Professional Documents
Culture Documents
Teknik
Cilt II
İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KÜLTÜR A.Ş. YAYINLARI
Fulya Mahallesi, Mevlüt Pehlivan Sokak, No: 23, 80280 Gayrettepe / İSTANBUL
Tel: 0212 317 77 00, Faks: 0212 274 58 40, kultursan@kultursanat.org - www.kultursanat.org
‹slam'da Bilim ve
Teknik
Fuat Sezgin
‹kinci Bas›m
Nisan 2008
Yay›n Dan›şman›
Prof. Dr. ‹skender Pala
Yay›n Koordinatörü
Hasan Iş›k
Çeviri
Abdurrahman Aliy, Eckhard Neubauer
Yay›na Haz›rlayan
Hayri Kaplan, Abdurrahman Aliy
Astronomi
Fuat Sezgin
Eckhard Neubauer’in Katkısıyla
TÜRKİYE BİLİMLER AKADEMİSİ, İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI
ORTAK ÇALIŞMASIDIR.
İçindekiler
Giriş ................................................................................................................ 3
Planetaryumlar ve Gök-küreler ................................................................. 16
Rasathaneler ................................................................................................ 19
Rey Rasathanesi .................................................................................. 25
Hemedān Rasathanesi ........................................................................ 26
Merāġa Rasathanesi ............................................................................ 28
İstanbul Rasathanesi ........................................................................... 34
Hven Rasathanesi ................................................................................ 36
Merāġa Rasathanesi’nin Aletleri............................................. 38
İstanbul Rasathanesi’nin Aletleri ............................................ 53
Hven Rasathanesi’nin Aletleri................................................. 62
Semerkant Rasathanesi....................................................................... 69
Jaipur Rasathanesi .............................................................................. 72
Delhi Rasathanesi................................................................................ 76
Bölüm 1
Astronomi
2 A S T R O N O M İ
Ḳuṣayr ʿAmra Roma Hamamı (Caldarium)’nın kubbesinde- Kubbenin günümüzdeki durumunu gösteren fotoğraf.
ki gök haritasının rekonstrüksiyonu (M. Stein).
açıklamasını yapmak zorunda oldukları bir gök kitabı Arapça’ya çevirtmiştir11. Müslümanların,
haritası meydana getirmişlerdi8. evrenin yapısı ve hareketlerine ilişkin Aristoteles-
İslam’ın daha ilk yüzyılında geçmiş kültür tem- Ptoleme tasavvurlarıyla erken dönemde karşılaş-
silcilerinin, karşılaştıkları yeni kültür çevresinde maları bağlamında, Aristoteles’in adı altındaki
bilimsel etkide bulunabilmelerini sağlayacak elve- uydurma περί κόσμου (Kitāb el-ʿĀlem)’nun, henüz
rişli koşullar bulduklarının en önemli kanıtlarından Hişām b. ʿAbdülmelik (105-125/724-743) dönemin-
biri, evrensel bilgin el-Bīrūnī (ö. 440/1048)’nin9 de Arapça’ya çevrilmiş olması da aydınlatıcıdır. Bu
aktardığı haberdir. O, parşömen üzerine çizilmiş kitabın kosmolojik-coğrafi ve meteorolojik içe-
astronomik çizelgeler içeren eski bir Zīc-astronomi riğinden Müslümanlar şunları öğrenmişlerdir12:
kitabından söz etmektedir. Bu kitapta, Diokletian «Dünya evrenin ortasında bulunmaktadır. Evren
dönemine (Kıpti takvimine) göre oluşturulmuş tüm gökyüzüyle birlikte sürekli olarak dönmek-
veriler yer alıyor. Söz konusu kitaba anonim bir tedir, bu yüzden evrenin kendi kendine çevre-
yazar eklemelerde bulunmuştur; bunlardan bazıları sinde dönebileceği karşılıklı konumlanmış sabit
hicretin 90-100 (710-719) yılları arasında gözlem- iki nokta arasında bir eksen bulunmalıdır. Bu iki
lenen güneş tutulmaları ve horoskoplardır [yıldız kutbun kuzeyde bulunanı, yeryüzünün alt tarafında
falı]. Yine aynı yazar, Bust şehrinin enlemini 32° bulunan güneydeki kutbun aksine devamlı görü-
olarak vermiştir. el-Bīrūnī, kitabın kısmen elinde lebilir. Gökyüzünün ve yıldızların tözü esîr olarak
bulunduğunu zikrederek, varlığı ve otantikliği ile ilgi- adlandırılır. Esîr bir unsur olmakla birlikte, bilinen
li olası kuşkuları bertaraf etmeyi gerekli görmüştür. dört unsurdan ayrıdır ve ebedidir. Sabit yıldızlar
Yine, el-Bīrūnī’den öğrendiğimize göre, bilimlerle tüm gökyüzüyle birlikte dairesel olarak dönerler;
bizzat uğraşmış olan10 Emevi prensi Ḫālid b. Yezīd, «ortalarında dönence boyunca çapraz bir kemer
henüz 1./7.yüzyıl bitiminden önce, içinde astrono- halinde gerilmiş zodyak diye anılan burçlar kuşa-
mik ögelerin de eksik olmadığı, Ptoleme’nin adına ğını oluşturan daire on iki hayvan tarafından
bağlanmış astrolojik χαρπός (Kitāb es-Semere)
288/901), buna uygun gözlemler yapan ilk kişi ola- liğinin ve görünüşteki yarıçapının, ayın ilk görüle-
rak görünmektedir. Onu el-Baṭṭānī32 izlemiştir. bilirliğinin hesaplanması gibi konularda kaydedilen
Ancak bir yüzyıl sonra el-Bīrūnī, bu hareketin en ilerlemelere gelince, Geschichte der arabischen
yavaş ve en hızlı olduğu konumların kesin bir tanı- Schrifttums’un ilgili yerlerine (Cilt 6, s. 27-28) atıfta
mını verebiliyordu33. 11./5. yüzyılın ikinci yarısında bulunmakla yetiniyorum. Burada yalnızca sabit yıl-
İbrāhīm b. Yaḥyā ez-Zerqālī evcin ileri hareketinin dızlar astronomisinin durumu dile getirilecektir.
değerini 279 yılda 1°, yani bir yılda 12,09” olarak Daha önce söz edildiği üzere Araplar, İslam’dan
bulmuştur ve bu da bugünkü değerle yaklaşık ola- önce sabit yıldızlara ilişkin gerçekten iyi bir bilgi-
rak örtüşmektedir34. ye sahiptiler. İslam döneminde bu alan, ilk önce
İslam dünyası astronomları, sürekli olarak gökyüzü dikkate değer bir şekilde filolojik olarak ele alın-
gözlemlemelerinin sonucu olarak başka önemli mıştır. Gerçek anlamda sabit yıldızlar astrono-
sonuçlara da ulaşmışlardır. İbrāhīm b. Sinān b. misine yönelik uğraşı ise, ilk olarak Ptoleme’nin
Sābit (296-335/909-946 yılları arasında yaşamıştır) Almagest’iyle tanışılmasından sonra başlamıştır.
bilindiği kadarıyla, ekliptik eğimin sabit olmadığı Yunan öncülerin gerçekleştirdikleri çalışmalar-
görüşüne ulaşan ilk kişidir. O, gözlem sonuçlarında dan sonra, astronominin bu yönü, 4./10. yüzyılın
zamanla ortaya çıkan sapmaları dünya ekseninin ikinci yarısında ʿAbdurraḥmān eṣ-Ṣūfī’nin39 Kitāb
ani ve düzensiz hareketlerinin bir sonucu olarak Ṣuver el-Kevākib es-Sābite40 adlı eseriyle yeni bir
kabul ediyordu35. Çağdaşı Ebū Caʿfer el-Ḫāzin de zirve noktasına ulaşmıştır. Bu önemli astronom,
aynı inançtaydı36. Daha genç bir çağdaşı, Ḥāmid Hipparkos-Ptoleme kataloğunda bulunan bilgileri
b. el-Ḫıḍr el-Ḫucendī, hamisi Buveyhi Sultanı kendi gözlemleri ve ölçümleri temelinde yeniden
Faḫreddevle (dönemi: 366-387/976-997)’yi, ekliptik kontrol etmiş, yıldızların parlaklık ölçeklerinin,
eğimi sorununda daha sağlam bir sonuca ulaşabil- koordinatlarının ve büyüklüklerinin önemli ölçüde
mek için, Rey’de (bugünkü Tahran’ın güneyinde) revize edildiği yeni bir katalog oluşturmuştur. Yıldız
güneşin konumunun daha kesin gözlemlenmesini kataloğunun yeni bir revizyonu, Semerkant’ta Uluğ
sağlayacak, yaklaşık 20 metre yarıçapında sekstantı Bey (ö. 1449/853) Rasathane’sinde gerçekleştirilen
olan bir rasathane kurmaya inandırmış, kurulan bu yeni gözlemlere dayanılarak yapılmıştır. Bu yeni
rasathanede yaptığı gözlemler sayesinde de ekliptik katalog, öncülleriyle karşılaştırıldığında daha kesin
eğimin zamanla sürekli olarak küçüldüğü sonucuna koordinatlar verme özelliğiyle öne çıkıyor.
ulaşmıştı37. ʿAbdurraḥmān eṣ-Ṣūfī, Ptoleme ve Argelander (ö.
el-Ḫucendī’nin bu açıklamasından daha önce, 1875) ile birlikte sabit yıldız astronomisinin üç
ekliptik eğimindeki değişimleri presesyonla ahenk- büyük çığır açıcısından birisi olarak kabul edi-
li bir hale getirme girişiminde bulunan Sābit b. lir. Eṣ-Ṣūfī’nin bu alandaki çalışmalarının sadece
Ḳurra, trepidasyon yani sabit yıldızların ileri ve geri İslam dünyasında değil, aynı zamanda Avrupa’da
hareketi (ḥareket el-ikbāl ve-l-idbār) hipotezini da yüzyıllar boyu süren derin etkileri olmuştur41.
ileri sürmüştü38. Bu hipotez, Avrupa’lı astronomla- Kastilya Kralı X. Alfons’un Libros del saber de
rı Arap-İslam kültür çevresindeki astronomlardan astronomía (1277 civarında) yazdırdığı ansiklope-
çok daha fazla harekete geçirici etki yapmıştır. dik eserde bulunan sabit yıldızlar kataloğu kuş-
Tam güneş tutulması, güneş çapı ölçümlerinde kusuz ʿAbdurraḥmān eṣ-Ṣūfī’nin eserinin Kastilce
görünen değişiklik, güneş yörüngesinin eksantrik- serbest çevirisinden veya yeniden uyarlanmasından
başka bir şey değildir. 1341 yılında yapılan İtalyanca
çevirinin de bu Kastilce’deki örneğe dayanılarak
sentrik) sistemi ise, Arap-İslam astronomlarına her Ayrıca, dikkat edilmesi gereken bir başka husus da,
halükarda ulaşmamış görünmektedir. Buna karşın, el-Bīrūnī’deki alıntılardan çıkarıldığı kadarıyla, Ebū
onlar [Arap-İslam astronomları] Hintli astronom Caʿfer el-Ḫāzin’in 4./10. yüzyılın ilk yarısında geze-
Āryabhaṭa (499 civarında)’nın yeryüzünün dönme- genlerin dönmelerinin (rotasyonlarının) görünüşte
sine ilişkin görüşlerini en geç el-Bīrūnī49 yoluyla simetrik olmayışına yeni bir açıklama getirmesidir.
öğrenmişlerdir. Coğrafyacı İbn Rüsteh (3./9. yüzyı- Kendisi tarafından kurgulanan modelde eksantrik
lın son çeyreği) birçok teorinin yanı sıra, dünyanın, ve episikl (ayrı merkezli yörüngelerle ek yörün-
merkezinde değil de evrende bulunduğuna, güne- geler) öğretilerini eleştirmiş, onların yerine eklip-
şin ve en uzak [gök] kürenin değil, dünyanın ken- tik düzlemi yönünde göreceli gezegen yörüngesi
disinin döndüğüne ilişkin teoriyi aktarmaktadır50. variyasyonları varsayımını getirmiştir. Benzer bir
el-Bīrūnī’den, yeryüzünün döndüğü görüşünü savu- modele Heinrich von Langenstein (1325-1397)’da
nan iki Müslüman bilginin adlarını öğrenmekteyiz. 55 rastlamaktayız.
Bunlar Aḥmed b. Muḥammed es-Siczī (4./10. yüz- Gezegen hareketlerinin geometrik sunumu çerçe-
yılın 2. yarısı) ve Caʿfer b. Muḥammed b. Cerīr’dir vesinde Yunan öncellerine dayanan Arap astro-
(4./10. yüzyıl). Her ikisi de bu görüşten hareketle nomlarda, 4./10. yüzyılın ikinci yarısından itibaren,
kayık şekilli bir usturlap inşa etmişlerdir51. sonraları önemli ürünlerini Kopernik’te verecek
el-Bīrūnī, bu sorunun tatmin edici bir açıklamasına olan yığınla teori tanıyoruz.
ulaşmak için ciddi olarak çaba sarfetmiş görünmek- el-Bīrūnī (4./10. yüzyılın ikinci yarısı)’nin hocası
tedir. Bu konuda bize ulaşmamış bir risale yazmış- olan Ebū Naṣr b. ʿIrāḳ, bu çok farklı görüşler ara-
tır: «Dünyanın dönüp dönmediğine dair» (Kitāb fī sında, gezegenlerin [birbirini 90° açıyla kesen] pek
Sükūn el-Arḍ ev ḥareketihā)52. el-Bīrūnī, uzunca bir küçük farklı eksenli elipsel yörüngelere sahip olma
zaman, yeryüzünün döndüğüne dair bir karar verip imkanını ve yörüngelerdeki gezegen hareketlerinin
vermeme konusunda tereddüt etmiştir. Bununla eşit zamanda eşit olamamaları görüşlerini tartışı-
birlikte, ömrünün sonuna doğru yeryüzünün dön- yor, ve bu konuda kendine özgü tavır alan bir mes-
mediği kanaatine ulaşmıştır. Hindistan’a dair ese- lektaşının görüşünün aksine, Ebū Naṣr gezegenle-
rinde (421/1030 yılında yazıldı) şöyle demektedir: rin hareketlerinin yörüngede eşit olduğu görüşünü
«Yeryüzünün dönmesi astronomi biliminin sonuç- savunuyor. Ona göre görünürdeki asimetriklikler
larına hiçbir şekilde zarar vermez, bu konuya ait ve gözlemde ortaya çıkan gezegen yörüngeleri-
olan şeyler (bu kabulde de) aynı şekilde mantıksal nin nominal çaplarındaki değişimler, eksantriklikle
olarak birbirleriyle bağlantılı kalır. Bu kabulü ola- açıklanabilir. Görünen o ki Ebū Naṣr episikl (ek
naksız kılan başka nedenler bulunmaktadır»53. İbn yörüngeli) hareketleri hesaba katmayı zorunlu gör-
Heysem de Almagest’e yazdığı şerhinde bu sorunu memektedir56.
ele almış ve dönme (rotasyon) fikrini benimsemedi- 5./11. yüzyılın başlarında İbn el-Heysem, Ptole-
ğini söylemiştir54. me’nin Hypotheseis adlı eserindeki gökküre teo-
risini Arap astronomisine taşımıştır. Bu tasav-
vura göre gökyüzü hareketlerinin matematiksel
49 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 224-225.
modeli yerine cisimsel küresel katman tasavvuru
50 Kitāb al-Aʿlāq en-Nefīse, ed. J. de Goeje, Leiden 1892
geçiyor. 16. yüzyıla kadar hem İslam dünyasın-
(Tekrarbasım: Islamic Geography serisi Cilt 40, Frank- da hem de Avrupa’da büyük ölçüde takip edilen
furt 1992), s. 23-24. Almagest’in geleneksel sunumunun bu değişimi
51 el-Bīrūnī, et-Taṭrīq ila stiʿmāl Funūn el-Asṭurlābāt,
kuşkusuz bir geriye dönüştür. Bununla birlikte, İbn
Paris, Bibliothèque nationale, ar. 2498, fol. 9a; Sezgin,
F.: a.e., Cilt 6, s. 224-225. el-Heysem’in bu girişimiyle gezegen hareketlerinin
52 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 275. oldukça yeni bir açıklaması ortaya çıkmıştır. O, bu
53 Temellendirmesi için bkz. Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 31; açıklamayı şu cümlelerle ifade ediyor: «1. Doğal
Wiedemann, E.: Zu den Anschauungen der Araber über cisimden sadece tek doğal hareket ortaya çıkar».
die Bewegung der Erde, Mitteilungen zur Geschichte der
Medizin und der Naturwissenschaft içerisinde (Leipzig)
8/1909/1-3, özellikle s. 2 (Tekrarbasım: Gesammelte Sch-
riften Cilt 1, Frankfurt 1984, s. 287-289, özellikle s. 288). 55 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 189-190.
54 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 31-32. 56 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 242-243.
10 A S T R O N O M İ
«2. Doğal cisim hiçbir değişik hızlı hareket yapmaz, Ptoleme’nin dünya tasavvuruna karşı, 6./12. yüzyılda
yani devamlı suretle daireler üzerinde aynı zaman- Arap-İslam kültür çevresinin batısında, argümanla-
larda aynı mesafeleri kateder». «3. Göğün cisminin rı kinematik-geometrik karakterden ziyade felsefi
(hareketlerde) hiçbir etkisi yoktur». «4. Boşluk karakterde olan bir karşı çıkış kendisini göstermiş-
mevcut değildir»57. tir. Filozof İbn Bācce (Avempace, ö. 533/1139),
Ptoleme’nin gezegen modeli tartışmasında önemli episikllerin varlığını yadsımış ve eksantrik hareketi
bir adımı yine İbn el-Heysem atmıştır. “Ptoleme bütün gezegen yörüngeleri için yeterli açıklama
Hakkında Şüpheler” adlı eserinde, Ptoleme’nin olarak kabul etmiştir60. Ondan yaklaşık yarımyüzyıl
gezegen hareketleri açıklamasında ekuant’ı kullana- sonra İbn Ṭufeyl (ö. 581/1185) tartışmaya katılmış
rak yörüngede eşit zamanlarda hareketler gerektiği ve hem eksantrik hem de episikl öğretilerini reddet-
temel prensibini zedelediğini farkeden ilk kişidir; miştir. O kendine ait bir açıklama bulduğuna inan-
çünkü bu durumda ek yörüngelerin orta noktasının, mış, ama görüldüğü kadarıyla bu açıklamayı kâğıda
taşıyan yörüngelerdeki hareketi eşit zamanda eşit aktarmamıştır61. Çağdaşı Muḥammed b. Aḥmed
olamaz58. Bir alıntı sayesinde öğrendiğimize göre, İbn Rüşd (Averroes, ö. 595/1198) de aynı şekilde
İbn el-Heysem kendisine ait bir gezegenler teorisi eksantrik ve episikl öğretilerini reddetmiştir. Ona
geliştirmiştir. Bu teoride o, gezegenlerin uniform göre gezegenler helezonik bir biçimde hareket
hareketi için gerekli koşulları ortaya koymuştur. Bu (ḥareke levlebiyye) etmektedir62.
giriş bölümünün çerçevesi, bu girişimden kaynakla- Arap-İslam kültür çevresinde Batı ekolünün en
nan derin etkilere değinmemize müsait değildir. genç temsilcisi Nureddīn el-Biṭrūcī (ö. yaklaşık
Yeni gezegenler modelinin 7./13. ve 8./14. yüzyıl- 600/1204) idi. O da eksantrik ve episikl öğretilerini
larda bilinen temsilcileri Naṣīreddīn eṭ-Ṭūsī (ö. yadsımış ve gezegen kürelerinin ortak merkez-
672/1274), Kuṭbeddīn eş-Şīrāzī (ö. 710/1311) ve ʿAlī li olarak yeryüzünün orta noktasında bulunması
b. İbrāhīm İbn eş-Şāṭir (ö. yaklaşık 777/1375) gibi gerektiğini ve gezegenlerin, İbn Rüşd’de olduğu
bilginlerdir. Kendi kinematik modelleri aracılığıyla, gibi, helezonik biçimde değişik eksenler çevre-
gezegen hareketleri sistemini Ptoleme’nin yol açtığı sinde hareket ettiğini ileri sürmüştür. Ayrıca, gök
aksaklıklardan arındırma girişimleri, adı geçen son cisimlerinin batı-doğu hareketini reddetmiştir; bu
bilginde zirve noktasına ulaşmıştır. hareket ona göre yalnızca, gezegenlerin doğudan
İbn eş-Şāṭir, kendi modellerinde eksantrikliği ber- batıya doğru gök küresinden çok daha yavaş hare-
taraf etmiş ve vektörü (her bir gezegenin yörünge- ket etmelerinden doğan optik bir yanılsamadır63.
sinin yarı çapını) evrenin orta noktasından hareket el-Biṭrūcī (Alpetragius)’nin kitabı İbranice’ye ve
ettirmiş ve bu esnada da eṭ-Ṭūsī’nin, çift ek yörünge Latince’ye çevrildikten sonra, 7./13. yüzyıldan 15./9.
ilkesini kullanmıştır. Onun özellikle Merkür modeli yüzyıla kadar Avrupa’da «doğabilimsel-astronomik
önemlidir. Ayrıca, Ay hareketleri için öncellerinden düşünceyi ilerletici tarzda etkilemiştir»64.
daha iyi bir model oluşturma denemesi, olağanüstü Burada ana hatlarıyla sunulan astronominin,
bir başarıya ulaşmıştır. İbn eş-Şāṭir, Ay’ın düzenli
dairesel hareketinin açıklanmasında, Ptoleme’nin,
Ay ile Dünya arasındaki uzaklığın abarttığı variyas-
60 Gauthier, L.: Une réforme du système astronomique
yonundaki bariz hatasını düzeltmiştir59. de Ptolémée, tentée par les philosophes arabes du XIIe
siècle, Journal Asiatique içerisinde (Paris), 10e série,
14/1909/483-510, özellikle s. 497-498 (Tekrarbasım: Isla-
mic Mathematics and Astronomy serisi Cilt 63, Frank-
furt 1998, s. 205-232, özellikle s. 219-220); Nallino, C.A.:
Astronomie, Enzyklopædie des Islām, Cilt 1, Leiden ve
57 Kitāb Heyʾet el-ʿĀlem, Über den Aufbau der Welt nach
Leipzig 1913, s. 520; Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 36.
Ibn al Haiṯam başlığıyla Karl Kohl tarafından çevril- 61 Bkz. Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 36.
miştir, Sitzungsberichte der Physikalisch-medizinischen
Sozietät içerisinde (Erlangen) 54-55/1922-23 (1925)/140- 62 a.e., Cilt 6, s. 36-37.
179, özellikle s. 144 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics 63 a.e., Cilt 6, s. 37.
and Astronomy serisi Cilt 58, Frankfurt 1998, s. 94-133,
64 Petri, W.: Tradition und Fortschritt in der Astronomie
özellikle s. 98); Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 33.
58 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 34. des Mittelalters, Accademia Nazionale dei Lincei içeri-
sinde. Convegno Internazionale 9-15 Aprile 1969, Roma
59 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 36. 1971, s. 633-645, özellikle s. 642.
G İ R İ Ş 11
maktadır. Resepsiyon ve özümsemenin akışı, 12. ları açıklamaları Quaestiones adlı bir risalede top-
yüzyılın ikinci yarısında, aralarında astronomiyle laması ve müellifin adını da Nicolaus Damascenus
ilgili birçok önemli eserin de bulunduğu yaklaşık 70 (doğumu m.ö. 64) gibi gösterek piyasaya çıkarması
kitabı Arapça’dan çevirdiği iddia edilen Cremona’lı çağdaşları için hayli yanıltıcı olmuştu69.
Gerhard’ın etkisiyle çok kesin bir biçimde artmış- Michael Scotus’un etkisiyle teoloji alanında
tır. İbn Rüşdçülükle (Averroismus) savaşan Paris
Cābir b. Eflaḥ (6./12. yüzyıl)’ın Ptoleme’nin
Piskoposu (1228-1249) Guillaume d’Auvergne, el-
Almagest’ine yazdığı kritik onun yaptığı çeviriy-
Biṭrūcī’nin evrenin yapısına ilişkin geliştirdiği siste-
le büyük bir etki yapmıştır. Bu eserde bulunan
mi De universo adlı eserine olduğu gibi almıştır. Bu
özellikle trigonometrik işlemler Wallingford’lu
Richard’ı (yaklaşık 1292-1336), Simon Bredon’u eserinde o, el-Biṭrūcī’nin tezinin, tüm gökyüzünün
(yaklaşık 1300-1372), Regiomontanus’u (1436- tek bir hareket ettirici ilkeye göre hareket ettiğini
1476) ve Kopernik’i (14731543) etkilemiştir66. Yine açıklamaya uygun olduğunu savunmuştur70.
ez-Zerḳālī (5./11. yüzyıl)’nin astronomi çizelgele- Daha 13. yüzyılın ortalarında Ptoleme ve el-Biṭrūcī
rinin (Zīc) yine onun yaptığı çevirisiyle Georg taraftarları arasında ateşli bir tartışma başlamıştı.
Peurbach’a (1423-1461), Regiomontanus’a, Robert Grosseteste (ö. 1253), Arap-İslam bilimlerin
Kopernik’e ve Kepler’e (1571-1630) derin etkileri özümsenmesi yönündeki en önemli şahsiyetlerden
olmuştur67. biridir. Bilginliğinin bu bakımdan değerlendirilme-
13. yüzyılın ilk yarısında Arap astronomisi- sinin gerekli olduğunu, P. Duhem71 astronomi alanı
nin Marsilya’daki temsilcilerinden birisi olan için açıkca ortaya koymuştur. Compendium spha-
Wilhelm (William) Anglicus, yeni bir uyarlama erae adlı eserinde Grosseteste, Sābit b. Ḳurra’nın
eseriyle (Scripta Marsiliensis super Canones
eserindeki sekiz gök küresi hakkındaki ilkelerini ve
Archazelis) ez-Zerḳālī’nin Toledo Çizelgeleri’ne
yanı sıra trepidasyon öğretisini Hıristiyan Avrupa’ya
Avrupa’da büyük bir yayılma olanağı sağlamıştır.
tanıtan ve Ptoleme ile el-Baṭṭānī’ye atıfta bulunan
Onun, Astrologia başlığı altında Ptoleme astro-
nomisini sunduğu bir eserinde, Sābit b. Ḳurra’nın ilk kişi olmuştur. O, aynı zamanda «Aristoteles
ve ez-Zerḳālī’nin trepidasyon öğretilerini ve ve el-Biṭrūcī sistemi» olarak da nitelendirdiği «el-
el-Biṭrūcī’nin sistemini açık seçik bir şekilde bir- Biṭrūcī’nin keşfi»inden de bahsetmiştir. Duhem’e
biriyle karşılaştırma çabası içinde bulunması çok göre72, Grosseteste, Aristoteles’in ortak-merkezli
ilginçtir68. küreler sistemini bilmiyordu. Grosseteste bu siste-
Cābir b. Eflaḥ’ın Almagest’e yaptığı kritik bir yana, mi, el-Biṭrūcī’nin sistemiyle özdeşleştirmiş ve kendi
daha 13. yüzyılın başlarında diğer çevirilerden, sunumunu da sadece bu sisteme dayandırmıştır.
batı İslam dünyası filozoflarının Ptoleme sistemine Onun adıyla yayılan Opuscula ve Tractatus de inc-
karşı yürüttükleri mücadele Batılılar tarafından hoatione formarum gibi eserlerde de el-Biṭrūcī’nin
bilinmekteydi. Michael Scotus (ö. yaklaşık 1235), etkisi açıkca görülmektedir73. Duhem’in görüşüne
sadece el-Biṭrūcī’nin astronomi kitabını çevirme- göre74, Grosseteste astronomi ilkeleriyle ilişkideki
miş, ayrıca İbn Rüşd’ün, eksantrik ve episikllere
kararsızlığını pek çok çağdaşıyla paylaşmaktadır: O
karşı çıktığı ve yeni bir sistemi kurgulama zorun-
bir yandan, gezegenlerin hareketi ve takvim hazır-
luluğunun altını çizdiği Aristo’nun Metaphysik ve
lama konularında Ptoleme’nin (Arap) taraftarlarını
De caelo adlı eserlerine yazdığı şerhlerini de çevir-
miştir. Böylelikle çevirmen Michael Scotus, İbn izleyerek, eksantrik ve episikl öğretilerini olduğu
Rüşd ve el-Biṭrūcī’nin Ptoleme karşıtı öğretilerinin 69 a.e. Cilt 3, s. 241-248; Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 45-46.
ilkelerini Latin dünyasına sokan ilk kişi olmuştur. 70 Duhem, P.: Le système du monde, Cilt 3, s. 249-260;
Onun, İbn Rüşd ve el-Biṭrūcī’nin bu konuda yaptık- Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 46.
71 Duhem, P.: Le système du monde, Cilt 3, s. 277-287.
66 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 42.
72 a.e. Cilt 3, s. 283; Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 46.
67 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 42-44.
73 Duhem, P.: Le système du monde, Cilt 3, s. 284; Sezgin,
68 Bkz. Duhem, P.: Le système du monde. Histoire des
doctrines cosmologiques de Platon à Copernic. Nouveau F.: a.e., Cilt 6, s. 46-47.
tirage, Cilt 3, Paris 1958, s. 287-291. 74 Duhem, P.: Le système du monde, Cilt 3, s. 286-287.
G İ R İ Ş 13
gibi almış, diğer yandan kendini de el-Biṭrūcī’nin den el-Biṭrūcī’nin ortak merkezli küreler sistemine
ortak-merkezli küreler öğretisinin sadeliğine kap- karşı çıkmış ve reddetmiş, fakat diğer konularda
tırmıştır75. onu «yeni astronomi prensiplerinin üstadı» olarak
Kendi çağındaki Avrupalı bilginlerin en ünlüle- nitelendirmiştir80. Onunla birlikte Paris ekolün-
rinden biri olan Albertus Magnus (yaklaşık 1200- de yeni bir şey ortaya çıkmıştır: Almagest kritiği.
1280), kapsamlı bilginliğinde el-Biṭrūcī’nin dünya Bununla birlikte Levi ben Gerson’un, öncüsü olan
sistemini yeniden tartışmış, bu sistemi basitleştiril- Cābir b. Eflaḥ’ın evvelce ortaya attığı itirazları yeni-
miş ve kısmen değiştirilmiş bir tarzda geniş çevrele- den kullanmış olduğu bilinmektedir81. Ben Gerson,
re tanıtmıştır. Ptoleme sistemine yönelik kritiğinde, ayrıca el-Kindi’ye, Sābit b. Ḳurra’ya, el-Baṭṭānī’ye ve
önemli ölçüde Arap astronomları, özellikle de Sābit diğer bilginlere dayanmıştır82. Karanlık oda, Yakup
b. Ḳurra’yı takip etmektedir76. Sopası (diye adlandırılan astronomik alet) ve küre-
Albertus Magnus’un çevresindeki Dominikanların sel sinüs ilkelerinin bulunması ve ayrıca paraleller
her iki sistemden birisinin lehinde ya da aleyhin- postülasının kanıtlanma girişimi gibi onun adıyla
de bulunmadaki kararsız halleri, büyük ölçüde ilişkilendirilen bulgular, kendisinin Arap öncüleri
Roger Bacon (yaklaşık 1219-1292) çevresindeki tarafından çoktandır bilinmekteydi83.
Fransiskanlar için de geçerlidir. Duhem’in77 doğru Arap astronomların bilgilerini uydurma yazarlı
olarak gördüğü üzere, Bacon ortaya atılan sistem- kitaplar biçiminde piyasaya sürme alışkanlığına
lerden biri veya ötekisi hakkında bir karara varmak 14. yüzyılda da rastlanmaktadır. Mesela Duhem84,
için ömrü boyunca çabalamış, fakat daima kararsız Novara’lı Campanus (ö. 1296)’a nisbet edilen
kalmıştır. Bacon, el-Ferğānī’nin ve el-Baṭṭānī’nin Demonstrationes Campani super theorica’nın, her
astronomilerini oldukça iyi tanımış ve Sābit b. ne kadar başka bir yazar adıyla olsa da, aslında
Ḳurra’nın presesyon (gece ve gündüzün eşitlik İbn Heysem’in somut küreler yaklaşımını daha da
oranının yıllık gecikmesi) değerini Hipparkos ve tanınır hale getirmeye hizmet eden, 14. yüzyıla ait
Ptoleme’ninkine tercih etmiş, İbn Heysem’in geze- bir uydurma eser olduğunu kanıtlamıştır. Bu somut
genlerin somut küre dilimleri içerisinde hareket küreler yaklaşımının Paris ve Oxford okullarındaki
ettiklerine dair tasavvurunu benimsemiştir. Diğer astronomlar nezdinde kazandığı aşırı takdir özel-
taraftan yalnızca el-Biṭrūcī’yi değil, aynı zamanda likle dikkati çekmektedir. Bu da, Saksonyalı Albert
İbn Rüşd’ü de konsentrik dünya görüşünün temsil- (yaklaşık 1316-1390)’in Subtilissimæ quæstiones in
cisi olarak görmüştür78. Libros de cælo et mundo adlı ünlü eserinin hareket
Paris’te bulunan bir başka Fransiskan Bernardus de noktası olmuştur85.
Virduno (geç 13. yüzyıl), Ptoleme’nin ve onun Arap Duhem86, astronominin İtalya’daki durumunu
taraftarlarının öğretisi lehine karara varmış, bunu mükemmel bir şekilde tasvir etmektedir: İtalyan
da «ymaginatio modernorum» olarak nitelediği İbn astronomlar, 13. yüzyılda Paris ve Oxford’da
Heysem’in somut küreler yaklaşımına dayanarak Ptoleme ve el-Biṭrūcī sistemleri hakkında yürütülen
yapmıştır. Böylelikle, Ptoleme’nin eksantrik somut
küreler sisteminin el-Biṭrūcī ve İbn Rüşd sistemi 80 Goldstein, B.R.: Al-Biṭrūjī: On the Principles of Astron-
karşısındaki zaferi, Fransiskanlar nezdinde ilk ve omy, Cilt 1, New Haven-London 1971, s. 40; Sezgin, F.:
son kez sağlama bağlanmış oluyordu79. a.e., Cilt 6, s. 52.
81 Duhem, P.: a.e. Cilt 5, s. 206; Sezgin, F.: a.e., Cilt 6,
Parisli bilginlerden Levi ben Gerson, -özellikle daha
s. 52.
yaşlı- meslektaşlarının taraftarı olduğu gelenekler- 82 Duhem, P.: a.e. Cilt 4, s. 58-60; Sezgin, F.: a.e., Cilt 6,
s. 52-53.
75 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 47. 83 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 53.
76 Duhem, P.: Le système du monde, Cilt 3, s. 327-345; 84 Duhem, P.: a.e. Cilt 4, s. 119-124; Sezgin, F.: a.e., Cilt
Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 48-49. 6, s. 53.
77 Duhem, P.: Le système du monde, Cilt 3, s. 414.
85 Duhem, P.: a.e. Cilt 4, s. 151-157; Sezgin, F.: a.e., Cilt
78 a.e. Cilt 3, s. 411-412; Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 50. 6, s. 53.
79 Duhem, P.: a.e. Cilt 3, s. 442-460; Sezgin, F.: a.e., Cilt 86 Duhem, P.: a.e. Cilt 4, s. 305; Sezgin, F.: a.e., Cilt 6,
6, s. 50. s. 53.
14 A S T R O N O M İ
tartışmalara daha katılmamışlardı. İlk olarak 14. Halep, Şam, Kudüs ve Palermo gibi daha eski bilim
yüzyılın ortalarında bu konu onların ilgisini çekmiş merkezlerinde olmuştur. 13. yüzyıldan itibaren
ve tartışma yaklaşık iki yüzyıl devam etmişti. Merāġa ve Tebriz gibi merkezler de bunlara eklen-
Arapça kaynakların çevirilerinin yanında derleme miştir. Buralardan başlayan bilim yolu Erzurum
ve uyarlamaların da ortaya çıkmış olması, hemen ve Trabzon üzerinden İstanbul’a ulaşmış ve daha
hemen tüm Hıristiyan Avrupa’da 14. ve 15. yüzyıl da ileriye İtalya’ya, Orta ve Doğu Avrupa’ya uzan-
astronomlarının çalışma yöntemlerinin temel özel- mıştır. Şimdiye kadar elde edilen bilgilere göre, bir
liğidir. Gerçi bu çalışmalar daha sonraki çalışmaları dizi eser değişik zamanlarda Arapça’dan Rumca’ya
kolaylaştırmıştır, ama hataları yüzünden ardılla- (Bizans Yunancası’na) çevrilmiştir. Bu süreçte hiç
rında hiç de nadir olmayan yeni hataların ortaya de seyrek olmaksızın, Arapça materyallere daya-
çıkmasına neden olmuşlardır. Aracılık yapan bu nan fakat Antik Yunan bilginlerin adlarını yazar
kitapların en önemli etkisi bana göre şurada yat- adı olarak taşıyan yeni kitaplar ortaya çıkmış-
maktadır: Bunlar –kaynakları çoğunlukla dile geti- tır. Astronomi alanında J. Mogenet’in89 görüşü
rilmemiş olduğundan– gerçek yazarların ve mucit- oldukça anlamlıdır: «Bizanslılarda eksik olan şey,
lerin unutulmasına götürmüştür. Buna ilaveten, 14. Arapların Ptoleme’nin eserini tanıdıkları andan 12.
yüzyıldan itibaren bütün sertliği ile anti-Arabist bir yüzyıla kadar yaptıkları, ve mütemadiyen gözden
savaş sürdürülmüştür. el-Baṭṭānī’nin, el-Ferğānī’nin geçirdikleri çizelgelerinde somutlaştırdıkları göz-
ve Sābit b. Ḳurra’nın eserleri sıklıkla Almagest ola- lemleri anlama işidir».
rak alıntılanmıştır87. Şimdi Kopernik’in, eserleri Fars-Bizans yoluyla
Bu özel girişin dar çerçevesi, hiç de önemsiz olma- kendisine ulaşan Arap-İslam astronomlarından
yan bazı konuları anmadan geçmeye zorluyor. olası etkilenmesi sorununa geliyoruz. Özellikle 20.
Buna rağmen, hiç değilse Kopernik (1473-1543)’in yüzyılın ikinci yarısında, Kopernik’in de Arap-İslam
Arap-İslam astronomisiyle ilişkisi sorununa dokun- astronomlarına bağımlılık geleneği içerisinde bulun-
mak gerekli görünüyor. Bu bizi yukarıda söz edi- duğu konusu bilinç sahasında çıkmıştır. Burada söz-
len Arap bilimlerinin Avrupa’ya bağlanan yoldaki konusu olan ne yermerkezli sistemin güneşmerkezli
Bizans aracılığına götürmektedir. Bilimlerin bu sisteme dönüştürülmesi yönündeki içtepi ve ne de
yoldaki ayak izlerine ilk olarak H. Usener rastlamış Kopernik’in Latince çeviriler ve derlemeler halinde
ve bulgularını Ad historiam astronomiae symbola erişilebilir olan Arapça kaynaklarının verileri ve
adlı çalışmasında (Bonn 1876) ortaya koymuştur. çizelgelerinden faydalanmış olmasıdır90. Burada
Görece uzun sayılabilecek bir aradan sonra, bu söz konusu olan, eserleri her ne kadar Latince’ye
konu tekrar araştırmacıların ilgilerini çekebilmiştir. çevrilmemiş olsa da, 7./13. ve 8./14. yüzyılın geç
David Pingree, (1964’ten bu yana) bir dizi yayınıyla dönem İslam astronomlarının başarılı çalışmalarını
ve Louvain Üniversitesi’nin Département d’études da tanımış olmasıdır. Kopernik’i nihayetinde çok
grecques, latines et orientales bölümünün çalışma- önemli bir adım atmaya, yani güneşmerkezli siste-
ları sayesinde, biz bugün Bizanslıların çalışma yön- me götüren, Ptoleme tarafından zedelenen, geze-
temleri ve Arapça kaynaklarla ilişkileri hakkında genlerin tekdüze hareketleri ilkesini yeniden inşa
gerçekten de çok iyi bilgilendirilmiş durumdayız88. etme yaklaşımını, bahsi geçen Arap öncellerinden
Muhtemelen Bizanslılar daha 9. yüzyılda, ama almış olmasıdır. Bu bilginlerin çözüm girişimlerinin
kesinlikle 10. yüzyılda Arap bilimleriyle temasa ve bu yöndeki modellerinin de Kopernik’e ulaşmış
geçmişlerdi. Bu temas, önce İskenderiye, Antakya, olması gerektiğini belirtmeliyiz.
Gezegenlerin tekdüze (uniform) hareketleri ilkesi- mekanizmasını kullanmaktadır ki bunu İbn eş-Şātir
ni yeniden inşa etme girişimi konusunda Kopernik de kullanmıştır91.
ile onun Arap öncelleri arasında şimdiye kadar tes- Bu bağımlılığı açıklamak için G. Rosińska92 1973
pit edilen ortak noktalar şu şekilde özetlenebilir: yılında şu noktaya dikkat çekmişti: Naṣīreddīn eṭ-
1. Hem Kopernik hem de Naṣīreddīn eṭ-Ṭūsī ve Ṭūsī ve Ḳuṭbeddīn eş-Şīrāzī’nin bizi ilgilendiren
Ḳuṭbeddīn eş-Şīrāzī kayıtsız şartsız şu prensibi başarılı çalışmaları 15. yüzyılda Krakov’da kısmen
kabul etmişlerdir: Her gezegen modeli temel ola- biliniyor olmalıdır. Czechel’li Sandivogius (1430)
rak, aynı mesafelerin aynı vektörle (yarıçapla), aynı ve Brudzevo’lu Adalbertus (1482), Gerhardus’un
açısal hızla katedildiği bir hareket mekanizmasına Theorica planetarum ve Peurbach’ın Theoricæ
sahip olmalıdır. novæ planetarum adlı eserlerine yazdıkları şerh-
2. Kopernik ve onun Arap öncelleri ekuant diye lerde, Arap-İslam kültür çevresinin anılan gezegen
(Ptoleme tarafından düşünülen bir ilave yörünge- teorilerini çok iyi bildiklerini göstermişlerdir.
nin) etkisine ulaşabilmek için gezegen modellerini, Gezegenlere ilişkin yeni teorileri ele alan Farsça
yarım eksantrik uzunlukta çift vektör mekanizması- astronomi kitaplarının Yunanca çevirilerinin bazı
nı kullanmışlardır. el yazmaları Avrupa kütüphanelerinde korunarak
3. Kopernik’in ay modeli İbn eş-Şātır’ın ay mode- günümüze kadar ulaşmıştır93.
liyle aynıdır. Her ikisi de boyutları bakımından Burada, Arap-İslam ve Yunan-Bizans astronom-
Ptoleme modelinin boyutlarından çok büyük fark- ları arasındaki bağlantı üzerinde bu kısa tasviri
lılık gösterir. Kopernik’le sona erdirerek, aynı konuya ışık tutmak
4. Kopernik’in Merkür modeli, vektörlerin uzun- amacıyla Merāġa (yaklaşık 1270), İstanbul (yakla-
luklarındaki çok küçük değişiklikler bir yana bıra- şık 1574-1577) ve Hven adasındaki Tycho Brahe
kılırsa, İbn eş-Şātir’inkiyle aynıdır. (1576-1597) rasathanelerinin yapılmış modellerine
5. Kopernik, Merkür modelinde, eṭ-Ṭūsī’nin episikl dikkat çekmekle yetineceğiz.
(ek yörüngeli) modelinde kullandığı çift episikller
ʿAbdurraḥmān eṣ Ṣūfī’nin
Gök-Küresi
Modelimiz: Pirinç,
gravürlü ve boyalı.
Ø: 50 cm
(Envanter No: A 1.04)
mıştır. Bu küre üzerine yerleştirilen yıldız atla- thèque nationale de France, Sources. Coordination sci-
entifique: Monique Pelletier, Paris 1999. Bu konudaki
sı ʿAbdurraḥmān eṣ-Ṣūfī (4./10. yüzyıl, bkz. s. literatür için bkz. Kunitzsch, P.: The Arabic Nomenclatu-
12f.)’nin tasvirini temel almaktadır. Güney yarım re on Coronelli’s 110 cm Celestial Globes, Zeitschrift für
Geschichte der arabisch-islamischen Wissenschaften içe-
küredeki 14 resim grubu, sonradan elde edilen risinde (Frankfurt) 9/1994/91-98; aynı yazar, Neuzeitliche
bilgilere dayanmaktadır. Küre üzerinde yapılan europäische Himmelsgloben mit arabischen Inschriften,
çalışma 1681 ve 1683 yılları arasında Paris’te ger- Sitzungsberichte der Bayerischen Akademie der Wissen-
schaften, Philologisch-historische Klasse içerisinde, 1997,
çekleştirilmiştir. Kavuşumların (konstelasyon) Heft 4, özellikle s. 16-25; aynı yazar, Coronelli’s Great Ce-
resimlerini Jean-Baptiste Corneille (1649-1695) lestial Globe Made for Louis XIV: the Nomenclature, Zeit-
schrift für Geschichte der arabisch-islamischen Wissensc-
yapmıştır. Bu resimler mukavva üzerine geçiril- haften içerisinde (Frankfurt) 14/2001/39-55; Milanesi, M.:
miştir. Takımyıldızların adları Yunanca, Latince, Coronelli’s Large Celestial Printed Globes: a Complicated
Fransızca ve Arapça olarak verilmiştir. History, Der Globusfreund içerisinde (Wien) 47-48/1999-
2000/143-160 (Almanca çevirisi R. Schmidt tarafından
XIV. Louis için yapılmış olan orijinal, günümüzde aynı yerde s. 161-169).
G İ R İ Ş 19
RASATHANELER
Astronominin hiçbir alanı, ne devamlı bir surette lebilir, ama onun, Ptoleme Hanedanından ve Eski
geliştirilen aletler (Instrumentarium) alanı, ne göz- Çağ’ın zenginlerinden hiçbirinin bir rasathane vak-
lem sonuçlarını içeren çizelge eserler yazını veya fıyla adını duyurmamış olduğu yönündeki eleştirel
ne de hassas ve hakikate gittikçe daha çok yakla- ifadesi bana çok da haklı görünmemektedir. Gerçi,
şan kuramsal modeller, değişik kültür çevrelerinin sadece Yunanlarda ve son olarak Ptoleme’de değil,
katkılarıyla gelişen bu bilimin kesin gelişim basa- değişik kültürlerde de binlerce yıldır yürütülen
maklarını kavramamızda rasathaneler alanı kadar astronomi çok önemli bir seviyeye ulaşmış olmasına
iyi yardım edebileceği söylenebilir. İslam’dan önce rağmen, bu alanın gelişimi, bir idareci ya da devlet
rasathane «kurumunun» olası varlığının izleri hak- adamına bir rasatahane kurma zorunluluğu hisset-
kındaki yaklaşık ikiyüz yıldır dile getirilen soruya tirecek düzeye henüz gelmemişti. Eğer İslam’da
1931 yılında, en ünlü astronomi tarihçilerinden biri kurulmuş olan düzenli iki rasathane daha yakından
olan Ernst Zinner1 şöyle cevaplandırıyordu: tanınırsa, bu durum daha iyi anlaşılacaktır. Aydın
«Babilliler’de olduğu gibi, rasathaneler ya hiç olma- Sayılı’nın The Observatory in Islam and its Place
dı ya da çok kısa bir zaman için var oldu, Yunanlarda in the General History of the Observatory adlı
ise yüzlerce yıl boyunca bütün gökyüzü olaylarını 1960 yılında Ankara’da yayınlanan seçkin eseri
gözlemleme zorunluluğu gibi bir koşul mevcut bizi rasathanelerin doğuş tarihiyle bizzat uğraşma
değildi. Burada söz konusu olan, tek tek bireyle- zahmetinden kurtarmaktadır. Her şeyden önce
rin tutkuları doğrultusunda şu ya da bu gökyüzü dikkati çeken, Bağdat’ın Şemmāsiyye semtinde
olayını gözlemlemeye önem vermeleri faaliyetiy- kurulan rasathane ve Şam’ın kuzeyindeki Ḳāsiyūn
di. Eudoxos’un, görüldüğü kadarıyla Mısırlılar’dan tepesinde kurulan rasathanenin ilk olarak Halife
etkilenerek, Heliopolis yakınlarında, daha sonra ise el-Meʾmūn (dönemi: 198-218/813-833) dönemi-
Knidos’ta bir rasathanesi olduğu söylenmektedir. nin son beş ya da altı yılında gerçekleştirilebil-
İskenderiye’deki kare holde bir ekvator halkası yüz- miş olmasıdır2. Konuyla ilgili bilgiler, astronomiyle
lerce yıl boyunca görülebilir durumda bulunmuş ve uğraşan, kendisi için önemli astronomik gözlem
derslerde kullanılmıştı. Ama bunlardan, bir rasat- ve ölçümleri bizzat düzenleyen ve hatta bu çalış-
hane anlamı çıkarılamaz. Hipparkos, gözlemlerini malara bizzat katılmayı adet edinen ve gerekli
taşınır araç-gereçlerle yapabilmişti. Ptoleme’nin aletleri inşa ettiren Halife el-Meʾmūn’un bile uzun-
gözlemleri için de sabit araç-gereçlerin ve bir rasat- ca bir süre bir rasathane fikrine sahip olmadığı
hanenin varlığı kabul edilemez.» izlenimini uyandırmaktadır. Gittikçe yoğunlaşan
«Ptoleme Hanedanının cömertliklerini, namlarını astronomi çalışmaları, bu çalışmalara katılan astro-
duyuracak bir rasathane ile ilişkilendirmemeleri nomların sayısının artması, korunmaları, gözlemler
dikkate değer bir husustur. Ayrıca, Eski Çağ’ın çok için hazır tutulmaları, genişleyen aletler dairesi ve
sayıdaki zengininden hiçbirinin bir rasathane vakfı özellikle ölçüm araçlarının büyütülmeleri ve geliş-
yoluyla adını duyurduğuna da rastlanılmış değildir. tirilmeleri yönündeki artan zorunluluk, sonunda
Bilime olan düşkünlükleri saatler vakfında tüken- bu iş için gerekli olan bir binanın hazırlanmasını
miş görünmektedir.» mecbur kılmıştır. Şemmāsiyye’deki rasathanenin
Zinner, durumu çok isabetli bir tarzda ortaya koy- doğuşuna ilişkin rivayetteki kayda değer nokta,
maktadır. Çıkarımlarında da ona tamamen hak veri- bu rasathanenin eski bir tapınaktan, daha doğrusu
adet takvimin getirilmesi ve bunların kendi astro- Ḳaraḳa, bu boyutlardaki bir aletin yapımında, henüz
nomlarının verdikleri bilgilerden farklı olduğu- hiç imal edilmemiş olduğu göz önüne alındığında,
nu tespit etmesi nedeniyle vermiştir. Yanlışlıkları 10 denemeden sonra imali gerçekleştirilmiş olsa bile
düzeltmek için astronomlar ona bir rasathane kur- yine memnun olunması gerektiği yönündeki ifadesiy-
mayı salık vermişlerdi. Bu işi gerçekleştirme göre- le onun hıncını yatıtıştırmaya çalışmıştı.» 20
vi hekim ve astronom Ebū Saʿīd İbn Ḳaraḳa’ya İkinci anekdot, el-Efḍal’in proje yürütücüsü İbn
verilmişti. Azimut’u dakikalara göre belirlemeye Ḳaraḳa’ya söyledikleriyle ilgilidir: «-Eğer sen halkayı
yarayacak 5 m. çapında, bakırdan büyük bir gözlem daha küçük yapmış olsaydın, iş daha kolay olurdu.
dairesinin yapılmasındaki zorluklar ayrıntılı bir İbn Ḳaraḳa şu cevabı vermişti: -Eğer ben bu hal-
biçimde betimlenmişti. Anlaşılan, bu alet, yaklaşık kayı bir ucu piramitlerde diğer ucu da Tennūr’da
yüz yıl önce İbn Sīnā tarafından yapılmış olan aleti (Kahire’de bir yer) olacak kadar uzun yapabil-
(3,5 m. çapında), her ne kadar yüksekliği ölçmeye seydim, bunu yapardım. Aletler ne kadar büyük olur-
yarayan pergel kolu olmasa da, örnek almıştı. İbn sa, onlarla yürütülecek çalışma da o kadar kesin olur.
Ḳaraḳa, 3,5 m. çapında daha küçük başka bir aleti Aletler gökyüzüne oranla ne kadarda küçük!..» 21
de aynı amaca yönelik olarak inşa etmişti (belki de Aydın Sayılı, rasathaneler hakkındaki bilgileri şaşır-
yükseklik ölçümünde kullanılan pergel koluyla bir- tıcı bir çalışkanlıkla ve büyük kaynak bilgisiyle topla-
likte?). Bu rasathane için inşa edilmiş veya planlan- mış ve hayranlık uyandıran bir tarzda bu zorlu göre-
mış büyük boyutlu aletlerden birisi de, yaklaşık 2,5 vin üstesinden gelmiştir. Onun bir araya getirdiği
m. (5 zira) çapında bir halkalı (armillar) küresi (zāt materyal ve bazı mülahazalar, kaynaklarımızın o tür
el-ḥalak) idi. Bu rasathane için, Cāmiʿ el-Fīla (Fil rasathaneler hakkında çoğunlukla kuruluşlarındaki
Camisi)’nın terasında aslen planlanmış olan yerden olağanüstü gösterişli olaylara veya aletlerin alışılmı-
vazgeçilmiş ve büyük halka hayli büyük zorluklarla şın dışındaki boyutlarda imal edilmeleriyle bağıntılı
başka bir caminin, Mescid el-Cuyūşī’nin, terasına olan bilgileri verdikleri izlenimini doğurmaktadır.
yerleştirilmişti. Vezir el-Meʾmūn el-Baṭāʾihī, ken- Buna ek olarak, rasathane için kullanılan “raṣad”
disini rasathane ile o denli özdeşleştirmişti ki onu, teriminin aynı zamanda «gözlem» anlamına da gel-
Halife el-Meʾmūn’un daha önce Bağdat’ta kur- mesi, bununla ilgili bilgilerin değerlendirilmesinde
durduğu er-Raṣad el-Meʾmūnī el-Mümteḥan adlı belirli bir zorluğa neden olmaktadır. Böylelikle,
rasathanenin halefiymiş gibi, Raṣad el-Meʾmūnī sıklıkla kullanılan ʿamele er-raṣad cümlesi, hem
el-Muṣaḥḥaḥ diye adlandırmıştı. Halifenin veziri «rasathane inşa etti», hem de «gözlem yaptı» anlamı-
tutuklatması ve rasathanedeki çalışmaları durdur- na gelebilir. Ayrıca bu, Sayılı’nın muhteşem eserine
masının sebeplerinden biri bu olmalıdır. Kahire rağmen, Arap-İslam rasathanelerinin tam olarak
Rasathanesi’nin yapımı ile ilgili iki anekdot vardır. kaydının neredeyse aldatıcı kalmasına neden olmak-
Astronomi aletleri tarihi bakımından önemlerinden
dolayı bu anekdotlar, E. Wiedemann tarafından
yapılan çevirisinden verilecektir: Vezir el-Efḍal,
büyük azimut halkasının inşası işinin seyrini her
gün kontrol ederdi. Bitirildiği gün, kaynar bakırı 20 el-Maqrīzī, el-Ḫiṭaṭ, adı geçen yer ve tarih, Cilt 1, s. 126;
kalıba dökme esnasında kalıbın «bir yerinde biraz Wiedemann, E.: Zur islamischen Astronomie, adı geçen
ıslaklığın kaldığı» görüldü. «Bakır bu yere sıcaklı- yer ve tarih, s. 124 (Tekrarbasım: E. Wiedemann, Gesam-
melte Schriften Cilt 2, s. 908 ve Islamic Mathematics and
ğıyla ulaştığında ıslak yeri sıçratmış ve bu yüzden Astronomy serisi Cilt 92, Frankfurt 1998, s. 80).
halkanın mükemmelliğine zarar vermişti. Halkanın 21 el-Maqrīzī, el-Ḫiṭaṭ, adı geçen yer ve tarih, Cilt 1, s. 127;
Wiedemann, E.: Zur islamischen Astronomie, adı geçen
soğuduktan ve kalıptan çıkarıldıktan sonra, o yer- yer ve tarih, s. 126 (Tekrarbasım: E. Wiedemann, Gesam-
den başka tamamen pürüzsüz olduğu görülmüştü. melte Schriften Cilt 2, s. 910 ve Islamic Mathematics and
Astronomy serisi Cilt 92, Frankfurt 1998, s. 82); Sayılı, A.:
el-Efḍal başarısızlığa hayli öfkelenmişti, ama İbn a.e., s. 170.
R A S A T H A N E L E R
G İ R İ Ş 23
tadır. Bu kuşkuyu göz önünde bulunduran Sayılı22 (bkz. s. 38ff.). Bu rasathane ve Semerkant (bkz.
şu görüşünde haklı görünmektedir: Mağrip ülkeleri s. 69ff.) ve İstanbul’daki (bkz. s. 53ff.) ardılları,
ve Müslüman İspanya, İslam dünyasının doğusunda Avrupa’da ilk düzenli rasathanelerin doğmasına
ulaşılan rasathane gelişimini kavrayıp benimseme- neden olmuş kurumlardır. Bu rasathanelere iliş-
miş ve en iyi şartlarda Meʾmūn dönemi seviyesinde kin bilgilerin Avrupa’ya ulaştığı yoldan, diğer yeni
kalmıştır. buluşlar, bilimsel yeni teoriler ve bilimsel yazma
Diğer birçok bilim alanında gözlenebildiği gibi, eserler İslam dünyasının doğu tarafından Avrupa’ya
kurum olarak ve aletleriyle rasathane de 7./13. yüz- ulaşmıştır. Bu bağlamda, Meraġa Rasathanesi’nde
yılda gelişimde göz kamaştırıcı bir yüksekliğe ulaş- bulunan gökküresinin orijinalinin, en azından 1562
mıştır. Merāğa’da kurulmuş, oldukça ileri seviyede yılından itibaren Dresden’de bulunmuş olmasının
geliştirilmiş ve kısmen yeniden tasarlanmış aletlerle [Avrupa’ya İslam dünyasının doğusundan ulaşan
donatılan rasathane genel bilim tarihi açısından bilgiler açısından] yeterli olarak değerlendirilemez
şimdiye kadar yeterli ölçüde değerlendirilmemiştir bir değer taşıyor.
Ana Aleti
Modern araştırmalar, daha sonraları Yakup Rasathanesi için geliştirmiş olduğu gözlem aletinde
Sopası’nda tanınan tarzdaki1, açı ölçümü pren- (Āle Raṣadiyye)2 tespit etti. Bu aletle her şeyden
sibinin erken kullanımını, Ebū ʿAlī el-Ḥüseyn b. önce astronomik yükseklikler mümkün olabildiğin
ʿAbdullāh İbn Sīnā (ö. 428/1037)’nın ʿAlāʾuddevle
ce kesin olarak belirlenebilecekti. Uzun bacakları, «Bu düzeneğin bir yararı, gözleyiciyi gözlem esna-
sadece derecelere göre değil, aynı zamanda daki- sında başı çok rahatsızlık verici bir şekilde aletin
kalara ve saniyelere göre de okunabilen bir gözlem üzerine doğru eğilmek zorunda bırakmamasıdır.
sonucunu mümkün kılmaktadır. İbn Sīnā, bu amaca Nesneye, daha ziyade üst bacak boyunca yan taraftan
yönelik olarak yaklaşık 7 metrelik bir bacak uzunlu- paralel olarak bakılır ... Daha sonra her iki bacak
ğu seçmiştir. arasında mn düzeneği ileri geri hareket ettirilir»3
«Üst bacakta iki başlık sabitlenmiştir, wz ve αf, her Gözlemlenen gök cisminin yüksekliğinden ibaret
ikisi de aynı büyüklükte ve şekildedir. Metindeki belirleyici açı, cetvel taşıyan her iki bacağın trigo-
şekil onları yanlış olarak farklı resmetmektedir. Her nometrik ilişkisi sayesinde bulunur. Bu alet basitçe
iki başlık da yanlarından ikişer parçanın eklendiği zemine yerleştirilmiş değildir, yatay silindir şeklinde-
dikey birer parçadan oluşmaktadır. Üstte bulunan ki duvarın orta noktasında bulunan yuvarlak bir sütu-
başlık ata binmişçesine bacağın üzerine oturmuş nun üzerindeki tepe nokta ucunda hareket edebilir
gibi kesilmiş olmalı ve hiçbir surette sallanmayacak biçimde yerleştirilmiştir. Bu düzenek böylelikle aynı
şekilde onun üzerinde sağlam bir biçimde hareket zamanda azimutun belirlenmesine hizmette kullanı-
etmelidir. Üstte bulunan başlığın devamlı olarak lır, İbn Sīnā aracın bu işlevini de tarif ediyor4.
dikey durması, yani devrilmemesi için özellikle çaba O, son olarak, aletin oturtulduğu yerin kesinlikle
gösterilmiştir. ḥṭ ve ṣḳ eklerinin uçları, sivri uçlardır. yatay olması gerektiğine işaret etmekte, tesviye için
Eklerin yüzeylerine, bilinen gözleme (Absehe) delik- renkli su ile doldurulmuş bir kabın kullanımını öner-
leri açılmıştır. Her iki sivri uç, yani her başlığın her mektedir (bkz. Katalog cilt III, s. 141).
iki deliği tam üst üste ve her iki başlık da tam olarak
bacağın yüzeyinde aynı yükseklikte bulunmalıdır.
Zayıf ışıklı nesneler genel olarak, güçlü ışıklı nesne-
ler ise sadece oryantasyon için her iki sivri uç üze-
rinden aranacaktır; bu her iki sivri uç, bizim büyük
teleskoplarımıza takılı araştırıcı dürbünü andırmak-
tadır. Delikler ise daha hassas ölçümlere hizmet
etmektedir. Üst bacak üzerine dik olarak bağlanmış
hedefleyiciler (Absehe) eklenen yan kollar, benim
3 Wiedemann, Eilhard: Über ein von Ibn Sînâ (Avicen-
bildiğim aletlerin hiçbirisinde bulunmamaktadır.»
na) hergestelltes Beobachtungsinstrument, adı geçen yer
ve tarih, s. 272-273 (Gesammelte Schriften Cilt 2, s. 1151-
1152).
4 Wiedemann, Eilhard: Avicennas Schrift über ein von
ihm ersonnenes Beobachtungsinstrument, adı geçen yer
ve tarih, s. 115-116 (Gesammelte Schriften Cilt 2, s. 1151-
1152).
28 A S T R O N O M İ
ÜÇ RASATHANE:
MERĀĠA, İSTANBUL VE HVEN
1. Merāġa:
Yaklaşık 450 yılından beri eski Abbasi
Rasathanesi’nin bulunduğu Bağdat’ın, m.
1258 yılındaki fethinden sonra Hükümdar
Hülagu, bilgin Naṣīreddīn eṭ-Ṭūsī (ö.672/
1274)’ye Batı Moğol İmparatorluğu’nun baş-
kenti Merāġa’da yeni bir rasathane kurma
görevi vermişti. Bir rivayete göre, Merāġa’da
rasathane kurma fikri Hülagu’nun karde-
şi büyük Kaan Möngke’ye dayanmaktadır.
Bu önerinin bizzat Naṣīreddīn’den çıkmış
olması ihtimali ise daha kuvvetli görün-
mektedir1. Rasathanenin inşasına 1259
yılına başlanmış olup, ne zaman bitirildiği
ise bilinmemektedir. Rasathanenin 1270
yılı civarında, yani Hülagu’nun ölümünden
(1265) birkaç yıl sonra çalışmaya başladığı
tahmin olunmaktadır.
Bu rasathane, Tebriz’in yaklaşık 80 km.
güneyinde ve Urmiye Gölü’nün 29 km.
doğusunda bulunuyordu. Rasathane, bir
meridyene tam olarak paralel uzanan bir
tepe üzerine inşa edilmişti. Harabelerin
planını o zamanki bilgilere dayanarak
çizmiş olan (yandaki resim) A. Houtum-
Schindler’in2 bildirdiğine göre, 1880’lerde
bu rasathanenin «sadece 41/2 – 5 ayak (yak-
laşık 1,5 m.) kalınlığındaki duvar temelleri
ve bir kaç dairesel moloz yığını görülebilir
durumdaydı.»
Bugün biz, 1972, 1973 ve 1976 yıllarında Parviz yapıldığı silindir kulelerin kalıntılarına işaret ediyor
Vardjavand’ın idaresinde yürütülen kazılar saye- görünmektedir. Geriye kalan izler ayrıca, tarihsel
sinde rasathanenin yapısı ve ayrıntılı planı hakkın kaynakların bildirdiği bir kütüphanenin temeline
da oldukça zengin bilgiye sahip bulunuyoruz3. işaret etmektedir.
Rasathanenin üzerine inşa edildiği tepe günümüzde Merkezi kulede sekstantın her iki yanında bulunan
Raṣad Dāġī (Gözlem Dağı) olarak adlandırılmakta- yerler muhtemelen çalışma odaları ve astronomla-
dır. Bu tepe, Merāġa kentinin son evlerinin yaklaşık rın barındıkları meskenlerdir.
500 m. kuzeyinde bulunmakta ve 512 m. uzunluğun-
da, 220 m. eninde ve 110 m. yüksekliğindedir.
Kazılar yoluyla görülebilir hale gelen bütün komp-
leksin bölümleri Vardjavand tarafından «16 muhtelif
bölüm» olarak nitelendirilmiş, ve şu şekilde adlandı-
rılmıştır: P. Vardjavand’ın Rapport préliminaire sur les fouilles
A) Doğu-batı ve kuzey-güney duvarları. de l’observatoire de Marâqe adlı eserinden fotoğraflar:
B) Rasathanenin merkez kulesi.
C) Beş dairesel bölüm.
D) Dörtgen salon.
E) Kütüphane (?).
F) Konferans salonu.
G) Atölye.
H) Eyvanlı merkezi yapı.
I) Taş kaldırım.
J) Rasathanenin harap olmasından sonraki
dönemden kalan taşra yerleşim yeri.
Ayrıca, aşağıdaki ayrıntılar da bilinmektedir Rasat-
hane tepesi 139 m. uzunluğunda ve 1.10 m. genişli-
ğinde bir duvar ile iki bölüme ayrılmıştır.
1) Bütün binaları ve gözlem aletleri için öngörülen
mekanları içeren güney bölümü 280 x 220 metrelik
bir yüzeye sahiptir.
2) Kuzey bölümü yaklaşık 220 metre uzunluğunda-
dır, eni kuzeye doğru azalmakta ve 220 metre ile 50
metre arasında değişmektedir. Merāġa Rasathanesi’nin bulunduğu tepenin
Merkezi kule 28 metre çapındadır. Kule içerisinde havadan çekilmiş fotoğrafı
kurulmuş sekstanttan ve karşılıklı inşa edilmiş mer-
divenlerden sadece 5,55 metrelik bir bölüm geriye
kalmıştır. Bu kalıntı kısım elbette, bu sekstantın, Merkezi kuleden geriye kalanlar
Rey ve Semerkant rasathanelerinin aksine, kısmen
yer altına yerleştirilmediğini belirgin kılmaktadır.
Yarıçapı muhtemelen 10 ila 12 metre arasında bir
büyüklüğe sahipti.
Daire biçimindeki diğer beş temel, astronomik göz-
lemlerin halkalı küre, duvar kadranı, gündönümü
halkası veya ekinoksal halka gibi özel büyük aletlerle
Kulenin ortasında bulunan sekstantın kalıntıları, Sekstanttan geriye kalanlar, güney yönü.
kuzey yönü.
Tahmin edilen kütüphanenin yatay izdüşümü. Tahmin edilen kütüphane binasının temel duvarları.
32 A S T R O N O M İ
Modelimiz:
Ahşap, astarlanmış. Çap: 50 cm.
Ölçek: 1:56. Kaide 80 x 80 cm.
(Envanter No: A 5.05)
2.
İstanbul Rasathanesi
(984-88/1576-80):
1 Şu adı taşıyor: Ālāt Raṣadiyye li-Zīc eş-Şahinşāhiyye, 2 Bkz. Mordtmann, J.H.: Das Observatorium des Taqī
Saray Hazine 452 nolu el yazmasına dayanarak Türkçe ed-dīn zu Pera, Der Islam içerisinde (Berlin-Leipzig)
ve İngilizce çevisiyle yayınlayan Sevim Tekeli, Araştırma 13/1923/82-96, özellikle 86 (Tekrarbasım: Islamic Ma-
içerisinde. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Felsefe Araş- thematics and Astronomy serisi Cilt 88, Frankfurt 1998,
tırmaları Enstitüsü Dergisi (Ankara) 1/1963/71-122. s. 281-295, özellikle s. 286).
R A S A T H A N E L E R 35
3.
Hven Adası’ndaki
Uranienburg Rasathanesi:
Danimarka Kralı II. Friedrich’in himayesinde Bu yönde şunlar söylenebilir: Her iki yöne döndü-
Tycho Brahe (1546-1602), Hven (bugün İsveç’te rülebilir Azimut Kadranı’nın öncüleri Merāġa ve
bulunan Ven) adasında, Orta Avrupa’nın ilk İstanbul rasathanelerindeki aletler arasında mev-
rasathanesini Kassel’da kurdurmuş olan Hessen cuttu. Duvar Kadranı ise, el-Baṭṭānī’den öğrendi-
Kontu’nun tavsiyesiyle, rasathane kurma işine baş- ğimize göre, daha 4./10. yüzyılda Arap-İslam kül-
lamıştı. Tycho Brahe, daha Avrupa’nın değişik tür çevresinde bilinmekteydi. Ayrıca, söz konusu
kentlerindeki öğrenimi sırasında, astronomik araç- kadran Merāġa ve İstanbul rasathanelerinin büyük
lar yapımındaki olağanüstü yeteneğiyle ünlenmişti. boyutlu aletleri arasında da yer almıştır.
Rasathanenin ilk temel taşı 1576 yılının Ağustos Yıldızların aralarındaki mesafeleri ölçmek için
ayında konulmuştur. Tycho Brahe tarafından kullanılan astronomik sekstant ise İstanbul
1577-1587 yılları arasında imal edilen aletlerin Rasthanesi’nin Āle Müşebbehe bi-l-Manāṭiḳ
sayısı 18 civarındadır. Gerçi bu aletlerin çoğu, adlı aletiyle büyük bir benzerlik göstermektedir.
mevcut aletlerin çok da önemli değişiklikler taşı- Yapımındaki ve işlevindeki benzerlik bir yana,
mayan ya da küçük iyileştirmeler içeren reprodük- döndürülebilir sekstantın, ölçüm sonucunun
siyonlarıydı. Bu nedenle sayıları dokuza ya da ona gerekli bir zaman bozulmadan kalabilmesini sağ-
indirgenebilir. Bu bağlamda Johann Repsold’un1 lamak için destek görevi gören iki ağaç sopanın
ifadesiyle: «Aletlerin yalnızca bir iş imkanı yarat- kullanımındaki benzer özellikler dikkat çekicidir.
mak için yapıldıkları izlenimi edinilmektedir, tıpkı İstanbul Rasathanesi’nin yalnızca bu aletine ait
Weistritz’e göre, Tycho’nun yakın dostlarına ithaf bilginin Tycho Brahe’ye çok kısa bir zaman içinde
ettiği şiirleri, kağıthaneye iş imkanı sağlamak için ulaşmış olma olasılığı hayli büyüktür. Sekstant’ın
bastırdığı gibi. Çok da ekonomik olmayan bu çalış- astronomik gözlemler için Arap-İslam kültür çev-
ma tarzı, Tycho’nun kralın öfkesine uğramasına resinde 4./10. yüzyıldan beri kullanıldığını biliyo-
neden olmuş, birkaç on yıl sonra Hven’in bütün ruz. Astronom el-Ḫucendī, Faḫreddīn Sekstantı’nı
ihtişamı sona ermiştir». ekliptik eğimi tam olarak ölçmek için kullanmış-
Tycho Brahe’nin faaliyetlerini değerlendirirken tı (bkz. s. 25). Ġıyāseddīn Cemşīd el-Kāşī (ö.
onun özellikle dört aleti üzerinde durulur: Her iki 840/1436)’nin gözlem araçlarını tarif etmek için
yöne döndürülebilir azimut kadranı, duvar kadra- yazdığı risalesinde ortaya koyduğu astronomi alet-
nı, yıldızların aralarındaki mesafeleri ölçmek için lerinden birisi de sekstanttır (bkz. s. 71).
astronomik sekstant ve ekvatoral-halkalı küre. Bu Tycho Brahe’nin, armillæ æquatoriæ adlı kitabın-
aletlerin değerlendirilmesinde, Yunan astronomi- da2 bahsettiği büyük ekvatoriyal-halkalı küre, aslın-
sinde ne derece bilindiklerinden hareket edilmekte da «tamamiyle çemberler-aletinin kendine özgü
ve bu esnada da Arap-İslam kültür çevresindeki basitleştirilmiş bir tipidir. Geriye, bir deklinasyon
muhtemel öncüler göz önünde bulundurulmamak- dairesi ile bir de yarım saat dairesi kalmıştır»3.
tadır.
Tycho Brahe’nin 1577-1597 yılları arasında Hven karakteristiktir. Karşılaştırma yapıldığında özellik-
Rasathanesi için imal ettiği aletlerle, Merāġa le bir farklılık dikkati çekecektir: Tycho Brahe’nin
(1260-1270) ve İstanbul (1576-1580) Rasathanesi araçlarında, Merāġa ve İstanbul rasathanelerin-
aletleri karşılaştırıldığında çıkan sonuç şöyle özet- deki modellerdeki yalınlığın aksine4, kullanım
lenebilir:
için kesinlikle yararlı olmayan aşırı süslemeler ve
Hven Rasathanesi’nin aletleri aslında Merāġa ve
oymalar vardır.
İstanbul rasathanelerinden tanıdığımız modellerin
başka örnekleridir. Daha büyük ölçüm kesinliği- Tycho Brahe ve Taḳiyyeddīn’in zamanı, taşınabilir
ne ulaşabilmek amacıyla büyük boyutlu araçlar bir saat yardımıyla müstakil bir unsur olarak göz-
inşa etme çabası her üç rasathane aletleri için lemlerine dahil etmeleri ortak özellikleridir.
M ERĀĠ A RA SA TH A N ESİ ’N İ N
A LETLERİ
el-ʿUrḍī, Ptoleme’de 6 ya da Theon’da 9 a yükselen dırılan B çemberi kolur (taşıyıcı) çembere karşılık
halka sayısının arttırılmasını gereksiz görmüştür. gelmektedir. Ekliptik çemberi her defasında 30°
Onun aleti, ekliptik sistemde gözlem yapmak için olmak üzere 12 burç sembolüyle gruplandırılmıştır
ekliptik çemberi olarak yapılmıştır. ve «taşıyıcı çember» aracılığıyla her iki eksen bir pim
En dışta bulunan ve aynı zamanda en büyük çem- çevresinde hareket ettirilebilir. D daha küçük bir
ber olan F (bkz. alttaki resim), meridyen dairesini enlem çemberidir. Bu da, B çemberi gibi, ekliptik-
temsil etmektedir. Bunu, büyük enlem halkası B ten başlayarak 4 x 90° ye bölünmüştür. «Bu derece
izlemektedir. Bu halka 360° = 4 x 90°’ye bölünerek bölümlerini yansıtan çizgiler üzerinde D çemberinin
işaretlenmiştir ve çatal pim 1 ve 2 yardımıyla aşağı içinde, çemberin yüzünde dokunarak dödürülebilen
ve yukarı doğru hareket ettirilebilmektedir. C ve D göstergenin (alhidadenin) ucu sağa sola kaydırılabi-
halkaları 90° ile birbirine [bir ipin aracılığıyla] bağ- lir. ibreler D halkasının içerisinde, bu D halkasının
lantılıdır. A çemberi ekliptik daireyi temsil ederken, düzlemine doğru döndürülebilir olarak yerleştiril-
el-ḥalḳa el-ḥāmile («taşıyıcı çember») olarak adlan- miş açı cetvelinin uçlarında kaymaktadır.»
M E R Ā Ġ A R A S A T H A N E S İ ’ N İ N A L E T L E R İ 41
Müʾeyyededīn el-ʿUrḍī’nin Ptoleme’ye dayandırdı- (90° ye bölünen) daire üzerinde aşağı yukarı kay-
ğı bu alet 1, ekliptik eğimini belirlemeye yaramak- dırılabilecek ve Güneş’in günlük en büyük yük-
taydı (āle li-maʿrifet meyl felek el-burūc). «İç çapı sekliğini ölçmeye hizmet eden bir gösterge takılır.
2,5 metre olan bir çemberden ibarettir, meridyen Ptoleme’den tanınan aletin aslında gösterge yerine
düzlemine paralel olarak bir sütun üzerine yer- meridyen çemberi içinde dönebilen [payandanın
leştirilir. Bu aleti sağlamlaştırmak için, içerisinde ortasına takılı ve üzerine dikey olarak delikli made-
dikey olarak duran bir payanda bulunmaktadır. ni bir dörtgen levhadan ibaret] bir nişangâha otur-
Bu payandanın merkezine, dönebilen, her iki ucu tulmuş bir daire bulunuyormuş». Müʾeyyededīn’in
belirttiğine göre, bu aletle kutup yıldızı dolayın-
daki yıldızların görünürdeki yörüngelerinin en alt
1 Seemann, Hugo J.: Die Instrumente der Sternwarte zu ve en üst tepe noktası konumlarının gözlemlen-
Marâgha nach den Mitteilungen von al-ʿUrḍî, Sitzungs- mesi yoluyla kutup yüksekliği bulunabiliyordu. Bu
berichte der Physikalisch-medizinischen Sozietät zu Er-
langen 60/1928/15-126, s. 53 (Tekrarbasım: adı geçen tarzda sonradan Avrupa’da Yakup Sopası olarak
yer ve tarih, s. 119); Arapça metin için bkz. Tekeli, Se- tanınan özel bir aletle kutup yüksekliğini tespit
vim: Al-Urdî’nin «Risalet -ün Fi Keyfiyet-il Ersad» Adlı
Makalesi, Araştırma içerisinde (Ankara) 8/1970/1-169, etmek, Hint Okyanusu’nda denizcilik biliminin
burası için s. 124-127. temel yöntemi idi.
42 A S T R O N O M İ
IV.
Ekinoksal Çember
Daha önce Ptoleme’nin söz konusu ettiği bu
alet, güneşin burçlar dairesinde gündönümü
noktalarına girişini belirlemeye yarıyordu.
Müʾeyyededīn el-ʿUrḍī’nin bildiği geliştirilmiş
versiyonuyla (ḥalḳat el-istivāʾ) sunduğu bu alet,
taksimatlı dikey bir meridyen halkasından ve
ekvator halkası olarak adlandırılan ve buna
dikey açıyla oturtulan sabit bir çemberden oluş-
1 Seemann, Hugo J.: Die Instrumente der Sternwarte zu
maktaydı. Şöyle ki, ekvator çemberi, meridyen
Marâgha nach den Mitteilungen von al-ʿUrḍî, adı geçen
çemberine, gözleyicinin zenit noktasıyla bulun- yer ve tarih, s. 57-61; (Tekrarbasım: adı geçen yer ve ta-
duğu yerin ölçülmüş olan enlem derecesine eşit rih, s. 123-127); Tekeli, Sevim: Al-Urdî’nin «Risalet-ün
bir aralıkta saptanır1. Fi Keyfiyet-il Ersad» Adlı Makalesi, adı geçen yer ve ta-
rih, s. 127-129.
M E R Ā Ġ A R A S A T H A N E S İ ’ N İ N A L E T L E R İ 43
V.
Hareket Edebilir Nişangâhlı Alet
VI.
Çift Kadranlı Alet
VIII.
Yükseklik ve Azimut Gözlem yeri, daire biçiminde bir duvardan oluş-
Ölçme Aleti maktadır. Bu duvarın üzerine dairesel bir ölçek
yerleştirilmiştir. Bu ölçeğin derece taksimatı ve
Merāġa Rasathanesi için imal edilmiş aletler diğer alt taksimatları vardır.
arasında Müʾeyyededīn el-ʿUrḍī «Sinüslü ve «Asıl ölçüm düzeneği, ölçüm cetvelleri olarak
Azimutlu Araç» (el-āle zāt el-ceyb ve-s-semt) adlandırılan ve tıpkı bir pergelin kolları gibi men-
adlı bir aleti de sunmaktadır. Bu aleti kendisinin teşe tarzında birbirine bağlı olan iki cetvelden
icat edip etmediğini açıkca söylemiyor. Bu alet, oluşmaktadır. Bu pergelin tepe noktası bir kılavuz
Avrupa’da Tycho Brahe tarafından Parallaticum rayında dikey olarak yukarı ve aşağı doğru hareket
aliud sive regulæ tam altitudines quam azimutha ettirilebilir. Buna bağlı olarak, pergelin her birisi-
expedientes adıyla yapılmış ve tanıtılmıştır (bkz. ne bir kayar kolun menteşe tarzında bağlı olduğu
s. 62). bağımsız uçları birbirlerine doğru simetrik olarak
ufkî olarak kırlangıç kuyruğu biçiminde ve çap ola-
M E R Ā Ġ A R A S A T H A N E S İ ’ N İ N A L E T L E R İ 47
rak adlandırılan yatay bir kirişin üst yüzeyine çentik durumdadır. Ölçü tahtası, gösterge olarak hazır-
atılmış bir dişili yiv içerisinde hareket ederler». lanan uçları silindirik duvar üzerine yerleştirilmiş
«İçinde cetvel pergeli başının aşağı yukarı hare- bulunan taksimatlı çember üzerinde kayabilecek
ket edebilecek kılavuz rayı pergel bacaklarının durumda bulunur».
uzunluğuna uygun bir boyda hazırlanmış iki dikey «Cetvel pergel bacaklarının üst taraflarına ikişer
sütundan meydana gelir. Pergelin ayakları tabanda nişangâh yerleştirilir, ki bunlar yıldızların gözlemini
ufkî olarak bulunan geniş ölçü tahtası (ki ortasında ve bacakların sinüs β lerinin bulunmasını sağlar.
taksimatlı bir cetvel yerleştirilmiştir) içine sağa sola Açının bulunması şöyle olur: Ölçü tahtasının her iki
hareket edecek şekilde yerleştirilir... Ölçü tahtası kılavuz yivine ve her iki yan tarafına merkez nokta-
ile çapraz tahtalar bir haç şeklinde birbirlerine sından itibaren uygun ölçekli cetveller takılmıştır.
bağlanmışlar. Hepsi bütünüyle silindirik bir duva- Bu cetvel bölümünde ölçme tahtalarının her birinin
rın ortasında yerleştirilmiş olan dikey, demirden son ucunun hareketiyle katettiği uzunluğun ölçü
bir eksen üzerine dönebilecek halde oturtulur. tahtasının boyuna olan oranı yükseklik açısı (ɑ)nın
Eksen taştan, tahta bir sandık ile kaplı bir temele tamamlayanının sinüsünü verir. Aynı zamanda, ufkî
oturtulur. Eksenin üst ucuna ölçü tahtasını taşı- çember üzerindeki taksimat, bize ölçü tahtasın-
yan haç şeklindeki bütünün ortası oturtulur. Bu, dan ibaret olan yarıçapın göstergesiyle azimutların
madeni eksenin etrafında haç şeklinde dönebilecek değerlerini elde etmemizi sağlar».
Müʾeyyededīn el-ʿUrḍī’nin Merāġa Rasathanesi nen yıldızın açısal yüksekliğinin burada doğrudan
için imal ettiği bir önceki aletin ikinci bir versiyonu, doğruya sinüs olarak tespit edilmesidir. Bir önceki
«Sinüs Ölçümü İçin Dikey Ölçekli Alet» (el-āle zāt versiyonda yükseklik açısının tamamlayanı ile ilgili
el-cuyūb ve-s-sehm) adını taşıyan. Bu alet, ölçüm gözlem sonucu hesaplanmak zorundaydı. Bu alet de
düzeneği hariç bir önceki aletle tamamen aynıdır. döndürülebilir konumlanmasıyla azimutun tespitini
Değiştirilen ölçüm düzeneğinin amacı, hedefle- sağlıyabiliyor.
M E R Ā Ġ A R A S A T H A N E S İ ’ N İ N A L E T L E R İ 49
FF’ çapının M orta noktasından iki dikey kılavuz İkinci bacak (AB) da, gözlemlenen yıldızın açısal
yatak, DD’ ve EE’, çıkmaktadır. Kolları yarıçapa yüksekliğini verecek olan ters sinüs (sinüs versus)
tekabül eden bir pergel FF’ hattındaki bir raya ve ölçümüne yarayan yatay skalaya sahiptir1:
her iki kılavuz yatak arasında bulunan kanala, B ve C
uçları bir menteşeyle A birleşme noktasında hareket sin α = MC/AC
edebilecek şekilde yerleştirilmiştir. AC bacağı, yani sin vers α = AM/AC = 1 – sin α.
hipotenüs, her iki nişangâhı taşımaktadır. Yükseklik
sinüsü, aynı bir ölçeğe sahip olan kılavuz yataklarda
tespit edilen mesafenin AC bacağına olan oranıyla
elde edilir. Ölçekli bacaklar yarıçapa tekabül ederler
ve 60 ölçek bölümüne ve bu bölümlerin kesirlerine
ayrılmışlardır.
1Seemann, Hugo J.: Die Instrumente der Sternwarte zu
Marâgha nach den Mitteilungen von al-ʿUrḍî, adı geçen
yer ve tarih, s. 92-96; (Tekrarbasım: adı geçen yer ve ta-
rih, s. 158-162); Arapça metin için bkz. Tekeli, Sevim: Al-
Urdî’nin «Risalet-ün Fi Keyfiyet-il Ersad» Adlı Makalesi,
adı geçen yer ve tarih, s. 156-158.
50 A S T R O N O M İ
X.
Mükemmel Alet
seklik cetvelinden 11/2 kere daha uzun olan ikinci olarak döndürülebilen payanda, herhangi bir azimut
bir cetvel, dikey olarak döndürülebilen payandanın için ayarlanabilir. Buna uygun olarak bu aletin kul-
alt ucuna bağlanmıştır. Bu cetvel, her iki cetvelin lanım alanı daha büyüktür. Bu araç, bir yıldızın yük-
birbirine doğru çevrilmiş, yüzeyleri uzunlamasına sekliğini ve azimutunu belirleme işine bağlı bir dizi
birbirlerine temas edecek şekilde kesilmiştir». astronomi probleminin çözümüne yarayabilir.»2
«Kiriş cetveli 7 nolu alette olduğu gibi uygun bir
taksimatlandırmayla donatılmıştır; aynı şekilde o
alette olduğu gibi bir yıldızı hedeflemede yükseklik
açısının tamamlayanının kirişi bu taksimatlandırma
üzerinde okunur». 2 Seemann, Hugo J.: Die Instrumente der Sternwarte zu
«Bu alet dört gök istikametine uygun olarak dikilmiş Marâgha nach den Mitteilungen von al-ʿUrḍî, adı geçen
yer ve tarih, s. 96-104; (Tekrarbasım: adı geçen yer ve ta-
ve yere sabitlenmiştir. 7. sırada bahsedilen alet gibi rih, s. 162-170); Arapça metin için bkz. Tekeli, Sevim: Al-
bu alet de genişletilmiş bir paralaks cetvelidir: Dikey Urdî’nin «Risalet-ün Fi Keyfiyet-il Ersad» Adlı Makalesi,
adı geçen yer ve tarih, s. 159-165.
XI.
Gök Küresi
Merāġa Rasathanesi gök küresi orijinalinin bize
ulaşmış olması büyük bir şanstır. 1279 yılında
Müʾeyyededīn el-ʿUrḍī’nin oğlu Muḥammed tara-
fından yapılan görkemli küre 1562 yılında Dresden’e
ulaşmış olup 250 yıldır oradaki matematik-fizik
salonunda bulunmaktadır. Bu kürenin önemine,
daha 18. yüzyılda Carsten Niebuhr dikkat çekmişti.
«Dresden’de bulunan bu eser, 144 mm. çapındaki
küreden ve de bronz halkalarından oluşmaktadır.
Küreye şunlar hâkkedilmiştir: Derece taksimat-
lı ekliptik ve ekvator, gök sembollerinin yerlerini
sınırlandıran oniki enlem dairesi, yıldız kümelerinin
çerçeve çizgileri ve gölgelemeleri, yıldız kümeleri-
nin, gök sembollerinin ve bazı müstakil yıldızların
adları, değişik büyüklükte yıldız diskcikleri, eklip-
tik ve ekvator kutuplarının sembolleri ve yapım-
cının adı. Kutuplara, eksen pimlerini sokmak için
küçük yuvarlak delikler açılmıştır. Kakma bölgeler:
Ekliptik altınla; ekvator, yıldız diskleri, yıldız küme-
lerinin adları ve yapımcının adı gümüşle; gök sem-
bollerinin adları dönüşümlü olarak altın ve gümüşle.
Tıpkı hâkketme gibi bu madeni kakma da, oldukça
usta bir sanatçının elinden çıktığını göstermektedir.
Ufuk dairesi, meridyenin üst yarısı ve yükseklik Rekonstrüksiyonumuz orijinaliyle aynı boyutlara sahiptir.
kadranı derece taksimatı içermektedir. Ufuk altında Küre: Pirinç, gümüş kakma. 17. yüzyılda Avrupa’da imal
bulunan ve ufka sabitlenmiş olan meridyen yarısı, edilmiş orijinal ahşap bir sehpa üzerindedir, modelimizin
eksen pimlerini sokarak değişik kutup yükseklikleri sehpası pirinçten. (Envanter No: A 1.03).
için dönme sağlayabilecek küçük, yuvarlak ve birbi-
rinden 5 derece uzak deliklerle donatılmıştır».1
İSTANBUL
RASATHANESİ’NİN
ALETLERİ
(984-88/1576-80)
I. Halkalı Küre
İstanbul Rasathanesi’nin aletleri hakkındaki kitapta
Halkalı Küre (zāt el-ḥalaḳ), ilk sırada bulunmaktadır.
Taşıyıcı vazifesi gören ufuk halkasının büyüklüğü için
en az 4 metrelik bir çap önerilmiştir. Ufuk halkası bir
yana, bu alet, öncelikle sabit yıldızların koordinatlarını
belirlemeye yarayan 6 halkaya sahipti. Büyüklüklerine
göre bu halkalar: 1. Hareketsiz olarak kuzey-güney
yönünde bulunan meridyen halkası, 2. Hareketli büyük
meridyen halkası, 3. Ekliptik halkası, 4. Kolur halkası
(Arapça ḥāmile, «taşıyan»), 5. Ekliptik kutupları boyun-
ca devam eden – son ikisi sağda kesişmektedir ve birbir-
lerine sağlamca bağlıdır– küçük meridyen halkası ve 6.
İki nişangâhla donatılmış enlem halkası. Bütün halkalar
kompleksini taşıyan ufuk halkası, altı çubuk yoluyla aynı
büyüklükteki bir temel halkaya bağlıdır. Aletler kitabının
verdiği bilgilere göre bu gözlem aracıyla çalışmak için beş
kişi gerekmekteydi.
İstanbul
yazmasından,
Topkapı
Sarayı,
Hazine 452.
54 A S T R O N O M İ
İstanbul yazmasından,
Saray, Hazine 452.
İstanbul
yazmasından,
Saray, Hazine
452.
araçları gibi bu araç da Merāġa Rasathanesi’ndeki sı gerektiği anlaşılmaktadır. Ayrıca, gözlemlerin iki
öncülerinin iki katı büyüklüğündeydi. kişi tarafından yapıldığına ve ölçüm sonuçlarının alt
Metindeki açıklama ve resimlerden, her iki kiriş tarafta duran diğer bir kişi tarafından kaydedildiğine
cetvelinin, her iki çapraz cetvelle ve her iki dikey cet- işaret edilmelidir1.
velle birlikte, yıldızlı gökyüzü gözlemlerini ufuk düz-
lemi üzerinde bütün yönlere doğru döndürülebilir
şekilde konumlandırdığı görülmektedir. Daha alçak
yükseklikteki yıldızların gözlemini sağlayabilmek
için bir merdivenden yararlanılıyordur. Dönen basa- 1 Tekeli, Sevim: Ālāt-i raṣadiyye, adı geçen yer ve tarih, s.
maklı odanın amfi tiyatro gibi şekillendirilmiş olma- 81-82, 111-113.
58 A S T R O N O M İ
V.
Ahşap Kadran
İstanbul yazma-
sından, Saray,
Hazine 452.
VI.
Paralaks Cetveli
VII.
Kirişli Alet
Modelimiz:
En 50 cm, yükseklik
61 cm. Sert ağaç, sır-
lanmış. İplerde pirinç
şaküller.
İstanbul yazma-
sından, Saray,
Hazine 452.
VIII.
Yıldızlar Arasındaki
Mesefayi Ölçmeye Yarayan Alet
II.
Zodyak Halkalı Küre
III.
Yıldızların Birbirlerinden
Uzaklıklarını Ölçme Sekstantı
IV.
Paralaks Cetveli
V.
Azimut Ölçen
Büyük Yarım Daire
Tycho Brahe’nin kitabında semicirculus magnus tedir; ayrıca yarım daire yatay daireye dayanmakta
azimuthalis olarak adlandırdığı bu alet, tahminen ve üzerinde kaymaktadır». Yarım dairenin içi boş
1587 civarında imal edilmiştir. «Yüksek yarım daire- merkezi direğinde bir şakul asılıdır (J.A. Repsold,
nin göstergesi, daha küçük taksimat değerlerini elde Astronomische Meßwerkyeuge, a.y., s. 25). Tycho
edebilmek için merkez çevresinde değil, yatay çapın Brahe’nin bu aletinin, Taḳiyyeddīn el-Mıṣrī’nin yük-
uçlarından birine takılmış olarak dönmektedir; mer- sekliklerin ve azimutların belirlenmesi için aynı
kezi, göstergenin dönme noktasında yani silindirin şekilde imal ettiği ālet zāt es-semt adlı aletiyle (bkz.
merkezi dışında bulunan taksimatlandırmanın nasıl İstanbul Aletleri no III) ve onun Şamlı öncüsüyle
yapıldığı ve okunduğu maalesef verilmemiştir... (bkz. s.44) olan benzerliği dikkat çekicidir. Fakat
Demir azimut dairesinin çapı 2,5 metredir. Dikey öncekilerde açı cetvelinin dönme noktası, Tycho
olarak yerleştirilmiş bir haç, ortadaki sabit bir mili Brahe’nin aletinde olduğu gibi eksantirik olarak
tutmakta ve bu mil çevresinde yarım daire dönmek- değil, haçın merkezinde bulunmaktaydı.
T Y CH O B RAHE ' Nİ N AL E T L E R İ 67
Duvar Kadranı
Tycho Brahe, quadrans muralis’i ana alet sayı- Tycho Brahe’nin çalışma sahnesinin kadranla ve
yordu. Bu kadran 1587 yılında yapılmış olmalıdır. hepsi astronomi alanına ait olmayan diğer aletler-
Meridyen yönünde bir duvara yerleştirilen bu le birlikte tablosu, İstanbul Rasathanesi sahnesi-
pirinç araç, Güneş, Ay ve diğer gezegenlerin öğle nin resmini anımsatmaktadır (bkz. s. 54)1.
çizgisinden geçişleri sırasında ulaştıkları yüksek- Duvar kadranının İslam dünyasında el-Baṭṭānī
liklerinin (evc) bulunmasına hizmet içindi. 4 met- (4./10. yüzyılın ilk yarısı)’den itibaren labina adıyla
relik yarıçapıyla ve hassas bölümlenmiş skalasıyla bilindiğine işaret edilmelidir. Büyük boyutlarda
bu araç, büyük ölçüde dakik ölçüm sonuçlarını inşa edilen duvar kadranı Merāġa (No. I) ve
mümkün olabiliyordu. Kadran, hareketli iki göz İstanbul rasathanelerinin (No. II) aletler grubuna
nişangâhıyla donatılmıştır. İki nişangâhın birisin- aittir.
den duvar boşluğuna (aşağı ve yukarı hareket etti-
1 Tycho Brahe’s Description of his Instruments, adı ge-
rilebilecek şekilde) yerleştirilmiş olan altın kapla-
çen yer ve tarih, s. 28-31; Repsold, J.A.: Zur Geschichte
malı silindir yoluyla gözlem yapılırdı. der astronomischen Meßwerkzeuge, adı geçen yer ve ta-
rih, s. 24-25.
68 A S T R O N O M İ
VII.
Ahşap Büyük Kadran
Tycho Brahe, Quadrans maximus adlı kadranı ken- Tycho Brahe’nin bu ale ti Taḳiyyeddīn el-Mıṣrī’nin
disinin verdiği bilgiye göre, aletler kitabını (1602) hemen hemen aynı zamanda inşa ettiği ahşap kad-
yazmasından 26 yıl önce, yani 1576’da Augsburg’da ranla (İstanbul Rasathanesi Aletleri no V) büyük
yapmıştır. Bu aletin yarıçapı yaklaşık 6 metre idi. ölçüde benzerlik göstermektedir. Tycho Brahe’nin
«Kadran, alt tarafı düzgün kesilmiş olup ağır bir İstanbul’daki alet hakkında bilgi sahibi olmuş bulun-
iskele üzerinde yatay olarak sağa sola döndürüle- ması mümkündür. Bu aletin daha erken bir modeli-
bilecek şekilde meşe bir sütuna okuma düzeneği nin, mesela Merāġa Rasathanesi’ndekinin (bkz. s.
olmaksızın oturtulmuştur. Kadran açık havada kal- 44), İslam dünyasında yaygın olması ve söz konusu
mış ve birkaç yıl sonra kullanılamaz hale gelmişti». iki alete de örnek teşkil etmesi mümkündür ve hatta
Gözlem için iki delik nişangâh kullanılmıştır (Tycho bana göre daha muhtemeldir.
Brahe’s Description of his Instruments, a.y., s. 88-91;
Johann A. Repsold: Zur Geschichte der astronomis-
chen Meßwerkzeuge, a.y., s. 21-22).
69
Timur Semerkant’ında Sultan Uluğ Bey ve astro- 16. yüzyılın ortalarından itibaren Hindistan’da sür-
nomları tarafından büyük bir titizlikle yürütülen dürülen çalışmalar, Hindu bilgin ve devlet adamı Jai
astronomi ve matematiksel coğrafya çalışmaları, Sing Savāʾī (1686-1743)’nin yoğun ve heyecan verici
Babür’ün 932/526 yılında Moğol İmparatorluğu’nu gayretleriyle son noktasına ulaşmıştır. Büyük komp-
kurması sonucu siyasi güçle birlikte Hindistan’a leksten oluşan Semerkant Rasathanesi’nin ününden
kaymıştı. Orada 18. yüzyılın başlarına kadar ortaya etkilenerek Delhi, Jaipur, Benares, Ujain (Ujjain)
çıkan astronomik gözlem araçları ve yer çizelgeleri, ve Madura kentlerinde olağanüstü boyutlu aletlerle
Semerkant astronomlarının çalışmalarının ileriye donatılmış büyük rasathaneler inşa ettirmiştir. Bu
taşınması olarak anlaşılabilir1. rasathaneler 1722-1739 yılları arasında kurulmuş-
tur. İlk rasathane, Delhi’de kurulan Jantar Mantar
(Yantra Mantra’dan bozulmuş) adlı rasathanedir.
1 Sezgin, F.: a.e., Cilt 10, s. 193ff.
J A İ PU R R AS AT HANE S İ 73
Jaipur Rasathanesi’nin
krokisi, G.R. Kaye
tarafından çizilmiştir.
En Önemli Aletler:
Dakshiṇovṛitti Yantra,
İstanbul Rasathanesi’nden
(İstanbul Rasathanesi
Aletleri no II) bildiğimiz,
bir duvar üzerinde bulu-
nan çifte kadrandır. Jaipur
kadranlarının her birisi
yaklaşık 6 metre (20 ayak)
yarıçapındadır. (Arka tarafı)
Narivalaya Yantra,
yaklaşık 3 metre (10
ayak) yarıçapında
silindir bir duvar,
güneş saati işlevine
sahiptir.
1. Samrāṭ Yantra, Jaipur Rasathanesi’nin aynı adlı 2. Jai Prakāś, Jaipur’daki aynı adlı aletin benzeri.
aletine tekabül etmektedir. Temel yüzey doğudan
batıya yaklaşık 38 metre (125 ayak), kuzeyden
güneye yaklaşık 36,50 metre (120 ayak). Yükseklik
yaklaşık 20,75 metre (68 ayak), kadranların yarı-
çapı yaklaşık 15 metre (491/2 ayak).
DELHİ R AS AT HANE S İ 77
4. Miśra Yantra’nın kuzey batısında bulunmakta (Dakshiṇovṛitti Yantra, bkz. Jaipur bölümündeki
ve bir binada dört değişik aleti birleştirdiği için aynı adı taşıyan alet) ve kuzey dönencesinin enlem
«Karma Alet» olarak adlandırılmaktadır. Bu alet- dairesini temsil eden ve Delhi’nin ufuk düzlemi
ler arasında, bir yanda bulunan dereceli iki yarım (28°37’) yönünde 5° lik bir eğim gösteren dereceli
dairesi olan bir gnomon, meridyen yüksekliklerini geniş daire vardır.
bulmaya yarayan diğer bir dereceli yarım daire
R A S A T H A N E L E R
78
ASTRONOMİ ALETLERİ
1 Bkz. E. Wiedemann: Zur islamischen Astronomie, adı ge- 2 Kitāb ez-Zīc el-Kebīr el-Ḥākimī, bazı bölümleri yayın-
çen yer ve tarih, s. 122 (Tekrarbasım: Gesammelte Schrif- layan ve Fransızca’ya çeviren A.-P. Caussin de Perceval,
ten, Cilt 2, s. 906 ve Notices et extraits des manuscripts de la Bibliothèque
Islamic Mathematics and Astronomy serisi Cilt 92, s. 78). nationale et autres bibliothèques içerisinde (Paris) 7,
12/1803-04/16-240, bu metin s. 80/81-82/83 (Tekrarbasım:
Islamic Mathematics and Astronomy serisi Cilt 24,
Frankfurt 1997, s. 54-278, bu metin s. 118/119-120/121).
U S T U R L A P L A R 79
Usturlaplar
Astronomi tarihinde en yaygın ve en popüler de dik olarak kullanılan taşınabilir bir alettir. Onun
alet olan usturlap, Arap-İslam kültür çevresi- büyük bir parçası sabit disktir. Bu diskin üzerine,
ne İslam’dan önce ve İslam’ın ilk dönemlerinde paralel ve dikey daireleriyle (Muḳanṭara ve Azimut
Yunan bilimlerinin yürütüldüğü doğu Akdeniz Dairesi) ufkun bir noktadan, genellikle dünya
havzasında bulunan Pers, Suriye ve diğer mer- kutbundan hareketle projeksiyonu yapılır. Ufuk
kezlerden gelmiştir. En basit biçimiyle usturlap, çizgisi, diski Muḳanṭara ve Azimut Dairelerinin
tahminen milattan önce 2., belki de hatta 4. yüz- projeksiyonuyla yeryüzü üstünde bulunan yarım
yılda, Yunanlarca bilinmekteydi. Usturlabın icadı, gökküreye tekabül eden üst ve yeryüzü altında
Hipparkos (m.ö. 2. yüzyıl), Apollonios (m.ö. 2. yüz- bulunan yarım gökküreye takabül eden alt iki
yıl) ve Eudoksos (m.ö. 4. yüzyıl) adlarına bağlan- parçaya ayırır. Bu alt parçaya, diskin merkez nok-
maktadır. Her halükarda Ptoleme, küresel yüzeyin tasından dışarı doğru uzanan bir dizi daire yayı
düzleme projeksiyonu hakkındaki eserinde ustur- çizilmiştir, bunlar saat çizgileri olarak nitelendi-
laptan söz etmiştir1. Usturlap, Antikçağ’ın sonla- rilir. Burada dikkat edilmesi gereken şey, saatle-
rına doğru belirli bir gelişim aşamasından geçmiş rin sayılmasına eskilerin adetlerine uygun olarak,
görünmektedir. Bilim tarihçisi İbn Nedīm (4./10. güneşin doğuşundan itibaren başlanmasıdır. Aletin
yüzyıl), İskenderiyeli Theon’un (M.S. 4 yüzyıl) bir diğer ana parçası, masif olmayan, aksine oymalı
usturlap kullanımı hakkındaki bir eserinden (Kitāb hareket ettirilebilen bir disktir. Bu diskin üzerinde,
el-ʿAmal bi-l-Asṭurlāb) haberdardı2. Bu kitabın, burçların sayısına uygun olarak 12 bölüme ve tek-
2./8. yüzyılda Kitāb fī Zāt eṣ-Ṣafāʾiḥ ve-hiye el- rar 30 ar alt bölümlere (bütünün 360 eşit kısma)
Asṭurlāb adıyla, Ptoleme adı altında Arapça’ya ayrılan (burcun) ekliptik izdüşümü görülür; ayrıca
tercüme edilen eserden ibaret olduğu anlaşılıyor. en büyük ve en çok bilinen bazı sabit yıldızların
Böyle bir kitabı, tarihçi el-Yaʿkūbī (3./9. yüzyıl) izdüşümü de görülür».
ayrıntılı bir biçimde tanıtmaktadır3. «Bu, örümcek veya ağ [ʿankebūt veya şebeke] ola-
Usturlap, 1./7. yüzyılda değilse de, 2./8. yüzyılda rak adlandırılan hareketli disk, sabit diskin merkez
Arap-İslam kültür çevresine ulaşmış olmalıdır. noktasında bulunan bir eksen çevresinde döndürü-
Bildiğimiz Arapça kitap adları, bize ulaşan frag- lebilir. Örümceğin döndürülmesiyle sabit yıldızla-
mentler ve kitaplar, 2./8. ve 3./9. yüzyılda İslam rın günlük dönüşleri, sabit uygun bir ufukta temsil
dünyasında usturlaplar hakkında ortaya çıkan edilebilir. Örümceğe özel bir pozisyon verildiğin-
kitapların pratik astronomiye ilişkin oldukça zen- de, üzerinde bulunan yıldızların, burçların, güneşin
gin bir literatür oluşturdukları izlenimini vermek- ve bir anlamda gezegenler de dahil olmak üzere
tedir. Bu literatürün günümüze ulaşan teorik kısmı, herbirinin ufuk üzerindeki yükseklik ve azimutları,
Arap-İslam kültür çevresindeki usturlap tarihinin doğrudan doğruya örümceğin altında bulunan disk
yaratıcı evresinin 9./3. yüzyılın ilk yarısında kendini üzerinde okunabilir. Güneşin biraz önce bulundu-
gösterdiği inancını kazandırmaktadır. ğu burç yerinin düşümdeşliğinden, yahut saat çizgi-
«Usturlap, bir tür kardan askı sistemi ile gözlem- li burçtaki Güneş’in tam karşısında duran noktanın
düşümdeşliğinden, güneşin doğuşundan ve batışın-
dan itibaren geçen saatler bilinebilir ... ».
1 Frank, Josef: Zur Geschichte des Astrolabs, Erlangen «Usturlapla, bu ana konumlarda bulunan yıldızlar
1920 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astro- doğrudan doğruya belirlenebilir. Yalnızca hangi
nomy serisi Cilt 35, Frankfurt 1998, s. 1-33), s. 6.
yıldızın, ufkun doğu ve batı kısmında, diskin dikey
2 Bkz. Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 102.
çapı olan meridyen çizgisinin üst ve alt kısmındaki
3 Bkz. Sezgin, F.: a.e., Cilt 5, s. 173-180.
80 A S T R O N O M İ
el- asṭurlāb ez-zevraḳī (gemi biçiminde el- asṭurlāb eṣ-ṣalībī (haç biçiminde ustur-
usturlap) şu ağlara sahiptir: lap) şu ağlara sahiptir:
el-Bīrūnī, İstīʿāb, yazma, Carullah 1451, v. 29b. el-Bīrūnī, İstīʿāb, yazma, Carullah 1451, v. 30b.
U S T U R L A P L A R 83
Bu eserde, ez-Zerḳālī’nin hükümdar el-Muʿtemid Zerḳālī’nin evrensel diskini ve buna dair yazdığı
b. ʿAbbād (dönemi: 461-484/1068-1091)’a ithaf eserini, X. Alfons tarafından hazırlatılan Libros
edilen risalesinin orijinalinden yapılmış Kastilce del saber de astronomía adlı astronomik eser-
çevirisi verilmiştir13 (bkz. s. 118). de yer almasından yarım yüzyıl önce tanımıştır.
ez-Zerḳālī’nin usturlabı «sadece bir tek diskten Walter Arsenius (1570 civarında)’un, Erasmus
oluşmaktadır. Bu diske, göksel ekvatorun ve para- Habermel (1585 civarında)’in ve John Blagrave
lel ve dikey daireleriyle ekliptiğin, Koç veya Terazi (1585 civarında)’nin16 usturlapları Avrupa’da imal
başlangıç noktasından itibaren gündönümü taşı- edilmiş bu tür usturlapların en gençleri ve sanatsal
yıcı düzlemi üzerine izdüşümü sağlanır. Koç veya bakımdan en zarifleridir. Bu usturlapların ilk ikisi
Terazi noktası aynı zamanda her bir ufkun doğu müzemizde model olarak bulunmaktadır (bkz.
ve batı noktası olduğundan, bu disk bütün enlem- s. 113f.). Bu bağlamda Emmanuel Poulle’nin bir
ler için geçerlidir. Ufuk, projeksiyon merkezin- kaç tespiti17 üzerinde durulmalıdır: Avrupa’da bu
den geçen düz bir çizgi olarak temsil edilir. Bu usturlaplara, uygulamada duyulan ilgi, kesinlikle
çizgi, merkez noktasında döndürülebilen ve tak- astronomik gözlemlere veya hassas hesaplamalara
simatlarla donatılmış bir cetvel yoluyla gösterilir. katkıda bulunmaya yönelik değildi.
Diskin kenarındaki derece taksimatı yardımıyla Arap-İslam kültür çevresinde de evrensel disk
cetvele, ufkun gökküresinde ekvator karşısında gerçekten büyük bir etki yapmıştır. Bu etkinin hem
aldığı pozisyona karşılık gelecek şekilde bir konum yazındaki hem de uygulamadaki önemini, Emilia
verilir. Arka tarafı genel olarak olağan usturlabın Calvo Labarta, el-Ḥuseyn b. Bāṣuh (ö. 716/1316)’un
arkasıyla aynıdır, yalnızca üzerinde fazladan, Ay’ın aletin ayrıntılı bir tarifini verdiği Risālet eṣ-Ṣafīḥa
seyrinin temsil edildiği küçük bir daire bulunmak- el-Cāmiʿa adlı eseri ile ilgili çalışmasında ve bu
tadır.»14 eserin edisyonunda anlatmaktadır18.
ʿAlī b. Ḫalef’in eseri ve usturlabından olmasa da, Burada kısaca anlatılan bu gelişim süreci bizi,
ez-Zerḳālī’nin risalesinden ve aletinden, usturla- Suriye’de faaliyette bulunmuş olan Aḥmed b. Ebī
bın daha sonraki gelişimine büyük bir etki geldi- Bekr İbn es-Serrāc (ö. 730/1330)’ın usturlabının
ği anlaşılmaktadır. Astronomi yazınına ve ustur- ortaya çıkışına götürüyor. Onun aleti, gelenek-
lap yapım sanatına gelen bu etkinin önemini, sel düzlem kürenin avantajlarıyla evrensel diskin
Emmanuel Poulle15, Un instrument astronomique avantajlarını birleştirmiş ve bunun da ötesinde
dans l’occident latin, la «saphea» üzerine yap- usturlabın doğuda ve batıda ulaştığı en yüksek
tığı araştırmada olağanüstü bir biçimde ortaya matematiksel-astronomik kaliteyi somutlaştırmış-
koymuştur. Bu etki, 13. yüzyılın başlarından 16. tır (bkz. s. 119).
yüzyıla kadar devam etmiştir, yani Avrupa ez- Son olarak, usturlabın Arap-İslam kültür çevre-
sinde geliştirilmiş olan diğer iki türünden de söz
edilmelidir. Birisi küresel usturlap, diğeri çizgi-
sel usturlaptır. Küresel usturlabın ortaya çıkışını,
13 Ed. Manuel Rico y Sinobas, Cilt 3, Madrid 1864, s. 3./9. yüzyılın ikinci yarısına kadar takip edebiliriz.
135-237; krş. José M. Millás Vallicrosa: Un ejemplar de Bunun Cābir b. Sinān el-Ḥarrānī19 tarafından icat
azalea árabe de Azarquiel, Al-Andalus içerisinde (Mad-
rid ve Granada) 9/1944/111-119 (Tekrarbasım: Islamic
Mathematics and Astronomy serisi Cilt 40, Frankfurt
1998, s. 233-243).
14 Frank, Josef: Zur Geschichte des Astrolabs, adı ge-
çen yer ve tarih, s. 32 (Tekrarbasım: s. 32); bkz. Nallino,
C.A.: Asṭurlāb, Enzyklopædie des Islām, Cilt 1, Leiden 16 Bkz. Gunther, R.T.: The Astrolabes of the World, Ox-
1913, s. 521-522 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics ford 1932, s. 492ff.
and Astronomy serisi Cilt 87, Frankfurt 1998, s. 363-365, 17 Un instrument astronomique, adı geçen yer ve tarih,
özellikle s. 364-365); King, D.: On the Early of the Uni-
versal Astrolabe in Islamic Astronomy, and the Origin s. 150.
of the Term «Shakkāzīya» in Medieval Scientific Ara- 18 Abū ʿAlī el-Ḥüseyn ibn Bāṣo (m. 716/1316), Risālat
bic, Journal for the History of Arabic Science içerisinde al-ṣafīḥa al-ŷāmiʿa li- ŷamīʿ al-ʿurūḍ (Tratado sobre la
(Aleppo) 3/1979/244-257. lámina general para todas las latitudes), ed., trad. Y es-
15 Studi Medievali içerisinde (1969), adı geçen yer ve tudio Emilia Calvo Labarta, Madrid 1993, s. 27-32.
tarih. 19 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 162.
U S T U R L A P L A R 85
edildiği kabul edilmektedir. Kısa bir süre sonra des Deutschen Museums und des Bayerischen
onu birçok astronom izlemiştir: Ḥabeş el-Ḥāsib Nationalmuseums25 başlıklı çalışmasında ulaşmış
(300/912 civarında hayatta)20, Ḳusṭā b. Lūḳā (ö. olduğu karşılaştırmalı yargıyı vermek yararlı ola-
3./9. yüzyıldan 4./10. yüzyıla geçiş döneminde)21 caktır: «İslam kültüründen gelen parçaların ince-
ve el-Faḍl b. Ḥātim en-Neyrīzī (4./10. yüzyılın lenmesi, İslam alet yapımcılığının beni etkileyen
başları)22, ve daha sonraki bilginlerden Ebū er- ilerlemeleri ve alet yapımcılarının teknolojik yeni-
Reyḥān el-Bīrūnī (ö. 440/1048)23 ve Ebū el-Ḥasan lik güçlerini ispatlamaktadır. İslam kültür çevresin-
el-Marrākuşī (7./13. yüzyılın 2. yarısı). Bu tür de yapılan aletler, daima çok yüksek astronomik
usturlap da Arap-İslam kültür çevresinde yüzlerce kullanılırlığı ve aynı zamanda ince sanatsal güzel-
yıl süren bir gelişim göstermiştir. Bu alet İspanya liği bünyelerinde birleştiren parçalar olarak görün-
dışı Avrupa’da ya bilinmemiş ya da dikkate alın- mektedir.Araştırma bugüne kadar kalan usturlap-
mamış görünmektedir. Küresel usturlabın yapımı lar arasında bu genel değerlendirmeye pek azının
ve bu araçla işlem yapma, sağladığımız modeller aykırı düşeceğini gösteriyor».
bağlamında ele alınacaktır (bkz. s. 120-133). «Buna karşın, Avrupa usturlaplarında yüzyıllar
Bir model yardımıyla bahsedeceğimiz (bkz. s. 134) boyu süreklilik gösteren yüksek kalite eksikliği
çizgisel usturlaba gelince: Bu usturlap, prensip vardır. Bunların birkaçı, usturlap imalinde yüksek
olarak düzlemsel usturlap ile yapılan gözlemlere bir seviyeye ulaşılmış olduğuna tanıklık etmek-
bir hesap cetveli yardımıyla ulaşma denemesinden tedir. Buna karşın, el sanatı açısından yüksek
başka bir şey değildir. Bu denemeyi gerçekleştiren seviyeli görünen astronomi örneklerinden hiç de
bilgin, matematik tarihinde de önemli bir yeri olan geri kalmayan diğer parçalar ise, yaratıcılarının
Şerefeddīn el-Muẓaffer b. Muḥammed eṭ-Ṭūsī’dir elementer astronomi bilgisi eksikliklerine tanıklık
(ö. 610/1213)24. etmektedir. Bu, , Avrupa’da astronomik bilginin
Konuya son verirken, burada Arap-İslam kül- gelişmesindeki ahenksiz durumu ve bu bilimin
tür çevresinden gelen usturlaplar ve Avrupa’da Ortaçağ İslam dünyasından alınma işinin eksiklik
yapılmış usturlaplar hakkında, genç ve ön yargı- halini yansıtmaktadır».
sız bir araştırmacının Die Astrolabiensammlungen
Nasṭūlus’un
Usturlabı
Muḥammed b. Muḥammed (veya ʿAbdullāh) dan yapılmış görünen 4./10. yüzyıldan kalma başka
Nasṭūlus, 3./9. yüzyılın son ve 4./10. yüzyılın ilk bir usturlap bulunmuştur. Bu usturlabın yapım-
çeyreğinde yaşamış görünüyor1. O, döneminin en cısı Kahire İslam Sanatları Müzesi kataloğunda
ünlü usturlap yapımcılarından birisiydi ve tutulma Nasṭūlus el-Vāsıṭī olarak gösterilmiştir.
diski (eṣ-ṣafīḥa el-kusūfiyye) olarak adlandırılan Burada betimlenen usturlap, bugün Kuveyt’te
aletin de mucidi olmalıdır. Onun ünlü usturlabı İslam Arkeoloji Müzesi’nin mülkiyetinde bulun-
geçen yüzyılda Paris’te Alain Brieux’un mülkiye- maktadır3. Usturlap 315/927 yılında yapılmıştır,
tindeydi2. Bu arada, ana parçası Nasṭūlus tarafın- çapı 173 mm ve kalınlığı 4 mm’dir. Bu aletin, bir
yüzü Bağdat için 33° ile, diğer yüzü 36° enlemli
bir yer için donatılmış tek bir iç diski vardır. Ağ 17
1 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 178-179, 288. sabit yıldızı göstermektedir.
2 Maddison, Fr., Brieux, A.: Basṭūlus or Nasṭūlus? A Note
on the Name of an Early Islamic Astrolabist, Archives
internationals d’histoire des sciences içerisinde (Paris) 3 King, D.A.: Early Islamic Astronomical Instruments
24/1974/157-160; King, D.A.: A Note on the Astrolabist in Kuwaiti Collections , Kuwait Art and Architecture. A
Nasṭūlus/Basṭūlus, Archives internationales d’histoire Collection of Essays içerisinde, Kuwait 1995, s. 77-96,
des sciences içerisinde (Paris) 28/1978/117-120. özellikle s. 79-83.
U S T U R L A P L A R 87
Nasṭūlus’un 2.
Usturlabı
Astronom Ebū er-Rebīʿ Ḥāmid b. ʿAlī el-Vāsiṭī, Usturlaplarından bir ana kısım, Kahire İslam
4./10. yüzyılın ilk yarısında yaşamış görünmektedir. Sanatları Müzesi’nde (Envanter No: 15354) korun-
Ünlü arstronom ʿAlī b. ʿAbdurraḥmān İbn Yūnis1 maktadır. Ayrılmaz bir biçimde ana’ya sonradan
(ö. 390/1009), onu ve ʿAlī b. ʿĪsā el-Asṭurlābī’yi en eklenmiş bir ağ yüzünden ana’nın iç yüzü maalesef
önemli iki usturlap yapımcısı olarak nitelendir- tam olarak incelenemiyor. Ağ 8./14. yüzyıla ait
miştir. Bize ulaşan küresel usturlabın kullanımına görünmektedir. Ana’nın arka yüzünün üç çeyre-
ilişkin risalesinde Ḥāmid el-Vāsiṭī, bu tür usturla- ğinde burçların adları Arapça olarak bulunmak-
bın düzlemsel usturlap karşısındaki avantajlarını tadır, ayrıca onların ḥudūd el-mıṣriyyīn olarak
vurgulamaktadır2. nitelendirdikleri sembolleri barındırmaktadır. Son
çeyrek ise, bir sinüs kadranını göstermektedir.
Ana’nın çapı 11 cm. dir.
Usturlap
340/950 yılında Aḥmed b. Ḫalef tarafından imal Modelimiz: Pirinç, hâkkedilmiş. Kulplu ve
edilen orijinaline dayanılarak yapılmıştır. Üzerinde asma halkalı ana 130 mm. çapında. 21°/24°;
bulunan yazıya göre bu usturlap, Abbasi Halifesi 30°/31°; 34°/36°; 37°/39° enlem dereceleri için
el-Müktefī’nin (ö. 295/908) oğlu olan Caʿfer b. dört iç disk. Ağ 17 yıldız gösterme ucuyla
(ʿAlī) el-Müktefī (294-377/906-987) için imal edil- birlikte. Nişangâhlı çifte ibre arka tarafta
miştir. (Envanter No: A 2.14).
Bu usturlap, Papa II. Sylvester (380/990, bkz. s.
94) için yapılmış olan veya ona atfedilen usturlapla
belirli bir benzerliğe sahiptir1.
(Bu usturlabın orijinali: Bibliothèque Nationale, 1Gunther: The Astrolabes of the World, s. 230, Nr. 99;
Paris, Ge.A.324) Mayer: Islamic Astrolabist, s. 37.
90 A S T R O N O M İ
1 Destombes, Marcel: Un astrolabe carolingien et Preparation, Bulletin of the Scientific Instrument So-
l’origine de nos chiffres arabes, Archives internationa- ciety içerisinde (Pershore, England) 31/1991/3-7; Ku-
les d’histoire des sciences içerisinde (Paris)15/1962/3- nitzsch, Paul ve Dekker, Elly: The Stars on the Rete of
45 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy the so-called «Carolingian Astrolabe», From Baghdad
serisi Cilt 96- Frankfurt 1998, s. 401-447); King, David: to Barcelona içerisinde. Studies in the Islamic Exact Sci-
Medieval Astronomical Instruments: A Catalogue in ences in Honour of Prof. Juan Vernet, Barcelona 1996,
Cilt 2, s. 655-672.
92 A S T R O N O M İ
V. 1a 2b
Bern Burgerbibliothek
yazmasından çizimler,
Cod. 196
(Fleury? Otto dönemi, 390/1000 civarında)
3b 7a
94 A S T R O N O M İ
472/1079 yılında Saragossa’da (İspanya) Aḥmed b. için 5 iç disk. Ağ 23 yıldız gösterme ucuy-
Muḥammed en-Naḳḳāş tarafından imal edilmiş bir la birlikte. Nişangâhlı çifte ibre. Takvim
örneğe dayanarak1. dairesi, gölge kadranı ve Arapça yazıt arka
tarafta. (Envanter No: A 2.13)
(Orijinal: Germanisches Nationalmuseum,
Nürnberg, WI 353)
(Bronz Orijinal: Die naturwissenschaftliche 1 Gunther, R.T.: The Astrolabes of the World, s. 263, Nr.
Usturlap
Bu usturlap, 613/1216 yılında Sevilla’da Muḥam- bir Avrupalının kullanırken tercih ettiği Arapça
med b. Futūḥ el-Ḫamāʾirī tarafından imal edil- sabit yıldız adlarının Latince işaretleriyle ve harf
miştir (Bkz. s. 100). Tarafımızdan modeli yapılan rakamları (ebced) yerine Arap rakamlarıyla dona-
usturlabın özel önemi şurada yatmaktadır: 5 iç tılmıştır. Bu amaçla örümcek ve usturlabın kenarı,
diskten bir tanesi 48°22’ için, yani Paris’in enlem ancak geç dönemde, belki de 16. yüzyıldan sonra
dairesi için düşünülmüştür ve ayrıca örümcek ve tıraşlanarak düzeltilmiş ve yüzeyi yeniden yazıl-
ana parçanın yükseltilmiş kenarı (limbus, ḥücre), mıştır. Nispeten geç dönem bir tarih tahmini şuna
U S T U R L A P L A R 99
Daha sonra bu usturlap Avrupa’dan İstanbul’a ulaş- beş çizim halinde resmedilmiştir. Usturlap, Padişah
mıştır. Burada, Osmanlı devlet adamı (sadrazam) III. Selim (dönemi: 1203-1222/1789-1807) tarafın-
Ġāzī Aḥmed Muḫtār Paşa (1839-1919) tarafından dan mühendislik yüksek okulu ve bugünkü İstanbul
Riyāḍ el-Muḫtār, Mirʾāt el-Miḳyās ve-l-Edvār maʿa Teknik Üniversitesi’nin öncüsü olan o zamanki
Mecmūʿat el-Eşkāl (Kahire 1303, s. 222-228) adlı Mühendishane’ye diğer aletlerle ve kitaplarla birlik-
eserlerinde en ince ayrıntısına kadar betimlenmiş ve te hediye edilmiştir1.
Bu, 1000/1600 yılından önceki dönemden bize ulaşan ekvator köprücüğü taşıması olarak göstermiştir. Bu
en büyük usturlaptır. İstanbul Deniz Müzesi’nde 264 özellik, ilk olarak bir Arap usturlabın ağında ortaya
envanter numarasıyla kayıtlı bulunmaktadır. 56 cm çıkmakta ve Orta Çağ Fransız aletlerinden bazılarını
çapında ve 1.1 cm kalınlığındadır. Usturlap, 619/1222 anımsatmaktadır. Böylece, «temelde bulunan ağ
yılında Şam’da Eyyübi Sultanı el-Muʿaẓẓam ʿĪsā b. modelinin belki de Haçlı Seferleri sırasında Eyyübi
Ebī Bekr b. Eyyūb için yapılmıştır. Yapımcısının adı Devleti’ne getirilmiş olan bir aletden kopya edi-
ʿAbdurraḥmān b. Sinān el-Baʿlebekkī en-Neccār’dır. lip edilmediği» sorusu ortaya çıkmıştır. D. King’in
Matematiksel-astronomik değerler, ʿAbdurraḥmān
bugün bu ilişkiyi o zamanki gibi açıklamayacağını,
b. Ebī Bekr et-Tibrīzī tarafından yapılarak eklenmiş-
tam tersine bu modelin daha çok Suriyeli Arap
tir. Gümüş kakma işleri, es-Sirāc ed-Dımeşḳī’den
usturlaplar yoluyla ve Haçlılar aracılığıyla Fransa’ya
çıkmadır. Bu alet, birisi 30° ve 35° enlemleri için,
ulaşmış olduğunu kabul etmeye razı olacağını ümit
diğeri 40° ve 41° enlemleri için olan iki iç diske sahip-
tir. Ekliptik eğimi olarak 23°51’ lık bir değer taşımak- ederim. Burkhard Stautz’un2 konuya ilişkin tesbiti
tadır. Ağ kısmen az sayılabilecek yıldız konumları aydınlatıcıdır: Yıldız göstergelerinin şekli ve de alt
taşımaktadır, bunlar toplam yirmi adettir. tarafta bulunan ekvator köprücüğü ve α CMa yıldızı
David King1, usturlabın önemli niteliğini, ağın güney için olan ibrenin yanında ağı döndürmeye yarayan
ekliptik içerisinde çok daha uzun ve kuzey ekliptiğin topuz, erken dönem İslam usturlaplarını anımsat-
altında bulunan bir köprücük karşısında kısa bir maktadır.
1 The Monumental Syrian Astrolabe in the Maritime Mu- 2 Die Astrolabiensammlungen des Deutschen Museums
seum, Istanbul, Erdem içerisinde (Ankara) 9 (=Aydın und des Bayerischen Nationalmuseums, aynı yer ve tarih,
Sayılı özel sayısı II)/1996/729-735, özellikle s. 731. Fransız s. 43. Bu satırları yazdıktan bir süre sonra King’e, hala bu
usturlaplarında ortaya çıkan benzeri Rete’ler (ağlar) bağ- görüşte olup olmadığını sorma imkanını buldum. O, gö-
lamında King, Emmanuel Poulle’nin şu çalışmasına işaret rüşünü anılan makalesinin yazımından kısa bir süre sonra
etmektedir: Un constructeur d’instruments astronomiques revize ettiğini ve bunu The Ciphers of the Monks (Stuttgart
au 15e siècle: Jean Fusoris, Paris 1963, özellikle s. 19-26 2001, s. 395) kitabında dile getirdiğini söyledi. Bu eserin-
ve Tabela I ve III. de (10. dipnot) önceki tahmine teessüf etmekte ve yeni bir
görüşe ulaşmaktadır: «Possibly it was inspired by a Syrian
astrolabe seen by a French Crusader.» Böylelikle bizim
görüşümüze yaklaşsa da, ben, usturlabın bir Fransız Haçlı-
sı tarafından götürüldüğünü ve Fransa’da imite edildiğini
daha muhtemel görüyorum.
102 A S T R O N O M İ
Usturlap
Modelimiz, 650/12521 yılında Mısır’da ʿAbdulke- Modelimiz: Pirinç, hâkkedilmiş. Kulplu ve asma hal-
rīm el-Mıṣrī tarafından Eyyübi el-Eşref Muẓaffe- kalı ana 280 mm. çapında. 30°/44°; 34°/40°; 36°/66;30°
reddīn Mūsā için imal edilmiş olan orijinale daya- enlemleri için 3 iç disk. Ağ üzeri yazılı 25 yıldız göster-
narak yapılmıştır2. me ucuyla. Arka tarafta nişangâhlı çifte ibre. Takvimler
ve kadranlar. (Envanter No: A 2.15)
1 630 h. değil.
2 Gunther, R.T.: The Astrolabes of the World, s. 233- (Orijinal: Museum of the History of Science,
254, No. 103; Mayer, L.A.: Islamic Astrolabist, s. 29-30 Oxford)
ve Plaka XII.
104 A S T R O N O M İ
Usturlap
Modelimiz, 698/1299 yılında Hama’da (Ḥamāh,
Suriye) es-Sehl el-Asṭurlābī en-Nīsābūrī tarafından
imal edilmiş olan orijinale dayanarak yapılmıştır. Modelimiz: Pirinç, hâkkedilmiş. Kulplu ve asma halkalı
ana 161 mm. çapında. 4 iç disk (30°/33° ve 36°/39° Arap
Yazıta göre bu usturlap, Eyyübi el-Melik el- orijinli; 45°/48° ve 51° Avrupa enlemleri için Latince
Muẓaffer Maḥmūd Taḳiyyeddīn için yapılmıştır. eklerle; 42° Roma için öngörülmüş görünüyor, fakat
Alman astronom Regiomontanus, bu usturlabı sonlandırılmamış). Ağ gümüşten (örümcek, figürlerle
1460 yılından önce İtalya’daki ikameti sırasında, donatılmış). Arka yüzde açı cetveli, nişangâhlı ve dik
muhtemelen Padua’da, edinmiş, Nürnberg’e getir- açılı ibre. (Envanter No: A 2.17)
miş ve 42° (tamamlanmamış), 45°, 48° ve 51° enlem
dereceleri için olan bir ek iç diskle donatmıştır.
Büyük bir ihtimalle Regiomontanus orijinalinde
30° nin güneyindeki yerler için öngörülen iki diski,
üç Avrupa kentinin ek disklerine yer açabilmek
için çıkarmıştır1.
(Orijinal: Germanisches Nationalmuseum, 1Gunther, R.T.: The Astrolabes of the World, s. 280, No.
Nürnberg, WI 20) 137; Mayer: Islamic Astrolabist, s. 82-83; Schätze der As-
tronomie. Arabische und deutsche Instrumente aus dem
Germanischen Nationalmuseum. Nürnberg 1983, s. 33-
35. Focus Behaim Globus Ausstellungskatalog Germa-
nisches Nationalmuseum), Nürnberg 1992, s. 570-574.
U S T U R L A P L A R 105
Usturlap
Modelimiz, 690/1291 yılında el-Melik el-Eşref tara- Modelimiz: Pirinç, hâkkedilmiş. Kulplu ve asma hal-
fından Yemen’de imal edilmiş orijinale dayanılarak kalı ana 155 mm. çapında. 13°/15°; 13°/37’/14°30’; 21°
yapılmıştır. Yemen’deki Resuliler Hanedanı’ndan enlemleri ve 7. iklim derecesi/24° ve 6. iklim derecesi
Hükümdar el-Eşref ʿÖmer b. Yūsuf (dönemi: 694- için 4 iç disk. Ağ 20 yıldız gösterme ucuyla birlikte, çap
696/1295-1297) usturlaba dair kitaplar yazmış, kendi 130 mm. 22 yıldız konumu. Arka yüzde nişangâhlı açı
eliyle aletler imal etmiştir. cetveli, uzunluk 140 mm. Arapça yazıt arka tarafta.
Ana kısmın arka yüzünde üç semboller gurubu kay- (Envanter No: A 2.07)
dedilmiştir. Dış taraftaki halka burç sembollerini gös-
termektedir. Bunlar ek olarak Arapça yazıyla veril-
mektedir. İkinci halka, astrolojik erbāb el-vucūh’un
sembollerini taşımaktadır ve burçların 10 derecelik
36 bölümleriyle ilişkilidir. Üçüncü halkanın işaretleri
gezegenlerin üçlüklerini (Musellesāt) temsil etmek-
1 Gunther, R.T.: The Astrolabes of the World, s. 243,
tedir1. No. 109; Mayer: Islamic Astrolabist, s. 83-84; King,
David: The Medieval Yemeni Astrolabe in the Metro-
(Orijinal: Metropolitan Museum of Art, New York) politan Museum of Art in New York City, Zeitschrift für
Geschichte der arabisch-islamischen Wissenschaften
içerisinde (Frankfurt) 2/1985/99-122.
106 A S T R O N O M İ
Usturlap
Bir Osmanlı
Usturlabı
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap 183 mm. 4 iç disk.
Nişangâhlı açı cetveli.
(Envanter No: A 2.32)
Usturlap
Modelimiz, 1570 civarında Gualterus Arsenius’un
atölyesinde imal edilmiş bir modele dayanıyor. Bu
usturlap Gréppin koleksiyonunda bulunmaktadır
ve 1980 yılında Paris’te Linton koleksiyonu çerçe-
vesinde açık arttırmaya sunulmuştur.
Usturlap
M.S. 1600 civarında Erasmus Habermel tarafın-
dan imal edilmiş alete dayanılarak yapılmıştır. Arka
yüzde «ez-Zerḳālī Diski» görülmektedir1.
Örnek bugün Oxford, Museum of the History of Martin Brunold (Abtwil, İsviçre) tara-
Science’ta bulunmaktadır. fından yapılmıştır.
Usturlap
EVRENSEL DİSK
Avrupa’da sapæa (eṣ-ṣafīḥa ez-zerḳāliyye) adıyla durum verilebilir. Arka yüz genel olarak alışılageldik
tanınan bu alet, «gök ekvatorunun ve Koç veya Terazi usturlabın arka yüzü gibidir, sadece üzerinde küçük
başlangıç noktasından gündönümü taşıyıcısının düz- bir daire daha bulunmaktadır ve bu daire yoluyla
lemine kadar paralel ve dikey daireleriyle ekliptiğin Ay’ın seyri gösterilebilir»1.
projeksiyon edildiği sadece tek bir diskten oluşmak-
tadır. Koç veya Terazi noktasının aynı zamanda her
bir ufkun doğu-batı noktası olmasından dolayı, disk
bütün alanlar için kullanılabilirdir. Ufuk, projeksiyon
merkezinden geçen düz bir çizgi olarak yansıtılmak- 1 Frank, Josef: Zur Geschichte des Astrolabs, Auszug aus
tadır. Bu çizgi, merkez noktada döndürülebilen ve der Habilitationsschrift, Erlangen 1920, s. 32 (Tekrarba-
taksimatlı bir cetvel ile temsil edilir. Diskin kenarın- sım: Islamic Mathematics and Astronomy serisi Cilt 35, s.
1-33, özellikle s. 32); Vallicrosa, José Millás: Un ejemplar
da bulunan derece taksimatı yardımıyla, ufkun ekva- de azafea árabi de Azarquiel, Al-Andalus 9/1944/111-119
tor karşısında gök küresinde aldığı konuma göre her (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy serisi
Cilt 40, s. 233-245).
Evrensel Disk
(Ṣafīḥa)
Muḥammed b. Futūḥ el-
Ḫamāʾirī’nin Evrensel Diski
Evrensel Disk
7./13. yüzyılda Kastilya Kralı X. Alfons’un emriy-
le bir çok bilgin tarafından Endülüs’te derlenen
eserlerin koleksiyonu olan Libros des saber de
astronomía adlı eserde bulunan çizimlere ve
betimlemelere göre yapılmış rekonstrüksiyon.
ez-Zerḳālī’nin
evrensel diskinin
Libros des saber de
astronomía’daki çizimi
U S T U R L A P L A R 119
Evrensel Usturlap
1 İbn es-Serrāc’dan bize, bir evrensel disk ile birleştirilme- Islamic Astrolabist, s. 34-35; King, D.: On the Early of the
miş üç usturlap daha ulaşmıştır: 1. Haydarabad, Salar Jung Universal Astrolabe in Islamic Astronomy, and the Origin
Museum (623/1226); 2. Rampur (626/1228); 3. London, of the Term «Shakkāzīya» in Medieval Scientific Arabic,
Greenwich, National Maritime Museum (628/1230). The D.A. King, Islamic Astronomical Instruments içerisinde,
Planispheric Astrolabe, London 1976, s. 44-45; Sarma, Sre- Variorum Reprints, London 1987, No. VII.
eramala R.: Astronomical Instruments in the Rampur Raza
Library, Rampur 2003, s. 25-33. Gunther, R.T.: The Astro-
labes of the World, Oxford 1932, s. 285-286, No. 140; Mayer:
120 A S T R O N O M İ
Küresel Usturlap
Bugünkü astronomi tarihi bilgimize göre, küresel daireye ekvator kutuplarında 2 delik oymuştur, bu
usturlap ilk olarak Arap-İslam döneminde ortaya deliklerin içine ve küre üzerinde hesaba katılan
çıkmış görünmektedir. Arap-İslam çevresi astro- enlem deliklerinin içine mandalla sabitlediği bir
nomları, halkalı küre, gök küresi ve düz ustur- eksen yerleştirmiştir.»4
lap gibi gereçleri doğrudan veya dolaylı olarak Modern Arap-İslam astronomi tarihi araştırma-
Yunanlardan almışlar ve bu aletlerin sürekli olarak larında, nadir ele alınan bu aleti, ilk olarak 1846
gelişimi ve iy ileştirilmesi için çaba sarfetmişlerdir. yılında Lois-Amélie Sédillot, Ebū el-Ḥasan el-
Buna karşın, küre biçimli usturlap, Arap-İslam Marrākuşī (7./13. yüzyılın ikinci yarısı)’nin Cāmiʿ
kültür çevresinin buluşu olarak görünmektedir. el-Mebādiʾ ve-l-Ġāyāt adlı eserinin ilgili bölümü-
Fakat Arapça kaynaklarda hiç de az olmayan sık- nü Fransızca’ya çevirerek tanıtmıştır5. 20. yüzyılın
lıkla küresel usturlap halkalı küre ile karıştırılmış ilk on yılında, C.A. Nallino, Enzyklopædie des
ve bu yüzden, tıpkı İbn Nedīm (ö. 380/990)’in Islām’daki Asṭurlāb maddesi çerçevesinde bu ale-
Fihrist’inde1 olduğu gibi, bu tür usturlabın mucidi tin kısa bir tarifini vermiştir6. Hugo Seemann ve
olarak Ptoleme anılmıştır. el-Bīrūnī’nin verdiği bir Theodor Mittelberger, Das Kugelförmige Astrolab
bilgi, Cābir b. Sinān el-Ḥarrānī (3./9. yüzyılın ikin- nach den Mitteilungen von Alfons X. Von Kastilien
ci yarısı)’nin2 de küresel usturlabın mucidi olabile- und den vorhandenen arabischen Quellen (1925)
ceği varsayımını olanaklı kılmaktadır. Kitāb İstīʿāb adlı çalışmalarında bu konuyu daha ayrıntılı ve
el-Vucūh el-Mümkine fī Ṣanʿat el-Asṭurlāb3 adlı çok iyi bir şekilde ele almışlardır. Onların tarifleri
eserinde el-Bīrūnī şöyle demektedir: «Ben, Cābir ve çizimleri olmasaydı modellerimizi yapmamız
b. Sinān el-Ḥarrānī’nin yapmış olduğu bir usturlap pek de mümkün olamazdı. Burada ele alınan alet-
gördüm. Bu usturlapta, örümceğe gerek duyul- ler şu kişilere aittir:
mamaktadır. Yani ufuk ve yükseklik paralellerini 1. Ebū el-ʿAbbās el-Faḍl b. Ḥātim en-Neyrīzī (ö.
küre üzerinde çizmiş ve sonuncusunda karşılıklı 4./10. yüzyılın başı).
duran iki kadran üzerine enleme tekabül eden 2. Ebū er-Reyḥān Muḥammed b. Aḥmed el-Bīrūnī
delikler oymuştur. Daha sonra küre üzerine aynı (ö. 440/1048).
yüksekliğe ve en büyük dairelere sahip olan üç 3. el-Ḥasan b. ʿAlī el-Marrākuşī (7./13. yüzyıl).
halka yerleştirmiştir: Bunlardan biri ekvatordur ve 4. Kastilya Kralı X. Alfons’un (1221-1284) emriyle
küre üzerindeki öteki ekvatora bağlanmıştır, diğe- birçok bilgin tarafından ortaklaşa yazılan Libros
ri ise burçlar kuşağıdır ve ekvatorun karşısında ve des saber de astronomía adlı bir eserler koleksiyo-
ona doğru aynı miktarda eğimlidir; üçüncüsü küre nu olan kitapta sunulan alet.
üzerinde bulunan 4 kutuptan geçen dairedir, yani Bu çalışmada, dört küresel usturlabın «örüm-
ilk iki dairenin kutuplarından geçer. Bu üçüncü cekler»'inin çizimleriyle birlikte ayrıntılı betim-
lemelerinin yanı sıra, yukarıda anılan Cābir
b. Sinān el-Ḥarrānī ve Kusṭā b. Lūḳā’nın7 benzer ne giydirilmiştir, kürenin üst yüzeyini yarıya kadar
aletleri hakkında da bilgi bulmaktayız8. kaplamaktadır. P P' dünya eksenini temsil eden
Bu aletin «prensibi» ve «genel tanıtımı» hakkında bir çubuk, örümcek üzerinde P veya P', ekvatorun
bazı şeyleri her iki araştırmacının, Seemann ve bu amaca yönelik oyulmuş kutbuna ve kürenin
Mittelberger’in, çalışmasından alıntılıyoruz9: meridyen dairesinde karşılıklı olarak delinmiş G
«Kendisine dayanılarak gökkubbesinin günlük ve G' deliklerine (uygun coğrafi enleme tekabül
hareketini, yükseklik paralelleriyle azimut dai- edecek şekilde), ya G ve P veya G ve P' yü örter
relerinin yeryüzü yatay koordinatlar sistemine şekilde sokulur. Bu tarz daha çok delik çiftlerinin
karşı en açık bu şekilde yansıtabilecek ve sayılarla tamamı küre üzerine yerleştirilebilir ve böylelikle
saptayabilecek düzenek şudur: Yatay koordinatlar düzenek değişik coğrafi enlemler için kullanılabi-
sisteminin ve muhtemelen diğer çizgisel sistemle- lir hale getirilir»10.
rin kaydedileceği sabit bir küre üzerinde, bir takım Küresel usturlabın düz usturlaba göre avantaj ve
çok bilinen yıldız ve burçlar kuşağının kaydedildiği dezavantajlarını el-Bīrūnī11 şu şekilde özetlemek-
gökküreyi temsil eden uygun kesimli içi boş yarım tedir: «İddia ediyorum ki, eğer bu (küresel) ustur-
küre dönebilecek şekilde oturtulur». lap kolay imal edilebilir olsa ve bu araçta daha
önce (düz usturlapta) bahsettiğimiz birçok şeye
ihtiyaç duyulmasa da, açıkça görüldüğü üzere düz
usturlap örneğin yolculukta taşınabilme kolaylığı
gibi avantajlara sahiptir. Ayrıca, düz usturlap sık-
lıkla, küresel usturlabın sokulamayacağı yerlerde
saklanabilir, örneğin yenlere, elbise içerisinde
göğüse, çizme içerisine, kuşağın brölokuna vb.
yerlere. Aynı zamanda bu tür usturlap güçlü çarp-
malara karşı dirençlidir, küresel usturlapta ise
Çizim, H. Seemann, Th. Mittelberger, Das Kugelförmige en küçük darbede, çarpmada veya düşmede bu
Astrolab, s. 2 (Tekrarbasım: s. 364). durum sözkonu değildir. Buna karşın, gökküre-
sinde bulunanların temsili ve oradaki hareketlerin
şekli küresel usturlapta daha kolay görülebilir».
«... Sabit bir küre üzerine ufuk büyük daire halin- Seemann’ın çizim ve açıklamalarına dayanarak ve
de çizilmiştir; kutupları zenit=Z ve nadir=Na’dır. orijinallerinden yararlanarak yapılmış dört mode-
Ufuk, küreyi iki yarıya ayırmaktadır. Kürenin üst limizden Neyrīzī’ninkinin, bir göstergesi yoktur.
yarısında, ufka paralel yükseklik daireleri ve ufka el-Bīrūnī birisi göstergeli, diğeri göstergesiz iki
dikey azimut daireleri (veya dikey daire) ve de çeşit tarif vermiştir. el-Marrākuşī, göstergenin
meridyen dairesi kaydedilmiştir...». varlığına ilişkin hiç bir işarette bulunmamıştır.
«Hareketli gökküresini temsilen, düzeneği daha Libros del saber de astronomía’da –eksik bir
belirgin kılması nedeniyle genellikle sadece içi boş unsur bir yana- el-Bīrūnī’nin ikinci çeşidine ben-
bir yarım küre (yarım küre biçiminde kase) yapıl- zeyen bir göstergenin tarifi vardır. en-Neyrīzī ve
mıştır, bu örümcek olarak adlandırılır». el-Marrākuşī’nin tarifinde ve el-Bīrūnī’nin ikinci
«Gerekli canlandırmaların ve ölçümlerin yapılabi- çeşidinde, yıldızların nişan alınması, gök cisim-
leceği bir düzeneği elde edebilmek için örümcek lerinin, gökküresinin kuzey ve güney kutupla-
ve küre şu şekilde birleştirilmiştir. (Bu, şematik rını temsil eden kürenin karşılıklı her iki kutbu
olarak coğrafi b enlemi için olan 2. figürde göste- boyunca geçen delikler aracılığıyla gözlemlenerek
rilmiştir.). Örümcek içbükey yüzeyi ile küre üzeri-
7 Bkz. Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 180-182. 10 Seemann, H. ve Mittelberger, Th.: a.e., s. 2-3(Tek-
8 Seemann, H. ve Mittelberger, Th.: a.e., s. 40- 46-49 rarbasım: aynı yer ve tarih, s. 364-365).
(Tekrarbasım: aynı yer ve tarih, s. 402, 408-411). 11 İstīʿāb el-Vucūh el-Mümkine adlı eserinden H. See-
9 Seemann, H. ve Mittelberger, Th.: a.e., s. 2 (Tekrarba- mann ve Th. Mittelberger tarafından çevrilmiştir, a.e.,
sım: aynı yer ve tarih, s. 364). s. 41 (Tekrarbasım: aynı yer ve tarih, s. 403).
122 A S T R O N O M İ
gerçekleştirilir. Güneş’in yüksekliği aynı üç kay- uzanan metal bantlardan ibaret nişangâhlarıdır.
nağa göre, ufkun kuzey ve güney noktalarına otur- Özellikle, kullanımı zor bu göstergesi yüzünden
tulmuş bir gnomon’un kullanılmasıyla ölçülür. Bu küresel usturlap, el-Bīrūnī’ninde açıkladığı gibi,
gnomon kürenin kılavuzunda döndürülmesiyle bu el aletini yolculuklarda beraberlerine almak
yer değiştirebilir. isteyen astronomlar için dezavantajlı görmüş
el-Bīrūnī’nin, bizim rekonstrüksiyonumuzda da olmalıdır.
görüldüğü üzere, dikey olarak üzerinde sabitlen- 885/1480 yılından kalan bir orijinal alet, avantaj-
miş diğer bir daire yayıyla güçlendirilerek, 180° lı gösterge hariç, küresel usturlabın Arap-İslam
ye bölünmüş daire yayından ibaret olan gösterge kültür çevresinde daha ileri bir gelişim yaşamış
tarzı amaca daha uygundur. Bu yolla, göstergenin olduğuna tanıklık etmektedir.
içbükey yüzeyinin, örümceğin yüzeyiyle temasta Bugünkü bilgimize göre, bu alet tipi Avrupalı ast-
kalması ve gözleme zarar gelmemesi sağlanır ki ronomların dikkatini çekmemiş görünüyor. Her
bu, Libros del saber de astronomía adlı eserde halükarda –Müslüman Endülüs bir yana bırakı-
tarif edilen göstergeden beklenemez. (Sözü edilen lacak olursa –Avrupa’da yapılmış bir örneğini ve
bu sonuncu) gösterge tarzı ise, diğerleri karşısında küresel usturlap hakkında bir Arapça risalenin
belirli bir avantaja sahiptir. Ama bunun dezavan- hiçbir Latince veya İbranice çevirisini de bilme-
tajı, göstergenin uçlarına sabitlenmiş, birbirine mekteyiz. Libros del saber de astronomía adlı
paralel, örümceğin yarıçapını aşıp yukarı doğru eserin de hiç bir etkisi görülmemiştir.
U S T U R L A P L A R 123
1.
en-Neyrīzī’nin
(erken 4./10. yüzyıl)
Küresel Usturlabı
en-Neyrīzī’nin bu tür usturlabı ele alan Kitāb ...‘çivi’ olarak adlandırılan genişletilmiş bir ucun-
fī el-ʿAmel bi-l-Asṭurlāb el-Kuravī’ adlı risalesi, dan başka birşey olmayan, ‘kulp’ (Arapça ʿilāka)
tek yazma nüsha halinde bize ulaşmıştır12. H. izlemektedir; belki de askıdan bizzat dünya ekseni
Seemann13, bu eseri bu konudaki Arapça metinler kasdedilmektedir... »
içerisinde «en iyi ve en ayrıntılı» eser olarak kabul «Yükseklik ölçümü için örümceğin kenarına,
etmektedir. metinde mecrā olarak anılan bir düzenek eklen-
Küre üzerine yerleştirilen döndürülebilir örüm- miştir (biz bunu yükseklik kadranı olarak nitele-
cekle sadece yıldızlı kuzey gökkubbesi göz önünde mekteyiz). Bu, merkezde kılavuz olarak iş gören
bulundurulmuştur. «Örümceğin ekliptik kutbuna yivli bir kadran şerididir. Kılavuzun her iki tara-
‘en büyük kürsī’ yerleştirilmiştir. Burada muhte- fına çekilmiş şeritler 90° ye bölünmüştür. 90° lik
melen sözkonusu olan, tıpkı Kastilyalı Alfons’da bölüm noktasında, kadranın bir ucunda ‘yükseklik
olduğu gibi (bkz. s. 129), örümceğin ekliptik kutbu kürsī’si’ bulunmaktadır, bu bir bağlantı parçasıdır
civarında sabitlenmiş olan oymalı yarı küredir. ve tıpkı Alfons’da olduğu gibi, yükseklik ölçü-
‘Küçük Kürsī’ olarak adlandırılan diğer bir kısım, münde usturlabın tutulduğu bir taşıma halkası
örümceğin ekvator kutbunun bulunduğu yere yer- takılmıştır. Bir göstergeden bahsedilmemektedir.
leştirilmiştir ve muhtemelen tıpkı büyük kürsī 1. ve 31. problemler [en-Neyrīzī’nin risalesinden]
gibi ekliptik kutupta delikli dairesel bir disktir. yükseklik ölçümünün nasıl yapıldığına ilişkin bilgi
Bunu, prensipte muhtemelen dünya ekseninin vermektedir, konuyla ilgisi nedeniyle bundan bura-
A: Burçlar kuşağı,
B: Yükseklik kadranı,
C: Ekvator, taksimatsız (detaylı
bilgilerin eksikliğinden dolayı
şekilde keyfi olarak küçük
daire halinde resmedilmiştir)
D: Bağlantı parçaları,
K1, K2, K3: Üç Kürsī,
G: Yükseklik ölçümü için gno-
mon, küre üzerine sabitlenmiş
ve her iki yükseklik kadranı
arasındaki yivde kayar şekilde,
R: Yükseklik ölçümü için tutma
halkası.
da bahsetmek istiyoruz. Örümcek, küre üzerinde güney noktalarında karşılıklı duran deliklerden
ufuk kutuplarındaki ekliptik kutupta sabitlen- yıldız hedeflenir, bu esnada iki delikten birisi, gno-
miştir ve böylelikle üzerine yükseklik kadranının monun Güneş yüksekliğini gözlemlemede olduğu
takıldığı örümceğin kenar dairesi, kürenin ufuk gibi, hareket eder»14.
dairesiyle kendisini örtmektedir... Güneş yük- Modelimiz H. Seemann’ın15 çizimine ve açıklama-
sekliğini belirlemek için ufkun kuzey veya güney larına göre yapılmıştır.
noktasına bir gnomon sokulmuştur, bu gnomon
Modelimiz: Pirinç, hâkkedilmiş. Çap: 17 cm.
kılavuzda kürenin döndürülmesiyle yerinden kay-
(Envanter No: A. 1.09)
dırılabilir. Usturlap daha sonra Güneş’e doğrultu-
lur, bu esnada yükseklik kürsī’sinde serbest olarak
asılı tutulur ve gnomon hiç bir gölge yapmayana ve
güneş ışığı gnomona çarpıncaya değin kaydırılır.
Yıldız yüksekliğini beirlemek için ufkun kuzey ve
2.
el-Bīrūnī’nin
(ö. 440/1048)
Küresel Usturlabı
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap: 17 cm.
(Envanter No: A. 1.09)
el-Bīrūnī, «Usturlap İmalinde Olası Yöntemlerin cenubi küresel usturlabının üzerine güney enlemi-
Kapsamlı Ele Alınışı» (İstīʿāb el-Vucūh el- nin (yani negatif enlem) yıldızlarını yerleştirmemiz
Mümkine fī Ṣanʿat el-Asṭurlāb) adlı risalesinde noktasında farklılık gösterir. Ekseni, örümceğin
küresel usturlabın bir tarifini vermiştir. Bu tarif, gök kubbesi kutbunu gösteren ve ufkun altında
Leiden’da bulunan bir yazmadan16 Almanca’ya bulunan deliklerden geçiririz. Böylece işlem her
çevrilmiştir17. Burada biz, onun güney yarım küre iki usturlapta da aynı olur. Usturlap yapımcıları
ve yükseklik ölçüm düzeneği hakkında verdiği arasında bununla yetinenler vardır».
bilgileri alıntılıyoruz: «Cenubi küresel usturlap «Bundan başka da bir yükseklik ölçümü düzeneği
öbüründen [şimali] örümcek bakımından farklılık vardır. Yüksekliği ölçmek isteyen kimse ustulabı
göstermektedir, yani örümceğin yarım küresinin zenite asmalıdır ki yükseklik paralelleri Dünya
üzerinde bulunan yarım ekvator, Koç’un başından ufkuna paralel olsun. Daha sonra güneş derece-
Terazi’nin başına kadar alınmasında ve bizim sinin üzerine, küre ve örümcek üzerinde dikey
A: Burçlar kuşağı,
B: Tam büyük daire olarak taksi-
matsız ekvator,
C: Tam büyük daire olarak taksi-
matsız gündönümü taşıyıcısı,
D: Bağlantı parçaları,
G: Güneş yüksekliğini belirlemek
için gnomon,
R: Güneş yüksekliğini belirleme
için zenitte küre üzerine sabit-
lenmiş tutma halkası.
duran küçük bir gnomon dikip, gnomonla birlikte anlatıyor: «Zanaatkarlar [yani usturlap yapımcıla-
güneş derecesini döndürürüz. Bu da, gnomon rı] arasında, iç yüzeyi örümceğin dışbükey yüze-
kendisini gölgelendirene kadar ve gölgesini küre- yine temas eden bir daire yayı imal edenleri var-
nin herhangi bir yerine değil, sadece kendi üze- dır; onun dışiçbükey yüzeyinin her iki ucuna bu
rine düşürene kadar örümceğin döndürülmesiyle zanaatkarlar 180 eşit parçaya bölünmüş bir yarım
meydana gelir. Daha sonra yıldız doğuş yeri doğu daire sabitlerler ve her bir yayı usturlap eksenine, iç
ufkuyla örtüşür. Bu düzenek, küre şeklindeki yüzeyi örümceğin dış yüzeyine temas edecek şekilde
usturlaptan daha uygun biçimde küre üzerine yer- yerleştirirler. Eksenin ucuna, ibresi yarım daireye
leştirilebilir.»18 temas eden bir gösterge sabitlenir. Bu yarım daire,
el-Bīrūnī, bunun ardından, Güneş’in ve bir yıldı- yüksekliğin alınmasına yarar.»19
zın yüksekliğini yukarıda bahsedilen gösterge ile Modelimiz H. Seemann’ın20 çizimine, açıklamaları-
(s. 122) belirleyen küresel usturlabın kullanımını na göre ve Arapça orijinal metin kullanılarak yapıl-
mıştır.
3.
el-Marrākuşī’nin
(7./13. yüzyılın
ikinci yarısı)
Küresel Usturlabı
A: Burçlar kuşağı,
B: Yarım büyük daire olarak taksimat-
lı Ekvator,
C: Bağlantı parçaları,
D: Deliği ile ekvator kutbuna bağlı ve
tabanı ekvatorun üzerinde kayabile-
cek şekilde bulunan iki eşit kenarlı
küresel üçgen, sivri uç,
G: Yüksekliği ölçmek için gnomon,
R: [Deliği ile] Yükseklik ölçümü için
[nişangâh işini de gören] tutma
halkası.
iki ucuna, yani A ucuna ve B tabanının ortasına, küre duğu yerdeki taksimatlı ekvatorda okunur. Her ne
üzerinde enlemler için mevcut olan deliklerin büyük- kadar el-Marrākuşī yıldız yüksekliklerinin tespitin-
lüğünde delikler açılır. Ṣafīḥa, örümceğin ekvator den bahsediyorsa da, gnomonla yapılamayan yıldız
kutbundaki kaide merkezinde bulunan delikte sabit- yükseklikleri tespit yöntemleri hakkında maaalesef
lenir. Ṣafīḥa’nın ucundaki deliğe küçük silindir bir hiçbir şey anlatmıyor. Sonuç olarak, el-Marrākuşī,
gnomon sokulur, bu gnomon daima kürenin mer- ekvatorun ve ekliptiğin yüksekliğin alındığı daire
kez noktasına yöneltilir. Ṣafīḥa’nın ucu gnomonla olarak aynı şekilde kullanılmasının Alfons’da da
birlikte böylece, örümcek üzerindeki 180 dereceye olduğuna işaret etmiştir. Daha sonra ṣafīḥa ekliptik
taksimatlandırılmış ekvator yarısının üzerinde kaya- kutbuna oturtulur ve askı düzeneği ekliptiğe uygun
bilir durumdadır. Yapılan yükseklik ölçümünde, bir biçimde yerleştirilir.»24
usturlabı bahsedilen düzeneğin yardımıyla uygun bir Modelimiz, H. Seemann’ın25 taslağına ve el-Marrā-
şekilde asabilmek için, örümcek üzerindeki taksi- kuşī’nin tarifindeki açıklamalara dayanılarak yapıl-
matlı ekvatorun 90. taksim noktasına askı düzeneği mıştır.
yerleştirilmiştir. el-Marrākuşī, bu düzenekle ölçüm-
lerin nasıl yürütüleceğine dair hiçbir şey anlatma-
mıştır. Prensipte herhalükarda Alfons gibi (bkz.
bir sonraki sayfa) işlem yapmış olmalıdır. Bununla
beraber, güneşe gösterge aracılığıyla nişan almak
yerine, burada ṣafīḥa ve usturlap döndürülür, bu
esnada sonuncusu, eğer gnomonun ekseni güneşe 24 Seemann, H. ve Mittelberger, Th.: Das kugelförmige
doğrultulmuş ise gnomonun kendisini gölgelemesine Astrolab, s. 45-46 (Tekrarbasım: aynı yer ve tarih, s. 407-
408).
dek askı düzeneğine serbestçe asılır. Bulunan yük- 25 Seemann, H. ve Mittelberger, Th.: Das kugelförmige
seklik, ṣafīḥa’nın ucunun gnomonla birlikte bulun- Astrolab, s. 69 (Tekrarbasım: aynı yer ve tarih, s. 431).
U S T U R L A P L A R 129
4.
Libros del saber de astronomía
(7./13. yüzyıl)’ya göre
Küresel Usturlap
Kral Alfons tarafından hazırlatılan ansiklopedik ese- değildir. Moritz Steinschneider, 1848 yılında yaptığı
rin astronomi aletlerine ayrılan dördüncü risalesi, iki açıklamayla, bence durumu en isabetli şekilde belir-
esas ve sayısız alt bölümden oluşmuş olup, küresel lemiş görünüyor. Ona göre, ilk önce Arapça örnekler
usturlabın ayrıntılı bir tarifini içermektedir26. Bu Yahudiler tarafından tercüme edilmiş ve daha sonra
eser, külliyatın diğer bölümleri gibi, Kral X. Alfons bu çevirilere dayanarak Hıristiyan bilginler uygun
(ö. 1284)’un emriyle Rabiçag (Isak İbn Sid) adlı redaksiyonlar ve adaptasyonlar yapmışlardır27. H.
birisi tarafından Eski Kastilce ile yazılmış olmalıdır. Seemann’ın incelediği ve ayrıntılı olarak betimledi-
Bu şahsın Müslüman, Hıristiyan veya Yahudi olup
olmadığı bir yana bırakılacak olursa, eserin Arapça
orijinallerden mi çevrildiği, veya Arapça kitaplara
dayanarak belirli bir bağımsızlık içerisinde Kastilce 27 Steinschneider, M. Alfons’ X. «astronomischer Kongreß
yazılıp yazılmadığı kesin olarak cevaplandırılmış zu Toledo» und Isak Ibn Sid der Chasan, Magazin für die
Literatur des Auslandes içerisinde (Berlin) 33/1848/226-
227, 230-231 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and As-
tronomy serisi Cilt 98, Frankfurt 1998, s. 1-4); Wegener,
Alfred: Die astronomischen Werke Alfons X., Bibliotheca
26 Libros del saber de astronomía del Rey D. Alfonso X mathematica içerisinde (Leipzig) 3.F., 6/1905/129-185,
de Castilla, copilados, anotados y comentados por D. Ma- özellikle s. 135 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and
nuel Rico y Sinobas, Cilt 2, Madrid 1863, s. 113-222. Astronomy serisi Cilt 98, s. 57-113, özellikle s. 63).
130 A S T R O N O M İ
A: Burçlar kuşağı,
B: Yükseklik kadranı,
C: Gölge kadranı,
D: Takvim,
E: Ekvator,
F: Bağlantı parçaları,
G: Gösterge,
H: Nişangâhlar,
R: Tutma halkası, yük-
seklik ölçümünde.
ği28 kısım bize, içeriğinin günümüze ulaşan Arapça 1480 tarihlidir ve bildiğimiz daha önceki bütün yazın-
risalelerle geniş ölçüde örtüştüğüne ilişkin bir tasav- sal tariflere nispetle daha gelişmiş görünmektedir.
vur kazanmamızı sağlıyor. Bu kısım, birçok bakım- X. Alfons’un, küresel usturlaba dair olan kısmın
dan, yaklaşık 400 yıl önce en-Neyrīzī tarafından önsözünde «onun, küresel usturlabın yapımını ele
yazılmış olan metinle gerçekten çok sıkı bir yakınlık alan hiçbir kitap bulamadığı için Isak İbn Sid’i böyle
göstermektedir. Fakat bu Kastilce risale şimdiye bir kitabı yazmakla görevlendirdiği»29 ifadesi kuşku-
kadar bilinen öncelleriyle karşılaştırıldığında, olduk- lu olmanın da ötesindedir. Bütün metnin tamamı-
ça daha ayrıntılı ve sunum bakımından da daha nın Arapça kaynaklara bağımlılığını ele vermesi bir
iyidir. Bence, bu bulguyu Kastilyalı redaktörlerin yana, muhtemelen İspanya’ya ulaşmış yalnızca tek
bizzat kendilerinin ulaştıkları bir ilerlemenin sonucu bir örnek alet tipine dayanılarak böylesi bir tarifin
gibi anlayacak olursak, elbette yanılmış oluruz. Ben sağlanmasının mümkün olabilceğini tasavvur etmek
daha ziyade şu görüşü kabul etme eğilimindeyim: hayli güçtür.
Bu Kastilce metin, daha çok, genç bir Arapça versi- Modelimiz H. Seemann’ın30 taslağına ve Libros del
yona dayanıyor. Ayrıca, burada şunu da göz önünde saber de astronomía’da bulunan tarife göre yapıl-
tutmamız gerekir: Küresel usturlabın bize ulaşan mıştır.
örneklerinden birisi (bkz. s. 131/ bir sonraki sayfa),
(yapımı 885/1480)
Bu küresel usturlap, Arap-İslam kültür çevresinden örümceğe oturtulmuş ray şeklindeki bir kadranın
Avrupa’ya gelmiş ve 1962 yılında Oxford’da bulunan kılavuzunda kuzey-güney doğrultusunda yukarı-aşağı
Museum of the History of Science müzesi tarafından kaydırılabilen bir kızakcık yardımıyla gerçekleştirilir.
bir açık arttırmada satın alınmıştır31. Bu usturlap, Kızakcığa, istenilen gök cismini, tutma halkası deliği-
1480 yılında Mūsā adlı bir usta tarafından imal edil- nin alt kenarı üzerinden nişan alabilmeyi astronoma
miştir. olanaklı kılan bir nişangâh yerleştirilmiştir. Oxford
Küre pirinçtendir ve 83 mm. lik bir çapı vardır. modelinin elimizdeki resimlerine göre, nişangâh
Gökkubbesi, kuzey kutbuna, bir taşıyıcı kulpun otur- bu modelde eksiktir. Muhtemelen bu nişahgah, çok
tulduğu bir ağ (ʿankebūt, şebeke) ile çevrelenmiştir. küçük bir deliğin bulunduğu düz başlı ince bir çubuk
Bildiğimiz bütün tasvirlere göre bu örnek, ilki çok şeklindeydi. Gözleme yönelik olarak nişangâh kızak-
önemli olan iki yeniliğe sahiptir. Şöyle ki, hem cığa takılıyordu ve muhtemelen kızakcığa bir iple
Güneş’in hem de yıldızların yükseklik ölçümleri, bağlıydı. Nişangâhın biçimini şu şekilde tasavvur
ediyorum: Yeterli derecede küçük deliğe sahip olan
ikinci bir nişangâh, kutup ekseninin açıklığına sokul-
31 Maddison, Francis: A 15th Century Islamic Spherical muş olabilir, çünkü asma halkasındaki yarık kesin
Astrolabe, Physis içerisinde (Florenz) 4/1962/101-109;
ayrıca bkz. Astronomical Instruments in Medieval Spain, kerteriz için çok geniştir.
Santa Cruz de la Palma 1985, s. 71. İkinci yenilik, örümcek ile küre arasındaki bir bağ-
132 A S T R O N O M İ
Bildiğimiz kadarıyla bize kadar ulaşmış ikinci ri bizzat usturlaba taşınmıştır. Meridyen çemberi,
usturlap, Kahire İslam Sanatları Müzesi’nin mül- eksenin yardımıyla kürenin uygun enlem dairelerine
kiyetinde bulunmaktadır. 1070/1660 yılındandır doğru ayarlanmasını mümkün kılan, karşılıklı açıl-
ve Ḍiyāʾeddīn Muḥammed b. el-ʿİmād adlı birisi mış birçok delik taşımaktadır. Küre, sehpasından
için imal edilmiştir. bağımsız olarak da kullanılabilir. 8 cm. çapındadır.
Bu küresel usturlap tipinde ağın gerekli bilgile-
134 A S T R O N O M İ
Çubuk Usturlabı
asṭurlāb ḫaṭṭī
KADRANLAR
Sinüs Kadranı
Pirinç, hâkkedilmiş.
Sinüs Kadranı Yarıçap 135 mm.
(Envanter No: A 3.04)
Pirinç, hâkkedilmiş.
Mağrib Kökenli Yarıçap 125 mm.
«Altmışlık» (Envanter No: A 3.09)
Sinüs Kadranı
Enstitümüzün mülkiyetinde bulunan bu kadran, Mebsūṭ ve menkūs çizgilerine ait iki sistem dışın-
Mağrip kökenlidir ve 10./16. veya 11./17. yüzyılda da, yarım daire biçiminde iki yay (bir tanesi sinüs
imal edilmiş olması mümkündür. Arka yüzü boş- çizgisi üzerinde, diğeri kosinüs çizgisi üzerinde)
tur. 60 eşit bölüme ayrılmıştır ve adı da buradan bulunmaktadır; bunlar kiriş mesafelerini sinüs
gelmektedir ve yükseklik yayı 90’lık taksimata değerlerine çevirmek içindir. İkindi namazı vaktini
sahiptir. belirlemek için de bir yay bulunmaktadır. İki nişan-
gâhtan birisi eksiktir.
KA D R A N LA R 139
Çift Kadranlı
Şekkāziyye
Pirinç, hâkkedilmiş.
Yarıçap 167 mm.
(Envanter No: A 3.07)
Çift kadranlı şekkāziyye (rubʿ eş-şekkāziyye), bu tariften başka, muhafaza edilmiş bir Avrupa
Cemāleddīn ʿAbdullāh b. Ḫalīl el-Māridīnī (ö. imitasyonundan (bkz. bir sonraki sayfa) yarar-
809/1406) tarafından ez-Zerḳālī’nin evrensel diski landık. Örümcek, 7 sabit yıldız işaretli çeyrek
(bkz. s. 116) esas alınarak imal edilmiştir. Bu araç, daire biçimindedir. Bunun altında, ez-Zerḳālī-
küresel astronomi hesaplamalarını bir alet yar- Projeksiyonu ile donatılmış, masif ve ağ biçiminde
dımıyla yapabilmek için icat edilmiştir. Bu ale- bir disk bulunmaktadır1.
tin kendisi bize kadar ulaşmamıştır, yalnız-
ca el-Māridīnī’nin tarif ve kullanımına yöne-
lik bilgileri içeren bir risalesi bize ulaşmıştır. 1 King, David: An Analog Computer for Solving Prob-
Rekonstrüksiyonumuzda, yeterince ayrıntılı olma- lems of Spherical Astronomy: The Shakkāzīya Quadrant
of Jamāl al-Dīn al-Māridīnī, Archives internationales
yan ve bugün bizde eksik olan bilgileri koşullayan d’histoire des sciences (Wiesbaden) 24/1974/219-241.
140 A S T R O N O M İ
Pirinç, hâkkedilmiş.
Yarıçap 160 mm.
(Envanter No: A 3.01)
Çift Kadran
Modelimiz, göründüğü kadarıyla 15./9. yüzyılda el- Aletin diğer özellikleri, bir farkla bir önceki
Māridīnī’nin (bkz. bir önceki sayfa) aletinin veya şekkāziyye kadranın özelliklerinden ibaretti: Fark
başka bir Arap modelin imitasyonu olarak ortaya Latince olan yazıdır. Şekkāziyye kadran, meteoros-
çıkan, bize ulaşan Avrupalı bir orijinaline dayanı- kop olarak da bilinmektedir.
larak yapılmıştır.
(Orijinal: Adler Planetarium, Chicago)
KA D R A N LA R 141
Pirinç, hâkkedilmiş.
Yarıçap 150 mm. Arka
yüzde çok büyük bir hassa-
siyetle yapılmış sinüs kad-
ranı bulunmaktır, üzerinde
hareketli bir cetvel vardır.
Modelimiz, Martin Brunold
(Abtwil, Schweiz) tarafın-
dan yapılmıştır.
(Envanter No: A 3.02)
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap: 18 cm.
(Envanter No: A 3.10)
Destūr Kadranı
Kadran Diski
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap: 25 cm.
(Envanter No: A 3.11)
Modelimiz:
Kadran Pirinç, hâkkedilmiş. Yarıçap 120 mm.
(Envanter No: A 3.05)
18. yüzyıldan bir Avrupa kadranının rekonstrük-
siyonu.
KA D R A N LA R 145
Hint Dairesi
(ed-Dāʾire el-Hindiyye) Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap 250 mm. Gnomon yüksekliği: 63 mm.
(Envanter No: A 4.25)
Meridyen
Yönünü Belirleme Aleti
evce kadar ve
evcden tan
vaktinin hemen 1 Sezgin, Fuat: Ṭarīqat İbn el-Heysem fī Maʿrifat Ḫaṭṭ
öncesine kadar Nıṣf en-Nehār, Zeitschrift für Geschichte der arabisch-
islamischen Wissenschaften (Frankfurt) 3/1986/arap.
gözlemlenmesi Teil 7-43.
AL E TL E R
147
«Üçgenli Alet»
1.
Araçların birisinde, aynı uzunlukta iki bacak-
tan oluşan bir açı ölçer ile işlem yapılmaktadır.
Bacaklardan birisi, yatay duran bir cetvelin baş
tarafına bağlanmış iken, diğeri aleti taşıyan masa-
nın üzerinde bulunan hareketli bir rayda cetvel
boyunca kayar. Birinci bacaktaki her iki nişangâhla
bildirilen yükseklik, her iki bacağın uçları arasında
gözlem sırasında ortaya çıkan mesafenin yarısının Yazmadan, Oxford, Hunt. 539.
bacak uzunluğuna olan oranıyla bulunur. Oran,
yükseklik açısının kosinüsünü verir.
2.
İkinci yükseklik ölçerde, iki bacakla işlem yapılır.
Bunlardan birincisi, bir sivri uçla ve iki nişangâhla
donatılmıştır ve yüksekliği büklüm noktası mente-
şesinden ayarlanabilirdir. İkinci bacak, üzerinde
90°lik açı ile bulunan hareketli bir cetvelin yer aldı-
ğı bir rayla donatılmıştır. Cetvelde, birinci bacağın
ucuyla ve nişangâh aracılığıyla yükseklik açısı belir-
lenir. Bacağın cetvelle temas noktası ile alt ucu
arasındaki mesafenin, bacağın bilinen uzunluğuna
oranı, nişan alınan yüksekliğin sinüsünü verir.
3.
Üçüncü yükseklik ölçerde, aynı uzunluktaki iki
bacak, bir pergelin bacakları gibi bir menteşe
ile birbirlerine bağlıdır. Bacakların birisi yatay
konumda (horizontal) sabit olarak durmakta ve bir
okuma skalası taşımaktadır, nişangâhla donatılmış
diğerinin ise yüksekliği ayarlanabilirdir ve ucunda
bir şakül taşımaktadır. Yatay cetvelin başından
şakül ile işaretlenmiş noktaya kadar olan mesa-
fenin, hareketli bacağın uzunluğuna oranı, nişan
alınan yüksekliğin kosinüs değerini verir.
Kapsamlı Alet
(el-Āle eş-Şāmile)
Bu aletin mucidi, ünlü matematikçi ve astronom tedir; böylelikle burçlar kuşağının dönüşü temsil
Ḥāmid b. el-Ḫıḍr el-Ḫucendī’dir1 (4./10. yüzyı- edilir. Diski her bir coğrafi enleme ayarlayabilmek
lın 2. yarısı). el-Ḫucendī’nin bu aleti tarif ettiği için, ona bağlı olan eksen, yarım kürenin herhan-
yazma risalenin2 bulunmasından önce, sadece el- gi bir kertiğine ayarlanabilir. Gök ekvatorunda
Marrākūşī (7./13. yüzyılın 2. yarısı)’nın3 zptığı alın- ölçümler yapmak için diske, gök ekvatorunun bir
tılarla tanınıyordu. 1921 yılında Josef Frank4, el- yarısını temsi eden yarımdaire uygun konumda
Ḫucendī’nin bir Berlin yazmasındaki5 risalesinden bağlanmıştır. Diskin merkez noktasında döndü-
kalan parçalara dayanarak bu aleti hemen hemen rülebilir bir gösterge, ister ekliptik düzleminde
gerçeğe uygun bir biçimde tarif edebilmişti: uzunluk belirlemeleri için olsun isterse gök ekva-
«Alet esas itibariyle içi boş bir yarım küreden ve toru düzleminde alçalmaları bulmak için olsun vd.
büyük dairelerinden birisinin büyüklüğünde bir her tür açı ölçümüne olanak tanımaktadır. Bunun
diskten oluşmaktadır. Yarımküresinin derecelere için eksen uygun konuma getirilir. Disk, ufka dikey
ayrılmış kenar dairesi, ufku temsil etmektedir. olarak yerleştirilirse, yükseklik ölçümleri yapıla-
Yarımkürenin iç yüzüne ufka paralel ve ufka dikey bilir. Fakat genel olarak bu ölçümlerde kürenin
daireler çizilmiştir. Buna göre, yarımküre, gök içinde bulunan nişangâh bir yıldızı nişan almayı
küresinin ufuk altında bulunan yatay koordinat güçleştirmektedir. Bu olumsuzluk, disk eksenden
sisteminin parçası olarak anlaşılabilir. Disk 360 çözülür ve dikey olarak asılırsa önlenebilir. Diskin
dereceye taksimatlandırılmıştır ve yarım kürenin kenarındaki taksimatın 90. derecesindeki delik,
merkez noktasında ekliptik düzlemi gibi dönmek- sadece buna hizmet etmektedir. Yükseklik ölçü-
münde diskin kullanımı usturlabın arka yüzünün
kullanımıyla aynıdır.
Yatay koordinat sisteminde Güneş’in karşısında
1 Sezgin, F.: a.e., Cilt 5, s. 307-308; Cilt 6, 220-222.
bulunan ekliptik noktasının yüksekliği ve azimutu
2 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 221.
okunabilir, bundan da bu koordinatlar bizzat güneş
3 Cāmiʿ el-Mebādiʾ ve-el-Ġāyāt, Tıpkıbasım Ed. Frank- için elde edilir. Onun yardımıyla gök küresindeki
furt 1984, s. 14-19; Sédillot, L.A.: Mémoire sur les ins-
truments astronomiques des Arabes, adı geçen yer ve burçlar kuşağı disk üzerinde o andaki konumun-
tarih, s. 148-149 (Tekrarbasım: Adı geçen yer ve tarih, da temsil edilir. Ekvator dairesi vakit belirlemeyi
s. 194-195). mümkün kılar...».
4 Über zwei astronomische Instrumente, Zeitschrift für
«Demek ki bu alet, kadranın veya usturlabın arka
Instrumentenkunde içerisinde (Berlin) 41/1921/193-200
(Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy se- yüzünün gökküre ile bağlantısı anlamına alınabilir.
risi Cilt 88, S. 63-70). O, kadran gibi biraz önce sözü edilen aynı işlevi
5 Muḫtaṣar fī Ṣanʿat Baʿḍ el-Ālāt er-Raṣadiyye ve-el- görür, ama ona nisbetle, mekansal bakışı daha
ʿAmal bihā, Ms. Ahlwardt 5857 (Sprenger 1877).
152 A S T R O N O M İ
Fol. 9a.
Fol. 10b.
Fol. 11b.
Torquetum
Modelimiz
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap 30 cm. Yükseklik 75 cm. Alet üç eksende
ayarlanabilir. Enlem derecesi ayarlanabilir.
(Envanter No: A 4.20)
Torquetum
Ailesi
1.
Ṣandūḳ el-Yavāḳīt el-
Cāmiʿ li-Aʿmāl el-Mevāḳīt
(«Her Türlü Zaman
Ölçümü İçin Yakutlar
Kutusu»)
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
12 x 12 x 2,5 cm.
Farklı enlem derecelerine ayarlanabilen
gnomonlu levha.
(Envanter No: A 4.36)
Londra’daki Science and Technology sergisinde aleti bazı sapmalarla tarif etmiş olan bir başka
yer almıştı. Ardından Louis Janin ve David A. bilgindir.
King tarafından incelenmiş ve tanımlanmıştır. Bu Söz edilen zorluklar, büyük ölçüde aletin bazı
araştırmada3, alet sadece tarihsel olarak değer- parçalarının eksik olmasından kaynaklanmakta-
lendirilmemiş, aynı zamanda anonim ve eksik bir dır. Maalesef göstergenin iki nişangâhı eksiktir,
risaleyle birlikte yayınlanmış ve İngilizce’ye çevril- Londra’daki sergide ise birisi hala mevcut idi. Hiç
miştir. Yazarlar bu risaleden, onun aleti açıklamak kuşkusuz daha da önemlisi, bugün sadece Reich
amacıyla İbn eş-Şāṭir tarafından yazıldığını tahmin ve Wiet’in kısmi kopyasına dayanarak hakkında
etmektedirler. Bununla birlikte, her iki araştır- hüküm verebildiğimiz güneş saati diyagramıyla
macı, bu anonim risalenin, aleti anlamaya ilişkin birlikte hareket ettirilebilir levhanın kaybedilmiş
zorlukları bertaraf etmede umulan yardımı, özel- olmasıdır (bkz. s. 155).
likle eksikliği nedeniyle, sağlayamayacağını tespit Modelimizde, koordinatların kesişme noktasına,
etmişlerdir; ve onlara göre – bu risale ne kadar uzunluğu merkez noktası ile sekizinci saat çizgisi
çok problem çözüyorsa o kadar da çok problem arasındaki mesafe kadar olan bir gnomon yerleş-
ortaya çıkarıyor4. Bunun sebebinin, yazar teşhisine tirdik. Kapak üzerine, uzunlukları ve yükseklikleri
bağlı olup olmadığını sormaktan kendimi alıkoya- için Londra sergisinden bir resme5 dayandığımız
mıyorum. Belki de yazar bizzat İbn eş-Şāṭir değil, iki nişangâh ekledik. Sandığın iç yanlarından biri-
sine, üzerlerinde altı şehrin adlarının ve enlem
3 Ibn al-Shāṭir’s Ṣandūq al-Yawāqīt: An Astronomical derecelerinin hâkkedildiği altı oyuk açtık, bunu
«Compendium», Journal for the History of Arabic Sci-
ence içerisinde (Halep) 1/1977/187-256 (Tekrarbasım:
D.A. King, Islamic Astronomical Instruments, London:
Variorum 1987, Text No. XII). 5 Naṣr, Hüseyn: el-ʿUlūm fī el-İslām. Dirāsa Muṣavvere
4 a.e., s. 188, 189. (İngilizce’den çeviri), Tunus 1978, s. 89.
AL E TL E R
157
yaparken, küçük bir çubuğun istenilen enlem dere- Bununla da gölge uzunluğunun artması veya azal-
cesini ayarlamada destek olmasından hareket ettik. ması gözlemlenir. Gölgenin kuzey ve güney zaman
Ayarlama muhtemelen, hareketli levha ile sandı- eğrisiyle kesişme noktaları, lokal saatlerin seyrini
ğın yan duvarında uygun yerlere kazılmış oyuklar göstermektedir. Dış yarım daire çevresinde coğrafi
içine çubuğun sokulmasıyla yapılıyordu. Böylece yerler kaydedilmiştir. Bu yerler, sandığın ayarlan-
bu çubuk, levhanın ilgili enlem derecesine göre masına göre kıble yönleri bulunabilen bölgelerdir.
eğimini meydana getirmekteydi. Bu aletin sonraki, Şu eyaletler veya yerler verilmiştir: Ṣaʿīd (yukarı
daha geliştirilmiş ardıllarında, cetvel biçimli kad- Mısır), Mısr (Kahire), Ġazze, Şam, Halep, Bağdat,
ran (bkz. s. 158) derece ayarlamaya yaramaktay- Basra, Fāris (İran), Kirman ve Hind (Merkez
dı. Taşınabilir kutunun meridyen doğrultusunda Hindistan). Kapalı kutudaki kapak, bir usturlabın
kuzey ve güneye yönlendirilmesi, metnin tarifine görevlerini gerçekleştirmekteydi.
göre bir pusula yoluyla yapılıyordu. Uygun büyük- Bu aletin astronomi tarihi bakımından olağanüstü
lükteki bu pusula, muhtemelen aracın zeminine önemi, Avrupa’da torquetum olarak bilinen (bkz.
yerleştirilmişti ve şu şekilde kullanılmaktaydı: Üst s. 154) alete doğru seyreden gelişim sürecinde yeni
kapağın 180° açılmasından ve kutunun meridyen bir adım olarak ortaya çıkmasında yatmaktadır. Bu
doğrultusunda kuzey ve güneye yönlendirilmesin- tip, daha sonraki yüzyıllarda dāʾiret muʿaddil en-
den sonra, oynatılabilen ve kaldırılabilen levhanın nehār adı altında, kendilerine özgü bazı gelişme-
güney kenarı gözlem yerinin enlem derecesine lere sahip birçok ardılının doğmasına yol açmıştır.
yükseltilmekteydir. Bu durum, onun Avrupalı ardılları için de geçer-
lidir. «Yakutlar Kutusu»nun Arap-İslam kültür
çevresinde halihazırda bilinen ardılları şunlardır:
Dāʾiret muʿaddil, yapımcısı ʿİzzeddīn ʿAbdulʿazīz
b. Muḥammed el-Vefāʾī (ö. 874/1469)6 tarafından
tarif edilmiştir. Arapça tarif, Türkçe ve İngilizce
çevirisiyle birlikte 1960 yılında Sevim Tekeli tara-
fından yayınlanmıştır7. el-ʿAmal bi-ṣandūḳ el-
yavāḳīt8 adı altında evvelce «Yakutlar Kutusu»nu
tarif etmiş olan Muḥammed b. Ebī el-Fetḥ eṣ-
Ṣūfī (943/1536 yılında hayattaydı), ayrıca ʿİzzeddīn
ʿAbdulʿazīz b. Muḥammed el-Vefāʾī’ninkiyle büyük
benzerlik gösteren bir aletin tarifini bırakmıştır.
Risalesini el-Mufaṣṣal fī el-ʿAmel bi-Nıṣf Dāʾiret
el-Muʿaddil olarak adlandırmıştır9.
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap yaklaşık 12 cm.
(Envanter No: A 4.37)
2.
Bu aletin daha gelişmiş bir türü-
nün tarifini William Brice, Colin
Imber ve Richard Lorch10, ünlü
Osmanlı denizcisi Sīdī ʿAlī Reʾīs (ö.
970/1562)’in11 Mirʾāt-i Kāʾināt min Ālāt-i
İrtifāʿ adlı eserinde bulmuşlardır. Sīdī
ʿAlī tarafından tarif edilen aracın
taslağını şu şekilde yapmışlardır:
Çizim, Brice/Imber/Lorch,
The Dāʾire-yi Muʿaddel of Seydī ʿAlī Reʾīs s. 5.
Kandilli’den16.
Ekvator saatinin (muʿaddil en-nehār) bir diğer biçi-
mi tıpkı Kandilli’deki alet gibi aynı alet yapımcısı
tarafından 1061/1651 yılında17 Sultan IV. Mehmet
için imal edilmiştir. Birkaç yıl öncesine kadar
Christie’s, Londra, mülkiyetinde bulunan bu örnek,
ilave iki güneş saatiyle donatılmıştır, fakat burada
yarık nişangâh bulunmamaktadır.
Muʿaddil en-Nehār,
1651/1061 yılından18.
Ekvatoral-Halkalı
Güneş Saati
Modelimiz:
Pirinç. Çap: 100 mm.
Ağırlık yaklaşık 0,25 kg.
(Envanter No: B 2.10)
M. Brunold’ün çizimi.
Bu alet, ekvator düzlemi enleminin gözlem yapılan 1) Oynatılabilir asma halkasındaki indeks, bulunu-
yerin ufuk düzlemine ayarlanması ilkesine göre lan yerin enlemine yöneltilir.
çalışmaktadır. Böylelikle, bu Avrupa güneş saati 2) Tarih sürgüsü ayarlanır.
Arap-İslam çevresinde dāʾiret muʿaddil en-nehār 3) Saat halkası, durdurucuya kadar kaldırılarak
olarak adlandırılan araçların geleneğindendir. Bu açılır. Bu durumda meridyen halkasına dik olarak
tip, 17. ve 18. yüzyılda Avrupa’da yayılmış görün- durur. Bu saat halkası, gök ekvatoruna tekabül
mektedir. 1990 tarihli Amsterdam sergi kataloğu etmektedir.
Time’da19, bunlardan iki örnek bulunuyor. Bir tane- 4) Güneş saati, taşıma halkasına serbest olarak ası-
si belirtilmeyen özel mülkiyette, diğeri ise Utrecht lır. Tarih sürgüsünün dönme ekseni dünya eksenini
Üniversite Müzesi’nde (No: A 34) bulunmaktadır. temsil eder... Alet dik eksen çevresinde, güneş ışığı
Modelimiz Martin Brunold (Abtwil, İsviçre) tara- tarih sürgüsündeki delikten saat halkasının iç kena-
fından imal edilmiştir. rının merkezine gelinceye kadar biraz ileri ve geri
Brunold, aletin kullanımına ilişkin şu bilgileri ver- döndürülmelidir. Orada gerçek yerel zaman okuna-
mektedir: bilir. Tarih sürgüsü döndürülebilir durumdadır ve
güneş ışığına doğru dikey olarak yerleştirilmelidir.
19 Time. Catalogue edited by A.J. Turner, Texts by H.F.
Bienfait, E. Dekker, W. Dijkhuis, V. Icke, and A.J. Tur-
ner, Den Haag 1990, s. 129, No. 256 ve 139. sayfadaki
resim.
162 A S T R O N O M İ
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
Büyüklük: 10 x 10 cm.
Ağırlık: Yaklaşık 250 gr.
Eğim ayarlanabilir, nişangâh ve takvim dairesi.
(Envanter No: B 2. 14)
Diğer Bir
Masa Güneş Saati
M. Brunold’ün çizimi.
164 A S T R O N O M İ
Modelimiz:
Çap: 22 cm. Pirinç,
kısmen hâkkedilmiş.
Evrensel bilgin Muḥammed b. Aḥmed el-Bīrūnī Ön cephe levhası cam.
(ö. 440/1048), usturlap imaline ilişkin İstīʿāb1 adlı (Envanter No: B 3. 05)
eserinde ḥuḳḳ el-ḳamer («Ay Kutusu») adı altın-
da mekanik-astronomik bir takvimi tarif etmiştir.
Bununla o, «Ay’ın büyümesi ve küçülmesini, Ay’ın
geçip giden kısmını ve her iki ışığın (yani Güneş ve
Ay’ın) yaklaşık konumunu tespit etmeyi» istemiştir.
Aletin önemini ilk kez fark etmiş ve bu aracı ayrıntılı
bir şekilde tanıtmış olan Eilhard Wiedemann’dır2.
el-Bīrūnī, sekiz dişli çark kombinasyonuyla bu işi
başarmıştır. Bu dişli çarklar 7 : 10 : 19: 24 : 40: 48 :
Çizim, E. Wiedemann’dan, op.cit.
59 : 59 oranında güç aktarımı yapmaktadır.
Bīrūnī, İstīʿāb, Yazma III. Ahmet, 3505. Bīrūnī, İstīʿāb, Yazma Leiden Or. 123 B.
3 3./9. yüzyılın ikinci yarısında yaşamıştır, bkz. Sezgin, F.: 4 Muhtemelen 3./9. yüzyıldan 4./10. a yüzyıla geçiş aralı-
a.e., Cilt 6, s. 178-179, 288. ğında ölmüştür, bkz. Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 179-180.
166 A S T R O N O M İ
Yıldız Yüksekliklerini
Dakikalarla Ölçebilen
Alet
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş, dişli çarklar ve dişli
çemberi çelik.
Çap: 170 mm. Beş dişli çarklı ve iki balans
dişli çarklı sistem güç aktarımı 1:60.
(Envanter No: 2. 21)
AL E TL E R
167
1 el-Beyhaqī, Ẓahīreddīn ʿAlī b. Zeyd b. Ebī el-Qāsım: 2 İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi, A.Y. 314, Tıpkıba-
Tetimmet Ṣivān el-Ḥikme, Lahore 1354/1935, s. 127-129; sım-Ed. Manuscript of Arabic Mathematical and Astro-
Brockelmann, C.: GAL, Suppl.-Bd. 1, Leiden 1937, s. nomical Treatises, Frankfurt 2001, s. 196-212.
830-831. 3 Tıpkıbasım edisyon s. 202-203.
168 A S T R O N O M İ
Birinci Model
Eduard Farré (Barselona) tarafından
imal edilmiştir.
İkinci Model
Martin Brunold (Abtwil, İsviçre)
tarafında imal edilmiştir.
Modelimiz:
Fransız-Gotik Pirinç, hâkkedilmiş.
Mekanik Takvimi Çap: 133 mm.
(Envanter No: B 3. 15)
Takvimin
arka yüzü
Fransız-Gotik alette özellikle şu durum göze çarp- 1 Daha fazla bilgi için bkz. Gunther, R.T.: The Astrolabes
maktadır: Ay günlerinin iki haneli rakamları sola of the World, Oxford 1932, s. 347; de Solla Price, Derek
J.: On the Origin of Clockwork, adı geçen yer ve tarih, s.
doğru yazılmıştır, bu durum, imitatörün kendi 104-105; arka taraf için bkz. King, D.A.: The Ciphers of
rakamlarıyla, fakat bu rakamların Arapça yazımın the Monks. A Forgotten Number-Notation of the Middle
Ages, Stuttgart 2001, s. 402.
aksine sağa doğru yazıldığını bilmeksizin Arapça
rakam harflerini vermeye çaba gösterdiği izlenimini
uyandırmaktadır1.
Fransız-Gotik
takvimin dişli çark
mekanizması
bugünkü halinde
172 A S T R O N O M İ
Bizim fonksiyon
modelimiz: Küre
pirinçten, çap: 25
cm. Cam tüpün yük-
sekliği: 80 cm. Pirinç
sehba: 45 x 65 x 85 cm.
(Envanter No: B 3.02
EKVATO RYU M LA R
Ekvatoryum (Latince æquatio, denklem kelime- Çok kısa bir süre sonra Derek J. Price’ın3 The equ-
sinden), 13. yüzyılın ikinci yarısında İspanya hariç atorie of the planetis isimli önemli bilimsel katkısı,
Avrupa’da görülmeye başlamış bir astronomi ale- konunun Avrupa’daki en önemli incelemelerin-
tidir. Günümüze ulaşan bir çok tarifine göre, bu den birisi olan ekvatoryum hakkındaki eseri (1392
alet geniş alana yayılmış ve 17. yüzyıla kadar çeşitli civarında yazılmıştır, Geoffrey Chaucer’a atfedil-
biçimleriyle tedavülde kalmıştır. Bununla birlikte, mektedir) tıpkıbasım edisyonuyla, yeni İngilizce
20. yüzyılın ikinci yarısına kadar hemen hemen çevirisi ve şerhi eşliğinde yayınlamıştır. Price,
hiçbir astronomi tarihçisinin dikkatini bu alete bununla yetinmemiş, aletin tarihçesini övgüye
çevirmemiş olması şaşırtıcıdır. Ekvatoryuma ve değer bir tarzda başarmıştır.
tarihine duyulan ilgi ilk olarak, E.S. Kennedy’nin1 Ekvatoryum esas itibariyle, gezegenlerin,
Ġıyāseddīn Cemşīd b. Maḥmūd el-Kāşī’nin (ö. Güneş’in ve Ay’ın ekliptikteki boylam derece-
838/1435) keşfettiği bir risalesi hakkında, 1947’den lerinin Ptoleme’nin yer merkezli sistemine göre
itibaren yazdığı makaleler dizisiyle başlamış- bulunmasına yaramaktaydı. Astronomlar hayli
tır. Bu eserde el-Kāşī iki alet, ṭabaḳ el-menāṭiḳ erken dönemde, evrenin merkez noktası kabul
(«Ekliptik Diski») ve levḥ el-ittiṣālāt («Kavuşum edilen dünyadan yapılan gözlemlere göre, geze-
Levhası») tarif etmiştir. Bunların ilki, Avrupa’da genlerin açısal hızlarının sabit olamayacağını fark
ekvatoryum olarak adlandırılan aletin en yüksek etmişlerdi. Bu, gezegenlerin dünya çevresinde,
gelişimini temsil etmektedir. Bu büyük başarı, aynı merkezli, taşıyıcı daire yörüngelerinde bulu-
Avrupa ekvatoryumunu el-Kāşī’nin2 aletiyle, yani nan ek daire dönüşleriyle birlikte eksantrik daire-
Arap-İslam modeliyle ilişkilendiren ilk kişi olan sel yörüngeleri olduğu varsayımına götürmüştü.
Kennedy’ye aittir. Böylelikle doğan ilgi, alete, Bu anlayışın fikir babası muhtemelen Pergæ’li
kökenine, gelişimine ve önemine ilişkin bilgimizin Apollonios’dur.
20. yüzyılın ikinci yarısında önemli ölçüde genişle-
mesini sağlamıştır.
Ekvatoryumun tarihi gelişimini anlatmaya çalışan Ġıyāseddīn Cemşīd b. Mesʿūd el-Kāşī’nin kitabını
ilk kimse olarak D.J. Price, bu aletin kökeni- keşfedip, değerlendirerek eserin bir edisyonu-
ni Endülüslü astronom Ebū el-Ḳāsım Eṣbaġ b. nu başarmakla yapmıştır. Alet, yukarıda anılan
Muḥammed İbn es-Semḥ (ö. 426/1035)’a6 kadar Endülüslü bilginlerde basitce ṣafīḥa («Disk») adını
çıkarabilmişti7. Bugünkü bilgimize göre, büyük taşımakta iken, el-Kāşī aleti ṭabaḳ el-menāṭiḳ
matematikçi ve astronom Ebū Caʿfer Muḥammed olarak adlandırmıştır. el-Kāşī’nin tarifini verdiği
b. el-Ḥuseyn el-Ḫāzin (350/960 civarında faaliyet gezegenlerin boylam derecelerini ekliptikte belir-
göstermiştir)8, kendisinin zīc eṣ-ṣafāʾiḥ (Diskler lemeye yönelik alet, gerçekte bu türün en gelişmiş
Cetveli) olarak adlandırdığı bu aletin mucidi gibi örneği olarak kendini göstermektedir. Ayrıca, bu
görünmektedir. Böyle bir aletin bize ulaşan par- aletle gezegenlerin enlemleri de bulunabiliyordu.
çaları ve Ebū Caʿfer Muḥammed b. el-Ḥuseyn el- Bundan başka, el-Kāşī, kitabında levḥ el-ittiṣālāt
Ḫāzin’in, Kitāb Zīc eṣ-Ṣafāʾiḥ olarak adlandırdığı olarak adlandırdığı ikinci bir aleti daha tarif etmiş-
kapsamlı astronomi eserinin son yıllarda keşfe- tir. Bu alet, gezegenlerin kavuşumları yani aynı
dilen yazması, onun gerçekten bu aletin mucidi boylam dairelerinde bulundukları anlarını sapta-
olduğu tahminine yöneltiyor (bkz. s. 177). maya mahsustur (bkz. s. 196).
Günümüze ulaşan izlere dayanarak bu aletin veya Ekvatoryumun bilinen en eski Avrupalı tarifi,
tarifinin gerçekten çok erken dönemde Endülüs’e İspanya’da veya Fransa ve İngiltere gibi Arap-
ulaşmış olduğuna hükmedilebilir. 20. yüzyılın baş- İslam bilimlerinin diğer ilk dönem resepsiyon ve
larında yukarıda anılan İbn es-Semḥ ile İbrāhīm özümseme merkezlerinde değil, İtalya’da orta-
b. Yaḥyā ez-Zerḳālī (geç dönem 5./11. yüzyıl)’nin ya çıkmıştır. Bu tarif, Giovanni Campanus de
X. Alfons’un isteği ile derlenen Libros des saber Novara (13. yüzyılın ikinci yarısı)’nın Theorica
de astronomía adlı ansiklopedik kitapta9 (1277 planetarum’unda karşılaşılmaktadır. Konunun
civarı) bulunan risalelerinin Kastilce çevirisini Theorica’da ele alınışı, bildiğimiz Arap-İslam
bulan ve inceleyen10 Alfred Wegener, öncü olmayı tarifleriyle veya onların Kastilce versiyonlarıyla
haketmiştir. Aletin Endülüs’te ortaya çıkmış başka kronolojik sebeplerden dolayı doğrudan doğruya
bir tarifini E.S. Kennedy, Ebū eṣ-Ṣalt Ümeyye b. ilişkilendirilemese de, elbette yazarın girişte dile
ʿAbdulʿazīz b. Ebī eṣ-Ṣalt (ö. 529/1135)’ın Arapça getirdiği orijinallik iddiası bizi yanıltmamalıdır.
orijinaline dayanarak 1970 yılında tanıtmıştır (bkz. Eğer böyle bir alet bizzat İslam dünyasından
s. 185). Haçlılar aracılığıyla veya İspanya üzerinden gel-
Kennedy, ekvatoryum tarihinin aydınlanması- mediyse, onun tarifini içeren bir risalenin, en azın-
na yönelik en önemli katkısını yukarıda anılan dan Latince çevirisinin veya ilgili başka bir kayna-
ğın Novaralı Campanus’un elinin altında bulun-
duğunu kesinlikle varsayabiliriz11. Campanus’un
1261-1264 yılları arasında ortaya çıkmış ve Papa
IV. Urban’a ithaf etmiş olduğu Theorica’sındaki
6
tarifini, ünlü Johannes de Lineriis’in (Jean de
Sezgin, F.: a.e., Cilt 5, s. 356; Cilt 6, s. 249.
Linières veya Lignières) Abbreviatio instrumenti
7 Gerçi Price (bkz. s. 120) Proclus Diadochus (m.s. 450
civarı)’un ύποτύπωσις τϖν άστρονομικϖν ύποϑέσεων Campani, sive aequatorium adlı eseri (1320 yılın-
adlı eserinde tarif ettiği güneşin merkez noktasını bul- da yazılmıştır) en yakın ve en önemli ardılı olarak
maya yarayan bir cihaza işaret etmektedir, fakat bunun izlemiştir12.
ekvatoryumla özdeşleştirilemeyeceği şüphesini de dile
getirmektedir.
8 Sezgin, F.: a.e., Cilt 5, s. 298-299, 305-307; Cilt 6, s.
11 Francis S. Benjamin ile birlikte Theorica planeta-
189-190. rum’u yayınlayan, çeviren ve inceleyen G.J. Toomer
9 Cilt 3, ed. Manuel Rico y Sinobas, Madrid 1864 (Tek- (Madison 1971) konuya ilişkin şöyle demektedir «Ben,
rarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy serisi onun, bu fikrini bugüne kadar bilinmeyen bazı Arap-
Cilt 111), s. 241-284. Latin kaynaklarına borçlu olduğuna inanıyorum.»
10 Wegener, Alfred: Die astronomischen Werke Alfons (Dictionary of Scientific Biography, Cilt 3, New York
X., Bibliotheca mathematica içerisinde (Leipzig) 3.F., 1971, s. 27, s.v. Campanus).
6/1905/129-185, özellikle s. 152-161 (Tekrarbasım: 12 Bkz. Sarton, G.: Introduction to the history of science,
Islamic Mathematics and Astronomy serisi Cilt 98, s. Cilt 3, s. 649-652; Poulle, Emmanuel: Dictionary of Sci-
57-113, özellikle s. 80-89). entific Biography, Cilt 7, New York 1973, s. 122-128.
176 A S T R O N O M İ
Avrupa’da Novaralı Campanus ile başlayan ekva- Zerḳālī gibi tek bir disk ile çalıştığını düşünecek
toryum ilgisi, Batılı bilginleri 16. yüzyıla kadar olursak, şu tahmin kendisini kabullenmeye zorlu-
devamlı olarak teşvik etmiştir. Emmanuel Poulle, yor: Campanus’un Theorica’sının yanısıra, Arap-
Équatoires et horlogerie planétaire du XIIIe sièc- İslam dünyasından diğer kaynaklar veya modeller
le (2 cilt, Cenevre ve Paris 1980) adlı eserinde, de Johannes de Lignières’e erişmiş olmalıdır.
bu ilginin yazınsal ve alet yapımcılığına ilişkin Böylelikle, ekvatoryum, Arap-İslam bilimlerinin
sonuçları hakkında etraflı bilgi vermektedir. Bahsi Avrupa’da yaşamaya devam etme süresinde, bir
geçen etkinliklerin Arap kökenine ilişkin soruya aletin bir kez tanındıktan sonra teknisyenleri yüz-
bu çalışmada çok kısa bir şekilde değinilmektedir. yıllarca nasıl uğraştırdığını ve astronomları teşvik
Gerçi Avrupalı aletin kökenini Arap-İslam kültür ettiğini kavrayabilmemize yardım eden somut bir
çevresine dayandıran Arabist G. J. Toomer, kendi örnek teşkil ediyor. Ekvatoryumla yapılan tespit-
bakış açısıyla bu süreci, Novara’lı Campanus’un lerin (en azından İslam dünyasında) hesaplama
bir defalık aracılığıyla sınırlı gördüğü ve müteakip yoluyla daha kesin bir biçimde yürütülebilme-
gelişimi doğduğu bölgeden gelen daha başka bir sinden dolayı çok büyük önemi olmayan ekva-
etki olmaksızın, sadece Orta Avrupa meselesi toryumun gelişiminde, el-Kāşī’nin modelinden
olarak kabul ettiği izlenimini bende uyandırıyor: bildiğimiz seviyeye Avrupa’da erişilememişse de,
«Bu aletin Campanus’tan sonraki tarihi geç Orta bize ulaşan aletler ve resimleri, İslam dünyasında-
Çağ’ın ve erken Rönesans’ın astronomi alanındaki ki öncellerini aşma yolunda çok hızlı, hatta teorik
teknik dehasının iyi bir tasvirini veriyor»13. Buna alandakinden daha hızlı gelişen bir teknik ortaya
karşın ben, bu aletin ve tarifini içeren eserlerin, bir koymuştur. Bunun için karakteristik olan, Arap-
çok kez Arap-İslam kültür çevresinden Avrupa’ya İslam kültür çevresinde 3./9. yüzyıldan beri bilinen
ulaştığından ve oradaki gelişimi sürekli etkiledi- Güneş’in evc noktasının yıllık ilerleme noktası
ğinden eminim. Örneğin, Novara’lı Campanus’un bilgisinin, Avrupa’da ilk olarak 16. yüzyılın ilk
gezegenlerin boylam derecelerini hesaplamak için, yarısında ekvatoryum hakkındaki kitaplardan biri,
tıpkı İbn es-Semḥ gibi, herbiri için bir, yani toplam yani Johannes Schöener’inki yoluyla, gün yüzüne
yedi disk kullandığını ve onun ardılı Johannes de çıkmış olmasıdır.
Lignières’in Arap bilginlerden Ebū eṣ-Ṣalt ve ez-
Ünlü matematikçi Ebū Caʿfer Muḥammed b. el- Muḥammed b. el-Ḥuseyn el-Ḫāzin’e dayandığı,
Ḥuseyn el-Ḫāzin (4./10. yüzyılın ikinci yarısında fakat aleti bir revizyondan geçiren ünlü ustur-
faaliyette bulunmuştur, bkz. s. 175)’in Avrupa’da lap yapımcısı Hibetullāh b. el-Ḥuseyn el-Baġdādī
13. ve 16. yüzyıllar arasında çok yaygınlaşan tarafından damgalanmış olduğu kesin olarak orta-
ekvatoryumun mucidi olduğu bugün kuşkusuz ya çıkıyor.
görünmektedir. el-Ḫāzin, aletini zīc eṣ-ṣafāʾiḥ David King, ulaşılabilir üç fotoğrafı inceleyerek2
olarak adlandırmış ve aynı adı taşıyan kitabında sözkonusu aletin bir erken dönem ekvatoryumu
tarif etmiştir. Bu tür bir aletin günümüze ula- olduğu sonucuna ulaşmış, ama benzer bir aracın
şan tek örneği, 1920’lerde Paul Klostermann’ın Hibetullāh b. el-Ḥuseyn el-Baġdādī’ye ait bulun-
Münih’teki koleksiyonunda bulunmaktaydı. duğu inancına ulaşmıştı. Alet herhangi bir zaman-
Kaybolduğuna inanılan aletin D.J. Price’ın (Yale) da Berlin’e ulaşmış olup das Museum für Indische
terekesindeki fotoğraflarını, Francis Maddison ve Kunst mülkiyetine geçmiştir3. Günümüze ula-
Antony Turner Catalogue of an Exhibition’da1 şan parçaları şunlardır: Rey kenti için ön yüze
«Usturlap levhası üzerinde A.H. 513-514 (A.D. kazınmış usturlap diskli ana, daha sonradan ilave
1119/20-21)’den kalan bir zīǧ» olarak vermiş- edilmiş olması muhtemel bir ağ, ana’nın arka
lerdir. Fotoğraflardan, bu örneğin, Ebū Caʿfer yüzündeki bir boşluğa yerleştirilmiş bir disk ve de
bir gösterge.
Modelimiz, üstteki:
Ana’nın içtarafındaki görünür zīc-gravürü
(gezegen boylamları) ile birlikte.
Alttaki: Ana bu iç disk ile birlikte,
zīc gravürü
(Gezegen enlemleri).
E KV A T O R Y UM L A R 179
kadar belirsiz kalmıştır (muhtemelen bir paralel sonuçlar temelinde eksantrik dairesini ve episikl
cetveli yardımıyla). Bu disk üzerine episiklin, çivi aletini, el-Baġdādī’nin daha sonraki modeli için
üzerinde uzunlamasına açılmış bir pencerede aynı değiştirilmiş bir tertip ön görülmüş olsa bile, yeni-
şekilde hareket edebilecek ortak diski yerleştiril- den yapmayı denedik.
miştir. Bu disk de sağa ve sola doğru taksimatlan- el-Bīrūnī’nin verdiği açık ifadelerinden anlaşıldı-
dırılmıştır. Bu disk üzerinde, episikl merkezinin ğına göre, Ptoleme’nin eksantrik ve episikl model-
(aynı şekilde açılmış) ilk diskin ölçülen açısıyla lerini reddetmiş ve bunları ekliptik düzlemde
hizaya getirilmesinden sonra, elde edilen orta ilgili gezegenin yörüngesinin variyasyonları hipo-
sonuç okunur. teziyle değiştirmiş olan4 Ebū Caʿfer el-Ḫāzin’in,
Daha sonra, gösterge aracılığıyla aletin orta nok- Ptolemeci anlayışı sadık bir biçimde yansıtan bir
tasından gezegenin episikl üzerindeki yeri hakkın- aleti niçin icat etmiş olduğu sorusu da cevaplandı-
da limbus üzerindeki gerçek boylamı okunabilir. rılmalıdır. Bu soruya halihazırda sadece bir yanı-
Hibetullāh el-Baġdādī tarafından daha da gelişti- tım var; Ebū Caʿfer el-Ḫāzin, Ptoleme sisteminin
rilen aletin günümüze ulaşan parçalarını yeniden doğruluğundan henüz kuşku duymadığı erken bir
yapmaya çaba gösterdik ve bunun da ötesinde el- dönemde Zīc eṣ-Ṣafāʾih kitabını yazmış olabilir.
Ḫāzin’in metninden çıkarılan, yukarıda özetlenen
4 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 189.
E KV A T O R Y UM L A R 181
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap: 275 mm.
(Envanter No: A 6.12)
İbn es-Semḥ’in
Ekvatoryumu
Matematikçi ve astronom Ebū el-Ḳāsım Eṣbaġ b. Aletin Kastilce tercümedeki tanıtım itiraz götür-
Muḥammed b. es-Semḥ el-Ġarnaṭī1 (ö. 426/1035), mez değildir, özellikle (Merkür hariç) bütün geze-
Ebū Caʿfer el-Ḫāzin tarafından icat edilmiş olan gen modellerinde deferent merkezinin ve ekuan-
bu aletin bilinen en eski Endülüs tarifini aktarmış- tın sürekli değişmesi yanıltıcıdır ve aleti pratikte
tır. Bu tarif, maalesef sadece Kastilce tercüme ola- değersiz kılabilir. Bu nedenle, burada bir yanlış-
rak, daha doğrusu X. Alfons’un (ö. 1284) emriyle lığın (muhtemelen çevirinin) söz konusu olduğu
derlenmiş olan Libros des saber de astronomía esasından hareket ederek modelimizin yapımında
adlı ansiklopedik eserin2 “yedi gezegenin diskleri” Ptoleme’nin (daha itiraza uğramasından evvelki)
diye tanıtılan iki kısmın birincisinde yer almıştır. planetler sistemini gözönünde bulundurduk.
İbn es-Semḥ, herbir gezegen için (arka yüzüne için döndürülebilir disklerle donatılmıştır3. Eğer
güneş sistemi hâkkedilmiş olan) ortak ana’lı kendi- bu yapı el-Ḫāzin’e oranla bir gerileme gibi görü-
ne özgü bir disk, hem de farklı yarıçaplarla hâkke- nüyorsa, bunun sebebi, orijinal ana metnin İbn
dilmiş ortak bir episikl diski belirlemiştir. Her alet, es-Semḥ’in eline geçmiş bulunmaması ve Endülüs
derecelendirilmiş bir deferentten ve bunun çevre- girişiminin muhtemelen ikincil bir metinden veya
sinde üzerine episikl diski kenarının yerleştirildiği İslam dünyasının doğusundan gelen bir aletle teş-
ortak merkezli bir deferentten oluşmuştur. Her vik edilmiş olması yüzündendir.
iki skala da, ilgili ekuantlardan izdüşümleri alınan Biz modelimizde İbn es-Semḥ’in aletinin muh-
eşit olmayan derecelere ayrılmıştır. Ay ve Merkür temelen Arap orijinal halini verebilmeye çaba
modeli, hareketli deferentleri hesaba katabilmek gösterdik.
eṣ-Ṣafīḥa ez-Zīciyye
ez-Zerḳālī’nin Ekvatoryumu
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
Çap: 275 mm.
(Envanter No: A 6.02)
episikl
deferent
evc dairesi
ekuant dairesi
Çizim: Aletin arka yüzü Libros des saber de Ez-Zerḳālī’nin ekvatoryumu, Satürn için yapılmış
astronomía’daki uyarlamaya göre, Yazma. Cod. 156 gravürün şeması, A: Hesaplanan gezegenin evci, E:
Universidad Complutense. Ekuant merkezi, D: Deferent merkezi, M: Ekliptiğin
orta noktası. M. Comes’e göre, Ecuatorios andalusíes,
a.y. s. 98, Fig 26.
ez-Zerḳālī, bir diskin iki yüzüyle ve beş gezegenin, episiklin orta Aux’unun (Evc, Apogeum) ayarlan-
Güneş’in ve Ay’ın gerçek boylamlarını belirleme- masına yaramaktadır. Daha sonraki modellerde
ye yönelik müstakil bir episikl diskiyle yetinmiştir. olduğu gibi, bütün açı ölçümlerini paralellerin
Bu uca <Aux-daireleri> (yani ekuantlar) ile bir- yerlerini değiştirme yoluyla ortak limbus üzerinde
likte deferentler içiçe kazınmışlardır, bu sırada yürütmek yerine, yedi deferentin tamamını ve
yarıçaplar içeri doğru küçülmüştür (episikl yarı- Aux-dairelerini tek tek derecelendirme yöntemi,
çapları buna uygun olarak değiştirilir) ve elbette anlaşılması gerçekten güç bir alete götürmektedir.
buna bağlı olarak elde edilebilir ölçüm kesinlikleri Merkür’ün deferenti ilk defa burada deferent
de küçülmüştür. Derecelendirme İbn es-Semḥ’de merkezinin hareketinin sonucu olarak elipse ben-
olduğu gibi, daha sonra kaldırılmış bir ekuant dai- zer bir şekil alır5.
resinden her iki daire üzerine, deferent üzerinde
grafiksel olarak farklı derecelerin ekuant çev-
resindeki eşit açı hızlarını temsil edecek şekilde 5 Bkz. Comes, M.: Ecuatorios andalusíes, Barcelona
1991, s. 79-138; Poulle, E.: Équatoires et horlogerie
taşınmıştır. Aux-daireleri, bir gezegenin küresinin planétaire du XIIIe au XVIe siècle, adı geçen yer ve ta-
her defasında dış sınırlarını oluşturmaktadır ve rih, s. 194-200 ve değişik yerler; Price, D.J.: The Equato-
rie of the Planetis, Cambridge 1955, s. 123f.
E KV A T O R Y UM L A R 185
Ebū eṣ-Ṣalt
el-Endelüsī’nin
eṣ-Ṣafīḥa’sı
(Ekvatoryum)
Modelimiz
(Arka yüz, ay aletiyle birlikte):
Episikl diski ve hareket edebilir
şekilde perçinlenmiş bir disk ile
birlikte Ay deferentinin hareke-
tini temsil etmek için.
Modelimiz:
Pirinç, hâkkedilmiş.
Üç diskli matris, her iki taraftan
gezegenler modeli döndürülebilir
disklerle birlikte.
Çap: 420 mm. Matrisin kalınlığı 20
mm.
(Envanter No: A 6.11)
Novaralı Campanus’un
Ekvatoryumu
Novaralı Campanus (13. yüzyılın ikinci yarısında esas itibariyle söz konusu olan, Arapça kaynakla-
faaliyette bulunmuştur, bkz. s. 175), gezegen hare- rın ve o dönemde çoktan aşılmış gelişmelerin der-
ketleri ve İspanya dışında kalan Avrupa’da geze- lenmesidir; onun adını taşıyan aletin modeli ola-
gen hareketlerini hesaplamada kullanılan aletler rak İbn es-Semḥ’den tanıdığımız yapım şekli söz
hakkında en erken yazılan ve birçok kopya halinde konusu olabilir, ancak Campanus’un aleti, içiçe
yayılan risalenin, Theorica planetarum’un1 (1260 yerleştirilmiş döndürülebilir diskleri ile önemli
civarında) yazarıdır. Her ne kadar Campanus’un ölçüde İbn es-Semḥ’inkinden daha kullanışsızdır.
eserleri yorucu, zor ve gerçeğe hayli uzak da olsa, Biraz gecikme ile birlikte Kastilce Libros des saber
kendi döneminde önemli bir matematikçi ve astro- de astronomía’da (1277 civarında, bkz. s. 181) ifa-
nom olarak kabul edilmekteydi. Onun eserlerinde desini bulmuş olan gelişme, Campanus tarafından
henüz bilinmemekteydi. Alet –İbn es-Semḥ’inkine
benzer şekilde– her bir gezegen için, tıpkı ustur-
lapta olduğu gibi ortak bir ana’ya yerleştirilmiş
1 Edisyon, İngilizce çeviri ve yorum için bkz. Benjamin,
(güneş modeli burada da ana kısmın arka yüzü-
F.S. ve Toomer, G.J.: Campanus of Novara and Medi-
eval planetary Theory/Theorica planetarum. Madison, ne hâkkedilmiştir) bir diskten ibarettir. Episikl
Milwaukee ve London 1971.
188 A S T R O N O M İ
Modelimiz: Pirinç,
hâkkedilmiş.
Çap: 40 cm. Bir episikl diskli,
iki ipek iplik.
(Envanter No: A 6.04)
equatorie
Bir ekvatoryum yapımına ve kullanımına ilişkin Orta kitabının Latince çevirisine dayanmaktadır. Bu
Çağ’dan İngilizce bir risaleye (yazma Cambridge, arada, Chaucer’ın bu metni 13. yüzyıldaki Latince
Peterhouse 75.I) (konu hakkında İngilizcedeki en bir derlemede görmüş olduğu2 kesin olarak kabul
eski risale) dayanılarak yeniden imal edilmiştir, edilmektedir. Bu derlemenin ikinci bölümü, yaza-
1392 yılından olduğu görünüyor ve alışılageldiği rının Endülüslü astronom Aḥmed b. ʿAbdullāh İbn
üzere şair Geoffrey Chaucer (yaklaşık 1343-1400)’a aṣ-Ṣaffār (ö. 426/1035)’ın3 olduğu teşhis edilebilen4
atfedilmektedir1. bir metin içermektedir. Hem Arapça orijinaliyle
Chaucer’ın usturlap hakkındaki didaktik çocuk hem de iki Latince çevirisiyle günümüze ulaşan İbn
kitabı (Bred & mylk for childeren, yaklaşık 1391), aṣ-Ṣaffār’ın risalesinin Chaucer’ın usturlap kitabı
20. yüzyılın yetmişli yıllarından beri kabul edildiği
üzere, erken dönem Abbasi bilgini Māşāʾallāh’ın
2 Bkz. Kunitzsch, P.: On the Authenticity of the Treatise
on the Composition and use of the Astrolabe as Ascribed
to Messahalla, Archives Internationales d’Histoire des
Sciences içerisinde (Wiesbaden) 31/1981/42-62.
1Price, D.J. de Solla: Dictionary of Scientific Biograp- 3 Bkz. Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 250.
hy, Cilt 3, s. 217; North, J.D.: Chaucers Universe, Oxford
1988, s. 42-45. 4 Kunitzsch, P.: adı geçen yer ve tarih, s. 46.
190 A S T R O N O M İ
ile yapılacak bir karşılaştırması, Chaucer’ın çalışma (Bu ekvatoryum metni, kesinlikle Arapça köken-
yöntemine yeni bir ışık tutabilir. Bu bağlamda, ustur- li bir metne dayanıyor ve neredeyse bir Latince
labın arka yüzü, Chaucer’ın metninde resmedildiği versiyonun serbest bir uyarlaması görünüyor)»7.
gibi5, bir gölge skalası (umbra recta ve umbra versa Chaucer’in adını taşıyan diğer bilinen ekvatoryum-
ile) göstermektedir, bu Muḥammed b. eṣ-Ṣaffār lardan, yani Endülüs ekolünden ve Campanus’dan
(420/1029, bkz. s. 181)’ın günümüze ulaşan ustur- oldukça bağımsız görünen bu modelin Arapça kay-
labının arka yüzündeki gölge skalasının başarılı bir nağı maalesef şimdiye kadar bulunamamıştır. Bazı
kopyası sayılabilir. Ekvatoryum hakkındaki kitabın yönleri el-Kāşī’nin ṭabaḳ el-menāṭiḳ’ını (bkz. s.
yazarının kim olduğu sorusu hala aydınlanmamıştır. 192) anımsatmaktadır.
Metin, sadece bir yazma mecmuada, Chaucer’a Orta İngilizce metni o denli açıktır ki, aletin rekons-
atfedilen bir müsvedde olarak (metin başlıksız baş- trüksiyonu anılmaya değer bir zorluk olmaksızın
lamaktadır) günümüze ulaşmıştır. Apogeumların gerçekleştirilebilir.
kaydedilen değeri 1392 yılı için belirlenmiştir. Açılış Yapısı basit ve maksada uygundur ve el-Ḫāzin ve
formülü: «In the name of god pitos & merciable» el-Kāşī ile belirli bir yakınlık göstermektedir: İbn
daha D.J. Price tarafından besmelenin (bismillahir- es-Semḥ ve Campanus’daki yapının yorucu müs-
rahmanirrahim) tercümesi kabul edilmiştir6. Price, takil levhaları veya ez-Zerḳālī’nin içiçe geçirilen
oldukça ayrıntılı araştırması çerçevesinde şu sonuca dairelerinin karışıklığa yol açan çokluğu yerine
ulaşmıştı: «that the text of the Equatorie leans hea- burada, Güneş ve Ay dışında bütün deferentlerin
vily on some text of ultimately Arabic origin, and is yarıçapları diskin yarıçapına eşit olacak şekilde yer-
almost certainly a free adaptation of a Latin version
leştirilmiş ve episikl yarıçapları buna uygun olarak Aleti olabildiğince büyük, en azından 6 ayak çapın-
ölçeklendirilmiştir. Sonuncular, hareketli episikl da imal etme talebi, el-Ḫucendī’den (bkz. s. 25)
diskinin döndürülebilir gösterge üzerine («in maner beri İslam dünyasında bu tarzla ölçüm kesinliğini
of a lable on an astrelabie», bir usturlabınkine ben- yükseltme uygulamasını hatırlatmaktadır. Bununla
zer bir tür gösterge) hep birlikte işaretlenmişlerdir. birlikte, yazar (uyarlayıcı?) başka bir yerde, kendi
Değerler iki iple, ortak limbus üzerinde gerçek boy- örneğinin Merkür dairesinde sadece 24 delik (talep
lamın okunabileceği şekilde taşınır. Merkür eliptik edilen 360 delik yerine) sunacak kadar küçük oldu-
bir deferentle değil, bilakis (Ptoleme modeline geri ğunu itiraf etmiştir8.
dönerek) ilave bir daire ile hesaplanır. Deferent
merkezi bu dairenin içinde equant çevresinde
döner. Bu önemli bir dezavantajdır, çünkü nisbeten
küçük bir daireye, episikl diskini sabitleyebilmek
için deferent merkezinin her yerine mümkün oldu-
ğunca çok delik açılması gerekir.
el-Kāşī’nin
Ṭabaḳ
el-Menāṭiḳ’ı
(Ekvatoryum)
da, Avrupa’nın 710/1310’dan önce ulaştığı aletin kanıt çıkarılamayacağını dile getirmek isterim.
şimdi belgelendiremediğimiz bir gelişim aşamasına Modelimizin arka yüzünde, gezegenlerin enlem-
dayanmış olmalıdır. Buna yöneltilebilecek itiraz- lerini tespit etmeye yönelik işaretlemeler bulun-
lara, ihtiyaten bu tür yazmaların ve hatta aletlerin maktadır ve bunlar modelimizin daha küçük olan
günümüze ulaşmalarının maalesef bir istisna teşkil boyutundan ötürü basitleştirilmiştir.
ettiğini ve bu yüzden yokluklarından aleyhte hiçbir
Gezegenler-Çizelgesi (Zīc)
Modelimizin arka yüzünde:
Modelimiz:
el-Kāşī’nin Pirinç, hâkkedilmiş. Kante uzunluğu:
Gezegenlerin Burçlar Kuşağındaki 187 x 223 mm.
Üç sürgü ve bir ibre ile birlikte. M.
Yaklaşmalarını Hesaplayan Makinesi Brunold (Abtwil, İsviçre) tarafından
imal edilmiştir.
(Envanter No: A 6.13)
Ġıyāseddīn el-Kāşī (ö. 832/1429), Nüzhet el-Ḥadāʾiḳ öğlen vakti bilinen boylamlarından hareket ederek
(819/1416)1 adlı eserinde yukarıda anlatılan ekva- tahmin edilen bir yaklaşmasının tam saati buluna-
toryumunun (ṭabaḳ el-menāṭiḳ) yanı sıra, gezegen- caktır.
lerin burçlar kuşağındaki yaklaşmalarını hesapla- el-Kāşī’nin bu amaca yönelik tasarladığı alet işlevsel
maya yarayan levḥ el-ittiṣālāt adlı başka bir aleti iki parçadan oluşmuştur:
tarif etmiştir. İlk olarak E.S. Kenndy 1947 yılında 1) Hareketli gösterge taşıyan hâkkedilmiş bir levha,
bu hesaplama aletine dikkat çekmişti2. Herhangi bununla yaklaşmanın bir önceki günün öğleden
iki gezegenin, Güneş veya Ay’ın ekliptik üzerinde sonraki saatlere girişi bulunur,
2) Üç yatay sürgü, bunlarla yaklaşma saati Güneş’in
doğuşu ve batışıyla ilişkilendirilir.
1 Kennedy, E.S.: The Planetary Equatorium of Jamshīd
Ghiyāth al-Dīn al-Kāshī, adı geçen yer ve tarih, s. 68ff.,
240ff.
2 Al-Kāshī’s «Plate of Conjunctions», Isis içerisinde
38/1947-48/56-59
E KV A T O R Y UM L A R 197
el-Kāşī’nin yaklaşmayı
hesaplayan makinasının
işlevlerinin şeması,
metindeki örneğe
12°: Gün
dayanılarak yapılmıştır.
hareketi farkı
Aparatın kullanımına bir örnek:
Birinci öğlenden
sonra 18 saat, veya
gün doğumundan
bir saat sonra
Gün kızağı
Sonraki günün kızağı
Gece kızağı
24 saatlik skala
«İki gezegenin ekliptikteki birbirini takip eden tir. Buna uygun olarak gece uzunluğu 10 saattir.
öğle vaktindeki boylam dereceleri biliniyorsa ve bu Yukarıda bulunan sol sürgü (ilk günün sürgüsü)
arada gezegenlerin yer sırası değişmişse o 24 saat 7. saatle birlikte 1. öğlene ayarlanır, gece sürgüsü
zarfında bir yaklaşma (iḳtirān) olmuş demektir. (altta ortada) soldaki sürgünün 14. saate getirilir.
Ekliptik boylamlardan (homojen olarak kabul edi- Bu gece sürgüsünü, 10. saatinde bir sonraki günün
len) gezegen hareketleri (her 24 saat için) türetile- (yukarıda sağda) sürgüsü izler. Bu bir sonraki günün
bilir. İlk olarak, sağdaki skala üzerinde bulunan ibre sürgüsü üzerinde (bizim örneğimizde) ilk saatte
ile her iki gezegenin günlük hareketleri ayarlanır. yaklaşma zamanını okuruz: Güneş’in batmasından
Örnek: Ay 13°, Mars 1°. Diferens 12°. sonra bir saat.»3
Aynı şekilde sağdaki ölçek üzerinde her iki gezege-
nin ilk öğlendeki boylam farkı aranır ve yatay olarak Bizim modelimiz orijinaline kıyasla küçültülmüş-
sola doğru göstergeye taşınır. Örnek: Ay (herhangi tür, el-Kāşī yaklaşık 75 cm. lik kenar uzunluğu
bir burçta) 5°, Mars 14°, fark 9°. Bu kesişme nokta- önermiştir.
sından gösterge ile dikey olarak 24 saat-skalasına
gidilir (üçgenin alt kenarında yatay) ve aranan yak-
laşma zamanı bulunur, ilk öğleni takip eden saatler
halinde, bizim örneğimizde 18 saatte».
«Üç sürgü (...) ile yaklaşmanın zamanı, Güneş’in
doğuşu ve batışı ile ilişkilendirilir: Güneş’in doğuşu
ile batışı arasındaki zaman, mesela, bu gün 14 saat-
3 Brunold, M.: Yaptığı modelin kullanma kılavuzu.
198 A S T R O N O M İ
Alman astronom ve teolog Johannes Schöner (ek daireler) modele kaydırılması dışında, Güneş’in
(1477-1547)’in ekvatoryum hakkındaki eseri, 1521 yıllık en yüksek noktasının burçlar dairesindeki
yılından itibaren baskı tekniği sayesinde, konu yerinin değişebileceğinde yatmaktadır2. Arap-İslam
hakkındaki ilk kitap olarak geniş yayılma alanı kültür çevresinde daha 3./9. yüzyılda keşfedilmiş ve
bulmuştur. E. Poulle’e göre Schöner modelinde, 5./11. yüzyılda hayret verici kesinlikle hesaplana-
Novaralı Campanus’un (bkz. s. 187) ve Gmundenli bilmiş (bkz. s. 6, 7) olan bu işlemin, ez-Zerḳālī’nin
Johannes’in eserlerine başvurmuştur.1 Schöner’in Toledo çizelgelerinin Latince çevirisinde mevcut
modelinin orijinalliği, eksantrik oluşumun episikl olmasına rağmen, İspanya dışı Avrupa’da ilk olarak
Schöner’in ilgisini çekmesi dikkate değerdir3.
2 a.e., s. 85-86.
1 Poulle, E.: Équatoireset horlogerie planétaire du XIIIe
au XVIe siècle, adı geçen yer ve tarih, s. 83. 3 Sezgin, F.: a.e., Cilt 6, s. 43f.
E KV A T O R Y UM L A R 199
Kitabın farklı versiyonlara dayanan birçok yaz- (Hıristiyanların) kutsal günleri izlemektedir. Orta
ması ve 15362 tarihli bir baskısı bulunmaktadır. alanda ilgili aylara koordine edilmiş burçlar kuşağı
Ekvatoryum bölümü 26 aletin, organa olarak nite- sembolleri, 360° ye taksimatlanmış bir ekliptik ile
lendirilen tariflerinden ibarettir: 10 tanesi iç ve dış birlikte resmedilmektedir. En iç daire, gezegenin
gezegenlerin boylamlarını, üç tanesi Ay’ın boy- orta hareketinden çıkarılması (sol yarı) veya bu
lamlarını, iki tanesi Güneş ve Ay’ın yaklaşmaları- harekete eklenmesi (sağ yarı) gereken dakika mik-
nı, yedi tanesi hareketli yıldızların (gezegenlerin) tarlarını sunmaktadır. Aux Epicyli ve Oppositum
enlemlerini belirlemek ve dört tanesi tutulmaların augis, Merkür yörüngesinin Dünya’ya en yakın
hesaplanması içindir3. ve en uzak noktasını göstermektedir. Merkür’ün
Bizim seçtiğimiz dört organa’mız, Oestmann ve ekliptik üzerindeki yerini belirlemek için eksantrik
Lühring tarafından Organum uranicum’un edisyo- olarak monte edilmiş ip gerilir, ilgili tarih üzerine
nu (Basel 1536) temel alınarak yapılmıştır. Bunlar: yatırılır ve ilgili burcun derecesi ve düzeltme mikta-
Organum I, Venüs episikli: rı doğrudan doğruya okunabilir.»
«Venüs’ün episikl üzerindeki hareketini temsil Organum III (Merkür-Episikli).
etmektedir. Aletin yardımıyla, hangi miktarların Organum IV: Venüs’ün enlemleri.
orta harekete ilave edilmesi (sol yarı) veya çıkarıl- «Ay ve yörüngeleri ekliptiğin kuzeyine ve güneyine
ması (sağ yarı) gerektiği bulunur. Aux Epicyli ve sarkan diğer gezegenler değil, sadece Güneş eklip-
Oppositum augis Venüs yörüngesinin Dünya’ya en tik düzleminde hareket eder. Ptoleme deferent
yakın ve en uzak noktasını işaretlemektedir». düzleminin ekliptik düzlemle düşümdeşmediğini
Organum II: Merkür’ün orta hız hareketi. varsaymaktadır. Alet, Venüs’ün enlem hareketleri-
«Merkür’ün orta hız hareketinin tasviri. En dışta ni kaydetmektedir»4.
12 aylık alt bölümlemeyle birlikte bir yıl skala-
sı bulunmaktadır, bunu Pazar günü harfleri ve
Bir Diğer
Kadran
Bu kadran, Muḥammed
b. Aḥmed el-Mizzī’nin
1326/726 tarihli imzasını
taşımaktadır. Orijinali
Kahire İslam Sanatları
Müzesi’nde bulunmaktadır.
Bibliyografya
ve
Dizinler
204 B İ B L İ Y O G R A F Y A
B İ B L İ Y O G R A F Y A 205
BİBLİYOGRAFYA
Astronomical Instruments in Medieval Spain: their Comes, Mercè: Ecuatorios andalusíes: Ibn al-Samḥ, el-
Influence in Europa, [catálogo de la exposición] Zarqālluh y Abu-l-Ṣalt, Barcelona 1991.
Santa Cruz la Palma, junio-julio 1985, ed. Santiago Comes, Mercè: Los ecuatorios andalusíes, El lega-
Saavedra, Madrid 1985. do científico Andalusí, Madrid: Museo Arquelógico
Barthold, Wilhelm: Uluġ Beg und seine Zeit, Almanca’ya Nacional 1992, s. 75-87.
uyarlayan ve yeniden gözden geçiren Walter Hinz, Destombes, Marcel: Un astrolabe carolingien et
Leipzig 1935 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and l’origine de nos chiffres arabes, Archives interna-
Astronomy serisi, Cilt 54). tionales d’histoire des sciences içerisinde (Paris)
Bedini, Silvio A. ve Francis R. Maddison: Mechanical 15/1962/3-45 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and
Universe. The Astrarium of Giovanni de’ Dondi, Astronomy serisi, Cilt 96, s. 401-447).
Philadelphia 1966 (Transactions of the American Dizer, Muammer: The Dāʾirat al-Muʿaddal in the
Philosophical Society, N.S. 56,5). Kandilli Observatory, and Some Remarks on the
Beer, Arthur: Astronomical Dating of Works of Art, Earliest Recorded Islamic Values of the Magnetic
Vistas in Astronomy içerisinde (Oxford) 9/1967/177- Declination, Journal for the History of Arabic Science
223. içerisinde (Halep) 1/1977/257-262.
Beer, Arthur: The Astronomical Significance of the Dorn, B.: Drei in der Kaiserlichen Öffentlichen
Zodiac of Quṣayr ʿAmra, K.A.C. Cresswell: Early Bibliothek zu St. Petersburg befindliche astronomisc-
Muslim Architecture içerisinde, Cilt 1, Oxford 1932, he Instrumente mit arabischen Inschriften, Petersburg
s. 289-303. 1865 (Mémoires de l’Académie impériale des scien-
Beigel, Wilhelm Sigismund: Nachricht von einer ces de St. Pétersbourg, VIIe série, tome IX, no. 1)
Arabischen Himmelskugel mit Kufischer Schrift, wel- (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy
che im Curfürstl. mathematischen Salon zu Dresden serisi Cilt 85, Frankfurt 1998, s. 345-498).
aufbewahrt wird, Astronomisches Jahrbuch für das Drechser, Adolph: Der Arabische Himmelsglobus des
Jahr 1808 (Berlin), s. 97-110 (Tekrarbasım: Islamic Mohammed ben Muyîd el-ʾOrdhi vom Jahre 1279 im
Mathematics and Astronomy serisi, Cilt 50, s. 81-94). Mathematisch-physikalischen Salon zu Dresden, 2.
el-Bīrūnī: K. Taḥdīd Nihāyāt el-Emākin, ed. Pavel G. baskı, Dresden 1922, 19 sayfa ve 8 levha, özellikle s. 9
Bulgakov ve İmām İbrāhīm Aḥmed, Kahire 1962 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy
(Tekrarbasım: Islamic Geography serisi, Cilt 25). serisi Cilt 50, Frankfurt 1998, s. 261-289).
Blanpied, William A.: The Astronomical Program of Duhem, Pierre: Le système du monde. Histoire des
Raja Sawai Jai Singh II and its Historical Context, doctrines cosmologiques de Platon à Copernic.
Japanese Studies in the History of Science içerisinde Nouveau tirage, Cilt 3-5, Paris 1954-1958.
(Tokyo) 13/1974/87-126. Frank, Josef: Über zwei astronomische Instrumente,
Brice, William Charles, Colin Imber ve Richard Lorch: Zeitschrift für Instrumentenkunde içerisinde (Berlin),
The Dāʾire-yi Muʿaddel of Seydī ʿAlī Reʾīs, Manchester 41/1921/193-200 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics
1976 (Victoria University [Manchester] Seminar on and Astronomy serisi Cilt 88, Frankfurt 1998, s. 63-
Early Islamic Science, Monograph No. 1). 70).
Brockelmann, Carl: Geschichte der arabischen Frank, Josef: Zur Geschichte des Astrolabs, Erlangen
Litteratur, Cilt 1, Weimar 1898; Cilt 2, Berlin 1902; 1920 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and
Supplementbände 1-3, Leiden 1937-1942. Astronomy serisi Cilt 35, Frankfurt 1998, s. 1-33 ve
Calvo, Emilia: La lámina universal de ʿAlī b. Jalaf (s. Cilt 88, s. 31-62).
XI) en la versión Alfonsí y su evolución en instru- Gauthier, L.: Une réforme du système astronomique de
mentos posteriores, «Ochava espera» y «astofísica» Ptolémée, tentée par les philosophes arabes du XIIe
içerisinde. Textos y estudios sobre las fuentes árabes siècle, Journal Asiatique içerisinde (Paris), 10e série,
de la astronomía de Alfonso X., ed. Mercè Comes 14/1909/483-510 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics
v.d., Barcelona 1990, s. 221-231. and Astronomy serisi Cilt 63, Frankfurt 1998, s. 205-
Campanus of Novara and medieval planetary the- 232).
ory. Theorica planetarum, ed. with an introduction, Goldstein, Bernard R.: Al-Biṭrūjī: On the Principles of
English translation and commentary by Francis S. Astronomy, 2 Cilt New Haven-London 1971.
Benjamin and Gerald J. Toomer, London v.d. 1971. Golombek, Lisa ve Donald Wilber: The Timurid
Carra de Vaux, Bernard: L’astrolabe linéaire ou bâton Architecture of Iran and Turan, 2 Cilt, Princeton
d’ et-Tousi, Journal Asiatique içerisinde (Paris), série 1988.
9, 5/1895/464-516 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics Graff, K.: Die ersten Ausgrabungen der Ulugh-Bek-
and Astronomy serisi, Cilt 87- s. 181-233). Sternwarte in Samarkand, Sirius içerisinde (Leipzig)
206 B İ B L İ Y O G R A F Y A
King, David A.: Early Islamic Astronomical Instruments Kunitzsch, Paul: Coronelli’s Great Celestial Globe
in Kuwaiti Collections, Kuwait Art and Architecture. Made for Louis XIV: the Nomenclature, Zeitschrift für
A Collection of Essays içerisinde, Kuwait 1995, s. Geschichte der arabisch-islamischen Wissenschaften
77-96. içerisinde (Frankfurt) 14/2001/39-55.
King, David A.: Ibn al-Shāṭir’s Ṣandūq al-Yawāqīt: An Kunitzsch, Paul: Neuzeitliche europäische Himmels-
Astronomical «Compendium», Journal for the History globen mit arabischen Inschriften, Sitzungsberichte
of Arabic Science içerisinde (Halep) 1/1977/187- der Bayerischen Akademie der Wissenschaften,
256 (Tekrarbasım: D.A. King, Islamic Astronomical Philologisch-historische Klasse içerisinde (Münih),
Instruments içerisinde, London: Variorum 1987, Text 1997, Heft 4.
No. XII). Kunitzsch, Paul: On the authenticity of the treatise on
King, David A.: Islamic Astronomical Instruments, the composition and use of the astrolabe as ascribed
London: Variorum Reprints 1987 (Collected studies to Messahalla, Archives Internationales d’Histoire
series. des Sciences içerisinde (Wiesbaden) 31/1981/42-62.
252). Kunitzsch, Paul ve Elly Dekker: The Stars on the Rete of
King, David A.: The Medieval Yemeni Astrolabe in the so-called «Carolingian Astrolabe», From Baghdad
the Metropolitan Museum of Art in New York City, to Barcelona içerisinde. Studies in the Islamic Exact
Zeitschrift für Geschichte der arabisch-islamischen Sciences in Honour of Prof. Juan Vernet, ed. Josep
Wissenschaften içerisinde (Frankfurt) 2/1985/99-122. Casulleras ve Julio Samsó, Barcelona 1996, Cilt 2, s.
King, David A.: The Monumental Syrian Astrolabe in 655-672.
the Maritime Museum, İstanbul, Erdem içerisinde Kunitzsch, Paul: Ṣūfī Latinus, Zeitschrift der
(Ankara) 9/1996/729-735 (Aydın Sayılı özel sayısı II). Deutschen Morgenländischen Gesellschaft içerisinde
King, David A. ve Paul Kunitzsch: Nasṭūlus the (Wiesbaden) 115/1965/65-74.
Astrolabist once again, Archives internationales Kunitzsch, Paul: Untersuchungen zur Sternnomenklatur
d’histoire des sciences içerisinde (Paris) 33/1983/342- der Araber, Wiesbaden 1961.
343. El legado científico Andalusí [catálogo de la exposi-
King, David A.: New Light on the Zīj al-Ṣafāʾīḥ of Abū ción, Avril 1992], ed. Juan Vernet ve Julio Samsó,
Jaʿfar al-Khāzin, Centarus içerisinde (Kopenhag) Madrid: Museo Arqueológico Nacional 1992.
23/1980/105-117. Libros des saber de astronomía del rey D. Alfonso X.
King, David A.: A Note on the Astrolabist Nasṭūlus/ De Castilla, compilados, anatados y commentados
Basṭūlus, Archives internationals d’histoire des scien- por Manuel Rico y Sinobas, Ciltler 1-5,1, Madrid
ces içerisinde (Paris) 28/1978/117-120. 1863-1867 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and
King, David A.: On the Early of the Universal Astrolabe Astronomy serisi, Cilt 109-112).
in Islamic Astronomy, and the Origin of the Term Lorch, Richard P.: The Astronomical Instruments of
«Shakkāzīya» in Medieval Scientific Arabic, Journal Jābir ibn Aflaḥ and the Torquetum, Centaurus içeri-
for the History of Arabic Science içerisinde (Aleppo) sinde (Munksgaard, Kopenhag) 20/1976-77/11-34.
3/1979/244-257 (Tekrarbasım: D.A. King, Islamic Lorch, Richard P.: Al-Khāzin’s «Sphere that Rotates
Astronomical Instruments içerisinde, London: by Itself», Journal for the History of Arabic Science
Variorum 1987, Text No. VII). içerisinde (Halep) 4/1980/287-329.
Kohl, Karl: Kitāb Heyʾet el-ʿĀlem, Über den Aufbau der Maddison, Francis R.: A 15th Century Islamic Spherical
Welt nach Ibn al Haiṯam başlığıyla Karl Kohl tarafın- Astrolabe, Physis içerisinde (Florenz) 4/1962/101-
dan çevrilmiştir, Sitzungsberichte der Physikalisch- 109.
medizinischen Sozietät içerisinde (Erlangen) 54- Mancha, José Luis: Sobre la versión Alfonsi del equ-
55/1922-23(1925)/140-179 (Tekrarbasım: Islamic atorio de Ibn al-Samḥ, Mercè Comes, R. Puig & J.
Mathematics and Astronomy serisi Cilt 58, Frankfurt Samsó (Ed.) De astronomia Alfonsi Regis içerisinde.
1998, s. 94-133). Actas de Simposio sobre astronomía alfonsí celebra-
Kühnel, Ernst: Der arabische Globus im Mathematisch- do en Berkeley (Agosto 1985) y otros trabajos sobre
Physikalischen Salon zu Dresden, Mitteilungen aus den el mismo tema, Barcelona 1987, s. 117-123.
Sächsischen Kunstsammlungen içerisinde (Leipzig) Manuscript of Arabic Mathematical and Astronomical
2/1911/16-23 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Treatises, ed. Fuat Sezgin, Frankfurt a.M.: Institut für
Astronomy serisi Cilt 50, s. 252-259). Geschichte der Arabisch-Islamischen Wissenschaften
Kunitzsch, Paul: The Arabic Nomenclature on Coronelli’s 2001 (Series C-66).
110 cm Celestial Globes, Zeitschrift für Geschichte el-Maqrīzī: Kitāb el-Mevāʿiẓ ve-el-İʿtibār bi-Zikr el-
der arabisch-islamischen Wissenschaften içerisinde Ḫiṭaṭ ve-el-Āsār, Cilt 1, Kahire (Bulak) 1270/1854.
(Frankfurt) 9/1994/91-98. [el-Marrākuşī, Cāmiʿ el-Mebādiʾ ve-el-Ġāyāt fī ʿİlm
208 B İ B L İ Y O G R A F Y A
el-Mīqāt] el-Ḥasan ibn ʿAlī (ʿAlī ibn el-Ḥasan?) l’occident latin, la «saphea», Studi Medievali içeri-
el- el-Marrākuşī (7./13. yy.), Jāmiʿ al-mabādiʾ wa l- sinde (Spoleto), serie terza 10/1969/491-510.
ghāyāt fī ʿilm al-mīqāt / Comprehensive Collection Price, Derek J. (ed.): The equatorie of the planetis.
of Principles and Objectives in the Science of Edited from Peterhouse Ms. 75.I with a linguistic
Timekeeping, Tıpkıbasım-Edisyon Fuat Sezgin, 2 Cilt, analysis by R.M. Wilson, Cambridge 1955.
Frankfurt a.M.: Institut für Geschichte der Arabisch- [Ptoleme, Almagest] Des Claudius Ptolemäus
Islamischen Wissenschaften 1984 (Series C-1, 1-2). Handbuch der Astronomie. Aus dem Griechischen
Mayer, Leo A.: Islamic Astrolabist and Their Works, übersetzt mit erklärenden Anmerkungen versehen von
Genf 1956, s. 65 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics Karl Minitius, 2 Cilt, Lipzig 1912-13 (Neuausgabe
and Astronomy serisi Cilt 96, Frankfurt 1998, s. 141- mit Berichtigungen von Otto Neugebauer, Leipzig
285). 1963).
Michel, Henri: L’astrolabe linéaire d’ al-Tûsi, Ciel Pugačenkova, G.A.: Architektura komposicia observa-
et Terre içerisinde (Brüksel) 59/1943/101-107 torii Ulugbeka, Obščestvennye nauki v Uzbekistane
(Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy içerisinde (Taşkent) 13/1969/30-42.
serisi Cilt 94, s. 331-337). Rashed, Roshdi: Résolution des équations numériqu-
Milanesi, Marica: Coronelli’s Large Celestial Printed es et algèbre: Šaraf-al-Din al-Tūsī, Viète, Archive
Globes: a Complicated History, Der Globusfreund for History of Exact Sciences içerisinde (Berlin-
içerisinde (Wien) 47-48/1999-2000/143-160 (Almanca Heidelberg) 12/1974/244-290.
çevirisi R. Schmidt tarafından aynı yerde s. 161-169). Rashed, Roshdi: Sharaf al-Dīn al-Ṭūsī: Oeuvres mat-
Millás Vallicrosa, José M.: Un ejemplar de azafea hématiques. Algèbre et géométrie au XIIe siècle, 2
árabe de Azarquiel, Al-Andalus içerisinde (Madrid Cilt, Paris 1986.
ve Granada) 9/1944/111-119 (Tekrarbasım: Islamic Reich, Siegmund ve Gaston Wiet: Un astrolabe syri-
Mathematics and Astronomy serisi Cilt 40, Frankfurt en du XIVe siècle, Bulletin de l’Institut Français
1998, s. 233-243). d’Archéologie Orientale (Kahire) 38/1939/195-202
Millás Vallicrosa, José M.: Estudios sobre Azarquiel, (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy
Madrid, Granada 1943-1950. serisi Cilt 95, s. 4-11).
Mogenet, Joseph: L’influence de l’astronomie arabe à Repsold, Johann A.: Zur Geschichte der astronomischen
Byzance du IXe au XIVe siècle, Colloques d’histoire Meßwerkzeuge von Purbach bis nach Reichenbach
des sciences I (1972) ve II (1973) içerisinde. Université 1450-1830, Leipzig 1908. [2] Zur Geschichte der
de Louvain, Recueil de travaux d’histoire et de philo- astronomischen Meßwerkzeuge. Nachträge zu Band I
logie, série 6, 9/1976/45-55. (1908). II. Alte arabische Instrumente, Astronomische
Mordtmann, J.H.: Das Observatorium des Taqī ed- Nachrichten içerisinde (Kiel) 206/1918/col. 125-138,
dīn zu Pera, Der Islam içerisinde (Berlin-Leipzig) özellikle 134-135 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics
13/1923/82-96 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy serisi Cilt 88, Frankfurt 1998, s. 16-
and Astronomy serisi Cilt 88, Frankfurt 1998, s. 281- 22).
295). Richard of Wallingford. An Edition of his Writings with
Musil, Alois: Ḳuṣejr ʿAmra. David Heinrich Müller’in Introduction, English Translation and Commentary,
bir ön sözüyle 2 Cilt, Viyana 1907. by J.D. North, 3 Cilt, Oxford 1976.
Nallino, Carlo Alfonso: ʿİlm al-falak, Taʾrīḫuhū ʿİnd el- Roeder, Hans: Tycho Brahe’s Description of
ʿArab fī el-Qurūn el-Vusṭā, Roma 1911 (Tekrarbasım: his Instruments and Scientific Work as given in
Islamic Mathematics and Astronomy serisi, Cilt Astronomiae instauratae mechanica (Wandesburgi
100). 1598). Translated and Edited by Hans Roeder, Elis
Naṣr, Hüseyn: el-ʿUlūm fī el-İslām. Dirāsa Muṣavvere Strömgren and Bengt Strömgen, Kopenhagen 1946.
(İngilizce’den çeviri), Tunis 1978. Rosen, Edward.: Copernicus and Al-Bitruji, Centaurus
North, John D.: Chaucers Universe, Oxford 1988. içerisinde (Kopenhagen) 7/1961/152-156.
North, John D.: Werner, Apian, Blagrave and the Rosińska, Grażyna: Naṣīr al-Dīn al-Ṭūsī and Ibn
Meteoroscope, The British Journal for the History of al-Shāṭir in Cracow?, Isis içerisinde (Washinton)
Science içerisinde (London) 3/1966-67/57-65. 65/1974/239-243.
Poulle, Emmanuel: Bernard de Verdun et le Turquet, Samsó, Julio: Notas sobre el ecuatorio de Ibn al-
Isis içerisinde (Baltimore, MA.) 55/1964/200-208. Samḥ, Nuevos estudios sobre astronomía española
Poulle, Emmanuel: Équatoires et horlogerie planétaire en el siglo de Alfonso X içerisinde, Ed. J. Vernét,
du XIIIe au XVIe siècle. Les instruments de la théorie Barcelona 1983, s. 105-118.
des planètes selon Ptolémée, Genf ve Paris 1980. Sarma, Sreeramala R.: Astronomical Instruments in the
Poulle, Emmanuel: Un instrument astronomique dans Rampur Raza Library, Rampur 2003.
B İ B L İ Y O G R A F Y A 209
Sauvaire, Henri ve Joseph Charles François de Rey- Sozietät zu Erlangen 60/1928/15-126 (Tekrarbasım:
Pailhade: Sur une «mère» d’astrolabe arabe du Islamic Mathematics and Astronomy serisi Cilt 51,
XIIIe siècle (609 de l’Hégire) portant un calendre Frankfurt 1998, s. 81-192).
perpétuel avec correspondance musulmane et chréti- Seemann, Hugo –, Theodor Mittelberger’in katkılarıy-
enne. Traduction et interprétation, Journal Asiatique la: Das kugelförmige Astrolab nach den Mitteilungen
içerisinde (Paris), sér. 9, 1, 1863, s. 5-76, 185-231 von Alfons X. von Kastilien und den vorhandenen ara-
(Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy bischen Quellen, Erlangen 1925 (Abhandlungen zur
serisi Cilt 87, s. 1-119). Geschichte der Naturwissenschaften und der Medizin.
Saxl, Fritz: The Astronomical Significance of the Zodiac Heft VIII) (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and
of Quṣayr ʿAmra by Arthur Beer, Early Muslim Astronomy serisi Cilt 88, Frankfurt 1998, s. 359-431).
Architecture içerisinde, K.A.C. Creswell, Cilt 1, Sezgin, Fuat: Geschichte des arabischen Schrifttums,
Oxford 1932, s. 289-303. Cilt 6: Astronomie bis ca. 430 H., Leiden 1978.
Sayılı, Aydın: The Introductory Section of Ḥabash’s Sezgin, Fuat: Ṭarīqat İbn el-Heysem fī Maʿrifat Ḫaṭṭ
Astronomical Tables Known as the «Damascene» Nıṣf en-Nehār, Zeitschrift für Geschichte der ara-
Zīj (English translation), Ankara Üniversitesi Dil ve bisch-islamischen Wissenschaften (Frankfurt) 3/1986/
Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi 13,4/1955/139-151. arab. Teil 7-43.
Sayılı, Aydın: The Observatory in Islam and its Place in Singer, Charles – Holmyard, E.J. – Hall, A.R. – Williams,
the General History of the Observatory. Ankara 1960 Trevor J. (Eds.), A History of Technology, Cilt 2: The
(Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy Mediterranean civilizations and the middle ages, c.
serisi, Cilt 97). 700 B.C. to c. A.D. 1500, Oxford 1956; Cilt 3: From
Schmalzl, Peter: Zur Geschichte des Quadranten bei the Renaissance to the industrial revolution c. 1500
den Arabern, Münih 1929 (Tekrarbasım: Islamic – c. 1750, Oxford 1957.
Mathematics and Astronomy serisi Cilt 90, s. 189- Smolik, Julius: Die Timuridischen Baudenkmäler in
331). Samarkand aus der Zeit Tamerlans, Wien 1929.
Schmidt, Fritz: Geschichte der geodätischen Instrumente de Solla Price, Derek J.: On the Origin of Clockwork,
und Verfahren im Altertum und Mittelalter, Erlangen Perpetual Motion Devices, and the Compass,
1929 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Contributions from the Museum of the History and
Astronomy serisi Cilt 89, Frankfurt 1998). Technology (Washington) 1-11/1959/82-112.
Schöner, Johannes: Opera mathematica, Nürnberg Stautz, Burkhard: Die Astrolabiensammlungen
1551, Mikrofiş olarak tekrarbasım Münih, Saur- des Deutschen Museums und des Bayerischen
Verlag(yayınevi) 1993. Nationalmuseums, München: Deutsches Museum
Schweigger, Salomon: Ein newe Reysbeschreibung auß 1999.
Teutschland Nach Constantinopel und Jerusalem, Strohm, Hans: Aristoteles. Meteorologie. Über die Welt,
Nürnberg 1608 (Tekrarbasım: The Islamic World Berlin 1970.
in Foreign Travel Accounts serisi Cilt 28, Frankfurt [Eṣ-Ṣūfī, ʿAbdurraḥmān] ʿAbdurraḥmān eṣ-Ṣūfī
1995). (ö. 376/986): Kitāb Ṣuver el-Kevākib / The Book
Sédillot, Louis-Amélie: Histoire générale des Arabes. of Constellation, Faksimilie-Edition, ed. Fuat
Leur empire, leur civilisation, leurs écoles philosop- Sezgin, Frankfurt a.M.: Institut für Geschichte der
hiques, scientifiques et littéraires, Cilt 2, Paris 1877 Arabischen-Islamischen Wissenschaften 1986 (Series
(Tekrarbasım: Paris 1984). C – 29).
Sédillot, Louis-Amélie: Mémoire sur les instruments Tekeli, Sevim: Ālāt er-raṣadiyye li-zīc eş-şahinşāhiyye,
astronomiques des Arabes, Paris 1844 Sédillot, Louis- Saray Hazine 452 nolu el yazmasına dayanarak
Amélie: 42, s. 45-312). Türkçe ve İngilizce çevisiyle yayınlayan Sevim Tekeli,
Sédillot, Louis-Amélie ve Jean-Jacques Sédillot: Traité Araştırma içerisinde. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi
des instruments astronomiques des Arabes com- Felsefe Araştırmaları Enstitüsü Dergisi (Ankara)
posé au treizième siècle par Abu l-Ḥasan ʿAlī al- 1/1963/71-122.
Marrākushī (VII/XIII s.) intitulé Jāmiʿ al-mabādiʿ Tekeli, Sevim: İzzüddin b. Muhammed al-Vefai’nin
wa-l-ghāyāt. Partiellement traduit par J.-J. Sédillot «Ekvator halkası» adlı makalesi ve torquetum
et publié par L.-A. Sédillot, 2 Cilt, Paris 1834-35 (İngilizcesi: «Equatorial Armillar» of ʿIz al-Din
(Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy b. Muḥammed al-Wafai and Torquetum), Ankara
serisi Cilt 41). Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi
Seemann, Hugo J.: Die Instrumente der Sternwarte (Ankara) 18/1960/227-259.
zu Marâgha nach den Mitteilungen von al-ʿUrḍî, Tekeli, Sevim: Nasirüddin, Takiyüddin ve Tycho
Sitzungsberichte der Physikalisch-medizinischen Brahe’nin rasat aletlerinin mukayesesi, Ankara
210 B İ B L İ Y O G R A F Y A
Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi Bîrûnî, Der Islam içerisinde (Strassburg) 4/1913/5-13
16/1958/301-393. (Tekrarbasım: E. Wiedemann, Gesammelte Schriften,
Tekeli, Sevim: Al-Urdî’nin «Risalet-ün Fi Keyfiyet-il Cilt 2, s. 718-726).
Ersad» Adlı Makalesi, Araştırma içerisinde (Ankara) Wiedemann, Eilhard: Über den Sextant des el-Chohendî,
8/1970/1-169. Archiv für Geschichte der Naturwissenschaften
Time. Catalogue edited by A.J. Turner, Texts by H.F. und Technik içerisinde (Leipzig) 2/1910/149-151
Bienfait, E. Dekker, W. Dijkhuis, V. Icke, and A.J. (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and Astronomy
Turner, Den Haag 1990. serisi Cilt 92, Frankfurt 1998, s 55-57).
Toomer, Gerald J.: The Solar Theory of az-Zarqāl: A Wiedemann, Eilhard: Über ein von Ibn Sînâ (Avicenna)
History of Errors, Centaurus içerisinde (Kopenhagen) hergestelltes Beobachtungsinstrument, Zeitschrift
14/1969/306-366. für Instrumentenkunde içerisinde (Braunschweig)
ʿUmar b. Sehlān es-Sāvī: Ṣıfat Āle Ṣaġīra el-Qadr 45/1925/269-275 (Tekrarbasım: E. Wiedemann,
ʿAzīmet en-Nefʿ ve-el-Maʿūna Yuʾḫaz bihā İrtifāʿ Gesammelte Schriften Cilt 2, s. 1110-1116 ve Islamic
el-Kevākib bi ed-Daḳāʾiḳ..., Manuscript of Arabic Mathematics and Astronomy serisi Cilt 92, Frankfurt
Mathematical and Astronomical Treatises içerisinde, 1998, s. 129-135).
Frankfurt 2001, s. 196-212. Wiedemann, Eilhard: Zu den Anschauungen der Araber
Vardjavand, Parviz: La découverte archéologique du über die Bewegung der Erde, Mitteilungen zur
complexe scientifique de l’observatoire de Maraqé, Geschichte der Medizin und der Naturwissenschaft
International Symposium on the Observatories in içerisinde (Leipzig) 8/1909/1-3 (Tekrarbasım:
Islam 19-23 September, 1977, ed. Muammer Dizer, Gesammelte Schriften Cilt 1, Frankfurt 1984, s. 287-
İstanbul 1980, s. 143-163. 289).
Vardjavand, Parviz: Rapport préliminaire sur les fou- Wiedemann, Eilhard: Zur islamischen Astronomie, Sirius
illes de l’observatoire de Marâqe, Le monde iranien içerisinde (Leipzig) 52/1919/122-127 (Tekrarbasım:
et l’islam. Sociétés et cultures, Cilt 3, Paris 1975, s. E. Wiedemann, Gesammelte Schriften Cilt 2, s. 905-
119-124, 5 çizelge. 911 ve Islamic Mathematics and Astronomy serisi Cilt
Wegener, Alfred: Die astronomischen Werke Alfons X., 92, Frankfurt 1998, s. 77-83).
Bibliotheca mathematica içerisinde (Leipzig) 3.F., Wiet, Gaston: Epigraphie arabe de l’exposition d’art
6/1905/129-185 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics persan du Caire, Mémoires présentés à l’Institut
and Astronomy serisi Cilt 98, s. 57-113).
d’Egypte içerisinde (Kahire) 26/1935/19 sayfa, 10
Wiedemann, Eilhard: Aufsätze zur arabischen
çizelge.
Wissenschaftsgeschichte, ed. Wolfdietrich Fischer,
Woepcke, Franz: Über ein in der Königlichen Bibliothek
Cilt 1-2, Hildesheim 1970.
zu Berlin befindliches arabisches Astrolabium,
Wiedemann, Eilhard - Theodor W. Juynboll’un ortak
Berlin 1858 (Tekrarbasım: Islamic Mathematics and
çalışmasıyla: Avicennas Schrift über ein von ihm
Astronomy serisi Cilt 86, s. 1-36).
ersonnenes Beobachtungsinstrument, Acta orientalia
Wolf, Rudolf: Handbuch der Astronomie, ihrer
içerisinde (Leiden) 5/1926/81-167 (Bu her iki çalış-
Geschichte und Literatur, Cilt 1, Zürih 1890
manın Tekrarbasımı: E. Wiedemann, Gesammelte
(Tekrarbasım: Hildesheim 1973).
Schriften Cilt 2, s. 1110-1203 ve Islamic Mathematics
and Astronomy serisi Cilt 92, Frankfurt 1998, s. 129- Yaḥyā ibn Ebī Manṣūr (ö. 215/800 civarında): ez-Zīel-
223). Meʾmūnī el-Mumteḥan / The Verified Astronomical
Wiedemann, Eilhard: Gesammelte Schriften zur ara- Tables for the Caliph al-Maʾmūn, Tıpkıbasım-Edition,
bisch-islamischen Wissenschaftsgeschichte, ed. Frankfurt a.M.: Institut für Geschichte der Arabisch-
Dorothea Girke ve Dieter Bischoff, 3 Cilt, Frankfurt Islamischen Wissenschaften 1986 (Series C – 28).
a.M.: Institut für Geschichte der Arabisch-Islamischen Zinner, Ernst: Deutsche und niederländische astro-
Wissenschaften 1984 (Seri B-1, 1-3). nomische Instrumente des 11. bis 18. Jahrhunderts,
Wiedemann, Eilhard: Ein Instrument, das die Münih 1956.
Bewegung von Sonne und Mond darstellt, nach al Zinner, Ernst: Die Geschichte der Sternkunde von den
ersten Anfängen bis zur Gegenwart, Berlin 1931.
DİZİN
ŞAHIS ADLARI 211
N Robert Grosseteste 12
Roeder, Hans 36 n.
Nallino, Carlo Alfonso 3 n., 6, 8, 10, 84 n., 120
Roger Bacon 13
Naṣīreddīn eṭ-Ṭūsī bkz. Muḥammed b. Muḥammed
Rosen, Edward 14 n.
Naṣr, Hüseyn 157 n., 159 n.
Rosińska, Grażyna 15
Nasṭūlus bkz. Muḥammed b. Muḥammed el-Asṭurlābī
Rükneddīn b. Şerefeddīn el-Āmulī 33 n.
Necmedīn Debīrān 33
en-Neyrīzī bkz. el-Faḍl b. Ḥātim
S–Ş–Ṣ–S
Nicolaus Damascenus 12
Niebuhr, Carsten 52 Sābit b. Ḳurra b. Zehrūn el-Ḥarrānī, Ebū el-Ḥasan 6, 7, 12,
North, John D. 87 n., 168 n., 189 n., 190 n., 191 n. 13, 14
Nūreddīn el-Biṭrūcī bkz. el-Biṭrūcī Samsó, Julio 83 n., 168 n., 182 n.
es-Samuʾel b. Yaḥyā el-Maġrībī, Ebū Naṣr 148
O – Ö – ʿÖ Sandivogius, Czechelli 15
Sarma, Sreeramala R. 119 n.
Oestmann, Günther 200, 201, 201 n.
Sarton, George 175 n.
Ossipoff (astronom) 70
Sauvaire, Henri 100
Öklid 35
es-Sāvī bkz. ʿÖmer b. Sehlān
ʿÖmer b. İbrāhīm el-Ḫayyām 21
Saxl, Fritz 3, 3 n.
ʿÖmer b. Sehlān es-Sāvī, Zeyneddīn 167
Sayılı, Aydın 19, 19 n., 20 n., 21 n., 22, 28 n., 33 n., 70 n., 71
ʿÖmer el-Ḫayyām bkz. ʿÖmer b. İbrāhīm
n., 101 n.
Schier, Karl Heinz 52 n.
P da Schio, Almerico 117, 117 n.
Papa Sylvester II. bkz. Gerbert, Aurillaclı Schmalzl, Peter 137 n.
Papa Urban IV. 175 Schmidt, Fritz 26 n.
Petri, Winfried 10 Schmidt, R. 18 n.
Peurbach, Georg 15 Schöner, Johannes 176, 198, 199
Pingree, David 14 Schweigger, Solomon 35
Plato, Tivolili 11 Scotus, Michael 12
Plutarkos 8 Sédillot, Louis-Amélie 20, 120, 127, 145 n., 151 n.
Poulle, Emmanuel 83 n., 84, 101 n., 154 n., 175 n., 176, Seemann, Hugo J. 28 n., 38 n., 40 n., 41 n., 42 n., 43 n., 44 n.,
184 n., 186 n., 193 n., 194, 198, 198 n., 199, 201 n. 45 n., 47 n., 49 n., 51 n., 59, 71 n., 120, 120 n., 121, 121 n.,
Price, Derek J. de Solla 168, 171 n., 173, 173 n., 175, 175 124, 124 n., 125 n., 126, 126 n., 127, 128, 128 n., 129, 130,
n., 177, 184 n., 186 n., 189 n., 190, 190 n., 191 n., 194 n. 130 n.
Proklos 35, 175 n. es-Sehl el-Asṭurlābī en-Nīsābūrī 104
Ptoleme 4-15, 17, 19, 25, 35, 40-42, 56, 59, 79, 120, 174, Selim III., Osmanlı sultanı 99
180, 201 Sezgin, Fuat 3 n. ff. passim
Pugačenkova, G.A. 71, 71 n. es-Siczī bkz. Aḥmed b. Muḥammed
Puig, Roser 182 n. Sīdī ʿAlī Reis 158, 159, 159 n.
Sind b. ʿAlī 5, 20
R Singer, Charles 155 n.
es-Sirāc ed-Dımeşḳī 101
Rabiçag bkz. Isa(a)k İbn Sid
Smolik, Julius 71 n.
Rashed, Roshdi 134 n.
Sprenger, Alois 137
Regiomontanus, Johannes 12, 104, 146
Stautz, Burkhard 85, 101
Reich, Siegmund 155, 156
Steinschneider, Moritz 129, 129 n.
Repsold, Johann A. 25 n., 36, 36 n., 62 n., 63, 63 n., 64 n.,
Strohm, Hans 4 n.
65 n., 66, 67 n., 68
Strömgren, Bengt u. Elis 36 n.
de Rey-Pailhade, Joseph 100
eṣ-Ṣūfī bkz. ʿAbdurraḥmān b. ʿÖmer b. Muḥammed
Richard, Wallingfordlu 12, 168, 168 n.
Sulṭān b. Aʿẓam b. Bāyazīd 109
Rico y Sinobas, Manuel 83 n., 84 n., 129 n., 175 n., 181
Şah ʿAbbās II. 108
n., 183 n.
216 D İ Z İ N
Şemseddīn Muḥammed Ṣaffār bkz. Muḥammed Ṣaffār el-Vāsiṭī bkz. Ḥāmid b. ʿAlī
Şerefeddīn eṭ-Ṭūsī bkz. el-Muẓaffer Vernet, Juan 91, 168 n.
Şerefüddevle Ebū el-Fevāris Şīrdīl, Buveyhi hükümdarı Veycān b. Rustem el-Kūhī, Ebū Sehl 20
20 della Volpaia,Lorenzo 199
T–Ṭ Voorhove, P. 183 n.
Voss, W. 8 n.
Taḳiyyeddīn bkz. Muḥammed b. Maʿrūf er-Raṣṣād
Taḳiyyeddīn el-Maḳrīzī bkz. Aḥmed b. ʿAlī b.
W
ʿAbdulḳādir Wegener, Alfred 129 n., 175 n., 182 n.
Taḳiyyeddīn el-Mıṣrī bkz. Muḥammed b. Maʿrūf von der Weistritz, Philander 36
Tállgren, Oiva J. 8 n. Werner, Johannes 141, 141 n.
Tekeli, Sevim 34, 37 n., 38 n., 40 n., 41 n., 42 n., 43 n., 44 Wiedemann, Eilhard 8 n., 9 n., 21 n., 22 n., 25 n., 26 n.,
n., 45 n.,47 n., 49 n., 51 n., 53 n., 54 n., 55 n., 57 n., 58 n., 27, 27 n., 78, 145 n., 164, 164 n.
59 n., 60 n., 61 n., 157 Wiet, Gaston 107 n., 155, 156
Theon, İskenderiyeli 40, 79 Wilber, Donald 71 n.
Thorndike, Lynn 154 n. Wilhelm Anglicus 12
Timur Leng 69 Williams, Trevor J. 155 n.
Toomer, Gerald J. 14 n., 174 n., 175 n., 176, 187 n. Wilson, R. M. 173 n.
Turner, Anthony J. 161 n., 177 Wjatkin 69
eṭ-Ṭūsī bkz. Muḥammed b. Muḥammed eṭ-Ṭūsī Woepcke, Franz 80 n., 95 n.
eṭ-Ṭūsī bkz. el-Muẓaffer b. Muḥammed b. el-Muẓaffer Wolf, Rudolf 6, 6 n., 146, 174
Tycho Brahe bkz. Brahe
Y
U – ʿU – Ü Yaḥyā b. Ebū Manṣūr 5, 20
Uluğ Bey Muḥammed Ṭaraġāy b. Şāhruḫ 7, 69, 69 n., 70 Yaḥyā b. Ḫālid el-Bermekī 5
n., 71 n., 72 Yaḥyā b. Muḥammed b. Ebū eş-Şükr el-Maġribī
Urban IV. bkz. Papa Muḥyiddīn 33
el-ʿUrḍī bkz. Müʾeyyededdīn el-ʿUrḍī Yaʿḳūb b. İsḥāḳ b. eṣ-Ṣabbāḥ el-Kindī, Ebū Yūsuf 13
Usener, Hermann Carl 14 el- Yaʿḳūbī bkz. Aḥmed b. Ebū Yaʿḳūb İsḥāḳ b. Caʿfer
Ümeyye b. ʿAbdulʿzīz el-Endülüsī, Ebū eṣ-Ṣalt 174, 175,
176, 185, 186 Z
V ez-Zerḳālī bkz. İbrāhīm b. Yaḥyā
Vardjavand, Parviz 29, 29 n. Zinner, Ernst 19, 154 n.
ŞAHIS ADLARI 217
B D
Babil 19 daffe (usturlapta nişangâh)80
Bağdat 6, 19, 20, 21, 22, 24, 28, 33, 86, 90, 108, 157 dāʾiret ed-destūr (destūr kadranı) 142
Barselona 116, 169 dāʾiret muʿaddil en-nehār 157, 161
Basra 157 dāʾiret muʿaddil, (Torquetum), Sīdī ʿAlī Reʾīs 158
Belḫ 108 dāʾiret muʿaddil, Şam Milli Müzesi 159
Benaki Müzesi, Atina 119 dāʾiret muʿaddil, ʿİzzeddīn el-Vefāʾī’nin 157
Benares 72, 75 dāʾiret muʿaddil, Kandilli Rasathanesi 160
Berlin 95, 177 Dakshiṇovṛitti Yantra (bir duvar üzerinde bulunan çifte
Bern 93 kadran) Jaipur ve Delhi Rasathanesi’nde 75, 77
Bibliothèque Nationale, Paris 18, 89 Delhi 24, 72-76 passim
Bizans 11 Denia 185
Bizans aracılığı, Arap bilimlerinin 14 Deniz Müzesi, İstanbul 101
Boşluk mevcut değildir (İbn el-Heysem) 10 Denizcilik bilimi, Hint Okyanusu 41
British Museum, Londra 106 Destūr kadranı (dāʾiret ed-destūr) 142
Brüksel 107, 199 Deyr el-Murrān (manastır) 20
Buḫāra 90 Digamśa Yantra (azimutları bulmaya yarayan alet) 75
Burçlar kuşağı / burç sembolleri 3, 4, 74 Diokletian dönemi 4
Burgerbibliothek, Bern 93 Dişli çark mekaniği, Johannes Schöner’in ekvatoryu-
Bursa 152 munda 199
Büst (Güney Afganistan) 4 Dişli çark usturlabı bkz. mekanik takvim
Dolay kutupsal yıldızlar 5, 41
C–Ç Dönence
Dresden 23, 33, 52
Cadens = «konan» (Kartal) 111
Duvar kadranı (labina), İslam dünyasında 67
Cambridge 107
Duvar kadranı (quadrans muralis), Tycho Brahe’nin 36,
Camera obscura 13
67
Cāmiʿ el-Fīla («Fil Camisi»), Kahire 22
Duvar kadranı, İstanbul Rasathanesi’nde 54, 75
Chartres 11
Duvar kadranı, Merāġa Rasathanesi’nde 29, 38, 45
Chicago 140
Dünya sistemi, el-Biṭrūcī’nin 12, 13
Christie’s, Londra 160
Dünya tasavvuru, Endülüslü filozofların (6./12. yüzyıl)
Cisimsel küresel katman, gezegenlerin (Ptoleme’de) 9,
10
13
Dünya yarıçapı 5, 6
Çemberli küre (zāt el-ḥalaḳ) 120
Çemberli küre, İstanbul Rasathanesi’nde 53, 63
Çemberli küre, Kahire Rasathanesi’nde 22
E
Çemberli küre, Merāġa Rasathanesi’nde 29, 39, 40, 63 ed-dāʾire el-Hindiyye (Hint Dairesi) 145, 146
Çemberli küre, Ptoleme’nin 63 Edirne 109
Çemberli küre, Tycho Brahe’nin 63 Ekinoksal güneş saati, Jaipur Rasathanesi’nde 74
Çift bacaklı alet (el-āle zāt eş-şuʿbeteyn), İstanbul Ekinoksal çember, Merāġa Rasathanesi’nde 29, 42, 60
Rasathanesi’nde 56, 57, 61 Ekliptik Aleti bkz.
Çift bacaklı alet (el-āle zāt eş-şuʿbeteyn), Müʾeyyededīn Ekliptik düzlemi yönünde göreceli gezegen yörüngesi
el-ʿUrḍī’nin 33, 45 variyasyonları (Ebū Caʿfer el-Ḫāzin) 9
Çift kadranlı alet (el-āle zāt er-rubʿayn), Müʾeyyededīn Ekliptik eğimi 7, 25, 36
el-ʿUrḍī’nin (Merāġa Rasathanesi) 33, 44, 68 Ekliptik çember 40
Çifte kadran, Avrupa tarzı (15. yüzyıl) 140 Ekliptik, ekliptik eğim 7, 21, 25, 36, 38, 41, 101
Çubuk usturlabı (asṭurlāb ḫaṭṭī), Şerefeddīn eṭ-Ṭūsī’nin Eksantriklik/Merkezilik 7, 9, 10, 11, 13, 180
84, 85, 134 Ekuant 10
Ekvator halkası, İskenderiye 19
KAVRAMLAR VE YER ADLARI 219
Kritik, Cābir b. Eflaḥ’ın Ptoleme’ye Mekanik-astronomik takvim (ḥuḳḳ el-ḳamer, «Ay kutu-
Kudüs 14 su»), el-Bīrūnī’nin 164, 165
kuffe (usturlapta) 80 Mekanik-astronomik takvim, Muḥammed b. Ebū Bekr
el-Ḳulzum (eski Mısır liman kenti, günümüzde Süveyş) el-İṣfehānī’nin 168, 169
90, 95 Mekke 90, 95, 109
kura tedūru bi-zātihā bi-ḥareket mütesāviye li-ḥareket el- Merāġa 14, 15, 23, 24, 28, 32
felek (kendi çevresinde simetrik hareketle dönen küre), Meridyen derecesi 5, 6
Muḥammed b. Aḥmed el-Ḫāzimī’nin 172 Meridyen yükseklikleri 77
Ḳuṣayr ʿAmra 3, 4 Merkez Hindistan 157
ḳuṭb (usturlap «eksen»i) 80 Merkür, Taḳiyyeddīn’de 55
Kutup yüksekliğini belirleme 5, 41 Merkür boylamı 179
Kuveyt 86, 90 Merkür modeli, Ebū eṣ-Ṣalt’ın 174
Küreler teorisi, Ptoleme’nin 9 Merkür modeli, İbn eş-Şāṭir’in 10, 15
Küresel sinüs teoremi 13 Merkür modeli, Kopernik’in 15
Küresel (planisferik) usturlap 80, 84, 85, 88, 134 Merkür modeli, Novaralı Campanus’un 174
Küresel usturlap 84, 120-133 Merkür modeli, ez-Zerḳālī’nin 174, 182
Küresel usturlap, Arap-İslam tarzı (1070/1660) 133 el-Mescid el-Cuyūşī (Kahire) 22
Küresel usturlap, Arap-İslam tarzı (885/1480) 130, 131,
Meteoroskop 140; ayrıca bkz. şekkāziyye
132
Meteoroskop, Peter Apian’ın 141
Küresel usturlap, el-Bīrūnī’nin 120, 125, 126
Metropolitan Museum of Art, New York 105
Küresel usturlap, Libros des saber de astronomía (13.
Mısır (Kahire) 157
yüzyıl) 120
miḥver (usturlabın ekseni) 80
Küresel usturlap, el-Marrākuşī’nin 120, 127, 128
Miśra Yantra («karma alet»), Delhi Rasathanesi’nde 77
Küresel usturlap, en-Neyrīzī’nin 120, 123, 124
mīzāc el-asṭurlāb (karma usturlap) 80
kürsī (küresel usturlapta) 123, 124
Moğol İmparatorluğu 72
muʿaddil en-nehār (ekvator saati) 1061/1651 yılında
L
Sultan IV. Mehmet için imal edilen 160
labina bkz. duvar kadranı muʿaddile (usturlapta balans dişli çarkı) 167
levḥ el-ittiṣālāt («kavuşum levhası», gezegenlerin burçlar muḳanṭara 79, 152
kuşağındaki yaklaşmalarını hesaplayan makine), el- Murcia 116
Kāşī’nin 173, 175, 192, 196, 197 Musées d’art et d’histoire, Brüksel 199
libne (usturlapta nişangâh) 80 musellesāt (astrolojik üçlükler anlamında) 105
Linton koleksiyonu 113 Museo di Storia della Scienza, Floransa 94
Londra 106, 111, 131, 156, 160 Museum für Indische Kunst, Berlin 177
Louvain 14 Museum of the History of Science, Oxford 103, 108, 114,
131, 168
M Mühendishane, İstanbul 99
Madura 72 «Mükemmel Alet» (el-āle el-kāmile), Müʾeyyededīn el-
Mars modeli 174 ʿUrḍī’nin 33, 50, 51, 56
Marsilya 12 Münih 177
Masa güneş saati, teşhir modeli 162, 163 N
Matematik-fizik salonu, Dresden’de 52
Narivalaya Yantra (silindir bir duvar, güneş saati olarak),
Mathura (Muttra) 24
Jaipur’da 75
maṭraḥ eş-şuʿāʿ 90
Naturwissenschaftlich-tecnische Sammlung, Kassel 97
mebsūṭ ve menkūs çizgileri, kadranda 138, 143
Nişabur 21, 24
mecrā (küresel usturlapta bir tür yükseklik kadranı) 123
Nişangâh cetveli, Merāġa’dan bkz. «Mükemmel Alet»
Medine 95
Nürnberg 96, 104
Mekanik takvim (dişli çark usturlabı), Fransız-Gotik
168, 170
222 D İ Z İ N
R S – Ş –Ṣ
Raḳḳa 6 Somut küreler 13
Rām Yantra (silindir usturlap), Delhi 77 Sabit yıldız küresi 5
Rām Yantra (silindir usturlap), Jaipur 75 Sabit yıldızlar 4, 7, 8
raṣad («gözlem») 22 Sabit yıldızlar astronomisi 7, 8, 17
raṣad cedīd (Taḳiyyeddīn) 34 Sabit yıldızlar kataloğu 7
Raṣad Dāġī (gözlem dağı) 29 Sabit yıldızların parlaklık ölçekleri 17
er-raṣad el-Meʾmūnī el-muṣaḥḥaḥ 22 Sabit yılızların belirlenmesi 5
KAVRAMLAR VE YER ADLARI 223
U V
Ujain, Ujjain 24, 72, 75 Valdagno, Vicenza (Veneto)’da 117
umm («Ana», usturlabın ana parçası) 80 Valencia 97
Unnatāṁśa Yantra (dereceli pirinç halka), Jaipur’da 75 Varanesi 24, 72
Uranienburg (Hven Adası’nda) 36 vech (usturlapta ana’nın iç yüzü) 80
Urmiye Gölü 28 Venüs, Taḳiyyeddīn’de 55, 61
ʿurve (usturlapta kulp) 80
Usturlap / Usturlaplar 79-135 Y
Usturlap, 1570 civarında Gualterus Arsenius’un atölye-
Yaklaşma (approximation) yöntemi, Yaḥyā b. Ebī
sinde imal edilen 113
Usturlap, ʿAbdulkerīm el-Mıṣrī’nin 103 Manṣūr’un tutulmaları belirlemede kullandığı 5
Usturlap, Aḥmed b. Ḫalef’in 89 Yaklaşmaları hesaplayan makine, el-Kāşī’nin 196; ayrıca
Usturlap, Aḥmed b. Muḥammed en-Naḳḳāş’ın 96 bkz. levḥ el-ittiṣālāt
Usturlap, Arap tarzı (7./13. yüzyıl, orijinali British Yakup Sopası 13, 26, 41
Museum’da) 106 Yantra-Mantra bkz. Rasathane, Delhi
Usturlap, Avrupa tarzı (1500 yılı civarı) 112 Yerberi (Perigäum) 179
Usturlap, Barcelona’lı Lupitus’un 92, 93 Yermerkezli sistem 14
Usturlap, E. Habermel’in (1600 yılı civarı) 114 Yeryüzü küresi, İstanbul Rasathanesi’nde 35
Usturlap, el-Ḫucendī’nin 90 Yeryüzü küresi, Meʾmūn coğrafyacılarına göre 16
Usturlap, el-Melik el-Eşref’in, Resuliler sultanı 105 Yeryüzünün dönmesi 8, 9, 16
Usturlap, Ḥāmid b. ʿAlī el-Vāsiṭī’nin 88 Yeryüzünün küreselliği 8
Usturlap, İbrāhīm b. Saʿīd es-Sehlī’nin 97 Yezd 24
Usturlap, İran Şahı II. ʿAbbās için 1057/1647 yılında Yıldız atlası 18
yapılan 108 Yıldız yüksekliklerini belirleme 39, 44, 66, 154, 166, 167
Usturlap, İran tarzı (Iṣfahān ? 1118/1706) 110 Yıldız yüksekliklerini dakikalarla ölçebilen alet (āle
Usturlap, İspanyol-Gotik (14. yüzyıl) 111 yūṣal bihā ilā maʿrifet irtifāʿ el-kevākib bi-daḳāʾiḳ),
Usturlap, İstanbul Deniz Müzesi’nde (1000/1600 yılın- Zeyneddīn ʿÖmer b. Sehlān es-Sāvī’nin 166, 167
dan önce) 101, 102 Yıldızlar arasındaki mesafeleri ölçmeye yarayan alet (āle
Usturlap, Katalan (10. yüzyıl) 91 müşebbehe bi-el-manāṭik), İstanbul Rasathanesi’nde
Usturlap, kayık ve gemi formunda (el-asṭurlāb ez- 35, 36, 61, 64
zevraḳī) 9, 16, 82 ymaginatio modernorum (İbn Heysem’de sabit küreler
Usturlap, Muḥammed b. eṣ-Ṣaffār’ın 95 sunumunun Bernardus de Virduno tarafından nitele-
Usturlap, Muḥammed b. Futūḥ el-Ḫamāʾirī’nin (1216 nişi) 13
yılından) 98, 99 Yükseklikleri ve azimutları ölçmeye yarayan alet, Tycho
Usturlap, Muḥammed b. Futūḥ el-Ḫamāʾirī’nin (1228 Brahe’nin 62
yılından) 100 Yükseklik ölçüm aleti, Ebū Naṣr el-Maġrībī 148-150
Usturlap, Muḥammed Muḳīm el-Yezdī’nin 108
Usturlap, Nasṭūlus’un (927 yılından) 86 Z–Z –Z
Usturlap, Nasṭūlus’un 87
Usturlap, Osmanlı (1680 yılından) 109 ẓahr (usturlapta ana’nın/ana parçanın «arka yüzü») 80
Usturlap, öğretim amaçlı 115 zāt el-ḥalaḳ (halkalı küre) 120
Usturlap, Papa II. Sylvester (Aurillaclı Gerbert)’a nispet zāt es-suḳbeteyn bkz. paralaks cetveli
edilen 89, 94 ez-Zerḳālī’nin Avrupalı astronomlara etkisi 12
Usturlap, Şemseddīn Muḥammed eṣ-Ṣaffār’ın 107 zīc kitapları (astronomik çizelgeler) 4, 5, 12, 33
Usturlap eserleri, Arapça’dan uyarlama 11 zīc eṣ-ṣafāʾiḥ (ekvatoryum), Ebū Caʿfer el-Ḫāzin’in 175,
Utrecht 161 177-180
Utrecht Üniversite Müzesi 161 Zodyak kadranı, Şah ʿAbbās için yapılan usturlabın arka
Üçgenli alet (el-āle zāt el-müselles), ʿAbdurraḥmān el- yüzünde 108
Ḫāzinī’nin 147
KİTAP ADLARI 225
B K–Ḳ
Bred & mylk for childeren (Chaucer) 189 el-Ḳānūn el-Mesʿūdī (el-Bīrūnī) 20
R. fī Keyfiyet el-Raṣad ve-mā Yuḥtācu ilā ʿİlmihī (el-
C ʿUrḍī) 38, 39, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 49, 50, 51
χαρπός (Kitāb es-Semera), pseudo-Ptoleme 4
Cāmiʿ el-Mebādiʾ ve-l-Ġāyāt (el-Marrākuşī) 120, 127,
Keşf ʿAvār el-Müneccimīn ve-Ġalaṭihim fī Ekser el-Aʿmāl
134, 151
ve-l-Aḥkām (es-Samuʾel b. Yaḥyā el-Maġrībī) 148
Compendium sphaœrœ (Robert Grosseteste) 12
L
D
Liber de astrologia (Barselonalı Lupitus) 11
R. Dāʾiret Muʿaddil (ʿİzzeddīn ʿAbdulʿazīz b. Muḥammed
Libros del saber de astronomía (X. Alfons’un emriyle) 7,
el-Vefāʾī) 157
83, 84, 118, 122, 129, 130, 175, 181, 183, 184, 187
De cælo (Aristoteles) 12
De mensura astrolabii (10. yüzyıl) 11 M
De universo (Guillaume d’Auvergne) 12
De utilitatibus astrolabii (Gerbert) 11 Maṭlaʿ-i Saʿdeyn ve-Mecmaʿ-i Baḥreyn (ʿAbdurrezzāk
es-Semerḳandī) 69
Demonstrationes Campani super theoricas (Novaralı
Metaphysik (Aristoteles) 12
Campanus) 13
K. el-Mevāʿiẓ ve-el-İʿtibār bi-Zikr el-Ḫiṭaṭ ve-el-Āsār
E
(el-Maḳrīzī) 21, 22
The equatorie planetis (Chaucer’e nispet edilen) 173 Miftāḥ el-Ḥisāb (el-Kāşī) 192 n.
226 D İ Z İ N
Mirʾāt-i Kāʾināt min Ālāt-i İrtifāʿ (Sīdī ʿAlī Reʾīs) 158, K. fī Sükūn el-Arḍ ev Ḥareketihā (el-Bīrūnī) 9
159 K. Ṣuver el-Kevākib es-Sābite (ʿAbdurraḥmān eṣ-Ṣūfī) 7
el-Mufaṣṣal fī el-ʿAmel bi-Nıṣf Dāʾiret el-Muʿaddil
(ʿİzzeddīn el-Vefāʾī) 157
T–Ṭ
Muḫtaṣar fī Ṣanʿat Baʿḍ el-Ālāt er-Raṣadiyye ve-el-
ʿAmal bihā (el-Ḫucendī) 151, 152, 153 Tefsīr Kitāb es-Semāʾ ve-l-ʿĀlem (İbn Rüşd) 12
Tefsīr mā baʿd eṭ-Ṭabīʿa (İbn Rüşd) 12
N Taḥdīd Nihāyāt el-Emākin (el-Bīrūnī) 4, 20, 147
Tansūḳnāme-i Īlḫānī der Funūn-i ʿUlūm-i Ḫitāʾī
Ein newe Reysbeschreibung auß Teuschland nach
(Reşīdeddīn Faḍlallāh) 33
Constantinopel und Jerusalem (Salomon Schweigger)
Taʾrīḫ el-Ḥukemāʾ (İbn el-Qıfṭī) 17 n., 20 n., 21 n.
35
Tetimmet Ṣivān el-Ḥikme (el-Beyhaḳī) 21 n., 167 n.
Nüzhet el-Ḥadāʾiḳ (Ġıyāseddīn el-Kāşī) 173, 192, 196
et-Taṭrīq ila stiʿmāl Funūn el-Asṭurlābāt (el-Bīrūnī) 9
Theorica planetarum (Novaralı Campanus) 174, 175,
O 187
Opera mathematica (Schöner) 198, 199 Theorica planetarum (Cremonalı Gerhard) 15
Opuscula (Robert Grosseteste) 12 Theoricœ novœ planetarum (Peurbachlı Georg) 15
Organum uranicum (Sebastian Münster) 200, 201 Toledo Çizelgeleri (ez-Zerḳālī) 12
Tractatus de inchoatione formarum (Robert Grosseteste)
P 12
Türkisches Tagebuch (Stephan Gerlach) 35
περί κόσμου (Kitāb el-ʿālem), pseudo-Aristoteles 4, 8
Turcogrœcia (Martin Crusius)
Placita philosophorum (Plutarkos) 8
πρόχειροι κανόνες (Ptoleme) 5
W
Q Writings (Wallingfordlu Richard) 168
Quæstiones, Michael Scotus’un Nicolaus Damascenus
adı altından tedavüle sürdüğü eser 12
Y
ύποτύπωσις ϖν άστρονομικϖν ύποϑέσεων (Proclus
R Diadochus) 175 n.
Riyāḍ el-Muḫtār, Mirʾāt el-Miḳyās ve-l-Edvār maʿa
Mecmūʿat el-Eşkāl (Ġāzī Aḥmed Muḫtār Paşa) 99
Z
Zīc (yaklaşık 100/719) 4
S–Ş–Ṣ–S Zīc, «Astronomi El Kitabı» (el-Battānī) 11
Zīc, «Astronomi El Kitabı» (el-Ferġānī) 11
R. eṣ-Ṣafīḥa el-Cāmiʿa (el-Hüseyn b. Bāsūh) 84
Zīc (Ḥabeş) 20
R. der Şerḥ-i Ālāt-i Raṣad (Ğıyāseddīn el-Kāşī) 71
Zīc (el-Ḫārizmī) 11
Scripta Marsiliensis super Canones Archazelis (William
ez-Zīc el-İlḫānī (Naṣīreddīn aṭ-Ṭūsī) 33
Anglicus) 12
K. ez-Zīc el-Kebīr el-Ḥakīmī (İbn Yūnus) 78, 88 n.
K. es-Semera bkz. χαρπός
ez-Zīc el-Meʾmūnī el-Mumtaḥan (Yaḥyā b. Ebī Manṣūr)
Sententiæ astrolabii (Barselona Lupitus) 92
5
Siddhanta (Brahmagupta) 5
Zīc-i Cāmiʿ-i Saʿīdī (el-Āmulī) 33 n.
R. fī Ṣifat Āle Yūṣal bihā ilā Maʿrifet İrtifāʿ el-Kevākib
Zīc-i Ṣafāʾiḥ (Ebū Caʿfer el-Ḫāzin) 175, 177, 179, 180
bi-Daḳāʾiḳ (Zeyneddīn ʿÖmer b. Sehlān es-Sāvī) 167
Ṣifat ʿAmel Ṣafīḥa Cāmiaʿa Teḳūmu bihā Cemīʿ el-
Kevākib (Ebū eṣ-Ṣalt Ümeyye) 185
Subtilissimæ quæstiones in Libros de cælo et mundo
(Sachsenli Albert) 13