Professional Documents
Culture Documents
YERİN ŞEKLİ
Kabaca küre şeklinde olan dünya,hareket halinde olduğu ve dış etkiler,çekimler altında
kaldığı için kusursuz bir küre formundan biraz uzaklaşmıştır.Kendine has bir formu olan ve
geoid olarak tanımlanan bu şekil,güneşin çekim kuvveti ve dünyanın kendi ekseni etrafında
dönüşü sonucunda oluşur.
TANIMLAR:
Yerin merkezi:Yer küre üzerindeki noktalardan eşit uzaklıkta olan noktaya denir.
Kutup ekseni:Yerin merkezinden geçen ve her iki grubu birleştiren doğruya denir.
Büyük daire:Yerin merkezinden geçen herhangi bir düzlemin yeryüzü ile oluşturduğu ara
kesite denir.
Küçük daire:Yerin merkezinden geçmeyen düzlemlerin yer küre ile yaptıkları ara kesite
denir.
Ekvator:Kutup eksenine dik ve dünyayı kuzey-güney olarak iki eşit parçaya bölen daireye
denir.
Paralel:Ekvatora paralel kutup eksenine dik açı yapan küçük dairelere denir.
-Paraleller kutuplarda nokta,ekvatorda en büyük daire olacak şekilde büyürler.
-Paraleller,küçük dairedirler.Sadece ekvator büyük dairedir.
-Paraleller meridyenlerle dik açı yaparlar.
-Ekvatordan itibaren kuzeye ve güneye doğru artarak değer alırlar.Her iki yönde 90 adet
paralel bulunur.Toplam 180 adet.
Meridyen:Yerin merkezinden geçen,ekvatora dik düzlemlerin yer küre ile yaptıkları ara
kesitlerin oluşturdukları büyük dairelere denir.
-Meridyenler kutuplarda birleşirler.Aralarındaki mesafe ekvatorda en uzaktır.
-Meridyenler büyük dairedirler.
-Bütün meridyenlerin uzunlukları aynıdır.
-Ekvator ve enlem dairelerine dik açı yaparlar.
-Günü iki eşit kısma bölerler.
-Meridyenlerin referans çizgisi,İngiltere de bulunan Greenwich gözlem evinden geçen 0
boylamıdır.
-Greenwichten doğu ve batıya doğru 180 er adet meridyen bulunur.toplam 360 adettir.
-Meridyenler doğuda E(+),batıda(-)işaretlerini alır.
Enlem:Yer küre üzerinde bir nokta ile ekvator arasında kalan meridyen yayının açısal
uzunluğuna denir.Bu yayın karşılığı olarak yerin merkezinden oluşan açıya da enlem açısı
denir.
Boylam:Bir noktanın bulunduğu meridyen ile Greenwich meridyeni arasında kalan açının
ekvator yayı üzerinde ölçülen açısal uzunluğuna boylam denir.
Enlem farkı:Yer küre üzerindeki iki noktanın bulunduğu paralellerin arasında kalan herhangi
bir meridyen üzerinde ölçülen meridyen boyudur.
Boylam farkı:Yer küre üzerinde iki farklı noktanın bulundukları meridyenler arasında
kalanekvator yayı üzerinde ölçülen açısal uzunluktur.
Orta enlem:Yer küre üzerindeki iki noktanın bulundukları enlem dairelerinin tam ortasında
kalan enlem dairesine denir.
Kerte hattı:Yer küre üzerinde bütün meridyenlerle aynı açıyı yapan doğruya denir.
-Bu doğrunun meridyenlerle yaptığı açı 90 ise kerte hattı ekvatora paralel olur.
-Meridyenle yaptığı açı 0 ise kerte hattı meridyenin kendisi olur.
-Farklı bir açı yapıyorsa kerte hattı eğrisi oluşur ve bu eğri spiral şeklinde her iki kutba
doğru gider.
Rota:Kerte hattının meridyenlerle yaptığı açıya rota açısı denir. 0-360 değerleri arasında
okunur.
Departure:İki nokra arasındaki kerte hattının doğu-batı yönünde oluşturduğu deniz mili
olarak ölçülen mesafeye denir.
Departure-Dlong ilişkisi:
-Dlong ekvator yayı üzerinde ölçülen bir açıdır.deniz mili cinsinden ölçülen mesafedir.
-Departure ,dlong değerinden daima küçük olur.Sadece ekvatorda dlong ve dep.
birbirine eşittir.
-Bir gemi meridyen üzerinde seyir yapıyorsa;dlong=0,dep=0,dlat=mesafe
-Paralel üzerinde seyir yapıyorsa;dlong=mesafeye karşılık açı değeri,dlat=0,dep=mesafe
Mesafe:İki nokta arasından geçen kerte hattı yada büyük daire izi üzerinde deniz mili olarak
ölçülen uzunluğa mesafe denir.Yer küre üzerinde açı ölçümlerinde derece,dakika ve saniye
birimleri kullanılır.
1 deniz mili=1852,3
1 deniz mili=1 açı dakikası
1 açı derecesi=60 açı dakikası =3600 açı saniyesi; 1açı dakikası =60 açı saniyesi
1 açı derecesi=60 deniz mili
PUSULA OKUMA
Pusula kadranı birer derecelik birimlerle toplam 360 dereceye bölünmüştür.Açı veya
yön sıfırdan 360 kadar saat yönünde okunur.0 ve 360 aynı açıları belirtir.Pusula
kadranlarının hazırlanışına göre üç çeşit pusula okuma yöntemi vardır.
MANYETİK PUSULA
Kuru pusula:Bu tür pusulalar gemi bir yöne döndüğünde pusula kadranı salınmaya
başlar ve hemen toparlanmaz.baş tutma yeteneği zayıftır.günümüz gemilerinde
kullanılmayan bir pusuladır.Genellikle gezi teknelerinde ve küçük tonajlı gemilerde
kullanılır.
Sıvı pusula:Bu tür pusulaların salınım ı çok azdır.İçinde bulunan sıvı sayesinde pusula
kadranı çok ağır hareket eder ve iyi baş tutar.Günümüz gemilerinde manyetik
pusulaların hepsi sıvı pusuladır.Bu pusulalar gemide bulundukları yere göre
adlandırılır.
a)Miyar pusula:Köprü üstünde bulunan miyar güvertede geminin baş-kıç hattının
üzerine gelecek şekilde yerleştirilmiştir.
b)Dümenci pusulası:Köprü üstünde dümen konsolunun üzerinde bulunur.Günümüz
gemilerinde bunun yerine cayro pusula mevcuttur.
DOĞAL SAPMA(VARIATION)
Yerin manyetik alanın etkisi ile pusula ibresi gerçek kuzey yönünden farklı bir
doğrultuya yönelir.gerçek kuzeyden farklı olan bu yöne manyetik kuzey yada manyetik
kuzey kutbu-manyetik north denir. Bu iki kuzey kutbu arasında bir fark(açı)
olacaktır.Bu açıya doğal sapma açısı-variation denir.Var. kısaltması ile gösterilir.
Manyetik kuzey kutbu zamana bağlı olarak,olarak değiştiği için, var. Değeri de
değişecektir. Ayrıca manyetik kutupları birbirlerine bağlayan manyetik
meridyenler,coğrafi meridyenler gibi düz değildir,düzensiz eğrilerdir.Bu yüzden var.
değeri mevkiye bağlı olarak ve zamana bağlı olarak farklılık gösterecektir.
YAPAY SAPMA(DEVIATION)
Yerin manyetik alanının etkisiyle manyetik kuzeyi gösteren pusula ibresi eğer bu alan
dışında farklı bir manyetik alana daha maruz kalırsa, bu alanın da etkisiyle manyetik
kuzey yönünden saparak daha farklı bir yönü kuzey olarak gösterecektir.Gemiler çelik
ve demirden inşa edildiği için tek başlarına birer mıknatıs gibi hareket ederler.Manyetik
pusulayı gemi üzerine yerleştirdiğimiz zaman,geminin manyetik alanı pusulayı
etkileyecek ve manyetik kuzey yerine farklı bir kuzey doğrultusu gösterecektir.Bu
doğrultuya pusula kuzeyi denir.
Manyetik kuzey ile pusula kuzeyi arasında oluşan bu farklılığa yapay sapma açısı
denir.Dev. kısaltmasıyla gösterilir.
Dev. miktarının değişmesinin bir çok nedeni vardır.
-Geminin pruva sı doğrultusunun değişmesi.
-Geminin aldığı yükün cinsi.
-Geminin manyetik anormalliğin olduğu bir bölgeden geçmesi.
-Meteorolojik fırtınalar.
-Gemi bacasının aşırı ısınması.
-Pusula üzerindeki düzeltici çubukların zara görmesi
-Gemi yapısında tersanede değişiklik olması.
-Geminin uzun bir süre aynı rotada seyir yapması.
-Geminin uzun bir süre limanda bağlı kalması.
PROJEKSİYON
Sabit bir noktadan yer yüzeyin tutulan ışınların bir düzen üzerine aktarılmasına ve bu
şekilde yerin tümünün veya bir kısmınıngörüntüsünün elde edilmesine
izdüşüm/projeksiyon denir.projeksiyon uygulamasında amaç,küre yüzeyinde
gerçekleşen olaylarıniki boyutlu bir düzleme aktarılıp uygulamalarının takip ve kayıt
edilmesidir.
Düzlem izdüşüm:ışık kaynağından çıkan ışınların doğrudan düzlem üzerine
aktarılmasıdır.Fakat bu şekilde oluşturulan haritalar seyir için uygun değildir.Üçe
ayrılır.
1.Gnomonik izdüşüm.
2.Ortografik izdüşüm
3.Stereografik izdüşüm
Konik izdüşüm:Yer küre üzerine yerleştirilen koniye,yerin merkezinden ışık
yansıtarak izdüşüm yapılır.Koni açılarak düzlem haline getirilir.Bu yöntemle elde
edilen haritalarda koninin küreye temas ettiği noktalar bir enlem paraleli oluşturur.Bu
paralellere standart paraleller denir.Koni küreyi keserek geçiyorsa bu durumda iki tane
standart paralel ortaya çıkar.Konik izdüşümde paralel ve meridyenler birbirlerine
diktirler.Konik izdüşümlerde en çok kullanılan izdüşüm yöntemi lambert konik
izdüşümüdür.Konik izdüşümler seyir haritaları için uygun değildir.
Silindirik izdüşüm:Yer kürenin etrafına yerleştirilen bir silindire yerin merkezinden
ışık gönderilir.Küre üzerine gelen ışınlar silindire yansıtılır.Daha sonra silindir açılarak
düzlem haline getirilir.Silindirin küreye temas ettiği noktalar ekvatordur.silindirik
izdüşüm verimli bir şekilde seyir haritası olarak kullanılamaz.geometrik izdüşüm
uygulamasının dışında,silindirik izdüşüm yönteminde,uygulanan matematiksel
düzenlemelerle tam anlamıyla şekiller ve ölçülen açılar doğru değerler verir.bu
düzenlemeyle ortaya çıkan izdüşüm yöntemine mercator izdüşümü denir.seyir
haritaları,mercator izdüşümü ile hazırlanır.
Deniz Haritaları
Dünya yüzeyinin tümünü yada bir bölümünü içeren denizcilik amaçlı akıntılar,
fenerler.trafik. ayrım düzenleri, meteorolojik veriler vs.. bilgileri veya şekilleri gösteren
haritalardır. Denizcilik haritaları iki çeşittir.
1.Yardımcı haritalar.
2.Seyir haritaları.
Yardımcı haritalar:
Doğrudan seyir için kullanılmayan , belli konularda bilgi vermek için hazırlanan
haritalardır. Bu haritaların üzerinde seyir için kullanılmaz ibaresi bulunur. Mesafe
ölçümü, mevki koyma, rota çizme gibi temel seyir uygulamaları bu tür haritalar
üzerinde kesinlikle yapılmaz.
Meteorolojik haritalar
Buz haritaları
Manyetik sapma haritaları
Telsiz istasyonları haritaları
Akıntı ve gelgit haritaları
Oşinografi haritaları
Rotalama haritaları
Eğitim haritaları
Seyir haritaları:Üzerinde rota çizimi yapılabilen, mesafe ölçülebilen ve seyir
esnasında kullanılan haritalardır. Seyir haritaları merkator izdüşümü ile hazırlanır.
Kapsadığı alanlara veya ölçeğine göre üç tür seyir haritası vardır;
1.Genel haritalar;Çok geniş bir alanı gösteren haritalardır. Bu tür haritalar detaylı
seyir bilgileri içeremezler ve mevki koymak için verimli değiller.
2.Parça haritalar;Genel haritalara göre daha küçük bir alanı veya sahile yakın seyir
bölgelerini gösteren haritalardır
3.Liman-Yaklaşım haritaları(portolon);liman girişleri, kanallar gibi çok küçük
alanları kapsayan haritalardır.Bu tür haritalar üzerinde seyir güvenliği için gerekli
bütün bilgiler çok detaylı olarak verilmiştir.
Mevki hattı:Harita üzerinde mevcut bir cisimden alınan kerteriz hattına mevki hattı
denir.Haritaya çizilen mevki hattının üzerine paralel gelecek şekilde kerteriz zamanı da dört
rakamlı olarak yazılır.Mevki hattı geminin üzerinde bulunduğu bir doğru veya daire
parçasıdır.
Mevki:Belirtilen zamanda saptanan iki veya daha fazla mevki hattının kesiştiği noktaya
mevki denir.Birkaç mevki hattıyla tespit edilen mevki noktası haritada işaretlenerek yanına
dört basamaklı olarak tespit zamanı yazılır.Mevki zamanı belirtildiğinde ayrıca mevki
hatlarının zamanının yazılmasına gerek yoktur.
Kesin mevki(fix):
Aynı anda veya çok kısa bir süre içerisinde alınan iki veya daha fazla mevki hattının haritada
kesiştirilmesi ile elde edilen mevki kesin mevkidir.Çıplak gözle görülebilen cisimlerden
alınan mevkiler ,radar ve diğer elektronik cihazlardan alınan mevkiler ve sextant gözlemi ile
elde edilen mevkiler kesin mevki olarak kabul edilir.
FENERLER
Gemiler için yol göstermek,mevki tayin etmek ve tehlikeli bölgeli belirtmek vs.
amaçları için kullanılan ve genellikle karada bulunan sabit seyir
yardımcılarıdır.Fenerler gündüz yapısı gece ise ışıklarının karakteristiği ile tanımlanır
ve birbirlerinden ayırt edilebilir.
Fenerleri birbirlerinden ayırt edebilmek için farklı renk,ışık süresi ve karartma süresi
uygulanmaktadır.Böylelikle her fenerin kendine has belirleyici bir aydınlatma düzeni
oluşturulur.Fenerlerin ayırt edici bu özelliklerine fenerin karakteristiği denir.Bir fenerin
sürekli olarak tekrarladığı aynı yanıp sönme safhalarının her biri eşit zaman aralığında
gerçekleşir.Bu zaman aralıklarına fenerin periyodu denir.Fenerin bir periyodu
içerisinde gerçekleşen her bir yanma sönme bölümleri faz olarak tanımlanır.
Fenerlerin karakteristik sınıflandırması:
Fenerlerin sınıflandırılması aydınlık ve karanlık fazların büyüklüğüne ve ışık renklerine
göre yapılır.Buna göre üç ana başlık altında sınıflandırma yapılır.
1.Sabit fenerler.
2.Ritmik fenerler.
3.Renk değiştiren fenerler.
1.Sabit fenerler(fixed light)(F):Sürekli ve sabit ışık veren fenerlerdir.
2.Ritmik periyodik fenerler(Rhytmic light):Bir periyot içerisinde aydınlık ve
karanlık fazları olan fenerlerdir.Periyot içerisindeki aydınlık ve karanlık fazların
birbirine göre uzunluklarına bağlı olarak 8 çeşit ritmik fener oluşturulur.
a)Husuflu:Bir periyottaki aydınlık fazları toplamı,karanlık fazları toplamından fazla
olan fenerlerdir.
-Husuflu(occulting)(Oc.)=Düzenli tekrarlanan bir karanlık fazının sönümlediği
sabit ışık.
-Grup husuflu(Group Occulting)(Oc(2))=Sabit bir ışığın birden fazla ve eşit
uzunluktaki karanlık fazıyla kesilmesi sonucu oluşur.
-Birleşik grup husuflu(Composite Group Occulting)(Oc(2+3))=Sabit bir ışığın
eşit karanlık fazlarıyla oluşturulmuş birden fazla gurupla karartılmasıdır.
b)Eşfazlı(Isophase)(Iso)=Bir periyot içindeki aydınlık ve karanlık fazları aynı
uzunluktaki fenerlerdir.
c)Şimşekli çakarlı(Flashing)=Bir periyottaki karanlık fazların toplamından
fazladır.Aydınlık fazları genellikle birbirine eşittir.
-Şimşekli(Flashing)(FI)=Düzgün aralıklarla şimşek çakan fenerlerdir.
-Uzun şimşekli(Long Flashing)(LFI)=Düzgün aralıklarla iki saniyeden az
olmayan uzunlukta şimşek çakan fenerlerdir.
-Gurup şimşekli(Group Flashing)(FI(3))=Bir periyot içerisinde düzgün aralıklarla
birden fazla şimşeğin çakmasıyla oluşur.
-Birleşik grup şimşekli(Composite Group Occulting)(FI(3+2))=bir periyot
içerisinde birden fazla şimşek grubu vardır.Gruplardaki şimşek sayısı birbirinden
farklıdır.
d)Seri şimşekli çakarlı(Quick)=Dakikada 50-80 arası şimşek çakar.
-Seri çakarlı(Quick Flashing)(Q)
-Grup seri çakarlı(Group Quick Flashing)(Q(9))
-Kesintili seri çakarlı(Interrupting Quick Flashing(IQ)
e)Hızlı seri şimşekli çakarlı(Very Quick)=Dakikada 80-160 arası şimşek çakar.
-Hızlı seri çakarlı(Very Quick Flashing)(VQ)
-Grup hızlı seri çakarlı(Group Very Quick Flashing)(VQ(3))
-Kesintili hızlı seri çakarlı(Interrrupted Very Quick Flashing)(IVQ)
f)Çok hızlı seri şimşekli çakarlı(Ultra Quick)=Dakikada 160 dan fazla şimşek çakar.
-Çok hızlı seri çakarlı(Ultra Quick Flashing)(UQ))
-Kesintili çok hızlı seri çakarlı(Interrupted Ultra Quick Flashing)(IUQ))
g)Morse kodlu(Mo(A))=Aydınlık şimşek süreleri bir harfin / harflerin mors kodlarını
belirtecek şekilde verilen fenerlerdir.
h)Sabir ve şimşekli(Fixed and Flashing)
-Sabit ve şimşekli(Fixed and Flashing)(FFI)=Sabit bir ışığa ek olarak düzenli
aralıklarla çakan fener.
-Sabit ve grup şimşekli(Fixed and Group Flashing)(FFI(2))=Sabit ışığa ek olarak
düzenli aralıklarla çakan şimşek grubu
3.Renk değiştiren fenerler(Alternating)(Al)
Herhangi bir noktadan fenere bakıldığında farklı renklerde ışık gösteriyorsa bu fener
renk değiştiren fener olarak tanımlanır.
Fener listeleri ve sis işaretleri kitapları(Admiralty list of light and fog signals)
Dünya üzerinde ki mevcut bütün fenerlerin,şamandıraların,sis işaretlerinin vs.
sıralandığı gibi bütün özellikleri ile bilgilerin açılımları bulunduğu kitaplardır.
Fenerlerin listelendiği sayfalardan gerekli 8 sütün verilmiştir
1.Fenerlerin uluslar arası numarası
2.Fenerlerin bulunduğu bölge(büyük harfle),fener ismi(görünme mesafesi 15
milden uzak ise koyu punto ile),fener gemileri)italik yazıyla,yüzer gemiler (küçük
italik harf)
3.Yaklaşık olarak enlem ve boylam değerleri ile mevki
4.Fenerin karakteristiği ve rengi
5.Fenerin deniz seviyesinden olan yüksekliği
6.Fenerin haritada verilen görünme mesafesi
7.Fener yapısının özellikleri ve yapının yüksekliği
8.Fenerin varsa sektörleri, görüş açısı, faz süreleri vs.
Şamadıralar seyri kolaylaştırmak için karaya yakın seyir bölgelerinde kullanılan yüzer
seyir yardımcılarıdır. Seyre elverişli geçitleri, markalamak,sınırlarını belirlemek, trafik
bölgelerinde seyir güvenliğini artıracak şekilde düzenleme yapmak, liman giriş ve
çıkışlarını düzenlemek,tehlikeleri işaretlemek,yeni tespit edilmiş.tehlikeleri
markalamak vs. amçlar için kullanılır.
IALA- A SISTEM A:Kardinal ve lateral markalamanın beraber kullanıldığı renk
kanalların sistemidir. Kırmızı renk kanalların iskele-sol tarafını belirtir.
IALA-B SISTEM B:Yalnız lateral markalamanın kullanıldığı sistemdir. Kırmızı renk
kanalları sistemidir. Sistem B Amerika kıtası,japonya,filipin ve kore de
kullanılmaktadır. Sistem A ise bu bölgeler dışında kalan bütün yerlerde kullanılır.
Türkiye Sistem A yı 1982 yılında beri kullanıyor.
Bir şamandıranın ne anlama geldiği;Gece, şamandıra ışığının rengi ve karakteri;
gündüz, şamandıranın şekli,rengi ve tepeliğine bakarak anlaşılır.
Akıntı elemanları:
Akıntının yönü:Akıntını aktığı yöndür, rüzgarın yönü ise geldiği yöndür.
Akıntının hızı:Akıntını birim zamanda aldığı yol akıntını hızıdır. birimi knot tır.
Akıntı seyri:
Akıntının gemiye yapacağı etki hesaplanarak yapılan seyir uygulama sına akıntı seyri
denir. akıntının etkisi gemini yapacağı hareket yada istenilen rota gidebilmesi için
uygulanması gereken karşılama rotası ve hızını tespit etmek için akın ile seyri hesapları
yapılır.
1.speed of advance(SOA):İlerleme rotası. tahmini akıntıya göre gemini yapacağı hız
2.intendent track(ITR-TR):İz bileşke rota. tahmini akıntıya göre geminin takip
edeceği yol
3.course:Pusula rotası. gemi pusulasına uygulanan rota. pruva doğrultusu.
4.speed:Gemi hızı. gemi makinelerinin -dış etkenler olmadan -yapmış olduğu hızdır.
5.set:Akıntının yönü
6.drift: Akıntı hızı
7.course over ground(COG):Gidilen yol,gerçek iz.
8.speed over ground,speed made good(SOG-SMG):Gerçek hız.
Yukarıdaki tanımlardan, 1-6 arasındakiler; seyir öncesi akıntı üçgeni vektörlerini
oluştururlar. 3-8 arasındakiler ise seyir sonrası akıntı üçgeni vektörlerini oluştururlar.
Düşme:Seyir halindeki bir geminin, rüzgarın etkisiyle rotasından sürüklenmesine
düşme denir. Rüzgarın düşürme şiddeti; rüzgar hızı, rota ile rüzgar arasındaki açı ve
borda yüksekliğine bağlıdır. Düşme birimi derece ile ifade edilir.
GELGİT VE GELGİT HESAPLAMALARI
Gelgit gök cisimlerinin etkilerine bağlı olarak, deniz /okyanus sularının dikey hareket
etmesi olayıdır. Gelgit olaylarının gerçekleşmesinde güneş ve ay etkin gök cisimleridir.
Dünyanın çevresinde herhangi bir gök cismi olmadığı farz edilirse dünyayı çevreleyen
su küresi durgun ve yuvarlak formda kalacaktır. Eğer dünyanın yakınında bir gök cismi
olduğunu farz edersek iki cisim birbirini çekecektir. Kütle çekimi kuvveti sonucu iki
cisim birbirine yaklaşacaktır. Bu kuvvete zıt olarak dünyanın kendi çevresindeki dönüş
hareketinden dolayı ortaya çıkan merkez kaç kuvveti vardır. Bu iki kuvvet birbirini
dengeleyerek iki cisim arasındaki mesafeyi sabit tutarlar.
Kütle çekimi etkisiyle yer küre üzerindeki sular ay ve dünyayı birleştiren doğrultu
üzerinde aya doğru çekilecek ve bu doğrultuda kabarmaya başlayacaktır.
Merkez kaç kuvveti etkisiyle de suların kabardığı doğrultunun tam karşıtı olan tarafta
da sular aynı şekilde kabaracaktır. Böylece iki kuvvetin etkisiyle dünyanın iki zıt
tarafında da sular kabararak High Water (HW) yüksek su olayını gerçekleştirecektir.
Yüksek suların oluştuğu bu iki bölgeye ortalama 90 derece uzaklıktaki bölgelerde de su
seviyesi azalacak ve Low Water (LW) alçak su gerçekleştirecektir. Gelgit
oluşumunda ayın etkisi büyüktür, buna bağlı olarak ta güneşin nispeten küçük şiddette
etkisi vardır. Kütle çekimi ilkesinden dolayı ayın gelgit olayındaki etkisi güneşten 2,25
kat fazladır
Ay, dünya çevresindeki günlük turunu 24 saat 50 dakikada tamamlar.(1 ay günü - 1
gelgit günü) 1 gelgit gününde gerçekleşen hw ve lw sayısına göre dünya üzerinde 3
çeşit gelgit türü gerçekleşir.
Semidiurnal tide-yarı günlük gelgit:Bir gelgit gününde 2 hw ve lw gerçekleşir ardı
sıra gerçekleşen hw ve 1 lw, bir gelgit çevrimi olarak tanımlanır.1 gelgit çevrimi 12
saat 25 dakikada gerçekleşince yarı günlük gelgit oluşur. Hw ve lw arası ortalama 6
saat 12,5 dakikadır.
Diurnal tide-günlük gelgit:1 gelgit gününde hw ve lw gerçekleşir.Hw ve lw arası
ortalama 12 saat 25 dakikadır.
Mixed tide-karışık gelgit:Hw ve lw arasındaki zaman ve seviye farkları düzenli
değildir.
Ay ve güneşin ortak etkileri sonucu belirli durumlarda gelgit şiddetinde farklılıklar
oluşmaktadır. Bu şiddeti ay ve güneşin dünyaya göre aldıkları konumları belirler:
Kuvvetli gelgit (spring tide):Dünya, güneş ve ay aynı doğrultuda bulunduklarında
çekim kuvveti en fazladır. En fazla su yükselmesi, alçalması gerçekleşir. Genlik en
fazla olur.
Zayıf gelgit (Neap tide):Ay ve güneş dünyaya göre 90 derecelik açı yaptığında gelgit
etkisi en az olur. En az su yükselmesi, alçalması gerçekleşir.Genlik en az olur.
TANIMLAR
Tidal range (menzil):Peşi sıra gelen yüksek ve alçak su arasındaki yükseklik farkı.
Ebb (cezir):Sahilden denize doğru gelgit akıntısı.
Flood (med):Denizden sahile doğru gelgit akıntısı.
Chart Datum:Haritada verilen derinliklerin referans alındığı başlangıç seviyesidir.
GELGİT HESAPLAMALARI
Herhangi bir limanda verilen zamana karşılık gelgit seviyesi yada istenilen gelgit
yüksekliğinin ne zaman gerçekleşeceğini tespit etmek için admiralty tide tables
kitapları kullanılır bu kitaplar-cetveller-pratik hesaplamalar için iki kısımdan oluşur:
1. Standart ports:Yılın her günü için ana limanların yüksek ve alçak su zamanları ile
yükseklik değerleri verilmiştir.
2. Secondary ports:Küçük limanları- ikinci limanlar-yüksek ve alçak su değerlerini
bağlı bulunduğu ana limana göre zaman ve yükseklik farkları verilmiştir.
Göksel seyirde amaç mevki hattı veya mevki elde etmek için gerekli olan seyir
yardımcılarının olmadığı durumlarda veya uydu sistemlerinin devre dışı kaldığı
durumlarda gök cisimlerinden yararlanarak geminin konumunu tespit etmektir.Bunun
dışında zamanın belirlenmesi,düzenlenmesi,pusulaların hatasının tespiti ve düzeltilmesi
gibi durumlar içinde gök cisimlerinden yararlanılır.Göksel seyir için kullanılan gök
cisimlerinin güneş,ay,venüs,mars,satürn,jupiter ve çıplak gözle tespit edilebilen notik
almanakta listelenmiş olan 57 adet yıldızdan oluşur.Gündüz vakti bulutsuz bir havada
rahatlıkla tespit edebileceğimiz bir gök cismi güneştir ve çok kullanılır.Bu gök
cisimlerinden sonra gökyüzünde parlaklığı sayesinde rahatlıkla seçilebilen 57 tane
yıldız göksel seyir işlemlerinde çözüm amaçlı kullanılır.Bir vardiya zabiti için en çok
kullanılan 7-8 yıldız gece gözlemleri için fazlasıyla yeterlidir.Herhangi bir zamanda 2-3
tane yıldızdan göksel deyir işlemleri yapılır.Güneşin gece ve gündüzü belirleyiciliği
diğer gök cisimlerinin gözlemlerinde en önemli etken hava koşullarıdır.Güneş doğuştan
batışa kadar gözlemlenebilir. ay ise dünya çevresindeki hareketi ve güneşten aldığı
ışığa bağlı olarak gece veya gündüz gözlemlenebilir fakat ayın evrelerinden dolayı
farklı şekillerde görüldüğünden dolayı sürekli kullanılamaz.Gözlem için en uygun
zaman üst veya alt kenarın belirgin olduğu zamandır.Gezegen ve yıldızlar için gerekli
gözlem zamanları güneşin doğuşu ve batışına bağlı olarak gerçekleşen alacakaranlık
yada tan vakitleridir.Bunun sebebi ise tan vaktinde hem yıldızların hem de ufuk
çizgisinin belirgin olarak seçildiği zamandır.
Güneş sistemi:Göksel seyir uygulamaları için bazı olguları gerçekte olduğundan farklı
şekilde kabul etmekteyiz.Bunun en öncelikli örneği güneş sistemindeki bütün
gezegenlerin güneş çevresinde döndüğü halde gökse seyir uygulamalarında bütün gök
cisimleri dünyanın etrafında döndüğü varsayılır.Seyir hesaplamalarını kolaylaştırdığı
için bu varsayımla işlem yapılmaktadır.Bütün gök cisimleri dünyanın çevresinde
doğudan batıya doğru hareket eder.
Güneş sistemi içerisinde güneşin çevresinde dönecek şekilde dış merkezli olarak
dağılmış bilinen 9 tane gezegen mevcuttur.Bütün gezegenlerin yörüngeleri elips
şeklindedir ve pluton hariç bütün gezegenlerin yörüngeleri aynı düzlemdedir.Güneş
sistemi içerisindeki mesafe ölçümleri dünya ile güneş arasındaki mesafe referans
alınarak ölçülür.Bu mesafe yaklaşık 150,000,000 km. dir.Bu mesafeye 1 astronomik
birim denir.Yıldızlar arası mesafe için ise ışık yılı birimi kullanılır.Işığın bir yılda kat
ettiği mesafe 1 ışık yılıdır.Işığın saniyede aldığı yol 300,000 km. dir.buna göre
güneşten çıkan bir ışın dünyaya 8 dakikada ulaşır.Yıldızların tanımlanabilmesi için
parlaklık dereceleri kullanılır.1 den 6 ya kadar yapılan bu derecelendirmelerde en
parlak yıldızlar birinci kadirden yıldızlar olarak tanımlanırlar.En sönük yıldızlar ise
altıncı kadirden yıldızlardır.Yıldızların dünyaya göre yaptıkları görecel hareketlerini
biz fark edemeyiz.Bu nedenle yıldızlar sabit kabul edilir.Güneş ve ayı görünümleri
daireseldir.Diğer bütün cisimler nokta olarak algılanır.Gezegenler güneş tarafından
aydınlatıldığı için sabit ışık verirler.Yıldızlar ise yanı sönüyormuş gibi değişken ışık
verirler.
DÜNYANIN HAREKETLERİ
Eksenel hareket:Dünya güneş etrafında yıllık dönüşünü yaparken aynı zamanda kendi
kutup ekseni etrafında dönüş yapar.Bu dönüş ortalama 24 saatte tamamlanır.(1 güneş
günü) Dönüş sırasında yarım güneşe dönük olan yüzü gündüz arka yüzü ise gece,
eksenin eğiminden dolayı gece ve gündüz süreleri sürekli değişir. 21 Haziran tarihinde
güneş 23 27'N enlemine dik açı ile gelir ve bu enlemde gündüz en uzun süreye
ulaşır.Ama daha yüksek enlemlerde gündüz süre öle atar ki 66 30'N enleminde bir gün
boyunca güneş batmaz.
21Aralık tarihinde de tam tersi gerçekleşir.Yüksek enlemlere de gündüz süresi daha da
artar. 21 Mart-21Eylül tarihlerinde güneş ışınları ekvatora dik geldiği için bütün
enlemlerde gece ve gündüz eşit sürededir. 23 27'N enlemi yengeç dönencesidir(Tropic
of cancer). Bu değerleri 90 a tamanlayan 66 30'N ve S enlemleri de anfortik kuşaklı
olarak tanımlanır(Aries yer küre üzerinde boylamlar için referans olan Greenwich gibi
yıldızların boylamlarını belirlemek için kullanılan bir referans noktasıdır.)
KÜRESEL KOORDİNAT SİSTEMİ
Küresel seyir hesaplamalarını kolaylaştırmak için daha önceden de ifade edildiği gibi
dünyanın sabit olduğu ve bütün gök cisimlerinin dünyanın etrafında doğudan batıya
hareket ettiği var sayılır. Göksel seyirde gök cisimlerinin ufuktan olan açısal
yükseklikleri yeterli olduğu için dünyayla olan uzaklıklarının bir önemi yoktur.Bu
yüzden gökcisimleri dünyaya göre farklı uzaklıkta olmalarına göre hepsi eşit uzaklıkta
varsayılır.Bu tanımlamalara göre gök küresi tanımlanır.
Dünyanın merkezinde bulunduğu ve yarı çapı sonsuz uzunlukta olan küreye gök küre
denir(celectial sphere). Bütün gök cisimleri bu kürenin yüzeyinde kabul edilir.Dünya
sabit kabul edildiği için tüm gökcisimleri bu gök küre üzerinde(yüzeyinde)doğudan
batıya aynı hızla beraber hareket ederler.Diğer gök cisimleri gibi güneşte küre
yüzeyinde bağıl bir hareket oluşturur.Bu hareketin gök küre üzerinde bırakacağı iz
tutulum çemberi olarak ifade edilir(ecliptic).Güneşin bıraktığı bu iz dünyanın güneş
eksenine göre eğridir.Dünyanın kutup eksenin uzantısının gök küresinin kestiği
noktalara göksel kutuplar yada gök kutupları denir.Buna bağlı olarak gök kutuplarına
dik açı yapan ekvator düzleminin gök küre ile yaptığı ara kesite de gök
ekvatoru(celestial equator) denir.Güneşin gök küre üzerinde yapmış olduğu izle gök
ekvatoru arasında oluşan açı 23 27' dir.Gök küresi yer kürenin genişletilmiş hali olarak
kabul edilebilir ve buna bağlı olarak dünyadakine benzer yöntemlerle gök küre
koordinat sistemi oluşturulup gerekli tanımlar ortaya çıkarılır. Gök küre koordinat
sistemini iki tane referans noktası vardır. Bunlardan biri gök ekvatorudur.Yer küre
üzerindeki enlemleri belirtmek için referans olarak kullanılan ekvatorun benzeridir.
Gök küre üzerinde gök cisimlerinin gök ekvatorundan olan açısal uzaklıklarına meyil
denir.Kuzey yarım kürede N yada güney yarım kürede ise S işareti verilir.Kuzey ve
güneyde 90 taneden toplam 180 tanedirler.Yer küredeki enlem tanımının
karşılığıdır.Bir yıldızın gözlemcinin bulunduğu yarım küredeki kutup noktası olan
açısal uzaklığa kutup mesafesi(polar distance)denir(codec).Gözlemci yıldızla aynı
yarım kürede ise 90-dec.Farklı yarım kürede ise 90+dec tir.
Yer küredeki meridyenlerde olduğu gibi gök kutuplarından geçen ve gök ekvatoruna
dik açı yapan büyük dairelere saat dairesi tada gök meridyeni denir.Gök ekvatoru ile
tutulum çemberi birbirleriyle iki noktada kesişirler.Bu nokralardan biri koç(Aries 21
Mart),diğeri terazi(Libra 21 Eylül) takım yıldızlarına denk gelir.Aries ten geçtiği
varsayılan saat dairesine aries saat dairesi denir ve yıldızların gök küre üzerinde
boylamlarını göstermek için referans olarak gösterilir.Aries saat dairesi ile gök cisminin
bulunduğu noktadan geçen saat dairesi arasındaki açıya yıldız saat
açısı(SHA)denir.SHA daima aries saat dairesinden yıldız saat dairesine doğru batı
yönünde 360 a kadar ölçülür.Boylamlardaki gibi E veya W işareti yoktur.Bir yıldızın
SHA ve Dec değerleri biliniyorsa gök küre üzerinde mevkisi rahatlıkla gösterilebilir.
Saat açısı:Yıldız saat açısının aries saat boylamından batıya doğru yıldızın boylamına
kadar ölçüldüğünü önceden belirtmiştik.Yıldızlar gök küre üzerinde doğudan batıya
doğru hareket etmektedir.Aries boylamında bir yıldız gibi dünyanın çevresinde dönüş
yapmaktadır.Yıldızlar arasındaki açıların hiç değişmediği dikkate alınırsa aries ile
bütün yıldızlar arasındaki mesafe (açı)daima sabit kalacaktır.Dolayısıyla aries ten
herhangi bir yıldıza kadar batı doğrultusunda ölçülen açı(SHA Yıldız)hep aynı olacaktır
ve yıl içinde hiç değişmeyecektir.Bu yüzden yıllık hazırlanan almanaklarda her yıldız
için verilen SHA Yıldız değeri her gün için aynıdır.Yıldızların boylamlarını ifade
etmek için gök küre üzerindeki aries saat dairesi dışında yer küre üzerinde de
tanımlayabilmek için iki tane referans noktası(boylamı)vardır.Bunlardan biri yer
küredeki Greenwich boylamıdır.Bu boylamın gök küredeki yansıması Greenwich saat
dairesi olarak ifade edilir.Greenwich saat dairesinden gök cisminin saat dairesine kadar
batı yönünde ölçülen açıya Greenwich Saat Açısı(Greenwich Hour Angel-
GHA)denir.GHA açısı 0-360arasında değer alır ve kesinlikle E veya W işareti almaz.
Yer küre sabit,gök küre hareket halinde kabul edildiğine göre Greenwich boylamı sabit
olmasına rağmen gök kürede bu boylama karşılık gelen GHA gök küre döndüğünden
dolayı sürekli değişecektir.Herhangi bir yıldızın GHA değerinden gün içinde yıldızın
bulunduğu noktaya göre sürekli değişecektir.Almanaklarda mevcut 57 yıldızın her gün
için 24 saatlik GHA değerleri listelenmiş olsa almanaklarda binlerce sayfalık yer
kaplar.Bu karmaşayı kaldırmak için yıldızların her bir saate karşılık gelen GHA açısı
yerine sadece aries boylamının GHA açısı listelenmiştir.Bu durunda herhangi bir
yıldızın herhengi bir zamandaki GHA açısı SHA yıldıza bağlı olarak bulunur.
GHA*=SHA*+GHA aries
Yıldızların boylamını belirlemek için kullanılan bir diğer referans ise gözlemcinin
bulunduğu nokta(gözlemcinin meridyenidir.).Gözlemcinin bulunduğu meridyenden
yıldızın bulunduğu meridyene kadar batı yönünde ölçülen açıya Yerel Saat Açısı
denir.Gözlemci sürekli yer değiştireceği için boylamı da değişecektir.Bu yüzden mevki
ye bağlı olarak LHA açısı da değişir.Böylelikle sonsuz sayıda LHA değeri ortaya
çıkar.Bu yüzden LHA açısı hesaplanarak bulunur.LHA gözlemcinin bulunduğu
boylamla bağlantılıdır.LHA açısını hesaplamak için boylam bilinmelidir.LHA açısı 0-
360 derece arasındadır. ve herhangi bir işareti yoktur.
LHA*=GHA*- long(W) LHA*=GHA*+long(E)
Bir gök cisminin LHA açısı 0 ise gök cisminin bulunduğu boylan üzerindedir bu
duruma gök cismini meridyen geçişi denir.Bu cisim güneş ise meridyen geçiş zamanına
öğle vakti denir.
Bu dairenin ufuk düzlemini kestiği noktalardan kuzey kutbuna yakın olanı kuzey
yönünü,güney kutbuna yakın olanı da güney yönünü belirtir.Ufuk düzleminde bu iki
yöne dik olarak doğu ve batı yönleri gösterilir.Baş ucu büyük dairesine dik açı yapan ve
doğu batı doğrultularından geçen büyük daireye de doğu batı düşey dairesi denir.
Gözlemcinin bulunduğu yarı küredeki kutup yükselen kutup olarak tanımlanır(elevated
pole).Diğer kutup ise alçalan kutup (depressed pole)diye tanımlanır.Herhangi bir
zamanda bulunduğumuz noktadan bir yıldızı gözlemlediğimizde gözlem için sextant
kullanırız.Yaptığımız işlemle gök cisminin bizim ufuk düzleminden dikine olarak
ölçülen açısal mesafesini tespit ederiz.Ölçülen bu değere Altitude(Co-Alt.)denir.Gök
cisminin GP gözlemcinin bulunduğu noktaya göre kerterizine Azimuth(semt)açısı
denir.
ÖRNEKLER:
CEVAP: LHA*=GHA*-Long(W)
LHA*=124-034= LHA*=090
CEVAP:GHA*=SHA *+GHAaries
GHA*=271+124
GHA*=485(360 lık derecelendirme için)
GHA*=485-360=125
LHA*=GHA*+Long(E)
LHA*=125+072
LHA*=197'dir.
ZAMAN
Zaman denklemi:Gerçek güneş ile ortalama güneş arasında yıl boyunca değişken
farklar ortaya çıkacaktır bu farklar ortalama güneş gününden bazen fazla bazen az
olacaktır.Ortalama güneş ile gerçek güneş arasında ortaya çıkan ve her gün değişen bu
farka zaman denklemi denir.Almanaklarda her güne karşılık zaman denklemi değerleri
verilir.Bu değerler sayesinde güneşin meridyen geçiş zamanı bulunur.
ALMANAK
Ayın doğuş ve batış hesabı:Ayın doğuş batış vakitleri her hangi bir boyam için bir
önceki güne göre ortalama 50 dk geç gerçekleşmektedir.Yani bir gün ayın doğuşu
LMT:12:30 gerçekleşmiş ise öteki gün aynı boylamda LMT 13:20 gerçekleşir. Ayın
doğuş batışındaki bu zaman farkı yörüngesel hareketi ve dec. hızlı değişime bağlıdır ve
enlemlere göre bu fark değişir.Ayın 360 derecelik dönüşüne karşılık ortalama 50 dk
gecikmesi doğuş batış hesaplamalarında farklı bir hesaplama yapmayı gerektirir.Eğer
iki gün arasındaki doğuş-batış zaman farkları 50dk kabul edilirse referans alınana
boylamdan bizim boylam farkı tespit edilir ve bu boylam farkına göre gecikme farkı da
bulunur.
Ayın doğuş-batış zamanları hesaplamak için bulunduğumuz boylama göre aralıklarını
belirleriz.Bulunduğumuz boylamdaki gecikme miktarını bulmak için bize belirli bir
referans boylamı ve bu boylam için LMT olarak doğuş batış zamanları verilmelidir.Bu
referans boylamı greenwich'dir.Yani ayın doğuş ve batışı için verilen zamanlar
almanakta yalnızca greenwich boylamındaki bir gözlemciye göre verilmiştir.Farklı
boylamdaki gözlemci greenwich'ten olan boylam farkına göre ayın hareketini
greenwich'ten başlıyor kabul edersek gecikme farkını buluruz.Boylamın işaretine bağlı
olarak bu gecikme farkı eklenir veya çıkarılır(istenilen günde).
-Batı boylamlarında istenilen gün ile bir sonraki gün karşılaştırılır.Gecikme süresi
istenilen gün değerine(doğuş-batış zamanına eklenir).
-Doğu boylamlarında istenilen gün bir önceki gün ile karşılaştırılır.Gecikme
süresi istenilen gün değerine(doğuş-batış zamanına çıkarılır).
SORU:3 ocak 2003 lat:27 30'm long:79 45'm ayın doğuş ZT olarak bulunuz?
SORU:12 Ekim 2003 GMT:14h 43m 30sn Spira yıldızının GHA=? DEC=?
SORU:12 Mayıs 2003 tarihinde GMT:08h 17m 34sn Güneş'e göre hesaplamayı
yapınız?
SORU:16 Nisan 2003 tarihinde GMT:12h 43m 57sn Ay'a göre hesaplama yapınız?
CEVAP: GMT GHA(d:9) DEC(16.6) -
1 12h 183 3.9 S5 25.3
2 43m 57sn 10 29.2 -1.2
3 6.5
193 39.6 S5 13.3
gösterelim.
a) XOB açısı mavi taralı açı gök cisminin gök ekvatorundan açısal yükselimidir ki biz
buna yükselim (Declination) kısaca dec. diyoruz ve bu değer almanaklarda mevcuttur.
b) Z noktasını başucu olarak biliyoruz.
c) EE’ kırmızı düzlem gözlemcinin ufuk düzlemidir.
d) XOC açısı sarı ve mavi açıların toplamı gök cisminin ufuk düzleminden olan açısal
yükselimidir ki biz bu açıyı sekstant ile ölçerek elde ederiz. Açısal yükselim o gün içinde
meridyen geçişinde en yüksek değeri alır.
e) ZOB açısı mavi ve yeşil açıların toplamı ise gözlemcinin enlemidir.
Bu şekillerdeki özel duruma A durumu diyelim ve özelliği açıklayalım. Gözlemci ve
gök cismi aynı yarı kürede ve gözlemcinin enlemi gök cisminin yükseliminden büyüktür.
Şimdi ZOX açısını veya ZX yayını hesaplayalım. ZX mesafesi daha önceden bildiğimiz
başucu mesafesidir. Gök cisminin ufuk düzleminden olan açısal yükselimi yani sekstant ile
ölçtüğümüz yükselimden hataları düzelterek bulduğumuz değer gerçek açısal yükselim (Ho)
idi.
O halde şekil-1’den; ZX= 90 -Ho yazılır.
ÖRNEK:9 Mayıs 1996 günü güneşin alt kenarından meridyen geçişinde yapılan gözlemde
Sex.Alt=58°42’.8 bulunmuştur. Boylamımız Long=032°45’E ve yaklaşık enlemimiz Lat
48°30’N alet hatası IE=+2.1 ve gözlemcinin göz yüksekliği 15 metredir. Enlemi bulunuz.
1.Adım : Boylamın zamana çevrilmesi:
32°--------2h08m
45’-------- 3m
32°45’----2h11m
2.Adım : 9 Mayıs sayfasından meridyen geçişi LMT alınır. UT’ye çevrilir.
LMT -----11h56m
Long------ 2h11m
UT--------09h45m
3.Adım : UT ile 9 Mayıs sayfasında güneşin dec. hesaplanır.
9 Mayıs 09h için dec. N17°28’.4
d=0.6 ve 45m için düz.+ 0.5
9 Mayıs 09h45m dec. N17°28’.9
4.Adım : Ho.bulunur.
Sex.Alt.---58°42’.8
IE ---------+ 2’.1
Obs.Alt----58°44’.9
Dip -------- - 6’.8
App.Alt.---58°38’.1
Main Corr.-+ 15’.4
Ho--------- 58°53’.5
5.Adım : ZX hesaplanır.
ZX=90°- Ho=90°-58°53’.5 ZX=31°06’.5
6.Adım : Enlem hesaplanır. Enlem ve dec aynı isimde N ve Lat>dec.A durumu:
Lat=Dec. + ZX=17°28’.9 + 31°06’.5 Lat=48°35’.4N bulunur.
Özel durum B
Bu durumda enlem ve yükselim aynı isimde olmakla beraber yükselim enlemden
büyüktür. Şekil 9-3
Enlem veya meylin birbirine göre büyüklüğü şöyle tesbit edilir;
Durum B Lat ve dec.aynı isimde Dec.>Lat
ZX=90 – Ho Lat=Dec. – ZX
Özel durum C:
Bu durumda enlem ve gök ekvatorundan yükselim farklı isimdedir. Şekil 9-4 te bu durum
gösterilmektedir.
Durum C Lat ve Dec. ayrı isimlerde
ZX=90° - Ho Lat=ZX – Dec.
ÖRNEK : 11 Mayıs 1996 günü jupiter gezegeninin üst meridyen geçişinde yapılan gözlemde
Sex. Alt = 35°42’.7 bulunmuştur. Yaklaşık konum Lat 32°10’N ve Long 063°45’W alet hatası
IE 2’.8 ve göz yüksekliği 10 metredir. Enlemi bulun ?
Sex.Alt 35°42’.7
IE + 2’.8
Obs.Alt 35°45’.5
Dip - 5’.6
App.Alt 35°39’.9
Main corr.-- -1’.4
Ho 35°38’.5
Boylam zamana çevrilir;
63° 4h12m
45’ - 3m
63°45’ 4h15m
Meridyen geçiş zamanı UT ye çevrilir;
LMT 04h03m
Long 4h15m
UT 08h18m
Meyil bulunur;
11 Mayıs 08h için dec S22°13’.6
d=0’.0 ve 18m için düz + 0’.0
11 Mayıs 08h18m dec S22°13’.6
Başucu mesafesi ve enlem hesaplanır;
ZX=90° - Ho = 90 - 35°38’.5 = 54°21’.5
Lat=ZX – Dec. = 54°21’.5 - 22°13’.6 = 32°07’.9N
Lat=32°07’.9N
ALT MERİDYEN GEÇİŞİNDE ENLEM TESBİTİ:
Şayet gözlemcinin yarı küresindeki bir gök cismi için Lat+dec>90° olursa yani bu yıldız
batmayan bir yıldız ise bu gök cismi alt meridyen geçişinde görülebilir. Bu durumda da enlem
tespiti yapılabilir. Şekilde aynı sembollerle başucu Z gök cismi X kuzey kutbu P ile
gösterilmiştir.
Şekilde ZOQ gözlemcinin enlemidir. POE açısı gözlemcinin enlemine eşittir. Çünkü ZO ┴
OE ve OQ ┴ PO olduğundan.
POE=POX+XOE olduğu şekilde görülmektedir. POX gök cisminin kutupsal mesafesi ve
XOE ise gök cisminin açısal yükselimidir. O halde;
Enlem=Gök cisminin kutupsal mesafesi+Gök cisminin yükselimi
Lat=90+Ho-Dec.
Enlem=(90-dec)+Ho ve buradan;
ÖRNEK : 11 Mayıs 1996 günü Kochab yıldızının alt meridyen geçişinde yapılan gözlemde
Sex.Alt=35°42’.7 bulunmuştur. Yaklaşık konum Lat 51°20’N ve Long 063°45’W alet hatası
IE 2’.8 ve göz yüksekliği 10 metredir. Enlemi bulun ?
Sex.Alt 35°42’.7
IE + 2’.8
Obs.Alt 35°45’.5
Dip - 5’.6
App.Alt 35°39’.9
Main corr.-- -1’.4
Ho 35°38’.5
Meyil bulunur;
Başucu mesafesi ve enlem hesaplanır;
Lat=90+Ho-Dec.=90°+35°38’,5-74°10’,3
Lat=90°-38°31’,8=51°28’,2
Lat 51°28’,2N
Gözlemcinin enlemi gözlemciyi (R) yerin merkezine (O) birleştiren doğrunun ekvator
düzlemi ile yaptığı açıdır. (Kırmızı) Bilindiği gibi kutup noktalarını yerin merkezine
birleştiren doğru yani dünyanın ekseni ekvatorla 90° lik bir açı yapar. Gözlemcinin
ekvatordan açısal uzaklığı diyebileceğimiz enleme karşılık gözlemciyi yerin merkezine
birleştiren doğrunun eksen ile yaptığı açıya (Mavi) ise gözlemcinin kutupsal yüksekliği denir.
Şekil 9-5 te gösterildiği gibi gözlemcinin enlemi ile kutupsal yüksekliği tümleyen açılardır ve;
Kutupsal yükseklik = 90° - Enlem yazabiliriz.
Gök cisminin meyli gök cismini (X) yerin merkezine (O) birleştiren doğrunun gök ekvator
düzlemi ile yaptığı açıdır. (Kırmızı) Bilindiği gibi gök kutup noktalarını yerin merkezine
birleştiren doğru yani gök kürenin ekseni gök ekvatoru ile 90° lik bir açı yapar. Gök cisminin
gök ekvatorundan açısal uzaklığı diyebileceğimiz meyil değerine karşılık gök cismini yerin
merkezine birleştiren doğrunun eksen ile yaptığı açıya (Mavi) ise gök cisminin kutupsal
yüksekliği denir. Şekil 9-6 da gösterildiği gibi gök cisminin meyli ile kutupsal yüksekliği
tümleyen açılardır ve;
Kutupsal yükseklik = 90° - Enlem yazabiliriz.
Şekil 9-7 üzerinde bazı kavramları yeniden
tarif edelim.
a) EE’ gözleminin ufuk düzlemidir.
b) XOE’ (Yeşil) gök cisminin gerçek
açısal yükselimidir.
c) XOQ’ gök cisminin gök ekvatorundan
yükselimi yani meylidir.
d) ZOQ gözlemcinin enlemidir.
Herhangi bir gök cisminden gözlem yapıldığında boylam geçişinde LHA=0° dir. Gözlemci ile
aynı düzlemde olan gök cismini dünyanın merkezine birleştiren doğru da bu düzlemde
olacaktır ve gözlemcinin boylamını kesecektir. Bu durumda coğrafik konum ile aynı
boylamda olmalarından dolayı gözlemci coğrafik konumu 000° veya 180° de görür. Başka bir
anlatımla semt 000° veya 180° hakikidir.