Professional Documents
Culture Documents
PERFORMANS DENEYLERİ
Hüseyin KILIÇ
YÜKSEK LİSANS
MAKİNE EĞİTİMİ
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
EYLÜL 2006
ANKARA
GÜNEŞ ENERJİSİ DESTEKLİ ISI POMPASININ TASARIMI, İMALATI VE
PERFORMANS DENEYLERİ
Hüseyin KILIÇ
YÜKSEK LİSANS
MAKİNE EĞİTİMİ
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
EYLÜL 2006
ANKARA
Hüseyin KILIÇ tarafından hazırlanan GÜNEŞ ENERJİSİ DESTEKLİ ISI
POMPASININ TASARIMI, İMALATI VE PERFORMANS DENEYLERİ adlı bu
tezin Yüksek Lisans tezi olarak uygun olduğunu onaylarım.
Tarih : 06 / 10 / 2006
Bu tez, Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü tez yazım kurallarına uygundur.
TEZ BİLDİRİMİ
Tez içindeki bütün bilgilerin etik davranış ve akademik kurallar çerçevesinde elde
edilerek sunulduğunu, ayrıca tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu
çalışmada orijinal olmayan her türlü kaynağa eksiksiz atıf yapıldığını bildiririm.
Hüseyin KILIÇ
iv
Hüseyin KILIÇ
GAZİ ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ
Eylül 2006
ÖZET
Hüseyin KILIÇ
GAZI UNIVERSITY
INSTITUTE OF SCIENCE AND TECHNOLOGY
September 2006
ABSTRACT
TEŞEKKÜR
İÇİNDEKİLER
Sayfa
ÖZET……………………………………..………………………………………iv
ABSTRACT ………………………………..………………………………….….v
TEŞEKKÜR ………………………………………………………………..…….vi
İÇİNDEKİLER ………………………………………………….......…...…..….vii
1.GİRİŞ …………………………………………………..……………….…...….1
Sayfa
5.1.Hava ……………………………………………………………….….…...32
5.2.Su ………………………………………………………………………….34
5.3.Toprak …………………………………………………………………......35
5.4.Güneş ………………………………………………………………………37
Sayfa
6.3.1.R134a ……………………………………………………………..…43
6.3.2.R123 ……………………………………………….………...………44
9.1.Sonuç …………………………………………………………..…….…....61
9.2.Öneriler …………………………………………………………..….….....61
KAYNAKLAR ……………………………………………….…………………62
x
Sayfa
ÖZGEÇMİŞ ………………………………………………………..……………64
xi
ÇİZELGELERİN LİSTESİ
Çizelge Sayfa
ŞEKİLLERİN LİSTESİ
Şekil Sayfa
Şekil 3.1 Buhar sıkıştırmalı soğutma çevriminin ana kısımları …………….…….6
Şekil 3.4d. Basit buharlı çevrimin iki değişiklik ile carnot çevrimine
dönüşümü ……………………………………………………...…….12
Şekil 3.5a. Aşırı soğutma ve kızdırmanın Log p-h diyagramında gösterilişi ……14
Şekil 3.8. Basınç ve sıcaklık değişimi ile çalışan bir ısı pompası çevrimi.
Çalışma maddesi R134a, Hava 7º C / Su 50ºC ….…….……………...20
Şekil 3.9. Yaz soğutmalı, kış ısıtmalı ısı pompası devre elemanları ……...…..…22
Şekil Sayfa
Şekil 5.1. İklimlendirme yapılan bir binada temiz havanın atılan ısı ve ısı
pompasından yararlanılarak ısınması ………...………………….…....34
Şekil 5.2. Toprak kaynaklı ısı pompası ile havanın ısıtılması ……………….…..36
Şekil 8.1. Güneş kolektörü destekli ısı pompasına ait termodinamik değerler
ve semboller ………………………………………………….……….54
RESİMLERİN LİSTESİ
Resim Sayfa
Resim 7.1. Güneş destekli ısı pompalı su ısıtıcısı deney setinin görünüşü …….51
xv
SİMGELER VE KISALTMALAR
Simgeler Açıklama
β Isı pompasının yıllık çalışma sayısı
QH Kolektöre gelen güneş enerjisi
qh Birim yüzeye gelen enerji
Qy Kondenserden alınan enerji
Qb Evaporatöre giren enerji
Qsu Su deposuna geçen enerji
QK Kompresör gücü
Qka Kayıp enerji
AC Kolektör yüzey alanı
Ay Kondenser ısıtma yüzey alanı
As Su deposunun toplam yüzey alanı
m Su deposundaki suyun kütlesi
c Suyun özgül ısısı
ηC Kollektör verimi
ηf Kanat verimi
Fb Açı faktörü
Kw Kilowatt
K Isı geçirme katsayısı
T Sıcaklık
d Su deposu yüzey elemanlarının kalınlığı
λ Isı iletim katsayısı
α Isı taşınım katsayısı
G.V Genleşme valfi
1
1. GİRİŞ
İnsan vücudu için 20°C ’lik ortam, konfor ortamı (yaşanılacak en rahat ortam) olarak
kabul edilmektedir. Hiç şüphesiz ortam sıcaklığının yanı sıra giyinme, havadaki nem
oranı ve hava hızı da konfora etki eden faktörlerdir. Dış hava sıcaklığı 15°C nin
altına düştüğünde ortam sıcaklığı insan vücudunu rahatsız eder. Bu durumda
yaşanılan ortamı konfor derecesine ulaştırmak için ilave enerji kaynaklarına ihtiyaç
vardır. Bunun için ısı enerjisine kolayca dönüşebilen enerji kaynaklarından
faydalanılır.
Temel enerji denilen ve tabiattan çıkartılan fosil yakıtlar (katı, sıvı ve gaz) ısı
enerjisine kolayca dönüşerek enerji ihtiyacımızı giderebilirler. Ancak bu enerji
kaynaklarının tükenebilir olması, pahalı olması ve çevre kirliliğine sebep olması
insanlığın geleceği için endişe yaratmaktadır. Bu durum bilim adamlarını yeni enerji
kaynaklarını araştırmaya yöneltmiştir. Özellikle 1974 enerji krizinden sonra bütün
dünyada bu alandaki çalışmalara daha çok ağırlık verilmiştir ve bu konudaki
çalışmalar devam etmektedir. Bu alanda üzerinde en çok çalışılan enerji
kaynaklarından biriside güneş enerjisidir.
Güneş dünyamıza enerji veren sonsuz denebilecek güce sahip tek enerji kaynağıdır.
Termonükleer bir reaktör olan güneşin enerjisi hidrojen-helyum dönüşümü
neticesinde oluşur. Bu dönüşüm güneşin merkezinde 20 milyon °C sıcaklıkta
meydana gelir. Sonuçta ısı ve ışık enerjisi açığa çıkar. Güneş kütlesinin %1’i
hidrojenden helyuma dönüşmesi sonucu oluşan enerji güneşin bir milyar yıl
parlamasına yeter. Bu nedenledir ki uzun zaman tükenmeden enerji verecek tek
kaynak güneştir. Güneş dünyamızdaki öteki enerjilere göre 5000 kat fazla enerji
gönderir.
Güneş enerjisinin diğer enerji türlerine göre çok sayıda avantajı vardır. Her şeyden
önce bol, temiz ve yerel uygulamalar için elverişlidir. Enerjiye ihtiyaç duyulan
hemen hemen her yerde güneş enerjisinden yararlanmak mümkündür. Dışa bağlı
olmadığından, çıkabilecek ekonomik bunalımlardan bağımsızdır. Günümüzde
2
özellikle petrol fiyatlarının artması, güneş enerjisini gittikçe cazip kılmakta ve güneş
enerjisinden yararlanan sistemlerin sayısı her geçen gün artmaktadır.
Ülkemiz güneş enerjisi yönünde oldukça şanslı bir coğrafi yapıya sahiptir. Önemli
derecede güneş alan ülkemizde, bu enerjiyi kullanmak, gerek çevre kirliliği gerekse
enerji ekonomisine katkı sağlaması bakımından son derece önemlidir. Bu enerjiden
yararlanmak için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Bu temiz enerjiyi, kaynak olarak
kullanıp, ısı pompası vasıtasıyla düşük sıcaklıklardaki ısı enerjisini daha yüksek
sıcaklıklara taşımak mümkündür.
2. LİTERATÜR ARAŞTIRMASI
Torres Reyes, E. ve arkadaşları, çalışmalarında havayı ısıtmak için güneş destekli ısı
pompasının teoriksel ve deneysel ekserji analizini yapmışlardır. Güneş destekli yada
bilinen bir ısı pompası ile çalışan deneysel bir prototip, ekserjetik verimi, tüm sistem
tersinmezliğini ve teçhizatların tersinmezliklerini belirlemek için test edilmiş.
Evaporasyon ve kondeszasyon basamaklarında çalışan akışkanın optimum sıcaklığını
belirlemek için bir metodoloji ileri sürülmüştür [6].
Esen, M. çalışmasında, ısı pompası ile alan ısıtmada kullanılan güneş destekli bir
gizli ısı deposunun ısıl performansını incelemiştir. Silindirik faz değişimi depolama
hakkında deneysel ve teoriksel olarak araştırma yapmıştır [8].
5
Kaygusuz, K. tarafından yapılan çalışmada ısı pompalı bir güneşli ısıtma sisteminin
performansı deneysel olarak incelenmiştir. Deneysel sonuçlar ısıtma sezonu boyunca
Kasım ayından Nisan ayına kadar elde edilmiştir. Ortalama mevsimlik ısıtma
performans değerleri, seri ve paralel ısı pompası sistemleri için sırasıyla 4,0 ve 3,0
olarak bulunmuştur. Ayrıca güneşle ısıtma sisteminin analizi için bir matematiksel
model geliştirilmiştir. Örneğin sistemin, COP, teorik kollektör sayıları, kollektör
verimi, ısıtma kapasitesi, kompresör gücü ve depolama tankındaki sıcaklıklar gibi
model parametreleri, deneysel sonuçlar kullanılarak hesaplanmıştır. Çalışmada,
teorik modelin, deneysel sonuçlarla uygun olduğu belirtilmiştir [9].
Badescu, V. bir ısıl depolama ünitesiyle tamamlanan alan ısıtmada kullanılan güneş
destekli bir ısı pompası modeli üzerine çalışma yapmıştır. Güneşli hava ısıtıcıları, ısı
pompasında buhar sıkıştırma işi için ve diğer maksatlar için termal enerji sağladığı
ve termal enerji depolama ünitesinin, toplanan güneş enerjisinin kullanımında birçok
etki sağladığı ifade edilmiştir [11].
Kuang, Y. H. ve arkadaşları tarafından, düz plaka kolektörlü basit bir güneş destekli
ısı pompası sistemi, bir sıcak su depolama tankı ve bir su kaynaklı ısı pompası
kurulmuştur. Yaptıkları çalışmada, tüm sistemin ve bu sistemin temel elemanlarının
termal performansını, Kuzey Çin’de 2000–2001 ısıtma sezonu boyunca deneysel
olarak incelemişlerdir. Deneysel olarak elde edilen sonuçlardan, potansiyel
kullanıcılar için bir güneş destekli ısı pompası sisteminin gelişimi ve ilk tasarımında
yardımcı olabilecek bazı önemli sonuçlar ve öneriler çıkarmışlardır [12].
6
d) Genleşme vanası: Yüksek basınç bölgesinden gelen sıvının sistemin alçak basınç
bölgesine kontrollü bir şekilde akmasını sağlar Genleşme vanası üzerinde ısı
alışverişi olmaz. Küçük sistemlerde genleşme vanası yerine kılcal (kapiler) boru
kullanılabilir.
e) Soğutucu gaz (soğutkan): Soğutma sisteminde uygulanan yüksek basınçta sıvı hale
ve düşük basınçta buhar hale kolayca dönüşebilen akışkanlar soğutkan olarak
kullanılabilir. Bu özelliğinin yanında siteme ve çevreye zarar vermeyen pek çok
özellik akışkan seçiminde önemli olmaktadır.
d) Gözetleme Camı: Soğutucu akışkanın durumunu (sıvı veya gaz halini) belli bir
noktadan gözlemlememize yardımcı olur.
Soğutma devresi olarak oluşturulan kapalı sistemin havası boşaltıldıktan sonra sistem
içerisine bir miktar çalışma gazı (soğutucu akışkan) enjekte edilir. Sistemin
çalışmasını anlamak için genleşme vanasını tam açık kabul edelim. Kompresör
çalışmaya başladıktan sonra sistem içerisindeki gazı az bir basınç farkı ile
dolaştıracaktır. Genleşme vanasının yavaş yavaş kısıldığını düşünelim bu takdirde
sistemde iki basınç bölgesi oluşacaktır. Bu basınç bölgeleri: genleşme vanasının
gerisinde kompresörün basma ucuna kadar yüksek basınç bölgesi ve genleşme
vanasından sonra yine kompresörün emiş ucuna kadar düşük basınç bölgesidir.
Genleşme vanası kısıldıkça basınçlar arasındaki oran artacaktır. Yüksek basınç
bölgesindeki akışkan sıkıştırıldıkça sıcaklığı da artacaktır. Basınç şiddeti sistemdeki
soğutucu akışkanın ısıl özelliğine bağlı olarak, belirli bir basınçta ve çevre
sıcaklığından yüksek sıcaklıkta yoğunlaştırıcıda yoğunlaşır. Bu yoğunlaşma sırasında
yoğunlaşma gizli ısısı açığa çıkar çevre sıcaklığından yüksek sıcaklıkta olduğu için
çevreye ısı atılır.
Diğer taraftan genleşme vanasından sıvı halde geçen akışkan, oluşturulan bu düşük
basınçta ve düşük sıcaklıkta buharlaştırıcıda buhar hale geçer. Sıvı halden gaz hale
geçen soğutucu akışkan buharlaşma gizli ısısını buharlaştırıcıdan alır buharlaştırıcı
sıcaklığı çevre sıcaklığının altında olacak şekilde ayarlandığından çevreden
buharlaştırıcıya ısı akışı olur. Yoğunlaştırıcıdan atılan ısı buharlaştırıcıda geri
kazanılmış olur. Kazanılan bu ısı da akışkana geçer ve buharlaştırıcının bulunduğu
ortamda soğuma meydana gelir.
9
Çevrimde iki farklı basınç ve iki farklı sıcaklık bölgesi bulunur (Şekil 3.2).
Basınçlar: Emme hattındaki buharlaşma basıncı ya da alçak basınç bölgesi ile basma
hattındaki yoğunlaşma basıncı veya yüksek basınç bölgeleridir. Sıcaklıklar ise emme
hattındaki düşük sıcaklık bölgesi ve basma hattındaki yüksek sıcaklık bölgeleridir.
Sistemde kullanılan gazın ısıl özelliği dikkate alınarak soğutulacak hacmin iç
şartlarına göre düşük sıcaklık ve dış şartlara göre de yüksek sıcaklık sağlayacak
şekilde basınçlar kompresör gücü, gaz miktarı ve genleşme vanası (veya kılcal boru
uzunluğu) gibi üç değişkenin bileşkesi ile ayarlanır.
Bir soğutma devresinde soğutkan adı verilen akışkanın bir yerde soğutma sağlayarak
bir takım durum değişiklerinden sonra yeniden başlangıç konumuna gelmesine
“soğutma çevrimi” denir. Çevrim sırasında bir miktar soğutkan yoğunlaştırılıyor ve
buharlaştırılıyorsa buna “buhar sıkıştırmalı soğutma çevirimi” denir. Yoğunlaşma ile
buharlaşma işlemleri sırasındaki basınçlara da sırasıyla “yoğunlaşma basıncı” ve
“buharlaşma basıncı” adı verilir. Buhar sıkıştırmalı soğutma sistemi şematik olarak
Şekil 3.3 de görülmektedir.
10
Şekil 3.4.a ve Şekil 3.4.b de basit buharlı çevrim önce sıcaklık (T), entropi (s)
diyagram üzerinde, sonra log P, entalpi (h) olan bir diyagram üzerinde gösterilmiştir.
Sıkıştırmanın bir kompresör yardımıyla, mekanik iş harcanarak yapılması halinde
soğuma sistemine “kompresörlü soğutma sistemi” adı verilir. Soğutma çevrimindeki
sürtünmelerin, ısı aktarımındaki tersinmezliklerin, basınç kayıplarının ihmal
11
Şekil 3.4.c ideal Carnot çevrimidir, Şekil 3.4.d ise buharlı çevrimin iki değişik ile
Carnot çevrimine dönüştürülebileceğini göstermektedir; buhar genleştirmenin
makaslama yerine adyabatik, tersinir olarak yapılması ve sıkıştırmanın doymuş
buhar yerine doymuş buhar halinde başlatılmasıdır. Bilindiği gibi Carnot çevrimi,
verilen sıcaklıklar arasında çalışan en verimli çevrimdir; fakat doymamış buharın
tersinir adyabatik sıkıştırılmasının (1’ – 2’ işlemi) zor olması ve doymuş sıvının
tersinir adyabatik genleştirilmesinde (3 – 4’ işlemi) elde edilecek iş miktarının
küçük olması nedeniyle uygulanmamaktadır. Enerji denkliklerinden soğutma
düzeninin parçalarının enerji ve iş alışverişleri için soğutkanın entalpileri cinsinden
şu büyüklükler elde edilir;
(a) (b)
(c) (d)
Şekil 3.4.a) Basit buharlı çevrimin T-S diyagramı, b) Basit buharlı çevrimin LogP-h
diyagramı, c) İdeal Carnot çevrimi, d) Basit buharlı çevrimin iki değişiklik
ile Carnot çevrimine dönüşümü
Sıkıştırma sonrası durum olan 2 noktasını bulmak için Şekil 3.4a da doymuş buhar
halindeki (1 noktası) soğutkanın sabit entropi eğrisi boyunca yoğunlaşma basıncına
kadar sıkıştırıldığı düşünülür, h2 değeri log – h diyagramından okunur.
q0 qk
m = =
h1 − h 4 h2 − h3
q0 h1 h4
ε= =
w h2 h1
Bu oran kj/kwh biriminde ifade edilirse “özgül soğutma gücü” adını alır. Belirli
sıcaklıklar arasında çalışan çerimler içinde Carnot çevrimi (iç ve dış tersinir çevrim)
en büyü soğutma katsayısına sahiptir ve soğutma katsayısı;
T0
εc =
Tk T0
Şeklinde tanımlanır.
ε
ηc =
εc
Şekil 3.3’de gösterilen basit soğuma sistemi, büyük soğutma güçlerinde uygun
değildir. Bazı önemlerle soğutma katsayısı ve özgül soğutma gücü artırılarak
uygulanır. Yoğunlaşan soğutkan makaslanmadan önce (kompresöre girmek üzere
olan doymuş buhar yardımıyla) bir ısı değiştirgecinde aşırı soğutulur. Mümkünse
aşırı soğutmanın, sıvılaştırıcıdan ısıyı alan ortam (su veya hava) yardımıyla
yapılması daha yaralıdır, fakat bu ancak su ile soğutmada karşıt akım kullanılarak
bir dereceye kadar gerçekleştirilebilir. Böylece Şekil 3.5.a da görülen çevrim ve
Şekil 3.5.b de görülen sistem elde edilir.
(a) (b)
(c)
(d) (e)
(f) (g)
q
h3 – h3’ = h1’ – h1 =
m
Isı pompalarında, kondenserde yüksek sıcaklıkta dışarı atılan ısıdan su, hava
veya başka bir akışkanın ısıtılması sağlanır. Amaç yıkanma, ısınma, kurutma
ve benzeri işler için sıcak su, sıcak hava elde edebilmektir.
Termodinamik açıdan temelde soğutucu ve ısı pompası arasında temel bir fark
bulunmamaktadır. Sistem ilgi alanının yüksek sıcaklık bölgesi olması halinde "ısı
18
Çift tesirli ısı pompaları yazın soğutma aylarında bir soğutma makinesi olarak
kullanılırlar. Görevleri; düşük sıcaklıktaki ısı kaynağından (içeriden) ısı çekip, bu
ısıyı yüksek sıcaklıktaki ısı kaynağına (dışarıya) atmaktır. Burada kullanım amacı,
yüksek sıcaklıktaki ısı kaynağını ısıtmak değil, düşük sıcaklıktaki ısı kaynağını
soğutmaktır. Dolayısıyla soğutma makinesi görevi görür.
Evaporatörde soğutucu akışkan sıvı halden gaz haline geçerken, buharlaşma gizli
ısısını düşük sıcaklıktaki ortamdan alır (Şekil 3.8).
Şekil 3.8.Basınç ve sıcaklık değişimi ile çalışan bir ısı pompası çevrimi. Soğutucu
akışkan R134a, Hava 7º C / Su 50ºC
Isı pompaları bir mahallin ısıtılması veya sıcak su üretimi amaçlarıyla kullanılabilir.
Bina ve işyeri ısıtmalarında, yerden yapılan ısıtmada, sıcak havalı sistemlerde,
iklimlendirme tesislerinde ve yüzme havuzlarının ısıtılmasında kullanılır.
21
Bina ısıtmaları
Endüstriyel uygulamalar
Kombine uygulamalar
Isıtma maksadıyla kurulmuş ısı pompası tesisatını yazın sıcak su üretme veya klima
etmede kullanarak kullanma sahasını genişletmek suretiyle diğer sistemlere göre
verimliliği artırılabilir. Belli başlı kombine uygulamalar;
- Buz paten sahası ve yüzme havuzu bulunan bir spor salonu, Buz pateni sahası
soğutulurken alınan ısı yüzme havuzuna verilerek ısıtma yapılır.
22
Kışın ısıtma, yazın ise soğutma yapan kombine bir tesisatta oda içine bir serpantin
dışarıya da bir serpantin konur. Yazın içerideki serpantin evaporatör, dışarıdaki
serpantin kondenser görevi yapar. Kışın içerideki serpantin kondenser, dışarıdaki
serpantin evaporatör görevi yapar. Kompresöre bağlanan uçlar dört yollu vana ile
ayarlanarak emme ve basma hatları değiştirilir. Ancak alçak basınç bölgesinin
ayarlanması için iki adet genleşme valfı ve iki adet çek valf kullanılır (Şekil 3.9)
[17].
Isı pompalarında verim ve etkinlik çözümü soğutma makineleri ile aynıdır. Isı
pompaları düşük dış sıcaklıkta çalıştıkları için mevsimlik etkinlikler hesaplanmalıdır
ve bu değerler ısı pompası etiketinde belirtilmelidir. Enerji fiyatlarının günden güne
artması, tüketicinin bilinçlenmesi ve çıkarılan yasal yönetmelikler, bizi, enerjiyi daha
verimli ve etkin bir biçimde kullanmaya zorlamaktadır. Bu çerçevede, enerjinin ne
denli verimli kullanıldığının belirlenmesinde, verimlilik (veya etkinlik) ile ilgili
kavramların ve bunların standard değerlerinin bilinmesi büyük önem taşır.
• Evin ısıtılması veya soğutulması için cihazın ne kadar enerji tükettiği; verim
• Cihazın varlığının ne kadar hissedildiği; ses düzeyleri
• Cihazın sağladığı his; konfor
açıklamak için kullanılır. IMPF, tüm ısıtma sezonu boyunca, ısı pompasıyla verilen
ısı enerjisinin (ek ısıtma dahil), elektrik enerjisi tüketimine oranıdır. Bir başka
deyişle, belirli standard test yöntemini izleyen dış hava koşullarının bir aralığı
boyunca ağırlıklı ortalama verimdir. IMPF, aşağıdaki şekilde hesaplanabilir:
Burada;
QIP : Isıtma sezonu boyunca ısı pompasıyla verilen ısıtma enerjisi, Btu/h
WIP : Isıtma sezonu boyunca ısı pompasına verilen elektrik enerjisi, W
QİL : Isıtma sezonu boyunca verilen ilave ısıtma enerjisi, Btu/h
WİL : Isıtma sezonu boyunca ilave ısıtma sistemine verilen elektrik enerjisi, W
Isıtma modunda bir ısı pompasının “verimi” olan IMPF, yeni ısı pompaları için, 1992
yılında Amerika’da hükümet tarafından minimum 6,8 olarak belirlendi. 1992
25
yılından önce imal edilen çoğu ısı pompalarının IMPF değerleri 5’ in altında idi.
Bugün, IMPF = 7.5 veya daha fazlası “yüksek verimli” olarak göz önüne alınıyor;
maksimum mevcut IMPF = 10 ‘dur.
MEVO terimi, bir iklimlendirme cihazı veya ısı pompası sisteminin ortalama yıllık
soğutma verimini belirlemek için kullanılır. MEVO, EVO ile benzerdir. Ancak, tek
kapasite koşulundan daha çok tipik bir mevsimle ilişkilidir. EVO ve MEVO, eşit
olarak kıyaslanamaz. Hava kaynaklı bir cihaz MEVO ve jeotermal kaynaklı bir cihaz
ise, EVO ile değerlendirilir.
MEVO, belirli bir standard test yöntemine göre dış hava koşullarının aralığı boyunca
EVO’larının ağırlıklı ortalamasıdır. Başka bir deyişle, ARI’ de açıklanan test
yöntemi kullanılarak belirlendiği gibi, cihazın, soğutma için normal kullanım
periyodu boyunca Btu birimlerde toplam soğutma kapasitesinin, aynı periyod
süresince W-h olarak verilen toplam elektrik gücüne oranını ifade eder. Bu terim,
sadece 65000 Btu/h (yaklaşık 19 kW)’ dan daha düşük soğutma kapasiteli sistemler
için kullanılır. MEVO’ nın birimi Btu/W-h’ dır. Bu verim teriminin iç hava ve dış
hava fanları gibi yardımcı sistemlerin enerji tüketimlerini içerdiği göz ardı
edilmemelidir. Kıyaslama amaçları için, MEVO ne kadar büyükse, sistem o kadar
verimlidir. MEVO ve EVO’lar doğrudan kıyaslanamadığı için, MEVO, buna karşı
gelen EVO’ ununkinden genellikle 0.5 ile 1.0 aralığında daha fazladır.
Geçmişte, MEVO değeri 8 olan bir cihaz standard verim olarak göz önüne alınıyordu
ve MEVO=10 olan bir cihaz ise, yüksek verimli olarak kabul ediliyordu. 1992’den
önce imal edilen cihazların MEVO’su 6 idi. 1992 yılında, Amerikan hükümeti yeni
evlere kurulan cihazlar için minimum soğutma verimini MEVO=10 olarak belirledi.
Yüksek verimli cihazlar için MEVO en azından 12 ve MEVO =15; yüksek verimli
olarak kabul ediliyor. Bunun yanı sıra, maksimum elde edilen değer olarak yaklaşık
MEVO = 17 söz konusudur. Birçok eski modelde MEVO; 7 veya 8 kadar düşük
iken, daha fazla verimli modellerde MEVO değerleri 13 ile 16 kadar yüksektir.
26
Bir ısı pompasının performansını sıvı veya gaz yakıtlı ocakların performansıyla
kıyaslamak için, aşağıdaki sorular göz önüne alınmalıdır.
• Cihaz, ülkenin hangi bölgesinde kullanılacaktır?
• Elektriğin fiyatı, fosil yakıtların fiyatına kıyasla nasıldır?
• İlave ısıtma (örneğin; elektrikli ısıtıcı) gerekli midir? Gerekliyse, ne kadar ve
hangi sıklıkta?
• Hangi tip ısı pompası gereklidir?
Isı pompalarının gerçek kıyaslamaları, EK yerine MPF ile yapılır. Bu faktör, ısıtma
sezonu boyunca, ısıtıcı ekipmanın veriminin bir ölçüsüdür. Günümüz ısı pompası
teknolojisiyle, MPF; 2’ den biraz daha yüksektir.
MPF, Isıtma Mevsimsel Performans Faktörü (IMPF) ile benzerdir. Isı pompası ve
ilave ısı kaynağının toplam kış verimidir. Aynı birimlerde (Btu/h veya kW-h), ısıtma
sezonu boyunca toplam çıkan (elde edilen) enerjinin, toplam giren(verilen) enerjiye
oranıdır. Bu faktör, bir bakıma, sistemin yıllık elektrik tüketiminin bir göstergesidir.
Örneğin; ısı pompasıyla ısıtılan bir konutta, MPF; yıllık gerekli elektrikli ısıtıcı
ısısının, ısı pompası sisteminin yıllık elektrik enerjisi tüketimine bölünmesiyle
bulunabilir. Bunların hesaplanması için hazır formlar mevcuttur.
27
Maksimum ısıtma gücü 50 kW olan elektrik ile çalışan ısı pompalarında doğal ısı
kaynaklarından ısı çekişi ile ısı iletiminde teknik tesislerden geri kazanılan ısı
arasında ayırt edilebilir. Bu ısı pompası, yapı türü ve fonksiyonuna göre, kendisinden
alınan artık ısıyı teknik prosese direkt tekrar veren veya ilk sözü edilenden bağımsız
çalışan ikinci bir proses için artık ısıyı tekrar faydalı kılan tesislere ayrılabilirler.
Isıyı doğal kaynaktan çeken ısı pompalarına birincil ( primer ) ısı pompaları denir.
Bu sistemlerin ısı kaynakları, ısı kaynağı sıcaklığının yaklaşık verilen sınır değerleri
ile yeraltı ve yerüstü suyu, toprak ve dış havadır.
İkincil ısı pompaları, esas olarak ısıyı geri kazanılan sistemlerden çekerler. Elde
edilen bu ısı, ısı birikiminden bağımsız olan tüketilecek yere ihtiyacı nispetinde
verilir. Örnek olarak kanalizasyonun pis sularından ısı çeken ısı pompaları, ikincil ısı
pompalarıdır. Isı kaynağı sıcaklığı 10 oC' den büyüktür.
Elde edilen artık ısı direkt olarak tekrar prosese geri verilirse, örneğin ısı pompalı
çamaşır makinelerinde, kurutma, klima sistemi ve diğerleri, bu ısı pompası üçüncül
ısı pompası olarak adlandırılır. Bu tür ısı pompaları için ısı kaynağı genelde 20 oC
den fazla bir sıcaklık gösterir.
28
Soğutucu burada uygun bir emici eriyik sirkülayonu ile hareket eder. Kompresörlü
ısı pompalarına nazaran daha sessiz çalışırlar.
Isı pompasının veya bir ısı pompası tesisinin tanımlanmasında, ilk olarak soğuk
taraftaki ısı taşıyıcısı veya ısı kaynağı, ikinci olarak sıcak taraftaki ısı taşıyıcısı yani
ısı dağıtıcı sistem söylenir. Örneğin;
Hava / Su - Isı Pompası, Burada ısı kaynağı olarak havadan yararlanan ve ısı
pompasının sıcak kısmında suyu dolaştıran bir ısı pompasından söz etmiş oluruz.
Isıtılan bu su, örneğin döşemeden ısıtmalı bir sistem için kullanılır.
Toprak / Su - Isı Pompası, Burada ise; asıl ısı pompası cihazı Salamura / Su Isı
29
Pompası, ısı kaynağı; toprak ve ısı pompasının sıcak kısmındaki ısı taşıyıcısı sudur.
Bu ısı pompasının soğuk kısmında salamura ve sıcak kısmında ise suyun
dolaştırıldığını ifade eder.
Isı kaynağı, cihaz türü ve ısı pompaları ile ısı pompaları tesislerinin
adlandırılmasından bağımsız olarak, ısı pompalarının işletme şekline göre de
sınıflandırılabilir. Çeşitli enerji taşıyıcılarıyla birçok ısı üreticilerinin kombinasyonu
ile yeni sistemlerin gelişimi, bu sistemlerin karakteristiklerine göre
sınıflandırılmasını gerekli kılmıştır.
Göz önüne alınan enerji taşıyıcısının sayısına bağlı olarak ısıtma tekniğinde üç çeşit
işletme şeklinden söz edilir.
Isı üreticisinin gerekli tüm ısıyı aynı enerji türü ile karşılanıyor ise bu tür işletmeye
monovalent işletme denilir. Bu arada ısı ihtiyacı sadece bir ısı üreticisi ile veya
birçok ısı üreticisi ile de karşılanabilir. Birçok ısı üreticisinden oluşan ısıtma
sistemleri alternatif ve paralel işletme şekline göre de ayrılabilir.
Alternatif işletmeden kasıt, gerekli yıllık ısıtma gücü aynı enerji türünün, iki ısı
üreticisi tarafından, belirli bir dış sıcaklık göre yedeklenmesidir.
Paralel işletmede ise ısı ihtiyacı belirli bir dış sıcaklığın altına kadar her iki ısı
üreticisi tarafından müşterek olarak karşılanmasıdır.
30
Bu işletme şeklinde tüm ısı ihtiyacı daima iki ısı üreticisi tarafından karşılanır.
Bivalent işletme şeklide alternatif ve paralel işletme olarak sınıflandırılabilir.
Alternatif işletmede belirli bir dış sıcaklığın altındaki dış sıcaklıklarda ısı üretimi,
yalnız yedek ısı üreticisiyle karşılanır. Belirli bir dış sıcaklığın altındaki sıcaklık
bivalent sıcaklığı olarak adlandırılır. Paralel işletmede ise bivalent sıcaklığın
altındaki dış sıcaklıklarda, ısı üretimi yedek ısı üreticisiyle tamamlanır.
Şekil 4.1 de elektrikli ısı pompası ve konvansiyonel ısı üreticisinden oluşan bivalent
alternatif çalışan işletme şekli için tüm ısı ihtiyacının karşılanmasında her iki ısı
üreticisinin farklı payları gösterilmiştir.
ısı.ihtiyacı
α=
max .ısı.ihtiyacı
ısıtma.gücü
β=
toplam.ısıtma.gücü
31
Isı pompasının ana yükü düştüğü zaman, kalan yük yedek bir ısı üreticisi tarafından
karşılanılmaktadır. Şekil 4.1’de % 50 tüm güçte projelendirilen ısı pompasının
ısıtma gücü % 67 olduğu açıkça görülmektedir. Tüm ısıtma gücünün % 83 de ısı
ihtiyacı sadece ısı pompası tarafından karşılanır. Yedek ısıtma 3 °C lik bir bivalent
sıcaklığa eşdeğer olarak, sadece tüm ısıtma gücünün % 17 sinde yapılmaktadır.
Kaynak sıcaklığının direk kullanılamadığı yerlerde devreye ısı pompası girer. Isı
pompasının maksimum verimde çalışabilmesi, ısının çekildiği ve atıldığı kaynakların
aynı sıcaklıkta olması ile mümkündür. Isı kaynağını seçerken aşağıdaki faktörler göz
önüne alınmalıdır.
a- Coğrafi durum,
b- İklim şartları,
c- İlk maliyet,
d- Uygunluk.
a- Hava,
b- Su,
c- Toprak ve
d- Güneş enerjisidir.
Isı kaynağı olarak kullanılan suyu, yeraltı ve yerüstü olarak iki başlık altında
toplamakta mümkün hatta daha isabetlidir. Bunun yanında atık ısıların ve lağım
sularının da ısı kaynağı olarak kullanılabilmesi mümkündür. Yukarıda sıraladığımız
ilk üç ısı kaynağı tek başlarına kullanılabilir ancak güneş enerjisi genellikle yardımcı
kaynak olarak kullanılmaktadır. Isı pompası tasarımında karşımıza çıkan en önemli
problem, kullanılacak kaynaklar ile ilgili verilerin elde edilebilmesidir.
5.1. Hava
Isı pompaları için ısı pompaları üniversal bir kaynaktır. Hava kaynaklı ısı
pompalarının mevsimsel performansları (SPF), su kaynaklı ısı pompalarına göre %
33
10-30 civarında düşük olsa da, bol ve ucuz bir ısı kaynağı ve sürekli bulunması en
büyük avantajıdır. Kullanılan ekipmanların makul boyutlarda olması ve nispeten
düşük işletme ve tesis maliyetleri sayılabilecek diğer avantajlarıdır. Bunların yanında
hava kaynaklı ısı pompalarının iki büyük dezavantajı da vardır. Bunlar;
- Sıcaklık değişimi ve
- Buzlanma problemidir.
Isı ihtiyacımızın yüksek olduğu anlarda kaynak sıcaklığının düşük olması, ısı
pompasının ısıtma kapasitesinin düşmesine neden olur. Bu durumda arta kalan ısı
ihtiyacı genellikle ek bir ısıtma kaynağı tarafından karşılanır. Bu bağlamda ısı
kaynağı sıcaklığının bu şekilde değişken olması projelendirmeyi ve ekipman
seçimini zorlaştırmaktadır.
Kaynak sıcaklığı ile soğutucu akışkan arasında 10 oC civarındaki sıcaklık farkı, hava
kaynaklı ısı pompaları için ısı geçişine olanak verir. Dolayısıyla buharlaştırıcı aynı
kaynaktan ısı çeken diğer ısı değiştirgeçlere göre daha düşük sıcaklıkta çalışır.
Buharlaştırıcı yüzey sıcaklığı 0 oC'nin altına düştüğünde, atmosferde bulunan su
buharı buharlaştırıcı yüzeyleri üzerine yoğuşarak buzlanmaya sebep olur. Bu buz
kütlesinin buharlaştırıcı yüzeyinde birikmesi ile ısı geçişi engellenir sonuç olarak ısı
pompasının ısıtma tesir katsayısı ve kapasitesi düşer. Buzun 9,8 – 14,6 kg/m2
buharlaştırıcı yüzeyi mertebesine kadar ısı geçişini arttırıcı yönde rol oynadığı
bilinmektedir. Ancak buzun daha fazla birikmesini önlemek için, periyodik olarak
buzun buharlaştırıcı yüzeyinden çözülmesi gerekmektedir. Buna pratikte defrost
yapma denir ki bu olay belli aralıklarla sıcak gaz geçirmeyle veya elektrikle
yapılabilir.
Hava kaynaklı ısı pompalarında bir diğer problem ise ısı geçişinin düşük olmasıdır.
Isı geçişini arttırmanın en pratik yolu fanlar vasıtası ile havayı cebri olarak
buharlaştırıcıdan geçirmektir.
Atmosfer havanın yanı sıra, bir sanayi tesisinde atılan gayri sıhhi gazlar, baca
gazları, otel ve sinema gibi yerlerden atılan pis hava da ısı kaynağı olarak
34
kullanılabilir. Şekil 5.1’de iklimlendirme yapılan bir otelde atılan kirli havanın ısı
enerjisinden yararlanılarak, emilen temiz havanın ısıtılması görülmektedir.
Şekil 5.1.İklimlendirme yapılan bir binada temiz havanın atılan ısı ve ısı
pompasından yararlanılarak ısıtılması
5.2. Su
Kuyu suyu 45-150 metre derinliklerinde kuzey ülkelerinde 10 oC, güney ülkelerinde
ise 16 oC civarında elde edilebilir. 10 metre ve daha fazla derinliklerde yeraltı
suyunun sıcaklığının yıl boyunca çok az değişmesi önemli bir avantajdır. Kuyu
suyundan yararlanıldığında, sıcaklığı düşmüş olarak, buharlaştırıcıyı terk eden suyun
kaynak sıcaklığını düşürmemesi için, genellikle bir daha kullanılmamak üzere bir
başka yere atılması gerekmektedir. Ayrıca sondaj ve bakım maliyetinin yüksek
olması kullanımı zorlaştırmaktadır.
Yeraltı suyu yeterli miktar ve kalitede ve de uygun derinlikte bulunduğu takdirde, bu
ısı kaynağı sıcaklık durumundan ötürü ısı pompaları için uygun olarak gösterilebilir.
35
5.3. Toprak
Toprağın 1-2 metre derinliğinde yıl boyunca sıcaklık değişiminin az olması, toprağın
ısı kaynağı olarak kullanılabilmesi için iyi bir özelliktir. Isı, bir yıl boyunca güneşin
yeryüzüne ışıdığı ve toprağın depoladığı güneş enerjisinden kaynaklanmaktadır.
Güneş, yazın öğle vaktinde 1000 W/m2 –yeryüzü alanı, kışın 50–200 W/m2 ışınlar.
Buna rağmen ısı kaynağı olarak toprağın kullanılması diğer sistemlere göre daha
pahalıdır. Isı değiştirgeci olarak toprak, toprak altına gömülen borulardan soğutucu
akışkan veya daha ucuz olması bakımından, genellikle su ve salamura geçirilerek
kullanılır. Bu ısı geçişini sağlayan yüzeyler toprak altına yatay veya düşey olarak iki
şekilde yerleştirilir. Toprak ısı değiştirgecinin tasarımı sırasında, toprağın bileşimi,
yoğunluğu, içerdiği nem miktarı ve gömme derinliği ısı değiştirgecinin seçimini ve
boyutlandırılmasını etkiler. Toprağın önemli bir dezavantajı da toprak özelliklerinin
zamana bağlı olarak değişmesidir. Isıtma mevsiminde toprak ısı değiştirgecine yakın
yerlerde toprak sıcaklığı düşer. Özellikle soğuk yörelerde, ısıtma yapıldığı süre
içinde toprağa yeteri kadar ısı geçişi olmasa; kış aylarında topraktan çekilen sürekli
ısı nedeni ile toprağın donması söz konusudur. Toprak sıcaklığının düşmesinin
doğurduğu bir diğer sonuç, nem miktarının ve toprağın özelliğinin değişmesidir.
36
Bütün bunların sonucu olarak ısı pompası geri dönüş suyu sıcaklığı düşer ve bu
sebepten dolayı ısı pompasının kapasitesi yani ısıtma tesir katsayısı düşer.
Yukarıda sayılan bazı dezavantajlarına rağmen yinede toprak; sıcaklık sabiti, sıcaklık
durumu, yerel ve zamansal varlığı ve de depolama imkânı açısından çok elverişli bir
ısı kaynağıdır.
Şekil 5.2 kışın toprağa gömülü olan evaporatör vasıtası ile toprak ısısının odaya
taşınmasını göstermektedir.
Toprak Kaynaklı veya Jeotermal Isı Pompaları, toprağın içindeki sıcaklığın kararlı
değişmesi ve soğuk iklimlerde performansını yüksek seviyede tutması nedeniyle
enerjinin kullanımında daha etkili sonuçlar ortaya çıkarır. Bu sebeplerden dolayı
37
5.4. Güneş
Isı pompalarının buharlaştırıcısı, güneş enerjisini direkt alacak şekilde açık alana
yerleştirilebilir. Soğutucu akışkan buharlaştırıcı içinden geçerken, buharlaştırıcı
üzerine gelen güneş enerjisinden aldığı ısıyla buharlaşır. Bu şekildeki güneş enerjisi
kaynaklı ısı pompaları açık günlerde kullanılabilir. Diğer şekildeki ısı pompalarında,
güneş enerjisi yardımıyla toplayıcılarda elde edilen sıcak su bir tankta depolanıp ısı
38
Depo toplayıcılardan elde edilen sıcak suyun toplandığı kaptır. Kullanılan toplayıcı
miktarına, yani toplam kolektör alanına göre depo hacmi tayin edilir. Bunun
hesabında Vd/At = 60 litre/m2 eşitliği dikkate alınmalıdır. Burada Vd kullanılan depo
hacmi, At toplam kolektör alanını göstermektedir. Enerji depolanması, duyulur ve
gizli olmak üzere iki şekilde olabilmektedir.
çakıl taşları ile yapılır. Çakıl taşları ucuzdur ve kolay temin edilebilir. Sıcak su
tanklarının büyüklüğü, tankın kullanıldığı sisteme (sıcak su sistemi, ısıtma sistemi
vs.) ve iklim durumuna bağlıdır. Güneş enerjili sıcak su sisteminde, genellikle
toplayıcı büyüklüğüne göre 1m2 toplayıcı yüzey alanı için 70–100 litre hacminde
tanklar seçilir. Isıtma sistemlerinde ve havanın uzun süre kapalı olduğu bölgelerde
depo hacmi daha büyük olmalıdır. Depo büyüdükçe, akışkanın toplayıcıya giriş
sıcaklığı küçüldüğünden, toplayıcı verimi ve dolayısıyla toplanan ışınım miktarı daha
fazla olur.
Maddelerin, faz değişimi sırasında iç enerjilerindeki artış ile sabit sıcaklıkta ısı
depolamasıdır. Bütün maddeler faz değiştirebilir, fakat çoğu maddenin faz değişimi
arzu edilen sıcaklıkta değildir. Faz değiştiren maddelerle belli bir miktardaki ısının
depolanabilmesi için gerekli hacim, aynı ısıyı su ve çakıl taşlarıyla depolamak için
gerekli hacimden çok küçüktür. Diğer bir avantajı da, depoda ısı çekilmesi sırasında
depo sıcaklığının yaklaşık sabit kalmasıdır. Ancak su ve çakıl taşına göre daha
pahalıdır.
40
Isıtma çevrimi için ise ısı pompalarının tasarım basınçları önemlidir. Bu gün birçok
ısı pompası 23 ila 26 bar basınç aralığında tasarlanmıştır. Bu basınç altındaki
kondensasyon sıcaklığı ısı pompalarında ısıtma limitini belirlemektedir.
Hidrokarbon Soğutucular;
Bütan: R600, Etan: R170, Propan: R290; yüksek oranda yanıcı ve patlayıcı özelliğe
sahiptir.
ve belki de daha önemlisi çevre ile olan ilişkisidir. Küresel ısınma ve ozon
tabakasının delinmesinde kloro-floro karbon gazlarının önemli etkisi olduğu tespit
edildikten sonra, bu cümleden olan soğutucu akışkanların kullanılmasına da
kısıtlamalar getirilmiştir. CFC'lar kimyasal olarak bir hayli stabil olmalarına karşın,
atmosferde kuvvetli radyasyon etkisi ile kimyasal olarak ayrışır ve klorin atomu
ortaya çıkar. Açığa çıkan klorin atomu ozon molekülü ile reaksiyona girerek klorin
monoksid ve oksijen açığa çıkmaktadır. Klorin monoksit tekrar ayrışarak yeni bir
ozon molekülü ile reaksiyona girebilecek klorin atomu açığa çıkmakta ve bu proses
bir defalık olmayıp 10.000 kez tekrarlanmaktadır. Sonuç olarak strotosferdeki ozon
tabakası tahrip olur.
1987 Montreal Protokolü ile CFC gazlarını çevreye verdiği etki göz önüne alınarak
üretimi ve kullanımına kısıtlama getirilmiştir. Protokole göre 2000 yılında CFC
gazlarının üretimi tamamen kaldırılacak, HCFC gazları için ise kısıtlama söz konusu
olup bu gazların kaldırılması ise 2025 yılını bulacaktır. Kısa bir zaman sonra bu
soğutucu akışkanların kaldırılacak olması bizleri aynı termodinamiksel özelliklere
sahip alternatif soğutucu akışkanlar bulmaya itmiştir.
Atmosferik
basınçta
kaynama SOĞUTUCU UYGULAMA
noktası
(0C)
4 R114
42
HCFC gazlarından olan R22 halen geniş olarak kullanılmaktadır. R22 gazı ozon
tabakası ve global ısınma gibi çevresel sorunlarda diğer freonlu soğutucu akışkanlara
nazaran daha az zararlıdır. Her ne kadar R22 yerine geçebilecek uygun bir alternatif
belirlenmedi ise de bu soğutucunun kullanımı şu anda bazı ülkelerde kısıtlanmıştır.
R22 gazının en büyük avantajı fiyatının ucuz olması, kolay bulunabilmesi, çevrim
randımanının yüksek olması ve sağlığa bir zararı olmamasıdır. R12'li sistemle
karşılaştırıldığında yaklaşık % 60 civarında daha küçük kompresör kapasitesi ve
daha küçük boru çapı gereksinime ihtiyaç duyarlar. 2030 yılına kadar üretilecek bu
gazın mevcut makinelerden atmosfere salınmadan nasıl toplanacağı ve depolanacağı
halen bir muammadır.
43
6.3.1. R134a
kullanılabilirler. R134a gazını tutuşmama özelliği ve zehirsiz olması onu iyi bir
soğutucu akışkan yapar. Bunların yanında bazı olumsuz yanları da mevcut olan
R134a gazının en önemli dezavantajı hala çok pahalı olmasıdır. Ayrıca kaynama
sıcaklığı R12'ye göre biraz daha yüksektir. Dolayısıyla soğutma devresinde -30 oC
sıcaklıklarına ulaştığında kısmen atmosfer basıncını altında bir basınçta çalışmak
zorunda kalabilir. Aynı aralıklarda çalışan bir çevrim için P-h diyagramı üzerinde bu
iki soğutucuyu analiz edecek olursak R134a'nın özgül soğutma gücünün R12'ye
oranla daha yüksek ve dolayısıyla birim soğutma için gerekli debinin daha az olduğu
görülür. Ancak özgül kompresör gücü daha yüksek olduğu için R134a'nın teorik
standart verim katsayısı R12'nin % 4 altında kalmıştır. Bu sonuca göre R134a'lı
soğutma sistemlerinin daha düşük verimle çalışacağı açıkça ortaya çıkmaktadır. Ek
olarak, R134a'nın özgül hacminin daha büyük olması nedeni ile volümetrik soğutma
gücü daha düşük çıkmaktadır. Başka bir değişle R134a ile yapılacak 1kW'lık bir
soğutma için daha az kütlesel debi gerekli iken kompresörün daha fazla hacimde
soğutucu emmesi gerekmektedir. Dolayısıyla, R134a kompresörlerinin strok
hacimleri % 6 daha fazla olmalıdır. Sıkıştırma oranı R134a'da daha yüksektir. Bunun
sonucunda mekanik kayıpların biraz daha yüksek olması beklenmelidir.
Kompresör çıkışında gaz sıcaklığının R134a'lı sistemlerde R12'ye oranla daha düşük
olması bir avantajdır. Sonuç olarak, termodinamik bakımdan soğutma sisteminin
elemanlarında herhangi bir değişiklik yapmadan ufak verim kayıpları kabullenerek
R12 yerine kullanılabileceği ortaya çıkmaktadır.
6.3.2. R123
Bunun yanında amonyağın yüksek buharlaşma gizli ısısı -ki bu birim miktar
soğutucu için yüksek soğutma etkisi demektir, ısı değiştirgecinde gereken yüzey
alanının azaltılmasını sağlayan mükemmel ısı transfer karakteristiğine sahiptir.
Amonyağı termodinamik açıdan R12 ve R22 ile karşılaştıracak olursak;
Yine +30 0C / -10 0C çalışma aralığındaki bir çevrimin soğutma kapasitesi 50.000
Kcal/h olarak kabul edilir ise, devrede dolaşması gereken soğutucu akışkan miktarı;
U.S. E.P.A. (Çevre Koruma Merkezi) ‘daki araştırmacılar CFC ve HCFC ler için iyi
alternatifler olarak görünen 11 tane yeni kimyasal madde belirlenmiştir. Bunların 9
tanesi hidroflorakarbon (HFC5), 2 tanesi hidrofloraether (HFF5) dir. Bunların fiziksel
özellikleri ve adları aşağıdaki tabloda verilmiştir.
47
ALTERNATİF SOĞUTUCULARIN
F FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ
KAYNAM ERGİME BUHAR KRİTİK KRİTİK KRİTİK ISI YERİNE
A NOKTASI LAŞ. SICAKLIK BASINÇ YOĞUNLUK KAPASİTE GEÇECEĞİ
NOKTASI ºC ISISI Kj / mol kPa kg / m³ Sİ Kj / kg REFRİJERAN
ºC ºC (40º) CFC
HCF -16,30 -140,3 23,69 106,3 2,874 594 1,254 12
227 ca
HCF -18,30 -127,1 22,73 102,8 2,943 580 1,258 12
227 ea
HCF -1,44 -105,4 25,29 130,1 3,118 545 1,438 114
236 cb
HCF 6,50 -146,1 27,00 141,1 3,533 579 1,304 114
236 ea
HCF -1,10 -94,2 25,62 130,6 3,177 556 1,371 114
236 fa
HCF 24,96 -73,4 29,05 178,4 3,855 529 1,454 11
245 ca
HCF -18,30 -81,1 23,65 108,5 3,264 499 1,457 12
245 cb
HCF 15,30 -102,1 28,05 157,5 3,644 532 1,522 11
245 fa
HCF -0,78 -121,1 24,82 146,1 3,753 467 1,590 114
254 cb
HFE -34,60 -156,1 21,81 80,7 3,253 584 1,327 115
125
HFE -23,65 -149 21,58 104,9 3,588 439 N/A 12
143 a
Buradan çıkan sonuç R404 a gazının kompresörlerde daha fazla kapasite verdiğidir.
Ancak bu gazın dezavantajı, R22 gazına oranla oldukça pahalı olmasıdır.
48
7. MATERYAL VE METOT
Bu çalışma deneysel bir çalışma olup, ısı pompasının kurulmasında gerekli olan
malzemeler piyasadan temin edildi. Güneş kollektörü, Gaziantep M. Akif Ersoy
Endüstri Meslek Lisesi Tesisat Teknolojisi Bölümü Atölyesinde yapıldı. Deney seti
Gazi Üniversitesi Makine Eğitimi Bölümü Tesisat Öğretmenliği A.B.D.
Atölyelerinde kuruldu. Radyasyon değerleri Ankara meteoroloji müdürlüğünden
alındı.
Isı toplayıcı olarak kullanılan 1m2 düzlem yüzeyli kollektör, siyah çelik borulardan
yapıldı. Isı toplayıcı yüzeyi artırmak için kollektör borularının araları 1mm çelik sac
ile kapatıldı, tüm kolektör yüzeyi siyah boya ile boyandı. Kollektör, ısı pompası
devresine doğrudan bağlandı. Kollektörden ısı kaybının olmaması için kollektör
yüzeyi alttan 50 mm camyünü ile izole edildi. İzolasyon malzemesi ahşap kasa ve
galvanizli sac ile muhafaza altına alındı. Kollektör eğim açısı bölge enlem derecesi
+15 = xº olarak verildi (Şekil 7.1).
Deneyler, güneşlenme şiddetinin düşük, ısı ihtiyacının ise fazla olduğu kış şartlarına
uygun olması için Mart 2006 da bir ay süre ile gerçekleştirildi. Isı transfer
yüzeylerinin tahmini boyutları hesaplanırken, en büyük ısı transferi göz önüne
alınmıştır. Deneyler her gün saat 11.00 – 16.00 arasında ve her gün üç saat süreyle
yapıldı. 22 / 03 / 2006 günü yapılan ölçümler örnek alınarak cihazın enerji denge
denklemleri çıkarıldı.
Ölçümler 12 kanallı dijital termometre kullanılarak, k tipi (Fe- cons) termokupl ile 10
dakika ara ile yapıldı. Güneşlenme şiddetinin yüksek olduğu saatlerdeki değerler
kullanılarak hesaplamalar yapıldı. Bu suretle cihaz performansının maksimuma
ulaşması amaçlandı.
Güneş ışınımı değerleri için Ankara Meteoroloji Genel müdürlüğü ölçümlerinden
yararlandı.
Şekil 8.1. Güneş destekli ısı pompalı su ısıtıcısına ait termodinamik değerler ve
semboller
qh= 634,87 w/m2h (53.40cal/cm2h 22.03.2006 günü saat 13.00 Çizelge 8.1)
QH = AC x Fb x qh
AC = Kolektör yüzeyi (1m2)
Fb = Eğim açısı faktörü 1,33 alındı [18].
QH = AC x Fb x qh
QH = 1 x1,33 x 634,87 = 844,37 w/m2h
55
Şekil 8.3’de güneş kolektörü üzerine düşen radyasyon miktarı arttığında kondenser
sıcaklığı da önce atmakta sonra düşmektedir. Bunun nedeni soğutma sistemindeki
gaz sıkışması olarak yorumlanmıştır.
Şekil 8.4’de güneş kolektöründen sisteme giren ısı enerjisi arttıkça, sistemin COP’u
artmaktadır. Şekil 8.5’de ise kondenser sıcaklığı arttıkça, sistemin COP’u
azalmaktadır.
QKa = K x A x (Ti-Td)
QKa = Su deposundan kayıp olan enerji (W).
K= Depo yüzeyinin toplam ısı iletim katsayısı (W/ m2 ºC).
A= Deponun toplam yüzey alanı ( m2 ).
Ti = Depo içindeki suyun sıcaklığı (38,2 ºC).
Td = dış sıcaklık (23,2 ºC).
1 1 d1 d2 d3 1
----- = --------- + ---------- + ---------- + ----------- + ----------
K αi λ1 λ1 λ1 αd
QKa = KxAx(Ti-Td)
= 0,632 x 0,92 x (38,2-23,2)
60
Qsu = m x c x ∆T
Qsu = Suyun aldığı ısı enerjisi (kj/h)
m = Suyun kütlesi (Kg)
c = Suyun özgül ısısı (4,18 kj/kg h K)
∆T = Suyun ilk ve son sıcaklık farkı (ºC)
Qsu = 65 x 4,18 x (38,2-23,2) = 4075,5 kj/h
Qy = QKa + Qsu
= 31,39 + 4075,5 = 4106,89 kj/h
Qy = hd x AK x (Ty-T0) x ήf
Qy = Kondenserden alınan enerji = 4117,68 kj/h
hd = Dış hava ısı taşınım katsayısı
AK = Kondenser yüzeyi alanı
Ty = Kondenser yüzeyi sıcaklığı
T0 = Kolektör yüzeyi sıcaklığı
ηf = Kanat verimi 0,9 alınabilir [1].
Qy 4117,68 4117,68
AK = ------------------------- = ------------------------------- = -----------------
hd x (Ty-T0) x ηf 15 x (55-34,3) x 0,9 279,45
AK = 14,73 m2
61
9. SONUÇ VE ÖNERİLER
9.1. Sonuç
Suya aktarılan enerji 4075,5 kj/h, depodan kaybolan enerji 31,39 kj/h hesaplanmıştır.
Isı pompasından sisteme aktarılan toplam ısı 4106,89 kj/h (kondenserden alınan ısı
teorik olarak (p-h)’dan hesaplanmıştır.
Güneş destekli ısı pompası ile uygun sayıda ve ölçüde tasarım yapıldığında her türlü
ortam ısıtılabilir.
9.2. Öneriler
KAYNAKLAR
1. Usta, H., “Isı Borulu Güneş Kolektörü Destekli Isı Pompası”, Yüksek Lisans
Tezi Gazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü. Ankara, 1-4, 8-20 (1988).
2. Çomaklı, Ö., Kaygusuz, K., and Ayhan, T., “Solar-assisted heat pump and
energy storage for residental heating”, Solar Energy, 51 (5): 357-366 (1993).
6. Torres Reyes, E., Picon Nuñez, M. and Cervantesde J. G., “Exergy analysis
and optimization of a solar-assisted heat pump”, Energy, 23 (4): 337-344
(1998).
7. Huang, B. J., and Chyng, J. P., “Integral-type solar-assisted heat pump water
heater”, Renewable Energy, 16 (1-4): 731-734 (1999).
8. Esen, M., “Termal performance of a solar aided- latent heat store used for space
heating by heat pump”, Solar Energy, 69 (1): 15-25 (2000).
11. Badescu, V., “Model of a solar-assisted heat-pump system for space heating
integrating a thermal energy storage unit”, Energy and Buildings, 34 (7): 715-
726 (2002).
12. Kuang, Y. H., Wang, R. Z. and Yu, L. Q., “Experimental study on solar
assisted heat pump system for heat supply”, Energy Conversion and
Management, 44 (7): 1089-1098 (2003).
16. Ataer,E., Türkoğlu, H., Usta, H., “Ticari Soğutucularda Alternatif soğutucu
Akışkanların Kullanımı”, TTGV, Ankara, 15-50 (1999).
18. Uyarel, A., Öz, E.S., “Güneş Enerjisi ve Uygulamaları”, Emel Matbaacılık
sanayi, Ankara, 56 (1987).
64
ÖZGEÇMİŞ
Kişisel Bilgiler
Soyadı, adı : KILIÇ, Hüseyin
Uyruğu : T.C.
Doğum tarihi ve yeri : 01.03.1971 Nizip
Medeni hali : Evli
Telefon : 0 (505) 625 50 38
Faks :
e-mail : hkilic70@hotmail.com.
İş Deneyimi
Yıl Yer Görev
1992-1997 Edirne Endüstri Meslek Lisesi Öğretmen/ Bölüm Şefi
1997- 2006 M. Akif Ersoy Endüstri Meslek
Lisesi / Gaziantep Öğretmen/ Bölüm Şefi
Yabancı Dil
İngilizce
Hobiler
Kitap okumak, Futbol izlemek, Müzik dinlemek, Seyahat, Bahçecilik, Piknik