You are on page 1of 268

T.C.

MARMARA ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

MASAÜSTÜ YAYINCILIĞIN TEMEL İLKELERİNİN


BASILI ÜRÜNÜN KALİTESİ AÇISINDAN
UYGULAMALI İNCELENMESİ

Neslihan SAĞLAM

YÜKSEK LİSANS TEZİ


MATBAA EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

DANIŞMAN
Yrd. Doç. Dr. Muharrem SÖZEN

İSTANBUL 2010
T.C.
MARMARA ÜNİVERSİTESİ
FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

MASAÜSTÜ YAYINCILIĞIN TEMEL İLKELERİNİN


BASILI ÜRÜNÜN KALİTESİ AÇISINDAN
UYGULAMALI İNCELENMESİ

Neslihan SAĞLAM
(141101920070020)

YÜKSEK LİSANS TEZİ


MATBAA EĞİTİMİ ANABİLİM DALI

DANIŞMAN
Yrd. Doç. Dr. Muharrem SÖZEN

İSTANBUL 2010
ÖNZÖZ

Masaüstü yayıncılıkta, basılacak ürünlerin içeriği hazırlanırken teknik olarak


matbaa üretimine uygun hale getirilir. Bir ürünün basılacak hale getirilmesi birçok
aşamada gerçekleştirilir. Masaüstü yayıncılık; önceleri bir ekip tarafından yapılan
mizanpaj, dizgi, renk ayrım vb. hizmetlerin yerini alarak, basılı belgelerin hazırlanma
sürecindeki pek çok basamağı bilgisayar ortamına taşıyarak minumum sayıda insan
gücü ile yapılabilir hale getirdi. Yani zaman, emek ve ekonomik olarak çok büyük
tasarruflar sağlarken sağlık açısından da olumlu etkiler sağlamıştır. Profesyonel
kullanıcılar bu üretim sürecini masaüstü yayıncılık için özel hazırlanmış programlar
yardımıyla yaparlar. Basılacak olan her türlü görsel unsurların bu programlar ve
diğer donanımlarla işlenerek dijital ortama aktarılarak baskı kalıbı çekilecek hale
getirilmesi işlemlerinin tamamı masaüstü yayıncılık olarak tanımlanır. Fakat
basılacak ürünün üretiminde bir sorun yaşanmaması için, masaüstü yayıncılığın
temel ilkelerinin, üretimin her aşamasında ürünün kalitesi açısından titizlikle
uygulanması ve kontrolünün yapılarak incelenmesi gerekmektedir. Çünkü masaüstü
yayıncılık çalışmaları sırasında yapılacak bir hatanın ileriki üretim aşamalarında
düzeltilmesi ya çok zor ya da mümkün değildir. Burada bu konuda yetişmiş teorik
ve uygulama bilgisine sahip mesleki açıdan nitelikli insanlara ihtiyaç vardır. Bu
nedenle ben bu çalışmayı yaparken bu konuda çok değerli insanların desteğini alarak
tamamladım. Bu kişileri burada anmak önemli bir görevdir.
Başta büyük yardımları ve desteği olan Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim
Fakültesi Matbaa Eğitimi Bölümünün değerli öğretim üyeleri olan başta tez
danışman hocam Yrd. Doç. Dr Muharrem SÖZEN’e, lisans eğitimi boyunca bende
emeği olan değerli öğretim üyelerine, Arel Üniversitesi Basım ve Yayın
Teknolojileri bölümü Öğr. Gör. Cem AKPOLAT’a, test baskılarını kendi iş yerimde
yapıyormuş gibi kolaylık sağlayan Kelebek Matbaası’nın yönetici ve çalışanlarına,
desteğini esirgemeyen diğer dostlarıma ve varlığımın nedeni değerli aileme hep
yanımda oldukları için teşekkür ederim.

Temmuz, 2010 Neslihan SAĞLAM

i
İÇİNDEKİLER

SAYFA
ÖNSÖZ .................................................................................................. i
İÇİNDEKİLER ................................................................................... ii
ÖZET .................................................................................................... x
ABSTRACT ....................................................................................... xii
KISALTMALAR ............................................................................. xiv
ŞEKİLLER ...................................................................................... xvii
TABLOLAR ................................................................................... xxiii
BÖLÜM I. GİRİŞ ve AMAÇ ............................................................. 1
I.1. MASAÜSTÜ YAYINCILIK NEDİR? .......................................... 2
I.2 MASAÜSTÜ YAYINCILIKTA TEMEL TERMİNOLOJİ ...............3
I.2.1. MÜY' de Renk ile İlgili Kavramlar .............................................3
I.2.2. MÜY' de Bilgisayar ile İlgili Kavramlar .....................................5
I.2.3. MÜY' de Grafik Tasarım ile İlgili Kavramlar .............................8
I.2.4. MÜY' de Baskı ve Baskı Sonrası ile İlgili Kavramlar...............18
I.2.4.1. Baskı Çeşitleri ...............................................................18
I.2.4.2. Laminasyon Çeşitleri ....................................................21
I.2.4.3. Ciltleme Çeşitleri .........................................................21
I.3. ÖLÇÜ BİRİMLERİ ............................................................................23
I.4. MÜY’DE KULLANILAN DOSYA KAYIT FORMATLARI ........24
I.4.1. Encapsulated Postscript (EPS) ..................................................25
I.4.2. EPS/DCS 2.0 ............................................................................26
I.4.3. GIF-WEB ..................................................................................27
I.4.4. Compuserve GIF ......................................................................27
I.4.5. Bitmap (BMP) .........................................................................27
I.4.6. Picture (PICT) ...........................................................................27
I.4.7. Pixar (PXR) ..............................................................................28
I.4.8. Pixel Paint .................................................................................28

ii
I.4.9. PCX ...........................................................................................28
I.4.10. Targa (TGA) ..........................................................................28
I.4.11. Portable Network Graphics (PNG) ........................................ 28
I.4.12. Metin Formatları (ASCII, RTF) ............................................ 28
I.4.13. Freehand (FH) .........................................................................29
I.4.14. Photoshop (PSD) ....................................................................29
I.4.15. Quark Xpress (QXD) ..............................................................29
I.4.16. Adobe Illustrator (AI) .............................................................29
I.4.17. RAW .......................................................................................29
I.4.18. Large Document Format (PSB) ..............................................30
I.4.19. The Joint Photographic Experts Group (JPEG) ......................31
I.4.20. Scitex Continuous Tone (CT) .................................................33
I.4.21. Tagged Image File Format (TIFF) ..........................................33
I.4.22. Portable Data Format (PDF) ...................................................34
I.4.23. Job Definition File (JDF) ........................................................36
I.5. MASAÜSTÜ YAYINCILIKTA YAZILIMLAR ..............................40
I.5.1. Sistem Yazılımları ....................................................................40
I.5.1.1. Macintosh İşletim Sistemi ............................................42
I.5.1.2. Windows İşletim Sistemi .............................................43
I.5.1.3. Linux İşletim Sistemi ...................................................44
I.5.1.4. Unix İşletim Sistemi .....................................................45
I.5.2. Uygulama Yazılımları ..............................................................46
I.5.2.1. Piksel Bazlı Programlar ................................................47
I.5.2.2.Vektör Bazlı Programlar ...............................................48
I.5.2.3.Yardımcı Programlar .....................................................55
I.6. MASAÜSTÜ YAYINCILIKTA DONANIMLAR ...........................56
I.6.1. Bilgisayar ..................................................................................56
I.6.2. Bilgisayardan Baskıya Sistemleri (CTP) ..................................56
I.6.2.1. İç Tambur (Internal Drum) Pozlandırma Tasarımı ......56
I.6.2.2. Dış Tambur (External Drum) Pozlandırma Tasarımı ...58
I.6.2.3. Düz Yatak (Flatbed) Pozlandırma Tasarımı ................59
I.6.3. Dijital Fotoğraf Makinesi (giriş ünitesi) ...................................60
I.6.4. Modem (Çıkış ve Giriş Ünitesi) ...............................................60
I.6.5. Monitör (Çıkış Ünitesi) .............................................................60

iii
I.6.6. Mouse (Fare - Giriş Ünitesi) .....................................................61
I.6.7. Printer (Yazıcı - Çıkış Ünitesi) .................................................62
I.6.8. Scanner (Giriş Ünitesi - Tarayıcı) .............................................63
I.7. PROVA TEKNİKLERİ ......................................................................68
I.7.1. Ozalit .........................................................................................68
I.7.2. Analog Prova Cihazları ............................................................69
I.7.3. Inkjet Prova Cihazları ...............................................................69
I.7.4. Dijital Prova Cihazları ..............................................................70
BÖLÜM II. ORJİNALİN BASKIYA HAZIRLANMASI ........... 71
II.1. GRAFİK TASARIM .........................................................................72
II.2. DİJİTAL GÖRÜNTÜNÜN OLUŞTURULMASI ..........................74
II.2.1. Bitmap Görüntüler ..................................................................74
II.2.2. Grayscale-Yarımton Görüntüler ..............................................74
II.2.3. RGB (Red-Green-Blue) Görüntüler ........................................75
II.2.4. CMYK (Cyan-Magenta-Yellow-Black ) Görüntüler ..............75
II.2.5. Spot Renkler ............................................................................75
II.3. TRAM NEDİR ...................................................................................75
II.3.1. Tram Çeşitleri ve Tram Seçimi ...............................................77
II.3.1.1. Düzenli Tramlar ..........................................................78
II.3.1.2. Düzensiz Tramlar .......................................................79
II.3.1.3. Hibrid Tramlama ........................................................80
II.3.2. Tram Sıklığı ............................................................................80
II.3.3. Tram Yoğunluğu (Tram Ton Değeri) .....................................81
II.3.4. Tram Açıları .............................................................................81
II.3.5. Muare ......................................................................................82
II.3.6. Kağıt Türlerine Göre Tram Seçimi .........................................83
II.4. PİKSEL (PİCTURE ELEMENT) ....................................................83
II.5. ÇÖZÜNÜRLÜK ................................................................................85
II.5.1. Çözünürlük Hesaplamada Kullanılan Ölçü Birimleri .............86
II.5.1.1. Ekran Çözünürlüğü - PPC, PPI ...................................86
II.5.1.2. Tarama Çözünürlüğü ..................................................88
II.5.1.3. Çıkış (Baskı) Çözünürlüğü (DPI, DPC) .....................89
II.5.2. Görüntü Büyüklüğü .................................................................91

iv
II.6. BİR TASARIMDA UYGUN KAĞIDIN SEÇİLMESİ ...................95
II.7. KROS YERLEŞTİRME ...................................................................99
II.8. BIÇAK İZİ ÇİZİMİNDE DİKKAT EDİLECEKLER .................100
II.9. RENK OLUŞUMU ..........................................................................101
II.9.1. Rengin Tanımı .......................................................................101
II.9.2. Renk Modelleri ......................................................................101
II.9.2.1. Toplamsal Renk Karışım Sistemi (RGB) .................101
II.9.2.2.Çıkarmalı Renk Karışım Sistemi (CMYK) ...............102
II.9.3. Monitörde Renk Oluşumunu Etkileyen Unsurlar .................103
II.9.3.1. Renk Derinliği ..........................................................103
II.9.3.2. Netlik ........................................................................104
II.9.3.3. Piksel Sayısını Arttırma veya Azaltma .....................105
II.9.4. Renk Üzerine Tasarımcıların Bilmesi Gerekenler ................106
II.10. RENK BİLGİSİ .............................................................................108
II.10.1. Tanımı .................................................................................108
II.10.2. Renk Ayrım Sistemleri ........................................................110
II.10.2.1. Tire Renk Ayrım .....................................................110
II.10.2.2. Tire Spot Renk Ayrımı ...........................................110
II.10.2.3. Tire Trikromi Renk Ayrımı ....................................111
II.10.2.4. Trikromi Renk Ayrımı ............................................112
II.10.2.5. Trigromi + Tire Spot Renk Ayrımı .........................113
II.10.2.6. Trikromi + Yarım Ton Spot Renk Ayrımı ..............114
II.10.2.7. Spot Kanal Oluşturma ve DCS 2.0 Kayıt Formatı ..115
II.10.2.8. GCR Renk Ayrım Yöntemi ....................................124
II.10.2.9. Spot Renklerin CMYK Renk Sistemine Çevrilmesi127
II.10.3. Renkler Üzerinde Yapılan Değişiklikler .............................128
II.10.3.1. Alttaki Rengin Çıkarılması .....................................128
II.10.3.2. Üstüne Baskı (Overprint) ........................................129
II.10.3.3. Renk Genişletmesi (Trapping) ................................131
II.10.3.4. Interpolasyon ..........................................................133
II.11. RESİMLERİ SIKIŞTIRARAK KULLANMAK ........................133
II.11.1. TIFF LZW ...........................................................................134
II.11.2. TIFF JPEG ve TIFF ZIP .....................................................134
II.11.3. DCS 1.0 EPS .......................................................................134

v
II.11.4. DCS 2.0 EPS .......................................................................134
II.11.5. CMYK JPEG .......................................................................134
II.12. PDF OLUŞTURMA .....................................................................134
II.12.1. PDF Oluşturma Yöntemleri ................................................134
II.12.1.1. Distiller ile PDF Oluşturma ....................................135
II.12.1.2. Acrobat 7.0 Professional ile PDF Oluşturma .........139
II.12.2. PDF Oluşturmada Kullanılan Baskı Profilleri ....................140
II.12.2.1 High Quality Print ....................................................140
II.12.2.2. PDF/A - 1B:2005 (CMYK) ....................................140
II.12.2.3. PDF/A - 1B:2005 (RGB) ........................................140
II.12.2.4. PDF/X-1A:2001.......................................................141
II.12.2.5. PDF/X - 3:2002 ......................................................141
II.12.2.6. Press Quality ...........................................................141
II.12.2.7. Smallest File Size ...................................................142
II.12.3. Freehand’de PDF Oluşturma / PC .......................................149
II.12.4. Freehand’de PDF Oluşturma / MAC ..................................155
II.13. PROVA BASKI .............................................................................158
II.13.1. Prova Baskının Matbaacılıkta Yeri ve Önemi ....................158
II.13.2. Prova Baskı Malzemesi: Kağıt .............................................162
II.13.3. Prova Baskı Kontrol .............................................................165
II.13.4. Prova Çeşitleri .....................................................................165
II.13.4.1. Yazı ve Metin Onayı ................................................165
II.13.4.2. Sayfa Tasarımı Onayı ..............................................165
II.13.4.3. Montaj Onayı / Ozalit .............................................165
II.13.4.4. CTP Provası .............................................................166
II.13.4.5. Ekran Provası / Softproof .......................................166
II.13.4.6. Fotoğraf / Renk Onayı .............................................166
II.13.5. Prova Baskı Esasları ............................................................167
II.13.5.1. Renk Genişliği ........................................................167
II.13.5.2. Kağıt ........................................................................167
II.13.5.3. Nokta ve Tram .........................................................169
II.13.5.4. Çözünürlük ..............................................................170
II.13.5.5. Nokta kazancı .........................................................170
II.13.5.6. Tram Sıklığı ............................................................170

vi
BÖLÜM III. ÜRETİMDE KALİTE ............................................. 171
III.1. RENK YÖNETİMİ ........................................................................171
III.1.1. Renk Yönetimi (Color Management) Nedir .......................172
III.1.2. Renk Ölçüm Sistemi (CIE) ..................................................176
III.1.3. Renk Yönetiminin İşleyişi ...................................................177
III.1.4. Cihazların Kalibrasyonları ...................................................177
III.2. ÇIKIŞ ÜNİTELERİ VE İŞLEMLERİ .........................................178
III.2.1. Postscript Kayıt Yapıp RIP’e İş Gönderme .........................179
III.2.2. RIP’in Tanımı ve İşlevi ........................................................180
III.2.3. RIP’te İşlem Sırası ...............................................................181
III.2.4. RIP’te Renk Ayrımı ve Tramlama Yöntemi ........................182
III.2.5. RIP Programının Yüklenmesi ...............................................183
III.2.6. RIP’te Kalibrasyon İşlemi ...................................................184
III.3. KALİTE KONTROL .....................................................................187
III.3.1. Göz ile Kalite Kontrol .........................................................187
III.3.2. Göz ve Kontrol Şeridi ile Görerek Kalite Kontrol ..............187
III.3.3. Kontrol Şeridi Üzerindeki Bölgeler .....................................188
III.3.3.1. Kayma – Çiftleme Bölgesi (Slurring / Doubling) ...193
III.3.3.2. Gri Balans Bölgesi ..................................................195
III.3.3.3. Trapping Bölgesi .....................................................198
III.3.3.4. Zemin Densitesi Bölgesi .........................................200
III.3.3.5. Nokta Kazancı Bölgesi............................................ 201
III.3.3.6. Nokta Kazancı ve Photoshop Ayarları .....................204
III.3.3.7. Boş Bölge ................................................................204
III.3.4. Densitometre ile Kalite Kontrol ..........................................205
III.3.4.1. Refleksiyon (Opak) Densitometreler ......................206
III.3.4.2. Densitometre Kalibrasyonun Yapılması .................207
III.3.4.3. Densite Ölçümü .......................................................208
III.3.4.4. Nokta Kazancı Ölçümü ...........................................209
III.3.4.5. Tram Yoğunluğunun (Nokta Alanı) Ölçümü ..........211
III.3.4.6. Baskı Kalıbı Ölçümü ................................................212
III.3.4.7. Trapping Ölçümü ...................................................212
III.3.4.8. Hue Error Ölçümü ...................................................213

vii
III.3.4.9. Greyness Ölçümü ....................................................214
III.3.4.10. Print Contrast Ölçümü ..........................................214
III.4. MATBAACILIKTA DİJİTAL İŞ AKIŞI VE ÜRETİM YÖNETİMİ
………………………………………………………………………………… 215
III.4.1. CIP3’ün Tanımı ....................................................................215
III.4.2. CIP3'ün Kullanım Avantajları .............................................216
III.4.3. Baskı Üretim Formatı (PPF) ................................................216
III.4.4. İş Akışında CIP3/PPF'nin Kullanımı ....................................217
III.4.5. CIP3/PPF'in Kodlaması ........................................................217
III.4.6. CIP4 .....................................................................................217
IV. BÖLÜM TEST BASKI ........................................................... 218
IV.1. TEST BASKININ YAPILDIĞI BASKI MAKİNASI
ÖZELLİKLERİ .................................................................................................218

IV.2. TEST BASKI 1: ÜSTÜNE BASKI (OVERPRİNT) ....................219

IV.3. TEST BASKI 2: RENK GENİŞLETMESİ (TRAPPING) ..........220

IV.4. TEST BASKI 3: ÇÖZÜNÜRLÜĞÜN BASKIYA ETKİSİ .........220


IV.5. TEST BASKI 4: METİNLERİN VEKTÖREL BİR PROGRAMDA
DEĞİLDE, PHOTOSHOP GİBİ PİKSEL BAZLI BİR PROGRAMDA
HAZIRLANMASI SONUCU OLUŞACAK KALİTESİZ BASKI ...............221
IV.6. TEST BASKI 5: TİRE OLARAK HAZIRLANMAYAN
METİNLERİN, CMYK OLARAK HAZIRLANANMASI SONUCU,
BASKIDA HERHANGİ BİR AYARSIZLIK SONUCU OLUŞACAK
GÖRÜNTÜ HATASI .........................................................................................221
IV.7. TEST BASKI 6: SAĞLIKLI TÜRKÇELEŞTİRİLMEYEN
FONTLARIN KULLANILDIĞI DURUMLARDA, METİNLERİ
KONVERTLENDİĞİNDE (ÇİZGİYE DÖNÜŞTÜRÜLDÜĞÜNDE) ORTAYA
ÇIKACAK OLAN GÖRÜNTÜ BOZUKLUĞU .............................................222
IV.8. TEST BASKI 7:SİYAH ZEMİN ÜZERİNE KULLANILAN SİYAH
AĞIRLIKLI FOTOĞRAF TASARIMLARINDA DİKKAT EDİLECEKLER
…………………………………………………………………………………..222
IV.9. TEST BASKI 8: RGB VE CMYK FORMATLARININ BASKIYA
ETKİSİNİN İNCELENMESİ ...........................................................................223

viii
IV.10. TEST BASKI 9: CMYK TIFF VE CMYK JPEG RESİM
FORMATININ BASKIYA ETKİSİNİN İNCELENMESİ ............................223
IV.11. BASKI MATERYALİ OLAN KAĞIDIN BASKIYA ETKİSİ .224
V. SON DEĞERLENDİRMELER ve ÖNERİLER ..................... 237
KAYNAKLAR................................................................................. 239
ÖZGEÇMİŞ .................................................................................. 242

ix
ÖZET
MASAÜSTÜ YAYINCILIĞIN TEMEL İLKELERİNİN BASILI
ÜRÜNÜN KALİTESİ AÇISINDAN UYGULAMALI
İNCELENMESİ
Son yirmi beş yılda matbaacılık sistemlerinin, baskı öncesi, baskı ve baskı
sonrası işlemlerinde, mekanikten elektroniğe yoğun bir dönüşüm yaşanmıştır. Bu
durum üretimin her aşamasında çalışan teknik elemanların kendilerini yenilemelerini,
bu gelişen sistemler konusunda bilgi sahibi olmalarını zorunlu kılmıştır. Ayrıca
eğitim kurumlarının da müfredatlarını ve laboratuarlarını bu doğrultuda
değiştirmelerini ve iyileştirmelerini gerektirmiştir. Ancak hiç şüphesiz bu konuda bu
iyileştirmeleri yapacak ve gereken eğitimleri verecek insanların ve ilgili literatürün
eksikliği had safhadadır. Bu nedenle bu konuda yapılacak çalışmalar bu eksikliğin
giderilmesine büyük katkı sağlayacaktır.
Masaüstü yayıncılık, sadece yazı ve resimlerin bir doküman oluşturmak için
bilgisayar ve yazılım kullanarak bir araya getirilip sunulması değildir. Masaüstü
yayıncılık değişik safhalara sahiptir. Çalışması yapılacak taslağın, metin kısımları bir
kelime işlem programında belirli kurallar dahilinde dizilir. Görseller uygun
çözünürlükte taranarak veya fotoğraf çekimleri ile dijital ortama aktarılır.
Kullanılacak olan bu fotoğraflar, bu konuda uzmanlaşmış bir program tarafından
işlenerek baskıya uygun hale getirilir. Görsel ve metinleri belirli kurallar
çerçevesinde bir araya getirilerek baskı öncesi hazırlık işlemleri tamamlanır. Fakat
üretiminin ilk aşaması olan baskı öncesi hazırlık aşamasında bazı sorunlarla
karşılaşılabilir. Bu sorunlar daha çok çalışması müşteriden hazır olarak gelen işlerde
görülür. Burada karşılaşılabilecek sorunların başında, fontların konvertlenmemiş
olması, çalışmada kullanılan görsellerin çözünürlüğünün düşük olması, tasarımın
yapılmış olduğu dosya formatı özelliğinin baskı formatına uygun olmaması gelir.
Baskı öncesi hazırlık çalışmaları yapılırken baskı sonrası işlemlerinin çok iyi
bilinmesi üretimin aksamaması yönünden önemlidir. Masaüstü Yayıncılıkta
karşılaşılan problemlerin en önemlilerini sıralayacak olursak; çalışmanın overprint
verilecek alanların tespit edilmemiş olması, çalışmaların CMYK değil de RGB
gönderilmesi, trapping değerlerinin verilmeyişi, baskı türüne göre uygun tram değeri
kullanılmaması, bazı özel renklerin spot olarak değil de CMYK olarak basılması,
taşma paylarının verilmemesi, montajın yanlış yapılması, ciltleme teknikleri

x
hakkında bilgi sahibi olunmadığı için baskı öncesi hazırlıklarının hatalı yapılması,
pilyaj yerine kırım makinelerinin kullanılarak forma sırtlarının çatlamasına sebep
olunması, müşterinin bilgilendirilmemesinden kaynaklanan müşteri iadeleri gibi
birçok hata gerçekleşmesidir. Baskı öncesi hazırlık işlemleri hatasız olarak
yapıldıktan sonra, çalışma kalıba pozlandırılarak uygun baskı teknikleriyle çoğaltılır.
Baskı işlemleri bittikten sonra, ciltleme işlemleri de yapılarak baskı sonrası bölüm
tamamlanmış olur. Baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası işlemlerinin birbirleri
arasında uyumlu bir süreç kurabilmeleri için işin mutfağı diye tabir edebileceğimiz
baskı öncesi hazırlık işlemlerini gerçekleştiren kişilerin, bu konuda yetişmiş teorik ve
uygulama bilgisine sahip mesleki açıdan nitelikli insanlar olması gerekmektedir.
Çalışmanın amacı; baskı öncesi hazırlık işlemlerinin her aşamasında, yukarıda
bahsedilen, baskının kalitesini doğrudan veya dolaylı olarak etkileyebilecek bu olası
yanlış uygulamaları belirterek bu hataların tekrarlanmasını önleyebilecek önerilerde
bulunarak, uygulamalarda meydana gelen her türlü kaybın önüne geçilmesini
sağlamaktır. Ne kadar fazla oranda yeni ve doğru bilgiye ulaşabilir, teknolojinin
bizlere sunduklarından ne kadar fazla yararlanırsak, baskı öncesi olarak sıfır hataya
yaklaşma, kalite ve üretim kontrol süreçlerindeki doğruluk oranı o kadar yukarıya
çekilecektir.

Temmuz, 2010 Neslihan SAĞLAM

xi
ABSTRACT
DESKTOP PUBLISHING BASIC PRINCIPLES APPLIED IN
TERMS OF THE PRINT QUALITY INVESTIGATION OF THE
PRODUCT
There has been an intense transformation from mechanical to electronic at printing
systems’ pre-press, printing and post-press processes in the last twenty five years.
This situation requires technical staff to refresh themselves in every step of the
production process and to have knowledge about the developing systems. Moreover,
alterations and improvements are required as well in this direction on the curricula of
educational institutions and laboratories. However, with no doubt, there is extreme
lack in relevant literature and in people who are to provide improvements, give
training. Therefore, further studies on this subject will contribute to rectify
shortcomings.
Desktop publishing is just not a presentation put together using computers and
software by collecting text and pictures to create a document. Desktop publishing has
different phases. Text parts of the draft to be done are arranged in an order with
certain rules in word processor. Visuals are transferred into digital media with photo
shooting or by scanning in an appropriate resolution. These photos that will be used
are prepared for print by being processed thru a program specialized in this kind of
operation. The pre-press preparatory process is completed by bringing text and
visuals together under certain rules. Some problems may be encountered at the pre-
press preparation which is the first phase of production. These problems are mainly
encountered in the studies which are prepared by the customer. Main problems faced
are; unconverted fonts, low resolution of the visuals, the file format of the design
features come with inapplicability with the print format. While making preparations
for pre-press, it is important to know the process of post-press very well in terms of
hitching. If we are to order the most important problems encountered in desktop
publishing; unidentified areas of the study which are given overprint, sending the
studies to RGB instead of CMYK, unspecified trapping values, inappropriate use of
tram value according to press type, pressing some special colors in CMYK instead of
spot, unspecified overflow margins, faulty montage, faulty pre-press preparations
because of uninformed binding techniques causing cracks on the forma ridges due to
using crushers instead of pilyaj, many errors come into existence such as customer

xii
returns due to not informing the customer. After preparations of pre-press operations
have done flawlessly, working patters are exposed and copied with appropriate
pressing techniques. After printing process is finished, post-press part will be
completed when binding process is done. In order to establish a suitable process
among pre-press and post-press, people carrying out pre-press preparation processes
should carry the necessary vocational qualifications of theoretical knowledge and
professional perspective.
The aim of this study is to specify direct or indirect effects of printing quality as
mentioned above in possible incorrect applications at every stage of preparations
before printing, to prevent any kind of loss in applications providing
recommendations preventing the repetitive errors. The more we acquire new and
accurate information and benefit from what technology offers us, the more the
accuracy rate and production quality control process will be drawn up.

July, 2010 Neslihan SAĞLAM

xiii
KISALTMALAR

AM : Amplitude Modulation
CMYK : Cyan, Magenta, Yellow, Key Color Black
CTP : Computer To Plate
DPI : Dot Per Inch
FM : Frequency Modulation
LASER : Light Amplification By Stimulated
IR : Infra Red
NM : Nonometre
PH : Potential Of Hydrogen
RIP : Raster Image Processor
UV : Ultraviolet
DTP : Desktop-Publishing
IBM : International Business Machines
PC : Personal Computer
MÜY : Masaüstü Yayıncılık
FTP : File Transfer Protocol
RGB : Red, Green, Blue
WAN : Geniş Alan Ağları
RAM : Random Access Memory - (Rasgele Erişimli Bellek)
ROM : Read Only Memory - Salt Okunur Bellek
DD : Double Density
HD : High Density
CD : Compact Disc
WORM : Write Only Read Multiply
CD-R : CD Recordable
DVD : Digital Versatile Disk
SCSI : Small Computer System Interface
PSZIP : Payment System Zip
CPU : Central Processing Unit - Merkezi İşlem Birimi
LAN : Local Area Network

xiv
LCD : Liquid Crystal Display
MIPS : Million Instruction Per Second - Saniyede Milyon Komut
PX : Pixel
PT : Punto
PT : Pica
DPI : Dot Per Inch
EPS : Encapsulated Postscript
GIF : The Graphics Interchange Format
WEB : World Wide Web
BMP : Bitmap
RLE : Run Lenght Encoding
PICT : Picture
PXR : Pixar
PCX : Personal Computer eXchange
TGA : Targa
PNG : Portable Network Graphics
FH : Freehand
PSD : Photoshop
QXD : Quark Xpress
Al : Adobe Illustrator
PSB : Large Document Format
JPEG : The Joint Photographic Experts Group
CT : Continuous Tone
TIFF : Tagged Image File Format
PDF : Portable Data Format
JDF : Job Definition File
CTP : Computer To Plate
SCL : Tekli Kaset Yükleyici
MCL : Çoklu Kaset Yükleyici
PS : Post Script
AM : Amplitude Modulated
FM : Frequency -Modulated
CCD : Charged - Couple Device
LPI : Line Per Inch

xv
PPI : Piksel Per Inch
PPC : Piksel Per Centimeter
DPI : Dots Per Inch
DPC : Dots Per Centimeter
RIP : Raster Image Processor
CIE : Commission International De I'Eclairage
ISO : International Organization for Standardization
RAM : Random-Access Memory
DIN : Deutsches Institut für Normung
ASCII : American Standard Code for Information Interchange
CMOS : Complementary Metal Oxide Semiconductor
CCD : Charged Coupled Devices
XML : Extensible Markup Language
CPU : The Central Processing Unit (Merkezi işlem birimi )
LZW : Lempel–Ziv–Welch
DOS : Disk Operating System
RTF : Rich Text Format
PMT : Parent Management Training
UV : Ultraviolet
ICC : International Color Consortium
LPD : Line Printer Daemon
LPR : Line Printer Remote
PPD : PostScript Printer Description
GCR : Gray Component Replacement

xvi
ŞEKİLLER

SAYFA NO
Şekil I.1 Örnek Çalışma Sayfası ...............................................................................10
Şekil I.2 Dosya Kaydederken Çözünürlüğün Belirlendiği Pencere ..........................32
Şekil I.3 Jpeg Dosya Kaydederken Kalitenin Belirlendiği Pencere .........................32
Şekil I.4 Tiff Dosya Kaydederken Sıkıştırma Biçiminin Belirlendiği Pencere ........34
Şekil I.5 JDF İşleyiş Şeması .....................................................................................39
Şekil I.6 Program Çeşitleri Şeması ...........................................................................40
Şekil I.7 İç Tambur Şeması ......................................................................................56
Şekil I.8 Pozlandırma Aşamaları ..............................................................................57
Şekil I.9 Pozlandırma Aşamaları ..............................................................................57
Şekil I.10 Pozlandırma Aşamaları ............................................................................57
Şekil I.11 Pozlandırma Aşamaları ............................................................................57
Şekil I.12 Pozlandırma Aşamaları ............................................................................58
Şekil I.13 Dış Tambur Tasarımı ...............................................................................58
Şekil I.14 Düz Yatak ...............................................................................................59
Şekil I.15 Ekran Kalibrasyonu ..................................................................................60
Şekil I.16 Lif Yapısı Kaba ve Tutkalı Az Kağıt .......................................................63
Şekil I.17 Silindir (Drum) Tarama Cihazı ................................................................64
Şekil I.18 Silindir (Drum) Tarama Cihazının Çalışma Sistemi ................................64
Şekil I.19 Flatbed (Düz) Tarama Cihazı ...................................................................64
Şekil I.20 300 ve 600 DPI Tarama Çözünürlüğünde Piksellerin Oluşum Biçimleri..65
Şekil I.21 300 DPI’lık Taramada Piksellerin Bazıları Ortadan Kalkmaktadır .........66
Şekil I.22 Yanyana Piksellerin Kaynaşması .............................................................66
Şekil I.23 600 DPI Tarama Sonucu 300 DPI Tarama Sonucu .................................66
Şekil I.24 Dinamik Sınır 2.6 Tarama Dinamik Sınır 3.0 Tarama ............................68
Şekil I.25 İnkjet Prova cihazı ............................................................................................ 70
Şekil I.26 Dijital prova cihazı ........................................................................................... 70
Şekil II.1 Tram Noktasının Basım Yolculuğu ..........................................................76
Şekil II.2 Tramlı Siyah – Beyaz ve CMYK Baskı Sonucunun Büyütülmüş Hali ....76
Şekil II.3 Farklı Tram Türleri ...................................................................................78

xvii
Şekil II.4 Renkli fotoğrafdaki detaylar AM ile FM tramlar mukayesesi .................79
Şekil II.5 40’lık Tramlama 60’lık Tramlama ...........................................................81
Şekil II.6 Farklı Tram Yoğunlukları ve Gri Skala ....................................................81
Şekil II.7 Tram Açıları .............................................................................................82
Şekil II.8 Tram Açıları .............................................................................................82
Şekil II.9 İki Tabaka Tram Filmi Üst Üste Getirildiğinde Muare Oluşur ................82
Şekil II.10 Hatalı Tramlama Sonucunda Siyah-Beyaz Ve Renkli Muare Oluşumu..83
Şekil II.11 Resmi oluşturan piksellerin büyütülmüş hali ..........................................84
Şekil II.12 Görüntünün Bir noktasında yer alan piksellerin büyütülmüş hali ...........84
Şekil II.13 Çözünürlüğü Düşük Çözünürlüğü Yüksek ..............................................86
Şekil II.14 Farklı Çözünürlüklerde Görüntü Kalitesi ...............................................89
Şekil II.15 Piksellerin Tram Nokta Büyüklüklerini Oluşturması .............................91
Şekil II.16 Çıkış Aşamasında Tram Noktasının Meydana Getirilmesi ....................91
Şekil II.17 Image Size Menüsü ................................................................................92
Şekil II.18 Image Size Menüsü ................................................................................94
Şekil II.19 Formalı İşlerin Net Ölçüleri Ve Tabakadan Çıktığı Sayfa Adetleri .......96
Şekil II.20 Forma Katlama .......................................................................................96
Şekil II.21 Farklı Sayfa Sayılarına Ait Montaj Düzeni .............................................97
Şekil II.22 Forma Önyüz Arka Yüz ..........................................................................98
Şekil II.23 A2 Kağıdın Alt Kısmını Arkaya Katladığımızda ki Görüntü..................98
Şekil II.24 Tekrar katladığımızda dört yaprak arka arkaya .......................................99
Şekil II.25 Kros Çeşitleri ...........................................................................................99
Şekil II.26 Toplamsal Renk Karışım Sistemi (Renklerin Işıksal Karışımları) ...... 101
Şekil II.27 Çıkarıcı Renk Karışım Sistemi ( Renklerin Maddesel Karışımları) ..... 102
Şekil II.28 Renkli Baskı Örneği ............................................................................. 103
Şekil II.29 Ekran, Yazıcı Ve Tarayıcı Netlik Düzeyleri ........................................ 104
Şekil II.30 Kenarlar Kırık Anti-Aliasing Yapılmış Baskı Sonucu ......................... 105
Şekil II.31 Normal Görüntü Büyütülmüş Hali (Detaylar Kaybolmuş) .................. 105
Şekil II.32 Çimen Yeşili, Sarı ve Cyan Tram Noktalarının Yan Yana Yer Almasıyla
Oluşur ................................................................................................... 108
Şekil II.33 Yarımton Görüntü ................................................................................ 109
Şekil II.34 Tire Görüntü ......................................................................................... 109
Şekil II.35 Cyan 15° Magenta 75° Sarı 0° Siyah 45° ........................................... 109
Şekil II.36 Tire Spot Renk Ayrımı ......................................................................... 111

xviii
Şekil II.37 Tire Trikromi Renk Ayrımı .................................................................. 112
Şekil II.38 Yarım Ton Bir Orijinalin Trikromi (CMYK) Renk Ayrımı ................. 113
Şekil II.39 Trikromi + Tire Spot Renk Ayrımı ...................................................... 114
Şekil II.40 Trigromi + Yarım Ton Spot Renk Ayrımı ........................................... 115
Şekil II.41 Bir Orijinalin RGB Ve CMYK Kanalları ............................................. 116
Şekil II.42 CMYK Moduna Dönüştürme ............................................................... 116
Şekil II.43 Color Range Komutu ve Kullanımı ...................................................... 117
Şekil II.44 Yeni Spot Kanal Oluşturma .................................................................. 117
Şekil II.45 Spot Kanal ve Renk Seçim Ayarları ..................................................... 118
Şekil II.46 Opacity Ayarları ................................................................................... 119
Şekil II.47 Spot Kanal Örneği ................................................................................ 119
Şekil II.48 DCS 2.0 Formatında Kaydetme ........................................................... 120
Şekil II.49 DCS 2.0 Formatında Kaydetme ........................................................... 120
Şekil II.50 Orijinal Resim ve Spot Renk Kanallı Resim ........................................ 121
Şekil II.51 Color Range Penceresi.......................................................................... 122
Şekil II.52 Spot Kanal Oluşturma Penceresi .......................................................... 122
Şekil II.53 Siyah-Beyaz Duotone Midtone Baskı Sonucu ..................................... 124
Şekil II.54 Kromotik Ve Akromatik (GCR) Renk Ayrım Sonucu ......................... 126
Şekil II.55 Harfin Yerleşeği Alan Baskı Sonucu.................................................... 128
Şekil II.56 Orijinal Alttaki Renk Çıkarılmış Overprint Yapılmış .......................... 129
Şekil II.57 Overprint’li ve Overprint’siz Görüntü.................................................. 129
Şekil II.58 Find Seçeneği ....................................................................................... 130
Şekil II.59 Find And Replace Menüsü ................................................................... 130
Şekil II.60 Overprint Verilmiş Nesne ..................................................................... 131
Şekil II.61 Overprint Verilecek Pencere ................................................................ 131
Şekil II.62 Orijinal Renk Alanları .......................................................................... 132
Şekil II.63 Trapping Verilmiş Renk Alanları ......................................................... 132
Şekil II.64 Pdf Yapım Aşamaları ........................................................................... 139
Şekil II.65 Pdf Profili Seçim Penceresi .................................................................. 140
Şekil II.66 PS Dosyasını PDF Dosyasına Çevirdikten Sonra PS Dosyasına Nasıl Bir
İşlem Uygulanacağının Belirlendiği Pencere ....................................... 145
Şekil II.67 CMYK TIFF Resim formatının PDF sonucu problemsiz .................... 147
Şekil II.68 RGB TIFF Resim formatı PDF'e dönüştürüldüğünde (Yeni Nesil RIP
sistemlerinde) normalden daha soluk görünür ..................................... 148

xix
Şekil II.69 RGB TIFF resim formatı PDF'e dönüştürüldüğünde (Eski Tip RIP
sistemlerinde) baskı sonucunda resim direkt siyah beyaz olarak basılır
.............................................................................................................. 148
Şekil II.70 Yan Yana Gelen Sayfa Çalışması ......................................................... 150
Şekil II.71 Print Setting Ayarları ............................................................................ 151
Şekil II.72 PDF Seperasyon Ayarları ..................................................................... 152
Şekil II.73 PDF Yaparken Tram Açılarının Belirlendiği Pencere .......................... 152
Şekil II.74 PDF Imaging Ayarları .......................................................................... 153
Şekil II.75 PDF Print Setup Ayarları ...................................................................... 153
Şekil II.76 PDF Ayarları ........................................................................................ 155
Şekil II.77 PDF Ayarları ........................................................................................ 155
Şekil II.78 PDF Seperasyon Ayarları ..................................................................... 156
Şekil II.79 PDF Print Setup Ayarları ...................................................................... 156
Şekil II.80 PDF Print Setup Ayarları ...................................................................... 157
Şekil II.81 PDF Ayarları ........................................................................................ 157
Şekil II.82 PDF Ayarları ........................................................................................ 158
Şekil II.83 Matbaa Üretim Aşamaları .................................................................... 160
Şekil II.84 Kağıt Yüzeyi ......................................................................................... 163
Şekil II.85 Nötr Gri Tonlar ..................................................................................... 164
Şekil II.86 Nötr Gri Tonlar ..................................................................................... 164
Şekil II.87 Trigromi Baskıda Tram ........................................................................ 170
Şekil III.1 Basım İşleminde Yer Alan Cihazların Renk Oluşturma Modelleri ...... 172
Şekil III.2 ICC Profillerinin Oluşturulduğu Modern Renk Yönetim Sistemi ........ 177
Şekil III.3 Baskı Kontrol Şeridi Ve Densitometre ................................................. 190
Şekil III.4 FOGRA kalıp kontrol şeridi.................................................................. 191
Şekil III.5 UGRA 82 Kalıp Kontrol Şeridi ............................................................ 191
Şekil III.6 Kontrol Şeridi Yerleşim Konumu ......................................................... 192
Şekil III.7 Doubling ve Sluring Alanları ................................................................ 194
Şekil III.8 UGRA 82 Kalıp Kontrol Şeridi Çiftleme Kayma Bölgesi .................... 194
Şekil III.9 CMY Değerleri ile oluşturulmuş Gri ve % 50 K(Black) ‘dan Oluşmuş
Gri Arasındaki Fark .............................................................................. 195
Şekil III.10 Sstem Brunner Tarafından Hazırlanan Hexagon Petek Örneği .......... 196
Şekil III.11 Değişik Marka Boyaların Oluşturduğu Gri Tonlar ............................. 196
Şekil III.12 Gri Balans Bölgesi .............................................................................. 197

xx
Şekil III.13 Cyan ve Magenta Renklerinin Baskıda ki Öncelik Sırasına Göre Çıkan
Sonuç .................................................................................................... 199
Şekil III.14 Baskı Kontrol Şeridi ve Densitometre ................................................ 200
Şekil III.15 Farklı Kağıt Yüzeylerine Göre Nokta Kazancı (Dot Gain) ................ 201
Şekil III.16 Kontrol Şeridi Üzerinde ki %40 ve %80’lik Tram alanları ................ 201
Şekil III.17 Ofset Baskı Nokta Kazancı Değerleri ................................................. 202
Şekil III.18 Nokta Kazancı ..................................................................................... 203
Şekil III.19 Renk Ayar Penceresi (Color Setting) .................................................. 204
Şekil III.20 Refleksiyon (Opak) Densitometre İle Ölçümün Gerçekleşmesi ......... 207
Şekil III.21 Kalibrasyon Kartı ................................................................................ 207
Şekil III.22 Ofsette DIN ISO 12647- 2 'ye Göre CMYK Yoğunluk, Nokta Kazancı
(NK) ve Baskı Kontrastlığı (K) Değerleri ............................................ 210
Şekil III.23 Trapping Kademeleri .......................................................................... 213
Şekil III.24 Üst Üste basılan CMY Zemin Trapping Değerleri ............................. 213
Şekil IV.1 Overprint Verilmiş Baskı Sonucu Baskı Öncesi Ekran Görüntüsü ..... 225
Şekil IV.2 Trapping Verilmeden Yapılan Baskı Trapping Verildikten Sonra Yapılan
Baskı ..................................................................................................... 225
Şekil IV.3 Çözünürlük 300 PPC ........................................................................... 226
Şekil IV.4 Çözünürlük 72 PPC .............................................................................. 226
Şekil IV.5 Şekil IV.3 ve IV.4’teki Görsellerin 1. Hamur Kağıtta ki Baskı Görüntüsü
.............................................................................................................. 227
Şekil IV.6 Şekil IV.3 ve IV.4’teki Görsellerin Kraft Kağıtta ki Baskı Görüntüsü 228
Şekil IV.7 Vektörel Bir Programda (Freehand) Hazırlanmış Bir Metnin Baskı
Sonucu – Photoshop Programında Hazırlanmış Bir Metnin Baskı Sonucu
.............................................................................................................. 229
Şekil IV.8 %100 Black’ten oluşmaktadır. %60 C+%60 M+%60 Y+%100 Black’ten
oluşmaktadır. ........................................................................................ 230
Şekil IV.9 Fontlar Sağlıklı Bir Şekilde Türkçeleştirilmediğinden Metni
Konvertlediğimizde Ortaya Çıkan Görüntü Hatası ............................. 231
Şekil IV.10 Harflerin Konvertlenmeden Önceki Halidir ....................................... 231
Şekil IV.11 Fotoğrafta Arka Zemin CMYK Siyahından oluşuyor. Fotoğrafın
Arkasına Verilen Siyah Çerçeve ise %75 C, %69 M, %66 Y, %88 K
Değerlerinden Oluşuyor ...................................................................... 232

xxi
Şekil IV.12 Fotoğrafta Arka Zemin CMYK Siyahından oluşuyor. Fotoğrafın
Arkasına Verilen Siyah Çerçeve ise Yalnızca % 100 Black’ten
Oluşmaktadır ........................................................................................ 232
Şekil IV.13 TIFF Formatında RGB Basılmış Görsel ............................................ 233
Şekil IV.14 TIFF Formatında CMYK Basılmış Görsel......................................... 233
Şekil IV.15 Şekil IV.13 ve Şekil IV.14’teki Görsellerin 1. Hamur Kağıtta ki Baskı
Görüntüsü ............................................................................................. 234
Şekil IV.16 Şekil IV.13 ve Şekil IV.14’teki Görsellerin Kraft Kağıtta ki Baskı
Görüntüsü ............................................................................................. 235
Şekil IV.17 JPEG Formatında Basılmış Görseller ................................................ 236
Şekil IV.18 TIFF Formatında Basılmış Görseller ................................................. 236

xxii
TABLOLAR

SAYFA NO
Tablo I.1 Ölçüm Birimleri.........................................................................................23
Tablo I.2 Ölçü Birimleri ............................................................................................24
Tablo I.3 Dosya Kayıt Formatları Özellikleri ...........................................................24
Tablo I.4 Dosya Kayıt Formatları Kullanım alanları ................................................24
Tablo II.1 Tram sıklıklarına göre tarama ve dosya çözünürlükleri...........................88
Tablo II.2 Eşdeğer Tablosu .......................................................................................90
Tablo II.3 DPI Hesaplama Tablosu...........................................................................91
Tablo II.4 Dosya Formatları Özellikleri ................................................................ 146
Tablo II.5 Kağıt Çeşit Ve Ebatları ......................................................................... 168
Tablo IV.1 Ofset Baskı Makinası Özellikleri ........................................................ 218
Tablo IV.2 Dijital Baskı Makinası Özellikleri ....................................................... 218

xxiii
BÖLÜM I

GĠRĠġ

Masaüstü yayıncılıkta, basılacak ürünler, teknik olarak matbaa üretimine uygun


hale getirilirken birçok aĢamadan geçer. Fakat masaüstü yayıncılık, mizanpajın, dizgi
hizmetinin, renk ayrımcının sağladığı hizmetlerin yerini tek baĢına alarak, basılı
belgelerin hazırlanma sürecindeki pek çok basamağı ortadan kaldırmaktadır.
Basılacak olan her türlü görsel unsurların, özel olarak hazırlanmıĢ programlar ve
diğer donanımlarla iĢlenmesinden sonra dijital ortama aktarılarak baskı kalıbı
çekilecek hale getirilmesi iĢlemlerinin tamamı, masaüstü yayıncılık olarak
tanımlanır. Fakat basılacak ürünün üretiminde bir sorun yaĢanmaması için, masaüstü
yayıncılığın temel ilkelerinin, üretimin her aĢamasında ürünün kalitesi açısından
titizlikle uygulanması ve kontrolünün yapılarak incelenmesi gerekmektedir. Çünkü
masaüstü yayıncılık çalıĢmaları sırasında yapılacak bir hatanın ileriki üretim
aĢamalarında düzeltilmesi ya çok zor ya da mümkün değildir. Burada bu konuda
yetiĢmiĢ teorik ve uygulama bilgisine sahip mesleki açıdan nitelikli insanlara ve bu
insanların kullanabileceği teknik litaratüre yoğun bir Ģekilde ihtiyaç vardır.

AMAÇ

ÇalıĢmada, üretimin baskı öncesi hazırlık, baskı ve baskı sonrası aĢamalarının


birbirleri arasında uyumunu sağlayacak iĢlemlerin, verimli ve baĢarılı bir Ģekilde
yürütülebilmesi için kullanıcı bilgi ve beceri eksikliğinden kaynaklanan hataların
özellikle baskı öncesi hazırlık aĢamalarında yapılan olası hataların tespiti yapılarak,
bu problemlerin önüne geçmek için alınabilecek önlemlerin alınması amaçlanmıĢtır.

1
I.1. MASAÜSTÜ YAYINCILIK NEDĠR?
Masaüstü Yayıncılık en genel anlamda insanoğlunun yazılı iletiĢim yöntemleri
olan gazete, ilan, broĢür, davetiye gibi bildiğimiz kağıt ürünleri üzerine istedikleri
içeriği istedikleri Ģekilde yerleĢtirip bir printer veya geliĢmiĢ matbaa teknikleri ile
basmasıdır.
Masaüstü yayıncılık, kitap, dergi gibi yayınları, masa baĢında, bilgisayar
destekli olarak, baskı ya da yayına hazırlama iĢi. Bu terim, Ġngilizce DTP (Desktop-
Publishing) teriminin Türkçe karĢılığı olarak kullanılır. Anlam olarak, "masa baĢında
yayıncılık" anlamına gelmesine rağmen, dilimize, kelime çevirisi yapılarak girmiĢ ve
masaüstü yayıncılık olarak çevrilmiĢtir. Ġlk kez, 1985 yılında, Apple, Adobe, Aldus,
Linotype ve Quark (1987)adlı firmalar tarafından kullanılan bu terim, Matbaacılık
sektörüne getirdiği yeniliklerle, Gutenberg tarafından bulunan ve 500 yıllık geçmiĢe
sahip olan matbaacılığı kökten ve devrim niteliğinde değiĢtirmiĢtir. Buna göre,
Adobe tarafından geliĢtirilen ilk Postscript sayfa tanımlama dili, Aldus tarafından
geliĢtirilen ilk sayfa düzenleme programı (Aldus Page Maker) ve Apple tafından
geliĢtirilen grafik tabanlı iĢletim sistemi ile desteklenmiĢ ve Postscrip belgeleri
basabilen, Postscript yazıcı (LaserWriter) ve Linotype tarafından geliĢtirilen
Postscript yazı karakterleri ile, Postscript film çıkıĢ aygıtının piyasaya sürülmesi ile
birlikte, daha önce, ancak bir ekip tarafından yapılabilen iĢler, özellikle 1992 den
sonra, masa baĢında ve bir ya da birkaç kiĢi ile yapılabilir bir hale gelmiĢtir.
Günümüzde, gerek, baskı ile ilgili ön hazırlık çalıĢmaları, gerekse, fotoğrafçılık
tekniklerinin tamamı masa baĢında (masa üstü yayıncılık) yolu ile yapılmaktadır.
Ġkiside, bilgisayar destekli olarak ve elektronik ortamda yapılmasına rağmen,
masaüstü yayıncılık ile Elektronik yayıncılığın birbirine karıĢtırılmaması gerekir. En
çok tercih edilen programlar Adobe'nin ürettiği InDesign ve QuarkXPress'tir.
Kelime iĢlem yazılımlarının artmasıyla geliĢen masaüstü yayıncılık kiĢisel
bilgisayarların yol açtığı çabuk değiĢim hızının örneğidir. Meslek olarak ÇalıĢma
Bakanlığı masaüstü yayıncılığın, 2006 yılına kadar yüzde 74‘ü aĢması beklenen, en
hızlı geliĢen mesleklerden biri olduğunu öngörmektedir. Günümüzde masaüstü
yayıncıları belgelerin basımından çok, elektronik kullanıma hazırlanmasına
eğilimlidirler. Fakat basılı yayınlayabilecek olmak yine de bir masa üstü yayıncı
kimliği taĢımak için anahtardır. Elbette masaüstü yayıncılık bir mizanpajcının, dizgi
hizmetinin, renk ayrımcının bir kez temin ettiği hizmetlerin yerini alarak, basılı
belgelerin hazırlanma sürecindeki pek çok basamağı ortadan kaldırmaktadır ve bazen

2
de yazıcıyı bertaraf etmektedir. Ayrıca, basım yapılan dükkanlarda artık fotoğraf
makineleri yoktur, böylece masaüstü yayıncı için bir rol daha yaratarak, bütün
yansımalar belgeler üzerine taratılmak zorundadır. Masaüstü yayın yapabilen
geliĢmiĢ kelime iĢlem programları bile kendi karmaĢık tasarımlar geliĢtirebilme
yeteneğiyle sınırlı olup tam bir basım kontrol düzenine sahip değildirler. Bu,
masaüstü yayıncılık hizmetlerinin sunduğu baĢka bir faydadır. Büyük Ģirketler, kar
amacı gütmeyen kuruluĢlar, devlet kuruluĢları ve baĢka küçük iĢler dahil olmak üzere
hem basım hem de elektronik olarak masa üstü yayıncılık pazarı geniĢtir. Her türden
kuruluĢ, hatırlatma notları ve kağıtlardan baĢlayarak, eğitim kılavuzları, yıllık
raporlar, üç aylık dergiler ve satıĢ/tanıtım broĢürleri ve ilanlarına kadar kendi hem
dahili hem harici iletiĢimleri için dökümana ihtiyaçları vardır. Masaüstü yayıncılığın
1985‘te ortaya çıkıĢından beri kaba tipte ve fotokopiyle çoğaltılan fiyat listeleri,
sözleĢmeler, gazete ve bültenler artık kabul görmemektedir. Artık teklifler, el
ilanları, formlar, gazeteler, raporlar ve her tipteki takdim belgesinin ustalıklı biçimde
yapılması ve hem basılı hem de Ġnternet kullanımına hemen hazırlanması
beklenmektedir. Fakat teknolojideki değiĢimler sadece daha fazla masa üstü
yayıncılık fırsatı vermemektedir; günümüzde masaüstü yayıncılıkta baĢarılı olmak
için gerekenleri de etkilemektedir. Masaüstü Yayıncılar Derneği‘nin kurucusu
Norman Paddock, ―Genel masaüstü yayıncısının günü azalıyor. Artık bir uzmanlık
bulup onun parlak ıĢıklarını pazarlamak zorundasınız.‖ der. Kendine iĢveren masa
üstü yayıncıların sadece müĢterilerinden daha fazla bilmesi gerekmez, daha iyi
teknolojiye ve daha keskin becerilere sahip olmak zorundadır. [13,14, 37]

I.2 MASAÜSTÜ YAYINCILIKTA TEMEL TERMĠNOLOJĠ


Masaüstü Yayıncılık'ta bilgisayarda çalıĢma esnasında çeĢitli terimlere rastlanır

I.2.1. MÜY' de Renkle Ġlgili Kavramlar


24-bit renk: Her renk kanalı (kırmızı, yeĢil, mavi) için 256 renk tonu sunan
renk modeli.
32-bit renk: Her renk kanalı (kırmızı, yeĢil ve mavi) için 256 renk tonu ile
birlikte 256 tonlu bir de maskeleme kanalı sunan renk modeli.
8-bit renk: 256 (renkli bir monitörde gösterilen minimum renk sayısı) renkli
bir palet sunan renk modeli.
Ara tonlar: Siyah ve beyazın yaklaĢık tam ortasında bulunan ton değerleri.

3
Aydınlık: Bir rengin veya tonun parlaklığının bir ölçüsü.
Çıkarmalı Renkler: (CMYK - Cyan, Magenta, Yellow, Kontrast- Siyah)
Turkuaz, mor, sarı ve siyah baskı renklerinden oluĢan renklerdir. Çıkartmalıdan
kastedilen bu renkler belli % de oranları ile birleĢince diğer renkleri oluĢturuyor
olmalarıdır. Bunlarla yapılan baskı iĢlemi dört renk iĢlemi olarak bilinir ve bir
matbaa makinesinde renkli görüntüleri çoğaltmanın en çok kullanılan yoludur.
Degrade: Bir renkten veya doymadan diğerine harmanlama, geçiĢ.
Pantone: Belirli renkleri tutturmak için kullanılan ticari bir renk uyumlaĢtırma
ve mürekkep karıĢtırma sistemi.
Doyma: Bir rengin Ģiddetinin ölçüsü. Örneğin pembe kırmızıdan, gökyüzü
mavisi de lacivertten daha az doymuĢtur.
Monokrom (Tek renk): Genellikle siyah beyaz bir monitörü belirtir, ama
siyah beyaz bir görüntü için de kullanılabilir.
Nötrler: Belirgin bir renkleri olmayan gri tonları.
Pantone: Belirli renkleri tutturmak için kullanılan ticari bir renk uyumlaĢtırma
ve mürekkep karıĢtırma sistemi. MÜY yazılımları pantone sistemini desteklerler.
PMS (Pantone Matching System): Tasarımcıların renkleri numaralarla ifade
etmesini sağlayan sistem.
Renk tekerleği: DeğiĢik renkleri ve bu renklerin birbirileriyle olan iliĢkilerini
gösteren pasta dilimi grafiklerine benzeyen Ģemadır. Çoğu zaman renk tekerleği on
renge indirgenmiĢtir: BaĢta kırmızı olmak üzere turuncu, sarı, açık yeĢil, koyu yeĢil,
türkuaz, mavi, koyu mor.
Renk uzayı: Renkli bir görüntünün tanımlanma ve depolanma biçimi. Renk
uzayına örnek olarak RGB, CMYK gösterilebilir.
Toplamsal Renkler (RGB - Red, Green, Blue): Renkli bir monitörde
görüntünün gösterilmesi için kullanılan üç ana renk. Kırmızı, yeĢil ve mavi ıĢığı
anlatan bir kavram. Kırmızı, yeĢil ve mavi ıĢık değiĢik yüzdelerde karıĢtırılınca,
görünebilir renk yelpazesi oluĢur. Bu renklerin her biri %100 kullanılınca beyaz ıĢık
meydana gelir. Monitörlerde kullanılan renklerdir.
Spot Renk (Özel Renk): CMYK sisteminin dıĢında özel olarak kullanılan
mürekkep rengi. Örneğin: Pantone serisinden bir renk.

4
1.2.2. MÜY' de Bilgisayarla Ġlgili Kavramlar
FTP ( File Transfer Protocol ): FTP (File Transfer Protocol) Internete bağlı
bir bilgisayardan diğerine (her iki yönde de) dosya aktarımı yapmak için geliĢtirilen
bir internet protokolü ve bu iĢi yapan uygulama programlarına verilen genel addır.
Ġlk geliĢtirilen internet protokollerinden biridir. FTP protokolü ile bir baĢka
bilgisayardan bir baĢka bilgisayara dosya aktarımı yapılırken, o bilgisayar ile
etkileĢimli-aynı anda (on-line) bağlantı kurulur ve protokol ile sağlanan bir dizi
komutlar yardımıyla iki bilgisayar arasında dosya alma/gönderme iĢlemleri yapılır.
FTP Yapmak İçin Nelere İhtiyaç Var:
-Bağlanacağımız bilgisayarın internet adresi,
-Bağlanacağımız bilgisayarda dosyalara ulaĢmak istediğimiz hesapla ilgili
kullanıcı numarası, varsa Ģifresi,
-Ġnternet eriĢimi olan,üzerinde FTP yazılımı bulunan bilgisayar
-Bağlanacağımız bilgisayarda, FTP protokol komutlarını yorumlayacak çalıĢır
durumda bir FTP servis programı yani FTP sitesi gereklidir.
FTP'nin Kullanımı:
- Ġlgili bilgisayara bağlanıldığında, kullanıcı adı ve parola (password) sorulur.
Bunları girdikten sonra kullanıcının makinesine bağlanılmıĢ olunur.
- Bazı FTP komutları kullanılarak iki makine arasında dosya iĢlemleri, ayrıca
bağlanılan makinede bazı temel dosya/disk iĢlemleri (dosya açma/silme v.b ) iĢlemler
yapılır.
Virüs: Verilere zarar vermek ya da yok etmek amacıyla yazılmıĢ olan
programlar. Bir bilgisayardan diğerine ağlar ya da disketler aracılığıyla geçebilir.
[36]
WAN: GeniĢ alan ağları, çok geniĢ bir alandaki bilgisayarlar birbirine
bağlanabilir (ATM'ler-bankomat)
SıkıĢtırma: Bir dosyanın daha küçük bir dosya oluĢturmak için
yoğunlaĢtırıldığı veya renk verisi saklamak amacıyla belli piksellerin ihmal edildiği
yöntem.
Software: Bilgisayarın görevini yerine getirebilmesi için ona verilen tüm
bilgiler ve komut listeleri. Yani programlar. Bir bilgisayar sistemi hardware ve
software'den oluĢur. Software olmazsa, donanım tek baĢına çalıĢamaz. Bilgisayarı
çalıĢtırmaya yarayan fiziksel kısım dıĢında kalan her Ģey yazılım kavramı

5
içerisindedir. Yazılım, belirli uygulamaları bilgisayardan yapabilmek için gereken
programların hazırlanması, iĢletim düzenlemelerinin yapılmasıdır. [8]
RAM (Random Access Memory - Rasgele EriĢimli Bellek): Bilgisayar açık
olduğu sürece veri ve komutları saklar, geçici bir bellektir, bilgisayar kapandığında
içindeki tüm veriler kaybolur.
ROM: Read Only Memory - Salt Okunur Bellek) Bilgisayarın nasıl
çalıĢacağını söyleyen programların kaydını tutar. Bilgisayar açıldığında ROM'daki
komutlar CPU'ya neler yapması gerektiğini söyler. Sadece okunabilir bellektir,
komutlar değiĢtirilemez ve bilgisayar kapandığında silinmezler.
Sabit disk: Sürekli kapalı bir sürücü ya da kartuĢ bölmesi içindeki m e t a l
disk. Sabit diskler büyük çapta bilgi taĢırlar
Bilgisayarlarda Veri Transferi: Bilgisayardaki verileri ara elemanlar (zip,
disket, vb.) yardımıyla baĢka bilgisayarlara taĢıma yöntemidir. Disketlerin en önemli
özellikleri taĢınabilir olmalarıdır. Bilgileri bir diskete kopyaladıktan sonra istediğiniz
yere götürebilirsiniz. Ancak diskete fazla bilgi konamaz, baĢka bir deyiĢle
kapasiteleri sınırlıdır. Ayrıca disketteki bilgilere ulaĢım da pek hızlı değildir. Yine de
taĢınabilir ve ucuz olmaları kolaylık sağlar. DD, (Double Density) çift yoğunluklu,
HD (High Density) yüksek yoğunluklu, ED (Extended-density) geliĢtirilmiĢ
yoğunluklu anlamına gelir.
Sabit diskler (hard disk), tek parçadır. Bilginin saklandığı disk Ģeklindeki
magnetik yüzey, elektromekanik kısma sıkıca yerleĢtirilmiĢtir; çıkarılıp takılamaz.
Disklerin sığası, disketlere göre çok fazladır (Giga Byte). CD ve sürücüleri, diğer bir
yardımcı bellek birimidirler. Üzerine yazma yapılamayan ve ROM gibi davranan
CD‘ler kısaca CD-ROM olarak anılır. Kapasiteleri, 600 Mbyte‘dan az değildir. Bir
kez yazma yapabilen ve sonra yalnızca okunabilen CD‘ler WORM (Write Only Read
Multiply) olarak adlandırılır. Bilgi kaydetmek için kullanılan boĢ CD‘lere CD-R (CD
Recordable) denir. Bazı CD‘ler hem okunabilir hem de yazılabilir türdendir. Bu tür
CD‘lere CD-RW (CD-Read Writable) Okunabilir-Yazılabilir CD) denir. Bilgisayar
ağları, bilgisayar haberleĢmesinin bir alt konusudur. Ġki bilgisayar herhangi bir yolla
doğrudan birbirine bağlanarak iletiĢimde bulunabilir. Günümüzde ajans ve
matbaalardan film çıkıĢ merkezlerine (servis bürolara) bilgisayar ağları yoluyla
iĢlerin transef yolları aranmaktadır. Digital fotoğraf makineleri, görüntüleri fotoğraf
filmi yerine hafızasına kaydeder. Üzerindeki LCD ekran sayesinde çekildiği anda
fotoğrafı görebilme imkanı sunar ve böylece hata ihtimalini en aza indirir. Bu

6
görüntüleri istediğiniz zaman silebilir ve istediğiniz sürece koruyabilirsiniz.
Çektiğiniz fotoğrafları ek bir donanım gerektirmeden, kendi bağlantı kablosu ve
programı aracılığıyla bir bilgisayara aktarabilirsiniz. Film çıkıĢ öncesinde tasarımı
yapılmıĢ basılacak materyallere resimleri bu ortamlardan transfer edebilirsiniz. DVD
Teknolojisi ( Digital Versatile Disk ), CD-ROM‘ların yerini alması planlanan yeni
bir optik disk teknolojisi olup 17 gigabyte‘lık video, ses ve diğer tipte veri saklama
alanına sahiptir. Bu da 133 dakikalık bir filmin tek bir diskte tutulabilmesi anlamına
geliyor. DVD‘lerden de baskı öncesi MÜY ortamına resim transferi mümkün. SCSI
(Small Computer System Interface), küçük bilgisayar sistem arabirimi. "Skazi" diye
okunur. Çevre birimlerini bilgisayara bağlamak için kullanılan bir paralel arabirim
standardı olup, ajans ve matbaalardan servis bürolara yüksek kapasiteli verilerin
transferinin gerçekleĢtirilmesinde kullanılan bir aygıt. Diğer bir ifadeyle taĢınabilir
sabit disk. ZIP, PC‘lerde yaygın olarak kullanılan bir veri sıkıĢtırma biçimi. PSZIP
ve PKUNZIP isimli iki yardımcı program, verileri sıkıĢtırmak ve tekrar açmak için
kullanılır. PSZIP kullanılarak sıkıĢtırılan dosyalar, uzantısı ZIP olan tek bir dosya
altında toplanır. SıkıĢtırılmıĢ dosya istenirse kendi kendine açılacak bir biçimde
oluĢturulabilir. Böyle bir durumda sıkıĢtırılmıĢ dosyaları otomatik olarak açar.
Windows altında çalıĢan Winzip yazılımı da aynı Ģekilde dosyaları sıkıĢtırmak ve
açmakta kullanılır. Ayrıca disket Ģeklinde olan ZIP‘ler de normal disketlerin yetmiĢ
katı kapasiteye sahiptirler. Veri transferinde yüksek kapasiteli iĢlerde ZIP‘ler tercih
edilir. Full Motion Capture Yazılımı, TV-Vide vb. ortamlardan, MÜY ortamına veri
transferini sağlar. TV kartının Soft ware‘inde bulunan bir yazılımdır. Yakalama
anlamına gelir. TV açıkken görüntü üzerinde mousun sağ tuĢuna tıklanır.
Bilgisayarda TV ekranı üzerine gelen seçenek kutusundan Full Mation Capture
seçeneği iĢaretlenir.
3.5 Inçlik Disket: 3,5 inçlik çapı olan sağlam bir plastik koruyucu içinde esnek
plastik teker. Sürücü türüne ve biçimlendirme yönetimine bağlı olarak 1,4 MB, 800
K ve 400 K bilgi saklayabilir.
Bayt: Sekiz bitlik seriler halinde saklanan bilgisayar veri parçalarına denir.
Bellek: Sonra okunmak üzere bilgi saklanabilen bilgisayar donanım öğesidir.
Bit: 0 ve 1 den oluĢan ikili sayı sistemidir. Bilgisayarda yapılan bütün iĢlemler,
yazılar, resimler vb. 0 ve 1 lerden oluĢan kombinasyonlar ile gerçekleĢir.
CD: Compact Disc‘in kısaltması. Bilgisayarda üretilen tasarımların saklandığı
bir harici yedekleme ünitesi.

7
CPU (Central Processing Unit - Merkezi ĠĢlem Birimi): Bilgisayarda
yapılan bütün iĢlemler CPU da yapılır, bir nevi bilgisayarın beyni diyebiliriz.
Desktop: Masaüstü bilgisayar.
Disk sürücüsü: Disk üzerindeki bilgileri okuyan diske bilgileri yazan ve diskin
takıldığı aygıt.
Disk: Bilginin küçük manyetik noktacıklar halinde kaydedildiği düz ve
yuvarlak manyetik yüzey.
Dosya Biçemi (Formatı): Görüntülerin depolanma yöntemi (EPS, JPEG, TIFF
vb.)
ENIAC: (Electronic Numerical Integrator Analyzer and Computer - Elektronik
Sayısal Ġntegral Makinesi ve Bilgisayar) Dünyanın ilk ve en ünlü hesap
makinelerinden biridir.
Gigabyte: Bilgisayarla ilgili kapasite ölçü birimlerden biri. Bin megabayt.
Hardware: Bilgisayarın mekanik kısmıdır. Monitör, hard disk içindeki tüm
elektronik aygıtlar ve devreler gibi.
Image Setter: Bilgisayar görüntülerinden çıktı alırken çok yüksek
çözünürlüklere ulaĢabilen çıktı aygıtı.
LAN: Yerel alan ağları, küçük bir alan içindeki (örneğin bir binadaki)
bilgisayarlar birbirine bağlanabilir.
Laptop (Notebook): Dizüstü bilgisayar, taĢınabilir özellikte olup bir desktop'ta
bulunacak bütün özellikleri taĢıyabilir.
LCD: Sıvı kristal gösterge. Bilgisayar ekranlarında kullanılan LCD teknolojisi,
monitörlerin daha ince hale gelmesini sağlamaktadır.
MIPS: (Million Instruction Per Second - Saniyede milyon komut) Bilgisayarın
bilgiyi iĢlediği hızı ölçmek için kullanılan terim.

1.2.3. MÜY' de Grafik Tasarımla Ġlgili Kavramlar


Piksel (Picture Element): Bir dokümanda birbirlerine göre büyüklük veya
küçüklük farklılığı olmayan, ancak birbirlerine göre renkleri, koyuluklanyla
farklılıklar gösteren resmin en küçük parçasına piksel denir.
Çözünürlük: Birim alanda görüntüyü oluĢturan nokta sayısıdır. Uzunluk
biriminde birbirinden ayırt edilebilen nokta sayısıdır. Çözünürlük hesaplarında
uzunluk birimi olarak inç veya santimetre kullanılır. Bir inç = 25,4 mm veya 2.54

8
cm, basit hesaplarda 2.5 cm değerini kullanılabilir. Gündelik yaĢamda batı'nın aksine
cm kullanıldığından birçok iĢlemi cm üzerinden yapmak daha kolaydır.
Dekupe: Bir bütünden belli biçimlerde parçalar kesme ya da bir görüntünün
etrafını boĢaltma iĢlemi.
Aliasing: Yazıların ve resimlerin kenarlarındaki keskinlik. Genellikle tırtık tır-
tık köĢeler ve eğriler vardır. Çözünürlük düĢtükçe tırtıklar artar. Bunlar pixellerdir.
Çözünürlük arttıkça bunlar daha az görünür olur.
Align: Yatay ya da dikey olarak bir çizgi uzantısında hizalamak. Birçok yazım
ya da çizim programında nesnelerin ya da metinlerin hizalanmasını sağlayan özel ko-
mutlar vardır. Soldan, sağdan, alttan veya üstten hizalanabilir. Ayrıca nesneler kendi'
aralarında ortalanabilir. ĠĢletim sistemi sabit diskin bir kısmını sanal bellek olarak
ayırır ya da belleğin bir kısmını ön bellek iĢlemleri için kullanır. ĠĢletim sistemi
saklamayı, diskten okumayı ve yeni dosyaları diske yazmayı düzenler. ĠĢletim
sistemi, bilgisayara aynı anda kaç kiĢinin eriĢebileceğini belirler. Tek kullanıcılı
iĢletim sistemleri ve çok kullanıcılı iĢletim sistemleri vardır. Her iĢletim sistemi bir
kullanıcı arabirimine sahiptir. Kullanıcı arabirimi iĢletim sisteminin komutlarını
kullanıcıdan alarak iĢletim sistemine ileten programdır. ĠĢletim sistemine bağlı olarak
kullanıcı arabirimi ya metin tabanlıdır ya da grafikseldir. Her iĢletim sistemi, belirli
bir donanım sistemi mimarisiyle (BIOS dahil) çalıĢması için yazılmıĢtır. [8]
ÇalıĢma Alanı: Tasarımın gerçekleĢtirildiği bölüdür. Görsel ve metinlerin yer
aldığı alandır. (ġekil I.1)
Güvenli Alan: Tasarım yapılıken ciltleme aĢamaları göz önüne alınarak
herhangi bir yanlıĢ kesim sonucunda tasarımın görsel açıdan bozulmaması için
verilen paydır. (ġekil I.1)
Kesim Alanı: Derginin satılmak üzere sergilenen son boyutu. (ġekil I.1)
TaĢma Bıçak (Bleed) Payı: Ciltleme ve kesim sırasında, kayma nedeniyle
oluĢabilecek boĢlukları önlemek amacıyla, dergi sayfasına her kenardan 3-5 mm
olarak verilen paya taĢma payı denir. (ġekil I.1)

9
ġekil I.1 Örnek ÇalıĢma Sayfası

Punto: Harf büyüklüklerinin tanımlandığı temel ölçü birimidir. [29]


Pika: Pika tasarımcısı ölçüm birimi. 12 punto = 1 pika, 6 pika = 1 inch[29]
Karakter: Veri ve bilgileri iĢleme ya da iletme amacıyla göstermede,
uzlaĢmalı olarak kullanılan rakam, harf, noktalama iĢaretleri ya da herhangi bir baĢka
simge. [29]
Ġtalik: Hümanistik küçük harften türemiĢ ve matbaacılıkta 1500‘e doğru Aldo
Manizio‘nun giriĢimiyle benimsenmiĢ, okuyana göre sağ üst köĢeye doğru hafif eğik
olan basım harfidir. El yazısına benzetilmek için tekrar tasarlanıp eğilmiĢtir. Ġnceliği
ve açısı yüzünden okunaklığı azdır. [29]
Miniskül: Küçük harf veya küçük harflerle yazılmıĢ yazı. [29]
Majüskül: Büyük harf veya büyük harflerle yazılmıĢ yazı, kapital veya
uppercase adıyla da bilinir. [29]
Font: Bilgisayarımızda bulunan yazı stillerine verilen addır. Bunlar dil
karakter setlerine göre ve fontun karakteristiğine göre Ģekiller içerir[29]
Fontlar (Yazı Karakterleri): Font, bir yazı karakterinin veya simgeler
grubunun bilgisayar ortamında kullanılacak biçimde düzenlenmiĢ halidir.

10
Bir yazı karakterini bilgisayarınızda sorunsuz kullanmak ve film çıkıĢ yada
herhangi bir PostScript yazıcısından çıktı almak istiyorsanız, günümüz sistemleri için
iki yolunuz var: Birincisi fontlarınızı sistem klasörünün (PC'lerde ise denetim
masaları fontlar klasörü, MacOSX'lerde Library / fonts klasörü) içindeki fontlar
klasörü içerisine atmak. Ġkincisi ise yardımcı bir program kullanarak fontu
sisteminize eklemektir. [35]

Font Türleri: MacOSX sistemiyle birlikte Macintoshler 6 çeĢit font tipini


desteklediği belirtilmektedir. Bu font çeĢitleri:
1. Mac PostScript Type 1 and 3
2. Multiple Master
3. Mac TrueType
4. System (dfonts)
5. OpenType
6. Windows TrueType

Bunun yanında, Windows Xp sistemi 3 tip font çeĢidini destekler. Bunlar;


1. PostScript Type 1
2. OpenType
3. Windows TrueType

MacOSX sistemlerinde fontlar;


* "Library/Fonts": Tüm kullanıcılar kütüphanesi.
* "~/Library/Fonts": Kullanıcıya özel font kütüphanesi.
* "System/Library/Fonts": Sistemin kullandığı font kütüphanesi.
* "Network/Library/Fonts": Merkez server font kütüphanesi.
* "System/Folder/Fonts": MacOSX üzerinde kurulu olan MacOS9'un sistem
klasöründeki fontlar.
MacOSX'in içinde standart bulunan Apple Font Book programı ile fontlar
bilgisayara eklenebilir. Xp sistemlerinde fontlar sadece "c://windows/Fonts" un
içinde aktif olabilirler. Ayrıca Mac ve Windows sistemlerine "Suitcase", "ATM
Deluxe" gibi özel font yazılımları ile fontları eklemek mümkündür.
MacOSX (Unicode) Universal kodlama sistemi desteklemektedir. Unicode,
programdan ve platformdan bağımsız olarak dil farkı gözetmeden oluĢturulmuĢ

11
harflerin her biri için bir yerin ayrıldığı "code" (kod) sistemidir. Önceleri fazla
problemmiĢ gibi gözükmeyen font sistemleri, bazı yöntemlerle çözülmeye çalıĢıldı
(Turkish ISO, Turkish Windows gibi) ancak tek çözümün Unicode olduğuna
sonunda karar verildi.
OpenType fontları tüm kodları içinde barındıran bir unicode font çeĢididir.
Önceleri "fi" yerine "Ģ" olarak Türkçe yapılan fontlar, yeni sistemlerin tam
randımanlı çalıĢmasıyla yerini unicode fontlara bırakacaktır. [35]

a) OpenType
OpenType Microsoft ve Adobe tarafından beraberce geliĢtirilen yeni bir çapraz
platform font türüdür. Adobe, Adobe Type Font kütüphanesindeki, 2200'den fazla
fontu OpenType formatına çevirmiĢtir. OpenType formatının iki ana faydası vardır.
* Aynı fontu hem Macintosh hemde Windows tabanlı bilgisayarlarda
kullanabilmeyi sağlayan Çapraz Platform Uyumluluğu.
* GeniĢletilmiĢ karakter grubu ve mizanpajları desteklemesiyle çok daha geniĢ
dil desteği ve geliĢmiĢ tipografik kontroller sunması.
* Ayrıca OpenType formatı, TrueType SFNT formatının geliĢtirilmiĢ Ģekli
olduğundan Adobe PostScript font datasına ve yeni tipografik özelliklere sahiptir.
Adobe tarafından yayınlanan Türkçe karakterlere sahip OpenType fontlar Pro
uzantılı fontlardır. Örnek: Myriad Pro.otf
OpenType fontları, PostScript 1 ve TrueType yerine yüklenerek kullanılabilir.
OpenType fontları ilk olarak 1997 de geliĢtirilmiĢ. 2000 yılından bu yana da bu
formata sahip fontlar satıĢa çıkmıĢtır. TrueType fontları 256 karakter içermesine
karĢı, bir OpenType font 65.000 adet karakter barındırabilir. OpenType fontları
üretilirken Batı Roma dilleri, Central Europe dilleri, Baltık dilleri gibi bölümlere
ayrılarak üretildiğinden, bazı OpenType fontları türkçe karakterleri barındırmazlar.
OpenType fontları ileri derecede tipografig özellikler taĢır.
OpenType fontlar cümle içindeki konumuna göre aynı harfin baĢka bir biçimini
kullanmayı destekler. OpenType fontları kullanmak için, sisteminizin ve
kullandığınız programların OpenType ve Unicode fontları desteklemesi
gerekmektedir. MacOS 9 desteklememekle birlikte, MacOSX sistemi ve Windows
XP sistemleri OpenType fontları desteklemektedir. [35]

12
b) TrueType
TrueType, Apple tarafından dijital olarak tasarlanmıĢ ve hem Apple hemde
Windows tabanlı bilgisayarlarda kullanılan dijital yazı karakterleridir. TrueType
fontlar, bilgisayarınızın ekranında ve yazıcılarınızda en yüksek kaliteyi almanızı
sağlar. [35]

c) Type 1 Font
PostScript bilgisayar dili, Adobe tarafından geliĢtirilmiĢ bir dildir. BaĢlangıçta
dökümanları görüntüleme ve yazdırma ile ilgili olan PostScript, zamanla birçok
değiĢiklik göstermiĢtir.
Dil, metin ve grafikleri birleĢtirerek her harfi genel bir grafik objesi olarak
gösterir hale gelmiĢ ve bu karakterler yazıcılarda daha yoğun kullanıldıkça
PostScript dili, harfleri ve Ģekilleri düzenleyen bir operatör olarak çalıĢmaya
baĢlamıĢtır.
Bu grafik koleksiyonlar font olarak adlandırılıp literatüre girmiĢtir. [35]
X-yüksekliği: Latin Alfabesi'ndeki küçük x harfinden adını alan X-yüksekliği
kavramı a, e, o, u, ı gibi küçük ünlülerin yüksekliği anlamına gelir ve önemli tasarım
özelliğidir. Aynı puntodaki az x yüksekliğine sahip yazı karakteri, çok x yüksekliğine
sahip yazı karakterinden daha az yer kaplar. (12 punto Times ile 12 punto Arial'i
karĢılaĢtırdığımızda Arial daha çok yer kaplar.) [29]

ABCÇDEFGĞHIİJKLMNOÖPRSŞTUÜVYZ (Arial-Bold 12 punto)


ABCÇDEFGĞHIĠJKLMNOÖPRSġTUÜVYZ (Times-Bold 12 punto)

Yazı Ailesi: Bir tipografik karakterin değiĢik et kalınlıklarında ve daraltılmıĢ,


geniĢletilmiĢ, eğimli, çizgili gibi çeĢitlemelerinden oluĢan gruba denir. Helvetica,
Arial, Garamond, Times aileleri gibi. [29]
Yazı kalınlığı: YoğunlaĢtırılmıĢ yazı karakterleri çok yer harcamadan
baĢlıkların etkisin artırmaya yarar. YoğunlaĢtırılmıĢ; sıkıĢtırılmıĢ veya bozulmuĢ
demek değildir. Bunlar daha çok etki için tasarlanmıĢlardır. Her karakterin içindeki
boĢluğun artması için x- küçüklüğü yükseklikleri artırılmıĢtır. Buda yazıya açıklık
sağlar. Harf, satır ve paragraf arası boĢlukları hem okunurluğu hem de açıklığı
etkiler. Hem metinde, hem de baĢlıklarda harf arası boĢluklarını ayarlayarak büyük
farklılıklar oluĢturulabilinir. Harf satır ve paragraf arası boĢluklarını hesaplarken iki

13
kavramı unutmamak gerekir. Ġzleme ve ayarlama (Ġzleme; Bütün doküman da ki harf
arası boĢlukların aynı olması demektir. Ayarlama ise; Sola bloklu yazının, bloğundan
daha az resmi görünüm verdiği kabul edilir. [29]
Yazı Karakteri Takımı (Font): Bir harf biçiminin bütün alfabesidir. Diğer bir
deyiĢle aynı dizide aynı ölçüde ve aynı hizada sayıları, noktalama iĢaretlerini de
içeren bütün parçalarıyla özel harflerin uygun toplanmasıdır. [29]
Yazı Stili: Bir yazı tipinde farklı yerlere vurgu yapmak için kullanılan
değiĢiklerdir. Normal, kalın, italic, kalın-italic, altı çizgili, gölgeli vb. yazılardır. [29]
Yazı Tipi: Temel olarak aynı özelliklere sahip karakter setleri. Artık kelime
iĢlem programlarıyla büyüklükler ayarlanabildiğinden yazı tipi terimi, aynı çizgi
oranlarına sahip karakter setleri için kullanılmaktadır. Çoğu yazı tipi normal ve
kalından daha çok alternatif sunarlar. Mesela sans serif yazıların büyük bir kısmı
hafif ve ağır yazı seçeneklerini içerirler. Bunlar genel metin yazısından kullanılmaya
elveriĢli olmamakla birlikte; baĢlıkları renklendirir. Hareket katarlar. Light, Regular,
Bold, Black, Ultra Black gibi seçenekler mevcuttur.
Yazı stillerini Windows Vista'da yüklemek için;
Yazı stili dosyası (ttf, otf yada fon) seçilip sağ tıklanarak açılan menüden
"Yükle" butonuna tıklanarak yükleme iĢlemi yapılır.
Yazı stillerini Diğer Windows sürümlerinde yüklemek için;
BaĢlat Menüsünden >> Denetim Masası >> Görünüm ve Tema Ayarları >>
Yazı Stilleri seçeneği tıklanarak açılan pencereye stil dosyaları yüklenir (Bu
dosyaların genellikle Dosya Yolları "C:\Windows\Fonts veya C:\WINNT\Fonts"
Ģeklindedir.
Yazı stillerini Mac OS X lerda yüklemek için;
Yazı stil dosyalarını "/Library/Fonts" ya da "/Users/Your_username/Library/Fonts"
klasörlerine taĢıyarak yükleme iĢlemi gerçekleĢtirilir.
Yazı Stillerini Linux sistemlere yüklemek için;
Yazı stil dosyalarını (ttf veya otf) Dosya Yöneticisinden "fonts:///" veya
"yazıstilleri:///" klasörlerinin içine taĢımak yeterli olacaktır.
(Not: Unutmayalım ki Windows iĢletim sistemleri font yönetiminde 1000 adet
font ile sınırlıdır Bu sınır Mac OS X sürümlerinde 2000 adet, Mac OS 9 altındaki
sürümler 1500 dür. Ayrıca bu fontları yüklemek demek sistemimizde bulunan tüm
programların bu fontları geri çağırım yapması ve bunun sonucunda sistemimizde ve
programlarımızın çalıĢmasında yavaĢlama meydana gelmesi demektir.)

14
Gönderilen Quark Belgeleri Mac‘te hazırlanmıĢ olabilir. Eğerki Mac‘te ise
gelen fontlarda mac fonttur. Bu Durumda Usage menüsünden Fontları benzerleriyle
değiĢtireceksiniz ya da gelen fontları Font lab ile PC ye göre yeniden
düzenleyeceksiniz. Diğer baĢka yöntemse dosyayı size Quark belgesi değilde PDF
olarak yollamalarıdır. Quark 4‘te sorunsuz açıyorsanız iĢi Print ederek Postscript
yazdırın. Daha sonra Distiller‘de açıp pdf‘e çevirin. [25]
Script yazı: El yazısına benzeyen yazı tiplerine verilen addır. Resmiyetten
uzak samimi bir hava oluĢtururlar. Dizgide bazı harfler birleĢirken bazıları
birbirlerine dokunmazlar. Davetiye gibi az yazı gerektiren samimi yazıĢmalarda
kullanılırlar. [29]
Serif yazı: Tırnaklı yazı tipi olarak da anılan serif yazı tiplerinde her harfin
bitiĢ noktalarında küçük yatay çiziler vardır. Bu çizgiler her harfin Ģeklini ayrı tutar
ve harfler arası geçiĢi kolaylaĢtırır. Dikey çizgileri yatay çizgilerinden daha kalındır.
Ġnce ya da kalın, eĢit kalınlıkta, incelen Ģekilde veya yuvarlak olabilirler. Okunurluğu
en iyi yazı tipleridir. [29]
Tasarımda Metin: Metin karakteri en küçük punto ölçüsünü telafi etmek için
baĢlık karakterinden daha açık olmalıdır (okunabilir). Kelimeler arasındaki boĢluk,
harf arası boĢlukları ile orantılı olmalıdır. Satır arası boĢluğu kelime arası
boĢluğundan daha büyük olmalıdır, böylece göz dikey olarak hareket eder.
Bir paragraf tek bir fikri içerir. Her paragraf zincir gibi birbirine bağlanır.
Sütun arası boĢluğu kelime arası boĢluğundan daha büyük olmalıdır. Fakat çok da
büyük olursa sütunlar birbirleriyle iliĢkisiz görünebilir.
Metin küçük olduğu için soyutlamamak gerekir çünkü açıklıkları kalmaz ve
tehlikeli bir hale gelir. Okuyucu bundan rahatsız olacaktır çünkü metni okumak için
fazladan enerji sarf edecektir. Bir metnin her zaman bir tarzı olmalıdır. Her satırın
sonundaki boĢluk, kelimeler içinde eĢit bölünür. Eğer satır baĢında yeterli kelime
yoksa bu abartılmıĢ kelime boĢlukları yaratır ve metin içinde tuhaf boĢluklar
görmeye baĢlarız ki bu da tasarımın bütünlüğünü bozar. Mükemmel metni yaratmak,
sayfaya baĢarı getirir. Fakat mükemmel metni yaratırken iletiĢimin gücünü ve okuma
kolaylığını bozmamak gerekir. [30]

15
Tasarımda Okunabilirlik: Harf düzenlemesi tipografi değildir. Birçok
tasarımcı, sadece harf düzenleyicisidir. Yazı ilk bakıĢta etkileyici, okunması kolay ve
içerik iletmede iyi olursa, okuyucuya iyi hizmet etmiĢ oluruz. [29]
Yazıyı daha açık ve okunabilir kılan bazı özellikler vardır. Harf formunun
kendisinin tasarımıyla yakından ilgili olan açıklık, normal okuma koĢullarında daha
rahat anlaĢılabilir. Okunabilirlik, okuyucunun ilgisini sürdürmek için gereken bir
kalitedir.
Fazla yüksek kalitedeki okunabilirlik, sıkça yapılan bir yanlıĢtır (bir Ģeyi ilgi
çekici ve ilginç yapma), düĢük düzeyde bir açıklık üretecektir. Böyle olunca, yazının
ve tasarımın okunması zorlaĢır.
Tipografi etkisinin, okunabilirlik ya da okuyucunun ilgisini çekmek yazı
karakterinin kendinden olan açıklığı, harf büyüklüğü, harf boĢluğu, kelime arası ve
satır arası boĢluğu gibi bazı özellikler vardır.
Sayfa tasarımında metin aynı zamanda görsel bir etkiye de sahiptir. Ġlk bakıĢta
gri alanlar oluĢturur ve bu etki giderek tasarımda önemli bir görsel eleman halini alır.
SıkıĢık boĢluk kullanıldığında daha siyah etkili bir metin, gevĢek boĢluk
kullanıldığında daha gri bir metin oluĢacaktır. [30]
Tasarımda Yazının Açıklığı: Büyük harfleri (majüskül) okumak, küçük
harfleri (miniskül) okumaktan daha zordur. Küçük harflerin çevresindeki beyaz espas
(beyaz boĢluk) diğer bütün büyük harflerden daha ayırt edicidir. Eğer büyük harf
kullanacaksak satır aralığını iki satır arası kadar açmamız gerekir, özellikle Türkçe
tasarım yaparken (Ç, Ğ, Ġ, ġ gibi çengelli harfler).
Serifsiz (Sans serif) karakterle dizilmiĢ metinleri serifli karakterle dizilmiĢ
metinlerden daha zor okuyabiliriz.
Serifler yatay göz hareketlerine yardımcı olur. Böylece serifsiz dizgiye
fazladan bir satır boĢluğu ekleyebiliriz.
Ġtalik yazıyı okumak zordur, daha incedirler ve beyaz sayfada daha az
kontrastlık yaratır, insanlar italik yazıyı okumaya alıĢık değillerdir, italik yazıları
vurgu için kullanmak gerekir. Gölgeli, dıĢ çizgili veya iç çizgili karakterleri okumak
zordur, sadece baĢlık yazısı olarak kullanılmalıdır.
Eğer yazı ters yani koyu zemin üzerinde beyaz olarak kullanılacaksa yazının
puntosu daha küçük görünecektir. Çünkü harflerin etrafına koyu alan dolacaktır. Bu
da okuma zorluğu ve görsel problem getireceği için boĢluk aralarının açılarak tekrar
düzenlenmesi gerekir. [30]

16
Tasarımda Harf Büyüklüğü: 10 punto harf en küçük açıklıktaki harf olarak
düĢünülür, fakat bazı 8 puntoluk harfler de 10 puntoluk harfler kadar büyüktür.
Sebebi de x yüksekliğinin uzun olmasıdır. Harf büyüklüğü satır uzunluğuna orantılı
olmalıdır. Satır ne kadar uzun olursa, harf de o kadar geniĢ olmalıdır. [30]
Tasarımda Kelime BoĢluğu: Kelime boĢluğu da harf boĢluğu gibidir. Biten
kelimenin son harfi ile baĢlayan kelimenin ilk harfi arasındaki boĢluk, onun
geometrik yapısı ile ilgilidir ve uyumlu olmak zorundadır. Kelime boĢluğu mümkün
olduğu kadar görünmez olmalıdır ve diğerine yapıĢık anlamına gelmemelidir. [30]
Tasarımda Harf BoĢluğu: Harf boĢluğu (espas) tutarlı olmalıdır. BoĢluk,
harflerin geometrik Ģekilleri ile orantılı olmalıdır. GeniĢ harfler dar harflerden daha
çok harf boĢluğuna (espas) ihtiyaç duyarlar. [30]
Tasarımda Satır BoĢluğu: En fazla açıklık, dizilecek metinde satır uzunluğu
baĢına kırk ile elli karakterden (harf) daha geniĢ olmamalıdır. Daha uzun ölçüler satır
boĢluğuna eklenmelidir. [30]
Tasarımda BaĢlık ve Alt BaĢlık : BaĢlık harfi ve metin harfi olmak üzere iki
tür harf vardır. Metin hikayenin anlatıldığı yerdir. BaĢlık içeriği açıklamak ve
okuyucuyu tipografik etkiyle çekmek için vardır. Böylece okuyucu metnin ilk
paragrafına geçmek için bilgilendirilir. Bundan sonra, metin tek basınadır.
Tasarımcının yapacağı iĢ içeriği ön plana çıkarmaktır. BaĢlıklar ve bir sayfanın
yapısı basılı malzemenin kiĢiliğini yaratır. BaĢlık, yani esas harf, kendisine ilgiyi
çekmek için kullanılır. Ġkinci baĢlık ise metne geçiĢi sağlar. BaĢlık ilgi çekmek için
vardır ve genelde büyüktür. Harf formları tahribata uğrasa bile okunabilir.
BaĢlıklarda tipografik soyutlama normal kontrasttan uç kontrasta kadar
zorlanabilir. Bazı yazı karakterleri soyuttur ve okunması zordur. BaĢlığı ne kadar
cazibeli yaparsak okuyucuyu ikinci baĢlığa ve metne daha kolay alıĢtırırız. BaĢlık ve
alt baĢlıktaki mesajlar bütün düĢüncenin iki parçası olmalıdır. Ġkinci baĢlık, baĢlıktan
daha küçük olmalı ve daha az görünmelidir. Fakat metinden daha çok öne çıkmalıdır,
ikinci baĢlık, baĢlık ve metin arasında dengeli kontrastlık ve bütünlük içinde yer
almalıdır. Bir tasarımda iki karakterden fazla karakter kullanmamak gerekir. BaĢlık
tipografisinin etkileyiciliği ve cazibesi temelde beyaz boĢluğun (negatif alan), harf
formlarının arasının ve çevresinin Ģekillenmesinin altında yatar. Çünkü baĢlık
harfleri kısadır. Harf boĢluğu, kelime boĢluğu ve satır kırılıĢı daha önemli hale gelir.
BaĢlıkların rengini koyultarak onları daha görünür ve daha kontrast hale getirmemiz

17
gerekir. BaĢlıklarda beyaz boĢluğu (negatif alan) azaltmanın her yolunu denememiz
gerekir. [30]

1.2.4. MÜY' de Baskı ve Baskı Sonrası ile Ġlgili Kavramlar


Makas: Tabaka baskı makinesinin kağıdı tuttuğu kısmına verilen isimdir.
(Elinize bir A4 kağıt alın, bunu yatay olarak tutun, kağıdın baskı makinasına giren ilk
kısmı makastır.) Bu alana baskı yapılamaz. Bu paylar baskı makinesi çeĢitlerine göre
5 mm ile 15 mm'ye kadar çıkabilir. 70x100 4 renk bir baskı makinesinin makas payı
en az 1 cm'dir. Bunun yanı sıra 25x35 bir Gestetner baskı makinesinin makas payı
6mm'ye kadar inebilir. Baskı makinesinde makas adı verilen tutacaklar ile kağıt
baskıya geçirilir.
Etek: Baskı makinelerinde makas'ın karĢı tarafına denir.
Poza: Baskı makinelerinde kağıdın hizalanarak baskıya geçmesini sağlayan bir
(aparat) makine parçasıdır. Poza, sağ ve sol (ön ve karĢı) olarak 2 adettir. Yani makas
kağıdı tutarak makine ya çeker, makasın karĢı tarafı Etek olur, Kağıdın sağ ve sol
kısımları poza olur. Kağıtların baskısı bittikten sonra ayrı bir baskı için ya da kesim
veya mücellitte iĢlenmesi için poza tarafından iĢleme tabi tutulur.
Revolta Baskı: Kağıdın, aynı kalıpta hem arka hem de ön yüzün baskısını
yapmak demektir. Kağıdın bir yüzü basılır ve daha sonra aynı kağıt ve aynı kalıplar
kullanılarak arka yüz baskıya geçirilir. Bu yöntem baskı ebadının büyük olduğu
makinelerde daha küçük ve arkalı önlü iĢler, yarım formalı iĢler, broĢürler vs. için
kullanılır. Revolta, etek-makas ve poza olarak iki çeĢittir. Etek-makas revolta da;
kağıt önce makas tarafından baskıya girer, tüm kağıtlar basıldıktan sonra kağıt, etek
tarafından çevirilerek baskı yapılır. Etek-makas revoltanın baĢka bir adı da Tumbalı
revoltadır. Poza revoltada ise kağıt sağdan sola ya da soldan sağa, arkası çevirilerek
baskı yapılır. Etek-Makas revolta da, etekten ve makastan bırakılacak boĢluk eĢit
olmalıdır. Ayrıca iĢ baĢbaĢa yerleĢtirilir.

1.2.4.1. Baskı ÇeĢitleri


Tipo Baskı (Yüksek Baskı)
Tipo baskı yüksek baskıdır. Basılması gereken yerler yüksekte, basılmaması
gereken yerler ise alçakta bulunur. (Lastik mühür gibi) Yazılar yüksekte boyayı alır
diğer yerler boya almaz, kağıda da dokunmaz. Tipo baskı mürekkepleri daha ağır ve
tutucudur. Mürekkep kalıba (kliĢe, hurufat vs.ye) değer kalıpta direkt kağıdı boyar.

18
Bu Ģekilde baskı olur. Bu yüzden daha tramlı iĢlerde kalın tram kullanılarak ve
boyanın kalıbı doldurması önlenecektir. Tipo baskı makinelerinde ayrıca; kesim,
varak yaldız, gofre, perforaj, pilyaj gibi iĢler yapılır.
Ofset Baskı
Ofset düz baskıdır. Ofset mürekkepleri yağ bazlı mürekkeplerdir ve suyun yağı
itme prensibi ile baskı gerçekleĢir. Tasarımın hazırlanıp, film çıkıĢı alındıktan sonra
baskı için kalıp bozlamaya alınır. Kalıpta poz görmeyen yerler (filmde Ģeffaf kalan
yerler) su merdanesi üzerinden geçse de su tutmaz. Diğer yerler ise suyu (ya da
nemlendirme maddesini) tutar. Boya merdanesi kalıba temas ettiğinde su olan yerler
boya almaz. Su olmayan yerler boyayı tutar ve kauçuğu boyar, kauçuk ise kalıp
kazanı üzerine gelmiĢ olan kağıdı boyar ve baskı gerçekleĢir.

Web Ofset (Bobin Baskı)


Bobin kağıda baskı yapabilen ofset baskı makine çeĢididir. Hilset ve rotasyon
adları ile de anılır. Web ofset, makine parkuruna göre, bir ya da birden fazla bobine,
önlü arkalı baskı yapabilen, kendine özel katlama, kesme, yapıĢtırma, aparatlarıyla
çok yüksek süratlerde bitmiĢ iĢ çıkarabilen baskı makineleridir. 4 renk tek yüz tabaka
ofsetler saatte 10-15 bin süratle iĢ çıkarırken, web ofset makineleri, aynı iĢi satte 25-
100 bin süratle ön arka baskısı, katlaması, yapıĢtırması, kesimi yapılmıĢ halde ve
tabaka ofset kalitesinde iĢ çıkarırlar. Önceleri sadece gazete baskılarında kullanılan
web'ler günümüzde, tabaka ofset kalitesine eriĢmiĢtir.
Web avantajları:
1-Bir defa geçiĢte, önlü arkalı baskı.
2-Katlama, yapıĢtırma, kesme iĢlemleri otomatik ve süratli yapması.
3-Bobine baskı yapması nedeniyle çok ince gramajlı kağıtlara baskı
yapabilmesi.
4- Daha az fireyle çalıĢması.
5-Boya maliyeti tabaka ofsete göre düĢük olması.

Flekso Baskı
Tipo baskı ailesinden olan flekso, bir çeĢit yüksek baskıdır. Kalıp silindire
sarılan elastik bir maddedir. Baskı kazanı silindirik olduğundan bobin materyale
baskı yapar. Son zamanlarda kullandığı kalıpların (Cyrel kliĢe) özelliklerinin artması
nedeniyle etiket sektörüne kaliteli hizmet vermeye baĢlamıĢtır. Flekso baskı

19
kalıplarıyla 60'lık trama kadar trigromi iĢler basılabilmektedir. Flekso trigromi (4
renk) baskılarda kullanılan tram açıları ofset'e göre farklılıklar gösterir.

Tifdruk Baskı (Çukur Baskı)


Tifdruk baskı, gravür baskıdır. Silindir kalıp, lazer ile oyularak oluĢturulur.
Sıvı olan mürekkep kalıbın oyuk kısımlarına dolar, diğer mürekkepler sıyırıcı bir
bıçak ile sıyırılır. Oyuk kısımlardaki mürekkebin kağıda transferi ile baskı
gerçekleĢir. Tifdruk baskıda bobin kağıt kullanıldığı için baskı hızı yüksektir. Tirajı
yüksek olan baskılar için kullanılır. Kalıp maliyeti yüksektir. Ancak, bir kalıp ile
milyonlarca baskı yapıldığı düĢünüldüğünde sürat ve adede göre kalıp maliyeti göz
ardı edilebilir.

Serigraf Baskı (Elek Baskı)


Serigraf baskı, elek baskıdır. Bir çerçeveye gerilmiĢ ipek üzerine Emisyon
dökülür ve ıĢığa hassas duruma getirilir. Film ıĢığa hassas tabaka ile vakumlanarak
pozlandırılır. Banyo edilen emilsiyonda, ıĢık gören yerler sertleĢir ve boyayı alta
geçirmez, ıĢık görmeyen yerler ise üzerine dökülen boyayı alta sızdırarak baskıyı
gerçekleĢtirir. Serigraf baskıyı her türlü materyal üzerine yapabilirsiniz. (Kalem,
ġiĢe, bez, ġapka, kağıt vs.)

Kaliteli Baskı İçin;


1- Kullandığımız malzemenin görselliğine ve kağıt cinsine göre Tram
kullanmak.
2- Film kroslarının çakıĢmasını kontrol etmek.
3- RGB ve CMYK'ları kontrol etmek.
4-170gr. Mat kuĢe ve üzeri kağıt gruplarında koruyucu laminasyon
uygulanması, gramaj ağırlığından dolayı sürtünme problemini ortadan kaldırır. Aynı
Ģeyler zeminli iĢler için de geçerlidir. Baskıda problem olmasa bile ciltleme sırasında
birtakım sıkıntılara sebep olur.
5- Laminasyon yapılacak iĢlerle ilgili baskı ustasına önceden bilgi verilmelidir.
Usta, kullanacağı kimyasal maddeleri verilen bilgiye göre ayarlar.
6- Sayfalarda karĢılıklı birleĢen imajların (resim, vektör vs. gibi) veya
tasarımların montajlı olarak film alınması, iĢin film kesim ve montaj ayarsızlığını
ortadan kaldırır.

20
7- ĠĢ hazırlığında film çıkıĢ hazırlığı yapılırken baskı tekniğinin düĢünülerek
hareket edilmesi, iĢin sağlığı açısından son derece önemlidir.

1.2.4.2. Laminasyon ÇeĢitleri


Lak ve Spot Lak Kullanmak
Katalog gibi bir iĢte resimlerin üzerine ya da belirginleĢtirmek istediğiniz
yerlerine lak baskısı yapmak, sonucu çok olumlu etkileyecektir. Spot Lak için
yapılacak Ģey, istenilen bölgeler için Extra film almaktır.

Vernik Kullanmak
Vernik de, kalıplı vernik ve zemin vernik olarak, ister belli bir bölgeye (Spot
Lak gibi), isterseniz tüm zemine atılır. Genellikle çok zeminli iĢlerde boya
yoğunluğu nedeniyle, iĢin çizilmesini önlemek için koruma amacıyla kullanılır.

Selefon Kullanmak
Selefon, mat ve parlak olarak iki çeĢittir. Selefon bir çeĢit kaplama olduğundan,
koruyucu özellik taĢır. Çok ince kağıtlara (135gr'ın altına) yapılması tavsiye edilmez.
Mat selefon üzerine spot lak atılabilir ancak, Selefoncunuza spot lak atılacağı
söylenmeli ve ona göre malzeme kullanılması sağlanmalıdır. Selefon, baskı rengini
bir miktar değiĢtirebilir.

1.2.4.3. Ciltleme ÇeĢileri


Tel DikiĢ
Daha çok az sayfalı iĢlerde kullanılır. Kağıdın kalın olduğu ve çok sayfalı
iĢlerde tercih edilmemelidir. Tel dikiĢ, en dıĢta kapak olmak Ģartıyla formalar iç içe
konularak yapılır. Formalar iç içe konduğunda çok sayfalı tel dikiĢlerde, en dıĢtaki
forma, en içteki formalardan daha büyük kesileceğinden montaj yapılırken bu durum
göz ardı edildiğinde iç formalardaki kenarlara gelen iĢin kesilmesi problemi olabilir.
Bu problemi çözmek için en iç forma hariç, diğer formalar git gide artarak dıĢa
çekilmelidir.

Ġplik DikiĢ
Formalar yan yana getirilerek iplik dikiĢ makinesinde dikilir. Yan yana gelen
formalarda bir sırt kalınlığı dikkate alınarak sırt payı verilmelidir. Ġplik dikiĢle dikil

21
miĢ formalara kapak takma makinesiyle kapak takılabilir. Değerli ve uzun ömürlü
ürünler için iplik dikiĢ halen en stabil ciltleme metodudur. Fakat karĢılıklı renkli
sayfalarda dikiĢ delikleri ve dikiĢ ipliği görüntüyü optik bozduğundan birçok kiĢiyi
rahatsız etmektedir. Ayrıca dikiĢ deliklerinden tutkal taĢması halinde sorunlar
çıkmaktadır. Bu tür sorunlarla karĢılaĢmamak için profesyonel mücellithaneler tercih
edilmelidir.

Amerikan Cilt
Sırtı kesilerek yapılan ciltlerde soğuk tutkalda I.Hamur kağıtlarda sırt çizilir ve
tela yapıĢtırılarak sağlamlaĢtırılmalıdır. 3.Hamur için çok sağlamlık istenmiyorsa,
tela takviyesi gerekmez. KuĢeleri soğuk tutkalla tutturmak mümkün değildir, kısa
sürede dağılır. Sıcak tutkal 170gr. kalınlığa kadar kuĢe, birinci hamur ve üçüncü
hamur için de kullanılır. Üçüncü hamura ve birinci hamura kullanılan tutkal kuĢeyi
TUTMAZ. KuĢe kağıdın tutkalı daha kaliteli tutkaldır ve özeldir.

Spiral Cilt
Spiral ciltte, föy föy basılan sayfalar 4 taraftan traĢlanarak net ebada getirilir.
Sayfalar tek tek harmanlanarak bir araya getirildikten sonra spiral makinesinde
ciltlenir. Diğer bir yol ise, daha ince gramajlı kağıtlarda, formaya göre katlanan
kitabın, 4 tarafından kesilerek de ciltlenebilmesidir.

Kaliteli Cilt İçin Önemli Bilgiler


1- 200gr. Mat kuĢe üzerindeki gramajlardaki kağıtlarda, kırım makineleri
yerine pilyaj yaparak ciltleme iĢlemi yapmak, yapılan iĢin sağlıklı olmasını sağlar.
2- Tel dikiĢli kapak laminasyonu selefon ise 170 gr ve altındaki gramajlar
makinada katlanabilir. 170 gr üzerindeki gramajların pilyaj yapılması gerekir.
3- Laminasyonu Lak olan kapaklarda ise, lak sert ve kırılgan bir malzeme
olduğundan dolayı katlanan yerden çatlama yapar. Bunun önlemi ise pilyajdır.
4- Tutkallı ciltlemelerde kitap kapaklarında sırta yapıĢacak kısma baskı ve
herhangi bir laminasyon gelmemelidir. Baskı ve laminasyon gelmesi kapağın sırta
sağlam yapıĢmamasına sebep olur.
5- Kitap kapaklarında sırt kalınlığı, tahmine dayalı değil, hesap edilerek
hazırlanmalı. Çünkü kağıtların gramajları aynı olmasına rağmen kalıklıkları

22
değiĢmektedir. Bu da sizi yanıltabilir. Bu yanılgı, hoĢunuza gitmeyen ciltlerle
karĢınıza çıkar.
6- Formalı iĢlerde kapak ve formaların tıraĢ paylarının aynı ölçülerde olması
gerekmektedir.
7- Özel kesimli iĢlerde taĢma paylarını çok iyi hesaplamalıyız.

I.3. ÖLÇÜ BĠRĠMLERĠ


Tablo I.1 Ölçüm Birimleri

Ölçü Birimi Açıklama


1 px Piksel. Ekrandaki bir noktanın yüksekliği. Genel olarak
monitörlerde inç baĢına 96 nokta düĢer.
1 inç 2.54 cm.
1 cm 1 santimetre.
1 mm 1 milimetre.
1 pt Punto (Point). 1 pt = 1/72 inç.
1 pc Pika. 1 pc = 12 pt.

Daima farklı bir özellik değeri ile bağlantılı olan yüzde değerleri, geniĢ
kapsamlı bir birim olduğu için bağlantılı olduğu özellik değiĢkendir.
Piksel, monitörlerin çözünürlüğüne göre değiĢiklik gösterdiği için hesaplanan
bağlantılı bir değer birimidir. Örneğin, inç baĢına düĢen nokta değerini temsil eden
DPI (Dot Per Inch) birimine göre monitörler genelde 96 DPI'dır. Bunun yanında bir
monitörün 72dpi veya 192 dpi olması gayet normaldir ki bu da piksel boyunu ve
piksel arası mesafeleri değiĢtirir. Standart monitörlerdeki pikseller arası mesafeler
yaklaĢık olarak aĢağıdaki gibidir.
72 dpi = ~ 0.35 mm
96 dpi = ~ 0.26 mm
120 dpi = ~ 0.20 mm
192 dpi = ~ 0.13 mm
ġu anda kullandığınız monitörün değerleri aĢağıdaki gibidir.

23
Tablo I.2 Ölçü Birimleri
1 punto (point; pt) = 1/72,27 in = 0,035 cm
1 pika (pica; pc) = 12 pt = 0,42 cm

I.4. MÜY’DE KULLANILAN DOSYA KAYIT FORMATLARI


Masaüstü Yayıncılıkta birçok kayıt formatları vardır. Bu kadar çok farklı kayıt
format tipinin olması, değiĢik programlarda farklı kayıt formatlarının kullanılması
veya iĢten istenen kaliteye göre farklı kaydedilmesinden dolayıdır. Örneğin bir resim,
basılacaksa farklı, internette sunulacaksa farklı bir Ģekilde kayıt edilmelidir.
Masaüstü Yayıncılıkta programlar birbirlerinden dosya alıĢveriĢinde bulunarak
çalıĢırlar. Bir resmi veya vektörel çizimi oluĢturduğumuz uygulama programından
bağımsız hale getirip sayfa düzenleme programına yada vektörel programlara
aktarmak için farklı bir formatta kaydetmemiz gerekir.
Örneğin internet amaçlı kullanıĢlarda JPEG formatı en uygunken, path istenen
bir görüntü de ise EPS formatı devreye girmektedir.
Ġstenilen bir dosya formatı seçilirken aĢağıdaki tablodan da yaralanılabilir.
Format seçimindeki temel ölçütse iĢe uygunluktur. Her format kendi içerisinde belirli
bir özelliğe sahip olduğundan, yapılan iĢ ve uygulanacak yöntemler format seçiminde
rol oynayan etkenlerdendir. [9,10]

Dosya Formatları Özellikleri


Tablo I.3 Dosya Kayıt Formatları Özellikleri

AĢağıdaki tabloda, Masaüstü Yayıncılıkta sık olarak tercih edilen dosya


formatlarının amaca uygun olarak kullanım alanları verilmiĢtir. [10]
Tablo I.4 Dosya Kayıt Formatları Kullanım alanları

24
Sonuç olarak dosya formatlannm seçiminde temel kıstas, planladığımız ve
yapmak üzere projelenmiĢ olan çalıĢmanın özellikleri ile profesyonel bir Ģekilde
belirlenmektedir. Hangi dosya formatını seçeceğimiz, o iĢi nerede nasıl ve hangi
amaçla kullanacağımız ile doğru orantılıdır. [10]

I.4.1. Encapsulated Postscript (EPS)


EPS (Encapsulated Postscipt) Formatı Pc ve Mac ortamlarına ait grafik ve
sayfa düzenleme programları tarafından geniĢ biçimde desteklemektedir. EPS
vektörel bazlı kayıt formatıdır. Bu formatı kullanılarak dosyalar QuarkXPress,
Adobe Illustrator veya Adobe Page Maker gibi programlara gönderilebilir. Dosya bir
servis bürosu tarafından çıkıĢı alınmak üzere üretiliyorsa, dosyanın EPS formatma
dönüĢtürülmesi daha iyidir. ÇıkıĢın daha sağlıklı verilmesini sağlar. Eps iletiĢim
kutusunun DCS 1.0 versiyonu, CMYK ve çok kanallı dosyalar için renk
ayırımlarının kaydetme izni verilir. EPS, DCS 1.0 veya DCS 2.0 save a copy
komutlarını vererek photoshopta EPS DCS 1.0 veya Dcs 2.0 formatmda dosya
kaydedilebilir. Eğer görüntü Alpha Kanalı içeriyorsa ve save as komutu verilirse
Photoshop eps veya Dcs 1.0 formatında kayıt edilemeyecektir. Onun yerine "save a
copy" seçeneği iĢaretlendiğinde photoshop otomatik olarak "exlude alpha channels"
kutusunu seçili hale getirecektir. DCS 2.0 formatı katmanı olmayan ve alpha
kanalına sahip CMYK dosyasını kaydedilebilir. Çek-mönüdeki çoklu dosya
seçeneklerinden biri iĢaretlendiğinde, Program her CMYK bileĢeni için bir dosya
oluĢturur. Ana dosya diye adlandırılan beĢinci bir dosya tipi, bileĢik görüntünün bir
ön izlemesini içerir. Renkli bir ön izleme dosyası için 72 piksel/inç color seçeneği
siyah - beyaz yarım ton ön izleme dosyası için 72 piksel/inç greyscale seçeneği
iĢaretlenir. "No Composite" seçeneklerinden birisi iĢaretlendiğinde dosyadan bir
composite yani bütün renkler bir arada basılamaz. Görüntüyü tekrar açabilmek ya da
basabilmek için her beĢ DCS dosyası da bulunmalıdır. Encapsulated PostScript
(EPS) lisanı ile yazılan bir dosya biçimidir. Vektör tabanlı ve Piksel tabanlı
görüntüleri alabilmektedir. Patenti Adobe firmasında olan bu format'ı daha çok
matbaalar kullanmaktadır.
Quark XPress programında, kullanılacak bir tasarımda istenilen objenin
dıĢındaki alanın görüntülememesi isteniyorsa (Ģeffaf), photoshop programında path'i
oluĢturulan görüntüye clipping path uygulanarak EPS formatmın DCS 2.0 versiyonu

25
ile kaydedilir. Bu iĢlem sayesinde path alanı dıĢındaki yerler tasarımda
görüntülenmeyecektir. [10,4]

I.4.2. EPS/DCS 2.0


EPS dosya formatının en belirgin özelliği path desteğini bulunmasıdır. Belirli
bir görselde sadece belirli bir alanın alınması gerektiği durumlarda devreye girerk en
baĢarılı sonucu verir. dergi gibi mizanpaj gerektiren uygulamaların görsel
bölümlerinde kullanılmaktadır. TIFF dosyasından daha az, PDF dosyasından daha
çok yer kaplar. Kalite olarak TIFF dosya formatı ile aynı seviyededir. [10]
DCS 2.0 formatı esas itibariyle Extra (Spot) kanal desteği verir. Yani
C+M+Y+K ve Spot Renk Kanalları. Bu format, diğer "EPS" formatlarında olduğu
gibi Encoding seçeneklerinde Jpeg sıkıĢtırma algoritmaları (Low Quality, Medium
Quality, High Quality ve Maximum Quality) sunar. Dökümanın diğer formatlara
göre daha az yer kaplamasının sebebi budur. Aynı döküman Photoshop EPS olarak
kaydedip, encoding seçeneklerinden Maximum Quality (kaliteyi mümkün mertebe
maksimum tut) seçilirse, yine aynı Ģekilde dökümanın MB değeri düĢer. Hatta DCS
2.0 'a göre daha az yer kaplayabilir.
ASCII, ASCII85 ve Binary seçenekleri kullanıldığında ise, döküman üzerinde
hiçbir sıkıĢtırma kullanılmaz. Bu da, dökümanın megabayt değerini arttırırken,
sıkıĢtırmadan kaynaklanabilecek olası pixel deformasyonlarını önler. Lakin
sıkıĢtırma algoritmasının maximum quality olarak kullanılması da öyle gözle
görülebilir bir deformasyona sebep olmaz. Tabi bu biraz da image'ın muhteviyatı ile
ilgili. Saç, kıl, tüy, dantel, ıĢık vs. gibi detayların önem taĢıdığı resimlerde, fotoğraf
sanatçısı ve/veya art kiĢisi sıkıĢtırma kullanmak istemez. (Tabi böyle bir fotoğrafın
baskıya gidene kadar izlediği süreçte baĢına daha beter haller gelebilir o ayrı).
Kayıt sırasında çıkan Preview seçeneği ise, dökümanın import edildiği
programdaki görüntü kalitesidir. Bilindiği gibi, EPS formatı (Encapsulated
PostScript File) hızlı iĢlem görebilme özelliği taĢır. Hızlı import edilip, hızlı
yorumlanır. EPS resimlerle dolu bir sayfanın Refresh (tazeleme) hızı TIFF dolu bir
dökümana göre Ģukela ötesidir. Bununla birlikte preview görüntüsü TIFF'e göre
berbattır. Bu berbatlığı bir nebze iyileĢtiren yegane seçenek Macintosh (Jpeg)'dir.
Özetlersek, DCS 1.0, DCS 2.0 ve Photoshop EPS formatları, veri
transferlerinde az yer kaplaması bakımından idealdir.

26
I.4.3. GIF-WEB
GIF dosya formatı harektli banner yapımı ve arka planın transparan olacağı
durumlarda kullanılabilir. Diğer formatlarla karĢılaĢtırıldığında CMYK renk desteği
yoktur. Baskı için uygun değildir. [10]

I.4.4. Compuserve GIF


Web sayfasında kullanılacak veya hareketli imajlar olan görüntülerde
çalıĢılmakta ise, bu format kullanılabilir. RGB renkteki görüntüleri GIF formatında
kayıt edebilir ve hangi görüntü bölgelerinin transparan olacağını ayarlamaya olanak
|veren birçok seçenek vardır. GIF formatı daha çok ton geçiĢlerinin fazla bulunduğu
manzara gibi görüntüler yerine çizim ve illüstrasyon özellikleri taĢıyan görüntüler
için kullanılan görüntü formatıdır. [10]

I.4.5. Bitmap (BMP)


BMP Windows ve Microsoft'un PCX formatını değiĢtirerek geliĢtirdiği bir
formattır. Windows 3.1 ve 95 ile birlikte gelen Paint programı görüntüleri bu
formatta iĢler. OS/2 ile birlikte gelen Paint programının BMP dosyaları çok az bir
farklılık gösterir. BMP formatı 1-24 bit arasında değiĢen bir piksel derinliğini
içerebilir. SıkıĢtırma seçeneği baĢlangıçta bulunmamakta idi. Sonradan RLE yani
Run-Lenght-Encoding sıkıĢtırma yöntemi BMP dosyalan için benimsemiĢtir.
Opsiyon olan bu sıkıĢtırma görüntüde detay kaybına yol açmaz, yani kayıpsız
sıkıĢtırma yöntemlerindendir. BMP formatı alıcı bilgisayarında Paint'den baĢka
görüntü program'ı bulunmadığı durumlarda kullanılır. Gidecek resim OS/2 iĢletim
sistemine gidecekse seçeneklerde OS/2 BMP'si iĢaretlenir. [10]

I.4.6. Picture (PICT)


Macintosh ortamında 256 renkte kullanılan dosya formatıdır. Çizim Postscript
olmayan bir programda kullanılacak ise veya Postscript desteği olmayan bir
yazıcıdan basılacak ise PICT formatını kullanabilir.
Dosyaları PICT formatında kaydederken, görüntünün çözünürlüğünü (piksel
derinliği) belirlemeye olanak veren PICT File Options iletiĢim kutusu görünür. Hangi
iletiĢim kutusunun görüneceği Greyscala mı yoksa renkli dosyamı kaydedileceğine
bağlıdır. Greyscala dosya kaydediliyorsa 4 ton için 2 bit piksel, 16 ton için

27
4bit/piksel ve 256 ton için 8 bit/piksel seçilir. Renkli görüntüler için kullanılabilecek
seçenekler 16 bit/piksel ve 24 bit/pikseldir. [10]

I.4.7. Pixar (PXR)


PIXAR bilgisayarları tarafından kullanılan bir formattır. PIXAR iĢ istasyonları
üç boyutlu grafik ve animasyonlarda kullanılmaktadır.

I.4.8. Pixel Paint


Pixel Paint dosya formatı Macintosh Pixel Paint uygulama resimlerini açma
olanağını verir. Pixel Paint sadece indekslenmiĢ renk ve gri skala paletlerini
destekler. [10]

I.4.9. PCX
Paint Brush'ın PC ortamında 256 renkte kullanılan dosya formatıdır. [10]

I.4.10. Targa (TGA)


Truevision Grafik kartının görüntü standartıdır. 32 bit görüntü kapasitesine
sahiptir. FreeHand dosyanızı video görüntüleri iĢleyen bir programda kullanmak
isteniyor ise bu format kullanılabilir. Compressed seçeneği sıkıĢtırılmıĢ dosya yaratır.
[10]

I.4.11. Portable Network Graphics (PNG)


24 bitlik saydam arka plan kullanabilen ve kayıpsız sıkıĢtırma özelliğine sahip
dosya formatıdır. Web sayfalarında kalite bakımından kayıpsız ve iyi sıkıĢtırılmıĢ
görüntü dosyaları için kullanılır. Yüksek renk derinliğine sahip seçenekleri vardır.
Ekranda hızlı görüntülenmesi için Interlaced PNG seçeneğinin kullanılması
gerekmektedir. [10]

I.4.12. Metin Formatları (ASCII, RTF)


RTF olarak Freehand üzerindeki metinleri export ettiğinizde font, stil, punto
gibi bilgileri de export edersiniz. ASCII formatı ise metinleri düz yazı olarak
kaydeder. Her iki format da sadece metinleri kaydeden sayfa üzerindeki diğer objeler
bu iĢin dıĢında kalır. [10]

28
1.4.1.13. Freehand (FH)
Freehand programının kendi dosya formatıdır. Vektörel olarak yapılmıĢ olan
çalıĢmaları gene vektörel olarak kaydetmeye yarar. [10]

I.4.14. Photoshop (PSD)


Photoshop Document (PSD), photoshop uygulamasına özel bir formattır.
Format farklı iĢletim sistemleri ve uygulamalar arasında dosya değiĢ tokuĢu sırasında
kolaylık sağlamaz. PSD çok sayıda alfa kanalını, path'i ve katmanı desteklemektedir.
PSD dosyaları ikili dosya, indekslenmiĢ renk, gerçek renk RGB, CMYK, Lab
biçimlerini destekler. ÇalıĢma sırasında oldukça uygun olan PSD nihai iĢlerin matbaa
veya internet paylaĢımı için uygun değildir. [10]

I.4.15. Quark Xpress (QXD)


Quark XPress programın kullanıldığı ve kendisine ait olan kayıt formatıdır.
Vektörel bir formattır. [10.]

I.4.16. Adobe Illustrator (AI)


Diğer bir vektörel dosya kayıt formatı olan Al, Illustrator programın kendisi
tarafından kullanılır. [10]

I.4.17. RAW
RAW, dijital fotoğraf makinelerinin negatifi olarak tanımlanır. CCD veya
CMOS üzerindeki ham veriyi, hiçbir görsel iĢleme tabi tutmadan bilgisayara
aktarmayı sağlar. Zira aksi belirtilmedikçe dijital kameralar bazı görsel iĢlemler
yaparlar. Çekilen bir foto, JPEG olarak kaydedilmeden önce ona beyaz denge ayarı
uygulanır, ardından keskinlik ayarı (makinede vardır, tarafımızdan belirlenen bir
değerdir) uygulanır, benzer Ģekilde kontrast uygulanır ve son olarak, fotoğraf
tanımlanan ölçüde kayıplı olarak sıkıĢtırılarak, belleğe saklanır. RAW ise, bunların
hiçbirini yapmadan fotoğrafı 'ham haliyle' kaydeder ve bir RAW editör yazılımıyla,
bu ayarları bilgisayar baĢında kendinizin yapmanızı sağlar. Bu bir anlamda "dijital
film banyosu" olarak düĢünülmelidir. Her dijital fotoğraf makinesi RAW formatında
kaydedemez. Yeni ve geliĢmiĢ makineler bu iĢlemi yapabilmektedir. RAW formatı,
kayıplı bir sıkıĢtırma olmadığından, disk ve dijital bellek üzerinde fazla yer tutar,
kaydetmesi ve aktarması da fazla zaman alır. Ama ciddi fotoğraflar genellikle RAW

29
formatıyla çekilir ki, üzerinde istenen ayarlamalar yapılabilsin. Bu desteği veren
dijital kameralarda her markamn kendine öz bir RAW görüntüleyici bulunmaktadır.
Genel olarak özellikleri benzer, ara yüzleri farklıdır. Adobe Photoshop СS paketi ile
gelen yenilik ile RAW dosyalan istenilen renk ve rötuĢ iĢlemiyle birlikte import yani
photoshop içerisine alınabilmektedir. RAW olarak çekilmiĢ ham görsel, gerekli
ayarlar, renk, ıĢık vs. gibi ayarlardan geçtikten sonra istenilen çözünürlükte convert
edilir. Photoshop'a alınmıĢ olan bu imaj daha sonra yeni özellikleriyle birlikte. TIFF
ya da .JPG olarak kaydedilerekten saklanır. [10]

I.4.18. Large Document Format (PSB)


Photoshop programı tarafından CS paketi ile geliĢtirilen ve boyut olarak çok
büyük iĢlerin kaydedilmesi ve üzerinde çalıĢılabilmesi için çıkartılmıĢ bir kayıt
formatıdır. PSB formatı PSD formatınım bellek açısından yetersiz kaldığı
durumlarda kullanılabilir. Bu formatı aktif olarak kullanabilmek için, aĢağıdaki
seçeneğin iĢaretlenmiĢ olması gerekir.
Photoshop > Preferences > File Compatibility > Enable Large Document Format
[10]
Large Document Format Özellikleri
• Bir çalıĢma PSB olarak kayıt edilirse photoshop dosyayı tekrar açarken RAM
ayarlarını büyük dosyaya göre düzenleyecektir.
• PSD maksimum 4 GB dosya boyutuna eriĢebilmektedir. (Dosya 4 GB'ı geçtiğinde
hafıza sorunları yaĢatır) .PSB 4 GB'dan büyük dosyalar için kullanılır.
• PSD maksimum toplamda 30.000 pixel x 30.000 pixel (900 milyon pixel)
boyutunda olan dosyalar için idealdir. .PSB 90 milyon pixeli aĢması gerektiğinde
idealdir. (Eğer 400x400 cm'lik dosya minimum 130 milyon pixel ama çok layer ile
çalıĢılıyor ise dosya boyutu 4gb'ı aĢabilir). Hatta dosya 300.000 pixel x 300.000 pixel
(90 milyar pixel) boyutlarına kadar çıkabilir,
• PSD ve PSB Photoshop'un tüm efekt, blending layer, adjustment layer özelliklerini
destekler.
• PSD, CS öncesi Photoshop'larda da açmak mümkündür. .PSB, CS öncesi
Photoshop'lar ile uyumsuzdur. [10]

30
I.4.19. The Joint Photographic Experts Group (JPEG)
Hem sıkıĢtırma hemde kayıt formatıdır. JPEG dosya formatını web
tasarımcıları taranmıĢ görüntüleri Web'e aktarmak için sıkça kullanırlar. JPEG,
kayıplı sıkıĢtırma formatıdır, yani sıkıĢtırma süreci sırasında dosyadan bilgi çıkartılır.
Çoğunlukla eğer görüntü yüksek kalite ayarıyla kaydedilirse çıkarılmıĢ bir bilginin
eksikliği fark edilmez. Dosya tekrar açıldığında kayıp bilgi dosyaya geri dönmez.
JPEG yakın tonları sıkıĢtırma derecesine göre tek bir ton olarak yazar.
JPEG formatının özelliği gerçek renk değerlerini içermesidir. Bu nedenle
fotografik yani grafiksel olamayan görüntülerin gösterilmesinde GIF formatına
üstünlüğü vardır. JPEG sıkıĢtırma yöntemi görüntünün algılanması için elzem
olmayan detayları etkili bir ekilde bulup atan ve dosyayı Ģekilde sıkıĢtıran bir format
olduğundan lossy yani kayıplı formatlar arasında sıralanır. Yok edilen detay miktan
ve sıkıĢtırma oranı arasında orantı olduğundan bu dengeyi iyi korumak
gerekmektedir. Daha fazla sıkıĢtırma daha fazla detay kaybı daha az sıkıĢtırma daha
büyük dosya demektir. Bu dengeyi en iyi Ģekide değerlendirecek olan insan gözüdür.
Bu nedenle bir dosyanın kopyası JPG olarak kaydedildikten sonra açılıp tekrar
değerlendirilmelidir, Kaybedilen detayların geri getirilmesi söz konusu olmadığından
dosyanın bir kopyasını kayıpsız bir yöntem ile korumakta fayda vardır. Her
kaydediliĢ sırasında kayıp miktarı arttığından JPG dosyaları sadece nihai iĢlerin
yaratılması için kullanılır. Ara kademelerde kullanılmaları uygun değildir.
Maksimum kalitesi göz tarafından orjinalin aynısı gibi görünmesine rağmen yine
kayıplar mevcuttur.
JPEG formatında bir dosya kaydederken Save As veya Save a Copy komutunu
kullanılır ve Format-çek menüsünden JPEG seçeneğini iĢaretlenir. Quality seçeneğini
iĢaretlemeye ve görüntüye çizilen path'leri eklemeye olanak veren JPEG Options
iletiĢim kutusu belirir. BaseLine Optimized seçeneği iĢaretlenirse, en iyi doğruluk el-
de edilir.
JPEG formatında kaliteyi çeĢitli derecelerde ayarlama imkanı vardır. Yani dos-
ya daha fazla ya da daha az sıkıĢtırılabilir. Daha az sıkıĢtırma daha çok kalite anlamı-
na gelmektedir.
24 bit imajları küçük bir dosya da tutmak için geliĢtirilmiĢtir. SıkıĢtırma
sonrasında resimde bozulmalara neden olabilir. Bir JPEG imajını her açıp tekrar
kaydediliĢinde görüntü kalitesi düĢer. DüĢme miktarı sıkıĢtırma oranına doğrudan

31
bağlıdır. Bu nedenle daha büyük sıkıĢtırma daha kötü bir görünüm verecektir. JPEG,
Ģeffaflığı desteklemez ve yalnızca 24 bit imajlarla çalıĢır.
Kayıt sırasında setup kısmından; Resolution bölümü oluĢturacağınız nokta
esaslı görüntü dosyasının çözünürlüğünü belirler. Yüksek çözünürlüklü dosyalar
uzun sürede dönüĢtürülür, çok yer iĢgal eder ve daha fazla bellek isterler.
Anti-aliasing ise objelerin kenar kısımlarının piksellerinin yumuĢatılması için
kullanılır. Bu Ģekilde kenar bölgelerde oluĢacak kırıklıkları önleyebilirsiniz.
Genellikle görüntü amaçlı kullanılacak dosyalar için iyi sonuç verir.

ġekil I.2 Dosya Kaydederken Çözünürlüğün Belirlendiği Pencere

ġekil I.3 Jpeg Dosya Kaydederken Kalitenin Belirlendiği Pencere

Include alpha channel seçeneğini iĢaretlerseniz, FreeHand dokümanınızda


sayfa üzerindeki boĢ yerler hazır bir maske olarak export edilir. Daha sonra,
maskelemeyi destekleyen bir görüntü iĢlem programında, bu kanalı seçim amaçlı
olarak kullanabilirsiniz. Örneğin bu dosyanızı Photoshop ile açtıktan sonra Load
Selection komutuyla seçimi yüklemeniz mümkün.

32
Alpha includes background seçeneği ise, alfa kanalı olarak arka plan
katmanına çizmiĢ olduğunuz objeleri belirler. Bu Ģekilde tintli dolguları yan
transparan bölgeler olarak algılar. [9,10]

I.4.20. Scitex Continuous Tone (CT)


Scitex Continuous Tone (CT) formatı scitex bilgisayarların RGB, CMYK ve
Gri skala resimler tarafından kullanılan bir formattır. Patentli Scitex baskı sistemleri
ile basılan resimlerde ve elde edilen filmlerde moire desenlerine çok az
rastlanmaktadır, bu nedenle yüksek kaliteyi arzulayan profesyonel birçok dergide
kullanılmaktadır. [10]

I.4.21. Tagged Image File Format (TIFF)


TIFF formatı sıkça hem MAC hem de PC grafik dosyalan için kullanılır.
ĠĢaretlenmiĢ görüntü formatı ifadesinin kısaltılmıĢ olan TIFF Aldus Comparation
tarafından taranmıĢ görüntülerin kaydedilmesi için bir format olarak geliĢtirilmiĢtir.
Bu format çoğu sayfa mizanpaj programı tarafından kabul edilmektedir. Hatta
endüstri standardı haline gelmiĢtir.
TIFF dosyalarının doğrudan photoshopta bir TIFF dosyası kaydedildiğinde
TIFF Options iletiĢim kutusu belirir. Buradan doküman macintosh veya IBM PC
uyumlu bilgisayarlar için mi olacağı belirlenebilir.
TIFF formatında dosya göndermenin bir diğer özelliği de TIFF dosyalarının
sıkıĢtırılabilmesidir. TIFF options iletiĢim kutusunun içinde seçerek LZW (Lempel-
Ziv Welch) sıkıĢtırmasını çalıĢtıran bir onay kutusu vardır. LZW kayıpsız bir
sıkıĢtırma formatıdır; dosya hiçbir görüntü verisi silinmeden sıkıĢtınlabilir, kayıpsız
sıkıĢtırma programıdır. Çoğu sayfa mizanpaj programı sıkıĢtırılmıĢ TIFF dosyalarını
okuyabilir.
TIFF bir bilgiyi yazarken görüntüyü piksel piksel okuyup o Ģekilde kayıt eder.
LZW ise, bir bilginin bütünü aynı anda okuyup benzer yerleri tarayarak o Ģekilde
kayıt eder. Yani TIFF her piksel teker teker okunurken LZW'de benzer pikseller bir
arada kaydedilir.
Tagged-Image File Format (TIFF) formatı farklı iĢletim sistemleri ve
uygulamalar arasında kayıpsız ve esnek bir dosya değiĢ tokuĢunu sağlaması
nedeniyle tüm çalıĢmalar için uygun bir format olarak bilinmektedir. TIFF ayrıca çok
sayıda alfa kanalını desteklemektedir. TIFF dosyalan ikili dosya, indekslenmiĢ renk,

33
gerçek renk RGB, CMYK, Lab gibi neredeyse tüm biçimlerini destekler. TIFF
dosyalarında katman (Layer) desteği bulunmaz. Fakat Photoshop 7.0 sürümü ile
TIFF dosyalan katman (layer) özelliği de taĢımaktadır. Bu layerlı özellik çalıĢma
kaydedilirken istenildiği takdirde kapatılarak, TIFF dokümanının layersız (merge)
hale getirilmesine olanak tanımaktadır. [10]

ġekil I.4 Tiff Dosya Kaydederken SıkıĢtırma Biçiminin Belirlendiği Pencere

TIFF Options Ekranı


Dergicilik mecrasında TIFF formatı özellikle piksel bazlı bir programda
tasarımı bitmiĢ olan bir mizanpajın film çıkıĢ alınabilmesi için vektörel bazlı bir
programa çekilmesinde yoğun olarak kullanılmaktadır. [10]

I.4.22. Portable Data Format (PDF)


PDF (TaĢınabilir Doküman Formatı), Âdobe'nin Macintosh, Windows, UNIX
ve DOS için geliĢtirdiği yayıncılık formatıdır. PDF içerisinde piksel ve vektör tabanlı
resim, Postscript metin ve linkler bulunabilmektedir.
PDF dosya formatı, açık yazılımıyla Portable Data Format, farklı program ve
bilgisayar sistemleri arasında dosya transfer protokolüdür. Mac veya PC sistemleri
üzerinde çalıĢan herhangi bir program aracılığıyla hazırlanmıĢ dokümanların
içeriğini aynen koruyarak transfer etmemize yarar. Bir dokümanda bulunan renk,
resim, PPD (Yazım Özellikleri Dosyası) ayarları ve font bilgilerini dosya içine
yazarak (embed ederek) korur ve taĢınabilir. Dosya Formatı (PDF) halinde diskinizin

34
üzerine dosya oluĢturur. PDF dosya formatı ile dosya yaratmanın iki yolu vardır.
Birincisi Acrobat PDF Writer sürücüsü ile yaratılan PDF dosyası ve Adobe Distiller
ile yaratılan PDF dosyasıdır.
Dosya PDF formatında kaydedilirse kullanıcı Photoshop'a yada baĢka bir
masaüstü yayıncılık yazılımına sahip olmasa bile Adobe Acrobat Reader yazılımıyla
açılabilir. PDF dosyalar özellikle internet ortamında yoğun olarak kullanılmaktadır.
Ancak PDF dosyalar masaüstü yayıncılık sisteminde de yaygın olarak kullanılmaya
baĢlamıĢtır. Hazırlanan bir dosyaya baĢkaları tarafından rahatça müdahale
edilememesi, font ve resim problemleri çıkarmaması tercih sebebidir. RIP' e teslim
edildikten sonra komut girme iĢlemi yapılabilir.
Günümüzde PDF formatı yoğun olarak kullanılmaya baĢlanmıĢ olan bir
formattır. Prova baskı öncesi, CTP kullanılan sistemlerde ön izlemeye olanak veren
bir kayıt formatıdır.
Basın ve yayın endüstrisi sürekli olarak dokümanların bilgisayarlarında çok yer
kaplamasından Ģikayetçi olurken, Adobe Acrobat bize bilgisayarımızda çok yer
kaplayan bilgilerimizi saklamakta, dokümanı basmakta alternatifler sunan ve
bilgisayarımızda çok az yer kaplayan PDF'i (Portatif Doküman Formatı) geliĢtirdi.
PDF, bilgisayarımızda az yer kaplayıĢı, kaliteden ödün vermeyiĢi ve internet
üzerindeki en hızlı transferi sağlaması açısından büyük bir artı kazanç ve zaman
sunar.
PDF'in bize kazandırdığı baĢlıca avantajları Ģöyle sıralayabiliriz;
• Tasanm zenginliğini koruma,
• Tasarımı devam ettirebilme,
• AraĢtırabilirlik,
• Tekrar tasarlayabilmek,
• Yüksek kalite ve hızda basım,
PDF hem az yer kaplayan hem de kalite kaybına neden olmayan bir format
olarak gelecek de çok kullanılacak bir format olacağı izlenimi vermektedir.
Basım ve yayın endüstrisi, ideal bir dijital doküman arayıĢı içindeyken, bazı
yazılım Ģirketleri ise bu sorunun cevabını bulduklarını, hatta bunun internetin
yayılmasında, kağıtsız bir dünya görüĢünü savunur nitelikte olduğunu
savunmuĢlardır.
Bir dokümanın portatifliği, bu dokümanın yazdırılmasıyla ilgilidir. Kıyaslamak
gerekirse üzerinde metin ve grafik olan bir kağıt fakslanabilir. Faksı gönderirken

35
sayfa imgeleri tramlara çevrilir ve öyle fakslanır. Eğer bilgisayarın faks özelliği
varsa, program sayfayı alır, noktalara çevirir ve yazıcıya yollar. Yapılan son klasör
saklanır ve bir kağıt çıkıĢ alınır. Bu dosya hiçbir Ģeye gerek duyulmadan yollanabilir,
görüntülenebilir ve düzenlenebilir.
Birçok faks imgesi gibi, metin için böyle bir esas bilgi yoktur uygulama
dosyası kullanabilir. Fakat diğer bilgisayardaki (MAC-PC) fontlarla, sizin fontlarınız
aynı olmalıdır.
Bazı portatif dokümanlar sayfanın Bitmap görüntüsünü ekranda ASCII metni
halinde ve font bilgisi halinde saklar. ASCII formatında bir metinle kelime ve
deyimler araĢtırılabilir, bu çıkıĢ almak için büyük bir avantajdır.
Acrobat Distiller herhangi bir postscript dosyasını PDF'e çevirir. Yüksek
çözünürlüklü imgeler ve çizim iĢleri yapılırken dosya Distill yapılmalıdır. Bunun
sonucunda da, bağımsız sayfalar, kaliteli iĢler küçük dosya formatı halinde
gönderime hazır olur. Acrobat Reader, distill yapılmıĢ dokümanı görüntülenmesini,
gezinti yapılmasını ve çıkıĢ alınmasını sağlar.
Bütün ihtiyaç duyulan parçalan içeren elektronik bir doküman yaratarak
paradan, zamandan, dağıtımdan ve kopyalanmıĢ sayfalan saklamada büyük bir
avantaj sağlanır. Böylelikle daha eriĢilebilir ve dinamik bir bilgi elde edilir.
Adobe'nin PDF'i Postscript'in üçüncü versiyonudur. Postscript dosyayı alır ve
distill yapar, yeni formata çevirir. Bunun içinde güncel konular, sıkıĢtmlmıĢ imgeler
ve ĢekillendirilmiĢ programlar vardır. Geriye kalan bütün portatif doküman dosyalan
bütün platformlarda Macintosh veya PC, DOS, Windows, MACOS veya UNIX
görüntülenebilir.
Fakat Adobe Acrobat'ın ilk versiyonu, kaliteli çıkıĢ ve renk çözünürlüğü
sağlamaz. Postscript kodu ihtiyaç duyulan ürün çıkıĢına sahip değildir. Bu PDF'lerin
monitörde görünmesini ve tek renkli - çok renkli sayfaların çıkıĢını engellemez.
[9,10]

I.4.23. Job Definition File (JDF)


JDF'nin Tanımı
JDF özel olarak bilgi alıĢveriĢini kolaylaĢtırmak için dizayn edilmiĢtir. JDF bir
veri formatıdır. Kendisi önemli kılan husus medya üretimini yeni alanlara taĢımak
üzere dizayn edilmiĢ olmasıdır. JDF bir XML uygulaması olup, CIP4 tarafından
dizayn edilmiĢ ve düzenlenmiĢtir. JDF formatı, Adobe, Agfa, Heidelberg ve Man

36
Roland gibi üretici firmaların öncülüğünde ortaya çıktı ve halen çok sayıda
kuruluĢun üye olduğu uluslar arası CIP4 organizasyonu tarafından geliĢtirmektedir.
JDF (Job Definition Format - ĠĢ Tanım formatı), iĢin baĢtan sona tüm özelliklerini bir
mesaj açıklama standartı ve mesaj değiĢim protokolü ile bütünleĢtirerek önerilen bir
endüstri standartı/XML esaslı, ayrıntılı bir dosya biçimidir. Bu dosya biçimi farklı
uygulamalar ve sistemler arasında bilgi alıĢveriĢi ile verimliliği arttırmaya yönelik
olarak tasarlanmıĢtır
JDF, bireysel iĢ akıĢı çözümleri ve araçları ile çalıĢan medya, tasarım, grafik
sanatlar, talep üzerine ve e-ticaret Ģirketlerini içeren tüm endüstriye hizmet vermeyi
amaçlamaktadır. Bütün bireysel giriĢimler ve Ģirketler için yeni iĢ fırsatları yeni
ekonomide yaratım, yönetim ve üretim iĢlemleri dokümanlarını sağlayan bir
mekanizma olarak açık, geniĢleyebilen XML-temel alman iĢ kartı standardını
geliĢtirmek, JDF'in temel alındığı ana fikri oluĢturmaktadır. JDF basım iĢlerinde
basılı malzeme üretimi iĢlemlerini verimlileĢtirmenin bir yolu olarak
gösterilmektedir.
Kısaca basılacak orijinalin, müĢteriden matbaaya geliĢi dahil, baskı sonrasını
da kapsayan iĢ süreçlerinde, sistemlerin ve aygıtların kullanacağı ortak bir sayısal dil
oluĢturmaktadır.[10]

Jdf'nin Özellikleri
JDF özel olarak bilgi alıĢveriĢini kolaylaĢtırmak için dizayn edilmiĢtir . JDF bir
veri formatıdır. Kendisini önemli kılan husus medya üretimini yeni alanlara taĢımak
üzere dizayn edilmiĢ olmasıdır JDF bir XML uygulanması olup CIP4 tarafından
dizayn edilmiĢ ve düzenlenmiĢtir. JDF formatı, Adobe, Agfa, Heidelberg ve
ManRoland gibi üretici firmaların öncülüğünde ortaya çıktı ve halen çok sayıda
kuruluĢun üye olduğu uluslararası CIP4 organizasyonu tarafından geliĢmektedir
JDF basılacak orijinalin müĢteriden matbaaya geliĢi dahil, baskı sonrasını da
kapsayan iĢ süreçlerinde, sistemlerin ve aygıtların kullanacağı ortak bir sayısal dil
oluĢturmaktadır.
Bir müĢteri üretimdeki insanlara yeni bir telefon numarası verdiğinde, JDF bu
bilginin otomatik olarak finans ve pazarlama gibi ilgili diğer departmanlara
yönlenmesini sağlamaktadır. JDF sadece bir baskı iĢinin elemanlarını izlememekte,
aynı zamanda manuel olarak kaydedilmek zorunda olan dijital logo veya Ģirket adresi
gibi bu tür Ģeylerin izini araĢtırarak bulabilmektedir. Özellikle iĢ akımı ve proses

37
otomasyonu için dizayn edildiğinden dolayı, JDF müĢteri onayı alınır alınmaz bir
dosyanın çıkıĢ için gönderilmesi gibi üretim görevlerini idare edebilir.
JDF standartı CIP4, baskı öncesi, baskı, baskı sonrası ve iĢletim komitesi
tarafından hazırlanmaktadır. CIP4 daha önceleri CIP3 olup, önbaskı verilerini baskı
ve tamamlama teknolojilerine ulaĢtıran PPF geliĢtiriminden sorumlu olmuĢtur. CIP4
JDF geliĢtirimi için yetkilidir ve üyeliği grafik sanatı kuruluĢları içerisindeki tüm
esas iĢlemleri kapsamaktadır. Spesifikasyon, içerik yaratımmdan dağıtıma kadar her
türlü üretim prosesini desteklemek için yazılmıĢtır. Etkinliği artırmak ve otomasyonu
optimize etmek için prosesleri birleĢtirerek dijital iĢ akımlarına yeni fikirler getirmek
için dizayn edilmiĢtir. GeniĢ bir bakıĢ açısı içermekle birlikte, teknoloji ilginç olması
rağmen JDF'in uygulanması daha kompleks bir sorudur. Kontrol ve otomasyonu
geliĢtirmek, hataları azaltmak, masrafları düĢürmek ve üretimi artırmak için JDF ile
çalıĢan dünya üzerindeki bazı cesur basımcılar uygulama için halen faaliyet
halindedir.
BaĢlangıçtan bitiĢe bir baskı iĢini taĢıma yeteneğine sahiptir. Bu, tasarım, baskı
öncesi, baskı, baskı sonrası ve teslimin ayrıntılı bir tanımlaması iĢlemlerini
kapsamaktadır.
Üretim ve yönetim bilgi servisleri arasında köprü kurma yeteneğine sahiptir.
Bu yetenek, grafik sanatlarda iĢlerin baĢlangıç ve bitiĢinin ayrıntılı hesabını ve
anında iĢ ve aygıt desteğini sağlamaktadır.
Bir ürün hakkında üreticinin görüĢü kadar müĢterinin de görüĢünü dikkate
alarak her iki görüĢ arasında köprü kurma yeteneğine sahiptir.
Diğer iĢ akıĢı modellerine zarar vermeden, herhangi bir kullanıcı tanımlı iĢ
akıĢını tanımlama ve takip özelliğine sahiptir. Bu kapsamda seri, paralel, üst üste ve
tekrar iĢlemlerinin değiĢik kombinasyonlarda ve yerlerde uygulanma olanağına
sahiptir. [10]

38
ġekil I.5 JDF ĠĢleyiĢ ġeması

JDF'nin Sınırlılıkları
Baskı odasındaki ilerlemeler baskı üretim mekanizmasının büyük bir bölümünü
otomatik hale getirmiĢtir. JDF, bu oldukça geliĢmiĢ üretim modelini baskı öncesi,
baskı ve baskı sonrası aktivitelere ve bunların ötesine ulaĢtırmaktadır. JDF, proses
yönetimini dijital üretim iĢ akımının tüm kısımlarına getirerek üretim, iĢ ve yönetim
bilgi sistemlerini birleĢtirmektedir. JDF medya üretimini her türlü çıkıĢ, baskı veya
elektronik için otomatize etmektedir.
Oldukça rekabetçi ve dinamik bir pazar ortamında, proses otomasyonu baskı
öncesi, basım ve yayımcı profesyoneller için ağırlıklı bir önceliktir. Otomasyon, iĢ
akımından masrafın düĢmesine yardımcı olmakta ve maksimum kullanımı sağlayarak
sermaye yatırımlarının geri dönüĢünü artırmaktadır. Bir sistemin kapasitesinin
optimize olmasına yardım edebilmektedir, ancak otomasyon donanımdan elde edilen
kazanımlann da ötesindedir. Dijital bilgi sistemleri kullanım bilgilerini toplayıp
analiz edebilir.
Metaveri - veriler hakkındaki veri ile çalıĢarak böyle bir bilgi analizi prosesleri
sürekli olarak geliĢtirmek için ihtiyaç duyulan bilginin sağlanmasına yardımcı
olabilir. Proses analizi, potansiyel darboğazlar gibi iĢ akımı içindeki zayıf alanlara,
ya da deneme baskısı gibi yüksek maliyet alanlarına ıĢık tutar. JDF spesifikasyonları
dijital iĢ akıĢlarında etkinlik ve otomasyona dair her Ģeyin üstünde olmasına rağmen
tek husus değildir. JDF bir dosyadaki verinin nasıl tarif edileceğini ve dijital
sistemler arasında nasıl paylaĢılacağını belirler, ancak tarifi veya paylaĢımı yapma
özelliği yoktur. Verinin uyumlu olmasını temin ederek, format bilgi alıĢveriĢini
hızlandırabilir, ancak bu transferlerin direkt meydana gelmesini sağlama imkanı

39
yoktur. JDF basitleĢtirilmiĢ sistem entegrasyonuna öncülük eder, ancak izole
çalıĢmaz. Her Ģeyin üzerinde, JDF bir iĢbirliği teknolojisidir. Ön baskı üretim
teknolojilerinin eriĢimini potansiyel olarak artırabilir, ancak eriĢimin nasıl kontrol
edileceği, yayım ve medya üretim endüstrilerinin iĢ akım geliĢimini nasıl
uygulayacağına bağlıdır ve bu, iĢbirliksel, tüm endüstriyi kapsayacak bir iĢ geliĢimi
hakkındadır.[10]

I.5 MASAÜSTÜ YAYINCILIKTA YAZILIMLAR


Bilgisayarların çalıĢmasını ve ürün elde tememizi sağlayan komutlar bütünü-
dür. Bir çok çeĢit program vardır. Programlan genel olarak; Sistem Yazılımları, Uy-
gulama Programlan ve Yardımcı programlar olmak üzere üç ana baĢlık altında topla-
yabiliriz. [9]

ġekil I.6 Program ÇeĢitleri ġeması

I.5.1. Sistem Yazılımları


Bilgisayarları çalıĢır hale getiren; bilgisayarın ne zaman, nerede, nasıl bir iĢlem
yapacağını, hangi çevre birimleri ile iletiĢim kuracağını denetleyen programlar dizi-
sine iĢletim sistemi (operating system) denir.
Birçok iĢletim sistemi vardır. MacOS, Windows, Windows NT, Unix, Linux,
Solaris gibi. Unix ve Solaris gibi sistemler stüdyo sistem adı verilen büyük resim
iĢleme istasyonlarında kullanılır. Güçlü ağ desteği ve kuvvetli kaynak yazılımlan ile
yüksek kapasiteye sahip stüdyo sistemler için güvenilir iĢletim yazılımlandır. PC
denilen kiĢisel bilgisayarlarda ise baĢta MacOS olmak üzere Windows ve Windows

40
NT kullanılır. MacOS, Apple Macintosh bilgisayarlar için gene kendi üreticileri
tarafından geliĢtirilmiĢ iĢletim sistemidir. Günümüzde multimedya ve baskı hazırlık
iĢlemlerinde çoğunlukla MacOS kullanılmaktadır. Windows numeratik iĢlemler için
geliĢtirilmiĢ, MacOS ise grafik tabanlı bir iĢletim sistemidir. Bu nedenle de resim
iĢlemede oldukça baĢarılıdır. Ayrıca MacOS, kullanıcı arayüzeyi dediğimiz
bilgisayar ile iletiĢim kurduğumuz görünen yüzü kullanıcıya dost tabir edilen bir
yüzdür.
Bu iĢletim sistemlerinin ayrıca server programlarıda vardır. Server sunucu iĢle-
tim sistemleri bir ağ üzerinde hizmet verdiklerinden dolayı stabil ve güvenilir olmak
zorundadırlar. Bu özellikleri sayesinde çökmeler, kilitlenmeler gibi problemler ile
pek karĢılaĢılmaz. Bu özellikleri tercih sebepleridir. Ancak bu programlar hem daha
pahalıdır hem de kullanımı daha profesyonellik gerektirir.
Bir iĢletim sistemi bilgisayarın donanımını kontrol etmek için sistemin BIOS'u
(Basic Input System) ile iletiĢimde bulunan bir ya da daha fazla programdır. ĠĢletim
sistemi, uygulamaların BIOS ile iletiĢim kuracağı standart fonksiyonlar dizisi sağlar.
Bilgisayar kullanımdayken, iĢletim sistemi aygıtların doğru çalıĢmadıkları durumda
kullanıcıya bilgi verir (örneğin, disket sürücüden çıkarılmıĢsa ya da yazıcı bağlı
değilse). ĠĢletim sistemleri, veri ve diğer programların akıĢını izleyerek ve yöneterek
girdi ve çıktıyı kontrol eder. Klavye, fare ya da diğer bir girdi aygıtı üzerinden
yapılan girdi, belleğe ve CPU'ya sevkedilir. Yazıcıya ya da diğer bir çıktı aygıtına
çıktı gönderilir. Metnin içine veya dıĢına gölge verilebilir ya da harfleri ĢiĢirmek
mümkündür. Bunları yaparken metin yeniden yazılabilir özelliktedir. Eğer döküman
EPS, DCS ya da PDF olarak kaydedilirse, PostScript bir yazıcıdan çıktı alındığında
veya dosya Acrobat'ta açıldığında harfler keskin kenarlarını mahafaza ederler.
Macintosh ve PC bilgisayarlar bir network üzerinde bir sürücüyü ortak kullanı-
yorlarsa dosya aktarımı, dosyayı, bilgisayar için formatlanmıĢ sürücüye kopyalayıp
açmak Ģeklinde basit bir iĢlemdir.
Macintosh ve PC bilgisayarlar bir network üzerinden bağlı değillerse, ancak,
Macintosh bir SuperDrive'a (ya da yüksek kapasiteli disk sürücüye) sahipse, Macin-
tosh ile PC arasında dosyaları aktarmak için Macintosh üzerinde Apple File Exchan-
ge kullanılabilir.
Son model Macintosh'ların birçoğu SuperDrive içerirler. Bu yüzden DOS dis-
keti okurken herhangi bir ara programa ihtiyaç yoktur. DOS disketi direkt Mac

41
bilgisayarın sürücüsüne takılabilir. Sistem DOS disketinin olduğunu hemen
anlayacak ve disket üzerinde Desktop klasörü yaratacaktır.
SuperDrive varsa transfer iĢlemini DOS Mounter gibi, içinde hem DOS hem de
Macintosh disklerini kullanmaya izin veren yazılım kullanılabilir. QuarkXPress
belgeler, uygun biçimde formatlanmıĢ diski yerleĢtirerek her iki for-matta da
kaydedilebilir. [8,9]

I.5.1.1.Macintosh ĠĢletim Sistemi


Çok kullanıcılı ve grafik özellikli bir iĢletim sistemidir. Macintosh iĢletim sis-
temi (Mac OS) üzerinde birçok defa değiĢiklik yapılmıĢtır. Genellikle sürüm numa-
ralarıyla adlandırılır. Örneğin Mac OS'un dokuzuncu iĢletim sistemi System 9 olarak
adlandırılır. Mac OS Shell, Finder olarak adlandırılır. Mac OS'un yüklenmesi kolay
ve kısa bir iĢtir. Fakat yükleme sırasındaki tüm mesajları okuyarak doğru ve istenilen
Ģekilde sistemi kurmaya dikkat etmek gerekir. Finder gibi bir grafik arabirimi,
programları ve komutları temsil etmek için simge (icon) adı verilen küçük resimleri
kullanır. Kullanıcı, iĢletim sistemine bir komut vermek için bir simgeyi gösterir ve
mouse ile tıklar. Diğer komutlar ise Finder'in bir parçası olan menülerden seçimler
yapılarak verilir. [8]

a) Finder'in Temel Özellikleri:


Finder, Mac OS baĢladıktan sonra açılan arabirimdir. Bilgisayar açıldığı zaman
Mac OS baĢlar ve daha sonra Finder programı çalıĢır. Masaüstü en çok kullanılan
programların armalarının, klasörlerin, belgelerin konulabileceği ekrandır. Masaüstü
Resmi, bilgisayarın ekranını döĢemek için kullanıcının seçmiĢ olduğu bir resim ya da
desendir. Sabit Disk, harddisktir. Yani bilgisayardaki bütün programlar, belgeler ve
sistem bu diskin içindedir. Klasör, sık kullanılan belgeleri masaüstüne taĢıyarak
onlara ulaĢmayı kolaylaĢtırıp çalıĢmaları hızlandırır. Program Armaları, kısayol diye
de adlandırılabilir. Sık kullanılan programların armaları masaüstüne taĢınarak onlara
ulaĢmayı kolaylaĢtırıp, çalıĢmaları hızlandırır. Çöp Sepeti, silmek istenilen herhangi
bir belgenin ya da programın atıldığı yerdir. Eğer çöpe atılan öğe silinmek istenirse,
menülerden "Diğer"i seçerek "Çöpü BoĢalt" komutunu vermek gerekir. Elma
Menüsü, çabuk ulaĢılmak istenilen belgelerin ya da programların armalarının
konabileceği yerdir. Elma Menüsü'nden bilgisayarla ilgili ayarlar da gerçekleĢ-
tirilebilir. Ayrıca Elma Menüsü, Mac OS ile birlikte gelen bazı yazılımları içerir.

42
Klavye Dil Seçimi, kullanılan klavyedeki harf yerleĢimini seçmeyi sağlar. De-
netim Çubuğu, bilgisayarın bazı ayarlarını kolayca yapmayı sağlar. [8]

b) MACOS X ĠĢletim Sisteminin Genel Özellikleri:


OS X'in korumalı bellek yapısı, uygulamaları kendi bellek alanları içerisinde
korur. Bu yüzden herhangi bir yazılım kitlendiğinde bilgisayarı yeniden baĢlatmak
gerekmez. Sorun çıkaran yazılım kapatılır ve yapılan iĢe devam edilir. Mac OS X,
Unix tabanlı olduğu için bu iĢletim sisteminin çoklu ortam desteğinden de fazlasıyla
yararlanılır. "Pre-emptive multitasking" adı verilen teknolojiyle, önceki iĢletim sis-
temlerinde bilgisayarın tüm kaynaklarını meĢgul eden ve diğer uygulamaları kesinti-
ye uğratan baĢka iĢlemler olurken, OS X'de bir sorun olmaz. Sanal bellek yöneticisi,
bir uygulamanın bellek ihtiyacını otomatik olarak algılayıp gerekli alanı ayırır. OS
X'de çift iĢlemcili sistemleri kullanabilmek mümkündür. Örneğin, kullanıcı isterse
bir iĢlemciyi kompleks bir görüntüyü iĢlemek için, diğerini MP3 dosyası oluĢturmak
için aynı anda kullanabilir. [8]

I.5.1.2. Windows ĠĢletim Sistemi


Windows, Microsoft firmasının ürettiği bir iĢletim sistemidir. KullanıĢlı grafik
arayüzler (pencereler) ve görsel iletiler yardımıyla programları çalıĢtırma, komut
verme gibi iĢlemleri hem mouse (fare) hem de klavyeden veri girerek
gerçekleĢtirebilme kolaylığı sağlayan bir iĢletim sistemidir. En büyük özelliklerinden
biri, kolay öğrenilebilir oluĢudur. Bu kolaylık Windows´a, bilgisayar pazarında en
yaygın kullanılan iĢletim sistemi olmasını sağlamaktadır. Bu konuda en önemli rakibi
ise Linux sistemidir.
Windows´un Ģu an farklı farklı sürümleri (versiyonları) yoğun olarak
kullanılmaktadır. Bunlar sırasıyla Win3.1, Win95, Windows NT, Win98, Windows
ME (millenium edition), Win2000, Windows XP dir. 2006 yılında Longhorn adlı
sürümünün piyasaya sunulması beklenmektedir.
ġimdi ise Windows iĢletim sisteminin kullanıcı açısından avantaj ve
dezavantajlarını kısaca inceleyelim

Avantajları
- Bilgisayar kullanma konusunda zorluk çeken ve uzak duran kiĢilere görsel
açıdan cazip ve kullanım kolaylığı olan bir çalıĢma ortamı sağlaması

43
- Uzun dosya isimlerine izin vermesi (255 karaktere kadar Program
desteklerinin oldukça fazla olması
- Yeni takılan bir modemi, mouse, ekran kartı, ses kartı vs gibi birimleri kolay
ve otomatik algılama olanağı veren tak ve çalıĢtır desteğinin varlığı
Dezavantajları
- Windows´un, Linux gibi açık kodlu bir sistem olmaması, bu nedenle çok
sayıda kullanıcının devreye girip, yazılımı geliĢtirmesine, açıklarını kapatmasına izin
vermemesi.
- Internet uygulamaları ya da veritabanı sunuculuğu gibi veri alıĢveriĢinin
yoğun hacimli olduğu iĢlerde yavaĢ kalabilmesi.
- Kilitlenme problemi ve zaman zaman yeniden yükleme zorunda kalınması.
- Kimi durumlarda, diğer bazı iĢletim sistemlerine göre bilgisayar hafızası ve
diğer kaynakları verimsiz kullanabilmesi.
- Virüsler, bilgisayar korsanları ve Internet üzerinden gelebilecek çok sayıda
hatalı programa karĢı güvenlik açıkları barındıran korumasız bir sistem olması.

MAC ile PC Arasındaki Farklar


Mac'ler ile PC'ler yazılımdan donanıma hemen hemen her konuda farklıdırlar.
PC'ler Intel iĢlemci kullanırken, Mac'ler Motorola'nın geliĢtirdiği Power Macintosh
veya G serisi iĢlemciler ile çalıĢır.
ĠĢletim sistemleri de bu iĢlemcilere göre yazılır. Windows ĠĢletim Sistemi
Mac'te kurulamaz, Mac OS ĠĢletim Sistemi de PC'de kurulamaz.
PC programları Mac'te, Mac programları da PC'de çalıĢmaz. Aynı Ģekilde PC
donanımları Mac'te, Mac donanımları da PC'de kullanılamaz. [8]

I.5.1.3. LINUX ĠĢletim Sistemi


LINUX, serbestçe dağıtılabilen, çokgörevli, çok kullanıcılı Unix iĢletim sistemi
türevidir. LINUX, Internet üzerinde ilgili ve meraklı birçok kiĢi tarafından ortak
olarak geliĢtirilmekte olan ve baĢta IBM-PC uyumlu kiĢisel bilgisayarlar olmak üzere
birçok platformda çalıĢabilen ve herhangi bir maliyeti olmayan bir iĢletim sistemidir.
LINUX, 1991 yılında Finlandiyalı bir üniversite öğrencisi tarafından geliĢtirilmeye
baĢlanmıĢtır. Linus Torvalds, master projesi için bir iĢletim sistemi yazmak için
kollarını sıvadığı zaman bunun en iyi Ģekilde yapmanın bir yolu olarak Ġnternet'te

44
duyurmak olduğunu düĢünüp, Ģu anki açık kodlu LINUX iĢletimi sisteminin temelini
atmıĢtır. [31]

I.5.1.4. UNIX ĠĢletim Sistemi


TaĢınabilir, diğer büyük sistemlere göre daha yetenekli olan UNIX iĢletim
sistemi,bugün üniversitelerde , kamu ve özel kurumlarda , iĢletmelerde ve sanayi
sektöründe yaygın olarak kullanılmaktadır.
UNIXçok kullanıcılı bir iĢletim sistmediraynı anda birden çok kullanıcı sisteme
terminal üzerinden yada ağa baglı bir bilgisayar üzerinden terminal emülasyon
programı aracılıgıyla baglanıp var olan kaynakları kullanabilir.
UNIX iĢletim sistemi katmanlı bir yapıya sahiptir; en altta donanım ögeleri
hemen üstünde ise UNIX iĢletim sisteminin ana kısmını oluĢturan çekirdek(kernel)
bulunur. Tüm bu programlar çekirdek aracılıgıyla donanım kaynaklarına eriĢirler.
Katmanlar aĢağıdan yukarıya dogru Ģu Ģekildedir.
- Donanım Ve Çevre Birimleri
- Çekirdek (Kernel)
- Komut Yorumlayıcısı Ve Sistem Çağrıları
- Uygulama Programları Ve Derleyiciler[30]

Donanım Ve Çevre Birimleri


Donanım ve çevre birimleri; bilgisayarın mikro iĢlermci (CPU) bellek birimleri
giriĢ çıkıĢ birimleri gibi sahip oldugu donanımsal kaynaklardır. [31]

Çekirdek (Kernel)
Hemen donanımın üstünde bulunan ve iĢletim sisteminin kendisidir denilebilir.
Dosya sistemi bellek yönetimi CPU paylaĢımı gibi hizmetler çekirdek tarafından
gerçekleĢtirilir. [31]

Komut Yorumlayıcısı Ve Sistem Çağrıları


Yürütülmesi gereken komutları çözümleyip yürütülmesini baĢlatırbu amaçla
sistem çağrılarını kullanarak çekirdekle etkileĢimde bulunur.Sistem çağrıları önceden
hazırlanmıĢ ve UNIX in bir parçası olan fonksiyonel benzeri program
parçalarıdırsistemin kaynaklarına ulaĢmak için sistem çağrıları kullanılır. [31]

45
Uygulama Programları Ve Derleyiciler
Uygulama programları en üste bulunur ve uygulamaya dönük sonradan
yazılmıĢ programlardır. C gibi programlama dilleriyle yazılmıĢ programların makine
kodu karĢılığını üreten derleyicilerde bu katmanda çalıĢır. [31]

Home Alanı
UNIX te her kullanıcı HOME olarak adlandırılan özel bir alt alana sahiptir;
kendisine ait veriler ya da programlar bu alan içinde tutulur. iĢlemlerini bu alan
içersinde gerçekleĢtirir. Kullanıcılar kendi HOME alanındaki dosya ve programları
istedikleri gibi kullanırlarancak diger kullanıcıların HOME alanlarına veya iĢletim
sistemine ait sistem alanlarına izin verilen ölçüde eriĢirler. Her kullanıcı kendisine ait
dosyalaradiger kullanıcıların hangi haklarda eriĢebilecegini belirler. Kulanıcı UNIX
li sisteme ilk bağlandığında genelde kendisine ait HOME alanına girmesine izin
verilir. [31]

ġifre Dosyası
Her UNIX sistemikendisine kayıtlı kullanıcıları tutmak amacıyla bir Ģifre
dosyası oluĢtururancak bu Ģifre dosyası içerisinde kayıtlı olan kullanıcılar sisteme
giriĢ yapabilir. ġifre dosyası ismi password olup genel olarak /etc alanı içerisinde
bulunur. Dosya içerigi aĢağıdaki gibidir.
Kullanıcı adı / şifre / kullanıcı no / grup no / açıklama / çalışma alanı /
yorumlayıcı [31]

I.5.2. Uygulama Yazılımları


Bilgisayarda amaca uygun fonksiyonları yerine getiren yazılımlara uygulama
yazılımları denir. Düz yazı yazmaya yarayan kelime iĢlem programları; her türlü gra-
fik, teknik çizim ve Ģemaların çizilebileceği grafik programları; resimleri Ģekilleri ve
yazıları biraraya getirip mizanpaj yapmaya yarayan mizanpaj programları uygulama
yazılımlarıdır.
Günümüzde teknolojinin geliĢmesiyle baskı hazırlık aĢaması görüntü değiĢtir-
miĢtir. Eskiden fotomekanik yöntemlerle hazırlanan filmler artık bilgisayar ortamla-
rında hazırlanmaktadır. Bilgisayar teknolojisi baskı öncesi hazırlık aĢamalarına hız,
kolaylık ve kalite getirmiĢir. Grafik tasarımcı bütün çalıĢmalarını bilgisayarda izleye-

46
bilmektedir. Dizgi, tarama ve grafiklerin bütününü bilgisayarda oluĢturup,
mizanpajını daha rahat yapabilmektedir.
Masaüstü yayıncılık için geliĢtirilmiĢ çok fazla uygulama programı vardır. An-
cak Photoshop, FreeHand ve QuarkXPress programları dıĢındakiler çok fazla kulla-
nım yaygınlığına sahip değildir. Masaüstü Yayıncılık'ta baskı hazırlık aĢamasında ça-
lıĢan Ģirketlerin çoğu ya da kullanıcıların çoğu bu üç programı tercih etmektedirler.
Hatta zaman zaman bu programlara rakip programlar daha ileriye gitseler de kullanı-
cılar bu üç progama alıĢtıkları için ya da fonksiyonlarını yeterli gördükleri için baĢka
programları kullanmayı kabul etmemektedirler. Kullansalar da yan program olarak
kullanmaktadırlar. Örneğin 1990'lardan önce masaüstü yayıncılık mizanpaj programı
olarak Aldus PageMaker önde gidiyordu. 1990'lardan sonra QuarkXPress öne geçmiĢ
ve liderliğini sürdürmeye devam etmiĢtir. Zaman zaman Adobe PageMaker'in
yanısıra, InDesign da QuarkXPress'le rekabete girmiĢ, fakat Quark'ın liderliğini elde
edememiĢtir. FreeHand'e rakip olan Adobe Illustratör gibi.
Son yıllarda tasarım için en çok kullanılan programlar FreeHand, QuarkXPress
ve Photoshop'tur. Photoshop ya da scannerin kendi tarama programında taramalar
yapılır. Renk üzerinde herhangi bir değiĢiklik veya rötuĢ iĢlemi yapılacaksa
Photoshop programı kullanılır. Çizelge, grafik gibi çizim üzerine olan iĢlemler
FreeHand'de yapılır. Dizgiler ve mizanpaj için en uygun program QuarkXPress'tir.
"Resim al" komutuyla gafik, çizelge ve resimler QuarkXPress dokümanına aktarılır.
Bunun yapılabilmesi için QuarkXPress dokümanına aktarılacak resimlerin "Tiff"
veya "Eps" forma-tında kaydedilmesi gerekir.[8]

I.5.2.1. Piksel Bazlı Programlar


Sayfayı mazgallara (gridlere) bölen ve aralarda kalan piksel adını verdiğimiz
noktacıklarla görüntüyü oluĢturan programlardır. Resimin en küçük parçacığına pik-
sel adı verilir. "0" bilgi yok, "1" bilgi var, yani "0" görüntü yok, "1" görüntü var de-
mektir. Piksellerin bir araya gelmesi ile zengin ton geçiĢlerine sahip görüntüler elde
edilebilir. Bir manzara veya insan fotoğrafıda bu pikseller ile oluĢturulur.
Piksel bazlı programların çeĢitlerine örnek resim iĢleme ve tarama programlarıdır.
Resim iĢleme programlan bir görüntü üzerinde renk düzeltmeleri, rötuĢ gibi iĢ-
lemlerin yapılabileceği, ayrıca ileri seviyede grafik efekt ve illüstrasyonlar uygulaya-
bilecek programlardır. Tarama programlan ise bir görüntünün tarayıcı yardımı ile di-
jital ortama aktarılmasını sağlayan programlardır.[9]

47
Photoshop Programı
Photoshop piksel bazlı olarak çalıĢan ve Masaüstü Yayıncılık sisteminde en iyi
imaj iĢleme programlarından biridir.
Photoshop programı yeni bir resim oluĢturmaktan daha çok var olan resimler
üzerinde düzenlemeler yapmanıza olanak sağlar. Bu tip programlar iki resmin
montajlanmasından var olan resim üzerinde değiĢiklik yapmaya, ayn kadrajlardaki
görüntülerin aynı resim içerisinde göstermek, fotoğrafların renkleri üzerinde oynama
yapmak, bozulmuĢ yıpranmıĢ resimlerin tekrar oluĢturulmasından yeni
illüstrasyonlara kadar birçok alanda kullanılır. [10]

Photoshop Programının Genel Özellikleri


• Fotoğraf üzerinde iĢlem yapmak, bir görüntüye müdahale etmek, renkleri
değiĢtirerek farklı efektler elde etmek mümkündür,
• Yüksek çözümlemeli CMYK renkli belgeleri, ekranın RGB renklerine çevirmek,
• Yüksek kaliteli renk ayrımları doğrudan bastırabilmek,
• TIFF veya EPS dosya olarak kayıt edilmiĢ herhangi bir dokümanı mizanpaj
programına aktarılabilir,
• Photoshop'un düzeltme aletleri tipik rötuĢ yazılımda bulunan seçeneklerden daha
geniĢtir. Silgi, kalem, fırça, pistole, çizgisel ya da dairesel olarak geliĢtirilmiĢ
doldurma aleti bulunmaktadır.
• Bir görüntüye yeni bir renk uygulanmak istendiğinde özel renk seçici ile
renklendirme yapılabilir,
• History paleti ile 99 adıma kadar geri al iĢlemi yapılabilir,
• Vektörel metinler yapılabilir ve onlara gölgelendirme gibi efektler
uygulanabilir. Metin alanlarında her türlü paragraf stili oluĢturulabilir,
• Yüzlerce layer oluĢturulabilir. Layer efektleri bir layer'dan diğerine
taĢınabilir. [10]

I.5.2.2. Vektör Bazlı Programlar


Sayfayı x-y koordinatları ile tanımlayıp, yapılan iĢlemleri matematik formüller
ile belirten programlardır. Vektör Bazlı Programlar; Kelime ĠĢlem Programlan, Sayfa
Mizanpaj Programlan ve Grafik Tasarım - Ġlüstrasyon Programlan olmak üzere üçe
ayrılır.

48
Kelime ĠĢlem Programları, basit yazıĢmalarda mektup, fiyat teklifi gibi yazıĢ-
malarda kullanılırlar.
Sayfa Mizanpaj Programlan, Ģekil, yazı ve grafiklerin bir araya getirilip bir
sayfa düzeni oluĢturulduğu programlardır. Bu programlan güçlü bir kelime iĢlem
modülleri ve birazda grafik çizim destekleri vardır. Kitap, dergi gibi benzer sayfalar
içeren iĢlerde özellikle bu programlar kullanılır.
Grafik Tasarım-Ġllüstrasyon Programları, grafik çalıĢmalar ve tasarımlar için
üretilmiĢ programlardır. Kelime iĢlem destekleri vardır. Ancak sayfa mizanpaj prog-
ramlarındaki yetenekte değildirler. Grafik Tasarım-Ġllüstrasyon Programları broĢür,
ilan, afiĢ gibi kendini tekrar etmeyen sayfa içeren serbest çalıĢmalarda özellikle ter-
cih edilir.[9]

InDesign Programı
Adobe Systems Incorporated tarafından piyasaya sürülen In Design CS2
düzenleme ve tasarım programının en yeni versiyonu olarak mizanpaj, dergi, kitap ve
tasarım proseslerinde kullanılmaktadır.
Hem tek baĢına bir yazılım uygulaması hem de Adobe Creative Suite 2'nin bir
kilit elemanı olarak, en iyi sayfa planlama ayarlarıyla tasarımcıların daha kolay, hızlı,
akıcı ve çok yönlü çalıĢmalarına olanak sağlar. Son iki yıldır InDesign'ı benimseyen
büyük dergiler, gazeteler, kitap yayıncıları, reklam ajansları ve grafik tasarım
firmaları daha yüksek düzeyde üretkenlik ve daha olumlu kreatif sonuçlar almaya
devam etmektedirler. InDesign CS2, yaratıcılığı yayıncılık sürecinin kalbinde
tutarak, hem pazardaki bu hareketliliğe daha fazla üretkenlik katıp, hem de tasarım
sürecinde kritik bir araç olarak tercih edilmektedir. [10]

Freehand Programı
FreeHand programı son derece güçlü ve yararlı bir çizim ve tasarım programı
olup, gerek basılı medya ve multi-medya ortamı ile gerekse Ġnternet yayıncılığında
hareketli grafik, illüstrasyon ve sayfa tasarımına yönelik olarak kullanılabilir.
FreeHand'in çizim ve mizanpaj araçları en basit çizimden en karmaĢık ta-
sarımlara kadar akla gelebilecek her Ģeyi geliĢtirmek amacı ile kullanılabilir.
FreeHand'in grafik, renk, tip ve aktarılan çalıĢmalar üzerinde sunduğu geniĢ kontrol
imkanları FreeHand'i her tür grafik tasarım projeleri için en güçlü araç konumuna
getirir.

49
FreeHand obje esaslı bir çizim programıdır. Bir programın obje esaslı olması
demek, belgenin bitmap esaslı çizim araçlarında olduğu gibi ayrı ayrı piksellerden
değil grafik objelerden veya Ģekillerden oluĢması anlamına gelir. Obje esaslı
grafiklere aynı zamanda vektörel grafikler adı da verilir. Bitmap grafiklerinden farklı
olarak bu tür grafikler kaliteyi azaltmadan her tür çıktı çözünürlüğüne uygun olarak
boyutlandırılabilir.
FreeHand'de çok hassas çizim yapılabilir. Elemanlar sürüklenerek bir rehbere
dayanıp kolaylıkla hizalanabilir, çizgisel elemanların köĢe noktaları zorlanmadan üst
üste getirilebilir.
FreeHand'de hazırlanan tüm grafikler noktalar tarafından tanımlanan çizgiler
olan hatlardan oluĢur. Ġster düz, ister eğri olsun iki nokta arasındaki aralığa hat seg-
menti (path segment) adı verilir.
Katman (layer) ve stiller FreeHand'in belgeleri organize etmeye ve sadeleĢtirmeye
yönelik en güçlü yetenekleri arasında yer alır ve bir elemanın görüntüsünü de-
ğiĢtirmeyi kolaylaĢtırır. Katmanlar Ģeffaf düzlemler olup objelerin düzenlenmesine
yardımcı olur ve bir illüstrasyonda elemanların üst üste yerleĢmelerini kontrol eder-
ler. Stil; renk, dolgu ve kontür gibi grafik veya font stili, öncesi ve sonrasındaki ka-
rakter boĢluğu, paragrafın ne kadar içeriden baĢlayacağı, sekmeleri ve bloklaması gi-
bi özelliklerinin toplamıdır.
FreeHand çok sayıda sayfadan oluĢan belgeleri tasarlamak ve hazırlamak için
de kullanılabilir. Bunun için mevcut belgelere sayfa ve bir sayfadan diğerine akan
metin eklenebilir.

FreeHand Programının Genel Özellikleri:


• ġekilleri ve renkleri birbirine karıĢtırmaya yarayan blend özelliği,
• AktarılmıĢ bir görüntünün otomatik kopyasını çıkartarak FreeHand PostScript
çizimine çevirmeye yarayan "Auto trace" özelliği,
• Pantone renk uyum sistemi. Bu sistem baskı sırasında yazıcıdan çıkacak renk-
lere çok yakın renkleri ekranda emule eder,
• DeğiĢtirilebilir desenler,
• Renk ayrım için yardımcı programlar,
• Baskı için mükemmel yardımcılar. Metin blokları içerisinde fontları, stilleri
ve boyutları birbirine karıĢtırma,
• Kullanımı kolay bir ara birim,

50
• Birden fazla metin bloğunu kullanabilme,
• Otomatik ve elle harf arası açma,
• Bir metni herhangi bir Ģeklin üzerine oturtma,
• 100 seviyeye kadar "geri al" ve "ileri al" (yeniden yap) iĢlemi,
• Çizimleri daha keskinlikle yapabilmek için yardımcı ızgara düzeni,
• 200'e kadar katman (tabaka) kullanımı,
• Clip-Art Kütüphanesi,
• Farklı Ģekillerden geçiĢme olanağı,
• Web sayfaları tasarlama,
• Grafik ve metinleri birbirine uyumlu hale getirebilme,
• ÇalıĢma ortamının kullanıcı tarafından özelleĢtirilmesi.
• 3 boyutlu nesneleri simule etmeyi sağlayan perspektif grid aracı mevcuttur.
Bir veya daha fazla noktadan geçen düz çizgilerin çerçevesi oluĢturulduktan sonra,
persektif aracıyla, grid hareket ettirilebilir ve birleĢme hızı ayarlanabilir. Grid içinde-
ki nesneler kaydırılabilir ve perspektife yapıĢtırılabilir. [8]

Quarkxpress Programı
QuarkXPress, masaüstü yayıncılıkta en yaygın olarak kullanılan mizanpaj
programıdır. Kullanım kolaylığı ve masaüstü yayıncılıkta kullanılan teknikleri,
programın yaygınlaĢmasını sağlamıĢtır.
Günümüzde özellikle, gazetecilikte ve dergicilik çalıĢmalarında en çok kullanı-
lan mizanpaj programıdır.
QuarkXPress programının arayüzü diğer birçok Macintosh uygulamalarına
benzerdir. Ekranın üstünde menü baĢlıklarını içeren bir menü çubuğu bulunur. [8]

a) QurkXPress Programının Genel Özellikleri:


• Tüm grafik öğeleri (metin, resim alanları, çizgiler) 1/1000 mm hassasiyetle
sayfa üzerinde konumlandırılabilir ve 1/1000 mm hassasiyetle döndürülebilir. Dön-
dürülmüĢ halde metni düzenlemek ve üzerinde çalıĢmak mümkündür.
• Yuvarlak, dörtgen ve yuvarlak köĢeli dörtgen alanlarına ek olarak poligon
(çok kenarlı ve köĢeli) resim alanı alet kutusuna eklenmiĢ durumdadır.
• Sağ ve sol için ayrıca master sayfa yapılabilir, Ģablon sayfa istenilen kadar
çoğaltılabilir.

51
• Kütüphanesi sayesinde çok kolaylıklar sağlar. Daha evvel kullanılan logo, çi-
zim, çerçeVe gibi çalıĢmalara eriĢim kolaylaĢır.
• Metin alanı içindeki metnin büyüklüğü ve satır aralığını 1/1000 punto hassa-
siyet ile belirlemek mümkündür. Metin alanlarına yatay bloklamaya ek olarak dikey
bloklama da eklenmiĢ durumdadır. Bir metin alanı içindeki bilgiye Ģu iĢlemleri uygu-
lamak mümkündür:
- Birden fazla sütun açılabilir,
- Her paragraftan önce veya sonra kalınlığı kontrol edilebilen çizgileri kendili-
ğinden atma mümkündür. Bu çizgiler paragraf ile birlikte kayar,
- Otomatik gömme yapılabilir,
- Dikey bloklama yapabılabilir,
- Metnin ve arka planın rengi HSB, RGB, CMYK, Pantone, Trumatch
Focoltone standartlarından birine göre belirlenebilir,
- Stil grupları kullanılabilir,
- Metin alanının içine, araya metin eklendiği zaman metinle birlikte kayabilen,
"kayan metin alanı veya resim alanı" eklenebilir,
- Yatay ölçekleme ve genel sıkıĢtırma özelliği vardır,
- Harfler ve kelimeler arası boĢluk ve bloklama kontrolü yapılabilir,
- Metnin grafiğe sarılması mümkündür. [8]

b) QuarkXPress Programında Paletler:


Paletler pencereler gibi iĢlev görürler. Yedi çeĢit QuarkXPress paleti vardır;
Tool (Alet) paleti, Measurements (Ölçüler) paleti, Document Layout (Belge
YerleĢim) paleti, Colors (Renkler) paleti, Style Sheets (Stiller) paleti, Trap
Information (Trap Bilgileri) paleti ve Kütüphane paletleri. [8]

c) QuarkXPress'in Yapı Blokları:


QuarkXPress programı kutu tabanlıdır. Metinle^metin kutularında, resimler re-
sim kutularında tutulur. Sayfanın belirli bir yerinde metin oluĢturmak istendiğinde,
bu metni yerleĢtirebilmek için metin alanı açmak gerekmektedir. Sayfaya resim
yerleĢtirmek için öncelikle resim alanı açmak gerekmektedir. Metin alanları, metin
alanı aracı (A) ile yaratılır. Resim için, değiĢik seçenekli (dörtgen, çokgen, oval,
köĢeleri yuvarlatılmıĢ dörtgen) alan açabilmek mümkündür. [8]

52
d) QuarkXPress'te Kullanılan Özel Komutlar (Xpress Tags)
Xpress Tags, ASCII metin dosyaları için karakter uzantıları ve paragraf format-
ları belirlemeyi sağlar. Xpress Tag kodları, QuarkXpress'te kullanılan tüm karakter
uzantıları ve paragraf formatlarını destekler. (Xpress Tags sadece QuarkXpress tara-
fından kullanılabilir.) QuarkXpress programı, metni formatlamak için bu özel
karakterleri kullanmaktadır. Bu karakterler ve anlamları: Xpress Tags 3.1 ya da daha
yukarısıyla formatlanan tüm dosyalar, en baĢta versiyon tagı içermelidir. (Xpress
Tags 3.1 filtresi ile kaydedilen dosyaların versiyonu 1.5'tir; örneğin "v 1.5") Xpress
Tag kodlarını kullanarak yazı tipi belirlendiğinde, "P" her zaman yazı tipini düze
(plain) çevirir. BaĢka bir yazı tipi belirlendiğinde (örneğin, bold için "B"), daha
önceden seçilmiĢse son verilir. Örneğin, ilk olarak "B" seçildiğinde Bold yazı tipi
izleyen metne uygulanır. Yeniden "B" girildiğinde Bold yazı tipi bundan sonra
uygulanmaz. [8]

e) MAC ve PC Arasında Dosya Transferi:


QuarkXPress programıyla Macintosh ve Windows, birbirlerinin dosyalarına
kolayca eriĢebilirler; böylece Macintosh ile PC arasında kolayca belge transferi
yapılabilir. Macintosh ĠĢletim Sistemi'nin aksine DOS'da dosya adlandırma sınırlıdır.
Rir DOS dosyasının adinin, dosya adı ve dosya adı uzantısı olarak iki parçası vardır.
Ġki parça birbirinden bir nokta ile ayrılır. Dosya adı, sekize kadar harf ya da sayı
içerebilir. Dosya adı uzantısı, üç harf ya da sayı içerebilir. Ġsimlerde boĢluklara soru
iĢaretlerine, yıldızlara ve diğer bazı karakterlere izin verilmez. Bir dosyaya TXT
uzantısı atılırsa, birçok PC kullanıcısı bunu, herhangi bir metin editörü ile
açılabilecek bir ASCII metin dosyası olarak değerlendirecektir. Windows'ta belgelere
QXD uzantısı, Ģablonlara QXD uzantısı ve sözlüklere de QDT uzantısı verilir.
Windows'ta açmak istenirse Macintosh dosyalarının da bu uzantıları kullanarak
adlandırılması gerekir. Yeni çıkan Windows sistemlerinde, dosya isimlendirmeleri
sadece 255 karakterle sınırlandırılmıĢtır. Macintosh ve PC diskleri farklı
formatlandıkları için, bir belgeyi açarken dosyanın, sisteme göre formatlanmıĢ bir
diske aktarılması gerekir. [8]

f) Dosya Transferinde Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar:


1) Macintosh ile Windows'un birbirinin dosyalarını açabilmesine ve bunlara
eriĢe-bilmesine karĢılık dosya aktarırken dikkat edilmesi gereken bazı konular vardır.

53
QuarkXPress kütüphaneleri ve Xpress Preferences dosyası Macintosh ile PC arasında
aktarılamaz.
2) Bir dosya, Macintosh'un (File menüsündeki) Save Page as EPS'yi kullanarak
PC-EPS ya da PC-DCS olarak kaydedilebilir. Dosyalar PC formatlı bir diske aktarıl-
malı ve herhangi bir resim dosyası gibi yerleĢtirilmeli.
3) PC'de yaratılan bir belge Macintosh'da açıldığında ya da tersi yapıldığında
yeni ve kaydedilmemiĢ bir belge haline gelir. (File menüsünde) Save seçilmeli, Save
As diyalog kutusunun belirmesini sağlayacak ve yeni bir ad olarak varolanla aynı adı
girmedikçe varolan dosyanın üzerine yazmayacaktır.
4) Windows'ta yaratılan Ģablonlar, Macintosh'da açıldıklarında Ģablon ön izle-
mesi içermeyecektir.
5) Macintosh ve Windows için karakter kümeleri farklılık gösterebilir. PC'de
bulunmayan karakterleri Macintosh'da kullanmaktan kaçınmak gerekir.
6) Windows'ta bulunmayan sistem fontlarını (Chicago, Geneva, Monaco ve
New York) kullanarak belge yaratmaktan kaçınmak gerekir. Tersine olarak, Macin-
tosh'da bulunmayan Windows ya da diğer grafiksel gösterimli fontları (Helv, System
ya da Tms Rmn) kullanarak PC belgeleri yaratmaktan da kaçınmak gerekir.
7) Bilgisayara yüklenmemiĢ fontları içeren belgeler açıldığında, bulunmayan
fontların yerine baĢkaları konulabilir.
8) Bazı fontların Macintosh ve Windows versiyonları (karakterler arası boĢluk
ve büyüklükte) metrik farklılıklar gösterebilir. Çizgiyi, sütunları ve sayfa bölünmele-
rini korumak istenirse, çevrilen versiyonla karĢılaĢtırmak için asıl belgenin korunma-
sı iyi olacaktır.
9) Macintosh'da kullanılan bazı PICT dosyaları, PC'de düzgün bir biçimde
gösterilemeyebilir ve basılamayabilir. PICT, bir TIFF ya da EPS resmi gösteriyorsa,
dosyayı PC'de açtıktan sonra resmi yeniden çekmek gerekir.
10) WMF (Bir PC grafik formatı) resimler, Macintosh'da, Windows'ta
olduğundan farklı gösterilebilir ve basılabilirler. Bunlar, bir belgeye aktarmadan önce
farklı bir formatta kaydedilebilir.
11) Macintosh kullanan bir renkli TIFF ya da grafiksel gösterimli resim için
özel kontrast bilgisi uygulanırsa, resim Windows'ta belirtilen özel kontrast bilgisi ile
gösterilecek ve basılacaktır. Ancak Windows'ta özel kontrast bilgisi kaydedilemez.

54
12) Macintosh'da kurulan bağlantılar, bunları içeren bir belge PC'de açıldığın-
da korunmayacaktır. Tersine olarak, PC'de kurulan OLE bağlantıları, bunları içeren
bir belge Macintosh'da açıldığında korunmayacaktır.
13) Get Picture (File menüsü) kullanılarak resim dosyaları ve QuarkXPress
belgeleri arasında kurulan bağlantılar, korunacaktır. QuarkXPress belgeleri Mac'ten
PC'ye aktarıldığında, resim dosyaları PC'de missing (kayıp) olarak gösterilecektir.
Belgenin PC'den çıkıĢını almak için resimleri güncelleĢtirmek gerekir. [8]

I.5.2.3. Yardımcı Programlar


Bilgisayarlara ve programlara ekstra bazı özellikler katan, düzgün çalıĢmalarını
sağlayan, hataları ve arızalan düzeltmeye yarayan programlardır. Yardımcı prog-
ramların birçok çeĢidi vardır. Masa Üstü Yayıncılıkta en çok kullanılanlar aĢağıdaki
gibi gruplanabilir.
Disk Optimize Programları; Manyetik disklerin bakım ve onarımını yapan
programlardır. Disklerde kullanım sırasında oluĢan hataları tespit edip düzelten prog-
ramlardır. Ayrıca diskin içine yazılan dataları düzenlerler. Buna en iyi örnek Norton
Disc Doctor verilebilir.
Font Yönetim Programları; Masaüstü yayıncılıkta bir çok font
kullanılmaktadır. Bunların hepsinin sistem klasörünü içinde bulundurulması
mümkün değildir. Bu programlar sayesinde kullanılacak fontlar istenildiği zaman
açılıp iĢi bitince de kapatılarak sistemin ve programların ağırlaĢması engellenmiĢ
olur.
Virüs Programları; Bilgisayarların ve programların iĢleyiĢini bozan, belgelere
zarar veren küçük programcıklara "Virüs" adı verilir. Bu virüslerin problem çıkarma-
ması için anti-virüs programlan üretilmiĢtir. Böylelikle virüsler silinerek etkisiz hale
getirilir. Anti-virüs programlarının sıklıkla "Update-Güncelleme" dosyalan ile yeni
çıkan virüslere bağıĢıklık kazandırılır.
Verilen komutlar doğrultusunda bir ürün elde edilmesini sağlayan programlar-
dır. Bu ürün film, kağıt gibi somut ürünler olabileceği gibi ses görüntü gibi yada bir
diske yazılıp, okunabilen bilgiler, datalar olabilir. Uygulama programlan iki temel
yapıya sahiptir.[9]

55
I.6. MASAÜSTÜ YAYINCILIKTA DONANIMLAR
I.6.1. Bilgisayar
Verilerin üstünde iĢlem yaparak bunları okunabilir ve görüntülenebilir hale
getiren teknolojik makineler.

I.6.2. Bilgisayardan Baskıya Sistemleri (CTP)


Bu sistemde bilgisayarda hazırlanan bir iĢ, direk olarak kalıba pozlanır ve
arkasından baskıyı gerçekleĢtiren bir sistemdir. Bunun kolaylığı montaj ve kalıphane
probleminin kaldırmaktır. [29]
Pozlandırma üç Ģekilde gerçekleĢtirilebilir.

I.6.2.1. Ġç Tambur (Internal Drum) Pozlandırma Tasarımı


Bu sistemde kalıp emülsiyonu iç tarafa bakacak Ģekilde sabit bir tamburun iç
yüzeyine monte edilir ve vakum sistemi ile sabitlenir. Ġç tamburun ekseni üzerinde
dönerek ilerleyen ve 45˚ den ıĢınlar yansıtan bir spinner ayna vardır. Lazer ıĢını
tamburun ekseni doğrultusunda yayılır.

ġekil I.7 Ġç Tambur ġeması

56
Pozlandırma AĢamaları:

ġekil I.8 Pozlandırma AĢamaları


Adım 1: Makine tarafından pozlama iĢi alınır alınmaz SCL (Tekli Kaset
Yükleyici) veya MCL (Çoklu Kaset Yükleyici) Prosetter'a bir kalıp yükler. Kalıp
yüklenirken ara kağıt otomatik olarak alınır ve toplama tepsisine transfer edilir.

ġekil I.9 Pozlandırma AĢamaları


Adım 2: Birinci kalıp drum'da pozlanırken, SCL veya MCL bir sonraki kalıbı
hazırlar.

ġekil I.10 Pozlandırma AĢamaları


Adım 3: Birinci kalıp pozlandıktan sonra makine kalıbı online banyo
makinesine transfer ederken SCL veya MCL yeni kalıbı otomatik olarak yükler.

ġekil I.11 Pozlandırma AĢamaları

Adım 4: Birinci kalıp banyoda iĢlem görürken ve ikinci kalıp makinede


pozlanır. [34]

57
ġekil I.12 Pozlandırma AĢamaları

I.6.2.2. DıĢ Tambur (External Drum) Pozlandırma Tasarımı


Bu tip cihazlarda, kalıp aynı baskı makinesinin kalıp silindirine takılıyormuĢ
gibi bir tamburun üzerine hem vakumlanarak, hem üç ayrı noktadan tutturularak
sabitlenir. Kalıp tamburun dıĢına, emülsiyon yüzü yukarı bakacak Ģekilde
yerleĢtirilir. Pozlandırma kafası, tamburun etrafına sarılmıĢ olan kalıbı bir yandan
diğer yana geçerken, her dönüĢte tarama hizasında pozlandırır. Bu sistemde kalıbın
fırlamaması için tamburun yavaĢ dönmesi gerekmektedir. Çoklu lazer ıĢınları
kullanılmaktadır. Bu sayede pozlama hızı yüksek tutularak zamandan tasarruf
edilmektedir. Lazer, bu sistemde iç tambura göre kalıba daha yakın Ģekilde
konumlanmıĢtır. Termal kalıpların pozlanması için en uygun tasarımdır. Çünkü ısı
verecek diyotlar bu tasarım sayesinde kalıba yeteri kadar yakın yerleĢmiĢ olurlar.
Ancak tamburla beraber dönmesini bir motor sistemi sağlamaktadır ki bunun için
ekstra elektrik sarfiyatı gerekmektedir. [11]

ġekil I.13 DıĢ Tambur Tasarımı

58
I.6.2.3. Düz Yatak (Flatbed) Pozlandırma Tasarımı
Düz konseptte, baskı kalıbı pozlandırma esnasında bir düzlem üzerinde sabit
durmaktadır. Kalıp, pozlandırma kafasının altında bulunan tablaya yerleĢtirilir.
Pozlandırma kafası vakumlanan kalıbın tarama çizgisine dik olarak döner ve lazer
ıĢını, dönmekte olan bu çokgen ayna yardımıyla kalıbı satır satır tarar ve bu arada
pozlandırma gerçekleĢtirilir. Bu sistemin problemi karmaĢık optik düzeneğe rağmen
kenarlardaki nokta Ģeklinin ortalardaki noktalardan farklı olmasıdır. (IĢın bu
noktaları daha yumuĢak ve yuvarlak pozlandırır) Edata göre artan bu
deformasyondan dolayı düz pozlandırıcılar küçük edatlı kalıplar ve kalitesinden ödün
verilebilecek yapıdaki iĢler için tercih edilirler.
Düz sistemin avantajı, kalıpla kolay çalıĢabilmesidir. Kalıp hiçbir fiziksel
bükülmeye maruz kalmadan pozlandırılır. Düz sistem pozlandırıcılar 50X70
ebadında ve gazete üretim tesislerinde oldukça geniĢ ölçüde kullanılmaktadır.
Yüksek iĢ hacmi, hızlı çıkıĢ, dar üretim zamanı açısından kullanımı kolaydır.
Genellikle visible-light ıĢık kaynakları tercih edilir. Termal sistem için bu yapı
kısıtlayıcı olabilir. Ayrıca bu sisteme on-line olarak kırma aparatlarının da
takılabilmesi kalıp hazırlama iĢinin tam otomatik olmasını sağlar. [11]

ġekil I.14 Düz Yatak

59
I.6.3. Dijital Fotoğraf Makinesi (giriĢ ünitesi)
Resimleri kendi bünyesinde direk sayısallaĢtırabilen ve bu görüntüleri
bilgisayar ortamına aktarabilen bir araçtır. Görüntüler doğrudan fotoğraf makinesinin
hard diskine ya da hafıza kartına yazımlanır. Buralardaki görüntüler kiĢisel
bilgisayarlarda yeniden düzenlenip baskıya hazırlanabilir.

I.6.4. Modem (ÇıkıĢ ve GiriĢ Ünitesi)


Bilgisayarın Internet gibi iletiĢim ağlarına bağlanarak diğer kiĢisel
bilgisayarlara veri göndermesini veya onlardan veri almasını sağlayan; bilgisayarın
sayısal sinyallerini telefon sinyaline, telefon sinyallerini de sayısal sinyallere çeviren
aygıt.

I.6.5. Monitör (Çıktı Ünitesi)


Bilgisayardaki verileri görüntülemeye yarayan araç.

ġekil I.15 Ekran Kalibrasyonu

Monitörlerde Bulunması Gereken Teknik Özellikler


Masaüstü yayıncılıkta çalıĢılan sayfanın tamamının görülebilmesi için
minimum 20 ve 21 inç monitörler kullanılmalıdır. Bu ebattaki monitörler yanyana iki
A4, yada bir A3 sayfayı tam olarak ekrana sığdırır. Daha küçük monitörlerde
çalıĢılan sayfanın tamamının görülmesi ancak büyütme küçültme iĢlemleri ile
mümkün olmaktadır. Ancak bu iĢlemler zaman alıcıdır. Ayrıca görüntü küçük olduğu
için ekrana çok yaklaĢma gerektirmektedir. Bu da ―Eye Strein‖ adı da verilen göz
rahatsızlıklarına sebep olmaktadır. Bu konuda anlatılanların yanısıra eğer renk
düzeltme iĢlemleri yapılıyorsa monitör en az 21 inç olmalıdır. Masaüstü yayıncılık
sistemi yüksek çözünürlükler gerekmektedir. Bu da yaklaĢık 300 ppi civarındadır.
Doğru bir renk ayarlaması dosya ve ekran çözünürlüklerinde birebir piksel oranı

60
istemektedir. Yani belge üzerindeki her bir piksel ekranda gösterilmelidir. Ancak bu
sayede doğru renk görülüp daha etkili ayar yapmak mümkün olur. Monitörler 72 ppi
çözünürlüktedirler. Pikseller birebir görülmek istendiğinde düĢük ebatlardeki
ekranlar görüntünün sadece küçük bir kısmını görüntüleyebilirler. Ekran ayarlarından
yüksek çözünürlük seçilse bile bu yöntemle interpolasyon ile yani birkaç pikselin
bilgisini tek piksele yükleyerek simüle ederler. Yöntem nispeten baĢarılı olsa bile
gerçekçi bir renk ve ton düzeltmesi için yeterli değildir. [27]

Monitör Kalibrasyonu
Kalibrasyon bir cihaz örneğin monitör için, gerekli olan temel ayarların
yapılması veya herhangi bir baskı iĢleminin baskı kararlılığının sağlanarak her
seferinde aynı sonuçların alınmasına yönelik yapılan faaliyetlerdir. Monitörde doğru
renkleri görebilmek ve renk yönetiminin gerektirdiği profiller üretebilmek için,
monitör düzenli aralıklarla kalibre edilmeli ve çalıĢma ortamının aydınlatması
kontrol altında olmalıdır. Monitörde gösterilen renkler ortam aydınlatmasından
kolaylıkla etkilenebilmektedir. Monitörün içinde bulunduğu ortamın aydınlatması
gün içinde değiĢirse bu direkt olarak monitörde görülen rengi de değiĢtirecektir. Bir
çok çalıĢma ortamında aydınlatma gün içinde oldukça değiĢiklik göstermektedir.
Ortam ıĢığının problem yaratmamasının ilk adımı mümkün olduğu kadar sabit
kalmasını sağlamaktır. Ġdeal olan sistem, parlaklığı kararlı olan suni aydınlatmadır.
Buna ek olarak endirekt yumuĢak oda aydınlatması ve duvarların natural renklerde
boyanmıĢ olması görülen rengin etkilenmesini minimize edecektir. Son olarak
monitör zeminini background naturel gri olarak ayarlanması RGB değerleri ile 127,
127, 127 insan gözünün monitörün renk ısı derecesine adaptasyonunu kolaylaĢtırır.
Ayrıca monitörde açık olan çalıĢmaya zemindeki renklerin karıĢmasını ve
dolayısıylada rengin görünmesindeki sapmaları önler. Monitör kalibrasyonu için
kullanılan üç yöntem vardır. Bunlar kullanıcının göz ile yaptığı manuel kalibrasyon,
monitörün kendi kendine yaptığı otomatik kalibrasyon ve ölçüm cihazları yardımı ile
yapılan kolorimetrik ölçüm kalibrasyonudur. [27]

I.6.6. Mouse (Fare - Girdi Ünitesi)


Bilgisayar yazılımlarında seçme, kopyalama, kesme, çizme vb. gibi iĢlemleri
yapan, bilgisayarın ünitesi. Kalem Mouse; bir nevi tarayıcı gibi iĢlem yapan, daha

61
önceden çizilmiĢ nesnenin üstünden geçerek çizime yardımcı olan ya da elle serbest
çizim yaparak görüntü oluĢturmaya yarayan cihaz. [29]

I.6.7. Printer (Yazıcı - Çıktı Ünitesi)


Bilgisayar ortamında üretilen yazılı ve görsel materyallerin kâğıt üzerine
aktarılmasını sağlayan dijital aygıt. Renkli ve siyah beyaz, nokta esaslı, mürekkep
püskürtmeli ve lazer sistemiyle çalıĢan çeĢitleri vardır.

Çıktı Cihazlarında (Printer) Görüntü ve Renk Oluşumunu Etkileyen Unsurlar:


1) Toner tanelerinin ve renkli statik mürekkepleri meydana getiren
pigmentlerin büyüklüğü renklerin oluĢumunda çok önemlidir. Büyüklük arttıkça
birbirine yakın tonların elde edilemediği kontrast görüntü meydana gelmektedir.
Çıktı cihazlarını üreten iĢletmelerle bütünleĢik olarak ileri teknoloji ile mürekkep ve
toner üreten firmaların ürünleri yerine fason üreticilerin mürekkep ve tünerlerini
kullanarak ekranda görülen renk ve koyuluk değerlerini elde etmek mümkün
değildir. Bu nedenle kesinlikle çıktı cihazının önerdiği markalar kullanılmalıdır.
Çıktı cihazlarının çalıĢma prensipleri, baskı makineleri gibi üreticiye göre farklılık
göstermeyen standart bir yapıda olmadığı için üreticinin deneyerek oluĢturduğu
teknoloji-malzeme-materyal uyumuna dikkat edilmelidir.
2) Mürekkep veya toner kartuĢlarının doluluğu asgari seviyede olmasına dikkat
edilmelidir. Bitime yaklaĢtıkça çıktılarda özellikle zemin alanlarda tam örtücülük
gerçekleĢmemektedir. Renklerin veya siyah toner alanların grileĢtiği görülür. Çıktı
cihazlarında biten mürekkep kartuĢu veya toner kasetini orijinali ile değiĢtirmek
yerine dolum yaparak kullanmak standart renk değerlerinin alt üst olmasına neden
olmaktadır. Özellikle matbaacılık alanımda hizmet veren bir iĢletme için bu tür bir
uygulama maddi yönden küçük getiriler sağlamasına karĢın, kalite açısından
kayıpları beraberinde getiren bir durumdur.
3) Laser yazıcılar ve dijital baskı makinelerinde manyetik silindir üzerinde
görüntü oluĢumunu sağlayan ıĢık kaynağının gücünün sürekli aynı seviyede
tutulmasıdır. Ömrü dolmaya yakınlaĢan ıĢık kaynağı geciktirilmeden
değiĢtirilmelidir.
4) Çıktı almak için kullanılan materyalin yüzey yapısı toner veya mürekkebin
tutunabileceği özellikte olması gerekir. Lazer yazıcılarda, tonerin kağıdın yüzeyinde
tutunabilmesi için grenli (küçük çukurcuklar) olması gerekir. Sıvı mürekkep ve statik

62
mürekkeple çalıĢan çıktı cihazlarında tam tersi mürekkebin örtücü ve ıĢığı tam
yansıtmasını sağlamak için çok düzgün yüzeyli kağıtlara baskı yapması
gerekmektedir (ġekil I.16). Ayrıca tüm çıktı cihazlarında kullanılan kağıtların lif
yapıları tutkallı olmalıdır. Mürekkebin liflerin arasına sızmasına izin vermemelidir.
Emici ve lif yapısı zayıf kağıtlar, ince pigment yapısına sahip yazıcı mürekkeplerinin
homojen dağılımını engelleyerek tonlu bir renk dağılımı oluĢturur. Ayrıca kağıttan
kopan lifler çıktı cihazının hassas mekanik yapısına zarar verir. [1]

ġekil I.16 Lif Yapısı Kaba ve Tutkalı Az Kağıt

I.6.8. Scanner (Girdi Ünitesi- Tarayıcı)


Yazı, saydam veya Opak fotoğraf, resim, illüstrasyon gibi görüntüleri, 0 ve 1
kodları ile sayısallaĢtırarak bilgisayar ortamına aktaran parça. El tarayıcıları,
masaüstü tarayıcılar, flatbed tarayıcılar ve tamburlu tarayıcılar gibi çeĢitleri vardır.
Tamburlu tarayıcılar ve flatbed tarayıcılar, reprodüksiyon atölyelerinde daha detaylı
ve kaliteli tarama yapan cihazlardır. Diğerleri ise amatör tarama iĢlemlerinde
kullanılırlar.
a) Silindir (Drum) Tarayıcılar
Silindir tarayıcılarda orjinal hareketli okuyucu göz sabittir. Orjinal silindire
sabitleĢtirilir ve silindir 600-1600 devir arasında dönmeye baĢlar. Bu tip orjinallerle
dia, fazla kalınlığı olmayan opak ve transparan orijinaller kaliteli bir Ģekilde taranır
Silindirli tarayıcılar ıĢığı algılamak için bir CCD yerine genellikle PMT olarak
adlandırılan bir foto çoğaltıcı tüp PMT teknolojisinde taranan görüntü bir tambur
etrafında dönerken sabit bir kaynak ıĢığı, foto çoğaltıcı tüpler kullanarak aktarır.
Dönen tamburun geliĢmiĢ foto algılayıcıları ve ileri seviye optik donanımı, Silindirli
tarayıcıyı parlak ve koyu bölgelere karĢı çoğu CCD tarayıcıdan çok daha duyarlı
kılar. Drum (Silindir) tarayıcılar önceleri renk ayrım iĢleminde opak ve transparan
orjinallerin taranmasında kullanılan temel bir reprodüksiyon cihazı olarak uzun yıllar

63
önemini korumasına karĢın renk ayrımın masaüstü yayıncılık sisteminin bünyesinde
yapılması ile sadece tarama iĢlerinde kullanılır olmuĢtur. [1]

ġekil I.17 Silindir (Drum) Tarama Cihazı

ġekil I.18 Silindir (Drum) Tarama Cihazının ÇalıĢma Sistemi

b) Flatbed (Düz) Tarayıcılar


Flatbed bir tarayıcı bir çok bakımdan bir fotokopi makinesine benzer. Çizim
veya fotoğraf tarayıcının kapağı altına yerleĢtirilir ve sayısal üretim süreci baĢlar.
Flatbed tarayıcılarda CCD teknolojisi kullanılır. CCD, tarayıcının kafasında yer alan
ve taranan nesneye binlerce ıĢın gönderen bir cihaz olan charged coupled device'in
kısaltmasıdır. Kafa üzerindeki foto elektrik hücreler, ıĢığın CCD'ye geri yansıyan
kırmızı, yeĢil ve mavi (RGB) bileĢenlerini algılar. Yansıtılan bu bilgiler görüntünün
parlaklık ve koyuluğuna bağlı olarak algılanır ve bilgisayara kayıt edilebilecek
biçimde sayısallaĢtırılır. [1]

ġekil I.19 Flatbed (Düz) Tarama Cihazı

64
Tarama (Scanner) Cihazında Görüntü ve Renk OluĢumunu Sağlayan
Teknolojiler
Tarayıcılar (Scanner) resimleri bilgisayar formatına çeviren bir aygıttır.
Scanner (tarayıcı), taranan resimden gelen ıĢınları yakalayan bir dizi ıĢığa duyarlı
hücre barındırır. Bu hücreler CCD (Charged - Couple Device) adı verilen ve gelen
ıĢığın yoğunluğunu ölçerek bunu elektriksel sinyallere çeviren bir aygıta bağlıdırlar.
Grafik ve basım çalıĢmalarında kullanılacak resimlerin taranmasında kullanılan
tarayıcılar iki gruba ayrılır. Bunlar; flatbed (düz) tarayıcılar ve silindir (drum)
tarayıcılardır. [1]

Tarayıcıda Çözünürlük
Tarayıcılarda iki tip çözünürlükten bahsedilir; optik çözünürlük ve interpolated
çözünürlük. Optik çözünürlük bir tarayıcı için daha önemlidir. Bir tarayıcının optik
çözünürlüğü inch baĢına düĢen nokta sayısı (dpi) ile ölçülür. Daha fazla nokta ya da
piksel daha iyi çözünürlük ve daha keskin görüntü demektir. Tarayıcıların
oluĢturduğu piksel sayısı tarama kafasında yatay veya dikey olarak kaç tane CCD nin
bulunduğuna bağlıdır. Çözünürlük yatay ve dikey sayılarla ifade edilir
(örn:600x300). Eğer görüntülerde daha fazla detaya daha küçük fontlara ve daha
karıĢık çizgilere ve köĢelere ihtiyacınız varsa daha fazla optik çözünürlük
isteyeceksiniz demektir. 600 dpi'lik bir tarama yapmak istediğimizi varsayarsak,
toplam alınacak piksel sayısı, CCD'de bulunan piksel sayısıyla aynıdır, eğer 300 dpi
ile tarama yapmak istersek toplam alınacak piksel sayısı, CCD'de bulunan piksel
sayısının yarısına eĢitlenir. [1]

ġekil I.20 300 ve 600 DPI Tarama Çözünürlüğünde Piksellerin OluĢum Biçimleri

Eğer tarayıcının CCD'de bulunan bütün pikselleri tarama iĢlemi için


kullanılırsa, iĢlem zamanı çok uzun olur. Bunun önüne geçmek için, ilk önce
piksellerin hepsini alıp sonra bunlardan bazılarını harekete geçirir. Fakat bu iĢlem
renklere zarar verebilir. AĢağıda ġekil I.21'de olduğu gibi, genellikle bazı önemli
piksellerin doğru kromatik oluĢum için yeniden yerlerine konulması söz konusudur.
65
ġekil I.21 300 DPI‘lık Taramada Piksellerin Bazıları Ortadan Kalkmaktadır

Optik çözünürlülük değerinden daha düĢük değerde bir belge tarandığında, elde
edilen renk pikselleri ġekil I.22'de gıörüldüğü gibi, bütün toplamdan ve yanyana
piksellerin kaynaĢmasından meydana gelmektedir. Ya da denilebilir ki hiç bir piksel
yön değiĢtirmez ve hepsi birbirleriyle buluĢurlar, bu iĢlem sayesinde kromatik
bileĢim, sonuç olarak elde edilir.

ġekil I.22 Yanyana Piksellerin KaynaĢması

ġekil I.23 600 DPI Tarama Sonucu 300 DPI Tarama Sonucu

Bit yoğunluğu ile beraber çözünürlük de ne kadar fazla olursa o kadar iyidir.
Çözünürlük birkaç nedenle bozulabilir. Çözünürlük için donanım ve interpolated
çözünürlükten bahsedilir. Donanım çözünürlüğü tarayıcının CCD sinin sağladığı
aktif piksel sayısıdır. Ġnterpolated çözünürlük ise iĢlemden sonra tarayıcılardan PC'ye
gönderilen piksel sayısıdır. Örneğin 2400 dpi çözünürlüğe sahip bir tarayıcı
gerçekte interpolated algoritmaları kullanan 600 dpi çözünürlüğe sahip bir tarayıcı
olabilir. Tarayıcıların interpolated çözünürlüğü daima optik çözünürlüğünden

66
büyüktür. Tarayıcı interpolated çözünürlüğü elde etmek için iki tane gerçek piksel
bilgisini alır ve matematiksel algoritmalar kullanarak bunların arasında bulunan
üçüncü pikseli oluĢturur. Matematiksel olarak elde edilen piksel sayısı arttıkça
interpolated çözünürlüğün değeri de artar. Optik çözünürlük görüntü kalitesini
tahminde daha gerçekçi sonuçlar verir. Yüksek interpolated çözünürlük değerleri
sadece resim büyütmek isteyen kiĢiler için uygundur. Ortalama bir kullanıcı için 300
dpi çözünürlük yeterlidir. Bu çözünürlük tarattığınız resmin web sayfasındaki
görüntüsünün ya da inkjet veya lazer yazıcıdan alınan çıktısının iyi görünmesine
yetecektir. Grafikerler ya da çok detaylı resim taramak isteyenler için ise 600 dpi
çözünürlüğe sahip tarayıcılar gereklidir. Slayt negatif ya da transparan taratmak
isteyen kiĢiler ise 1200 dpi çözünürlüğe sahip tarayıcılara ihtiyaç duyarlar. Eğer
yazıcınızın çözünürlüğü tarayıcınızın çözünürlüğünden düĢükse yüksek çözünürlükte
yapılan taramalar yazıcıdan çıkan dokümanın daha kaliteli olmasını sağlayacaktır.
Genelde yazdıracağınız resimleri yüksek çözünürlükte taratmanız gerekir, zira
Photoshop gibi bazı programlarla tarattığınız resmi iĢlediğiniz zaman resmin kalitesi
azalacaktır. Yüksek çözünürlüğe sahip scannerlar düĢük çözünürlükte de daha
kaliteli görüntü elde ederler. Örneğin 600 dpi'lik bir tarayıcılarla 150 dpi de taranan
bir görüntü 300 dpi'lik bir scannerda taranan 150 dpi'lik görüntüden daha güzel
gözükür. [1]

Dinamik Sınır ve Optik Yoğunluk


Eğer yüksek çözünürlüklerde tarama yapan iyi bir grafik tarayıcılarına
ihtiyacınız varsa dinamik sınır ve optik yoğunluk değerlerini göz önüne almalısınız.
Dinamik sınır tarayıcıların görüntünün tonlarını ne kadar iyi elde ettiğinin parlak
tonlardan koyu tonlara geçiĢi ne kadar iyi yaptığının bir ölçüsüdür. Dinamik sınır
0'dan 4'e giden ve 0'ın saf beyaz, 4'ün ise saf siyahı gösterdiği bir logaritmik skala
üzerinde ölçülür. Dinamik sınır scanner tarafından yakalanan en koyu ve en parlak
renkler arasındaki farktır, bu fark ne kadar büyük olursa dinamik sınırda o kadar
artar. Çoğu Flatbed tarayıcılar fotoğrafların ton aralığı için iyi bir değer olan 2.8-3.0
arası bir dinamik sınıra sahiptir. Slaytları, negatifleri, transparanları taramak için
daha yüksek optik yoğunluğa sahip bir tarayıcıya ihtiyacınız vardır. Slayt ve
transparanlar için bu sınır 3.2 iken negatifler için 3.4'dür. Aynı bit derinliğine sahip
tarayıcıları karĢılaĢtırırken daha yüksek dinamik sınıra sahip olan tarayıcılar daha iyi
görüntü sunacaktır. Bununla bilirlikte çoğu üretici, normal kullanıcı için bu değeri

67
yayınlamaz. AĢağıda ġekil I.24'de solda yer alan resim dinamik sınırı düĢük olan
tarayıcı ile tarandığı için sağdakine göre görüntü kalitesinde düĢüklük fark
edilmektedir. [1]

ġekil I.24 Dinamik Sınır 2.6 Tarama Dinamik Sınır 3.0 Tarama

I.7. PROVA TEKNĠKLERĠ


I.7.1. Ozalit
Amaç sadece genel kontrol ise ozalit çıktıları çoğu zaman yeterlidir. Ancak,
esas baskıya emsal teĢkil edecek resimlerin kontrolü için renkli prova baskıları
zorunludur. Basit iĢler için prova ile esas baskı arası renk mutabakatları büyük önem
taĢımaz.
Montajı tamamlanan iĢ, ozalit kağıdı üzerine pozlandırılıp, amonyak buharında
bırakılarak baskı öncesi son kontrol için hazırlanır. Bu Ģekilde montaj üzerindeki iĢ
ozalit kağıdına aktarılır, ozalit kağıdı forma düzenine göre katlanır. Burada amaç,
kalıp çekimi öncesinde iĢin son kez kontrol edilmesi, sayfa numaralarının birbirini
takip edip etmediğinin belirlenmesi ve hata riskinin azaltılmasıdır. Ozalit prova
üzerine müĢteri tarafından "basılabilir" onayı alındıktan sonra kalıp hazırlama iĢlemi
baĢlar. Montaj provasının amacı, bilhassa kitap ve dergi benzeri çok sayfalı
yayınların maket haline getirilirken gerçek baskı formalarında nasıl yerleĢtirildiğini
gösteren tek renkli çıkıĢlardır. Montaj provası baskı kağıdı ölçüsüne (50x70cm,
70xl00cm, 57x82cm, 64x90cm vs.) hazırlanır ve mücellit aĢamasındaki
kırım/katlama modeline göre katlanarak kitap maketi haline getirilir. Yayıncılık
projeleri için baskı öncesi son prova niteliğini taĢıyan ozalit provalar üzerinde tashih
ve düzeltmeler yapılır. Bu provalarda sayfa numaralarının birbirini takip edip
etmediğinin de özenle kontrol edilmesi gerekir. [1]

68
I.7.2. Analog Prova Cihazları
Analog prova sistemi taĢıyıcı tabakaya sırasıyla lamine edilen cyan, magenta,
sarı ve siyah renkli folyoların UV ıĢık altında ilgili renge ait renk ayrımı ile
pozlandırılmaları ve iĢ olmayan yerlerin sıyrılarak atılması metoduna dayanır.
Analog cromalin prova cihazları, renk ayrımı yapılmıĢ reprodüksiyon filmleri
yardımı ile çalıĢmaktadır. özel prova kağıdına pozlanacak prova folyosu sıcak bir
merdanenin arasından geçirmek sureti ile lamine edilir. Bu lamine edilmiĢ kağıdın
üzerine, CMYK filmleri sırası ile montaj yapılır. CMYK renklerinin ayrı ayrı yer
aldığı transfer boyalı taĢıyıcı folyolar prova cihazında pozlandırılır. Pozlandırma
süresi her renkte farklı olduğu gibi aynıda olabilir. (bu pozlandırma cihazının
markası ve ıĢık gücüne göre değiĢir) sonra kenarından çekilerek folyo çıkartılır. ĠĢ
olan yerler kağıda transfer edilmiĢtir. ĠĢ olmayan boĢ zeminler ise transfer iĢlemine
dahil olmamıĢtır. Bu iĢlem sırası ile 4 renk içinde uygulanır. Son filmde
pozlandırıldıktan sonra folyo çıkartıldığında baskı prova kağıdına bütünü ile transfer
edilmiĢ olur. Pozlandırma sonucunda filmdeki görüntünün aynı tram değerleri ile
renkli folyo üzerinde görüntüsü elde edilmiĢ olur. [1]

I.7.3. Inkjet Prova Cihazları


Inkjet prova cihazları dither prensibi ile çalıĢmaktadır. 16.7 milyon renk optik
bir aldatma ile sağlanmakta. Örneğin turuncu rengi basmak için kırmızı ve sarı renkli
pikseller yan yana basılmaktadır. Pikseller çok küçük olduğundan insan gözü bu
rengi turuncu olarak algılamaktadır. Mürekkep naklini resim noktasına göre
oluĢturan baskı metodları "contone" olarak adlandırılmaktadır. ÇalıĢma prensibi, aç
kapa veya sıcak soğuk prensibine dayanmamakta ve baskı kafası değiĢik renk
nüanslarını oluĢturmaktadır. Burada esas olan ne kadar fazla basamak olursa kalite o
kadar iyi olmaktadır. Nüansa göre az veya çok renkli banttan mürekkep
eritilmektedir veya inkjet üfleyiciden püskürtülmektedir. Temel renk baĢına 256
nüans ile 16.7 milyon renk sağlanmaktadır. Bu sistemlerde baskı kafasının bakımı ve
kalibrasyonu çok önemlidir.
Ġnkjet baskıda tram noktaları yoktur ve inkjet rnürekkepleri Avrupa skala
mürekkepleriyle aynı değildir. Ġnkjetle basılan birleĢik basit testform
spektralfotonetrik ölçülmeli, bir ICC profili oluĢturmalı ve ofset baskı neticesine
ulaĢılana kadar provada uygulanmalıdır. Ġnkjet baskı esas olarak ofset baskı
neticesine yakın bir derecede yaklaĢmaktadır. Ancak cihazın güvenirliliği tüm

69
çalıĢma günü boyunca büyük ölçüde prova cihazının çalıĢma yoğunluğuna bağlıdır.
Prova cihazı gün boyunca ne kadar çalıĢırsa o kadar az problem olur. Gün içinde
sadece bir kaç prova alınıyorsa daha fazla problem çıkmaktadır. Tramlı termal prova
folyo transferinden (dolayı doğru skala renklerine ve tam ayarlanmıĢ renk Ģiddetine
sahip olup ton değer eğrisi açısından idare edilebilmektedir. Ayrıca esas baskı kağıdı
da kullanma imkanı vardır. [1]

ġekil I.25 Ġnkjet Prova Cihazı


I.7.4. Dijital Prova Cihazları
Günümüzde baskıda kullanılacak baskı materyaline baskı yapabilen prova
cihazları geliĢtirilmiĢtir. Ayrıca Prova cihazlarında kullanılan mürekkeplerin
kromatik değerleri baskı "Mürekkepleri ile aynı değere getirilmiĢtir. Bunun
sonucunda renk konusunda prova üzerinden karar verilmesi daha kolay hale
gelmiĢtir. Dijital prova cihazları, standart ofset baskı mürekkepleriyle basılan
folyolarla çalıĢmaktadır. Folyo üzerindeki mürekkep bir infraruj lazer vasıtasıyla bir
taĢıyıcı üzerine transfer edilmekte ya tek tek arka arkaya özel bir kağıt üzerine veya
dört renk birden taĢıyıcılardan baskı kağıdına aktarılmaktadır. Prova pozlandırılırken
en uygun Ģartlarda aynen kalıp pozlandırmadaki tram noktaları elde edilmektedir. Bir
renk kalibrasyonu gerçekleĢmemektedir. Çünkü baskı mürekkepleri folyolar
tarafından fiske edilmiĢtir. Sadece dört rengin ton değer eğrilerinde bir etkileĢim
mümkündür. Prova sistemini standart ofset baskıya kalibre etmek için gereklidir.[1]

ġekil I.26 Dijital Prova Cihazı

70
BÖLÜM II

ORJĠNALĠN BASKIYA HAZIRLANMASI

Basılması istenen orijinalin, kalıba aktarılacak Ģekle getirilmesi iki Ģekilde


olmaktadır. Birincisi konvansiyonel reprodüksiyon iĢlemleri ile ikincisi ise dizgi
grafik tasarım ve reprodüksiyon iĢlemlerini tek bir bünyede toplayan masaüstü
yayıncılık sistemi (Desktop Publishing) ile olmaktadır. Günümüzde artık
konvansiyonel reprodüksiyon iĢlemleri içinde yer alan sadece film pozlandırma ve
banyo iĢlemi varlığını sürdürmektedir. Ġleride CTP teknolojilerinin tamamen
yaygınlık kazanması ile bu iĢlemlerde ortadan kalkacaktır.
Konvansiyonel reprodüksiyon iĢlemi; görüntünün baskı renklerine ayrılması
(renk ayrım iĢlemi), tramlama, görüntünün filme dönüĢtürülmesi (pozlandırma ve
banyo iĢlemleri) aĢamalarından meydana gelir.
Masaüstü yayıncılık (desk top publishing) sistemi reprodüksiyon iĢlemindeki
tarama ve renk ayrım iĢlemindeki konvansiyonel teknolojileri ortadan kaldırmakla
kalmamıĢ orijinale müdahale etme ve istendiğinde renk ayrım ve tramlama iĢleminde
isteğe göre seçenek uygulama imkanı sağlamaktadır. Resim boyama ve montaj
programları yardımı ile reprodüksiyon iĢleminde değiĢtirmenin mümkün olmadığı
iĢlemler yapılabilir hale gelmiĢtir.
Filmin pozlandırma ve banyo iĢlemi de tek bir donanımla insan eli değmeden
elde edilmektedir. Bu demektir ki filmin üzerindeki renk ifadesi filmi pozlandıracak
görüntünün en iyi renk çalıĢması ile hazırlanmasına doğrudan bağlantılıdır. Masaüstü
yayıncılık bilgi ve tecrübesi rengin kalitesinde çok büyük etkiye sahiptir. Çok
olumsuz koĢullardaki bir orijinal yetenekli bir grafikerin elinde çok yüksek kalitede
filme dönüĢtürülebilmektedir.
Masaüstü yayıncılık sisteminin sonrasında geliĢtirilen bilgisayardan direkt
kalıba (Computer to Plate) teknolojileri, film hazırlama iĢlemini devre dıĢı
bırakmıĢtır. Böylece, masaüstü yayıncılık bünyesinde renk ayrımı, tramlaması ve
renk düzeltmeleri yapılan çalıĢma direkt kalıba gönderilerek çok hızlı, kaliteli ve
ekonomik bir süreç sağlanmaktadır. Ġleriki yıllarda yaygınlık kazanacak olan
(Computer to Print) teknolojileri, kalıp aĢamasını da devre dıĢı bırakarak iĢlemleri

71
çok daha hızlı ve kolay bir aĢamaya getirecektir. Bu teknolojilerde; bilgisayarda
hazırlanan görüntü, direkt baskı makinesinin manyetik silindir yüzeyine
aktarılmakta. Manyetik görüntü yardımı ile baskı gerçekleĢtirilmektedir.[1]

II.1. GRAFĠK TASARIM


Grafik çizgiyle haberleĢmektir; yani üreten bir çizgi çizecek, bu çizgiye bir
espri, bir anlam verecek, bu çizgi baskı teknikleriyle çoğaltılarak dağıtılacak ve bu
çizginin verdiği mesaj, o çizgiye bakan kiĢi tarafından doğru olarak algılanarak
üreticiden tüketiciye olan bu akıĢa grafik denir.
Tasarım ise belli bir amaca yönelik üretici bir düĢünce sonucudur. Tasarlamak,
bir düĢünceyi, bir hareketi gerçekleĢtirmek için zihinde hazırlık yapmaktır. Kendi
içinde yapısı olan ve bu yapıya temel oluĢturan bir planlamaya sahiptir.
Grafik tasarım terimi ilk kez 20. yüzyılın ilk yarısında metal kalıplara oyularak
yazılan ve çizilen daha sonra da çoğaltılmak üzere basılan görsel malzemeler için
kullanılmıĢtır. Ġnsanın çevresinde gördüğü, okuduğu, iĢlediği her Ģey grafiğin etki
alanı içindedir. AfiĢler, ilanlar ve kitaplar gibi basılıp çoğaltılarak kitlelere ulaĢtırılan
üretimler, grafik tasarımcının biçimlendirdiği malzemelerden bazılarıdır.
Her grafik ürünün ilk vazifesi bir mesaj iletmek, bir ürün ya da hizmeti
tanıtmaktır. Grafik tasarım her nerede kullanılırsa kullanılsın, genel olarak bir
haberleĢme problemine çözüm arar. Bu sebeple grafik tasarımın hayati unsuru
haberleĢmedir. Grafik tasarım, problemleri genellikle iki boyutlu yüzeyler üzerinde
çözer.
Grafik tasarımcı ise çizgisini, beynini ve zamanını iyi kullanan, estetik ve
teknik kültürü olan, mevcut malzemelerle iyi yemek yapan bir aĢçıdır. Profesyonel
bir tasarımcı, ilkel ya da çok geliĢmiĢ her türlü araç ve gereçle çalıĢabilir. Masaüstü
yayıncılık araçları ve yazılımlar profesyonelin iĢini kolaylaĢtırır, ancak hiçbir
amatörden bir profesyonel yaratamaz. ‖ Tasarım beyinde, yaratıcılık ise ruhta
filizlenir.‖
Yakın bir zamana kadar bütün tasarımcılar çalıĢmalarını resim kağıtları üzerine
hazırlamaktaydı. Metin yazarları ise daktilolarla çalıĢmak zorundaydı. Masaüstü
yayıncılık teknolojisi, bütün bu çalıĢmaları bilgisayar ekranına taĢıdı ve önceleri
sadece bir grup ya da ekip tarafından yapılabilen bir iĢi artık tek kiĢi de
yapabiliyordu. Ayrıca masaüstü yayıncılık; para ve zaman tasarrufu sağlar ve bütün
tasarımlar ekran üzerinde baskıya hazır hale getirilebilir.

72
Bu teknoloji ile ilgili ilk araĢtırmalar, 1970′lerin sonlarında San Francisco‘da
Xerox AraĢtırma Merkezi‘nce yürütülmüĢtür. Fakat gerçek anlamda masaüstü
yayıncılık, Apple firmasının 1984′te ürettiği ―Macintosh‖ bilgisayarlarla baĢlamıĢtır.
―Mac‖lerin en belirgin özellikleri; kullanıcı dostu olmaları ve kolay iĢletilmeleriydi,
bilgisayara ―fare‖(Mouse) adı verilen küçük bir kumanda aleti eklenmiĢti. Kullanıcı,
fareyi elle komuta ediyor, ekrandaki imleci hareket ettirerek yada üzerindeki
düğmeye basarak birçok iĢlemi yapabiliyordu. Adobe Systems firmasından Dr. John
Warnock, Apple bilgisayarlarını üreten Steven Jobs ve ortağı Steve Wozniak ve
Aldus firmasından Paul Brainard masaüstü yayıncılığın mimarlarıdır. Warnock,
―Postscript‖ sözcüğünün isim babasıdır. Postscript; bilgisayar programlama dilidir,
fakat aynı zamanda da bir iĢletim sistemidir, iĢletim sistemi, bilgisayarın içine
gizlenen ve ne yapılması gerektiğini fısıldayan küçük bir çocuğa benzetilebilir,
iĢletim sistemi, kullanıcı ile yazılım arasında köprü kurar.
―Masaüstü‖ sözcüğü ilk olarak 1984 yılında kullanılmaya baĢladı. O yıllarda
Aldus firmasının baĢkanlığını yürüten Paul Brainard‘ın hedefi Ģuydu, düĢük fiyatlı
mikrobilgisayarlarla lazer yazıcılarının iĢlevlerini baskıya hazır tasarımlar yaratacak
biçimde bir araya getiren bir program geliĢtirmek. Brainard, masaüstü kavramını
buldu ve Aldus firması; yazı tasarımı, yayına hazırlama ve üretim iĢlevlerini kiĢisel
bilgisayarların dünyasına sokan bir yazılım programı geliĢtirdi.(PageMaker) Artık
bütün gazeteler, dergiler, kitap ve broĢürler yazılım ile tasarlanıyordu. Bu ilk
adımdan sonra, masaüstü yayıncılığa yönelik birçok yeni yazılım üretildi ve her yeni
yazılıma yeni özellikler eklendi. Brainard, yüksek teknolojiye dayalı bu yeni grafik
iletiĢim yönteminin profesyonel bir tasarımcının yetenekleriyle boy ölçüĢebileceğine
hiçbir zaman inanmamıĢ ve Ģunları söylemiĢtir: ―Görsel tasarımın yöneldiği hedef
kitlenin ihtiyaçlarında hiçbir azalma olmadı. Tasarımcının alet çantasındaki
geleneksel araç-gerecin yanına Ģimdi bir de yazılım eklenmiĢtir. PageMaker, tasarım
araçlarını destekleyici bir iĢleve sahip olabilir, ama yaratıcılığa hiçbir zaman katkıda
bulunamaz.‖
Bir masaüstü yayıncılık sistemi; donanım (hardware) ve yazılımdan (software)
oluĢur. Donanım; bilgisayar, yazıcı ve tarayıcı (scanner) gibi elektronik ve mekanik
parçalardır. Yazılım ise donanımı harekete geçiren unsurdur, yani; programlardır.
Programlar, bilgisayara bir iĢlemi nasıl yapacağını bildiren direktiflerden oluĢur. Bu
direktifler, iĢletim sistemini devreye sokar.

73
Bir masaüstü yayıncılık sistemi için gerekli olan araçlar, KiĢisel bilgisayar,
Yazıcı (Printer), Tarayıcı (Scanner), Modem ve Program Yazılım (Software)'ından
oluĢur.
Piyasada bulunan bilgisayarlar arasında masaüstü yayıncılığa elveriĢli olanlar;
baĢta Apple Macintosh olmak üzere IBM, PC ve uyumlularıdır. (IBM uyumlu bir
bilgisayarla, IBM ile yapılan bütün iĢlemler gerçekleĢtirilebilir.)
Macintosh l984′de piyasaya çıkar çıkmaz, masaüstü yayıncılığın lideri oldu.
Sınırlı bir bütçeye sahip iletiĢimciler dahi, bu bilgisayarlarla birer masaüstü yayıncısı
haline dönüĢüverdiler. [28]

II.2. DĠJĠTAL GÖRÜNTÜNÜN OLUġTURULMASI


Dijitize yani sayısallaĢtırılmıĢ görüntü bilgisayar ortamında pikseller ile ifade
edilir. Piksel "picture elemenf'in yani resim elemanı ifadesinin kısaltılmıĢıdır. Bilgi-
sayarda iĢlemler ikili sayı sistemine göre yani Binary sitemine göre Ģekillenirler. Ġkili
sistem "0" ve "1" rakamlarını kullanır. Piksellerde "1" değerini taĢıdığı zaman bilgi
var demektir. "0" ise bilgi yok diye değerlendirilir. "0" ve "1" değeri taĢıyan pikseller
bir araya geldiklerinde görüntüyü oluĢtururlar. [9]

II.2.1. Bitmap Görüntüler


Bilgi yüklü olan ve "1" değeri taĢıyan piksel "0" değeri taĢıyan piksel ise beyaz
yada transparan olarak gözükür. Bu Ģekilde oluĢturulan görüntü sadece tek renk ve
ton değeri taĢır. Piksellerin aldığı değer 0 ve 1' dir. Yani siyah ve beyaz. Bu özellik-
teki görüntülere bitmap yada tire görüntüler denir. [9]

II.2.2. Grayscale-Yarımton Görüntüler


Kullanılan her görüntü tire değildir, birden fazla ton ve renk değeri taĢır. Ancak
sadece piksellerdeki tek bilgi olan 0 ve 1' 1er ile bu tonlar oluĢturulamaz. Bu nedenle
pikseller sekiz kademeye bölünmüĢtür ve isimlerine de bit adı verilmiĢtir. 8 bitin ikili
kombinasyonu ile 256 varyasyon elde edilebilir. Bitlerin her biride 0 ve 1 değeri
taĢır. 256 ton oluĢturulabilir.
Bu 8 bit 256 kombinasyon içinde birleĢerek tek bir pikseli oluĢtururlar. Niçin 8
bit ve 256 kombinasyon sorusunun cevabı ise insan gözüdür. Ortalama bir insan gözü
tek bir rengin 200 tonunu ayırt edebilir. Göz, 200' ün altındaki ton geçiĢi kademeli
bir geçiĢ olarak algılar. Bilgisayarda ise, tonlar ikinin kuvveti olarak ifade edilir yani

74
ikili sistemin ikisi ve bir pikseli oluĢturan 8 bitin matematiksel ifadesi 28' dir, oda
256' ya eĢittir. 27 ise 128' dir ve bu insan gözüne yeterli ton geçiĢ kalitesini veremez.
27.5 gibi bir ifade olamayacağı ve bilgisayarın bunu gerçekleĢtiremeyeceği için 28
ifadesi kullanılır.
Grayscale yada yarımton belgeler 28 yani siyahın 256 tonunun taĢır. [9]

II.2.3. RGB (Red-Green-Blue) Görüntüler


Her renk bilgisayar ortamında 8 bitlik bir bilgi ile belirtilir. RGB görüntü üç
renkten oluĢtuğu için 28+8+8 = 224 = 16.777.216 renk ve ton kademesi gösterir. [9]

II.2.4. CMYK (Cyan-Magenta-Sarı-Siyah) Görüntüler


CMYK dört rengin karıĢımı olduğu için bilgisayar 28+8+8+8 = 232 =
4.294.967.296 renk ve ton kademesi oluĢturur. [9]

II.2.5. Spot Renkler


Bir görüntüdeki her renk 8 bittir, bu nedenle ekstradan eklenen her renk 8 bit-
lik, 256 ton kademelik bilgi katar. Örneğin çalıĢılan belge duaton yada diğer adı ile
dubleks baskı 216 lık bir bilgi taĢır ve buda 65.536 renk ve ton kademesine eĢittir.
Eğer trikromi bir baskıya ek olarak bir spot renk basılacaksa örneğin Pantone C496
gibi bu beĢ renk eder ve bilgisayardaki ifadesi ise Ģöyle gösterilir. 28+8+8+8+8 = 240
renk ve ton kademesine eĢittir.[9]

II.3. TRAM NEDĠR?


Hiçbir baskı sistemi, tramlama yapmadan orijinalin çeĢitli renk tonlarını elde
edemez. Bunun için fotoğrafların ve renkli resimlerin reprodüksiyonunda tram
kullanılarak, bütün renk ve tonlar aynı koyulukta fakat değiĢik boyutlarda noktalara
dönüĢtürülür. Tram; yarım ton (çok ton ya da halftone) orijinalleri tek tona indirmeye
yarayan noktalar veya dokular topluluğudur. Resimdeki her alan orijinal gibi aynı
görüntüyü vermek için oransal nokta boyutlarına dönüĢür. Noktalar o kadar küçüktür
ki, insan gözü her noktayı birbirinden ayırt edemez. Kırmızı renk tonu, baskı
esnasında farklı oranlarda sarı ve magenta nokta büyüklüklerinden meydana gelir.
Onların kâğıt üzerinde oluĢturdukları nokta büyüklükleri, emdikleri yeĢil ve mavi
ıĢığın oranına bağlı olacaktır. Aynı Ģekilde sarı ve cyan üst üste basılarak yeĢil

75
üretilir. Magenta ve cyanla da mavi üretilir. Bu noktaların boyutlarını değiĢtirmek,
parlaklığı ve doygunluğu etkileyecektir. [1]

ġekil II.1 Tram Noktasının Basım Yolculuğu

ġekil II.2 Tramlı Siyah – Beyaz ve CMYK Baskı Sonucunun BüyütülmüĢ Hali

Tram Nokta Değerlerinin Belirlenmesi


Fotoğraftaki renklerin orjinal görüntüye eĢ değerde basılabilmesi için öncelikle
CMYK nokta değerlerinin kontrol edilebilmesi ve renk düzeltmelerinin yapılabilmesi
gerekir. Baskıda nokta en önemli ve en kritik unsurdur. Tüm renk ve kalite
kontrolleri nokta değerlerine bakılarak yapılır. Baskı makineleri nokta değerlerini
değiĢtiremez, noktalar üzerinde oynama yapamaz. Filmde ne varsa ancak onu
basabilir. Baskı aĢamasında yükseltmeler, kalıpta yer alan diğer resimlerin renk
tonlarında bozulmalara neden olması kaçınılmazdır. Bu sebeple kalıp aĢamasına
gelmeden mutlaka resimlerin CMYK nokta değerlerini kontrol etmeli ve baskıda
meydana gelebilecek spesifikasyonlara göre önceden gerekli ayarlamalar
yapılmalıdır. CMYK renk değerlerinden baskıda ne gibi sonuçlar eldeedeceğjmizi

76
renk skasına bakarak anlayabiliriz. Renk skalası, % 5'ten, % 100'e kadar değiĢik
nokta değerlerinde CMY tramların üst üste basılmıĢ renk tablosudur. Ancak bu
renkler boya cinsine, densite değerlerine ve kağıt türüne göre azda olsa farkılıklar
oluĢturur.
CMYK boyalar trasparan oldukları için, üst üste geldikleri zaman renk tonları
değiĢir, Cyan magenta karıĢımları mavi, lacivert, eflatun ve 1 mor renkleri oluĢturur.
Magenta ve sarı karıĢımları kırmızı ve turuncu renkleri, cyan ve sarı karıĢımları
turkuaz, cam göbeği ve yeĢil tonları j meydana getirir. Siyah boya ise renk tonlarını
koyulaĢtırmak ve üç rengin üst üste basıldığı alanları üstüne gelerek tam siyah tonun
oluĢmasına 3 yardımcı olur. Ana iki renkten hangisinin nokta değeri yüksek olursa,,
renk tonu o renge kaçar. Ġki renk karıĢımına ilave olarak katılan üçüncü renk ise
daima o renk tonunu koyulaĢtırır ve kirletir. Cyan ve sarının oluĢturduğu yeĢil renk
tonuna magenta noktalar girmeye baĢladıkça, yeĢil rengi 1 koyulaĢır ve nefti yeĢile
doğru kayar. Aynı Ģekilde sarı ile magentanın oluĢturduğu kırmızı tonları içine cyan
noktalar girerse, kırmızı kahverengii tonlara doğru kayar. Bu sebeple iki rengin
ağırlıklı olduğu renk tonlarında, üçüncü rengin nokta değerleri çok iyi kontrol
edilmelidir. Baskıda daha canlı, temiz, parlak ve doygun renk tonları elde etmek için,
mutlaka üçüncü kirletici rengin nokta değerleri azaltılmaladır. Dördünci renk olarak
siyah noktaların devreye girmesi, renk tonlarını aĢırı kirletir ve koyulaĢtıararak
gölgenin oluĢmasını sağlar. Bu sebeple gölge ve gri tonlar hariç, daha temiz ve canlı
renk tonları elde etmek için, bu renklerin içindeki siyah nokta değerlerinin
düĢürüllmesi gerekir. Basılacak iĢlerin görsel olarak en uygun renklerle basılması
için, renk ayrım iĢleminde CMYK nokta değerleri kontrol edilirken ve rötuĢ
yaparken aĢağıda yer alan kavram ve değerlerin dikkate alınması tramlama iĢleminde
büyük önem taĢımaktadır.[1]

II.3.1. Tram ÇeĢitleri ve Tram Seçimi


Tramın sahip olduğu biçime denir. Resmin baskı amacı, basım yöntemi ve
baskı materyaline (kağıt, metal, film gibi) göre uygun tram biçiminin seçilmesi
gerekir. Kare noktalı tramlar, belirgin ayrıntılar ve pürüzsüz tonsal aktarım
arasındaki anlaĢmayı sağlayan genel amaç için en uygunu olarak düĢünülür. Dört
köĢede bir nokta bağlantısı olurken, aynı zamanda bu dört nokta diğerlerince de
çevrelenir. Bu ani bağlantı pürüzsüz ton değiĢiminin bir adımı olarak görülür. Elips
noktalı tramlar, orta tonlarda pürüzsüzce değer değiĢiminde kare noktalardan daha iyi

77
netice verirler. Çünkü bağlantıları noktaları çevrelemekte tek bir ton seviyesinde
kalmaz. Elips noktalarının çapraz uzun eksenlerinde %30 oranında birleĢme olur,
ama kısa eksende %70 kaplamaya kadar hiçbir bağlantı olmaz. Trade-off elips
noktalar zor basım koĢullarının denetlenmesinde sorun yaratır ve basılmıĢ imajın
içinde 'zincirler' üretildiği görülür. Elips noktalarının diğer isminin "zincir noktalar"
olmasının nedeni de budur.

ġekil II.3 Farklı Tram Türleri

Ctp (Computer to Plate)Tekniğinde Tramlama ĠĢlemi CtP tekniğinde iki sistem


kullanılmaktadır.
- Düzenli Tramlar ( Standart tramlar, AM ya da Conventional Screening)
- Kristal tram ( FM ya da Stochastic Screening ) [1,15]

II.3.1.1. Düzenli Tramlar


(Standart tramlar, AM ya da Conventional Screening )
Çizgi (line),daire (round), elips (ellipse) kare,(square) vb çeĢitleri olduğu gibi
RIP ve film çıkıĢ makineleri üreticileri tarafından üretilmiĢ çeĢitleri de mevcuttur. Bu
tramlara AM(Amplitude Modulated Screensing ) tramda denir.
AM (Conventional Halftoning) olarak anılan tram çeĢididir. (Amplitude -
Modulated Screening.) AM tramlar da; Çizgi (Line), Yuvarlak (Round), Eliptik
(Ellipse), Kare (Square) vs. çeĢitleri olduğu gibi, rip ve film çıkıĢ makineleri
üreticileri tarafından üretilmiĢ çeĢitleri de mevcuttur. Kristal tramlar Microdot ve dpi
değerleri ile ölçülürler. 14µm daha ince kristal tramı, 80µm ise daha kalın tramı
belirtir. AM Standart tramlama metodu belli sayıdaki yarımton noktalar yatay ve
dikey hat üzerinde yerleĢtirir. Noktaların büyüklükleri ton değerlerine göre
değiĢirken aralarındaki uzaklık aynıdır. Koyu noktalar büyük noktalardan oluĢurken
açık tonlardaki yerleri daha küçük noktalar oluĢturmaktadır. Genelik Modülasyonlu
Tramlama orta tonlarda uygulanırken, açık ve koyu ton alanlarında (FM) tramlama

78
kullanılır. Bu yaklaĢım ile Genelik Modülasyonlu Tramlama ile yumĢak bir geçiĢ
sağlar ve yüksek tram değeri sayesinde ince detayları da gösterir. [1,15]

ġekil II.4 Renkli Fotoğrafdaki Detaylar AM ile FM Tramlar, Mukayesesi

II.3.1.2. Düzensiz Tramlar


(Frequency -Modulated Screenig)
Bu tramlara FM (Frequency -Modulated Screenig) veya kirstal tramı (Diamond
Screening) da denir. Açısı olmayan dağınık noktalardan oluĢan noktalar topluğudur.
Bu tram çeĢidi ile tramlanan iĢlerde tram dokusundan kaynaklanan muareler olmaz
bu nedenle CMYK renklerinden baĢka özel renkler bu tramla tramlanıp baskı
yapılabilir. Tram dokusu çok ince noktacıklardan oluĢtuğu için düzenli tramla
tramlanmıĢ iĢden çok daha net ve daha fazla detay sağlar. Sıvasız kağıtlara bu tramla
baskı yapmak netliğini bozar. Ġri kullanıldığında görüntü bozaulmasına sebep olur.
Standart tramlarda; bir cm‘lik çizgi üzerindeki nokta ve doku sayısı Türk
Standartlarında ki tram değerini verir (60‘lık tram – 70‘lik tram gibi).
Bir Inch‘deki nokta ve doku sayısı ise, LPI (Lines Per Inch)‘i verir. 152 LPI ile
basılan bir döküman, bize göre 60‘lık basılmıĢtır. (1 Inch = 2.54 cm‘dir. 152 / 2.54 =
60 lık tramı verir.)
Ayrıca, dpi değeri vardır. Dots Per Inch (Inch‘deki nokta). Bu değer tram nok-
talarını oluĢturan noktaların adedidir. Kristal tramlarda ise; tram yoğunluğu ‖µm‖ ile
belirtilir. Bir tram noktasını ne kadar fazla nokta oluĢturursa tramlandıktan sonra ala-
cağımız gri düzey seviyesi o kadar artar. Ġnsan gözü 256 gri düzey seviyesinin altın-
daki seviyeleri ayırt edebilir. Bir degrade 0‘dan 100‘e belli seviyeler ile azalarak çı-

79
kar, fakat siz degrade de basamak görüyorsanız gri düzey 256‘dan az, ya da film
çıkıĢ kalibrasyonunda problem var demektir. Hangi dpi değeri ile hangi tramı
basacağımız matematiksel olarak formüle edilmiĢtir. Gerekli çıktı çözünürlüğü film
ya da kalıp çıkıĢın pozlama değeri (örneğin 2400dpi), ekranlama sıklığı ise kaçlık
tram isteniyorsa o değerin LPI karĢılığıdır. (örneğin 60'lık tram için 150Lpi) [1,15]

II.3.1.3. Hibrid Tramlama


(FM) ve (AM) tramlama metotlarının avantajları ve dezavantajları vardır.
Hibrid tramlama teknolojisi ise her iki yöntemin avantajlarını alarak, dezavantajlarını
ortadan kaldırmaktadır. Burada amaç CTP nin bütün avantajlarının kullanabileceği
ve baskıda zorluk çıkartmadan basılabilecek yüksek sayıda tramlanmıĢ iĢler
oluĢturmaktadır. [1,15]

II.3.2. Tram Sıklığı


Bir cm uzunluğundaki tram hattı üzerinde yer alan tram sayısına tram değeri
veya tram sıklığı denir. 40'lık tram denildiğinde, lcm çizgi üzerinde 40 tram
noktasının yer aldığı tanımlanmıĢ olur. lcm uzunluğunda 40 nokta yer alıĢa, lcm2'lik
alanda 40x40= 1600 nokta yer alır. 601ık tram denildiğinde lcm uzunluğunda, 60
nokta, lcm21ik alanda 60x60= 3600 nokta yer alır. Bu değer tram noktalarının
adedidir. Kristal tramlarda ise; tram yoğunluğu "um" ile belirtilir. Bir tram noktasını
ne kadar fazla nokta oluĢturursa tramlandıktan sonra alacağımız gri düzey seviyesi de
o kadar artar. Ġnsan gözü 256 gri düzey seviyesinin altındaki seviyeleri ayırt edebilir.
Basılacak kağıda uygun tram seçilir. Renk ayrımı yapıldıktan sonra mutlaka
hazırlanan iĢin hangi baskı tekniği ve hangi baskı materyaline basılacağı bilinmelidir.
YanlıĢ bilgi veya hatalı yönlendirme sonucu tramlar yanlıĢ kullanılırsa baskı sonucu
kötü olur.
Baskı Sistemine Göre Tram Seçenekleri
Serigrafı = 40 dan düĢük
Ofset = 70'lik
Flekso = 70‘lik
Baskı Materyaline Göre Tram Seçenekleri
1. Hamur = 54-60'lık
Gazete kağıdı (3. hamur) = 40'lık
KuĢe = 70 lık [1]

80
ġekil II.5 40‘lık Tramlama 60‘lık Tramlama

II.3.3. Tram Yoğunluğu (Tram Ton Değeri)


Tram sıklığına bağlı olarak her bir tram noktasına ayrılan alan eĢttir. Tram
noktasının kendine ayrılan alan içerisindeki nokta büyüklüğüne bağlı olarak değiĢen
değer tram yoğunluğu veya tram ton değerini ifade eder. BaĢka bir deyiĢle, bir tram
noktasının, kendisine ayrılan alan içerisinde siyah alanın tüm alana oranı olarakta
tanımlanır. Tram değeri sabit kalmak koĢulu ile koyuluk açıklık (ton) farkına göre
tram noktasının büyüklüğü oluĢur. Standart büyüklükteki tram noktaları; büyüyerek
koyu ton alanları, küçülerek açık ton alanları meydana getirir. [1]

ġekil II.6 Farklı Tram Yoğunlukları ve Gri Skala


II.3.4. Tram Açıları
Tram baskı renklerine göre farklı açılardadır. Yellow 0°, Cyan 15°, Black 45°,
Magenta 75°'lik bir açı ile (genel olarak) dokunur. Yakından bakıldığında dokuların
belli açılarda olduğunu görebiliriz. Kristal tramlarda tram noktaları dağınık sistemle
RlP'ler tarafından oluĢturulduğu için belli bir açısı olmadığı gibi, tram açı problemi
olan muare de oluĢmaz. Açı problemi olmadığı için 4 renkten fazla tramlı
renkayrımlarında daha çok kullanılır.
Dört renkli baskı tekniğinde 4 renk için kullanılan tram açıları;

81
Siyah : 45° 45° 15°
Magenta : 75° 15° 75°
Sarı : 90° 90° 90°
Cyan : 15° 75° 45° [1]

ġekil II.7 Tram Açıları

ġekil II.8 Tram Açıları

II.3.5. Muare
Baskıda kullanılan FM (Frekans Modülasyonlu) tramlar hariç tramların
birbirine göre açılarının 30°'den fazla olduğu durumlarda oluĢan görüntü
bozulmasına "muare" denir.[1]

ġekil II.9 Ġki Tabaka Tram Filmi Üst Üste Getirildiğinde Muare OluĢur

82
ġekil II.10 Hatalı Tramlama Sonucunda Siyah-Beyaz Ve Renkli Muare OluĢumu

II.3.6. Kağıt Türlerine Göre Tram Seçimi


Ofsette tram secimi kağıt, kalıp gibi değiĢik faktörlere olmakla birlikte 70‘lik
trama kadar kullanılabilir. Ofset baskı her türlü kağıda baskı yapar. Ofset kalıbına
alınabilen tüm tram noktaları kağıda baskı yapabilir. Ancak baskı yapılan kağıt
noktayı tutacak kalitede olmalıdır. Örneğin Saman kağıdı olarak bilinen 2. ve 3.
hamur kağıtlara en fazla 44‘lük, 1. hamur kağıda en fazla 54‘lük, kuĢe için ise 70‘lik
tram kullanılması uygundur.
Farklı kağıt cinslerinin mürekkep emme derecesi de farklıdır. Mesela 3 hamur
kağıt çok emer ve mürekkep dağılır, kuĢe kağıt ise az mürekkep emer mürekkep
dağılmaz. Kağıt emici bir malzeme, mürekkep de akıcı (sıvı) olduğuna göre, baskının
sorunsuz olması için tramının büyüklüğüne ve sıklığına dikkat edip bir denge
kurulması gerekir. [1]

II.4. PĠKSEL (PICTURE ELEMENT)


Bir dokümanda birbirlerine göre büyüklük veya küçüklük farklılığı olmayan,
ancak birbirlerine göre renkleri, koyuluklanyla farklılıklar gösteren resmin en küçük
parçasına piksel denir.
Piksel kare Ģeklinde olan görüntünün en küçük birimidir. Dijital görüntüler yan
yana gelen pikseller topluluğundan oluĢmaktadır. Dijital görüntü, dosyanın eninde ve
boyunda bulunan piksel sayısı ile tanımlanır.
Pikselin kendi baĢına en ve boy değerleri yoktur. Demek ki dikdörtgen
biçimindeki tek bir piksel lxl mm, lxl cm hatta 3x2 m bile olabilir. Aksi
belirtilmedikçe piksellerin en ve boy oranı eĢittir. Çözünürlük ise boyut
tanımlamalarında ek olarak gereken bir kavramdır.

83
Kendi baĢlarına boyut sahibi olmayan piksellere çoğu zaman bir boyut değeri
tanımlamak gereklidir. Bu Ģekilde piksellerin boyutu belirlendiğinde uzunluk
biriminde kaç piksel bulunacağı da belirlenmiĢ olur. Örneğin bir pikselin boyutu 1
mm olarak tanımlanmıĢsa her santimetrede 10 piksel bulunacaktır. Kapladığı alan ne
olursa olsun görüntü birimi olan her piksel sadece tek bir renk değeri içerebilir.
Dijital görüntü iĢleme programlan imge üzerinde iĢlem yaparken inç ve santimetre
değerlerinden anlamazlar. Tüm kesme, yapıĢtırma, yer değiĢtirme iĢlemlerinin
tamamı piksellere uygulanır. Vektörel görüntü dosyalanndan farklı olarak noktasal
görüntü dosyalan için çözünürlük ve içerdiği piksel sayısı çok önemlidir.
Dokümandaki iĢlemlerin hepsi piksellerin rengi veya konumunu değiĢtirerek etki
yapar. ĠĢlemlerin ne kadar süreceği ise üzerinde iĢlem yapılan piksel sayısına ve
iĢlemin karmaĢıklığına bağlıdır.

ġekil II.11 Resmi OluĢturan Piksellerin BüyütülmüĢ Hali

AĢağıda, ġekil'de sağdaki görüntü, fotoğrafı 16 kat büyüttüğümüzde


görebildiğimiz piksellerdir. Her pikselde sadece bir renk vardır. Yani bir pikselin bir
kısmı açık bir kısmı koyu, ya da yeĢil, koyu yeĢil olmaz. Bu tür renk geçiĢleri farklı
renkte piksellerin yan yana gelmesinden oluĢur.

ġekil II.12 Görüntünün Bir Noktasında Yer Alan Piksellerin BüyütülmüĢ Hali

84
Ekrana veya yazıcıya gönderilen bir vektörel görüntü, girilen görüntünün
boyutuna göre piksellere dönüĢtürülürler. Veri büyüklükleri Kilobyte (KB) veya
Megabyte (MB), daha büyük dosyalarda ise Gigabyte (GB) olarak verilir.
1 Byte 8 Bit
1 Kilobyte 1024 Byte
1 Megabyte 1024 Kilobyte
1 Gigabyte 1024 Megabyte [8,6]

II.5. ÇÖZÜNÜRLÜK
Birim alanda görüntüyü oluĢturan nokta sayısıdır. Uzunluk biriminde
birbirinden ayırt edilebilen nokta sayısıdır. Çözünürlük hesaplarında uzunluk birimi
olarak inç veya santimetre kullanılır. Bir inç = 25,4 mm veya 2.54 cm, basit
hesaplarda 2.5 cm değerini kullanılabilir. Gündelik yaĢamda batı'nın aksine cm
kullanıldığından birçok iĢlemi cm üzerinden yapmak daha kolaydır.
Görüntüde birim olarak piksel/inç veya piksel/cm kullanılması yaygındır. 10
cm uzunluğunda ve 20 cm enindeki bir görüntü, 100 PPC çözünürlüğe sahip ise,
boyunda 10cm x 100 PPC = 1000 piksel, eninde ise 20 cm x 100 PPC - 2000 piksel
vardır. Görüntüdeki toplam piksel sayısı: en x boy = 2000 piksel x 1000 piksel =
2.000.000 pikseldir.
Günümüz dijital görüntülerinin hemen hemen hepsinin temelinde kare
Ģeklinde, görüntünün parçalanamaz birimi olan piksel yatmaktadır. Bu pikseller yan
yana geldikçe ana görüntü oluĢmaktadır. Görüntü boyutu bu nedenle bilgisayar için
hep piksel olarak hesaplanmaktadır. Kesme, yapıĢtırma, montaj gibi iĢlemlerde
bilgisayar görüntünün piksel olarak değerini dikkate alır. Eninde 2, boyunda 3 piksel
olan bir görüntüde toplam 2x3=6 piksel vardır. En ve boy oranlan arttıkça piksel
sayısı ve dosya boyutu kenarların çarpanı kadar artmaktadır.
Piksellerin kendi baĢlarına bağımsız enleri ve boylan yoktur. Örneğin 2x3
piksel boyutundaki bir görüntü 2x3 cm olarak basılabiliyorken, 2x3 metre veya 2x3
mm olarak da basılabilir. Her durumda uzunluk birimine düĢen piksel sayısı
değiĢmektedir. Örneğin 1 cm baĢına 2 piksel düĢüyorsa görüntü çözünürlüğü 2
piksel/santimetredir. Bu değer PPC veya "pixel per centimeter" olarak ifade
edilmektedir, l mm baĢına iki piksel düĢen ikinci örnekte ise çözünürlük yine
santimetre olarak hesaplanmaktadır. Tanımda birim olarak santimetreyi
kullandığımızdan görüntü ebadı ne olursa olsun önce santimetre baĢına düĢen piksel

85
sayısını hesaplamamız gerekir, l mm'de 2 piksel varsa (l cm) l0 mm'de kaç piksel
olacak gibi basit bir hesapla çözünürlük = 20 PPC veya santimetre baĢına 20 piksel
olarak hesaplanabilir.

ġekil II.13 Çözünürlüğü DüĢük Çözünürlüğü Yüksek

Monitörümüzde bizim gözle göremediğimiz pikseller vardır. Bu pikseller


birleĢerek görüntüyü meydana getirirler. Örneğin çözünürlüğü 640x480'e
getirdiğimizde ise ekranda 3072000 piksel bulunur yani çözünürlük arttıkça piksel
sayısı ve görüntü netliği artar ayrıca uygulama alanı da bir o kadar geniĢler.
Günümüz ekran kartları normal windows ekranında 640x480 ile 2048x1536
arasındaki birçok çözünürlüğü destekleyebilmektedir. Çözünürlük hesaplarında
uzunluk birimi olarak inch veya cm kullanılır. [10,1]

II.5.1. Çözünürlük Hesaplamada Kullanılan Ölçü Birimleri


II.5.1.1. Ekran Çözünürlüğü - PPC, PPI
Kullanabileceğiniz en iyi birimdir. Genellikle DPI ile karıĢır ancak ikisi farklı
birimlerdir. Piksels / (centimeter) inch, bir (santimetreye) inç‘e düĢen piksel
sayısıdır. Bu, görüntünün öz nitelikleri ile ilgili bir kavramdır. Diğer ölçümler gibi,
yazıcı veya tarayıcılar ile doğrudan ilgili değildir.
Ġnç baĢına düĢen piksel anlamındadır. Dijital ortamda bir görüntü piksel adı
verilen küçük noktacıklarla oluĢturulur. Bu noktacıklar küçük karecikler Ģeklindedir.
Ekranda gördüğümüz görüntü de bu karelerden oluĢturulur. PPI birimi genellikle
görüntünün tarayıcı ve bilgisayar ortamındaki çözünürlüğü ifade etmek için
kullanılır. Eğer bir görüntünün çözünürlüğü 300 PPI deniyorsa, bu görüntünün bir
inç'inde 300 piksel var demektir ve görüntünün tamamındaki piksel sayısı da
boyutlarına göre hesaplanabilir.

86
Teknik açıdan baskıya film hazırlamada ilk aĢama tarama iĢlemiyle baĢlar.
Burada dikkat edilecek ilk nokta tarama çözünürlüğüdür.
Görüntüde birim olarak piksel/inch veya piksel/cm kullanılması yaygındır. 10
cm uzunluğunda ve 20 cm enindeki bir görüntü, 100 ppc çözünürlüğe sahip ise,
boyunda 10cmxl00ppc= 1000 piksel, eninde ise 20cmxl00ppc= 2000 piksel vardır.
Görüntüdeki toplam piksel sayısı EnxBoy= 2.000.000 pikseldir.
Günümüz dijital görüntülerinin hemen hemen hepsinin temelinde kare
Ģeklinde, görüntünün parçalanamaz birimi olan piksel yatmaktadır. Bu pikseller yan
yana geldikçe ana görüntü oluĢmaktadır. Görüntü boyutu bu nedenle bilgisayar için
hep piksel olarak hesaplanmaktadır. Kesme, yapıĢtırma, montaj gibi iĢlemlerde
bilgisayar görüntünün piksel olarak değerini dikkate alır. Eninde 2, boyunda 3 piksel
olan bir görüntüde toplam 2x3 = 6 piksel vardır. En ve boy oranları arttıkça piksel
sayısı ve dosya boyutu kenarların çarpanı kadar artmaktadır. Piksellerin kendi
baĢlarına bağımsız enleri ve boyları yoktur. Örneğin 2x3 pikcel boyutundaki bir
görüntü 2x3cm olarak basılabiliyorken, 2x3 metre veya 2x3 mm olarak da basılabilir.
Her durumda uzunluk birimine düĢen piksel sayısı değiĢmektedir. Örneğin l cm
baĢına 2 piksel düĢüyorsa görüntü çözünürlüğü 2 piksel/santimetredir. Bu değer ppc
veya "piksel per centimeter" olarak ifade edilmektedir,
Birim olarak santimetreyi kullandığımızda görüntü ebadı ne olursa olsun önce
santimetre baĢına düĢen piksel sayısını hesaplamamız gerekir, l mm'de 2 piksel varsa
(lcm) l0 mm'de kaç piksel olacak gibi basit bir hesapla çözünürlük=20 ppc veya
santimetre baĢına 20 piksel olarak hesaplanabilir. Ayrıca monitörde çözünürlüğün
hesaplanmasında en iyi referans PPC ve PPI'dir. Örneğin 14'inch bir ekranda
800x600 modunda çalıĢırken ekranın diyagonalinde en ve boy boyutunun çarpanının
karekökü kadar (692) piksel vardır. Bu durumda ekran çözünürlüğü 692/14=49
PPI'dir. Görüntünün ekrandaki boyutu sadece eninde ve boyunda bulunan piksel
sayısından etkilenir. Çözünürlük değeri dosya içerisindeki çözünürlük değerinden
değil, ekran çözünürlüğünden alınır. Bu nedenle 300x200 piksel boyutlarında ve
sırasıyla 75, 150 ve 300 ppi çözünürlüğe sahip üç görüntü varsa her üçü de ekranda
aynı boyutta görünür. GeliĢmiĢ görüntü formatlarının hemen hepsinde çözünürlük
değeri görüntü ile birlikte PPC/PPI olarak kaydedilmektedir. [10,1]

87
II.5.1.2. Tarama Çözünürlüğü
Resmin bilgisayara aktarılması çok önemli bir iĢlemdir. Görüntünün taĢıyacağı
özellikler bu aĢamada belirlenir. Sonucun kaliteli olması için iĢlemin doğru yapılması
gerekmektedir. Tarama çözünürlüğü verilirken büyütme ve küçültme oranlarıda göz
önüne alınır. Teknik açıdan baskı filmi hazırlamada ilk aĢama scanning-tarama
iĢlemi ile baĢlar. Burada dikkat edilecek ilk nokta tarama çözünürlüğüdür
(rezülasyon). Çünkü en çok hatanın yapılabileceği nokta burasıdır. Çözünürlüğü
belirlemede yapılan araĢtırmaların sonucu Ģu değerleri ortaya koymuĢtur.

Tarama Çözünürlüğü = Tram Sıklığı x Kalite Faktörü x Büyültme-küçültme oranı


Tarama Çözünürlüğü = 150 lpi x 1.5 x 2 = 450 ppi
Tarama Çözünürlüğü = 100 lpi x 2 x 0.75 = 150 ppi

Büyültme-küçültme oranı = Ġstenilen boyut / Orjinal boyut


B.K. Oranı = 150 cm. / 75 cm = 2 = % 200
B.K. Oranı = 15 cm. / 20 cm = 0.75 = % 75

Kalite katsayısı genellikle 2 alınmakla beraber eğer baskı için verilecek tram
sıklığı 133 Ġpi (line per inch- tram sıklığı) ve aĢağısı ise kalite faktörü gene 2, eğer
133 lpi' den fazla ise 1.5 da alınabilir.
Kalite faktörünün tram sıklığı (lpi) ile çarpımı tarama çözünürlüğünü verir.
AĢağıda ülkemizde kullandığımız bazı tram sıklıkları ile bunların bilgisayar
ortamlarındaki karĢılıkları ve buna göre verilmesi gereken tarama çözünürlükleri
gösterilmiĢtir. [1]

Tablo II.1 Tram Sıklıklarına Göre Tarama ve Dosya Çözünürlükleri


Metrik Ġnç Tram Kalite Çözünürlük
Tram Faktörü
40 lpc 100 lpi 2 200 ppi
54 lpc 133 lpi 2 266 ppi
60 lpc 150 lpi 1.5 225 ppi
70 lpc 175 lpi 1.5 263 ppi

88
II.5.1.3. ÇıkıĢ (Baskı) Çözünürlüğü (DPI, DPC)
(Dots Per Inch)
Inch baĢına düĢen nokta sayısı anlamındadır. Görüntüden çıkıĢ alındığında
görüntüyü oluĢturmak için kullanılan noktanın çözünürlük birimi DPI ile ifade edilir.
DPI ile PPI aynı çözünürlüğü ifade ediyor gibi görünebilir. Ancak tarayıcı ve
bilgisayardaki çözünürlük ifadesindeki piksellerin birbirlerine göre koyuluk farklılığı
(piksel derinliği) vardır. Oysa çıkıĢ çözünürlüğündeki pikseller ise tire yani tek
tonludur. Ya tam siyah ya da boĢ (Ģeffaf) değer ifade ederler.
Lazer yazıcılar RIP yardımı ile yüksek çözünürlükte (1000 dpi' den yukarı)
kayıt yaparlar. RIP (Raster Image Proseser) ise PostScript yazı ve resimleri
çözünürlüklü bitmap grafiklere çeviren donanım ya da yazılımdır. Hazırlanan
çalıĢmalar bilgisayarlar tarafından PostScript sayfa diline çevrilir. Bu dil sayfa
üzerinde iĢlem yapılacak yerleri, (x,y koordinatları ve algoritmalar gibi)
matematiksel ifadeler ile belirler. Daha sonra bu matematiksel formüller RIP
tarafından bitmap' e çevrilir. Böylelikle lazer yazıcı sayfayı matrislere bölüp her bir
noktayı veya pikseli her renk değeri için ayrı ayrı pozlandırır. Yapılan bu sayfa dili
çevrimlerinin sebebi kabaca ekrandaki çözünürlüğün yazıcı çözünürlüğüne
çevriminde her hangi bir hata olmasını önlemek diye açıklanabilir.

ġekil II.14 Farklı Çözünürlüklerde Görüntü Kalitesi

Nokta VuruĢu/Santimetre, Nokta VuruĢu/Inch, yazıcı çıktısının birimi.


Bildiğimiz yazıcıların çoğu baskılarını nokta vuruĢları yardımı ile yaparlar. Yan yana
konan CMYK (cyan, Magenta, Yellow ve Black) küçük mürekkep noktacıkları
bildiğimiz renkleri oluĢturur. Yazıcının kullanabileceği en yüksek nokta yoğunluğu
üretim sırasında belirlenmiĢtir. Genellikle satılan yazıcıların çoğu 300DPI (120DPC),
600DPI (240DPC), ve 1200DPI (470 DPC) olarak üretilirler. Baskı cihazlarının
çözünürlüğü ise dpi (dot per inch) yani bir Inch baĢına vurduğu nokta sayısı ile
ölçülür. Ġyi bir görüntü için, görüntü çözünürlüğü baskı cihazının sahip olduğu
çözünürlüğün 1/4 kadarı olmalıdır. Bu değer 1/8'e kadar düĢürülebilir. Örneğin nihai
çalıĢma 300 dpi çözünürlüğe sahip bir yazıcı ile basılacaksa inch baĢına 75 (300/4)

89
görüntü çözünürlüğü kullanılmalıdır. Daha düĢük çözünürlüklerde kalite kaybı, daha
yüksek çözünürlüklerde ise gereksiz ve ilave soruna yaratacak dosya boyutu artıĢları
izlenmektedir. LPI, DPI ve PPI değerleri birbirine eĢit değildir.

Tablo II.2 EĢdeğer Tablosu


LPI PPI PPC DPI DPC
150 300 120 2400 950
85 150 60 1200 480
40 80 30 600 240
20 40 15 300 120

Çözünürlük gereken ölçünün altında ise dosya boyutu küçük olur ancak çıkıĢ
ünitesinde pikseller kare kare görünür hale gelirler. Santimetredeki piksel yoğunluğu
gerekenden fazla ise dosya boyutu gereksiz Ģekilde artar, tüm iĢlemler gerekenden
fazla uzun sürer, sistem kaynakları felç olarak tükenme noktasına gelebilir.
Yazıcı çözünürlüğünü belirlerken ilk dikkat edilecek husus, verilecek tram
değeridir. Yazıcı çözünürlüğü tram /inch değerinin 16 katı olmalıdır. Toplam 256
piksel bir tram noktasnı oluĢturmada kullanılır.
ÇıkıĢ Çözünürlüğü = Tram Sıklığı x Kalite Faktörü
150 lpi x l6 = 2400 dpi
175 lpi xl6 = 2800 dpi
133 lpi xl6 = 2118 dpi
Bazı tram değerleri belirlenen çözünürlük değerleriyle tam olarak uyuĢmadığı
görülür. Ancak günümüzde kulandan RIP' ler bu aradaki farklara uyum gösterecek
Ģekilde imal edilmiĢtir. 175 lpi' e karĢılık gelen 3000 dpi çözünürlük seçildiğinde
RIP, 175 lpi' m asıl değeri olan 2800 dpi çözünürlüğü otomatik olarak seçer. Ancak
makinanın belirlediği değerler dıĢında bir değer verilirse makina interpolasyon
iĢlemine girecektir. Daha ayrıntılı açıklanırsa; verilen çözünürlüğün 16 kat olmasının
sebebi yazıcı bir tram noktasını yatayda ve dikeyde onaltıĢar piksel ile
oluĢturmasıdır. Bu da 256 piksele denk gelir. Yani optimum kaliteyi elde edebilmek
için lpi değerinin 16 katını vermek gerekir. Daha kaliteli olsun diye verilecek yüksek
çözünürlük kullanılamayacağı için bilgisayar tarafından matematiksel hesaplarla
yapılmaya çalıĢılacak, bu da zaman kaybına neden olacaktır. Daha düĢük bir
çözünürlük ise yeterli hassasiyette olmayacak, kenar keskinliği bozulacak ve kalite

90
düĢecektir. Örnek olarak tarama çözünürlüğü aĢağıdaki tablodaki gibi
hesaplanmaktadır.
Tablo II.3 DPI Hesaplama Tablosu

Tarama çözünürlüğü tram ton değerini, çıkıĢ çözünürlüğü ise ile belirlenen
tram ton değerini nokta olarak oluĢturur. Tram noktasının düzgün bir yuvarlak olarak
elde edilebilmesi için çıkıĢ çözünürlüğü yükseltilmelidir.

ġekil II.15 Piksellerin Tram Nokta Büyüklüklerini OluĢturması

a b c
ġekil II.16 ÇıkıĢ AĢamasında Tram Noktasının Meydana Getirilmesi
(a) 600 Dpi Lazer Yazıcıda 150 Lpi Tramın % 50 Noktası,
(b) 1200 Dpi Lazer Yazıcıda 150 Lpi Tramın % 50 Noktası
(c) 2400 Dpi Lazer Pozlandırıcıda 150 Lpi Tramın % 50 Noktası

II.5.2. Görüntü Büyüklüğü


Resimlerin görüntü büyüklüklerini Image > Image Size penceresinde iki ayrı
bölümde görebilirsiniz.
91
Pixel Dimensions: Piksel Ölçüleri Document Size: Doküman Boyutu (ÇıkıĢ
Boyutu) Piksel Ölçüleri resimlerin tamamındaki piksellerin Width (GeniĢlik), Height
(Yükseklik) sayısını gösterirken, Doküman Boyutu ise resmin gerçek alan boyutunu
belirtmektedir. Document Size bölümünde ayrıca dokümanın dijital çözünürlük
(Resolution) PPI değeri de bulunmaktadır. Doküman baskı boyutu aynı kalacak
Ģekilde çözünürlük değerini basılacak medyaya göre istediğiniz Ģekilde bu pencerede
değiĢtirebilirsiniz.
Adobe Photoshop bu iĢlemi gerçekleĢtirirken Resample Image bölümünde
farklı yöntemler uygulamaktadır.
Nearest Neighbor: En Yakın KomĢu Piksel
Bilinear: Çift Doğrusal
Bicubic: Çift Kübik
Bicubic Smoother: Çift Kübik Daha YumuĢak
Bicubic Sharper: Çift Kübik Daha Keskin

ġekil II.17 Image Size Menüsü


Doküman boyutlarını büyültmek ya da küçültmek için Ģimdiye kadar
uygulanan en baĢarılı yöntem Bicubic seçenekleridir.
Bicubic: DüĢük oranda (%5-%10) büyültme ve küçültmeiĢlemleri için
kullanılır.
Bicubic Smoother: Yüksek oranda büyültme iĢlemleri için kullanılır.
Büyültme iĢlemi sırasında objelerin kontrast kenarlarında meydana gelen istenmeyen

92
patlamalar yumuĢatılmıĢ olur. Büyültme iĢlemi sonrasında Filter > Sharpen >
Unsharp Maskfonksiyonu kullanılarak fotoğrafın keskinleĢtirilmesi gerekebilir.
Bicubic Sharper: Yüksek oranda küçültme iĢlemleri için kullanılır. Küçültme
iĢlemi sırasında silinen pikseller sebebiyle meydana gelebilecek keskinlik kayıpları
otomatik giderilmiĢ olur.
Not: Büyültme iĢlemlerinde en sağlıklı yöntem ise, fotoğrafların dijital
makinelerle RAW (Ham) olarak çekilmesi ve büyültme iĢleminin resim RAW
formatında iken gerçekleĢtirilmesidir. Büyültme/küçültme iĢlemleri kesinlikle
Photoshop programında gerçekleĢtirilmeli ve sayfa tasarım programlarına %100
ölçülerle aktarılmalıdır. Resimler piksellerden meydana geldiği için, Photoshop
haricindeki programlarda yapılan tüm büyültme iĢlemlerinde fotoğraf değil, fotoğrafı
oluĢturan piksel kutucukları büyütülmüĢ olur. Baskı aĢamasında ise diğer
programlarda büyültülen resimlerin pikselleri çıplak gözle görünmeye baĢlar.
Photoshop harici baĢka programlarda yapılan küçültme iĢlemlerinde ise,
fotoğrafın orijinal boyutu ve dolayısıyla milyonlarca piksel yazıcı ile film çıkıĢ ve
CTP kalıp pozlama yönetim programı RIP'ler tarafından boĢ yere saatlerce okunmak
zorunda kalır.
Çoğu zaman dokümanların saatlerce okunmasına rağmen basılamama
sebeplerinden birisi Photoshop harici programlarda uygulanan bu yanlıĢ ve hatalı
küçültme yöntemidir. Genel kural olarak resimlerin her türlü büyültme, küçültme,
döndürme, yatırma vs., deformasyon iĢlemlerinin mutlaka Adobe Photoshop
programında gerçekleĢtirilmelidir.
GeniĢ Ebat Inkjet baskı sistemlerinde kullanılacak fotoğrafların büyültme
iĢlemlerinde ise daha sağlıklı bir yöntem uygulayabilirsiniz. Bilhassa yüksek
çözünürlükte çekilmiĢ düĢük boyutlu fotoğrafların Photoshop'ta büyütülmesi Image
Size penceresinde iki aĢamalı yöntemle gerçekleĢtirilebilir. 10.2 MegaPixel
çözünürlüklü dijital makineyle çekilmiĢ bir fotoğrafı (2592 x 3871 pixels) Photoshop
programında açtığınız zaman, Image Size penceresinin Document Size bölümünde
bu resmin 21.95 cm x 32.77 cm boyutlarında ve 300 pixels/
inch dijital çözünürlüğe sahip olduğunu göreceksiniz.

93
ġekil II.18 Image Size Menüsü

''Resample Image kutusunun iĢaretini kaldırın. Document Size bölümündeki


Width+Height+Resolution seçenekleri birbirlerine otomatik bağımlı hale gelecektir.
Resolution bölümüne 72 ppi girin. Doküman boyutlarının değiĢerek 91.44 x 136.56
cm olduğunu göreceksiniz. GerçekleĢtirilen bu iĢlem sırasında Pixel Dimensions
bölümündeki piksel sayılarında hiçbir değiĢiklik olmamaktadır. Bunun anlamı, daha
düĢük çözünürlük değerleri kullanılarak basılması gereken resimlerin boyutu
arttırılırken, piksel boyutlarında hiçbir değiĢim olmayacağı için fotoğraflar aynı
kalitede kalmıĢ olacaktır.
Bu yöntemin doğruluğunu saptamak için iĢlemi yapmadan önce pikselleri
ekranda net görebileceğiniz Ģekilde fotoğrafı %1600 Zoom yaparak büyütün, ve daha
sonra iĢlem gerçekleĢirken ekranda pikselleri dikkatle izleyin. Fotoğrafı oluĢturan
piksellerin kesinlikle hiçbir değiĢikliğe uğramadığını kendi gözünüzle göreceksiniz.
Bilhassa dıĢ mekan cephe giydirmeleri ile uzak mesafeden bakılacak iç mekan poster
baskılarda, piksel çoğaltma metodlarını kulanmadan, bu yöntemle aynı kalitede fakat
çok daha büyük boyutta fotoğraf baskıları elde edebilirsiniz.
ġayet istenilen baskı boyutlarını elde edemediyseniz, ikinci aĢama olarak:
Resample Image kutusunu iĢaretleyin ve Bicubic Smoother seçtikten sonra
istediğiniz doküman boyutunu girip OK tuĢuna basın. ĠĢlem sonrası Unsharp Mask
uygulayarak dilediğiniz keskinlik artıĢını verebilirsiniz.[36]

94
II.6. BĠR TASARIMDA UYGUN KAĞIDIN SEÇĠLMESĠ
Bir tasarıma baĢlarken, baskısını yapacağımız iĢi, standart tabaka kağıtlara
iliĢkilendirmemiz gereklidir. Yapacağımız iĢ ne olursa olsun baskı materyalimiz
kağıt olduğu için kullanılacak ebatlar belli standarttadır. Firenin en aza indirgenmesi,
maliyet açısından önemli kurallardan biridir. Kağıtlar bobin üretilir, tabaka ya da
bobin olarak kilo ile satılır. Üretilen tabaka kağıtların belli standartları olduğu halde
tirajı fazla olan fireli iĢler için bobinden özel ebat kağıt kesilebilir. Tablodaki
kağıtlar, kağıt firmalarında bulabileceğiniz standat kağıtlardır. Kağıtlar aynı zamanda
gramaj olarak sınıflandırılır. Gramaj; 1m2 (yani 100x100 cm) kağıt tabakasının gram
cinsinden ağırlığı demektir. Bu bize maliyet çıkarırken gerekli olacaktır. Kağıtlar
kilo ile paketler halinde satılır. Standart tabaka kağıtlar gramajına göre 1000, 500,
250, 125, 100'lük paketlenir.
Bir kitap basacaksak, ebatları en uygun tabaka kağıt ölçüsünü düĢünerek ilk
çalıĢmayı yapmamız gerekiyor. Örneğin ―19,5x27 cm‖ bir kitapçık, ―70x100 cm‖
kuĢe tabaka kağıda firesiz kesinlikle basılamaz. Bu iĢ için, kuĢe ―57x82 cm‖ kağıt, en
uygun kağıt ebadıdır. Bunun gibi, ―700x100 cm‖ kuĢemiz var iken ebadın ― 19,5x27
cm‖ olmasında diretmek maliyet açısından kötü sonuçlar verecektir. ĠĢin baĢından
70x100'e en uygun kitapçık için ebadın ―24x32 cm‖ olacağını düĢünüp ve daha az
fire verip hata hiç vermeyip iĢi baĢından kontrol altına almıĢ olacaktık.
Kağıdı kullanırken unutmamamız gereken baĢka birĢey de katlandıktan sonra kitabın
kesilmesi sırasında gerekli olan traĢ payıdır. Bu pay, ―100x70 cm‖ lik bir tabaka
kağıtta, ― 100 cm‖ den en az ― 2 cm‖ ve ―70 cm‖ den ― 3 cm‖ olarak düĢünülebilir.
Sol sayfadaki tablolarda, net ölçüler verilirken bu değerler gözönünde tutulmuĢtur.
Baskısı yapılan kağıtların mücelit aĢamalarında standart katlama yöntemleri
kullanılır.
Web ofset baskı makinalarında bobin olan kağıt baskısı yapılıp, kırılıp forma
olarak üretilir. Web ofset baskı makineleri bobin enleri ve kırım açısından çok çeĢitli
olduklarından montaj planı ayrıca istenmelidir. Tabaka ofsetlerde 70 x 100 cm kağıt
basıldıktan sonra katlama iĢlemi için kırım makinaları kullanılır. Formalı iĢlerinizde
aksi belirtilmedikçe, sağ tarafta bulunan forma yerleĢim planlarını kullanabilirsiniz.
24 / 32 / 48 sayfalı formalarda, (kağıt gramajı 60gr/m2‘nin altında değil ise) baskı
yapıldıktan ve kağıt ortadan kesildikten sonra katlama yapılır. Ayrıca bu sayfada
gösterilen forma planları iplik dikiĢ ya da amerikan cilt‘e göredir. 1 formalı Tel dikiĢ

95
iĢlerde bu forma planı uygulanabilir ancak birden fazla formalı teldikiĢlerde formalar
iç içe koncağından forma sayfa numaraları farklılık gösterir.

ġekil II.19 Formalı ĠĢlerin Net Ölçüleri Ve Tabakadan Çıktığı Sayfa Adetleri

Yukarıdaki tabloda tabaka ofsette basılıp, kırma makinelerine uygun, en çok


kullanılan formalı iĢlerin net ölçüleri ve tabakadan çıktığı sayfa adetleri
görülmektedir. Tablodaki ölçülerde taĢma payları ve baskı için gerekli olan paylar
(makas ve etek payları) göz önünde tutularak hesaplanmıĢtır. Örneğin 22cm x 31cm

ġekil II.20 Forma Katlama

ebadında formalı bir iĢ için en uygun standart tabaka ebadı 64cm x 90cm dir. Net
ebadınız 22cm x 32cm olduğunda ise fireli olarak 70cm x 100cm tabaka ebadı
kullanılması gereklidir. [26]

96
ġekil II.21 Farklı Sayfa Sayılarına Ait Montaj Düzeni

97
Örnek: Montajını yapacağımız iĢ 4 yapraklı yani 8 sayfalık (arkalı önlü) bir dergi
olsun. Elimize bir A4 kağıt alıp ve ortadan ikiye - sonra tekrar 2‘ye katlarız. Ġlk
sayfasının kıyısına 1 yazıp diğerine 2, son sayfa 8 olacak Ģekilde hepsine sayfa
numaralarını yazarız. Sonra o katladığımız A4 ü açarak sayfaların düz veya ters
konumuna göre aynen gördüğümüz Ģekli ile montajını yaparız.

ġekil II.22 Forma Önyüz Arka Yüz

ġekil II.23 A2 Kağıdın Alt Kısmını Arkaya Katladığımızda ki Görüntü

98
ġekil II.24 Tekrar katladığımızda dört yaprak arka arkaya

Not: Dergi sayfasını çalıĢırken kenarlardan 5mm kesim payı bırakınız yani çok fazla
sayfa sonuna yakın çalıĢmayınız.

II.7. KROS YERLEġTĠRME


Tasarımlarınızı film aĢamasına getirdiğiniz zaman kullanabileceğiniz bazı
kroslar Ģunlardır:

ġekil II.25 Kros ÇeĢitleri

Kullanırken renk değerleri ve ebatlarını değiĢtirebilirsiniz. En ideal kros


kalınlığı 0,15 mm dir. Ne çok incedir, nede çok kalındır. Eğer daha ince olursa üst
üste oturtmada sıkıntı olabilir. Kalın olduğu zaman ise kroslar oturmuĢ gibi görünse
de milimetrik sapmalar meydana gelebilir. Mutlaka kros rengini registration color
olarak ayarlamalıyız. Böylece kullandığınız bütün renklerde krosunuz çıkacaktır.

99
II.8. BIÇAK ĠZĠ ÇĠZĠMĠNDE DĠKKAT EDĠLECEKLER
Bıçak, ambalaj ya da kutuların kesilmesi, perforaj veya pilyaj atılması için
sunta bir levha üzerinde bulunan kesici metallerin kartona veya kağıda preslenerek
kesilmesini sağlayan bir araçtır. Bıçak izi ise bu bıçakların kesim sırasındaki
sınırlarını belirleyen çizimdir. Bu çizimler plotter denilen makineye data olarak
gönderilir ve plotter bu dataları okuyarak belirlenen bıçak izi doğrultusunda levha
üzerinde lazer tekniği ile çizim yapar. Daha sonra bu çizgi referans alınarak levha
üzerine kesici metallerin montajı yapılır.
Bıçak sadece kutu ya da ambalaj ile alakalı değildir. Kartvizit, katalog, klasör
vs. gibi birçok basılı materyel üzerinde kullanılabilir. Yukarı sayılan örneklerin
kesimi genelde giyotin denilen bir bıçak cinsi ile kesilmesine rağmen fantazi kesim
denilen durumlarda özel bıçak hazırlanıp iĢler bu bıçağa göre uyarlanıp hazırlanır,
basılır ve kesilir.
Bıçağın ana çıkıĢ merkezi tasarımcıdır. Tasarıma baĢlamadan evvel kararını
vermelidir. Eğer kutu ya da ambalaj tasarımına baĢlanacaksa, bununla ilgili önce
kendi bir bıçak çizmeli, sonra bunun maketini hazırlamalıdır. Bu iĢlem mutlaka hata
dolu olacaktır kutunun pot vermesi tam katlanmaması veya katlamalardaki kırıklar
gibi bir takım problemler çıkacaktır. Ama burada tasarımcı sadece örnek hazırladıgı
için, maket bıçakçıya verildiği takdirde hatalarından arınmıĢ bir Ģekilde bıçak izi
elinize geçer.
Bıçaktan gelen çizim 2 Ģekilde elinize geçer. Ya tekli bir Ģekilde ya da
montajlanmıĢ haliyle. Ama her ne Ģekilde olursa olsun size kalan tek Ģey çalıĢmanızı
verilen bıçak izi içine yerleĢtirmektir. Bıçak izi içine yerleĢtirme yaparken dikkat
etmeniz gereken ayrıntılar vardır. Öncelikle taĢma payını yeterli bir Ģekilde vermiĢ
olamnız gerekir. Bununla ilgili genel bir kural yoktur ancak min.3mm olmasına özen
gösterin. Mesela zemin tek bir renkten oluĢuyorsa (diyelim magenta) tabakayı olduğu
gibi bu renkle kaplamanız bile mümkündür. Eğer iĢi direk siz filme gönderecekseniz,
gerekli referansları ekleyerek filme gönderebilirsiniz. Referanslarla ilgili gerekli
dökümanlar takım çantası bölümünde bulunmaktadır.

100
II.9. RENK OLUġUMU
II.9.1. Rengin Tanımı
Herhangi bir ıĢık kaynağından gelen ıĢınların çevremizde bulunan cisimlere
çarpması sonucu bir bölümünün emilmesi bir bölümünün de yansıması sonucu
gözümüzde oluĢan etkiye renk denir. Karanlıkta renk yoktur, renk ıĢıkla vardır. [5]

II.9.2. Renk Modelleri


Renk karıĢımları ıĢıksal ve maddesel karıĢımlar olmak üzere 2 ana baĢlıkta
incelenir. [5]

II.9.2.1. Toplamsal Renk KarıĢım Sistemi (RGB


(Renklerin IĢıksal KarıĢımları)
Televizyon ve monitör teknolojilerinde kullanılan ve kısaca RGB(Red Green
Blue) diye adlandırılan bu sistemde, ıĢıksal ana renklerin birbirleriyle karıĢmaları
sonucunda milyonlarca ara renk ve renkli görüntüler elde edilir. Burada kullanılan 3
ana renk ve karıĢımlarından elde edilen ara renkler Ģunlardır; [5]
YeĢil + Mavi ( G + B ) : Cyan
Mavi + Kırmızı ( B + R ) : Magenta
Kırmızı + YeĢil ( R + G ) : Sarı
Kırmızı + YeĢil + Mavi (R + G + B ) : Beyaz

ġekil II.26 Toplamsal Renk KarıĢım Sistemi (Renklerin IĢıksal KarıĢımları)

101
II.9.2.2.Çıkarmalı Renk KarıĢım Sistemi (CMYK)
(Renklerin Maddesel KarıĢımları)
Baskı sektöründe kullanılan ve kısaca CMYK(Cyan Magenta Yellow Black)
diye adlandırılan bu sistemde, maddesel ana renklerin birbirleriyle karıĢmaları
sonucunda milyonlarca ara renk ve renkli görüntüler elde edilir. Burada kullanılan 3
ana renk ve karıĢımlarından elde edilen ara renkler Ģunlardır;
Cyan + Magenta ( C + M ) : Mor
Yellow + Magenta ( Y + M ) : Kırmızı
Cyan + Yellow ( C + Y ) : YeĢil
Cyan + Magenta+ Yellow (C + M + Y ) : Siyah

ġekil II.27 Çıkarıcı Renk KarıĢım Sistemi ( Renklerin Maddesel KarıĢımları)

Teoride öngörüldüğü Ģekli ile 3 ana rengin karıĢımının (CMY) siyahı vermesi
gerekirken Ģeffaf mürekkeplerin yeterli spektral saflıkta üretilememesi nedeni ile bu
3 ana renk maddesel olarak karıĢtırıldığında tam bir siyah renk elde edilememektedir.
Bu nedenle siyahın vermesi gereken detayları elde etmek için 4. ana renk olarak
siyah kullanılmaktadır. [5]

102
ġekil II.28 Renkli Baskı Örneği

II.9.3. Monitörde Renk OluĢumunu Etkileyen Unsurlar


II.9.3.1. Renk Derinliği
Ekran üzerindeki her piksel 3 rengin karıĢmasıyla renk verir. Bu, renkler sarı,
mavi ve kırmızıdır (RGB). Bir pikselde görüntülenebilen renk adedine renk derinliği
denir. (Buna aynı zamanda bit derinliği de denir; çünkü renk derinliği bit cinsinden
ölçülür) Bir pikselde daha fazla bit kullanılırsa o pikselin vereceği renk kalitesi ve
detayı daha fazla ve güzel olacaktır. Tabi ki renk derinliği arttıkça, (yani bit
kullanımı) bellekte saklanması gereken bilgi miktarı da o kadar artacaktır. Bu ekran
kartlarının iĢlemesi gereken veri miktarını arttırır; tazeleme hızı düĢer. ĠĢte bu
noktada görüntü belleği önem kazanmaktadır.
Belleğe her bir renk sinyali (kırmızı, sarı veya mavi) için 1 byte düĢer. 1 byte 8
bitten oluĢur, her bit 0 ve 1 değerleri alabildiğinden ortaya 256 (28) farklı renk çıkar.
Yani her renk 256 farklı yoğunluğa sahip olabilir. Bu da yaklaĢık 16 milyon (2563)
renk olasılığını doğurur. Bazı ekran kartları günümüzde 32 ve 64 bit ibareleriyle
piyasaya sürülmektedir. Söz konusu bu bitler ekran belleğine bağlıdırlar. Ekran
kartlarında olması gereken bellek miktarı Ģu formülle bulunur;
Yatay piksel sayısı x Dikey piksel sayısı x Piksel başına bit

103
Ancak bu hesaplamayı baz almamamız gerekir. Çünkü günümüzdeki 3 boyutlu
çizimler için yapılması gereken ağır hesaplamalı iĢlemler ekran kartlarınca
halledildiğinden bulunacak bellek sonucu yetersiz kalacaktır. Yukarıda anlatılan
gerçek renkleri alabilmek için ekran kartlarının 24 bit'i desteklemesi gerekmektedir.
Ancak bilgisayar ikilik sayı sisteminin temeline göre hareket ettiği için 24 bit'i
desteklemezler. 8 -16 -32 - 64 Ģeklinde artması gerekirken 24 bit'e ulaĢamayan
bilgisayar sistemleri ekran kartları sayesinde 24 biti 32 veya 64 bit olarak
algılamaktadır. Buradaki 32 veya 64 bit renk kalitesi değildir. Bir seferde
yorumlanan bilgi miktarıdır. 64 bit'lik bir ekran kartı 32 bit bir ekran kartına göre 2
kat daha hızlı olacaktır. Yüksek renk derinliklerinde (High Color) 3 renk sinyallerini
saklamak için 2 byte'lık (16 bit) bir alan vardır. 5 bit mavi, 5 bit kırmızı ve 6 bit yeĢil
için ayrılır. Yani mavi ve kırmızı için 32 farklı renk yoğunluğu, yeĢil için 64 farklı
renk yoğunluğu atanabilir. Burada renk hassaslığı 24 bit'tekine göre daha düĢük
olduğu için görüntüde kalite düĢmesi olacaktır ki insan gözü bunu pek fark
edememektedir. [1]

II.9.3.2. Netlik
Görüntüyü alan ve gönderen her makine (yazıcı, tarayıcı, ekran) kendine ait bir
netliğe sahiptir. Profesyonel yazıcılar ve tarayıcılar diğerlerine oranla daha yüksek
bir netlik kapasitesine sahiptirler. Netlik dpi linç karede bulunan piksel sayısı dpi
(Dot Per Inc) veya ppi (Piksel Per Inch) ile ölçülür. ġekil: 39'da görüldüğü gibi;
bilgisayarın ekran netliği yaklaĢık 72 dpi, bir yazıcıda ise bu değer 150 ile 1440 dpi
arasında değiĢir, bir tarayıcının netliği 300 veya daha fazla dpi'dir

ġekil II.29 Ekran, Yazıcı ve Tarayıcı Netlik Düzeyleri


Bir resim piksellerin toplamından meydana gelir. Bitmap programlar, mozaik
döĢer gibi bunları yanyana getirip görüntüyü oluĢturur. Düz alanlarda sorun yoktur,

104
ama yuvarlak dönmesi gereken yerlerde testere diĢli kenar görüntüsü ortaya çıkar
(ġekil II.71). Bunu çözmenin yolu, rengin kenarına kırıktı görüntüyü biraz azaltacak,
daha açık pikseller yerleĢtirmektir. Bu iĢleme "Anti-aliasing" denir. Bu seçeneği
genel olarak aktif halde tutmak, resimlerin kırıklı görünmesini engeller. [1]

ġekil II.30 Kenarlar Kırık Anti-Aliasing YapılmıĢ Baskı Sonucu

II.9.3.3. Piksel sayısını arttırma veya azaltma


Bir çok görüntü iĢleme programı büyütme ve küçültme iĢlemlerini en yakın
komĢu renk veya ara renkleri tahmin (enterpolasyon) yöntemi ile yaparlar. Tahmin
yönteminin sonuçları en yakın komĢu yöntemine göre daha iyidir, ancak her iki
yöntemde de büyütme sırasında kayıplar meydana gelmektedir. Küçültme sırasında
meydana gelen kayıplar veri kaybı niteliğindedir. Bir görüntüdeki piksel sayısı
azaltıldıktan sonra bazı bilgiler (ince çizgiler, dokular) nihai olarak yok olmaktadır.
Büyütme sırasında ise her hangi bir yarar sağlanmadan dosya boyutunu büyütmüĢ
oluruz. [1]

ġekil II.31 Normal Görüntü BüyütülmüĢ Hali (Detaylar KaybolmuĢ)

Kristal tram için kalite faktörü 1 alınmalıdır. Büyültme ve küçültmelerde bu


değerler aynı oranda büyültülüp küçültülmelidir. [9]

105
II.9.4. Renk Üzerine Tasarımcıların Bilmesi Gerekenler
- Kağıdın yüzey özelliği, renklerin algılanmasını ve görünüĢünü etkiler. Aynı
renk, kuĢe gibi yüzeyi iĢlenmiĢ bir kağıtta farklı, I. Hamur kağıt gibi yüzeyi
iĢlenmemiĢ bir kağıtta farklı görülecektir.
- CMYK harici kullanılacak tüm özel renkler için renk seçimini mutlaka özel
renk kataloglarından yapmalıyız (Pantone renk katalogu gibi).
Masaüstü yayıncılık yazılımlarının tümünde özel renk sistemlerinden renk
oluĢturmak mümkündür. Ancak bilgisayarda görülen bu renkler ile baskı
sonuçlarının aynı olacağına dair bir garanti yoktur. Monitör kalibrasyonunun
yapılmıĢ olması, ekran ve baskı renklerinin en yakın sonuçlarda olması için temel
kuraldır.
- Pantone kataloglarından özel renk seçiminde, baskıda kullanılacak kağıt
cinsine göre (yüzeyi iĢlenmiĢ pürüzsüz veya yüzeyi iĢlenmemiĢ) ilgili türdeki renk
rehber alınmalıdır. Aynı rengin, pürüzsüz ve iĢlenmemiĢ kağıtlardaki algılanması
farklı olabilir.
- Pantone vb. renk kataloglarındaki renkler zamanla solup orijinalliklerini
kaybedecektir. 5-6 senelik Pantone kataloglarındaki renklerde farklılık
oluĢabileceğini unutmamalıyız.
- Ortam ıĢıklandırması, renkleri farklı görmemize neden olabilir. Gün ıĢığında
farklı görülen bir renk yapay ıĢıklandırmada farklı görülebilecektir.
- Baskıda CMYK renkleri ile, soluk siyah yerine parlak ve canlı bir siyah
oluĢmasını istiyorsak CMYK: 0/0/0/100 yerine, CMYK: 60/30/30/100 kullanabiliriz.
Ancak bu renklendirmeyi yazılarda ve ince çizgilere sahip Ģekillerde kullanmak
baskıdaki en ufak renk kaymalarının hemen görülmesi sorununa yol açar. Bu nedenle
parlak siyahı zemin ve büyük alanların renklendirmesinde kullanmak sağlıklı
olacaktır.
- Tasarım aĢamasından baskı sonuna kadar renkleri kontrol edebilmek ve
tasarlanan renklerin basılmasını sağlamak amacıyla Spektral fotometre denilen renk
ölçüm cihazları kullanabiliriz. [2]

MÜY programları ile hazırlanan ve basım yoluyla çoğaltılacak


çalıĢmaların matbaaya gönderilmeden önce kontrol edilmesi gereken noktaları:
ÇalıĢmada kullanılan farklı resimlere aynı isimlerin verilmediğine dikkat
edilmelidir.

106
Aynı isim verilen farklı resimlere sahip iĢ, servis bürosunda açıldığında bir resmi iki
alanda da görebiliriz. Normalde çıkıĢ ile ilgili bir hata (eksik resim) göremeyen
çalıĢan bu iĢin film çıkıĢını alacaktır. Bu aĢamadan sonra iĢteki hatanın ortaya çıkma
sürecide tamamen Ģansa kalacaktır. ġanslı bir tasarımcı değilseniz iĢ basıldıktan
sonra bu hata görülebilir ki bu da film çıkıĢ, kalıp, kağıt, baskı gibi maliyetlerin
karĢılanması ve asla geri gelmeyecek zamanın kaybı demektir.
- ÇalıĢmada RGB renk modunda resimler kullanılmamalıdır. Matbaa
baskılarında kullanılacak renk modu CMYK´dır. Dolayısıyla çalıĢmada kullanılan
renklerin ve resimlerin renk modlarının tamamı CMYK modlu olmalıdır. Aksi
durumlarda film çıkıĢta iĢinizde RGB renkli resimlerin bulunduğu yerler boĢ çıkacak
veya renk modlarını düzeltmeniz için iĢ servis bürosundan tekrar size
gönderilecektir.
- ÇalıĢmada resimler için TIFF, vektörel grafikler için EPS formatı
kullanılmalıdır
ÇalıĢmalarda kullanılan resimler kalite ve çözünürlük avantajları nedeniyle
sıkıĢtırılmamıĢ resim formatında (TIFF) olmalıdır. Vektörel grafikler için önerilecek
en uygun format ise EPS´dir. (Vektörel grafikleri EPS olarak kaydedip iĢimizde
kullanmadan önce grafikteki yazıları çizime dönüĢtürmeliyiz (Convert). Aksi
durumda servis bürosunda veya matbaada grafikler içerisindeki yazılar font hatası
(Missing Fonts) uyarısı verecektir.
- ÇıkıĢa gönderilecek dosyaların az yer kaplaması için sıkıĢtırma
uygulanmamalıdır
SıkıĢtırılmıĢ dosyalar tekrar açılıp çıkıĢ alınırken bazı çıkıĢ cihazlarında (PostScript)
sıkıĢtırılmıĢ resimlerde çok uzun zamanda çıkıĢ alınması veya resimde bozuklukların
oluĢması gibi problemler oluĢabilir.
- ÇıkıĢ klasörüne kopyalanan resimler veya grafiklerin isimleri
değiĢtirilmemelidir
ÇıkıĢ klasörüne kopyalanan resimler ve grafikler çalıĢma dosyası açılırken bilgisayar
tarafından aynı isimle aranır. Kayıttan sonra ismi değiĢtirilen resim veya grafikler
çıkıĢ klasöründe mevcut olmasına rağmen eksik resim (Missing Picture)
uyarısı verecektir.
- ÇalıĢmada kullanılan resimler baskı için yeterli çözünürlükte olmalıdır
Matbaa baskısı için önerilen resim çözünürlüğü 300 pixel/inch´tir Daha yüksek

107
çözünürlükte resim kullanmak baskı kalitesine etkisi olmayacaktır ancak dosya
ebatlarımızın büyümesine dolayısıyla çıkıĢ hızımızın azalmasına neden olacaktır.[7]

II.10. RENK BĠLGĠSĠ


II.10.1. Tanımı
Renk ayrımı (color seperation); basılacak orjinali, kendisini oluĢturan ana
renklere ayırma iĢlemidir. Bu renkleri içeren ayrımların (filmlerin) her biri farklı bir
kalıp üzerine pozlandırılır. Yani her renk için ayrı ayrı kalıp hazırlanır. Baskı altı
malzemesi (kâğıt, karton vb.) üzerine bu kalıplarla sırayla üst üste baskı yapılarak
baskı altı malzemesi (kâğıt, karton, folyo vb.) üzerinde orijinal görüntü oluĢturulur.
Renk ayrımı konusunun anlaĢılabilmesi için öncelikle ―yarım ton‖ ve ―tire‖
kavramlarının öğrenilmesi gerekmektedir. [6]

ġekil II.32 Çimen YeĢili, Sarı ve Cyan Tram Noktalarının Yan Yana Yer Almasıyla OluĢur.

Yarımton : Basılacak orijinalin (resim, amblem, logo vb.) birden fazla ton
değerine sahip olmasıdır. Ton değerleri bakımından iyi kademelendirilmiĢ bir
fotoğrafta en koyu ve en açık yerler arasında ideal bir skala (ton basamakları )
gözümüze çerpmaktadır. [6]

108
ġekil II.33 Yarımton Görüntü
Tire: Basılacak orijinalin (resim, amblem, logo vb.) tek bir ton değerine sahip
olmasıdır. BaĢka bir deyiĢle orijinal, tek koyuluktaki çizgi veya zeminlerden oluĢur.
[6]

ġekil II.34 Tire Görüntü


Tramlı CMYK renkleri ve bakıda açısal konumları
Farklı tram açıları ile renk ayrım yapılsa bile dört rengin belirli oranda üst üste
gelmesi kaçınılmazdır. Bu durumun sonucunda üstte rengin altta kalan rengi
tamamen örtmemesi için trigromik baskıda saydam mürekkepler kullanılır. [1]

ġekil II.35 Cyan 15° Magenta 75° Sarı 0° Siyah 45°

109
II.10.2. Renk Ayrım Sistemleri
II.10.2.1. Tire Renk Ayrım
Ton geçiĢi olmayan orijinaller ―tire‖, yani ―tek ton‖ olarak adlandırılır. BaĢka
bir deyiĢle kullanacağımız herhangi bir rengin % 100‘ünü kullanarak yapacağımız
iĢlerin renk ayrımı tire renk ayrımıdır. Tire renk ayrımı kendi içinde ikiye ayrılır.
Bunlar: ―tire trikromi renk ayrım‖ ve ―tire spot renk ayrımı‖ dır. [6]

II.10.2.2. Tire Spot Renk Ayrımı


CMYK (Cyan, Magenta, Yellow, Black ) noktalarının % büyüklük oranlarına
göre oluĢturdukları renk tonlarının haricinde ayrı bir kalıpla basılan diğer ekstra
renklere spot renkler denir. Spot renkler, CMYK haricinde gerek zemin, yazı, çizgi
vektörel çizim ve Ģekil gerekse Adobe Photoshop görsellerinde "Alpha Channel"
olarak hazırlanan farklı renk tonlarını içerir. CMYK karıĢımlarıyla elde edilemeyen
bu renkler, ancak özel üretilmiĢ boyaların doğrudan kullanılmasıyla veya bu
boyaların karıĢtırılmasıyla basılabilmektedir. Kısaca CMYK karıĢımı haricinde
kullanılan bütün renkler "spot renk" olarak gruplandırılır.
Tire spot renk ayrım sisteminde tire orijinal kendisini oluĢturan kaç renk varsa
o kadar renge ayrılarak film çıkıĢı ve/veya kalıbı alınır. Yani burada renkler
CMYK‘ye ayrılmaz. Bunun yerine extra mürekkep kullanılarak baskı yapılır.
Örneğin, bir iĢin içerisinde lacivert renk varsa cyan ve magenta karıĢımı
kullanılmadan lacivert mürekkeple bu alan basılır. [6]

110
ġekil II.36 Tire Spot Renk Ayrımı

II.10.2.3. Tire Trikromi Renk Ayrımı


Tire trikromi renk ayrımı; CMYK‘nın %100 tonlarının kullanılarak, orijinali
oluĢturan renklerin elde edilmesidir. Tire trikromi renk ayrımı vektörel çizim
programlarında manuel olarak yapılabildiği gibi, film çıkıĢ makinesinin veya
CTP'nin RIP ünitesi vasıtasıyla otomatik olarak da yapılabilir. [6]

111
ġekil II.37 Tire Trikromi Renk Ayrımı

II.10.2.4. Trikromi Renk Ayrımı


Trikromi renk ayrımı; cyan, magenta, sarı ve siyah renklerinin oluĢturduğu,
transparan mürekkepler ile baskıyı destekleyen renk ayrım sistemidir. CMYK,
renklerin karıĢımı ve resimlerin tram aracılığıyla baskıda basılmasıdır. Bu sistem ile
milyonlarca renk tonu elde edilebilir. Tüm dünyada kullanılan bir renk ayrım
sistemidir. [6]

112
ġekil II. 38 Yarım Ton Bir Orijinalin Trikromi (CMYK) Renk Ayrımı

II.10.2.5. Trigromi + Tire Spot Renk Ayrımı


Bu tip renk ayrımına renk tonu CMYK renk karıĢımından çıkmayan ve bir
resimle basılması gereken logo, yazı vs. örnek olarak verebiliriz. Burada resim,
mecburen trikromi basılacak; ancak CMYK‘den çıkmayan renk extra (spot) olarak
basılacaktır. Basılacak spot renk, iĢin durumuna göre birden fazla da olabilir. Burada
dikkat edilmesi gereken nokta, renk ayrımda tire spot basılacak alanların tüm renk
ayrımlarda altının boĢaltılmasıdır. AĢağıdaki örnekte üstteki yarım ton renkli resim
C, M, Y ve K renkleriyle basılmıĢ; alttaki turuncu ve kırmızı bölgeler ise extra renk
(P. 485C ve P. 137C) kullanılarak oluĢturulmuĢtur. Yani orijinal 6 (altı) renk ile
basılacaktır. [6]

113
ġekil II.39 Trikromi + Tire Spot Renk Ayrımı

II.10.2.6. Trikromi + Yarım Ton Spot Renk Ayrımı


Trikromi ve en az bir spot (extra) rengin kullanıldığı renk ayrım sistemidir.
Trikromi + tire spot renk ayrımından farkı, ekstra rengin resim içerisinde (yarım ton)
olarak kullanılıyor olmasıdır. Photoshop 5.0‘dan sonra geliĢtirilen DCS 2.0 kayıt
formatı sayesinde dokümanda kullanılan her türlü spot renk, CMYK renkleri
haricinde kaydedilebilmekte, aynı renk olarak film çıkıĢı alınabilmekte ve istenilen
renk boya ile spot olarak basılabilmektedir. AĢağıdaki örnekte resim C, M, Y, K
renkleri ve kırmızının daha canlı görünmesini sağlamak için eksta renk olarak
Pantone 179 C kullanılarak hazırlanmıĢtır. Bu örnekte bir önceki örnekten farklı
olarak, spot rengin basılacağı bölgelerin de yarım ton (çok tonlu-ton geçiĢli) olduğu
görülmektedir. [6]

114
ġekil II.40 Trigromi + Yarım Ton Spot Renk Ayrımı

II.10.2.7. Spot Kanal OluĢturma ve DCS 2.0 Kayıt Formatı


Fotoğraflar içinde görsel etkiyi kuvvetlendirmek, renk tonlarını
zenginleĢtirmek, yaldız fosfor gibi özel boyalar kullanmak istediğimiz obje veya
alanları kendimiz saptayarak CMYK haricinde ayrı renk kanalı ‗Spot Channel‘
açarak gerçekleĢtirebiliriz. Çünkü, uygulayacağımız bu ekstra spot renklerin ayrı
birer film tabakası olarak pozlanmıĢ olması gerekmektedir. AyrıĢtırılan filmler, daha
sonra ayrı kalıplara pozlanarak istenilen renk tonunda basılmaktadır. Spot renk
oluĢtururken resim iĢleme programında Channels (Kanallar) panelinden faydalanılır.
Bu panelde resmi oluĢturan renkler, kanallara ayrılmıĢ durumdadır (resim, CMYK
modunda ise C, M, Y, K kanalları; RGB modunda ise R, G, B kanalları gibi.).

115
ġekil II.41 Bir Orijinalin RGB ve CMYK Kanalları

ġekil II.42 CMYK Moduna DönüĢtürme

Spot renk uygulaması yapmak için resmimizin CMYK modunda olması


gerekir. Çünkü baskı, bu dört ana renk ve artı kullanılacak spot renkle
gerçekleĢecektir. Bu nedenle eğer resim baĢka bir modda ise öncelikle onu CMYK
moduna çevirmeliyiz. Bu iĢlemi, Image/Mode/CMYK Color komutuyla
gerçekleĢtirebiliriz. Resmimizi CMYK moduna çevirdikten sonra yapmamız gereken
ikinci iĢlem, spot
basacağımız alanların seçimi olmalıdır. Bu seçimi gerçekleĢtirmenin en pratik yolu
ise renklerin ton değerlerine göre seçimini sağlayan ―color range‖ komutudur. Ancak
orijinalin durumuna göre diğer seçim araçları da kullanılabilir.

116
ġekil II.43 Color Range Komutu ve Kullanımı

Color Range penceresi açıldıktan sonra, fotoğraf üzerinde rengini


kuvvetlendirmek için spot renk uygulaması yapacağımız alanı belirleyebiliriz. Bu
iĢlem için damlalığı seçerek fotoğraftaki istediğiniz renk üzerine getirip tıklamamız
yeterli olacaktır. Seçilen alanı geniĢletmek için rengin daha farklı tonlarını da
deneyebilir veya shift tuĢunu kullanarak daha geniĢ alanları da seçime ilave
edebiliriz.
Çıkan panel üzerindeki Fuzziness değerini sağa sola kaydırarak seçmiĢ
olduğumuz rengin diğer tonlarını da ekleyip çıkartabiliriz.

ġekil II.44 Yeni Spot Kanal OluĢturma

ĠĢlemi tamamlayarak seçimi gerçekleĢtirdikten sonra, ayrıca basılacak olan bu


alan için bir kanal açmamız gerekecektir. Daha önceden de belirttiğimiz gibi bu

117
kanal ―spot channel‖ olarak adlandırılır. Channels panelinden ―New spot channel‖
komutuyla yeni kanalımızı oluĢturabiliriz. Bu komutu verdiğimizde karĢımıza bir
diyalog kutusu çıkacaktır. Buradan basılacak rengin seçimini yapabiliriz.
Photoshop programında, ‗color picker‘ renk seçim kutusunu tıkladığımız
zaman açılan pencerede, özel Pantone ve diğer spot renk katalogları kullanıma
sunulmaktadır.

ġekil II.45 Spot Kanal ve Renk Seçim Ayarları

Böylece resmimiz üzerinde spot renk ile basılacak alanları seçmiĢ ve bu alanlar
için ayrı bir kanal belirlemiĢ olduk. Eğer renk vermek istemediğimiz yerler varsa
spot kanal seçili iken bu bölgeleri temizleyerek rötuĢ yapabiliriz. Ayrıca verdiğimiz
rengin Ģiddeti çok ya da az geldiyse rengin opacity değeriyle (Edit/Fill)
oynayabiliriz.

118
ġekil II.46 Opacity Ayarları

Basacağımız spot rengin kanalı ile diğer C,M,Y,K kanallarını incelediğimizde


spot rengin altında kalan CMYK kanallara ait alanlarda herhangi bir değiĢiklik
olmadığını görürüz. Bu durumda, spot rengin altı oyulmayacak ve ofset baskı
sırasında renklerin hepsi üst üste basılacaktır.

ġekil II.47 Spot Kanal Örneği

Resminizin durumuna göre seçili alanların altını diğer kanallarda


boĢaltabileceğiniz gibi, rengi kuvvetlendirmek için boĢaltmadan üzerine de
çalıĢabilirsiniz. Ekstra renge ait mürekkep, örtücü mürekkeplerden (Pantone 871 altın
yaldız gibi) değil de yarı örtücü mürekkeplerden ise ekstra rengin orijinal renk tonu,
CMYK kanallarındaki alanların da basılması sonucu ekstra renk değiĢecektir. ġayet
basılacak ekstra mürekkep, yaldız gibi örtücü özelliğe sahip ise spot kanalın altında
kalan CMYK kanalları tekrar düzenleyerek spot rengi kuvvetlendirecek Ģekilde renk
düzenlemesi yapılır (Altın yaldız altına 50 % - 60 % yellow; gümüĢ yaldız altına 20
% - 40 % siyah renk vs.).
Gerekli ayarlama ve düzeltmeleri yaptıktan sonra resmimizi baĢka bir grafik
programında kullanmak veya spot rengiyle birlikte film çıkıĢını (veya kalıbını) almak
119
için dokümanı DCS 2.0 kayıt formatında EPS olarak kaydetmeliyiz. Eğer baĢka kayıt
formatlarıyla kaydedersek spot olarak basılacak renk gözükmeyecek ve istenilen
sonuç elde edilmeyecektir. DCS 2.0 kayıt formatı sayesinde dokümanda kullanılan
her türlü spot renk, CMYK renkleri haricinde kaydedilebilmekte, aynı renk olarak
film çıkıĢı alınabilmekte ve istenilen renk boya ile spot olarak basılabilmektedir.

ġekil II.48 DCS 2.0 Formatında Kaydetme

Çıkan diyalog kutusunda;


Preview : TIFF (8 bit/pixel)
DCS : Single File with Color Composite
Encoding :Machintosh için Binary, Windows için ASCII seçilir.

ġekil II.49 DCS 2.0 Formatında Kaydetme

120
ġekil II.50 Orijinal Resim ve Spot Renk Kanallı Resim

DCS 2.0 olarak kaydetmiĢ olduğunuz Photoshop dokümanını QuarkXpress,


FreeHand, IIIustrator ve diğer grafik uygulama programlarının renk paletlerinde aynı
isimde yer almıĢ olur. Aynı renk adını kullanarak bu programlarda da aynı spot renk
tonlarını istediğiniz yazı, çizgi, zemin vs. alanlarda kullanabilirsiz.
AĢağıdaki iĢlemleri tamamladığınızda resim iĢleme programında
trikromi+yarım ton spot renk ayrımını istenilen sürede yapabileceksiniz. Bunun için
yeterli büyüklükte ve spot renk basımına uygun bir fotoğrafı dijital ortamda temin
ediniz.
ĠĢlem Basamakları
1. Resim iĢleme programında resminizi açınız (File/Open veya Ctrl+O).
Resminizin CMYK moda olup olmadığını kontrol ediniz. Eğer değilse
Image/Mode/CMYK Color komutu ile resmi CMYK moda dönüĢtürünüz.
2. Spot renkte basılması istenilen alanları seçiniz.
Bunun için Select/color renge komutunu kullanınız. Fuzziness ayarı ile seçim
alanlarınızı geniĢletip daraltabilirsiniz. Fazla seçimleri çıkarıp eksik olanları
ekleyerek alan içerisinde düzgün seçimler yapmaya dikkat ediniz.

121
ġekil II.51 Color Range Penceresi
3. Yeni spot kanal açınız.
Channels panelinin options alt menüsünden ―New Spot Channel‖ komutunu
iĢaretleyiniz.
4. Kullanacağınız spot rengi seçiniz.
Verilmek istenen spot rengi ink characteristic penceresinden seçebilirsiniz.

ġekil II.52 Spot Kanal OluĢturma Penceresi

Solidity değeri, seçmiĢ olduğunuz rengin sadece ekranda görüntülenmesi için


kullanılır; film çıkıĢta ve baskıda hiçbir etkinliği yoktur. Spot renk kanalı üzerinde
istenmeyen yerler varsa rötuĢlama yapmayı unutmayınız.
5. Dokümanınızı DCS.2.0 formatında kaydediniz.
Spot çıkan diyalog kutusunda; Preview: TIFF (8 bit/pixel); DCS: Single File
with Color Composite; Encoding: Machintosh için Binary, Windows için ASCII
seçili olmasına dikkat ediniz.
Trigromik renk ayrımında ilk amaç, her bir ana basım rengi olan cyan, magenta
ve sarı için üç farklı görüntüsünü üretmektir. Trikromik baskı için yapılan
reprodüksiyon iĢleminde tamamlayıcı rengin (filtre renkleri) Ġçinde barındırdığı
renkleri geçirip olmayan rengi absorblaması prensibine göre iĢlem gerçekleĢir. Ana
baskı renkleri olan Cyan için tamamlayıcısı olan "Kırmızı filtre", Sarı için

122
tamamlayıcısı olan "Mavi filtre", Magenta için tamamlayıcısı olan "YeĢil filtre" ve
tüm filtrelerin birleĢimi kullanılarak siyah rengin renk ayrım iĢlemi gerçekleĢir.
Burada tamamlayıcı renkte olan filtrenin fonksiyonu içinde barındırdığı ana renkleri
geçirerek olmayan tamamlayan rengini emerek (absorbsiyon) o rengin bulunduğu
atlarların boĢ olarak oluĢtuğu görüntüsünü verir. Bu görüntünün pozitifi o r«engin
basılması için elde edilmiĢ görüntüsü demektir. Örneğin magenta baskı renginin
görüntüsünü elde etmek için kullanılan yeĢil filtre içinde barındırdığı sarı ve cyan
renkleri geçirip sadece magenta rengi emerek geçiĢini engellemiĢ olur. Böylece
magenta alanların boĢ olduğu görüntü oluĢmuĢ olur. Elde edilen bu görüntünün
pozitifi magenta alanların olduğu sarı ve cyan renklerin olmadığı görüntü olarak elde
edilmiĢ olur.
Teorik olarak; cyan, sarı ve magenta matbaa mürekkeplerinin karıĢımı siyahın
oluĢması için yeterli olmasına karĢın uygulamada bu gerçekleĢmeyerek koyu kahve
renk oluĢmaktadır. Bu nedenle dördüncü renk olarak siyah alanların görüntüsü de
renk ayrım iĢleminde hazırlanır. Üç ana rengin karıĢımından oluĢan koyu kahve
renkli alanları tarn ssiyaha dönüĢtüren siyah rengin renk ayrım görüntüsü, kontür
renk anlamına gelen "K" harfi ile sembolize edilmiĢtir.
Renk ayrım iĢleminde kullanılan RGB filtre renkleri ve renk ayrımı yapılan ana
renkler
Dört renkli baskı tekniği yarım ton reprodüksiyon ilkelerine dayandığından,
baskı kalıplarının hazırlanabilmesi için bütün renk ayrımı filmlerinin tramlanması
gerekir. Tram noktacıklarının baskı sırasında üst üste gelmelerini önlemek için dört
negatif filmin her biri değiĢik açılarda tramlanır. Genellikle her renk arasında 30
derecelik bir açı farkı bırakılır. tramların en alt düzeyde algılandığı açı, 45 derecelik
açıdır ve bu nedenle de en koyu renk tonu için (siyah) kullanılır. 90 derecelik açı ise
tramların en çabuk fark edildiği açıdır. Bu nedenle 90 derecelik açı, en açık renk
olan, sarı için tercih edilir.
Ġki renkli baskı (Duotone) tekniğinde ise siyah kalıp 45 derecelik bir açıda
tramlanırken, ikinci renk 75 derecelik bir açıda tramlanmalıdır. Baskıda üç renk
kullanıldığında; siyahın 45, ikinci rengin 75 ve üçüncü rengin de 105 derecelik bir
açıyla tramlanması gerekir.[1,6]

123
Renk Ayrım İşlemi
Görüntünün daha zengin gözükmesi için farklı tram açıları ile görüntüleri
oluĢturularak iki veya üç renkte baskısı yapılmaktadır. Ġki renkli baskıya "duotone",
üç renkli baskıya "midtone" denilmektedir. AĢağıda ġekil II.53'de siyah - beyaz
orjinalin siyah - magenta renklerde duotone baskısı ve siyah - sarı - magenta renlerde
midtone baskısı görülmekte. [1]

ġekil II.53 Siyah-Beyaz Duotone Midtone Baskı Sonucu

II.10.2.8. GCR Renk Ayrım Yöntemi


Anlayabilmek için öncelikle kromatik ve akromatik renk ayrım iĢlemi
arasındaki farkın anlaĢılması gerekir. Kromatik renk ayrım iĢlemi, reprodüksiyon
endüstrisinde kullanılan normal renk ayrım iĢlemidir. Bu reprodüksiyon herhangi bir
renk üretmek için cyan, magenta ve sarı mürekkeplerin basılması gerektiği ve gerek
varsa üst üste basılan renkleri güçlendirmek için siyah mürekkep kullanılmasını
kapsayan teoriye dayanır. Siyah nötrlük ve derinlik verecek ve üç rengin maksimum
yoğunluğunu geniĢletecektir. Pratikte üç renk tek baĢlarına tatmin edici bir siyah
üretemezler ve siyah mürekkep de renkli mürekkeplere yardımcı olmak üzere
kullanılır.
Akromatiğin anlamı renksizliktir. Avrupa'da gri tamamlayanını yerleĢtirmek
anlamında kullanılır. Akromatik renk reprodüksiyonu, siyah üretmek için tek bir
siyah renk kullanmak yerine sarı, magenta, cyan ya da akromatik tamamlayanın
kullanılması gereksiz bulan teoriye dayanır. Akromatik kompozisyonda, birincil ve
ikincil renkler kromatik renklerle aynıdır. Üç iĢlem mürekkeplerini karıĢtırarak elde
edilen üçüncül renkler, iki renk ve siyahın maksimumu ile üretilir.
AĢağıda Ģekilde solda kromatik renk ayrımda siyah alanlarda CMY renkler üst
üste basacak Ģekilde renk ayrım görüntüleri oluĢur. UCR renk ayrım yönteminde
siyah için üst üste gelen yerler siyahın altında gereksiz bir baskı alanı olarak kalması
dikkate alınarak bu alanlar boĢaltılarak direkt siyah basılmak suretiyle elde edilir.
AĢağıda ġekil II.54‘da sağda görüldüğü gibi siyah rengin baskısı altında kalacak

124
yerler atıldığında CMY mürekkeplerin baskı alanları küçüldüğü görülmektedir.
Ayrıca siyah alanların daha canlı oluĢtğu görülmektedir. [1]
Güncel baskı tekniklerinde kullanılan mürekkepler dört CMYK rengini bir
önceki renk kurumadan üstüne basılabilme özelliğine sahip değil. Bunu aĢabilmek
için, yazıcılar UCR (undercolor removal, yani alttaki rengin kaldırılması) yöntemini
kullanırlar. CMY mürekkebini meydana getiren renkler siyah rengin basılacağı
yerlerden kaldırılır. Bu alanların çıkarılması kolay bir iĢlem değildir ve her baskı
Ģirketi farklı bir teknik kullanır. Bu uygulama neticesinde, otomobil lastiği, ayakkabı,
saçlar, kirpik, kaĢlar ve benzer siyah öğeler ile, gerçek temiz ve doygun siyah olması
gereken bütün koyu tonların ağırlıklı olarak siyah boya ile basımı gerçekleĢir. Ofset
baskı sisteminde detay ve keskinliği siyah boya verdiği için, bilhassa insan ve portre
ağırlıklı fotoğraflar daha net, keskin, temiz ve detaylı Ģekilde basılmıĢ olur. UCR
uygulamasının diğer bir faydası da, CMY boyaların dengesizliğinden kaynaklanan
farklı tonlardaki siyahların (kuzguni siyah yeĢilimtrak siyah, soğuk siyah vb.,)
oluĢması önlenir ve daha nötr gerçek kömür siyahlar elde edilir. Bu uygulama
sayesinde baskı üretimi gerçekleĢtirilirken çok daha az Cyan, Magenta, Yellow boya
kullanıldığı için tüketimde azami tasarruf elde edilmekte, kağıt yüzeyindeki
boyaların daha hızlı kurumasıyla üretim artıĢı sağlanmakta, koyu ve orta tonlarda
dala az tıkanma ve çamurlaĢma meydana geldiği için daha temiz, daha canlı ve daha
geniĢ renk gamutu ile daha zengin renkler elde edilebilmektedir. Diğer önemli bir
unsur da, baskı üretimi sırasında CMYK renklerin üst üste oturtulması (Register)
daha kolay ve daha hızlı gerçekleĢtirildiği "Çin daha az kağıt ve daha az boya firesi
oluĢmaktadır. [1]

125
ġekil II.54 Kromotik ve Akromatik (GCR) Renk Ayrım Sonucu

GCR Renk Ayrım Yönteminin Ekonomik Avantajları


1.Ana renklerinin mürekkep tüketimi GCR de daha azdır. Bu yüzden daha
ekonomiktir.
2.Normal renk ayrım iĢleminde nötr bölgeleri üretmek için cyan, I magenta,
sarı ve siyah üst üste basılır. Fakat GCR ile yüzde I değerlerine bağlı olarak nötr
bölgeler sadece siyah ile ya da çok aza iĢlem renkleri ve siyah ile basılır. Tabi ki bu
da üstüste baskıyı azalttığı! için kuruma daha hızlı gerçekleĢir. Kâğıt yüzeyinde daha
az mürekkep oluĢu sebebiyle baskı atölyesinde ek bir kurutma ünitesine ihtiyaç
duyulmaz.
3.Baskıda, üst üste oturma daha kolay olacağı için kâğıt israfı da önlenmiĢ
olacaktır.
4.Kâğıt yüzeyinde daha az mürekkep yoğunluğu olması daha düĢük gramajlı
kağıt kullanılmasına olanak verir. [1]

GCR Renk Ayrım Yönteminin Teknolojik Avantajları


1. Nokta kazancının kazancının iniĢ çıkıĢları çoğunun siyahla koyulaĢtırılması
sayesinde daha az önemlidir. Nötr griler nötr kalacaktır, çünkü griler temel olarak
siyah mürekkep ile yapılır. Dört renk ile elde edilen kahverengi de, özellikle daha

126
fazla olan muare olayı ortadan kalkacaktır. Çünkü kahverengi koyuluklar GCR ile iki
renk ve siyah ile yapılır.
2. Renk boĢluğu daha iyidir; siyah ile koyulaĢtırılmıĢ renkler, üç birincil
renkler ile koyulaĢtırma yapıldığında ortaya çıkan ton kaymalarına kıyasla ton
değerindeki değiĢiklikleri daha iyi gösterir.
3. Baskı, değiĢik ıĢıklandırma koĢulları altında incelenirken görülen
metamarizmin etkileri en aza indirgenir. Çünkü siyah metamarizmden etkilenmez.
4. Ayar sorunları azalır. Çünkü siyah hakim renktir ve dıĢ çizgilerin çoğunu
kapatır.
5. YaĢ üstüne yaĢ baskıdaki trapping problemleri, bütün renklerdeki mürekkep
miktarları azaldığı için en düĢük yüzeye iner.
6. Renk kontrolü genellikle daha az önemlidir. Çünkü renk; iki renk ve
koyulaĢtırmak için siyahtan oluĢur. [1]

II.10.2.9. SPOT Renklerin CMYK Renk Sistemine Çevrilmesi


Bu, yöntemde basılması istenen renk, masaüstü yayıncılık programlarında
CMYK değerlerine çevrilir. Orjinal rengin programdan seçimi gözle yapıldığı gibi
eğer Pantone renk numarası verilmiĢ ise programa girilen bu değerin CMYK karĢılığı
otomatik olarak da elde edilir. Bu yöntemin açığı ise bu çevrimin yapıldığı renk
değer tablolarının standart değer tabloları, genellikle de Amerikan standardı olan
SWOP değerlerine göre ayarlanmıĢ olmasıdır. Bu ayarlar Avrupa ve Japon
standarlarına ya da UCR, GCR, kağıt ve tram değerlerine göre değiĢtirilir. Bu ayarlar
CMYK mürekkeplerinin CIELAB renk değerlerini, nokta kazançlarını, kağıdın
özellikleri, toplam mürekkep miktarı ve siyah ile grilerin oluĢum değerlerini
içermektedir. Fakat bu değerler matbaadan matbaaya değiĢiklik göstermektedir.
CMYK mürekkeplerin CIELAB renk değerleri mürekkeplerde markadan markaya
bile farklılık gösterebilmektedir. Farkı yaratan en önemli özelliklerden biri de
matbaanın nokta kazancı değerleri ve renk ayırım sırasındaki UCR ve GCR
değerleridir. Programlara baskıyı yapacak matbaanın değerleri yüklenmediği
takdirde çok farklı sonuçlar alınabilir. Örnek olarak Pantone 1805C rengi
aldığımızda bu rengin Lab değerleri L 43, a 57, b 26 dır. Photoshop bu rengi C 0, M
91, Y 100, K 24 olarak çevirmektedir. Fakat Amerikan SWOP değeri yüklü olan
program bu rengin basıldığında değiĢeceğini ve rengin L 43, a 55, b 51 olacağını
vermektedir. Ġstenen renkle, elde edilen renk arasındaki fark Delta E 25'dir. Aynı

127
renk matbaanın ICC profillerine göre çevrildiğinde ise L 41, a 55, b 56 değerlerini
almaktadır. Bu iki rengin farkı ise DeltaE 30 dur. Bu da göstermektedir ki aslında
basılması istenen renkten sanılandan daha fazla uzaklaĢılabilir. Matbaanın ICC
profili gerçekçi sonuç vermesi aĢamasında önemlidir. Ancak orijinal renge
yaklaĢmak konusunda program gözle yapılan ayarlamalar haricinde yardımcı
olamamaktadır. [1]

Ekstra Renk Kullanmak;


1- Tüm sayfalarda kullanılan renkli metinler trigromiden basıldığında netsizlik
yaratırken, ekstra olarak basıldığında problem ortadan kalkar.
2- Ofset yaldız baskısının örtücülüğünden yararlanarak trigromi üzerine ayrıca
zemin oyulmadan dil değiĢiklikleri yapılabilir.
3- Fosforlu renkler, hiçbir zaman trigromiden çıkmaz, bu yüzden ekstra basılır.
Ekstra renk adedi kadar kalıp fiyatı, boya ve fire fazlalığı maliyeti arttırır fakat daha
güzel iĢler çıkarmanızı sağlar.

II.10.3. Renkler Üzerinde Yapılan DeğiĢiklikler


II.10.3.1. Alttaki Rengin Çıkarılması
Baskı mürekkebi doğal olarak yarı Ģeffaftır. Bu yüzden, bazı baskı iĢlemleri
tabakaların yardımıyla yapılmalıdır. ġekil II.55'de görüldüğü gibi, mavi bir tabaka
üzerine turkuaz harf basılmak istendiğinde, mavi renk yalnızca turkuaz harfin
bulunduğu noktalarda kaldırılmalıdır. Eğer turkuaz hafif mavi fonla aynı tabakaya
basılırsa, renkler karıĢır ve ortaya farklı bir renk çıkar. Bu operasyonun adı "alt
tabakadaki rengin çıkartılması" adını alır. [1]

ġekil II.55 Harfin YerleĢeği Alan Baskı Sonucu

128
II.10.3.2. Üstüne Baskı (Overprint)
Overprint sözcük olarak "üstüne bas" demektir. Renk ayrımında ise, Overprint
olarak iĢaretlenen bir objenin altında yer alan farklı renkteki zeminler boĢaltılmaz.
Bu nedenle Overprint verilmiĢ bir objenin, altındaki renkleri örtecek kadar koyu bir
renge sahip olması gerekir. Çünkü ofset baskıda kullanılan mürekkepler yarı Ģeffaftır
ve üste basılan renk alttaki renkle etkileĢir. Overprint seçeneğine neden gereksinim
duyulur. Açık renkli zemin olarak kullanılan bir doku mevcut. Bunun üzerinde ise
koyu kahverengi ince çizgiler yer almakta. Eğer bu çizgiler için Overprint seçeneğini
iĢaretlemezseniz, renk ayrımında zemin üzerine gelecek olan çizgilerin yeri zemin
filminde boĢ çıkar. Baskı sırasındaki en ufak bir ayarsızlık, çizgilerin bu boĢluklara
tam olarak oturmamasına neden olur ve basılmıĢ iĢ üzerinde beyazlıklar kalır.
Örneğin ġekil: 56'de ilk Ģekildeki gibi A Cyan, B Magenta, C Yellow renklerinden
oluĢan üç obje var ve üst üste örtüĢüyorlar.
Bunlar baskı sırasında;
1- Overprint seçeneği verilmez ise film baskısı sırasında otomatik olarak
örtüĢen renklerin altı boĢaltıldığı için ikinci Ģekilde olduğu gibi baskı sırasında
karıĢmayacaktır.
2- Overprınt seçeneği verilirse renklerin üst üste geldiği (örtüĢtüğü) bölgeler
film baskısı sırasında altını boĢaltmayacağından matbaa baskısı sırasında boyaların
karıĢımından ötürü üçüncü Ģekilde görüldüğü gibi farklı tonda bir renkler
oluĢturdukları görülmekte. [1]

ġekil II.56 Orijinal Alttaki Renk ÇıkarılmıĢ Overprint YapılmıĢ

ġekil II.57 Overprint‘li ve Overprint‘siz Görüntü

129
Overprint vermek bir çok konuda bizlere yardımcı oluyor aslında. overprint
verilen rengin altı oyulmaz. Overprint verilen renk ondan önce basılmıĢ olan
renk ile karıĢıyor ve sizin monitörünüzde dört renk siyah ile yakaladığınız doygun
bir siyah basılmıĢ oluyor. Overprint genel olarak yazılardaki doygun siyahı
yakalamak için gerekiyor. (Fakat tasarımınızda siyah rengi zemin olarak
kullanacaksanız eğer bu sefer Overprint değil doygun bir siyah yakalamak için
%100 siyahın içine bir miktar (%20 magenta - % 10 cyan) diğer renklerdende
karıĢtırmanız gerekir ama asla siyah hariç tüm renkleri %100 vermeyin).
AĢağıda tasarımı bitmiĢ bir iĢin overprint kontrolü anlatılıyor. [24]

ġekil II.58 Find Seçeneği


Freehand‘in üst ikonlarından Find seçiyoruz.

ġekil II.59 Find And Replace Menüsü


Açılan palet dökümanımızın içinde binbir türlü arama ve değiĢtirme yapıyor.
Bizim konumuz Ģimdilik Overprint olduğu için sadece resimdeki yerden
Overprint i seçiyoruz.
Selection : fare ile seçimini yaptığımız alan içinde arama yapar.
Page : Bir katalogtan bahsediyorsak, hangi sayfa seçili ise o sayfa içinde arama
yapar.
Document : Bu seçenek ise açtığımız freehand dökümanı içinde arama yapar.
ĠĢimize geleni seçiyor ve Find diyoruz.

130
ġekil II.60 Overprint VerilmiĢ Nesne
Overprint uygulanmıĢ tüm renkleri böylelikle bulabiliyoruz. ġimdi overprint
vermeye bir göz atalım. Bir dairemiz olsun ve içini de siyah yapalım.

ġekil II.61 Overprint Verilecek Pencere


Properties kısmından Fill seçiyoruz. Yukarıda ki resminde alt kısımda overprint
diye bir tik var ama iĢaretli değil. Buraya tik atmak, böylece overprint vermiĢ
oluyoruz. [24]

II.10.3.3. Renk GeniĢletmesi (Trapping)


Birbirinden ince bir sınırla ayrılan renkli baskılarda; zeminli alanlar iç içe veya
yan yana basılacaksa, baskı esnasında zemin alanların çok az da olsa hareket etmesi,
renkler arasında beyaz boĢluklar oluĢmasına neden olur. Bu oluĢabilecek olumsuz
durumu önlemek için CMYK rengi bulunan alanı geniĢletmek yolu ile çözülür. Bu
iĢleme "trapping" (renk geniĢletme) denir. AĢağıda ġekil II.62'de magenta renkte
çerçeve içinde cyan renkte bir yuvarlak zeminden meydana gelen orjinalin trapping
yapılmadan baskısı gerçekleĢtirilecek olursa, ġekil II.63'de sol tarafta yer alan baskı
sonucu ortaya çıkacaktır. Bu olumsuz baskı sonucundan kurulmak için ġekil II.63'de
ortada görüldüğü gibi cyan rengin orijinal ölçüleri büyültülerek magenta renkle üst
üste çakıĢacak bir biçime getirilmiĢ olunur. Trapping (renk geniĢletme) iĢlemi

131
sonucunda ġekil II.63'de sağda görüldüğü gibi magenta veya cyan renklerin
baskısında ayarsızlık olsa bile dıĢa doğru olan fazlalık beyazlığın ortaya çıkmasını
engellemektedir.

Orijinal Magenta Alan Cyan Alan

ġekil II.62 Orijinal Renk Alanları

ġekil II.63 Trapping VerilmiĢ Renk Alanları

Trapping yapmak beyaz zemini açığa çıkaran boĢluklar kalmasını önler.


Trapping iĢlemi yapılmazsa, levhanın çok hafif bir oynamasında dahi beyaz zemin
ortaya çıkacaktır. Trapping yapıldığında üst üstegelen Ģarj alanlar oluĢsa da beyaz
açıklık oluĢmasından daha zararsızdır. ġekil II.63'de kare noktanın büyüklüğüne
göre, ideal renk geniĢletme eğrisi görülmektedir. Trapping (renk geniĢletme) iĢlemi
bu eğri orantsına göre yapılması gerekir. Fazla oranda yapılan geniĢletme iĢlemi
istenmeyen Ģarj alanlann ortaya çıkmasına neden olur. [1]

132
II.10.3.4. Ġnterpolasyon
Ġnterpolasyon kayıp iĢlevsel değerlerin ölçüm averajından tahmin edilmesidir yada
gerekli fonksiyonel değeri elde etmek için komĢu noktaların bilinen fonksiyonel
değerlerinin ağırlıklı ortalaması alınarak yapılan hesaplama iĢlemidir. Kısaca eklene-
cek bir pikselin değerinin, komĢu piksellere göre belirlenmesidir. Üç ana
interpolasyon metodu vardır.
En Yakın KomĢu (Nearest Neighbor) Ġnterpolasyon: Boyut değiĢtirmede
oluĢan boĢlukların interpolasyonu için en yakın komĢu piksellerin kopyasıyla yapılır.
En hızlı interpolasyondur. Fakat kalitesi en düĢük yöntemdir, kontraslık yoktur yada
çok düĢüktür.
Bilinear Ġnterpolasyon: Daha yumuĢak bir bakıĢ yaratır. GeçiĢ pikselleri arasına
bu piksellerin değerine göre değerler yaratır. Daha fazla zaman alır ancak yumuĢak
etkili interpolasyon elde edilir.
Bicubic Ġnterpolasyon: Bu yöntemde ise oluĢan boĢluğun etrafındaki bütün pik-
sellerin ortalamasına göre piksel oluĢturulur. Photoshop daha komplike algoritmalar-
la bicubic interpolasyonu gerçekleĢtirir. En çok zaman alan yöntem olmasına rağmen
en kaliteli sonucu verir.
Genellikle kullanıcılarda Ģu düĢünce hakimdir; ―Ne kadar yüksek çözünürlükte
olursa o kadar kaliteli olur‖. Ancak bu fikir doğru değildir. Yukarıdaki hesaplamalar
sonucu verilen çözünürlük değerlerin üzerindeki pikseller çıkıĢ esnasında elimine
edileceğinden genel kanının aksine kaliteden kayıp ta olur. Ayrıca yüksek
çözünürlük demek yüksek dosya büyüklüğü demektir ki buda iĢlem ve baskı
esnasında uzun zaman alacaktır. Zaten çözünürlük tram sıklığının 2.5 katından fazla
ise program bir uyarı mesajı vererek bunun doğru olmadığını bildirecektir.
Bu anlatılan sebeplerden dolayı çözünürlük, büyütme-küçültme oranları da iyi
hesap edilerek verilmeli, bunların dıĢındaki değerlerin kalitede kayıp demek olduğu
ve oldukça zaman alacağı unutulmamalıdır. Sonradan yapılan büyütme ve küçültme-
lerdeki oran %30'u geçmemelidir. Bu oran aĢıldıkça görüntüdeki netlik ve kontrastlık
kaybı farkedilir hale gelmeye baĢlar. [9]

II.11. RESĠMLERĠ SIKIġTIRARAK KULLANMAK


Resimler bilgisayarlardada çok yer kaplar. Bu herkes kullanıcı için büyük so-
rundur. AĢağıda sıkıĢtırma formatlarıyla ilgili bilgiler mevcuttur.

133
II.11.1. TIFF LZW
TIFF LZW daha çok resmin TIFF olması gereken hallerde resim büyük ise
LZW yapılması avantajlıdır.

II.11.2. TIFF JPEG VE TIFF ZIP


Photoshop CS ile birlikte geliĢtirilen TIFF kayıt sırasında LZW‘den ayrıca
JPEG ve ZIP ile sıkıĢtırılan iki format daha geliĢtirildi. Ancak bu iki formatı (JPEG
ve ZIP) sadece Adobe CS sürümünde desteklenmektedir. Quark 6 ve Freehand MX
sürümlerinde dosya tanımlanamadığı için kullanılamamaktadır. [7]

II.11.3. DCS 1.0 EPS


Bu yöntemle resminizi 5‘e ayırır. Birincisi, masaüstünde resimin preview gö-
rüntüsünün görüldüğü ve diğer programlarda çağırıp, resimi yerleĢtireceğiniz ekran
görüntüsü için gerekli olan kısım, diğer dördü ise resimin Cyan, Magenta, Yellow ve
Black‘inin saklandığı asıl kısımlardır. [7]

II.11.4. DCS 2.0 EPS


DCS 2.0 yöntemi ekstra renkli, CMYK+ iĢler için geliĢtirilmiĢ bir formattır.
Sadece CMYK kullanımlarda DCS 1.0 Eps gibi resiminizi 5‘e ayırmaz. Tek parça
halinde kayıt sağlar. Adobe CS sürümleri hariç, diğer mizanpaj programlarında
(özellikle Freehand, QuarkXPress 6.5ve öncesi sürümlerinde) PDF yapılacak
dökümanlarda kullanılmaz. [7]

II.11.5. CMYK JPEG


Resimler formatı kullanılarak da sıkıĢtırılabilir. Bu tip sıkıĢtırmada ―quality ―
yani resimin kalitesini 0‘dan 12‘ye kadar kendimiz ayarlayabiliriz. Maximum qualit
daha fazla yer kaplayan daha kaliteli, minimum quality daha az yer kaplayan daha
kalitesiz resim anlamındadır. [7]

II.12. PDF OLUġTURMA


II.12.1. PDF OluĢturma Yöntemleri
Ġki yöntemle Pdf oluĢturabiliriz;
• Acrobat Distiller
• PDF Writer

134
Profesyonel amaç içermeyen, küçük miktarda grafıkli metin dokümanları
üretilecekse, PDF Writer iyi bir seçimdir. Hedef yüksek çözünürlüklü ürünler ve
uygun kopya grafikler ise Distiller kullanılmalıdır.
PDF Writer, hem Apple Macintosh bilgisayarları için hem de Microsoft
Windows'lar için uygundur ve yazıcı olarak görev yapar. PDF Writer Macintosh
seçicilerde yazıcı penceresini gösterir. Kullanıcı PDF dosyası yapabilmek için
"yazıcı" seçmelidir. Dosya PDF Writer'a yazdırılmalıdır ve sonrada elektronik dosya
oluĢur. Diske kayıt, basitçe yapılır. Daha ağır dokümanlar için PDF dosyası daha
farklı bir Ģekilde yapılmalıdır. Bunun gibi durumlar için Acrobat Distiller
geliĢtirilmiĢtir. Distiller uygulaması, tüm Postscript dosyalan kabul eder. Distiller,
çeĢitli nedenler için PDF Writer'dan daha etkili PDF dosyaları üretir. Eğer bir film,
baskı kalıbı veya yüksek çözünürlüklü dijital çıkıĢlar alınacaksa Distiller
kullanılmalıdır.[10]

II.12.1.1. Distiller Ġle PDF OluĢturma


PDF dokümanları oluĢturmanın birinci adımı Postscript dosyası oluĢturmaktır.
Bu noktada eğer sayfa yönlendirmesi yanlıĢ ise dosya Distiller programında
doğrulanmaz. Quark Xpress programını kullanırken de Page Setup menüsünde yer
alan Acrobat Distiller yazıcı açıklamalarını kullanmak için PDF dosyası siyah -beyaz
olacaktır. Bu aynı zamanda yazı ayarlarında yer almayan bir sayfa boyutu seçmek
için de bize yardımcı olacaktır.
Doğru sayfa ayarlan seçildikten sonra, dosya menüsünde yer alan "yazıcı"
seçilir.
1. Destination kutusunda file butonu seçilir.
2. Bu seçildiğinde Print butonu Save'e dönüĢecektir.
3. Save tıklanır.
4. Postscript dosyasının ismi ve nereye kayıt edeceği yazılır
5. Postscript Level l'mi ya da Level 2'mi olacağı belirlenir, Level 2
seçildiğinde problem yaĢanıyorsa Level 1 'in seçilmesi gerekir.
6. Yazı ayarlarının Font Inclusion kısmında hangisi olacağına karar verilir.
Örnek: All gibi.
All: All harf ölçüsü, Postscript dosyasında dosyanın içerisinde tam olarak
yerleĢmesini istenilen durumlarda kullanılır.

135
Postscript yazıcılarında 13 tane yazı tipi vardır : (Courier, Courier bold,
Helvetica, Times, vb.) Bu Postscript, çıkıĢ ayarlarında yer almayan bütün yazıcı
tiplerini gönderecektir. PDF dosyası bu yazı tipleriyle ilgili özellikleri dıĢarıdan bir
cihazdan alır. Eğer, Distiller PPD kullanırsa bir sorun olmaz ama eğer PPD Distiller
programıyla uyumsuz olan yazı tipleri kullanan yazıcıyla kullanılırsa, PDF
dosyasında Courier elde edilir.
En iyi seçim, Postscript dosyasında All yazı tipin seçmektir. Distiller programı
PDF için gerekli olan yazı tipi ayarlarını nasıl alacağını bulabilir. Bununla beraber en
iyi method bu ayarları Postscript'in içine yapmaktır.
Distiller için bir tane Postscript dosyasına ihtiyaç vardır ve Postscript dosyası,
ya bütün dosya tipleri yerleĢtirilmiĢ olmalı ya da Distiller programı bunları nerede ve
hangi bilgisayar üzerinde bulacağını bilmelidir.
Daha sonra Distiller seçeneklerinin bütün yazı tiplerini yerleĢtirmek için
ayarlanması gereklidir. Postscript dosyası için bütün özellikler seçildikten sonra
Save'e basılır ve Postscript dosyası oluĢturulur.
Postscript, PDF dosyalarını oluĢturmak, Distiller programında dosya açmak
gibi kolaydır. Dosya menüsünden "Aç" seçilir ve PDF dosyasının ismi yazılır. Asıl
iĢlem, kolay olmasına rağmen Postscript dosyasının PDF dosyası olarak Distill
edilmesi için biraz hazırlık yapmak gerekir.
Bu PDF dosyalarının Distiller programıyla yapılmasının en önemli kısmıdır ve
Distiller menüsünde bu özellikler yer alır. Görev seçeneklerinin 4 kısmı vardır.
1. Genel
2. SıkıĢtırma
3. Yazı tipi yerleĢtirme
4. GeliĢmiĢ
Genel özeliklerin çoğu PDF Writer içinde yer alır. Bununla beraber varsayılan
çözünürlük ve varsayılan sayfa ayarlarında yer alır. Eğer Postscript dosyası içerisinde
yer alan sayfa ayarı yapılmamıĢsa, burada yer alan sayfa ayarı kullanılır. Bu özellik
herhangi bir sayfa ayarı içermeyen EPS dosyalarını Distill etmek için kullanılır. Eğer
Postscript dosyasında sayfa ayarı belirtilmemiĢse, Distiller programı varsayılan sayfa
yapısı yerine bu ayan kullanır. [10]

136
SıkıĢtırma
ASCII Formatı, Binary Formatı vs. PDF Writer, PDF dosyalannı, ASCII
formatından %20 daha küçültülmüĢ bir biçimde saklar. Bir 24 bit imge 3x8 bit
kanaldır, CMYK 32 bit ya da 4x8 bit'tir. Her kanalda en az 4 önemli bit kaybeder,
sonra sıkıĢtırır. ZIP, JPEG ile iliĢkili olmayan LZW sıkıĢtırma anlamına gelir. ZIP
tipik olarak LZW'den %10 daha iyidir ve hala kayıpsızdır.
Damıtıcının iki tane ZIP seçeneği vardır; 4-Bit ve 8-Bit. Alt örneklemeyi iĢaret
ettiğinden beri imge verisi kaybını önerir. Bu iĢ seçeneklerinin hepsi sıkıĢtırma
filtresi olarak LZW Encode'u ayarlar. Ama renk imge sırasıyla 4 ya da 8'e ayarlar.
Damıtıcı kontrol edilmiĢ ve aĢağı yukarı örnekleme gri imgeleri aĢağı örnekleme
renk imgeleri olduğu zaman, bu parametrenin sadece efekt aldığını söyler.
Kayıp olmaksızın en iyi sıkıĢtırma için, "Downsample to" ve "Automatic
Compression" kontrol edilemez. "Manuel Compression" kontrol edilir ve ZIP (4-Bit)
ya da XIP (8-Bit) seçilir. Ġkisi de aynı efekti verecektir.
Adobe, bir 300 ppi CMYK imgesi alıp, onu bir sayfaya yerleĢtirmiĢtir. Her
sıkıĢtırma ayarı için bir tane olmak üzere, 8 farklı PDF yapıp filme çıkartmıĢlar ve
200 grafik profesyonellere gösterilen sağlamalarını yapmıĢtır. Sadece ikisi, hem
doğruyu, hem yanlıĢı teĢhis edebilmiĢ ve en yüksek sıkıĢtırmalı sayfa, en kaliteli
olarak tanımlanmıĢtır. En geniĢ dosya 37 MB ve en küçük dosya 2 MB olarak
belirlenmiĢtir. PDF yazıcısı ve damıtıcısı tip 1, doğru tip ve bit haritası fontlarını
kullanır. Burada her tipin bir kısa tanımı vardır. [10]

Kayıplı SıkıĢtırma
Bu sıkıĢtırma tekniği en çok Contone imgeleri için kullanılır. Buna Joint
Photographic Engineering Group (JPEG) denir. JPEG sıkıĢtırmanın 5 özelliği vardır.
• Yüksek SıkıĢtırma
• Orta - Yüksek SıkıĢtırma
• Orta SıkıĢtırma
• Orta - DüĢük SıkıĢtırma
• DüĢük SıkıĢtırma
JPEG, görüntü kalitesinde fark edilir bir kayıp, yüksek sıkıĢtırma oranlarında
esneme yapar. JPEG küçük bir sıkıĢtırma yapar ama iyi bir görüntü kalitesi verir.
SıkıĢtırma oranı her resimde aynı değildir. Bu sıkıĢtırma bilinir verilere bağlıdır.

137
Görüntü ve pürüzsüzlük, görüntüden daha çok, sıkıĢtırılmıĢ tonlar, keskinlik,
renklerdeki değiĢiklikler ve parlaklık arasında değiĢir.
JPEG algoritması, aynı resimdeki gibi, hareketli görüntü tonlarını sıkıĢtırmak için
ayarlanabilir. JPEG, sıkıĢtırılmıĢ imgeleri tonlardaki keskin değiĢiklikler yapmak için
iyi bir seçim değildir. [10]

Kayıpsız SıkıĢtırma
Kayıpsız sıkıĢtırma tasarısı, aynı veri kaybında, JPEG'deki gibi zarar görmez.
LZW/ZIP, CCITT Grupları 3&4 ve RLE birer kayıpsız sıkıĢtırmadır. Yalnızca
LZW/ZIP renkleri, gri ve tek renkli görüntüyü sıkıĢtırabilir.
Acrobat 2.1 veya 3.0 sınırlanıp LZW veya ZIP sıkıĢtırması kullanabilir.
Görüntü yakalamaya benzeyen tonlardaki keskin değiĢiklikler, renkli ve gri
LZW/ZIP ile iyi çalıĢır. [10]

Tek Renkli SıkıĢtırma


Kayıpsız sıkıĢtırmanın bu son çeĢidi, PDF Writer tarafından önerilmiĢtir. Dört
Ģekli vardır;
• CCITT GROUP 3
• CCITT GROUP 4
• LZW/ZIP
• RLE
Bu metotların temel sıkıĢtırma özelliği, eğer bir resim 5000 piksel siyah sıralı
ise dosya her piksel'in rengini tanımlamaz. PDF Writer'da bu sıkıĢtırma metinler için
de kullanılır.
Distiller programını kullanarak PDF dosyası oluĢturmak için öncelikle
dosyanın Postscript dosyası türünde kayıt edilmesi ve daha sonra da Distiller
programında açılması gerekir. Bu Ģekilde yapmanın avantajı, sayfayı tanıtmak için
gerekli olan bütün bilgilerin daha kolay ifade edilebilmesidir.
Distiller programının bir diğer avantajı da, PDF Writer programına göre daha
çok sıkıĢtırma ve yazı seçeneklerinin olmasıdır. Distiller programı aynı zamanda
HighEnd yazma kontrolüne sahiptir. [10]

138
Zıp 4 Bit ve 8 Bit SıkıĢtırma
ZIP 4 Bit kayıpsız sıkıĢtırma olduğu gibi, kalite orijinaliyle aynıdır ve
sıkıĢtırma düzeni, vektörel bazlı çalıĢmalar ve yapma resimler açısından optimal
olduğu için sıkıĢtırma çok yüksektir. ZIP 8 Bit'te ise ZIP 4 Bit'te olduğu gibi
sıkıĢtırma yüksek ve kalite mükemmeldir. [10]

II.12.1.2. Acrobat 7.0 Professional Ġle PDF OluĢturma


Adobe Acrobat 7.0 Professional, uluslararası standart iletiĢim formatı olarak
kabul edilen Adobe PDF dokümanların yaratılması, kontrolü, düzeltilmesi, iĢlenmesi
ve daha güvenilir olarak dağıtılması için üretilmiĢ en geliĢmiĢ yazılımdır.
Web siteleri, mühendislik çizimleri ve e-postalar da dahil olmak üzere tüm
elektronik ve/veya kağıda basılmıĢ dosyalar, ücretsiz dağıtılan Adobe Acrobat
Reader 7.0 ile açılabilir, paylaĢılabilir ve değiĢik formatlardaki dosyalar güvenle
PDF dokümanlarında birleĢtirilebilir. PDF dosyanın yaratılması dıĢında ayrıca bu
dokümanların tashih ve düzeltilmesi, yazılı ve sesli yorum eklenebilmesi ve
değiĢiklik yapılarak eksiksiz ve tam kontrolü, güvenle hazırlanabilmesi için de birçok
denetim fonksiyonu bulunmaktadır.
Adobe Acrobat 7.0 Professional ile PDF dokümanlarda 128-bit güvenlik
Ģifreleri, sayısal kod ve sayısal imza kullanabilir; dosyalarda okuma, kopyalama,
yazdırma düzeltme veya yorum ekleme korumaları atanabilir. Bu özellik tüm
sektörlerden dokümanlarını PDF dosyalar kullanarak güvenle paylaĢabilmelerini
sağlamaktadır.[10]

ġekil II.64 Pdf Yapım AĢamaları

139
II.12.2. PDF OluĢturma Kullanılan Baskı Profilleri

ġekil II.65 Pdf Profili Seçim Penceresi

II.12.2.1 High Quality Print


Masaüstü yazıcı çıkıĢları ve prova olarak kullanılabilecek olan PDF'leri
üretebilmek için kullanılır. PDF 1.4 kullanılmaktadır, Acrobat Reader 5 ve yukarısı
sürümler ile doküman görüntülenebilir. 300 PPI'ın üzerindeki imajları (450 PPI
aralığına kadar) 300'e çeker. 300 PPI'dan daha düĢük imajlar üzerinde değiĢiklik
yapmaz.[10]

II.12.2.2. PDF/A - 1B:2005 (CMYK)


ISO Standartları ile CMYK renk modunu kullanılarak elektronik arĢiv
dokümanı yapılmak istendiğinde kullanılır. PDF 1.4 kullanılmaktadır, Acrobat
Reader 5 ve yukarısı sürümler ile doküman görüntülenebilir. [10]

II.12.2.3. PDF/A - 1B:2005 (RGB)


ISO Standartları ile RGB renk modunu kullanılarak elektronik arĢiv dokümanı
yapılmak istendiğinde kullanılır. PDF 1.4 kullanılmaktadır, Acrobat Reader 5 ve
yukarısı sürümler ile doküman görüntülenebilir. [10]

140
II.12.2.4. PDF/X-1A:2001
(Spot Renkleri Desteklemeyen Web Ofset Baskı Ġçin)
Grafik ve görsel içerikli çalıĢmaların yüksek çözünürlüklü ve baskıya uygun,
kaliteli bir Ģekilde PDF dokümanı haline dönüĢtürülmesini sağlar. PDF 1.3
kullanılmaktadır, Acrobat Reader 4 ve yukarısı sürümler ile doküman
görüntülenebilir. [10]

II.12.2.5. PDF/X - 3:2002


(Ofset Baskı Ġçin)
Grafik ve görsel içerikli çalıĢmaların yüksek çözünürlüklü ve baskıya uygun,
kaliteli bir Ģekilde PDF dokümanı haline dönüĢtürülmesini sağlar. ġu an için en çok
kullanılan, matbaa ve baskı süreci için en baĢarılı sonucu veren metottur. PDF 1.3
kullanılmaktadır, Acrobat Reader 5 ve yukarısı sürümler ile doküman
görüntülenebilir.
ISO standartlarında komutları içeren bir baskı profilidir. ġayet, kalibre edilmiĢ
çevre birimler kullanılıyorsa ve dokümanda kullanılan imajlar da bu kalibrasyon
değerlerine göre etiketlenmiĢse (profil gömülmüĢse) bunları aynen muhafaza eder.
AnlaĢılacağı üzere çok profesyonel çerçevedeki çalıĢmalar için tercih edilmelidir.
Hedef baskı firmasının da aynı kriterlere göre çalıĢıyor olması Ģerhi var.
Tüm profiller, ihtiyaç duyduğunuz baskı kriterlerine göre yeniden düzenlenebilir ve
PDF desteği veren tüm yazılımlarda yeni oluĢturulan pdf profilleri devreye
sokulabilir. 300 PPI'ın üzerindeki imajları (450 PPI aralığına kadar) 300'e çeker. 300
PPI'dan daha düĢük imajlar üzerinde değiĢiklik yapmaz. [10]

II.12.2.6. Press Quality


(Masaüstü Yazıcılar Ġçin)
Press Quality, baskı öncesi digital prova baskısına yönelik seçenekleri sunar.
Masaüstü yazıcılar ve baskı makinelerinde kaliteli baskı amacıyla Adobe PDF
belgeleri oluĢturmak için bu ayarları kullanın. Spot/Pantone renkler hariç, RGB
etiketli tüm renkleri CMYK'ya çevirir. Çevrimi de, pofilde tanımlı CMYK renk
uzayı profiline göre (standardı US Web Coated'dır) yapar. 300 PPI'ın üzerindeki
imajları (450 PPI aralığına kadar) 300'e çeker. 300 PPI'dan daha düĢük imajlar
üzerinde değiĢiklik yapmaz. Baskı öncesi prosesde kullanılmak üzere planlanmıĢ
çalıĢmaların kaliteli bir paket halinde PDF olarak saklanmasını sağlar. PDF 1.4

141
kullanılmaktadır, Acrobat Reader 5 ve yukarısı sürümler ile doküman
görüntülenebilir. [10]

II.12.2.7. Smallest File Size


Ġnternet, mail, screen display amaçlı kullanılmak üzere hazırlanmıĢ bir PDF
yazma metodudur. Hem güvenli, hem de kalite PDF'ler ile internet ortamında
paylaĢılabilecek ve mail yoluyla da yollanabilecek kadar az dosya büyüklüğüne sahip
PDF dosyalan oluĢturulabilir. PDF 1.4 kullanılmaktadır, Acrobat Reader 5 ve
yukarısı sürümler ile doküman görüntülenebilir. [10]
Standart: Mesleki ve iĢ dünyası için çalıĢılmıĢ proje ve dokümanların güvenli
ve kaliteli bir Ģekilde sunumunun yapılabilmesi ve basılabilmesi için bu metot uygun
bir seçenektir. PDF 1.4 kullanılmaktadır, Acrobat Reader 5 ve yukarısı sürümler ile
doküman görüntülenebilir. [10]
Yeni profil oluĢturmak veya mevcut (standart yüklenen) profilleri yeniden
düzenlemek Adobe yazılımları içerisinden (Save as PDF / Export PDF sonrası çıkan
pdf profilleri menüsünden) veya Distiller profil listesinden ilgili profili seçip,
Settings > Edit Adobe PDF Settings komutu ile yapılabilir. Tavsiyem bu iĢlemi
Distiller üzerinden yapın, daha rahat edersiniz. Gerek yazılım içerisinden, gerekse .ps
dosya üretip Distiller üzerinden PDF oluĢturmak aynı Ģeydir. Zira, her iki yöntemde
de aynı profiller (Adobe PDF Presets listesinde yer alan standart profiller ile birlikte
sizin oluĢturduklarınız) kullanılır. Uygun preset‘i seçtikten sonra önce save diyoruz.
Çıkan ekrandan;
General Sekmesi: Buradan PDF yapmak istediğiniz sayfaları ve özelliklerini
belirleyebilirsiniz.
Compression Sekmesi: Burada uygun preseti seçtiyseniz bir ayarlama
yapmanıza gerek yok.
Mark & Bleeds: ĠĢte buradan dökümanınıza cros ekleyebilirsiniz. Önceden
dökümanınıza bleed vermiĢ olmalısınız. Alttaki ―Use Documant Bleed Settings‘i
iĢaretleyin ve üstteki check boxlardan ihtiyacınız olanları iĢaretleyin (Page info
genelde gereksizdir.)
Output: Renk profilleri ile ilgili bilginiz yoksa ve renk profili eklemeniz
gerekmiyorsa burayı fazla kurcalamayın. Sadece (Dökümanınızda RGB imaj ve renk
olmamasına dikkat ederek) Color Conversion dropdown menüsünden ―No Color
Conversion‖‘ın seçili olmasına dikkat edin.

142
Advanced: Burası adından da anlaĢıyacağı gibi ―advanced‖ kullanıcılar
içindir.
Paper Setup: Bu bölüm çıkıĢını alacağımız kağıdın ebatlarını belirttiğimiz
bölüm. Fontların convert edilmesi, renklerin scalaya göre seçilmesi, resimlerin
çözünürlüklerinin 300 ve üzeri ve net olması, resim isimlerinin türkçe karakter ve
uzun olmamasıi dosyanın bozuk olmaması, verilen renklerin cmyk modülüne uygun
olması gerekir. [17,18]
Acrobat sürümü ile PDF sürümü farklı Ģeylerdir.

Acrobat 4.0 [PDF 1.3]


Acrobat 5.0 [PDF 1.4]
Acrobat 6.0 [PDF 1.5]
Acrobat 7.0 [PDF 1.6]
Acrobat 8.0 [PDF 1.7]

PDF dökümanın taĢınabilirliğinin en önemli özelliklerinden birisi de, orjinal


dökümanda kullanılan bütün dataların (yazı karakterleri, image belgeleri, vektörel
objeler vs.) PDF içerisine özelliklerini muhafaza ederek gömülebilmesidir.
Kullanıcıların hazırladıkları iĢleri gerek sunum, gerek baskı onayı hatta baskı için
PDF formatına dönüĢtürmelerinin avantajları:
1- PDF'e çevrilen dökümanların hazırlandığı iĢletim sistemi / kullanılan
program, fontlar, image belgelerinin paylaĢılan platform için bağlayıcı bir niteliği
yoktur. Tüm datalar özelliklerini (sayfa ebadı, çizgi kalınlıkları, mizanpaj, renk
modu/değerleri vs.) dönüĢtüğü PDF belgesi içerisinde muhafaza eder. PDF belgesini
açıp print etmek için Acrobat Reader yazılımı bile yeterlidir. Ġleri düzey edit / print
iĢlemleri için daha donanımlı sürüm olan AcrobatPro yazılımı tercih edilmelidir.
2- PaylaĢılan PDF belgelerinin açılıĢı, print ve edit iĢlemleri Ģifre ile koruma
altına alınabilir. Özellikle müĢteriler ve/veya grup içerisinde ilgili kiĢiler arasında
paylaĢılan PDF belgelerine notlar eklenebildiği gibi, düzeltmeler (tashih) de
belirtilebilir.
3- Adobe Creative Suit paketine dahil olan tüm programlardan sağlıklı bir
Ģekilde PDF oluĢturulabildiği gibi, Mac OS X iĢletim sistemi üzerinde Print
komutunun yer aldığı tüm programlardan PDF belgesi oluĢturulabilir. Ġleri düzey
PDF belgesi oluĢturmak için ilgili yazılımların PDF yeteneklerinin de ileri düzey

143
olması gerekir. Örneğin Adobe Creative Suite paketi dahilindeki yazılımlar ve
QuarkXPress 6.x-7.x yazılımları baskıya uygun PDF belgesi oluĢturabilirken, FH
MX yazılımı bu konuda pek baĢarılı değildir. PDF yeteneği kısıtlı olan yazılımlardan
sağlıklı PDF üretmek için, Adobe Creative Suite paketi ile sisteme yüklenen
AdobePDF yazıcısından yararlanılabilir.
4- PDF belgeleri, üretildiği orjinal dökümanın toplam MB değerinden çok daha
az yer kaplar. Bu konudaki baĢarının sırrı, döküman içerisinde yer alan dataların PDF
belgesinin kullanılacağı amaca uygun olarak sıkıĢtırılabilmesidir. Örneğin 100
MB'lik bir dökümandan baskı için oluĢturulacak PDF belgesi, 15 MB ise, aynı PDF
belgesi internet ortamı için optimize edildiğinde 1MB veya daha az yer kaplayabilir.
PDF'in bir diğer özelliği de, döküman içinde maskelenmiĢ image belgelerinin maske
dıĢında kalan bölümlerini atarak, dökümanın hak ettiği MB değerine çekmesidir.
5- PDF belgeleri Photoshop ile "rasterize" edilerek açılabidiğinden, özellikle
vektörel datalar içeren PDF'lerden yüksek çözünürlüklü image belgeleri üretilebilir.
Image içeren PDF belgeleri Photoshop ile rasterize edilirken, orjinal dökümanda
kullanılan image belgelerinin orjinal çözünürlüğünün üzerine çıkılmamalıdır.
6- Unicode (evrensel kod) font içeren PDF belgeleri Adobe Illustrator yazılımı
ile açılarak yazılar edit edilebilir. Bu iĢlemi yaparken, PDF belgesindeki yazı
karakteri veya dökümandaki özel karakterleri de ihtiva eden unicode bir font
seçilmelidir. Belge daha sonra yeniden PDF olarak export edilebilir.
Bunun dıĢında, örneğin Arapça word belgesi illa non-unicode (unicode desteksiz) bir
programa (mesela FH MX) aktarılmak isteniyorsa, en basit yöntem olan PDF
export'a baĢvurulabilir. Bu PDF belgesi daha sonra Illustrator ile açılıp convert
edilmek sureti ile .ai kaydedilir ve FH ile açılır.
7- Ġnternet üzerinde ücretli/ücretsiz dağıtılan 3. parti programlar ve/veya
Acrobat Pro kullanılarak PDF belgelerinde yer alan sayfalara ekleme/çıkarma
yapılabilir.
8- Excel programında üretilen Chart'lar (özellikle pasta -pie-) PDF export
edilerek, kusursuz bir Ģekilde (minimum point) vektörel yazılımlara aktarılabilir. Bu
yöntem, klasik copy-paste ile kıyaslanamayacak sonuçlar almanızı sağlar. bu pdf i
sadece döküman olarak kendin de tutacaksan print seceneginden PS kayıt yaptıktan
sonra distiller dan standart secenegi ile ps dökümanını PDF e cevirebilirsin. Yok ben
bunu baskıya yollayacagim diyorsan, öncelikle programda sayfa tasmalarını ve
croslarını attıktan sonra print seceneginde sayfa ayarını yapman gerekiyor sonra da

144
bunu masaüstüne tekrar dan PS olarak kayıt yapman gerekiyor ve distillerdan
PDF/X-3:2002 secenegi ile PDF e cevirip baskıya yollayabilirsiniz.
Adobe yazılımları söz konusu olduğunda dosyayı .ps kaydetmeye gerek yok.
Zira Distiller'deki PDF motoru ile Photoshop, Illustrator ve InDesign'daki PDF
motoru aynıdır.[13]
Setting > Watched Folder yolu ile masaüstünde (ya da baĢka bir yerde)
yarattığınız ya da tanımladığınız bir klasör içerisinde in ve out klasörlerini oluĢturur,
buradaki in klasörü içine bir ps dosyası düĢünce onu PDF yapmaya baĢlar (tabii ki
distiller'in daha önceden açık olması gerekiyor). Sonrasında da Out klasörüne PDF
belgesini yerleĢtirir. Ġsterseniz ps uzantılı dosyayı siler, isterseniz, out klasöründe
saklar. AĢağıdaki ekran resminde, 1 nolu yerde klasörü tanımlıyoruz (ekliyoruz), 2
nolu yerde de ps dosyasına ne yapacağımızı

ġekil II.66 PS Dosyasını PDF Dosyasına Çevirdikten Sonra PS Dosyasına Nasıl Bir ĠĢlem
Uygulanacağının Belirlendiği Pencere

Artık distiller açık olduğu sürece, in klasörüne düĢen her ps dosyası, otomatik
olarak PDF yapılır, out klasörüne taĢınır ve ps dosyası çöpe atılır. [19]
Masaüstü yayıncılıkta, resim formatlarının önemi oldukça fazladır. Ekrana göre
baskı ayarları tam olsa da RGB bir resmi yine RGB olarak baskıya yollamak ya da
PDF yaparken formatını CMYK'ya dönüĢtürmeden PDF yapmak, sonucu kötü

145
etkileyecektir. Günümüzde Rip sistemleri oldukça geliĢti, ancak bu tip dönüĢümlerde
yine de zayıf kaldığı bir gerçektir.
Mizanpaj programlarının geliĢimiyle path'li olarak adlandırdığımız dekupeli
resimlerin TIFF formatında da problemsiz kullanımı avantaj olarak karĢımıza
çıkmaktadır. Örneğin Macromedia Freehand 8'de, dekupeli bir resmi programa etrafı
saydam olarak sadece EPS formatında alabilirdik. Freehand'in yeni sürümlerinde ve
beraberinde Quark ve diger mizanpaj programlarında da EPS formatı olmaksızın
Clipping Path olarak kayıt edilmiĢ tüm CMYK TIFF resimler artık etrafı saydam
(Dekupeli) olarak kullanılabilmektedir.
Ofset baskı için tüm grafik çalıĢmalarınızı yüksek rezülasyon ve baskı
kriterlerine uygun olarak hazırlayıp teslim etmek günümüzde neredeyse Ģart haline
gelmiĢtir. Durum böyle iken PDF yapılacak tüm çalıĢmalarınızda kullanacağınız
resim formatları ve PDF sonuçları grafik uygulamalarınızda tabloya göre olduğunda
problem teĢkil etmeyecektir. Tabloda gülen adam yeĢil, sorunsuz PDF ve çıkıĢı
göstermektedir. Tablodaki sonuçlar, QuarkXPress ve Freehand programlarının
sonuçlarıdır. InDesign CS ve CS2 mizanpaj programı için geçerli değildir.

Tablo II.4 Dosya Formatları Özellikleri

CMYK TIFF resim formatı, tüm programlardan sorunsuz çıkıĢ veren bir
formattır. Ancak resmin dosya büyüklüğü nedeniyle, rip sistemlerinde oldukca güç
ripleme yapıp zaman problemi yaratmaktadır. Tabi, bu tip dosyaların arĢivlenmesi de
güç olacaktır. Resim formatlarını doğru kullandığımızda, daha az yer kaplayan ve
çıkıĢta da problem çıkartmayan hale dönüĢtürmemiz mümkündür.

146
Adobe InDesign CS serisi mizanpaj programı kullanıyorsanız resim
formatlarının önemi kalmamıĢ demektir. Indesign Her türlü resim formatını
CMYK'ya dönüĢtürerek PDF yapmanıza olanak sağlayacaktır. Ancak RGB
resimlerinizi CMYK'ya en mükemmel Ģekilde Photoshop tarzı, piksel esaslı bir
programda gerekli renk ağırlıkları ayarlı olarak dönüĢtürmenizde yarar vardır.
Quark 3.32 ve Freehand 8'e kadar olan zamanda, Photoshop'da yaptığımız
dekupelerin pathlerini Clipping Path yapmamız ve EPS olarak kayıt etmemiz
gerekiyordu. Artık, resmin Path'ini çizdikten sonra yapmamız gereken Clipping
path'i seçmek ve CMYK herhangi formatta kayıt etmek. Tabi problemsiz çözümler
için CMYK TIFF kaydetmek daha uygun. CMYK JPEG resim formatı, CMYK TIFF
gibi davransa da, sıkıĢtırmadan kaynaklanabilecek görüntü bozuklukları için pek
tercih edilen format sayılmamaktadır.
CMYK DCS2.0 resim formatı, eski tip Rip sistemlerinde ve seperation CMYK
baskılarda çok hızlı print edecek bir formattır. Ancak bu formatta bir resmin altında
ekstra (Spot) bir renk ile CMYK ve spot renk ayrımlarda, üstünde olduğu spot rengi
oymayacak ve problem çıkaracaktır.
Ayrıca EPS formatlarının tümü, Freehand'de bulunan Lens filtresinden
etkilenmeyeceğinden kullanılması problem çıkaracaktır.

ġekil II.67 CMYK TIFF Resim Formatının PDF Sonucu Problemsiz

147
ġekil II.68 RGB TIFF Resim Formatı PDF'e DönüĢtürüldüğünde (Yeni Nesil RIP Sistemlerinde)
Normalden Daha Soluk Görünür.
Postscript Level 3 (Yeni Nesil Rip sistemlerinde) baskı sonucunda bu solukluk
fazlasıyla devam eder. Sonuç hiç de iç açıcı değildir.

ġekil II.69 RGB TIFF Resim Formatı PDF'e DönüĢtürüldüğünde (Eski Tip RIP Sistemlerinde) Baskı
Sonucunda Resim Direkt Siyah Beyaz Olarak Basılır.

RGB TIFF resim formatı PDF'e dönüĢtürüldüğünde normalden daha soluk


görünür. Postscript Level 1 ve 2 (Eski Tip Rip sistemlerinde) baskı sonucunda resim
direkt siyah beyaz olarak basılır.[20]

148
II.12.3. Freehand’de PDF OluĢturma / PC
Acrobat Distiller kurulumundan sonra freehand dökümanını postscript olarak
dosyaya yazdırın ve yazdırılan dosyayı distillere sürükleyin bırakın. Freehand‘den
en sağlıklı pdf almanın yolu, PostScript printer kurup iĢimizi .ps kaydettikten sonra
ufak bir distiller ayarından sonra gerçekleĢir. Tabi PostScript printer kurmak içinde
bir adet ppd ye ihtiyacımız var.
- Sistem Tercihleri/Kağıda Dökme ve Faks/Yazıcı Ayarlarından Yazıcı Ekle
- IP yolu ile Kağıda Dökme/Yazıcı Türü LPD/LPR
- Yazıcı Adresi : IP adresini girin/Kuyruk adına baskı yazabilirsiniz.
- Yazıcı Modeli: Diğer/buradan ppd‘yi seçiyoruz.
Postscript yazıcımızı bu kadar basit bir yöntemle kurmuĢ olduk sıra
Freehand‘den ps oluĢturmada,
- Print dedikten sonra (Copies&Pages) yazan yere tıklayıp Freehand MX/10 ne
ise kullandığımız freehand 10‘u seçiyoruz.
- Advances: Sağ altta Transfer Function (Normalize)
- Paper Setup: Custom
- Output Options: (Save As Postscript) iĢaretli olacak sonrasında save diyerek
iĢimizi ps yapabiliriz. Ps dosyasını Adobe Distiller programının içine attıktan sonra
iĢimiz pdf dökümanı olarak hazırlamıĢ oluruz.[16]
Windows XP üzerinde kurulu Freehand MX 11.0 ve Acrobat 7.0 sürümü
kullanılarak anlatılmıĢtır.
Doğru pdf'i matbaanıza teslim ettiğinizde, onların da size okey için geri
dönmeleri, sadece dakikalar alacaktır. Bu da iĢin üretimi için daha çok zaman
ayrılacak ve iĢiniz daha zevk ile yapılacak demektir.
Birden fazla sayfaya sahip tüm iĢlerinizi, pdf formatında taĢmaları verilmiĢ
olarak matbaaya teslim etmeniz, inanılmaz zaman kazancı sağlar. Doğru Pdf
üretiminde, ekstra renk, bıçak izi, fontlar, taĢma problemleri yaĢamazsınız.
Tüm bu iĢlemlere baĢlamadan evvel image formatlarınızı kontrol etmeliyiz.
Sağlıklı bir PDF için .tif ya da .eps maximum quality dosyalarını tercih etmeniz
gerekir. Aksi halde bozuk ya da siyah-beyaz image‘lar elde edebiliriz.

149
ġekil II.70 Yan Yana Gelen Sayfa ÇalıĢması
* Freehand‘de net sayfa ölçünüz, yine bitmiĢ ebat gibi olmalıdır. 21cm en ve
29,7 cm boyunda bir sayfa (A4) ile çalıĢtığımızı düĢünelim. Sayfaları çalıĢırken ilk
sayfa ve son sayfa haricinde sayfaları yan yana bitiĢtirmek gerekmektedir.
Sayfalarınızı Windows / Document kısmında sayfa A4 göründüğü halde bir birine
bitiĢtirilmiĢ olarak çalıĢılmalıdır. Sayfaların ortalarında kalan kısımlara resim
geldiğinde, bu Ģekildeki dökümanınızdan sorunsuz bir Ģekilde Pdf oluĢturulabilir.
* Sayfalarınızı Windows / Document kısmındaki Bleed ayarı 3mm ayarlanmalı
ve bu kısımlara gelen alanları bleed sınırına kadar taĢırma yapılmalıdır. (Fazla taĢma
yapılsa bile sadece bleed kısmındaki taĢma görünecektir.)
* Resimlerin formatları; cmyk tif, cmyk eps binary ya da eps jpegmax quality
olarak kullanmamız gerekmektedir. Bu Durum QuarkXPress ile aynıdır
* Freehand programının export kısmında bulunan Pdf seçeneği, masaüstü
yayıncılık için kullanılan bir yöntem değildir. Bu nedenle diğer yöntem olan
PostScript dosya üretme yolunu izleyeceğiz. Printer olarak Adobe PDF seçilmelidir.
Bu seçenek Acrobat Programı bilgisayarınıza yüklendiğinde belirdiğinden, Freehand
programı ile Pdf üretmek için öncelikle Acrobat programı edinmeniz gereklidir.
PDF yapmak istediğimiz dökümanı Freehand de açıyoruz ve file/print denir ve
karĢımıza çıkan menüden bazı ayarlar yapılır.

Printer: Burada Adobe PDF olarak sanal printer seçmek zorundasınız.

150
Print Range: Burada almak istediğiniz çıkıĢın sayfa düzeni isteniyor. Ġster seçmiĢ
olduğunuz bir tek sayfa için ister hepsi için çıkıĢ alabiliyorsunuz. Output kısmında
Print to File iĢaretliyoruz ve iĢlem Compositing olarak kalıyor. Eğer Separation
dersek renkleri ayırmıĢ oluruz.
Print Setting: Bu kısımda Use PPD yazan kutucuğu iĢaretliyoruz. Otomatik olarak
bir pencere açılacaktır. Bu pencere vasıtasıyla Adobe Acrobat'ın kurulu olduğu
klasörü açıyoruz ve sırasıyla Acrobat/Xtras/ADPDF8CS.PPD seçiyoruz. Böylece
oluĢturacağımız pdf dosyamız referansını bu dosyadan alacaktır.

ġekil II.71 Print Setting Ayarları

Separation kısmındaki ayarlar resimdeki gibi olmalı.


* Freehand MX‘in ayarlarına girip Separation kısmında Composite‘yi ve
Halftone olarak 175/2400dpi seçeneğini seçelim.

151
ġekil II.72 PDF Seperasyon Ayarları

Daire içindeki yere tıklayarak Threshold değerini 95 yapıyoruz. Bunu siyah


renge yapıyoruz sadece, %95 değerinin altındaki siyah değerlerin altını oymasın
diye.

ġekil II.73 PDF Yaparken Tram Açılarının Belirlendiği Pencere

* Imaging bölümündeki Crop marks iĢaretlendikten sonra, ―Emusiyon up‖ ve


―Possive image‖yi doğru seçildiğini kontrol etmemiz gereklidir. ―Emusiyon up‖
görürtünün ekranda düz olduğunu, ―Positive Image‖ ise pozitif baskı‘yı belirtir.

152
ġekil II.74 PDF Imaging Ayarları

Imaging bölümü ayarları resimdeki gibi, tüm cross, renk adı ve renk scalalarını
otomatik olarak atsın diyedir.

ġekil II.75 PDF Print Setup Ayarları

153
Print Setup:
Bu bölüm çıkıĢını alacağımız kağıdın ebatlarını belirttiğimiz bölüm.
* ―Print Setup‖daki ―Paper size‖ kısmı pdf dökümanımızın alanını
belirteceğinden, 2 Ģer cm büyük olarak seçilmesi uygundur. A4 sayfa için
230x320mm seçmek yeterli olacaktır. Bu ayarları da bitirdikten sonra ok tuĢuna
basılır.
Örnek iĢin ebatları A4, fakat kağıt ölçüsünün normal ebadından daha büyük giriĢ
yapıyorum. Bunun sebebide, bir önceki aĢamada (imaging kısmında) otomatik
atılmasını istediğimiz renk scala ve crossların baskıda gözükmesini istememiz. Eğer
standart kağıt ebadını girersek bunların çıkması için bir yer bırakmamıĢ olacağız.
Ayarlarımızı yapıp tamam dediğimizde .ps dosyamızı kaydetmiĢ oluruz. Aslında .ps
dosyası almadan direk PDF yapabiliriz. Ancak bunun için distiller ayarlarını baĢtan
yapılandırmamız gerekir.
*Print penceresindeki ―Output Options‖ kısmı ve ―Save as File‖ kısımları
PostScript olarak QuarkXPress‘deki gibi seçilerek, PostScript döküman uygun bir
yere, Acrobat distiller ile PDF yapılmak üzere kayıt edilir. Freehand MX‘de sıklıkla
rastlanılan sorunlardan bir tanesi .PS dökümanının 0 kb olarak üretilmesidir. bu
durumda dökümanınızdaki sayfa adedi çokluğundan ya da kullandığınız fontlardan
bir ya da birkaçındaki problem olabilir. Bu durumda öncelikle, dökümanınızın yarısı
ya da birkaç sayfasını PS oluĢturmayı denemeniz sorunu çözebilir. Ya da problem
font yüzünden ise fontları convert ederek sorunu çözmek mümkündür.
Freehand programında kullanılan CMYK TIFF resimler üzerine gelen lens
efektleri genelde problem çıkartmadan kullanılabilir. Ancak PDF dökümanınızda
sorun olup olmadığını kontrol etmenizde yarar vardır.
Freehand MX‘de bulunan yazı efektlerinden bazıları sorunsuz çalıĢabilir. Bu
durum için en iyi yöntem, pdf oluĢturduktan sonra kontrol etmektir.
Freehand programı ile PDF oluĢtururken fontları çizgi haline getirmek pdf
dökümanınızın büyümesine neden olacaktır. Tavsiyem fontlarıyla birlikte PS
oluĢturup PDF yapmayı denemenizdir. [21]

154
II.12.4. Freehand’de PDF OluĢturma / MAC

ġekil II.76 PDF Ayarları

Bu konu MacOsX üzerinde kurulu Freehand MX 11.0 sürümü kullanılarak


anlatılmıĢtır.
PDF yapmak istediğimiz dökümanı Freehand de açıyoruz ve file/print diyoruz
ve karĢımıza çıkan menüden Freehand MX ayarlarına giriyoruz.

ġekil II.77 PDF Ayarları

155
ġekil II.78 PDF Seperasyon Ayarları

Separation kısmındaki ayarlar resimdeki gibi olmalıdır.


Hala separation bölümündeyiz. Daire içindeki yere tıklayarak Threshold
değerini 95 yapıyoruz. Bunu siyah renge yapıyoruz sadece, %95 değerinin altındaki
siyah değerlerin altını oymasın diyedir.

ġekil II.79 PDF Print Setup Ayarları

156
Imaging bölümü ayarları resimdeki gibi, tüm cross, renk adı ve renk scalalarını
otomatik olarak atsın diyedir.

ġekil II.80 PDF Print Setup Ayarları

Paper Setup.Bu bölüm çıkıĢını alacağımız kağıdın ebatlarını belirttiğimiz


bölüm. Benim açtığım örnek iĢin ebatları A4 e yakındı, fakat kağıt ölçüsü olarak
normal ebadından büyük giriĢ yapıyorum. Bunun sebebide, bir önceki aĢamada
(imaging kısmında) otomatik atılmasını istediğimiz renk scala ve cross ların baskıda
gözükmesini istememiz.Eğer standart kağıt ebadını girersek bunların çıkması için bir
yer bırakmamıĢ olacağız.

ġekil II.81 PDF Ayarları

157
Son olarak resimdeki iĢaretleri yere tıklayarak dosyamızı nasıl kaydetmek
istediğimizi belirtiyoruz.

ġekil II.82 PDF Ayarları

Output Option dan postscript seçiyoruz ve ardından kaydetmek istediğimiz yeri


seçip .ps dosyamızın oluĢmasını bekliyoruz.
Aslında .ps dosyası almadan direk PDF yapabiliriz.Ancak bunun için distiller
ayarlarını baĢtan yapılandırmamız gerekir. Gerçi buda sorun değil fakat .ps dosyamız
elimizde olduğu müddetçe kontrol Ģansımızda kuvvetli oluyor. Çünkü .ps ham
olduğu için bunu dilersek baskı formatında dilersekte web formatında PDF‘e
dönüĢtürebiliriz. En son aĢama olarak .ps dosyamızı Adobe Distiller programını açıp
içine sürüklüyoruz.
PDF yapmak için File > Adobe PDF presets ‗den uygun preset‘i seçeriz.
Örnek iĢin kağıt ölçüsünün normal ebadından daha büyük giriĢ yapıyorum.
Bunun sebebide, bir önceki aĢamada (imaging kısmında) otomatik atılmasını
istediğimiz renk scala ve crossların baskıda gözükmesini istememiz. Eğer standart
kağıt ebadını girersek bunların çıkması için bir yer bırakmamıĢ olacağız.
Ayarlarımızı yapıp tamam dediğimizde .ps dosyamızı kaydetmiĢ oluruz. [22,23]

II.13. PROVA BASKI


II.13.1. Prova Baskının Matbaacılıkta Yeri ve Önemi
Prova Baskı, önemli projelerde renklerin ve diğer grafik unsurların üretimden
önceki son müĢteri onayının alınması için gerçekleĢtirilen kontrol amaçlı baskıların
tümüdür. Prova baskı gerçek baskıdan çok daha önemli bir iĢleve sahiptir ve bu
sebeple gereken özenin, azami dikkatin ve hassasiyetin uluslararası standartara göre
gösterilmesi Ģarttır. Prova baskı tüm iĢletmeleri milyarlarca liralık zararlardan
kurtardığı gibi aynı zamanda müĢterilere en iyi hizmetin verilebilmesi ve azami

158
memnuniyetin sağlanması bakımından da büyük önem taĢımaktadır. Her ne kadar
zaman kaybı gibi gözükse de, gerçek üretime geçmeden önce çok daha büyük
zararlara ve müĢteri kayıplarına yol açmamak için mutlaka prova baskı alınması ve
müĢteri onayına sunularak baskı üretimindeki kalitenin de aynı özelliklere sahip
olacağının garantisini vermek tüm iĢletmeler için büyük önem taĢır. Prova baskının
diğer önemli iĢlevi ise, gerek müĢteri gerekse grafik tasarım ve baskı öncesi hazırlık
birimlerindeki tüm bilgisayar ekranlarının gerçek baskıya göre renk eĢlemelerinin
yapılabilmesine temel teĢkil etmesidir. Geçen sayımızda belirttiğimiz gibi, ekranların
gerçek baskıya göre renk eĢlemesinin yapılabilmesi için mutlaka baskı provasının
basılması gerekmektedir. Baskı provası, gerçek üretimde kullanılan kağıt, boya,
kimyasal ve fiziksel etkenlerle ne kadar birebir örtüĢür ve gerçeğe uygun olursa,
ekranların renk eĢlemesi de o kadar gerçekçi ve asıl baskıya uyumlu düzenlenebilir.
Gerek ekran ve çıkıĢ ünitesi renk eĢlemesi, gerekse projelerin müĢterilerin istekleri
doğrultusunda sağlıklı ve hatasız baskı üretiminin gerçekleĢtirilebilmesi için, prova
baskıların hazırlanması ve uygulanması aĢamalarında uluslararası grafik, basım ve
yayıncılık standartlarına uyulması büyük önem taĢımaktadır. GeliĢigüzel hazırlanmıĢ
ve tamamiyle baskı operatörünün insiyatifine bırakılarak basılmıĢ provaların
faydadan çok zarar yaratacağı kesinlikle unutulmamalıdır. Prova baskı, herhangi bir
proje üretime girmeden önce onay alınması için ajans ve/veya müĢteriye sunulan
gerçek baskının simülasyonudur. Prova baskı gerçek baskı üretiminin kriterlerine ne
kadar uyumlu olursa o derece baĢarıya ulaĢmıĢ ve meydana gelebilecek hatalar,
yanlıĢlık ve eksiklikler ile renk uyumsuzlukları asgari düzeye indirgenmiĢ olur.
Prova baskının en büyük amacı, gerçek baskının risklerini ortadan kaldırmak,
müĢteriye gerçek baskının kalitesini garanti etmektir. Prova baskı ile gerçek baskı
üretim arasındaki farklılık ne kadar büyük olursa, risk oranı da aynı derecede
yükselir ve projenin gerçekleĢmesinde problem çıkma olasılığı artar. Hiçbir
düzenleme yapılmadan geliĢigüzel bir inkjet renkli yazıcıdan alınacak çıktı hiçbir
zaman ve hiçbir koĢulda 'Prova' niteliğini taĢımaz. Bu tür sayfa baskıları ancak yazı
ve grafik tasarım, yerleĢtirme tashihi için kullanılabilir. Bilhassa kritik ve önemli
projelerde prova baskı ile gerçek üretim baskısı arasındaki teknik uyumluluk ve
gerçek üretim kriterlerinin prova baskı ünitesi ile eĢleĢtirilmesi büyük önem taĢır.
Prova, ofset baskı sisteminde çok kritik bir aĢamadır ve belli kriterler doğrultusunda
prova çıktısı alınmazsa, hatalar, yanlıĢlıklar, eksikler ve renk uyumsuzlukları
saptanamaz, gerçek üretimin sonunda projenin müĢteri tarafından reddedilmesi riski

159
büyür. Yıllardır süren renk uyuĢmazlığı kavgalarının çoğu, müĢteriye sunulan ve
onay alınan prova baskılar ile gerçek baskıdaki renklerin tutarsızlığından
kaynaklanmaktadır. Ofset baskı tekniğine uymayan ucuz sistemlerde bastırılan
provalar, çoğu zaman baĢımıza büyük sorunlar açarak, bizlere çok pahalıya mal
olmaktadır. MüĢteri memnuniyetsizliği ve müĢteri kaybı görünmeyen zararların en
büyüğü ve en önemlisidir. Kötü ve uyumsuz bir prova baskı ile gerçekleĢtirilen
gerçek baskılar neticesinde çöpe giden projenin maliyeti ne olursa olsun, Ģirketin
'kötü, beceriksiz, kalitesiz' olarak isminin lekelenmesi maliyetlerin ve zararların en
büyüğüdür. Gerçek baskı üretimine ne kadar önem veriliyorsa, prova baskılara da en
az o derecede önem verilmelidir. Prova baskı müĢteriye verilen bir taahhüt ve sözdür;
'En az bu kalitede, bu renklere uygun ve bu kadar temiz baskı yapacağım'.

ġekil II.83 Matbaa Üretim AĢamaları

Renk Yönetimi ile sektörümüz standartlarının üretimde yer alan bütün birim ve
kuruluĢlar tarafından bilinçli olarak kullanılması, otokontrolün herkes tarafından
sağlıklı yapılması, gerçek prova baskının elde edilebilmesi için çok önemlidir.
En sağlıklı prova baskı, gerçek baskı üretiminin yapılacağı koĢullarda, gerçek
baskı makinesi, gerçek boya cinsi, gerçek malzeme ve hammadde ile gerçek fiziksel
koĢullar altında aynı malzeme üzerine yapılarak gerçekleĢtirilmelidir. Prova baskıda
kullanılacak malzeme (kağıt, karton, selefon vs.,) mutlaka proje için müĢteri
tarafından onaylanan aynı gramaj, aynı marka ve aynı özelliklere sahip gerçek ürün
olmalıdır.

Prova Baskı ile Gerçek Baskı Renklerinin Aynı Olması Ġçin Yapılması
Gerekenler
1. Baskı tekniğine göre ayrı ayrı prova sistemi oluĢturulmalıdır. Baskı
üretimlerinde kullanılan teknik, sistem, makine, malzeme ve kimyasallar farklılık
gösterdiği için, hiçbir baskı üretim standardı bir diğerine uymamaktadır. Rotasyon
ofsette basılan gazete, dergi, insert, yüksek tirajlı flyer veya broĢür için uyulması

160
gereken standartlar ile tabaka ofsette ya da dijital baskı ünitelerinde basılan broĢür,
katalog, afiĢ vb., projelerin baskı standartları, bilhassa renk geniĢliği ve baskı kalitesi
bakımından önemli farklılıklar arzetmektedir. Aynı Ģekilde tifdruk-gravür baskı
tekniği ile flekso baskı veya serigrafi baskı teknikleri ile kullanmıĢ olduğu tüm
malzemeler farklı olduğu için, bunların standartları da ayrıdır. Tek bir prova ile tüm
bu farklı teknik vesistemlerde aynı kalitede, aynı renk tonlarında baskı üretiminin
gerçekleĢmesini beklemek büyük hatadır. Bu sebeple, her bir baskı üretim tekniği
sistemi için ayrı ayrı prova bastırılması gerekir. Tabaka ofsette bastırmıĢ olduğunuz
bir prova ne kadar mükemmel olursa olsun, web ofset baskı için kullanılamaz; aynı
Ģekilde flekso tekniği ile bastırılmıĢ bir prova da tifdruk veya serigrafi baskı için
referans teĢkil edemez.
2. OluĢturulan prova sonucunun güvenilirliği açsından baskı sonucunu
etkileyen unsurların sabit değerlerde olması sağlanmalıdır. Baskı üretim türü ne
olursa olsun (Web Ofset, Tabaka Ofset, Tifdruk, Flekso,Serigrafi, Dijital vs.,)
sağlıklı bir prova baskı elde edilebilmesi için öncelikle baskı üretim tesislerinde
kullanılan boyaların, katkı maddeleri ile su,hazne suyu, alkol ve diğer kimyasalların;
kalıp, blanket, merdane vs., malzemelerin; baskı makinesi, ıĢıklandırma, ortam
sıcaklık ve nem dereceleri vs., fiziksel koĢulların sürekli aynı standartlarda istikrarlı
olarak devam etmesi Ģarttır.
3. Prova baskının en doğru renklerde sonuç vermesi için imkan varsa baskıda
kullanılan metaryal üzerine baskıda kullanılacak malzemeler kullanılarak
yapılmalıdır. En sağlıklı prova baskı, gerçek baskı üretiminin yapılacağı koĢullarda,
gerçek baskı makinesi, gerçek boya cinsi, gerçek malzeme ve hammadde ile gerçek
fiziksel koĢullar altında aynı malzeme üzerine yapılarak gerçekleĢtirilmelidir. Prova
baskıda kullanılacak malzeme (kağıt, karton, selefon vs.,) mutlaka proje için müĢteri
tarafından onaylanan aynı gramaj, aynı marka ve aynı özelliklere sahip gerçek ürün
olmalıdır. Baskı üretiminde kullanılan boyaların her bir marka ve serisinin renk
pigment yapıları ile kimyasal formülasyonları farklıdır. Aynı Ģekilde boyaların içine
karıĢtırılan çeĢitli kimyasallar ile baskı tekniklerine göre üretim aĢamasında
kullanılan hazne suyu, alkol, nemlendirme suyu vs., unsurların özellikleri de boyanın
renk tonlarını doğrudan etkilediği için, gerçek baskı üretiminde kullanılacak boya
marka ve cinsi ile serisinin mutlaka prova baskıda da aynı Ģekilde kullanılması
gerekir.

161
4. Prova iĢleminde; baskı öncesi - baskı- baskı sonrası, tüm aĢamaları kapsayan
renk yönetim sisteminin uygulanması prova baskı sonucunun güvenilirliği için çok
büyük önem taĢımaktadır. Basım prosesinin kontrol ve onay aĢamasını oluĢturan
prova baskı ile gerçek baskı sonucunun farklı olmaması için cihaz ayarlarının
standart kalibrasyon koĢullarına göre yapılması gerekir. Proseste kullanılan tüm
cihazların renk geniĢlikleri ve renk derinlikleri sabit değerlerde olmalı ve bu değerler
kontrol araçları ile rutin olarak konrol edilmelidir. Baskı prosesinde renk denkliği
açısından kiĢisel değerlendirmeler farlı sonuçların ortaya çıkmasına neden
olmaktadır. KiĢisel değerlendirme yerine densitometre, spektrofotometre,
Colorimetre, kontrol Ģeritleri, kontrol kabini gibi renk yönetim unsurları ile
değerlendirme yapılmalıdır.[1]

II.13.2. Prova Baskı Malzemesi: Kağıt


Baskı üretiminin gerçekleĢeceği prova malzemesinin cinsi, markası, gramajı,
opaklık ve yüzey yansıma değerleri ile kimyasal ve diğer fiziksel yapısı renk tonları
ile baskı kalitesini doğrudan etkileyen en önemli unsurdur. Üretimde kullanılan tüm
malzemelerin kimyasal, fiziksel ve yüzey farklılıkları renk zenginliklerinin de farklı
geniĢlikte olmasını doğurmaktadır. 'Kağıt' ortam Ģartlarından ve baskı üretimindeki
koĢullarından en çabuk etkilenen, en çok kullandığımız malzeme olarak prova
baskılarda mutlak surette birebir aynısının kullanılması gerekir. 'Parlak KuĢe' kağıt
yüzeyi özel olarak kaplanarak çeĢitli iĢlemlerden geçirilip parlaklık kazandırılan ve
renk geniĢliğini, renk zenginliğini, parlaklık ile doygunluğu en çok yansıtan türdür.
Nokta kazancı düĢük olduğu için, rengin önemli olduğu ve ağırlık kazandığı bütün
projelerde daha sık kullanılır. 'Mat KuĢe' kağıt yüzeyi de özel olarak kaplanmıĢ,
ancak yazı ağırlıklı iĢlerde kullanılmak üzere yüzeyi mat olarak bırakılmıĢ kağıt
cinsidir. KuĢe kağıt tercihi yaparken mutlaka renk geniĢliklerinin iyi incelenmesi ve
müĢterinin bu konuda bilgilenderilmesi gerekir.

162
ġekil II.84 Kağıt Yüzeyi
1.Hamur fotokopi' kağıt yüzeyi ise kaplamasız olduğu için boyayı emer ve
fazla boya taĢıyamadığından dolayı renk geniĢliği önemli ölçüde daralmıĢ olur.
Boyalar parlaklığını kaybeder ve nokta kazancının yüksek olması sebebiyle derinlik
azalır, orta ve koyu tonlarda kirlenmeler oluĢur.
3.Hamur gazete' kağıt yüzeyi ise aĢırı derecede emici olduğu için nokta kazancı
çok yüksektir, renk geniĢliği çok kısıtlıdır ve renkler birbirine girerek kirlenmeler,
çamurlaĢmalar meydana getirir. Koyu tonlarda detay kaybolur, netlik ve derinlik
azalır. Ayrıca gazete baskı sistemi, Web Ofset, çok yüksek hızda bobin kağıda baskı
yaptığı için, baskı tekniğini de gözönünde bulundurarak provaların web ofset
koĢullarına göre hazırlanmıĢ olması gerekir. Özel kağıtların yüzeyleri çok çeĢitli
olup, bu tür kağıtlara yapılacak baskı üretimleri için, prova baskıların da aynı orijinal
kağıt üzerine bastırılması Ģarttır.
Kağıt cinsi ne olursa olsun, her marka kağıt yüzeyinin fiziksel ve kimyasal
özellikleri de farklılık arzeder. DeğiĢik marka kağıtlar yanyana 5000 K ıĢık altında
incelendiği zaman, yüzey beyazlıklarında ki ton farkları da açıkça görülebilir. Yüzey
beyazlıklarının değiĢimi bile renk tonlarını doğrudan etkiler. Rengi etkileyen diğer
bir faktör ise kağıdın kalınlığı, gramajıdır. Kağıt ne kadar kalın olursa, renk
tonlarının geniĢliği ve zenginliği de aynı oranda artar. Kağıdın kalınlığının yanısıra,
ıĢık geçirgenliği-opaklık değeri de renk kalitesini ve renk geniĢliğini etkileyen
önemli bir diğer unsurdur. Diğer baskı sistemlerinde kullanılan malzemeler ise çok
daha çeĢitli olmasına rağmen kağıt kadar karmaĢık değildir. Ancak gerçek baskı
hangi malzemeye uygulanacaksa, prova baskı da mutlaka aynı malzeme üzerine
basılmalıdır.

163
ġekil II.85 Nötr Gri Tonlar

ġekil II.86 Nötr Gri Tonlar

Herkesin bildiğinin aksine, CMY nokta değerlerinin birbirlerine eĢit olması


(C=50, M=50, Y=50) hiçbir zaman nötr gri rengi oluĢturmaz. Ofset boyaların
pigment formülasyonları, kroma değerleri ve kimyasal etkileĢimleri vs. sebebiyle
nötr gri tonların elde edilebilmesi ancak farklı CMY nokta değerlerinin prova
baskılar neticesinde ölçümleri yapılarak ve/veya gözle kontrol edilerek saptanması
gerekir. Bu sebeple açık, orta ve koyu ton nötr grileri hatasız belirlemek için farklı

164
CMY nokta değerleriyle kombinasyonlar hazırlanarak prova baskı sayfasına
yerleĢtirilmelidir. Bilhassa ekran ve çıkıĢ ünitesi renk eĢlemelerinin yapılabilmesi
için nötr gri tonların saptanması çok önemlidir.

II.13.3. Prova Baskı Kontrol


Standart değerlerle basılmıĢ olan prova örnekleri, 5000 K ıĢık altında kontrol
edilmelidir. Ortam aydınlatması ve çevre renkleri de sektör standart değerlerine
uygun olmalıdır.

II.13.4. Prova ÇeĢitleri


Prova baskılar renk kontrolü ve renk onayı haricinde de çeĢitli amaçlar için
kullanılmaktadır.

II.13.4.1. Yazı ve Metin Onayı


Bir projenin baĢlangıç safhasında müĢteriden onay almak üzere sayfalardaki
yazıların, metinlerin (dizgilerin) kontrol edilmesi amacıyla kullanılır. Genel olarak
siyah/beyaz toner bazlı laser yazıcılarda basılarak müĢteriden tashih ve düzeltiler
istenir.

II.13.4.2. Sayfa Tasarımı Onayı


Projenin ikinci aĢamasını içerir ve tasarımcı grafikerler tarafından hazırlanan
değiĢik alternatifli renkli yazıcılardan çıktısı alınan örnek sayfa provalar müĢterinin
beğenisine ve onayına sunulur. Grafik unsurlar ile resimlerin ve yazıların yerleĢim
düzeni en iyi Ģekilde ve olanaklar dahilinde gerçek baskıya uyumlu renk tonlarında
olması tercih edilir. Maket olarak da hazırlanan bu tür taslak provalar sayfalardaki
grafik unsurların yerleĢim düzeninin onayını almak için de kullanılır.

II.13.4.3. Montaj Onayı / Ozalit


Sektörümüzde ‗ozalit‘ çıktısı olarak da bilinen montaj provasının amacı,
bilhassa kitap ve dergi benzeri çok sayfalı yayınların maket haline getirilirken gerçek
baskı formalarında nasıl yerleĢtirildiğini gösteren tek renkli çıkıĢlardır. Montaj
provası baskı kağıdı ölçüsüne (50x70cm, 70x100cm, 57x82cm, 64x90cm vs.)
hazırlanır ve mücellit aĢamasındaki kırım/katlama modeline göre katlanarak kitap
maketi haline getirilir. Yayıncılık projeleri için baskı öncesi son prova niteliğini

165
taĢıyan ozalit provalar üzerinde tashih ve düzeltmeler yapılır. Bu provalarda sayfa
numaralarının birbirini takip edip etmediğinin de özenle kontrol edilmesi gerekir.

II.13.4.4. CTP Provası


Son yıllarda ülkemizde de kullanılmaya baĢlanan CTP  (Computer to Plate)
doğrudan kalıba pozlama sistemlerinde montaj provası büyük önem taĢımaktadır.
Film kullanılmayan CTP  teknolojisinde tüm sayfaların montajı dijital olarak
bilgisayarda düzenlendiği için, montaj provası geniĢ format renkli dijital baskı
makinelerinde basılmaktadır. MüĢteri için son onay niteliğini taĢıyan bu renkli prova
baskılarda renklerin ofset baskıya uyumlu olması da Ģarttır. CTP kullanan
matbaalardaki renkli geniĢ format dijital baskı ünitelerinin CMYK ofset baskıda elde
edilecek renklere göre ayarlarının yapılması ve 1:1 simülasyon özelliği taĢıması
gerekir.

II.13.4.5. Ekran Provası / Softproof


PDF (Portable Document Format) kullanımının yaygınlaĢmasıyla ekran provası
da önem kazanmıĢtır. Kağıt çıktı yerine müĢteriye internet yoluyla elektronik olarak
gönderilen veya matbaa web sitesine yerleĢtirilen PDF dosyalar müĢteri tarafından
bilgisayar üzerinde kontrol edilebilir ve gerekli değiĢiklikler elektronik yolla
matbaaya ulaĢtırılabilir. Bilhassa yazı ve grafik tasarım ile sayfa montajlarının
kontrolü için çok sık kullanılan en ucuz ve en hızlı prova yöntemidir. Ücretsiz
Acrobat Reader 7.0 ile dokümanlara tashih ve düzeltme notları ile sesli veya yazılı
yorumların eklenebilmesi, ekran prova tekniğinin kullanılmasını yaygınlaĢtırmıĢtır.
Ancak fotoğraf ve renk onayı için ekran provası kullanımının sakıncaları
bulunmaktadır. Kendi ekranınız kalibreli ve ofset baskıya göre mükemmel renk
eĢlemesi yapılmıĢ da olsa, müĢterilerin kullandıkları farklı marka ve model
ekranların, farklı renk geniĢliklerine sahip olmaları ve RGB protonların farklı
dengelerde bulunmaları sebebiyle sizin ekranınızla aynı renk tonlarını göstermesi
beklenemez.

II.13.4.6. Fotoğraf / Renk Onayı


Provanın en önemli ve en kritik aĢamasını teĢkil eder. Bilhassa ülkemizdeki
renk farklılığı problemleri, son provaların ofset baskı teknolojisine uyumsuz
olmasından kaynaklanmaktadır. Çoğu zaman 50 - 100 Dolar değerinde inkjet

166
yazıcılardan geliĢigüzel alınmıĢ çıktılar müĢteriye gösterilmekte ve onay sonucu
matbaaya ‗Prova Baskı diye verilmektedir. Gerekli bilinç ve eğitimde olmayan
matbaalar ise, ofset baskı teknolojisiyle hiçbir uyumluluğu olmayan 1 Dolarlık
kağıtlarda ki renk tonlarını, 1 - 2 Milyon Dolar değerinde baskı makinesinde elde
etmeye çalıĢmaktadırlar.
Ofset baskı sisteminde kullanılan kağıt, boya, katkı maddeleri ile teknolojinin
bize sağlayabildiği renk geniĢliği prova baskı sistemlerindeki renk geniĢlikleriyle
mutlaka uyumlu ve eĢ değer olması gerekir. MüĢteriden renk onayı alınabilmesi için
firma içindeki tüm prova ünitelerinin ofset baskı renk geniĢliğine göre kalibre
edilmesi Ģarttır. MüĢteriye sunulan son prova baskısındaki renklerin mutlaka gerçek
üretimde elde edilebilir olması gerekir. Ofset baskıda CMYK boyalar ile elde
edilmesi teknolojik olarak mümkün olmayan renk tonlarını prova çıktısında
müĢteriye sunmak yapılabilecek en büyük hatadır. Fotoğraflardaki ürünlerin gerçek
renk tonlarının son prova baskısında da elde edilebilmesi gerekir. Bu bağlamda
diaların taranması ve scanner‘ların ofset baskıya göre kalibre edilmesi de Ģarttır. Öte
yandan renk rötuĢlarının yapıldığı ekranların da aynı Ģekilde ofset baskı renk
geniĢliğine göre eĢitlenmesi, kalibre edilmesi sektörümüzün standardıdır.

II.13.5. Prova Baskı Esasları


Ofset baskıya uygunluğu açısından her türlü prova mutlaka belli kurallara
uygun koĢullarda hazırlanması gerekir.

II.13.5.1. Renk GeniĢliği


Prova baskıda kullanılan kağıt ve mürekkeplerin vereceği renk geniĢliği
CMYK ofset baskı tekniğine eĢdeğer olmalı ve teknik açıdan basılamayacak renk
tonları prova baskıda kullanılmamalıdır. Prova makinesinin veya yazıcının renk
ayarlarının CMYK boyalara göre önceden ayarlanması ve renk eĢlemesinin
yapılması gerekir. Her bir giriĢ ve çıkıĢ makineleri ile ekranların renk geniĢlikleri
farklıdır. Ancak bütün bu ünitelerin renk geniĢlikleri ne olursa olsun, mutlaka gerçek
baskının teknik olarak bize verebileceği renk geniĢliğine göre daraltılması Ģarttır.
II.13.5.2. Kağıt
Provada kullanılan kağıtların gerçek baskıda kullanılacak kağıtlarla aynı
nitelikte olması esastır. Ancak bazı prova makineleri ile yazıcılar farklı teknoloji
kullandıkları için ancak özel üretilmiĢ kağıtlara baskı yapabilmektedir. Her bir

167
kağıdın yüzey yapısı, fiziksel ve kimyasal özellikleri farklı olduğu için, elde edilecek
renk geniĢlikleri ile ıĢığa ve renge karĢı reaksiyonları da farklılık arz etmektedir.
Bilhassa 1.Hamur fotokopi kağıtlarının yüzeylerine herhangi bir iĢlem (kaplama)
yapılmadığı için, su bazlı mürekkeplerle yapılan baskılarda kağıdın lifleri boyayı
dağıtmakta ve renk tonlarını olumsuz olarak etkilemektedir. Bu sebeple provalarda
gerçek kağıt kullanabilen sistemler tercih edilmeli ve olasılıklar dahilinde matbaadan
gerçek kağıt örneği alınarak prova baskılar bu kağıtlara uygulanmalıdır. Parlak kuĢe
kağıda basılması gereken bir iĢin provası kesinlikle mat kağıda veya 1.Hamur kağıda
uygulanmamalıdır.
Kağıt seçimi yapılırken;
- Hedef kitleyi dikkate alarak uygun bir kağıt seçilmelidir.
- Kitabın estetiği için kağıt zemini seçimi önemlidir. Kitabın konusu ile uyumlu
bir renk tonu seçmek, kitabın estetiğini etkileyecektir.
- Kağıdın yüzey dokusu/özellikleri konusunda da (renk, parlaklık) uygun seçim
yapılmalı.
- Kağıt zeminine yapılan baskının arkadan görünmemesi (opak) özelliğine dikkat
etmek gerekir.
- Kağıdın dayanıklılığına dikkat etmek durumundadır. (Çocuk kitapları için
yüksek hacimli kağıtlar, referans kitapları için düĢük hacimli kağıt tercih
edilmelidir. Ayrıca kitap veya dergilerin uzun ömürlü olması isteniyorsa
Amerikan cilt ve tel dikiĢ yerine iplik dikiĢ ile ciltleme yapılmalıdır. [3]
Tablo II.5 Kağıt ÇeĢit ve Ebatları

KuĢe Kağıt
Özellikler: mat veya parlak olabilir, düzgün yüzeyli tam beyaz renkli
Ebatlar: 57x82 cm, 64x90 cm, 70x100 cm
Gramajlar: (gr/m2) 80 - 90 - 115 - 135 - 170 - 200 - 250 - 300 – 350
Kullanım alanları: BroĢür, katalog, dergi, el ilanı vb.

168
Bristol Karton
Özellikler: Bir yüzü mat, diğer yüzeyi parlak ve beyaz
Ebatlar: 70x100 cm
Gramajlar: (gr/m2) 180 - 200 - 225 - 250 - 280 - 300 - 330 - 350 – 400
Kullanım Alanları: Kitap, defter, bloknot kapağı, dosya, kutu, nadiren kartvizit vb.

Krome Karton
Özellikler: Bir yüzü parlak, diğer yüzeyi gri ve mat
Ebatlar: 70x100 cm
Gramajlar (gr/m2): 225 - 250 300 - 350 - 400 – 450
Kullanım Alanları: Kutu ve ambalaj ürünlerinde

I. Hamur kağıt
Özellikler: Beyaz renkli, fotokopi kağıdı
Ebatlar: 57x82 cm, 64x90 cm, 70x100 cm
Gramajlar: (gr/m2)55 - 60 - 70 - 75 - 80 - 90 - 100 - 110 – 120
Kullanım Alanları: Antetli kağıt, zarf, kitap vb.

Otokopi Kağıtları
Özellikler: Kendinden karbonlu kağıt
Ebatlar: 59x84 cm, 64x90 cm, 70x100 cm
Gramajlar: (gr/m2): 52 - 55 – 60
Kullanım Alanları: Fatura, irsaliye vb.

II.13.5.3. Nokta ve Tram


Provada kullanılan baskı tekniğinin, ofset baskıdaki gibi tramlı olması ve
noktalardan meydana gelmesi çok daha eĢdeğer bir netice sağlar. Tramsız ve
noktalardan oluĢmayan prova baskılar (fotoğraf baskısı) her zaman müĢteriyi yanlıĢ
netice beklentisine yönlerdirir. Fotoğraf baskısındaki tramsız ve noktasız ‗contone‘
geçiĢleri gören müĢteri, ofset baskıdaki tramlamadan kaynaklanan ton geçiĢlerini
beğenmeyebilir. Bu riski ortadan kaldırmak için provaların kesinlikle tramlı ve
noktalardan oluĢması gerekliliğini unutmamalısınız.

169
II.13.5.4. Çözünürlük
Provanın çözünürlüğü gerçek baskı uygunluğunda olmalıdır. DüĢük
çözünürlükle basılmıĢ olan provalarda, yazı ve çizgilerle birlikte diğer grafik unsurlar
ve görseller yeterli kalitede olamaz. Bazı yazılar kırık çıkacağı gibi, ince çizgilerde
de kayıp ve kopukluklar meydana gelir. Görsellerde ise derinlik ve netlik azalır,
detaylar kaybolur ve renk tonları yeterli doygunlukta basılamaz.

II.13.5.5. Nokta kazancı


Ofset baskı sisteminde tüm renk tonlarını CMYK nokta büyüklükleri
oluĢturmaktadır. Tram teknolojisi temeline dayanan ofset baskıda, kağıt yüzeyine
basılan noktalar yayılma yaparak ‗Nokta Kazancı‘nı meydana getirirler. Bu sebeple
ekranda gördüğümüz CMYK nokta değerleri kağıt üstünde %10-25 daha fazla
ölçülür. Toner kullanan bazı prova sistemlerinde nokta kazancı hemen hemen hiç
yoktur ve nokta değerleri aynı Ģekilde kağıda aktarılmıĢ olur. Bu sebeple iki farklı
sistemin mutlak surette birbirlerine eĢleĢtirilmesi ve kalibre edilmesi gerekir.

ġekil II.87 Trigromi Baskıda Tram

II.13.5.6. Tram Sıklığı


Ofset baskı sisteminde basılacak kağıt cinsine göre seçilmesi gereken tram
sıklıkları da farklıdır. Parlak kuĢe kağıt için 70‘lik-80‘lik tram, 1.hamur kağıtlarda
54‘lük veya 48‘lik tram sıklığı vs. Halbuki bazı prova sistemlerinde tram sıklığı
seçimi bulunmaz ve bilhassa inkjet türü yazıcılarda yüksek tram sıklığı ile yapılan
prova baskılardaki renkler çok koyu ve çamur gibi çıkar. MüĢteriye sunulan

170
provalardaki tram sıklıkları ile gerçek baskı arasında farklılık oluĢacağı için belli
oranlarda renk farklılıkları meydana gelmesi kaçınılmazdır. Prova sistemi tercih
ederken bu unsurun da dikkate alınması gerekmektedir.

BÖLÜM III

ÜRETĠMDE KALĠTE

III.1. RENK YÖNETĠMĠ


Baskı Kontrol ġeridi ile densitometre kullanımı Uluslararası Grafk, Basım,
Yayıncılık ve Ambalaj sektörlerinde sağlıklı ve baĢarılı Renk Yönetiminin tesis
edilmesi için de en önemli unsurdur. Ekranların, Laser ve Inkjet yazıcılar ile prova
baskı ünitelerinin ve hata diital fotoğraf makinelerinin ofset baskıya göre renk
eĢlemelerinin yapılabilmesi ve gerçek Renk Yönetiminin tüm birimlerde
kurulabilmesi için Baskı Kontrol ġeridi ve densitometre kullanılarak standart
değerlerde basılmıĢ Renk Yönetim Provası gerekir. Bu bağlamda, renk
uyuĢmazlıklarını tümden ortadan kaldırmak ve renk tonlarında standart kaliteyi tüm
baskılarda sürekli kılmak, ekranda görüntülenen renklerin ofset baskıda elde
edilmesini sağlamak ve renkli laser ile inkjet yazıcı çıktılarındaki renklerin baskıyla
eĢitliğini temin etmek doğrudan Baskı Kontrol ġeridi ile Densitometre kullanımına
bağlıdır. Baskı üretiminde Baskı Kontrol ġeridi ve Densitometre kullanılmazsa hiçbir
Ģekilde doğru Renk Yönetimi tesis edilemez, standart baskı kalitesi sağlanamaz,
renklerin aynı tonlarda basım sürekliliği hiçbir Ģekilde temin edilemez.
Matbaa prosesini kontrol etmek için ölçüm cihazları, renk kontrol Ģeritleri,
kontrol hedefleri, gri skalalar, değerlerin sayısal olarak ifadelendirilmeleri için
gereklidir. Renkli baskılan kontrol etmek için önemli cihazlar Densitometreler ve
spektral fotometrelerdir.
Ofset baskıda standardizasyon tek bir bölüm değildir. Tüm bölümler birbiriyle
uyumlu hale getirilmeli ki, sonuçta müĢterinin beklentisi olan tekrarlanabilir kaliteli
baskıya ulaĢılabilsin. Baskı öncesinin her kademesinde ve baskıda aĢağıdaki
taleplerin yerine getirilmesi gerekmektedir:
- Prova baskısının esas baskıya göre uygun olup olmadığı kontrol edilmeli.

171
- Prova baskılarda mutlaka bir renk kontrol Ģeridi bulunmalı ki, zemin
yoğunluğu ve nokta kazancı bakımından daha sonra esas baskı ile mukayese
edilebilsin.
- Bilgisayardan kalıba (CTP) kalıp çekiminde poz ve banyo iĢlemleri sürekli
kontrol altında tutularak kalıpta tram değerlerinin kayıpsız olarak elde edilmesi
sağlanmalıdır.
- Esas baskı iĢlemi etkin olarak kontrol altında tutulmalı ve öngörülen
toleranslara tirajın tamamında uyulmalı.
Standardizasyon, bir baskı makinesinde tüm parametreler uyumlu hale
getirilerek karakteristik baskı eğrisi oluĢmasında büyük katkı sağlar. Her
standardizasyonun temelini ölçmek oluĢturur. Baskı sonucunu oluĢturan
parametrelerin öngörülen normlara ayarlanması ancak sağlıklı ölçüm verileri ile
mümkündür. Bu nedenle, densitometrik ölçüm verileri kalite güvence ve
standardizasyonda anahtar rol oynar. [34,35]

III.1.1. Renk Yönetimi (Color Mamagement) Nedir?


Renk Yönetimi, fotoğraf çekimi ve tasarımdan mücellit aĢamasına kadar, tüm
üretim safhalarında kullanılan giriĢ görüntüleme ve çıkıĢ-baskı ünite ve makinelerin,
baskı sistemlerine göre uluslararası standartlar ıĢığında kalibre edilerek, orijinal
renklerin elde edilebilmesinin sağlaması için yapılan düzenleme, çalıĢma ve
kontrollerin idaresidir.

ġekil III.1 Basım ĠĢleminde Yer Alan Cihazların Renk OluĢturma Modelleri

Renk yönetiminin temel amacı baskıya girecek herhangi bir projenin,


baĢlangıcından itibaren, renk kalitesini etkileyecek tüm unsurların kontrol altında

172
tutulmasını sağlayarak, orijinallerdeki renk tonlarının değiĢikliğe uğramadan aynı
renk tonunda basımını temin etmektir. Ayrıca dokümanlarda kullanılan yazı, çizgi,
zemin, logo ve benzeri grafik unsurlarda kullanılan renklerin farklı zamanlarda ve
farklı materyallerde aynı değerleri ile elde edilmesidir.
Renk uyuĢmazlıklarının en büyük sebebi, grafik ve basım sektörünün tüm
birimlerinde kullanılan bir marka ve her model makine, malzeme, sistem ve
teçhizatların her birinin farklı renk alanları kullanması ve farklı renk geniĢliklerine
(Color Gamut) sahip olmasıdır. Renk yönetimi ve ICC profiller tüm bu farklılıkları
ortadan kaldırarak renk eĢlemesinin gerçekleĢmesini sağlamaktadır.
Yüzey kaplama (selefon, lak, vernik)kimyasalları dahil, baskı aĢamasında
kullanılan boya, hazne suyu, nemlendirme suyu, kağıt, ortam sıcaklığı ve nem renk
yönetimini doğrudan etkileyen en önemli faktörlerdir. Baskı aĢamasında kullanılan
bu ürünlerin sürekli değiĢtirilerek farklı markalar veya seriler kullanılması renk
yönetiminin yeniden tesis edilmesi ve tüm ünitelerin yeni standartlara göre kalibre
edilmesi zorunluluğunu doğurur. Renk yönetim sistemi aslında yeni bir kavram
değildir. Elektroniğin matbaacılığa girmesi ile geliĢen tarayıcı ve stüdyo
sistemlerinde basit olarak bir kontrol sistemi kullanılmaya baĢlandı. Öncelikle
üretimde kullanılan monitör ve film pozlandırıcı gibi cihazlar kalibre edilirdi.
Tarayıcı operatörü orijinali taradıktan sonra CMYK modunda kaydederdi. Bu
kaydedilen görüntüye CMYK için kullanılacak toplam mürekkep miktarı ve siyah
seviyesi de dahiledilirdi. Fabrikasyon olarak daha önceden yapılan test baskılarının
densitometrik ölçümleri sonucu belirlenen nokta kazançları da aynı Ģekilde
kaydedilirdi. Yapılan bu çalıĢmalarda operatörün yeteneği reprodüksiyon iĢleminin
kalitesini ve tutarlılığını belirlerdi. Bu çalıĢmalar sonucu bulunan bütün değerler
cihaz ve program üretici firmalar tarafından Look Up Table - LUT denilen standart
değer tabloları halinde hazırlanıp programlarda ve cihazlarda kullanılırdı. Bazı
matbaalar ise bu LUT'ları kendi üretim baskı sonuçlarına göre ölçümler yaparak özel
olarak hazırlarlardı. Bu yöntemin baĢlıca sakıncaları, standart değerlerin her üretim
biriminde istenilen sonucu verememesi ve özel ölçümlerinde oldukça uzun bir zaman
alması ve uğraĢtırıcı olmasıdır. Anlatılan yöntem High-End olarak adlandırılan
kapalı sistemlerde, yani sadece kendi iç bünyesi için üretim yapan sistemlerde
kullanılırdı. Sistem bileĢenleri aynı birimde bulunan tarayıcı, iĢ istasyonu ve film
pozlandırıcılardan ibaretti. Günümüzde de zaman zaman kullanılabilen bu kontrol
sistemi modern ihtiyaca cevap vermekten uzak kalmaktadır. Bunun sebebi ise artık

173
üretim aĢamasının kapalıdan açık sisteme geçmiĢ olmasıdır. Açık sistemden kasıt,
üretim aĢamasına birçok birim dıĢı ünitenin katılması çalıĢmaların kimi zaman baĢka
bir firma için, hatta internet ve photoCD gibi baĢka bir medya için yapılabilmesidir.
Matbaacılıkta kullanılan cihazlar ile sistemlerin üretebildikleri ve algılayabildikleri
renk evrenleri arasında farklar vardır. Üretimde kullanılan r.ih=-7iar tompi niarak
RC;R ve CMYK olmak üzere iki değiĢik renk sistemi kullanırlar. Dijital kamera,
tarayıcı (scanner) ve monitörler daha geniĢ olan RGB renk sistemini, dijital prova ve
baskı sistemleri (ofset, tifdruk, flekso, serigrafi) ise daha dar olan CMYK renk
sistemini kullanırlar. Ayrıca üretimde kullanılan cihaz ve makinelerin arasında da
renk üretme kapasiteleri arasında farklar vardır. Kullanılan cihazlar ve programların
gösterdiği çeĢitlilik, rengi tanımlamalarındaki çeĢitliliğe yansır.
Bundan dolayı renk güvenirliliği kullanıcılar için bir problem olarak karĢımıza
çıkar. Renk yönetim sistemi, cihazların renk evrenlerini belirleyip bunlar arasındaki
geçiĢleri minimum kayıpla ve doğru Ģekilde yapılmasını sağlar, ayrıca baskıyı
ekranda ve dijital provada simüle ederler. Böylelikle baskı hazırlıktan baskı sonuna
kadar renk güvenirliliğini sağlar. Grafik ve Basım sektöründe renk yönetiminin
baĢarıyla uygulanabilmesi için her Ģeyden önce uluslararası standartların tüm
birimlerde tesis edilmesi, uygulanması ve sıkı denetimi Ģarttır. [1]

Renk Yönetimine Neden Gereksinim Vardır? (Renk UyuĢmazlığı)


Dia pozitiflerin renk geniĢliği ile ofset baskıda elde edebildiğimiz renk
geniĢliği arasındaki farklılık renk uyuĢmazlıklarının yıllarca en büyük konusunu
oluĢturmuĢtur. Grafik ve basım endüstrisinde kullanmakta olduğumuz tüm ekranlar,
dia pozitif filmler, fotoğraf kartları, dijital fotoğraf makineleri, masaüstü tarayıcılar,
konvansiyonel tarama makineleri, renkli toner bazlı veya inkjet yazıcılar, prova baskı
makineleri ve nihayetinde ofset, tipo, serigraf, tampon, flekso, gravür vs. tüm baskı
sistemleri kullandıkları boya ve kağıt çeĢitlerine göre çok farklı renk gamutlarına
sahiptirler. Tüm bunların yanı sıra, her bir marka ürünün de kendi içinde farklı renk
gamutları vardır. 'X' marka bir monitörün gösterebildiği renk geniĢliği ile 'T' veya 'Z'
marka baĢka monitörlerin gösterebildikleri renk geniĢliği de önemli ölçüde farklılık
gösterir.
Aynı zamanda parlak kuĢe ile mat kuĢe, l.harnur veya 3.hamur kâğıtların da
hıer değiĢik marka boyaya göre baskıda oluıĢturabildikleri renk geniĢlikleri farklıdır.
Çünkü bütün bu kağıtların renkleri bize gösterecek yüzeyleri de farklıdır, Hele bütün

174
bu makinelerin kollandıkları boya ve makine çeĢitleri ile kullandıkları baskı
yöntemlerinin d«e farklılığını hesap edersek, "neden bu kadar renk uyuĢmazlık
kargaĢası var?" sorusunun cevabını almıĢ oluruz. Tüm bu makinelerde kullanılan
boyaların ortam, sıcaklık ve nemden direkt olarak etkilenerek kimyasal reaksiyonlara
girmeleri ve renk tonlarındaki özelliklerini yitirmelerini de bütün bunların üstüne
eklediğimiz zaman, renk uyuĢmazlığının ne kadar büyük bir problem olduğunu çok
daha açık bir Ģekilde anlamıĢ oluruz:. Ekranlarımızda gece gündüz, saatlerce uğraĢıp
hazırladığımız dokümanlardaki renklerin her seferinde ekranlarımızdan çok farklı
neticeler vermesi bütün bu makine ve sistemlerin değiĢik renk geniĢliklerine sahip
olmasından kaynaklanmaktadır. Ayrıca ülkemizdeki basım endüstrisinde uluslararası
standartlar gerekli seviyede oluĢturulmadığı ve uygulanamadığı için, basılabilen renk
geniĢlikleri her gün ve hatta her saat değiĢmektedir. Ġnsan gözünün görebildiği renk
tayfındaki tüm renkleri bir düzlem üzerine taĢıyarak iki boyutlu bir grafik
oluĢturulduğunda (Renk Gam utu), gerçek beyazın D50 (5000 Kelvin) ve farklı ıĢık
ortamlardaki renk sapmalarının hangi renklere doğru kaydığını bilimsel olarak
görebiliriz. Aynı renk gamutu üzerine, bilgisayar ekranlarının bize gösterebildiği
tüm renkler ölçümlenerek çizildiğinde, tabiatta görebildiğimiz renk geniĢliği ile
monitörlerin bize gösterebildiği renk geniĢliğini ve aradaki farkı net bir Ģekilde
anlayabiliriz. [1]

Renk Yönetiminin Kapsadığı ĠĢlemler


1. Fotoğraf çekimi
2. Grafik tasarım
3. Reprodüksiyon iĢlemi (tarama, renkayrım, film pozlandırma, banyo iĢlemi)
4. Kalıp hazırlık iĢlemleri (Kalıp pozlandırma ve banyo iĢlemi)
5. Mürekkep hazırlık iĢlemi
6. Baskı iĢlemi
7. Kurutma iĢlemi
8. Yüzey kaplama iĢlemleri (selefon, vernik, lak, vb.) [1]

Renk Yönetiminin Kapsadığı Cihazlar


1. Dijital fotoğraf makineleri ve ıĢıklandırma cihazları
2. ÇalıĢma ortamı ıĢıklandırılması
3. Bilgisayar ekranları

175
4. Kalibrasyon cihazları
5. Laser yazıcılar
6. Tarama makineleri (scanner)
7. Renkli inkjet yazıcılar ve prova cihazları
8. Film çıkıĢ ve banyo makineleri
9. Kalıp pozlama Ģasi ve banyo makineleri
10. CTP kalıp pozlama ve banyo üniteleri
11. Pantone katalogları
12. Baskı makinesi
13. Kurutma üniteleri
14. Densitometre, spektrofotometre ve register kontrol cihazı
15. Kontrol stripleri
16. Renk ve renk formülasyon yazılımları[1]

Renk Yönetiminin Kapsadığı Malzemeler


1. Baskı materyalleri (kağıt, karton, mukavva, plastik, vb.)
2. Mürekkepler ve yardımcı maddeler
3. Hazne suyu
4. Konvansiyonel, termal ve viyolet kalıplar ve banyo eczaları
5. Film ve banyo eczaları
6. Toner ve elektrostatik mürekkepler
7. Selefon, lak, vernik, vb. [1]

III.1.2. Renk Ölçüm Sistemi (CIE)


Belirli bir rengi ölçmek ya da nasıl görüneceğini tahmin etmek için algımızı
rakamlara ve formüllere bağlayacak bir yola ihtiyacımız vardır. Bilimsel renk
değerleri bu yüzyılın baĢında CIE (Commission International de I'Eclairage) grubu
tarafından oluĢturulmuĢtur. CIE'nin renk tanımında kullandığı modeller hep aynı
temel rakamlara dayanır. CIE değeri, insan gözlemcileri test ederek elde edilir. Bu
algı kaynaklı değerler, farklı renklendirme metotları tarafından üretilmiĢ renkleri
ölçmek ve karĢılaĢtırmak için kullanılır. CIE kroma diyagramı, insan gözünün
görebileceği renkleri göstermenin bir yoludur.
Renklerin objektif bir biçimde yani sayısal olarak ifadesini uygulamada çok
önemlidir. Bu amaçla çeĢitli karĢılaĢtırma ve ölçüm sistemleri geliĢtirilmiĢtir. Bu

176
sistemler fiziksel örnekler üzerine temellerinin renk ölçüm sistemleri ve CIE renk
ölçüm sistemi olarak iki gruba ayrılırlar. Fiziksel örnekler üzerine temellenen
sistemler rengin sayısal değerlerle ifadesi yerine standart renk atlasları ile
karĢılaĢtırmaya dayanır. Buna karĢılık 1931 yılında Commission International de
I'Eclairage (CIE; Uluslararası Aydınlatma Komisyonu) tarafından renkleri sayısal
olarak ifade eden dolayısıyla aletlerle ölçümüne olanak veren bir renk ölçüm sistemi
geliĢtirilmiĢtir.
CIE renk ölçüm sistemi bir ıĢık kaynağından cisim üzerine gelen ve yansıyarak
bir dedektör olan göze ulaĢan ıĢığın üç birincil renk için oluĢturduğu stimulusun
sayısal olarak ifadesi üzerine temellenir. Bunun için standart ıĢık kaynaklarının ve
standart gözlemcinin tanımlanması gereklidir.
Konvansiyonel Renk Yönetim Sistemi (Baskı prosesinde yer alan cihazlarda
standart bir sonuç elde edilememektedir)

ġekil III.2 ICC Profillerinin OluĢturulduğu Modern Renk Yönetim Sistemi

ICC Profillerinin OluĢturulduğu Modern Renk Yönetim Sistemi (Baskı


prosesinde yer alan tüm cihazlarda standart bir sonuca ulaĢılmaktadır). [1]

III.1.3. Renk Yönetiminin ĠĢleyiĢi


Renk yönetimi için iki aĢamalı bir çalıĢma yapılır. Ġlk aĢamada üretimde
kullanılan cihazların kalibrasyonları ve linerizasyonları yapılır. Kalibrasyon ve
linerizasyon iĢlemlerinin ardından ikinci aĢama olan profilleme iĢlemine geçilir. [1]

177
III.1.4. Cihazların Kalibrasyonları
Matbaacılıkta kalibrasyon; baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası kullanılan
cihazlarda gerekli olan temel ayarların yapılması veya herhangi bir baskı iĢleminin
baskı kararlılığının sağlanarak her seferinde aynı sonuçların alınmasına yönelik
yapılan faaliyetlerdir. Tarayıcı, bilgisayar ekranı ve yazıcı gibi tertibatların
çoğunlukla renk üstünlükleri vardır. Kalibrasyon, tüm birbirine bağlı tertibatların
renklerini, renk sıcaklığını, gamma renginin dengelenmesini ve diğer
özelliklerin ayarlanmasını saptamak üzere tasarlanmıĢ bir iĢlemdir. Kalibrasyon
verileri profil olarak kaydedildikleri takdirde, bu diğer tertibatlarda da dıĢ veri
(output) olarak kullanılabilir. Diğer tertibatlar profilin verilerini aldıkları zaman,
onların da renk ayarları düzenlenebilir. Bu iĢleme belirginleĢtirme/netleĢtirme denir.
Kalibrasyon iĢlemindeki amaç bir cihazın doğru çalıĢmasının sağlanmasıdır. Örneğin
bir monitörün görüntüyü oluĢtururken ürettiği 100 kırmızının gerçekten 100 kırmızı
olmasının sağlanmasıdır. Cihazların yapısal özellikleri ve eskimesi ile oluĢabilecek
değiĢimlerin düzeltilmesi gerekir. Bir monitör kalibrasyonunda, kalibrasyon
programı yardımıyla ekrana çeĢitli renk demetleri yollanır, bu renkler colorimetre ya
da spektral fotometre gibi renk okuyan cihazlarla okunarak monitörün ürettiği gerçek
renkler programa geri bildirilir. Programdan gelen bilgiler doğrultusunda ekran
kartına müdahale ederek RGB kanalları ayarlar ve bilgisayardan gönderilen renklerin
monitör tarafından doğru olarak oluĢturulmasını sağlamıĢ olur.
Renk yönetimi açısından en önemli ve en zahmetli kalibrasyon ise baskının
kalibrasyonu yani standardizasyonudur. Baskı öncesindeki kalibrasyon ve renk
yönetim çalıĢmaları ne kadar iyi olursa olsun baskıdaki değiĢkenlik, yapılan
çalıĢmalarını sonuçsuz bırakacaktır. Bu nedenle baskının belli bir standardizasyona
ve kendini tekrarlayabilirle yeteneğine getirilmesi gerekir. Günümüzde dünya basım
sektörü ofset baskı için ISO 12647-2 standardını temel almaktadır. Burada verilen
densite ve nokta kazancı değerlerini kullanarak yapılan baskının hep aynı özellikte
olması sağlanmaktadır.[1]

III.2. ÇIKIġ ÜNĠTELERĠ VE ĠġLEMLERĠ


Baskı öncesi iĢlemlerde baskıya hazırlanan bir çalıĢma son olarak çıkıĢ
iĢlemlerinden geçerek film veya direkt kalıp gibi materyaller üzerine aktarılır. Bu
aĢamada çalıĢılan dosya önce Postscript dosya haline getirilerek RIP ünitesine
gönderilerek Bitmap görüntüsü elde edilir. Daha sonra ise bu riplenmiĢ (Bitmap hale

178
getirilmiĢ) görüntü (imaj) film veya kalıp pozlandırıcı çıkıĢ ünitelerine gönderilir.
Pozlanan film veya kalıp gerekli banyo iĢlemlerinden sonra kullanıma hazır hale
gelmiĢ olur. [12]

III.2.1. Postscript Kayıt Yapıp RIP’e ĠĢ Gönderme


Bilgisayarda hazırlanan dökümanların RIP‘e gönderilme Ģekillerinden biride
Postscript kayıttır. Postscript kayıt yapmak için dokümanın bulunmuĢ olduğu
bilgisayarın RIP‘e Network bağlantısı olması gerekmez. Yani Postscript kayıt RIP‘e
bilgisayardan herhangi bir taĢıyıcı ile götürülebilir. Postscript kayıtlar RIP‘in ―Spool
Folder‖ (havuz klasörü) klasörüne herhangi bir Ģekilde aktarımı yapıldığında filmi
alınabilir. Postscript kayıt iĢlemini, sürekli kullandığı font ve resimleri film çıkıĢ
servislerine getirmek istemeyen müĢteriler tercih etmektedirler. Çünkü Postscript
kayıt yapıldığında hazırlanan dökümanın resim ve fontlarının film çıkıĢ servislerine
götürülmesine gerek yoktur. Aynı zamanda, zamandan da tasarruf yapılmıĢ olur.
Fakat Postscript kayıt iĢlemi risklidir. Çünkü hata yapıldığında dönüĢ yoktur.
Dokümanın hazırlandığı bilgisayar Network bağlantısıyla RIP‘e bağlı ise Postscript
kayıt iĢlemi yapıldıktan sonra Postscript kayıtlar RIP‘in ―Spool Folder‖ adlı
klasörüne kopyalanır. Kompleks iĢlerde de postscript kayıt kullanılabilir. Çünkü bazı
RIP programları postscript kayıtlarını daha hızlı filme gönderir. Postscript dosya
iĢleminde, dokümanı oluĢturulan resim, alanlar yazı ve benzeri her türlü obje ile
dokümanın kendisi, tek bir belge haline gelir. Bu belgenin büyüklüğü de Freehand
dokümanının büyüklüğü ile resim ve EPS‘lerin büyüklüğünün toplamına eĢittir. Bu
nedenle bir Postscript dosyayı, film çıkıĢ servisinden resim ve EPS‘leri götürmeden
çıkıĢ alınır. Yapılan bu Postscript kayıt RIP‘in ―spool folder‖ klasörüne kopyalanır
ve film çıkıĢı alınır. Bu kopyalama iĢi Network bağlantısı ile yapılabildiği gibi
herhangi bir taĢıyıcı ile de RIP‘in ―spool folder‖ klasörüne aktarılır.
FreeHand‘dan Postscript kayıt yapabilmek için; Freehand‘den Network
üzerinden çıkıĢ alacakmıĢ gibi print tablosuna girip ayarları yapılır ve ayarları
yaptıktan sonra Print penceresindeki ‗Hedef‘ bölümü ‗Dosya‘ olarak değiĢtirir. Bu
iĢlemden sonra ‗Print‘ butonu ‗Save‘ olarak değiĢecektir. ‗Save‘ butonuna tıklanır ve
ekrana Postscript penceresi gelecektir. Windows‘ta postscript kayıt yapabilmek için
‗Print To File‘ seçeneği iĢaretlenir.

179
KarĢımıza gelen postscript kayıt penceresinde format olarak ‗Postscript Job‘
seçilir. Macintosh‘lerde ‗Binary, Windows‘ta ‗ASCII‘ iĢaretlenir. Kayıt (save)
butonuna tıklanır. Ekrana yeni bir pencere çıkar. Bu pencerede format menüsünden
‗Postscript Job‘ modunu seçilir. Macintosh ortamında ―Binary‖ Windows ―ASCII‖
iĢaretlenir. Eğer çıkıĢ alınacak Lazer pozlandırıcı PS Level I düzeyinde ise ‗Level 1
Compatible‘, PS level 2 düzeyinde ise ‗Level 2 Only‘ seçeneği iĢaretlenir. Postscript
kayıt yapmadan önce çıkıĢ cihazlarının Postscript dilinin hangi PS Level düzeyini
desteklediği öğrenilir. ‗Font inclusion‘ bölümü eğer dokümanda font kullanılmıĢsa
‗All‘ seçeneğinde durmalıdır. ‗AII But standart 13‘ seçeneğini dokümanda bilgi
bakımından küçük notlar Ģeklinde yazılan ve font tipinin o kadar da önemli olmadığı
durumlarda kullanılır. Bütün yazıcı ve film çıkıĢ cihazlarının hafızasına standart 13
font tipi yüklenmiĢtir. [12]

III.2.2. RIP’in Tanımı ve ĠĢlevi


RIP, PostScript grafik ve Ģekilleri veya Postscript olmayan yazı ve Ģekilleri
film, kâğıt vb. materyaller üzerine çıktısının alınabilmesi için yazı, grafik ve Ģekilleri
çıktıya hazır duruma getiren programa denir. Diğer bir ifadeyle RIP Ġngilizce olarak
―Raster Image Processor‖ teriminin kısaltılmıĢıdır. Ve RIP, baskı öncesi hazırlık
iĢlemlerinde sayfa tanımlama verilerini mürekkep püskürtmeli yazıcıların, lazer
yazıcıların, dijital baskı makinalarının ve film pozlandırma cihazlarının (Recorder)
sonuçta üreteceği noktalara dönüĢtüren (bit-mapped) birimi ifade eder. Postscript
sayfa tanımlaması herhangi bir çıkıĢ cihazına özgü olmadığı için sayfa baskıya hazır
hale geldiği zaman (kullanılan dokümanın içindeki yazı, grafik, Ģekil tasarımları) bu
sayfa tanımlamasının filme pozlandırma iĢini yapıp çıkıĢ alınacak makinaya özgü
nokta verilerine dönüĢtürülmesi gerekir. Bu dönüĢtürme iĢlevini RIP gerçekleĢtirir.
Örneğin bu veriler film üzerine hangi noktaların pozlandırılacağını belirler.
Bilgisayar üzerinde çeĢitli programlarda (QuarkXPress, Coreldraw, Freehand)
hazırlanan yazı, resim, grafik ve Ģekilleri RIP büyüklü küçüklü noktalardan tekrar
oluĢturur. (Rasterize iĢlemi) OluĢturduğu bu görüntüyü lazer pozlandırıcı da
(recorder) film üzerine aktarır. Kısacası RIP bilgisayarda oluĢturulan yazı ve
Ģekillerin çıktısını alırken kâğıt, film ve benzeri materyallerden nerelere mürekkep
gönderileceğini veya nerelerin lazer ile pozlandırılacağını belirler.
Donanım ve yazılım olmak üzere iki çeĢit RIP vardır. Donanım RIP‘leri basit
çıkıĢ cihazlarında, lazer yazıcılarda devre-donanım Ģeklindedir. Yüksek çözünürlüklü

180
film çıkıĢ makinalarıda yazılım Ģeklindedir. Hazırladığımız yazı, grafik ve Ģekilleri
Postscript kaydettikten sonra, çıktı alınırken (print (baskı) komutunu verdiğimiz de)
uzun bir iĢlem zinciri baĢlar. Postscript kayıt yapılmıĢ dosya RIP‘e gönderilir.
Postscript kod genellikle bir Network (ağ) üzerinden veya harici (harddisk, zip, dvd,
cd, disket) kayıt cihazlarıyla RIP‘e gönderilir. RIP; çeĢitli programlarda hazırlanan
yazı, resim, grafik ve Ģekilleri nokta olarak yeniden oluĢturduktan sonra kayıt
cihazına (film pozlandırma makinasına) aktarır ve pozlandırma iĢlemi yapılarak film
çıkıĢı alınır. Bilgisayarda hazırlanmıĢ olan döküman içindeki yazı, resim, grafik ve
Ģekillerin içeriği, resimlerin kaydedildiği format Ģekli (tiff, jpeg, eps…) kullanılan
fontlar ve Network mimarisi (veri aktarma hızı) iĢin RIP‘e gönderilme süresini
etkiler. Bu süre RIP‘lerin dizaynına göre de değiĢir. RIP‘ler üretici firmalara göre
farklılık gösterir. RIP‘lerin tek ortak yönleri iĢlevleridir. Fakat bu iĢlevi
gerçekleĢtirirken kullanılan teknoloji, kalite hız değiĢken ve RIP dizaynına bağlıdır.
Kullanılan bilgisayar (Mac, PC), bilgisayarın iĢlemcisi (CPU),ön bellek, bellek
(RAM), performansı etkileyen önemli unsurlardır. Performans için en belirleyici
faktör sistemdeki veri akıĢıdır. RIP performansı sistemdeki diğer unsurlardan
bağımsız olarak ele alınamaz. RIP‘in çalıĢtığı bilgisayarda baĢka iĢlem
yapılmamalıdır. Çünkü RIP iĢlemine ara verip diğer unsurları beklemek zorunda
kalırsa performansı kötü yönde etkilenecektir. [12]

III.2.3. RIP’te ĠĢlem Sırası


Bilgisayarda hazırlanan yazı, grafik ve Ģekiller RIP‘e gönderilir. Gönderme iĢi
iki Ģekilde olur. Birincisi kullanılan uygulama programından network yardımıyla
―Print‖ yapılır veya doküman Postscript kaydedilip network yardımıyla yada
herhangi bir taĢıyıcı ile (cd, harddisk, zipp, disket vb.) RIP‘e aktarımı yapılır.
RIP‘e gönderilen veriler veya Postscript kayıtlar RIP‘in giriĢ ara bölümünde
tanınır ve sayfa düzenleme iĢlemi baĢlar. RIP‘e gelen iĢleri ‗Output Controller‘
penceresinden takip edebilirsiniz. RIP‘e gelen iĢler çıkıĢ kontrol penceresinin ‗Active
Queve‘ bölümünde, film çıkıĢı alınan iĢler ‗Held Queve‘ bölümünde görüntülenir.
Bu bölümde RIP‘e gelen iĢi silebilir, gerektiğinde yeniden film çıkıĢı alınır. Her bir
giriĢ ara bölümü, kalibrasyon ayarlarının yapıldığı sayfa düzenine bağlanmıĢtır.
Sayfa düzeni; çıkıĢ rezolasyonu, kalibrasyon ayarları, doküman üzerinde büyültme
küçültme iĢlemlerinin yapılmasını sağlar. Nokta Ģekli ve nokta sıklığının oranı gibi
kalibrasyon ayarı var olan renk tonu seviyesini gerçek renk tonu seviyesine getirir ve

181
bununla ilgili bazı bilgileri içerir. RIP, sayfa düzenini uyguladıktan ve kalibrasyon
ayarını yaptıktan sonra, postscript kayıtlı doküman noktasal (Bitmap) olarak tekrar
oluĢturulur (rasterize iĢlemi). Sayfa düzeninin özelliğine bağlı olarak, iĢ çıktıya hazır
hale gelir. Sayfalar, çıktı kontrolünden önizleme yapılarak izlenir veya çıkıĢı alınmak
üzere lazer pozlandırıcıya gönderilir. [12]

III.2.4. RIP’te Renk Ayrımı ve Tramlama Yöntemi


Masaüstü yayıncılıkta kullanılan programlar vektörel veya pikxel tabanlı
programlardır. Bu programlarda hazırlanan yazı, resim ve grafik Ģekiller RIP‘e
gönderildiğinde; RIP bu verileri noktasal olarak tekrar oluĢturur. OluĢturulan her bir
noktaya tram denir. Yapılan bu iĢleme tramlama denir. Tramlama; Sürekli ton
Ģekillerinin yeniden üretim yöntemi ve matbaa sektöründe renklendirme yöntemidir.
Tramlama iĢleminde yazı, grafik ve ekiller renkli noktalar haline getirilir.
Tramlama iĢleminin en basit uygulamaları, gri ton değerlerini beyaz zemin üzerine
siyah noktalara dönüĢtürmektedir. Renk bölgeleri, noktaların dört renkli örnekleri;
cyan, magenta, sarı ve siyah kullanıldığında yaklaĢtırılabilir. Bu tramlama iĢi doğru
olarak yapıldığı zaman yukarıda geçen dört renkteki noktalardan iyi bir sonuç alınır.
Film yoluyla yapılan convansiyonel tramlama iĢleminde resimden yansıyan ıĢık
tramdaki her bir delikten geçerek bir nokta oluĢturur. Noktaların büyüklüğü
(herhangi bir noktadaki) tramdan gelen ıĢığın miktarı ile orantılı olmalıdır. Her bir
inch‘deki çapraz hatların sayısı noktaların yoğunluğunu belirler, noktaların yoğun
olması detayların daha iyi belirmesini sağlar.
Her bir tram hücresi, resmin renk yoğunluğu arttıkça, boyutu da artan bir nokta
içerir. Bir nokta tram hücresinin, % 0‘dan % 100‘e kadar herhangi bir yerini kaplar.
Siyah-beyaz bir resimde %0 noktalar resmin beyaz alanlarını, %100 noktalar siyah
yerlerini belirtir ve orta büyüklükteki noktalar ise gri bölgeleri oluĢturur. Renkli
resimler, resim üzerine değiĢik açılardan empoze edilmiĢ dört tram noktası ile
çalıĢırlar. Her bir tram noktası tek bir renk içerir. Bilgisayarda hazırlanmıĢ yazı,
grafik ve Ģekillerin baskıya gönderilebilmesi için, tram açıları farklı olan dört rengin
ayrımı yapılmalıdır. Yani renk ayrım iĢlemi gerçekleĢtirilmelidir. Bu renk ayrım
iĢlemi hem masaüstü yayıncılık programlarında, hem de RIP‘te de gerçekleĢtirilir.
Basit iĢlerde bu program kullanılır. Fakat kompleks iĢlerde bu iĢlem RIP‘te
gerçekleĢtirilir. Tramlama iĢleminde dört farklı tram Ģekli kullanılır. Yuvarlak; Bu
tram Ģekli, genel olarak gazete basımında kullanılır. Eliptik; Bu Ģekil, düz, pürüzsüz,

182
tonal geçiĢler olduğu zaman sürekli ton Ģekil oluĢturmada kullanılır. Çizgi; Bu Ģekil,
siyah-beyaz baskılarda kullanılır. Euclidean Noktalar; Bu çeĢit noktaların Ģekilleri
%50 yoğunluktan sonra tersine çeviren yuvarlak, eliptik ve köĢeli noktalardır. Bunun
anlamı, %51 nokta yoğunluğunda, nokta beyaza dönüĢür ve yarım tonlu hücre siyaha
dönüĢür (veya baĢka bir renge). Bu, Euclidean olmayan noktalara, yani geleneksel
olarak toplama noktalarla kıyaslandığı zaman, bir Ģekildeki nokta miktarında büyük
bir azalma sağlar. Yuvarlak Euclidean Ģekil en çok kullanılandır. [12]

III.2.5. RIP Programının Yüklenmesi


RIP programları, film pozlanırdırma makinelerinin firmalarına göre farkılık
gösterir. Her firmanın kullandığı RIP farklıdır. RIP‘lerin tek ortak noktaları
iĢlevleridir. RIP‘lerin kullanıldığı platforma göre versiyonları değiĢir. Bazı firmalar
Macintosh bilgisayarlarına uygun RIP kullanırken, bazıları PC bilgisayarlarına
uyumlu RIP kullanmaktadır. PC uyumlu RIP‘ler hızlı çalıĢmaktadır. Fakat sistem
çöktüğünde programı yeniden yüklemek, ayarları yeniden yapmak gerekir. Zaman
kaybı bakımından PC‘ler tercih edilmez. Ayrıca lazer yazıcı firmalarının teknik
servisleri genelde Türkiye çapında bir veya iki tane olduğu için teknik servislerin her
program çökmesinde gelip-gitmesi problem olmaktadır. Yine PC bilgisayarları ile
Macintosh bilgisayarlarını Network bağlantısı ile birbirine bağlamak büyük
problemdir. Yukarıda belirttiğimiz sebeplerden dolayı Macintosh uyumlu RIP tercih
edilebilir. Çünkü Macintosh bilgisayarlarında sistem kolay kolay çökmez, çöksede
RIP programını yeniden yüklemek, ayarlarını yeniden yapmak gerekmez. Lazer
pozlandırıcı firmalarına göre RIP‘ler farklılık gösterdiği gibi, Lazer pozlandırıcı
makinelerinde kullanılan film ve banyo malzemeleri de farklıdır. Lazer
pozlandırıcılarda kullanılan filme göre lazer ayarı ve kullanılan banyo malzemesine
göre banyo sıcaklığı değiĢebilir. Bu sebeple her film değiĢtirildiğinde, yeni banyo
malzemesi ilave edildiğinde kalibrasyon ayarları kontrol edilir. RIP tercihimizi
yaptıktan sonra program yükleme iĢlemine geçilir. PC ve Mac programının kitapçıkta
belirtilen sıraya göre PC ve Mac program yüklemesi yapılır. Yükleme iĢlemi
tamamlandıktan sonra yapılması gereken ayarlar vardır. Bu ayarlar bütün RIP
programlarında aynı değildir. Fakat lazer yazıcının çözünürlüğü, kullanılan filmin
kaç metre olduğu, hangi tram Ģeklinin kullanılacağı gibi faktörler tüm RIP‘lerde
ayarların düzeltilmesini gerektirir. HQ marka RIP‘te yapılan ayarlar Ģu Ģekildedir. Ġlk
önce programın RAM ayarları yapılır. Daha sona ―Configure RIP‖ penceresinden

183
RIP‘in Postscript kayıtlarını nereden okuyacağı, RIP‘e iĢ gönderme Ģekillerinden
hangisinin kullanılacağı ayarlanır.
―Device Manager‖ penceresinden kulanılan Lazer pozlandırıcı seçilir. Bu
pencerede ―New‖ butonuna tıklayarak yeni bir Lazer pozlandırıcı seçilir veya ―Edit‖
butonundan mevcut Lazer yazıcı ayarlarında değiĢiklikler yapılır. ―Cassette
manager‖ penceresinden kullanılan filmin marka ve ―cm‖ cinsiden en ve uzunluk
bilgileri girilir. ―Calibration (Dot Gain) manager‖ penceresinden dpi ve lpi ayarları
yapılır. Ayrıca kullanılan tram Ģekli seçilir. Kalibrasyon Ģeridinde okunan nokta
değerleri bu pencereden ‗Edit‘ edilerek kalibrasyon penceresinde yerlerine yazılır.
―Input Manager‖ penceresinden, RIP‘e Network üzerinden iĢ gönderilirken
veya PostScript kayıt yapılırken ‗Seçiçi‘den seçilecek yazıcı ayarları yapılır. Burada
dpi değeri 2000, 2400, 3000 gibi değerler olmalıdır. Dpi değeri düĢük olursa istenen
256 gri seviyesine ulaĢılamaz. Aynı zamanda dpi değeri düĢük olursa degrade
adımlarında geçiĢler çok keskin olur.
―Page setup‖ penceresinde kullanılan lazer yazıcı, dpi değeri, RIP‘e gelen
dokümanın büyültülüp-küçültülmesini sağlayan ―scaling‖ değeri (genelde film
çıkıĢlarda birebir alınır ve scaling değeri %100 de durur) filmin emülsiyonunun ters -
düz ve negatif-pozitif çıkıĢ alınması gibi ayarlar yapılır. [12]

III.2.6. RIP’te Kalibrasyon ĠĢlemi


Kalibrasyon, lazer pozlandırıcılardan filme alınan iĢlerdeki doğru gri
seviyelerin üretilmesidir. Örneğin, sistemin kalibrasyonu doğru olarak yapılmıĢ ise,
% 42 olarak belirlenen tram noktası, film üzerine % 42 olarak verilir. Kalibrasyonu
iyi yapılmadığı takdirde siyah-beyaz değerler daima doğru olarak basılırken,
yarımton bölgelerde, istenen gri yerler tam olarak vurgulanamaz. Bu yanlıĢlıklar
eğitimsiz, uzman olmayan kiĢiler tarafından manocrom baskıda fark edilememesine
rağmen, bunlar taranmıĢ resimler ve dört renk yönteminde çok açık hale gelir.
Örneğin, bir renk tabağındaki birkaç yüzdeli noktalarda olan bir değiĢme, renklerin
bitmesine yol açabilir ki, bunlar o istenen renklerden oldukça farklıdır. RIP, belirli
konfigürasyonlardaki bu değiĢiklikleri düzenlemek için kalibrasyon ayarı
oluĢturmaya izin verir. Kalibrasyon ayarı bir grup parametrelerden oluĢur; nokta
Ģekli, nokta sıklığı, çözünürlük, poz v.b. gibi. Bunlar istenilen baskı değerini gerçek
boyama değerlerine ulaĢtırır. Kalibrasyon ayarları düzenli olarak yapılmalıdır.

184
Kalibrasyon iĢlemi hazneye yeni bir film takıldığında da yapılır. Kalibrasyon ayarı
yapılmasında çeĢitli test Ģeritleri kullanılır. [12]

Kalibrasyona Hazırlama
RIP‘i kalibrasyona hazırlamak için günlük iĢlemlerde olduğu gibi,
kalibrasyonda da aynı film ve malzemeler kullanılır. RIP ve lazer pozlandırıcı açılır.
Ardından; Lazer pozlandırıcı lazerinin çapı doğru olarak seçilir. Sonra; Üreticinin
bilgileri doğrultusunda lazer pozlandırıcı doğru olarak kurulur. Lazer pozlandırıcıdan
alınan bir test Ģeridi üzerinden siyah–beyaz noktaların yoğunluğu ve nokta yüzdeleri
ölçülür. Zemin ton değeri ölçülür. Ġstenilen sonuçları elde etmek için, lazer
pozlandırıcıyı doğru olarak kurmak, doğru film ve malzemeyi kullanmak önemlidir.
Eğer bunlara uyulmaz ise, istenmeyen sonuçlar ortaya çıkar. [12]

Kalibrasyon Ayarı YapılmamıĢ Bir ĠĢin Kontrol Edilmesi


Kalibrasyon ayarlarına baĢlamak için, aĢağıdaki yol takip edilir;
— Ġstenilen bir sayfa düzeni yaratılır ve bu, mevcut sayfa düzeni haline
getirilir. Bu sayfa düzeninde kullanılan lazer pozlandırıcı seçilir. Doğru dpi değeri
girilir.
— RIP‘in ―ÇıkıĢ‖ menüsünden ―Kalibrosyonsuz iĢi yazdır.‖ Butonu seçilir.
— Test Ģeridi olan filmi çıkarttıktan sonra istenen çıktı aygıtının ve netliğinin
kullanıldığından emin olmak için kalibrasyon bilgileri kontrol edilir.
— Densitometreyi açarak ―yoğunluk‖ seçilir. Yoğunluk sıfır (Zero)‘a
ayarlandıktan sonra test Ģeridinin üstündeki Dmin kutusu densitometreye okutturulur.
(Dmin kutusu (0) sıfır olmalıdır.) Daha sonra Dmax kutusu okutturulur. (Dmax
kutusu 3.50–4.50 arası olmalıdır.) Densitometre noktaya ayarlandıktan sonra test
Ģeridi üzerinde bulunan %0-%100 arası kalibre bandının her kutusu tek tek ölçülür ve
densitometrede okunan her değer kutuların karĢısına yazılır. [12]

Bir Kalibrasyon Düzeni OluĢturma


Kalibrasyon ayarı yapmak için aĢağıdaki basamaklar takip edilir.
— ―Output‖ menüsünden ―Calibration Manager‖ seçilir. Kalibrasyon yönetimi
diyalog kutusu görünecektir. Kalibrasyon diyalog penceresinin üst tarafında doğru
çıktı aygıtının seçili olduğu kontrol edilir. Eğer ―Device‖ pop-up menüsünde doğru
lazer pozlandırıcı seçili değilse, ―Checking an Uncalibrated Job‖un birinci

185
basamağında doğru sayfa düzeni seçilmemiĢ olabilir. Bu basamak doğru olanı ile
tekrar edilir ve bu yönteme devam etmeden önce, sayfa düzeni kutusunda seçilmiĢ
olan netleĢtirilir
— ‗Calibration Manager‘ penceresinde ‗New‖ butonuna basılır. Edit
kalibrasyon hedef diyalog kutusu görülür. Macintosh için; Yeni düzenlemenin adını
girmeden üst tarafı okunur. Bu ayarların sayfa düzeni ayarlarına uyması gerekir,
yoksa bu kalibrosyon düzeni uygulanamaz.
— Diyalog kutusunun en üstüne uygun ayarlar doldurulur. Bu ayarlar sayfa
düzeni ayarlarına uyması gerekir, yoksa bu kalibrasyon düzeni kullanılamaz.
— None‖ kutusuna kalibrasyon düzeni adı yazılır.
— Edit kalibrasyon hedef diyalog kutusunun en altındaki uygun kutulardaki
kalibrasyonsuz test Ģeridine kaydettiğiniz değerleri girilir. Her bir değeri girerken,
diyalog kutusunun sağ üst köĢesindeki kalibrasyon çizgisi, beklenen değer ve
kaydedilen gerçek değer arasındaki farklılıkları orantılamak için ayar yapılmalıdır.
— Kalibrasyon yönetimine geri dönmek için ―Ok‖ tıklanır. Ġsimlendirilen
kalibrasyon düzeni ana test kutusunda görülür. [12]

Kalibrasyon Ayarı
Nokta yüzdelerini ilk defa alırken, beklenen değerlerle gerçek değerler arasında
farklılık olabilir. Device diyalog kutusuna kalibrasyondaki gerçek değerler
girildiğinde bu farklılıkları karĢılayabilmek için lazer pozlandırıcı Kalibrasyonu
ayarlanır. Kalibrasyon ayarlama iĢlemi;
— ―Output‖ menüsünden ―Print Calibrated Job‖ seçilir. OluĢturulan
kalibrasyon düzeni için, bu bir test Ģeridi olacaktır.
— Belirtildiği gibi densitometre‘de densite değerleri ölçülür.
— Nokta yüzde değerleri ölçülür ve kutuların altında bırakılan yerlere, çıkan
değerler yazılır.
— Eğer bunların sonucunda kabul edilemeyecek farklılıklar görünüyorsa,
kalibrasyon aĢağıdaki gibi ayarlanır;
Kalibrasyon yönetimini ―Output‖ menüsünden seçilir. Kalibrasyon yönetimi
diyalog kutusu göründüğünde, bu yöntemde önceden oluĢturmuĢ olan kalibrasyon
düzeni iki defa tıklanır. Bu Ģekilde, edit kalibrasyon hedef kutusu açılır. Diyalog
kutusunun en altına, önceki değerlerden değiĢen herhangi bir nokta yüzde değeri
girilir. Kalibrasyon yönetimi diyalog kutusuna dönmek için ―Ok‖ tıklanır.

186
Paper Setup: Bu bölüm çıkıĢını alacağımız kağıdın ebatlarını belirttiğimiz
bölüm.
Örnek iĢin ebatları A4, fakat kağıt ölçüsünün normal ebadından daha büyük
giriĢ yapıyorum.Bunun sebebide, bir önceki aĢamada (imaging kısmında) otomatik
atılmasını istediğimiz renk scala ve crossların baskıda gözükmesini istememiz. Eğer
standart kağıt ebadını girersek bunların çıkması için bir yer bırakmamıĢ olacağız.
Ayarlarımızı yapıp tamam dediğimizde .ps dosyamızı kaydetmiĢ oluruz. Aslında .ps
dosyası almadan direk PDF yapabiliriz. Ancak bunun için distiller ayarlarını baĢtan
yapılandırmamız gerekir. [12]

III.3. KALĠTE KONTROL


III.3.1. Göz ile Kalite Kontrol
Standartlara uygun olmayan baskının ilk kontrolünün kaba bir Ģekilde yapıldığı
aĢamadır. Göz ile kalite kontrolde; baskının oturup oturmadığı, gölge, bant izleri,
ton tutma istenmeyen lekeler, harf, rakam gibi yazım hatalarının olup olmadığı,
mürekkep yoğunluğun doğru olup olmadığı ve ayrıca baskının orjinale benzeyip
benzemediği karĢılaĢtırılabilir.

III.3.2. Göz ve Kontrol ġeridi Ġle Görerek Kalite Kontrol


Baskıda yapılan kontrol göz kontrolü ile baĢlar. Basıdaki ayar öncelikle
basılacak görüntünün baskı planına uygun olarak doğru yere yapılıp yapılmadığının
kontrolü ile baĢlar. Daha sonra ise lüp ile baskı rehberlerinin üst üste basılıp
basılmadığının kontrolü yapılır Baskı kontrol Ģeridi ve densitometrelerle kontroller
yapıldığı gibi baskının gözle de kontrolü gerekir. Baskı densitometreleri ile sadece
çok küçük bölgelerden ölçümler yapılır. Örneğin ton yapma gibi kauçuk ezilmesi
gibi problemler ancak baskının gözle kontrolü ile tespit edilebilir.
Baskıcının iĢaret veya ölçme Ģeritleri kullanmadan yaptığı kalite kontrolüne
gözle kontrol denir. Makinede sürekli olarak çıkan baskıları karĢılaĢtırmak için, iyi
ıĢıklandırılmıĢ bir yer gereklidir. Böyle bir yer, özellikle vardiya usulü çalıĢılırken
hataları önler.. Gözle kontrol edilirken, daha dikkatli bakılması gereken farklar
belirirse, bunlara tram sayacı ile bakılmalıdır. Tram sayaçları on misli büyütüldükleri
için, hatalar ve bunların sebepleri daha iyi anlaĢılmaktadır. Örneğin; kayma ve

187
çiftleme arasındaki farklar kolaylıkla görülür. Ayrıca baskı kalınlaĢırca, noktaların
Ģekil değiĢikliğinden mi, yoksa baĢka nedenlerle mi değiĢtiği belli olur.
Baskının mekanik zedelenmesi, ton yapması, yabancı maddelerin üzerinde
kalması, çizgi olması ve baĢka nedenler ancak gözle görülebilir yani gözle
anlaĢılabilir. Görülüyor ki baskıcı kalite kontrolünü ancak teknikle destekleyebilir.
ġüphesiz ki, yardımcı unsurlar kalite kontrolünü objektif hale sokan ölçme rakamları
verirler. Bu nedenle baskıcı ölçme ve iĢaret Ģeritleri ile daha emniyetli çalıĢır.
Aranılan neticelere de daha fazla yaklaĢır. ĠĢi daha ekonomik olur, çünkü kullandığı
kontrol Ģeritleri sayesinde hataların sebepleri daha basit ve çabuk belli olur. [11]

III.3.3. Kontrol ġeridi Üzerindeki Bölgeler


Uluslararası kalite standartlarında kaliteyi sürekli kılmak için basılacak iĢlere
mutlaka Baskı Kontrol ġeridi (Print Control Strip) yerleĢtirilmeli ve sürekli denetimi
sağlanmalıdır.
GeliĢmiĢ ülkelerin Grafik, Basım, Yayıncılık ve Ambalaj Sektörlerinde baskı
kalitesini ve renk yönetimini denetim altına almak, standart kalitede sürekli üretim
yapmak, hataları baskı aĢamasında teĢhis etmek ve baskı kalitesini sürekli kontrol
altın da tutmak için Baskı Kontrol ġeridi (Print Control Strip) kullanılmaktadır.
Baskı Kontrol ġeridi sağlıklı baskının yegane kontrol aracı ve insan gözünün
göremediği bir çok problemi önceden tesbit etmeye yarayan, üretim performansını
yükselten, standart kalitede istikrarlı baskıyı temin eden tüm baskılar da kullanılması
gereken en önemli baskı kalitesi ve renk tonu kontrol unsurudur.
Ülkemizde yaĢanan sorunların baĢında gelen renk tutarsızlıkları, renk
uyuĢmazlıkları; farklı renk tonlarında basılan logolar, antetli kağıtlar, Ģirketlerin
kurumsal kimlikleri, tirajlı iĢlerde görsellerin farklı renk tonlarında basılmaları vs.,
yıllardır herkesin baĢını ağrıtmaktadır. Bu bağlamda, Baskı Kontrol ġeridi
kullanılmaması sebebiyle matbaaların büyük çoğunluğunda her ay mutlaka bir veya
bir kaç önemli proje çöpe atılmakta ya da renk tonları müĢterinin istediği kalitede
gerçekleĢmediği için aynı iĢ yeniden tekrar basılmak zorunda kalmaktadır.

Renk Kontrol ġeridi Nedir?


Trigromi baskı bilindiği üzere Cyan, Magenta, San ve Siyah renkler
kullanılarak gerçekleĢtirilir. Trigromi baskıda elde edilen renklerin hepsi saydığımız
bu renklerin belirli oranlardaki karıĢımlarından oluĢur. Bu kavramdan yola çıkarak

188
diyebiliriz ki, eğer biz CMYK olarak adlandırdığımız bu renkleri kontrol edersek
baskıda elde edilen bütün renkleri ve bu renklerin tonlarını da kontrol edebiliriz.
Baskı kontrol Ģeridi trigromi baskının zemin yoğunluğu (densitesi), nokta kazancı,
kayma, çiftleme, gri balans ve trapping gibi özelliklerinin ölçülebilmesi için üzerinde
belirli tanımlanmıĢ alanları bulunan Ģeritlerdir.
Her rengin kontrol Ģeridi ayrıdır. Renk kontrol Ģeritleri renklerin tek tek
densitometrik olarak ölçülebilmesi için baskıda kullanılırlar. Mevcut baskıda, renkler
üst üste olduğundan ayrı ayrı tek tek kontrol edildiğinden, her rengin kendi yoğunluk
değeri gerekir. Renk kontrol Ģeritleri kaliteli bir baskı için gereken tüm değerlere
sahiptir. Baskının nokta kazancı, yoğunluğu (densitesi), kayma çiftleme, kontrast ve
trapping özelliklerini ölçmek için kullanılan, üzerinde sayılan bu baskı özelliklerini
ölçebilmek için özel bölgeler bulunan bir Ģerittir. Ölçüm yaparken renk kontrol
Ģeridinin kullanılmasının arkasındaki mantığı Ģöyle açıklayabiliriz: Bütün renklerin
oluĢumu ıĢık, beyaz kağıt ve dört trigromik rengin arasındaki etkileĢimin sonucudur.
Renk kontrol Ģeridi basılmıĢ olan bu dört mürekkebin ıĢığı absorblama
karakteristiklerini ölçebilmemizi dolayısıyla kontrol edebilmemizi sağlar. Bu dört
rengin kontrolünü yapabildiğimiz zaman bu renkleri ve tonlarını kontrol edebiliriz.
Renk kontrol Ģeritleri gereken sıklıkla ölçülmelidir. Mesela, 10 dakikada bir.
Yapılan ilk ve çabuk ölçümler olağan dıĢı değerler veriyor veya üretimin sapmakta
olduğunu gösteriyorsa, baskı ustası kağıt üzerindeki renk kontrol Ģeridinin diğer
elemanlarını da ölçmeli ve baskıdaki değiĢiklikleri takip ederek gerekli ayarlamaları
yapmak için ölçüm sıklığını arttırmalıdır.
Kontrol Ģeridi, direkt olarak bilgisayar tarafından elektronik montaj
hazırlanırken koyulurlar. Bu tür Ģeritler üretici firma tarafından disket veya diğer bir
ürün üzerinden program olarak temin edilirler. Bütün bölümler 6x6mm
ebadındadırlar. FOGRA kontrol Ģeridinde buna ilaveten K+S bölümleri 6x8mm
ebadındadır. K+S bölümler FOGRA‘nın kalıp kontrol bölümleridir. Genelde azami 1
cm yüksekliğinde olan bu skala kağıdın etek veya formanın orta kısmına yatay olarak
enlemesine konur. Baskı kontrol stribi üzerindeki kalite kriterleri genel olarak
densitometre ile ölçümleri yapılarak değerlendirilir.
Brunner, GATF, FOGRA, Gretag, Beta gibi kuruluĢlar tarafından özel olarak
hazırlanan Baskı Kontrol ġeritlerindeki kontrol kutucukları her ne kadar değiĢik gibi
görünsede, fonksiyon ve kulanım açısından hemen hemen hepsi aynı iĢlevi yerine
getirmektedir.

189
ġekil III.3 Baskı Kontrol ġeridi ve Densitometre

Baskı Kontrol ġeridinde bulunan birçok değiĢik Ģekiller genel olarak


Densitometre ile ölçümleri yapılarak kontrol edilmektedir. Bazı kutucular ise lup
kullanılarak çıplak göz ile denetlenmektedir. Bu bağlamda Baskı Densitometresi
olmayan veya kullanmayan matbaalarda basılacak iĢlere geliĢigüzel yerleĢtirilen
Baskı Kontrol ġeritleri de hiçbir anlam ifade etmez ve kalite/renk denetimleri
için herhangi bir yarar sağlamaz.

Renk Kontrol ġeritleri Üzerinde Ne Ölçülür?


- Kalıp pozu
- Mürekkep Tonu (Densitesi)
- Renk Balansı
- Trapping (Bir rengin üzerine diğer bir rengin baskısı)
- Çiftleme ve Kayma (Dubling and slur)
- Tonal Değer Kontrol (Nokta ĢiĢmesi veya kazancı (Dotgain)

Renk Kontrol ġeritleri Nasıl Ölçülür?


Renk kontrol Ģeritlerini ölçmek için temel gereksinimler, bir densitometreye
(yoğunluk ölçer) ve onun nasıl kalibre edileceğine (sıfırlanacağına) ve
kullanılacağına dair bilgiye sahip olmaktır. Densitometrik ölçümleri, basılı bir iĢin
görsel değerlendirmesi ile iliĢkilendirilirken bir aydınlatma kabini kullanmak
faydalıdır. Bu kabinin ANSI PH 2.30- 1999 Grafik Sanatlar ve Fotomekanik
Çoğaltımlar, Ġzleme KoĢulları ile uyumlu olması gerekir.
Trigromi ofset baskı ile kaliteli iĢler basılırken çıplak gözle yapılan kalite kon-
trolleri sübjektiftir. Bu kontroller kaliteli değildir. Kaliteyi kontrol için çeĢitli test
aletleri ve ölçüm Ģeritleri kullanılır. Bu ölçümler renk ayrımından basıma kadar
çeĢitli aĢamaları birleĢtirerek objektif sayısal veriyi sağlar. Bir iĢ müĢteri tarafından

190
reddedildiğinde, o iĢin kalitesi ile ilgili sayısal verileri dosyalarda bulunursa bu
veriler müĢteriyi ikna etmeye yeter. Güvenilir kontrol Ģeritleri kalıp oluĢturma ve
baskı esnasında kullanılır. Her iki amaç içinde; Kalıp çekimi ve baskı üretimi
sırasında iyi bilinen ve beklenen kaliteli sonuç esas alınır. Hatta bu kaliteyi ispat
etmek çok önemlidir. Kontrol Ģeritsiz bir ispat yalnızca basım koĢullarının iyi olması
durumlarında kaliteli olabilir. Kontrol Ģeritleriyle yapılan ispatta baskıdaki ayrım net
bir Ģekilde ifade edilebilirse yapılan basım durumu kaliteli gözükür. Bunun gibi baskı
durumlarının tam delili olarak da kağıt ve kalıp üzerinde bulunan kontrol Ģeritleridir.

ġekil III.4 FOGRA Kalıp Kontrol ġeridi

FOGRA (Precision Measuring Strip PMS), özellikle genel amaçlar için kul-
lanılan hassas ölçüm Ģeritleri tam ve güvenilir bir kontrol Ģerididir. 1982 yılında
UGRA ve FOGRA tarafından UGRA kalıp kontrol skalası kalıp yapımı için geliĢtir-
ilmiĢtir. Bu skala hassas derecelendirilmiĢ tramlı ve çizgili alanları sayesinde baskı
üretim eğrisinin ayrıntılı değerlendirilmeleri içinde kullanılır.
UGRA test skalası muhtelif poz süreleriyle pozlandırılarak banyo edildikten
sonra değerlendirmeye geçilir. Burada skala üzerinde bulunan 4–70 mikron arası ince
dairesel çizgilere bakılarak kalıbın doğru poz süresi belirlenmeye çalıĢılır. Kalıp test
skalası üzerinden doğru poz süresini belirlemek için diğer bir yöntem de,
Densitometre kullanılarak yapılmaktadır.

ġekil III.5 UGRA 82 Kalıp Kontrol ġeridi

UGRA 82 kalıp kontrol Ģeridi ofset baskı kalıbı hazırlama iĢleminin kontrolü
için hazırlanmıĢtır. Bu Ģerit yardımıyla aynı zamanda provaların ve baskı iĢlemlerinin
testleri de yapılabilir
Yapısal Özellikler
UGRA 1982 kalıp kontrol Ģeridi beĢ temel bolümden oluĢur;
- Yarımton skala: 4x5 mm. ebatlarında 13 basamaktan oluĢur.

191
- Mikro çizgili kademe: Pozitif ve negatif yarım daireler olmak üzere, 4.5 mm.
çapında 12 adet dairesel bölüm.
- 60 ‘lık tramlı skala: 5x5 mm. ebadında 10 kademeden oluĢur.
- Kayma ve çiftleme hataların gösteren kademe: 5x5 cm. ebadında 4 kademeden
oluĢur.
- IĢık ve gölgede-nokta yoğunluğu kademeleri: 60 çizgi (lines)/cm, 5x5 mm.
ebadında 450 ‗lik açıya sahip 12 kademeden oluĢur.
Densitometre, kağıt beyazına kalibre edilmelidir (sıfırlanmalıdır). Tüm
ölçümler için densitometre filtrelerinin ayan, üste basılan ikinci mürekkeple uyum
sağlayacak Ģekilde yapılmalıdır. [32,11]

Baskı Kontrol ġeridi Nasıl YerleĢtirilir


Orijinal film Baskı Kontrol ġeritleri sayfaların montaj aĢamasında, montaj
ustaları tarafından her renk (CMYK) formanın (ön+arka) etek veya makas kısmına
yada orta katlama boĢluğuna yatay olarak boydan boya yerleĢtirilir. Kontrol Ģeridi
baskı yüzüne paralel konur. Yani makas ve eteğe paralel olmalıdır. Dikey
konulamaz. Dikey konulduğunda sadece mürekkep yoğunluğu ölçülebilir. Ġdealde
iĢin ortasına konduğunda en iyi ölçüm yapılabilirken bu durumun pek mümkün
olmaması nedeni ile eteğe konur. En idealinin iĢin ortası olmasının sebebi mürekkep
merdanelerinin kağıdın orta noktasına ideal mürekkep vermesidir.

ġekil III.6 Kontrol ġeridi YerleĢim Konumu

192
CTP (Computer to Plate - Doğrudan Kalıba Pozlama) sistemiyle çalıĢan
matbaalarda ise Baskı Kontrol ġeritleri dijital olarak kullanılmakta ve bilgisayar
operatörleri tarafından formalara doğrudan dijital montaj programlarında
yerleĢtirilmektedir. ġayet basılacak iĢlerin sayfa montajlarını bilgisayar
programlarında kendimiz hazırlıyorsak, bu durumda orijinal dijital Baskı Kontrol
ġeridini mümessil firmalardan veya çalıĢmakta olduğumuz matbaalardan temin
ederek yerleĢtirme iĢlemini doğru Ģekilde gerçekleĢtirmemiz gerekir. HerĢeyden
önce, basılacak iĢlerin sayfa boyutları ile kağıt ölçülerini hesaplarken mutlaka
formaların etek (alt) veya makas (üst) kısımlarında kağıdın enine asgari 1 cm
yüksekliğinde boĢluk bırakılması gerekir. Baskı Kontrol ġeritleri kesinlikle dikey
olarak (baskı yönünde) kullanılmaz ve kağıdın enini boydan boya kaplaması Ģarttır:
70x100 cm baskılar için, Baskı Kontrol ġeridinin uzunluğu 100 cm; 50x70 cm
baskılar için Baskı Kontrol ġeridinin uzunluğu 70 cm olmalıdır. [32,11]

III.3.3.1. Kayma – Çiftleme Bölgesi (Slurring / Doubling )


Baskıda oluĢan kayma ve çiftleme hatalarının tespit etmekte kullanılır.
Slurring (nokta deformasyonu) baskı üretimi sırasında kalıp ile blanket
ve/veya blanket ile kağıt arasındaki kaymalar sebebiyle noktaların Ģekil değiĢtirerek
oval biçime dönüĢmesidir. Baskı Kontrol ġeritlerinde her kuruluĢ nokta
deformasyonu tespiti ve denetimi için farklı yöntem kullanmaktadır. Slurring
oluĢtuğu takdirde kalıp, blanket ve kağıt arasındaki ayarlar kontrol edilerek yeniden
düzenlenmesi gerekir. Genel olarak blanket gerginliğinin zayıf veya silindirler arası
baskı kuvvetinin fazla olması nokta deformasyonuna (slurring) sebep olmaktadır.
Doubling (nokta çiflemesi) baskı üretimi sırasında oriinal noktaların yakınında
çok daha açık tonda gölge noktacıkların belirmesidir. Nokta çiflemesi genel olarak
blanket temizliği veya 'register' renk oturtma ayarsızlığından kaynaklanmaktadır.
Baskı Kontrol ġeritlerinde bulunan Nokta Deformasyonu (Slurring) ile Nokta
Çiflemesi (Doubling) kutucukları olup kullanılarak çıplak gözle kontrol edilir ve
baskı kalitesi sürekliliğinin sağlanması açısından büyük önem taĢır.

193
ġekil III.7 Doubling ve Sluring Alanları
Eğer çabucak minimum kayma ve çiftleme bozukluklarına ulaĢılırsa kayma ya
da çiftlemenin yönü tespit edilip bozukluk giderilir. Baskı sırasında kalıp ile blanket
veya blanket ile kağıt arasında meydana gelen kaymalar sebebiyle noktaların
ovalleĢmesiyle kendini gösterir. FOGRA kontrol Ģeritlerinde çiftleme ve kaymayı
belirlemek için 0°, 45° ve 90° açılı çizgiler kullanılmıĢtır. Bunların kapsadığı çizgi
alan yoğunluğu %60 ‘dır. Baskı kontrol Ģeritleri üzerindeki çiftleme ve kayma
kademeleri gözle kontrol edilebilir. Çiftleme ve kayma alanlarında hızlı ve gözle
kontrol için D alanı kullanılır. Ölçüm cihazlarıyla okumak için ise 3 parçadan oluĢan,
üç değiĢik açılı (0°, 45°, 90°) ölçme alanları bulunur.

ġekil III.8 UGRA 82 Kalıp Kontrol ġeridi Çiftleme Kayma Bölgesi

Kayma neticesinde çizgi araları dolmaya baĢlar. Çiftleme problemi ise baskıda
orjinal noktaların yakınında daha açık tonda hayali noktaların belirlenmesiyle ortaya
çıkar. Çiftleme genel olarak blanket temizliği veya register ayarsızlığından
kaynaklanmaktadır. Tolare edilebilir kayma miktarı D=0,05 kadardır.
Register ayarı CMYK renklerin tam olarak üst üste basılıp basılmadığını
gösterir. Her renge ait kroslar sayesinde üst üste basılan renklerin register
sapmalarının yönü ve büyüklüğü belirlenebilir ve baskı makinesinde düzeltilebilir.

194
Krosların kontrolü için en basit yol bir lüp kullanmaktır. Dijital ölçüm cihazları
register kontrolü için yeni imkanlar sunmaktadır. [11,33]

III.3.3.2. Gri Balans Bölgesi


Gerçek Nötr Gri tonları oluĢturan CMY nokta karıĢım % değerleri tüm grafiker
ve operatörler için hayati önem taĢımaktadır. Baskı üretiminde saptanmıĢ gerçek
Nötr Gri tonları oluĢturan CMY boyaların % nokta değerleri Photoshop'ta yapılacak
renk düzeltmeleri ile renk rötuĢlarında doğrudan kullanılmaktadır.

ġekil III.9 CMY Değerleri ile oluĢturulmuĢ Gri ve % 50 K(Black) ‗dan OluĢmuĢ Gri Arasındaki Fark

Görsellerdeki gri tonların CMY nokta değerleri, matbaada kullanılan gerçek


boya ile basılarak elde edilmiĢ nötr gri ton CMY nokta değerleri ile karĢılaĢtırılarak
gerekli düzeltme ve rötuĢlar bu değerlere göre gerçekleĢtirilir. Nötr Gri tonu
oluĢturan CMY nokta değerleri bilinmediği takdirde fotoğraflardaki bütün gri renkler
farklı tonlara kaçar; görsellerdeki renk sapmaları giderilemez, renk rötuĢ iĢlemleri
baĢarısız olur.

195
ġekil III.10 Sstem Brunner Tarafından Hazırlanan Hexagon Petek Örneği

ġekil III.11 DeğiĢik Marka Boyaların OluĢturduğu Gri Tonlar

196
Sstem Brunner, tarafından hazırlanan Hexagon petek örneğinde, CMY % nokta
değerleri arasındaki en küçük farklılığın bile baskı üretiminde nasıl netice verdiği
açıkça gözlenmektedir. Ofset baskı sisteminde hiçbir zaman C=M=Y boyaların eĢit
%nokta değerleri nötr gri tonları vermez; mutlaka Cyan %nokta değeri Magenta ve
Yellow'dan büyük olması gerekir.
Gri tonların oluĢumunda CMY boyaların pigment yapıları çok büyük değiĢiklik
arzetmektedir. Her ne kadar gri balans çubuklarının kontrol edilmesi gerekse de,
gerçek basım üretimine geçildiği zaman, standart densite değerlerinde baskı
yapıldığında, değiĢik marka boyaların oluĢturduğu gri tonlar farklı CMY nokta
değerlerinde karĢımıza çıkmaktadır.
Gri balanstaki temel kaide, siyah boya ile elde edilen nötr gri tonların hangi
CMY % nokta karıĢımlarıyla elde edile bileceğinin saptanmasıdır. Yukarıdaki
örnekte baskı kontrol Ģeridinde bulunan C+M+Y nokta değerleriyle elde edilecek gri
tonun, siyah boyanın gri tonuna ne kadar yakın olduğu karĢılaĢtırılarak
denetlenmektedir.

ġekil III.12 Gri Balans Bölgesi

Gri Balans Bölgesi; Sarı, Magenta ve Cyan arasındaki renk dengesini gözetle-
mekte kullanılır. Nötr bir gri tonu, baskı sırasında üç ana renk arasındaki denge
doğruysa elde edilir. (Eğer spektrofotometre kullanılırsa bu ölçüm daha sağlıklı olur)
Mürekkeplerinizin kalitesini göstermek için hue hataları grileĢme gibi karakteristik
özelliklerini kontrol etmek ve zemin baskı mürekkep alanlarından yararlanılarak
okuma yapılabilir. Hue hatası mürekkebin teorik olarak mükemmel baskı tarafından
oluĢan renk sapmasının ölçümüdür. Sapma büyüdükçe hata olur. "Hata" kelimesi ise
bir problem belirtmez, mürekkebin karakteristiğidir. Grilik okuma kısmı mürekkebin
ne kadar kirli olduğunu gösterir. Bu ölçümlerde; üst üste basılmıĢ 3 renk zemin baskı
alanları alınır ve tekrar densitometre ile okunarak sonuçlar hesaplanır.
Baskı kontrol Ģeridinde bulunan gri balans kademeleri siyah rengin %40 orta
ton ve %80 koyu ton değerlerine uygun ton değerlerinde seçilmektedir. CMY renkler

197
değiĢik yüzde değerleriyle tramlandığında nötr gri elde edilir. Örneğin: Orta ton:
Cyan %28 + Magenta %20 + Yellow %19 Koyu ton: Cyan %74 + Magenta %60 +
Yellow %58 gibi, renk balansı ölçümleri her zaman baskı üzerinden yapılmalıdır.
Burada da densitometre referans renk tonuna kalibre edilerek doğrudan yoğunluk
değerlerindeki sapmalar gösterilmektedir. Sarı, Cyan ve Magenta renklerin
arasındaki renk balansının kontrolü için kullanılır. Bu bölgeyi oluĢturan tram
noktalarının yüzdeleri standardize edilmiĢ ve baskı koĢullarında natürel griyi elde
edecek Ģekilde seçilmiĢtir. Gri balans kontrolü: bu bölgede elde edilen gri değerinin,
siyah renkte %80 tram noktası ile basılmıĢ bölge ile benzerliğinin karĢılaĢtırılması
Ģeklinde yapılır. Bu karĢılaĢtırma gözle, densitometreyle en iyisi de spektral
fotometre ile yapılabilir. [11,33]

III.3.3.3. Trapping Bölgesi


Trapping basılan birinci rengin onun üzerine basılan ikinci rengi kabul etme
oranıdır. Baskının trapping özelliğini ölçtüğümüz bölge sekizgen Ģeklindedir. CMY
renklerinin ikili olarak üst üste basılması ile C+M = mavi (mor), C+Y = yeĢil ve
M+Y = Kırmızı renklerde görünürler.
Baskı densitometresi ile ölçüm yapılırken densitometre "Trapping" konumuna
alınır. Ölçüm yapılmadan önce kesinlikle baskıdaki renk sırası bilinmelidir. Ölçüm
yapılırken öncelikle ilk olarak basılan renk ölçülmeli sonra da ikinci olarak basılan
renk ölçülmelidir. Son olarak da iki rengin üst üste basıldığı trapping bölgesi
ölçülmelidir. Örneğin magenta ve san mürekkeplerin trapping 'leri ölçülürken (renk
sırasının CMYK olduğunu kabul edersek) densitometre "Trapping" konumuna
alındıktan sonra öncelikle magenta rengin zemin densitesi ölçülür sonra sarı rengin
zemin densitesi ölçülür son olarak da kırmızı trapping bölgesi ölçülür.
Densitometrenin ekranında % cinsinden bir değer görüntülenir. Bu değer basılan
birinci rengin üzerine basılan ikinci rengi kabul etme oranını belirtir. Bu değer % 65-
75'in üzerinde olmalıdır. Üretim sırasında düzenli olarak basılan tabakalar üzerinden
baskı densitometresi ile Trapping ölçümleri yapılmalıdır.
Trapping ölçümlerinde baskıdaki renk sırasını mutlaka bilmek gerekir. Ölçüm
sonucunda elde edilen % cinsinden değerler trigromi baskıda kullanılan Cyan,
Magenta ve Sarının ikili olarak üst üste basıldıklarında ne kadar iyi çalıĢarak kırmızı,
mavi ve yeĢil oluĢturduklarını gösterir. Trapping için henüz hiç bir endüstri standardı

198
yoktur. Fakat aĢağıdaki değerler birçok matbaa tarafından kullanılmakta ve iyi
sonuçlar alınmaktadır.

Magenta + Sarı = %65 ±%5


Magenta + Cyan = %75 ±%5
Cyan + Sarı = %80±%5

(Not: Bu değerler baskıda KCMY sıralaması için tavsiye edilen değerlerdir)

Yukarıdaki değerlerden de anlaĢılacağı gibi mürekkeplerin yapılarında bulunan


pigmentlerin özelliklerinden dolayı trapping hiçbir zaman için %100 olmamaktadır.
Ofset baskı sisteminde %100 zemin Cyan, Magenta ve Yellow boyaların üstüste
binmesi sırasında baskı renk (ünite) sırasına göre renk tonlarında farklılıklar
meydana gelmektedir. Önce Cyan ve arkasından Magenta boya basıldığı zaman
oluĢacak lacivert rengin tonu daha soğuk ve maviye yakın olacaktır.

ġekil III.13 Cyan ve Magenta Renklerinin Baskıda ki Öncelik Sırasına Göre Çıkan Sonuç
Tam tersi olarak, önce Magenta, daha sonra Cyan basıldığın da ise, lacivert
rengin tonu daha sıcak ve mora yakın gözükecektir. Boyaların üstüste basılması
durumunda meydana gelen bu ton farklılıklarında en önemli unsur, boyanın kimyasal
bileĢimde mevcut olan yapıĢkan maddenin kuvveti ve bu bağlamda boyaların kağıda
ve birbirine tutunma derecesinin yarattığı değiĢikliktir.

199
ġekil III.14 Baskı Kontrol ġeridi ve Densitometre

Kağıda ilk tutunan boya her zaman için daha kalın tabaka (yoğunluk)
kazanacağı ve daha sonra üstüne gelen ikinci boyanın kalınlığı daha az olacağı için,
kağıda tutunan ilk rengin tonu her zaman için daha baskın ve hakim renk tonu
olacaktır. Bu olay 'trapping' olarak adlandırılır ve baskı üretiminde bileĢken renk
tonlarını etkileyen en önemli faktörlerden birisidir. Trapping değerleride uluslararası
standartlara göre kabul edilebilir toleranslar dahilinde olması gerekir. Aksi takdirde,
Cyan, Magenta ve Yellow boyaların üstüste binerek oluĢturdukları Lacivert, YeĢil ve
Kırmızı renk tonlarında farklılıklar meydana gelir ve bu renklerin ara tonlarında da
ciddi problemler yaĢanır. Bu sorunu denetim altına alarak kabul edilebilir değerlerde
gerçekleĢmesini sağlamak için mutlaka Baskı Kontrol ġeridindeki trapping
kutularınında densitometre ile ölçülmesi ve müĢteri isteği doğrultusunda gerekirse
CMYK baskı ünitelerinin baskı renk sırasının değiĢtirilmesi gerekir.
Trapping değerlerinin normalin altında çıkması durumunda ise, baskı
üretiminde kullanılan boya cinsinin değiĢtirilmeside çözüm olabilir.
Densitometrelerde bulunan trap ölçme fonksiyonu, ilk aĢamada kağıt yüzeyindeki
boyanın değerini ölçtükten sonra üstündeki ikinci rengin değerini saptar ve aradaki
farkı matematiksel bir denklem ile çözerek trap değerini ekranda gösterir. Trap
değerlerine kadar standartlar içinde kalırsa, tüm bileĢik renk tonlarıyla birlikte CMY
karıĢımı gri tonlarda o derece mükemmel gerçekleĢir. [11,33]

III.3.3.4. Zemin Densitesi Bölgesi


Bu bölge kare Ģeklindedir ve her rengin Ģeridinde bulunur. CMYK renklerinin
zemin densitesinin ölçümü baskı densitometresi "Density" konumundayken yapılır.
Ölçüm yapılmadan önce mutlaka kağıt beyazı ölçülmelidir; Üretim sırasında düzenli

200
olarak basılan tabakalar üzerinden baskı densitometresi ile 9 zemin densitesi
ölçümleri yapılmalıdır. CMYK renklerinin densiteleri basılan kağıdın cinsine göre
farklılık gösterir. Bu densiteler standartlaĢtırılmıĢ ve ISO 12647- 2 (1996) ile
yayınlanmıĢtır. [11]

III.3.3.5. Nokta Kazancı Bölgesi


Kağıt yüzeyine düĢen sıvının yayılması kaçınılmazdır. Baskı aĢamasında
kağıda transfer edilen noktalar boyanın yayılması neticesinde geniĢler, büyür ve kalıp
üzerindeki % nokta değerleri artar. Nokta Kazancı (Nokta Büyümesi/Nokta ġiĢmesi)
olarak bilinen bu artıĢın mutlaka kontrol altına alınması ve standart değerlerin üstüne
çıkmasının önlenmesi gerekir.

ġekil III.15 Farklı Kağıt Yüzeylerine Göre Nokta Kazancı (Dot Gain)

Nokta Kazancı (Dot Gain) Ģüphesiz sektörümüzün en önemli problemlerinden

ġekil III.16 Kontrol ġeridi Üzerinde ki %40 ve %80‘lik Tram alanları

biridir. Kullanılan kağıdın fiziksel ve kimyasal yapısı, yüzey özellikleri, blanket ve


kağıt kazanı baskı ayarları, boya nemlendirme suyu dengesi, alkolü alkolsüz baskı,
ortam sıcaklığı venem değerleri nokta kazancını en çok etkileyen faktörlerdendir.

201
Pozitif baskı kontrol Ģeritlerinde her renk için %40 ve %80 olmak üzere iki farklı
değerde tramlı bölge bulunur. Bu Ģeridin negatif versiyonunda ise her renk için %60
ve %80 ‗lik tramlı bölgeler bulunur. Baskı densitometresi ile ölçüm yaparken
densitometre "Dot Gain" konumuna alınmalıdır. Ölçüm yapılmadan önce mutlaka
kağıt beyazı ölçülmelidir. Ölçüm yapılırken öncelikle hangi rengin nokta kazancı
ölçülecekse örneğin zemin densitesi ölçülür daha sonra ilk tramlı bölge (%80) daha
sonra ise ikinci tramlı bölge (%40) ölçülür. Ölçüm sonucunda densitometrenin
ekranında görüntülenen rakamlar % cinsinden filmdeki tram yoğunluğu ile baskıda
elde edilen tram yoğunluğunun farkı Ģeklindedir. Üretim sırasında düzenli olarak
basılan tabakalar üzerinden baskı densitometresi ile nokta kazancı ölçümleri
yapılmalıdır. CMYK renklerinin nokta kazançları basılan kağıdın cinsine göre
farklılık gösterir. Bu nokta kazancı değerleri standartlaĢtırılmıĢ ve ISO 12647- 2
(1996) ile yayınlanmıĢtır.

ġekil III.17 Ofset Baskı Nokta Kazancı Değerleri

202
Yukarıdaki tabloda verilen rakamlar maksimum kabul edilebilir değerlerdir.
Toleransların üstünde nokta kazancı meydana gelmiĢ ise, mutlaka baskı ayarlarının
kontrol edilmesi, nokta kazancını etkileyen faktörlerin incelenerek denetim altına
alınması Ģarttır. Nokta kazancı denetim kutucuklarının tram sıklığı değerlerininde
baskı yapılacak iĢin film tram sıklığı değerlerine eĢit veya yakın olmasında büyük
yarar vardır. Nokta kazancı ölçülmez, denetlenmez ve kontrol altına alınmazsa
%nokta değerleri olması gerekenden daha fazla ĢiĢer, dağılır; renkler koyulaĢır,
kirlenir ve çamurlaĢır; görsellerdeki detay, derinlik ve netlik büyük ölçüde azalır.
Ayrıca kullanılan nokta Ģeklide (yuvarlak, kare, eliptik) nokta kazancı değerlerine

ġekil III.18 Nokta Kazancı

203
etkisi olduğu bilinmektedir. Bilhassa 3.Hamur gazete kağıdı baskılarında yuvarlak
nokta Ģekli ve düĢük tram sıklığı değerlerine göre hazırlanmıĢ baskı kontrol Ģeritleri
kullanılmalıdır.
Densitometreler nokta kazancını otomatik ölçebilmektedir. Densitometrelerin
hafızasına önceden girilen %40 ve %80 tramlardaki kabul edilebilir nokta kazancı
değerleri, ölçüm sırasında otomatik olarak dev re ye gir mekte ve kendi içinde
hesaplamayapan densitometre, aradaki farkı doğrudan ekranda göstermektedir.
Nokta kazancının denetim altına alınması, resimlerin orta ve koyu tonlarındaki
tıkanmaları, detay ve netlik kayıplarını en aza indirgemektedir. [11,32]

ġekil III.19 Renk Ayar Penceresi (Color Setting)

III.3.3.6. Nokta Kazancı ve Photoshop Ayarları


Adobe Photoshop programında renklerin % nokta değerleri ile ekrandaki
görüntüsü 'CMYK Color Setup' bölümündeki ayarlara göre gerçekleĢmektedir. Bu
ayarlar içinde en önemlisi de kullanılan kağıt cinsine göre girilen Nokta Kazancı
değeridir. Bu bağlamda baskı üretimi sırasında oluĢan nokta kazancı değerleri
mutlaka matbaalardan temin edilmeli ve Photoshop'ta Renk Ayarları'na girilmelidir:
[33]

III.3.3.7. BoĢ Bölge


Bu bölge densitometrenin kağıt beyazına göre sıfırlanması için kullanılır. Her
yeni ölçümde densitometrenin kağıda göre sıfırlandığı alandır.

204
III.3.4. Densitometre ile Kalite Kontrol
Kaliteli baskının ve renk tutarlığının garanti altına alınabilmesi, sürekli aynı
renk tonlarında ve aynı kalitede baskıların gerçekleĢebilmesi için Baskı Kontrol
ġeridi kullanılmasının yanısıra, Ģeritte ki denetim ve kontrol kutucuklarının da
uluslararası kalite standartlarına göre Densitometre kullanılarak ölçülmesi Ģartır.
Densitometre kullanmayan bir matbaanın çağdaĢlığından, kalitesinden söz edilemez
ve bu matbaaların baskı ve renk kalitesini sürekli sağlaması da mümkün değildir.
Baskı üretimi sırasında kontrol Ģeritlerindeki tüm kriterlerin tek tek
ölçülmesinin uzun zaman alacağından, daha fonksiyonel ve tek bir tuĢ basımı ile tüm
baskı kağıdındaki kutucuklarm ölçümünü kısa süre içinde gerçekleĢtiren ve aynı
zamanda baskı makinesindeki boya musluklarına doğrudan hükmederek boya
ayarlarını çok kısa süre içinde otomatik gerçekleĢtiren 'Online' densitometreler de
bulunmaktadır.
Ülkemizde çok az sayıdaki matbaada kullanılan baskı makinesine doğrudan
bağlı online densitometreler, baskı kalitesinin sürekliliğini sağladığı gibi, aynı
zamanda CMYK boyaların kağıt yüzeyine eĢit olarak aynı yoğunlukta dağılmasını ve
renk tonlarının sürekli aynı değerlerde basımlarını temin etmekte; baskı ustalarının
fziksel, psikolojik ve ruhsal problemlerinden kaynaklanan hataları ve renk
tutarsızlıklarını tümden ortadan kaldırmaktadır.
Gretag/Macbeth, X-Rite, Techkon, Beta gibi frmalar tarafından üretilen baskı
densitometreleri, baskı kontrol Ģeritlerindeki CMYK boya yoğunluklarının yanısıra,
nokta kazançlarını ve CMY trap değerlerini ölçmek için kullanılır. Densitometrelerin
içindeki yazılımlar sayesinde önceden yüklenen değerlere göre aradaki farkların da
otomatik olarak hesaplanması sağlanmaktadır.
Bilgisayar ekranlarına bağlanabilen yeni densitometreler aynı zamanda ölçülen
değerleri gerek rakam, gerekse grafik olarak kağıda da basabilmektedir. [35]
Baskı densitometreleri ile baskı özelliklerinin ölçülmesi ancak özel olarak
hazırlanmıĢ ve basılmıĢ alanlar kullanılarak mümkün olmaktadır. Bu iĢ için
kullanılmak üzere firmaların ürettiği çeĢitli baskı kontrol Ģeritleri mevcuttur. Baskı
densitometreleri sadece Sarı, Cyan, Magenta ve Siyah renkleri ölçerler.
Baskı densitometresi ile ölçüm yapmadan önce densitometrenin
kalibrasyonunun yapılmıĢ olduğundan emin olunmalıdır. Kalibrasyonun doğru olup
olmadığı ayda bir kere kontrol edilmeli gerekiyorsa yapılmalıdır.

205
Baskı densitometresi ile yapılacak ölçümlerde öncelikle kağıdın beyazı
ölçülmeli ve daha sonra ölçüm yapılmalıdır. Aynı cins kağıt için ardı ardına
yapılacak Ölçümlerde ilk baĢta yapılan kağıt beyazı ölçümü yeterli olabilir fakat
kağıdın cinsi değiĢtiğinde kesinlikle kağıt beyazı yeniden ölçülmelidir, aksi taktirde
yapılan ölçümler hatalı olacaktır.
Göz çok iyi bir kontrol malzemesidir. Yoğunluk değiĢimini algılayabilir ve
özel yoğunluk sınırlarını belirleyen, tanınan yüksek bir standartla yoğunluk
değiĢimini karĢılaĢtırabilir. Ama bu değiĢimlerin özel sayısal değerlerini ayıramaz.
Oysaki bir densitometre, gözün baskı kâğıdının yüzeyinden yansıtılan ıĢığın
miktarını belirleyerek algıladığı yoğunluk değiĢimini rakamsal olarak verir.
Densitometreler, baskıda kalite kontrol için kullanılır. Ölçüm öncelikli olarak
ana renkler olan magenta, cyan, sarı ve siyah ile ilgilidir. IĢık kaynağından çıkan ıĢık,
kırmızı, yeĢil ve mavinin üç açık renginden oluĢur. Bu üç rengin oranlan hemen
hemen eĢit olduğundan bu ıĢığı biz beyaz olarak algılanır. Densitometrenin foto
dioduna gelen ıĢık miktarı, elektriğe çevrilir. Elektronik ölçer bu ölçülmüĢ akımı
referans değeri (beyaz) ile karĢılaĢtırır. Elde edilen farklılık ölçülen mürekkep
filminin emme özelliğinin hesaplanmasında temeldir. Mürekkep film kalınlığı
ölçülür. [11]

III.3.4.1. Refleksiyon (Opak) Densitometreler


IĢık geçirgenliği olmayan opak malzemenin densite değerlerinin ölçümünde
kullanılır. Bu tür densitometrelerde yüzey üzerine belirli bir açıyla ıĢık gönderilir,
numune ıĢık kaynağı tarafından aydınlatılmıĢ olur. Gönderilen bu ıĢık yansıyan belir-
li bir gözlem açısında ölçülür. Yani ıĢık önce malzemede mürekkep tabakasına nüfuz
eder ve Ģiddeti azalır. Geriye kalan ıĢık geniĢse ve yayılabileceği malzeme tarafından
yansıtılır. Bu ıĢığın bir kısmı mürekkep tabakasından geçer, yoğunluğu azalır ve
sonunda açıya ulaĢır. Bu tip densitometreler reflektör olarak adlandırılır. [11]

206
a : IĢık kaynağı b : Olçum lĢığı c : Mürekkep Tabakası d : Alt tabaka (kağıt) f:Açı
ġekil III.20 Refleksiyon (Opak) Densitometre Ġle Ölçümün GerçekleĢmesi

III.3.4.2. Densitometre Kalibrasyonun Yapılması


Baskı densitometresi, kalibrasyon kartı kullanılarak kalibre edilir. Kalibrasyon
kartlarının ömrü iki senedir. Ġki sene sonunda kartın üzerindeki renklerin densite
değerleri değiĢeceğinden kart geçersiz olacaktır. Kalibrasyon kartı kesinlikle
koruyucu zarfının içinde, kuru bir yerde muhafaza edilmelidir. Kalibrasyon alanları
kesinlikle çizilmemeli ve kazınmamalıdır. Eğer gerekiyorsa kalibrasyon alanları
sadece yumuĢak bir bez ile temizlenmelidir.

ġekil III.21 Kalibrasyon Kartı

Baskı densitometresinin kalibrasyonu, kalibrasyon kartının üzerindeki


değerlere göre yapılır. Kalibrasyonun temel mantığı Ģudur: kalibrasyon kartı üzerine
basılmıĢ olan Sarı, Cyan, Magenta ve Siyah zeminlerin gerçek densite değerleri ve
toleransları yanlarında yazmaktadır. Densitometre kalibrasyon konumuna
getirildikten sonra öncelikle kalibrasyon kartının beyazı ölçülür sonra da
densitometrenin istediği sırada diğer renkler ölçülür. Ölçülen değerler ile kalibrasyon
kartı üzerinde yazan değerler arasında fark varsa densitometre üzerindeki değer
manuel olarak kartın üzerindeki değere getirilir. Her renk için bu iĢlem yapılıp

207
densitometre üzerindeki değerler ile kalıbrasyon kartı üzerindeki değerler birbirine
eĢitlendikten sonra kalibrasyon tamamlanmıĢ olur. Kalıbrasyon iĢlemi genelde ayda
bir kere kontrol edilmeli gerekiyorsa yapılmalıdır. [11]

III.3.4.3. Densite Ölçümü


Renk duyumsal bir algılamadır ve sadece ıĢıkla bağlantılı olarak algılanabilir.
IĢık mürekkep filminin transparan kısmından geçerek rengin içine iĢler ve ıĢık
mürekkepten geçerken (Mürekkep film kalınlığına ve pigment konsantrasyonuna)
belirli dalga boylarının daha büyük ve daha küçük bölümlerim emen pigmentlere
karĢı devamlı olarak yansıma yaparlar. IĢık ıĢınlan geri yansıdığında en son ulaĢacağı
yer beyaz baskı yüzeyidir. IĢık basılmıĢ mürekkep filmine yeniden girdikten sonra
mürekkep tarafından emilmemiĢ olan bu ıĢık miktarı yeniden yüzeye çıkar. Bu
gözlemcinin gözü tarafından algılanan ıĢığın bir parçası ve renk duyumunun temelini
belirler. Kaim bir mürekkep filmi birçok iĢim emer ve sonuç olarak sadece ufak bir
kısmım yansıtır. Böylece renk daha açık görünür.
Mürekkep film kalınlığı ile mürekkep yoğunluğu arasında çok yakın bir
bağlantı vardır. Bir mürekkebin emme ve film kalınlığı özellik değeri, mürekkep film
kalınlığına ve tabiki basılan mürekkebin pigment özelliklerine bağlıdır, ama baskı
renkleri için baskı mekanı standart olduğundan ve bu mürekkeplerin pigment kon-
santrasyonu belirli çerçeveler içinde olduğundan değiĢtirilemez, sadece mürekkep
film kalınlığı baskı operatörü tarafından mürekkep ayarlarına müdahale edilerek
değiĢim yapılabilir. Genelde mürekkep kağıt üzerindeyken daha çok yansır. Buda
yoğunluk değerinin artmasına neden olur. Bu bağlantıdan dolayı yoğunluk değerleri
kağıda basılan mürekkep miktarını kontrol etmek için kullanılır.
Zemin mürekkep yoğunluğunun baskı kalitesini değil de sadece zemin
geniĢliği, bir kağıdın boyuna ne kadar mürekkebin uygulandığım gösterir.
Mürekkep film kalınlığım ölçmek ve baskılarda standart bir kalite elde etmek
için kontrol Ģeridinde her renk için ayrı kısımlar bulunmaktadır.
%100 zeminden oluĢan Cyan, Magenta, Yellow ve Black mürekkep
yoğunluklarının ölçümü için kullanılır.
Belirli aralıklarla yerleĢtirilmiĢ olan bütün CMYK zeminlerin mutlaka
ölçülmesi ve kağıt cinslerine göre saptanmıĢ olan yoğunluk değerleri öngörülen
miktarlara göre ayarlanmalı.

208
Kontrol Ģeridinin %100'lük ana bölümde, zemin kontrol bölümleri takriben
5cm aralıklarla yerleĢtirilmiĢtir. %50'lik te aralıklar takriben 2,1 cm‘dir. Sarı renk
için zeminlerde dört köĢede ilave olarak baĢka siyah baskılar vardır.
Ġlk olarak baskı densitometresinin menüsünden densite ölçümü fonksiyonu
seçilmelidir (Density). Daha sonra sırası ile öncelikle kağıt beyazı daha sonra da
baskı kontrol Ģeridi üzerinden istenen rengin zemin densitesi ölçülür. [11]

III.3.4.4. Nokta Kazancı Ölçümü


Nokta kazancı tram noktalarının büyüklüklerindeki artıĢtır. Yani tram nok-
talarının çapının değiĢmesidir. Nokta kazancı baskı kontrol Ģeridi üzerinde her renk
için bulunan zeminler ve tram yoğunluğu %40 ve %80 olan bölümlerden ölçülür.
Baskı densitometresinin menüsünden nokta kazancı (Dot Gain) fonksiyonu
seçildikten sonra öncelikle kağıdın beyazı ölçülmelidir. Ġkinci olarak hangi rengin
nokta kazancı ölçülecekse o rengin zemin densitesi ölçülür. Son olarak da zemin
densitesi ölçülen renge ait %80 ve %40 tram yoğunluğuna sahip bölgeler ölçülür.
Tramlı bölgelerin ölçüm sırasını densitometre bildirecektir.
Genelde baskı kontrol stribi üzerinde, orta ton için: %40, koyu ton için:
%80'lik tram kademeleri bulunur. Bunlar baskıda CMYK nokta kazançlarını ölçmek
için kullanılır. Nokta kazancını(Dot Gain) etkileyen baĢlıca faktörler Ģunlardır: BaĢta
baskıda kullanılan kağıdın yapısı, yüzey özellikleri, blanket kalitesi, forsa ayarı,
mürekkep-su dengesi, alkollü/alkolsüz baskı, ortam sıcaklığı ve nem oranı.Baskıda
nokta kazancının mutlaka belli toleranslar dahilinde sıkı kontrol altında tutulması
gerekir.
DIN ISO 12647-2'ye göre ofsette nokta kazancı değerleri aĢağıdaki tablodadır.

209
ġekil III.22 Ofsette DIN ISO 12647- 2 'ye Göre CMYK Yoğunluk, Nokta Kazancı (NK) ve Baskı
Kontrastlığı (K) Değerleri

Kontrol altına alınmamıĢ nokta kazancı ofset baskıdaki hataların çoğu için
sorumlu tutulur. Siyah-beyaz ya da tramlı baskı yaparken nokta kazancı resim
kontrastlığını değiĢtirebilir, detay kaybına neden olabilir. Baskı renginin oluĢmasında
nokta kazancı benzer zıtlık ve derinlik kaybına görüntü tıkanmasına ve kötü renk
değiĢimine sebep olabilir.
Baskı süresi boyunca "nokta kazancı" farklılık göstererek baskı rengini
değiĢtirebilir. Bir baskı operatörü, Cyan, Magenta, Sarının farklılık gösteren nokta
büyüklüklerinden yapılmıĢ belirli baskı hatası ile renkleri oluĢturmak için baskı ren-
klerini basar. Bir baskının nokta ölçüsü orta tonlarda değiĢirse (örneğin %4 artan
Magenta) önemli bir renk değiĢikliği olabilir; Yüzey kırmızıysa dönebilir, nötr olan
yerler pembe olabilir, yeĢiller kirlenebilir ve gökyüzü mavisi, pembeye dönüĢebilir.
Baskıda kullanılan en iyi tram ton değerleri % 80 ile % 40 arasındadır. Bu parçalarda
% 75 ve % 50'lik tram ton değerleri de kullanılır. Genellikle bu bölgede kullanılan
tramın sıklığı 1501pi/60 lpc'dir.

Optik Nokta Kazancı


Baskıdaki görüntüler bir densitometre ile ölçüldüğünde, ölçülmüĢ baskı alanı
geometrik (gerçek) değildir. Örneğin noktalar veya beyaz kağıt arasında olan oran,
ıĢık emmesinden dolayı bu ölçülmüĢ basılı alanın optik olarak etkili alanıdır.

210
Gözlemlerin her ikisinde de yoğunluk ölçümüyle ilgili ölçümlerde (45° ölçüm açısı),
gelen ıĢığın bir parçası, basılmamıĢ bölümlerin noktaları arasındaki kağıdın içine
iĢler. Bu ıĢık yansıma boyunca noktaların altında yakalanır ve Densitometre
tarafından ölçülür.
Sonuç Ģudur; Noktalar ve basılı alan optik olarak daha büyük görünür. Basılı
alanın optik olarak etkili alam daha sonra optik kazançtan gerçek ilave yapılır.
Nokta kazancı; kalite kontrol ve baskıda ve standardizasyon için ölçülmüĢ
kalite kriterlerinin en önemlilerinden biridir. Nokta kazancının kontrolü olmadan
baskı, hem teknik nedenlerle hem de ıĢık yansımalarından dolayı kalitesizdir.
Optik nokta kazancı kaçınılmazdır ve önlenemez. Eğer bir baskıda kağıt
yapısına göre tram ĢiĢmesi % 20 ise, yaklaĢık olarak bunun % 8'i fiziksel, % 12'si ise
optik tram ĢiĢmesi olabilir. Buna göre, kağıt yüzeyi tarafından ıĢık tutulması sonucu
% 12 fazla ĢiĢme görülmektedir. Tramlar bir büyüteç (lüp) ile incelendiğinde,
densitometrenin % 20 olarak ölçtüğü ĢiĢmeyi, gözümüz % 8 olarak görür. 0,40 - 0,60
lik tram yoğunluğu bulunan alanlarda, yüzeyleri düzgün kuĢe kağıtlarda, gelen ıĢığı
iyi yansıttıkları için mat kağıtlara göre % 2 - 3 daha az optik ĢiĢme görülür. IĢık
tutulması fazlalığı, tram sıklığı ve tram ton değerine (yoğunluğa) bağlıdır.

Nokta Kazancının Önemi


Nokta kazancını en iyi Ģekilde kontrol etmek için zemin mürekkep
yoğunluğunu optimum düzeyde kontrol etmek gerekir. OluĢan bu durumlar kabul
edilebilir nokta kazancına neden olacaktır. Zemin mürekkep yoğunluğunun
azaltılması nokta kazancını da azaltabilir. Ama ekstra baskılardaki renkleri
güçsüzleĢtirir.
Yüksek tirajlı baskılarda baskıdaki rengin mümkün olabilecek değiĢikliklerine
dikkat etmek, büyük bir dikkat, konsantrasyon ve beceri gerektirir. Bazı müĢteriler
baskıda olan ufak değiĢiklikleri kabul ederken bazıları da bu değiĢiklikleri büyüterek
kaliteli baskılar isteyebilirler. Yoğunluğun nesnel gözlemi ve baskı boyunca nokta
kazancı, baskı renk kalitesinin durumu baskı operatörünün, becerisine, ruh haline ve
sağlığının iyi durumda olmasına bağlıdır. [11]

III.3.4.5. Tram Yoğunluğunun (Nokta Alanı) Ölçümü


Baskı densitometresinin tram yoğunluğu fonksiyonunu (Dot Area) seçerek
ölçüm yapabiliriz. Öncelikle kağıdın beyazı ölçülmelidir, bu iĢlemden sonra hangi

211
rengin tram yoğunluğu (nokta alanı) ölçülecekse ilk olarak o rengin zemin densitesi
ölçülür. Ölçüm tamamlandıktan sonra zemin densitesi ölçülen renge ait tramlı bölge
ölçülür ve densitometrenin ekranından o bölümdeki tram yoğunluğunu % cinsinden
görüntülenir. [11]

III.3.4.6. Baskı Kalıbı Ölçümü


Densitometredeki baskı kalıbı ölçme fonksiyonu ofset baskı kalıbı üzerindeki 1
nokta yoğunluğunu (nokta alanı) ölçmek için kullanılır. ĠĢlem sırası Tram nokta
yoğunluğunun (Dot Area) ölçülmesi ile aynıdır. Ġki ölçüm arasındaki fark ölçümden
önce densitometreye kağıt beyazmın yerine emülsiyonsuz kalıp yüzeyinin
okutulmasıdır.
Densitometrenin menüsünden baskı kalıbı (Printing Plate) fonksiyonu
seçildikten sonra ilk olarak emülsiyonsuz kalıp yüzeyi ölçülür. Daha sonra kalıp
üzerinden zemin bölgenin ölçümü yapılır. Son olarak da tramlı bölge ölçüldüğünde
densitometrenin ekranından o bölümdeki tram yoğunluğu % cinsinden görüntülenir.
[11]

III.3.4.7. Trapping Ölçümü


Trapping kurumamıĢ bir mürekkep filminin üstüne basılı ikinci bir film
tabakasını yakalayıp, tutma özelliğidir. Bu duvara iki kat boyayı sürmek gibidir. Eğer
bu ikinci kat yapıĢmazsa sonuçlar hayal kırıklığına uğratır.
Ġdeal sonuçlarda, bir mürekkebin kağıt üzerine basılması ve ardından ikinci
mürekkebin bunların üzerine basılması ile kaliteli bir baskı elde edilmesi gerekir.
Kaliteli bir baskı rengi buna dayanır. Mürekkepler düzgün bir Ģekilde basıldığı ve
karakteristikleri doğru oranlarla birleĢtirildiği sürece renkler birbirlerinden
ayrılacaktır.
Trapping ‘i değerlendirme ve ölçümü yüzdeliklerle yapılır. Yüksek bir yüzde
değeri iyidir. Çünkü istenilen baskı rengini verir. DüĢük bir yüzde ise pürüzlü bir
baskı rengi verir.
Yüksek yüzdelikli trapping üç faktörün doğru dengesini gerektirir. Bu üç fak-
tör; yapıĢkanlık, emme ve zamandır. YapıĢkanlık mürekkeple ilgilidir, emme kağıda
bağlıdır, zaman ise baskı hızıyla alakalıdır. Bir trapping sorunu oluĢtuğu zaman bu
faktörleri göz önünde tutmak önemlidir.

212
Trapping ölçümü yapılmadan önce kesinlikle baskıdaki renk sırası bilinmelidir
(Örneğin CMYK). Trapping ölçümü için densitometre trapping konumuna
getirildikten sonra öncelikle kağıt beyazı ölçülür. Ölçüm tamamlandıktan sonra baskı
kontrol Ģeridi üzerinden ilk önce basılmıĢ rengin (örneğin magenta) zemin densitesi
ölçülür daha sonra ikinci basılmıĢ rengin (örneğin san) zemin densitesi ölçülür ve en
son olarak iki rengin üst üste basılması ile elde edilen renk (yeĢil) ölçülür.
Densitometre ölçümü % cinsinden bildirir.
Baskı iĢlemi baĢladığında 4 baskı rengi art arda basılır. Sıraya göre siyah renk
önce yada en son basılır ve genellikle cyan, magenta, san sırası takip edilir.
Baskıdaki sıraya göre mürekkeplerin tack değerleri derecelendirilmiĢ ve formüle
edilmiĢtir. Bu yapılır çünkü her mürekkep daha önceden basılmıĢ renge onu
kaldırmadan baskıya girip baskı yüzeyine yapıĢmalıdır. Bunu göstermek için kontrol
Ģeritlerinin üzerinde zeminlerin üst üste basıldığı yerde alanları vardır. Bu alanlarda
san, magenta üzerine san, cyan üstüne ve cyan üstüne magenta vardır. Bu parçalar
bileĢke tek renklerin parçalarıyla birlikte densitometre tarafından ölçülür. [11]

ġekil III.23 Trapping Kademeleri

ġekil III.24 Üst Üste basılan CMY Zemin Trapping Değerleri

III.3.4.8. Hue Error Ölçümü


Densitometrenin menüsünden Hue Error fonksiyonu seçilir. Öncelikle kağıt
beyazı ölçülür ardından da hangi rengin renk hatası ölçülecekse o renk ölçülür. Hue
Error özelliği sadece Cyan, Magenta ve Sarı renklerin renk sapmalarının ölçümü için
kullanılır.
Hue Error değeri mürekkeplerin ölçümü ve kontrolü için kullanılır. Hue Error
değeri, ölçülen mürekkebin teorik olarak mükemmel kabul edilen cyan, magenta
veya sarı mürekkeplerin değerlerine göre sapmalarını belirler. Hue Error formülü
aĢağıdaki gibidir:

213
M-L
Hue Error = -----------
H-L

L = Üç renk densitesi ölçümü arasındaki en düĢük densite değeri


M = Üç renk densitesi ölçümü arasındaki orta densite değeri
H = Üç renk densitesi ölçümü arasındaki en yüksek densite değeri

Zemin densitesi ölçülürken aynı zeminin C,M,Y densiteleri ölçülür. Örneğin


Cyan zemin densitesi ölçülürken: Cyan = 1.10, Magenta = 0.27, Sarı 0.16 densite
ölçüldü. Ölçülen bu değerler hesaplamada kullanılır. [11]

III.3.4.9. Greyness Ölçümü


Densitometrenin menüsünden Greyness fonksiyonu seçilir. Öncelikle kağıt
beyazı ölçülür ardından da hangi rengin Grayness özelliği ölçülecekse o rengin
zemin bölgesi ölçülür ve densitometre Grayness değerini % cinsinden belirtir.
Greyness değeri mürekkeplerin ölçümü ve kontrolü için kullanılır. Greyness
ölçülen mürekkep ile onun standardının arasındaki grilik ve koyuluk farklarım
belirler. [11]
Greyness formülü aĢağıdaki gibidir:

Greyness = L
H

III.3.4.10. Print Contrast Ölçümü


Baskı densitometresinin menüsünden Print Contrast özelliği seçildikten sonra
öncelikle kağıt beyazı ölçülür. Hangi rengin Print Contrast özelliği ölçülecekse o
rengin zemin densitesi ölçülür daha sonra da o rengin tramlı bölgesi ölçülür.
Densitometre Print Contrast değerini % cinsinden görüntüler. Baskının Print Contrast
özelliği zemin densitesi ile %75 tram yoğunluklu bölgenin karĢılaĢtırılması ile
bulunur.
Print Contrast, basılan görüntünün koyu alanlarının kalitesini belirleyen bir
özelliktir. Zemin ve tram arasındaki bu karĢılaĢtırma bu iki kademenin arasındaki
iliĢkiyi göstermektedir. AĢağıdaki Ģekil Print Contrast özelliğinin gri skalanın koyu

214
bölgesi ile nasıl bir iliĢkisi olduğunu açıklamaktadır. Birinci Ģekilde %75 lik tramlı
bölge ile zemin arasında gözle görülen bir fark vardır. Ġkinci Ģekil ise %75 tramlı
bölge ile zemin arasında bir fark olmadığını göstermektedir. Print Contrast değerinin
büyük olması görüntüdeki ton kademelerinin daha fazla olduğunu, bu değerin küçük
olması ise ton kademelerinin az olduğunu yani o bölgenin düzleĢtiğini belirtir.
Print Contrast aynı zamanda optimum mürekkep seviyesinin bulunması ve
su/mürekkep dengesinin kurulması içinde kullanılır. [11]
AĢağıda bazı üretim tipleri için Print Contrast değerleri verilmiĢtir:

Tabaka Ofset = 35-45


Web Ofset (Heat Set) = 30-40
Web Ofset (Cold Set) = 20-30 [11]

III.4. MATBAACILIKTA DĠJĠTAL Ġġ AKIġI VE ÜRETĠM YÖNETĠMĠ


III.4.1. CIP3’ün Tanımı
CIP3, uluslararası baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası yapılan iĢlemleri
bütünleĢtirme iĢini yapar ve baskının bu 3 alanına hizmet veren firmalar tarafından
hazırlanmıĢtır. Bu iĢbirliği sonucunda bütün üye firmaların onayıyla, baskı
ürünlerinin bilgisayar bazlı üretimi amaçlanarak IGD (Grafik data kullanımı için
Fraunhofer enstitüsü) tarafından PPF (baskı ürün formatı) geliĢtirilmiĢtir. Sayfa
tanımlama metodu olarak tanımlanmıĢ ve PPF ara yüzüyle beraber satıcıdan
bağımsız olmasını sağlar, baskı öncesi baskı ve baskı sonrasındaki bütün ürün
iĢlemlerinin dijital bağlantı formunu oluĢturur. CIP3 ün amacı, baskının her
iĢleminde zamanı ve malzeme tüketimini azaltmaktır. Bir CIP3/ PPF dosyası baskı
öncesi, baskı ve baskı sonrası ile ilgili Ģu verileri içermektedir.
• Ġdari/iĢ kurulum verisi
• Baskıda mürekkep bölgelerine kolay ön ayar yapılabilmesi için her renk
ayırımı için imaj ön izleme
• Transfer fonksiyonları
• Renk ve yoğunluk ölçüm bilgisi
• Kesim iĢlemleri ile ilgili bilgiler
• Kayıt iĢareti
• Kırma katlama ayarları
• Özel/spesifik veri (örneğin tekrarlanacak iĢler için makine ayarlan) [10]

215
III.4.2. CIP3'ün Kullanım Avantajları
CIP3, baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası iĢlemlerde yapılan iĢlemlerin daha
kısa sürede halledilmesini sağlamaktadır. Bunun yanı sıra kullanılan malzeme
tüketimini azaltarak iĢletme giderlerinin azaltılmasını hedeflemektedir. CIP3
kullanmanın yararlarından diğerleri ise; üretimin her safhasında kalite kontrolün iyi
bir Ģekilde yapabilmesi, film kimyasallarından kaçınma imkan sağlaması, daha az su
tüketiminin yapılmasına imkan vermesi bu sistemi kullanıcı firmalara daha cazip
hale getirmektedir. Aynı zamanda bu sistemler sayesinde daha kısa üretim
çevrimleri, bir kerelik data kazanımı ve daha az substrate tüketimi sağlamaktadır.
Sayısı artan üye firmaların ekipman ve iĢlemleri sayesinde yapılan CIP3
standartlarıyla, baskı öncesinden baskı sonuna kadar iĢlemleri ayarlamak
mümkündür. Baskı ekipmanlarının kontrolleri dijitalleĢtikçe, CIP3'ün iĢ akıĢının
kararında ve kontrolündeki önceliği artacaktır. [10]

III.4.3. Baskı Üretim Formatı (.PPF)


Baskı endüstrisi her geçen gün daha da belirginleĢen yeni bir akıma tanık
olmaktadır. Yeni sistemle birlikte baskı ürünlerinin imali için gerekli uzun operasyon
zinciri elektronik olarak kontrol edilebilir ve önceden ayarlanabilmektedir. ġimdiye
kadar, gerekli bilginin çoğunun, önceki aĢamalarda biliniyor olmasına rağmen,
gerekli ayar değerleri operatör tarafından elle giriliyordu. Elektronik data değiĢimi
olanakları, özelikle değiĢik imalatçıların ekipmanlarını kullanan değiĢken çevrelerde
pek kullanılmadığı bu durum datanın bir öncekinden bir sonrakine yollanabileceği
bir örnek imalattan bağımsız bir formatın olmamasıyla açıklanabilir. 1994 de
Heidelberg Baskı makinelerinin giriĢimi ve isteği üzerine bilgisayar grafikleri için
Fraunhofer Enstitüsü, PFF'nin gereklilikleri ile ilgili bir çalıĢma , yayınladı bu format
baskı öncesi, baskı ve baskı sonrası arasında bilgi aktarımı için data saklayıcısı
olarak hizmet verecekti CIP3 ün PPF'i için yapılan araĢtırmanın amacı baskı
ürünlerinin imalinde bilgisayar bazlı imalat kavramının uygulanmasıdır. ÇalıĢma
öncelikle, baskı üretiminin, PFF (Baskı Düzenleme Dosyası) de saklanan bilgiden
yararlanan 3 alanını tanımlamaktadır. Basım, kesme, katlama. Bu alanlar baskı
öncesinde elde edilebilen bilgiye gereksinim duymaktadır. [10]

216
III.4.4. ĠĢ AkıĢında CIP3/PPF'nin Kullanımı
Baskı sayfasının tüm içeriği CIP3/PPF dosyası olarak kayıt edilmiĢ ise, her bir
renk ayrımı için gerekli mürekkep kalitesini doğru hesaplamak mümkündür. Böylece
her baskı ünitesinin mürekkep ayarında tam bir basan sağlanabilir.
CIP3/PPF'in diğer bir uygulaması ise baskı makinelerinde makasların kullanımı için
otomatik programlar oluĢturmak veya sensörlerin pozisyonunu belirlemek ve ya
baskı kalitesinin kontrolü için gerekli ayarları yapmayı sağlamaktır. Bunlar ayrıca
zaman kazanımı ve kağıt israfı konularında da yardım etmektedir. [10]

III.4.5. CIP3/PPF'in Kodlaması


CIP3/PPF ilk formatında, bir sayfa tanımlama ve programlama dili olan
Postscript olarak kodlanmıĢtır. Postscript data tiplerinin ve datanın kendisinin
tanımlanması için kullanılmaktadır. Spesifik bir ürünün üretilmesinde iĢbirliği yapan
firmalar arası iletiĢimde, her firmada bir veri tabanı olması koĢuluyla bir dosya
formatı kullanmak mümkündür bu dosyanın içeriği CIP3/PPF den gelen komutla veri
tabanına dönüĢtürülür. Ağ yapısı izin veriyorsa bu komut bu Ģirkette kaldığı sürece
bütün uygulamalar direk olarak veri tabanın ulaĢabilecek alternatif olarak data ister
CIP3/PPF dosyası olarak var olsun ister veri tabanında saklanmıĢ olsun tüm
uygulamalar API yolu ile dataya ulaĢabilir ağ protokolü yolu ile dataya uzaktan
ulaĢmak için API'nın kullanılması düĢünülebilir
Direk veri tabanı arayüzü CIP3/PPF data değiĢimini kolaylaĢtırabilir. Ek olarak
her bir iĢin ya da sayfanın üretim durumu ile ilgili bilgisine her an ulaĢabilir ön baskı
ara yüzleri CIP3/PPF ve Postscript dosyalarını iĢleyebilir. Ön baskı ara yüzü
genellikle ön baskı sistemi tarafından hazırlanmıĢ CIP3/PPF bilgisini iĢler, iĢin
Postscript ya da PDF formatmda dijitalize olmasının bir önemi yoktur. [10]

III.4.6. CIP4
Dünya çapında çalıĢma standartlarının Ġsviçre de yer alan bir uluslararası birlik
olup amacı grafik sanatları endüstrisinde dikkate alınmak zorunda olan bütün iĢ
süreçlerinin bilgisayar esaslı entegrasyonunu oluĢturmaktadır. CIP4 reklamcılık,
dergi yayıncılığı, renk, iĢ akıĢı, aygıt yetenekleri tanımlama, baskı sonrası gravür
gazete orijinal ve baskı öncesi, ambalaj ve etiket iĢlem kaynakları ve tanımlamalar
gibi alanlarda kullanılmaktadır.[10]

217
BÖLÜM IV

TEST BASKI

IV.1. TEST BASKININ YAPILDIĞI BASKI MAKĠNASI ÖZELLĠKLERĠ

Ofset Baskı Makinası Özellikleri:

KULLANILAN KAĞIT CĠNSĠ 70x100 ECOCOAT GLOSS 80 GR 1. HAMUR

70x100 ECOCOAT GLOSS 170 GR KUġE

70x100 ECOCOAT GLOSS KRAFT

MAKĠNENĠN ÖZELLĠKLERĠ MAN ROLAND 600 - 4 RENK - 70X100 - 93 MODEL

KULLANILAN MÜREKKEBĠN SUNCHEMICAL – RAPIDNOVA


ÖZELLĠKLERĠ

KLĠMATĠK ġARTLAR 23 C

Tablo IV.1 Ofset Baskı Makinası Özellikleri

Dijital Baskı Makinası Özellikleri:

MARKA DEVELOP MODEL INEO 6501

MAKSĠMUM KAĞIT EBADI 330X487 MM

MĠNĠMUM KAĞIT EBADI 100 X148 MM

BASKI HIZI A4 ĠÇĠN DAKĠKADA 65 KOPYA

KAĞIT GRAMAJI MAKSĠMUM 300 GR MĠNĠMUM 60 GR

KOPYALAMA SĠSTEMĠ LAZER ELEKTROSTATĠK TRANSFER YÖNTEMĠ

Tablo IV.2 Dijital Baskı Makinası Özellikleri

218
IV.2. TEST BASKI 1: ÜSTÜNE BASKI (OVERPRĠNT)
Overprint, tire renk ayrımı manuel olarak yapılırken dikkat edilmesi gereken
önemli bir noktadır. Overprint sözcük olarak ―altını oymama‖, yani baĢka bir deyiĢle
―üstüne bas‖ demektir. Renk ayrımında ise overprint olarak iĢaretlenen bir objenin
altında yer alan farklı renkteki zeminler boĢaltılmaz. Bu nedenle overprint verilmiĢ
bir objenin, altındaki renkleri örtecek kadar koyu bir renge sahip olması gerekir.
Siyah renk, sürekli olarak overprint tanımlıdır. Bunun baskıda siyaha bir zararı
olmadığı gibi, alttaki rengin değerleri ölçüsünde siyaha doygunluk kazandırır. Çünkü
siyah en koyu renktir ve altında hangi renk olursa olsun siyah alanlar yine siyah
görünecektir. Aynı Ģekilde örtücü mürekkeplerin kullanılacağı renklerde alttaki
renkle etkileĢime girmeyeceğinden altını oymaya gerek yoktur. Siyahın
doygunluğuna siz karar verecekseniz, %100 Black içerisine renk
eklenmesi/eklenmemesi söz konusu olur. Böylesi bir durumda siyah için overprint
komutuna gerek yoktur. "Ġdeal" yöntem, %100 Black + %40 Cyan ile elde edilen
doygun siyahtır. Lakin, sarı zemin üzerindeki mavi (cyan diyelim) renkli bir objeye
bilinçlice verilen "Overprint" komutu, mavinin baskıda yeĢil renge bürüneceğine
iĢaret eder.
Overprint vermek bir çok konuda bizlere yardımcı olur. Overprint verilen rengin
altı oyulmaz. Overprint verilen renk ondan önce basılmıĢ olan renk ile karıĢıyor ve
sizin monitörünüzde dört renk siyah ile yakaladığınız doygun bir siyah basılmıĢ
oluyor. Overprint genel olarak yazılardaki doygun siyahı yakalamak için gerekiyor.
(Fakat tasarımınızda siyah rengi zemin olarak kullanacaksanız eğer bu sefer
Overprint değil doygun bir siyah yakalamak için %100 siyahın içine bir miktar (%20
magenta - % 10 cyan) diğer renklerdende karıĢtırmanız gerekir ama asla siyah hariç
tüm renkleri %100 vermeyin).
Test baskısında; Cyan, Magenta, Yellow renklerinden oluĢan ve üst üste
örtüĢen üç obje vardır. Bunlar baskı sırasında;
- Overprint seçeneği verilmezse; baskı sırasında otomatik olarak örtüĢen
renklerin altı boĢaltılacaktır ve ġekil: IV.1‘de sağda olduğu gibi baskı sırasında
mürekkepler karıĢmayacaktır.

- Overprint seçeneği verilirse; renklerin üst üste geldiği (örtüĢtüğü)


bölgelerin altları boĢaltılmayacağından baskı sırasında mürekkeplerin
karıĢımından ötürü ġekil: IV.1‘de solda görüldüğü gibi istenmeyen renklerin

219
oluĢmasına neden olabilir. Baskı sonucunda transparan olan cyan ve magenta
mürekkeplerinin kesiĢtiği yerde, cyan ve magenta üst üste basılarak mor rengi;
yellow ve magenta mürekkeplerinin kesiĢtiği yerde, yellow ve magenta üst üste
basılarak kırmızı rengi; cyan ve yellow mürekkeplerinin kesiĢtikleri yerde, cyan
ve yellow üst üste basılarak yeĢil rengi oluĢturmuĢtur.

IV.3. TEST BASKI 2: RENK GENĠġLETMESĠ (TRAPPING)


Manuel olarak yapılan tire renk ayrımlarında, göz önünde bulundurulması
gereken önemli bir noktada ―trapping‖ denilen ĢiĢirme olayıdır. Baskı sırasında
meydana gelecek herhangi bir kayma sonucunda altı oyulan objenin altından kâğıdın
beyazı görünecektir. Bu istenmeyen durumu engellemek için baskı öncesi
aĢamasında ĢiĢirme (trapping) verilebilir. Çizime overprint vermeden sadece
çerçevesine overprint komutu verilir. Böylece baskıda herhangi bir kayma olsa da
çerçeve, alt zeminin üzerine basılacağından kâğıdın beyazı görülmez.
Birbirinden ince bir sınırla ayrılan renkli baskılarda; zeminli alanlar iç içe veya
yan yana basılacaksa, baskı esnasında zemin alanların çok az da olsa hareket etmesi
de, renkler arasında beyaz boĢluklar oluĢmasına neden olur. Bu oluĢabilecek olumsuz
durumu önlemek için CMYK rengi bulunan alanı geniĢletmek yolu ile çözülür.
AĢağıda Ģekil: 1'de yellow renkte çerçeve içinde cyan renkte bir yuvarlak
zeminden meydana gelen orjinalin trapping yapılmadan baskısı gerçekleĢtirilecek
olursa, ġekil: IV.2'de sol tarafta yer alan baskı sonucu ortaya çıkacaktır. Bu olumsuz
baskı sonucundan kurulmak için ġekil: IV.2'de ortada görüldüğü gibi cyan rengin
orijinal ölçüleri büyültülerek yellow renkle üst üste çakıĢacak bir biçime getirilmiĢ
olunur. Trapping (renk geniĢletme) iĢlemi sonucunda ġekil: IV.2'de sağda görüldüğü
gibi yellow veya cyan renklerin baskısında ayarsızlık olsa bile dıĢa doğru olan
fazlalık beyazlığın ortaya çıkmasını engellemektedir.

IV.4. TEST BASKI 3: ÇÖZÜNÜRLÜĞÜN BASKIYA ETKĠSĠ


ÇalıĢmada kullanılan resimler baskı için yeterli çözünürlükte olmalıdır.
Matbaa baskısı için önerilen resim çözünürlüğü 300 pixel/inch´tir. Ofset baskı için
tüm grafik çalıĢmaları, yüksek rezülasyon ve baskı kriterlerine uygun olarak
hazırlanmalıdır. ġekil: IV.3‘de kullanılan görsel 300 PPC çözünürlükte
hazırlanmıĢtır ve sonuç baskı için sorunsuzdur.

220
Çözünürlük gereken ölçünün altında ise dosya boyutu küçük olur ancak çıkıĢ
ünitesinde pikseller kare kare görünür hale gelirler. Santimetredeki piksel yoğunluğu
gerekenden fazla ise dosya boyutu gereksiz Ģekilde artar, tüm iĢlemler gerekenden
fazla uzun sürer, sistem kaynakları felç olarak tükenme noktasına gelebilir. ġekil:
IV.4‘de ki 72 PPC gibi düĢük çözünürlükteki baskılarda, yazı ve çizgilerle birlikte
diğer grafik unsurlar ve görseller yeterli kalitede olmayacak, kenar keskinliği
bozulacak ve kalite düĢecektir. Bazı yazılar kırık çıkacağı gibi, ince çizgilerde de
kayıp ve kopukluklar meydana gelir. Görsellerde ise derinlik ve netlik azalır, detaylar
kaybolur ve renk tonları yeterli doygunlukta basılamaz.

IV.5. TEST BASKI 4: METĠNLERĠN VEKTÖREL BĠR PROGRAMDA


DEĞĠLDE, PHOTOSHOP GĠBĠ PĠKSEL BAZLI BĠR PROGRAMDA
HAZIRLANMASI SONUCU OLUġACAK KALĠTESĠZ BASKI
ġekil: IV.7’de soldaki metnimiz Vektörel bir program olan ―Freehand‖
programında yazılmıĢtır. Ve baskı sonucu mükemmeldir.
ġekil: IV.7’de sağdaki metnimiz Piksel bazlı bir program olan ―Photoshop‖
programında yazılmıĢtır. Ve baskı sonucu hiçte iyi değildir.
Özellikle küçük punto kullanılan metinlerin dizgisi yapılırken, photoshop
programında değilde vektörel bir programda(Freehand, QuarkExpress, Indesign vb.)
dizilmesine özen gösterilmelidir. Aksi halde ġekil: IV.7‘de sağda ki gibi kötü bir
sonuçla karĢılaĢabilirsiniz.

IV.6. TEST BASKI 5: TĠRE OLARAK HAZIRLANMAYAN


METĠNLERĠN, CMYK OLARAK HAZIRLANANMASI SONUCU,
BASKIDA HERHANGĠ BĠR AYARSIZLIK SONUCU OLUġACAK
GÖRÜNTÜ HATASI
ġekil: IV.8’de soldaki metnimiz %100 Siyahtan tire olarak renk ayrımı yapılıp
basılmıĢtır. Ve baskı sonucu mükemmeldir.
ġekil: IV.8’de sağdaki metnimiz %60 C, %60 M, %60 Y, %100 K
değerlerinden oluĢturularak trigromi olarak basılmıĢtır. Herhangi küçük bir baskı
kaymasında, renkler birbiri üzerine oturmayacak ve ġekil: IV.8’de sağdaki gibi bir
sonuç meydana gelecektir. Bu sorunu engelleyebilmek için, metinler mümkün
olduğunca tek renk çalıĢılmalıdır ki herhangi bir baskı ayarsızlığında bir sorun
yaĢanmasın.

221
IV.7. TEST BASKI 6: SAĞLIKLI TÜRKÇELEġTĠRĠLMEYEN
FONTLARIN KULLANILDIĞI DURUMLARDA, METĠNLERĠ
KONVERTLENDĠĞĠNDE (ÇĠZGĠYE DÖNÜġTÜRÜLDÜĞÜNDE) ORTAYA
ÇIKACAK OLAN GÖRÜNTÜ BOZUKLUĞU
Fontlar sağlıklı bir Ģekilde TürkçeleĢtirilmediği durumlarda, bu fontları
billboard, afiĢ vb. gibi büyük ebat baskılarda büyük puntolarda kullandığımızda,
ġekil: IV.9’de ki gibi bir sorun gözler önüne sergilenecektir. Bu sorunu yaĢamamak
için tasarımı yapılmıĢ çalıĢmanın fontları konvertlenerek büyütülür ve gözle kontrol
edilir. Eğer bir sorun varsa farklı bir font kullanma yoluna gidebiliriz. Böylelikle
baskı gerçekleĢmeden sorunu halletmiĢ oluruz.

IV.8. TEST BASKI 7: SĠYAH ZEMĠN ÜZERĠNE KULLANILAN SĠYAH


AĞIRLIKLI FOTOĞRAF TASARIMLARINDA DĠKKAT EDĠLECEKLER
ġekil: IV.11‘de Fotoğrafta arka zemin CMYK siyahından oluĢuyor. Fotoğrafın
arkasına verilen siyah çerçeveyse %75 C, %69 M, %66 Y, %88 K değerlerinden
oluĢmaktadır.
ġekil: IV.12‘de Fotoğrafta arka zemin CMYK siyahından oluĢuyor. Fotoğrafın
arkasına verilen siyah çerçeve ise sadece %100 Black‘ten oluĢmaktadır.
ġekil: IV.12‘de abest bir Ģekilde hata vardır. Ve bu hata baskı öncesi hazırlık
iĢlemlerinde yapılmıĢ bir hatadır. Baskıda düzeltilecek bir durum yoktur. Bu durumu
engelleyebilmek için ġekil: IV.11‘de yapılmıĢ olduğu gibi arka zemine resim
görselin siyah zeminindeki CMYK değerleri verilerek bu sorun giderilebilir. Ve
böylece baskıda arka zemine CMYK değerleri verilmiĢ siyah ile resimdeki siyah
değerleri arasındaki farkı ortadan kaldırmıĢ oluruz.
Ayrıca baskıda CMYK renkleri ile soluk siyah yerine parlak ve canlı bir siyah
oluĢmasını istiyorsak CMYK: 0/0/0/100 yerine, CMYK: 60/30/30/100 kullanabiliriz.
Ancak bu renklendirmeyi yazılarda ve ince çizgilere sahip Ģekillerde kullanmak
baskıdaki en ufak renk kaymalarının hemen görülmesi sorununa yol açar. Bu nedenle
parlak siyahı zemin ve büyük alanların renklendirmesinde kullanmak sağlıklı
olacaktır.

222
IV.9. TEST BASKI 8: RGB VE CMYK FORMATLARININ BASKIYA
ETKĠSĠNĠN ĠNCELENMESĠ
Matbaa baskılarında kullanılacak renk modu CMYK´dır. Dolayısıyla
çalıĢmada kullanılan renklerin ve resimlerin renk modlarının tamamı CMYK modlu
olmalıdır. ġekil IV.14‘de görselimiz CMYK modunda basılmıĢtır ve baskı sonucu
sorunsuzdur.
ÇalıĢmalarda, ġekil IV.13‘de olduğu gibi, RGB renk modunda resimler
kullanılmamalıdır. RGB resim formatı PDF'e dönüĢtürüldüğünde (Yeni Nesil RIP
sistemlerinde) normalden daha soluk görünür. RGB resim formatı PDF'e
dönüĢtürüldüğünde (Eski Tip RIP sistemlerinde) baskı sonucunda resim direkt siyah
beyaz olarak basılır. Ekrana göre baskı ayarları tam olsa da RGB bir resmi yine RGB
olarak baskıya yollamak ya da PDF yaparken formatını CMYK'ya dönüĢtürmeden
PDF yapmak, sonucu kötü etkileyecektir.

IV.10. TEST BASKI 9: CMYK TIFF VE CMYK JPEG RESĠM


FORMATININ BASKIYA ETKĠSĠNĠN ĠNCELENMESĠ
ġekil IV.18‘de TIFF Resim formatının PDF sonucu problemsizdir. Masaüstü
yayıncılıkta, resim formatlarının önemi oldukça fazladır. ÇalıĢmalarda kullanılan
resimler kalite ve çözünürlük avantajları nedeniyle sıkıĢtırılmamıĢ resim formatında
(TIFF) olmalıdır. ĠĢi baskıya gönderirken JPEG formatı kullanılmamalıdır. CMYK
TIFF resim formatı, tüm programlardan sorunsuz çıkıĢ veren bir formattır.
Problemsiz çözümler için CMYK TIFF kaydetmek daha uygundur.
ġekil IV.17‘de CMYK JPEG resim formatı, CMYK TIFF gibi davransa da,
sıkıĢtırmadan kaynaklanabilecek görüntü bozuklukları için pek tercih edilen format
sayılmamaktadır. JPEG dosya formatını web tasarımcıları taranmıĢ görüntüleri
Web'e aktarmak için sıkça kullanırlar. JPEG, kayıplı sıkıĢtırma formatıdır, yani
sıkıĢtırma süreci sırasında dosyadan bilgi çıkartılır.
Sonuç olarak dosya formatlarının seçiminde temel kıstas, planladığımız ve
yapmak üzere projelenmiĢ olan çalıĢmanın özellikleri ile profesyonel bir Ģekilde
belirlenmektedir. Hangi dosya formatını seçeceğimiz, o iĢi nerede nasıl ve hangi
amaçla kullanacağımız ile doğru orantılıdır.

223
IV.11. BASKI MATERYALĠ OLAN KAĞIDIN BASKIYA ETKĠSĠ
Görsellerin baskısında, kağıdın yüzey özelliği önemli bir olgudur. Kağıdın
yüzey özelliği, renklerin algılanmasını ve görünüĢünü etkiler. Aynı renk, kuĢe gibi
yüzeyi iĢlenmiĢ bir kağıtta farklı, I. Hamur ve kraft kağıt gibi yüzeyi iĢlenmemiĢ bir
kağıtta farklı görülecektir. Pantone kataloglarından özel renk seçiminde, baskıda
kullanılacak kağıt cinsine göre (yüzeyi iĢlenmiĢ pürüzsüz veya yüzeyi iĢlenmemiĢ)
ilgili türdeki renk rehber alınmalıdır. Aynı rengin, pürüzsüz ve iĢlenmemiĢ kağıtlarda
ki algılanması farklı olacaktır. Baskıda ki bu olguyu gösterebilmek için; kuĢe, 1.
hamur ve kraft kağıda baskı yapılmıĢtır.
ġekil IV.3 ve ġekil IV.4 kuĢe kağıda, ġekil IV.5 1. Hamur kağıda, ġekil IV.5
kraft kağıda basılarak, kağıdın yüzey yapısı ve renk tonunun, renkleri nasıl etkilediği
gösterilmiĢtir. Aynı Ģekilde ġekil IV.13 ve ġekil IV.14 kuĢe kağıda, ġekil IV.17 1.
Hamur kağıda, ġekil IV.18 kraft kağıda basılarak aynı olgu farklı bir örnekle
gösterilmek istenmiĢtir.

224
BÖLÜM V

SON DEĞERLENDĠRMELER ve ÖNERĠLER

Elektronik ve bilgisayar teknolojilerinin hızlı geliĢimi matbaacılık sistemlerinin


özellikle baskı öncesi hazırlık iĢlemlerini etkilemiĢtir. Zaman içerisinde kurĢun
hurufatlarla, erimiĢ kurĢunlarla yapılan dizgi iĢlemlerinin yerini masaüstü yayıncılık
almıĢtır. Dizgi, tasarım ve diğer resim iĢleme operasyonlarının tamamı masaüstü
yayıncılık yazılım ve donanımları ile gerçektende de masaüstünde sessiz, hızlı ve
kaliteli gerçekleĢtirilmeye baĢlanmıĢtır. Ancak masaüstü yayıncılık donanımlarını ve
onlarca yazılımını verimli ve baĢarılı kullanmak için çok iyi teknik ve teorik bilgiye
sahip olmak gerekmektedir. Fakat ne yazık ki çok hızlı değiĢen ve geliĢen bu
sistemlere eğitimciler, kullanıcılar ve satıcılar yetiĢememekte veya yeterince adapte
olamamaktadırlar. Ya da çok fazla sayıdaki kullanıcıya ulaĢılamamaktadırlar. Bu
nedenle operatörler, yeterli bilgiye sahip olmadan deneme yanılma yoluyla
sorunlarını gidermeye çalıĢmakta dolayısıyla zaman, emek, para ve prestij
kayıplarına neden olmaktadırlar. Eski yazılımlar ve donanımlarla çalıĢmaya devam
edilmesi de, sistemler arasındaki uyumsuzluk gibi birçok sorunun yaĢanmasına sebep
olmaktadır.
Yukarıda anılan sorunların baĢlıcaları; çalıĢması müĢteriden hazır olarak gelen
iĢlerde fontların konvertlenmemiĢ olması, tasarımın yapılmıĢ olduğu dosya formatı
özelliğinin baskı formatına uygun olmaması, çalıĢmada kullanılacak olan görsellerin
çözünürlüğünün düĢük olması, çalıĢmanın overprint verilecek alanların tespit
edilmemiĢ olması veya bilgi eksikliğinden yanlıĢ verilmesi, görsellerin CMYK değil
de RGB gönderilmesi, trapping değerlerinin verilmeyiĢi, baskı türüne göre uygun
tram değeri kullanılmaması, bazı özel renklerin spot olarak değil de CMYK olarak
basılması, taĢma paylarının verilmemesi, montajın yanlıĢ yapılması, ciltleme
teknikleri hakkında bilgi sahibi olunmadığı için baskı öncesi hazırlıklarının hatalı
yapılması, kağıt gramajına uygun olmadığı halde pilyaj yerine kırım makinelerinin
kullanılarak forma sırtlarının çatlamasına sebep olunması, müĢterinin ürünün

237
ciltleme sonrasında nasıl olacağına dair bilgi sahibi olması için yapılan maketin
yapılmaması gibi sebeplerden dolayı müĢteri iadeleri gibi birçok hata
gerçekleĢmektedir.
Yapılan çalıĢmaların sonucunda anılan bu sorunların çözümü için alınabilecek
önlemler Ģu Ģekilde tespit edilmiĢtir. Fontlar konvertlenerek matbaaya gönderilmeli,
tasarımın yapılmıĢ olduğu dosya formatı özelliği baskı formatına uygun olmalı,
çalıĢmada kullanılacak olan görsellerin çözünürlüğü ideal olmalı, çalıĢmanın
overprint verilecek alanları bilinçli olarak verilmeli, görseller CMYK çalıĢılmalı,
trapping değerlerine dikkat edilmeli, baskı türüne göre uygun tram değeri
kullanılmalı, bazı özel renkler CMYK olarak değil de spot olarak basılmalı, taĢma
payı verilecek alanlara dikkat edilmeli, montajın ciltleme teknikleri dikkate alınarak
doğru bir Ģekilde yapılması sağlanmalı, müĢterinin ürünün ciltleme sonrasında nasıl
olacağına dair bilgi sahibi olması için iĢin maketi yapılmalıdır. Nerdeyse tamamına
yakını ithal edilen yazılımların ve donanımların verimli ve baĢarılı bir Ģekilde
kullanılabilmesi için eğitim kurumlarının, mümessil firmaların ve kullanıcıların
iĢbirliği içerisinde olmaları, her türlü bilgiyi paylaĢmaları, geliĢen teknolojiyi takip
etmeleri zorunludur. Bu konuda ki yaĢanan kavram kargaĢalarının önüne
geçilebilmesi için mesleki terminolojiyi içeren bir sözlüğün hazırlanması gereklidir.
Sonuçta masaüstü yayıncılıkta bulunan sistemleri kullanan kiĢilerin teknolojiyi
takip eden, bilgiyi paylaĢmayı seven, kendini geliĢtirmenin bir ömür boyu süreceğini
bilen, bilgiyi almanın yanı sıra kullanabilmeyi de becerebilen nitelikli insanların
yetiĢmesi gerekiyor. Böylece matbaa üretiminin ilk adımı olan baskı öncesi hazırlık
aĢamasının sorunsuz aĢılması diğer baskı ve baskı sonrası aĢamalarında sorunsuz
yaĢanmasına neden olur.

238
KAYNAKLAR

(Kitaplar)

[1] Uğur E.: ―Renk Bilgisi ve Renk Yönetimi”, Ġstanbul, 2010


[2] Mazlum F.S.: ―Masaüstü Yayıncılık - Tasarım ve Basım Teknolojisine Giriş‖,
Gazi Kitabevi, Ankara, 2000
[3] Vural A.: ―Adım Adım Yayıncılık‖, Elit Kültür, Ġstanbul, 2009
[4] ―Yongaların Serüveni Elektronik Yayıncılık El Kitabı”, Yüksek Teknoloji
Merkezi Ltd. Ġstanbul 1991
[5] Megep.: ― Matbaa Alanı Renk Karışımları”, Ankara 2007
[6] Megep.: ―Matbaa Renk Ayrımı”, Ankara 2008
[7] Yanık, H ―Masaüstü Yayıncılık‖, Ġstanbul 2008

(Tezler)

[8] Ünal U.: ―Masaüstü Yayıncılık Temel Uygulama Kavramlarının Ġncelenmesi‖,


Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul,
Türkiye, 2001
[9] ġahinbaĢkan T.: ―Masaüstü Yayıncılıkta Renk Ayırım Parametrelerinin
Saptanması‖, Doktora Tezi, Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü,
Ġstanbul, Ġstanbul, 2002
[10] ġiĢmanoğlu T.: ―Masaüstü Yayıncılıkta Kullanılan Dosya Formatlarının
Teknolojik GeliĢiminin Ġncelenmesi‖, Yüksek Lisans Tezi, Marmara
Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, Türkiye, 2007
[11] Çubuk, D.: Sağlam N.: ―Ctp Sistemleri Ve Ofset Baskıda Kalite Kontrol
Kriterleri Bitirme Tezi‖, Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim
Fakültesi, Ġstanbul, Türkiye, 2006
[12] Kırak, E.: ―Baskı öncesi hazırlık iĢlemlerinde Tarama yöntemlerinin ve çıkıĢ
ĠĢlemlerinin baskı kalitesine etkisi‖ Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, 2005

239
(Elektronik Yayınlar)

[13] http://tr.wikipedia.org/wiki/masa%c3%bcst%c3%bc_yay%c4%b1nc%c4
%b1l%c4%b1k (23.01.2010)
[14] http://www.odevarsivi.com/ara/masa-ustu-yayincilik-73556.asp (23.01.2010)
[15] http://www.photoshopmagazin.com/dergi/2005/12/tram_nedir.html
[16] http://www.masaustuyayincilik.net/tur/index.php?option=com_content&view=
article&id=57%3akristal-tram-ve-standart-tramlar&ıtemid=55
[17] http://www.grafikerler.net/indesign-pdf-hazirlama-t17319.html
[18] http://www.grafikerler.net/indesign-pdf-hazirlama-t17319.html (03.09.2009)
[19] http://turkmac.com/forum/index.php?topic=187.60 (10.01.2010)
[20] http://www.photoshopmagazin.com/dergi/2006/01/masaustu_yayincilikta_
kullanilan_problemsiz_resim_formatlari.html
[21] http://www.dijitaltasarim.com/dersler/baski-oncesi/html/128-freehand-ile-pdf-
olusturma-windows.html
[22] http://www.grafikerler.net/indesign-pdf-hazirlama-t17319.html
[23] http://www.masaustuyayincilik.net/tr/index.php?option=com_content&view
[24] http://www.dijitaltasarim.com/dersler/freehand/html/120-overprint-nedir-nasil-
kullanilir.html
[25] http://www.diyemediklerim.com/font-nedir-nasil-yuklenir-t44525/index.html?s
=3040eff3a50f49bd5e9c4a315d33a3ef&amp
[26] http://www.photoshopmagazin.com/dergi/2005/10/masaustu_yayincilik.html
(26.11.2009)
[27] http://www.photoshopmagazin.com/dergi/2006/03/monitor_kalibrasyon_
yontemleri.html (16.02.2010)
[28] http://matbaaturk.org/haberler/masaustu-yayincilik-1/
[29] http://www.bydigi.net/grafik-ve-resim/242551-matbaa-terimleri-sozlugu.html
[30] http://matbaaturk.org/baski-oncesi-hazirlik/tasarimda-okunabilirlik/
[31] http://www.bilgiportal.com/v1/idx/6/1987/linux-unix/makale/linux-ve-unix-
sava.html
[32] http://www.photoshopmagazin.com/dergi/2006/11/standart_kalitede_ofset_
baskinin_garantisi.html
[33] http://www.photoshopmagazin.com/dergi/2006/12/standart_kalitede_ofset_
baskinin_garantisi_2.html (29.03.2009)

240
[34] http://www.po.metu.edu.tr/links/inf/css25/bolum5.html#1 (Mayıs 2010)
[35] http://www.ogretmis.com/fontlar.html (Haziran 2010)
[36] http://www.photoshopmagazin.com/dergi/2007/12/piksel_nokta_tram_sikligi_
cozunurluk.html (Haziran 2010)
[37] http://ahha.tripod.com/dtp1.html (29.09.2009)

241
ÖZGEÇMĠġ

Neslihan Sağlam
1982 yılında Kocaeli‘nde doğdu. Ġlk, orta ve lise öğrenimini Kocaeli‘nde
tamamladı. 2002 yılında Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Matbaa
Eğitimi Bölümü‘nü kazandı. 2006 yılında bölümünden mezun oldu. 2007 yılında
Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü‘nde Yüksek lisans Eğitimine baĢladı.
Halen Marmara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü‘nde Yüksek lisans araĢtırma
çalıĢmalarını sürdürmektedir.

242

You might also like