You are on page 1of 8

Kafkasya’daki Silahlanma

Rusya-Türkiye ‹liflkilerinin Neresinde?

Dr. Ali ASKER*

Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra en sıcak çatışmaların yaşandığı, istikrarın sağlanamadığı


bölgelerin başında Kafkaslar gelmektedir. Bir taraftan Gürcistan’daki etnik çatışmalar, diğer ta-
raftan Azerbaycan topraklarının Ermenistan tarafından işgali, bölgede uzun müddet savaşların
yaşanmasına, Rusya’nın olaylarda taraf olması ise bölgede “kalıcı savaş” ortamının oluşmasına
neden olmuştur. Kafkaslardaki ortam Rusya’ya bölgeye istenilen anda müdahale etme fırsatı su-
narken sorunların çözüm anahtarını da kendi elinde bulundurma gücü kazandırmıştır. Rusya böl-
gede güçlenme politikasını sürdürmektedir. Bunu yaparken sadece jeopolitik etkinliğini artır-
makla yetinmiyor. Rusya aynı zamanda Kafkasya’daki askeri potansiyelini, üslerinin silah ve as-
ker mevcudunu kontrolsüz bir şekilde artırmaktadır. Bunu yaparken karşısında her hangi bir den-
geleyici veya frenleyici mekanizma bulmamaktadır.

Rusya, Kafkasya’daki askeri potansiyelini iki yönden artırmaktadır: 1) Gürcistan’dan koparıl-


mış Abhazya ve Güney Osetya’nın bağımsızlığını tanıyarak bu ülkelerle askeri işbirliği “anlaşma-
ları” imzalamıştır. Bu anlaşmalara dayanarak Gürcistan’da silah birikimi yapmaktadır. 2) Güney
Kafkasya’daki ileri karakolu Ermenistan’ı silahlandırmış, ayrıca Ermenistan’daki askeri üssünü
güçlendirmiştir. Böylece Karabağ sorununun çözüm sürecinde etkinliğini daha da artırmıştır.

Son dönemde Rusya, Ermenistan’daki 102. Askeri Üssü’nün görev süresini uzatmakla ve ye-
ni statü kazandırmakla dikkatleri kendi üzerine çekmiştir. Bu konu, öncelikle Azerbaycan ve
Gürcistan’ın, ayrıca Türkiye’nin mercek altına alması gereken bir konudur. Azerbaycan ve Gür-
cistan’dan gelen tepkiler değişik ve istikrarsızken Türkiye tarafından bu konuda her hangi bir
açıklama yapılmamıştır. Bu konu ayrıca beraberinde Türkiye-Azerbaycan askeri işbirliği konu-
sunu da gündeme getirmiştir. Türkiye bu olup bitenler karşısında nasıl bir tutum sergilemeli?
Rusya ile işbirliğindeki öncelikler Türkiye’yi Kafkasya’yı ihmal etmesi için bir gerekçe olabilir
mi? Bu sorunlar bugün yanıtını bekleyen ve Türkiye’yi düşünmeye zorlayacak önemli sorunlar-
dır.

Kafkasya’da Rus Askeri Üsleri

Azerbaycan

Azerbaycan Rus askeri üslerini ülkesinden çıkaran ilk cumhuriyetlerdendir. Sovyetler Birli-
ği dağıldıktan çok kısa süre sonra, 1992’de, Rus orduları Azerbaycan’dan çıkarılmıştır. Bu sırada
Sovyetler Birliği’nin en önemli radarlarından olan Gabele (Gabala-2, RO-7, tesis 754)1 Erken

* 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü Rusya-Avrasya Araştırmaları Merkezi Başkanı

1 “Daryal” sistemli bu tesis, 1976’da ina edilmeye balanmı ve 1985’de tamamlanmıtır.

Ekim ’10 • Sayı: 22 21. YÜZYIL [21]


Dr. Ali Asker

Uyarı Sistemi, Azerbaycan’ın mülkiyetinde kalmış ve Rusya tarafından kiralanarak kullanımına


devam ettirilmiştir.

Gabele Üssü konusu Azerbaycan’da zaman zaman tartışma konusu olmuştur. Azerbaycan
muhalefeti ve birçok sivil toplum örgütü, bu üssün çevre ve insan yaşamını olumsuz yönde et-
kilediğini ifade ederek kapatılmasını istemektedir. Üssün Azerbaycan ve Rusya arasındaki ilişki-
lerde kimi zaman bir pazarlık unsuru olarak gündeme geldiğini de belirtmek gerekmektedir.
Rusya muhtemelen 2012 sonrasında da bu üssün görev süresinin uzatılmasına çalışacaktır.

Gürcistan

Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra Gürcistan yönetiminin Rus ordularının çıkarılması yönün-
deki politikaları uzun müddet etkin bir sonuç vermemiştir. En sonuncu Rus askeri Gürcistan’dan
2007 yılında çıkmıştır.

Aslına bakılırsa Gürcistan’daki etnik çatışmayı fırsat olarak kullanan Rusya, buradaki askeri
varlığını bugün Güney Osetya ve Abhazya üzerinden sürdürmektedir. Fiilen Gürcistan’ın kontro-
lünden çıkmış bu iki bölgedeki Rus üsleri yeniden yapılandırılarak donatılmaktadır. 17 Şubat
2010’da Rusya ve Abhazya arasında "Abhazya Cumhuriyeti Sınırları İçinde Rusya Askeri Üsle-
rinin Birleştirilmesi Anlaşması” 49 yıl süreliğine imzalanmıştır.

Abhazya’nın coğrafi ve jeopolitik konumu, burada kara, hava ve deniz kuvvetlerini güçlen-
dirmesi açısından Rusya’ya önemli avantajlar sunmaktadır. Abhazya’daki 7. Rus Askeri Üs-
sü’nün Karargahı Gudauta’da yerleşmektedir. Gudauta ve Tiflis arasındaki mesafe yaklaşık 400
km’dir.

Guadauta’daki “Bombora” Askeri Hava Üssü, Güney Kafkasya’nın en büyük hava kuvvet-
leri üssüdür. Burada uçuş hattının uzunluğu 4 km kadardır. Uçuş iniş şeridi denize 100 metre me-

[22] 21. YÜZYIL Ekim ’10 • Sayı: 22


Kafkasya’daki Silahlanma Rusya-Türkiye ‹liflkilerinin Neresinde?

safededir. Bu sayede deniz üzerinden çok düşük yükseklikte uçuşlar yapabilmektedirler. Mos-
kova bu üssün silah mevcudunun artırılması yönünde çalışmaktadır.2

Rusya, Abhazya’daki deniz kuvvetlerini de güçlendirmektedir. Abhazya’daki Oçamçira Li-


manı Sovyet döneminde de üs olarak kullanılmıştır. 2008 Ağustos savaşında Rus deniz piyade-
leri Gürcistan’a hareket etmeden önce bu üste bulunmuşlardır. Aralık 2009’dan bu yana Oçam-
çira Deniz Üssü’nde Federal Güvenlik Birimine ait “Sobol” ve “Mangust” hücumbotları bulun-
durulmaktadır.3

Güney Osetya’daki 4. üs, önceleri Kuzey Osetya’nın başkenti Vadikafkaz dahil 3 garnizon
halinde faaliyet göstermekteydi. 1 Şubat 2010 yılından itibaren Tsinhinvali ve Java garnizonları
da dahil olmak üzere üs, Güney Osetya sınırları içinde konuşlandırılmıştır. Asker mevcudiyetinin
üçte biri (tank komutanları, zırhlı muharip teknisyenleri vs.) sözleşmeli çalışmaktadır.4 Rusya ile
yapılan anlaşmalar gereği bu bölgede S-300’lerin yerleşti-
rilmesi öngörülmüştür. 11 Ağustos 2010’da Abhazya’da bir
S-300 kompleksi yerleştirilmiştir.5 Rusya Kafkaslarda
güçlenme politikas›
çerçevesinde sadece
Ermenistan
jeopolitik etkinli¤ini
Rusya’nın Ermenistan’la askeri işbirliği Sovyetler Birli- art›rmakla yetinmiyor.
ğinin dağılmasının hemen ardından başlamıştır. Aslında iki Ayn› zamanda
ülke arasındaki bu durum “askeri işbirliğinden” ziyade Rus-
ya’nın Ermenistan’a “askeri desteği” olarak algılanmalıdır. Kafkasya’daki askeri
potansiyelini, üslerinin
20 Ağustos 2010’da Medvedev’in Ermenistan’a seferi silah ve asker
sırasında 102. askeri üssün süresinin 49 yıllığına 6 uzatıldığı-
na dair protokol imzalanmıştır. Üsteki subayların yarısı, as- mevcudunu kontrolsüz
kerlerin ise tamamı Ermeni kökenli Rusya vatandaşlarıdır. bir flekilde art›r›yor.
Ayrıca, Erivan üs için Rusya’dan kira da almamaktadır.
Erivan’a 120 km uzaklıktaki Gümrü’de yerleşik 102. Askeri Üs, 1 Eylül 1994’de yapılanmış-
tır. Burası Güney Kafkasya 7. Orduya bağlı 127. tümenin bünyesinde oluşturulmuştur. Tümen
Ermenistan’a 1953 yılında konuşlandırılmıştır.
Ermenistan’daki Rus askeri birliklerinin görevi, Rusya’nın güney cephesini korumak ve bir
Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü üyesi olan Ermenistan’ın savunmasını sağlamaktır.
102. üste Rusya ve Ermenistan’ın silahlı kuvvetlerinden oluşmuş Birleşik Ordu Grubu yer
almaktadır. Birleşik kuvvetlerin başında Ermeni Savunma Bakan yardımcı bulunmaktadır. Bir-
leşik Ordu Grubu iki alt gruba ayrılır. Bunlardan birisinin başında Rus komutan (102. Üs Komu-
tanı), diğerinde Ermeni komutan (Ermenistan Silahlı Kuvvetlerinin 5. Kolordu Komutanı) bu-
lunmaktadır. Ayrıca bu birimde FSB Sınır Muhafız Birliği bulunmaktadır. 7 30 Eylül 1992 yılın-
2 (+ : &))  '#% (+* )&*1 *( &%%0 0  , ,
http://russian.eurasianet.org/departments/insight/articles/eav020609aru.shtml
3 (+ : &))  '#% (+* )&*1 *( &%%0 0  , ,
http://russian.eurasianet.org/departments/insight/articles/eav020609aru.shtml, 06.02.2009.
4 *(* &%%   %&&(&%0  '&#%&)*12 ($/%  %&! )* , http://www.rosbalt.ru/2010/02/01/708842.html
5  : -300 ($/%  ,  ($", )&#.%  &)"0 +,+$ , http://news.mail.ru/politics/4257490/, 11.08.2010.
6 Süre 1995 yılından, yani anlamanın imzalandıı tarihten itibaren hesaplanmaktadır. 1995 yılında anlama imzalandıı sırada süre 25
yıl olarak belirlenmitir. Yeni imzalanmı protokol gerei bu süre 49 yıl olarak (1995’den itibaren) deitirilmitir. Dolayısıyla
anlama 2044 yılına dek yürürlükte kalacak.
7
&%%0 0  
(% -!. '(" \ http://www.rian.ru/spravka/20100215/209344182.html, http://oragir.info/index.php?lang=rus&mode=view&id=7

Ekim ’10 • Sayı: 22 21. YÜZYIL [23]


Dr. Ali Asker

da, Ermenistan ve Rusya arasın-


da imzalanmış “Rusya’nın Erme-
nistan’daki sınır muhafıza ordu-
sunun statüsüne” dair anlaşma
gereği, Rus askerleri Ermenis-
tan’ın İran’la (45 km) ve Türkiye
ile (345 km) sınırını koruma yü-
kümlülüğü altındadır.

Çöpe Atılmış AKKA


(Avrupa Konvansiyonel
Kuvvetler Anlaşması)

Rusya’nın askeri potansiyeli-


ni artırma politikası yeni değildir.
Sovyetler Birliği döneminde de-
ğişik bölgelerde olduğu gibi Kaf-
kasya’da da önemli miktarda si-
lahı bulunuyordu. Uzun müddet
devam eden görüşmeler sonra-
sında, Sovyetler Birliği’nin Batı-
Doğu Bloku arasında konvansi-
yonel silahların sınırlandırılması
konusunda anlaşma imzalaması
sağlanabildi. Bu anlaşma, 19
Aralık 1990’da Paris’te NA-
TO’nun 16 ve "Varşova Paktının"
6 ülkesi (SSCB ve Doğu Avrupa ülkeleri) arasında imzalanmış Avrupa Konvansiyonel Kuvvet-
ler Anlaşması idi.

Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra 15 Mayıs 1992’de, Taşkent’te imzalanmış bir anlaşma ile
Birlik cumhuriyetlerine verilecek silah kotası belirlenmiştir. Ancak ne kotaların belirlenmesinde
ne de belirlenmiş kotaların uygulamaya geçirilmesi sürecinde adil olunmuştur. Askeri uzmanla-
rın yaptıkları açıklamalara göre zaten kanat anlaşması imzalandıktan sonra bile kota ihlal edil-
miştir. Kanat anlaşması imzalanırken ne ahalinin sayısı, ne yüzölçümü dikkate alınmıştır. Azer-
baycan-Ermenistan bakımından kotaların belirlenmesi ve sonrasında Ermeni saldırıları da dikka-
te alınmamıştır.

Eski Sovyet Ordusu’ndaki silah paylaşımı sırasında Ermenistan ve Azerbaycan silahlı kuv-
vetlerine 250 tank, 220, zırhlı araç, 285 topçu sistemi, 100 savaş uçağı ve 50 saldırı helikopteri-
nin verilmesi kararlaştırılmıştır. Oysa yüzölçümü ve nüfus dikkate alındığı takdirde Azerbay-
can’ın kotasının 565 tank, 860 zırhlı araç, 566 top olması gerektiği görülecektir. İşin aslı, bu sü-
reçte Ermenistan anlaşmanın getirdiği sınırlamaya da uymamış, çeşitli yollardan başta Rusya ol-
mak üzere, Ukrayna, Beyaz Rusya, Kırgızistan, Çin ve Bulgaristan’dan silah almaya devam et-
miştir. Taşkent Anlaşması’na göre Rusya Ermenistan’da konuşlanan askeri üslerinden 2/3’sini,
180 T-72 tankı, 60 BTR-60 ve BTR-70, 25 BRM-1K, 130 top ve havan topunu ve onlarca Osa,
İgla ve Şilka tipi hava savunma sistemlerini Ermenistan’a devretmiştir. Rusya bununla da yetin-
memiş, Sovyet ordusunun paylaşılmasının ardından 1993 ve 1996 yıllarında Ermenistan ordusu-
nu silah, askeri teknoloji ve mühimmatla donatmıştır.8 Bu çerçevede Ermenistan ordusuna 1 mil-
8 Hatem Cabbarlı, Ermenistan ve Rusya Arasında Gelien Askeri birlii, http://www.atsam.org/ermenistan-ve-rusya-arasinda-gelisen-
askeri-isbirligi/

[24] 21. YÜZYIL Ekim ’10 • Sayı: 22


Kafkasya’daki Silahlanma Rusya-Türkiye ‹liflkilerinin Neresinde?

yar dolar ve 800 milyon dolar değerinde silah hibe etmiştir. Gürcistan’dan çıkarılan askeri üssün
donanımları da önce 102. Askeri Üsse oradan da Ermenistan Ordusu’na devredilmiştir. Erme-
nistan kaynaklarına göre 102. Askeri Üsteki asker sayısı 5 bin değil, 12 bindir. Açık kaynakların
üssün silah ve mühimmat potansiyeline dair verdikleri bilgilerin eskidiği söylenmektedir. Rus-
ya’nın Gürcistan’dan çıkardığı askeri üslerin silahları da bu üsse devredilmiştir. Ayrıca 2008 yı-
lında Gürcistan’a karşı savaş sırasında Rusya buraya önemli miktarda silah ve asker takviyesi
yapmıştır.9

Görüldüğü gibi uzun müddet Rusya AKKA’nın hükümlerini delmiştir. 2007 Temmuz sonla-
rında AKKA'yı askıya aldığını, 2007 Aralık ayında da antlaşmadan çekildiğini açıkladıktan sonra
ise Kafkasları silahlandırmak politikasında neredeyse mutlak bir serbestlik elde etmiştir. 102.
Askeri Üssün görev süresinin uzatılmasına dair anlaşma da AKKA normlarını ciddi şekilde ihlal
etmektedir. Anlaşmada üssün yeni silahlarla donatılmasına
dair hüküm de yer almaktadır. Rusya’nın bu adımları, Erme- Sovyetler Birli¤i’nin
nistan’ı da cesaretlendirmiştir. Oysa Ermenistan hala AK-
KA’nın taraflarından biridir. da¤›lmas›ndan sonra
Birlik cumhuriyetlerine
verilecek silah kotas›n›n
Rusya’nın Kendini Aklaması: Nabza Göre Şerbet
belirlenmesi ve
Rusya’nın Kafkasya’daki askeri potansiyelinin artma- belirlenmifl kotaya
sı, Ermenistan’ı silahlandırması, ayrılıkçı Güney Osetya ve uyulmas› süreci adil ve
Abhazya bölgelerindeki silah ve asker birikimi kontrolsüz
bir biçimde ilerlemektedir. Bu sürecin durdurulması yö- hakkaniyetli olmam›flt›r.
nünde daha önce ABD ve Batılı ülkeler tarafından yapılan
itirazlar herhangi bir sonuç vermemiştir. Rus yetkililerinin bu konuda yaptıkları açıklamalar
ise çok değişik şekillerde yorumlanabilen, ucu açık ve çelişkili açıklamalar olmuştur. 102.
Askeri Üsle ilgili Medvedev’in Erivan’da ve Bakü’de yaptığı açıklamalar ise adete bir “nab-
za göre şerbet” olmuştur. Üssün görev süresiyle ilgili Erivan’da yapılan anlaşma töreninden
sonra düzenlenen basın toplantısında Medvedev, Rusya’nın Ermenistan’la müttefik olduğunu
altını çizerek yaptığı anlaşmayı aklamak istemiştir: “Ekonomik ve güvenlik alanında bölge-
nin en büyük devleti olan Rusya, Kafkasya’da önemli rol oynamaya devam edecektir… Rus-
ya müttefik ilişkilerine de sadıktır. Bu açıdan Ortak Güvenlik Antlaşması Teşkilatı’nın üyesi
olan Rusya kurumdaki destekçisi Ermenistan’ın güvenliğinden de sorumludur. Rusya mütte-
fik ilişkilerine ciddi yaklaşmaktadır”.10 Oysa daha sonra Azerbaycan’a yaptığı ziyaret sırasın-
da farklı bir mesaj vererek Bakü’nün gönlünü almaya çalışmıştır. Bakü ziyareti sırasında yap-
tığı açıklamada 102. Askeri Üssün Azerbaycan açısından her hangi bir tehlike arz etmediğini
bildirmiştir: “Biz Kafkasya’da barış ve istikrardan yanayız. Askeri üssün görev süresinin
uzatılması konusuna bu zaviyeden bakmak lazım. Rusya Askeri Üssü’nün Ermenistan’da gö-
rev süresinin uzatılmasına dair protokol bu konuyla ilgili ilkesel şartları değiştirmemektedir,
sadece anlaşmanın müddeti birkaç yıl uzatılmıştır.”11 Öncelikle Medvedev’in “birkaç yıl” ifa-
desi neredeyse yarım asra tekabül etmektedir. İkincisi söz konusu anlaşmanın iki önemli hük-
müne dikkat edilmesi gerekir. Bunlardan birincisi üssün yeni silahlarla donatılması, ikincisi
ise üssün Ermenistan’a söz konusu üssü kendi güvenlik çıkarları açısından kullanma hakkının
tanınmasıdır. Bu anlaşma sonrasında, Ermenistan tarafının yaptığı açıklamalardan da anlaşıl-

9 Erm3nistandakı Rusiya bazasında 12 min h3rbçi var, http://www.musavat.com/new/Günd3m/83610-


ERM4NSTANDAKI_RUSYA_BAZASINDA_12_MN_H4RBÇ_VAR
10 Elhan ahinolu, Ermenistan’ın Stratejik Ortaı Azerbaycan’ın Stratejik Partneri Olabilir mi?,
http://21yyte.org/tr/yazi.aspx?ID=5408&kat1=1
11 Medvedyev Erm3nistandakı Rusiya Bazasından Danııb
2010-09-03 - 18:18:00, http://mediaforum.az/articles.php?lang=az&page=00&article_id=20100903061752552

Ekim ’10 • Sayı: 22 21. YÜZYIL [25]


Dr. Ali Asker

dığı üzere Erivan psikolojik olarak bir hayli rahatlamış, artık Bakü’nün yaptığı “gerekirse top-
raklarımızı savaş yoluyla geri alırız” açıklamasının gündeme gelmediği ifade edilmiştir.

Etkisiz Tepkiler

Silahlanma öncelikle bölge ülkeleri olarak Gürcistan ve Azerbaycan, ayrıca Türkiye açısın-
dan bir tehdit oluşturmaktadır. Buna rağmen bu ülkeler arasında da etkin bir tepki mekanizması
bulunmamaktadır.

Anlaşmanın imzalanmasından önce Azerbaycan tarafı yeterli tepki göstermemiştir. An-


laşma imzalandıktan sonra Azerbaycan resmi kurumlarının yaptıkları açıklamalar çok yumu-
şaktı. Bakü’den yapılan açıklamada, “Rusya’nın Ermenistan’daki askeri üssündeki silahların
Azerbaycan’a karşı kullanılmayacağına dair Moskova’nın taahhütlerine sadık kalacağına ina-
nıldığı” ifade edilmiştir. Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Sekretaryası İçtimai-Siyasi Şubesi-
nin Müdürü Ali Hasanov’un yaptığı açıklamada, Avrupa Konvansiyon Kuvvetler Anlaşma-
sı gereğince belirlenmiş kotanın yıllardır ihlal edildiği, Dağlık Karabağ’daki silahların ve si-
lahlı kuvvetlerin kontrolünün yapılmadığı, Rusya askeri üssünün de Ermenistan kotasına da-
hil olduğu vurgulanmıştır. Ali Hasanov’a göre Azerbaycan’ın askeri uzmanları ve AGİT’in
bu konuyla uğraşan yetkilileri halihazırda kotanın ihlal edilip edilmediğini araştırmaktadır-
lar. Buna göre, Azerbaycan araştırma sonuçlandıktan son-
Rusya’n›n ra resmi açıklama yapacaktır.12 Bu gelişmeler karşısında
Gürcistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Nino Kalandadze
Kafkasya’daki askeri açıklamada bulunarak, Rusya ile Ermenistan arasında im-
potansiyelinin artmas›, zalanan askeri anlaşmanın ve Gümrü’deki askeri üssün
Ermenistan’› süresinin 2044 yılına kadar uzatılmasının bu iki devletin iç
silahland›rmas›, ayr›l›kç› meselesi olduğunu, Gürcistan`la Ermenistan’ın dost ve
komşu devletler olduğunu, dolayısıyla Ermenistan’ın Gür-
Güney Osetya ve cistan aleyhine bir girişimde bulunmasını beklenmediğini
Abhazya bölgelerinde ifade etmiştir.13 Bu açıklama Ermenistan yönetimini ra-
silah ve asker birikimi hatlatırken, kısa süre sonra Tiflis`ten bir farklı değerlen-
kontrolsüz bir biçimde dirme yapılmıştır. Dışişleri Bakanı Grigol Vaşadze Azer-
baycan’ın APA Ajansına yaptığı açıklamada, “Gümrü`deki
ilerlemektedir. Bu Rus askeri üssünün imkanlarının artırılması, Gürcistan,
sürecin durdurulmas› Azerbaycan ve Ermenistan için tehlike oluşturuyor” uya-
yönünde daha önce rısında bulunmuştur.14
ABD ve Bat›l› ülkeler
taraf›ndan yap›lan Neden İttifak?
itirazlar herhangi bir
Bu gelişmeler karşısında Türkiye’nin sergilemesi gere-
sonuç vermemifltir. ken tutuma ilişkin farklı yorumlar bulunmaktadır. Bazı yo-
rumcular, Türkiye’nin Azerbaycan’la askeri ittifaka girmesi
ve Nahçivan’da üs açması gerektiğini dile getirirken bazıları, Türkiye’nin bu süreçte taraf olma-
ması gerektiğini, aksi bir durumun cepheleşmeyi daha da artıracağını söylemektedir. İşin aslı,
Türkiye zaten burada doğal taraftır. Bu gelişmeler, bir kanat ülkesi olan Türkiye’yi de yakından

12 Hatem Cabbarlı, Ermenistan ve Rusya Arasında Gelien Askeri birlii, http://www.atsam.org/ermenistan-ve-rusya-arasinda-gelisen-


askeri-isbirligi/
13 %%  #% & (.% (% &)"0, http://novost.ge/2010/08/22/mnenie-kalandadze-o-reshenii-erevana-i-moskvy/
14
.: '(&#%  )(&"& '(0%  (&)) !)"&! &%%&! 0  ($% &')%& # ( &%,
http://www.aze.az/news_vashadze_prodlenie_srokov_41264.html, 07.09.2010.

[26] 21. YÜZYIL Ekim ’10 • Sayı: 22


Kafkasya’daki Silahlanma Rusya-Türkiye ‹liflkilerinin Neresinde?

ilgilendiriyor. Umulur ki bu yönde detaylı çalışmalar yapılmakta ve stratejik projeler geliştiril-


mekte olsun. Müttefikler ve rakiplerle ilişkiler günlük politikalar üzerinden yürütülmez; orta ve
ileri vadeli tahminler dikkate alınarak geliştirilmelidir. Tür-
kiye’nin de uzun vadeli politika izlemesi gerekir. Zira “Kaf- Rusya’n›n Kafkaslara
kaslarda barış inşa edeceğiz” söylemi gelişmeleri dışarıdan
seyretmekle gerçekleşmez. yönelik silahlanma
politikas›n›n Türkiye
Rusya’nın Kafkaslara yönelik silahlanma politikasının aç›s›ndan sak›ncalar›
Türkiye açısından sakıncaları olmasına rağmen henüz hiçbir
şekilde gündeme getirilmemiştir. Türk hariciyesinin son dö- olmas›na ra¤men henüz
nemde Rusya’nın bölgesel politikasını doğru okuyamadığı da hiçbir flekilde gündeme
bir vakıadır. Son dönemde “tarihi anlaşmalar imzalandı” di- getirilmemifltir. Son
ye tantana yapan kesimler, bu anlaşmaların Türkiye’nin ulu- dönemde “tarihi
sal çıkarları açısından ne getirip götürdüğünün analizini yap-
mamaktadır. Moskova, Ankara’yı dostluk teraneleriyle uyu- anlaflmalar imzaland›”
turken bölgesel politikalarıyla Türkiye’nin çıkarlarını zedele- diye tantana yapan
mektedir. Rusya bir taraftan Türkiye ile ilişkileri “yüksek kesimler bu
düzeyde” tutmaya çalışırken diğer taraftan Türkiye’nin Kaf- anlaflmalar›n
kasya’daki rolünü gittikçe sınırlamaktadır. İran’la yapılan
“takas” anlaşması sonrası RF’nin İran’a karşı uygulanacak Türkiye’nin ulusal
ambargolara yeşil ışık yakması da tesadüf değildir. Rusya ç›karlar› aç›s›ndan
bugün kontrolsüz bir şekilde Karadeniz üssünü ve Ermenis- ne getirip götürdü¤ünün
tan’ı silahlandırarak Türkiye sınırında tehdit odakları oluştur- analizini
maktadır. Rusya’nın Ermenistan’la olan “özel ilişkilerinin”
karşılığında bugüne dek Azerbaycan ve Türkiye arasındaki yapmamaktad›r.

Ekim ’10 • Sayı: 22 21. YÜZYIL [27]


Dr. Ali Asker

askeri işbirliğinin gündeme getirilmemesi yadsınacak bir durum değildir. Bu dengesizlik Türki-
ye’nin Kafkaslardan sıkıştırılarak çıkarılmasına endekslenmiştir. Oysa Gürcistan-Azerbaycan ve
Türkiye arasındaki sağlam işbirliğinin değişen koşullar altında yeni ve niteliksel aşamaya geç-
mesi gerekmektedir. Türkiye’nin menfaatlerini Afrika’nın göbeğinde arayan, “statükoyu değiş-
mek” adına Ermeni açılımı macerasına atılan bakış açısı, Türkiye’nin kazanımlarını ve kayıpları-
nın muhasebesini doğru yapmamaktadır.

Türkiye’nin Kafkaslara yönelik bir askeri işbirliği bölgeyi koruma altına almak olarak da dü-
şünülmemelidir. Bu işbirliği zarureti Türkiye’nin kendi güvenliği ve bölgesel güç olması açısın-
dan da büyük önem taşımaktadır.15 Çok önemli bir nokta da, bu ittifakın oluşturulmamasında sa-
dece Türkiye yönetiminin değil, Azerbaycan tarafının da büyük sorumluluğu vardır. Yasal teme-
le oturtulmuş, kurumsal nitelikli bir askeri işbirliği bazen belli tavizleri de gerektirebilir. Fakat
verilen tavizler karşılığında oluşturulacak güvenli ortam sonuç itibariyle her iki devlete sadece
kazanımlar getirecektir. 21. YÜZYIL

15 Ali Asker, Tehlikeli Anlama: Rusya Türkiye’yi Sıvazlıyor, Azerbaycan’a Aba Altından Sopa Gösteriyor,
http://21yyte.org/tr/yazi.aspx?ID=5172&kat=33, 07.08.2010.

[28] 21. YÜZYIL Ekim ’10 • Sayı: 22

You might also like