Professional Documents
Culture Documents
Yrd. Doç. Dr., Fırat Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Elazığ, E-Mail: avatkin@firat.edu.tr
araştınimaya çalışılmıştır.
dayanmaktadır.
2. ETİK
“Etik” kavrarm göreceli bir kavramdır. Tıpkı etik gibi “ahlak” kavramımn da
“Kime göre etik veya neye göre ahlak” sorularmın çoğu zaman, içinden
çıkılamaz bir hal almıştır. Bunun nedeni, bu konuda ortak bir anlayış, bir fikir
birisi ve belki de en başta geleni, kavramın tamm ve içeriğinin üzerinde tam bir
konsensusım bulunmamasıdır.
Türk halk dilinde “ahlak” ile aym anlamda kullamlan etik, Türk Dil
kötü gibi sorunları inceleyen, töresel bir davranış yasası geliştiren, neyin uğrunda
hangisinin kötü olduğu gibi sorunları kendine konu edinen bilim; etik” (TDK,
“Yunanca kökenli bir sözcük olan etik “ahlak” anlamına gelip, ilk örneğinden
bu yana özünü ve doğasını küçücük bir parça bile değiştirememiş olan insamn,
yerine kullandığı daha da eski bir sözcüktür” (Gereci, 2003: 11). “Latince
töresel bir davramş yasası geliştiren inceleme dalıdır. Bir başka yazar ise, bu
2005: 42).
toplumsal’ olmaları gerekiyor. Onun için de, ‘etiğin kökenleri’ arasmda hem
2005: 49). “Etiğin tamım, genellikle olması gereken şeylere duyulan ilgi şeklinde
yapılır. “Oysa bilim (sosyal bilim dâhil olmak üzere), fiilen var olduğu haliyle
değer bağımsızlığı sergileyen bir alan olması gerektiği yolunda bir düşünce
211).
yasalarda değil de Idşinin gönlüne göre belirlenmiş tutum,” gibi anlamlara gelir.
Felsefi olarak “etilç”in kapsama alam, çok genellemek gerekirse, karar vermede
“insanlar arasmda var olan ahlaki değerlerden, iyi ya da kötü, doğru ya da yanlış
“Etik görev ile ilgili bir kavram olup insamn kendisine ve diğer insanlara
karşı olan görevlerini içine alır. Bu da, hem bireysel hem toplumsal alanda
ortaya çıkan, hem kendi içimizde birey olarak, hem dış dünyada diğer insanlann
ahlakm da temel özelliğidir. Etik çalışma alam olarak kendine, baskı altmda
Kamu Yöneticilerinin Etik Düşünce ve Davranışları 103
zorunlu olarak ortaya çıkarmıştır”(Özgen, 2003: 40). “Etik Yunanca’da iyi bir
‘varoluş tarzı’, bilgece bir eylem yolu arayışma karşılık gelir. Bundan dolayı etik
“Etiğin, her meslekte belli bazı hedefleri vardır. Yani, etiğin hedefleri
gayelere uygun olması için tutulacak yolu göstermezse, ferdin toplum düşmanı
Etik kavramı her ne kadar göreceli bir kavram olsa da, insanlık için ortak
sürdürmesinde etkin bir rolü olan değer ve inançlar, hayatı anlama ve hayata
anlam katabilme uğraşı olarak tammlayabiliriz. Etiğin asıl yapturun yeri kişinin
kendi vicdamdnr.
3. AHLAK
ötesinde çok farklı anlamlar taşır. Bir nevi ahlak, tarihin ilk çağlarından
önem ve değeri şu şekilde ifade etmektedir." Ahlak değerlerinin başlı başına bir
varlık alam olduğunu kabul edenler olduğu gibi, bir toplum tarafmdan iyi olarak
kabul edilen şeylerin «iyi» olduğunu savunanlar, «toplumun iyi bulduğu şey
iyidir» diyenler de var. insanla ilgili olayları, kültür olaylarım açıklamada sadece
tek motiften hareket etmenin açıklamayı eksik bıraktığı ve tek yanlı bir görüşe
vardırdığına kuşku yok. "Burada üzerinde duralınası gereken nokta, ahlakın iyikötü
düşüncenin kendine özgü bir iyi-kötü anlayışı vardır. “İyi ile kötüyü ayırmak pek
öyle kolay değil. Bunun için önce iyinin ne olduğunu bilmek gerek. «îyi» nedir?
Bu iyi sözünden her birimizin bir şey anladığına kuşku yok. Ama bu iyinin ne
olduğunu tammlamak söz konusu olunca, bunun pek de kolay olmadığı görülür.
Nitekim çeşitli ahlak öğretilerinin iyiyi tammlaması değişiktir. îyi, haz olur,
Toplumsal yaşam, insanların içinde yaşadıkları süreci temsil eder. Her insan
topluluğu, kendi içinde var olan birtakiın kuralları, bu sürece uygulayarak bir
gibi kabul eder, kurulu düzenin değişmesini gerektirecek, statü quo ’yu bozacak
yeni akımlara karşı içgüdüsel bir davranışla direnir. Bu açıdan ele alındığında
ahlak, toplumdan topluma değişiklik gösteren bir yapıya sahip olmasına karşın,
insana özgü bir olgu olarak karşımıza çıkmaktadır... Ahlak, insana özgü bir
Bu konuda ahlak kavramı, oldukça soyut ve özgül olmayan bir anlamı hariç
tutulacak olıursa, evrensel bir kavram değildir; her toplum kendi ahlak biçimini
inşa eder... Ahlak kurallarmm, zaman içinde ve var oldukları toplumlara göre
ahlâkta değişmeyen bir ana öğe vardır, o da ahlaki eylemlerin “iyi eylemeyi”
hedef alarak iyiye yönelmeleri özelliğidir. Ancak her ahlaki anlayışta, “iyi”nin
topluma değişiklik gösteren bir yapıya sahip olmasma karşm, genelde anla5mş
olarak değişmesi, değişime uğraması zaman alan toplumsal ve insana özgü bir
tammlanabilir” (Özgen, 2002: 21). Pek çok kişi ahlakı, Konfîiçyüs’ün sözlerine
kavramımn tanımlanması zor bir kavram olduğunu, ahlâkla ilgili bir tanımda
davramşların ölçüsünün belirlenmesinin ve kesin kurallarmm konulmasuun
ahlak açısmdan gerekli olan genel ve geçer kural... Ahlak kavrarm moral
kelimesiyle de ifade edilir ve bu kavram Sosyoloji ile olduğu kadar Felsefe ile de
ilgilidir. Konuyla ilgilenen birçok sosyal bilimci konuya farklı açıdan bakmıştır:
Sosyal ahlak, dini ahlak, psikolojik ahlak, biyolojik ahlak, şüpheci ahlak. Aynı
eserde ahlak bilimi, yarar, iyi, kötü gibi sorunlan inceleyen, törelere dayanan bir
davramş yasası geliştiren, neyin uğrunda savaşılmaya değer, neyin hayata anlam
Ahlak, insanm yaşam sürecinde onun hem toplumsal hem kişisel vicdamyla
kendi vicdan ve bilincine ilişkin bir durumdur, Bımun yaptmmı da doğal olarak