gnderdiini sylyor. Bak, yle
hrikalar gsteriyor; phe brakmyor ki, bu zat o
padiahn bir memur-u mahsusudur.
Haiye-1 Gemi tarihe ve cezire ise Asr- Saadete iarettir. u asrn zulmatl
sahilinde mimsiz medeniyetin giydirdii libastan soyunup, zamann denizine
girip, tarih ve siyer senesine binip, Asr- Saadet ceziresine ve Ceziretl-Arab
meydanna kp, Fahr-i lemi (a.s.m.) i banda ziyaret etmekle biliriz ki, o zat
o kadar parlak bir burhan- tevhiddir ki, zeminin batan baa yzn ve
zamann gemi ve gelecek iki yzn klandrm, kfr ve dallet
zulmtn datmtr.
Haiye-2 Bin nian ise, ehl-i tahkik yannda bine bli olan mucizt-
Ahmediyedir (a.s.m.).
Sen dikkat et ki, bu ztn syledii sz, deil yalnz u
ceziredeki mahlklar dinliyorlar; belki harikulde suretinde
btn memlekete iittiriyor. nk, uzaktan uzaa herkes,
buradaki nutkunu iitmeye alyor. Deil yalnz insanlar
dinliyor; belki hayvanlar da, hatt bak, dalar da onun
getirdii emirlerini dinliyorlar ki,yerlerinden
kmldanyorlar. u aalar, iaret ettii yere
gidiyorlar.Nerede istese su karyor. Hatt parman da
bir b- kevser memesi gibi yapar; ondan b- hayat
iiriyor. Bak, u sarayn kubbe-i lisinde mhim
lmba,
HAYE-1
onun iaretiyle, bir iken ikileiyor. Demek,
bu memleket btn mevcudatyla onun memuriyetini
tanyor. Onu gayb bir zt- muciznmnn en has ve
doru bir tercmandr, bir delll- saltanat ve tlsmnn
keaf ve evmirinin tebliine emin bir elisi olduunu
biliyor gibi, onu dinleyip itaat ediyorlar.
te, bu ztn her syledii sz, etrafndaki btn akl
banda olanlar,Evet, evet, dorudur derler, tasdik
ederler. Belki u memlekettedalar, aalar, btn
memleketleri klandran byk nur lmbas,
HAYE-2
o
ztn iaret ve emirlerine ba emesiyle Evet, evet, her
dediin dorudur derler.
te, ey sersem arkada! u padiahn hazine-i hassasna
mahsus bin nian tayan u nuran ve muhteem ve pek
cidd ztn btn kuvvetiyle, btn memleketin ileri
gelenlerinin taht- tasdikinde bahsettii bir zt-
muciznmdan ve zikrettii evsfndan ve tebli ettii
evmirinde hibir vech ile hilf ve hile bulunabilir mi?
Bunda hilf- hakikat kabilse, u saray, u lmbalar, u
cemaati, hem vcutlarn, hem hakikatlerini tekzip etmek
lzm gelir. Eer haddin varsa, buna kar itiraz parman
uzat, gr: Nasl parman burhan kuvvetiyle krlp senin
gzne sokulacak!
Haiye-1 Mhim lmba, kamerdir ki, onun iaretiyle iki para olmu. Yani,
Mevln Cmnin dedii gibi, Hi yaz yazmayan o mm zat, parmak
kalemiyle sahife-i semvde bir elif yazm; bir krk iki elli yapm. Yani,
aktan evvel, krk olan mime benzer; aktan sonra iki hill oldu, elliden ibaret
olan iki nuna benzedi.
Haiye-2 Byk bir nur lmbas, gnetir ki, arzn arktan geri dnmesiyle
yeniden gnein grnmesi, kucanda Peygamberin (a.s.m.) yatmasyla ikindi
namazn klmayan mam- Ali (r.a.) o mucizeye binaen ikindi namazn eden
klm.
ON KNC BURHAN
Gel, ey bir para akl bana gelen birader! Btn on bir
burhan kuvvetinde bir burhan daha gstereceim. te,
bak: Yukardan inen ve herkes ona hayretinden veya
hrmetinden keml-i dikkatle bakan, u nuran
fermana
HAYE-1
bak. O bin nianl zat, onun yanna durmu,
o fermann melini umuma beyan ediyor.
Haiye-1 Nuran ferman Kurna ve stndeki turra ise iczna iarettir.
te, u fermann slplar yle bir tarzda parlyor ki,
herkesin nazar- istihsann celb ediyor. Ve yle cidd,
ehemmiyetli meseleleri zikrediyor ki,herkes kulak vermeye
mecbur oluyor. nk btn bu memleketi idare edenve
bu saray yapan ve bu acaibi izhar eden ztn untn,
ef lini, evmirini, evsfn birer birer beyan ediyor.
O fermann heyet-i umumiyesinde bir turra-i zam
olduu gibi, bak, herbir satrnda, herbir cmlesinde taklit
edilmez bir turra olduu misill, ifade ettii mnlar,
hakikatler, emirler, hikmetler stnde dahi o zta mahsus
birer mnev htem hkmnde ona has bir tarz grnyor.
Elhasl, o ferman- zam, gne gibi o zt- zam gsterir;
kr olmayan grr.
te, ey arkada! Akln bana gelmise, bu kadar k...
Eer bir szn varsa imdi syle.
O inat adam cevaben dedi ki: Ben senin bu
burhanlarna kar yalnz derim: Elhamd lillh, inandm.
Hem gne gibi parlak ve gndz gibi aydn bir tarzda
inandm ki, u memleketin tek bir mlik-i zlkemli, u
lemin tek bir sahib-i zlcelli, u sarayn tek bir sni-i
zlcemli bulunduunu kabul ettim. Allah senden raz
olsun ki, beni eski inadmdan ve divaneliimden kurtardn.
Getirdiin burhanlarn herbirisi tek bayla bu hakikati
gstermeye k idi. Fakat herbir burhan geldike, daha
revnaktar, daha irin, daha ho, daha nuran, daha gzel
marifet tabakalar, tanmak perdeleri, muhabbet
pencereleri ald iin bekledim, dinledim.
Tevhidin hakikat-i uzmsna ve ment billh imanna
iaret eden hikye-i temsiliye tamam oldu. Fazl- Rahmn,
feyz-i Kurn, nur-u iman sayesinde, tevhid-i hakiknin
gneinden, hikye-i temsiliyedeki On ki Burhana
mukabil, On ki Lema ile bir Mukaddimeyi gstereceiz.

1
1. Baar ve doruyu bulma ancak Allahtandr.

1

2

3
1. Her trl noksan sfatlardan yce olan Allahn adyla.
2. Hibir ey yoktur ki Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi, 17:44.
3. Allahn selm, rahmeti ve bereketi zerinize olsun.
u kinat semasnn gurubu olmayan mnev gnei
olan Kurn- Kerim; u mevcudat kitab- kebirinin yt-
tekvniyesini okutturmak, mahiyetini gstermek iin
ualar hkmnde olan envarn nerediyor. Ukul- beeri
tenvir ile srat- mstakimi gsteriyor. Beeriyet leminde
her fert, hilkatindeki makasd ve ftratndaki metlibi ve
istikametindeki gayesini, o hidayet gneinin nuru ile
grr, anlar ve bilir. O hidayet nurunun tecellisine mazhar
olanlar, kalb kabiliyeti nisbetinde ona yinedarlk ederek
kurbiyet kesbeder. Eya ve hayatn mahiyeti o nur ile
tezahr ederek, ancak o nur ile grlr, anlalr ve bilinir.
ems-i Ezeliyenin mnevi hidayet nurlarn temsil eden
Kurn- Kerm, kalb gzyle hak ve hakikati grmeyi
temin eder. Onun iin, onun nurundan uzakta kalanlar,
zulmatta kalrlar. Zira herey nur ile grlr, anlalr ve
bilinir. te u kitab- kebirin mnev ve sermed gnei
olan Kurn- Kermin nur-u tecellsine bu asrmzda Nur
ismiyle msemm olan Risale-i Nurun ahs- mnevisi
mazhar olmutur. O Nurlar ki, zulmattan ayrlmak
istemeyen yarasa tabiatl, gaet uykusuyla gndzn
gece yapan sefahet-perest, akl gzne inmi, zulmatta
kalarak gz grmez olanlara ve yolunu aranlara kar
projeksiyon gibi nurlarn iman hakikatlerine tevcih ederek
srat- mstakmi bsbtn kr olmayanlara gsteriyor. Nur
topuzunu ehl-i kfr ve mnkirlerin bana vurup Ya
akln bandan kar at hayvan ol, yahut da akln bana
alarak insan ol! diyor.
lim bir nevi nur olduuna gre, Risale-i Nurun ilme
olan en derin vukufunu gsterecek bir-iki deliline ksa
iaret ederiz.
Evvel: unu hatrlamalyz ki: Risale-i Nur, baka
kitaplar deil, belkiyalnz Kurn- Kermi stad olarak
tanmas ve ona hizmet etmesiitibaryla; makbuliyeti
hakknda bizim bu mevzuda sz sylememize hcet
brakmyor. Biz, ancak ilim erbab mabeyninde Risale-i
Nurun deerini tebrz ettirmek iin ilveten deriz ki:
Risale-i Nur, imdiye kadar hibir ilim adamnn tam bir
vuzuhla ispat edemedii en mulk meseleleri, gayet basit
bir ekilde, en mi avam tabakasndan tut, t en li havas
tabakasna kadar herkesin istidad nisbetinde
anlayabilecei bir tarzda, phesiz ikna edici ve yakin bir
ekilde izah ve ispat etmesidir. Bu hususiyet hemen hemen
hibir ilim adamnn eserinde yoktur.
kincisi: Btn Nur eserleri Kurn- Kermin bir ksm
yetlerinin hakiki tefsiri olup, onun mnevi icznn
lemalar olduunu her hususta gstermesidir.
ncs: nsanlarn en derin ihtiyalarna kat delil
ve burhanlarla ilm mahiyette cevap vermesidir. Mesel,
Vcibl-Vcudun varl ve hiret ve sair imn
rknlerini, bir zerrenin lisan- hal ve kl suretinde
tercmanln yaparak ispat etmesi. En mehur slm
feylesoarndan bn-i Sina, Farb, bn-i Rd bu
mesleklerde btn mevcudat delil olarak gsterdikleri
halde, Risale-i Nur, o hakikatleri aynen bir zerre veya bir
ekirdek lisanyla ispat ediyor. Eer Risale-i Nurun ilm
kudretini imdi onlara gstermek mmkn olsayd, onlar
hemen diz kp Risale-i Nurdan ders alacaklard.
Drdncs: Risale-i Nur, insann senelerce uraarak
elde edemeyecei bilgileri, komprime hlsalar nevinden
ksa bir zamanda temin etmesidir.
Beincisi: Risale-i Nur, ilmin esas gayesi olan rza-y
lhyi tahsile sebep olmas ve dnya menfaatine ilmi
hibir cihetle let etmeyerek tam mnsyla insaniyete
hizmet gibi en ulv vazifeyi temsil etmesidir.
Altncs: Risale-i Nur, kuvvetli ve kuds ve imn bir
tefekkr semeresi olup btn mevcudatn lisan- hal ve kl
suretinde tercmanln yapar. Ayn zamanda imn
hakikatlerini ilmelyakn ve aynelyakn ve hakkalyakn
derecelerinde inkiaf ettirir.
Yedincisi: Risale-i Nur, btn ilimleri cmi oluudur.
Adeta ilim iplikleriyle dokunmu mzeyyen kuma gibidir.
Ve imdiye kadar hibir ilim erbab tarafndan
sylenmemi ve her ilme olan en derin vukufunu tebarz
ettiren vecizeler mecmuasdr. Misal olarak birkan
zikrederek, heyet-i mecmuas hakknda bir kir edinmek
isteyenlere Risale-i Nur bahrine mracaat etmesini tavsiye
ederiz.
1. Sivrisinein gzn halk eden, gnei dahi o halk
etmitir.
2. Bir kelebein midesini tanzim eden, Manzume-i
emsiyeyi dahi o tanzim etmitir.
3. Bir zerreyi icad etmek iin, btn kinat icad
edecek bir kudret-i gayr- mtenah lzmdr. Zira u kitab-
kebr-i kinatn herbir harnin, bhusus zhayat herbir
harnin, herbir cmlesine mteveccih birer yz ve nzr
birer gz vardr.
4. Tabiat, misal bir matbaadr; tbi deil. Naktr,
nakk deil. Mistardr, masdar deil. Nizamdr, nzm
deil. Kanundur, kudret deil. eriat- iradiyedir, hakikat-i
hariciye deil.
5. Sabit, daim, ftr kanunlar gibi, ruh dahi, lem-i
emirden, sfat- iradeden gelmi ve kudret ona vcud-u
hiss giydirmitir, bir seyyle-i ltifeyi o cevhere sadef
etmitir... Ve hkez, binler vecizeler var.

1
niversite Nurcular namna duanza ok muhta
Mustafa Ramazanolu
1. Bk olan sadece Odur.
(Ankara niversitesi Nur talebelerinin
bir mektubu)
Aziz, sddk kardelerimiz,
Mektubunuzdan, slm gneinin bir ziyasn sezer gibi
olduk. Yzlerce seneden beri insaniyet aleyhine, slmiyet
zararna mtecaviz kir nereden ehl-i kfrn tahriplerini
tamir iin ortaya atlan Risale-i Nurun, sizlerin
mektubunuzdan, genlerin arasna yayldn sezdik. Ebed
hayat yolunun hakperest yolcular, hayl bo lar terk
edip, Risale-i Nurla kfr tohumlarn eriteceklerdir.
Nurun talebeleri, ehl-i kalb ve imann hakik
kardeleridirler. Siz kardelerimizin mektuplar, bizlere hz
veriyor ve verecek. Kurnn tefsiri olan Risale-i Nur, bize
dallette kalmann ve kfrle mcadele etmemenin bu
zamanda byk ahmaklk olduunu
bildiriyor.Komnistliin, anaristliin, masonluun kuvvet
kazand bir devirde en mhim bir vazife, Nura hizmet
etmek ve rza-y lhyi tahsil iin onu isteyene vermektir.
Bu en ba ve en ehemmiyetli, en kymetli ve mbarek
vazifemizden bizi dndrmek isteyen en ar hcumlar
dahi, bizlerin hzn arttracaktr.
Risale-i Nur bize retiyor ve ispat ediyor ki, bu dnya,
bir misarhanedir. Ebed hayat isteyenler, misarhanedeki
vazifelerine dikkat gsterdikleri nispette memnun edilirler.
Demek ki, imdi en esasl vazifemiz, bataklktan kurtulmak
isteyen ehl-i dinin, karanlktan usanm, gdasz kalm
kalblerin yardmna komak, kendimizden balayarak
Nurun delllln yapmaktr. Bilhassa ve bilhassa uras
ok ehemmiyetli ve pek mhimdir ki, en bata ve en evvel
Risale-i Nuru dikkat ve tefekkrle devaml olarak okumak
ve o muazzam eser klliyatndaki Kurn ve iman
hakikatleriyle kendimizi tehiz etmek ve bu esas ve
artlarla, o harika eser klliyatn bir an evvel ikmal
etmektir. te bu nimet-i uzmya nail olan her gen ve
herkes, bire yz, bin kuvvetinde, kendine, vatan ve
milletine faydal olur. Vatan, millet, genlik ve lem-i slm
apnda hizmet edebilecek bir vaziyete gelebilir. Bunun
iin, bata Hazret-i stadmz Bedizzaman ve onun hakik
ve ihlsl talebeleri olmaya lyk sizlerden dua istirham
ediyoruz ki, Risale-i Nurun mecmualarn bir an evvel
temin edelim, arayalm, bulalm; dikkat, tefekkr ve ihlsla
okuyalm. Kurn ve iman hizmetine bu vaziyette koalm.
Risale-i Nurun bu asrdaki makbuliyetine iaret eden
deliller fazlasyla mevcut olduuna gre, insaf sahibi her
mmin kardeimiz, onun tabi bir yardmcsdr.
Hem madem, Risale-i Nur bu asra has hususiyetler
tayor. Hem madem binlerce limlerin takdirleriyle
karlanyor. Hem madem, Kurnn delllln yapan
kahraman stad, eine rastlanmayacak bir
mkemmeliyetle, drst admlarla, hakik prensiplerle,
btn hayatn iman ve slmiyete vakfetmi, dnyev
hibir menfaat aramadan srf Allah rzas uruna
almtr. Hem mdem, btn kuvvetiyle Nur talebeleri
de, iman ve slmiyete Ehl-i Snnet dairesinde hizmet iin
hayatlarn dahi ekinmeden veriyor ve s menfaat
peinde deildirler. Ve madem yz binlerce Nur talebeleri
btn tazyik ve tehditlere ramen bu hakikati ilen ispat
etmiler. Hem her talebe, bugn cereyan eden btl
felsefenin akidelerine hakik mantk cevaplar vermek
zere yetimiler ve yetiiyorlar. Hem her ihtiyacmza
Kurn cevap veriyor; onda lzm olan her hakikat sarih
olarak vardr. Ve madem Kurn, en gzel ekilde ders
veren Allahn hediyesi, bir nuru ve rahmetidir. yleyse, bu
hazine-i rahmeti ve menba- hakikati ders veren ve hakik
surette genliin ve avmn anlayabilecei bir ekilde
bildiren Risale-i Nuru, dikkat ve tefekkrle ve devaml
olarak msait vakitlerimizi boa gidermeden okumak
veyazmak, en byk ibadet ve zevk kaynadr. Hal ve
istikbalin ve bizgenlerin, ok leziz ve itiyakla alaca
gayet n ve v bir il ve bir tiryaktr, bir mnev
kurtarcdr. Bu kat hakikatler meydanda iken, ona btn
kuvvetimizle sarlmamak, batan aa Risale-i Nuru
tetkik etmemek, alkadar olmamak, ancak gaetin eseri
olabilir.
Hem, kim hakikat peinde kouyorsa, Risale-i Nurdan
ders almas lzmdr. Ve Nur yolunda giden her mnevver,
hakik saadete kavuacak ve yeryznn mahiyetini derk
edecektir diye, biz Ankara Nur talebeleri dahi ittifak
ediyoruz. Ebed hayat hazinesini gsteren Kurn-
Hakmin nuru olan Risale-i Nur, elbette bir zaman dnyay
nlatan nurlu sesini ykseltecektir.
Madem slm limleri, hadis-i erife gre, dnya ikbal
ve heveslerinin peinde komadka, peygamberlerin en
emin vrisleridirler. Biz de Risale-i Nuru onun tam vrisi
biliyoruz. Risale-i Nurun ahs- mnevsi, hakik vris
olmann esasn yaam ve yayor. Onun karsna kan
krler ve sarlar ve hissiz galler kleceklerdir. Byle
muazzam bir olgunlua sahip olan Risale-i Nur, elbette
btn feylesoar, dnya ilim ve hak erbabn aracak ve
her akl- selim ve kalb-i kerim olan mbarek insanlar
talebesi yapacak. Bu da inaallah uzakta deil, yaknda
tahakkuk edecektir. Dnya, ekseri feylesoarn ve limlerin
dedii gibi, yep yeni bir oluun eiindedir. Dnya, nurunu
aryor. Hakikat airi Mehmet kif,
O nuru gnder, lh, asrlar oldu yeter!
Bunald milletin fk bir sabah ister.
diye, ite bu nura iaret ettii, bugn bizce bir hakikattir.
Ankara niversitesi
Nur talebeleri

1
1. Her trl noksan sfatlardan yce olan Allahn adyla.
ok aziz, ok mbarek, ok mk, ok sevgili
stadmz Hazretleri,
Risale-i Nuru, himmet ve dualarnzla, dikkat ve
tefekkrle okuduka, bu muazzam eser klliyatnn tlsm-
kinatn muammsn kef ve halleden bir keaf
olduunu, hal ve istikbalin bir mrid-i ekberi ve bir
rehber-i zam olduunu, yine dua ve himmetinizle idrak
ediyoruz. Evet, stadmz Hazretleri Risale-i Nuru okuyan
her idrak sahibi anlyor ki, Risale-i Nur, gerek bu asrn,
gerekse nmzdeki asrn beeriyetini kir
karanlklarndan kurtarp, tenvir ve irad edecektir.
Risale-i Nur, yalnz bu vatan ve millet iin deil, lem-i
slm ve btn beeriyetin ihtiyacna cevap verecek bir
klliyat olarak telif edilmitir. Bugn, tarihte hi
grlmemi bir fecaat ve felket ierisinde rpnan
beeriyet iin, halskr olarak Risale-i Nura sarlmaktan
ve ne pahasna olursa olsun, Risale-i Nurun nuran ve
parlak eczalarn elde edip dikkat ve tefekkrle okumaktan
baka bir kurtulu aresi yoktur. Risale-i Nuru okuyan
herkes, bu hakikati idrak etmi ve etmektedir. Eer biz
muktedir olsak, bu hakikati, kinata nazr bir mahalle kp,
btn kinata iln edeceiz. Fakat madem ki buna
muvaffak olamyoruz ve madem ki Risale-i Nurun
cihanmul kymetini bu derece stadmzn himmetiyle
idrak etmiiz; u halde o nur ve feyiz hazinesi, irfan ve
kemlt menba olan Risale-i Nuru, bir dakikamz bile
bo geirmeden, mtemadi ve devaml bir ekilde hergn
ve her saat okuyacaz ve bu uurda geceli gndzl
alacaz inaallah. Fakat, her an btn ilerimizde
olduu gibi, bunda da byk stadmzn dua ve
himmetiyle muvaffak olabileceiz.
Hem u hakikat zahir ve bhirdir ki: Bir kimse allme
dahi olsa, Risale-i Nurun ve mellinin talebesidir,
Risale-i Nuru okumak zaruret ve ihtiyacndadr. Eer gaet
ederse, kendisini aldatan enaniyetine boyun eip Risale-i
Nur Klliyatn okumazsa, byk bir mahrumiyete dar
olur. Fakat biz, idrak ettiimiz bu muazzam hakikat
karsnda, beeriyetin halskr ve milyarlarca insanlarn
fevkinde olan bir memur-u Rabbanye nasl minnettar ve
medyun olduumuzu tarif edemiyoruz. Yine dua ve
himmetinizle idrak etmiiz ki, Kurn- Kermin bir
mucize-i maneviyesi olan harikaRisale-i Nur Klliyatnn
bir satrndan ettiimiz istifadenin, bir miktar- mukabilini
dahi demeye gcmz yetimez. Bunun iin, ancak
Cenb- Hakka yle yalvarmaya karar verdik:
Y Rab! Bizi ebed haps-i mnferidden kurtarp bki ve
sermed bir lemin saadetine nil edecek bir hakaik
hazinesinin anahtarn Risale-i Nur gibi nazirsiz bir eseriyle
baheden sevgili ve mk stadmz, zlimlerin ve
dmanlarn suikastlarndan muhafaza eyle, Kurn ve
iman hizmetinde daima muvaffak eyle. Ona shhat ve
yetler, uzun mrler ihsan eyle diye dua ediyoruz.
Evet, stadmz Hazretleri, Risale-i Nuru dikkat ve
tefekkrle okumak nimet-i uzmsna nail olan biz bir ksm
niversite genlii, bir hsn- zan veya bir tahminle deil,
tahkik ve tetkik bir surette, sarslmaz ve sarslmayacak
olan ilmelyakn bir kuvvet-i imaniye ile inanyoruz ki,
zemin yznn bu asra kadar grmedii bir vahet ve
dehetin sebebi olan dinsizlik ve ilhad, Bedizzaman
ortadan kadrmaya inyet-i Hak ile muvaffak olacaktr.
Bizim bu kanaatimiz, safdilne veya tahminle deildir;
ilm ve delile mstenid bir tahkik iledir. Bunun iin, muarz
olan dahi bu hakikati kalben tasdik edecektir. Dua ve
efkat buyurun, Kurn ve iman hizmetinde fedi olalm.
Risale-i Nuru, bir dakikamz bile kaybetmeden okuyalm,
yazalm, ihls- tamme muvaffak olalm.
niversite Nur talebeleri namna
Abdlmuhsin

1

2

3
1. Her trl noksan sfatlardan yce olan Allahn adyla.
2. Hibir ey yoktur ki Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi, 17:44.
3. Allahn selm, rahmeti ve bereketi zerinize olsun.
Aziz, sddk kardelerim,
imdiye kadar gizli mnafklar Risale-i Nura kanunla,
adliye ile ve syi ve idare noktasndan hkmetin baz
erknn ifal edip tecavz ediyorlard. Biz, msbet hareket
ettiimiz iin, mecburiyet olduu zaman tedf
vaziyetinde idik. imdi plnlar akm kald. Bilkis
tecavzleri Risale-i Nurun dairesini genilettirdi. Bu defa
yeni hurua As-y Msy tab etmek niyetimiz, ihtiyarmz
olmad halde, tecavz vaziyeti Risale-i Nura veriliyor
gibidir. Bu hdisenin ehemmiyetli bir hikmeti u olmak
gerektir:
Risale-i Nur, bu mbarek vatann mnev bir halskr
olmak cihetiyle, imdi iki dehetli mnev bely def etmek
iin matbuat lemiyle tezahre balamak, ders vermek
zaman geldi veya gelecek gibidir zannederim.
O dehetli beldan birisi: Hristiyan dinini malp eden
ve anarilii yetitiren imalde kan dehetli dinsizlik
cereyan, bu vatan mnev istilsna kar Risalein-Nur,
sedd-i Zlkarneyn gibi bir sedd-i Kurn vazifesini
grebilir ve lem-i slmn bu mbarek vatann ahalisine
kar pek iddetli itiraz ve ittihamlarn izale etmek iin
matbuat lisanyla konumak lzm gelmi diye kalbime
ihtar edildi.
Ben dnyann halini bilmiyorum. Fakat Avrupada
istilkrne hkmeden ve edyan- semviyeye
dayanmayan dehetli cereyann istilsna kar Risale-i Nur
hakikatleri bir kale olduu gibi, lem-i slmn ve Asya
ktasnn hal-i hazrdak itiraz ve ittihamn izale ve eskideki
muhabbet ve uhuvvetini iade etmeye vesile olan bir
mucize-i Kurniyedir. Bu memleketin vatanperver
siyasleri abuk akln bana alp Risale-i Nuru tab ederek
resm neretmeleri lzmdr ki, bu iki belya kar siper
olsun.
Acaba bu yirmi sene zarfnda iman- tahkikyi pek
kuvvetli bir surette bu vatanda nereden Risale-i Nur
olmasayd, bu dehetli asrda, acip inklp ve inlklarda
bu mbarek vatan, Kurnn, imann dehetli
sadmelerden tam muhafaza edebilir miydi? Her neyse...
Risale-i Nura, daha vatana, idareye zarar dokunmak
bahanesiyle tecavz edilmez; daha kimseyi o bahaneyle
inandramazlar. Fakat cepheyi deitirip, din perdesi
altnda baz safdil hocalar veya bida taraftar veya
enaniyetli so mereplileri baz kurnazlklarla Risale-i
Nura kariki sene evvel stanbulda ve Denizli civarnda
olduu gibiistimal etmek ve Risale-i Nura ve
akirtlerine ayr bir cephede tecavz etmeye mnafklar
abalyorlar. naallah muvaffak olamazlar. Risale-i Nur
akirtleri, tam ihtiyatla beraber, bir taarruz olduu vakitte
mnakaa etmesinler, aldrmasnlar. Aldanan ehl-i ilim ve
imansa, dost olsunlar, Biz size ilimiyoruz. Siz de bize
ilimeyiniz. Biz ehl-i imanla kardeiz deyip yattrsnlar.
Saniyen,
Mbareklerin pehlivan hem Abdurrahman, hem Lt,
hem Byk Hafz Alimnlarn tayan byk ruhlu Kk
Ali kardeimiz bir sual soruyor. Halbuki o sualin cevab
Risale-i Nurda yz yerde var. Risale-i Nurun erkn-
imaniye hakknda bu derece kesretli tahidat ne iindir?
Bir m mminin iman byk bir velnin iman gibidir,
diye eski hocalar bize ders vermiler? diyor.
Elcevap: Bata yetl-Kbr mertib-i imaniye
bahislerinde; ve hire yakn mceddid-i elf-i sni mam-
Rabban beyan ve hkm ki, Btn tarikatlerin
mntehas ve en byk maksatlar, hakaik-i imaniyenin
inkiafdr. Ve bir mesele-i imaniyenin katiyetle vuzuhu,
bin kerametlerden ve keyatlardan daha iyidir; ve
yetl-Kbrnn en hirdeki ve Lhikadan alnan o
mektubun paras ve tamamnn beyanat cevap olduu
gibi, Meyve Risalesinin tekrarat- Kurniye hakknda
Onuncu Meselesi, tevhid ve iman rknleri hakknda
tekrarl ve kesretli tahidat- Kurniyenin hikmeti, aynen
bitamamiha onun hakik tefsri olan Risale-i Nurda
cereyan etmesi de cevaptr.
Hem, iman- tahkik ve taklid ve icml ve tafsil ve
imann btn tehacmata ve vesveseler ve phelere kar
dayanp sarslmamasn beyan eden Risale-i Nur
paralarnn izahat, byk ruhlu Kk Alinin mektubuna
yle bir cevaptr ki, bize hibir ihtiya brakmyor.
kinci cihet: man, yalnz icml ve takld bir tasdike
mnhasr deil; bir ekirdekten, t byk hurma aacna
kadar ve eldeki aynada grnen misal gneten t deniz
yzndeki aksine, t gnee kadar mertebeleri ve
inkiaar olduu gibi; imann o derece kesretli hakikatleri
var ki, bin bir esm-i lhiye ve sair erkn- imaniyenin
kinat hakikatleriyle alkadar ok hakikatleri var ki,
Btn ilimlerin ve mrifetlerin ve kemlt- insaniyenin
en by imandr ve iman- tahkikden gelen tafsilli ve
burhanl mrifet-i kudsiyedir diye ehl-i hakikat ittifak
etmiler.
Evet, iman- taklid, abuk phelere malp olur.
Ondan ok kuvvetli ve ok geni olan iman- tahkikde pek
ok meratip var. O meratiplerden ilmelyakn mertebesi,
ok burhanlarnn kuvvetleriyle binler phelere kar
dayanr. Halbuki taklid iman bir pheye kar bazan
malp olur.
Hem iman- tahkiknin bir mertebesi de aynelyakn
derecesidir ki, pek ok mertebeleri var. Belki esm-i
lhiye adedince tezahr dereceleri var. Btn kinat bir
Kurn gibi okuyabilecek derecesine gelir.
Hem bir mertebesi de hakkalyakndir. Onun da ok
mertebeleri var. Byle imanl zatlara behat ordular
hcum da etse bir halt edemez. Ve ulem-i ilm-i kelmn
binler cilt kitaplar, akla ve manta istinaden telif edilip,
yalnz o mrifet-i imaniyenin burhanl ve akl bir yolunu
gstermiler. Ve ehl-i hakikatin yzer kitaplar kefe, zevke
istinaden o mrifet-i imaniyeyi daha baka bir cihette izhar
etmiler. Fakat, Kurnn mucizekr cadde-i kbrs,
gsterdii hakaik-i imaniye ve mrifet-i kudsiye, o ulem
ve evliyann pek ok fevkinde bir kuvvet ve yksekliktedir.
te, Risale-i Nur bu cami ve kll ve yksek mrifet
caddesini tefsir edip, bin seneden beri Kurn aleyhine ve
slmiyet ve insaniyet zararna ve adem lemleri hesabna
tahribat kll cereyanlara kar Kurn ve iman namna
mukabele ediyor, mdafaa ediyor. Elbette hadsiz tahidata
ihtiyac vardr ki, o hadsiz dmanlara kar dayanp ehl-i
imann imann muhafazasna Kurn nuruyla vesile olsun.
Hads-i erifte vardr ki: Bir adam seninle imana
gelmesi, sana sahra dolusu krmz koyunlardan daha
hayrldr.
1
Bazan bir saat tefekkr, bir sene ibadetten
daha hayrl olur.
2
Hatt Naklerin haf zikre verdii
byk ehemmiyet, bu nevi tefekkre yetimek iindir.
Umum kardelerime birer birer selm ve dua ediyoruz.

3
Kardeiniz Said Nurs
1. Buhari, Cihad: 102, 143; Mslim, Fadils-Sahbe: 34; Drim,lim: 10;
el-Mnv, Feyzl-Kadr: 6:359, hadis no: 9606.
1. El-Acln, Kefl-Haf, 1:310; Gazl, hy-u Ulmid-Dn,4:409 (Kitbut-
Tefekkr); el-Heysem, Mecmeuz-Zevid, 1:78.
2. Bk olan sadece Odur.

1
1. Ancak ondan yardm dileriz.
nsz
[Medine-i Mnevverede bulunan mhim bir limin
Bedizzaman Hazretlerinin Tarihe-i Hayat iin yazd bir
nszdr.]
Byk kble ait olan nszde demitim ki:
Byklerin tarih-i hayatlar okunurken, ulv menkbeler
sylenip aziz htralar anlrken, insan baka bir leme
girdiini hissediyor. Gnln, ter temiz sevgi hislerinin ulv
atei yakyor ve lh feyzi saryor. Tarih yle byk
insanlar kaydeder ki, birok bykler, onlara nisbetle
kk kalr.
Tarihe ereer veren erler anlrken,
Ykselmede ruh, en geni lemlere yerden.
Bin rayihann feyzi sarar ruhu derinden,
Gemi gibi Cennetteki gl bahelerinden.
Bu derin hakikati, nsz yazarken btn azamet ve
ihtiamyla idrak etmi bulunuyorum. Zira, aziz ve
muhterem okuyucularmza en derin bir ihls ve
samimiyetle takdim ettiimiz bu eser, hemen bir asra
yaklaan uzunve bereketli mrnn her safhas binlerle
harikaya sahne olan gnller ftihi byk stad
Bedizzaman Said Nursye, onun yz otuz paradan ibaret
olan Risale-i Nur Klliyatna ve ahlk ve faziletleri, ihls ve
samimiyetleri, iman ve irfanlaryla hayatn her safhasnda
sadece bir lkeye deil, btn insanlk lemineter temiz
rnekler vermekte devam eden Nur talebelerine aittir.
Bir kitabn mukaddemesini, o kitabn hlsas diye tarif
ederler. Halbuki, her mevzuu mstakil bir esere
smayacak kadar derin ve geni olan bu muazzam kitabn
muhteviyatn byle birka sayfalk mukaddemeye
sdrmak kabil midir?
Bugne kadar cizane yazdm manzum ve mensur
yazlarmn hibirisinde bu kadar acz ve hayret ierisinde
kalmamtm. Binaenaleyh, bu eseri derin bir zevk, lh bir
nee ve cokun bir heyecanla okuyacak olanlar,
hayranlkla grecekler ki, Bedizzaman, ocukluundan
beri mstesna bir ekilde yetien ve btn mr boyunca
lh tecellilere mazhar olan bam baka bir lim ve
mmtaz bir ahsiyettir.
Ben, bu byk zat, eserlerini ve talebelerini inceden
inceye tetkik edip de o nur leminde hissen, kren ve
ruhen yaadktan sonra, byk ve eski bir Arap airinin, bir
beytiyle okderin bir hakikat ifade ettiini rendim:
Btn lemi bir ahsiyette toplamak Cenb- Hakka zor
gelmez.
Gayesinin ulviyetinden, dvsnn ihtiamndan ve
imannn azametinden feyiz ve ilham alan bu kutbun
czibesine taklanlarn adedi gnden gne oalmaktadr.
Akllara hayret veren bu ulv hadise, mnkirleri
kahrettii gibi, mminleri de d ve mesrur eylemekte
devam edip gidiyor.
manl gnllerde mnev bir rabta halinde yaayan bu
lh hdiseyi, byk bir mcahid, kalbleri vecd iinde
brakan bir slpla, baknz, nasl ifade ediyor:
Ahlkszlk irkenin bir tufan halinde her istikamete
tap uzanarak her fazileti bomaya koyulduu kara
gnlerde, onun, yani Bedizzamann feyzini bir sr gibi
kalbden kalbe mukavemeti imknsz bir hamle halinde
intikal eder grmekle tesell buluyoruz.Gecelerimiz ok
karard; ve ok kararan gecelerin sabahlar pek yaknolur.
Evet, bir sr gibi kalbden kalbe mukavemeti imknsz bir
halde yaylp dalan bu nurun, memleketin her kesinde
feyiz ve tesirini grenler, hayret ve dehetler iinde
sormaya baladlar: hretimemleketimizin her tarafn
kaplayan bu zat kimdir? Hayat, eserleri, meslek ve
merebi nedir? Tuttuu yol bir tarikat m, bir cemiyet mi,
yoksa siyas bir teekkl mdr?
Bununla da kalmad; derhal gerek idar ve gerek adl
ok mhim takipler ve pek cidd tetkikler, uzun ve
mselsel mahkemeler cereyan etti. Neticede, bu lh
tecellnin gnller lkesine kurulan bir iman ve irfan
messesesinden baka birey olmad tahakkuk edince,
adaletin lh bir surette tecellsi u ekilde zuhur etti:
Bedizzaman Said Nurs ve btn Risale-i Nur eserlerinin
beraati karar resmen iln edildi. Ve artk, ruhun maddeye,
hakkn btla, nurun zulmete, imann kfre her zaman
galebe alaca, ezelden ebede deimeyecek olan lh
kanunlarn banda gelen bir hakikat olduu gneler gibi
belirdi.
Herhangi bir iklimde zuhur eden bir slahatnn
mahiyet ve hakikatini, sadakat ve samimiyetini gsteren
en gerek miyar, dvsn ilna balad ilk gnlerle,
muzaffer olduu son gnler arasnda ferd ve itima, uzv
ve ruh hayatnda vcuda gelen deiiklik farklardr,
derler.
Mesel, o adam ilk gnlerde mtevazi, licenap, feragat
ve mahviyetkr, hlsa, btn ahlk ve fazilet bakmndan
cidden rnek olan gayet temiz ve son derece mmtaz bir
ahsiyetti. Bakalm, cihadnda muzaffer olup hislerde,
emellerde, gnllerde yer tuttuktan sonra, yine o eski
temiz ve rnek halinde kalabilmi mi? Yoksa, zafer
neesiyle, birok byk sanlan kimseler gibi yere ge
smaz m olmu?
te, byk kk herhangi bir dv ve gaye sahibinin
mahiyet ve hakikatini, ahsiyet ve hviyetini en hakik
ehresiyle aksettirecek olan en berrak ayna budur.
Tarih boyunca, bu mthi imtihan kazanmann aheser
misalini, evvel peygamberler ve bilhassa Sultanul-Enbiya
Sallllahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz, sonra onun halife
ve sahabeleri ve daha sonra onlarn nurlu yolunda yryen
byk zatlar vermilerdir.
Peygamber Efendimiz, u
1
yani,
limler, peygamberlerin varisleridirler hadis-i erieriyle,
lim olmann pek kolay birey olmadn, iczkr
belatleriyle beyan buyuruyorlar.
1. Buhar,lim: 10; Eb Dvud, lim: 1; bn-i Mce, Mukaddime: 17; Drim,
Mukaddime: 32; Msned, 5:196.
Zira, madem ki bir lim, peygamberlerin varisidir; o
halde, hak ve hakikatin tebli ve neri hususunda, aynen
onlarn tutmu olduklar yolu takip etmesilzmdr. Her ne
kadar bu yol, btn da, ta, amur, akl, uurum,daha
beteri, takip, tevkif, muhakeme, hapis, zindan, srgn,
tecrid, zehirlenme, idam sehpalar ve daha akl ve hayale
gelmeyen nice bin zulm ve ikencelerle dolu da olsa...
te, Bedizzaman, yarm asrdan fazla o mukaddes
cihad ile btn mr boyunca bu etin yolda yryen ve
karsna kanbinlerle engeli bir yldrm sratiyle aan ve
peygamberlerin vrisi olan bir lim olduunu amel bir
surette ispat eden bir zattr.
Kendisinin ilm, ahlk, edeb, birok fazilet ve
meziyetleri arasnda, beni en ok meftun eden ey, onun, o
dalardan daha salam, denizlerden daha derin,
semalardan daha yksek ve geni olan imandr.
Rabbim, o ne muazzam iman! O ne bitmez ve tkenmez
sabr! O ne elikten irade! Hayal ve hatralara rpermeler
veren bunca tazyik, tehdit, tzip ve ikencelere ramen, o
ne eilmez ba, ne boulmaz ses ve nasl kslmaz nefestir!
Byk kblin heyecanl iirlerinden aldm cokun bir
ilham neesiyle vaktiyle yazdm Mcahid nvann
tayan bir manzumede, aadaki msralar okuyanlardan,
belki irane bir mbalada bulunduumu syleyenler
olmutur.
Lkin u mukaddemesini yazmakla eref duyduum
aheseri okuyanlar, vecdle dolu bir hayranlkla
anlayacaklar ki, Allahn ne kullar varm! Eer bir iman,
kemlini bulursa, neler yapar ve ne harikalar doururmu!
Bir azm, eer iman dolu bir kalbe girerse,
nsan da, o imandaki son srra ererse,
En azgn lmler ona zincir vuramazlar;
Volkan gibi cokun akyor, durduramazlar...
Rabbimden iner azmine kuvvet veren ilham,
Peygamberi ryada grr belki her akam.
Hep nur onun iman dolu kalbindeki mihrap,
Kandil olamaz ufkuna dnyadaki mehtap.
Kar, k demez, irkilmez, zlmez, ac duymaz;
Mevsim, btn mrnce lk glgeli bir yaz.
Cennetteki lemleri dnyada grr de,
Mahvolsa eilmez sra dalar gibi derde.
En sarp uurumlar gelip etrafn sarsa,
Ay batsa, gne snse, ufuklar da kararsa,
Gkler yklp kse, yolundan yine dnmez,
Ruhundaki imanla yanan meale snmez!
Kalbinde yanarda gibi, iman ne mukaddes!
Vicdanna her an unu haykrmada bir ses:
Ey yolcu! afaklar skecek, durma, ilerle,
Zulmetlere kan alatacak mealelerle...
Yldzlara bas, k yce lemlere, yksel,
nsanl kurtarmaya Cennetten inen el!
Sanki bu msralar iman kahraman, byk mcahid
Bedizzaman Hazretleri iin yazlm. Zira bu yksek
sfatlar, hep onun sfatlardr. Cenb- Hak u yet-i
kerimede, baknz, mcahidlere neler vaad ediyor:


1
1. Ankebt Sresi, 29:69.
Mel-i eri: Bizim urumuzda mcahede edenlere
mutlaka yollarmz gsteririz. Ve hi phe yok ki, Allah
muhsinlerle (Allah grr gibi ibadet eden mcahidlerle)
beraberdir.
Demek ki, iman ve Kurn urunda candan ve cihandan
geen mcahidlere, byk Allah, hakikat ve hidayet
yollarn gstereceini vaad buyuruyor. H,
Cenb- Hak vaadinde hulf etmezyeter ki, bu azim
vaad-i lhyi icap ettirecek artlar tahakkuk etsin.
Bu yet-i kerime, stadn karakter ve ahsiyetini tahlil
hususunda bize nurdan bir rehber oluyor ve o nurun billr
altnda artk en ince izgileri ve en hassas noktalar
grp sezebiliyoruz. Zira, madem ki bir insan Cenb-
Hakkn hfz ve himayesinde bulunmak nimetine mazhar
olmutur; artk onun iin korku, endie, znt, ylma,
usanma ve saire gibi eyler bahis mevzuu olamaz.
Allahn nuruyla nurlanan bir gnln semasn hangi
bulutlar kaplayabilir? Her an huzur-u lhde bulunmak
bahtiyarlna eren bir kulun ruhunu, hangi fni emel ve
arzular, hangi zavall tevecch ve iltifatlar ve hangi
pespye gaye ve ihtiraslar tatmin, teskin ve tesell edebilir?
Allahtr onun yr, mrebbsi, velsi;
Andka btn nur oluyor duygusu, hissi.
Ykselmededir mrifet iklimine her an,
Bambaka ufuklar ayor ruhuna Kurn...
Kurn ona yd ettiriyor Bezm-i Elesti.
k, o tecellnin ezelden beri mesti...
te, Bedizzaman, byle harikalar harikas bir inyete
mazhar olan mbarek bir ahsiyettir. Ve bunun iindir ki,
zindanlar ona bir glistan olmu; oradan ebediyetlerin
nurlu ufuklarn grr. dam sehpalar, birer vaiz ve irad
krssdr. Oradan insanla ulv bir gaye urunda sabr
ve sebat, metanet ve celdet dersleri verir. Hapishaneler
birer medrese-i Yusuyeye inklp eder. Oraya girerken, bir
profesrn niversiteye ders vermek iin girdii gibi girer.
Zira oradakiler, onun feyiz ve iradna muhta olan
talebeleridir. Hergn birka vatandan imann kurtarmak
ve cnileri melek gibi bir insan haline getirmek, onun iin
dnyalara deiilmez bir saadettir.
Byle bir yksek iman ve ihls uuruna malik olan
insan, hi phesiz ki, zaman ve mekn mefhumlarnn
fniler zerinde brakt yaldzl tesirleri kesif madde
leminde brakarak, ruhuyla mneviyat leminin prl prl
nurlar saan ufuklarna ykselmi bir haldedir.
Byk mutasavvarn (r.a.) fen llh, bekabillh diye
tarif ve tavsif buyurduklar yksek mertebe, ite bu kuds
erefe nail olmaktr.
Evet, her mminin kendine mahsus bir huzur, hu,
tefeyyz, tecerrd ve istirak hali vardr. Ve herkes, iman
ve irfan, salh ve takvs, feyiz ve mnevyat nisbetinde
bu lh hazdan feyizyb olabilir. Lkin bu gzel hal, bu
tatl visal ve bu emsalsiz haz, geen yet-i kerimedeki
ihsan erbab olan o byk mcahidlerde her zaman devam
ediyor. Ve ite onlar, bu sebepten dolaydr ki, Mevly
unutmak gaetine dmyorlar. Nesleriyle, arslanlar gibi
btn mrleri boyunca arpyorlar. Ve hayatlarnn her
lhzas, en yksek terakki ve tekml hatralar kaydediyor.
Ve btn varlklar, o ceml, keml ve cell sfatlaryla
muttasf olan Rabbl-lemnin rzasnda erimi
bulunuyorlar.
Mevl, bizleri de o bahtiyarlar zmresine ilhak eylesin.
min.
Yukardaki sayfalarda, byk stadn, dostlarn meftun
ve hayran ettii kadar da, dmanlarn dehetler
ierisinde brakan azametli imanndan bahsettik. Biraz da
mmtaz ahsiyeti nurdan bir hle halinde sarmakta olan
stn meziyetlerinden, ahlk ve kemltndan bahsedelim.
Malm ya, her ahsiyeti, muhtelif ve muayyen
meziyetler ereveler. Binaenaleyh, stadn ahsiyetini
tekvin eden balca sfatlar unlardr:
Feragati:
Bir dv sahibinin ve bilhassa slahatnn muvaffakiyet
artlarnn en mhimmi feragattir. Zira gzler ve gnller,
bu mhim noktay en ince bir hassasiyetle tetkik ve takibe
meyyaldirler. stadn byk hayat ise, batan baa
feragatn aheser misalleriyle dolup tamaktadr.
Allme eyhlislm Mustafa Sabri Efendi merhumdan,
feragate ait yle bir sz iitmitim: slm bugn yle
mcahitler ister ki, dnyasn deil, hiretini dahi feda
etmeye hazr olacak.
Byk adamdan sdr olan bu byk sz tamamen
kavrayamadm iin, mutasavvarn istirak hallerinde
syledikleri esrarl szlere benzeterek, herkese
sylememi ve olur olmaz yerlerde de amamtm.
Vakt ki ayn sz Bedizzamann ateler saan
heyecanl ifadelerinde de okuyunca anladm ki, byklere
gre feragatin ls de byyor... Evet, slm iin bu
kadar ackl bir feragate katlanmaya raz olan mcahidleri,
Erhamrrhimn olan Allah Zl-Kerem Teal ve
Tekaddes Hazretleri brakr m? O feda kulunu ltuf ve
kereminden, inyet ve merhametinden mahrum etmek,
nnahyakr m?
te, Bedizzaman, bu mstesna tecellnin en parlak
misalidir. Btn mr boyunca mcerred yaad. Dnyann
btn meru lezzetlerinden tamamen mahrum kald. Bir
yuva kurmak ve orada mesutbir aile hayat geirmek
sevdasna dmeye vakit ve frsat bulamad.Fakat Cenb-
Hak kendisine yle eyler ihsan etti ki, fni kalemlerle tarif
olunamayacak kadar muazzam ve muhteemdir.
Bugn dnyada hangi bir aile reisi, mnen Bedizzaman
Hazretleri kadar mesuttur? Hangi bir baba
milyonlarlaevlda sahip olmutur? Hem de nasl evltlar!
Ve hangi bir stad bukadar talebe yetitirebilmitir?
Bu kuds ve ruh rabta, biiznillhi tel, dnyalar
durduka duracak ve nurdan bir sel halinde ebediyetlere
kadar akp gidecektir. nk bu lh dv, Kurn-
Kermin nur deryasnda tebellr eden bir varlk olduu
gibi, Kurndan domu ve Kurnla beraber
yaayacaktr...
efkat ve merhameti:
Byk stad, hak ve hakikati t ocukluunda
bulmutu. Kalbinin feryadn ve ruhunun mnctn
dinlemek iin maaralara kapand gnlerde bile ibadet
ve taatten, tefekkr ve murakabelerden, feyiz ve huzur
almann zevkine ermi olan bir rif-i billh idi.
Lkin, karanlk gece dalgalarn andran korkun kfr
ve ilhad kbusunun Mslman dnyasn ve dolaysyla
memleketimizi kaplamakzere olduu o tehlikeli gnlerde,
yatandan frlayan bir arslan gibi,yanardalar andran bir
kkreyile cihad meydanna atld. Btn rahat ve
huzurunu bu mukaddes dvya feda etti. Ve ite bu
hikmete mebnidir ki, o gnden beri her sz bir dilim lv,
her kri bir ate paras olmu, dt gnlleri yakyor;
hisleri, kirleri alevlendiriyor.
Byk stadn tam bir uzlet ve inzivadan sonra tekrar
irad ve cemiyet hayatna atlmas, aynen mam-
Gazlnin hayatnda geirmi olduu o mhim ve tarih
merhaleye benzemektedir.
Demek ki, Cenb- Hak, byk mridleri byle bir
mddet inzivada terbiye, tasye ve tezkiye ettikten sonra
tenvir ve irad vazifesiyle mkellef klyor. Ve bu
sebepledir ki, bir m-i mukattardan daha temiz ve berrak
olan yreklerinden kopup gelen nefesler, kalblere akseder
etmez bam baka tesirler icra ediyor.
Arz ettiim gibi, mam- Gazlnin bundan dokuz yz
sene evvel ahlk ve fazilet sahasnda yapm olduu
ftuhat, bu asrda Bedizzaman, iman ve ihls vdisinde
baarmtr.
Evet, Hazret-i stad bu mthi cihad meydanlarna
sevk eden, hep bu esiz efkat ve merhameti olmutur. Ve
bunu bizzat kendisinden dinleyelim:
Bana Sen una buna niin satatn? diyorlar. Farknda
deilim. Karmdamthi bir yangn var; alevleri gklere
ykseliyor. inde evldmyanyor, imanm tutumu
yanyor. O yangn sndrmeye, imanmkurtarmaya
kouyorum. Yolda birisi beni ksteklemek istemi de,
ayamona arpm; ne ehemmiyeti var? O mthi yangn
karsnda bu kk hdise bir kymet ifade eder mi? Dar
dnceler, dar grler!
stinas:
stadn, hayat boyunca cemiyetimizin her tabakasna
vermekte olduu binlerle istina rnekleri, dillere destan
olmu bir ulviyeti haizdir.
Msivdan tam mnsyla istina ederek, uzv ve ruh
btn varlyla Rabbl-lemnin bitmez ve tkenmez
hazinesine dayanmay, mddet-i hayatnda bir itiyad deil,
deta bir mezhep, merep ve meslek olarak kabul etmitir.
Ve bunda da ne pahasna olursa olsun sebat eylemekte
hl devam etmektedir.
in orijinal taraf: Bu meslek, kendi ahsna mnhasr
kalmam, talebelerine de kuds bir mefkre halinde intikal
etmitir. Nur deryasnda ykanmak erene mazhar olan
bir Nur talebesinin istinasna hayran olmamak kabil
deildir.
Baknz, stad, Mektubatnvann tayan aheserin
kinci Mektubunda, bu mhim noktay alt vecihle ne
kadar asil bir iman ve irfan uuruyla izah eder:
Birincisi: Ehl-i dallet, ehl-i ilmi, ilmi vasta-i cer
etmekle ittiham ediyorlar; ilmi ve dini kendilerine medar-
maiet yapyorlar deyip insafszcasna onlara hcum
ediyorlar. Binaenaleyh bunlar ilen tekzip lzmdr.
kincisi: Ner-i hak iin enbiyaya ittib etmekle
mkellez. Kurn- Hakmde hakk neredenler

1
diyerek, insanlardan
istina gstermiler...
1. Benim mkftm vermek ancak Allaha aittir. Hd Sresi, 11:29.
te, Risale-i Nur Klliyatnn mazhar olduu lh
ftuhat, hep bu enbiya mesleinde sebat kahramanlnn
aheser misali ve harikulde neticesidir. Ve bu sayede
stad, izzet-i ilmiyesini, cihan-kymet bir elmas gibi
muhafaza eylemitir.
Artk, herkesin, urunda esir olduu maa, rtbe, servet
ve daha nice bin ahs ve madd menfaatlerle asla alkas
olmayan bir insan, nasl olur da gnller fatihi olmaz?
manl gnller, nasl onun feyiz ve nuruyla dolmaz?
ktisatl:
ktisat, bundan evvel bahsettiimiz istinann tefsir ve
izahndan baka birey deildir. Zaten iktisat sarayna
girebilmek iin, evvel istina denilen kapdan girmek
lzmdr. Bu sebeple iktisatla istina, lzmla mlzem
kabilindendir.
stadgibi, istina hususunda peygamberleri kendine
rnek kabul eden bir mcahidin iktisatl, kendiliinden
husule gelecek kadar tabi bir haslet halini alr ve artk ona
gnde bir tas orba, bir bardak su ve bir para ekmek k
gelebilir. Zira bu byk insan, byk ve munsif Fransz
airi L Martinin dedii gibi: Yemek iin yaamyor, belki
yaamak iin yiyor.
stadn merep ve mesleini tamamen anladktan
sonra, artk onun yksek iktisatln byle yemek imek
gibi basit eylerle mukayese etmeyi ok gryorum. Zira,
bu byk insann yksek iktisatln mnev sahalarda
tatbik etmek ve madd olmayan llerle lmek lzm
gelir.
Mesel, stad, bu yksek iktisatlk kudretini srf
yemek, imek, giymek gibi basit eylerle deil; bilkis kir,
zihin, istidat, kabiliyet, vakit, zaman, nes ve nefes gibi
mnev ve mcerred kymetlerin israf ve heder
edilmemesiyle len bir dhidir. Ve btn mr boyunca
bir karakter halinde takip ettii bu titiz muhasebe ve
murakabe usuln, btn talebelerine de telkin etmitir.
Binaenaleyh bir Nur talebesine olur olmaz eseri
okutturmak ve her sz dinlettirmek kolay birey deildir.
Zira, onun gnlnn mihrak noktasnda yazl olan u
Dikkat! kelimesi, en hassas bir kontrol vazifesi
grmektedir.
te Bedizzaman, kudretli bir slahat ve harikalar
harikas bir pedagog (mrebb) olduunu, yetitirdii ter
temiz nesille ilen ispat etmi ve iktisat tarihine nurdan
prltlarla yazlan bir atlas sayfa daha ilve eden bir
ndire-i ftrattr.
Tevazuu ve mahviyetkrl:
Nur Risalelerinin bu kadar harikulde bir ekilde cihana
yaylmasnda, bu iki hasletin ok faydas olmu ve pek
derin tesirleri grlmtr.
nk, stad, sohbet ve telierinde kendine bir
kutbul-rifn ve bir Gavsul-vsln ss vermedii iin,
gnller ona pek abuk snm, onu ter temiz bir
samimiyetle sevmi ve derhal ulv gayesini benimsemitir.
Mesela, ahlk ve fazilete, hikmet ve ibrete ait olan
birok sohbet ve telkinlerini, dorudan doruya nefsine
tevcih eder. Keskin ve ten hitabelerinin ilk ve yegne
muhatab, z nefsidir. Oradan, merkezden muhite
yaylrcasna, btn nur ve srura, saadet ve huzura
mtak olan gnllere yaylr.
stad, husus hayatnda gayet halim-selim ve son
derece mtevazidir. Bir ferdi deil, hibir zerreyi
incitmemek iin zam fedakrlklar gsterir. Saysz
zahmet ve meakkatlere, ztrap ve mahrumiyetlere
katlanrfakat imanna, Kurnna dokunulmamak
artyla...
Artk o zaman bakmsnz ki, o skin deniz, dalgalar
semlara ykselen bir tufan, sahillere heybet ve dehet
saan bir umman kesilmitir. nk o, Kurn- Kerimin
sadk hizmetkr ve iman hudutlarn bekleyen kahraman
ve fedai bir neferidir. Kendisi bu hakikati veciz bir
cmleyle u ekilde ifade eder:
Bir nefer nbette iken, bakumandan da gelse, silhn
brakmayacak. Ben de Kurnn bir hizmetkr ve bir
neferiyim. Vazife bandayken karma kim karsa ksn,
hak budur derim, bam emem...
Vazife banda ve cihad meydanndayken u msralar
lisan- halidir:
ahlanan bir ata benzer, krarm kanl gemi,
Sinsi dmanlara, h, satamam benliimi.
Benliimden uzak olmaktr esaret bence,
Byle bir zillete dmek ne hazin ikence!
Ebed vuslatn akyla geer her nm,
Dest-i kudretle yaplm kaledir imanm,
Bu mukaddes emelimden ne kadar dildm,
Grmek ister beni Cennette ehid ecdadm.
Ruhum olduka mebbed, ebeddir mrm,
En byk vuslata Allaha kan yoldur lm.
Kitaba girmezden evvel, stad ilm, kr, tasavvuf ve
edeb cepheleriyle de mtala etmek isterdim. Fakat ok
derin ve pek mull olan bu mevzularn birka sayfayla
hulsa edilemeyeceini kat bir surette idrak ettikten
sonra, artk ad geen mevzulara birka cmleyle temas
etmeyi mnasip grdm.
Rabbim imknlar ltfederse, bu derin mevzular,
Risale-i Nur Klliyat ve Nur talebeleri ile birlikte, byk
ve mstakil bir eserle, tahlil bir surette tetkik ve mtala
etmeyi btn ruhumla arzu ediyorum. Bu hususta, byk
stadmzn ve aziz kardelerimin kymetli dualarn niyaz
eylerim.
stadn ilm cephesi:
Merhum Ziya Paa, u
yinesi itir kiinin lfa baklmaz,
ahsn grnr rtbe-i akl eserinde
beytiyle nesilden nesile bir dstur halinde intikal
edecek olan ok byk bir hakikat ifade etmitir.
Evet, Mslman rkmza Risale-i Nur Klliyat gibi
muazzam bir iman ve irfan ktphanesini hediye eden,
gnller zerinde mukaddes bir nur messesesi kuran
mmtaz ve mstesna ztn kudret-i ilmiyesi hakknda
tafsilta girimek, le vakti gnei tarif etmek kadar fuzul
bir itir.
Yalnz, yank bir airimizin,
Hsn olur kim seyrederken ihtiyar elden gider
dedii gibi, hayatnn her lhzasnda lh tecellilere
mazhar bulunan bu mbarek ztn, ilim ve irfanndan,
ahlk ve kemltndan bahsetmek, insana bam baka bir
zevk ve lh bir haz veriyor. Bunun iin sz uzatmaktan
kendimi alamyorum.
stad, Risale-i Nur Klliyatnda din, itima, ahlk,
edeb, hukuk, felsef ve tasavvuf en mhim mevzulara
temas etmi ve hepsinde de harikulde bir surette
muvaffak olmutur.
in asl hayret veren noktas, birok ulemann tehlikeli
yollara saptklar en etin mevzular gayet ak bir ekilde
ve en kat bir surette hallettii gibi, en girdapl
derinliklerden, Ehl-i Snnet ve Cemaatin tuttuu nurlu
yolu takip ederek shil-i selmete km ve eserlerini
okuyanlar da ylece karmtr.
Bu sebeple, Risale-i Nur Klliyatn aziz milletimizin her
tabakasna keml-i emniyet ve samimiyetle takdim
etmekle eref duyuyoruz. Nur Risaleleri, Kurn- Kermin
nur deryasndan alnan berrak katreler ve hidayet
gneinden szlen billr huzmelerdir. Binaenaleyh, her
Mslmana den en mukaddes vazife, iman kurtaracak
olan bu nurlu eserlerin yaylmasna almaktr. Zira,
tarihte pek ok defalar grlmtr ki, bir eser nice
fertlerin, ailelerin, cemiyetlerin ve saysz insan kitlelerinin
hidayet ve saadetine sebep olmutur. Ah, ne bahtiyardr o
insan ki, bir mmin kardeinin imannn kurtulmasna
sebep olur!
stadn kr cephesi:
Malm ya, her mtefekkirin kendine mahsus bir
tefekkr sistemi, kr hayatnda takip ettii bir gayesi ve
btn gnlyle baland bir ideali vardr. Ve onun
tefekkr sisteminden, gaye ve idealinden bahsetmek iin
uzun mukaddemeler serd edilir. Fakat Bedizzamann
tefekkr sistemi, gaye ve ideali, uzun mukaddemelerle
ln yorulmakszn, bir cmleyle hlsa edilebilir:
Btn semv kitaplarn ve bilumum peygamberlerin
yegne dvlar olan Hlk- Kinatn ulhiyet ve
vahdaniyetini iln ve bu byk dvy da ilm, mantk ve
felsef delillerle ispat eylemektir.
O halde stadn mantk, felsefe ve msbet ilimlerle de
alkas var?
Evet, mantk ve felsefe, Kurnla barp hak ve
hakikate hizmet ettikleri mddete, stad en byk
mantk ve en kudretli bir feylesoftur. Mukaddes ve
cihanmul dvsn ispat vdisinde kulland en parlak
delilleri ve en kat burhanlar, Kurn- Kermin Allah
kelm olduunu hergn bir kat daha ispat ve iln eden
msbet ilimdir.
Zaten felsefe, aslnda hikmet mnsna geldike,
Vcibl-Vcud Teal ve Tekaddes Hazretlerini, Zt-
Brisine lyk sfatlarla ispata alan her eser en byk
hikmet ve o eserin sahibi de en byk hakmdir.
te stad, byle ilm bir yolu, yani Kurn- Kermin
nurlu yolunu takip ettii iin,binlerle niversitelinin
imann kurtarmak erene mazhar olmutur.Hazretin bu
hususta hiz olduu ilm, edeb ve felsef daha pek ok
meziyetleri vardr. Fakat onlar, eserlerinden misaller
getirerek inaallah mstakil bir eserde arz etmek
emelindeyim. Ve minallahit-tevk.
Tasavvuf cephesi:
Nakibendmeyihinden, her harektn Peygamber-i
Zan Efendimiz Hazretlerinin harektna tatbik etmeye
alan ve byk bir lim olan bir zta sordum:
Efendi Hazretleri, ulema ile mutasavvife arasndaki
gerginliin sebebi nedir?
Ulema, Resul-i Ekrem Efendimizin ilmine,
mutasavvar da ameline vris olmular. te bu sebepten
dolaydr ki, Fahr-i Cihan Efendimizin hem ilmine ve hem
ameline vris olan bir zta zlcenaheyn, yani iki kanatl
deniliyor. Binaenaleyh, tarikattan maksat, ruhsatlarla deil,
azmetlerle amel edip ahlk- Peygamber ile ahlklanarak
btn mnev hastalklardan temizlenip Cenb- Hakkn
rzasnda fani olmaktr. te bu ulv dereceyi kazanan
kimseler, phesiz ki ehl-i hakikattirler. Yani, tarikattan
maksud ve matlub olan gayeye ermiler demektir. Fakat bu
yksek mertebeyi kazanmak, her adama myesser
olamayaca iin, byklerimiz matlub olan hedefe
kolaylkla erebilmek iin muayyen kaideler vaz
eylemilerdir. Hlsa, tarikat, eriat dairesinin iinde bir
dairedir. Tarikattan den eriata der, fakatmaazallah
eriattan den ebed hsranda kalr.
Bu byk zatn beyanatna gre, Bedizzamann at
nur yolu ile, hakik ve ibesiz tasavvuf arasnda cevher
hibir ihtilf yoktur. Her ikisi de rza-y Brye ve binnetice
Cennet-i lya ve ddar- Mevlya gtren yollardr.
Binaenaleyh, bu asl gayeyi istihdaf eden herhangi
mutasavvf bir kardeimizin, Risale-i Nur Klliyatn seve
seve okumasna hibir mani kalmad gibi, bilkis Risale-i
Nur, tasavvuftaki murakabe dairesini Kurn- Kerim
yoluyla genileterek, ona bir de tefekkr vazifesini en
mhim bir vird olarak ilve etmitir.
Evet, insann gzne gnlne bam baka ufuklar aan
bu tefekkr sebebiyle, sadece kalbinin murakebesiyle
megul olan bir slik, kalbi ve btn letiyle birlikte,
zerrelerden krelere kadar btn kinat azamet ve
ihtiamyla seyir ve temaa, murakabe ve mahede
ederek, Cenb- Hakkn o lemlerde bin bir ekilde tecell
etmekte olan Esm-i Hsnsn, sft- ulysn keml-i
vecd ile grerek, artk sonsuz bir mbedde olduunu
aynelyakn, ilmelyakn ve hakkalyakn derecesinde
hisseder. nk, iine girdii mabed yle ulu bir mbeddir
ki, milyarlara smayan cemaatin hepsi ak ve evk, hu
ve istiraklar iinde Hlkn zikrediyor. Yank, tatl ve gzel
lisanlar, ive, nme, ahenk ve besteleriyle bir
azdan

1
diyorlar.
1. Allah, her trl noksandan mnezzehtir. Ve Allaha hamdolsun. Allahtan
bakaibdete lyk hibir ilh yoktur. Allah yceler ycesidir.
Risale-i Nurun at iman ve irfan ve Kurn yolunu
takip eden, ite byle muazzam ve muhteem bir mbede
girer. Ve herkes de iman ve irfan, feyiz ve ihls nisbetinde
feyizyb olur.
Edeb cephesi:
Eskiden beri, lfz ve mn, slp ve muhteva
bakmndan, edipler ve airler, mtefekkirler ve limler
ikiye ayrlmlardr. Bunlardan bazlar, sadece slp ve
ifadeye, vezin ve kayeye kymet vererek, mny ifadeye
feda etmilerdir. Ve bu hal de kendini en ok iirde gsterir.
Dier zmre ise, en ok mn ve muhtevaya ehemmiyet
vererek, z sze kurban etmemilerdir.
Artk Bedizzamangibi byk bir mtefekkirin edeb
cephesi, bu kk mukaddeme ile kolayca anlalr
sanrm. Zira stad o kymetli ve bereketli mrn,
kulaklarda kalacak olan szlerin tanzim ve tertibiyle deil,
bilkis kalblerde, ruhlarda, vicdan ve kirlerde kuds bir
ideal halinde insanlkla beraber yaayacak olan din
hissinin, iman uurunun, ahlk ve fazilet mefhumunun
asrlara, nesillere telkiniyle megul olan bir dhidir. Artk
bu kadar ulv bir gayenin tahakkuku iin candan ve
cihandan geen bir mcahid, pek tabidir ki, fni ekillerle
megul olamaz.
Bununla beraber, stad, zevk incelii, gnl hassasiyeti,
kir derinlii ve hayal ykseklii bakmndan harikulde
denecek derecede edeb bir kudret ve melekeyi hizdir. Ve
bu sebeple, slp ve ifadesi, mevzua gre deiir. Mesel,
ilm ve felsef mevzularda mantk ve riyaz delillerle akl
ikna ederken, gayet veciz terkipler kullanr. Fakat gnl
mest edip ruhu ykseltecei anlarda ifade o kadar
berraklar ki, tarif edilemez. Mesel, semalardan,
gnelerden, yldzlardan, mehtaplardan ve bilhassa bahar
leminden ve Cenb- Hakkn o lemlerde tecell etmekte
olan kudret ve azametini tasvir ederken slp o kadar ltif
bir ekil alr ki, artk her tebih, en tatl renklerle
erevelenmi bir levhay andrr; ve her tasvir, harikalar
harikas bir lemi canlandrr.
te bu hikmete mebndir ki, bir Nur talebesi Risale-i
Nur Klliyatn mtalasylaniversitenin herhangi bir
fakltesine mensup da olsahissen, kren, ruhen,
vicdanen ve hayalen tam mnsyla tatmin edilmi oluyor.
Nasl tatmin edilmez ki, Risale-i Nur Klliyat, Kurn-
Kermin cihanmul bahesinden derilen bir gl demetidir.
Binaenaleyh, onda, o mbarek ve lh bahenin nuru,
havas, ziyas ve kokusu vardr.
Ruhun bu ihtiyacn syler akan sular,
Kurna her zaman beerin ihtiyac var.
Ali Ulvi Kurucu


sm-i zamn hakkna ve Kurn- Mucizl-Beynn
hrmetine ve Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn
erene, bu mecmuay bastranlar ve mbarek
yardmclarn Cennetl-Firdevste saadet-i ebediyeye
mazhar eyle. min. Ve hizmet-i imaniye ve Kurniyede
daima muvaffak eyle. min. Ve defter-i hasenatlarna,
As-y Ms mecmuasnn herbir harne mukabil, bin
hasene yazdr. min. Ve nurlarn nerinde sebat ve devam
ve ihls ihsan eyle. min.
Y Erhamerrhimn! Umum Risale-i Nur akirtlerini iki
cihanda mesut eyle. min. ns ve cinn eytanlarn
erlerinden muhafaza eyle. min. Ve bu ciz ve biare
Saidin kusuratn affeyle. min.
Umum Nur akirtleri namna
Said Nurs

You might also like