You are on page 1of 16

\T\Tt K Kl"LTC'R, DIL YE T.

\RtH YK EK KL'RL'M
T 0 R K T A R l ll K C R 1: \( U
ISSN 0041 -4lSS

BE LLETEN

Cilt : l a. 2

. Ul 1937

'1 R K T .\ R 1 ll K. l' R B A J M l V 1 .\ K .\ lL\

9 9 5
B ELLETEN
ISSN-0041-4255

Birinci bask 1937


kinci bask 1995
NOTLAR VE VESKALAR

YILDIRIM BEYAZlD'IN
ESARET VE NTHARI HAKKINDA

I
DEMR KAFES RVAYET

Yldrm Beyazd'n Timur'a esir dtkten sonra demir kafese konduu hak
kndaki mehur rivayet, osmanl taribine dair neriyatta bulunan birtakm avrupa
tarihilerinden sonra, iptida E. G i b b o n [Histoire de la decadence et de la chute
de l'Empire romain, trad. M. F. G u i z o t, Paris 1819, Tome XII, P. 362- .369] ve
sonra daH a m m e r [Histoire de l'Empire ottoman, trad. J J. Heller, Paris 1835,
Vol. Il, P. 97-101; trke tercmesi, C, II, S. 69-72 ] tarafndan olduka metodik
bir ekilde tetkik edilmitir. Onun fikrine gre, ne D u c a s, C h a l c o n d y gibi
bizans kaynaklan, ne bu vak'alarm ahidi olan S c h i t b e r g e r, ne de Timur'a
ait muasr membalardan istifade ederek Zaferndme'sini yazan e r e f e d d i n
Y e z d i, bu kafes rivayetinden bahsetmezler ; b n H a c e r ve b n a h n e
gibi muasr arap tarihilerinde de bu rivayet yoktur ; Lll r i, C e n ll b i gibi
muahhar umumi tarihlerle onlardan iktibas etmi eserlerde de byle bir
rivayete tesadf edilmez ; S a'd e d d i n, Zaferndme sahibinin bu rivayetl
kaydetmemesini en byk bir delil gibi kullanarak, kafes rivayetinden bah
seden baz trke tarih mellifierini iddetle tenkit eder; ve onlarn, .tahtrevan
ile kafesi birbirinden ayramyacak kadar idraksiz olduklarn syler ; demir
kafes rivayetini sarih surette kaydedenler, P h r a n z e s, b n Ar ab ll h'tr ;
Osmanl vekayinllmelerinden A k p a a z ll d e, Ankara harbinde Beyazd'n
maiyetinde bulunan bir solaktan naklen, esir Padiah'm tpk bir kafes gibi ve
iki atn ortasma konulmu bir tahtravan ile gtrldn syler; N e ri de
ayn rivayeti tekrar eder. te, btn bu kaynaklara mracaat etmi olan
H a m m e r, osmanl vekayinllmelerindeki kafes gibi tahtrevan ifadesinin -

b n Ar a b ll h'taki demir kafes rivayetinin tesirile - yanl tefsir edildi ve


itimada lllyk olmyan birtakm osmanl mverrihlerindek.i demir kafes riva
yetinin bundan dotduunu syler; ve byk tarihi G i b b o n'un zddma olarak,
bunun sadece bir efsane olduuna hkmeder.
H. A. G i b b o n s [The Fondation of The Ottoman Empire, Oxford,1916] adl
eserinin bir baiyesinde [P. 255; bu eserin trke tercmesinde : S. 229] bu ka
fes rivayetinden bahsederek, bunun aleyhinde bulunan ve H a m m e r'in kard
neticeyi kab1ll eden baz mellifieri zkretmekle beraber, bu rivayetin tarihi
bir hakikat olduunu kab1ll eder ; ve Osmanl hanedannn erefini muhafaza
592 M. Fuad Kprl

etmek mecburiyatinde olan saray vak"anvisleri haricinde, OsmanWa.r arasnda


ki umumi an'anenin demir kales rivayetini kab1ll ettiini, Mu h y i d d i n'in ese
rlle Ev I i y a e eb i'yi delil gstererek, kaydeder.
Son olarak N. Ma r t i n o v it c h , Sultan Beyazd'n kafesi : Le cage du
SuUan Bdyazid ismi altnda kk bir rnekale neretti : burada Ha m m e r ' in
bu husustaki fikrini hilldaa ederek. M. A. E. K r y m s k y'nin 1916 da kard
Trlr:iye ve Edebiyat Tarihi (rusca) nde tamamlle onu takib ettiini syledikten
'Sonra, F. B ab i ng e r' in nerettii Uruc Bey Tarihi'indeki bir fkraya daya
narak.bu demir kafes rivayetinin tarihi bi- hakikat olduunu ve bu son delil ltar
smda artk hibir aksi mutalda.da bulunulamyacan iddia ediyor (Journal
asiatique, Tome cma, No. 1, Julllet- Septarnbre 1927, P. 135- 137].
Bu mes'ele hakknda hatta. G ibb o n s 'm verdii mtemmim malO.mat gr
meden, sadece Uruc Bey Tarihi'indeki demir kafes fkrasna dayanan [Die
Frhosmanischen Jahrbcher des Urudsch, Hanover 1925, S. 85 - 36, 104] Ma rt i
n o v i t c h' in, bununla bu mes'eleyi tam ve kat'i surette kesip att iddia
etmesi, tarih metodolojisi bakmndan tamamlle yanltr ! B ab i ng e r'in istididl
lerine gre bu eser, Yldrm'n asaretinden yarm asr sonra yazlm olsa bile,
ona bu kadar bytik ve kat'i bir ehemmiyet isnad etmek asld caiz olamaz; bun
danbaka, mevcudiyetlerini bildiimiz birtakm anonim Tevdrih-i Al-i OS?nan'la
rn bu eserden iktihas edilerek vcude getirildii hakknda B ab i ng e r tarafn
dan ileri srlen iddia da, bnlar zerinde alm olanlar tarafndan asld kabo.l
edilmiyecek kadar indi ve yanltr. Nitekim B ab i n g e r , bu husustaki iddi
asn hibir delil lle teyit edememektedir [ Unw Bey Tarihi'nin. ndir tarafndan
yazlan trkce medhal'ine baknz: S. b]. Btn bu izahlardan sonra, Uruc Bey Ta
rihi' ndeki rivayetin, imdiye kadar bilinen - ve ehemmiyet itibarlle ondan aa
olmyan- kaynaklardaki ayn mahiyette rivayetlere fazla bir ey lldve etmedii
kendiliinden meydana kyor. Bu kaynaklar bilen Ha m m e r ve G ib b o n s,
bu demir ka.fes rivayetini, hi phe yok ki, Ma r t i n o v i t c h ' den daha metodik
bir ekilde tetkik ettikleri hlllde, birblr1ne tamamlle zt neticelere vasl olmulardr.
Yalnz, Ha m m e r bmu kat'i surette bir masal mahiyetinde teldkki etttl hdlde, bu
na tarihi bir mahiyet isnad eden G ibb o n s , tarihi bakmdan her iki mtaldamn
da ayn kuvvetle mdafaa olunablleceini iti raf etmektedir ki, onun ilmi ihtiyata
uygun olan bu RelativiS?ne'i Ha m m e r ' in ve - Uruc Bey Tarihi'nin nerinden
sonra bile - Ma r t i n o v i t c h ' in Dogmatisme'inden daha dog-rudur . Demek
oluyor ki bu mes'ele henz hallediimi olmaktan uzaktr... te bundan dolay
dr ki bu kk yazmzda, imdiye kdar mracaat edilmi kaynaklardan ba
kalarna da mracaat suretile, ve bilhassa, btn bunlarn tenkit ve mukayeses
yollle, tarihl realite'ye daha yaklamak isti yoruz. Hdlbuki, imdiye kadar bu
mes'ele zerinde ujtraanlar, kaynaklarn dahili tenkidi ve buna dayanlarak
kymet derecelerinin objektif bir ekilde tesbiti lzumunu hi gz nnde tut
mamlard.
Trke en eski manzum osmanl kronii olan Ahmedi lskenderndme'si so
nndaki osmanl tarihi ksmnda [ muhtelir yazma nshalar bulunan bu eser ve
muharriri hakknda fsldm Ansiklopedisi'ndeki 7'rk Edebiyat rnekalemize bak
nz], k'r u l l d h'm Behcet-t-Tevdril'inde bu mes'ele hakknda hibir ey yok
tur [bu eserin farisi metni almanca tercmeaile beraber T h. S e i f tarafndan MOG,
Band II, Heft 1-2, S. 63-128 de neredilmitir ], Mo h a m m e d b. Ha c Ha 1 il
K o n e v i'nin Tarihi'nde [E. B o c h e t, Catalogue des manuscrits persans de
Yldnm'n esareti ve intihan 69

la Bibliotlteq nationale, Tome I, P. 322] de birey yoktur. Maanaflh bunlarda ve bu


gibi baz eski ve ok muhtasar kroniklerde bu hususta hibir kayt bulunmamasma
rajpnen, anonim Tevdrih-i Al-i Osman'larda [F. Giese, Die Altosmanischen ano
nymen Chroniken, I, Breslau, 1922, S. 43-44. - sair yazma anonim nshalarm
da da ekseriyetle bu rivayete tesadf edilir], Uruc Bey Tarihi'nde, .Jkpaa
zdde'de [stanbul basmas, S. 71; G i e s e basmasL S. 79: fakat demir ka.fes ola
rak de. kafes gibi bir tahtrevan mahiyetinde gsterilerek J: Muhyiddin Ta
rihi'nde [ bu eser hakknda. baknz : F. B a b i n g e r, Die Geschichtsschreiber der
Osmanen und ihre Werke, Leipzig 1927, S. 72-74 ], Liltfl Paa Tarihi'nde [ stan
bul basmas, S. 59], Ner'i'de [ T h. N I de k e tarafndan Z DMG, Band XV, 1861,
S. 367 de neredilen paraya baknz], H a d i d i'nin manzum Osmanl Tarihi'nde,
[ bu eser ve muharriri hakknda B a b i n g e r'in biraz evvel zikrettiimiz eseri
ne baknz : S. 59], bu demir kafes rivayetine tesadf ed.illr. Bu rivayet, A k
p a a z ll d e ile N e ri de kafese benzer tahtrevan ve biraz aalda gre
ceimiz vechile, ehndmeci Lo k m ll n'da tahta benzer demir kafes ekline
sokularak biraz hafifietilmek istenmise de, dier kaynaklarla. mukayese
edilince bunun bir demir kafes olduu pek iyi anlalyor. Bunlar arasmda bil
hassa A k p a a z ll d e, Ankara harbinde Sultan Beyazd'n solaklarndan olup
Akehir'de lmne kadar yanmda bulunan ve muahharan Mehmed I zamannda
Amasya dizdar ve Murad n zamannda Bursa naibi olan bir ahitten naklen, Ti
mur'un kafes gibi bir tahtravan yaptrp iki at arasna koydurduunu ve Beyaz
d onun iinde naklettirdiini kaydeder. Dier kaynaklar, ya sadece demir kafesten
bahsederler; yahut, Timur ile Beyazd arasnda geen bir muhavereyi mteakip,
Beyazd'n kendisini esir ettii takdirde demir kafese koydurmak niyetinde oldou
nu rendikten sonra, Timur'un hiddetlenerek - at veya deve srtnda naklo
lunan -bu kalesi yaptrdn sylerler. Sa ' d e d d i n H o c a, baz trke tarih
lerdeki bu rivllyeti kaydetmekle beraber, aslsz olduunu, eer asl ol:a e r e
f e d d i n Y e z d i'nin mutlaka bundan bahsedecelni, bu rlvayeti kaydadenlerin
kafes lle tahtrevan birbirinden a.yramyacak kadar idraksiz olduklarn sylile
rek onla.rm muernnerini iddetle tenkit eder . Tdc-t-Tevdrih, C. , S. 186], Grl
yor ki Sa' d e d d i n H o c a., A k p a. a z ll d e'deld ifadenin baz mUellifler
tarafndan yanl anlaldn ve demir kafes ri vayetinin bundan ktn anlat
mak istemektedir. Ha m m e r, S a' d e d d i n'in eserini daima en inarulacak bir
memba farzettllnden, onun bu mtaldasna tamamlle itirak ediyor ; ve pence
releri kafesli kadn odalarna, padiahlarm stanbul sarayndaki dairelerine,
kadnlarn seyahat esnasnda bindikleri tahtrevana da kafes dendilni sylyor;
onun fikrine gre pek itimada lllyk olmyan baz osmanl tarihlleri, 1 b n
Ara. b ll h'm - biraz aada bahsedeceimiz - ifadesinin tesirlle, tahtrevan
demir ka.fese tahvil etmilerdir.
Kafes kelimesi hakknda Ha m m e r in verdii iza.hat, flloloji bakmndan,
daha ok evvel W e i tarafndan (Gescehichte der Clalifen, II, S. 92) iddetle
tenkit olunmutu[G i b b o n s, P. 255; trke tercmesi : S. 229]. Biz, biraz aada
bu hususta daha kuvvetH tenkitlerde bulunacamiZ iin imdilik bundan bahset
miyecelz. Yalnz unu syliyelim. ki, A k p a a z a. d e' nin ifadesi, cesir h
kftmdarn nakline mahsus olan katesin bir tahtravan olmayp, her hlllde, tirara
ma.ni olabilecek muhkem ve mahfuz bir vasta olduunu anlatmaktadr. Bundan
baka, demir kafes rivayetini kaydeden kroniklerin sadece A k p a a zll d e 'yi
bir menba olarak kullandklar da kolay kolay lsbat edilemez . Her billde XVnci asr
Selleten 2 - 38
584 M. Fuad Kpriil

vekayll iin S a' d e d d i n' den ok daha ehemmiyetli ve itimada lft.yk olan kaynak
lar, gerek sarahaten gerek A. k pa a zft.d e' de oldutu gibi biraz kaarnakl tarzda,
demir ka.Yes rivayetini teyit etmektedirler. Timur- Beyazd mes'elesinl yazarken,
bir tariheiye ya.kacak tarzda ok bitarafAne hareket ettiini sa,eyen miiver
rih A. ll 'nin, bu demir ka.Yes rivayetini tamamile meskftt gemesi de ok mana
hdr : eer o, kendi devrinde pek yaylm olan bu rivayeti reddetmek im.k.A.nm
bulsa idi, her Mide bundan geri durmyacakt. Devletin Meta resmi mverrihi
olan S a' d e d d i n, kendi telft.kldsine gre, srf Osmanl hanedannn erefini
ve nfuzunu muhafaza kaygusile, bu rivayeti iiriitmek iin abalantr. Maa
mafih, G i b b o n s'un dedi gibi, resmi vak'aniivislerin, ehnA.mecilerin btn
gayretlerine raen, bu rivayetin halk arasmda xvn inci asrda da ha.Ift. yaa
d Ev l i y a e l e b i bize anlatyor.
Osmanl hanedam vak'anvislerinin bu mes'eledeld noktai nazariarna bil
meyerek ittiba eden H a m m e r , tpk S a' d e d d i n gibi, Timur vak'anvislerinde,
daha dosu, Timur zaman vak'anvislerinin eserlerinden iltikaten yazan
Zaferndme sahibi erefeddin Yezdi de bu demir kafes rivayetinin mevcut olma
'

dn ileri srmektedir. Hakikatan ne onda, ne de N z a. m e d d i n a. m i ve


H a. f z Eb r ft gibi Timur muasr miiverrihlerde bu rivayetten hi bahsedilmez
[Timur'un emriJe yazlan ve er e f e d d i n 'in balca menba olan Nzdmeddin
ami Zaferndmesi hakknda : F e I ix T a u e r, Niz4muddin dm'i, Histoire des
conquetes de Tamerlan, Tom I, 1937 ; H U z E b r u hakknda: lsldm .Ansiklope
disi ne ve u eserin mukaddemesine baknz: K. B a y a n i, Hdfz- Abr'll, Chro
'

nique des roie mongols en Iran, Paris, 1936; ayrca: C. A. St o r e y, Persian Li


terature, seetion Il, faseleulus 2, 1936]. Timur'un resmi vekayinft.melerinde bu de
mir kafes rivayetinin bulunmamas, bu devir hakknda onlara istinaden yazlan
daha sonraki iltikat eserlerinde de bu rivayetin bulunmamasn inta etmitir.
Maama.Yih bu siikftt, Timur vak'anvislerinin, kendi metb11larnm malftb hii
kmdara kar ok tllicenabane hareket etti gstermek istemelerine isnad
olunabilir.
Ha m m e r, D u c a s ve C h a l cJo n d y l gibi bizans kaynaklarile S c h i l t
b e r g e r'in kafes rivayetinden bahsetmemelerini de iddiasma bir delil olarak
kullanmak istiyor. Yalnz bunlarda de@, mesela. Cl a v i j o'da ve D o m i n i k e n
Ra h i b i'nde de bu hususta birey yoktur. Fakat btn bunlar, bu rivayeti inkar
iin blr sebeb tekil edemez; Gi b b o n s'un hakl olarak syledii gibi, eer bu
usftl tatbik edilecek olursa, S c h i t b e r g e r'in skfttuna bakarak, Timur'un
zmir'i de zaptetmedie hkmetmek icap eder 1 Timur devrini ok iyi bilen
b n A r a b a. h'n demir kafes hikdyesini Zikretmesl, ve hatta. bunu vaktile
galib Bizans imparatorunun ran ehinah ft.pftr'u esir etti zaman demir ka
lese koydurmu olmasnn bir mukabalesi olarak gstermesi, ok dikkate a
yandr['Acdib-l-Makd12r, Msr tab', 1285, S. 146]. Vaktile byk tarihi G i b b o n'un
demir ka.Yes hikft.yesini mda.Yaa iin balca bir delil olarak kulland bu kay
nak, Timur aleyhdan olan b n Ar a b a. h'm bu mes'elede, Timur vak'anvis
lerinin zddma olarak, bu hakikati saklamadWnl gstermektedir. Osmanl silllllesi
annalistlerine ittiba' ederek bu rivayeti bir masal eklinde gstermek istlyen
S a 1 a b e r r y, G i b b o n'un balca istinadga.hlarmdan biri olan bu kuvvetli e
hadeti ilriltmek iin, b n Ar a b d h metninde bu rivayetin bulunmad ve
trke mtercimi Na z m i z d d e tarafndan sonradan ilft.ve edildiini iddia et
miti ki [ Histoire de 'Empire ottoman, Paris 1817, Vol. IV, P. 200-201), do
Yldnm'n esareti ve intihan 595

deildir. b n A ra b a. h'm bu rivayetini teyid eden dier bir Msr tarihclsinin


ahadetini de zik:redelim: eserini XVI nci asrda yazm olan I b n yAs da Yld
rm'n demir kafese konulduunu kaydeder {Die Chronik des .bn /yda, 6 Teil,
Bibllotheca slamica. 5e, 1932, S. 71]. Osmanl hanadanma dost olmyan bu mil
ellif, bu rivayet! zikretmekle, Timur dman olan XV nci asr msr kromikelle
rinin an'anesinden ayrlmtr. Acaba b n ya. s bunu b n A r a b Ah'dan m
ald? Yoksa, OsmanWar arasndaki an'aneyi mi tesbit etti? Bunu kestirmak ka
bD edildir. Btn bu izahlardan kendi kendine kan neticeleri u suretle tesbit
edebiliriz :
I - Osmanl h.k.Qmdarlannn gu1l.runu okamak isteyen mua.hhar trk
annallstleri, kafes rivayetini ya bsbtn meskllt gemee yahut inkAr etmee
almlardr. d r i s B i t l i s i, den b n K e m a l'e ve Sa' d e d d i n'e kadar
bunu akca gryoruz. Eserlerini osmanl padiahlarna takdim etmek zere
yazan ve srray mensuplanndan olan Ah m e d i, il k ru l l a. h, K o n e v i gibi mil
ellil'lerin de bu hususda bir ey yazmamalarnn sebebi kendlllinden anlalyor.
Buna bir istisna olmak zere, eserini XVI nc asr sonlarnda yazan ehnimecl
Lo k m ll. n'm Mcmit-t - Tevdrih'ini gstereblllriz L Husust! ktphanemdeki
yazma, V. 87 b]. Burada: Timur'un demirden taht eklinde bir ka!es yapdrp
Yldrm' iine koydujtu kaydedilir. Lo k ma. n, Sa' d e d d i n H o c a'ya takdim
ettii bu eseri, kendisinden evel baz melllflerln yazm olduklar Osmanl
Nesebndme'lerlni bulisa ve onlara na.ve suretne vilcude getirdiini sylyor.
Demek oluyor ki, Lo k m a. n'm istifade ettii eski kroniklerde bu demir kafes
rivayeti mevcuttur. Maamafih, L o k ma. n eer Sa' d e d d i n Ho c .'nn buna
kzacagm bllseydi, bu rivayeti kitabna nakletmezdi 1 Onun bu gafleti, bize, de
mir kafes rivayetinin eskilli ve kuvveti hakkn bir delll daha kazandrm
oluyor. Timur'un resmi tarihclleri de, galip hkO.mdar yksek bir 4llcenaplk
lMesi iinde tasvir etmek iin, bundan hi bahsetmemilerdir.
II - H.k.Qmdarlara yaranmak lzumunu duymayan serbest t.rllcller, Ana
dolu Trkleri arasmda daha Ankara harbini takip eden ilk gnlerdenberi yayl
m olan demir kafes rivayetini tesbit etmilerdir. En eski osmanl kaynakla
rnda mevcud olan bu rlvayetin XV inci asrn ilk yarsnda Anadolu'da bulunmu
olan b n A r a b ll h' da, ve yine o asrda osmanl saray ve trk muhitlerlle
temas eden P h r a n z e s' de bulunmas da bunu teyit eder (bu iki melillln de
Murad n saraynda bulunduklar malftndur). G i b b o n ' un iaret ettiA't vehlle,
1409 senesinden evvel yazlm olan- ve o srada Bizans'daki rivayeUere istinad
eden - Mareal B o u c i c a u 1 t' nun Hdtrdt'mda da, Beyazd'n Timur tarafndan
hapse kondujtu yazlmtr fMem. de Boucicaut, I, 87]. Bu fikrimizi bsbtn
kuvvetlendirecek dier bir delil daha zikredellm : XVI nc asrn ikinci yar
soda Trkiye'de bulunan ve saray muhltile, byk rica.I ile sk temaslar olan
0Th. Sp a n d o u y n C a n t a c a s i n. Timur'un Yldrm' esir ettii zaman demir
zincirle b&g-latdn - bu rivayet D u c a s' da da vardr- ve kafes iine koy
durduunu akca yazmaktadr [Petit TraicM de t'o'l'igine des Turcqz, publle et
annota par C h a r e s Sc h e f e r, Paris 1896, P. 282- 288). u billde kat'i surette
anlalyor ki, demir kafes rivayeti, doArodan doruya o va.k'alarn ahidi olan
Anadolu muhitinden km ve yine o asrda sr'atle Garb a.e . mine yaylmtr.
III - ark kaynaklar hakknda Ha m m e r 'den ok az malO.mata sahib
olmasma ratmen. bu demir kafes mes'elesi hakknda en metodik hareket eden
598 M. Foad Kpriilii

,.e en salam. istidlllllerde bulunan, Roma mp aratorluu inhitatnn byk m


verrihi mehur G i b b o n 'dur [Histoire de la deadence et de la chute de
l'Empire romain, trad. p M. F. Gu i z o t, Paris 1819, Tome Xll, P. 862-3f19].
O, elindeki mtenakz rivayetlerin mukayese ve teniddi neticestnde, Timur'un
esir hkdmdara iptida iyi muamele ettiini, fakat onun yersiz kibri ve fiar
i htimllli karsnda Timur'un byle bir tedbir ald. ve demir kafesin galiba.
bir tahkir aleti deil bir muhafaza vastas olduunu, hJbir dogmatisme'e d
meden, ileri sryor. Hlllb ukl. Sa I a. b er r y, d'H er b e o t [Bibl. orient. , P. 882),
v e ark kaynaklarn btn bunlardan ok iyi bllen Ha m m e r , resmi ark
vak'a.nvisliinin srf hkt'Unda.rla.ra yaranmak iin mdafaa ettii teze, bunun
mahlyetini anlamayarak, aldannulardr.
IV- Bu mes'ele hakknda-imdiye kadar mracaat edllmemi olanlar da dahil
olmak zere - hemen btn membalarn ve bllhassa ark membalarnn tarihi
kymetleri bakmndan tetkik ve mukayeses suretile yapdJmz bu kk ara
trma, bu de mir kafes rivayetinin halk muhayyelesinde domu bir masal deil.
tarihi bi r va.k.a olduunu, ok kuvvetli bir ihtimtille meydan a karm oluyor;
ve bu suretle Gi b b o n 'un vaktile byk bir tarihcl intuition'ile vard neticeyi
bytik bir nisbette kuvvetlendir iyor.

Sk bir tarihi tenkid sonunda varm olduumuz bu neticeye raf:tmen ,


N. M a r t i n o v i tc h'in - k:ymet derecesini ok yanl takdir ettii bir tek ky
naa dayanarak- dUm olduu ' safdilce dogmatisme'e dmernek iin, bir
mes'eleyi daha te barfiz ettirmek istiyoruz:
Acaba ark sldm dnyasnda, esir edilen byk ahsiyetleri demir kafese
koymak usill mevcud mudur? b n A r a b ll b, demir kafesten bahsederken,
Rum Kayseri olan Yldrm Beyazd 'n ran ahlnah Timur tarafndan bu mua
meleye mft.ruz braklmasm, vaktile llpQr'un mliruz kald ayn muamelenin
bir intikam, bir mukabalesi gibi gsteriyor. Acaba bu lllim tarihi, demir kafes
rivayetini ortaya atmakla, bu eski edebi m'anentn te'siri altmda byle bir hikll
ye mi uydurmutur ? G er i biz, gerek onun gerek aym rlyayeti kaydeden F r a n
z e s'in Anadolu muhitinde ve osmanl saraynda Murad ll zamannda mevcuii
mahalli rivayetleri aksettirdi.klerini iddia ettik; ve ilk osmanl kroniklerinin de
yine ayn an'aneleri kaydetmi olduklarn - ylini Ha m m e r'tn iddia ettii gibi
sadece i b n A r a b a. h' n kitabmda.kl rivayeti nakletmi n olmadklarn - kuv
vetle ileri s r dk. Llikin, ark sldm dnyasmda bu demir kafes adetinin fi'len
mevcud olduunu isbat edemezsek, iddiamiZ bir dereceye kadar olsun zayf kal
maz m? Aka ltiral'etmek l&zmdr Id, btn Ortazaman siilm tarihinde bunu
teyid edebilecek bir mislll bulam.azsak, demir kafesin bi r masal deil tarihi bi;
va.k.a olduu hakkndaki iddiamz hibir zaman kat'i bir mabiyet kazanam.ya
caktr. Bunun zddna olarak, esir edilen byk ahsiyetlerin - hkmdar veya
byk kumandanlarn, byk ihtlllllcllertn - demir kafese konulmas Adetinin
ark sl am dnyasmda mevcudiyetini isbat edebllirsek, iddiamz kat'l surette is
bat edilmi olacaktr. imdi, Beyazd'n demir kafesi mes'eleslle uraanlardan
blbirinin nedense hi dnmedikleri bu ci heti tebarz ettirmek iin, baz mi
s&ller g etirelim :
Yldnm'n esareti ve intihan 59'1

. Hicri drdnc asrda Saman Oar'mn Sistan'da valllerl olan Emir


Tilbir Bd All. mehur sergerde M&kdn tarafndan esir edlldi'i zaman onu ve
adamlarn demir kafese koymulard [ Mellk--u'ara. B a h a. r taratmdan bast
rlan Tdrlh-i Sistan, Tahran, 1314, S. 330 ].
D. Byk Seluk Imparatoru Sencer, (548 Ilieri- 1163 MUAdi) de HuttalCI.x,
ft.nyft.n, ve Belh -Kunduz civa.rmdaki krkbin adrlk Ouz kabilelerini te'dib
Iin zerlerine yryerek maldb olduu ve esir dt zaman, Ouz beyleri
ona byk bir hrmet gstermekle beraber. ellerinden karmamak iin btn
ihtiyat tedbirlerini almaktan geri durmamlard. ' m a. d-e d d i n I s 1 a h a. n i'
den ihtisaren B o n da. r i'nin yazd Seluk Tarihi'nde [ T h. H o u t s m a, Receuil
de teztes relatifs d l'histoire des Seldjoucides, Vol. ll, P. 284] ve muahhar bir
iltikat mahsul olmakla beraber muhtelif eski kaynaklardan Istifade etmi olan
.Habib-s-Siyer'de ( Bombay basmas, 1857, C. II. CUz. IV, S. 100] verilen mal
mata gre, onu geceleri demir kafeste muhafaza ediyorlar, gndzleri hkm
darlk tahtna oturtuyorlard.

m. Hind hkmdarlarmdan Sultan Mohammed 'Adil bin Tuluklh (725- 752


Hicri), kendi aleyhinde bulunan eyhzade-i Cllmi'yi . yakalatarak demir kafese
koydurmu, ve yollarda bu kafs. iindeki zavall ile beraber, bir Iii srtna yk
letilerek naklolunmutu [B e. da. o n i , Muntakhab al- Tawdrikh, Vol. I, P. 240,
Calcutta 1868].
IV. (719 Hicri) de lhani hlikdmdar Ebft Said Babadr'n Yezd havalisi
valill'lne tayin ettii Emir Mohammed Muzaffer, oralarn asayiini ibilllden geri
durmyan Nekdderi airetile harb ederek reisierinden bazlarn katetmi ve
esir etti'l reisierden Krbe'yi bir kafese koydurarak ordugdha o ekilde nak
lettlrmiti [Ravzat-ils-Saf{t, Bombay tabi'i, 1261, C. IV, S. 190].
V. (909 Hicri) de Safevi kuvvetleri Usta. kalesini zabtederek Hseyin Kiyd'y
esir ettikleri
zaman onu bir demir kafese koyarak o suretle nakletmilerdi Esir,
muhafzlarnn gaDetinden istifade ederek intihar maksadile kendisini yaralam,
ve birdenbire lmemise de, yolda yaralarnn tesirlle vefat etmiti [H a s a n -
R d m d, Ahsanu't - Tawarilch, Vol. I, (persian text), edited by C. N. S e d d o n,
Baroda 1931, P. BO; Vol II (english translation) 1934, P. 34J.
VI. (9 10 Hicri) de Safevi ordusu, Yezd ehrinl zabtetmi olan Mohammed
Karrft.' y malup ve esir etti'l zaman, hkmdarn emrfle onu da demir kafese
koymular ve arlarn tft.zibine uramas iin plak vcudne bal srmlerdl
[ Ayn eser, C. I, S. 84; C. . S 35 ].
VD. (942 Hicri) de Safevi devletine hlyanet eden Ret hakimi Muzaffer
Sultan yakalanarak 'febriz'e getirildii zaman, sokaklarda. tehir ve terzll edilmi
ve sonra demir kalese konularak yaklmt [Ayni eser, C. 1, S . 274; C. II, S. 125).
Dodan doruya veya dolayaile muasr kaynaklara dftya.nlarak zikr
edilen - ve icab ederse daha da oaltlabilecek olan - bu tarihi vak'alar, hicri
drdnc asrdan onuncu asra kadar slllm dnyasrom mubtel sahalarmda bu
demir kales ddetinln mevcudiyetini inka.r edilmez bir ekilde gstermektedir.
Saint Louis'nin vak'anvisi olup (1317 Mlllldi) de len ve eseri HaWar tarihinin
mhim kaynaklarndan saylan J o n v i l l e, hristiyan tccarlarmdan naklen,
son Abbasi Halifesi'nin HllldgO. taralndan demir kafese konulduunu syler;
698 M. Fuad Koprl

taribi bakmdan bu rivayetin asl olmamakla beraber, o devir sitim dnyasmda


demir kafes usftlnn mevcudiyetini teyid etmek itibarile m1lhimdir[J. d e Ga u l l e.
Vie deSaint Louis, Tome IV, Paris 1858, P. 427].
tran ve trk tasavvuf edebiyatlarnda eskiden beri ucisman.i varl. rO.h iin
demir bir kafes olduu, asl ldhutl menbana ulamak isteyen rO.hu hapsettii,
mazmunu daima tekerrr idb durur[meselll.: Ndsr Khusrev Klliyat, Kitabhdne-i
Tahran, 1304 - 1307, S. 350: .:P> 'i ...,.. J.: t:l.. * ..J;.1" ; ..,...:. ; ). Bu da, Orta
zaman lsldm 4leminde demir kafes Adetinin mevcudiyetini gsteren mhim bir
delildir ; eer byle bir Adet mevcut olmasayd, sernantik tekdml bakmndan
byle bir edebi mecazn teekkl imk4nsz olurdu.
H a m m e r 'in, kendi tezini mildafaa maksadile, ukafes kelimesine tahtrevanl)
m4n4s vermek istemesi, ve yine osmanl padiahlarnn divan mzakerelerinde
dorudan doruya. bulunmyarak hususi ve yksek bir yerden ve kal'es arkasm
dan dinledikleri cihetle bu yere deukafesdenildiini sylemesi, bu mes'elede asl\
bir delil gibi kullamlamaz. Yukanda zikrettiimiz tarihi metinlerde, daima, kafes
ve demir kafes kelimesi gemekte ve bunun mfi.nfls da gayet ak olarak anlal
maktadr. Hele, tahtrevana kal'es de denildii hakkndaki iddia, vaktile bu eseri
trkeye eviren At4 Bey'in de tasrih ettii gibi, ternamile aslszdr. H a m m e r
bu hususta da Sa'deddin'i kr krne tekrardan baka birey yapmamtr. Ite
btn bu izahattan sonra, d e m i r k a f e s rivayetinin, Anadolu halknn muhayyi
lesinde domu veya herhangi bir mellif tarafndan edebi an'anelerin tesirile
uydurolmu bir e f s ll n e deRU, daha evvelki ve daha sonraki zamanlarda da
emsaline sk sk tesadf edilen bir T a r i h i v A k a olduu kat'i surette
meydana. konmu oluyor.

II
NT H AR MES'ELES

Yldrm Beyazd'n lm hakknda, umumiyetle bilindii vehile, balca


iki esasl rivayet vardr: XVI nc asr vekayindmelerinden balyarak muahhar
osmanl vekayin4melerinde ve Ha m m e r'den G i b b o n s'a kadar Osmanl tari
hine dair tetkikatta bulunan garp mverrihlerinde, onun bir hastalk netleesinde ydni
ecellle ld kabQl edilir ; en mhim arab ve fars kaynaklarile ekser hristiyan
melUfierinde de, onun ecelile lmediini gsteren kaytlara tesadf olunmaz. kinci
rivayete gelince, bu. esir hilk.mdarn esaret zilletine katlanamyarak, Timur'un
kendisini Semerkand'e gtreceitf.ni anladktan sonra intihar etti.ltl tarzmdadr.
Ha m m e r, manzum bir osmanl tarihi yazan air Ha d i d i'nin, Yldrm'm Yfi

zilnde gizli zehirle intihar ettii yolundakl iddiasn zikretmekle beraber, Ho


c a. S a' d e d d i n'in de iddetle tenkid ettii bu rivayeti itimada ldyk grmez ;
ve bunun yalmz Ha d i d i tarafndan ileri srlm bir iddia olduunu kaydeder
[ Histoire de Empire ottoman, Tome II, P. 460; trke tercmesi, C, II, S. 3241.
Hi itibar& alnmatta lllyk olmyan nc bir rivayet esir hkmdarm Timur
tarafndan ldtirldil tarzmdadr ki, XV ve XVI mc asrlardaki baz nadir m
elliflerde bulunan bu rivayetl bahse mevzu etmek bile fazladr. Biz bu kk no
tumuzda, imdiye kadar esasl bir surette tetkik edUmiyen bu intihar mes'elesini,
Yldnm'm esareti ve intihar 698

demir kafes rivayetinin tetldldnde takib etti usQl ne tetkik edeceltlz. Ylli.
bu husustaki tarih1 kaytlar ve bunu reddedici iddialar- menbalarn kynet
dereceleri bakmndan -ten.kid ve mukafese ettikten sonra, Ortazaman islOm
dnyasnda bu gibi intiharlara tesadf edilip edilmedi ve yzk tamda
zehir tamak Adetinin mevcud olup olmadem, aratraca.
imdiye kadar bu mes'ele hakknda Ne c i p As m'n kkbir rnekalesinden
[ Edebiyat Falr:illtesi Mecmuas, C. Il, Say , 1922, S. 78-79] baka. hibir ey
yazlmamtr [bu rnekalenin F. Kr a e 1i t z tarafndan yaplan bir tercmesi yine
ayn ylda M O G, Band I, 3, S. 239 da. kmtr]. Ha.d ldi ve A k p a. a za. d e
n e y a.zma Tev:trih- i Al-i Osman nsha.snda. intihar hakknda. mevcut kaytlar
zikreden Ne c i p A 8 m, muahhar osmanl tarihlerinin intihar hadisesini ka.bQl et
memelerine muka.b,eski kroniklerin bu rivayeti tervi ettiklerini sylyor. Onun
zikrettli rivayetlerden en mhinmi yAni en wsna.tls,hususi ktphanemdeki bir
Tev(lrih-i Al-i Osman'da dr: Buna gre, Yldrm, yanmda saklad bir y1iziik ka
ma. zehir koymu, ve esaret acsna dayana.myarak nihayet o zehiri ya.lama.k
suretne intihar etmitir. Biz bu husustaki tetkikatunzn neticelerini u suretle
hula.sa edebiliriz:

- Timur devri vak'anvisleri ve onlara istina.d eden daha muahhar ran


mellifleri, Yldrm'n ecele ldn yazp intihardan hi ba.hsetmezler. Yu
karda anlattmz gibi, Asyal Cihangir'in matlftb Pa.diaha. kar ok a.icena
bane hareket etti her suretle tebarz ettlrmek istiyen bu resmi melliflerin
intihardan bahsetmemeleri gayet tabiidir ; nk Yldrm'n intihan, Timurun '
kendisine kar yapt muamelenin - Timur vu.k'anvislerinin gstermek iste
dikleri gibi - lillcenabane olmadn meydana koyabillrdi. Timur'un Msr'a
eli olarak gnderdiltl Mes'ftd, Yldrm'n eccli lle ldn syliyerek buna
terceman olmutur [b n K ad t Se h b e'nin Ze h e b i ve b n Ke t h ir'e yazd
Ze y I'de]. Ekser Msr ve Suriye meUJflerinin bu intihardan bahsetmemeleri
ve Yldrm' ecelile lm [M a k r iz i, .Al- Silluk; Ab - 1 - M a ha. s in ,.Al N
-

r:Um al - Uhira, w. Po p p e r tab', Vol VI. Part I. No. , P. 84; ayn melllfin
Manhat al- Slifi'sinde], nadiren Timur taralindan ldrlm " [ b n Ha c e r,
.Anb(l'- l- Gumr'de, ve yine rivayet eklinde 'Ay n i, '/kd- al - Cumdn'da
zehirletilmi] tarznda gstermeleri de, Timur'a kar ne kadar a.leyhdar iseler,
hnistiyan Alemi zerine byk zaferler k azanm bu slOm hk.mdarna. kar
da o kadar ok tarafdar olmalarndan dolaydr. Bu ok mutaassp Alimler,
Yldrm gibi bir slAm mcahidini intihar etmi gstermekle onu iddetle tezlll
etmi olacaklarm sa.myorlard ; ve ite bu psikolojik za.ruret, Yldrm'n hasta
lktan lmediltlne inanm olanlar blle, bu lilm Timur'un suikasdine atietmeye
sevketmitir; onlar, bu suretle, hem slAm efkAn umumiyesine kar malftp
hkmdarn dindar mslman cephesini mfidafa.a. etmi, hem de, muhtelif
a.miller sebeblle nefret ettikleri Timur'u gtlemi oluyorlard.
ll
- Eneski osmanl kronikleri, ve bhassa bunlar arasmda halk an'anelerini
daha sadakatle-ve hanedan menfaatla.rm korumak endiesinden &ZAde olarak
tesbit etmi olanlar, Beyazd'nintihar etti akca kaydederler; F. G i e s e' nin
nerettli Tev(lrih-i Al-i Osman [S. 46], bu isim altndaki dier brtakm anonim
vekayin4meler, Uruo Bey Tarihi [S. 37], Had'ld/l vekayindmesi, .lpkpaaz(lde Tarihi
[stanbul basmas, S. 80; Giese basmas, S 72], Ltf Paa Tarihi [S. 59] gibi.
Yalnz, bunlarn bir ksm onun intiha.rm ksaca iki kelime lle kaydettikleri hAlde,
600 M. Fuad Kprl

Ur u c, H a did i, ve bizdeki Anonim lle Berlin'deki dier bir Anonim [J. H.


M o r d t m a n n , Ruh'i Edrenev'i, MOG, Band II, 2, S. 134, 1926] yzk kam
-

daki zehirle intiharn tesbit ederler. alyor ki XV - XVI nc asrlarda Trki


ye'de esir hkftmdarm intihar ettii an'anesi, demir kafes hikdyesi gibi, bilhassa
halk arasnda ve orduda yaylmt. Muhtelif sebeblerden dolay - mesela. Msr
ve Suriye halkle mukayese edilemlyecek kadar - geni dneeli ve taassubdan
&zade olan Trklerle inparatorlugtn hristiyan ahalisi arasnda, bu intihar
luidisesi, asla. irkin ve fena bir ey gibi teldkki edilmiyordu. 'Ay n i'deki rivayet
bunu teyid ettii gibi, demir krfes rivayetini zikreden b n y a. s da yzkdeki
zehirle intlar tekrar eder. O asrda Trklerle sk mnasebetlerde bulunan ve
bu husustaki trk an'anelerini bilen hristiyan mtiellifierin eserlerinde de
Yldrm'n intihar ettii rivayetine tesadf olunur (hatta., bu intiharn, bam
kafesin demirlerine arpa arpa vuku bulduu da rivayet edilir: Gi b b o n s 'un
til'ke tercmesi, S. 231). ekli ne olursa olsun, gerek bu rivayetler gerek baz
arab menbalarmn onu Timur tarafndan ldtirtlm (zehirletilmi) gstermeleri,
intihar vakasm teyid edecek delillerdir. Anadolu membalarnn rivayetleri ise,
intlharm zehirle vukua geldiini anlatmaktadr.
m - ntlharm, ortodoks slam muhitlerinde, ne kadar menfur bir cinayet,
bir kftir tellikki edildii malftmdur. Grdkleri tahsil itibarlle bu teldkkiye
sapianmalan tabii olan kronikcilerden bir ksm, malub Osmanl Hkftmdar'nn
irtikllp ettii bu byk gllnab meskftt gemekle iktifa etmilerdir. Fakat yar
resmi mahlyette vekayinft.meler yazmakla mkellef olan bir ksm tarihciler,
mesela. S a' d e d d i n , sldm dininin kahraman olarak gstermek istedikleri
Osmanl Hanedanmdan birini, billassa Kosova ve Niebolu kahramann sldm
dinine mugayir bir harekette bulunmu olarak tasvir edemezlerdi. Yavuz'un
Msr - Suriye ftuhatndan sonra, Osmanl saraymda bsbtn kuvvetleneo dini
taassub ve ulema. zmresinin tahakkm, bu sldle erkilmndan herhangi biri
hakkmda - silllllenin dini prestijini ihllll edebilecek- ianadlarn reddini de, h
hftmdara ve saraya yaranmak iin, bir mecburiyat haline koymutu. te
S a' d e d d i n ' in intihar rivayetini o kadar asabiyetle redde kalkmas bundan
dolaydr. AI i gibi, zamannn bozukluklarn, saray israflarn iddetle tenkdden
ekinmiyecek kadar mstakil ve tenkidci bir mvenih bile, zamanmn umumi
teldkkilerinden kurtulanyarak, bu intihar rivayetini rtmee almaktan geri
durmamtr. L u tf i P a a gibi, ilk devirler hakknda eski kaynaklar hemen
aynen kopye ile iktifa edenleri bir tarafa brakacak olursak, XVI nc asnn lllim
ve edip tarihcileri, hkmdar sllllesinin erefine mugayir grdkleri bu rivayeti
tamanile meskftt gemiler, ve XVII nci asrdan itibaren yazlan lltikati ma.hlyette
tarih eserleri ise, adeta. resmi mahiyet alm olan bu noktainazara sadk kalmlardr,
Maanafih A i'nin[Knh-l-Ahbdr, C. V, S. 102]ve billassa S a'd e d d i n'in ok teldl
mdafa.alar[Tdc-t-Tevdrih, c. , S. 217],intlhar riyayetinin XVInc asr Trkiye'sinde
ne kadar kuvvetle yaylm olduunu gsteren ok mhlm psikolojik vesikalar
dr. H a m m e r gibi muahhar avrupa tarihileri, demir kafes mes'elesinde oldu
u gibi- hatta. ondan fazla - bu mes'elede de resmi osmanl vak'anvisllinin
an'anesinden ayrlamamlardr.
Yldnm'n esareti ve intiban 601

Esir Hkmdaro intiharn gsteren btn bu kuvveti dellllerden sora,


Ortazaman slAm dnyasmda - dinin iddetle menetmesine ramen - intiliarn
mevcut oldutmu, ve bilhassa, yzkte zebir saklyarak lzumunda onu kullan
mak Adetinin yaylm bulundu nu birka vesika ile tebarz ettireJim:
I. Seluk imparatoru Melikah, tahta clfisunu mteakip amcas K a v u r d
ile barb ederek onu esir ettii zaman, bu galiblyetten marur olan askerler, aybk
larnn artrl.masn taleb ettiler ve arzular yaplmad takdirde Kavurd'u tab
ta karacakla.rm. anlattlar. Bundan teld eden vezlr Nizdmillmlk, bu arzularn
hemen o gece Melikab'a arzedeceini ve is'afma abacan syledi ; Kavurd'u
o gece erbet vererek ldrtt; ve ertesi gn, zavall Prensin hapis skrobsm
dan kurtulmak iin yzndeki zehirle intihar ettiini ilin etti [ Rdvendi, Tll.e
Rtlhat-us -SudO.r, GM S, New Series, VoL II, P. 127]. Tdrihi Gnde, (GMS sil
silesi, Vol. XIV, S.443l,alUrdza (K a ri S s s h e i m, das Geschenk aus derSaldschu
kengeschichte, Leiden 1905, S. 60 J ve daha bu gibi birtakm muahha r eserlerde de
bu rivayetin tekrar edildiini grrz. H4lbuki lbn-l-Ethir tarihinde, Bondari'de
S a d r e d d i n'in Zbdettevdrih'inde, onun zebirlenerek deil boarak ld
riild yazldr. Bu rivayetlerden hangisinin daha dou olduunu burada
tetkik. edecek deiliz. Yalnz, Rdvendi'nin (599 Hicri) de yazd eserindeki bu
kayt, o zamanlar yzk tandaki zehirle intihar adetinin mevcut olduunu
gsteriyor. Eer byle olmasa, bu ekilde bir rivayetln seluk an'anelerini ok
iyi bilen bu mellif:in eserinde yer bulmas imkdnsz olurdu.
n. Maamafih bundan daha evvel de yine bir intihar badisesi zikredebUi
riz: Gamevi imparatoru Mahmud, Gfir Emiri Melik Mobammed Sdri'yi esir ettii
zaman, bu zillete katlanamyan Emir yfizk tann altmda saklad zehirle in li
bar etmiti (C z c d n i, Tabakdt Ndsri, Calcutta, 1864, P. 40 ]. Eserini XIII nc
asrda yazan bu islAm. melilli, bu intihar rivayetini kaydederken, A i ve
Hoca S a'd e d d in gibi dini bir taassuba. kap1myarak, tpk Yldrm'n intihar-
rivayetini kaydeden osmanl kronikileri gibi, bunu, esir bkmdarm h a m i y e t'ine
isnad ediyor.

m. Yine birka sahife evvel (909 Hicri) de Safeviler'in eline den ve


demir kaYese konulan Hseyin Kiyd'nm intihar maksadile kendisini vahim suret
te yaraladn ve ldjtiin zikretnitik. Demek oluyor ki intihar Mdiseleri
- dinin iddetle menetmesine ve binaenaleyh nadir olmasna ramen- msl
man ark Memi iin mehul birey dedir.
Biraz sonra Y1drm' intibara sevkeden psikolojik dmilleri ksaca izaba
alacaz. Fakat ondan evvel, yzk tamda zehir gizlemek ve icabmda onunla
Intihar etmek Metinin daha asrlarca evvel mevcudiyeti bakkmda u zlkrettii
miz tarihi delilleri daha birka vesika ile teyid edelim; ve bunun, dala sldmi
yetten evvelki zamanlara kadar kan eski bir ark an'anesi oldunnu gsterelim:
Halife Sleyman bin Abdfilmelik, mehur B a r m a k hanedamndan Ca'ler'in
medbini ve mslman olduunu iiterek kendine vezir yapmak zere am'a ge
tirtmiti. Onu huzuruna ilk kabdl ettii zaman, Ca'fer'in yannda zebir bulunduu
nu hissetti ve fena hdlde can skld. Ertesi gn adamlarmdan birini ii tahkik
Iin Ca'fer'in yanna yollad. Ca'ler, hi9 telAa ve InkAra sapmyarak mes'eleyi
itiraf etti: yannda babasndan ve dedelerinden kalma zebir sakl bir yzk bu
lunduunu, tahammill edilemlyecek bir vaziyet karsnda kald zaman skmt ve
4i02 M. Fnad Kprl

zilletten kurtulmak ydni intihar etmek iin onu yanndan ayrmad syledi.
Bunu haber alan Halife ok memnun oldu. onu tekrar huzuruna ajprtarak b
yk iltifatlarda bulundu ve vezdrete tayin etti (Siydsetname, Tabran tab'. S. 180].
Sair tarihi kaynaklarda bu hikdyenin farkl ekillerine tesadf edilirse de [M i r
za A b d l'd z im H a n G r g d n i, Tdrih-i Berdmike, Tahran, 1313 ], maksad
mz burada onlarn ten.Iddine girimak veya historicite'leri hakknda tetkikatta
bulunmak degildir. Yalnz, bu rivayet bize kat'i surette gsteriyor ki, yzfikte
zehir tamak ve icabmda onunla intihar etmek, ark'ta, daha sldmiyetetten ev
vel mevcut bir Adettir. Nakledeceimiz ikinci bir tarihi vka, bu iki noktay da
teyid edecektir : {141 Hicri) ylnda Taberista.n'in Abbasilere tlbi olan yerli h
kmdar, oradaki btn mslmanlan kestirdi ve Ha.Iife'ye isyan etti. sldm
ordularn bir yldan fazla uvatrdktan sonra, kendisi iin artk hi bir mid
ka.lmadtun grnce, y.zdeki zehirle intihar etti [ M. M i n o vi , Mdzlyllr,
Tabran 1933, S. 5]. Mevzuun dma kmamak iin fazla izahata girimemekle
beraber unu syliyeblliriz ki, zikrettiimiz vdkalar, daha sldmiyetten evvel
ark'ta mevcut olan bu zehirli yzk ve intihar ll.detlerinin, isldniyetin menet
mesine ramen, mslmanlar arasmda da asrlarca devam etti inkft.r kabaJ.
etmez bir surette meydana karmaktadr.
Esir OsmanlHfik.Qmdan'nn intihar hakknda daha kat'i bir neticeye varmak
iin, buna dmil olan psikolojik sebebleri de aramak lft.zmdr: Baz mellifiere
gre, Timur - slAmiyetten evvelki ve sonraki Trk devletleri'nde, sonra, Cengiz
ocuklan'nda ve onlann an'anelerini takib eden eldlelerde mO.tad olduu
vehile- verdi ziyafetlerde, Beyazd'n zevcesi Prenses Despina'y plak olarak
arap sunmaa icbar etmi ve Beyazd bu hakarete dayananyarak intihar
etmitir. Timur vak'anvislerinde bulunmayan bu rivayetin tetkikine girimek, ve
mverrih 'A 1 i 'nin bu husustaki baz miillihazalann tenkidden geirmek uzun
srer. b n A r a b d h tarafndan zikredildii halde H a m m e r 'in kabo.l etme
di bu rivayeti G i b b o n ve sonra G i b b o n s - bilhassa XV - XVI nc asr
hristiyan melliflerine dayanarak - inamlmaa ldyk grrler. Eski osmanl
kroniklerine gelince, bunlar, Timur tarafndan Semerkand'e gUlrilleceini
anlaynca Beyazd'n bsbtn mitsizlle derek intihar etti4!ni sylerler.
Psikolojik bakmdan, bu intihar yalnz bir tek sebebe ienad etmek yanldr.
Btn hayatmda zaferden zafere komu olan azametli Padiah, esaret zilletine
alamamakla beraber, baz tarihi kaydlara nazaran, Timur'un kendisini tekrar
tahtna iade edeceini um.mutu. Lllkin bu midi tahakkuk etmtyerek Semer
kand'e gtrleceAfni anlaynca, zorla tutabildi ruhi mvazenesi bozuldu ve
intihar etti. Geri, yine baz tarihi kaydlara gre, Timur, Semerkand'den sonra
kendisini tekrar Anadolu'ya gndereceini de vddetmiti; fakat Timur'un szlerine
inanlamyacagm artk iyice venmi olan Beyazd, bu aSemerkand'e gidi in
ifade ettii mdDAy anlamt : Anadolu'nun siyasi vahdetini paralan ve kk
Osmanl devletini ehzadelerin taht kavgalarile anariye drm olan Cihangir,
B e y a z' d gibi bir ahsiyeti tekrar Osmanl tahtna iade etmek gibi bir gaflette
bulunamazd. Fakat, Semerkand'e gidiin baka bir mAnds vard: Timur, payi
tahtna girerken, muhteem zafer alayn tetvic edecek en parlak galibiyet ya
dlglinn. RO.m Jkllminin muazzam Kayserini tehirden geri durmyacaktl Kuvvetle
tahmin olunabilir ki, daha maj!lO.biyetinin k gnndenberi trl trl hA.diseler
le zaten cmleiasabiyesi bozulmu olan Yldnm iin, bu tasavvur, barda ta
ro.n son damla vazifesini grm, onu intihara sevketmitir.
Yldnm'n esareti ve intihan 603.

Osmanl Padiab, Timur'un zafer alaynda tehir edllmekten niin bu kadar


korkuyordu ve bunda hakl myd ? O zamanki ruhi vaziyetine gre, hi phe
yok ki haklyd. Ortazaman ark tarihile uraanlar, bu gibi merasimde meselA.
esir bir hkmdarn yahut bir kumandan veya ihtildlcinin nasl tehir edlldiAfnl
bilirler. Bu tehirden sonra esirin -bilhassa siyasi ve dini ihtlldller yapanlarn
trl ikencelere maruz brakld, yahut, herhangi bir sebep icad edllerek -
meselA bir ksas dilYAs gibi - veya buna lzum grtilmlyerek herhangi surette
ldrldt de ok olurdu. Burada bunlarn tavaifine girimak ok uzun srer.
Mtverrih M e s O d i'nin (223 Htcri) de Hurremdini ihtllAllni reisi B ll b e k'in esir
'

edilip Badad'a getirilli hakknda verdii tafsila.t lle, (942 Hicri) de Muzaffer Sul
tan'n Tebriz'e getirllii husunda Ahsen-i'lt-Teut!rih'de mevcut malQmat, bunu azok
anlatr: Bdbek'i krmz ve yeil kumalarla, renk renk ipeklllerle sslenmi byk
bir file, kardeini de yine o suretle sslenmi bir deveye bindirmller, kendi
lerine kymetli talarla ssl srmal krmz libaslar ve byk, kymetli kfila.Jlar
giydirmiler, iki sra diziimi uvari ve piyade saflar arasndan geirmllerdi.
[ Maoudi, les Prairies d'or, texte et traduction par B a. r b i e r d e M e y n a r d,
Tome VD, P. 127-129 ]. Bu alaylarm geeceltl sokaklardaki btn dkkllnlar donatlr,
ahali seyre kar, ehrin btn ayak takm esire ait alayl trkiller okuyarak,
alglar alarak, el ve ayak vurarak, trl maskaralklar yaparak esirin arka
smdan gelirierdi Bll.zan, tehir ve terzll edllmek istenen zavally ters eee
bindirirler, sakalm keserler, srtma eit eit eyler glydirirler, bana mg
rakl killllhlar, toynuzlar takarlar, suratma tkrrler, taa tutarlard.
Acaba, Byk Cibangir, esirine kar byle bir muamelede bulunacak myd?
Onun Beyazd'a kar byle bir muamelede bulmaca tahmin etmee hi se
bep yoktur. Geri esirine kar kendi resmi vak'anvislerinin yazdklar dere
cede dlicenablk gsterdi(tfne, onu tekrar tahtatma iade edeceine inanmak
byk bir safdillik olur; fakat onu Semerkand'de byk bakaretiere m&ruz
br.kacana, tehir ve terzilden sonra herhangi bir sebeble ldrmek niyetinde
olduuna hkmetmek iin de bibir sebeb yoktur. Maamafih, inirieri bozulmu
ve tahtma iade edilmekten midini kesmi olan Yldrm, Semerkand'e gtri
rnek iteomesini en fena eklllerde te'vll edebilirdi; ve intihar bildisesi gteri
yor ki byle olmutur da. Btn bu izahlardan sonra, Yldrm Beyazd'n intihar
etmeyip ecelile lditfine inanmak, bir tarihcl iin, ok mUkildir sanrz.

O. PROF. DR. M. FUAD KPRfiL

You might also like