You are on page 1of 261

toprak duman

ve alev
merfaruk ,
toprak
Oduman ve alev
DUMAN
VE
ALEV
Dizgi: A LFA B E M ATBAASI
B ask: SM ER M ATBAASI
Basld yl: A ralk 1968 stan b u l
OMER FARUK TOPRAK

DUMAN VE AT,EV
Gnlk An

MAY Y A Y I N L A R I
K redi H an, Caallu, stan b u l
K apak: A Y HAN E R E R
PR AKINA

Dalan, bayrlar, ovalar, insanlar tanmadan,


grmeden canlandransam yazlannda. Aklm oynatacak
kadar kendim korkmalym d, anlatabileyim korkuyu,
zntleri, yrek aclarm nce kendim ekmeden ekti-
remem kitabmdaki kiilere... B. Travenin syledii bi
imde gnlk anlarmdan, kendi yaammdan baz olgu
lar, baz olaylar dizisi getirdim size. Biliyorsunuz Trk
Edebiyatnda Toplumsal gerekiliin sava srdrl-
yor bugn de. 1940 tan bu tarafa, inanlarndan ve yurt-
severklerinden tr, toplumcu kuan ektikleri yazl
sa, cilt cilt kitap doldurur. Ac - tatl, ama daha ok ac
anlarla geti genliimiz. Onlarn bir bln bu kitap
ta okuyacaksnz.
zellikle 1940 ile 1960 arasnda mr eskiten, gen
lik gnlerimizi tutup koparan bir bask dneminin iin
den getik biz. Bundan tr kimseye kin beslemiyorum.
Ama btn olanlar bilinmeli. Hangi yollardan geerek bu
gne geldiimiz renilmelidir. Gen aydnlar, yeni sanat
kua, btn olanlar renirse, inanlarnda daha binli
olabilirler.
27 ubat 1945 de yeraltnda gn grmiyen bir
hcrede, gece yansndan sonra, souktan donuyordum
az daha. Byle souk gece yanlarnda biraz olsun sn
mak iin, o gn okuduum gazeteleri yakyordum. Ha
vasz ve rutubetli hcreyi ilkin duman kaphyor, sonra
alevle be - on dakika snyordum. O gnlerden ac bir
an kald bana imdi. Kitabnm ad Duman ve Alev ora
dan geliyor.

N ianta - Temmuz 1968


mer Faruk Toprak
Gnende Geen
ocukluum

2 Aralk aramba
Benim ocukluum bir kasabada geti. Sokaklar a
murlu kck bir kasaba idi bu. ocuk belleimde b
tn ayrntlar ile duran ilk izlenimleri silemiyorum. U
katl, ahap bir evimiz vard. Kn Ocakl odada otu
rurduk. Babamn, Farsa, Arapa, kitaplarn okuduu bu
odada, ben de ilk kitaplarm okudum. Benim ocukluk
ta n Uk genlik ama girerken, bir ylm v ard r ki, hi
unutam am , ilk okulu bitirdiim y, kasabada ortaokul
olmad iin, okulsuz kalmtm. Babam bnyece zayf
sn demiti. Bu yl okula gitme, gelecek yl stanbulda
balarsn.
imdi kendi kendime diyorum ki, da bana ekil-
sem, orada bir kulbede otursam , o bir ylm gn gn
ne yazabilirim. Hereyi ile belleimde hepsi, ilk okudu
um hikyeler mer Seyfeddinin Kaa, F alaka hik
yeleri. nk kasaba Gnendi ve ben o kasabada mer
Seyfeddinin ocukluunu yaad mahallede oturuyor
dum. Yazld yllara gre, gemite kalm, dekoru bi
raz anm, eskimi, biraz daha ihtiyarlam insanlar ile
hep ayn dekordu. mer Seyfeddine olan sevgim, ger
eklere uygun hikyeler yazmasndan ileri geliyordu, her-
.halde, diyorum bugn. Duygusal yn de beni etkiliyor
du. O an geleneklerini, hakszla uram insanlarn
seviyordum. Bu, mer Seyfeddin tutk u su ksa srd.
Yamurlu k gnleri bir sre byle geti. Gene y
le souk bir k gn, Ocakl odada babamla oturuyor
duk. Postadan bir paket iinde, kk cep kitaplar kt.
Bunlar Maksim Gorkinin Arkadam adl hikyesinin
evirisi ile O scar Wildenin Mest Prens adl rom antik
hikyesi idi. Babam ara sra gzlnn zerinden bana
bakyor, birey sylemeden te k ra r kendi kitabna dalyor
du. O cakta odunlar yandka kor oluyor, sa mangala
aktaryorduk. Erkenden akam olmu, ben pencerenin
nnde az bir kla kk Gorki kitabm bitirmee al
yordum. lk tanm a idi bu. Birbirinden holanm iki
insann, ilkin anlam alar nemli demek.

Gaz Lmbas Inda


Odamz

3 Aralk Perembe
Gaz lmbalarmz, babam rafta n indirip yakt. Ge
ce olunca, yemekten sonra, btn aile Ocakl odada top
lanyorduk. Babam neeli olursa, anlarm genlik ser
venlerini, yolculuklarn anlatr, bizler dinlerdik. O gece
de yle oldu. Babam Krm yolculuunu anlatm aya ba
lad. 1917 devriminden nceki R usyann kk bir kesiti
vard anlattklar iinde. Biz btn kardeler, grmedii
miz bir lkenin servenleri iinden geer gibiydik. Gaz
lmbas aydnlnda duvarda glgelerimiz, babamzn sa
kall yznden geen heyecanlara o rtak olarak, gece ya
nsn bulduk. Ocakta odunlar yanm, kllenmi, manga
lmz soumaa balamt. Babam, anlatacaklannm so
nuna gelmi gibi yaparak:
Vakit ge oldu. Haydi ocuklar yatn artk. Baka
zaman devam ederiz dedi.
Benim Mest Prens y an d a kald. Hepimiz uykulu
gzlerle souk odalanm za ekildik. Pencereden danya
baktm. Hibir ey grnmyordu. K asaba karanlkt. So
kak kelerinde yanan gaz lm balan, kendi diplerini bile
aydnlatmyordu. H er zaman ksrerek geen insanlarn
ayak sesleri de kesilmiti. Yastmn altnda Mest
Prens ve Arkadam olduu halde uyudum.

Kasabann
Posta Gnleri
4 Aralk Cuma
Bir sre Mest Prens ile dolu olarak yaadm. Onun
heykelinin omuzlarna konan Krlang kadar ona yakn
dm. A ralarndaki konumalar sanki ben de duyuyordum.
Sonbahar gnlerinin tell krlangcn tanyordum za-
ten. Evimizin ikinci k at kntsnn altnda yuvas v a r
d krlanglarn. Onlarn yaamn hergn izliyordum.
Yuvalarndan ok gibi frlaylar, bir anda evlerin arasn
da kaybolularn seyrediyor, az sonra ayn hzla yuva
larna dnlerini gryordum. Kendimi tam am iyle oku
maya vermitim. Ruh gibi bildiim, tandm arkadam
yoktu. ime doru kapanyordum ve daha ok okuyor
dum. Kasabamzn Halk Odasndaki kitaplar devretmee
balamtm. Eve kitap verilmedii iin, orann ak ol
duu saatlerde, ilkin Hkimiyeti Milliye gazetesine,
yle bir batan sona bakardm. Oradaki kitaplara Ya-
kup K adrinin Ergenekonu ile baladm.
Benim iin en nemli olaylardan biri de kasabann
posta gnleri idi. H aftada gn, Pazartesi, aramba,
Cuma gnleri posta gelirdi. Hava yal deil ise, posta
y getiren otobs beklerdim. Onun geli saati hi belli
olmazd. Yollarn bozuk olmasndan ok, kamyondan boz
ma otobs, ekseri seferlerinde arzalanrd. Yolda onun
tam iri epeyce uzun srerdi. Normal gnlerde saat 15 te
gelen posta, bazan hava karardktan sonra kasabaya gi
rer, posta paketlerinin, m ektuplarn datlmas ertesi g
ne kalrd. Ben, posta datcs Hseyin Efendiyi al
trm tm . D aha dorusu o beni altrm t. Kendisine
Postanenin nnde ya da arda rastlaym ca, bana dergi
ve kitap paketini verirdi. D aha yanma yaklam adan bu
gn sana yok diye seslenir, bense inanmam gzlerle
elindeki dergilere bakardm. Bana birey gelmedii gn
mahzndum. Eve dner, daha nce gelmi dergilerimin
okumadm yerlerini okurdum.
Bilmiyorum ne kadar sonra, kasabann gazete bayii
ile arkada olduk. Bu, bir ayakkab boyacs idi. ar
nn ortasnda kk bir barakas vard. Okumas yazma
s yoktu. Gazeteleri, yalnz balklarndan tanyarak ay
rabiliyordu. Ben de baz dergilerimi ona smarlyordum.
Gazete ve dergilerden hangisinin arttrlp, hangisinin ek
siltileceim bir kda yazyor, Bandrm adaki byk ba
yie gnderiyorduk. Yeni gazete ve dergi kokusuna onun
barakasnda altm. Gazete satcs brahim Efendinin
sesini bugn de duyar gibiyim. Cumhuriyet, Akam, Son-
posta v.b. gazetelerin adlarn sayar, ardndan da Deh
etli yazyor. diye barrd. Galiba btn kasabada 40
ya da 50 adet gazete satlrd. H ergn gelmedii iin iki,
gnlk gazeteyi birden almak zorunluunda idiniz.

Kasabann
Kk Yaam
5 Aralk Cumartesi
K mevsimi, kasabann iine kapank, az hareketli,
az kl evlerinden, sokaklarndan geip gitti. K rlarda,
ay kenannda dolayordum. Gnen ay bulankt. Eski
ta h ta kprnn bir ksm sulara kaplp gitm iti. ay, k
n tam , kasabann kenar ve dz mahallelerini basm,
st aalarnn bazlarn srkleyip gtrm t. Ka
saba halk, yaam larn devam ettirm ek iin, kk a
balar gsteriyorlard. Fakirdiler, gn kazanp, gn yiyor
lard. Azla yetinmeyi, btn mrleri boyunca benimse
milerdi. Ne yapsalar, nekadar ok aba gsterseler ge
lirleri artm yordu. Ttn yetitirm ek balca uralar idi.
-be dnmlk topraklarna hem btn bir yln ek
mek ve yiyeceini karlyacak rnlerini ekecekler, bi
raz da ttn, ipek bcei yetitirerek, geimlerini sala
m aa alacaklard.
Evlerin bir ksm tahtadan, byk bir ksm kerpi
tendi. K ararm kirem itler yosun tutm u, biraz ykseke
binalarn zerinde leylek yuvalan vard. Evimiz ar
mahallesinde, katl ve ahapt. D ar sokaklar, kk
dkknlar, biraz yrseniz hemen bitiveriyordu. Gezile
cek, vitrinlerine baklacak bulvarlar, o zaman grmedi
im halde zlyordum sanki. Bundan dolay kasabadan
uzaklayor, krlarda, ay kenarnda tek bama gezinti
ye kyordum. ay boyunca yarm sa a t kad ar yrmeyi
gze alrsam, bamza giderdim. Bazan babam, daha n
ce oraya gitmi olurdu. Onu, asm a ubuklann budarken
bulurdum. Akama kadar orada, kendine gre iler ya
pard. H ava kararrken beraber dnerdik.
Geceleri, kasaba bir mahzen gibiydi. Gnen, d rt ta
raf dalarla evrili, ukurdaki bir dzlkte kurulm utu.
K aranlk, sokaklarda, ke balannda s a n kl gaz fe
nerleri yanard. Bu fenerler kendi cam lann bile zor ay
dnlatyordu. Bir ka kahvede lks lmbas yanard.
Sessizlik iinde karanla gmlm evler, tenha sokaklar,
bana geceleyin bir mahzeni ya da terkedilm i harap bir
evin grnn anm satrd. Sonradan Gnene gittiim
zam anlarda hep bu ilk izlenimlerden kurtaram adm ken
dimi. Elektrikli geni caddeler, byk binalar grdke
te k ra r o ilk izlenimlere dnyordum. Bebeimde o resim
ler bir bir, sra sra duruyor imdi. Hem de sararm adan.
Gm stlerin kumsal dzlklerinde tek bama
dolatm gnleri getiriyorum karm a. D dnyadan
btn btn uzakta, rnein P aristeki bir san at olayn
dan, L ondradaki bir tiyatrodan habersiz, A vrupann si
yasal gerilimini arttra n H itlerin, Musolininin adn ilk
kez duyuyorduk. 1933 n d dnyasn dndrecek ki
taplar, filimler daha kasabamza admn atm am t. K
ck bir dnyamz vard. Tamamen biimlendiremediimiz,
ilkel basklar olan haritalarda yrdmz bir dnya
seyrediyorduk.

Unutulmaz Bir Kadn


Teyzem

6 Aralk Pazar
Teyzem zayf, elimsiz bir kadnd. Bizim eve hi gel
mezdi. Ben ihtiyarlk ana yetimitim. Kendi evinin
ilerini grr, dar hi kmazd. Babamla, teyzemin ko
cas dargndlar. Bu nedenle, teyzemin olu ve enite bize
gelmiyorlard. Annem, babamn korkusundan, bizlerden
habersiz ablasna gidermi. Bunu sonradan ren
dim. O turduklar ev, ok byk ahap bir evdi. Anne
min babasnn evi imi. Byk bir bahesi vard. Bu bah
ede frn, samanlk, a t ve inek ahrlar, meyva aalan
vard. A ra sra gittiim bu evde, teyzemi ve kuru ot ko
kan baheyi seviyordum. Ne zaman teyzeme urasam , ki
lerden bana dut kurusu, kuru zm, ceviz ve daha baka
kuru yemiler kanrd. B ir ka kez, o kilere ben de gir
mitim. Az kl bir yerdi. Un ve bulgur uvallan, tava
na asl cevizli sucuklar, duvarlarda cin msrlar, kilerin
loluuna altka gzme arpan eylerdi. Teyzem ek
meklerini kendisi yapard. N ohut m ayas ile yapt ek
mei hi unutamyorum. A yr bir lezzeti, ayr bir enisi
mi vard? Bilemiyorum. Bendeki izlenimi hl silinmiyor.
Teyzemin evini, kafam da tam am layan para para izgi
ler arasnda evin bahesindeki fnm , erik aacm, atlarn,
taylarn ve nihayet teyzemin dolu dolu insan sevgisi geti
ren yzn unutamyorum.

imdeki
si Bcek

8 Aralk Sal
1933 ylnn Mays aym a girm itik. ay kenarnda
st ve nar aalarnn altnda kr kahvesi am lar
d. Akam stleri orada oturuyordum . ayn suyu azal
m, artk bulank akmyordu. Hi gzmn nnden git
mez. O gnlerde postadan bir kitap kt. Tom Amca
nn Kulbesi (*) Kle olarak kullanan bir zencinin ya
amn anlatyordu yazar.ocuk ufkumda yepyeni, dei
ik bir k parlad. Hakszla uram insanlarn elin
den iki ey almamyordu. nanlar ve sevgileri. Dve d-
ve ldrlen Tom Amcann kulbesini bugn de gzleri
min nnden geiriyorum. imdeki si bcek kmlda
m aa balamt. lk kez, yaz yazmak, iir karalam ak is
teminin beni ittiini anlam aa balyordum. Byk s
kenderin sava yapt nl Gnen aynn kenarnda
gnlerce Tom Amca ile beraber dolatm.

(*) Kam l M edeniyet: Tom Am cann K ulbesi: Mme Beecher


Stowe.
Babamn
Sileti
9 Aralk aramba
Onu, evresinde uyandrd sayg ile gzmn n
ne getiriyorum imdi. Din adam idi ama, dinin kozas
iine kapanp kalmamt. D ar bir adan deil, yeniliki
bir grle yetimemizi istiyordu. Aslnda dnyaya di
nin kurallarndan geerek varm ak yerine, hukuk ilkele
ri ile bakm ay renmiti. F arsa ve A rapa dillerini iyi
biliyordu. Bu iki dilin edebiyatna, zellikle iirine akla,
byk bir tu tk u ile girm iti. Sras geldii zaman saatler
ce Divan ozanlarndan ezbere dizeler okuyor, geni ak
lam alar yapyordu. irazl H fz, Fuzliyi, eyh Galibi
yksek sesle okurken o kad ar heyecanlanyordu ki, ar
pnts tutuyor, fak at sohbetini yarda kesmemek iin, bi
raz a ra vermesini, dinlenmesini sylemekten ekiniyor
duk. Trkiyenin o gnk deerler sistemi iinde yitirilmi
bir insan gz ile bakyordum babama. Eski edebiyatm
z, bu kadar inceliklerine kadar bilmesi, bize unutulmaz
saatler geirtiyordu ama, ben geriye eser brakm asn is
tediim iin, o tatl konum alara bir yandan zlyordum.
Sakall ve esmer yznde ilk okuma tutk u su buldu
um birinci insand o. Gldn pek seyrek grrdm .
Kim olursa olsun, herkesle mesafeli idi. mrn, ocuk
larnn iyi yetimesi uruna m ahrum iyetler iinde geir
di. Bundan yakndn duymadm. Az bir maala yedi ki
ilik aileyi, iyi denebilecek bir seviyede tutm asn nasl ba
arm tr? Bugn bile aarm .

Annemin
Yz
11 Aralk Cuma
Babamn bir bilgin olmasna karn, annem mm idi.
Yalnz K uran okumasn bilirdi. Yunus E m renin, Karaca-
olann, Krolunun iirlerini ilk ondan dinledim. stn
bir bellei vard. Halk ozanlarndan ezbere okuduu iir
leri 75 yanda bile unutm am t. Sekiz-on yamdaki o
cuk dnyam n antenlerine onun sesinden geldi ilk, Kro-
lunun yiitlii syliyen iirleri.
Yzn hi silemem gzlerimden. A na tem asn ili-
yen hangi kitab okusam, hep annem gelir karm a. H er
annede, insanc ta ra f v ard r ounlukla. Ama insansal
deerlerin tm n pek az anne kiiliinde toplyabilir. Bu
lnn iinden baknca, annemin dargnlk nedir bilmi-
yen, herkese iyilik eden tabiatn btn ile kazanmay
ne kadar isterdim. F ak at hepsini alamadm ondan.
H er insan iin deil belki. Baz insanlar iin yz, ii
nin aynasdr derler. Bunu en ok annemde grdm ben.
Okul anda skntl saatlerim i szleri ile aydnla o
karrd. insanlara kar daim a sevgi duygular tam ay
hep ondan rendim. mm bir kadn olduu halde, k
tm serlii bir dat, yattr vard ki, bugn bile y
le anlarm da onun szlerini dnrm ve iyimserlie da
h a abuk geerim.
Annemin duygularnn en hassas telinde, Anzavur ta
rafndan kuruna dizilen aabeyi M ft evket dururdu.
Ne zaman evket daymn sz alsa ,o korkun olay
nakledilmee balansa, anneme fenalk gelir ve baylrd.
Ulusal K urtulu Savanda Gnende Kuvayi-Milliyecilerin
nde geleni M ft evket imi. Anzavur, ksa bir sre G
nene egemen olunca, K urtulu Savalarndan kimi ya
kalad ise kuruna dizmi. Ayn duygusal titreim le imdi
ben de sarslyorum.

Kasabann
P an ay n
9 Haziran aramba
H aziran aynn sonuna doru kk ilemize hareket
geliyordu. Gnenin buca S ankyde her yaz P anayr ku
rulur. Balkesir, Bursa, stanbulun eitli okullarnda yat
l okuyan renciler yaz tatillerini geirmek zere Gnene
dnyorlard. Benim de aabeyimden ikisi gelecekler
arasnda idi. Daima gece yars gelirlerdi. Bunun nedeni
uydu: Balkesir treni Bandrm aya akam st yaryor
mu. O radan otobslerle yola knca, ancak gece yars
Gnende oluyorlard. Sabah erken uyandm zaman on
lar gelmi ve uykuda bulurdum. Annem, uyanm alarn
beklememi sylerdi. Heyecanla, uyanmalarn, kalkm ala
rn beklemeye koyulurdum. Bana getirdikleri kitap
larn yannda, onlarm okullarna ait anlattklarn me
rakla dinlemee kendimi hazrlardm. Evimizin havas
bsbtn deiirdi sanki. M isafirler dolup taard. Annem
sevinli, sabahlar erkenden kalkar, onlara kahvalt hazr
lar, yemekler piirirdi. Ablam hummal bir almaya gi
rer, onlarn t ve dikilerini yetitirm ek iin, m utfak i
lerine yardm edemezdi. A radan bir h afta getikten sonra
Sankyde P anayr balard. O raya yalnz gidemiyordum.
Gnene be-alt saat mesafede kuruluyordu Panayr.
Oraya ekseriya ism et aabeyim gtrrd beni. P a
nayrn zellikleri unlard: Gnenin ve yakn ilelerin es
naf satm ak istedikleri mallar adrlarda sergiliyorlard.
H er adr-dkkn dizisinde ayn cinsten mallar satlrd.
Byk nar aalarnn altna kurulan bu adrlar, gece
saat 2 ye, 3 e kadar ak bulunurdu. Asl kalabalk s a a t
ler geceleri idi. Hokkabazlar, tiyatrolar, cambazlar, eitli
vahi hayvanlar, gsteriler yapan ekiplerin arasnda say
labilir. K r kahveleri sabahlara kad ar ak kalr, tavla ve
kt oym yanlan seyrederken uykumuz gelirdi. S anky
de aabeyimin bir arkada vard. Ge vakit onun evine
yatm aya giderdik. E rtesi gn de Panayrda geirdikten
sonra Gnene dnerdik. Gnlerce orann unutulm az an
lar iie yaardm.
Yeni Bir Dnya

17 A ustos Perembe
Tm yaz tatilim , ta tl bir yolculuk gibi geti. lk oku
lu bitirdikten sonra bir ylm um utlarla, gittike genili-
yen okuma sevgimle dolu olarak karm da duruyordu. Na
sl unutabilirim ? Kk kasabamzn kerpi duvarlarn,
tozlu ba yollarm aarak byyen hayallerim, Halkevi-
nin kk kitaplnda duraklam, orann yz akn ki
taplarn bir bir, sayfa sayfa evirerek okumutum. lk
okul diplomasn aldm gnden bir yl deil, sanki bir
ka yl uzaklam, olgunlamtm. A rtk Gnene sam-
yordum. Onun hereyini bitirmitim. Benim iin gizli bir
yan kalmamt. Ama btn k gnlerinde, evimizin bah
e pencerelerinden baktm zaman, yapraksz asm a dal
larnda asl kalm umutlarm grrdm. Bir yl okulsuz
kalmtm. zntlerime, gece yatam da yastm o rtak
olmutu. Gz yalanm annem biliyordu:
zlme diyordu. Gelecek yl stanbulda okula gi
deceksin.
Ama ben bir yl yitirm i olmann arl altnday
dm. K itaplarla olan servenim, bende korkun bir edebi
y at tutkusu uyandrm t.
Yaz bitiyordu. Gnenden biran nce uzaklamak is
tiyordum. Bavullarmz, antam, gnlerce ncesinden ha
zrd. Annem, ism et aabeyim ve ben, stanbula beraber
gidecektik.
A ustosun son gnlerinde, rzgrl bir le st,
kamyondan bozma bir otobsle yola ktk. Birbirine yas
lanm ahap evler, kerpi kulbeler geride kald. nsan
olu, alt yerlere, alt insanlara, bir takm ilikiler
kurduktan sonra, kolay kolay hoa kaimiz diyemiyor.
Babam, byk aabeyim, ablam, baz yakm akraba
lar bizi uurlam lard az nce. lkin balarn, bahelerin
arasndan geen Bandrma-Gnen osesine ktk. Benim
iin yeni bir dnya balyordu. Grmediim, bilmediim
ky ve sahil kentlerinden geecektik. k i saate yakn yol
aldk. Hi konumuyorduk. Hep darsn seyrediyordum.
Otobsmz bir eme banda durdu. Su ienler'oldu. Ta
vuklar, kazlar, tek katl bir binann nnde dolayor, ben
se gsmdeki sabrsz kuu tu tarak , varacamz sahil
kasabasn dnyorum. Bu dncenin perdeleri ark a
snda ne kadar kaldm, bilemem. Otobs yokuu trm an
m, bir tepeden aaya doru inmee balamt. Deiik
bir rzgr otobsn pencerelerinden ieriye doldu. Aabe
yim kolumu drtt. Sol ta ra ftak i mavilii gsterdi:
ite Deniz dedi, iine daldm evrenden uyanm
tm. D aha adn bilmediim iyot rzgrla birlikte sa
larma, gzlerime, burnum a giriyordu. Otobsten indiim
anda sallanyordum. Bandrm anm uzun kntl rhtm
na doru yrrken, rzgr bizi denize atacakm gibi uu
ruyor, ilk deniz rzgrn yiyordum, ilk heyecan titrem e
leri iinde gemiye yerletik.
Geri alt yama kadar ocukluum stanbulun H a
li kysnda gemiti ama, belli belirsiz izlenimlerim ben
de kopuk bir takm a n la rd a n baka ne brakm t? Res
sam R. D ufynin tablolarn, o tablolardaki insanlar gr
dke, hep o ocukluk yllarmn alp kapanan gzleri
arasndan grdklerim bir an bende yaar, sonra uzak
lar gider.
Bundan tr Hali, kirli mavi rengi ile ilk ocukluk
yllarmn denizi olamamtr. Orada, denizin bir ucu ol
duunu dnmemiimdir. Bandrm a denizi yle deildi.
Rzgrl, etkili bir denizdi. Akt, bykt.
Aabeyimle Bandrm ann sahil ksmn dolatk. G
nenin yannda Bandrma byk bir kent m anzaras ge
tiriyordu. Dkknlar, evleri, otelleri ile deiik ve o g n
k grlerime gre A vrupai idi. Gnenin ilkel ekonomik
koullar burada yoktu.
Gn batt. ocukluk anlarm la Gnen, geride sessiz
ce durdu kald. Sanki orada erkenden akam oluyor, h er
kes ku gibi uykuya yatyordu. Gnenin ilkel koullar
altndaki yaam na zlyordum. Ana ekilen bir rm
cekti Gnen kasabas. Kimse ona dokunmuyor, kimse ona
yardm etmiyordu. A r ar yayordu, kmldamadan.
O rada kendi kaderlerine braklm insanlar, az kl ev
lerinde, sokaklarnda, kahvelerinde durm adan dnyor
gibiydiler. Yzyllardr duyulan hznn, ekilerin altn
da az yaam aya almlard.
Az yaam ak deyince aklma, hep bizim Anadolu in
sanlar gelir. Tarihimiz, sosyal adan eletirilirse, alt-
yz yllk Osmanl anda birka byk kentimizin in
sanlar dnda, btn Anadolu kendi bana braklm
tr. Sava ve aknc Osmanllar baz alanlarda gerek
ten gz kam atrc yaptlar brakm lardr. Toplumcu^
luk ynnden kylmz ve halkmz kendi yaam lar
iinde, douda m aara a, batda ve o rta Anadoluda
sam an ve kerpi yzyllar geirmilerdir.

te Istanbuldasm

19 A ustos Cumartesi
Sabahleyin geminin gvertesine erkenden knca in
ce bir sis tabakasnn altndaki stanbul sileti, ilk ocuk
luk grntlerim den sonra, te k ra r karm a kt. Byk
kentin rhtm nda yrynce, admlarm bana kuku ver
di. Bu byk kentte yrmek, arm adan bir yerden bir
yere gitmek nemli bir sorun gibi grnyordu. Onun
iin usul usul girm ek istiyordum stanbul havasna. F a
tih teki evimize geldiimizde ilk ekingenlii atam am
tm zerimden.
Benim doduum evdi buras. D kgir, ii ahap
t. Bahe kapsndan aalara bakyorum. Bahe kl
m, aalar hi bymemi grnyordu bana. Bahe
duvarlar yklmt. Babamn diktii fidanlar, iekleri
aryordum , bulamyordum. Bahe benim belleimde du
ran biimde deildi artk. Pencerelerden, uzaktaki boaz,
halicin az, G alata kprs grnyor. Deiik bir a t
mosferi var mahallemizin. Dar kyorum. Geni cad
delerde parke kaldrm larda sanki ilk kez yryormuum
gibi hayretle bakyordum maaza vitrinlerine. Evimiz Fa
tih e on dakika sryordu yrmekle. F atih Camiini ge
ince bir yere vardm ki, oradan nl Bayazt kulesi kt
karm a. D aha fazla ileri gidemedim. Annem evden
karken uzaklama kaybolursun demiti. Dndm geri
ye. Baka caddelerden geerek, deiik insanlar, deiik
yaplar grdm. O yllarda ttn ve gazete satan dkkn
lar devaml zil alarlard. Souk su ve gazoz satarlard.
O dkknlarn birinden ocuk Sesi adl dergiyi aldm.
O gn btn ayrntlar ile gzlerimde yaatyorum im
di. Gneli caddeleri, sebze ve meyva satan m anav dk
knlarn, bakkallarn vitrinlerini, frnlardaki deiik ek
mekleri bir bir gryorum.

Okul Camlarnda
Kendimi Gryorum

1 Eyll Cuma
Gelenbevi O rtaokulunun ilk snfnda renciyim a r
tk. Byk Fatih yangnnda yanm, ykntlarn arasn
da okulumuz. Kalabalk bir snfn iindeyim, ilk kez
Franszca dersine ilgi duyuyorum. Bunda retm en Tev-
fik beyin nemli rol var. rencilerin gznde yeni bir
d dnyas kurm asn biliyor. Onlar ekiyor bu dnya
nn karsna. H er dersin bitiminde bir eyler rendii
mizi anlyoruz. Snfn cam larnda m utlu yzm gr
yorum her teneffste.

Baha Beyin Getirdii


Edebiyat Dnyas

2 Ekim Pazartesi
A radan iki yl gemi. Benim iin dnm noktas se
kizinci snfta balyor. Okulumu, sekizinci snfa geince
deitirmiim. Yeni kurulmu, Kumkap ortaokuluna ba
lamm. imdiye kadar hi karlam adm olgunlukta
bir retmenden Trke dersi, daha dorusu Edebiyat
okuyorum.
Edebiyat yetenei olan rencileri, nce yzlerine
bakarak ayryor. O derece renci semesini biliyor. Bir
de yazm olduunuz bir iiri ya da dz yaznz dinlemi
ise sizi yandan fazla tanm demektir.
te benim Edebiyat ateim, ortaokulun ilk iki sn
fnda kl altnda iin iin yanarken, Baha Beyin dersle
rinde krklenmi bir demirci oca gibi iyice alevlenmee
balyor. ste r istemez br dersleri biraz seriyorum. Ba
z geceler ll uyakl -drt iir yazdm oluyor. E r
tesi gn snfta okuduum zaman, Baha Bey iirlerimi
dize dize aklyarak anlatyor rencilerle. Ozanlk bir
rzgr gibi beni nne katp srklemee balyor. D ur
durak demiyor, doann tellerine vuruyorum. Ve b ir r
makla kayyorum denize doru sanki.
Baha Beyin, o yl okuttuu dersin Edebiyat olduu
nu, Liseye geince daha iyi anladm. stanbul Lisesinde
ilkin O rhan Seyfiden, onuncu snfta Hakk Shadan
okuduum Edebiyat, ortaokulun son ylnda rendiim
edebiyat yannda epeyce yavan kald. Onlarla yetinse
idim, sradan bir renci iin belki yeterli grnrd. F a
kat, Baha Beyin bana verdii yntem, artk tek bama
da kalsam, edebiyata admm attm gsteriyordu.
Birgn O rhan Seyfi, derste bir dev verdi. B ahar ze
rine, her renci kendi grlerini yazacakt ve ders so
nunda toplanacakt ktlar. Otuz-krk dakika sresince
herkes bir eyler yazp verdi. k i gn sonraki derste O r
han Seyfi ktlar kard ve benim adm okudu. Aya
a kalktm.
Hangi Ortaokuldan geldin sen? dedi. Syledim.
Hocanz kimdi? dedi.
Baha Bey dedim.
Krmz sakall Baha Bey deil mi? Olumlu cevap
alnca, ilerde bir kalem sahibi olacam belirten birka
sz syledi.
Okulu bitirdikten sonra Baha Beyle seyrek de olsa
ara sra gryorduk. Birka kez Vanikydeki evine
gittim . Evinin boaza egemen oluu ve oradan kvrlan
boazn az rastlanr bir doa getirii, onun beenisini
gsteriyordu tekrar. Sop yllarda hep ziyaretine gitmek
istedim. Bugn yarn derken, bir sabah lm haberini ge
tirdi gazeteler. Grmek ksmet deilmi diyeceim ama,
su bende. imdi ne zaman boazdan gesem, Vaniky
de srtda tek bana duran evine bakarm . Mavi gzleri
ni, prl prl yzn grr gibi olurum.

Sen Anadolu

5 Kasm aramba
Yl 1940. Babam yitirdim. Lise son snftaym . Ya
tl olarak bir Anadolu Lisesinde okuyacam. Aabeyim
ile oturduk, yatl creti en ucuz olan K tahya Lisesini
setik. Okullar almt. B ir ay gecikme ile bu kk,
orta Anadolu iline bir gece yars indim. Hi bilmediim,
grmediim bu kente, istasyondan bir payton ile gidiyo
rum. K aranlkta ancak uzaktaki dalar, baz binalar se
ebiliyorum. Paytoncuya otel diyorum. Beni b ir otele
gtreceksin.
Az kl bir kahvenin nnde duruyoruz. Kahvenin
st otel. Tanmadnz insanlarla bir odada kalacaks
nz. Tek yatakl oda bir tane imi, m terisi var, dolu.
yatakl bir oda gsteriyorlar. br m teriler y a t
mlar, uyuyorlar. A r bir rt gibi uyku gzlerime
iniyor.

Ktahyay Tanmaya
Balyorum
7 Kasm Cuma
Liseye kaydm yaptrdm am a yatl kadro dolu. Gn-
dzc renci olarak devama baladm. Kk bir Anado
lu kenti buras. Sokaklarnn ortas oyulmu. Kn ve ilk
baharda, dereler akyor bu kanallardan. K ardan kar
ya kk ta h ta kprlerle geilir, ik i katl, ahap bir
evin, ikinci katm da oturuyorum . Odamda gaz lmbas, ya
kyorum. Sekiz yl sonra te k ra r gaz lmbas nda ki
taplarm okuyacam. Pencereler mavi k arartm a k t
lar ile kapl. D arya k szmayacak. Savata deiliz
ama, bir sava atm osferi yayoruz. A vrupada amansz
bir sava sryor. Bizler savata deilken, bar yaya-
myoruz.
H er gece iki- iir yazdm dnemden uzaktaym .
Edebiyat gazete ve dergilerini izliyorum. F ak ir bir odam
var. Yatam yere serilmi, ik i sandalye zerinde kitap
larm. Bir ta h ta rahle. zerinde gaz lmbas yanyor. D-
an s zifiri karanlk. Bazan sofann pencerelerinde k a
ranlktaki aalara bakyorum. Geride braktm ocuk
luum ve ksz Anadolum.
Gnlk derslerimi hazrladktan sonra br sandal
yenin zerinde duran edebiyat dergilerine kayyorum. s
tanbulda Yeni E debiyat gazetesi, Sam sunda Toprak
dergisi izlediim yaynlar. Yeni bir edebiyat kua, ar
ar kyor ortaya. Toplumcu gerekilik, daha ok gz
leme yaslanm o sralar. Henz estetik olanaklann a ra
trmam . O dnemde en iyi rnek olarak Sabahattin Ali
nin hikyelerini, bir romann okumuum. Sadri E rtem le,
R eat E nisle yeni yeni karlayorum. Ses dergisi yeni
bir a-ilmla te k ra r kmaya balad. Ama yayn dzen
li deil. Yeni bir sanat topluluu yaklayor. Servetif-
nun U yanta balyan tasfiye hareketi, o gnk ya
zar topluluunun tekelinden km, yeni yeni imzalarla
gleniyor, ilk iirlerimi yaynladm Servetifnun-Uya-
n tam am en gen yazarlarla yaynna devam ediyor, ilk
kez 1940 dan sonraki san at kuaklarnda bir ekip al
mas, bir kollektivite grlyor. K tahyada geen 6-7
aym bana uzun yllar gibi grnd. stanbuldan, orada
ki yayn yaamndan ilk kez uzakta kalmtm. Duygu vey
dnce ynnden yeni tarz bir iir akmna girmitim.
Servetifnun-Uyanta kan ll uyakl iirlerim, ilk
denemeler olarak belki olumlu, am a kendimi bulmak iin
yeni rneklere girimenin gerekli olduunu gsterdi. Var-
lkta, Yeni Edebiyatta, Dikmende ikier, er iirim ya
ynlanmt. O dergilerin yazarlar tarafndan bilinen bir
imza oluyordum.

Esmer Tenli nsanlardan


Ayrl
2 Haziran Sal
K tahyay nar aalar, a k a r sular, cm ert insan-
lan, hl unutam adm evleri ile geride braktm . Bir ge
ce yans, tek atl bir paytonla istasyona gidiyorum. Ge
cenin karanlnda km r kokusu karan lokomotifin ar
kasnda az kl vagonlar. Heybeli kyllerin arasna otu
ruyorum. Uykunun yan bandaym. Henz elektrik gr
memi kk istasyon binalannn nnden geiyoruz. Gaz
lmbalarnn s a n nda, halk akm n yreime iyice
yerletiini, ok sonra anlyacam. Tm iirlerime onlar
egemen olacak. Gz yal duygusallktan syrlyorum.
Trklerde neden aladmz, yava yava anlam aa ba
lyorum. K tahyadaki renciliim, ilk kez bamsz bir
kiinin gereklerine itiverdi beni. Duygusal ve d ar bir
ereveden, ac denemelere getim. Dikenli, tozlu yollan,
da eteklerindeki patikalan, h er ktan sonra yatan
genileten, topra oyuk oyuk brakan rm ak lan grdm.
Asl nemlisi, btn bu Anadolu m anzaralannn iinde
insanlan tandm. Tenbel erkeklerin yannda alan ka
dnlarmz grdm. E n zahmetli ilerle iki bklm tarla-
la n n d a n . dnyorlard. Yorulduklardm farknda deil
lerdi sanki. E sm er yzlerini, bal rengi gzlerinin dalgn
ln, buday tarlalarnn rzgrn unutamyorum.

Edebiyat Evreninde
tik Adm

5 Haziran Cuma
O yllarn en iyi hikyecisi Sefer Aytekin mektupla
H sam ettin Bozoka tantm beni. Yeni Adam dergisinin
ynetim yerinde karlayorum onunla. Zola zerine yaz
d bir kitab henz yaynlam. Yeni Adam da tiyatro
zerine, yeni edebiyat kua zerine eletirme yazlar
yazyor. Yeni Adam, edebiyat yn ile deil, toplumcu ve
fikir yan ile ilgi eken bir dergi o sralar. Eski saylarm
S ahaflar arsnda harl harl aradm nasl unutabili
rim ? ilk kez, o yl Kllk, yeni san at kuann ura,
sohbet yeri olmaa balyor. nlerini yeni yeni kuran
ozanlar, yazarlar, ressam lar orada tanm aa balyorum.
Hikyeci Sait Faik, Ressam Abidin Dino, A rif Dino, Ede
biyat tarihi incelemeleri yapan L tf Erii, Ozan R fat
lgaz, Niyazi Akncolu, Suavi Koer, Suphi Tahan hep
orada tandm arkadalar. Btn konumalarn konusu
edebiyat. Yeni kacak dergilerin plnlar, kadrolan, ilk
san at topluluklarnn zn getiriyor. Aramzda niver
site rencileri, gazetelerde m uhabir olarak alanlar,
benim gibi liseyi yeni bitirm i genler var. yle sanyorum
ki, bylesine youn almalar, bylesine kalabalk san at
topluluu ilkti edebiyatmzda. Galiba iyi yneticileri,
kudretli kalemleri vard bizim kuan. Ondan sonraki ku
aklarda pek gremedik, bu toplu alma bilincini. O d
nemde bir say kan Kllk dergisinin szn etmeden,
1940 Edebiyatn anlatabilir miyiz bugn?
lkemiz o dnemde dikta ynetimine iyice girmiti.
Ozanlar, ressam lar, tek kelime ile sanatlar, ok sert bir
bask arkm n dilileri arasnda idi. Gazete karmak, der
gi yaynlamak, ilkin uzun form alitelerden geiyordu. n
ce bir dileke ile Valilie bavuracaksmz, oras Em niyet
M drlne havale edecek. Dilekeniz gnlerce, bazan
aylarca bekletilecek, deta istim stndeki san at havanz,
olanaklarnz gevemee yz tutacak. Neden sonra Basn
Yaym Genel M drlnden dergi karm a imtiyaznz ge
lecek. B urada ilk adm atm ay baardnz dem ektir. Sa
n a t dergilerinin para kayna en nemli konu idi o zaman.
E vet ozansnz, hikyecisiniz, yaz-iir ynnden hazrl
nz vardr. Ama paray nereden bulacaksnz? Bunu o
vaktin ynetimi, polisi ince ince aratrrd. Yalan, ok
kez yanl raporlarla durum u iyice pheli bir m ecraya
sokarak, iyi gzle baklm ayan kiiler yaparlard sizi.
Oysa bizim kaynaklarmzn, hi de onlarm dillerinin
altnda bulundurduklar k ara srm e ile iliii yoktu. Bu
ie ayrdmz paralar, ilkin msum harlklarmzdan
geliyordu. Aramzda biraz varlkl, ne kavum ak istiyen-
ler daima bulunuyordu. Bu varlkl sanatlar iki say,
bes ayi kan dergileri desteklemilerdir. Bundan t
r o dnemin baz organlar, batp karak az mrl ol
m utur. Bazan da bir dergi evresinde toplananlar, beer
onar lira vererek ilk sayy karm aa alrlard. n
c zorluk m atbaa iinde balard. Polisin yapt bask,
m atbaaclar ekingen, biraz korkak b ir kukunun iine
brakm t. Baz namuslu, kk m atbaa sahiplerine bu
bask etkisiz kalrd. O m atbaalar bizlerle, deta kader
birlii yapmlard. Kck sermayeleri, byk balkla
rn yutm ak zere olduu lokm alar gibiydi. Direnme gs
teremezlerse yaam ak gleecekti.
S anat ve edebiyat alannda idik ama, evremizle bir
takm anlamazlklarmz olduunu herkes biliyordu.
Bundan dolay bize yaknlk duyan, sevgi gsteren m at
baaclar olm utur o zam anlar. lerimizi daha ucuza yap
tklar da oluyordu. Drdnc glk, dergilerin datm
iinde kyordu. H er ada olduu gibi, o yllarda da ede
biyat ok satan bir m eta deildi Datm kendimiz d
zenliyorduk. Hep o glkleri yendik. Dergiler, gazeteler
kardk. Aramzda o gnleri anm syanlar gittike aza
lyor. Bugn h ay atta olmyanlar, san at alanm brakm
olanlar, evremizden uzakta imdi. Bundan tr, o eki
leri yaayanlar, anlarna te k ra r girmelidirler.

kinci Dnya Sava


Yllarndan getik
9 Haziran Sah
ikinci Dnya Sava en iddetli dnemine girm iti,
1941-1942 yllarnda. Sava rzgr, kurum u yapraklar
gibi katm t nne insanlar. Cephelerden, toplama
kam plarndan gelen haberlerle, hikyelerle rperiyorduk.
A vrupann eitli kentlerinde Yahudiler, en ar ikence
ile yok ediliyorlard. H er lkede Quisnglerle ibirlii ya
pan Naziler, D ayatm a hareketine katlanlan en ufak bir
phe zerine kuruna diziyorlard. Tek kelime ile Avru-
pada yaam zor katlanlr bir' ortam yaratm t. Ozanla
rmz bu atm osferi soluk solua yaayan kiiler olmu
lard. Bundan dolay o yllarn iirleri, sava paralelini iyi
ce izlemitir. stanbulda Sk Ynetim vard. Gazeteler
ikiye ayrlmt. M ihver denilen Alman, talyan, Japon
lsnn kazanmasn istiyenler bir ta ra fta , Bat cephe
sinin, Demokrasi tara ftarla rn n baarsn bekleyenler
br ta ra fta . Haberlerin deerlendirilii, yorumlar, hep
bu lye gre yaplyordu. F ak at hkm et ynetimini
ellerinde bulunduranlar, B at ta ra f ta n idiler ama, alttan
alta Nazileri destekliyorlard. Bilinsiz bir politikayd bu.
Hangi ta ra f kazanrsa, o yne geilecekti daha dorusu.
B ir dikta iinde idik. Sava dnda bulunuyorduk. Dik
taclarmzn byk bir blm, Nazilerin kazanmasm is
tiyorlard demek, yanl bir kan olmaz bugn.

Edebiyatsz
Bir Gnm Gemiyordu Artk

11 Haziran Perembe
O yllarda ge yatardm . Baz kez, hemen elektrii
sndrr sndrmez gzlerim, o kad ar abuk kapanrd
ki, kendi kendime ite uyuyorum demee vaktim kal
mazd. Karyolamn sa tarafn d a masam, masamn ze
rinde kitaplar, dergiler dururdu. Biraz nce okuduum
kitap ,belki bir Hseyin Rahmi benden ayrlrd. Sabah
leyin uyandmda, karanlk bir kuyuda tm geceyi ge-
girmi gibi kesintisiz uykudan sonra gneli bir odaya
gzlerimi aardm. Masamda, yazdm uzun iir balar
d konumaa. F ak at o an lan daha fazla yayamazdm.
Derhal kalkacam, tra olacam, giyineceim, F aklte
deki derslere yetieceim. O iir zerinde biraz daha a
labilmek, sabah atm osferi iinde ona girebilmek olana
m yoktu. F atih e kadar bir solukta yryorum . O sra
larda tek ta t arac tram vayd. Dolmu, yalnz denizde
kayklarla yaplrd, ilk derse yetiirdim. Snflar, kori
dorlar, bahe niversite rencileri ile dolu olurdu. lk sa
n at heyecanlanm byle bir ortam dan, A nkara Caddesi
evresindeki basmevleri arasnda idare yeri olan haftalk
bir gazeteye gtrd beni. Inkilp Genlik, kk bir
gazete boyunda, daha ok niversite eylemine yer veren
bir yayn organ idi. niversite sorunlanndan, edebiyat
yazlanna kadar geni bir alana yaylmt. Btn sac
gazeteler gibi, kar grleri hedef bilen, hcum yn
ar basyordu. Ben daha ok san at gazetesi kiiliini ka
zandrm ak istiyordum ona. ilkin san at eletirileri yaz
dm. A nkarada yaynlanan Dikmen gazetesinde iirlerim
kmaa devam ediyordu. Inkilp Genlikte Edebi P o rt
relere, Anadolu anlar, izlenimlerimi getiren Skasa
M ektuplara balamtm. Gazetenin sahibi askere alnn
ca, btn ynetim bana kald.

Nisuvaz Pastanesinde bir Akam


Ya da Yahya Kemalin Anlattklar

15 Kasm Cumartesi
Souk bir k akam. D arda k ar attryor. Nisu
vaz pastanesinde geri ta ra fta oturuyoruz, ilkin Nisuvaz
anlatmalym biraz. S aray sinemas karsna den bu
pastane acaip bir yerdi. Salon ikiye blnmt. n ta
ra fta ounlukla rum vatandalar otururlard. Bunlar da
h a ok, istikll Caddesinden geenleri seyrederlerdi. Ve
bizler hi birisini tanmazdk. Salonun geri ta ra ftak i ikin
ci blm, cadde ile ilgisini kesmi gibiydi. D aha doru
su orada otururken sokakla ilgilenmezdik. Bu blm, n
ta ra fta n bir set ayrrd. Bu set birbuuk m etre yksek
liinde ve salonu yan sn a kad ar keserdi. A rka ta ra ftak i
bu blmde sohbete dalar, unuturduk evremizi. Bizim
oturduum uz blmn bir kesi orospulara aitti. ok va
kit, onlar bizden habersiz, biz onlarla bir iliki kurm a
dan otururduk. Bir sre getikten sonra onlann bazlan
ile ahbap olduk. H ayat hikyelerini dinledik. likiler bu
nun tesine pek gemedi. S anat so runlan bizleri ylesine
doldurm utu ki, sanki bu evrenin dnda baka dnya
yoktu.
T ekrar souk bir k akam na dnyorum. Bizim
topluluk bir hayli kalabalk. imdi belleimde kalan isim
ler: Yahya Kemal, M ustafa ekip Tun, Hilmi Ziya l
ken, H aan T annkut, Selmin Hanm (Selmin Evrim ), Sa
it Faik, H sam ettin Bozok, A saf H let elebi, Samim Ko-
cagz. Yahya Kemal anlatyor. H erkes onu dinliyor. Da
ha ok F ransa anlarm, bizim yakn gemiimizden ba
z olaylar anlatyor. Bouk bir sesi var. Yz izgileri k
mldamyor. Mimik yok dersiniz, bir s a a t konusa bile de
iik bir ifade yakalyamazsnz yznde. Belli hep ra h a t
gemi bir yaam var. Bir kuku, bir endie dudaklarn
titretm em i imdiye kadar. H er ada en iyi grevler al
m. Dndan grn ile ra h a t bir adam, zlemini
duyduu Osmanl an, ilkin dekorunu izerek getiriyor
karmza. Sonra mizansen balyor. B ir saat, iki saat,
saat, dolu mide zerine konumasn seviyor. B aka kim
se konumayacak. F rsa t verm iyor nk. O akam an
latt bir olay anmsyorum imdi:
Uzun yllar F ransada kalmtm. P aristeki san at
evrelerini, baz ozanlar tanm tm . stanbula dndm.
D ergh dergisi kyordu. Bat anlamnda ya da batya
zenen bir edebiyat, ilk rneklerini veriyordu. Birgn Or
han Seyfi ile Y usuf Ziya beni ziyarete geldiler, nce F ran
sz Edebiyat zerinde konutuk, benim y u rtta bulunm a
dm yllarda Trk kltr, T rk iiri zerinde konu
tuk. Sonra, sana bir soru soracaz stad dediler: iir
salt ilhamla m yazlr, yoksa bu konuda kltr gerekli
m idir? Ve eklediler: yle mmi ozanlar yaam ki, hi
kltrden nasiplerini alm adklar halde, gzel iirler yaz
m lar... Biraz durdum dndm, h er ikisi de k ltr ta
rafls grnmyorlard. yle oturup ciddi ciddi kitap
okumay itiyat edinmemilerdi. K ulaktan dolma, gayet
s bilgileri vard. rnein bir Odiseyi, bir ly ad ay oku
maa kalksalar, brakn onlar, ada Fransz ozanlar
nn yaptlarn anlyacak yetenee sahip deillerdi. Onla
ra kendilerinin holanaca karl verdim. iir, ilham
perisi ile babaa kalnnca yazlr. K ltr istemez. Bat
l ozanlar da yle.
Yanmdan memnun ayrldlar. Bundan dolay y
zeyde kalan manzumeleri daha kendileri h a y a tta iken
unutulacaktr.
O akam orada bulunanlar uzun uzun gldler. Yah
ya Kemalin bu tutum u, H sam ettin Bozoku dndr
m olacak ki, bana dnd:
Gryor musun dedi. evresindekilere itenlik
gsterm iyor. Kendisi, bir ozan iin kltrn ne kad ar ge
rekli olduunu biliyor. (ki elini kitap okur gibi yapa
rak) ve durm adan kitap okuyor, brkiler ise iir yazmak
iin, ilham perisi bekleyecekler.
Yahya Kemal, baz iir sorunlarm biliyordu. a
nn ozan deildi. Osmanl yaam, saray tarih i ile kafa
sn doldurm utu, ilevini yitirmi, bir aznln iirini,
Divan iirini srdryordu. Toplumla ilikilerinde, yalnz
midesinin feryatlarna kulak veriyordu. Kendi rahat
zerine kurulm u bir hay at dzeninden vaz gemek akl
nn kysndan gemiyordu. Onda iki zellik gryordum :
Gerici bir adan hareket ederek iir dnyas kurmak.
Ve bunun dnda hibir deeri tanm am ak, gerektii za
man yermek, gelimelerini nlemek, ikinci zellii, mga
lomane, hem de korkun lde mgalomane olmas. Ger
i birinci zellii ile paralel gibi grnr bu nokta. Deil
dir demek daha doru bence. nk onun kendini been
milii ya da byk gsterm e merak, gerekten etkili ol
m utur. Hele bir dnemde, geni bir evreye ustalkla ka
bul ettirm itir kendisini, tek olarak. Dnn ki, Nedim
den gnmze kadar olan dnemde kendisinden baka
ozan gelmediini ak ak sylemitir. Bunu baz safdil
ler de kabul etm itir. Bu safdiljerin arasna, zlerek sy-
liyeyim, Cum huriyet anda edebiyatmzda birinci pln
da gzkm olan N urullah A ta da katabiliriz. Galiba
Ata, Yahya Kemal izgisinden ok uzakta deildi. Bu ge
imsiz yazarmzn savn yapt yle iir sorunlarn an
syorum ve bazan Yahya Kemal ile yle k art nokta
larda duruyorlard ki, insan A taa hayretle bakyor. Bir
dier lsne balyamyorum ikisini diyeceim ama, ol
muyor... Yahya Kemal dehetli korkutm utu onu. Bir teh
d it ya da dvmeye kadar varan bir olay anlatrlard nce
leri.
A tan Yahya Kemal konusunda eni-konu yanld
birgn anlalacaktr. Hkmet, halktan uzakta durduk
a, Yahya Kemal izgisinde yryen edebiyatlar, iktidara
irin grnr oluyordu. Bundan dolay halk sevgisini y
reklerinde tayan ozanlar, halktan kopuk olan ik tid arlar
ca ezilmek isteniyordu. Halk ak tam ak, ozan olmak, hi-
kyeci olmak bir yrek iiydi artk. 1940 - 1960 dnemin
de kouturm aya uramam, hapse girmemi, srgn ol
mam, fie gememi sanat, am a gerek sanat gster
mek olanaksz grnyor bana.

Gnlk Ekmek
Peinde

26 Kasm aramba
renci yllarmz 1940 - 1945 srasnda kald. Ekmek
peine dtk. O ta tl Kllk, Nisuvaz sohbetleri, gz ap
kapayncaya kadar geip gitti. Aramzdan baka kentlere
gidenler oldu. stanbulda Sk Ynetim ve Polis basks
daha da arlat. Gnlk ekmek peinde 1945 Nisannda
A nkaraya gittim . Gl bir niversite evresi ve kuvve
tini oradan alan fikir ve san at dergileri, A nkaray daha
ilgin yapmt. Admlar, Y urt ve Dnya yaynlarn
ta til etmilerdi. Oysa o dergilerin yazarlar iyi bir ortam
kurm ak abas ile yllarca didinmilerdi. Btn iyi niyet
ler, sanki bir balta ile paraland. Trkiyenin en iyi eitim
ve kltr ortam bu evrede koparlp atld. Birgn gelecek,
bu ortam kaldran, yok eden, bir l hayatszl getiren
R eat emsettin Sirerin ad, bugnknden daha byk
lde yerilecektir. Bu sorumluluk izgisi zerinde In-
nnnki de dnlrse, lkenin kaderi, evet k ltr ka
deri, en iyi eitimcilerin yetimekte, altrlm akta oldu
u bir dnemete, nasl R eat em settine teslim edilir di
ye sorulmaldr.
Beraber alma alan dergiler ortadan kalknca bir
dalma balad. Dil ve Tarih - Corafya Fakltesinden
hakszca karlan Profesr ve doentlerin yansra baz
ilerici retm enler bakanlk emrine alnarak, saduyu iyi
ce ilemez hle getirildi. O dnemde, bizim bir yaammz
v ar diyorum ama, bu gnlk ekmek peinde, ter r ark
nn dileri arasnda inenerek geen bir yaam. Bir bak
ma Anne F ran k n tavan arasnda geen hayatnn psiko
lojik ynden bir benzeri idi bizim yaammz. A radaki fark
uydu. Anne F rank ve ailesi, birka yl bir evin tavan a ra
snda mr tkettiler. eitli mahrum iyetleri, yreklerinin
antenlerinde duydular. U m utlarn yitirmilerdi. Yzde
be de olsa bir kurtulu yolu hayal ediyorlard. Umutlu,
gneli gzel gnleri, bir pencereden seyreder gibi oluyor
lard ama, bekledikleri zgrle varam adan, kavum adan
leceklerini anlam aa balamlard. A ra sra um ut
yan ar gibi oluyor, bir iki kez parlayp snyordu. Uzak
dadaki bir kt bu. Uzun sre, o grmek iin, oraya
dalyorlar, gremiyorlard.
Bizim yoksul ozan hayatm z ise, byk bir tutuktu
lar evinde geti sanki. Tam da Gorkinin Benim niver
sitelerim kitabndaki souk raylarn zerinde idik. O say
falardaki gibi umutlarmz, yurtseverliimizi, lkemizin
iyi bir gelecee varaca inancn yitirmedik. Aramzda
gen lenler, bohem lbirentinden kurtulam yanlar oldu.
Hi olmazsa daha iyi, daha salam kafa kaps olan bir
kuan yetimesi iin bir ortam hazrland. Alt yzyllk
kendi evrenine braklm bir lkenin, aydnlarnn ar
uykudan uyanm as saland. Cumhuriyet anda kuru
lan sanatn, edebiyatn bir bl bat kopyas idi, h a tta
oradan arlm rnekler bile gsterilebilir. Ama bu y-
knmelerin yannda, diri bir sanatn ilkelerine varld. Ulu
sal Edebiyatn koullar, bilinci aratrld. Verilen rnek
ler, imdiden olumlu bir dneme girdiimizi gsteriyor.

r Okumak

29 Kasm Cumartesi
yi iir okuyan iki kii gsterilirdi eskiden. Nzm
Hikm et ve Yahya Kemal. H er ozan kendine gre, gzel iir
okur kansndaym. Y eter ki, kalabala alsn, ortam n
bulsun. nk bu da ekzersizden geerek kazanlan dene
me ii bence. Ozanlar iirlerini, doal bir ortam y aratarak
syledikleri srece, bana yadrgam a duygusu vermemi
lerdir. Topluluk karsnda konumak, iyi iir okumak ko
lay kazamlan yetenek deil herhalde. Bu iin eitim ve
denemelerini yapm ozanlar daha etkili olabiliyorlar.
1948 ya da 1949 yl k aylarnda dzenlenen bir iir
gnnde bulunmutum. Yahya Kemalden kendi iirlerini
dinliyecektik. Trkiyemizde deer lleri ok deiiktir.
Baz ozanlar, hibir olumlu yan olmad halde vlebilir.
Baz gerek deerler de bir kenara itiliverir. Bu bakmdan
Yahya Kemali kendi iirlerini okurken dinlemek iin Tr-
koca salonuna gittim . Eski iir tarihim izin bir blmn
dolduran halk ozanlar vardr. Yunus E m reden Karaca^
olana kadar bu ozanlar, nemlerini yitirm eden amza
gelmiler. H atta yle bir dnem gelecek ki, daha iyi bir
sentez asndan ele alnrlar da, insancl ynleri bir bir
saylp dklrse, deerlerinin, d ar kalplar iinde skp
kalmad anlalacaktr, i te gerekten beeri yaplar
olan ozanlara yknen kiiler manzumelerini okuyorlar
d. Bir yandan dnyorum. Karacaolan, E m rah, Bay
burtlu Zihni, ilkel bir ortam dan geliyorlar. Syledikleri ile
yaam lar arasnda eliki yok. iir teknikleri, ze tpatp
uygun. Kentlerde oturup ky m anzaralarna bakan aydn
lar, halk ozanlarnn biimsel yanlarn alarak iir yazma
a kalkarlarsa, bence ortada kalrlar. Yirminci yzylda
uygar bir yaamn iine girmi. E m rah ya da Seyran ta r
znda, o ly, o mayay alp modernize etmeden iir yaz
m am a ne K aracaolann ilemi v ar kendisinde, Ne Yu
nus E m redeki z. Bana sorarsanz sylev veren politika
cdan ne fark onlarn? Asln ararsanz halk iirini kendi
kalplan iinde modernize etm ek de yeterli deil bence.
Bugnk iirin, modern iirin olanaklan ay rn tlan ile bi
linmeli ilkin. Sonra Halk iirinin tu tarl ynleri, yani i
tenlii getiren baz deyimler, yrekli syleyiler alnmal,
modern iir potas iinde bileime varlmal derim hep. B u
nu deneyenler, hem de ustalkla deneyenler oldu. Ahm et
K utsi Tecerin, Orhan aik Gkayn yazd paralar,
folklor lleri iinde bir hayli iyice denemelerdir. Peya-
mi Safa, yirmibe 5711 nce, Behet Kemal ve onun gibi ya
zanlar iin Folklor krmas deyimini kullanmt. Haka
sylenmi bir sz.
O gn, bol bol bu trden manzumeler okundu. iir sa
nat dndan gelen bir yaz eidini uzun sre dinlemek
gerekten eziyet idi benim iin. Katlandm, biraz daha kal
dm orada. Yahya Kemal alklarla kt krsye. yle
biraz duraklad. Belli ki kalabalk karsna km akta us
ta. Nerede ne yaplacan, daha dorusu mizanseni hazr
lyor. Kalabal yakalam bir kere. A r cssesi ile kr
sy, sahneyi dolduruyor. Ama kafanzda bir ozan izmi
seniz, yok yle bir kii karnzda. Giyini tarz ile bir fab
rikatr, byk bir tesisin sahibi gibi duruyor. E vet fizik
yapl byle. Okuduklar ile, okuyu tarz ile bu hantal
fizik yapy sevimli hle getirebilir dedim iimden. Bunu
bekliyorum biraz, ik i elini dua eder gibi yukarya kaldra
rak, bouk (hele iir armonisi hi olmyan) sesi ile bal
yor okumaya, insan istiyor ki, dalardan yanklanp ge
len bir ses olsun. Hi olmazsa aruzun mzikalitesini bir
smail Habib gibi getirsin kulaklarmza. Geri Yahya
Kemal tek sesli bir iir trnden rnekler verir. Onda or-
kestrasyon aram ak beyhude, insan bir yere geliyor ve
ar vglerin ne denli zararl olduunu anlyor. Matine
nin sonuna kadar kalamyorum. Bu, benim iin hayal k
rkl olmad. ok gzel iir okuduu zerine kurulan ef
saneye kuku ile bakyordum. Byle bir yetenei olmad
konusunda gzleme vardm.
Trkiye koullan iinde bir ozan ra h a t olabilir mi?
Buna ayorum nce. Tedirgin, rahatsz bir adam dr ozan.
T. S. Eliot, Charles Baudlaire bireyci, iine kapank, ka
ranlk bir alana bakyorlard. alarnn, lkelerinin ac
sorunlar karsnda bir davranlar, bir amazlar vard.
Kapal bir iir lirizminin erevesi iinde yazyorlard. Oy
sa, bugn yaadmz an gerisindedir onlar. Yahya
Kemal, daha nekadar gerilerde kalyor dnn biraz. K
nam ak iin yazmyorum bunlan. iirimizin en nemli ki
isi gibi gsterilen bir ozann gerek deerini, gerek ye
rini tartm ak, yeni bir gr asndan incelemek gere
kir diye sylyorum.

Cahit Stk ki Denizinde


Yahya Kemal Okuyup flyor

30 Kasm Pazar
A sfaltta yorgun bir akam var. Sonbahar gitmi, ka
girmemiiz daha. K mevsimi sokan, caddenin kesin
de duruyor. sa a t rzgr esiyorsa, be saat bulutlar s
tmzde. insanlar, o tell halleriyle bulvarda, az kl
maazalarn, neon lmbalar yanp snen otellerin nn
den geip gidiyorlar. Posta caddesi daha az aydnlk. Ay
valarn sar, narin krmz olduu bu gnlerde, ikili yerler
le nedense daha ok dostluk kurulur. A rkadalar aranr.
O ralara bir igd ile y r r insan, isteksiz adm larla yak
latm kar kaldrma. O rada ikili iki yer v ar biliyorum.
Birincisi Yeni H ayat, alkoln btn evrelerini yaar
orada insan. Ozanlardan, memurlardan, polislerden ilgi e
kici tipler grrsnz. Az bir p ara ile alkol atm osferine
girebilirsiniz. kincisi, ikili kran Lokantas dr. e-
lebinin lokantas da denir. Kalabalk olmaz. D aha bir s
tn olma, daha bir temiz izlenimini verir insana. Kolay ko
lay snamazsnz. Ama bir tandk grrseniz, brakrs
nz o ekingenlii. Cahit Stky grdm camn arkasn
da, tek bana oturuyor. Dolu kadehi dnyor, Cahit
dnyor. Beni grnce el etti. Girdim, karsna o tu r
dum. B tn bireyci ozanlar gibi yalnz adam o da. Onun
kiiliinde, m utlulua varam yan insanlarn, alkol ile
avuntusunu grrdm ok zaman. B tn yaam alkol ve
iir ile geiyordu, yle yllar oldu ki, iki borlarndan
tr, stanbula gelemedi. Drt ba m am ur bir ta til ol
madka, stanbulda ne yapaym? diyordu. E trafndaki
ereveyi kram yor, yaam a kar duyduu ksknl
atam yordu zerinden. Yaam olduu gibi kabl etseydi,
iyimserlie kavuacak, kendi koullarn dzeltecekti.
A rkada bulmu olmann verdii sevinle, yarm ka
dehini bir dikite bitirdi ve garsona iaret ederek, tazele
mesini syledi.
Bu gece Yahya Kemal, P k istan a gidiyor. Biraz
sonra Cemal Yeil gelecek, beraber uurluyacaz. Sen de
gel, birlikte gidelim gara.
Cemal Yeili tanmyorum. Siz gidersiniz diyecek
oldum. Szm tam am lam adan:
Olmaz, sen de geleceksin. Ben tantrm seni dedi.
C ahitin haydi Abbas iirindeki bir dize ile yantla
dm szn:
Byle ferm an etti Cahit.
Kadehlerle karlkl oturunca, sk sk C ahite okut
tuum uz bu iiri ansynca gltk bir sre.
A radan yanm sa a t geti gemedi, b ir siyah otomobil
durdu, lokantann nnde. Kadehlerimizi tam am ladk, k
tk. Baz Rubai almalarndan tandm Cemal Yeil ki
b ar bir kii. Bizi otomobiline ald. G ara yollandk. Ben bir
gzlemci olarak seyredecektim.
Yahya Kemal kom partm ann penceresinde mahzn
grnyordu. Yerini ve sohbet havasn buldu mu ok ko-
ma bir adam olmasna karlk sorular tek kelime ile
yantlyordu:
Memleket zlemini giderm ek iin iki sandk rak al
dm yanma. dedi.
Bekr geen bir mrn yalnzlnda kaldn, ssz
bir limana inen tek yolcu gibi duruundan anlyordum.
Cum huriyet ynetiminin bir byk elisi olduu halde, Os
manlI m paratorluunun saray zlemine yaslanyordu b
tn mrnce. Onda bir insan gerei yoktu. Mayasnda
halk sevgisi, halk akna doru uzanan gr as aram a
ynz. ll, uyakl iiri, duygusal bir heyecanla, gemi
in zlemi zerine oturtuyordu.
Son kam pana vururken, ellerini havaya kaldrd, ses
sizce, iinden bir eyler okum aa balad. iir mi okuyor
du? A nkara garndan, yurdun zerine okuyup, flyor
muydu yoksa? Tren uzaklatktan sonra Cahit Stkya
eilip sordum :
Okuyup fledi deil mi?
Doru dedi. Okuyup flyordu galiba.

kinci Byk Savata


Edebiyatmz Toplumsal z den Geti

1 A ustos P a /a j
ikinci Byk Sava devam ediyor. Sulh bir h tra
oldu diyor Cahit Stk. A rkasndan u dizeler geliyor
usum a: Eer sen malp olursan h rriy et - Elveda deniz
trkleri - Elveda daba hrriyetleri - elveda artk eh
rin kaldrm larnda glerek, oynyarak yrm ek - Elveda
artk, ey aziz yemek.
1942 A ustosundayz. Edebiyatmz, sanatm z btn
kollar ile sosyal ze doru akyor. 1939-1940 yllarnda,
Gerek stclk akm, yabanc ozanlarn, kendi sanat
kiilikleri iinde bile geride braktklar iir servenlerine
zenerek balamt. O rhan Velinin balatp srdrd
Trk Gerekst iiri, O rhan Seyfi, F aruk Nafiz, Yusuf
Ziya ve H alit F ah rinin yzeyde kalan iirine kar kan
bir hareketti. Nzm Hikmet iiri yannda, yeni konuma
a balyan birer ocuk gibiydi onlar. Konuma dilinden
kuvvet alyor, geleneksel byk iirin orkestrasyonu d
nda, kendine kk bir yaamn kozasn yeter gryor
du. Eylem olarak bir direni, sonra bir ba kaldrm a bii
minde grlen deiim, bir gei ann zelliini tayor
du .daha ok. Bu dnemden sonra, asl ulusal iirimizin r
nekleri gelecekti. O rhan Veli yaasayd, bugnk Oktay
R ifattan, bugnk Melih Cevdetten farkl (farkl demek
az) ileri bir iire ynelebilirdi belki.
1942 ylna kadarki ksa dnemde sanatmz, Toplum
sal zn kat gerei iinden geti. Sanat, insan m utlu
luunun emrine vermek dncesi benimsenmiti. Yeni
edebiyatn temsilcileri, halk bir dnya grne iyice sa
rlm, gitgide halktan kopan hkm et yneticileri ile an
lamazla der olmulard. te bu dnemde ozanlar, hi
kayeciler, yazarlar srgnlere gittiler, Em niyet Mdrl
nde gnlerce, aylarca hcrelere kapatldlar, ikence
grdler. Yllarca hapishanelerde kalanlar oldu. Gerek
ten dem okratik yasalara gre su ilenmemiti. Halk iz
giden uzaklaan hkm etler, halk ekilerine, halk akna
anten olan sanatlara kt niyetle, kt gzle bakm aa
baladktan sonra, ilikiler bsbtn kesildi. Bundan t
r ilerici edebiyatlara k aralar srld.
1937 1942 arasnda baz zig-zaklar izilmi, kiili
ini belli eden baz im zalar belirmiti. Ses dergisi, deiik
biim ve boyda, aralklarla km, bazan so sy al zle yk
l iiri, bazan biimsel rnekleri veren dergi kiiliinde g
rnm t. Snrlarmza kad ar dayanm savan rpertici
rzgrn, o derginin bir takm saylarnda bugn de bula
biliriz. Yeni kuan kavga iiri ilk kez oradan balar.
nsan dergisi, nam uslu aydnlar sonradan aldatan bir ni
versite Profesrnn olumlu dnemini gsterm esi bak
mndan ilgi ekicidir. O sralar, gzlemci yan ar basan,
sosyalist bir sanatn organ Yeni Edebiyat gazetesi, S
k Ynetim mahkemelerine gtrld. Y azarlar yarglan
d. Bu basklar sonucu, yaynn tatil etmek zorunda kal
d. Servetifnun - Uyan az bir okuyucu tarafndan iz
lenmesine karlk, yaynna devam ediyor, yeni kuan bir
blk sanats kalem denemelerini orada yaynlyordu.
O yllarda dergilerin birinci zellii yeniliki olmak
t. Ama bu yenilikilik anlay, h er zaman sosyal bir zden
gelmiyordu. O rhan Seyfini, Yusuf Ziyann yzeyci ii
rinden farklydlar, Franszlarn Birinci Byk Sava son
ras ozanlarnn toplumsal kk olmyan rneklerine yas
lanyordu ou zaman.

Jan Valjanla
tik karlama

19 Ocak Perembe
Baka lkelerin bask dnemlerini anlatan hikyeleri,
rom anlar okurken, kendi yurdumu, kendi yurdum un ko
ullarn dnrdm. Bak bak derdim, Fransada 1789
devriminden nce insanlar, zellikle yazarlar, ozanlar,
ar halk akn gsnde yaatan aydm lar keskin bask
arknn dileri arasna nasl itmiler. Onlara, hakl dava
larnda ikenceleri nasl reva grm ler? lk genlik a
larmda hep bunlar dnrdm. Bugn hi belleimden
uzaklatram adm bir film vardr. ki blmde gsterilen
(Sefiller) i sanki dn akam grm gibi, imdi gzlerimin
nne getiriyorum . Galiba ortaokulun birinci snfnda
idim. O gn okula gitmemitim. H ary B aureun Jan Valjan
tipini nasl yarattn grecektim. Aslnda Victor Hugo
adn duymuluum vard ama, Sefiller in onun roman
olduunu bilmiyordum. Daha gnlerce nce, afilerini, fo
toraflarn sinemann giri holnde grm tm . Beni id
detle kendisine ekmiti, bu film. K arar verdim, o gn oku
la gitmiyecektim. P aradi bileti 15 kuru idi. Yani sinemann
en ucuz yeri. ehzadeba Hill sinemasnm paradiye ait,
yani localarn st tarafn d a ta h ta sralardan birine yerle
tim. ki blm birden gsteriliyordu. Ve ben en m utlu
gnm yayordum. Ka sa a t srd bilmiyorum? Hava
kararrken dardaydm. Oysa ben rom antik edebiyatn en
byk kaleminden km Les Misrables adl romann
okumadan seyretm itim . ocukluk am geride brakr
ken, en duygulu tellerime vurm utu Hugo ve H arry Baure..
Jean V aljann, tanm ad bir ocuun yere drd
parann stne basarak vermeyiini, ocuk umudunu yiti
rip uzaklatktan sonra, pimanlk duyarak, paray ver
mek iin, ocuu araym imdi de gryorum. Daha o za
manki yamda, Fransann gemi bir dneme ait geni
ekranl kesitini grmtm . H aklarn arayan yoksul in
sanlarn ezililerini dnmeye balamtm. Sonralar
Maksijn Gorkinin Benim niversitelerim, orbac si
ni okudum. Gene onun yaam servenini, ocukluundan
balyarak gsteren bir seri film grdm. arlk Rusya-
snn kendi kaderine braklm halkn, onlarn btn e
kilerini getiriyordu beyaz perdeye. Ve o an nl bir ya
zar ocuk Gorkiye t veriyordu: Korkmyacaksm, dik
dik bakacaksn, karna kanlara.

1940-1941-1942
Yllarndan Geerek
21 Ocak Cumartesi
D urm adan okuyordum. Bir t r alk idi bu. Gzmn
tu ttu u btn kitaplar okudum. Ortaokulu bitirdim. eh-
zadebann sinemlarn, Turan Tiyatrosunda, sonradan a
mzn en byk komedyeni olduunu anladm N aiti
seyrede seyrede Lise sralarna geldim. Kalem denemele
rim yaynlanm aa balamt. Baz iirlerim Servetifnun
Uyan dergisinin stid atlar sayfasnda yaynlanyordu.
Trkiyede M ustafa Kemal ynetimi sona eriyordu. Ve ben
bask arknn dililerinin ilk rzgrn duym aa balam-
trf. Liseyi bu rzgrn esintileri iinde bitirdim. Basmev-
lerinin makine grlts iine girm itim . H ukuk Fakl
tesi birinci snfnda iken nklp Genlik gazetesinin y
neticisi olmutum. Irklarla pek dost olmyan sac bir
gazete idi bu. A ta t rk e balyd. Turanc - Irklar, daha
o dnemden A tat rk dman idiler. Bazan st kapal, ba-
zan ak M ustafa Kemali yeriyorlar, daha dorusu eleti
risel bir yergiden ok, kk drc amacn gerisine
saklanarak saldryorlard ona. iin ilgi ekici yn uydu.
1940 ylndan sonraki ynetim, bu servencilerin srtn ok
ad bir drt yl kadar. Bu konuda gzlemcisi olduum bir
olgu anlatacam urackta. nklp Genlik gazetesinde
ilk yazlarm kyordu. Gazetenin sahibi Ihsan Orhon adn
da, hukuk mezunu, aslen Rizeli bir sac idi. CHP ile iliki
leri vard. Gazeteye btn Halkevleri abone yaptrlm t.
Belki bu ilikiden tr ya da daha baka nedenlerle Tu
ranclar Ihsan O rhonu sevmiyorlard. Aa yukar ayn
izgi zerinde, birbirlerine dmandlar, inklp Gen-
like k art olarak Orhan Seyfi Orhonun yaynlad -
naralt, M ustafa Kemali yeren yazlarla kyordu. Bu
arada A tszm bir yazs barda iyice tard. Y urtsever
niversite genlerinden bazlar, ynetim evimize kadar
gelerek, bu yazlarn knanmas iin bize bavurdular. n
klp Genlik, bu hakl direnii dile getiren bir yaz ile
A tsz ve Atsz gibi dnenleri telin etti. O yllar hep
Sk Ynetimle gem itir Istanbulun. Kadife eldivenli,
dur dedii yerde durulacak, gerekten dem ir gibi sert
bir ynetimi vard o dnemin. Birgn hsan Orhonu Sk
Ynetime ardlar. O rada K orgeneral Ali Rza A rtun-
kaln karsna karmlar. yle bir konuma gemi ara
larnda:
A rtunkal, m asann zerinde duran nklp Gen-
likteki yazy gstererek:
Bu nedir, niin yazdn bunu? demi.
hsan Orhon:
Efendim demi. A tatrk kt bir dille yeriyorlar
d. Milliyeti niversite genlii bize bavurdu. Byle ya
ynlara seyirci mi kalacaksnz dediler. Bizler de gerek
birer yurtsever olarak o kiiyi telin eden bu yazy kaleme
aldk.
A rtu n k al:
Olmaz yle ey. Siz karm ayn bu ie. Bulandrmayn
ortal. Size alt h a fta yaz yazm ak yasak. B ir daha da
byle yaynlar yapmayn. K apatrm gazeteyi. demi.
Ihsan Orhon, omuzlar dk geldi. Olguyu bana an
latnca, bir zaman atm kaldm. Demek A ta t rk e oven
lere kar kmak yasakt.
V aktaki i, kendileri iin de ciddileti. A tat rk e d
manlklarn ak ak syliyenler, yle bir yere geldiler
ki, tam am en Faizan bir tutum la, nn ynetimini de sa rs
m aya baladlar. Bu sarsnt, nny onlara k ar tavr
taknm aya zorunlu kld. nnnn 1944 de onlan tu tu k
lattrp, dur demesi bundandr.

Bir Derginin
Serveni

10 ubat aramba
Bizler, Faklte sralarnda okurken, Edebiyat plnn
da kalan dergiler kardk birka kez. Zaten hkmet, po
litik alanda yazmak iin, yalnz yzdeyz kendi ta ra fta r
larna izin vermek gibi bir yol tutm utu. Muhalifler, ga
zete, dergi karm ak iin, CHP hkmetinden kolaylk gr
meyi brakn, tam tersine binbir glk buluyorlard k ar
larnda. Bylece politikann dnda tutuluyorduk. lk ede
biyat denemelerimizin iinde idik. Ozandk, hikyeciydik,
diri sanat savunan yazarlardk. Yeni bir dergi karm ak
istiyorduk. 1942 ye gelinceye dek Ses, Kllk, Yeni Ede
biyat gazeteleri, trl ynlerden gelen bask ya da olanak
szlklarn etkisi altnda kamaz olmulard. Btn ark a
dalar, cep harlklarmzdan ayrarak, bir derginin ilk sa
ysna yetecek paray bir aray a getirm itik. Ama elimizde
dergi yaynlamak iin imtiyaz yoktu. imdilerde Valilie
bir dileke vererek alabildiiniz gazete-dergi karm a izni,
o dnemde gerekten zlmesi zor bir sorun idi.
O sralarda gazete, dergi karm ak iin dilekenizi Va
lilie veriyorsunuz, oradan Em niyet Mdrlne havale
ediliyordunuz. F ak at sonras kolay kolay gelmiyordu. E n
azndan alt ay sryordu soruturm a. stim zerindeki
hazrlnz, scakln yitiriyordu. (Bu sorun o kadar kan
gren olmutu ki, anm sarm ok partili yaam a girilince,
o dnemin deyimi ile Basn Kanunu A nti-dem okratik ya
salarn en banda gsterildii iin hemen kaldrld) E li
mizde dergi imtiyaz olmadna gre, alnm bir imtiyaz
dan yararlanacaktk. O srada karmza, elinde Yry
adl bir dergi imtiyaz olan Fazl M ahmut lker isminde
bir ilkokul retmeni kt. Dergi alt say gayet snk
bir biimde yaynlanmt. H er say iin 7,5 ya da 10 lira
vererek dergiyi kiraladk. Yazlara, iirlere karm yacak-
t. Kendisinin bana bir serven getirmemek iin sz ver
mitik. Yry, m aalardan, harlklardan ayrlan p ara
larla kmaa balad. E bussuut caddesinde Sebat Basme-
vinde baslyordu. Dizgi iini Avedis adnda bir m rettip
arkada dzenliyor, kendi dergisi imi gibi zeniyordu de
ta. stelik ucuz yapyordu. Dergide balca u imzalar
toplanm t: R fat lgaz, L tf Erici, H sam ettin Bozok,
A. Kadir, Cahit Saffet, Niyazi Akmcolu, Sait Faik, Suat
Taer, Kemal Snmezler, O rhan Kemal, Samim Kocagz,
Kemal Bilbaar, alolu, Fethi Giray, Hulusi Dosdoru,
m ra n Nazif, A. Arad, B urhan Arpad, brahim Sabri (Na
zm H ikm et), mer F aru k Toprak, ilk says 9 Eyll 1942
de yaynland. Zamanla h er says, gazete ve dergilerde v
g ve yergi biiminde bizleri ilgi erevesi iine ekti. Po
lisin basmevine yapt bask bir sonu vermiyordu. Bas-
mevinin sahibi Pascal Efendi ve Avedis bizleri sevmilerdi.
Geri Pascal Efendi, polisin tazyiki karsnda ara sra
densizleiyorsa da tatl dille yattryorduk onu. Yazlar
mz, iirlerimizi unutulm az dost Avedis ile birlikte gen
kzlar elle diziyorlard. D aha ilk saynn banda bir darbe
yemitik. Y azar arkadam z L tf Erici, Sk Ynetim
snrlar dna karld. Baz aydn yazar ve ressam larla
birlikte L tfy, Anadoluya srgn etmilerdi. Y ry
n ilk saysnn yazlar dizgide ve onun (Trk Edebiyat
Tarihlerinin ve Tedrisatnn Tetkiki) adl uzun etdnn
ilk blm bunlarn arasnda idi. (Sonu var) diye devam
l olduunu haber verdiimiz o yazy yaynladk. L. Erici
gitm iti ve gnlerce hangi kente srldn reneme
mitik. Bundan tr yazsnn arkas gelmedi. Onun a r
kasndan H sam ettin Bozoku Yedek Subay Okuluna yol
ladk.
Beinci sayy kardktan sonra, eitli ynlerden bas
klar artm aya balad. Birgn Sebat Basmevine urad
mzda, dergi sahibi Fazl M ahm uutun beni aradm
sylediler. M eserret K raathanesinde otururken tella ya
nma geldi. Gamsz grnnn yerine yzn korku sa
rl sarm , dudaklar titriyordu det:
Bu ite yokum arkada diye sze balad. Beni dn
polisler, yatam dan kaldrarak, H aan - li Ycelin ya
nna gtrdler. Dergiyi benim kardm sanyorlarm,
iin asln anlatncaya kad ar akla karay setim. Biliyorsu
nuz ben retmenim. U ram dan olacam. Onun iin
Y r-'n imtiyaz sahipliini sana devredeyim. Yazla
rnzn sorumluluu benim omuzlarmda kalmasn. dedi.
Daha balangta Y ry bizlere devretmesi iin is
temde bulunm utuk. Yanamamt.
Hemen raz oldum. Ama devir ilemi de, yeni bir im
tiyaz almak kadar ya da -drt ay sryordu. Sonuta
uyutuk ve ayrldk. O gn ben, karanlk k gnnn s
kntl havasndan kurtulam adan eve dndm. Souk ve
yam urlu ubat ayodaydk. Eve geldiimde, kapdan ie
ri girer girmez, ablam bir zarf uzatt bana. Holn lo ay
dnlnda bir solukta okudum. H ukuk Fakltesi Dekanl
ndan geliyordu. Birbuuk sa tr yleydi:
12. 2. 1943 Cuma gn sa a t 17 de niversite Rekt
rn greceksiniz.
Geri Hukuk Fakltesi rencisi idim. Ama koskoca
Rektrle ne iim olabilirdi? ubat tatilini sryorduk.
B alant kurm akta gecikmedim. O gn Fazl M ahm ut l-
kerle yaptm konumadan kan anlam belli idi. D er
ginin tatilini istiyeceklerdi. Politika dnda, edebiyat pl
nnda altmz halde, neden gze batyorduk? O gece
souk odamda kitaplarm n arasnda hem okudum, hem
dndm.

Rektr Cemil B ilselie


Kar Karya

12 nbat Cuma
Sabah olmu. S urat ask bir gn daha sokaklardan
geiyor, cam lardan ieri giriyordu. Evimizin penceresinden
halicin boazla birletii, G alata kprs grnyor. Da
ha uzakta Selimiye klas, yannda skdarn ahap ev
lerinin karanlk silueti var. Bu karanlk peyzajdan k u rtu l
duka, kendi kendime rencilik hayatm n bir dnm
noktasndaym galiba diyorum. Belki biraz heyecanl, da
ha ok m eraktaym . Edebiyat, iiri ok seviyorum. Onu
elimden alm ak isteyecekler kans bir uzaklayor, bir yak
layor. imdi o gnlerin tutkularn, heyecanlarn karm a
alsam, genlik ne kuvvetli, genlik ne korkusuz derim
hep. O an lan yaam adan dile getirm ek ne gtr bugn.?
Souk ubat gnnn skntl lo gndznden biraz
kurtulm ak iin ktm sokaa. Hi sevmem byle karan
lk le st saatlerini. B ulutlar kmldamaz. Bir avu ka
d ar mavi gk gremezsiniz. B ayaztta kahvede arkada
larla oturdum biraz. Grme saati yaklatka tedirginli
im artyor. Bee doru kendimi, niversitenin aal
yolunda buluyorum. Byk kap-smestre tatilinden t
r - kapal, yanndaki kk kapdan giriyorum. Merdiven
lerden inen - kan - be renci var. Sair zamanki uul
tulu genlik, ubat sresince grlmiyecek diye dnyo
rum ve merdivenleri kyorum.
Birka kapdan getikten sonra, Rektrn sekreteri:
Rektr odasnda sizi bekliyor girin diyor.
nce heyecanlanacam sanmtm. Oysa bir ku ka
nad vurm uyor gsme. F rtnadan sonras gibi deil, rz
g r kmam gibi sakinim. Giriyorum ieriye. R ektr Ce
mil Bilsel, byk bir masann gerisinde, ra h a t bir yzle
oturuyor. Bana gre sa tarafnda H aan li Ycel, an
latlacaklar dinlemeye hazr bir ciddiyetle beni szyor.
Kendisine te k ra r bakmadm halde, gzlerinin zerimde
olduunu anlyorum. Gene sa ta ra fta nde oturan kiiyi
ilk kez grmeme karn, bu adam polis diyorum iimden.
Az sonra yanlmadm anlyorum.'
Cemil Bilsel balyor konumaa. M asasnn zerinde
Yry dergisinin eitli saylarn gstererek:
Bu dergiyi sen karyorsun deil mi? Sosyal, poli
tik yazlar yazyormusun burada. (Rektr, sosyal keli
mesini kullanmyor, itimai diyordu.)
Balyorum derginin servenini anlatm aa:
Efendim, bu dergiyi tek bam a ben karmyorum.
Be-alt arkada birlikte hazrlyoruz. Derginin im tiyaz sa
hibi Fazl M ahmut lkerdir. Kendisinden kiraladk der
giyi. H er say kira olarak 7,5-10 lira veriyoruz. Dergi ede
biyat incelemeleri, hikyeler, iirler, eviri yazlar yaynlar.
Ben de edebiyat zerine baz deneme yazlar ve iirler
yaynlyorum. Politika ile ilgimiz yok. Biliyorsunuz, der
gi ve gazeteler politikadan yana olabilmeleri iin, nce
den (siyasi imtiyaz) alm alar gerekir. Bizim elimizde hem
byle bir imtiyaz yok, hem edebiyat pln iinde kalmay
ye tutuyoruz.
Tanmadm kii burada sze karyor:
Efendim, Yry, mer F aru k Toprak karr.
H er ii ile o megl olur. Yazlarnda, iirlerinde sosyal bir
takm sorunlardan sz aar.
Bir tertibin iine ekilmeye alldm grr gibi
oluyorum yzlerinde:
Yry, gizlice yaynlanan bir dergi de. Btn
saylar nnzde, inceledi iseniz grmsnzdr. B irta
km toplum sorunlar ile ilgilendiimiz dorudur. Okudu
umuz faklte, nasl toplum ilikilerini hukuk asndan
bize retiyorsa, kurm aya altmz edebiyat da toplum
ilikilerinin dmda deildir. Aslnda toplum ilintileri iin
den geerek edebiyata yeni bir yorum, yeni bir gr a
s getirm ee alyoruz. Sonra ben burada, hoca-renci
ilikisi snn iinde bulunuyorum. Bundan tr, tanm a
dm bu kii ile soru ve cevap tartm as iine giremem.
R ektr havay biraz yum uatm ak ve szn kendisin
de olduunu hissettirm ek iin, el hareketi ile yeni bir soru
atyor ortaya:
Peki evldm, bu dergiyi karm ak iin paray nere
den buluyorsunuz?
Ycel hi konumuyor, tanmadm kii mimiksiz bir
yzle, beni szerek bekliyor konumam. D aha nce, poli
sin Rektre neler fsldadn anlyorum iyice...

Dergide yazs, iiri, hikyesi kan hemen h er ark a


da kendi olanaklarna gre, renci cep harlndan,
retm en ise m aandan bir m iktar verir. Bunlar ve derginin
satndan gelen paralar bir aray a getirilince, kt, bask
ve klie m asrafmz karlanm oluyor.
Bu aklam adan sonra R ektr iyice yumuam gr
nyor ve balyor nasihat vermeye:

Bak evldm, sen H ukukta okuyorsun. K anunlar


reniyorsun. Gen yata yazlar kaleme alyorsun. Ben ya
zlarn okumadm daha. Ama sosyal sorunlar ele almak,
tartm ak, bunlar zerine yaz yazmak iin sebep yok bu
gn. Bizim zamanmzda bugnk zgrlkler yoktu. Ab-
dlham it istipdad vard. imdi yle mi ya? (K arsnda
asl duran nnnn fotorafna bakarak ellerini ou-
turuyor) Elhamdlillh bamzda Milli ef var. Siyasal ve
sosyal btn zgrlkler kazanlm. Eletirilecek birey
kalmam ortada. Bunlara karlk, sen toplumumuzda ye
rilecek ta ra fla r bulursan, bu faklteyi bitirmen, yarg ol
may olas m sanyorsun? Geri buradaki konumanla be
ni ikna ettin. I, beni ikna etmekle bitm iyor tabii.

K aranlkta ktm niversiteden. Az kl Beyazt


meydanna doru yryorum . Zayf omuzlarmda ilk kez
fakir bir rencinin arln duyuyorum. Gsmde ile
lerle geecek, halk akmn arpntsn bastryorum bi
raz. Oysa benim halkmn zayf ya da gl bilekleri ze
rinde ykselecek lkemizin insannn kaderi.
lk Kez Keskin bir bak zerinden
Yryorum

2 M ays aramba
nsann okuduu kitaplarn yansra, srd yaam,
birok deneyler kazandrr derler. Baz itici gler, sizi y
le bir dnemee g etirir ki, kitaplarn yazdklarndan ok,
edindiiniz gzlemler, geni bir h ay at yks verir insana.
zellikle bask dnemlerinin keskin ba zerinden ge
miseniz, haksz ynetimlerin durup dururken kiileri, ken
di karanlk kuyusuna ektiini anlarsnz. 1940 ile 1960
arasnda niversite ya da Basn evreni iine girenler, bu
yaam iinden geenler, beraberlerinde bask dneminin e
kilerinden izler tam lardr.
Benim ocukluumda, evlerimizde elektrik yok
tu. Gaz lm balarnn sar, donuk aydnlnda kitaplar
okurduk. imdi ne zaman belleimde 1942 lere 1944 lere
uzansam, iirlerle yaadmz, edebiyat kitaplar ile soluk
aldmz dneme girmek istesem, polisin Faklte koridor
larnda, kahvelerde yanmzdaki m asalarda oturarak, so
kak ta on adm-onbe adm arkam zdan bizi izlediini grr
gibi olur, glmserim. Az aydnlkta sararm kartpostal
lar gibi durur o gnlerin anlar. arlk Rusyasnda aydn
larn ilelerini okuduka, kendi lkemin benzer olgularn
hznle anmsarm. Oysa insanlarn ne kad ar iyi yzleri
vardr derinlemesine bakarsanz. Hele ktl tanm a
m gzlerine inerseniz, unutacanz gelir o ilkel polis bas
klarn.
O gnk izleyiler, bugnden farkl koullar iinde
oluyordu herhalde. Bu gemi olaylardan bir-ikisinin kro
kisini izersem, ozanlarmzn, yazarlarm zn nasl geit
lerden geerek bugne vardklarn, gzlerinizin nne ge
tirebilirim biraz.
1944 ylnn 1 Mays giinndeyiz. O gnden yle bir
hava var ki kafam da, hep k gnlerinin yamurlu, biraz
karanlka bir sabah balar gzlerimde. Edebiyat coku
larmzn duman t tt o gnlerde arkadalk ettiim
Fethi Giray, yeni yedeksubay olmu. stanbula yakn bir
yere atanm t. Ayn Alaya verilmi bir arkadan aray a
caz. ili civarnda bir akrabasnda kalyormu ark ad a
. Ama F eth inin elindeki adres pek ak deil. O yllarda
belirli ara, Tranvay. Bizim aram badaki evden F atih e
kadar yryoruz. Oradan Fatih-H arbiye tram vay ile gide
ceiz. Tram vaya biniyoruz. Yanmzda kuku veren bir
adam peydah oldu. Ama aldrmyoruz. Biz kendi aram z
da konuuyoruz. Harbiye son durak, oradan iliye yakm
bir sokakta oturan arkada aram ak zere koyuluyoruz
yola. Biz gidiyoruz, peimizdeki adam da daha belirli ekli
de bizi izliyor. Hi bir endieye kaplmyoruz. nk gizli
kalmasn istediimiz bir sorunumuz yok. O pek ak olm-
yan adreste F ethinin arkadan aryoruz. Bir t rl bu
lamyoruz evi. T ekrar Harbiye durana geliyoruz. Pei
mizi brakm yan sadk izleyicimiz orada bizi iaret ederek,
bir arkada ile konuuyor, izleme nbeti deiiyor anla
lan. Bizi gstererek konumalarn belirtmem undan do
lay: Hibir saknca grmeden el kol ve yz iaretleri ile
bizi gsteriinde gizlilik grlmyor, iyice tantlyoruz.
Aklmdan onlara kk bir oyun oynamak geiyor. Fethi
G iraya durumu anlatyorum . Onun da akl yatyor. T ram
vayla ilgilenmiyor gibi grnyoruz. Getirdii yolcular
boaltyor, bizim beklediimiz noktaya geliyor, biz binmi-
yecek gibi duruyoruz. br yolcular biniyorlar. Tram vay
H arbiyede yeni yolcularn aldktan sonra bir sre durur
du. Gerek hareket saati ve gerek biletinin bilet koanlarn
vize ettirm esi iin ksa bir sre geerdi. Belki iki, belki
dakika harekete hazr orada beklerdi. Biz d u rak ta konu
uyoruz. Bizi izlemeye yeni memur edilen sivil polis, ilgi
lenmez gibi grnp, durumu denetliyor. Bizden biraz ak
ta duruyor, dolaysiyle hareket etmek zere olan tram vay
dan on adm kadar uzak bulunuyor. Tram vay harekete ge
ince nce Fethi, sonra ben atlam ak suretiyle bindik. Ama
vatm an yolu elverili grp hzn birden arttrn ca polis
komasna ramen yetiemedi. O zaman bol ara olmad
iin baka bir eye binmek de olas deildi. Elleri bo a r
kada kalakald. Neden izlendiimizi bilmiyorduk? Sakn
cal bir dnemete de deildik. Onun iin biz de glerek
baktk ona.

lk Sorgu
Ya da
Polis mekanizmasnn ileyii

4 Mays Cuma
Gn iyi balamad. Sabahleyin kap alnd, indim Bak
tm. Tanmadm, gmen tipinde bir kii:
Sizi M driyete kadar istiyorlar.
Niin? dedim.
Bilginize bavuracaklar, bakaca birey bilmiyorum.
Alp gtrm e biiminde deil bu. Ben serbeste ken
dim gideceim, leden sonra tu ttu m yolu.
M driyetin st katna karken baktm, merdiven
lerde, hollerde, resmisi-sivili ile hep konumayan yzler.
Dkn giyinili, sar benizli, ekileri yzlerinden akan in
sanlarla karlatm . Bu binaya ikinci giriimdi. D aha n
ce, Y ry dergisinin devir ilemi yaplrken gelmitim,
lkinde olduu gibi, bu geliimde de iimde hibir korku
kmldan yoktu. Bir sakncal iin kysndan gememi
tim. niversite renciliinin yan sra, bir iir tutkusunu
d ert edinmitik kendimize. st k atta, buzlu caml, ift ay
l girilmez yazl bir kapnn nnde durdum. Nbeti
memuru nce ieriye haber verdi. Sonra geldi, biraz kar-
ik bir koridordan geirerek bir ka memurun alt bir
odaya gtrd. Bir sandalye gsterdiler. Oturdum. Bakm
sz bir oda idi bu. M emurlarm altklar m asalar pek es
ki eylerdi. Bundan biraz hayrete bile dtm. M emurlar
ilkin beni biraz szdkten sonra kendi ilerine koyuldular.
D uvarlar, uzun yllar badana grmemi, yer yer svalar
dklm, kirli bir aydnl km ldatmadan tutuyordu
deta.
Kapnn yannda duvara ine ile ilitirilmi, R fat l
gaz,n elle yaplm bir resmini grdm. O an tehlikeli bir
karanln yanbam dan gemekte olduunu anladm. R
fa t lgaz, o sralarda Snf adn verdii yeni bir iir kita
b yaynlam, ok gemeden toplatlm t. A rkasndan tu
tuklanm a kararnn ktn rendik, Oysa Rfat, sana-
toryum luk h asta idi. Sanyorum bu nedenle hemen gidip
teslim olmad. Bir sre bir arkadann evinden d an k
mam. Polis yerini renme abas iinde imi. B irgn n
ceki sk izleniimiz bu yzdenmi gibi geldi bana. Bizi,
onun kald eve gidiyor sanabilirlerdi.
Bir s a a t kadar, o skntl odada bir dnceden br
dnceye geerek oturdum , bekledim. undan dolay ku
kulu idim. O dnemde polis basks en yksek noktasnda
idi. Bir sula uzaktan, yakndan ilginiz varm yokmu, bu
aratrlm azd. Ya da aratrlrd da, ellerindeki sululuk
ls sizi bir kymk kad ar sulu gryorsa, tutuklanm a
nz basit bir olayd onlar iin...
Kap ald, el iareti ile arldm. Gene koridorlardan
getik. Bir kapnn nnde durduk. Memur kapy tk lata
rak ieriye girdi. Beni getirdiini haber verdi herhalde,
ieri girdim. Polislerin hi de nazik olmyan davranlar
na karlk, kibar grnl askeri yarg, masasnn nn
de yer gsterdi. yle ireti oturdum . Yarg, pelr k
tlara yazlm baz (ifade) leri kartrm aa balad. Ba
na soru hazrlyordu, anlyordum.
Oda, tavanarasnda, seyrek girilen bir yeri andryor
du. Camlar tozlu pencereden az bir k giriyordu ieriye.
Gelii-gzel konulmu eski bavullar-valizler, odann bal
ca eyalarndand. Bunlar ne ola ki, diye dnrken, hep
sinin zerinde, daha nce duymadm isim ler yazl eti
ketler gzme iliti. Anladm ki bunlar, Em niyet M dr
lnde hcrelere konulan tu tu k lu lan n eyalar idi.
Gen yarg, nndeki ktlardan ban kaldrd. Ba
na bir takm isimler sayarak, tam yp tanmadm sordu.
Sorduu adlar, bavullarn etiketleri zerinde yazl olan
lard. Ellerinde tutuklu bulunan sanklarla ilikim olup
olmad soruluyordu. lk kez duyduum isimlerdi bunlar.
R fat lgazn nerede olduunu, fazla nem vermezmi gibi
sordu. O ana kadar gerekten bilmiyordum.
Yarg zile bast. eri giren m em ura:
Faruk Bey serbesttir dedi.
yi niyetli yarg, polisin yanl bilgiler verdiini anl-
yarak, benim iin olumlu kanya varm t. Sonradan geen
baz olgular, bu iyi niyetin bir anda sonu belirsiz tertiple
re dntn gsterdi bize. Tamamen gvensiz bir o rta
mn iinden geiyorduk.
Polis memuru baka bir odanm nnde bekletti biraz.
Meerse asl serven ondan sonra balyacakm. Sivil bir
memurla yola ktk. Bilmem imdi de yle m idir? ikame
te rapten serbest braklyormuum. A tladk tram vaya
nce F atih karakoluna teslim edilecekmiim.
O rada Em niyet mirine karldm. O zaman sulu
ya da susuz, herkese sulu nazar ile bakan M uzaffer is
minde bir polis efi vard orada. Ona karldm. Beraber
geldiim memur, M driyetin hakkm da yazd yazy ver
di ona, yazy irkin bir glle okudu. Sonra bana daha
irkin bir bakla bakt. Sanki yarglanmm, en ar su
ta n tr mahkm olmuum. K arar kesinlemi. Btn
bunlar olmu bile olsa, ben onun yerinde olsam, gene de
yle bakamam. Bakamam nk, karm daki sulu grl
m, cezas verilmi, cezasn ekecektir. Benim kt ba
klarm, fena hareketlerim fazladr orada. Oysa Em ni
yet mirinin karsnda duran sank durum unda bile ol-
myan bir niversite rencisi.
O radan buz gibi bir tedirginliin zerinden yryerek
ktm. Yanmdaki memur durum u anlamt, susuyordu.
Sonra konutu beni teselli etti. Hereye karn insanca
davrand. nk beni orada brakabilir, F atih Em niyet
Amirliinin (ne zaman m sait olursa) bir memuru beni
oturduum ikm etghn bal bulunduu Hali Feneri ka
rakoluna gtrrd. Em niyet Mdrln nmemuru beni
Fenere kadar gtrd. O raya teslim etti. Serven gene bit
medi. Bizim evden bir kii, tanzim edilen ikam etgh belge
sini imzalayacalj. Karakol bu ilemden sonra beni salve
recek. Eve memur gnderdiler. Enitem eve dnmemi da
ha. Onun dnmesini, eziyetli saatler geirir gibi bekliyece-
im. Komiser muavininin odasnda oturuyorum . Karakol
odas hi bo kalmyor. B ir takm olgular, eitli tipteki
insanlardan dinliyorum. Sair zaman olsa, ilgi ekici bulur
sunuz belki. Bir karanlk balam iinizde. Balyan ak
amn iinden yryorsunuz. Nbet devralan m em urlara
her seferinde tantlyorum . En can skc tantrm a bii
mi bu.
Saatime bakyorum. Enitem dnm olmal iinden
diyorum. Polis memuru te k ra r gidiyor bizim eve. Sanki
ssz bir istasyon kanepesinde yor yreim. Hani tek
banza olursunuz. Gece yarsn gemisiniz yryerek,
stelik dilini bilmediiniz, yabanc bir lkedesiniz. k i ar
ta gz kapaklarnz indirir. Beklersiniz ama, bekledii
niz gelmez.
N ekadar geti bilmiyorum. Giden memur geldi. Belge
tamamlanm. Komiser m uavini: serbestsiniz dedi. A ran
dm zaman enitem beni teslim etmek zorunda imi.
Braklmm, denizde tek bama, kk bir sandalda
imiim gibi, geip gitmiim yar aydnlk sokaklardan. Eve
geliyorum. Ablamn endieleri karsnda, ben onu yat
trm aa alyorum:
Aldrma, olur byle eyler, bilgime bavurdular. Di
yorum.
Gece balam, Eve kapanp kalamam. Moralimi g
lendirmem gerekir. Fethi G iray ile B ayaztta gazinoda bu
luacaz. Biraz boalmalym. Gndz sekiz saat sren
manevi ikencenin izlerini atmalym zerimden.
insan sevgisi tayan yree biraz dur diyorum.
O kadar hzl gitme biraz beni bekle.

arapl
Gece

9 ubat Cuma
Cumartesi gn balam adan nce, balang noktas
neresiydi? O geceyi dndke yava yava kyor k ar
ma. Nuruosmaniyede ay ak ta iilen bir meyhanede, so
uk k gnnden kurtulm ak iin arap iiimizi anms
yorum imdi. Dolu bardaklarm zn nnde, fak ir bir m ut
luluk kurm aa alyoruz. Yreklerimizde iirlerimizin
sert vurular var. Dergimiz Yry, artk kmyor. Ya
salara aykr bir biimde kapatlm. Bylece yazdklarm
z, birbirimizle bulutuka okuyoruz. R fat lgaz, aclara
bile glm siyerek bakan, o esprili, ince talam alar ile ko
nuuyor. Fethi Giray, Yedeksubay elbisesi zerinde parde-
ss ile sivil giyinmi izlenimini veren bir grnle iki
bulutunun iinden geiyor. (O srada resmi elbise ile mey
haneye girilmesine izin verilmiyordu) Kap aldka buz
gibi bir dem ir giriyor ieriye sanki. Biz byle kiiyiz ve
kendi evrenimizde konuuyoruz, iirler okuyoruz ama, y a
nmzda tek bana ien, biz dahil herkesle yarenlik etme
yollarn aratran bir kii v ar ki, belli bizi izliyor. B ir ara
ben, yeni yazdm Bafrallar iirimi okuyorum. Son b
lm yle olan iiri:

Bu trkde k an at sesleri var,


K zdrm aktan su ien turnalarn.
Fabrikann dem ir penceresinden grnyor
gkteki para para beyaz bulutlar,
onlar B afrann zerinde de byle dururlar.
O radan ayrlrken topraklara sildik,
avularmzn m barek terini.
S a n kz haczedildikten sonra,
ineiyle kel eei sabaha koan anamz
bir karagn yolda gibi
selmetledi bizi yol aznda.
Gayri bir kere dmz yollara.
Ne kadar grip tse ku,
bir t rl dokunmaz iime.
imdi kocaman dili arklar anlatyor,
gurbetin vatan olduunu.

bitirince, karanlkta bile glgemiz olan o kii:


iirinizi dinledim ve ok beendim, izniniz olursa
bir kopyasn almak istiyorum.
Ben daha cevap vermeden Fethi G iray atlyor:
Yaknda yaynlanacak, o zaman okursunuz.
Cevabn yetitirerek, kt niyetini adamn kursa
nda brakyor.
Bizler sohbetimize devam ediyoruz. K onutuklar
mz hep iir, hep edebiyat zerine. Yeni bir dergi ola
naklar aratryoruz. F ak at h er ta ra f kapal ,aralk bir
kap bulamyoruz.
Gecenin 12 sini ya da yarm n bulmuuz. Darda
souk gecenin bulutu gitmi, iki bizi stm. B ayazta
kadar birlikte yryoruz. O rada ben Edim ekap, R fat
A ksaray tram vayna binecek. Fethi de aksi ynde kal
d iin, baka bir tram vay ile gidecek. arapl gecenin
bo meydannda ayrlyoruz.
Bir saate yakn bir sre sonra, kitaplarm n yamba-
ndaki karyolam a uzanyorum. iirlerim uzaklayor, ta
ndm insanlar biraz yaklap gidiyorlar. K aranlk bir
denizin sularna srtst uzanm, bilinmez bir ta ra fa yol
lanyorum.

Kuyunun Kapa K apatlyor


stme

10 ubat Cumartesi
Sabahleyin, tavan gzmn nide dnyor. Geceden
kmamm daha. B ulutlarla tam am en kaplanm gk
yzn sevmem. Bir k gndz balam darda. Bizim
evden Halile boazn birletii yer grnr. D aha beri
de G alata kprs, zerinden geen aralarla, stanbul
siluetinin bir parasn gzlerinizin nne getirir. Daha
tede skdar kararm evleri ile fak ir bir tablonun man
zarasn verir. Biraz sada, Selimiye klas harapln
belli etmeden, ycelii iinde baka bir ufku kaplar. Ben
btn bu manzaray, kimbilir kamc kez seyrederken,
kapnn alndn duydum. Aa k a tta bulunan ablam,
kapy atktan sonra, bana seslendi:
Faruk bak M uhtar Bey seni istiyor.
Mahalle m uhtar beni ne diye arasn, bunda bir i var.
niyorum kapya. Ben kapya varncaya kad ar o gitmi.
M uhtarla kadar gelmemi sylemi.
arabuk giyiniyorum. Gzlerimde bir kuku bce
i yrmee balyor. M asann zerinde bardaktaki su
bayatlam , kirli bir renkle donuklavermi birden. Oda
mn duvarlar belirsiz bir beyazln arkasnda kalm gi
bi duruyor. Aa iniyorum. Ablam, gzlerini krpm adan
bana bakyor. Korkulu kiilere bakld gibi gzleri duru
yor zerimde. Bir sezginin iinden geiyorum yorularak.
Hi kmldamadan duran bir sabahn perdeleri yar ka
pal pencereleri nnden geiyorum. Sokak, erken s a a t
lerin ayak seslerinden uzakta kalm, anlarmzdaki bir
sszl yaatacakm gibi uzanyor. M uhtarla varm a
dan nce, sadaki elektrik direinin dibinde iki kii du
ruyor. Hizalarna geldiim zaman onlar farkediyorum .
Bir tanesi bana yaklaarak:
Faruk Bey diyor. Sizinle M driyete kadar gide
ceiz.
A rtk gerekle yzyzeyim. Gs tah tam a vuran
dizeler, bir uzaklap, bir yaklayorlar.
Buyurun gidelim diyorum.
Daha nce evde aram a yapacaz. Ondan sonra...
diyor serte konuan.
Eve dnyoruz. Ablamn soran baklar karsnda
susuyorum. Odama kyoruz. K itaplar birbir elden gei
yor. K itaplar deil kartrm asn, tutm asn bile bilmi
yorlar. Kendilerine zg dncelerle, b ir takm kitaplar
ayryorlar. K itaplarn iinde yazlanlardan ok, kapak
larnn ne renkte olduuna bakyorlar. Krmz renkte
olursa, sakncallarn yanm a koyuyorlar. Glmek geliyor
iimden ama susuyorum.
fadesi dk bir tu tan ak yazyorlar. Dzeltiyorum
baz yerlerini. Aaya iniyoruz. Ablamn odasna da bak
may istiyorlar. Gzleri kitap aratry o r hep. K itaplarla
b alan dertte bir ynetimden geliyorlar nk. K itap ya
zan, dergilere yaz yazan kiiyi tehlikeli kii bellemiler.
O noktadan hareket ederek bakyorlar bizlere. Evden
karken glmsyorum. Sokakta karanlka bir gndzn
youn havasna giriyoruz iyice. Yenildik mi sanyorsu
nuz? Glmseyiim ite bundan dolay.
Biraz durur musunuz, cgara alaym.
Kukuyla bakyorlar. Gzleri hep zerimde. Onlarn
bekledii bir hareketi yapacak mym diye bakyorlar.
Cebimden birey atacak mym? Bunu izliyorlar daha ok.
nem li olan bu, onlar iin. Bir cgara yakyorum, yr
yoruz.
F atih te tram vaya biniyoruz. Gzlerinin izleyiinden
kurtulam yorum . Bana uzun gelen bir yolculuk oluyor bu.
Em niyet kAidrlnn kapsndan girerken, bulutlu gk
yzn darda brakyorum. B tn anlarm benimle bir
likte ieriye giriyor. Y ukar k a tta bir odaya giriyoruz.
Elimdeki antay alp oraya brakyorlar. indeki kitap
lar inceliyecekler. Bir masann gerisinde oturan aksi yz
l kiiye, beni getirdiklerini fslt ile sylyorlar. H er i
leri m ahrem onlarn. O da:
32 num araya koyun diyor.
Zemin kata indiimiz vakit, sa ta ra fta lo bir k
eye doru yneliyoruz. Gayet az kl bir amplle ay
dnlatlan merdivenle yerin altna inince, nelerle k ar
laacam diye dnyorum. A rtk gndz n gr
mek olas deil. O rada bir kahve oca kurulu. Biri res
m, br sivil iki memura teslim edilmeden nce, stn
aranyor. D ar bir koridorun iki yannda drder hcre var.
Yanlmyorsam hepsi sekiz hcre. Karlkl hcrelerin
birbirine mesafesi, yani koridorun genilii birbuuk m et
re v ar yok. Koridorun bitiminde alafranga bir tuvalet.
Benim hcrem onun bitiiinde, kokudan ve rutubetten
yana cm ert bir ke. Boy iki, eni birbuuk m etre ka
dar olan hcre bu. Tavanndan, duvarlarndan slak bo
ru lar geiyor. Kapsnn stnde bir el geniliinde pen
ceresi var. Pencere tel kafes ile rtl ve tel kafesin nn
de onbe mumluk bir ampul daima yanyor. O rada kal
dnz srece, btn nz bu olacak.
Gnlerden Cumartesi. Hcrenin kaps kapatlyor
stme. Hcrenin taksim at yle: B ir m etre kad ar enin
de, yerden yarm m etre kadar yksekliinde imentodan
yaplm bir set var. O raya uzatlm bir ta h ta. zerinde
oturacak, zerinde yatacaksnz. D uvarlardan sular szan
bu hcrede hibir rtm olmadan yatacam . Eski pal
tom, dem ir gibi souk hava ile gezen ubat omuzlarmda
bilmem etkisiz brakabilecek mi? Sonradan rendim, bu
hcre nl bir yermi. Polisler ve yatp kanlar arasn
da mezarlk diye sz edilirmi. Diri diri m ezara gir
mek byle oluyor demek. B urada tek banza, sizi uu
rum a doru iten kuvvetlere kar duracak, yaam ak iin
direnmeyi reneceksiniz.
Gnlerden Cumartesi demitim. Polisin Pazar, Cu
m artesisi olmaz bir bakma. Tatil gnne de rastlasanz,
sorgunuzu yapabilirler. Sorguya ekilmeyi bekliyorum.
Oysa benjm yasalara uygun dnmemden ileri geliyor
mu, bu derhal sorguya ekilme fikri. S aatler geiyor,
iine dtm kuyuyu tanm aa balyorum. br hc
reler de dolu, hi bo yok. Yz num ara vesilesiyle nbet
i polisle konuanlar yzlerini gremiyorum am a
seslerinden tanmyorum. A ralarnda zeytin, peynir, ek
mek aldranlar oluyor. Ben de peynir ekmek aldryorum.
Nasl pasl bir demirin zerine elinizi koyduunuz zaman,
souk bir dalga yaylr zerinize, yle b ir gece balyor.
Kahve ocann gndzki am atas dinmi, yalnz nbeti
iki polisin anlattklar ile geiyor saatler. B ir de arada
tutuklularn yz num araya gidebilmek iin kaplarn tk
lattklar zaman polisin:
Ka num ara? diye seslenii ve:
Yirmisekiz cevab ile kapnn al ve konuulan
birka kelime kulaklarnza geliyor.
Bir Pazar Gn

11 ubat Pazar
Gece balyor. K aranlk kaplarn ekip giden bir
gnn ardndan, yapayalnzsnz artk. B ir m etre yakn
nzda insanlar var. D aha nce tanm asam z bile, aranzda
duvarlar olmasa, konuabilirsiniz onlarla. A r gece h a
vasndan kp, biraz boalabilirsiniz belki. Oysa bu ola
naklarn hibiri yok. Kendi kendinizle oturacak, enseniz
den srtnza doru inmee balyan soukla bouacak
snz. Bitiik hcrelerde bulunan tutuklularm burada bi
raz eskidikleri, yatak, battaniye gibi eyalar olduu, me
m urlarla konum alarm dan anlalyor. Yani buradaki d
zene uymular, girm iler bir hayli. Belki en yenileri be
nim. En zor koullar iinde bulunan da benim galiba. Ge
ce yle uzun, bitmek bilmiyor. Saat yirmiiki. Hcreler
den gelen ufak tefek sesler kesildi. Nbetiler de seyrek
konuuyorlar artk. Beton setin zerindeki ta h tay a uzan-
v.m. Uzandm deil, bzldm. B ir dnceden bir dn
ceye atlyorum . Beklemekten baka are yok. Ama neka-
d ar bekliyeceksiniz, o belli deil. Sresi belli olan bekle
melerin insan trpleyen ta ra f yoktur pek. are yok
bekleyeceksiniz. A radan geen zamann ls bana
uzun geliyor, saatim e bakyorum. kiye geliyor. Uyku da
h a yanma uramam. Biliyorum, ilk gece nemlidir. Yol
culukta gece y an s bir ehire inseniz, otel odasnda y a ta
nza uzandnz vakit, bir sre yadrgam a havasndan
kurtulamazsnz. Yorgunluktan kp, uykuya giremezsi
niz kolayca. imdi koullar bsbtn deiik. Yerin al
tnda bir hcredesiniz. Uyumak isteseniz bile ilk gecenin
zincirlerinin verdii souk saatleri yayacaksnz.
Bu dncelerle sabaha kar dalmm. Ka saat
uyum uum ? Herhalde iki ya da saat. Btn vcdum
uyumu. Kollarm, bacaklarm oynatarak, altnyo-
rum kendirrii betonun rutubetine. D akikalar yrmeyen
bir pazar balyor. Gazete okum aa izin veriyorlar. Yiye
cek ve gazete aldryorum. Cebimde otuz lira var. Bu pa
ra, Anadoluda bulunan bir arkadan kendisine kitap al
mam iin gnderdii para. K itaplar alamadm. P aralar
bylece bende kald, le olunca, gazeteyi ilnlarna ka
d ar okumu bitirmiim. Onbe mumluk ampl nda
okumak da epeyce zor. Bir kez o tu rarak okuyamyorsu-
nuz. Ampl, kapnn zerinde, tel kafesin dnda duru
yor, toz ve rmcek a iinde. A yakta duracaksnz, y
le okuyacaksnz.
Gazete bitti. Oturdum te k ra r tahtann zerine. Pal
tom u hi karmyorum. Bir yere kadar insan soua al
yor. Ama o bir yerden sonraki souk, kendisini usul
usul hissettirm ee balaynca, insan yerinde de oturam az
oluyor. admlk hcrede dolam aa balyorsunuz. Pa
zar gnn bitirmee alyorum. O sralar, pazar gn
lerini hi sevmezdim. H areketli rencilik yllarmda her-
gn niversitede arkada kalabal ayasnda olmay is
tiyor insan. lk pazarm, Em niyet M drlnn, yal
nz seslerle gelen havasn renmekle geti. E rtesi g
n iple ekiyorum. nk ben buraya niin geldiimi bil
miyorum. Yarn sorgum yaplrsa, onu reneceim. P a
zar gn yukarda da yalnz nbeti m em urlar v ar ga
liba. Kahve oca o yzden iyi ilemiyor. Sair gnler, yu
karda merdiven bamdan Demir beye iki kahve, Ke
mal Beye ay seslerini duyarken, bugn nbeti m
dr ve m irler iin bireyler syleniyor. Sonra ses ke
siliyor.
Bu seferki gece brkinden biraz farkl balyor. Da
h a yorgunum. Be-on dakikalk snma iin gazeteleri ya
kyorum. isli bir kt kokusu burnum a siniyor, ellerim
biraz snyor. Havasz hcremi duman dolduruyor bir s
re. Hi olmazsa, gzbebeklerimde alevin scakl kalyor,
snm gibi rahatlyorum . Uzanyorum. D aha nce dal
yorum, tedirgin uykuya. Gece yars ubat souu omuz
larm drtyor. S ert ta h tay a gelen omzum uyumu. Sa
ma dnyorum, gz kapaklanm a inen genlik uykusu
na te k ra r giriyorum. Sabah erkenden uyanmm. Sanki
braklacakmm gibi, bir kenarda bir um ut bir ya
np, bir snyor. Sabah kahvalts ayla simit, zgr bir
dnya gibi grnyor bana. Sanki G alata nhtm m da y
ryeceim. Pazartesinin gazetesine m erakla eiliyorum.
Gene ilnlarna kadar okuyorum. S aat onbir oluyor. Ben
deil, br hcrelerde kalanlardan da kimse anlm yor,
kimse gtrlm yor yukarya. B ir an karam sarlk uku
runa girip kyorum. leden sonra karm daki hcrede
bulunan tutuklu bana sesleniyor: Sen kimsin adn ne?
diye soruyor. Sylyorum. iirlerimden ve yazlarmdan
beni tanyor. Ben de ona soruyorum kimliini: Ben Tor
nac Emin diyor. Ondan renmek istiyorum bu sorgu
iini.
Ne zaman sorguya ekerler, suumu bile bilmiyorum
daha diyorum.
O um ut veren tecrbeli bir sesle:
Merak etme, moral bozmak iin bazan onbe gn,
bazan biray sorguya ekmezler. Gnln ferah tut di
yor. Birden yldzl bir geceye, ya da bahar tayan kr
lkta dolayorum sanki. Sabr tann yanna oturuyo
rum. Elim eneme gidiyor. Tram gelmi. Brak diyorum
uzasn biraz daha.

Konumak Suu
Mezarlktan Kurtulu

26 ubat Pazartesi
Birka gn daha geiyor hcremden. Zaman olarak
tabi, gn aydnl deil, iyice yzl bir polisin nbeti s
rasnda, evden istediklerimin listesini yapyorum, veriyo
rum ona. Hibir sonu getirm iyor bana. Sonradan re
niyorum. Byle pusulalar hibir zaman yerine ulatrl-
mazm.

Birgn gene, evvelce tanmadm Tornac Em in ile


hcrelerimizin, kapsnn, polislerin ieri bakm ak iin ka
pa dardan alan, avu ii byklndeki penceresin
den sessizce konuuyorduk. Hcrelerimiz kar karya
ve en dip ta ra fta olduu iin, nbeti yerine en uzak biz-
dik. Geri konumak yasakt. F a k a t gnlerdir sorgusuz
sualsiz, bu hcrelere kapatlm tk, insann en doal hak
k olan konumak suunu iledik. Nbeti sivil polis ko
numamz duymu, eilerek bizim hcrelere yaklam.
Ayaa kalknca kendisini grdk ve sustuk. Konumayn
diyerek hemen yukarya haber vermeye gitti. Be-on da
kika sonra komiser ya da m ir olduu, yksek perdeden
konumasndan belli bir kii, hcremin kapsn at ve
Ne konuuyordunuz? diye karak szn ekledi: Biz
adam dayakla, ikence ile ldrrz, sonra da kendisini
beinci k attan att, intihar etti diye doktorum uzdan rapor
alrz, ayan denk al diyerek kapy kapatt, gitti. Ak
am a doru kahr yznden ltfa uradm anladm.
Dillere destan Mezarlk adl 32 Nolu hcreden kard
lar, nbetiye en yakn, bataki hcreye koydular. u ba
kmdan ltuf diyorum buna. Yeni hcremde beton set ye
rine, pasl bir somya, zerinde de ta h ta la r uzatlmt.
Ayrca kahve ocana en yakn yerde olduum iin, kah
ve ocana gelen giden m em urlar ile nbetilerin sohbeti
nin iinde saym aa balam tm kendimi. Onlarn an lat
tklar ile oyalanyordum ksacas. Sonra 32 num arann
rutubeti, beton kmldamazl yoktu burda. Onbe gn
m ezarlkta neler ekmitim.
Sirkeci Garndan
Gelen Sahlep

27 ubat Sal
Yeni hcremde de, hergn okuduum gazeteleri ya
karak gnn yirm idrt saatinde ara-sra be-on dakika
snmak olanan buluyordum. B ir gece ncekilerden daha
da souk oldu. Uyuyamadm bir trl. U admlk hcre
iinde dolayorum. Nbeti sivil memur kapm at: Yu
muak bir sesle: yor musunuz? diye sordu. Gr
yorsunuz dedim. Donacam.
ki dakika bana msaade edin, size salep getireyim,
Sirkeci Garndan. ^
Nbeti bir resmi, bir sivil memur tu ttu u iin, res
misi kald, o gitti. Gitmesi ile gelmesi bir oldu. Elinde du
man tten, bir bardak ile dnd. imdi ukadar yl ge
ti aradan. H aydar adndaki bu memur, br iyilikleri ile
belleimde yayor. Btn hcre sakinleri onun nbetini
bekler olmutuk. D ardan alnacak birey oldu mu, is
teimizi geri evirmez. Ya kendisi alr, ya bakasna al-
drtr, bizi memnun ederdi. Burada onun ansn te k ra r
yayorum.

Dost Bir Yz

28 ubat aramba
Bir gn hcremin kaps ald. Yal, iman bir1
adam glmsiyerek Naslsn? dedi. Tanmamtm.
Evden istediin birey varsa, bir kda yaz, haber
gndereyim yaknlarna. Konuuu gven verm iti bana. _
Kendisinin kim olduunu sormadan, ihtiya listesi ver
dim. Dost bir yz vard. Belki bir sonu kar diye d
nyordum. nk tutukluluum onbe gn getii
halde, eve ulatrlm as iin nbeti polislerine verdiim
pusulalara hi bir karlk kmamt. Evden bir b a tta
niye bile getirtem em itim .

Merhaba Gn I
Merhaba Tten Bacalar
1 Mart Perembe
Bugn tutuklandm n yirminci gn. Yeraltndaki
hcreden bir kez bile yukarya karlmadm. Sorgum ya
plmad daha. Niin tutuklandm yirm i gndr d
nyorum, am a bulamyorum. Yirmi gndr, gerilmi si
n ir tellerinin zerinden yryorum . Gerilmi sinir telleri
dedim ama, onlar bizi souun, karanln iinden geiri
yor. Bu niin byledir bmiyoruz. Bu sre iinde sam, sa
kalm iyice uzam. A rada bir berber geliyor, polis gzle
mi altnda tutu k lu lan tra ediyor. Ben cebimdeki paray
iyi hesaplam ak zorundaym. B urada nekadar kalacam
bilmiyorum. Yemee ayrdm p ara bitmek zere. Eve
yazdm pusulalarn hi birine cevap gelmedi. (Sonradan
reniyorum ki, bu pusulalarn hibiri eve ulatrlmam.
Yalnz iki- gn nce kapm ap Naslsn? diyen dost
yzl adam, enitemin arkada imi. Onunla gnderdiim
haber, eve ulatrlm.)
Sabahleyin somyann ta h tala r zerinde oturm u d
nyordum. Daha dorusu gnlk gazetelerim gelse de
okusam diye bekliyordum, ilkin merdivenden gelen ko
num alar duydum, sonra kapm ald. Hazrlan da yu
kar kacaz dedi, ilk kez grdm bir yz. Hazrm
kalm dedim. Yirmi gndr elbise ve palto ile yatyor
dum. Bu yzden zerim berbat idi. Ama bu iin hazrla
nacak bir yan da yoktu. Yrmeyi ve merdiven kma
alkanln unutm u, ayaklarm n zerinde sallanyor
dum. Zemin k ata ktmz zaman, gneli birgn sokak
tan tam, M driyet kapsndan, cam lardan ieri giri
yordu. Birinci katn merdivenlerine yneldiimiz vakit, i
iin inip-kanlar, duraklayp bana bakyorlard ve ile
rinden: Sa sakal uzam bu adamn, kimbilir ne suu
var ki, bu durum a getirilmi dncesi gzlerinden oku
nuyordu.
En st k ata karldm. Girilmez diye yazan kaplar
dan getik. Sokaa bakan bir odada sandalye gsterdiler.
Oturdum oraya. Byk bir oda buras. Pencere kenarn
da bir m asada A nkara H ukuk Fakltesi rozetli gen bir
adam alyor. eri giren m em urlar Muavinbey diye
hitap ediyorlar ona. Birinci ube M dr Muavini imi.
Beni enok eken dardaki hava. B ahar gelmi san
ki. Bir ksm binalarn dam lar grnyor, kirem itlerin
akr akr gne altnda duman ttyor. Pencereye uzak
oturtulduum iin, soka gremiyorum. Biraz seyredebil-
sem, sokaktan gelen sesleri izliyebilirim. Yar yarya z
g r sayarm o zaman kendimi. Ne are, yalnz kirem itle
rin zerindeki o berrak havaya dalyorum yalnz.
Kap alyor, gzlkl, sska bir adam, arkasnda
beni yukar karan memurla ieri giriyor. Duraklayp
bana, bakyor bire sre. Tanyamadn belli ederek, ya
nndaki memura soruyor kim olduumu. jMemur adm
syleyince:
Sen sz dinlenen bir adamsn, sakal brakm ana l
zum yoktu diyerek, taklm ak istiyor. Susuyorum. O d
nemde nl Parmaksz Hamdi diye anlan bir kii imi
bu mstehzi adam.
Kiremitlerin zerinde para para beyaz bulutlar d
lyorum, am a yok onlarn hi biri. Mavilik ok uzaklara
kadar gidiyor. B errak gkyz, hayatm da ilk kez izledi
im bir hayal gibi beni ekip gtryor. B raksalar gn
batncaya kadar orada oturabilirim.
Sorgu

2 Mart Cuma
Bir memurun iareti ile yerimden kalktm. Onun i
ek bozuu yzn yandan seyrediyorum. Hain, se rt ha
reketlere hemen dnverecek izlenimini brakyor ben
de. Beni gtrrken, ikide bir tabancasn yokluyor. Ko
ridorlardan geiyoruz. A rka ta ra fta gene sra sra hc
reler. nlerinden geiyoruz. B ir odann kapc ayor,
ieri giriyoruz. Byk bir masanm arkasnda askeri y ar
g oturuyor. Mmkn m ertebe yum uak grnerek, sert
lii elinin altnda tu tarak , yer gsteriyor, nndeki k
tlarda yazl ifadeleri inceliyor, bir sre. O srada P ar
maksz Hamdi giriyor ieriye. Yargca kar saygl bir
tavrla m asanm bir kenarndaki iskemleye oturuyor. Be
nim merakm, iimde bir bcek gibi yryor. Bana ne so
rabilirler diye dnyorum. Gizlilik paraleline girmemi
im. Y asalarn dna kmamm. Nasl bir sululuk yk-
lyecekler, onu rterak ediyorum daha ok. Mevcut yasa
lar kenara itilebiliyor. Hem de bu yasalarn iinde de
mokrasi ilkelerine uymyan maddeleri yokmu gibi gren
bir bask dncesi yneticilerde iyice egemen, rnein o
dnemde yarg k arar olmadan hcrelerde alt ay, bir
yl, h a tta iki yla yakn tutulabiliyordu insanlar. O sralar
da Sk Ynetim vard geri. yle bile olsa, otuz gnlk
bir sre tanm t yasalar, yanlmyorsam. Btn bu olay
lar, bu durum lar dzenliyen yasalar deta bilinmezlikten
gelinerek, uzun sre yrtld.
Yarg incelemesi bitti. Kt bir niyetim yok der
gibi bana bakt. Sonra Polis efi Hamdi zdem ire d
nerek :
Faruk Beye soracaklarnz buyurun sorun.
Rica ederim. Buyrun siz sorun efendim dedi. Ve
yetkili sizsiniz gibilerden yargca bakt. Ksa duraklam a
dan sonra ald sz:
niversitede kurulan leri Genler Dernei ile olan
ilgisini soralm ilkin. F aru k Beyin, kendi evresinde etki
li kiilii vardr. Bu konuda ne der acaba?
Cevabm, onlar artc ve kesin oldu.
Byle bir dernein adn ilk kez Hamdi Beyden du
yuyorum. Bu rgt zerine hibir bilgim yoktur.
lkin bu cevab kabul etmez gibi bir ta v r takndlar.
Ama srar da bir y arar yoktu. Ellerinde ufack bir ip-ucu
bulunsa, o noktay iyice derinletirm ekte bir saknca gr
mezlerdi. Baka bir soruya getiler:
Attil Ilhana hangi kitaplar okumasn tledin?
Kendisine baz zararl eserler salk vermisin.
A ttil o sralarda lise sralarnda idi. Biz Yry
dergisini karrken, bana m ektuplar yazmt. Sonra s
tanbula geldi. Birka kez bulutuk, edebiyat, iir sorun
lar zerinde konutuk. Bunun da gizli kalm bir yan
yoktu. Kahvede oturuyor, edebiyat zerine sorduu soru
lar cevaplandryordum.
Ben A ttilya, dedim, Milli Eitim Bakanlnn ya
ynlad Dnya Klsiklerini okumasn tledim. Bili
yorsunuz, btn resmi yaymevlerinde satlyor bu ki
taplar.
Peki Asmalmescitte girdiiniz pavyon ve bu pav
yonda konutuunuz Rus aktrisine ne dersiniz?
En ok bu soruya atm. Asmalmescit, Tepeban-
dan H achette Kitabevine giderken getiim bir sokak idi.
Franszcay bildiim kadar ile H achetteten izlediim ki
tap ve dergilerle ilerletmee alyordum. Bu nedenle
haftada iki, hi olmazsa bjr kez H achettee uruyordum.
lk anda bu pavyon sorununu zmlyemedim dorusu.
Bu soruya da olumsuz cevap verince, zile bastlar, bir me
mur ardlar. O rta boylu, tknazca bir adam girdi ie
riye. Hazrol durum unda durdu. Memuru tanmtm.
Uzun sre beni izlemiti. Dm zmekte gecikmedim.
Ben Tepebanda Tram vaydan inip, Asmalmescitten ge
erken, herhalde baka bireye dald, beni yitirdi o sra
da. Ben stikll Caddesine kp, hemen H achettee girin
ce, belki bir an caddenin iki ta ra fn a baknp kalm, be
ni gzden yitirdiini anlyarak, byle bir hikye ile iz
leme raporunu verip iin iinden syrlm ak istemiti. R a
porunda belki pavyon demi, Rus ak trisi demi ama,
br zellikleri ya da isimleri veremez durum a dmt.
Parm aksz Hamdi memura sordu:
Faruk Bey, pavyona girdi mi? Rus aktrisi ile ko
n utu mu?
Memur nce hk mk etti. Tutarsz birtakm kelimeler
geveledi, iin iinden kamad. Askeri Yarg, uydurul
mu bir olgu ile oyalandn anlad. Memuru dar
k artarak , zerinde durm ad bir daha. Soracak baka bir
olay v ar m diye biraz durakladlar. Beni dar kar
dlar. Sorgum bitmiti ama, tutukluluum un devam ede
ceini anlamtm. zgrle dneceime dair bir iaret
yoktu nk.
Gene bir memur eliinde nce st k attak i hcrelerin
nnden, koridorlardan gemee baladk. B ir odaya g ir
dik. Odann kesinde tandk bir yz gibi kendi b atta
niyemi grverdim. Yanmdaki memura dnerek:
Bu battaniye benim dedim. Duraklad, oradaki
br m em urlara sordu. Gerekten benimdi battaniye.
Yirmi gndr ben aadaym, ka kez donma te h
likesi bile geirdim. Neden vermediniz bana?
Oradaki m em urlar um ursam az bir tav rla:
Biz seni aradk ama bulamadk. Onun iin vereme
dik dediler.
Battaniyenin iinde baka eyler de vard. Aaya
te k ra r hcreme indirdiler beni. Paketlenm i battaniye ko
lumda, bir h a fta nce hcrem in kapsn aarak, temiz
b ir glle naslsn? diyen, iman adamn, ihtiya lis
temi alp gtrn anmsadm. Sonradan M driyet
ten salverilince o adamn, enitemin arkada olduunu,
yukarda m ukayyit olarak altn rendim.
Gnler gene geiyordu. Sorgudan sonra da brakm a
dklarna gre, mahkemeye nasl karacaklard? Bana
meler ykliyerek karacaklard? Bu sorularla kendi ken
dime tartrken, bir cgara yaktm ve cgaram m duma
nn soluklarken, o cgarann atei ile duvara h rriy et
yazdm. Yeni bir iirin ilk dizelerini kafam da tasarlam a
ya baladm. u dizeler, gnler sonra k ta dkld ken
diliinden :
Gn domu kular cvldar darda
Bir ince duman t te r bacalardan
akr akr gnele ykanr kirem itler
Haberin olmaz iek am yemyeil dallardan
Nasl unutabilirim ite karm dasn
Dilimde hl tad var dudaklarnn
Y aamak nekadar mmknse o k ad ar gzel
Kalemim kdm olmad iin kaleme alamadm b
t n ayrntlar ile. O srada tell adm larla merdivenle
ri inenler oldu. Bir lhzada btn hcrelerden ie, a
tal ve kaklar! bak zaten yoktu) toplatld. Sonradan
rendik. Y ukarda hcredeki tutuklulardan bir kii i
esini krarak, bilek dam arlarm kesmi. Toplatm a ola
y bu nedenle yaplmt.
Bu hcrelerin bulunduu yere bodrum diyemiyorum.
nk bodrum kat, biraz gn grr. Bizim bulun
duumuz tam yeralt hcresi idi. K ar sradaki hcre
lerden birinde aylardr tu tu lan Mihri Belli, gece ile gn
dz ayrm n yitirm iti. Bu yzden gndzleri uyuyor,
geceleri uyank kalyordu..
Krkbe gndr tutukluyum . lk sorgum un zerin
den yirmibe gn gemi, b r hcrelerin bazlarndan
onbe - yirmi gnde braklanlar oldu. Yerlerine, yeni ge
tirilenler konuldu. Ne nceden, ne sonradan gelenleri ta
nmyorum. O gn gazeteyi batan sona okumu bitirmi
tim. nceki gece polis memurunun aracl ile temin et
tiim Balzacm jeni G randetsini yeniden okumaa ba
lamm. -Kitabn bir yerinde duruyorum. Ayak sesleri
yaklayor. Dardan bir gelen var. Kapm alyor. Yar
g Bey istiyor, yukar kacaz diyor gelen memur.
Hazrlanacam demenin gerei yok.
kalm diyorum.
ilk sorguya karldm 1 m a rt gn gibi gnlk g
nelik deil ortalk. Biraz loa bir aydnlk M driyetin
merdivenlerinde. Girip, kan, hepsi kendi evreninde in
sanlar. Hepsinin gzlerinin benim zerimde olduunu sa
nyorum. Oysa herkes, omuzlarnda arln duyduu
ekilerinin altnda, ilk bakta anlalmyacak bir keder
le susarak gidip geliyorlar. Y ukarda sorgu odasna kar
ken, darda bulutlu puslu havann, kmldamadan d u r
duunu gryorum. Bense biraz gn , biraz aydnlk
istiyorum pencerelerden. Sorgu odas ayn oda. Gene Y ar
g ve Parm aksz Hamdi, masann ayn yerlerinde otu
ruyorlar. Masann zerinde R fat lgazn Snf adl iir
kitabndan krk m, elli mi, yetmi mi, kadar duruyor. Bir
yn da fotoraf var.
Gsterilen yere oturuyorum . Bir sre susuyorlar.
Sze neresinden balyalm der gibi dnen bir susula
r var.
lkin yarg balyor sze:
Serbestsiniz diyor.
Arkasm dan Hamdi Bey ekliyor:
Serbestsiniz ama, dikkatli olmalsnz.
Burada bir buuk ay hibir delile, sua dayandrl
madan ,yeraltndaki bir hcrede tutuluyorsunuz, sizin
yaknmalarnza meydan vermeden, onlar kendi kafalarn
da izdikleri sulu grme amazndan syrlmadan, sizi b
rakyorlar ama, siz sulusunuz der gibi konuabiliyorlar.
te bu konumann iinde o bask dneminin ruhsal ya
ps, anatomisi yatar. O dnemin bileiminde bu kompleks
egemendir. Daha az az da olsa bu amazn sivri ular g
nmze kadar gelmektedir.

Dinamonun
Yazarlk Serveni

29 Haziran Cumartesi
Trk Edebiyat, 1940 dan sonra Toplumsal gereki
lik pln iinde nemli bir atlm yapt biliyorsunuz. Bu
atlm salt edebiyat iinde grmemek gerekir bence. zel
likle Resim sanat alannda dokuz-on kadar ressam n by
le bir dnya grnden hareket ederek r atklarn
unutmamalyz. Liman sergisi bu hareketin belgelerini,
rnlerini getirmi, Trk resminde bir devrimi gerekle
tirm itir deta. Bugn en iyi ressamlarmz ya Liman e
kirdeinden gelirler ya da o serginin ierii ile yetimi
kuaktan hz almlardr. Liman sergisi ayrca, ozanlar
la, yazarlarla ressam larn yakn iliki kurduklar bir d
nemin balangcn da gsterir. imdilerde bakyorum, bu
yakn balar pek gremiyorum. K optular birbirlerinden.
O dnemin ortak almalar yok bugn. Bizler eskiden
birbirimizi sergilerde grrdk. S anat zerine konuma,
dertleme yerleri idi sergiler.
H aan zzettin Dinamoyu, ite o nl Liman sergi
sinin alnda tandm ben. Sergiyi gezerken kim tan
trd anmsamyorum. Btn 1940 kuann sanatlar
orada idiler. Sonralar Nisuvaz Birahanesinde ve A nka
ra pastanesinde karlatka konuuyorduk. ileke Ana
dolu halkn iyi tanm grnyordu. Doaya iyice tu t
kundu. Dnya iirini, zengin iir kaynaklarm z inceledi
i anlalyordu, konumalarndan. Mitolojiden de y a ra r
lanmasn renmiti. Syleyi tarz, onun byk iire y
neleceini gsteriyordu. Tam o srada almalar bak
la kesilir gibi koparlp atld. E r olarak askere aldlar.
Gney snrmzdaki bir kasabada yllar srecek grev
balad.
Bir yl kadar sonra stanbula dndn sylediler.
Ama bu dn normal koullar iinde olmam. D aha as
kere gitmezden nce, CHP ynetiminin kendisini adm
adm izletmesinden bizr olmutu. Bu bask, y u rt gre
vine baladktan sonra da azalacana artm . Ve ona
askerlik ocam braktrm . Gizlice stanbula gelmi, bir
arkadann evinde oturm aa balam dediler. B ir ras-
lant oldu. Ben de Dinamoyu o evde grdm bir kez. Ev
sahibi Harbiyeden kovulma Orhan isminde bir vatanda.
Evdeki durum u grnce: Dinamo dedim. Bu adam po
lis, senin kimlerle konutuunu izliyor. Dinamo: Ha
yr dedi .Herkesten kukulanm am ak gerek. Herkese
byle dersek kime gveneceiz? inde bulunduu ruh
yaps, onu byle bir kanya gtrm t. Herkesi temiz
insan kabul etmeyi ye tutuyordu. Tartmadm, sustum.
Bylece birka ay geti. Sonunda Dinamo te k ra r askerlik
grevine dnd.
Sonradan rendim ki, evinde kald O rhan ismin
de vatanda sahiden polisin adam imi. Dinamo ile g
renleri saati saatine bildirirmi. imdi dnn biraz.
CHP ynetimi polisi nereden nereye doru itm itir. Bir
ozan, gizli ilerin aprak yollarna atm aya alm ve
kuku ile baklr insan haline getirm itir. Sonuta zora
ki olarak sulu yaratlm ak istenilmi ve bunda b ir dere
ceye kadar b a a n da kazanlm. imdi Dinamoyu nerede
grsem, konuurken, anlattklarnda sululuun bir ky
m bile olmad halde iki yanna bakar, arkasm da ken
disini dinliyen var m diye etraf kollar. Byle bir psikolo
jiye iyice itilm itir o. Belki bu alkanl lnceye kad ar
brakam yacaktr.
Galiba alt - yedi yl snr boyunda askerlik yapt. Bi
tirdikten sonra stanbula dnm. Kendisine bir gecekon
du yapm. Yani ocuk yatan balad ileli yaam bit
memi. Gnlk ekmeini, kendisine i verilmiyen ok sev
dii bir lkede kazanm ak istemi, nl deyimle syler
sek, tatan karm aa alm. Bu durum, hl srp
gidiyor.
Dinamo aydn bir kiidir. Zengin kalemi vardr. Dur
madan rom anlar, iirler yazar. Saysz iirini yitirm itir
ya da elinden almlardr, geri vermemilerdir. Yllardr
onun edebiyatta bir k yolu aradn seziyordum. As
kerlikten dnnden sonra uzun sre grmedim kendi
sini. Daha dorusu raslant olmad. R astlatka konuu
yorduk nk. Ekm ek kavgasnda, byk kentlerde ba-
zan hi karlam az insan. Zor yaama, eser yazm aktaki
gcn daha da kuvvetlendirm itir. Edebiyat dergilerinin
hemen tm , sayfalarn ona kapal tu tm alarna karlk,
o, sekiz ciltlik nehir rom anm o rtay a koydu. Baz eser
lerini yazdktan sonra m svette halindeyken polisin elin
den aldn syler. imdi onlan, ikinci-nc kez yaz
yor. Geen gn yeni romannn ne zam an kacan sor
dum. Ate Yllarnm nc basks m? Basmevinde
hazr dedi. Yani Ate Yllar nc yazltan son
ra yayn hayatna kavumu oluyor.
B ir kenarda eski-yeni iirlerini bir-iki dergide yayn
lam aya balad. Bununla gsterdi ki, Dinamo, bir el d ar
besi ile kenara atlamaz, unutulm aya itilemez. Ya iler
lemiti ama, ilk iirlerini yaynlayan bir gen ozan gibi
yayn alannda um utlarla yryor imdi.
Belleim beni yanltm yorsa, u dizeleri olan bir iiri
vardr :
Sen Trkiyenin hain mz
obanlarla oturup yeil ini
Akamn iinde
Yedi da mest eden orman kebabn
Burnunun kanatlarn oynatarak koklarken
Haczedilmi srlerle beraber
ehirlere doru yrdn hatrlarsn elbet
H lsa vatan
Baka bir ey deil yaam aktan
Zincirsiz kelepesiz ve rahat
Bu dizeleri ikinci Dnya Sava yllarnda sylemi
ti. O yllarda bazan sectarism ee kapld oldu, inanlar
ile iirini dengeli bir bileimle getiremedi bir ok kez. Bun
dan tr ar servenlere kar koymak zorunda kald.
Sanyorum ki imdi, bir ozan, bir yazar olmann lle
rini daha iyi biliyor.
Bana sorarsanz Dinamo, bir doa ozandr. Anadolu
doasn tel tel ayrp, onlardan en gzel sesler karm a
sn bilir, insanlarn kendisine reva grd ktlkler
den katka hep doaya snm tr, iyimserlii hep ora
da aram tr. Dnyaya ksmeyi tanm az nk. Gz ya
nda bile, gelecee um utla bakm ay aram , onu dizele
rine koym utur. Aydnln, gzel gnleri zleyen insan
larn gzlerinden geerek geleceini syliyen bir ozandr
o. Kt gnlerin ardndan gzel gnlerin geleceini iir
lere koymak az bir aba m?

nce Memet Destan

30 Haziran Pazar
Toroslarda bir ahin umu. H er dan tana, h er
ormann aacna adn brakm . Yani halkn anlad an
lamla deyimlersek nam salm ukurovaya. nce Menet
bu. Servenleri bir destan. Sanrm destanlarn birinci
zellii, yeni bir dnya grne ayna tutm as, prl prl
kahram an yrekleri yanstm asdr. B uraya koyduumuz
noktay aalm biraz. Yirmibe yl nce ukurova gene bir
dzlkt. lkeyi yneten cum huriyetin etkisi, henz ora
lara varmamt. Devrim, kent kent dolayor, kasabala
ra sra gelmiyordu. Kyler uzakta kalmt. Tten ocakla
rn duman grnmyor. K asabalara, byk toprak zengin
leri kylere bykl-kkl aalar egemendi. Kyllerin
tm, kendi tarlalarnda aaya rgat. B ir ekiyor, yirmi
alyor, cnbeini aa topluyor. te nce Memetin ilk dav
ranlar, byle bii1 aaya kar gelimi, direnme biimini
alm. Hakl kiilerle birleip, hakszlarla savayor.

Yrek artan, yrek bunaltan olaylar nnde, yiit


bir adamn gzlerini krpm adan, dimdik ay ak ta bir du
ruu var, okurken siz de yreklenirsiniz. Kitab okuduk
tan sonra, biran gzlerinizi yumsanz, kalbinizin gzlerini
btn kuvvetiyle gereklere doru am olduunu far-
ketm ekte gecikmezsiniz. O sralarda daa kanlardan,
nce Memeti ve benzerlerini ayran nitelik u: O, halka
karn daa kmyor, halk iin, yaam ak hakk iin sa
vayor. Ekiya Deli Durdu, kyly soyuyor, ince Meh
met, hakkn trnakla koparlp alnacan retiyor.
Kyly dayatm a hareketine doru itiyor. Ona g ka
zandryor. Bir eyrek yzyln ncesinde, ukurovann
kylklerindeki insan ynlarnda, biribirine zt tutum lar,
telin gerile gerile kopmasna kadar gidiyor. Bu romanla
te k ra r anlyoruz, her diyalektik yeni bir sentez ile bitm e
de, h er sentez eleri kuatm adadr.
Destan zerine
Bir Ka Not

1 Temmuz Pazartesi
Vaktiyle Destan zerine sylenen u satrlar defte
rime not etmiim. Onlar okuyaym size: Destan, ne oza
nn hayalinden doacak, ne baka lkelerin yaanmam,
duyulmam anlarndan karlacak. O hereyden nce,
yaanm bir tarihin canl izlerine dayanacaktr. O, du
yulmu hislerin, ekilmi ilelerin, geirilmi aclarn sem
bol olarak, halkn kulanda nlyan ortak bir diyapazon
sesidir. O rada btn sesler, bir yn insamn azndan
kan, koro gibi ok byk ve tarih e karan insanca bir
tek ses hline gelir. Orada yank yapan sesler artk Ah-
metin, Mehmetin, inlinin, Yunanlnn sesleri deil, in
sanln sesleridir. O bir F erh at olabilir, bir Kerem ola
bilir bir Aslhan ya da Krolu olabilir. O, B attal Gazi
ya da Achille olabilir. F ak at tm nn azndan konuan
insandr. phesiz bir an, belli bir takm tarihsel ko
ullarn insan... H er a onlara yeni yeni zler getiri-
rir. H er san at eri onlar yeni batan anlar. Bylece des
tan yalnz bir anlar hzinesi deil, ileriye evrilmi bir
bak, insanln en geni ufku hline gelir. nsanlar, ge
mii onda saklad gibi, geleceinin btiin um utlarn da
onda yetitirir. D estan zerine aldm no tlar arasnda
u satrlar da v ar: lk ta rih destandr. lk iir onunla ba
lar. Lirik iir ondan ayrldktan sonra, yine uzaktan ba
larn saklad. Trajedi ve dram onun devamdr. Opera
onun yeniden ve daha zengin sahneye kmas deil mi?
Roman (hele bugnk toplumsal nehir rom an) dz yaz
klnda destann canlanm asndan baka nedir?
Bugnk destan biimi deitirmi. Epik iir olarak,
sokak iiri olarak, opera olarak, rom an olarak, halk masal
ve fantastik yapt olarak aram zda yayor. Kklerini dai
ma yaanm, snanm ve onun halk iinde ve halkn alt
bilincindeki yanklarndan alan destan, yazl sanatn ger
ek kaynadr. te Y aar Kemalin nce M ehmeti. Ya
anmn iinden kt okadar belli ki. Onun kendine z
g kula, deyi tarz, halktan gelen b ir dili var. O ev
renin folkloruna nemle sarlm. Byk insan kalabal
na yrek tutabilm ek ve onun destann kaleme alabilmek
iin folklor motiflerine iyice yaklam. Destann yaa
yan havasn kurm ak iin, konunun banda, ortasnda,
sonunda daima insanca kalmay bilmi.
ince Mehmet'in serveni zerine kalem aarken, des
tanlarn birinci zellii, yeni bir dnya grn yank-
latrm asdr dedik. Bunu sylerken, gerek sanatn an
cak yaanm, iyice incelenmi bir hayatn iinden, ba
ka deyimle halkn iinden kaca gr bize k tu tu
yor. nsan sevgisini en yce am a ve olgunluk sayan h
m anist sanatlara kuku ve beenmezlikle bakanlar ya
nlyorlar. Ulusal sanat, hayatm yitirmi, l deerlerle
yaplmaz. Halk devgisi, insanca davranlarla yaam ak
kazanr. Bundan tr, Ulusal san at ile Humain sanat,
birbirinin kart olarak tantm ak, bizi kmaza gtrr.
Baz ozanlarmzn yllarca kapal havada kal, bu yz
den olm utur. Bugn de, bu kmazda duranlar az deil.
nce Mehmet, roman arm aan alm vaktiyle. yi bir
roman, iyi bir destan arm aan kazanr elbet, deyip gee
medim. nem i urda: Y aar Kemal, ukurovanmn yz
yllar iinden gelen sorununu ayor, m r n aralarnda
eskittii insanlar, tu tu y o r romann lirik, canl b ir deyi
le akan rm a iine brakyor. Belli, baz yerlerde kendi
ni bile kaptrm o aka. Allm romann b u y r u k la r n a
yer yer bo ver, demi. Onun iin, una benzer, bunun gi
bi kalem sallam demiyeceim. nk yok byle bir ey.
Diri bir sanat var.
R fat lgazn
Yazdklar

3 Temmuz aramba
Kllkte geri ta ra fta , caminin duvar dibinde oturu
yorduk kii. S aat onbiri gemi. Karmzdaki lokan
tann dneri, kokular saarak kzarm aa balam. G ar
son N im etin getirdii aylar oktan imiiz. Midemizi
bastryoruz. K ardan gelen mis gibi yemek kokular a
ln kervanna doru itiyor bizleri. Niyazi AkmcolU,
R fat lgaz ve ben, edebiyat sohbetimizi bitirmiiz. Scak
le saatinin, am an vermez yemek vaktini nasl geire
ceiz diye dnyoruz. R fatn gevrek kahkahalar, d
ner zerine yeni espriler getiriyor: Biz de dner koku
su ile kifaf-nefsederiz diye yutkunup glmee alyor
ama, biraz nceki canl kahkahalar kalmam artk.
R fat lgaz, 1939 da mutsuzluk temas iinden geen
iirlerini Olu ve Varlk dergilerinde yaynlamaa ba
lamt. O yllarda tanm am tk daha. Romantizmden
gerekilie atlyacafm gsteren belirtileri getirm iyor
du iirleri. Onda dil egemenlii, br ozanlardan ayrlan
bir hassasiyet gryordum. En ok bu dikkatim i eki
yordu.
1941 ve 1942 yllar, iiri iin dnm noktas oldu.
Toplumsal Gerekilii scak bir somun gibi barna bas
t. Yarenlik kitab bu alandaki ilk rnlerini kapsar. Gr
d ilgi, baarsn perinledi ve ilk nn getirdi ona.
O yllar, Trkiyedeki ynetim, aydnlara, ozanlara,
yazarlara iyi bir gelecek yerine, ask surat, alk, isiz
lik, kelepe ve pranga verdi. Y urtseverlikten gayr endi
esi olmyan aydnlar, nce karalam ak, sonra korkulu in
sanlar olarak gsterm eyi ye grd yneticiler. Kendi
lerine gre bir statko tu ttu rm u lar, Osmanlnn son d
nemlerindeki halk uyutm a dzenini srdrm ek daha ok
ilerine geliyordu. Aydnlar, iten ie buna kar koy
dular. iirleriyle, resimleri ve ykleriyle, bu yolun k
maz olduunu bir bir sayp dktler. Yneticiler de bo
durm uyorlar, sanat aydnlarn iinden bazlarm ay ar
tarak, bazlar kendiliinden yneticilerin kucana de
rek, ileri bir san at kurulm asn bir sre ksteklediler. Or
han Veli bile bohemliin ilesini eke eke, zaman zaman
yneticilerin oyunlarna geldi.
R fat lgaz, ite o yllarda Realizm sava veriyordu.
Birka kez sanatoryum a girip kmt, sal pek yerin
de deildi. retmenlii de aldlar elinden. Otsuz, ocak
sz, iiri ile babaa kald. Snf kitab yznden mapusa-
neyi rendi bir gzel. Siz bir kez halknz iin ba kal
drmsanz, karm zdakiler kolay kolay brakm azlar sizi
artk. Hep izleneceksiniz. Yani kinci Dnya Sava yl
la n bizleri, dar bir boazdan deil, keskin bak zerin
den gemeye zorlad. Gnlk ekmek peinde yrrken,
sanatoryum dan frsat bulduka, iirini devam ettirdi. Al
t iir kitab, bazan yaylma frsat buldu, bazan topla
tld. O zaman bir gerek karsna dikildi. Ekm ek p a ra
sn iir getirm iyor. Bir srayta Mizah yazarlna a t
layverdi. Getirdii mizah, Yusuf Ziyanmkine, hele Re
fik H alitinkine hi benzemiyordu. Kk insanlann dn
yasnda mr eskittiini hemen her hikyesinde belli e t
ti. Bugn artk, talam a hikye trnde, ilk plnda gelen
bir isimdir.
Yarenlik kitabn ayorum. Tam 25 y gemi ara
dan. O rada Aliim iiri ile ilk nn yapm t R fat lgaz.
O kitab verirken ilk mnekkidim diye yazm bana. Ger
ekten daha kitapsz bir ozan iken onun iin ilk yazy ben
yazmtm nklp Genlikte. Yl 1941 idi galiba. Ger
ekilik akmna usul usul giriverdi sonra.
Ama bu, Toplumsal Gerekilik akmnn balca tem
silci kiiliini kazanm ak yle kolaycack olmad. nk
beraberinde ar eziyetler, skntl yllan getiriyordu
toplumculuk. Buna gs germek, h er ozamn, h er aydnn
yapaca i deildi, rnein toplumcu sanatn sn rlan
iinde grnp de, sonradan tam kartm seenler de v ar
bugn. O yllarn toplumcu dergilerini aarsanz., lh an
Berk imzasn bol bol grrsnz, ilk n de oradan gelir.
Bugn biimci soyuta iyice yaslanm tr. Bundan tr R
fa t lgazn eylemi ile san at tutum unda tam bir paralellik
bulursunuz. lkesinin bozuk dzenini iyi bilen ve tutum u
ile sorunlara te rs durm ayan aydn bir kiilii getirir o.
iirlerinin yan sra talam a ykleri, ounluu kk
insanlar olan bir toplum m anzaras izer. Ac gllerle
yergiler yapar.
yle bir dnem geti ki, R fat lgaza dergi sayfala
r smsk kapatld. Edebiyatn dna itilmek istendi. B
t n basklara karn, o yazma gcn yitirmedi birgn
bile. iir yaynlayam adysa, baka edebiyat kollarnda
eserler vererek, bir k yolu buldu kendisine. imdi du
rup dnyorum R fat lgazn yazarlk macerasm. Bi
raz da diyorum, ter r dnemi gtrd onu mizah yazar
lna. Ama bu, bir ka deildir edebiyattan. Kk ka
derleri ile geip giden insanlarn yaamn ac gllerle
anlatm aktr onun yapt. Byle bir yola girerseniz, ksa
sre iinde, kalem iisi olursunuz mecburi.
R fat lgazn sanat iinden bir yergi dam ar geiyor
bugn. Alayc olm aktan ok, ince talam a havas v ar b
t n yazdklarnda. Bylece insancl b ir aam aya ulam.

O rhan Kemale Merhaba...

5 Temmuz Cuma
O rhan Kemalin A danadan stanbula geli tarihini
tam bilmiyorum imdi. 1949 olabilir, 1950 y a da 1951 de
olabilir. Scak Temmuz, A ustos aylarndan birinde idi.
stanbula tatil yapm aa gelmitim. Bir sre nce stan
bula yerlemek zere tanm O rhan Kemal. smen ta n
d yazarlarla tanm ak istiyorm u dediler arkadalar.
Kemal Slkerle evime geldiler birgn. Edebiyat konulan
zerinde konutuk bir sre...
Y ry dergisini kanrken, ykler gndermiti
bize. D aha nceki yaynlann R ait Kemali, Orhan R ait
imzalar ile yapmt. Yl 1942 idi. Ve ilk denemelerdi bun
lar. 1941 ylnda Yeni Edebiyat gazetesinde O rhan R ait
adyla yaynlad ykler ilgimizi ekmiti. Byle kuvvet
li bir kalemi Y ry sayfalannda, aram zda grm ek is
tiyorduk. Elimize gelen ykler O rhan R ait imzasn ta
yordu. O sralarda Yeni Edebiyat gazetesi, Sk Yne
tim mahkemelerinde bir sra yazdan yarglanyordu. Ger
i O rhan Rait, orada birka yk yaynlam ve kovu
turm aya uram am t. Byle olduu halde, onu yeni bir
imza ile karalm okur karsna dedik. Kendisinin izni
ni almaya vakit yoktu. Babam isimli hikyesine O rhan
Kemal imzasn koyduk. Ve Y ryn ikinci saysmda
yaynladk. Dergi eline ulanca bize bir m ektup gnder
mi. Orhan Kemal imzasn benimsedim. Bundan sonra
yklerimde, rom anlarm da onu kullanacam diyordu.
O gn sohbetimiz, bu isim babalndan ald. Ve
onun yeni yazdklarna geldi. V arlk yaynlarnda bir-iki
kitab kmt. Varlk, tandansl yk almad iin, ora
da daha ok (nciye ykler) bal altm da ocuklar
konu edinen, onlarn ocuksu duygulan ile rlm yk
ler yaynlamt. Sanyorum ki, ilk gereki hikyelerini
Y ryte biz yaynlamtk. Telefon hikyesi, onun g
l atlm larla rom anlar da getireceini haber verm iti da
h a o zaman.
A radan bir ka gn geti. Bitiik komumuz, enite
mi grm. Geen gn, F aru k Beye gelen iki arkadann
peinden, iki sivil memur geldi bizim eve. Pencereleri ak
olan odada konuulanlar dinlemek zere benim pencere
nin arkasndan kulak verdiler sizin eve. Haberiniz olsun
demi.
Bu olaya atm kaldm o zaman. Aslnda am am ak
gerekir. nk siyasi polisin btn ii ozanlar, yazarlar
izlemekti ,filemekti. Bylece filedikleri sanatlar kor
kulu kii yapmay baaryorlard ama, sonu u oluyordu:
Dnya uluslar nnde eserleri ile gs k abartan sanat
larmz, birer sabkal gibi dosyalanyordu. Bugn bir
yayn organ soruturm a asa, ozanlardan, yazarlardan
siyasal nedenle hkm giymi birka kiiden bakasn
gsteremez. Gsterse bile, bir yazarn mapusanede yat
mas, sanatn, eserlerini kltc bir deer yargs ge
tirmez ona. Polis arivleri alsa, incelense, Trkiyede he
men btn sanatlarn yzde doksannn filenmi oldu
u grlr. Yani hepsi de pheli kiiler. Oysa yurtsever
likte, ulusal bilinci yaratm ada rnek insandrlar ou.
Asln aratrsanz, polisteki metodun, bask iin emir
veren ynetimlerden geldii grlr. Byle olmasna, bu
byiedir ama, polisin de bu metodun iinde ok zaman
belki de yaranm ak iin yasalar d hareketlerde
an ya kat herkesin bildii gereklerdendir.
O rhan Kemal, bugn otuz cilt kitabn yazardr. B ir
ok dillere evrilmitir, evrilmektedir eserleri. Yani bir
Trk romancs olarak, onur kazandryor yurduna. K ar
lnda grd, sknt ve eziyettir. Bilmem Oh be,
dnya varm ne zaman dedirteceiz ona?..

Cahit Irgat
Karamsarlktan Kurtulacak
7 Temmuz Pazar
Ayn kentte yaadmz halde, Cahit Irg a t ka yl
var ki, grmedim demiyeyim, karlkl oturup konuma
dk. Son kez Yolcu oyununda seyretm i, kntlerden
syrlm bulmutum kendisini. A ktrlk dam arlar, yeni
bir atlmn iinden geiriyordu onu.
Bizim kuak deyince, hep ezilmi yazarlar, ozanlar,
ressam lar gzlerimin nnden geer. Hangi birini anla
taym size?.. Bylesine yetenei olan bir san at kua bir
daha ne zaman gelir, onu bilmem ama, btn olanaksz
lklara karn, gene bir k yolu am tr bizim kuak.
Cahit Irg a tla sk gremezdik eskiden beri dedim. Ayn
dergilerde yayn yapardk ama, ben daha ok onu Tiyatro
sahnelerinde, oyunlarda grrdm . A ktrln seviyor
dum, yeterince oyuna karlm am asndan yaknd sra
larda kanlarna katlrdm hep. Sras geldi, daha nemli
rollere karld. F ak at yzndeki tatm in edilmemi sa
nat izgileri azalacana oald. Sk sk ktmserlie
kaydn iitiyordum. Bir trl karlap, aklam alarm
dinlemek, dertlem ek olana olmad. iirleri de, bu ka
ram sarln yan bam dan geliyordu, kk kk dize
lerle. iir kitab yaynladktan sonra epeyce sustu. Ba-
zan, ylda iki- iirini gryordum. Kendinden kam ak
istiyen bir ozann deyiinde gelip durm utu. Bohemlii
yaayan kk insanlarn duygularn dizelere koyarken
krk krk da olsa, kk kk de olsa klarn gelip
geiini gryordum ondan. Son an yazlarn grnce,
dncemde yanlg yok dedim. Cahit Irg a t te k ra r iir ge
tirecek, te k ra r konuacak.
Belleimi taryorum . Yirmibe yl ncesinden bir an
karyorum sizlere. 1943 te kinci Dnya Sava ar tank
laryla snrlarm z yaknndan geiyordu. Sarsnty iyi
ce duyuyorduk... Sava iirleri sylyorduk, Avrupa
kentlerinden gelmi gibi. Biliyorsunuz biz, Dnya Sava
m a fiilen girmedik ama, bol bol yaadk ekilerini. Vesi
ka gelince, O ktay A kbaln dedii gibi, nce ekm ekler bo
zuldu. Ekm ekler krk kerpi p aralan gibi birey. O ge
ce C ahitin oyunu yoktu. A ktr arkada K adri elman,
ben, mz, Balkpazarnda Cumhuriyet meyhanesinin
ikinci katna ktk. D arda se rt bir k geiyordu, ya
m urla kark rzgrn cam lara vurarak. Biraz arap, bi
raz cier sgara, kfte ile kam mz doyuracaktk. Kl
m ekmein drtte biri veriliyordu vesikayla. Garson gel
di, araplanm z syledik. Ekmek vesikanz v ar m? de
di. Bende ve Cahit Irg a tta vard, A ktr K adride yoktu
yle birey. arap, sgara cier, kfte, iki para ekmek
geldi. ki su damlas kzgn sa zerine dnce nasl bir
anda yok olur? iki para ekmein be dakika sonra krn
ts kalmamt. Cahit, yanmzdaki m asalara bakm aa
balad. A rkasndaki m asadan bir tartm a geliyordu. D
np bakt oraya. O srada ta rtan iki kii ayaa kalkp,
salonun br kesindeki bir m asaya gittiler. Mermer ma
sann zerinde bir btn, bir de drtte bir ekmek vard.
Cahit, ni bir gz a tt evreye. Herkes dumanl bir evren
den geip gitm i gibi, yitik olmulard. Bir aktr abuklu
u ile btn ekmei kapt gibi e blp masamza koy
du. Sratle yemee balad. Bizler de ona uym ak zorunlu
unu duyduk.

Be-on dakika sonra, ark a masann ta rtan sarho


lar dndler. O turm alar ile ekmein yokluunu anlam a
lar bir oldu. F ery at edip garsonu arm alar bouna idi.
Ekm ein son paralan kalm t nmzde.

Kim demi bizim kuan sava grmediini? Sava


n btn yoksulluklar getirdiine tank olmadk m biz?
Kt ynetimlerin basklar iinde mr eskitmedik mi?
Geri daha yazlm saylmaz o dnem. N ekadar yazlsa,
ekilenlerin onda dokuzu sayfalara gemiyecektir gene.
Kfte Hikyesi

8 Tonunuz Pazartesi
imdi ok deitiini sylyorlar A nkarann. Benim
bulunduum 1947 ile 1956 yllar arasnda, m utlu aznln
devam ettii A nkara Palas, Sreyya Pavyonundan baka
ne gece kulb vard A nkarada, ne de zenden baka
Bulvar kahvesi. Aydnlarn, sanatlarn hemen h er akam
gittikleri yerler ikiyi, gemezdi. Aradnz arkada
K rdn Meyhanesinde bulamazsanz, kran Lokantasn
da bulurdunuz. Hele 1947 ylnda b ir tek tiy atro bile yoktu.
Drt-be sinema ile yetinirdi halk.
A nkaradaki yaammz byle d ar bir snr iinde ge
iyordu o zaman. Hele teden beri az p ara ile m r tke
ten yazarlar, ucuz iki evlerinden baka nereye gidebilir
lerdi ? O rada hem birbirlerini gryorlar, sohbet ediyorlar.
Hem de demleniyorlard. Bundan tr, K rdn Meyhane
si, sanatlarn hemen tm n eken b ir yerdi. Ucuzdu,
teklife tekellfe bal kalmay gerektirmezdi. Orada, DP
iktidara gelmeden nce, stnde tozlu elbisesi Sam et Aa-
olunu ak arap ierken, A hm et Muhip D ranas raks
n yudumlarken grebilirdiniz.
Dizler otuz yana varm am sanat genlerdik. iir
den, edebiyattan baka bir konumuz, tutkum uz yoktu.
Gnlk ekmeimizin yan sra, d ar boazlardan geerek,
ular daha sivri olanaklarn iine doru yryorduk. K r
dn Meyhanesinde iki masay doldurduumuz zaman,
bir kadar m asada sivil polisler konuulanlar izlerlerdi.
Biz onlarn varlklarndan haberdar, ama um ursam adan
kendi evrenimizde konuurduk.
Byle bir ortam iinde, gene b ir akam F ethi Giray,
Suphi Tahan ve ben araplarm zla oturm utuk erkence.
lkin kiiydik ama, sonra birka arkada daha geldi.
Alt-yedi belki sekiz kii olduk. M asada Acem Mehmedin
(K rt Mehmetin br ismi) gnderdii (hesaba dahil ol-
myan) dilim dilim kesilmi beyaz turp, tuzlu leblebi ve
araplarm z. Bir-iki porsiyon sgara kfte, be-on dakika
sonra tkenm iti. Krmz arabn azmzda brakt bu
rukluk, yudum lar tazelendike artyordu. O srada kap
ald. Eski ozanlardan smail Safa gzkt. Biraz durak
lamadan sonra masamza skt. Elindeki kk paketi
m asaya koydu. Eve kyma gtryorm u ama, ge kalm
biraz. Baka yerlerde demini iyice aldn, eski moda gz
lnn arkasndaki kzarm gzlerinden anlamtm. O
da sohbetimize kart. araplar tazelendi. Mezenin ark a
s gelmedi.
Fethi Giray, masann altndan dizi ile dizime vurdu.
Gzleri ile paketi iaret etti. Kulama eilerek:
Kyma var pakette, garson M ustafaya verip, sgara
kfte yaptracam dedi. Benim de bu istee katlmam
arzuluyordu. Ben glmsedim. smail Safa, yannda otu
ran arkadaa anlatm aa dalmt. M asada olup biteni ruhu
bile duyamazd artk.
Fethi Giray, garson M ustafa yanmzdan geerken pa
keti uzatt, kulana: unu kfte yaptrver dedi. Son
ra ekledi: ocuu gnder, yarm kilo kestane aldr, ky
mann paketi gibi bir paket yap onu.
Yarm saat gemedi. Kftemiz gelmi, kestane paketi
de masann kesindeki yerini almt. H erkes kfteye
uzand iin, Fethi G iraym glm siyerek bakn kimse
grmedi. smail Safa, kfteden bir tane yiyebildi, ge kal
dm diyerek kalkt. Kapya doru giderken paketi unut
mutu. Fethi, seslenerek paketi h atrlatt. Safa: Kyma
y unutuyordum yahu dedi ve kt gitti.
Birka gn uryam adm P osta caddesine. F eth iye
Kzlayda rastladm . Hikyenin sonucunu an latt:
smail Safa eve gidince, hanmna kyma getirdim
sana demi. Kadncaz am paketi, kestaneleri grnce,
hepsini birer birer kafasna atm S afanm. Benden p
helenmi tabii, beni aryorm u. Ka gndr gidemiyorum
Krde. Haberin olsun dedi.
imdi burada aka aka diyorum kendi kendime.
Bugn olsa yapmazdk herhalde. Ac, ta tl hey gidi gn
ler..

Genlik amn Romancs


R eat Enis

9 Temmuz Sal
Cumhuriyetin ilk yllarnda yazm aya balyan bir ro
manc kua vardr. Bunlardan R eat N uri ile M ahmut
Y esarinin eserlerini ortaokulda okumaya balam, liseyi
bitilm eden tamamlamtm. ou gz yah, alamakl,
ilkel duygusallk izgisinde kalm romanlard. M ahmut
Yesari'de gz ya, yaam d denebilecek olaylar daha
oktur. Anlatmda da bir aam aya varam ad grlr. Re
at Nuri, duygusala yatan eserler yannda, salam top
lamsal sorunlara giren, dil ve teknik ynnden de baarl
rom anlar yazma bilincine varm t. M ahmut Y esaride bu
trden bir B anyauk mer gsterilebilirse, R eat N uride
Yeil Gece, Kzlck Dallar, Deirmen saylabir. Geende
bir arkadam D udaktan Kalbeyi baarsz romantizmin
den tr, ilk sayfalarda brakm ak zorunda kaldn sy
lyordu. Ve bunu sylerken de vaktile beendii bir ese
rin, bugnk grlerdeki deiimden tr nasl deeri
ni yitirdiine arm bir tav r vard.
ite bu ortam da Sabahattin Ali, Sait Faik gelmezden
nce tam am en gzlem asndan hareket ederek rom anlar
kaleme alan R eat E nisi dnyorum bugn. 1940-1941
yllarnda tanm tm onu. Bir byk basmevinin sokaa
penceresi olmyan bir odasnda alyordu. Dizgi ustas
karsnda m svette bekliyordu ay ak ta durarak. Nerim an
H ikm et tantrd beni. Nazik, az konuan b ir insan. Ro
m anlarndaki ac ve se rt gereklerin katlndan hi bir iz
yok yznde. Kulaklarna den salann dzeltiyor ara-
sra. Kibir diye bir donukluk yok gzlerinde. stelik, cer
bezeli bir tip olmay yznden, gazetecilik avantajlarn
dan yararlanam am . O gnk dzen iinde doru bildii
yolda yrmesi, ark a plna atm t onu.
O yla kadar yaynlad Klcm Sryorum , K anun
Namna, Gonk Vurdu, Gece Konutu, A frodit B uhurda
nnda B ir Kadm okumutum, zellikle Gece Konutu ve
A frodit Buhurdannda B ir Kadn, beni fena sarm . Yaza
rn m erak eder olmuum. Bu d rt ile tanm a frsatn
bulmutum. O sralarda gazetecilik grevi A danaya ekti
onu. Ama bu nedensiz deildi, gazeteciliin yansra uku
rovann sorunlarn incelemek, belki de oradan bir rom an
la dnmek niyetinde idi. Toprak Kokusu ite orann sars
c gereklerini getiren ilk romanmz galiba bizim. E ser
yaynlannca byk bir olay oldu. Parlam ento, Toprak Ka
nunu dzeyine girm iti zaten. Toprak aalarnn etkisi de
ie karnca, kitab Bakanlar Kurulu k arar ile toplad
lar. O zaman dtan grn ile mcadeleyi sevmeyen bir
yaradl gsteren R eat Enis, baktm ii B abakanla g
rmeye kadar gtrd. Sonradan okumak frsatn bulan
Saraolu, yazar kutlad ve eser te k ra r yayn alanna
kt. Toprak Kokusu, bileim ynnden biraz yetersiz g
rnrse de, ieriinin bende iyi bir ans vardr.
Sonradan yazd drt roman, tepeden aaya doru
iniini gsterir onun. Gzlemleri, artk iyice abartm al iz
lenimini veriyor bana. Bugnk gereki romanclarmz,
biraz onun omuzlarna basarak ykselmilerdir, benim g
rme gre.
U-be ylda bir gazete deitirirdi. F a k a t gazetedeki
grevi hep ayn kalrd. Bu uran alma koullarn bil-
miyenlere gre ilgin grnr gece sekreterlii. Oysa en
ypratc gazetecilik koludur. almaya akam st ba-
lyacaksmz, gece ikiye, e k ad ar srecek bu didinme. He-
ie eskiden daha da zordu bu i. imdi alma bitince, ga
zetenin arac sizi evinize gtrr. O zam an byle kolaylk
lar yoktu. Kendi grevlilerini gtren tram vaya ra stla
mazsanz, yayan gideceksiniz o saatte. R eat Enis, bu t r
p ile mr tkettii iin, romanclm kltrle besleye-
medi. D aha gl bileime varabilecek yetenein peinden
gitmedi. Bundan tr, yolda kalm bir romanc diyorum
ona ben.

A ttil Ilhan
Grdnz m?

11 Temmuz Perembe
A ttil Ilhan, 1945 te karm a kt zaman lise
rencisiydi. Salan ksa kesilmi, esm er bir delikanl. Gz
leri derinlemesine bakyordu us prltsndan. ivi gibi bir
gen dedim iimden. D aha nce Yry Dergisi karken
bana m ektuplar yazyordu, Bahe kasabasndan. Mektup
laryla gnderdii iirler, henz denizin dibini gsterm i
yordu. Ama daha ok genti, ocukluk andan yeni k
mt.
Sonra, kk bir rom an gnderdi. (H arm an Zaman)
gibi bir isim tayordu. Bana asl o ilgin grnd. Bu k
k kalem, bal gibi roman yazabilir diye dnmtm.
alkand, glkleri yenmek iin yetenei vard. 1945 te
ben A nkaraya gidince, ilikilerimiz kendiliinden koptu.
1946 ya geldiimizde iirim hzla gelitirdiini gr
dm. CHP yarm asnda derece alan uzun iirini okuyun
ca, destan az ile hem de bileim k u rarak ileri bir plna
geeceini anlamtm. 1942 de bana gnderdikleri ile 1946
da yazdklar, iir alm alarnda artc bir mesafe al
dn gsteriyordu. ok gemeden ilk kitab D uvar ile
bunun som ut rneklerini kard karmza.
A ttil lhan, iirlerini duygusal bir ierikten getiriyor
diye dz yazlarnda savunduu, dile getirdii dnceler
le elitiini syliyenler vardr. Oysa, ok zaman deildir
yle. Toplumsal Gerekilik, h er yaz trnde deiik ola
naklar kazanr, iirin kendine zg teknii, yazl tarz
vardr. imdi tam gereki bir yky alsak ele ve sonra
bir iirin dizeleri iinde grmek istesek onu, deiik sy
leyi koullar kar nmze. Bundan tr toplumcu i
iri, gereki bir yknn yaps gibi olur, eklinde dn
memeliyiz. iirde bir bileim ve orkestrasyon kurabilmi
mi ozan, ona bakmalyz. Az nce sylediim yanlgdan
hareket ederek, A ttil Ilhann ve benim iirimi, dz yaz
larmzda savunduumuz fikirlerle eliik gibi gsterm e
leri, Realizmi bilmemelerindendir. Asln ararsanz, lke
mizde Toplumsal Gerekilik yeni yeni anlalmaya balan
d daha.
Roman dalndaki umudumu 1953 te gerekletirdi,
lk roman Sokaktaki Adan, bana gre ok ilgin blm
ler getiriyordu. Anlatm tarz ok scakt. Bu umudu daha
da glendirecek rom anlar yazabilir diye dnrm hep.
1952 ile 1956 arasnda tartm a yazlar ile geni ya
yn yapt. Geri sanat tarafllar, biimci ozan ve ykc
lerle o sralar, kalem kavgasm a giriti. Onlarn koflukla
rn, yaam lar ile verdikleri eserlerin birbirlerine k art
olduklarn ak-seik gsterdi. O gnlerde form alistlerin
soyuta yaslananlarn bat kopyacl yaptklarn, ulusal
edebiyata kar olduklarn bir o sylyordu, b ir de ben.
Bugn o kany paylaanlar oald doal olarak. Ulusal
S anat zerine gr ve yarglar iyice yaygnlat.
Belki ak seik anm sam yanlar vardr, 1947 ile 1951
aras Toplumsal Gereki ozanlar, bask yznden hemen
hemen hi yayn yapam adlar. 1952 den sonra baladk yaz
dklarmz az az yaynlamaya. Hi yayn yapam yan ozan
lar da vard: H. t. Dinamo gibi. Ya da R fat lgaz mizaha,
A. K adir Mevlna, Homeros evirilerine ynelmiti daha
ok. ite A ttil Uhann Sosyal Realizm tartm alarn ba
latt sralarda, Gereki Ozanlar bir kenardan ufak ufak
talay, bir dnemin eletirisi saylamazd pek. A ktif Re
alistler olarak niteledii bizler, ar bir baskm n altnday
dk. Dalmtk. Dergilerimiz yoktu. Biimci sanatlarn
dergilerine giremiyorduk. Korkulu kiiler gibi gsterili
yorduk. Byle bir ortam da, form alistlerin knn ana
lizi yaplrken, Ulusal Edebiyatn kurulm asna emei ge
enlerin almalar da anlatlmalyd. A till lhan, ite
bu gerei son yllarda daha iyi anlam grnyor.
iiri bilmek, edebiyat bilmek diye bir yetenek v ar ya,
bizde baz nl ozanlar bile bunun estetii, ilemi zerin
de kafa yorm adan ne kavum ak istemilerdir. Hele dn
yann nl ozanlarnn r m aceralarn bilmeden, onlara
yknmeleri, bir Baudelairei, bir Verlainei Trkeye ge
tirm ek biiminde aklanarak geitirilemez. Gerek an
lamda iirin geirdii serveni bilmek bir ozan iin ok
nemli bence, ite A ttil lhan, bu eski san at trn an
latmasn, yazmasn biliyor.

Neyzen Tevfik
Y a da
Sarho Gemi

13 Temmuz Cumartesi
1943 de B urhan A rpad ile Salh Birselin ABC Kita-
bevinde ayakst konuuyorduk birgn. O srada Neyzen
Tevfik iniyordu yokutan. ard arkadalar. Tantk
ylece. Yanma oturdu.
O gnlerde azdan aza Neyzen Tevfike ait olduu
sylenen K ta dolayordu. stanbul Valisi L tf K rdar
zerine sylenmi bir k ta. O ktann orijinal eklini, ken
di azndan reneyim dedim. H assas yerine dokunmu
um. fkelendi, sylenmee balad:
Bir namussuz var. Byle beyitler, k talar karyor
ortaya. Sonra da Neyzen sylyor bunlar diyormu. Yaz
madm, sylemediim bu talam alardan tr, polisler
beni yakalayp gtryorlar. Meram anlatm ak da mesele
oluyur tabii.
fkesi yatrken, yeni hatrna gelmi gibi te k ra r
balad:
Geen ay maam alm aya gitmitim. (Neyzenin Be
lediyeye bal K onservatuvarda kk bir maa vard o
zaman) Senin adn kardlar bordrodan dediler. Bu iin
iinde bir i var dedim ve Ltf K rdara ktm, ii ona
anlatm aya balaynca, glmsedi:
Sana okadar az para verilir mi? Ayptr diye kestir
dim onu
Aman paam dedim, az maz, o paray kesmeyin siz.
Az da olsa bana yeter o.
G ld:
Peki peki dedi. Versinler gene.
Hep o dzmece tekerlem eler getiriyor bama bu i
leri.
Neyzen Tevfik o yllarda F atih te Readiye oteline s
nmt. Orada yatp kalkyor, stikll Lisesinden yemek
veriyorlard ona. F atih te sk sk rastlayorduk. O zaman,
F atih parknn kar srasnda kk kk iki evleri
vard. Baz akam stleri meyhanenin cam larndan ieriye
bakardm. Orada ise sohbetine girmek iin, bir kadeh de
ben ieyim derdim. N ekre dostlar vard. Konumalarn
dinlerdim. Her zaman ney almazd. Elverili yer ve za
man olacak. Hepsinden nemlisi keyfi ve istei yerine gel
meliydi. ald vakit, yaklap yaklap uzaklaan doulu
bir hzn bulurdum onda. K rm lardan, savalardan ge
mi, altyz yllk keder dile gelirdi ald zaman. Anl-
yanlarn sylediklerine gre, ney alm aktaki ustal hl
almam.
Scak bir temmuz gn Ada vapurunda rastladm ona.
Vapurun merdiveninde dinleniyordu. Elinde soyulmu ve
ortas oyulmu bir salatalk. Bu nedir diye sorm aya kal
mad. Salataln iindeki rakym meerse. Scaktan pu-
furduyor, bir yudum ierek, salataln kenarn sryor
du. O scakta ve yle bir yerde, alkole bylesine yaklam a
y, havsalam almad o gn. B eraber yukar ktk. K ar
lkl oturduk.
Bu scakta rak dokunmuyor mu sana stat? de
dim.
Ne dokunmas, onu imesem, bu hava dokunur asl
bana. allya gidiyorum. O rada devam edersem, kendime
gelirim biraz belki.
yle bir mr ki, alkol denizi iinde gemi hemen her
saati. M allarmenin Sarho gemi dedii byle sallantl
bir yaam m acaba?...

Kalbimin Enfakt
Balyor

16 Ekim Cuma
Onunla ilk kez, bir sabah uyannca karlatm . Bu bir
pencere idi. H astanenin kk bir odasnda, gndr k
mldamadan yatyordum. Gsmdeki ar dinmi, ateim
dmt.
gn nce, gneli bir sabahla yryordum, iim
de grevime kar bir isteksizlik, zerimde acaip bir ar
lk, yorgunluk vard. Masamda almaya baladm. Olmu
yordu. Kalktm, uzun koridorlarda yrdm. Lavaboya
gittim . Gsmn ortasnda bir ar balamt. A rtk
adm atm ak gelmiyordu iimden. Yerime dndm. Yanm
daki arkadaa Bana fenalk geliyor dedim. Doktorun
odasna indim. Salk Memuru koarak geldi. Bana moral
vermee alan szler sylyordu. B ir ine yapt. Ar
gittike iddetleniyor, dem ir bir pene gsm actarak
skyordu. Koridorda koum alar oldu. Beni sedyeye yer
letirdiler. Dikkatle aa indirdiler. Ambulansa binmeden
nce, grebildiim yalnz gkyz idi. Bulutsuz, duru, ma
vi bir gk vard. Gne gzlerime giriyordu. imdi daha
iyi anmsyorum. lmle yzyze geldiim halde, biran
bile lm dnmedim.
H astane odasna yatrldktan sonra, hergn arala
rnda dolatm insanlardan ayrldm, baka bir evre
ne gtrldm anladm. Beyaz gmlekli doktorlar,
hemireler, hastanenin dier grevlileri benimle konuma
dan bana yardm ediyorlard. K anm gelinceye kad ar ok
yalnzdm. leden sonra karm ve dier yaknlarm gel
di. zntlerini belli etmeden bana bakyorlard. H astal
m nasl bir seyir takip edecekti ? Kurtulabilecek miydim ?
Y atam da dorulup Yok bireyim, iyiyim demek isti
yordum. F a k a t onlarn baklarnn arkasnda, bir takm
soru iaretleri vard. Kmldanamazdm, konuamazdm.
Benim zerimde toplanan bu baklar, beni daha ok ku
kuya dryordu. Az konuuyorlard. Demek ar has
taydm. Beni sabahleyin am bulansa yerletirirlerken, gz
lerime dolan gne n unutm utum . K aram sarla ka
yyordum. Akama doru ateim ykseldi. Zaman zaman
collapsa giriyormuum. O srada, gsmdeki arnn de
vam edip etmediini imdi anmsamyorum. Geceyi dalp
dalp uyanarak, ateler iinde geirdim. Alnmda slak hav
lu vard. Ve ben ar ar bir kuyuya iner gibiydim. K anm ,
btn gc ile beni yu k an karm aya alyordu. Ama
kamyordum. zerimde, hi bir yorgunlua benzemeyen
bir kesiklik, bir tkenmilik vard. Bilincim yerindeydi.
D okunsalar bilmem abyabilir miydim? D oktorlar iki gn
getii halde atein dmeyiine ayorlard. B ir ikinci
hastalk daha m sarm t beni? Kmldamak yasak oldu
u halde, yatan iinde saa sola atyordum kendimi.
Azdan verilen illar, yaplan ineler sanki bounayd.
gn sonra ate dt. Ben sanki klmtm. Kolla
rm, ayaklarm halsizdi. Srtm yer yer uyuuyordu. Ya
va yava dnmeye baladm. H astahm n korkunlu
unu, yattm yataktan kolay kolay kalkamyacam a n
lam aya balamtm. Demek ben de Marcel P ro u stun o n
l kitabndaki hasta ocuk gibi, anlarm la yaam aya bal-
yacaktm. Proust, o kitabnn bir yerinde, ocukken hala
s ile birlikte al veri etmek iin arya gittiklerinde,
meyvacnn tentesinin, yolun kenarndaki su birikintisine
den glgesini anlatr. Yllar sonra bu ansn, btn ay
rntlar ile kitabna getirm itir. Ben de o sabah, hastane
arabasna yerletirilirken, gzlerime dolan gnei, pence
relerden beni seyreden insanlar birbir hatrlyorum . Ne
keder, ne nee, ikisinin ortasnda yrnen bir yolda gt
rldm unutamyorum.
K arm a bakyorum. Yznde hep iyilik izgileri, gz
lerinde aydnlk gryorum. Acaba d an kt vakit a
lyor mu? Kendini tutuyor, brakm yor diyorum. nk
ben tanrm o gzyalarnn yzdeki hatlarn. Gzlerin
kenarnda, dudaklarnn kenarnda iki tane, tane olurlar.
O yiiz susarak dursa da nasl krk krk anlatr bilirim.

Drdnc Gn
20 Ekim Sal
H astanede drdnc sabah biraz erken uyandm. A
zm kurumu, yarm bardak st iiyorum. Odam yeni yeni
tanm aa talyorum , iki pencere v ar odamda. Jaluziler
indirilmi. A ralklarndan darsn gryorum. Hemen
penceremin nnde bir palmiye aac. K at k a t olan yap
raklarn bazlar kurumu. Sereler yuva yapm, bu kuru
yapraklarn arasna. Sk sk girip kyorlar, tyorlar.
Hereyden habersiz. Palmiyenin kenarndan bir binann
yars grnyor. O ksmda byk bir pencere. Camlar
karanlk, ierisi nedir anlalmyor. Perde v ar m, yok mu
belli deil. F ak at Uk bakta, braklm, terkedilmi, kagir
bir binann penceresi izlenimini veriyor. Bu kapal hava
da, karanlk, konumayan bir pencere diyorum. Az sonra
pencerede bir insan beliriyor. O zaman anlyorum ki, pen
cerenin yaam var. Adam, oraya bir ayna asyor ve sa
kaln sabunlam aya balyor. Tran oluyor. Aynay ora
dan aldktan sonra, pencere gene o eski karanlna gm
lyor.
S aat 10.30 da pencere yarya kadar yukarya kald
rld. Bir kadn ocuu ile oturdu oraya. Dary seyredi
yorlar. Yani nmzdeki d ar sokaktan ok, hastane bah
esini. 11.30a kadar bu byle devam ediyor. Sonra pence
reyi kapatyorlar. Ben yatam da kmldamadan te k ra r
odama dnyorum. Yemeimi getiriyorlar. Hepsinden bi
re r lokma alyorum, ite hepsi okadar. Dergiler, kitaplar,
gazeteler okuyorum. Bir vakit hastalm unutuyorum .
Karanlk, puslu bir akam beliriyor darda. Odamn elek
triini yakyorlar. Penceremi aralayp, ierisini havaland
ryorlar. Kardaki evin penceresi, ierdeki avizenin k
la n yannca aydnlanyor. O karanla gml pencerenin
yaam te k ra r deiiyor, ierisi prl pnl. Terkedilmi bir
ev dejl buras. Baka baka insanlar grnyor pencere
de. Bir aile yaam v ar ierde. Odamdaki yalnzlmdan
kyorum, dakikalarca onlan seyrediyorum. Gen bir k a
dn gryorum uzaktan. iman, siyah elbiseli, ilkokul a
nda iki ocukla konuuyor. Biri kz, biri olan. H er ikisi
de neeli, canl bir yaamn iinde. A ralarnda deilim ama,
ben yle dnyorum onlar. Pencere, sabahki yam ur al
tnda ar bir kasvete brnm t. Konumak istemiyen
bir hli vard. imdi yle deil. Scak bir odada, karlk
l oturmuuz, birer cgara tellendirmiiz, konuuyoruz. Be
ni hastalm dan uzaklatryor. Gene toplumun inde,
gnlk yaam am a dnyorum.
Gece balam, hastane bsbtn sessizlie girmi.
Odamn kaps alyor. Karm giriyor ieriye. Jaluzileri
indiriyor. T ekrar odamdaym. Bana gnlk almasn an
latyor. yice anlyorum. D dnya ile ilikilerim var. H er
yannda deniz bulunan bir kentin hastanesinde, deniz gr
meden yatyorum ama, bir pencerenin yars kadar bir gk
paras gryorum.
Gece saat 20.30. Ben dergime, karm kitabna dalyor.
Uyku saatine kadar byle okuyacaz. Sabah zlyorum.
Sabah olacak, penceremin nndeki palmiyede sereler,
te k ra r iyimser dncelerimi getirecekler. K ar pencere,
eer kapal bir gkyz altnda kederli kederli dnen
bir bulvar kahvesi gibi dalgnsa, benim de karam sarlm
balar. Bir sre yle kalrm. B ir mzik paras olsa de
rim. Radyoda aradm bulamam. Karm koleje gitm i
tir. Yalnzlm balarken, uykunun kysnda dolamaa
balarm. Ilk bir suya uzanrm. Bazan gece yars, zehir
gibi bir azla uyanrm. Dtm kuyudan biraz yukar
kmm. Sakalm, salarm uzam. Nasl zayflamm?
Kci'Jimi bir deri, bir kemik sanyorum.

H afta Geti

6 Kasm Psrembe
22 gn sonra doktor y atak ta oturm am a izin verdi,
lkin bam dnyor, arkam a yastklar koyuyorlar. Oda
mn pencerelerinden dars daha iyi grnyor. Baka
evler, baka evlerin damlarn, bahedeki dier aalan
dakikalarca seyrediyorum. T ek rar sokaa kacam, de
niz kysnda gezeceim, zlediim iyotu cierlerime eke
ceim. Bir gn, iki gn sonra yatam da rah ata o tu ra
biliyorum. A rtk bam dnmyor. K ar evin pencerelerine
sanki daha yakndan bakyorum. Bana yirmi iki gn ark a
dalk eden pencere, artk iine kapank bir pencere deil.
Hibir dakikasn benden saklamyor, sk sk anlatyor:
Yllardr, bu binamn ikinci katnn penceresiyim. Y
zm hastaneye dnk. Orada yatan insanlarn, hastaneye
nasl getirildiklerini, ziyaretilerini, nasl taburcu edildik
lerini gryorum, yayorum. Bu benim iin nasl tkenmez
bir ac oluyor, bilemezsiniz. Geceleri ev sahibim, elektrik
leri sndrdkten sonra, ben dnmeye balarm. D ar
sokan grlts kesilmitir. H astaneye h asta getiren
otomobillerin grlts biran sessizlii bozar, ieriye sed
ye ile ya da koltukta h asta tarlar. Hibiri, benim onlan
seyrettiim in farknda deildir. Ben te k ra r kendi evreni
me dalarm.erevelerim, pervazm eskidi, camlarm sili
yorlar ama, gene tozlu ve kirli grnyorlar. Odamda m ut
lu iki ocuk var. Onlarn seslerini, arklarn dinlemek,
beni biraz olsun kayglardan uzaklatrr. Yllarn saysn
unuttum . Gece gndz, yal gzler, kederli yzler karm
da duruyor. Beni artk baka bir eve gtrseler, denizi ya
da krlar grsem, iyotlu, imen kokulu rzgrn yesem.
B tn mrm rd, burada. Kentin kaldrm larnda g
lerek, oynyarak yryenleri zlesem de; bana hem ya
kn, hem uzak onlar. E er iyileerek kan insanlar olma
sayd, ben nasl yaardm ? F rtnal ve kzgn yam urlu
bir havada krlr dklrdm. Sabahleyin benim parala
rm bulurlard. nsanlar iin yaadm anlyorum.
Kar Pencereden
Ayrl
16 Kasm Pazartesi
25 inci gn, Bahekim, odam da dolamama izin verdi.
A rtk yryecektim. lkin ayaklarm bolukta sallanyor
sandm. Ayaklarm yere basyor, fa k a t yryemiyorum.
K anm ve hastane grevlisi kollarm dan tutuyorlar. Denge
yi zor salyorum. M asaya kad ar yryebildim. Tutundum.
Byle byle alacam demek. Sandalyeye yaslanarak, d-
arsn, hastane kapsndan girip kanlar seyrediyorum.
Be dakika, on dakika sryor bu. m etrelik mesafeyi,
yardmsz dnyorum. k i gnde te k ra r alacam y
rmee diyorum, kendi kendime. E rtesi gn, daha ertesi
gn odamda normal gezintilerim bahyor. Ugn sonra
koridora kyorum. Lavaboya kadar yryeceim. Yr
yorum ama, glk ekiyorum. Bana uzun bir yry
yapmm gibi geliyor.
N ihayet 31 inci gnn sabah balyor. H astane ber
berine son defa tra oluyorum. Gneli birgn. H astane
hergnk yaam iinde sakin. Elbisem tlenmi, ayak
kabm boyatmlar. D oktorlarla, hemirelerle vedalatm.
Gneli caddelere kacam ama, gene de hzn duyuyo
rum. Altm bir oda, karda yarenlik ettiim pencere.
B ir dosttan ayrlyormuum gibi bakyorlar. S aat 14.30 da
karm geldi. Asansrle iniyoruz aaya. B tn hastane
grevlileri iyilikler diliyorlar. Otomobile yerlemeden n
ce kar pencereye bakyorum. K aranlk bir susu v ar cam
larnda. iersi grnmyor.

Anadoluyu Yazan
Byk Bir Kalem
10 nbat aramba
lk edebiyat atelerim i yakyordum. Bana bitmiye-
cek gibi grnen bir ktan kmtk. Maksim Gorkinin
(Arkadam) adl hikyesini okuyal bir ka yl olmutu.
mer Seyfettinin Falaka, Kaa hikyelerini eskitmi-
tim. Bilmediim yeni kitaplar, yeni yazarlar aryordum.
M ahmut Y esarinin Kalbimin Suu, Su Sinekleri, Re
a t N urinin Yaprak Dkm romanlarn gzyal bu
luyor, onlarn ar duygusal havasndan syrlm ak istiyor
dum. ocukluktan karak, ilk genlik yllarma girerken,
M ahmut Y esarnin Baryank merini, Yakup Kad-
rinin Yaban m kendime, kendi gereklerime daha ya
kn buluyor, bu trden kitaplar, dergiler aryordum . Ta
tilimi geirmek zere Gnen kasabasna dnmtm. Hal
kevi kitaplnda hemen btn yaptlar bitirmitim. Ka
sabann dar sokaklar, ssz ba yollan benim iin bitmi
ti. Yeni kentler, yeni yazarlar bulmak, onlara doru yr
mek istiyordum. nl skenderin, kysnda sava yapt
Gnen aynn kprsnde yryor, stlerin altnda
ki kr kahvesinde, akam stleri oturuyorduk. Geip giden
atl ve kz arabalarn seyrediyor, akam karanlnda
tozu dum ana katarak, unutam adm Anadolu kokusunu
getiren manda, inek, koyun srlerine bakyordum. Kasa
ba elektriksizdi, ukurda idi. Etrafm zda dalar ykseli
yordu. Gece balaynca karanlk hzla yryordu. Pek sey
rek, sar sokak fenerleri, kendi direklerini bile zor aydnla
tyordu. K aranlkta ilerliyorduk. Gn b attk tan sonra, G
nen kasabas, bir kuyuya indiriliyordu. Ben yle sanyor
dum. Sar benizli insanlar, kerpi evlerin odalarnda, si
nek tersli kartpostallarn kmldamazl iinde idi. H as
talanm lar, konumaz olmular ya da az konumak al
kanln benimsemilerdi. Gndzleri byle deillerdi.
Ama geceleri korkuntu, neesizdi. Y ardan daha teye ya
amay brakyorlard.
Birgn aabeyim, bir bavul dolusu kitap ve dergilerle
kageldi. A nkaradaki bir yksek okuldan yaz tatilini ge
irmek zere kasabaya, aram za dnyordu. Yeni bir a t
mosferden, deiik bir evreden geliyordu. Getirdii ki
taplar, dergileri inceledike, iimde kllenmi edebiyat
tutkusu yeniden alevlenmee balad. O dnemin Varlk
kolleksiyonunu, usul usul kartrm aa baladm. lk kar
lam a idi bu. O vakte kadar adlarn hemen hi duyma
dm ozanlar, hikayeciler, eletirm enler vard karm da.
Dorusu ilk dakikalarda kuku ile okuduum yazlar, i
irler az sonra beni, sanki birdenbire kuvvetle sard. Saba
h attin linin Kanal hikyesini orada okudum. Benim o
amda, bu gte bir kalem, ilk kez karm a kyordu.
Birgn iinde Sabahattin li imzal btn hikyeleri oku
dum. Tek kelimeyle korkuntu, esizdi yazdklar. Varlk
dergisindeki eletirmelerden, bir iir, bir hikye kitabn
daha nce yaynladn rendim. Remzi Kitabevine ya
zarak, istedim kitaplar...
Dalar ve Rzgr folklor kaynandan nasl y arar
lanlacan gsteren belgelerden biri olarak, dnrn,
hep. Halk iirinin, deil o yllarda, gnmzde de en iyi
denemelerinden rnekler vardr o kitapta. Geri Sabahat
tin li, D alar ve R zgrdan sonra ri brakm, hik-
yeci ve romanc olarak, Cum huriyet dneminin en ilgin
kiisi olm utur. Ama lkemizin folklor zenginliklerini in
celemesi, kendi sanatn byle bir maya ile tutturm as, do
ru bir yntemden, gerek bir san at tutum undan iaretler
veriyor. Deirmen de rom antik bir izgiden gereki bir
aya gei grlr. Salt gzleme dayanan toplumsal ger
ekler, a rtis t bir kiiliin potasnda estetik olanaklarla
san at yapt hline getirilmezse, o kitabn yeri bir k ara
kol tutanandan daha ilerde olamaz. Bundan tr biz,
rom antik edebiyatn geirdii evrimlerden sonra am
zn toplumsal sorunlar iinde bir yeri olduu kansnda
yz.
Sabahattin li, bu aam adan sonra, K anda, Seste
Anadolunun ilesi, kederleri ile yryen iirli yann, da
ha tu tarl bir pota iersinde ilemeye balad, zellikle
teknik yn kuvvetli bir izgiye vard. Bu undan dolay
nemli idi. Refik H alitdeki memleket hikyecilii epey
ce eskimiti. Ssl bir dilden, yapmack yn fazla bir
fanteziden geliyordu nk. Yazld dnemle dnlr
se, phesiz deeri vardr. Ama K am daki, Sesteki hi
kyeler yazldktan sonra, orada durmaldr. Durunca u
anlalacaktr: lkemizin gereklerinin yazl izgisi, yir
minci yzyln modern toplumcularnn vard noktaya
ulam tr. Sabahattin liden sonra, sosyal edebiyat ala
nnda, zellikle roman trnde Gorki tipinde, Gogol anla
ynda rom anlar, hikyeler yazlmtr. Tpk onun da,
o byk yazarlarda olduu gibi, kurulu dzenle, yaad
toplumla birtakm anlamazlklar vard. Toplumsal iliki
lerin iindeki hakszlklardan korkmuyor, gittike sertle
en bir izgide kiiliini kuruyordu. Bundan tr Saba
h attin in gereki hikye trnde verdii rnekler, al-
m am tr kansndaym. Bir tarzn, toplumsal gerekili
in, en yrekli ilk kalemi o. Bugn ona klsik gzyle
bakabiliriz. Ksa sren yazarlk yaam, byk bir yldz
gibi akp gitti ama, kitaplar, evet kitaplar yayor.
imdi te k ra r belleimdeki scak bir yaz gnne dn
yorum. Kllk kahvesini bilir misiniz? Srtn Beyazt Ca-
miinin duvarlarna vermi, aalkl bir kahveydi oras.
Cumhuriyet dneminin sanatlar bu nl yeri unutam az
lar. O rada H sam ettin Bozok, Suphi Tahan ve ben o tu
ruyorduk. S abahattinin geleceini sylediler. Az sonra
ok, kr sal, erevesiz gzlkl bir adam, aa
dan grnd. Suphi onu grnce Sabahattin diye ses
lendi. Kllke uzun zam andr gelmemi, yabanc bir hli
vard. A yaa kalktk, karadk. Beni tantrdlar. Yllar
dr m erak ettiim, soylu bir hikye yazarn seyrediyor
dum. Tknaz o rta boyluydu. Yumuk gzlerinde us pnlt-
la n ... Hep o konutu o gn. Scak bir anlat vard. Neler
den sz atn imdi ansyamyacam. Bizimle ne k ad ar
oturdu bilmiyorum. Tell bir hareketle saatine bakt.
Buluaca bir arkada olduunu syledi, gitti. kinpi
karlamamz, A nkara Devlet K onservatuvannda oldu.
Ksa bir sre kalmak zere Bakente gitmitim. A rkada
m Suat Taer K onservatuvarda renci, Sabahattin o ra
da retmen. S uata Sabahattinle nerede grebilirim
diye sormutum. E rtesi gn, S abahattinin beni Konser-
v atu varda beklediini syledi, tik grmemizin zerin
den yllar gemiti. O, nnn zirvesinde idi. Birtakm
olaylara girip kmt. Salar daha beyazlam, iman-
lamt. Konuurken tedirginlii belli oluyordu. A nka
r a dan ayrlacakt, stanbula yerlemeyi aklna koymu
tu. Basnda ve toplumdaki ztlam alarda hedef olm aktan
rahatsz grnyordu. Masal erevesi iinde, ince alayl
talam a hikyeleri yazyordu. Bunlar, bir bakma, tedir
ginliinin boaltl gibi geldi bana. Sonradan Sra
Kk ad altnda toplad bu m asallar ve hikyelerden
iki ya da n bir solukta okudu bana. Israrla bu dene
meleri nasl bulduumu sordu. Sra Kk, masahn yeni
yazmt galiba. Uzun uzun zerinde konutuk. Ben Ka-
ndaki gereki sanatn etkili havasndan syrlamadm
iin, m asal tarzndaki hikyelere ilk anda giremedim. Son
ralar kitap biiminde yaynlannca, ac talam a dzeyin
den vurucu sosyal gerekiliin en baarl rneklerini ver
diini grdm. Sra Kk kitab, Kan-Ses ve Yeni Dn
ya paralelinde ama, iyice ustalam bir kalemin son ya
pt olmutur.
nc ve son grmemiz, kincisinden -be gn
sonra ikili bir gecede oldu. Tatl bir sonbahardan kopar
dmz gece, K arpite balad. Dnyorum, dnyo
rum da, kimler vard masamzda pek karamyorum. Ga
liba Suat Taer, F ethi Giray belki Mehmet Kemal vard.
stanbula ait tasarlarndan sz at hep. Aziz Nesinle be
raber Marko P aay karacaklarn, imdiden yazlar, hi
kyeler, fkralar hazrladn syledi. Yemekten sonra,
K aranfil sokandaki evine geldik. K itaplar, kitaplar, her-
ta ra f kitaplarla doluydu. Byk bir ksm Almanca idi.
Ge vakte kadar oturup edebiyat zerine konutuk. Yl
larca bal olduu kentten kopmu, stanbul servenine
hazrlanyordu Oysa sonu yaklayormu
imdi, ssz bir deniz kysnda, lklar ata ra k al
alp ykselen m artlarn grntleri arasndan gelen Sa
bahattin linin beyaz yzn, beyaz salarn grr gibi
oluyorum. lklarla uuan m artlar diyorum, onun ha
ince ldrl bana daima ok sayda m artnn lk
larla uuunu anm satr Bir insann, hele Sabahattin li
apnda byk bir yazarn ldrl karsnda insann
:su bir yerde duruyor
12 ubat 1906 ylnda domutu. Sabahattin Ali, l
medi diyorum, bugn altmiki yanda.

A ta
Efsanesi

27 Kasm Cumartesi
Souk bir k gn, plak akasyalarn yanndan ge
miiz. A nkarann biraz yamurlu, biraz karanlk bir g
nnde yryerek, iirler okunacak bir toplantya gidiyo
ruz. Cahit Stk Tarancnn h er zamankinden daha az ko
nutuu bir gn. Islak asfaltta telsz geip giden insan
lar seyrediyoruz. Buruuk, kirli bir kd andran gk
yznn verdii sknty darda brakarak, salona gir
dik. O rta sralarda yer bularak oturuyoruz. Tanmad
mz genler iirler okuyorlar. Krsde ozanlar tantan
kii, iri iri szlerle konuuyor. Bir ara baktm, yanmda
ki bo yere N urullah A ta oturm u. Bana soruyor:
Kim bu iir okuyan?
Ben de tanmyorum.
Biraz daha dinliyoruz. A ta konumadan duramaz.
T ekrar soruyor:
Hep kt iirler. Kim dzenlemi bu matineyi?
Cahit Stk ve ben cevap vermiyoruz. O deta kendi
kendine syleniyor. K rsye birbiri arkasna kan geri
ci ozanlarla ince ince alay ederek, ks ks glyor.
Bana dnerek:
Sizler okumyacak msnz?
Hayr diyoruz Cahit ile beraber.
O halde kalkp gidelim buradan. iir adna yaplan
bu kepazelie katlmayalm.
Matineyi yarda brakarak, darda akamn kirli ma
viliinde yryoruz.
Yukarda gelii gzel izdiim kroki, A tan tedirgin,
kukulu profilini vermek iindi. Beraber yrd ya da
bir m asada birlikte oturduu dostlar ile iki dakika sonra
tartm aya geen, ardndan kavgaya tu tu an yaradlta
idi. H atta diyebilirim ki, kendi kendisi ile uyuanayan,
kavga eden bir adamd. Siz huylarn iyi bilen bir kii olur
da, onun amak istedii tartm ay nlemek, yum uatm ak
ustaln gsterirseniz, masanzda oturuyorsa, birden
kalkar gider, bulvarda beraber yryorsanz, hemen siz
den ayrlr, kar ta ra fa geer. Bir sre m erhabay keser.
Bir gn bakarsnz, durup dururken yannza gelir, sizin
le konumaa balar. Sa solu belli olmaz denen tipler
dendi. Kendisi ile uzun sre dostluk kurabilen kiiler v ar
mdr bilemem.
A tan k noktasn aratrrsanz, tutucu bir kay
naa varrsnz. Bir takm yeniliki hareketlere katlmas,
onun esasta, derindeki biliiminin stat quocu olduunu
gizliyemez. Sr-sepet elimelere girip knn aynn-
tlarm birbir inceleseniz, CHPnin 1938 ile 1950 arasnda,
y u rt ynetiminde, siyasal glerde (mevcudu m uhafaza)
izgisinden ayrlmadm grrsnz.
Dil ahm alannn sonucu bir a ra iyice arya sap
lanmt. O gnlerde sordum kendisine:
Yeni tilcikler, bu lde retilir ve kullanrsa, bu
nun sonucu bir kmaza saplanp kalmyacak myz?
Cevab kesin:
Hayr, tu tan tilcikler tutacak, tutm ayanlar dkle
cek, geride kalacaklar. Trkeye zg dili, o zaman k u r
mu olacaz.
Bu szler, bir yere kadar dorulan getiriyor kansn
daym. A vrupada baz diller bu evrimi geirmiler. Biz
de bunu yayoruz. Bu dnem bitmedi daha. Kendi kendi
ni yenileyen dil az az da olsa yeniliki abasn srdrp
gidecek.

Bana kalrsa, O rhan Veli hareketini yanl deerlen


dirm iti. Onun bir kmazda kalmasn salayan baz F ra n
sz ozanlarnn kendilerini aray dnemindeki iir deneme
lerini rnek alm asnda onun destekisi oldu. Bundan t
r yaad yllarda, edebiyatmzn tek egemeni grn
mesine karlk, bugn artk pek yle ilgin bir deneme
y azan deil bizim iin. Yazd srece kukular, kapris
leri ile etkili grnd. Bilinli, diri bir edebiyat gr
yoktu zaten. nk byle bir gr olmas iin, ileri bir
dnya grnden, salam bir fikir asndan h arek et et
mesi gerekirdi. Oysa duygusallk, yazlarnn ana dam an
idi. Bu nedenle, kanlannda zik-zaklar izdii grlyor
du. Baz kiiler onun, gnlk yadsm alann, ince talam a-
lann, iirimizde bir ayaklanma, ba kaldrm a sanm lar
ve onu ilerici plna oturtm ulardr. Bsbtn yandkla-
rn bugn anlam alan gerekir. Deiik syleyileri, dei
ik dnyalan varm gibi gsterilen Yahya Kemal ile Or
han Veliyi ayn itenlikle beendiini, kymetlendirdiini
grenler, onu biraz artc buluyorlar belki. Aslnda her
iki ozan da, bir bakma, deiik syleyilerini sz dizileri
ni getiriyorlard. Ama dikkatle incelenince, G arip iiri y
zeyde deiiklikleri ngryordu. Temel bileim, Yahya
Kemal ile O rhan Velide ayn izginin zerindedir. A rala
rnda sadece kuak fark vardr. Temel kaynak sta t
quodur. Y ahya Kemalin Osmanl, O rhan Velinin Cumhu
riyeti olular bile bu ilkeyi deitirm iyor. Ata, bu iki
ozana kpr kurmu, ikisini sk skya birbirine bala
m bir deneme yazardr.
1955 te idi. airler Y apra dergisi, A ta zerine b ir
soruturm a dzenlemiti. Verilen cevaplarn bir ouna
kzd, sylendi durdu. Benim bir tmcelik cevabm been
miti galiba, karlanca:
Verilen cevaplarn hibirini beenmedim. Yerenleri
de venleri de. Sizinkine kzmadm. dedi.
imdi o gnlerin iinden kendi cevabm ekip kar
yorum :
Ata, bat anlamnda ilk septik yazanmzdr.

Vaktile bir arkadam , onun yazlarn kesip toplu


yordu. Bir gn bana verdi onlar. imdi o zarf ap ince
liyorum. ite, Divan iirinden semeler yapyo, seviyor
onlar. Bu sevgi, onlarm iinde bulunduklar koullar a ra
trlarak kurulmam. Kelime sanatn, kelimelere r g
c veren ozanlar aratrm , kymetlendirmi ama, biim
sel anlaya tpatp uygun bir yorumlay ye grm.
Halk ozanlarna bak da yle. K aracaolandan, Dert-
liden, E m rah dan sz aarken de, som ut bir gr asna
yaklamaz. Sanrsnz ki, A taa gre ozan, bolukta tek
bana duruyor, iirlerini gkten inen bir esinlenme ile
sylyor. Onunla toplum koullan, yirminci yzyl sorun-
la n arasnda bir iliki kurm ay dnmyor. Ozan iin,
Ulusal kaynaklarm zdan y ararlanarak bir bileime v ar
may aklnn kysndan geirmemi. Fransz yazarlarn,
ozanlarm izlemekten gelen hayranlk, kendisinin en b
yk destei olmu. Ama hangi Fransz ozanlarnn, hangi
dnemini biliyor musunuz? Hani Birinci Byk Savatan
sonra adlarn duyurm u baz ozanlarn getirdikleri sanat
akm lar vardr. O yllarda, hemen hepsinin ana izgisi bi
imsel sanata dayanr. Srrealist, D adaist,F uturist ve da
ha benzer akm larn iinden geerek, sonraki gerek iir
anlaylarn bulm ulardr. te bu deneme dneminin r
nekleri, bizim form alistlere l ve ses olm utur. Ata,
yirmi yl bu t r iiri savunan bir kalem saval yapt.
Bundan tr, imdilerde, Ata abuk eskidi, abuk ilevi
ni yitirdi diyenler oalyor.

lhan Tarusun
fk esi
3 Mart Perembe
A nkarada srekli on ylm braktm . 1947 ile 1956
aras idi. Bir-iki bulvar kahvesi, bir-iki posta caddesi mey
hanesinden geip duruyor imdi anlarmz. B ahar pek
yoktur A nkarann. Mays bile kn iinden geen bir
tren sanrsnz. Pardesnz srtnzda ya da kolunuzda ol
mal. H aziran dendi mi, balar asfaltm kabna smaz s
cakl. Temmuzda, A ustosta artk durmamalsnz An
k a ra da. Ama Eyll usul usul yaklat m - Nzmn deyi
mini buraya oturtursak balar o zaman, takm taklava-
tyla bir bozkr akam, yani A nkarann srekli sonbaha
r gelir oturur pencerelerinize, bulvardaki masalarnza,
dostlarnzn biraz ikili sohbetine. 1962 ve 1963 te te k ra r
gittim A nkaraya. H er ikisinde de k aylarnn amurlu
asfalt, kmr dumanlarnn Yeniehirde caddelere ka
d ar inen atm osferi vard. Dostlarm grdm demiyeyim,
rastladklarm la konutum, daha ok. ikier, er gece ti
yatrolarn izledim. Ama olmad, braktm A nkaray bu
lamamtm. Yerine oturm am, ina hlinde bir A nkara
kyordu her adm atm da karm a. Bu ksa sreli ko
nukluumda, zaten her saatim doluydu. Yaptm ziyaret
lerden kendime azck zaman ayryordum. A nkarann ya
antsna giremeden ayrldm.
9 Ocak akam Radyo, Ilhan T arusun lm haberini
verdi. A nkarada geen srekli on ylmn anlarna dal
dm. Souk, kaskat k gnlerinin, ten baharlarnn
uzak grntleri iinde dolatm biraz. O brokrasi ark
nn dilileri arasnda, on ylm geip gitti. En verimli gen
lik yllarn, dililer tp gtrdler. Ozan ekilerinin,
sanat ilelerinin omuzlarmza arln brakt sra
larda A nkarada tanm tm lhan T arusu. imdi biran
onun fkeli yryn, kzgn konumalarn dndm.
Kzgnln belli etmemek iin kahkahalar atn anm
sadm. Ve yle bir gzleme vardm. Yerli hikyecilerden,
rom anclardan kimseyi kolay kolay beenmezdi. Beeni
leri, ilkin duygusal bir adan geiyordu. Bundan tr
kanlar kuku emberinden dar kmyor, bir hikye
yazarn beenmi olsa, birgn, o hikye yazarnn, bu be
enii kendi aleyhine kullanmasndan korkuyordu. S anat
kiilii yapayalnzd. Hikyede isim yapm hibir kii,
kendisini sevmiyor, onu tek bana brakyorlard. Ozan
lar, hikyeciler kendisini kzdrm aktan deta zevk alyor
lard. Uzun sre o, kat bu evreden. Muzip arkadalar,
saklana, gizlene stne gittiler.
1954 ya da 1955 te Seilmi Hikyeler Dergisinin yl
dnm idi. Salim engil, bir kokteyl parti verdi. Btn
gen yazarlar, ozanlar, hikyeciler toplanmtk, o gn.
er-beer kmelenmitik. Cigara dumanlarnn arkasn
da, alkol denizine girilmiti. Bilmem yanlyor muyum?
Bir anket konusu atld ortaya. U kt hikyeci, kt
ozan ismi syler misiniz? Ya da beenmediiniz hik-
yeci, ozan sralar msnz? gibi sorular vard ankette.
airler Y apra dergisi adna Tark Dursun dzenlemiti
bu sorulan galiba. Biraz espri, biraz aka getirsin, dergi
grlt ile dikkati zerine eksin istiyorlard herhalde.
A nket sonucu, sca scana, daha orada azdan aza
yaylverdi. Hikyecilerden Ilhan T arus ve T an k Bura
en fazla olumsuz oy toplyanlardand. Kokteyl dald. Sa
lim engil ve daha birka arkada, Posta caddesinde K r
dn Meyhanesine gittik. lhan Tarus, Suphi Tahan, a
hap Stk ve imdi anmsyamadm birka arkada otu
ruyorlard. Bizi m asalanna ardlar. T ekrar ayn konu
ald. T arus kzarp bozanyor, knlm gibi bizlere bak
madan konuuyor, anketin bizim tevikimizle yapld ka
nsna sapland belli ediyordu. Oysa benim listemde Il
han T arus yoktu.
O ankete yant verenleri yllarca balamad. A nket
zerinde hibir etkimiz olmad halde konumad bizim
le. M ayasnda varolan fke, gittike byd, daha tedir
gin, daha kzgn yapt onu. H a tta uzun sre dergilerden,
san at topluluklarndan koptu. fkesini bir t rl yeneme
di. fkesi onu yenik drd. Geri bu kk olayn, onun
belleinde brakt izin yan sra, o da yanl atlm lar
yapmad deil. Bu atlmlarda, miza yapsnn, D em okrat
P a rti paraleline iyice girmesinin etkisini yadsyamayz. Ka
lemi ile byk p aralar kazanmak, balca amac idi. Ama
buna, sanat eseri y aratarak deil, politik oyunlarn iin
den geerek varm ak istiyordu. Bundan dolay brakt
eserlerin hemen hi birinde, insan ilikileri zerine stn
bir bileime varamaz. Hzl yazm tr. Byk baar iz
gisine yaklam ak istemi, ulaam am tr, fk eler bazan
byk kalemler getirir. Toplumsal gerekiliin bilincin
den geirir insan, insanolu kzgnl bir yerde yenerek,
balarsa yazmaa, gzlemlerin iinden b ir bileime varr.
lhan Tarus, ounlukla gerekilii, bizim lkemiz koul
larna gre, k aram sar bir dnyaya balyordu. S alt ac
gerekler, irkin kiiler, olumsuz tipler izmekle, toplum
sal san at yaps kurabilirim sanyordu. Bu k aram sar dn
ya penceresi, onu hep ksz bir odada brakt, insan sev
gisine yaslanan gzlemcilii arayp bulamad. Dzeni bo
zuk bir toplumda, sosyal gerekleri, diyalektik gr a
sndan bakarak incelemezsek, d ar naturalizm kalplan bi
zi bileimci bir san ata gtrmez. plak olgulan gster-
mek yeterli deil nk. Gareklere bakmasn renmek
ve bu gerekler zerine bir dnya kurmak, bir yorum k u r
mak daha nemli bence. Bu adan Ilhan T aru sun kitap
larna girersek, nemli, sanat bir kiilikle karlam ayz
ou zaman. Ama D oktor Monronun M ektubu (1938) hi
kyelerinden balyarak, V ar Olmak (1957) rom anna ka
d ar geirdii yazarlk grafiini incelersek, kendi izgisi
zerinde nemli atlm lar yapm tr. Bu atlm lann snn
iinde, insanlan anlatm ada, insan ilikileri zerinde bile
ime varm ada, bir gerekilik tu tk u su yaratm ada, anla
cak bir isim brakm tr.

Tek Adam
Syleyen iir

7 Nisan aramba
A hm et Kutsi Tecerin iiri, b ir atlm dan sonraki dur
gunluu gsteriyor nceleri. D aha folklora da yaslanm a
m o sralar. Biraz Charles Baudelaire esintisi geiyor i
irinin iinden. Biliyorsunuz o dnemin br ozanlan, l
ve uyak m atem atii snrlannda kalmay ye gryorlar
d. Tamamen yzeyde kalm, s bir iir asalakln s r
dryorlard demek daha doru bir sz olur onlar iin.
Bugnk iirde grlen gelimeyi l alrsanz ve byle-
ce bir deerlendirmeye geerseniz O rhan Seyfi ya da Yu
suf Ziyay iir sanatna h ak aret etmi sayar, konu dna
karrsnz. Nzm H ikm etin bugn getiren dnk ii
rinin karsnda, bireysel ller iersinde Necip Fazl ile
biraz ulusal ses haneresi olarak Kemalettin Kamu gr
nr. Bu iki ozandan bir sre sonra Ahm et Hamdi, Ahmet
Kutsi ve A hm et Muhip gelir, hemen arkalarndan da Cahit
Stk. Ahm et K utsi Tecerin nceki iiri, biraz yarm uyak
endiesi tasa bile, folklor zenginliinden habersiz gr
nr. Ozanlnn ilk dnemidir bu. 1940 dan sonra, yayn
lad iirler folklora iyice yasland halde, folkloru ii
rinde ustaca uygulayan bir kalem olarak gzkmez. Bun
dan tr folklor malzemelerini biliyordu, topluyordu ama,
bunlarla bir bileime varam yor, uygulamay yapam yor
kansn veriyordu bizlere. Dnnz, gerek halk ozan
larnn hemen tam am mmidir. ll yarm uyakla ya
zarlar ama, yaadklar ortam dan gelen itenliklerini iir
lerine koymasn bilirler. Olduu gibi likten gelme sy
leyileri, en birinci zellikleridir. Onlara bakarak, bugn
k ya da dnk kentli aydn ozanlar, o tarz, yeni bir bi
leime varm adan alrlar da, tpk o mmi ozanlar gibi ya
zarlarsa ne olur? T uttuklar yanl bir yol olur ve ortaya
koyduklar yaz paralar da okunmaz, ekilmez olur. Ah
met Kutsi Tecer, byle bir akm balatt ve rneklerin
ktl daha balangta kendisini de artt. H atta di
yebilirim ki kendi iiri de daha o noktada tkand kald.
Bu alanda verimli olamay, o tkenmez folklor zenginli
imizi iirine, sanatna uygulayamayndan geliyor diyo
rum kendi kendime.
Gerekilik savam a 1941 ylnda balam tk. Nzm
Hikmetin susturuluundan sonra roman ve hikyemiz,
ada dnya grne uygun toplumsal, insancl kanala
ynelirken ve bu alanda da baarl rnekler, yum urtala
rn iten ie gagalarken, iirimiz kmaz bir yola doru
itiliyordu. Sonuta, O rhan Veli iiri, yaln bir syleyiten
hareket etmesine, h a tta g kazanm asna karlk bir yere
geldi ve tkendi. Bir ta ra fta n da, Toplumsal Gereki
ozanlar yarm kalm bir sesi devam ettirm e abasna gi
ritiler. Yry, Yeni Edebiyat, Ses dergisi bu iiri sr
drmenin serveni ve dizeleri ile doludur. F ak at bu ozan
lk serveni, polisin bask yntemleri iinden geerek, es
tetik olanaklar aratryordu. Hakasn sylemek gere
kirse, zor bir dnem yayorduk. Bir dergi kapanrken,
br derginin hazrl btn dnyamz kaplar olmutu.
1942 ylnn sonbaharnda, gz bebeklerimde ilk kez An
k a ra nn silueti durdu. lk dergisi ynetim evinde alan
Hikyeci arkadam Sefer A ytekini grmeye gittim . Dev
let tarafndan btn giderleri karlanan bir dergi evi idi
oras. Seferle bir sre konutuk. O srada Ahm et Kutsi
telefon etti. Dergi iin bireyler syledi. Konumann so
nunda Sefer Aytekin:
Kutsi Bey, burada imdi, kim v ar biliyor musunuz?
mer F aruk Toprak yanmda dedi ve telefonu bana
verdi.
Ahmet Kutsi, nazik bir dille beni tanm ak istediini,
evine kadar zahm et edip edemiyeceimi sordu. Olumlu ce
vap verdim. Tarif ettii ekilde evini buldum. Bana olan
ilgisi yle balamt. O sralarda stanbulda haftalk
nklp Genlik gazetesini ynetiyordum. O rada Ska-
sa M ektuplarm yansra baz eletiri yazlar yaynlyor
dum. Bunlar ilk dz yaz denemelerimdi. ster istemez be
raberinde baz sert klar da getiriyordu. Bu eletiri ya
zlarmdan biri, Tecerin dikkatini ekmi olmal ki, l-
kde iki sayfalk bir yaz ile bana uyarma, t vg ve
yergi getiren szler etti. Yazsn beenmemitim. A rka
dalarm dan bazlar beni karlk vermeye zorladlar. Ce
vab gereksiz buldum. Bir zaman sonra, bir m ektup gn
derdi bana. lk dergisi iin benden iir, yaz istiyordu.
A n k araya gidiim ve beni davet edii, bu ilikilerden
sonra oldu.
Beni ei ile birlikte karlad. Sanatya, ozana deer
veren hllerini grm baz yal ya da gen ozanlarn
birbirlerine deer vermez grndklerini bildiimden, be
ni artm t o gn. Ben daha, dnya grm, sanat
am yeni yeni kuruyordum . lk denemelerim yaynlan
yordu. Ona yaynlanmam ilk iir kitabm dan paralar
okudum. H araretle beendiini sylyordu ama, lk
dergisinin tutum una uzak durduum u iyi anlamt.
Bir de lkde yaynlanan iirler gibi denemeler
yapsanz ve bize gnderseniz diyordu arada bir.
Bense lknn tutum unu ulusal bulmuyordum. s
telik tek dze idiler. Bugn o derginin sayfalarn asa
nz, folklor iinde bunalarak Ulusal Bileimi nasl yanl
anladklarn ilk bakta anlarsnz.
ki- sa a t hep edebiyat, zellikle iir sanat zerin
de konutuk. Benim, kendi biimsel folklor anlayna de
er veren bir kii olmadm anlad .Gene de Ulkye uy
gun iirler dz yazlar gnderirsem kvan duyacan
belirtti.
Uzun aralklarla karlatm z oluyordu. Yazdk
larma, kitaplarm a zel bir ilgi gsterirdi. Birka ay n
ce Radyo evinin nnde rastlatk. Son kitabm Susan
Anadolu yu grmediini, gndermemi rica etti, galiba
biraz ihmal ettim . Birgn hastanede yattn syleder.
Ne kitabm gnderebildim, ne kendisini grebildim. Me
er sonun balangcn yryorm u.

Ayva S an Nar Krmz Sonbahar


17 Ocak Pazartesi
Tarancnn iiri 1930 lardan geliyor. Tek sesli, karanlk
bir iir bu. m rm de Skt, geri b ir duyarln telle
rine vurarak, yeni im ajlar getiriyordu ama, Necip Fazl-
n ya da Kemalettin Km inin ll uyakl iirindeki us
tala varam am t. adalan arasnda daha AvrupalI,
geen yzyl ya da yzylmzn Fransz ozanlannn etki
snn iinde iir servenine balam t. mrmde Skt
u kendisine zg iir olanaklan iinde bile inceleseniz
zayf bulursunuz. Gl bir ozan dam an bulamazsnz on
da. Zaman onu yoketmedi. Taranc akla, heyecanla sev
dii iire, daha sonra da devam etti. 1940a kadarki iiri
tam tam na tek dzedir. Eni-konu karam sardr. O sralar
da kelime sanat asndan da bir Necip Fazl iirini a
mt, h a tta ona varm t diyemeyiz. O rhan Veli hareke
tinden sonra, Cahit Stk Tarancnm iiri uzun sre tit
reimler geirerek, yeni bir potaya, yeni b ir duyarla
gemek iin ok urat. Baz iirlerinde bunu baard da.
Ama istedii kata varam ad. Ktmserlikten ksmen sy-
nld, yaam a zerine baz gzel serenatlar yazd. nk
Cahit Stk, kck kozas iinde kendi tedirginliini ya
am aya adeta mahkmdu, istese de oradan darya -
kamyordu. Ak havaya, daha serazat olmaya gc yet
miyordu diyeceim. ann kk ozan yaants iinde
bir alkol dnyas kurm utu. Toplum ile anlamazl var
d ama, bu atmay kendi iinde, kendi i dnyasnda
srdrp gtryordu. A rkadalar arasnda politik g
revler alm kiiler vard. Kendinden nceki kuak ise he
men byk ounluu ile mevki sahibi idi. Btn nimet
lerin dnda kald. A nkara brokrasisinin arklar a ra
sndan kamad bir trl. E n nemlisi, kiiliini kurm a
a balad yllarda, lkemizin ynetmenleri ile yazar
lar, ozanlar byk anlam azlklara dmemiti henz.
M ustafa Kemalden sonra iler deiti. Devlet ynetici
leri sanatlara dm an gz ile bakm aa baladlar. Ca
h it Stk Tarancnn ve br form alist baz sanatlarn
bohem izgisine girileri o ta rih te pek fazla geriye g it
mez, bireyci akm yrttkleri iin, o dnemde bir d ay at
ma hareketi balatam adlar sanatlar. A r bir iki de
nizinin iinden geerek, gnlk ekmek parasna dtler.
Bu ekmek paras aslann aznda deil, midesinde idi. Eli
nizi sokup alacaktnz. te byle bir ortam da, yneticile
rin ozanlara kt gzle bakt dnemde tandm Cahit
Stky. 1941 ya da 1942 yaznda Kllkte tantk. Y ar
dmc retmenlik yapyor, Cum huriyet gazetesinde ara
da bir hikyeler yaynlyordu. Yardmc retmenlikte,
tatil balaynca para kesiliyordu. Tantmz gn, bun
dan yaknd. O sralarda balayan baz san at akmlarnn
dnda kalmamak iin kukular iinde yaad her tavrn
dan telli oluyordu. Onda grdm en birinci zellik, i
ire, sanata olan sevgisi idi. Hibir yapmack hareketi yok
tu. Gerekten iyi bir insand demek, onun tertem iz bir y
rek tadn deyimlemeye yetmez sannm . Bir pazar g
n Fethi G iray ile birlikte, Mis sokann sa tarafnda
bir apartm ann birinci katndaki pansiyonuna gittik. Bir
bekr odasnn susan havasnda, C ahitin m sralanna gi
ren yaants hznle sard o gn bizi. Yeni iirlerini din
ledik. Balangtaki klkl m sralardan kurtulm u, da
ha ustalam t. O gn gayet net karm a getiriyorum
imdi. Sait F aikin o yllarda sk sk urad, Tepebam-
daki bir meyhaneye gittik. Sait yoktu. Cahit Stk ile ilk
iiimiz deildi. Tarzn biliyordum. Ama o gnk ikili
hlini grnce korktum . O meyhanede sandalye bulundu
rulmuyordu. O rada epeyce kaldk. Cahit, taburenin ze
rinden birka kez decek gibi oldu. O kk yapl bn
ye, daha yllarca nce, byle iki ile sarslyordu.

Cahit Stk Tarancy yitireli on yl oldu. D aha n


ce de otuz bir ay onbe gn gibi uzun bir zaman, yayor
saylmazd. Bu sre iinde yazamad, okuyamad konua
mad nk. Bir ozan iin burlarsz yaam ak olur mu?
En acs bu. Yreklerimizi burkarak oldu ite...
Taranc, Hececiler diye anlan ozanlardan sonra yeti
en edebiyat kuann nl kiisi diye bilinil-. Fransz
ozanlarmdan en ok Verlaine, Baudelaire, Mallarm, Rim
baud etkisine girmi, tutum unu onlara paralel yrtm
tr. ok zaman biim kavgsna sk skya balanm,
tek adamn trklerini sylemekle yetinmi. Snrlar bel
li, kk bir dairesi vardr. Son iirlerinde bireyci duygu
lar sylemekte gerekten esiz bir hner gsterm itir.
nceleri karanlk bir odada kapal sanrdnz. iirleri y
lesine lim, umutsuzluu istekle sylerdi. Bu duygusunu
yitirmemekle beraber, bir zaman sonra Yeni iirimizin
aydnl onu da kendisine ekti. H ayat akla, atele sev
diini syleyen iirlerini son onbe yl iinde yazmt.
Bunlarda bir ta ra fta n yaam ak zerine bir yandan da
kadere boyun een ac bir syleyi grlyor.
O rhan Velinin iirimizdeki bakaldrm a hareketi s
rasnda, modern iir anlayna girm ek iin srekli bir
aba gsterdi. Bu aba, Tarancnn san at hayatnda
nemli bir yer tu tar. Bu noktay yle aalm. 1937 yl
na kadar yaynlad iirler, onu Hececilerden biraz iler
de tutuyordu. e dnk ve kszd, am a yzeyde deil
di. O rada direnip kalsayd, bir Ali Mmtaz Arolat, bir
mer B edrettin ya da Necmettin Halil hizasn fazla aa-
myacakt sanrm. Bu tarih ten sonra Fransz iirinin da
ha da derinliine indi. Onlar b ir batan bir baa okum a
ya koyuldu. H ayran olduu im zalar iinde gller de var
d, gszler de. Ama bunlar, Ahm et H aim in, Necip Fa-
zln okuduu, yararland ozanlardan birka gmlek s
tndler. Bylece F ran sadan yeni soluklar kazanarak
dnd. Bu srada O rhan Velinin yle sanyorum ki
Taranc zerinde sanat tutum unu daha modern bir izgi
ye getirm esi bakmndan nemli drtcl olm utur.
mrmde Sktu yazan adam, Ahm et Haimi izlemek
iin hazrlk yaparken, iirimizin yeni serveni karsn
da biran duraklad kald. Ozann sosyal grevi olsun iste
miyordu henz. Oysa bir lkenin ycelmesi, o lkedeki
insanlarn aydnla, insanca duygulara yaklamas, gir
mesi ile mmkn olur sz bir gerekti. Dnn, bir l
kede, byk silolar, kprler, binalar yaplabilir. Bunlar
y eter saylr m ? niversiteler, tiyatrolar, konservatu-
v arlar almazsa, bilim adam lar, romanclar, ozanlar,
kompozitrler yetimez, yaptlarn ortay a koyacak alan
lar bulunmazsa, o lkenin ulusu ileri uygarlk katna ula
m saylr m? Taranc, geri yaamnn son yllarnda
bir ozann, salt tek adamn aresizlik tayan duygusal di
zelerle yetinmemesi gerektiini sylyordu ama, bunu
iirlerine koymak abasn gsterm iyordu. Eski iirin baz
kurallar onu olduu yere balyor sanrdnz. Deil san
mak, bu byleydi. amz deiti. nsanlar san at rn
lerinde daha ok k aryor artk. Elli yl nceki ozanlar
gibi arm lar ana kaplp kalmyor gnmzn oza
n. nsanca sevgiler, insanca duygular, yaptlarla ortaya
konulmazsa, gl olmaz o ozan. Hi phe etmem, Ca
h it Stk Taranc daha bir sre, akla okunacaktr. Tpk
otuz yl nce F aruk N afizin genler tarafndan sevildii
gibi. B urada bir yzey ozan ile lm duygusunu derin
liine iliyen, bunun yannda yaam ak zerine ac dize
ler dken bir ozan karlatryorum sanlmasn. Taran-
cdaki z ve biim (bizim iirimize gre) anm, all
m duygularla kurulmuyordu. Trke iin gerekten ye
ni itenlikler g e tire n , iirler yazmt. Trkesi arnm
t. Tek sesliydi, kendi lsn bir gn bile amad, a
m ak istemedi. Baudelaire iirinin ilkelerine en az bal
zam anlarda bile ar deildi. (Utu ut*. Perihan utu)
iirinden sonra gene kendi iirinin geleneini kendisi
kurdu.
imdi bak gibi souk bir k gecesine yaklayorum.
1954 yl Ocak aymn son gnlerini sryoruz. A nkara
nn sfr altndaki gecelerinde, a r bir havas olur. Yo
unluu iyice duyulacak bir hava. Soluk alrken insann
burnu szlar, gzleri yaarr. arabuk sokaktan k u rtu
lacak, scak bir yere gireceksiniz. Caddelerde, sokaklar
da herey kurumu, ylesine ta k r tak r. Byle bir ha
vada, insann yanndan geen tandklar ya da dostlar
farkedecek hli olmaz. Nasl oldu bmiyorum. Cahit St
ky birden karm da buldum. lkin beni grd de durdu
sandm. Biraz imi olduu anlalyordu. Huyunu bilirim,
ikili olduu zam anlar, istikm etini kaybetmemek iin bi
raz yrr, sonra durur, te k ra r yrm ee balar. Tesad
fen karlam amz byle oldu. Ben yorgundum, o batan
aa kederdi. H astalndan tr birka ay rapor al
m, bu sre sona ermiti. T ekrar grevine balad - ba-
lyacakt. Onu ilk kez gren bir insan bile olsanz, tedir
ginliini zerinde grrsnz. Kendisini evine gtrm ek
istedim, kabul etmedi.
Epey zaman gremedik birbirimizi, urada biraz ya
renlik edelim dedi.
Eliyle Pikniki gsteriyordu. Ben yemek ve iki
syledim. O kadehini iki yudumda bitirdi. D ur Cahit de
meye kalmad, ikinci kadehi sylemiti bile. E fkrl oluu
nun nedeni uydu: O aylarda iirlerini yeren bir iki yaz
kmt. O nlar zerine aklam alar yapyor, Varlk der
gisinin, sanatn savunu biimini beenmiyor, uzun uzun
yakmyordu. Birka kk aka yapt, glmsedi. Sanki
alnnda karanlk bir bulutun glgesini gryordum. Eli
ni tutsam , elinden kadehi alsam diyordum. Yeniden iir
konusuna dnd, (ikili zam anlarnda dili biraz arlar-
d) iirlerinin savunmasn yapt.
Oradan ktk. Evine gtrm ek iin te k ra r zorladm.
Bir de uraya girelim, dedi. Btn srarm a ramen
alakoyamadm. Sakarya Caddesinin sol kesine yakn
kk bir meyhane idi buras. A yakta iiliyordu. Orada
iki ey vard. Kesif bir cgara duman ve dardaki sou
un yzde sekseni. Viski bardaklar ile birer votka itik.
Ama souk alkol yeniyordu. Cahit ikisini tazeletmeden:
kalm dedim. steksizce kabul etti. ktk. Da
rda hava, gene souk bir demir. Aalar karanlkta tm
donmu sanrdnz. Kzlay otobs durana gelince, b
t n srarm a ramen, benim de evine kadar gelmemi is
temedi.
Bu soukta seni yormayaym, sen beni bir arabaya
bindir, ben giderim, dedi.
Onu kk bir taksiye yerletirdim, ofre gidecei
yeri syledim. Gitti. Meerse ay ak ta son gecesi imi. Onun
birinci lm ertesi gn oldu.
Cahit artk konuamyor, yryemiyor, bir y atak ta
kmldamadan yatyordu. A rkadalar ziyarete gelince,
kendini tutam yor, alyordu. lmden beter denilen ey
gerekten buydu. Hastalnn yedinci aynda bile, kitap
okumak yasakt. Buna ramen bizler soruyorduk.
Birey ister misin Cahit?
O glkle Rak diye yazyordu bir Yenice paketi
nin arkasna.
Aslnda onu, oniki ya da on yl nce yitirm itik. 31
ay 15 gnn tm n srtst y atak ta yaad. Yaad de
dim ama, yalnz bakmakla, alam akla oldu bu yaama.
yl dolmadan acs sona erdi. Onu bir daha, sahiden yitir
dik. kincisi onun iin bir kurtulutu. A rtk iyi olmyaca-
n kesin olarak rendiimiz andan beri, bu kurtuluu
bizler de bekler olmutuk. Byle yaman birer kiisel e
kisi olan ozanlar yoktur demiyorum. Edebiyat alannda,
ac yaamn kitaplara brakp gidenleri birbir gznne
getirdiimiz zaman, Cahit Stk Tarancy da karmzda
bulacaz.

M ahmut Y esarnin
ikinci Basks Onbe U ra
18 Kasm Pazar
1944 n son aylarna doru yryorduk. Sonbahard
ama, kn souk rzgr ile her ke banda rperiyor-
duk. Bir bahede, aalarn altnda Cahit Stk ile kar
karya, pardesler zerimizde oturm utuk. nce ince
yam ur iseliyor. Salarmza, dallardan dam lalar d
meye balaynca kalkalm dedik.
V akit erken. Asmalmescitin en ucuz birahanesi
Tunamn, bugn ilk mterisi biz olacaz. kimiz de ce
bimizdeki madeni paralarn hesabn yapyoruz. Kt
olanndan sz edemiyorduk. nk yleleri zerimizde
uzun sre kalmyordu. Ah! o her eyin ucuz olduu
gnler ki liraya, iki buuk liraya, sekiz on eit meze
ile akamn karland yllar. Karlkl oturup, mer
haba diyoruz. Kendi sohbetimizden, evremize bakma
unutmusuz. Yanmzdaki m asalar dolmu. Bir tek tan
dk ehre yok. Bir sre cgaralanm zla dnyoruz. A n
lalan Baudelairein o nl Spleeni masamzda.
Cahit Stk: Olmyacak, kalkalm bari diyor. Sa
itin meyhanesine urarz. oktandr arkadalarla dargn,
gr nm yorm u.
Sait F aikin devam ettii meyhane, Tepebandan n
giliz sarayna doru giderken, solda bilmem ne palasn
altnda kck bir iki evi. Sait, orada ounlukla sa
nat olmayan dostlan ile ierdi. F akat, biz onun orada
bulunabileceini bildiimizden, h er geiimizde, az k
l camdan ieriye bakardk, orada m diye.
O gn de yle oldu. Baktk yok. Girdik ieriye. Henz
klar yaklmam. k i ram vatanda demleniyor, tede,
bize arkas dnk oturan bir adam a Cahit yaklat.
Naslsnz M ahm ut Yesari Bey?
Yzn bize evirince tanyorum onu. Sk sk Anka
ra Caddesinde rasladm Yesar. Cahit beni tantryor,
karlkl oturuyoruz. Elektrikleri yaklan meyhanede,
M ahmut Y esariye daha dikkatle bakyorum. zerinde es
ki, tozlu lcivert bir elbise. Gzlklerinin altnda fersiz
lemi gzler, renksiz dudaklar. A r ar konuuyor:
Bugn Remzi Kitabevine gitmitim. (Tipi Dindi) yi
te k ra r basacakm. Yeni bask iin, ka lira verdi biliyor
m usunuz? Onbe^ lira... nce kabul etmedim. Ama ne ya
parsn? Sonra aldm onbe liray.
imdi 1968 deyiz. Herhalde ok eyler deiti Trki-
yede. D aha iyi koullar iine girdik mi? Bunu kesin ola
rak sylemek g biraz. Yaz ya da eser karl verilen
paralar, gene dk seviyesini koruyor gibi geliyor bana.

Kimimiz ldk
Kimimiz nutuk syledik

30 Kasm Sal
1937 ylnn yam urlu k mevsimine iyice sokulmu
gnlerinden birii anmsyorum imdi. stanbul Lisesi
nin ikinci katndaki snfmzda oturuyorduk. Edebiyat
dersinde idik. Aalarn son y ap rak lan da dklmt.
plak dallann arasndan Haliin azna bakyorum. G i
dip gelen m otorlar, kk vapurlar alp gtryor beni.
Orada ressam Sisleyin tablalarnda olduu gibi donuk,
bulank bir hava var. nmde V arlk dergisi ak duru
yor. Orhan Velinin ilk iirlerini okuyorum. ok ksa bir
zaman nce,, ocukluumuzda braktm z anlar, k n k
krk grntler yaklap uzaklayor bu iirlerle, yeni bir
duyarlk alyor nmzde. Yzeyde kalan Hece iirinin
temsilcilerinden O rhan Seyfi karm zda krsde o turu
yor. Bize anlatacaklar bitmi gibi susuyor. A rasra nn
deki ktlar inceliyor. O zaman, imdi de devam eden
alkanlm yeni balam t: Elime aldm bir derginin
ilk olarak iirlerini okurum. iir yoksa o dergide, ozan
dan, iirden sz aan yazlan izlerim ilkin. Varlk dergi
sinde yeni yei grmee baladm O rhan Veli imzal i
irleri, allmn dnda, deiik bir havada buluyor
dum. V arlkla gelen ozanlar arasnda A hm et Muhip, Ca
h it Stk Taranc, Ziya Osman Saba, biraz H m it M acit
Selekler a y n tutulursa yeni bir iir gc getiren ozan
gsterilemez. O dnemin ozan isimleri olarak evket H f
z, Yakup Sabri, F u at mer, R eat Cemali bugn kimse
bilmiyor. Bu saydm adlarn yanna daha on, onbe im
za koyabilirim. O srada Nzm Hikmet tutuklanm , ya
yn yapamaz durum a getirilm iti. Edebiyatmzdaki yeri
ve kiilii deta kska iine alnmaa balamt. Aydn
lk, ulusal, toplumcu edebiyat akm, filiz ularn gster
miti am a henz rnlerini dkmemiti ortaya. Form alist
iiri srdren ozanlar, Hececilerin ektii duvarn dibin
de clz birer bitki gibi kalmlard. Oysa O rhan Veli 1937
ylndaki iirleri ile yeni bir duyarlk, yeni bir ses geti
recek gibi grnyordu. Biimci ozanlara kar bir ku
ku yaratm ak abas vard onda. Geri kendisi de bir fo r
m alistti ama, ncekilerden farkl idi. ncekiler ypran
mt. E n nemlisi, ilerinde kendi trlerinde bile o rta iz
giyi aan, kiilik sahibi bir ozan yoktu. Orhan Velinin
iiri balarken byle bir ortam a girm iti iirimiz. Yaln
bir halk dili ile ilkin ocuksu anlarn iinden geen rler
yazm aa balad. Bunlarn arasnda bilin alt denilen t
re sokulamyacak yeni bir duyarln tellerinden geen
rom antik kk iir paralar grrz. H er gnk yaan
tmzda yle bir an esinlenip geiverdiimiz azck hzn-
bir atm osferle ya da zerinde pek yle durmadmz
ocukluk anlarndan girm iti iire O rhan Veli. lkemizin
gidiinde talanacak yanlara kk kk akllar fr
latyor, esprit critique dediimiz, trkede rnekleri pek
verilmemi bir akm a giriyordu. G aripin nsznde, al
lm iire kar kendi kukusunu okurlara yayar, kabul
ettirm ee alr.
imdi O rhan Velinin 1937deki ilk iirlerini okurken
anlarm a yaslanp, yukardaki n o tlan bir kenara yazdm
sonra G aripin nszn te k ra r okudum. Bu nszn Abi
din Dino tarafndan yazld ya da O rhann yazd ta s
lan Dinonun kalemi ile dzeltildii sylentisini iitmi-
tim. O nsz biraz karkadr. Sizler de yeniden okur
sanz, O rhan Velinin iir zerine dnceleri, kanlan
1941 de tam bir akla kavumam diyeceksiniz. ns
zn hemen btn arl biimsel grleri getirir k a r
nza. Ama, u aaya aldm blm, onun ilgin bir
yandr. Beraber okuyalm: Bugne kadar burjuvazinin
mal olm aktan, yksek sanayi devrinin balam asndan
evvel de dinin ve feodal zmrenin kleliini yapm aktan
baka hi bir ie yaram am olan iirde, bu deimiyen
taraf, m reffeh snflarn zevkine hitap olmak eklinde
tecelli ediyor. Mreffeh snflan yaam ak iin almaya
ihtiyac olmayan insanlar tekil ederler. O insanlar ge
mi devirlerin hkimidirler. O snf temsil etmi olan iir
lyk olduundan daha byk bir mkemmeliyete eri-
rmtir. Ama yeni iirin istin at edecei zevk, artk, eka-
liyefi tekil eden o snfn zevki deil. Bugnk dnyay
dolduran insanlar, yaam ak hakkn mtemadi bir didi
menin sonunda buluyorlar. H erey gibi, iir de onlarn
hakkdr, onlarn zevkine hitap edecektir. Bu mevzuuba-
his kitlenin istediklerini eski edebiyatlarn letleriyle an
latm aya almak demek de deildir. Mesele bir snfn
ihtiyalarnn m dafaasn yapm ak olmayp sadece zev
kini aram ak, bulmak, san ata onu hkim klmaktr. Bu
grlerin izgisi ile onun iirinin izgisi arasnda bir ya
knlk ya da yutarlk v a r m diye dnyorum imdi. Bu
satrlarn getirdii bileimci ri O rhan Velide az d a ol
sa buluruz bazan. Bunun tartm asn, onun zerinde in
celemeler yapacak eletirm enlere brakalm daha iyi.

Cumhuriyet kuann nl bir yazlk kahvesi vard.


Bayazt Camii duvarnn dibinde aalarn glgeledii
kahveleri anmsyorum imdi. O rada iki ya da kahve
nin tm ne birden Kllk denirdi. Bizler daha ok ark a
ta ra fta, o rta ksmda otururduk. Kahvelerle iie olan
nl lokantann dner kokusu, leye doru burnum u
za yaklam aa balard. Bizim a karnna yaptmz sa
n a t sohbetleri bazan o kad ar hararetlenirdi ki, yemek
kokularn unuturduk. 1942 baharnda ite byle bir gn
d. -drt arkada oturuyorduk. Yeni b ir dergi tasar
snn tam ortasm da idik. Biri Yedek subay elbiseli iki
kii masamza geldi. Tanyanlar, tanm yanlan ta n tt
lar. Yedek Subay elbiselisi O rhan Veliydi. Sivilceli yz
l, kaln dudaklarnda biraz mstehziye kaan bir gl.
Tevazuunun yannda, nl bir kii olmamn ra h a t konu
mas onu gururlu yapyordu biraz. Belki bana yle geldi
o gn. Sonralar ahbaplmz arttka, bu histen azck
syrldm. Hele glmedii anlarda ok masm bir yz
vard. O gn bize Yolculuk iirini okudu. (Yaylnn a t
lar m gr mngr) dizesi Anadoluda atl arabalarla yap
tm yolculuklar te k ra r yaatyordu bana. Bir sre son
ra iki arkada daha geldi yanmza. Konuma srasnda
onlar tantrm ay unutmuuz. Kendisi h atrlatt bize:
Yeni gelen arkadalarla tantrn beni dedi.
n yapm ada usunu onun kadar iyi kullanan b ir ki
iye rastlam adm daha. Bu konuda en ufak frsat kar
mazd. Aramza bir yabanc gelse, isim yapm nemli bir
kii de olmasa, O rhan onunla olaanst ilgilenir, iyi bir
etki brakm ak isterdi zerinde. Yllar getike, bunun bir
ok rneklerini grdm.
Birka ayda bir stanbula geliyor, Kllkte kar
layorduk. D aha sonraki gelilerinden birini gayet net
anmsyorum, insan dergisi yeniden yaynlanacakt.
Hilmi Ziya lkenin ynetimi altnda yeni ve gen bir ekip
dergiyi hazrlyordu. Bunlarn balca yesi H aan Tan-
n k u t idi. O rhan Veliden iir istediler. O rhann cevab
yle oldu:
iir veririm ama, derginin en bata, birinci iiri ola
rak baslmas art ile. Sonra byk puntolarla olacak.
O gn Sz iirini insan dergisine bu koulla verdi.
Ondan sonra kan edebiyat dergilerinde, ozanlar byle
bir bareme girmee baladlar. Bugn baz dergilerde bu
gelenek hl srdrlm ektedir. Yllar nce Salim engil.
Seilmi Hikyeler Dergisini yaynlad srece bu eit
ozan kaprisini ykmasn bilmiti.
A radan yllar geti. 1945 de A nkaraya gittim . Orhan
Veli Tercme Brosunda, ben Ansiklopedi Brosunda
alyoruz. Krdn Meyhanesinde, bulvarda sk sk
rastlyorum ona. stanbuldaki, kendine zg rahatl,
nasl syliyeyim, iir alannda nl kii olm aktan gelen
m utlu grn yok artk. Gnlk ekmek peinde, kale
mi ile geinmek savn gryorum gzlerinde. Bohem ya
antsnn ar ekileri onu biraz daha zayflatm, st
ne bana daha az nem verir olmutu. 1946 seimlerin
den sonra, Cumhuriyet Halk P artisi iyice saa kaymt.
Mill Eitim in bana R eat em settin Sirer getirilmiti.
Orhan, bu arada Tercme Brosundan ayrlm, lk der
gisinde bir sayfa verilmiti kendisine. O rada gen istid at
larn iirlerini eletiriyor, m ektuplarna yantlar veriyor
du. Yanlmyorsam o sralarda lk dergisinin folklor
paraleline yakn bir tutum u oldu. Destan Gibi o dne
min kitabdr. lkde folklor krm as yazan ozanlardan
tam am en ayr bir deyile, Anadolunun o lmez foklor i
tenliini iirlerine koyma denemesini yapt.
Yaprak dergisini 1949 banda yaynlam aa ba
lad. yle bir ortam a varlm t ki, nam uslu aydnlar bi
re r kalem savas olamazlarsa, dalkavuklua doru itile
ceklerdi. O rhan Veli, o ksa sre iinde bata R eat em
settin Sirer olmak zere, gericilikle savat. nce alayc
yazlarn bugn de anmsyorum.
N urullah A tala danlm lard. Kendini kabul e ttir
mesinde, nl bir kii olmasnda byk rol oynyan dene
me yazann, frsa t bulduka ineliyor, h a tta nemli bul
muyordu artk. Bunda O rhann kusuru ya da kabaha
ti kadar, A tan da herkes tarafn d an sevilen o geimsiz
tabiat etkili oluyordu. Ata, onu akli Solucan diye
isimlendiriyor, yazlarnda ondan sz amyordu. Sanrm
birka yl, O rhan Velinin adn anmad. Sohpetlerinde de
onun kiiliini yerm ekten kendini alamad am a Orhan
Veli yitik olunca, i deiti. tenlikle dolu yazlar yazd
T ekrar vd onu.
Orhan Veli, A taa Mnekkit N uri Bey adn tak
mt. A tata n sz aldka, o alayl gl ile onun ze
rine bir hikye ya da fk ra anlatyor, sylenenler A taa
nakledilince, A ta kyametleri koparyordu. B ir blk a r
kada, A tan kzgnln merakla, sevgi ile izliyordu.
Bir b ahar gn Kzlayda zende birka arkada
sohbet ediyorduk. Yammzdaki m asada A ta tek bana
oturuyordu. Biz onun varlndan habersiz konuuyor
duk. O srada O rhan Veli, Yap ve Kredi Bankasnn
nnden gelerek bize yaklat. A yakst biraz konutuk.
Ben, Otursana Orhan dedim.
O, bana glm siyerek gz krpt:
Hayr dedi. ok nemli iim var. M nekkit N u
ri Beyi grdnz m? Onu aryorum.
Ben, A tan oturduu ta ra fa bakm adan:
Hayr, grmedik, dedim.
O rhann azndan daha M nekkit N uri Bey szleri
kar kmaz, A ta hmla yerinden frlad, nndeki se
ti atlyarak, Kzlaya doru hzl hzl yrd. O rhan a r
kasndan kahkahalarla glyordu.

O rhan Veli 1949-1950 yllarnda sk sk Bolu zerin


den, ounlukla kam yonlarla stanbula gidiyor, deta
zlemini giderdikten sonra A n k araya dnyordu. 1950
ylnn Kasm aym da bir Cumartesi ya da Pazartesi g
n sabahleyin M erutiyet caddesi ile Konur sokann ke
sitii yerde rastladm kendisine. Bilinde kk bir an
ta. Pastrm a yazndan kalma gneli bir sabahn aydn
lnda konutuk.
Bolu zerinden stanbula gidiyorum dedi.
Gle gle, hayrl yolculuklar dedim. K ar kald
rm a geince dnd, el sallad. Glerek uzaklat. A radan
birka gn geti. 15 Kasm 1950 tarihli gazetelerle lm
haberi geldi.
O rhan Veli zerine anlarm toplarken, iirlerini ve
onun lmnden sonra yazlan baz yazlan te k ra r oku
dum. Birinci Byk Savala kinci Byk Sava arasn
daki dnemde yaam bir blk Fransz ozannn yaan
tlarn ve iir servenlerini ksack mrne doldurm utu
o. Bohemlii seviyordu. lkemizin koullar, bunu hep
sar kl kk meyhanelere doru itti. Bir alkol dn
yasnda yaamay seviyordu ama, evresini ya da olanak
lar bulsayd, daha iyi bir iir izgisine v an rd sanyorum.

Lambola Bir Gece


29 Ocak Perembe
Kpr altnda ayakkablarm boyatyordum. yotu,
insann burnunun deliklerinde tutan, lk bir sonbahar g
n, kprnn denizle kalkp, denizle inen havas iinde,
boyacnn iini seven el hareketlerini seyrediyordum. O
hafif sallant, insan uykunun yam bana gtrp, sonra
biraz uzaklatryordu. Omzurpa bir el dokundu. Biranda
yalnzlktan kurtuldum . Yanmda beyaz ceketi ile glerek
duruyordu:
Tamam dedim. Oltama balk vurdu.
Ama yakalanm ad daha dedi.
Yrmeye baladk. Mutlu b ir glmseme dudakla
rnda duruyordu. Tnelle ktk yukarya. Biraz neeli,
biraz ikili olduu saatlerde espriler yapar, kk kk
hikyeler anlatr. O akam da yle karlyorduk. Hachet-
tee uram ay unutm adk. K itaplar, kinci Dnya Savan
dan sonraki dnemin ar atmosferinden geliyorlard. Sa
va ncesinin ozanlar ateler iinden, dayatm a hareketle
rinin keskinliinden gemilerdi. B ir sre onlarn bu tu tu
munu konutuk. Pahal kitaplar karsnda ceplerimizi pek
kartrm adk. T ekrar yrdk. Beyolu Balk pazarna
girerken, ieklerin kokusundan nasibimizi aldk. Az son
ra, sa ta ra ftak i sokakta Lambonun kk meyhanesi
nndeydik. erde Cahit Irg a t demleniyordu. O alkoln
yansn yrm t. Lambo, o kurnaz glyle karla
d bizi. Be dakika sonra, O rhan Veli kadehini bitirm iti
bile. Baktm. Akam karanl, dardan ieriye sarkm a
a balamt. Lambonun az mumlu ampulleri daha da
san latrd iersini. Cahit Irg at, tezghn arkasnda, dip
ta ra fta tek bana oturduu yerden kalkt.
Ben gidiyorum, dedi.
Bir oyun ya da film ii iin gitti.
Kck meyhane dolmutu det. Cgara duman bu
lutu iindeydik. O turacak yer iki- kiilik olduundan,
ounluk ayakta yarenlik ediyordu. Lamboya geldii
mizden beri iirden, edebiyattan konumamtk. O rhan
Veli, bilmiyorum kanc kadehten sonra, dam dan der
gibi:
mer Faruk, sen benim (Kzlck) iirimi been
medin mi? diye sordu. .
A rtk bu saatte, rak iesinde balk gibi idi ama, sar
holuk bilinsizlii yoktu zerinde. Bir sre nce Ant
dergisinde Suut Kemal Y etkinin bir deneme yazsndaki
yanlglarn eletirirken, O rhan Velinin (Kzlck) iirini
tekerleme niteliinde bulduumu yazmtm. Buna alnm
olacak. Ksa bir aklama yaptm :
Ozann dnyaya bak tarznda farkl bir gr ge
tirdin ama, iirimizi form alist bir snr iinde, halk diline
yatkn, espri iirine, bohem iirine doru gtryorsun.
Ben halk dlinin itenliini ekmek gbi gsmde tu tarm
ama, bat kopyas form alist iire karym. dedim.
Glmsiyerek beni dinliyordu. Kadehinden bir yudum
daha ald. Yznden sar bir dnce bulutu geti:
Benim iirim de toplumcu, benim iirim de oraya va
racak dedi.
O rhan Velinin a ara sm yakarken, kibrit alevinde
ekilmi bir fotoraf vardr. imdi o resme te k ra r bak
yorum. Onu Lamboda bir akam karanlnda grr gi
bi oluyorum ve:
Yaasayd diyorum.

Medar- Maiet
M otorunun Serveni

17 Aralk Cuma
Biliyorsunuz biz bir bask dneminden getik. N a
muslu edebiyat olmak, yurtsever ozan olmak, yiit bir
kiilik istiyordu o zam anlar. Geri imdilerde de, aydn
kiilerin, sanatlarn ekileri devam ediyor. Ama 1940 ile
1960 arasnda olanaklar ok yetersizdi. S anat akn, halk
akn yreinde yaatm ak, ancak ar bask koullarn
gze almakla mmkn oluyordu. Nedensiz sorguya ekil
meler, hibir yarg k arar olmadan kitap toplatm alar, he
men her sanatnn bana gelen basit olaylardand. a
mzda san at erlerinin, ilkin mangal gibi bir yrekle ha
zrlanmalar, yola kmalar gerekli derim hep.
Bunlar unun iin yazyorum. Cum huriyet dnemin
de, Kk Hikye sanatnn en ilgin iki imzas vardr.
Sabahattin li ve Sait Faik. Birincisi bask dneminin en
ar darbesini yemi ve yaam n yitirm itir bu yolda.
kincisi bam baka koullar iinden kp gelmesine ve yu
muak hikyeler yazm asna ramen, o ac servenlerden
kurtaram am tr kendisini. S ait F aik in 1944 ylnda ken
di paras ile Yoku Kitabevi yaynlar arasnda kard
Medar- M aiet Motoru adn tayan ilk ve tek roman ye
ni yaynlamt. (Tek roman diyorum. lkin Kovada
Bulut adn verdii, sonradan Havada Bulut olarak de
itirdii Beyolundaki bohem yaam zerine anlar de
nilebilecek eseri roman deildir. K itaplar arasnda en az
Sait Faik izgisi tayan Kayp Aranyor u pek benimse
mediine tank olmuumdur.) Medar- Maiet Motoru, Sa
itin belki biraz dank, belki biraz roman tekniinden
uzak duran kitabdr ama, en ok S ait Faik slbunu ge
tiren eseridir. En ok insansal deerlerle, masmavi bir gk
altnda, unutulm az yaam izgileri ile yaklar bize. Hele
Sarn ya da ahm erdandan sonra okursanz, hikye sa
natna mr vermi, artist bir yazarn dnyasna girer,
bir ada atm osferinden geersiniz.
Skntl bir sonbahar gnyd galiba. Sirkeciden
A nkara caddesine doru yryordum. Eski, inklp Ki-
tabevinin kesinde karlatk. Daha dorusu burun bu
runa gelmitik. Vitrinlerdeki kitaplara bakarak yrd
m iin onu grememitim, fkeliydi, can skknd.
Merhaba ma karlk:
Medar- M aieti topladlar dedi.
Neden demeye kalm adan:
Eski okul arkadam (burada bir isim syledi) bir
ju rn al yazm, Em niyette sylediler. K itapta propaganda
varm. G itti bizim paralar. Satlan kitaplarn parasm
topluyorum.
Y attrc szler syledim ama, o oralarda deil.
Yazmyacam artk. Em ek veriyorsun yazyorsun,
paranla bastryorsun, toplatp aty o rlar bir kenara. Yaz-
myacam.
Beraberce br kitabevlerinden de hesab aldk. Dn
dk Yoku Kitabevine. H esap kitap. A nkara Caddesindeki
kitaplarda Medar- M aiet Motoru, doksandokuz adet
satlm.
Sait te k ra r:
Gitti bizim paralar diyor.
O andaki yzn untam am . Bu olaydan sonra galiba
uzun sre sustu. Kat yaz yazm aktan. Rastladka, kl-
lenmee balyan fkesini seyrediyordum.

Kestaneci Dostum un
Hikyesi

21 Ocak aramba
imdi ar ar yaklayor 1942 nin Kasm aynda
yam urlu bir gece. Yalnzm. O gn ok pipo imiim, a
zm zehir gibi. Yrdm caddenin kenarnda bol kl
birahaneler, geceyi yayor. Durakladka, herbirinde ta
ndk ehreler gryorum. Hi birisine yaklam ak gelmi
yor iimden. Bir vitrinin ndan kurtulunca, pardesl
bir adam la arpm am ak iin duraklyorum.
Vay diyor Sait Faik. Hemen ekliyor:
B ugn canm pek skkn. B ir s a a ttir dolayorum.
H em b ir ahbaba rastlam ak istemiyorum . Hem, yeni yaz
dm hikyeyi dinliyecek b ir ark ad a aryorum.
B ir m asada iki ie bira ile birlikte oturuyoruz. Hi
kyenin yazl olduu s a n k tlar sanki kendiliinden
o rta y a kyor. E ski harflerle yazlm, yeryer karalanm
sa r d e fte r y ap rak lan bitirince tu tu k tu tu k , gzlerine ba
kyor.
Hilfsz sylyorum, bu, Trkenin en iyi hikye
lerinden biri Sait. Ver bu hikyeyi bana, Y rye ko
yalm.
Tella k tlan cebine sokuyor. Onda benim vc
szlerime kanm am bir insan hli var.
Baz yerlerini deitiririm ya da batan yazanm bel
ki, bugn kalsn diyor.
Tenhalam caddede, yam ur altnda aynlyoruz.
E rtesi gn m, daha ertesi gn m, galiba gene yle
bir gece vakti A. K adirIe karlam lar. Ayn ruh hli
iinde, ona da okumu hikyeyi.
Yeniden yazamadm, al hikyeyi demi. K adir se
vinle geldi, beni buldu. B ir rpda, kahvenin m erm er m a
sas zerinde, hikyeyi yeni harflerle temize ekti. nk
bizim dost mrettibimiz Avedisin (imdi P ariste, kulak
lar nlasn) basmevinde altrd gen kzlar, eski
harfleri bilmiyor.
Yryn o says yaynladktan bir h afta sonra,
Sebat Basmevinin bulunduu caddede Avedisle karla
yoruz. Em niyet Basn Brosundan bir memurun Sait Fa-
iki aradn sylyor. Anlalan Kestaneci Dostumu
zun yeni serveni balyacak. Az sonra, memur bana ge
liyor. Sait Faiki nerede bulabileceini soruyor. Sait ne
rede bulunur? Beyolunda stikll caddesinde...
Akamst Taksime doru yrrken karlatk. Sa
it neesiz.
Ulan diyor, derginin sahibi sensin. Hikyenin kanu
ni m ahzru vard da, niin yaynladn? Yarn gideceim,
bakalm ne kacak karmza?
S aiti yattrm aa alyorum:
Hikyende mahzrlu hi bir nokta yok. Birey so
racaklardr, onun iin aryorlar herhalde.
Ondan sonra yle bir konuma geiyor aram zda:
Ekmek karnen yannda m Sait?
O gzlerini aarak bakyor:
Nolacak ?
Glerek, akadan taklyorum :
Biliyorsun, stanbulda Sk Ynetim var. Belki b ir
ka gn serbest brakm azlar, ekmek karnen yannda bu
lunsun.
Yahu brak bu lflar, alayn sras deil.
E rtesi gn Sait Faik, M eserret Kraathanesinde, ola
n biteni anlatt. (Kestaneci Dostum) hikyesinde, Kes
tanecinin m angalna Burada satm ak yasaktr diyerek
tekmeyi vuran memur cezalandrlacak, sonradan eroin
cilie ahan kestaneci de okula verilecekmi. Onlarn kim
liklerini renmek istiyorlarm . Sait, bin dereden su ge
tirerek, hikyenin gerek olmadn anlatm da kurtul
mu. O gnden sonra karlatka:
Ekmek karnen yannda m Sait? derdim, glr
dk. imdi hey gidi gnler, hey gidi Sait diyorum.

Balmumundan Bir Heykel

10 Mays aramba
1954 n lk bahar gnleri balyor. Trenle A nkara
dan stanbula geliyorum. zm itten sonra yeil maviye
dnyor. A ylardr grmediim deniz, ilkin iyot kokusu
ile kyor karm a. Sonra ku bak kylardaki denizi
seyrediyoruz. Masmavi, sabahn duman altnda kmlda
madan duruyor. Kk balklarn hareketli kalabal Sait
F aik i hatrlatyor bana. Ve stanbul insanlar arasna ka
ryorum. Birka gn kalp dneceim. lerim i dzene
koyduktan sonra, dnmezden birgn nce (9 Mays 1954)
gneli stikll Caddesinde yryorum . Fransz Konso
losluu salonunda Ressam F ethi K arak an sergisi var.
Gelmiken sergiyi gezeyim diyorum. O rada H sam ettin
Bozoku, A. A rad gryorum. S aitin ok ar h asta ol
duunu, M arm ara Kliniinde yattn sylyorlar. Do
rusu ya, o yaam ak dolu adam n hastalna inanamyo
rum. Kendi kendime: Sait h asta olsun, y atak ta yatsn.
nanm ak gelmiyor iimden.
M arm ara Kliniinde S ait F aik i ziyarete gidiyorum.
Y att odann kaps nnde bir hem ire:
Sait Bey komada. D oktor kimsenin ieriye girme
sine izin vermiyor.
D oktorunu buluyorum. A nkaradan geldiimi, kap
dan bakm ama izin verilmesini rica ediyorum. Doktor, yal
nz kapdan bakm ama raz oluyor.
Yz balmumu sardnda. Gzleri h afif aralk. Ko
mada ar ar karanla doru yrd belli. Grm
yor, dnmyor. Balmumundan yaplm bir Sait Faik
bu. yle yaamasz. Sanki denizde boulmu da, yeni
karm lar onu kyya. Gzleri, dudaklar hi kmldam
yor ama, durm adan konuuyor gibi geliyor bana. 10 Ma-
ysda dnyorum A nkaraya. 11 Maysda o, balmumun
dan bir heykel hlinde gidiyor, dostlarndan, m artlarn
dan, balklarndan uzaklaarak.

Mutsuz bir yazar


29 Nisan Cuma
Bir konuma arasnda ya da b ir yazda Halk Ya
zar elimelerini yanyana grsem, duysam, hemen Os
man Cemal Kaygl gelir hatrm a. ocuk belleime giren,
ocuk gzlerimin iinden geen ilk yazar oydu nkil. F a
tih in nl aram ba semtinde oturuyorduk. Ortaokula
yeni balamtm. Birgn bilmiyorum kim, onu gsterdi
bana: te bu adam m uharrir, gazetelerde yazlar yaz
yor dedi. O gnden sonra, ne zaman grsem, dikkatle
bakyordum ona. Kemikli ehresi, yandan ayrlm, am a
iyi taranm am salan, yzne uymyan gzlkleri ben
de kuku yaratyordu. tsz elbisesi, ireti balanm
kravat ile onu yazardan ok, o dnemin kk bir me
m uruna benzetiyordum. Oysa, gerekten halktan bir ki
i idi o. F ener Rum Kz Lisesinde Trke retm enlii
yaptn sylyorlard. A radan bir iki yl getikten son
ra, E them zzet Benicenin kard Aksz, Son
Telgraf gazetelerinde gnlk fkralarn, rom anlarm iz
lemeye baladm. stanbulun kenar semtlerinden gelen
yerel tipleri, onun kadar iyi tanyan yoktu o sralarda.
Kk kenar mahallelerin iinden, biraz hznl, am a ya
am dolu bir anlatm getiriyordu. Bu doal anlatm n iin
den geerek, Hali kylarn, E yp, Edim ekapy, Su-
Iukuleyi tanm aa balyordunuz. Romanlara, hikyelere
girmeden nce, stanbulun folklorunu iyice incelemiti.
Yazlarnda, tan topran, ykk duvarlarn, yangn
yerlerini btn ayrntlarna kad ar gsteriyordu bizlere.
O sralarda bizim eitimimiz, ikinci bir kaynaktan
g kazamyordu. Ortaokul, lise snflarna devam eder
ken, Halkevlerinin kitaplklarndan, konferanslarndan,
temsillerinden (Tiyatro gsterilerinden) geiyorduk. F a
kir renciler olarak, okul kitaplarnn dnda, yn y
n kitab oralarda okuduk, ilk tiy atro perdelerinin al
m oralarda seyrettik. Bugnk ller iinde kmse
meden dnrsek, T rk toplum unun gelimesinde, bir
aydn katnn yetimesinde, Halkevlerinin yardmc rol
n unutmamalyz, i te o dnemde, artk temsilcileri azal
m bulunan O rta Oyununun son gsterilerine yetimee
alyorduk. Byk tiy atro adam Jacques Copeaunun
kurm akta olduu oyun tarznn, belki daha ilkel koullar
iinde stanbulda grd ve hayranlkla seyrettii Or
ta Oyunu rneini m erakla grmek istediim ocukluk
yllarmda idi. Osman Cemal K aygdy byle bir oyunda
seyretm ek olana kt karm a. B ir gece gzlerimi krp
madan onu seyrettim , byle bir oyunda. F ak ir bir halkn,
mutsuz bir ocuu olmasma karlk, gldrrken ii k a
nayan bir insann gzlerini gryordum onda. Gzlkle
rini karm, dolu dolu bakyordu evresine.
1939 da yazarlnn doruuna kt. ingeneler ya
ynland o yl. Lise sralarndaki harlm la yetmibe
kuru verip bir tane aldm. Kapam evirince, ilk say
fasnda yle yazyordu: (Bundan 25-30 yl nce yaan
m hakiki ve gayet derin ingene aklarn gsteren bir
maceradr.) D aha sonraki sayfada A hm et H aim in (in
gene bizzat bahardr) adl yazsndan ald bir para e
rom anna giriyordu. Derslerimin arasnda, galiba iki-
gecede okudum o roman. D aha nce okuduum kitapla
ra benzemiyordu. Hseyin Rahm inin yolundan getii ok
sylendii halde, ben onunla uzak yakn bir ilintisini g-
remiyordum. Hseyin Rahm inin, kendi kahram anlarna,
anlatt olaylara uzak duran bir davran vardr. Bun
lar anlatyorum ama, ben aslnda onlardan deilim der
gibidir. Osman Cemal Kayglnn gene yakn grld
bir yazar da Ahm et Rasim dir derler. Ben, onun da ya
knnda grm yorum ingeneler yazarn. nk h er
biri ayr snftan, a y n sem tten, a y n ekonomik koullar
iersinden gelen yazarlardr. H erbiri ayr a y n yerel kii
likler izerler bizlere. Oysa, Osman Cemal hepsinden ay
r, kenarda braklm halkmzn kiilerini, kenar m ahalle
limizin m anzaralann, birinci zellii itenlik olan anla
tm la yazm tr. Akas insancl ve de ulusaldr o.
A radan birka yl daha geti. B ir yaz gn K llk
te Sait Faik ile oturuyorduk. Biraz ilerde tavla oynyan
iki kiiyi gstererek sordum ona:
urada Nurullah A tala tavla oynyan Osman Ce
mal deil mi?
Ta kendisi dedi. Tavlay bitirsinler de gideriz o
masaya.
Sz ingeneler zerine getirdim :
Sen bir konumanda ingeneler zerine bir lf et
mitin. O kany tu tu y o r musun imdi de?
Evet, ingeneler bal gibi ahaserdir. Osman Cemal,
en beendiim yazardr dedi ve ekledi:
Franszlarn populaire dedikleri yazar tipine tam
tam na uygun yazarmzdr o. Bizde populaire deyince
edebi deer azalr sanlr. Oysa deil yle. Edebiyat ku
rallarna gre de incelenirse, en kymetli yazarlarm zdan
biri olduu anlalr.
Tavla partisi bitince oturduk yanlarna. Sait Faik,
beni tantrd Osman Cemalle. O zaman anladm ki, o
pek-fazla glmiyen yz, kendi holand havay ya da ki
ileri bulursa, anlatm asn seviyor, insancl bir yrein
dzeyine gtrm esini biliyor sizleri.
A rtk sk sk karlayorduk, aram ba caddesinde,
Aksz gazetesinde, anlarndan kuvvet alan Akamc
lar roman balamt. Onu izledim bir sre. B ir yerde
film koptu. Ben Anadoluya gittim . Romann sonunu g
remedim. K itap biimine getirilemedi. Gazete sayfalarn
da yitip gitti.
K itap biimine gelmi az eseri vardr zaten. Kendi
alannda tek eser olarak duran (stanbul A rgosu Lgati)
m bugn te k ra r yaynlasalar, stanbul trkesinin zengin
kaynaklarndan birini aydnla karm olurlar. Sonra
(stanbulda Sema Kahveleri ve Meydan airleri) kk
fak at kendine zg bir folklor dalnda, stanbulun az bi
linen bir yanm getirir ortaya. Bu konuda alacaklar
iin ilgin bir kitapktr.
lkin, Kaygsz soyadn almt. Ksa bir sre onu
kulland. Sonra bir yazsm da: Ben kendimi Kaygsz sa
nrdm. Oysa ben Kaygl bir kiiyim. Soyadm Kaygl
yaptm dedi.
Birgn, E debiyat Eletirm eni bir arkadam la konu
urken, sz geldi dolat, ingeneler zerinde durdu.
A rkadam :
Bugnn roman anlayyla okusan ingeneleri, es
kisi kadar beenmezsin dedi.
Dondum kaldm. ok sevdiim eski bir dostum un a r
kasndan konumak gibi geldi bu sz bana. ingeneler, ki
taplarm n arasnda duruyordu. Ama el sremiyordum . Dn
gece atm onu tekrar. Yer yer okudum. A rkadam ya
nlmt galiba. ingeneler, b ah ar gibi bir romand. Mut
suzluu urdan geliyor. Yeniden yaynlanmamas zn
veriyor bana. Varlk Yaynevinin, Osman Cemal Kayg-
ly gn na karmas, onun ak yazs olur. nk
unutulm ak onun hakk deildir.

Bunalm
Ya da
eliki

2 Mays Pazartesi
Sanatlarn mektuplarn, otobiyografilerini, otokri
tiklerini, undan tr ilgi ekici bulurum. O, ok kiisel
gibi grnen yazlarn derinliinde insaa sevgisi, doa
tutk u su v ar m diye, bakm a frsat verir bize de ondan.
Bazan bu para para anlarn sayfalarnda, onu yazann
kiiliinin izgilerini bir bir grrsnz. Bu yaam ser
veninin satrlar arasnda, sanata, insana verdii deerin
lleri kar ortaya. Sanaty, yaad a iinde ky
metlendirmek abasnn yannda, ilkin u sorun kyor
karm za. Eylem iinde ozan nasl b ir ta v r taknm ?
Olaylarn ak dnda m kalm, yoksa onlara kaplmak
gereini mi duym u? Ya da yiit bir davranla, olayla
rn kt gidiine direnmeler gsterebilmi mi? Ona bak
yorum ben. Syledii iirler, getirdii eserler, yaad
eylemin dna m dryor onu ? Hep bu ayrntlar ara
tryorum ilkin. Yani nam uslu olmak yolundaki abala
rn gz nne getiriyorum . Yaam ile syledikleri a ra
snda elikiler varsa, tutarszlk balyor demektir. Bun
dan tr ozanlar ya da sanatlar btn boyutlar ile
incelerken, toplum ilikilerine iyice bakmalyz. Byle in
celemelere girersek, ozanm serveni aklk kazanr. Bir
takm gereksiz yarglarla, ona dev aynas tutm am
oluruz.
nsanolunun zaaflarn, kusurlu kk davranlar
n, insansa! bir adan bakarak yorum larsak, krk knk
izgilerin biraraya gelmesinden onun kiiliini btn ile
karamayz belki. Dorultudaki eylemi nemlidir nk,
zellikle ozanlar, kat bir eylemin izgisi zerinde yrye
mezler her zaman. Ama yaamnn esas dorultusunda n a
muslu bir dokusu varsa, aydnla karabilirsiniz onun
yzn. Bylece bilinle yaratt dnya, ne getirm i bi
ze, o kar ortaya.
Yeni iirin 1936 dan ncesi Nzm H ikm etin rn
leri ayr tutulursa tek dzelik srdrm t uzun s
re. 1937 den sonra hayli deiik atm osferli yeni bir dev
reye girdi iir sanatmz. Bunun geni incelemesi yapl
mad daha. Ksa ksa aklam alara, h a tta yanl yarglara,
kmazlara girildii grld. Denebilir ki, baz gruplam a
lar, yadsma emberine sk skya sarlarak baz byk
deerlerin defterini kapatrz sadlar. Buna karlk, kei-
boynuzundan kurduklar, yaamsz bir sra iirini sk sk
sz edilir bir dzeyde tu ttu la r. Bana kalrsa, yanlg gr
da balyordu: Bir Guillaume Apollinairein, bir Blaise
C endrarsn iirine bakarken, yaam larn da incelemek ge
rekir onlann. Geldikleri koullarn uzants iinde doal
bir iir ekileri vardr. E ri ya da doru abalar, ala
rnn gereklerine gre kurulm utur. Yapmack devinekle-
re gitmezler, rnein Verlaine, nl kii olmak iin deil,
belki drtlerle afyona, zehire alm tr. Bu dumann,
azck karanlk, azck bohem sokaklarndan geerek,
allmn dnda bir iire varm tr. Bir bozulmann
iirini brakm tr okurlara. Eserlerini ve yaamm yanya-
na incelediiiz zaman bir tutarszlk grmezsiniz. Evren
sele doru al vardr. zellikle dizelerin ustasdr.
Ozann kurduu yaam ya da geirdii yaam ok
nemli bence. iirinin dam arlar, bunun iinden geecek
nk. M utluluun kysnda duran hznden esinlenir
ler. Dnya kesitine kendindenlii k atarak insansal bir bi
leime varrlar. Bu bazan tek isandaki dnya grnts
olur, bazan birok insann gzlerindeki anlam tar, ke
limelere dker. Aslnda iir yazmak, varlmas ok g
bir lke gibi duruyor ilkin ozann karsnda. Ama iyi bir
iir iisi olduktan sonra, ar halk akn yaam a ser
veninize balyorsunuz. Byle bir noktaya varnca, a
mzda ozan olmamn sorunlarn alnmzda duyuyorsunuz
demektir. Yani siz ozansanz, yirminci yzyln ikinci ya
nsnda, toplumcu ve aydnlk bir adan dnyaya bakm a
sn biliyor musunuz? inde yaadnz toplumla kurdu
unuz ilikilerden esinlenen dizeler yazabildiniz mi? Hele
Trkiyede yayorsanz, onun te k ra r iine dt buna
lmdan uzakta durm ay ye greblilir misiniz? Kendinizi
her kten uzak, bir kervansarayda oturuyor sanrsanz,
Osmanl Saray zlemi iinde mr eskiten Yahya Kemal
kozas iine kapanr kalrsnz. Yzylmzn balarmda
Yahya Kemalin ilgin gibi grn, o gnk koullarn
gerei idi. imdilerde, tpatp ona benzer bir ozan ksa,
MT YAARm yazdklar gibi iir sanatnn dnda
kalr.
Ozan ne yapmal derken, yurdumuzun iinde yrd
bunalmdan haberli misin diye sorm ak istiyoruz. Oysa
iki denizinin buulanan cam larna kar oturup, dumanl
bir rah atlk tan kurulm u dizeler sylerse o, ozanln y u rt
severlikten getiini unutacaktr. Sonra azck yaratm a
gc kalmsa kendinde, onu da bu arkn dileri arasn
da yitirecektir. nk bask ynetimleri, gerek ozanlar
hibir zaamn sevmemitir, sevemez.

Ozan zerine
Bir Soruturma

4 Mays aramba
Geen gn, Edebiyat retm eni bir dostumla konuu
yorduk. Kendi retm en evresi iinde, rencileri arasn
da yapt bir incelemeyi, bir anketi anlatt bana:
Sizin ozan kua, gerekten talihsiz bir mr geir
mi. yle iki yz yllk dneme bakarsak, bir altn a ya
attnz edebiyatmza. Buna karlk, okul kitaplarna
alnmyorsunuz. Gazeteler hemen btn san at kollarna
az ya da ok yer verirler ama, iire, iir zerine yazlm
yazlara kaplar kapaldr. Gazeteleri brakn, fikir ve sa
n a t dergilerinin bir bl iir yaynlamaz oldular. E de
biyatn iinden yetimi baz editrler, iir kitab basm
yorlar. Geende Y aar Nabi, bunun sorumluluunu ozan
larda, sanatlarda buluyordu. Grlerinin hakl yan lan
yok deildi. Ama duygusal etkilerle hi iir kitab basma
ma yoluna gitmek, sorunu zmlemiyor bence. Ylda 70-80
kitap yaynlyan bir yaynevi, iire - d rt kitaplk bir
kontenjan ayrabilir. H er ne hal ise, benim zerinde kafa
yorduum konu bu deil. Cum huriyet iirinin temsilcileri
ni, kendi evremde retm en katnda, rencilerim a ra
snda tanyorlar m, diye m erak ettim . K t zerinde bir
soruturm a yaptm, ilkin sorunu yle koyuyordum o rta
ya: Cum huriyet dneminde yetimi ozanlarn isimlerini
sa y a r msnz? Yahya Kemali sylyorlar nce. Kabul et
miyorum. Ve sorumu yeniden ayorum. Cumhuriyetin il
nndan sonra, kendilerini tantm ozanlar diyorum. N
zm Hikmet, O rhan Veli, Cahit Stk Taranc diyorlar, du
ruyorlar. O rhan Veli ile sacaya kurm u br iki ozan
anm sam yorlar ya da bilmiyorlar. Sonuta bu yoldan bir
akla kamyacam anladm. Deitirdim soruyu. Ede
biyat, zellikle iiri izliyen arkadalarm ve rencilerim,
daha az n kazanm isimleri de biliyorlard, am a bunlar
aznlkt. iirle zel Ugileri olmyan kiilere ynelttim so
rular : Ziya Osman Saba, T urgut U yar, Ilhan Berk ad
larm duydunuz m u? Bu isim ler zerine ne biliyorsunuz?
rnein doksan kiilik bir lise renci grubu iinden, iki
kii Ziya Osman Sabay anmsyabildi, eserlerinin adlarn
veremedi, b r iki ozanm adlarn ilk kez duymu gibi,
b aktlar yzme. urackta hemen ekliyeyim ki, iirle zel
ilikiler kurm u retm en ya da rencilere, kimse ret
mese bile onlar, kitap ve dergilerden ozanlar tanm lar
dr. Bunlar okadar aznlktlar ki, yzde ikiyi, ge
mez. Oysa belli bir ekin katm a kmay ama edinmi ki
ilere tantabilmeliyiz sanatlarmz. Bana sorarsan ozan
lar grevlerini yeteri kad ar yapyorlar derim. Eserlerini
veriyorlar. Bunlar basacak yaynevi bulamyorlar. B ura
da sorumluluun byk pay yaynevi sahiplerine dyor.
Eserleri tantm asn, ondan sonra da satm asn bilmiyor
lar. Geri bu bir rgt iidir, dzen iidir. Btn ile dze
ni bozuk bir toplumda, bireysel alm alar ne getirebilir?
Asln ararsan, bir kmazdayz galiba biz. Onun iin hi
bir sorunum uza zm bulamyoruz.
A rkadam saatine bakt, telland :
Bu konu zerinde dn. imdi benim dersim var.
Sonra konuuruz. dedi, hzl hzl yrd.
Bu konuyu dnmee baladm. Bu sorun, V arlk der
gisi ak oturum unda trl yan lan ile ele alnd. iirin so
y u t Jjir ierikle, biimsel bir snra girdii sylendi. Bir
takm san at erlerinin, Dil zlemesi ynnden baz an-
lklara trm anm as, bir blk okuru edebiyattan, zellikle
iirden kopard denildi. Bunlar doru yarglard. Ama ba
na kalrsa eksikti. B ir kez dnelim. Dergi yaynlyan,
yaynevi kuran arkadalarn bu konuda, baka grevleri
yok m u? K itap ya da dergilerini yaynlaynca i orada bit
mi saylr m? - drt iln verilince kitap satlr san
yorsak, yanlg daha Uk gnde balyor demektir. Tantc
yazlar yaynlanm as salanmazsa, ilnlar kk de olsa
ilgi ekici sunularla verilmezse, k itaplar depolan doldu
racaktr. Sonra bizim edebiyatmzn byk eksiklii ur-
da balyor. Cum huriyet dneminin ozanlarn, yazarlann
geni analizlerle tantan, resimli kitaplarmz yoktur. An
tolojileri asanz, eitli nedenlerle noksanlklar kar k a r
nza. Kimisi resimsizdir. Kimisi bir tek rnekle ozam ta
ntm aa alr. B azan da belli b ir izgiye varm ozan-
la n alm am tr. nk sayfalar g ayet lldr. Kitap
iin aynlacak gider, ne kad ar drlebilirse, zarar az olur
dncesi gitmez uslarndan. Bylece drtba m am ur bir
eser yerine, noksanlklarla dolu derme atm a bir antoloji
kar ortaya. E debiyat severler, yabanc san at erlerini
eminim daha iyi tanyorlar. Hem de btn yaantlarn
ayrntlarna k adar biliyorlar. Biz yle bir anlay iinde
yiz ki, yerli ozanlar, romanclar, hikyecileri tantm aktan
ekiniyoruz det. r ve hikye kitabnn az satlm asna,
yukarda saydmz nedenlerin yambamda, sanatmzn
ileke kalemlerinin tantlm am asm n nemli rol vardr.
Bakn, bir iki yldr baz dergiler, bu noksanl sezmiler
gibi, bir hazrlk dnemine girdiklerini gsteriyorlar. Ve
olumlu sonular alyorlar. K oullar hazrlanrsa, y aratlr
sa, iir kitab da satacaktr, hikye kitab da.

Yolcu

6 M ays Cuma
iyi gnlerimde ok eller uzam r ellerime
Resmini suratm n ba keye asarlar
F ak at demir kaplarn h er kapannda zerime
A rdnda ta duvarlarn h er kaldm zam an
Ne arayan beni ne soran
Eee. daha iyi be bunun byle olduu
Mihnetim ve borluluum yalnz sana kalsn
iyi gnlerimde benim unuttuum byk insan eli
Naslsn
Oyun balamadan, klar snnce, b ir sre gzleri
min nne geldiler. Otuziki yl ncesinden, sala tiyatronun
sahnesini seyrediyorum sandm. Unutulan Adam m ilk
gecesi, Tepeba ehir Tiyatrosunun Galerisinde, insan ka
labal arasnda ben de vardm. Yl 1934 n son ay ya da
1935 in ilk aylarnda bir gece idi. Sahnede, o dnemin en
iyi tiyatro kiileri: Muhsin E rturul, ilk byk kadn sa
natmz Neyyire Neyir, Cahide Sonku, T alt Artemel, Av-
ni Dilligil, Sami Ayanolu, M ahmut Morali, I. Galip Arcan,
N ecdet M. Ayral, Em in Beli, brahim Delideniz, M fit
Kiper, Nel Sertel, Samiye Hn ve br sanatlar. K a
ranlk sahnede hep onlan grr gibi oluyorum. Halk, oyu
nu ilgi ile izliyor. H eryer dolu. Bizim bulunduumuz Ga
leri bir lem. N as tklm tkhm. Bir saat, iki sa a t nce
sinden gelip oturm uuz. Galeri numarasz nk. Kim nce
gerse, iyi yeri o kapyor. Byle bir bekleyiten sonra g ir
dik, U nutulan Adam m evrenine. Dnn ki, Muhsin gibi
sahneye pek nadir kan bir san at erini ve onun yannda,
unutulm ayan kadn sanat olarak an lan yayan Neyyi-
re yi, gene o vaktin tiyatrosunda gen um ut ateleri olan
Talt, Avni ve M fiti seyrediyorsunuz. Oyun bitiyor. Bir
insan dram nn bitiiinde susup kalyorum. Birbirine vu
ran eller. Alk sesleri ile birlikte Nzm istiyor halk. O,
sararm , heyecanl bir yzle, sahnenin kenanndan halk
selmlyor. imdi ne zaman, yerli bir oyunun ilk temsiline
gitsem, yazarn sahneye arln btn dikkatimle iz
lerim. F ak at hi birisinde de Nzmn, o geceden kalan
ansnn etkisini bulamam.
Gen-Arn perdesi alrken, karanlk ile birlikte bu
anlar gz kapaklarm dan uzaklat, istasyonun - ini soba
hari - zam ana uygun dekoru iinde, balad kiiler konu
maa. Oyunun znde bulunan, znde dmlenen geri
lim, iplik iplik ayrlyor ilkin. Oradaki insanlarn, k sz-
myan dnyalarna iniyorsunuz usulca. Birbirlerini t k e t
mek iin, kendilerini kem iriyorlar durm adan. Ama sonra,
kk bir idare lmbas, kendi insan gereklerini aydnlat
m aa balaynca, silkinileri, k p rd a n la n b ir insancl
erevenin iinde olduunuzu gsterir size. Oyun, bu iplik
iplik ayrl, kiinin kesiti zerinde kurar, istasyon e
fi, Kars, Makas. U de ayr ayr gerili birer yaydrlar,
istasyon efi (Cahit Irg at) ar bir tempo ile ussal bir yo
rum srdrr acele etmeden. Srasna gre bir dnr gi
bi szlerini aar, bir ozan gibi kelimeler dizer. K ars (Su
n a K eskin), stanbuldan kafes arkasndan gelmitir. Cin
sel tutkular, kaynayan tencere kapa gibi hastrdka,
yukar doru iter onu. K ar yollan kapam asa, duram ya-
caktr. Makas (Erol Gnaydn), bu iki kiinin arasnda,
bri terazinin tam ortasnda d u ru r gibidir ama, daima kad
na doru sarkm aktadr. Ku umaz, kervan gemez istas
yonun karla kapl pencereleri nnde, bir k yolu arar.
Bu yalnzlktan kam ak ister. F a k a t olaylarn ak brak
maz onu. Btn hayat, arkn dileri arasndadr nk.
nc perdenin banda ozan iplikleri toplar, rg
sn rmee balar. A tlnn (Tuncel K urtiz) sesi gelir d
ardan. zm bekleyen dme bak vurulacaktr. K ur
tulu Savas ieri girer. Olumlu bir tipin btn yanlar
vardr onda. Dar ile ilgisi kesilmi, kk istasyon ku
lbesinin ortam yava yava aydnla kavuur. lerine
dcnk insan, d gereklerin itii ile olumlu bir bilei
min iinde buluurlar.
Yolcu usta ozan ii olduunu, ilkin yaln bir dil s
tne kurulm as ile gsteriyor. Oyunun konusundan ok,
gereklere bak ilgilendirdi beni. Bu bak asna oturan
ozan, gerekleri yorumlay biimi ile seyircinin dikkatini
zerinde topluyor. Gerekleri yorumlay diyorum, bunu
insan psikolojisini konum alarla izerken yapyor daha
ok. Bakyorsunuz bir yerde, insanlarn en derindeki ses
tellerine vuruyor. Bu yalnzlk genini yaratart, elbette
bir toplum dzenidir diyorsunuz sonunda.
Gen-Ar Tiyatrosu sanatlar, Yolcu nun zndeki
bileimi iyi anlamlar. Bu anlayn iinden geerek, ger
eki bir yorum tarz koym ular ortaya. Tuncel Kurtiz,
Tenekede vard aam adan sonra, Yolcuda Sahne Yne
ticisi ve aktr olarak, ileri bir tiyatro izgisine vardn
yeniden gsteriyor. Cahit Irg at, sanatnn en yksek g ra
fiini izmi. Rolnn arl altnda ezilmiyor, stelik an
an deien gerilimi hibir yerde koparm adan srdryor.
Onun yapt da usta sanat ii. K ans rolnde Suna Kes
kin, ayr dnyalardan kopup gelen kiilerin arasnda ya
drganyor biraz. Ondan, daha belirli izgileri olan bir yo
rum tarz bekliyor seyirci. Erol Gnaydn, her zamanki
ra h a t oyunu ierisinde, Makasy dengeli bir tip yapm.
Yolcu yu grdkten sonra, eserlerine yllarca ya
saklar konulmu bir ozan, Trkeden uzaklatrm ak ola
naksz diyeceksiniz. Bir de u kanya varacaksnz, Nzm
Hikmet, bu oyununda Trkenin, T rk konuma dilinin en
gzel rneklerinden birini vermi, gzlemini edineceksiniz.

Ud Dostumun
Tartm as

7 Mays Cumartesi
ki dostum tartyordu. Birincisi pencere nnde, bir
cgara yakt, yaan kar seyrederek konumaa balad:
Edebiyatsz, kltrsz bir ta rih ten geliyoruz. Os>-
manl m paratorluunun altyz yllk dneminde, kltr
almalar, edebiyat eserleri ararsanz, eliniz bo dner
siniz. nem li fetihleri, uygarla uygun baz hukuk kural
larn grmezlikten geliyorum sanlmasn. Ama ben, Os-
manl dneminin edebiyatsz, kltrsz olduu kansnda
ym. Hangi uygarla baksamz, bir k ltr dzeni kurmu,
byk edebiyat eserlerini beraberinde getirm itir. Altyz
yllk Osmanl dnemi, sosyal tarih asndan yeni batan
incelense ve buna gre deerlendirilse, edebiyatsz, k ltr
sz bir a yaadmz ortaya kacaktr.
kinci dostum dikkatle dinledi bunlar. K orku ile ba
kyordu. Oda dncelerini sralad:
Osmanl m paratorluu dnemi ve daha ncesi, belki
de hibir Ulusun tarihinde grlmemi, geni bir iir hzi
nesi ile gelir. Bu gelenek, bu folklor zenginlii biraz faz
las, biraz eksii ile in ve H int edebiyatnda vardr. (Bil
diim k ad an ile sylyorum) Belki baka uluslarn u y g ar
lklarnda da vardr bu iir gelenei. Ama H alk ozanlar
mzn kendi toplumlar iinden getirdii iirleri bir batan
bir baa okursanz, edebiyatsz diyemezsiniz gemiimize.
Birinci dostum cgarasndan bir nefes daha ald. Kendi
grlerinin doruluundan emin glmsedi. Cgarasn,
kl tablasna bastrrken nceki szlerini at biraz:
Ben gemiimizde geni folklor zenginlii, iir hzi
nesi yoktur demiyorum. Ama bu bir malzemedir. Ham mad
dedir, ilenmemitir. H alk ozanlarmza, hele Osmanl d
nemindeki ozanlarmza iir gc, kelime sanats ynn
den bakarsak, ancak be ya da alts bu kiilik irtifam
gsterm itir. Byk ounluu mmidir. E debiyat asn
dan baklrsa, yetitikleri aa gre birer deerdirler p
hesiz. Byk bir kltrn kaynaklarndan biri olabilirler.
Divan iirine gelirsek, kark bir sorun bence. Divan ozan
lar kelimelerle rdkleri, soyut dnyann dna kmad
lar. An ren bir rmcein d ar yaants vard ilerinde.
Kelime seiyorlar, tebih getiriyorlar, istiare yapyorlar
d. Ve orada duruyorlard, rnein toplum, doa dnyas
n tanmam lard. Bakyordunuz, kendi evrelerinin dn
da kalm insanlarla aralan n d a bir iliki yok. A rap ve F ars
dillerine iyice kaplmlar, elit bir kata, ok zam an sarayn
gereksimelerine gre yazm lar Divan ozanlar... B ir m ut
lu aznla yaslanmlar, Divann d ar geleneinden kurtul
m ak istememiler hi. Toplumun dnda kalmay ye gr
mler. Oysa eski yunanda, ltin edebiyatm da daha mi
lttan nce tiyatro eserleri var. Bugne k tu tuyor ste
lik. Bizimkiler ise, bir uygarla gtrmezler. Bugnn
edebiyat llerine gre, zm bekleyen bir sorun olarak
duruyor karm zda onlar. Dz yaz trnde baz seyahat
nameler, tezkireler, baz m neat rnekleri v ar ama, hep
sini bir aray a getirseniz, topluca btn ile bir ulusun ede
biyat olamazlar.
kinci dostumun elinde Fuzul Divan. Ondan kuvvet
alr gibi konumasna te k ra r balyor, darda k ar devam
ediyor:
Aslmda sizin elimeniz urdan balyor. Divan Ede
biyatm bilmiyorsunuz. Onun zerinde bir yargya varmak
iin, belli bal btn divanlar incelemeniz gerekir. Evet
bir takm farsca, arapa tam lam alar getiriyor, stelik bi-
imci, soyut bir iirdir divan iiri ama, kelime sanat, sz
sanat olarak bakarsak, kendi tarih koullarna gre nem
li bir edebiyat zenginlii brakm tr bize. Saz ozanlar,
halk ozanlan ise ayr bir evren kurm ular, mmi halkm
zn duygusalln, itenliini sylemilerdir. O lan btn
olarak kym etlendirirsek, edebiyatsz bir ulus sayam am
kendimizi.
Birinci dostum konum akta sabrszlk gsterdi ve he
men balad:
zme varm konular zerinde tartyoruz. Geri
kalm ya da yeni deyimle syliyelim, az gelimi bir l
keyiz. Eski Trk uygarln bir yerde brakmz. slmi-
yeti benimsedikten sonra yozlatrlan din kurallarna iyi
ce adepte olarak, farsca, arapa kanm bir Osmanlca
km ortaya. Neresinden baksan bir smrge yaants
na saplanmz. Altyz yllk Osmanl im paratorluunu
dneminin son iki yz yl, b ir ry ve k devresi
dir. Anadolu, stanbulun sm rd bir lke olmutur.
stanbul hibir ey vermemi, hep alm tr. Bylece Ana
dolu, smrge koullarna iyice itilm itir. Doann kurdu
u, doamn bozduu ilkel bir lke kalm tr nmzde. Fe
odal kurallara gre ynetilen lkemiz, bu koullardan Ulu
sal K urtulu savanda da syrlam am tr. M ustafa Kemal
ile birlikte cephelerde sava kazanlm ama, sonraki yne
tim ileri bir dnce sistemine oturtulm ad iin, yozlama
tekrar hzlanmtr. Toplumsal gereklere giren yeni ay
dnlarmz, imdi kendi kendilerine soruyorlar, ne yapm a
l, ne yapmal, diye. Bugn nasl gardrop A tatrkl
varsa, gardrop batcl Tanzim attan sonra aydnlarmza,
stanbulun A vrupa yakasna iyice yerlem itir. A frikann
ortasndan, Asyann ucuna kad ar bir uyanm a balam
tr. Anadolumuz da bu uyanm ann gn na dndrm
t r yzn. A r uykusundan silkinmektedir. Belki ksa
bir sre sonra, feodal kuruluun balarndan synlacaktr.
Asl nemlisi aydnlarmzn bat zentisi Osmanllktan
kurtulm asdr. Konumuz edebiyatt, kltrd deil mi?
Edebiyat olsun, kltr olsun, toplumsal gelimeye siki s
kya bal bence. Bundan dolay Cum huriyet dnemine ede-
biyatsz geldik diyorum, tek rar. Ulusal Edebiyat, son krk
yldr, otuz yldr kurulm aya balad.
Birinci dostum burada sustu. kinci dostum la birlikte
Soka seyretm ee balad. K arm da raflarda cilt cilt ki
taplar. Alt yz yllk Osmanl m paratorluu edebiyatsz
diyen arkadam n o rtay a att sorunu dnyorum. Bir-
gn gelecek bu konu te k ra r tartlacaktr.

Mehmet A kife Bakm ak

8 M ays Pazar
Yunan dnr H eraklitosu bilir misiniz? Bize dn
yaya bakmasn, daima deiimler iinde bulunan dnya
ya bakmasm retm itir. Olaylara, insanlara deiimler
asndan bakmazsak, bir yerde donup kalrz. Ses verm e
yen bir ta oluruz. Emin olun, deiimi grebilmek nitelii,
eserleriyle, yaptklar yararl ilerle bugne k ad ar gelen
lmez isimlerin hemen tm nde vardr.
Bu yargya uradan geldim. Son gnlerde Mehmet
A kifin yaam ve ozanlk servenini dnyorum. (Ben
ce bu ikisi birbirinden ayrlmaz) ve kuvvetli din eitimin
den geerek gayet dindar bir evreden geliyor. Bundan
tr birtakm domalara sk skya, bal. mmeti bir
gr adesesinin tam ortasnda duruyor. Kendine kalrsa,
bu d ar snrn iinde aruzla din kurallara bal manzume
ler yazacaktr. Yazmtr da. S afah at ciltlerini dolduran
uzun fa k a t dar kalplara oturtulm u iirler, inanl bir oza
n belleimizde tu ta r. Ama 1919 dan nceki bunalm, bir
yerde dalr. Trk toplum lann, ayrm yapm adan rz-
g n iine alr. Mehmet A kifin kiilii burada, iki yol a
znda bir snav verir. Bu yollardan birincisi Ulusal K u rtu
lu Savana giden etin, ileli yoldur. kinci yolu ben sy
lemiyorum, sizler biliyorsunuz. Akif, birinci yolu seer.
K urtulu Savamda grev alr. A kif iin bu bir aam adr.
Yoksul Anadolunun kerpi kulbeleri arasnda, cami kr
slerinde, insanlarmza Ulusal K urtulu Savamzn, din
kurallarna uygun duygusal yn ar basan sylevlerini
verir. Sava bittikten sonra, Yeni Trkiyenin te k ra r Os
manlI m paratorluunun brakt yerde, dinin eski yrn
gesine oturm aun bekler. Oysa Halifelik kaldrlm, apka
ve Giyim Devrimi balam tr. A rkasndan H arf Devrimi
gelecektir. Yl 1925 tir. Mehmet Akif deiimi gremez, de
iimin bincine varamaz. apka elinde Trkiyeyi terkeder.
M sra koar. Ozanm kiiliindeki en nemli zellik, gre
bilmektir. lkelerin, toplum lann geirdii, geirmekte ol
duklar deiimleri grebilmek, anlyabUmektir.
Otuz yl nce, 27 Aralk 1936 gn Edebiyat dersimi
zi, gzmn nne getiriyorum imdi. H ayatm da Edebi
y a t tutkularm ateliyen, devam ettiren tek edebiyat ho
cam Baha K hyaolunu mavi gzleri ve krmz sakalyla
grr gibi oluyorum.
ocuklar demiti, Bugn Mehmet Akif ld, hepi
nize izin veriyorum. Onun cenazesine gideceksiniz.
Hocamz A kifi ok mu severdi? imdi belleimde ka
lan anlarn bir bir ayryorum. Bizlere en ok Tevfik F ik
re tin iirlerini okurdu. Onun yaam ndan rnekler verir
di. Akifin znden gelen doruluu, iirlerinden bizim o
cuk baklarmza kadar sarkan inan izgisi, sk sk dein
dii noktalard. Ama asl kurm ak istedii ilgi kozas uy
du. rencilerinin kafasnda, bir ozan iin sayg fikri ya
ratm ak. Y urt sorunlar iinde, ozanm nemli bir kii oldu
u kansm yerletirmek. Birinci am a buydu samrm.
O gn erimee balayan karlara basarak, Beyazt
meydannda Mehmet A kifin tabutunu bizler de tadk. B
yk denebilecek bir kalabalk yoktu.
Mehmet A kifi birka kez babam dan da dinledim. Kur
tulu Savandan sonra, M ustafa Kemal, K urann Trk-
eye evrilmesini istemi. evresindekiler, bu g iin Meh
met Akif ile babam M derris - M ft smail H akkya ve
rilmesini sylemiler. B ir sre almlar, galiba birka
para da yapmlar. Sonradan Akif:
K uran evirmek gerekli. F a k a t bu iin ok incek-
leri var, gnahndan korkarm demi. Belki baka neden
ler de rol oynam. alma durmu. eviriyi brakm lar.
Babamn, Mehmet Akif iin belleimde brakt ba
lca izlenim, sekterlik ta ra fta r oluu, sonuna kadar m
metilikte direniidir. Ulusal K urtulu Savan yaad
halde, o inan dolu adam, grm yor dnyay. Kendini di
nin d ar kurallar iine kapyor. Oysa inanm bir insan ola
rak, iyi iirler syliyebilirdi.
u satrlar yazarken, onun Ulusal K urtulu Savas
bir ozan olduunu unutm azsak, deer llerimiz bizi da
ha som ut zm yollarna karr, yanlglarmz azalr di
yorum.

Seni Dnyorum Fikret

9 Mays Pazartesi
Kiilii zerinde en ok tartlm , gerek deerler
asndan yaantlar izilmemi nl ozanmzdan ilki
dir diyorum Tevfik F ik ret iin, b r ikisi Mehmet Akif ve
Nzm H ikm ettir. Fikret, yaad ada ve ldkten son
ra uzun sre topluma, toplumcu aydnlara derinlemesine
etkide bulunmu, benzeri iirimizde grlmiyen yiit bir
ozan. undan tr nemini hl yitirm iyor: Eylemi ile
yaants ayn izgi zerinde. Bugn edebiyat ve fikir a
lm alar olumlu yneliler gsteriyor. lkemizde edebi
y a t incelemeleri, sosyal gr asndan yaplmaa balan
d artk diyebiliriz. imdiye kadar Tevfik F ik ret zerine ya
zlan kitaplarda eksik ya da yanl bir ok yarglara va
rlm tr. Bundan sonra eletirmenlerimiz, onun toplumsal
sorunlarn, toplumsal savalarn, Trk iirindeki yerini,
daha doru izgilerle saptayacaklardr umudundaym. n
k onu yitireli 50 yl geti. Bilinmiyen yanlarn, bilinen
y an lan ile birletirerek kiilii ve iiri zerinde bir bilei
me varm ak vakti gelmitir. Benim kuam, onun yaad
ve ld a grmedi. Ama, onun bulunduu toplum
ortam ndan, kavgalarndan uzakta deiliz, yani fikir iz
gisinin paralelindeyiz. Bundan tr iirleri ve namuslu
ozan kiilii nnde izlenimlerimiz vardr.
1915 den nce yaam, yaz ehreli bir adam. lkin
kendi kalemi ile yapt bir portresinden tanm tm onu.
Sonra iki- fotorafn grdm. Bu resimler onu, yz
nn btn hatlaryla gsteriyordu. Geni alnnn stnde
m untazam taranm salar ve tu tkular tatm dudakla
rnn zerinde ince burma, siyah byklar vard. Resim
lerinin hibirinde de glmsemiyordu. Sanki tr tr ya
nan bir mine nde oturm u, ocan lo aydnlnda fo
toraflarm ektirmi, ilk kez ocuk yreim, onun Ba
lklar iiri ile heyecanlanmt. Kouklar elik ray lar
k adar kudretli, hi korkm adan konuuyordu. Yreklenme-
yi de ondan rendim. Bizim kuak, yani krkn aanlar,
Tevfik F ik retin iirleri zerinde ok durm ulardr. Daha
yenilerin de F ik retle dostluklar (ayn fikir paralelinde ol
m alarndan tr) az olmasa gerek. Bizim ilk iirlerimiz,
yazlarmz, basmevlerinde dizildii sralarda, Trk bas
nnn en ateli edebiyat konumalar, tartm alar F ik ret
ad zerinde oluyordu. iirleri ve fikirleri yaln kl gibi
prltl olmasa, F ik ret sorunu diye bir konu olmazd san
yorum.
3915 den nceki edebiyatmz, birka isim ayr tu tu
lursa, Servetifnun dergisi iinde gelimitir. Bu oluum,
bir ekol nitelii gsterm iyor. B ir arada altklar halde,
aralan n d a fikir beraberlii yoktu. Ayn dergide iir yayn-
lyan Cenap ahabettin, Hseyin Suat, Hseyin Siret ve
bakalar F ik retten geride kalm lardr. Hele fikir zgr
l, toplumcu a ynnden F ik reti izleyememilerdir.
rnein Cenap, m utlu aznln duygularn okamak iin
iirler yazyordu. inde bulunduu toplum, Ulusal K ur
tulu Sava yapmt, o buna k art bir tu tu m gsterm e
yi kendisine grev biliyordu. Cenap, lnceye kadar yle
kald. Cumhuriyet ana eritii halde, Osmanllk hava
sndan kurtulm ak iin bir aba gstermedi. Hseyin Siret,
Hseyin Suat de yle. Ayn llerle deil belki, am a hep
o ackl, gz yal kouklar. F ik retin Servetifnunda
yazd haftalk konum alar okudum, iirlerindeki insan
sevgisi, insancl dnceler v a r m diye. iirlerine k art
tarafn grmedim. O yazlarn dilini, bugnk Trkeye
yaknlatrsak, her aydm yararlanabilir, elli yl nce y a
am yiit bir ozann gr asn, fikir yapsn yakn
dan izlemi olur. O, yaad dnemde aydnlara den so
rumluluu, zellikle bir ozana den grevi biliyordu. Sa
rayla savarken, toplumun fslt hlinde dile getirdii
yaknm alar gr bir sesle haykryor, yaynlanmam iir
leri elden ele dolatrlarak, zgr fikirler, halk tu ta n y
reklerde heyecan yaratyordu. Salt heyecan estirse, yle
byk bir hareket getirm i saylmazd belki. Bundan ok
tede idi o. tikin halkm a yurtseverlik bilinci aam, son
ra da toplum iinde bir ozann, lkesine k tu tm as ge
rektii inancm gsterm iti.
Tevfik F ikret ad ok duyulmu bir ozan olmasna k ar
lk, iirleri pek okunmuyor. Dili, bugne gre ok eskidi
artk. Onun en byk dman, dilinin tm anlam ile Os
manlIca olmasdr. iirlerini, bugnk dil ile syleme de
nemeleri olumlu bir abann ilk rnekleridir. Yeni kuaklar,
F ik reti byle byle anlayacaklar. iirlerine girerek, iirle
rini okuyarak onu tanyacaklar. F ik ret adn duymu ol
mak, yaantsndan baz davranlarn bilmek yeterli sa
ylmaz. Y aptlarn gn na karm ak ilk grev olmal,
onu sevenler iin. Okullarmzda yetitirilen kuak, onun
kiiliini, iirimize getirdii yenilikleri iyice tanmaz. Bir
ozann bask dneminde, zgrlk savan renmek, n a
muslu, rnek bir inam bilmek iin, F ik reti her yan ile
aklyan alm alar yaplmal, okul kitaplarna daha ge
ni lde onu koymalyz. Buna undan tr gereksin
me Var. O, hi bir kar izgisine yaklamam, gerek
bir yurtseverdi. u yaadmz dnemde, btn evremizi
karclarn sard, F ik re ti ve F ik retin savunduu, yl
madan tekrarlad zgrlkleri batc etmeliyiz. Baka
t rl bamszlk savamz srdremeyiz.

Gogolden Aragona
Gelebilir misiniz?

10 Aralk Sal
Biraz duraym deseniz, bir kr kahvesinin ta h ta iskem
lesinde oturaym, dklen yapraklar seyredeyim, salt ilk
baharda deil, sonbaharda da yaam srdren biraz krm
z, biraz san , az gneli gnlerle dostluk edeyim deseniz,
rsnz belki. Hele elinizdeki kitaba dalarsanz, biraz
gecikseniz, akam karanl yannza oturuverir. yle an
an yaanan gnlerdeyiz. Aalkl bir yolda, bahelerde
dolaasnz hep kurum u yapraklar yerlerde. Aralk ayna
kalmazd eskiden. Bu yl ge kald biraz. Bundan tr
kvanlym.
Gogoln bir hikyesinde ktm. van Ivanovi ile
Ivan Nikiforovi hikyesi ni okudum, rzgrsz bir ge
cede. K gecelerinde insan, doadan daha ok uzakla
yor. Rzgr kmamsa, sayfalarn aram a, sayfalarn
getirdii insanlarn arasna daha ok giriyor kii. Gogoln
hikyesini byle bir gecede okudum. Sonunda bir beyaz
ku gibi, k an atlan ile gsme vurdu Gogol. Onun deyimi
ile sylersek Gzyalanyla glmek dedii bir komedya
iziyor gzmzn nne. Sonunda da Baylar, bu dnya
zntldr diye sz bitiriyor. Gogoln bu hikyesine
Palto oyununu seyrettikten sonra geldim. Gerekilii
nasl anlyordu? Hikyelerinde onu izledim. ok dindar
bir annenin olu olmas Gogol mistik yapm. Tutucu
bir mayadan, tutucu bir bileimden geliyor. Buna k ar
lk, toplumsal gereki akmn en byk ustalarndan bi
ridir diyenlerin sznde m bala yoktur sannm . arlk
Rusyasm tek yanndan almam. Tm ile Toplum kesitini
grmesini, kaleme almasn bilmi. Ben onu en ok Cervan-
te sle yanyana koyarm. kisi de toplum katlarn, kiileri
yazmada eine rastlanm az bir hner gsterm itir. Onlara
te k ra r bakyorum. Hi eskimemiler diyorum. Ama bu top
lumsal gerekilik, yeni yeni evrim ler geiriyor imdiler
de.
Ayorum A ragonu. Trkeye evrilmi ilk kitab a
mzn Sanat emde. Onun gereklere bakm, daha
geni anlam la dnyaya bakn, sayfalar arasm dan ka
ryorum : Eer romanc yaammz sslemek zere bize
yalnzca kilise cam larndaki resimleri sunm akla yetinirse,
bu yaam snrlam, onun yalnz kapal bir grntsn
vermi olur, ite bunun iin domaclkla demogogluk dai
ma sk skya birbirine bal kalm akta ve dogmaclarla
dem agoglar hep ak bir san at kavram na, oluum halin
deki br edebiyata, edebi denemeye kar km aktadrlar.
Ama unutm am ak gerekir ki, elimizde bunu deerli klacak
ne t rl aralar bulunursa bulunsun, gerein yadsnm a
s, giderek, sonsuza dek srdrecei bu niteliin kabul
edilmesiyle sonulanacaktr ve gerek, byle dinsel grn
tler sunm akla falan deitirilemez. Bu gerekilie k a r
yntemin gerekilik diye adlandrlm olmas, hi de
ilse geici bir zaman iin, yazarlar, zellikle yetime a
larnda, gereklikten yz evirtme tehlikesini y aratm ak ta
dr. Ben, byle bir yz evirmeyi byk bir felket, ede
biyat iin ve edebiyat ile oynayaca rol konusunda yce
bir felket olarak grenlerdenim. te bu yzden akade
mik ve duruk olmayan, ak, evrim gsterebilecek nite
likte, yeni olgularla ilgilenen ve ta ne zamandan beri kabu
u soyulmu, parlatlm ve hazmedilmi olgularla yetin
meyen, ilerlerken, allmn dnda kalan gerekleri in
celeyebilmek zere deien, glkleri ortak bir payda al
tnda toplam ayan, olaylar yerleik dzen iine oturtm ak
zere deil, tersine, olaya nclk etmek zere ortaya
kan bir gerekilik, dnyamn deimesine yardm eden bir
gerekilik, yreimize su serpmeyen, tersine, bizi uyan
dran ,ve kimi zaman, srf bu yzden, insan tedirgin eden
bir gerekilik istiyorum. Byle bir gerekilik ancak ku
ram la uygulamann srekli yzletirilmesiyle varolabilir,
bu gerekilik yeniliklerle beslenir, o tozu topra iyice sil
kelenmi gerei saptayan bir alc deil, gerein ncs
dr. O, yeni durum larn dourduu yeni duygulara kat
lr. Oluan eylerden hibir zaman ayrlmad iin, yeni
edebiyat iileri tarafndan tavan arasna kaldrlmak teh
likesiyle kar karya deildir, bu gerekilik genlik iin
tiksinti deil, cokunluk yaratan bir etkendir. (amzn
Sanat: v: Bertan O naran - Gerek Yaynevi: sayfa:
14-15)
Gereklerimiz deiti. Gereklere bak amz dei
ti. Hikyemiz, romanmz yle bir noktaya geldi ki, ze
rinde oka durup dneceiz, tartacaz galiba. Yir
mi yl nceki toplumcu edebiyatmzn ilkel durumunu, b
tn m ateryeli salt gzleme yaslanan kitaplar, bugn ele
alnca, birtakm yeni gereklerin kolumuzu drttn
duymazlktan gelemeyiz. (Toplumcu edebiyatmzn tm
zerine konum uyorum ). Yeni b ir yorum slbu, yeni bir
dnya grnn iindeyiz nk. Salt gerei yaln bir
dille anlatm ak yeterli deil, dnyaya devrimci b ir gzle ba
karak bir bileime varmalyz.
Geende iki dostum la romanmz zerinde konuuyor
duk. Birincisi bana dnerek:
Ne iyi ettin de, vaktiyle R eat E nisin rom anlar ze
rine gzel yazlar yazdn. dedi.
ikinci dostum, ben cevap vermeden ekledi:
O yazlar yazmakla iyi etmedin diyemem. Ama bu
gn yle bir yere geldik ki Toprak Kokusunu te k ra r
okusan, donar kalrsn. Bugnk llere gre Despotu
yedinci sayfada brakrsn. dedi.
Birinci dostum:
Peki Osman Cemal Kayglnn gzmz gibi sakla
dmz ingenelerine ne diyeceksin?
ikinci dost, ona da kesin bir cevap yetitirdi:
zlerek syliyeyim, o da yle. Dil ynnden, tahki
ye ynnden neler yitirdiini, bir okuyun da grn. Zam a
na dayanm ak ok zor. rnein R eat N uri Gntekinin
Kzlck Dallar, Yakup Kadri K araosm anolunun Ya
ban!, Bir Srgn daha kalc bence. B ir Srgn, az
bilinen bir rom andr ama, bugn byle bir kitap yazlsa
olay olur kansndaym.
Dostlarmn konumasmn ilgin yan var. Elbet, ye
ni gerekler geliyor. Akyor rm aklar durmadan, insanlar
dnyaya bakmasn yeniden reniyorlar. Bunlarn hepsi
doru. Benim asl sylemek istediim bu noktalar deil.
Ben, yeni olaylardan, yani roman biimlerinden ok, yeni
romancnn olaylan, kiileri yorumlay tarzna, anlat
na bakyorum. Galiba Gogoln yzyl nce yapt, gn
mzde A ragonun denedii bunlar herhalde, iyi romann,
kalc romann znde bunlar var, gibime geliyor. br
denemeler, romann kabuunda kalm ak gibi birey san
rm.

nsanlar
Sevmeyi renm ek

20 Ocak Sal
Geen akam kitaplarm n arasnda yle durdum d
ndm. Bana insan sevgisini alayan, beni insan sevgisi
ile dolup taran kitaplar, dostlar dndm bir bir. n
sanlar sevmeyi reten kitaplar olmasayd, szlerinde
buram buram insan sevgisi tten ozanlar, yazarlar ol
masayd, ne kadar aresiz olurdu insanlar hi dnd
nz m ? M ayasnda insan sevgisi titreim leri olmyan bir
uygarlk kurulm u m udur? Bu sevgiyi tlemeyen, ocuk
dim alarda bu rgy nak nak ilemeyen bir eitim
sistemi kurabiliyor musunuz, kafanzda? K urulm uyorsa
tam am lanm yor eitim demektir. retim ilikileri iinde
alma koullarn besleyen, yeerten ana tem a nsan
Sevgisi manevi bir balant olarak gelitirilmeli, yaa
tlmaldr. Sabahattin Eybolunun son incelemesi Yu
nus E m reye Selm okurken, usuz bucaksz insan sev
gisi zerine dndm durdum hep. Yunusu bu kadar
yzyl kalc yapan ilkin insan sevgisi olmal. 13 nc
yzyldan geliyor Yunus Em re. B ir insan sevgisi ile, dost
sevgisi ile yorulmu bir maya karyor. B ir kelime sanat
s olarak, syledii iirler bize yamal bir hrkanm altn
da vuran yrekte nas bir i zenginlii bulunduunu gs
teriyor. A r bir halk ak bu. Kelimelerde vuran, dizelerle
gelen insan sevgisi yediyz yl sonra bize yeniden dnyaya
bakm asn retiyor.
Teknik alanda gz kam atrc bir dnya kurulabilir.
Byle kentler, gl barajlar, yksek silolar, usuz gibi
grnen otobanlar yaplabilir. Ama insanlar daha iyi bir
dnyaya gtrm ek iin san at abalar desteklenmezse, in
sann deeri nedir, diye bir soruyu karnza alp dn
nz. Kck manevi deerler, kck itenlik balar
insan uygarlm ycelten birer neden olabilir. Aslnda in
sana deer vermeyen, retim ilikileri iinde zgr dn
ce ve kltr eitimini gzden uzak tu tan sistemlerin g etir
dii ynetim bir yerde tkanp kalm aa m ahkmdur. Tek
tek insanlar zindanlara atlabilir. Onlar orada rtebi
lirler. Ama uluslar uzun sre kapal tutulam azlar. Bugn
uyanan nc Dnya uluslar hem bamszlklarn ko
parp alm aa urayorlar, hem eitim kuram larnn te
mellerine ta koymaa alyorlar. Gdml ya da g-
dmsz ynetimin snrlar arasnda bir alkant iinde
ler. Ama ksa zamanda olumlu bir aam aya vardklar, va
racaklar sz gtrmez. Onsekizinci ya da ondokuzuncu
yzyllarn smrgecilerinin savalar bugn yok artk.
Kalntlar var belki. H atta yirminci yzyln balarnda
ki smrge sistemi bile geerli deil bugn. Bir lkeyi
grnmeden de, bulduklar yeni yntemlerle igl ediyor
lar gnmzde. nsan deeri, insan sevgisi hi tanm yor
lar. Sinsi fak at kabaca bir sokulganlkla giriyorlar top-
lumlara. O geride braktmz Nazilere, Faistlere parm ak
srtacak yeni halk dm anlar eitli klklarla karm-
da bugn.
nsan sevgisi deyince Yunus E m renin, K aracaolanm,
Krolunun ardndan Anadoluyu dnrm. Kendi i
lesinin rgs iinde iirlerle, trklerle, h a tta testi stn
deki, kilimler stndeki naklarla gelen Anadolu insann
dnrm. Grbz insanlar da vardr, sska gsleri de.
D adalarm kara gzlerinden de geer ak bulutlarm, To-
roslan mavi boncuk gibi bebelerinin zerinden de geer ak
bulutlarla usuz bucaksz mavi gklerim. O atm osferle ge
len, o atm osferi kelimelerle, dizelerle getiren bir iir bilei
mi sabah akam d rter d u ru r beni. Politikaclar, sylevci-
ler, dini duygusal ynden smrp, karlar elde edenler
geicidir. Gideceklerdir, yarna iyi ad brakm yacaklardr.
A tklar yaralar, ktlkleri brakp gideceklerdir. Bu
yzden az gler olm utur, lkemizin insanlar: Trkleri
mizde niin yzyllardr ekilerini dile getiriyor insanlar
mz. Hep smrlmler, hi eitilmemiler de ondan. Bir
kez eitim bilinci kazanm olsalard, ve de bu yaygn du
rum a gelseydi, smrcleri atacaklard balarndan. S
m rgenlerin afyonlarndan ba kaldrp kendilerinin,
haklarn koparp almada, terazinin kefesinde bir arlk
lar olduun uanlyam adlar bir trl.
Mevsim geliyor, doa uyanyor. Irm aklar akyor dur
madan. T arlalar veriyor rnlerini. Gnein ilk klar
Anadolu ocuklarnn alnna vuruyor. O nlarsa alacak
okullarn, getirecei eitimi bekliyorlar.
Yunus E m reye geliyorum tek rar. Onu okuduka ev
rensel iirin olanaklar beliriyor karda. Koullar ne oluk
sa olsun, direnen, ba kaldran ya da ba gsne eilmi
ekilerle dnen, daha dorusu dnmeye balyan in
sanlarmzn yzlerinde yeni anlam lar gryor musunuz?
Halkmzn gz ukurlarm da, bize yeni bileimler kurdu
racak prltlar var m? Onlara iyice bakalm, o nlan iyice
anlam aya alalm. Ufack d a r snrlar iinde kalan sa
natlar, mrlerini, kendilerini tatm in ile geirecekler.
nk yaadklar a bilmiyorlar, renmek istemiyor
lar. Oysa yeni bir ada, K urtulu Savalannm ateleri
iinden geerek, bamszln koparlp alnd b ir ada
yayoruz.
Yunus E m renin iirlerinin btnnden u sonuca va
ryorum : Sizler imdi yayorsunuz. Oysa en sonunda ben
yaarm der gibidir O.
Yeti Yunusum
Yeti!..
22 Ocak Perembe
Bir gece yolculuuna balyordum. Bir yayla kenti
nin, uzak tren istasyonunun imenlerle kapl krhmda,
st aalarnn karanlk yeilliine giriyordum. V akit
gece yarsna erimiti. stasyon kahvesinin ta h ta iskem
lelerinde -be garip yolcu idik. B ir dncenin uzak de
nizinde, tenha da yam alarndan iir dizeleri alp, grn
tler iinde yryordum. Tek bam a idim. A rkadam yok
tu. br insanlar da susuyorlard. Akamki rzgr ban
alp gitmiti. Gme vuran st a alan karanln ky
snda bir izgi gibi duruyorlard. Ben yalnz kalm ak iste
miyorum deseniz bile, sen yalnzsm diyen istasyonun sar
lmbalar, yen kanapeleri ile sizi babaa brakyordu.
Saatim gecenin onikisini geiyordu. Tren ikiden sonra ge
lecekti. ki uyku arasnda idim. yle zayf bir k altnda
oturuyorduk ki, kitap okuyamazdnz. Gece ar karanl
ile ortal doldurmutu. Pasl dem ir gibi souk bir yayla
rutubeti, iyice sarm aa balam t bizi. Kmr crufu d
klm istasyon civarnda dolam aa baladm. Heybeli
kyller, uykularna yaslanm tlar. Az kta, yzlerinde,
yzyllann brakt krklarda, uzun ekilerin tandk
dizelerini okuyordum. Biraz daha uzaklanca, istasyonun
umutsuz karanln geride braktm . lerde bir atein e t
rafnda oturm u insan karaltlar grdm. Sokuldum onla
ra. Belki on kiiydiler. lerinden birini alnna dklm
salar ile farkettim . Hem saz alyor, hem sylyordu. l
kin halk trklerine, halk trklerindeki yrei ap ap
ate dolduran, insan Kzlrmak gibi srkliyen bir dr
trksne beni mhlad sandm. Yaylann slak havasnda
mem, titrem em durm utu. Tanmtm. Yunus Em re
yreimi smsk tutuyordu. Hemen orada bir ste yas
landm. Dinledim onlar. lk kez ocuk gzlerimde yaa
yan, ocuk dudaklarm da hecelediim Yunus, gecenin bu
karanlnda bana k uzatyordu. Yedi yamn, dokuz
yamn mavi gkyzn, annemin dizinde seyrederken,
annemden dinlediim ilk ozan Yunus E m reydi. Onunla
girm itim iir evreninin unutulm az dizelerine. Trenin b
yk grlts olmasa, orada daha ne kadar kalrdm, bil
mem? al rp ile yaklan atein kzllnda seyrettiim
yzleri orackta braktm . Yzyllardan gelen Yunusu sy-
liyen bu yorgun insanlar kimlerdi? Y unusu orada bra
kp, alelacele bir vagona bindim. Kyllerle bir kom part
m ana dolutuk. Trenin scak atm osferi iinde ta h ta kana-
pelerde sarsntl bir uyku, bizi alp gtrd.
Ne zaman T rk iiri iinde, byk bir hm anist d
nsem, hep Yunus Em re gelir aklma. ada ozanlar
mzn pek ou onu enikonu incelememilerdir. Y unusun
adn bilmek, byk ozanmzdr demek yeter mi? Dnya
ya bakmasn renmek, yeni kelime bileimi kurm ak, ken
di z kaynaklarm za girmekle olur ilkin. Avrupal iiri ne-
k ad ar incelersek inceleyelim, onun verdii biime gre bir
iir kurm aa alsak bile ortaya kan bu iir, bizim in
sanlarn gzlerindeki anlam veremez bize. Avrupal iir,
Avrupal kltr nemlidir. Y ararl sesler, yararl zler ver
mez bize demek istiyorum. Ama bizim zmz, bizim ma
yamz, bizim kerpi duvarmzn insan, baka bir ulusal bi
leim ile yorulm utur. H m anist aya, kendi ak kd
mza dktklerimizle, kendi ekilerimizin, kendi folkloru
muzdaki seslerle girebiliriz ancak. Bunun iin Y unusu ye
ni batan renmee balamalyz. Yunus Em re bir kalp
deildir. Yunus Emre, onyedinci yzyl A k merin, bir
Behet Kemal'in anlad ozan deildir. Y unusu ren
mek, anlam ak bakadr. Onun iin diz dvmek, onun iin
alamakl seslerle at dzmek bakadr. Yunus Emre,
Trk iirinin kelime dnyasn, ince i evrenini kurmu,
ona insansal deerleri koymu u sta bir ozan bizim iin. Bir
ozann getirdiklerine bakarken, ilkin yle durm al biraz.
Bize bir dnya getirm i mi? D nyaya bakm asn retmi
mi? Bizi uygarlk katm a karrken, nasl bir evren iz
mi? Hep bunlara bakyorum ben, Oysa sylenmileri te k
rarlam ak, hep bir paralelin izgisinde yrm ek miyop bir
gzn bulanklnda brakr bizi. Ulusal rin koullarn
y aratm ak iin kaynaklarm zn tel tel verdii seslere v ar
malyz.
Bu gn Avrupal rle dopdoluyuz. Baz ozanlarmz
ulusallk abasna zak dmlerdir. Bundan tr, ulu
sal iirin youn bileimini bulm ada glk ekiyoruz. Flok-
lordan kk almam bir iir, insansal deerlerden yoksun
kalyor dem ektir. Bunun iin, Yunus Em re ve ondan son
rakiler, iplik iplik incelenmeli derim ben. Charles Baudela
ire ya da Stphane M allarmyi epeyce iyi okumu san at
larmz vardr. Ama o lde Yunus E m renin getirdii
dnyay, P ir Sultan Abdaln o unutulm az isyanna, K-
rolunun kurduu dayatm a gcn, K aracaolann iek
iek iledii ekilerimizi derinlemesine bilen ozanlarmz
var mdr? Bunda kukuluyum. Yunus bir m istiktir. Ama
o lden daha geni hm anist bir grle dnyasn geti
rir bize. znde, bileiminde insansal ak bir doa dokusu
gibi durur. Bu doa dokusuna iyice bakmalyz. Bu doa
dokusunu iyice renmeliyiz. Onun iirlerindeki derinlie,
syleyi gzelliine ykselebilirsek, bir ozan yaam na gi
reriz birdenbire. Yunusu h er okuyuumda, yeni yeni ky
m etler bulurum da, daha nce bunun nasl farknda olma
dm diyerek aarm . H er seferinde mavi ge alan ya da
tm gzellik ve anlam getiren yeni yeni pencereler bulu
rum yalnz onda. Yani h er okuyuumda yeniden kefede
rim onu.
yle sanyorum ki, iirimiz yeni bir dneme giriyor.
1968 ylnda aydnlk, ulusal yani evrensel ve toplumsal
bir izgiye giriyor iirimiz. lkin soyuta yaslanan ozanlara
bakn. Bunalmlardan syrlm aa baladklarn greceksi
niz. D aha dorusu kmazda olduklarn anladklarna dair
belirtiler vardr. Sonra ar bask koullarndan geen top
lumcu ozanlarn yeni iirlerini okuyun. andan haberli
olmak diye birey v ar ya, hzla ona, onun atm osferine gi
riyor ozanlarmz. Ne Nzm Hikm et iirini kltme, ne
bizlerin toplumsal iirimizi yadsm ak abalan bir gerein
zne dayanm ad iin bounadr diyorum ben. D aha Cum
huriyet dneminin iiri tartlm am tr. Kymetler gerek
yerine oturtulam am tr. Yeni yeni balyoruz, balyaca-
z bu ie. A nlarla Yunus Em re iirinin iinden geip, onun
iir servenini anlam ak nekadar gerekli bugn diyorum.
Y zyllann tesinden bir iir ekisi, yrekli bir ozan ilesi
koyuyor karmza. Yunusun rahlesinin nne oturup, di
vanna yz srerek, Halk iirindeki dnyamz yeniden
renmeli yiz.

Eski Deer Yarglar


Karsnda Kuku

33 Ocak Cuma
nmde kitaplar duruyor. iir kitaplar. Y aryarya
dnyasz iirler yazm ozanlar kapadm attm . Hi deil
se, biraz gn getiren iirleri ayorum. Dnyamzdan
yani krlardan, yani daba zgrlnden, yani K urtu
lu savalarnn kysnda, ortasnda, yani btn ateleri
gzbebeklerinde yakan lkelerin dillere destan olan t rk
lerini en nam uslu kelimelerle getiren ozanlarn iirlerini
ayorum. Ben daha ok onlar seviyorum nk. Byle
sylemekle baka trden iir denemelerini knadm sa
nlmasn. Gerek ozan katm a varm btn kiilerin al
malarm ilgi ile izlerim. Bunaltdan, lmden, yalnzlktan
m srlar kuran T. S. Eliot ya da insan k aram sar bir dn
ya denizine eken Charles Baudelaire'den ara sra iirler
okurum. Ama onlarn yam sra Paul Eluard, Henri Michaux
R obert Desnos daha ilgin grnr bana. Onlarn deneme
leri ile berikilerin yaam izgilerini h er ozan bilmelidir y ir
minci yzylda derim hep. Tekelci bask aralar, bir top
lumda ferm an karm aa balarsa, en ok san at alannda
ksr bir an kapsn aar. O rada herey d u ru r artk. u
konular ilgin, u roman, ya da u iir kitab u sorundan
sz at iin deer kazanacaktr gibi yanl yarglar ba
lar birbiri peisra. Bylece sectarism ein d ar yoluna giri
lir. nem li olan, san at yaptnn uygarlk yapsna ne ka
zandrd, ozann kendinden nce yazlan iir sanatna ne
katt, dnyay, insanlar arlamamzda, kavram am zda
yaratt deiikliklerdir. Ozan ilkin kendi kendini k u ra
bilmi mi, yeni bir d dnya yaratabilm i mi? Buna baka
rm ben. Denenmi kalplarn, denenmi llerin iine kul
lanlm im ajlarla girmek, baz yabanc ozanlarn iirlerini
evirerek, altna imza atm ak, ite Cum huriyet iirinin bir
blnn yozlamas o noktadan balyor. Bugn nl
ozanlarmzdan bazlar bir rbu-asr byle ksr dng
iinde kapanp kaldklarn yeni yeni anlam aa baladlar.
Bundan tr otokritiksiz dnemi geride brakalm diyo
rum. Gene diyorum ki deer olarak kabul edilmi, ya da
tantlm ozanlara biraz kuku ile bakalm. Allm er
evelerin dna kalm. H m anist deerler asndan ba
klrsa, kiilikler zerindeki kanlar deiecektir.
Gerek rom an sanatnn ayrntlarn dnrsek, n a
sl bir bileime vardn aratrrsak, fikren gerici (yani
politik alanda gerici) olan Honor de Balzac, roman ala
nnda devrimcidir. Politik alanda ilerici olan Emile Zola,
rom anlarnda nesnel gerekilik yaptndan, roman sana
t izgisi zerindeki yeri Balzacta n gerilerde kalm tr. r
nein Maksim Gorki, politik yn ile olduu kadar, hik
yeleri, kendi yaam zerine yazdklar ile de devrimcidir.
Sabahattin Ali de yle. Sonu olarak, insansal deerlerden
kurulm u Hmanizmaya dayal dnya grn kazanabi
lirsek, devrimci sanatm koullarn, devrimci sanatn ilke
lerini saptayabiliriz.
Biz ozan, bir sanaty deerlendirirken, ilkin onun
yaamna, eylemine ve sonra yaptlarna bakyorum. Bun
lar arasm da bir eliiklik grrsem, o sanatya kar bir
kuku beliriyor iimde. Yazdklarnda, kendi kk yaa
mna paralel bir izgi varsa ve de insansal deerler, insan
sal ilikiler zerine bir bileime varabiliyorsa, o ozan ilgi
ekici buluyorum. Ama kck yaam iinde byk dai
reler izmek, nl ozanlarn grafiine zenerek, kitaplar
yazdn sanmak, ac bir aldan olm utur kendileri iin.
H er ozan, nce kendi yaamn kurmal, yaptlarn bu ya
amn hizasnda vermeli. B ir rnek zerinde durm ak ge
rekirse, yle diyelim: Ziya Osman Saba, byk apta bir
ozan deildir, am a kendi yaamnn iirlerini yazm tr. Ne
fazla, ne eksik. Byk ozanlarn yaam na zenerek, p ara
doksal kitaplar yazmak yerine kendi kk serveninin
ozan olmak daha nemli, daha olumlu bence.
Bana kalrsa, bizim bir iir geleneimiz yoktur diyen
ler yanlyorlar. Zengin folklor kaynandan beslenen Halk
iirimizde hm anist dnceler, hm anist dnya gr,
hemen her ozanda karmza kar. Yunus E m reden, Dert-
liye, K aracaolana, Erzurum lu E m rah a kadar Halk ozan
lar, doay, insansal ilikileri iirlerine koymasn bilmi
lerdir. Eski iirimizin ozanlarn, btn ayrntlar ile ak
layan eletirmenleri, denemecileri bekliyoruz yllardr. Halk
iirimizin analizini yapm ak g geliyor yazarlarm za. a
da ozanlarm boheme kaan, soyuta saplanan imzalarn
eletirmek daha kolay geliyor onlara. Hakasn sylemek
gerekirse, gen eletirmenlerimizin devrimcilii, szl ko
num alarnda kalyor, ii yazya dktkleri vakit, nl
deyimle syliyelim, Fildii kuleye kapanmay, orada ken
di kk kozalarm rmeyi ye tutuyorlar. Yrekli olmak,
salt ozanlar, yazarlar iin gerekli deil bence. Eletirm en
ler de yreklerini frrn ateine tutm aldrlar. H er ura,
bir sorum getirir, bir sorum ykler sahibine. Sanat ya
da eletirmen zgrdr ama, birtakm grevlerle ykml
olduunu, Yirminci yzyln insansal deerlerini anlatm a
ya da ama babnda, sylenecek b ir sz olduunu gster
melidir. Bu sorumluluun bilincine varlmazsa, tutucu bir
gre yaslanp kalacaklardr. Bazan bir kede Upton
Sinclairi, bir evrede Bertold B reh ti sectair bulanlar
kyor. Ve bunun nedenlerini inandrc biimde aklya-
myorlar. Anlyorsunuz ki, onlar da bir bakma banaz d
nceye girm ilerdir.
imdi ok uzaklarda, sisler iinde domu bir ozan
anmsyorum. Percy Bysshe Shelley. 1792 ylnda dodu.
Otuz yl yaad. Bir frtm ada bouldu. an aan, yani
iinde bulunduu toplumla ztlaan, izgi d insansal fi
kirler tayan, yrekli bir ozand. Toplum kurallarn sa r
syordu. Yaam servenini yllar nce okudum. lk kez on
dan rendim, kuku ile bakmasn. kinci byk sava,
toplum lar yerinden oynatrken, deiik fikirler tayan ku
aklar, sanata yeni ilkeler, yeni davranlar getirdi. O za
m ana kadar kabul edilen deerler dizisinde alacak l
de yer deitirenler oldu. Yeni ozanlar, yeni romanclar,
yeni oyun yazarlar kt karmza. Birinci sradan, n
c sraya inenler, bsbtn unutulanlar, buna karlk ye
ni kiilikler getiren isimler, edebiyat kitaplmz doldur
m aya baladlar. Shelleyi unun iin anyorum. ann
deerlerine kuku ile bakyordu. Bundan tr evresi ile,
nl kiilerle tartm alara giriiyordu. Bu yzden ngil-
tereyi terketm ek zorunda kald. Ama bugn ortaya att
ilkeler, ilerici fikirler, onun yaamn efsaneletirm itir.
Byle yiit bir ozanm kiiliinden alacamz rnekler, g er
ekilik alannda bizi aydnlatabilir. Sz uraya getirece
im : Edebiyat tarihimizi, zellikle ozanlanmz toplumsal
gr asndan yryerek incelemek zaman gelmitir. Bu
yaplarsa, deerlerini yitirenleri, deer kazananlar anla
m oluruz.

Mutsuz ounluun
Ozan Olmak

30 Ocak Cuma
Bir cgara yaktm, iimden uzun iirler sylemek ge
iyor. Sanki karanlkta bir rm an kysna oturm uum ,
akn seyrediyorum. T uzakta, kenarda gecekondularn
klar var. Y aprak kmldasa sesini duyacam. O kadar
sessiz, soluksuz bir evren. Hep dnyorum. lkemizde
ki ozanlarn aln yazlarn dnyorum. M ustafa Ke
malin Anadoluya ayak atndan biraz nce ya da biraz
sonra doanlarn arasndan, bugnk iirimizin temsilci
leri kt. Bu temsilciler kalabalktr. Ulusumuzun ekir
deinde ozanlk geni bir yer tu ta r denir hep. Dorusu
hakasna bir sz etmek gerekirse, bizim doamzn ma
yasnda, aratrsanz, inceleseniz destan paralar, destan
unsurlar iplik iplik kar ortaya. iirimizin kalabalk tem
silcileri var diyoruz ya, am a onlardan ka Trkiye doa
sn iirlerine koymasn bildiler? Ka ozanmz, bu to p
raklarda yaam kurm u insanlar iirlerine getirder?
1940 larda modern epope koullan iinde usul usul gerek
i bileim anlayna giriyorduk. Toplumsal izgiyi bir yer
den aldk, ileri doru gtryorduk. Yzeyde kalan iir
alkanln iyice kapatm tk. Ozan olmann bir onuru
olduu kans yerlemee balamt. Bugnk toplumsal
san at llerine gre, deer tayan iir k itap lan yayn
lanmt. Ama ksa srd bu yayn dnemi. Bask ve k a ra
lama gittike younlat. Nam uslu ozanlar susturuldu. Ad
larn anmak, antolojilere alm ak b ir cesaret ii oldu. Bu
arada birtakm ozanlar kaak bir yola saptlar. Kk k
k biimsel denemelere giritiler. nlerinde bir sra F ran
sz ozannn, Birinci Byk Sava sonrasnda ksa bir sre
yazdklar, etkisi az kk kk iirleri vard. Onlarnki
bir raklk dneminin rnleri olmas bakmndan ilgin
ti. Kalemlerini yeni amlard. Sava iinden gemilerdi,
korkun yaantlardan kam ak istiyorlard. Bazan ocuk
luklarna dnyorlar, -be m srahk am lar izerek ya da
olumlu bir san at ilkesine balanm ay reddederek, ozanm
zgr havasndan, bohemliin ikili ve sar benizli, az kl
evrenine girmeyi ye tutuyorlard. Gen Trk ozanlar, i
te bu yaanty geirmi Fransz ozanlannm servenlerine
iyice tutuldular. rnek diye onlara baktlar. Bylece yara
tclk yanlar ksrlat, iki denizinde b ir Varlaine, bir
Rimbaud, Mallarm oluruz dediler. Geri saydmz ozan
lar da ken bir toplumdan kmlard. Gerekten bohem
diler. Afyonlu bir karanlkta kendilerini bitirmilerdi. Sa
hiden toplumdan kopmulard. Sahiden karam sardlar.
Kurtulam yacaklard. Bizim Form alist ozanlarmz onlara
yknrken, bir Verlaine yaantsnn sabrn tam adk
lar iin, yazdklar bir zenti olm aktan ileri gidemedi. Ken
dimize zg toplumsal deimeler iinde yaadklar halde,
iirleriyle bu sorunlara girmedikleri iin m sralar tekerle
me snrn aamad. Bugn Nzm H ikm etin iirini ele
tirm ek gcn gsteremediklerinden, ona gizli bir been-
mezlik iinde bakm aktadrlar. Oysa ulusal ze bal bir
bileim getirmediklerini imdi imdi anlam aktadrlar. Top
lumsal eletirme yntemi ile Modern Trk iirinin kurulu
u ele alnd gn, eskiyen yeniler bir bir ortaya kacak
tr. Eskiyen yeniler diye yazyorum ama, hemen dzelte
yim: Aslnda onlar yeni deillerdi. Bat kopyas idiler.
Biimci ozanlar ve onlar izliyenler, bir sre sonra so
y u t izgisine girdiler. Bu giriin toplum bilimsel, ruh bilim
sel aklamasn bakalarna brakyorum. F ak at sonu u
oldu: iire kar ilgisizlik balad. Soyuta yaslanan, insan-
sal kym etlerden yoksun, biimci iir kitaplar satlmad.
H lda 300 adetten fazla satlmyor. Yaynevlerinin depo
larn dolduruyor. Az gelimi bir lke koullan iinde ol
mak, sonra da anlamszlk ya da daha dobra syliyelim,
Mutlu aznlk iiri kurm ak iin aba gstermek. Bylece bir
blk ozann, lkemizin toplumsal gereklerini bilmez, ta
nmaz grnmesi, btn ile Trk iirinin z ara n n a olmu
tu r. imdilerde en ok okunan ozann Nzm Hikmet oldu
unu biliyorsunuz. Onun grd ilginin yansra toplum
cu birka ozann (Ahmet Arif, H aan Hseyin, Ceyhun
A tuf Kansu v.b.) yaptlar zerinde daha ok konuulur
olacaktr.
Bu dnem de geecektir. Gemiinde byk ozanlar
bulunan ulusumuz, modern epopelerle amzn orkestras-
yonunu kuracak ozanlar getirecektir. Ulusal edebiyatn bir
zorunluudur bu. Ulusallama ve humanizma ortam na
sokulmak iin, lkemizin toplumsal kesitini iyi tanm al
yz. Niin usta ozan Memleketimden insan M anzaralar
diye bir balk buluyor iirlerine, hi dndnz mii? Yl
larca halktan insanlarla tutuklu kalm aktan gelen geni bir
gzlem as var onda. Gzlemden ald unsurlarla bilei
me varyor. Bazan en bireyci ozan gibi ban gsne e-
se bile, oradan ald ses, gene insanlarmzn o rtak yan
larn, ortak duygularn yanstyor. Hep ayn d ar ereve
iinde kendini tekrarlam ay bundandr. Kk ozanlarn
yazd tek adam n iirine kaplmay da bundandr. Yah
ya Kemal, aruzun snrlar iinde kalm asa ve tek sesli iire
inatla sarlmasayd, elbette dokusu iyi, daha geni bir i
irin ozan olacakt. Bundan tr balangta insansal de
erlere gre iirini kuran ozan, ilk nemli hamleyi yapm
oluyor. Bir keder denizine de girse, salt doa atm osferin
de de kalsa, insanlarn gzbebeklerinden, K urtulu sava-
la n atelerinden geerek, uzak dalarn yam alarna tr
m anarak, evrenin kesitine girdii iin, iyi iirler sylyor
halkna. Mutsuz bir ounluun ozan olmak onurunu ka
zanyor bylece.
Sk sk uygarlk, uygarlk diyoruz ya, dnyorum
da ozansz bir uygarlk olabilir mi? An uluslarn lm
saan K urtulu savalarm , ileri bir dnya gr kazan
mak iin yaptklar almalar, bu yolda birok ozann t
kettii mrleri yannda bir yrek gibi vuran iirlerini bu
lacaksnz.
Firdevsi ehnameyi, Homeros lyada ve Odiseusu
yazmasalard, bizim ilk alardan bu ta ra fa Ergenekon
Destan, Dede K orkut efsaneleri, Krolu D estan kendi
dnemlerinin kesitlerini getirmeselerdi, iirin uygarlklara
k att deerler, ne kadar azalacakt, bir dnn. Ozan
larmza biraz nem versek, onlan tam sak, evremize ta
ntsak, ulusumuzun, lkemizin ycelmesi urunda aba
gsterm i oluruz. Ozanlara biraz daha fazla ilgi. Onlar bu
na h er dnemde hak kazanm lardr.

nsanlarmz
Ozanlarn
Gzbebeklerinde Durdu

1 ubat Pazar
Bir gece oturup, nl Fransz ozanlarnn, kinci Dn
ya Savann son yllarnda ya da sava bittikten hemen
sonra yaynlanm iirlerini okuyorduk dostlarmla. Paul
luard, Aragon, Jules Superville, Max Jacobe, Robert Des-
nosun iirleri zerinden, y ap rak lan dklm bir sonba
harn rzgr iinde yrr gibiydik. alarn yaam lar
d. iirlerini yeni batan kurm ulard. Savatan nceki Ju-
les Supervillein dizelerini getirin, okuyun bir bir diyordu,
dostlarnm birincisi:
Yumuak bir P aris atmosferinden gelir ar ar. Sa
va da patlasa, uzak duracak dersiniz. Ama deil yle.
Usul usul sava direniinin Maquisleri arasnda yrmee
balar. Ve girer iyice dayatm a hareketinin iine. O dne
min iindeki ozan kiiliini incelerseniz, o gnlerden geip
gelen iirlerini okursanz, bir direniin duyarln yrek
lendirdiini anlarsnz.
Bu grten gelerek, Tanzim attan gnmze, ozanla
rmzn tutum larn dndk biraz. lkesinde olup biten
lerle ilgi ba kurm a gereksinmesini duymyan Yahya Ke
m ali okurlar, km, geri bir dzene, gzel deyilerle
ekmeye alt iin, ilgin grm yorum artk. nk,
Cumhuriyet anda, bir Osmanl zlemi, bir saray bee
nisi kurm aa alyor. Sanki bir devrim geirmemiiz, ge
ne hnedana dnecekmiiz sansn vermek ister bizlere.
Bir devrim kenti olan A nkarann nesini seversiniz diye
bir soru atsanz ortaya, bir esprinin gerisine ekilerek, bir
talam a yapar sizlere: A nkaradan stanbula dn g
zeldir der. Hele Anadoluyu, fak ir halkmzn gz bebek
lerini sorsanz ona, glerek bakar, U skdarm cam larna
vuran akam gneini koyar iirine. Halkn bylesine sev-
miyen bir ozan zor bulursunuz, aratrsanz. Aslnda Trk
dilini sevdii gr de tu tarsz grnyor bana. Oysa
ozanlar, yazdklar dilin yalnlamasnda, en nde k tu
tan birer dize ustas olmal deiller mi? Yahya Kemal, dil
devriminin uzanda kalmay ye grm tr. adalar
tanktr.
O gece iir zerine konuurken, dostlarm dan kinci
si yle bir savda bulundu:
Faruk N afizin aruzla yazlm rlerini incelemi
tim bir zam anlar. Hi abartm adan syliyeyim. Yahya Ke
mal kadar, h a tta ondan daha usta bir aruz rgs vard
onda. Hi kuku gsterm eden o iirlere imza atabilirdi
Yahya Kemal. Dahas var, aruz ustas olarak n yapm
olan Ak Deniz ozanmda baz aruz yanllar olduunu
sylersem bana inanr msnz? Galiba bu n yapm a iinde
Yahya Kemal'in byk bir m utluluu var.
Yeniliki Trk iirinde kiiliklerin btn iniini k
n izliyen nc dostum sze k art:
Yeni iirimizde de byle m utlu ya da m utsuzlar var.
Sk sk ne karlan yle ozanlar gryorum ki, isim yap
ma politikasn ya da tekniini bilmiyor baz iir ustalar
m utsuzluktan kurtulam yorlar, brkler ise kolay kaza
nlm bir nn rahatl iindeler. 1941 de yeni bir sanat
kua domaa balad srada bir tek say yaynlanan
- am a bana gre ya da birok kiilere gre nemli bir dergi
olan - Kllk, o saysnda hikayeci Sait Faik e S abahat
tin K udreti okurlarna tantm a abas iinde idi. Sait Faik,
hikye trnde aam a saylacak bir izgiye varm ya da
varacak bir sanat eri izlenimini gsteriyordu. Oysa Saba
h attin - belleim beni yanltm yorsa - be on iir yaynla
m bir istidat idi o srada. Sekiz - on kii onun iiri zeri
ne dncelerini yazd. Birden imza oluverdi. A radan yl
lar geti. iir kitaplar, oyunlar, hikyeler yazd. yle yan
tutm adan bir kanya varm ak gerekirse, o rta izgiyi am a
d rahata sylenebilir. Daha dorusu bana gre yle.
Ama n konusunda m utlu bir yan vardr onun.
D ostlarm bu dzeyde konumay srdrrken, ben
yllardr yazm aktan bkmadm, Yirminci yzyl ozan
nn, yaad a ile, lkesinin iinde bulunduu koullarla
ilikisini dnyordum. Anadolu insan neler dnyor,
dnyaya bakmasn, lkesinin sorunlarn biliyor muydu?
Geride, yzyllarn iinde fakirlikleriyle babaa brakl
m bir halk geiyordu gzlerimin nnden. Daha ncesini
incelemedim, am a Osmanl dneminde altyz yl, glme
sini unutm u, stanbulun dnda ilkel koullara brakl
m halkm geiyor tarih yapraklar arasm dan. Kendi ka
derinin ar uykusundan arasra uyansa da, te k ra r afyo
na sokulan bir ulusun yozlatnl da uzun uzun ncelen
mee deer.
imdilerde, gittike younlaan bir bunalmn ar ha
vas iinden geiyoruz. O zalar bu bunalm kelimelerle geti
riyorlar m ? Yoksa alarndan uzakta, lkelerinin m an
zaralarn seyretm ekle grevlerini yaptklarn m sanyor
lar? lkemizin insanlar se rt bir arkn dilileri arasna
girm itir. Aydnlarmz pr akna, amansz bir sava ve
riyorlar. Biliyorsunuz, siyasal sava vermek, ekonomik
eletiriler yapmak, birer grevdir aydm lar iin. Btn bun
lar olurken, ozan ne yapyor? Kadehini karsm a alp ne
dnyor? lkemizdeki toplumsal sorunlar iirlerine,
dizelerine yerletiriyor mu? D aha dorusu byle bir kuku
nun bilincine varm m? Bu kukuya varam am sa, bir
yerde ozan ilevini yitirm i gibi geliyor bana. Toplumsal
sorunlarda, ekonomik kmazlarn karsnda som ut olmak,
bu bilinci yaam ak, bu bilincin iinden geerek soyut ya da
biimci bir iirin sayfalar arasna girmek, bu dnemde
baz ozanlarmzn yurdu nnde, tu tarsz bir izgiye g ir
diini gsterm iyor mu? Gnmzde, gerekten zm
bekleyen, aklk isteyen bir sorun olarak, karm zda du
ruyor. Bilmem siz ne dersiniz?

Byk Bir iir rma


Ya Da
Bir Tek Yrekle Kar Durmak

3 Haziran aramba
Az gelimi bir lkenin toplumsal koullan iinden
deil mi? O halde, bu az gelimilik beraberinde
, smrlmeyi, yoksulluu da getirecektir. Yurt-
sever deilseniz, yabanclarn kulluunu, sizi kul yapan ey
lemin olanaklarn antanzda, midenizde, ceplerinizde ta
yacaksnz doal olarak. Yoksulluun kollarnda, sizi
dkn yapmak iin hastalklar, ikili alkanlklar,
arkasndan karanlk dizeler yaklaacaktr yannza.
Hele ozan, bu kolay sapm alara brakrsa kendini, gitgide
daha kapal, gittike daha k ara dizeler getirecekitr. U m ut
lar ytirildi mi, iir evrensellikten uzaklaacak, yerellii de
bulamyacaktr. Bunu una benzetiyorum ben. Yurdundan
kopan ozanlar dnnz. Yazdklar, hele byk ozan
deilse, zlemlerin iine serpitirilm i baz serven anla
rdr. Bu anlar bir yerde biter. Yrm ekte olan dile, de
imekte olan kendi z yurdunun hayatna yabanclk ba
lam tr. Kopmusunuzdur zerinde yetitiiniz topraklar
dan. Ama sizdeki ozan dam an atyorsa, ok uzaklarda bi
le olsanz, bir sre sonra gene dnersiniz yurdunuza.
Bundan tr, kendi z topraklarnzda yaarken bile,
btn sanat sorum luluklarndan synhr, salt kendiniz
iin ra h a t bir yaam a geerseniz, dnyamzdan kopan bir
kaya parasm da tek banza kaldnz, ya da tek ban
za bir sal zerinde yolculuk yaptnz ekinmeden syle
nebilir. Yalnz baz sanatlar, kendi y u rt topraklarndan
kolay kolay koparlamazlar. A ratrsanz ilgilerinin sr
dn, deta onlarn kopanlam adn grrsnz. Onlar
btn btn kopm am lardr Trkiyelerinden, ililerinden.
Onlarn konumalarn dinleseniz, iki iirini okusanz, ken
di vatanlarn, zerlerinde, gzlerinde, dudaklarnda ta r
lar. Yani onlarla, P aris m etrolarnda bir kom partm ana
binseniz ya da Nil rm ann kenarnda beraber yrseniz,
Yunus E m reyi, Tevfik F ik reti havanza getirebilirler. On
lar uzakta bile Trkiyedirler.
Mehmet Akif, on yl y u rt dnda kalm, devrim izgi
sine giren Trkiyeyi anlyamamtr. Ve oradan bir tek
eser getirm em itir. K urtulu Savamz zerine kafasn
koyan adam, sonradan Trkiyeyi anlamay, onun zerine
dnmeyi istemem itir. K urtulu Savamzn bilinci iin
de bir bileime yaram aynca, iirini yenilemek yle dursun,
tutucu iir t r iinde tkenip gitm itir.
Bu adan uraya gelmek istiyorum. Trkiyeli ozan
yerli olmay dnyor m u? nce yerel deerlerimizi, par
a para Anadolu folklorumuzun bileimini kendi prizm a
sndan geiriyor mu? Trkiyenin bunalmn, gzlerinin be
beklerinde tutup, dizeleri ile kl bir gemi gibi geebiliyor
mu aydnlarn dudaklarndan? Ozanda bu sonucu aryo
rum daha ok.
imdi byk sav olan yle bir tmceye geliyorum.
H ayat olmyan byk bir ozan dnemem, ilkin Yunus
E m renin efsanlemi, yamal hrkal bir masal kahram a
nnn gnmze kadar gelen iir ekilerini anmsyalm,
biraz. Yzyllarn iinden, onun hayatn ekip kard
mz zaman, yam banda akan iirinde fak ir halkmzn,
Hoca N asrettin gibi alayan gz bebeklerini buluyoruz.
Ama bu iir, vre bir karam sarln sszlnda yitip g it
miyor. Yzyllarn tesinden prl prl bir insan yzn
getiriyor karmza..
Bylece byk ozanlarn hayatlarna iyice bakarsak,
youn bir mr geirdiklerini grrz. Bunun en yakn
rnei, K urtulu Savamz, Bedrettin Destann yazan
ozandr. Y urdundan uzak kald yllarda bir an Trkiye-
den kopmam. Kopmamann bilincine vararak, yangn gibi
dizelerle girm i insan yreklerine. Eserleri her dizede, her
satrda gsteriyor bunu. Devinek noktas hep yerli olmak
tan, yerli zden geliyor. Yurdunda yllar sren en ar e
killerden geerek, ulusal z, byk iir orkestrasyonu
iine yerletirm esini bilmi. Trk iirinin bir sre yanl
yollara saptrlm asna karn, gene de kendi z kaynakla
rndan g alarak, ulusal iire ynelmesinde en byk
emei o verm itir. Baz iirlerinin havasna iyice girer,
st ste iirini okursanz, kelimelere, dizelere verdii,
kazandrd anlam daha iyi tartarsnz. Ve youn bir h a
yat olmyan ozan, byk bir syleyiin katna varam az
dersiniz. Nzmm gnlk yaantsndan bir oklarmz he
nz uzaklam am tr. Onun ekilerinden gelen insan daya
nklln grenler, aram zda daha bugn. Biraz daha
uzaklaldktan sonra, bir iir ustasnn nasl mr eskit
tii daha iyi gn na kacaktr. Ve aitm i yllk bir
mrn iir sanat ile nasl doldurulduu, nelere b ir tek
yrekle kar durulduu daha geni anlatlacaktr, yaz
lacaktr.
Byk ozanlarn, byk hayat olur gereine geliyo
rum tekrar. Bunlar iiedir zaten. iirleri yaantsnn
ndan gememise, eksik bir yan olacaktr. K ltr ve is
tid a t yeter saylrd eskiden. Bugn hem kltrl, hem
ozan yetenei olan kiileri getirin gznzn nne. iirle
rini bir eletirmen gz ile okuyun. Duygusal balantlar
nz varsa, onlardan biraz syrln. Greceksiniz ki, bunca
yldr, cz kopyalar okuduunuz kansna usul usul yak
laacaksnz. Nzm H ikm etten sonra iyi ozanlar yetime
m itir demeye getirm iyorum sz. yi ozalar yetim itir
yetimesine, am a byk ozan izgisine varann pek gre
miyorum.
Biliyorum bu szn nnde duracaksnz. Bohemliin
sar klarn getiren O rhan Veli, bugnk toplumsal iir
lleri iinden geirilirse, iir olarak, eser olarak bir d
nemin hareketi iinde daha ok bir isim yaants braka
caktr. imdilerde bu kanya varanlarn oaldn sizler
de biliyorsunuz. Yulcarki tmcede, bu szler karsnda du
racaksnz dedim. E vet duracaksnz ve D alarca iin ne
dersiniz diye soracaksnz bana. D alarcann izgisi, ger
ekten bir grafii andrr. Yani inili-kl, fazla yksek
lii olmyan, noksan bir iirdir. Soyut kavram lara snd
zaman baarl olur. Toplumsal syleyie girince ilkel
ve dardr. Bazan yakalad gzel bir duygusallkla, epik
dizelerin sert vurgulan ile bir an sizi sarsabilir. Tamam
dersiniz, ozan bilinle iyi eyler sylemee balad dersiniz.
Ama bir tkanklk gelir arkasndan, k n k bir iir b iralar
dudaklarnza. Bir sre dndm bunun nedeni zerinde.
Ve u kanya vardm. Ozanda iir gc var ama, iir ya
ants yok. iir onda ahlandka, tkezlemeyi de bera
berinde getiriyor. Kk bir h ay at ile byk bir iir kuru
lamaz, byk ozan olunamaz bence.
iirimizin belli bal isimlerinin getirdikleri eserleri
yle abuk bir tahlilden geirirsek, Nzmn kiiliini
kuran unsurlar ve ana dokusunu daha iyi anlarz. 1930 -
lardaki Trk iiri ile 1967 ye kadar gn na karlan
iirlerini yanyana koyarsanz, nasl bir aam adan getii
miz anlalr. Trk iiri, onunla byk bir atlm yapm
nk. Lirizmi dar kalplardan kurtarm , geni soluklar
kazandrm tr ona. Eski ozanlarmzn en lirii Fuzuli ise,
en yeni liriimiz Nzmdr. Burada bir parantez amak
gerekli bence: (Santimantalizm ile lirizmi kartrm am al.
K artrlrsa, yam ur altnda sar bir sokak fenerinin di
binde oturup kalan ozanlara hayranlk duyabilirsiniz).
Ozann, A vrupa anlamnda bir entellektel olmas gerek
tii gereini, bilincini de o kazandrm tr edebiyatmza.
Gene bunlar kadar nemli, Ulusal folklor kaynaklarmz
bulup ortaya kartan, nasl ileneceini gsteren onun
yaln Trkesi olmad m? iirimiz ulusal bir yrngeye
usul usul giriyorsa, bu yrnge zerinde eserler diziyorsa
Ulusal K urtulu Sava Destannn balad noktadan bir
takm atlm lar kazanm tr da ondan. Bylece iirimiz y-
rcklenmeyi, destans bir epik tarzna girmeyi renmitir.
Bask dneminde ozanlar susturulurken, baz ozanlar
da soyutu ye tutacak koullar iersine itilm itir. Bask
yntemlerinin eletirmenleri, bunu zgr demokrasi so
yutlam as biiminde gsterirler ve halk y ararna bir sa
n at yapyorum sanan edebiyat erlerini desteklerler. Soyutu
benimseyen ozanlar iin yanlg burada balyor. Avrupa
edebiyatlarnda, A vrupa toplum larnn direnme hareketle
ri iinde soyutlam a vardr. Ama bu, toplumsal bir dnya
gr yansra bir direnmeyi dker ortaya. nsansal bir
plnda dinrenmeyi karm za karm tr hep. Bundan t
r evrenseldirler. Trkiyede ise soyutlam a, toplumdan
kopma, bir kendi kendine ra h a t yaam a anlam na gelen
bir t r anlay iine girip, kapank, yaadmz adan
uzaklama biiminde grnyor. Bu grn yanll,
toplumsal iirin, toplumsal edebiyat akmnn balatlmas
ile olas klnmtr. Toplumsal grler olmasayd, Orhan
Veli iirinin yanll ortay a kar myd? D aha sonraki
form alist ve soyut iirin bir yozlamay, bir rmeyi
srdrd anlalr myd? Son krk yllk iir akm lar
nn incelemesi, eletirilmesi etraflca yaplmad daha. Bu
yaplrsa, Nzmn balatt iir dnemi daha bir aklk
kazanacaktr.

Dize Ustalar
lm ez

5 Haziran Cuma
Dalar, bayrlar, ovalar, insanlar taram adan, gr
meden canlandram am yazanm da. Aklm oynatacak ka
d ar kendim korkmalym ki anlatabileyim korkuyu, zn
tleri, yrek aclarn nce kendim ekmeden ektiremem
kitabm daki kiilere... diye konumv B. Traven. Bu ya
amdan, bu titreim lerden geen ilk genlik an d
nyorum Maksim Gorkinin. ilk edebiyat atelerim i yak ar
ken, onunla yola kmtm. Onun ekilerini okurken, ina
nlmaz bunlara demiyordum' ocuk yamda. Mayasnn bi
leimini renmitim. Hi kukuya dmeden tanyordum
onu. 1944 e kadar btn kitaplarn okudum sanyordum,
lk genlik anda kesin konumay sever insanolu. Oy
sa pek ok yanlglar iinden getiinin farknda olmaz.
1944 n b ahar aylarnda bir kitabn daha okudum, Gor-
kinin. 120 sayfayd. Arl b ir gece yarsna kad ar soluk
soiua okuyuverdim onu. imdi ne zaman scak bir bakr
mangalm kllerinden gelen havaya, anlarm da girsem,
orbac bana, dnyaya deiik bir gzle bakmasm
retir. H er ozann, her yazarn yastk kitab vardr derler
ya, dorudur. Ben bugn bir yolculua kacak olsam,
antam a da on kitap almam gerekse, hi kukusuz syli-
yeyim biri orbac olur. Bunun nedeni yle. Bana so
rarsanz, sanatnn bir h ay at deneyi olabilmesi iin, il
gin hayat olmaldr derim ilkin.
Bir oyun yazar geen gn, sanatnn ne anlatt
na deil, nasl anlattna bakarm ben diyordu. Oysa, sa
natnn ne anlatt ile nasl anlatt birbiri ile bilei
me gemelidir diyorum ben. Ne tu tan ak memurunun gz
leminden geen, gelii gzel tutulm u notlar, ne gzel ko
numasn bilen bir kiinin fantezi konumas nemli ben
ce. Birincisi ne kadar kuru kalrsa, kincisi de sylendii
dakikalarda elendirir belki insan. abucak gelir geer.
Bir iz gremezsiniz, arkasndan baknca, yle olsayd, b
tn ho sohbet insanlar, iyi birer sanat olurlard. Gn
mzde bir yazar verken, dili iyi kullanyor diyorlar.
yi bir yazarsa, iyi bir sanat ise, elbette iyi kullanacak.
Kullanamazsa sanat eri olamaz zaten. Ama anlatmasn
iyi bilmek kadar, anlattklarna, yazdklarna da bakyo
rum ben. Buna bakarken, dram dan geen insan, anlatm a
sn biliyor mu? amzn, dnyamzn gereklerinin iin
den geerek, bir bileim tutturabilm i mi? Zaten usta bir
anlatm a varm ak iin, dnyamza, y u rt gereklerine bak
masn bilmek gerek, birinci koul olarak.
amzn byk ozanlarn alalm ele isterseniz. Tr-
kiyemizde ad duyulmu, ya da az duyulmu dize ustala
rnn yaam servenlerinden kardklar, ktlara dk
tkleri iirler, niin iyi bir mzik paras gibi belleklerde,
dudaklarda yayor? Bir oklan keskin, se rt h ay at ko
ullarnn dilileri arasnda daha fazla kalamam lr. Can-
la n n a kymlardr. Maiakovski, Sergey Yesenin gibi,
ller gen kalr szne uygun olarak, onlar hl gen
tirler. Gen yanda delloda ald y ara ile len Pukin,
ksa mrnn sayl iirlerine yaamn koymam m?
evresinden, yreinden gelen arlar kelimelere yerle
tirmemi mi? Birok kiiler Charles Baudelairein iirle
rini hayranlkla okurlar, dillerinden drmezler. Ozann
k aram sar yzn getiren resimlerine bakarak, onun san
ki doma byme ktlk ieklerinden esinlendiini sa
nrlar. Oysa hayatna baksalar, hangi geitlerden getii
ni, 1848 devriminde nasl etkili bir kiilik gsterdiini ince-
leseler, insansal bir bileimden yola ktn anlam akta
glk ekmezler. Hemen btn iirlerinde esen karam
sarlk rzgrnn nedenini, hayat ile iirlerini birbirinden
ayrtm adan inceleyince grecekler, belki de aacak
lardr.
Burada bir satr ba yapp, ozann sorumluluu, gre
vi zerine sz getirirken, bir noktay akla k avutur
mamz gerekli bugn. Ozan, hereyden nce iirleri ile
grevini yapmal. Yani, lkesi bir lm-kalm savana,
yani Ulusal K urtulu Savana girm e koullan iine itil-
memise, onun sorumluluu iirlerinden balar. Bizim
Tevfik F ik retimizin yaamnn bir dneminde, A iyanna
ekilip, yalnz yaadn sitem bir biimde sylerler.
Bunu kendisine kar dncede olanlar yap arlar daha
ok. Oysa Tevfik Fikret, btn mrnce, zellikle Abdl-
ham it II. dneminde elden ele dolaan iirleri ile zgrl
, insansal dnceleri dizelerine koymasn biliyordu.
Yani ozanlk grevini itenlikle yapyordu. Bu noktada
Yahya K em ali dnn, bizim o am an vermez K urtulu
Savamz gznzn nne getirin. Yahya Kemal, bu
dnemi uzaktan seyretm ekle yetinm itir. Sevdii Osman-
l m paratorluunun kne hznle, iinden yana yana
bakm tr. Ama kan ve ate bitmi, o yeni ynetimden ni
m et kapm akta hi zorluk ekmemitir. Baka kar yol
olmadna gre, yeni ynetimin odak noktalarndan biri
ne niin oturm asn? Osmanl S aray zlemi, yreinden i
irlerine dklerek, mrn tam am lam tr. Oysa ozanla
rn hemen her ynetimde bir amaza getikleri, yani l
keyi ynetenlerle anlaam adklar b ir gerektir. Hem bu
ok zaman, pr akna olur. Hi bir k an olmad halde
- yle syliyelim daha iyi - terazinin bir kafesinde kar
lardan yana olan insanlar olsun, br kafesinde hibir
k ar beklemeden, stelik tutuklanm alar, srgnler, iten
atlm alar, alk ve hastalklar karlasn onlar. Ozan ya
da nam uslu yazarlar, ekiler getiren yolu seerler ou
zaman. lkemizde, zellikle 1940 dan sonra yneticiler,
ozanlara, yazarlara dman gz ile bakar olmulardr.
Amaza drm lerdir onlar. Bundan dolay, otuz yl
dr ynetimciler, eitli yollardan bizleri bask altnda
tutuyorlar. S anat erlerinin, kendilerinin karlarn eit
li eserlerle ortaya dkmelerini hnla nlemee alyor
lar. 1940 ile 1960 arasnda daha ok, polis yntemleri ile
bu basky srdryorlard. imdilerde ise bu eski yn
temin yansra, edebiyat yozlatrmak, bulandrmak, so
y u ta ekmek gibi, lkemiz iin yeni grnen bir politika
y baz edebiyatlara uygulatyorlar. Hemen syliyelim,
bunun da tutm ad anlalm aktadr, grlm ektedir. k
maz yollara srklenen san at erleri, ksa bir sre iinde,
izledikleri dorultunun bir yerde kesildiini reniyorlar.
amzda iyi ozanlar ya da iyi yazarlar, ynetimci
lerin kulu olamazlar, olmazlar. Kiralk kalem hline geti
rilemezler. K iralandklar andan itibaren, ozanlklar, ya
zarlklar tkenm itir diyebilirsiniz. Bugn lkemizde yok
sul denebilecek bir yaam sryorlar ou. Kalemi ile gn
kazanp, gn yiyen birka kii var. kinci ileri ile mrle
rini trpletenler de gene soluk solua yayorlar. Bir ar
kn sert dilileri arasndalar sanki.
Sonuta uraya geliyorum. Bana kalrsa B. Traven
yanl sylememi. Maksim Gorki ise bu gr yaam ve
eserleri ile ortaya dkm. Siz yle de syleseniz, byle
de konusanz, bunlar oluyor diyor, b r rnekler de, bu
inancn, dorularn iinden getiini kantlyor. Tevfiik
F ik retin adalar arasnda Hseyin Suat, Hseyin Siret
var. Niin onlar F ik ret gibi gnmze gelemiyorlar, iirle-
rininin dili eskimi Fikret, btn setleri ykarak 1900 ile
1915 yllar iinden bize duyarlk, zgrlk dizeleri ile gel
mesini bilmi. Bir yerlerde, dim alara doru fkrdm
gryorsunuz.

Yaam Olan
Ozan

6 Haziran Cumartesi
Eskimemek deyince, ozan olarak Yunus E m reyi, P ir
Sultan Abdal, K aracaolan dnrm hep. rglerinde,
bileimlerinin m ayasnda insansal deerler, tel tel ruh k
mldanlar bulursunuz. Doaya zg, biraz apraka
yollardan gemilerdir. ilenin sabrtam da oturm ular,
yumak yumak sarm lardr o ileyi. lgi ekici yaam se
rvenlerine girdike, soylu birer ozanla kar karya ol
duunuzu anlarsnz. E n nemli yanlar ekileridir ve bu
ekilerini kelime sanat ile ortay a dkmeleridir. Ozan
olunca, ekilerden gememi, ekilerle bilenmemi olabilir
mi kii? R ahat adam deildir nk ozan. Bireyci ozanlar
da tedirgindir. Onlarm tedirginlii, kendi kiilikleri iinde
birer Mefistofeles y aratarak balar ilkin. Y ararsz bir i
kaynam a olur ama, darya doru bir tam a grlmez.
Kendi d a r sn n iinde, adeta kendi kiilii ile savar. Bu
nun en belirgin rnei orak lke iirleri getiren T.S.
E liotdur. Ama gerek bir ozan kiilii tad iin birey
ciliin kozasndan stn yaptlar karm tr. Kendi a
nn bunalmnda yrm, karanbk bir dnya grnn
tellerinde yeni sesler aram tr. Btn mr boyunca, h
m anist bir ekinden yararland sylenemezse de, iirleri
insansal deerlere bsbtn kapal denemez.
Sz kendi ozanlarmza getireceim. Bizim ozanlar
mz, T. S. Eliot gibi kkl bir ekin geleneinden yararla
n arak gelmedikleri iin, yzeyde kalan rleri ile sska bir
atn glgesi gibi yitip gideceklerdir. Bundan tr tarih
nnde, uygarlk katnda bir yerimiz olup olmadn ara
trrken, ozanlarmz toplumumuzun kesiti iinde baka
iir erleri ile kartrm ayalm . yle biraz durup dn
sek, Osmanllar anda Fuzuli, Bki, N efi, eyh Galip,
Nedim neler getirm ilerdir? Salt gzellik, sa lt ssl bir
iir sanatna yaslandklar halde, m utlu aznla bal da
olsalar, o an dnce ve syleyi tarzndan rnekler
getirm em iler midir? Onlar biraz da gemi yzyllarn
ses telleri deiller midir? Onlarn rnlerinden yeni bile
imler kurulabilir belki. Yeni iirin olanaklar derken d
nmeliyiz bunlan. D aha yakn zam anlara baktka, sk
sk Namk Kemali, Tevfik F ik reti dnyorum. Yaam
larna paralel iirleri ile geliyorlar. Bask amda yaa
mlardr. lkin cesaretleri ile yreklerini koymulardr,
ortaya. K usurlar olmam m dr? Ama bu kusurlar ke
n ara itebilecek davranlarn paralelinde iirler sylemi
lerdir. lkemizin esenlii uruna, lkemizin zgrlk sa
vanda mr tketm ilerdir. Yazp braktklarn bugn
k kuaklar, trkeletirilm edike anlyam yorlar. Oysa
ozanlk servenleri, hl sarsc, direnme hareketlerinde,
dayanm a gc kazanm ak istiyen gen gzlerde gene Tev-
fik F ik retin, Namk Kemali^ kalemlerinin parltsn
buluyoruz. Yani iirlerinin dilleri eskiyor, biimleri eski
yor. Ama yaam lar eskimiyor, sesleri eskimiyor. U nutu
lur gibi olabilirler, bir dnem unutulurlar da. nann ksa
s rer bu, birgn te k ra r karnzda bulursunuz onlar. im
di ozan olarak Cenap ahabettini okusak, zerinde dn
sek, zerinde aratrm alar yapsak, ne yaamn ilgi ekici
buluruz, ne iirlerini. Romantik bir kzn, ilk genlik ar
n bile dolduramaz artk. Adn gklere karp brakt
mz Abdlhak H m it de yle deil mi? Edebiyata bak
amz deiecektir. Edebiyat tarih i anlaymza bilimsel
bir nitelik kazandnld gn, deerler sistemimiz de de
iecektir. O zaman hi tantlm ayan, eksik bilinen kii
likler yeni deerler olarak anlatlacaktr. B irtakm duy
gusal yaknlk ya da dostluklar temel alnarak yazlan
edebiyat tarihleri, bizi yanlglara gtrm , asl kaynak
lardan uzaklatrm tr.
Eski Yunan ekini, eski Ltin ekini nasl Batl sanat
ya kaynaklk etm i ve onlara hm anist bir bileim yap
m a ustal vermise, Trkiyeli ozanlarn da insansal de
erleri olan Anadolunun gereki yatandan alaca,
esinlenecei renkler, sesler, szckler vardr. B atl ozan
larn lmezlii kendi insansal potalarndaki iiliinden,
artistliinden geliyor. Bundan tr eskimiyorlar.
T rk iirinin ok eski gemiten gelen kaynaklan
vardr. Kabul. zellikle folklor zenginlii inam sarsacak
lde smsk kavrar, coturur. O da kabul. Ama, b ir y er
de btn bu olanaklar brakmzdr. Batdan kopyalar
la gelmiizdir. iiri besleyen, iirin dam an gibi atan Des-
ta n la n unutm uuzdur. D estanlann karanlkta parlyan
gzlerinden kamzdr. Siyasal nedenlerle, Bakaldrm a
Edebiyat snnna uzak durmuuzdur. klar kopya
eden (onlara ozan diyemiyorum) birtakm manzumeci-
lere devlet katnda yerler vermiizdir. Gerek klar,
gerek ozanlar yerden yere vurulm utur, vurulm aktadr.
Ozanlar bir sre susturm ak mmkndr. B ir sre sesle
rini ksabilirsiniz. Bakacaksnz birgn, yeni yaptlarla,
yeni iirlerle geleceklerdir, zentileri yoktur, sah te deil
lerdir nk. alarnn sorunlarn renmeye balam
lardr. Kelime sanat zerinde kafa eskitmek, kalem t
ketmek, ilkin an renmekle balyor diyorum. A lfa
benin ilk sayfas bu.
Trk dilinin gei a bitmedi henz. u krk yllk
sre iinde, dili eskimiyen ozan bulunamaz, gsterilemez.
Bu dnemde kitap yaynlam ozanlarn yaptlarn oku
yorum. Epeyce eskiyen yanlar var. Ama ozanlklar es
kimemi. O rhan Veliye bakyorum, Cahit Stk Tarancya
bakyorum. Bugnk dil llerine gre eskiyen yanlar
buluyorum. H er iki ozann m sralarnda, byk orkestras-
yon iirinin unsurlarn pekaz bulmuumdur. Ama ozan
lklarnda eskimiyen bir sesleri vardr. Bohem sanl,
bireycilikten gelen ie dnklk, h er ikisinde de olduu
halde, yaatan iir gc var onlarda. Galiba dil eksiklii
bir ozann btn btn eskimesine yeterli deil. Yaamn
dan gelen, yreindeki .cesaretten gelen, kelimeleri r-
nden gelen bir ozanlk oluyor ki, o eskimiyor.
Yzyllarn tesinden, gnmzn na getirdii
miz mer Hayyam, Mevlna Cellettin-i Rum, irazl
Hafz dillerinden tr eskimi grnyorlar. Oysa sy
leyileri, iirleri ile getirdikleri dnya eskimemitir. Yeni
bir insan kavram, yeni bir evren getirm iler gibi okunup
seviliyorlar, insanlara deiik bir adan bakmasn re
tiyorlar. U ygarlkta ta la n var, emekleri v a r nk. B ir
dram n ark lan arasndan gemi, zgr dncelere ya
amn koymu ozanlar, galiba eskimiyecekler.
Toplumsal erikten Gelen
Ulusal Edebiyat

8 Haziran Pazartesi
Biliyorsunuz, toplum lann uygarlk izgilerini izen
ler, yani uygarln temsilcileri ressam lar, mzisyenler,
romanclar, oyuncular, ozanlar, fik ir yazarlardr. Toplu-
mumuz byle bir ortam a girdiine, byle bir ortam n zo-
runluklan iinde soluk tkettiine gre, sanatm z baka
bir paralele ynelebilir mi? lkemizin yakn gemiine ba
karsak, ac gereklerden biri de u: Aydm lann, ekin
adamlarnn, halk ynlaryla kaynamamas, ayn k at
ta beraber mr eskitmemesidir. Biraz Anadolunun ta-
dan gerekleriyle yzyze gelseler, ayn pota iersinde eri-
selerdi, gemiinde iir gelenei, folklor zenginlii olduu
halde, halk sanat rnekleri bugnk k ad ar az olmazd.
B at uygarlna, Avrupal san ata ynelip, ona yaklatk
tan, iine girip o gre y attk tan sonra da byle
bu. O gre yattktan sonra diyorum ama, deil
yle. ok kez, o grn biimsel ynne benzeme
e altlar. Bir bileim iin gereken koullan y arat
maa, bir bileim kurm ak iin gereken alm aya daha
yeni yeni girildi diyebiliriz. Yzyl deil ama, krk yldr
Trkiyemizde aydnlar, kendilerini batl sanyorlar. Oy
sa halkla beraberliklerini aratrnz, onlar ok' vakit,
halktan uzakta, bir midye gibi y aar grrsnz.
Sanatmz imdilerde, iki akmn yaantsn srd
ryor: Bir giderek g kazanan Toplumcu, yaps ulusal
sanatlar, bir de Eskiyen Yeniler. Dergi sayfalannda yer
yer parlayp sner gibi olan, sonradan te k ra r alevlenen bir
tartm a, ozanndan eletirmenine dein, hemen btn sa
natlar dndryor. Ama, ne k ad ar dndrse yeri
dir. Biz, batya ynelip, yzlerimizi o yana evirdiimiz
vakit, batdaki san at rnlerinin grnlerine, biimle
rine kaplp, epeyce yrdk. Kafalarmzn A vrupaya
yatm as iin, bir balang olarak, byle bir Gei a
yaam ak zorunluu iinde idik. Kabl. Birgn oldu. Bak
tk, eyrek yzyl gemi gitmi. Yetien kuan yans,
yirmi yldr iinde bulunduu san at atm osferinin snrn
am ak istemiyor. Salt bu am a gcn yitirmekle de kal
mam. tik gnlerdeki devrimci tazelii uup gittiinden,
toplum iinde bir bileime varam yor. Ya ocukluk gn
lerinin anlarn, ya da avarelik stne vgler, hikye
leri, iirleri dolduruyor. Knamak iin byle konuuyorum
sanlmasn. Son otuz yllk edebiyatmz, edebiyat rnle
rini, sanatlarmzn davranlarn yle bir eletirsek,
Eskiyen Yenileri daha iyi tanyacaz. Bu konuyu ko
nuulur hle getirmek, san at yaptlarn diyalektik bir
adan bakarak tartm ak zaman gelmitir. Biz doulu
bir ekinden geldiimiz iin, daha dorusu A vrupaya faist
bir mayadan, bir toplumdan geldiimiz iin, batllar gibi
tartam yoruz. S ert direnmelerle, sorunlar zeriz san
yoruz. K aralam ay brakalm. Gerek deerlerimize daha
iyi koullar, daha iyi bir ortam yaratm asn bilmeliyiz. Ve
de unu artk iyice anlamalyz. Bir Ulusal Edebiyat a
na giriyoruz. lkemizin yapt ikinci bamszlk Sava
nn paralelinde isek, bu paralelde yrmee balamsak,
ulusal edebiyat bileimine gireceiz. Bugnk toplumsal
koullar, sanatlar o izgiye doru itiyor. Nasl imdi
ulusal ve siyasal alanda balayan ulusal bamszlk sava
n, toplumculuk akmn 1940 lardan bu ta ra fa sanat
lar hazrlamlar, o dzeyi ilk kez ozanlar, ressam lar kur
mularsa, onlar ve onlara yeni katlanlar sanatmz tek
rar, diri toplumculuk izgisine getirm ek iin almalarn
sklatrm aldrlar. 1940 larda iirimize, hikyemize, resmi
mize sosyal niteliini veren akm, grd ar basklar
sonucu susturulm u ya da az konuturulur olmutu. O ka
hrl yllardan sonra dnyamz yeni ve gzel evrimler geir
di. Yeni deerler kazand. lkemiz de bu toplumcu akmn
iindedir. Gerek kymeti olan fikirler zerine, hergn ye
ni bir yapt veriliyor. Sanatmz belki biraz gecikerek, ilk
anda usul usul, bugnlerde hzla bu alana doru giriyor.
Toplumsal z ile yorulan ulusal edebiyat, bilincine gide
rek btn sanatlar, zellikle ozanlar varacaklardr, zel
likle ozanlar diyorum. Bunun nedeni urdan geliyor. Ede
biyat trlerimiz iinde en eski gelenek ve en zengin rnek
ler iirimizde vardr. Cum huriyet dneminde Nzm H ik
met ve daha sonra yetien toplumcu ozanlar, ulusal iiri
mizin ilk lmez yaptlarn ve denemelerini verdiler. lk
yaplacak i, iirden anlamyan kiilerin kanlarna nem
vermemek, (varsa) etkilerinden syrlm aktr. O zaman,
toplumsal iirin gerek yeri ve deerleri, nasl bir sanat
kurduklar, daha iyi anlalacaktr.
Bana yle geliyor ki, imdilerde edebiyatmz iin en
nemli sorun Ulusal Edebiyat sorunudur. iirimizin kk
lerinde ilk bakta kendine zg estetii olan renk, a r
moni yaps ekici toplumsal z karm za kar. O unu
tulm az aklar, onlarn lmezlemi iirle dolu efsanele
ri, el srlmemi ok zengin yeralt servetleri gibi ylece
duruyor. lkemizin folkloru bilinmiyor, ondan ok az ya
rarlanyoruz. nemsemiyoruz demek belki daha doru.
Folklor kaynandan yllarca, undan tr uzakta d u r
duk. Gerekli iir kltr almam baz kiiler, folklor k r
mas adn verdiimiz bir yol tu ttu rd u lar. Dizeleri ll,
uyakl, am a itenlikten yoksundu. Halk ozanlarndaki li
rizmden, toplumsal zden, estetik yapdan da yoksundu.
B at zentisine kaplm ozanlar, bu baansiz folklor de
nemelerini grnce, ondan uzun sre katlar. Folklor
kaynandan yararlanarak modem edebiyat erevesi
iinde bir bileime varlabilecei gereini bir trl benim
semediler. Bylece bat kopyas srd gitti. imdi byle
konuunca, rnek ver diyeceksiniz. rttekler usul usul
grnmee baladlar. Ozan Nzm H ikm etin F erh at le
irinii yle bir okuyun, sonra sahnede seyredin. Ulu
sal Edebiyata nasl varlacan, ulusal yapt nasl veri
leceini anhyacaksnz. Hmanizma budur diyeceksiniz.
Soyutu btn btn sevmez olacaksnz. H m anist iiri
kurm ak abasn gsterenler, lkemizin folklorundaki top
lumsal ze girmelidirler, lkemizin gereklerini, salt gz
leme o tu rta ra k deil, estetik bir adan bakarak ileme
lidirler.

M a k s im Gorki
Yz Yanda

28 Mart Perembe
imdi ans ok uzaklarda kald. Ama bugn gibi, o
kk kitab anmsyorum. Maksim Gorki adn, galiba
ilk kez duyuyordum. Yl 1932 ya da 1933 balan idi. Posta
dan iki kk kitap kageldi. Birincisi Maksim Gorkinin
Arkadam hikyesi, kincisi Oscar Wilden Mutlu
Prens. evirenin o zaman yazd isim ile M est Prens,
lkin Arkadam kitabn okumutum. O gne k ad ar en
ok izlediim Mektepli gazetesi idi. Onun izgisinden bir
hayli farkl bu kalemin anlattklar, dedim kendi kendime.
Sonra sonra baka eserlerini okuduka, G orkinin hep ba
ndan geenleri anlattn, omuzlarnda arln duy
duu bir yaam n yazar olduunu anladm. Sanyorum,
hemen btn yazdklar, kendi otobiyografisinden para
lardr. Gorkinin birinci baars, btn ekilerini noksan
sz olarak yazmas, yannda, yazdklarna ta tl bir duy
gusallk katm asdr. Byle bir bileimin iinde lmez in
sancl grn, ne eksik ne fazla, tam dozu ile yerleti
rebilmesidir derim, onun ikinci erdemi olarak.
Yanlmyorsam 1936 ylnda, bir gemi ile stanbuldan
genti. O zaman, gazetelerde; dergilerde kan pos byk
l, kemikli yzn, gzlerimin nne getiriyorum. Dimi-
ze en ok evrilen yazarlardan biri, balcas gibi grn
yor bana. nl kitaplar iinde Klim Samginin Hayat
adl byk eseri evrilmedi daha. 28 m a rt 1968 onun, y
znc doum yl imi. Geen h afta, Franszca dergilerden
rendim bunu. 'Trkemize kitaplannn hemen btn
ne yakn bir ksm evrildiine gre, dilimizde en ok oku
nan bir yazar olmak m utluluuna erm itir.

Hikayeci Ahmet Naimi


Biliyor musunuz?

Bugnk gen kuak sanatseverleri arasnda, A hm et


Naim adn duymu olanlar v ar mdr, bilmiyorum. V arsa
da, hikyelerini okuyarak, onun kiiliinde usta bir kale
min varlndan haberdar olm ular mdr? Bu noktada
kukum var dorusu. Ben ilk kez, ZonguldaklI bir dergide
Kuma hikyesini okumu, br yazdklarn merak e t
mitim. Baz yazarlar vardr, u sta bir kuma tarlar. F a
k at n salyamazlar. Hele yazarlk alannda tu tarsz bir
grafik izerlerse, olmadk yerlerde hikye yaynlarlarsa,
imzalar bir trl gven yaratam az. Eserleri u sta iide
olsa, ok kez tu tarl bir ne kavuam azlar. Ahm et Naim
byle bir hikyeci idi aslnda. Bir hikyesini Y urt ve
Dnya da okursanz, br hikyesine Dou dergisinde
rastlarsnz. Hikyeler iyi olduka, yaynlandklar yerler
pek nemli deil diyeceksiniz. H er zaman yle olmuyor.
Dergiye, yaynevine gre deer yarglar deiiyor bazan.
1946 ylnda Zonguldaka gitmitim. O rada tan
dm Ahm et Naim i. Balkaya pastanesinde oturup konu
mutuk. Yaknmzdaki baka bir masadan, polisler izli
yorlard sohbetimizi. A rada srada onlara bakp, Aldr
ma, bover diyordu. ki alkanlna tutulm u tiplerin
ayk zam anlarnda kalender olularn bilirsiniz. Ahmet
Naim, ite yle ra h a t bir konuma ile anlatt bir sre. S
kntl bir yaam srdnden, sanatla, hikye ile gerekti
i kadar ilgi kuram adndan yaknd. A radan yllar geti.
S anat almalarnn youn olduu stanbul ya d a Anka
r a daki edebiyat evreleri ile iliki kuram ad pek. Hikye
yaynlam akta vaktile kurduu zayf balar, bsbtn
koptu, im zasna btn btn rastlam az olduk. Geen yl,
Mehmet eydadan lmn duyunca, Balkaya pastane
sinde tantm z Ahm et Naim in silueti yaklap uzak
lat birden.
Sabahattin Ali ustalna, tekniine rah ata yakla
an hikyelerini imdi te k ra r okuyorum. Ac bir gerek
var karmzda. Salnda okadar istedii halde hikye
kitab yaynlyam amt A hm et Naim. imdi dostlarnn
abas ile hikye kitab, Yeditepe yaynlan arasnda k
t. Bugn hep onu okudum. Gzlemlerim undan dolay
ilgin olacakt. Yirmibe yl nceki grlerimde bir de
iiklik yapacak myd acaba? Bu kuku ile okudum Ku
duz Dn n. Bende brakt ilk izlenimden hi sy-
nlm ad. Geen zaman, deeri zerinde ona birey kaybet
tirmemi, diyorum imdi. Hikyelerin hepsinde yaln bir
dille, ac gereklerin kesitini veriyor. Gereki ama, kuru
deil. O laylan saptam akla yetinmiyor. O nlan ilemesini
biliyor. U sta bir anlatm tekniine varm. Edebiyatmz
da deerler karkl yaratld u srada, A hm et N a
imin bir yeri olacak m bilemiyorum. Ama Kuduz D
n n, Ate Nefes i, Bismillh yazan kalemin, hi
kyeciliimizde hi kukusuz bir yeri olmaldr diyorum
kendime.

Haan Tanrkutun
ilesi
80 Mart Cumartesi
Bu akam st, stikll Caddesinde H aan T ann-
k u tu grdm. st-ba perian. Sa sakal uzam. Srt
kam burlam yryordu. K anm la beraber, tiy atro y a gi
diyorduk. Konualm istedik. Bizi nasl karayacakt ?
im burkuldu. Tarifsiz bir zntnn yanm dan getim,
iyi bir Felsefe ve Sosyoloji retim i grm t. kinci Dn
ya Sava yllarnda, ilerici kii olmann bir cesaret ii
sayld sralarda, Edebiyat dergileri karyorduk. Be-
yazttaki Kllk kahvesi, ressam larn, ozanlarn, hikaye
cilerin toplant yeri idi. O rada ka derginin plnm yap
mtk. iirler, yazlar zerinde uzun tartm alara giri
mitik. Felsef yazlarm H aan Tanrkut, edebiyat eletir
me ve denemlerini Doan Ruenay imzas ile yaynlyordu.
Yeni san at kua iinde, kendisine zel bir yer yapm aya
balamt. 1941 den, 1942 den sonra srgnler, hapisler
balad. O sralarda yeni bir dergi hazrlyorduk. Yr-
yn ilk alm alarna L tf Erici, H sam ettin Bozok
ile beraber balamtk. Derginin ilk says kmadan Lt-
f y Anadoluda bilmediimiz b ir yere srgn ettiler.
Bozok da Yedek Subay okuluna gidince, R fat lgaz, A.
K adir ve ben Y ry devam ettirdik. H aan Tanrkut,
insan dergisini ynetiyordu. O srada Siyantizm Diya
lektik bal altnda bir yaz yazarak, Yry ile nsan
dergisinin ayn felsef okula bal olabilecei savnda bu
lundu. Bu, aram zda birka say sren tartm a konusu
oldu. K arlatka kendisine taklyorduk. B ir iki yl son
ra, ben A nkaraya gittim , iki ya da yl k ad ar yayn
yapamadm. 1947 ile 1950 aras CHPnin basky olanca
arl ile yrtt bir dnemdi. O dnemin san at y a
ynlann inceleseniz, biimci ve anlamsz sanatn iyice
yozlam ilk rneklerini kolayca bulursunuz. 1950 de az
da olsa zgrle kld. O kk Kaynak dergisinde
yayna baladm. Bir sre sonra, en iyi kalemlerden baz
lar, K aynakta devaml yaz-iir yaynladlar. H aan Tan-
n k u t, Doan Ruenay imzas ile yazlar gnderiyordu.
Sonra A nkarada karlatk. P osta Caddesindeki bir m ey
hanede Mehmet Kemalle otururken H aan kageldi. ok
m utlu grnyordu. Hem evlenmek zere idi, hem Kb
rsa retm en olarak gidiyordu. Sanrm orada yllarca
kald. Ne oldu ise, dndkten sonra oldu dediler. imdi
ite byle... Bizim kuan harcanm saysz kiilerinden
biri. nsanlar ne emekle yetitiriliyorlar. B irer yldz gi
bi parlyacak diyorsunuz. Y urtlarnn san at ya da bilim
alanlarnda yararl alm alara giriyorlar. Ama, sonra y
le bir ynetim geliyor ki, parlak kiilikleri olan insanlar
frlatp atyor. Onlar, y u rt iin birer yitik oluyorlar.

K itap Okumak

31 Mart Pazar
imdi odamda raflarda sralanm kitaplarm a baka
rak, nerde eski okuma gcm diye soruyorum kendime.
Yatamn yanndaki komodinin zeri kitap yl. ou
nu okuyamamm daha. Belki sekiz on kitaba balamm.
H er gece az az yryerek say falan tketm ee alyo
rum. Ama, ilk genlik alanm da iki- kitaba baladm
m, o gn ya da o gece bitirirdim. O gnlerin okuma gc
n aryorum . Hele Lise rencisi iken F atih Millet, Kp
rl ve Eminn Halkevi kitaplklarnda edebiyat ile ilgi
li kitap brakmamtm. Eve, arkadalanm dan okunmak
zere aldm kitaplann yannda, kendi kk paralanm -
la S ahaflar arsndan edindiim eski kitap lan odamda
nasl okurdum ? zerlerinde otuzbe, yirmibe yl nceki
tarihleri tayan bu kitaplar, br yeni kitaplarn yann
da kurum u aa gibi, biraz yaamsz duruyorlar. Ya da
bana yle geliyor. O nlan bugn ap okum aa kalksam,
beni scak bir hava ile sardklar gnlere dnemem herhal
de. Oysa o gnk dnyam kurm ulard onlar. imdi sa
rarm yapraklarn evirm ekten korkar olmutum. Hi
kukusuz onlarn iinde de, deerini yitirm i eser vardr.
Sanrm ounluu, bana yetersiz gelir bugn. nk, bi
zim kuak, Trkiyenin modern kltre girmee balad
yllarda yetiiyordu. Yerli ve eviri eserler pek azd d ah a
Bir sra eitim ve kltr devriminin klan yeni yeni ay
dnlatyordu alnmz. Yeni kan bir kitap gnlerce, haf
talarca elimizden dmezdi o sralar. Oysa imdilerde p a r
lak kapakl k itap lan okuyup eskitmeden yenileri dolduru
yor vitrinleri. Bugn pazar. yle ilk azda, baucumda
duran kitaplardan n yanlasam diyorum, b r yanda
dergiler duruyor. lk yaprak lan n okuyup evirmiim. Bir-
Ka gn sonra, yeni saylan gelecek. D aha da oalacak
lar. Onlarsz bir gnm n getiini bilmem. iir dn
meden, iir zerine sz amadan, iir okumadan bir gnm
gese, o gn yaadm diyemem. K itaplar, dergiler olma
sa, klarm snm, karanlkta kalm sayarm kendimi.

Hikye
Dnyasnda

3 Nisan. aramba
Bana m yle geliyor, bilmiyorum. H ikye alannda
byk bir kalem yetimedi u son on-onbe ylda. Kk
hikye yazan gen kalemler arasnda, arpc bir kiilik
kuran pek bulamyorsunuz. Oysa hi duraklam adan se-
kiz-on belki daha fazla isim sayabilirsiniz gen hikyeci-
lerden. Belli bir k ata varm lardr. nceki hikyecilerden
ayrlan yanlar ile deiik bir izgi tu ttu ra n yazarlar y e
timedi, eser vermedi demeye getirm iyorum sz. All
m bir deyim olacak belki. Ama Sait Faik gibi yaam ile
hikyesini iie kurmu, hayatn insansal y a n la r n yaka
layarak, eksiksiz kitaplarna koymu baka bir slpu
anmsyor m usunuz? O dnemin byk hikyeeisi Saba
h attin Alinin hayata bakma, anlatm aktaki kudretine
eriebildi mi bugn? Dorusu bu sorulara olumlu cevap
verebilmek olas grnm yor bana. Roman alannda ger
ekten baanl eserler verilmitir. Ama Sabahattin Ali,
Sait Faik ykcl, hangi adan bakarsanz bakn,
varlmam bir odak noktas gibi grnyor. Bu iki yaza
rn ne ok hikyesi ne kavum utur. G ayet iyi anmsa
rm, Sabahattin Alinin bir hikyesi yaynland m, edebi
y a t evreninde hdise olurdu. Kan, Ayran, Men-
tapl Bir Gece, Ses, bugn yaynlanm gibi canl kal
m an lan bende. Sait F aik inkiler de yle. Bir Karpuz
Sergisi, Park, Stelyanos H risapulos Gemisi, Bir
Kynn D rt Hikyesi kitap sayfalanna gmlp kalma
mlar. Bir edebiyat kuann belleinde yayorlar. Unu
tulm ak diye bir kader v ar ya, ite onu yenip lmezlie eri
miler.

Komediyen
Hzmn Ans

4 Nisan Perembe
eyrek yzyl olmu leli. Yldnmlerinde radyoda
onu anm ak iin Lks H ayat operetinden bir paray her
dinleyiimde, tarifsiz bir i burkulm as ile sarslr, duygu-
lannm . Dostum ya da ahbabm myd? Hayr. Sahnede
ok seyrettim . B ir kez konutum kendisiyle. Kiiliinde
bulunan komediyenlik, sahnelerimizde az rastlam r bir ti
yatro adamm gsteriyordu bize. E n son Mum Snd de
seyretm itik. H asta h asta oynadn sylyorlard. An
szn, 1 Nisan yapar gibi gitti.
1944 ylnn ubat ya da M art aynda idi. eitli yl
drm a hareketleri iinden .geerek, ate zerinde y r r gi
bi Yryz dergisini yaynlyorduk. Derginin datm
ii ile kendimiz urayorduk. Hzmn o sralarda ilet
tii bir birahane vard. Lle sinemas karsnda bir yer
deydi. Birahanenin n tarafn d a gazete ve t t n satyor
du. O raya da dergi brakyorduk. B ir gn yasa d emir
le Y ry kapattlar ve son saysn bayilerden topla
dlar. (O zaman yrrlkte bulunan y asalara gre gazete
ve dergiler, B akanlar K urulu k arar ile kapatlp, toplat-
labiliyordu. Byle bir k arar alnmadan, ileri Bakanl
nn bir emri ile Y ry kapatp toplattlar) Satlm
olan saylarn hesabn almak iin, stikll Caddesindeki
bayileri dolayordum. Bu arad a Hzma da uradm. Ho
bir raslant oldu. Kendisi de orada idi. Durumu keli
meyle anlatnca, glmsedi. Ne v ar bu dergide dedi.
Ve ekledi: Neden tr topladlar? Neden olduu
nu ben de bilmiyorum. Bize nedenini aklamadan, kapa
tld dediler. Hzm glmeye devam ederek: Hadi hadi,
kimbilir neler yazdnz? Durup dururken olmaz byle ey
ler. Zavall Hzmck. O sralarda yurdumuzda yasala
rn eksiksiz uygulandn m sanyordu acaba? Hi san
mam. Nasl bir ter r iinden getiimizi biliyordu herhal
de. aka etm ek iin konuuyordu yle.

Paris Metrolarnda
Armonik alan Adam

6 Nisan Cumartesi
Bir pazar gn inm itik P arise. Sabahn erken saa
ti idi. Gare de LE s tde aymz yudumlarken, P arise ilk
geliim olduu halde, ok eski bir tandkla kar karya
oturup sohbet ediyorum sandm kendimi. G arda itiimiz
nefis bir ayd. D aha nce byle ayarlanm bir ay ime
mitik. Fincandan gzlerimize giren buu, insan baka bir
evrene srkleyip gtryor sanrdnz, ylesine mutlulu
un izgilerini getiriyordu dudaklarmza. Oniki saatlik
tren yolculuunun pasl uykusunu zerimizden atm tk.
Ty yum uaklnda bir r zg n v ar P arisin. stanbulun
h er semtinde nasl deiik bir hava eserse, P aris de yle,
her bulvar, her meydan kendine zg bir atm osfer geti
riyor gzlerinizin nne. Boulevaxd de Strasbourg zerin
de Hotel de Champagne et de Mulhousea yan m saat son
ra yerlemitik. Otelde dinlenmeden ktk dar. P arisin
her dakikasn yaam ak istiyorduk. Banliyde oturan bir
dostumu bulacaktk. Gnlerden pazard demitik, leden
nce evde olmalyd. Habersiz de olsa bulabilirdik. Oteli
mizin nnde m etro istasyonu vard. Oradaki kl h ari
ta y a gre, gideceimiz dorultuyu inceledik. Hangi istas
yonlardan geecektik? Nerede inecektik? Bunlar ren
mitik artk.
P arislilere bakyordum. Kadn-erkek herkes birbiri
ne saygl idi. itim e kakm a grmek olas deil. H erhan
gi bir durum iersinde direnme gerektii zaman, bu halk
ayaklanabilir, savunmasn yapar. K ar koyma, dayatm a
hareketi dzenlemede ei az rastlan r insanlar km tr
ilerinden. Normal zamanda saygl bir yaay dzenini
srdrp gtrm eyi ok iyi biliyorlar.
ineceimiz istasyona geldik. Saint Germainede ine
ceiz. Caddeye kmak iin metro tnelini yryoruz. A r
monik ile alnan P arisli bir melodiye adm adm yakla
yoruz. Caddeden gn ieriye uzanyor. Orada giri
kapsna yakn bir yerde, iki gz kr, gen bir adam elin
deki armonik ile uzaktan bizi aran melodiyi, yznde
tarifsiz bir kederle alyor. O rada bir sre dursam , al
m aktan yorulduu zaman kendisi ile konusam, dost ol
sam diyorum. Belki h ay at hikyesini renirim, ilesine
biraz olsun girebilirim, in san baz hareketleri yapm ak is
ter, yapm ak da elindedir, gene de yapmaz, yapamaz. Y-
r geer gider o sra. Ben de yle duramadm. B ir sre,
ondan aldm duygusal izlenim ile konumadan yrdm.
Daha sonraki gnler, m etrolarda hep o armonik alan gen
adam arad durdu gzlerim.
Bu sabah radyoda o P aris melodisini aldlar gee.
Bense te k ra r P aris m etrolarnda rastladm , o kederli y
z grdm bir sre, Ama onu anlatam adm sizlere.

mer Seyfeddinin
Hayatn renmek

7 N isan Pazar
Trkede Avrupai anlam da Biyografik kitap a ra rsa
nz, bilmem ka tane bulabilirsiniz? M ithat Cemalin 1940
da yaynlanan Mehmet A kifini anmsyorum imdi. O,
450 sayfalk eserde blnce (Hayat-Seciyesi-Sanat)
ile Akif, bir t r efsane erevesine yerletirilir. Geri
A kife, dost gz ile baklrsa, biraz deil, epeyce yledir.
Ama salt o yanlar ile var olmamtr. Onu var eden olum
suz ynleri, Mehmet A kifi M ithat Cemal gibi fazla dost
olmyan kiiler tarafndan, m uhtelif tarihlerde yazm-
tr. Bizde allagelmi kan u: nl bir ozan ya da yazar
zerine, arkadalk snr iine fazla girm i yakn bir dos
tu kitap yazar, ya da o nl kii fazla sivri ulu bir kalem
getirmise, tam kart olan baka bir yazar onu kk d
rc bir tavrla eser verir. Mehmet Akif ve Tevfik Fik
re t zerine byle epeyce sz tketilm itir. Ama hereye
ramen, M ithat Cemalin A kifi m itletiren kitab, bera
berinde getirdii pein kanlara karlk, Trkemizde az
bulunur m onorafik eserlerden olduu iin deerini y itir
miyor gzmde.
Bu alanda ikinci eser olarak V-Nnun yaptn d
nyorum. D aha ok beraber geen bir mrn ortak an-
larru getiren Bu Dnyadan Nzm geti eseri ile biyog
rafi ya da monografi t r iinde dnebileceimiz bir ki
tap brakm tr, bizlere. H atta denebilir ki, yer yer N-
zma kar duyduu sevgiyi firenlemesini bilmi, h ayran
lktan gelen abartm aya kaym am tr kalemi. Ona, V-
N nun ilk ve son kitab demek an bir deyim olmaz. l
gin, unutulm az kiileri anlatt kad ar Anadolunun o d
nemdeki gerek kesitini verdii iin, unutulm az bir kitap
diyorum ona.
T ahir A langunun mer Seyfeddini belki de bizde ilk
Avrupai biyografik kitap. Y azarn ynetimi bunu ak ak
gsteriyor. Alangu, mer Seyfeddinin ada deil. n
l hikayeciyi, yllar sren yorucu bir alma ile incele
mi am a tu tk u ile yazmam. Duygusallktan syrlarak
kaleme alm onu.
mer Seyfeddine niin fazla ilgi duyuyorum ? O rtak
yaantlarmz, ortak gzlemlerimiz var. Ben Gnende
domadm. Yedi yamda Gnene gittim , ilk okulu ora
da okudum. Alt yl yaadm orada. Onun Gnende ya
ad yllardan 42 - 43 yl sonra ocukluumun altn a
geti o kasabada. Byk babamn evi, onun doduu
y a da ocukluunu geirdii eve bitiik imi. Annem, Ma
halle mektebinde mer Seyfeddinin ocukluk arkada.
Yzbann olu diye anlatrd annem. Krk u kad ar yl
sonra da olsa Gnen, mer Seyfeddinin izdii krokiler
deki gibiydi benim belleimde kalan ekranda. Mahalle
mektebinin bulunduu yer, K rtk Hoca, K rtk Hocann
olunu gzlerimin nne getirebiliyorum. mer Seyfeddin
in brakt ve benim ocuk gzlerime giren Gnen hep
ayn idi aa yukar. D aha ok yer sarsntsndan sonra
deiti kasaba.
T ahir A langunun kitabn okurken, bir de soru
yu sordum kendime. mer Seyfeddin byk bir yazar m,
byk bir ykc m? Kuku ile baktm bir sre kitaba.
Geri ben Falaka yazarna, ocukluumdan beri ilgi
duyarm. Ama arpc, byk bir kalem lsne v ara
m am tr gzmde. Bundan tr, kitab daha da ekici
bulmak istiyordum. Kanlarm deitirecek ya da glen
direcek miydi? ilk 72 sayfay okuyunca, mer Seyfeddin
dedim, yaad dneme gre rastlan tlar iinde yazar ya
da ykc olmu deil. Yazarlk bilincine bir raslant ola
rak varmamt. Topluma bakmay, onun zerine bir dn
ya kurmasn biliyordu. Hi kukusuz, gzlemlerden bir
bileime varm aya doru gidiyordu, ilk deiik gr ola
rak una vardm : mer Seyfeddin, Ulusal E debiyat ak
mn ilk balatanlardan biri olarak grnyor. Oysa ben
onu Trkececilik akmnn temsilcilerinden sayyordum
daha ok. Ulusal Edebiyat akmn biimci bir grle y
rtm . Ulusal ierikle gl bir bileim kurm u saym
yorum imdi de. Ama salt Trkecilik akmnda almak
la yetinmi de, orda kalm dememeliyiz onun iin... Bu
lunduu koullara gre, yazarln toplumcu bir akmm
iinde deerlendirmeliyiz. Bunu ak seik belirtm itir
Alangu. Byle birer monorafi Tevfik Fikret, Nzm H ik
met, S abahattin Ali iin de yazlsa, hem bu ozanlarn ve
hikyecinin yaadklar toplum iindeki h ay at servenle
ri aklk kazanr, hem getirdikleri san at rnekleri geni
liin s analiz edilmi olur.

Yarna Kalmak Nedir?

10 N isan aramba
Bu konu aldka, yarna kim kalr, hangi eser yarn
da okunur sorununu ok bilinmezli bir denklem gibi al
yorlar ele. O ysa yirminci yzylda belli kym et lleri,
baz sanat kurallar, bize bak as veren deer yargla
r getirm ektedir. Yani tu tarl bir gr as kazanm sa
nz Sait F aikin yarna kalacan, onu ilk okuyuta an
larsnz. Onun hikyelerinden karak, dnyaya bakmay
yeniden reniyorsunuz nk. B. B rechtin bir oyununu
seyrederken, toplum karsnda insansal yorum yapm aya
itildiinizi, Sezuvann iyi insan ile birlikte caddede yr
dnz anlyorsunuz. nsana ilk dakikalarda skm t
veren toplumsal bir sorunun bunaltc havasndan sizi ge
ne B. Brecht karacak aydnla. Bir san at eserini, ya
zld ta rih te iinde bulunduu toplumsal koullardan ko
parm adan incelerseniz, Tevfik F ik retin, bugn iin anla
lmaz bir dille yazlm iirleri bile, bir yerde eylemin
itici gcn getirdikleri iin kalacaktr, yaayacaktr de
mekte saknca grmezsiniz.
Edebiyatn dna den yazarlar, ozanlar, iirin, ro
mann gerek sahipleri ile kartrm aktan douyor btn
anlamazlk. Edebiyatn dnda olduklar halde, kendile
rini iindeymi gibi gsterenleri ayrm asn biliyorsanz,
sorunu y andan fazla zm saylrsnz.

Benim Enfarkts
Geiren Kalbim

2 M ays P erem be
1964 ylnda gneli 16 Ekim sabahnn ac ansn
sk sk dnrm ama, evremdekilere pek amam bah
sini. H er anmsayta, kzgn mavi gklerimi siyah bulut
lar kaplar. D allan krp geiren bir rzgr, yam urla bir
likte penceremi dvmee balar, sanki. Anszn gsme
oturm utur kriz. A r bir tan altnda kalm gibi, kml
dam adan gnlerce, tavan, d u v arlan seyretm ek. Pence
remin nndeki aacn yapraklar arasndan mavi ge
dalmak dakikalarca. nanlmaz belki. O sralarda hi d
nmedim lm. Yanmdan geti belki. U fak bir h a sta
lk, ksa zam anda geer gider dedim kendi kendime.
Oysa uurum lara bakmm. K aranlk bir suya kapl
m, gitmiim bir sre. imdi anlyorum, atelerin iinden
geip, bugnlere geldiimi. Bu yrekle daha ne kad ar gi
deriz bilmiyorum. Ama daha epeyce yaarm demeye al
tryorum kendimi, lm bana kolay kolay yaklamaz. Bir
kez doan gne, mavi denize, aalara almm. Hep
sinden nemlisi, insanlara, iire, edebiyata nasl da al
m kalbim. Anlarm getirecek gnlm hazr gibi. Ede
biyat Kavgamz ad altnda topladm Deneme-Eletiri
yazlarm bir dosyada, basmevinin yolunu tutaca gn
bekliyor. zerinde altm hikye kitab ile bir iir ki
tab, nmzdeki aylarda epeyce vaktim i alacak.
Hazin bir konumay dinlemi ya da hznl bir oyun
seyredip yam urlu sokaa km gibiyim imdi. Nasl
sylemi Paul E luard?
Ma douleur comme un peu de soleil dans leau froide
(Souk suya vurmu azck gnee benzeyen acm)
Baka iirinden bir dize dudaklarm a taklp kalyor:
Tutoyons-le sa poitrine est trouee
(Sen diyelim ona, bar delik deik)
Bilin ki, iir, edebiyat yaatyor insan. Yreiniz t
kank da olsa, banz dik tutabiliyorsunuz, lm ez iir
lerle reniyorsunuz dnyaya bakmasn. Baz salaklar,
iir ilevini yitirdi demiler. Oysa dnya kurulduundan
beri iir sylyor insanolu.

Abulin Dino
Deyince..

5 Mays Pazar
Ben tandm zaman pek nl bir ressam deildi da
ha. Bir Saz airi tablosunu grm tm ilk. Sonra testi re
simlerini grdm bir sergide. Bu toblolarla ad daha ok
duyulm aya balad. Yeni Adam dergisinde Baltacolu,
sz konusu yapm t ilkin. Yerli bir kaynaktan km,
deiik gr as getiriyordu n almalar, dergiler
deki yazlar. Yeni kurulan ressam lar topluluu, D g ru
bunun sekin bir simas idi.
Bense, ilk genlik amda, edebiyat tutk u su iine
girmitim. D aha ortaokul snflarnda, sarsc edebiyat,
iir havasndan gemitim. D ur durak demiyor, okuyor
dum. Resim sergilerini karm adan izliyordum, nceki
edebiyat eskimi bulan Ses dergisi 1938 den beri,, ksa
aralklarla biim deitirerek yaynlyordu. Yeni edebi
yat, Yeni resim alamnda, ncekilerden btn btn de
iik, yeni sanatn rnekleri geliyordu o dergiyle. 1936
ylnda Nzm H ikm etin iir kitab yaynlanm t: Ta
ran ta Babuya M ektuplar, Portreler, Simavne Kadsolu
eyh Bedreddin Destan. O dnemde pek sakin olan ede
biyat evreni, bu kitaplarla biraz canllk kazand. ok s r
meden Nzm tutukland. 1950 ylnn ortasna kadar,
deiik im zalarla dergilerde grlen be - on iiri hari,
1937 ile 1965 yllan arasnda hibir eseri gn na k
mad. te bu 1937 ile 1950 dneminde bir san at organi
zatr olarak grlen balca kii Abidin Dinodur.
Onu ilk kez, Ses dergisi ynetim yerinde grdm
anmsyorum. Yl 1939 ya da 1940 olabilir. Denizcilik B an
kasnn karsnda eski bir binann ikinci katnda, Ses
dergisi sahibi Yusuf Ahskalnn aabeysinin brosun
da bi kecik bulm utu dergi kendisine. Sesin eksik sa
ysn almak iin gitmitim. D aha nce dergilerde k
m fotoraflarndan Abidin Dinoyu tandm orada. Ba
n a derginin okunup okunmadn sordu. A yakst
sa tr konutuk.
1940 dan nce, birka dergiye serpitirilm i yaynm,
1940 tan sonra daha bir genilik kazanm aa balad. 1941
de haftalk nklp Genlik gazetesinin ynetimini ba
na verdiler, ilk geni yaynm orada yaptm. Bu gazete
nin yan-sra br edebiyat dergilerinde iir - yaz al
malarm younlamt. Yeni san at kua iinde adm
duyurm aa balamtm. Bu sralarda yeni ressam lar Abi-
din Dinonun nclnde, o dneme gre nl Liman
sergisini, stikll Caddesinde bir salonda balk alar ile
dekore edilmi biimde atlar. Abidin, sergiden nce res
min yen bir atlm yaptn aklam alarla iln etmiti. O
toplantda gazetecilerden baka stanbulda bulunan he
men btn gen ozanlar, hikyeciler, ressam lar bulun
mutu. zellikle resim sanatmz, Liman hareketinden
sonra ak havaya km, yeni bir toplum anlay ka
zanm tr. O zamana kadar ressamlarmz toz pembe bir
yaamn tl perdesi arkasndan bakyorlard dnyaya.
D aha dorusu dnyaya bakmasn renmemilerdi. Bun
dan dolay Liman sergisi ve o serginin sanatlar, yeni
resim sanatmzn ncleri olarak anlacaklardr.
kinci Dnya Sava bir frtn a gibi devam ederken,
Trikye, Demokrasiler safnda gzkyor, br yandan
d a Nazi ve faist birlii Mihverle fl rt ediyordu. I po
litikada ise bask rejimi keskin dilileri arasna aydnla
r ekmee alyordu. Sz gelii halk smren k ara
borsaclarla savalaca yerde, sanat ve fikir adam la
rn yldrma, susturm a biiminde bir yol tutturulm utu.
stanbulda sanat yaynlan ile uraan baz sanatlar, S
k Ynetim k a ra n ile Anadoluya srldler. A ve isiz
olarak ekmedikleri ile kalmad. Srlenler arasnda Di-
no kardeler de vard. Abidin Dinonun, A danada srgn
iken yazd bir piyesi vardr. Yaynlandktan az sonra
toplatlan Kel adl oyunu okuduum vakit h ayran ol
mutum. Kitaplmda olmadndan te k ra r incelemek ola
nan bulamyorum. Bende o zam anda kalm a izlenim ok
olumlu idi. Tiyatrom uza katk da bulunan gen ncler
inceleseler, ilgin bir oyuna alm olurlar kansndaym.
Srgnden sonra Abidin Dinoyu askere aldlar, izin
li geldii zaman A nkarada Sefer A ytekinin evinde ra s t
latk. Salar kesilmi, bohem havasndan syrlmt bi
raz. O yllarda, bugnk kyl yazarlar gzkmemiti da
ha. Sefer Aytekin, kyden gelen, yam an bir hikayeci idi.
Sanrm, Abidin onu ilk kez gryordu. Edebiyatmzn
ilk kayna kylerimizin toplumsal yapsn yeni bir bile
ime gtren hikyelerin y azan olarak Sefer Aytekin, il
gin bir insand o zaman. Yenilmesi g, birok setleri
am, ky retmenliinden A nkaraya gelerek, Dil ve
Tarih - Corafya Fakltesinin en zor blmlerinden biri
ni bitirm iti. Abidinin resimlerinde gzken, zorluklan
yenen insanlardan biri gibiydi benim gzmde Sefer,
Abidin, onun nasl bir kiilii olduunu m erak etm iti
deta. imdi eski gnlerin yapraklarn kartrdka, o
bulumann tarihini bile karabiliyorum belleimden.
1946 ylnn ekim ay idi. Sefer ve ben yeni Yedek Subay
kmtk. Ayamda dzeltilmemi bol izmelerle dik
kati ekmi olacam ki, Dino hep izmelerime bakyordu.
O gn bir sre san at zerine konutuk. O sralarda
Sefer Aytekin, bask dneminin itiiyle, yava yava sus
kunlua doru kaymt. 1945 te A nt dergisini ynettii
halde, orada bir tek yaz, bir tek hikye yaynlamamt.
Onu bu suskunluktan ku rtarm ak iin, yeni yazdklarn
soruyorduk Abidinle. Hikye alannda balatt kiilii,
daha ileri bir plnda gelitirebilecek miydi? Abidinin, ye
ni hikyelerini soruu hep bundand.
Abidin Dino, daha sonra balbama sergiler dzen
ledi, herhalde. Ben stanbul ve A n k arada deildim o s
ralar. zliyemedim sergileri. Trkiyedeki son sergisini g
rebildim yalnz. A nkarada Byk Sinema stnde bir sa
londa amt. Davetlilerin arasm da ok sayda yabanc
sefaret ilgilileri vard. Resimlerinin hemen hepsi b ir iki
gn iinde satld.
A nkarann serin bir gecesinde Ilhan B erkle anka
y ay doru yryorduk. Abidinin yeni resimlerini gr
mek istiyorduk. O yol zerinde bir apartm anda oturuyor
du Dino. Ei Gzin Dino ile karladlar bizi. eitli ik
limleri yaatan Anadolu, kilimleri ile odaya serilmiti
sanki. Gelii gzel konulmu yal boya tablolar seyret
tik sohbetimiz sresince.
Sonra birgn anszn Abidinin F ran saya gittiini
sylediler. Bir san at elisi olarak baar haberleri yurdu
muza kadar geldi. 1964 te P arise gittiimizde aradk.
P ariste deildi o Temmuz scaklarnda. Gremedik bir
trl. imdi stanbulda bir salonda resimlerinin sergile
neceini renince P aristeki san at temsilcimizi ansdm.
Ve onu tandm u kad ar yl ncesinden belleimde ka
lan izlenimleri yle bir kenara not ettim . Elbette izle
nimlerim bu kadarck deil.

Be Yl
Gemi..

3 H aziran P a z a rte si
Yanarak yanarak p arm aklan errrelerden
insan yreine dokundu bu elleri yirmibe senedir
yani bir rbu asr hapisane kaleminde m ukayit kulu
nuzun. Nzm leli be yl olmu dediler. Demek be kez
365 gn gemi. Asln ararsanz bana daha uzun zaman
geti gibi geliyor. nk Trkiyeden 12-13 yldr uzakta
yayordu. Trkiye ile dopdolu olduu halde, Trkiyeye
girmesi yasaklanm t. Bir ok ozanlar, yazarlar lkelerin
den uzakta kalmlardr. Ama Nzmm stanbula, Ana
doluya duyduu yrek paralayc zlem gibisini hibir
k itapta okumadm henz. Adnn Trkiyeden darya itil
mesine ramen, kopanlam am t yurdundan. imdilerde
ise, iirleri ile btn Trkiyede yayor. Yani yl var
ki, dnd vatanna tekrar. Bir ozan halkna ses olabilmi
se, aydnlarn dilinde dize dize yaam ay baarabilmise,
lmezlii kazanm o kii dersiniz.
ki kez grdm kendisini. Lise rencisi iken, Anka
ra Caddesini trm anyordum . Kitap vitrinlerini, satn
alamadm kitaplar dakikalarca seyrederek yryordum.
Ahm et H alit Kitabevinin nnde bir adam, hem poas-
n yiyor, hem kitap ile konuuyordu. Yanmdan geen
lerin ite Nzm H ikm et dediklerini duydum. Baz kii
ler resimlerinden ayr bir grn gsterirler. Nzm Hik
m et tpk resimlerindeki gibiydi. Fotoraflarndan ayrlan
taraf'1 kendisinin fkran bir yaam gstermesiydi.
kinci kez, ehir Tiyatrosunun sahnesine kt vakit
grdm. Unutulan Adamn ilk temsil gecesiydi. P ara
diden ku bak seyrediyordum. Oyln bittikten soinra
halk Nzm istedi. Alk, alk. Halk E rtu ru l Muhsin
in ba roln oynad eserin yazarn grmek istiyordu.
Nzmm ilk anda yz kt gibi beyazd, sonra kzard.
Selmlad halk, ekildi.
Sz uraya getirm ek daha doru. Biz nasl bir l
kede yayoruz? Az gelimi bir lkede deil mi? Bu ko
ullar iinde, ozanmz, yazarmz neleri kendine ura
edinmelidir? Olanak bulalm, bulmyalm. Yaama koul
la n zor bir toplum iinden geliyoruz. Yurdumuzda, her-
ey s t liman imicesine iir yazarsak, kendi z kaynak-
lanm zdan bir bileim karm azsak, elikiye dm ol
maz myz? Dnelim biraz. Nzm, lkemizin dram n
dan iirler kurm u bir ozan. Hem de dilimizi en iyi kul
lanan bir ozan. O halde, dnya gr ile Trkiye koul-
la n n a te rs durmuyor. Tam tam na yurtseverce sylyor
syliyeceklerini. Bundan tr Trkiyenin bileimine, in-
sansal deerlerine ters duran ozanlar, yurtlarnn insan-
lann karlarna aldklann anlamal deiller mi?
imdi binlerce dizesi ile te k ra r te k ra r okunuyor. B
t n lkelerde ad ile iirleri ile biliniyor. Ne sylenirse
sylensin, lmezlik katm a erimi.

lk Yazm

7 H aziran Cuma
ocuk gzlerimde byyen ilk yazm. imdi biraz du
raklayp, 1934 ylnn yam urlu bir akam stnden gei
yorum. Frnn kapsnda rastladm yoksul bir ocuun
yznde, ellerinde biraz durmu, eve dnmtm. Bu o
cuu anlatm ak iin, igd ile oturdum kk masamn
bana, nceki denemelerim gibi, okul devlerine benzeme-
meliydi bu yaz. Gaz lmbas nda yazm aya koyuldum.
D uvardaki glgemi gryorum imdi de. O gece hi okul
kitab aamadm. K enara ittim dersleri. Yeni bir evren
de yaam aya balam tm sanki.
O sralarda Mektepli Gazetesini izliyordum ve gaze
tenin okulda temsilcisi idim. E rtesi gn cumartesiydi, g a
zeteye gidecektim. Sirkecide Byk Postane karsnda
darack merdivenlerle klan bir binanm st katnda idi
Mektepli Gazetesinin ynetim yeri. O rada Sami K arayele
verdim yazm. Baka okullarn temsilcileri ile oturup ko
nutuk. A rtk ocukluk am bitmiti, yle bir duygu
yerlem iti ki gsme, iir ve yk kitaplarna doru
birisi beni itiyordu sanki.
Bir h afta sonra 6.12.1934 tarih ve 116 sayl Mek
tepli Gazetesinde ilk yazm yaynland. Yllardan sonra
tekrar, kendi kendime okuyorum yazy. Zavall ocuk
balm tayor: Ona hergn mektebe giderken tesadf
ederdim. ok sefil bir vaziyette idi. Souk gnlerde be
yalnayak, st ba yrtk olarak gezinirdi. Bazan bizim
m ektebin etrafnda dolatn da grrdm. H er nedense
bu ocua kar iimde snmez b ir ac balad.
Bu ocua acmamak mmkn deildi. Hele bazan
biz m ektepten karken im renerek bize bakard.
M uhakkak bu ocukla konumak nasl bu vaziyete
dtn renmek istiyordum.
Birgn frndan eve ekmek alyordum, onun da yz
paralk ekmek istediini grdm.
Frnn nnde onu beklemee baladm.
Tam ekmei koltuunun altna sokm u kyordu.
Yavaa yaklaarak 3ordum:
Niin bu kadarck ekmek aldn? arm bir halde
yzme bakarak cevap verdi:
Bu kadar bile bana ok geliyor.
Geceleri sen nerede yatyorsun?
Gndzleri kprde biraz ham allk ediyorum.
Geceleri uradaki yangnlkta yatyorum.
Baka birey soramadm, mahzun mahzun eve dn
dm.

A ndr M alrauxnun
Yanlgs

10 H aziran P aza rtesi


M alrauxnun F ransa edebiyat evreninde yanklar
uyandran Anti Mmoires: A nlara K ar eserinden baz
paralar okudum. kinci Dnya Savandan nce, F ran
sa nn en ilgin yazarlarndan biri idi, Malraux. Roman
lar ile deiik toplum larm arl atm osferini getirirdi bi
ze. Sava bittii yl Fosie 45 dergisinde bir yaz yaynl-
yarak, A vrupa K ltrnn ldn, A tlantik K ltr
ana girdiimizi gerine gerine sylyordu.
A tlantik Kltiir neydi, bize neler getirecek diye so
ruyordum o zaman kendime. kinci Dnya Savandan n
ceki kargaalklarn, bakaldrm alarn am an bilmez y a
z a n A ndr Malraux, byk bir yanlgya dtn ksa
bir sre sonra anlad. A vrupa K ltr lmemiti. B ir ev
rim geiriyordu. Bileimine yeni k atk lar getirerek, bizi
yeni bir an eiine ulatrm t. Bugn A vrupa K lt
r, ok eski bir tarihten kaynak alarak, zamanmzda da
y agami m srdryor. Ama A tlantik K ltrnn bir g er
ek olmad artk iyice biliniyor.
A nlara K ardan birka yaz okuyunca, M alraux-
nun geirdii deiimi daha iyi anlyor insan. M alraux
yirmibe yl nce devrimci izlenimi brakan, zellikle l
kemizde ilerici tannan bir yazard. F ak at bugn Avru-
pada fikirler o kadar ilerledi ki, M alraux tutucu bir izgi
de kald bana kalrsa.

Deer lleri

11 H aziran Sal
Eski antolojileri kartryorum . Kalc eser verme
den silinip gitm i ozanlarn yalnz isimleri kalm yap
raklarda. 1944 de yaynlanan 48 air antolojisinin kapa
nda okuduumuz adlardan on-onbe imzay, bulamyo
ruz hibir yerde bugn. F ah ir Ongerin 1946 da kard
Bugnk iirimiz bile deerini yitiren isimlerden kur
tulamam . Kenan H arun, Mmtaz Zeki Takn, Sabahat
tin Teoman ozan olarak gnmze gelebilmiler midir?
D aha yeni antolojiler de yanl deerlendirmelerden sy-
nlam yor. Hseyin K arakann iirimizin Cum huriyeti-
nde ilk kez karlatm isimler vard: H alit Tanyeli gi
bi. Zaman getike eskiyecek olanlar brakn, Antoloji
hazrlanrken dostluk yaknl e derlemenin snr iine
alnm adlar, aradan zam an geince daha da yitik ol
m azlar m ? Bu nedenle yirmibe yl nceki deer lle
ri iinde olmadmz iyice anlalmal ki, yeni dzenle
necek antolojilerde yanlgnn pay az olsun.
nsancl Damar Nerde?

12 H aziran aram b a
Uzun sre grmediim bir arkadamd. A vrupada
kald yllarca. stanbula dnm dediler. Birka kez k ar
latk. A yakst konutuk. H atr sorm alarla geti bun
lar.
Sonbahar nasl anlatlr? Hani yapraklar dklmeye
balar. Y am ur iseler saatlerce diye tanm larlar. Biraz
tatsz, biraz insan rperten hava izerler. Bizim sohbete
daldmz gn byle deildi. Paral bulutlar, yam ur ge
ce yam dinmi, ufak ufak slaklklar v ar asfaltta. A ra
da bir sararan yapraklar dklse bile, her yan yeil. n
san hzne gtrecek bir hava yok evremizde. Alabil
diine iekler am, yapraklar kzla dnmeye balam.
Capcanl bir yaam yryor karmzda.
Avrupadan dnen arkadam bir edebiyat adam. He
le modern Trk edebiyatn, lkemizin dnda iken de iz
lemi. zmlemek iin sk sk takldmz sorunlar
onunla bir sohbet biiminde konualm istedim. Sanat
olmad iin, bir sanat ekememezlii sz konusu deil
di. Yllarn iinden gelen hazrlkl almalar vard. Ama
sen grlerini bilmediim iin, bilinmez yanlarn ren
mek bana da ilgin gelecekti, ilkin yle bir soru ile gir
dim konumaya:
Biliyorsun son yllarda, B at dillerine evrilen
ozanlarmz, romanclarmz var. Dnyadaki edebiyatn
son gelimelerine gre, nasl bir aklam a yaparsn bu ko
nuda?
Bat lkeleri deyince sosyalist memleketleri ayr
tutuyorum ben. nk sosyalistlerle, kapitalist lkelerin
deerler sistemi ok deiiktir. Bat dillerine ok yaygn
bir eviri yok daha Trkeden. Edebiyat evreleri, buna
san at evreleri demek daha doru. Nzm H ikm eti bili
yorlar yalnz, yle sanyorum ki, bu n Nzmm arpc
yaam ile birlikte yryen iirinden geliyor, rnein In
gilterede Modern T rk Edebiyatndan yalnz Nzm Hik-
m etin iirleri ve \ Y aar Kemalin iki rom an evrildi.
F ransada biraz daha fazla belki. Birka ri evrilmi
ozanlarmz var. Ama daha d ar bir snr iinde kalyor
bunlar. Ben bu tkankl una balyorum daha ok. Di
limizin olanaklar zerinde tartm ayalm . Bizim Cumhu
riyet am da yetimi yazarlarm z daha ok ar eki
leri anlatm akta u sta bana kalrsa. Trk ulusunu ycelten,
bileiminde bulunan insansal dam arlar bilmiyorlar daha.
E vet hep ekiler, bin yldr, hele altyz yllk Osmanl
dneminde ekmediimiz kalmad. Bu ile bitmemi ki,
Cum huriyet dneminde de baz sanat ve ozanlar, sanki
birer suluymu gibi hapisten hapise, srgnden srgne
gitti. E n yurtsever insanlar olduklar halde, krk yldr
polis filemesinden de kurtulam am lardr. Belki bundan
dolay, bizde hep ekiler anlatlr. Batl ne yapyor biliyor
musun, o lkenin zelliklerine uygun bir bilgi kitabn a
yor. Trkler iin ne demiler sava, ne demiler asp
keser, vahi, ne demiler halk yzyllardr ilkel koullar
iinde yaar. Bu genellemi, yerlemi zelliklere benzer
yaam anlatan hangi yazar v ar? Onu alyor, i te diyor
Trk roman. Bylece yabanc okur, T rk romanm oku
yunca, daha nce izilmi siluete uygun tiplerle, olgular
la karlayor.
Y aar Kemalin iki romam evrildi. nce Memeti ok
sevdim ben de. Destans bir eser. Hem de Trkenin r
gs en iyi kitaplarndan biri. Edebi deeri kadar, sy
lediim br zellikleri kapsadndan tr evrildiini,
eitli yabanc kiiler bana sylediler. Bana kalrsa, bu
konuda gerein pay az olmasa gerek. Bu yl bir Japon
yazara Nobeli verdiler. Bu alanda bilgisi olan dostlarm a
sordum. Japon yazar, daha ok halknn zelliklerini an
latan, slpu nitelii olan bir yazarm. Kendisinden s
t n romanclarn says az deilmi lkesinde. Geri a r
m aanlarda edebiyat d nedenler etki yapar sonuca. Ba-
zan beklenmedik grlerle karlayor insan, ap ka
lyor.
Rom anlar zerinde konuuyoruz madem ki, Kemal
T ahirin R ahm et Yollan K esti ile O rhan Kemalin Bere
ketli Topraklar zerindesi de konumuz iine girmelidir.
R ahm et Y ollan Kesti, aa ve ynetici snf olarak Osman
lInn halka zlmn dile getirir. Bereketli T opraklar ze-
rindede, br kentlerden A danaya pam uk ilemeye gelen
rgatlarn o bitmez tkenmez ekilerindeki aclar anlat
lr. Bunlar anlatlm asn demiyorum. Anlatlacak elbet
ektiklerimiz. Ama bu ektiklerimiz iinde okkal bir in
sancl yanmz yok m bizim? Eski bir uygarlktan gelen
Trk ulusu, insansal yanlarn btn btn yitirse, ilk
kurtulu savan yapabilir mi idi? Folklorunda yayan
bunca yiitlerini, kahram anlarn dizelerde brakr gider
miydi? Bugn A frikada, yam yam lktan yeni kan lkeler,
saz kulbelerini brakp K urtulu Savalarm verirken in
sancl yanlarm gsteren eserlerle karm za kyorlar.
Bana kahrsa T rk rom anlar eksik yazlmlardr. Oysa
severek okudum R ahm et Yollar K estiyi Bereketli Top-,
rak la r zerindeyi. Aslnda ne byk kalemler onlar. Ama
yeteri kadar insancl yanlarmz ilemesini, eserlerine
koymasn bilmiyorlar. Bu yargy verirken, yazarlarn
adn andm birer eseri sz konusu deil benim iin. B
t n eserlerini kapsyan ana dam arda, szn ettiim ni
telii aryorum . H er yazarn bir ana izgisi vardr. Bu
ana izgide T rk Ulusunun insanc zelliklerini grmek
istediim iin byle konutum. Yalnz bir istisna gryo
rum r alannda. Nzm H ikm eti diyalektik materyalizm
asndan izlemek gerekli bence. Bylece bakarsak onun
rlerine. Trk ulusuna zg, Trk ulusuna ait insanc
izgiyi yalnz onda buluruz. Ulusal bileimi biliyor, bu bi
leimden lmezlie, evrensele gidiyor. Kylmz anlatan
para, daha ilk dizelerde halkmz veriyor. E v et dostum,
bir san at eserinde insancl dam ar atm yorsa, byk bir
eser niteliini kazanamaz.

Anlamszlarn Yazlan

14 H aziran Cum a
u sralarda edebiyatmzn gen yazarlan yle
bir tartm ann iindedirler. O rhan Velinin getirdii Ga
rip hareketi, Birinci Yeni saylyor. imdilerde tartlan,
bir blk ozann kinci Yeni ad altndaki anlamszlk h a
reketidir. Bu konuda eitli grler var. Nasl bir akla
ma yaparsn bu akm iin?
Orhan Velinin Garip geni, lkemiz iin yeni
gibi grnd o zaman. Aslnda orijinal deildi, verdikleri
rnekler. D aha ok Fransz iirine baklarak yazlmlar
d. kinci Yeni ozanlan, Garip genin ozanlar kadar da
yetenekli grnm yorlar. Soyut ile anlamsz iiri k art
ran lar bile var ilerinde. Oysa bu ikisi ayr iir trleri. Bi
rinci yeni nasl CHP dneminin basks ile yanllklara y
nelmi bir iir ise, kinci Yeninin gelimesi de DP faist
diktasnn sanatlar kapal bir daire iinde tu ttu u zama
na rastlar. Yaynladklar kitaplar okuyorum. lk anda
u kanya varyor insan. Bu yazarlar Trkeyi iyi kullan
myorlar. Bir ozan ki otuzbes yl yazar, esasl bir atlm
gsteren iir kitab veremez. Orada ozann aleyhine bir g er
ek v ar dem ektir. lhan B erki aalm faraza. Toplumcu i
irler yazd sralarda asl nn yapm. Sonra kendimi
yeniliyorum diyerek anlamsz iire gemi. imdilerde yaz
dklarn yaynlamasayd, dorusu kazanl bile kard.
Bilmem ki ne diyeyim? Hezeyan galiba yazdklar.
Aslnda bu yetersizlik nereden geliyor biliyor musu
nuz? ikinci Yeni patenti altnda grnen ozanlarn, yete
nekleri o rta izginin altnda kalm tr da ondan, ilerinde
bir D alarca yetenei olan ozan bile yok. Hem Dalarca,
yirminci yzylda yetimi ozanlarn, kazanm olmas ge
reken kltrden nasibini tam alamam. F ak at ozanl
gerekli duygusal alm, gzlemi, atlm dizelere koyma
sn bilmitir. Zayf rlerinin yannda glleri de vardr,
ikinci Yemcilerde ne ulusal iire, ne evrensel iire yakla
m ak gibi bir aba gryorum ben. Yalnz kendileri iin ya
zyorlar galiba. Bilmem u benzetmeyi doru bulacak m
sn? iirimizde bir erozyon dnemini temsil ediyor onlar,
E er soyut iiri bilselerdi, ona gre alm alar yapsalard,
san nm az gelimi bir lkeye uygun rneklerle gelecekler
di. Bizim gemi tarihim izde kendimize zg soyut ri-
miz vardr. Divan iiri bunun baz gzel rneklerini getirir.
Ama biz bugn az gelimi bir lkenin retim ilikileri iin
deyiz. Bundan tr T urgut U y arm, Edip Canseverin an
lamsz yazlar, Trkiye koullarna te rs dyor. Y ukar
da da sylediim gibi anlamsz iirde direnmek bouna ben
ce. D alarca anlamsz iirin demiyeyim ama, soyut iirin
rneklerini verdii zam anlar olm utur. Ama toplumsal ko
ullarn arpc itiini bir yerde duym aa balaynca, poli
tik dozu olan iirlerin o rta mn yakalam ay da bilmitir.
B ir de onlarn yazlarnda dil karkl, karklk
demiyeyim de dform ation arl var. Yeni b ir iir dili
deseniz o da yok, yazarm da. Dili zorlama, dili bozma v ar
daha ok. B urada dilimizin arlatnlm as hareketi ile on
larn yazlarndaki bozuk dili kantrm am ah. Birincisi yl
lardr devam eden olumlu bir hareket, br ikinci Yeni
ile balayan bir dil yozlamas,
Sonu olarak uraya geleyim, iyi iirdir aradmz,
ikinci Yeninin anlamsz yazarlarnda ben iyi iir bulam a
dm, okuyamadm daha da, onun iin syledim bunlar.
T. S. E liotun absurde iirinde, Nicolas Guillenin doa plat
form u zerinden yryen tandansl iirinde, Vitezlavin,
Yani R itsosun amza anten tu ta n rlerinde gerekten
gzel, gerekten iyi iire rastlyoruz. Gerisi bo lf benim
iin.

Deerleri Ykseltmek

15 I-laziran C um artesi
Yirminci yzyln ikinci yarsn yaarken, ilgin bir
an son evresinden geiyoruz. K apitalist sistem, mr
nn son dneminde, akim almyaca lgnlklarla, bir
yandan kendi yoksul halkn, br yandan az gelimi lke
leri, git g it daha korkun bir smr dzeni iine ekiyor.
E n ek eitilmemi insanlarn, afyonla uyuturulm alarn
dan yararlanyor doal olarak. Bunun sonucu, zgrlk bi
linci, eitim bilinci kazanmam kalabalklar, yurtseverle
rin zerine yrtlyor. Belki ksa bir sre, bu kalabaln
arkasna saklananlar baar kazanrlar. Ama gerek, gn
gibi meydana knca, uzun yzyllardan sonra uya
nr, silkinir geri kalm lkelerin halk, ilkin kendi kendi
lerine, sonralar evrelerine, yneticilere sorm aa balar
lar: in san lar niin yaarlar? diye. Bu sorunun cevabn Ju-
lian Huxleyin bir yazsnda okudum geen akam. Yaznn
bir blmn urackta okuyalm:
Son yzylda, zellikle biyoloji ve insan evrimi st
ne bilgilerin birden ilerleyii, ayrca yerlemi teolojilerle
eski felsefelerin gittike daha fazla gereki bir adan
eletirilmesi, bu dnce devrimine yer hazrlam, o rtad a
ki engellerin bazlarn ykmtr. Ama imdi nfusun hzla
art, dnyay, insan kaderinin deimez sorusuyla kar
karya brakm tr, insan lar niin y aarlar? phesiz in
sanlar, sadece atom savalarna bombalar yetitirm ek ya
da rakip kiliselere kar kendi dinlerini desteklemek ya da
baka uluslara kar toplarnn saysn oaltmak ya da
parazitlere kar korunm a yollan aram ak ya da rakip eko
nomik dzenlere kar i gcn artrm ak ya da kazan
salayan kurum lara m teri olmak iin yaratlm am lar
dr. Amalar, sadece yemek, imek, keyfe bakmak, geri
sine bo vermek olamaz. Bunun gibi, lmden sonrasna
hazrlanm ak da olamaz. Gn getike geniliyen byk
sitelerde srnmek, ta b iattan ve insanca bir toplum anla
mndan uzaklap gittike arta n hakszlklara, grltye,
monotonlua, trafik tkanklna ve baka sonu gelmez
katlanlara raz olmak... Ya da yoksul hayatn herhangi
bir perian Asya veya A frika kynde geirmek... Bunla
rn hi biri insamn kaderi olamaz.
nsanlk serveninin balca amac ne makina, ne sa
n at eseri, ne mal, ne mlk, ne insan, ne de baka bir eyin
saysn oaltm ak olabilir. nsanln balca amac, deer
leri ykseltm ek olabilir ancak. Kiiliin, baarnn, san a
tn, zanaatn, i dnyann, genel olarak hayatn deerini
ykseltmek...
Tatmin olma sz, belki de btn bunlarn hepsini
iine alan bir deyimdir: Daha fazla insana, daha az sknt,
daha ok cokunluk... nsan toplum lannn, durgunluktan
ve bunalmdan kurtulm alar iin daha eitli ve yksek ba
arlara ermesini istiyoruz. Yeknasakla kar koymak
iin, daha ok deiiklik istiyoruz. D aha ok sevin, daha
az ac istiyoruz. Daha ok gzellik, daha az irkinlik isti
yoruz. D aha az tutsaklk, daha ok serven ve ll bir
zgrlk istiyoruz. Daha az cehalet ve bencillik, daha ok
bilgi ve ilgi istiyoruz...
Yarmadan, ekimeden, akas, ister Ruslarla ol
sun, ister kap komumuzla olsun, kediyle fare oyunu oy
nam aktan kurtulup daha srekli, daha olumlu, daha yce
tasarlara balanmak istiyoruz Genel bir deyimle, kiiliin
verimli gelimesi iin insanlarn kendi kendilerini daha ok
am alarm istiyoruz. Sadece insann alalm asna kar koy
m ak iin deil, ayn zam anda insann kendini benliine
hapsetm esini evresinden kamasn nlemek iin, insan
la daha ok sayg duyulmasn istiyoruz. Oysa insan sa
ysnn lsz art, zlenen bu devrimleri gerekletir
meye engel oluyor. nsanlk daha ok mutluluk koyacak
yerde, daha ok bunalma saplanyor.
Yazarn Deerleri Ykseltmek deyimi zerinde bi
raz dnsek, neler grrz lkemizde? Deerlerimizi y
celtmeyi brakn, yerden yere nasl vurduum uzun aklan
masn yapabilir misiniz? Biz, geri kalm bir lkenin in
sanlaryz. Evet, oturm am, kltrn kurm am bir top
lumun sarsntlarndan kurtulam adk henz. Bundan t
r, sosyal olma bilincine varam adk. Bir kez tarihim ize
baksak, sosyal tarihim iz yazlmam daha. Olaylara, sos
yal dnce asndan bakm ay bilmediimizden, imdiye
kad ar verilmi deer y arg lan yanltr. Edebiyat Tarihi
mizi anz, altm yldr deimeden kalm yarg lar bu
lursunuz. smail Habip, rnein Abdlhak H m it iin krk
yl nce ne yazmsa, gnmzde de bu yanl deer y ar
glan, okullarda gen kafalara yerletirilm ektedir. Oysa
baz belgeler bize gsteriyor ki, Abdlhak Hmit, ngiliz
haber alma rgtnde alm, kendi evresindekilere iin
padiaha ju m allar yazm bir adamdr. Onun bu yan, b-
xakt eserleri etkiler mi, diyeceksiniz. nce kiiliini et
kiler, sonra da kiiliinin rn olan eserlerini, bu eserle
rin hangi koullar iinden geerek geldiini etkiler.
Edebiyatmzn sosyal adan tarihi, birgn yazlrsa,
ozanlanmz, rom ancdanm z, hikayecilerimiz zerine ya
plm tahliller byk deiiklikler gsterecektir. Deer
leri Ykseltmek deyiminden sz aarak gelirken, Abdl
hak H m iti yerdiimiz ne srlecek. Amacmz yergi de
ildir. H am itin gerek yerini belli etm ek iin kiiliinde
sakl kalm noktalar aydm lanmaldr diyoruz.
Namuslu bir dnya gr kazanm ak ya da daha iyi
bir dnya kurabilmek iin, insanlarn uygarlk katnda ne
ler yaptn aratrm alyz. O zam an insanlar niin yaa
mlar, sorusunu zebiliriz. D aha iyi bir dnyaya, insan
la sayg duymakla varlr.

Ozan ve nek

17 H aziran P a z a rte si
Trkiyemizi iyice anlam, akp giden sosyal koul
lar inde bileime varm aydnlar, yazarlar oalyor ama,
hemen on ya da onbe yldr iyi ozan yetimiyor. Ozaj
kendi beenisi iin, kendini doyurm ak iin yapt verir s
z epeyce gerilerde kald, ilevini yitirdi. Deerler deiti,
demek daha doru. Ozann dnyasnda, baka deerler di
zisi girdi. Bu deerler, san at yaptnn konusunda deil,
konuyu gr asmda, ileyiinde, yorum lam a tutum un-
dadr. Toplum konular ile iie olan doa gzelliklerine,
ak arklarna, gerek ozan uzak duramaz. B ir utan, bir
uca Trkiyemizin ulusal renklerine, insanca syleyilerine
girilse, kendi folklor deerlerimizden ne kad ar uzak du
rulduu, Batl rneklerin glgesine sokulup kalnd g
rlecektir.
Bugn daha iyi anlalyor, bizdeki biimsel iir, geni
yayn olanaklarna, bata nemli gibi grnen tutum larna
ramen, devrimci deiimi yrtememi, yozlatrm, ede
biyatmza aydnlk bat dnya grn kazandraca
yerde, Fransz iirinin kopyalarn, ikinci syleyilerini ge
tirm itir. Bylece toplumdan kaarak, bir takm espri ve
tekerlem elere yaslanan, bohemlii srdren bir iir tr,
dergileri doldurm utur. 1955 den sonra bu akmn kendi
dairesi iine kapanp kaldn, baz form alist ozanlar da
hi anladlar. nk bu ozanlarn iirlerini okurken, insan
bir Fransz iir antolojisini kartryorum sanyordu.
Btn bu servenlerden sonra bir yere geldik. Ozann
belirli bir sosyal evre iinde gelitii ne srlyor. Bu
gelime olurken, bir takm sosyal kymetler, inanlar, l
kler, gzellik, doruluk, iyilik ve kahram anlk gibi de
erler, onun yapsnn ayrlmaz birer paras olurlar. Bun
dan tr, ozan yaptlarnda, ann ve bal olduu top
lumun grlerini, duygularn yanklatnr. Yani sesini,
halkn yreindeki sese gre akort eder. Sosyal kym et
ler, benliinde ne kadar yer etmise, ozan onlar dardaki
gerek ehreleri ile deil, sadece i dnyasndaki yzleri
ile tanr. Bylece, dnyamzn geirdii servenlerden, top-
lumlarn atm alarndan, insann doa karnsm da deien
tavrndan haberli bir ozan kacak ortaya diyoruz. Bu oza
nn, toplum iinde politik, sosyal ve ulusal bir tutum u, bir
hizas olacak. lkesinin koullarn yaptlarna koyaak.
Yerli bir zden kacak yola. En u noktalarna kadar yer
li dilin olanaklarn aratrarak iirini kuracak. Bu paralel
zerinde yetimi ozanlarmz olmad demek istemiyorum.
Zaman zaman susturulm asalard, ok daha zengin bir iir
dnyamz olacakt.
Y ukardaki satrlar, Selhattin Hilvn Sanat ile
Halk A rasndaki ilikiler balkl yazm (Yn: 102)
okuduktan sonra bir kenara not ettim. Hilvm yazs y
le balyor: Toplumcu san at felsefesindeki son deiik
likler, sanat ile kitleler arasndaki ilikinin deiik bi
imde ele alnmasna yol am tr. Daha nceki yazlarda
szn ettiimiz AvusturyalI dnr E m ts Fischer, sa
natla halk ilikisini incelerken, bir san at eserinin hemen
ve kolayca anlalabilir olmas gerektiini ileri srenlerin,
halkn estetik zevklerini bir kstas gibi ele almalarn ve
eitli nedenlerin etkisiyle byk apta yozlatrlm olan
bu zevklere uygun den eserleri ilerici eserler gibi grm e
lerini eletiriyor ve yanl buluyor. A vusturyalI dnr
E m ts Fischer, hakl olarak kolay anlalabilir yaptlara
kar, kukuya dryor bizi. Yalnz bu kuku h er vakit
geerli olabilir mi? S anat yaptlar, belirli bir eitim o rta
mna, eitim katm a varabilmi kiiler tarafndan okuna
bilir. Nasl, bir san at yaptnn hemen ve kolayca anlala
bilir olmas, onun ilerici olmasn gerektirmezse, zor anla
lr ve ok d a r bir evrenin beenilerine yan t veren kitap
lar da m utlaka ilerici ya da gerek bir san at rn sayl
m am ak gerekir.
1950 den sonra baz ozanlarmz, nceki kuaktan fark-
h bir senteze varabilmek iin yapt almalarla, verdii
rneklerle, ilkin toplumdan kamay denediler. Sonra bir
takm estetik olanaklar zorladlar. Yeni bir bileime va
ram adklar gibi, yozlatlar da. Bu biraz da zor anlal
may ya da hi anlalmamay denerken, ok d ar bir smr
iinde kalma sonucunu verdi. Bir sonucu da u oldu: iir
kitaplar, nceleri, ilk azda beyz, bin, ikibin satarken,
imdilerde yzelli, ikiyz adet satyor. Bu saylarn iine,
nl ozanlarmzn yaptlar da giriyor. Belki d etkenler
de v ar ama, ilgisizliin balca nedenlerini ozanlarda ara
mal diyen yaynevleri var.
Ozanlarmz kk bir daire iine kapadlar kendileri
ni. Hele iirlerini yenilemek abalar, insan gerekten e t
kileyecek yaptlar getirmedi ortaya. Yaad lke ile ba
larn koparmak, onun sorunlarna ilgi duymamak, top
lum dnda brakt onlan. B r ozann yapt ile eylemi bir
birine paralel olmaynca, ilkin halka kar sayg duymuyor
diyoruz. Sonra da kendi kendini tatm in ederek, yaad
adan uzak durm ay ye tu tu y o r diyoruz. Ressam Abi-
din Dino bu tip sanaty tanm lam ak iin, yirmibe yl n
ce yle dem iti: Byle olunca, ozan kendini te k ra r et
m ekten ve biimsel denemeler yapm aktan ileri gidemiyor.
Selhattin Hilv ilgin yazsnda bu soruna da dei
nerek: Biimcilik ayn zam anda insani duygulardan ve
hay attan kopu demektedir. Biimcilii, yeni gerekler i di
le getirm ek amacyla yeni b ir dil bulmak iin yaplan bir
aratrm a olarak tanm lam ak da kabil deildir. Biraz iler
de de u doruyu sylyor: B rechte gre de her yeni a,
gerekiliin yeni bir biimini ortaya koymak zorundadr.
Demek ki, sanat, halkn yozlatrlm ve bozulmu este
tik yerine ann ve toulum un gereklerini, bu gereklere
yarar bir biimde dile getiren eserler vermek ve bu eser
ler aracl ile kitlelere seslenmk zorundadr. Halkn ya
rarna almay bir dev bilen ozan iin bu dorular g er
ekten ilgi ekici. Az gelimi bir lkenin koullan gzn-
ne getirilince, t rk sanatsnn sorumluluu daha da a r
tyor.

Ozan Sana Ne Sylyor?

18 H aziran aram ba
lkemiz bir gerilimin iindedir. Az gelimi bir toplu
mun koullar var bizde. Bamsz olmak yada baml ol
mak sorunu ile soluk solua karkaryayz. Yeni sm r
gecilik bir ahtapot gibi atm kollann lkemize. Biraz g
z kapal olmak, biraz rahatn dnmek, biraz dnyada
bamszlk sava srdren yurtseverlerin bilincine v a r
mamak, balangta belki usul usul, ama bir noktadan son
ra hzla kar ta ra fa itiverir insan. Yeni smrgeciliin
deiik yntemleri vardr. Halk yararna alan, y u rtse
ver aydnlan, yazarlar, ozanlar kendi yanna ekebilmek
iin dolayl yollardan hareket ederler. rnein bir edebi
yat dergisine ya da haftalk siyasal yorum gazetesine iln
vererek balarlar ie. itir derler. Bir sre sonra daha
geni yardm, arkasndan ufak ufak istemlerde bulunur
lar. Bakarsnz, bir ka ay sonra yayn organnz dmen
suyunda ubuunu tttrm ee balar. A rtk i iten ge
m itir. Halatnz kopanp o kydan ayrlamazsnz. Az sa-
tl bu yayn organlarnn evreleri belki dardr. ln y
nnden getirdikleri fayda azdr belki. Ama o gazetenin, o
derginin ynetim ve yaz kurulunda bulunan aydn kiiler,
sanatlar yle bir dzene, yle bir embere girerler ki, mi
delerine taklan oltay kolay kolay karam azlar. amz
da tilki kurnazlna brnen yeni smrgecilik karsnda,
ok uyank olmak, yurdun toplumsal gereklerim bilmek
ve svmelerden, yermelerden sarslm am ak gerekli derim
hep. Yurdumuz yle bir kesime getirildi ki, ozanlarmz,
yazarlarmz, ressamlarmz, bu topran sorunlarna bir
an bile uzak durmam al diyorum.
U zakta ipil ipil yanan gaz lmbasnn nda kitab
n okuyan retmenler, erozyonda susuzluktan dam aklar
atlam, usuz Anadolunun kasabalarnda, posta gnle
rini bekleyen halk aydnlan, yaam ak ya da lmek dne
mine girdiimizi biliyorlar. Trkiyemizde rzgrl doann
sszl iinde duran il ve ilelerimizde mr tketen, g
s tahtasnda gereklerin olanca arln eken aydnla
rn, sorumluluk konusunda, varolabilmek savanda s a
natlara syliyecekleri ezilmilikler az deildir.
yle biraz gerilere doru bakarsak, bugnk varol
mak savama, nerelerden geerek geldiimizi daha iyi an-
lanz. 1940 da eskiye kar, Yeni Edebiyat akm balamt.
Arlk noktasnda toplumcu ozan ve hikyecilerin bulun
duu bu harekette, biimsel san at tarafls olan yazarlar, o
dnemde grdkleri bask yznden bohemlie girerek,
tam tam na Bat kopyaclna dktler ii. Toplumcu ozan
lar, uzun srelerle susturulm alarna karn, yaptlarn az
da olsa yaynladar. D aha ok romanc ve hikyeciler ve
rimli oldular. Srtsra kitaplarn yaym lam ak olanau'.
buldular. Bugn, lkemizin her kesinde yurtsever, geni
bir aydn topluluu varsa, 1940 dan sonra toplumcu yayn
larn bundaki etkili roln yadsyamayz.
Eamszlk savan, varolm ak savan her kesimde
srdryoruz dedim. Bu dnemde sanatlarmza, zellikle
ozanlarmza, toplumun sorunlarna katlm alar iin nemli
grevler dmektedir. Yeni iirimizde k tarznda yazan
halk ozan yoktur. Halk, devrimci ozanlar vardr. Halkn
kulland szcklerle, halkn ruhundan gelen szcklerle,
onun akn, onun ekilerini, onun bakaldrmasn, msra-
la n n a koyan ozanlarmz olm utur. 1940 - 1960 arasnda
ok ar koullar iersinde geen baskl bir dnem vardr.
O yllarda yaynlanan iir kitaplarnn h er birinin serve
ninden sz alsa, bugnk dnemee nasl varld daha
iyi anlalr. Bat kopyacs ozanlar, bir kmazda oldukla
rn yeni yeni anlyorlar. Oysa, evrensel ve ulusal bileime
varm toplumcu sanatlar, daha yirmi yl nce, edebiya
tn dorulann saptam lard. imdilerde en nemli so
run yerli olmak, baka deyimle ulusal iiri kurm a abasdr.
Bozkrdaki lkemiz, uzak dalardaki kylerimiz, doudaki
halkmzn ar ekileri, durm adan bizleri sarsm aktadr.
Dnyada gzleri kapal yaam ak, yalnz ve yalnz st k a t
ta oturan m utlu kiilere, kapal iirler sylemek, yirminci
yzyln ikinci yansnda iyice eskimi bir tutum u gsteri
yor. imdilerde btn lkeler, bamszla ve toplumculu
a ynelmitir. Ynelmitir demek eksik bence. Toplumcu
luk an yaam aktayz. Ozan, bu sosyal yapdan uzakta
durabilir mi? Onun kuruluunda grev almadan, kendi ku
lesinde oturabilir mi? t

Yukarda, amz ozannn baz zelliklerinden, gre


vinden sz atm. Namuslu ozanlann, en ok byle varol
m ak ve bamszlk savalannda, bir gr asna sahip
olduklan grlm tr. Bu a, ok kez ileri, yurtsever bir
nitelik tar. yle biraz duralm ve dnelim : 1930 - 1960
arasnda, Byk Ozan olarak sunulan Yahya Kemal, bu
gn ek dar bir evrede bu kany tutabiliyor belki. Kiili
ini yakndan tanyanlar, Falih Rfk A tay gibi aklama
lar yaparlarsa, hangi paralelde durduu anlalacaktr.
Cum huriyet anda yetien ozanlarmzn bir ou iin de
eliik, yanltc yarglar verilmitir, insanlar, ok kez g
rnd ya da gsterildii gibi deildirler. Deer yargla
r deiecektir. Antolojiler dzenlenirken bir kenara itilen,
Edebiyat kitaplarnda ad anlmyan ozanlarnz, konuulur
hle gelecektir. Bunda hi kukunuz olmasn.

Ozanlk Nereden Geer?


20 H aziran Cuma
Bir ta rih te Nisuvaz Birahanesi vard Beyolunda. Yl
1941 ya da 1942 idi yanlmyorsam. Cumartesi gnleri, ye
ni edebiyatn ncleri toplanr, sohbet ederlerdi orada. Bir
akam, pek seyrek gelen Yahya Kemalin konumasna ta
nk oldum. Szn ucu, ozann grevi zerine kayd. a
mzda ozan olmann zorlu bir i olduuna getirdi sz.
Ben de Nzm Hikm et gibi, o tarzda iir yazabilirim.
Ama gn sonra hapse a ta rla r beni. M ahvolur hayatm.
Bu konuma o zaman ok dndrd beni. nk
Yahya Kemal, ada toplumla yrmeyi gze alamamt.
Osmanl m utlu aznlnn gr asndan hareket ederek,
o an insanlarnn grnt dnyasnn kysndan yr
meyi daha tehlikesiz buluyordu. Bunu ll, uyakl bir
biim iinde vermeyi, kendisine iyi dnya nimetleri getire
cei iin, stelik seviyordu da. O gnk dzen ile ufak - te
fek, kiilik anlam azlklar olsa bile, esasta birleiyordu
yneticilerle. Bundan tr, o gnn san at kiileri iinde
en nemli grevleri o alyordu. Nzm H ikm et tarznda
klar yapm ak yle dursun, o gnn devrim koullar iine
bile girmiyor, K urtulu Savamza gnlsz bir yzle ba
kyordu. Duygusal titreim leri ve gr as, hep Osman
l penceresinden geliyordu. Btn mrn, bu izgiden bir
adm ileri atm am aya alarak bitirdi.
B uradan uraya geliyorum. Ozanlar u yaadmz
ada da byle bir izgi zerindeler. Ozanln yurtseverlik
paralelinden getiini, bir grev tadn, bylece bir ke
lime sentezine varlacan aklamak, beeni ile sylediim
bir ama benim iin. amza ulaabilmi Yunus E m reyi,
P ir Sultan Abdal nasl itenlikle okuyorsam, iirlerindeki
osi bileimlere ramen, kiiliini bir san at ant gibi be
endiim Tevfik F ik retin at fikir savan, btn ay
rntlar ile bilmek ve deerlendirmek, san at almalarm
da ilk yeri tu tar. Devinek noktam orada balyor. Ora
dan gelerek, Trkiyenin ulusal iirinin olanaklarn arat
ryorum. Bizim ulusal folklor bileimimizin kaynaklar ok
genitir. br san at kollarnn uzak biz gemii yoktur
belki. Oysa, iir bizde en eski kaynaklardan geerek bug
ne gelmi. E n uzun gemii, gelenei olan bir t r bizim
iin iir. O lde, en ilkel biimlerden tu tu n da amzda
en iyi iir orketrasyonunu gs tah tasn d a tayan bir
iir var karmzda. Bugnk sanatm z btn ile, zellik
le veni iirimiz, ulusal kklere dal olmazsa, 1940 ta n son
ra form alistlerin kmaza sokarak, yozlatrdklar iir t
r tek rar dergileri, kitaplar doldurabilir. Bundan tr,
folklorumuzun iindeki en ilkel iir unsurlar dahil olmak
zere yeni ulusal iir bileimine varm ak iin btn ses, i
ir kaynaklarmz incelememiz, insansal kymetlerimizi kul
lanmamz, her zamankinden daha ok gerekli bugn. l
kemizi yeni batan incelemek, dizelere koymak gibi bir y
km var zerimizde.
Edebiyatmz Yeni Batan ncelenmeli
23 H aziran P a z a rtse i
ikinci Dnya Sava ile ilkin usul usul, sonralar hzla
yeni bir aa girdiimiz gerek artk. Yeni bir uygarlk
dzeyinde, bilim yaptlarnn yan sra, insana yeni deer
ler getiren, yeni bir gr as kazandran san at rnleri
kyor ortaya. D nyaya bakmay yeni batan reniyoruz.
1935 lerdeki dnya, ilkel geliyor bize. Son otuz yl iinde,
hibir ada grlmedik deiiklikler, olgular yaadk. Ye
ni yazarlar, yeni ozanlar gelirken, beraberlerinde eskiler
den ok farkl, baka deer lleri getirdiler. Bu farkl
gr, adesesinden bakarsak, liselerin Edebiyat Tarihlerin
de yer alan deer yarglar, alt st olur. ana gre, za
ten eskiydi onlar. Hele imdi, bsbtn eskidiler. Eu u
demek: Yanl bilgiler, yanl kymetlendirmeler getiriyor
lar genlerimize. Bugn okutulan tarihlerin ounluu, s
mail Habibin Edebi Yeniliimiz kitabndaki llerden
bile yoksundur. Edebi Yeniliimiz bir kenara atlm tr
ama. yerine konulanlar, edebiyatmzn toplumsal yapsn
dan, ozanlarmzn, romanclarmzn kiiliklerini am aktan
epeyce geride dururlar. Ilml bir grle gelen Cevdet Kud-
re tin Edebiyat kitab, gerici bir retmenin etkisi ile okul
lardan kaldrlmtr. Bugn baz liselerde olumlu sonu
lar veren edebiyat eitimi yaplabiliyorsa, aydn kiilii
olan deerli edebiyat retmenleri sayesinde oluyor bu.
Oy s kiilere bal olmamal eitim. amzn deerler
sistemine paralel olarak dzenlenmeli Edebiyat Tarihleri
miz. Cumhuriyet dneminin edebi kiileri, kitaplara alnm
yor daha. nk gereki ozanlarmz, ileri yazarlarm z
1939 dan beri, lkemizin yneticilerinin karsnda durur
lar. Bu anlamazlk 1939 ile 1960 arasnda en ar bask
koullan iinde devam etm itir. Ozanlarmz zgrlkten
yana, yneticiler baskdan yana, zgrle kar idiler.
F akir halkmzn yan banda yer alan ozanlarmz, yrek
li yazarlarmz, ar halk ak yeter bize diyorlar. Btn
itenlikleri ile bu dayanm ada buluyorlar san at glerini.
Hibir u rata gremezsiniz, bu karlksz almay.
Yakn Osmanl dneminin olgulann, Cumhuriyet yl
larnn toplum kesitini kimler yazyor? lkemizin ulusal
tiplerini kimler getiriyor kitaplaryla? nsanlarmz karan
lk m aaralarndan, toprak konutlarndan ar ar k
yorlar gn na. Gn na kyor gece kondularm-
zn alan insanlar. Sosyolojik ettlerden nce geldi ro
manclarmz, ozanlarmz, hikyecilerimiz. lkin enstanta
neler getirdiler karmza. imdilerde derinlemesine kesit
lere giriyoruz onlarla. Ama gene yneticilerle savamz de
vam ediyor. Oysa karm zdakiler bilmiyorlar, bizden lke
mize zarar deil, y a ra r gelir. Trkiyemiz, hibir kar bek
lemeden, aydnlarn, retmenlerin, ozanlarn, yazarlarn
elleri zerinde ykselir. Bu gerei renmek istemiyorlar.
Trkiyeyi deil, daha ok kendi karlarn seviyorlar
nk. Onun iin, bu ortam da yaam hakkn, trnaklar
ile koparyorlar sanatlarmz.
Az gelimi lke koullar iersinde byle olur aydn
larn savalar deyip gemeyin. Ben de biliyorum, geri kal
m uluslarn koullarn. Ama biz krkbe yl nce bala
dk, Ulusal K urtulu Savamza. K anlarla ktk, karan
lkta dorularak, koparp aldk bamszlmz. Yani ko
lay olmad saldrganlara kar savamz. T ekrar ayn da
n yamacndayz. T ekrar dayan ey dizlerim dayan diyo
ruz.
Yirminci yzyln birinci y an sm a oranla deer y arg
larmz nemli deiiklikler geirdi dedik. Geni insan top
luluklar, uzak lkeleri yakndan tanm ak iin uzun yolcu
luklara kyorlar. O ralarda ilikiler kuruyorlar. O lkele
rin nasl dorulduklarn, zgrlk savam a nasl baladk
larn, nasl srdrdklerini bir bir okuyoruz. Asln a ra r
sanz, T rk aydnlan nasl dnyay, yeni bir adan baka
rak tanm aya baladlarsa, yurdumuzu da deien deer
y arg lan ile yeni batan analiz etmee alyorlar. Trk
dnce ve san at erleri, A vrupa kltrne, Cum huriyet
dneminde girm itir. Cum huriyetten nce, ok az kimse,
bu bileimin farknda idi. O sralar bir zenti abas gste
riyorduk. imdilerde daha youn bir y aratm a dnemine
girdik, giriyoruz. Balangta san at almalar bir sre,
A vrupa zentisi iinde buruuk kopyalarla geti. Yeni yeni
bileimler bulma abalarmz balad artk. zentiden, kop
yadan syrlarak, ulusallam a almalar, btn yayn ala
nm kaplyor bugn 1960 dan sonra yetien kuaklarn itici
kuvveti, hep toplumculuk paralelinde grnyor. Toplum
culua kar grlerin birer fosil olduklar, iyice anlal
mtr, bir yaam lar yoktur artk. Toplumcu fikir ve d
nce kitaplarn am aa balarken, banazla kaplma
malyz. Sekter grler, balangta salam inanlar gibi
grnrler. Ama onlarn talam bir yaplar vardr. Top
lum koullarn renmeli, gereklerimizi anlam akta, z
mekte, youn bir eitim almasna girmeliyiz.
Ulusal Edebiyat rnleri, bugn geni bir alan kap
lam tr. F a k a t bu san at yaptlarnn yam bam da yozla
m A vrupa iirinin ya da baka san at trlerinin kemirici,
rtc etkisini grmezlikten gelemeyiz. Bu eit sanat
lar, insansal deerleri ykmakla koyulurlar ie. Deien
dnyamzdan bizi koparacaklar, daha salam grlere
gtrecekler sanrsnz. Aslnda sadece ylcdrlar, yeni
deerler, yeni yaptlar getirmezler.
Deer yarglar deiti derken, bir yadsm a dnemine
girelim anlamnda sylemiyorum bu sz. s te r yzyllk
edebiyatmz aln, ister krk yllk cum huriyet edebiyatm
analiz edin, hm anist bir dnya grnz varsa, iirin ya
da romann bir uygarlk izgisi getirdiine inanyorsanz,
bizim de eskiyen yazarlarm z vardr. vglerle ba ke
lere oturtulan ozanlarn gerek yerlerini gsterm ek zam a
n gelmitir. Bugn Abdlhak Hmit, A hm et Haim, Yah
ya Kemal, Edebiyat Tarihlerinin eksik tantm alarnn sn
r iinde bilinmektedir M onorafileri y a da iir deerleri
geni aklam alarla yazlmamtr. O rhan Veliyi iinde
bulunduu sosyal koullarla inceleyen, iirlerinin yanba-
ndaki yaamn ayrntlar ile tahlil eden hacimli bir ki
tap ya da e t t bulamazsnz. 1940 - 1960 a r bask dne
minde ilgi ile karlanan be iir kitab yaynlanm R fat
lgaz, bugn niin fkeli bir konuma ile o dnemin yazar
larm, sanatlarn suluyor? U nutturm ak ya da yadsm ak
yerine o dnemin eletirmesine girmeliyiz. Fazl Hsn
D alarcanm bu noktaya nereden geldiini yorumlamak,
iirimizin 1960 dan sonra geirdii btn bunalm lara ra
men gayet ilgin olur. Antolojiler, sekin b ir beeni de ge
tirse, bu deerlendirmeyi yapam yorlar.
imdi yle bir soru koyuyorum o rtay a: iirimizde
yeni ozanlar v a r m? Yeni ozanlar geliyor m u? yle ar
pc iirlerle gelen, youn bir iir bileimi kuran ozanlar
buluyor musunuz dergilerde? isim yapm ozanlarnz a ra
snda yenileen, iirini yeni batan ina edenler var. Ama
yeni ozanlardan, bir yanp bir snen um ut nn dmda
bir kmt gremiyoruz daha. nemli sosyal bunalm lardan
geiyor toplumumuz. Ulusal K urtulu Savalarnn avk
lar vuruyor yzmze. nemli bir ta rih yayoruz nk.
zgrlkleri koparp alma amzn ad. Beraberinde ye
ni ozanlarm da getirecektir. Bu an yeni deer y arglan
getirdiini, erge edebiyatmz da, yeni batan inceleyip,
yeniden kymetlendirmek zorunluunda olduumuzu anla
malyz.

Acnn Gzleri

24 H az iran Sal
K enar mahallede, Acnn gzleri unlar grm yirmi-
drt saat. Gnlk ekmek peinde koan fak ir insanlarmz.
K enar bucakta otururlar. Zehir zemberek bir yaaylar
var. Gzyandan daha yaman, daha ac kaderlerini oku
duka sarslrsnz. Bir denizanas gibi geniler, durm adan
geniler kederleri. Birbirine abanm tek katl, slak ta h ta
kaplamak, s a n s a n pencereleri grnr geceleri evlerinin.
Pencerelerinde kurutulm ak zere aslm eski am arlar,
sakslardaki ieklerle yanyanadr. Bu am urlu sokaklarn
kk evlerinde, kk insanlar aklar, ekmekleri, cina
yetleri ve yzyllardr hznn dilden drmiyen arklar
ile otururlar.
Yeni romanmz, yeni yklerimiz, isterseniz biraz da
yeni rimiz diyelim, ilk defa bu kenar mahallelerden ko
nu aldlar, deyim aldlar. Bu noktay yle de deyimleye-
biliriz. Yeni Sanatn rnekleri, lkemizin ounluu olan
alan fakir halkn elleri zerinde ykseliyor. En bohem
ozanmz, en avare sanatmz dahi, yaptlarn kurarken
halkn desteinden, yreinden yoksun olmay istemiyor.
S ert iimli bir ttn gibi m sralarnda, roman sayfalarn
da hep o kesik am a ac deyim var. B unlan bana, M uzaffer
B uyrukunun kitab dndrd. Gerekten her yk ac
ac dndryor insan. Gnesiz ta ra fta n geliyor nk.
Yzleri aydnlanmyan, yrekleri prl prl iyilikle bilen
mi olduu halde, insana kl bir gn gsterm iyen insan
larn arasndan geliyor. Kendi deyimi ile Kat, ta gibi
yaantlarn iinden h ay at ykleri karm. Bu kitabn
da Buyruku, salt gzlemci kalmam. Eni-konu sanata
gemi, iyi tand evrenin sakinlerini gerekten iten
likle yazyor. Btn yklerini batan sona ilgi ile okutu
yor. Belli, btn bu anlatlanlar yaam, grm. Dili i
irli. Deiik bir imaj kurm a tarz var. B unlan, undan do
lay sylyorum. M uzaffer Buyruku, ilk kitab Katran
dan hayli ilerde alyor. Gereki okulun kendisine ver
dii yaatc solukla insanlarn, gecekondulann ekisini
btn ynleri ile yazabilecek sanrm.
Kitab okuduktan sonra, bir de u n lan dndm. Bu
yklerde bir eksiklik v ar bana kalrsa. Gen yazar, byk
bir kentin dolaylarnda yeni kurulm u mahallelerin haya
tndan sayfalar getiriyor. Bu sayfalarda hemen hemen bir
tek iyimser insanla karlaam yorsunuz. Ben de biliyorum
orada ac gerekler olduunu. Ama btn o ekilmez haya
tn iinde umutla, kendilerine gzel bir dnya kurm aya a
balayan iyimser kiiler yok m u? O iyimser kiilerin yaa
d olaylar yok mu? Bu sorunu nemle ele alp, dnr^
sek san atta Msbet tip-Menfi tipe kad ar gideriz. S anat
tek ynl olursa, Siyah - Beyaz sentezine varamaz. Ger
eki Sanatn baarl rneklerini aarsak, karam sarln
yannda ya da iinde geni bir iyimserlik yreinin arpt
n grrz. yle aklma ilk gelenler arasnda Sabahat
tin A linin Ses adl yk betiinde Mehtapl Bir Gecede
yoksul hayatnn iinde kendini satara k geinen, iek bo-
zou kadnn, gecenin karanl iinden nasl iyimserlikle
baktn, karsndaki erkee 15 kuruun da m yok deyi
ini dndm. Y azar bu kany, k aram sar tiplerin kalbin
deki, yzndeki iyimserlii belirtm ek suretiyle gsteriyor.
Sait F aikin yklerinin ou yle. Bir K arpuz Sergisi bu
ynden deil sade. Hangi ynden alrsanz unutulabilir mi ?
O rhan Kemalin Avare Yllar, Baba Evinde o mavi gk
ler, o beyaz bulutlar altnda yzleri kk, yrekleri geni
kk insanlar, karam sarlklarndan syrldka sanki in
sana Korkma, korkma, yeryznde iyilikler tkenmi
deil der. Sanatnn o kad ar baarl roman olmyan Su-
luda bile sayfalar dolusu v ar bu. Yaamak iin hereye
katlanacaz diyen scak deyim. ekilerden usanmak, ar
abuk kamak yaam aktan, sanaty kendi dairesi iine
kapar, ince Memetteki yaatan soluu bir kez daha d
nelim. Y aar Kemal adn eller zerinde dolatran sanrm,
siyah - beyaz sentezini az grlm bir hnerle kullanm
olmasdr. Son yllarda zellikle romanmz, altn bir aa
giriyor.
M uzaffer Buyruku, T altarlann, kenar mahallenin
ac konuan y azan imdilik. H ayat denemeleri arttka,
ora sakinlerinin karam sarl yannda iyimser yzlerini
de grp anladka, daha geni bir alana kacak kalemi.
nk hayatm siyah yannda beyaz, beyaz karsnda si
yah vardr. Toplum bir btn olduuna gre, bu btnn
eitli ynlerini, deiik davranlarn estetik bir plnda
yklere, rom anlara dkmek gerekir. Gen sanat, bu
alanda alma gcn arttrrsa, belki de yeni kitaplarn
da beklenen baarya varacak.

Kyn Kamburunu
Okudunuz mu?

26 H aziran P erem bq
Gke-yaznmz bir ucundan bunalma girmi, inan
sz bir toplum serveni yayor. Gereklerin katln,
gzlemciliin sertliini duya duya gzlerini yummu bir
adamn tutum una benziyor tutum u. Toplum koullar, d u r
madan bir takm san at erlerini byle bir ortam a itiyor.
H er byk savatan sonra bir blk sanatnn byle bir
geitten getii yaygn ve doru bir kant. Bir sre
sonra, koullar elverirse, gereki iklime dorulanlar da
olacaktr herhalde. Gke - yaznmz bir ucundan buna
lma girerken, br yannda biimci (Form aliste) bir akm.
Dier ucunda da, lkemiz yaznnn en iyi rneklerini ge
tiren gereki akm, Bat anlamndaki bileime daha da so
kuluyor. Bunu yle aalm: Ulusal Gereki yaznn da
iresi iinde iyi yaptlarn yan sra, estetik olanaklardan
yoksun, bileime varmam, salt gzleme dayanm kitap
lar da ortaya konulmutu. Bundan iyice syrlm aa bala
d gereki san at erleri. Yani gei an gerilerde brak
tk. Bilhassa rom anda byle bu. (B urada bir aklam a
yapm am gerekli: Bunalma giren, sanatlar olsun, bi-
imcii (Formalisme) srdren sanatlar olsun, gl
yaptlar veremez diye bir kanya varm deilim. Nasl
h er gereki kitap baarya varam yorsa, biimcilie ba
lanm ya da bunalm anlatan yaptlardan da u sta ii
olanlar var, kitaplmzda. Bu bir a sorunu bizce, h a
fife alnmadan ta rtlsa diyoruz.)
Kyn K am burunu iki solukta okuduktan sonra,
gke yazmz yle be-on satrla dndm. Roman
clarmz, bilhassa gereklere kalem tu ta n romanclarmz
nemli gelimeler saladklarn gsteriyorlar rnleriy
le. Kyn K am burunu okuduka lkemizin tarihsel, top
lumsal, ekonomik yanlarn incelemi de yle oturm u ro
manna Kemal Tahir diyor insan. Yirminci Yzyln ba
nda O rta Anadoluda, orum dolaylarnda N arlca K
ymz. Kiilerin serveni, o nak ilenmi trkem iz ile
dile konulmu, sayfalara dklm. Tarih bakmndan,
knt anda Osmanl im paratorluu. Narlca, bu
kntnn kydeki birka ylnn btn ekranlarn veri
yor bize. Btn kiiler, sahiden ky kiisi, bilinli olarak
gereklik duygusunu yaatyorlar, okurda.
Romann nemli zelliklerinden balcas, bir ky or
tam nda, ekonomik balan kopmu, ahlk ve aile ba lan
kopmu bir toplumun satirik epopesi oluu, ikinci zellik,
yapt btnl getirmesi. Kemal Tahirin okumadm
Krduman ve Esir ehrin nsanlann hari tutarsam ,
br rom anlarnn salam ynlerine, hele Rahm et Yol
lar Kestideki o unutulm az nehir gibi akan destan sy
leyiine ramen, yapt btnl Kyn Kamburunda
daha tam . D rt ba denge tutm u. Osmanl im p arato r
luunun k yllarnda, kylerimizin kokumu evresi
iinde N arlca M uhtan, Uzun im am ve dier sakinleri ile
kanlmaz bir dn servenini btn ayrntlar ile an
latr yazar, ilkel koullarn etkisi altnda aile balarnn
gevemesi, ekonomik karlar iin akla gelen btn k u r
nazlklar, karm akark fuhun m urdarlklar, iinden ge
erek, gerei syleyen bir roman bu. 1900 yllarndaki
kylmz anlatan, asla yalan sylemeyen, halkn koku
sunu tayan bir yapt. atrdyan bir toplumun h ayat sa
vanda, eitli entrikalarn iinde bir olumlu tip aryor
okur. N arlca kynde gerekten yoktur belki byle kah
ram an. Geri baz anlarda br kiilerde grlyor olum
lu ynler. Ama yeter deil bence. Romanda olumlu kii
olsayd daha tam , daha etkili olurdu gibi geliyor bana
kitap. Bylesine her sayfasnda gereklik duygusunu ya
atan, kiilerini unutulm az roman tipleri arasna koyma
sn bilen bir yazar iin, olumlu kii eksiklii olmamal di
yor insan. Yoksa lkemiz olumlu kii bakmndan yok
sun m u? Toplum bilim, ken toplum larda da, kalknan
uluslarda da olumlu kiilerin varln sk sk gsteriyor.
Bu nemli noktada, yanlma paym daima kabul ediyo
rum. Bu sorun zerinde yetkili eletirm enler uyarm alar
da bulunurlar ve tartrlarsa daha salam sonulara va
rrz.
Kyn Kam buru alk Kerim ilkin garip bir y ara
tk. Sonra kurnaz, sonra ky avucuna koyup istedii gi
bi hkmeden bir apkn. Serveni yle balyor. Daha
dorusu Kyn K am burunun babas P a rp a r Ahmet, ro
mann ilk sayfasnda yle tantlyor: Aslna baklrsa,
N arlca kynn bana, bu P arp ar belsn Srgn K
rm ylnda orumun naml t t n kaaks Gavur Ali
sarm tr. Eski kitaplarn Taun, gazetelerin Kolera,
ky milletininse Srgn Krm dedii bu illet, bura
lara bir yaz ortasnda haclarla beraber geldi, ok ocak
lar sndrd, sofralarnda yirmi-otuz kak alan nice
konaklar ykt. Kylnn can kaygsna dt, l gm
m ekten yetim - ksz gzetmee am an bulamad bu
uursuz Srgn Krm ylnda P arp ar A hm etin anasy
la babas da er gn arayla ldler, on iki yandaki o
lan sipsivri ortada braktlar. A hm et de elbet ger gi
derdi, pislik temizlenirdi ya, ne fayda. O zam ana kadar
bakalar urda kalsn kendine iyilii dokunmyan
t t n kaaks G vur Alinin u namussuz k ara kfi
rin acyas tu ttu , olan atnn terkisine alp B afrann
Lz aalarna hizm etkr gtrd. A radan yllar gemi,
N arlca ky gurbette byle bir adam olduunu oktan
unutm utu ki gnlerden bir gn m uhtar odasnn nn
de oturanlar omuzu heybeli birinin kye kan dnemeci
kvrldn grdler.
Gnn birinde P arp ar Ahmet, kyn m uhtar ve
Uzun im am tarafndan everilir. Ama tek durm az Parpar.
Dzensiz bir kii olduundan kars Ayeyi sk sk d a
yaktan geirir. Gnlerden bir gn, gene Ayeyiyi dvme
ye balar, hrsn yenemez, kadn lmn kysna kor,
brakr. Kyl bunu duyunca, P a rp a r, usunu bana al
sn diyerek, ahrm o rta direine balar. Onu Ecinni f-
kesinden kurtarm ak iin balarlar dvmeye. Sonunda da
yaktan lr P arp ar Ahmet. Daya anlatld bu sayfa
larda, yzylmzn balarnda kylerimizde geleneksel
ecinni anlaynn nemene ilkel bir to rtu halinde lke
mizi sard belirtiliyor. Bugn dahi ky ve kasabalar
mzda bu biim batl inanlarn halkmz nne katp
srkledii adm banda grlmekte, duyulm aktadr. Ro
mann ilk sosyal sorunu ile byle karlayoruz. Bu sra
da P arp ar A hm etin kars Aye, dvlm olmann etki
si ile olacak, yedibuuk aylk bir ocuk dnyaya getirir.
Ve ocuk yaar. K am bur (Romancnn deyimiyle alk
Kerim) romannn balca kiisi. Kyn sosyal ortam
onun evresindeki olaylarla, kiilerin davranlar ile an
latlyor. Kyn Kamburu ilkin oban, ky camiinin m
ezzini, orum medresesinde molla, cer hocas, sonra k
ye dn, ekiyalann kyden hara istemesine kar k
yn direnmesini dile getiren bir yiit kahram an. Roman-
cimiz btn bu deiik kiilii soylu bir kalemin teknii
ile srdryor.
Kemal T ahirin romanlarn okuduka, onda Balzac-
m yaad toplumun kesitini veren derinlemesine anlat
n buluyorum. Bir de unu buluyorum : Gogoln o sar
sc, o ince sa tir havasn. O dev rom an l Ruhlardaki
satir. Bizim lkemiz, yzyllarca sren gerilik am uru ve
batl inanlarla apakl gzlerini krptrp durmu. Din
kisvesinin arkasna saklanarak, hep karlar peinde ko
mu ky ileri gelenleri. aprak sorunlar zmek iin
neler ekmi lkemizin insanlar? Bu ekilerin tm n
Kyn K am burunda sayfa sayfa yeniden yayoruz.
Roman zerine yukarda sylediklerimizin ou, ko
nu ile ilgi grnyor. Oysa roman, kiilerin izilii, daha
dorusu yaratl olduu kadar, anlatm sanatdr.

Irazca Anann
ki izgisi

27 H aziran C um a
lkemizi tanmlamak, lkemizin insanlarn anlam ak
iin, ilkin kyden balamal derim hep. Ulusumuz toplum
olarak, ky ekirdeinden geliyor nk. Trkelinde he
men her ailenin kklerine doru gittike, kye kar yo
lumuz. te bu ounluun edebiyat, C um huriyetten n
ce drt-be kitabn sayfalar arasnda yayordu. Bu s
nr, 1923 ten sonra knld. lkin kentli aydnlar, stanbul
dan, A nkaradan yola kan yazarlar ele ald ky kyl
konusunu. Bylece Trk roman sanat nemli bir geliim
gsterdi. Ama imdiki evrim daha nemli bence. Kyle
ilgisini hereyi ile devam ettiren yeni yazarlar, ky rom a
n getirm ee baladlar. Bu undan ilgin. Kye kalem tu
tan br yazarlar, kylerle iliiklerini kesmi kiilerdi. Ya
ptlar deerliydi ama, bir sre nceki ky kesitini veri
yorlard. Dorudan doruya kyden gelen yeni yazarlar
ise, yaadmz an ky sorunlarn, ky atmosferini,
deien ynlerini, dilini, geleneklerini zmlemeye al
yorlar. Deien dnya nnde, deien lkemizin, ra
ndan kurtulam asa bile, kylerimizin yeni gerekleri,
yeni kiileri olduu m uhakkak. Onlar aydnla karyor
yeni yazarlarmz.
F akir B aykurtun roman, ilkin bu ynden sarsyor
insan. Ylanlarn c, btn ynleri ile tam ky roman.
Hele kitabn talam a yn, ky snr iindeki dem okra
simizin kaderini olanca acl ile iziyor. Ne yapalm, sa
hiden byle olaylar, byle servenler oluyor nk. Gali
ba lkemizin F ontam aras K arata ky. Gerekten g-
nazio Silone, F ontam ara adl rom annda bir Italyan ky
nn erevesi iinde o an sosyal - politik talam asn
yapyordu. Ylanlarn c de bir bakma byle bir adan
baklarak yazlm grnyor. Bendeki izlenim bu. Yap
tn trn saptam ak iin sylyorum bunlar. Oysa F a
kir B aykurtun roman, F ontam ara katm a varm bir ki
tap deil bence. Hele teknii ynnden hi deil. Ama di
li, olaylar koyu tarz, kiilerin davranlar salam bir
s a tir havas getiriyor ortaya.
Ylanlarn c ndeki serveni u satrlarla tantyor
yazar: Bu kara B ayram n, seksen evli K arata kyn
de kimsenin gzne batm ayan bir hayat vard.
Babadan kalma, ahrl, samanlkl, toprk daml bir
evi, bir kans, bir kz, bir inei, koyunu, iki as ku
zusu, yum urtlayan onbir tavuu ve yedi yl nce sa
tlan bir iftlikten boazna kadar borca belenerek ald
krkbe dnm kadar topra... Bu topraklarn ancak
evlei sulanabiliyordu, bir dnm bile deil. Ama onu ya
rclktan, kr bayr da olsa, bu to p rak lar kurtarm t. He
le bu yl borcunu da paklaynca, K aratata komu kata-
rina girm iti. A rtk kendinin de bir varlk olduunu duy
m aya balyordu yava yava...
Evliydi. ocuu vard. Babas, daha Bayram ty
sz bir delikanlyken, anlalmaz bir ky arsndan ey-
vallah ekip gitm iti. B ayram a hemen hemen her ite
sz geiren anas, sad. Ocan bakanl onun elindey
di. Anasyla kars arasnda, belli bir gelin - kaynana an
lamazl filn sezilmiyordu.
Kapsnda bir de kpek vard. Korkusuz rkz gn
ler geip gidiyordu. Bir utan da ileri yoluna giriyordu.
Bu rom andaki olaylara k adar...
Bundan nce, kendi karsndan baka bir karyla y at
ma dalgas da yoktu. Kafasnn altndaki bu ate de ro
mandaki olaylarn ak srasnda parlad.
yim ser bir adan baknca, Ylanlarn c iin yu-
kardaki kanlar eksik dorular olarak kalacak sanrm.
Roman sanat ynnden kiileri inceler, ayrntlarna ba
karsak, Irazca Ana ilkin olumlu bir kii izlenimini veri
yor okura. S ayfalar ilerledike Irazca A na karm akark
bir kyl tipi oluyor. Romann ortasna kadarki duru
mu ile, sonralardaki tutum u bir bileim gsterm iyor. Top
lumsal sorunlar rom an iinde eritememi yazar. Sivri
kalm. Salt gzlemle yetindii yerler ok. ilk gereki
rom anlarn yazld alarda bu tu tu m nemli geliyordu
insana. Sanrm imdilerde yle deil. Bunu bilinle ya
panlar gklere karyorduk onbe yl nce. Bugn o ro
m anlarn katndan epeyce ilerdeyiz. F ak ir Baykurt, ro
mann son sayfalarnda ky koullarndan syrm Irazca
A nay. Bir kyl kadn deil, kendisi konumu daha ok.
lkin bir yiit gibi direnen Irazcay dnyorum. Sonra
kfrbaz bir kadn izleyip gidiyoruz. Giderek olumlu yn
ler siliniyor. Ya da yle diyelim. Irazca A nann sonradan
iinde bulunduu koullar, gereklik duygusunu ufak ufak
yitiriyor insanda. Bir kuku ile rom andan kalkyoruz.
Ama Ky Roman yazmak olmamalyd. Roman yaz
mak olmalyd. Azck Balzacn rom anlarnn getirdii il
kelere baksak, bir kenarndan alacak bu sorun. B ay
kr notlan, Ylanlarn ciin kltmek iin yazmyo
rum. Tam tersine, nemli bir hizas olduu iin belirtmek
istiyorum.

V ukuat V arm
erei

29 H aziran P aza r
Sosyal sorunlarn karm akark, ayr a y n dm ol
duu yer. Ulusal Egemenlik Savama kadar, yar sm r
ge koullan iinde, o rta tabakasz, toprak aas ve kara
donlu rg at izgisi ile gelmi ukurova. Aydn kiilerin
esamesi okunmuyor. Egemenlik sava yer yer yiitlie
itiyor orasn ama, yar smrge koullarna yaslanan ki
ileri bir anda silkip atm yor ,atam yor. Onlar h ay atlar
n, ekonomik geleneklerini gnmze kadar srdrp ge
tiriyorlar. Devrim izgileri iyice yerlemeden, D emokra
siye gnl balyoruz, stelik onunla birlikte makinal re
time gemek istiyoruz. Toroslarn eteklerinde, bu koul
lara bal kiiler gryoruz, onlarn yaam a servenlerini
gryoruz...
Uzun sredir O rhan Kemal, lkemizin retim iliki
leri en aprak bu parasna kalemi ile k tutuyor. Ro
manc, szn ettii kiilerin gereklerini iyi tanyor, da
ha doru deyimle anlyor onlar. Ama bu, bir roman yaz
mak iin yeter deil phesiz. Roman yazm aa oturunca,
kiileri roman durumnda, bir roman iinde grmesini b i
liyor. Roman sanatnn estetik potasnda bileime varyor.
O rhan Kemal bilinli olarak bunlar koymu romannn
yapsna. Salt gzlemcilikten gelen, kuru anlatm a brak
mam kalemini. Btn ayrntlar ile kiilerini v ar etmi.
Yakc gnei, topra atlak n a r gibi alm, insanlarn,
hayvanlarn, m akinalarm emeini yutan ve sonra bire krk
veren byk ya da kk kk tarlalar. Geceleri sabaha
kar eilip kulak verilse, k ab an p soluk aldm duyar in
sanolu topran. ylesine Nil kylarndaki bereketi geti
ren byk dzlkler. Ve onlarn ounluka sahibi olm-
yan, Hu denilen evlerde yayan ukurova sakinleri.
Eli Cemir, Cemirin kz Gll, Gllnn sevgilisi
Fellaholu Kemal, Cemirin akl hocas Berber Reit,
Gllnn arkada Pakize, Cemirin olu Hamza, iftlik
sahibi M uzaffer Bey, onun yeeni Zalolu (Ram azan),
iflik Khyas Yasin aa, herbiri bulunduklar toplum ka
tnda gerek roman kiileri. Kendilerine has, lkemizin o
blgesine vergi zellikleri tayorlar. Romanc bunlarla ro
man psikolojisini kuruyor, yaatyor. Ne yapyor onlar?
Kk, kendi kaderlerini yayorlar. evreleri bir b atak
hanedir. Kk kk karlarn yan banda, aln teri
dktren bir alma savalar vardr. Kiiliklerine uygun
konumalar, insann kafasna sert bir cisimle vuran, ar
golarnn iinden gelen talam alar vardr. Birbirleriyle
atdka, hzla geen bulutlarn altnda ya da sicim gibi
yaan yam urun altnda kendi i dnyalarnn konutu
rulm as srasnda, romann akna kapan okur, bir lh
za kendine dur!., der, lkemizdeki insanlarn ilesini d
n, yurtseverce kayglarn yannda yapc bir eyler d
n... Roman bu etkiyi veriyor okunduka. Toplumsal
zn derinlemesine ilenii, insanda bu kany brakyor.
yi romanc, ilkin sanatdr, salt gzlemcilie sapla
np kalmaz, toplumsal zden kar yola. lkelerinin
altnda unlar grnr: Yllarca eitilmemi, kendi ilkel
hayat iinde braklm kyller, kendi balarna buyruk
toprak aalar, ky aalar, lkemizi durm adan kmaza
srkliyen din gerilii. Byk kent aydnlan ok zamai
kopm ulardr yurdun gereklerinden. Gereklere dayanan
bir zmlemeleri yoktur. Bat hayranlndan gelen, zgr
dnceler iin, Trkeli koullarna uygun ilkeler sapta-
yam amlardr. Aydnlar kk kk nimetlerle yetin
miler, bylece inanlar yitirilmi', yiitlikler anm, akm
nakletmez olmulardr. Devrimler ynlara iyice sindiri-
lemeyince, giderek ynlar aydnlara olan balarn,
inanlarn yitirmiler, bylece aradaki uurum un geni
lii artm tr. Birok yeniliklerin ekilde kalm as bundan
dr, birok devrimlere kar klmas bundandr. Trke-
linde amzn toplumsa! z bu. O rhan Kemalin VU
KUAT VAR nda, kyl - toprak aas ilintileri, hemen
onun yam banda din geriliinin riyali yz var. inanl
mas g gelir belki size, am a bunlar gerek. O rhan Ke-
al, gereklik duygusunu y aatarak kiilerini kuruyor,
aradaki ilintileri tamamlyor.
Vukuat Varn kitap biiminde yaynlanmasn me
rakla bekliyordum. Bir defa, bu rom an gazetede yaynla
nrken epeyce lfn ettirm iti. kincisi, yazann nemle
zerinde durduu yapt idi. Benim iin nc nokta da
uydu: Orhan Kemal Sulu ve Devlet Kuu adl ro
m anlar ile sanatn ileriye gtrememi balad n okta
nn gerisinde kalmt. D aha dorusu b ir dnm noktas
na gelmiti. Geri, yle sanyorum ki, V ukuat Var, y ukar
da adlarn andm iki romandan nce yazlmtr. Ama
yaynlanan son rom andr ve sanat iin nemli bir geli
medir. Kendisini daha titiz alma yolunda uyarm as ba
kmndan, yazaca rom anlara etkisi olacaktr herhalde.
V ukuat V arm nemi bence urdan geliyor. ukuro-
vada yayan insanlarn toplumsal zn vermesi. Kii
lerin birbirleri ile ilintilerini kurarken gereklik duygu
sunu, sosyal psikolojiyi bir senteze v ararak yazmasdr.
Roman zerine ireti bir kanm syliyeceim. D-
kur ve Meryem kiileri sahici olmasna sahici ama, bazan
grntlere dalarak, roman santim antal bir havaya ya
da yle syliyelim santim antal ortam a sokmas ge
rekli grnmedi bana. nsanolunun fkesini ok iyi anla
ta n bir romanda, ihtiyar bir kadnn ya da yal b ir ada-
nun santim antal dncelerini hayalleyin, daha kesin bir
kanya varrsnz.
Ben fakir kalemimle burada, V ukuat V ar zmle
meye altm. Bir eletirme deil, deneme yazdm. Ama
gene de bana sorarsanz, V ukuat V arda zehir gibi bir ta
lama, fkeyi anlatan unutulmaz, keskin bir deyi var,
derim.

Ufukta Islak Mavi Bir izgi


Camlarda Hasta Bir Yz

17 A ralk Sal
Saatler ilerliyor. H er dakikada, her be dakikada
b ir masamn zerindeki kol saatim e bakyorum. Bana
kata telefon etm iti? Telefonda yorgun, hayr yorgun
deil, bitkin bir ses:
Hastaneye yattm demiti.
kar kmaz geleceim demitim.
Hani baz filmlerde mizansen olarak duvar saatinin
tik taklarn duyururlar. Saatin yelkovan ar ar iler
ler ve siz bireyler olacak dersiniz. Biraz sonra da ekran
da gerekten bireyler olur.
Benim durum um yle deil. Bir yaz ya da bir kitap
ile oyalanmaa alyorum. F ak at bir sisin arkasnda gi
biyim. Saatim kolay kolay ilerlemiyor. D aha drde gel
memi. Bir sisin arkasnda gibiyim dedim. altm oda
gne grmyor. D arda gne de olsa, odamda elektrik
yanar. Havann karardn gremem. Yamur yam ol
sa, yam ur altndaki caddenin gndz karanln seyre
demiyorum. Mevsim k olduundan, ben Ofisten kma
dan nce akam bastryor. Gnde sekiz saat sokak, cad
de grntsnden yoksunum. Be-alt m etre tede onlar
dan uzaktaym.
T ekrar saate bakyorum. 18y 17 geiyor. Telefon
edemiyorum. Telefondan korkuyorum. Telefon edersem,
uykuda olabilir, telefona cevap veremiyecek kadar h asta
olabilir. Telefonda sesini duyamazsam, bir kurgu balar
kafam da. Sandmdan daha m ok h asta? Sanki ssz bir
da yamacndaki kulbemden, atl arabam a binmiim, yo
la kmm. Sonbaharla kn birletii bir hava var k ar
mda. Rzgrda yam ur, kenarda yapraklarn dkmiyen
aalar, tede plak aalar, ufukta slak mavi bir izgi,
siyah bulutlarla usul usul siliniyor. Ben arabann n ks
mnda hayvan, krbalyarak sryorum . nmde epeyce
yolum var. Bilmem yetiebilecek miyim? Bir yerde ortalk
iyice kararr, iseliyen yam ur hzlanr. Bense daha yo
lun ortasna gelmemiim. Atm soluk solua komasna
devam eder.

Gece uykudan uyandm. D arda yanan eletkrikten,


yatak odamza k az giriyor. Karm illarn k artr
yor.
Ona:
Ne yapyorsun? diyorum.
Yok birey, sen uyu diyor.
Zaten uyku beni brakmyor. Ama uyku ile uyanklk
arasnda bir-iki dakika kadar gidip, dnyorum. Ne kadar
zaman geiyor? T ekrar uyanyorum. Gece devam ediyor.
Karm gene y atak ta deil. D :an kp, te k ra r geliyor.
Yzndeki izgileri, dudandaki bkl gryorum.
T ekrar da yolunda atl araba ile yaptm yolculua d
nyorum. Yolun yarsn gemiim. Y am ur hzla devam
ediyor. Yzm, salanm slanm. Ellerim m, diz
ginleri brakm yorum . Atmn sarsndan ykselen lk
bir koku yam ura, gecenin karanlk denizine karyor.
Az bir sre dursam , atm ve ben dinlensem, diyorum. Di
yorum ama, gideceim yere ge kalm aktan korkuyorum.
U zakta kentin kenarnda klar bir yitip, bir beliriyor.
M anevra yapan bir lokomotifin grlts yaklayor. Yz
m etre ilerde deniz olmas gerekir. Ama ben yam urdan,
ilersini gremiyorum.
K arm soluk alm akta glk ekiyor. Gsnde bir
hrt. Omuzlarnn inip kalkn gryorum. Bir lhza
gzlerini seyrediyorum. K am aktan yorulm u bir K ara
ca yavrusunun gzlerinden iki damla ya dyor avu
larma. ok az bir aydnlk olsa gene farkederim ben, Ka
raca yavrusunun yaam a zleminin yanbandaki derin
kederini. Y anyana oturur, beraber ineriz st kapal bir
kuyuya.
B ronlar daralyor. Soluk alm ak onun iin g. Gece
henz bitmedi. U yku gzlerimden aaya iniyor. Omuz
larm dan souk bir yalnzlk kyor yastma. Karm
sokaa kar pencereyi ayor. D aha fazla hava almak is
tiyor. Ama darda kmr kokusu getiren youn bir h a
va, siyah bir zehir gibi insann burnuna yapyor. Yava
yava ortalk aydnlanyor. Buna aydnlk demek zor. Kir
li, puslu bir sabah balyor. A partm anlarn en st katlar
na bam kaldryorum. Y am ur iseliyor.
K arm a:
Bu havada nasl gideceksin?
Giderim diyor
Beraber gidelim
Hayr ben yalnz giderim diyor.
Onu anlyorum. Omuzlarndaki arl ben zeninde
duyuyorum. Kabil olsa hi hareket etmiyecek. Ar ar
giyiniyor, yardm ediyorum. Holde onu pyorum. Onun
gidiini pencereden grmek istiyorum. Gsne eilmi,
sanki iki bklm yryor. Benim pencereden baktm
grmyor. El etm ek istiyorum . Ama yzndeki krk ya
amdan, tela dyorum. Dudaklarnn kenarnda
hznl arklardan gelen izgiler, beni ok sayfal bir
kitabn arasna gtryor. Jokondun belli belirsiz g
ln, zehir gibi kederli gln anmsyorum. imdi
Alain Fourniernin Adsz Kknn evrenine doru ka
yyorum.
Anlarla dolu bir evin ksz soukluunda durup
kalyorum. A ynalar bo, sandalyeler bo, merdivende, ko
ridorda kimseye rastlam yorum . Biraz nce lo aynada,
yznde aresiz kalm bir insann, umutsuzluk getiren
izgilerini grmtm.

Ofisten k saati gelmi. 17.30a iki ya da var.


Paltom u giyiyorum. Asansrle aaya iniyorum. Sabah
ki ince yam ur iseliyor. H astaneye kad ar vasta de
itireceim. ilkin dolmula K arakye iniyorum. Soluk
solua vapura yetiiyorum. Elimdeki paketlerle biraz g
oluyor bu. Kadkye varnca yam urlu geceyle karla
yorum. Bu amurlu kaldrm lardaki az kl geceyi sev
miyorum. Dolmula hastaneye geliyorum. Kapdan ieri
ye giriyorum ama, korkarak. Geni bir odada yatyor ka
rm. Sol kolundan seram veriliyor. Sa tarafnda byk
bir oksijen tp. Durm adan azndan oksijen alyor. Dok
tor, Hemireler konumadan i gryorlar. Birdenbire
nemli bir ortam a girdiimi anlyorum.
Karm bir krizin iinde, bir krizin d ar geidinde, k
k omuzlar inip kalkyor. Ona doru eiliyorum. Yzn
de on saatte bu kadar deiiklik? ap kalyorum. Gz
lerinin etraf mosmor. Yamurlu bir havada krk bir cam
dan bakyor sanki. Gzleriyle Yaamak istiyorum diyor,
sonra kendini brakyor. B ir dakika, iki dakika gemeden
te ra r yaamn soluu yznde dolayor. Ben ayakta du
ruyorum. Serum iesine bakyorum hep. Odann aydnl
az grnyor bana. Karm, beni bu ar hasta atm os
ferinden kurtarm ak istiyor, b r odada oturm am isti
yor. Onu zmemek iin, dar kyorum, biraz. Be da
kika sonra te k ra r giriyorum. H astam n durum unda bir
deiiklik yok. ok g soluk alyor. Birey yaplamaz m,
diye etrafm a bakyorum. Buras byk bir hastane. De
mek tp bir yerde duruyor. Doaya brakyor hereyi. B
yk bir karam sarla kayyorum. Dnceler, bu dn
celerin iindeki yaammz, enstantaneler hlinde kayp
geiyor gzlerimin nnden. Bir 18 A ustosta tanm tk
birbirimizi. Sonra kuru ot kokusu, yldzl geceler geiyor,
nmzden U zakta, bir kynn klarm seyrediyoruz.
Salar rzgrda uuuyor. Mutlu bir yz gryorum ay
larca karm da.
Birden hastann odasnda bir hareket oluyor, ieri
ye rzgr gibi D oktor Cavidan Hanm giriyor. Serumun
oram na bakyor.
Serumun orann % 40a kacaz diyor.
Serum arttrlyor ve hemen ekliyor:
Korkacak birey yok. Haydi yemee kalm.
Yemek salonunda br doktorlarla birlikte akam ye
mei yiyoruz.
F rtnadan km, harap bir gemi ile eski bir limana
giriyorum sanki. yle bitkinim.

l bir noktadaym imdi. Daldm boluktan k u r


tulm ak istiyorum. Biraz ak .havaya ksam. K aranlk
ta rzgra braksam kendimi. Oysa darda t kmyor.
Rzgr yok. Mymnt bir yam ur iseliyor. D oktorlarla
bitiikteki odada oturuyoruz. Onlar deiik konularda an
latyorlar. Ben arad a bir onlar dinliyorum. D aha ok ken
dimi dinliyorum, demek daha doru. G rnt olarak hep
rzgrl, yam urlu bir geceye girip kyorum. Byle ke
derler denizine girip karsam, kalbimin enfakt tek rar
yaklar m, diye kendime soruyorum. Sanki b ir telg raf
nn yam bam da dikiliyorum. Beklediim bir haber v ar
m gibi. nsan bazan ne k ad ar kyya iniyor? Ne kadar
ok yalnz kalyor? Sessizlie kaplmay istemiyorum.
Bundan tr rzgrl havay severim. Bunun iin rz
g rla sarslan bir aa denizine yaklam ak isterim. Ka
ram sarlktan karr nk insan. Y aam aa kar d u r
maz, yaam akla dolup boalr insann dam arlar.
Odaya Bahemire girmi. Bireyler sylyor. Ben
dinliyorum ama, ne sylyor, ilkin anlamyorum.
Hastanz ald, biraz rahatlad imdi diyor.
Koltua daha ra h a t oturuyorum . Gzlerim, dudak
larm, ellerim te k ra r yaam aya balyor. Ama yerimden
bir sre kalkamyorum. Bunaltl bir yolculuktan yeni
kurtulmuum, ar a r kum salda yryorum sanki.

Karmn yatann baucundaki elektrik yanyor yal


nz. Biraz rahatlad imdi. Odann loluunda onu seyre
diyorum. Uykunun yam bam da uykusuz dinleniyor. Bir
ara gzlerini ayor, bana da yatm am iaret ediyor.
Bitiik odada hazrlanan y atak ta yatacam . Soyu
nuyorum. Lavabodaki m usluktan p p su damlyor. Bir
sre onu dinliyorum. K aranlkta uyku denizinin kysn
da yapayalnz dolayorum hep. Yorulmuum. Bam yas
ta gmlyor. Sabah olmadan uyanyorum. Yerimi ya
drgadm. S ert yatak, se rt bir yastk beni te k ra r uyku
suzlua getiriyor. Saa sola dnyorum. Pencerenin cam
lar bir t rl aydnlanmyor. Bylece sabaha yaklaaca
m. Uyku, yapraksz aalarn plak d allan zerinden
uzaklayor. Kede elektrik lmbasnn nda yam ur
iseliyor. Bir sre kitaplara giriyorum. Birka dakikada
bir kitap okuyorum sanki. Dostoyevsknin Beyaz Gece
le rin d e n sratle sayfalar eviriyorum. M ehtapl bir ge
cenin dekorundan, Seine nehrinin tenha kysnda Parisli
bir ssln biraz ikili, biraz derbeder le st evreni
ne dalyorum. Bu saatte orda olsam diyorum. B ir Moga-
dor dn sokaklardan geiimizi, bulvar meyhaneleri
nin ikili tezghlarndan gelen Pasadobleleri sonuna k a
d ar dinlemeden yrym z ansyorum. Gzlerim tek
rar, aalarn yapraksz dallar arasm da iseyen ya
m ura taklyor. U zakta bir Hali akam nn dolmu ka
yklar ile karya geiyorum. B ir arap iesinden kalkan
anlar, G alata kprsnden tram vayla beni karya bra
kyor. Hali kysnda ocukluumu buluyorum.
Sultan Selim Camii avlusunda iki k arad u t vard. Av
luya destek olan byk duvarn zerine oturunca, aa
da Cibali kylan, ahap evlerin dam lan, F abrika bacar
la n bana yaklard. Halicin k ar kysndaki Tersanele
ri, Kasmpaa iskelesine yanam m otorlar seyrederdim.
A ylarca hi kmldamadan yosun tutan, boyalar dklen
gemiler, tandk birer yz olm utu benim iin. Gnlerden
birgn, hi habersiz, birinin eksildiini, yerinin bo oldu
unu grr hznlenirdij. ocukluumun enstantaneler
le dolu dnyas, Hali vapurlar ile kprye giderken ba
lard. Kaynayan semaver gibi b uhar kararak F ener is
kelesinden uzaklar, uzaktan m erakla seyrettiim , am an
draya bal byk gemilerin hemen sancaklarnn dibin
den geerdik. Uzun sre bal yatm aktan, hareketsizlik
ten paslanm salarnn, zincirlerinin prl prl boyal, te
miz ve yeni olmasn isterdim. Tentenli kayklar Kasm
paa iskelesinin yanndaki kk koyda yanyana d urur
lard. K arya dolmu yaparlard. Bindiimiz kk vapu
run U nkapan kprsnn altndan geii baka b ir evre
ne gtrrd insan. Sa ta ra fta kayk ve m otor kalaba
lnn sard H l iskelesi, sol yanda Halici y a n yaJn-
ya kaplyan m avunalar, bulutlarn altnda sessizlie g-
mlmii gibiydiler. Onlara biran bakarken, vapurumuz
Kprye yanard.
Sonra yastn scakl iinde te k ra r uykuya g ir
miim.
Gene yam ur iseliyor. Biraz mavi gk paras olsa
diyorum. Karm yatanda y astklara yaslanm, frtn a
dan kurtulm u bir gemi yolcusu gibi yorgun. Boulm aktan
kurtarlm , kyya ekilmi sanki. Geceki kriz bana bir
d gibi grnyor. Y apraklan dkm, dallar krm
bir Kasm rzgrndan kmz. Konum adan oturuyo
ruz. Oysa aram zda duran hava kelimelerle dolu. Biraz
pencereden d anya baksak, gzgze gelsek, dakikalarca
konumu gibi oluyoruz. nsan dnrken b ir yerde du
ruyor, anlarla yaam aa balyor. D aha ok hastalktan
sonra oluyor bu. Ama benim anlatm ak istediim, gemi
e gmlmek biiminde deil. Gelecee um utla ynelmek
iin, gemiin gneli gnlerine, gneli gnlerin iinden
mutlu deniz kylarna inebilmek amac ile anlara yasla
nyor insan.
MER FARUK TOPRAKIN IKMI tR KTAPLARI

N SA N L A R (1943) T K E N D

H R R Y E T (S. T A E R L E ) (1945)

DADA A TE YA KA N LAR (1955)

SUSA N ANADOLU (1966)


Duman ve alev
Faizmin dar boazndan gemi bir edebiyat
kuann 1940 dan bu yana serveni... Trk
edebiyatnda toplumsal gerekilik sava srdren
,
toplumcu kuan daha ok ac anlarn polis
terrn, yeralt hcrelerinde geen sauk gece
leri... Ve Dinamolar, Orhan Kemalleri, Mehmet
Kemalleri, Fethi Giraylar, Attila lhanlar ile
leri ve kavgalar ile bu eserde bulacaksnz.

Kapak : Ayhan ERER Fiyat : On lira

You might also like