You are on page 1of 416

O K U M A N IN TARH

Alberto Manguel 1948'de Buenos Aires'te Arjantinli bir ana ba


bann ocuu olarak dodu. ocukluunu babasnn diplomatik
grevi nedeniyle srail'de geirdi. ek bakcsndan ngilizce ve
Almanca rendi. Anadili spanyolcay, 1955'te Arjantin'e dn
dkten sonra rendi. renciliinde Jorge Luis Borges'e drt
yl sresince kitap okudu. Yaamm Fransa, talya ve ngiltere gi
bi deiik lkelerde srdren Manguel, 1988'den beri Kanada
vatanda.
Yazarl yannda okdilli bir evirmen, antoloji yazar ve editr
olarak uluslararas n kazanan Manguel'in balca yaptlar ara
snda Hayali Yerler Szl (ev. Sevin Okyay-Kutlukhan Kutlu,
YKY, 2005), 1992'de McKitterick dl'n kazanan roman News
from a Foreign Country Came (Yabanc Bir lkeden Haberler Gel
di) ve Kanada'da Kurmaca-D dalnda Genel Vali Edebiyat
dl'n kazanan Reading Pictures: A History o f Love and Hate
(Resimleri Okumak: Ak ve Nefretin Tarihi) saylabilir.
Manguel'in Trkeye evrilen dier kitaplar unlardr: Baka
Ateler: Latin Amerikal Kadn Hikayeciler Antolojisi (ev. Tomris
Uyar, 1988); otuzdan fazla dile evrilip uluslararas bir oksatar
olan, Times Literary Supplement tarafndan Yln En yi Kitaplar
arasna seilen ve Fransa'da Medicis dl'n kazanan Okuma
nn Tarihi (ev. Fsun Eliolu, YKY, 2001); Borges'e kitap okudu
u gnlere ilikin anlarn anlatt Borges'in Evinde (ev. Cem
Aka, YKY, 2002), Palmiyelerin Altnda Stevenson (ev. Cem Aka,
YKY, 2004), Okuma Gnl (ev. Mehmet H. Doan, YKY,
2007), Geceleyin Ktphane (ev. Dilek endil, YKY, 2008), Kelime
ler ehri (ev. Esen Ezgi Tacolu, YKY, 2009).

Fsun Eliolu 1950'de stanbul'da dodu. Boazii niversitesi


ngiliz Dili ve Edebiyat Blm'n bitirdi. Peter Ackroyd'dan
(Chatterton, YKY), Harper Lee'den (Blbl ldrmek) ve Char
les Dickens'dan (ki ehrin Hikyesi) romanlar evirdi. Habitat II
iin hazrlanan Istanbul / World City'nin yazarlar arasnda, ayr
ca evirmen olarak da Selected Poems / Seme iirler (John Ash,
YKY, 1997) ve John Ashbery / Profil (YKY, 1998) gibi derleme ve
sekilerde yer ald.
Alberto Manguel'in
YKY'deki kitaplar

Okumann Tarihi (2001 )


Borges'in Evinde (2002)
Palmiyelerin Altnda Stevenson (2004)
Hayali Yerler Szl (2005)
Okuma Gnl (2007)
Geceleyin Ktphane (2008)
Kelimeler ehri (2009)
ALBERTO MANGUEL

Okumann Tarihi

ngilizceden eviren:
Fsun Eliolu

nceleme

oao
S T A NB U L
Yap Kredi Yaynlan -1557
Edebiyat - 421

Okumann Tarihi / Alberto Manguel


zgn ad: A History of Reading
ngilizceden eviren: Fsun Eliolu

Kitap editr: Fatma Canpoiat


Redaksiyon: Turul Tanyol
Dzelti: Fahri Gllolu

Kapak tasarm: Nahide Dikel

Bask: Acar Basm ve Cilt San. Tic. A..


Beysan Sanayi Sitesi, Birlik Caddesi, No: 26, Acar Binas
34524, Haramidere - Avclar / stanbul
Tel: (0 212) 422 18 34 Faks: (0 212) 422 18 04
www.acarbasim.com

eviriye temel alman bask: A History of Reading, Penguin Books 1997


1. bask: stanbul, Kasm 2001
5. bask: stanbul, Ocak 2010
ISBN 978-975-363-919-8

Yap Kredi Kltr Sanat Yaynclk Ticaret ve Sanayi A.., 2010


Sertifika No: 12334
Alberto Manguel
c/o Guillermo Schalvezon & Asoc., Agencia Literaria
www.schavelzon.com

Btn yayn haklar sakldr.


Kaynak gsterilerek tantm iin yaplacak ksa alntlar dnda
yayncnn yazl izni olmakszn hibir yolla oaltlamaz.

Yap Kredi Kltr Sanat Yaynclk Ticaret ve Sanayi A..


Yap Kredi Kltr Merkezi
stiklal Caddesi No. 161 Beyolu 34433 stanbul
Telefon: (0 212) 252 47 00 (pbx) Faks: (0 212) 293 07 23
http: / /www.ykykultur.com.tr
e-posta: ykykultur@ykykultur.com.tr
nternet sat adresi: http://alisveris.yapikredi.com.tr
C r a ig S t e p h e n s o n 'a

O gn kafalarmz birletirdi
Yazgnn esin gnyd o gn
Benim aklm dmzdaki,
Senin akln iimizdeki hava durumunda.

-Robert Frost'un ardndan-


Teekkrler

Bu kitabn olutuu yedi yl boyunca pek ok minnet borcu


biriktirdim. Bir okuma tarihi yazma dncesi nce bir makale
yazma giriimiyle balad; Catherine Yolles bu konunun bir ki
tap olmay hak ettii fikrini ileri srd - gvenine teekkr
ederim. Editrlerim - The Dictionary of Imaginary Places' yazd
m dalgn zamanlarmdan beri dostluuyla bana destek olan,
okurlarn en mfiki Louise Denny; en bandan beri kitaba ar
ka kan Nan Graham ve cokusuyla sonuna kadar kitaba elik
eden Courtney Hodell; zor paragraflar zerinde beni yeniden
almaya tevik eden Philip Gwyn Jones'a teekkr ederim.
zenli ve Sherlockvari becerileriyle dzelti yapan Gena Gorrell
ve Beverly Beetham Endersby'e her zamanki gibi kran bor
luyum. Paul Hodgson byk bir zenle kitabn tasarmn yap
t. Vekillerim Jennifer Barclay ve Bruce Westwood kurtlar, ban
ka mdrlerini ve vergi memurlarn kapmdan uzak tuttu. Bir
ka arkadam ince nerilerde bulundular - Marina Warner, Gi-
ovanna Franci, Dee Fagin, Ana Becci, Greg Gatenby, Carmen
Criado, Stan Persky, Simone Vauthier. Profesr Amos Luzzatto,
Profesr Roch Lecours, M. Hubert M eyer ve Fr. F. A. Black baz
blmleri okuyup dzeltmeyi cmerte kabul etti; hatalar ise
bana aittir. n aratrmann bir ksmn Sibel Aye Tuzlac yapt.
Toronto'da bulunan Metro Toronto Aratrma Ktphanesi, Ro-
barts Ktphanesi, Thomas Fisher Nadir Eserler Ktphanesi,
Bob Foley ve Banff Sanat Merkezi ktphanesi alanlarna,
Slestat'taki Bibliothque Humaniste, Paris'teki Bibliothque
Nationale, Bibliothque Historique de la Ville de Paris, Paris'te
ki Amerikan Ktphanesi, Bibliothque de L'Universit de
Strabourg, Colmar'daki Bibliothque Municipale, Pasadena,
California'daki Huntington Ktphanesi, M ilano'daki Bibliote
ca Ambrosiana, Londra Ktphanesi ve Venedik'teki Biblioteca
Nazionale Marciana alanlarna istediim acayip kitaplar bu
lup kardklar ve akademik olmayan sorularm sabrla yant
ladklar iin candan teekkr ederim. Ayrca Maclean Hunter
Sanat Gazetecilii Program ve Banff Sanat Merkezi, Cal-
gary'deki Pages Kitaps'na da teekkr etmek istiyorum.
Eer Harris ncesi Ontario Sanat Kurulu ve Kanada Sanat
Kurulu'nun yan sra George Woodcock fonunun maddi deste
i olmasayd bu kitab tamamlamam mmkn olamazd.
Desteini ve tavsiyelerini ok zlediim Jonathan War-
n efin ansna.
Okumann bir tarihi vardr.
Ro bert D a r n to n
Lamourette'in pc, 1990

Okuma istei, gaml ruhlarmza nefes aldran


tm istekler gibi, irdelenebilir.
V ir g in ia W o o lf
"Sir Thomas Browne", 1923

Kim efendi olacaktr? Yazar m - okur mu?


D e n i s D id e r o t
Kaderci Jacques ile Efendisi, 1796
NDEKLER

SON SAYFA
Son Sayfa 1 5

OKUMA EYLEMLER
Glgeleri Okumak 43
Sessiz Okurlar 59
Bellein Kitab 75
Okumay renmek 87
Eksik lk Sayfa 1 0 7
Resimleri Okumak 119
Size Okunmas 1 3 5
Kitabn Biimi 1 5 3
Yalnz Bana Okuma 181
Okuma stne Benzetmeler 1 9 7

OKURUN GLER
Balang 211
Evreni Snflandranlar 221
Gelecei Okumak 237
Simgesel Okur 251
Duvarlar Arasnda Okumak 265
Kitap Hrszl 277
Okur Olarak Yazar 287
Okur Olarak evirmen 303
Okuma Yasa 323
Kitap Budalas 337

YANKIDI SAYFALARI
Yankd Sayfalar 357

NOTLAR 371

Dizin 409
S ON S A Y F A

Yaamak iin okuyun.


G usta ve F la u bert
Matmazel de Chartepie'ye Mektup, Haziran 1857
Okurlarn evrensel birlii. Soldan saa: gen Aristoteles (Charles Degeorge), Vergilius (Byk Lud-
ger tom Ring), Aziz Domingo (Fra Angelico), Paolo ve Francesca (Anselm Feuerbach), iki Msl
man renci (anonim), ocuk sa Tapnakta ders veriyor (Martin Schongauer'in rencileri), Valen
tina Balbiani'nin mezar (Germain Pilon), Aziz Hieronymus (Giovanni Bellini'nin bir takipisi),
Erasmus ahrketHkimlii bilinmeyen bir oymacya ait).
Son Sayfa

Bir eli yanma dm, dieri akanda duran gen Aristo


teles ayaklarn rahata aprazlam, m inderli bir iskemlede
otururken, kucanda alm parmen tomarn isteksizce
okuyor. Kemerli burnu stndeki kelebek gzlklerini tutan
sarkl ve sakall bir Vergilius, airin lmnden on be yzyl
sonra yaplm bir portresinde blm balar krmz harflerle
belirtilmi bir cildin yapraklarn evirmekte. Sa eli kibarca e
nesini tutan Aziz Domingo, geni bir basamakta dinlenirken
dnyadan kopmu, dizlerinde ylece duran kitaba dalp git
mi. ki sevgili olan Paolo ve Francesca, bir aacn altnda diz
dize oturmular, onlar yazglarna tayacak olan dizeyi oku
yorlar: Paolo'nun eli Aziz Domingo gibi enesinde; Francesca
ise kitab ak tutmakta; parmaklar hi varlamayacak bir say
fay gsteriyor. Onikinci yzyldan iki M slman renci, tp
okulu yolunda durmu, tadklar kitaplardan birine bakyor
lar. Kucanda ak duran kitabn sa sayfasna iaret eden o
cuk sa, tapmaktaki byklere okuduklarn aklarken, onlar
akn ve pek inanmam biimde kitaplarnn iinden kart fi
kirlerine nafile destek aramaktalar.
Yaad gnde olduu kadar gzel grnen Milanolu soy
lu hanmefendi Valentina Balbiani, incelmi bedeninin heykeli
ni tayan lahdin kapanda ve merakl ss kpeinin baklar
altnda mermerden kitabnn sayfalarm eviriyor. Kalabalk
kentten uzakta, kumlarn ve suya hasret kalm kayalarn ara
snda duran Aziz Hieronymus, onu kente gtrecek treni bek
leyen yal bir banliy sakini gibi kk boy bir elyazmasn
okurken, kede yatm onu dinleyen bir aslan var. Byk h
manist bilgin Desiderius Erasmus, nndeki krsde alm
kitapta yer alan fkray dostu Gilbert Cousin ile paylayor.
Zakkum goncalar arasnda diz km Hintli ozan, bir yandan
sakaln svazlarken, zenle ciltlenmi kitab sol eliyle kavra-

Soldan saa: Muhammed Ali imzal Babrl bir ozan, Kore'deki Haeinsa Tapna Ktp
hanesi, Izaak Walton (anonim), Emmanuel Benner'in Mecdelli Meryem'i, Dickens bir din
letide, Paris kprlerinde bir gen adam.

m, yksek sesle okumu olduu satrlarn tadna varm ak iin


ara vermi. Bir sra kabaca yontulmu rafn yannda duran Ko
reli kei, yedi yzyllk Tripitaka Koreana'nm seksen bin tahta
tabletinden birini ekip alyor ve nnde tutarak, sessiz bir dik
katle okuyor. Deneme yazar ve balk Izaak Walton'i Winches
ter Katedrali'nin yanndan akan Itchen nehrinin kysnda otur
mu, kk kitabn okurken resmeden ad san bilinmez bir
vitray sanatsnn verdii t: "Sessiz Kalmak in Okuyun".
Pek piman gibi durmayan, salar yaplm, rlplak bir
Mecdelli Meryem, krdaki bir kayann stne atlm rtye
uzanm; kocaman, resimli bir ciltten okumakta. Tiyatro yetene
inden yararlanan Charles Dickens, ona tapan okurlarna iin-

Soldan saa: Oluna okumay reten bir anne (Gerard ter Borch), Jorge Luis Borges
(Eduardo Comesana), Hans Tornadan bir orman manzaras.

den blmler okuyaca romanlarndan birinin kopyasn elin


de tutuyor. Seine nehrine bakan korkulua dayanm gen bir
adam nnde ak duran bir kitabn iinde yitip gitmi (ne ola
ki?). Sabrsz ya da yalnzca can sklm bir anne, sa eli ile
sayfadaki szckleri izlemeye alan kzl sal oluna kitab
tutuyor. Kr Jorge Luis Borges gremedii birinin okuduu ki
tab daha iyi duymak istercesine gzlerini sk sk kapam.
Alacal bir ormanda, yosun tutmu bir kte oturmu ocuk
iki eli ile ufak bir kitab kavram, yumuack bir sessizlikte
okuyor. Zaman ve yerin dizginleri onun elinde.
Bunlarn hepsi birer okur ve hareketleri, becerileri ve oku
maktan aldklar keyif, okur olmaktan aldklar g ve sorum
luluk benim ki ile ayn.
Yalnz deilim.

Okuyabildiimi drt yamda iken fark ettim. Defalarca, bildi


im harflerin (biliyordum nk sylenmiti) altlarnda yer al
dklar resimlerin adlar olduklarn grmtm. Kaln kara iz
gilerle resmedilmi olan, krmz ortlu ve yeil gmlekli olan
ocuunun (kitaptan kesilip karlm btn resimlerin, kedi
lerin, kpeklerin, uzun boylu ince annelerin brnd o ayn
krmz ve yeil kuma gibi) alttaki kapkara, ciddi ekillerle ay
n ey olduunu naslsa anlamtm. Sanki ocuun gvdesi
tane ayrt edilebilir paraya ayrlmt: Bir kol ile gvde, b; ko
puk ba kusursuz bir yuvarlak, o; aa sarkan, cansz bacaklar,
y. Yuvarlak yze gzler ve bir gl izdim. Gvdenin bo
emberlerini kalemle doldurdum. Ama dahas da vard: Bu e
killer, yukardaki ocuu anlatmaktan da te, bana kollarn ve
bacaklarn am bu ocuun, tam olarak ne yaptn da syle
yebiliyorlard. ocuk kouyor diyordu ekiller. Benim sanm
olabileceim gibi zplamyordu. Ya da donup kalm numaras
yapmyordu. Benim kurallarn bilmediim bir oyun da oyna
myordu. ocuk kouyordu.
Bu anlamalar sanki sradan bir by gibiydi ve bu byy
bir bakas benim iin yaptndan yava yava ilginliklerini
yitiriyorlard. Bir baka okur -b yk bir olaslkla dadm - bana
ekilleri aklamt. Artk sayfalar bu coku dolu ocuun res
mine ald m, onun altndaki ekillerin ne anlama geldiini bi
liyordum. Bu keyifliydi ama ksa srede heyecann yitirmiti.
Srpriz kalmamt.
Sonra bir gn, nereye gittiimizin oktan belleimden si
lindii bir gezide, arabann yan camndan yol kenarnda duran
bir reklam panosu grdm. Bu grnt uzun srm olamaz
d; olsa olsa araba ksa bir sre iin durmu olabilirdi, ya da be
nim grebilmeme yetecek kadar bir sre yavalam olabilirdi.
Kitabmdakilere benzer, ama daha nce hi grmediim ve te
pemden sarkar gibi duran kocaman ekiller vard. Ve birden,
anszn onlarn ne olduunu kavradm; onlar beynimde duy
mutum ve onlar beyaz boluklar ve siyah izgilerden elle tutu
lur, sesli ve anlaml gereklere dnmlerdi. Bu ii tek ba
ma yapmtm. Byy benim adma yapan olmamt. Ben ve
o ekiller ba baaydk; kendimizi sayg dolu ve sessiz bir diya
log aracl ile ortaya koyuyorduk. Ben dz izgileri, yaayan
gereklere evirebildiime gre glydm. Okuyabiliyordum.
Gemite kalan o reklam panosunda yazanlar artk hatrla-
masam da, (her ne kadar bulank da olsa iinde birka kere 'A'
harfinin getii bir szc anmsyor gibiyim) daha nce salt
bakabildiim bir eyleri anlyor olabilmenin etkisi bugn bile o
gn olduu kadar canl. Okuya
bilmek tamamen yeni bir duyu
edinmek gibiydi. Artk kimi ey
ler yalnzca gzlerimin grebil
dii, kulaklarmn duyabildii,
dilimin tadabildii, burnumun
koklayabildii, parmaklarmn
hissedebildiiyle snrl deildi.
Bedenimin, anlamn zebildi
i, evirebildii, seslendirebildi-
i, okuyabildii eylerdi.
Farkna varmakszn aralar
na katldm ailenin bireyleri
olan kitap okurlar (nedense do
umdan lme bam za her ge
leni tamam ile bize zg, rk
tc biimde tekil sanrz) hepi
mizin ortaklaa paylat eyle
Bir Chia-ku-wen, yani kaplumbaa ka
me bir boyut ekliyor, onu yo
buunda "kemik ve kabuk metin", yak.
unlatryorlar. Bir sayfann M . . 1300-1100.
zerinde yazl harfleri okumak
onun girdii klklardan yalnzca bir tanesi. Artk var olmayan
yldzlarn haritasn "okuyan" bir gkbilimci; bir evin yapla
ca yeri kt ruhlara kar korumak iin "okuyan" Japon mi
mar; ormanda hayvanlarn izlerini "okuyan" zoolog; kazana
cak kd oynamadan nce ortann hareketlerini "okuyan"
kt oyuncusu; koreografn notlarn "okuyan" dans ve
dansnn sahnedeki hareketlerini "okuyan" izleyici; rlmekte
olan bir halnn karmak desenini "okuyan" dokumac; sayfa
nn stnde birletirilmi birden ok nota dizinini "okuyan"
org sanats; bebein yznde nee, aknlk ya da korkunun
belirtilerini "okuyan" ana baba; bir kaplumbaa kabuundaki
eski izleri "okuyan" inli falc; gecenin iinde ve araflarn al
tnda, sevgilinin bedenini grmeden "okuyan" k; hastalarna
kendi akl almaz ryalarn "okum aya" yardm eden psikolog;
elini suya daldrp da okyanusun akntlarn "okuyan" Hawa-
iili balk; gkyznden hava durumunu "okuyan" ifti:
Hepsi iaretleri zebilme ve anlalr klma eylemini kitap
okuru ile paylayorlar. Bu okumalarn kimileri okunan eyin
zellikle bu ama iin yaplm olmasnn bilgisi ile renkleni
yor: baka insanlar tarafndan -rnein, notalar ya da yol lev
halar g ib i- ya da -kaplum baa kabuu ve gece vakti gkyz
g ib i- tanrlar tarafndan. tekilerse yalnzca rastlant.
Yine de her defasnda anlam kavrayan okurdur. Bir nesne,
bir olay ya da bir yerde olas bir okunabilirlik olgusunu fark
eden okurdur. Bir iaretler sisteminde anlamn varln fark
edip, onu zebilen okur olmaktadr. Bizler ne olduumuzu ve
nerede olduumuzu grebilmek iin srekli kendimizi ve ev
remizi okuyoruz. Anlamak ya da anlamaya balamak iin oku
yoruz. Okumadan yapamyoruz. Okumak, neredeyse nefes al
mak kadar temel bir ilevimiz.
Yazmay daha ileri bir dneme, yedi yama kadar ren
medim. Belki yazmadan yaayabilirim. Okumadan yaayabile
ceimi sanmyorum. Farkna vardm ki, okumak yazmadan n
de geliyor. Toplumlar yaz olmadan da var olabilirler 1 ve olan
lar da vardr ama, hibir toplum okumadan var olamaz. Etno
log Philippe Descola'ya 2 gre yazlar olmayan toplumlar do
rusal bir zaman anlayna, yazlar olan toplumlar ise kmla
tif bir zaman anlayna sahiplerdir. Her iki tr toplum da dn
yann sunduu ok sayda iareti "okuyarak", farkl ama eit
derecede karmak zamanlar iinde hareket eder. Gemilerinin
kaytlarn tutan toplumlarda bile okuma yazdan nde gelir;
yazar olmaya soyunan kii iaretleri kda geirmeden nce,
onlarn toplumsal sistemini tanm ve zm olmaldr. Ms
lman, Yahudi ya da benim ait olduum gibi Hristiyan toplu
luklar, eski Mayalar, byk Budist kltrler gibi okuryazar top
lumlar iin okumak, toplumsal szlemenin ilk adm saylr;
okumay skmek benim gei trenimdi.
Bir kez harfleri znce, her eyi okur oldum: Kitaplar,
ama ayn zamanda ilanlar, tabelalar, tramvay biletlerinin ar
kasndaki kck yazlar, pe atlm mektuplar, rzgrn
parkta oturduum bankn bacaklarna dolad eski gazeteleri,
duvar yazlarn, otobste baka okurlarn ellerinde tuttuklar
dergilerin arka kapaklarn. Cervantes'in okuma sevgisi ile "so
kakta bulduu krpk ktlar bile okuduunu " 3 rendiim
de, onu bu le kargalna neyin ynelttiini ok iyi biliyor
dum. Okuryazar toplumlarm temel ilkelerinden biri de gerek
parmen stnde, gerek kt stnde, gerek ekranda yer
alan kitaba tapnmadr. slam bu gr daha da ileri tar: Ku
ran Tanrnn yalnzca bir yarats deildir, merhameti ya da her
yerde varoluu gibi, onun sfatlarndan biridir de.
Yaam tecrbesi bana nce kitaplar aracl ile ulat. Daha
sonraki gnlerde okuduklarm andran bir olayla ya da bir ki
tap karakterine benzer biri ile karlatmda biraz artc, bi
raz da d krklna yol aan bir dj vu duygusunu yaar ol
dum. O anda gerekleeni ben szcklerde yaamtm, ad
konmutu. Altnc yzylda yazm ve sistematik, speklatif
dnce dalnda gnmze kalm en eski branice metin olan
Sefer Yetsira, Tanrnn dnyay otuz iki gizli bilgelik yolu, yani
on Sefirot ya da say art yirmi iki harf aracl ile yarattm
syler .4 Tm soyut eyler Sefirot'tan yaratlmtr; yirmi iki harf
ten ise evrenin katmanndaki tm gerek nesneler - dnya,
zaman ve insan bedeni yaratlmtr. Musevi-Hristiyan gelene
inde evren, saylardan ve harflerden oluan bir kitap olarak
dnlr; evrenin gizinin anahtar bunlar doru okuyabilme
mizde ve deiik bileimlerini kavrayabilmemizde sakldr.
Bylelikle bu dev yaptn bir blmne yaam vermeyi rene
bileceimiz ve Yaratcmz taklit edebileceimiz dnlr.
Drdnc yzyldan kalma bir efsaneye gre Hanani ve Hoa-
ya adl iki Talmud bilgini haftada bir kez Sefer Yetsira'nm s
tnde alr, doru harf sralamas sayesinde yanda bir
buza yaratr, akam yemeinde de yerlermi.)
Benim kitaplarm benim iin u teki, sonsuz Kitap'm evi
rileri ya da yorumu gibiydiler. Miguel de Unamuno sonelerin
den birinde ,5 kayna gelecekte olan Zam an'dan sz eder; be
nim okurluk yaamm da bana ayn duyguyu, akntya kar
yzyor, nceden okuduklarm sonradan yayor duygusunu
jo8'de Amsterdam'da baslm kabalistik metin Pa'amon ve-Rimmon'dan on Sefi-
rot'u gsteren bir sayfa. ^
verdi. Evin d, karanlk ilerin peinden giden kt adamlarla
doluydu. Tel Aviv'de alt yama kadar yaadm evimizden
pek uzak olmayan l kocamand, nk asfaltn az tesinde
kumlarnn altnda gml bir Tun Kenti olduunu biliyor
dum. Jle, hi grmediim ama Enid Blyton'n kitaplarndan
tandm, gizem dolu bir yiyecekti ve sonunda tattmda lez
zeti, okurken bana verdii doyumsuz tadn yanndan bile gee
medi. Uzaklarda yaayan bykanneme yazdm: Birka nem
siz yaknmada bulundum ve kitaplardan tandm kszlerin,
yitirdikleri akrabalarna kavutuklarnda duyduklar trden
olaanst bir zgrlk duygusu yaayacam sandm. O ise
beni zntlerimden kurtaraca yerde dertlerimi elendirici
bulup mektubu bizimkilere yollad. Bycle inanyordum
ve saysz yknn bana harcamamay rettii dileimin
bir gn gelip, gerekleeceinden kukum yoktu. Hayaletlerle,
lmle, konuan hayvanlarla, savala karlamaya hazrladm
kendimi; Sinbad'n en yakn arkadam olaca macera dolu
adalara karmak gezi planlar yaptm. Ancak yllar sonra, sev
diimin bedenine ilk kez dokunduumda edebiyatn kimi za
man yaanann gerisinde kalabildiini anladm.
Bir defasnda Kanadal deneme yazar Stan Persky bana
"okurlar iin m ilyonlarca otobiyografi olm al" demiti. Kitap
stne kitap okuyoruz ve her birinde yaam m zdan izler bu
labiliyoruz. Virginia Woolf, "H er yl Hamlet'i tekrar okuyup,
tepkim izi kda dkm ek yaam ykm z yazm ak gibi olur
du. Yaam daha yakndan tandka, Shakespeare bildikleri
miz stne farkl yorum lar getiriyor " 6 demitir. Durum benim
iin biraz farklyd; kitaplar zyaam ykleri idiyse, olaylar
olmadan yleydiler. Ben yaadm olaylar okuduklarm dan,
H. G. W ells'ten, Alice Harikalar Diyarnda'dan, Edm ondo De
A m icis'in gz yaartc ocuk Kalbi'nden, Orm anlarn ocuu
Bom ba'nn m aceralarndan tanyordum. Sartre anlarnda
benzer bir deneyim den sz eder. Larousse Ansiklopedisi'nden
rendii bitki ve hayvanlar Lksem burg bahelerindeki ger
ekleri ile karlatrdnda, "hayvanat bahesindeki m ay
m unlarn daha az m aymun, bahelerdeki insanlarn da daha
az insan" olduunu fark etmitir. "Ben de Platon gibi, bilgi
den yola karak onun nesnesine getim. Fikir benim iin nes
neden daha gerekti nk fikir bana nesneden nce, nesne
olarak sunulmutu. Ben evrenle kitaplarda tantm: Sindiril
mi, snflandrlm , etiketlendirilm i, dnlm ve yine
de heybetli ."7
Okumak bana kendi bama olmak iin bir gereke sundu ya
da benim yalnz braklmama bir anlam kazandrd nk Arjan
tin'e dndmz 1955 ylndan sonra ocukluum boyunca ai
lenin dier bireylerinden uzak yaadm ve evin ayr bir blmn
de dadm tarafndan bakldm. O gnlerde en sevdiim okuma
mekn odamm yeriydi. Yzkoyun yatar, ayaklarm kanca gibi
iskemlenin ayaklarna dolardm. Daha sonra, gece ge saatte uya
nklkla uyku arasndaki bulank blgede okumak iin en gven
li, en kuytu yer yatam oldu. Gerekten de kendimi yalnz his
settiimi hi anmsamyorum. Baka ocuklarla bir arada oldu
um ender zamanlarda da onlarn oyunlarn ve konumalarn
kitaplarda okuduum maceralardan ve konumalardan daha az
ilgin bulurdum. Psikolog James Hillman, ocukluklarnda kitap
okuyan ya da kendilerine kitap okunanlar iin "daha iyi durum
da oluyorlar ve iyileme olanaklar daha fazla. yklerle tant
rlmas gerekenlerin tedavileri daha zor oluyor. Yaamla erken
karlamak yaama bir bak as getiriyor" der. Hillman iin bu
ilk okumalar, "yaanm ya da iinde yaanan bir eyler oluyor ve
ruhun, kendini yaamn iinde bulmasm salayacak bir yol olu
turuyor."8 Ben de bu ilk okumalara ayn amala tekrar, tekrar
dnmmdr ve hl da dnerim.
Babam diplomat olduundan ok gezdik. Uyumak zorun
da olduum oda ne kadar yabanc, kapmn dndaki sesler ne
denli anlalmaz olursa olsun, kitaplar bana srekli ve istedi
im zaman kullanabileceim kalc bir yuva oldular. Dadmn
kar koltukta horlayarak uyuduu, ya da elektrikli rg maki
nesinin banda alt birok gece, baucu lambam yakp, bir
yandan elimdeki kitabn sonunu getirmeye abalar, bir yandan
da bitmesin diye ura verirdim. Birka sayfa geriye gider, ho
uma gitmi olan blmlere dner, gzmden katn dn
dm ayrntlara eilirdim.
Okumalarm konusunda kimse ile konumadm; paylama
ihtiyac sonradan geldi. O zamanlar son derece bencildim ve
Stevenson'n satrlar ile btnyle zdeleiyordum:

Dnya bu idi, ben de kral


Arlar benim iin ark sylem eye gelirlerdi
Benim iindi krlanglarn uular.9

Her kitap kendi bana bir dnyayd ve ben oraya sn


yordum. Sevdiim yazarlarn yazd trden ykler retmek
ten aciz olduumu bilsem de, grlerimin onlarnkilerle kesi
tiini duyumsuyordum, (M ontaigne'in deyii ile) '"dinle, duy!'
diye mrldanarak onlarn ardna dmek alkanlk haline gel
miti ".10 Sonralar kendimi onlarn kurgularndan koparabil-
meyi rendim ama ocukluumda ve bulu amn byk
bir ksm boyunca kitaplardaki tm akl almaz eyler o gnn
gereinin bir paras oldular. Kitabn yapld madde kadar
elle tutulur eylerdi hepsi. Walter Benjamin ayn olguyu yle
dile getiriyor: "lk kitaplarmn benim iin ne anlam tadklar
n anmsamak iin nce kitaplara ilikin tm bildiklerimi unut
mam gerekiyor. Bugn iin onlar hakknda bildiim tek ey,
kendimi onlara aarken duyduum hevestir. imdi ierik, tema
ve konu kitap d eyler olmasna ramen, o gn iin tamamen
ve btnyle iindeydiler. Ancak sayfalarnn says kadar ya
da kdnn cinsi kadar dnda ve ondan bamszdlar. Ne
pahasna olursa olsun, kitabn iinde sergilenen dnya ve kita
bn kendisi birbirlerinden ayrlabilir nesneler deillerdi. Byle-
ce her kitap ile iinde barndrd dnya gerekti; elle tutulabi
lirdi. Ancak ayn zamanda bu ierik ve bu dnya, kitabn t
mn de deiime uratyordu. inde yanyordu, alevler iin
den tayordu. Yalnzca cildi tarafndan ya da resimler aracl
ile ierde tutulmuyordu; blm balklar ve al harfleri, pa
ragraflar ve stunlar tarafndan tapmaa alnmlard. Kitaplar
batan sona okumazdnz; satrlarnn arasnda yaardnz ve
ara verdikten sonra geri dndnzde nerede durmu oldu
unuz sizi hep artrd ."11
Daha sonralar, bulu amda, babamn Buenos Aires'te
bulunan ve az kullanlan ktphanesinde bir bulu daha yap-
tim. (Babam kitaplarn alm iin sekreterini grevlendirmi, o
da siparii metre zerinden vermiti. Raf yksekliklerine gre
ciltlendiklerinden, ounun sayfa balklarnn kesilip, ciltleme
ye kurban gittiini sonra fark ettik.) Fil kadar byk Espasa-
Calpe ansiklopedisinde seksle ilgili olduunu dndm
szcklere bakar oldum: "M astrbasyon", "Penis", "Vajina",
"Frengi", "Fuhu". Babam ktphaneyi pek ender olarak biri-
leri ile evde; bro dnda bulum ak istediinde kullandn
dan, burada hep yalnz olurdum. Ya on iki, ya da on yan
daydm. Kocaman koltuklardan birine kvrlm, tam kendimi
belsoukluunun o yok edici etkilerini anlatan bir yazya kap
trmtm ki, babam ieri girerek masasna oturdu. Bir an iin ne
okuduumu fark edeceini dnp, dehete kapldm. Ama
grdm ki hi kimse, iki adm tede oturan babam bile, benim
okuma alanma giremez, kitapta bana yzszce anlatlanlar
anlayamazd. Benim isteim dnda kimse bundan haberdar
olamazd. Bu kk mucize sessizce gereklemiti ve yalnzca
tarafmdan biliniyordu. Belsoukluu stne yazy aknlk
tan ok zafer duygular iinde tamamladm. Daha sonralar,
cinsel eitimimi tamamlamak iin ayn ktphanede Alberto
M oravia'dan Dzen Adam'm, Guy Des Cars'dan Saf Olmayan',
Grace M etalious'un Peyton Aklar'm, Sinclair Lew is'n Ana Cad
de' sini ve Vladimir N abokov'un Lolita'sim okudum.
Okum alarm da bana ait olan yalnzca okuma eylem i de
il, neyi okuyacam a kendim karar verebilm em , okuyaca
m Tel Aviv, Kbrs, Garm isch-Partenkirchen, Paris ve Buenos
A ires'in artk yok olm u kitap dkknlarndan seebilmem -
di. Kitaplar ou kez kapaklarndan dolay seerdim. Hl
onlar zam an zam an anmsarm: Cleveland, O hio'lu Dnya
Yaynclk irketi tarafndan sunulan Rainbow klasiklerinin
mat m izlerini grp, alttaki mhrl cilde bayldm , eve
Hans Brinker ya da hi sevm ediim ve bitirm ediim Gm
Patenler, Kk Kadnlar ya da Huckleberry Finn ile dnd
m anm sarm . Bunlarn hepsinde M ay Lam berton Becke'n
nszleri olurdu. "Bu Kitap N asl Yazld" baln tayan bu
nszlerdeki dedikodular bana hl kitaplar hakknda konu
mann en heyecan verici biim lerinden biri gibi grnr. Ba
yan Becker'n Hazine Adas iin yazd nszde "Bylece 1880
yl Eyll aynn, skoya yam urunun pencereleri dvd
souk bir sabahnda Stevenson, iskem lesini atein yanm a ek
ti ve yazmaya balad" der. Bu yam ur ve ate bana kitap bo
yunca elik etmiti.
Gemimizin birka gnlne demirledii Kbrs'ta bulu
nan bir kitapda, crtlak renkli ciltleri iinde bir vitrin dolusu
Noddy ykleri anmsyorum. Sayfada izilmi bir kutu tu
layla Noddy ile beraber ona ev yaptmz dlemek ne keyif
ti. (Daha sonralar ngiliz ktphanecilerinin "cinsiyet ayrmc
ve zppe" olarak damgaladklarn o zamanlar bilmediim
Enid Blyton'm Dilek skemlesi serisini utan duymadan oku
dum.) Buenos Aires'te her kahramann resminin sar zemin
zerinde siluet olarak resmedildii karton Robin Hood serisini
buldum. Emilio Salgari'nin korsan yklerinden derlenen Ma
lezya Kaplanlarm orada okudum. Jules Verne'leri, Dickens'm
Edwin Drood'un Gizi romann da. Kitaplarn neyle ilgili olduk
larn anlatan arka kapak yazlarn okuduumu anmsamyo
rum; ocukluumun kitaplarnda onlar var myd, onu da bile
miyorum.
Sanrm en az iki deiik biimde okuyordum. lkinde, ne
fes bile almadan olaylar ve karakterleri izliyor, ayrntlara hi
zaman ayrmyordum. Kimi zaman okumann gittike hzlanan
temposu yky son sayfann da tesine frlatrd. rnein Ri
der Haggard, Odysseia, Conan Doyle, ve Vahi Batmn Alman
yazar Karl M ay'i okuduumda bu byle olurdu. kinci tr
okumada ise dikkatle, metni inceliyor, szcklerin anlamlarna
ve aklamak istemedikleri ipularna bakyordum; seslerinden
zevk almaya alyor, yknn derinliinde gml olduuna
inandm anlamlar aratryordum. Detektif ykleri oku
makla benzerlikler tayan bu ikinci trden okumay, Lewis
Carroll, Dante, Kipling, ve Borges'te buldum. Bir de kitabn ne
olduunu sandma gre (yazar, yaync ya da baka bir okur ta
rafndan tanmlanm trne bal olarak) okurdum. On iki ya
ndayken Anton ehov'un Av'm bir dizi detektif yks ara
snda okudum ve ehov'un Rus bir serven yazar olduunu
dndm. Sonra da "Ss Kpekli Hanm efendi"yi Conan
Doyle'un rakibinin yaptymasna bitirdim. Gizemlilik a
sndan pek zengin bulmasam da holanarak tamamladm. Sa
muel Butler, William Sefton Moorhouse diye birinden benzer
biimde sz eder: "Bir dostunun dne uyarak Butler'm
Analogy [Analoji] adl kitabnn yerine rastlant sonucu ald
Burton'a ait Anatomy of Melancholy'yi [Melankolinin Anatomisi]
okuyup, bu kitabn etkisiyle Hristiyanla dndrldne
inanr. Ama kafasn epeyce bulandrmtr ."12 1940'larda ya
ymlanan bir ykde Borges, Thomas Kempis'in mitatio
Christi [sa'nn Taklidi] adl kitabn James Joyce yazm farz
ederek okumann, "zayf ruhsal altrmalar iin iyi bir yenilen
m e" salayacan syler .13
Spinoza, 1650 ylnda yazd ve Katolik Kilisesinin "sap
m bir Yahudi tarafndan cehennemde yazlm" olarak nite
lendirdii Tractatus Theologico-Politicus adl kitabnda, unu ok
nceden grmtr: "ou kez farkl kitaplarda ykleri ok
benzeyen metinlere rastlarz ama bunlar hep farkl deerlendi
ririz. Yazarlar hakkndaki grlerimiz metinleri biimlendirir.
Bir kitapta kanatl bir canavarn srtnda uan, istedii lkelerin
stnden geen, tek bana saysz adam ve devi ldren ve
mantksal adan sama bir yn i yapan Orlando Furioso adl
bir kahraman tanmtm. Son derece benzer bir konu, Ovidi-
us'un Perseus yksnde ve ayrca silahsz olarak binlerce ada
m ldren im on'un ve havada uan, atlarn ektii bir sava
arabas ile ge kan lyas'm anlatld Hkimler ve Kral-
lar'da da karma kt. Btn bu ykler birbirlerine aka
benzemektedir ama biz onlar farkl deerlendiririz. Birincinin
amac elendirmekti. kincinin ise politik bir amac vard.
ncnn amac ise dinseldi."14 Ben de ok uzun bir sre
okuduum kitaplarda bir ama aradm. rnein Bnyan'n
Pilgrim's Progress [nanlnn Yolculuu] adl yaptndan bana va
az vermesini bekledim nk bana onun dini bir yapt olduu
sylenmiti - sanki yazarn yaratm annda zihninde olan bi
tenleri duyabilseydim, yazarn doru sylediini ispat edebilir
dim. Deneyim ile belirli dzeydeki saduyu hl beni bu batl
alkanlktan tamamen kurtaramad.
Kimi zaman kitaplarn kendileri tlsm oldular: Tristram
Shandy'nin iki ciltlik bir takm, Nicholas Blake'in The Beast
Must Die [Canavar lmeli] adl romannn Penguin basks, da
lavereci bir kitapda bir aylk harlm karlnda ciltletti
im Martin Gardner'n Annotated Alice [Aklamal Alice] kita
bnn parampara bir kopyas. Bunlar zenle okudum ve
nemli anlar iin sakladm. Thomas Kempis rencilerine u
nu retiyordu: Haksever Simeon, Bebek sa'y tamak ve p
mek zere nasl kollarna aldysa kitab eline yle al. Ve bitirdi
inde, kitab kapa; Tanrnn azndan kan her szck iin
kranm belirt nk Tanr topraklarnda gizli bir hazine bul
dun ."15 Kitaplarn ender bulunduu ve ok pahal olduu d
nemlerde Aziz Benediktus keilerine okuduklar kitaplar
"m m knse sol elleri ile tutsunlar, harmanilerinin kollarna
sarsnlar, kitab dizlerinin stne yerletirsinler; sa elleri ise
tutmak ve sayfa evirmek iin bota kalm aldr" buyruunu
vermitir .16 Benim yeniyetmelik okumalarm byle derin hr
met ifadeleri ya da zenli ritelleri iermedi ama iinde hep
gizli bir ciddiyeti, bugn iin yadsyamayacam bir nemi ba
rndrd.
Kitaplarn arasnda yaamay istedim. 1964 ylnda, on alt
yamdayken, Buenos Aires'in Anglo-Alman kitabevinden
biri olan Pygmalion'da okul sonralar iin i buldum. Sahibi
Lily Lebach adnda, Nazilerden kap 1930'lu yllarn sonunda
Buenos A ires'e yerlemi olan bir Alman Yahudisiydi. Bana
dkkndaki kitaplarn tek tek tozunu alma grevini verdi - bu
uygulama ile stoku ve raflardaki kitaplarn yerini ksa yoldan
reneceimi dnyordu ve haklyd da. Ne yazk ki, kitap
larn ou temizliklerinin tesinde beni batan karttlar; do
kunulmak, almak, incelenmek istiyorlard ve zaman zaman
bu bile yetmiyordu. Birka kez beni ayartan bir kitab yrt
tm. Onlar paltomun cebine sokup, eve gtrdm, nk on
lar yalnzca okumam deil, onlarn bana ait olduunu hisset
mem, bunlar benim demem gerekiyordu. Romanc Jamaica
Kinkaid, Antigua'daki ocukluk gnlerinin ktphanesinden
kitap yrttn itiraf ederken amacnn almak olmadn,
ama "bir kez kitab okuyunca ondan ayrlmaya katlanamad
n" syler .17 Ben de ksa srede insann Su ve Cezay ya da A
Tree Grozvs in Brooklyn' [Bir Gen Kz Yetiiyor] yalnzca okuma
dn fark ettim. nsan, kdnn przszl ya da pt
rnden, kokusundan, yetmi ikinci sayfadaki eski ufak yrtk
tan, arka kapan sa kesindeki emberimsi kahve fincan le
kesinden ayrt edebildii belli bir basky, belirli bir nshay
okuyordu. kinci yzylda ortaya kan ve son bask ncekini
iererek onun yerine geer, diyen okumann epistemolojik ku
ral benim iin ok nadiren geerli olmutur. Ortaam bala
rnda, yazcar kopyalamakta olduklar metindeki hatalar
"dzeltirlerdi" ve bylece de "daha iyi" bir metin elde etmi
olurlard. Oysa benim iin bir kitabn ilk okuduum basks di
erleriyle karlatracam bir editio princeps oldu. Kitap bask
ilemi Don Quijotenm tm okurlarnn ayn kitab okuduklar
yanlsamasn yaratyor. Bugn bile bir kitabn her kopyas be
nim iin, sanki matbaa hi icat edilmemi gibi, Zmrdanka
kuu kadar esizdir.
Ve gerek u ki, o kitap baz okurlara ayrt edici zellikler
verir. Bir kitaba sahip olmann iinde kitabn daha nceki okun-
muluklarnm da tarihesi vardr - yani her yeni okur, kitabn
daha nce hangi ellerde ne olduu dncesinden etkilenir. Bu
enos Aires'ten aldm Kipling'in Som'ething of Myself [Kendim
den Bireyler] adl otobiyografisinin elden dme bir nshas
nn yan kdnda Kipling'in lm tarihini tayan elle yazlm
bir iir var. Bu kitabn o anda air kesilen eski sahibi tutkulu bir
emperyalist miydi? Kipling'in dzyazlarna tutkun, bu gste
rili cilann altnda yatan sanaty gren biri mi? Selefim benim
okumam etkiliyor nk kendimi onunla konuurken buluyo
rum ve u ya da bu konuyu tartyoruz. Bir kitap, okuruna ta
rihini de tar.
Bayan Lebrach alanlarnn kitap yrttn biliyor ol
malyd. Sanyorum ortaya konmam bir snr amadmz
srece de bu sua gz yumuyordu. Beni birka kez yeni gelen
ciltlere dalp gitmi bulduunda, iime dnmemi, kitab alp,
onu evde, i dnda okumam sylemiti. Onun dkknnda
karma harikulade kitaplar kt: Thomas M ann'm Joseph und
seine Briideri [Yusuf ve Kardeleri]; Saul Bellow'un Herzog'u
[Nefret], Par Lagerkvist'in Dvargeni [Cce], Salinger'n Nine Sto-
ries'i [Dokuz yk]; Broch'un Der tod des Virgil'i [Vergilius'un
lm]; Herbert Read'in The Green Child' [Yeil ocuk]; Italo
Svevo'nun La VVscienza di Zenoyu [Zeno'nun Bilinci]; Rilke'nin,
Dylan Thom as'n, Emily Dickinson'n, Gerard Manley Hop-
kins'in iirleri, Ezra Pound'un evirdii Msr ak ezgileri, Gl-
gam Destan.
Bir le sonrasnda Jorge Luis Borges, seksen sekiz yanda
ki annesinin eliinde dkkna geldi. nlyd ama ben yalnzca
birka iiri ile yksn okumutum ve onun yaptlarndan ok
etkilenmemitim. Neredeyse hi grmyordu ama bir baston ta
may reddediyordu. Parmaklarn kitap adlarn okuyabiliyor-
muasna raflarda gezdirdi. Son tutkusu olan Anglosakson dili
ni renmesine yardmc olabilecek kitaplar aryordu. Biz onun
iin Skeat'm szln ve Maldon Sava'nn aklamal bir ns
hasn istemitik. Annesi sabrszland "Ah Georgie" dedi; "Za
mann neden Anglo sakson dili iin harcadn bilemiyorum.
Bari Latince ya da Yunanca gibi ie yarayan birey rensey-
din!". Sonunda Borges bana dnp birka kitap istedi. Bazlarn
buldum ve dierlerini de not ettim. Tam karken bana akamlar
iim olup olmadn sordu. Annesi artk ok yorulduundan,
ona kitap okuyacak birine gereksinimi vard (bunlar adeta zr
dilercesine sylyordu). "Ben okurum" dedim.
Ondan sonraki iki yl boyunca, dier ansl ve tandk in
sanlarn yan sra ben de Borges iin okudum. Hem geceleri,
hem de okul saatleri elverdiinde gndzleri okuyordum. Ri-
tel aa yukar aynyd. Asansr boverip, merdivenlerden
yukar onun dairesine kyordum (bunlar Borges'in Binbir Gece
Masallar'nn yeni bir basksn ald gn kt merdivenlere
benziyordu; ak pencereyi grmemi, dm ve ald bir ya
rann mikrop kapmas zerine atei ykselip sayklamaya ba
laynca, Borges delireceini sanmt.) Kapy alardm; hizmet
i beni perdeli giriten geirip, Borges'in girip, beni selamlaya
ca ufak oturma odasna alrd. Borges'in yumuak eli hep ba
na doru uzanm olurdu. n konuma filan olmazd. O, bek
lenti iinde kanepeye otururdu, ben de koltuklardan birine yer
leirdim. Astml bir sesle o gecenin okumasn belirlerdi: "Kip-
ling'i seelim mi, ha?" Tabii ki bir yant beklemiyordu.
Oturma odasnda ve Roma kalntlarn betimleyen bir Pi-
ranesi gravrnn altnda Kipling'i, Stevenson', Henry Jam es'i,
Brockhaus Alman Ansiklopedisi'nden blmleri, M arino'nun
dizelerini, Enrique Banchs', Heine'yi okudum (son ikisini ez
bere biliyordu; yle ki ben balaynca onun tutuk sesi de bana
katlyordu. Tutukluk szcklerin kendilerinde deil, kadans-
tayd; szckleri hi hata yapmakszn anmsyordu). Bu yazar
lardan fazla bir ey okumamtm; bu nedenle de tuhaf bir t
rendi. Ben bir metni yksek sesle okuyarak tanrken, Borges
kulaklarn bakalarnn gzlerini kulland gibi kullanyor,
sayfada belleini dorulayacak bir szck, bir tmce ya da bir
paragraf aryordu. Ben okurken o (sanrm) belleine not d
mek iin okumam keserdi.
Stevenson'n Yeni Binbir Gece Masallar'm okurken, elendi
rici bulduu bir satrdan sonra szm kesip, ("Basnla ilikili,
ulsuz kalm birini temsil etmek zere giydirilip, boyandn
da" - "Biri nasl yle giydirilir ki, ha? Stevenson'n aklndan ne
geiyordu sence? Kl krk yaran biri olarak - H a?" diyerek) bir
imge ya da kategori yoluyla birini ya da bir eyi tanmlamay
biemsel bir ara olarak kullanma olgusunu irdelemeye giriti.
Bu tam bir aktarm gibi grnse de, okuyucuyu kiisel bir ta
nm yapmaya zorluyordu. O ve dostu Adolfo Bioy Casares, on
szckten oluan bir ksa ykde bu dnceyle oynamlard:
"Yabanc merdivenleri karanlkta trmand: Tik tak, tik tak, tik
tak."
Borges, Kipling'in "Beyond the Pale" [Aykr] adl yks
n okumam dinlerken, beni, Hindu bir dulun iine eitli ey
ler koyduu bir kn araclyla na gnderdii mesajn
anlatld blmde durdurdu. Bunun iirsel olarak uygunluu
stnde durdu ve yksek sesle bu somut ama ayn zamanda
da simgesel dilin Kipling'in buluu olup olmadn dn
d .18 Sonra da akl ktphanesinde aratrma yaparcasna, bu
nu John W ilkins'in her szcn kendi tanm olduu "felsefe
dili" ile karlatrd. rnein Borges, somon szcnn temsil
ettii nesne konusunda bir bilgi vermediini fark etmiti. Wil
kins'in dilinde buna karlk gelen zana, nceden belirlenmi
kategoriler balamnda "krm z eti olan pullu bir nehir bal
" 19 anlamna geliyordu: z balkt, za nehir balyd, zan pullu
nehir balyd ve zana da krmz etli bir pullu nehir bal.
Borges'e okumak benim aklmn ktphanesinde yer deiikli
i demekti. O gece YVilkins ile Kipling ayn dsel rafta yan ya
na yerletiler.
Ne okumam istendiini anmsamadm bir baka zaman
da nl yazarlardan kt dizeler antolojisi yapmaya giriiverdi.
Keats'in "Bayku tylerine ramen mt" dizesi, Shake-
speare'in "A h benim khin ruhum! Benim am cam !" deyii
(Borges "am cam " szcn iirsel bulmuyordu. Hamlet'in
azna yakm ayan bir szckt "Babam n kardei!" "Annem in
soyu!" demesini yeliyordu), VVebster'n Amalfi Desi'nden
"Biz yalnzca yldzlarn tenis toplaryz!" ve M ilton'n Paradise
Regained'inin [Yeniden Bulunmu Cennet] son dizeleri - " o fark
edilmeksizin / Yuvaya dnd, Anne'sinin zel e v in e "- Bor
ges'e gre sa'y, anacna aya giden melon apkal bir ngiliz
centilmenine dntryordu.
Kimi zaman bu okumalar kendi yazlarnda da kullanrd.
Noel'den az nce okuduumuz, Kipling'in "The Guns of 'Fore
and 'A ft" [Ba ve K Toplar] adl yaptndaki hayalet kaplan
fark edii onu son yklerinden birini yazmaya yneltti: "Mavi
Kaplanlar". Giovanni Papini'nin "Gletteki ki Grnt"s ona
gelecekteki bir tarih olan "24 Austos 1982"yi; Lovecraft'e olan
fkesi onu "dzeltilm i" bir Lovecraft yks yazmaya zorlad
ve Brodie Raporu'nda yaymland. ou kez benden okumakta
olduumuz kitabn sonundaki yan kdna bir dnce ya da
bir blme gnderme trnden bir eyler yazmam isterdi. Bun
lar nasl kullandn bilmiyorum ama kitap hakknda kitabn
ardndan konumak benim de alkanlklarmdan biri olup kt.
Evelyn Waugh tarafnda yazlm bir yk vardr: Amazon
ormanlarnn iinden kurtarlan bir adam, kurtarcs tarafndan
yaamnn sonuna dek yksek sesle Dickens okumaya zorla
nr.20 Ben Borges'e okurken yalnzca bir grevi yerine getirdii
mi hissetmedim, aksine, bu deneyim bir tr mutlu tutsakla
dnt. M tevaz ama engin bir bilgelik tayan, ok komik,
kimi zaman acmasz ve hibir zaman gz ard edilemeyecek
yorumlaryla kefettiim (ve ou benim en sevdiklerim haline
gelen) metinler deildi beni o denli kendisine balayan. Bana
benim iin zel olarak notlar dlm, yorumlanm bir cildin
tek sahibiymiim gibi geliyordu. Tabii ki yle deildim; ben de,
(dierleri gibi), onun not defteriydim, grme engelli bu adamn
dncelerini toparlamas iin kulland bir bellek yardmc-
sydm. Kullanlmaya da gnllydm.
Borges'i tanmadan nce hep iimden okumutum ya da
birileri okunmas iin setiim bir kitab bana okumutu. Gz
leri grmeyen yal adama okumak tuhaf bir deneyimdi nk
okumann tonunu ve hzn denetleyebiliyor gibi grnsem de,
metnin gerek efendisi onun dinleyicisi olan Borges oluyordu.
Src bendim ama manzara, bu alp giden yer, pencerenin
dndaki krlar kavramaktan te ykmll olmayan yol
cuya aitti. Borges kitab kapatyordu, Borges durmam sylyor
ya da devam etmemi istiyordu, Borges bir gr belirtmek iin
szm kesiyordu, szlerin ona ulamasna izin veren Bor
ges'ti. Ben grnmezdim.
Ksa srede okumann kmlatif olduunu ve geometrik
olarak arttn rendim: Her yeni okuma, okurun daha nce
okuduklarnn stne ekleniyordu. Borges'in benim iin setii
ykler konusunda fikir yrtmeye baladm -K ipling'in dz
yazs abartl, Stevenson'nki ocuksu, Joyce'unki anlalmaz
d - ne var ki, nyarg ksa srede yerini deneyime brakt ve bir
yknn kefi bir dierinin yolunu gzlememe neden oldu, ye
ni yk de gerek Borges'in, gerek benim tepkilerimin anlar ile
zenginleti. Okurluumun geliimi zamann allm srasna
hi uymad. rnein daha nce okuduum metinleri ona yk
sek sesle okumam, nceki yalnz okumalarm deitirdi, tepki
leri onlarla ilgili anlarm geniletti, belleimi onlarla kaplad
ve eskiden fark edemediklerimi fark etmemi salad. Arjantinli
yazar Ezequiel Martinez Estrada, "Kimileri vardr ki, okurken
anmsar, karlatrr, baka ve daha nceki okumalardan duy
gular karp getiriverirler," der. "Bu zinann en incelikli biim
lerinden biridir ".21 Borges sistematik kaynakalara inanmaz ve
byle zinal okumalara destek verirdi.
Borges'in dnda birka dost, birka retmen, urada bu
rada birka eletiri zaman zaman bana kitap nermilerse de,
benim kitaplarla karlamam D ante'nin Cehennem i'nin on be
inci katnda birbirlerinin yanndan geip giden, "gn nn
yerini alacakaranla brak, gkte yeni bir ay kt zaman
gz gze gelen", bir grntde, bir szckte, bir bakta ans
zn bir ekicilik bulabilen o yabanclar gibi, ou kez rastlant
larla olmutur.
nceleri kitaplarm yazarlarna gre alfabetik dizinde tut
tum. Sonralar trlerine gre ayrmaya baladm: romanlar, de
nemeler, oyunlar, iirler. Daha sonra onlar dillerine gre grup-
lamaya altm ve gezilerim srasnda yanma yalnzca birka
tanesini alabildiimden onlar srekli okuduklarm, hi okuma
dklarm ve okumay umduklarm olarak ayrdm. Ktpha
nem kimi zaman kendilerine zg tuhaf balantlar nedeni ile
oluan gizli kurallara baland. spanyol romanc Jorge Semp-
rn, Thomas M ann'm Lotte in Weimar'm [Lotte Weimar'da] ka
patld temerkz kamp Buchenwald'daki kitaplar arasmda
saklard nk roman, Semprn zgrlne kavutuunda
gtrld Weimar'm Elephant Hotel'inde balyordu .22 Bir
zamanlar edebiyat tarihi asndan bu trden gruplandrmalar
yapmann; rnein (benim alfabetik sralamama gre) Aristote
les, Auden, Jane Austen ve Marcel Aym; ya da (en ok keyif al
dklarm arasndan) Chesterton, Sylvia Towsend Warner, Bor
ges, Aziz Juan de la Cruz ve Lewis Carroll arasndaki ilikileri
aratrmann ilgin olacan dnmtm. Bana kalrsa okul
larda okutulan edebiyatn -k i Cervantes ile Lope de Vega ara
smda ayn yzyl paylayor olmalarndan dolay balantlar
kurulur ve Juan Ramn Jim nez'in Platero y yo [Platero ile Ben]
adl yapt (bir airin bir eee olan tutkusunun anlatld ss
l yk) bir bayapt olarak sunulur- benim dolambal okuma
yollarnda ve kitap raflarmda bulduklarma dayanarak derle
yeceim bir liste kadar rastlantsal ve ayn derecede kabul edi
lebilir olacan dnrdm. Okul kitaplarnda ve resmi k
tphanelerde kutsal ilan edilmi haliyle edebiyat tarihi, bana
-benim kinden daha eski ve deneyimli olmalarna ramen en az
benimki kadar ansa ve artlara b a l- baz tesadfi okumala
rn tarihinden baka bir ey gibi grnmez.
1966 ylnda benim liseden mezun olmama bir yl kala Ge
neral Ongania'nm askeri rejimi iktidara geldiinde, kitaplarn
tasnif edilebilecei yeni bir sistem kefettim. Komnist ya da
ahlak d olarak nitelenen baz yapt adlar ve yazarlar sansr
listesine almyordu ve srekli polis basknlarna urayan kafe-
lerde, barlarda, tren istasyonlarnda ya da sokakta yrrken,
pheli bir kitapla dolamamak kimlik tamak kadar nem ta
yordu. Yasakl yazarlar -P ablo Neruda, J. D. Salinger, Maksim
Gorki, Harold Pinter gibileri- grnr ya da kalc balantlar
olmayan, ortak noktalar sansrcnn ayrmc gznde ortaya
kan bir dier, farkl edebiyat tarihi oluturmaktayd.
Okumadan korkan yalnzca baskc hkmetler deildir.
Okurlar, okul bahelerinde ve soyunma odalarnda da, devlet
daireleri ve hapishanelerdeki kadar horlanr. Okurlar topluluu
hemen her yerde, kazandklar otoritelerine ve grnr gleri
ne dayal, pheli bir nam salmtr. Bir okur ve kitap arasnda
ki iliki bilge ve retken olarak tannr ama ayn zamanda da
zel ve bakalarndan ayrc olarak nitelenir. Belki de bir ke
ye kvrlp, dnyann grltsne kulaklarn kapam birinin
grnts alamaz bir mahremiyet, bencil bir bak ve tek ba
na gizlice yaplan ileri artrdndan; okuyucu ile kitap
arasndaki iliki, bilgeliin ve verimliliin olduu kadar kibirli
bir sekinciliin ve dlayclm da sembol olmutur. (Annem
okuduumu grnce "Dar k ve yaa!" diye barrd, sanki
benim sessiz uram onun yaama anlayna ters dyordu.)
Bir okurun kitap sayfalar arasnda neler yapabilecei hakkm-
daki yaygn korku, erkeklerin zamann bandan bu yana ka
dnlarn bedenlerinin gizli yerlerinde onlara neler yapabilecek
leri korkusuna ya da cadlarn ve simyaclarn kilitli kaplar ar
kasnda neler yapabilecekleri korkusuna benzer. Fildii, Vergili-
us'a gre Sahte Dler Kaps'nm yapld malzemedir; Sainte-
Beuve'e gre ise, okurlarn kulesinin yapld malzemedir.
Borges bir defasnda, 1950 ylnda Peron tarafndan ente
lektellere kar dzenlenen poplist bir gsteride gstericile
rin, "Ayakkabya evet - Kitaba hayr!" diye bardklarn an
latmt. "Ayakkabya evet - Kitaba evet!" karl kimseye
inandrc gelmemiti. Gerek, kat ve gerekli olan gerek, ki
taplarn o uzaklatrc, d dnyas ile zmlenemez bir at
ma iinde grlyordu. Yaam ile okuma arasndaki yapay iki
lik iktidarda olanlar tarafndan bu gereke ile ve her defasnda
da artan bir abayla hep krklenmitir. Halk rejimler unut
mamz isterler ve bunun sonucu olarak da kitaplar gereksiz
bir lks olarak nitelerler; totaliter rejimler dnmemizi iste
mez, bu nedenle de yasaklar karr, gzda verir, ya da her
ikisini birden yaparlar, ounlukla aptal olmamz ve uysalca
aalanmay kabullenmemizi isterler, bu nedenle de dzeysiz
basmakalp yapt tketimini desteklerler. Byle koullar altnda
okurun aykr olmas kanlmazdr.

Ve bylece bir okur olarak benim tarihemi brakp, azimle,


okumann tarihesine geiyorum. Ya da okumann bir tarihesi
ne geiyorum nk byle bir tarihe ne kadar tarafsz kalma
ya alrsa alsn, belirli drtlerden, hislerden ve kiisel ko
ullardan olutuu iin birok tariheden biri olarak kalacaktr.
Sonuta okumann tarihi okurlarnn her birinin yksdr
belki de. Balang noktas bile rastlantsaldr. Otuzlu yllarn
ortalarnda yaymlanan bir matematik tarihi kitab iin Borges,
btn sakatlayan bir hatadan bahsetmi, "olaylarn kronoloji
si, mantna ve doal sralamasna ters dyor. elerin tan
m en sonunda veriliyor, uygulama kuramdan nce geliyor ilk
lerin igdsel abalar okur iin modern matematiin abala
rndan bile anlalm az" diye yazm t .23 Benzer eyler okuma
nn tarihi iin de sylenebilir. Kronolojisi siyasal tarih gibi de
ildir. Kendisi iin okumann ok deerli bir imtiyaz olduu
Smerli yazcnn sorumluluk duygusu, New York ya da Santi
ago'da oturan gnmz okurundan ok daha fazlayd, nk
bir yasa maddesi ya da bir hesap onun kiisel yorumuna daya
nyordu. Ortaan sonlarnda okuma yntemleri, yani neyin
nerede ve nasl okunacan, ya da neyin yksek sesle okunup
okunmamas gerektiini belirleyen kurallar, ondokuzuncu yz
yl sonu Viyanas, ya da Edward dnemi Ingilteresi'nde reti
lenden daha belirleyiciydi. Kald ki, okumann tarihinin edebi
eletirinin tarihini izlemesi de mmkn deildi. Ondokuzuncu
yzyl mistii Anna Katharina Em m erich'in dile getirdii (yaz
l metnin hibir zaman gerek deneyimlerin yerini alamayaca-
ma ilikin) kayglar 24 iki bin sene nce (kitaplarn renmeyi
engellediini dnen) Sokrates tarafndan ok daha etkili bi
imde ortaya konm utu .25 Bu gr, gnmzde, okuma bil
memeyi ycelten ve szl edebiyatn yaratclna dn yap
mamz neren Alman eletirmen Hans Magnus Enzensberger
tarafndan dile getirilmitir .26 Bu tutuma dierlerinin yan sra
Amerikal deneme yazar Allan Bloom da 27 kar kar. Ho bir
tarihsel sapma ile Bloom 'un savn dzelten ve gelitiren kii
1833 ylnda "bakalarnn akllarnda kendimi yitirmeye bayl
yorum " diye itiraf eden Charles Lamb olacaktr: "Yrm yor
sam, okuyorum. Oturup dnemem. Benim yerime kitaplar
dnr"der .28 Okumann tarihi edebiyat tarihlerinin kronolo
jisine de uymaz. Bir yazarn "tarihini" okumak onun ilk kitab
ile balamaktan ok, onun gelecekteki okurlarndan biri ile ba
lar: Marquis de Sade' atld ve 150 yldan fazla kald o la
netlenmi pornografik edebiyat raflarndan ekip karanlar ki
tapsever Maurice Heine ile Fransz gerekstclerdir; iki yz
yldan fazla bir sre yok saylan William Blake, onu gnmz
de her niversite mfredatnda zorunlu okunacaklar arasna
koyan Sir Geoffrey Keynes ve Northrop Frye'm cokusu ile ba
lar.
Neslimizin tkenme tehlikesi altnda olduu sylenen biz
gnmz okurlarnn, hl okumann ne olduunu renmesi
gerekmektedir. Geleceimiz ya da okuduklarmzn tarihinin
gelecei, kafamzn iindeki metni sesli okuduumuz metinden
ayrt etmeye alan Aziz Augustinus; okurun yorum gcnn
snrlarn sorgulayan Dante; kimi okumalarn belirli koullara
balln savunan Leydi Murasaki; okuma eylemini analiz et
meye alan ve okuyan yazar ile yazan okur arasndaki ilikiyi
aratran Plinius; siyasal g ile okuma eylemini birletiren S-
merli yazclar; (imdilerde bilgisayarlarda okuduumuz biim
de okumamz salayan ynteme benzeyen) parmen tomarla
rn okur asndan kstlayc ve zor olduunu fark edip, bize
sayfalarn kartrabileceimiz, yanlarna notlar debilecei
miz kitaplar reten ilk kitap yapmclar tarafndan aratrlm
tr. Bu tarihin gemii nmzde; Ray Bradbury'nin Fahrenheit
451 adl yaptnn son sayfasndaki 'kitaplarn ktta deil
aklda sakland' eklindeki, gelecekle ilgili uyarc tasvirinde
yatmaktadr.
Okuma eyleminin kendisi gibi, okumann tarihi de ileriye
atlayveriyor ve -ban a, benim okur olarak deneyim lerim e- g
nmze ulayor. Ardndan da uzak ve yabanc bir lkedeki es
ki bir sayfaya gidiyor. Blmler atlyor, gz gezdiriyor, seiyor,
yeniden okuyor ve allagelmi sray izlemeyi reddediyor.
Okuma ile yaam kart olarak alglayan ve annemin beni kol
tuumdan kaldrp, ak havaya kmaya zorlayan paradoksal
korkusu, bir doruyu da kabul ediyor: Sessiz Ev adl yaptnda
Trk yazar Orhan Pamuk bunu, "Hayata, o bir seferlik araba
yolculuuna bitince yeniden balayamazsn, ama elinde bir ki
tap varsa, ne kadar karmak olursa olsun, o kitap, bittii za
man, anlalmaz olan eyi ve hayat yeniden anlayabilmek iin
istersen baa dnp biten kitab yeniden okuyabilirsin " 29 szle
ri ile dile getirmektedir.
OKUMA EYLEMLER

Okumak yeni olumaya balayan


bir eye yaklamak demektir.
It a l o C a l v in o
Bir K Gecesi Eer Bir Yolcu, 1979
Bir onaltnc yzyl slam okulundaki alglama yasalar ve optik dersi.
Glgeleri Okumak

*1984 ylnda, Tel Brak, Suriye'de M.. drdnc bin yldan


kalma iki kk dikdrtgenimsi kil tablet bulundu. Onlar Kr
fez Sava'ndan bir sene nce, Badat Arkeoloji M zesi'nde bu
lunan gsterisiz bir vitrinde grdm. Yaln, etkileyici olmayan
nesnelerdi. Her birinin stnde birka belli belirsiz iz vard:
stte bir ukur ve ortada p hayvanlar. Hayvanlardan biri bir
kei olabilir. Eer yleyse
dierinin de bir koyun
olmas mmkn. Arke
ologlar ukurlarn on sa
ysn ifade ettiini syl
yorlar. Tm tarihimiz bu
iki gsterisiz tabletle
balyor .1 Sava onlar
yok etmediyse, bildii
miz en eski yaz rnekle
ri arasndalar .2
Bu tabletlerde son Badat Arkeoloji Mzesi'ndekilere benzer iki piktografik
i , , . tablet, Suriye - Tel Brak'tan.
derece duygulandrc bir 7
ey var. Belki de artk var olmayan bir nehrin tad kille ya
plm bu tabletleri ve binlerce yl nce topraa dnm bu
hayvan figrlerini izlerken bir ses canlanyor, llerin yeil ol
duu bir zamanda dikkatli bir ifti tarafndan sylenmi bir
dnce, bir ileti sanki "Burada on kei vard", "Burada on ko
yun vard" diyor. Yalnzca bu tabletlere bakmakla zamann ba-
mdan gnmze kadar gelen bir any yaatyoruz. Dnen
kii dnmeyi braktktan ok sonra bile dnceyi saklayabi
liyoruz ve kendimizi izilmi imge grld, zmlenebildi
i, okunabildii srece sonu ak kalacak bir yaratclk eylemi
ne katyoruz .3
Akla smayacak kadar uzak bir le sonrasnda bu iki tab
leti okuyan puslu bir gemiteki Smerli atam gibi, yzyllar ve
denizler tesinde odamda, masamda oturmu, dirseklerim say
fann stnde, enem avcumda, ara sra darda deien klar
ya da sokaktan ykselen seslerden bir an iin soyutlanm ben
de okuyorum. Bir yk, bir sav, bir betimlemeyi gryorum,
onlar dinliyor ve izliyorum (bu szckler iimde olup bitenin
hakkn pek veremiyor). Gzlerim ve ara sra sayfay eviren
elim dnda hareket eden bir ey yok bununla birlikte tam ola
rak "m etin" olarak nitelendirilemeyecek bir ey alyor, ilerli
yor ve ben okuduka da kk salyor. Ama bu sre nasl ger
ekleiyor?
Okuma gzlerde balar. Grdmz bir metni duyduu
muz bir metinden daha iyi aklmzda tutabildiimizi gzlemle
yen Cicero "En keskin duyumuz grme duyusudur " 4 diye yaz
mtr. Aziz Augustinus gzlerimizi "dnyann giri kaps " 5
olarak nce vm, sonra da lanetlemitir; Aquino'lu Aziz
Tommaso grmeyi "bilgi edinmemizi salayan duyularn en
by" olarak tanmlar .6 Bu her okurun kavrayabilecei ka
dar aktr: Harfler gzler aracl ile kavranr. Ama bu harfleri
anlaml kelimelere dntren simya nedir? Metin ile karla
tmzda iimizden olup biter? Nasl olup da grnen eyler
iimizdeki laboratuvara gzlerden ulaan "tzler" olurlar; nes
neler, harflerin biim leri ve renkleri nasl okunurluk kazanr
lar? Gerekten, nedir bu okumak dediimiz eylem?
M.. beinci yzylda Empedokles, gz, "etrafa akan de
rin sular tutan ancak ierideki alevlerin dar gemesine izin
veren ince zarlar ve zarif kumalarla atei tutsak eden Afro-
dit'ten dom a " 7 olarak tanmlar. Bir yzyl sonra Epikuros bu
alevleri nesnelerin yzeylerinden gzlerimize doru akan ince
atom tabakalar olarak dnecektir; gzlerimize ve beynimize
srekli ve artan bir yamur gibi girerler ve nesnenin tm nite-
lkleriyle beynimizi kaplarlar .8 Epikuros'un ada Eukleides
kart bir sav nerir: Inlar bakann gznden nesnelere doru,
onlar anlamak iin ynlendirilirler .9 Grnrde almaz gibi
grnen sorunlar her iki kuram da sarsyordu. rnein, ilk
kuram yani "ie akm " kuramm kabul edersek, byk bir nes
neden -rnein bir filden ya da Olympos dandan- yaylan
atom filmi insan gz kadar kck bir nesneden ieri nasl
girebilirdi ki? "Da akm " kuramnda ise gzlerden kan han
gi gl n, her gece grdmz yldzlara bir saniyede ula
abilirdi ki?
O tarihten birka on yl ncesinde Aristoteles bir baka ku
ram ileri srmt. Epikuros'a zemin hazrlar ve onu dzeltir bi
imde, gzlemlenen nesnenin niteliklerinin -atom lardan bir film
deil- gzlemcinin gzne havadan (ya da baka bir ortamdan)
geerek ulatn sylyordu. Bylece, gze ulaan dan gerek
boyutlar deil, greceli boyutlar ve dam biimi idi. Aristote
les'e gre insan gz bir bukalemun gibiydi ve baklan nesnenin
biim ve rengine brnyordu. Bu bilgiyi salglar aracl ile ka
diri mutlak i organlara yani kalp, karacier, akcier, safra kesesi
ve damarlar ieren bir organlar btnne (splanchna) iletiyor 10
ve hareket ile duygular denetim altnda tutuyordu .11
Alt yzyl sonra Yunanl doktor Galenos, Epikuros'a ters
den ve Eukleides'i izleyen drdnc bir aklama nerdi. Ga
lenos beyinde doan, optik sinir aracl ile gz geen ve ha
vaya akan bir tr "grsel ruh"tan sz etmekteydi. Hava bunun
sonunda grme yetisi ile donanyor ve ne kadar uzakta olursa
olsun, gzlenen nesnelerin niteliklerini kavrayabiliyordu. Bu
nitelikler gz aracl ile yeniden beyne, ardndan da omurilik
arac ile duyu ve hareket sinirlerine ulatrlyordu. Aristote
les iin gren kii, gzlemlenen eyin havadan ona iletildii, ar
dndan da grme dahil tm duyularn merkezi olan kalbe gn
derildii edilgin biriydi. Galenos iin grenin etkin bir rol var
d ve havay iletken klan oydu. Grmenin kayna beyninin
derinliklerindeydi.
Galenos ve Aristoteles'i tm bilim sel retinin pnar sayan
ortaa bilginleri, genelde bu iki kuramn arasnda hiyerarik
bir balant kurulabilecei grndeydiler. Sorun, bir kura-
mm tekinin nne gemesi sorunu deildi. nemli olan bede
nin farkl ksmlarnn hem birbirleriyle hem de d dnyann
algsyla ilikisini bu kuramlardan karmakt. Ondrdnc
yzyl talyan doktoru Gentile da Foligno bunun kavranmas
nn "tptaki neminin, alfabeyi renmenin okumadaki nemi
kadar " 12 olduunu, kilisenin birok kurucusu gibi Aziz Augus-
tinus'un da bu konuyu aratrm olduunu hatrlatyordu.
Aziz Augustinus'a gre, gerek beyin, gerekse kalp belleimizde
saklanan duygularn obandr; ve belleimizin ayr blmle
rindeki bu izlenimlerin nasl bir araya geldikleri ve "gidebile-

<jV <ir

Aristoteles'in De anima adl yaptnn bir onbeinci yzyl elyazmasndan beynin fonksiyonla
rn gsteren izim.
Leonardo Da Vinci'den beyindeki rete mirabile'y! gsteren desen.

ekleri baka bir yer olmad iin eski barnaklarndan darya


nasl gdldn" anlatmak iin (hem "toplam ak" hem de
"zetlem ek" anlamna gelen) colligere fiilini kullanr .13
Bellek, duyularn denetlenmesinden yarar gren ilevlerden
yalnzca biriydi. Grleri Galenos'un nerilerine kout ortaa
bilginlerinin byk bir ounluu grme, duyma, koku, tat alma
ve dokunmanm beyinde yer alan ortak duyu ambarm besledik
lerine inanrd. Kimi zaman "saduyu" olarak adlandrlan bu
blgeden beslenen yalnzca bellek deildi; bilgi, hayal gc ve
dler de buradan kmaktayd. Bu blge de ortaa dnrleri
tarafndan, duyu merkezim kalbe indirgeyen Aristoteles'in
splanchna'sna balyd. Sonuta, duyulara beyin ile dorudan bir
akrabalk verilmi oluyor, kalp bedenin efendisi ilan ediliyor
du .14 Aristoteles'in mantk ve doa felsefesi incelemesinin onbe-
inci yzyl sonundan kalma Almanca evirisinde; bir insan ka-
fas resmi vardr: Gzler ve az ak, burun delikleri kocaman
olmu, kulak ayrntl bir biimde izilmi. Beynin iinde be adet
birbirine balanm ember bulunuyor. Soldan saa, srasyla:
saduyu, yaratc dnce, hayal gc, akl gc ve bellek. Bera
berindeki notlara baklacak olursa, saduyu emberi kalple de
ilintili. Bu resimden grme eyleminin ortaada ne biimde alg
landm kavramak mmkn. Tek bir ekleme var: Bu resimde
gsterilmese de, beynin alt ksm "mucizevi a" (rete nirabile)
olarak dnlyor. Galenos'a kadar giden bu dnceye gre
rete nirabile'de beyne ulaan ve her naslsa incelerek iletiim yolu
olarak kullanlan kanallar vard. Bu rete mirabile'ye Leonardo da
Vinci'nin 1508'de yapt ve ayr kulakklar ayrntl olarak iz
dii, deiik blmlere deiik beyinsel yetiler yklediini anla
tan bir izimde rastlyoruz. Leonardo'ya gre "senso comune [sa
duyu] dier duyularm ilettii izlenimleri deerlendirir ... ve yeri
kafann tam ortasmda, impresiva [izlenim merkezi] ile memo-
ria'nn [bellek merkezi] arasndadr. evredeki nesneler imgeleri
ni duyulara, duyular da bunlar impresiva'ya iletirler. mpresiva
bunlar senso comuneye gnderir ve bunlar orada yerleirler. Nes
nelerin gc ya da nemi, onlarn kalclk derecelerini belirler ."15
Leonardo'nun dneminde insan akl gzlerden, kulaklardan ve
dier duyu organlarndan gelen verilerin ilem grd bir labo-
ratuvar olarak dnlrd. Veriler beyinde "izlenimlere" dn
r, kanallar arachyla saduyu merkezine ular, kalbin gzeti
mi altnda beynin -rnein an gibi- zelliklerinden birine d
ntrlrlerdi. Simyadan bir imge kullanrsak, kara harflerin
grnts bu ilem aracl ile bilginin altnna dnt.
zm lenmem i tem el bir soru kalyordu: Biz okurlar
harfleri Eukleides ya da Galenos'un savunduu biim de uza
np yakalyor m uyduk; yoksa Epikuros ve A ristoteles'in sa
vunduu gibi onlar m bizim duyularm za doru uzanyorlar
d? Leonardo ve adalan iin yant (ya da onlar yanta ula
tracak ipucu) iki yzyl kadar nce Msr'da, Bat'nn Alhazen
olarak tand Basral bilgin Ebu Ali el-Hasan bn'l Heysem
tarafndan yazlm bir kitabn onnc yzylda yaplm e
virisinde bulunabilirdi (bilimin kararszlklar kimi zaman ok
uzun srebilir).
tbn'l Heysem'in onbirinci yzyl Kitab el-Menazir'de damad Ahmed ibn Gaffar tarafn
dan izilmi grme sistemi.

Msr, altn an onbirinci yzylda Fatmilerin ynetimi


altnda yakalad. Servetinin kayna Akdeniz'deki komular
ile yaptklar ticaret ve Nil vadisiydi. Kumlu snrlar d lke
lerden ithal ettii Berberi, Sudanl ve Trk askerler tarafndan
korunuyordu. Uluslararas ticaretin heterojenlii ve paral as
ker sistemi Fatmi egemenliindeki Msr'a gerekten kozmopo
lit bir devletin ama ve avantajlarn salad .16 On bir yanda
halife olup, yirmi yl sonra kt bir yryten hi dnme
yip, srra kadem basacak olan Halife El-Hkim, 1004 ylnda
Kahire'de byk bir akademi kurdu: slam ncesi kurumlar
modelinde yaplanan, deerli yazmalardan oluan zel koleksi
yonunu "buraya gelen her eit insan okuyabilsin, yazabilsin
ve eitilebilsin " 17 diye insanlara armaan ettii Dar-l lm ya
da Bilim Evi. El-Hkim'in satranc ve pulsuz balk satn ya
saklama trnden srad kararlar ve kana susaml, yne
timdeki baars karsnda arka plana itiliyordu .18 Amac Fat
mi ynetimindeki Kahire'yi siyasi gcn simgesel merkezi yap
makla kalmayp, sanatsal ve bilim sel aratrmalarn da merkezi
klmakt. Bu ama dorultusunda da saraya aralarnda bn'l
H eysem 'in de bulunduu, nl gkbilimciler ve matematiki
ler ard. bn'l Heysem'in resmi grevi Nil Nehri'nin akn
denetim altna alacak bir yntemin aratrlmasyd. Sonu ba
arsz da olsa bunu yapt ama gnlerini Ptolemaios'un gkbi
lim kuramlarn sorgulamakla (ki dmanlar bunun "bir rt
me almas olmaktan ok, yeni sorular ortaya atma abas" ol
duunu savunurlar) gecelerini de nn borlu olaca kap
saml optik aratrmalarn kda dkmekle geirdi.
bn'l Heysem 'e gre d dnyadan gelen alglar bizim d
nme yeteneimizden kaynaklanan ve bilinli olarak yaplm
bir sonu karma eylemini ierir. bn'l Heysem kuramn ge
litirmek zere Aristoteles'in ie akm kuramnn -izlenenlerin
ve baktklarmzn nitelikleri hava araclyla gzlerimizden
ieri g irer- peinden gitti ve bu seimini eksiksiz fiziksel, mate
matiksel ve fizyolojik aklamalar ile destekledi .19 Daha da ra
dikal olan, bn'l Heysem 'in "salt duyum " ile "alg" arasnda
bir farkllk saptam olmasdr. lki istemd ya da bilind
bir eylem: pencerenin dndaki ve le sonrasnn deien
biimlerini grmem gibi. kincisi ise istemli bir tanma eylemi:
bir sayfa zerindeki metni izlemek gibi.20 bn'l Heysem 'in sa
vnn nemi ilk kez, alglama srasnda "grm ekten" "zm le
m eye" ya da "okum aya" uzanan bilinli eylemin evrelerinin
varln saptamasnda yatyor.
bn'l Heysem 1038 ylnda Kahire'de ld. ki yzyl son
ra ngiliz bilim adam Roger Bacon, Katolik Kilisesi iindeki ki
mi gruplarn, bilimsel aratrmalarn Hristiyan dogmaya ters
dtn iddetle savunduu bir dnemde, Papa IV. Cle-
mens'e optik aratrmalar aklama abas balamnda bn'l
Heysem 'in savnn dzeltilmi bir zetini sundu .21 Bacon, ib
n'l Heysem 'in izinde (ama slami bilginlere de fazla paye ver
meden) Kutsal Efendi'ye ie akm kuramnn mekaniini ak
lad. Bacon'a gre, bir nesneye baktmzda (aaca, ya da G
NE szcnn harflerine) altta nesnenin kendisinin yer ald
, tepe noktasnda da korneann eik yzeyinin merkezinin
bulunduu bir piramit oluur. Piramit gzmze girince ve
nlar gz kresinin yzeyinde sralannca "grrz" ve yle
sralanrlar ki, hi kesimezler. Grmek Bacon iin nesnenin g
rntsnn gzden ieri girip, gzn "grm e yetileri" aracl
ile kavranabilmesiydi.
Peki bu alglama nasl olup da okuma eylemi haline geli
yor? N asl oluyor da harfleri anlam ak yalnzca grm eyi ve al
glamay deil de, sonu karma, tartma, bellek, tanma, bilgi,
deneyim ve uygulam ay da ieren bir eyleme dnyor?
Okuma eyleminin gereklemesi iin tm bu elerin olaa
nst karmak bir biim de grev yaptn ve bunu baarm ak
iin yz kadar farkl beceriyi egdm iinde devreye sokmak
gerektiini bn'l Heysem biliyordu (ve phesiz Bacon da
onaylyordu). Bu becerilerin de tesinde; yer, zaman ve okuma
eyleminin zerinde gerekletii tablet, tomar, sayfa ya da ek
ran okum ay etkileyebiliyordu: Ad san olmayan Sm erli ift
i iin yaknlarnda koyunlarma ve keilerine bakt ky; ib
n'l Heysem iin Kahire akademisindeki yeni beyaz oda ve
nefretle okunan Ptolemaios elyazm alar; Bacon iin dind
retileri nedeni ile atld zindann hcresi ve ciltler dolusu de
erli bilim sel yapt; Leonardo iin mrnn son gnlerini ge
irdii I. Franois'nm saray ve zel bir ifreyle yazlm ve
yalnzca aynaya tutulunca okunabilir hale gelen not defterleri.
Btn bu artc farkllktaki unsurlar bir eylemde buluu
yorlar ve bunu bn'l Heysem de tahmin ediyor. Ama nasl ol
duu, tm bu elerin aralarnda nasl girift ve gl balar
olutuu, bn'l Heysem ve okurlar iin yantlanamaz sorular
olarak kald.
Gnmzn nrolinguistik almalar, beyin ile dil arasnda
ki balantlar stne aratrmalar, bn'l Heysem 'den hemen
hemen sekiz buuk yzyl kadar sonra 1865'te balyor. O se
ne, iki Fransz bilim adam, M ichel Dax ve Paul Broca ,22 eza
manl ama bamsz aratrm alarnda, insanolunun byk bir
ounluunun dllenm ede balayan genetik bir sre sonu
cunda, ilerde dili kodlama ve zm e konusunda beynin etkin
rol oynayacak m erkezi haline gelm eye aday sol yarkre (lop)
ile doduklarn ne srmlerdir. Ufak bir aznlk, ounlukla
solak ya da iki elini kullanabilen kiiler bu fonksiyonu sa ya
rkrede gelitirebilmektedir. Kimi durumda (rnein dou
tan sol lop geliim ine yatkn kiilerde) sol lopun erken yalar
da zarar grm esi beyinsel bir "yeniden program lam a" y geti
rir. Bu, dil fonksiyonunun sa lopta gelim esine yol aar. Ama
kii dil ile karlamadan hibir lop kodlayc ve zc grev
grmez.
lk yazc ilk harfleri izgiye dktnde ve seslendirdiin
de insan bedeni gelecekteki yazma ve okuma eylemleri iin ha
zrd. Baka bir deyile, beden tm duyumlar saklayabiliyor,
saklandklar yerden arp karabiliyor (anmsayabiliyor) ve
kavrayabiliyordu. Bunlara henz bulunmam yaz dilinin rast-
gele iaretleri de dahildi.23 Okumay bilmeden, daha nmze
alm tek bir sayfa grmeden bile okumaya hazr olduumuz
dncesi bizi geriye, bir eyi grmeden nce de bilginin ii
mizde olduu yolundaki Platoncu dnceye gtrr. Bir sz
c "kefederiz" nk onun dncesi onu grmeden nce
bizde vardr, "szck ile elemeye hazrdr ".24 Sanki bize d
dnyadan (byklerimizden, bizimle ilk konuanlardan) bir
armaan verilmitir ama armaan kavrayp kavramamak bize
kalmtr. Bu anlamda, konuulan szckler (ve sonra da, oku
nan szckler) ne bize, ne ebeveynlerimize, ne de yazarlarm
za aittir; konuma ve okuma sanatlar ile olan ilikilerimizde
ortak bir eii, ortak bir anlam alann paylarlar.
M ontreal'deki Cte-des-Neiges hastanesinden Prof. Andr
Roch Lecours'a gre yalnzca szel dile ak olmak her iki lo
pun dil becerilerinin tam olarak gelimesi iin yeterli olmamak
tadr. Beyinlerimizin bu geliimi gstermesi iin, ortak bir gr
sel iaret sisteminin kavranmas retilmelidir. Yani, okumay
renmemiz gerekir .25
Prof. Lecours Brezilya'da alt 1980'li yllarda, daha sk
grlen sol lopun baskn olmasna yol aan kaltmsal progra
mn okuma bilmeyenlerde okuma bilenlere oranla daha hafif
olduu sonucuna varmtr. Bu ona okuma srecinin, okuma
yetisi hasar grm hastalarda izlenebilecei fikrini verir. (Ga
lenos uzun sre nce, hastalklarn bedenin ilevini yerine ge
tirmesindeki bir bozukluu belirtmenin dnda, gerekletirile
meyen ilevin kendisini de aydnlattn sylemiti.) Birka se
ne sonra, M ontreal'de okuma ya da konuma zrlleri izleyen
Lecours, okumann mekanii konusunda gzlemlerde buluna-
bilmitir. rnein; kiinin szcn anlamn karma gcn
ksmen ya da tmden yitirdii afazide, beyindeki kimi lezyon-
larm tuhaf biimde snrl baz konuma bozukluklarna neden
olduunu fark etmitir: baz hastalar yazm kurallarna aykr
yazlan (ngilizcedeki "though" ya da "rough" gibi) szckler
de tkezlerken, bazlar da uydurulmu szckleri ("tooflow "
ya da "boojum " gibi) okuyamaz olmulard; dierleri grebili
yor ama garip szck birleimlerine taklyor, ya da szckler
sayfaya dzensiz dalnca okuyamaz oluyorlard. Szckleri
okuyup, heceleri okuyamayanlar vard; szckleri bakalar ile
deitirerek okuyanlar oluyordu. Laputa'nm Struldbruggs'n
anlatan Lemuel Gulliver, doksan yalarndaki bu yal ve de
erli kiilerin kendilerini okuyarak elendirmelerine olanak ol
madn ifade eder "nk Belleklerinin gc onlar bir Tm
cenin Bandan Sonuna kadar tamaz, bu nedenle, belki de tek
Elenceleri olabilecek ey bu zr nedeni ile yok olur, gider"
der .26 Prof. Lecours'un birka hastas bu durumdayd. leri da
ha da karmak hale getiren ise Japonya ve in'de yaplan bir
takm almalard. Bunlara gre, fonetik alfabe yerine ideog-
ramlarla okumaya alkn kiiler bu aratrmalara sanki farkl
loplar devredeymiesine farkl tepkiler vermekteydiler.
bn'l Heysem 'le ayn gr paylaan Lecours, okumann
en azndan iki kademeli bir ilem olduu sonucuna vard: Dn
yay "grm ek" ve edinilmi bilgi nda "deerlendirm ek".
Binlerce yl ncesinin Smerli yazman gibi, szcklerle kar
Hearing Words Seeing Words

Reading Words Generating Verbs

max rrvferd 18 May 9*

Dil duyusunun ilevlerine gre ayrtrlm hali. Washington niversitesi Tp Faklte


si'nde ekilen fotoraflardan.

karyaym. Szcklere bakyorum. Grdklerim kendilerini


daha nceden renmi olduum ve kendi yer ve zamanma
ait okurlar ile paylatm baka bir kod ya da sistem dorultu
sunda organize oluyorlar. Beynimin belirli blmlerinde yerle
ik bir dzenek bu. "Sanki" diyor Prof. Lecours, "sayfadan edi
nilen bilgi zel ilevleri olan nron gruplar tarafndan beyne
iletiliyor. Her bir nron grubu beynin belirli bir blmnde yer
alyor ve belirli bir ilevi etkiliyor. Bu ilevlerin her birinin ne
olduunu tam olarak bilemiyoruz ama kimi beyin lezyonlarn-
da bu gruplarn beyin ile olan balants kopuyor ve kii kimi
szckleri ya da belirli bir tr dili okuyamaz oluyor. Sesli oku
yamyor, bir grup szc baka bir grup szckle deitiriyor.
Olas kopmalarn sonu yok ."27
lk yaptmz i olan sayfaya gz gezdirmek olgusu da s
reklilii olan, sistematik bir eylem deil. Okurken gzlerimizin
sayfadaki satrlar boyunca kesintiye uramadan, akc bir bi
imde ilerledii, szgelimi Bat yazsn okurken gzn soldan
saa hareket ettii dnlr. Bu doru deildir. Bir yzyl ka
dar nce Fransz gz doktoru Emile Javal, gzlerimizin sayfada
srayarak dolatn fark etmitir. Bu sramalar ya da atlama
lar bir saniyede -drt kere ve saniyede 200 derecelik hzla ol
maktadr. Gzn sayfa stndeki hareketinin kendisi deilse
de hz alglamaya mdahale eder ve yalnzca hareketler ara
sndaki ksa durma anlarnda gerekten "okuruz". Okuma ey
leminin neden gzn sarka gibi hareketlerine deil de, tmce
ve dnceleri btnyle zmsememize, sayfa zerindeki
metnin srekliliine ya da ekrandaki "tom arn" al hzna
bal olduu, b ilim adamlarnn henz yantlayabildii bir soru
deildir .28
Btn ile uydurma bir dilde uzun ve karmak nutuklar
atabilen bir afazi hastas ile, bilinen dilde konuabilen ama ko
nutuklarna duygu ve ton veremeyen bir agnosti hastas s
tnde yrtlen iki klinik aratrmada Dr. Oliver Sacks, doal
konumann yalnzca szcklerden olumad sonucuna var
mtr. "Bu, seslerin retilmesiyle ilgilidir ve insann tm benli
iyle anlatm ak isteini ortaya koymas ile oluur. Bunu anla
mak yalnzca szcklerin szck dzeyinde tek tek kavranma
sndan ok te eyleri gerektirir ."29 Benzer eyler okuma iin de
sylenebilir: Metni izleyen okur, renilmi anlamlamalar, top
lumsal uzlamlar, nceki okumalar, kiisel deneyim ve zel
zevklerin i ie getii son derece karmak bir yntemin arac
l ile anlam seslendirir. Kahire'deki akademide okuyan b-
n'l Heysem yalnz deildi. Bir deyile, omzunun zerinden
bakanlar arasmda camide Kuran'm kutsal yazlarn reten
Basral bilginlerin, Aristoteles ve onun parlak yorumcularnn,
Heysem ile Aristoteles'i tartan tandklarnn, yllar boyunca
alp, sonunda El-Hkim'in sarayma davet edilecek Heysem-
lerin glgeleri vard.
Btn bunlardan varlacak sonu u: bn'l H eysem 'in
yapt gibi kitabm n bana oturdum mu, m etni oluturan
harfleri ve szcklerin aralarndaki boluklar grm ekle kal
m yorum . Bu siyah ve beyaz iaretlerlerden bir anlam kara-
bilm em iin, oynak gzlerle sistem i nce rastgele kavram am ,
beynim deki zm leyici nronlar zinciri -okudu um metnin
doasna gre deien bir z in cir- araclyla yeniden kurgu
lam am gerekm ektedir. M etne duygular, fiziksel alglam a, se
zi, bilgi ve ruh yklyorum . Bu da benim kim olduum a ve
bu hale nasl geldiim e bal. Dr. M erlin C. VVittrock 1980'ler-
de, "M etni anlam ak iin " diye yazm t, "szcn en yaln
anlam ile yalnzca okum ayz. Ona bir anlam da ina ederiz."
Bu karm ak eylem srasnda, "okurlar m etne katlrlar. A nla
m tem sil edecek grnt ve szel dnm leri yaratrlar.
Daha da etkileyici olan, bu anlam bilgileri, gem iteki dene
yim leri yazl szckler, paragraflar, blm ler arasnda ba
lar kurarak retirler ."30 yleyse okum ak a duyarl bir k
dn bir aydnlatm a kaynan yakalam as kadar istem siz,
kendiliinden olagelen bir olay deil; artc, dolam bal,
ortak olm akla birlikte kiiye zel bir yeniden kurgulam a s
recidir. A ratrm aclar, rnein, okum ann dinlem eden ba
m sz olup olm adn ya da belirgin ve farkl bir psikolojik
sreci ierip ierm ediini bilem em ekteler. Ne var ki, birou
okum ann belki de dnm ek kadar karm ak bir eylem ol
duuna inanm aktadr .31 Dr. VVittrock'a gre okum ak "tu haf
ya da kargaal bir olgu deil. Ama tek bir anlam n doru ol
duu m onolitik bir eylem de deil. Tersine, okurun dil kural
larnn erevesi iinde bir ya da birden fazla anlam n disip
linli bir ekilde ina etm e abasn yanstan retici bir eylem
dir ."32
A m erikal aratrm ac E. B. Huey yzylm zn dnem e
cinde "O kurken ne yaptm zn tam anlam ile zm lenm e
si, psikologlarn baarsnn doruk noktas olurdu, nk
bylelikle insan beyninin son derece girift ileyi yntem leri
de aa kard" itirafnda bulundu .33 Bugn bile tam bir
aklam a yapabilm ekten uzaz. G izem li bir biim de de, ne
yaptm z tam olarak aklayam adm z halde okum ay
srdryoruz. Okum ann m ekanik bir m odel aracl ile an
latlabilecek bir ey olm adn biliyoruz; beynin belirli b
lm lerinde yapldn biliyoruz ama sadece bu blm lerin
katksyla gereklem ediini de biliyoruz. Ayrca dnm e
eylem i gibi okum a eylem inin de, dili zm lem e ve kullan
ma becerilerim izle; m etni ve dnceleri oluturan szckle
rin m alzem esiyle balantl olduunu biliyoruz. A ratrm ac
larn korkusu, varacaklar sonularn ifade edildii dili sor
gulayacak olm asna vurgu yapyor: Belki de dilin kendisi
rastlantsal bir sam alk. Kekem e znn dnda iletecei bir
eyi yok ve anlam kazanm ak iin seslendirenlerden ok, yo
rum layanlara gereksinim i var. bn 'l H eysem 'in deyim i ile,
okurlarn rol "yaznn ipularnn izgilerle ima ettiini g
rlebilir hale getirm ek " 34 olabilir.
Aziz Augustinus'u krsdeyken betimleyen bir onbirinci yzyl izimi.
Sessiz Okurlar

M.S. 383 ylnda, Hristiyan dnyasnn ilk imparatoru olan


Byk Constantinus'un, lm deinde iken vaftiz edilmesin
den neredeyse yarm yzyl kadar sonra, gelecek yzyllarn
Latin retorik profesr Aziz Augustinus olarak tanyacaklar
yirmi dokuz yandaki kii, imparatorluun Kuzey Afrika'daki
u illerinin birinden kalkp Rom a'ya geldi. Bir ev kiralayp,
okul at ve taral bir dnr olarak nn duymu birok
renci edindi. Yine de ok gemeden, imparatorluk bakentin
de retmenlik yaparak geimini salayamayaca gereini
kavrad. Evi olan Kartaca'da rencileri asi serserilerdi ama hi
deilse ders paralarn derlerdi. Roma'da renciler Aristote
les ya da Cicero konusundaki tartmalarn dinliyor, ama i
ders parasna gelince kitle halinde baka bir retmene geip,
Augustinus'un avucunu bo brakyorlard. Sonuta, Roma va
lisi bir yl sonra ona M ilano'da edebiyat ve konuma sanat ho
cal nerip, bu neriye yol masrafn karlamay da ekleyin
ce, Augustinus kran duygular ile neriyi kabul etti .1
Belki kentin yabancs olduundan ve entelektel bir dost
evresi aradndan; belki de annesinin nerisi zerine, kentin
piskoposu, annesi M onica'nm dostu ve akl hocas olan nl
Ambrosius'a bir ziyarette bulundu. Sonradan Augustinus gibi
azizlik mertebesine eriecek olan Ambrosius krkl yalarnn
sonlarnda, inanlarnda son derece ortodoks, dnyevi gleri
nin doruunda bulunanlardan korkmayan birisiydi. Augusti-
nus'un M ilano'ya gelmesinden birka yl sonra, im parator I.
Teodosius'u, Selanik'teki Romal va
liye asileri katletmesi iin verdii
emir nedeniyle halkn huzurunda
pimanln ifadeye zorlad .2 mpa-
ratorie Justina Aryan kurallara uy
gun ibadet edebilmeleri iin pisko
postan bir kiliseyi kendilerine dev
retmesini istediinde, Ambrosius
bir oturma eylemi dzenledi ve im-
paratorie fikrinden vazgeene ka
dar bu yeri gece gndz igal etti.
Beinci yzyldan kalma bir m o
zaie baklrsa, Ambrosius ufak te
fek, zeki grnen, kocaman kulakl
ve keli yzn doldurmaktan ok
onu klten dzgn sakall biriy
di. Son derece gzde bir konuma
cyd. Hristiyan ikonografisinde
simgesi, gzel konumann da sim
gesi olan ar kovan olmutur .3 Au
gustinus, halkn gznde bu denli
ykseklerde olm as nedeniyle pek
ansl biri olarak grd yal
Am brosius'a inanlarma ilikin ku
kularn sormaktan ekiniyordu.
Ambrosius sade bir yemek yiyor ya
Aziz Ambrosius'un Milano'da kendi da saylar kalabalk hayranlarna
adyla anlan kilisedeki bir portresi. ev sahiplii yapyor deilse, hcre
sinde tek bana oluyor; okuyordu.
Ambrosius srad bir okurdu. Augustinus "Okudu m u,"
diyordu, "gzleri sayfay tarar, yrei anlam arard ama sesi
kmazd. Dili kprdamazd. Herkes yanma ekinmeden yakla
abilirdi. Konuklarn gelii duyurulmazd. Ziyaretine gittii
mizde onu sk sk sessizlik iinde okurken bulurduk nk hi
sesli okum azd ."4
Gzler sayfay taryor, dil hareketsiz: Ben de bugn bir
okuru, M ilano'daki Aziz Ambrosius kilisesinin karsndaki ka-
fede oturmu, belki de Aziz Augustinus'un tiraflarm okuyan
bir okuru byle betimlerdim. Okurun gzleri ve kulaklar dn
yaya, geen kalabalklara, binalarn kl rengi yzlerine ayn
Ambrosius gibi kapal olurdu. Kendini kitabna gmm okuru
fark eden pek olmaz: Kabuuna ekilmi, pr dikkat kesilmi
bir okur dikkati ekmez.
Oysa Augustinus iin bu trden okuma davranlar, onlar
dan tiraflar'nda sz ettirecek kadar garipti. Bundan kacak
anlam, sessiz ya da iinden okumann o gn iin srad bir ey
lem olmasyd. Olaan okuma sesli yaplan okumayd. ten
okuma rnekleri daha eski tarihlere gtrlebilse bile, bu tr
okumann Bat'da onuncu yzyldan nce sradan bir eylem
haline geldii sylenememektedir .5
Am brosius'un iinden okumasnn Augustinus tarafndan
(sesli hi okumad da belirtilerek) tasvir edilii, bu eylemin
Bat edebiyatndaki ilk kaytl rneidir. Daha nceki rnekler
pek kesinlik tamazlar. M.. beinci yzylda yazlm iki
oyunda karakterler ilerinden okurlar: Euripides'in Hippolytus
adl yaptnda Theseus, lm karsnn elindeki mektubu iin
den okur. Aristophanes'in valyelerinde Demosthenes khin
ler tarafndan gnderilmi bir kil tablete bakar ve ieriini orta
ya dkmeden kehanetlerin etkisi ile sarslm grnr .6 Plu-
tarkhos'a gre Byk skender askerlerinin akn baklar
nnde annesinden gelen bir mektubu iinden okumutur .7
M.S. ikinci yzylda Claudius Ptolemaios, Augustinus'un bil
mesi olas yapt Kriterion zerined e, kiilerin akllarn oku
duklarna younlatrmak istediklerinde ilerinden okuduklar
n, nk sesli okumann dnceleri dattn belirtir .8 Ve
M.. 63 ylnda Senato'da, hasm Cato'nun yan banda duran
Julius Caesar, Cato'nun z kz kardei tarafndan gnderilen
kk bir ak mektubunu iinden okur .9 Hemen hemen drt
yzyl sonra, Kuds'l Aziz Cyrillus 349 ylnn Byk Oru
yortusu srasnda yapt bir konumada kilisedeki kadnlar
okumaya arr ama bunu "sessizce" yapsnlar, "dudaklar ko
nusun ama kulaklar onlar duym asn" der. Fslt halinde, du
daklarn kslm seslerle kprdad bir okuma biim i nerir .10
Szcklerin yazya aktarlmaya balanmasndan bu yana
sesli okuma olaan okuma biimi idiyse, eskinin grkemli k
tphanelerinde okumak nasl bir eydi? M.. yedinci yzylda
Kral Asurbanipal'in otuz bin kil tabletinden birine bavuran
Asurlu bilgin; skenderiye ve Bergama ktphanelerindeki
parmen tomarlar aanlar; Kartaca ve Roma ktphanelerin
de bir eyler arayan Augustinus'un kendisi, srekli bir grlt
nn iinde almak zorunda kalm olmalydlar. Bugn bile
kimi ktphanelerde, herkese arzuland bilinen sessizlii
srekli klmak olasl bulunamyor. Londra'daki British Lib-
rary'de, ya da Paris'teki Bibliothque Nationale'de bulduum
arbal sessizliin yetmili yllarda, Milano'nun gzelim Bib
lioteca Ambrosiana'smda, var olmadn grdm. Ambrosi-
ana'daki okurlar masadan masaya konuuyor, kimi zaman bir
birlerine bir soru ya da isim soruyorlard. Ar bir cilt grlt
ile kapatlyor, kitaplar raflara tayan araba yannzdan gacr
tyla geiyordu. Gnmzde ne British Library ne de Biblioth
que Nationale tamam ile sessizdir. Tanabilir bilgisayarlardan
gelen tkrtlar ve tu sesleri sessizlii bldke, insana duvar
lar kitaplarla dolu salonlarda aakakan srleri yayormu
gibi gelir. O gnlerde, Atina'da, ya da Bergama'da, dzinelerle
okur ile birlikte parmenleri ya da kil tabletleri okuyup, son
suz sayda farkl yky kendi kendine mrldanrken durum
farkl myd? Belki de grlty duymuyorlard. Belki de ba
ka trl okunabileceini bilmiyorlard. Birinci yzylda yazan
Seneca grltl evinde almak zorunda olduundan sz
ediyorsa da, elimizde Yunan ve Roma ktphanelerinde bu g
rltden yaknldn gsteren bir kayt yok .11
Augustinus tiraflar'm temel bir blmnde, her iki tr
okumann -sesli ya da sessiz okumann- neredeyse ayn anda
gerekletiini anlatr. Kararszln iini kemirdii, gemi g
nahlar nedeni ile kendine kzgn, yzleme saati gelip att
iin korku dolu olduu bir annda kendini dostu Alypius ile
birlikte okumakta olduklar yaz bahesinden dar atar. Bir in
cir aacnn altna ker ve alamaya balar. Birden, yakndaki
bir evde kz m olan m olduunu karamad bir ocuun
syledii, nakarat tolle, lege "al (eline) ve oku" olan arky du
yar.12 Sesin kendisini hedeflediine inanan Augustinus, Alypi-
us'un oturduu yere geri koup, bitirmeden brakt Pavlus'un
Mektuplar'm eline alr. "Elime alp, atm ve gzmn takld
ilk paragraf iimden okudum". Sessizce okuduu blm Roma
llar Bap 13'tendir. "Rab sa Mesihi [r. bir silah gibi] giyin, ve
ehvetler iin bedenin tedarikini grmeyin" anlamnda bir
tle karlar. Yldrm arpmasma cmlenin sonunu geti
rir. "Gndzn " yreini doldurur ve "gecenin karanl"
dalr.
aran Alypius, Augustinus'a onu bylesine etkileyenin ne
olduunu sorar. Bize yzyllar tesinden de olsa son derece bil
dik grnen bir hareketle, parmam kitabm arama koymu ve
kitab kapam olan Augustinus, dostuna okuduu metni gste
rir. Ona gsterdim ve o da [sesli olduunu varsayyoruz] benim
okuduum blmn devamn okudu. Arkadan ne geldii ko
nusunda en ufak bir fikrim yoktu. uydu: manda zayf olan kabul
edin. Bu t Alypius'a zlemi duyulan ruhsal gc vermeye ye
tecekti. Augustinus ve dostu, 386 ylnn Austos aynda, Mila
no'daki o bahede Pavlus'un Mektuplar'n bizim onlar bugn
okuduumuz gibi okudular. Biri renmek iin iinden; dieri
ise, metnin anlamn arkada ile paylamak iin dmdan. Tuhaf
tr ki, Ambrosius'un uzayp giden sessiz okumalar Augustinus'a
aklanamaz gibi grndyse de, kendi sessiz okumas onu hi
artmad. Bu belki de yalnzca birka temel szce baktm-
dandr.
Hem dzyaz hem de iir konusunda yetenekli, Yunan-
ca'ya dman, Latinceye k retorik retmeni Augustinus, o
u okur gibi yalnzca seslerin tadn alabilmek iin de olsa, eli
ne geeni okuma alkanlna sahipti.13 Aristoteles'in retileri
nda "o anda orada var olmayanlarla bile konumamz iin
icat edilen" harflerin "seslerin imleri" olduunu, bunlarn da
"dndklerimizin imleri" olduklarn biliyordu .14 Yazl me
tin bir konumayd; orada olmayan ikinci kiinin yerine konu
mas iin kda dklmt. Augustinus iin konuulan sz
de metnin karmak paralarndan biriydi. Martialis'in yz
yl nce yapt uyary aklndan karmyordu:
Dize benim; ama sen onu seslendirince dostum
eninmi gibi oluyor, yle kt zedeliyorsun ki15

Smer tabletlerinden bu yana yazl szckler seslendiril


mek iin yazldlar. nk bu iaretler kendi ruhlarym gibi
belirli bir sesi ilerinde tayorlard. Klasiklemi bir deyim
olup, gnmzde "yaz kalr, sz uar" anlamna gelen scripta
nanent, verba volant, aslnda yazya deil, sze vg dzmek
iin kullanlrd. Sayfadaki sesler kanatlanp uabiliyorlard.
Sayfadaki sessiz szck ise hareketsiz ve lyd. Yazl bir me
tin, yani scripta, ile karlaan okur sessiz harflere ses vermekle
ve onlar Incil'deki anlam dorultusunda konuulan sz, yani
verba yapmakla ykmlyd. Ruh vermeliydi. Incil'in eski dil
leri olan branice ve Aramice, iten okuma ile konuma eylemi
arasnda fark gzetmez ve her ikisi iin de ayn yklemi kulla
nrlar.16
Her bir harfin, harf saysnn ve srasnn Tanr tarafndan
yazdrld kutsal metinlerde, gerek kavrama yalnzca gzle
rin deil, bedenin katlmn da ister: Okuma srasnda tanrsal
olan karmamak iin tmcelerin kadansna uyarak sallanlr,
kutsal szckler dudaklara gtrlr. Anneannem Eski Ahit'i
bu biimde okurdu. Szckleri mrldanr, duasnn ritmine g
re ileri geri sallanrd. Onu hl Buenos Aires'in Yahudi mahal
lesi olan Barrio del Once'da, evindeki tek kitap olan Kutsal Ki-
tap', tpk kendi solgun yz gibi zamanla yumuayan siyah
cildi iinde okurken grebiliyorum. Mslmanlar arasnda da
beden kutsal okumaya katlr. slam'da kutsal bir metnin okun
mas m, yoksa dinlenmesi mi gerektii ok nemli bir sorudur.
Dokuzuncu yzyl bilgini Ahmed ibn-i Muhammed ibn-i Han-
bal sorunu yle ortaya koyar: Kuran'n orijinal hali olan ve
Muhammed'e gnderilen Allah kelam yaratlmam ve son
suzluk sahibi olduuna gre, duada sese kavuunca m var ol
mutur; yoksa yzyllar boyunca farkl gzlerce okunup, farkl
eller tarafndan kda dklp, baka gzler nne serilince
mi varln artrmtr? Bir yant alp alamadn bilemiyoruz
nk bu sorusu 833 ylnda Abbasi halifeleri tarafndan kuru
lan slami engizisyon mihnah tarafndan sulanmasna yol a
mtr.17 yzyl kadar sonra, hukuk adam ve din bilgini Ebu
Hamid Muhammed el-Gazali'nin Kuran zerinde yaplacak a
lmalar iin belirledii kurallara gre okumak ile okunan din
lemek ayn kutsal eylemin paralar oldular. Beinci kural oku
run metni daha iyi kavrayabilmesi iin yava ve dikkatli oku
mas gereinin altn iziyordu. Altnc kural "gzya dkme-
li... doal olarak alayamyorsan, kendini zorlamalsn"der;
nk elem kutsal szcklerin iinde gizlidir. Dokuzuncu kural
"Kuran yksek sesle okunmaldr nk okur kendini duyabil-
melidir; okumak sesler arasndaki fark alglamaktr" ve byle-
ce d dnyadan gelen, dikkati datacak sesler de bastrlm
olur" demektedir.18

Amerikal psikolog Julian Jaynes, bilincin kkeni konusundaki


tartmalara yol aan bir almasnda, loplardan birinin iten
okumada uzmanlat iki loplu beynin insann evrim srecin
de olduka ge bir gelime olduunu, bu ilevin geliim ynte
minin hl dnmn srdrdn savunmaktadr. Jay
nes, okumann ilk dnem rneklerinin grsel alglamadan ok
ses alglamasna dayal olmu olabileceini de ileri srmekte
dir. "M.. binli yllarda okumak, bizim grsel olarak hecele
ri alglayarak okumamz yerine resim-yaz sembollere bakarak,
konumay sanrlamak anlamna gelen iviyazsn duymak ola
bilir." 19
"itsel sanr" szcklerin gz onlar grr grmez seslere
dnt deil de, dorudan ses olduklar Augustinus a
iin de geerli olabilir. Augustinus'un bahesine komu bahe
de ilham veren arky syleyen ocuk ayn Augustinus gibi,
dncelerin, betimlemelerin, gerek ve uydurma yklerin ve
akln retebildii her eyin seslerde bir fiziksel gereklik buldu
unu; bu seslerin tablette, ktta ya da parmende biimlen
diinde gzlerin onlar tanmas ile dilin onlara ses vermesinin
doal ve akla uygun bir sonu olduunu renmiti. Okumak
bir tr konuma yntemiydi. Cicero sarlar avutmaya abala
d bir yazsnda, "iir dinletilerinden keyif alyor iseler, onca
akll adamn iirler yazlmazdan nce de mutlu yaadn
anmsamallar. Kald ki onlar okumak onlar dinlemekten daha
ok keyif verir" 20 der. Ancak, bu, yazl szn sesinden keyif
alan bir filozof tarafndan verilen bir dldr. Cicero iin oldu
u kadar, Augustinus iin okumak, szel bir yetenekti. Bu, Ci
cero iin hitabet; Augustinus iin ise vaaz vermek anlamna ge
liyordu.
Ortaan yarsna dek yazarlar okurlarnn metni yalnzca
greceklerini deil duyacaklarn da varsaydlar, hatta kendileri
szckleri bir araya getirirken yksek sesle sylyorlard. G
receli olarak ok az kii okuyabildii iin dinletiler yaygnd ve
ortaa metinlerinin ou dinleyenleri bir masala "kulak ver
meye" arrlard. Bu okuma alkanlklar deyimlerimizde h
l yayor olabilir. Bir mektupta okumu olsak bile aktarrken,
"duyduuma gre", iyi yazlmam anlamnda da, "kulama
tuhaf geliyor" deyimlerini kullanrz.
Kitaplar yksek sesle okunduklar iin, onlar oluturan
harflerin fonetik birimler olarak ayrlma zorunluluu yoktu.
Zincirleme dizili tmceler halindeydiler. Bu harf sralarn gz
lerin nasl izlemesi gerektii ise yerine ve ama gre deii
yordu. Bugn Bat'da uyguladmz soldan saa ve yukardan
aaya okuma hi de herkes iin geerli deildir. branice ve
Arapa gibi kimi yazlar sadan sola; ince ve Japonca gibileri
stunlar halinde yukardan aaya; Maya dili gibi birka da
dikine ift stun olarak; kimileri de Eski Yunan yazsnda rast
lanan dnml gidi geliler halinde; "topra sren bir
kz gibi" (bustrofedor yaz) okunurlar. Aztek yazsnda gr
len, ylanlar ve merdivenler oyununda olduu gibi sayfada do
laan, ynn izgilerin ve noktalarn belirttii yazlar da var
dr.21
Szcklerin birbirlerinden ayrlmad, byk harf ve k
k harf ayrmnn gzetilmedii ve noktalama iaretlerinin ol
mad parmen tomarlara yazma gelenei sesli okumaya al
k insanlarn amalarna hizmet ediyordu. Gze birbiri ardna
dizili harfler olarak grnen eyi kulan ayrmasna alk biri
ne gre dzenlenmilerdi. Bu devamllk o kadar nemliydi ki,
parmen ya da papirs yapraklarn bir arada tutacak bir tut
kal bulan Philatius'un heykelini diktiler.22 Yine de rulonun s
reklilii, anlam beklerini ayrt etme konusunda yardmc ola
myordu. Bizansl Aristophanes'e
atfedilen (yak. M.. 200) ve s
kenderiye ktphanesinde geli
tirilen noktalama iaretleri de tu
tarszd. Kendinden nce gelen
Cicero gibi, Augustinus da, bir
metni sesli okumadan nce n
alma yapmak zorundayd. O
gn iin bakar bakmaz okumak
srad ve ou kez de yorumla
ma hatalarna yol aan bir bece
riydi. Drdnc yzyln dilbi
limcilerinden Servius, meslekta
Donat' Vergilius'un Aeneas'n
seslendirirken collectam exilio pu-
bem ("srgne gndermek iin
toplanan insanlar") yerine collec M.. beinci yzylda okur, tomar bir eli ile
aarken dieri ile sararak; metni blm b
tant ex Ilio pubem ("Troya'dan top lm grerek sesli okumak zorundayd.
lanan insanlar") biiminde oku
duu iin eletirir.23 Bu tr hatalar zincirleme tmceler ieren
metinleri okurken yaygnd.
Augustinus tarafndan okunan Aziz Pavlus'un M ektuplar
tomar deil, nc yzyln sonlarna doru Roma evraklarn
da grlmeye balanan byk harf, yuvarlak hatl "uncial" de
nen yaz ile kaleme alnm, ciltli papirs bir elyazmas, bir ko
deksti. Kodeks, putperest dnemin buluuydu. Suetonius'a g
re kd ilk rulo yapan, birliklerine haber iletmek isteyen Juli-
us Caesar'd.24 lk Hristiyanlar, Romal yetkililer tarafndan ya
saklanan metinleri tamay ve onlar elbiselerinin altnda sak
lamay kolaylatrd iin kodeksi benimsediler. Sayfalar nu
maralanabiliyor ve okur deiik blmlere kolayca ulayordu.
rnein, Pavlus'un Mektuplar' benzeri ayr metinler de tek bir
pakete girebiliyordu.25
Harflerin szckler ve tmceler olarak ayrlma ii olduka
yava oldu. Msr hiyeroglifleri, Smer iviyazs, Sanskrite gi
bi birok eski metin bu blnmelere gerek duymuyorlard. Eski
yazclar ilerini o denli iyi biliyorlard ki, grsel ayrclara ge
reksinimleri yoktu. lk dnemlerin Hristiyan keileri yazdk
larn ezberden bilirlerdi.26 Keiler okuma becerileri zayf olan
lara yardm iin metinleri per cola et commata ad verilen, ta
mamlanm dnce birimlerinden oluan satrlara ayrdlar.
Bu, ilkel bir noktalama yntemiydi ve kararsz okura bir d
ncenin sonunda sesini ykseltme ya da alaltma konusunda
yardmc oluyordu. (Ayrca aratrmac da arad bir blm
daha kolay bulabiliyordu .)27 Bu yntemi Demosthenes ve Cice-
ro'nun yaptlarnn kopyalarnda bulan Aziz Hieronymus, evi
risini yapt Hezekiel'in kitab iin yazd nszde bundan
sz eder ve "per cola et commata ile yazlan metinler okur iin
daha ak anlam tar" der.28
Noktalama gvenilirlikten uzak kald ama bu eski yntem
lerin doru okumay kolaylatrdklar tartlamazd. Altnc
yzyln sonlarna gelindiinde, Suriyeli Aziz saakios bu yn
temin yararlarndan sz ediyordu: "Ben, okuduum iirler ve
dualar bana keyif versin diye sessiz okuyorum. Anlamlar dili
mi susturunca, bir ryada gibi oluyorum; dncelerim ile du
yularm younlayor. Bu sessizlii srdrmek yreimde an
larn kargaasn dindiriyor, derindeki dncelerim ard arkas
kesilmeyen ve beklenmedik mutluluk dalgalar yayyorlar. Y
reim birdenbire gneniyor."29 Ve Sevillal sidorus, yedinci
yzyln ortalarnda, sessiz okumay, "zorlanmadan okumak,
okuduklarn stne dnmek ve unutmay zorlatrmak iin
iyi bir yntem" olarak vecek kadar yakndan tanyordu .30
Kendisinden nce yaam Augustinus gibi, sidorus da oku
mann zaman ve yer tesi bir iletiim saladn biliyordu, an
cak Etimolojileri'nde belirttii nemli bir farkla: "Harfler orada
bulunmayanlarn szlerini bize sessizce iletme gcne sahiptir
ler " 31 sidorus'un harflerinin sese gereksinimi yoktu.
Noktalamann "gkten inii" srd. Yedinci yzyldan
sonra bir nokta ve izgiler bileimi nokta iaretini, yukarda bir
nokta da bugnk virgl ifade ediyordu; iki nokta st ste ise
bugn kullanld biimde idi.32 Sanrz dokuzuncuyzyla ge
lindiinde yazclar arasnda sessiz okuma, szckleri komu
szcklerden ayrmaya balatacak kadar yaygnlamt. Bu,
hem metne gz gezdirmeyi kolaylatrmann yan sra estetik
kayglardan da kaynaklanm olabilirdi. Tam bu sralarda, yete
nekleri ile Hristiyan dnyasnda nl olmu rlandal yazcla
r yalnzca szckleri deil, tmce iindeki yapsal birimleri de
birbirlerinden ayrmaya baladlar ve bugn tandmz nokta
lama iaretlerinin ounu buldular.33 Onuncu yzyla gelindi
inde sessiz okurun iini daha da kolaylatrmak amacyla met
nin ana blmlerinin (rnein Incil'deki kitaplarn) ilk satrlar
da rubrikler yani metin d aklamalar gibi krmz mrekkeple
yazlr oldular. Varl ok eskilere dayanan ve paragraf ayran
izgi (Yunancada paragraphos) ya da ivi (diple) uygulamas s
ryordu. Daha sonralar paragrafn ilk szcnn ba harfi
farkl bir byklkte ya da ste yazlr oldu.
Yazclar skriptoryum ad verilen manastr yaz odalarnda
sessiz olmaya aran ilk kural dokuzuncu yzyldan kalma
dr.34 O gne kadar ya dikte etme yoluyla ya da kopyalamakta
olduklar metinleri sesli okuyarak alrlard. Kimi zaman yaza
rn kendisi ya da bir "yaymlayc" metni okurdu. Anonim bir
yazc sekizinci yzylda bir yaptn kopyasnn tamamlanmas
nn ardndan unu yazmt: "Ne zorlu aba gerektirdiini kim
seler bilemez. U parmak yazyor. ki gz okuyor. Bir dil syl
yor ve tm beden alyor."35 Kopyac alrken bir dil sylyor
ve kda geirdii szckleri ifade ediyor.
Yaz yazma meknlarnda sessiz okuma kural olunca, yaz
clar arasndaki iletiim de iaretlerle yaplmaya baland. Yaz
cnn yeni bir kitaba gereksinimi varsa, olmayan sayfalar evi
rir gibi yapard. Bir Mezmurlar kitab istiyorsa, Kral Davut'a
gnderme olarak ellerini ta gibi yapp, kafasnn stne koyar
d. Hayali mumlardan akan balmumunu siler gibi yapmak dua
szln istemekti. Ha iareti Aai Rabbani ayini dua kitab
iin kullanlrd. Bedeni kpek gibi kayarak putperest dnem
den kalma bir kitap istenirdi.36
Odada baka biri varken sesli okumak, kastl olsun olma
sn okumann paylalmas anlamna gelirdi. Ambrosius'un
okumas bireysel bir eylemdi. "Belki de", demiti Augustinus;
"okuduu yazarn zor bir anlats dikkatli bir dinleyicinin ak
imda sorular yaratacandan, bunun sonunda da aklama yap
mak zorunda kalmaktan, hatta baz belirsizlikler yznden tar
tmaktan korkuyordu ."37 Oysa sessiz okuma okura kitap ve
szckler ile kendi arasnda kstlanmam bir iliki kurma ola
na veriyordu. Szckler onlar seslendirme iin gemesi ge
rekli sreden kurtulmu oluyorlard. meknda var olabili
yorlar, pe pee geliyorlar, tamamen okunuyor ya da yarm ya
malak sylenip kavranyorlard ve bu arada okurun dncele
ri onlar keyfince deerlendirebiliyordu. Okur bellekte olanlar
la ya da ayn anda gz gezdi
rilmek iin alm baka me
tinlerle karlatrma yapabili
yordu. Onlardan yeni dn
celer tretebiliyordu. Artk
dnmek ve tekrar dn

/y
mek iin zaman olduunu
bildii bu szcklerin, dnda
olduu kadar iinde de yank
lanabileceim kavryordu. Cilt
W kapaklar arasnda yabanclar
dan korunmu olan metin is
ter skriptoryumda, ister kala
balk pazaryerinde, ister evin
de olsun, artk onun bireysel
mal, daarcnn bir paras
olabilirdi.
Martin Luther'in ada Baba Lucas Cranach Kimi dogmaclar bu yeni
tarafndan yaplm portresi.
eilimin farkna vardlar. On
lara gre sessiz okuma gz akken d grmeye yol ayordu.
Gnah saylan aylakla (accidie); "gn ortas yok edici israfa"
yol ayordu .38 Oysa sessiz okuma Hristiyan kilise adamlar
nn hi ngremedii bir tehlikeyi de beraberinde getirmektey
di: Tek bana okunabilen ve gz anlamlarn zerken zerin
de dnlebilen bir kitap, bir dinleyici tarafndan yaplacak
aklamalara ve ynlendirmelere, sansre ve yergiye kapalyd.
Sessiz okuma okur ile metin arasnda dorudan, tan olma
yan ve Augustinus'un neeli deyimi ile "akl ferahlatan" tekil
bir iletiim salyordu .39
Sessiz okuma Hristiyan dnyasnda kural olana dein,
aykr dinsel grler birka kiiye ya da az sayda cemaate z
gyd. Eski Hristiyanlar bir yandan onlarca inanmayan -put
perestleri, Yahudileri, Manicilileri ve altnc yzyl itibar ile de
Mslmanlar- sulamakla; dier taraftan da ortak bir dogma
oluturmakla meguldler. Ortodoks gr dna kan tm
dnceler ya iddetle reddediliyor ya da kilise tarafndan
dogmann paras haline getiriliyorlard. Bu dind grlerin
peinden gidenlerin says fazla olmad iin de, olduka es
nek davranlyordu. Dind seslerin kimileri ok renkli bir ha
yal gc sergilemekteydi: ikinci yzylda Montanistler daha
imdiden ilkel kilisenin gr ve ibadet biimlerine dn yap
tklarn ve sa'nn yeniden yeryzne bir kadn olarak inmesi
ne tank olduklarn savunuyorlard. Ayn yzyln ikinci yar
snda Monariyanistler, Teslis (l birlik) stne yaptklar a
lmadan armha gerilenin Tanr olduu sonucunu karm
lard. Aziz Ambrosius ve Aziz Augustinus'un adalar olan
Pelagiusular ilk gnah dncesini reddediyorlard. Apolli-
narisiler drdnc yzyln son gnlerinde sa'nn Douu s
rasnda sa'nn eti ile birleenin insan ruhu deil, Sz olduu
inanandaydlar. Drdnc yzylda Ariusular sa-Oul'un
Tanr ile ayn maddeden geldii grn anlatan homoousios
szcne kar ktlar. Ayrca, (gnmzdeki kelime oyunlar
gibi) Kiliseyi ift sesli harften oluan bir heceyle ksaltmlard.
Beinci yzylda Nesturilerin, Apollinarisiler kar karak
sa'nm hem Tanr hem de insan olduunu ne srmlerdi.
Nesturilerin ada olan Eutykhesiler ise sa'nm tm insanla
rn ektii acy ektiine inanmadklarn belirtmilerdir.40
Her ne kadar, Kilise dogma d inan tayanlar iin lm
cezasm 382 kadar eski bir tarihte benimsemise de, inanlar
nedeni ile yakma cezas 1022 ylma kadar uygulanmamtr. Bu
tarihte Orlans'taki infaz, gerek retinin Kutsal Ruh'un ken
disi tarafmdan ve dorudan gnderileceine inandklarn be
lirten, Kutsal Kitab "hayvan derileri zerine birtakm adamla
rn karalad uydurma szler" olarak nitelendiren bir grup ki
lise mensubu ile soylunun lm cezasna arptrlmalar sonu
cunda gereklemiti.41 Byle bana buyruk okurlarn tehlike
oluturduu apak ortadayd. Dind grlerin lm cezas
ile cezalandrlabilir nitelikte bir su olarak kabul edilmesi hk
m, mparator II. Frederick tarafndan Melfi Anayasas kapsa
mna alnmas ile 1231'de yasal dayanak bulmutur. Onikinci
yzyla gelindiinde Kilise, siyasi otoriteyi yozlatrmak, gc
n smrye ynelik kullandn dndkleri bu kiliseyi
ykmak ve Tanr ile teke tek hesaplamak isteyen, yaygn ve
saldrgan dogma kart hareketleri dorudan ve ateli bir bi
imde hedef almaya balamt. Hareketler zorlu ve dolambal
yollardan geliti ve onaltmc yzylda daha kesin ekiller ald
lar.
31 Ekim 1517 tarihinde bir kei, Kutsal Kitap zerine y
rtt bireysel bir alma sonunda Tanrnn ilahi gcnn,
edinilmi inancn yaptrmlarnn zerinde olduu sonucuna
varm ve Wittenberg'deki Tm Azizler Kilisesi'nin kapsna
doksan be maddelik bildirisini ivilemiti. Bu bildiri, aralarn
da lanetlenmi gnahlar iin af anlamna gelen endljans sat
da bulunan, kilise tarafndan retilmi tm yozluklara kar
kyordu. Martin Luther, bu davran ile mparatorluun ve
Kilisenin gznde yasad biri; Papa'nm gznde de bir mr-
tet oluyordu. 1529 ylnda Kutsal Roma mparatoru V. Charles,
Luther yanllarnn ellerinden haklarn alnca, Almanya'nn on
drt bamsz kenti ile alt Luther yanls prensi imparatorun
bu kararna kar ktlar. Protestanlar, ya da kar gelenler ola
rak tannacak olan bu grup, "Tanrnn onuru, ruhun kurtuluu
ve ruhlarmzn sonsuzlua kavumas konularnda herkes
Tanrnn karsnda tek banadr ve hesab Tanrya verir" di
yordu. Romal dinbilimci Silvester Prierias, bu tarihten on sene
nce Kilisenin dayand kitabn bir giz olarak kalmasnn ge
rekliliini savunmutu. Onu yorumlama yalnzca Papa'nm yet
kisi ve gc dahilinde kalmal diyordu .42 Kartlar ise, insann
Tanrnn szlerini tank ya da arac olmakszn okuma hakk ol
duunu savunmaktaydlar.43
Yzyllar sonra, Augustinus iin dnyann snr demek
olan bir denizin tesinde, inanc bu eski protestoculara daya
nan Ralph Waldo Emerson, azizi o ok artan sanattan yarar
land. Toplumsal bir sorumluluk duygusu sonucunda katld
uzun ve can skc vaazlardan biri srasnda sessizce Pascal'n
Dnceler'ini; gece Concord'daki buz gibi odasnda, "enesine
kadar ektii battaniyelerin altnda" Platon'un Syleiler'ini
okudu. (Bir tarihi, o gnden sonra Platon ile yn kokusunun
Emerson'a birbirini artrdn anlatr )44 Okumak iin ok
kitap olduunu, ve okurlarm birbirlerine okuduklarn zet
olarak aktarmalar gerektiini dnse bile Emerson, okuma
nn yine de kiiye zel ve bir bana yaplmas gereken bir ey
lem olduunu dnyordu. Upaniadlar ve Dnceler 'i de
ieren "kutsal" metinlerin bir listesini yapan yazar, "Tm bu ki
taplar" demiti; "evrensel bilinaltnn soylu anlatmlar ve bi
zim iin gnlk gazeteden ya da bu yln takviminden daha ge
rekliler. Ama onlar dua odasna ait ve diz stnde okunmallar.
Onlarn anlamlar ne dille, ne de dudakla alnp verilmeli. Ya
nan krmzsnda ve yrein arpntsnda ses bulmallar."45
Sessizlikte.

Augustinus, Aziz Ambrosius'un okumasn izledii 384 ylnn


o le sonrasnda, nnde nelerin olduunu bilemezdi. O dav
etsiz misafirleri atlatmaya alan, sesini derslerine saklayan bir
okur grdn dnyordu. Gerekte grd ise, gelecek
yzyllara uzanan, Luther'in, Calvin'in, Emerson'n ve onu
okuyan bizlerin de arasnda bulunduumuz sessiz okurlar or-
dusuydu.
kinci yzyldan kalma bir lahitin yan yzeyinde Sokrates konuurken.
Bellein Kitab

Tunus'ta bulunan Kartaca kalntlarnn stnde duruyo


rum. Talar Romallardan kalma. Kentin M.. 146'da Scipio Ae-
milianus tarafndan yok edilmesinden, Kartaca mparatorlu
u'nun Afrika olarak yeniden adlandrlarak bir Roma vilayeti
oluundan sonra yaplan duvarlarn kalntlar bunlar. Aziz Au
gustinus Milano'ya gitmeden nce burada retorik dersleri ve
rirmi. Otuzlu yalarnn sonunda Akdeniz'i bir kez daha ge
ip, bugn Cezayir olarak bilinen Hippo'ya yerlemi ve M.S.
430 ylnda, Vandallar kenti kuatmaya ald srada da orada
lm.
Yanmda tiraflar'n ders kitab basksn getirdim. Latince
retmenimin dierlerine stn tuttuu Roma Klasikleri serisinden,
turuncu kapakl ince bir kitap. Elimde kitapla orada dururken,
Anglosakson okurlarn Petrarch olarak andklar, Rnesans'n en
usta ozam Francesco Petrarca e aramda bir yaknlk duyuyo
rum. O da hep yaranda tad Augustinus'un tiraflar'vlun cep
kitab basksn okurken Augustinus'un kendisi ile dorudan ko
nutuu duygusunu yle youn yaam ki, azizle aralarnda ge
en hayali diyalog yazm; bu diyaloglar lmnden sonra
Secretum meum ad altnda yaymlanmlar. Benim Roma serisin
deki sayfa boluklarna kurunkalemle dlm notlarm, Pet
rarca'run notlarnn stne gelince, sanki o hayali diyalou sr
dryor.
Augustinus'un "sesinde" sr paylamaya yatkn, rahat bir
yaknln sezildii bir gerek. BCitab anca kenarlardaki notlar
bana Buenos Aires Ulusal Koleji'nin geni snflarn ve Karta-
ca'nn kum rengine boyanm duvarlarn anmsatyor. Kendi
mi, Augustinus'un szlerini okuyan retmenimin sesini ve si
yasal sorumluluklar ya da metafizik gerek hakkndaki ukala
tartmalarmz (on drt m, on alt m, on yedi miydik?)
anmsarken buluyorum. Kitap, uzaklarda kalan yeniyetmelii-
mizin, artk hayatta olmayan retmenimin bize beeni ile ak
tard Petrarca'nm Augustinus okumalarnn, Augustinus ve
snflarnn, yok edilen Kartaca stne kurulan ve bir kez daha
yok edilecek olan Kartaca'mn anlarn tayor. Bu kalntlarn
tozlar kitaptan ok daha eski ama kitabn da iinde. Augusti
nus gzlemledi ve hatrladklarn yazd. Elimde tuttuum ki
tap, iki kez anmsyor.
Aziz Augustinus'u son derece dikkatli bir izleyici yapan
belki de (bastrmak iin byk bir aba gsterdii) tenselliiy-
di. Yaamnn son blmn akln baka dncelere kaydran
bulularla geirmiti ve bir eliki yayordu. Bir yandan duyu
larnn ona rettikleri karsnda aryor; dier yandan da
Tanrya tensel zevklerin drtlerini kendisinden uzak tutmas
iin yalvaryordu. Ambrosius'un sessiz okumalarn fark ede
bilmiti nk gzlerinin merakna boyun emiti. Bahedeki
sesleri duymutu nk grnmez kularn arklar ile ime
nin kokusu onu ekmiti.
Augustinus'u artan yalnzca sessiz okuyabilme olasl
deildi. Eski bir okul arkada hakknda yazarken, adamn bir
kere okuyup ezberledii metinleri yeniden sunabilmesine ve
kurgulayabilmesine imkn veren srad bellei konusuna de
inmiti. Augustinus'a baklrsa bu arkada Vergilius'un ba
tan sona btn kitaplarn "hzla ve ezberden okuyabiliyordu...
her bir dizeden bir ncekine gemesini istediimizde, bunu da
yapabiliyordu. Vergilius'u tersinden de okuyabileceine inan
yorduk. Hatta Cicero'nun dzyaz konuma metinlerinden ez
berlediklerini isteyince onlar da syleyebiliyordu ."1 ster ses
siz, ister sesli okusun, bu adam (Augustinus'un alnt yapmay
sevdii Cicero'nun deyimi ile) metni "bellein balmumu tablet
leri zerine geirebiliyor" ,2 gerektiinde de onu bir kitabn say
falarn kartryormuasma hatrlayp, seslendirebiliyordu.
Byle bir okur, bir metni hafzasnda canlandrdnda ve bir
zamanlar elinde tuttuu bir kitab aklna getirdiinde, onun
aracl ile o ve bakalarnn okuyabilecei bir kitabn kendisi
olabiliyordu.
1658 ylnda Port-Royal Manastr'nda, Cisterce keilerinin
titiz gzetiminde eitimini srdren on sekiz yandaki Jean
Racine, rastlant sonucu eski bir Yunan yks buldu: Theogo-
nis ve Charicles'in Ak. Bu ykde yer alan trajik ak dncesi
sonralar yazaca Andromaque [Andromak] ve Brnice'e yans
m olabilir. Kitab manastr evreleyen ormana gtrd ve b
yk bir itahla okumaya balyordu ki, zango gelip kitab elin
den alp atee att. Ksa bir sre sonra Racine, yine fark edilerek
atee atlmaya mahkm ikinci bir kopya edindi. Bu onu nc
bir kopya satn almaya yneltti ve yky batan sona ezberle
di. Sonra da cildi Artk bunu da dierleri gibi yakabilirsin" di
yerek kzgn zangoca eliyle teslim etti.3
Okurun metnin szcklerini yalnzca dikkatle inceleyerek
okumayp ayn zamanda kendisinin bir paras haline getirerek
okumas her zaman bir nimet olarak kabul grmemitir. Yirmi
yzyl nce, Atina kentinin duvarlarnn hemen dndaki nehrin
kysndaki ulu bir narn glgesinde isminden baka hakknda
pek bir ey bilmediimiz Phaedrus isimli gen bir adam, tutkuy
la hayran olduu Lycias'm bir konumasn Sokrates'e aktarr.
Bir n grevleri stne yaplm bu konumay birka kez
dinlemi, sonunda da onun defalarca okuyup, ezberleyecei ya
zl bir kopyasm edinmitir. ou okur gibi, bu buluunu baka
lar ile paylamak istediinden Sokrates'in kendini dinlemesini
ister. Phaedrus'un konuma metnini pelerinin altnda sakladn
tahmin eden Sokrates "Lycias'm kendisi burada iken konuma
almalarn iin deneme tahtas olamam" deyiverir.4
Bu eski diyalog akn doas ile ilgilidir ama sohbet keyifli
bir biimde koyulatka konu yaz konusuna ynelir. Sokra
tes'in Phaedrus'a anlattna gre, zarlarn, damann, saylarn,
geometrinin, astronominin ve yaznn yaratcs olan Msr tan
rs Tot, firavunu ziyaret edip, bu bulularn insanlara aktar
masn nermi. Yazya gelene dek Tanrnn dier armaanlar
nn iyi ve kt yanlarn tarta tarta ilerlemiler. "Burada"
demi Tot; "insanlarn belleklerini iyiletirici bir renme dal
var. Buluum hem akl hem de bellek iin gerek bir ila." Ama
firavun etkilenmemi. "Bunu renirler ise," karln vermi,
"ruhlarna unutkanlk yerleir. Belleklerini kullanmaz olurlar
nk yazl olana gveneceklerdir. lerinde olan ortaya ka
ramayacak, dta olan iaretlere bakacaklar. Kefettiin ey ha
fza iin bir are deil, bir hatrlatc... Kullara sunduun gerek
akl deil, onun yalnzca grnts. nk onlara gerekten
retmeden birok ey anlatmakla, onlar ok ey bilir gibi ya
pacaksn, ama ou pek bir ey bilmeyecek. Bilge olmak yerine,
sahtekr ve ukala olanlar gibi bakalarna yk olacaklar." Sok-
rates bir okurun "yazl szcklerin onun zaten bildii eyleri
anmsatmaktan fazla bir ey yapabileceine inanabilmesi iin,
ok aklsz olmas gerektiini" sylemi Phaedrus'a.
Yal adamn konuyu ortaya koyma biimi Phaedrus'u ik
na etmi. Sokrates devam etmi: "Biliyor musun Phaedrus; ya
znn en ilgin yan bu ve bu anlamda da resim yapmaya ok
benziyor. Ressamn yapt nmzde gerein kendisi gibi du
rur ama ona soru yneltseniz, o soylu sessizliklerini bozama
yacaklardr. Yazl szckler iin de bu byle. Aklllarm gibi
seninle konuurlar ama anlattklar konusunda daha fazla bir
eyler renmek iin soru yneltirsen, sylediklerini sonsuza
dein yineleyip dururlar." Sokrates iin okunan metin iaretle
Bir onikinci yzyl Floransa okulunda renciler l gruplar halinde kitap paylarken grlyorlar.

anlamn inanlmaz bir kesinlikle rtt- szcklerden ba


ka bir ey deildi. Yorum, dinsel yorum, aklama, not, ar
m, yadsma, simgesel ya da alegorik duyular metin deil,
okur kaynaklyd. Metin, resim gibi Atina'nn mehtab" di
yordu yalnzca; ona fildii bir yz, koyu ve derin bir gkyz,
Sokrates'in bir zamanlar yrd kalntlarn grntsn
ekleyense okurdu.
1250 ylna doru, Amiens Katedrali'nin anslyesi Richard
de Fournival, Bestiaire d'amour adl yapt iin yazd nszde,
Sokrates'in bu savma kar kt. nsanlarn bilgi isteklerinin
ok, ama mrlerinin ksa olmas nedeniyle daarcklarn ba
kalar tarafndan toplanm bilgi ile zenginletirmek, bakalar
na dayanmak zorunda olduklarn savunuyordu. Tanr da bu
amaca ynelik olarak insana bellek vermiti ve biz ona grme
ile iitme duyularmzla ulayorduk. De Fournival, Sokrates'in
savn gelitirdi. "Grmeye giden yol," diyordu, "resimden,
iitmeye giden yol szcklerden geer."5 in deerli yan bir
grnty ya da metni deiiklik ya da sapma yaplmadan
yanstmakta deildi. Baka bir dnemde, ya da baka gkler al
tnda grlen ve resimlere ya da szcklere dklenleri okurun
kendi zamannda ve meknnda yeniden yaratabilmesindeydi.
"nsan bir yky, rnein Troya'ya ait bir eyi resimlenmi
olarak grdnde, gemiin soylu eylemlerini gznn n
ne getirebiliyor. Bir metni duymak da buna benziyor nk in
san yky dinlerken olaylar o an oluyormu gibi canlandra-
bilmekte. Sen okuduunda ben fiziksel anlamda orada olmaya
bilirim ama metin resimleri ve szleri aracl ile beni belleine
tar."6 Fournival'e gre okumak bugn zenginletiriyor ve
gemii bugn yapyordu; bellek de bu zellikleri gelecee ta
yordu. De Fournival iin anlar saklayan ve gelecee tayan
okur deil, kitapt.
Sokrates'in zamannda yazl metin olaan bir ara deildi.
M.. beinci yzyl Atina'snda hatr saylr miktarda kitap bu
lunmasna ve kitap ticareti gelimeye balam olmasma karm,
okumanm kiiye zel bir eylem olarak yaygnlamas iin bir yz
yl daha gemesi, Aristoteles'in zamannn gelmesi gerekecekti.
Aristoteles kendi kullanm iin elyazmalar koleksiyonu olutu
racak ilk okurlardan biriydi.7 Konuma, kiilerin renme ve
rendiklerini iletme yntemiydi ve Sokrates, aralarnda Musa, Bu
da ve Hazreti sa'nn da bulunduu dil ustalar silsilesine aitti.
sa'nn yalnzca bir kez kumun stne szckler yazd ve sonra
da sildii sylenir.8 Sokrates iin kitaplar bellek ve bilgi destei
olan aralard ve bilginlerin onlara gereksinimi yoktu. Birka yl
sonra onun izinden gidenlerden Platon ve Zenon kitaplar aa
layan grlerini kaleme aldlar ve bylece onun anlarn tayan
bellekleri de gelecein okurlar iin korunmu oldu.
De Fournival'in gnnde kitaplar renciler tarafndan
belleklere destek olarak kullanlrd. Snflarda nlerine alr ve
ortaklaa yararlanlrd.9 Ben de okulda benzer biimde al
tm. retmen ders anlatrken kitab nmde tutar, sonradan
ezberleyeceim ana blmleri iaretlerdim (sanrm Sokrates'in
izinden giden baz retmenlerimiz kitap amamz istemezdi).
Ne var ki, Buenos Aires Lisesi'ndeki renci arkadalarmla,
Fournival'in zamannda ders yaparken resmedilmi renciler
arasnda tuhaf bir fark vard: Kitaplarmza, yeterince cesursak,
mrekkepli kalemle; biraz dleksek kurunkalemle iaretler ko
yar, boluklara retmenin sylediklerini hatrlatacak notlar
derdik. Onnc yzyl gsteren resimlerde rencilerin
elinde hibir yaz malzemesi grlmyor.10 Hepsi kodekslerin
nnde kh oturuyorlar, kh ayakta duruyorlar ve yazmak ye
rine bir paragrafn yerini, harflerin konumunu, nemli noktala
rn srasn ezberliyorlar. Bir snav iin dlm notlar ve alt
izilmi blmleri alan ve ounu gerekirse kitapta var g
vencesiyle snav ertesinde unutan
ben ve benim adalarmn aksi
ne, de Fournivarin rencilerinin
ou kafalarnda bulunan kitapl
a gvenmekteydi. Erken yalar
dan balayarak retilen zel haf
za teknii sayesinde, onlar da ara
dklar dizeye ya da blme be
nim mikroipten veya kttan
olumu bir aratrma ktphane
sinde ulaabildiim hzla ulaabi
liyorlard. Hatta bir metni ezberle
menin fiziksel yararlar olduuna
da inanyorlard. Bu konuda, haf
zalarnda metinler bulunan kiile
rin zararl svlar sadece nefes
alrken bile dar atabildikleri hal
de, hayatnda hibir dizeyi ezber Kodeks biimli kutusunda, Shakespeare'in
lemedikleri iin kitaplara bavur tm yaptlarn ve uyarlamalarn ieren tek
mak zorunda olan kiilerin ar bir disk.
terlemelerle atmak iin bazen ok
byk aclar ektiklerini savunan, ikinci yzylda yaam Ro
mal doktor Antyllus'u otorite olarak anmaktaydlar.11
Ben zor bulunur bir bilgi iin, skenderiye'den daha byk
ktphaneleri tarama becerisine sahip bilgisayar hizmetlerine
gveniyorum ve kelime ilemcim her tr kitaba "ulaabiliyor".
Amerika Birleik Devletleri'ndeki "Project Gutenberg"* gibi gi
riimler, Shakespeare'in btn yaptlarndan CIA Dnya Raporu
ve Roget's Thesaurus'a kadar birok eyi disklere ykleyebiliyor.
ngiltere'de Oxford Text Archive** nemli Yunan ve Romal ya
zarlarn elektronik kaytlarnn yannda baka farkl dillerdeki
* Project Gutenberg: Gutenberg Projesi, 1971'de Michael Hart tarafndan nemli ki
taplarn btn insanlara cretsiz olarak ulaabilmelerini salamak amacyla inter
net zerinde oluturulmu bir projedir; bkz. h ttp ://p ro m o .n et/p g/.
** Oxford Text Archive: Oxford Metin Arivi, 25 farkl dilde, iki bin be yz kadar kita
bn cretsiz olarak internetten okunabildii bir arivdir; bkz. http:/ / ota.ahds.ac.uk/.
klasikleri de sunuyor. Ortaadaki
" ' ,v bilim adamlar ise okuduklar say
{ falar yaayan ruhlarmasna a-
rabilen kendi kitap hafzalarna
r '
gvenirlerdi.
Acquino'lu Tommaso, de Fourni-
val'in adayd. Cicero'nun, ko
numacnn belleini gelitirmesi
gerektii dsturunu izleyen Acqu-
/
ino'lu, okurlar iin bir dizi bellek
kural oluturdu: anmsanmas is
L tenenleri belirli bir sraya dizmek,
onlar hakknda bir "duygu" geli
tirmek, gznn nne gelmesini
kolaylatrmak iin onlarda "all
De viris illustribus'm ondrdnc yz
yl elyazmasndan Petrarca'nn portresi. mam benzerlikler" bulmak, sk
sk yinelemek. Rnesans bilginleri
Acquino'lunun modelini daha da gelitirerek, aklda mimari
modeller - saraylar, tiyatrolar, kentler, cennet ve cehennemin
katlar kurmay ve bilgileri buralara yerletirmeyi nerdiler.12
Bu modeller aklda uzun srede yaplan ve kullanmla salam
laan, yzyllar boyunca da etkinliklerini kantlayabilmi son
derece karmak yaplard.
Ben, bugn okurken, aldm notlar bilgisayarmn benim
adma saklad belleinde tutuyorum. Ben de, bir alnty ya
da ismi bulmak iin hafza saraynn odalarnda gezinen bir R
nesans bilgini misali, ekrann ardnda vzldamakta olan elekt
ronik labirente krlemesine dalyorum. Onun hafzasnn yard
myla anmsamak istediimi anl atalarmdan daha kesin bir
biimde (eer kesinlik nemliyse) ve daha ok sayda (eer ni
celik deerliyse) anmsayabiliyorum ama notlar arasnda bir s
ralama yapmak ve sonular karmak bana kalyor. Ayrca "ha
fzada saklanan" bir metni yitirmek kaygsyla alyorum -
atalarm bu korkuyu yalanma ile balantl olarak duyarlarm
ama bu benim iin hep var: elektrik kesintisi, yanl baslan bir
tu, bir virs, bozuk bir disket benim belleimden bir eyleri
sonsuza dek silip yok edebilir.
De Fournival'in Bestiaire'i tamamlamasndan yaklak bir
yzyl sonra, youn okumalar kolaylatrmak iin Acquino'lu-
nun bellek gelitirme yntemlerini iyice renmi olan Petrarca,
Secretum meum 'da okuma ve bellek konusunda sevgili ustas
Augustinus ile konuur gibi yapar. Petrarca'nm genlii de
onunki gibi frtnal gemitir. Dante'nin dostu olan babas, bu
nl ozan gibi Floransa'dan srgn edilmi ve Petrarca doun
ca ailesini Papa V. Clemens'in sarayna tamtr. Petrarca Bo
logna ve Montpellier niversitelerinde okumu, babasnn l
mnn ardndan, yirmi iki yanda, gen ve varlkl bir adam
olarak Avignon'a yerlemitir. Ne var ki, ne sal ne de zen
ginlii kalcdr. Birka yl sren hovarda yaamdan sonra baba
snn parasn tkettiini gren Petrarca, kiliseye girmek zorun
da kalr. Cicero ve Augustinus'un kitaplar ile tanmas gen
papazda edebiyata kar merak uyandrr. Yaamnn geri kalan
blmnde deliler gibi okur. Otuzlu yalarnn ortalarnda yaz
iini ciddiye almaya balar ve antik yazarlara olan borcunu De
viris illustribus (nl Kiiler zerine) adl kitabnda ve Africa ad
l iirinde teslim eder. Bu yaptlar ona Senato ve Romalar adna
verilen ve defne dallar ile ssl bir ta getirir. Daha sonra bu ta
c St. Peter Kilisesi'nin mihrabna koyacaktr. Resimlerinde kar
mza kara kuru, asabi suratl; koca bir burnu ve kpr kpr
gzleri olan bir adam olarak kar. Yan bu adamn huzursuzlu
unu gideremediini dnrz.
Secretum meum'da, vaftiz ad Francesco olan Petrarca ile Au
gustinus bir bahede oturmu, konumaktadrlar. Gerein Ha
nmefendisi gzn krpmakszm onlar izlemektedir. Francesco
kentin anlamsz hayhuyunun onu yorduunu itiraf eder. Augus
tinus, Francesco'nun yaammm ozanm ktphanesindekiler gibi
bir kitap olduunu, Francesco'nun henz okumay bilmediini,
bunun da ona ldrtc kalabalklar konusunda yazlm birka
kitab artrdn belirtir. Aralarmda Augustinus'a ait bir ki
tap da vardr. "Bunlarn sana yarar olmuyor mu?" diye sorar.
Evet der Francesco, okurken ok yararldr ama "kitap elimden
kar kmaz, ona ait duygularm da yok oluyor."

A u g u stin u s: A rtk bu t r ok u m a son d erece yaygnlat. O kum a y a z


m a bilenlerden olu m u yle bir kalabalk v a r ki... A m a d oru yerler
d e not tu tarsan , okum alarnn m eyvesini de kolayca alrsn.
A u gu stin u s: N e zam an bir kitap ok u r d a, ru h un u allak bullak eden ya
da sana m utluluk veren gzel szlerle karlarsan, akimn gcne
g ven m e. Onlar ezberlem eye al. O nlar st nd e d n m eye al
arak onlarla yaknlk kur. Bylece bir rahatszlk hissettiinde, ilac
ad eta akim a yazlym gibi elinin altnda olacaktr. Sana yararl ola
bilirmi gibi gelen blm lere rastladnda, u u p gitm em eleri iin
salam bir iaret koy.13

Petrarca'nm hayalinde Augustinus'un dile getirdii neri


yeni bir tr okumay akla getiriyor: Dncelere payanda ola
rak kitab kullanmayan, bir bilgenin otoritesine gvenircesine
kitaba gvenmeyen ama ondan fikir alan, bellekte kenar kvrl
m baka bir metin ile balantsn kuran ve tmn kendi yo
rumuyla balayan bir okuma biimi - aslnda yazar okur olan
yeni bir metnin retimi. Petrarca, De viris illustribus'un nszn
de bu kitabn okura "dalm" ve "az bulunur" metinler iin
"bir tr yapay bellek" grevi greceini sylyor.14 Onlar top
lamaktan da te, dizin ve yntem saladn da ekliyor. Ondr-
dnc yzyldaki okurlar iin Petrarca'nm bu yaklam art
cyd. Metnin yetkesi varoluu ile belirlenmiti ve okur izleyici
konumundayd. Birka yzyl sonra Petrarca'nm znel ve yeni
den yaratc, yorumlayc ve karlatrmac okuma biimi Avru
pa genelinde yaygn bir renme yntemi olarak benimsenecek
ti. Petrarca bu ynteme "tanrsal hakikat" olarak adlandrd
nn nda ulayordu: Bu bir okurun sayfann batan karc
uyarlarna ramen semek ve yorumlamak iin sahip olmas
gereken bir saduyu, doutan var olan bir yetenekti. Bir metni
deerlendirirken yazarn amac bilinse bile metni deerlendir
mede zel bir deere sahip deildi. Petrarca'ya gre bu daha
nce okunanlarla kurulan karlatrmalar aracl ile yaplmal;
belleimizde tuttuumuz okumalarn iine yazarn sayfaya ak
tard bellek de karmal; bu dinamik alveri, bu ayrma ve
birletirme srasnda okur dorunun vicdannca, baka bir de
yile saduyusu ile belirlenecek etik snrlarm amamalyd.
Petrarca, birok mektubundan birinde, "Okumak" diyor; "tanr
sal k onu aydnlatmad ve neyi arayp, neden kanmas ge-
rektiini ona gstermedii takdirde tehlikeden uzak kala
maz ." 15 Petrarca'nm imgelemini srdrecek olursak, bu k he
pimizi hem farkl biimde, hem de deiik zamanlarda aydnla
tyor. Biz hi ayn kitaba, ya da ayn sayfaya dnmeyiz nk
deien kta hem biz hem de, kitap da deiir ve hafzalarmz
gl ve zayf sonra tekrar gl olur ve neyi renip, neyi
unuttuumuzu, ya da neyi anmsadmz tam olarak bileme
yiz. Kesin olan tek ey gemiten sesler bulup karan, onlar
saklayan ve onlar cesurca ve beklenmedik ekillerde kullanma
olaslmzn bulunduu gelecee tayabilen okuma eyleminin
varldr.
On ya da on bir yamda iken, Buenos Aires'teki retmenle
rimden biri bana geceleri Almanca ve Avrupa tarihi konularnda
ders verirdi. Almanca telaffuzumu iyiletirmek iin Heine, Goet-
he ve Schiller'den iirler ezberlememi isterdi. Gustav Schwab'n,
bir atlrun donmu Constance gln drt nala geip, ne yapt
nn bilincine varmca da korkusundan kyda can vermesini anla
tan "Der Ritter und der Bodensee" adl baladn da. iirleri ren
mek houma gitti ama ne ie yarayacaklarm pek kavrayamadm.
retmenim, "okuyacak kitap bulamadm gnlerde sana arka
dalk edeceklerdir," dedi. Sonra da Sachsenhausen'de katledilen
babasnn, ou klasii ezberden bilen bir bilgin olduunu; te
merkz kampnda kald sre iinde kendini dier mahkmlara
okunacak bir kitaplk olarak sunduunu anlatt. Yal adam, o
karanlk, umutsuz, kurtuluu olmayan yerde bir Vergilius ya da
Euripides istendiinde, belleinden istenilen sayfay aarak, ki
taplar olmayan dinleyicilerine eski szleri seslendirirken dle
dim.
Yllar sonra onun, Bradbury'nin Fahrenheit 451 adl yapt
nn gezgin kitap kurtarclardan biri olarak lmszletirildii
ni fark edecektim.
Okunan ve anmsanan bir metin, onu zgrlne kavu
turan yeniden okumada, seneler nce ezberlediim iirdeki
donmu gle benziyor: Kara kadar salam ve okurun geiine
dayankl; ayn zamanda da akldaki varl suya yazlm harf
ler kadar uucu ve gvenilmez.
nl okur, kitap koleksiyoncusu ve editr
Beatus Rhenanus.
Okumay renmek

Sesli okumak, sessiz okumak, anmsanan szcklerden


oluan ve kiiye zel kitaplklar aklda tamak belirsiz yn
temlerle edindiimiz akl almaz becerilerdir. Yine de bu beceri
leri edinebilmek, bir topluluun iletiim kurmak iin benimse
dii ortak iaretleri tanmaktan geer: Bir baka deyile, okurun
okumay renmesi gerekmektedir. Claude Lvi-Strauss, Bre
zilya'nn Nambikwara Kzlderilileri arasnda bulunduu sra
da, onu yazarken izleyen ev sahibi, kdn, kalemini elinden
alr, harflere benzeyen bir eyler iziktirip, bunlar Strauss'un
"okumasn" istediinden sz eder. Nambikwara Kzlderilisi
kendi izgilerinin Lvi Strauss iin onun izdikleri kadar an
laml olacan varsayar.1 Okumay bir Avrupa okulunda
renmi olan Lvi-Strauss iin, bir iletiim sisteminin bir dieri
iin dorudan anlalr olabilmesi dncesi samadr. Okumay
renme yntemlerimiz, yalnzca paras olduumuz toplu
mun okuryazarlk konusundaki geleneklerini -yani bilginin ak
t kanallar, bilgi ve g hiyerarisini- iermekle kalmaz, oku
yabilme yeteneimizin neyin hizmetine verileceini de belirler
ve snrlar.
Strasbourg'un yirmi kilometre kadar gneyinde, Ren nehri
ile Vosges dalar arasndaki Alsas ovasnda bir yl kaldm
Slestat adl kk Fransz kasabasnn kk belediye ktp
hanesinde iki byk elyazmas defter vardr. Biri 300, dieri
480 sayfa olan defterlerin her ikisinin de sayfalar yzyllar bo
yunca sararm olsa da, farkl renkte mrekkeplerle yazlm
yazlar hl artc bir biimde okunakldr. Daha sonralar,
defterlerin sahibi daha iyi saklayabilmek iin onlar ciltletmi
olsa da, yazldklar gnlerde, muhtemelen yre pazarnda ki
tap satan kitapdan alnp katlanm ktlardan ibaretlermi.
Ktphane ziyaretilerinin incelemesine ak olan defterler
-daktilo ile yazlm bir kartn akladna gre- onbeinci
yzyln son gnlerinde, 1477 ile 1501 arasnda Selestat Latin
okuluna giden iki renciye aitmi. Bu renciler, hakknda bir
okullunun defterinde anlatlanlarn dnda bir ey bilmedii
miz Guillaume Gisenheim ile, hmanizma hareketinin n safla
rnda yer alan ve Erasmus'un yaptlarnn ounun editr
olan Beatus Rhenanus'tur.
Buenos Aires'te kk snflarda okurken, "okuma" defter
lerimiz vard. Alnteri ile doldurulmu ve mum boyalarla ura
a uraa resimlenmi defterler. Oturma yerlerimiz ile masala
rmz birbirine dkme demir ubuklarla balyd ve uzun sra
larda ikier ikier otururduk. Sralarmz, yksek bir platfor
mun stnde, rknt veren karatahtann nnde duran kr
sye kadar uzanrd (bu g simgesi gzmzden kamyordu
tabii). Her bir srann stnde, metal ulu kalemlerimizi daldr
dmz o porselen mrekkep iesini yerletirebilmek iin al
m bir delik olurdu. nc snfa gelene kadar tkenmez ka
lem kullanma iznimiz yoktu. Yzyllar sonra, dikkatli bir k
tphaneci defterlerimizi deerli nesneler olarak bir cameknda
sergiye koysa, grmeye gelen ziyaretiler ne bulurlard acaba?
Derli toplu paragraflarda kopyalanm vatansever metinleri
mizden, eitimimizde politik sylemin yerinin edebiyatn g
zelliklerinden nde olduunu; resimlerimizden, bu metinleri
sloganlara dntrmeyi rendiimizi ("Malvinas Arjantin'e
Aittir" yazs kayalk iki adann etrafnda birleen bir ift ele,
"Bayramz Anavatann Simgesidir" rzgrda dalgalanan
renk eride dnm) anlayabilirlerdi. Birbirinin ayn olan
ciltlere baknca, ziyareti, bize okumay retmelerinin nedeni
nin zevk almak ya da bilgi edinmek deil de, yalnzca eitim
olduunu renebilirdi. Enflasyonun ayda yzde iki yz oldu
u bir lkede karnca ile austosbceinin masaln okumann
tek yntemi de buydu.
Slestat'ta birka deiik trden okul vard. Kiliseye ait
topraklarda bulunan, hem kilise hem de belediye tarafndan
desteklenen bir Latin okulu varln ondrdnc yzyldan
beri srdrmekteydi. Gisenheim ile Rhenanus'un gittii esas
okul March-Vert stndeydi ve onbirinci yzyldan kalma St.
Foy Kilisesi'nin nnde bulunuyordu. Okul 1530 ylnda, on-
nc yzyldan kalm olan ve giderek nlenen St. George Ki-
lisesi'nin karsnda yer alan daha byk bir binaya tanmt.
ki katl bu binann dyznde dokuz esin perisini Helikon
Da'ndaki kutsal Hippocrene'de elenirken gsteren bir fresk
vard.2 Okulun tanmas ile sokan ad rencilerin gevezelik
lerine gnderme olarak Lottengasse'den Babilgasse'ye dnd
(Alsas lehesinde bablen gevezelik demekti). Ben yalnzca bir
ka blok tede otururdum.
Slestat'taki iki Alman okulunun gemii ondrdnc yz
yl balarna kadar gider. 1686'da ilk Fransz okulu almtr.
Bu, XIV. Louis'nin kenti ele geirmesinin on yl sonrasna
rastlamaktadr. Okuma, yazma, ark syleme ve az da olsa
anadilde matematik reten bu okullarn kaplar herkese ak
t. 1500 yl dolaylarnda, Alman okullarndan birinin faaliyet
izni iin hazrlanm bir anlamada retmenin "on iki yan
dan balayarak, lonca yeleri ve dierlerini, Latin okuluna gi
demeyenleri, kzlar ve erkekleri" okutaca yazyordu .3 Latin
okuluna gidenler, Alman okullarna gidenlerin aksine, alt ya
nda okula balyorlar ve niversiteye girmeye hazr olduklar
on ya da on drt yama kadar orada okuyorlard. Aralarn
dan birka tanesi ise retmenlere asistan oluyor ve yirmi ya
na kadar okulda kalyordu.
Latince, onyedinci yzyln ortalarna kadar brokrasinin,
din ilerinin ve bilimin dili olmay srdrmse de, anadillerin
etki alanlarn onaltnc yzyln bandan balayarak genilet
mekte olduklar gzlenebiliyordu. Martin Luther 1521'de, Al
manca ncil'i yaymlad. ngiltere'yi lm tehdidi altnda terk
etmek zorunda kalm olan William Tyndale, 1526 ylnda n-
cil'in ngilizce evirisini Kln ve Worms'de bastrd. Gerek s
ve, gerek Danimarka, ncil'in kiliselerde anadilde okunmasn
1530 ylnda yasallatrdlar. Rhenanus'un dneminde Latin-
cenin prestiji ve resmi dil olarak kullanm, papazlarn dini t
renleri Latince yapmak zorunda olduklar Katolik Kilisesi ile s
nrl deildi: Rhenanus'un gitmek istedii Sorbonne niversite-
si'nde de durum aynyd. Bu nedenle de Latin okullarna b
yk talep vard.
Okullar, Latin ya da deil, ortaan son dnemlerinde ei
tim grenlerin karmakark yaamlarna az da olsa bir dzen
getiriyorlard. Bilim adaml Devlet ile Kilise arasnda "n
c g" olarak grldnden, rencilere onikinci yzyldan
balayarak birtakm resmi ayrcalklar tannr oldu. Kutsal Ro
ma mparatoru, Alman Frederick Barbarossa 1158 ylnda, su
lar ar olmamak kayd ile dind kurulular karsnda onlara
dokunulmazlk ve gvenli bir ekilde seyahat etme garantisi
verdi. Fransa Kral Philippe Auguste tarafndan 1200'de verilen
bir ayrcalkla, sularnn ne olduuna baklmakszn dokunul
mazlk elde ettiler ve Paris polisi tarafndan tutuklanamaz ol
dular. III. Henry bata olmak zere, ardndan gelen tm ngilte
re krallar Oxford'da okuyan rencilere dokunulmazlk sala
dlar.4
renciler okula gitmek iin, vergi vermek durumunday
dlar ve haftalk yeme ve yatma paralar olan bursa stnden
vergilendirilmekteydiler. Bunu deyemezlerse, "deme olanak
larnn olmadna" dair yemin ederlerdi. Kimi zaman da, onla
ra burs verilirdi. Onbeinci yzylda yoksul renci oran Pa
ris'te yzde 18; Viyana'da yzde 25; Leipzig'de yzde 19 idi.5
Sekin ama meteliksiz, haklarn yitirmemeye kararl ama ge
imlerini nasl salayacaklarn kestiremeyen binlerce renci
lkenin drt bir yann dolap, sadaka ve hrszlkla yaamak
tayd. Birka szde falclk ya da sihirbazlk yaparak yollarn
bulmaya alyorlard. Kimisi sihirli vr zvr satarak; ay ve
gne tutulmalarn ya da felaketleri duyurarak, ruh ararak,
kehanetlerde bulunarak, ruhlar araftan kurtaracak dualar
reterek, tahllar doludan, hayvanlar salgn hastalktan koruya
cak reeteler datarak yayorlard. Kimisi, Hristiyanlk nce
sinin, Kelt rahipleri Druid'lerin torunlar olduklarn, Vens
Da'na girerek gizli glerle donatldklarn iddia ettiler. Bu
nun bir gstergesi olarak da omuzlarnda sar alardan yapl
m pelerinler tayorlard. Birou hizmetinde bulunduklar ve
ondan bilgi istedikleri yalca bir din adamnn peinden ehir
ehir geziyordu. retmenleri, bacchante olarak biliniyordu
("Bacchus"dan deil; gezmek anlamna gelen bacchari fiilinden
tretilmi bir szcktr). Ardna denler ise Almanya'da
Schtzen (koruyucular); Fransa'da ise bejautes (aptallar) olarak
tanndlar. Yalnzca din grevlisi olmak isteyenlerle devlette g
rev almay akima koymu olanlar gezginlii brakp Selestat't
ki Latin okulu gibi bir eitim kurumuna girerlerdi.6
Selestat Latin okulunda okuyanlarn ou Alsas ve Lorra-
ine blgesinin deiik kesimlerinden hatta svire'den gelmek
teydiler. Zengin burjuva ya da (Beatus Rhenanus gibi) soylu ai
lelerden gelenler, rektr ve kars tarafndan iletilen yatllar
evinde kalmay seebilirlerdi. renciler, zel retmenlerinin
evinde oda tutabilecekleri gibi, bir handa da barnabilirlerdi.7
Okul paralarn deyemeyecek kadar yoksul olduklarna yemin
edenlerin kalacak bir yer bulmalar son derece zordu. 1495 y
lnda on sekiz yanda "hibir ey bilmeden, Donat' bile (Aeli-
us Donatus tarafndan yazlm, Ortaa gramer kitaplarnn en
iyisi olan Ars de octo partibus orationis) okuyamyorken" okula
geldiinde, kendini "dier gen renciler arasnda civcivler
arasndaki bir tavuk gibi" hisseden svireli Thomas Platter, z-
yaamyksnde bilginin peine bir arkada ile beraber nasl
dtnn yksn anlatr. "Strasbourg'a vardmzda, bi
ze okulun be para etmediini, ama Selestat'ta ok iyi bir okul
olduunu syleyen saysz yoksul renci ile karlatk. Biz de
Selestat'a doru yola koyulduk. Yolda bize nereye gittiimizi
soran bir soylu ile karlatk. Hedefimizin Selestat olduunu
renince bizi uyard: O kentte ok yoksul renci vard ve ora
da yaayanlar pek varlkl deillerdi. Bunu duyan arkadam
gzyalarn tutamad ve bana, 'Nereye gidebiliriz ki?' diye sor
du. Ona 'zlme, eer birileri Selestat'ta yemek bulabiliyorsa,
ben de ikimiz iin bir eyler bulurum' diyerek, onu rahatlat
tm." Selestat'ta birka ay kalabildiler ama Hamsin yortusun
dan sonra "baka yerlerden birok renci geldi ve biz ikimize
yetecek kadar yiyecek bulamaz olduk. Kentten Soleure'e git
mek zere ayrldk" .8
Okumay renmek okuryazar her toplumda bir tr yelie
kabul trenidir; bamllk ve eksik iletiim konumundan tresel
bir k yoludur. Okumay renen ocuk toplumun ortak belle
ine kitaplar aracl ile katlr, dolaysyla ortak gemii tanr ve
her okuma ile bu gemii az ya da ok yeniler. Ortaan Yahudi
toplumlarmda okumay renme tresi aka kutlanan bir olayd.
Musa'nn Tanrnn elinden Tevrat' ald gn kutlayan Hamsin
(abuot) Bayram'nda, okumay renecek ocuk bir dua rtsne
sarnr ve babas tarafndan retmene verilirdi. retmen ocuu

Onbeinci yzyldan kalma, ocuklarna okuma reten anne konulu yontu: solda, Mer
yem ile ocuk; sada, Azize A tm ile Kk Meryem.

kucana oturtur ve zerinde branice harfler, Kutsal Kitap'tan bir


blm ve "Tevrat senin uran olsun" yazl ta tahtay gsterirdi.
retmen her szc okur ve ocuktan szckleri tekrar etmesi
istenirdi. Daha sonra tahta, bal ile kaplanr ve ocuk tahtay yalar;
bylelikle de kutsal szleri bedenine geirmi olurdu. Ayrca ilahi
szlerin kat yumurtaya ya da ball reklere yazlp, bunlar sesli
olarak okuyan ocua yedirildii de grlrd.9
Bunca yzyl ve bunca deiik yer iin genelleme yapmak
zor olsa da, ortaan son dnemi ve Rnesans'n Hristiyan
toplumlarnda, okuryazarlk kilise dnda yalnzca soylular,
onnc yzyldan sonra da burjuvazinin st tabakasn kap
sayan bir ayrcalkt. Bu iin yalnzca meteliksiz papazlarn ii
olduuna inananlar olsa da10, bu st snflarn erkek ve az say
da kz ocuklar ilk harflerini kk yalarda rendiler. ocu
un bakcs okuma yazma biliyorsa, retim iini balatmak da
ona dyordu. Bu nedenle de st verdii kadar ocua doru
konuma ve telaffuz alkanlklar edindirecek olan bakcy
dikkatli semek ok nemliydi.11 1435 ile 1444 yllar arasnda
yazan talyan hmanist bilgin Leon Battista Alberti, "kk o
cuklarn bakmnn bir kadn ii olduunu; bunu annenin ya da
dadnn yapmas gerektiini" 12 belirtmi; "alfabenin de olabildi
ince erken yata retilmesini" ngrmt. ocuklar okuma
y, annelerinin ya da dadlarnn okuma kitaplar ya da alfabe
sayfalarndan okuduklarn tekrar ederek renmilerdir. (Ben
de okumay byle rendim. Dadm ngilizce yazlm, resimli
bir kitaptan bana okur ve okuduklarn defalarca tekrar etmemi
isterdi.) Hristiyan ikonografisinde okumay reten anne fig
r ne denli yaygnsa da, derslikleri gsteren betimlemelerde kz
renci grmek o derece az rastlanr bir olguydu. Meryem'i
ocuk sa iin kitap tutarken, ya da Anna'y Meryem'i eitirken
gsteren pek ok yapt olmasna ramen, Meryem ya da sa tam
olarak okuma yazma renirken veya yazarken gsterilmemi
lerdir. Ama Kutsal Kitabn kalcln aa kavuturmak iin
sa'nn Eski Ahit'i okuduunu belirtmektir.
Birinci yzylda, mparator Domitianus'un yeenlerinin
retmenliine getirilen, Kuzey spanya kkenli bir Romal
avukat olan Quintillianus, Rnesans boyunca son derece etkili
olacak on iki ciltlik bir pedagoji el kitab yazd: Institutio orato
ria. Kitabnda, "Kimileri erkek ocua yedi yama gelene dek
okuma retilmemesi gerektiini savunuyorlar ve bunun re
timden yarar grmek iin en erken ya olduu kansndalar. Bir
ocuun aklnn bir dakika bile bo kalmamasn savunanlar ise
daha bilge kiilerdir. rnein, dadlara senelik iktidar hakk
veren Chryssippus bile grevlerinin en nemli blmnn o
cuun aklnn kusursuz ilkeler stne oturtulmas olduunu
syler. Peki, ahlaki eitim iin hazr olan bu ocuklar, okurya
zarlk eitimi iin neden hazr olmasnlar ki?" der.13
Ailenin maddi durumu buna elveriyorsa, harfleri renen er
kek ocuklar iin erkek hocalar tutulur, anne de kzlarn eitimini
devralrd. Onbeinci yzyla gelindiinde ou zenginin evi ei
tim iin gerekli sessizlii, ortam ve gereci sunacak hale gelmiti
ama pek ok bilgin, ocuklarn evden uzakta, dier ocuklarn ya
rmda eitim grmelerini salk veriyordu. te yandan, ortaa
ahlaklar arasnda kzlarn gerek zel olarak, gerek toplum iin
de eitilmeleri konusunda tartmalar sryordu. Soylu Phillipe
de Novare "Rahibe olmak istemiyorlarsa kzlarn okuma yazma
renmeleri uygun dmez. renirlerse, gelitiklerinde ak
mektuplar gnderip, kabul edebilirler," uyarsnda bulunmu
tur.14 Ancak pek ok ada onunla ayn kamda deildi. Chevali-
er de la Tour Landry, "Kzlar hem dinlerini tanmak, hem de ruh
larn kemiren tehlikelere kar kendilerim korumay renmek
iin okumay bilmeliler," diyordu.15 Zengin evlerde domu ou

Onbeinci yzyl balarnda yaplm renciler ile retmenler arasndaki hiyerarik iliki
yi gsteren iki okul resmi: solda, Aristoteles ve rencileri; sada, anonim bir snf.
assa -* .. ' i

W
\% 4
^w I 5*-''' * 4

' t #1 '
1
5 .
Va*'

stte: Onaltnc yzyl balarnda Fransa'da bir okul grnts. Aada: Mezarda ei
timciliini srdren bir retmen. Meslei, ondrdnc yzyldan kalma, bir Bolonya me
zar tanda anlm.

kz ocuu, okuma yazma renmeleri ve manastra hazrlanma


lar iin okullara yollandlar. Avrupa'nn soylu evlerinde tama
men eitimli kadnlar bul
mak mmknd.
Onbeinci yzyln or
talarndan nce, Selestat
Latin okulundaki eitim,
skolastik gelenein alla
gelmi ilkelerinin izinden
giden, ilkel ve zellii ol
mayan bir eitimdi. Dn
meyi "titizlikle belirlenmi
kurallara bal bir beceri " 16
olarak tanmlayan d
nrler tarafndan onikinci
ve onnc yzyllarda
gelitirilmi olan skolasti-
sizm, dinsel dncenin
varsaymlar ile aklc d-
nceyi badatrmakta; yani ve yeni bir hamle iin kullanlabile
cek bir concordia discordantium salamakta "farkl grler arasn
da uyum" yaratmakta yararl oldu. Ne var ki, skolastik yaklam
ksa srede yeni fikirler reten bir sistem olmaktan karak d
nceleri olduklar gibi saklayan bir sisteme dnecekti. Islami-
yette ise konseyler ya da bu amaca ynelik kurulmu meclisler ol
mad iin concordia discordantium resmi dogmay yerletirmek
iin kullanlarak, btn kar kmalar alt eden dnce, yani or-
todoks dnceye dnt .17 Skolastik dnce Avrupa genelin
de ve Ortaa boyunca niversiteden niversiteye farkllklar
gsterse de, beinci yzylda yaam olan Boethius gibi bilim
adamlar aracl ile Aristoteles'e yrekten sadk kald. Boethi-
us'un (ngilizceye Byk Alfred tarafndan evrilen) De consolati-
one philosophiae adl yapt ortaa boyunca en gzde kitapt. Ana
izgileri ile skolastisizm, daha nceden belirlenmi, resmen onay
lanm ve zahmetle renilmi kriterler dorultusunda sorgula
may renmi rencilerin bir metni masaya yatrmasmdan te
bir ey deildir. Okuma retisi ise, rencinin akimdan ok az
mine dayanan bir disiplindi. Onnc yzyln ortalarnda s
panya'nm bilge kral Alfonso el Sabio bu konuda yle yazyor
du: "retmenler bilgilerini gstermek iin rencilerine okuma
l ve onlarn elden geldiince anlamalarn salamal. Bir kere
okumaya balaynca da okuduklar kitabn sonuna gelene dek b
rakmamak. Salklar yerindeyse, onlarn yerine okuyacak insan
lar armamallar. Bunu okuma iinden kamak iin deil, yal
nzca o insan onurlandrmak iin yapmallar."18
Skolastik yntem, onaltnc yzyln ortalarna gelindiin
de, Avrupa niversiteleri, kilise, manastr ve katedral okullarn
da egemendi. Selestat Latin okulunun atalar olan bu okullar
Roma eitim sisteminin drdnc ve beinci yzyllarda zayf
lamasndan sonra ortaya ktlar ve Charlemagne'm kiliseler
den din adamlarna okuma, yazma, ilahi okuma ve hesap ko
nularnda eitim verecek okullar kurulmasn istedii doku
zuncu yzylda altn alarn yaadlar. Onuncu yzylda
kentleme olgusu karsnda temel eitim merkezleri kurma
zorunluluu dodu. Bunun sonucunda da bu okullar n ya
ylm bir eitimcinin evresinde kuruldular.
i y i 6 ylnda, Ambrose Holbein tarafndan yaplan bir okul ilan.

Okullarn fiziksel yaps Charlemagne'm zamanndan bu


yana pek deimedi. Dersler byk odalarda yaplr oldu.
retmen ykseltilmi bir platformun stnde ya da sraya otu
rup, masadan ders verirdi. (skemlenin Hristiyan Avrupa'da
yaygnlamas onbeinci yzyl buldu.) Bolonya'da bulunan
bir mezardan kan, ondrdnc yzyldan kalma mermer bir
yontuda srasna oturmu bir retmen sergilenir. nnde ak
bir kitap var ve rencilerine bakyor. Sol eli ile bir sayfay a
m, sa elini de bir noktay vurgulamak istiyormu gibi kulla
nyor. Belki de az nce sesli olarak okuduu blm akla
makta. rencilerin ou sralarda oturur durumda, ellerinde
izgili sayfalar ya da not almak iin hazrlanm mumlu tablet
ler tutarken resmedilmiler. 1516 ylndan kalma bir okul ila
nnda, sraya oturmu alan iki ocuu; geride yer alan bir
krsde ise daha kk bir ocua yol gsteren kadn gryo
ruz. Solda, onlu yalarnda bir ocuk krsde ak duran bir ki
taptan bir eyler okumaya almakta. Arkasnda ise elindeki
hutan sopay ocuun poposuna doru tutan retmeni var.
Sonraki yzyllarda hu dallarndan yaplan bu sopa, kitap ka
dar retmeni artran bir simgeye dnecekti.

Selestat Latin okulunda okuyan rencilere balangta okuma


yazma retilirdi. Sonra da trivium 'un dersleri olan dilbilgisi,
retorik ve diyalektie geilirdi. Tm renciler harfleri bilerek
gelmedikleri iin okumaya alfabeden ve 'Tanrnn Duas', 'Se
lam sana Meryem', 'Havarilerin nanc' benzeri basit dualarla
balarlard. Bu temel eitimin ardndan ou ortaa okullarn
n programnda ortak olan okuma el kitaplarn ilerlerdi: Dona-
tius'un Ars de octo partibus orations, Fransisken kei Alexandre
Villedieu'nn yazd Doctrinale puerorum ve spanyol Peter'in
Mantk El Kitab adl yapt. Kitap satn alabilecek kadar zengin
pek az renci vard19 ve bu pahal ciltlere yalnzca retmen
sahip olabiliyordu. Dilbilgisinin karmak kurallarn tahtaya
yazar ve ou kez de aklama yapmazd. Skolastik pedagojiye
gre anlamak bilgi sahibi olmann n koulu deildi. renciler
bu kurallar ezberlemek durumundayd. Beklenecei gibi, so
nular ounlukla d krc oluyordu .20 1450 yllarnda okula
devam eden (ve Rhenanus gibi, dnemin en nl hmanistle
rinden biri olacak rencilerden) Jakop Wimpfeling, yllar sonra
eski sistem altnda renim grenlerin ounun ne Latince oku
yabildiklerini, ne bir yaz, ne de iir yazabildiklerini, dini tren
ler srasnda okunan dualar da aklayamadklarn aktaracak
t.21 Yeni balayan birinin okumay renmesini zorlatracak
koullar vard. Daha nce de grdmz gibi noktalama ia
retleri tutarszd. Byk harflerin kullanm keyfiydi. Acele ile
not tutan renciler, belki de tutumlu olmak gayretiyle ksalt
malara gidiyorlard. By-
lece okuyann hem fonetik
olarak okumay, hem de
ksaltmalarn ne anlama
geldiini bilmesi gereki
yordu. Son olarak da, ya
zm kurallar sabit deildi,
ayn szck karmza de
iik biimlerde kabili
yordu .22
Okuma, skolastik yn
temin nda, bizim ders
notlarna benzeyen kural
lar ve kitaba uygun yo
rumlar aracl ile reti
rencisini cezalandrmaya hazrlanan retmeni
liyordu. ster Kilise Baba
gsteren minyatr. Politika adl yaptn Fransz
ca evirisinden. larnca, ister eski alarn
putperest yazarlarnca yazlm olsun metinler dorudan alg-
lanmayacakt; bunlara nceden belirlenmi basamaklar trma
narak ulaacaklard. nce lectio geliyordu: Her tmce onu olu
turan szdizimi elerine ayrarak dilbilgisel adan zmle
necekti. Buradan littera'ya yani metnin dzanlamma geiliyor
du. Littera aracl ile renci sensus'a yani kabul edilmi dei
ik yorumlara gre metnin anlamna varyordu. Bu sre say
gn yorumcularn grlerinin tartld sententia ile son bulu
yordu .23 Byle bir okumann hneri metinde, zel bir anlam
kefetmek deil, bu saygn yorumcularn yorumlarn ezberden
okuyabilmek ve onlar karlatrabilmekti. Bylece "daha iyi
bir insan" olunuyordu. Onbeinci yzyda retoriki Lorenzo
Guidetti bu dnceler dorultusunda doru okuma ilkesini
zetledi: "yi bir retmen bir paray anlatma iini stlenince,
amac rencilerine gzel konumay ve ahlakl yaamay
retmektir. Anlam ak olmayan ama kolaylkla aklanabilir bir
blm gelir ve yukardaki amalara ynelik bir anlam olmaz
sa, bunun ksaca aklanmasndan yanaym. Anlam kolay erii
lir ve amaca ynelik deilse ve retmen aklamadan geiti-
rirse onu sulamam. Aklanmas uzun zaman ve aba gerekti
recek gereksiz bilgilere zaman ayrrsa, onu bilgilik taslamakla
sularm ."24
1441'de, Slestat Kilisesi'nin papaz Jean de Westhus, He-
idelberg niversitesi'nden mezun birini, Louis Dringenberg'i
okul yneticiliine atad. talya ve Hollanda'da geleneksel ei
tim sistemini sorgulamakta olan ve grleri Fransa'ya ve Al
manya'ya ulamaya balayan hmanist bilim adamlarndan et
kilenen Dringenberg, temel deiiklikler getirdi. Donatius ve
Alexandre'm kitaplarn tuttu ama belirli blmlerini okutur
oldu. Bu blmleri snflarda tartmaya at. Dilbilgisi kuralla
rn zorla ezberletmek yerine bunlar aklad. rencilerin
"sekin konuma becerisi" edinmesine yardmc olmayan gele
neksel yorumlar kenara brakt25 ve bu yorumlar yerine
dorudan Kilise Babalarnn kitaplar ile alt. Dringenberg,
skolastikilerin notlarn basamak yapmadan, snfta okutulan
metnin dizginleri kaptrmakszm tartlmasna olanak salaya
rak, rencilerine o gne kadar tattklarnn ok stnde bir
renme zgrl salam oldu. Guidetti'nin gereksiz bilgi ola
rak nitelendirdikleri onu korkutmuyordu. 1477 senesinde ld
nde, ocuklara okuma retmek iin yepyeni bir eitim siste
mi Selestat'ta kk salmt artk. 26
Dringenberg'in halefi onun gibi bir Heidelberg mezunu
olan Crato Hofman'd. rencileri, harfleri yeterince ciddiye
almayan herkesin srtnda krbacn kullanmaktan ekinmeyen
yirmi yedi yandaki bu retmeni "neeli biimde ciddi, ciddi
biimde neeli" 27 biri olarak anmsayacaklard. Dringenberg a
lmalarnda rencilerinin Kilise Babalarnn yazlaryla tan
masna ne denli nem verdi ise, Hofman'm seimi de Roma ve
Yunan klasikleri oldu .28 rencilerinden biri Hofman'm da ay
n Dringenberg gibi skolastik yorum ve alntlardan nefret etti
ini gzlemler.29 Snf dil kurallar iinde bomak yerine, onla
r dorudan metinlerin kendisine gtrmeyi yeler, onlar arke
olojik, corafi ve tarihi yk daarcndan aktardklar ile zen-
ginletirirmi. Bir baka renci de, Hofman'm, rencileri Ovi-
dius, Cicero, Suentonius, Valerius Maximus, Antonius Sabelli-
cus'un yaptlarndan geirdikten sonra niversiteye "Latincele-
ri kusursuz, dil konusunda derin bilgi sahibi" olarak devrettii
ni belirtiyor.30 Her ne kadar kaligrafi ya da "gzel yazma sana
t" gz ard edilmese de, Hofman iin ncelikli olan doru, ak
c ve akllca okumak, "anlam asndan metni son damlasna
kadar samak" becerisinin edinilmesiydi.
Ama metinler Hofman'm snfnda bile rencinin yoru
muna btnyle ak deildi. Tam tersine; sistematik biimde
zmlenir ve kopyalanan szcklerden dstur, davran ve
inan asndan birer ders karlrd. Ktlklere kar uyarlar
bulunurdu. Sofra adabndan, yedi temel gnahn sonularna
kadar her tr toplumsal kural belirlenirdi. Hofman'm bir a
da, "Bir retmen, yalnzca okuma yazma retmekle kalma
mal. Hristiyanln erdemini ve ahlaki deerleri retmelidir.
ocuun ruhuna erdemin tohumunu ekmeye almaldr. Bu
nemlidir nk Aristoteles'in de syledii gibi, kii ilerideki
yaamnda ald eitime gre davranacaktr. Genlikte kk sal
m iyi alkanlklar sonradan sklp karlamazlar."31
Rhenanus ve Gisenheim'n Selestat defterleri, Pazar dualar
ve rencilerin ilk gn tahtadan deftere geirdikleri Zebur*dan
alnt paralarla balyor. Byk bir olaslkla bunlar ezberden
biliyorlard ve daha okuma bilmeden yaptklar mekanik kop
yalama ilemi srasnda, szckler ile ezberlerindeki sesler ara
snda ba kurmu olmallar. Bu, iki yzyl sonra Nicholas
Adam'n Herhangi bir Dili renmenin Gvenilir Bir Yolu adl ya
ptnda ortaya koyaca "global" yaklamla rtyor. "ocu
a bir nesne -rnein bir giysi- gstermeye kalkarsanz akln
za nce frfrlarn, sonra kollarn, ardndan arkasn sonra da
nn, ceplerini, dmelerini gstermek gelir mi? Hayr, tabii
ki hayr. Ona elbisenin tmn gsterir, 'bu bir elbise' dersiniz.
ocuklar dadlarndan konumay byle renirler. Okumay
neden byle retmeyelim ki? Tm ABC'leri, Latince ve Fran
szca alfabeleri saklayn ve onlara anlayabilecekleri, harfler ve
hecelerden daha byk bir kolaylkla akllarnda tutabilecekleri
'btn' szckler verin ."32
Gnmzde, grme zrller de benzer bir yntemle ve
bildikleri szcn tmne "dokunarak", okuma zmleme
leri gerekmeden harf harf reniyorlar. Eitimini anmsayan
Hellen Keller kendisine, szcklerin harflerini sayabildii gn
den balayarak stnde kabartma szckler olan kartonlar ve
rildiini anlatyor. "Ksa sre iinde her yazl szcn bir
nesne, bir eylem ya da bir nitelik anlamna geldiini kavradm.
Szck kartonlarn ksa tmceler olarak dizebileceim bir er
evem vard ama bu ereveye tmceleri koymadan nce onlar
nesnelere evirirdim. rnein bebek, yatak, stnde szcklerini
tayan kartonlar bulur, sonra da bebeimi yataa yatrr, kar
tonlar yanma dizerdim. Bu biimde tmcenin anlam da sz
konusu nesnelerle birlemi olurdu ."33 Gremeyen bir ocuk
iin szckler de dokunulabilir nesnelerdir. Dilsel iaretler ola
rak yerlerini, yerlerine getikleri nesnelere brakabilirler. Bu,
kt stndeki szckleri soyut iaretler olarak alglayan Se-
lestat rencileri iin geerli deildi tabii.
Ekonomik nedenlerle ayn defter birka yl boyunca kullan
lrd. Kt pahal bir malzemeydi. Bundan da te, Hofman
rencilerinden derslerindeki gelimelerini gsteren bir kayt tut
malarn istiyordu. Rhenanus'un yllarca kopyalad metinlerde
ki elyazsnda pek fazla gelime grlmyor. Sayfann ortasn
kullanyor, sonra eklenecek aklamalar ve notlar iin kenarlarda
ve satrlarn aralarnda boluklar brakyor. El yazs onbeinci
yzyldan kalma Alman gotik yazsm taklit ediyor. Gutenberg'in
ncil'i basarken kestii o zarif harflere rnek ald harfler bunlar.
Gl, temiz ve parlak mor
mrekkeple yazlm bu el
yazs Rhenanus'un metni iz
lemesini giderek kolaylatr
yor. Birka sayfada ssl b
yk harfler var (bunlar bana
daha iyi not alma umudu ile
defterime yaptm ssl
harfleri anmsatyor). Duala
rn ve Kilise Babalarmdan z
l szlerin ardndan, batan
sona dilbilgisi ile ilgili notlar
dld, satr aralarnda
etimolojik bilgiler verildii,
byk bir olaslkla daha son
raki gnlerinde rencilerin
eletirel dncelerinin ek
Hellen Keller bir pencerenin kenarna otur
mu, Braille harflerinin stnde parmaklarn lendii bu defterler, kimi kla
gezdirerek okuyor". sik yazarlarm yaptlarna ge
i salyorlar.
Hofman bu metinlerin dilbilgisi asndan kusursuzluk
larn vurgulamaktayd ama arada rencilerine bilgi sahibi
olmann yalnzca zmleyici almalara deil, duyguya da
dayanmas gereini anmsatyordu. Kendisi bu eski metinler
de gzellik ve erdem bulduu iin rencilerinin de oktan
yok olmu gitmi ruhlarn, kendi yerlerinden ve zamanlarn
dan onlara bir eyler syleyen szcklerinde benzer bir ara
ya girmelerini istiyordu. 1498 ylnda Ovidius'un Fasti adl
yaptnn IV., V. ve VI. ciltlerinin stnde alrken; ertesi yl
Vergilius'un Buclica'snn, sonra da Gergica ' snn tmn
kopyalarken oraya buraya serpitirilmi birka vg, kenara
eklenmi kapsaml bir aklama bize Hofman'm hangi dizede
durup, hayranln ve keyfini paylatnn ipularn veri
yor.

Gen Beatus Rhenanus'un okul defteri. Slestat Hmanist Ktphanesinde saklanmaktadr.

Gisenheim'm Latince ve Almanca olarak yazp, metne ekle


dii notlar blmne bakarak, Hofman'm dersinde yaplan
zmlemeyi izleyebiliyoruz. Gisenheim'm kenarlara not olarak
dtkleri ya eanlaml szckler ya da evirilerdir. Kimi za
man da belirli bir aklama yapar. rnein, prognatos szc
nn stne eanlaml progenitos yazlm, ardndan da Almanca
bir aklama gelmi: "Senden doanlar". Dier notlarda sz
cklerin kkeni ve Almanca karlklaryla olan ilintisi var. S
lestat'ta ok sevilen bir yazar da yirmi ciltlik Etimolojiler'inde
szcklerin anlamlarn ve kullanmlarn anlatan, onyedinci
yzyl din bilgini Sevillal sidorios'tur. Hofman'm rencileri
nin szckleri doru kullanmalar, anlamlarna ve armlar
na sayg gstermeleri, bylelikle de eviri ve yorumlar daha
doru yapabilmeleri konusunda titizlendii gzlenmektedir.
Defterlerin sonunda rencilerden bir Index rerum et verborum
(Nesneler ve Szckler Fihristi) blm yapmalarn istemekte-
dir. Ele alnan konularn bir dkmnn verildii bu blm
aracl ile renci hem gsterdii ilerlemeyi duyumsayabil-
mekte, hem de bunu kendi bana yapaca okumalarda ara
olarak kullanabilmektedir. Kimi blmlerde Hofman'm kendi
grleri yer alr. Szcklerin hibiri fonetik olarak evrilme
mitir. Bundan kan sonu da, Ghisenheim, Rhenanus ve di
erlerinin szc yazya geirmeden nce birok kereler sesli
okumu olduklarn ve nasl syleneceini rendikleridir. Def
terlerdeki yazda vurgulama iaretleri de yoktur. Hofman'm
okuturken belirli bir kadans isteyip istemediini ya da bunu
ansa brakp brakmadn bilemiyoruz. iirsel blmlerde bir
kadansm retilmi olmas gerektiinden, Hofman' grleyen
sesiyle bu eski ve etkili dizeleri okurken dleyebiliyoruz.
Bu defterlerden kan kantlarn bize anlatmak istedii, on-
beinci yzyln ortalarnda, hi deilse hmanist okullarda
okuma olgusunun her okurun kendi sorumluluu haline d
nmeye balad dorultusundadr. evirmenler, aklama
yapanlar, metin hakknda dnce belirtenler, katalogular,
derlemeciler, sansrcler, neyin okunup, neyin okunmayaca
na karar verenler trnden nceki otoriteler resmi hiyerariler
oluturmu, deiik yaptlar iin deiik amalar belirlemiler
di. Oysa imdi okurlara kendileri iin okuma hakk verilmek
teydi. Kimi zaman da deer ve anlam konusunda kararlarn
bu otoritelerin bilgilerinin nda vermeleri istenmekteydi. Bu
deiim tek bir mekn ve zamana da balanamayaca gibi
birdenbire de olmad. Onnc yzyl kadar eski bir tarihte,
kimliini bilemediimiz bir yazc bir manastr vakayinamesi
nin kenarna u notu dm: "Kitap okurken szlerden ok
anlama dikkat etmeye, yapraklardan ok meyveyle ilgilenmeye
dikkat etmelisiniz ."34 Bu yaklam Hofman'm retilerinde de
yanklanmaktadr. Oxford, Bologna, Badat, hatta Paris'te ei
tim yntemleri sorgulanmaya balanm ve deiime uram
tr. Bunun bir nedeni de matbaann bulunmasyla yaygnlaan
ve ulalabilir olan kitaplardr. Daha da nemlisi nceki yzyl
larn, Charlemagne Avrupa'snn ve son dnem ortaa dnya
snn greceli olarak basit sosyal yapsnn ekonomik, politik ve
entelektel adan atrdamasyd. Rhenanus gibi yeni dnem
bilim adamlarnn karsnda dengesini yitiren ve akl almaz bi
imde karmak hale gelen bir dnya vard. ler yeterince kt
deilmi gibi, Kopernik'in tartmal tezi De revolutioribus orbi-
um coelestium (Gkcisimlerinin Devinimlerine Dair) 1543'te ya-
vmland ve gnei evrenin ortasna yerletirdi. Tez, dnya ve
insan evrenin merkezine koyup, rahatlatan Ptolemaios'un Al-
magest'inin yerini alyordu .35
Dncede skolastik yntemlerden daha zgr sistemlere
gei bir ilerlemeyi de beraberinde getirdi. O gne dein bilim
adamnn grevi, eitimcininki gibi, bilgiyi kovalamakt. Bunu
da belirli kurallar erevesinde, kantlanm renme yntem
leri aracl ile ve seilmi kaynaklar iinde yapard. Eitimci
nin ykmllkleri toplumsal bir olguydu: Metinleri ve dei
ik anlam dzeylerini olabildiince geni kitlelere sunmak, po
litika, felsefe ve inantan oluan ortak bir sosyal tarihi onayla
mak. Bu okullardan yetien yeni hmanistler olan Dringen-
berg, Hofman ve dierleri, snf ve kamusal forumu brakp,
Rhenanus gibi kendi balarna alabilecekleri, dnebilecek
leri ktphane ve alma odas tr kapal alanlara ekildiler.
Selestat'taki Latin okulunun retmenleri "doru" ve ortak
okumann ne olduu konusunda ortodoks grler devrettiler,
ancak ayn zamanda, rencilerine daha kiisel, daha engin bir
hmanist perspektif de sundular. renciler buna, okumalarn
kendi i yaamlarnn ve deneyimlerinin emberine alarak, her
metnin stnde kendi otoritelerini kurarak tepki verdiler.
Lise rencisi Franz Kafka, yak. 1898 .
Eksik lk Sayfa

Buenos Aires Ulusal Koleji'ndeki son senemde, adm anm


samadm bir retmenimiz snfn nnde durdu ve u satr
lar okudu:

A legorilerin sylem ek istedikleri tek e y anlalm az olann anlal


m az olduudur. Bunu d a zaten biliriz. O ysa her g n ba etm eye u
ratm z soru n lar bam baka bir itir. Bu konu hakknda ad am n biri
bir zam an lar, "B u inadn nedeni n ed ir?" diye sorm u. "Y alnzca ale
gorileri izlediyseniz, siz kendiniz d e alegori olu rsu nu z ve bylelikle
tm gnlk sorunlarnz zersin iz."
Bir dieri, "ddiasna varm ki, bu d a bir alego ri" dem i.
lk ad am , "K azan d n " yantn verm i.
kincisi, "A m a m aalesef, alegorik olarak" dem i.
lk ad am , "H ayr, gerek h ay atta," dem i. "A legorik olarak, kaybet
tin ."1

retmenimizin aklamak iin aba gstermedii bu ksa


metin kafamz kurcalamt ve okulun kesindeki La Puerto
Rico adl dumanalt kafede birok tartmaya konu olmutu.
Franz Kafka'nm lmnden iki sene nce, 1922 ylnda
v Prag'da yazd bu satrlar, krk be yl sonra, belirsiz bir duy
gu iinde, onu ve alegorilerini "anlamann" ya da tek bir yoru
ma ulamann yanl olduu kansna varmak; bizi merakl bi
rer ocuk haline getirmiti. Bu birka satrn demek istedii,
yalnzca metnin iindeki unsurlarn metnin kendisinden ka
rlarak tm metinleri bir alegori olarak okumann mmkn ol
duu deil (ve ite bu noktada "alegori" ile daha az dogmatik
olan "simge" kavram arasndaki mesafe bulanklayor),2 ayn
zamanda her okumann kendi iinde bir alegoriye dnt
ve baka okumalarn hedefi haline geldiidir. "Alegorik anla
tmlar okumay baaramamann yksn anlatr" diyen ele
tirmen Paul de Man'dan habersiz olarak, hibir okumann son
okuma olamayaca konusunda gr birlii iindeydik .3 Tek
ve nemli bir fark vard: De Man'm anarik bir baarszlk ola
rak nitelediini, biz okur olarak zgrlmzn kant ola
rak gryorduk. Eer okumada "son sz" yoksa, hibir otorite
bize bir "doru" okuma dayatamazd. Zamanla kimi okumala
rn dierlerinden daha iyi olduunu kavradk. Daha bilgili,
daha ak, daha zorlayc, daha keyifli, daha rahatsz edici ola
biliyorlard. Ama yakaladmz bu zgrlk duygusu bizi hi
brakmad. Bugn bile baka bir okurun damgalad, kenara
att ya da hararetle vglere boduu bir kitab okurken o
bakaldrma duygusunu ak seik anmsayabildiimi sanyo
rum.
Sokrates, okuma ile okurun yalnzca bildiklerini canland-
rabileceini sylyordu: Bilgi l harfler aracl ile edinile
mezdi. Ortaan ilk dnem bilim adamlar ise deiik okuma
larnda tek bir sesin yanklarn arayp durdular: Tanrnn lo-
gos'unu. Ortaan son dnem hmanist eitimcileri (Platon
aracl ile Sokrates'in tezini bilenler) iin metnin kendisi ve
deien nesiller boyu okurlarn baarl yorumlar, tek deil
sonsuz okumalarn mmkn olduunu gsteriyordu. Bizim
Lycias'tan iir okumamza Lycias'm hi bilmedii yzyllarn
bilgisi ykleniyordu. iiri konusunda Phaedrus'un heyecann
dan, Sokrates'in sinsi dncelerinden de haberdar deildi.
Raflarmdaki kitaplar da ben kapaklarn aana dek beni tan
myorlar. Ama bana -bana ve her okura- admla seslendiklerin
den kukum yok. Bizim grlerimizi ve syleyeceklerimizi
bekliyorlar. Ben Platon'da varsaylyorum. Her kitapta varsay
lyorum. Okumadklarmda bile.
Dante, kraliyet piskoposu Can
Grande della Scala'ya 1316 ylnda
yazd bir mektupta, her metnin en
az iki ayr okumas olduunu yazar:
"Bir anlam harflerden ediniriz. Dier
anlam harflerin neyin yerine kullanl-
dklarmdadr. Yani bir szlk anlam,
bir de alegorik ya da mistik olan an
lam vardr." Dante daha da ileri gide
rek, alegorik anlamn da farkl
okumay ierdiini syler. rnek ola
rak da ncil'den u alnty yapar: "s
rail Msr'dan, Yakup'un evi de ya
banclarn arasndan kp geldiinde,
Yahuda bir snakt ve srail onun l
kesi." Dante yle diyor: "yalnzca
szlk anlamna bakarsak, nmze
konan ey, Musa'nn zamannda srail
kavminin Msrdan kann anlatl
masdr. Alegorik olarak ele alrsak
sa tarafndan salanan kurtulu kas
tediliyor. Analojik olarak (benzerlik
lerden /armlardan yola kld
Dante lahi Komedya adl yaptn
nda) ruhun znt ve zavallln okuyor. Onbeinci yzyl ortas, Do
dan kurtulup, mutlulua kavutuu menico di Michelino'nun Floransa
nu okuruz. Dinsel adan okursak Katedrali'ne yapt duvar resminden.
kutsal ruhun, bu yozlamann kleliinden kurtulup, sonsuza
dek srecek zgrlne kavumasn anlatyor. Ama tm bu
mistik anlamlar deiik adlar alsa bile, tarihsel ve szlk an
lamlarndan farkl olduklar iin genelde alegorik ad altnda
toplanabilirler."4 Tm olas okumalardr. Kimi okurlar bir ya
da iki tanesini yanl bulabilirler. rnein blmn yer ald
balam bilmiyorlarsa, "tarihsel" bir okumaya pek gvenmeye-
ceklerdir. sa'ya yaplan gndermeyi aamsal [anakronik]
bularak "alegorik" bir okumaya kar kabilirler. "Analojik"
(analojiye dayal) okumalar ya da "anagojik" (ncil'in batini yo-
ramlarna dayal) okumalar fazla abartl gelebilir. "Szlk anla
mna dayal" okuma bile kuku uyandrabilir. "kmak" ne an
lama gelmektedir? Ya da "ev"? Ya da "lkesi"? Grlyor ki,
yzeysel bir okumada bile okur yaptn douu konusunda bil
giye, tarihsel arkaplana, gerektirdii zel szck daarcna ve
o en gizemli eye, Aquino'lu Aziz Tommaso'nun quem auctor in-
tendit dedii yazarn amacna gereksinim duymaktadr. Yine de,
yapt ile okur ayn dili paylatklar srece, her okur her metin
den -bu metin ister dada, ister yldz fal, hermetik iir, bilgisa
yar el kitab, siyasi propaganda olsun- bir anlam karabilir.

1782 ylnda, Dante'nin lmnn stnden drt buuk yzyl


getikten sonra, mparator II. Joseph, Kutsal Roma mparator
luu'nda Yahudiler ile Yahudi olmayanlar arasndaki engelleri
kaldran bir bildiriyi, Toleranzpatent'i yaymlad. Amac Yahudi-
lerin de Hristiyan nfusa katlp, asimile olmalaryd. Yeni ya
saya gre Yahudilerin de Alman adlar ve soyadlar almalar
gerekiyordu. Tm resmi yazmalarda Almanca kullanacaklar,
(o gne dein sorumlu tutulmadklar) askerlik grevi yapa
caklar ve sekler Alman okullarna gideceklerdi. Bir yzyl ka
dar sonra, 1889 ylnn 15 Eyll'nde alt yandaki Franz Kaf
ka, ailenin as tarafndan et pazarndaki Deutsche Volks-und
Brgenschule adl okula gtrld .5 Eitimine, ek milliyeti
lii ortamnda, Yahudiler tarafndan iletilen ve retim dili Al
manca olan bir kurumda, oktan lm bir Habsburg impara
torunun istekleri dorultusunda balayacakt.
Kafka ilkokuldan, daha sonralar da Altstdter Gymnasi-
um'dan -liseden- nefret etti. Baarlarna (snflarn rahata
gemesine) ramen yaptnn byklerinin gzn boyamak
olduuna inanyordu. "Gymnasium'da birinci snftan ikinci s
nfa, ikinci snftan ncye ve son snfa kadar sinsice ge
mitim. Ama," diyordu; "artk dikkatlerini ektiim iin derhal
atlacaktm. Btn bu doru adamlar tatmin edecek bu zm
beni bir karabasandan kurtaracakt."6
Bir lise senesinin on aynn te biri klasik dillerden birine
ayrlyordu. Geri kalan ise Almanca, corafya ve tarih ile gei
yordu. Aritmetik ok nemli bir ders deildi. eke, Franszca
ve beden eitimi semeli derslerdi. rencilerden dersleri yut
malar, sorulduunda da ezberlediklerini "kusmalar" isteni
yordu. Kafka'nm ada dilbilimci Fritz Mautner'in anlattna
gre snfndaki "krk renciden yalnzca ya da drd zor
lanarak kimi Yunan ve Roma klasiklerinden sonsuz aclar eke
rek eviri yapabilecek dzeye yaklayordu. Bu da onlara antik
alarn ruhunu vermekten, benzersiz ve taklit edilemeyen ya
bancln retmekten ok uzakt... geriye kalan yzde dok
sanlk kitle Yunanca ve Latince taklardan pek bir ey anlama
dan snavlarn verirlerdi. Okuldan mezun olur olmaz bunlar
unutulurdu zaten ."7 te taraftan retmenler yaptlara deer
vermedikleri iin rencileri sulamaktayd ve onlara genelde
kt muamele ederlerdi. Kafka yllar sonra nianlsna yazd
bir mektupta "Bize lyada'y okurken 'Bunu sizin gibilerle oku
mak zorunda olmak ne kt. Siz bunu anlayamazsnz. Anla
dm sandnzda bile anlayamazsnz. Tek bir krnty anla
mak iin bile ok grm olmak gerekli' diyen bir retmeni
mizi anmsadm." diyor. Kafka yaam boyunca anlamaya ba
lamak iin bile yeterince bilgisi ve deneyimi olmad duygusu
ile okudu.
Kafka'nm dostu ve yaamykcs Max Brod'a gre
Gymnasium'da dini eitim zayft. Yahudi renci says Pro
testan ve Katoliklerden ok olduu iin, Almanca olarak gr
len Yahudilik tarihi ve ounun hi bilmedii bir dil olan Ibra-
nice ile okunan dualar srasnda dersliklerde kalanlar onlar olu
yorlard. Kutsal Kitap'n katmerli anlamlar tadna; bu an
lamlarn peinden gitmenin yeryzndeki varolu nedenimiz
olduuna inanan Talmudcularla okumaya yaklam konusun
daki gr benzerliini sonralar fark edecekti. Bir keresinde
bir dosta "nsan sorular sormak iin okur," demiti.8
Midra'a gre -kutsal metinlerin olas anlamlarn karmak
iin yaplan almalar toplam- Tanrnn Sina Da'nda Mu
sa'ya verdii metin hem yazl, hem de szl bir metindi. Musa
halkna dnmeden nce insanlardan uzak geirdii krk gn
gndzleri yazlar okuyarak, geceleri de sesli dnerek geir
di. Bu ifte metin kavram -yazl sz ve okurun dnceleri-
Kutsal Kitap'a ilahi szlere dayal ama onlarla snrl olmayan;
srp giden bir yol gsterici grevi yklyordu. Mina'dan olu
an ve Eski Ahit ile Pentateukhos'u oluturan be kitabn ta
mamlaycs, szl yasalar kitab Talmud M.. beinci ve altnc
yzyldan balayarak (Filistin ve Babil'den) Vilna'da ortaya k
t ondokuzuncu yzyla kadar geen yzyllarda yaplan dei
ik okumalar saklamak amac ile derlenmiti.
Onaltnc yzylda Yahudi bilim adamlar arasnda iki tr
Kutsal Kitap okuma biimi gelitirilmiti. Biri spanya ve Ku
zey Afrika'nn Sefardi okullar evresinde yaygnd ve bir b
lmn ieriini zetlemeye dayanr; ayrntlara pek girmez
di. Szlk anlam ile dilbilgisel anlam stnde younlalr-
d. Fransa, Polonya ve Cermen lkelerindeki Akenazi okul
larnda rastlanan okumada her satr ve her szck zmle
nirdi. Kafka olas her anlam bulup karmaya alan bu ge
lenein bir parasyd.
Bir Akenazi Talmud uzmannn amac, metni olabilecek
her dzeyde kavramaya almak ve ilk haline dnmek oldu
undan, Talmud edebiyat kendi kendini reten metinler ya
ratt. Bylelikle bir ncekinin yerini almayan ama onu da ie
ren metinler olutu. Akenazi Talmud aratrmacs, Dan-
te'nin szn ettiklerinden farkl, deiik dzeyde okuma
yapyordu. Bu drt farkl seviyeyi, PaRDeS ksaltmasnda bu
labiliriz: Pat ya da szck anlam; Renez ya da kstl anlam;
Dra ya da akl yolu ile bulunanlar; ve Sod ya da gizli, mistik
anlamlar. Bu nedenle de okuma hibir zaman tamamlanama
yan bir eylem haline geliyordu. Onsekizinci yzyln byk
Hasidci* liderlerinden olan Berdiev'li Haham Levi Yitzak'a
Babil Talmudu'nun ilk sayfasnn neden eksik olduu ve in
sanlarn neden ikinci sayfadan balamalar gerektii soruldu
unda, "nk alkan adam ne kadar sayfa okursa okusun,
daha ilk sayfaya varamadn akimdan karmamaldr" de
mitir .9

* Hasidcilik: Dindar anlamndaki branice szckten gelir. Biri ortaada dieri on


dokuzuncu yzylda gelimi iki mistik Yahudi akmna verilen ad. - y.n.
Talmud limleri iin, bir metnin okunmas birka olas yn
temden geer. Kk bir rnee bakalm: Gemara ad verilen
ve kutsal metnin harflerinin saysal karlklarna dntrl
d yntemde, onbirinci yzyln Talmud bilginlerinden ve
Rai olarak tannan nl haham lomo Yitzhak, Tekvin'in 17.
Babn aklar. Bu blmde Tanr brahim ile kars yal Sara'ya
ad shak olan bir oullar olacan syler. branicede shak
Y.tz.h.q olarak yazlr. Rai her harfi saysal karl ile yan ya
na getirir:

Y: 10 brahim ve S ara'n m ocuk sahibi olm ay deneyip baarl ola


m ad zam ann says
TZ: 9 0 shak d od u u n d a S ara'n m ya
H: 8 o cu u n snnet olaca g n (sekizinci gn)
Q: 100 shak'n d ou m u n d a brahim 'in ya

ifre zmlendikten sonra metnin bir okumasnda bra


him'in Tanr'ya verdii yant ortaya kyor:

"O n yl bekledikten son ra bir ocuk sahibi mi olacaz?


Ne! O dok san yam da!
Sekizinci gn snnet edilm esi gereken bir ocuk m u ?
Ben m i - ki zaten y z y am d ay m ?"10

Hasidciliin bir kez daha yeerecei Alman, ek ve Yahudi


ortak kltrnde ve Rai'den yzyllar sonra, dnyadan Yahu
di birikimini silmeyi amalayan Soykrm'm arifesinde Kafka
da yeni bir okuma yntemi gelitirecekti. Bu yntem ona hem
szckleri zmleme olana salyor, hem de zmleme ye
teneini sorguluyordu. Kitab anlamaya alyor ama bunu ki
tabn koullar ile kendi koullarn kartrmadan yapmaya a
lyordu. Hem deneyim eksikliinden metni anlayamamasyla
alay eden klasikler retmenine yant veriyor; hem de bir me
tin yeni derinlikler ve anlamlar ile okuru srekli olarak kendine
ekmesini bilmeli diyen haham atalarna tepki veriyordu.
Neydi okur Kafka'nn kitaplar? Anlatlanlara gre o
cukken masallar, Sherlock Holmes ykleri, yabanc diyarlar
dan gezi anlatlar; genken Goethe, Thomas Mann, Hermann
Hesse, Dickens, Flaubert, Kierkegaard, Dostoyevski'nin ya
ptlarn okumu .11 Ailenin grltsnn onu hep rahatsz
ettii evinde ve i Kaza Sigortas Kurumu'nun ikinci katn
daki iyerinde, alnm zamanlarda elindeki kitab okumaya
alrm. Her biri bir nceki kadar geerli anlamlar aram.
nndeki sayfada, sonsuza dein alm giden tomarlara
benzeyen bir kitaplk oluturmu. Hem metnin iine yolculuk
yapabiliyor, hem de uzaklaabiliyormu. Bir gn bir meslek-
damn olu ile Prag'da yrrken, bir kitapnn nnde du
rup, vitrinine bakyor. Gen arkadann kafasn bir saa, bir
sola dndrerek kitap adlarn okumaya altn grnce
glerek, "demek sen de ok okumaktan sallaba olmu bir ki
tap delisisin" diyor. Gen adam, "Kitaplar olmadan yaaya
mazdm. Benim iin onlar dnya demektir," karln verin
ce, Kafka ciddileiyor. "Bu hata," diyor, "bir kitap dnyann
yerini tutamaz. Bu olanakszdr. Yaamda her eyin kendi an
lam ve amac vardr ve bunlarn yerini baka bir ey alamaz.
Bir kii, kendi deneyimini,
rnein, bakasnn kiili
inden yola karak sala
yamaz. Dnyaya gre ki
taplarn konumu bu. nsan
bir tc kuu kafese ka
patr gibi yaam kitaplarn
iine tutsak etmeye al
yor, ama bunun yarar
yok ." 12
K a fk a 'n m , d n y a n n b ir
d z e n i v a rs a b u b iz im t
m ile a n la y a m a y a c a m z
b ir d z e n d ir -y a n i eer
d n y a b ir u m u t ta rsa d a ,
(M a x B ro d 'a d e d i i gibi)
Emil Filla'nn Bir Dostoyeski Okuru tablosu. bZm n ta m y o r d i
yen sezgileri ona dnyann, iinde zlemezlikleri de barn
dran zenginliklerini gsterdi.13 Walter Benjamin nl bir de
nemesinde Kafka'nn dnya grn anlamak iin "kiinin
Kafka'mn okuma biimini akldan karmamas gerekir," diye
yazmtr.14 Benjamin, bunu Dostoyevski'nin Karamazof Kar
deler romanndaki Ba Sorgulaycya benzetir. Dnyaya d
nen sa'ya hitaben konuan Sorgulayc, "nmzde kavra
yamadmz bir mucize var. Ve mucize olduu iin bu konu
da vaaz verme hakkna sahibiz. nsanlar iin nemli olann
zgrlk ya da ak deil, nnde dnmeden -hatta vic
danlarn da bir kenara atarak- eilmeleri gereken giz oldu
unu vaaz etme hakkna sahibiz" der.15 Kafka'y masasnda
okurken gren bir dostu, onu ek davurumcu Emil Fil-
la'nn Bir Dostoyevski Okuru tablosundaki adama benzettiini
syler. Okur, gri elinde tuttuu kitab okurken transa gemi
gibidir.16
Kafka dostu Max Brod'dan lmnden sonra yaptlarn
yakmasn istemesi ile nldr. Brod da bilindii gibi, onun
dediini yapmamtr. Kafka'nn bu istei, "Ben deersizim"
diye yakman bir yazara hret'inin, "Ama ylesin, ylesin"
diye karlk vermesini ieren, kendini aalayan bir jest ola
rak deerlendirilmitir. Belki bir baka neden vardr. Belki de
Kafka okur iin her metnin tamamlanmam (ya da Paul Va-
lery'nin deyii ile terk edilmi) olmas gerekliliini kavram
tr. Belki de metin ancak bitirilmedii iin okunabilir ve byle
likle de okurun ilevine yer kalr. Belki de nesiller dolusu
okurun skenderiye ktphanesinde yanan binlerce cilde,
Aeschylus'un yitik seksen oyununa, Livius'un kaybolmu
kitaplarna, Carlyle'm bir dostu tarafndan yanllkla atee
drlen Fransz Devrim i' nin ilkyazmma, fanatik bir papa
zn yakt Gogol'n l Canlar'mm ikinci cildine verdii
lmszl paylamak istemitir. Belki de bu nedenle Kaf
ka yaptlarn hi tamamlamamtr. flio'nun son sayfas yok
tur, nk kahraman K. sona ulaamamaldr ki okur ok-
dzlemli bu metni sonsuza dek okuyabilsin. Judith Krantz ya
da Elinor Glyn'in yazd bir roman kendini su gtrmez bir
okumaya mahkm eder. Bu nedenle de akld olmay gze
almadan metin dna kamay deneyen okur kmaz (Prenses
Daisy adl yapt ruhun yapt bir yolculuun alegorisi, Three
Weeks' i Pilgrim's Progress adl yaptn bir ondokuzuncu yzyl
uyarlamas olarak okuyan pek az kii kar). Biz Buenos Ai
res'te o zgrlk duygusu ile bunun bilincine birlikte vardk:
Okurun otoritesi snrsz deildi. Umberto Eco'nun yararl bir
zdeyiinde belirttii gibi "Yorumun snrlar metnin haklar
ile rtr" 17
Ernst Pawel, 1984'de Kafka iin yazd akl banda bi
yografide, "Kafka ile yaptlar zerine yaplacak bir aratrma
dnyann belli bal dillerinde yazlm 15.000 yapt iermek
durumundadr" diye yazar.18 Kafka szlk anlam ereve
sinde, alegorik olarak, politik ve psikolojik alardan okun
mutur. Okumalarn onlara yaam veren metinlerden fazla
olduu gr bayat bir saptama olsa da, ayn sayfay okur
ken glen okur olduu gibi alayan okurun da bulunmas
gerei okumann yaratc bir eylem oluunu gstermesi a
sndan anlamldr. Kzm, D nm ' on nde okudu ve
ok elendirici buldu. Kafka'nn dostu Gustav Janouch onu
dinsel ve etik bir yk olarak nitelendirdi. Bertolt Brecht iin
o "tek gerek Bolevik yazar"m yaptyd.20 Macar eletirmen
Gyrgy Lukacs'a gre yoz burjuvazinin tipik bir rnyd .21
Borges'e gre Zenon'un paradokslarnn yeni bir anlatmy
d .22 Fransz Marte Robert onda Almancanm en temiz kulla
nmn gryordu .23 Vladimir Nabokov onu (ksmen de olsa)
yeniyetme 'nn alegorisi olarak okudu .24 Gerek u ki, Kaf-
ka'nn kendi okuma deneyimlerinden beslenen ykleri, bir
yandan "anlama" yanlsamas yaratp, dier yanda da elimiz
den alyor. Baka bir deyile okur Kafka'y tatmin edebilmek
iin yazar Kafka'y yok ediyor.
1904 ylnda dostu Oskar Pollak'a yazan Kafka, "btny
le" diyordu; "bizi sran ve bizi zehirleyen kitaplar okumalyz.
Okuduumuz kitap kafamza balyoz indirilmi gibi bizi uyan
drmyor ise, neden okuma zahmetine girelim ki? Senin dedi
in gibi, bizi mutlu klsn diye mi? Aman Tanrm, hi kitap ol
masayd da o denli mutlu olurduk. Kendimizi azck skarsak
bizi mutlu edecek kitaplar biz de yazabiliriz. Bize gerekli olan,
en ac verecek talihsizlik gibi bize vuran kitaplar. Kendimizden
ok sevdiimiz birinin lm gibi vuran, insanlardan uzaklara,
ormanlara srgn edilmiiz duygusu veren, intihar gibi kitap
lar. Kitap iimizdeki donmu denize inen balta gibi olmal. Ben
buna inanyorum ."25
W fv - i - :fff-^ ) <- ?* S-
^>*3-v' 0> i
<f>*3 >
,*>.-''3/*>
*>-?*4^j

Codex Seraphianus'ia aklayc bir sayfa.


Resimleri Okumak

1978 ylnn bir yaz le sonrasnda, benim de evirmen


olarak yanmda altm yaync Franco Maria Ricci'nin Mila
no'daki ofisine kocaman bir paket gnderildi. Atmzda san
dmz gibi sradan bir kitap deil, tuhaf nesne ve eylemleri
ayrntl biimde resimleyen bir dizi izimle karlatk. Her bi
rinde editrlerden hibirinin tanmad birer metin vard. li
ikteki mektup bu metnin yazar Luigi Serafini'nin d dnyas
nn, ortaalardaki bilimsel zetlere benzer bir ansiklopedisi ol
duunu belirtiyordu. Her bir sayfa belirli bir maddeyi anlat
yordu. Serafini'nin iki yl kadar nce Roma'da ufack bir daire
de uydurduu bir alfabe ile yazlm olan notlar, desenlerin gir
di ktsn anlatmakta kullanlyordu. Ricci bu yapt iki lks
cilt halinde, talo Cal vino'nun keyfini yanstan nsz ile ya
ymlatt. Bu iki cilt tandm resimli kitaplarn en ilginlerin
dendir. Tm ile uydurulmu szckler ve nesnelerden olu
maktadr. Codex Seraphianus} yarac ve hevesli bir okurun ona
verdikleri dnda anlamlar olmayan iaretler araclyla, her
hangi bir dilin yardm olmadan okunmaldr.
Doal olarak bu, yrekli bir sradlkt. ounlukla iaret
ler dizisi yerleik bir kodu izler ve yalnzca bu kodun kurallar
konusundaki bilgisizliim benim onlar okuyabilmemi engelle
yebilir. Buna ramen, Zrih'teki Rietberg Mzesi'nde Hint mi
tolojisinden tanmadm sahneleri canlandran minyatrlerin
bulunduu sergiyi geziyorum ve ykleri kurgulamaya al
yorum, Cezayir Sahras'nm Tessali Platosu'nda bulunan, ta
rihncesi kaya resimlerinin nnde oturup, kamakta olan z
rafa benzeri hayvanlan neyin kovaladn dlemeye alyo
rum; Narita havaalannda Japonca bir resimli dergiye bakp,
renmediim bir yaz aracl ile konuan karakterlere bir se
naryo yaktrmaya abalyorum. Bilmediim bir dilde bir kitap
okumaya almak -Yunanca, Rusa, Sanskrite- elbette bana
bir ey anlatmyor. Ama kitaplar resimli ise, balklar okuya
masam da bir anlam verebiliyorum. Bu, metin ile rtmeyebi-
lir. Serafini de okurun yaratc gcne gvenmi.
Serafini'nin geliini istemeden de olsa haber veren bir atas
var: Ankyra'l (imdiki Trkiye'nin bakenti Ankara) Aziz Ni-
los, drdnc yzyln sonlarna doru doum yerinin yak
nnda bir manastr kurdu. Yortusunun 12 Kasm, lm ylnn
430 olabileceinden baka Nilos hakknda hemen hemen hibir
ey bilmiyoruz. Keileri iin kaleme ald birka anlaml ve
sofuca yazlm kitab; stlerine, dostlarna ve cemaatine yazd
binden fazla mektup bulunuyor. Bu mektuplardan birinde
Bizansl nl Aziz oannes Khrysostomos'un yannda eitim
grd yazl.2 Detektif gibi alan bilim adamlar Aziz'in ya
am konusundaki bu temel bilgileri gn na karana de
in, Aziz Nilos yzyllar boyu birok ilgin yknn kahrama
n olagelmi .3 Altnc yzyl derlemesi olan ve bir zamanlar
evliyaname kayd olarak okunan; artk romanslar ve macera
ykleri snfna sokulan Septem narrationes de caede monarcho-
rum et de Theodulo filio'ya gre Nilos Bizans'ta, varlkl bir aile
nin olu olarak dnyaya gelmi. Yaamnn ilerleyen yllarnda
mparator Byk Theodosius'un sarayna atanyor. Evlenip, iki
ocuu oluyor ama ruhsal zlemler nedeni ile eini ve kzn
terk ediyor. 390 ya da 404 ylnda (hangisi olduu anlatma g
re deiiyor)4 Sina Da'nda, dnya ile balantsn kesen bir
cemaate katlyor. Burada olu Theodulus ile birlikte dine bal
ve insanlardan uzak bir yaam srdryorlar. Narrationese g
re Aziz Nilos ve olunun erdemleri yle fazlayd ki, "eytanlar
kzdrp, melekleri kskandryordu."
Meleklerin ve eytanlarn bu honutsuzluu sonucu bir
grup Sasani haydut 410 ylnda manastra saldrd ve keilerin
bir ksmn katletti, dierlerini ise kle olarak yanlarna aldlar.
Bu klelerin arasnda gen Theodulus da vard. Tanrnn yard
myla hem kltan, hem de zincirden kurtulan Nilos, olunu
aramaya kt. Onu Filistin ile Arap yarmadas arasnda bir
kentte buldu. Babann inancn gren yrenin piskoposu, baba
olun ikisini birden papaz yapt. Aziz Nilos Sina Da'na dn
d ve utanm melekler ile piman eytanlar arasnda ok uzun
yllar yaad.5
Aziz Nilos'un manastrnn neye benzediini, tam olarak
nerede olduunu bilmiyoruz ama ynla mektubundan birin
de6 kendi kilisesinde de kullandn varsayabileceimiz dinsel
sslemelerden sz ediyor. Piskopos Olympiodoros, azizlerin re
simleri, av sahneleri, ku ve hayvan resimleri ile sslemeye ni
yetlendii bir kilisenin yapm iin ona danm. Aziz Nilos
azizlerin resimlerini onaylamakla beraber, av sahneleri ile hay
van resimlerine, "erkeksi Hristiyan ruhlar iin uygunsuz ve
basit" olduklar gerekesi ile kar kyor. Bunun yerine Eski
ve Yeni Ahit'te anlatlanlarn "yetenekli bir sanat eliyle" re-
simlendirilmesini nerip, bunlar "Kutsal Ha'n iki tarafna
yerletirirseniz, okuma yazma bilmeyenler iin eitim arac
olurlar ve kutsal kitap grevi grerek, Tanrnn merhametini
onlara belletirler" diyor.7
Aziz Nilos okuma yazma bilmeyen kimselerin, kitlelerin
bilinlendirilmesi amacna ynelik kilise resimlerine bakarak,
onlar bir kitabn szckleriymiesine okuyacaklarn dledi.
Onlar "basit ssler" olmaktan km bu sslemelere bakarken
gryordu; deerli resimleri tandklarn, birbirlerini baladk
larn, onlardan ykler rettiklerini ve duyduklar vaazlar ile
birletirdiklerini; biraz bilgili iseler ncil'den yorumlarla iliki-
lendirdiklerini dlyordu. ki yzyl sonra Papa Byk Gre
gorius, Aziz Nilos'un grlerini yineleyecekti: "Bir resme ta
pnmak baka bir ey, resimler aracl ile dini bir yky de
rinlii ile kavramak baka bir eydir. Yaznn okura sunduu
nu, resimler okur yazar olmayanlara, yalnzca gzleriyle gre
bilenlere sunar nk cahiller resimlerde neyi izlemeleri gerek
tiini grr. Harfleri bilmeyenler bir anlamda okumu olur. te
bu nedenle de, sradan insanlar iin resimler okumaya edeer
dir"8 1025 ylndaki Arras Kilise Meclisi "Sokaktaki insan Kut
sal Kitap' okuyamad iin renemediklerini resimler aracl
ile renebilir" dedi. 9
Tanr tarafndan Musa peygambere verilen ikinci emir "gk
lerde, yerin altnda ve suyun iinde bulunanlar resimlemeyi"
btn ile yasaklyorduysa da,10 Yahudi ressamlar Sleyman'n
Kuds'teki saray kadar eski tarihlerde bile dini nesneleri ve me
knlar resimlemilerdir.11 Zaman zaman emir geerlilik kazan
mtr. Byle dnemlerde insan yzn yapmaktan kammak
iin figrlere ku kafalar veril
dii olmutur. Tartma sekizinci
ve dokuzuncu yzyllarda ve
Hristiyan Bizans'ta yeniden
alevlenmitir. mparator III. Le-
on; ikonoklast imparatorlar V.
Konstantinos ve Theophilos d
nemlerinde insanlarn resimlen
mesi imparatorluk snrlar iin
de yasaklanmtr.
Eski Romallar iin bir tanr
nn simgesi (Jpiter iin kartal)
onun yerine geerdi. kisinin bir
likte betimlendikleri ender du
rumlarda kartal tanrnn varl
nn bir tekraryd ama yldrm
hz ile onun niteliklerinden biri
nin simgesine de dnrd. lk
Hristiyanlar iin simgenin bu
ikili zellii yalnzca nesnelerin
yerine kullanlmyor (rnein
sa yerine kuzu, Kutsal Ruh iin
gvercin), konularn belirli zel
likleri iin de kullanlyordu
(sa'nn kurban edilmesi anla
mnda kuzu, Kutsal Ruh'un, ru
Bir ondrdnc yzyl Alman Haggadah'sm- hun zgrln salama sz
dat: Sinagog krssnde okuyucu. Okuyucu
nun ba, Eski Ahit'te yer alan insan sureli iz
anlamnda kumru).12 Yalnzca
me yasana uymak iin ku olarak betimlenmi kavramlarn eanlamllar ya da
tanrlarn tekrar gibi okunmamalydlar. Tersine, merkezde bu
lunan imgenin zelliklerini derinletirecekler, bu konuda "konu
acaklar", altn izecekler ve onlar bal bana konulara dn
treceklerdi.
Zaman iinde, ilk dnem Hristiyanln temel simgeleri sim
gesel ilevlerini yitirmiler ve ideogramlara -anlam belirten
iaretlere- dnmlerdir. Dikenli ta armha gerilmenin, kum
ru Kutsal Ruh'un ideogram olmutur. Bu ilk imgeler daha geni
ve karmak olanlar ile bes
lenmitir. ncil'in blmleri
kutsal yklerin canlandrl
mas ilevini yklendikleri gi
bi; Isa'nn, Kutsal Ruh'un,
Meryem'in yaammm kimi
niteliklerinin simgelerine d
nmtr. Aziz Nilos'un
Kutsal Ha'm iki tarafma re
simler yapm derken akimdan
geen belki de bu anlam zen
ginliine ulamakt.
Evangelistler [Hristiyan-
lk propagandas yapan gez
gin vaizler-.n.], Eski ve Yeni
Ahit stne kurulu resimle
rin birbirlerini tamamlayabi
leceini, birbirlerinin yk H. ve J. var Eyck'n nl Gent mihrabnda dn
lerini devam ettirebilecekle yay gnahlarndan arndran Hz. sa bir koyun
rini, cahillere Tanrnn sz olarak resmedilmi.
n retebileceklerini ok nceden ngrmlerdi. Matta Kut
sal Kitap'm ona ait blmnde Eski ve Yeni Ahit'i sekiz yerde
birbirine balyordu. "Artk bu yapldna gre, Peygamber ta
rafndan Tanr iin sylenenler yerine getirilebilir"13 sa Pey
gamberin kendisi de "Benimle ilgili olarak, Musa'nn emirlerin
de yer alan, peygamberlerce sylenen ve mezmurlarda yazl
olanlarn tm yerine getirilmelidir" der.14 Yeni Ahit'te Es
ki'den 275 dorudan alnt, Eski'ye 235 de ak gnderme var
dr.15 Bylesi ruhsal bir devamllk o gn iin bile yeni deildi:
sa'nn ada olan skenderiyeli Yahudi dnr Philon, yz
yllar kapsayan, akn bir us dncesini gelitirmiti. Bu tek
ve her eyde bulunur ruhu, sa "yazld her yerde esen", ge
mii bugne ve gelecee balayan bir rzgra benzetmiti. Her
iki Ahit'teki ortak iaretler konusunda son derece yaratc yaz
lar yazanlar arasnda Origenes, Tertullianus, Sinal Aziz Grego-
rios, ve Aziz Ambrosius da vard. ncil'in hibir esinin unu-
tulmad, karmak ve iirsel aklamalar ve yorumlar yapm-

Eski ve Yeni Ahit yklerinin karlatrlmas: Roma'da bulunan St. Sabina kilisesinden iki ka
p kanad. Solda, Isa'nn mucizesi; sada Musa'nn mucizesi.

lardr. Ambrosius "Yeni Ahit" diye yazmt, "Eski'nin iinde


gizlidir; Eski ise Yeni ile aklanmaktadr."16 340 ylnda len
Caesareal Eusebius "her peygamber, her klasik yazar, devletin
her devrimi, her yasa, Eski Ahit'in tm yaptrmlar bizi sa'ya
tayor, yalnzca onu temsil ediyor... O Adem'de de vard. O
azizlerin babasyd. O Habil'de bir aziz kadar masum ve bakir,
Nuh'ta dnyann yenileyicisi, brahim'de kutsanm, Melchise-
dec'te ba rahip, shak'ta gnll kurban, Yakup'ta seilmile
rin ba, Yusuf ta kardelerince satlan, Msr' da i kadar gl,
Eyp'te ac eken ve gzden karlm, ou peygamberde nef
ret edilen ve kovalanandr."17
Hristiyan Kilisesi'nin ikonografisi Kutsal Ruh'un her ey
de ve her yerde olduunu gsteren klie resimleri Aziz Ni-
los'un nerisinden ok nceleri gelitirmiti. En eski rnekler
den biri drdnc yzyl Romas'nda iki kanatl bir kap st
ne oyulmu ve St. Sabina Kilisesi'ne konmutur. Kanatlar Eski
ve Yeni Ahit'ten ayn anda okunabilir paralel metinleri yan ya
na gsterir. ilik pek ince deildir ve haclarn yzyllar boyu
dokunmasndan dolay figrlerin ayrntlar olduka silinmitir
ama grntlerin ne olduklar kolayca anlalmaktadr. Bir ta
rafta Musa'ya atfedilen mucize grlr: Marah'm sularnn
tuzlu iken tatl olmas, Msr'dan ka srasnda ekmek bulun
mas (iki blmde sunulmu), ve tatan su karlmas. Dier
kanatta ise sa'nn mucizesi yer alr: Krlerin gzlerinin al
mas, ekmein ve balklarn oaltlmas ve Cana'daki dn
srasnda suyun araba evrilmesi.
Beinci yzyln ortalarnda St. Sabina'nm kaplarna bakan
bir Hristiyan ne okurdu acaba? Musa'nn Marah nehrinin ac
sularn iilir hale getirdii aa armh olarak alglanrd. Su
kayna sa'nn kendisi gibi Hristiyanlara yaam veren bir p
nard. Musa'nn vurduu l kayas sa'nm bir betimlemesi ola
rak okunurdu: ki yanndan hem kan hem de su akan Kurtarc
olurdu.18 "Manna" ya da zsu, Cana'daki yemein ve Son Ye-
mek'in n habercisiydi.19 nanmayan biri ya da Hristiyanlk
eitimi grmemi biri St. Sabina'nm kapsndan, Serafini d
ansiklopedisinden, okurlarn ne kadarn kavramalarn ama
lad ise, o kadarn kavrayabilirdi. Resimlenmi elerden bir
yk retir, szckleri kendileri yaktrrd.
Bu, Aziz Nilos'un aklndan geen deildi tabii. 787 ylnda
toplanan yedinci znik Kilise Konsl, okurun resimleri diledi
i gibi okuma zgrl olmadn belirtmekle yetinmeyip,
ressamn da yapta zel bir anlam ya da yorum getiremeyecei
nin altn iziyordu. "Resim yapmak ressamn bir buluu deil
dir" deniyordu; "tm Kilisenin yasa ve geleneinin kabul gr
m bir ortaya konu biimidir. Eski babalar onlarn duvarlara
konmalarna izin vermilerdir: Bizim grdmz onlarn d
nceleri ve gelenekleridir, ressamlarnki deil. Sanat ressamn
olabilir ama bu iin gerekletirilmesi Kiliseyi kuranlara ait
tir"20
Onnc yzylda Gotik sanat geliip, duvarlardaki re
simler yerlerini vitrayl pencerelere ve yontulmu stunlara b
raknca, ncil'e dayal ikonografi duvardan vitraya, ahaba ve
taa geti. ncil'den ykler artk kta parlyor ve yuvarlak bi
imler olarak ortaya kyorlar; inananlara hem Eski hem Yeni
Ahit'in birbirlerinden ustaca yansttklar yklerini sunuyor
lard.
Sonralar, ondrdnc yzyln balarnda bir zamanda,
Aziz Nilos'un inananlarn duvarlardan okumalarn istedii re
simler kltlp, bir kitaba sdrldlar. Aa Ren blgesin
de, birka tezhipi ve tahta oymacs bu yanklanan ykleri
parmen ve kda geirmeye baladlar. Yarattklar kitaplar
hemen hemen btn ile rten sahnelerden oluuyordu ve
pek az yaz kullanlmt. Yazlar ya sayfann kenarnda balk
grevi gryorlar ya da gnmzn karikatrlerinde grlen
sz balonlar gibi, karakterlerin azndan kan szleri ieren
sancaklara benziyorlard.
Ondrdnc yzyln sonlarna gelindiinde bu kitaplar
pek aranlr olmulard ve deiik biimlerde ortaya ksalar da
-tam sayfa resimli, minyatr, elle boyanm tahta basklar ve on
beinci yzyla gelindiinde de "basl" ciltler- ortaa boyun
ca aranlr kaldlar. Bunlardan elimizdeki en eski cilt 1462 ylna
ait.21 Bu olaanst kitaplar zaman iinde Bibliae Pauperum
yani Yoksulun ncili adn aldlar.
Bu ncil'ler, her sayfasnn ya da drt sahneye ayrld
resimli kitaplard. rnein, onbeinci yzyldan kalan Heidel-
berg Bibliae Pauperum 'unda sayfalar ortadan ikiye blnmt.
Birinci sayfann alt yarsnda22 Cebrail'in Meryem'e Tanrnn
mesajn vermesi gsteriliyordu ve inananlara bunun yld
nmlerinde gsterilirdi. Bu sahnenin evresinde Eski Ahit'ten
kma ve sa'nn geleceini nceden gren drt eski peygamber
Heidelberg Biblia Pauperum 'undan bir dizi balantl ve sral resim.
Davut, Yeremya, aya ve Hezekiel grlyordu. Yukarlarnda
-ya da sayfann st yarsnda- Eski Ahit'ten sahneler vard:
Cennette Adem ile Havva kenarda utanga dururken, Tanr y
lan lanetliyor (Tekvin, 3); Melek Gideon'u eyleme aryor.
Gideon ise yere post sermi, Tanrnn srail'i kurtarp kurtarma
yacan anlamaya alyor ( Hkimler, 6).
Bir krsye zincirlenmi ve doru sayfaya alm Yoksul
lar ncili, gnlerce, aylarca inananlara srekli; bu ifte grnt
leri sergilerdi. ou kii grntlerin evresinde yer alan gotik
yazlar okuyamazd; yalnzca birka grntnn anlamn
kendi tarihi, ahlaki ve alegorik nemi ile kavrayabilirdi. Ama
ou kiileri ve yerleri tanr ve bu grntlerde ikisi birlikte
sergilendiinden, Eski Ahit ile Yeni Ahit yklerinin balants
n "okuyabilirdi". Kukusuz vaizler ve rahipler bu resimler ko
nusunda aklamalar yaparlar, aktarlan ykleri yeniden anla
trlar, balanty eitici bir biimde kurar, kutsal anlatlarn na
k gibi ilerlerdi. Kutsal metinlerin kendisi de yl boyunca her
gn okunduundan herkes ncil'in tmn birka kez dinlemi
olurdu. Biblia Pauperum'un esas amacnn okuma yazma bil
meyen cemaate okuma olana salamak olmad; asl amac
nn ncil'in birliini gstermesini yardm eden bir ara, rahiple
re bir tr yol gsterici, vaazlar iin bir balang noktas olduu
ortaya atlmtr.23 Bu doru ise (ki bu amac dorulayacak bir
belge yoktur) ou kitap gibi farkl okurlar vardr ve farkl
amalara ynelik kullanlmaktadr diyebiliriz
Bu kitaplarn, ilk okurlar iin Biblia Pauperum olarak bi
linmediinden kuku yoktur. Bu ad onlara Alman yazar Gott-
hold Ephrahim Lessing tarafndan onsekizinci yzylda veril
mitir. Kendisi de iddial bir okur olan Lessing'e gre "kitaplar
yaama k tutar"d. 1770 ylnda, hasta ve yoksul Lessing,
VVolfenbttel'de oturan vurdumduymaz Braunschvvieg D-
k'nn ktphanesinde az maal ktphanecilik grevini ka
bul etti. Burada sekiz berbat yl geirdi ve nl oyunu Emilia
Galotti'y yazd. Bir dizi eletirel denemede de sanatsal anlatm
biimleri arasndaki ilikiyi inceledi.24 Dk'n ktphanesin
deki kitaplardan biri Biblia Pauperum'du. Lessing bir sayfann
yannda, daha sonraki bir tarihte eklendii aka belli olan Hic
incipitur bibelia [sic] pauperum notunu
grd. Bundan kataloga girmek zere
eski bir ktphanecinin kitaba verdi
i ad olduu sonucuna vard. Belli ki
ktphaneci resimlere bakm, yazla
rn azln grnce de bu kitabn
okuryazar olmayanlar, baka bir de
yile yoksullar iin hazrland kan
sna varmt. Daha sonraki kuaklar
de bu ismi gerek ismi sanmlard.25
Lessing'in de dikkat ekecei gibi, bu
tr ncil'ler yoksullarn alamayaca
kadar deerli ve ssl olurlard. Belki
de kime ait olduklar nemli deildi:
Kiliseye ait olan ey herkese ait de- G ottM d Ephraim Lessing.
mekti. nemli olan ulalabilirlikti.
Gerekli gnlerde uygun sayfalar alm ve herkesin inceleme
sine olanak tanyan bir Biblia Pauperum, okumular arasndaki
yalnzlndan kurtulup, yklere susam olan inan sahipleri
arasnda popler oldu.
Lessing ayrca kitaplarn ikonografi konusunda Hirschau
Manastr'ndaki vitraylarla paralellikler gstermesine dikkat
ekti. Kitapta bulunan resimlerin pencerelerde olanlarn kopya
lar olduklarn savundu ve pencerelerin yapln Abbot Johan
von Calw'un zamanna -1503 ile 1524 arasna- gtrd. Bu
Biblia Pauperum'un VVolfenbttel kopyasndan neredeyse bir
elli sene kadar eskiydi. Modern aratrmalar onun bir kopya ol
madn kantlayabilir durumdadr26 ama hem kitabn hem de
camlarn ikonografisinin, birka yzyl iinde oluan bir moda
y izleyip izlemediklerini sylemek zordur. Ne var ki Lessing,
Biblia Pauperum'da yer alan resimlerin "okunmas" ile vitray
larn "okunmasnn" ayn eylem olduu, her ikisinin de kt
stnde szcklerle yaplm bir betimlemeyi okumaktan farkl
olduu konusunda haklyd.
Ondrdnc yzyln okur-yazar Hristiyan iin sradan
bir ncil sayfas, onun bilgisi ya da yazarn yn verici aklama
lar erevesinde kavrama yolunda ilerleyebilecei bir okan-
lamlla sahipti. Bir okur bu oku
may iradesine bal olarak bir saat
ya da bir yl srdrebilirdi. Oysa
metnin ikonografik olarak sunul
duu, semantik katmanlardan
arnm bir Biblia Pauperum'un re
simli sayfasnn okunmas anlk bir
eylemdi. yklerdeki anlatm s
resi de okurun onlar "okuma" s-
resi ile ezamanlyd. Marshall
McLuhan, "Eski bask ve oymalar
da nesneler, gnmz izgi ro
manlarnda olduu gibi, zamana
ve belirli bir mekna balanamaz-
----------------------------------------- 1ar, ayrca bunlarn zaman ve me-
Absolut Votka reklam, 1994. kn konusunda pek az bilgi ierir
olduklarn dnmek doru
olur," der. "Bakan ya da okuyan, birletirici bir iki satrdan ta
mamlayc ve yorumlayc ipular yakalamak zorundadr. Tah
ta oyma ya da izgi filmlerden pek de farkl olmayan ey tele
vizyon grntsdr. Nesneler konusunda az veri sunar. So
nucunda da izleyicinin youn katks ile bu noktalar mozaii
andan, yalnzca ipular verilmi olan nesne okunur ve ta
mamlanr."27
Benim iin bu iki tr okuma sabah gazetemi okurken birbi
rine karyor. Bir tarafta haberlerin arasnda yaplan yava bir
ilerleme var. Kimi zaman baka bir sayfada devam ediyor; ba
ka blmlerde gizlenmi farkl bir altbalkla ilikili. Tmden
tarafsz ve duygusuzdan, apak alaycya kadar geni bir yelpa
zede yer alan farkl sluplarla yazlm. Dier tarafta da, adeta
istemsiz bir bakta yakalanan ilanlar var. Her bir yk kesin ve
kstl ereve iinde sunulmu. Bildik karakterler ve simgeler
aracl ile verilmiler. Istrap eken Azize Katerin ya da Em-
maus'taki akam yemei anlatlmyor ama son model
Peugeot'nun zellikleri ya da Absolut votkann grnts veri
liyor.
Peki kimdi bu atalarm, uzaklarda kalan bu resim okurlar?
Byk ounluk, okuduklar resimlerin yazarlar gibi, sessiz,
ad bilinmez, n yapmam ama bu kalabaln iinden birka
n karp kurtarabileceimiz kiilerdi.
air Franois Villon, 1461 Ekim'inde Kral XI. Louis bir rast
lant olarak Meung-sur-Loire kentinden getii iin, hapisten sal
verilmesinin ardmdan "Vasiyetname"si olarak adlandrd, dei
ik iir formlarm kulland uzun bir iir yazd.28 Annesinin iste
i zerine kaleme ald Meryem Ana'ya dua biimindeki para
lardan birinde annesinin azndan u szckler dklr:

Ben yal ve yoksul bir kadnm,


Birey bilmem; harfleri hi skemedim;
Bizim kilisenin manastrnda
Cenneti grdm resimlenmi; harplar ve lavtalar ile
Cehennemi de grdm, lanetlilerin yand
Biri beni korkuttu; teki mutluluk verdi.29

Villon'un annesi cennetin huzurlu, mzik dolu resmi ile


kaynayan cehennemin resmini grm ve lmnden sonra
ruhunun ya birine ya da tekine gideceini renmiti. Ne den
li ustaca yaplm olurlarsa olsunlar, gzler sonsuz ayrntlar
stnde ne denli kalrlarsa kalsnlar, bu grntlere bakp da
Kilise Babalarnn on be yzyl boyunca gelitiregeldikleri zor
lu dinbilimsel savlarnn yansmalarn kavramas olanakszd.
Byk bir olaslkla Salvandorum paucitas, damnandorum multitu-
do Latin atasznn Franszca anlamn biliyordu ("Az kii
kurtulur; ou kii lanetlenir"); ancak Acquino'lu Tomma-
so'nun, kurtulacaklarn saysn Nuh ve ailesindekilerin geri
kalan nfusa olan oran olarak belirlediini bilmiyordu. Kilise
deki vaazlar bu grntlerin bazlarna aklk getirirdi. Gerisi
de d gcne kalmt.
Binlerce insan tpk Villon'un annesi gibi baklarn kilise
duvarlarna evirdiler, sonralar da pencerelere, stunlara, vaaz
yerine, hatta rahibin pelerininin arkasna, gnah karrken
oturduklar yerin panellerini ssleyen resimlere ynelttiler ve
bu grntlerde saysz yk ya da tek ama hi bitmeyen bir
yk grdler. Durumun Biblia Pauperum iin de farkl oldu-
Dini trenlerde kullanlan her nesne bir yk anlatrd. nan sahipleri papazn arkasn
dnmesi ile pelerininin srtnda (kar sayfada onbeinci yzyl talyan pelerinindeki gibi)
ya da mihrabn gerisinde yer alan panolarda (sada Biberach'l Jorg Kandel'in yak. 1525'fe
resimledii pano) Kyamet Gnnn aclarn grebilirlerdi.

unu dnmek iin neden yoktur. Ama farkl dnen bilgin


ler de vardr. Szgelimi, Alman eletirmen Maurus Berve, Bib-
lia Pauperum'un cahiller iin "hemen hemen anlalamaz" ol
duunu savunur. Berve, bunun yerine, "kitaplarn tam bir ncil
alamayacak kadar fakir ya da okuduunu anlamakta zorluk e
ken ve bu alntlarla yetinmek zorunda kalan kilise adamlar
iin hazrlanm" olabilecei tezini getirir. Sonu olarak da
"Biblia Pauperum 'Yoksulun ncili' olarak deil de, Biblia Pa-
uperum Praedicatorum, yani 'Yoksul Vaizin ncili' olarak alg
lanmaldr" der.
Bu resimlerin, ister yoksul
lar ister onlarn vaizleri iin ya
plm olsunlar, kilisedeki krs
de dini yl boyunca, cemaatin
nnde ak durduklar kesindir.
Harflerin dnyasndan dlan
m okuma yazma bilmeyen ki
iler iin kutsal metinlerin tan
yabilecekleri ve "okuyabilecek
leri" iaretler halinde kitapta yer
almalar, onlara bir ait olma
duygusu alyor, bilge ve gl-
lerin yan sra Tanrnn szleri
nin nesnel varln paylaabil-
me duygusu veriyordu. Bu sz
leri o gn iin yalnzca din
adamlar ve bilginlerin tekelinde
olan byl "kitap"ta grmek,
gemite olduu gibi kilisenin sslemelerinde grmekten ok
farklyd. O gne dein yalnzca birka kiinin mal olmu ve
onlarn istemi ile cemaatle paylalan kutsal szckler Vil-
lon'un annesi gibi cahil "yoksul ve yal" kadnlarca bile anla
labilecek bir dile evrilmi oluyordu.
Onsekizinci yzyl Fransas'rda dinletilerin toplumsal bir ilevini gsteren Marilier imzal bir
gravr.
Size Okunmas

Ortaa Avrupa resimleri okurun sonradan bir anlat ekle


dii, szckleri olmayan bir szdizimi sunuyordu. Gnmz
de, reklamcln, video sanatlarnn, karikatr dizilerinin re
simlerini zmlemek iin ykye yalnzca bir ses vermekle
kalmyor, kelime daarc da yklyoruz. Harfler ve sesleri ile
tanmadan nce, okurluumun ilk balarnda byle okumu
olmalym. Suluboya Peter Rabbit'lere, Struwwelpeter ykleri
ne, La Hormiguita Viajera adl kitabn rengarenk resimlerine ba
kp bu deiik grntler arasnda bir balant yakalamaya ve
bu balanty, resimlenmi ayrntlar da ieren olas bir yk
olarak kurgulamaya abalam olmalym. O gn iin farknda
deildim ama okuma zgrlm olanaklarnn snrna ka
dar gtryordum sanrm. yk btn ile bana ait olmakla
kalmyordu, ayn resimler iin farkl okumalarda ayn yky
yaratmaya zorlayan bir ey de yoktu. Bir defasnda, kahraman
kahraman oluyor, dierinde ise kt adam olabiliyor, nc-
snde ise benim adm tayordu.
Kimi zaman da bu hakkm bakasna teslim ediyordum.
Hem szckleri hem de sesimi veriyor, sahipliimi devrediyor
dum. Kimi zaman kitab seme hakkm da. Arada srada ay
dnlatlmak iin sorulan soru da olmasa yalnzca kulak kesili
yordum. Yatama yatp (ounlukla gece, ama sk sk gelen as
tm nbetlerinin beni haftalarca yataa tutsak ettii zamanlarda
gndz) arkama dayal yastklara yaslanp, dadmn bana
Grimm kardelerden korkutucu masallar okumasn dinlerdim.
Bazen sesi beni uyuturdu, bazen de tam tersine heyecandan
ateim kard. Sonunda neler olduunu yazarn amaladn
dan daha ksa bir srede renmek iin onu iteklerdim. oun
lukla da szcklerin beni alp gtrmesinin verdii inanlmaz
duyguyu yaardm. Fiziksel anlamda kitabn son sayfas arac
l ile bugne kadar bakmaya bile cesaret edemediim uzak
bir diyara gerekten tamyormuum gibi gelirdi. Daha sonra
lar, dokuz ya da on yanda iken okul mdrmz bana, biri
nin okumasnn, yalnzca kk ocuklara yaplrsa kabul edi
lebileceini syledi. Ona inandm ve bu iten vazgetim. Bir ne
den de, bu iten olaanst keyif duyuyor oluum ve o yata
insana byk keyif veren eylerin bir anlamda pek yararl ey
ler olamayacana inanmaya hazr oluumdu. ok sonralar,
sevgilim ile ben birbirimize yaz sresince Golden Legend i [Altn
Efsane] okumaya karar verince okunmann verdii eski mutlu
luk geri geldi. O gn iin sesli olarak bakasna okuma olgusu
nun ok uzun ve deiik yollardan geen bir tarihesi olduu
nu bilmiyordum. Bir yzyl kadar nce spanyol Kbas'nda,
bunun, Kba ekonomisinin dnyevi kurallar erevesinde ku
rumsallatn da.
Puro yapm on yedinci yzyldan bu yana Kba ekonomi
sinin temel endstrilerinden biri olagelmiti ama 1850'lerde
ekonomide esen rzgrlar deiti. Doymu Amerikan piyasas,
artan isizlik ve 1855 ylnn kolera salgn iilerin ounu ko
ullarnn iyilemesi iin bir sendika kurulmasnn kanlmaz
lna inandrd. 1857 ylnda yalnzca beyaz puro yapmclar
adna Drst alanlar ve Gndz ileri iin Ortak Yardm
Cemiyeti kuruldu. 1858'de ise benzeri bir yardm kuruluu si
yah iiler iin kuruldu. Bunlar Kba'nn ilk sendikalaryd ve
yzyl bandaki Kba ii hareketinin ilk habercileri oldular.1
1865 ylnda, air ve puro yapmcs Saturnia Martinez pu
ro iileri iin bir gazete karmay dnd. inde politik ya
zlar olmakla birlikte, fen ve edebiyat alannda yazlar, iirler ve
ksa ykler olacakt. Kbal birka entelektelden grd
destek ile, La Aurora nn ilk says ayn yln Ekim aynn 22'sin-
de kt. lk bayazda "Amacmz," diyordu; "gazeteyi adad
mz toplum kesimini her ynden eitmek olacaktr. Yaygn bi
imde kabul grmek iin elimizden geleni yapacaz. Baarl
olamazsak, su iyi niyetimizin eksikliinden deil, yetersizlii
mizden kaynaklanacaktr." La Aurora daha sonraki yllarda
Schiller ve Chateaubriand gibi klasiklemi Avrupal yazarlarn
yan sra belli bal btn Kbal yazarlarn yaptlarn; kitapla
r ve oyunlar tantt ve fabrika sahiplerinden zulm grerek
alanlarn skntlarn yaymlad. 27 Haziran 1866'da okurla
rna, "Dediklerine baklrsa, La Zanja yaknnda, rak olarak
kulland ocuklara zincir vuran bir fabrika sahibi olduunu
biliyor musunuz?" diye soruyordu.2
Martnez de ksa srede fark etti ki La Aurora nm gerekten
popler olmasnn nndeki asl engel okur-yazarlk orannn
dk oluuydu. Ondokuzuncu yzyln ortalarnda Kba'da
okuyabilen ii nfusu yzde 15 kadard. Gazetenin kabul g
rebilmesi iin halk okuyucusu fikrini yakalad. Guanabacoa Li-
sesi'nin mdrne gitti ve okuldan iyerlerinde okuma konu
sunda yardm istedi. Mdr byk bir hevesle El Fgaro fabri
kasnn iileri ile bulutu ve fabrika sahibinin iznini alarak, on
lar bu giriimin yararna inandrd, iilerden biri resmi lector
(okuyucu oldu) ve dierleri ona emeinin karln ceplerin
den dediler. 7 Ocak 1866 ylnda La Aurora "Dkknlarda oku
malar balad" yazyordu, "ve bunu balatanlar El Figaro'nun
saygn emekileridir. Bu ilerleme yolunda byk bir adm say
lr. Bu yntemle yava yava dostluun kayna ve en byk
elence olan kitaplarla tanlacaktr."3 Okunan kitaplar arasn
da Yzyln Savalar adl tarihi zetler, ad san oktan unutul
mu Fernndez y Gonzlez tarafndan yazlm Dnyann Kral
benzeri retici romanlar, Flrez y Estrada tarafndan yazlm
politik ekonomi el kitab vard.4
Bir sre sonra tm fabrikalar El Fgaro rneini izlediler.
Bu ak okumalar yle baarl oldu ki, ksa srede "blc" ol
ma nn kazandlar. 14 Mays 1866'da Kba Valisi aadaki
bildiriyi yaymlad:

1. Ttn atlyeleri, atlyeler ve dkknlarda kitap veya gazete oku


yarak, veya o anda yaptklar ile dorudan ilgisi olmayan konularda
tartma yaparak iilerin dikkatlerini datmak yasaktr.
Elimizde bulunan en eski lector (okuyucu) resmi, Practical Magazine, New York, 1873.

2. Polis bu emre uyulup uyulmadn yakndan izleyecektir. Olayn


ciddiyetine uygun biimde yarglanmalarn salamak iin bu emre
uymayan dkkn ve atlye sahiplerini ve yneticilerini bana getire
ceklerdir.5

Yasaklamaya ramen, gizli okumalar deiik biimlerde sr


dyse de, 1870 ylma gelindiinde artk tarihe karmlard. 1868
Ekim'inde, On Yl Savann patlak vermesi ile La Aurora'run da
sonu geldi. Ama okumalar unutulmad. 1869 ylnda Amerikan
topramda ve bu kez de iilerin kendileri tarafndan diriltildi.
On Yl (Bamszlk) Sava, 10 Ekim 1868 ylnda Manuel
Cspedes adl bir toprak sahibi ve iki yz kadar donanmsz
adamnn Santiago kentini ele geirip, lkenin spanya'dan ay
rldn duyurunca balad. Kleleri zgr brakacan syle
yen Cspedes'in ordusuna ay bitmeden on iki bin gnll ya
zlmt. Bir sonraki yln Nisan aynda Cspedes seimle yeni
devrim hkmetinin bakanlna getirildi. spanya dayanyor
du. Drt yl sonra Cspedes Kba Adalet Divan tarafndan g-
vabnda grevden alnd. Mart 1874'te tuzaa drld ve s
panyol askerleri tarafndan ldrld.6 Bunlar olup biterken,
spanyollarn ticari ambargolarn delmeye alan Amerikan
hkmeti asilere aktan aa destek vermeyi srdrd. New
York, New Orleans ve Key West, kaan binlerce Kbalya kap
larn atlar. Bunun sonucu olarak Key West ksa srede kk

Mario Sanchez'den "El Lector".

bir balk ky olmaktan kp, puro reten nemli bir merke


ze dnt ve dnyann yeni Havana purolar bakenti oldu.7
Birleik Devletlere giden iiler yanlarnda lector'\crini de
(okuyucularn) gtrdler. 1873 basm Amerikan Practical
Magazined e byle bir okuyucunun resmi var: Ayak ayak st
ne atm, gznde gzlkleri, banda geni kenarl apkas,
elinde de kitab. Bu srada bir sra ii kollarn svam, bir yan
dan puro sarma iini srdryor, te yandan dikkat kesilmi
dinliyor.
Bu okumalar iin (El Figaro gnlerinde olduu gibi okuyu
cunun cretini kendi ceplerinden karlayan) iiler tarafndan
nceden seilen metinler, siyasi bildirilerden, tarihlere, roman
lardan, eski ve yeni iire kadar uzanan geni bir yelpazeyi kap
syordu.8 Tercihler de vard: Alexandre Dumas'mn Monte Kristo
Kontu yle sevilir oldu ki, iilerden bir grup 1870 ylnda Du
mas lmeden az nce ona yazdlar ve kahramannn adn bir
puroya vermek iin ondan izin istediler. Dumas izni verdi.
1991 ylnda bile yirmili yllarda puro sanclara kitap oku
yanlar anmsayan Key West'li ressam Mario Snchez'in anlat
tklarna gre, okumalar, youn sessizlik iinde yaplr, okuma
bitmeden dncelere ya da sorulara izin verilmezdi. "Babam,"
diyor, Snchez, "1900Terin bandan 1920'lerin sonuna dek
Eduardo Hidalgo Gato puro fabrikasnda okuma yapard.
Uluslararas haberleri sabahlar gn gnne Havana'dan tek
ne ile getirilen Kba gazetelerinden veriyordu. lenden e
kadar roman okurdu. Karakterlere ses verirdi ve ondan bir ak
tr gibi bu karakterleri yorumlamas beklenirdi." Dkknlarda
uzun sre alanlar iirlerden uzunca blmleri hatta dzyaz
lar ezberden okuyabiliyorlard. Snchez, Marcus Aurelius'un
Meditations adl yaptnn tmn ezberden okuyabilen birin
den sz ediyor.9

Puro iileri kendilerine


okunmas yntemiyle, ko
valanacak maceralar, kafa
yorulacak fikirleri, zm
lenecek dnceleri, ttn
sarma eyleminin mekanik,
zihni uyuturucu ynleri
nin nne geirebildiler.
Uzun vardiyalarda bede
nin dier paralarnn
okuma ayinine katlama
masndan dolay zlp
zlmediklerini, ya da
okuma yazma bilenler gibi
bir sayfay evirme, bir sa
tr parmaklar ile izleme
istei ile dolup dolmadk
larn bilemiyoruz. Oku-
ma-yazma bilmeyenlerde,
Aziz Benedictus'un Kurallar adl yaptn bara- okuma-yazma renme S-
libe sunuunu gsteren bir onbirinci yzyl tez- teinin doup domadll-
hipli elyazmasndan. ^
Nursia'l Aziz Benedictus 547 yl dolaylarndaki lm
ne bir ay kala bir eyler "grd". Kbal okuyuculardan tam on
yzyl nce. Ak penceresinin nnde dua ederken, karan
la bakm ve "tm dnyann tek bir k huzmesinin iine
toplandn ve gzlerinin nne serildiini" grmt.10 Yal
adam, gzleri yaararak "insann adn bildii ama hi grme
dii gizli ve dnsel nesneyi, grlemez evreni" grm ol
malym diyordu.11
Benedictus dnyadan elini eteini on drt yanda ekmi,
zengin Romal ailesinin tm servetini ve unvanlarn brakm
t. Aa yukar 529 ylnda Monte Cassino'da bir manastr kur
du. Manastr Roma ile Napoli'nin yar yolunda, eskiden kalma
bir tapmaa yukardan bakan sarp bir tepenin stndeydi.
Keileri12 iin, yasalarn yerini manastrn bann mutlak ira
desinin ald bir dizi kural oluturdu. Ya Kutsal Kitap'm her
eyi kapsayan kaynak olduuna inandndan, ya da Sir Tho
mas Browne gibi Tanrnn bize dnyay iki maske altnda sun
duuna -doa ve kitap olarak13- inandndan, Benedictus
okumann manastrn gnlk yaamnn temel paralarndan
biri olmas gerektiine karar verdi. Kurallarnn 38. maddesin
de uygulamay belirledi:

Pederlerin yemek saatinde okuma yaplacaktr. Kimse kitab alp, ge


liigzel balayamaz. Hafta boyunca okuyacak olann grevi pazar
gn balar. Ayin ve Aai Rabbani'den sonra grevi alr ve herkesi
Tanrnn onu gururdan uzak tutmas iin duaya arr. Bu dize de
onun tarafndan balatlacak ve hep bir azdan kez tekrar edile
cektir: "Ey Tanrm; dudaklarm arala ve ben sana vgler yadra
ym ." Bylece rahmeti de alarak, okuyuculuk grevine balar. Sofra
da sessizlik olacaktr. Okuyann dnda ses ya da fsltlar olamaz.
Yiyeceklerden de ne gerekiyorsa, din kardeleri sra ile datmallar
ki, istemeye gerek kalmasn.14

Kba'daki fabrikalarda olduu zere kitap seimi ansa b


raklmyor; balklarn oybirlii ile seildii fabrikalarn aksine
manastrdaki seim, topluluun yneticileri tarafndan yapl
yordu. Kbal dinleyicilerin ou iin kitaplar her dinleyicinin
mal haline gelebiliyordu. Oysa Aziz Benedictus'u izleyenler,
kiisel zevk ve gururdan uzak olmalydlar. Metnin verdii
hazz btn paylamalyd, bireyler deil. Okurun dudaklarn
aralamas iin yaplan dua -Tanrya yakar- okuma eylemini
Tanrnn eline veriyordu. Aziz Benedictus iin metin -ya da
Tanrnn szleri- anlalmann tesinde olmasa da, kiisel bee
nilerin tesinde bir eydi. Metin deitirilemezdi ve de yazar
tartmasz otoriteydi. Sonunda, masadaki sessizlik, ve tepki
sizlik ilginin dalmasn engelledii gibi, dinleyicinin kutsal
kitaplar zerine kiisel yorumlarn getirmesini de engelliyor
du.15
Aziz Benedictus'un koyduu bu kurallar, daha sonralar,
onikinci yzyldan balayarak Avrupa'nn drt bir yannda ku
rulan Cistercium manastrlarnda, kiisel aclarn ve isteklerin
toplumsal karlar iin feda edildii manastr yaamnn prz
sz srmesi amac ile kullanld. Kurallara aykr davranmak
krba cezasna yol ayordu. Bu suu ileyenler "srden" ay
rlyordu. Srlar ortak bilgiydi. Bireysel araylar -dnsel ya
da deil- yaygn biimde caydrlyordu. Toplum iinde doru
yaayanlarn dl disiplindi. Gnlk yaamda Cistercium ra
hipleri hi yalnz braklmyordu. Yemek saatlerinde zihinleri
maddi alk duygusundan uzaklatrlp, Aziz Benedictus'un
okuma reeteleri ile kutsal szde birletiriliyordu.16
Ortaalarn kilise d toplumlarnm dnyasnda okuma
dinlemek iin bir araya gelmek gerekli ve olaan hale geldi.
Okuryazarlk matbaann bulunuuna kadar yaygn bir olgu de
ildi ve kitaplar hep zenginlerin tekelinde kald. Bu ansl efen
dilerden kimileri kitaplarn dn verirlerdi ama kendi snfla
rndaki ya da ailelerindeki bir avu insana.17 Belirli bir kitab ya
da yazar yakmdan incelemek isteyen birinin onu "duymas"
olasl, deerli cildi ellerinde tutma olaslndan daha fazlayd.
Bir metni duymann birka deiik yolu vard. Onbirinci
yzyldan balayarak, gezgin joglar'lar [arkclar] Avrupa'nn
tm krallklarn dolap, kendi dizelerini ya da trubadurlar
[gezgin ozanlar] tarafndan bestelenmi ve gl belleklerinde
saklanm ezgileri okudular. Bunlar becerilerini pazaryerlerin-
de, panayrlarda ve de saraylarda sergileyen gsteri sanatla
rydlar. ounlukla alt tabakadan gelirler, bu nedenle de yasa
larn koruyuculuundan ve kilisenin kutsamasndan yoksun
olurlard.18 Eleonore'un dedesi olan Akitanyal Guillaume ve
Hautefort Dk Bertran de Born gibi joglar'lar soylu domu
lard ve ulalamaz sevgililerini ven ciddi iirler yazdlar. Oni-
kinci yzyln bandan, trn altn a olan onnc yzyl
bana kadar ad ile bilinen yz trubadurun yirmisi kadnd.
Genelde joglarlarn trubadurlardan daha popler olduu bir
gerekti. Peter Pictor gibi kendini beenmi trubadurlar kendi
lerini kastederek "kilise ileri gelenlerinin ou gerek bir Latin
airi tarafndan dnlerek yazlm ktalar yerine, bir jog-
larm sama sapan dizelerini dinlemeyi yeler" diye yakmyor
lard.19
Bir kitaptan size okunmas btn ile farkl bir deneyimdi.
Joglar'm dinletisi bir gsterinin temel elerine sahipti. Baars
ya da baarszl, gsteri yapann deiik anlatmlardaki bece
risine balyd. Konu aa be yukar kestirilebilen bir ey
di. Toplum iinde okuma ya da dinletide ise, metin de okuyu
cunun onu sunu biimi kadar nemliydi. Arlk okuyucudan
ok metindeydi. Bir dinleti srasnda salondakiler bir joglarm
ad san belli, Sordello gibi ok nl bir ozan arklarn sunma
sn izlerlerdi. Bir baka dinletide ise Tilki Reynard'n yks
gibi yazar belli olmayan bir metni evin herhangi okuryazar bir
bireyi okuyabilirdi.
Saraylarda, kimi zaman da daha kendi halinde evlerde ai
le bireylerine ve dostlara gerek eitim, gerek elence amac ile
kitaplar okunur oldu. Yemek srasnda okuma yaplmas ita
h kapatacak bir eylem olarak grlmezdi. Tam tersine, Roma
mparatorluu gnlerinden kalma bu uygulamann yaratc
bir elence sunarak sofray zenginletirdii dnlrd.
Gen Plinius, ei ya da arkadalar ile yemek yerken elenceli
bir kitabn okunmasndan holandn yazar.20 Ondrdnc
yzyln banda Artois Kontesi Mahaout byk deri antala
ra doldurduu kitaplar ile gezer, akamlar da felsefi ya da
Marco Polo'nun Yolculuklar trnden gezi kitaplarn nedi
melerinden birine okuturmu.21 Okuma-yazma bilen aileler
ocuklarna okudular. 1399 ylnda Toskanal noter Ser Lapo
Onaltmc yzyl Les Evangiles des quenouilles adl yaptta betimlenmi ilk oku
ma gruplarndan biri.
Mazzei dostu tccar Francesco di Marco Dattini'ye yazp, Aziz
Francesco'nun iei adl kitab oullarna okuyabilmek iin
dn istemitir. "Kitap k geceleri olanlarn ok houna gi
decektir" diye aklamt; "nk siz de bilirsiniz ki, pek ko
lay okunur."22 Ondrdnc yzyln balarnda Montaillou
papaz Pierre Cierge evlerde atein banda oturanlara birok
kereler Dinsizlerin nanc adl bir kitaptan okumutur. Hemen
hemen ayn dnemde Aix-le-Thermes kynde kyl Guilla
ume Andorran annesine, inanmayanlarn yazd bir bildiri
okurken yakalanm ve Engizisyon Mahkemesinde yarglan
mtr.23
Onbeinci yzylda yazlan Evangiles des Quenouilles (Ka
dnlarn Akideleri) bu dosta okumalarn ne denli akc olduk
larn gsterir. yky anlatan yal bilge adam "Noel ile
Candlemas yortusu arasnda kalan uzun gecelerden birinde ve
bir yemek sonrasnda" yalca bir hanm evini ziyaret eder. Bu
rada birok kadn toplanp, "yn eirir ve kk mutluluklar
dan sz ederler." Bu kadnlar, gnn erkeklerinin "srekli ola
rak kadnlar arptan talamalar, kadnlarn onurunu zedeleyi
ci zehirli kitaplar yazdklar" saptamasn yapp, anlatcdan bir
tr okuma toplants olan toplantlarna katlmasn isterler. Ka
dnlar cinsellik, ak ilikileri, evlilik, batl inan , yerel gelenek
ler konusunda bir eyler okuyacaklardr ve okuduklar eyler
stne grlerini kadn bak as ile dile getirdiklerinde
adam yazc rol stlenecektir. Yn eirenlerden biri "Birimiz
okumaya balayacak ve onlar belleklerimize kazmak amac ile
orada olanlara okuyacak" diyor hevesle.24 Alt gn boyunca
kadnlar okuyor, okuyucunun szn kesiyor, dncelerini
belirtiyor, aklyor ve mthi eleniyorlar. Bu genilik ve gev
eklik, onlar dinleyen ve szlerini harfi harfine kda geiren,
erkekler arasnda geen daha ciddi, skolastik tartmalara alk
olan adam ileden karyor; ve onlarn yorumlarn "kafiyesiz
ve kifayetsiz" olarak deerlendiriyor.
Onyedinci yzyla gelindiinde, dost topluluklarnda yap
lan dinletiler, son derece olaan karlanan olaylar grlyor.
valye Don Quijote'yi aramak iin yollara den ve valye
nin kitaplndaki kitaplar grev icab yakan papaz efendi, gir
dii bir handa Don Quijote'nin akln, valyelik stne oku
duu kitaplarn bozduunu anlatr. Hanc bu gre kar kar
ve kahramanlarnn ejderhalara kar savat, akl almaz y
lanlarla boutuu, tek bana koca ordular yendii ykleri
dinlemekten byk keyif duyduunu itiraf eder. "Hasat zama
n" der, "elentiler srasnda iilerin ou burada toplanr.
Aralarnda okuma bilen birka kii vardr. Onlardan biri eline
bir kitap alr ve evresine otuz kiiden fazla insan toplanr. y
le keyifle dinleriz ki, aaran salarmz yeniden genleir." Kz
da dinleyenler arasndadr ama o iddet anlatan sahneleri sev
mez. O "sevgilileri uzakta olan valyelerin zlemlerini dile ge
tirdii blmleri" yeler. "O blmler onu gerekten alatr."
Yannda bu valyelik yklerinden birka tanesi olan (ki pa
paz bunlar hemen yakmak isteyecektir) bir gezginin antasn
da yeni bir romann da notlar vardr. Papaz istemeden de olsa,
oradakilere okumay kabul eder. Romann ad pek uygun de
cektir: Merakl Mnasebetsiz.25 Okuma blm srer ve herkes
istedii gibi okumay blp, grlerini belirtmekte zgr dav
ranr.26
Bu toplantlar yle rahat, kurumsallam okumalardan
yle farklydlar ki, dinleyenler (ya da okur) metni akllarn
da kendi zaman ve meknlarna nakledebiliyorlard. Cervan
tes'ten iki yzyl sonra sko yaync William Chambers, 1832
ylnda Chambers yaynevini birlikte kurduu kardei Ro-
bert'm yaamyksn yazd ve Peebles kasabasnda geen
ocukluklarnda grdkleri okumalara ait anlarn derledi.
"Annem ve ben" diye yazyordu, "yal ve iyi yrekli bir ak
rabann -eski kilisede yaayan ve ii bitik bir tccarn dulu
olan bu kadnn- azndan eski baladlar, efsaneleri dinleme
ye baylrdk. rendiklerimiz de cabasyd. Alakgnll
evindeki kocaman bir minenin dibinde, yar grmez ve ok
yal kocas iskemlede kestirirken Corunna sava ile dier
haberler Yahudi savalar hakkmdaki sylevlerle karrd. Bu
ilgin konumann temelinde L'Estrange'm yapt Josephus
evirisinin ypranm bir kopyas vard (1720'de yaplm ki
tapk). Bu kitabn kskanlan sahibi Tam Fleck'ti. Maymun
itahl olarak nitelenen Fleck, ite sreklilik salayamadn
dan akamlar Josephus ile dolap, gncel haber olarak oku
duu bu kitaptan ekmeini karr olmutu. Bu ii yapabil
mek iin yararland k, yanan kmrlerin oynak yd.
Bir defasnda iki ya da sayfadan fazla okumak deti deil
di. Araya da dipnot der gibi kendi bilgi dncelerini ser
pitiriyordu. Bu biimde de olaanst bir ilgiyi ayakta tuta
biliyordu. Eitlik gzetiyor; deiik evlerde perakende satt
yky anlatmay ayn anda ayn yerde brakmaya zen gs
teriyordu. brani tarihlerindeki etkileyici yklerle yarr bir
merak dzeyine eriince de, hepsini birden toparlayp, sona
erdiriyordu. Josephus'u bu yntemle her sene bir kere devir
mesine ramen, yk nedendir bilinmez, hi bayatlamyor
du."27

Koltuunun altnda Josephus, ieri girince, "Eee, bu gece haberler


nasl?" derdi, atein banda oturan yal Geordie Murray.
"Kt haber, kt haber" diye karlk verirdi Tam; "Titus Kuds'
kuatmaya balam - pek berbat bir i olacak b u"28

Bakalarna okuma eylemi srasnda (yorumlama, seslen


dirme eylemleri srasnda), bir kitabn sahiplii adeta tlsma
edeer nem kazanr. Bugn iin bile Kuzey Fransa'da ky
okuyucular kitaplar sahne dekorunun paras olarak kullanr
lar. Kitab ezberden bilirler ama tersten bile olsa kitab okurmu
gibi tutarak otoritelerini sergilerler.29 Bir kitaba sahip olmak
-sonsuz ykler, bilgece szler, gemi zamanlarn belgeleri,
komik anlar, ilahi aklamalar ieren bir nesneye sahip olmak-
okura bir yk yaratma gcn, dinleyene de yaradl annda
var olma duygusunu verir. Bu ezberden okumalarda nemli
olan gerek okuma annn yeniden canlandrlmasdr. Ksacas
bir kitap, bir okur ve dinleyenler olmaz ise gsteri eksik kala
caktr.
Aziz Benedictus'un zamannda dinlemek ruhsal bir de
neyim saylrd. Daha sonraki yzyllarda bu yce ama ba
ka, daha uygunsuz amalar perdelemek iin kullanlr oldu.
rnein; okumu kadn dncesine dudak bkld do
kuzuncu yzyl balar ngilteresi'nde birini dinlemek top
lumsal olarak kabul gren bir eitim biimine dnt. Yazar
Harriet Martineau 1876 ylnda, lmnden sonra yaymla
nan Autobiographical M emoir [Yaamyksel Anlar] adl yap
tnda "Ben yetiirken gen bir kzn uluorta almas pek ho
karlanmazd" diye yazmt. "Eline dikiini alp oturma
odasna yerlemesi, okunan bir kitaba kulak vermesi ve ko
nuklar iin hazr olmas beklenirdi. Konuklar gelince de konu
ounlukla ve doal olarak, az nce elden braklan kitaba
ynelirdi. Bu nedenle de kitap byk bir titizlikle seilmeliy
di ki, konuk daha sonra gittii evde bir ncekinde tank oldu
u ailenin inceltilmemiliini aktarmasn"30
te yandan, pek fazla inceltilmemi bir kii haline getir
mek iin de sesli okumalar yaplabilirdi. 1781 ylnda Dide
rot, ruhunu ycelteceklerin dnda bir eyler okumay red
deden eine birka hafta boyunca edebiyatn mstehcen r
neklerinden oluan bir diyet uygulad. "Ona Okuyucu ol
dum. Her gn tutam Gil Blas veriyorum: Biri sabah, biri
akam yemeinden sonra, dieri de gece. Gil Blas'm sonuna
gelince ki Sopa stnde eytan'a ve Salamanca'nn Bekr'na ve
bu trden bir eylere geeceiz. Birka yl ve birka yz oku
ma ile tedavi tamamlanr. Baardan kukum olmasa, emek
ten yaknmayacam. Beni asl elendiren onu her grmeye
gelene az nce okuduklarm anlatmas; bu sohbetler de teda
vinin gcn ikiye katlyor. Ben hep romanlardan gereksiz
yaptlar olarak sz etmiimdir ama heyheylere iyi geldikleri
ni sonunda anladm. Dr. Tronchine Ras gelirse forml vere
ceim. Reete: Scarron'un Komik Roman'ndan sekiz ya da on
sayfa, Don Quijote'den drt blm; Rabelais'den dikkatle se
ilmi bir paragraf; kabul edilebilir miktarda Kaderci Jacques
ya da Manon Lescaut. Bu ilalar baharatlar karar gibi karnz.
Gerektiinde ayn nitelikleri tayan benzerleri ile deitiri
niz."31
Birinin size okumas, kendi banza okuduunuz zaman
duyulmayacak tepkileriniz iin srda bir dinleyici bulur. s
panyol yazar Benito Prez Galds Episodos Nacionales adl ya
ptnda da bu katartik deneyimi anlatr. Ondokuzuncu yzyl
ortalarnda yaayan ve orta tabakadan gelme Doa Manuela,
scak bir Madrid yaz akamnda salonun lambasnn altnda
giyinik vaziyette okuyarak, atelenmemek istedii gerekesiy
le yatana ekilir. Hayran Leopoldo O'Donnell o uyuyana
kadar ona okuyabilme izni ister ve hanmefendiyi stan kitap
lardan birini seer. "Franszcadan evirisi berbat, karmakar
k ve anlalmaz konulu romanlardan biri." Gzlerini iaret
parmann peine takan O'Donnell, ona gen ve sarn bir
adamn Msy Massenot ile dello yapp, onu yaralamasn
anlatan bir blm okur.

"N e ho" diye barr, kendinden gemi Doa Manuela.


"u sarn adam, hatrlyor musun, Britanya'dan satc klnda ge
len topuydu. Grne gre, desin z olu olmal... Devam et...
Ama okuduuna gre," Doa Manuela dikkatle bakar, "Masse-
not'nun burnunu kestiini mi syledin?"
"yle grnyor... Aka diyor ki: 'Massenot'nun yz krlam b
ynn iki yanndan akan derelere benzeyen kanla kapland.' "
"H oum a gitti... Oh olsun, brak daha da yapsn. Bakalm yazar bize
daha neler anlatacak."32

nk dinleti amac ile yaplan sesli okuma kiiye zel


bir eylem deildir. Okunacak metin toplumsal deerler a
sndan hem okur hem de dinleyici tarafndan kabul edilebilir
olmaldr. Hampshire'daki Steventon papaz evinde, Austen
ailesi gnn her saatinde birbirlerine okur ve seimin doru
luu konusunda grlerini belirtirlerdi. Jane Austen 1808 y
lnda "Babam sabahlar bize Cowper okuyor. Dinleyebildi
im zaman dinliyorum" diye yazm. "Espriella'nn Mektupla-
n'nn ikinci cildi var [Southey'in] ve onu mum nda sesli
okuyorum." "M arm iori dan mutlu olmal mym? [Sir Walter
Scott'm] Daha keyif alamadm. James [en byk aabey] her
gece okuyor - ksa gecelerde on sularnda balyor ve yemek
ten nce brakyor." Madame de Genlis'in Alphonsine'ini din
leyen Austen sinirli: "lk yirmi sayfa midemizi bulandrd.
Kt bir eviri olmasnn yan sra, u gne kadar tertemiz
kalm bir kalemi zedeleyecek kusurlarla dolu. Biz de onu
[Lennox'un] Dii Quijote'si ile deitirdik. Gece elencemiz
artk o ve bana kalrsa ok baarl. Belleimdeki kadar ku
sursuz olduunu fark ettim "33 (Daha sonralar, dinledii bu
kitaplarn yanklarm Austen'm yazlarnda buluyoruz. Ka
rakterler kitaplar konusundaki beenilerini ya da yergilerini
belirtirken bu yaptlara dorudan gndermeler yapyorlar:
Sandition adl romannda Sir Edward Denham Scott' fazla
"uysal" bulur; Northanger A bbey'de John Thorpe, "Hi roman
okumam" dese de, Fielding'in Tom Jones 'u ile Lewis'in
M onk unu [Kei] "kabul edilebilir dzgnlkte" olarak nite-
leyecektir).
Bedeni arndrmak iin, zevk iin, eitim iin ya da sesle
rin dier duyumlara stnln takdir etmek iin okunan
dinlemek; okuma eylemini hem zenginletirir, hem de yoksul
latrr. Bir sayfann stndeki szckleri baka birinin bize
okumasna izin vermek, kitab elimizde tutup, szckleri gz
lerimizle okumaktan daha az kiiye zel bir deneyimdir. Din
leyicinin kiiliinin baskn olmad durumlarda, okurun sesi
ne teslim olmak bizi kitaba belli bir tempo vermekten alkoyar.
Tonlamay elimizden alr. Her kiiye zg olan vurgulama yok
olur. Kula bakasnn diline tutsak eder ve bu eylem srasn
da da dinleyeni okurun eline teslim eden hiyerari belirlenmi
olur (kimi zaman okura verilen ayrcalkl oturma yerinden de
bu bellidir: Ayr bir iskemle ya da bir podyum gibi). ou kez
dinleyici bedensel olarak da okuru izler. Dostlar arasnda 1759
tarihli bir dinletiyi aktaran Diderot, "Her ikisi de, farkna var
makszn, okuyan kendine rahat gelen bir biimde yerleince,
dinleyici de onun gibi yapar... Bu kiliye bir nc katarsak,
ilk ikisinin yasalarna uyacaktr: ilgi alannn karm ola
caktr," demitir.
Okur dikkatli bir dinleyici kitlesi karsnda daha dikkat
li olmaya zorlanacak, atlamayacak ya da geriye gitmeyecek,
trensel bir ciddiyet ile metni ayarlayacaktr. ster Benedik
ten manastrlarnda, ister ortaa sonunun oturma odalarn
da, Rnesans'n hanlar ve mutfaklarnda, ondokuzuncu
yzyln salonlar ile puro fabrikalarnda, hatta gnmzde
araba kullanrken kasette, okuyan kiiyi dinlemek, dinleye
nin zgrln bir lde kstlayacaktr. Bir ses tonu se
mek, bir noktay vurgulamak, sevilen bir blme geri dn
mek artk onun tekelinde deildir. Dier yandan metin, ken
di bana okuyan birinin kaprisli ellerinde bulamad, za
man ve meknda birlik duygusuna, saygn bir kimlie bu
yolla sahip olabilir.
Usta basmc Aldus Manutius.
Kitabn Biimi

Ellerim yataa, masama veya trene gtreceim ya da dos


tuma armaan edeceim kitab seerken ierik kadar biimi de
dikkate alr. Okumak iin setiim yer ve duruma gre ya k
k ve derli toplu ya da byk ve kapsaml bir eyler seerim.
Kitaplar kendilerini adlar, yazarlar, ktphane kartlarndaki
va da raflardaki yerleri, kapaklarndaki resimleri araclyla ta
ntr. Kitaplar ayrca byklkleri ile de konuurlar. Deiik za
manlarda ve deiik yerlerde belirli kitaplarn biimler almas
n bekler olmuumdur. Modann her alannda olduu gibi bu
deien eler, kitabn tanmna nceden belirlenmi bir deer
ilitirir. Ben bir kitab kapayla, biimiyle deerlendiririm.
Okurlar ta bandan beri kitaplarn kullanm alanlarma uy
gun biimlerde yaplmasn istemilerdir. Mezopotamya'nn kil
tabletleri bir yan in olan karelerdi, ama arada dikdrtgenler
de kyordu ve rahata tutulabiliyorlard. Bir kitap byle birka
tabletten oluuyordu ve deriden yaplma bir antada ya da kutu
da saklanyordu. Sonu olarak da okurlar kitaplar tablet tablet,
daha nceden belirlenmi bir sra ile alabiliyorlard. Mezopotam-
yallarm bizimkiler gibi ciltlenmi kitaplar da vard. Ge-Hitit
ta antlar kodekslere benzeyen nesneleri grntlemilerdi.
Bunlar belki de kapaa alnm, sraya konmu bir dizi tablet ola
bilir ama bu trden gnmze kalan rnek yoktur.
Mezopotamya'daki kitaplarn hepsi elde tutulmak iin ya
plmamlard. rnein, Orta Asur Kanunlar gibi ok daha ge
ni yzeylere yazlm olan metinler vard. Asur kentinde bulu
nan ve M.. onikinci yzyldan kalma bu kanunlar yaklak yir
mi metrekare alan kaplyor ve iki stun stnde yer alyordu.1
Belli ki bu kitap "elde tutulmak" iin yaplmam ama, ortaya di
kilmi ve bir kaynak olarak sunulmutu. Burada byklk hiye
rarik bir nem tayor olmalyd: Kk bir tablet kiiye zel
olabilirdi, ama byklk Mezopotamyal okurun gznde yasa
larn her eyin stnde olduklar etkisini yaratyordu.
Okurun istei ne olursa olsun, bir kitabn biim olaslklar
kstlyd. Kil, tablet retmeye yatkn bir malzemeydi ve papi
rsn kurutulmu ve ince ince liflerine ayrlm dallarndan to
marlar (rulolar) yaplabiliyordu. Her ikisi de tanabilir olmala
rna ramen onlar aacak olan ciltlenmi ktlar - kodeksi-
retmeye uygun deillerdi. Kil tabletlerden oluan bir kodeks
ar ve hantal olurdu. Her ne kadar papirsten yaplm kitap
lar varsa da, papirs, katlanmak iin ok krlgan bir yapdayd.
Parmen ya da tire (ki ikisi de hayvan derisinden yaplr) is
tenilen her lde kesilip katlanabiliyordu. Yal Plinius'a gre
Msr kral Ptolemaios papirs retimini ulusal bir sr halinde
tutmak ve skenderiye Ktphanesi'nin stnln korumak
iin papirsn dar satmn yasaklam, bylelikle de, rakibi
Bergamal Kral Eumenes'i ktphanesindeki kitaplar iin yeni
bir malzeme bulmaya zorlamt.2 Plinius doru sylyor ise,
parmenin Kral Ptolemaios'un bu yasann sonucu olarak
M.. ikinci yzylda Bergama'da ortaya ktna inanmamz
gerekiyor, ama bu tarihten bir yzyl nce yaplm parmen
kitaplar var.3 Bu malzemeler belirli tr kitap iin kullanlmyor
lard: Parmen tomarlar da vard; daha nce de belirttiimiz
gibi, papirsten yaplm kodeksler de. Hem de daha ucuzdu
lar. Drdnc yzyla gelindiinde ve sekizinci yzylda k
dn talya'da bulunuuna dek parmen Avrupa'da kitap yap
mnda yelenen malzeme oldu. Parmen papirsten daha sa
lam olmakla kalmyor, ucuza da mal oluyordu: Papirs stne
yazlmasn isteyenler (Kral Ptolemaios'un buyruklarna kar
gelerek) bunu byk paralar karlnda Msr'dan ithal etmek
zorundaydlar.
Parmen kodeks tm resmi grevliler, rahipler, gezginler,
renciler, ksacas okuma malzemesini bir yerden bir yere ko
layca aktarmak gereini duyan ve metne bavurmak isteyen
herkes iin standart oluturdu. Ayrca sayfann her iki yan da
kullanlabiliyor, kodeks sayfasnda yaznn drt tarafnda bra
klan boluk not dmeye ve aklamalar yapmaya uygun yer
salyordu. Okura ykye katlma olana veriyordu, ki rulo
halinde bir tomar tarken bunu yapabilmek ok zordu. Daha
nceleri tomarn uzunluuna gre yaplan blmlendirme ile
mi deiti. (Homeros'un 24 blme ayrlm olan llyada's b
yk bir olaslkla 24 tomara yazld iin byle olmutu.) Metin
artk ieriine gre blmlendirilebiliyor, kitaplara ve blmle
re ayrlabiliyor, hatta daha ksa birka yaz kolayca tek bir ciltte
toplanarak tek bir birim oluturabiliyordu. Uralmas zor
olan tomar ise snrl bir yzeye sahipti - bilgisayarlarmz ara
clyla tomara bir anlamda yeniden dn yaptmz iin,
gnmzde de bunun zorluklarn grebiliyoruz: Ekranda "to
mar" yukar ya da aa doru aarken, bir defasnda yalnzca
bir blmn grebiliyoruz. Oysa kodeks okura baka sayfala
ra annda geme olana sunduu iin btnlk duygusu verir.
Okuma srasnda kitabn elde tutuluyor olmas da bu btnlk
duygusunu pekitirir bir nitelik tayacaktr. Kodeksin onu ola
anst klan baka zellikleri de vardr: Kolayca tanabilmesi
iin boyutlar kk olarak dnlmesine ramen, hem metin
uzunluu, hem de sayfa says olarak boyutlar artmtr. Bu
nun sonucunda da sonsuz olmasa bile, o gne dein bilinen
tm kitaplardan daha kapsaml olmutur. Birinci yzyl ozanla
rndan Martialis, avucunun iine sacak kadar ufak ama son
suz bilgiler tayan bir nesnenin sihirli gc karsnda duydu
u hayreti aktarmt:

Parmen sayfalar stnde Homeros!


llyada ve Priamos'un krallnn dman
Odysseia'nm tm servenleri!
Hepsi birka sayfaya katlanm
Bir para derinin iine kilitlenmi!4

Kodeks'in yararlar stnln korudu: M.S. 400'lere ge


lindiinde, geleneksel tomarlarn kullanm terk edilmi, he
men hemen tm kitaplar dikdrtgen bir biimde toparlanm
sayfalar olarak sunulmaktaydlar. Bir kere katlandnda par
men "folyo" oluyor, ikinci kez katlandnda "kuarto" oluyor,
nc kez katlandnda da "oktavo" oluyordu. Onaltnc
yzyla gelindiinde katlanm sayfalarn biimi resmileti.
1527 ylnda I. Franois, Fransa Krall'nda sayfa lleri stan
dard yaymlatt. Bu kurala uymayanlar hapse gnderiliyordu.5
Yzyllar boyunca en beenilen kitap biimleri okurun
elinde rahata tutabildii kitaplar oldu. Tomarlarn her trl
metin iin kullanld Yunan ve Roma'da bile, ksa, kiiye zel
mektuplar ufak, elde tutulabilir ve yeniden kullanlabilir mum

Antik Roma'da tomar saklama yntemini gsteren bir rlyef. Tomarlarn ucundan sallanan
etiketler dikkat ekiyor.

tabletlere yazlrd. Yazy korumak iin ykseltilmi kenarlar


ve ssl kapaklar olurdu. Zaman iinde mum tabletler yerleri
ni parmen sayfalara braktlar. Farkl renklerde olabilen bu
sayfalar notlar ya da hesaplar iin kullanlyordu. nc yz
yl Romas'nda bu kitaplar gnlk kullanmdan kalkt ve ka
paklarna deer verilir oldu. Fildii ubuklar arasna ciltlenen
parmenler yksek konumlarda bulunan kiilere, yeni grev
lerine balama armaan olarak verilir oldular. Zaman iinde
varlkl Romallarn birbirlerine verdikleri armaanlar haline de
geldiler. Bu kitapklarda iirler ya da verilecekleri kiiye yne
lik yazlm szckler bulunurdu. Ksa sre sonra giriimci ki
taplar, kk iir kitaplar yapmaya baladlar. Bu armaan
kitapklarn deerini belirleyen iindeki iirler deil de, ciltteki
ince sslemelerdi.6
Kitabn boyutlar -gerek tomar, gerek kodeks olsun- sakla
naca yerin biimini de belirliyordu. Tomarlar tahtadan yaplma
(bir tr apka kutusuna benzeyen) kutularda saklanrd. Msr'da
kilden, Roma'da parmenden yaplma yaptrma etiketlerde
kutunun iinde ne olduu belirtilirdi. Kitaplklarda da sarkan
etiketlerde (index ya da titulus), kitabn abucak tannabilmesi
iin bilgi verilirdi. Kodeksler bu i iin yaplm raflarda yan ya
trlarak saklanrd. Auvergne Piskoposu Gaius Sollius Apollina-
rius Sidonius, Gailemdeki bir eve yapt, M.S. 470 tarihli bir zi
yarette deiik boyutlarda kitaplar saklamak iin yaplm, bo
yutlar farkl kitaplklardan sz ediyor: "Burada ok kitap vard.
Dilbilimcilerin, gsnze kadar gelen raflarna (plantei); Athe-
neum'un gen raflarna (cunei); ya da kitap satanlarm ileri tka
basa dolu kapakl ktphanelerine (armaria) bakar gibi oluyor
dunuz."7 Sidonius'a gre orada bulduu kitaplar iki trdendi:
Erkekler iin Latin klasikleri. Kadnlar iin de dua kitaplar.
Ortaada Avrupallarm yaamlarnn ou dini ilerde
getii iin, o gnlerin en gzde kitaplarnn birinin dua kitab
-ya da Saatler Kitab- olmasma amamak gerekir. Kk bo
yutlarda elle yazlm ya da baslm olan bu kitapklar usta
ressamlar tarafndan resimlendirilir ve "Kutsal Bakire Mer
yem'in Kk Ayini" olarak bilinen, gnn deiik saatlerinde
okunan ksa dua metinlerini ierirdi.8 Rahipler tarafndan oku
nan Kutsal Ayine'e benzetilmi olan Kk Ayin'de, Incil'den
ve mezmurlardan alntlar, ilahiler, ller Ayini, azizler iin
zel dualar ve bir takvim olurdu. Bu kk ciltler inan ehlinin
ister kendi bana, ister kilise ayinleri srasnda kullanabilecei,
tanabilir, iman gereciydi. Boyutlar ocuklar iin de uygundu.
1493 yl dolaylarnda, Milano Dk Gian Galeazzo Sforza,
yandaki olu Francesco Maria Sforza iin bir Saatler Kitab
yaptrtt. Sayfalarn birinde bir melek "II Duchetto"yu [kk
dk] elinden tutmu, karanlk ve yalnz gecenin iinden geirir
ken resmedilmi. Saatler Kitaplarnn zengin sslemeleri m-
terilerin kim olduklarna
ve ne verebileceklerine g
re deiirdi. ounda aile
armasn ya da okurun
portresini grebilirdiniz.
Saatler Kitaplar nce soy
lular, sonra da varlkl
kentsoylular arasnda gele
neksel dn armaan ol
dular. Onbeinci yzyln
sonralarnda piyasay elle
rinde tutanlar Flaman tez-
hipilerdi. Avrupa genelin
de sipari almakla grevli
sat temsilcileri yollarlar
d.9 1490 ylnda Ann de
Bretagne iin sipari edilen
Saatler Kitab elinin boyut-
ocuk Francesco Maria Sforza, kendisi iin zel olarak lanna gre yaplmt.10
hazrlanan Saatler Kitab'da koruyucu melei ile. Gnlerce, aylarca ve yllar
ca yinelenecek dualara kendini kaptracak tek bir okur iin ha
zrlanm, insan srekli artacak olan ve ayrntlar tam anla
m ile zmlenemeyecek resimler ieriyordu. Eski ve Yeni
Ahit'ten sahnelerin okurun dneminin dekoru iine tand
resimlerde kutsal szler okur ile ada klnyordu.
Kk bir cilt nasl belirli bir amaca ynelik kullanlyor
ise, byk ciltler de baka okurlarn isteklerine cevap veriyor
du. Beinci yzyl dolaylarnda Katolik Kilisesi ayinlerde kulla
nlmak iin byk ciltler istemeye balad. lahiler, yalnz oku
nan ve karlkl okunan dualar ieren ciltler (koronun ortasn
da bir krsye konuyor), okurlarn szckleri ya da notalar bir
anttan okuyormuasma kolayca izlemelerine olanak salyor
du. St. Gali kilise ktphanesinde karlkl okunacak ok gzel
bir ilahiler kitab [antifonarya] vardr: inde yirmi kadar koro
yesinin rahata grebilecei byklkte harflerle yazlm di
ni metinler bulunan bu kitab insanlar uzakta olsalar da okuya
bilirler.11 Ben birka metre uzaktan son derece rahat okuyabili-
Yorum. Keke kendi bavuru kitaplarm da uzaktan bu rahat
lkla okuyabilsem. Bu ayin kitaplar o denli byklerdi ki, yer
lerinden oynatmak iin tekerlekler konmas gerekirdi. Zaten
ender olarak yerlerinde oynatldlar. Pirin ya da fildii beze
meleri olan bu kitaplar, ortak
olarak ve belirli bir uzaklktan
okunan kitaplard. Tek bana
yaplacak kitap kartrmalara,
kiiye ait olma duygusuna yer
brakmyorlard.
Bir kitab rahata okumak
iin okurlar sralar ve krsler

Solda; Onbeinci yzylda koro yesi bir grup ocuk, byk bir kitaptan byk boyutlarda
yazlm notalar okuyorlar. Sada; Bir ondrdnc yzyl heykeltrana gre Aziz Grego
rius'un mekanik okuma koltuu .

stnde inanlmaz deiiklikler yaptlar. Londra'da bulunan


Victoria and Albert Museum'da bir Aziz Gregorios heykeli var
dr: Renkli tatan, ondrdnc yzylda Verona'da, yaplm
olan bu heykelde Gregorios, oynar bir krsden okurken gs
terilmitir. Kitabn yerletirildii tablaya istenilen a verilebil
mekte, yerinden kalkaca zaman da tabla kaldrlabilmektedir.
Ondrdnc yzyldan kalma
bir gravrde kitaplarla dolu bir
ktphanede oturan bir rahibi
grrz. Ykseltilmi, sekizgen
bir sra-krs bileiminde otu
rur. Bir yanda alp, br tara
fa dnmesine olanak veren bu
dner krs ile evresinde al
m yedi kitaptan okuma yapa
bilir. Fransz kral iin alan
talyan asll mhendis Agostino
Ramelli, 1588 ylnda bir dizi ya
rarl makineyi anlatan bir kitap
yaymlar. Bunlardan biri de "d
ner sra" dr. Ramelli sray "akl
l ve gzel, almaktan zevk
Deri kapl maundan yap,imi horoz dv- ^ h erk es R k u lla m h /
iskemlesi, 1720 lerden. 1 1 ~
zelikle bir rahatszl ve gut
hastal olanlar iin, stelik resimden de anlalaca gibi az
yer tutan bir makine" olarak nitelendirir. "Bu tr bir makine ile
insan yerinden kprdamadan birok kitap grp, okuyabi
lir,"der.12 (Bu olaanst okuma tekerinin kopyas Richard Le
tesin 1974 yapm Silahrler filminde grnmtr.) skem
le ve sra tek bir para eyaya dntrlebilmektedir. Horoz-
d iskemlesi (Bu ad horozd resimlerinde grnd
iin almtr) onsekizinci yzyln balarnda, ngiltere'de
ktphaneler iin yaplmt. Okur ata biner gibi oturuyor, kol
larn destek alabilmek ve rahat etmek iin yaplm dirsek yer
lerine yerletiriyordu.
Kimi okuma gereleri de belirli bir gereksinimi karamak
iin icat ediliyordu. Benjamin Franklin, Kralie Mary dneminde
Protestan atalarnn ngilizce nc'lerini bir taburenin oturma
ksmnn iine balayarak, gizlediini yazar. Franklin'in dedesi
aileye okuduunda, "tabureyi dizlerinin stnde ters koyar, ba
larn altndan da sayfalar evirirdi. Kapda duran ocuk ruhani
mahkemenin yetkilisine kar gzclk yapard. Byle bir ey
olunca da tabure dzeltilir, ncil de gizli yerine girerdi".13
1588 basm Diverse et Artificise Machine adl yapttan ilgin bir okuma makinesi.
Bir kitab yaratmak, ister kilise krslerine zincirlenecek fil
boyutlu ciltler olsun; ister bir ocuun eli iin retilmi ince bir
kitapk olsun, uzun ve emek isteyen bir iti. Onbeinci yzyl
ortalarnda yaanan bir deiim kitap retmek iin gerekli i
saatini azaltmakla kalmad, kitap retimini arpc bir biimde
arttrd. Bu da okurun artk, bir yazcnn el rn, zgn ve
benzersiz bir ey olmaktan kan kitapla olan ilikisini deitir
di. Bu bulu basmclkt tabii.
1440'larda, Mainz bapiskoposluu blgesinden gen gra-
vrc ve deerli-ta kesicisi (i dnyas kestirmeciliinin Gu-
tenberg'e indirgedii) Johannes Genfleisch zur Laden zum Gu
tenberg, o gnlerde resim basmak iin kimi zaman kullanlan
tahta kalplar yerine tekrar tekrar
kullanlabilir matbaa harfleri kesile
rek, srat ve randman artrmann
mmkn olduunu fark etti. Guten
berg birka yl boyunca giriimini
destekleyebilmek iin dn paralar
alarak denemeler yapt. Yirminci
yzyla gelene dek kullanm srd
rlecek olan matbaa gerelerinin he
men hemen hepsini o yaratt: Harfle
rin yzeylerini oluturmak iin metal
prizmalar, arap yapmcl ile kitap
ciltlemesinde kullanlan iki makine
nin zelliklerini birletiren bir bask
makinesi; ve ya bazl mrekkep.
Hibiri Gutenberg'den nce yoktu.14
Gutenberg 1450 ile 1455 arasnda her
sayfasnda krk iki satr olan bir ncil
bast. Bu kitap tipo ile basan ilk ki
tapt. Basl sayfalar Frankfurt Tica
ret Fuar'na gtrd. Byk bir ans
eseri olarak elimizde Enea Silvo Pic-
colomini'den Carjaval Kardinaline
yazlm, 12 Mart 1455 tarihli bir
Johann Gutenbergin hayali portresi. mektup var. Wiener Neustadt'ta ya-
zlan mektupta Gutenberg'in Incil'ini fuarda grn aktar
yor:

Eksiksiz bir Incil grm edim ama Incil'in belirli blmlerinin yer ald beer
sayfalk kitapklara rastladm. Hepsi de son derece okunakl ve hataszd.
Siz Efendimiz bile gzlnz olmadan, zorlanmakszn okuyabilirdiniz.
Birka tanktan 15 8 kopyann yapldn rendim. Kim ine gre rakam
18 0 'di. Sayy bilmiyorum am a tamamlanm olmalar meselesine gelince;
insanlara gven sz konusu: Hi kukum yok. steklerinizi bilseydim, bir
kopya mutlaka alrdm. Bu beer sayfalk kitapklarn bir ksm da m para
tor iin ayrlm. Bu "Incil'lerden birinin sat amac ile gnderilm esi iin
elimden geleni yapacam ve sizin iin bir kopya alacam. Bunun uzaklk
nedeni ile gereklememesinden korkuyorum. Kitaplar bitmeden mterileri
hazrd den iyor."^

Gutenberg'in buluunun etkileri ksa srede ortaya kan


ve uzaklara ulaabilen trdendi. ou okur ksa srede ya
rarlarnn ne olabileceini kavramt bile: srat, metinlerde
eitlik, greceli ucuzluk.17 lk ncil'in basmndan birka yl
sonra, Avrupa'nn drt bir yannda matbaalar kuruldu:
1465'te talya, 1470'te Fransa, 1472'de spanya, 1475'te Hol
landa ve ngiltere, 1489'da Danimarka matbaa sahibi oldular.
(Matbaann Yeni Dnya'ya ulamas zaman alacakt. lk mat
baalar 1533'te Mexico City'de kurulan ile, 1638 ylnda Camb
ridge, Massachusetts'te kurulanlardr.) Bu matbaalarda
30.000 adet incunabula 'nn basld hesaplanmtr (Incunabu
la 1500'den nce baslan kitaplara verilen, Latince "beikten"
anlamna bir szcktr.)18 Onbeinci yzyl basklarnn 250
kopyadan az olduu, baslan kitap saysnn da 1500' ge
medii dnlrse, Gutenberg'in baard iin bykl
daha da iyi anlalabilir.19 Yaznn bulunmasndan bu yana
ilk kez, okuma malzemeleri byle kolay ve bol retilebiliyor-
du.
"Dnyann sonu geldi" trnden szlere ramen, bask
iinin elyazmas kitaplara olan merak yok etmediini akl
dan karmamak yararl olur. Tam tersine: Gutenberg ve
onun izinden gidenler yazclarn sanatn taklit etmeye al
tlar. Bu nedenle de birok incunabula grnm olarak elyaz
mas kitaplara benzedi. Onbeinci yzyln sonlarna gelindi
inde matbaa kendini kabul ettirmi olsa da, el yazsna olan
ilgi azalmamt. Yaznn en unutulmaz rnekleri ise henz
gelecekteydi. Kitaplara daha kolay eriiliyor, daha ok insan
okuma reniyordu. Daha ok insan yazabiliyordu ve biro
unun el yazs ok gzel ve zgnd. Onaltnc yzyl hem
basl szcn hem de en byk elyazmalarnn yzyl ol
du.20 Gutenberg'inki gibi byk teknolojik atlmalarn -ou
kez- yerini almas gereken eyi nasl gelitirdii ilgintir.
nemsiz diye kenara attmz eylerin modas gemi de ol
sa aslnda birer deer olduklarn fark etmemizi salarlar. s
tatistiklere baklacak olursa, gnmzde CD-ROM'larda ka
ytl kitaplarn bolluu ve bilgisayar teknolojisi, kitaplarn es
ki tip kodeks biimi retimini etkilememitir. Bilgisayar tek
nolojisindeki gelimeyi eytan ii olarak nitelendirenler (Sven
Birkens'in etkileyici biimde Gutenberg Elegies [Gutenberg'e
Atlar] olarak adlandrd yaptnda olduu gibi),21 dene
yimden ok nostaljiye prim vermektedirler. rnein A.B.D.
Kongre Ktphanesi'nin geni koleksiyonuna 1995 ylnda
kayd yaplan kitap says 359.437'dir (bu hesabn iinde der
giler, sreli yaynlar ve brorler yoktur).
Gutenberg'den sonra kitap basmnda grlen art kitabn
ierii ile biimi arasndaki ilikinin de altn izmitir. Guten
berg ncil'i, onu satn alanlar tarafndan byk, etkileyici cilt
lerde toplanrd. Bunlar da 12'ye 16 in kuarto'lar halinde basl
dlar ve krslerde durmalar planland.22 Bu boyutlarda par
men bir ncil iin yaklak iki yz koyunun derisi gerekirdi
(eski kitaplar uzman Alan G. Thomas'a gre bu "uykusuzluk
iin kesin tedavi" demekti!)23 Ama kolay ve ucuz retim, kitap
lar kendi balarna okuyabilecek kiilerden oluan yeni pazar
lar buldu. Bunlarn byk boy kitaba, byk forma ta gereksi
nimleri yoktu. Gutenberg'den sonra gelenler daha ufak, ceplere
sabilecek kopyalar retir oldular.

1453 ylnda Konstantinopolis Trklerin eline geti. Boaz k


ylarnda nlenmi okullar kurmu Rum bilim adamlarnn
ET FAM. xiB.rn.
mtfnt (tHftulcam dcarm M & m ft p Umk ttilf?m e t m u t r e rcdtrum m f h n m w grd H H h raj
w n ^ m ,-l* * m e e n p u r*m fttUgHit,<pam n*xJ, rA[CD(ftr,qittd m ccn fulam nto fr u fir a m a m c g f h t
m e^ d U ^ avm littm em n eM t.M tift *
itfa i j u j ' m, .t u t f i a r r ,j u t ftK n rr u aiu i(fn r Q t d m t h
tnc nen rrjh er.jf' .ttfksf* nt r jn * * t ammnm .m mtncU Jh . o m tt p u tro l frre fifju rrrr t <f> f%
tf uhm qxJK m f. asim e ltfr.s sar dutum M>. ft t r k n e tu m u .sm d l r n n j au\i u t r r m 'yu od f i d
x n red ulem fH tbm M * ! hufuacs iaaipm i tfl m a x m t .r/hiA om n U d f a m H t d t u n m r t f r r e t
ener jt h s ! ,uor. >me.oM*tof fitinpats .jrd ciutm j yu d m h utndcm cr^r tjm d a n m o d u m en
p *r **w pmm.fiumpJfA#*? rriw d p ftu t, y tam hotumt noi i l / j / m ^ r f tm tetjtijrm
P,ff ,f.'w:<*sfmptttlbf omu,m neti tun o w m ( h e 'iv m e p f M fr m t m - lifr 4 fjx n a p ro
d tft d fi Q%crcrcr ffcns ,at<jut tx p ^ L s r m , m/ janatit m m n u g n o Hfl orndsenfo t u t l fr x f i d i e efft
(M fkPTJ firip i t- rgrf *w ti her tuo tnnyore , ' r p c m n u m t x p c m 4 p u n 4
om n o * fa m * cjtad .tm , f e d l p u pon# fien n -t
n?; s=i*' i< te ,<fncd ctid i t r ii dtm e t qt*'Mcbran fi-um t f i m Q m d lU hmkh U , f u b - 4 i h et
a ffm e .i/? tn-fpr <m*ntn f$ n t: jbtd orw m fm i!tr*dot
ptAUim am fH ttu in it d d t ih t t t o u t x t M<U t a f i u t .
,nen mt'nm a>p 1 fermo%t< f e n c i n .l t r r e ir - t m a r a tjt q . h t < nmrfl
hAm.d v l m tu a ' ^ u s d L i a n d m fo fu la r t a - r r d itu t afiru m
1 tw(
( mi di fm.et f i S j x :it j r jt u m ,w|io r j p er tm p m d a ift tm tjMidm e r r 4
.tftm w f e * f l /< # fn fy t en e p c rh d ig 'tm fH f j m f m r d o t
r t . i t s iutrm tnt 4 tenm<t sen Kjrrfj t tU rg am m tp to non m o d e a m a t u m m j l j r t .;pm d
d 13 n no m "S sd '" K
,-ticr, tn * t;*rn >hjftr<*fsi non t n t J e d tse c fb t r . ytvdcm f a
Mit fhrc*t;inH W trrJotnm lnri - t,pu nt.jmamr* &Uta*<[fh msmi,

- ^ - 'J - f l j r ' !
;
a it- Q j i e t tntnm z m m u lts r j. taw = t<pw un
(m m n f qntn<<*amfTcn ,t n r fl!r r < poanr ,m t d r
of^K'rtKf
M ^meftrndrrc m&atm ,n 1Ll a h i
. i ^ o.lY f*
jf, f j .G V cm pstum f o m n n j i L * tu t?
Etemm. f m a m /nf jsluttm.
irrjiJipmm ( t ,4 n'Mir Ki/J
f * * f nfmtimdnn '-H ndibu ,^ *jcfin tm *u j*4 rm
HS fro f ofM e n f * l * r ) t m w m f i n a m a r a n u m f h t r f f i ttl
L* m itti M d ffito j p u ^ m d m h IL aom vm jM

Aldus'un almalarnn sekin bir rnei: Cicero'nun Epistolae Familiaris adl yaptnn
arbal gzellii.

birou da, talya'ya doru yola ktlar. Venedik kenti klasik


eitimin merkezi haline geldi. Krk yl kadar sonra, Pico della
Mirandola gibi stn rencileri Yunanca ve Latince konula
rnda eitmi talyan hmanist Aldus Manutius, klasiklerin
kolay kullanlabilir biim ve boyutlarda bilimsel kopyalar el
de olmakszn eitim vermenin zorluunu fark ederek, Guten-
berg'in sanatn renme kararn ald ve dersleri iin gerekli
kitaplar basabilecei bir basmevi kurdu. Aldus basmevini,
zoraki gmen olmu Doulu bilim adamlarnn varlndan
yararlanabilmek iin Venedik'te kurmaya karar verdi. Byk
bir olaslkla Giritli yazclar gibi baka srgnleri de, dzelt
meler ve dzenlemeler yapmalar iin ie ald.24 Aldus 1494
ylnda, iddial basm programn yrrle koydu. Program
belki de basm tarihinin en gzel ciltlerini retecekti: Yunanca
olarak Sophokles, Aristoteles, Platon, Thukydides; ardndan
da Latince olarak Vergilius, Horatius ve Ovidius. Aldus'a gre
bu grkemli yazarlar yazldklar dilde "araclar" olmadan da
okunabilmeliydiler. Okurlarn "grkemli ller" ile rahata
konumalarn salamak iin klasiklerin dnda dilbilgisi ki
taplar ve szlkler yaymlad.25 Aldus, yerel uzmanlarn hiz
metlerine bavurmakla kalmad ve Rotterdaml Erasmus gibi
Avrupa'nn drt bir yanndaki tannm hmanistlere de ba
vurdu ve onlar Venedik'te konuk etti. Bu uzmanlar her gn
bir kez Aldus'un evinde toplanrlar, yzyllarn szgecinden
gemi klasikler koleksiyonunu tarar, hangi yazarlarn gve
nilir kaynak olarak kullanlabileceini tartrlard. Tarihi
Anthony Grafton "Ortaa bilim adamlar biriktirirdi, Rne
sans bilim adamlar ise seiciydiler" der.26 Aldus amaz bir
bak as ile seim yapt. Klasik iirin bykleri arasna Dan-
te, Petrarca ve daha nicelerini katan odur.
Bireysel kitaplklar yay
gnlatka, okurlar byk
ciltleri yalnzca zor tanr
bulmakla kalmadlar; onlar
saklamakta da zorlandlar.
1501 ylnda, ilk basklarn
elde edecei baardan ku
ku duymayan Aldus, okur
larn isteklerine boyun edi
ve oktavo'lardan oluan, re
daksiyonu titizlikle yapl
m ve zarif bir biimde ba
slm kk kitaplar ya
ymlad. (Bunlar kuarto'nun
yar boyutlarmdayd.) re
tim masrafn ksabilmek
iin her defasnda bin bask
yapmaya karar verdi. Sayfa
y daha verimli kullanabil
mek iin de yeni bir yaz ka-
teiz e C a t M i n elindeki kitapta ve yrekte Grif- ra k te ri ^ ita lik ^ r e t t i.
fo nun italiklen nn ilk kullanm: Azize nn mek
tuplarnn Aidine basksndan. italik kalb Bolonyal harf
kesimcisi Francisco Griffo'ya aitti. Griffo, denge salamak iin
baharflerin dier harflerden daha ksa olduu karakteri de
reten kiiydi. Sonuta, ssl elyazmalarma ramen son derece
sade, zarif bir ciddiyet sergileyen ve ortaam en aranlan kita
b olacak cilt ortaya kt. Aldus'un yapt ssl bir nesne de
il, bir kitabn, cilt sahibi iin nem tayan temiz ve ak basl
m metindi. Bu harfler ilk kez Sienal Azize Catherine'in 1500
ylnda baslan mektuplarnda kullanldlar ve okurun dikkati
ni mektuplar arasndaki ilikiye ektiler. ada ngiliz eletir
men Sir Francis Meynell'e gre italikler okurun gzlerini yans
tyor, "metnin gzelliini alglama kapasitesini artryorlar-
d."27
Bu kitaplar elyazmalarmdan ve hele de tezyinli olanlar
dan ucuz olduklar iin, kopya yitirildiinde ya da zarar gr
dnde yenisi alnabiliyordu. Okurlarn gznde aydn
soylularn zenginliinin simgesi, aratrmalar iin de temel
ara oldular. Eski Roma'da ve ortaam balarnda kitap ba
sanlar bunlar alnp satlabilen ticari meta olarak grmler
di. retimin bedeli ve sresi, okurun benzersiz bir eye sahip
olmasnn getirdii ayrcalk hissine balyd. Gutenberg'den
sonra ilk kez yzlerce okur ayn kitabn e kopyalarna sahip
oldular. Okur kitaba notlar derek onu kendi mal haline ge
tirmedii srece Madrid'de okunan kitap ile, Montpellier'de
okunan kitap ayn oluyordu. Aldus'un giriimi o denli baa
rlyd ki, ksa srede taklit edilir oldu: Lyons'dan Gryphius;
Paris'ten Colines ve Robert Estienne; Anvers, Hollanda'dan
Platin; Leiden'li Elzevir onun ardndan gittiler. Aldus 1515
ylnda ldnde, cenazesine gelen hmanistler, tabutunun
evresine sevgi ile bast kitaplardan, bilgili nbetiler misa
li kuleler oluturdular.
Aldus ve onun gibilerin rnei, Avrupa'da matbaa alann
da en az yz yl sre ile izlenecek standard oluturdular. Ne
var ki, sonra gelen bir ka yzylda okurlarn istekleri yine de
iti. Her tr kitabn birden ok basks olmas geni bir see
nek alan salyordu. O gne dein yaymevlerini daha iyi ve
daha gzel kitaplar basmaya zorlam, halktan daha ok ilgi
grmeye ynlendirmi olan rekabet, giderek bozulan kalitede
kitaplar retilmesine neden oldu. Onaltnc yzyl ortalarnda
yaayan kii sekiz milyon kitabn arasndan seim yapabilir du
rumdayd. Bu say "Constantinus'un, Bizans kentini 330 ylnda
kurmasndan bu yana yazclarca kaleme alman kitaplarn top
lamndan fazlayd."28 Bu deiimlerin birdenbire olmad ve
her yerde ayn anda balamad kesin olmakla birlikte, onal-
tnc yzyln sonundan balayarak "kitap basanlar okuryazar
dnyasn ynlendirmeyi brakp, sat garanti kitaplar basma
iine yneldiler," denebilir. Zengin olanlar mal varlklarn ha
zr pazarda yaptlar: Eski kitaplarn yeniden basmlar, gelenek
sel dini kitaplar ve her eyin stnde de Kilise Babalar tarafn
dan kaleme alnm kitaplar."29 Kimileri de okul kitaplar paza
rna ynelip, ders notlar, dilbilgisi elkitaplar ve alfabe sayfala
r rettiler.
Onaltnc yzyl ile ondokuzuncu yzyl arasnda kulla
nlan tahta (grgen) kitaplar, rencinin eline ilk ald kitap
olurdu. Bugne kalm pek az sayda alfabe vardr. Alfabe

Solda; Drt yzyl boyunca ocuklarn elinde salam kalabilmi bir kemik kitap. Sada;
Nijerya'dan bir benzeri.
hemen hemen 23 cm. boyunda, 18 cm. eninde ince bir levha
dan ve bunun stne yaptrlm sayfadaki harflerden olu
uyordu. Kimi zaman sayfada dokuz say ile Dua olurdu. Sa
p vard ve kirlenmesin diye de stne effaf bir tabaka ko
nulmutu. Levha ile alfabe sayfalarn birbirine bal tutan
ince, pirinten yaplm bir ereveydi. ngiliz peyzaj mimar
ve airlii tartlr William Shenstone, bu ilkeyi The School
mistress (retmen Hanm) adl iirinde u szcklerle anlat
yor:

Kk kitaplarn aldlar ellerine


Ki korunmu yar saydam sayfalarla
Eller gzel mektubu slatmasn diye 30

Dua tahtas olarak bilinen benzer kitaplar Nijerya'da onse-


kizinci ve ondokuzuncu yzyllarda Kuran retmek iin kul
lanlm. Cilalanm tahtadan yaplan bu gerelerin tepelerinde
bir de tutma yerleri var. Ayetler ise, tahtaya yaptrlm olan
kada dorudan yazlmlard. 31
nsann cebine sokabilecei kitaplar, dost grnml ki
taplar; okurun ok deiik yerlerde okuyabileceini hissettii
kitaplar; manastrn ya da ktphanenin dnda garip kar
lanmayacak kitaplar. Kitaplar klktan kla girdiler. Onye-
dinci yzylda sokak satclar (Bir K yks adl oyunda
"her boy erkek iin, kadn iin" szckleri ile betimlenen),32
onsekizinci yzylda "chap books"33 olarak tannan, kitapk
lar ve baladlar satarlard. Yelenen kitap boyu oktavo idi.
Bylelikle tek bir tabaka kttan on alt sayfa kabiliyordu.
Onsekizinci yzylda okurlarn daha fazla ayrnt istemesin
den mi kaynaklanr bilinmez, tabakalar on iki yerden katla
yp, yirmi drt sayfa yapar oldular.34 Hollandall Elzevir'in
kulland bu format, hali vakti pek yerinde olmayan okurlar
arasnda yle tutuldu ki; burnu byk Chesterfield Kontu
"Cebinizde bir Elzevir klasii tayorsanz, ne bana gsterin,
ne de ondan sz edin" demek zorunda kald.35
Bizim tanmz karton ciltli kitap ok sonralar ortaya
kt. ngiltere Yaynclar Dernei, Kitap Satclar Birlii, pa
zarlama irketleri, Yazarlar Bir
lii, kraliyet sistemi ve tek cildi
otuz be ilinlik yeni romanla
rn balangc olan Victoria D
nemi, karton ciltli kitaplarn
douuna da tank oldu.36 B
yk boy kitaplar raflar kalaba
lk etmeyi srdrmekteydiler.
Ondokuzuncu yzylda birok
kitabn hl ok hacimli olarak
retilmesi Gustave Dor'nin
Paris Ulusal Kitapl'nda koca
man bir cildi tamaya abala
yan grevliyi resmettii karika
tr izmesine neden oldu. Cilt
bezi pahal derinin yerini ald
(ngiliz yaync Pickering bezi
kullanan ilk kiiydi ve onu
1822'de yaymlad Diamond Klasikleri serisinde kulland).
Cilt stne bask yaplabildii iin de, ksa srede ilanlar iin
de kullanlmaya baland. Artk okurun elinde tuttuu mavi
bez ciltli, kimi zaman stnde reklamlar olan, kt klfa kon
mu oktavo, popler bir roman ya da bilimsel kitap, bir nce
ki yzylda grlen deri kapl, arbal ciltlerden ok farkly
d. Kitap artk eskisi kadar soylu bir nesne deildi; daha az
rktyordu, daha sradand. Okuru ile hesapl ama yine de
keyif verici bir orta snf zarafetini paylayordu. Bu da tasa
rmc William Morris'in yaygn bir endstriye dntrecei
stil oldu. Morris'in durumunda yeni bir lks olutu: Sradan
nesnelerin geleneksel gzellikleri stne kurulu bir stil (Mor
ris idealindeki kitap iin Aldus'un ciltlerinden birini rnek al
mt). Ondokuzuncu yzyln yarsna gelindiinde okurlarn
arad kitapta stnlk gstergesi kitabn az bulunur olmas
deil; zevk ile arballn birleimiydi. Yar-mstakil evler
de ve apartman dairelerinde zel ktphanelere rastlanmaya
balanmt ve kitaplar da dier nesnelerin sosyal dzeyine
uygundular.
Gustave Dore'nin byk boy kitap modas ile dalga geen karikatr.

Onyedinci ve onsekizinci yzyllar Avrupas'nda kitapla


rn i meknlarda, zel ya da halka ak bir kitapln koru
yucu duvarlar ardnda okunmas gerektii dnlrd. Ki
taplar artk dar tanabilen, yolculuklar iin zel olarak
retilen kitaplar yapmaya baladlar. ngiltere'de ondoku-
zuncu yzylda zaman bol burjuvalar ile demiryollar an
daki genileme bir araya gelince, uzun yolculuk yapma heve
si artt ve okuryazar yolcular belirli ierik ve boyutta kitapla
ra gereksinim duydular. (Bir yzyl kadar sonra, babam hl
ktphanesinde bulunan ve kimsenin oradan karmasna
izin verilmeyen yeil deri ciltli kitaplar ile "sradan karton
kapakllar" arasnda bir ayrm gzetiyor olacakt. Onlar ve
randadaki hasr masann stnde sararp, eskimeye terk
ederdi. Ben de onlar sahipsiz kedilermiesine alr odama
gtrrdm.)
1792 ylnda Henry VValton Smith ve kars Anna, Lond
ra'nn Little Grosvenor sokanda kk bir gazete bayii; elli
W. H. Smith Blackpool North tren istasyonunda bulunan kitap tezgh. Londra, 1896.

alt yl sonra W. H. Smith ve Olu, Londra Euston tren istasyo


nundaki ilk kitapy atlar. Ksa srede Routledge'm Railway
Library'yi [Demiryollar Serisi], Run and Read Library [Ko ve
Oku Kitapl], Illustrated Novels' 1 [Resimlendirilmi Roman
lar] ve Celebrated YVorks' [nl Yaptlar] stoklarnda bulun
durur oldular. Bu kitaplarn biimi deiebiliyordu ama ou
oktavo idi ve karton kapak iindeydiler. (Dickens'in Christmas
Carol [Noel Ezgisi] kitab gibi birka ksa yapt yarm-oktavo
olarak da baslmt.) Blackpool North istasyonundaki W. H.
Smith dkknnn 1896 tarihli fotorafndan da anlalaca gi
bi, bu dkknlarda yalnzca kitap deil, gnn gazete ve dergi
leri de satlyordu. Bylelikle yolculara okumak iin yeterli se
enek sunuluyordu.
1841 ylnda Leipzig'li Christian Bernhard Tauchnitz tm
karton kapakllarn en iddial dizisinin basm iine soyundu.
Haftada bir kitap ile ilk yz ylda be bin kitaba ulald. Sata
sunulan say elli-altm milyon arasndayd. Kitaplarn seimi
kusursuz ise de bask kalitesi, ieriin kalitesini tutturamyor-
du. Kare grnml, harfleri ufak, kapaklar ayn olan ve ne
ele ne de gze hitap eden kitaplard bunlar.37
On yedi yl sonra Leipzig'li Reclam yaynevi, on iki cilt
lik bir Shakespeare evirisi yaymlad. Ksa srede baarl ol
du. Reclam da diziyi yirmi be kk cilt olarak yeniden bas
t ve her birinde bir oyun bulunan pembe karton kapakl bu
kitapklar on fenik gibi inanlmaz bir fiyattan sata sundu.
1867 ylnda lmlerinin stnden otuz yl gemi tm Al
man yazarlarn yaptlar halkn mal olmutu ve bu Reclam'a
szkonusu yaptlar Universal-Bibliothek [Evrensel Kitaplk]
ad altnda basm olana tand. Al Goethe'nin Faust'u ile
yapld; Gogol, Pukin, Bjornson, Ibsen, Plato ve Kant ile sr
drld. ngiltere'de klasik serileri -N elson'un New Century
Library [Yeni Yzyl Kitapl]; Grant Richards'm World
Classics [Dnya Klasikleri]; Collins'in Pocket Classics [Cep
Klasikleri] Dent'in Everyman's Library [Herkesin Kitapl]-
Universal-Bibliothek'e38 rakip oldularsa da, onun baarsn
glgeleyemediler.
Ta ki 1935 yl gelene kadar. Bir yl kadar nce, Agatha
Christie ve ikinci ei ile onlarn Devon'daki evlerinde geirdii
bir haftasonundan dnmekte olan yaync Allen Lane, tren bek
ledii srada garda bulunan kitaplarda okuyacak bir eyler
baknd. Gnn dergileri, pahal ciltliler ve fiyat ve ierii
ucuz saman kd kitaplar (pulp-fiction) arasnda ilgisini e
ken hibir ey bulamad. Ucuz ama kaliteli cep kitaplarna ge
reksinim olduunu fark etti. ki erkek kardei ile birlikte alt
Bodley Head'e dnnce, plann uygulamaya koydu. En iyi
yazarlarn yaptlarn rengarenk, parlak kapaklar iinde suna
caklard. Yalnzca srekli okura ynelmekle kalmayacaklar, is
ter eitimli, ister eitimsiz ama okuyabilen herkesi batan
karmaya alacaklard. Kitaplar yalnzca kitaplarda deil,
ayhanelerde, krtasiyecilerde ve ttnclerde satacaklard.
Bu tasar gerek Bodley Head'deki kdemli yneticiler,
gerek dier yaynevleri tarafndan nefretle karland. Ciltli
satlarda baar kazanm kitaplarn basm haklarn ona
kaptrmak istemiyorlard. Krlarnn azalacandan ve kitap
lar szcn tam anlamyla "ceplenecei" iin, kitap satcla-
n da bu ie pek hevesli deil
lerdi. Lane yine de pes etmedi
ve sonunda birka kitab bas
mak iin izin ald: kisi Bodley
Head tarafndan daha nce ba
slm kitaplar olan Andr Ma-
urois'nm Ariel'i ile, Agatha
Christie'den The Mysterious A f
fair at Styles (Stylesdaki Esra
rengiz Vak'a); Ernest Heming
way ve Dorothy L. Sayers gibi
nl yazarlarn birka yapt
ve Susan Ertz ve E. H.Young
gibi daha az tannan yazarlar
dan bir-iki kitap.
Lane'in kitap serisi iin artk bir isme gereksinimi vard.
"Dnya Klasikleri kadar iddial olmayan, Everyman [Herke
sin] Kitapl kadar stnlk taslamayan bir ad."39 lk see
nekler zoolojiden geldi: Yunus, Fok (ki Faber&Faber tarafn
dan kullanlyordu), sonunda da bir penguen. Ad Penguin
olacakt.
lk on Penguin 1935 ylnn 10
Temmuz gn, kitap bana alt
peniden sata ktlar. Lane her
bir kitaptan on yedi bin kopya sa
tlrsa masraf karacan hesap
lamt. lk satlar sadece yedi
bin rakamn buldu. Lane, Wool-
worth maazalar zincirinin satm
Onbeinci yzyldan kalma, madrigaller almcs Bay Clifford Prescott le
ieren yrek biimli kitap. grmeye gitti. Prescott ekini
yordu. Kitaplarn ay paketleri ya da oraplarn yan banda,
herhangi bir mal gibi sata sunulmas dncesi ona gln gel
miti. Rastlant sonucu, tam bu srada Bayan Prescott kocasrun
brosundan ieri girdi. Ne dnd ona sorulunca tepkisi
olumlu oldu. "Neden olmasn?" diye sordu; "neden kitaplar da
gndelik eyalar arama girip, oraplar ya da ay kadar eriilebi-
Elinde minnack bir cilt tutan bir onyedinci yzyl Flaman kadn: Bartholomeus van der
Helst'den bir portre.

lir ve gerekli saylmasnlar ki?" Bayan Prescott sayesinde sat


gerekleti.
George Orwell hem bir okur, hem de bir yazar olarak bu
yenilie tepkisini yle aklad: "Bir okur olarak Penguin'i kut
luyorum. Bir yazar olarak onlar bela gibi gryorum... Sonu
ta piyasay ucuz basklar kaplayabilir ve bu dn veren k-
tphanelerin (yazarlarn vey annelerinin) belini krar ve yeni
romanlarn saysn drr. Bu edebiyat iin ok iyi olabilir
ama bu iin ticari yn asndan pek kt bir eydir."40 Yanl
yordu. Datm olanaklarnn genilii, dk maliyet, kitap e
idinin dzeyi ve yelpazenin genilii gibi zelliklerinden te,
Penguin'in en nemli baars simgeseldi. Byle geni bir yelpa
zenin herkes tarafndan hemen hemen her yerde alnabilir ol
mas; Tunus'tan Tucumn'a, Cook Adalar'ndan Reykjavik'e
uzanan bir alanda bulunabilmesi, okurlara her yerde var olabil
menin simgesi gibi geliyordu.
Kitaplar iin yeni biimler aray sonu gelmez bir uratr
ama bunlarn iinden, ok deiik olanlardan pek az gnm
ze gelmitir denebilir. 1475 dolaylarnda soylu bir din adam
olan Jean de Montchenu tarafndan yaplan ve iinde tezyinli
ak dizeleri olan kalp biimi kitap; Bartholomeus van der
Helst'in onyedinci yzyldan kalma bir tablosundaki Hollanda
lI kadnn elinde tutuu minyatr kitap; dnyann en kk ki
tab olan ve 1673 ylnda Hollanda'da yaplan, posta pulundan
ufak, lcm. eninde ve 1.5 cm. boyundaki Bloemhofje ya da Etraf
evrilmi iek Bahesi; John James Audubon'un 1827 ile 1838
arasnda baslan ve yazarn yoksullua srkleyen, yalnz b
rakan ve deliliine neden olan dev boyutlu Birds of America
[Amerika'nn Kular] adl kitap; Bruce Rogers tarafndan New
York Snrl Basmlar Kulb iin 1950 ylnda hazrlad Gulli-
ver'ir Seyahatlerinin dev Brobdingnagian cildi ve Lilliput bo
yutlu kilisi. Bunlardan ou ilginlik olarak kaldlar. Okura
bilginin arln duyumsatan, gzel resimler sunabilen ve y
rye gtrebilecei gibi yataa da gtrebilecei temel bi
imler hl yayorlar.
1980'li yllarda, Sahra l'nde bulunan geni Dakla va
hasnda kaz yapan bir grup Kuzey Amerikal arkeolog, dr
dnc yzyldan kalma tek katl bir evin kesinde iki adet
eksiksiz kitap buldular. Birinde Atinal dnr Isokrates ta
rafndan yazlm adet politika konulu deneme vard. Di
erinde de bir khyann drt yl boyunca yapt tm mali i
lemlerin dkm bulunuyordu. Bu hesap defteri elimizde bu
lunan tek para halindeki en eski kodeks, ya da ciltlenmi ki
taptr ve karton kapl kitaplarmza da ok benzer. Fark kt
tan deil de, tahtadan yaplm olmasndadr. 30 cm. boyun
da, 12.5 cm. eninde, ve 3 cm. kalnlnda olan her tahta yap
ran sol tarafnda drt delik var. Sekiz yaprak bu deliklere
geen bir kordon aracl ile birletiriliyor. Hesap defteri drt
Yukarda: audobon'un Am erika'nn Kular kitabndan fil boyutlu sayfalarndan biri.
Sa altta: Dnyann en kk kitab olan oyedinci yzyldan Kapal iek Bahesi.
Sol altta: Dakleh vahasnda yer alan "Sahra Penguin'/."
yl boyunca kullanlmas ngrldnden "dayankl malze
meden yaplm, kolay kullanlabilir ve tanr"41 olmak zo
runda. Bu ad san bilinmez okurun istekleri, koullara bam
l birka ufak deiikliin dnda, bugn iin de geerli. Ba
dndrc bir on alt yzyl sonunda benim isteklerimle de
rtyor.
Chatillon, Coligny: Bahede kitap okuyan Colette, 18 yanda
Yalnz Bana Okma

Mevsim yaz. Saint-Saveur-en-Puisaye adl renksiz kyde,


yumuak yatandaki kuty yastklara gmlm sekiz ya
larnda bir kz, pencerenin ardndaki parke ta deli L'Hos-
pice sokanda giden arabalarn kard seslerin grltsn
de Victor Hugo'nun Sefiller adl romann okuyor. Deiik ki
taplar okumuyor; ayn kitaplar tekrar tekrar okuyor. Sefiller'i
sonralar "aklc bir tutku" olarak nitelendirdii biimde sevi
yor; sayfalarnn arasna "kulbesine yerleen bir kpek" gibi
rahata snabileceini hissediyor.1 Her gece ac dolu gezintile
rinde Jean Valjean'a elik edebilmenin zlemini duyuyor, Co-
sette ile tekrar tanmak istiyor, Marius'u tanmak istiyor. Hatta
lanet olas Javert'i bile. (Aslnda katlanamad tek karakter s
trap verici kahraman kk Gavroche.)
Arka bahede, sakslardaki aalar ve ieklerin arasnda
kitaplar ele geirmek iin babas ile yarmak zorunda. Babas
talya seferleri srasnda bacan yitirmi olan bir asker.2 Kitap
lna giderken, gazetesi Le Temps', dergisi La Nature' alyor
ve "Gri bir alnn altnda parlayan Kazak gzleri ile, masalar
da braklan her trl okuma malzemesini kapyor. Hepsi onu
kitaplna kadar izliyor ve gn n bir daha hi grmyor
lar."3 Kzcaz deneyimleri sayesinde kitaplarn onun ulaabi
lecei yerlerden uzakta tutuyor.
Annesi edebiyata inanmyor. "Ynla karklk, tutkulu bir
dolu ak var," diyor kzna, "Gerek yaamda insanlarn aklla
rnda baka eyler var. Sen karar ver: Benim hi romanlardaki
kiiler gibi ak, ak diye dvnp durduumu duydun mu?
Oysa benim de bir blmlk hakkm olmal! Benim iki kocam,
drt de ocuum oldu!"4 Kznn yaklaan kiliseye kabul treni
iin dini kitaplar okuduunu grnce sinirleniyor: "Bu berbat
soru sorma geleneinden nefret ediyorum! Tanr nedir? Bu ne
dir? u nedir? Bu soru iaretleri, bu takntl sorgulamalar, bu
merak! Bence hepsi yakksz iler. Sorarm size, nedir bu bask!
Kim On Emimi bu korkun laf salatasna evirdi? Ben bir ocu
un elinde byle bir kitap grmekten hi holanmyorum!"5
Babas tarafndan meydan okunan, annesi tarafndan sevgi
ile gzetilen kk kz geceye, odasna ve yatana smyor.
Colette yetikin yaam bo
yunca da bu kendine ait oku
ma alanm isteyecektir. Yalnz
ya da biri ile yaarken, avlu
daki kk evde ya da kent
dndaki byk villalarda,
kiralk odalarda ya da geni
Paris apartmanlarnda (her
zaman baaramasa da) kendi
ne hep bir yer ayrr ve bura
da onu rahatsz edebilenler,
yalnzca onun izin verdikleri
olur. Sesleri yutan yataa
uzanm, deerli kitab iki eli
nin arasnda ve midesine da
yal dururken, yalnz kendi
alann yaratmakla kalmaz,
kendi zaman lsn de be
Sonsuza dek okumak: Akitanyal Eleanor'n me
lirler. (Farknda deildir ama
zar.
saatten az bir uzaklkta,
1204 ylnda len Kralie Akitanyal Eleonore, lahitinin stn
deki yontuda ayn pozda kitap okuyarak yatmaktadr.)
Ben de yatakta okurdum. ocukluumun gecelerini geir
diim ok sayda yatakta, araba farlarnn tavanlarda rkn
k oyunlar yapt yabanc otel odalarnda, kokularn ve ses
lerin bana yabanc geldii evlerde, denizin nemi ile yap yap
olmu yaz evlerinde, da havasnn kuruluu karsnda nefes
almam kolaylatrmak iin baucuma kaynar suya atlm oka
lipts yapraklarnn konduu yerlerde yatak ile kitabn bileimi
bana gidebileceim bir ev sunard. Hangi gkyz altnda
olursa olsun, oraya her gece gidebilirdim. Orada kimse gelip
benden unu ya da bunu yapmam isteyemezdi. Bedenimin is
tei yoktu, araflarn altnda hareketsizdi. Olup bitenler kita
bn iindeydi. Ben anlatcydm. Yaam ben sayfalar evirdiim
iin vard. Son birka sayfaya gelip de, sonu bir sonraki geceye
brakmak amac ile kitab yere koyup, yastklara gmlrken
zaman ben durdurmuum duygusunu yaamak kadar eksiksiz
baka bir mutluluk bilmiyorum.
Her kitabn yatakta okunmak iin uygun olmadn bili
yordum. Detektif romanlar ile doa tesi glerle ilgili roman
lar huzur dolu uykular sunmaktan uzaktlar. Colette iin, yolla
r ve ormanlar, karanlk lam dehlizlerinden kalar ve bari
katlarn stnden geme abalar ile Sefiller, yatak odasnn ses
sizliine en uygun kitapt. W. H. Auden da ona katlyordu.
Ona gre okunmas gereken kitap okunduu mekn ile elien
bir kitap olmalyd. "Wiltshire Downs'da, Jefferies okuyamam,"
diye yakmyordu; "ya da kulbn sigara salonunda tekerleme
lere gz gezdiremem."6 Bu doru olabilir. O anda bulunduun
yerin zelliklerini kttan okumak anlamsz bir tekrar gibi ge
lebilir. Andr Gide'i, onu Kongo nehrinden aa tayan tekne
de7 Boileau okurken dlyorum da zengin, dzensiz bitki r
ts ile onyedinci yzylda adeta yontularak yazlm, kuralna
uygun dizeler arasndaki eliki bana tam olmas gerektii gibi
geliyor.
Colette'in de fark ettii gibi, kimi kitaplar bulunduklar
ortamla eliki istemekle kalmyorlar, kimi kitaplar okuma iin
belirli oturu biimleri istiyorlard. Okur bedeninin okuma du
rular da bu durulara uygun okuma yerleri istiyordu. (rne
in Colette, Michelet'nin, Histoire de France 'n [Fransa Tarihi]
babasnn koltuuna kvrlp, "kedilerin en aklls olan" Fanc-
hette'i kucana almakszn okuyamyordu.)8 ou kez oku
madan alman zevk okurun bedensel rahatl ile ilintilidir.
Onbeinci yzylda Thomas Kempis, "Ben mutluluu her
yerde aradm" diye yazm; "ama onu ufack bir kede oku
nan kk kitabn dnda bulamadm."9 Ama hangi ufack k
e? Ve hangi kk kitap? ster nce kitab seip, sonra keyi
bulalm; ister keyi seip, hangi kitabn kenin havasna uya
cana bakalm, zaman iinde okuma, okuma eylemi iin belirli
bir yer isteyecektir: Bu iki eylem arasndaki iliki kopabilecek
bir iliki deildir. Koltuklarda okuduum kitaplar vardr. Ma
sada okuduum kitaplar vardr. Metroda, tramvaylarda ve oto
bslerde okuduum kitaplar vardr. Trenlerde okunan kitaplar
ile koltuklarda okunan kitaplar arasnda nitelik asndan bir
benzerlik var gibi gelir bana. Her ikisinde de evremden kendi
mi kolayca soyutlayabildiim iin belki de. ngiliz romanc
Alan Sillitoe "yi ve kaliteli bir yky okumak iin en uygun
yer yalnz bana yolculuk yaplan bir trendir," der. "evredeki
yabanclarn varl ile pencerenin ardnda kayan (arada bir
baktn) yabanc manzarann oluturduu fonun nnde, say
falardan dar taan karmak ve ekici yaam kendine zg
etkileme gcne sahiptir."10 Ktphanelerde okunan kitaplar
insana tavan arasnda ya da mutfakta okunan kitaplar kadar
lezzet vermezler. 1347 ylnda Kral III. Edward "yatak odasnda
bulundurulmas"11 amacyla iinde romanslar bulunan bir kita
ba 66 sterlin 13 ilin 4 peni demiti. Belli ki bu kitabn byle
bir yerde okunmasn uygun buluyordu. Onikinci yzylda ya
zlan Aziz Gregorios'un Yaam adl yaptta, tuvalet "Tabletlerin
rahatsz edilmeden okunabilecei zel bir dinlenme yeri" ola
rak anlatlyordu.12 Henry Miller bir keresinde itiraf etmiti:
"Btn iyi okumalarm tuvalette yapmmdr. eriinin ger
ek tad yakalanmak isteniyorsa, Ulysses'in yalnzca tuvalette
okunabilir blmleri vardr."13 Gerekten de bu kk ve bt
n ile daha kaba gereksinimler iin dnlm oda Marcel
Proust'a gre "temelde yalnzlk gerektiren tm eylemlerim
iin; okumak, dnmek, gzyalar ve bedensel zevk iindi."14
Epikurosu mer Hayyam iirlerin ak havada, bir arda
n altnda okunmasn neriyordu. Yzyllar sonra Saint-Be-
uve, Mme. Stal'in anlarnn, "Kasm ay aalarnn altnda"
okunmasn salk veriyordu.15 "Benim yntemim," diyordu
Shelley, "soyunup kayalara oturmak, terim kuruyana kadar
Herodotos okumaktr"16 Oysa herkes ak havada okuyamaz.
Marguerite Duras "Ben bahelerde ya da plajlarda pek okuya
mam" diyordu. "Ayn anda iki k altnda okuyamazsn; gn
ve kitabn . Suni k kullanmal, oda glgede olmal.
Yalnzca sayfa klandrlm olmaldr."17
nsan okuyarak bir meknn havasn deitirebilir. Proust
yaz tatillerinde, ailenin dier fertleri yrye knca ona e
lik edenlerin "okumalara pek saygl olan, duvarlarda asl ta
baklar, son yapra dn koparlm takvim, yant beklemeden
konuan ve pek insan sesine benzemeyen sesleriyle okudukla
rnn anlamlarn farkl anlamlarla deitirmeye almayan
saat ve mine" olacandan emin olarak gizlice yemek odas
na geri dnermi. Ann "sofray kurmak iin vakitsiz kp"
gelmesine kadar iki tam mutlu saat var. "Sofra iin geldiinde
konumasa yeter! Ama o duramaz 'yle rahat ediyor olamaz
snz. Size bir masa getirsem mi?' diye sorar. Ve yalnzca 'Ha
yr, teekkr ederim' demek iin bile, es verip, sesinizi uzak
latrmanz gerekecektir. Oysa sesiniz dudaklarnzn ardnda
gizlidir ve gzlerinizin okuduu szckleri sessiz sessiz tek
rar etmektedir. Bu sesi susturmanz, 'Hayr, teekkr ederim'
demek iin de ona gndelik bir tn verip, yant verme vurgu
suna gemeniz gerekir."18 ok sonralar, yemekten sonra ve
kitabn sonuna birka sayfa kalnca mumunu yakar, uykusuz
luu ve cezalandrlmay gze alrd. Kitap bitince, konuyu ve
karakterleri izlemesine neden olan tutku onu uyutmazd. O
da ya dolar, ya da nefesi kesik yatard: yknn srmesini,
hi deilse o ok sevdii kahramanlar konusunda daha ok
eyler bilmek isterdi.
Yaamnn sonuna doru, astmma bir nebze de olsa iyi ge
len mantar kapl odasnda, yastklara dayanm oturan Proust,
clz nn glgesinde unlar yazacakt: "Gerek kitaplar par
lak gn ve dosta sohbetlerden domamal. Karanlk ve
sessizlikten kmallar."19 Proust'un okuru olan ben, her gece,
sar mn altnda bu gizem dolu doum ann yeniden ya
yorum.
Geoffrey Chaucer, daha dorusu onun The Book of the Duc-
hess [Desin Kitab] adl yaptndaki uykusuzluk eken Des,
yatakta kitap okumann herhangi bir oyundan daha byk bir
elence olduuna inanyordu.

Ve grnce uyumamn olanaksz olabileceini


Bu ge vakitte, bu baka gecede
Oturdum yatamda dimdik
Kt biri bana kitap verdi
Bir romans, ve beni okumaya zorlad
Geceyi geireyim diye
Ben bu ii daha keyifli buldum
Tavladan ve satrantan 20

Yatakta okumaktan alman keyiften te bir ey var: Bir tr si


ze zel olma nitelii. Yatakta okumak benmerkezci bir eylem; ha
reketsiz, sradan sosyal davram kalplarnn dnda, dnyaya
grnmeyen ve belki de araflar arasmda yapld iin ehvetin
ve gnahkrca bir tembelliin dnyasma ait olan, yasak eylerin
verdii hazdan pay alan bir eylem. Belki de yeniyetmeliimin yaz
gecelerinde John Dickson Carr, Michael Innes, Anthony Gilbert
gibi yazarlarn detektif romanlarma belirgin bir erotizm ykleyen
de bu. Bana "bir kitap alp, yataa gideyim" szckleri ite bu ne
denle tensel beklentiler artragelmitir hep.
Yazar Josef Skvorecky, "Kat balayc kurallar ile ynetilen
ve kurallara ters dmenin Spock* ncesi, babadan grme yn
temlerle cezalandrld bir toplum olan" komnist ekoslo
vakya'daki ocukluk okumalarn anlatyor. Kurallardan bir r
nek: Yatak odanzdaki k saat dokuz oldu mu, kapanacakt.
Yatakta okumak yasaklardan biriydi. Iklar sndrldkten
sonra "yatama bzlr, stm battaniye ile sk sk rter
dim. Dein altndan bir el feneri karr ve kendimi okuma
nn, okumann ve okumann zevkine brakrdm. Sonunda da,
ou kez saat gece yarsn geince, pek keyifli bir yorgunluk
tan uyuyakalrdm."21

* Benjamin Spock: Anne babalarn anlayl olmalar ve ocuklarm olabildiince


zgr yetitirmeleri gerektiini vurgulayan kitaplaryla tm zamanlarn en ok
satan kitaplar arasna giren; genleri askere gitmemeye tevik ettii gerekesiyle
hkm giyen pedagog. - y.n.
Amerikal yazar Annie Dillard ocukluunun kitaplarnn
onu nasl Orta Bat'daki doum yerinden uzaklatrdn anla
tyor: "Bylelikle kendime baka bir yerde kitaplar arasnda bir
yaam oluturabilirdim... Bu nedenle de yatak odalarmza ko
ar, deliler gibi okur; pencerenin dndaki aalar, Orta Ba
t'nn korkun yazlarn ve klarm severdik."22 Yatakta oku
mak evremizdeki dnyay hem kapatr hem de aar.
Yatakta okumak olgusu pek de eski deil. Eski Yunan'm yata
kline, dikdrtgen ya da hayvan aya biiminde bacaklar stne

Lahdin yan yzeyinde uzanm yatan Romal soylu, yaamnda da byle uzanp tomarlar
n okurdu.
konmu tahta bir ereveydi. Sslemelerle bezenmiti ve okuma
iin pek uygun deildi. Toplantlarda yalnzca erkekler ve fahie
ler tarafndan kullanlmasna izin vard. Alak bir ba dayama ye
ri bulunurdu ama ayak dayayacak bir yer yoktu. ilte ve yastkla
r olurdu. Hem uyumak, hem de dinlenmek amac ile uzanmak
iin kullanlyordu. Bu durumda, bir tornan (ruloyu) okumak iin
bir ucunu sol elle tutup, sa eli ruloyu amak iin kullanmak, be
dene de sa dirsek ile destek vermek olasyd. En rahat olanlarda
bile rahatszlk veren bu duru ksa srede dayanlmaz oluyordu.
Romallarn, aralarnda okumak ve yazmak iin olanlar da
dahil, deiik amalar iin deiik yataklar (lectus) vard. Bu
Tezhipli bir Fransz elyazmas kitapta, keiin biri souk bir k gecesinde yatana oturmu,
okuyor.
yataklarn biimleri farkl saylmazd. Kvrk ayaklar olurdu ve
ounda pirin kakma sslemeler grlrd.23 Yatak odalar
nn (evin en uzak kesinde bulunan cubculum'larm) karanl
nda Roma yataklar, pek rahat olmayan bir okuma yata ola
rak kullanlabiliyordu. Balmumuna batm bir bezden yaplm
olan mumun (lucubrum ) nda Romallar greceli bir sessiz
likte gece almalar yapar ve okurlard.24 Petronius'un Satyri-
cor adh yaptndaki sonradan grme Trimalchio, len odasna
okamal yatanda; "bir sr kk yasta yaslanm ola
rak" getirilir. Eitimi horlayan biri olmamakla bbrlenen ve
biri Latince, dieri Yunanca olmak zere iki kitapla sahip ol
duunu syleyen Trimalchio, bir araya gelmi konuklarna
kendisine ait ve doalama rettii birka dizeyi sunar.25 Tri
malchio hem yazmay hem de okumay ayn gsterili lectus s
tnde yatarken gerekletirmitir.
Hristiyan Avrupa'nn ilk dnemlerinden balayarak, oni-
kinci yzym ortalarna kadar yataklar son derece yaln, vazge
ilebilir eyalar olarak kaldlar. Sava ya da ktlk gnlerinde
zoraki geri ekilmelerde arkada braklrlard. Bir tek zenginle
rin ssl yataklar olurdu. Yalnzca zenginler kitap sahibi ol
duklar iin, ssl kitaplar ve yataklar zenginliin simgesi hali
ne dntler. Onbirinci yzylda Bizansl bir soylu olan Eus
tathius Boilas vasiyetnamesinde bir ncil, dinle ilgisi olmayan
metinler ve tarih stne birka kitap, skender'in Ak adh gzde
bir kitap ve bir varak kapl yatak brakt.26
Keilerin hcrelerinde sade ranzalar olurdu ve burada tahta
sra ve masalarna oranla biraz daha rahat koullarda okuyabilir
lerdi. Onnc yzyldan kalma sslemeli bir kitapta gen, sa
kall bir keii beyaz giyseri iinde, beyaz bir yasta dayanm
olarak, bacaklar gri bir battaniye ile rtl olarak resmedilmi
grrz. Yatan odann dier taraflarndan ayran bir perde bu
lunmaktadr. Kk bir sehpanm stnde adet kitap ak ola
rak durur. Bacaklarnn stnde de kitap daha vardr. Bavu
rulmak iin hazrda beklerler. Elinde ise l mum tablet ve bir
sivri ulu yazma aleti vardr. Belli ki, souk nedeni ile yatama s
nmtr. Botlar boyal srann stnde durur ve o da kitaplarn
stne sessiz bir mutlulukla eilirken grlr.
Ondrdnc yzylda, kitaplar soylularn ve kilise yeleri
nin tekelinden karak, burjuvaziye de ulat. Soylular bu no
uveaux riches -yeni zenginler- iin model oluturuyordu. Soylu
lar okuduklarna gre, onlar da okuyacaklard. Tccarlar olarak
okuma yazma yeni edindikleri bir yetenekti. Soylular evrele
rinden ssl perdeler sarktlan yontulmu ahap yataklarda
yatyorlarsa, onlar da yatmalyd. Kitap ve ssl yatak sahibi
olmak kiinin sosyal konumunun gstergesi oldu. Yatak odas
burjuvann uyuduu ve sevitii yer olmakla kalmad; derle
nen zenginliin geceleri korunabilecei depo haline dnt.27
Kitaplar bir yana, gvelerin ve paslanmann yarataca zarar
dan korunmak iin sandklara ve kutulara yerletirilmi baka
nesneler de burada sergilenirdi.
Onbeinci yzyldan onyedinci yzyla kadar, en iyi yatak
mirasn byk dlyd.28 Kitaplar ve yataklar en deerli ta
nabilir mallard ve dier mallardan farklar da tek bir kii tara
fndan sahiplenilebilir olmalaryd. (Shakespeare ikinci iyi yata
n kars Anne Hathaway'a brakmtr!) Kadnlarn pek az
maln sahibi olmalarna izin verildii ada kitap sahibi olur
lard ve onlar oullarndan ok kzlarna miras brakrlard.
1432 yl kadar eski bir tarihte Yorkshire'l Joanna Hilton vasi
yetnamesinde kzma Romans ve On Emir; Yedi Bilge Adamn y
ks ve Gln Roman adl kitaplar brakmt.29 Pahal dua ki
taplar ve tezhipli nciller ounlukla ata yadigr olarak kabul
edilir, dolaysyla da byk erkek ocua kalacaklar arasnda
olmalar beklenirdi.30
Onbeinci yzyldan kalma resimlendirilmi, Fransz Playfa-
ir Saatler Kitab'nm sayfalarmdan birinde Meryem'in doumu
gsterilir. Meryem'in annesi olan Azize Anna'ya ebe tarafndan
bir ocuk sunulmaktadr. Azize, adeta Chaucer'm Desi gibi,
soylu bir kadn olarak resmedilmitir (ortaalarda Anna'mn ai
lesi varlkl bir aile olarak nam salmt). Azize srma desenli kr
mz bir kuma ile rtl bir yatakta otururken grlmektedir.
Tm ile giyiniktir, stnde srma ilemeler olan mavi bir elbi
se, ba ile boazm rten beyaz bir al vardr. (plak yatmak
yalnzca onbir ile onbeinci yzyllar arasnda yaplan bir ey
lemdi. Onnc yzylda yaplan bir evlilik anlamasnda "ka-
Onbeinci yzyldan kalma bir Playfair Saatler Kitab'ndan ayrnt: Bakire Meryem'in
yaam anlatlyor.

dm kocasnn izni olmadan gecelik giyemez" kayd yer alr.)31


Yeil bir araf -yeil doumun rengidir, baharn k yenmesini
simgeler- yatan iki yanndan aa sallanmaktadr. Yatan s
tndeki krmz rtnn zerinde katl, beyaz bir araf durur.
Bu arafn stnde ve Azize Anna'nm kucanda ak bir kitap
vardr. Byk bir olaslkla bir dua kitab olan bu kitabn koru
yucu perdelerle artrd mahremiyete ramen oda pek
mahrem bir yermi duygusu vermez. Ebe ieri doallk iinde
gelmi gibidir. Akla Meryem'in doumu ile lmn gsteren
ve yatan evresinde onlarca yas tutan, dua eden kadn, erkek,
oluk ocuk dolu resimler gelir. Kimisinde kedeki tastan su
ien bir kpek bile vardr. Bu doum ve beklenen lm odas
Azize Anna'nm kendisi iin yaratt bir mekn deildir.
Onaltnc ve onyedinci yzyllarda yatak odalar -evin di
er blmleri gibi- geit meknlaryd. Bu nedenle de okuma
trnden eylemlerin gerektirdii sessizlik ve huzuru salama
garantisi veremezlerdi. Yatan evresini perdeler ile rtmek ve
kiisel eyalar ile doldurmak yeterli deildi. Bir yatan kendi
ne ait odas olmalyd. (Ondrdnc ve onbeinci yzylda ya
ayan zengin inlilerin iki tr yata olurdu ve her ikisi de ken
di gerekli meknn olutururdu. Ranza, masa ve sra olarak
amal kullanlan k'ang, kimi zaman altndan geen borular ara
cl ile de stlrd. Bir de kendi bana ayakta durabilen ve
kompartmanlara ayrlm olan yatak vard ki, oda iinde oda
olarak tanmlanabilirdi.)32
Onsekizinci yzyla gelindiinde, yatak odalar hl rahat
sz edilmekten uzak meknlar olmamakla beraber, okumak iin
yatakta kalmak, Saint Jean-Baptiste de la Salle'in, bu nafile u
ran gnah dolu tehlikelerine kar uyanlar yazmaya itecek
boyutlara ulamt. 1900 ylnda azizlik mertebesine ykselti
len bu Fransz eitimci, 1703 ylnda baslan Hristiyan Terbiye
sinde Davran Kurallar adl yaptnda "Yatakta amasz bir bi
imde konumak, dedikodu yapmak ve elenmek tmden ah
lakd ve yakkszdr" demitir. "Okuyan ya da baka ilerle
uraanlara yknmeyiniz; uyumak dnda baka amalarla
yatakta kalmaynz. Erdeminiz bundan kazanl kacaktr."33
Hemen hemen ayn dnemde Jonathan Swift alayl bir biimde
yatakta okunan kitaplarn da havalandrlmas gerektiini yaz
yordu. Hanmefendinin yatak odasn toplamakla grevli hiz
metiye "Pencereleri hava girsin diye ak braktnzda," di
yordu; "Pencerenin nndeki sedirin stne kitaplar ya da
baka eyleri koyun ki, onlar da havalansnlar."34 New Eng-
land'da Jefferson tarafndan gelitirilen Argand lambasnn bu
lunmasnn yatakta okuma alkanln yaygnlatrd d
nlyordu. "Mumlarla aydnlatlan yemek davetleri parltlar
n yitirdiler: Konuma alannda ne kanlar okumak iin yatak
odalarna ekilir oldu."35
Yatak odasnn kiiye zel olmas, hatta yatan kiiye zel
olmas hl kolaylkla elde edilen bir ey deildi. Bir aile herke
se ait yatak odalarna ve yataklara sahip olacak kadar zengin
olsa da, kimi detler gerei bu meknlarda belli toplumsal t
renlerin yer almas gerekmekteydi. rnein hanmefendilerin
yatak odalarnda konuk arlamalar yaygn bir uygulamayd.
Giyinik olurlar ama, arkalarndaki yastklara dayanarak, yar
yatar bir pozda konuklarn kabul ederlerdi. Konuklar da yatak
ile paravann arasndaki rouelle'de (geitte) otururdu. Antoine
de Courtain, Fransa'nn Drst nsanlar Tarafndan Uygulanan
Nezaket Kurallar adl yaptnda36 "ahlak kurallar ile elime
mek iin perdelerin hep ekilmi olmasn" neriyor ve "kiile
rin kendinden daha aa dzeyde olmayan insanlar karsnda
kendini yataa atp, konumay oradan srdrmesini yakk
sz" bulduunu ekliyordu. Versailles saraynda kral yataktan
kaldrma treni - nl lever du Roi- son derece tantanal bir t
rene dnmt. Alt ayr soylu aile dnml olarak kraliyet
yatak odasna girer, kraln sa ya da sol kolunu giydirmek, ku
lana okumak trnden onurlarla oray terk ederlerdi.
Ondokuzuncu yzyl bile yatak odasn kiiye zel bir me
kn olarak grmeye yanamyordu. Bayan Haweis Ev Bakm Sa
nat adl kitabnn "Mutlular iin Evler" adl blmnde "yaa
mn yarsnn getii bu uyku odasna" gerekli nemin verilme
sini savunuyor; "yerin ok deerli olduu bu oday bekr er
kekler -neden gelinler deil?- ssleyip; divanlarla, Chipendale
ya da eski Fransz komodinleriyle, deve tabanlar, ingene seh
palar ile yle dolduruyorlar ki, gelenler yalnzca kanaryalarn
yatt bir koridordan getiklerini sanabilirler" diyordu.37
Leigh Hunt 1891'de "Bizi yle yz yl nce yapld gnk gi
bi duran orta halli bir yatak odasna gtr" diyordu; "pencere
ilerinde oturma yerleri olan, yeillie bakan ve bir iki raf dolu
su kitab olan bir yer".38
Soylu Amerikal yazar Edith Wharton iin yatak odas, ondo
kuzuncu yzyl sosyal yaamnn ekilciliinden kap snabile
cei, okuyup, yazabilecei yer haline geldi. Wharton'm sanatm
anlatt bir yazsmda Cynthia Ozick, "Yatam gznzn n
ne getirmeye aln: Yaz tahtas kullanrd. Kahvalts bu zel
odaya girebilen tek kii olan khya Gross tarafndan getirilirdi.
(Sekreter daktilo etmek iin yerdeki ktlar toplard.) Kurallara
gre yatak dmda tmyle giyinik olmas gerekiyordu ve bu,
Sekseninci yagnn kutlamakta olan Colette

korse demekti. Oysa yatakta bedeni zgrd ve bu kalemini de


zgr klyordu."39 Okumas da zgrd. Kiiye zel bu mekn
da okuduu kitab neden setiini, hakkmda ne dndn
aklamak zorunda deildi. Bu yatay alma alan o denli nem
liydi ki, bir defasmda Berlin'deki Hotel Esplanade'da "yatann
konumunun yanll nedeni ile ufak apl bir sinir krizi geirdi
i bile olmutu. Pencerenin karsma tamana kadar sakinleme
di ve ancak o zaman Berlin'i 'benzersiz' bulmaya balad."40
Colette'in toplumsal kayglar Wharton'mkilerden farklyd
ama toplum srekli zel yaamna karyordu. Wharton o d
nemde ksmen de olsa sosyal konumunun salad yetki ile ya
zabiliyordu. Colette ok daha "edepsiz, gz kara ve sapkn"41
olarak nitelendirildii iin 1954 ylnda ldnde kilise ona di
ni tren yapmay reddetti. Yaamnn son yllarnda rahatszl
nedeni ile olduu kadar, kendine ait bir alan olmas amac ile
yatana ekilmiti. Palais Royal'in nc katnda bulunan
apartman dairesindeki radeau-lit (sal-yatak) adn verdii yatak
ta uyurdu, yemek yerdi ve alma masas olarak buray kulla
nrd. Dostlarn ve arkadalarn burada kabul eder, telefonlar
n buradan eder ve burada okurdu. Solunda, pencereden gr
len Palais Royal'in simetrik baheleri, sanda derledii tm ha
zineler -cam eyalar, ktphanesi, kediler42- ile Colette, solitude
en hauteur (yce yalnzlk)43 olarak tanmlad ortamda Saint-
Saveur-en-Puisaye'deki ocukluunda yapt gibi yastklarna
dayanr ve ok sevdii kitaplar tekrar tekrar okurdu.
Sekseninci ya gnnde, lmnden bir yl nce ektirdii
bir fotorafta: Colette yatakta yatmaktadr. Hizmetisi dergiler,
oyun ktlar ve ieklerle dolu masasna alevlendirilmi bir
ya gn pastas brakmtr. Alevler yle yksektir ki, yalnzca
mumlardan kan bir ate gibi deildirler. Sanki yal kadn ta
ndk bir atein nnde eski bir kampdr. Kitap Proust'un
edebi bir yaradl iin ardna dt, karanlkta patlayan bir
kitaptr. Yatak artk her eyin mmkn olabilecei, zel, mah
rem bir yerdir ve kendine zg bir dnyadr.
Walt Whitman: Camden, New Jersey'deki evinde.
Okuma stne Benzetmeler

Walt Whitman 26 Mart 1892 ylnda Camden Jersey'de, on


sene nce satn ald evinde ld. Eski Ahit krallarndan birine
benziyordu ya da Edmund Gosse'un benzetmesi ile "kocaman
bir Ankara kedisine". lmnden birka yl nce, Philadelp
hia' l fotoraf sanats Thomas Eakins tarafnda ekilen bir re
sim onu dank beyaz yelesi ile, pencere kenarna oturmu, d
ardaki dnyay dnceli bir biimde izlerken gsteriyor.
Okurlarna, bu dnyann onun yazdklarn zmlemek iin
bir anahtar olduunu sylemi:

Beni anlamak istiyorsan, dalara ya da suyun kysna git


Yan bandaki eekars bir ipucu, ve bir damla ya da dal
galarn hareketi bir anahtar
Denek, krek, testere dorular szlerimi.1

Whitman orada okurun gzleri oluyor. O iki Whitman as


lnda: Leaves of Grass'in Whitman'; "Walt Whitman, bir evren,
Manhattan'n olu" ama baka baka yerlerde domu biri
(Ben Adelaide'liyim... Madrid'denim... Moskova'ya aitim).2 Bir
de Long Island doumlu, macera romanlar ve duygusal yk
ler okumay seven, sevgilileri kentli gen delikanllar, askerler
ve otobs srcleri olan Whitman. Bu iki kii yallkta Cam-
den'in Bilge Kiisini aramaya gelenler iin kapsn ak brakan
Whitman'da birletiler... Otuz sene kadar nce Leaves of Grass
adl yaptnn 1860 basksnda okura her ikisi de sunulmutu.
Arkada, bu kitap deil,
Buna dokunan bir insana dokunur,
(Gece mi? Yalnz myz burada?)
Senin tuttuun ve seni tutan benim,
Sayfalardan kp atlyorum kollarna - lm beni arr.3

Yllar sonra bu srekli deien ve geniletilen Leaves of


Grass'in "lm dei" basksnda, dnya szlerini dorula
makla kalmyor, evrenin balangcndan bu yana var olan sesi
ne dnyor. nemli olan ne Whitman, ne de onun sesi; dn
ya kendi bana da yeterli nk o hepimizin okumas iin al
m bir kitaptan farkl birey deil. 1774 ylnda, Whitman'm da
okuyup sevdii Goethe unlar yazmt:

Bakn Doa nasl da ak bir kitap


Yanl anlalan ama anlalamaz deil.4

Whitman, 1892 ylnda lmne birka gn kala bu dn


ceyi paylayordu:

Her varlkta, dada, aata ve yldzda - her doum


ve yaamda,
Her birinin paras olarak -her birinden treme- anlam, g
rnmn ardnda,
Gizemli bir ifre var zlmeyi bekleyen.5

Ben bunu ilk kez, 1963 ylnda spanyolca zayf bir eviriden
okumutum. Lisede bir gn air olmak isteyen bir arkadam bul
duu bir kitapla koup, bana geldi (on beimize henz girmitik).
Avustralya basks mavi kapl kitapta yer alan Whitman iirleri sa
rarm, ham kda baslmlard ve adm unuttuum birileri tara
fndan evrilmilerdi. Arkadam bir Ezra Pound hayranyd ve
beenisini onun bir taklidi olduunu ifade ederek gsteriyordu.
Okurlar, iyi para alan akademisyenler tarafndan belirlenmi ta
rihsel sralamalar umursamadklar iin de, Whitman'i Pound'un
clz bir taklitisi olarak nitelendirmiti. Pound yanlgy dzelt
meye alp, Whitman ile bir anlama yapmaya oturmutu:
Ya tahtay kran sensin
Yontma zaman imdi.

Ortak tek bir dal ve kk var


Brakalm da alveri olsun aramzda.6

Bu kant dostumu inadrmaya yetmemiti. Dostluk adna


onun kard sonular kabul ettim ve Leaves of Grass' in ngi
lizce bir kopyasn ele geirmem birka senemi ald. Whit-
man'n kitab benim iin yazdn rendim:

Sen okur ki, benim gibi yaam, gurur ve sevgi ile titriyor
sun
Senin iindir sunulan bu arklar.7

Whitman'm nce benim gibi genlere ynelik yazld iin


cinsel yaamn kapsam dnda brakan, ve neredeyse yaam
yor dedirtecek kadar ruhsuzlatran bir zyaamyksn
okudum. Sonra da Geoffrey Dutton'n eitici ama pek arbal
Walt Whitmanm i okudum. Yllar sonra Philip Carlow'un yaa-
myks airi daha net tantt ve daha nceleri kendi kendime
sormu olduum kimi soruyu bir kez daha deerlendirmeme
arac oldu. Whitman okuru kendi gibi grd ise, Whitman'm
aklndan geen bu okur kimdi? Whitman'm kendisi nasl olup
da okur olmutu?
Whitman okumay Brooklyn'de bir Quaker okulunda
"Lancaster" yntemi olarak (ngiliz Quaker Joseph Lancas-
temden dolay) bilinen yntem aracl ile rendi. Tek bir
retmen, rencilerden oluan bir gzetmenler grubu eliinde
her bir srada onar kiinin oturduu, yz kiilik bir snf yne
tiyordu. Kkler bodrumda, byk kzlar giri katnda, erkek
ler de st katta eitim gryorlard. retmenlerinden biri onu
"iyi huylu bir ocuk, sakar ve st ba dank" olarak tanml
yor. "Baka bir zellii yok"tu. Birka ders kitabnn yannda
ateli bir demokrat olan ve oluna da Birleik Devletlerin
kurucusunun adn veren babasnn evdeki kitaplar vard. Bu
kitaplarn ou Tom Paine'in siyasal grlerini yanstt ki
taplar, sosyalist Frances Wright ile Fransz felsefeci Volney Kon
tu Constantin-Franois'nn kitaplaryd. Ayrca iir kitaplar ile
birka roman bulunuyordu. Annesi okuryazar deildi ama
Whitman'm anlattklarna baklrsa "masal anlatma" konusun
da ustayd ve taklit yetenei oktu.8 Whitman ilk harflerini ba
basnn ktphanesinden rendi. Seslerini ise annesinin anlat
t masallardan kapmt.
Whitman on bir yanda iken okulu brakt ve avukat Ja
mes B. Clark'm brosuna girdi. Clark'n olu olan Edward bu
zeki ocuktan holand ve onu ktphaneye ye yapt. ok
sonra "Bu" diyecekti Whitman; "o gne kadar olan yaammn
doruk noktasyd." Ktphaneden Binbir Gece Masallar'm ald
ve "her bir cildini" okudu. Walter Scott'un ve James Fenimore
Cooper'm romanlarn da. Birka yl sonra, on alt yama geldi
inde "bin sayfalk, iman, tka basa dolu, oktavo bir ciltte
Walter Scott'un tm iirlerini" eline geirdi ve bunu tam anlam
ile yuttu. "Daha sonra aralklarla, yazlar ve sonbaharlar, ba
zen bir haftaya varan sreler iin krlara ya da Long Island'n
sahillerine giderdim. Ak havann etkisi altnda Eski ve Yeni
Ahit'i okur, Shakespeare'i, Ossian, Homeros, Aeschylus, Sop-
hokles'in bulabildiim en dzgn evirilerini; Eski Cermen Ni-
ebelunglar Destan'm, eski Hindu iirlerini, aralarnda Dan
te' nin de bulunduu birka bayapt zmlerdim (sanrm ak
havada okumak ktphanede ya da kapal bir odada okumak
tan daha yararl oldu, nerede okuduunuz o kadar nemli ki);
sonuncular da hep eski bir ormanda okudum." Whitman soru
yor: "Nasl olup da bu gl ustalarn etkisi altnda boulma
dm? Sanrm onlar Doa'nn huzurunda, gnein altnda, uza
yp giden manzaralarn, dalga dalga gelen denizin huzurunda
okuduum iin."9 Whitman'm da szn ettii gibi, okunan
yer ok nemlidir, nk yalnzca okunan metnin fiziksel orta
mn salamakla kalmaz, sayfadaki yer ile yan yana gelerek ay
n hermeneutik nitelie sahip olur; her ikisi de bir aklama
yapmas iin okura meydan okurlar.
Whitman avukatn yazhanesinde uzun kalmad. Yln
sonu gelmeden Long Island Patriot'ta matbaac ra olarak
i bulmutu. Gazetenin hem editr, hem de ke yazlarnn
tmnn yazar olan patronun gzetiminde, tavan alak bir
bodrumda elle altrlan bir bask makinesini kullanmay
reniyordu. Whitman burada "farkl harflerin ho gizemini
ve dalmlarn; boluklar iin olan kutuyu - kocaman 'e'
kutusunu, 'a' kutusunu, T kutusunu ve dierlerini", mesle
inin aralarn rendi.
1836 ylndan 1838 ylna kadar Norwich, New York'ta
retmen olarak alt. Maa az ve dzensizdi. Okul idarecileri
onun grltl snflarndan ikayeti olduklarndan m ne, iki
senede sekiz okul deitirmek zorunda kald. ocuklara

Artk hibir eyi ikinci elden, ya da nc elden


almamalsn,
Ne llerin gzlerinden bakarak ne de kitaplarn hayaletle
riyle beslenerek.10

ya da

Onun sayesinde retmeni yok etmeyi renen benim s


lubuma en ok deer verendir.11

trnde eyler syleyen birinden honut olamazlard.

Matbaaclk yapmay ve okuma retmeyi renen Whit


man, her iki becerisini bir gazetenin editr olarak deerlen
direbileceini fark etti: nce Huntington, New York'ta, sonra
da Brooklyn Daily Eagle 'da alt. Demokrasinin politik
okullarn, fanatik dncelerin zedeleyemedii bir "zgr
okurlar" toplumu olduu dncesini oluturmaya balad.
Metin yazarlar -air, yaync, retmen, gazete editr- bu
na hizmet etmeliydiler. 1 Haziran 1846'da gazetedeki bir ya
zsnda "Brooklyn'deki insanlarn ou ile eitli konularda
konuma gereksinimi duyuyoruz. Peinde olduumuz birka
kurular deil. Bir gazete yneticisinin akimda hizmet ver
dii okuruna kar tuhaf bir yaknlk douyor. Gndelik bir
gazete her iki taraf arasnda bir tr kardelik yaratyor" di
yordu.12
Bu sralarda Whitman Marga
ret Fullerin yazlar ile karlat.
Fuller olaanst bir kiilikti: Bir
leik Devletler'deki ilk tam gn
kitap tantm yazar, ilk yabanc
kadn gazeteci, salam bir femi
nist ve Woman in the Nineteenth
Century [Ondokuzuncu Yzylda
Kadn] adl tutkulu bir fikir kita
bnn yazar idi. Emerson'a gre
"New England'da tm sanat, d
nce ve soyluluk onunla ilintili
gibiydi. O da onlarla."13 Hawt
horne ise tersine ona "kendini be
enmi"14 diyordu. Oscar Wilde'a

Tutkulu bir okur, Margaret Fuller.
baklrsa Vens ona gzellik d-
mda her eyi vermiti. Pallas da
"bilgelik dnda her eyi" diyordu.15 Kitaplarn gerek yaa
mn yerini alamayacana inanmasna ramen Fuller onlarda
"tm insanl izleyebilmek iin bir ara; tm bilgi, bilim, dene
yim ve insanln, gndelik bilgiler kadar lklerin de evre
sinde sarmaland bir ekirdek" gryordu. Whitman onun
grlerine byk bir coku ile tepki veriyordu. yle yazmt:

Yce kitaplarn dncelerini okumak m, Ey Ruh,


Dnceleri, oyunlar ve varsaymlar zmlemek mi bizi
byk yapan?
Ve imdi de senden bana, kafesteki ku, o mutlu tn
duymak
Havay dolduran, yalnz oday dolduran, uzun sabah
O da ayn derecede byk deil mi, Ey Ruh?16

Whitman iin metin, yazar, okur ve dnya, okuma eylemi


srasnda birbirlerine ayna tutan unsurlard. Bu eylemin anla
mn her tr yaamsal insani etkinliin yan sra bu etkinliklerin
iinde cereyan ettikleri evreni de kapsayacak biimde geniletti.
Bu balamda, okuryazar yanstr (o ve ben biriz); dnya bir ki
tab yanklar (Tanr'nn kitab, Doa'nm kitab); kitap etten ve
kandandr (yazarn eti ve kan ki ben okuyunca tpk Aayi
Rabbani ayinindeki ekmek ve arabn sa'nn eti ve kanma d
nmesi gibi edebi bir madde deiimine urar, benim olur); ve
yaam, zmlenmesi gereken bir kitaptr (yazarn iirleri be
nim dnyay okuma biimimdir). Whitman yaam boyunca
hem kendi, hem de btn oluturan paralar iin bir benzet
me olan okuma eylemi iin bir anlam ve bir tanm aramtr.
Bugn, Alman eletirmen Hans Blumenberg, "Eretileme
ler [metaforlar] bizim kukulu kuramsal grlerimizi yneten
alan temsil eden ilk ve en nemli eler, kavramlarn olumas
iin bir giri blm, henz biraraya getirmediimiz uzmanlk
dilleri arasnda geici bir gere olarak deil, metinleri anlaya
bilmek iin gerek aralar olarak grlyorlar" demektedir.17
Bir yazarm okur, bir okurun yazar olduunu sylemek, dnya
y bir kitap ya da kitab bir dnya olarak tanmlamak, okurun
becerisini adlandrmann yollardr.
Bu trden eretilemeler gereekten ok eskidir ve kkleri
ilk Yahudi-Hristiyan toplumlarnda da bulunur. Alman eletir
men E. R. Curtius European Literature and the Latin Middle Ages
[Avrupa Edebiyat ve Latin Orta alar] adl antsal yaptnda
kitap stne benzetmeler Klasik Yunan'da balar der. rnekler
azdr, nk gerek Yunan toplumu gerek Roma toplumu iin
kitap gndelik yaamn bir paras deildir. Yahudi, Hristiyan
ve Mslman toplumlar kutsal kitaplar ile derin bir simgesel
iliki oluturmulardr. Kutsal kitaplar Tanrnn szlerinin yan
smas deil, Tanrnn szlerinin kendisiydi. Curtius'a gre
"dnya ile doann kitaplar olarak alglanmas Katolik kilisesi
nin retisine dayanr. Ortaan ilk mistik dnrleri bu ben
zetmeyi devralmlardr ve zamanla klielemitir."
Dnya bir kitap ise, onaltnc yzyl spanyol mistii Fray
Luis de Granada'ya gre, dnyadaki eyler de bu kitabn yazl
d alfabenin harfleriydi. Introduccin al smbolo de laf [nancn
Simgelerine Giri] adl yaptnda sorar: "Yazarnn erdemini ve
inceliini yanstan dnyadaki bunca varlk, tm bu gzel ve
zenle yaratlm, birbirinden ayr ve bezenmi harfler nedir
ki? ...Ve biz... senin tarafndan bu evrenin olaanst kitabnn
nne oturtulan bizler; sanki yaayan bu harfler aracl ile Ya
ratcnn kusursuzluunu reneceiz."18
Sir Thomas Browne Religio Medici adl yaptnda Fray Lu-
is'in benzetmesini yeniden kurgulayarak "Tanrnn parma,
birletirildiklerinde doalarn yanstan tek bir szck olutu
ran tm yaptlarnda imzasn brakt; izgi ya da harflerle de
il, biimlerle, yaplarla, blmlerle ve eylemlerle."19 demekte
dir. Yzyllar sonra spanyol asll Amerikal dnr George
Santayana unu ekleyecekti: "yle kitaplar vardr ki, dipnotlar
ya da bir okurun kenara dt notlar metinden daha ilgin
tir. Dnya bu trden bir kitaptr."20
Whitman'in da belirttii gibi bizim grevimiz dnyay
okumakt. Bu dev kitap, lmller iin bilginin tek kaynayd.
(Aziz Augustinus'a gre meleklerin bu kitab okumalarna ge
rek yoktu nk onlar kitabn yazarn grebiliyorlar, gerei
tm grkemi ile Ondan alabiliyorlard. Augustinus Tanrya ses
lenerek, meleklerin "ge bakmaya ya da szlerini kitaptan
okumaya gereksinimleri yok. Senin yzn her an grebilirler
ve zamann hecelerine bal kalmakszn sonsuz iradenin ne ol
duunu anlayabilirler. Onu okurlar, seerler ve severler. Hep
okumaktadrlar ve okumalar hi bitmez. Okuyacaklar kitap
hi kapanmayacak, o tomar bir daha sarlmayacaktr. Sen onla
rn kitabsn ve sen sonsuzsun" demitir.)21
Tanrnn tezahr olan insanlar da okunacak kitaplardr. Bu
noktada okuma eylemi, kendi bedenimizle olan tutuk ilikiyi,
baka biri ile karlamamz, ona dokunuumuz ve onun gster
gelerini kavramamza yardm eden bir eretilemeye dnr.
Bir yzdeki ifadeyi okuruz, sevilenin davranlarn ak bir ki
tapmasna izleriz. "Yznz, Lordum" der Leydi Macbeth,
kocasna; "insanlarn tuhaf eyler okuyaca ak bir kitap gibi
dir."22 Onyedinci yzyl airi Henry King gen lm karsna

Sevgili Yitirilen! Zamansz gelen sonundan bu yana


grevim dnmek oldu
Seni, Seni: ensin kitap,
ensin ktphane
Neredeyse kr olmama ramen baktm. 23
Byk bir kitapsever olan Benjamin Franklin kendi mezar
ta iin (ne yazk ki kullanlmayan) bir yaz hazrlam ve bu
yazda okurun bir kitap olarak verilen grntsnn en kap
saml tantm yaplmt:

Burada yatan beden


B. Franklin, Yaymcya ait.
Eski bir kitabn kapa gibi-
i boaltlm
Yazlarndan ve yaldzlarndan
Kalanlar burada yatyor, solucanlara gda.
Ama bu Yapt, kaybolacak deil,
O inanyor ki,
Bir kez daha yaymlanacak
Daha yeni, daha gzel bir bask kacak
Dzeltilmi ve gelitirilmi
Yazar tarafndan. 24

Okuduumuzu sylemek -dnyay, kitab, bedeni- yeterli


deil. Okuma eretilemesi, okurun kitaplnn dnda ama
okurun bedeninin iinde olan grntlerle aklanmay gerek
tiren, bylelikle okuma ilevini dier temel bedensel ilevleri
mizle ilintilendiren bir baka eretilemeyi daha aryor. G
rld gibi, okumak, benzetme asndan bir ara ama anla
labilmesi iin de benzetmelere gereksinim duyuyor. Yazarlar
bir yky "piirmekten" sz eder, konular "ham" bulur, bir
tartmaya "tuz biber ekecek" bir eyler katar, malzemeyi "su
landrr" lar, okurlarn "dilerine dokunur" bir eyler retirler.
Buna karn biz okurlar da kitaptan "lezzet alrz", "sindiririz"
bir blm "hazmetmeye" abalarz, airin szcklerini "dili
mize dolarz" kendimize dizelerden bir "ziyafet ekeriz". al
ma konusundaki bir denemesinde, ngiliz bilim adam Francis
Bacon konuyu yle snflandrr: "Kimi kitaplarn tadna bak
lr, dierleri yutulur, pek az da iyice inenerek, sindirilir"25
Olaanst bir rastlant sonucu bu benzetmenin ilk kez ne
zaman kayda getiini biliyoruz.26 593 ylnn 31 Temmuz'unda
Kaidelilerin lkesinde akan Kebar nehrinin kysnda khin Heze-
Kf^rti^xoA a h boUJFGA^^SAraMM^R'fc

ro.H/IHH m MKO MHU HH03Xt(TO WK0 <TOfflHOrH<HIH HMAUJ i Bfift' o


<H KIIH2KMI(X U JB tp^iT K H no/T /E H H orX HM|>HfUl){MJtt3!3<ftW
H B S31 m tO B U H ttK O */IfESpfc U fT h HfTAfOSAAtHH f m m H M irp B M B %
1 |'/U(H CE0K.MHHCrA4RlflUHiiM rrfuoBS mtU R J A X O T ,t X t bl
uux% nuiZ<2HG(f nMiiJZMH34nniT/iv ^H&w;<PiLLU(iMzrf0M0EAiwriH[iJH
fo -x w KAn rA/ej-T-fatT-rttm m -'j k to e ^ h a e z r.M H h m ra ih

*' Y t f t s j j . 3 1

Onyedinci yzyl Rusyasna ait bir melein kitabn yemek iin hazrlanan Aziz Yuhanna
izimi.

kiel'e bir ate ve alevlerin iinde de "Tanrnn grnts tm gr


kemi" grnerek, Hezekiel'den srail'in asi ocuklar ile konu
masn ister. "Azm a" diyor grnt; "ve sana verdiimi ye."

Ve baktm ite bana bir el uzand, ve ite, o elde bir kitap tornan vard;
ve onu nme at; ve yz ile arkas yazl idi;
ve onda mersiyeler, inilti ile figan yazl idi.27
Aziz Yuhanna, Patmos Da'ndaki maheri grnty kay
da geirir. Hezekiel'e ok benzer bir ey grmtr. Korku iin
de baknrken, gklerden bir melek elinde ak bir kitapla in
mitir. Gk grlts gibi bir ses rendiklerini yazmamasn,
kitab dorudan melein elinden almasn syler.

Ve melein yanna gittim, kk kitab bana vermesini syledim. Ve ba


na dedi: Al onu ye, ve senin kamn ac edecek, fakat aznda bal gibi
tatl olacak.
Ve kk kitab melein elinden aldm, ve onu yedim; ve azmda bal
gibi tatl idi ve onu yediim zaman karnm ac oldu.-28

Zamanla okuma geliip, yaygn


latka, "yemek" stne kurulu
benzetmeler sradanlatlar. Sha-
kespeare'in zamannda edebiyat
dilinin klielerinden olmular
d. Kralie I. Elizabeth onlar
dinsel okumalarm betimle
mek iin kulland: "Kutsal Ki
taplarn gzel tarlalarnda y
rye karm; tmcelerin i
fal, yeil otlarn toplar, okuya
rak yerim. inerken dn
rm. Ve onlar belleimin sras
na boylu boyunca yatrrm... ki bu
zavall yaamn aclarn daha az his
sedebileyim"29 1695 ylma gelin-
,. . , , ....... i. Agzl bir okur olan Dr. Johnson: Res-
dlgmde benzetme William Cong- samSirJoShua Reynolds'dan portre.
reve'in dilinin o denli temel bir
esi haline gelmiti ki, Love for Love [Ak iin Ak] adl oyu
nunda bununla alay bile edebiliyordu. Ukala Valentin uana
"Oku, Baym, Oku! Az tadn gelitir; tariflerle yaamay
ren; zihnine len sun ve etini utandr, oku ve gdan gzlerin
ile al; azn kapa ve anladklarnla gevi getir." der. Uan ya
nt ise "Bu kt rejimi sizi korkun imanlatr" olacaktr.30
Bir yzyl kadar sonra Dr. Johnson sofrada gsterdii hare
ket biiminin aynsn okurken de gsteriyordu. Boswell "Ktlk
tan km gibi, hepsini yutarcasna okurdu ve bu onun alma
biimiydi." der. Boswell'e gre Johnson yemek boyunca kuca
nda, masa rtsne sarl bir kitap bulundururmu, "elencesi
yannda olsun ister, biri bitince brne gemek iin yedekte tu
tard; (kaba bir benzetme yapmama izin verilirse) nne atlan
lar yerken, kemii yedekte tutan kpee benziyordu."31
Ne var ki, okurlar kitab kendilerine ait klarlar ve sonuta ki
tap ile okur btnleir. Bir kitap olan evren ayn kitapta tek bir
harf olan okur tarafndan okunur. Bylelikle de, okumanm son
suzluuna dngsel bir eretileme yaratlm olur. Biz ne okur
sak, oyuz. Whitman, bu dngy tamamlayan srecin tm ile
dnsel olmadm savunuyordu. Bizler okurken yzeysel an
lamda dnsel bir eylem yapmaktayz; kimi anlamlar, kimi ve
rileri kavryoruz. Yine de bu srada grnmez bir biimde, bilin
altnda metin ile okur i ie geiyor ve farkl anlam dzeyleri ya
ratyorlar. Metnin yeni anlamlar retmesine her neden oluumuz
da, yzeyin altnda henz zemediimiz yeni oluumlar beliri
yor. Bu nedenle de iirlerini tekrar tekrar yazan ve dzelten Whit
man hi bir okumanm "son ve doru" okuma olabileceine inan
myordu. 1867 ylnda aklama yapma amac ile unlar yazd:

Gururlu ktphaneler, kapamaym kaplarnz bana,


Dopdolu raflarnzda bulunmayan ama ok gerekeni size
ben getiriyorum
kan savatan bir kitap yaptm
Szckleri hibir ey, ak her ey,
Farkl bir kitap, dierlerinden bamsz ve dnmeyle du-
yumsanamayan
Ama sizler -dile getirilmemiler- her sayfasna baylacaks
nz. 32
OKURUN GLER

yi okumak iin kiinin bir buluu olmas gerekir.


Ra lph W a ld o E m erso n
The American Scholar, 1837
5000 yllk bir okur: Smerli yazc Dudu.
Balang

Krfez Sava'ndan iki yl kadar nce, 1989 yaznda Ba-


bil'in ve Babil Kulesi'nin kalntlarn grmek iin Irak'a gittim.
Uzunca bir sredir yapmak istediim bir geziydi. 1899 ile 1917
yllar arasnda Alman arkeolog Robert Koldewey tarafndan1
yeniden oluturulan Babil, Badat'n krk kilometre kadar g
neyine der. Bir zamanlarn en gl kentinden ve bir rehber
kitabn sylediine gre Tanrnn kltrel eitlilik ile lanetledi
i kulesinden arta kalanlar ya renkli duvarlarn oluturduu
koca bir labirenttir. Beni oraya gtren taksi ofr buray tey
zesini birka kez grmeye gittii Hilla kasabasna olan yaknl
nedeni ile biliyordu. Yanmda Penguin yaynevine ait bir ksa
ykler antolojisi vard ve Batl bir okur olarak, her kitabn be
ii olan bu yerde bir zakkumun glgesine ekilip, onlar oku
dum.
Duvarlar, zakkum aalar, asfalt, ak kaplar, ynlarla
kil, devrilmi kuleler: Babil'in gizlerinden biri de konuun tek
bir kenti deil ayn meknda ama farkl zamanlarda var olmu
pek ok kenti birden grmesidir. Akadlar dneminin Babil'i var
ki, M.. 2350 yllarnda bir ky. Nuhun gemisinden sz eden
en eski metinlerden biri olan Glgam Destan'nn ilk kez ses-
lendirildii, iki binli yllarn Babil'i var. M.. onsekizinci yz
ylda btn bir toplumun yaantsn kurallara balamann ilk
rneklerinden olan yasa sisteminin kurucusu Kral Hamurra-
bi'nin Babil'i var. Asurlular tarafndan 689 ylnda yok edilen
Babil var. M.. 586 ylnda Kuds' kuatan, Sleyman tapma
n yamalayan, tutsakla gnderdii Yahudilerin nehirlerin
kenarlarna oturup, gzyalar dktkleri ve Nebukadnezaf m
yeniden yaptrd Babil var. Nebukadneza^m olu ya da toru
nu (bu konu soy aratrmaclar asndan kesinlik kazanma
m) Kral Belazar'n Babil'i var; ki Tanrnn yazsn duvarda
ilk gren kii o. Byk skender'in kuzey Hindistan'dan, M
sr' a ve Yunanistan'a uzanan bir imparatorluun bakenti yap
mak istedii; fatihin 323 ylnda, otuz yanda ve elinde lya-
da'nn bir kopyasn tutarken can verdii Babil var. Aziz Yuhan-
na'nm kafasndaki byk Babil -fahielerin ve gnahlarn do
duu yer olan kent var: Fuhu gazabnn arabn tm milletle
re iiren Babil. Bir de benim taksi ofrmn Babil'i var: Teyze
sinin oturduu Hilla kentine yakn olan Babil.
Arkeologlar kitaplarn tarihncesinin burada olduunu
(hi deilse buraya yakn bir yerde) olduunu savunuyorlar.
Yakn Dou'nun havasnn serinleyip, kuruduu drdnc bin-
ylm ortalarma doru, gney Mezopotamya'nn tarm toplu
luklar dank kylerini brakp, daha byk kentsel yapla
malara gittiler. Bu kentler de ksa sre iinde kent-devletleri
oluturdu.2 Tarm yaplabilen az miktarda toprak iin sulama
teknikleri ve olaanst tarm gereleri gelitirdiler. Bu yeni
kentliler, drdnc binylm sonuna doru, artan karmaklkta
ki bir toplumu, onun yasalarn ve ticaretini dzenleyebilmek
iin insanlar arasndaki iletiimi kkten deitirecek bir sanat
biimi buldular: Yaz.
Yaz, byk bir olaslkla, ticari ama iin yaratld. Ka b
ykba hayvann hangi aileye ait olduunu anmsamak iin ge
rekiyordu. Ya da kann bir yerden bir yere gtrldn bil
mek iin. Yazl bir iaret, belleksel bir arat: kz resmi k
zn yerine geiyordu. Okura alveriin kz stnden yapl
dn, ka kz tuttuunu ve belki de alan ile satann adlarn
belirtiyordu. Bu biimde sunulan bir bellek, bir anlamann bel-
gesiydi.
lk yazl tabletlerin yaratcs, bu kil paralarnn, anlan
bellekte tutmaktan daha geerli olduunu kavram olabilir.
Tabletlerde saklanan bilgi sonsuz miktarda olabilir. nsan kil
tabletleri sonsuz sayda retebilir. Oysa beynin kapasitesi smr-
ldr. kincisi; kil tabletler bilgiyi yeniden sunabilmek iin bir
bellek sahibine gereksinim duymazlar. Elle tutulamayan bir ey
-bir say, bir haber, dnce ya da em ir- mesaj gnderen fizik
sel olarak orada bulunmasa da elde edilebilir. Bir mucize gibi
dlenebilir, not alnabilir ve zaman ile yerin tesine geebilir.
nsanolu, medeniyetlerin ilk belirdii gnden balayarak co
rafyann, lmn ve unutkanln erozyonunun stesinden
gelmeye almtr. Tek bir eylemle -kil tablete yaplan ufack
bir izikle- o ad san bilinmez ilk yazc tm bu olanaksz gibi
grnen eyleri bir rpda baarmtr.
Ne var ki, bu ilk izik ile yaratlan yalnzca yaz olmakla
kalmamtr: Gerekleen bir baka bulu daha vardr. Yaz yaz
ma eyleminin amac metnin kalcln salamak -baka bir de
yile okunabilir yapmak- olduuna gre, izik ayn anda bir
okur da yaratmaktadr. Bu rol bir okur fiziksel anlamda var ol
madan nce yaratlm bir roldr. lk yazan kil stne iaretler
koymak trnden yeni bir sanat tasarlayadursun, oluan bir
baka sanat dalyd. Bu olmadan iaretlerin hibir anlam ola
mazd. Yazar anlam reticisi, iaretlerin yaratcsyd ama bu
mesajlarn anlalabilir klnmas iin onlar zebilecek, anlam
verecek, seslendirecek bir byc gerekiyordu. Yani yaz bir de
okur gerektiriyordu.
Yazar ve okur arasnda batan beri var olan iliki olaans
t bir eliki sunar: Yazar okuru yaratrken, yazarn lm fer
mann da yaymlam olur. Bir metnin tamamlanabilmesi iin
yazarn aradan ekilmesi, var olmamas gerekir. Yazar var ol
duu srece metin tam deildir. Ancak yazar metni brakt
zaman metin var olur. Bu noktada varl sessiz bir varolu bi
imidir. Bu sessizlik, okur onu okuyana kadar srecektir. Gz,
tabletin stndeki iaretlerle iliki kurunca metin yaam bulur.
Yazlanlarn tm okurun cmertliine dayanr.
Okur ile yazarn arasndaki bu huzursuz ilikinin bir ba
langc vardr; gizemli bir Mezopotamya akamstnde tm
zamanlar iin belirlenmitir. lmnden sonra var olan bir ya
ratc, daha dorusu, yaratlmlarn kendi kendilerine konua
bildikleri ve onlar olmazsa btn yaznn lecei, lmnden
sonra var olan yaratc kuaklar ile lrken douran ilk yaratc
arasndaki verimli ama ayn zamanda anakronik bir ilikidir.
Okuma ta bandan bu yana yazmann yceltilmesidir.
Yaz hemen ok gl bir beceri olarak benimsendi ve yaz
clar Mezopotamya toplumunun katmanlarnda hzla ykseldi
ler. Okuma becerisi yazc iin kanlmaz biimde temeldi, ama
ne yapt ie toplumun verdii ad, ne de toplumun ii algla
ma biimi okuma eyleminin varln ieriyordu; yalnzca onun
belgeleme eylemine odaklanlmt. Yazc asndan iinin top
lum tarafndan kamu yararna belgeleme, kayt tutma ii olarak
alglanmas, bilgiyi yeniden ortaya karabilen kii (buna bal
olarak da ona anlam verebilen kii) olarak grlmekten daha
gvenliydi. Bir generalin, hatta bir kraln dili ve gzleri olabi
lirdi ama bylesi bir siyasal g ortaya dklmemeliydi. Bu ne
denle de Mezopotamya'nn yazclar Tanras Nisaba'nn sim
gesi gzlerin nne tutulan tablet deil, kil stne yazan aletti,
yani stylus' tu.
Mezopotamya toplumunda yazcnn roln abartmamak
olanaksz gibidir. Yazclar haber iletmek; kraln buyruklarn
yazya geirmek; yasalar kaydetmek; takvimi belirleyecek olan
gkbilimsel verileri toplamak; asker, ii, malzeme ve hatta s
rlarn hesabn tutmak; ticari ve mali anlamalar belgelemek;
tbbi bulgular ve reeteleri yazmak; ordunun seferlerine katla
rak savan gnln tutmak ve haberlemeyi salamak; ver
gileri deerlendirmek; anlamalar kda geirmek, kutsal ve
dini metinleri saklamak ve insanlara Glgam Destan gibi me
tinleri okutarak elendirmek iin vardlar. Bunlardan hibiri
yazc olmadan yaplamyordu. letiimi salayan, mesajlarn
zmlemesini yapan gz, el ve ses oydu. te bu nedenledir ki
Mezopotamyal yazarlar dorudan yazcya seslenirlerdi:
"Efendime de ki: Byle der ...., kulunuz."3 "De ki" ikinci bir ki
iye "sana" seslenmektedir ve daha sonra edebiyatta karmza
kacak olan "Sevgili okur"un atasdr. Bu satr okuyan her bi
rimiz aramzda alar da olsa seslenilen kii oluruz.
M.. ikinci binyln ilk yarsnda Kuzey Mezopotamya'nn
Sippar blgesinde bulunan ama tapmann rahipleri, on iki
yznde de yazlar bulunan bir ant diktiler. Yazlar tapnan
onarm ve gelirinin artrlmas ile ilgiliydi. Bu ilk "politikac
lar" gnn tarihi yerine de Akad Kral Manituu'nin yaad
tarihi (M.. yak. 2276-2261) derek, tapnan parasal istekle
rine tarihten gelen bir hak klf uyduruverdiler. Yazt u sz
cklerle son buluyordu: "Bu bir yalan deildir. Bu gerektir."4
Okur-yazc ksa srede sanatnn ona tarihi deitirme olana
verdiini de kefetmiti.
Ellerinde tuttuklar tm bu gler Mezopotamyal yazca-
r soylu ve sekin bir snfn bireyleri yapyordu. (Yllar sonra,
yedinci ve sekizinci yzyllarda Hristiyan dnemde rlandal
yazclar da, bu yceltilmi konumun yararlarn grmeyi sr
dreceklerdi. rlandal bir yazcy ldrmek bir piskoposu l
drmeye edeer su saylyordu.)5 Babil'de yalnzca zel ola
rak yetitirilmi kiiler yazc olabiliyorlard. Rolleri onlara top
lumun dier bireylerinin stnde bir konum salyordu. Ur
kentinin varlkl evlerinde ok sayda okul kitab (tabletleri) bu
lundu. Buradan okuma ve yazmann soylulara mahsus eylem
ler olduklar sonucunu karabiliyoruz. Yazc olarak yetitiril
mek iin seilenler, kk yalardan balayarak bir e-dbba'da
ya da "tablet evi"nde eitilmeye balanyordu. Arkeologlarn
titiz abalar srasnda kil tablet bulunamamasma ramen, Ma-
ri'li Kral Zimri-Lim'in saraynda bulunan ve kilden sralarla
evrelenmi olan bir salonun, bu tr yazc okullar iin proto
tip oluturduu sanlmaktadr.6
Okulun sahibi ve mdrne yani ummia'ya bir adda e-dubba
ya da "tablet evi babas" ve bir ugala ya da ktip yardm ederdi.
Deiik dersler sunulurdu. rnein, bir okulda gmil-Sin adl
bir mdr yaz, din, tarih ve matematik dersleri vermekteydi.7
Disiplin sorumluluu, grevli-renci konumunda bulunan k
demli rencilerden birindeydi. Yazcnn okulda baarl olma
s nemliydi ve elimizde babalarn oullarnn iyi notlar alabil
meleri iin retmenlere rvet verdiklerine iliik kantlar bu
lunuyor. renci kilden tablet yapm ve stylus'un kullanm gi
bi el becerilerini rendikten sonra, izmeyi renmek ve temel
iaretleri tanmak durumundayd. Mezopotamya yazs M..
ikinci binyla gelindiinde piktografik (szcn ifade ettii
nesnenin az ok tam bir izimi olan resim-yaz) olmaktan k
m, bizim iviyazs (Bat dillerinde cuneiform Latince cuneus,
"ivi") olarak bildiimiz yazya gemiti. Bu ivi biimli iaret
ler nesnelerin deil, seslerin simgeleriydi. Eski piktogramlar (ki
her bir nesne iin bir resim bulunduundan saylar iki bin ka
dard) yalnzca nesneleri deil, onlara iliik, kimi zaman soyut
da olabilen dnceleri de yanstr bir hale dntler. Ayn bi
imde seslendirilen kelimeler ve heceler ayn iaret ile yazld
lar. Yardmc iaretler -sessel ya da dilbilgisel- metnin daha ko
lay anlalmasn salad gibi, anlamdaki kk farkllklar da
yanstlabilir oldu. Sistem ok zaman gemeden yazcya kar
mak ve yksek dzeyde bir edebiyat belgeleme olana ver
di: Destanlar, felsefi kitaplar, glmeceler, ak iirleri yazlabilir
oldu.8 iviyazs art arda gelen Smer, Akad ve Asur krallkla
rndan da mrl kt. On be ayr dili yanstt ve bugn Irak,
Bat ran ve Suriye'nin kaplad alana yayld. Resim-yazlar
bir dil olarak okuyamyoruz nk ilk resimlerin ses deerleri
konusunda fikrimiz yok. Yalnzca bir keiyi, ya da bir koyunu
tanyabiliyoruz. Oysa bilim adamlar ge dnem Smer ve Akad
iviyazs metinlerinin seslendirmesini az ok kurgulayabilmi-
lerdir ve bizler de, binlerce yl nce oluturulan bu sesleri ka
rabilmekteyiz.
lk yazma ve okuma becerileri, iaretlerin, ou kez de bir
ad oluturmak zere nasl bir araya geldiklerini incelemekle
balar. Bu acemilik dnemini yanstan birok tablet vardr. i
zikler kararsz bir elin yazdn hissettirir. renci okuyabil
mesini de salayacak kurallara bal kalarak yazmay renme
lidir. rnein -ne, -na ekinin karl olan ana szc a-na
olarak yazlmaldr; ana ya da an-a olarak yazlrsa vurgu farkl
olur ve doru okunamaz.9
renciye bu aamadan sonra, farkl bir kil tablet verilir.
Yuvarlak olan bu tablete retmen ksa bir tmce, bir atasz
ve bir dizi isim yazmtr. renci yazy inceler, sonra da table
ti ters evirerek yaznn benzerini retmeye alr. Bunu yap
mak iin szckleri akimda tutabilmesi gerekir ki bu onu iletici
konumuna sokar. retmenin yazdklarnn okurundan, oku
duklarnn yazcs haline gelir. Bu ufack eylemden okur-yaz-
cnm ikinci bir ilevi doar: metin kopyalanmas, evrilmesi ve
deitirilmesi, notlar ve aklamalar eklenmesi.
Ben Mezopotamyal yazclardan erkekler olarak sz ediyo
rum nk tamamna yakn erkektiler. Okuryazarlk bu ataer
kil toplumlarda g sahiplerine aitti. Yine de istisnalar vard.
Tarihte bilinen en eski yazar bir kadndr: M.. 2300 dolaylarn
da domu olan, Akad kral I. Sargon'un kz Prenses Enhedu-
anna. Ay Tanrs Nanna'nn rahibesi, ak ve sava Tanras
nanna iin yazlm bir dizi arknn bestecisi olan10 Enhedu-

Smerlilerden iki renci tableti. retmen bir yzeyine yazyor. renci dier yzne
kopyalyor.

anna, tabletlerinin sonuna imzasn atard. Bu bir Mezopotam


ya gelenei idi ve yazclar konusunda bilgilerimizin ounun
bu imza ya da yazcnn ad, yaznn yazld kentin ad ve ta
rihin bulunduu knyelerden ediniyoruz. Bu, okura metne bir
ses salamakta yardmc oluyordu. Inanna'ya yazlan ilahiler
sz konusu olduunda yazdaki "ben"in Enheduanna ile z-
deletirilebilmesi, bir tr yar-gizli kiilik oluturulmasna,
edebiyattaki "karakter"e yakn bir olgu yaratlmasna yaryor
du. Edebiyat tarihinin bandan gelen bu oluum drt bin yl
sonra hl bizimledir.
Yazclar bir metnin okuru olmann verdii gcn bilincinde
olmu olmallar ki, bu stnlklerini herkesten esirgemilerdir.
ou Mezopotamyal yazc yazsm u marur knye notu ile bi
tirir: "Brakn bilgelik bilgeliin yolunu aydnlatsn, cahiller gr
meyebilirler."11 M.. 1300 dolaylarnda ve ondokuzuncu Msr
hanedannda bir yazc meslei ile ilgili u kasideyi yazmtr:

Yazc ol! unu yreine kaz


Ki adn onlarnki gibi yaasn!
Tomar yontulmu tatan iyidir.
Adam lm: Bedeni toprak,
nsanlar bu diyardan gp, gitmiler.
Onu anmsatacak olan kitaptr
Onu okuyan okurun aznda.12

Yazar, bir metni Var olan szckler arasndan' anlatmak iste


diini en doru aktaracak olanlar seerek oluturur. Oysa bu
metni alan okur tek bir yorum ile snrlandrlmamr. Daha n
ce de belirttiimiz gibi; bir metnin okumalar sonsuz olmamakla
beraber, okumalar dilbilgisi kurallar ile saduyu snrlar ere
vesinde olusalar bile, metin tarafmdan dondurulmamlardr.
Fransz eletirmen Jacques Derrida, "herhangi bir yazl metnin
yaradl ara geri getirilemez biimde yitirilmi olsa da, yazarmm
onu yazd anda bilinli olarak ne anlatmak istediini ben bilme
sem de, rnein metni kendi akna brakm olsa dahi okunabi
lir" olacan belirtir.13 Bu nedenle de bir anlam saklamak ya da
dikte etmek isteyen imza sahibi (yazar ya da yazc) ayn zaman
da okur da olmaldr. Mezopotamyal yazcnn kendine armaan
ettii gizli ayrcalk ite buydu. Yazdklarn, onun kitapl olma
s olas olan bu kalntlarda okuyan ben, gasp ediyorum.
Roland Barthes nl denemesinde yazar ile yazc (crivain
ve crivant) arasnda bir fark gzetir: Yazar bir ilev grr, yaz
c bir eylem yapar. Yazar iin yazmak kendi iinde bir olgudur.
Yazcnn hep bir amac vardr - beyin ykar, tank olur, aklar,
retir.14 Belki de benzer bir ayrm iki tr okur iin de geerli
olabilir: Okuma eylemi srasnda var olma nedenine ulaan ve
(elendirmek bile olsa) baka bir amac olmayan okuma ile,
metnin baka bir eylem iin ara haline geldii (eletirmek,
renmek vb.) farkl amalara hizmet eden okuma. Birinci tr
okumada, okuma eylemi metnin doasnn belirledii bir za
man erevesinde; kincisinde ise bu okuma iin okurun belirle
dii bir zaman erevesinde yer alr. Bu, Aziz Augustinus'un
Tanrnn belirlediine inand farktr belki de. Tanrnn ona
"Kutsal Kitap'm syledikleri benim szlerimdir" dediini du
yar; "Oysa Kutsal Kitap zaman iinde konumaktadr ve za
man Benim Szm etkilemez. Szm sonsuzluk admadr,
sonsuzluk iinde Ben ile ayndr. Benim Ruhum aracl ile
grdklerinizi Ben gryorum. Benim Ruhum adna syledik
lerinizi grebildiim gibi. Ama siz onlar zamann iinde syle
menize ramen, Ben onlar zaman d gryorum. Ve siz onla
r zamann iinde sylerken, Ben onlar zamana bal sylemi
yorum."15
Yazcnn bildii ve toplumun zaman iinde kavrayabildii
gibi, olaanst bir bulu olan yaz -haberleri, yasalar, listele
ri, edebiyatlar ile- yazcnn metni yeniden ortaya koyabilme
ve okuyabilme becerisine balyd. Bu beceri yitirildi mi, yeni
den metin sessiz iaretler ynna dnyordu. Mezopotam-
yallar ayaklar slak kumlarda iviyazsma benzer izler brakt
iin gvercinleri kutsal saydlar. Bu iaretler karmaasnda
var saydklar anlam zebilseler, tanrlarn da neler dnd
n zebileceklerini sandlar. Kuaklar dolusu bilim adam
ifrelerini yitirdiimiz yazlarn -Sm er dilinin, Akad dilinin,
Minoa, Aztek ve Maya dillerinin- okuru olabilmeye alt. Ki
mi zaman baardlar. nceliklerini hl kavrayp, zemedii
miz Etrsk yazsnda olduu gibi baarsz olduklar da oldu.
Ozan Richard Wilbur okurlarn yitiren uygarlklarn bana ge
len tragedyay yle zetliyor:

E t RSKL ARLERE
Akc dler grn sessiz kardelerim, siz ki
Ana dilinizi ana stnzle aldnz kkken

Bu saf toprakta birletirip akl ile dnyay,


Ardnzda bir dize brakmaya altnz

Karla kapl tarlada taze bir iz gibi


Hepsinin eriyip, gidebileceini dnem eden.lf)
Onaltnc yzyldan kalma bir elyazmasndan skenderiye'nin ssl bir haritas.
Evreni Snflandranlar

Msr'n skenderiye kenti M.. 331 ylnda, Byk sken


der tarafndan kuruldu. Claudius dneminde yaayan ve drt
yzyl sonra bu konuyu ele alan Romal tarihi Quintius Curti-
us Rufus, skender Tarihi adl yaptnda bu kuruluun sken
der'in Tanr Amon'un tapnana yapt ziyaretin hemen ar
dndan gerekletiini yazar. "Gizli Olan" sfatn tayan
Amon'un tapnandaki rahipler skender'i "Jpiter'in olu" di
yerek arrlar. skender, yeni edinilmi bu unvann gururu ile,
kuraca kent iin Mareotis gl ile deniz arasnda kalan alan
seer. evre kentlerden buraya g edilmesi buyruunu verir.
Rufus, "Sylentiye gre Kral, Makedonya gelenekleri uyarnca
arpa lapas ile bir daire izerek, gelecein kent duvarlarnn ye
rini belirler. Binlerce ku arpaya saldrr ve bu birok kii tara
fndan uursuzluk olarak yorumlansa da, bilicilerin ounun
yorumu kente youn gn yaanaca, kentin yzyllar bo
yunca birok lkenin yaam kayna olaca dorultusunda
olur," diye devam edecektir.1
Gerekten de farkl kkenli insanlar kente g eder ama s
kenderiye'nin nne n katacak olan g baka tr bir gtr.
skender 323 ylnda ldnde, kent Ptolemaios hanedannn
ynetimi altnda, etnik birimler olarak nitelenebilecek polite-
umata'lara blnm, gnmzde okkltrl diye niteledii
miz bir toplumu barndryordu. Msrllar bir kenara brakla
cak olursa, en nemli etnik grup Yunanllard. Yunanllar iin
yaz, bilgeliin ve gcn simgesiydi. Attikal ozan Menander,
M.. drdnc yzylda, "Okuyabilenler iki misli grrler"
demiti.2
Msrllar gelenekleri gerei ynetim ilerini yazya dk
mlerse de, skenderiye ynetimini youn biimde bir brok
rasi devletine dntrenler, toplumun tm ilerinin sistematik
ve eksiksiz biimde kayda gemesi konusunda ar titizlik gs
teren Yunanllar olmutu. M.. nc yzylda evrak retimi
denetlenemeyecek oranda hantallamt. Faturalar, hesaplar,
bildiriler ve izinler yazl olarak verilmekteydi. ne kadar ufak
ve nemsiz olursa olsun elimizde, domuz besleme, bira satma,
kavrulmu mercimek alm satm yapma, hamam iletme, boya
ii stlenme gibi, her tr i iin bol miktarda belge rnei var
dr.3 M.. 258-257 yllarndan kalma bir belge otuz gnde
maliye bakan Apollianus'un brolarna giren papirs tomarla
rn 434 rulo olarak gstermektedir.4 Kda olan tutku kitap
sevgisi anlamna gelmez ama yaz ile olan bu ili dllk sken
deriye kentinde yaayanlar okuma eylemine yakmlatrmtr
denebilir.
Kurucusunun zevklerinden yola klabilir ise, skenderi
ye'nin kitaplar kenti olmas onun yazgsyd denebilir.5 sken
der'in babas olan MakedonyalI Philip, Aristoteles'i oluna
eitmen tutmutu. skender Aristoteles'in aracl ile "her tr
okumann ve renmenin tutkunu oldu."6 yle tutkulu bir
okurdu ki, elinde kitap olmadan grnd pek enderdi. Bir
defasnda Kuzey Asya'y dolatnda ve "kitapsz kaldnda"
komutanlarndan birinden ona birka kitap gndermesini iste
di. Kendisine hemen Philistus'un Tarih', Euripides, Sophokles
ve Aeschylus'tan birka oyun, Telestes ve Philoksenes'in iirleri
ulatrld.7
skender'den sonra gelen I. Ptolemaios'a skenderiye kenti
ni nl yapacak kitaplk fikrini veren Phalerum'lu Demetrius
olabilir. Ezop'un fabllarn toparlayan, Homeros'un eletirmeni,
Aristoteles'in dostu ve yetitirmesi olan nl Theophrastus'un
rencisi olan Atinal bilgin Demetrius. Kitaplk o denli nl
oldu ki, yok olmasndan yz elli yl sonra bile Naucratsisli At-
heneaus onu okurlarna anlatmak gereini duymuyordu: "Ki
taplarn says, kitaplklarn oluturuluu, Mousalar Salo
nu'ndaki koleksiyondan sz etmeme ne gerek var ki? Hepsi
belleklerde taptaze duruyor.8 Bu byk bir ansszlk nk
ktphanenin tam olarak nerede bulunduu, ierde ka kitap
olduu, nasl ynetildii ve yok edilmesinden kimlerin sorum
lu olduu, doyurucu yantlar elimizde bulunmayan sorular.
M.. birinci yzyln sonlarna doru yazan Yunanl co
rafyac Strabon, skenderiye ve mzesini olduka ayrntl bir
biimde anlatyor ama ktphaneden hi sz etmiyor. talyan
tarihi Luciano Canfora'ya9 baklrsa Strabon ktphaneden
sz etmiyor nk, bu "ayr bir oda ya da bina deildi", mze
nin halka ak blmne ya da sra stunlara eklenmi bir b
lmd. Canfora bibliotekhai'nin yani kitap raflarnn st kapal
ve geni bir koridorda ya da geitte olabilecei tahmininde bu
lunuyor. "Her bir ni ya da girinti bir grup yazarn kitaplarna
ayrlmt ve tomarlar uygun bir balk altnda sergileniyor ol
malyd." Anlatlanlara gre bu alan, ktphane yarm milyon
tomar barndrr hale gelene dek geniletildi. Rhakotis adl M
srl mahallesindeki Serapis tapmanda da krk bin rulo vard.
Bat Hristiyan dnyasnda bask makinesinin bulunuundan
nce, iki bin cildin stnde kitap bulunduran tek ktphane
nin10 Avignon'daki papalk kitapl olduu dnlr ise, s
kenderiye koleksiyonunun nemini anlamaya balayabiliriz.
ok sayda cilt toplanmalyd nk grkemli ktphane
nin amac insan bilgisinin tmn bir yere toplayabilmekti.
Aristoteles iin kitap toplamak bilim adamnn almalarndan
biriydi ve bir "anmsatma arac olarak" gerekliydi. rencile
rinden biri tarafndan kurulan ktphane ise geniletilmi bir
trd: bu "Evrenin bellei" olacakt. Strabon'a gre Aristote
les'in kitaplar Theophrastus'a, ondan yeeni ve rencisi Scek-
sisli Neleus'a kalmt. I. Ptolemaios onlar, (cmertliinden
kuku duyulan)11 Neleus'tan skenderiye iin satn ald. III.
Ptolemaios'un saltanat yllarna gelindiinde, bir kii ktpha
nedeki yaptlarn tmn okuyup bitiremez oldu. Kraliyet
buyruuna gre skenderiye limanna giren her gemi tad
kitaplar ktphaneye vermek zorundayd. Bu kitaplarn kop
yalar yazlr, sonra kitap (kimi zaman da kopya) sahibine geri
verilirdi. zgn kopya (kimi zaman da yeniden yazlan kopya)
ktphanede tutulurdu. Atina'da, byk Yunan tiyatro yazar
larnn, oyuncularn almas iin saklanan belli bal oyunlar
elilerin baarlar sayesinde Ptolemaioslar tarafndan dn
alnd ve dikkatle kopya ettirildi. Ktphaneye giren kitaplarn
hepsi gerek deildi. Ptolemaioslarm klasikleri ne byk bir
tutku ile topladn gren sahteciler, ancak yzyllar srecek
bilimsel aratrmalarla sahte olduklar kantlanacak olan dz
mece Aristotelesi dinsel tezler sattlar. Kimi zaman bilim
adamlarnn kendileri sahte yaptlar rettiler. Crattippus adl
bir bilimadam Thukydides'in ada birinin adn kullanarak
Thukydides'in Syleyemedikleri ad altnda bir kitap yazd. Kitap
palavralarla ve kronoloji hatalaryla doluydu: Thucydides'ten
drt yzyl sonra yaam bir yazardan alntlar yapyordu.
Bilgi birikimi bilgiye eit deildir. Birka yzyl sonra Galli
ozan Decimus Magnus Ausonis bu yaygn yanlgy Opuscules
[nemsizlikler] adl yaptnda alaya alacakt:

Ey Esin perilerinin , kitaplar alp, raflar doldurmusun


Sen artk limsin demek mi oluyor bu?
Bugn bir lir, saz ve mzrap alrsan
Yarn mziin dnyas senin mi oluyor?12

Bu kitap hzinesinden insanlarn yararlanmasn salamak


iin bir yntem bulunmasnn gerei ortadayd. Kiiyi ilgisini
eken konuda yazlm bir kitaba gtrecek bir yntem bulun
malyd. Aristoteles'in kiisel kitaplndaki kitaplara kolayca
ulamas iin bir yntemi vard kukusuz. (Ne yazk ki, ne tr
bir ey olduu konusunda en ufak bir bilgimiz yok.) skenderi
ye ktphanesindeki kitaplarn says -inanlmaz bir rastlan
dnda- bir okurun istedii kitab bulmasn olanaksz klyor
du. zm -ve beraberinde gelen yeni sorunlar- yeni bir k
tphaneci kimliinde geldi: zdeyiler yazar, aratrmac
Cyrene'li Callimachus.
Callimachus, M.. nc yzyln balarnda Kuzey Afri
ka'da dodu ve yaamnn ounu skenderiye'de geirdi. n
celeri kentteki bir okulda retmenlik yapt, sonra da ktpha
neye geti. Son derece verimli bir yazar, eletirmen, ozan ve an-
siklopedistti. Gnmzde bile
sonulandrlamam olan bir
tartmay balatt ve srdrd:
Edebiyatn yaln ve sssz ol
mas gerektiine inanyordu.
Eski slupta destan yazanlar
knyor, onlara "enebaz ve mo
das gemiler" diyordu. D
manlar onu uzun iir yazama-
makla; ksalarda ise toprak ka
dar kuru olmakla suladlar
(Yzyllar sonra Callimachus'
un tutumu Eskiler karsnda
Modernler, Klasikler karsnda
Romantikler, Minimalistler kar
snda Byk Amerikan yazar
lar tarafndan benimsenecek- Callimachus'un onaltnc yzylda yaplm
ti.) En byk dman ktp- hayali bir portresi.
hanedeki st olan Rodoslu Apollonious'tu. Apollonious'un al
t bin dizelik destan A rgosun Yolculuu nda Callimachus'un
nefret ettii her ey vard. (Callimachus olay az ve z bir bi
imde "Byk kitap, byk sknt" olarak zetliyordu.) Gn
mz okurlar her ikisine de rabet etmiyorlar. A rgosun Yolculu
u hl (az ok) anmsanyor, Callimachus'un sanat Catul-
lus'un bir evirisinde yayor gibi (Pope'un Buklenin Batan
karl adl iirinde kulland "Berenice'in Buklesi"), bir de
Callimachus'un, dostu Halikarnasl Herakleitos'un lm s
tne yazd bir iirin, William Cory tarafndan yaplan uyarla
mas var. iirin ilk dizesi yle: "Bana dediler ki Herakleitos,
bana dediler ki sen lmsn."
Callimachus Apollon'un koruyan baklar altnda a gzl
ktphanedeki kitaplarn dkmn yapma iine giriti. Bu
zorlu i, ayn zamanda eski bir meslekti de. Smerlilerin "Evre
ni Dzenleyenler" diye ardklar bu meslek sahiplerine, tari
hin en eski ktphanelerinde rastlayabiliyoruz. rnein Edfu
kazlarnda ortaya kartlan, M.. 2000 dolaylarna ait bir M
sr "Kitap Evi"nin katalou baka kataloglarn listesi ile bal-
yor: Tapnakta Neler Bulunur Kitab, Topraklar Kitab, Tahtaya Ka
zlarak Yazlm Btn Kitaplarn Listesi, Gne ve Ayn Konumlar
ile ilgili Kitaplarn Listesi, Yerler ve Oralarda Bulunanlar Kitab
v.b.13
Callimachus'un skenderiye iin setii yntem ktpha
nenin mal varlnn sradan bir dkmnn karlmasndan
ok, dnya dzeninin kurgulanmas gibidir. Tm snflandr
malar aslnda rastlantsaldr. Callimachus tarafndan nerilen
daha az rastlantsal grnr, nk gnn dnr ve aratr
maclarnn, Yunan dnya grnn miraslarnn benimse
dii bir dnce sistemini izler. Callimachus ktphaneyi sekiz
ayr konu evresinde raflara ya da pinakoi'lere yani masalara
ayrr: tiyatro, hitabet, lirik iir, hukuk, tp, tarih, felsefe ve di
erleri. Uzun yaptlar "kitaplar" ad altnda blm blm kop-
yalatmt. Bylelikle daha kolay ba edilebilen tomarlara d
nmlerdi.
Callimachus bu dev giriimini sonulandramad. i, ar
dndan gelen ktphaneciler tamamladlar. Pinakoi'nin tama
mnn -k i resmi ad Kltrn Her Dneminde Sivrilenlerin Masas
ve Onlarn Yazdklar idi- 120 tomar olduu sylenir.14 Snflan
drma konusunda yaygn kullanlan bir baka yntemi de Calli-
mahus'a borluyuz: Ciltlerin alfabetik dizine gre sralanmas.
O tarihten nce yalnzca, adlar sralayan (ou ikinci yzyl
dan kalma) birka Yunanca yazda alfabetik dizin kullanlm
t.15 Fransz eletirmen Christian Jacob'a gre Callimachus'un
ktphanesi "metinlerin birbiri ile karlatrlabilecei, yan ya
na alabilecei bir eletiri topyasyd".16 Callimachus sayesin
de ktphane, belirli bir dzeni olan okuma meknna dn
t.
Bildiim tm ktphaneler bu eski ktphanenin yans
malardr. Camndan bakp da jakaranda aalarnn soka
mavi ieklerle kapladn izleyebileceim, Buenos Aires'in ka
ranlk Biblioteca del Maestro (retmenin Ktphanesi); Kali
forniya Pasadena'daki esiz Huntington Ktphanesi; dedikle
rine gre, Das Kapital'i yazarken Karl Marx'in oturduu iskem
lede oturduum British Library; Arapa kitaplar arasnda Vol-
taire'in Candide adl yaptnn nasl olup da orada var olduunu
anlayamadm Cezayir Sahras'ndaki Djanet kentinin raflk
ktphanesi; erotik kitaplar iin ayrlan blmn Cehennem
olarak adlandrld Paris'teki Bibliotheque Nationale; okur
ken eik camlara karn dn izleyebileceiniz Toronto Uz
manlk Ktphanesi, hepsi, kimi baz eitlemeler ile olsa da,
Callimachus'un sistematize edilmi dehasndan yanklar tar
lar.
skenderiye kitapl ve kataloglar ilkin Roma mpara-
torluu'ndaki ktphaneler iin sonra da Bizans ve Hristi
yan Avrupa iin bir model oluturdu. Aziz Augustinus 387
ylnda Hristiyan olduktan az sre sonra yazd De doctrina
christiana adl yaptnda kimi Roma ve Yunan klasiklerinin
Hristiyan yaptlara edeer olduunu savundu. Aristoteles
ve Vergilius gibi yazarlar "Hak etmeseler de gerei grme
yeteneine sahiptiler" (buna Plotinus "ruh", sa "sz" ya da
logos diyordu.)17 Benzer bir eklektizm iinde, 380 yllarnda,
Papa I. Damasus tarafndan kurulmu San Lorenzo Kilisesi'n-
deki, bilinen en eski ktphanede yalnzca Hristiyan nciller,
Kutsal Kitap stne yazlm aklamalar ve Yunan savunu
cularn yaptlar yoktu, birka Yunan ve Roma klasii de yer
alyordu. (Yine de eskilerin kabulnde ayrmclk gzetili
yordu. Beinci yzyl ortalarnda bir dostunun ktphanesin
den sz eden Apollinaris Sidonius doaya tapan yazarlarn
Hristiyanlardan ayr konulduundan yakmyordu: "Doac-
larmki beylerin oturduklar yere yakn, Hristiyanlar ise ha-
nmlarmkine yaknd." )18
yleyse farkl metinler nasl smflandrlacakt? lk Hristiyan
ktphanelerinin bakclar kitaplarn dkm iin raf listeleri
hazrladlar. nce nciller yazlyor, sonra aklamalar geliyor,
bunlar (en bata Aziz Augustinus'unkiler olmak zere) Kilise Ba
balarnn yazlar izliyor, sras ile felsefe, hukuk ve dilbilgisi ile
son buluyordu. Tp kitaplar kimi zaman sonda yer alyordu. Ki
taplarn resmi adlar olmad iin ya tanmlayc bir ad konuyor,
ya da metnin ilk birka satr kullanlyordu. Bir cildi bulmak iin
alfabenin kullanld oluyordu. rnein onuncu yzylda ranl
Byk Vezir Abdl Kasm smail, 117.000 kitaplk koleksiyonun
dan ayrlmamak iin yolculuk srasmda bunlar, alfabetik dizine
gre yrmeye altrlm
drt yz deveye tattrr-
d.19
Avrupa'da kataloglama
ileminin en erken rneine
onbirinci yzylda Le Puy
Katedrali'nde rastlanrsa
da, uzunca bir sre bu kata
loglama ii standart olu
turmad. ou yerde, kitap
lar kolaylk asmdan ayrl
yordu. 1200 yllarnda Can
terbury'de, bapiskoposun
ktphanesindeki kitaplar
Bir onnc yzyl aklamal elyazmasndan
en ok gereksinim duyulan
Richard de Fournival'i metresi ile sohbet ederken
gsteren nadir resimlerinden biri. blmlerine gre dizilmiti.
Victor'lu Aziz Hugh, 1120
ylnda her kitabn ieriinin zetinin verildii bir kataloglama
sistemi uygulad. Kitaplar erkin (liberal) sanatlarda var olan
blmde yer alyorlard: Kuramsal, uygulamal ve mekanik.
1250 ylnda okumak ve bellek konusundaki kuramlarn
dan daha nce de sz ettiim Richard de Fournival, tarmsal bir
modele dayanan ayrtrma sistemi getirmeye alt. Ktpha
nesini "hemerilerinin dolap, bilginin meyvasm toplayabile
cei" bir baheye benzeterek, iek tarhna ayrd: felsefe, ka
zan getiren bilimler ve dinbilim. Her bir tarh da daha kk
alanlara (aerolae) ayrlyordu ve her birinde nelerin "ekili" oldu
unu belirten (Callimachus'un pinakoi' si benzeri) bir "iindeki
ler" listesi, tabula vard.20 Felsefe tarh, rnein, aerolae'ye ay
rlyordu:
Dilbilgisi
Diyalektik
Retorik

I. Felsefe Geometri ve Aritmetik


Mzik
Astronomi

Fizik
Metafizik
Ahlak
Poetika

kinci tarhta bulunan "kazan getiren bilimler" in altnda

II. Kazanl bilimler

Sivil ve Dini Hukuk


III. Dinbilim

Areolae'lerin iinde yer alan tabula'ya, blmde bulunan ki


tap adetini yanstan sayda harfler verilirdi. Bu harfler kitabn
cildinde de yer alrd. Birka deiik kitabn ayn harflerle ia
retlenip, karklk yaratmasn nlemek iin, de Fournival, yaz
karakterini ya da rengini deitirme yoluna gitti. Bir dilbilgisi
kitab pembe renkli bykharf A ile tantlrken, dieri mor ve
kk harfle tantlyordu.
Her ne kadar, de Fournival'in ktphanesi "iek tarh
na" ayrlyor olsa da, alt kategorilerin belirlenmesi nem sras
n izlememekte, bu kategoride biriken kitap saysna gre belir
lenmekteydi. Diyalektik iin bir blmn tamam ayrlmt
nk bu balk altnda bir dzineden fazla cilt bulunuyordu.
Her biri alt kitapla temsil edilen geometri ve aritmetik bir tab
loyu paylamaktaydlar. 21
De Fournival'in bahesi ksmen de olsa ortaan gelenek
sel eitim sisteminin belirledii yedi reti stne kuruluydu.
Bunlar dilbilgisi, retorik, mantk, aritmetik, geometri, astrono
mi ve mzikti. Beinci yzyl balarnda Martianus Capella ta
rafndan belirlenen bu yedi konunun insan bilgisinin tmn
kapsad varsaylyordu.22
De Fournival'in bu sistemi nermesinden yaklak bir yz
yl nce, dini yasalarn babas olan Gratianus ve dinbilimci

Onnc yzyl tslan ktphanesi. Bir grup okur arka planda grnen raflarda yatk ola
rak tutulan, titizlikle kataloglandrlm kitaplara bavuruyor.
Petrus Lombardus gibi kitap kurtlar Aristoteles konusunda ya
plan aratrmalara dayanarak bilgide yeni bir snflandrma is
tediler. "Varln evrensel hiyerarisi" nermesi ilgi toplad
ama nerileri yzyllarca benimsenmedi. Onnc yzyl or
talarnda Avrupa Aristoteles'in yaptlarna bouldu. (Bu yapt
lar Yunancadan Arapaya, Arapadan da Latinceye, Michel
Scot ve Hermannus Alemannus gibi uzman kiilerce evrilmi
lerdi.) Aristoteles'in yaptlar, de Fournival'e ok doal gelen s
nflandrma sistemini sorguya at. 1251 ylndan itibaren, Paris
niversitesi Aristoteles'in yaptlarn mfredatn iine almt.23
Kendilerinden nce gelen skenderiye ktphanecileri gibi, Av
rupa'nn ktphanecileri de Aristoteles'in peine dtler.
Onu, Batl ve Doulu temsilcileri ve bni Sina ya da bni Rd
gibi nde gelen slam bilginleri tarafndan titizlikle incelenmi,
aklamalar eklenmi haliyle buldular.
Aristoteles'in Araplar tarafndan benimsenmesi bir d ile
balar. Dokuzuncu yzylda efsane kral Harun Reit'in olu
Halife Memun bir gece dnde bir konuma grr. Halife ile
konuan kii ak renk tenli, mavi gzl, geni alnl, atk kal
bir adamdr ve krallar gibi bir tahtta oturmaktadr. Halife onu
dlere zg bir kesinlikle tanr: Adam Aristoteles'tir. Aralarn
da geen konumada adam halifeden, o gnden balayarak,
Badat Akademisi'nde alanlarn, abalarn, Yunan filozofu
nun yaptlarn evirmeye yneltmeleri dorultusunda emir
vermesini ister.24
Aristoteles ve dier Yunan klasiklerini toplama konusuna
eilen tek merkez Badat deildi. Kahire'de Fatmi ktphane
sinde, 1175 Snni temizlik harekatndan nceki dnemde, konu
larna gre ayrlm 1.1 milyon ciltten fazla kitap vard.25 (Hal
lar akn bir kskanln verdii abartma ile ciltlerin saysn
milyon olarak yazyorlard.) skenderiye modelini izleyen Fat
mi ktphanesinin, bir mzesi, arivi ve laboratuvar bulunu
yordu. John of Gorce gibi bilim adamlar bu esiz bilgileri kulla
nabilmek iin gneye yolculuk yaptlar. Mslmanlarn elinde
ki spanya'da da ok sayda ktphane vard. Yalnzca Anda-
luzya'da bu say yetmii ayordu. II. El-Hkim (961-976) dne
minde yalnzca Kurtuba'daki kitap says 700.000'i ayordu.26
Roger Bacon, onnc
yzyln balarnda Arap-
adan yaplan bu ikinci el
evirilerde yer alan snf
landrma sistemine id
detle karyd. Ona gre
bu yntemle Aristote
les'in metinlerine slami
retiler bulatrlm olu
yordu. Paris'te matema
tik, astronomi ve simya
okumu bir aratrmac
ve bilim adam olan Ba
con, barut imalatm ay
Roger Bacon'n onaltnc yzylda yaplm
bir portresi.
rntl bir biimde akla
yan ilk Avrupal olmutu.
(Barut bir sonraki yzyla kadar silahlarda kullanlmayacakt).
Bir gn gne enerjisi sayesinde krek ekenlere gerek duyma
yan teknelerin, atlar olmayan arabalarn ve uan makinelerin
olacan da sylemiti. Magnus Albertus ve Aquino'lu Aziz
Tommaso gibi ilim adamlarn, Yunanca bilmedikleri halde oku
duklarn savunduklar iin suluyordu. Arap yorumculardan
bir eyler renilebileceini kabul etse de, (rnein bni Sina'y
onaylyordu ve Hayyam'n yaptlarn dikkatle okumutu) okur
larn grlerini metnin asl stne oluturmalarnn gereine
inanyordu.
Chartres Katedrali'nin bat kapsnn stndeki kemer
tablasndan da anlalabilecei gibi, Bacon'n zamannda yedi
sanat, Hazreti Meryem'in simgesel korumas altna alnd. Ba-
con'a gre, bu dinbilimsel indirimi yapabilmek iin, gerek bir
bilimadamnn hem bilim hem de dil bilmesi gerekiyordu. lki
iin matematik nkouldu. kincisi iin ise dilbilgisi. Bacon'n
bilgileri kataloglama sistemi (ayrntlarn Opus Principale adl,
derin ve hibir zaman tamamlanamayacak, ansiklopedik yap
tnda vermek istiyordu), doa bilimini dinbilimin birimlerin
den sayyordu. Bacon bu inanla, fen bilimlerini niversite
mfredatnn bir paras haline getirmek iin ok urat ama
onun bu planlarna scak bakan Papa IV. Clemens lnce plan
lar suya dt. Yaamnn kalan yllar boyunca ada ente
lekteller tarafndan dland. 1277 Paris mahkmiyetinde bi
limsel savlar da yer ald. 1292 ylna kadar tutsak kald. Hapis
ten kmasndan ksa sre sonra ldne inanlr. Gelecekteki
tarihilerin ona "doktor Mirabilis" diyeceklerini henz bilmi
yordu. "Mucize retmen" iin her kitabn bir yeri vard. nsa
nolunun bilgisinin her krnts onu bilimsel bir biimde iine
alan bir snfa (kategoriye)
aitti.

Bir okurun okuma eyle


mine tad kategoriler ile
bizzat o okumann iinde
yer ald kategoriler -bir
ktphanenin ayrld
renilmi sosyal, siyasal kate-
gorer ve fiziksel kategori
ler- yllar getike az ok te
sadfi ve az ok yaratc bir
biimde birbirlerini biim
lendirirler. Her ktphane
belirli seeneklerin ktpha
nesidir ve her seilmi kate
gori bir anlamda bir dla- Charters Katedrali'nin bat kapsnda sanaty-
mayi da erir. 1773 ylnda la megul bir yazcy gsteren onnc yz-
Cizvit rgt dalnca, yaplm bir yontu.
Brksel'deki merkezde bulunan kitaplar Belika Kraliyet Kitap-
l'na gnderildiler. Ktphanenin onlar saklamak iin yeri
yoktu. Kitaplar bo bir Cizvit kilisesinde depoland. Kilise fare
ler ile dolu olduundan, ktphanecilerin kitaplar korumak
iin yntem bulmalar gerekiyordu. Belika Edebiyat Dernei'-
nin bakanndan kitaplarn en iyilerini, en yararllarn semesi
ni istediler. Bu kitaplar giri blmnn ortasna yerletirildi
ler. Dierleri yerde brakld. Farelerin d kenarlar kemirip, or
talar brakaca dnlyordu.27
Kategorileri gereklikle badamayan ktphaneler de
vardr. Fransz smrgelerinde hkimlik de yapm olan yazar
Paul Masson, Paris'teki Bibliothque Nationale'in, onbeinci
yzyl Latince ve talyanca kitaplar asndan yetersiz olduu
nu fark etti. Bunu gidermek iin "katalogun prestijini kurtara
cak" olan yeni bir kategori retti. Bu kategoride adlarn kendi
yaktrd kitaplar vard. Kadim dostu Colette, iinde var ol
mayan kitaplarn bulunduu bir kategorinin ne anlama geldi
ini sorunca, Masson'un yant sert oldu: "Her eyi benim d
nmemi beklememek gerek!"28
Bir ktphane gibi, yapay kategorilerle belirlenen bir oda
mantkl bir evreni artrr ve onunla aklanr. Bu retici ev
rende her eyin bir yeri vardr. nl bir ykde Borges, Ba
con'm dncesini alabildiine gelitirir (ki bu Mjico bulvarn
daki Buenos Aires Ktphanesi'nin mimari erevesinde son
suza dek katlanr gider). Hibir iki kitap birbiri ile ayn deil
dir. Raflar alfabenin tm olas bileimlerini barndrdndan
raflar dolusu zlemez, anlalmaz samalk her bir olas kita
b temsil etmektedir. "Gelecein ayrntl tarihi, ba meleklerin
yaamykleri, Ktphanenin sadk katalou, binlerce ve bin
lerce sahte katalog, bu kataloglarn sahteliini kantlayan anla
t, Basilides'in agnostik ncil'i, bu kitap stne notlar, notlar s
tne notlar, lmnzn gerek yks, o dilde yazlan tm
kitaplar, kitabn baka kitaplar iinde yer al, Saygn Bede'in
Sakson iiri stne yazm olmas olas incelemesi, Tacitus'un
yitik kitaplar." Sonunda yorucu koridorlarda dolaan Bor-
ges'in anlatcs (ayn zamanda bir ktphanecidir de) dnde
ktphaneyi kendisinden daha byk bir ktphanenin para
s olarak grr. Neredeyse sonsuz sayda cilt bu "kitapl son
suzlukta" dnem dnem yinelenip dururlar. Sonuta "Yalnzl
m" der, "bu ince umutla enlendi."29
Dncelerimizin evresinde younlat nesneler -oda
lar, koridorlar, kitaplklar, raflar, doldurulan yelik kartlan, bil
gisayara gemi kataloglar- birer varlktr. Bu varsaylr ise, ki
taba belirli bir deer biilip, ton verilebilir. Roman blmne
yerletirilmi Gulliver'n Servenleri, komik bir serven kitab
dr. Sosyoloji dal altnda on sekizinci yzyl ngilteresi'nin
alayc bir incelemesi, ocuk edebiyat kategorisinde cceler,
devler ve konuan atlarla ilgili elenceli bir fabldr. Fantezi al
tnda bilim-kurgunun geliine iarettir. Seyahat kitaplar daln
da dsel bir geziyi anlatr; klasikler asndan Bat edebiyat
nn temel direklerinden olur. Kategoriler kstlaycdrlar. Oku
ma deildir, olmamaldr da. Ne trl bir snflandrma yapl
m olursa olsun, her ktphane okuma eylemini bask altna
alr ve okuru -d ik k atli, tetikte olan okuru- sokulduu katego
riden kurtarmaya zorlar.
lk Hristiyan imparatoru Byk Constantirus'un dev boyutlu bst.
Gelecei Okumak

yi bir okur olan aratrmac Vincent de Beauvais, 1256


ylnda Lancantius ve Aziz Augustinus gibi klasik yazarlarn
dncelerini toplad ve onlarn yazlarna dayanarak,
onnc yzyl dnya ansiklopedisi olan geni kapsaml
Speculum majis adl yapt retti. Ansiklopedisinde, on eski
sibyllanm doum yerleri olan Cumae, Kyme, Delphoi, Eryth-
rai, Hellespontos, Libya, Persia, Frigya, Samos ve Tibur'u lis
teledi.1 De Beauvais'nin aklamasna gre sibyllalar, bilme
celer halinde konuan khin kadnlard. Szckleri ise Tanr
lardan esin alan ve insanlar tarafndan zmlenmesi gere
ken szcklerdi. Onuncu yzylda zlanda edebiyatnn iir
sel bir monologu olan Voluspa'nm 2 nakarat blmnde bir
sibylla merakl okura u cesur szcklerle seslenir "Pekl,
anlyor musun? Ne peki?"
Sibyllalar lmszdr ve neredeyse sonsuza dek yaarlar.
Biri Nuh'un gemisinden alt yzyl sonra Tanrnn sesi olduu
nu aklyordu. Biri Nuh'tan nce de var olduunu belirtiyor
du. Ama yalanyorlard. "Paavralar iinde, gs krk gibi
inip kalkarak, yrei kabarm ve deliye benzeyen"3 ve Aene-
as' yeraltna indiren Cumae Sibyllas, yzyllar boyu havada
asl duran bir iede yaamt. ocuklar ne istediini sorunca
da lmek istediini sylerdi.4 Birou, olaylar gerekletikten
ok sonra esin sahibi lml ozanlar tarafndan kaleme alnan
sibylla kehanetleri, Yunanistan, Roma, Filistin ve Hristiyan Av
rupa'da doru olarak kabul grdler. Dokuz kitaba toplanan
kehanetler Cumae Sibyllas tarafndan Roma'nn altnc ve so
nuncu kral olan Tarquinius'a teslim edildi.5 Kral deme yap
may reddedince, sibylla kitab atee verdi. Tarquinius yine
reddetti. Bu kez kitab daha atee verdi. Sonunda kral son
kalan kitab tmnn parasna almak zorunda kald ve ki
taplar M.. 83 ylnda bir yangnda yok olana kadar Jpiter ta
pnann altndaki bir blmede tutuldular. Yzyllar sonra Bi
zans'ta sibyllalara ait olduu sylenen on iki kitap ortaya kt
ve tek bir ciltte toplandlar. 1545 ylnda tamamlanmam ola
rak basldlar.
Sibyllalarn en eski ve en saygn olan, Troya savan nce
den grm olan Herophile idi. Apollon ona dileini sorunca, o
da Tanrdan avucundaki kum taneleri kadar yl yaam bala
masn istedi. Ne var ki, ayn Tithonius gibi sonsuz genlik iste
meyi unuttu. Herophile, Erythraili Sibylla olarak da biliniyor
du.6 Doum yeri olduklarn savunan en az iki kent var: Trki
ye Cumhuriyeti topraklarnda bulunan ve ad gnmzde a
nakkale olan Marpessos (Erythrai "kzl toprak" anlamna gelir
ve Marpessos'un topra kzldr) ve yonya olarak bilinen da
ha gney blgedeki Erythrai ki, aa yukar zmir'in bulundu
u yere der.7 162 ylnda Marcus Aurelius ile Roma mpara
torluu tahtn paylaan Lucius Antonius Verus, Partlarla yap
lan savalarn hemen banda konuyu sonuca balad: Marpes
sos halknn iddialarn bir kenara itti ve yon Erythrai'de sibyl-
lanm maarasna girdi. Biri sibylla'nm, dieri de annesinin ad
na iki heykel dikti. Tata "Benim yerim Erythrai'dir, baka yer
deil" szleri kazlyd.8 Bylelikle Erythrai sibyllasnm yetkisi
belirlenmi oldu.

330 ylnda, tarihin Byk Constantinus olarak tanyaca, alt


yl kadar nce hasm Licianus'u alt eden imparator Flavius Va-
lerius Constantinus, bakenti Tiber nehrinin kylarndan Bo-
az'm kylarna -Bizans'a- tayarak, dnyann en byk im
paratorluunun ba olma konumunu salamlatrd. Sahil de
iikliini vurgulamak iin de kentin adn Yeni Roma koydu.
mparatorun bo gururu ile, dalkavuk sarayllarnn yacl
bu ad bir kez daha deitirip Constantinopolis- yani Constan-
tinus'un kenti yapt.
Constantinus, kenti bir imparatorlua yakr klmak iin,
Bizans' hem fiziksel hem de ruhsal anlamda geniletti. Dili
Yunanca, ynetim biimi Romal, dini Constantinus'un annesi
Helena'nm etkisi ile Hristiyan idi. Dou Roma mparatorlu-
u'nda yer alan Nikomediea'daki Diocletianus'un saraynda
yetien Constantinus, Roma kkenli klasik Latin edebiyatn
yakndan tanmt. Yunancada zorlanyordu. Yaamnn ileri
dnemlerinde halka Yunanca konuma yapmas gerektiinde,
onlar nce Latince yazyor, eitimli klelerce yaplan evirile
rinden okuyordu. Anadolu kkenli ailesi, 274 ylnda mpara
tor Aurelianus tarafndan batanr olarak ilan edilen gne
tanrs Apollon'a taparlard.9 Licinius ile girdii savatan10 n
ce Constantinus'a bir ha grnd. Gneten gelen bu grn
tdeki han stnde n hoc vince s (Bunun sayesinde kazana
caksnz) yazyordu. Bylelikle Constantinus'un kurduu yeni
kentin simgesi, annesinin Calvarium tepesine11 yakn bir yer
den karttna inanlan armh paralarndan oluturulmu,
evresinde gnein nlar varm gibi yaplan bir ta oldu.
Gne tanrsnn nlar o denli glyd ki, Constantinus'un
lmnden on yedi yl gemeden, sa'nn doumu olan Noel
gn gnein doum gn olan k gndnmne geiril
di.12
313 ylna gelindiinde Constantinus ve (imparatorluu
paylat ama ilerde arkadan vuraca) Licinius, imparatorlu
un saln ve gvenliini grmek iin Milano'da bir ara
ya geldiler. nl bir bildiri ile de "nsanln yararna olacak
ilerde Tanr inanc ncelikli ve temel olarak gzetilmelidir.
Hristiyanlar ve dierleri, istedikleri dini inanc yaamakta hr
olmaldrlar."13 Constantinus bu bildiri ile o gne dek hain ve
yasad olarak nitelendirilen Hristiyanlara Roma mparator
luu ierisinde dini zgrlklerini vermi oluyordu. Ne var ki,
o gne dein horlananlar despot kesildiler. Hristiyan liderler
yeni devlet dininin otoritesini yerletirmek iin eski dmanla-
rmn yntemlerine bavurur oldular. rnein, efsane Catheri-
ne'in mparator Maxentius'un buyruklar dorultusunda ivili
bir tekerlek stnde ldrlecei gn, skenderiye'nin Mith-
ras tapmana yaplan saldry piskopos ynetti. Mithras as
kerler arasnda ok sayda yanda bulan bir Pers tanrsyd ve
Hristiyanlk iin ciddi bir rakip olmaya balamt. 391 ylnda
Patrik Theophilus, klt gizli ibadet biimleri ile tannan bere
ket tanrs Dionysos'un tapman yamalad ve kalabal M
sr tanrs Serapis'in heykelini yok etmeye ard. 415 ylnda
Patrik Cyrillus, bir grup gen Hristiyan doa-tapmcs ve
dnr Hypatia'nn evine girmeye kkrtt. Genler kadn
dnr srkleyerek dar kardlar, paraladlar ve ondan
arta kalanlar meydanda yaktlar.14 Cyrillus'un kendisinin de
pek sevildii sylenemezdi. 444 ylnda ldnde skenderi
ye piskoposlar, ardndan u szleri syleyeceklerdi: "Sonunda
bu iren adam ld. Gidii ardnda braktklarn sevindiriyor
ama lleri zecei kukusuz. Ksa srede ona katlanamaz
olup, geri gndermeleri kanlmazdr. Bu nedenle mezarna
ar bir ta koyun ki, onu bir daha hayalet olarak bile grme
yelim ."15
Hristiyanlk da, gl Msr tanras sis'in, ya da Persle-
rin Mithras inanc gibi gzde bir din oldu. Roma'nn St. Peter
Kilisesi'nden sonra gelen Constantinopolis Kilisesi'nde, inan
sahibi varlkl kiiler inanl yoksullarn arasna karp, (zer
lerinde doa dinlerine ait mitlerin yerlerini nak ya da mine
biiminde Hristiyan yklerine brakt) mcevherler ve
ipekli kumalar iinde gsteri yapar oldular. Kilisenin bapa
paz Aziz oannes Khrysostomos merdivenlerde durur, kna
yan baklar ile onlar izlerdi. Varlkllar bu gz hapsinden ya
knr oldular ama yaknmalar sonu vermedi. Khrysosto-
mos'un duygular baklarndan diline geti ve krsden sal
drr oldu. Tek bir soylunun on ya da yirmi evi, iki bin klesi,
fildii kaplar, prl prl parlayan mozaikler ve deerli talar
la bezenmi ev eyalar olmasnn yakksz olduunu hayk
ryordu.16
Hristiyanlk salam bir siyasal g olmaktan henz
uzakt. Gsz bir Part toplumu olarak yola kp, yzyl
iinde tm Dou Roma'y ele geiren yaylmac bir devlet ha
line gelen Sasani tehlikesi vard.17 Dind hareketlerden gelen
tehditler de vard: rnein, evrenin tek bir mutlak Tanr tara
fndan deil de, iki kart g tarafndan ynetildiini savu
nan, Hristiyanlar dnyasnda olduu kadar, in ve Trkistan
gibi uzak yerlerde de taraftar bulan misyonerlere sahip Mani-
heistler vard. Ayrlk hareketler de sz konusuydu: Cons-
tantinus'un babas olan Constantinus yalnzca Roma'nn do
usunu ynetmiti ve topraklarn u blgelerinde ynetimde
olanlar, ballklarn Roma'dan yerel g odaklarna evir
mekteydiler. Constantinus'un doa dinleri tapmaklarndan
gasp edip, piyasaya srd altn nedeniyle daha da ciddile
en bir yksek enflasyon sorunu vard. Kitaplar ve savlar ile
Yahudiler de oradaydlar. Ve o gn bile hl doaya tapanlar
bulunuyordu. Constantinus'a gerekli olan kendi Milano re
tileri dorultusunda bir hogr deildi. Gerekli olan kat,
samalklara meydan vermeyen, uzaklar denetim altna ala
bilecek, otoriter, kkleri gemite ve gelecek iin kesin umut
sunan bir Hristiyanlkt. Hem Tanrnn, hem de imparatorun
zaferi iin dnya yasalar, gelenekleri ve gleri aracl ile
kurulacak bir Hristiyanlk.
Constantinus 325 ylnn Mays'nda, znik'te (Nikaia)
toplanan piskoposlara kendini "dnya ilerinin piskoposu"
olarak tantt ve Licinius ile yapt sava "yozlam batl
dinlerle yaplan bir sava" olarak niteledi.18 Bu noktadan iti
baren, Constantinus, kutsanm bir lider ve Tanrnn gerek
bir habercisi olarak grlecekti. (327 ylnda ldnde 12
havarinin mezarlarnn yanma gmld. Burada ima edilen
onun lmnden sonra on nc havari olduu idi. Dinsel
ikonoklastide Tanrnn elinden altn tac alrken resmedilir ol
du.)
Constantinus devleti iin semi olduu dinin "tek'Tiini
yasalatrmann gereini fark etmiti. Bunu yapmak iin de, do
aya tapanlar doaya tapan kahramanlara krdrmaya karar
verdi. 325 ylnn Paskalya yortusunda aralarnda piskoposlar
ve dinbilimciler de olan An-
takyal Hristiyanlara seslene
rek "Hristiyanln sonsuz
gerei"inden sz etti: "Aziz
ler Meclisi" olarak seslendii
toplulua "Arzum" diyordu,
"bulunabilir her yabanc kay
naktan sa'nn tanrsallnn
kantlarn bulmaktr. Byle
bir tanklk ortaya konur ise
onun adn kirletenler bile,
grleri onlarnkilerle ak
anlarn szlerini dorularken
onun Tanr ve Tanrnn olu
olduunun bilincine varmak
zorunda kalacaklardr."19 Bu
nu kantlamak iin Constanti
nus Ertyhrai sibyllasma ar
kard.
Constantinus orada bulu-
nanlara sibyllann genliinde
Boccaccio'nun De Claris mulieribus adl yapt- nasl olup da anne ve babasi-
nn 1473'te yaplm bir basksndan Ertyhrai nm gafleti nedeniyle Apol-
lon'un hizmetine sokulduu
nu, "bo inanlarn yuvasnda" nasl da Apollon'a tapanlarn
sorularna yant verdiini anlatt. "Bir keresinde," diye devam
etti, "sibylla gerekten yukardan gelen bir esinle doldu ve ke
hanetlerle dolu dizelerle Tanrnn gelecekteki amalarn srala
d. Dizelerin ba harfleri yan yana yazldnda 'sa Efendimiz,
Tanrnn olu, Kurtarc, Ha' szckleri kyordu." Constanti-
nus sibyllann bu iirini okumaya balad.
Gerekten de, ngilizce evirisi "Kyamet! Dnyann irinler
akan yaralar gn damgalayacak" diye balayan iir, sihirmi
esine bu kutsal akrostii ierir. Olas kar kmalar dnen
Constantinus, en yakn aklamaya sarld: "nancmza sahip ve
iir sanatna yabanc olmayan biri bu dizeleri yazm olmaldr."
Rastlantsall yine reddeder: "Bu durumda gerek, her eye
ramen apak ortadadr. Vatandamz tarihler konusunda titiz
bir aratrma yapmtr ve bu iirin sa'nn yeryzne gelii ile
armha gnderilmesinden sonra yazldn dnmemiz iin
bir neden yoktur." Kald ki, "Cicero da bu iiri biliyordu ve onu
Latinceye evirerek, kendi yaptlarnn arasna katt," der. Ne
var ki, Cicero'nun Erythrai deil de Cumae sibyllasndan sz et
tii blmde, ne bu dizelere ne de akrostie herhangi bir gn
derme yer alr. Gerekte kehanetleri yalanlar.20 Her eye ramen
sibyllann bu szde kehaneti yle olaanstyd ki, Hristiyan
dnyas yzyllar boyunca sibyllay dinin ileri gelenlerinden bi
ri olarak kabul etti. Aziz Augustinus ona Tanrnn Kentinde ve
kutsanmlarn arasnda bir ev verdi.21 Onikinci yzyln sonun
da Lyon Katedrali'nin mimarlar binann duvarna Erythrai
sibyllasn kehanet kitaplarn tarken gsteren bir kabartma
koydular (sibyllann kafas Fransz Devrimi srasmda koparld).
Kitaplar Musa'nn tabletlerine benziyordu. Ayanda Kutsal Ki-
tap'a dayal iirin dizeleri vard.22 Drt yzyl sonra Michelan
gelo onu istine apeli'nin tavanna, drt Eski Ahit peygamberi
ne elik etmek zere yerletirecekti.
Sibylla doa dinlerinin khiniydi ve Constantinus onu sa
adna konuturmutu. Constantinus dikkatleri Hristiyanlk n
cesi iirlere evirdi ve "Latin ozanlarnn prensine" tanyamad
bir Kurtarc tarafndan esin verildiini aklad. Vergilius,
koruyucusu, Romann ilk halk ktphanesinin kurucusu Gaius
Asinius Pollio'ya olan saygsnn ifadesi olarak bir nsz yaz
mt. nsz, kk bir erkek ocuk olarak simgelendirilen ye
ni bir altn an geliini mutuluyordu:

Bala sevgili ocuk! Glyor bunu bilen annen


O ki tad seni on uzun ay boyu
Senin doumunda mutlananlar lml deiller
Sen bilemezsin doum sevincini - ne de yeryzndeki le
ni23
Geleneksel adan bakldnda, kehanetlerin tutmayaca
dnlemezdi. Bir kehanetin szlerini dzeltmektense, ta
rihsel olaylarn geliimini deitirmek daha kolayd. Bir yz
yl kadar nce Sasani kral I. Ardeir Zerdt kehanetlerini
kralln yarar dorultusunda deitirmiti. skender, Arde-
ir'in hkmdarlndan 549 yl nce lmt. skender'den
250 yl kadar nce yaam olan, Zerdt, Pers mparatorluu
ve dininin bin yl sonunda yok olaca kehanetinde bulun
mutu. Ardeir, dneminin skende'den yalnzca 260 yl son
ra baladn ilan etti. Constantinus ne tarihi ne de kehanetle
ri deitirdi; yalnzca Vergilius'u Yunancaya evirtirken, poli
tik amalar dorultusunda, anlam esnekliklerine yer braka
cak biimde davrand.
Constantinus dinleyicilerine evrilmi iirlerden blm
ler okudu ve artk Kutsal Kitap'ta yer alan her ey Vergili-
us'un szlerinin arasnda da bulunabiliyordu: Meryem, uzun
zamandr beklenen Mesih, doruluktan yana olan ve seilmi
kiiler ve Kutsal Ruh. Constantinus Apollon, Pan ve Satrn
gibi doa kkenli tanrlardan sz eden blmleri unutmu
gibi yapt. Unutulamayacak tarihi kiiler sa'nn geliinin
yansmalarna, metaforlarma dnt. Vergilius "Bir baka
Helen neden olacak savalara / Ve Byk Akhilleus belirle
yecek Troya'nn yazgsn" diye yazmt. "Bu sz edilen ki
i sa'dr," diyordu Constantinus, "Troya'dan kast ise dnya
nn kendisidir." Kimi blmlerde ise Vergilius'un doa dini
ne gndermelerinin Romal yetkilileri aldatma yntemi oldu
unu sylyordu. "Sanrm" diyordu (Vergilius'un tok sesi
nin ardndan yava sesle konutuunu varsayabiliriz) "eski
dini inanlara glge drenleri tehdit eden bir korku onu
dizginliyordu. Bu nedenle de gerei onu kavrayabilecek ye
tileri olanlara dikkatle, gvenli bir biimde ve gizleyerek su
nuyor."
"Kavrayabilecek yetileri olanlar", bu noktada metin onu
kavrayabilmesi iin gerekli yetenekleri olan seilmi insanla
rn tekeline giriyordu. Deiik yorumlara ak deildi. Cons
tantinus iin tek okuma doru okumayd ve doru okumann
anahtar kendisinin ve onunla ayn inanc paylaanlarn elin
deydi. Milano bildirisi Hristiyanlara zgrlk sunmutu, z
nik Konsl bu zgrl Constantinus gibi inananlara tan
yordu. On iki yl iinde Milano'da istedikleri kadar ve biim
de okuma zgrl tannanlar artk yasalar nnde cezalan
drlabilir konuma dmt. Antakya ve sonra da znik'te
doru olan tek bir okuma olduu kendilerine defalarca bildi
rilmiti. Constantinus'un bakma gre tek sesli bir imparator
luk yaratlmas iin dinsel metinlere tek bir okuma snrlamas
getirmek doruydu. Anlalmaz olan Vergilius gibi dind ko
nular ele alan metinlere tek ve doru okuma kstlamas ge
tirmekti.

Her okur, kimi metinlere kimi anlamlar yaktrr ve bu Cons


tantinus'un yaptklar kadar abartl ve uzak olmaz. Salman
Rushdie'nin24 yapt gibi Wizard of Oz'da [Oz Bycs] bir
srgn yks grebilmek, nceden bildii yaktrmas yap
maktan ok farkldr. Ama bu iki okumada da benzer bir kan
drmaca, benzer bir inan ifadesi vardr ki inandrc olmasa
da, okurlarn inanm gibi davranmasna izin verir. On , on
drt yalarnda Londra'ya kar edebi bir zlem duymaya
baladm. Sherlock Holmes yklerini, iinde ttnlerin dur
duu Trk terlii ve kt kimyasallarla kirlenmi masas
olan Baker Street'teki dumanl odann bir gn ben Arcadia'da
olunca oturacam eve ok benzeyeceine inanmtm. Ali-
ce'in, bytecin te tarafnda bulduu kendini bilmez, huy
suz, drdrc ve ekilmez yaratklar, yeniyetme gnlerimde ta
nacam bir dolu insan bana nceden tantyordu. Robin
son Crusoe kulbesini yapmaya baladnda o "evresinde
kalaslar ve halatlar olan, kaya altndaki adr" m bir yaz be
nim Punta del Este'de kuracam adr anlattn biliyor
dum. Hindistan'da geen ocukluu srasnda ailesi tarafn
dan Lese ratte [kitap faresi] olarak arlan yazar Anita Desai,
dokuz yanda iken Uultulu Tepeler 'i kefetmi. "rtkan
papaanlar, papaya ve guava aalar dolu bir bahe ile ve
randalar, sval duvarlar ve iinde asma vantilatrleri bulu
nan eski bir Delhi kulbesinden oluan dnya, sayfaya biri
ken tozlar yerlerine yerlemeden yok oluyordu." Gerek
olan, Emily Bronte'n kaleminin gc ve gizemi ile artc
biimde yaam bulan Yorkshire krlar idi; frtnalarla sarslan
ocakba, yamur ve karda gezinen, krk kalplerinin derin
liklerinden gelen haykrlara yalnzca hayaletlerin karlk
verdii dertli insanlarn aclar.25 Emily Bronte'n 1847 yln
da, ngiltere'de bir gen kz anlatmak iin kulland szck
ler, 1946 ylnda Hindistan'da bulunan gen bir kzn yaam
n aydnlatabiliyordu.
Batda, gelecei anlatmak iin kitaplardan rastgele blm
ler kullanmak geleneinin uzunca bir tarihi vardr. Vergilius'un
yaptlar Constantinus'tan bile nce, imparatorluk iin kehanet
arac olagelmiti. iirlerinin kopyalar Ksmet Tanrasnn tap
naklarnda bavurulmak amac ile bulundurulurdu.26 Sortes
Vergilianae ad verilen bu yntemden ilk kez Aelius Sparti-
anus'un yazd Hadrianus'un yaamyksnde sz edilir.27
Gen Hadrianus mparator Traianus'un hakknda ne dnd
n bilmek ister ve Vergilius'un Aenead 'ma bavurur. Rastgele
at dizelerde "Romay yeniden kuran Romal kraln" grr.
Hadrianus tatmin olmutur. Gerekten de daha sonra Traianus
onu manevi olu ilan etti ve Hadrianus Roma'nn yeni impara
toru oldu.28
Constantinus Sortes Vergiliane nin yeni bir anlatmn te
vik ederken gnn modasn izliyordu. Drdnc yzyln
sonuna varldnda, kehanet yerlerinin ve kahinlerin grd
saygnlk yazl sze, Vergilius'a ve de ncil'e devrolmu-
tu. Kutsal Kitap'tan bir tr fal tredi.29 Peygamberlerin za
mannda, "Tanrya kar gelm ek"30 olarak nitelenen gelecei
grme becerisi, drt yzyl sonra o denli yaygnlat ki, 829
ylndaki Paris Konsl tarafndan resmi biimde lanetlendi.
Lanetleme pek bir ie yaramad. 1434 ylnda Gaspar Paucer,
yaptnn Franszca evirisinde; ocukken Vergilius'un gele
cekte olacaklara ynelikmi grnen dizelerini "bir defterde,
biraz elence, biraz oyun olsun diye toplar; bunlara dayana
rak houma giden eyler iin, rnein, prenslerin yaamlar
ve lmleri, servenlerim ve baka eyler konusunda tah
minlerde bulunurdum. Amacm bu dizeleri daha kesin ve net
bir biimde belleime kazmakt."31 Paucer oyunun bellek
altrc olduunu ve ileriyi renme gibi bir amac olmad
n sylese de, ierik sz konusu olunca, ona inanmak zorla
yor.
Onaltnc yzylda kehanet oyunu o denli yerlemiti ki,
Rabelais bunu Pantagruel'in evlenip, evlenmemesi konusun
da Panurge'e verdii tte alaya alabiliyordu. Pantagruel
Panurge'e, Sortes Vergiliana'ya bavurmas gerektiini syl
yordu. Doru yntem uydu: Kitapta rastgele bir sayfa alr;
zar atlr; zarn toplam sayfadaki satr verir.32 Yntem
uygulamaya konulduunda, Pantagruel ile Panurge dizeler
hakknda elien ama ayn derecede olas yorumlar ortaya
koyarlar.
talyan Rnesans stne Bomarzo adl uzun bir roman ya
zan Arjantinli yazar Manuel Mujica Lainez, onyedinci yzyln
Vergilius'u kullanarak gelecei okuma ii ile ne denli ili dl
olduunu yazar: "Yazgm Sortes Vergiliana aracl ile Orsi-
ni'den daha gl olan baka tanrlara brakyordum. Bomar
zo'da bu pek gzde yntemle gelecei okuyor; ufak, byk her
sorunumuzun zmn bir kitabn rastgele kehanetine brak
yorduk. Vergilius'un damarlarnda dolaanlar sihirbazlarn
kanlar deil miydi? Dante sayesinde onu bir byc, bir khin
olarak grmyor muyduk? Aeneid in buyruklarna boyun eer
dim."33
Sortes konusunda belki de nl rnek, Kral I. Charles'm i
sava srasnda Oxford'da bir ktphaneye yapt ziyarettir.
1642 sonu ya da 1643 ba, kral elendirmeye alan Falkland
Lordu ondan "alar boyunca falclk iin kullanlagelen sortes
Vergiliana ile ansn snamasn" ister. Kral Aeneid'in Drdnc
Kitap'm aar ve okur: "Cretli kabileler tarafndan yamalana
cak ve srgn edilecektir."34 Charles sal gn, 30 Ocak 1649
tarihinde kendi halk tarafndan vatana ihanetle sulanr ve
Whitehall'da kafas uurulur.
Yetmi kadar yl sonra, Robinson Crusoe da konuksever ol
mayan adasnda benzer bir ynteme bavuracaktr: "Bir sabah"
diye yazar; "ok zntl olduum bir anda ncil'i rastgele
aarak u szlerle karlatm: Seni hi, ama hi brakmayacam,
seni gzden karmayacam. Bu szcklerin dorudan bana y
neldiini fark ettim: Yoksa tam kendime acdm, hem Tanr
hem insan tarafndan terk edilmi olarak duyumsadm o an
da nasl olur da bu biimde karma kabilirlerdi ki?35 Ve bun
dan tam 150 sene sonra Far From the Madding Crozvdm [lgn
Kalabalktan Uzakta] Bathsheba's, B. Boldwood ile evlenip, ev
lenmeyeceini Incil'e danacakt.36
Robert Louis Stevenson, Vergilius gibi bir yazarn ileriyi
grme yetilerinin doast glerden ok, yazarn tek bir dize
ile kiiye zel ve gl bir biimde, farkl alarn okurlarna
seslenebilme becerisine bal olduunu fark etmitir. The Ebb
Tide [Gelgit] adl yksnde Stevenson'n uzak bir adada kay
bolan karakterlerinden biri, Vergilius'un parampara olmu bir
kopyasndan bana gelecekleri renmeye alr. air "kesin
lik tamayan ve yreklendirmeyen bir sesle" ona anayurdu
nun dlanm grntlerini sunar. "Okulda zoraki ve ac veren
bir biimde tantmz ciddi, tutuk ve klasik yazarlarn yazg
s," der Stevenson, "kana karmak ve belleimize yerlemektir.
yle ki, Vergilius'in bir dizesi Mantua ya da Augustus'tan ok,
okurun geri gelmeyecek genliinden ve ngiliz meknlarndan
sz eder."37
Constantinus Vergilius'ta ileriye ait Hristiyan mesajlar g
ren kiiydi ve onun okumalar ile Vergilius, bilinen khinlerin
en saygn oldu. mparatorluk airinden Hristiyan "grc" ye
dnen Vergilius, Hristiyan mitolojisinde nemli bir rol edin
di ve Constantinus'un kasidesinden on yzyl sonra Dante'ye
cennet ve cehennemde yol gsterici roln de stlendi. n
zamanda geriye bile uzand: Ortaa Latin Ayininin bir yk
snde, Paulus'un bizzat Napoli'ye gidip, eski airin mezarnda
alad anlatlr.
Constantinus'un o paskalya gn fark ettii ve her zaman
geerli olacak olan, metnin anlamnn okurun becerisi ve istek
leri dorultusunda genilediidir. Metin ile kar karya gelen
okur, szckleri metnin kendisine ve tarihine, hatta yazarna
bal olmayan mesajlar olarak zmleyebilir. Anlamn yaad
bu balam deiiklii metni zenginletirebilecei gibi yok
sullatrabilir de. Metni okurun koullar ile donatr. Bilgisizlik,
inan, akl, kt ve kurnazlk aracl ile okur, zgn met
nin szckleri ile metni bir kez daha yazar ama farkl bir balk
atar. Bir benzetme ile oluturma ilemi srasnda onu yeniden
yaratr.
"Hospice de Beaune" (Beaune Huzur Evi), Andr Kertsz.
Simgesel Okur

Avusturya-Macaristan ordusunda grev yapt srada


kendini yetitiren Macar fotoraf Andr Kertsz, 1929 ylnda,
Fransa'nn Beaune Huzurevi'ndeki yatanda kitap okuyan
yal bir kadnn1 fotorafn ekti. Kusursuzca kadrajlanm bir
fotoraf bu. Tam ortada ufack bir kadn yer alyor ve siyah bir
ala brnm. Bandaki takke hi beklenmedik bir biimde
topuzunu akta brakyor. Srt beyaz yastklarla desteklenmi,
beyaz bir rt ayaklarn rtyor. Siyah ahap Gotik stunlarn
arasnda asl beyaz perdeler evresinde ve arkasnda toplan
mt. Dikkatli bir bak, yatan ba tarafnda 19 rakam yazl
ufak levhay ve (yardm armak iin mi, yoksa perdeyi ek
mek iin mi?) tavandan aa sarkan beyaz bir kordonu ortaya
karyor. stnde bir kutu, bir srahi ve bardak duran baucu
masas da var. Yerde ve masann altnda teneke bir tas duruyor.
Her eyi grdk m? Hayr. Kadn okuyor. Kitab, hl merakl
olduklar apak belli olan gzlerinden biraz uzakta tutarak
okuyor. Ama ne okuyor? Yal bir kadn olduu iin ve yatakta
yatt iin, ayrca yatak Burgundy'nin Katolik merkezinde, Be-
aune'daki huzurevinde bulunduu iin okuduklarnn ne tr
den eyler olacan karabileceimizi sanyoruz: Bir dua kita
b ya da vaazlar kitab m? Byte de bize yardmc olamyor.
Olabilse, grnt tam ve tutarl olacak. Kitap okurunu betimle
yecek ve yatan ruhsal adan huzur veren bir yer klacak.
Peki, okuduunun farkl bir ey olduunu fark etsek ne
olur? Szgelimi Racine, ya da Corneille, ya da, daha da artc
olarak Voltaire? Kitap Kertesz'in bu fotoraf ektii yl yaym
lanan ve kentsoylu yaamn ahlakszlklarn sergileyen Coc
teau' nun Les Enfant Terriblesi ksa? O zaman bu sradan kadn
sradan olmaktan kacaktr. Ellerinde tuttuu kitap bu deil de
baka bir kitap olunca, kck bir hareket bile, onu, sorgula
yan biri, merakla yanan bir ruh, bir isyankr haline getirebilir.
Toronto metrosunda karmda oturan kadn Borges'in Labi
rentler' ini Penguin basksndan okuyor. Benim de ayn inanc
paylaan biri olduumu gstermek iin ona seslenmek, elimi
sallamak ya da bir iaret vermek istiyorum. Yzn unuttu
um, giysilerine hemen hemen hi dikkat etmediim, yal m
gen mi olduunu syleyemeyeceim bu insan yalnzca elinde
tuttuu bir cilt nedeni ile bana her gn grdm birok insan
dan daha yakm. Buenos Aires'li bir kuzenim kitaplarn bir ro
zet, bir ba iareti ilevi grdnn bilincindeydi ve yolculu
a karken tayaca kitab semek iin el antasn seerken
gsterdii titizlii gsterirdi. Romain Rolland ile yolculuk yap
mazd nk bu onu ok iddial gsteriyordu. Agatha Christie
ile kmazd nk bu da onu kltrsz yapyordu. Camus k
sa yolculuklar, Cronin ise uzun yolculuklar iin iyiydi. Vera
Caspary ya da Ellery Queen tarafndan yazlm bir detektif ro
man kent dnda geirilecek bir hafta sonu iin kabul edilebi
lir bir seenekti. Bir Graham Greene roman uakla ya da gemi
ile yaplacak bir yolculukta iyi giderdi.
Kitaplarn okurlar ile olan ilikisi, kullanclar ile nesneler
arasndaki dier ilikilere hi benzemez. Gereler, ev eyalar,
giysilerin hepsinin simgesel ilevleri vardr, ama kitaplar kulla
nclar stnde baka hibir gerecin yaratamad boyutta kar
mak bir simgesellik yaratrlar. Onsekizinci yzyl Rusyas'nda
yalnzca kitap sahibi olmak bile belirli bir sosyal konumun ve
dnsel zenginliin gstergesidir. arie Katerina dneminde
Bay Klostermann adl biri sralar dolusu, ii paavra doldurul
mu cilt kapa satarak zengin olmutu. Bylelikle saraya bal
olanlar ktphaneleri varm gibi davranp, kitapsever impara-
torielerinin gzne girmeyi baaryorlard.2 Gnmzde de i
mimarlar odalara raflar dolusu kitap koyarak, ya da ktphane
etkisi brakan duvar ktlar nererek, mekna sekin bir hava
Simone Martini'nin Floransa'da Galeria degli Ujfizi'deki Mjde's/.

kazandrmaya almaktadrlar.3 Televizyondaki "talk show"


cular arka plana konacak kitaplklarn dekora "akll" bir hava
verdiine inanmaktadrlar. Bu gibi durumlarda nasl krmz
kadifeli eyalar tensel zevkleri artrr ise, kitaplarn varl
bile yce amalar akla getirmeye yetmektedir. Kitap simgesel
olarak o denli nemlidir ki, varl ya da yokluu bakann g
znde kiiyi akl gc ile donatr ya da ondan arndrr.

Ressam Simone Martini 1333 ylnda Siena'daki Duomo Kilise


si'nin mihrab iin bir M jde resmi izdi. Bu, konusunda yap
lan ilk mihrapt.4 Resim adet Gotik kemerin iine yerleik
olarak veriliyordu. Ortadaki yksek kemerde koyu renkli altn
la yaplm melekler beyaz gvercin biimindeki Kutsal Ruhu
evrelemi olarak resmedilmilerdi. Her iki yanda daha ufak
kemerler vard. Bakana gre resmin solunda nakl giysileri
iinde diz km bir melek, elinde zeytin dal tutuyor; sa eli
ile de eski Yunan ve Roma geleneksel yontu sanatnda yaygn
biimde kullanlan ve sessizlii anlatan iareti yapyordu. Sa
kemerin altnda Meryem, altn ve fildii kakmal tahtnda, ete
ine altndan su yaplm olan pelerinine sarnm olarak otur
maktayd. Yannda ve panelin ortasnda bir vazo dolusu beyaz
zambak vard. Cinsiyeti olmayan goncalara sahip, erkeklik or
gan (stameni) bulunmayan bu iek, Aziz Bernardino tarafn
dan safl, "zamban yok edilemez bekaretine" benzetilen
Meryem iin ok uygun bir simgeydi.5 Zambak motifi (fleur-de-
lis) Floransa kentinin de simgesiydi ve yzyl sonuna gelinme
den Floransa'nm Mjde tablolarnda melein tad haberci
asasnn yerini ald.6 Floransallarn has dmanlarndan olan
Sienal ressamlar, Meryem resimlerinden zamba kaldramad-
lar ama melee kentin ieini tatarak Floransa'y onurlandr
madlar. Bu nedenle de Martini'nin melei zeytin dal tayor,
Siena'nm simgesi olan zeytin daln.7
Martini'nin resmini kendi gnnde grenler iin her renk
ve nesnenin zel bir anlam vard. Mavi sonralar Meryem'in
rengine dntyse de, (cennet sevgisinin rengi, bulutlar da
lnca ortaya kan gerein rengi)8 Martini'nin dneminde mor
hem erkin, hem de ac ve pimanln rengiydi ve Meryem'in
gelecekte ekecei aclar dndryordu. Jacobus'un ikinci
yzylda yazd, ortaa boyunca yok satan ve Martini'yi izle
yenlerin yakndan tanyaca, ierii uydurma Protoevangeli-
on 'da9 yer alan ve Meryem'in yaamnn ilk dnemlerini anla
tan blmde, papazlar konseyinin yeni bir kilise iin vekil iste
dikleri anlatlr. Davut'in kabilesinden yedi el dememi kz se
ilir ve gerekli yedi rengi kimlerin eireceini bulmak iin ara
larnda kura ekilir. Mor renk Meryem'e der. Meryem eir
meye balamadan, su ekmeye gider ve suyun banda ona
yle seslenildiini duyar: "Selam sana ltuf sahibi; Tanr se-
ninledir ve sen kadnlar arasnda kutsanm olansn". Meryem
sama soluna bakar; kimseyi gremez. Titreyerek eve dner.
Mor ynn bana oturur. Ve bir bakar ki yan banda Tanrnn
bir melei durmaktadr ve ona, "Korkma Meryem, sen Tanr
katnda beenildin," der.10 Bylelikle, Hristiyan kilisesinin
Meryem anlrken ona yaktrlmasn istedii olgular olan
Tanrnn sznn kabulnn, acnn kabulnn, gerek saflk
ve bekretin simgeleri olan haberci melek, mor kuma ve zam
bak Martini'den ok nce simgelemilerdi.11 Martini, 1333 y
lnda Meryem'in eline bir kitap tututuruverdi.
Hristiyan ikonografisinde kitap geleneksel olarak kutsal
erkek kiinin; Tanr Babamzn, zafer kazanm sa'nn, Tanrnn
sznn ete kemie dnt yeni Adem'in malyd.12 Kitap
Tanrnn koyduu yasalarnn sakland nesneydi: Roma Afri-
kas'nn valisi bir grup Hristiyan askerine mahkemede kendi
lerini savunmak iin ne getirdiklerini sorunca, askerler "Yalnz
ca bir insan olan Pavlus'n metinlerini," der.13 Kitap kiiye en
telektel yetki veriyordu. Bu nedenledir ki, sa, ilk gnlerden
balayarak retmen, yorumlayc, aratrmac, okur grevleri
ni yerine getirirken resmedilmitir. Kadn iin uygun olan sim
ge onun anne roln kantlayan ocuktur.
Herkes bu kany paylamyordu. Martini'den iki yzyl
kadar nce Paris'in Ntre Dame Kilisesi'nin yetkililerinden
olup, rencisi Heloise' batan karmakla sulanan ve ksr
latrma ile cezalandrlan Abaelardus, eski sevgilisi Paraclate
barahibesi ile mektuplama balatt. Bir gn ok nlenecek bu
mektuplarda Sens ve Soissons konslleri tarafndan lanetlenen,
Papa III. Innocentius iin yazmaktan ve vaaz vermekten alko-
nan Abaelardus, kadnlarn sa'ya erkekten daha yakn olduk
larn savunmaktayd. Erkein sava, iddet, onur ve g sap
lantlarnn karsna kadnn ruhsal inceliklerini ve zeksn ko
yuyordu: "Ruhlarn i krallnda Kutsal Ruh olan Tanr ile ile
tiim ve yakn dostluk kurabilir," diyordu kadn iin.14 Aba-
elardus'un ada ve an en byk dnrlerinden olan
barahibe Hildegard von Bingen, kilisenin zayflnn erkek
zayfl olduunu savunuyor, kadnlarn cinsiyetlerinden ge
len glerini Kadnlarn anda (tempus muliebre) gsterecek
lerini sylyordu.15
Ne var ki, kadnlara kar kemiklemi olan dmanlk ko
lay alt edilebilecek bir ey deildi. Tanrnn Yaradl 3:16'da
Havva'ya syledii szler, kadns yumuakln ve ba eme
nin erdemini gstermek iin rnek gsterilirdi: "ve arzun koca
na olacak, o da sana hkim olacak." Acquino'lu Aziz Tommaso
konuyu "Kadn erkee yardmc olsun diye yaratld," olarak
zetledi.16 Martini'nin gnnn belki de en gzde vaizi Siena'l
Aziz Bernardino, Martini'nin Meryem'ini Kutsal Ruh olan Tan
r ile konuurken dnmedi: Grevlerini bilen, boyun een bir
kadn olarak grd. Resim konusunda "Bana yle geliyor ki,"
diye yazacakt, "bir Mjde tablosunda greceimiz en gzel, en
saygl, en alakgnll poz budur. Melee bakmadn gre
biliyorsunuz. Neredeyse rkm gibi oturuyor. Onun bir melek
olduunu biliyorsa, neden huzursuz olmu olabilir ki? Bir er
kek olmu olsayd ne yapard? Onu rnek aln kzlar. Anneniz
ya da babanz yannzda deilse, bir erkekle asla konuma
yn."17
Byle bir ortamda, Meryem'i dnsel bir eylemle bada
trmak yreklilik isteyen bir davrant. Abaelardus, Paris'te
rencileri iin yazd bir ders kitabnn nsznde, dnsel
merakn deerine aklk getirdi: "Kukulanarak sorgulamaya,
sorgulayarak da geree ularz."18 Entelektel g sorgula
madan geliyordu ama Aziz Bernard'm kadn dman syle
minde ses bulan Abaelardus kartlar iin merak, hele de ka
dnlarda merak bir gnaht. Havva'y elmay tatmaya ynelten
de bu gnah olmutu. Kadnlarn el dememi safl ne paha
sna olursa olsun, korunmalyd.19

Aziz Bernardino'ya gre eitim, meraknn tehlikeli sonucu ve


daha fazla merakn nedeniydi. Grdmz gibi, ondrdnc
yzyl boyunca (hatta tm ortaalar boyunca) ou kadn bir
erkein evinin ynetimine yetecek kadar eitildiler. Martini'nin
tand ou kadm toplumsal konumlar dorultusunda ya ok
az eitilir, ya da hi eitim grmezlerdi. Soylu bir ailede yetiti
rilmi iseler, ya nedime olarak eitilirler; ya da onlara mal yne
timi retilirdi. Bunun iin de temel dzeyde okuma-yazma bil
meleri ngrlrd ama ou gerek anlamda okuryazard.
Tccar snfndan geliyorlar ise biraz i idaresi renirlerdi ki,
bunun iin de okuma yazma ve
matematik gerekecekti. Tccarlar
ve sanatkrlarn, para almadan
yardmclk yapmalar beklenen
kzlarna ii rettikleri de olur
du. Kyl kz ya da erkek ocuk
lar eitilmezlerdi.20 Mezhep a
lmalarnda kadnlarn entelek
tel eylemlere giritikleri olurdu,
ama bu hep bir erkek ve st ko
numdaki din adamlarnn gzeti
minde yaplrd. Okullar ve ni
versitelerin kaplar kadmlara ka
palyd ve onikinci ile ondrdn-
c yzyllar arasnda yaanan bi
limsel patlama btn ile erkek-
merkezli olarak geliti.21 Bu d
nemde ancak yaptklar olaa
nst eylerle su yzne kan Giotto'nun Padua Arena'sndaki Mjde 'sin
den ayrnt.
kadnlardan Bingen'li Hildegard,
Norwich'li Julian, Pisa'l Christine ve Fransz Marie gibileri, s
tesinden gelinmesi olanaksz gibi grnen engelleri aabildiler.
Bu balamda Martini Meryem'ine ikinci, daha dikkatli bir
bak gerekiyor: Rahatsz bir biimde oturuyor. Sa eli pelerini
ni enesinin altndan kavram. Gvdesini yabanc varlktan
teye evirmi. Baklar melein gzlerinde deil, (Aziz Ber-
nardino'nun nyargl anlatmna ters dse de!) dudaklarnda.
Melein azndan dklenler Meryem'in baklarna doru
akyor ve szckler altn harflerle yazlm. Meryem, Mjde'yi
duymakla kalmyor; gryor da. Sol elinde okumakta olduu
kitap var ve ba parma ile belirli bir sayfay ayrm. Olduka
byk bir kitap; byk bir olaslkla da krmz ciltli bir oktavo.
yi de, hangi kitap?
Giotto, Martini'nin resminin tamamlanmasndan yirmi yl
kadar nce, Padua'daki Arena Kilisesi'ndeki freskolardan birin
de, Mjde'de Meryem'in eline kk, mavi ciltli bir Saatler Kita
b vermiti. (Sekizinci yzylda Anane'li Benedictus tarafndan,
kutsal kitaplara yardmc olarak gelitirilen) Saatler Kitab, on-
nc yzyldan balayarak varlkl kiilere zel dua kitab ol
du ve onbeinci, hatta onaltmc yzylda yaygnln srdr
d. Birok Mjde resminde Meryem herhangi bir soylu ya da
saray kadn gibi Saatler Kitab'm tutarken resmedilmiti. Birok
varlkl ailenin evinde bu kitaplar var olan tek kitapt; anneleri
ya da dadlar tarafndan ocuklara okuma yazma retmek
iin de kullanlyordu. 22
Martini Meryem'inin okuduu yalnzca Saatler Kitab olabi
lir. Farkl bir kitap da olabilir. Meryem, Martini'nin gnnde
popler bir gr olan ve Eski Ahit'te ngrlen her eyin Yeni
Ahit'te gerek olduuna inanan gelenek dorultusunda, Mj-
de'den sonra ona, olaca sylenenlerin aya'da, Hikmet Ki
taplar denen Mesellerde; Eyp ve Ekklessiastikos, Apokrifa-
nm* iki kitabnda, Sirak olu sa'nn Hikmeti ve Sleyman'n
Hikmeti'nde de yer aldn fark edecekti.23 Ortaa insanna
byk keyif veren bu paralellikler dorultusunda, Martini'nin
Meryem'i melein geliinden az nce aya'nm kendi yazgs
nn kehanetinde bulunduu blm okuyor da olabilirdi: "G
rnz, bir bakire gebe kalacak ve bir oul douracak ve ona
Immanuel adn verecek."24
Bundan da ilgin olan Martini'nin Meryem'inin Hikmet Ki
tabn okuduunu varsaymak olacaktr.25
Meseller Kitabnn dokuzuncu blmnde, Hikmet "evini
kuran, yedi direi diken" bir kadn olarak temsil edilir. "Nedi
melerini gnderir, kentin yksek yerlerinde alar. Kim ki yok
suldur oraya gitsin. Anlay isteyene, 'Gel, ekmeimden ye ve
* Apokrifa, Kutsal Kitap'm resmen kabul edilen metinlerinin dnda kalan, do
ruluu pheli kitaplar. - y.n.
kartrdm araptan i' der."26 Mesellerin iki ayr yerinde de
Bilgeliin Anas dorudan Tanrdan gelme olarak tantlr. Tanr
her eyin balangcnda onun aracl ile "dnyay kurmutur"
(3:19). "Dnya var olmadan evvel, Balangta, ezelden ben di
kildim" (8:23) der. Lublin haham yzyllar sonra bilgeliin
Ana olarak temsil edilmesinin nedenini yle aklayacaktr:
"Bir kii itirafta bulunur ve pimanlk duyar, yrei Anlay
kabullenir ve onunla doru yolu bulur ise yeni domu bir o
cuk gibi olacaktr. Tanrya ynelii anaya dn gibidir."27
Bilgelik Ana, Lorraine'li bir Fransisken rahibi olan Henri Su-
so tarafndan 1389 ylnda Franszcaya evrilen ve onbeinci yz
yln en gzde kitaplarndan birinin, L'Orloge de Sapience'm [Bil
geliin Saati] de ba karakteridir.28 1455 ile 1460 yllar arasmda
Jean Rolin'in ustas olarak tandmz bir sanat esiz ssleme
ler retmitir. Bu minyatrlerden birinde Bilgelik, tahtnda otur
mu olarak grlr: Yannda onu elenk gibi evrelemi kpkr
mz melekler ve sol elinde dnyay sa elinde de ak bir kitab
tutmaktadr. zerinde, her iki tarafmda da yldzl gkyznde
daha byk melekler diz kp selamlamakta; altnda, sa tara
fmda be kei iki bilimsel cildi nlerinde am tartmakta; sol
tarafnda ise bir ba
, rt serilmi bir
krsde durmu, ona
dua etmektedir. Otu
ruu ve konumu, bir
ok baka minyatrde
benzer bir altn tahtta
oturan sa'nn Babas
Tanrnnki ile ayndr.
armh sahnelerinin
yannda yer alan bu
resimlerde, Baba-Tanr
sol elinde kre, sa
elinde kitap ile resme
dilir. evresinde de ay
Henri Suso'dan L'orloge de Sapience'm aklamal
n alev alev melekler bir elyazmasndan Bakire Meryem'in bilgelik zellikle
vardr. riyle temsili.
Meryem'i Dou Hristiyan dnyasnn Sophia ya da Bilgesi
ile zdeletiren Cari Jung, bu Meryem-Sophia bileiminin,
"Yehova'ya kar insanlar savunan, dosta yardm eden biri
olarak ortaya ktn ve onlara Tanrnn daha aydnlk, merha
metli, sevecen bir ynn gsterdiini" ifade etmektedir.29 Me
sellerin Bilge Anas ve Suso'nun Orloge'u Ana Tanra gelene
inden domaktadr. M. 25.000 ile 15.000 arasnda Avrupa ve
Kuzey Afrika'da, sonraki tarihlerde de dnyann drt bir ya
nnda bolca bulunan ve Vens figrinleri olarak adlandrlan
ufak yontularca temsil edilirler.30 spanyollar ve Portekizliler
ellerinde halar ve kllar ile Yeni Dnya'ya ayak basnca, Az-
tek ve nkalarn Tonantzin ve Pacha Mama gibi toprak ana tan
ralar yerlerini sa'ya devrettiler.31
Frank kral Clovis, 500 yllarnda Hristiyan olup, kilisenin
roln glendirdikten sonra, Diana, sis, Athena ya da herhan
gi bir grnt altnda bilgelik tanrasna tapnmay yasaklad
ve tapmaklar kapad.32 Clovis'in karar Aziz Petrus'un mektu
bunda yer alan "Bilgeliin yegne Tanrs sa'dr" szlerine harfi
harfine uygundu (Korintoslulara Birinci Mektup 1:24). Dii bir
tanrdan koparlp alman bilgelik esi, geni ikonografide elin
de kitap tayan sa olarak yer ald. Clovis'in lmnden yirmi
be yl kadar sonra, mparator Jstinyen, Constantinopolis ken
tinin yeni katedrali, eski alarn insan eli ile yaplm en byk
yaplarndan olan Hagia Sophia'nm (Ayasofya-Kutsal Bilgelik)
alna katld. Sylenenlere baklrsa, "Sleyman, seni atm!"
diye barm.33 Buna 867 ylnda yaplan Meryem Tahtnda da
dahil olmak zere, Hagia Sophia'nm o ok nl mozaiklerinden
bir tekinde bile Meryem'in eline bir kitap verilmemitir. Bilgelik,
kendi tapnanda bile emir kuludur.
Martini'nin, Meryem'i bu tarihi artalan nnde Bilgeliin
bir varisi, ya da yemden beden buluu olarak betimlemesi, dii
Tanr figrne, kendisinden koparlp alman dnsel yetene
in geri verilme abas olarak grlebilir. Martini'nin resminde
Meryem'in tuttuu ve ad konusunda tahminden te geemeye
ceimiz, metnini zemediimiz bu kitap, tahtndan edilmi,
Tanrsn bir erkek olarak temsil etmeyi semi olan bir toplu
mun susturduu, tarihten daha yal bir Tanrann son szleri
olarak alglanabilir. Bu adan ba
kldnda, Martini'nin M jde 'si
anarik bir kimlie brnyor.34
Simone Martini'nin yaam
konusunda bilinen fazla bir ey
yok. Siena okulunun babas olan
Duccio di Buoninsegna'nm
rencisi olmas olasdr. Marti
ni'nin tarihlendirilebilen ilk yapt
olan Maesta (1315) Duccio'nun
modelini izler. Pisa, Assisi ve do
al olarak da Siena'da almtr.
1340 ylnda Avignon'daki papa
lk sarayna tanmtr. Burada
yaptklarndan gnmze kalan
katedral kapsmda yer alan iki
adet yok olmaya yz tutmu
fresktir.35 Eitimi konusunda bir
ey bilmiyoruz. Onu dnsel
olarak etkileyenler kimlerdi? Ka
dnlar, g, Tanrnn Anas, Bilge
liin Anas konularnda neler d
nyordu? Yine de, 1333 ylnda
Siena Katedrali iin izdii krm
z ciltli kitapla bu sorularn yant
larna giden pular, belki de bir ocuk sa Yeni Ahitin geliini gstermek
gr bildirisi brakt. zere Eski Ahit sayfalarm yrtyor, Roger
Martini'nin M jde 'si yedi kez ngder Veyden' Meryem ve ocuk' yat
kopyaland.36 Teknik adan res
samlara Giotto'nun Padua Mjde sinde getirdii arbal re
alizme bir alternatif sunuyordu. Felsefe dnlr ise, a, Gi
otto'nun Saatler Kitab'n okuyan Meryem'inde var olandan
daha da geniliyor; kkleri bilgelik tanras inancna ulaacak
kadar gerilere giden dinsel bir birikimi kapsyordu. Meryem'in
daha sonraki resimlerinde, ocuk sa kitab kartrrken, ya da
bir sayfa koparrken gsterilir ve bylelikle de dnsel stn
lnn alt izilmi olur.37 ocuk bu hareketi ile Eski Ahit'in
yerine Yeni Ahit'in geldiini belirtmi olmaktadr. Meryem'in
kitaplar ile olan ilikisini yakndan bilen ortaan son dnem
insanlar asndan, bu, Aziz Pavlus'un kadn dmanln
nplana alan retilerini anmsatan bir grntdr.
Okuyan birini grmek benim aklmda, parann btn
artrd tuhaf bir durum yaratyor: Okunulan, okurun kim
liini ve okuduu ortam renklendiriyor. Homeros'un kahra
manlarnn efsane ortamn paylat dnlen Byk sken-

Salmar Rushdie'nin eytan Ayetleri adl kitabnn bir nshasn yakan Islami kktendinciler.

defin, yanndan Ilyada ve Oddyseia destanlarn eksik etmemesi


bu duruma ne kadar uygun dmekte.38 Polonnius'un "Ne
okuyorsunuz Lordum?" sorusunu Hamlet "Szckler, szck
ler, szckler" deyip savutururken ne okuduunu bilmeyi ne
kadar isterdim. Bu olmayan kitap ismi Prens'in bulutlu kimlii
konusunda bana bir eyler daha syleyebilirdi.39 Don Quijo-
te'nin akln bandan aldm dndkleri ktphanesini
berberle birlikte atee atan papaz, daha sonra alevlerin iinden
Joan Martorell'in Tirant lo Blanc'n ekip kardnda40 gelecek
nesiller iin olaanst bir valyelik romann da kurtarm
oldu. Don Quijote'nin tam olarak hangi kitab okuduunu bil
mekle, bu zntl valyeyi delirten dnyay az da olsa anla
yabiliriz. Bu okuma aracl ile bir anlk bile olsa, biz de Don
Quijote olabiliriz.
Kimi zaman bu sre tersine de iler. Okuru bilmek kitap
hakkndaki grmz etkileyecektir. Adolf Hitler macera y
kleri yazar Kari May iin "Onu mum nda, ya da byte
yardm ile ay altnda okurdum" diyerek, Gm Gln
Hzinesi gibi Vahi Bat ykleri yazan bu yazar, Hitler vd
diye mzii yllarca srail'de seslendirilmeyen besteci Richard
Wagner ile benzer bir yazgy paylar hale getirmitir.
Salman Rushdie iin verilen fetvann ilk aylarnda bir yaza
rn yazd bir kitap iin lmle tehdit edildii renildiinde,
Amerikal televizyon habercisi John Innes eytan Ayetleri adl
kitab eitli konular stne yorumlar yapt programlar sra
snda masada bulundurur odu. Kitaptan ya da Salman Rush-
die'den, ya da Ayetullah'tan hi sz etmedi ama kitabm dirse
inin altndaki varl bir okurun kitapla ve yazarnn yazgs
ile olan dayanmasn ortaya koydu.
Ukiyo Hyakunit Onna'nm 1681 basmnda Hiikava Moronobu tarafndan ortaa saray kadnla
rm gsteren tahta bask.
Duvarlar Arasnda Okumak

Buenos Aires'teki evimin kesindeki krtasiyecide ocuk


lar iin oka kitap olurdu. Bende defterlere kar ehvet dolu
bir alk vard (hl da vardr. Arjantin'deki defterlerin stnde
ulusal kahramanlardan birinin resmi; kimi zaman da pul olarak
ayrp, yaptrabileceiniz doal tarihi gsteren resimler veya
savalardan sahneler bulunurdu). Kitapya sk sk taklrdm.
Krtasiye nde, kitap raflar arkadayd. Editorial Abril'in, ocuk
lar iin yazlm ve kocaman harfler ve renkli resimlerle basl
m Constancio C. Vigil imzal kitaplar vard. (ldkten sonra,
Latin Amerika'nn en byk pornografik edebiyat koleksiyo
nuna Vigil'in sahip olduu ortaya kt.) Daha nce de belirtti
im gibi, Robin Hood serisinden adet sar ciltli kitap vard.
Ve iki raf boyunca, cep kitab eklinde kimisi yeil kimisi
pembe kapakl kitaplar bulunuyordu. Yeillerin arasnda Kral
Arthur'un servenleri; Just William serisinin berbat spanyolca
evirileri; Silahrler; Horacio Quiroga'nm hayvan hikyeleri
bulunuyordu. Pembe seride Louisa May Alcott'un romanlar;
Tom Amcann Kulbesi, Comtesse de Sgur'un ykleri; Heidi sa-
gasnn tm vard. Kuzenlerimden biri okumay ok severdi.
(Daha sonralar, bir yaz ondan John Dickson Carr'm Kara Gz
lkler adl kitabn aldm ve mrmn sonuna kadar srecek
olan detektif roman tutkusuna yakalandm.) Birlikte Salga-
ri'nin sar ciltli korsan yklerini okuduk. Kimi zaman o ben
den yeil ciltli Just William kitaplarndan birini dn ald. Ne
var ki, onun cezalandrlma korkusu olmadan okuduu pembe
seri bana yasakt. (Ve ben on yamda iken bunun bilincindey-
dim.) Spot ndan daha parlak olan kapaklar bu kitaplarn
kk bir erkek ocuu iin uygun olmad dorultusunda bir
uyaryd. Bu kitaplar kzlar iindi.
Kimi kitaplarn belirli bir grup amalanarak yazlm oldu
u dncesi edebiyat tarihi kadar eski bir olgudur. Kimi ara
trmaclar, eski Yunan epiklerinin ve tiyatrosunun dorudan er
kek dinleyiciler iin tasarland gereinden yola karak, eski
Yunan yklerinin de ncelikle kadn kitlesine ynelik olduu
grn ortaya atmlardr.1
Her ne kadar Platon ideal cumhuriyet eitim sisteminde
eitim hakknn cinsiyet ayrm gzetilmeksizin verilmesini sa
vunuyor ise de,2 izinden gidenlerden biri olan Theophrastus
ileri dzeyde eitimin kadn "kavgac, tembel ve dedikoducu"
yapt gerekesi ile onlara yalnzca ev ynetimi iin gerekli
olacak kadar eitim verilmesini savunmutur. Yunan kadnlar
arasnda okuryazarlk oran dk olduundan, romanlar on
lara okuryazar kleleri okurdu (fahielerin ise "tam anlamda
okuryazar" olduklar ileri srlmtr).3 Tarihi William V.
Harris, yazarlarn kullandklar dilin gelimilii ve gnmze
kadar gelebilen rneklerin sayca azl nedeni ile, bu romanla
rn pek yaygn olmayp belirli dzeyde eitimi olan bir kesim
kadn okura "hafif" okuma malzemesi olduunu savunur.4
Konular ak ve servendi; kadn ve erkek kahramanlar hep
gen, gzel ve soyluydu; talihsizlikler olur ama hep mutlu son-
lanrd. Tanrlara gvenmek gerekiyordu. Bekret ya da saflk
(hi deilse kadn kahramanda) artt.5 lk romanlarda bile ie
rik okura sunulurdu. Tm gnmze kalabilmi ilk Yunan ro
mannn Hristiyan an balarnda yaam olan yazar6 ken
dini ve konusunu ilk iki dizede tantyor: "Adm Afrodisias'h
Chariton, ve ben Athenagoras adl avukatn ktibiyim. Size
Syracuse'de geen bir ak yks anlatacam". "Ak yks"
ya da pathos erotikon: Daha ilk satrlardan balayarak, kadnlara
ynelik yazlm kitaplar sonralar romantik ak olarak nitelen
dirilecek olgu ile balantl sayldlar. Birinci yzyln ataerkil
toplumundan balayarak, son rneklerinin yazld onikinci
yzyl Bizans'na dein bu snrl yazn trn okuyanlar bu
Yasak m eyve, Auguste Talmouche'ut tablodan kopya gravr, 1865.

safrann iinde kendilerini dnsel anlamda uyaracak; zellik


le de kadnlar, seven iftlerin karlarndaki tehlikelerde, onla
rn zntlerinde ve abalarnda dncelerini besleyen bir
eyler bulmu olmallar. alar sonra (kimi bu romanlardan
esinlenen) valyelerin yklerini ocukken okuyan Azize Te-
resa dini yazlarnda gelitirecei imgelemi yakalad. "Onlar
okumaya altm ve bu ufak kusurum baka iler yapma istei
mi ve irademi elimden ald. Gnler ve geceler boyu babamdan
Kadnlar haremde dikizleniyorlar. Tosa Mitsuyoshi'nin Genji ykleri iin hazr
lad resimlerden.

gizlenerek bu anlamsz ii srdrdm. Bana verdii mutluluk o


denli bykt ki, okuyacak yeni bir kitabm olmaynca, mutlu
olamam gibi gelirdi."7 Eylem anlamsz gelse de, Marguerite de
Navarre'n ykleri, Mme de La Fayette'in La Princesse de Cle-
ves'i, Bronte kardelerin ve Austen'n romanlar bu romanslarn
okunmasna ok ey borludur. ngiliz eletirmen Kate Flint'in
de belirttii gibi, bu romanlarn okunmas kadn okura ara sra
da olsa "beyni uyuturan edebiyatn salad eylemsizlie e
kilme" olana tanyordu. "Daha da nemlisi, kendinin bilin
cinde olabilmesine yol ayor ve bunu yaparken de yalnz ol-
madiim duyumsattryordu."8 Kadn okurlar daha ilk gnler
den balayarak, toplumun raflarna yerletirdii kitaplar kendi
amalar dorultularnda kullanmann yollarn bulmulard.
Belirli bir grup iin belirli trde kitaplar ayrmak, (bu ister Yu
nan romanlar, ister ocukluumun pembe ciltleri olsun) bu kii
lerin aratrmaya zendirildii kapal bir yazmsal alan yaratmakla
kalmaz, bu alan bakalar iin girilmez blge haline dntrr.
Bana pembe kitaplarn kzlar iin olduu sylendi. Elimde grl
se "kz gibi" damgas yerdim. Bu pembe kitaplardan birini satn
aldmda Buenos Aires'li bir kitapnn suratndaki akn ve
onaylamayan ifadeyi unutamam. Hemen bir kza armaan edece
imi eklemek zorunda kalmtm. (ok somalar benzer bir n
yarg ile karlatm: Erkek ecinsel edebiyat antolojisi dzenler
ken ecinsel olmayan dostlarmdan bazlar ellerinde bu kitapla
grnmekten ve ecinsel sanlmaktan korktuklarm belirttiler.) Bir
anlamda hor grlerek, ayrcalk tannmayan ya da az kabul g
ren biri olarak ayr klnm edebiyat topluluuna girmek, iliki
dolaysyla lekelenme riskim de gze almak demekti. Kuzenim
yeil seriye dalarken annesinin yalnzca "farkl zevkleri" olduu
konusunda att bir ta dmda benzer bir uyar almyordu.

Kimi zaman da, ayrmclk hedefi yaplm bir grubun okuma


malzemesi grubun iindeki kiiler tarafndan kastl bir biimde
yaratlr. Byle bir edebiyat tr onbirinci yzyl Japon sarayn
daki kadnlardan kmtr.
Gnmzde ad Kyoto olan yeni bakent Heian Kyo'nun
kuruluundan yz yl kadar sonra -849'da- Japon hkmeti
in'e resmi haberciler gndermeme karar ald. Geen yz
yl iinde Japonya'nn in elileri geriye bu binlerce yllk kl
tre sahip komunun sanat yaptlarn ve retilerini getirir ol
mulard. Japon modas in'in geleneklerine dayal olarak geli
iyordu. in etkisinden kopu ile, Japonya kendi rettii bir
yaam biimini oluturmaya balad. Bu akm Prens Fujivara
no Miinaga dneminde dorua ulat.9
Her soylular toplumunda olduu gibi, bir yeniden douun
meyvalarm toplayanlar aznlktaydlar. Aa toplum katmanla
rndaki hemcinslerinden daha ansl olan Japon saray kadnlan,
birok kural ve kstlamaya boyun emek zorundaydlar.10 D
dnyadan soyutlanm, tekdze uralara uymak zorunda, dilin
kendisi tarafndan kstlanm bu kadnlar, yaadklar dnyay
aratrmak ve bilgi edinmek; kt duvarlarnn tesinde kalan
dnyay anlamak iin gizli yntemler bulmak zorundaydlar.
(Birka zel durum dmda, onlara tarih, hukuk, felsefe ve her
trden bilim dili retilmezdi. letiimi konumadan ok mek
tuplarla kurmak zorundaydlar).11 Leydi Murasaki'nin Genji'nin
yks adl kitabnn kahraman olan Prens Genji, gen bir pren
sesin eitiminden sz ederken "Eitimi konusunda fazla dertlen
memize gerek olduunu sanmyorum. Kadnlar birka konuda
genel bilgi sahibi olmaldrlar ama belirli bir alana ilgi gsterme
leri ho karlanmaz. Herhangi bir konuda cahil kalsm istemem.
nemli olan, ok ciddiye ald konulara bile, yaklam yumuak
ve rahat olmaldr," saptamasn yapmaktayd.12
Grnm ok nemliydi; bilgiye kar ilgisizlik ve saf bir
bilgisizlik etkisi yarattklar srece, saray kadnlar koullardan
kamann yollarn aramakta zgrdler. Bu koullar altnda
dnemin en ileri dzeydeki edebiyatn retmi olmalar, hatta
yeni akmlar oluturmalar akl almaz gibidir. Edebiyatn hem
yaratcs hem de okuru olmak, dngnn btn ile denetim
altnda kalmasn isteyen bir toplumda rettiini tketen bu
dngy oluturmak, olaanst bir yreklilik rneidir.
Sarayda gnler "havaya bakarak", AvrupalIlarn melankoli
dediklerine yakn bir boluk acs ile geerdi. ("Rahatln skn
ts" srekli yinelenen bir deyimdi) pek perdeli, paravanl ve
byk, ounlukla da bo odalar genelde karanlk olurlard. Bu
yine de kiiye zel bir alan retmiyordu. ncecik duvarlar ve
dantelimsi korkuluklar seslerin kolayca duyulmasna yol a
yordu. Nitekim, kadnlarn yaptklarn izleyen "rntgenci"leri
gsteren yzlerce resim bulunmaktadr.
Gzde tapmaklara yaplan geziler ile yllk festivaller saye
sinde ara ara blnen ve doldurmak zorunda olduklar uzunca
saatler kadnlar yaz (hat) ve mzie; daha da nemlisi oku
maya ve okunmaya yneltti. Kitaplarn tmne izin yoktu. He-
ian Japonyas'nda da kadnlar, Eski Yunan'da, slam'da ve Ve-
dac Hindistan'da olduu gibi, "ciddi edebiyattan" uzak dur
mak zorundaydlar. Konfys bilim adamlarnn iyi bakma
dklar o sradan ve yzeysel elence dnyasnda yer almalar
isteniyordu. "Erkek" dili ve edebiyat (kahramanlk temalar,
ya da felsefi konular ilerdi ve halkn sesi olduu dnlr
d) ile, (nemsiz, evle ilgili ve kiisel temalar ileyen) "dii"
edebiyat arasna belirli bir ayrm getirildi. Bu ayrm baka alan
lara da kaydrld. in mallar hl gzde olduu iin in re
simleri "erkek" olarak geiyor; daha hafif olarak baklan Japon
resminden ise "dii" olarak sz ediliyordu.
in ve Japon kitaplarn barndran tm ktphaneler onlara
ak olsa bile, Heian kadnlan gnn kitaplan arasnda kendi ses
lerini bulamazlard. Ksmen okumalarma izin verilenlerin saysn
artrmak, kendi ilgi alanlan kapsamnda onlara seslenecek kitap
lar bulabilmek iin kendi edebiyatlarm rettiler. Kayda geirmek
iin de, tm ince yaplardan arndrlm bir Japonca olan kana-
bungaku'nun sese dayanan yazmm gelitirdiler. Bu yaz dili, "ka
dn yazs" olarak adlandrld ve kadm elinden kmas nedeniy
le de, onlan yneten erkeklerin gznde erotik bir nitelik kazan
d. Heian kadm ekici olabilmek iin fiziksel gzelliine, mzik
bgisine, okuryazarlna, iirden anlamas ve iir yazabilmesine
bir de el yazsnn gzelliini eklemek durumundayd. Ne var ki,
tm bu beceriler erkek sanatlar ve bilim adamlarnn becerileri
ile kyaslanacak kadar deerli bulunmuyordu.
Walter Benjamin, "Kitap sahibi olmak iin bavurulacak yol
larn en takdir edilecek olan," der, "insann bu kitab kendinin
yazmasdr."13 Heian kadnlarnn farkna varacaklar gibi, bu ki
mi zaman da tek yoldur. Heian kadnlar yeni dillerinde belki de
Japon edebiyatmm gelmi gemi en nemli yaptlarn ortaya
koymulardr. Bunlarm arasnda en unutulmaz olanlar, Leydi
Murasaki'nin Getji ykleri adl dev yapt ile yazarn yatak oda
snda yazld iin onagon'un Yastk Kitab adm alan yaptlardr.
ngiliz aratrmac ve evirmen Arthur Waley'e gre 1001'de ba
lanp, 1010'dan nce tamamlanan Genji, dnyann en eski roma
ndr. Yastk kitab, Genji ile ayn dnemdendir ve byk bir olas
lkla yazarnn tahta yastnn ekmecesinde saklanmtr.14
Genji ve Yastk Kitab gibi yaptlarda kadm ile erkein klt
rel ve toplumsal yaamlar en ince ayrntlarna kadar irdelen
mektedir. Sarayn erkek grevlilerinin politik manevralar-
mdansa hi sz edilmez. VValey bu kitaplardaki "salt erkeklerin
yaptklar eylemlere iliik belirsizlii" rahatsz edici bulur.15 Po
litikann dilinden ve eyleminden uzaklatrlan Sei onagon ve
Leydi Murasaki gibi kadnlar bu eylemler konusunda yalnzca
kulaktan dolma bilgiler verebilirdi. Bu kadnlar temelde kendi
leri iin yazyorlar, kendi yaamlarna bir ayna tutuyorlard. Er
keklerin ilgilendikleri, uyguladklar imleri istemiyorlard. Za
mann az, konumann seyrek, mevsimlerin getirdikleri dnda
manzaranm deimedii yaamlarnn grntsn istemek
teydiler. ada yaam byke bir tuvalde sunan Genji yk
leri birok deiik kesitten rnekler verirse de, yazarn benzeri
olan ve onun akln ve psikolojik olaylardaki duyarlln pay
laan kadnlar tarafndan okunmas iin tasarlanmt.
Sei onagon'un Yastk Kitab, izlenimlerin, dedikodularn,
ho ve fena eyler listelerinin yer ald, btn tuhaf ve acayip
dncelerle dolu, nyargl ve kendini beenmi bir dkmdr.
Tmyle hiyerari dncesinin glgesindedir. Grlerinde
"bunlar kimsenin okuyacam dnmediimden, ne denli tu
haf ya da naho olurlarsa olsunlar, aklma gelen her eyi yaz
dm" der gibi bir itenlik vardr. (Ona inanalm m?) Yalnl e
kiciliinin temelini oluturuyor. te "ho eyler" e iki rnek:

Kiinin daha nce okum ad ok sayda yk bulmas. Ya da birinci


cildini pek beendiiniz bir kitabn ikinci cdine kavumak. ou
kez d krklna yol aar.

Mektuplar sradan olabilirler ama ne olaanst eylerdir onlar! Biri


uzak bir eyalette iken, ya da insan onu merak ettiinde, anszn bir
mektup gelir ve insan yz yze bakyormu gibi olur. Gidecei yere he
nz varmad bilinse de, duygulan mektuba dkmek rahatlatcdr.16

Yastk Kitab, imparatorluun gcne duyduu hayranlk ile


bir paradoks oluturan erkek dmanln ierse bile, burada da
Genji ykleri'nde olduu gibi kadnlara zorla verilen bo zaman
lara katt deer ile onlarm eve baml yaamn erkeklerin epik
yaamlar ile ayn dzeye getirir. Kadn yazarlarn anlattklarnn
kttan duvarlarn ardnda kalmayp, erkek epikleri iinde gn
na kmalar gerektiine inanan Leydi Murasaki iin, Sei o-
nagon'un yazlan "kusurlarla dolu" idi. "Yetenekli bir kadn ol
duu kukusuzdu. Ama kii duygulanna en olmayacak koullar
da bile gem vuramaz, her nne kan ilgin eyin tadma baka
cak olursa, kiiler birbirlerini nemsememeye balarlar. Byle biri
iin iler nasl iyi sonulanabilir ki?"17

Soyutlanm ve dierlerinden ayr klnm bir grubun iinde en


az iki trden okuma var olabilir. lkinde okurlar, d gc zengin
arkeologlar gibi var olan edebiyat iinde kazlar yapar, satr arala
rnda kendileri gibi dlananlan bulmaya abalarlar. Clytemenest-
ra, Gertrude, Balzac'm metresleri arasnda kader arkadalarnda
kendilerine aynalar ararlar. kincisinde, okurlar yazar olurlar.
Mutfaktan oluan laboratuvannda, diki odas stdyosunda, o
cuk odalar ormannda geen yaamlarn kt stnde de olsa
kurtarp, anlaml klacak ykleri anlatma yollar bulurlar.
Bir de bu ikisinin ortasnda bir yere den nc bir ka
tegori var: Sei onagon ve Leydi Murasaki'den yzyllar sonra
yaayan ngiliz romanc George Eliot, ada edebiyat konu
sunda yazarken "Kadn yazarlar tarafndan yazlan sama ro
manlar... birok alt kategorisi olan bir snf ki, alt kategoriyi
hepsinde yaygn olan samalk derecesi belirliyor; kpk gibi,
ssl, dindar ya da ukala. Bu tr romanlarn ounu tmnn
karm olan kadns bir budalalk retiyor. Biz bunlara akl ve
tuhafiye kategorisi diyeceiz... Hibir zellikleri olmadan ya
zar olan kadnlarn tek geerli zr toplumun onu dier al
ma alanlarndan dlam olmasdr. Toplum son derece kusur
lu bir kurumdur ve kt turudan tutun da kt iire kadar
her trl salksz maddenin retiminden sorumludur. Top
lum da ayn "madde"ye benzer ekilde, Hametlilerinin H
kmeti ve dier soyutlamalar gibi, abartl vgden olduu
kadar yergiden de pay alr." yle bitiriyordu: "Her tr emek
te kazan vardr. Ne var ki, kadnlarn bu sama sapan roman
lar, emekten ok boluktan doan bir igzarln sonucudur
diyebiliriz."18 George Eliot'un betimledii edebiyat belirli bir
grup iinde yazlsa da, yazlarn bu grubun olumasna neden
olan resmi kimlikleri ve nyarglar yanklamaktan te gee
medii gerekti.
Bir okur olarak Leydi Murasaki'nin, Sei onagon'un yazla
rnda grd ipe sapa gelmezlik, glnlkt. Ortada olan ger
ek uydu ki, Sei onagon, okurlarna onlarn bir tr aptallatrl
m grntsn erkekler tarafndan onaylanm biimi ile sun
muyordu. Leydi Murasaki'ye sama sapan gelen Sei onagon'm
konularyd: Genji'nin ldayan dnyasymasna, en ince ay
rntsna kadar anlatt kendi dnyas. Leydi Murasaki'nin eleti
rilerine ramen Sei onagon'un grnte sradan slubu o g
nn kadn okurlar arasmda rabet grd. Bu dneme ait en eski
rneklerden biri "Miitsuna'nn annesi" olarak tannan Heian'l
bir sarayl kadnn gncesidir: Yaz Sonu Gncesi ya da Uup Gi
den Gnce. Bu kitapta yazar yaamnm gereini olabildiince
ayrntl bir biimde anlatmtr. Kendinden nc ahs olarak
sz eder ve "Gnler tekdze geip giderken o eski romanlar
okudu ve ounu abartl uydurmalar olarak deerlendirdi. Belki
de diye dnd; skc yaants gnce olarak sunulsa, biraz ilgi
uyandrabilir. Hatta u sorunun yantn bile bulabilir: Bu soylu
domu bir kadn iin uygun bir hayat mdr?"19
Leydi Murasaki'nin eletirisine ramen, kadma kt s
tnde "duygularnn gemini boaltyor" grnts verecek
olan itirafname biimi, Heian kadnlar arasmda en beenilen
okuma tr oldu. Genji, prensi evreleyen kadnlarn yaantla
rn az da olsa veriyordu ama Yastk Kitab kadn okurlara kendi
tarihlerini yazma olanan vermiti.
Amerikal eletirmen Carolyn G. Heilburn, "Bir kadnn
yaamn yazmann drt yolu vardr" der; "Kadnn kendisi bu
nu otobiyografi olarak niteleyecei bir yaptta anlatr; bunu
kurmaca yazn aracl ile yapar; kadn ya da erkek bir yazar
onun yaam yksn yazar ya da kadn yaamn henz onu
yaamadan, bilinaltnda, eylemin farkna varmakszn ve ad-
landrmakszm yazar."20
Carolyn Heilburn'un dikkatle seilmi etiketleri Heian kadn
larn rettii yazlarn -monogatari (romanlar), yastk kitaplar ve
dierlerinin- biim asndan geirdii evrelerle rtmektedir. Bu
metinlerde okurlar yaanm ya da yaanmam, dlenen ya da
yceltilen, bir belgesel titizlii ve aslna uygunluu ile kaydedilmi
yaamlarn bulmaktaydlar. Bu daha ok soyutlanm okurlar iin
geerliydi. Onlarn gerek duyduu edebiyat, itiraf gibi, zyaam
anlatmal, hatta didaktik olmalyd, nk baka yerlerin onlara
yasakland bir ortamda yklerini bulabilecekleri tek yer kendi
rettikleri kitaplardayd. Amerikal yazar Edmund White, ecinsel
edebiyat iin geerli olan bir savda (ki bu kadn edebiyat iin, g
cn dnyasndan dlanm her grubun edebiyat iin geerlidir),
"biri, bir kimsenin farkl olduunu anlad anda bu kii farkll
nn hesabn vermelidir" der. Bu tr anlatlar bir tr ilkel edebiyat
saylr; "yatak sohbetlerinde ya da meyhanelerde ya da psikanalis
tin divannda tekrar tekrar anlatlan yklerdir. Birbirlerine; ya da
onlar evreleyen dman dnyaya yaamlarm anlatrlar. Yalnzca
gemii aktarmakla kalmayp gelecei de biimlendirmektedirler.
Kiilii akladklar kadar onu oluturmaktadrlar."21 Leydi Mura-
saki'de olduu gibi, Sei onagon'da da gnmzde okuduumuz
kadn edebiyatnn glgeleri vardr.
George Eliot'tan bir kuak sonra, Victoria ngilteresi'nde Oscar
Wilde'in Importance of Being Earnest oyunundaki Gwendolen, ya
randa gncesi olmadan yolculuk yapmadn aklayacaktr:
"nk herkesin trende okuyacak olaanst bir kitab olmaldr"
derken abartmamaktadr. Kart olan Cecily, gnceyi "ksaca ok
gen bir kzn dnce ve izlenimlerinin yazk biimidir ve bunun
sonucu olarak da yaymlanma amac tar" olarak tantr.22 Bir met
ni kopyalama ilemi; sesli okuma ya da medya aracl ile okurla
rm artrmak iin yaplan eylem olan yaymlama, kadnlara kendi
seslerine benzer sesler bulabilme olanam tamd. Yazglarnda tek
olmadklarm, deneyimlerinin salamasnn bakalarmca yaplmas
benliklerini salam bir temele oturtmalarna olanak salad. Bu He-
ian kadnlan iin olduu kadar, George Eliot iin de geerliydi.
ocukluumun krtasiye dkknlarnn tersine, gnn kitap-
lan ekonomik yaamn dmda kalan kadnlar iin pazarlanan
ve kadnn neyi okuyup, neyi okumamasn belirleyen kitaplar d
nda, kadnlarn resmi metinlerde bulunmayanlan kendileri iin
yazdklan kitaplar da satyor. Bu, okurun, Heian kadnlarnn n
grm olabilecekleri grevim belirliyor: Duvarlan amak; ekici
gelen kitab almak; renkli klfndan karmak ve rastlantlarla de
neyimlerin baucunuza tad ciltlerin arasna yerletirmek.
Haset bir okur, Kont Guiglelmo Libri.
Kitap Hrszl

Bir kez daha ev tamak zorundaym. Etrafmda, yerlerin


den alman eyalarn umulmadk kelerde ortaya kard
gizemli tozun altna gizlenmi kitap kuleleri, lde rzgrn
yonttuu kayalklar gibi duruyorlar. Bildik ciltleri st ste y
arken (adlarn tersten ya da tuhaf bir adan okumaya aba
larken kimini renginden, kimini eklinden, kimini ciltlerindeki
bir ayrntdan tanyorum) her defasnda merak ettiim gibi yi
ne merak ediyorum: Bir daha okumayacam bunca kitab ne
den saklyorum ki? Ne zaman bir kitab atsam, aradan birka
gn geer ve ben o kitab arar olurum, diyorum, iinde ilgimi
ekecek hibir ey bulamadm kitap yoktur (ya da pek az ki
tap vardr) diyorum. Onlar evime bir nedenle getirdim ve bu
neden gelecekte bir gn geerli olabilir, diye dnyorum. Az
bulunurluk, titizlik, bilimsellik stne kurulu bahaneler geliti
riyorum. Ama srekli byyen bu hzineyi elde tutma nedeni
min bir tr agzllk olduunu biliyorum. Az ok tandk
isimlerle dolu olan kalabalk raflarmn grntsnden keyif
alyorum. Yaammn bir tr dkm ve geleceimin ipular
ile evrelendiimi bilmekten holanyorum. Artk unutulmaya
yz tutmu ciltlerde gemiimde olduum okurun izlerini bul
maktan zevk alyorum: Karalamalar, otobs biletleri, gizemli
telefon numaralar ve isimlerle dolu kt paracklar, kitabn
ba sayfasna dlm ve beni bildik bir kafeye, uzaktaki bir
otel odasna, ok gemite kalan bir yaz gnne gtren yer ve
tarih. Zorunluluk doarsa, btn bu kitaplar terk edip, baka
bir yerlerde yeniden balayabilirim. Bunu daha nce de yap
tm. Yaparken de derin ve onarlamaz bir yitirme duygusu ya
amak zorunda kaldm. Kitaplarmdan vazgeince bir eylerin
ldn biliyorum ve belleim zntl bir nostalji ile onlara
dnp duruyor. Ve imdi, geen yllarla, daha az ey anmsaya
biliyorum. Belleim yamalanm bir kitaplk gibi. Odalardan
ou kapal ve hl kullanlabilen blmelerdeki raflarda bo
luklar var. Kalan kitaplardan birini ekince, sayfalardan birka
nn vandallar tarafndan koparldn gryorum. Belleim
boaldka, okuduklarm; bu kokular, dokular ve sesler kolek
siyonunu saklama isteim artyor. Bu kitaplara sahip olmak be
nim iin nemli oldu nk gemii kskanr oldum.

Fransz Devrimi gemiin tek bir snfn tekelinde olduu gr


n yok etmeye alt. En azndan bir alanda baarl oldu:
Eski eya toplamak, nce Antik Roma eyalarna tutkun olan
Napolyon'un, sonra da Cumhuriyetilerin dnemlerinde, soy
lulara zg bir elence olmaktan kp, bir burjuva hobisine d
nt. Ondokuzuncu yzyl balarnda, kf kokulu vr zvrn,
eski ustalarn tablolarnn, eski kitaplarn sergilenmesi, bo za
man deerlendirmenin yeni bir yolunu am oluyordu. Orta
lkta antikaclardan geilmiyordu. Antikaclar devrim ncesi e
yalar topluyorlar, toplananlar yeni zenginlerin ev mzelerinde
sergileniyordu. "Koleksiyoncu," diyordu Walter Benjamin, "da
ha eski bir zamanda ve uzakta bir yerde olduunu dlemekle
kalmaz; daha iyi bir dnyada olduunu da dler. Orada in
sanlarn gndelik yaamlarn kolaylatracak eyler yoktur
ama nesneler de bir ie yaryor olma zorunluluundan kurtul
mulardr."1
1792 ylnda Louvre Saray, halk iin bir mzeye dnt
rld. Ortak bir gemi dncesine kar son derece kibirli bir
tepki gsteren romanc Vikont Franois-Ren de Chateau
briand, bu biimde bir araya toplanan sanat yaptlarnn ne y
ree, ne de d gcne syleyecek bir eylerinin kalmadn
savundu. Birka sene sonra sanat ve antikac Alexandre Leno
ir devrimin yamalad malikne, manastr, saray ve kiliseler
deki yontu ve ta iilii rneklerini korumak iin Fransz Ant
lar Mzesi'ni kurunca, Chateaubriand, "Hibir dzene ve man
ta uyulmadan, her adan kalnty ve mezar Petits-Augus-
tins'de bir araya getirip koydular," diye kar kt.2 Chateaub-
riand'm bu eletirisini gerek resmi, gerek kiisel koleksiyoncu
larn dnyasnda srarla duyan olmad.
Devrimden arta kalanlar arasnda birinci sray kitaplar al
yordu. Fransa'nn onsekizinci yzyl zel ktphaneleri aile
servetinin paras saylyorlard. Bu ktphaneler, soylular ara
snda nesilden nesile geniletilerek aktarlrd. Kitaplar ss ara
c ve tutum belirtme ilevi grdkleri kadar, ailenin sosyal ko
numunun da simgesi konumundaydlar. Dnemin saygn ki
tapseverlerinden olan ve 1736 ylnda, krk yanda len Hoym
Kontu'nu,3 ktphanesinin kalabalk raflarndan Cicero'nun
Sylevler'ini ekip alrken dleyebiliyoruz. Onu binlerce kop
yadan biri deil de, kendi istekleri dorultusunda ciltlenmi, eli
ile notlar dlm, stne altn harflerle aile armas ilenmi,
kendine zg "tekil" bir nesne olarak grrd.
Onikinci yzyln sonlarndan balayarak, kitap ticari bir
meta olarak kabul grmeye balad. Deerleri tefecilerin onlar
paraya karlk kabul etmelerinden belliydi. Bunu belirten not
lara birok ortaa kitabnda, ounlukla da rencilerin kitap
larnn arasnda rastlanr.4 Onbeinci yzyla gelindiinde ticari
adan nemi Frankfurt ve Nrdlingen fuarlarnda alm-satm
yaplan mallar arasnda grlmesinden de anlalmaktayd.5
Kimi kitaplar, zor bulunmalar nedeni ile inanlmaz rakam
lar edebiliyorlard (Petrus Delphinus'un ender bulunan, 1542
tarihli Epistolae [Mektuplar] adl yapt 1719 ylnda 1000 livre'e
-bugnn kuruyla yaklak 30.000 Amerikan dolar- satld),6
ama ou aile yadigr olarak kald. Onlara yalnzca ocuklar
ve torunlar dokunabilirdi. Bu nedenle de, ktphaneler devri
min hedeflerinden biri haline geldi.
"Cumhuriyet dmanlar"nn simgeleri haline gelen, kili
seler ve soylulardan yamalanm kitaplar, Paris, Lyon, Dijon
gibi birka Fransz kentinin depolarn boyladlar. Buralarda fa
reler, toz ve rutubet tehdidi altnda devrim yetkililerinin, ka
derlerini izmelerini beklediler. ok sayda kitab depolamak o
denli sorun yaratt ki, yetkililer bu ganimeti elden karmak
iin satlar dzenlemeye baladlar. 1800 ylnda Fransa Banka
s'nn zel bir kurum olarak kurulmasna kadar geen dnem
de kitapseverlerin ou mteri olamayacak kadar yoksulla-
mlard: Bu iten kar salayanlar Almanlar ile Ingilizler oldu
lar. Yabanc mterileri memnun etmek isteyen yerel kitaplar
araclk yapmaya balad. 1816 ylnda Paris'te geen bir "tahli
ye" satnda, kitap ve yaync Jacques Simon Merlin, bu
amala ald iki katl evi yerden tavana kadar dolduracak mik
tarda kitap ald.7 Son derece deerli ve az bulunan bu ciltler,
yeni kitaplarn pahal meta olduu bu dnemde hurda kt fi
yatna gitti. rnein, ondokuzuncu yzyln banda yeni basl
m bir kitap bir iftinin aylnn te birini bulabilirdi. Pal
Scarron'un Le Roman Comiqueinin (1651)8 ilk basks bu tutarn
onda birine alc buluyordu.
Devrimin toplad, ne yok edilen ne de yurtdmda satlan
kitaplar sonunda halk ktphanelerine datldlarsa da, onlar
kullanan okur pek olmad. Ondokuzuncu yzyln ilk yarsn
da, Ulusal Ktphanelere giri saatleri kstlyd, giyim kuralla
r vard ve bunun sonunda deerli kitaplar bir kez daha toz bi
riktirir oldular;9 okunmadlar ve unutuldular.
Bu uzun srmeyecekti.

Libri-Carucci della Somaia Kontu Guglielmo Bruto Icili Timole-


one, 1803 ylnda Floransa'da Toskanal kkenli ve soylu bir ai
lenin ocuu olarak dnyaya geldi. Hukuk ve matematik eiti
mi grd ve matematik konusunda yle usta oldu ki, daha yir
mi yandayken ona Pisa niversitesi'nde bir krs verdiler.
1830 ylnda milliyeti geinen bir tekilatn -Carbonari'nin-
tehditlerine dayanamayarak Paris'e gittii sylenir. Ksa sre
sonra da Fransa vatanda olmutu. Ad Libri olarak yankla
nan Kont, Fransz bilim adamlarndan kabul grd ve Fransz
Enstits'nn yeliine alnd; Paris niversitesi'nde matema
tik profesr oldu ve bilimsel almalar karlnda Lgion
d'Honneur niann ald. Oysa Libri bilimden te ilgi alanlar
olan biriydi. Kitaplara tutkundu ve 1840 ylma gelene dein,
ok byk bir koleksiyon oluturmutu. Elyazmalar ile az bu
lunan kitaplarn ticaretini yapyordu. Kraliyet Ktphanesi'nde
iki kez grev almak istedi ama baaramad. Sonunda 1841 y
lnda, "tm halk ktphanelerinde var olan, eski ve yeni, eski
ya da ada dillerde yazlm kitap ve yazma varlnn dk
mnn yaplmas, ayrntl bir kataloun derlenmesi " iin ku
rulmu bir kurula sekreter oldu.10
British Museum'un Elyazmalar blm sorumlusu Sir
Frdric Madden, Libri ile 6 Mays 1846'daki ilk karlamasn
yle anlatyor: "D grnne baklr ise, sabun ya da fra
kullanmyordu. Tantrldmz odann eni yedi metreden faz
la deildi ama tavana kadar kitap doluydu. Perdeleri ift kat
lyd, ocakta kok kmr yanyordu. Kmrn kokusu deri cilt
lerin kokusuna kartnda dayanlmaz oluyordu. Nefes al
makta zorlandm. Bay Libri skntmz fark edip, camlardan bi
rini at. Temiz havann onu rahatsz ettii ortadayd: kulak
larna pamuk tkamt, sanki havay hissetmek istemiyordu.
Libri dost grnen, izgileri belirgin, kanl canl biri."11 Sir Fre-
deric'in o gn iin bilmedii ise Bay Libri'nin tm zamanlarn
en byk kitap hrsz olduu gereiydi.
Onyedinci yzyl dedikodu ustas Tallemant des Raux'ya
gre, sonradan satlmad srece kitap almak su saylmaz
d.12 nsann elinde az bulunur bir cildi tutmas, o izin verme
dike bakalarnn evirmeyecei sayfalar evirmesi Libri'nin
bu yolu semesine neden olmu olmal. Bu bilgili kitapseverin
akln gzel ciltlerin grnts m elmiti yoksa merak m
hrszla neden olmutu, bilemeyiz. Resmi yetki belgeleri ile
donanm, geni pelerininin altna istedii kitab saklayabile
cek olan Libri, Fransa'nn tm ktphanelerine girdi. Uzman
l ona gizli kalm hzineleri bulup karma olana verdi.
Carpentras, Dijon, Grenoble, Lyon, Montpellier, Orlans, Poiti
ers ve Tours'dan btn ciltleri yrtmekle kalmad; sayfalar
kesip ald ve onlar sergiledi. Zaman zaman da onlar satt.13
Bu ii yalnzca Auxerre'de yapmad. Dikkatli bir ktphaneci,
Libri'yi resmi olarak M onsieur Scretaire ve M onsieur L'lnspecte-
ur Gnral (Bamfetti) olarak tantan kiiyi memnun etmek
kaygs ile ktphanede gece alma izni verdiyse de, bana
beyefendinin her isteini karlayacak bir adam dikmekten de
geri kalmad.14
Libri'ye kar ilk sulamalar 1846 ylndan kalmadr. Belki
akl almaz gibi geldiinden ciddiye alnmadlar. Libri ktpha
neleri yamalamay srdrd. Bu arada da alnt kitaplar iin
satlar ayarlad, bu satlar iin de ayrntl, kusursuz katalog
lar hazrlad.15 Kitapsever Libri, bu denli byk risklere girerek
ald bu kitaplar ne diye satyordu ki? Belki de Proust gibi
dnyordu: "stek gelitirir. Sahip olmak yok eder."16 Belki
de bu ganimetin iinden yalnzca birka taneyi, deerli inciler
olarak grdklerini istiyordu. Belki de onlar yalnzca agzl
lk nedeni ile satyordu ama bu aklama hi ilgin bir varsa
ym deildi. Nedenleri ne olur ise olsun, bu hrszlklar artk
gz ard edilemezdi. Sulamalar artt ve savc gizli aratrma
balatt. Libri'nin dnnde sadc ve dostu olan Bakanlk
Konseyi Sekreteri B. Guizot, bu aratrmalar durdurdu. Guizot
1848 devrimi srasnda smen altnda kalm Libri dosyasn
bulup ortaya karmasa arkas da gelmeyebilirdi. Libri uyarld;
o ve ei ngiltere'ye katlar. Beraberlerinde deeri 25.000 frank
tutan on sekiz sandk kitab da gtrdler.17 O gnlerde iiler
gnl 4 franktan almaktayd.18
Bir ym politikac, ressam ve yazar (bir ie yaramasa da)
Libri'ye destek verdi. Kimi onunla yapt alveriten krl k
mt ve bir skandala karmay arzu etmiyordu; kimi ise onu bir
bilim adam olarak grmt ve dolandrldna inanmak iste
miyordu. Yazar Prosper Mrime, Libri'nin en ateli savunucula-
rmdand.19 Libri bir dostun evinde Mrime'ye sslemeli bir ye
dinci yzyl elyazmas olan nl Tours Pentateuch'u [Eski Ahit'in
ilk be kitab] gstermiti. ok gezmi, bir dolu ktphane gr
m olan Mrime, byle bir Pentateukhos'u Tours'da grm
olduunu syledi. Ayaa frlayan Libri, Mrime'ye, onun gr
dnn, kendisinin talya'da alm olduu Pentateukhos'un
kopyas olduunu belirtti. Mrime de ona inand. 5 Haziran
1848 tarihinde dostu Edouard Delessert'e yazd mektupta Libri
lehindeki inadn srdryordu: "Biriktirme meraknn insan
su ilemeye ittiini syleyen, yalan sylemektedir. Benim g
zmde Libri koleksiyoncularn en namuslusudur. Bakalarnn
ald kitaplar ktphanelere geri veren baka kimseyi tanm
yorum."20 Libri'nin sulu bulunmasndan iki yl sonra Mrime
La Revue des Deux Mondes21 adl yle bir savunma yazd ki, mah
kemeye hakaretten ifade vermesi gerekti.
Libri, var olan delillerin nda ve gyabnda on yl hapis
cezasna arptrld. Tm kamu grevlerinden de azledildi. Tez
yin edilmi ve esiz bir Pentateukhos'u, kitap Joseph Barois
aracl ile Libri'den alan Lord Ashburnham, Libri'nin su de
lillerini grdkten sonra kitab Fransa'nn Londra bykelisi
ne teslim etti (bu kitab Lyons Halk Ktphanesi'nden alm
t). Bu Pentateukhos, Lord'un geri verdii tek kitap oldu. 1888
ylnda Libri'nin aldklarnn bir dkmn yapan Lopold
Delisle, Ashburnham iin "Bylesi cmert bir davrana imza
atan kiiye yneltilen kutlamalar, onu ktphanesinde bulunan
dier ciltleri de geri vermesi iin harekete geiremedi,"22 diye
cekti.
Libri, son alnt kitabnn son sayfasn evireli ok olmu
tu. ngiltere'den ayrlp, talya'ya gitti; Fiesole'ye yerleti ve 28
Eyll 1869'da yoksul ve sulu olarak ld. Ama son gnnde
onu sulayanlardan cn alacakt. Libri'nin ld yl, Ensti
tde onun krssn devralan matematiki Michel Chasles,
kendine n getireceine, herkesi kskandracana inand bir
alm yapt: nanlmaz bir el yazs ve imza koleksiyonuydu bu.
Julius Caesar, Phytagoras, Neron, Kleopatra ve Mecdelli Mer
yem'den mektuplar ieriyordu. Sonunda hepsinin nl sahteci
Vrain-Lucas'n elinden kma olduklar anlald. Libri, Vrain-
Lucas'dan, koltuunu alan adama bir ziyarette bulunmasn is
temiti.23

Libri'nin dneminde kitap hrszl yeni bir olgu deildi. "Bib-


liokleptomani;" diyordu Lawrence S. Thompson, "Bat Avrupa
ktphanelerinin tarihi kadar eskidir ve hi kukusuz eski Yu
nan ve Ortadou'ya kadar uzanr."24 Eski Roma ktphaneleri
Yunanca ciltlerle doluydu, nk Romallar Yunan ktphane
lerini yamalamlard. Makedonya Kraliyet Ktphanesi, Pon-
tuslu Mithridates'in ktphanesi, Teoslu Apellicon'un (sonra
dan Cicero tarafndan kullanlacak olan) kitapl Romallar ta
rafndan yamalanp, Roma topraklarna tandlar. lk Hristi-
yanlar da bu talandan kurtulamadlar: Tabennisi'de (Msr) bu
lunan manastrnda bir kitaplk kuran Kpti kei Pachomius,
her gece kitaplarn geri dnp dnmediini belirlemek iin sa
ym yapard.25 Vikingler Anglosakson ngiltere'ye yaptklar
saldrlarda keiler tarafndan yazlm sslemeli kitaplar b
yk bir olaslkla ciltlerindeki altn varak iin aldlar. Bu zen
gin ciltlerden biri olan Codex Aureus onbirinci yzylda alnd
ve sahiplerine geri satld; nk hrszlar pazar bulamadlar.
Kitap hrszlar ortaan ve Rnesans'n ba belalaryd. 1752
ylnda Papa XIV. Benedictus hrszlarn aforoz edileceini ak
layan bir blten yaymlad.
Dier baz tehditler ise bu dnyay ilgilendiriyordu. u de
erli Rnesans kitabnda yazl uyar bunu kantlyor:

Gryorsunuz ki, sahibimin ad yukarda


Bu nedenle beni alm ayn sakn
alarsanz, an gemez
Boynunuz d er... fiyatm
Aa bakn; grdnz daraacdr
Bu nedenle sahip olun sizin olana
Yoksa karsnz o aaca hzla! 26

Ya da Barcelona'daki San Pedro Manastr'nm ktphane


sinde yazanlar:

Kim ki bir kitab sahibinden alar; dn alr ve geri vermez, kitap


elinde ylan olsun. Her yanna inme insin, tm uzuvlar ie yaramaz
olsun. Aclar iinde kvransn. M erham et dilenm ek iin yalvarr ol
sun. Aclar yoklukta ark syleyene dein dinmesin. lm eyen yla
na karn, kitap kurtlar kemirsin barsaklarn. Son cezasna gider
ken, cehennem in alevleri yutsun onu.27

Yine de bu lanetler, akl bandan gitmi klar gibi kitab


kendilerinin yapmak iin yanp tutuanlar engelleyemiyordu.
Bir kitaba sahip olma istei baka imrenmelere benzemeyen bir
tutkudur. Libri ile ayn dnemde yaayan Charles Lamb, "Bize
ait ve uzun zamandr sahip olduumuz, lekelerinin topograf
yasn, kvrk sayfalarn tandmz, yal rekler ve ay eli
inde okuduumuz iin kirinin tarihesini bildiimiz kitap, da
ha iyi okunur" der.28
Okuma eylemi tm duyularn katld, yakn ve fiziksel
bir ba kurar: Gzler sayfadan szckleri tanr; burun kdn
tandk kokusunu duyar, tutkaln, mrekkebin, karton ya da
derinin kokularn alr; eller kdn kaba ya da yumuak kena
rna, cildin sertliine ya da yumuaklna dokunur. Parmaklar
dile deince tadn bile alabilir (Umberto Eco'nun Gln Ad
adl yaptnda katil kurbanlarn bu yntemle ldrr). Birok
okur bunu paylamak istemez. Okumak istedikleri kitap baka
birine ait ise, iyelik yasalarna uymak akta ballk kuralna
uymak kadar zorlar. Fiziksel olarak kitaba sahip olmak kimi
zaman, dnsel kavrama ile eanlaml hale gelebilir. Sahip ol
duumuz kitaplar bildiimiz kitaplar olarak grrz. Sahip
olmak, ktphanelerde de mahkemelerde olduu gibi yasala
rn onda dokuzudur. Bizim dediimiz kitaplarn odalarmzn
duvarlarnda nbet tutan ve sayfa evirmemizle bize seslene
cek olan ciltlerine bakmak, "Bunlarn hepsi benim!" deme hak
k verir bize. Sanki ierikleri stne kafa yormamza gerek kal
madan, salt varlklar ile bizi bilgilendirirler.
Bu konuda ben de Kont Libri kadar suluyum. Bir yaptn
milyonlarca kopyas ve dzinelerle basks ile evrelendiimiz
bu gnlerde bile, elimde tuttuum kitap tek kitap olmaktadr -
baka bir cilt deil. Dlm notlar, lekeler, eit eit iaretler,
belirli bir yer ve zaman bu cilde bir kimlik kazandrr ve onu
deer biilemez bir basl metin yapar.
Libri'nin hrszlklarna klf uydurmaktan holanmayabili
riz ama bir kitaba bir an iin bile "benim" diyen kii olma dr
ts, birok drst erkek ve kadn arasnda onlarn bunu itiraf
edeceklerinden ok daha yaygndr.
Gen Plinius'un Como Katedrali'nin cephesinde yer alan yontusu.
Okur Olarak Yazar

M.S. birinci yzyln sonlarnda bir gece, (gelecekteki


okurlarn, Pompei'de Vezv'n lavlar altnda kalarak len
bilge amcas Yal Plinius'dan ayrlsn diye Gen Plinius ola
rak tanyacaklar) Gaius Plinius Caecilius Secundus, Roma'da-
ki bir dostunun evinden hakl bir kzgnlkla ayrld. alma
odasna dnnce, dncelerini toparlayabilmek iin (belki
de bir gn derleyip bastraca mektuplar da dnerek) ge
ce olanlar Claudius Restitutus adl avukata yle yazd: "Az
nce bir dostumun evindeki okumadan kzgnlkla ayrldm.
Sana dorudan anlatamayacam iin, olanlar sana hemen
yazmak zorunda hissettim kendimi. Okunan metin her adan
tam bir usta iiydi ama bir iki tane akll -y a da kendilerine ve
birka kiiye yle gelen- kii okumay sar ve dilsizlermie
sine dinlediler. Azlarn hi amadlar. Ellerini oynatmadlar.
Oturularn deitirmek iin bacaklarn bile kprdatmadlar.
Bu arbal yaklam ve bilimsel ura ya da bu tembellik ve
kendini beenmilik, grgszlk ve zevksizlik neye yaryor
ki? Btn bir gn zntye boan, en yakn dostum diye
dinlemek iin geldiin adam dman etmenin dnda bir e
ye yaramayan bu tutum ne?"1
Yirmi yzyllk bir aradan sonra Plinius'un d krkln
tam olarak anlamamzn olana yok. O gnlerde bir yazarn
okumalarna katlmak gzde bir toplumsal trene2 dn
mt. Her trende olduu gibi de, bu okumalarda gerek
okur, gerek dinleyenler iin davran kurallar vard. Dinle
yenlerden eletirel yorumlar yapmalar beklenirdi. Yazar da
bu eletiriler dorultusunda metni deitirirdi. te Plinius'u
ileden karan da, tepkisiz bir dinleyici grubunun varl idi.
O da birok kez konuma metninin taslan dostlarnda de
nemi, onlardan ald tepkilerle metinde iyiletirmeler yap
mt.3 Ayrca dinletinin uzunluu ne olursa olsun, dinleyici
ler bir ey karmamak iin zamann tmnde orada bulun
mak zorundaydlar. Plinius'a gre bu dinletileri bir elence
olarak grenler serserilerden yalnzca bir gmlek stndler.
Bir baka arkadana kzgnlk iinde "ou bekleme odala
rnda oturuyor" diye yakmmt; "Dikkatlerini verecekleri
yerde zamanlarm boa harcyorlar. Arada srada, uaklarna,
'falanca okumac geldi mi, giri blmn okudu mu, ya da
sonuna geldi mi' diye soruyorlar. steksizce de olsa, yalnzca o
zaman ieri giriyorlar. Uzun kalmyorlar ve sona ermeden de
gidiyor... Kimi svmaya alyor. Kimi yzszce kp gidi
yor. Yazma ve okumaya olan sevgileri, dinleyenlerin kendini
beenmilikleri ve irkin davranlarndan etkilenmeyenler
bir kez daha vgye ve onura layktrlar."4
Dinletisinin baarl olmas iin yazarn izlemesi gereken
kurallar bulunuyordu. Almas gereken bir ym engel vard.
Her eyden nce, yaplacak okuma iin uygun bir mekn bu
lunmalyd. Varlkl kiiler azck air geinirlerdi ve iirlerini,
o grkemli villalarnda bulunan, bu i iin zel olarak ina
edilen bir auditorim 'da kalabalklara sunarlard. Titinius Ca-
pito gibi varlkl airler5 cmerttiler ve auditoria' larm bakala
rnn gsterilerine de aarlard ama bu dinleti alanlar daha
ok sahiplerine aitti. Belirlenen yerde dostlar toplannca yeni
bir toga kuanp, btn yzklerini takan yazar, dinleyicilere
ykseltilmi bir platformun stne yerletirilmi bir iskemle
den seslenmek zorundayd.6 Plinius'a gre bu gelenek onu iki
anlamda engelliyordu: "ayakta dururken daha rahat konuan
biri iin, yalnzca oturmak bile elverisiz bir durumdur";7 ve
"dilin en byk yardmclar olan eller ve gzler" kitab tut
makla meguldr. Bu nedenle de, konuma becerisi esastr.
Bir okuyucuyu ven Plinius, "Sesini alaltp, ykseltme konu
sunda duruma ok uygun bir deikenlik gsterdi," diyordu.
"Ayn beceriyi derin dncelerden, yzeysel dncelere,
zorlardan kolaylara ve hafif konulardan ciddi olanlara geer
ken de sergiledi. ok ho olan ses tonu ona bir avantaj sal
yordu. Bir dinletiye her zaman iin byk bir ekicilik
kazandran alakgnlllk, yz kzarmas ve heyecan, ses
tonuna da zenginlik katyordu. Nedendir bilmem, ama ekin
genlik bir okuyucuya, zgvenden daha ok yakyor."8
Okuma becerileri konusunda kukular olanlar eitli
yntemlere bavurabilirlerdi. Dzyaz okumalar konusunda
kendinden emin olan, ama iir okuma becerisi konusunda
kukular bulunan Plinius, iirleri ile geecek bir gece iin On
ki Sezarn Yaamlar adl kitabn yazar Suetonius'a yazd
mektupta u fikri yakalamt: "Birka dosta, merasimsiz bir
dinleti yapmay ve klelerimden birini kullanmay tasarlyo
rum. Setiim kii ok iyi bir okur olmad iin onlara byk
bir nezaket gstermi olmayacam ama heyecanlanmaz ise
benden iyi okuyacaktr... Sorun u: O okurken ben ne yapaca
m? Bir dinleyici gibi kmldamadan, sessiz oturaym m? Ya
da kimilerinin yapt gibi dudaklarmla, gzlerimle, el ve kol
hareketlerimle sylediklerini tekrarlar gibi mi yapaym?" Pli-
nius'un o gece tarihin ilk "play-back" gsterisini yapp yap
madn bilemiyoruz.
Bu okumalarn ounun sonu gelmeyecek gibiydi. Plinius
gn sren bir okumaya katlmt (Bu dinleti onu rahatsz
etmi olmamalyd nk okur izleyenlere, "Bana ne eski d
nem airlerinden? Ben Plinius'u tanyorum" demiti).9 Birka
saatten, yarm haftaya uzayan okumalar, bir yazar olarak ta
nnmak isteyen biri tarafndan gz ard edilemez toplantlar
d. Horatius, eitimli okurlarn bir airin gerek yazlarna ilgi
duymadndan yaknyordu. "Kulan sunaca her trl
zevki gzn deiken ve bo keyifleri iin dlamlard"10
Martialis ise yaptlarn seslendirsin diye onun bann etini
yiyen zenti airlerden yle sklmt ki, yle dert yanyor
du:
Sorarm size, kim katlanabilir bu abalara?
Ben ayakta iken okuyorsunuz
Ben otururken okuyorsunuz
Ben koarken okuyorsunuz
Ben sarken okuyorsunuz. 11

Oysa Plinius yazarlarn okumalarn onaylyordu ve on


larda edebiyatn yeni bir altn ann sinyallerini gryordu.
"Nisan boyu dinleti yaplmadan geen tek bir gn bile yoktu"
derken pek keyifliydi; "Edebiyatn yeerdiini, yetenein
meyva verdiini grmek ok houma gidiyor."12 Gelecek ku
aklar Plinius'un bu kararma ters dtler ve bu gsteri air
lerinin ounun adn belleklerinden silmeyi yelediler.
Ne var ki, nl olmak kaderinde varsa, bu dinletiler saye
sinde bir yazarn nlenmek iin lmden sonrasn beklemesi
ne gerek kalmyordu. Plinius dostu Valerius Paulinus'a "G
rler farkl olabilir; ama benim mutlu adamdan anladm ka
lc ve iyi bir nn sahibi olan, gelecei hakknda verecei ka
rardan emin olan, ve gelecekte n sahibi olacann bilinci ile
yaayan kimsedir"13 diye yazacakt. imdi yaanan n onun
iin nemliydi. Biri yarlar esnasnda (ok beendii) yazar
Tacitus'u ona benzetince ok sevinmiti. "Attica'nn yal ka
dnlar 'Bu Demosthenes!' diyerek onu tandnda, Demosthe-
nes'in mutlu olmaya ne kadar hakk varsa, benim de adm bili
nince sevinmeye o kadar hakkm vardr. Gerekten de ok se
vindim ve bunu da saklamyorum,"14 der. Yaptlar evrilerek
Lugdunum (Lyons) gibi uygarlktan uzak yerlerde bile yaym
land. Bir baka arkadana, "Lugdunum'da kitaplar olduu
nu bilmiyordum," diye yazd, "bu nedenle, senin mektubun
aracl ile, emeimin alc bulduunu duymak beni daha da
mutlu etti. Darda da Roma'da kazandklar beeniyi yakala
yabilmelerine sevindim. Bu kadar farkl yerlerde halkn gr
leri birbiri ile rtyor ise, yaptlarm gerekten iyi olmal di
ye dnyorum."15 Yine de, dinleyicilerin alkn duymay,
bilinmedik okurlarn sessiz onayna yelerdi.
Plinius birka nedenle halk nnde okumann ok yararl
bir alma olduuna inanyordu. Kukusuz, nl olmak ok
nemli bir faktrd ama insann kendi sesine kulak vermesi
de ok keyifliydi. Nefsine olan dknlne, bir metni din
lemenin metni satn almaya ynelttii, bunun hem yazar hem
de yayncy doyuran bir istek olduu gr ile klf bulmaya
alt.16 Ona gre, dinleti sunmak bir yazarn okur bulabilme
si iin kullanabilecei en etkin yoldu. Dinleyicilere okumak
yayncln ok ilkel bir biimiydi gerekte.
Plinius'un da doru olarak gzlemledii gibi; dinleyiciler
nnde okuma yapmak bakalarnn izlemesi amac ile yaplan
ve tm bedenin katld bir eylemdir. Bir toplulua okuyan ya
zar bugn olduu gibi o gn de, szcklerin stne kimi sesler
ekler, onlar el-kol hareketleri ile canlandrr. Bu gsteri metne
bir tn kazandrmaktadr. Bu tnnn metni retirken yazarn
aklndan geen olduu varsaylmaktadr ki, bu da amalar ba
lamnda yazar ile okuru yaknlatran bir eylemdir. Metne bir
aslna uygunluk mhr basar. Ayn anda yazarn okumas met
ni arptmaktadr da. Onu yorumu ile gzelletirebilir, ya da
irkinletirebilir. Kanadal romanc Robertson Davies, okumala
rna karakter kazandrmak asndan katman katman anlam
yklerdi, nk yaptlarn okumaktan ok "oynard". Buna
karn Fransz romanc Nathalie Sarraute yaptlarn o iirsel sa
trlarna hi uygun dmeyen, tek dze bir sesle okurdu. Dylan
Thomas vurgular an alyormuasna abartr, kocaman ara
lklar brakrd.17 T. S. Eliot srsne sinirlenmi bir kilise oba
n gibi, szckleri mrldanr dururdu.
Bir toplulua okunan metin, yalnzca i zellikleri ile,
rastlantsal, deiken dinleyenleri arasnda var olan iliki ta
rafndan belirlenmez. Bu topluluun bireyleri sradan okurla
rn sahip olduu bir zgrle sahip deillerdir: Geri dne
mezler, ikinci kez okuyamaz, erteleyemez ve metne arm
lar katacak vurgular veremezler. Okurlarn okuru rolne so
yunan sunucu-yazara bal kalrlar. Orada tutsak alman, din
leyenlerin her birinin ruhunun yansmasdr ve her birine na
sl okunacan retir. Yazarlarn okumalar son derece sap
lantl olabilir.
Dinletiler yalnzca Roma'ya zg deildi: Yunanllar da
toplum nnde okurlard. rnein Herodotos, Plinius'tan be
yzyl nce, yaptlarn Olimpiyat enliklerinde okumutu ve
kentten kente dolamak istemeyen bir yn hevesli dinleyici
onu dinlemek iin Atina'da toplanmlard. Altnc yzyla ge
lindiinde dinletiler yok oldu nk artk "eitimli halk"tan
sz edilemiyordu. Roma halkna sunulan bir dinletiden sz
eden son metin Apollinaris Sidonius'undur ve M.S. ikinci
yzyldan kalmadr. Sidonius bu tarihten nceki mektuplarn
da da Latincenin uzmanlk diline, bir yabanc dile dnt
nden yakmut: "Mektuplarn, dini metinlerin, bakanlkla
rn ve birka bilim adamnn" dili olduunu yazyordu.18 in
tuhaf yan, obanlar olan kilise tarafndan, Tanrnn szlerini
"tm yerlerdeki tm insanlara" yaymak iin seilen Latince,
srnn ou iin anlamadklar bir dil haline gelmiti. Latin
ce kilisenin gizlerinden birine dnt. Onbirinci yzylda
ana dili Latince olmayan renciler ve raklar iin szlkler
karlmaya baland.
Ama yazarlar onlar gayrete getirecek bir toplulua ge
reksinim duyuyorlard. Onnc yzyl sonlarnda, Dante
halk dilinin (vernacular) Latinceden daha soylu olduunu sa
vunuyor ve buna neden gsteriyordu: Bu Adem tarafndan
Cennet'te ilk konuulan dildi; yalnzca okullarda renilebi-
len Latincenin yapaylna karn halk dili "doal" dildi; "ev
renseldi" herkes halk dillerini konuuyordu ama pek az kii
Latince konuabiliyordu.19 Dante, halk dilinin bu savunmas
n paradoksal bir biimde, Latince kaleme almtr. Bununla
birlikte yaamnn son gnlerinde Guido Novella da Polen-
ta'nn, Ravenna'daki saraynda, lahi Komedya'dan paralar
okurken, bunlar da byk bir olaslkla o pek vd halk
dilinde okumutu. Kesin olan yazarlarn dinletiler sunmalar
nn ondrdnc ve onbeinci yzyllarda yeniden yaygnla
masdr. Gerek dini metinlerde, gerek dind yaptlarda bu
konuda saysz rnek vardr. 1309 ylnda Jean de Joinville,
Aziz Louis'nin Yaam'nda, "Bunu dinleyecek olan sen ve senin
erkek kardelerin ve dierleri"ne seslendi.20 Ondrdnc
yzyln sonlarnda Fransz tarihi Froissart, uykusuzluk has
tas Blois Kontu'na Meliador adl romansn okuyabilmek iin
alt hafta boyunca her gece k frtnalar ile boumak zorun
da kalmtr.21 1415 ylnda Agincourt'da ngilizlere tutsak
olan prens ve air Charles D'Orleans, tutsakl boyunca bir
sr iir yazm ve 1440 ylnda serbest kalnca, onlar Frano-
is Villon gibi airlerin de konuk edildii Blois saray dinletile
rinde okumutur. Fernando de Rojas, La Celestina adl yapt
nn nsznde, bu uzun oyunun (ya da oyun biimindeki ro
mann) "bu komediyi dinlemek iin on kii toplandnda"
okunmas amac ile yazldn belirtmitir.22 Hakknda, dn
me bir Yahudi olduu ve yaptlarnn Engizisyon tarafndan
sorgulanabilecei kaygsn hissetmedii dnda pek bir ey
bilmediimiz de Rojas, "komediyi" arkadalarnn stnde
denemitir.23 Ariosto 1507'nin Ocak aynda henz tamamlan
mam olan Orlando Furioso adl yaptn, iyilemeye alan
sabella Gonzaga'ya okudu: "ki gn hi sklmadan, hatta b
yk keyifle" geti.24 Kitaplarnda dinletilere birok gnderme
bulunan Geoffrey Chaucer'n da dinleyicilerine yaptlarn
okuduundan hi kuku yoktur.25

Varlkl bir arap tccarnn olu olan ve byk bir olaslkla


Londra'da eitim gren Chaucer; Ovidius'u, Vergilius'u ve
Fransz airlerini kefetti. Dier zengin aile ocuklar gibi,
soylu bir evin (Kral III. Edward'm ikinci olu ile evli olan Uls-
ter Kontesi Elizabeth'in) hizmetine girdi. lk iirlerinden birini
yine soylu bir kadn olan LancasteTi Lady Blanche'n istei
dorultusunda yazd kabul edilen, ona ve evresindekilere
okuduu Bakire Meryem iiriydi. (Daha sonra ayn kadn iin
The Book of the Duchesse' [Desin Kitab] yazacakt.) iirini s
nfn nnde ilk denemesini okuyan bir renci gibi okuyan,
balangta sinirli, sonra azck alan, biraz kekeleyen gen
bir adam hayal edebiliyoruz. Chaucer bu konuda pes etme
mi olmal ki, dinletileri srd. Cambridge niversitesi, Cor-
pus Christi kolejinde bulunan Troillos ve Kresseida'nm bir kop
yasnda, d meknda bir krsden soylu beyler ve hanme
fendilere nnde ak duran kitaptan okuyan bir adam resme
dilmi. Adam Chaucer, yan bandaki soylu ift ise Kral II.
Richard ve Kralie Ann.
Chaucer'n slubu klasik anlatmlarda yer alan yntemler
kadar, "minstrel" (ortaa halk ozan) geleneinin sz kalplar
ve laf ebeliinden de yararlanr. Bu nedenle de onu okuyanlar
alar tesinden olsa da metni hem duyar, hem de grrler.
Chaucer'n karsna kt topluluk, onu kulaklar ile okuya
caklarndan, uyak, kadans, tekrarlama ve farkl karakterlerin
farkl "sesleri" onun iirsel kurgusunun nemli unsurlar ol
mutu. Okurken, ald tepkiler dorultusunda deiiklikler
yapabilirdi. ster bakasnn seslendirmesi iin olsun, isterse
sessiz okunmas iin, bir kez yaz olarak biim alnca bu sese
bal oyunlar saklayabilmek nem kazanyordu. te bu ne
denle, nasl kimi noktalama iaretleri sessiz okumalar ynlen
dirmek iin retilmilerse, benzer iaretler sesli okumalar iin
de retildiler. rnein, diple (yazcnn o satrda bir eye dikkat
ekmek iin koyduu yatay okba) bugn trnak iareti dedi
imiz iarete dnt ve nce alntlar, sonra da dorudan
sylenen szleri belirtmek iin kullanld. Ondrdnc yzy
ln sonunda Ellesmere kitabnda Canterbury Hikyeleri'ni kopya
layan yazc, seslendirilen dizelerin ritmini yanstabilmek iin
eri izgiler (solidus) kullanma yolunu seti.

Southw erk'de / Tabard'da / yatarken


Hazrm / balatm aya benim H a c c 26

1387 ylna gelindiinde, Chaucer'n ada olan John


Trevisa ok popler olan Polychronicon adl destan Latinceden
evirirken, iir evirisi yerine dzyaz bir eviri yapmay ye
ledi. Bu, topluluk nnde yaplan okumalara pek uygun bir
seim deildi ama okurlarn artk bir dinleti beklemediklerini,
bu metni kendi kendilerine okuyacaklarn biliyordu. Yazarn
lm, okurun metin ile daha zgr bir iletiim iine girmesi
ne olanak salamas demektir, diye dnlyordu.
Ama yine de yazar, ya da metnin sihirbaz yaratcs, ses-
Kral II. Richard iin okuyan Chaucer. Troillos ve Rresseida 'mn bir onbeinci
yzyl ba elyazmasndan.
lendirmede bir nn sahibiydi. Yeni okurlarn ilgisini eken
ey, Dr. Faust, Tom Jones ya da Candide gibi karakterleri yara
tan beyni tayan beden ile tanmakt. Yazarlar iin de, ben
zer bir by sz konusuydu: Halk ile, sevgili okur" denilen
ve edebiyatn yaratt olgu, grnen gzlerin ve kulaklarn
sahibi, Plinius'un grgl ya da grgsz olarak nitelendirdi
i kiiler ile tanmak. Yzyllar sonra sayfa stnde yalnzca
umuda dnen kiiler. Thomas Love Peacock'm ondokuzun-
cu yzyl roman Nightmare A bbey'nin kahraman "Yedi kopya
satld" der; "Yedi sihirli bir saydr ve bu iyi haber demek. Ye
di kopyamn yedi alcsn bulaym ve onlar dnyay aydnla
tacam yedi mum olsunlar"27 Bu yediyle (ans yaver giderse
yedi kere yedi) tanmak iin, yazarlar yaptlarn yeniden
topluma okumaya baladlar.
Plinius'un da aklad gibi toplum nnde yaplan oku
malarda ama, metni halka tamak olduu kadar, toplumu
da yazara tamakt. Chaucer, Canterbury Hikyeleri'ni oku
duktan sonra metinde deiiklikler yapmt kukusuz (belki
de duyduu yaknmalarn bazlarn karakterlerinin azna
yaktrmt - rnein, Kanun Adam Chaucer'n uyaklarn
abartl bulduunu syler). yzyl sonra, Molire, oyunla
rn srekli olarak hizmetisine okurdu. Samuel Butler Defter-
ler' inde, "Molire onlar hizmetisine okuyorduysa, bunu, ses
li okuma, yapt baka bir biimde gzler nne serdiinden
yapyordur. Her dizeye gsterilen bu ilgi onun daha titiz bir
zeletiri yapmasn salar. Ben hep yazdklarm sesli okuma
y amalarm ve bunu da ou kez yaparm. Herhangi biri de
yapabilir ama beni korkutacak kadar akll biri olmamaldr.
Sesli okuduumda, kendi kendime sessizce okurken iyi gibi
gelen yerlerin zayf olduklarm anlayabiliyorum," der.28
Kimi zaman yazar halka gtren iyiletirme ve gelime
tutkusu deil de, yasaklar olmutur. Fransz yetkililer tarafn
dan tiraflar'mm yaymlanmasna izin verilmeyen Jean Jacqu
es Rousseau, 1768 k boyunca Paris'in soylu evlerinin bir o
unda kitabn okudu. Bu dinletilerden biri sabahn dokuzun
dan len e kadar srmt. Dinleyenlerden birine gre
BlAWCHAftD
ER ft O L. O

Dickens "The Chimes" bir grup arkadana okuyor.

Rousseau ocuklarn nasl terk ettiini anlatt blme gelin


ce, dinleyenler nce utanmlar, sonra da gzyalarna boul
mulard.29
Ondokuzuncu yzyl, Avrupa genelinde, yazar dinletile
rinin altn a oldu. ngiltere'de gnn yldz Charles Dic-
kens't. Amatr tiyatroculua her zaman ilgi duymu olan
Dickens, (birka kez sahneye kmtr ve bu almalarn en
dikkate deer olan 1857'de Wilkie Collins ile ibirlii yaptk
lar The Frozen Deep [Donmu Derinlik] idi) ses kullanma yete
neini kendi yaptlarn seslendirmede kullanmtr. Bu oku
malar da, Plinius'unkiler gibi iki trdendir: Yaptlarn halk s
tndeki tepkisini belirlemek ve onlar cilalamak amac ile ya
kn dostlarna yapt okumalar ve daha ileri yalarda ska
yapt ve onlarla nlenecei profesyonel dinletiler. The
Chimes [anlar] adl ikinci Noel yks hakknda ei Catheri-
ne'e yazd bir mektupta yle demektedir: "Dn gece ben
okurken Macready'nin (Dickens'm dostlarndan birinin) nasl
uluorta gzya dktn, kanepede aladn grseydin,
benim gibi sen de g sahibi olmann ne demek olduunu an
lardn." Yaamyksn yazanlardan biri "Bakalarnn s
tnde g" diyor, "etkilemek, duygular ynlendirmek gc.
Yazsnn gc. Sesinin gc." Dickens The Chimes dinletisi
konusunda Leydi Blessington'a "Sizi ac ac alatabileceim
konusunda byk umutlar besliyorum," diye yazmt.30
Lord Alfred Tennyson hemen hemen ayn dnemde
Londra misafir odalarn o ok nl (ve ok uzun) iiri M a
ud'u okuyarak teslim ald. Tennyson bu okumalarda Dickens
gibi g peinde deildi; onun arad srekli bir alk, yapt
larnn gerekten dinleyicisinin olup olmadn grmekti.
1865 ylnda bir dostuna "Allingham, M aud'u okursam tiksin
dirir miyim? lr msn?" diye sordu.31 Jane Cariyle onu
bir partide herkese M aud'u beenip beenmediklerini sorar
ken, srekli M aud' dan sz ederken anmsyor: Eletirilere
"erefine yaplan saldrlarmasna hassas" davrandn
da.32 Cariyle ok sabrl bir dinleyici idi. Tennyson iiri ona
Chelsea'deki evlerinde ard ardna tam kez dinletti ve onu
beenmeye zorlad.33 Dier bir tank olan Dante Gabriel Ro-
setti'ye gre de, Tennyson, iiri uyandrmasn istedii duy
gularla okuyordu: "Gzyalarna bouluyordu. yle bir duy
gu younluu ile okuyordu ki, eline geirdii kocaman, ile
meli bir yast gl ellerinde bilinsizce kvrp, bkyor
du."34 Emerson, Tennyson'm iirlerini kendi kendine yksek
sesle okurken bu younluu yakalayamadn sylemiti.
Defterlerinden birine "Yksek sesle okumak tm iirlerin ol
duu kadar da bir baladn test edilmesi iin en uygun yn
tem" diye yazacakt. "Tennyson'da bile ses ciddileiyor ve
uykulu geliyor."35
Dickens ok daha baarl bir profesyonel gstericiydi.
Metnin ona ait yorumunu belirleyen tonlama ve vurgu; yk
y sesli iletime daha yatkn hale getirmek iin yaplan atlama
lar ve iyiletirmeler herkese tek, yalnzca tek bir yorum olabi
lirmi duygusunu veriyordu. Bu, dinleti turnelerinde daha da
belirginleti. lk byk turne Clifton da balayp, Brighton'da
bitti ve krk kadar kentte seksen okuma yapld. "Depolarda,
toplant salonlarnda, kitaplarda, iyerlerinde, salonlarda,
otellerde ve balo salonlarnda okudu." nceleri ykseke bir
krsden, sonralar da dinleyenleri el hareketlerini daha iyi
grebilsinler diye alak bir masadan okudu. "Dostlar bir yk
dinlemek iin bir araya gelmiler havas yaratlmak isteniyor
du." Halk Dickens'n istedii gibi tepki veriyordu. Bir adam
bard ve elleri ile yzn kapad; yzn nndeki koltu
un arkasna gmd: Gerek duygularla sarslyordu." Bir
bakas da belirli bir karakterin ortaya kaca belli olunca
"glyor ve gzlerini siliyordu. Karakter knca da bu kada
rna dayanamayacakm gibi bir lk koparyordu." Plinius
bunu onaylard.
Bu etki iin gerek bir ura veriliyordu. Dickens sesi ve
hareketleri iin iki ay prova yapyordu. Kendi tepkilerini met
ne eklemiti. Bu turneler iin hazrlad zel kopyalar olan
"Okuma Kitaplarnn" sayfa boluklarnda, amalad tonla
ma iin "N eeli... Ciddi... Ackl... Gizemli... Hzl, hzl" t
rnden notlar dmt. Kullanaca hareketler iin de, "a
r... aret et... rperir gibi yap... Korkuyla evrene bak" gi
bi.36 Blmler dinleyicilerde yarattklar tepki uyarnca yeni
den yazlyordu. Ama bir yaamykcsnn de dedii gibi;
"Sahneleri oynamyor onlar sezdiriyordu, onlar artr
yordu. Oyuncu olmuyor, okuyucu kalyordu. Oyuncu numa
ralar yoktu. Sahtekrlk yoktu. Duygusal abart yoktu. ar
tc etkiyi, daarcn ona zg bir tutumlulukla kullanarak
yaratabiliyordu. yle ki, romanlar onun aracl ile konuu
yor gibiydiler."37 Okuma bitince alklar hi almazd. Hemen
selam verir, sahneden iner ve ter iinde kalm olan giysilerini
deitirirdi.
Bugn seyirci dinletilere ne iin gidiyor ise, Dickens'n
izleyicisi de bunun iin oradayd: Yazar bir oyuncu olarak
deil de, yazar olarak izlemek. Bir karakter yaratlrken yaza
rnn sesini duymak ve yazarn sesi ile yazy elemek. Kimi
okurlar batl inanlar nedeniyle gelirler. Yazarn neye benze
diini grmek isterler nk onlarn inanlarna gre yazmak
sihir gibi bir eydir. Bir roman ya da bir iir yaratan kiinin
yzn kk bir tanrnn, kk bir evrenin yaratcsnn
yzn grmek istercesine grmek isterler. mza peine d
erler: "Polonnius'a, En iyi dileklerimle, Yazar" kutsanm
szckleri yazlabilsin diye yazarn burnunun altna ciltler
uzatrlar. Tutkular William Golding'e, -1989 Toronto Edebi
yat Festivali srasnda- "biri bir gn imzasz bir Golding cildi
bulacak ve o kitap bir hazine edecek" dedirtmitir. ocuklar
kukla tiyatrosunun sahne arkasna bakmaya ynelten, ya da
bir saati amalarna neden olan merak tarafndan ynlendiri
lirler. Ulysses'i yazan eli pmek isterler ama Joyce'un dedii
gibi "bu el baka iler de yapmtr."38 spanyol yazar Dama-
so Alonso hi etkilenmemiti. O toplum nnde yaplan oku
malar "kendini beenmi ikiyzlln ve gnmzn
onanmaz yzeyselliinin yansmas" olarak gryordu. Kii
nin sessizce, yalnz okuyaca ve kefedecei kitap ile kalaba
lk bir tiyatroda yazar ile ksa bir karlama arasnda kyasla
ma yapan Alonso, kinciyi "bilinsiz aceleciliimizin gerek
meyvesi" olarak niteledi. "Ksacas barbarlmzn. nk
kltr arlktr."39
Toronto, Edinburg, Melbourne ya da Salamanca edebiyat
festivallerinin yazar dinletilerinde, dinleyiciler sanatsal sre
cin bir paras olmay dlerler. Beklenmedik, programlanma
m bir biimde unutulmayacak olan ve belki de gzlerinin
nnde gerekleebilecek bir yaradl annn tan olma
umudu tarlar. Bu, Adem'den bile esirgenmi bir mutluluk
tur. enelerinin decei yallk gnlerinde birileri - rnein
Robert Browning'in bir zamanlar ironik bir biimdeki "Ve siz
Shelley'i dorudan grdnz m?" sorusuna benzer sorulara,
yantlar "evet" olacaktr.
Biyolog Stephen Jay Gould, pandalarn zorlu yaam ko
nusunda yazd yazda "hayvanat baheleri tutsak edilme ve
sergilenme meknlar olmaktan kp, koruma ve nesilleri sr
drme kuramlarna dnmektedirler" demektedir.40 Edebi
yat festivallerinin iyilerinde ve dinletilerin baarl olanlarn
da yazarlar korunur ve nesilleri srdrlr. Korunurlar n
k (Plinius'un da itiraf ettii gibi) yaptlarna gerekten nem
verenlerden oluan dinleyicilerin var olduu duygusunu ya
arlar. (Plinius'a benzemeyen biimde) ve en kaba deyile,
emeklerinin karl onlara denmi olur; nesilleri srer n
k yazarlar baka yazarlar retirler. O yazarlar da bakalarn.
Bir dinletiden sonra kitap alanlar okumay oaltrlar. Bo bir
sayfaya yazdn bilen yazar, hi deilse duvarlara konuma
dnn bilincine varr ve bu deneyim onu daha fazla yazmaya
yneltebilir.
Rilke, Paris'te Hotel Biror'un penceresinin nnde.
Okur Olarak evirmen

Paris'teki Rodin Mzesi'nden pek uzakta olmayan bir


kafede, onaltnc yzylda Lyons kentinde yaam olan Loui
se Labe'nin, Rainer Marie Rilke tarafndan Franszcadan Al-
mancaya evrilen iirlerini okumaya alyorum. Rilke bir
ka yl Rodin'in sekreteri olarak alm ve sonralar da hey-
keltran dostu olmu, yal adamn yetenei konusunda v
gye deer bir deneme yazm. Daha sonralar Rodin Mze
si'ne dnecek olan binann, bakmsz Fransz tarz bahesi
ne bakan, ssl kartonpiyerli gne alan bir odasnda bir s
re yaam ve hep ulaamayacan sand bir ey iin yas
tutmu: Deiik kuak okurlarnn Rilke'nin kendi yazlarn
da bulduklarna inandklar bir iirsel gerek. Oda, onun otel
den otele, atodan atoya uzanan birok geici yaam alanla
rndan biriydi. Rodin'in evindeki bu odadan kadn sevgilile
rinden birine yle yazmt: "Unutma ki yalnzlk benim
yazgm ".1 Kafedeki yerimden Rilke'nin odasn grebiliyo
rum. Bugn burada olsayd, o da beni aada bir gn yaza
ca kitab okurken grebilirdi. Hayaletinin gzaltnda, XIII.
sonenin son dizelerini tekrarlyorum:

Er kte m ich, es m undete m ein Geist


a u f seine Lippen; und der Tod w ar sicher
noch ser als das dasein, seliglicher.
[ pt beni, ruhum biim deitirdi
D udaklarnn stnde ve lm m uhakkak
Y aam dan daha tatlyd, daha da kutlu.]

u son szckte bir an iin duraksyorum: Seliglicher. Se-


ele "ruh" demek. Selig "kutsanm" anlamna geliyor ama ay
n zamanda "neelenm i", "katkszca mutlu" anlamlarn da
tayor. oaltc olan, -icher ekinin bu ruhani szcn so
nuna gelmeden drt kez dilin stnde dolanmasn salyor.
Sevgili tarafndan sunulan pck, uzatlyor gibi. Ayn p
ck gibi: -er, nefes verip, onu dudaklara geri gnderene dek
azda kalyor. Bu dizedeki dier szckler hep tek telden
kyor. Yalnzca seliglicher szc sesi bir andan fazla tutu
yor ve brakmak istemiyormu gibi davranyor.
Baka bir kitaptan sonenin orijinaline bakyorum: Louise
Lab'den Oeuvres potiques2 yaynclk mucizesi aracl ile
masamda Rilke'nin ada oluvermi. yle yazm:

Lors que so u efp lu s il m e baiserait


Et mon esprit sur ses lvres fu irait,
Bien je m ourrais, plus que vivante, heureuse.

[Beni yavaa perken yeniden


Kaard ruhum dudaklarnn stnde
Kesin lyordum , daha m utlu, yaarkenkinden.]

Baiserait szcnn gnmzdeki armlarn bir ke


nara brakacak olursak (Lab'nin zamannda yalnzca pmek
anlamna gelen bu szck gnmzde cinsel ilikide bulun
mak anlamna geliyor), Franszca orijinal metin ho bir itenlik
tasa da, pek allm geliyor. Aktan lmenin mutsuz yaama
yelenmesi bilinen en eski iirsel savlardan biri. Ruhun bir
pckte teslim olmas da bir o kadar eski ve bayat. Rilke, La
b'nin iirinde ne bulmu ki, sradan bir heureuse (mutlu) sz
cn unutulmaz seliglicher'e evirmi? Lab'nin iirlerinin
sayfalarn rastgele ve dalgn dalgn evirecek olan bana, bu
karmak ve kafa kurcalayan "okumay" sunmasna yol aan
ne? Rilke gibi yetenekli bir evirmenin yapt okuma, bizim
zgn yapt konusundaki dncelerimizi ne denli etkileyebi
lir? Ve bu durumda yazarn uzmanlna okurun duyduu g
vene ne olur? Sanrm bir Paris knda bu sorulara bir anlamda
yant olabilecek bir eyler Rilke'nin aklna da gelmi olmaldr.
Cari Jacob Burckhardt (talya'da Rnesans Uygarl adl
yaptn yazar olan deil, daha gen ve ok daha "uslu", s
vireli tarihi) doduu yer olan Basel'i brakp Fransa'ya
eitime gider. 1920'li yllarn banda kendini Paris Ulusal
Ktphanesi'nde alrken bulur. Bir sabah Madeleine ya
knlarnda bir berbere girer ve sann ykanmasn ister.3 Ay
nann nnde gzleri kapal otururken, arkasnda balayan
bir kavgaya kulak kabartr. Biri kaim bir sesle barmaktadr:

"B aym , bu herkes iin bir m azeret olabilir."


B ir kadnn sesi ykseldi:
"nanlm az! H oubigant losyonu bile isted i."
"B aym , sizi tanm yoruz. Bizim iin yabancsnz. Biz buralarda
byle eyleri ho karlam ayz!"
A deta baka bir boyuttan geliyorm uasna kan, Slav aksanl, c
lz ve vzld anan nc bir ses aklam aya alm aktadr:
"B eni affetm elisiniz. Czdanm unuttum . G idip otelden alp
geleyim ..."
G zlerine sabun kam asn gze alan Burckhardt evresine b ak n
d. U berber deliler gibi el kol sallam aktaydlar. D udaklarn
geerli nedeni olan kzgnlktan ksp, m osm or etm i olan ka
siyer m asann arkasndan onlar izlem ekteydi. H epsinin
nnde de ufak tefek, hibir zellii olm ayan, geni alnl,
uzunca bykl bir adam yalvarm aktayd: "S ize sz veriyo
rum. O teli arayp, em in olabilirsiniz. Ben ...Ben...air Rainer
M arie R ilke'y im "
"Tabii" dedi berber, "h erk es byle diyor. Tandm z biri olm ad
n kesin."
Salarndan sular szlen Burckhardt iskem lesind en frlad, elini
cebine soktu ve "b en d erim !" d iye bard.
Burckhardt, Rilke ile bir sre nce tanmt ama airin
Paris'e geri dndnden haberdar deildi. Rilke uzunca bir
sre kurtarcsn tanyamad. Tandnda da kahkahalara
bouldu. Burckhardt'n ii bitene kadar beklemeyi teklif ede
rek, onu nehrin tesine bir yry yapmaya davet etti.
Burckhardt kabul etti. Bir sre sonra yorulduunu syleyen
Rilke, yemek yemek iin henz erken olduundan, o vakte
kadar Place de L'Odeon'un uzanda olmayan bir ikinci-el ki
tap satcsna uramalarn nerdi. eri girdiklerinde yal
satc onlar yerinden kalkarak ve okumakta olduu kk,
deri ciltli kitab sallayarak karlad. "Baylar, bu" dedi, "1867
basm bir Ronsard. Blanchemin basks." Rilke neeyle Ron-
sard'm iirlerini ok sevdiini syledi. Bir yazardan tekine
laf laf at. Kitap, Racine'nin, 36. mezmurun dorudan e
virisi olduuna inand dizelerini okudu.4 Rilke de bu gr
e katlyordu. "Doru. Ayn szckler, ayn deneyim, ayn
kavramlar ve igdler." Sonra da yeni bir bulu yapm gibi
unlar ekledi: "iirsel becerinin varln snayacak en saf i
lem eviridir."
Bu Rilke'nin son Paris gezisi olacakt. ki yl sonra, 29
Aralk 1926 tarihinde ve krk bir yanda iken, en yaknnda
bulunanlara bile aklamaya yrek bulamad, az rastlanr
trde bir lsemiden ld. (Ozanlara tannan yetki ile, dostla
rn bir gln dikeninin batmas nedeni ile lmekte olduuna
inandrmaya abalad.) Paris'e yerlemeye geldii yl olan
1902'de yoksul, gen ve tanyan yok denecek kadar azd,
ama artk (berberler arasnda olmasa da) Avrupa'nn en ta
nnm airiydi; ona vgler dzlyordu ve nlyd. Bu
arada Paris'e birka kez geri dnmt ve her defasnda da
yeniden balayarak "tanmlanamaz gerein" peine d
mt. Yaratclk balamnda onu tkettiine inand roma
n Malte Laurids Brigge'in Notlar'm tamamlamasndan az son
ra, bir dostuna Paris'ten unlar yazd: "Burada balang
yapmak her zaman iin bir snamadr."5 Yeniden yazmaya
dnebilmek iin birka eviri yapmay stlendi: Maurice de
Guerin'den duygusal bir ksa roman; Mecdelli Meryem'in
sevgisi stne anonim bir vaaz
ve kitab kentin iinde dolar
ken rastlant sonucu bulduu
Louise Lab'nin iirleri.
Soneler, onaltmc yzylda,
Fransz kltrnn merkezi ol
ma bakmndan Paris'e rakip
olan Lyons kentinde yazlm
lard. Louise Lab (Rilke eski
yazl olan "Louize"i yeleye
cekti) gerek Lyons'da, gerekse
kentin tesinde yalnzca gzelli
i ile kalmayp, tm yetenekleri
ile tannan bir kadnd. Sava sa
natlarnda erkek kardeleri ka
dar becerikliydi ve yle korku
suzca ata biniyordu ki, dostlar
, . 1 1 1 ili Louise Lab'nin, dneminde yaplm bir portresi.
hem sevgi hem de hayranlklar
dolays ile ona Yzba Loys derlerdi. alnmas ok zor olan
lavtay al ve ark sylemesi ile de nlyd. Yazan bir ka
dnd: 1555 ylnda Jean de Tournes tarafndan baslan ve
iinde bir sunu mektubu, bir oyun, at, yirmi drt sone
ve gnn en sekin kiilerinden bazlarnn onun iin yazdk
lar iirlerle dolu bir cilt brakt. Ktphanesinde Franszca
dnda spanyolca, talyanca ve Latince kitaplar bulunuyor
du.6
On alt yanda iken bir askere gnl verdi ve Perpignan
kuatmasnda Dauphin'in ordusunda onunla birlikte sava
mak iin yanma gitti. Sylentiye gre bu sevdann meyvalar,
onun adn gnmze tayacak iki dzine sone oldu. (Asln
da bir airin esin kaynaklarn belirleme konusu olduka he
def artabilir bir itir.) Bir baka kadn yazara -Bn. Clmen
ce de Bourges'a- aydnlatc bir sunma ierir: "Gemi bize
mutluluk verir ve bize imdiden daha iyi hizmet eder ama
bir zamanlar duyumsadklarmzm o an yaanan keyfi geri
gelmeyecek biimde zayflayacaktr. Olaylar yaandklar an-
da bizi mutlu etmi olsa da, anlar bizi huzursuz eder. teki
duyularmz yle baskndr ki, geri gelen an bizi o gnk
duygularmza tayamaz. Aklmzdaki grntler ne denli
gl olursa olsun, onlarn gemiin bizi aldattn ve kul
landn gsteren glgeler olduunu biliriz. Ama dnce ve
duygularmz yazya dkersek, yazl sayfalar elimize ald
mzda aklmz ne byk bir sratle arada kalan olaylar
aacak ve bizi ayn yere ve duygulara tayacaktr."7 Louise
Labe iin okurun becerisi gemii yeniden yaratabilmektir.
Kimin gemii? Rilke okumalarnda kendine zgemiini
anmsatan airlerden biriydi: Sefil ocukluu, onu zorla aske
ri okula yollayan despot babas, kz ocuu douramadma
zlen ve Rilke'ye kz elbiseleri giydiren zppe annesi, iliki
lerini kalc klamamas, k toplumsal yaamn albenisi ile
kei yaam arasnda bocalamas. Birinci Dnya Sava'nn
yaklamakta olan korkunluunu ve yalnzln yaptlarnda
duyumsatan ve yaz asndan tkanan Rilke, savan patlak
vermesinden yl nce Labe okumaya balad.

nk ben yok olana dek baktm da


Kendi bakm d a, lm tayorm u g ibiy im .8

Bir mektubunda "i dnmyorum. Yalnzca okuyarak,


yeniden okuyarak ve dnerek salma kavumaya aba
lyorum" diye yazmt.9 okeylemli bir sreti.
Labe'nin iirlerini Almanca olarak yeniden biimlendiren
Rilke, ayn anda birok okuma yapmaktayd. Labe'nin de n
grd gibi, gemii yakalyordu. Bu Labe'nin olan ve Ril-
ke'nin bilmedii gemii deildi; kendi gemiiydi. "Ayn in
sanca szckler, ayn kavramlar, ayn deneyim ve sezilerle"
Labe'nin uyandrmadklarn okuyabilmiti.
Onun olmayan, ama iir yazabilecek kadar rendii bir
dilde metni zyor, anlam yakalamak iin okuyordu. An
lam kullanlan dil tarafndan belirlenir. Kimi metinler yazarn
onu yle aktarmak istediine bakarak deil de, o dilde yal
nzca belirli bir szck dizininin o anlam aktarmak iin ge
rektiinden oluur. Belirli bir mzik kulaa ho gelir. Kimi
yaplar kulaa ho gelmedikleri, artk kullanlmadklar ya da
iki anlaml olduklarndan itilirler. Bir dilin tm gzde eleri
bir araya gelir, bir dizi szc dierine yeleme konusunda
ibirlii yaparlar.
O, anlam iin okuyordu. eviri, kavrama balamnda en
st eylem basamadr. Rilke iin eviri yapmak amac ile
okuyan kii, sorular ve yantlardan oluan "en saf yntemi"
uygular ve bunlar aracl ile de kavramlarn en uucusu
olan edebi anlam hasat sonrasnda tarlada kalanlar toplar-
casma toplar. Toplar, ortaya sermez; nk bu simya metni
annda baka ve denk bir metne dntrlr. airin amala
d anlam szcklerden szcklere geer, bir dilden tekine
deiir.
Okuduumuz kitaplar bakalarnn da okuduu kitaplar
olduundan, okuduu kitabn soyu sopu olan kitaplar da oku
yordu. Sayfann kenarna dlm birka notun, kapaktaki bir
imzann, kurutulmu bir yapran, bir eyler anlatan arap le
kelerinin fslts ile hortlayan eski bir okura ait cildi elimizde
tutmann verdii dolayl keyiften sz etmiyorum; her kitabn
kapaklarn hi gremeyeceiniz, yazarlarn tanmayacanz,
ama elinizde tuttuunuz ciltte yanklanan atalar vardr. La
be'nin gurur kayna kitaplnda duran kitaplar hangileriydi?
Bilemeyiz ama tahminde bulunabiliriz: evirileri Lyons'da ya
pldndan, talyan sonesini Avrupa'ya tantan air Garcilaso
de la Vega'nn spanyolca basklarn tanyordu kukusuz. Ya
yncs olan Jean de Tournes, birka Lyons'lu airin10 yan sra
Hesiodos ve Aesopos'un Franszcalarm, Dante ve Petrarca'y
da talyanca olarak yaymlamt. Labe'ye bu kitaplardan gn
dermi olmas olasyd. Rilke, Labe'nin iirlerinde airin Petrar-
ca ve Garcilaso okumalarn da okuyordu. Paris'te, bir k g
nnn le sonrasnda, Rilke'nin Odeon'daki kitap ile tarta
ca, Labe'nin ada olan byk Ronsard okumalarn da...
Her okur gibi, Rilke de kendi deneyimleri aracl ile oku
yordu. Dorudan anlam ve edebi anlamn tesinde, okuduu
muz metin kendi yaantmzn yansmasna dnr, bir an
lamda bizim kim olduumuzun glgesi olur. Lab'nin tutku
dolu dizelerine esin kayna olmu olan asker, onu drt yz yl
sonra odasnda okuyan Rilke iin ayn Lab gibi kurmaca bir
kimlikti. Ak konusunda bir ey bilemezdi: Huzursuz geceler,
mutlu grnmeye alarak kapda bekleyiler, rastlantsal ola
rak adnn getiini duyunca tutulan nefes, penceresinin altn
dan geip gitmesini grmenin oku ve annda da, geenin o ol
mayp, ei benzeri olmayan kiiyi andran biri olduunun bilin
cine var - tm bunlar Rilke'nin baucunda bulundurduu ki
tapta yoktu. Yllar sonra Lab'nin, orta yal ip imalats Enne-
mond Perrin ile mutlu bir evlilik yapmken ve asker biraz yz
kzartc bir anya dnmken kaleme ald dizelerin basl
szcklerine tayabildii kendi yalnzl oldu. Yeterli de oldu.
Biz okurlar ayn Narcissus gibi, bakmakta olduumuz metnin
kendi yansmamz barndrdna inanrz. Rilke metne eviri
yolu ile sahip olma dncesi olumadan nce Lab'nin iirle
rindeki birinci tekil kiiyi kendisiymiesine okumu olmal.
Lab evirilerini eletiren George Steiner, stnlkleri
nedeni ile Rilke'yi knyordu. Bu konuda Dr. Johnson'la ayn
gr paylayordu: Dr. Johnson "evirmen yazar gibi ol
maldr" der; "Onun ii yazar amak deildir. Atnda esas
yapt zedelenir. Ve okurun adil biimde deerlendirme hakk
elinden alnr."11 Steiner'in eletirisinin znde "adil" kavra
m yatmaktadr. Bugn iin Lab okumak -Lab'nin zaman
nn dnda ama yazld Franszcadan okum ak- metne ka
nlmaz biimde okurun gzlklerini taktrr. Etimoloji, sosyo
loji, moda ve sanat tarihi almalar okurun metni kavray
biimini zenginletirebilir ama bunlarn tm arkeolojidir.
Rilke, Louise Lab'nin onikinci ve Luth, compagnon de ma cala
mit ( Lavta, kadersizliimin canyolda) diye balayan sone
sinin ikinci drtlnde lavtaya yle seslenir;

Et tant le pleur piteux t'a m olest


Que, com m enant quelque son dlectable,
T u le rendais tout soudain lam entable,
Feignant le ton que plein avais chant.
Dorudan bir eviri yle olabilir:

Ve acnacak alay seni yle huzursuz etm iti ki,


Ben ho sesler (alm aya) baladm da
Sen onu hznlye dntrdn
M ajr tonda sylediim i m inrde (alarak)

Burada Labe bir lavtac olarak yakndan tand arcane


mzik dilini kullanyor. Elimizde eski mzik terimleri szl
olmadan onu anlamamz olanaksz. Onaltmc yzylda
plein ton majr anahtar, ton feint ise minr anahtar anlamna
geliyor. Feint ' in szck anlam "sahte, yle grnen." Dize,
airin majr anahtarda sylediini lavtann minrde aldn
anlatyor. Bunu anlayabilmek iin gnmz okurunun Labe
iin sradan bir bilgi olan renmesi, yalnzca Labe'nin g
nn yakalayabilmek iin de Labe'den daha bilgili olmas ge
rekiyor. Ama Labe'nin dinleyicisi ile ayn konuma gelmek
ise, abalar anlamsz kalyor: iirleri iin hedefledii okurlar
biz olamayz. Oysa Rilke yle okuyor:

[ ...] Ich ri
dich so hinein in diesen G ang der Klagen,
drin ich befangen bin, da, wo ich je
seligen Ton versuchend angeschlagen,
da unterschlugst du ihn und tontest weg.

[...] Seni
iinde tutsak olduum
aclarn yollarnda yle yrttm ki, nerede
m utlu bir nota vurm ak istesem
Sen onu saklyor ve susturuyorsun.]

Kavramak iin zel bir Almanca gerekmiyor ama Louise


Labe'nin sonesinin tm mziksel benzetmeleri aslna sadk
biimde buradalar. Ama Almancas yeni araylar da berabe
rinde getiriyor. Drtl Franszca yazan Labe'nin dleye-
meyecei kadar zorlu bir okuma ister hale getirmi. Anschl
gen (vurmak) ve unterschlagen (cebe atmak, almak, zulaya at
mak) szckleri arasndaki ses benzemeleri, iki farkl sevgi
yaklamn karlatrmasna olanak veriyor: "Mutlu bir nota
vurmak" isteyen acl sevgili -yani Labe- ve onun sadk can
yolda, gerek duygularnn tan olan ve "drst olma
yan" bir nota vurmak istemedii iin "sesi alan, saklayan"
ve paradoksal olarak da onun sessiz kalmasn salayan lav
ta. Rilke, Labe'nin sonelerinde kendi yaamnn da paralar
olan yolculuk imgelerini; yanstlamayan aclar; sessizliin,
duygularn yalanlarla yanstlmasna yelenmesini, iir ara
larnn sahte mutluluk gsterileri gibi toplumsal zorunluluk
lar atn grd. Labe'nin yaam da Heian Japonyas'nda-
ki kz kardeleri gibi kapal bir yaamd. Yalnz bir kadnd,
aknn yasn tutuyordu. Rnesans'ta sradan olan bu olgu
Rilke'nin gn iin anlam tamyordu ve zntler diyarn
da nasl olup da "tutsak edildii"nin aklamasnn yaplmas
gerekiyordu. Louise Labe'nin yalnlndan (banalliinden
demeye dilimiz varacak m?) yitirilen bir eyler vard ama
trajik duygular asndan derinlik kazanlmt. Rilke'nin
okumas Labe sonelerini ann tesindeki herhangi bir oku
madan fazla arptmyordu, ama biroumuzun yapabilece
inden daha iyi bir okumayd. Bizim okuyabilmemize olanak
veriyordu nk; zamann bu tarafnda olan bizler iin La-
be'yi okumak bireysel okuma becerimizin zavalll dzeyi
ne mahkmdu.
Tm yirminci yzyl airleri arasndan nasl olup da Ril
ke'nin zor iirinin Bat'da bu denli beeni kazandn soran
eletirmen Paul de Man, "birok kii onu, en gizli noktalarn
sorguluyormu, var olduunu bilmedikleri derinlikleri ka-
ryormu duygular ile, skntlarn kavramalar ve onlar a
malarna yardmc oluyormu gibi okumu olabilir" diyor.12
Rilke'nin Labe zmlemesi, Labe'nin anlam basitliini daha
da anlalr yapmak balamnda hibir eyi "zm yor"; tam
tersine: Onun grevi Labe'nin iirsel dncesinin derinleti
rilmesi olmu. Ana dncenin varmak istedii yerden de
teye gtryor, bir anlamda Labe'nin szcklerinde La
be'nin grdnden fazlasn gryor.
Labe'nin gnnde bile, metnin otoritesine duyulan sayg
yerleikti. Onikinci yzylda, Abelard dorudan eletirilmek
ten kurtulmak iin birinin grlerinin bakasna; rnein
Araplara ya da Aristoteles'e dayandrlmasna kar kyor
du.13 Abelard tarafndan, gzleri bal gezdirilen ve ayn zin
cire vurulmu kpeklere benzetilen bu otorite sav, okurun
akimda klasik metin ile onun kabul gren yazar tartlmaz
olduu iin geerliydi. Kabul edilen okuma da tartma g
trmez ise, yoruma ne gerek kalyordu ki?

En tartlmaz metin olan ve Tanrnn sz kabul edilen ncil


bile, okurlarn elinde bir dizi dnm geirdi. M.. ikinci
yzylda Haham Akiba ben Joseph tarafndan biimlendirilen
Eski Ahit'ten, John VVycliffe'n ondrdnc yzylda gerek
letirdii ngilizce evirisine dek, ncil denilen kitap nc
yzyln Yunan Septuagint'i (ardndan gelen Latince ncirle
rin kayna) Vulgate denilen kitap oldu (Aziz Hieronymus'un
drdnc yzyl sonunda gerekletirdii Latince eviri) ve
ortaalarn dier btn ncil'lerine dnt: Gotik, Slavca,
Ermenice, Eski ngilizce, Bat Sakson, Anglo-Norman, Fran
szca, Frizce, Almanca, Gaelce, Felemenke, Orta talyan, Pro-
vence, spanyolca, Katalanca, Leh, ek, Macarca. Bunlardan
her biri okurlar iin ncil'di ama her biri farkl okumalar re
tiyordu. Kimileri bu ncil okluunda hmanistlerin dleri
nin gerek oluunu gryordu. Erasmus "En zayf kadnn bi
le ncil'i ve Pavlus'un mektuplarn okumasn isterim. Her di
le evrilmi olmasn ve her dilde okunmasn isterim ki yal
nzca skolar ve Mandallar deil, Trkler ve Sasaniler de
onu okuyabilsin... ifti tarla srerken kendi kendine blm
ler syledii, dokumacnn onlar mekiin ritmine uydurduu
gnlerin zlemini duyuyorum" yazyordu.14 Bu frsat yakala
mlard artk.
Olas deiik okumalar patlamas karsnda, yetkililer,
metnin stnde denetim sahibi olmann yntemlerini aratr
maya baladlar: Tanrnn sznn onun istedii biimde
okunabilecei tek, mutlak bir metin. 15 Ocak 1604'te Hamp
ton Saray'nda ve Kral I. James'in huzurunda Priten Dr.
John Rainolds, "Majestelerine yeni bir ncil evirisi yaplmas
nerisini gtrd; VIII. Henry ve VI. Edward zamannda ya
planlar yozdu ve esas metnin gereine uygun deillerdi."
Londra piskoposunun yant "herkesin keyfine uyulacaksa
bu evirilerin sonu gelmez" oldu.15
Piskoposun bilge szlerine ramen Kral, Westminster
Katedrali bapapazn, Cambridge ve Oxford niversiteleri
nin brani dili profesrlerinin arasndan bu dev iin altndan
kalkabilecek bir uzmanlar listesi oluturulmas konusunda
grevlendirdi. Sunulan ilk liste onu memnun etmedi nk
listedeki baz kiilerin siyasal eilimleri ya yoktu, ya da belir
sizdi. Canterbury bapiskoposundan baka piskoposlara da
danarak bir liste yapmasn nerdi. Hi kimsenin listesinde
olmayan biri vard: ok nemli bir brani bilgini, yaknlarda
ncil evirmi olan, onanmaz siniri pek az sayda dost barn-
drabilmesine olanak veren Hugh Broughton. Broughton da
vetiye istemiyordu ve kendisi arlmad halde nerilerini
krala ulatrd.
Broughton iin metne bal kalabilmek, l obanlar ile
dolu gemite Tanrnn szlerini kayda geirenlerin kullan
dklar szcklerin karlklarn bularak ve onlar adala
trarak olabilirdi. Metnin dokusunu yapsal adan yeniden
yaratabilmenin, zel terimlerin karlklarn bulmak iin za
naat sahiplerinin arlmas gereine iaret ediyordu. "Aa-
ron'un epodu (hahamn ayin giysisi) iin dokumaclar, Sley
man ve Hezekiel'in tapma iin geometriciler, marangozlar,
talar, Hezekiel'in aacnn irili ufakl dallar iin bahvan
lara danlmalyd."16 (Tam bir yzyl sonra Diderot ile
d'Alembert nl Encyclopdie [Ansiklopedi] iin teknik bilgi
araylarnda ayn yntemi seeceklerdi.)
Bir ncil evirisi bulunan Broughton, btnn tutarll
n bozmadan, anlam ve saduyunun yaratt sonsuz sayda
sorunu zmek iin birden fazla akla gereksinim olduunu
savunuyordu. Bunu baarmak iin kraln "bir blm iin bir
ok kiiden eviri" istemesini neriyordu; "ngilizce asn
dan slup ve doru anlaml metin geldiinde, dierlerinin
szcklerine belirli bir birlik getirilsin ve metindeki szck
tek iken, farkl szckler kullanlmasn."17 Bir Anglosakson
gelenei olan bir st-okurun basm ncesi denetim amac ile
metni okumas alkanlnn bu noktada domu olmas ola
sdr.
Bilimsel kurulun yesi olan piskopos Bancroft, evirmenler
iin on be kurallk bir liste hazrlad. 1568 ylnda kan Pisko
pos ncili'ne olabildiince sadk kalacaklard (Byk ncil'in
dzeltilmi olan. Byk ncil de Aziz Matthews ncili'nin gz
den geirilmi olanyd. Matthews ncili ise, tamamlanamam
olan William Tyndale ncili ile Miles Coverdale tarafndan ya
ymlanan ve baslan ilk eksiksiz ncil'in bilekesiydi).
Piskoposlar ncili'ni nlerine alarak alan evirmenler,
srekli olarak dier ngilizce evirilere ve dier dillerdeki n
cil zenginliine bavurdular ve daha nceki okumalar kendi-
lerinkinde birletirdiler.
Art arda gelen basklarda yamalanan Tyndale ncili onla
ra artk temel kabul ettikleri malzemeyi salad. Aratrmac
ve yaymc William Tyndale, VIII. Henry tarafndan dine kar
gelmekle sulanmt. (Kraln Aragonlu Catherine'den boan
masn eletirerek onu kzdrmt.) 1536 ylnda ncil'i brani-
ce ve Yunancadan evirdii iin boazlanarak ldrld ve
yakld. Tyndale eviriyi stlenmeden nce yle yazmt:
"Deneyerek grmtm ki, kutsal szleri ana dillerinde nle
rine koyup, metnin dzenini, yntemini ve anlamn kavra
malarna olanak verilmedike, sokaktaki adama gerei gs
termenin yolu yoktu." Bunu salamak iin, eski szckleri
hem yaln, hem de sanatl bir dile evirdi. ngilizceye "passo-
ver" (Musevilerin fsh bayram ) "peacemaker" (bar yapan)
"long-suffering" (sabrl) ve "beautiful" (gzel - ki bunu ak-
lyamayacam biimde duygu ykl bulurum) sfatlarn ar
maan eden Tyndale'dir. ngilizce ncil'de Jehovah[Yehova]
adn kullanan ilk kii de odur.
Miles Coverdale, Tyndale'in giriimini tamamlad ve ek
siklerini giderdi. Bylelikle ilk eksiksiz ngilizce ncil 1535 y
lnda yaymlanm oldu. Kimilerinin bu evirilerde Tyndale'e
yardmc olduunu syledikleri Cambridge'li aratrmac ve
Augustinusu rahip Coverdale, ngiltere anslyesi Lord
Thomas Cromwell tarafndan desteklenen ve brani ile Yunan
ncil'lere dayanmayan bir eviri stlendi. Bu ncil "Pekmez
ncili" olarak da bilinir nk Yeremya 8:22'de "Gilead'da
merhem var mdr" szckleri yerine "pekmez var mdr"
kullanmtr. (Balm: ar dindiren merhem. Treacle: tiryak/
pekmez/ panzehir -ev.not.) Dier bir ad da "Bcek" n-
cili'dir nk 91. Mezmurda "gece gelen korkulardan" sz
ckleri "geceleri bceklerden korkmayacaksn" olmutur. Ye
ni evirmenler "lm glgesi vadisi" deyimini Coverdale'e
borludurlar (23. Mezmur).
Kral James ncili, bunlara ramen eski okumalar kopya
etmenin tesinde eyler de baard. Piskopos Bancroft ana
metin daha doru bir eviri istese de, isimlerin ve kutsal sz
cklerin halka mal olanlarnn saklanmasn istemiti. Gele
neksellemi kalplar aslna sadakatten daha nemliydi. Ba
ka bir anlatmla, kabul grm bir okuma yazarn nne ge
iyordu. Bilgelii ile, zgn bir ismin kullanlmasnn ana
metinde olmayan artc bir yenilik sunacan kavramt.
Bu nedenle dlm notlarn da "ksa ve z bir biimde"
metnin iine alnmasn istedi.
Kral James'in evirmenleri alt grup olarak altlar:
Westminster'da iki grup, Cambridge'de iki ve Oxford'da iki.
Bu krk dokuz adam bireysel yorumlar yaparak, malzemeyi
birlikte kararak inanlmaz bir doruluk dengesi, geleneksel
anlatm biimlerine sayg ve yeni bir metinden ok, uzun za
mandr var olan bir metin gibi okunan bir yapt retme baa
rsn gsterdiler. Sonu o denli baarl idi ki, Kral James n
cili ngiliz yazn tarihinin bayaptlarndan biri olarak kabul
edildii gnden birka yzyl sonrasnda, Rudyard Kipling,
Shakespeare ile Ben Jonson'm bu byk proje kapsamnda
belirli blmnn (aya'mn) evirisini ortaklaa stlendikle-
Kral James ncili'! birinci basksnn kapak sayfas.

ri bir yk yazd.18 Gerekten de Kral James ncili'nin yalnz


ca anlam aktarm salamann tesine geen bir iirsel derin
lii vardr. Doru ama kuru bir okuma ile, doru ve kulaklar
da kalc olan bir okuma arasndaki fark Piskoposlar nci
li'ndeki 23. Mezmur ile Kral James ncili'ndeki 23. Mezmu-
run karlatrlmas srasnda grlebilir. Piskoposlar nci
li'nde blm yledir:

God is my shepherd, therefore I can lose nothing;


he will cause m e to repose m y self in pastures fu ll o f grass
and he w ill lead m e unto calm waters.

[Tanr benim obam m dr, bu nedenle ben hibir ey yitirem em


O beni yeil otlaklarda yatrr
Ve O beni sakin sulara ulatracaktr]

Kral James ncili bu szleri unlara dntrr:

The Lord is my shepherd; I shall not want.


H e m aketh m e lie down in green pastures:
H e leadeth m e beside the still waters.

[Tanr benim obam m dr; Ben eksiklik bilm em .


Yeil ayrlarda o d inlendirir beni
O gtrr beni sakin sularn kysna]

Resmi ama balamnda, Kral James evirisinden anlam


netletirmesi ve yitirilen anlam geri vermesi bekleniyordu.
Ama her baarl eviri kanlmaz olarak kaynak metinden
farkl olacakt. Baarl eviri kaynak metni sindirilmi bir ol
gu, yorumlanm, belirsizliklerinden arndrlm bir nesne
olarak grr. eviride ilk okumadan sonra yitirilen saflk
baka bir klf altnda sunulur. Okur bir kez daha yeni bir me
tinle ve beraberinde getirdii gizemle kar karyadr. Bu, e
virinin kanlmaz paradoksudur ama zenginliidir de.
Kral James ile evirmenleri iin bu dev giriim dorudan
politik amalyd: Halkn bireysel olarak olduu kadar, ortak
bir metin olmas nedeni ile beraber okuyabilecekleri bir ncil
yaratmak. Bask onlara ayn metni sonsuza dek -ad infinitum -
retebilecekleri sanrsn veriyordu. eviri bu sanry daha da
gl klyordu. Bir metnin birok uyarlamas yerine tek,
onayl, ulus olarak benimsenmi, kabul grm, dini adan
kabul edilebilir bir ana metin geiyordu. Drt yl sren yo
un abann ardndan 1611 ylnda yaymlanan Kral James
ncili, tek ve btnletirilmi bir metin aracl ile tarihsel bir
"okurlar topluluu" oluturma abas erevesinde, ngilizce
"resmi" kitap, bugn bile ngilizce konuan lke gezilerimiz
de kaldmz otel odalarnda baucumuzda bulduumuz,
"Herkesin ncili" oldu.
Kral James'in evirmenleri "Okura nsz" bal altnda
unlar yazdlar: "eviridir pencere aan, k girsin diye; e
kirdei yiyelim diye kabuu kran odur; en kutsal yerleri g
relim diye perdeyi aralayan odur; kuyunun kapan kaldrr
ki suya ulaabilelim." Bu "Kutsal Kitabn I"ndan korkma
mak anlamna geliyordu. Okura aydnlanma olana verili
yordu. Bu noktadan yola karak varlacak yer arkeolojik bir
aba ile metni sanal bir eskilik dzeyine getirmek deil, onu
yerin ve zamann balarndan kurtarmakt. S aklamalar
iin sadeletirilmiyordu; anlam katmanlarnn ortaya kma
sna olanak salanyordu. Bilimsel metin almas deil, yeni
ve edeer bir metin yaratma abasyd. evirmenler soru
yorlard: "Tanrnn krall szckler ve heceler mi oldu? Biz-
ler zgr olacak isek, onlar neden tutsak edelim ...?" Bu soru
yzyllar sonra hl soruluyor olacakt.

Rilke Odeon'lu kitap ile, sessiz Burckhardt'm yannda, gi


derek derinleen bir edebi sohbete dalmken, srekli mteri
olduu belli olan yal bir adam dkkna girdi ve konu kitap
olunca tm okurlarn yapt gibi davet edilmeksizin sohbete
katld. Konumalar ksa srede Jean de la Fontaine'nin ve ki
tapnn La Fontaine'nin "bir tr kardei" olarak niteledii
Alsas'l Johann Hebel'in air niteliklerinde odaklatlar. Rilke
La Fontaine'nin Fable'larn beeniyordu. "Hebel Franszca
olarak okunabiliyor mu?" diye sordu safa. Yal adam kitab
airin elinden kapt. "Hebel'in evirisi mi!" dedi; "Franszca
bir eviri! Siz Franszcada Almanca bir metnin katlanlabilir
bir evirisini grdnz m? ki dil birbirlerine zttrlar. Al
manca bilseydi, Hebel'i evirebilecek tek kii yine ayn adam;
La Fontaine olurdu." dedi. O ana kadar sessiz kalm olan ki
tap "Cennette" diye atld; "birbirleri ile artk unuttuumuz
bir ortak dilde konuuyorlardr, kukusuz." Adam homur
dand: "Cennetin can cehenneme!"
Rilke kitap ile ayn grteydi. ncil'deki Tekvin'in on-
birinci kitabnda, Kral James ncili'nin evirmenleri Tanrnn
Babil Kulesinin yapmn engellemek amac ile insanlarn dil
lerini birbirlerine anlalmaz klmasndan nce "dnya tek
bir dil ve tek bir konuma paylard" yazmlard. Bu "ilk"
ve kabalistlerin cennette de konuulduuna inandklar dil
tarihimiz boyunca aranm, ama ona ulama abalar baarl
olamamtr.
1836 ylnda Alman aratrmac Alexander von Hum
boldt19 her dilin onu kullanan kiilerin evrenini yanstan "i
dilsel biim" ierdii savn ortaya att. Bu, bir dildeki her
hangi bir szcn baka dilde tam bir karlnn olamaya
ca anlamna geliyordu. eviri kum tanelerinden rg yap
mak, ya da rzgrn yzn izmek gibi olanaksz bir eyle
me dnyordu. eviri kuralsz, denetim altna alnamaz
bir kavrama eylemidir; yalnzca kaynak dilde yeniden yarat
lamayacak biimde gizlenmi olan evirenin dili aracl ile
anlamak eylemi olarak var olabilir.
Metni kendi dilimizde okuduumuzda metin bir engele
dnr. Olas tm anlamlar da gz nne alarak, iine sz
cklerin elverdiince girebiliriz. Baka metinlerle ilikilendi-
rebiliriz ve onu sihirli aynalar salonundaymasna birden
ok aynadan yanstabiliriz. Okuduumuz metni aydnlata
cak, geniletecek eletirel bir metin var edebiliriz ama dilin
evrenimizin snrlarn tanmlad gereinden kaamayz.
eviri bir tr paralel evren, metnin bir baka metni
amlad, srad olas anlamlarn bulundu bir baka
zaman ve mekn sunar. Bu anlamlar iin szckler yoktur
nk onlar kaynak dil ile hedef dil arasndaki sahipsiz alan
da, sezilerin lkesinde vardrlar.
Paul de Man'a gre, Rilke'nin iiri, airin sonunda bir ya
lan olduunu itiraf etmesi gereken bir gerek sz verir. De
Man "Rilke yalnzca," der, "bu szn ivedilii ile ayn derece
de ivedi olan ve sz tam verecekken geri almann iirsel ge
rei fark edilebilir ise anlalabilir."20 Labe'nin iirlerinin ta
d bu belirsizlik kuanda, szckler (Labe'nin ya da Ril
ke'nin - szcklerin kime ait olduunun artk nemi yoktur)
o denli zenginleirler ki, daha teye geecek bir eviri olamaz.
Okur (Franszca ve Almanca iirler nmde ak olarak kafe-
de oturmuum. Okur benim.) szckleri yakndan, aklayc
bir dil olmadan, benliini saran, annda gerekleen ve sz
sz, Nietzsche'nin metinde "slubun devinimi" olarak tanm
lad, evreni sayfann stnde ve tesinde yeniden yaratma
ve aklama olarak tanmlad bir deneyim olarak alglayabil-
melidir. eviri olanaksz olabilir; bir ihanet, sahtekrlk, iyi ni
yetli bir yalan olabilir ama okuru daha bilge bir dinleyici ya
par: Daha gvensiz ama daha duyarl: seliglicher.
Okuyan kleler. Benzeri az bulunur bu fotoraf 1856 yl dolaylarnda Aiken, Gney Carolina'da
ekilmi.
Okuma Yasa

Birok kereler Vergilius'un kehanetlerinden medet um


mu bir kraln olu olan, elence dknl ve ie olan nef
reti yznden bendeleri tarafndan en Kral olarak bilinen II.
Charles, 1660'ta Yabanc lkelerdeki letmeler Kurulu'na,
ngiltere'nin smrgelerinde yaayan yerli, hizmetli ve kle
lere temel Hristiyanlk kavramlar eitimi salama grevi
verdi. stnden bir yzyl getiinden, tuzu kuru olan Dr.
Johnson krala hayrand ve "Byk bir imparatorluu yitirene
dek, ona bal insanlarn ruhlarnn kurtuluunu salamak
iin gerekli sandn yapmaya abalamas onun meziyetiy
di" dedi.1 ki yzyl teden bakabilen ve olanlar onaylama
yan tarihi Macauley2 Charles iin "Tanr sevgisi, vatan sev
gisi, aile sevgisi, dost sevgisi ayn trden deyimlerdi ve ken
dini sevmenin ince ve ie yarar eanlamllaryd."3 diyecekti.
Charles'm krallnn ilk ylnda byle bir karar yaymla
masnn nedenleri pek ak deilse de, o bu kararn Parla
mentonun kar kt dinsel hogrnn altyapsn olutur
mann bir yolu olduunu dnyordu. Katolik eilimlerine
karn, Protestan inancna balln aklamt. Luther'in de
rettii gibi, ruhun kurtuluunun kiinin Tanrnn szlerini
dorudan ve aracsz okuyabilmesine bal olduuna (her
hangi bir eye inanabildii lde) inanyordu.4 Ne var ki,
ngiliz kle-sahipleri ikna olmamlard. Okuduklar kitaplar
da devrimci dncelerle tanabilecek olan "Okur-yazar bir
zenci topluluundan" korkuyorlard. Yalnzca ncil ile snr
lanm bir okuma becerisinin toplumsal balar glendirece
ine inanmyorlard. ncil'i okuyabilenler klelik kart yaz
lar da okuyabilirlerdi; hatta ve hatta ncil'in iinde yer alan,
zgrlk ve bakaldr trnde alevlendirici kavramlarla ta
nabilirlerdi.5 Charles'n bildirisine Amerika'daki koloniler
den en byk tepki Gney Carolina'dan geldi: Bir yzyl
sonra, ister kle, ister zgr tm zencilere okuma retilme
sini yasaklayan kat yasalar kartld. Bu yasalar ondokuzun-
cu yzyln ortalarna kadar geerli oldular.
Afro-Amerikan kleler okumay yzyllar sren bir ura
vererek, zorluklarla ve yaamlar pahasna rendiler. nleri
ne konulan engeller nedeni ile renme sreci kimi zaman
birka yllarn ald. renme ykleri ok sayda ve her biri
kahramanlk ykleri gibidir. 1930'lu yllarda, dier amala
rnn yan sra eski klelerin anlarn da kda geirmek
amacn gden Federal Yazarlar Projesi kapsamnda gr
len doksanlk Belle Myers Carothers, harfleri, byk iftlik
sahibi efendisinin ocuuna bakarken rendiini anmsyor.
ocuk, stnde harfler olan kplerle oynarken renmi. Ne
yaptn gren sahibi onu izmeleriyle tekmelemi. Myers
pes etmemi; hem harfleri, hem de bir yaz kitabnda yazl
szckleri alm. "Bir gn," diyor, "bir ilahi kitab buldum
ve 'Bal Aka Okuyabildiim Zaman' adl ilahiyi okuya
bildim. Gerekten okuyabildiimi grnce yle mutlu olmu
tum ki, koarak dier klelere haber verdim ."6 Leonard
Black'm sahibi onu bir kitap okurken bulunca yle krbal
yor ki, "bilgiye olan alm durdu ve uramn peini z
grlm alana kadar braktm." diyor.7 Doc Daniel Dowdy
"ilk yakalannda krbalanrdm; kincide ucu demir topuzlu
krbala (dokuz kuyruklu kedi ile) dverlerdi. nc yaka
lannda iaret parmandan bir boumu keserlerdi" diyor.8
Gneyde bakalarna okuma retmeye alan kleleri as
mak yaygn bir uygulamayd.9
Bu koullar altnda, okuryazar olmak isteyen kleler ba
ka klelerden ya da olaya scak bakan beyazlardan ya da ken
di balarna renmelerini salayacak yntemler aracl ile
renmenin yollarn bulmak durumundaydlar. Klelie
domu, gnnn en iyi konuan zgrlklerinden olmu
ve birka politik dergi kartm olan Amerikal yazar Frede-
rick Douglas, zyaamyksnde anlarn aktaryor: "Sahi
bim olan kadnn yksek sesle ncil okumas... bende oku
mak denen bu gize kar merak uyandrd. renmek istei
dourdu. O gne kadar bu olaanst beceriden habersiz
dim. Hanmma duyduum gvenin yan sra bilgisizliim ve
deneyimsizliim ondan bana okuma retmesini isteyecek
creti verdi... Onun yardm ile ve ok ksa bir srede alfabe
yi rendim ve -drt harften oluan szckleri okur ol
dum... [Efendim] bana ders vermesini yasaklad...[ama] beni
cahil brakmakta gsterdii kararllk beni daha da kararl
yapt. Bu nedenle de, okuma konusunda hanmma m yoksa
efendime mi daha fazla borluyum, kestiremiyorum."10 ngil
tere'de misyoner din adam olarak nlenen eski kle Thomas
Johnson harfleri, ald bir ncil'den rendiini itiraf etmi
tir. Efendisi her gece Yeni Ahit'ten bir sayfay yksek sesle
okuduunda, Johnson ondan hep ayn blm okumasn is
temiti. Bir kez ezberleyince ayn szckleri kitabnda bulabi
liyordu. Efendinin olu alrken Johnson ondan da dersini
sesli okumasn istiyordu. Johnson onu yreklendirmek iin
"Tanrnn iine bak!" derdi; "unu bir daha okusana." ocuk
da beenildiini sanarak tekrar tekrar okurdu. Sava pat
lak verene kadar bu tekrarlar aracl ile gazeteleri izleyecek
kadar okuma rendi. Savatan sonra da bakalarna okuma
retmek iin bir okul at.11
Kleler iin okuma renmek zgrle pasaport deil
di; ama onlar ezenlerin en gl silahlarndan birine ulama
nn yoluydu: Kitaba. Kleciler (diktatrler, tiranlar, mutlak
krallar ve yasad g sahipleri) basl szcklerin gcne
yrekten inananlard. Okumann birka szckten sonra bile
srkleyici bir gce dneceini ou okurdan daha iyi bili
yorlard. Bir tmce okuyabilen, bakalarn da okuyabilirdi.
Daha da nemlisi, okur o tmce stne dnme olanana
sahip oluyordu. O tmce stne harekete geebilirdi ve ona
bir anlam verebilirdi. AvusturyalI oyun yazar Peter Handke
"Bir tmce ile budalay oynayabilirsin." diyor; "Kendini o
tmce ile dier tmcelerin karsna koy. Yoluna kan her e
yi belirt ve yolunu a. Kendini btn nesnelerle tantr. B
tn nesneleri tmce ile birlikte bir tmceye dntr. Bu
tmce ile tm nesneler sana aittir. Bu tmce ile, tm nesneler
enindir"12 Btn bu nedenlerden dolay okumann yasak
lanmas gerekiyordu.
Diktatrlerin yzyllardr bildii gibi, en kolay ynetilen
topluluklar okuryazar olmayanlardr. Okuma bir defa reni
lince unutulamayaca iin, en kolay kstlama yntemi okuma
alann daraltmaktr. te bu nedenle de insanolunun yaratt
nesneler arasnda diktatrlklerin en byk dman kitaplar
olmutur. Mutlak g tm okumalarn yalnzca resmi okuma
lar olmasn gerektirir. Ktphaneler dolusu gr yerine, y
neticinin szleri yeterli olmaldr. Voltaire, "Okumann Kor
kun Tehlikesi stne" balkl alayc bir bildiride "polis-top-

o Mays 1933, Berlin, Naziler kitaplar yakyorlar.


Ilmlarnn gardiyan ve koruyucusu olan bilgisizlii yaynz"
demektedir.13 te bu nedenle de, hangi biimi ile olursa olsun,
sansr gcn trevidir ve okumann tarihinde papirslerden
gnmzn kitaplarna dek sansrclerin ateleri yanar. Proto-
goras'n kitaplar M.. 411'de Atina'da yaklmtr. M.. 213 y
lnda in imparatoru ih Huang-ti, okumaya son vermek ama
c ile lkedeki tm kitaplar yaktrmaya almtr. M.. 168 y
lnda Kuds'te bulunan Yahudi Kitapl, Maccabbean ayaklan
masnda yaklmaya allmtr. M.S. birinci yzylda Augus-
tus, Cornelius Gallus ile Ovidius adl airleri srgne yollam,
yaptlarn yasaklamtr. mparator Caligula; Homeros, Vergili-
us ve Livius'ye ait btn kitaplarn yaklmasn istemitir (an
cak buyruuna uyulmamtr). 303 ylnda Diocletianus, Hristi
yan kitaplar atee attrmtr. Ve bunlar yalnzca balangta.
Frankfurt'ta bir kitap yakma trenini izleyen gen Goethe, bir
infaz izledii duygusuna kaplr. "Cansz bir nesnenin cezalan
drldm grmek bal bana korkun bir ey".14 Kitaplar ya
kanlarn sanrs tarihi sfrlayabilecekleri ve gemii yok edebi
lecekleri inancdr. 10 Mays 1933 gn Berlin'de, propaganda
bakan Paul Joseph Goebbels yirmi bin kitabn yaklma trenin
de kameralarn nnde konutu. Kalabalk yz binin stn
deydi: "Bu gece gemiten kalan bu ahlakszlklar atee atarak
ok iyi bir ey yapyorsunuz. Bu, tm dnyaya eski ruhun yok
olduunu duyuracak gl, byk ve simgesel bir davran.
Bu kitaplarn kllerinden yeni ruhun Anka kuu doacak." On
iki yanda bir ocuk olan (ve sonralar Londra Leo Braek Yahu
di Aratrmalar Enstits'nde alacak olan) Hans Pauker bu
yakma treninde bulundu. Kitaplar atee atlrken, trenin an
lamn vurgulayc konumalar yapldn anmsyor.15
Freud'un kitaplarn atee atmaya hazrlanan biri "Psikenin
ypratc biimde irdelenmesine dayal bilinalt drtlerin
abartlmasna kar, Sigmund Freud'un yaptlarn insan ruhu
nun soyluluu adna alevlere atyorum," diyordu. Steinbeck,
Marx, Zola, Hemingway, Einstein, Proust, H.G. Wells, Heind-
rich ve Thomas Mann, Jack London, Bertolt Brecht ve yzlerce-
si benzer mezar ta yazlar ile dllendirildiler.
II. Charles'n iyimser duyurusundan iki yzyl kadar sonra,
krallarnn eitim abalarna kar gelen eski kolonicilerin so
yundan Anthony Comstock, New York'ta ABD'nin ilk etkili
sansr kurulu olan Ktlkleri Yok Etme Cemiyeti'ni kurdu.
Kukusuz, Comstock okumann hi icat edilmemi olmasn
yelerdi (bir keresinde "Babamz Adem Cennetteyken okuma
bilmezdi" demiti), ne var ki, icat edildiine gre kullanm
nn denetlenmesi konusunda kararlyd. Comstock kendini
neyin iyi edebiyat, neyin kt edebiyat olduunu bilen, okur
larn okuru olarak gryordu ve kendi grlerini kabul et
tirmek iin elinden geleni ardna koymuyordu. Cemiyetin
kuruluundan bir yl kadar nce bir gazetede "Bana gelince;
Tanr yardmcm olsun kimsenin grne boyun emek ni
yetinde deilim. Hakl olduumu biliyorsam ayam salam
basacam. Kamuoyu sa'y inand yoldan eviremedi. Beni
neden etkilesin ki?"16 diyordu.
Anthony Comstock 7 Mart 1884 tarihinde, New Canaan,
Connecticut'ta dodu. ri yar bir adamd ve sansrclk mes
lei boyunca karsna dikilenleri sindirmek iin cssesini kul
land da olurdu. adalarndan biri onu yle anlatmt:
1.90 boyu vard ve 120 kilo kas ve kemii yle iyi tard ki, sek
senden fazla demezdiniz... Atlas omuzlarnn stnde boa gi
bi bir boyun oturtulmutu. Kalnl olaanst gelimi ve de
mir kadar gl pazular ve baldrlarna uygundu. Ksa bacak
lar vard ve aa gvdelerini anmsatrlard."17
New York'a cebinde 3.45 dolarla geldiinde yirmi yalarn
dayd. Manifatura satcs olarak i buldu ve ksa srede
Brooklyn'de kk bir ev almasna olanak verecek 500 dolar bi
riktirdi. Birka yl sonra bir Presbiteryen rahibin kendinden on
ya byk kz ile tant ve onunla evlendi. New York'ta kar
kabilecei bir yn ey buldu. 1868 ylnda dostlarndan biri
nin bir kitap okuduktan sonra nasl yoldan ktn, hastalan
dn ve kt yola srklendiini anlatmasnn ardndan (bu
gl kitabn adn bilemiyoruz) kitaptan bir tane ald ve yan
na bir de polis memuru katarak dkkn sahibini tutuklattrd;
stoku toplattrd.
Comstock, ona 8500 dolarlk maddi destek veren YMCA'
daki dostlar sayesinde adn nl yapacak cemiyeti kurdu.
lmnden iki yl nce bir gazeteciye "Burada bulunduum
krk bir yl boyunca, her biri altm kii alan ve hepsi dolu alt
m iki vagonluk bir yolcu trenini dolduracak kadar adam tu
tuklattm. 160 ton mstehcen yapt yok ettim" demiti.18
Comstock'un gayretleri en az on be intihara da neden
olmutu. Eski bir rlandal cerrah olan William Haynes'i "165
deiik trden mstehcen kitap yaymlamaktan" tutuklatt
rnca, Haynes kendini ldrd. Bu olaydan ksa bir sre son-
ra Brooklyn araba vapuruna binmekte olan Comstock, ona
Haynes'in evine gitmesini sy
leyen bir ses duymutu. Eve
vardnda Haynes'in dul ei
ni yasakl kitaplarn bask ka
lplarn kamyondan indirir
ken yakalad. Comstock evik
likle ofr yerine srad ve
kamyonu YMCA'ya gtrd.
Burada kalplar aldlar ve yok
ettiler.19
Comstock ne tr kitaplar
okurdu? Farknda olmasa da,
Oscar Wilde'm yzeysel neri
sinin izleyicisiydi: "Eletirmem
gereken hibir kitab okumam;
bu insan ok nyargl yapar."
Yine de, yok etmeden nce ki
taplar kartrd oluyordu ve
onlarda okuduklarndan nutku
tutuluyordu. Fransz ve talyan
edebiyatlar "Bu ehvetten g
z dnm lkelerin genelevle
rinin ve fahielerinin tarihesin
Kendisini sansrc ilan etmi Anthony den biraz daha iyiydiler. Bu
Comstock'u gsteren bir Amerikan karika
tr.
korkun yklerde ne kadar
ok gzel, kusursuz, kltrl, zengin ve her ynden ho kz
lar vard ama klar evli erkeklerdi... Ya da evlilik sonrasn
da ne ok gen adam bu gen elerin stne yor,
yalnzca kocalarn olmas gereken nceliklerden yararlan
yorlard!" Klasikler bile eletiriden payn alyordu: rnein,
Boccaccio'nun iyi bilinen bir yaptn ele alalm: Genler in
Tuzaklar. Kitap ylesine irenti ki, onu "vahi bir hayvan gi
bi, zincirlerini koparp lkenin genlerini yok etmekten" al
koyabilmek iin her eyi yapard.20 Balzac, Rabelais, Walt
Whitman, Bernard Shaw ve Tolstoy kurbanlar arasndayd.
Gnlk okuma kitabm Incil'dir diyordu.
Comstock'un yntemleri vahi ama yzeyseldi. Daha usta
sansrclerin gr ve sabr onda yoktu. Onlar gizli mesajlar bu
labilmek iin metni ikence edercesine bir dikkatle deerlerdi.
rnein 1981 ylnda ili'de, General Pinochet'nin liderliindeki
cunta hkmeti Don Quijote'yi yasaklad nk generaller kita
bn bireysel zgrle davetiye, geleneksel otoriteye bakaldr
maya da davetiye kard (doruydu da) grndeydiler.
Comstock'un sansrcl kukulu yaptlar kfr sal
vosu eliinde, lanetlenmiler katalouna yerletirmekle s-

Sansr hakl gstermeye alan Basnn Etkileri adl ondokuzuncu yzyl karikatr.
nrlyd. Kitaplara ulama olana
da snrlyd; onlar ortaya knca
INDEX UBROKTOI
kovalayabiliyordu. O zamana ka
PKOHJBITOIU M dar da merakls olan okurlarn eli
W . ! D. K. I 'l l P P . s n ne ulam oluyorlard bile. Katolik
IC W K ti'H *
Kilisesi onun ok nndeydi. 1559
ylnda Roma Engizisyonunun Kut
sal Toplantsnda ilk yasakl kitap
lar olan Katoliklerin inanc ve ahla
k asndan kilisenin sakncal bul
duu kitaplar listesi, Index of For
bidden Books [Yasakl Kitaplar n
deksi] yaymlanmt. Ahlaksz sa
...... ylan kitaplar kadar, daha yaym
lanmadan yasakllar listesine gir-
Katoliklerin yasakl kitaplar listesi mi kitaplar da ieren bu Index, Ki-
index in kapak sayfas. 1948 de son ]jse tarafndan yasaklanan tm ki-
kez gzden geirilmi olarak yaym- . . . . . . . . . . ,
taplarn dokumu olarak amalan-
lanm, 1966'dan sonra basm ya-
plmamtr. mamt. 1966 ylnn Haziran ayn
da bu uygulamadan vazgeildiinde yzlerce dini yaptn ya
n sra Voltaire, Diderot, Colette ve Graham Greene gibi dini
yazlar yazmayan yazarlarn yzlerce yaptn da kapsyordu.
Kukusuz Comstock bu listeyi son derece yararl bulurdu.
"Sanat ahlakn stnde deildir. Ahlak nde gelir" yazm
t, Comstock. "Toplumsal ahlakn iki numaral koruyucusu hu
kuktur. Sanat ile hukuk yalnzca yaptn eilimi baya, ms
tehcen ve ahlakd ise kar karya gelirler." Bu szler New
York World dergisinde yaymlanan bir makalede u sorunun so
rulmasna yol at: "Gerekten de stnde giysileri olmadn
da sanatta salkl hibir ey olamayaca kantland m ?"21
Tm sansrclerde olduu gibi, Comstock'un ahlakd sanat
tanm bu soruyu sordurtuyordu. Comstock 1915 ylnda ld.
ki yl sonra Amerikan denemecilerinden H.L. Mencken, Coms
tock'un hal seferini "yeni Pritanizm... iine dnk olmayan
ve militanca. Amac azizleri yceltmek deil, gnahkrlar yk
mak"22 szleriyle tanmlyordu.
Comstock'un inancna gre "ahlakd" olarak tanmlad
yaynlar, kendilerini yksek tinsel konulara vermeleri ge
reken genlerin dncelerini arptyordu. Bu tarihncesine
uzanan bir kaygyd ve yalnzca Bat dnyasna zg deildi.
Onbeinci yzyl in mparatorluu'nun Ming Hanedan d
neminde Eski ve Yeni ykler olarak bilinen ykler yle ba
arl olmulard ki, Konfiys stne almalar yapan gen
aratrmaclarn akln elmemesi iin kitap kara listeye aln
d.23 Bat dnyasnda bu saplant (hi deilse ideal cumhuri
yetine airlerin girmesini yasaklayan Platon'dan bu yana) ya
zn sanatndan genel bir rkme olarak biimleniyordu. Ma
dam Bovary'nin kaynvalidesi romanlarn Emma'nn ruhunu
zehirlediini iddia ederek, olundan Emma'nn kitap kirilid-
yere yeliini durdurmasn isteyerek onu skntnn derin
liklerine itmiti.24 Edmund Gosse'un annesi dini ya da deil,
hibir roman eve sokmazd. 1800 yllarnda, henz kk bir
ocukken anlatt yklerle kendini ve kardelerini elendi-
rirmi. Kalvinist dads bunun farkna varm ve onu sert bir
dille knayan bir konuma yapm; elencesinin kt olduu
na onu inandrm. Bayan Gosse gncesinde "O gnden iti
baren" yazyor; "ne trden olursa olsun, yk yaratmann bir
gnah olduuna inandm." Ama "ykler yaratma drts
iddetle artt. Duyduum ve okuduum her ey sinirlerime
gda oldu. Gerein alnl benim iin yeterli deildi; onun
stne d gcm ilemeliydim ve bu kibir, bu ktlk ve
bu budalalk yreimi ne denli utanca bouyordu anlata
mam. imdi bile izlendii, dua edildii ve savald halde
beni en ok zorlayan gnah bu. Dualarm ve gelimemi en
gelledi ve bunun sonucu olarak da, bam edi."25 Bu szleri
yazdnda yirmi dokuz yandayd.
Olunu bu inanla bytt. Gosse yle anmsyor: "o
cukluumda kimse bana 'Bir varm, bir yokmu' gibi etkile
yici giri szleri etmedi. Misyonerler anlatld ama korsanlar
hi anlatlmad. Ar kularn tanyordum ama perileri hi
duymamtm... Beni doru syleyen biri yapmak istemiler
di; eilim beni pozitif dnen ve sorgulayan biri yapmakt.
Beni doast d gcnn yumuak kvrmlar arasna koy-
salard, beynim onlarn geleneklerini sorgulayc olmayan bir
ruhla daha huzurlu olabilirdi."26 1980 ylnda Tennessee eya
letinde, Hawkins Devlet Okullar aleyhine dava aan aile her
halde Gosse'un grlerini okumamt. Aralarnda Sirderal-
la, Srma Bukleler, Oz Bycs adl kitaplarn da bulunduu
tm bir ilkokul mfredatnn kktendinci inanlarna ters
dtn savunuyorlard.27
Bakalarn okumaktan alkoymaya alan otoriter okur
lar; neyin okunup, neyin okunmayacana karar veren fana
tik okurlar; zevk iin okumay reddeden ve yalnzca gerek
kabul ettiklerinin tekrar edildiini grmek isteyen kat okur
lar: Bunlarn tm, okurun engin ve ok ynl gcn kst
lamaya alanlardr. Ne var ki, sansrcler ate ya da mah
kemeler olmadan, deiik yntemlerle de alabilirler. Kitap
lar yeniden yorumlayp, otokratik haklarna destek yarat
mak iin kendilerine hizmet eder hale getirebilirler.
1976 ylnda ve ben lise iki rencisi iken, Arjantin'de Ge
neral Jorge Rafael Videla'nm ban ektii askeri bir darbe
oldu. Ardndan lkenin o gne dein grmedii boyutta in
san haklar ihlalleri geldi. Ordunun bahanesi terristlerle gi
ritii savat. General Videla'nm tanmna gre "terrist yal
nzca eli silahl ya da bombal biri" deildi; "Bat ve Hristi
yan medeniyetine kar dnceleri yayan kiiler" de ter
ristti.28 Karlan ve ikence gren binlercesi arasnda Peder
Orlando Virgilio Yorio adl bir rahip de vard. Bir gn Peder
Yorio'nun sorgulaycs onun ncili okuma biiminin yanl
olduunu syledi. "Sen Hristiyan doktrini ok yzeysel an
lamda alglyordun. sa yoksullardan sz etti ama yoksulluk
derken tinsel yoksullardan sz ediyordu. Sen onu yzeyde
algladn ve gidip, yoksullarla yaadn. Arjantin'de tinsel
yoksulluu olanlar varlkl insanlar. Bundan byle gidip za
mann gerekten yardmna muhta olan varlkllara harca-
m alsn"29
Bylece, okurun glerinin tmnn aydnlatc olduu
sylenemez. Bir metni var eden, onun gizini aa karan,
anlamlarn katlayan, gemie, imdiye ve gelecein olaslk
larna onda ayna tutan eylem, yaayan sayfay yok edebilir
ya da yok etmeye niyetlenebilir. Her okur, yalan sylemekle
ayn anlama gelmeyecek okumalar retir, ama her okur yalan
syleyerek metni bir doktrine, rastgele bir yasaya, kiisel
karlara, kle sahiplerinin haklarna ve tiranlarn otoritesine
kle edebilir.
Sebastian Brant, Budalalar Gemisi adl yaptn yazar.
Kitap Budalas

Hepsi yaygn davranlardr: Gzlkleri klfndan kart


mak; onlar kt mendil, gmlein etei ya da kravatn ucu ile
temizlemek; burnun stne yerletirmek; camlarnn arkasn
dan nmzde duran ak sayfaya bakmadan nce saplar ku
laklara koymak. Sonra da harfleri netletirebilmek iin onu bur
nun parldayan kemeri stnde yukar itmek ya da aa kay
drmak. Bir sre sonra onlar karp, kalarn arasnda kalan
akl svazlamak; bizi byleyip, kendine aran metinden
kopmak iin gzlerimizi smsk yummak. Ve son hareket: On
lar kartmak, o gecelik okumamz noktalamak iin katlayp,
kaldmz yeri belirtsin diye kitabn arasnda brakmak. Hris
tiyan ikonografisinde Azize Lucia, tepside bir ift gz tarken
resmedilir. Gzlk aslnda grme gl ekenlerin istedikle
ri zaman takp karabilecekleri gzlerdir. Bedenin ayrlabilir
parasdr; ardndan dnyann izlenebilecei bir maskedir; pey
gamber bcei benzeri, yannzda tanabilir bir yaratktr. Dik
kat ekmeyen, kitaplarn stnde ayak ayak stne atm, ya
da masann kalabalk bir kesinde ilgi bekler dururken oku
run amblemi, okurun varlnn gstergesi; okurun sanatnn
simgesi haline gelmitir.
Gzln bulunmasndan nce geen yzyllar kavramak,
okurlarn metinleri gzlerini ksarak sisler arasndan izledikleri
gnlerden, neredeyse hi aba harcamakszn sayfay net gr
menin olaanst rahatln yaadklar gnlere geii dle
mek artcdr. nsanolunun altda biri miyoptur.1 Okurlar
arasnda bu oran daha da ykselir: Yzde yirmi drde yaklar.
Aristoteles, Luther, Samuel Pepys, Schopenhauer, Goethe, Schil
ler, Keats, Tennyson, Dr. Johnson, Alexander Pope, Quevedo,
Wordsworth, Dante, Gabriel Rosetti, Elizabeth Barrett Brow
ning, Kipling, Edward Lear, Dorothy L. Sayers, Yeats, Unamu
no, Rabindranath Tagore, James Joyce - tmnn gz bozuk
tur. Birok insanda durum zaman iinde ktleir. Homeros'tan
Milton'a, James Thurber'den Jorge Luis Borges'e kadar birok
nl okur yallklarnda kr olmulardr. Otuzlu yllarda gzle
rini yitirmeye balayan ve kr olduktan sonra -1955 ylnda-
Buenos Aires Ulusal Ktphanesi'nin bana getirilen Borges,
bu tuhaf yazg (artk grmeyen okura sunulan kitaplar dnyas)
konusunda yle demitir:

Kimse gzyalar dkecek kadar alalm asn ya da sitem etmesin


Tanrnn yeteneklerinin bu yansmasna
O Tanr ki byle olaanst bir cilve ile
Karanlk ile kitaplar bana birlikte sundu .2

Borges, "soluk, belirsiz kllerin yokluk ve uykuyu and


ran" sisli evreninde yaayan okurun ilesini Kral Midas'm yaz
gsna benzetti: evresinde yiyecek ve iecek dolu iken alktan
lmeye mahkm olmak gibiydi grememek. Televizyonda yer
alan Alacakaranlk Kua bylesi bir Midas' konu almt.
Nkleer faciadan kurtulan tek insan olan doymak bilmez bir
okur. Tm kitaplar artk onundur ama o, kaza ile gzlklerini
krar.
Gzlk bulunmadan nce, okurlarn en az drtte biri, bir
metni zebilmek iin byk puntolu harflerin kullanlmasna
gereksinim duyard. Ortaa okurunun gzlerinin yaad
gerginlik oktu. Okumaya abaladklar odalar yazn scaktan
korunmak iin karartlrd. Kn ise odalar doal olarak karan
lkt nk buz gibi rzgrlar ieri almasn diye yaplan pence
reler ok kkt; ieri puslu bir k verebiliyordu. Ortaa ya
zclar altklar koullardan sk sk yaknrlard ve yaknma
larn kimi zaman yazmakta olduklar kitabn sayfa boluklar
na not ederlerdi. Adndan ve ii konusunda yapt ackl ak
lamalardan baka ona ilikin hibir ey bilmediimiz Florencio
adl birinin onnc yzyln ortalarnda kaleme ald gibi:
"ok zorlu bir i. Gzlerdeki sndryor, srt kamburla
tryor, i organlar ve kaburgalar eziyor, bbreklerde arlar
yapyor ve tm bedeni yoruyor."3 Gz bozuk olanlarn ii da
ha da zor olmalyd. Patrick Trevor-Roper gece biraz olsun ra
hatladklarn sylyordu "nk gece byk bir eitleyici"
dir.4
Babil, Roma ve Yunan'da gz bozuk olan okurlarn kitab
bir bakasna -ou kez de bir kleye- okutmaktan baka are
leri pek yoktu. Birka saydam bir ta ardndan bakmann ie
yaradn fark ettiler. Zmrdn zellikleri konusunda yazan
yal Plinius, mparator Neron'un gladyatr grelerini bir
zmrdn ardndan izlediinden sz eder. Bu, kanl ayrntlar
netletiriyor muydu, yoksa grntye yalnzca yeil bir ton mu
veriyordu, bilinmez; ama yk ortaalar boyunca dilden d
medi. Roger Bacon ve hocas Robert Grosseteste tan olaans
t zelliinden sz ettiler.
Ne var ki, pek az okur deerli talara ulaabiliyordu. ou
okuma saatlerini vekaleten okumalarla ya da eksiklii gider
mek iin zorlanan gz kaslarnn yava ve zorlu abalar ile ge
irdiler. Sonra, onnc yzyln sonlarnda bir gn gz bo
zuk okurlarn yazgs deiti.
Deiimin tam olarak ne zaman gerekletiini bilmiyoruz
ama 23 ubat 1306 ylnda Floransa'daki Santa Maria Novella
Kilisesi'nin krssnden Pisa'l rahip Giordano da Rivalto ce
maatine bir vaaz verdi ve "dnyann en yararl bulularndan"
olan gzln yirmi yama bastn syledi. Ekledi "Ben gz
l herkesten nce tasarlayan ve yapan kiiyi tandm ve
onunla konutum."6
Bu inanlmaz buluun sahibi hakknda hibir ey bilmiyo
ruz. Belki de Giordano'nun adayd; herkesin "gzlk ya
pard ve bu sanat herkese bedava retirdi" diye anlatt kii
Spina adl bir keiti.7 Belki de gzlk yapmn 1301 ylndan
beri bilen Venedik Kristal ileri Loncas'nm bir yesiydi. O y
ln lonca kurallar arasnda "gzlk yapmak isteyenlerin izle
mesi gereken yol"8 bulunuyordu. Ya da Santa Maria Maggiore
Kilisesi'ndeki bir plaketin "gzl bulan" olarak tantt
Armatili Salvino idi. Plakette "Tanr gnahlarn balasn.
M.S. 1317" diye yazyordu. Bir baka aday daha nce usta kata-
logcu olarak tandmz Roger Bacon'd. Kipling onu, son d
nem yklerinden birinde kitap sslemesi ile uraan birinin
ngiltere'ye kaak soktuu eski bir Arap mikroskobunun kulla
nlna tank ediyordu.9 Bacon 1268 ylnda yle yazmt:
"Kim ki, harfleri ve ufak nesneleri bir kristalin ya da bir kre
paras aracl ile, dbkey taraf gze doru tutarak izler; o
kii harfleri daha byk ve daha
net grecektir. Byle bir alet herke
se yararldr."10 Descartes, drt
yzyl sonra bile gzle vgler
dzmekteydi: "Yaammzn dene
timi tamam ile duyularmza bal
dr. Grme bu duyularn en geni
kapsaml ve soylusu olduuna g
re, bu gc arttrmak iin yaplan
bulular en yararl olanlar arasnda
dr."11
Resimlerde gzle ilk kez 1352
ylnda Tommaso da Modena tara
fndan Provence'da yaplan ve Kar
dinal Hugo de St. Che'i gsteren bir
tabloda rastlanr.12 Kardinali giyimli
olarak masasna oturmu, samda
ve yukarda duran bir kitab kopya
larken gryoruz. "ivili gzlk"
olarak bilinen gzlkler kaim bir
erevenin iine oturtulmu olan ve
ayarlanabilsin diye burnun stn
den ivili iki kahn mercekten oluu
yordu.
Gzlk onbeinci yzyln orta
Gzlklerin resimlerde grnd ilk larna kadar lks eya sayld. Pa
portre: Kardinal Hugo de Saint Cher'i
halyd ve greceli olarak daha az
burnunun stnde gzlyle 13 5 2 'de
izen Tomasso da Modem. insann gerek duyduu bir nesney
di nk kitaplar da bir avu insann elindeydi. Matbaann bu
lunuundan ve kitaplarn yaygnlamasndan sonra, gzle
olan istek de artt. rnein ngiltere'de gezgin satclar kentten
kente dolaarak "ucuz Avrupa gzlkler" sattlar. Gzlk ve
ereve yapmclar Gutenberg'in ilk ncil'inin basmndan yal
nzca on bir yl sonra 1466'da Strasbourg'da; 1478 ylnda Nu-
remberg'de; 1540 ylnda Frankfurt'ta tanndlar.13 Daha ok sa
yda ve daha iyi kalite gzln daha ok sayda okuru daha
iyi okur yapt, kitap satnda artlara yol at sylenebilir.
Bu nedenle de gzlk ou kez entelekteller, ktphaneciler
ve bilim adamlar ile ilintilendirilmitir.
Ondrdnc yzyldan sonra, gzlk ok sayda tabloya ek
lendi. Ama resimdeki kiinin alkan ve bilge kiiliini vurgu
lamakt. Meryem'in lm konulu birok resimde lm
deinin evresinde duran doktorlar ve bilgelerin deiik tr
lerde gzlkler edindikleri grld; Viyana'nn Neuberg Manas-
tn'nda bulunan bir Meryem'in lm tablosunda yasl, gen
adamn yam banda yer alan; elinde kaim bir cilt tayan beyaz
sakall bir bilgeye gzl yzyllar soma taklmtr. Sezdiril-
meye allan; en bilge kiilerin bile Meryem'in yazgsn dei
tirecek, ya da onu iyiletirmeye yetecek bilgiye sahip olmadkla
ryd.
Yunanda, Roma ve Bizans'ta bilim adam-air olan doctus
poeta'mn bir tablet ya da tomar tutarken grntlenmesinin bir
rnek oluturduu dnlrd. Ne var ki, bu rol lmller
iin geerliydi. Tanrlar edebiyatla ilgilenmiyorlard pek. Yunan
ve Latin Tanrlar ellerinde kitapla temsil edilmemilerdi.14 H
ristiyanlk bir Tanrnn eline kitap veren ilk dindi. Ondrdnc
yzyldan balayarak, Hristiyanln amblemine dnm ki
tabn yamna baka bir grnt eklendi: Gzlk. sa'nn ve Tan-
r'nm kusursuzluklan miyop olarak resimlenmelerini olanaksz
klyordu ama kilisenin ileri gelenleri olan A quinoiu Aziz Tom-
maso, Aziz Augustinus ile; Cicero, Aristoteles gibi Katolik kili
sesi yasalar tarafndan kabul grm klasik yazarlar kitap ta
rken ve bilginin grm geirmi simgesi olan gzl takar
ken resmediliyorlard.
Onbeinci yzyln sonlarna gelindiinde, gzlk yalnzca
Bir onbirinci yzyl Bakire M eryem'in Ebedi Uykuya Yat tablosu, (Neberg Manast
r, Viyana). Bacunda bekleyen hekimlerden biri, yzyl sonra daha bilgili ve yetkin g
zkmesi iin burnuna yerletirilen gzln ardndan bakyor.

okumann prestijini simgelemekle kalmam, onun nasl ktye


kullanldn da gsterir olmutu. Bugn olduu gibi, o gn
de birok okura yaptklar iin onaylanmayan bir i olduu
sylenmiti. Altnc ya da yedinci snfta iken, ders aralarnda
ierde kalp, okuduum iin bana glndn anmsyorum.
Saldrnn sonunda ben yzkoyun yerde yatyordum. Kitabm
bir keye, gzlklerim baka bir keye frlatlmt. Yeenle
rim kitaplarla kapl odam grdkten sonra gidecekleri kovboy
filmine benim gelmek istemeyeceimi dnmler, "Sen nasl
sa beenmezsin" demilerdi. Pazar gnleri le sonrasnda
okuduumu gren bykannem iini eker, "Gpe gndz
d gryorsun" derdi: Onun gznde benim "bir ey yapma
mam" yaam sevincine kar ilenmi bir gnah, anlamsz bir
zaman katliamyd. Arkanl, gsz, kendini bir ey sanan,
herkese ders veren, elitist - bunlar akl dank bilim adam,
miyop okur, kitap kurdu ve elencesi okumak olan kiiler iin
kullanlan deyimler oldu. Kitaplarna gmlm, gereklerin
ve etin kemiin dnyasndan soyutlanm, tozlu kapaklar ara
snda sunulan szcklere yabanc olanlara tepeden bakan, Tan
rnn neyi gizlediini anladn sanan gzlkl okur, bir aptal
olarak grld ve gzlk onun entelektel burnu bykl
nn simgesi oldu.
Gen bir hukuk doktoru olan Sbastian Brant ubat 1494
ylnda ve nl Basel Festivali srasnda, Almanca alegorik iir
ler ieren kk bir kitap yaymlad: Das Narrenschiff ya da Bu
dalalar Gemisi. Kitap hemen baar kazand. lk ylnda bask
yapt. Brant'm doum yeri olan Strasbourg'da yaayan giriim
ci bir yaync kr peine dt ve ad san bilinmeyen bir air
den kitaba drt bin satr eklemesini istedi. Brant bu tr bir kor
sanlktan yaknd ama bir sonu alamad. ki sene sonra, Fre-
iburg niversitesi'nde iir profesr olan dostu Jacques Loc-
her'den kitab evirmesini istedi.15 Locher evirdi ama bunu ya
parken de dizini deitirip, kendine ait blmler de ekledi.
Brant'm ilk kitabndan ne denli farkl olursa olsun, onyedinci
yzyla gelene kadar okurlarnn says artt. Baarsnn bir b
lmn yirmi iki yandaki Albrecht Drer tarafndan yaplm
olan aa basklara borlu olsa da, aslan pay Brant'indi. Brant
zinadan kumara; inanszlktan nankrle kadar, toplumunun
dknlklerini ve gnahlarn aratrm, net bir biimde ve
gnnn dilinde aktarmt. rnein, yalnzca iki yl nce bu
lunan Amerika ktas kitabn yarsnda kskan merakn sama
ln rneklemek iin kullanlyordu. Drer ve baka sanatlar
Brant'm okurlarna gndelik yaamn her kesitinde tannabile
cek bu yeni gnahkrlarn resimlerini sunuyorlard ama metni
tamamlayacak bu resimlerin ne olacam belirleyen Brant't.
Bu resimlerden balk sayfasnn hemen ardndan gelen bi
rinci resimde bilim adamnn samalklar gsteriliyor. Brant'm
kitabn aan kendi resmi ile karlar: alma odasnda, ki
taplarla evrili bir adam. Her yerde kitap var: Arkasndaki raf
larda, krs biimi masasnn drt bir yannda ve ekmecelerin
iinde. Merkep kulaklar gibi kulaklarn gizlemek iin bir gece
lik takkesi giymi. Arkasnda bir soytarnn zilli apkas asl.
Sa elinde, gelip kitabna konacak sinekleri kovmak iin ps
kll bir sopa tutuyor. O bir Biichernarr; "Kitap budalas".
Onun budalal kendini kitaplara gmmesinden geliyor. Bur
nunun stnde gzlk var.
Bu gzlk onu suluyor: Burada dnyay dorudan gre
meyecek biri var. Grmek yerine basl bir sayfadaki l sz
cklere bakmay yeliyor. "Gemiye ilk binenin ben olmamn
ok geerli bir amac var" diyor kitap budalas.; "Benim iin ki
tap ok nemli; altndan bile. Burada anlamadm birok hazi
ne var." yi kitaplardan alntlar yapan bilge kiilerin yan ba
nda "Bu ciltlerin hepsi evde var" demekten byk bir keyif
aldn itiraf ediyor. Kitap toplayp, bilgi toplayamayan sken
deriyeli II. Ptolemiaos'a benziyor.16 Brant'm kitab aracl ile
gzlkl ve budala okur herkesin bildii bir ikonaya dnr.
1505 yl kadar eski bir tarihte, Olearis'in De fide corcubinarium
adl kitabnda benzer bir krsde oturan, toynana sinek kon
mu gzlkl bir katr vardr. Alm, kocaman bir kitaptan
rencileri hayvanlar olan bir snfa okuyor.
Brant'm kitab yle popler oldu ki, hmanist bilim adam
Geiler von Kayserberg 1509 ylnda her Pazar gn, kitaptaki
bir budalaya dayal bir dizi vaaz vermeye balad.17 Brant'm bi
rinci blm ile rten ilk vaaz, kitap budalas ile ilgiliydi ta
bii. Brant budalann azna kendini tanmlayaca szckler
vermiti. Geiler bu tanm aracl ile kitap budalasnn yedi
farkl tipini belirledi. Her bir budala budalalarn takkelerindeki
zillerden birinin alm ile tantlyordu. Geiler'e gre ilk zil ki
taplar pahal eyalarmasna gsteri iin toplayanlar anlat
yordu. Geile'in alntlar yapmaktan pek holand Latin d
nr Seneca, M.S. birinci yzylda bile gsteri amal kitap top-
Sebastian Brant'n Budalalar Gemisi adl yaptnn birinci basksnn Albrecht
Drer tarafndan hazrlanm kapak sayfas.
lama tutkusunu reddediyor
du: "Eitim grmemi bir
ok kii kitab bir alma
arac olarak deil, yemek
odasn sslemek iin kulla
nyor."18 Geiler altn iziyor
du: "Kitaplarn ona n geti
receine inananlar onlardan
bir eyler renmelidirler;
onlar ktphanede deil
akllarnda saklamaldrlar.
Ama birinci Budala kitaplar
n zincire vurur ve onlar tut
sak eder; kitaplar kendilerini
zgr klp, onu yargcn
nne karp, kendilerinin
deil, onun tutuklanmas ge
rektiini syleyeceklerdir." ikinci zil ok sayda kitap tketerek
bilgelik sahibi olmay amalayan okuru anlatr. Geiler bunu fazla
yiyerek midesini bozan bir kiiye ya da ok fazla askeri olduu
iin kuatmada zarar gren generale benzetiyor. "Ne yapmal
ym? diyebilirsiniz. Kitaplarm ataym m yani?" Pazar vaaz s
rasnda Geile'in parma ile cemaatinden birini gsterdiini
dleyebiliyoruz. "Hayr, bunu yapmamalsnz. Sizin iin yarar
l olan seip, onu doru zamanda okumalsnz." nc zil ki
taplar okumadan biriktiren, yalnzca ilerine ne varm diye ba-
kveren okuru anlatyor. Geiler onu kentin iinde koan bir deli
ye benzetiyor: Koarken de evlerin n yzlerindeki iaret ve
amblemleri ayrntlar ile okumaya alyor. Bu diyor Geiler, ola
naksz bir aba ve acnacak bir zaman kayb.
Drdnc zil zengin bir biimde resimlendirilmi, tezyinli
kitaplar seven biri. "Tanrnn ocuklar a gezerken gzlere bu
altn ve gm ziyafetini ekmek budalalk olmuyor mu? Gz
lerinizin sizi mutlu edecek olan gnei, ay, yldzlar, renk renk
iekleri ve daha birok eyi yok mu? Kitapta insan resimlerine,
ieklere ne gerek var? Tanrnn verdikleri yetmiyor mu?" Ge
iler konuyu, resimlenmi grntlere olan bu dknln
"bilgelie yaplm bir hakaret olduunu" syleyerek balyor.
Beinci Budala kitaplarn deerli kumalarla kaplatyor. (Bura
da Geiler yine "ciltlerden ve etiketlerden zevk alan" okurdan
sz eden Seneca'dan alnt yapyor: Okurun okuma-yazma bil
mezlerle dolu evinde tavana kadar ciltler dolusu kitap vardr
nk kitaplklar da banyolar kadar varlkl evlerin temel ss-
lerindendir.")19 Altnc zil klasikleri okumadan, yaz, retorik ve
dilbilgisi bilmeden kt kitaplar yazan ve reten Budalay an
latyor. O yazarla soyunmu bir okurdur ve byk yazarlarn
yaptlarnn yanma kendi karalamalarn koymak ister. Son ola
rak da -gelecein entelektellik kartlarnn grmezlikten ge
lecei paradoksal bir ters yz ile- yedinci ve sonuncu Kitap Bu
dalas kitaplardan nefret eden, onlardan edinilecek bilgiyi yad
syan biridir.
Brant'm entelektel imgelemi aracl ile entelektel Ge
iler, gnlerinde Avrupa toplumunun dini ve sivil yapsnn ta
rih kavramn altst eden hanedan savalar; yer ve ticaret kav
ramlarn altst eden corafi bulular, dnyada kim, neden ve
ne olduklar kavramlarn srekli deiiklie uratan mezhep
ayrlklar ile paralanmasna tank olan bir an belirsizliin
de yaayan yobazlar iin yeterince konu rettiler. Geiler onlar,
suu eylemlerinde deil ama eylemleri konusundaki dncele
rinde, dlerinde, fikirlerinde ve okumalarnda aramalarna
olanak veren bir sulamalar katalou ile donatt.
Pazar gn Strasbourg Katedrali'nde oturmu, Geiler'in
yanl ynlendirilmi okur konusundaki konumalarn dinle
yenler okurlara duyulan yaygn olumsuz tepkinin yansmas
olarak konutuunu sanm olabilirler. Benim gibi gzlk ta
kan birka kiinin huzursuzluunu duyumsayabiliyorum. Bu
zavall yardmclar birdenbire bir erefsizliin madalyalarym
gibi aktrmadan onlar kardm da dnebilirler. Oysa Ge-
iler'in saldrd okur ve onun gzlkleri deildi. Tam tersine;
onun grleri eitimsizlii, ya da anlamsz akl yartrmalar
eletiren insancl bir rahibin szleriydi. Gerek bilgiye olan ge
reksinimi ve kitabn deerini savunan biriydi. Geiler halkn
arasnda gn getike yaylan olumsuz tepkiyi ve bilim adam
larn hak etmedikleri ayrcalklarn sahibi kiiler olarak gren,
onlar John Donne'm "yalnzln kusurlar"20 olarak nitelen
dirdiklerinin acsn eken; gerek yaamn skntlarndan
uzaklamak, sradan insanlarn grltl yaamndan uzak
durmak iin, birka yzyl sonra Saint Beuve'n adn fildii ku
le koyaca "entelektel okurun kendini kalabalktan soyutla
mak iin trmand" bu snakta yaayan kii olarak gren
yargy paylamyordu.21 Geiler'den yzyl sonra, Thomas
Cariyle adl bilim adam okurdan sz ederken, ona u kahra
manlara yarar nitelikleri veriyordu: "Telif haklar ve telif hak
szlklar ile, yoksul, tavan arasnda, eskimi ceketinin iinde,
mezarnda, lmnden sonra, yaarken ondan ekmei esirge
yen ya da esirgemeyen devletleri ve kuaklar ynetir (yapt
budur aslnda)."22 Bunlara ramen okuru, akl dank bir yu
murta kafa, dnyadan elini eteini ekmi biri, gizli bir kede
kendi bana kitap kartrp gz ak d gren kii olarak
grme nyargs sryordu.
Geiler'in ada olan spanyol yazar Jorge Manrique, insa
nolunu ikiye ayryordu: "emekleri ile yaayanlar ve varlkt
lar."23 Bu ayrm ksa srede "emekleri ile yaayanlar" ile "kitap
Budalalarna"; yani gzlkl okura dnt. in tuhaf yan
gzlklerin bu nesnel niteliklerinden kopmu olmalardr. G
nmzde bile dnen biri olarak grnmek isteyen (kitaplara
gml imi gibi durmak isteyen) kiiler bu simgeden yaralan
maktadrlar. Numaral ya da numarasz bir gzlk yzn eki
ciliini silikletirir ve daha dnsel eylemleri artrr. Baz
lar Scak Sever adl filmde Tony Curtis, saf bir milyoner olduu
na Marilyn Monroe'yu inandrmak iin alnt bir gzlk takar.
Ve Dorothy Parkecin nl szleri: "Erkekler gzlkl bir kza
nadiren kur yaparlar." Bedenin gcnn karsna akim gc
n koymak, homme moyer sensuel ile bilim adamn ayrt edebil
mek ayrntl tartmalar gerektirir. Bir tarafta iiler vardr: Ki
taba ulaamayan kleler, sinirden ve kastan oluan yaratklar
dr bunlar. nsanln ounluunu olutururlar. te tarafta da
aznlkta olan dnrler vardr: Yazclarn sekinleridirler,
otorite ile zdeletirilen entelektellerdir. Mutluluun anlam
n irdelemeye alan Seneca, bilgelii aznla veriyor, oun
luun dncelerini yeriyordu. "En iyi olan ounluk tarafm-
dan istenmeli" diyordu; "ama ounluk hep en kty sei
yor... hibir ey insanlarn sylediklerine bakp, ounluk tara
fndan benimseneni doru kabul etmek, ve kendine akl do
rultusunda deil de srye uymak drts ile yaayan oun
luun davranlarn rnek almak kadar kt bir ey olamaz."24
Yzyln banda halk kitleleri ile entelekteller arasndaki ili
kileri aratran ngiliz bilim adam John Carey, Seneca'nm g
rlerinin yanklar saylabilecek grleri Edward ve ge Vic
toria dnemlerinde bulduunu syler. "Bireyin evrelendii
okluklar dnlecek olursa, kiinin kendisi dnda kalan
hikimsenin kendisininkine eit bir bireysellie sahip olduunu
dnmek mmkn deildir. Kitle, basitletiren ve klten
bir kavram olarak, bu zorluu gidermek iin yaratlmtr."25
(O rktc gzlklerden de anlalaca gibi) "yi" oku
yabildikleri iin okuma hakk olanlarla, "anlamazlar" gerekesi
ile okumaktan alkonanlarn kar karya getirilmesi eski oldu
u kadar aldatcdr da. Sokrates birey yazya dkld m, baka
bir yere tanp onu anlayanlar kadar onu anlamayanlarn eline d
ebilecei grn savunur [italikler bana ait]. Metin doru
insanlara konumay bilmez. Yanl insanlardan kamay da.
Ona kt davranldnda ya da haksz yere ktye kullanld
nda, hep ebeveyninin onun yardmna komasna gereksinim
duyar. Kendini koruyamaz; kendine yardm edemez." Doru
ve yanl okurlar: Sokrates'e gre metnin bir doru okumas
vardr ve bu yalnzca birka bilgili uzman tarafndan kavrana
bilir. Victoria dneminde Matthew Arnold bu inanlmaz boyut
ta kendini beenmi gr yanklayacakt: "Biz... [kltrel]
mirasmz Barbarlara, Grgszlere, ve henz Halka vermek
ten yana deiliz."26 Bu mirasn tam anlam ile ne olduunu an
lamaya alan Aldous Huxley onu, herhangi bir ailenin birik
mi zel bilgi daarc olarak tanmlyor. Ailenin tm bireyle
rinin ortak mal. "Byk Kltr Ailesinden olan Bizler bir ara
ya gelince, Bykbaba Homeros'tan sz eder, u yal Dr. John-
son' ekitirir, Sappho teyzeden ve zavall Johnny Keats'ten
konuuruz. 'Vergilius Amcann o incisini anmsyor musun?
Hani bilirsin ya. Tineo Danaos... Esizdir, hi unutamam...' Ha
yr, unutmayacaz da. Dahas da var: Bize gelme yzszl-
22 Ekim 1940 tarihinde bombalanp, byk zarar gren Londra'daki Holland House
Ktphanesi'nde okurlar kitaplar kartryorlar.
n gsteren o korkun yabanclar; sevgili, yumuak huylu Am
camz Vergilius'u tanmayanlar da unutmayacaklar. Onlara ya
banclklarn kesintisiz olarak duyumsattracaz."27
nce hangisi vard? Thomas Hardy'nin "Bir yn...duyar
llk sahibi olan bir aznl ieren; ilgilenmeye deecek olan
yalnzca onlar ve onlarn nitelikleri"28 biiminde anlatt kitle
lerin oluumu mu, yoksa kendini geri kalan herkesten stn
gren ve dnyann ona glp getii, gzlkl Kitap Budalas
m?
Zaman sralamasnn nemi yok. Her iki kalplam tip ya
pay olarak retilmiler ve her ikisi de tehlikeli nk ahlaki ya
da toplumsal eletiri maskesi altnda esasta ne kstlanabilirler
ne de kstlayc olan bir beceriye ket vurma abasna alet edili
yorlar. Okumann gerei baka bir yerlerdedir. Sradan kiiler
de yaratc yazya benzer bir eylem bulmaya alan Sigmund
Freud, benzer bir karlatrmann d kurma ile edebiyat ret
me arasnda yaplabileceini savundu. nk "D gcnn
rn olan edebi metinleri okumann verdii asl keyif akl
mzdaki gerilimlerin zgrle kavumasndan kaynaklanr...
o gnden sonra sululuk duymadan, kendimizi knamadan
d kurabiliriz."29 Bu birok okurun paylat bir deneyim de
ildir, kukusuz. Bulunduumuz yere ve zamana, ruh halimize
ve belleimize, deneyimlerimiz ve isteklerimize bal olarak
okuma keyfi zihnimizdeki gerilimleri geveteceine artrr, tel
lerimizi ark sylettirecek kadar gerer. Bizi onlarn varlna
duyarsz deil; daha duyarl klar. Kimi zaman sayfann stn
deki evren bizim bilinli imgelemimizin paras olur. Biz de Don
Quijote gibi, aknlktan yolunu yitirmi biimde bu dsel
manzaralar arasnda dolanr dururuz.30 Oysa ou zaman ok
salam basarz. Metni okurken, okuduklarmz gerekmi gibi
dnrken bile okuduumuzun bilincindeyizdir. Nasl oku
duumuz bilmediimiz zaman bile neden okuduumuzu bili
riz. Aklmzda hem bu kurmaca metin vardr hem de okuma
eylemi. yknn hatrna, sonunu bulmak iin okuruz. Oku
mu olmak iin sonu getirmeyiz. evresinden kopmu, iz sr
cler gibi aratrarak okuruz, dalgn okuruz, sayfa atlaya atlaya
gideriz. Nefretle, beeniyle, batan savarak, tutkuyla, kskan
lkla ve zlemle okuruz. Ara ara keyif salvolar ile okuruz ve
buna neyin neden olduunu kestirmeyiz. Rebecca West, Kral
Lear'i okuduktan sonra "Bu duygu ne?" diye soruyor; "Bu b
yk sanat yaptlarnn yaamma etkisi ne ki, ben bu denli mut
lu oluyorum?"31 Bilemiyoruz: Bilmeden, yava ve uzun hare
ketlerle; bolukta yzermiesine, ktlesiz gibi okuyoruz. Kt
niyetlerle, nyarglarla okuyoruz. Cmert duygularla okuyoruz
ve metin adna zrler sunuyoruz. Yldzlarn bize iyi davran
d gecelerde nefes almadan okuyoruz. Biri "mezarmzda y
rm", bir an iimizde bir yerlerden sklp getirilmi gibi
okuruz. Orada olduunu hi bilmediimiz bir eylerin farkna
varlmas; yalnzca bir alev ya da bir glge sandmz, ruh gibi
grnmnn biz ne olduunu gremeden kalkp bize dnen
eylerin bilinci bizi daha yal ve daha akll yapar.
Bu okumann bir imi vardr. 1940'ta Londra'nn bombalan
mas srasnda ekilmi fotorafta, km bir kitapnn g
rnts yer alyor. Alm tavandan hayalet gibi olmu binalar
grnyor. Dkknn orta yerinde, bir kiri ve eya yn dur
uyor. Ama duvarlardaki raflar yerlerini korumu ve kitaplar
yara almam grnyor. Dkntlerin ortasnda duran kii
var: Biri -hangi kitab alaca konusunda kararsz biri- ciltlerin
yan tarafndaki adlar okuyor. Gzlk takan bir dieri, bir cilde
uzanyor. nc adam, elindeki kitab am, okuyor. Srtlar
n ne savaa eviriyorlar, ne de yok edilii grmezlikten geli
yorlar. Apak ortada olan zorluklara kar koymaya abalyor
lar. Soru sorma hakk gibi herkeste olan bir hakk kullanyorlar.
Enkazn arasnda okumann kimi zaman sunduu grebilme
yetisini -anlay- aryorlar.
YANKAGIDI SAYFALARI

Bir simyacymm gibi sabrla, bir eyler dledim


ve yapmay denedim hep. Onun uruna tm doyumlardan
ve benlik davasndan vazgeebilirim. Eski gnlerde bir bayapt
-bir magnum opus- retecek oca beslemek uruna,
insanlarn tavann kirilerini ve eyalar atee atmalar gibi.
Nedir bu? Anlatmas zor. Ksaca; bir kitap. Birka ciltten oluan,
kitap gibi bir kitap. Ne kadar ho olursa olsun, gel git esinlerin tomar
deil: Kurgusu salam ve iyi dnlm bir kitap...
te sevgili dostum, binlerce kez tvbe ettiim gnahn
yaln itiraf bu... Ama buna ramen beni tutsak ediyor ve
hl da baarabilirim. Tm n tamamlamaktan sz etmiyorum.
(Bunu yapmak iin ne olmak gerektiini Tanr bilir!)
Yalnzca baarl bir blm karabilmek... bitmi blmler aracl
ile bu kitabn var olduunu, benim de neyi baaramadnm
bilincinde olduumu gstermek.

St p h a n e M a l l a r m
Paul Verlaine'e Mektup, 16 Kasm 1869
Yankd* Sayfalar

Hemingway,in nl yks Klimanjaro'nun Karlar'nda, l


mekte olan kahraman artk hibir zaman yazamayaca tm
ykleri anmsar. "Oralardan bildii en az yirmi yk vard
ama birini bile yazmamt. Neden?"1 Birkandan sz eder
ama, doal olarak bu liste sonsuz olmaldr. Yazmadmz raf
lar dolusu kitap, okuyamadmz kitaplar gibi, karanln iin
de evrensel kitapln sonsuzluktaki en u noktasna kadar uza
yp gider. Biz A harfinin bann bandayz.
Yazmadm kitaplar ile okumak isteyip de, okuyamad
m kitaplar arasnda Okumann Tarihi de var. Onu grebiliyo
rum. Hemen orada, ktphanenin urasnda; bir blmn
nn bitip, bir dierinin nn balad noktada duruyor.
Neye benzediini tam olarak biliyorum. Kapan dleyebili-
yorum ve krem rengi sayfalar hissedebiliyorum. Arzulu bir ke
sinlikle, kt kapan altndaki batan kartc bez cildi ve be
ze gmlm altn harfleri sezebiliyorum. Arbal ba sayfa
y, zeki alnty ve duygulu sunumu biliyorum. Okurlar iin
Tantalus, Tarzan'n Kitapl, Sayfalar Yrtmak, Ayakparnaklan ile
Okumak, Tolstoy'un Okuma Listesi, Mezartalar, Ezber ile kence,
Kaplumbaa, Kitaplara Dokunmak, Denekta ve Sansr, Okurlarn
Ruhlarnn Bedenden Bedene Geii (ya da Kitap dn Verme ) gibi
* Bir kitabn bana ve sonuna konulan bo sayfalar.
balklar ierecek ve bana byk keyif verecek olan, ok ilgin
ve kapsaml bir iindekiler blm olacan da biliyorum. Ki
tap, mermerin damarlar gibi o gne dek grmediim resimle
rin imzalar ile dolu: Onyedinci yzylda yaplm olan ve s
kenderiye Ktphanesi'ni gnn ressamnn dledii biimde
gsteren bir duvar resmi; air Sylvia Plath'i yamurda, bahede
sesli olarak iir okurken gsteren bir fotoraf; Pascal'n Port-
Royal'deki odasn ve masasnda duran kitaplar gsteren bir
desen; Titanic'ten kurtulan yolculardan birinin onsuz gemiyi
terketmemekte direndii, deniz suyu ile slanm kitab grn
tleyen fotoraf; Greta Garbo'nun 1933 yl Noel armaan liste
si: Kendi el yazs ile yazlm armaan kitaplarn arasnda Nat
hanael West'in Miss Lonelyhearts [Bayan Yalnzkalpler] var.
Emily Dickinson yatana yatm, frfrl gecelik apkas enesi
nin altndan bal; drt bir yannda adlarn zar zor seebildi
im alt, yedi cilt duruyor.
Kitap masamn stnde; nmde ak duruyor. Dosta ya
zlm (tonu btn ile kavrayabiliyorum), ulalabilir, ierikli,
bilgilendirici ama dndrc de. Yzn gzel bir basayfa-
da grdm yazar sevimli sevimli glyor (tysz yzne
baknca kadn m, erkek mi olduunu karamyorum. Adnn
ba harfleri de bu konuda fazla yardmc deil). yi ellerde ol
duum duygusu var. Blmler boyunca ilerlerken benim de
paras olduum kimi nl, kimi adsz bir okurlar ailesi ile ta-
ntrlacam biliyorum. Onlarn davranlarn, l imleri ya
ayan anlara evirme yeteneini eskinin Kutsal Krallar gibi
beraberlerinde tarken, davranlarnn geirdii deiimleri
tanyacam. Onlarn zaferlerini, kovalanmalarn, neredeyse
gizli bulularn okuyacam. Ve sonunda ben okur7un kim ol
duunu daha iyi kavrayacam.
Byle bir kitabn yokluu (daha dorusu henz byle bir
kitap yok) onu dsel konulu herhangi bir kitaptan daha fazla
gz ard etmemiz iin bir neden deil. Tekboynuz, Atlantis, ka-
dn-erkek eitlii, sonelerin Karanlk Leydisi ve ayn derecede
karanlk olan Genlik konular stne yazlm ciltler var. Ne
var ki, bu kitabn yakalamaya alt tarihin kavranmas ok
zor oluyor. Bir anlamda konudan sapmalardan oluan bir ki
tap. Bir konu baka bir konuyu artryor, bir anekdot gr
nte ilgisiz grnen bir yky anmsatyor ve yazar mantk
sal neden-sonu ilikilerinden ya da tarihsel sreklilikten ha
bersizmiesine ilerliyor. Sanki bu sanat hakkmdaki yazlaryla
belirliyor gibi.
Ama grnrdeki bu rastlantsallk iinde bir yntem var:
nmde duran bu kitap yalnzca okumann tarihi deil. Sra
dan okurlarn da tarihi. alar boyu kimi kitaplar tekilere
yelemi olan; kimi zaman daha eskilerin kararlarn benimse
yen, kimi zaman gemiten unutulmu isimler bulup karan
ya da kitaplklarnn rafna adalar arasndan seilmileri
yerletirenlerdir onlar. Bu onlarn kk zaferleri, gizli aclar
ve bunlarn nasl gelitiinin yks. Aile anlar arasndan,
ky kaytlarndan, gemi zamanda uzak yerlerde yaamn na
sl olduunu anlatan yazlardan karlm bilgilerle birka sra
dan insann gndelik hayatnda olup biten her ey en ufak ay
rntsna kadar anlatlm. Sz edilen hep bireylerdir. Uluslar
ve kuaklarn seenekleri tarihe deil istatistie girer. Rilke bir
keresinde u soruyu sormutu: 'Acaba dnya tarihi tamamen
yanl anlalm olabilir mi? Yabanc ve lyor olduundan
dolay evresinde toplanlan kii yerine, evresinde toplanan
kiilerden bir toplantda bir araya gelmi insanlardan bahseder
gibi sz ettiimiz iin gemi hakknda yanlm olabilir miyiz?
Olabiliriz."2 Bu yanl Okumann Tarihi adl kitabn yazar
tarafndan kesinlikle kabul edilmektedir.
Bakn ite, ondrdnc blmde Kral II. Edward'm hazi
nedar ve anslyesi Durham piskoposu Richard de Bury'den
sz ediliyor: 24 Ocak 1287 ylnda, Suffolk yresinde Bury St.
Edmunds kentine yakn bir kyde domu. Elli sekiz yanda
tamamlad bir kitapta "temelde kitap sevgisini irdelediin
den, Roma geleneklerine uyarak adn Yunanca bir szck olan
Philobiblon koyduk" aklamasn getirir. Drt ay sonra da lr.
De Bury tutku ile kitap toplard. Sylenenlere baklrsa, ngilte
re'nin btn piskoposlarnn sahip olduu kitaplarn toplamn
dan daha fazla kitab vard. Yatann evresinde o kadar ok
kitap olurdu ki, onlara taklmadan odada dolamak olanaksz
d. Tanrlara kr; De Bury bir bilim adam deildi ve holan
d kitaplar okudu. Hermes Trismegistus'un (M.S. nc yz
yldan kalma, Neoplatonik bir simya kitab) "Nuh Tufan nce
sinden" kalma ok iyi bir bilimsel kitap olduunu dnyor
du; Aristoteles ile alakas olmayan kitaplar onun olarak belirti
yor ve birtakm olaanst kt dizeleri Ovidius'tan alntlar
olarak sunuyordu. "Kitaplarda lleri yaar buluyorum; kitap
larda gelecekte olacaklar grebiliyorum; kitaplarda sava ben
zeri eyler anlatlyor ve barn yasalar kitaplardan geliyor.
Her ey zaman iinde yozlar ve rr. Satrn ocuklarn yut
maya bir son vermez. Tanr lmllere kitab vermese, dnya
nn tm grkemi yokluk iinde eriyecekti." diyordu.3 (Yazar
mz bundan sz etmiyor ama Virginia Woolf okulda sunduu
bir tezinde Bury'nm inancn yineliyordu: "Bazen unu hayal
etmiimdir: Yarg Gn gelip de tm fatihler, hukuk ve devlet
adamlar dllerini almak iin sraya girince, Tanr Aziz Pet-
rus'a dnecek ve biraz da kskanarak, kitaplar kollarnn altn
da gelen bizleri gstererek, 'Bak, bunlarn dle gereksinimi
yok. Bunlara verecek bir eyimiz yok. Bunlar kitaplar sevmi
ler' diyecektir.")4
Sekizinci blm, Aziz Augustinus'un mektuplarndan bi
rinde iyi bir yazc olarak vd ve kitaplarndan birini sun
duu, neredeyse unutulmu bir okura ayrlm. Ad Gen Me-
lania (bykannesi Melania'dan ayrlsn diye Gen deniyor).
Roma, Msr ve Kuzey Afrika'da yaam. 385 yl dolaylarnda
domu ve 439 ylnda Beytlehem'de lm. Kitap tutkunuy
mu ve bulabildii tm kitaplar kendi iin kopyalam, bunun
sonunda da nemli bir kitaplk sahibi olmu. Beinci yzylda
yaayan bilim adam Gerontius onu "doutan yetenekli" ola
rak niteliyor ve "kitaplar yle seviyor ki, Kilise Babalarnn Ya-
amlar'm tatl yer gibi, okuyup bitiriyor" diyordu. "Satn al
nan kitaplar kadar, rastlant olarak bulduu kitaplar da dikkat
le okurdu. yle ki, bilmedii szck ya da dnce yoktu.
renme ak o denli fazlayd ki, Latince okuduu zaman Yunan
ca bilmediini dndrrd. Yunanca okuduu zaman ise in
sanlar onun Latince bilmediini sanrlard".5 Parlak ve geici,
Gen Melania Okumann Tarihi'nin iinden kitaplarda huzur
arayan biri olarak geip gidiyor.
Gnmze bir yzyl daha yaklarsak, dier bir eklektik
okur olan gleryzl Oscar Wilde kyor karmza (Okumann
Tarihnin yazar bu rastlantsal greneklere yz vermediinden
onu altnc blme koyuyor). Annesi tarafndan ona verilen
Kelt peri masallarndan balayarak, Oxford'un Magdalen Koleji
boyunca okuduu bilimsel yaptlara ulaan okuma srecini iz
liyoruz. Oxford niversitesi snavlarnn son aamasnda on
dan Yeni Ahit'teki Byk ile'yi (sa'nn armha gerilmesini
anlatan blm) Yunancadan evirmesi isteniyor. Doru olarak
ve zorlamadan yapt iin onu smayanlar ksa srede yeterli
buluyor ve durmasn sylyorlar. "Brakn devam edeyim!"
diyor Wilde; "Nasl bittiini grmek istiyorum."
Wilde iin neden uzak durmasn bilmek kadar neyi sevdi
ini bilmek de nemliydi. te 8 ubat 1886 tarihli Pall Mall Ga
zette' in okurlar iin neyi "Okumak ya da Okumamak" balkl
nerileri:

Hi okunmamas gereken kitaplar: Thomson'm Seasons [Mevsim


ler]; Rogers'n Italy'si [talya]; Paley'den Evidences [Kantlar], Aziz
Augustinus hari Kilise Babalarnn tm yazlar; zgrlk stne
olan hari John Stuart Mill'in tm yaptlar; Vltaire'in oyunlarnn
tm; Butler"m Analogy'si [Benzerlik]; Grant'in A ristotelesi; Hume'un
England' [ngiltere]; Lewes'm History o f Philosophysi [Felsefe Tarihi].
Tm sav ne sren ve bir ey kantlamaya abalayan kitaplar... n
sanlara ne okumalar gerektiini sylemek anlamsz ya da zararldr.
Edebiyattan anlamak kiiye baldr; bir kimlik sorunudur, eitim so
runu deil. Parnassus iin bir klavuz kitap yoktur ve kiinin rene
bilecei hibir ey renmeye demez. Ama insanlara neyi okuyup
neyi okumamalar gerektiini sylemek, bambaka bir itir. Ben bu
nu Yksek retim programna misyon olarak nereceim.

Bireysel ve toplumsal kitap zevki hemen balarda -dr


dnc blmde- ele alnyor. Okurun bir antolojici olarak
-kendi ya da bakalar adna okuma malzemesi toplayan biri
olarak- rol tartlyor. Yazarmz bize elendirici bir biimde,
hedef kitlenin kavramlarnn antolojiyi hazrlayann metnini
nasl deitirebileceini gsteriyor. "Antolojilerin mikro-tari-
hi"ni desteklemek iin, "okur tepkisi konusunda be yaygn ya
nlg" stne yazarmz Profesr Jonathan Rose'dan alnt yap
yor:

Her eyden nce, okurun politik bilincini etkilemesi balamnda,


edebiyat tamamen politik bir olgudur.
kincisi, belirli bir metnin etki gc dolam alannn genilii ile
doru orantldr.
ncs, "popler" kltr, sekin kltrden daha geni bir izle
yici kitlesine sahiptir.
Drdncs; "sekin" kltr var olan toplumsal ve siyasal dzeni
destekleme eilimindedir (Bu varsaym gerek sol, gerek sa tara
fndan yaygn bir biimde benimsenmitir). Ve
Beinci olarak da; "byk yaptlar" tmyle toplumsal elit tarafn
dan belirlenir.
Sradan okurlar byle bir listenin varlndan haberdar deillerdir
ya da elitin grlerine boyun edikleri iin onu kabul ederler.6

Yazarmzn da aka belirttii gibi, biz okurlar bu aldatc


kavramlarn tmne deilse bile, birine inanmaktan suluyuz.
Blm rastlantsal olarak denkletirilmi ve rastlant olarak
fark edilmi "hazr antolojiler"den de sz ediyor. rnein; Eski
Kahire'deki tuhaf bir Yahudi arivinde toparlanm, 1890 yln
da bulunmu olan Ceniza adl kitapta bir araya gelen belgeler
ortaadan kalma sinagogun mhrl tahta deposunda duru
yor. Yahudiler ola ki bir yerinde Tanrnn ad geiyordur diye
hibir kt parasn atmazlard. te bu nedenle de evlilik an
lamalarndan bakkal listelerine, ak mektuplarndan iir kitap
kataloglarna kadar (Binbir Gece Masallar ilk kez bu kataloglar
da karmza kyor) her ey gelecein okuru iin burada bir
araya getirilmi durumda.7
Bir deil - blm- (otuz bir, otuz iki ve otuz ) yazar
mzn "Okurun Yaradl" olarak adlandrdna ayrlm du
rumda. Her metin bir okuru varsayar. Cervantes Don Quijo
te' nin birinci blmne "Zaman olan Okur;" diye seslenerek
balar8 ve daha ilk satrdan itibaren Ben, metinde bir karaktere
dnr. Balamak zere olan ykye ayracak zaman olan
ben. Cervantes kitabnda bana sesleniyor, kurgusunu bana an
latyor, eksikliklerini bana itiraf ediyor. Bir dostunun nerisi ile
kitab ven ve okunmasn neren birka iir yazm (gnm
zn pek yaratc olmayan yntemi de birka nlye kitap hak
knda birka vc sz syletip, bu vgleri arka kapaa bas
mak). Cervantes benimle srlarn paylaarak, kendi erkini azal
tyor. Okur olan Ben, bu davran biimi ile bir anlamda silah
sz braklyorum. Bana bu denli aklkla anlatlana nasl kar
gelebilirim ki? Ben de oyuna katlmaya karar veriyorum. Kur-
macay kabulleniyorum. Kitab kapatmyorum.
Aktan aa kandrlm sryor. Don Quijote'nin ilk se
kiz blmnn sonunda bana Cervantes'in anlattklarnn bu
kadar olduu, kitabn geri kalannn Cide Hamete Benegeli adl
tarihinin Arapa metninden eviri olduu syleniyor. Bu sa
natl aldatmacaya ne gerek var? nk Ben, okur, kolay kand-
rlmasam ve yazarn stne yeminler ettii bir sr numaray
yutmasam da, farkl okuma dzeyleri arasnda gidip gelen
oyuna katlmak benim houma gider. Bir roman okurum, ger
ek bir serveni okurum, gerek bir serveni evirisinden oku
rum ve gereklerin dzeltilmi bir aktarmn okurum.
Okumann tarihi eklektiktir. Okurun yaradl blmn,
yazarn yaradl adl bir blm izliyor. Yazar da baka bir kur
maca kiilik. Proust "Kitaba 'Ben' diye balamak gafletinde bu
lundum" diye yazar. "Ve hemen benim evrensel yasalar pein
de olmak yerine, szcn en berbat anlamnda kendimi bul
ma ve irdeleme arayma girdiime hkmettiler"9 Bu yazarm
z birinci tekil kiinin kullanmnn tartmasna tayor. Bu kur
maca "Ben"in nasl olup da okuru bir tr diyalog benzeri iliki
ye soktuunu aratryor. Oysa sayfann fiziksel gerei onu bu
iletiimden dlyor. "Okur yazarn yetki alannn tesini okuya
bilir ise, bu diyalog gerekleebilir" diyor yazarmz. rnekleri
ni de yeni roman'dan, tm ikinci ahsta yazlm Michel Bu-
tofun La Modification'u n d a n alyor.10 "Burada" diyor yazar,
"btn kartlar masadadr ve yazar ne 'Ben'e inanmamz bek
ler, ne de 'sevgili okura', verilmi olan role brneceimizi var
sayar."
Aklalmaz bir ek notta (Okumann Tarihi adl yaptn krk
sekizinci blmnde) yazarmz, kendisinin okura sesleni bii
minin, temel edebiyat akmlarn da belirledii zgn savn or
taya atmaktadr. Hi deilse snflandrlmalarna yol aar der.
1948 ylnda Alman eletirmen Wolfgang Kayser Das Sprachliche
Kunstverk [Dilsel Sanat Yapt] adl yaptnda temel edebiyat
trlerinin gnlk konumada var olan zamirin, -"b en ",
"sen" ve "o " - kullanmndan yola klarak belirlendiini sa
vunmutur. Lirik edebiyatta "ben" kendini duygusal olarak or
taya koyar; tiyatroda "ben" ikinci kii olan "sen" olur ve bir
baka "sen" ile tutkulu konumalar yapar. Epik'te kahraman
nc kii olan "o" dur ve tarafsz bir anlatm sunar. Ayrca,
Kayser'e gre her edebi tr okurdan belirgin bir tutum beklen
tisi iindedir: Lirik bir tutum (arkda olduu gibi); dramatik
bir tutum (Kayser'in apostrophe; yani orada var olmayan kiiye
seslenerek sylenen szler dedii tutum); ve epik ya da bilgi
lendirilen tutum.11 Yazarmz bu sav byk bir coku ile ku
caklyor ve okuru kullanarak rneklemeye giriiyor: Ondo-
kuzuncu yzylda yaam Eloise Bertrand adl, gncesi Fran-
sa-Prusya savandan zarar grmeden km olan ve Nerval
okumalar konusunda notlar tutmu Fransz bir renci kz;
Londra Court Tiyatrosu'nda The Vicar of Wakefield [Wakefield
Papaz] adl oyun srasnda suflrlk yapan Douglas Hyde
(Olivia'y Ellen Terry'nin canlandrd oyun); Proust'un khya
kadn olan ve efendisinin uzun romannn byk bir blm
n okumu olan Cleste.
Altm beinci blmde (Okumann Tarihi rahatlatc biim
de iman bir cilt) yazarmz birok okurun gemie gmd
okumalarn, neden ve nasl olup da belleklerinde kalabildii
sorusuna yant aryor... rnek 1855 ylnda gazetelerin Krm
Sava ile ilgili haberlerle dolu olduu bir dnemde yaymla
nan bir gnlkten verilmi:

Dn; altm yalarnda, altn alarn oban kzlarnn "pastoral" k


yafetini giymi John Challis ile; otuz be yanda ve kendini avukat
olarak tantan, gnmz kadn giysileri giymi George Campbell;
mahkemeye karlp, yarg Sir R.W. Carden'in nne getirildiler.
Druids Hall, Turnagain sokandaki ruhsatsz bir dans salonunda
bulunan kiileri doal olmayan bir sua zendirmekten sulanmak
tadrlar.12

"Altn alarn oban kzlar" 1855 yl iin edebiyatta pas


toral ideali btn ile gemie ait bir eydi. nc yzylda
Theocritus'un My//'lerinde ad konmu, bir biimde onyedinci
yzyla kadar yazarlarn dikkatini ekmi; Milton, Garciloso de
la Vega, Giambattista Marino, Cervantes, Sidney ve Fletcher ka
dar farkl yazarlar batan karm olan pastoral, George Elliot
ve Elizabeth Gaskell, Emile Zola ve Ramon del Valle Inclan gibi
yazarlarn yaptlarnda da farkl biimde -okurlarna tara ya
amnn daha az gneli bir yorumunu sunarak- yansma ola
na buldu: Adam Bede (1859), Cranford (1853), La T en e (1887),
Tirano Banderas (1926). Bu benzer kurgulamalar yeni deildi.
Ondrdnc yzylda Hita barahibi ve spanyol yazar Juan
Ruiz Libro di bien amor (Sevgi Kuyusunun Kitab) adl yaptnda
pastorale geri dner ve 'air olan yalnz valye dalarda oban
kz ile karlar, onu yavaa kendine k eder' yksn alr
ve arptarak kullanr: yky anlatan kii Guadarrama tepe
lerinde drt tane yabani, iri yar, inat oban kz ile tanr. lk
ikisi ona tecavz ederler, ncnn elinden evlenme sz ve
rerek kurtulur. Drdncs ona elbiseler, mcevherler, bir d
n ve nakit para karl barnacak bir yer nerir. ki yz yl
sonra, sevi dolu oban ve srtma kzlar yksnn ya da
k beyefendi masalnn simgesel ekiciliine hl inanan B.
Challis benzeri birka yalca adam bulunabiliyordu. Okumann
Tarihi adl kitabn yazarna gre, bu (biraz abartl bir biimde
de olsa), okurlarn gemii saklama ve anlatabilme yollarndan
biriydi.
Kitabn farkl yerlerindeki birka blm okurun gerekmi
gibi kabul ettiklerine karn edebiyata grevlerini aratryor.
Sir John Mandeville adl ondrdnc yzylda yaam, belki
de bir khin olarak dnebileceimiz gezginden sz ediyorsa,
okuma olgusu ile ilgili blmler biraz kuru; Platon'un kuram
larndan kp, Hegel ve Bergson'un eletirilerine kadar uzan
yor. zetlenemeyecek kadar younlar. Edebiyatla ilgili blm
ler ise daha derli toplu. Ayn derecede reetesel ve btn ile
kart iki gr sunuluyor. lkine gre, okurdan beklenen ro
mandaki karakterler gibi davranmas ve olanlara inanmasdr.
Dierlerine gre, okur bu karakterleri "gerek yaamla" ilgileri
olamayacak kurmaca kimlikler olarak tanmaldr. Jane Aus-
ten'n Northanger Abbey adl yaptnda Henry Tilney, Catherine
ile Isabella'nm aralarnn bozulmasnn ardndan Catherine'i
sorgulad srada ilk izlenimlerini dile getirir ve duygulann
edebiyat geleneklerini izlemesini bekler.

Sanrm Isabella'y yitirmekle bir yarn kaybetmi gibi hissediyor


sun. Yreinde hibir eyin dolduramayaca bir boluk var gibi ge
liyor. Toplum iine kmak rktyor. O olmadan, Bath'da katlmaya
can attn elencelerin dncesi bile sana kt gelmekte. Sana im
di dnyay verseler, bir baloya gitmezdin. Artk hi ekinmeden ko
nuabilecein, grlerine gvenebilecein, sevgisinden kuku duy
mayacan bir arkadan olmadn hissediyorsun. Btn bunlar
hissediyorsun deil mi?
"H ayr" dedi Catherine; "hissetmiyorum. Hissetmeli miyim? "13

Okurun ses tonu ve bunun metni nasl etkiledii, elli birin


ci blmde tartlyor. rneklerden biri Samoa'daki komular
na kitap okuyan Robert Louis Stevenson. Stevenson, dramati-
zasyon yeteneini ve mzie duyarl kulam dads Alison
Cunningham'a, "Cummie"ye borlu olduunu sylyor. Kadn
ona hayalet ykleri, ilahiler, Kalvinist bildiriler, sko romans
lar okurmu. Bu unsurlarn hepsi bir yolunu bulup, onun ede
biyatna szmlar. Yetikin bir erkek olduunda "Bana tiyatro
tutkusu alayan sensin Cummie" deyince, kadn; "Ben mi? Ben
mrmde tiyatroya gitmedim" demi. Stevenson'm yant
"Doru. Ama sen o ilahileri okurken onlar canlandryordun"
olmu.14 Stevenson yedi yama gelene dek okuma renmemi.
Bunda tembellikten ok, ykleri dinleme keyfini olabildiince
srdrmek istei ar basm. Yazarmz bu duruma "ehrazad
sendromu" diyor.15
Edebi yaptlar okumak yazarmzn tek ii deil. Bilimsel ya
zlar, szlkler, "indekiler" trnden kitap blmleri, dipnot
lar ve sunular, haritalar ve gazeteler okumak da var. Bunlarm
her biri ayr bir blmde ele alnmay hak ediyor ve alnyor da.
Yazar Gabriel Garda Marquez'in her sabah bir szlkten (ukala
Diccionario de la Real Academia Espaola dnda herhangi bir sz
lkten) birka sayfa okuduunu anlatan ksa ama anlaml bir b
lm var. Yazarmz bu alkanl Stendhal'in ciddi ve kusursuz
yazmak iin Napolyon Yasalarnn incelemesi ile karlatryor.
Onbeinci blmn konusu dn kitaplar okumak. Jane
Cariyle (Thomas Carlyle'n ei ve nl deneme yazar) bize ait
olmayan kitaplar "gizli bir iliki yaarmasna" okumann,
ktphaneden nammz etkileyecek kitaplar karmann ince
likleri konusunun satr aralarnda dolayor. 1843 ylnda say
gn bir Londra ktphanesinden Fransz yazar Paul de
Kock'un birka ak sak kitabn semi, almaya alrken,
adn kayt defterine yzszce Erasmus Darwin olarak geir
mi. Ktphanecilerin akn baklar altnda yazd bu ad,
nl Charles'n yatalak ve can skc dedesine aitmi.16
Burada kendi dnemimizin ve eski gnlerin okuma trenleri
de var. (Krknc ve krkbeinci blmler) Bloomsday'de Ulys-
ses'in dinleti maratonlar, yatmadan nce nostaljik radyo yayn
aracl ile sunulan kitap, byk ve kalabalk balo salonlarnda
yaplan okumalar ve uzak, bo ve karl yerlerde hasta yatamm
bamda yaplan okumalar, kn mine nnde okunan hayalet
ykleri bir de Webster szlnde tanmlanan biimi ile, adma
biblioterapi denen tuhaf bilim dal var: Tp ve psikiyatride tedavi
ye destek olarak seilen okumalardan oluuyor. (Yirmibirinci b
lmde) Kimi doktorlar hasta beden ya da ruhu The Wind in the
Willows [Stlerdeki Rzgr] ya da Bouvard et Pcuchet [Bouvard
ile Pcuchet] ile iyiletirebileceklerine inanyorlar.17
te urackta da, kitap antalar var. Kralie Victoria dne
mi yolculuklarnn sine qua non'u: yani olmazsa olmaz. Gittii
niz yer ister Cote d'Azur, ister Antarktika olsun; yolcu evden
ii uygun kitaplar dolu antas olmadan kamazd. (Zavall
Amundsen! Yazarmzn anlattklarna baklrsa, kuzey kutbuna
giden kifin kitap antas buzlara gmlm ve aylar boyu,
kurtarabildii tek cilt olan The Portraiture of His Sacred Majesty
[Yanlzl ve ektii Aclarla Kutsal Efendimizin Portresi] ile
yetinmek zorunda kalm:
Son deil ama sona yakn blmlerden biri okurun gc
nn yazar tarafndan aka kabul edilmesini ieriyor. Burada
kitaplar adeta Lego gibi. Okur tarafndan kurgulansnlar diye
ortada braklm. Laurence Sterne'in Tristram Shandy'si onu is
tediimiz gibi okumamza izin veriyor. Julio Cortzar'm Hops
cotch [Seksek] adl yapt yerleri deiebilen blmlerden olu
an bir kitap ve okur onlar istedii gibi dizebiliyor. Sterne ile
Cortzar bizi New Age romanna, hiper-metinlere tayor. Yaza
rmn dediine baklrsa, bu terim 1970'li yllarda bir bilgisayar
uzman olan Ted Nelson tarafndan bilgisayarn yaratt, dizi
ni olmayan anlat alann tanmlamak iin tretilmi. Yazarmz,
romanc Robert Coover'm The New York Times gazetesinde hi-
per-metni anlatan bir yazsndan alnt yaparak "Bu ba ve so
nu olmayan alarda bir hiyerari yok" diyor. "Paragraflar, b
lmler ya da benzer geleneksel ayrm aralarnn yerini eit bi
imde gl, ve eit derecede ksa mrl penceresel bloklar ve
grafikler alyor."18 Hiper-metin okuru, metne istedii noktadan
giriyor; anlatnn akn deitirebiliyor, araya giriler isteyebi
liyor; dzeltmeler yapabiliyor, geniletebiliyor ve eksiltebiliyor.
Bu metinlerin bir sonu da yok nk okur (ya da yazar) bir
metni aktarma eylemini srdrebilir. Anlaty bir baka biim
de sunabilir. "Her ey orta noktada ise, okur ya da yazar olarak
sonun geldiini nasl anlarsnz?" diye soruyor Coover. "Bir ya
zar bir yky istedii noktadan alp, istedii yne doru g-
trebiliyorsa, bu ona yle yapma zorunluluunu getirmez
mi?"Yazarmzm keli ayralar iinde sorgulad bu zorunlu
luun iinde barnan zgrlktr.
Ne mutlu ki, Okumann Tarihi'nin bir sonu yok. Son blm
ve kapsaml dizinden sonra yazarmz, okurlar okuma konu
sunda gr belirtsinler, eksikleri kaydetsinler, alntlar, henz
gelecekte olan olaylar ve isimleri eklesinler diye birka bo
sayfa brakm. Bu olduka avutucu. Kitabm baucuma brak
tm dlyorum. Bu gece ya da sonraki gecelerde, alp kapa
n atmda kendi kendime "Daha bitmedi" diyeceimi d
lyorum.
NOTLAR

Bir kaynaka vermiyorum nk alnt yaptm,


kullandm tm kitaplar notlarn iinde yemliyorlar.
Konunun genilii ve yazarn yeteneklerinin snr
gz nne alnr ise, " Kaynaka" bal altnda verilmi
bir liste hem anlalmaz biimde dzensiz hem de umutsuzca
yetersiz grnecektir.
So n Sa y f a
sayfa 1 5- 39

1 Claude Lvi-Strauss, Tristes Tropiques, Paris, 1955; (Hznl Dnenceler,


ev. mer Bozkurt, Yap Kredi Yaynlar, stanbul, 1994). Lvi-Strauss
yaz bilmeyen toplumlara "souk toplumlar" diyor, nk kozmoloji
leri bizim tarih kavraymz oluturan olaylarn zaman iindeki sra
lamasn anlamsz klmaya yneliktir.
2 Philppe Descola, Les Lances du crpuscule, Paris, 1994.
3 Miguel de Cervantes Saavedra, El Ingenioso Hidalgo Don Quixote de la
M ancha, 2 cilt, ed. Celina S. de Cortzar & Isaas Lerner, Buenos Aires,
1969, I: 9; (Don Quijote, ev. Roza Hakmen, 2. bask, Yap Kredi
Yaynlar, stanbul 1996).
4 Gershom Scholem, Kabbalah, Kuds, 1974.
5 Miguel de Unamuno, Poesa copleta iinde isimsiz sone, Madrid, 1979.
6 Virginia Woolf, "Charlotte Bront", The Essays o f Wirginia Woolf, cilt 2 :
19 12-19 18 iinde, ed. Andrew McNeillie, Londra, 1987.
7 Jean-Paul Sartre, Les M ots, Paris, 1964.
8 James Hillman, "A Note on Story", Childrens Literature: The Great
Excluded, cilt 3, ed. Francelia Butler ve Bennett Brockman, Philadelp
hia, 1974.
9 Robert Louis Stevenson, "M y Kingdom", A Child's Garden o f Verses,
Londra, 1885.
10 Michel de Montaigne, "On the Education of Children", Les Essais iin
de, ed. J. Plattard, Paris, 1947.
11 Walter Benjamin, "A Berlin Chronicle", Reflections iinde, ed. Peter De-
metz; ev. Edmund Jephcott, New York, 1978.
12 Samuel Butler, The Notebooks o f Samuel Butler, Londra, 1912.
13 Jorge Luis Borges, "Pierre Menard, autor del Quijote", Ficciones iinde,
Buenos Aires, 1944.
14 Spinoza, Tractatus Theologico-Politicus, ev. R. H. M. Elwes, Londra, 1889.
15 A.k. John Willis Clark, Libraries in the M edieval and Renaissance Periods,
Cambridge, 1894.
16 Traditio Generalis Capituli o f the English Benedictines, Philadelphia,
1866.
17 Jamaica Kincaid, A Small Place, New York, 1988.
18 O gn iin ne ben, ne de Borges, Kipling'in haber bohasnn onun ya
ratt birey olmadn bilmiyorduk. Ignace J. Gelb'e gre (The H is
tory o f Writing, Chicago, 1952) Dou Trkistan'da gen bir kadn sevgi
lisine bir avu ay, bir yaprak imen, krmz bir m eyva, kurutulmu
kays, kmr paras, iek, eker, aklta, ahin ty ve bir fndktan
oluan bir mektup yollam. Mesaj uymu: "Artk ay iemiyorum.
Sensiz solmu imenler gibiyim. Seni dnrken yanaklarm kzar
yor, yreim kmr oluyor. Sen bir iek kadar gzel, eker kadar tat
lsn. Ama yrein tatan m? Kanatlarm olsa sana uardm ama ben
senin elinde kabuu krlacak meyva gibiyim."
19 Borges Otras Inquisiciones, Buenos Aires, 1952 iinde "El idioma analti
co de John Wilkins" balkl yazsnda Wilkins'in dilini inceledi.
20 Evelyn Waugh, "The Man W ho Liked Dickens", A Handful o f Dust iin
de bir blm, Londra, 1934.
21 Ezeqiel Martnez Estrada, Leer y escribir, Mexico, D. F., 1969.
22 Jorge Semprn, L'criture ou la vie, Paris, 1994.
23 E. T. Bell'in M en o f M athematics adl kitabnn tantm yazs, Jorge Luis
Borges, El Hogar, Buenos Aires, 8 Temmuz 1938.
24 P. K. E. Scmger, Das Leben der Gottselingen Anna Katharina Emmerich,
Freiburg, 1867.
25 Platon, Phaedrus, The Collected Dialogues iinde, ed. Edith Hamilton ve
Huntington Cairns, Princeton, 1961.
26 Hans Magnus Enzersberger, "In Praise of Illiteracy", Die Zeit iinde,
Hamburg, 29 Kasim 1985.
27 Allan Bloom, The Closing o f the American M ind, New York, 1987.
28 Charles Lamb, "Detached Thoughts on Books and Reading", Essays o f
Elia iinde, Londra, 1833.
29 Orhan Pamuk, Sessiz Ev, Can Yaynlar, stanbul, 1983.
G lg eler O kum ak
sayfa 43 - 57

1 Bu, yaznn kklerinin tmyle Smer tabletlerinden kaynakland


anlamna gelmez. in ve Orta Amerika metinlerinin bamsz olarak
gelitii kans yaygndr. Bkz. Albertine Gaur, A History o f Writing,
Londra, 1984.
2 "Early Writing Systems", W orld A rcheology 1 7 /3 , Henley-on-Thames,
ubat 1986 iinde. Yaznn M ezopotamya'da bulunuunun baka yaz
sistemlerini etkilemi olmas olasdr: Msrllar M.. 3000'den hemen
sonra. Hintliler M.. 2500 dolaylarnda.
3 William Wordsworth, 1819'da yazarken benzer bir duyguyu anlatm
tr. "Sen ki sabrla aratrrsn / Herkl edebiyatnn kalntlarn / Ne
mutluluk! Bulabilsen / Tebai'den bir para, ya da aabilsen / Tek, e
siz, yrei duygu ykl / Saf Simonides'ten bir tomar.
4 Cicero, De oratore, cilt I, ed. E. W. Sutton ve H. Rackham, Cambridge,
Mass., & Londra, 1967, II, 87: 357.
5 Aziz Augustinus, Confessions, Paris, 1959, X, 34; (tiraflar, ev. Saffet Ba-
br, mge Kitabevi, Ankara, 1996).
6 M. D. Chenu, Grammaire et thologie au XIIe et XIIIe sicles, Paris, 1935-36.
7 Empedokles, Fragman 84DK, a.k. Ruth Padel, In and Out o f the M ind:
G reek Images o f the Tragic S e lf iinde Princeton, 1992.
8 Epikuros, "Letter to Herodotus", Diogenes Lartius, Lives o f Eminent
Philosophers, 10, a.k. David C. Lindberg, Studies in the History o f M edieval
Optics, Londra, 1938.
9 A.g.y.
10 Bu karmak terimin aklamas iin bkz. Padel'in In and Out o f the M ind
adl yapt..
11 Aristoteles, D e A nima, ed. W. S. Hett, Cambridge, Mass., ve Londra,
1943.
12 A.k. Nancy G. Siraisi, M ediava l & Early Renaissance M edicine, Chicago
ve Londra, 1990.
13 Aziz Augustinus, Confessions, X, 8-11.
14 Siraisi, M edieval & Early Renaissance Medicine.
15 Kenneth D. Keele ve Carlo Pedretti, ed., Leonardo da Vinci: Corpus o f the
Anatomical Studies in the Collection o f H er M ajesty the Queen at Windsor
Castle, 3 cilt, Londra, 1978-80.
16 Albert Hourani, A H istory o f the A rab Peoples, Cambridge, Mass., 1991.
17 Johannes Pedersen, The Arabic Book, ev. Geoffrey French, Princeton,
1984.
18 Sadk A. Assad, The Reign ofal-H akim bi A m r Allah, Londra, 1974.
19 Bu olduka ayrntl aklamalar Saleh Beshara Oma'n Ibn al-Hayt-
ham's Optics: A Study o f the Origins o f Experimental Science adl yaptn
da gelitiriliyor, Minneapolis ve Chicago, 1977.
20 David C. Lindberg, Theories o f Vision fro m al-Kindi to Kepler, Oxford,
1976.
21 mile Charles, Roger Bacon, sa vie, ses ouvrages, ses doctrines d'aprs des
textes indits, Paris, 1861.
22 M. Dax, "Lsions de la moiti gauche de l'encphale coincidant avec
l'oubli des signes de la pense", Gazette hebdomadaire de medicine et de chi
rurgie, 2 (1865), ve P. Broca, "Sur le sige de la facult du langage articu
l", Bulletin de la Socit d'anthropologie, 6 337-393 (1865), Andr Roch Le-
cours vd., "Illiteracy and Brain Damage (3): A Contribution to the Study
of Speech and Language Disorders in Illiterates with Unilateral Brain Da
mage (Initial Testing)", Neuropsychologia 2 6 /4 iinde, Londra, 1988.
23 Andr Roch Lecours "The Origins and Evolution of W riting", Origins
o f the Human Brain, iinde Cambridge, 1993.
24 Daniel N. Stern, The Interpersonal World o f the Infant: A View from Psyco-
analysis and Developmental Psychology, New York, 1985.
25 Roch Lecours vd., "Illiteracy and Brain Damage (3)".
26 Jonathan Swift, G ullivers Travels, ed. Herbert Davis, Oxford, 1965.
27 Andr Roch Lecours ile yaplan kiisel bir roprtaj, Kasm 1992, Mont
real.
28 mile Javal, Annales d'occuliste 1878-79 iindeki sekiz makale Paul A.
Kolers'n Kanada Psikoloji Dernei toplantsnda yapt "Reading"
adl konumada tartlmtr, Toronto, 1987.
29 Oliver Sacks, "The President's Speech", The M an Who M istook His Wife
fo r a Hat, New York, 1987; (Karsn apka Sanan Adam , ev. idem al-
kl, YKY, stanbul, 1997).
30 Merlin C. Wittrock, "Reading Comprehension", Neuropsychological and
Cognitive Processes in Reading, Oxford, 1981.
31 Kar. D. LaBerge ve S. J. Samuels, "Toward a Theory of Automatic In
formation Processing in Reading", Cognitive Psychology 6, Londra,
1974.
32 Wittrock, "Reading Comprehension".
33 E. B. Huey, The Psychology and Pedagogy o f Reading, New York, 1908, a.k.
Kolers, "Reading".
34 A.k. Lindberg, Theories o f Vision from al-Kindi to Kepler.

S e s s iz O k u r l a r
sayfa 59 - 73

1 Aziz Augustinus, Confessions, Paris, 1959, v, 12.


2 Donald Attwater, "Ambrose", A Dictionary o f Saints iin de Londra, 1965.
3 W. Ellwood Post, Saints, Signs and Symbols, Harrisburg, Penn., 1962.
4 Aziz Augustinus, Confessions, vi, 3.
5 1927 ylnda, "Voces Paginarum" (Philologus 82) adl bir yazda, M acar
aratrmac Joseph Balogh klasik alarda sessiz okumann neredeyse
hi bilinmediini kantlamaya kalkt. Krk bir yl sonra, Bernard M.
W. Knox Greek, Roman and Byzantine Studies 9 / 4'n "Silent Reading in
Antiquity" adl blmnde [K, 1968] Balogh'a kar kt ve "Antik
am kitaplar sesli okunurdu ama sessiz okumann olaand oldu
unu gsteren bir bulgu da yoktur" diyordu. Ne var ki, Knox'un ver
dii rnekler (birounu alntladm) kanmca savn destekleyeme-
yecek kadar zayf ve kural olmaktan ok, sesli okuma kuralnn istisna
lar gibiler.
6 Knox, "Silent Reading in Antiquity".
7 Plutarkhos "On the Fortune of Alexander", M oralia cilt IV, 340a., ed.
Frank Cole Babbitt, Cambridge, Mass. ve Londra, 1972: "skender an
nesinden gelen zel bir mektubun mhrn krp, kendi kendine oku
duu srada Hephaistion'un ban skender'in bann yanma koydu
u ve mektubu onunla birlikte okuduu kaytlara gemitir. skender
ona engel olamam ama yzn karp, mhr Hephaistion'un
dudaklarna dayamtr."
8 Cladius Ptolemaios, On the Criterion, The Criteiron o f Truth iinde tart
lyor, ed. Pamela Huby ve Gordon Neal, Oxford, 1952.
9 Plutarkhos, "Brutus", v, The Parallel Lives, ed. B. Perrin, Cambridge,
Mass., ve Londra, 1970. Caesar1in bu notu sessizce okumu olmas ola
and grnmyor. Her eyden nce bir ak mektubunun duyulma
sn istememi olabilir. kincisi, plannn bir blm de dman Ca-
to'yu huzursuz etmek; onu bir tezghtan phelendirmek olabilir. Plu-
tarkhos'a baklrsa aynen byle olmutur. Caesar notu gstermek zo
runda kalm, Cato kk dmtr.
10 Kudsl Aziz Cyrillus, The Works o f Saint Cyril o f Jerusalem, cilt I, ev. L.
P. McCauley ve A. A. Stephenos, Washington, 1968.
11 Seneca, Epistulae M orales, ed. R. M. Gummere, Cambridge, Mass., ve
Londra, 1968, Mektup 56.
12 Tolle, lege nakarat bugn bildiimiz hibir eski ocuk oyununda ge
miyor. Pierre Courcelle bunun kehanet iin kullanlan bir terim oldu
unu savunuyor ve M arc le Diacre'n Life o f Porphyrus adl yaptna
gnderme yapyor. Kitapta bu "forml" d gren biri tarafndan ncil
ile gelecei okumada kullanlyor. Bkz. Pierre Courcelle; "L'Enfants et
les 'sortes bibliques'", Vigiliae Christiana, cilt 7, Nmes, 1953.
13 Aziz Augustinus, Confessions, IV, 3.
14 Aziz Augustinus, "Concerning the Trinity", XV, 1 0 :1 9 , Basic W ritings o f
Saint Augustine, ed. Whitney J. Oates, Londra, 1948.
15 Martialis, Epigrams, ev. J. A. Pott ve F. A. Wright, Londra, 1 9 2 4 ,1. 38.
16 Kar. Henri Jean Martin, "Pour une histoire de la lecture", Revue frana-
ise d'histoire du livre, 46, 1977. Martin'e gre, Smerce ve Ibranicede
"okum a" szcnn karl yoktur, Aramicede deil.
17 ilse Lichtenstadter, Introduction to Classical Arabic Literature, New York,
1974.
18 A.k. Gerald L. Bruns, Hermeneutics A ncient and M odem , New Haven ve
Londra, 1992.
19 Julian Jaynes, The Origin o f Conciousness in the Breakdown o f the Bicam e
ral M ind, Princeton, 1976.
20 Cicero, Tusculan Disputations, ed. J. E. king, Cambridge, Mass., ve
Londra, 1952, nerme V.
21 Albertine Gaur, A History o f Writing, Londra, 1984.
22 William Shephard Walsh, A H andy-Book o f Literary Curiosities, Phila
delphia, 1892.
23 A.k. M. B. Parkes, Pause and Effect: An Introduction to the History o f Punc
tuation in the West, Berkeley ve Los Angeles, 1993.
24 Suetonius, Lives o f the Caesars, ed. J. C. Rolfe, Cambridge, Mass., ve
Londra, 1970.
25 T. Birt, Aus dem Leben der Antike, Leipzig, 1922.
26 Gaur, A History o f Writing.
27 Pierre Rich, Les coles et l'enseignement dans l'Occident chrtien de la fin
du Ve sicle au milieu du XIe sicle, Paris, 1979.
28 Parkes, Pause and Effect.
29 Suriyeli Aziz Isaakios, "Directions of Spiritual Training", Early Fathers
from the Philokalia, ed. ve ev. E. Kadloubovsky ve G.E.H. Palmer,
Londra ve Boston, 1954.
30 Sevillal sidorius, Libri sententiae, III, 13: 9, a.k. Etimologas, ed. Manuel
C. Daz y Daz, Madrid, 1982-83.
31 Sevillal isidorius, Etimologas, 1 , 3 : 1.
32 David Diringer, The Hand-Produced Book, Londra, 1953.
33 Parkes, Pause and Effect.
34 Carlo M. Cipolla, Literacy and Development in the West, Londra, 1969.
35 A.k. Wilhelm Wattenbach, Das Shriftwesen im M ittelalter, Leipzig, 1896.
36 Alan G. Thomas, Great Books and Book Collectors, Londra, 1975.
37 Aziz Augustinus, Confessions, VI, 3.
38 Mezmurlar 91: 6.
39 Aziz Augustinus, Confessions, VI, 3.
40 David Christie-Murray, A History o f Heresy, Oxford ve New York, 1976.
41 Robert I. Moore, The Birth o f Popular Heresy, Londra, 1975.
42 Heiko A. Oberman, Luther: M ensch zwischen Gott und Teufel, Berlin, 1982
43 E. G. Lonard, H istoire gnrale du protestanism e, cilt I, Paris, 1961-64.
44 Van Wyck Brooks, The Flowering o f New England, 1815 - 65, New York, 1936.
45 Ralph Waldo Emerson, Society and Solitude, Cambridge, Mass., 1870.

BE LLE N K T A B I
sayfa 75 - 85

1 Aziz Augustinus, "Of the Origin and Nature of the Soul", IV, 7: 9, Basic
Writings o f Saint A ugustine iinde, ed. W hitney J. Oates, Londra, 1948.
2 Cicero, De oratore, cilt I, ed. E. W. Sutton ve H. Rackham, Cambridge,
Mass., ve Londra, 1957, II, 86: 354.
3 Louis Racine, M m oires contenant quelques particularits sur la vie et les
ouvrages de Jean Racine, Jean Racine, Oeuvres compltes iinde, cilt I, ed.
Raymond Picard, Paris, 1950.
4 Platon, Phaedrus, The Collected Dialogues iinde, ed. Edith Hamilton ve
Huntington Cairns, Princeton, 1961.
5 M ary J. Carruthers, The Book o f M emory, Cambridgee, 1990.
6 A.g.y.
7 Eric G. Turner, "I Libri nell'Atene del V e IV secolo A .C .", Guglielmo
Cavallo, Libri, editori e pubblico nel mondo antico, Roma ve Bari, 1992.
8 Yuhanna 8: 8.
9 Carruthers, The Book o f M emory.
10 A.g.y.
11 Aline Rousselle, Porneia, Paris, 1983.
12 Frances A. Yates, The Art o f M emory, Londra, 1966.
13 Petrarca, Secretum meum, II, Prose iinde, ed. Guido Martellotti vd., Mi
lano, 1951.
14 Victoria Kahn, "The Figure of the Reader in Petrarch's Secretum", Pet
rarch: Modern Critical Views iinde, ed. Harold Bloom, New York & Phi
ladelphia, 1989.
15 Petrarca, Familiares, 2.8.822, a.k. a.g.y.

OKUMAYI r e n m e k
sayfa 8 7 -1 0 5

1 Claude Lvi-Strauss, Tristes Tropiques, Paris, 1955.


2 A. Dorian, "Casier descriptif et historiques des rues & maisons de S-
lestat", 1926, Annuaire de la Socit des Amis de la Bibliothque de Slestat,
Slestat, 1951.
3 A.k. Paul Adam, Histoire de Venseignemant secondaire Slestat, Slestat,
1969.
4 Herbert Grundmann, Vom Ursprung der Universitt im M ittelalter,
Frankfurt-am-Main, 1957.
5 A.g.y.
6 Edouard Fick, La Vie de Thomas Platter crite par lui-mme'in Giri'i, Ce
nevre, 1862.
7 Paul Adam, L'H umanisme Slestat: L'cole, les humanistes, la biblioth
que, Slestat, 1962.
8 Thomas Platter, La Vie de Thomas Platter crite par lui-mme, ev. Edo
uard Fick, Cenevre, 1862.
9 Israel Abrahams, Jewish Life in the M iddle Ages, Londra, 1896.
10 Bu uyary Profesr Roy P ortera borluyum.
11 Mateo Palmieri, Della vita civile, Bologna, 1944.
12 Leon Battista Alberti, I Libri della fam iglia, ed. R. Romano ve A. Tenenti,
Turin, 1969.
13 Quintilianus, The Institutio Oratorio o f Quintilian, ev. H. E. Butler, Ox
ford, 1920-22,1 i 12.
14 A.k. Pierre Riche ve Daniele Alexandre-Bidon, L'Enfance au M oyen Age,
Bibliothque Nationale'de 26 Ekim 1994 - 15 Ocak 1995 tarihli serginin
katalou, Paris.
15 A.g.y.
16 M. D. Chenu, La Thologie comme science au XIIIe sicle, 3. basm, Paris,
1969.
17 Ed. Dominique Sourdel ve Janine Sourdel-Thomine, M edieval Education
in Islam and the West, Cambridge, Mass., 1977.
18 Alfonso el Sabio, Las Siete Partidas, ed. Ramn Menndez Pidal, Mad
rid, 1955,2 31 IV.
19 Hemen hemen ayn dnemden kalma bir mektubumuz var. Bir renci
annesinden paraya bakmakszn birtakm kitaplar almasn istiyor.
"Paul'n Orationes Demosthenis Olynthiacae'sini almasn istiyorum.
Ciltletip, bana yollasn." Steven Ozment, Three Behaim Boys: Growing
Up in Early M odern Germany, New Haven ve London, 1990.
20 Adam , H istoire de l'enseignement secondaire Slestat.
21 Jakob Wimpfeling, Isidoneus, XXI, J. Freudgen, jakob Wimphelings pda
gogische Schriften, Paderborn, 1892.
22 Isabel Suzeau, "Un colier de la fin du XVe sicle: A propos d'un cahi
er indit de l'cole latine de Slestat sous Crato H ofm an", Annuaire de
la Socit des Amis de la Bibliothque de Slestat iinde, Slestat, 1991.
23 Jacques Le Goff, Les Intellectuels au M oyen Age, gzden geirilmi ba
sm, Paris, 1985; (Ortaada Entelekteller, ev. Mehmet Ali Klbay, Ay
rnt Yaynlar, stanbul, 1994).
24 25 Ekim 1465 tarihli, L. Guidetti imzal ve B. Massari'ye mektup, La cri
tica del Landino iinde ed. R. Cardini, Floransa, 1973. A.k. Anthony
Grafton, Defenders o f the Text: Traditions o f Scholarship in an A ge o f Scien
ce 1450-1800 iinde, Cambridge, Mass., 1991.
25 Wimpfeling, Isidoneus, XXI.
26 Adam, L'Humanisme Slestat.
27 A.g.y.
28 Sonunda Drienberg'in seimi ne kt: Onaltmc yzyln balarnda
Latin okulunun tm eitimcileri Reform hareketine tepkilerini ortaya
koyarak, Hristiyanlk ncesi tm yazarlar "kukulu" olarak niteledi
ler, rnein, Aziz Augustinus gibi otoritelerce kabul grmemi yazar
lar. Kat, Katolik eitim konusunda srarc oldular.
29 Jakob Spiegel, "Scholia in Reuchlin Scaenica progym nasm ata", G.
Knod, Jakob Spiegel aus Schlettstadt: Ein Beitrag zur Geschichte des deutsc
hen Humanismus iinde, Strasbourg, 1884.
30 Jakob Wimpfeling, "Diatriba" IV, G. Knod, Aus der Bibliothek des Beatus
Rhenanus: Ein Beitrag zur Geschichte des Humanismus, Slestat, 1889.
31 Jerme Gebwiler, a.k. Schlettstadter Chronik des Schulmeisters H ierony
mus Gebwiler, ed. J. Geny, Slestat, 1890.
32 Nicolas Adam , "Vraie manire d'apprendre une langue quelconque",
Dictionnaire pdagogique, Paris, 1787.
33 Keller, Helen, The Story o fM y Life, 3. basm, Londra, 1903.
34 A.k. E. P. Goldschmidt, M dival Texts and Their First A ppearance in
Print, Biogragraphical Society Transactions 16 'ya ek, Oxford, 1943.
35 Katolik kilisesi Kopernik'in yaptlar stndeki yasa 1758 ylna ka
dar kaldrmad.

E k s k l k S a y f a
sayfa 107 -1 1 7

1 Franz Kafka, Erzhlungen, Frankfurt-am-Main, 1967.


2 Kar. Goethe (a.k. Umberto Eco'nun "The Limits of Interpretation" [Yo
rumun Snrlar], Bloomington ve Indianapolis, 1990): "Simgecilik de
neyimi dnceye, dnceyi de bir imgeye evirir; imge aracl ile
anlatlan dnce hep devinim iinde ve ulalmaz kalr ve her dilde
anlatm bulmasna ramen anlatlamaz kalr. Alegori deneyimi kavra
ma, kavram da bir imgeye evirir; kavram hep tanmlanm ve imge
aracl ile anlatlabilir olur."
3 Paul de Man, A llegories ofR eadin g: Figurai Language in Rousseau, N ietzsc
he, Rilke, and Proust, New Haven, 1979.
4 Dante, Le Opere di Dante. Testo critico dlia Societ Dantesca Italiana, ed.
M. Barbi vd., Milano, 1921-22.
5 Ernst Pawel, The Nightm are o f Reason: A Life o f Franz Kafka, New York,
1984.
6 Franz Kafka, B rief an den Vater, New York, 1953.
7 A.k. Pawel, The Nightm are o f Reason.
8 Gustav Janouch, Conversations with Kafka, ev. Goronwy Rees, gzden
geirilmi ve geniletilmi 2. bask, New York, 1971.
9 Martin Buber, Tales o f the Hasidim, 2 cilt, ev. Olga M arx, New York,
1968.
10 Marc-Alain Ouaknin, Le Livre brl: Philosophie du Talmud, Paris, 1986.
11 Pawel, The Nightm are o f Reason.
12 Janouch, Conversations with Kafka.
13 Walter Benjamin, Illuminations, ev. Harry Zohn, New York, 1968.
14 A.g.y.
15 Fyodor Dostoyevski, The Brothers Karamazov, ev. David Magarshack,
cilt I, Londra, 1958; (Karamazov Kardeler, ev. Ergin Altay, letiim Ya
ynlar, stanbul, 2001).
16 Janouch, Conversations with Kafka.
17 Eco, The Limits o f Interpretation.
18 Pawel, The N ightm are o f Reason.
19 Janouch, Conversation with Kafka.
20 A.k. Gershom Sholem, W alter Benjamin: The Story o f a Friendship, ev.
Harry Zohn, New York, 1981.
21 Marthe Robert, La Tyrannie de l'imprim, Paris, 1984.
22 Jorge Luis Borges, "Kafka y sus precursores", Otras Incjuisiciones iinde,
Buenos Aires, 1952.
23 Robert, La Tyrannie de l'imprim.
24 Vladimir Nabokov, "M etamorphosis", Lectures on Literature iinde, New
York, 1980.
25 Pawel, The Nightm are o f Reason.

R e s m l e r O k u m a k
sayfa 119 -1 3 3

1 Luigi Serafini, Codex Seraphinianus, giri yazs Italo Calvino, Milano,


1981.
2 John Atwatter, The Penguin Book o f Saints, Londra, 1965.
3 K. Heussi, "Untersuchungen zu Nilus dem Asketem ", Texte und Unter
suchungen iinde, cilt XVII, 2. fasikl, Leipzig, 1917.
4 Louis-Sbastien Le Nain de Tillemont, M m oires pour servir l'histoire
ecclsiastique des six premiers sicles, cilt XVI, Paris, 1693-1712.
5 Dictionnaire de thologie catholique, Paris, 1903-50.
6 Aziz Silus, EpistulaLXI: "Ad Olympidoro Eparcho", Patrologa Graeca,
LXXIX, 1857-66.
7 A.k. F. Piper, ber den christlichen Biderkreis, Berlin, 1852.
8 A.k. Claude Dagens, Saint Grgoire le Grand: Culture et experience chrti
enne, Paris, 1977.
9 Arras Kilise Meclisi, Blm 14, Sacrorum Nova et Amplissima Collectio,
ed. J.D. Mansi, Paris & Leipzig, 1901-27, a.k. Umberto Eco, II problema
estetico di Tommaso d'A quino, Milano, 1970.
10 k 20: 4; Tesniye 5: 8.
11 I. Kirallar 6-7.
12 Andr Grabar, Christianlconography: A Study o f Its Origins, Princeton,
1968.
13 Matta 1: 22; ayrca Matta 2: 5, 2 :1 5 , 4: 14, 8 :1 7 ,1 3 : 35, 21: 4, 27: 35.
14 Luka 24: 44.
15 A Cyclopedic Bible Concordance, Oxford, 1952.
16 Aziz Augustinus, "In Exodum " 73, Quaestiones in Heptateuchum, II, Pat
rologa Latina, XXXIV, Blm 625,1844-55.
17 Caesareal Eusebios, Demostratio evangelium, IV, 15, Patrologa Graeca,
XXII, Blm 296,1857-66.
18 Kar. "ve hepsi ayn ruhan iecek itiler; nk artlarnca gelen ruhan
kayadan iiyorlard; ve o kaya Mesihti" I. Korintoslulara 10:4.
19 Grabar, Christian Iconography.
20 A.k. Piper, ber den christlichen Bildekreis.
21 Allan Stevenson, The Problem o f the M issale Speciale, Londra, 1967.
22 Kar. Maurus Berve, Die Armenbible, Beuron, 1989. biblia Pauperum He
idelberg niversitesi Ktphanesi'nde Ms. 148 eklinde kataloglanmtr.
23 Gerhard Smidt, Die Armenbibeln des X IV Jahrunderts, Frankfurt-am-Ma-
in, 1959.
24 Karl Gotthelf Lessing, G.E. Lessings Leben, Frankfurt-am-Main, 1793-95.
25 G.E. Lessing, "Ehemalige Fenstergemlde im klosteer Hirschau", Zur
Geschichte und Literaturre aus der Herzoglichen Bibliothek zu Wolfenbtteel,
Braunschweig, 1773.
26 G. Heider, "Beitrage zur christlichen Typologie", Jahrbuch der K.K. Cent-
ral-Commision zur Erforschung der Baudenkmale, cilt V, Viyana, 1861.
27 Marshall McLuhan, Understanding M edia: The Extensions o f M an, New
York, 1964.
28 Franoise Villon, Oeuvres compltes, ed. P.L. Jacob, Paris, 1854.
29 A.g.y., "Ballade que Villon fit la requeste de sa mre pour prier Nost-
re-Dame", Le Grand Testament iinde:
Fem me je suis povrette et ancienne,
N e rien ne scay; oncques lettre ne leuz;
A u monstier voy, dont suis parroissienne,
Paradis painct, ou sont harpes et luz,
Et ung enfer ou damnez sont boulluz:
L'ung m efaict paour; l'autre, joy e et liesse."
30 Berve, Die Armenbibel.
31 Schmidt, Die Armenbibln des XVI Jahrhundert; aynca Elizabeth L. Einsens-
tein, The Printing Revolution in Early Modern Europe, Cambridge, 1983.

SZE OKUNMASI
sayfa 135 -151

1 Philip S. Foner, A History o f Cuba and Its Relations with the United States,
cilt II, New York, 1963.
2 Jos Antonio Portuondo, 'La Aurora' y los comienzos de la prensa y de la
organizacin en Cuba, Havana, 1961.
3 A.g.y.
4 Foner, A History o f Cuba.
5 A.g.y.
6 Hugh Thomas, Cuba; the Pursuit o f Freedom, London, 1971.
7 L. Glenn Westfall, Key West: Cigar City U.S.A., Key West, 1984.
8 Manuel Deulofeu y Lleonart, M art, Cayo Hueso y Tampa: La emigracin,
Cienfuegos, 1905.
9 Kathryn Hall Proby, M ario Snchez: Painter o f Key West M emories, Key
West, 1981. Ayrca 20 Kasm 1991 tarihli kiisel grme.
10 T.F. Lindsay, St. Benedict, His Life and Work, London, 1949.
11 Bu tanmn alnd Borges'in "Alef", (El Aleph iinde , Buenos Aires,
1949) adl yks byle bir evrensel gr etrafnda oluur.
12 Garca Colombas ve Inaki Aranguren, La regla de San Benito, Madrid,
1979.
13 "Bylelikle beni kutsal szlere gtren iki kaynak var: Tann'nn szleri
ve ona ek olarak da onun hizmetkr Doa; u evrensel ve herkese
ak, herkesin gzleri nnde alp giden kitap." Sir Thomas, Religio
M edici, Londra, 1 6 4 2 ,1 :16.
14 "The Rule of S. Benedict", Documents o f the Christian Church iinde, ed.
Henry Bettenson, Oxford, 1963.
15 John de Ford, Life o f Wulfric o f Haselbury, adl yaptnda bu "sessizlik
sevdasn" Neideler Neidesi 2: 7'de sevgilinin sessizlik isteine ben
zetiyor. Ed. Pauline Matarasso, The Cistercian World: M onastic Writings
o f the Twelfth Century, Londra, 1993.
16 "Size derim ki kardelerim, Kutsal szler ruhumuzu ele geirince yok
olmayacak ya da dayanlr hale gelmeyecek hibir zn, sknt ya da
talihsizlik yoktur." RievaulxTu Aelred, "The Mirror of Charity", Mata
rasso, a.g.y. iinde.
17 Cedric E. Pickford, "Fiction and the Reading Public in the Fifteenth
C entury", Bulletin o f the John Rylands University Library o f M anchester
iinde, cilt 45 II, Manchester, Mart 1963.
18 Gaston Paris, La Littrature fran aise au M oyen Age, Paris, 1890.
19 A.k. Urban Tigner Holmes, Jr., Daily Living in the Twelfth Century, Ma
dison, Wise., 1952.
20 Gen Plinius, Lettres I-1X, ed. A.M. Guillemin, 3 cilt, Paris, 1927-28, IX:
36.
21 J.M. Richard, M ahaut, com tesse d'Artois et de Bourgogne, Paris, 1887.
22 Iris Cutting Origo, The M erchant o f Prato: Francesco di M arco Datini,
New York, 1957.
23 Emmanuel Le Roy Ladurie, M ontaillou: Village occitan de 1294. 1324 ,
Paris, 1978.
24 Ed. Madeleine Jeay, Les Evangiles des quenouilles, Montreal, 1985. reke-
yn eirirken yn ya da ketenin sarl olduu yivli tahta alet -kadn
cinsiyet simgesidir. ngilizcede ailenin "rekesi" [distaff side] kadn ta
raf anlamna gelir.
25 Miguel de Cervantes Saavedra, El Ingenioso Hidalgo Don Quijote de la
M ancha, Madrid, 1 6 0 5 ,1: 34.
26 On drt blm geride, Don Quixote, dz aktarm bekleyen kitap kur
du bir valye olarak, yksn "kesintilerle, konuyu datarak" an
latt iin Sano'yu azarlamtr. Sano kendini "benim memleketimde
byle anlatrlar: Ben baka bir yntem bilmiyorum ve siz Efendimin
benden yeni alkanlklar edinmemi beklemeniz hi adil deil" diyerek
savunur. A.g.y., 1 :20.
27 William Chambers, M em oir o f Robert Chambers with Autobiographic Re
miniscences, 10. basm, Edinburgh, 1880. Bu harika am Ontario Sanat
Galerisi uzman ktphanecisi Larry Pfaff tarafndan aktarlmtr.
28 A.g.y..
29 Jean Pierre Pinies, "Du choc culturel l'ethnocide: La Pntration du
livre dans les campagnes languedociennes du XVIIe au XIXe sicles",
Folklore 4 4 /3 , 1981, a.k. Martyn Lyons, Le Triomphe du livre iinde, Pa
ris, 1987.
30 A.k. Amy Cruse, The Englishman and His Books in the Early Nineteenth
Century, Londra, 1930.
31 Denis Diderot, "Lettre a sa fille Angelique", 28 Temmuz 1781, Corres
pondance littraire, philosophique et critique, ed. Maurice Tourneux; ev.
P.N. Furbank, Paris, 1877-82, XV: 253-54.
32 Benito Prz Galds, "O'Donnell", Episodios Nacionales, Obras Compl
tas, Madrid, 1952.
33 Jane Austen, Letters, ed. R.W. Chapman, London, 1952.
34 Denis Diderot, Essais sur la peinture, ed. Gita May, Paris, 1984.

KTABIN BM
sayfa 1 5 3 -1 7 9

1 David Diringer, The Hand-Produced Book, Londra, 1953.


2 Yal Plinius, N aturalis Historia, ed. W.H.S. Jones, Cambridge, Mass., &
Londra, 1968, XIII, 11.
3 Gnmze kalan en eski, deriye yazl Yunan kitab nc yzyldan
kalma bir tlyada, Biblioteca Ambrosiana, Milan.
4 Martial, Epigrammata, XIV: 184, Work iinde, 2 cilt, ed. W.C.A. Ker,
Cambridge, Mass., & Londra, 1919-20.
5 Franois I, Lettres de Franfois Ier au Pape, Paris, 1527.
6 John Power, A H andy-Book about Books, Londra, 1870.
7 A.k. Geo. Haven Putnam, Books and Their M akers during the M iddle
A ges, cilt I iinde, New York, 1896-97.
8 Janet Backhouse, Books o f H ours, London, 1985.
9 John Harthan, Books o f Hours and Their Owners, Londra, 1977.
10 imdi Semur-en-Auxois Belediye Ktphanesi'nde, Fransa'da bulun
maktadr.
11 Johannes Duft, Stiftsbibliothek Sankt Gailen: Geschichte, Barocksaal, Ma-
nuskripte, St. Gall, 1990. Codex 541, Antiphonarium officii (parmen,
618 sayfa), olarak kataloglanmtr, Abbey Ktphanesi, St. Gall, svi
re.
12 D.J. Gillies, "Engineering Manuals of Coffee-Table Books: The Machine
Books of the Renaissance", Descant 13 iinde, Toronto, K 1975.
13 Benjamin Franklin, The Autobiography o fB .F ., New York, 1818.
14 Elizabeth L. Eisenstein, The Printing Revolution in Early M odern Europe,
Cambridge, 1983.
15 Victor Scholderer,/o/ijnn Gutenberg (Frankfurt-am-Main, 1963).
16 Quoted in Guy Bechtel, Gutenberg et Finvention de 'im prim erie (Paris,
1992).
17 New York Sotheby's de Kitaplar ve Yazmalar Blm yneticisi olan
Paul Needham, Gutenberg'e halkn iki deiik nedenle tepki gstermi
olacam dnyor: Yeni yntemin kam ya da ty yerine metalrji
teknikleri kullanmas karsnda duyulan aknlk; ve bu "kutsal sana
tn" eitimli talya yerine barbar Almanya'nn durgun sularndan kp
gelmi olmas karsnda duyulan aknlk. Paul Needham, "H aec
sancta ars: Gutenberg's Invention As a Divine Gift", G azette o f the Groli-
er Club, Say 42 iinde, 1990, New York, 1991.
18 Svend Dahl, Historia del libra, ev. Albert Adell; gz. ge. Fernando Hu-
arte Morton, Madrid, 1972.
19 Konrad Haebler, The Study o f Incunabula, Londra, 1953.
20 Warren Chappell, A Short History o f the Printed Word, New York, 1970.
21 Sven Birkerts, The Gutenberg Elegies: The Fate o f Reading in an Electronic
Age, Boston & Londra, 1994.
22 Katalog: Libra della Bibbia, Esposizione di manoscritti e di edizioni a
stampa della Biblioteca Apostolica Vaticana dal Secolo al Secolo XVI V a
tican City, 1972.
23 Alan G. Thomas, Great Books and Book Collectors, Londra, 1975.
24 Lucien Febvre ve Henri-Jean Martin, L Apparition du livre, Paris, 1958.
25 Marino Zorzi, introduction to Aldo M anuzio e Fambiente veneziano
14941515, ed. Susy Marcon ve Marino Zorzi, Venedik, 1994. Ayrca,
Martin Lowry, The W orld o f Aldus M anutius, Oxford, 1979.
26 Anthony Grafton, "The Strange Deaths of Hermes and the Sibyls", De
fen ders o f the Text: The Traditions o f Scholarship in an A ge o f Science,
1450 1800 iinde, Cambridge, Mass., & Londra, 1991.
27 A.k. Alan G. Thomas, Fine Books, Londra, 1967.
28 A.k. Eisenstein, The Printing Revolution in Early M odem Europe, (kaynak
belirtilmemi).
29 Febvre ve Martin, L Apparition du livre.
30 William Shenstone, The Schoolmistress, Londra, 1742.
31 "Into the Heart of Africa" sergisi, Royal Ontario Museum, Toronto,
1992.
32 Shakespeare, The Winter's Tale, perde IV, blm 4.
33 Szck [chap-book] gezgin satclardan ya da belirli bir yaynevine
bal olarak alan gezgin kiilerin tmne verilen ad olan chapel'dan
gelmektedir. Bkz. John Feather, ed., A Dictionary o f Book History, New
York, 1986.
34 John Ashton, Chap-books o f the Eighteenth Century, Londra, 1882.
35 Philip Dormer Stanhope, drdnc Chesterfield kontu, "22 ubat 1748
tarihli Mektup", Letters to His Son, Philip Stanhope, Together with Several
O ther Pieces on Various Subjects, Londra, 1774.
36 John Sutherland, "Modes of Production", The Times Literary Supple
ment, Londra, 19 Kasim 1993.
37 Hans Schmoller, "The Paperback Revolution", Essays in the History o f
Publishing in Celebration o f the 250th Anniversary o f the H ouse o f Longman
17 2 4 1974 , ed. Asa Briggs, Londra, 1974.
38 A.g.y.
39 J.E. Morpurgo, Alien Lane, King Penguin, Londra, 1979.
40 A.k. Schmoller, "The Paperback Revolution".
41 Anthony J. Mills, "A Penguin in the Sahara", A rcheological Newsletter o f
the Royal Ontario M useum, II: 37, Toronto, Mart 1990.

Y a l n iz B a in a O k u m a k
sayfa 181 -1 9 5

1 Colette, La M aison de Claudine, Paris, 1922.


2 Claude ve Vincenette Pichois (Alain Brunei ile birlikte), Album Colette,
Paris, 1984.
3 Colette, La M aison de Claudine.
4 A.g.y.
5 A.g.y.
6 W.H. Auden, "Letter to Lord Byron", Collected Longer Poems, Londra,
1968.
7 Andre Gide, Voyage au Congo, Paris, 1927.
8 Colette, Claudine a 'Ecole, Paris, 1900.
9 A.k. Gerald Donaldson, Books: Their History, An, Power, Glory, Infamy
and Suffering According to Their Creators, Friends and Enemies, New York,
1981.
10 Bookmarks, hazrlayan ve sunu Frederic Raphael, Londra, 1975.
11 Maurice Keen, English Society in the Later M iddle Ages, 1348 - 1500 , Lond
ra, 1990.
12 A.k. Urban Tigner Holmes, Jr., Daily Living in the Twelfth Century, Ma
dison, Wise., 1952.
13 Henry Miller, The Books in M y Life, New York, 1952.
14 Marcel Proust, Du Ct de chez Swann, Paris, 1913; (Swann'lann Taraf,
ev. Roza Hakmen, Yap Kredi Yaynlar, stanbul, 2000).
15 Charles-Augustin Sainte-Beuve, Critiques et portraits littraires, Paris,
1836-39.
16 A.k. N.I. White, Life o f Percy Bysshe Shelley, 2 cilt, Londra, 1947.
17 Marguerite Duras, Le M agazine littraire 158'deki rportaj, Paris, Mart
1980.
18 Marcel Proust, Journees de lecture, ed. Alain Coelho, Paris, 1993.
19 Marcel Proust, Le Temps retrouv, Paris, 1927.
20 Geoffrey Chaucer, "The Proem ", The Book o f the Duchesse, 44-51, Cha
ucer: Complete Works, ed. Walter W. Skeat, Oxford, 1973.
21 Josef Skvorecky, "The Pleasures of the Freedom to Read", Anteus, No.
59, Tangier, Londra & New York, Sonbahar 1987.
22 Annie Dillard, An American Childhood, New York, 1987.
23 Hollis S. Barker, Furniture in the Ancient World, Londra, 1966.
24 Jerome Barker, La Vie quotidienne a Rome a 1 apogee de 1 'empire, Paris,
1939.
25 Petronius, The Satyricon, ev. William Arrowsmith, Ann Arbor, 1959.
26 Byzantine Books and Bookmen, Washington, 1975.
27 Pascal Dibie, Ethnologie de la chambre a coucher, Paris, 1987.
28 C. Gray ve M. Gray, The Bed, Philadelphia, 1946.
29 Keen, English Society in the Later M iddle Ages.
30 M argaret Wade Labarge, A Small Sound o f the Trumpet: Women in M edi
eval Life, Londra, 1986.
31 Eileen Harris, Going to Bed, London, 1981.
32 G. Ecke, Chinese Domestic Furniture, Londra, 1963.
33 Jean-Baptiste De la Salle, Les Regies de la bienseance de la civilit chrtien
ne, Paris, 1703.
34 Jonathan Swift, Directions to Servants, Dublin, 1746.
35 Van Wyck Brooks, The Flowering o f New England, 18 15 - 1865 , New York,
1936.
36 Antoine de Courtin, Nouveau Traite de la civilit qui se pratique en France
parm i les honnestesgens, Paris, 1672.
37 Mrs. Haweis, The A rt o f Housekeeping, Londra, 1889, a.k. Asa Briggs,
Victorian Things, Chicago, 1988.
38 Leigh Hunt, M en, Women and Books: A Selection o f Sketches, Essays, and
Critical M emoirs, Londra, 1891.
39 Cynthia Ozick, "Justice (Again) to Edith W harton", A rt & Ardor, New
York, 1983.
40 R.W.B. Lewis, Edith Wharton: A Biography, New York, 1975, a.k. a.g.y.
41 Colette, Lettres a M arguerite M oreno, Paris, 1959.
42 Pichois ve Vincenette, Album Colette.
43 Germaine Beaumont ve Andre Parinaud, Colette par elle-meme, Paris,
1960.

O kum a stn e Ben zetm eler


sayfa 197 - 208

1 Walt Whitman, "Song of Myself, in Leaves o f Grass, 1856, in The Comple


te Poems, ed. Francis Murphy, London, 1975.
2 A.g.y.
3 Walt Whitman, "Song of Myself, in Leaves o f Grass, 1860, ibid.
4 Goethe, "Sendscreiben", a.k. E.R. Curtius, Europische Literatur und late
inisches M ittelalter, Berne, 1948.
5 Walt Whitman, "Shakespeare-Bacon's Cipher", Leaves o f Grass, 1892,
The Complete Poems.
6 Ezra Pound, Personae, New York, 1926.
7 Walt Whitman, "Inscriptions", Leaves o f Grass, 1881, The Complete Poems.
8 A.k. Philip Callow, Walt Whitman: From Noon to Starry Night, London,
1992.
9 Walt Whitman, "A Backward Glance O'er Travel'd Roads", November
Boughs'a giri, 1888, The Complete Poems.
10 Walt Whitman, "Song of Myself, in Leaves o f Grass, 1856, a.g.y.
11 Ibid.
12 A.k. Thomas L. Brasher, Whitman As Editor o f the Brooklyn " Daily Eagle",
Detroit, 1970.
13 A.k. William Harlan Hale, Horace Greeley, Voice c f the People, Boston,
1942.
14 A.k. Randall Stewart, Nathaniel Hawthorne, New York, 1948.
15 A.k. Arthur W. Brown, M argaret Fuller, New York, 1951.
16 Walt Whitman, "M y Canary Bird", November Boughs, 1888, The Comple
te Poems.
17 Hans Blumenberg, Schiffbruch mil Zuschauert, Frankfurt-am-Main, 1979.
18 Fray Luis de Granada, Introduccin al smbolo de lafe, Salamanca, 1583.
19 Sir Thomas Browne, Religio M edid, ed. Sir Geoffrey Keynes, London,
1928-31,1:16.
20 George Santayana, Realms o f Being, cilt II, New York, 1940.
21 A.k. Henri de Lubac, Augustinism e et theologie m odem e, Paris, 1965. Pi
erre Bersuire, Repertorium morale, imgeyi Oul'a geniletir: "Isa Mer
yem'in teni stne yazlm bir tr kitap gibidir. Kitap Baba tarafndan
konuulmu, Meryem'in sa'ya gebe kalmas ile yazlm, doum ile
aydnlanm, armhta dzeltilmi, krbalama srasnda silinmi, yara
larn izleri ile noktalandrlm, mihraptaki halarn stnde sslen
mi, akan kanda nurlanm, yeniden dou ile ciltlenmitir ve ge
ykselite snanacaktr." A.k. Jesse M. Cell-rich, The Idea o f the Book in
the M iddle Ages: Language Theory, M ythology, and Fiction, Ithaca & Lond
ra, 1985.
22 Shakespeare, M acbeth, perde I, blm 5.
23 Henry King, "An Exequy to His Matchlesse Never to Be Forgotten Fri
end", Baroque Poetry, ed. J.P. Hill & E. Caracciolo-Trejo, Londra, 1975.
24 Benjamin Franklin, The Papers o f Benjamin Franklin, ed. Leonard W. La-
baree, New Haven, 1959.
25 Francis Bacon, "Of Studies", The Ess ayes or Counsels, Londra, 1625.
26 Joel Rosenberg, "Jeremiah and Ezekiel", in The Literary Guide to the Bib
le, ed. Robert Alter ve Frank Kermode, Cambridge, Mass., 1987.
27 Hezekiel 2: 9-10.
28 Vahiy, 10: 9-11.
29 I. Elizabeth, A Book o f Devotions: Composed by H er M ajesty Elizabeth R.,
ed. Adam Fox, Londra, 1970.
30 William Congreve, Love fo r Love, perde I, blm 1, The Complete Works,
4 eilt., ed. Montague Summers, Oxford, 1923.
31 James Boswell, The Life o f Samuel Johnson, ed. John Wain, Londra, 1973.
32 Walt Whitman, Shut Not Your Doors", Leaves o f Grass, 1867, The Comp
lete Poems.

BALANGI
sayfa 211 - 219

1 Joan Gates, Babylon, Londra, 1986.


2 Georges Roux, Ancient Iraq, Londra, 1964.
3 A.g.y.
4 Mark Jones, ed., Fake? The An o f Deception, Berkeley & Los Angeles,
1990.
5 Alan G. Thomas, Great Books and Book Collectors, Londra, 1975.
6 A. Parrot, M ission archeologique a Man, Paris, 1958-59.
7 C.J. Gadd, Teachers and Students in the Oldest Schools, Londra, 1956.
8 C.B.F. Walker, Cuneiform, Londra, 1987.
9 A.g.y.
10 William W. Hallo ve J.J.A. van Dijk, The Exaltation o f Inanna, New H a
ven, 1968.
11 Catalogue of the exhibition Naissance de l'ecriture, Bibliotheque Nati-
onale, Paris, 1982.
12 M. Lichtheim, Ancient Egyptian Literature, cilt 1, Berkeley, 1973-76.
13 Jacques Derrida, De la gram matologie, Paris, 1976.
14 Roland Barthes, "Ecrivains et ecrivants", Essais critiques, Paris, 1971.
15 Aziz Augustinus, Confessions, Paris, 1959, XIII, 29.
16 Richard Wilbur, "To the Etruscan Poets", The M ind Reader, New York,
1988, ve New and Collected Poems, Londra, 1975.
E v r e n i Si n if l a n d ir a n l a r
sayfa 221 - 235

1 Quintus Curtius Rufus, The History o f Alexander, ed. ve ev. John Yard-
ley, Londra, 1984,4.8.1-6.
2 Menander, Sententiae 657, Works, ed. W.G. Arnott, Cambridge, Mass., &
Londra, 1969.
3 M.I. Rostovtzeff, A Large Estate in Egypt in the Third Century B.C., Madi
son, 1922, quoted in William V. Harris, Ancient Literacy, Cambridge,
Mass., 1989.
4 P.Col.Zen. 3.4, aynca P.Cair.Zen. 4.59687, Harris iinde, a.g.y.
5 Bir ktphane ile birlikte kurulmu gnmzdeki tek kent olma gr
n tayan Buenos Aires'i anmadan geemeyeceim. 1580'de Rio de la
Plata sahilinde kenti kurma girimi baarsz olduktan sonra ikinci bir
kent dodu. Adelantado Pedro de Mendoza'nn ve okuma yazma bilen
mrettebatn kitaplar (Azize Teresa kardei Rodrigo de Ahumada'nn-
kilerle birlikte) yeni kentin ilk ktphanesini meydana getirdi ve by-
lece Gney Hann altnda Erasmus ve Vergilius'u okumak mmkn
oldu. Bkz. Enrique de Gandia'nn "Introduction to Ruy Dfaz de Guz
man's La Argentina" Buenos Aires, 1990.
6 Plutarkhos, "Life of Alexander", The Parallel Lives, ed. B. Perrin, Camb
ridge, Mass., & Londra, 1970.
7 A.g.y..
8 Athenaeus, Deipnosophistai, cilt I, a.k. Luciano Canfora, La biblioteca
scom-parsa, Palermo, 1987.
9 Canfora, a.g.y.
10 Anthony Hobson, Great Libraries, Londra, 1970. Hobson 1968'de British
Museum'un ktphanesine girmi kitap saysnn 128,706 cilt olduu
nu belirtir.
11 Howard A. Parsons, The Alexandrian Library: Glory o f the Hellenic World,
New York, 1967.
12 Ausonius, Opuscules, 113, a.k. Guglielmo Cavallo, "Libro e pubblico
alia fine del mondo antico", Libri, editori e pubblico nel mondo antico iin
de, Roma ve Bari, 1992.
13 James W. Thompson, Ancient Libraries (Hamden, Conn., 1940).
14 P.M. Fraser, Ptolemaic Alexandria, Oxford, 1972.
15 David Diringer, The Alphabet: A Key to the History o f M ankind, 2 cilt,
Londra, 1968.
16 Christian Jacob, "La Lecon d'Alexandrie", Autrem ent iinde, no. 121,
Paris, 1993.
17 Prosper Alfaric, L'Evolution intellectuelle de Saint Augustin, Tours, 1918.
18 Sidonius, Epistolae, II: 9.4, a.k. Cavallo, "Libro e pubblico alia fine del
mondo antico".
19 Edward G. Browne, A Literary History o f Persia, 4 cilt, Londra, 1902-24.
20 Alain Besson, M edieval Classification and Cataloguing: Classification Prac
tices and Cataloguing M ethods in France from the 12 th to 15 th Centuries,
Biggleswade, Beds., 1980.
21 A.g.y.
22 On be yzyl kadar sonra Amerikal ktphaneci Melvil Dewey kate
gori saysn arttrarak tm bilgiyi on kategoriye ayrd. Her kategori
ye de herhangi bir kitabn snflandnlabilmesi iin yz numara ayrd.
23 Titus Burckhardt, Die maurische Kultur in Spanien, Mnih, 1970.
24 Johannes Pedersen, The Arabic Book, ev. Geoffrey French, Princeton,
1984. Pedersen al-M a'mun'un evirmenler iin ilk ktphaneyi olu
turmu kii olmadn, bir umayyad yazcs, Halid ibn Yezid ibn Mu-
aviye'nin ondan nce geldiini belirtir.
25 Jonathan Berkey, The Transmission o f Knowledge in M edieval Cairo: A So
cial H istory o f Islam ic Education, Princeton, 1992.
26 Burckhardt, Die maurische Kultur in Spanien.
27 Hobson, Great Libraries.
28 Colette, Mes apprentissages, Paris, 1936.
29 Jorge Luis Borges, "La Biblioteca de Babel", Ficciones, Buenos Aires, 1944.

G elece O kum ak
sayfa 237 - 249

1 Michel Lemoine, "L'Oeuvre encyclopedique de Vincent de Beauvais",


Maurice de Gandillac vd., La Pensee encyclopedique au M oyen A ge iinde,
Paris, 1966.
2 Voluspa, ed. Sigurdur Nordal, trans. Ommo Wilts, Oxford, 1980.
3 Vergilius, Aeneid, ed. H.R. Fairclough, Cambridge, Mass., & Londra,
VI: 48-49.
4 Petronius, Satyricon, ed. M. Heseltine, Cambridge, Mass., & Londra,
1967, XV. 48.
5 Aulus Gellius, N od es Atticae, ed. J.C. Rolfe, Cambridge, Mass., & Lond
ra, 1952.
6 Pausanias, Description o f Greece, ed. W.H.S. Jones, Cambridge, Mass., &
Londra, 1948, x. 12-1; Euripides, Lamia'ya giri, ed. A.S. Way, Cambrid
ge, Mass., & Londra, 1965.
7 The Greek Myth iinde, Londra, 1955, II. 132.5, Robert Graves "Erytheia
ya da Erythrea ya da Erythria'nn nereden geldii tartlr der." Gra-
ves'e gre buras okyanusun tesinde bir ada da olabilecei gibi, Lusi
tania kysna yakn bir yer de olabilir. Gades'in eski kentinin stne
kurulduu Leon adasna verilen eski bir ad da olabilir.
8 Pausanias, Description o f Greece, X. 12.4-8.
9 Aurelian, Scriptores Historiae Augustae, 25, 4-6, a.k. John Ferguson, Uto
pias o f the Classical World, Londra, 1975.
10 Eusebius Pamphilis, Ecclesiastical History: The Life o f the Blessed Emperor
Constantine, in Four Books, Londra, 1845, bl. XVIII.
11 Ferguson, Utopias o f the Classical World.
12 Bernard Botte, Les Origines de la Noel et de Fepiphanie, Paris, 1932. Liber
Pontificalis'te Papa Telesphoros'un Noel'in kutlanmas geleneini Ro-
m a'da, 127 ila 136 yllar arasnda balattna ilikin bilgi olmasna
ramen, 25 Aralk tarihinin sa'nn doum gn olduuna dair ilk bil
gi Philocalian Takvimi'nin Deposito martyrum blmnde rastlanr.
13 The Edict of Milan, ed. Henry Bettenson, Documents o f the Christian
Church, Oxford, 1943.
14 ngiliz romanc Charles Kingsley yeniplatoncu bu dnr gn
mzde unutulan roman Hypathia, or New Foe with an Old Face (Londra,
1853) adl yaptnn kahraman yapmtr.
15 Jacques Lacarriere, Les Hommes ivres de Dieu, Paris, 1975.
16 C. Baur, Der heilige Johannes Chrysostomus und seine Zeit, 2 cilt, Frank
furt, 1929-30.
17 Garth Fowden, Empire to Commonwealth: Consequences o f M onotheism in
Late Antiquity, Princeton, 1993. Ayrca, bkz. Jacques Gies ve Monique
Cohen, Serinde, Terre de Bouddha. Dix siecles d'art sur la Route de la Soie.
Paris, Grand Palais, 1996'daki sergi katalogundan.
18 J. Danielou ve H.I. Marrou, The Christian Centuries, cilt I, Londra, 1964.
19 Eusebius, Ecclesiastical History.
20 Cicero, De Divinatione, ed. W.A. Falconer, Cambridge, Mass., & Londra,
1972, H. 54.
21 Aziz Augustinus, The City o f God, Vol. VI, ed. W.C. Greene, Londra &
Cambridge, Mass., 1963.
22 Lucien Broche, La Cathedrale de Laon, Paris, 1926.
23 Vergilius, "Eclogue iv", a.k. Eusebius, Ecclesiastical History.
24 Salman Rushdie, The Wizard ofOz, British Film Institute Film Classics,
Londra, 1992.
25 Anita Desai, "A Reading Rat on the M oors", Soho Square m iinde, ed.
Alberto Manguel, Londra, 1990.
26 Aelius Lampridius, Vita Sereri Alexandri, 4.6, 14.5, a.k. L.P. Wilkinson,
The Roman Experience, Londra, 1975.
27 Kar. Helen A. Loane, "The Sortes Vergilianae", The Classical Weekly
2 1 /2 4 iinde, New York, 30 Nisan 1928. Loane, De Quicy'den alnt ya
pyor. Quicey'e gre Vergilius'un anne tarafndan dedesi Magus imi;
Napolililer bu ad bir meslek sanmlar ve Vergilius "torun olmas ne
deni ile -yani veraseten- bu kt dedenin eytani glerini ve bilgisini
edinmi. Her ikisini de yzyllar boyunca inanlarn yararna kullan
m, sulanabilecek birey yapmam." Thomas De Quincey, Collected
Writings, Londra, 1896, III. 251-269.
28 Aelius Spartianus, Vita Hadriani, 2.8, in Scriptores Historiae Augustae,
quoted in Loane, "The Sortes Vergilianae". Bu biimde bavurulan tek
kaynak Vergilius deildi. M.. birinci yzylda yazan Cicero (De natu
ra Deorum, II.2) bilici Tiberius Sempronius Gracchus'tan sz eder.
Bracchus M.. 162 ylnda "bir nceki yl seimlerinde gzetmen oldu
u konsllerin istifasna neden oldu. Kararlarn kehanetlerdeki 'kitap
lar okurken' farkna vard hatalara dayandrd."
29 William V. Harris, Ancient Literacy, Cambridge, 1989.
30 "Aranzda olunu vekzm ateten geiren, yahut falc, yahut mnec
cim, yahut sihirbaz, yahut bakc, yahut llere danan bulunmaya
cak. nk bu eyleri yapan adam Rabbe mekruhtur; ve Allahn Rab
bu mekruh eylerden dolay onlar senin nnden kovuyor." Tesniye
18:10-12.
31 Caspar Peucer, Les Devins ou Commentaire des principals sortes de d e v i a
tions, ev. Simon Goulard (?), Sens [?], 1434.
32 Rabelais, Le Tiers Livre de Pantagruel, 10-12.
33 Manuel Mujica Lainez, Bomarzo, Buenos Aires, 1979, Bl. II.
34 William Dunn Macray, Annals o f the Bodleian Library, A.D. 1598 to A.D.
1867 Londra, 1868.
35 Daniel Defoe, The Life and Strange Surprizing Adventures o f Robinson
Crusoe, o f York, M ariner, ed. J.D. Crowley, Londra & Oxford, 1976.
36 Thomas Hardy, Far from the M adding Crowd, Londra, 1874.
37 Robert Louis Stevenson (Lloyd Osbourne ile birlikte), The Ebb Tide,
Londra, 1894.

Sm g e s e l O k u r
sayfa 251 - 263

1 Andre Kertesz, On Reading, New York, 1971.


2 Michael Olmert, The Smithsonian Book o f Books, Washington, 1992.
3 Beverley Smith, "Homes of the 1990s to stress substance", The Globe
and Mail, Toronto, 13 Ocak 1990.
4 Andrew Martindale, Gothic An from the Twelfth to Fifteenth Centuries,
Londra, 1967.
5 A.k. Reau, Louis, Iconographie de V art chrtien, cilt II, Paris, 1957.
6 M arienbild in Rheinland und Westfalen, Villa Hugel, Essen, 1968'eki sergi
katalogundan.
7 George Ferguson, Signs and Symbols in Christian A rt, Oxford, 1954.
8 De M adonna in de Kunst, Antwerp, 1954'teki sergi katalogundan.
9 The Lost Books o f the Bible and the Forgotten Books c f Eden, giri yazs
Frank Crane, New York, 1974.
10 Protoevangelion, a.g.y., IX, 1-9.
11 lk dnem Hristiyan sanatnda, zellikle de beinci yldan balayarak
Bizans sanatnda Mjde konulu yaptlarda Meryem en ok kuyu ban
da ya da yn eirirken yer alr. Bu dnemden nce Mjde temasna
ska rastlanmaz; olanlar da pek ematiktir. Meryem ile Melek'i gste
ren ilk yapt Martini'nin Mjde'sinden on yzyl ncesinden kalmadr.
Roma dndaki St. Priscilla Katakombu'nun duvarna kirli renklerle
yaplm olan bu resimde, yz hatlar olmayan bir Meryem oturmu,
ayakta duran bir adam -kanatsz ve tasz- bir melei dinlerken izlenir.
12 Yuhanna 1:14.
13 Robin Lane Fox, Pagans and Christians, New York, 1986.
14 The Letters o f Peter Abelard, ed. Betty Radice, Londra, 1974.
15 Bingen'li Hildegard, Opera omnia, Patrologa Latina, Vol. LXXII iinde,
Paris, 1844-55.
16 A.k. Carol Ochs, Behind the Sex o f God: Toward a New Consciousness -
Transcending M atriarchy and Patriarchy, Boston, 1977.
17 San Bernardino, Prediche volgari, Creighton E. Gilbert, Italian Art, 1400 -
1500 : Sources and Documents iinde, Evanston, 1980.
18 Victor Cousin, ed., Petri Abaelardi Opera, 2 cilt, Londra, 1849-59.
19 1884 ylnda, bilgili Peder J.W. Burgon'n kadnlarn Oxford niversite
si'ne kabul edilii konusunda verdii vaazn da tanklk edebilecei gibi,
be yzyl sonra deien birey yok gibiydi. "Aranzda ona [kadna] er
kein gznde ne olumsuz bir kiiye dneceini syleyecek kadar
akyrekli ya da cmert biri yok mu? Erkekler ile 'derece' paylaacak ise
antik alarn tm yaptlarn ayrm yapmakszn onun eline vermek du
rumundasnz - baka bir deyile eski Roma ve Yunan'm tm ahlakszlar
ile tanmal. Bunu gerekten amalyor olabilir misiniz? Konuyu kar
cinse ynelik birka sz ile bitirmek istiyorum: Tanr sizi bizden aa ya
ratt ve siz zamann sonuna dein aada kalacaksnz." Jan Morris'ten
alnt. A.k. Jan Morris, ed., The Oxford Sook o f Oxford, Oxford, 1978.
20 S. Harksen, Women in the M iddle Ages, New York, 1976.
21 Margaret Wade Labarge, A Small Sound o f the Trumpet: Women in M edi
eval Life, Londra, 1986.
22 Janet Backhouse, Books o f H ours, Londra, 1985.
23 Paul J. Achtemeier, ed., Harper's Bible Dictionary, San Francisco, 1985.
24 aya 7:14.
25 Anna Jameson, Legends o f the M adonna, Boston & New York, 1898.
26 Proverbs 9 :1 ,9 : 3-5.
27 Martin Buber, Erzhlungen der Chassidim, Berlin, 1947.
28 E.P. Spencer, "L'Horloge de Sapience", Brksel, Bibliotheque Royale,
Ms. IV 111, Scriptorium, 1963, XVII iinde.
29 C.G. Jung, "Answer to Job", Psychology and Religion, West and East,
New York, 1960.
30 Merlin Stone, The Paradise Papers: The Suppression o f Women's Kites,
New York, 1976.
31 Carolyne Walker Bynum, Jesus A s M other: Studies in the Spirituality o f
the High M iddle A ges, Berkeley & Londra, 1982.
32 St. Gregoire de Tours, L'Histoire des Rois Francs, ed. J.J.E. Roy, nsz
Erich Aurebach, Paris, 1990.
33 Heinz Kahlen ve Cyril Mango, Hagia Sophia, Berlin, 1967.
34 Daniel Williman 1992 Kalamazoo konferansnda sunulan ve yaymlan
mayan bir bildirisinde ("On drdnc Yzyl Kitab") bu yzyldan kal
ma bir Saatler Kitabnda okurken resmedilen Meryem'e gnderme ya
parak, "Saatler kitab hi bir zre gerek gstermeden, kadnlarn okuya-
bilirliklerini ve opus Dei'yi [Tanr kitabm] tescil etmektedir" demitir.
35 Ferdinando Bologna, Gli affreschi di Simone M artini ad Assisi, Milano, 1965.
36 Giovanni Paccagnini, Simone M artini, Milano, 1957.
37 Colyn de Coter, Virgin and Child Crowned by Angels, 1490-1510, Chicago
Art Institute'de; anonim M adonna a u f der Rasenbank, Yukar Ren, yak.
1470-80, Freiburg, Augustinermuseum'da; vb.
38 Plutarkhos, "On the Fortune of Alexander", 327: 4, M oralia, cilt IV iin
de, ed. Frank Cole Babbitt, Cambridge, Mass., & Londra, 1972. Ayrca
Plutarkhos, "Life of Alexander", VIII ve XXVI, The Parallel Lives iinde,
ed. B. Perrin, Cambridge, Mass., & Londra, 1970.
39 Perde II, blm ii. George Steiner, Montaigne'nin Denemelerinden
Florio'nun evirisi olduu grn ortaya atmtr ("Le trope du liv-
re-monde dans Shakespeare", Bibliotheque Nationale, Paris, 23 Mart
1995'deki konferanstan).
40 Miguel de Cervantes, Don Quixote, ed. Celina S. de Cortazar ve Isaias
Lerner, Buenos Aires, 1 9 6 9 ,1: 6.
41 Martin Bormann, Hitler's Table Talk, giri Hugh Trevor-Roper, Londra,
1953.

DUVARLARIN ARASINDA OKUMAK


sayfa 265 - 277

1 Thoas Hgg, The Novel in Antiquity, ngilizce basm, Berkeley & Los
Angeles, 1983.
2 Platon, Laws, gzden geirilmi bask R.G. Bury, Cambridge, Mass., &
Londra, 1949, VII, 804 c-e.
3 William V. Harris, Ancient Literacy, Cambridge, Mass., 1989.
4 A.g.y.
5 Reardon, Collected Ancient Greek Novels.
6 C. Ruiz Montero, "Una observacion para la cronologia de Cariton de
Afro-disias", Estudios Clasicos 24 iinde, Madrid, 1980.
7 Santa Teresa de Jesus, Libra de la Vida, II: 1, Obras Completas, Biblioteca
de Au-tores Cristianos iinde, Madrid, 1967.
8 Kate Flint, The Woman Reader, 1837 - 19 14 , Oxford, 1993.
9 Ivan Morris, The World o f the Shining Prince: Court Life in A ncient Japan,
Oxford, 1964.
10 "Murasaki'nin gnndeki kadnlarn ounluu tarlada ar ii ola
rak alr, erkekleri tarafndan kt muamele grr, ok sayda ve sk
dourur ve erken yata lrlerdi. Ekonomik bamszlk ya da kltrel
elencelerin dncesi onlara aya gitme fikri kadar uzakt." A.g.y.
11 A.g.y.
12 A.k.a.g.y..
13 Walter Benjamin, "Unpacking My Library", Illuminations iinde, ev.
Harry Zohn, New York, 1968.
14 Ivan Morris, giri yazs Sei Shonagon, The Pillow Book o f Sei Shonagon,
Oxford and Londra, 1967.
15 A.k. Morris, The World o f the Shining Prince.
16 Sei Shonagon, The Pillow Book o f Sei Shonagon, ev. Ivan Morris, Oxford
ve Londra, 1967.
17 A.k. Morris, The World o f the Shining Prince.
18 George Eliot, "Silly Novels by Lady Novelists", Selected Critical Wri
tings iinde, ed. Rosemary Ashton, Oxford, 1992.
19 Rose Hempel, Japan zur Heian-Zeit: Kunst und Kultur, Freiburg, 1983.
20 Carolyn G. Heilbrun, Writing a Woman's Life, New York, 1989.
21 Edmund White, nsz, The Faber Book o f Gay Short Stories Londra, 1991.
22 Oscar Wilde, "The Importance of Being Earnest", perde II, The Works o f
Oscar Wilde iinde, ed. G.F. Mayne, Londra & Glasgow, 1948.

KTAP HIRSIZLII
sayfa 277 - 285

1 Walter Benjamin, "Paris, Capital of the Nineteenth Century", Reflecti


ons iinde, ed. Peter Demetz; ev. Edmund Jephcott, New York, 1978.
2 Francois-Rene Chateaubriand, M em oires d'outre-tombe, Paris, 1849-50.
3 Jean Viardot, "Livres rares et pratiques bibliophiliques", Histoire de
l'dition franaise, cilt II, Paris, 1984.
4 Michael Olmert, The Smithsonian Book o f Books, Washington, 1992.
5 Geo. Haven Putnam, Books and Their M akers during the M iddle A ges, cilt
I, New York, 1896-97.
6 A.g.y.
7 P. Riberette, Les Bibliothques franaises pendant la Rvolution, Paris, 1970.
8 Bibliothque Nationale, Le Livre dans la vie quotidienne, Paris, 1975.
9 Simone Balaye, La Bibliothque Nationale des origines 1800, Geneva,
1988.
10 Madeleine B. Stem ve Leona Rostenberg, "A Study in 'Bibliokleptoma-
nia'", Bookman's Weekly iinde, No. 67, New York, 22 Haziran 1981.
11 A.k. A.N.L. Munby, "The Earl and the Thief: Lord Ashburnham and
Count Libri", in Harvard Literary Bulletin, cilt XVII, Cambridge, Mass.,
1969.
12 Gdon Tallemant des Reaux, Historiettes, Paris, 1834.
13 Albert Cim, A mateurs et Voleurs de Livres, Paris, 1903.
14 A.g.y.
15 Lopold Delisle, Les M anuscrits des Fonds Libri et Barrois, Paris, 1888.
16 Marcel Proust, Les Plaisirs et les jours, Paris, 1896.
17 Munby, "The Earl and the Thief.
18 Philippe Vigier, "Paris pendant la monarchie de juillet 1830-1848", N o
uvelle Histoire de Paris iinde, Paris, 1991.
19 Jean Freusti, Prosper Mrime, 1803- 1870 , Paris, 1982.
20 Prosper Mrime, Correspondance, tablie et annote par Maurice Par-
turier Vol. V: 1847 - 184.9 , Paris, 1946.
21 Prosper Mrime, "Le Procs de M. Libri", Revue des Deux M ondes iin
de, Paris, 15 Nisan 1852.
22 Delisle, Les M anuscrits des Fonds Libri et Barrois.
23 Cim, Amateurs et voleurs de livres.
24 Lawrence S. Thompson, "N otes on Bibliokleptomania", The Bulletin o f
the N ew York Public Library, New York, Eyll 1944.
25 Rudolf Buchner, Biicher und M enschen, Berlin, 1976.
26 Thompson, "Notes on Bibliokleptomania".
27 Cim, Amateurs et voleurs de livres.
28 Charles Lamb, Essays ofElia, second series, Londra, 1833.
O kur O la ra k Y azar
sayfa 287 - 301

1 Gen Plinius, Lettres 1-IX, ed. A.M. Guillemin, 3 cilt, Paris, 1927-28, VI:
17.
2 im parator Augustus bile bu okumalara "iyiniyet ve sabrla" katlm
tr: Suetonius, "A ugustus", 89: 3, Lives o f the Twelve Caesars iinde, ed.
J.C. Rolfe, Cambridge, Mass., & Londra, 1948.
3 Gen Plinius, Lettres I-IX, V: 12, VII: 17.
4 A .g.y., 1:13.
5 A.g.y., VIII: 12.
6 Juvenalis, VII: 39-47, Juvenal and Persius: Works iinde, ed. G.G. Ram
say, Cambridge, Mass., & Londra, 1952.
7 Gen Plinius, Lettres I-IX, II: 19.
8 A.g.y., V: 17.
9 A.g.y., IV: 27.
10 Horatius, "A Letter to A ugustus", Classical Literary Criticism iinde, ed.
D.A. Russell & M. Winterbottom, Oxford, 1989.
11 Martialis, Epigrammata, III: 44, Works iinde, ed. W.C.A. Ker, Cambrid
ge, Mass., & Londra, 1919-20.
12 Gen Plinius, Lettres I-IX, 1 :13.
13 A.g.y., IX: 3.
14 A .g.y, IX: 23.
15 A .g.y, IX: 11.
16 A.g.y, VI: 21.
17 air Louis MacNeice'in anlattna gre, Thomas'n dinletilerinin birinin
ardndan "yanda duran bir aktr aknlk iinde 'Bay Thomas, verdii
niz aralardan biri elli saniye srd!' dedi. Dylan doruldu; bozulmutu
(bozulma iinde ustayd). Tepeden bakarak 'Elimden geldiince hzl
okudum' dedi." John Berryman, "After Many A Summer: Memories of
Dylan Thomas", The Times Literary Supplement, Londra, 3 Eyll 1993.
18 Erich Auerbach, Literatursprache und Publikum in der lateinischen Sptan
tike und im M ittelalter, Bern, 1958.
19 Dante, De vulgare eloquentia, ev. ve ed. Vittorio Coletti, Milano, 1991.
20 Jean de Joinville, Histoire de saint Louis, ed. Noel Corbett, Paris, 1977.
21 William Nelson, "From 'Listen Lordings' to 'Dear Reader"', University
o f Toronto Quarterly 47/ 2, K 1976-77.
22 Fem ando de Rojas, La Celestina: Tragicomedia de Calisto y M elibea, ed.
Dorothy S. Severin, Madrid, 1969.
23 Mara Rosa Lida de Malkiel, La originalidad artstica de La Celestina, Bu
enos Aires, 1967.
24 Ludovico Ariosto, Tutte le opere, ed. Cesare Segre, Milano, 1964, I:
XXXVIII, a.k. Nelson, "From 'Listen Lordings' to 'Dear Reader'".
25 Ruth Crosby, "Chaucer and the Custom of Oral Delivery", Speculum: A
Journal o f M edieval Studies 13 iinde, Cambridge, Mass., 1938.
26 A.k. M.B. Parkes, Pause and Effect: An Introduction to the History o f Punc
tuation in the West, Berkeley & Los Angeles, 1993.
27 Thomas Love Peacock, N ightm are Abbey, Londra, 1818.
28 Samuel Butler, The Notebooks o f Samuel Butler, ed. Henry Festing Jones,
Londra, 1921.
29 P.N. Furbank, Diderot, Londra, 1992.
30 Peter Ackroyd, Dickens, Londra, 1991.
31 Paul Turner, Tennyson, Londra, 1976.
32 Charles R. Saunders, "Carlyle and Tennyson", PMLA 76, March 1961,
Londra.
33 Ralph Wilson Rader, Tennyson's M aud: The Biographical Genesis, Berke
ley & Los Angeles, 1963.
34 Charles Tennyson, Alfred Tennyson, Londra, 1950.
35 Ralph Waldo Emerson, The Topical Notebooks, ed. Ronald A. Bosco,
New York & Londra, 1993.
36 Kevin Jackson, Peter Ackroyd's "London Luminaries and Cockney Vi
sionaries" adl Victoria and Albert Museum'daki konumas hakknda
tantm yazs, The Independent, Londra, 9 Aralk 1993.
37 Ackroyd, Dickens.
38 Richard Ellman, James Joyce, gzden geirilmi bask, Londra, 1982.
39 Damaso Alonso, "Las conferencias", Insula 75iinde, 15 Mart 1952,
Madrid.
40 Stephen Jay Gould, The Panda's Thumb, New York, 1989.

O k u r O l a r a k e v r m e n
sayfa 303 - 321
1 Rainer Maria Rilke, Mimi Romanelli'ye mektup, 11 Mays 1911, Briefe
1907 - 19 14 , Frankfurt-am-Main, 1933.
2 Louise Lab, Oeuvres potiques, ed. Franoise Charpentier, Paris, 1983.
3 Carl Jacob Burckhardt, Ein Vormittag beim Buchhndler, Basel, 1944.
4 Racine'in iiri yalnzca M ezmur 36'nm evirisidir ve yle balar
"Grand Dieu, qui vis les d eu x se form er sans matire" ["Ya Rab, nayetin
gklerdedir; Stkn asmana erer"].
5 A.k. Donald Prater, A Ringing Glass: The Life o f Rainer M aria Rilke, O x
ford, 1986.
6 Alta Lind Cook, Sonnets o f Louise Lab, Toronto, 1950.
7 Labe, Oeuvres potiques.
8 Rainer Maria Rilke, "N arcissus", Smtliche Werke iinde, ed. Rilke-Arc
hiv, Frankfurt-am-Main, 1955-57.
9 A.k. Prater, A Ringing Glass.
10 Natalie Zemon Davis, "Le Monde de rimprimerie humaniste: Lyon",
H istoire de l'dition fran aise iinde, I, Paris, 1982.
11 George Steiner, A fter Babel, Oxford, 1973.
12 Paul de Man, Allegories o f Reading: Figurai Language in Rousseau, N i
etzsche, Rilke, and Proust, New Haven & Londra, 1979.
13 D.E. Luscombe, The School o f Peter Abelard: The Influence o f Abelard's Tho
ught in the Early Scholastic Period, Cambridge, 1969.
14 A.k. Olga S. Opfell, The King Jam es Bible Translators, Jefferson, N.C.,
1982.
15 A.g.y.
16 A.k. a.g.y..
17 A.g.y.
18 Rudyard Kipling, "Proofs of Holy W rit", The Complete Works o f Rudyard
Kipling iinde, "Uncollected Items", cilt XXX, Sussex basks, Londra,
1939.
19 Alexander von Humboldt, Uber die Verschiedenheit des menschlischen
Sprachbaues und ihren Einfluji a u f die geistige Entwicklung des M enschen
geschlechts, a.k. Umberto Eco, La Ricerca della Lingua Perfetta iinde, Ro
ma & Bari, 1993.
20 De Man, Allegories o f Reading.
O k u m a Y a sa i
sayfa 323 - 335

1 James Boswell, The Life o f Samuel Johnson, ed. John Wain, Londra, 1973.
2 T.B. Macaulay, The History o f England, 5 cilt, Londra, 1849-61.
3 Her eye ramen, Charles ou bendesi tarafndan deerli bir kral ola
rak grlrd. Onun kk ktlklerinin byklerini dzelttiine
inanlyordu. John Aubrey, Arise Evans adl birini anlatr: "mantarl bir
burnu vard ve ona Kral'm elinin mantar iyi edecei sylenmiti. Kral
Charles'n St. James parkna ilk geliinde onun elini pt ve eli burnu
na srd. Bu Chares'n hi houna gitmemiti ama onu iyiletirdi."
John Aubrey, M iscellanies, Three Prose Works iinde, ed. John Buchanan-
Brown, Oxford, 1972.
4 Antonia Fraser, Royal Charles: Charles II and the Restoration, Londra,
1979.
5 Janet Duitsman Cornelius, When I Can Read M y Title Clear: Literacy,
Slavery, and Religion in the Antebellum South, Columbia, S.C., 1991.
6 A.k. a.g.y.
7 A.g.y.
8 A.g.y.
9 A.g.y.
10 Frederick Douglass, The Life and Times o f Frederick Douglass, Hartford,
Conn., 1881.
11 A.k. Duitsman Cornelius, When Can Read M y Title Clear.
12 Peter Handke, Kaspar, Frankfurt-am-Main, 1967.
13 Voltaire, "De l'H orrible Danger de la Lecture", in M emoires, Suivis de
M elanges divers et precedes de "Voltaire Demiurge"par Paul Souday, Paris,
1927.
14 Johann Wolfgang von Goethe, Dichtung und Wahrheit, Stuttgart, 1986,
IV: I.
15 Margaret Horsfield, "The Burning Books" on "Ideas", CBC Radio To
ronto 23 Nisan 1990 tarihli yayn.
16 A.k. Hey wood Broun ve M argaret Leech, A nthony Comstock: Rounds
man o f the Lord, New York, 1927.
17 Charles Gallaudet Trumbull, Anthony Comstock, Fighter, New York,
1913.
18 A.k. Broun ve Leech, A nthony Comstock.
19 A.g.y.
20 A.g.y.
21 A.g.y.
22 H.L. Mencken, "Puritanism as a Literary Force", A Book o f Prefaces iin
de, New York, 1917.
23 Jacques Dars, Introduction to En M ouchant la chandelle, Paris, 1986.
24 Gustave Flaubert, Madame Bovary, II, 7, Paris, 18S7.
25 Edmund Gosse, Father and Son, Londra, 1907.
26 A.g.y.
27 Joan DelFattore, What Johnny Shouldn't Read: Textbook Censorship in
America, New Haven & Londra, 1992.
28 Alnt The Times of London, 4 Ocak 1978, Nick Caistor'n Nunca M as: A
Report by Argentina's National Commission on Disappeared People iin n
sznde yeniden baslm, Londra, 1986.
29 Nunca M as iinde.

KTAP BUDALASI
sayfa 337 - 353

1 Patrick Trevor-Roper, The World through Blunted Sight, Londra, 1988.


2 Jorge Luis Borges, "Poema de los dones", in El Hacedor, Buenos Aires,
1960.
3 Royal Ontario Museum, Books o f the M iddle Ages, Toronto, 1950.
4 Trevor-Roper, The World through Blunted Sight.
5 Yal Plinius, N atural History, ed. D.E. Eichholz, Cambridge, Mass., &
Londra, 1972, Kitap XXXVII: 16.
6 A. Bourgeois, Les Besides de nos ancetres, Paris, 1923 (Bourgeois gn ya
da ay belirtmez ve yanl yl verir). Ayrca bkz. Edward Rosen, "The
Invention of Eyeglasses", The Journal o f the History o f M edicine and Allied
Sciences 11 iinde, 1956.
7 Redi, Lettera sopra 'invenzione degli occhiali di nazo, Floransa, 1648.
8 Rosen, "The Invention of Eyeglasses".
9 Rudyard Kipling, "The Eye of Allah", Debits and Credits, Londra, 1926.
10 Roger Bacon, Opus maius, ed. S. Jebb, Londra, 1750.
11 Rene Descartes, Traite des passions, Paris, 1649.
12 W. Poulet, Atlas on the H istory o f Spectacles, cilt II, Godesberg, 1980.
13 Hugh Orr, An Illustrated History o f Early A ntique Spectacles, Kent, 1985.
14 E.R. Curtius, a.k. F. Messerschmidt, A rchiv fu r Religionswissenschaft,
Berlin, 1931, Etrsklerin pek ok tanrlarn yazc ya da okuyucu ola
rak temsil ettiini ifade eder.
15 Charles Schmidt, Histoire litteraire de ' Alsace, Strasbourg, 1879.
16 Sebastian Brant, Das Narrenschijf, ed. Friedrich Zarncke, Leipzig, 1854.
17 Geiler von Kaysersberg, Nauicula sine speculum jatuorum, Strasbourg,
1510.
18 Seneca, "De tranquillitate", M oral Essays iinde, ed. R.M. Gummere,
Cambridge, Mass., & Londra, 1955.
19 A.g.y.
20 John Donne, "The Extasie", The Complete English Poems iinde, ed. C.A.
Patrides, New York, 1985.
21 Gerard de Nerval, "Angelique", Les Filles du feu iinde, ed. Beatrice Di-
dier, Paris, 1972.
22 Thomas Carlyle, "The Hero As Man of Letters", Selected Writings iin
de, ed. Alan Shelston, Londra, 1971.
23 Jorge Manrique, "Coplas a la muerte de su padre", Poesias iinde, ed. F.
Benelcarria, Madrid, 1952.
24 Seneca, "De vita beata", M oral Essays iinde.
25 John Carey, The Intellectuals and the M asses: Pride and Prejudice am ong the
Literary Intelligentsia, 1880- 1939 , London, 1992.
26 Matthew Arnold, Culture and Anarchy, Londra, 1932. Arnold'n hakkn
vermek gerekir ise, tartma yle srer: "kusursuzluk yasasna gre
bizler bunlarn herbirinin ve tmnn deiim geirmi biimleriyiz."
27 Aldous Huxley, "On the Charms of History", M usic at Night iinde,
Londra, 1931.
28 Thomas Hardy, 1887'deki yazs, alnt Carey, The Intellectuals and the
M asses.
29 Sigmund Freud, "Writers and Day-Dreaming", A rt and Literature iin
de, Pelican Freud Library cilt 14, ev. James Strachey, Londra, 1985.
30 Don Quixote bile edebiyatn iinde kendini yitirmi deil. Sancho ile tah
ta ata binip, Clavellino adl at srdne inand anda, Sancho gzn
deki mendili kartmak ve gerekten havada olup, gnee gidip gitme
diklerini grmek isteyince kartmamasn emredecektir. Kurmaca nesnel
kantlarda yok olur (Don Quixote, II, 41). Coleride'in dedii "inanszln
askya alnmas" istemli olmaldr; bunun tesi delilikte olur.
31 Rebecca West, "The Strange Necessity", Rebecca West - A Celebration
iinde, New York, 1978.

Y a NKIDI SAYFALARI
sayfa 357 - 368

1 Ernest Hemingway, "The Snows of Kilimanjaro", The Snows o f Kilim an


jaro and Other Stories, New York, 1927.
2 Rainer Maria Rilke, Die Aufzeichnungen des M ake Laurids Brigge, ed.
Erich Heller, Frankfurt-am-Main, 1986.
3 Richard de Bury, The Philobiblon, ed. & trans. Ernest C. Thomas (Lon
don, 1888).
4 Virginia Woolf, "H ow Should One Read a Book?", The Common Reader
iinde, Londra, 1932.
5 Gerontius, Vita M elaniae Janioris, ev. & ed. Elizabeth A. Clark, New
York & Toronto, 1984.
6 Jonathan Rose, "Rereading the English Common Reader: A preface to a
History of Audiences", Journal o f the History o f Ideas, 1992.
7 Robert Irwin, The Arabian Nights: A Companion, Londra, 1994.
8 Miguel de Cervantes Saavedra, El Ingenioso Hidalgo Don Quijote de la Manc
ha, 2 vols., ed. Celina S. de Cortazar ve Isaias Lemer, Buenos Aires, 1969.
9 Marcel Proust, joum ees de lecture, ed. Alain Coelho, Paris, 1993.
10 Michel Butor, La M odification, Paris, 1957.
11 Wolfgang Kayser, Das Sprachliche Kunstwerk, Leipzig, 1948.
12 A.k. Thomas Boyle, Black Swine in the Sewers o f Hampstead: Beneath the
Surface o f Victorian Sensationalism, New York, 1989.
13 Jane Austen, Nonhanger Abbey, Londra, 1818, XXV.
14 Graham Balfour, The Life o f Robert Louis Stevenson, 2 cilt, Londra, 1901.
15 Strasbourg niversitesinden Profesr Simone Vautier, kitab eletirirken
"Belki de uygunsuz olarak" der; "insane 'Kral ehriyar Sendromu' ya da
Amerikal romanc John Barth' izleyecek olursak, ehrazad'm dier din
leyicisi olan gen kzkarde 'Dnyazade Sendromu' olmasn bekliyor."
16 John Wells, Rude Words: A Discursive History o f the London Library,
Londra, 1991.
17 Marc-Alain Ouaknin, Bibliotherapie: Lire, c'estguerir, Paris, 1994.
18 Robert Coover, "The End of Books", The New York Times, 21 Haziran 1992.
Dizin

Abaelardus, Peter 255, 256 Austen, Jane 1 49,366


Adam , Nicholas 101
Aeschylus 115 Bacon, Francis 205
Alberti, Leon Battista 93 Bacon, Roger 5 0 ,5 1 , 232,339-340
alfabetik dizin 226-227 Balbiani, Valentina 15
Alonso, Damaso 300 Barbarossa, Frederick 90
Alypius 62,63 Barthes, Roland 218
Ambrosius, Aziz 59, 60, 6 9 ,1 2 4 Beauvais, Vincent de 237
Andorran, Guillaume 145 Becker, May Lamberton 26
Ann, Kralie 294 Belazar, Krai 212
Antyllus 81 Benedictus, Nursia'li Aziz 141-142
Apollonious, Rodoslu 225 Benedictus, XIV. 284
Ariosto 293 Benediktus, Aziz 29
Aristophanes, Bizansli 67 Benjamin, Walter 25,115,198,271-278
Aristophanes: valyeler 61 Bernardino, Siena'li Aziz 254, 256
Aristoteles 15,45-47, 50, 80, 96, 222 Berve, Maurus 132
Arnold, Matthew 349 Biblia Pauperum 126-129
Ashburnham, Lord 283 Black, Leonard 324
Asurbanipal, Krai 62 Blake, William 38
Atheneaus, Naucratsisli 222 Bloom, Allan 38
Auden, W .H . 183 Blumenberg, Hans 203
Audubon, John James 177 Blyton, Enid 23, 27
Auguste, Philippe 90 Boethius 96
Augustinus, Aziz 38, 44, 46, 59-63, Boilas, Eustathius 189
66, 76, 6 9 ,8 3 ,2 1 9 ,2 2 7 : tiraflar Borges, Jorge Luis 17, 28, 37,116,
61, 62, 75 234, 338
Augustus, Caesar, Roma mpara Born, Bertrn de, Hautefort Dkii
toru 328 143
Ausonis, Decimus Magnus 224 Bradbury, Ray 38
Brant, Sebastian 343, 347 Cicero 44, 65-66, 76,82, 243
Brecht, Bertolt 116 cilt bezi 170
Broca, Paul 52 Cistercium m anastarlan 142
Brod, Max 111, 115 Clemens, IV. Papa 233
Broughton, Hugh 314 Clemens, V. Papa 83
Browne, Sir Thomas 141, 204 Clerge, Pierre 145
Bunyan, John: Pilgrim's Progress 28 Clovis 260
Burckhardt, Carl Jacob 305-306, 319 Colette 182-195
Bury, Richard de 359 Collins, Wilkie 297
Butler, Samuel 28 Comstock 330-333
Butor, Michel 363 Comstock, Anthony 329
Congreve, William 207
Caesar, Julius 6 1 ,6 7 Constantinus, Byk,Roma
Caffar, Ahmed ibn 49 imparatoru 59, 238-245
Caligula 328 Cory, William 225
Callimachus, Cyrene'li 224 Courtain, Antoine de 193
Calw, Abbot Johan von 129 Cousin, Gilbert 16
Canfora, Luciano 223 Coverdale, Miles 316
Capella, Martinaus 230 Cratippus 224
Capito, Titinius 288 Cunningham, Alison 366
Carey, John 349 Curtius, E. R. 203
Carlyle, Thomas 115,2 9 8 ,3 4 8 Cyrillus, Kuds'Ki Aziz 61
Carothers, Belle Myers 324 Cyrillus, Patrik 240
Casares, Adolfo Bioy 32 Cehov, Anton 27
Catherine, Sienal Azize 167
Cato 61 Dante, Alighieri 3 8 ,1 0 9 ,1 6 6 , 292
CD-ROM 164 Dar-iil ilm 50
Cervantes Saavedra, Miguel de 21, Davies, Robertson 291
363 Dax, Michel 52
Cspedes, Manuel 138 Derrida, Jacques 218
Chambers, William 146 Desai, Anita 245
Charles, I., ngiltere Kral 247 Dickens, Charles 17,298-299
Charles, II.,ngiltere Kral 323 Dickinson, Emily 358
Charles, V. Kutsal Roma mpara Diderot, Denis 148,150
toru 72 Dillard, Annie 187
Chasles, Michel 283 Diocletianus 328
Chateaubriand 279 Domingo, Aziz de Guzman 15
Chateaubriand, Franqois-Ren de Don Quijote 146
278 Donatus, Aelius 67,91
Chaucer, Geoffrey 185,293-294 Donne, John 348
Chia-ku-wen 19 Douglas, Frederick 325
Christie, Agatha 173 Dowdy, Doc Daniel 324
Dringenberg, Louis 99 General Pinochet 331
Duras, Marguerite 185 Gerontius 360
Drer, Albrecht 343 Glgam Destan 211
Giotto 258
Eco, Umberto 116 Gisenheim, Guillaume 88
Edward, III., ngiltere Kral 184 Goebbels, Paul Joseph 328
Elonore, Akitanyal 182 Goethe, J.W. von 198,328
El-Hkim, Halife 50 Golding, William 300
Eliot, George 273, 275 Gosse, Edmund 333
Eliot, T.S. 291 Gould, Stephen Jay 300
Elizabeth, I., Kralie 207 gzlk 337-341
Emerson, Ralph Waldo 72 Grafton, Anthony 166
Emmerich, Anna Katharina 37 Granada, Fray Luis de 203
Empedokles 44 Gregorios, Sinali Aziz 124,
Enheduanna, Smerli Prenses 217 Gregorius, (Byk) Aziz, Papa 121,
Enzenberger, Hans Magnus 38 159
Epikuros 44 Griffo, Francisco 167
Erasmus, Desiderius 16 ,8 8 ,1 6 6 ,3 1 3 Grosseteste, Robert 339
Estrada, Ezequiel Martinez 34 Guidetti, Lorenzo 99
Eukleides 45 Guillaume, Akitanyal 143
Eumenes, Bergamali Kral 154 Gulliver, Lemuel 53
Euripides'in Hippolytus 61 Gutenberg, Johannes Genfleisch
Eusebius, Caesareali 124 zur Laden zum 162
ezberden okuma 147
Hamsin (abuot) Bayram 92
Fahrenheit 451 3 8 ,8 5 Hamurrabi, Kral 211
Fleck, Tom 146 Hanani 21
Foligno, Gentile da 46 Hanbal, Ahmed ibn-i Muhammed
Fournival, Richard de 79-80 228 ibn-i 64
Francesca bkz. Paolo ve Francesca 15 Hardy, Thomas 352
Franklin, Benjamin 160, 204 Harris, William V. 266
Frederick,II., Kutsal Roma mpara Heilburn, Carolyn G. 274
toru 72 Heine, Maurice 38
Freud, Sigmund 328,352 Heist, Bartholomeus van der 177
Frye, Northrop 38 Henry, III., ngiltere Kral 90
Fuller, Margaret 202 Herodotos 292
Heysem, Ebu Ali el-Hasan bn'l
Galds, Benito Prez 148 48, 50, 51
Galenos 45, 48, 53 Hieronymus, Aziz 15, 68, 313
Gazali, Ebu Hamid Muhammed el Hillman, James 24
65 Hilton, Yorkshire'h Joanna 190
Geiler von Kayserberg 344, 347 Hitler, Adolf 263
Hofman, Crato 100-101,104 Kayser, Wolfgang 364
Hoaya 21 Keller, Helen 101
Huey, E.B. 56 Kempis 183
Hugh, Victorlu Aziz 228 Kempis, Thomas 2 8 ,2 9 ,1 8 3
Key West 139
ncil 89,313-317 Keynes, Sir Geoffrey 38
Innocentius, II., Papa 255 Khrysostomos, Aziz oannes 120,
sa 15 240
saakios, Suriyeli Aziz 68 Kinkaid, Jamaica 29
sidorus, Sevillah 68 Kipling, Rudyard 32
skender, Byk 221-222, 262 kitap fal 246
skenderiye 222 Klostermann (Rus cilti) 252
smail, Abdl Kasm 227 kodeks 6 7 ,1 0 5 ,1 5 4 -1 5 7 ,1 7 7
spanyol Pete'in Mantk El Kitab 98 Koldewey, Robert 211
italik harfler 166 Konstantinos, V. 122
krlk 101,338
Jacob, Christian 226 Kba ii hareketi 136
Jacobus 254 Kuran 21, 64
James, I., ngiltere Kral: ve ncil
evirisi 314 Lab 308
Janouch, Gustav 116 Lab Louise 303-308
Javal, mile 55 Lainz, Manuel Mujica 247
Jaynes, Julian 65 Lamb, Charles 38, 284
joglar 142 Landry, Chevalier de la Tour 94
John of Gorce 231 Lane, Allen 173
Johnson, Dr. 207 Latin okullar 89
Johnson, Thomas 325 Latince 89
Joinville, Jean de 292 Lebach, Lily 29, 30
Joseph, II. 110 Lecours, Andr Roch 52, 53, 54
Joyce, James 28 lector 137
Jung, Carl 260 Leon, III., Bizans mparatoru 122
Justina, mparatorie, Lessing, Gotthold Ephrhaim 128
Theodosius'un ei 60 Lvi, Claude -Strauss 87
Libri-Carucci della Somaia 280
kadn okurlar ve yazarlar 2 17,255, Licinius 239
266, 269, 272-274 Livius 115
kadnlar 257 Louis, XI. 131
Kafka, Franz 110-113,115 Lukcs, Gyrgy 116
Kandel, Biberach'l Jorg 132 Luther, Martin 72, 89
karton kapak 172 Lycias 77
kataloglama 228,232 M acauley 323
Katerina, arie 252 Madden, Sir Frederic 281
Mahaout, Artois Kontesi 143 Orgenes 124
Man, Paul de 108,312,3 2 1 Orwell, George 175
Mandeville, Sir John 365
Manutius, Aldus 165 Pa'amon ve-Rimmon 22
M arilier 134 Pamuk, Orhan 39
Marquez, Gabriel Garcia 367 Paolo ve Francesca 15
Martialis 63,155 papirs 154
Martineau, Harriet 148 paragraf 69
Martines, Saturnia 136 parmen 154
Martini, Simone 254,261 Pascal 358: Dnceler 72
matbaa 162 Pauker, Hans 328
Mautner, Fritz 111 Paulinus, Valerius 290
May, Karl 263 Pavlus M ektuplar 63
Mazzei, Ser Lapo 143 Pawel, Em st 116
McLuhan, Marshall 130 Peacock, Thomas Love 296
Mecdelli Meryem 17 Penguin 1 7 4,177
Memun, Halife 231 Persky, Stan 23
Menander 221 Petrarca, Francesco 7 5 ,8 3 ,1 6 6
Mrime, Prosper 282 Phaedrus 77-78
Merlin, Jacques Simon 280 Phalerum'lu Demetrius 222
M eryem 258,261 Philatius 66
Meynell, Sir Francis 167 Philon 124
Miinaga, Prens Fujivara no 269 Pictor, Peter 143
Midra 111 Plath, Sylvia 358
Milano: Biblioteca Ambrosiana 62 Platon 2 3 ,8 0 ,2 6 6 : Syleiler 73
Miller, Henry 184 Platter, Thomas 91
Molire 296 Plinius, Gen 3 8 ,1 4 3 ,2 8 7 -2 9 0 ,3 0 0
Montaigne, Michel de 25 Plinius, Yal 154
Montchenu, Jean de 177 Plutarkhos 61
Moorhouse, William Sefton 28 Poliak, Oskar 116
Morris, William 170 Pollio, Gaius Asinius 243
Murasaki, Leydi 38,270-274 Prierias, Silvester 72
Protestanlk 72
Nabokov, Vladimir 116 Proust, Marcel 1 8 4 ,1 8 5 ,2 8 2 , 363
Nebukadnezar 212 Ptolemaios hanedan 154,221-224
Nietzsche 321 Ptolemaios, Claudius: Kriterion
Nilos, Ankyra'l Aziz 120-121 zerine 61
noktalama iaretleri 66, 68, 98 Ptolemaios, I., Firavun 222
Novare, Phillipe de 94 Ptolemaios, III., Firavun 223
Ptolemaios, (gkbilimci): Almagest
Oizck, Cynthia 193 105
Olympiodoros, Piskopos 121 puro yapm 136
Quintillianus 93 Semprn, Jorge 35
Seneca 6 2 ,3 4 8
Rabelais 247 Serafini, Luigi 119
Racine, Jean 77 Servius 67
Rainolds, John 314 Sforza, Gian Galeazzo 157
Ramelli, Agostino 160 Shakespeare, William 190
Raux, Tallemant des 281 Shelley, Percy Bysshe 184
reklam 130 Shenstone, William 169
Rhenanus, Beatus 88-90,101-102 Sibylla 237-242
Ricci, Franco Maria 119 Sidonius, Gaius Sollius
Richard, Kral II. 294 Apollinarius, Auvergne
Rilke, Rainer Marie 303-308,319 Piskoposu 1 5 7 ,2 2 7 ,2 9 2
Rivalto, Giordano da 339 Sillitoe, Alan 184
Robert, Marte 116 snflandrma 231
Robinson Crusoe 247 skolastisizm 95
Rodin 303 skriptoryum 69
Rogers, Bruce 177 Skvorecky, Josef 186
Rose, Jonathan 362 Smith, Henry Walton 171
Rosetti, Dante Gabriel 298 Sokrates 38, 77-79,108
Rousseau, Jean Jacques 296 Sordello (trubadur)143
Routledge 172 sortes Vergiliana 247
rubrik 69 Spinoza, Baruch, Tractatus
Rufus, Quintius Curtius 221 Theologico-Politicus 28
Rushdie, Salman 245, 263 Steiner, George 310
Sterne, Laurence 368
Saatler Kitabt 157-158,1 9 0 ,2 5 8 Stevenson, Robert Louis 25, 32,
Sabio, Alfonso el 96 248, 366
Sacks, Oliver 55 Strabon 223
Sade, Donatien Alphonse Franois, Suetonius 67, 289
Marquis de 38 Smerli yazc 38
Sainte-Beuve, Charles Augustin 36, Swift, Jonathan 192
184 ih Huang-ti, in mparatoru 328
Salle, Saint Jean-Baptiste de la 192
Salvino, Armatili 340 Talmud 112
Santayana, George 204 Tarquinius 238
Sarraute, Nathalie 291 Tauchnitz, Christian Bernhard 172
Sartre, Jean-Paul 23 Tennyson, Lord Alfred 298
Secretum meum 83 Teodosius 60
Sefer Yetsira 21 Terasa, Azize 267
Sefirot 21 Tertullianus 124
Sei onagon 272,274 Theodosius, Byk, Bizans
Slestat 89: Latin okulu 91 mparatoru 120
Theodulus, (Aziz Nilos'un olu) 120 Waugh, Evelyn 33
Theophilos, Bizans mparatoru 122 West, Nathanael 358
Theophrastus 266 West, Rebecca 353
Thomas, Dylan 291 W harton, Edith 193-195
tom ar 154-157,187,222,3 4 1 White, Edmund 275
Tommaso, AcquinoTu Aziz 44, 82, Whitman, Walt 197
110, 256 Wilbur, Richard 219
Tot 77 Wilde, Oscar 275, 330, 361
Toumes, Jean de 309 Wilkins, John 32
Trevor-Roper, Patrick 339 Wimpfeling, Jakop 98
Trimalchio 189 Wittrock, Merlin C. 56
Tripitaka Koreana 16 Woolf, Virginia 23, 360
Tyndale, William 89, 315 Wycliffe, John 313

Valry, Paul 115 Yastk kitab 271-274


Vergilius 15, 36, 243-244 yatak odalar 189-193
Veras, Lucius Antonius 238 yaynevleri 167
Videla, Jorge Rafael 334 yazar 218
Villedieu, Alexandre 98 yazc 69,214-218
Villon, Franois 131,293 yazm kurallar 98
Vinci, Leonardo Da 47, 48 Yitzak, Levi Haham 112
Voltaire 327 Yitzhak, lomo 113

Waley, Arthur 271 Zenon 80


Walton, Izaak 16
Bir sayfann zerinde yazl harfleri okumak
J J

onun girdii klklardan yalnzca bir tanesi. Artk


var olmayan yldzlarn haritasn okuyan bir
gkbilimci; kazanacak kd - oynamadan nce
ortann hareketlerini okuyan kt oyuncusu; bir
kaplumbaa kabuundaki eski izleri okuyan inli
falc; gecenin iinde ve araflarn altnda, sevgilinin
bedenini grmeden okuyan k; elini suya dald
rp da okyanusun akntlarn okuyan Hawaiili
balk: Hepsi iaretleri zebilme ve anlalr klma
eylemini kitap okuru ile paylayor.

Alberto Manguel, on alt yanda Borgese kitap


okuyarak balad okurluk kariyerini be dilde
okuyarak, yazarak, evirerek, derleyerek dnyann
farkl yerlerinde srdryor. Okumann Tarihi
Alberto Manguelin Borgese kitap okuduu yllar
dan, bulunan en eski kil tabletler ve C D -R O M lara,
kitap okumak iin tasarlanm yataklardan dnya
nn en etkileyici ktphanelerine dek tutkulu bir
okurun ok renkli dnyasnda yolculuk.

You might also like