You are on page 1of 56

BÖLÜM VI

YAT, KRUVAZİYER VE MARİNA İŞLETMELERİNDE TOPLAM


KALİTE YÖNETİMİ
Prof.Dr. Azize TUNÇ HASSAN
Yrd.Doç.Dr. Elbeyi PELİT
Arş.Gör.Dr. Evren GÜÇER

BÖLÜM AMAÇLARI:
Bu bölümde, yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde toplam kalite yö-
netim ilkeleri, süreci ve önemini ortaya koymaya yönelik bilgi verilmesi
amaçlanmaktadır. Bu çerçevede, bölümde, ilk olarak yat, kruvaziyer ve
marina kavramları ve işletmecilik esasları hakkında bilgilerde sunulmuş
olup, konuyla ilgili yasal mevzuata da yer verilmiştir.

ÖĞRENME HEDEFLERİ:
1.Yat, kruvaziyer ve marina kavramları hakkında detaylı bilgi edinecek-
siniz.
2.Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinin, işletmecilik esasları ve yöne-
timi hakkında bilgi edineceksiniz.


Gazi Üniversitesi Ticaret ve Turizm Eğitim Fakültesi, Turizm İşletmeciliği Eğitimi Bölümü
– ANKARA

Afyon Kocatepe Üniversitesi Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu –
AFYONKARAHİSAR

Belirtilmemiş<
348 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

3. Yat, kruvaziyer ve marina işletmeciliğine ilişkin yasal mevzuat hak-


kında bilgi edineceksiniz.
4. Yat, kruvaziyer ve marinalar hakkında bazı istatistiki bilgiler edine-
ceksiniz.
5. Marina işletmelerinde ‚Mavi Bayrak‛ ve uygulamaları hakkında bilgi
edineceksiniz.
6.Yat, kruvaziyer ve marina işletmeleri faaliyetlerinde kalitenin önemi
hakkında bilgi edineceksiniz.
7. Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde ‚Toplam Kalite Yönetimi‛
süreci hakkında bilgi edineceksiniz.
8. Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde ‚Toplam Kalite Yönetimi‛ ve
ilkelerinin nasıl hayata geçirilebileceği hakkında bilgi edineceksiniz.

ÖZET
Üç tarafı denizlerle çevrili olan Türki’nin özellikle deniz turizmi kapsa-
mında rakipleriyle karşılaştırıldığında arzu edilen yerde olduğunu belirt-
mek güçtür. Diğer taraftan, özellikle 1980’li yıllardan itibaren hızlı bir geli-
şim seyri içerisine giren Türk turizmi, yat ve marina işletmeciliği alanında
da gelişimini sürdürmekte ve modern işletmecilik anlayışı çerçevesinde
önemli atılımlar gerçekleştirilmektedir. Özellikle, modern işletmecilik orta-
mının hakim olduğu işletmelerin, iç ve dış müşteri memnuniyeti ve bu çer-
çevede sürdürülebilirlilikleri kolaylaşmaktadır. Bu doğrultuda, gerek işlet-
melerin uyguladıkları çeşitli kalite standartları gerekse sundukları hizmet-
lerdeki kalitenin sağlanmasına yönelik faaliyetleri, işletmelerin uzun dö-
nemdeki karlılıklarına da yansımaktadır. Bu çerçevede, yat, kruvaziyer ve
marina işletmeleri de gerçekleştirmiş oldukları faaliyetlerde kalitenin artı-
rılmasına yönelik önemli atılımlar içerisindedirler. Nitekim bu alanda sağ-
lanan kalite artışı da sektör olarak turizm sektörüne olumlu girdiler olarak
yansımaktadır. Bu bölümde, yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde ‚Top-
lam Kalite Yönetimi‛nin önemi, faydaları, süreci ve uygulanabilirliği üze-
rinde durulmuş ve bazı öneriler geliştirilmiştir. Fakat daha öncesinde, yat
kruvayizer ve marina işletmeciliği kavramları ve ilgili yasal mevzuattaki
hükümler hakkında bilgi verilmiştir.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 349

GİRİŞ
Yirminci yüzyılın ortalarından sonra iş yaşamının belirleyici özellikle-
rinden biri olarak dikkat çekmeye başlayan kalite ve ilgili kavramlar, gide-
rek işletmelerin yönetim süreçlerinde de kendini göstermeye başlamış ve
bir yönetim tekniği olarak ‚Toplam Kalite Yönetimi (TKY)‛ anlayışı, işletme
yönetim biliminde yerini almıştır. Bu kapsamda, özellikle yapısı gereği ağır-
lıklı olarak hizmetlerin pazarlandığı işletme türlerinden olan turizm işlet-
meleri açısından da son derece önemli olan bu yaklaşım, hizmetlerin üreti-
minden sunumuna kadarki tüm süreçlere ilişkin önemli avantajlar sunmak-
tadır. Üretim işletmelerine oranla, hizmet işletmelerinin daha fazla çalışan
istihdam etmesi ve söz konusu bu çalışanların gerçekleştirdikleri tüm işler-
de TKY felsefesine göre hareket edilmesi hiç kuşkusuz, üretilen tüm ürünle-
rin müşteri ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak nitelikte ve kalitede olma-
sında oldukça büyük katkı sağlayacaktır. Diğer taraftan, turistlerin davra-
nışlarındaki değişikliklerin bir sonucu olarak destinasyonlardaki rekabetin
artması, turizm endüstrisindeki TKY’nin öneminin daha fazla anlaşılmasını
sağlamıştır.
Günümüzde kişiler iş hayatının yoğun temposundan uzaklaşmak, din-
lenmek yeni yerler görmek gibi birçok farklı amaçlardan dolayı seyahat
etmektedir. Aynı zamanda teknolojide yaşanan gelişmeler ve bununla para-
lel olarak ulaşımın eskiye nazaran kolaylaşması, kişilerin turizm faaliyetle-
rine katılım oranını ve tatil sürelerini de artırmaktadır. Turizm sektörü ise
kişilerin seyahatlerden farklı beklentilerini karşılamak amacıyla turizm çe-
şitlerini arttırma çabası içerisine girmiş, yeni turizm çeşitlerinin arzı yönün-
de çalışmalara başlamış ve kültür turizmi, spor turizmi, mağara turizmi,
kruvaziyer ve yat turizmi ön plana çıkmaya başlamıştır. Dünyanın
kruvaziyer ve yat turizmi açısından en önemli iki merkezinden birisi olan
Akdeniz çanağı gerek iklimi gerekse kıyı şeridinin çekicilikleri sayesinde bu
turizme katılanlar açısından ilgi odağı olma durumunu her geçen gün ar-
tırmaktadır. Bu kapsamda üç tarafı denizlerle çevrili, her türlü imkânı su-
nabilecek potansiyele sahip olan Türkiye ise bu turizm türünde yıllar itibari
ile bir gelişme göstersen de, bu alandan sahip olunan imkanlar itibariyle
yeterli derecede fayda sağlayamamaktadır. Öyle ki, Akdeniz çanağında 600-
700 bin yat olmasına rağmen Türkiye bu rakamın sadece %1’lik dilimine
hitap edebilmektedir. Söz konusu bu orandan Türkiye’nin daha yüksek
350 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

düzeyde pay alabilmesine yönelik önemli düzeyde çaba sarf etmesi kaçı-
nılmazdır. Bu doğrultuda özellikle, içinde bulunduğu coğrafi konum ve
potansiyeli itibari ile yat, kruvaziyer ve marina işletmeciliği bakımından
belki de dünyanın en avantajlı bölgesinde bulunmanın yanı sıra, özellikle
bu alandaki işletmecilik anlayışının gelişmesi sektörden istenilen payın
alınmasına katkı sağlayacak gelişmelerden olacaktır. Özellikle, yat,
kruvaziyer ve marina işletmelerinin dünya ölçeğindeki standartlarına ka-
vuşması, işletmecilik esaslarının da bu doğrultuda oluşturulması ve uygu-
lanması bu alandaki gelişme ivmesine hız kazandıracak etkenlerden olacağı
ortadadır. Diğer taraftan, Türkiye’nin yat, kruvaziyer ve marina işletmeleri
açısından sayılarını artırabilmesinin yanı sıra söz konusu bu işletmelerde
çağdaş yönetim anlayışının benimsenmesi de gerekmektedir. Çünkü çağdaş
yönetim anlayışıyla verilecek hizmetlerin kalitesi ve müşteri memnuniyeti-
nin sağlanmasıyla; bu amaçla seyahat eden turist sayıları artacak ve turistle-
rin ülkemize yönelimleri sağlanabilecektir. Çağdaş yönetim anlayışları içe-
risinde önemli bir yere sahip olan ‚Toplam Kalite Yönetimi‛ anlayışının yat,
kruvaziyer ve marina işletmelerinde benimsenmesi ve uygulanabilirliği bu
noktada karşımıza çıkmaktadır. Yat, kruvaziyer ve marina sayıları kadar bu
işletmelerde uygulanan yönetim anlayışı da oldukça önemli bir yere sahip-
tir. Bu sebeple yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde ‚Toplam Kalite
Yönetimi‛nin uygulanabilirliğinin değerlendirildiği bu bölümde genel ola-
rak yat, kruvaziyer ve marina işletmeleri hakkında bilgiler verilmiş ve bu
işletmelerde ‚Toplam Kalite Yönetim‛ anlayışının önemi, süreci ve uygu-
lamaları üzerinde durulmuştur.

1. YAT, KRUVAZİYER VE MARİNA İŞLETMECİLİĞİ VE YÖNETİMİ


1.1. Yat İşletmeciliği
Yat, deniz taşımacılığına uygun, donanımına ve teknik özelliklerine göre
gidebileceği mesafenin belirlendiği, önemli ihtiyaçlara (konaklama, yeme-
içe vb) yanıt verecek üniteleri bulunan, deneyimli mürettebata sahip turizm
ve seyahat aracıdır (Sarıışık 2004:177).
Tarihi gelişim kapsamında ele alındığında yatçılık kavramının kullanıl-
ması 1660 yılında İngiltere kralına hediye edilen Marry isimli tekneden da-
ha sonra Felemenkçe söylenişi ‚jaght‛ ‚İngilizce‛ olarak ‚yacht‛a dönüş-
müş olarak dünyada kullanılmış olmasına rağmen, ilk yelkenli teknenin
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 351

Firavunlar tarafından zevk amaçlı olarak kullandıkları tekneye, yani M.Ö.


4000’li yıllara kadar dayanmaktadır. Vikingler ise özel teknelerini aynı
amaçla kullanırken, 14.yy’da Felemenkler küçük ve hızlı tekneleri korsan ve
kaçakçıları yakalamakta kulanmışlar ve teknelere ‚Avcı‛ anlamına gelen
‚jaght‛ adını vermişlerdir (Eriş 2007).
Türkiye’de yat turizmi, yat limanı işletmeciliği ve yat işletmeciliğinin
yönlendirilmesi ve geliştirilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması ile
işletmecilerin, kamu görevlilerinin ve yatçıların uyacakları kuralların belir-
lenmesi amacıyla hazırlanan 8.6.1983 tarihli ve 83/6708 sayılı ‚Yat Turizm
Yönetmeliği‛, “Yat” kavramını; yat tipinde inşa edilmiş, gezi ve spor ama-
cıyla yararlanılan, taşıyacakları yatçı sayısı 36'yı geçmeyen, yük veya yolcu
gemisi niteliğinde olmayan, tonilato belgelerinde "Ticari Yat" veya "Özel
Yat" olarak belirtilen deniz araçları olarak tanımlamıştır (Kültür ve Turizm
Bakanlığı, 2009a).
Diğer bir tanımlamaya göre ise yat kavramı; ‚ölçü belgesinde yat şeklin-
de tescil edilen gemilerle, ölçü belgesinin bilinmemesi durumunda gezi ve
spor amacıyla yaralanılan, ancak yük ya da yolcu gemisi niteliğinde olma-
yan tekmil araçlarıdır‛ (Kozak 2000:49).
Yat işletmesi ise sahip olduğu veya kiraladığı yerli ve yabancı bayraklı
yatları, mürettebatlı ya da mürettebatsız olarak gezi, eğlence ve spor amaç-
ları doğrultusunda müşterilerin hizmetine sunarak faaliyette bulunan iş-
letmeler şeklinde ifade edilebilir (Tandoğan 1996:149).
Kozak (2000)’e göre yat işletmeleri, ‚sahip oldukları ya da kiraladıkları
yerli ve yabancı bayraklı yatları mürettebatlı ve mürettebatsız olarak ilgili
yönetmelikte belirlenen şartlar dahilinde gezi, eğlence ve spor amaçlı kulla-
nımları için yatçıların geçici kullanımına sunarak faaliyette bulunan bakan-
lıktan belgeli yatırım ve işletmelerdir‛. ‚Yat Turizm Yönetmeliği‛ne (Kültür
ve Turizm Bakanlığı, 2009a) göre yat işletmesi;
“sahip oldukları veya kiraladıkları yerli ve yabancı bayraklı yatları mürettebatlı
veya mürettebatsız olarak bu yönetmelikte belirlenen şartlarla gezi, eğlence ve spor
amaçlı kullanımları için yatçıların geçici kullanımına vererek faaliyette bulunan,
Bakanlıktan belgeli yatırım ve işletmelerdir.”
Yat işletmeleri faaliyet gösterebilmeleri için mevzuata göre yatırım bel-
gesi veya işletme belgesi almak zorundadırlar. Yatırım belgesine sahip ol-
352 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

mak için yatırımı yapan hakkındaki bilgiler, yatırım maliyeti, sermayenin


niteliği ve yatın genel fiziksel özelliklerini içeren bilgiler gibi bir gerekli
evrakları ile belge talebinde bulunulur. İşletme belgesine sahip olmak için
ise, yabancı dil belgesine sahip yönetici, gerekli sayıda enformasyon memu-
runa sahip olan işletmeler, aşağıdaki bilgi ve belgeleri de hazırlayarak Ba-
kanlıktan işletme belgesi alabilirler. İstenilen belgeler ise (Kültür ve Turizm
Bakanlığı, 2009a):
- Yatlar mülkiyette ise mülkiyet belgeleri,
- Yatlar kiralık ise noter tasdikli kira sözleşmeleri,
- Denize elverişlilik belgeleri,
- Yatların yönetmeliğin 26. maddesinde belirtilen nitelikleri taşıması,
- Sigorta poliçelerinin yapılması,
- Teminat ve teminatlara ilişkin noter tarafından düzenlenmiş taahhüt-
name,
- Yatları broşürleri,
- İşletme planlarıdır.

Şekil 1: Bir Yat İşletmesinin İşletme İçi Organizasyon Şeması

Kaynak: http://ticariyatcilik.com/ticariyatisletmeveyonetim.htm, 2009,


Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 353

Yat işletmeciliği yönetimi kendi içinde iki ana fonksiyondan oluşmakta-


dır. Diğer işletme fonksiyonları (pazarlama, muhasebe, insan kaynakları
vb.) zaten her işletmede mevcuttur. Söz konusu bu iki ana fonksiyon, ‚De-
niz İşletme Yönetimi‛ ve ‚Turizm İşletme Yönetimi‛ kısmıdır. Bu bağlamda
bu tip işletmelerin sahip olduğu şirket içi organizasyon yapısı Şekil 1’de
sunulmuştur.(http://ticariyatcilik.com/ticariyatisletmeveyonetim.htm, 2009):
Bu kapsamda, yat işletmeciliğinin iki ana fonksiyonundan biri olan

Deniz İşletme fonksiyonu;


 Teknik işletmecilik kapsamında personel idaresi, eğitimi, güvenlik ve
ikmal yönetimi,
 Kural ve regülasyonların takibi, gemilerin bunlara uygun hale geti-
rilmesi,
 Gemi belgeleri ve denetlemelerinin takibi,
 Bakım–tutum kayıtları, yazışmalar,
 Malzeme takibi, kayıtların tutulması, ihtiyaçların ve ikmalin plan-
lanması
faaliyetlerini kapsarken;

Turizm İşletme fonksiyonu,


 Teknelerde verilen konaklama hizmeti dahilinde turların organize
edilmesi,
 Yolcularla ilgili tüm bilgilerin (Yolcunun ülkesinden çıkışından ülke-
sine varana kadar süren tüm süreçteki) kayıt altına alınması ve ko-
nuyla ilgili operasyonların yönetimi,
 Transfer işlemlerinin yönetimi,
 Tekne personelinin hizmet sektörü bakımından idaresi faaliyetlerini
kapsamaktadır.
Bütün işletmelerde olduğu gibi yat işletmelerinin örgüt yapısında da ör-
gütün kendine özgü fonksiyonları doğrultusunda bölümler oluşturulduğu
görülmektedir. Her bir bölümlerde kendi alanlarında uzmanlaşmış kişiler
görev almaktadır. Tüm bölümler merkeziyetçi bir örgüt yapısında genel
müdüre bağlı olarak faaliyet göstermektedir (Tandoğan, 1996:149). Aşağı-
354 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

daki Şekil 2’den de görülebileceği üzere bir yat işletmesi genel olarak ope-
rasyon, pazarlama, teknik servis, muhasebe finansman bölümlerinde oluş-
maktadır.

Şekil 2: Yat işletmelerine İlişkin Örnek Organizasyon Şeması

GENEL MÜDÜR

OPERASYON PAZARLAMA TEKNİK SERVİS MUHASEBEVE


BÖLÜMÜ BÖLÜMÜ BÖLÜMÜ FÜNANSMAN
BÖLÜMÜ
OPERASYON
SORUMLUSU

KAPTAN

GEMİCİ MAKİNİST AŞÇI HOSTES

GEMİCİ YARD.

MİÇO

Kaynak: Yarcan (2003) ve Tayfun (2009)’dan yararlanılarak hazırlanmıştır.

Operasyon bölümü temelde operasyon sorumlusuna bağlı olarak kaptan


ve mürettebattan oluşmaktadır. Bu bölüm, yat turizmine katılan turistlerin
tatil ve seyahatlerinin en iyi şekilde geçirmelerine yardımcı olmak amacıyla
bütün seyahat süresinde yanlarında bulunun ve yattaki hizmetleri gerçek-
leştiren kişilerin organize olması ile meydana gelmektedir. Operasyon bö-
lümü, diğer bütün bölümlerle yakın ilişkiler içerisinde olup; özelikle pazar-
lama bölümünden alınan turistlerin istek, ihtiyaç ve taleplerine yönelik bil-
giler doğrulusunda hizmet planlaması yapmakta ve uygulamaktadır. Ayrı-
ca yat hizmetlerinin sunumunda, yat kaptanın bilgisi alınarak planlama ve
uygulamalar hizmetlerin en iyi şekilde sunulmasında önemli bir unsur teş-
kil etmektedir (Tandoğan, 1996:150).
Operasyon bölümü, pazarlama bölümü ile koordinasyon halinde seyir
süresinin, rotasının, yatta sunulacak mönülerin belirlenmesinde aktif rol
oynamaktadır. Seyir esnasındaki her türlü sorumluluk ise yat kaptanına
bırakılmaktadır. Yat personeli ilgili 23.06.2000 tarihli ve 24088 sayılı resmi
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 355

gazete de yayınlanan ‚Türk Uluslaarası Gemi Sicil (TUGS) Yönetmeliği’ne


‚göre esaslar aşağıdaki gibi belirilmiştir (Adalet Bakanlığı, 2009):
a) Madde 21a: Kaptanların T.C. vatandaşı olması esastır.
b) Madde 21b: Donatanın T.C. vatandaşı olması veya Türk Ticaret Ka-
nunun 823. maddesi kapsamındaki bir şirket olması halinde, kabotaj hakkı
dışında personelin en az % 51’nin T.C vatandaşı olması zorunludur.
c) Madde 22: TUGS'ye tescilli olan gemi ve yatlarda çalışan gemi adam-
ları; Türk sosyal güvenlik, bireysel ve toplu iş hukuku mevzuatına tabidir-
ler. Uluslararası veya ikili sosyal güvenlik sözleşmelerinde yer alan hüküm-
ler saklı kalmak kaydıyla, yabancı uyruklu gemi adamları, kendi ülkelerin-
de zorunlu veya herhangi bir ülkede özel sigortalı olduklarını kanıtlamaları
şartı ile malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi tutulmazlar.
d) Madde 23: TUGS'ye kayıtlı gemi ve yatlarda çalışan yabancı uyruklu
gemi adamlarının Bakanlık tarafından tanınan gemi adamı cüzdanları, ya-
bancıların ülkeye kabulü ve ülkeden çıkarılmalarına ilişkin yürürlükteki
mevzuat hükümleri saklı kalmak ve karşılıklılık esası gözetilmek kaydıyla
pasaport yerine geçer. Bu kapsamda;
i) Sözleşme ile bağlı bulunduğu gemide görev yaptıkları sürece, gemi
adamlarının gemiye katılmak/ayrılmak için Türkiye'ye giriş ve çıkışlarında
pasaport aranmaz.
ii) Çalıştığı geminin uğrak yaptığı liman ile bu limana sınır yerleşim
merkezlerinde bu kişilerden pasaport aranmaz.
iii) Yukarıdaki işlemlerin geçerliliği için bahse konu şahsın TUGS'ye ka-
yıtlı bir gemide çalıştığı/çalışacağını gemi maliki veya yetkili ve sorumlu
temsilcisinden belgelemek zorunludur.
Yat işletmelerinin teknik servis bölümü ise genel olarak periyodik veya
olağanüstü bakım onarım faaliyetlerini yürütülmesinden sorumludur. Ge-
lişmiş yat işletmelerinde ise turistlere en iyi hizmeti vermek amacıyla bu
görevi AR-GE bölümü ilgilenmektedir. Bu kapsamda bu bölümde mühen-
dislik ve teknik servis konusunda deneyimli ve uzman personel görev
yapmaktadır. Muhasebe ve finansman bölümü her türlü parasal konularda
kayıtların tutulması, finansal planlamaların ve denetimlerin yapıldığı ve
356 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

işletme karlılığı ve sürdürülebilirliği karar alındığı bölüm olarak hizmet


vermektedir (Tandoğan, 1996:150).
Yat işletmelerine nitelikli personel kazandırmak amacıyla çeşitli ülkeler-
de kurs ve seminer programları düzenlenmektedir. Kursla sınıf ortamında
yapıldığı gibi internet üzerinden de gerçekleştirilmektedir. 8 ila 15 oturum
arasında değişen bu kurs programlarında yat personel adayları; yatçılığa
giriş kapsamında yatların boyutları, çeşitleri, motor yapıları, personel vb.
gibi konularda eğitim almaktadırlar. Ayrıca, yolculuk öncesi ve yolculuk
sırasında gerekli olan yatın kapasitesi, seyir planı, güvenlik, yakıt ikmal ve
mühendislik konuları ile denizcilik yasaları, trafik kuralları ve gece yolcu-
luğu vb. konularında da gerekli eğitime tabi tutulmaktadırlar. Yine adaylar,
yatçılığa ilişkin yasa ve yönetmelikler, yatta ilk yardım, yat sorunları, yat
güvenliği ve personel güvenlik araçları ile su sporları ve yatçının sorumlu-
lukları konularında da kurs kapsamında gerekli eğitimleri tamamladıktan
sonra gerekli başarıyı sağlamaları koşuluyla sertifika hakkı elde ederler
(Sarıışık, 2004:182-183).
Yatçılık ile ilgili olarak özellikle gelişme sayılabilecek bir uygulamada
Tekne sahiplerinin Türk bayrağı çekmeleri halinde ağır vergi yüküyle karşı-
laşmamak amacıyla yabancı bayrak kullanımlarının önüne geçmek için ya-
pılan yeni düzenlemeyle ilgilidir. TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen
yeni yasayla, sahibi Türk vatandaşı olan ancak yabancı bayrak taşıyan tek-
nelerin, Türk bayrağına geçişine kolaylık sağlayan ve özel amaçla kullanılan
yat, kotra ve her türlü motorlu teknelerden, motorlu araçlar vergisi yerine
harç alınmasını öngören kanun teklifi kabul edilerek yasalaştı. Bu doğrul-
tuda, deniz taşımacılığı faaliyetlerinde kullanılan gemi, deniz içi ve iç su
araçları için ise tarifedeki harçların yarısı olacak. Balıkçılık teknelerinden
alınan motorlu taşıtlar vergisi kaldırılacak. Kanun, 30 Haziran 2009’da yü-
rürlüğe girdi. Uzun zamandır yapılan uygulamayla, tekne sahipleri Türk
bayrağı çekmeleri halinde ağır vergi yüküne maruz bırakılmaları nedeniyle
yabancı bayrak kullanıyordu. Yüzde 90’ı Türklere ait teknelerde değişik
ülkelere ait bayrakların bulunması tepkiye neden oluyordu. Yabancı bayrak
çekilen tekneye vergi uygulanmaması yüzünden ortaya çıkan bu durum,
yeni düzenlemeyle giderilmeye çalışıldı (Kozan, 2009). Şüphesiz ki bu tür
uygulamalar, ülke yat turizmi açısından sevindirici gelişmelerden sayılabi-
lir. Önemli olan, gelişime yönelik buna benzer uygulamaların zaman geçir-
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 357

meden uygulamaya geçirilmesidir. Böylelikle, oldukça geniş potansiyeli


içerisinde barındıran Türkiye söz konusu sektörden daha fazla pay alacak-
tır.

1.2. Kruvaziyer İşletmeciliği


Turizm çeşitleri içerisinde gerek yüksek gelir hacmi gerekse giderek yıl-
dızı parlayan bir tür olarak ele alınacak bir başka turizm çeşidi de
‚kruvaziyer turizmdir‛ ki özellikle yat turizmiyle bağlantılı olarak bu tu-
rizm çeşidine ve işletmecilik esaslarına da çalışmanın bu bölümünde genel
olarak değinmekte fayda görülmektedir. ‚Kruvaziyer Gemi‛; Turizm Teş-
vik Kanunu’nda, gezi, eğlence ve spor amacı ile önceden belirlenmiş prog-
ram ve rotada seyreden, deniz turizmi ticaretinde kullanılmaya uygun, içe-
risinde lüks kamaralar, yüzme havuzları bulunan, kıtalararası seyahate
elverişli, yüksek yolcu kapasitesine sahip ve denize elverişli olan gemi ola-
rak tanımlanmaktadır. 2009 yılında yürürlüğe giren ‚Deniz Turizmi Yö-
netmeliği‛nde ise ‚Kruvaziyer Gemi‛, ‚günübirlik gezi teknelerini, yüzer
otel, yüzer lokanta, su üstünde veya su altında hareket etme kabiliyetine
sahip araçlar ile diğer deniz turizmi araçlarıdır‛ şeklinde tanımlanmaktadır.
‚Kruvaziyer Gemi Limanları‛ ise yine ‚Deniz Turizmi Yönetmeliği‛nde,
deniz turizmi tesisleri için gerekli olan asgari alt ve üst yapı niteliklere sa-
hip, yerli ve yabancı ziyaretçilerin giriş ve çıkışlarında dinlenme, yeme,
içme, konaklama ve alış veriş gibi sosyal ve ticari üniteleri bulunan deniz
turizmi tesisleri olarak tanımlanmakta ve ilgili limanlar, A ve B tipi
kruvaziyer gemi limanları olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Söz konusu bu
limanlar ve özellikleri ise ilgili yönetmelikte şu şekilde belirtilmektedir
(Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2009b):
a) B tipi kruvaziyer gemi limanları; deniz turizmi tesisleri için gerekli
olan asgari alt ve üst yapı niteliklerine ek olarak aşağıda belirtilen nitelikleri
de taşır:
1) En az bir kruvaziyer geminin yanaşabileceği, yeterli uzunlukta güven-
li fonksiyonel yolcu indirme yeri.
2) En az bir gemiden inen yolcunun hizmet alabileceği kruvaziyer termi-
nali.
3) Tur otobüsleri için park yeri ve taksi durağı.
358 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

4) Personel, yolcu ve bagaj güvenlik kontrol ünitesi.


5) Danışma ünitesi.
6) Kamu hizmet binası.
7) Yeme, içme yerleri ve dinlenme salonları.
8) Kapalı devre güvenlik sistemleri.
9) Anons yayın sistemleri.
10) İlk yardım ünitesi.
11) Bedensel engelliler için tuvalet ve özel düzenlemeler.
12) Posta ve diğer iletişim hizmet ünitesi.
13) Gümrüklü ve gümrüksüz satış üniteleri.
14) Sergi ve gösteriler için uygun mahaller.
15) Yakın çevrede yoksa banka hizmet ünitesi.
16) Personel toplantı salonu.
b) A tipi kruvaziyer gemi limanları, B tipi kruvaziyer gemi limanların-
da aranan şartların yanısıra aşağıda belirtilen nitelikleri de taşır:
1) Aynı zamanda dört adet kruvaziyer geminin yanaşabileceği, aynı an-
da birden fazla kruvaziyer geminin yolcularını indirebileceği güvenli fonk-
siyonel yolcu indirme yerleri.
2) Birden fazla gemi yolcusunun hizmet alacağı, giriş ve çıkışın ayrı ayrı
yapılacağı iki adet terminal binası.
3) İşletme ve yönetim birimleri.
4) Yolcu nakliyesi için körük sistemleri.
5) Valiz nakliye alanı, yükleme ve boşaltma sistemi.
6) Turizm seyahat acenteleri ve tur operatörleri işletme ofisleri.
7) Konferans ve toplantı salonu.
8) Eğlence mekânları.
9) VIP hizmeti salonu.
10) Yeme, içme tesisleri.
11) Helikopter pisti.
12) Revir.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 359

Kruvaziyer gemilerin uğradığı limanlar ve bu limanlarda, kruvaziyer tu-


ristlere sunulan turistik hizmetler, ev sahibi ülkelerin ağırlıkla yatırım yap-
tıkları alanları oluşturmaktadır. Gemide sunulan her türlü hizmet ve liman
ziyaretlerinden oluşan bir turistik ürün olarak kruvaziyer turizm, ayrıca
diğer ulaştırma ve konaklama hizmetlerinden de yararlanmaktadır.
Kruvaziyer gemi seyahati belirli limanlardan başlar. Belirli sayıda limanlar
arasında ve belirli sürede sürecek olan seyahatin öncesinde ve sonrasında,
katılımcıların ulaşımı ve konaklaması, turistik ürünü diğer bileşenleridir
(Babacan, 2009) .
Turizm sektörünün en prestijli, son yıllarda en popüler ve hızlı büyüyen
en dinamik endüstrilerinden olan Kruvaziyer endüstrisi ayrıca, istihdam
açısından da büyük önem taşımaktadır. Her denize yeni indirilen büyük
ölçekli bir gemi, kaptanından, kamarotuna, mühendisinden yağcısına, aşçı-
başıdan kasabına, manikürcüden, servis personeline, oda görevlilerinden
marangozuna kadar dört bini aşkın kişiye yeni iş olanağı sağlayabilen bir iş
koludur. Endüstrinin en önemli bileşenleri, kruvaziyer şirketleri, ticketting
acenteleri, yer hizmeti veren lojistik şirketleri, personel sağlayıcı firmalar
olarak sayılabilir. Doğal olarak bu sektöre hizmet ve ürün sağlayan daha
yüzlerce turizm veya turizm dışı sektörden söz etmek olasıdır.
(http://truvadenizcilik.com; 2009).
Bu kapsamda, oldukça çeşitli hizmetleri bir arada sunan söz konusu bu
gemilerdeki işletmecilik anlayışı, özellikle gemideki konukların memnuni-
yetleri açsısından son derece önemlidir. Oldukça yüksek meblağlar ödeye-
rek büyük bir gemiyle haftalarca belkide aylarca sürebilecek bir yolculuğu
göze alan turist grubu, doğal olarak bu süreçteki hizmetlerin beklentilerini
karşılamasını isterler.
Bir kruvaziyer gemisinde, bir çok hizmetin (konaklama, yeme içme, eğ-
lence vb.) sunulması söz konusu gemilerdeki organizasyon ve işletmecilik
anlayışına da yansıyacaktır. Öyleki, her bir kruvaziyer gemisinin, servis,
danışma, oda hizmetleri vb. gibi hizmetleri yerine getirecek personeli kap-
sam dışı bırakıldığında, temel olarak bir gemi organizasyonundaki
hiyararşik yapı Şekil 3’de sunulmuştur. Gemilerin büyüklükleri, sefer yap-
tıkları bölgeler ve teknolojik imkanları göz önüne alınarak, kaç kişi ile ve
hangi yeterlikteki zabitan ile yönetileceği tespit edilir. Tespit edilen sayı ve
kalitedeki gemiadamı, şirketlerin personel müdürleri tarafından gemilere
360 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

gönderilir. Gemiye gönderilen gemiadamları, aşağıda basit bir örneği veri-


len örgüt şemasına uygun olarak çalışırlar. Her bir gemiadamının bağlı bu-
lunduğu ve sorumlu olduğu bir üst makamı bulunmaktadır.
(http://truvadenizcilik.com; 2009).

Şekil 3: Bir Gemi İçin Örnek Organizasyon Şeması

Kaynak: http://truvadenizcilik, 2009.

Deniz Turizm Yönetmeliğinin kruvaziyer gemilerin işletmecilik esasları


ile ilgili bölümünde, kruvaziyer gemiler, gezi, eğlence ve spor amacıyla
önceden belirlenmiş program ve rotada seyreden, deniz turizmi ticaretinde
kullanılmaya uygun konaklama, yeme, içme, eğlence, dinlenme, spor etkin-
liklerine uygun üniteleri bulunan, denize elverişli olan deniz turizmi aracı
olarak ele alınmakta ve işletmecilik esaslarıyla ilgili olarak Kruvaziyer ge-
miler aşağıda belirtilen nitelikleri taşımaları gerektiği belirtilmektedir
(MADDE 22). Bu kapsamda bir kruvaziyer gemisinde olması gereken söz
konusu bu nitelikler şunlardır (Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2009b):
a) Danışma ve kabul holü.
b) Yönetim birimleri.
c) Bagaj taşıma hizmeti.
ç) Telefon, faks ve internet hizmetleri.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 361

d) Revir.
e) Kamaralar.
f) Yüzme havuzu.
g) Spor, eğlence, yeme, içme, dinlenme üniteleri.
ğ) Oyun, televizyon, kütüphane ve okuma salonu.
h) Çocuk oyun yerleri ve bu yerlerde çocuklar için özel tuvaletler.
ı) Satış üniteleri.
i) Çamaşır yıkama, ütüleme ve kuru temizleme üniteleri.
j) Yolcu kapasitesi ile orantılı çok amaçlı salon.
k) Müşteri ve servis asansörleri.
l) Sinema.
m) Kuaför ve güzellik salonu.
Yukarıdaki nitelikler incelendiğinde bir kruvaziyer gemisinin başlı başı-
na bir işletme olduğu ve herhangi bir turizm işletmesinde mevcut olan bö-
lümleri ve bu bölümlerin sunduğu hizmetleri kapsadığı görülmektedir. Bu
kapsamda, bu denli büyüklüğe ulaşmış ve halen büyümesini sürdüren bir
sektörün işgücüne olan katkısı da hiçbir zaman yadsınamaz. Bundan dolayı
da, özellikle turizme ve dolayısıyla ülke ekonomisine yüksek düzeyde katkı
verecek nitelikte olan bu turizm çeşidinin, ülkenin içinde bulunduğu im-
kânların doğru kullanılarak en yüksek düzeyde faydalanılması şüphesiz ki
ülke toplam turizm gelirini ve istihdamını da artıracaktır. Çünkü bu alana
servis sağlayacak çok sayıda alan, bu vesileyle kazanç elde edecektir. Diğer
taraftan, tüm bunların hayata geçmesinde bu alanda faaliyette bulu-
nan/bulunacak işletmelerin anlayışları ve yaklaşımları çok önemlidir. Yuka-
rıda da belirtildiği üzere, bu turizm grubuna katılan kişilerin genelde kül-
tür düzeylerinin ve gelirlerinin yüksek olması, şüphesiz ki sunulan hizmet-
te de kendisini göstermesi gibi bir durum ortaya çıkarmaktadır. Bu bakım-
dan özellikle, bu alandaki işletmelerin tüm işletme süreçlerinde modern
işletme şartlarını taşımaları ve yönetim yapılarını da bu doğrultuda oluş-
turma-yenileme ve geliştirmelerini gerekli kılmaktadır.
362 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

1.3. Marina İşletmeciliği


Turizmde yat ve kruvaziyer turizm ve işletmeciliğinin gelişmesiyle bir-
likte marinaların ve işletmeciliğinin önemi giderek artmıştır. Özellikle yat
ve kruvaziyer tipindeki gemilere ve içerisindeki müşterilerine gerektiğinde
yiyecek içecek, konaklama, temizlik vb. hizmetleri veren söz konusu bu
işletmelerde özellikle ‚Deniz Turizmi‛nin vazgeçilmez diğer bileşenini
oluşturmaktadır. Bu kapsamda çalışmanın bu bölümde marina ve iletmeci-
liği konusu üzerinde durulacaktır.
1920’lerin sonundan itibaren ABD kullanılmaya başlayan marina terimi,
National Association of Boat and Engine Manufactureres (Ulusal Makine ve
Gemi Yapımcıları Derneği) tarafından ‚gemicinin uyuma, yemek yeme, tatil
yapma ve gemisinin yakıt ve gıda talebini karşılayan, yelkenini gerebilece-
ği, duş yapabileceği, kıyıda akşam yemeği yiyebileceği, haberleşmenin, teç-
hizatın ve ulaşımın sağlanabildiği yer‛ olarak tanımlanmaktadır. Aynı kap-
samda İngiliz Denizcilik Federasyonuna bağlı olarak faaliyet göstere Yat
Limanı Birliği ise marinaları, yat limanlarına göre sosyal aktiviteleri ve hiz-
metleri daha geniş alanlar olarak ele almış ve yat limanını ‚ sürekli olarak
veya her zaman su ile kaplı, tatil teknelerinin demirlemesi veya bağlanma-
sına uygun barınma alanı‛ olarak tanımlarken marinaları ise ‚her zaman
yeterli bir su derinliği olan, her tekneye yürüyüş yolu ile doğrudan ulaşı-
mın sağlandığı, araba parkı, tuvaletler, servis ve diğer olanakları bulunan,
tatil teknelerinin demirlediği tesis olarak‛ tanımlanmıştır.
Türkiye’de ise Yat Turizmi, Yat Limanı İşletmeciliği ve Yat İşletmeciliği-
nin yönlendirilmesi ve geliştirilmesi için gerekli düzenlemelerin yapılması
ile işletmecilerin, kamu görevlilerinin ve yatçıların uyacakları kuralların
belirlenmesi amacıyla hazırlanan 8.6.1983 tarihli ve 83/6708 sayılı ‚Yat Tu-
rizm Yönetmeliği‛nde yapılan değişiklik sonucu 24/07/2009 tarih ve 27298
sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ‚Deniz Turizmi Yö-
netmeliği‛nde yat limanları; deniz turizm tesislerinin genel niteliklerine
sahip, yatların bağlanabilecekleri ve yatçıların yatlarından yürüyerek çıka-
bilmelerine olanak sağlayan iskelelere, dinlenme, konaklama ve alışveriş
gibi sosyal tesisler ile yatlara bakım, onarım, karaya çekme ve teknik hizmet
sunan birimlere sahip deniz turizmi tesisleridir‛ şeklinde tanımlanmakta ve
yine ilgili yönetmelikte, yat limanları; üç çıpalı yat limanları, dört çıpalı yat
limanları, beş çıpalı yat limanları olarak üçe ayrılmakta olup, söz konusu bu
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 363

limanların özellikleri şöyle belirtilmektedir (Kültür ve Turizm Bakanlığı,


2009b):
a) Üç Çıpalı Yat Limanları; Deniz turizm tesisleri için gerekli olan asga-
ri alt ve üst yapı niteliklerinin yanısıra aşağıda belirtilen nitelikleri de taşır:
1) Satış üniteleri.
2) Kadın ve erkek yatçılar için bağlama kapasitesinin en az % 5’i kadar
duş ve tuvalet.
3) Çamaşır ve bulaşık yıkama yerleri.
4) Yatçıların dinlenmelerini ve bir arada bulunmalarını sağlayan sosyal
tesis.
5) Bedensel engelliler için tuvalet ve özel düzenlemeler.
b) Dört Çıpalı Yat Limanları, üç çıpalı yat limanları için aranan şartların
yanısıra aşağıda belirtilen nitelikleri taşır:
1) Lokanta veya kafeterya.
2) Kadın ve erkek yatçılar için bağlama kapasitesinin en az %10’u kadar
duş ve tuvalet.
3) Kuru temizleme hizmeti.
4) Yat çekek alanı ve vinç sistemleri.
5) Bakım onarım hizmeti.
6) Yatçı eşya depoları.
7) Bağlama kapasitesinin en az %20’si kadar otopark alanı veya otopark
hizmeti.
8) Tenis kortu.
9) Yüzme havuzu veya plaj yeri.
10) Aletli jimnastik, masaj, sauna, hamam imkânlarının sağlandığı ünite-
ler.
c) Beş Çıpalı Yat Limanları, dört çıpalı yat limanları için aranan şartla-
rın yanı sıra aşağıda belirtilen nitelikleri taşır:
1) Helikopter pisti.
2) Banka hizmetleri ünitesi.
3) Revir.
364 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

4) Sergi, konser, eğlence mekânları.


5) Toplantı salonu.
6) En az iki tenis kortu.
7) Bağlama kapasitesinin en az %30’u kadar otopark.
Yatçının özel talepleri de olmak üzere, her türlü bakım-onarım
hizmetlerinin tümünü kapsayan marina işletmelerinde bulunması gereken
hizmet birimlerini kısaca şöyle sıralamak mümkündür; her türlü hava
şartlarında uygun bağlamaya elverişli rüzgar ve dalgalara kapalı ponton ya
da rıhtımlar ve bu bağlama yerlerinde ‚Box‛ olarak adlandırılan
düzeneklerle yatlara elektrik, su ve telefon bağlantısı, marina içinde
teknelerin kendi demirlerini kullanmalarını gerektirmeyecek ‚mooring
line‛ olarak adlandırılılan dip bağlama sistemi, posta, telefon fax gibi
telekominikasyon; e-mail rezervasyon hizmetleri, her türlü danışmanlık
hizmetleri, turizm enformasyon, bilet, otel rezervasyon ve tur hizmetleri,
rent-a car hizmetleri, gemi malzemeleri mağazası, market hizmetleri, 24 saat
iç ve iç ve dış güvenlik, duş-tuvalet, çamaşırhane-bulaşıkhane üniteleri,
marina teknik atölye ile yatların karaya çekme ve denize indirme işlemleri
olmak üzere her türlü bakım ve onarım hizmetleri’dir (Aykut; 1993).
Modern bir marinanın içersinde barındırması gereken hizmetler aşağı-
daki gibidir (Sarışık, 2004:191):
a) Doğrudan liman hizmetleri; bağlama, demirleme, kayıt işlemleri, gemi
bağlama için yeterli alan, hava koşullarından koruyucu bir yapı, park alan-
ları, kışın konaklama alanları, ülkeye giriş noktaları vb.,
b) Dolaylı liman hizmetleri; temiz su sağlama, yakıt ve elektrik gereksi-
nimleri karşılama, güncel iletişim sistemleri, güvenlik, atık su gibi,
c) Gümrük ve yönetim ofisi gibi yönetim hizmetleri,
d) Bakım ve onarım hizmetleri, yedek parça servisleri,
e) Turiste yönelik diğer hizmetler; restoran ve rekreasyon hizmetleri,
jimnastik salonları, temizlik hizmetleri, banka, eczane, sağlık hizmetleri vb.
dir.
Marinalar bir çok alanda harcama gücünü kendilerine çeken ve
ziyaretçiler için harcama eğilimi veren önemli çekim merkezleridir.
Ziyaretçilerin yaptıkları harcamalarla marinalar, bölge ekonomisine hem
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 365

doğrudan hem de ziyaretçilerin harcamalarının bölgedeki diğer


sektörlere sonradan yayılmasıyla dolaylı olarak katkıda bulunurlar.
Yabancı ziyaretçileri kabul etmeleri yönüyle marinalar önemli bir döviz
kazandırıcıdırlar. İhracat imkanlarının sınırlı olduğu ülkelerde
marinalar, denizcilik ve turizm aracılığıyla döviz kazandıran sınırlı
kaynaklardan biri olabilmektedir. Ayrıca marinalar bulundukları yörede
işgücü istihdam edicidirler. Faaliyet sürdürdükleri yöredeki istihdam
gücü o yörenin kalkınmasına katkıda bulunurlar. Marinalar aynı
zamanda diğer endüstri ürünlerinin de önemli bir pazarı
durumundadırlar. Marina bünyesinde sürdürülen her türlü faaliyet
gerekli malzeme, araç-gereç, elektrik, su, yakıt ve diğer satın almalar o
bölgedeki diğer işletmelerinde satış hacmini genişletecektir. Bunlara ek
olarak, marinalar o yörede oturanlar içinde önemli bir çekiciliğe sahiptir.
Marinalar restoranları, barları, alış-veriş mağazaları ve diğer üniteleri
oldukça fazla bir şekilde yerel müşteri çekmekte çoğu marinalar kendi
çevrelerinin sosyal merkezi olabilmektedirler (Camgöz, 2009).
Marina işletmelerinin başarılı olabilmesi ve varlığını sürdürebilmesi, faa-
liyetlerindeki başarısına bağlıdır. Bu anlamda örgüt yapısında yer alan bö-
lümlerde yetki ve sorumlulukların belirli mevkilere dağıtımı ve bunlar ara-
sındaki ilişkilerde zorunlu bir koordinasyonun gerekliliğinin olmasıdır.
Marina işletmeleri organizasyon yapısını oluştururken kısa ve uzun vadeli
hedefler dikkate alınmalıdır. İşletmenin geleceği bakımından bu uzun vade-
li hedeflerle, kısa vadeli hedeflerin çelişmemesi gerekir. Marina yöneticile-
rinin işletmelerinin özelliklerini dikkate alarak en uygun organizasyon ya-
pısını oluşturmaları gerekir. Organizasyon yapılarının teknolojik ve sosyal
değişmelere ayak uyduracak şekilde devamlı suretle güncellenmesi gerekir
(Camgöz, 2009). Marina işletmeleri örgüt yapıları incelendiğinde genel mü-
düre bağlı marinanın faaliyet büyüklüğüne göre farklılık gösterebilecek
olmasına rağmen genellikle liman hizmetleri, teknik, mali idari işler, güven-
lik ve pazarlama bölümlerin oluştuğu görülmektedir. Sonuçta isimleri ne
olursa olsun, kademe ve kişi sayı ne olursa olsun faaliyetleri gerçekleştiren
insanların bir bütün olarak hareket etmeleri ortaya çıkacak ürünün kalite
olup olmaması sonucunu ortaya çıkaracaktır (Dinçer ve Hussein 2008:394).
Yat limanlarındaki temel görevler olan düzenleme, güvenlik ve temizlik
işleri yat limanı müdürü tarafından koordine edilmektedir. Yat Limanı mü-
366 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

dürünün temel görev ve yetkileri ilgili yönetmeliği 15. maddesinde açıkça


belirlenmiştir. Söz konusu görev ve yetkileri;
a) Yat limanı yönetmeliğinin öngördüğü görevleri yapar ve tedbirleri
alır,
b) Yatların limana giriş, bağlama, kalış ve limandan çıkışlarını düzenler,
c) Olağanüstü hallerde yatları bağlama yerlerinden uzaklaştırır, gerekli
tamiratı kaptan veya sahibi adına yaptırıp bedelini tahsil eder,
d) Limanda huzur, düzen ve emniyeti bozan yatlar ve kişileri uyarır ve
gerekiyorsa yat limanı dışına çıkarılmalarını sağlar. Yat limanı dışına çıka-
rılmasına karar verilen yatları uygulamadan önce Liman Başkanına bildirir.
e) Bakanlıktan tasdikli tarifeye uygun olarak tahakkuk ettirilen bedelleri
ödemeyen yatlara, yat limanından ayrılma izni vermeyebilir.
f) Yat limanı işletme belgesi kapsamında sağlanan diğer hizmetlerde ça-
lışan personelin, çalışmalarına ilişkin esasları düzenler, bu hizmetler ara-
sında koordinasyonu sağlar ve uyum sağlamayanlarla sakıncalı davranışları
görülenlerin Kanunun 31'inci maddesine göre cezalandırılmalarını Bakan-
lıktan ve/veya hizmetten men'ini işletme sorumlusundan ister,
g) Yatlardan gayri, teknelerin yat limanına girmesine, Liman Başkanı’nın
isteği üzerine izin verebilir. Sahil güvenlik botları, zorunlu ve başka imkân
bulunmadığı hallerde yat limanı müdürü ile koordine ederek, geçici olarak
yat limanına girebilir ve bu hale zorlayıcı nedenin devamınca yat limanına
bağlanabilir.
Liman hizmetleri bölümü; ön büro ve liman hizmetleri olarak adlandırı-
lan iki alt bölümden oluşan ve marinaya bağlı yatlara, yat sahiplerine ve
yatçılara temel hizmetleri sunan bölümdür. Söz konusu bölüm marinaya
gelen her türlü yatın kayıtlarının tutulduğu, müşterilerin her türlü istek ve
ihtiyaçlarına ilişkin taleplerini alarak ilgili bölümlere bildirmektedir. Aynı
konaklama işletmelerinde olduğu gibi gerekli bilgi teknolojisi alt yapısı ile
donatılmış olarak her türlü giriş-çıkış işlerimin yapıldığı bir ön büroya sa-
hip olan bölüm aynı zamanda marinaya gelen yatların parkına yardımcı
olan gemicileri ve dalgıçları da bünyesinde barındırmaktadır. Teknik bölüm
ise bakım onarım ve tekne bakım onarım alt birimleri dâhilinde hizmet
sunmaktadır. Bu bölümde yatlara ilişkin bakım ve tesisat konusunda ortaya
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 367

sorunları çözmek ve yatların temizlik işlerini yapabilecek uzman personel-


den oluşmaktadır. İdari mali işler bölümü her türlü lojistik, muhasebe ve
satın alma işlerinden sorumlu olarak faaliyetlerini sürdürmektedir. Bünye-
sinde muhasebe, kasa elemanı, şoför, servis elemanlarını barındırmaktadır.
Güvenlik bölümü ise sadece yatların aynı zamanda marina yerleşkesinin
genel güvenliğinden sorumludur. Marina işletmelerin en önemli bölümle-
rinden bir olan pazarlama bölümü sadece marinanın yer satışı için değil
aynı zamanda yatçılar ile olan tüm ilişkileri de yürütmektedir.
Günümüzde müşteri odaklı pazarlama anlayışı çerçevesinde faaliyet
gösteren marina işletmeleri her türlü müşteri ile birebir ilişkiye geçerek her
türlü istek ve ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Yatçılıkta olduğu gibi marina
işletmelerinde de nitelikli personel yetiştirmek amacıyla internet ya da sınıf
ortamında kurslar düzenlenmektedir. Marinaların sezonluk bakımlar, ah-
şap, metal ve fiberglas teknelerin bakım ve onarımları, elektronik ve meka-
nik sistemleri, yangın ve güvenlik ile geri hizmetlere ilişkin konuları içeren
kurslarda verilmektedir. Verilen bu kursların süresi genellikle 15 gündür
(Sarıışık, 2004:195).
ŞEKİL 4: Marina İşletmelerine İlişkin Örnek Organizasyon Şeması

GENEL
MÜDÜR
LİMAN
MÜDÜRÜ
LİMAN TEKNİK MÜDÜR MALİ/İDARİ GÜVENLİK PAZARLAMA
HİZMETLERİ İŞLER MÜDÜRÜ

ÖNBÜRO ŞEFİ LİMAN BAKIM-ONARIM MUHASEBE ŞEFİ Güvenlik Elemanı PAZARLAMA


HİZMETLERİ ŞEFİ ŞEFİ ELEMANI

Resepsiyon Dalgıçlar Tesisat Muhasebe


Elemanı

Santral Gemiciler Marangoz Kasa Elmanı

Bahçıvan SATIN ALMA


DEPO GÖREVLİSİ

Temizlik Taşeronu LOJİSTİK


PERSONELİ

TEKNE BAKIM Şoför


ONARIM ŞEFİ

Lift Operatörü Servis Elemanı

Tekne Elektrik

Teknik

Kaynak: Yarcan (2003), Sarıışık (2004) ve Tayfun (2009)’dan yararlanılarak hazırlanmıştır.


Yat, kruvaziyer, marina işletmeleri, sunduğu hizmetler itibarı (yata iliş-
kin bakım-onarım hizmeti, yatçıya servis, önbüro hizmetleri, konaklama
hizmetleri vs.) ile aynı işgörende çeşitli yeterlilikleri bir arada gerektirmek-
tedir. Bu bağlamda bu sektörde çalışacak olan işgörenlerin bazı asgari nite-
likleri taşıması gerekmektedir. Söz konusu bu nitelikleri genel olarak şöyle
sıralamak mümkündür (Demirkol vd., 2002):
 Yata hizmet veren yönetici ve işgören konumundaki kişinin, denizci-
lik bilgisine ve ‚Gemi Adamı‛ ehliyetine sahip olmaları yanında, ay-
rıca, bu kişilerin bakım ve onarımdan sorumlu olmaları durumunda,
motor, yat inşa, yelken, elektronik, fiber, metal ve ahşap boya bilgile-
rine de sahip olmaları gerekir.
 Yatçılara hizmet veren işgörenin ise, önbüro, mutfak, servis, muhase-
be, temizlik vb. tüm turizm hizmetleri ile ilgili mesleki bilgi ve beceri-
ye sahip olması yanında, yatçılarla daha iyi diyalog kurabilmesi için
deniz konusunda da bilgili olması gerekir. Ancak, bu grup personelde
‚Gemi Adamı‛ olma koşulu aranmamaktadır.
 Yetişmiş işgören sorunu, marina işletmeleri içinde gündemin ilk
maddesini oluşturmaktadır. Marinalarda müşteri ile yüz yüze gelecek
ara elamanların yetiştirilmesi probleminin çözülmemesi, ihtiyaç du-
yulan işgören açığının gün geçtikçe büyümesine neden olmaktadır.
Marina ve yat işletmelerinde çalışmayı kendine meslek olarak edinmek
ve devamlılığını sağlayabilmek için gerekli olan bilgi ve becerilerin yanısıra;
müşteri memnuniyeti, dış görünüş, temizlik, insan ilişkilerine özen göster-
me, ayrıca yabancı turistlerin yolculuk yaptıkları yatlarda, konuşma düze-
yinde yabancı dil bilme zorunluluğu bulunmaktadır (Meslek Standartları
Komisyonu; 2000). Nitekim günümüzde, yat turizminde çalışacak persone-
lin yetiştirilmesi konusunda turizm eğitimi veren kurumların (lisans, ön
lisans, lise ve TUREM gibi farklı düzeylerde) yeterli ilgiyi görmedikleri bir
gerçektir. Ancak son yıllarda yatçılık konuları bazı turizm işletmeciliği ve
otelcilik yüksekokulları müfradat programlarına bir dönem okutulan ders
olarak girmeye başlamıştır. Oysa turizmin çeşitlendirilmesi ve yat turiz-
minde görünen gelişmeler ve Türkiye’nin Akdeniz havzasındaki en fazla
mavi bayraklı kıyılara sahip ülke imajına sahip olması, Türk yat turizminin
hızla gelişmesine neden olmuştur. Yat turizminde yaşanan bu gelişme, bu
370 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

alanda spesifik eğitim almış işgücüne olan ihtiyacı artırmıştır. Bilindiği gibi
Türk yat turizmi halen yöre balıkçıları ve turizm konusunda herhangi eği-
tim almamış ‚gemi Adamları‛ tarafından yürütülmektedir. Sektörün her
geçen gün artan bu ihtiyacına bağlı olarak, yat turizminde görev alacak
personelin eğitimi konusu bazı eğitim kurumları tarafından tartışılmaya
başlanmıştır.
Türkiye’de yat turizminde çalışacak personelin eğitiminde denizcilik ve
ulaştırma sektöründe hizmet veren farklı eğitim kurumlarından yararlanıl-
maktadır bu kurumlar şunlardır (Kozak, 1999: 52): Çeşitli yat ve yatçılık
dernekleri tarafından açılan kısa dönemli kurslar, Denizcilik gemi inşaatı
liseleri, Denizcilik yüksekokulları’dır.
Marina-yat işletmelerinde işgören eğitimi çok yönlü ele alınması gereken
konular arasındadır. Sekizinci beş yıllık kalkınma planı ulaştırma özel ko-
misyonunca da öngörüldüğü gibi; denizcilik faaliyetlerine yönelik kurslar
Turizm Bakanlığı’nca yürütülerek aynı amacı içeren kurslarla birleştirilerek
daha verimli bir hale getirilmelidir (DPT, 2000: 83).
Burada belirtilen kurumların yetiştirdiği sektör adayı kişiler yat turiz-
minin bir çok alt grubunu kapsayan istihdamı için yeterli sayıda olmamakla
birlikte bu alanda istihdam edilen mevcut işgörenin de işletme içerisinde
karşılaştıkları bir çok yetmezlik ve sorun vardır. Bu sorunlar işgören düze-
yinde olabileceği gibi bu alanda hizmet veren işletmelerde çalışan yönetici-
lerin de içinde bulunabilecekleri sorunlarla ilgilidir ki özellikle bir hizmet
işletmesi olarak ele alınan Yat ve Marina işletmelerindeki bu tür yönetimsel
sorunların, çağdaş yönetim anlayışı uygulamalarıyla ve sektörün beklentile-
ri doğrultusunda çözüme kavuşturulması, bu alanın ülke turizme katkısını
artıracak faaliyetlerden olacaktır.

1.3.1. Türkiye’de Marina İşletmeciliği ve Mavi Bayrak Uygulamaları


Turizm Bakanlığı 1992 master planında belirtildiği üzere yatlara güvenli
bir bağlama ve her yata doğrudan yürüyerek çıkmalarına olanak sağlayan,
her zaman yeterli derinlikte su bulunan ve yatlara çekek, bakım onarım
hizmetlerini sunma gibi işlevleri yerine getiren tesisler olarak tanımlanan
marinalar yat turizmi ve inşasındaki gelişmeyi sürdürmesine paralel olarak
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 371

bu alanda alt yapıyı oluşturma görevlerinden en önemlisini yerine


getirmektedirler.
Türkiye’de Kültür ve Turizm Bakanlığı Yat Limanları Yönetmeliğine
göre yat limanları 4 ana başlık altında sınıflandırmaktadır. Bu sınıflar; Ana
Yat Limanı, Tali Yat Limanı, Yat Çekek yeri ve Yat Yanaşma yeridir.
Mevzuata göre Ana yat limanları, dalga etkisinden uzak kapalı bir alanı
kapsayan büyük çapta, kışlama ve bakım - onarım imkânları yanında, tali
yat limanı şartlarına ilave olarak aşağıdaki özellikleri taşıyan yat limanları-
dır. Söz konusu limanlar, akaryakıt ikmal iskelesine, hava ve deniz durumu
ile ilgili sürekli bilgi sağlayabilecek cihazlara, imkânlar ölçüsünde iletişim
imkânlarına, acil yardım merkezine, elektrik, su, aydınlatma ve özel yangın
söndürme gereçlerine, en az iki teknenin onarımın yapılacağı kapalı atölye-
ye, yeme-içe ihtiyaçların karşılayacak tesise ve spor imkânlarına sahip ol-
ması gerekmektedir.
Aşağıdaki tablolardan (Tablo 1 ve Tablo 2) da görülebileceği üzere Tür-
kiye’de 3 işletme belgeli, 4’ü ise yatırım belgeli olmak üzere toplam 4578
yata hizmet verebilen 7 Ana Yat Limanı bulunmaktadır.
372 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

Tablo 1: Turizm İşletmesi Belgeli Yat Limanları


KAPASİTE
Liman Adı Türü İlçe İl
Deniz Kara Toplam

1 Setur Kuşadası Yat Ana Yat Limanı Kuşadası Aydın 310 - 310
limanı
2 Marmaris Yat Limanı Ana Yat Limanı Marmaris Muğla 376 122 798
3 Turgutreis Yat Lima- Ana Yat Limanı Turgutreis Muğla 455 100 555

TOPLAM 1441 222 1663
1 Ataköy Yat Limanı Tali Yat Limanı Ataköy İstanbul 700 40 740
2 Akdeniz Kemer Tali Yat Limanı Kemer Antalya 150 150 300
Marina
3 Altınyunus Yat Tali Yat Limanı Çeşme İzmir 90 60 150
Limanı
4 Amiral Fahri Koru- Tali Yat Limanı Fenerbahçe İstanbul 558 - 558
türk
5 Setur Antalya Marina Tali Yat Limanı Antalya 169 290 459
6 Ayvalık Marina Tali Yat Limanı Ayvalık Balıkesir 100 - 100
7 Bodrum Yat Limanı Tali Yat Limanı Bodrum Muğla 348 50 398
TOPLAM 2115 590 2705
1 Atabay Turizm Yat Çekek Yeri Gebze Kocaeli - 60 60
2 Ayvalık Yat Çekek Yeri Ayvalık Balıkesir - 140 140
3 Albatros Yat Çekek Yeri Marmaris Muğla 40 48 88
4 Yat Lift Yat Çekek Yeri Bodrum Muğla - 400 400
5 Ağanlar Yat Çekek Yeri Bodrum Muğla - 200 200
TOPLAM 40 848 888
1 Kaleiçi Yat Limanı Yat Yanaşma Yeri Kaleiçi Antalya 90 - 90

2 Club Marina Yat Yanaşma Yeri Göcek Muğla 121 - 121


3 Kumlubükü Yat Club Yat Yanaşma Yeri Marmaris Muğla 10 - 10
4 Ece Marina Yat Yanaşma Yeri Fethiye Muğla 230 - 230
5 My Marina Yat Yanaşma Yeri Marmaris Muğla 48 15 36
TOPLAM 499 15 514
GENEL TOPLAM 4095 1675 5770

Kaynak: 2008 yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre hazırlanmıştır.

Tali yat limanları ise tabii veya yapılmış kapalı bir su alanına sahip olan,
daha uzun süreli kalış ve onarım imkânları yanında aşağıdaki özelliklere
sahip yat limanlarıdır. Tali yat limanları ilgili yönetmeliğe göre akaryakıt
satışı, 5 tona kadar tekneleri denizden karaya ve karadan denize çekebile-
cek nitelikte meyilli çekek veya vinç, meteoroloji ve denizle ilgili bilgi im-
kânı, çamaşır yıkama veya yıkatma imkânı, yangın ikaz sistemi, yatçıların
dinlenmelerini ve bir arada bulunmalarını sağlayacak sosyal bir mahal,
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 373

gümrüklü ve gümrüksüz, satış yerleri, telefon ve imkânları ölçüsünde te-


leks, denizde seyreden yatlarla bağlantıyı sağlayacak mevzuata uygun tel-
siz sistemi, gümrüklü veya gümrüksüz eşya emanet deposu, teknik servis,
yat limanı ihtiyacı için kapalı depo, yabancı dil bilen en az 1 personel, oto-
park, yakın çevrede olmaması halinde yiyecek - içecek ünitesi, karada park
hizmetinin verilmesi halinde, ana yat limanının bu hizmete ilişkin şartları,
emniyetli bağlama sistemine sahip olması gerekmektedir.
Türkiye’de 7’si işletme, 4’ü ise yatırım belgeli olmak üzere toplam 11
adet tali yat limanı bulunmaktadır. Yat Yanaşma yeri ise küçük çapta kısa
süreli yanaşmalara imkân tanıyan yat limanları olarak ilgili yönetmelikte
tanımlanmıştır. Çekek yerleri ise deniz üzerinde yapılaşma zorunluluğu
olmayan ve yatlara kışlama, karada muhafaza bakım ve küçük onarım hiz-
metleri verebilecek yerledir. Türkiye’de 5 tane işletme belgeli yat yanaşma
yeri bulunmaktadır. Türkiye'nin en donanımlı marinaları Güney Ege ve
Akdeniz kıyılarında İzmir, Kuşadası, Bodrum, Datça, Bozburun, Marmaris,
Göcek, Fethiye, Kalkan, Kaş, Finike, Kemer ve Antalya'da yer almaktadır.

Tablo 2: Turizm Yatırım Belgeli Yat Limanları


KAPASİTE
Liman Adı Türü İlçe İl
Deniz Kara Toplam
1 Bodrum Yalıkavak Ana Yat Limanı Bodrum Muğla 336 100 436
2 Alaçatı Ana Yat Limanı Çeşme İzmir 260 250 510
3 D-marin Didim Ana Yat Limanı Didim Aydın 619 250 869
4 Ataport Ana Yat Limanı Zeytinburnu İstanbul 1000 100 1100
TOPLAM 2215 700 2915
1 Kaledon Tali Yat Limanı Bodrum Muğla 200 200 400
2 Martı Marina Tali Yat Limanı Marmaris Muğla 301 70 371
3 Meersea Kormen Tali Yat Limanı Datça Muğla 246 56 302
4 Alacatur Tali Yat Limanı Turgutreis Muğla 40 12 52
TOPLAM 787 338 1125
1 Marmarain Yat Çekek Yeri Marmaris Muğla - 200 200
2 Yat Marin Yat Çekek Yeri Marmaris Muğla - 100 100
TOPLAM - 300 300
GENEL TOPLAM 3002 1338 4340

Kaynak: 2008 yılı Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre hazırlanmıştır.

Marinalar, yatlarda konaklama gerçekleştirlse bile otel konforu arayan


konukları için konaklama olanakları, alışveriş olanakalrı, marinalarda gelen
yada giden yatlar ile yolcuların vize, pasaport, kayıt belgesi gibi bürokratik
374 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

işlemleri yerine getirecek ofisler ve personel ile kayıt işlemleri olanakları ve


hazır, yarı hazır veya ham yiyecek içecek servis hizmetleri verilmektedir
(Sarışık 2004). Bu kapsamda değerlendirildiğinde özellikle bu hizmet yel-
pazesinin çeşitliliği, bu alandaki işletmelere her bir alanda uzman-yetkin
kişiler istihdam etmelerini ve bu kişilere de yüksek düzeyde ücret ödemele-
rini gündeme getirmektedir.
Mavi Bayrak, nitelikli plaj ve marinalara verilen uluslararası bir çevre
ödülüdür. Deniz suyu ve mikrobiyolojik, fiziksel ve kimyasal açıdan temiz
olan, çevre eğitimi bilgilendirmeye önem veren, gerekli donanıma sahip
emniyetli ve iyi bir yönetimle bütünleşen plaj ve marinalar bu ödüle sahip
olmaktadır. Ödül uluslararası niteliği ile turizm sektörü için ayrı bir önem
taşımaktadır. Çünkü bu ödül, insanların tatil yapmak için bilmediği, yeni
tanıyacağı bir yere gitmede, uluslararası garanti içeren ve özelliklerini
bildiği bir plaja veya marinayı seçmede, program yapmada büyük kolaylık
ve avantaj sağlamaktadır.Mavi Bayrak, Avrupa Çevre Eğitim Vakfı (FEEE)
koordinasyonunda yürütülen uluslararası dört projeden birisidir. Türkiye
Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) ülkemizi temsilen Avrupa Çevre Eğitim
Vakfı’nn üyesi olarak Mavi Bayrak’a hak kazanan plaj ve marinaları
belirlemektedir. Aday plaj ve marinalar önce ulusal jüri, daha sonra Avrupa
jürisi tarafından değerlendirilerek bir yıl süre için Mavi Bayrak Ödülü ile
ödüllendirilmektedir (Demirkol vd., 2002:17). 2009 yılı itibari ile Türkiye’de
13 Marina Mavi Bayrak Ödül’ü sahibidir. Söz konusu marinaların bağlı
oldukları il ve ilçelere göre dağılımı aşağıdaki Tablo 3’de sunulmuştur.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 375

Tablo 3: 2009 yılı Mavi Bayrak Ödülü Alan Marinalar


2009 YILI M.B. MARİNALAR
İL İLÇE MARİNA ADI
Merkez Antalya Çelebi Marina
ANTALYA Kemer Kemer Türkiz Marina
Finike Setur Finike Marina
Fethiye Ece Marina
Port Göcek Marina
Marmaris Setur Netsel Marina
MUĞLA Martı Marina
Bodrum Milta Marina
D-Marin Turgutreis
Port Bodrum Yalıkavak
AYDIN Kuşadası Setur Kuşadası Marina
BALIKESİR Ayvalık Setur Ayvalık Marina
Bakırköy Ataköy Marina
İSTANBUL Setur Amiral Fahri Korutürk Fenerbahçe ve Kala-
Kadıköy
mış Marinaları
Kaynak: Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre hazırlanmıştır.

Mavi Bayrak marinalar için 14 kriterden oluşmaktadır. Bu kriterler çevre


eğitimi ve bilgilendirme, deniz suyu kalitesi, güvenlik, hizmetler ve
olanaklar ile çevre eğitimi başlıkları altında incelenmektedir. Söz konusu bu
kriterler genel olarak aşağıdaki hususları içermektedir (Türsab, 2001:35):
 Deniz suyu analizlerinde mikrobiyolojik analizlerinin ve fiziksel
özelliklerin kontrol edilmesi önem taşımaktadır.
 Daha önce sadece plajın pis su arıtması ve katı atık olanakları
incelenirken, artık plaj ve marinanın bulunduğu kentinde alt yapısı
sorgulanmaktadır.
 Pis su arıtma tesislerinin deşarj suyu analiz raporları istenmekte ve
Avrupa Birliği atık su yönetmeliğine uygunluk aranmaktadır.
 Çevre eğitimi konusunda plaj ziyaret edenler, çalışanların ve yöre
halkının eğitimine büyük önem verilmektedir.
 Plajda, lisanslı cankurtaran ve gerekli cankurtaran malzemesi
bulundurulması istenmektedir.
376 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

 Katı atıkların kontrol altına alınması ve geri dönüşüm için gerekli


organizasyonun başlatılması beklenmektedir.
 Özürlüler için gerekli donanım ve tuvaletin bulunması istenmektedir.
Bu kapsamda çalışmanın bundan sonraki bölümünde, yat ve marina iş-
letmelerindeki yönetim anlayışının, özellikle bu alanda kalitenin sağlanma-
sında ve verimli hizmet sunulmasında baş rolü oynayacak bir yönetim an-
layışı olan ‚Toplam Kalite‛ çerçevesinde değerlendirilmesi konusu irdele-
necektir.

2. YAT, KRUVAZİYER VE MARİNA İŞLETMELERİNDE TOPLAM


KALİTE YÖNETİMİ VE UYGULAMALARI
Turistlerin davranışlarındaki değişliliklerin bir sonucu olarak destinas-
yonlardaki rekabetin artması turizm endüstrisinde toplam kalite yöneti-
mi’nin öneminin artmasını sağlamıştır (Camison, 1996:191). Turizm sektö-
ründe kalitenin belirli bir düzeyde yükseltilmesi, hizmet üretiminin sürekli
iyileştirilmesine ve hizmeti üretecek işgörenlerin nitelikli olmalarına bağlı-
dır. Bugünkü işletmecilik anlayışında sadece kalite grubundaki veya kalite
çemberlerindeki çalışanlar değil organizasyonda çalışan herkes sorumlu-
dur. İşletmelerin başarılı olabilmesi için, hizmet kalitesini dünya standartla-
rı çerçevesinde, müşterilerin beğenileri doğrultusunda ve tüm işletme çalı-
şanlarının aktif katkısı ile biçimlendirmesi gerekmektedir (Öztürk ve Sey-
han, 2005:129).
Dolayısıyla, yeni fikirlerin ortaya çıkarılarak, çalışanların tüm potansi-
yellerinden yararlanmak ve problemleri çözmek için denenmiş kalite araç-
larını öğrenmelerini sağlamak ve bunların aynı amaca yönlenmiş çalışanlar-
ca kullanılmasını koordine edebilmek işletmelerin geleceklerine güvenle
bakmasını sağlayacak temel yetenekleri kapsamında değerlendirilebilir. Bu
çerçevede, TKY işletmelerde çalışanların diğer örgüt üyeleriye iyi ve isteni-
len düzeyde anlaşması suretiyle, müşterilerine kaliteli ve istenen hizmetler
sunması ilkesini esas almaktadır (Finn vd., 1996: 7-8).
Nitekim, konuyla ilgili yapılan çalışmalar incelendiğinde, TKY’ni benim-
seyen turizm işletmelerinde, rekabetin, işletme bilincinin, amaç birliğinin
geliştiği ve işletme çalışanları arasında amaç birlikteliğinin üst düzeyde
olduğu gözlenmiştir (Sarıçay, 2005, 31-33).
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 377

Buna ek olarak TKY işletme süreçlerinde verimliliği ve etkinliği artıran


değişim mühendisliği, yeniden yapılanma ve bencmarking konularında da
gelişmelere neden olduğu vurgulanmaktadır (Tavmergen, 2000: 112).
Özellikle, bir hizmet işletmesi olan turizm işletmelerindeki işlerin temel-
de insan emeğine dayanması söz konusu uygulamaların önemini ortaya
çıkarmaktadır. TKY’nin bu tür işletmelerde, yöneticiler, işgörenler ve müş-
teriler arasında iletişim kalitesini artırdığı, işgörenlerde moral ve motivas-
yon iyileşmeleri gerçekleştirdiği, işgörenlerin katılımcı bir anlayışla kendile-
rini işletmenin bir parçası olarak gördüklerini ve bunun verimliliği artırdığı
ilgili literatürde üzerinde durulan hususlardandır (Özveren, 2000:102).
Turizm İşletmelerinde TKY’ni uygulamalarının genel anlamda ülke eko-
nomisine ve sektöre daha özel anlamda ise işletmelere sağlayacağı faydala-
ra rağmen, özellikle Türk turizm sektöründe Toplam Kalite Yönetim uygu-
lamasının tam anlamıyla gerçekleştirilebilmesi için temelde iki koşulun
yerine getirilmesi gerekir ki, söz konusu bu koşullar makro ve mikro açıdan
ele alınabilir. Turizm sektöründe TKY uygulamalarının hayata geçirilme-
sindeki makro koşullar, devletin turizme kalite açısından sağlayacağı fayda-
larda odaklanmakta iken, mikro açıdan ise özellikle işletme tepe yöneticile-
rinin TKY ile ilgili eğitim alt yapısına sahip olmaları hususlarıdır (Dinçer,
1996:35).
Diğer bir anlatımla, turizmin herhangi bir iş kolunda (otel, acenta, eğlen-
ce, yat, kruvaziyer, marina vb.) faaliyet gösteren işletmelerin kontrolünde
olan iç faktör olarak ele alınabilecek yönetim uygulamaları, söz konusu
işletmelerdeki yöneticilerin konuya bakış açılarıyla ilgili olacaktır. Bu kap-
samda sektördeki yöneticilerin, işletmelerde uygulayacakları yönetim yak-
laşımlarının kalite standartları doğrultusunda bir seyir izlemesi, gerek su-
nulan hizmetlerin kalitesinin yükseltilmesi gerekse söz konusu bu hizmetle-
re olan talebi de yönlendirecek ve uzun vadede işletmenin faydasına ola-
caktır.
Herhangi bir sanayi kuruluşunda olduğu gibi turizm işletmelerinde de
personel organizasyonu, üretim, pazarlama vb. gibi konular genel kurallara
bağlanmıştır. Ülkemizde ise yat ve kruvaziyer liman işletmeciliğinin fayda-
lanabileceği bu tür bilgi kaynakları ya da yeterli yasal dayanaklarının bu-
lunmadığını belirtmek olasıdır. İşletmelerin görevinin mevcut şartları kul-
378 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

lanıp ya da zorlayıp hizmeti ya da malı en iyi şekilde üretmesi ve müşterile-


rine sunması olarak belirlersek, şartların düzeltilmesi ile yat ve kruvaziyer
limanları işletmelerinin verimliliğinin artacağı bir gerçektir. Temel şart olan
yöneticiden, teknik görevliye kadar tüm personelin hizmet eğitiminin sağ-
lanması, karar verme mekanizmalarının çabuklaştırılması, merkezi yat ve
kruvaziyer gemi limanı işletmeciliği yönlendirme grubunun oluşturulması,
turizm işletmeciliğinin bu dalının daha hızlı olarak gelişmesini sağlayacak-
tır (Ercanik, 2003: 46-47).
Marina işletmelerinin amacı ondan yararlananlara bir takım tesisler ve
hizmetler sunmaktır. Marinanın çalışanları açısından marina istihdam kay-
nağıdır. Sahiplerinin görüşü açısından bir marina yatırıma karşılık bir getiri
sağlamaktadır. Bunlar çok ayrı amaçlardır. Bu hedefler tamamen finansal
terimlerle ifade edilirse müşteriler kaliteli hizmet karşılığında optimal bir
fiyat isterler.
İşgörenler yüksek ücret, sahip ve ortaklar ise yüksek kar beklerler. Bu-
nunla birlikte her bir taraf marina işletmesi içindeki katılımlarıyla daha
geniş bir ilgiye sahiptirler. Örneğin, marina müşterileri tesis ve hizmetlerin
kalitesiyle, personel çalışma koşullarıyla, marina sahipleri yatırımlarının
güvenli olmasıyla ve taşıdıkları rollerinden duydukları tatminle ilgilidirler.
Bu ilgi ve çıkarlardan bazısı çatışma içinde olabilir. Tarafların birbiriyle
rekabet eden ve çatışan hedeflerini uzlaştırmak marina yönetiminin görevi-
dir. Bunu, önce işletmenin hedeflerini sonra her bir faaliyetin hedeflerini
açık ve kesin bir şekilde belirterek yapabilir. Bir tarafın amaçlarının maksi-
mize edilmesi- bu müşteri olabilir, işveren veya sahibi olabilir- diğerlerinin
amaçlarının ihmal edilmesi ne bir işletmenin tek varlık nedeni olabilir ne de
onun sürekli başarısı için bir formül olabilir (Camgöz, 2009). TKY’nin ana
merkezinde yer alan müşteriyle olan ilişki biçiminin onların istediği biçim-
de olması şüphesiz ki gerek yat ve kruvaziyer, gerekse marina işletmesi
açısından faaliyetlerinin süreklilik kazanması açısından olmazsa olmaz ko-
nular arasında yer almaktadır.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 379

ŞEKİL 5: Yat İşletmelerinde Müşteri Tekne Sahipleri ve Personel İlişkisi

Kaynak: Camgöz, 2009.

Şekil 5’te de görüldüğü üzere yat işletmelerinde en üstte müşterinin yer


alması ve söz konusu müşterilerin tekne sahipleri ve personelle aynı dü-
zeyde ilişki içerisinde olması, hizmetteki kalitenin ve devamlılığın olmazsa
olmaz şartları arasındadır. Zaten Toplam Kalite Yönetiminin temel ilkeleri;
müşteri odaklılık, liderlik, süreçler ve verilerle yönetim, çalışanların katılı-
mı/takım çalışması, sürekli öğrenme, işbirliklerinin geliştirilmesi, toplumsal
sorumluluk (Ögel ve Dursunkaya, 2001:210) olarak gruplandırıldığı için bu
kavramları yat ve marina işletmelerinde uygulayabilmek de daha kolay
mümkün olabilecektir.
Bir işletmede TKY yaklaşımına geçiş köklü bir değişime neden olacaktır.
Müşteri odaklılık, istatistik ve analizden yararlanma, çalışanların eğitimi,
üst yönetimin liderliği, tedarikçilerle işbirliği ve sürekli gelişme ilkeleriyle,
işletme amaçlarını, çalışanları, sosyal faktörleri ve iş metotlarını da değişti-
recektir. Bu değişim, yat, kruvaziyer ve marina işletmeleri içinde geçerli
olabilecek bir unsurdur. Bu kapsamda yat, kruvaziyer ve marina işletme
yöneticileri toplam kalite yönetimine ilişkin ilkeleri zamanında ve yerinde
uygulayabildikleri takdirde işletmelerin sürdürebilirliğini ve karlılığını de-
vam ettirebileceklerdir. Çünkü kalitenin sisteme yerleştirmesi diğer bir ifa-
de ile müşteri tarafından tanımlanan kaliteye öncelik vererek işletmenin
380 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

sunduğu mal ve hizmetleri yanında yönetiminde kalitesi ve verimliliğini


arttırmayı amaçlar.
Bu amaca ulaşabilmek, toplam kalite yönetimi anlayışının yönetim sis-
temine yerleştirmesi ile gerçekleşebilecektir. Bütün bunların başarılmasın-
daki anahtar kelime ise eğitimdir. Her kademede çalışan işgörenlere yönelik
eğitim faaliyeti sonucu yapılmak istenen faaliyetler gerçekleştirilebilecek ve
sonuçta ulaşılmak istenen son nokta yani kalite yakalanabilecektir. Böylece
gerek işletmeler arası, gerek ulusal ve gerekse uluslararası rekabette ön pla-
na çıkan kalite yakalanmış olacaktır. Diğer taraftan özellikle lüks gemiler
olarak ele alınan Kruvaziyer yolcularının profiline bakıldığında yolcuların
gelir seviyesi yüksek, eğitimli kişiler olduğu görülmektedir. Limanlarda
kısa sürede kalmalarına rağmen bıraktıkları döviz miktarları diğer turist
profiline göre daha fazladır.
Kruvaziyer yolcularının bir başka önemli belirgin özelliği ülkenin tarihi
ve kültürel zenginliklerini görmek istemeleridir. Bu şekilde gelen turistleri-
nin niteliğinin yüksek olması iş kapasitesi ve niteliğinin yükselmesine de
neden olmaktadır. Kruvaziyer turizmin çıktılarından daha fazla pay alabil-
mek için liman şehirleri limanlarını hattın başlangıç ve bitiş limanı olması
yönünde çaba sarf etmektedir. Liman yönünden bakıldığında, yanaşma
yerlerinin fiziki nitelikleriyle ilgilidir. Limanın deniz tarafında yeterli derin-
lik, geminin geliş zamanına göre Kruvaziyer trafik içinde uygun yanaşma
yerinin müsait olması şarttır (Cancı, 2009).
Tüm bunlara, kruvaziyer gemilerdeki işletmecilik anlayışını da eklemek
gerekirse, yukarıda sayılan bu ilişki biçiminin ve hizmet ağının birbirini
tamamlayacak derecede ve müşteri beklentilerine uygun olarak bir bütün
çerçevede ele alınması, bu sektörden alınan payı ve hizmetteki kalite düze-
yini de artıracaktır. Özellikle bu hizmetleri yerine getirirken, kaliteden ödün
vermeme anlayışıyla hareket edilmesi, bu alandaki mevcut potansiyelimizi
harekete geçirmede ve sürdürmede temel yapı taşlarından olacaktır.
Marina müşterilerini temelde yat ve kruvaziyer gemi sahipleri ve yat ve
kruvaziyer gemi kaptanı olarak sınıflandırmak mümkündür. Bu iki grubun
beklentileri ortak noktalarda buluşsa da bazı farklılıklar arz etmektedir. Yat
ve kruvaziyer gemi sahipleri ağırlıklı olarak marinanın çevresindeki sosyal
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 381

yaşam alanlarına önem verirken, kaptanlar marinaların temel hizmetleri


(bağlama, elektrik, su) ile ilgili beklentilere sahiptirler (Eriş, 2007:46).
Bu kapsamda düşünüldüğünde, marina hizmetlerinin TKY anlayışına
uygun bir şekilde bu müşterilerin beklentilerini karşılayacak nitelikte ve
belirli bir koordinasyon dahilinde olması, marinanın tercih edilmesinde
avantaj sağlayacak hususlardan olacaktır. Özellikle, söz konusu marinaya
yanaşan yat ve kruvaziyer sahiplerine ve kaptan beklentilerine ek olarak yat
ve kruvaziyerlerde bulunan misafirlere (konuklara) da belirli hizmetlerin
(önbüro, yiyeyeck içecek, kısmen konaklama) bu koordinasyon dahilinde
sağlanması ve TKY ilkelerine göre hareket edilmesi, gerek sunulan hizmet-
lerdeki kaliteyi gerekse söz konusu işletmenin kaliteye bakış açısını yansıta-
caktır. Bu hizmetlerin tüm tarafların beklentilerinin karşılandığı düzeye
getirilmesi kalite verimlilik ve sürdürülebilirlik noktasında da doğal olarak
ilgili işletmenin lehine olacaktır.
TKY’nin ana felsefelerinden biri insan faktörüdür. Bu doğrultuda işlet-
melerin TKY’ni uygulayabilmeleri için nitelikli insan kaynaklarına ihtiyaç
vardır. Bu nedenle, işletmeye personel alımında seçimi çok iyi yapmak
uzun vadede işletmeye büyük faydalar sağlayacaktır.
Personel seçiminde aranması gereken uygun nitelikler kısaca, sürekli ge-
lişmeye açık olmak, örgütsel davranış biçimini ve takım çalışmasının öne-
mini bilmek olarak özetlenebilir. Çünkü faaliyet alanı ne olursa olsun örgüt-
te sürekli gelişmeyi yakalayabilmek ancak nitelikli ve TK’ye uygun çalışan-
larla mümkün olabilir. Bu kapsamda her işletmede olduğu gibi, yat,
kruvaziyer ve marina işletmelerinde de personeli kalite konusunda duyarlı
hale getirmek, işletme içi iletişimi sağlamak, personeli işletme süreçleri ve
elde edeceği sonuçlara duyarlı hale getirmek, kişinin işine odaklanması ve
daha iyi iş yapma yollarını arama ve sürekli iyileşmenin bir ön göstergesi
olacaktır (Çatak, 1996: 237).
TKY teknolojik yenilikler ile geliştirme faaliyetlerine etkin olarak katılımı
öngörmektedir. Bu çerçevede, Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde
çalışanların iş ve süreçlere katılımlarının TKY çerçevesinde gerekli bilgi
birikime sahip olarak yaklaşılması hizmetteki kalitenin de artırılmasına
katkı sağlayacaktır. Diğer taraftan yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde
de birçok alanda olduğu gibi TKY’nin başarılı olabilmesi için üst yönetimin
382 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

liderliği şarttır. İnsan kaynaklarını geliştirmeye önem veren, girişimciliği,


yaratıcılığı teşvik eden, yeniliklere açık ve mutlaka yönetimin liderliğinde
olmalıdır. Müşteri odaklı olmak ise hizmet sektöründe kaçınılmaz bir ger-
çektir.
Hizmet işletmeleri, verimliliklerini ve verdikleri hizmetlerin kalitesini
arttırmak için bazı noktaları dikkate almak zorundadırlar. Bunlardan birisi,
müşterilere mümkün olduğunca ilgi ve yakınlık göstermektir. İkincisi, müş-
terinin güvenini kazanmak için verilecek hizmetleri zamanında ve tam ola-
rak vermek, üçüncü olarak dikkat edilecek husus, müşteriye olabildiğince
yardımcı olmak ve hizmet verme konusunda istekli olunduğunu belli et-
mek, sonuncusu da işletme için eğitim programlarına yönelmektir (Bedük
vd., 2008).
Diğer taraftan, hizmet işletmelerinin sunduğu hizmetlerde kalitenin sağ-
lanması, hizmetlerin soyut özelliğinden dolayı uzun bir süreci gerektirmek-
le birlikte, aynı zamanda kalite ölçümü de diğer üretim işletmelerine oranla
daha zordur.
Öte yandan, konuyla ilgili litaratürde hizmet sunan işletmelerin, kalite de-
ğerlendirilmesinde kullanabilecekleri değerleme ölçütleri de geliştirilmiştir.
Örneğin; Parasuraman vd. (1994: 202) hizmet kalitesinin yapısını ve belirle-
yicilerini tespit etmek amacıyla yaptıkları çalışmada hizmet kalitesini tüke-
ticinin beklentileri ve alınan hizmet arasındaki fark diye tanımlanmışlardır.
Araştırmacılar bu çalışmada aynı zamanda, hizmet performansını kapsamlı
şekilde değerlendirmeyi sağlayan SERVQUAL adı verilen ayrıntılı bir ölç-
me yöntemi geliştirmişlerdir. Bu ölçme yöntemi fiziksel özellikler, güveni-
lirlik, güven, heveslilik ve empatiyi de kapsayan 22 maddelik ölçekten
oluşmaktadır (Saravanan ve Rao, 2007:437). Her bir ölçek firmanın faaliyet
alanına göre müşterilerin beklentilerini karşılamak üzere düzenlenebilmek-
tedir (Coulthard, 2004:480). Bu kapsamda, bir hizmet işletmesi olarak ele
alabileceğimiz marina, yat ve kruvaziyer işletmelerinin özellikle sundukları
hizmetlerin kalite değerlendirmelerinde de kullanabilecekleri bu ölçütler,
söz konusu işletmeler açısından Şekil 6’da sunulmuştur.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 383

Şekil 6: Yat, Kruvaziyer ve Marina İşletmelerinin Hizmet Kalitesi Değerlemesinde


Kullanabilecekleri ‚Hizmet Kalitesi Değerlendirme Kriterleri‛

Fiziksel Güvenilirlik Güvence Empati Heveslilik


Özellikler

 Uygun kuruluş  Zamanında  Kişisel bilgile-  Hizmet


 Müşterilerin
yeri seçimi hizmet sun- rin şevki.
değerli
 Teknolojiye mak. saklanması.  Müşteriyi
olduğunu
uyum  Problem  Sorunları hissettirmek.
bekletme-
 İşletmeye çözme çabası. çözecek bil-  Özel
mek.
ulaşım  Hızlı ve doğru giye sahip ol-  Hizmette
ihtiyaçları
olanakları hizmet. mak . hızlılık.
anlamak.
 Sunulan hizmet-  Müşterilere  Güler yüzlü,
 Müşterilere
lerinin hızı ve saygı göster- samimi
özel önem
kullanımının mek. davranış ve
vermek.
kolaylığı  İşletmeye  Uygun
iletişim
 Modern hoş güven. çalışma
biçimi.
ortam saatleri.
 İşletme
imkanları (ko-
naklama, yiye-
cek, içecek,
bağlama yeri,
dekorasyon vb.).

Kaynak: Newman, 2001; Arasli vd.2005; Wan vd. 2005; Ustasüleyman 2009’dan
uyarlanmıştır.

Şekil 6‘da verilen ve gerek kruvaziyer ve yat işletmeleri, gerekse marina


işletmeleri söz konusu değerleme ölçütlerini kendi sundukları hizmetler
çerçevesinde ele alıp uyguladıklarında, bu ölçütler onlara, kalitede hangi
aşamada olduklarını görmede ve sundukları hizmetlerin kalite anlayışı çer-
çevesinde düzenlenmesinde yardımcı olacaktır. Aynı zamanda, sunulan bu
kalite değerlemesi modeli; söz konusu işletmelere, sundukları hizmetlerin
içeriğine ve türüne göre daha kapsamlı modellerin geliştirilmesi ve uygu-
lanmasında da bir yol haritası olacaktır.
384 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

Toplam kalite yönetimi tanım, ilke ve amaçları ile tüm işletmelere büyük
yaralar- kazanımlar sağlamalına yönelik sistem kurabilme becerisi ve esnek-
liği kazandırmaktadır. İşletmelerin bu kazanımları beraberinde müşteri
memnuniyeti, pazar payının artması, zaman ve maliyetlerden tasarruf, da-
ha kalite ürün ve hizmetlerin oluşturulması, eğitimli ve motive olmuş iş
gücünü getirebilecektir. Fakat unutulmamalıdır ki toplam kalite yönetimi
bir değişim sürecidir ve bu değişimi gerçekleştirebilecek olan üst yönetimin
liderliğidir. Üst yönetim; kurum içi iletişimi, eğitim faaliyetlerini, katılımcı
yönetim anlayışını, sürekli iyileşmeyi destekleyen bir organizasyon yapısı
oluşturabilirse, tüm işletmelerde olduğu gibi yat ve marina işletmelerinde
de hedeflere ulaşmakta faydalı olacaktır. Diğer taraftan, yat, kruvaziyer ve
marinacılıkta uluslararası standartlar henüz oluşmamıştır. Standartlar yeri-
ne yatçıların, marinacıların, yat üreticilerinin ve ilgili örgütlerin ortaya koy-
duğu değerler ağırlık kazanmaktadır. Dünya’da marinacılık sektöründe
faaliyetlerin yürütülmesi adına net standartlar olmadığı gibi pazarlama
anlamında da belirgin stratejiler geliştirilmemiştir. Türkiye’de ise, benzer
bir şekilde denizcilik alanında özellikle marinacılık bağlamında çağdaş an-
lamda pazarlama yaklaşımı yeni yeni oluşmaktadır (Eriş, 2007: 48).
TKY anlayışının yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde işleyiş süreci-
nin etkinliğinin söz konusu işletmelere fayda sağlayacağı, çalışmanın ilgili
bölümlerinde vurgulansa da özellikle yat, kruvaziyer ve marina işletmeleri
günümüzde önemli sorunlarla karşı karşıyadır. TKY çerçevesinde de ele
alınabilecek söz konusu bu sorunları genel olarak şu şekilde belirtmek ola-
sıdır (Sarıışık, 2004:212-213):
 Özellikle dış etkenlere bağlı olarak ele alınabilecek; savaşlar, terör
olayları, çevre kirlilikleri, ekonomik krizler vb. gibi sorunlar,
 Niteliksi personel ve yönetici yetersizlikleri,
 Ülkelerarası yasa ve yönetmeliklerin farklılıklarının hizmetlerde ak-
saklıkları meydana getirmesi,
 Kazalar ve hastalıklar,
 Kapsite ve iyileştirmelerdeki aksaklıklar dır.
Yat ve kruvaziyer limanlarının mevcut durumu ile ilgili olarak ele alına-
bilecek bir başka sorun da devlete ve belediyelere ait yat limanlarının ge-
nelde yeterli hizmet veremediği ve buradaki personelin işinde uzman ol-
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 385

madığıdır. Buna karşın özel yat işletmelerinde fiyatların yüksek olmasına


karşılık verilen hizmetlerin kaliteli olduğu ve personelin denizden ve yatçı-
lığın gereklerinden anlayan kişilerden oluştuğu söylenebilir. Bu değerlen-
dirmelerin dikkate alınarak Belediyelerin işlettikleri yat limanlarının özel-
leşmesinde mutlak faydalar olacağını belirtmek olasıdır (Ercanik, 2003).
Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde Toplam Kalite Yönetimine et-
kin bir şekilde geçilebilmesi amacıyla diğer işletmelerde olduğu gibi özellik-
le üst yönetimin bir kurumsal kültür geliştirmesi gerekmektedir. Genellikle
zincir ya da profesyonel işletmelerden ziyade aile işletmesi şeklinde sürdü-
rülen ülkemizdeki yat, kruvaziyer ve marina işletmeciliği alanındaki faali-
yetler, ancak kurumsal bir kimlik kazanılması ve bu nokta da kaliteye önem
verilmesiyle geliştirilebilir. Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerindeki ku-
rumsal kültürün geliştirebilmesi amacıyla yönetim tarzı oldukça önemlidir.
Bu noktada Mcdonald (1993:81), kurumsal kültürün geliştirilmesine yönelik
şu hususlar üzerinde durmaktadır:
 İnsanlardan ziyade kurumsal süreçlerin ölçümü yapmalıdır,
 Kesin sonuç belirlemekten kaçınmalıdır;,
 İletişim engellerini kaldırmalıdır,
 Kurum çalışanlarının iyi iş yapmak istediklerini anlamalıdır,
 Kurum çalışanlarına yetki vermelidir,
 Kurumda emir vermekten ziyade liderlik yapmalıdır,
 Kurum çalışanlarına tek taraflı konuşmak yerine onları dinlemeyi
tercih etmelidir,
 Kurumsal nitelikte sürekli bir şekilde vizyon, misyon ve amaçlar be-
lirlemelidir,
 Çalışmaktan zevk almalı ve diğer kurum çalışanlarının kendisiyle
birlikte çalışmasından zevk almasını sağlamalıdır.
Kurumsal kültür ile ilgili yukarıda verilen söz konusu hususların yat,
kruvaziyer ve marina işletmelerinde gerçekleşmesi, şüphesiz ki ilgili işlet-
melerin yönetim süreçlerindeki işleyişte ve dolayısıyla tüm faaliyetlerindeki
kalitede artış meydana getirecektir.
Yat, kruvaziyer ve marinacılık adına çekicilik unsurları yüksek olan Tür-
kiye’nin ve Türk yat ve marinalarının uluslararası pazarlarda iyi bir yer
386 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

edinebilmesi için üst ve alt yapı olanaklarıyla birlikte sunulan yan hizmetle-
rin de geliştirilmesi gerekmektedir. Prestij Yatların pazarlamaya dahil edil-
mesi ve marinaların inşa edilmesi yoluyla üst gelir grubuna hitap edilmeli;
dünya çapında tanınmış kişilerin söz konusu bu marinalara davet edilmesi
ve ücretsiz hizmet sunulması yoluyla tanıtım çalışmalarına katkı yapılmalı-
dır.
Diğer taraftan, Marinalar sadece yatçılar için değil o bölgede yaşayan in-
sanlar için de birer yaşam alanı olarak tasarlanmalıdır. Bu noktada hem
yatçının gizliliği korunmalı ve aynı zamanda halk içinde birer rekreasyon
alanı olarak tasarımlarda bulunulmalıdır. Marinalar konumlandırılırken
ulaşım yolları ile bütünleşik tasarımlar yapılmalı ve marina ile bulunduğu
yöre arasında fiziksel bir bağ kurulmalıdır. Marinalararası yatay entegras-
yon ile özellikle yabancı yatçılara Türkiye’nin tanıtılması konusunda işbirli-
ği yapılmalı ve müşteriler farklı marinalara yönlendirilerek ülkede kalma
süreleri uzatılmalıdır (Eriş,2007: 49-50). Bahsedilen söz konusu bu faaliyet-
ler şüphesiz ki Yat ve Marina İşletmeciliği açısından gelişimi sağlayacaktır.
Bu faaliyetlere bir bütün olarak yaklaşılması ve TKY ilkelerinin temel alın-
ması da tüm yönler itibariyle bu gelişimi hızlandıracak etkenlerden olacak-
tır.
TKY’nin temel ilkelerinin; ‚Müşteriye Odaklanma‛, ‚Çalışanların Geliş-
tirilmesi ve Katılımı‛, ‚Süreçlerin Geliştirilmesi‛, ‚Sürekli İyileştirme‛, ‚Li-
derlik ve Amaçların Tutarlılığı‛, ‚Toplumsal Sorumluluk‛ unsurlarını kap-
sadığı göz önüne alındığında Yat ve Marina işletmelerinde de gerçekleştiri-
len faaliyetlerde bu ilkerin içerikleriyle birlikte benimsenmesinde fayda
görülmektedir. Nitekim Yat ve Marina İşletmeleri her ne kadar teknik dü-
zeydeki ürünler sunsalar da ürünlerinin büyük bir bölümünü hizmetler
oluşturmaktadır. Bu kapsamda, özellikle TKY’nin yukarıda belirtilen ana
ilkelerine uygun olarak, gerek sunmuş oldukları hizmetlerin gerekse çalı-
şanlarının bu doğrultuda sürekli geliştirilmesi içinde yer aldıkları ve reka-
betin kıyasıya olduğu Akdeniz Çanağı’ndaki benzer nitelikte hizmet sunan
ülkelerle olan rekabette de avantaj sağlayacaktır.
Şekil 7’de Yat, Kruvaziyer ve Marina İşletmelerinde, TKY ana ilkeleri
çerçevesindeki Kalite Uygulama sürecinden de anlaşılacağı üzere, yat,
kruvaziyer ve marina işletmeleri, sundukları hizmetlerdeki kaliteyi yakala-
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 387

yabilmeleri için, gerçekleştirdikleri tüm faaliyetlerde öncelikle bu ilkeleri


benimsemesi gerekmektedir.
Şekil 7: TKY İlkeleri Doğrultusunda Yat, Kruvaziyer ve Marina İşletmelerindeki Ka-
lite Uygulama Süreci

Üst Yönetimin Katılımı


Kruvaziyer İşletmeleri

Müşteri ve Çalışanlarla Yat İşletmeleri


İlişkiler

Liderlik
Marina İşletmeleri
Kalite Uygulamaları

Müşteriye Odaklanma

Tekne Sahipleri

Çalışanların Memnuniyeti

Müşteriler
Sürekli İyileştirme ve
Sürekli Eğitim

Şekil 7’de TKY’ne ilişkin sunulan ilkeler, kalite uygulamalarının öncü


şartlarındandır. Yat ve Marina İşletmeleri, ilişki içerisinde oldukları tekne
sahipleri ve müşterileri bu ilkeler doğrultusunda kalite uygulamalarına
dahil etmeleri gerekmektedir. Böylelikle, gerek işletme içinde, gerekse iş-
letme dışındaki tüm süreçlerde başarıya ulaşmada avantaj sağlamış olacak-
lardır.
Hizmet kalitesindeki gelişmelerin, bir örgüte yeni müşteriler kazandıra-
cağı, mevcut müşterileriyle iş hacmini attıracağı, işletmeyi fiyat yönlü reka-
betten sıyırabileceği ve hataları telafi etmek için harcanan emek ve masrafın
azaltılabileceği kanıtlanmıştır (Bedük vd, 2008:144). Dolayısıyla hizmet iş-
letmeleri olarak ele alabileceğimiz yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinin,
hizmet kalitesinin geliştirmesi, temel hedeflerinden olmalıdır. Bu konuyla
ilgili olarak Berry vd.(1994) 10 kural üzerinde durmaktadır. Söz konusu bu
kurallar (Berry vd., 1994:32): Dinlemek, müşterilere sürpriz yapmak, güve-
388 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

nilirlik, adil davranmak, temel hizmet, ekip çalışması, hizmet tasarımı,


işgören araştırması, telafi etmek ve hizmet liderliğidir.
Diğer taraftan, bir hizmet işletmesini diğer bir işletmeden farklı kılan en
önemli faktörlerden birisi, rakiplerinden daha yüksek kalitede hizmet
üretmesi ve sunmasıdır. Pek çok hizmet işletmesi, farklı ve istenen kalitede
hizmet üretme ve dağıtma stratejisiyle rakiplerinden üstün duruma geçip,
kârlılıklarını sürekli kılarak, rekabette üstünlük avantajını yakalamaktadır.
Tüketiciler kendilerine sunulan hizmet ile bekledikleri hizmeti her zaman
karşılaştırırlar. Bu karşılaştırma bilinçli olarak yapılmasa da kendiliğinden
ortaya çıkabilmektedir. Eğer verilen hizmet beklentilerinin üzerinde gerçek-
leşmiş ise, müşteriler daha fazla tatmin olurlar ve o hizmeti almaya devam
ederler (Karahan, 2006:113). Bu doğrultuda, yat, kruvaziyer ve marina iş-
letmelerinde de sunulan hizmetlerde ‚kalite‛ olgusunun dikkate alınması
ve bu doğrultuda faaliyetlerin sürdürülmesi, müşteri devamlılığı ve işletme
sürdürülebilirliği bakımından oldukça önemlidir.
Yat, kruvaziyer ve marinacılık sektöründe günümüzün talep artışına
karşı en önemli stratejisi, mevcut marinalarda hizmet yelpazesi ve kalitesini
uluslararası düzeyde tutarken, süratle yeni yatırımları devreye sokması
olarak görülmektedir. Yatçılar için marina seçiminde en önemli kriterler;
marinanın konumu ve sunduğu olanakların yanı sıra sunulan hizmetlerdeki
kalite beklentileridir.
Diğer bir önemli kriter ise, yat veya kruvaziyer gemisinin beklemeden
yanaşıp barınabilme şansının yüksek olmasıdır ki bu kriter, talep patlaması
yaşanan günümüzde önemini daha da arttırmaktadır (Gedik, 2009). Bu nok-
tada, söz konusu bu faaliyetlerin gerçekleştirilmesinde sürece ilişkin TKY
ilkelerinin devreye sokulması, hizmet sunumundaki hızlılık ve kaliteyi be-
raberinde getirecektir. Özellikle, TKY kapsamında da değerlendirilebilecek
ve işletmenin kuruluş aşamasından başlayıp işletilme sürecine ilişkin, aşa-
ğıda belirtilen unsurların bu alandaki işletmecilikte dikkate alınması, kali-
tede hedeflenen standartlara ulaşmada fayda sağlayacaktır. Söz konusu bu
unsurları genel olarak şu şekilde belirtmek olasıdır (Bektaş, 1995:32-33):
 İşletme inşaatında kullanılan malzemenin özellikleri,
 Su yüzeyinin kirlenmemesi için önlem alınması ve müdahaleye ilişkin
yöntemlerin geliştirilmesi,
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 389

 Gürültüye karşı izolasyon ve önlemler,


 Enerji ve su kullanımında tasarrufu sağlayan önlem ve düzenlemeler,
 Çöplerin toplanması, yeniden değerlendirilmesi ve imha edilmesine
yönelik yapılan düzenlemeler,
 Kara alanının peyzajı ve elamanlarının kullanımı,
 Atık suların arıtılması ve geri kullanılması,
 Kullanılan kağıt, şişe, deterjan, havlu, şampuan vb. malzemelerin ni-
telik ve özellikleri,
 Yatlara ve kruvaziyerlere verilen hizmetlerde kirliliği önleyecek ve
caydıracak önlemlerin alınması,
 Müşteri ve personeli çevre konusunda uyarıcı önlemler ve bu amaçla
personel eğitimi gibi hususların dikkate alınması,
 Personelin müşteriye davranışı ve iletişim biçimine ilişkin düzenle-
meler,
 Yönetimin, bu alanda geliştirilen kalite standartlarını sektöre uygu-
lamadaki beceri ve istekleridir.
Diğer taraftan ülkemizde Marinacılıkta uluslararası standartlar henüz
oluşmamıştır. Standartlar yerine yatçıların, marinacıların, yat üreticilerinin
ve ilgili örgütlerin ortaya koyduğu değerler ağırlık kazanmaktadır. Bu an-
lamdaki uluslararası değerlerin oluşmasında her yıl düzenlenen Permanent
International Association of Navigation Congress (PIANC) in payı büyük-
tür. Adı geçen kongrede ileri sürülen ve tartışılan görüşler ve çeşitli marina-
cılık ölçütleri, birer uluslararası standart olarak kabul edilmekte ve uygu-
lanmaktadır. Ancak mevcut durumda, hiçbir ölçüt çok kesin ve sabit bir
değer sunmamaktadır.
Dünya’da marinacılık sektöründe faaliyetlerin yürütülmesi adına net
standartlar olmadığı gibi pazarlama anlamında da belirgin stratejiler gelişti-
rilmemiştir. Türkiye’de ise, benzer bir şekilde denizcilik alanında özellikle
marinacılık bağlamında çağdaş anlamda pazarlama yaklaşımı yeni oluş-
maktadır. Marinacılık bir hizmet işidir ve her hizmet işinde olduğu gibi
müşteri memnuniyeti önem taşır. Marinalarda, müşteri memnuniyet anket-
leri ile müşterinin nabzını tutma ve ihtiyaçları doğrultusunda sunulan hiz-
metin geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesine önem verilmesi (Eriş, 2007:48)
390 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

TKY’nin de temel öğelerinden biri olan müşteri memnuniyetin sağlanması


açısından oldukça önemlidir.
Diğer taraftan özellikle uluslararası kalite yönetim sistemleri yat,
kruvaziyer ve marina işletmelerindeki TKY uygulamalarına önemli ölçüde
katkı sağlayacak unsurları olarak değerlendirilebilir. Bir işletmenin herhan-
gi bir kalite yönetim sistemini uygulaması tam anlamıyla TKY çerçevesinde
yönetildiği anlamına gelmeyeceği gibi, söz konusu bu sistemler TKY çalış-
malarına destek olacaktır (Tütüncü, 2009: 86).
Bu kapsamda, yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde ISO 9000 serisi
kalite sistem standartlarına ek olarak, gıda güvenliği yönetim sistemleri,
çevre yönetim sistemleri ve iş sağlığı ve güvenliği yönetim sistemlerinin
içerikleriyle birlikte hayata geçirilmesi, özellikle Akdeniz çanağında rekabet
ettiğimiz diğer ülkelerin işletmeleriyle rakabette avantaj sağlayacak geliş-
melerden olacaktır. Söz konusu bu sistemlere sahip olan işletmeler, aynı
zamanda iç ve dış çevresine kaliteyle ilgili bir nevi taahhütte bulunmakta-
dır. Burada verilen taahhüt, işletmenin sunduğu hizmetlerde taahhüt ettiği
kaliteden asla taviz vermeyeceği şeklindedir (Aksu ve Ehtiyar, 2007: 14).
Özellikle marina işletmelerinde uluslararası standartlara uygun olarak
işlerliğe geçirilen mavi bayrak ve altın çıpa uygulamaları söz konusu bu
işletmelerin hizmetlerinde kalite standartlarının geliştirilmesinde fayda
sağlayan standartları içermektedir. Bu kapsamda, gerek yat ve kruvaziyer
gerekse marina işletmeciliğinde bu ve benzer kalite sistemlerinin hayata
geçirilmesi işletmelerin TKY uygulamalarına geçişlerini de kolaylaştıracak-
tır.
Buna ilave olarak işletmelerde sunulan hizmetlerdeki kaliteyi artırmada
kullanılan önemli bir öğede kalite çemberleridir. Kalite çemberi çalışmaları,
organizasyonun iyileşmesine ve büyümesine katkıda bulunmak; insanlar
arasında karşılıklı saygıyı geliştirmek; mutlu, güvenli ve sağlıklı bir çalışma
ortamı yaratmak ve insan yeteneklerinin tamamıyla kullanılmasını sağla-
mak amacıyla yürütülmektedir (Nurdoğan, 1995: 156). Bu doğrultuda yat,
kruvaziyer ve marina işletmelerinin de hizmetlerinin üretim ve sunumun-
daki kalitenin sağlanmasında, kalite çemberlerinden yararlanmaları, TKY
uygulamalarında onlara yardımcı olacak önemli öğelerden olacaktır.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 391

Yat, kruvaziyer ve marina işletmeleri, sunduğu hizmetler itibarı (yata


ilişkin bakım-onarım hizmeti, yatçıya, müşterilere servis, önbüro hizmetleri,
konaklama hizmetleri vs.) ile tipik bir hizmet işletmesi görünümünü sergi-
lemektedir. Bu kapsamda, söz konusu işletmelerin yönetimine ilişkin uygu-
lanacak modern yönetim yaklaşımları nihayetinde, işletmelerin başarısına
son derece etki edecektir. Örneğin, bir marinaya demirleyen yat veya
kruvaziyerin ihtiyaçlarının yatçı ve kruvaziyerdeki/yattaki müşterilerin
beklentileri doğrultusunda karşılanmasında, TKY’nin temel ilkelerinden
biri olan müşteri odaklılık çerçevesinde hareket edilmesi (özellikle memnu-
niyet sağlayan müşterinin o işletmeye olan sadakatine olumlu etkisi göz
önüne alındığında), yatçı ve müşteriler açısından o marinanın tekrar tercih
edilmesine fayda sağlayacaktır.
Öte yandan, özellikle turizm sektöründe kalitenin belirli bir düzeye yük-
seltilmesi, hizmet üretiminin sürekli iyileştirilmesine ve hizmeti üretecek
işgörenlerin nitelikli olmalarıyla da doğrudan ilgilidir. Günümüz işletmeci-
lik anlayışında, sadece kalite gruplarındaki veya çemberlerindeki çalışanlar
değil, işletmede çalışan herkes kaliteden sorumlu olmak durumundadır. Bir
hizmet işletmesi olan Yat-Kruvaziyer ve Marina işletmelerinin de söz konu-
su bu süreçlerde başarılı olabilmeleri için, hizmet kalitesini dünya standart-
ları doğrultusunda şekillendirmesi gerekmektedir ki, bu aşamada özellikle
TKY anlayışı bu işletmelere büyük ölçüde yol gösterecektir.
Yatçılar için marina seçiminde en önemli kriterler marinanın konumu ve
sunduğu olanaklardır. Diğer bir önemli kriter ise, yatın beklemeden yanaşıp
barınabilme şansının yüksek olmasıdır ki bu kriter talebin arttığı günümüz-
de önemini daha da arttırmaktadır. Yatçılar bölge ve marina seçerken bek-
lemeden yanaşabilme şanslarının yüksek olduğu yerleri gözeteceklerdir.
Yatların beklemeden yanaşabilme şanslarının fazla olduğu marinalar belli
büyüklüğe ulaşmış marinalar veya marina bölgeleri olduğundan, marina
için büyüklük önemli bir faktördür.
Diğer taraftan, marinalardaki bu büyüklük ölçütü tek başına yeterli kal-
mamakta, marinaya yanaşan yata ve yat içerisindeki kişilere verdiği hizmet
te marinaların tercih edilmesinde önemli bir etken olmaktadır. Özellikle
sunulan hizmetlerdeki kalite düzeyi temel belirleyici etkendir. Bu durumda,
bir marina işletmesinin tüm hizmet süreçlerinde toplam kalite yönetim ilke-
lerine ihtiyaç duyması kaçınılmazdır. Çünkü, esas itibariyle tüm hizmetler-
392 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

deki kalitenin sağlanması temeline dayanan TKY anlayışı, bu işletmeler


açısından da fayda sağlayacak bir yönetim uygulaması olarak kabul edilebi-
lir. Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde TKY süreç, uygulama ve fay-
dalarına ilişkin buraya kadar belirtilen hususlardan hareketle, özellikle te-
meli hizmete dayanan işletme türleri olarak ele alabileceğimiz bu işletmeler
gerçekleştirmiş oldukları faaliyetlerdeki kalitenin sağlanması ve sürekli
geliştirilmesi açısından TKY’ kapsamında şu hususlar üzerinde durmalıdır-
lar:
 Gerek, yat ve kruvaziyer gerekse marina işletmeleri hizmetlerinde ka-
litenin sağlanması için verdikleri hizmet türlerine göre ISO kalite
standartları serisine ilişkin işletmelerde gereken düzenlemeleri yapa-
rak bu belgeleri almaya ve güncellemeye özen göstermelidirler.
 TKY’nin ana ilkeleri olan müşteri odaklılık anlayışı içerisinde, hem iç
hem de dış müşteri beklentilerini önceden bilmeye veya hiç değilse
tahmin etmeye yönelik bilimsel düzeydeki araştırmalara yönelmeli-
dirler.
 Dünya ölçeğinde bu alana artan talep istikametinde, söz konusu bu
talebin gelecekte nasıl şekilleneceğini dikkate alarak buna yönelik ya-
tırımlara öncelik vermelidirler.
 Gerçekleştirdikleri tüm faaliyet ve yatırımlarda, içinde bulundukları
toplumsal ve doğal çevreyi dikkate almalı ve faaliyetlerinde bu orta-
ma zarar verici eylemlerden kaçınmalıdırlar.
 İşletmelerinde TKY sürecinin aktif olarak işletilmesinde gerekirse
profesyonel ekipten faydalanmalıdırlar. Bu süreçte kalite çemberleri
oluşturulabilir.
 Özellikle bu işletmeler, kalitenin planlanması, kontrolü ve sürekli iyi-
leştirilmesi için rakip işletmeleri sürekli izlemeli, gerekirse kıyaslama
yoluyla en iyi uygulamalar örnek alınarak işletmelerine aktarılmalı-
dır.
 Bu tür işletmelerde çalışan personel, sektörün yapısı gereği bazı
özel/teknik bilgilere de sahip olmasını gerekli kılmaktadır. Bu doğrul-
tuda, personelin sürekli geliştirilmesine dönük hizmetiçi eğitim faali-
yetlerine önem verilmeli ve personel sürekli geliştirilmelidir.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 393

 Yönetim yapısı katı hiyerarşik bir düzlemden ziyade, katılımcı bir


yapıya sahip olmalıdır.
 Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerini bağlayan ‚Deniz Turizmi Yö-
netmeliği‛ esaslarının işletmelerinde eksiksiz uygulanması sağlanma-
lı, gerekirse bu yönetmeliğin geliştirilmesine yönelik, işin içinde olan
işletmeler olarak ilgili kurumlara teklif sunulmalıdır.
 Sektörde çalışacak kişilerin kaliteye katkısı yadsınamaz derecede bir
öneme sahiptir. Bu tür işletmelerdeki personelin kesinlikle alanında
eğitim alması gerekmektedir. Özellikle lüks yatlarım ve kruvaziyer
gemilerin zengin konuklarına yüksek standart kalitesine uygun hiz-
met verebilecek düzeyde profesyonel eleman yetiştirilmesi kalitenin
sağlanması açısından son derece önemlidir. Özellikle Türkiye’de bu
konudaki uygulamalar değerlendirildiğinde, ülkemizde bulunan de-
nizcilik meslek liselerinde okuyanların genelde yükseköğretim aşa-
masında bu alana yönelmemeleri bu alanda kalifiye personel sorunu-
nu gündeme getirmektedir. Meslek lisesinden mezun olup MYO’lara
giden öğrenciler 6 sene mesleki eğitim olmak üzere 7 senelik bir eği-
time sahip olmaktadırlar. (Yeni sisteme göre 4 sene denizcilik lisesi ve
1 senesi İngilizce Hazırlık olan toplam 3 yıllık MYO’lar). Fakültelerde
(7dönem ve 12 ay acık deniz stajı) 3.5 sene bilfiil mesleki eğitim alan
kişilerle aralarında oldukça büyük farklılıklar olmaktadır. Hâlbuki
meslek liselerine yoğunluk ve gereken önem verilmeli ve buralardan
mezun olanlar için yüksek eğitimlerini almak için yeterli imkânlar ve
koşullar sağlanmalıdır. Bu uygulamalar ilişkin özellikle Avrupa’nın
meslek liselerine vermiş olduğu önem göz ardı edilemeyecek derece-
dedir. Bu kapsamda, yat, kruvaziyer ve marina işletmelerindeki kali-
fiye işgücünün sağlanmasında, gerekenlerin sadece kendi ülkemizin
standartları için değil yurtdışı standartlarının da gözü önüne alınarak
yapılması gerekmektedir. Böylelikle bu alanda uluslaarası kalite
standartlarının da tutturulması daha kolay olacaktır.
Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde verilen hizmetler teknik altyapı
gerektirse de nihayetinde söz konusu işletmelerin ana öğesini hizmetler
oluşturmaktadır. Bu kapsamda, hizmet kalitesini geliştirme konusundaki en
büyük engellerden biri hizmetlerde standartlaştırmanın zor olmasıdır.
394 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

Standartlaştırılmış hizmet kalitesi için çalışanların her gün aynı prosedürleri


izlemesi gerekir.
Öte yandan, kaliteyi tesadüflere bırakmayıp, ayrıntılı kalite standartları
oluşturan işletmeler, bu noktada amaçlarına daha kolay ulaşacaklardır. Bu
noktada toplam kalite yaklaşımı sadece üretilen ürün ve hizmetlerin değil
bir bütün olarak yönetimin kalitesini ve verimliliğini de arttırmaya amaçla-
yan bir yöntem olarak, hizmet işletmesi olarak nitelendirebileceğimiz yat,
kruvaziyer ve marina işletmeleri açısından önem taşıyan bir yönetim yakla-
şımıdır. Özellikle toplam kalite yönetiminin, geleneksel yönetimlerden fark-
lı bir ’kalite-verimlilik-maliyet-kar’ yaklaşımının izlenmesi, bu işletmelerde
kaliteye öncelik verilerek, verimlilik artışını beraberinde getirecek, maliyet-
ler düşürülecektir.
Yüksek kaliteli ürünler, daha düşük fiyatlarla tüketiciye sunularak pazar
payı ve kar yükseltilecektir. Öte yandan, yat, marina ve kruvaziyer işletme-
lerinde belirtilen bu sonuçların oluşumuna imkan vermek adına işletmeler-
de toplam kalite yönetimine yönelik çalışmalara gönüllü olarak katılımı
teşvik etmek gerekmektedir. Bunun için özellikle şu hususların üzerinde
durulmalıdır; (Dündar ve Fırlar 2006: 138):
 Öncelikle bu işletmelerde net bir amaç ve beraberinde görev tanımı-
nın yapılması,
 Sürekli öğrenmeye uygun bir zeminin hazırlanması,
 Çalışanların fikirlerinin dikkate alınması,
 Çalışanların faaliyetlerini etkin kılacak bir iletişim ortamının yaratıl-
ması,
 Otokontrolün işlerlik kazanması için uygun bir yapının oluşturulması
gerekmektedir.
Yukarıda verilen hususlara ilave olarak yat, kruvaziyer ve marina işlet-
melerinde TKY çerçevesinde kalitenin sağlamasına ilgili işletmelerin üze-
rinde durmasında fayda sağlayacak uygulamaları Şekil 8’deki gibi özetle-
mek mümkündür (Çağlayan, 1992; Bektaş, 1995; Tığ, 2002; Şimşek, 2005;
Dündar ve Fırlar 2006; Sarıışık vd, 2009):
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 395

Şekil 8: Yat, Kruvaziyer ve Marina İşletmelerinde TKY Çerçevesinde Kalitenin Sağ-


lamasına İlişkin Önemli Bazı Hususlar

Yat İşletmeciliği İlgili Olarak

 Yat işletmelerinde çalışan personelin, denizcilik yönünden Denizcilik Müsteşarlığı ve izin verdiği kurumlar
tarafından eğitim ve belgelendirmeleri yapılmalıdır. Diğer taraftan turistlere hizmet sunan personelin de ilgili
kurumlar tarafından eğitilmeleri veya alanında eğitim almış olması gerekmektedir.
 Belgesiz olarak çalışan yatlara kesinlikle müsaade edilmemelidir. Denizcilik Müsteşarlığı tarafından belgesiz
yatların belgelendirilmesi kesinlikle yapılmalıdır.
 Yatlarda oluşan katı atıkların toplanacağı çöp konteynerleri mutlak suretle bulunmalıdır. Bu husus özellikle
çevreye duyarlı olmanın gerekliliği olduğu gibi ilgili yasal mevzuat açısından da bir gerekliliktir.
 Çevreye duyarlı olunmalı ve bu konuda gereken belge, sertifikaların (yunus plaketi/belgesi vb.) alınmasına
önem verilmelidir. Söz konusu bu belgeler aynı zamanda ulusal ve uluslararası düzeyde kalitenin göstergesi
olarak avantaj sağlamaktadır.
 Tüm işletmecilik faaliyetlerinde yasal mevzuat dışında bürokrasiden olabildiğince kaçınılmalı, hizmetlerin
sunum zamanlamasına dikkat edilmelidir.

Marina İşletmeciliği İle İlgili


Olarak
 Marina yatırımlarının belgelendirilmesi hususu bu alandaki hizmetlerin kalitesini de etkileyeceğinden ilgili
yasal mevzuata göre hareket edilmeli ve bu konuda kesinlikle taviz verilmemelidir.
 Marina yatırım ve işletmeciliğiyle ilgili master planlarıyla ilgili hususların Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın
eşgüdümünde planlanarak gerçekleşmesi, gerek bu alandaki kalitenin artırılması gerekse ülke turizmine katkı
açısından da önemlidir.
 Marinalardaki alt yapı ve üst yapı olanaklarının, dünyadaki kalite standartlarına göre düzenlenmesine özen
gösterilmelidir.
 Marinalarda çalışacak personelin alanında eğitimli olması gerekmektedir.
 Özellikle marinaların, kalitenin bir belirleyicisi olarak ele alabileceğimiz ‚Mavi Bayrak‛ uygulamasını
önemsemeleri gerekmektedir. Söz konusu bayrağın bir kere alınması yeterli olmayıp sürekli olarak
yenilemelidirler.
 Çevreye duyarlı olunmalı ve bu konuda gereken belge, sertifikaların (çıpa, altın çıpa vb.) alınmasına önem
verilmelidir.

Kruvaziyer İşletmeciliği İle İlgili Olarak

 Kruvaziyer gemilerde çalışanların, çalıştıkları alanlara göre eğitimli olması ve sertifikaya sahip olmaları
gerekmektedir.
 Kruvaziyer gemilerde oluşan katı atıkların toplanacağı çöp konteynerleri mutlak suretle bulunmalıdır. Bu husus
özellikle çevreye duyarlı olmanın gerekliliği olduğu gibi ilgili yasal mevzuat açısından da bir gerekliliktir.
 Kruvaziyer gemilerin limanlara yanaşabilmesi açısından alt yapı çalışmalarının yeterli olması gerekmekte,
eksikliklerin giderilmesi için fiziki planlar hazırlanmalı ve konu ile ilgili yatırımlar teşvik edilmelidir.
 Kruvaziyer gemilerde verilen hizmetlerin ((konaklama, yiyecek, içecek, dekorasyon vb.) üretim sürecinde kalite
standartlarına göre hareket edilmelidir.
396 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

DEĞERLENDİRME
Hizmet sunan işletmelerde kalitenin sağlanması, tüm taraflar açısından
(işletme, tedarikçiler, müşteriler) ve özellikle işletmenin devamlılığı açısın-
dan son derece önemlidir. Bu kapsamda, bir turizm işletme türü olarak ele
alabileceğimiz yat, kruvaziyer ve marina işletmeleri için de bu durumun
önemi ortadadır.
Özellikle marina işletmelerinin müşterileri olarak yatçılara sunduğu
hizmetlerdeki kaliteye ek olarak yatın içerisinde gelen konuklara da bir
takım hizmetler (ön büro, yiyecek-içecek, konaklama) sunması, söz konusu
işletmelerin bu faaliyetetlerinde kalite standartlarına uygun olarak hizmet
vermenin gerekliliğini ortaya çıkarmaktadır.
Örneğin, marina işletmelerinde mavi bayrak kriterlerine uygun olarak
yapılanmaya gidilmesi ve bu bilincin tam olarak yerleşmesi hem çalışan
hem de hizmetten yararlananlar bakımından hizmette uluslararası kalite
standardizasyonun sağlanmasına katkı sağlayacaktır.
Buna ek olarak yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinin, özellikle çalış-
ma içerisinde vurgu yapılan ‚Toplam Kalite Yönetimi‛ ilkelerine bağlı ola-
rak faaliyetlerini sürdürmesi de bu kalitede önemli rol oynayacaktır. Bu
bağlamda; yatçılığa elverişli olan ülkemiz, yatçılık konusuna gereken önem
verildiğinde, ülke tanıtımının en iyi şekilde yapılması, yatçılığın bilinçlendi-
rilmesi, marinalarda çalıştırılacak yönetici ve işgören düzeyindeki persone-
lin konusunda eğitimli olması, yönetmeliklerin de gereken titizliğin gösteri-
lip eksik yönlerinin giderilmesine imkan tanıyan alt yapı çalışmalarına baş-
lanmalı ve ‚Toplam Kalite Felsefesi‛ne uygun olarak sürekli geliştirme ilke-
si doğrultusunda sürdürülmelidir.
Hali hazırda Türkiye’nin sahip olduğu mevcut marinaların etkin biçim-
de tanıtımı da bu çerçevede ele alınmalı ve tanıtım için doğru pazarlama
stratejilerinin uygulanması, yatçıların ihtiyaçları doğrultusunda özellikleri-
nin geliştirilmesi ve diğer turistik tesislerle entegrasyonu bu bağlamda
önem taşıyan diğer noktalardır.
Türkiye’nin sahip olduğu doğal çekiciliğin yeni ve yüksek standartlara
sahip tesislerle birlikte Toplam Kalite anlayışının gerektirdiği hizmet stan-
dartlarını da kapsayacak şekilde sunulması, Türk marinalarının uluslararası
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 397

pazarlarda cazibe noktası haline gelmesini sağlamada da son derece önemli


olacaktır.
Yat, kruvaziyer ve marina işletmeciliğiyle ilgili olarak Avrupa ülkelerin-
deki kalite standartlarını yakalamak için uygun kriterleri sağlamak ve özel-
likle sunulan hizmetlerin çeşidine ek olarak kalitesini artırmak şarttır.
Bu konuda ülke olarak potansiyelimiz olmasına rağmen, Avrupa Birliği
ülkelerindeki rakip ülkelere oranla yavaş ilerlediğimizi belirtmek olasıdır.
Özellikle bu alanda gerek bürokratik, gerekse işletme kaynaklı bir çok sorun
olduğu ortadadır. Bu sorunların çözümüyle birlikte, gerçekleştirilecek kap-
samlı tanıtım ve pazarlama faaliyetleriyle, hızla büyüyen rekabet ortamında
yat-marinacılık pastasından daha büyük pay alma imkânını elde etmek
mümkündür.
Böylelikle ülkemiz; Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde, bu alanda Avru-
pa’nın önde gelen merkezleri arasına girme yolunda özellikle hizmette kali-
te standardizasyonunu sağlama çabalarında önemli mesafe kat etmiş ola-
caktır. Bu tespitlerin ışığında, Türkiye’nin ülke tanıtımı faaliyetlerinin de-
nizcilik ve denizcilikle ilgili olarak gemi ve gemi limanlarının gelişmesi
anlamında büyük önem taşıdığı muhakkaktır.
Diğer taraftan ülkede uygulanan turizm politikalarının denizcilik ve ilgi-
li olarak, yat, kruvaziyer ve marinaları da en geniş anlamda kapsaması ve
her türlü teşvik ile desteklenmesi gerekmektedir. Makro seviyede uygula-
nacak doğru strateji ve politikaların özel sektör boyutunda daha çok yatı-
rım, işletmecilik ekseninde ise çağdaş yat, kruvaziyer ve marina işletmecili-
ği uygulamaları ve hizmette kalitenin sağlanması ile desteklenmesi Türki-
ye’nin bu alanda gelişmesinde kilit öneme sahip uygulamalardan olacaktır.
398 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

TARTIŞMA SORULARI
1. Yat, kruvaziyer ve marina işletmeciliği alanında Türkiye’yi Akdeniz
çanağındaki diğer ülkelerle kıyaslayınız.
2. Yatların işletme belgesi alabilmesi için yapılması gerekenleri belirtiniz.
3. Mavi Bayrak uygulaması hakkında bilgi vererek Türkiye’deki mavi
bayraklı marinaları belirtiniz.
4. Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde Toplam Kalite Yönetim ilke-
leri, süreç ve uygulamalarının önemi hakkında bilgi veriniz.
5. Yat, kruvaziyer ve marina işletmeleri günümüzde önemli sorunlarla
karşı karşıyadır. TKY çerçevesinde de ele alınabilecek söz konusu bu sorun-
ları genel olarak belirtiniz.
6. Yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinde uygulanan/uygulanabilecek
kalite sistemleri hakkında bilgi veriniz.
7. TKY ilkeleri doğrultusunda yat, kruvaziyer ve marina işletmelerindeki
kalite uygulama sürecini şekil çizerek anlatınız.
8. Hizmet işletmeleri olarak yat, kruvaziyer ve marina işletmelerinin ger-
çekleştirmiş oldukları faaliyetlerdeki kalitenin sağlanması ve sürekli gelişti-
rilmesi açısından, TKY kapsamında dikkat etmesi ve uygulaması gereken
noktaları tartışınız.
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 399

BÖLÜM KAYNAKLARI

Adalet Bakanlığı (2009). Türk Uluslararası Gemi Sicili Yönetmeliği,


http://www.mevzuat.adalet.gov.tr/html/20517.html (Erişim: 17.07.2009).
Aksu, A. ve Ehtiyar, R. (2007). Turizm İşletmelerinde Çağdaş Yönetim Teknikleri, Anka-
ra: Detay Yayıncılık.
Aykut, C. İ. (1993). Türkiye’de Yat Turizmi ve Örnek Bir Marina Organizasyonunun
İncelenmesi, Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul.
Babacan, F.T. (2009). ‚Kruvaziyer Turizminin Türk Turizmindeki Yeri ve Önemi‛, http://
kalkinma.org/?goster.asp?sayfa=rapor&id=396 (Erişim: 12.09.2009).
Bedük A, Zerenler M. ve Sosyal A.(2008). ‚Değişen Dünya’da Yeni Yönetim Modelle-
ri’nin Turizm Sektörü’nde Kullanılması Ve Tanıtım Stratejileri’nin Belirlen-
mesi‛. http://www.sosyalbil.selcuk.edu.tr/sos_mak/articles/2008/20/
ABEDUK-MZERENLER-ASOYSAL.PDF.
Bektaş, Ç. (1994). ‚Türkiye’de Turizm Potansiyeli ve Sorunları‛, Turizm Yıllığı 1994,
Türkiye Kalkınma Bankası Yayını, Ankara.
Bektaş, Ç. (1995). ‚Turizmde Kıyı Betonlaşmasına Bir Alternatif: Yat Turizmi‛, Ekoloji-
Çevre Dergisi (Nisan-Mayıs-Haziran):30-33.
Berry, L. L.; Parasuraman, A. ve Zeithamal, V. (1994), ‚Improving service quality in
America: Lessons learned‛, Academy of Management Executive, 8(2), ss.32-45.
Camgöz, A. (2009). ‚Marina İşletmeciliği ve Yönetimi‛, http://ticariyatcilik.com/
marinaisletmeyonetim.htm
Camison C. (1996). ‚Total Quality Managment in Hospital: an Aplication of the EFQM
Mode‛, Tourism Managment, 17(3), ss:191-201.
Cancı, M. (2009). ‚Kruvaziyer Turizmde Neredeyiz‛, http://www.turizmdebusabah.com/
ha-
ber_detay~haberNo~48693~f~_quot_kruvaziyer_turizm_i%C3%A7in_haz%
C4%B1rl%C4%B1%C4%9F%C4%B1m%C4%B1z_yok_quot_.htm
Coulthard, L. J.M.(2004). ‚Measuring Service Quality‛, International Journal of Market
Research, 46 (4), ss:479-497.
400 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

Çağlayan A., (1992). ‚Deniz Turizmi 3.İzmir İktisat Kongresi 21.Yüzyıla Doğru Türkiye‛,
Marina Yatırım ve İşletmecileri Derneği Çalışma Grubu Bildirileri.
Çatak, S. (1996). ‚Konaklama İşletmelerinde Etkin Bir Hizmet Kalitesi İçin Etkin Bir İş
Analizi ve Toplam Kalite Yönetimi İlişkileri‛. İçinde: Turizm İşletmelerinde
Hizmet Kalitesi, Erciyes Üniversitesi Hafta Sonu Seminerleri 13-15 Aralık
1996:216-243.
Demirkol Ş., Pelit E. ve Kılıç, G. (2002). ‚Yat- Marina İşletmlerinde Yönerici ve İşgören
Sorunları Üzerine Bir Alan Araştırması‛, Turizm Akademik, 1, ss.13-32.
Dinçer, F. (1996). ‚Turizm Sektöründe Toplam Kalite Yönetimi‛ Turizm İşletmelerinde
Hizmet Kalitesi Haftasonu Seminer 3 13–15 Aralık 1996: 14–38 Nevşehir.
Dinçer M.Z. ve Hussein, A.T. ‚Turizm İşletmeleri Pazarlamasında Koordinasyon‛. İçin-
de Avcıkurt C.,Demirkol Ş., B. Zengin, ‚Turizm İşletmelerinin Pazarlama-
sında 7P ve 7C‛ Değişim Yayınları, İstanbul, 2008.
DPT, (2000). Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı Ulaştırma Özel İhtisas Komisyonu De-
niz Yolu Ulaştırması Alt Raporu, Ankara.
Dündar, İ.P ve Fırlar, G. (2006). İçsel Pazarlama ve Toplam Kalite Yönetimi ‚Türki-
ye’deki Ulusal Basın İşletmelerinin Değerlendirilmesine Yönelik Bir Araş-
tırma‛ Bilig 37, ss:131-153
Ercanik, C. (2003). Türkiye’de Yat Turizminin Coğrafya Açısından İncelenmesi, Basıl-
mamış Yükseklisans Tezi, Ankara Üniversitesi Coğrafya (Beşeri ve İktisadi)
AnabilimDalı, Ankara.
Eriş E.D. (2007). ‚Uluslararası Pazarlarda Türk Marinalarının Çekiciliği ve Pazarlama
Stratejileri‛, Ege Akademik Bakış, 7(1), ss37-55.
Finn, D.W., Baker, J., Marshall, G.W. ve Anderson, R. (1996)Total Quality Management
and Internal Customers: Measuring Internal Service Quality, Journal of
Marketing Theory and Practice:36-50.
Gedik, M. (2009). ‚Türkiye'de Yatçılık ve Marina Sektöründe Durum‛
http://www.dtoizmir.org/T%C3%BCrkiye.pdf (Erişim:7.09.2009).
Karahan, K. (2006). Hizmet Pazarlaması. İstanbul: Beta Basım Yayın.
Kozak, M.A. (1999). ‚Türkiye’de Yat Turizmi Eğitimi”, TUGEV Seçme Makaleler; Yayın
No: 49, Temmuz, İstanbul.
Kozak M.(2000). ‚Türkiye’de Yat Turizmi İşletmeciliği ve Sorunları‛, Standart Dergisi
39(459), ss.48–56.
Kozan, Ö. (2009). ‚Yatlara Türk Bayrağı Düşük Vergiyle Çekilir‛. Referans Gazatesi,
15.05.2009.
http://www.referansgazetesi.com/haber.aspx?HBR_KOD=122722&KTG_
KOD=443# (Erişim:16.10.2009).
Azize Tunç Hassan – Elbeyi Pelit – Evren Güçer | 401

Kültür ve Turizm Bakanlığı (2008), Yat İstatistikleri http://www2.tbmm.gov.tr/d23/7/7-


4581c.pdf
Kültür ve Turizm Bakanlığı (2009a), ‚Yat Turizm Yönetmeliği‛,
http://www.kultur.gov.tr/TR
/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFF03077CA1048A18343F8D52AF93E16D
FA (Erişim: 10.07.2009).
Kültür ve Turizm Bakanlığı (2009b), Deniz Turizmi Yönetmeliği,
http://yigm.kulturturizm.
gov.tr/Genel/BelgeGoster.aspx?F6E10F8892433CFF6E536CF3C88A66F6A354
05BFDD9C147A.
Macdonald, J. (1993). Understanding Total Quality Management in a week. Headway,
Hodder& Staoughton.
Meslek Standartları Komisyonu, (2000). ‚Yat Elamanı‛, Meslek Standartları Komisyonu
Araştırma ve Teknik Hizmetleri Birimi, Ankara.
Newman, K. (2001). ‚Interrogating SERVQUAL: A Critical Assessment Of Service
Quality Measurement In A High Street Retail Bank,‛ International Journal of
Bank Marketing, Vol. 19, No. p126-139.
Nurdoğan A. (1995), "Kalile Çemberlerinin Amaçları". Verimlilik Dergisi Toplam Kalıte
Özel Sayısı, MPM Yayınları, (5), ss:150-161.
Parasuraman, A., Zeithaml, ve Valarie, A. (1994). ‚Alternative Scales for Measuring
Service Quality: A Comparative Assessment Based on Psychometric and
Diagnostic Criteria‛, Journal of Retailing, 70(3), pp:201-230.
Saravanan, R.ve Rao, K. S. P. (2007). ‚Measurement of Service Quality from the
Customer's Perspective - An Empirical Study‛, Total Quality Management &
Business Excellence, 18 (4), pp.435-449.
Sarıışık M., Kaya, İ. Ve Narin, M. (2009). Deniz Turizm İşletmeleri, içinde Turizm İşlet-
meleri, Değişim Yayınları, İstanbul.
Sarıışık M. (2004). ‚Yat ve Marina İşletmeleri‛ içinde Turizm İşletmeleri, Değişim Yayın-
ları, İstanbul.
Ögel, Z. B. ve Dursankaya, Z. (2001). ‚Eğitimde Kalite Yönetimine Bir Örnek: ABET 2000
Akreditasyon Süreci‛, Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi
2001(20), ss:206-214.
Öztürk Y, Seyhan K., (2005). ‚Konaklama İşletmelerinde Sunulan Hizmet Kalitesinin
Artırılmasında İşgören Eğitiminin Yeri ve Önemi‛, G.Ü. Ticaret ve Turizm
Eğitim Fakültesi Dergisi, 2005(1), ss:121-143.
Özveren, M. (2000). Toplam Kalite Yönetimi Temel Kavramlar ve Uygulamalar. İstanbul:
Sabah Kitapları.
402 | Turizm İşletmelerinde Toplam Kalite Yönetimi

Sarıçay, N. (2005). ‚Turizm Sektörü Genel Değerlendirmesi ve Sektörde Çalışanların İş


Tatmini‛. İzmir Ticaret Odası Ar&Ge Haziran Bülteni, 1-3.
ŞİMŞEK, G. (2005). Turistik Gemi Kruvaziyer Sorunu, Sabah Gazetesi
http://www.sabah.com.tr/simsek.html (2005-08-31)
Tandoğan U.V.(1996), ‚Yat İşletmelerinde Çalışan Personelin Hizmet Kalitesi‛ Turizm
İşletmelerinde Hizmet Kalitesi Haftasonu Seminer 3 13–15 Aralık 1996: 149–
158 Nevşehir.
Tavmergen, İ.P. (2002). Turizm Sektöründe Kalite Yönetimi. Ankara: Seçkin Yayınevi.
Tayfun A. (2009). ‚Yat ve Marina İşletmleri‛ http://websitem.gazi.edu.tr/tayfun
/DosyaIndir (Erişim:12.08.2009).
Tığ, A. (2002). Deniz Turizmi ve İçel, II. Turizm Şurası Bildirileri Kitabı, (12-14 Nisan
2002, ss.233-238). Ankara: Turizm Bakanlığı.
Tütüncü, Ö. (2009). Ağırlama Hizmetlerinde Kalite Sistemleri. Detay Yayıncılık: Ankara.
Türsab, (2001). ‚Mavi Bayrak Sayımız 78’e Çıktı‛, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Aylık
Yayın Organı, Ağustos – 2001,İstanbul.
Ustasüleyman, T. (2009). ‚Bankacılık Sektöründe Hizmet Kalitesinin Değerlendirilmesi:
Ahs-Topsis Yöntemi‛, Bankacılık Dergisi, 69, ss:33-43.
WAN, W. W. N., LUK, C.L. and CHERİS, C. W. C.. (2005), Customers' Adoption Of
Banking Channels in Hong Kong, International Journal of Bank Marketing,
23(3), pp: 255-272.
Yarcan, Ş. (1993). Seyahat Yönetimi (Derleme) İstanbul: Boğaziçi Matbaası.
http://kalkinma.org/?goster.asp?sayfa=rapor&id=396 (2009). ‚Kruvaziyer Turizminin
Türk Turizm Sektöründeki Yeri Ve Önemi‛ (Erişim: 16.09.2009).
http://ticariyatcilik.com/ticariyatisletmeveyonetim.htm (2009). Ticari Yat İşletme ve Yö-
netimi, (Erişim: 30.09.2009).
http://truvadenizcilik.com (2009). ‚Cruise (Yolcu gemileri)‛.
http://truvadenizcilik.blogcu. com/cruise -yolcu-gemileri_51933521.html
(Erişim:12.09.2009);

You might also like