Professional Documents
Culture Documents
28
HADÎSLERE GÖRE
YÖNETİCİLERE İTAATİN SINIRLARI
İI.YAS CANİKLİ, S a m s u n / T e m i e / K a r a y o n c a Köyü'ncle doj;du C1966). Ankara Üni
versitesi İlahiyat Fakültesi'nden m e z u n oklu (1991). Ankara Üniversitesi Sosyal
Bilimler Enstitüsü T e m e l İslâm Bilimleri Hadis Anabilim Dalı'nda m a s t e r v e d o k
tora yaptı v e Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan adlı yüksek lisans (.1996)
v e Hilâfet Kavramıyla İlgili Hadislerin Tetkiki isimli d o k t o r a tezini hazırladı.
(2004). Antalya/Elmalı (1991-1992), A n k a r a / M a m a k (1992-1998) v e d a h a s o n r a
Van İ m a m Hatip Lisesinde Y e d e k Sulsay Ö ğ r e t m e n olarak g ö r e v yaptı. (2000-
2001). Din Öğretimi G e n e l Müdürlüğü, Ders Kitapları v e P r o g r a m Geliştirme Şu-
besi'nde ç a l ı ş m a y a başladı (1S>98). Y a z a n n b u g ü n e k a d a r y a y ı m l a n a n kitap v e
makaleleri şunlardır: İ m a m Hatip Li.seleri için Hadis Ders Kitabı-I, Eğit-San Y a y ı n
lan, ( A n k a r a 1996, A d e m SOLMAZ ile birlikte); İ m a m Hatip Liseleri için Hadis
Ders Kitabı-II, Eğit-San Yayınları, (Ankara 1997, A d e m SOLMAZ ile birlikte); Ye
ni Türkiye Delhi'sinde "Kur'an'da v e Hz. P e y g a m b e r ' i n Öğretilerinde İ n a n ç v e
İnandığını Y a ş a m a Hürriyeti" adlı m a k a l e (Temmuz-Ağu.stos 1S)98); ayrıca yazarın
y a y ı m a hazır makaleleri d e bulunmaktadır.
İlahiyat
Araştırma-İnceleme 28
ISBN 975-6666-65-X
İlahiyat
Dr. Medilıa Eldem Sokak 41/12 06420 Kızılay ANKARA
tel.: O (312) 433 24 65 tel. ve faks: O (312) 433 66 68
e-posta: ldtabiyat@yahoo.com
HADISLERE GÖRE
YÖNETİCİLERE İTAATİN SINIRLARI
ANKARA 2004
Bu naçiz eseri,
yetişmem için her türlü fedakârlığı gösteren
anneme ve bahama
ithaf ediyonım.
İÇİNDEKİLER
KISALTMALAR 7
ÖNSÖZ 9
Araştırmanın Önemi ve Amacı 11
Araştırmanın Metodu 12
GİRİŞ [13-17]
Kıır'an'da "Ulu'l-Emr" Kavramının İhtiva Ettiği Anlamlar 13
1. "Ulu'l-Emr" Hakkında İleri Sürülen Görüşlerin
Kısaca Değerlendirilmesi l6
BİRİNCİ BÖLÜM
SORUMLULUK ANLAYIŞININ YÖNETİME YANSIMASI (19-28]
1. Bir Halife Olarak İnsanın Görevi 21
2. Sorumluluk Kavramının Kapsadığı Alanlar 25
İKİNCİ BÖLÜM
YÖNETEN ve YÖNETİLENLERİN KARŞILIKLI SORUMLULUKLARI .... [29-74]
1. Yöneticilerde Bulunması Gereken Özellikler 29
1.1. "Ehliyet Sahibi" Olması 29
1.2. Halkın Mesuliyetini Taşıması 33
1.3. İstişareyi Her Hususta Uygulaması 35
1.4. Adil Davranışlar Ortaya Koyıruısı 42
1.5. Her Hususta Dürüst Olması (Doğru Sözlü Olması) 49
1.6. Rüşvete ve Haksız Kazanç Yollarına Karşı Mücadele Etmesi .. 53
1.7. Maslahata Uygun Davranış İçinde Olması 56
1.8. Vazifeyi Ehline Vermesi 59
2. Yönetilenlerde Bulunması Gereken Özellikler 67
2.1. Yöneticinin Allah'a Bağlılığı ve İtaat İlişkisi 68
2.2. Yöneticinin Meşru İşlerde Desteklenmesi 70
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
YÖNETİCİLERE İTAATLE İLGİLİ
RİVAYETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve
BU ÇERÇEVEDE İLERİ SÜRÜLEN GÖRÜŞLER 175-118)
1. İtaatin Belli Şanlarda Zorunlu Olduğunu Ortaya Koyan
Rivayetlerin Değerlendirilmesi 75
2. Her Durumda İtaatin Devam Edeceğine Dair
Rivayetlerin Değerlendirilmesi 79
3. Yöneticilere İtaatle İlgili İslâm Alimlerinin Görüşlerinin
Değerlendirilmesi 98
3.1. Klasik Dönem İslâm Alimlerinin Görüşleri 98
3.1.1. HaneRlerin Görüşü 101
3.1.2. Mâlikîleriıı Görüşü 104
3-1.3. Şâfiîlerin Görüşü 105
3.1.4. Hanbelîlerin Görüşü 107
3.1.5. Şia'nın Görüşü 109
3.1.6. Haricîlerin Görüşü 111
3.1.7. Zahirîlerin Görüşü 112
3.1.8. Mu'tezilenin Görüşü 113
3.2. Günümüz İslâm Alim ve Düşünürlerinin Yöneticilere
İtaatle İlgili Görüşleri 115
BİBLİYOGRAFYA [125-1331
KISALTMALAR
İlyas CANİKLİ
Ankara 1 9 9 6
Araştırmanın Önemi ve Amacı
Araştırmanın Metodu
''-> Ay.
^ Ay.
2' Bk7,„ 4. Nisa, 59; 27. Nemi, 33.
Giriş 17
^ e s - S a d r , a.g.e.. s. 1 2 8 .
' iMcvdûdî, Tefhîmul-Kıır'an, IV. 4 6 5 .
Mevdûdî, Hilâfet ve Saltanat, s. 7 1 .
' A f z a l u r - R a h m a n , Encyclopaedia ofSeerah (Sîret Ansiklopedisi), I. 3 4 2 .
" 9 . Tevbe, 105.
' A.y.
Soniınkıhık Anlayışının Yönetime Yansıması 21
" 3 3 . Fâtır. 3 9 .
* 3 8 . Sâd, 26.
2" Nakîb el-Attâ.s, İslâm ve Laisizm, s. 62.
^7. A-ıât,85.
^ Atay, Hüseyin, Allah'ın Halifesi İnsan, s. 7 4 .
Sorumluluk Anlayışının Yönetime Yansıması 25
Gazâlî, Nasıhaıü'l-Mülûk, ( T e r e . O s m a n Ş e k e r c i ) , s. 2 6 .
Isfaliânî, Hılyetii'l-Evliyâ, I. 5 3 ; Hindî, Kenzul-Ummâl, H. No: 1 4 2 9 4 V. 7 5 6 .
'2 Hindî, u.g.e.. H. No: 1 4 2 9 8 , V. 7 5 7 .
« T a n t â v î , Ahbâru Ömer. s. 1 2 8 .
28 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırları
YÖNETEN ve YÖNETİLENLERİN
KARŞILIKLI S O R U M L U L U K L A R I
' F n r â b î . a.g.c, s. 8 7 .
1" İbn H a l d u n , Mukaddime, s. 1 9 3 .
" Ay.
'2 Gazâlî, Nasîhatül-Miilûk, s. 8 6 .
M â v e r d î , el-Atıkâımı's-Sultâniyye, s. 3 1 - 3 2 .
Yöneten ve Yönetilenlerin Karşılıklı Sonımluhıklan 33
İsfehânî, Hılyetül-Evliyâ, s. 1 2 9 .
Tanlâvî, Ali, Naci, Alıbânı Ümeı; s. 1 2 9 .
" G;ızâlî. Nasîhatül-Mülûk, s. 4 3 .
™ Mâverdî, el-Ahkâmu's-Suitâniyye, .s. 31-32.
21 Müslim, 3 3 . İmâıe 9 , H. No: 1 8 4 1 , 111. 1 8 4 1 .
22 N e v e v î . a.g.e., X I I . 2 3 0 .
Yöneten ve Yönetilenlerin Karşılıklı Sonımhıkıkhrı 35
« E b û Y u s u f , Kitâbul-Harac, s. 5.
N i z â m ü l m ü l k , Sîyâsemânıe, s. 9 6 .
B k z . , U d e h , A b d u l k a d i r , l.-ilâm ve Siyasî Durumumuz, s. 2 8 3 - 2 8 6 .
A. İVIustafa N e v i n . /,s-/â/ıı Siyasî Düşüncesinde Muhalefet, s. 110.
" A f z a l u r - R a h m a n , Sîrer Ansiklopedisi, I. 3 8 4 .
36 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
» A.y.
^ 4 2 . Şûrû, 3 8 .
* Me\dûciî, Tefhinntl-Kııran, V. 2 4 4 .
» 3- Âl-iİmrân, 159.
3-' 2 7 . Nemi, 32.
" Mevdûdî, a.g.e., IV. 1 1 1 .
Yönelen ve Yönetilenlerin Karşılıklı Sorumlulukları 37
Y ö n e t i m d e k i b e c e r i ve başarısıyla insanlığa ö n e m l i m e s e j l a r
v e r e n Hz. Ö m e r , hilâfeti sırasında, istişare meclisi oluşturmuş,
bu mecliste serbest tartışma ortamı m e y d a n a getirerek, diğer in
sanların fikirlerinden faydalanmıştır. O zaman İslâm'ın siyasî c e
miyeti muhacirler ve e n s a r o l m a k üzere iki gruba ayrılmıştır.
Bunlar bütün halkın önderleri idiler v e bütün Arabistan bunlara
kendi temsilcileri nazarıyla b a k ı y o r d u . H e r iki g r u b u n azaları
( ü y e l e r i ) zaruret gereği daima m e c l i s m ü z â k e r e l e r i n e katılmış
lardır. Ensar, Evs ve Hazreç adında iki k a b î l e g r u b u n d a n ibaret
olup, her iki grup üyelerinin meclis toplantılarında hazır bulun
maları şart telakki ediliyordu.^'
Nizâmülmülk ( Ö . 4 8 2 / 1 0 9 2 ) d e istişare yapılacak k i m s e l e r hak
kındaki görüşlerini şu ifadeleriyle dile getirmektedir: "İşler hak
kında meşveret yapılacak kişinin kuvvetli görüşü olması g e r e
kir. Herkesin bir ihtisas sahası vardır bir kişinin ç o k iyi bildiği
işi diğeri bilmez. Bir insanın bilgisi vardır, fakat pratiği yoktur.
Bir diğerinin bilgisi, pratiği v e yeterli tecrübesi de vardır. B u hu
susta bilginler v e dünya görmüş akıllı kimselerin t e c r ü b e s i n d e n
istifade edilmelidir. Zekâsı keskin olan bir kişi, bir işin g e l i ş m e
sini ve neticesini h e m e n görebilmektedir. Bazıları b u n u anlaya
mamaktadır.'- Bilhassa ihtisas sahiplerinin o k o n u d a bildiklerini
s ö y l e y e r e k görüşlerini açıklamaları, h e r alimin zıt da olsa fikrini
ortaya koyması, doğrunun ortaya çıkması için g e r e k m e k t e d i r .
Meşveret y a p m a d a n icraatta liderler b e n c i l ve zayıf görüşlü ol-
maktadırlar.'"'^ Nizâmülmülk'ün bu ifadeleri, g ö r ü ş ü n e başvuru
l a c a k kimselerin istişare e d i l e c e k k o n u y u iyi bilmesi ve ihtisas
sahibi olmasının zarûıîliğini ortaya koymaktadır. B u n u n l a da y e
tinmeyip, t e c r ü b e sahibi v e tutarlı bir yapıya sahip olmasını da
istişare için gerekli görmektedir. G ö r ü ş ü n e başvurulacak bir
kimsenin zikredilen özellikleri taşımaması, istişarenin sıhhatli
netice vermesine en büyük engeldir.
Hz. P e y g a m b e r (s.a.v.) zamanında m e y d a n a g e l e n bazı olay
lar biz bu k o n u d a aydınlatmaktadır. O M e d i n e ' y e hicretinden
h e m e n sonra Medine şehrini bir site devleri olarak teşkilatlan
dırmış ve anayasayı yapmıştır. B u devirde halkın h e m e n h e m e n
5. Mâidc, 8.
7. Anîf, ısı.
'- IJmâra, .Mııhanııııed, As/.-îm ı-e İn.'ian Hakhırt. s. 4 8 : İ z z e t b e g o v i ç , Doğu ve Ba
lı Arasında İslâm, s. 2 5 7 .
"3 Haddûrî, .Vlacid, İslâm'da Adalet Kavramı, s. 2 5 ; b k z . , Hody.son, İslâm'ın Serü
veni, I. 134.
"1 .MiLSİinı, 3 3 . İmâre, 5, H. No: 1 8 2 7 , III. 1 4 5 8 ; Ne.sâî. Âdâbul-Kudât. VIII. 2 2 1 .
Yönelen v e Yönetilenlerin Karşılıklı Sorumlulukları 45
Devlet b a ş k a n ı ve y ö n e t m e k o n u m u n d a b u l u n a n kimselerin,
adaletle h ü k m e t m e s i gerektiğini g ö s t e r e n Ebû Hurayra'den g e
len b a ş k a bir rivayette de P e y g a m b e r i m i z ( s . a . v . ) ş ö y l e buyur
maktadır:
"Devlet başkanı bir kalkandır. Onun arkasında harp edilir
Onunla düşmandan korunulur. Eğer o Allah (c.c.)'ın takvasıyla
emreder ve adaletle hareket ederse, bu yöneticiye adaleti sebe
biyle ecr vardır. Eğer bu yönetici takva ve adaletten uzak bir şe
kilde emr ederse, bunda onun aleyhine büyük bir günah vardır."''^
Hadisin lafzından, devlet b a ş k a n ı n ı n diktatör bir anlayışa sa
hip tek adam olduğunu a n l a m a k doğru bir yaklaşım değildir.
Aksine, yönetimleri bir kurum olarak kabul e t m e k lazımdır.
Eğer bir y ö n e t i c i , k e n d i s i n e bağlı birimlerde adaleti k a n u n î v e
vicdanî olarak t e m i n e d i y o r v e b u k o n u d a g e v ş e k l i k g ö s t e r e n i
tespit edip v e y a ettirip h e s a b a ç e k i y o r s a adaletli y ö n e t i m a n l a
yışını oluşturmuş demektir. Y a ş a m ı ş o l d u ğ u m u z bu çağın şartla
rı da g ö z ö n ü n d e bulundurulduğunda tek adam anlayışı, n e İslâ
mî teorik açısından n e de pratik açısından m ü m k ü n değildir.
Bir y ö n e t i m k e n d i prensipleri doğrultusunda, g ü n ü n şartlarını
da g ö z ö n ü n d e bulundurarak, istediği şekilde kurumlaşmaya v e
teşkilatlanmaya gidebilir. İslâm, bu k o n u d a herhangi bir zorun
luluk getirmemektedir.
Y i n e birtakım hadisler, ahiret sorumluluğuna dikkatlerini ç e
k e r e k , y ö n e t i m k a d e m e s i n d e g ö r e v a l a c a k kimseleri, adaletli ol
maları hususunda uyarmaktadır. İbn Saîd'den rivayet e d i l e n bir
hadiste P e y g a m b e r i m i z (s.a.v.) ş ö y l e buyurmaktadır:
"Kıyamet gününde, Allah'a en sevimli olan ve O'na en yakın
olan kimse âdil imamdır (devlet başkanı). (Kıyamet gününde) in
sanların Allah'a en sevimsizi ve uzak olanı da zorba imamdır."'''
Nesâî ( ö . 3 0 3 / 9 l 6 ) ' d e yer alan b a ş k a bir hadiste de Peygamberi
miz; "Kıyamet gününde Allah (c.c.)'ın gölgesinde başka hiçbir gölge
nin bulunmadığı bir günde, Allah in gölgesinden faydalanacak yedi
sınıf insan arasında "âdil imam"] da saymaktadır.'^ buyurmaktadır.
İnsanları y ö n e t m e k o n u m u n d a b u l u n a n kimselerin h e r ş e y d e n
ö n c e , y ö n e t i m i altında bulunan k i m s e l e r e karşı h e r hususta dü-
Ö z ç e l i k , a.g.e., s. 5 4 7 .
>"Ml. HÛd. 1 1 2 ; 4 2 . ŞOrâ, 1 5 .
3 3 . Ahzâb, 3 5 ( . . . d o ğ r u e r k e k l e r v e d o ğ r u kadınlar... için Allah bir mağfiret v e
b ü y ü k bir m ü k â f a t hazırlamıştır).
Mevdüdî, Teflıîmul-Kur'an, IV. 4 1 8 .
3 3 . Ahzâb. 7 0 .
1099 Tevbe, 1 1 9 .
Yöneten ve Yönetilenlerin Karşılıklı Sonımluluklan 51
1 ' " Buharî, 78. Edeb, 69 (,Vll/95); Mu.slim, 45. Birr, 29, H . No: 105, IV. 2013; E b û
DâvOd, Edeh, H. No: 4989, IV. 297; Tirmizî, Birr 46, H. No: 2038 III. 234.
Buharî, 93. Ahkâm. 8, VIII. 107; Müslim, 33. İmâre, 5. H. No: 142, III. 1460; 1.
İmân, 63, H . N o : 227, I. 125; e l - B e n n â , el-Fethur-Ruhbânî, İ m â r e , 30, XXin.
18: el-Kudâî, M u h a m m e d b. S e l e m e . Mıısnedıı'ş-Şihâb, H. No: 805, II. 21
52 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınnlan
77732. Onlar için pek acı verici bir azap vardır. Bunlar; zina ya
pan yaşlı, yalancı devlet başkanı ve kibirlenen fakirdir."'^^^
B u hadislerden şu gibi sonuçlara gitmek m ü m k ü n d ü r . H e r
ş e y d e n ö n c e doğruluk ve doğru sözlü o l m a k övülmüş, b u n u n
tersi olan yalan ve yalancılık da yerilmiştir. Özellikle y ö n e t i m d e
bulunan kimselerin doğru sözlü olmalan gerektiği ayrıca vurgu
lanmıştır. Hadislere bakıldığı zaman kişiler v e y ö n e t i c i l e r Hz.
P e y g a m b e r i n bu tür sakındırmalarıyla ruhî olarak eğitilme yolu
na gidilmiştir. B u d u m m İslâm'ın kalplerde iyi y e d e ş m e s i y l e ya
şanmasının m ü m k ü n olacağından kaynaklanmaktadır.
Hukuk kurallarına g ö r e şekillenmiş bir siyasî t e ş e k k ü l d e h e r
yapılan şeyin karşılığı kanunî olarak tespit edildiği g ö z ö n ü n d e
bulunduaılduğunda, yöneticilerin ve idare etme k o n u m u n d a bu
lunan kimselerin, halkı aldatma niyetiyle doğru s ö z d e n , doğru
icraatlardan ayrılmaları durumunda, h e m kanunî mesuliyetle
karşı karşıya kalacağını, h e m de kendisini d e s t e k l e y e n kitle ta
rafından, bu durumun dikkate alınacağını unutmaması gerekir.
Nitekim günümüzde, s e ç m e n d e n o y almak gayesiyle yerine geti
r e m e y e c e ğ i şeyleri vaad e d e n liderleri görmekteyiz. G e r ç e k l e r l e
uzaktan-yakından ilgisi olmayan bu vaadlerin yerine getirileme
mesi vatandaşlarda y ö n e t i m e v e yöneticilere karşı bir güvensiz
lik meydana getirmektedir.
Doğruluğun ortadan kalkması, kişinin adaletini d e z e d e l e y e n
bir durumdur. Y ö n e t i c i d e var olması istenen şey, halkın maslaha
tına uygun olarak çalışma v e halkın problemlerini ç ö z m e y e çalış-
m a k n r . " ' Doğruluk ve adalet de bu niyetin bir göstergesidir.
B a z e n bir lider veya yönetici, seçmenlerinin isteklerinin yanlış
y ö n d e olduğunu görse d e bu istekleri savunma eğilimini göste
rebilmektedir. Bir b a ş k a husus da, kendisinin doğru gördüğü
ancak, açıkça söylediği takdirde seçmenlerinin reddedeceklerini
bildiği bir politikaya o y vermeleri için s e ç m e n l e r i kandırmaktır.
Her iki durum da liderin halkm güvenini kötüye kullanmasıdır.
Dahası, o n u n sahtekarlığı er g e ç ortaya ç ı k a c a k v e saygınlığını
y i t i r e c e k t i r . " ' B u n u n için bir lider, h e r ş e y d e düşüncelerini v e
" 5 T o y n b e e - İ k e d a , a.g.e., s. 2 3 7 - 2 3 8 .
" O 2. Bakara. 188.
54 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırları
Gazâlî, a.g.e, 1 2 1 .
Nizâmülnıülk, Siyâsetnâme, s. 4 6 .
Nizâmülnıülk, a.g.e., s. 5 8 .
İbn H a c e r , Fetlıul-Bâıî, XIII. 1 6 0 .
' « Buharî, 9 3 . Alııl<3m, 8 , VIII. 1 0 7 ; Hindî, Kenzu'l-Ummâl, H. N o : 1 4 7 2 6 VI. 3 3 .
'1'^ A b d u r r a z z a k , el-Mıısaıwaf, H. N o : 2 0 6 5 1 , X I . 3 1 9 ; Mu.slim, 3 3 . İmâre, 5 , H .
y ö n e f e n ve Yönetilenlerin KarşılMı Sorumluluklan 59
4. Nisa. 58.
E b û Yû.suf. Kitâbul-Harac, s. 9: Mu.slim. 3 3 . İmâre, 4, H. No: 1 8 2 5 , III. 1 4 5 7 ;
Hindî, Kenzul-Ummâl, H. No: 1 4 6 4 7 . VI. 1 8 .
Muslini, 3 3 . İmâre, 4, H. No: 1 8 2 6 , III. 1 4 5 8 .
DavLidoğlu, Alımed, Salıih-i Müslim Tercüme \ e Şerhi, VIII. 6 8 7 : C a n a n , İbra
him, Kütüh-i Sirte Muhtasarı, VI. 4 3 4 .
C a n a n , İbrahim, Kütüb-i Şifre Muhtasarı. VI. 430.
r ö n e r e n v e Yönetilenlerin Karşılıklı Sonımluluklan 6l
N e v e v î , a.g.e., X I I . 2 1 1 .
'M 12. Yûsuf, 5 5 .
2 6 . Şuarâ, 8 3 .
İbn H a c e r , Fethul-Bârî, XIII. 1 5 6 .
İbn H a c e r , a.g.e., XIII. 1 5 8 .
"5" İbn H a c e r , a.g.e., XIII. 1 5 7 .
D a v u d o ğ l u , A h m e d , Sabih-i Müslim Tercüme ve Şerhi. VIII. 6 8 2 .
64 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
1"' 2 6 . Şûra, İ 3 0 - 1 5 2 .
18. Kehi: 2 8 .
7 6 . Delır, 2 i.
"» 6 7 - 6 8 . Kalem. 7 - 8 .
İnayet, Hanıid, Çağdaş İslâmî Düşünce, s. 2 5 .
Yöneten ve Yönetilenlerin Karşılıklı Sorumluluklan 71
"9" 5. Mâide, 2.
" I 4. ,V/.vâ, 8 5 .
İbn H a l d u n , Mukaddime, s. 2 0 9 ; Mu.slim, 9 3 . İmâre, 1 8 , H. N o : 1 8 5 6 , III. 1 4 8 3 .
Y a l n ı z bu tarif n e t i c e s i n d e , bey'atın s a d e c e elin el ü z e r i n e k o n u l a r a k y a p ı l m a
sı m u t l a k bir z o r u n l u l u k değildir. Ç ü n k ü Rasûlullâh ( s . a . v . ) k a d ı n l a r ı n e l i n e
d o k u n m a k s ı z ı n o n l a r d a n s ö z l ü o l a r a k b e y "at almıştır. B k z . , İbn M â c e , e s - 5 ı ; -
nen, C i h a d , H . No: 2 8 7 5 , II. 9 5 9 ; Muslini, 3 3 . İmâre, 2 1 , H. No: 1 8 6 6 , HI. 1 4 8 9 ;
H u m e y d î , el-Musned, H. No: 3 4 1 , I. 1 6 3 ; bkz., a . g . e . , H. No: 3 6 8 , I. 1 8 1 .
' 9 ' 4 8 . Fetih, 18.
' 9 ^ M e v d û d î , Tefhîmu'l-Kuran, V. 4 1 7 .
72 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
B u h a r î , 9 3 . Ahkâm, 49.
Muslini, 3 3 . İmâre, 1 7 , H . No: 1 8 5 8 , III. 1 4 8 5 ; D â r i m î , es-Sunen, Kitâbus-Si-
y e r , II. 2 2 0 .
'-O' Buharî, 9 3 . Ahkâm, 4 3 , VIII. 1 2 3 ; Muslini. 3 3 . İmâre, 18, H. N o : 1 8 6 0 , 111.
1486.
-'"^ Müslim, 3 3 . İmâre, 2 0 . H. No; 1 8 6 3 , 111. 1 4 8 7 ; T a l x ; r â n î , el-Mucemul-Kehîr.
H. No: 3.390, III. 2 7 3 .
74 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırları
Y Ö N E T İ C İ L E R E İTAATLE İLGİLİ
RİVAYETLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ v e
B U Ç E R Ç E V E D E İLERİ S Ü R Ü L E N G Ö R Ü Ş L E R
19 N e v e v î , :ı.g.e.. XII. 2 2 7 .
80 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
33 EhÛ Y û s u f , Kitâbul-Hnrac. s. 1 0 .
^ Kadri. H ü s e y i n K â z ı m , 20. Asırda İslâmiyet, s. 2 0 2 .
•« Müslim, 3 3 . İmâre, 1 0 , H. No: 1 8 4 3 , III. 1 4 7 2 .
^ Buharî, 9 2 . Fiten, 2, VIII. 8 7 : Tirmizî, Sünen, Filen, H . No: 2 1 9 0 , IV. 4 8 2 . Ka
der, 2 3 , H . No: 2 2 8 3 . III. 3 2 7 , Birr, 3 3 , H . No: 2 0 3 1 , III. 2 3 9 ; e l - B e n n â , el-Fet
hur-Rabbânî, İmâre, 58, XXHI. 28.
84 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
5" Malta, X X I I . 2 1 .
O k i ç , Tayyilı, Tefsir ve Hadis Usûlünün Bazı Meseleleri, s. 2 3 5 .
A b d u r r a z z a k . el-Musannaf, H. No: 2 0 6 8 2 , X I . 3 3 0 ; Müslim, 3 3 . İmâre, 1 3 , H.
No; 1 8 4 8 , III. 1 4 7 6 - 1 4 7 8 ; el-Kudâî, Mu.sneduf-Şihâh, H. No: 4 5 0 , I. 2 7 7 .
^" İ m a m Z e y d . el-Musned. K i t â b u s - S i y e r , s. 3 2 2 ; Hindî, Kenzul-Ummâl, H. No:
1 4 8 6 3 , VI. 6 5 .
^' H e y s c m î , Kesful-Estâr, H. No: l 6 3 4 , II. 2 5 1 .
Said ibn Mansûr, Kitâbus-Sunen, Cihad, H. No: 2 4 9 6 , s. 2 3 3 - 2 3 4 .
Yöneticilere İtaatle İlgili Rivayetlerin Değerlendirilmesi 85
''^ H a t i b o ğ l u , a.g.e.. s. 6 l .
92 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
D a h a ö n c e b u rivayetler zikredihnişlir.
İbn K u t e y l i e , TevIUı Mulıtelini-Hadis ( H a d i s M ü d a f a a s ı ) , s. 59-60.
94 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
m e k t e d i r . " O n l a r h a k k ı n d a k ö t ü s ö z l e r s ö y l e m e y i n i z ^ * Çünkü
o n l a r a s ö v m e k , b a n a s ö v m e k d r . Y ö n e t e n e k ı y a m e t m e k dü
ş ü n c e s i n i k a f a n ı z d a n çıkarınız. Zira b ö y l e y a p a n k i m s e d i n d e n
ç ı k m ı ş olur. Y ö n e d c i y e karşı ç ı k a n ı n b o y n u n u vurunuz. Müslü
m a n l a r ı n a r a s ı m p a r ç a l a y a n kişiyi öldürünüz"^^ g i b i hususlar
r i v a y e d e r k a n a l ı y l a d i l e getirilmiştir. E m e v î l e r ' i n C e b r i y e c i l i ğ i
y a y m a olayı da b ö y l e olmuştur. Onlar, y ö n e t e n i , eleşdrileri ka
b u l e t m e z bir m e v k i î y e o t u r t m a k istiyorlardı v e b u n u da k ı s
m e n başardılar. H e r n e k a d a r bu h a d i s l e r , E m e v î l e r ' i n p r o p a
g a n d a s ı n ı y a p ı p d e s t e k l e d i k l e r i C e b r i y e c i l i k k o n u s u y l a doğru
dan b i r ilişki i ç e r i s i n d e d e ğ i l s e d e , o n u n s o n u ç l a r ı n d a n d ı r v e
y ö n e t e n i g ü ç l e n d i r i p , pekiştirmektedir. Y ö n e t e n e itaatin g e r e k
liliğini v e y ö n e t e n i n biatim b o z m a k ile o n a k ı y a m e t m e n i n ya-
saklığını ifade e d e n hadisler, y ö n e t i c i n i n eleştiri t a n ı m a z k o n u
m u n u n p e k i ş m e s i n e yaramaktadır. Ehl-i S ü n n e t ' i n b ü y ü k fakîh,
muhaddis ve kelâmcıları genelde uygulamada yöneticiye bu
zaviyeden bakmışlardır.'*
M u h a m m e d Mescid-i Câmiî'nin bu ifadelerinden sonra, şu gibi
değerlendirmeleri y a p m a k mümkündür. Hz. P e y g a m b e r ' i n vefatı
nı m ü t e a k i b e n m e y d a n a g e l e n siyasî olaylar, o zamanın v e d ö n e
min şartlarına g ö r e değerlendirilmiş v e y ö n e t e n - y ö n e t i l e n ilişkile
ri d e mevcut siyasî yapının istekleri doğrultusunda gelişmiştir. B i
zim belli devirlerin siyasî anlayışlannı, İslâm'ın g e n e l kuralı hali
n e getirmemiz yapılan yanlışlann devam ettirilmesi anlamına g e
leceğinden, b u alanda sağlıklı bir anlayışı, Kur'an v e h e r k e s tara
fından kabul g ö r e n sahih sünnetle ortaya k o y m a k mümkündür.
H e r durumda itaatin d e v a m etmesi gerektiğini dile getiren ri
vayetlerin, Hz. P e y g a m b e r i n vefatından sonra ortaya çıktığı dü
şüncesini d e s t e k l e y e n bir b a ş k a delil de, Hz. Ebû B e k r i n halife
olduğunda yaptığı konuşmadır. O şöyle diyordu:
"Bu işe takatim olmadığı halde büyük bir iş ü.stlendim. B e n is
terdim ki, b u m a k a m a b e n d e n daha kuvvedi o l a n k i m s e gelsin.
Allah'a itaat ettiğim m ü d d e t ç e b a n a itaat ediniz. Allah'a isyan et
tiğimde ( O ' n u n e m i r l e r i n e ) b a n a itaat etmeyiniz. Eğer b e n d e k ö
tülük üzere bir ş e y görürseniz, b e n i uyarın, şeytanın da b a n a
^* E b û Y û s u f , Kitâbul-Harac, s. 10.
^ Mescid-i Camiî, Ehli Sünnet ve Şia'da Siyasî Düşüncenin Temelleri, s. 193-194.
™ Mescid-i Camiî, a.g.e., s. 196; F a z l u r R a h m a n , a.g.e., s. 7 1 .
96 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
^ A. Mustafa, N e v i n , a.g.e., s. 1 8 3 .
A. .Mustafa, N e v i n , a.g.e.. s. 1 8 4 .
* 8 A. Mustafa, N e v i n , a.g.e., s. 1 8 4 ; H a t i b o ğ l u , a.g.e., s. 5 7 .
Yöneticilere İtaatle İlgili Rivayetlerin Değerlendirilmesi 99
«9 A.y
9° A. Mustafa, Nevin, a.g.e. s . 2 4 8 .
91 Nevevî, a.g.e., XII. 2 2 9 ; Eş'arî, Makâlâtıı'l-İslâmiyyîn, s. 2 8 2 .
92 Aciûnî, Keştu'l-Hafâ, I. 2 1 3 ; Hindî, Kenzu'l-Ummâl, H. No: 1 4 2 8 5 , V. 7 5 1 ) ; el-
Kudâî, Musneduş-Şilıâb, H. No: 3 0 4 , I. 2 0 1 .
9 ' İ b n T e y m i y y e , es-Siyâsetu'ş-Şer'iyye. s. l 6 2 ; F a z l u r R a h m a n , İslâm, s. 3 3 2 - 3 3 3 .
100 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırlan
ğim. Halkın işleri zulüm ve kötülük olsa da, âdil imama itaat
edenlerin günahlarını afv edeceğim."^'''^
B u rivayete g ö r e ; zorba bir y ö n e t i c i y e itaati azap g ö r ü l m e y e
s e b e p ve adil imama itaati de afv vesilesi olarak görülmektedir.
Bu rivayetin sıhhati n e olursa olsun Şiî anlayışı yansıtma açısın
dan ö n e m arz etmektedir.
İmâmiye, imamlara inanmayı, iman esasları içinde kabul et
miş, buna bağlı olarak da, onlara inanmak ve itaat e t m e k zorun
ludur'"*' demiştir. Cuma için "Âdil Sultan"ın bulunması şartını da
ileri sürmüşlerdir.''''' Adil bir i m a m a karşı ayaklanan k i m s e y l e
savaşmanın zorunlu olduğu da savunduğu görüşleri arasında
dır.''*' İslâm mezhepleri tarihine bakıldığı zaman, İmamiye dışın
da birtakım Şiî fırkaların devrimci y ö n e l i ş e sahip oldukları g ö
rülmektedir. Keysâniyye, Zeydiyye v e İsmâiliyye bu fırkaların
başında g e l m e k t e d i r . ' " ' B u n a mukabil, Râfızîler, zalim i m a m a
karşı ayaklanmayı reddetmektedir v e b u n u n caiz olmadığını
söylemektedider.''"
Durum n e olursa olsun, Şia her n e kadar İslâm tarihi olaylarıy
la ilgili dinamik gelişme açısından "muhalefef'i temsil ediyorsa
da, Şia'nın siyasî düşüncesi v e "masum imam" hakkındaki teori
si, başında "masum" olarak nitelenen bir yöneticinin bulunduğu
İslâm toplumu içindeki siyasî uygulamada bir prensip olarak
"muhalefef'e meydan bırakmamaktadır.'''**
Şiîler; Allah'a imandan sonra, imama itaati, onun rızasını kazan
mak olarak kabul etmektedirler.'''' Aynı zamanda yöneticilere ita
ati farz olarak kabul etmektedirler.''" Allah'a amel bakımından en
yakın olan kimseler arasında, "Ulu'l-Emr"e itaat e d e n k i m s e de
sayılmaktadır.''' B u ifadelerden anlaşılan, Şia'nın yöneticiye bağh-
lığı Allah'a itaade eşdeğerde kabul ettiğidir. B u s e b e p l e , yönetici
lere karşı nasıl bir tavır ortaya konacağı da gayet açıktır.
i m a m Z e y d , Musned, Siyer, s. 3 2 2 .
'S' Şehristânî, el-Milel ve'n-Niiıal, 1. 1 0 6 ; W a t t , W . M o n t g o m e r y , İslâm Düşüncesi
nin Teşekkül Devri. s. 1 8 .
W a t t , a.g.e., s. 1 9 .
^'^^ Fığlalı, E . Ruhi, Hâriciliğin Doğuşu Fırkalara Ayrılması, A.Ü.İ.F. Dergisi, XXII. 2 4 9 .
'"^ Vloten, G e r i o f V a n , Emevî Devrinde Arap Hâkimiyeti, Şia ve Mesilı Adîdeleri
Üzerine Araştırmalar, ( ç e v . M. Said H a t i b o ğ l u ) , s. 4 5 .
'5- W a t t , a.g.e., s. 4 5 .
H o d g s o n , İslâm'ın Serüveni, 1. 2 0 8 .
İ n a y e t , a.g.e., s. 2 3 .
112 Hadislere Göre Yönedcilere İtaatin Sınırları
ıw 5. Mâide, 2.
İbn H a z m , el-FasI ti'l-Milel vel-Ahvâ ven-Nihal. IV. 1 7 3 .
İbn H a z m bu g ö r ü ş ü n ü , "Kim bir k ö t ü l ü k g ö r ü r s e , g ü c ü yettiği t a k d i r d e o n u
eliyle değiştirsin, b u n a g ü c ü y e t m e z , s e diliyle düzeltsin, b u n a d a g ü c ü y e t
m e z s e kalbiyle b u ğ z etsin ki, bu d a i m a n m e n zayıf olanıdır" h a d i s i n e d a y a n
d ı r m a k t a d ı r ( B k z . , Tirmizî, Sunen, Fiten, 10, H. No: 2 2 6 3 , III. 3 1 7 .
3. Âl-i İmrÛn. 1 0 4 .
'™ İbn H a z m , el-Mulıallâ, A h k â m u ' l - İ m a m e , 1 7 7 2 , IX. 3 6 1 .
Ebû Z e h r e , İmâm Şafiî, s. 116.
17i Nevin, A. Mustafa, a.^.e., s. 2 9 9 .
"i E b û Z e h r e , a.g.e.. s. 1 1 7 .
114 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sınırları
I ' * U m â r j , a.g.e., s. 1 2 4 .
Mâlik b . N e b î , /.s7i;ıı Dünyasında Fikir ve Put, s. 1 3 3 .
A h m e d , Aziz. Hindistan ve Pakistan da Modernizm ve İslâm, s. 2 5 0 .
" 3 Afzalur R a h m a n , a.g.e., I. 3 7 8 .
Z e y d a n , A b d u l k e r i m , a.g.e., s. 8 0 .
H â t e m î , Hü.seyin, İslâm Hukukunda Devlet Yapısı, s. 1 1 6 .
G a r a u d y , İslâm ve İn.sanlığın Geleceği, s. 2 4 .
i''^ İ n a y e t , a.g.e., s. 1 2 5 .
118 Hadislere Göre Yönedcilere kaadn Sınnlan
^ F a z l u r R a h m a n , a.g.e., .s. 9 8 .
122 Hadislere Göre Yöneticilere İtaatin Sımrlan
KURAN-I KERİM
ABDUH, Muhammed Tefsînü-Kuv'ani'l-Hükîm, Matbaatu'i-Me-
nâr, Mısır h. 1 3 2 8 .
ABDURRAZIK, Ali; el-İslâmu ve Usûlu'l-Hukm, Dâru M e k t e b e -
li'l-Hayât, Beyrut, t.y.
ABDURRAZZAK; İbn H e m m â m es-San'ânî, e/-Musanna/"(I-XI),
Lübnan, 1 9 7 0 - 1 9 7 2 (Ma'mer ibn Râşid'in el-Câmii adlı
eseri, C.X, s. 3 7 9 v e d e v a m ı ) .
ACLtJNÎ, İsmail b. Muhammed; Keşfu'l-Hafâ, Dâru İhyâi't-Turâ-
si'l-Arabî, Beyrut, h. 1 3 5 1 ( v e Mısır h. 1351 baskısı).
AFZALUR RAHMAN; Encydopaedia ofSeerah (Sîret Ansiklope
disi) (I-III), İnkılâb Yayınları, İstanbul 1 9 8 8 .
AHMED, Aziz; Hindistan ve Pakistan'da Modernizm ve İslâm
(Tere. A h m e d Küskün), Y ö n e l i ş Yayınları, t.y.
AKBULUT, Ahmet; Sahabe Devri Siyasî Hâdiselerinin Kelâmî
Problemlere Etkileri, B i d e ş i k Yayıncılık, İstanbul 1 9 9 2 .
ALİYYU'L-KÂRÎ, Kitâbu'l-Mevdûâtu'l-Kebîr, Matbaa Amira, İs
tanbul, h. 1289.
ATAY, Hüseyin; "Allah'm Halifesi İnsan", A.Ü.İ.F.D. 5 8 4 0 / 1 8 ,
A.Ü. Basımevi, Ankara 1 9 7 2 .
ATTAS, Nakib; İslâm and Secularizm (İslâm ve Laisizm), ( T e r e .
Selahaddin Ayaz), Pınar Yayınları, İstanbul 1994.
AYNÎ; Umdetu'l-Kârî, Şerhu Sahihi'1-Buharî, Munîriyye, Mısır,
t.y.
BAĞDADÎ, Abdulkâhır b. Tâhir; el-Fark Beyne'l-Fırak, Matba-
atu'l-Maarif Mısır m. 1 9 1 0 .
BAYRAKLI, Bayraktar; Farabî'de Devlet Felsefesi, Doğuş Yayın
lan, İstanbul 1 9 8 3 .
B E H İ Y , Muhammed; ed-Din ve'd-Devle, Mektebetu Vehbe,
Kwhire 1 4 0 0 / 1 9 8 0 .
126 Hadislere Göre Yönedcilere İtaadn Sınırları