Professional Documents
Culture Documents
PLANLAMAYA
TARH\/VAKF
Yayma Hazrlayan
zkan Taner
Kapak Tasarm
Rauf Ksemen
Kapak Uygulama
Harun Ylmaz (MYRA)
Bask
Step Ajans (0212)446 88 46
LHAN TEKEL
YEREL DEMOKRAS N
KAMU ALANI OLUTURMAK GEREKR 229
DZENLEMENN OLANAKLARI VE
SINIRLAMALARI ZERNE 257
1. Giri 257
2. Bir Toplumsal Kurum Olarak Piyasa ve Yetersizlikleri zerine 259 3. Dzenleme Tasarmna Elverili Bir
Toplumsal yi
Tanmlamas zerine 262
4. yi Bir Dzenlemenin Nitelikleri zerine 263
5. Son Verirken 265
Bu kitapta lhan Tekeli, son 40 yl akn sre iinde dnyada ve Trkiye'de yaanan dnmler
karsnda, planlama kuramnda yaanan deimeleri ve kendisinin planlama konusundaki dncesinin
aama aama nasl biimlendiinin yksn anlatyor. Yaanan bu dnm kitabn adnda "Aklc
Planlamadan, Bir Demokrasi Projesi Olarak Planlamaya" olarak zetlenmi bulunuyor. Bu ksaltlm
ifade, ynetimden, ynetiime; toplum yararnn dtan verilmesinden, toplumdaki bireylerin
semeleriyle olumasna; elitist yol gsterici planlamadan, katlmc birlikte planlamaya; arasal
rasyonellikten, iletiimsel rasyonellie; nesnel bilgiden, znelleraras uzlamlann bilgisine gei gibi ok
kapsaml dnmleri iaret ediyor.
lhan Tekeli'nin eser verdii ilgi alanlarnn kapsam ekillenmeye ve sergilenmeye devam ediyor. lk
kitap Birlikte Yazlan ve renilen Bir Tarihe Doru 'dan sonra, Trkiye'de Blgesel Eitsizlik ve Blge Planlama
Tazlar, G ve tesi, Cumhuriyetin Belediyecilik yks, Doal ve Tarihi evreyi Korumak, Kentsel Arsa, Altyap ve
Kentsel Hizmetler yaymland. Elinizdeki, Aklc Planlamadan Bir Demokrasi Projesi Olarak Planlamaya yedinci
kitap ve "Modernizm, Modernite ve Trkiye'nin Kent Planlama Tarihi", "Trkiye'de Kentii Ulam
Tarihi", "Mekann Bilgi Bilimi", "Yerseimi Kuram ve Trkiye'nin Sanayilemesi", "Konut Yazlar",
"Yerellik, Gndelik Yaam ve Yaam Kalitesi" kitaplar hazrlanyor.
lhan Tekeli'nin ilgi alan ok geni olduu, konumalarn ok deiik kurumlarn toplantlarnda
yapt ve yazlan ok farkl yayn organlarnda yaymland iin, almalarnn nemli bir ksmna
eriebilmek neredeyse olanakszdr. Tarih Vakf, Tekeli'nin toplu eserlerini yaymlamakla, bu almalarn
eriilebilirliini artrmay ve onlardan yararlanmay kolaylatrmay amalyor ve yaymlanan her kitapla
bu ama gerekleiyor.
Tekeli'nin yaymlanm ve yaymlanmam almalarnn nitelikleri bakmndan grupta topland
grlmektedir. Birinci grupta ok sayda konuma ve yazlar yer almaktadr. kinci grupta kitaplar
bulunmaktadr. nc grubu ise deiik kurumlar iinde komiteler ya da komisyonlar halinde hazrlanan
strateji nitelii ar basan almalar oluturmaktadr. Toplu eserlerde ilk iki gruptaki almalar
yaymlanacaktr. Ama ncelik, gereksinmenin daha yksek olduu birinci gruptaki konuma ve yazlarn
kitaplatrlmasna verilecektir. lk grubun kitaplatrlmasnda belli bir yol alndktan sonra kitaplarn
yeniden yaymlanmasna giriilecektir.
Tekeli'nin yaz ve konumalarnn yayld 40 yllk sre iinde dnyada ok nemli deimeler
yaanm, bilgiye yaklamlarda yeni yollar alnmtr. Tekeli de bu dnce servenine Trkiye'den
katlmtr. Deiik konularda yaymlanacak kitaplarn her biri iinde bu servenin izlerini bulmak
olanakldr. Bu nedenle Tekeli her kitap iin yazd sunu yazsnda kapsanan konuya ilgisinin nasl
gelitiini, yani konunun zel yann anlatmakta, ayrca yaanan paradigma deiikliklerinin kitap iinde
nasl gelitiini sergilemektedir. Kitaplarn sunu yazlar bir araya geldiinde Tekeli'nin dnce
servenini daha yakndan izlemek ve daha iyi anlamak olanakl hale gelecektir.
Tekeli'nin yaymlanacak kitaplar genellikle tarih, bilgi kuram, planlama, insan yerlemeleri, eitim ve
politika gibi kategoriler iinde toplanabilir. Her kategoride, i btnl olan birden fazla kitap yer
alacaktr. Bu i btnl salamak iin, Tekeli baz hallerde yeni yazlar yazmakta, nc gruptaki
almalardan alntlar yapmakta ya da yabanc dilde yaymlanm yazlarnn evirilerini de eklemektedir.
Kitaplarn oluturulmasnda tekrarlar nlemek iin baz yazlar kitaplara alnmamakta, ama kitaba
alnmayan bu yazlarn referanslar sunu yazsnda verilmektedir.
"lhan Tekeli-Toplu Eserler"in yeni kitaplarnda bulumak zere...
Tarih Vakf
Yurt Yaynevi
SUNU
PLANLAMA ZERNE KIRK YILLIK BR DNCE
MACERASI
Toplu Eserler dizisinin yedinci kitab benim planlama kuram hakknda yazdm yazlar biraraya
getiriyor. Krk yllk sreye yaylan bu dnce maceram aklc planlamay renmeyle balayarak,
planlamaya bir demokrasi projesi olarak bakan bir anlaya ulayor. Sunu yazsnda bu yky sizinle
bleceim.
4 Paul Davidof: "Advocacy and Pluralism in Planning", Journal of the American Institute of Planners, Vol. XXXI, No. 4, November 1965, pp. 331-
337.
(
ABD'deki Planlama Deneyimlerini Kmseyerek Yaplan nceleme Gezisi
Yaz, aylarnda da OECD bizim iin nemli blge planlama projelerini incelememiz iin zenli bir
program hazrlamt. Bunlar arasnda Tennesse Valley Authority, Puerto Rico, o yllarda MIT'nin ehir ve
Blge Planlama Blmnn aktif olarak rol ald Venezella Hkmetinin Orinaco nehrinin getii
havzadaki ok zengin doal kaynaklar deerlendirmek iin kurduu Guayana yeni kenti ile Washington
DC.'deki ok sayda kurum ve kurulu yer alyordu. Bu uzun inceleme gezisi kukusuz benim iin ok
yararl bir deneyim birikimi salyordu. Byk ksmn Timuin'le birlikte yaptmz bu gezi srasnda
yalnz bize anlatlanlarla yetinmiyor, aramzda tartyorduk. Grdmz planlama deneyimleri bize
hep yetersiz grnyordu. ABD'nin ekonomik dzeni iinde planlamaya braklan snrl mdahale
olanaklar iinde yaplan planlama almalar gre hep eksik bir yn brakyor, zmeye alt sorunu
zmek iin gerekli cesaretli admlar atamyordu. Biz de, kendi deneyimlerini an latanlara, hep bu
yetersizlikleri aa karacak sorular yneltiyorduk. Bu eksiklikleri sergilemekten gizli bir keyif
alyorduk.
Blge Bilimi Yksek Lisans Eitimi Herbert Simon'u tantryor
Hu verimli geziden sonra gz yarylnda Pennsylvania niversitesinin Blge Bilimi Blmnde
eitime baladmda deiik bir ortamla karlatm. Burada planlama dorudan programda yer
almyordu. Ama bir yandan mikro ekonomik paradigmann uzants olarak youn bir mekan
organizasyonu eitimi, te yandan blgesel ekonominin analizinde kullanlabilecek kantitatif teknikler yer
alyordu. Planlama byk lde rasyonel karar verme tekniklerine indirgenmiti. Uygulama sorunlar bu
blmn gndeminde nemli bir yer tutmuyor ama ekonomi kuram iinde aklc karar verme kuram
aka ele alnyordu. Byle bir karar modelinin yetersizlikleri karsnda, Herbert Simon'un nerdii karar
vermede tatmin edicilik yaklam ve oyunlar kuram kapsam iinde gelitirilmi olan belirsizlikler
karsnda uygulanabilecek aklc karar kriterlerinin ne olduunu renmek benim aklc karar verme
kuramn daha derinden kavramam salad.
ODT'de Yar Zamanl retim yeliine Balama
Burs sresi bitince Trkiye'ye dndm. Benim Trkiye'de olmadm srede ODT'deki blm
yneticileri OECD'den salanan bir destekle baz yabanc hocalar da salayarak, blge planlama yksek
lisans program balatmak hazrl iine girmilerdi. Gelen yabanc hocalarn srail'den olmas kurulacak
blmn programnda krsal planlamann arlkl olarak yer almas eilimini ortaya kartmt. Trk
uzmanlar ise sanayileme-kentleme boyutuna nem verilmesini savunuyorlard. Birden kendimi bu
tartmalarn iinde buldum. Benim Trkiye'ye dnm olmam planlama kuram, organizasyonu kuram
ve blgesel analiz teknikleri gibi derslerin verilmesini kolaylatrd. Blge Planlama Yksek Lisans Prog-
ramnn ilk yarylndan balayarak yar zamanl bir retim yesi olarak, ama tam zamanl bir retim
yesi kadar yk tayarak ders vermeye baladm. lk yl planlama kuram dersini hocalar arasnda
blerek verdik, ikinci yldan sonra kendi bama vermeye baladm. O gnden, emekli oluncaya kadar,
her yl biraz deitirerek, bu dersi vermeyi srdryorum. Her verilen ders yeniden planlama kuram
stnde dnmeme neden oluyor. Emekli olduktan sonra da her yl yeni planlama dncesi konusunda
bir doktora dersi vermeye devam ediyorum.
ODT Mimarlk Fakltesince yaymlanan Planlama ve lkesel Fiziki Planlama zerine balkl kitabmda ilk kez yaymland. Toplu Eserler
serisinin beinci kitabnda da yer alyor. lhan Tekeli: "Metropoliten Planlama", Mimarlk, Say.5, 1970, s. 98- 108. lhan Tekeli: "Trkiye'de
Bugnk Messeseler Dzeninde Hazrlanmas stenilen ve Uygulamaya Dnk Diye Adlandrlan Blge Planlanln Hazrlanmas iin Bir
Yaklam Denemesi" Bu yaz 1972 ylnda T Mimarlk Fakltesince yaymlanan Blge Planlama zerine adl kitapta ilk kez yaynland. Toplu
Eserler serisinin ikinci kitabnda da yer alyor. f> Trkiye'de Birinci Be Yllk Plann hazrlanmas srasnda ba danman olan Jan
Timbergen'in o yllardaki planlama anlay iin bkz: Jan Tinbergen:Tbe Design of development, The Economic Development Institute IBRD, The
John Hopkins Press, Baltimore 1958.
gelerek DPT'deki durumu gren Tinbergen Trkiye'den ayrlrken brakt bir mesajda bir Avrupal sosyal
demokrat olarak hkmetle idare arasndaki iblmne dikkati ekiyor, siyasal kararlarn
sorumluluunun hkmete ait olduunu, DPT'nin de paras olduu idareye bu konularda danmanlk
yapmasnn doru olacan sylyordu. Bir anlamda eski planc ekibine direni yaplmamas gerektiini
anlatmaya alyordu.
Aslnda Trkiye'de 1960'l yllardan itibaren planlama konusunda gelitirilen sylem, planclara
aklcln temsilcisi olarak siyasetilerin saptrmalar karsnda yklenen misyon, planclarn byle pasif
bir danmanlk ileviyle yetinmesine yeterli deildi. Gerilim srecekti. Ben de gerilimin srdrlmesi
gerektiini dnyordum. 1966 ylnn son aylarnda Yn dergisinde "Tinbergen'in Nasihati" adl bir yaz
yazdm. Daha nce Yn'de imzamla yaymlanan bir baka yazm bakanlkta sorunlar yaratt iin, bu yaz
imzasz olarak yaynlanmt.7 Bu yazda John Fried- mann'n planlamann toplumsal balam zerinde
gelitirdii modelden yararlanarak Trkiye'de planclarn gler dengesine hemen teslim olmamas
gerektii, Trkiye'de planlama stilinin siyasal sistemle bir lde gerilmeyi srdrmesinin gereklilii
zerinde duruluyordu. Bu yazdaki savlar, daha sonraki bir yazda daha gelimi olarak yer aldndan,
tekrara dmemek iin bu yazy kitaba almadm.
Esat Turak, lhan Tekeli Yiit Glksz: l. Milli Fiziki Plan Semineri, TMMOB
Mimarlar Odas, Ankara, 1968. V Bu bildiri ilk kez 1.Milli Fiziki Plan Semineri kitabnda yaymland. kinci kez toplu
eserlerin ikinci kitabnda yer ald.
latmaya alyor ve deiik plan kademeleri arasnda ilikiler zerinde duruyordum. Ama burada bu yaz
zerinde durmamn nedeni bu deil. Balktaki "Trkiye iin" ibaresi iinde gizlenmi blm. Trkiye iin
derken plancnn siyasal gler dengesinin kararlarn etkileme misyonuyla ykml olduu kabulnden
yola karak, bunun nasl gerekletirilebileceine ilikin zm bulma araylarn kastediyordum. Bunun
iin daha nce szn ettiim Friedmann'n planlamann sosyal balam kuramndan yola kyordum.
Ama o bu kuram bir gerilim ynetimi iin kullanmak iin gelitirmemiti. Kuram bu balamda ele alarak
ona yeni bir kullanm alan amaya alyordum. Trkiye'de sistem tarafndan dlanmadan gerilmeleri
denetleyerek lkenin gelimesini hzlandracak, daha adil hale getirecek bir planlama stilinin nasl
oluturulabilecei konusunda ipular aryordum.
Bu yaz Toplu Eserlerin ikinci kitabnda yer ald iin bu kitaba alnmad. Planlamaya arasal aklc bir
anlayla yaklatm bir dnemde, eli- tist planc kayglaryla yazlmt. Elitist bir plancnn siyasal
basklara kar kendisini nasl koruyacana yant bulmaya alyordu. O gnlerde byle bir yaz yazm
olmak bana sevin veriyordu. Tabii benim planlamaya bak amn aklclktan uzaklap bir demokrasi
projesi olmas nitelii kazand gnmzde anlamn nemli lde yitiriyor.
eitlenen ve Karmaklaan Planlama Terminolojisi Akla Kavuabilir mi?
Mimarlar Odasnn 1969 ylnda dzenledii Mimarlk Seminerinde ise "eitli Planlama Kademeleri ve
Tipleri Arasndaki likiler ve Planlama Organizasyonu zerine Dnceler" baln tayan bir bildiri verdim.
Semineri dzenleyenler benden merkezi lke planyla dier planlar arasndaki ilikileri aklayan bir
konuma yapmam istemilerdi. Bir anlamda kademeli planlar sistemi I. Milli Fiziki Planlama Seminerin-
den sonra da oda iin sorun olmakta devam ediyordu. 1960'l yllarda Trkiye'nin gndemine giren
planlama devlet ynetiminin tm kesimlerine yaylmt. Deiik trde ve ilevde planlamalardan sz
ediliyordu. Bir anlamda pek ok kavram birbirine gre konumlar da bilinmeden kullanlyordu. Bu yaz
plan trleri ve yaklamlar arasnda bir kavram temizlii yapmaya alyordu. Byle bir kavramsal
temizliin Trkiye'nin siyasal koullarna uygun bir planlama stili tasarlanacaksa onun tasarlana-
bilmesi iin de gerekli olduunu dnyordum. Bu iki seminerde verdi ni) bildiriler arasnda nemli
tamamlayclklar bulunuyordu. Bugn bu yaz birlikte dnldnde, planlamada aklcln balam
baml olarak yorumlanmasna eilimi aka ortaya kmaktadr. Bu eilimde benim balangtaki
mhendislik al bak amn yerini artk toplumbilim arlkl bir bak asnn almasnn herhalde bir
rol vard. Bunu kitaba ilk yaz olarak aldm. 10
Planlama blmleri akademik yaamn siyasallamas ve Marksist d nceye almas karsnda yeni bir
konum saptamalyd. rencilerin iinde bulunduklar eitim konusunda yaadklar anlamllk krizinin
almasndaki umutlar buydu. Sorun bununla kalmyordu. Bir ehir ve blge planlama blmnde,
kendisinden ne kadar yaknlsa da, eitiminin kabul ettirdii baz nemli deerler bulunuyordu.
Salanmas istenilen gelime deerleri de gz nne almalyd.
Bunlar drt anahtar kelimeyle; kamu yararna olmak, bilimsellik, disiplinleraras olma ve yaratclk diye
zetleyebiliriz. Kent planlamas meruiyetini hep kamu yararna olan bir faaliyet olmasndan alyordu.
ama yaanan anlamllk krizi iinde bu kamu yararna olmann yorumu snfsal ierik kazanyor,
toplumda ezilen kesimlerin savunulmasn ierir pile geliyordu. Bu konum, daha nce Davidof'un
gelitirdii savunucu planlama anlayyla ve Trk siyasetinin poplizmiyle kolayca eklemlenebiliyordu
Kent planlamasnda zel bir yeri olan kentsel rantlar konusunda taknlacak tavr bu bakmdan merkezi
bir konum kazanyordu. Plancnn bu rantlarn oluturulmas konusunda toplumda hkim glerin
eilimlerine kar kmas planlamada bir etik deer haline geliyordu.
Planlamann byle siyasal ya da hkim gler dengesi dnda olan etik deerlerle yklenmesi, daha
nce szn ettiimiz plancnn glerle gerilimler yaratarak varln koruyabilmesi konusundaki
yaklamlara da yeni anlamlar kazandryordu. Ama siyasal olanla gerilme iinde olan byle bir planc
meruiyetini nereden alacakt. Bu sorunun yant "bilimsel olmak" olarak veriliyordu. Bilimsel olan
planlama kamu yararna en uygun olan tartma d kalacak bir pekinlikte saptayacakt. Plan teknik
olarak glendirildike plancya belli gruplarn karlarn savunmak iin yaplan siyasi mdahalelerin de
savunulmas gleecekti.
Bu nedenle blgesel planlamann bilimsel olmas konusunda pek kuku yoktu. Ama bilimselin ne
olduu konusunda farkl yorumlar bulunuyordu. Yorumlardan birine gre bilimsel olan Marksizmdi.
Dier ele allar otomatik olarak bilim d ilan ediyordu, ikincisi ise mekan bilimleri ya da corafya
alannda 1960'l yllarda yaanan kantitatif devrimi anlaynn Trkiye'de yaygnlatrlmasn
ngryordu. Ancak bu biimde kantitatif analizlere dayanan tartma d kalabilecekti. nc ele al ise
eski ele aln ciddiletirilmesini savunuyordu. Disiplinleraras almalarla elde edilen sonular sezgisel
yaratc bir sentezle biraraya getirildiinde tartmasz olan yaratlacakt. Bugn geriye dnp baktmda
bu nc yolun Neokantist bir bak as olduunu gryorum. Bir baka deyile Marksizm,
Neopozitivizm ve Neokantizm bilimsel olan anlamlandrmakta yaryordu. O gnlerde de bu eilim
arasnda bir yarmann yaandn gryordum: Ama bu atmay ancak gnmzde byle bilimsel
kategoriler iinde adlandrabiliyorum. Her paradigma da bir biimde disiplinleraras olmay ve
yaratcl ierdiini savunma olana buluyordu. Kukusuz bir program gelitirirken bu farkl
bilimsellik anlayn uzlatrmak zordu.
yle ya da byle bilimsellii salanan bu planlar bir dnce egzersizi olarak ne kadar ilgin olursa
olsun, uygulanamazsa baarl grlmesine olanak yoktu. Planlara uygulanamaz dokmanlar
muamelesinin yapld bir ortamda kent planlamas rencilerinin yaad anlamllk bunalm
alamayacakt. Planlarn uygulanmasn salamak ise ok ynl abalar gerektiriyordu. Bunlardan
birincisi planlar bilimsel yapmakt, bilimsel planlarn daha kolay uygulanaca varsaylyordu. Ama bu
yeterli deildi. Var olan planlama kurumlar yetkileriyle, kadrolaryla yetersizdi. ehir ve blge
planclarnn yetitirilmesi ve sorumlu kadrolara gelmeleri
iin aktif giriimler iinde olunmalyd. Blm bu mcadelede aktif olan yer almalyd. Plancnn
anlamllk krizini amas iin toplumsal hareketler iinde aktif katlmc olarak yer almas ngrlyordu.
Burada da rol modeli oynama rolnn retim yelerince oynanmas bekleniyordu.
Blge planlama yksek lisans programn yeniden dzenlemek iin, renci hareketine referanslar vererek,
tm bu kayglar ieren, uzun bir bildiri yazdm. O yl Harvard Computer Graphic Laboratuvarnn
banda bulunan William Warntz'i 15 gn iin konferanslar vermek zere blme armtk. Kendi
okulunda da benzer problemlerle kar karya olan Warntz bu programla yakndan ilgilendi ve lkesine
dnnce Harvard Papers in Theoretical Geography serisi iinde yaymlad.12 Bu yazy da planlama
kuramyla dolayl olarak ilgili olduundan bu kitaba almadm Drt konu; planlama kuram, mekansal
organizasyon kuram, blge planlama analiz teknikleri ve sistem kuramnn oluturduu bir ekirdek
program ve onun evresinde rencilerin seme derslerle sektrel konularda uzmanlamaya gidebilecei
geni bir evre programdan oluuyordu. Bu dersleri alan renciler bir tez hazrlayarak mezun olacaklard.
Bu almalar srasnda, bilimsel olma savn tayan bir plancnn dncelerini temellendirmesinde bilim
felsefesini bilmenin nemini daha yakndan anlamaya balamtm. 1971 askeri mdahalesinin tatsz
ortam iinde Nusret Hzr Dil, Tarih ve Corafya Fakltesinden emekliliini iste miti. Kendisinden ehir
ve Blge Planlama Blmnde ders verme lini istedik, severek kabul etti. retim yeleri ve renciler
derslerine birlikte devam ettik, bizim iin nemli bir aydnlanma, Hoca iin de cokuyla yaplan bir i
oldu.
Planlamada Hedefler Konusunun Yeniden Dnlmesi Gereksinimi
Nusret Hzr'n verdii derslerin bize salad bak asyla Amme idaresi Enstitsnn dergisine
"Planlamada Hedefler Sorunu" baln tayan bir yaz yazdm. Bu yaz, bu kitaba nc yaz olarak alnd.
Bu
lhan Tekeli: ''Some General Ideas for Regional Planning Education with Special
Application to Turkey", Harvard Papers in Theoretical Geography, 'Special Papers' Series, Paper D, Cambridge, Mass, Harvard University, March 12, 1970.
Bu yaznn Trkesi "Trkiye'de Blge Planlama ve Eitimi Hakknda Dnceler" balyla T'nn 1972'de yaynlad Blge Planlama
zerine balkl kitapta yaymlanmtr.
dnemde hedefler konusunda tartma yapmadan salt aklclk kaygsyla planlamaya sahip kmann
byk bir aldan olabileceinin ayrdna varmaya balamam nedeniyle yazlmt. Bir blge plancs olarak
Trkiye'deki blgesel eitsizliklerin azaltlmas iin getirdiimiz her neri ekonomik planclarca sosyal
paha olarak ya da bir etkinlik kayb olarak grlyordu. Oysa devlet plannda blgesel eitsizliklerin
azaltlmas yazlm bir hedef olarak duruyordu. Eer bu hedef ciddiye alnsayd bu yatrmlar bir
toplumsal paha olarak dlamak olana bulunamazd. Oysa ekonomik planclar kendi tanmladklar
etkinlik kavramn tm hedeflerin stnde grerek, dier hedeflerin gerekletirilmesine bu adan yak-
layor ve bu yolla dier hedefleri dlam oluyorlard.
Planlamann siyasallamas konuulmaya balandnda, esas nemli olan amalar ve hedefler
olmaktadr. Bunun saptanmasn planc sadece siyasetiye brakabilir miydi? Bu siyasal srelerden ok
toplumsal hareketler, toplumsal sreler iinde olumalyd. Eer planclarn aktif olmas istenen toplumsal
hareketler toplumdaki deer yarglarn, dolaysyla hedefleri deitirirse bugn iin aklc grnen, aklc
olmaktan kacakt. O zaman da arasal aklcla dayanan teknik zmler tm dayanaklarn yitirmi
olacaklard. Bu nedenlerle anlamllk krizinin yaand bir dnemde hedefler sorunu tartmann
merkezine gelip oturmutu ve beni bu konuda yazmaya zorlamt.
6. lhan Tekeli:" Planlamada Uygulama Kuram ve Kuram Kurucu Uygulama", Tamer Gk (Der.), Kent Planlamada Kuram ve Klg, ODT ehir
ve Blge planlama Blm, Ankara, Aralk. 1980, ss.1-25.
7. lhan Tekeli: Planlama Eitim Programn Gelitirme nerileri-I, ODT ehir ve Blge Planlama Blm 'nn Programnn Yeniden Dzenlenmesi
zerine Dnceler, ODT Mimarlk Fakltesi Ara Yaynlar, Ankara, 1980.
nda byk lde belli olmaya balamt. Dnyann, kinci Dnya Sa va sonrasnda izledii
yaklamlar byk lde terkediliyordu. Thatc her-Reagan ikilisiyle zdeletirilen politikalar refah
devleti anlayn sorguluyor, devletin kltlmesi sk sk yinelenen bir slogan haline geliyor, Keynesgil
politikalarn yerine serbest piyasac monetarist politikalar geiyor, gelimekte olan lkelerin ekonomik
politikalarn ekilendiren, ithal ikamesine ncelik veren, planl ulusal kalknmac politikalarn yerini, da
ak dnya ekonomisiyle eklemlenmeye nem veren, piyasa ekonomisini ycelten, zelletirmeci
politikalar alyordu. Trkiye'de de bu izgi o gnlerde olmasa bile ksa bir sre sonra zal'n ismiyle
zdeleerek uygulanmaya balamt. Trkiye 1980'e ulaldnda sadece bir ekonomik kriz yaamyor,
ayn zamanda ok nemli bir siyasal kriz de yayordu. ok atmal bir ortam iinde siyasal sistem
gerekli kararlar retemez hale gelmiti. Bunun sonunda 12 Eyll 1980 askeri darbesi geldi. Yeni ynetim
bir yandan 24 Ocak kararlarnn daha otoriter bir rejim iinde uygulanmasn salarken, te yanda
toplumdaki radikal akmlar, zellikle de sol kesimi sindiren bir politika izliyordu. niversiteler de yeni
rejimin denetim altna almak, uslandrmak istedii ana hedeflerden biriydi. Bu grev yeni bir Yksek
retim Kanunu karlarak ve Yksek retim Kurumu oluturularak bana getirilen hsan
Doramac'ya verildi. niversiteler tek bir biime sokularak, programlar tek dze hale getirilmeye
allrken, niversitelerde 1402 sayl sk ynetim yasasna dayanarak bir temizlik (!) yapld.
1980'li yllar, niversitede planlama eitimi veren retim yeleri bakmndan skntl gnler
getirmiti. Adeta 1960'l yllarda yaanann tersi yaanyordu. niversite saygn bir yer olarak grlmekten
kyor, ok tehlikeli bir ktlk yuvas olarak grlyor, planlama bir kurtarc olmaktan ok,
kurtulunmas gereken bir kurum olarak anlalyordu.
19 lhan Tekeli, zcan Altaban, Murat Gven, Ali Trel, Baykan Gnay, Raci Bademli: Ankara 1985'den 2015"e, Ankara Bykehir
Belediyesi, EGO Genel Mdrl, Ankara,1985.
Planlamada Katlmclk Olumlu Bir Deer Olarak Ykseliyor
niversiteden ayr kalarak zmit Belediyesine danmanlk yaptm dnemde belediye nclnde
yeniliki bir toplu konut projesi gelitiriliyordu. Bu proje Trkiye'de bir ok konuda nclk yapyordu.
nclk yapt alanlardan biri de katlmclkt. Katlmc en u biimiyle gerekletirmeye alyordu.
Otuz bin konutun her biri kullancsnn katlmyla farkl olarak planlanyordu. Bu proje siyasal
ekememezlikler nedeniyle uygulamaya geememiti ama benim bu konuda dnmeme ve katlmn
snrlarn ve olumlu ynlerini grmeme olanak vermiti. Bu nedenle dnya planlama yaznnda 1968
sonrasnda ok umutlar balanan katlmcln Trkiye'nin planlama gndeminde de yeralmasndan bir
sre sonra, 1990 ylnda 14. Dnya ehircilik Gnnde yaptm "Kent Planlamas ve Katlm zerine
Dnceler" adl konumay bu kitaba altnc yaz olarak aldm. Bu yaz katlmclk konusunda ok temkinli
davranarak, katlm trlerini be gruba ayryor, her birinden sonu alnabil- mesinin koullarn inceliyor.
Bu yaznn bu kitap bakmndan da zel bir nemi var. Bu kitabn adn oluturan aklc planlamadan bir
demokrasi projesi olarak planlamaya gei srecinin krlma noktasnda bulunuyor.
Murat Karayaln'n Ankara Bykehir Belediye Bakan olduu dnemde belediyenin Danma
Kurulu yeliini yapyordum. Bu danma kurulunda katlmcla zel nem veriliyordu. Bu dnemde
Danma Kurulu her yl kent konseyi toplanmasna nclk etmiti. Konseyin gelitirdii projelere
belediye btesinde bir fasl alyordu. Katlmclk ve bte srelerini ilikilendirmek bakmndan
Ankara Porte -Allegro'dan daha nce davranmt. Bu dnemde Ankara Belediyesinin uygulamalar
dolaysyla yazdm iki ksa yaz o dnemde Ankara belediyesinde hakim olan anlay gsteriyor.
Bunlardan biri "Proje Demokrasisi Kavram zerine", dieriyse "Kentlerde Byk Projelerin Meruiyetinin Kurulmas
ve Ynetimi zerine" balklarn tayordu. Bunlardan birincisini kitaba yedinci yaz olarak aldm. kincisi ise
Toplu Eserlerin altnc kitabnda yer ald.
Trkiye 1992 Rio Konferansnda Habitat II. Dnya Kent Zirvesinin Trkiye'de toplanmasn nermi
ve kabul ettirmiti. 1996 ylnda toplanacak olan kent zirvesi iin Trkiye iki yl kalncaya kadar hemen
hemen hi bir hazrlk yapmamt. Bu konuda Trkiye'de hazrlklar yapmas ^eklenilen kurulu
Bayndrlk ve skan Bakanl toplantnn yaplmasna iki yldan az bir sre kaldnda, bir aciz ifadesiyle bu
grevi yrtemeyeceini ilan etti. Bunun zerine grev Glksz'n ynetiminde atlmc uygulamalar
yapabildiini gsteren TOK'ye verildi. Konferansa iki yldan az bir sre kalmt. Henz konferansn
yaplabilecei byklkte bir Naln dahi yoktu, Trkiye bu konudaki dnsel hazrlklara balamamt.
konferans hazrlklarnn dnsel ynnn oluturulmasna katkda bulunmak iin bir danma kurulu
oluturuldu. Ben de bu kurulun bakanln yapyordum. Hem hazrlk almalar hem stanbul'da toplanan
konferans benim iin ok retici oldu.
Benim iin retici olan ynlerden biri dnya konferanslarnn mutfan ve geri planlarn tanmak
oldu. Ele ald konularda dnyann bak asn ve deerlerini belirlemek bakmndan zel nemi olan bu
konferanslarda ortaya kan eylem programlar daha nce yaplan bir ok hazrlk toplantsnda yaanan
sancl bir oydama oluturma sreci iinde
oltaya kyordu. Hazrlanan dokmanlar BM'in tarihi iinde olumu bir dille yazlyordu. Bu dili
kullanmak oydamay salamay kolaylatryor, yeni bir neri ortaya ktnda ve bu nerilere kar
duyulan tepkiler krizlerin domasna neden olduunda, bu BM dili uzlann hangi noktaya geri
dnlerek salanacan belirliyordu. Kuramsal terimleriyle ifade edilirse BM'ler platformu, aktrleri ulus
devletler olan anarik bir platform olarak adlandrlabilir. Byle bir platformda uzlalar olabilmesi byk
lde bu aktrlerin bloklar halinde hareket etmesiyle, yani anarik niteliinin ortadan kaldrlmasyla
salanmaktadr. Sonuta belli oyda- malar elde edilebilmektedir, ama bunlar olduka tutucu tarafta kalan
oy- damalardr.
Byle bir ortam iinde Habitat Gndemi tasla olarak hazrlanan metinleri ilk grdm zaman, bir
teknisyen olarak, bana hi doyurucu gelmemiti. Bir kent zirvesi olmasna karn kentsel eylemlere yol
gsterebilecek hi bir ilke iermiyordu. Bu eksiklii gidermek iin Trkiye olarak yaanabilirlik ilkesini
nerdik. Bu ilkeyi de insan haklarnn kentsel yaamda pratie geirilmesi olarak tanmladk, Efsa
Evrengil'in sabrl mzakerecilii iinde temel ilkelerden biri olarak yer ald. Olduka uzun zaman
getikten sonra gnmzde bir deerlendirme yaptmda, bir lkenin tek bana byle bir temel ilkeyi
kabul ettirebilmi olmasnn nemini daha iyi anlyorum.
Aslnda bu ortamn tm tutucu yapsna ramen hazrlanan Habitat Gndemi kreselleen dnyann
baz ynelimlerine ilikin nemli iaretler tayordu. Bunlardan biri de ynetim kavramndan, ok aktrl
ynetiim kavramna geiti. Trke'de "governance" kavramn ifade edecek bir kelime yoktu, hazrlk
almalar srasnda "ynetiim" kavram geliti ve Trkeye yerleti. Ynetimden ynetiime gei bu
kitabn adn oluturan Aklc Planlamadan, Bir Demokrasi Projesi Olarak Planlamaya gei bakmndan da ok zel
bir yere sahip.
Habitat II. toplants Trkiye asndan ok baarl olarak bitmesine karn Yiit Glksz'n TOKI'nin
bandan ayrlmak zorunda braklmas sonucunda, Habitat Gndeminde ve Ulusal Eylem Plannda Hk-
metin sz vermi olduu pek ok konu uygulamaya kavuamam ya da uygulamaya kavumas
konusunda ciddi bir gayret sarfedilmemitir. Kanmca ok nemli bir frsat karlmtr. Glksz
grevinden ayrldktan sonra Ulusal Eylem Plannda her yerlemede rgdenmesi ngrlen
yerel habitatlara rnek olarak Bodrum'da bir rnek alma balatt. Ben de bu alma iinde yer aldm. Bu
deney benim iin STK'larn etkin olarak katld bir demokrasi projesi olarak planlamann nasl rgt-
lenebilecei konusunda bir laboratuvar oluturdu.
Bir Demokrasi Projesi Olarak Planlamann erii zerinde Dnmek
Habitat II. toplants dolaysyla yazdklarm TOK, Habitat II Tazlar balkl bir kitapta toplad. Bu
yazlardan sadece "Ynetim Kavram Tanra Tnetiim Kavramnn Gelimesinin Nedenleri zerine'Y bu kitaba
sekizinci yaz olarak aldm.
Planlamaya bir demokrasi projesi olarak yaklalmasnn gerisinde bu gelimeler duruyor. Bunun bir
tamamlaycs olarak da Bodrum Yerel Habitat gndemi almas iin yazdm "Bir Demokrasi Projesi Olarak
Terel Habitatlar" yazsn bu kitaba dokuzuncu yaz olarak koydum.
Habitat II. Konferansnn sonularnn alnd gnlerde Blent Tank yerel ynetimler ve yerel
demokrasi konularnn tartlmasna olanak veren bir platform oluturmak iin Ada Kentliyim dergisini
karma giriimi iine girdi. TMMOB'deki geni bir evreyi ve ehir planclarn dergi evresinde mobilize
edebilmek becerisi gsteren Blent'in abalarna ben de katldm. Nihal Ekin'de zveriyle derginin yaz
ileri mdrln yapyordu. Bu derginin hemen hemen her saysnda planlama ve yerel demokrasiyle
ilgili yazlar yazdm. Bunlardan "Artk Turttalik Bilgisi Kitabna Hapsolmayan Turttalk Sorunu" ve "Terel
Demokrasi in Kamu Alan Oluturmak Gerekir" adl yazlar bu kitaba onuncu ve onbirinci yazlar olarak
aldm. Her ikisi de bir demokrasi projesi olarak planlama anlayn gelitirmek iin gerekli olan konulara
eiliyorlar. Bu tr konular kitaba aldm on ikinci yaz olan "Kreselleen Moderniteyi Aan Dnya Artk
Temsili Demokrasiyle Tetinemiyor" ile daha kapsaml hale getirmeye altm.
Yanl Anlamay nlemek in Baz Konum Saptamalar
nsann seme zgrln ve geleceini kurmada sz sahibi olmasn salayacak birlikte planlanm
bir demokratik dzeni savunmak kolayca yanl armlara yol aabilecektir. Bu nerinin yanl
armlarndan biri liberalizmle zdeletirilmesi olabilecektir. Byle bir yanl arma
neden olmamak iin kitaba son yllarda yazdm "Liberalizmi Ontolo- jik Kabullerinden Yola karak Sorgulamak"
yazsn aldm .Trkiye'nin 1990'I yllarn sonunda yaad dini kktencilik ve ayrlklk bunalmlar,
Trkiye'nin gndemine Cumhuriyeti ve demokratik deerlerin bir atmas biiminde yansmt.
Cumhuriyetin 75'inci yl kutlamalar dolaysyla bu konuda yaplan bir soruturmaya verdiim bir yant
da bir baka yndeki yanl armlar engellemek iin kitaba koydum. Bu ksa yaz "Cumhuriyetin Eletirici
Konumunun Demokrasinin Gelitirilmesine Katk olanaklar zerine" baln tayor. Bu iki yaz kitabn on nc
ve on drdnc yazlarn oluturuyor.
Buraya kadar son krk yllk srede planlama kuramn neden ve nasl rendiimi, hangi olaylar ve etkiler
sonucu planlama konusundaki dncelerimin gelimesinin yksn anlattm. Bu anlatmn genel bir
deerlendirmesi yaplrsa, bir gei srecinin tanmland grlr. Bu gei, kitabn adnda da vurguland zere
aklc planlamadan, bir demokrasi projesi olarak planlamaya szckleriyle tanmlanmtr. Bu ok ynl bir geii
zetlemektedir. Bir ok alt eyi iermektedir. Bunlar; ynetimden, ynetiime; toplum yararnn dtan
verilmesinden, toplumdaki bireylerin semeleriyle olumasna; elitist yol gsterici planlamadan, katlmc birlikte
planlamaya; arasal rasyonellikten, iletiimsel rasyonellie, nesnel bilgiden, znelleraras uzlamlarn bilgisine
geiler vb. olarak sralanabilir.
Eer bir anlat bu rnekte olduu gibi bir konumdan bir baka konuma geii anlatyorsa, bu geiin
tamamlanmas anlaty sonlandrmak iin iyi bir frsat olarak grlebilir. Oysa bu aldatc bir sondur. Yaam
srdke deime srecek yeni geiler yaanmaya balayacaktr. nsan eylemlerini planlamakta akln
kullandka her zaman yle ya da byle bir planlama olacaktr. Bu planlamann biimi de srekli olarak yeniden
belirlenecektir. Ben de bu yeniden belirlenme macerasn yaamaya devam edeceim.
Bu kitabn tantmnn sonuna ulam bulunuyoruz. Sunu yazsn bitirirken, bu kitabn olumasnda TUBA
aratrma desteinin katksna atf yapmak zevkli bir grevi yerine getirmek olacaktr.
yi okumalar dileiyle
lhan TEKEL
Oran Kenti 13 Nisan 2009
ETL PLANLAMA KADEMELER
VE TPLER ARASINDAK LKLER VE PLANLAMA
ORGANZASYONU ZERNE DNCELER*
1. Giri
Mimarlar Odasnca benden mimarlk seminerinde merkezi planla dier planlar arasndaki ilikileri
incelemem istendi.
Dier planlar tanmnn ak olarak braklmas nedeniyle ve merkezi planlama da bir deil, ok trl
olabilecei iin konunun gerekteki erevesi ok daha geniti. Bu nedenle konuyu eidi planlama
kademeleri ve tipleri arasndaki i ilikiler ve bunlarn planlama organizasyonuna etkileri eklinde formle
ettim. Kademelenme ilikilerini incelerken de merkezi planlamaya arlk vermee altm.
Byle ok genel bir konu ok farkl ekillerde ve erevelerde ele alnabilirdi, bu yazda nce baz sorular
sralanacak ve bu sorularn cevaplar birbiriyle ilikili ekilde bu genel ereve iinde aranmaya allacak.
8. Planlama ve planlamada merkezileme istei nasl douyor?
9. eidi planlama tipleri ve kademeleri ve bunlarn ortaya kmalarnn nedenleri, nelerdir?
10. Bir lke iin optimum bir planlama kademelenmesi ve ilikileri dzeninin nerilmesi nelere baldr?
Planlama tipleri ve kademelerinin ilikilerinin evrimsel zellikleri var mdr?
* Bu yaz 15 Aralk 1969 gn Mimar Odasnda dzenlenen mimarlk seminerinde verilmi bildiridir. Mimarlar Odasnca yaymlanan seminer
kitabnda ve lhan Tekeli: Planlama ve lkesel Fiziki Planlama zerine, OTD, Mimarlk Fakltesi, Ankara 1971, ss 13-48'de
yaymlanmtr.
2. Byle kademeler halinde gelitirilmi planlama sistemleri varken, teker teker kiilerin karar verip
uygulamalar devam ediyor, bunun bir rasyoneli var mdr?
3. Hem topyekn karar verme ihtiyac hem tek tek karar verme istei nasl douyor?
4. eitli planlar arasnda btnleme ne demektir? Hangi btnleme derecesinden sonra tek bir plann
varl ileri srlebilir?
5. Genel karar erevelerinin veya planlarn varl halinde bunlarla tek tek kararlar arasnda nasl uyum
salanabilir? Bunun sreleri nelerdir?
2. Planlamann Fonksiyonlar Nelerdir?
Planlama szc birbirinden ok farkl politik sistemlerde, ok farkl byklk ve nemdeki toplum
birimlerinde, birbirinden deiik fonksiyonlar yerine getiren sreler iin kullanlyor. Gn getike planlama
eski ideolojik ieriini kaybederek olduka mphem bir terim haline geliyor. zellikle planlamalar aras ilikiler
zerinde durulacak olan bu yazda bu mphemliin sebep olabilecei yanl anlamalar ve karklklar ortadan
kaldrabilmek iin planlamann fonksiyonel bir snflamas yaplmaya ve farkl fonksiyonlar neren planlama
anlaylarnn i ilikileri kurulmaya allmaktadr.
Planlama srecine yklenilen fonksiyonlar balca drt grupta toplayabiliriz.
F - l ) Toplumu Dzenleyici (fonksiyonel olarak ileten) Esas Sosyal Messese Olarak Planlama
Bir toplum iin rasyonel politik ekonomik eylemlerin incelenmesine dorudan doruya teknikleri inceleyerek
balayamayz. Rasyonel sosyal eylemden sz edebilmek rasyonel hesaplama ve etkin kontrol srecinin varlna
baldr. (1)
Kapitalist sistemler iinde rasyonel hesaplama ve kontrol srecinin piyasa mekanizmas (fiyat sistemi)
tarafndan yerine getirildii varsaylr. Sosyalist sistemlerde ise rasyonel hesaplama ve kontrol srecinin salan-
masnda piyasa mekanizmasnn yerini, planlama bir messese olarak almtr. Sosyalist planlama srecinde de bir
ksm ihtiyalarn neminin deerlendirilmesi mekanizmasna braklabilir fakat bu da planlanmtr. (2)
F-2) Bir Toplumsal Messeseyi Dzeltici (Yardmc Messese) Olarak Planlama
Piyasa mekanizmasnn yalnz bana almasnn rasyonel hesaplama ve kontrol salayamad
gzlemler sonucu ortaya kmtr (Rasyonellik kavramn imdilik bylece kabul edelim). lkeleraras
etkileri olan ekonomik krizler, blgeler aras, snflar aras gelir eitsizliklerinin art, nce devletin
mdahalesini gerektirdi. Zaman iinde mdahalelerin etkisinin artrlmas sorunu bunlarn da planlanmas
ihtiyacn dourdu. Refah devleti (3) anlaynn beraberinde getirdii bu tip bir planlama, piyasa
mekanizmasnn yerine gememekle birlikte onu devaml olarak dzelten bir fonksiyon ykleniyor. Bir
sosyal messeseyi dzelten baka bir sosyal messese (4) oluyor. Bu halde planlamann varl sosyal bir
messesenin kt almasna (veya kt alt kansnda bir gr birliine eriilmesine) bal
olmaktadr.
Bu adan bakldnda P. Davidoff'un ileri srd "advocacy planning" (5) yaklamn da bu grup
iine sokmak gerekecektir. Daha ok ehirsel alanlarda sosyal snflar arasnda oulcu toplumun, st
snflarn yararna olan pazarlk srecinin etkisini azaltmak iin ehir plancsna veya sosyal plancya bu
pazarlk srecinde alt snflarn koruyuculuunu yapacak bir avukadk fonksiyonu ykleyen bu planlama
anlay da planlamaya toplumsal srecin hatalarn dzelten bir yardmc sre olma fonksiyonunu
yklemektedir.
F-3) Modern Ekonominin Bir Servis Sektr (6) Olarak Planlama
Bu anlay iinde planlama, rasyonellii artrmak iin karar organlarna tavsiyeler veren alternatifler
sunan bir teknik servis fonksiyonu (istiari) yklenmektedir. Planlama modern toplumun karmakl
iinde yardmna ihtiya duyulan bir ara olmaktadr.
Byle bir planlama eitli eylemlerin umulan sonularn inceleyen veya verilen bir genel hedefler
"cmlesi" varsa buna erimekte ne tip etkili ve tutarl bir program hazrlanacan arayan bir "kurmay"
fonksiyonuna sahip olmaktadr.
Bu halde genel brokratik yapya paralel olarak gelien bir planlama vardr. Planlamann varl esas
karar veren brokratik veya idari yapnn varlna ve onunla olan ilikilerine baldr. Burada belirtilmesi
gereken husus brokratik yapnn otomatik olarak planlamann bulunmasn ge-
rektirmediidir. yle ise planlamann varl belirli bir baka karar verme biiminin brokratik yapya sokulmas
demektir.
J. Dyckman (7) tipi planlamay bir artk "residual" veya tamamlayc faaliyet olarak ele alan grleri de bu
gruba sokabiliriz. Dyckman'a gre planlama dier karar verme messeseleri tarafndan verilmeyen kararlan verir.
Bu halde planlama eksiklikleri tamamlayan ve tutarll salayan bir fonksiyona sahiptir. Bu tip planlama bir
organizasyon iinde dnldnde (F3)', sosyal sistem iince dnldnde (F2)'yi yklenmektedir.
F-4) Eylemde ve Dncede Bir Aama Olarak Planlama
Rasyonel hesaplayabilme imkanlar insann evreye uyum yapma srecinin gelimesine paralel olarak artar.
Dncenin tabiatndaki deiiklik, dorudan doruya eyleme ve evre ile kurulan ilikilerin biimine baldr.
nsann evreye uyum yapma eklindeki gelimeye paralel olarak dncenin (planlamann) gelimesini ortaya
koymakta Kari Manheim (8) iki kavram kullanyor.
11. Eylem Yarap: Bizim balattmz bir eylem sonucunda nedensel ilikilerle meydana gelen ve az veya
ok bizim kontrolmzde kalan faaliyetlerin saysdr, (yaygnlk derecesi)
12. leriyi Grme Yarap: Bir ilk eylem sonucunda nedensel ilikilerle meydana gelen olaylarn az veya ok
hassas olarak tahmin edebildiimiz miktardr.
leriyi grme yarapnn art rasyonel hesaplama imkanlarmz artrrken, eylem apnn art rasyonel
kontrol artracaktr.
nsan dncesinde ilkel form doaya uyumun rastlantya dayanan bulularla artrld dnemdedir. Doal
ayklama her sreci dzenler. Dnce "deneme-hata" dzeyindedir. Bu dnemde dorusal bir dnce biimi
vardr.
kinci aamada insan bir amaca ulamak iin yalnz bir ara veya messeseyi bilinli olarak
deitirebilmektedir. Bilinli bululara dayanan bu dnemde sosyal sreler, toplumsal kurumlar ve doal
ayklamann bir karmndan meydana gelmekte, dairesel bir dnce biimi bulunmaktadr.
nc aama olan planlama veya planlanm dncede, bir tek ara veya messesenin dzenlenmesinden,
bunlar arasndaki ilikilerin dzen-
lenmesine veya bunlar kontrol etmeye geilmitir. Dnce ok boyutluluk kazanmtr, (sistem
yaklam)
Ampirik olarak eylem yarapnn ve ileriyi grme yarapnn hangi byklnden sonra bu
aamalara ulalacan sylemek zorsa da kavramsal olarak toplumlarn evrimiyle doan planlama
biimini ve planlamann kanlmazln ispatlamakta yararl olacaktr.
Gerek eylem yarapn, gerek ileriyi grme yarapn hem zaman iinde hem de belirli bir andaki
sistem iindeki ilikiler iin tanmlamak mmkndr. Bu halde farkl boyutlar iin farkl yarap
byklkleri sz konusu edilebilir. Toplumun gelimesiyle beraber her boyuttaki yarap artacandan,
planlama daha ok kapsaml olacak ve daha uzun zaman kapsayabilecektir. Bu ise planlamann
zelliklerindeki evrimsel deimenin yn olmaktadr. ss
Rasyonel eylemi bulmada bir dnce biimi olarak ortaya kan (sosyal sistemdeki rejim
semelerinden bamsz olarak) planlama teorilerini insan dncesinin nc aamasnda konmu
teoriler olarak ele alabiliriz. rnein seme teorisi "choice theory"de (9) planlama, bir sra semeler yapmak
yoluyla gelecekteki eyleme karar verme sreci olarak tanmlanmaktadr. Bu semelerde evrenin etkileri
ele alnmakla beraber planlama daha ok kiinin eylemi teorisinin (10) zel bir haline indirgenmi
olmaktadr.
Bir toplumda planlamann verilen drt fonksiyondan hangisine sahip olmasnn istendiine bal
olarak, toplumdaki planlamalar aras ilikiler, planlamada desantralizasyon derecesi ve planlamann hangi
zamanlarda yaplaca ortaya kacaktr.
Bir toplum iinde planlamann, birinci fonksiyonu (F 1) yklenerek, rasyonel hesaplama ve etkin
kontrolde sosyal sistemin esas sreci haline gelmesi, baka bir deyile ekonomik kalknmada ve sosyal
sistemin ilemesinde bilinli ve istee dayanan bir yolun izlenebilmesi iin "eylem yarapnn" yeterli
derecede bym olmas gerekir. Bu dzeye ulamak iin ise belirli bir gei devresi 1 gerekir. Bu anlamda
planlama zaman iinde belirli bir andan sonra balayacak ve devaml olarak var olacaktr.
Sosyalist devrimden sonra planl dneme gemeden nce sosyalist sektrn belirli bir bykle ulam olmas gerekir. Sosyalist sektrn
oluturulma dnemi bir gei dnemidir. Bu geii hzlandrmak iin planlama yaplabilir. Fakat bu halde planlama (F-2) fonksiyonuna
sahiptir. Rusya'da NEP dneminde olduu gibi.
Byle bir planlamann balad ilk dnemde, kaynaklarn tmnn tek ama (sanayileme) iin kullanlma
zorunluluu, devrimci deerlere sahip kadrolarn snrll, merkeziyetilii zorunlu klar.
Zaman iinde hedeflerin eitiendirilmeleri, devrimci deerlere sahip kadrolarn yayl ve snf elikilerinin
azal desantralizasyona imkan verir. (11)
(F -1) Fonksiyonlarn ykmlenen planlama, belirli bir gelime seviyesinden sonra balamakta, nce merkezi
olarak kurulmakta daha sonra desantralize hale gelerek devam etmektedir.
ikinci tip fonksiyonu olan planlamada, pazar mekanizmasnn veya sistemin dinamiinin ortaya kard
aksaklklar ortadan kalkncaya kadar planlama var olacaktr, ondan sonra planlama ortadan kalkacaktr. Bu halde
birincisinden farkl olarak, zaman iinde devaml olmayan, kesikli (Discrete) bir planlama vardr.
Geri kalm lkelerin kalknmas iin ileri srlen "n art" (precondition), "kalk" (takeoff) tipi (12) teorilerin
arkasnda byle bir planlama anlay bulunmaktadr. Bu halde planlama kendi kendine gelime srecinin ortaya
kmasn salamak iin belirli bir ana kadar yaplacak ondan sonra ortadan kalkacaktr.
Bu tip planlamann merkezi veya desantralize olmas, sistem iinde dnlen aksakln sistem iindeki
mekansal dalmna bal olacaktr. Belirli sabit bir "patternden" bahsedilemez. Bu erevede, toplum kal-
knmasnda olduu gibi ok desantralize gayreder veya faiz hadlerinin dzenlenmesi gibi tamamen merkezi
faaliyeder bulunabilir.
Piyasa mekanizmasnn yapsal olarak bu aksaklklar gstermesi dolaysyla, planlama kurulduktan sonra
devam eder, fakat bu planlamann kavramsal olarak kesikli (discrete) olma zelliini ortadan kaldrmaz.
Bu tip planlamann tanm dolaysyla, sosyal sistem iinde her geen gn bir yeni eksiin farkna varl veya
ortaya k sonucu sistem iinde para para birok dzeltme mekanizmasnn kurulmasn gerektirir. Bu ekilde
ok paral (desantralize deil yamama) bir planlama yaps doar.
nc tip planlama anlaynda ise planlamann varl esas karar organlarnn danma ve buna uyma
isteinin varlna baldr.2 Bu halde
Trkiye'de bu istek Anayasa zorunluluu haline gelmitir. (13) Madde: 41.
plann varl ve uygulanmasnn (planlamay kabul etme isteinin younluu) derecesi zaman iinde
dalgalanmalar3 gsterecektir. Fakat teknolojik gelimeye paralel olarak toplumun ulat karmaklk
derecesi bu anlamdaki bir planlama fonksiyonunu ad ne olursa olsun kanlmaz yapar.
Bylece bir planlamann (F3) desantralizasyon derecesi, tanm nedeniyle, genel idari ve ekonomik
yapnn desantralizasyon derecesi ile zdetir.
Drdnc tip planlama yaklam veya tanm genel bir planlama teorisi gelitirme gayretleri ile st
ste dmektedir. Byle genel bir planlama teorisinin temel artlarndan biri her rejim iin geerli
olmasdr. (14) (Politik rejim boyutu kaldrlmtr)
Teknolojinin ve insan bilgisinin birikme sreci dolaysyla gelimesi kanlmazdr. (15) Bu ise eylem ve
ileriyi grme yarapnn artmas demektir. Bu artlar (n) boyutlu olarak dnmek gerekecektir. Bu
boyutlar iinde zaman boyutu en nemli boyut olmaktadr. Planlamann varl iin eylem yarapnn ve
ileriyi grme yaraplarnn zaman boyutu iinde olmas ve bu yaraplara tekabl eden zaman iinde
belirli seviyede bir gvenlik (16) umudu olmas gerekir. Gerek sz konusu yaraplarn zaman boyutu
iinde sfr olmas gerek gelecekteki zaman sresi iinde gvenlik umudunun sfr olmas planlamay
gereksiz klar.
Eylem ve ileriyi gre yaraplarnn artnn kanlmazl bu anlamdaki planlamay her rejim, nite ve
kii iin kanlmaz yapar ve yaygn- latrr.
Eylem ve ileriyi grme yarapnn artmas demek, ayn zamanda merkezileme (centralization)
imkannn da artmas demektir. Bu yaraplar- daki artn planlamay gerektirmesi kadar merkezilemeye
de imkn verdiinin dnlmesi, drdnc tip planlama anlaynn kii leinden toplum leine
karlmasn salar.
Bir sosyal organizasyonda merkezileme, sosyal kuvvetin (kontroln) bir noktada ylmas ve bylece
kollektif faaliyederin daha kk bir grup tarafndan kontrol olmaktadr. Dolaysyla bir anlamda
mekansal ierii vardr.
Trkiye'de 1933, 1947, 1960 planlama denemeleri bu anlamdaki bir
dalgalanmay gstermektedir.
Byle bir kuvvet ylmas genellikle ekonomik gelime ile paralel giden endstrileme, ehirleme ve
brokratizasyon ile sk ilikilidir. ehirlemenin varl veya mekanda ylma merkezilemeyi ekonomi alt sis-
teminin dna tar.
Genel olarak organizasyonel merkezileme ve desantralizasyon birbirinin kart iki zm gibi kabul
edilmektedir. Buradaki anlamnda, kuvvet ylmasnn (kontrol) gerek kart (negation) anaridir, de-
santralizasyon deil. Bir organizasyonun desantralizasyonu ancak belirli bir minimum (eik) merkezileme ve
kuvvet birlemesinden sonra sosyal sreler tarafndan meydana getirilebilir. Desantralizasyon, sistemi veya
kuvveti (kontrol) ortadan kaldrmaz, fakat kuvveti, (otonom) kendi bana karar verme kapasitesinde olan
niteler arasnda datr. (17)
Bu tip merkezileme desantralizasyon ilikisine analog bir ilikiyi metropoller altkentler (suburb) arasnda
gryoruz. Altkentler de "suburb" ancak belirli byklkte bir ehirsel ylma olduktan sonra meydana gel-
mektedir.
Bu halde de (F4) planlamann nce merkezilemesi sonra desantra- lize olmas evrimsel bir sra olarak
kyor. Birinci tip (F- l)'nin evrimsel sras ile benzerlik kuruyor.
Yukarda en zelden en genele doru sralanan planlama fonksiyonlarnn kendi aralarnda ilikileri vardr. En
zel olan daha genel planlama fonksiyonlarn otomatik olarak iinde bulundurur. Eer bir sosyal sistemde (F-l)
varsa (F-2), (F-3), (F-4)' de otomatik olarak beraberinde bulundurur. (F-2)'i de (F-3) ve (F-4)', (F-3) de (F-4)'
iinde bulundurur. (F-l) ve (F-2) Toplumsal dzeyde, (F-3) organizasyon dzeyinde (F-4) kii ve eylem dzeyinde
planlamadr. Byle bir nite byklne gre yaplan ayrm yukardaki nerimizi aklamaktadr.
Organizasyon teorisi rasyonel karar verme teorisiyle ayrlmaz bir ekilde birlikte gelimitir. (18) Bu, (F-3) ile
(F-4) n btnlemesinin baka bir kantdr.
(F-4), varl dierlerinin varlna bal olmayan en niversal tiptir.
3. Planlama Tipolojileri ve I ilikileri
Plan ve planlama szyle ok farkl fonksiyonlarn ifade edilmesinin tesinde, birok planlama
eidinden sz edilmektedir. Bu planlama eitlerinin de birbirleri arasnda karlkl ilikiler ve tutarllklar
vardr. Bu ilikileri ve bunlarn arasnda yaplacak semelerdeki tutarllklarn neler olabileceini gstermek
iin eitli planlama tipolojileri gelitirilmitir.
Toplum iinde rasyonel planlama, baka bir deyile rasyonel hesaplama ve kontrol fonksiyonlarnn
grlmesinde de toplumun btn dier fonksiyonlarnda olduu gibi gelime ile beraber ihtisaslama ve i
blmnn olmas beklenir. (19)
Organisazyon teorisinde, ihtisaslara ayrmann amaca, srece, yere, zamana ve mteriye gre alternatif
ekillerde yaplabilecei incelenmektedir.
Planlamann nc tip fonksiyonu (F3) dnlrse, planlamann ihtisaslara ayrlmasnn toplumda
mevcut olan i blmne paralel olmasnn zorunluluu ortaya kar. Toplumda belirli sektrel bir i
blm varsa planlamann, gerek hesaplama ekonomileri ve gerekse de kontrol etkinlii bakmndan buna
paralel iblm yapmas normaldir. Bu halde toplumdaki dey ihtisaslamaya paralel olarak, dey bir
planlama ortaya kar.
Bir toplumda iblm ve ihtisaslamann artmasnn dourduu en nemli ihtiya, toplumun
btnlemesinin salanmas veya kordinasyo- nun4 salanmas ihtiyac, toplum iinde yatay ihtisaslarn
domasna yol aar. Toplumda yatay fonksiyonlar gren organizasyonlarn yansra yatay planlama da
doacaktr.
Dey planlamann organizasyonel olarak toplumun dey ibl- myle akma ihtiyac ayn ekilde
yatay planlama fonksiyonlar iin de sz konusudur. Toplumun btnlemesini salayan yatay kurulular
ile yatay planlama kurulular zdeleme zorunluluundadr.
Bu genel prensipten olan sapmalar daha ok yatay planlamada ortaya kmakta ve bu planlamalarn
baarszlklarnn nedeni olmaktadr. (Trkiye'deki blge planlama rneinde olduu gibi)
Hangi faaliyetlerin, nerede, hangi zamanda grlecei anlamndadr.
Bu tartma sonunda ilk ikili planlama snflamas elde edilmi olmaktadr.
Dey Planlama -< ------Yatay Planlama
Bu ikili ayrma benzer olan fakat tam olarak st ste dmeyen planlama snflamalarnn
tarifi yaplmaktadr. Bu, farkl rejimlerin bu ihtisaslara verdii role bal olmaktadr. Sosyal planlama eitli yerlerde u alt ekilde
tanmlanmaktadr.
6. Kamu sektr iinde yaplan btn planlamalar (mal retimi dahil) sosyal planlamadr. (Bettelheim)
7. Ekonomik ve fiziki planlamann amalarn gerekletirmede tevik unsurlarnn ynetilmesi (manipulation of incentives).
8. nsan kaynaklar planlamas.
9. Toplumsal deer teknii alan (area of value technique).
10. Kamu hizmederinin planlanmas (Hastahane okul, vb.).
11. Bir artk (residual) olarak ekonomik ve fizik planlama dnda kalan alanlardaki planlama.
genellik dzeyinde yatay planlamann veya dier planlarn i ilikilerinin kurulmasnn istenmesi,
planlarda lek farkllklarn ve planlarn etkiledii alanlarn farkllklarn dourmaktadr.
lek farkllklar kalite farkllklar meydana getirdii iin lek deimelerine paralel olarak planlama
iin gerekli hner ve ihtisaslar ile bunlarn kompozisyonu deimektedir. Bu deime genel dzeyden
Makro plan
12. Plan7
13. Program8
14. Proje9
Kapsamlarna gre mekansal ierii bulunan snflandrma ile mekansal ierii olmayan snflandrmann
kademeleri arasnda makro ve mik- roluk bakmndan bir karlkllk (tekabliyet) vardr. Mekansal
ierii olan snflama daha incedir
Planlamay i ve hner blmne bal olarak yaptmz snflandrmann tesinde, rasyonel hesaplama
ve kontrol iin kabul ettii yaklamlara gre, baka bir deyile planlama stillerine gre de snflayabiliriz.
Rasyonel hesaplamadaki tutumlarna gre iki tip planlama snflamas yaplabilmektedir. Bu
snflamalarn bir eidi, hesaplamalarnda hassas matematiksel tekniklerin kullanlmas ile yaplan
kantitatif planlama, ve genel zellikler, ikincisi, ilikiler zerinde durarak yaplan daha ok tecrbeye
sezgiye (intiution) dayanan kalitatif planlama olarak yaplabilir. (20)
Kantitatif planlama -< ------------------ Kalitatif planlama
"Hard" "Soft"
(Sezgisel (Intiutive) Planlama (Heuristik Planlama)
Bu iki yaklamn bir sentezi olarak yeni beliren bir grubu "heuristik" (23) planlamay da burada belirtmek
gerekiyor.
Gerek plan sonucunda ulalan zmler ve gerekse yaplan analizlerde, deterministik veya probablistik
sonular ve ilikiler kullanldna gre de planlama
Makro
Mikro
Politika , (21) yalnzca bir kararlar toplam deildir. Bir seri geniletirilmi birbiriyle ilgili, yrrlkte olan kararlarn akmn ynlendirecek
ifadelerdir.
Plan, (22) baz alanlarda veya sektrlerde veya ekonominin tmnde hesaplamalar sonunda yukardan gelerek ulalan bir eydir, (kararlar,
hedefler). Projelerin bir araya getirilmesiyle deil, genel hedeflerden gelerek ulalmaktadr.
Program, belirli bir corafk mekandaki ve belirli bir zaman aralndaki koordine edilmi projeler cmlesidir.
Proje, programlamada gz nne alnacak en kk yatrm nitesidir.
Deterministik Planlama -< > Probablistik Planlama
K.l. Informative
K.2. Descriptive
K.3. Indicative
K.4. Stimulative K.5. Competitive K.6. Normative K.7. Imperative
Bu kontrol biimlerinin hangisinin veya nasl bir komposizyonunun kullanlaca politik rejimin 10
tercihlerine bal olmaktadr. Her politik rejimde bu kontrol aralarnn belirli bir karm bazlarna
arlk verilerek kullanlmaktadr. Eer bir zel kontrol biimi kullanlyorsa, daha genelleri otomatik
olarak iinde bulundurmaktadr. Yani K-7 K-6, K-5, K-4, K-3, K-2, K-l'i kapsamna alr (fonksiyonel
planlanma snflamalarnn birbirini ierdii gibi).
Planlamada dzenlenmek istenilen ilikilerin zaman sresine gre de planlar
(bilgi verici) (tasvir edici) (yol gsterici) (kkrtc) (yaran) (normatif) (mecbur edici)
( 20 yllk) (7 yllk) ( 2 yllk)
Uzun vadeli Orta vadeli Ksa vadeli
olarak e, ayrabiliriz. Bu srelerin tayininde esas faktrn eylem yarap m, ileriyi grme yarap
m olduunun tartlmas bize zaman stratejisi
Fransz Planlamas : Indicative Stimulative ngiliz Planlamas : Stimulative Normative Yugoslav
Planlamas : Competitive Stimulative Sovyet Planlamas : Normative imperative kontrol
biimlerine arlk vermektedir.
bakmndan yeni bir tipi, "rolling" plan tanmlamaya imkn verecektir. Ksa vadeli planlarn sresinin
tayininde eylem yarapnn zaman olarak11 ifadesi nem kazanrken, uzun vadeli planlarda ileriyi grme
yarap nem kazanmaktadr. Orta vadeli planlarda ise bu iki kavram st ste dmektedir. "Rolling" plan
anlayna gre planlarn her yl yeniden gzden geirilmesi ve yeni bir plan yapma ihtiyac, ileriyi grme
yarap ile eylem yaraplarnn farkllndan domaktadr.
Planla yaplmak istenilen deiikliklerin nem derecesine gre farkl tipte snflama kabil olmaktadr.
15. Deimenin yapsal olup olmadna gre,
Byme tipi planlama ------------- Kalknma tipi planlama
16. Deimenin bilinli olarak yaplmas veya tahmin edilmesine gre Projektive planlama
------------------------------------------- Prospektive planlama
17. Esas deime kararlarnn planlamaya dtan veya bir st kademeden verilmesine veya kendi iinde
kararlatrlm olmasna gre,
Uyum yapan (Adaptive) ----------- Gelitirici (Developmental)
planlama planlama
olarak snflandrlabilir.
Vektr yaklamnda etkinin sistem iinde bytlm (amplified) etkileri hesaba katlmamakta sistem
yaklamnda katlmaktadr. Bu anlamda vektrel planlama anlay, eylem yarap ve ileriyi grme
yarap ile aklanan planlama anlaynn dna dmektedir.
Dier bir snflandrma, planlama organizasyonunda karar veren unsurlarn mekan iinde ylma ve
dalma derecelerine paralel olarak
ehir planlarnn hazrlanmasnda projeksiyon sresinin 50 yldan 15-20 yla indirilmesi, ileriyi grme yarapnn 15-20 yl aamamas
dolaysyladr.
Tek merkezli -< ----------- ok merkezli
(Monocentric)12 (Polycentric)13
yaplabilir.
eitli ekillerde gelitirilen planlama tipolojilerinin arpmlar (product) birok alt planlama snflar
ortaya karacaktr. rnein planlamann disiplinlere ve mekansal ierii olan kapsamlara gre
snflandrlmasnn arpmlar, milli fiziki plan, blgesel ekonomik plan vb. dir. Yukarda verilen
topolojilerin arpmlar ile 1.870.748 alt tip elde edilebilir. Bu tipolojinin hcrelerinin hepsi dolu deildir.
Hangilerinin bo olduu, hangi plan tiplerinin birbirleri arasnda tutarllklar olduu birinde yaplan se-
menin genellikle hangi dier semeleri de gerektirdii aratrlarak aada ortaya konulacaktr.
Bu snflamalar iin seilen iblm, bilimsel disiplinler, lek farkllklar, zaman, deime
bykl, hesaplama ve kontrol biimi, boyutlar genellikle birbirinden olduka bamsz olmakla
beraber birok hallerde st ste den snflamalar vermektedir, baka bir deyile bu snflama karlkl
dlayc (mutually exclusive) deildir.
Bu plan snflarnn birinde yaplan semelerin, i tutarllklar nedeniyle dier semeleri otomatik olarak
yapmaya itmesi, bu tipolojinin verdii snflamann hcrelerinin tam dolu olmadn gsterir.
Bir planlama sz konusu olduunda genellikle bu tipolojik snflardan biri seilecektir. Bu seim ise sz
konusu yerdeki planlama anlayna, sosyal sistemin zelliklerine, gelime dzeyine, snf yaps, karar
evresi vb.ye tabi olacaktr. (24)
Planlama teorisinin belki de en nemli konusu, verilen planlama konusuna, iinde olunan karar evresine
en uygun planlama stilinin ve tipinin seilmesi ve byle bir planlamay yapmak iin hangi teknikler
komposizyonunun en iyi olduunun bulunmasdr. Karar evresinin zaman iinde deitii dnlrse,
planlama stili ve teknikleri kompozisyonunun da zaman iinde deitirilmesi gerekecektir.
Yukarda verilen tipolojilerde yaplan semelerin tutarllklarn gstermek iin tablo gelitirilmitir.
"Monocenteric" planlamada mkemmel bir momopoly ve monopsony vardr .Btn arz ve talep plancnn kafasnda dengelenmitir
"Polycentric" planlama uta, pazar mekanizmasna indirgenmitir
Dey ve yatay planlama tipleri tanmlar gerei, u zellikleri ilerinde bulundurmaktadr. Bunlar
mutlak olarak tam bal ilikiler deildir, nemli serbestlik dereceleri braklmtr. Eer bu serbestlikler
olmasa idi dey ve yatay planlama ayrm tek boyut olarak planlan snrlamada yeterli olurdu.
Burada verilen i tutarllklar genel olarak dnmek gerekecektir, karar evresinin zelliine bal
olarak planlama organizasyonlarnn varlklarn koruyabilmeleri iin bu i tutarllktan sapmalar olabilir.
(25)
-V
14 Daha nceki blmlerde tek hedefli ve ok hedefli (multi purpose) ayrm, dey ve yatay planlama, vektr ve sistem yaklam ayrmlaryla
akt ve organizasyon seviyesinde olsa bile saf tek hedeflilik bulunmad iin verilmemitir.
GV
Planlarn kapsamlarna gre olan snflamalar ile dier snflamalar arasndaki tutarllklar aada
verilmektedir.
Teorik Pragmatik
Buradaki snflamada verilen ikili zellik deimelerini bir kutupsal ayrm deil bir srekliliin
ucu olarak (contunium) dnmek gerekir.
Planda ngrlen deimenin byklne gre kalknma tipi ve byme tipi olarak yaplan
snflandrmaya paralel olarak yaplmas gerekli tutarl semeleri yle sralayabiliriz.
Kalknma planlamas Bvme tipi planlama
-< --------------------------------------------------------------------- ------------ >- Uyum yapan (adaptive)
Prospektive --------- --------- >- Projektive
-<
Tek merkezli --------- Tek merkezli veya
ok merkezli
Sistem yaklam --------- --------- Vektr yaklam veya
sistem yaklam
Imperative, Normative ------- - ------------->- Indicative, Stimulative
Makro --------- --------- >- Mikro
Deterministik --------- --------- Probablistik
Bu ekilde plan tiplerinin bazlarnn karlkl ilikilerini incelemi olduk. Her plan snflamas iin
byle tablolar gelitirilebilir. Burada verilen tablo dier tablolarn nasl kurulabilecei zerine yeterli
fikir vermektedir. Bizim konumuzda arlk verilecek olan merkezi plan ile dier planlar arasndaki
ilikiler ikinci tabloda gelitirilmitir.
Bu snflamalar arasndaki tutarllklar tablolar, bu planlarn karakteristiklerini ve zelliklerini dier
planlama tiplerine atflar yaparak tanmlamak demek olmaktadr.
Bize verilen konuda ise mekansal ieriklerine gre kapsamsal snflamann (lke - blge - mahalli - tek
birim) i ilikileri zerinde durmamz istenmektedir. Bu ilikiler planlarn kapsamlarna gre verdiimiz
ikinci tip snflamann, (politika - plan - program - proje) i ilikilerinden farkldr. Bu snflamann znde
birbirleri arasnda dey olarak btnleme bulunmaktadr. Daha ok dey tip bir planlamay ve en
genel karar dzeyinden en zel, uygulamaya ynelen karar dzeyine inmeyi ifade eder.
Mekansal ierii olan kapsamlara gre snflandrmada ise lkesel plan, blgesel plan, metropoliten
plan, vb. sz konusu mekansal iindeki btn faktrleri gz nne alarak en iyi zm bulmaya alt
iin disiplinler aras ve yatay planlardr. Bu alan iinde eitli faktrleri bir arada dnmenin faydalarn
maksimize etmee altklar iin kendi aralarnda
btnleme mekanizmalar gelimemitir. Bunun dier bir sebebi bu kademelerdeki planlamalarn
toplum iindeki messeselemelerinin farkl zamanlarda farkl ihtiyalar nedeniyle birbirinden bamsz
olarak gereklemeleri yzndendir. ehir planlama, lkesel planlama, blge planlamann, ayr ayr
toplumlarda eylem ve ileriyi grme yaraplarnn artna paralel olarak ortaya kmasndan dolay
belirli messeselemi ekilleri vardr. Bu, btnlemeyi salayacak yeni biimlere gemede m-essesevi
ataletler dourmaktadr.
rnein lkesel planlar kendi ilerinde politika, plan, program proje ilikilerini kurarken, blge plan
da kendi iinde plan, program, proje ilikilerine dayanan btnler kurmaktadr. Bu halde lkesel ve
blgesel planlarn btnlemeleri salanamamaktadr. (Trkiye'deki bugnk durum)
Eer lkesel ve blgesel planlarn btnlemesinin salanmas isteniliyorsa, blge planlarna
dayapan bir lkesel plann yaplmas (Fransa gibi) veya btn lkeyi kapsayn blge planlarnn birbiri
arasnda yararak lkesel hedefleri gerekletirmee almas (Yugoslavya gibi) sz konusudur. Bu iki
halde de blge planlar "developmental" karakterini korur.
Dier bir yol lkesel plann bu btnlemeyi salamak iin, mekansal dalmla ilgili hedeflere uygun
olarak blgesel planlara hedefler, d kararlar vermesi ve tahsisler yapmas (Polonya gibi) olabilir. Bu
halde blge planlar bir karakter kazanr.
lkesel plan ile blgesel planlar arasnda gelitirdiimiz karlkl ilikilerin, blge planlar ile onun
altndaki kademeler iin de benzer ekilde gelitirilebilecei aktr.
4. Bir lkede Planlamann Kademeler Halinde Organizasyonu Nasl Olmaldr?
Bir lkede planlama kademeleri aras ilikilerden bahsederken karlalmas kanlmaz olan soru;
bir lkede optimum planlama organizasyonu ve bunlarn arasndaki ilikilerin rasyoneli nedir
sorusudur.
Byle bir optimum, veya bunun prensipleri bilinmeden yaplacak, planlama tipleri ve kademeleri
ilikileri, almas ya planlama organizasyonunun biiminden bamsz olarak gelitirilmek zorunda
kalr, o zaman ok daha soyut ve geneldedir ya da verilmi bir planlama organizasyonlar yapsn kabul
ederek bunun ilikilerini tartr, bu halde verilen yapnn irrasyonelliklerini de beraberinde getirir.
Bir optimum planlama organizasyonu iin u sorunun cevaplandrlmas gerekecektir.
Bunlardan birincisi planlama tipolojisinde grdmz sektrel ayrmn optimumu nedir sorusudur.
ikincisi optimum merkezileme veya desantralizasyon derecesi ve ka- demeleme sorunudur.
ncs, bu optimum sektrel planlama ayrm ile optimum planlama kademelemesinin i ilikileri
nasl kurulmaldr ve bu husus ilk iki optimum kavramn nasl etkiler sorusudur.
Biz burada daha ok iinde mekansal ierii bulunan ikinci konuyu incelemeye alacaz; optimum
planlama kademelemesi ve desantralizasyon derecesi ne olmaldr?
Planlama kademelenmesinin tartlmasnda iki genel prensip konulabilir.
(1) Planlama organizasyonu lkenin genel ynetim yapsna paralel olarak gelimeli. (Planlamann 3 No'lu
fonksiyonu) Planlama genel olarak ynetimle btnlemelidir.
Planlama ile ynetim fonksiyonunun yabanclamas planlama fonksiyonunun ynetimden farkl zamanda
ortaya kmas dolaysyla olmaktadr. (Trkiye'deki blge planlama fonksiyonu gibi). ehir planlamann
tekabl ettii bir geleneksel ynetimsel nite belediye, lkesel plann tekabl ettii bir merkezi hkmet
varken, blge planlamann tekabl ettii bir ynetimsel kademe yoktur. Trkiye'deki il ve blge
kavramlarnn farkl olmas dolaysyla, blge planlama ynetimsel kart olmayan bir planlama kademesi
haline gelmekte, bir alt kademeyle zellii icab birle- emeyeceinden bir st kademe ynetimsel yapyla
btnlemeye alarak, merkezi ynetim fonksiyonu iinde, devlet plannn bir paras haline gelmee
uramakta ve bamszln kaybetmektedir. Bu halde esas olan lkesel plan blgesel sorunlarla da
urar olmaktadr. Blge plan kendi kademesine tekabl eden ynetimsel ilikilerden yabanclam
olmaktadr.15
Trkiye'de blgesel valilikler kurma (26) istei byle bir yabanclamay ortadan kaldrmak iindir.
(2) Planlamann kademelemesi mekan organizasyonundan bamsz olarak dnlmemelidir.
Ynetimsel yap ve planlamann dayand kuvvetin mekan iinde dalm, ekonomik faaliyetlerin ve
kiilerin mekandaki dalma ekline baldr. Kuvvetin veya kontroln dalmnda hangi toplumsal sre
bulunursa bulunsun bu srelere, mesafe girdileri ve ylma ekonomileri etkiler yapaca iin mekansal
organizasyon biimiyle ok sk ilikileri vardr.
Mekan organizasyonunda teknolojik gelimeye paralel olan deimeler, yeni bir ynetimsel yap ve
planlama kademesinin kurulmasn zorlamaktadr. rnein endstriyel toplumun gelimesi sonucu doan
metropoller, metropoliten planlama ve metropoliten hkmet kavramlarn getirmitir. (27) Burada belki en
ilgili zelliklerden biri dier ynetim eitlerinin aksine nce metropoliten planlama daha sonra
metropoliten hkmet kavramnn ortaya kmasdr. Dier planlamalarn ortaya k ise ynetimsel
yapdan sonra olmutur. Bu farkn nedenini bu yeni mekansal organizasyon biriminin belirdii dnemde
insan dncesinin planlama aamasnda olmasyla aklayabiliriz.
Bu soruna dier bir ynden, optimum planlama iin optimum bir yerleme yaps kademelenmesi
vardr diye de bakabiliriz. Probleme, planlamann karar verme ve kontrol fonksiyonlar asndan bakarsak,
mekansal yapy ve ekonomik faaliyetierin dalmn douran ekonomiler yannda, karar verme
ekonomilerinin mertebesi ok kk olacaktr. Fakat kontrol16 problemi mekansal yapnn ortaya kn
etkileyici olmaktadr. Optimum kontrol iin optimum bir yerleme yapsndan bahsedilebilir.
Yukarda planlama organizasyonunun btnlemesinin gerekli olduunu sylediimiz ynetimsel
brokratik yap, ehirsel yap (mekan organizasyonu) birbirinden olduka farkl bilimsel disiplinler ve
evrelerde benzer terimlerle tartlmaktadr. Merkezilemede centralization, kade- melenme gibi. Planlama
organizasyonununda ayn terimlerle tartlmas doal bir sonutur.
Teknolojik gelime ile tarmsal art deerin artmasnn st snflarn teekklne
imkan vermesi, ehirlerin domasna sebep olmutur. Buna, kontrol maksimize eden bir mekan organizasyonu sorunu olarak bakabiliriz.
Bir toplumda yerleme yapsnn merkezileme derecesi, ehirleme yzdesi olarak ifade edilir. Karar
yapsyla17 paralellii kurmakta merkezileme oran olarak en byk yzde alnabilir.Merkezileme
yzdesi, ehirleme ekonomilerinin ve ehirleme disekonomilerinin bir dengesi olarak ortaya kmaktadr.
Benzer bir yaklam karar verme organizasyonu iinde gelitirebiliriz. ( 2 8 )
18. Karar iin bilgi toplama masraflar merkezilemeye paralel olarak artar, (merkezileme
disekonomisi)
19. Bilginin ilenmesi (pocessing) masraflar merkezilemesinin art ile azalr, (merkezileme
ekonomileri )
20. Karar vermede harcanan planc ve idareci zaman, sistemin btnnde merkezileme arttka azalr,
(merkezileme ekonomileri)
21. Verilen kararlarn sonularnda sistemi btn olarak dnmekten doan krllklar, toplu bak
avantajlar merkezileme ile birlikte artar (merkezileme ekonomileri)
Rasyonel karar verebilmek iin gerekli en nemli girdilerden bilgi akm probleminin teknolojinin
gelimesine paralel olarak merkezileme lehine gelitii sylenebilirse de bir organizasyonun
merkezileme derecesi toplu bak avantaj18 ile katlma (participation ) arasnda, kurulan dengeye bal
kalacaktr.
Bu dengenin kurulmas basit bir etkinlik sorunu deil toplum iindeki ynetimle ilgili genel deerler
sorunudur. zellikle son yllarn olaylar hibir kamu idarecisi, ii lideri ve zellikle niversite
rektrnn, katlma stratejisi olmadan, probleme etkinlik sorunu olarak bakamayacan gstermitir.
Katlma bir sretir, kendi bana bir zm deildir. Planc bunun srelikten kp bir rn olmasn
nlemelidir. (30)
Toplumda ynetimle ilgili genel deerlerin deimesine paralel olarak merkezileme derecesi deime
durumundadr.
ehirlemede ylma yzdesi, belirli byklkteki yerlemelerdeki nfusun toplam nfusa oran olarak verilmektedir. Brokratik yapda ise
en st kademede toplanan karar miktanna bal bir tanmlama vardr. Byle olunca iki ayn tipteki kademelenme ve ylma olgusunda
merkezilemenin llme biimleri farkldr.
Firma seviyesinde (organizasyon teorisinde) bilgi toplama ile toplu bak avantaj arasndaki denge sorunu Marschak (29) tarafndan
incelenmitir. Toplum leinde etkililikten ok deerler nem kazanmakta, dengenin teekklnde katlma potansiyelleri nemli
olmaktadr.
Bir mekansal organizasyonun tanmlanmasnda merkezileme derecesi veya yzdesi ancak ok global
bir ldr. Kademeli bir yapy tanmlamakta yetersiz kalmaktadr nk bu l kademelenme biimi
hakknda bilgi vermemektedir. Isard bu konuda gravite modellerinden faydalanarak katlma potansiyeli
(31) denebilecek kademelenme hakknda da bilgi ieren bir l gelitirmi olmasna ramen bu lden
optimum kademe says hakknda bir fikir elde edilememektedir. nk ayn katlma potansiyeline sahip
birden fazla kademelenme ekli vardr.
Mekanda bir kademelenme olmasa eit byklkte ehirler eit byklkte krsal alanlar ierecek
biimde dalsa idi bir tek ehirleme oran yeterli olurdu. Ancak yerlemelerin, buna analog olarak,
planlama organlarnn ve brokratik yapnn kademeletikleri gzlenmektedir.
Bu kademelenmelerin optimum olmas sorunu, mekan organizasyonu teorisi iinde "merkezi yer"
(central place) (32) teorisi olarak gelitirilmitir. (Lsch Christaller) Buna karlk organizasyon teorisinde
bu konu ok ilenmemitir. Burada planlama organizasyonu kademelenmesi ile ehirsel kademelenme
teorileri arasnda analojiler kurularak sonulara gidilmee allmaktadr.
Bir mekanda ehirsel kademelenmenin meydana gelmesinin sebepleri unlardr.
22. Faaliyetlerin optimum byklklerinin (firma) farkl olmas,
23. Uzaklk ile faaliyetlere katlma isteinin azalmas (Ekonomide ulatrma masraflarna paralel
olarak talebin sfra inmesi, vb.),
24. Kiilerin eitli mal ve servislere olan taleplerinin farkl byklklerde olmas,
25. eitli mal ve servislerin kullananlar tarafndan depolanma zamanlarnn farkl olmas, baka bir
deyile talep sklklarnn farkl olmas,
Bu drt nedenden her birinin varl kademelenmeyi gerekli klar. Bu gereklilik normatif olarak
gsterilebilir.
Benzer nedenleri planlama ve karar sistemleri iin yle yazabiliriz:
K.l. Farkl genellik seviyelerindeki yatay planlama kararlarnn verilmesi iin gerekli bir optimum
disiplinler aras karm, dolaysyla bir or- ganizasyonel optimum byklk vardr.
K.2. Uzaklk arttka uygulamay kontrol imkn, dolaysyla kararn etkinlii azalmaktadr. Baka bir
deyile bu karara talep19 dmektedir.
Burada eylem yan apna benzer bir kavram mekansal boyutta kullanm oluyoruz.
K.3. Uygulama birimlerinin veya eylemde bulunanlarn farkl genellik seviyesindeki kararlara
ihtiyalarnn says farkldr.
K.4. Her kararn geerlilik sresi (depolanma miktar) farkldr.
Bylece ehir kademelemesi ile ilgili analoji kurulduktan sonra kade- melenmenin gerei gsterilmi
olur. Ka kademe gerekeceini de Chris- tallerin (33) (centrality of goods) "mallarn merkezilii"ne paralel
olarak "kararlarn genellii" (range of goods) "mallarn etkinlik mesafesi"ne paralel olarak "bir kararn
uygulamay etkileme mesafesi" analojilerini kullanarak bulabiliriz. Christaller'in sisteminde her kademenin
bir alt kademesi olan fonksiyonlarn ka tane olduunu gsteren 3, 4 ve 7li serilerden 3'l seri pazar
prensibine 4'l seri ulam prensibine 7'li seri ynetim prensibine dayanmaktadr. Lsch ise ok daha sk
aralklar olan seriler nermektedir. Chritailer'in sistemi bu kadar ince aralkl olmad iin d
ekonomilerin gz nne alnmasna daha ok imkan vermektedir.
Benzer ekilde, karar organlarnn kademelenmesinde de d ekonomiler dolaysyla kademe says az
olmak eilimi gsterecektir.
P. Ylvisaker (34) USA politik sistemindeki gzlemlerine dayanarak kademenin varln neriyor,
(lke, blge, mahalli) Metropoliten idare ve hkmetin kurulmas eklindeki zorlamay da ikinci
kademenin teekkl olarak gryor. Rusya'da (35) (lke, cumhuriyet, oblasts) ayrmnda mekansal ierii
olan kademe gryoruz. Yugoslavya'da ise beli bir ka- demelenme vardr. (36)
Optimum planlama organizasyonunun ynetimsel yap ve mekan organizasyonu yaps ile akmas
prensiplerinin, bu iki yapda kademeli olmakla beraber ikisinin kademelerime ekilleri farkl olduundan,
ayn anda gerekletirilmesi her zaman beklenemez.
Bu atmann zmlenmesi iin yle iki farkl yaklam gelitirilebilir.
(1) Yerleme yapsnn i ilikilerini salayan ekonomik nedenler ok kuvvetlidir. Karar ve kontrol
yapsn tayin eden faktrlerin yerleme yapsn tayin eden faktrler yannda greli arlklar azdr veya
bunlar da ierirler, dolaysyla idari yap, yerleme yapsnn kademelenmesine uymaldr. Planlamada
buna uyaca iin tip kademelenme st ste akacaktr. (Bu prensipte mevcut ehirsel
kademelenmenin optimum olduu veya bu akmann olmas istenen yapya gre salanaca
varsaylmaktadr.)
(2) ehirsel kademelerime a daha ok kademeli, ynetimsel yap daha az kademeli olacaktr. Bu iki
farkl sklktaki an st ste noktalarn d- arda brakarak, aktrlmas dnlebilir (Lsch problemi).
Byle bir durumda nce lkesel ynetim merkezi ve blgesel merkezler seilir ve dierleri mahalli
fonksiyonlar grmek iin kendi aralarnda kademelenir.
Byle bir seimde bir yerlemenin ynetim merkezi olarak seilmesi arpan (multiplier) etkisiyle orann
bymesini ayrca etkiler. Yani bu seimin kendi iinde yerleme yapsn istenilen fonksiyonlara uygun
hale getirme zellii de vardr.20
5. Mkemmel Hesaplama ve Mkemmel Kontrol Modellerinin Eletirisi
Kiilerin veya toplumun eylem yarap ve ileriyi ngrme yarap artarken, piyasa mekanizmasnn
yerini gittike rasyonel hesaplama ve etkin kontroln almas kanlmaz grlrken ve bu yndeki bir
eilim kendini hissettirmekte iken, kiiler veya dier aktrler toplumsal hedeflerden "bamsz" tek tek
karar vermee devam ediyorlar. Halen tam bir rasyonel karar verme veya hesaplama modeli oluamyor,
bunun nedenlerini rasyonel karar verme modelinin eletirisinde gryoruz.
Byle bir modelin varl veya yokluu planlama kademeleri arasnda kurulacak ilikilerin nasl olmas
gerektii konusunda yaplacak nerileri etkileyecektir.
Planlamay drt fonksiyonel tipe ayrmtk. Bu ayrmda (F-4) daha ok kii,(F-3) organizasyon, (F1)
ve (F-2) daha ok toplum erevelerine sahiptir. Byle olunca en genelde bu erevenin her birinde
rasyonel karar vermenin kabil olup olmadn incelemek gerekecektir. ncelemeyi daha ok yaymamak
iin tartmay toplumsal ereve iinde rasyonel karar vermek mmkn mdr sorusu etrafnda tutmak
yeterli olacaktr.
Rasyonel hesaplama imkanlarnn incelenmesinden sonra planlama iin verdiimiz tanmn ikinci
eleman olan kontroln imkanlarn tartacaz.
Ankara'nn bakent oluuna bu adan baklabilir. Bu halde idari yapnn
kademelenmesinde lke idari merkezinin yerinin seilmesi, ehirsel kademelenmenin en byk merkezinden, lke mekansal organizasyon
hedeflerine daha uygun dt iin saptrlm ve beklenen sonuca ulalmtr.
Dahl'a (37) gre bir eylem, verilen hedeflere gre mevcut olan gerek evrede, hedefi baarmay en oa
karmak iin "doru olarak" tasarland lde rasyoneldir. Eer hedefe ulamak iin ok sayda eylem
gerekiyorsa rasyonellik, eylemler arasnda mmkn olan atmalardan kanarak, net hedef baarsn
azaltmayan bir koordinasyonu gerektirir.
Burada rasyonelliin tanm, verilen hedefe, gerek evreye ve eylemin niyetine oturtulmutur.
Gerekteki baar l dnda braklmtr. Bu halde rasyonellik eylemden sonra deil eylemden nce
llmek durumundadr.21 Burada rasyonelliin22 ls matematik tanmlamaya bir derece imkn verir.
Eer evre artlarndaki belirsizlikler dolaysyla eylemin rasyonellii uygulama sonularna gre
llmee kalklsa idi, daha rasyonel eylemin daha az rasyonel olandan balangta ayrlmas daha g
hale gelirdi.
Klasik rasyonel karar verme modeli u kabullere dayanmaktadr.
26. Mevcut veya olabilecek evre artlar hakknda olduka gvenilir bilgi vardr.
27. Mmkn olan eylem alternatiflerinin hepsi bilinmektedir.
28. evre artlar ve eylem alternatiflerine bal olarak her eylemin douraca sonu (out come)
hakknda tam bilgi vardr.
29. Bu sonularn sralanmasna imkn veren sonular cinsinden ifade edimli /bir tek hedef
fonksiyonu (welfare function) vardr.
30. ok byk kapasitede hesaplama imknlar vardr. Bu hesaplama kapasitesi olduka ksa zaman
sresi iinde kullanlabilmektedir. (Hesaplama hz)
Gerekte ise gerek evre artlar ve gerekse mmkn olan eylem alternatifleri karar verme durumunda
olan kiinin veya kiilerin o andaki bilgi imknlarna baldr. Bilgi durumu hem kiiye hem de onun
evresine ait bir karakteristiktir. Karar verme durumunda olan kii hesaplama imknlarna, bu ie
ayrabilecei zamana, nceki bilgi stokuna gre bilgiler arasndan semeler yaparak, durumu kendi
artlarna uygun hale getirir.
Bu bir plann baarsnn uygulama sonularna gre deil planlama tekniine gre
llmesi demektir.
Rasyonellik bu anlamda etkinlik "efficiency" ile st ste dmektedir. Etkinlik, deer
ifade eden girdilerle, deer ifade eden rnlerin bir orandr. Yani boyut lttr.
Gerek evresini gerekse de eylem frsatlarn alglamas ve azaltmas23 sreci karar organn en iyi halde
sbjektif (38) olarak rasyonel yapabilir. Objektif olarak rasyonel deildir. Bu halde rasyonellik karar
organnn l erevelerine baldr bu da bilgi ile snrldr.
Ayrca eylem alternatifleri yeni bululara aktr, byle olunca btn eylem alternatiflerinin incelendii
hibir halde sylenemez.
Bu tip bilgi snrlarnn dnda baka tip snrlar da vardr. evre artlarn bir veri olarak kabul etmenin
ne kadar rasyonel olduu bir baka sorundur. rnein bir lkesel plann rasyonel semelerinde en nemli
evre artlar lkeleraras ilikilerdir. Bu veri alnan artlar ise bir st kademe planlama olsa idi onun
konusu olacakt. lkeleraras ilikiler kendi iinde nemli irrasyonellikler bulundururken bir alt
kademedeki rasyonelliin faydas ve anlam ok snrl kalmak durumundadr. Belki bir alt kademenin
kendi ereveleri iinde rasyonel olmayan eylemi bir st kademedeki erevede rasyonel olmak
durumundadr. GunnarMrydal (39) USA iin "nasl bir lkenin d politikas aklanm veya ilan edilmi
amalara gre bu kadar irrasyonel olabilir" diye soruyor ve "askeri endstriyel kompleksler mevcut
olduka dnyada rasyonellik mmkn deildir" diyor. Bu halde ifade edilmeyen, gizlenen hedefler vardr.
Bu hedefler bakalar iin (az gelimi lkeler) evre art tekil etmektedir. Bu hedeflerin deimemesi
halinde elde edilecek rasyonellik deimesi halinde elde edilecek rasyonelliklere gre ok snrl sonular
verecektir. Byle olunca rasyonellik karar verenin g durumuna veya etkileme derecesine gre snrlanm
olmaktadr.
Plancnn gelecekte hangi evre artnn doaca hakknda bilgisi birok halde yoktur veya en ok
ihtimali bir bilgisi vardr. Dier taraftan eylem imknlar ile evre artlarnn rn olarak ortaya kacak
olan sonu (out co- me), sistem seviyesinde dnldnde deterministik deil ihtimalidir. Bu hallerde
karar verme organnn psikolojik durumuna gre, tutucu, iyimser vb. olmasna gre gelitirilen kriterleri 24
kullanarak rasyonel kararlar vermek mmkndr. Fakat bu rasyonellik, ulalabilecek olan etkililik seviye-
sinden, bilgi eksiklii dolaysyla nemli kayplar olan bir rasyonelliktir.
Bu azaltma ve basitletirme Descartes'e gre yalnz bir pratik sorun deil ayn zamanda mantksal bir metottur.
Bu kriterlerin min-max, min-max regret, max-max gibi eideri vardr. Bunun kii asndan anlamlar ak olmakla beraber toplumsal
adan belirli deildir.
Kiilerin veya bir sosyal sistemin belirli zaman iinde yapaca hesap miktar (hz) ve toplam
kapasitesi teknolojik gelimeyle (bilgisayarlarda salanan aamalarla) artmakla beraber, sosyal sistemlerin
karmaklna gre ok snrldr. Ayrca karar verme durumunda olan kurumlarn zaman bteleri
snrldr.
Klasik rasyonel karar verme modelinin dier nemli sorunu, sonucun (out come) llmesidir. Problem
bir vektrel planlama olarak deil bir sistem yaklam olarak ele alndnda, sonu bir deil birden fazla
eleman ihtiva edecektir. Bu halde sonularn hedefe gre karlatrlmas "scaler"lerin mukayesesi deil
vektrlerin mukayesesi haline gelmekte nemli kavramsal glkler ortaya koymaktadr. Bu ereve
sistem yaklamndan ok vektr yaklamna uygundur.
Rasyonel karar verme erevesi en iyimser halde statiktir. Bir eylemin gelecekteki bir an iin sonularn
karlatrmaktadr. Zaman iindeki olaylar arasndaki nedensel ilikiler ele alnmamaktadr, dolaysyla bu
karar erevesi dinamik deildir. Bu ereve iinde eylem ve ileriyi grme yaraplarnn artnn anlam
grlememektedir.
Yukarda verdiimiz klasik rasyonel karar verme modelinin almama nedenleri drt tip planlama
fonksiyonu, F 1, F-2, F-3, ile F4 iin de sz konusudur. imdi inceleyeceimiz hedef fonksiyonu
sorununda toplumsal dzeyde F 1, F 2 dierlerine gre daha ok kavramsal zorluklar karmaktadr.
Eer bir hedef bir amac eyleme balamakta kullanlabilecekse ope- rasyoneldir, aksi halde "non
operasyonel" dir. Genellikle toplum iin ortaya konan toplum refahn artrmak gibi hedefler ok genel ve
non operasyoneldir. Byle bir hedefe gre eyleme geme halinde eylem iin belirli bir seme yaplamaz,
serbestlik derecesi ok yksektir.
31. Non operasyonel hedefler, rasyonel deductive ideallerdir. Bunlar ancak kantitatif hale getirilmesi
ile operasyonel hedeflere dntrlebilirler, ama gerekte bu mmkn deildir.
32. Eer birden fazla hedef varsa (ok hedefli planlama) ve hedefler arasnda bir ortak arpan yoksa
hedefler operasyonel hale getirilemez.
33. Hibir toplum25 tek hedefli deildir. (40) birden fazla olan bu he
Yalnz toplumun deil, tek hedefliliin efsaneletii organizasyonlarda bile tek
hedeflilik yoktur. Ban modellerinde de (41) bu doru olmakla beraber, in'de
fabrikalarn hedeflerinde retim, eitim, politik eylem, ayn arlkta hedeflerdir. (42)
2. deflerin ortak arpan olan bir ls yoktur, (gelirin eit dalm, gelirin maksimizasyonu gibi)
3. Toplumun deerleri sabit deildir, zaman iinde deime gsterecektir. Planlama bu deimede bir
eleman olabilir, yle ise dairesel ilikiler vardr. (Burada rasyonellik tanmnn mevcut hedeflere gre
yaplmasndan gelen snrlamay gryoruz.)
4. Bir sosyal eylemin karakteristii, hibir hedefinin dier hedeften bamsz olarak verilmi
olmamasdr. (43) Hedefler arasnda kantitatif olarak birbirine dntrlemeyen ilikiler vardr.
5. Hedefler arasnda bir ok halde atma vardr.
Bu atma, eer bir hedef kademelenmesi varsa bir st kademedeki hedeflere gre zmlenir. (44)
Fakat hedefler ayn kademede ise bunlarn zmlenmesi kavramsal glkler karr. rnein sosyal
sistemin drt alt sistemi (A.G.I.L.) (45) varsa bunlarn hedefleri sistem iin e nemdedir kabul
yapldnda, bunlarn hedefleri arasndaki atma (46) (A) ekonomi alt sisteminin hedeflerine gre
zmlenirse,26 sistem hedefleri asndan nem sralarnda bir distorsiyona sebep olunur. Byle bir
yaklam tek ynl bir etkinlik kavram dourur. Sistemi rasyonellik adna dengesizlie iter.
Hedefler aras atmann zmlenmesinde "conflict theory" (47) yaklam ok snrl kalmaktadr.
"Conflict theory" ayn kiinin atan iki hedefi arasndaki kartl zmlemee almaz, hedefleri
atan iki kiinin rasyonel eylemlerini bulmaa alr. Eer toplumda hedeflerin atmas gruplarla
zdetiriliyorsa bu teorinin sonularndan faydalanlabilir.
Toplumsal rasyonel hesaplamay toplum adna yapma grevi herhangi bir ekilde (eitli politik
srelere bal olmakla beraber) planlama organizasyonuna devredilmitir. Planlama organizasyonun bir
organizasyon olarak almasnn i problemleri dolaysyla doan baka bir grup rasyonellik kayb daha
vardr. (48)
Sistem iin global hedefler dtan verilse bile planlarn uygulamayla ilikilendirilmesinde ve programlarn
hazrlanmasnda nemli serbestlikler kalr. Birok halde toplum adna hedeflerin formle edilmesi de
byk lde planlama organizasyonu tarafndan etkilenmektedir. Toplum adna
Ekonomik planclarn dt en nemli hatalardan biri budur.
eitli gruplarn ideolojilerini ve deerlerini aksettiren bir hedefler cmlesi seilecektir.
Byle bir hedef belirlenmesi byk lde "effective" hissi ve "cognitive" bilie dayanan olduka
karmak bir sretir. Alglama, durumu ta- riflemekte neye ulalmak istendiine bal olarak girer. Hedef
durumu alglamay etkiler, ayn zamanda hedefi koymada da bili vardr. Bu hedef belirlenmesi sreci
toplumun gruplarna ait kuvvet ilikileri matriksi iinde oluur. Plancnn bu srete aktif bir rol almas
olaandr. Byle olunca toplum iindeki gruplara ait hedef farkllklarnn etkileri planlama organizasyonu
iinde de grlr. Bu ayrlklar gene hedefler iinde etkili olmasa bile programlarn hazrlanmasnda kalan
serbestlikten faydalanarak etkili hale gelebilir. Byle olunca formel hedeften farkl, gizli kalm hedeflere
gre rasyonel olan planlama kararlar, formel, ilan edilmi hedeflere gre rasyonel olamaz.
Ayrca planlama organizasyonunda toplumsal iblm dolaysyla ortaya kan iblmleri de alt
hedef "subgoal" oluumuna sebep olur. Bu hedef farkllnda genel hedefin rasyonelliine gre seilecek
eylemlerden farkl eylemler seilmesini dourur.
Hedef farklar grup ii haberlemelerde bilgi odaklar salayarak, hedef farkllamasn devam ettirir ve
glendirir.
Bu tartmalarn ortaya kard husus, klasik rasyonel karar modelinin rasyonel karara ulamakta ok
yararl olmayacadr. Byle olunca rasyonel karara ulaabilmek iin eitli yaklamlar gelitirilmitir.
34. Bunun iin tumlacak yollardan biri hedefi maksimize eden eylemleri aramak yerine "tatmin eden"
(satisfying) eylemleri aramaktr. (49) Her eylem sonucunda ulalmas gerekli hedef "umma seviyesine"
bal olarak ortaya konulmakta, bu hedefi gerekletiren eylemlerin kolay bulunmasna veya
bulunmamasna gre hedef deitirerek tek bir zme ulaabilmektedir. Bu halde dinamik bir karar
verme sreci vardr. Hedef arama ve eylem seimi btnletirilmitir.
35. Tutulabilecek ikinci yol "ufak deiiklik" (incrementalizm) (50) metodudur. Bu metot mevcut
gerei bir alternatif olarak kabul eden ve greli olarak bundaki kk deiikliklerle mmkn kayp ve
kazanlar karlatrarak eylemi seen yaklamdr. Eer kk deimelerin istenilen sonuca
ulaamayaca aksa ve daha byk dzeltmelerin sonularnn ne olaca ancak mevcut durum kadar
kesinlikle biliniyorsa byk deiiklik yaplabilir. Bu ufak deiiklikler ok desantralize bir ekilde tek
2. tek kiiler tarafndan, srayla ortaya kan problemleri zerek, arayc, hedeflerle aralar bir btn
olarak ele alan, pragmatik yaklam ise "disjointed icrementalism"dir.
Byle bir karar modelinin eylemleri toplumsal bir optimuma gtrp gtrmeyecei birok arta
baldr. Bu modelin almas iin en nemli art toplum iindeki elikilerin minimum olmas ve yksek
derecede fikir birlii (consensus) olmasdr. Bu art zellikle yeni gelimekte olan lkelerde salanamaz.
in (51) Kltr Devrimine bu art yerine getirmeye ynelmi bir aba olarak bakabiliriz.
3. Byk deimenin sonularnn tahmin edilme imknlar az ise ve kk deiiklikler istenen sonuca
ulatrmyorsa hesaplanm bir riski gze alarak karara gidilebilir.
4. ok byk deimeler istenmesi halinde topyac yaklamlar kullanlabilir. topyalar uzun vadeli
hedefler zerinde srara imkan verirler ve motivasyon salayan psikolojik bir fonksiyonlar vardr. Tehlike,
topyalarn varlnda deil onu kullanann rasyonel hesaplamaya kar kr- lemesindedir. topyalara
aslnda kendi iinde dengelenmi bir hedefler btn olarak bakabiliriz.(welfare function)
5. Dier yaklam, toplumsal refah (welfare) fonksiyonu yazlamadna gre, bir kiinin hedefler
fonksiyonu toplumun hedef fonksiyonu haline getirilebilir. (52) (diktatrlk modeli)
Deime Bykl ve Karar Rasyonellii
Yukarda verilen yaklamlarda rasyonel karar modelinin alma derecesinin, eylem sonunda meydana
gelmesi umulan deimenin ne derecede "byk / kk" olacana ve bu eylemin sistem iindeki
etkilerinin neler olabileceini bilmemize bal olduunu gryoruz. Aada Lindbl- com'un bu iki boyuta
gre karar yaklamlarn snflayan grafii baz deiikliklerle verilmektedir.
Bu grafik gstermektedir ki rasyonel karar modeli daha ok ufak deiiklikler yaplmas halinde sz
konusudur. Kalknma tipi plan yapan planc ise sistemin yapsnda byk planl deimeler yapmak
durumundadr. Bu halde rasyonel karar verme modelleri almamaktadr.
Planlamada rasyonel karar verme imknlarnn varln test etmekte kullandmz iki boyut,
deiikliin bykl ve deiik sonularnn anlalma derecesi, planlamaya rasyonel karar vermekten
farkl sorumluluklar yklemektedir.
Plancnn varl bir anlamda toplumda deimeler meydana getirebileceine ve daha iyi bir topluma
geilebileceine inanmasna baldr. Plancnn bu deimeyi ne kadar az kontrol edebildii ve sistemin
zelliklerinin plancy nasl balad, dolaysyla plancnn ancak ksmi deiiklikler yapabildiini
dnrsek, planc iin uzun sreli hedefini gerekletirmesinde arka arkaya verdii ksa sreli kararlarn
nemi aktr. Planc bu kararlar, kendi hedefleri asndan rasyonel olarak vermektedir. Plancnn bu
kararlarn iinde vermekte olduu mevcut dengenin artlar plancya gre irrasyoneldir. O halde planc
irrasyonel bir matriks iinde eylemde bulunacaktr. (Buradaki tanmmzda, teekkl etmi, rasyonellii
stnde fikir birlii bulunan bir toplum dzeninin evreye uyumunu, kk deimelerle salayacak olan
plancdan bahsetmiyoruz. Mevcut bir sistemin evre ilikilerine reaktif bir dncenin (planlamann)
rasyonelliinden sz etmek daha kolavdr).
Yapsal deimeyi neren aktif yaratc dnce yeni ideallerle dolu olacaktr. Bunlar, toplumun
yerlemi deerleri ile savunulamaz, onlarla atma halindedir. Bu halde planc yeni dnlen hedeflere
gre irrasyonel bir matriksten, rasyonele geecektir. Bu ise mevcut dzenle atmay iinde bulundurur.
Planlama almasnn yapld anda eer toplum iin bir refah fonksiyonu yazlabilse idi (bunun
mmkn olmadn grdk) planc toplumunkiyle atacaktr.
Byle olunca plancnn eyleminin rasyonelliinin toplum iinde yaylmasn bir "difusyonist" sre
olarak dnmek gerekir. Bu halde ayn eylemin rasyonellii zaman iinde artmaktadr.
Planlanm eylemin sonularnn anlalmasnn artmas rasyonel karara imkan vermektedir. Burada
anlalma, toplumsal refah fonksiyonunun maksimize edilmesine imkan verecektir. Toplumsal refah
fonksiyonunun yazlmasndaki kavramsal glkleri grdk. Toplumsal yarar ve toplumsal paha
kavramlar ise bu halde yardmc planlama kavramlar olarak ortaya kmaktadr. Burada bunlarn i
ilikileri zerinde durmayacaz. Yalnz plancnn roln aa karmas bakmndan toplumsal refah kav-
ramlarndan bir anlamda bamsz olarak tariflenen sosyal paha (53) kavram zerinde duralm. Sosyal
paha, zel kiilerin faaliyetlerinden doan kamu kayb veya nc kiilerin kayb olarak ele alndnda
planc bunu minimize etmee almaktadr, bu ise znde bir taraf tutmay iinde barndrr.
***
Planc kamu yararn artrc, sosyal pahay azaltc ve topluma byk deimeler getirici
tutumuyla, bir taraf tutma, mcadeleye ve atmaya girmek durumunda kalr. Byle bir planlamann
varln koruyabilmesi ise (planlama-politika) btnlemesi salandnda mmkndr.
Mkemmel Kontrol Var mdr?
Rasyonel hesaplama modeli almasnda nemli pratik ve kavramsal glkler olduu gibi,
kontrol srecinde de nemli pratik ve kavramsal glkler vardr, baka bir deyile mkemmel
kontrol imkan yoktur. Koordinasyonun en yksek olduu sosyal sistemler olan sosyal organizas-
yonlarda dahi mkemmel kontroln varl ileri srlememektedir.
Kontrol srecinin mkemmellii, karar verme srecinin mkemmelliinden bamsz deildir.
Kontrol gerei, toplumda desantralize nitelerin bamsz olarak karar verdiklerinde merkezi halde
verilecek karardan farkl karar vermekte olmalarndan domaktadr. Kontrol, bamsz karar
nitelerinin farkl karar verme davranlarndan domu olmaktadr.
Kiilerin kontrol daha ok sbjektif alanda olmaktadr. Burada kiinin gerek evre artlarn
alglama ve deerlendirmesindeki sbjektiflik gerek hedeflerindeki farkllklarn kaldrlmas sbjektif
sahada almaktr. Kiinin eylem teorisindeki sbjektif sahay bilmeyi gerektirir. Toplum iinde
sistemin karmakl dolaysyla kontrol indirect olmay gerektirir. Dolayl kontrollerin sistem
iindeki etkisinin umulandan ok veya az olmas beklenebilir, bu halde gerekli dzeltmeleri yapmak
zere sistem iinde geri besleme mekanizmasnn kurulmas gerekir.
Prensip olarak, kiilerin psikolojik "alann" (feld) deitirerek kayp, paha ve mkafat, kazan
ummalarna etki ederek kararlar ve reaksiyonlar kontrol edilmee allmaktadr. Dahi (54)
toplumda drt tip kontrol tekniinden bahsediyor.
C.l. Annda alan kontrol: Bir kiinin toplum iinde bulunduka devaml olarak etkisi altnda
olduu kontroldr. Dil, toplumun deerleri, ahsiyet yaplar, farkl seviyelerde byle kontroller
oluturur. Bu kontrol, bilinli istenerek yaplan kontrol olmad iin bir anlamda planlamann kart
tezidir. Fiyat sistemi byle bir kontrol srecidir. Bu, idealde liderlerin lider olmayanlar ve lider
olmayanlarn liderler zerinde kontroluna imkan verir.
C.2. Dzenlenmi alan kontrol: Bu, kiilerin eylemi stne kastl olarak yaplm etkileri iinde
bulundurur. Emir dndaki yollarla, haber,
tevik, kkrtma vb. kiilerin belli eylemde bulunmalarn salamaya ynelmitir. Bu planlamay
ayrdmz fonksiyonel snflamadan (F2) refah devletinin planlama anlayna tekabl eder.
Kontrol biimine gre yaptmz snflamada ilk drt tip (K-l, K-2, K-3, K-4)5e tekabl eder.
C.3. Emredici Kontrol: nemli, fakat organizasyonlarda byk lde, emirle kontrol edilen
eylemlerin says toplam eylem iinde oran snrldr. Bu hiyerarik bir kontrol dzeninde liderlerin,
lider olmayanlar zerindeki kontrol biimidir. Planlarn kontrol tiplerine gre yaptmz
snflandrmada (K-6, K-7)'ye tekabl eder
C.4. Eylemlerin kartl: Gerekte bir sosyal sistem iinde kontrol nadiren tek ynldr. Pazarlk
"bargaining", liderlerin liderleri kontrol, "polyarchy" byle srelerdir. Planlarn kontrol tiplerine
gre yaptmz snflandrmada verilen yarma tipi de (K-5) byle bir kontrol biimidir.
Planlama kademeleri arasndaki kontrol sorununa ve planlama organizasyonu iindeki kontrole
k tutmas ynnden, organizasyonda kontrol sorununun ne tr problemler kardn inceleyen
teoriyi grelim.
13. Merton'un (55) sistem nerisi kontrol isteinin varlna baldr. st kademelerce konmu
olan bu istek davranlara dayanmay (tahmin ve lme) gerektirir. Bu ise gayriahsi temas kurmann,
organizasyon kurallarnn ie sindirilmesini gerektirir ve karar verme tekniinde kategori- zasyona
yol aar, yaratc alternatifi kaldrr, katlanlarn davranlarnda rijiditeye sebep olur.
Bu rijidite mekanizmas emirlerin gvenilirliini artrr, kiilerin eylemlerini savunmalarn
kolaylatrr fakat bu kararlarn etkiledii kiilerin isteklerine uyum yapmasn azaltr.
14. Selznick (56) ise kontrol mekanizmasnda yetki devri dolaysyla ortaya kan dier bir tip
kontrol sapmasndan bahsediyor. Yetki devri, ihtisaslam eitimi gerektirir, bu ise yetkinin
devredildii kimselerin deitirilmesini pahal hale getirir. Bu halde tali nitelerin hedefleri arasnda
farkllamalar doar. Eer organizasyonel tali hedeflerin ie sindirilmesi yksek ise bunun nemi
artar. Tali nitelerin baarlar ile birlikte yetki devri hzlanr, bu ise tali hedeflerin gelimesini salar.
Bu ekilde yetki devrinin amaca ulamada hem fonksiyonel hem organizasyon amalar bakmndan
fonksiyonel olmayan etkileri vardr. Selznick'in postula-
sna gre gerek amalarn baarlmas, gerekse baarlmamas yetki devrini hzlandrc etki yapar.
Gouldner'de (57) benzer ekilde bir alt sistemin dengesini devam ettirmek iin konulan
kontroln "geri besleme" (feed back) mekanizmalaryla btn sistemin dengesini nasl bozduunu
gstermektedir. Kademeli (hiyerarik) kontroln tekili iin gayri ahsi temas kurma ve i kurallar-
nn konulmas organizasyon iindeki g ilikilerini gizler, grnen g azalr. Organizasyonel
hedeflerin yeterince ie sindirilmemesi halinde baarlar bu hedeflerden saptnda st gzetimin
yaknlamasn gerektirir bu ise grnen kuvveti artrr ve alma grubu iinde gerilimler doura-
rak messeselemi kurallara gre olumu dengeyi bozar.
Gerek sosyal sistem lsnde, gerekse sosyal sistemler iinde koordinasyonun en yksek
olduu organizasyonlarda kademelenme bakmndan mkemmel bir kontrol yoktur.
ok dar anlamda planlamann hiyerarik bir kontrol biimi olmas kabul edilse bile, bunun
dier kontrol biimleri ile olan karlkl ilikileri sz konusudur. Gerek bir sosyal sistemde gerek
bir planlama organizasyonunda sadece bir tek tip kontrol biiminin olaca dnlemez. Bunlarn
bir karm olacaktr.
rnein bir lke iinde eitli planlama kademeleri veya bunun paralel olduu ynetimsel
kademeler arasndaki ilikiler dnldnde, planlama kademeleri arasnda emredici
(hiyerarik) ilikiler bulunduu kadar, yarma tipi, pazarlk tipi ve ani yaygn alan kontrolnn bir
kompozisyonu bulunmaktadr.
Planlamann toplum zerindeki kontrol de benzer ekilde bir karma kontroldr.
Mkemmel Hesaplama ve Kontroln Eletirilmesi Planlama Yaplmas Gereini Ortadan
Kaldrr m?
Yukarda planlama iin gerekli rasyonel hesaplama ve etkin kontroln eletirisini yaptk. Bu
eletiri bizi planlamann bu unsurlar mkemmel deildir, o halde planlama yapmayalm sonucuna
gtrmez. Bu eletiri belirli bir seviyeye ulam hesaplama ve kontrol usullerinden planlamada
nasl faydalanmamz gerektii yolunda sonular karmaa yarar.
Planlamann gerekli olmayacan gstermek, nerilen alternatif sistemle (piyasa ve fiyat
mekanizmas) yaplacak karlatrmaya dayanr. F3 ve F4 bakmndan (kii ve organizasyon)
bu zaten bir alternatif
deildir. Kii ve organizasyon belirli bir alan kontrol iinde eylemlerini seeceklerdir. Bu alan
kontrol birok halde piyasa mekanizmas olmaktadr.
Piyasa mekanizmas ancak genel sistem asndan F1 ve F-2'ye bir alternatiftir. Piyasa modeli
rasyonel hesap ve etkin kontrol modelinin eksikliklerini ve ek birok eksiklii bulundurduu iin ve
yukardaki eletirilere ramen hesaplama ve kontrol modeli belirli bir dzeye ulat, eylem ve ileriyi
grme yaraplar belirli deerleri at iin planlama messesesi domutur. Bu anda artk tartma,
planlama veya planlamama deil, en iyi planlamann nasl yaplabilecei zerinedir.
imdi sorun rasyonel hesaplama kontrol ilerinin etkinliinin, ne tip planlama yntemleri ile ve
nasl artrlabileceidir.
15. Doru tutum, mantksal tutarllk arayyla, bulua ak bir sezginin karm olan heuristik
yaklam kullanmaktadr.
16. Sisteme yaplacak etkiler iin "karakutu" (black box) yntemini kullanmak, yaplan etki ve
onun tepkisiyle, bunun kararlln inceleyerek i ilikilere girmeden karara varmak.
17. Deiken adetlerini, aggregasyon seviyelerini artrarak azaltmak, azaltlm deikenler ile
problemleri nce genelde zmek ve daha sonra focus artrarak zele, mikro dzeye inmek. Bu halde
genelde kaba deime yzeyleri bulunmakta, sonra bunun stnde mahalli optimumlar
aranmaktadr. (Bu planlamann kademelenme ihtiyacnn nedenlerinden biri olmaktadr.)
18. Kararlarda sistemin belirli aralklardaki performansn optimum yapmaa almak. Zaman
iinde kararlar paralara blmek. Bu Bellman (58) ve Pontryagin prensibine dayanmaktadr. Dinamik
programlamann kurucular deterministik ve sra ile alman kararlarn aratrlmasnda, bir optimal
politikann ancak suboptimal politikalardan tekil edileceini gstermilerdir.
19. Planlama tipi kontrollerle beraber alan, otomatik yaygn kontrol srelerinden yardmc
olarak faydalanmak.
20. Hedefler ve deerler arasnda kademelenmeler oluturarak hedef atmalarn azaltmak,
arasal deerler gelitirerek deer adederini azaltmak.
21. Optimize ve maksimize edici eylemler yerine yeterli derecede tatmin edici hedeflerle
almak.
Rasyonel kontrol ve hesaplama yalnzca baz tekniklerin seilmesine bal deildir. Sosyo -
politik sistem, snf yaps, kltrel yap, karar evresi vb. etkileri tayin edici olmaktadr. Bunun
deimesi zerinde politik eylemlere girerek rasyonellik imkan artrlabilir.
6. Planlama Kademeleri Aras likiler
Planlamay eer batan verdiimiz tanm, rasyonel hesaplama ve etkin kontrol erevesinde
kabul ederek, planlama kademelerinin ilikileri zerine neriler gelitirmee alsa idik, planlama
kademeleri arasnda ok sk bir ilikiler dzeni, birinden dierine geen bir kumanda zinciri
nerme durumunda olacaktk.
imdi rasyonel hesaplama ve kontrol imkannn zellikle ngrlen deimelerin bymesi
halinde azalmakta olduunu grdkten sonra nerilecek planlamalar aras iliki biimi
deiecektir.
Tartma sonunda ulatmz dier prensip lkesel planla btn kararlarn verilemeyeceidir.27
Bu halde lkesel plandan, dier planlama birimlerine ve kiinin eylemine kadar uzanan bir karar
kademelenmesi meydana gelecektir, (ka kademe olmas gerektiini nceki blmlerde grdk)
Bu halde planlama hedefleri ile kiiye kadar inen desantralize kararlarn btnlemesi nasl
salanabilir sorusu ile kar karya kalnacak demektir. Bu ise btnleme nedir veya nasl
tanmlanabilir sorusunu ortaya karr.
Bu problemi aklamak iin dorusal programlamada desantrilize karar probleminin Dantzing -
Woolf5un (59) dekompozisyon prensibi ile zmn ele alalm.
Bu problemde merkezi planlama, her blgeye fiyat gndermekte, bu fiyatiara gre, her blge
hedef fonksiyonunu (retim) maksimize etmekte ve sonucu, retim hedeflerini merkeze
gndermekte; merkez de btn sistemin retim miktarna ve merkezi kaynaklara gre yeniden
fiyat belirlemekte ve blgeye gndermekte, blge yeniden bu fiyatlara gre hedef fonksiyonunu
maksimize etmektedir. Ardk yaklamlarla her blge ve sistem kendisini hedeflerine gre
maksimize etmi olmaktadr.
*
rnein Yugoslavya'da desantralizasyon kararna gemeden nce yllk programn arl 3.300 pounda ulamt.
Bu rnekte desantralize karar niteleri ile merkezi karar niteleri arasnda tam bir btnleme
vardr. Byle bir karar desantralizasyonunda yalnz rasyonel hesaplamada, mahalli artlarn
bilinmesindeki bilgi transferinde ekonomiler salanm olmaktadr. Bu halde gerek bir desantrali-
zasyon yoktur. Blgeler kendileri karar veriyormu gibi grnmesine ramen, hem blgeler hem
de sistem iin ayn tip bir tek hedef fonksiyonu vardr ve bundan dolay btnleme salanmtr.
Yalnz burada merkezi planlamaya den rol ilgi ekicidir. Merkez blgelere retim hedefi
gndermemi; fiyat gibi bir deer hkm gndermi ve kararlar aras koordinasyon dolayl
ekildeki bir kontrol ile bir eit alan kontrol ile salanmtr.
Bu halde merkezi planlama rgt optimum kontrol yolunu hesaplar hale gelmitir.
Gerek bir desantralizasyon her karar nitesinin ayn hedef fonksiyonuna gre deil baka
hedeflere gre karar verdii veya her karar nitesinin birden fazla hedefi bulunduu durumda
ortaya kacaktr. Eer hedef ayrlklar veya ok hedeflilik varsa her tali nitede, bir
"sub"optimizas- yona gidiliyorsa, planlama kademeleri arasnda bir serbestlik vardr. Bunlar
bamsz planlama kademeleridir. Bu halde desantralizasyon yalnz bir kararn yeri problemi
olarak deil ayn zamanda hedef fonksiyonlarnn karlkl ilikileri sorunu olarak ortaya
kmaktadr.
Her karar organnn hedefleri ayn tipte olmakla beraber birden fazla ise (genellikle yledir) tek
optimum bulunamayacak ancak belirli artlar salayan birden fazla zm bulunabilecektir. Bu
halde bir tek hedefe gre optimumu bulmak dier hedefleri bir snr art olarak kabul etmek gere-
kir. Bu ekilde tatmin edici davran yaklam ile optimizasyon yaklam kombine edilmi ve bir
hedefe, dier hedeflere gre stnlk verilmi olmaktadr.
Bu btnlemeyi ve etkililii artrmakta, teknik yetersizlikleri kapatabilmek iin sorunu tek
hedeflilie28 indirgemenin ok tehlikeli sonular olabilir. Tek hedeflilikten kanma sistem iin bir
hedef haline gelebilir. Bu halde desantralizasyon belirli (snrl da olsa) hedef farkllklarna imkn
vermekte bir ara olabilir.
George OrwelPn 1984 antitopyas byle bir tek hedefliliin, tam kontroln eletirisidir.
Eer iki planlama nitesinin hedefleri arasnda atma varsa, bu planlama nitesinin hedef
atmalar, ya bir st kademe iinde daha byk sistemin hedeflerine gre zmlenir, (hiyerarik
kontrol sorunu) ya da zm bir st kademenin hesaplamasna braklmaz pazarlk tipi (bargaining)
bir srece braklr. Bu ise eylemlerin karlkllna bal kontrol biimine dayanan iliki demektir.
Bu halde probleme pazarlk srecini etkileyen kuvvet sorunu girer. niteleri tek tek kiilere indirirsek
poliar- ik bir kontrol biimi ortaya kar.
Bu halde bir st planlama kademesinin grevi, genel hedefler, deerler gibi nitelerin genel
hedeflere uygun hareketini salayacak, dorudan doruya ve dolayl kontrol yollarn hesaplamak
olacaktr. Planlama, en genel kademeden kiiye kadar inen kontrol biimlerini hesaplamaya in-
dirgenmektedir. Planlamann baars, alt kademede eyleme ynelmekte, evre artlarna uymakta
yaratcla imkan vermekte ve hedef oklulu- unu salamakta serbesdik dereceleri ve pazarlk iin
kontroll sahalar brakabilecek, kontrol biimleri hesaplamakta olacaktr. Bu ise genel ynetim yaps
ile planlamann btnlemesini gerektirir.
Bu adan bakldnda merkezi planlama, kontrol yollar veya tevik vastalar (bilgiler ve
deerler vb.) hazrlamak haline gelmektedir. Byle bir anlay iinde planlamann hesaplamasnda
yaplacak sapmalar da bir eit kontrol biimi haline gelmektedir. Merkezi plan dier kademelerin
retim hedefini yksek tutarak gerilme yaratmakta ve dier planlama kademelerinin tepkisini
ykseltmektedir. Bu ise planlamada "optimum ta- utness" kavramn ortaya karmaktadr. Bu,
planlama kademeleri arasnda ne kadar gerilme yaratmann optimum olaca sorunudur.
Bu tip deerlerin ve tevik unsurlarnn planlamas demek, kiinin veya karar organnn objektif
evre artlarna tepkisi yoluyla eylem biimlerine karar vermesindeki sbjektif deerlerin kontrol
demektir. Eer bu saha tam kontrol edilebilirse kiilerin ve kademelerin eylemleri arasnda tutarllk
kendiliinden doacaktr, ve desantralizasyon imkan artacaktr. Mao'nun ilk yazlarnda ileri
srd "bilinli eylem'5 (60) kavram ve Kltr Devrimiyle yapmak istedii budur.
Eer bu baarlabilirse brokrasi modelinin ortadan kalkmas demektir. Vietnam ve gerilla
savalar bu yoldaki kandar olmaktadr. (61) Bu halde planlamann F1 fonksiyonlarn grebilmesi
iin bir anlamda F-4'n varl yeter hale gelmektedir. Byle sbjektif alanda bir birleme,
zdeleme salayabilmekte temel art ise snf elikilerinin ortadan kalkmas olmaktadr. Burada
planlama politika btnlemesi tekrar ortaya kmaktadr.
Karar erevelerinin ksa sre iinde sbjektif sahada ie sindirilmesi sz konusu olamaz. Kii
ancak uzun srede ie sindirilmi deerlere gre hareket eder. Burada ie sindirme hzndaki
gecikmeler tek tek kararlarn uyumunda sapmay kanlmaz klar. Bu ise hi olmazsa belirli bir za-
manda (geici olabilir) alan kontrolnden baka hiyerarik bir kontrol (minimum da olsa) gerekli
klar.
KAYNAKLAR
22. R.A. Dahi; C.E. Lindblom: Politics Economics and Welfare. Harper and Row. Publishers. 1953
23. C. Bettclheim: Sosyalist Planlama, Evren Yaynlar. 1965
24. G. Myrdal: Beyond the Welfare State, Yale University Press. 1960
25. T. Parsons ve N.J. Smclser: Economy and Society The Free Press. 1956. s. 143
26. L.R. Peattie: "Reflections on Advocacy Planning" Journal of the American Institute of Planners. Mart 1968
27. J. Tinbergen: Central Planning, Yale University. 1964
28. J. W Dyckman: "Planning and Decision Theory" J. A.LP. Kasm 1961
29. K. Manheim: "From Trial and Error to Planning" The Planning of Change. Editrler. W G. Bennis, K.D. Benne, R
Chin. Holt Rinehard and Wins on Inc. 1961. S. 34- 38
30. P. Davidoff ve T.A. Reiner: "A Choice Theory of Planning" J.A.I.P. Mays
30.
31. T. Parsons. E. A. Shils editrler: Toward a General Theory of Action. Harvard University Press. 1951
32. O. Lange: "Sosyalist bir lkede Planlamann Rol" ktisadi Kalknma yazlar O.D.T.. 1966
33. WW Rostow: The Stages of Economic Growth. Cambridge University Press. 1964
34. T.C. Anayasas: Resmi Gazete, say: 10859, 20.Temmuz 1961
35. J. Dakin: "An Evaluation of the Choice Theory of Planning" J.A.I.P. Feb.
1963
15 L. A. White: The Evolution of Culture. Mc. Graw - Hill Book Co. 1959
16 J. R. Seeley "What is Planning Definition and Strategy" J.A.I.P. No. 2 Mays 1962
17 M. E. Olscn: The Process of Social Action. Holt, Rinehart and Winston. 1968
18 E. H. Litchfield: "Genel Bir Ynetim Teorisi zerine Notlar" Amme daresi Dergisi, Mart 1969
19 L.H. Gulick ve L. Urwick, Editr "Papers on the Science of Administration" New York. 1937
20 R. Frisch: "Oslo Decision Models" Memorandum of the University Institute of Economics. Oslo. 1957
35. J.Tinbcrgen: Economic Policy Principles and Design. North Holland Publishing Company, Amsterdam, 1964
35. United Nations: Programming Techniques for Economic Development. Programming Techniques Series No. 1.
35. A. Kaufman: The Science of Decision Making. Word University Library. 1968
35. R.S. Bolan: "Emerging Views of Planning" Journal of the American Institute of Planners, Temmuz, 1967
35. I.Tekeli: "lke lsnde Fiziki Planlamann Teorik sorunlar ve Bugnk Messeseler erevesinde
Trkiye iin Bir lkesel Fiziki Plan Yaklam" 1. Milli Fiziki plan Semineri, Mimarlar Odas, Ankara, 1968
35. Arif. T. Payaslolu: Merkezi darenin Tara Tekilat zerinde Bir nceleme T.O.D.A..E. ve DPT ortak yayn, 166
35. D.R. Grant: "Inter Governmental Megalopolity A Comparison of Perspective" Public Administration
Review, Mays- Haziran, 1969
35. W Israd ve T.H. Tung: "Some Concepts for the Spatial Analysis of Spatial Organization" P.P.RS.A. cilt 12- 13,
1963
35. J. Marschak: "Efficient and Viable Organizational Form" Mason Haire (Editor) Modern Organization Theory
35. M. Sviridoff: "Planning and Participation" Planning For Social Change. Proceeding of AIP Fifth Biennial
Government Relations and Planning Policy Conference A.I.P 1969
35. W Isard: ibid.
35. B J. Berry: Central Place Studies: Regional Science Research Institute, 1965
35. W Christaller: Central Places in Southern Germany Prentice Hall Inc. 1966
35. P. Ylvisaker: "Some Criteria for a 'Proper' Areal Division of Governmental Powers" Editr Arthur Maass;
Area and Power A Theory of local Goverment. The Free Press of Glencoe Inc, 1959
35. G. Sorokin: "Optimum Organisation of National Economy: Branch and Territorial Planning" Editr E.A.G.
Robinson: Economic Development: Mac Millan Co. 1965
35. A. Waterson: Planning in Jugoslavia. The Economic Development Institute. The John Hopkins Press, 1962
35. R.A. Dahi ye C.E. Lindblom: ibid
35. J. G. March. H. Simon: "Cognitive Limits on Rationality" Organisations John Wiley and Sons, 1958
35. Gunnar Myrdal: "The Necessity and Difficulty of Planning the Future Society" Editr. W R. Ewald: Environmet
and Change, Indiana University Press, 1968
35. D. Braybroke C. Lindblom: Strategy of Decision. The Free Press of Glencoe
35. M. Hairc: "What is Organised in an Organization" M. Haire (Editr): Organization Theory in Industrial Practice. New
York, Wiley, 1962
35. B. M. Richman: "Capitalists and Managers in Communist China" Harvard Business Review, Haziran- ubat,
1967
35. M. Albrow: "The study of Organizations Objectivity or Bias" Editr J. Gould, Penguin Social Sciences Survey, 1968
35. P. Davidoff vc T. A. Reiner: "A Choice Theory of Planning" Journal of the American Institute of Planners,
Mays, 1962
35. T. Parsons ve N. Smelser: ibid.
35. lhan Tekeli: ibid
35. E. B. Mc Neil; Editr: The Nature of Human Conflict. Prentice Hall Inc. 1965
35. J. G. March ve H. Simon: ibid.
35. H. A. Simon: Models of Man. John Wiley Pub. 1957
35. D. Braybrooke ve C. E. Lindblom: ibid
35. E.L. Wheelwrigt: "The Cultural Revolution in Chine" Monthly Review, Mays, 1967
35. K. Arrow: Social Choices and Individual Values. John Wiley, 1964
35. K. W. Kapp: Social Costs of Private Enterprise. Harvard, 1950
35. R. A. Dahl C. E. Lindbloom: ibid
35. R. K. Merton,"Bureaucratic Structure and Personality" Social Forces, 1945
35. P. Selznick: TWA and the Grass Roots. Berkeley, 1949
35. A. W Gouldner: Petterns of Industtrial Bureaucracy Glencoc III. 1954
35. R. Bellman: Dynamic Programming. Princeton U. P. 1952
35. Baumol-Fabian: "Decomposition, Pricing for Decentralization and External Economics" Management Science, 1964
35. S. R. Schram: The Political Thonght of Mao Tse Tung. Praeger University Series, 1963
35. R. Blackburn: "A Brief Guide of Bourgeois Ideology" Editrler: A. Cockburn ve R. Blackburn, Student Power,
Penguin Book, 1969
PLANLAMADA GELECEK, MGELEM, UYGULAMA*
Bugn lkemizde her konuda olduu gibi mimarlk ve ehircilikte de eitli sorunlar var, acaba bu
sorunlar yeterince alglayabiliyor ve tanmlayabiliyor muyuz? Ancak ok snrl baz konularda yakn
bir gelecekte neler olacan tahmin etmee alyoruz. rnein nmzdeki 15-20 yl iinde
ehirlerimizde 15-20 milyonluk bir nfus art olacan ngryoruz, fakat gerekte bunun ne
demek olduunu, yani gelecekte ne tip organizasyonel problemler karacan ve ehirlerimizde ne
tip bir lek deimesi olacan dnebiliyor veya grebiliyor muyuz? Byle ehirsel bir ylmann
nedenlerinin, gcnn, leinin ne olduunu tasarlayabiliyor muyuz? Acaba ehirlemenin
lkemize zel olan veya olmayan bu sorunlarnn zm iin, ehircilerimiz, mimarlarmz, sosyal
planclarmz yeterli sayda alternatif ortaya koyabiliyorlar m? Eer bu konularda sorunlar yeterince
gren ve zmleyen planclarmz varsa bile, bunlar zmlerini dier planclara, karar organlarna
ve topluma anlatabiliyorlar m? Sorunlara gerekten yeni bir bak as getiren olumlu zmler
karar organlar zerinde de ne derecede etkili olabiliyor? Bugn iin bu sorulara kolaylkla olumlu
cevaplar veremiyoruz, ok kere cevaplarmz olumsuz oluyor.
Hemen hemen btn problemlerimizi, gnlk kar dzeninin ksr dngs iinde zmee
alyoruz. te planlarmz, uzun srelisi, ksa srelisi; getirdikleri tekliflerin, zmlerinin brakalm
yeterli olmasn,
* Nisan 1968 PAU Konferans serisi iin hazrlanan bildiri. lhan Tekeli: Planlama ve
lkesel Fiziki Planlama zerine, OTD Mimarlk Fakltesi, Ankara 1971, ss. 51-64
ne kadar dnlm olduu, ne kadar rasdantsal olduu konusu kukulu. Bu planlar kimler
hazrlyor? Ne kadar onlarn, ne kadar dierlerinin gnah? Trk teknisyenleri iinde yaratc
dnceye sahip olanlara ne kadar olanak veriliyor, uygulama ans tannyor? Hl en ufak sorun-
larmz yabanc uzmanlara, yabanc firmalara zdrme hastal ve alkanl devam ediyor. Trk
teknisyenlerine, sanatlarna kendi sorunlarn kendilerinin zmesi ans verilmekten ekimliyor.
Mimar, ehircisi yaratc olarak kendisine toplum iinde sekin bir yer aryor, yllardr bunun
kavgasn srdryor. Ama ite yaplarmz, ite ehirlerimiz. Ne kadar bu yaratc dnceyi
aksettiriyor, toplum iinde bu sekin rol istemekte olan mimarlarmza ve ehircilerimize hak
verdiriyor? Toplum iinde bunlarn imtiyazlarnn artrlmasnn bize daha iyi yaplara sahip olma ve
daha iyi ehirlerde oturma imkan salayaca konusunda bugnk rnekler ne kadar mit veriyor?
te sk sk karlatmz birok sorun, biz bunlar zmee deil bunlarn zmnde belirli bir
gr asna ve yaklama sahip olmann imkanlarn savunmaa alacaz.
Bu yaklamda kavram arlk noktasn tekil edecektir. Gelecee dnk olmak, ksa srenin
ve yakn evrenin artlandrmalarndan kurtulmaya alarak imgelemin (muhayyile, imagination)
imkanlarn yeterince kullanmak ve bunu uygulamak iin uramak eylemin bilinleti- rici, yaratc,
dolaysyla devrimci zelliklerinden faydalanmak.
2. Gelecek, mgelem ve Uygulama
Gelecek tasarm, imgelem ve uygulama birbirlerini etkileyen karlkl ilikileri ile sosyal
organizasyonlarn evriminde nemli roller oynuyorlar. ehir de bir sosyal organizasyon olarak bu
evrimde yerini alyor.
Toplumlarn evriminde insann ara yapma zelliinin (teknolojinin) tayin edici roln biliyoruz.
nsan doayla olan ilikilerinde ara kullanr. Ama insan doutan bir igdyle bilmez, ara yapp
kullanmay deneylerle, uygulayp yanlmayla bulur. (1) Btn canl varlklar doa ile karlkl bir
metabolizma ilikisi iindedir, dnyadan srekli bir eyler alr-verir, aracsz bir al veritir bu. Canl
varlklar iinde yalnz insann ilikisi tasarlanm bir metabolizmadr. (2) Dier taraftan insan, doay
etkiler ve deitirirken kendi tabiatn da deitirir, yeteneklerini gelitirir, bylece eylemin,
uygulamann devrimci bir yn oluur. (3) Zaman iinde bu
karlkl ilikiler devam eder ve sonular birikir. Birikimin sonucu ise gelecei tayin eder.
Burada gelecei ekillendiren iki mekanizma gryoruz, yaratc dnce ve imgelem esas
harekete geirici g oluyor, bunlarn uygulanmas ve sonularnn birikmesi ise gelecei belirliyor.
insanda, ara amatan nce gelmekte, ama aracn kullanlmasna gre aklanmaktadr. nsanlar
teknolojide olduka hzl gelimelerine ramen, teknolojinin toplumda, toplum yararna kullanlma
imkanlarndan yeterince faydalanamamlardr. Teknolojinin imgelem, uygulama arasndaki toplum
yararna kullanlmas eitli nedenlerle nlenmitir. Hl dnyann byk bir ksmndaki gerilik,
aznlktakilerin refahnn temeli olmaya devam etmektedir. Bu teknolojik bir zorunluluk deildir.
Byle bir ilikinin devam ettirilebilmesinde geri kalmlarn isteklerinin bir gelecek imgelemi iinde
gelitirilmesinin nlenmesi nemli faktrlerden biri olmutur. nsanlarn isteklerinin gelitirilmesi
derecesi, teknik imkanlarn kullanlmasnn derecesini etkileyecektir. Teknik artlar, tasarmdaki
imkan ve elverililik seimi kriteri olarak, imgelemin uygulamaya geiindeki en nemli snr art
olmaktadr. Ama bu snrn toplum yararna sonuna kadar kullanlmas gereklidir.
Bylece gerek teknolojinin gelimesinde gerekse teknolojinin toplum yararna kullanlma
imkanlarnn arttrlmasnda imgelemin ikili roln grdk. Bu konuda teknolojik imkanlarn
kullanlmasnda isteklerin bir gelecek imgelemi iinde gelitirilmesinin rol yalnz toplumda gruplar
aras farklarda deil ayn zamanda konular arasndaki farklarda da kendini gsterir. rnein
teknolojinin snrlar uzay alannda veya askeri amalarla sonuna kadar zorlanrken, iinde
yaadmz ehir meknlarnn tanziminde ayn lde zorland sylenemez.
Schelling'e (4) gre "bilmede objelerin yanslarn (kopyalarn) ediniriz, eylemde ise bilin kendi
rneine (tasarmna) gre objeye mdahale eder; bilmede pasif kalrz, eylemde ise hr ve aktif
oluruz55 eyleme gemek ve uygulamak iin zmlerimiz (tasarmlarmz) ve aralarmzn olmas
gerekir. Bunlarn dnlmesi ve seilmesi ise imgelem sorunudur. Tasarm uygulama sresince
devam eder. Burada birikim ile uygulama arasndaki imgelem asndan olan fark zerinde durmak
yerinde olacaktr sanyorum. Birikimde, uygulanan yolun veya teklifin toplumun mal haline gelii
sz konusudur. Uygulamada ise toplumca kabul edilin
ceye kadar geen sredeki deneme ilemi nemlidir. Bu tip uygulamada imgelem aktr. mgelem,
yaratclna devam etmektedir. Toplumda kabul edildikten, bir kalp (pattern) haline geldikten
sonraki tekrar edici uygulamalarda ise imgelem pasiftir. Bu halde toplumda bir sre tamam-
lanmtr. Tekrar olay ise baka bir zamanda baka bir kiinin veya ayn kiinin imgelemini harekete
geirebilir. Bu, yeni bir srecin balamas demek olmaktadr.
mgelem uygulamay ittirmekte, uygulama da tekrar imgelemi harekete geirmektedir. kisi
arasnda bir oaltan tesiri vardr. Kiilerde harekete ilerde ve planclarda bir ehir organizasyonu
biimi belirli bir ehir nitesi, veya ehir silueti istei tasarm srasnda uygulama ihtiyac da birlikte
doar. mgelemi zayf tekliflerin uygulama heyecan yoktur, nk gl bir istei yoktur. Planclar
yaratc olduklar kadar uygulama imkan arayacaklar, uygulama imkan bulduklar kadar yaratc
olacaklardr.
nsann iinde bulunduu toplumsal artlarn bilincini belirledii, kavray gcne snrlar izdii
dorudur. Ama bilin sadece bir pasif yansma deildir. Bilin gerein doru bir tasarm, iinde
bulunduu zorunluluklarn bilgisi haline geldike pasiflikten kurtulur. (5) Kendisini tutsak- latran
belirlenimleri aar. nsann gelecee ynelmesi, yneldii gelecei tanmlayabilmesi bu gelecekteki
istekler cmlesini izebilmesi, bugnk gerekle ban kurabilmesi imgelemi yalnzca pasiflikten
kurtarmaz, imgelemin ynn de izer. Tanmlanm bir gelecein zlemini duyan toplumlarda,
byle bir gelecein zlemi olmamasna gre ok daha ynlenmi bir yaratc imgelem olacaktr.
Gelecein yeterince tasarm yalnz imgelemi ynlendirmiyor, uygulama imkanlarn da artryor.
Uygulama imkanlarnn art ise gelecei daha abuk ina ediyor.
3. Bamsz Deiken Olarak mgelem
Bu l terimin birbirini tamamlayan, birbirini kkrtan girift ilikilerine ramen, imgelemin
bunlar iinde bir balatc ve ittirici rol olduunu grdk. Burada karmza kan sorun imgelemin
toplumda ne lde bamsz olarak gelitirilebileceidir. Kiilerin imgelemlerinin, yeni bulular
yapmasnn, yeni ilikiler kurmasnn belirli artlar var mdr? Acaba bu tamamen toplum artlar ile
mi belirlenmitir? Ne lde bir esneklik sz konusudur? Bu artlardan kurtulmann yollar nelerdir?
Tek tek kiiler arasnda imgelem bakmndan farklar olmakla beraber byk gruplar arasnda
doutan gelen farklar olmadn biliyoruz,(rk, snf vs. gibi). Dier taraftan belirli toplum artlarnn
imgelemi gelitirdiini gzlyoruz.
Hatta belirli mekan biimlerinin, mekanlarn birbirine getii blgelerin yaratclk olaynn artt
mekanlar olmas ok muhtemeldir. Snr biimleri ile yaplan bulular arasnda yksek korelasyonlar
olduunu gryoruz. (6)
Gerek stc sanatlar imgelemi gelitirmek iin eitli teknikler kullanyorlar. Eletiri ve alay ile
yeni bir ey ortaya karabilmek iin gerei ykmaa alyorlar. Rastlant, hayal, fantezi, d,
kimyevi tahrik unsurlar, otomatik yaz, yeni kombinasyonlar elde etmek iin mekanik sreler vs.
gelitiriyorlar. (7) Ama uygulama ve fayda ile balarn kurmamlar.
Baz aratrmaclar, sanatlar eidi konularda yeni zmler bulmak iin imgeleme ikameler
aryorlar. Bu ikamelerden biri doaya bavurmak oluyor. Doann insan yaratmna katks olarak
"insann imgelemi ne kadar zengin olursa olsun doannki bin kez daha zengindir, onun srlarn
zebilmek iin unutulmu patikalardan ilerlememiz gerekir ve bazen bizi bilinmeyen evrenleri
bulgulaya- camz tepelere gtrr" diyorlar. (8)
Eitim ile imgelemenin gelimesini herkes kendi hayat tecrbesinde yayor.
mgelemin g beenirlik ve raz olmama ile de arttn biliyoruz. Bir ehir plancs, bir mimar bir
tasarm zm aramaa balarken zmn ne olacan bilmez ama zmn kalitesi hakknda bir
umma dzeyi vardr. Bir tasarm byle bir dzeye ulama isteinin douuyla balar. Bu umma
dzeyi ile bulduu zmn uyumlu hale gelmesi, karar verme dinamii bakmndan nemlidir. Bir
tasarmc almas srasnda umma dzeyini ykseltir. Eer umma dzeyine uygun alternatifleri
kolayca bulamyorsa, uzunca bir sre almadan sonra umma dzeyi der ve umma dzeyi ile
bulduu zm birbiriyle uyumlu hale gelir. Bir ehirci veya mimar karar verdiinde byle bir
dengeye ulamtr. Byle bir dengeye ulaabilmesi iin kendisine ve imgelemine gvenmesi gerekir.
Daha iyi bir zm bulma midi olduka bu dengeye ulaamaz. Bu
denge tasarm yapann kendi iindedir, toplum asndan baarl bir zmn kriterleri ise ok
farkl olabilir. Bu uyum noktasnn ykseltilmesi, hem eitiminin, hem de toplumdaki sosyal
hareketlerin ve beeninin fonksiyonudur;
mgelemin gelitirilmesinin toplumun yapsndan olduka bamsz olarak ele alnabilecei eidi
yollar grdk. Bu da bizim imgelemin gelitirilmesini baz problemlerin zmlenmesinde bamsz
deiken olarak ele alabileceimizi gsteriyor.
mgelem Kriterleri ve Snrlar
mgelem yeni ilikilerin tasarm demektir, imge zihnin katksz bir yaratdr. mge bir
karlatrmadan deil birbirinden az ok uzak iki gerein yaklatrlmasndan doar. Yaklatrlan
gerekler ne kadar uzak iseler imge o kadar gl olur. (9) mgelemin bu ekilde llmesinde
toplum asndan ntr bir yaklam sz konusudur. Bu tip imge (10) veya buna dayanan sanat
herhangi bir eyi ifade edebildii gibi hibir eyi de ifade etmeyebilir. Byle bir imgenin doruluu
yanll sz konusu deildir. Eletirilemez. Resim alannda yaratcln kiiye bal olmas do-
laysyla, fayda asndan test edilmesinin anlam olmayaca ileri srlse bile ehir planlama insan
ihtiyalarna cevap olduka bu ileri srlemez nk sosyal bir temeli vardr. Mimarlk bir sanat
olarak sosyal dzene dayanr. Onun estetik deeri veya btnl belirli bir sosyal dzenle
dorudan doruya ilgilidir mgelemin hem bu ihtiyalarn douu zerinde etkisi vardr hem de
zm stnde. Byle olunca planlama ve mimarideki imgelem ntr olarak ba bo braklamaz,
dier bir lnn veya kriterin konulmas gerekir. Bunu imgelemin sistemde etkenlii artrma
derecesi olarak alabiliriz. Burada etkenlii en geni anlamyla yorumlamak gerekir, ekonomide
verimlilik iken mimaride ve ehircilikte o mekanda elde edilen tatmin hissi vb. olabilir. Etkinlik ise bir
hedefe gre tayin edilebilir. Bu ise toplumda kendiliinden veya ideolojik olarak, belirlenmi bir
evrim yn varsa o olacaktr. mgelemi yorumlamakta birbirinden bamsz iki kriter tanmlam
oluyoruz. Birisi orijinallik dieri ise faydallk olmaktadr. Bir imgelem rnn (mimaride veya
ehircilikte olsun) incelerken bu iki kritere gre birden deerlendirmek gerekir. Yani bu kriterlerin
sonular toplam eklinde deil arpm eklinde deerlendirilmelidir. Bu iki kriterden birinin
sonucunun sfr olmas halinde nihai
sonu sfrdr. Faydallk sfr ile bir arasnda bir deer olabilir. Orjinalli- in byk deerler almas
dnlebilir. Bunlardan imgelemin sonsuz bir orijinallik yaratp yaratmadn grmee alalm.
Eer sanat btn n artlardan bamsz olsa idi ve yalnzca spontan ifadelere dayansa idi karlkl
anlama ve haberleme arac olarak anlam kalmayacakt. (11) Dolaysyla sanat belirli lekte de olsa
eski alkanlklara bal kalma durumundadr. Bu bir anlamda imge sonsuza gitse bile rnnn
sonlu orijinallikte kalmas zorunluluunu gsterir.
Yalnzca spontanlk kendi bana muhabere edilebilir veya kavranabilir, iletiilebilir bir ey
retemez. Tamamen yaratc elemanlar anlalmaz olacaktr. Bunun anlalabilir olmas orijinallikten
belirli bir fedakrlkla olur. Btn sanat ekillerinde bu sz konusudur, belki kk belki byk
gruplar iinde nakledilebilir (communicable) olmaldr. Mimarlk ve ehirciliin de yalnzca kk
gruplar iinde nakledilebilir olmas yeterli deildir, btn toplum iinde anlalabilir, hissedilebilir
olmaldr. Dolaysyla mimarlk ve ehircilik tekliflerinin ortak imgelere dayanmas gerekir, demek ki
imgelemin ehircilikte ve mimaride toplumsal olmas gerekir.
Bu bir mimarn veya ehircinin yeni teklifler yapmamas demek deildir. Bir yeni ehir
zmnn, bir yeni yap anlaynn balangta herkese anlalp benimsenmesi gerekmez, yaymak
ve bunu anlalr hale getirmek toplumun imgesi ile aktrmak da ehircilere ve mimarlara den
grevdir. Bu arada topik ehir planlar ve uygulamalarn nemli rolleri olacaktr. Byle bir yeniliin
yaylmas iki farkl grup iin sz konusudur. Birincisi yapanlar yani ehirciler, planclar ve mimarlar
arasndadr, burada taklidin nemli rol vardr. Feodal devredeki usta rak ilikileri ile gelien yap
ve ehir dzenlerinde bu roln nemini ok iyi gryoruz. Bu kavram iinde taklidin ktlenen deil
pozitif bir rol vard. Uygulamann sonularn toplum yararna yaymaktadr, ikincisi ise alanlar
arasndadr. ki taraf imgelemenin bir uyuma girmesi gerekir ve yahut fark azalmaldr. Farklar
bylece azaldka sanatnn eseri toplumca benimsenecektir.
Dolaysyla salt orijinal bir sanattan ve salt geleneksel bir sanattan bahsedilemez. Bir sanatta her
eyin orijinal olmasnn pratik olarak mmkn olmamas bir yana, her eyin orijinal olduu bir
ortamda hibir ey orijinal olmayacaktr. Ancak geleneksellik orijinaliteye imkan verecektir.
Gelenekler ve toplum yaps orijinalliin olumas iin gerekli artlar sa
larken, onun deerlendirilmesi iin standartlar da verecektir. rnein bir ehir dnelim, her
eleman birbirinden ok farkl bir ehir, bir kaos olacaktr. Bir ehri dierlerinden ayran onun
zellikleridir. Ama byle bir ayrmn varl, byk ldeki mterekliliklerin varlna baldr. Bir
ehrin belirli noktalarnn ekicilii bunun etrafndaki dier mterek dokudan fark dolaysyladr.
Her noktas ve her eleman zel olsa idi ehrin hibir noktas zel olmayacakt.
Burada tekrarlamann (taklidin) imgelemin ifadesine imkan verme- sindeki olumlu roln
grdk. Bu rol ile tekrar, bir bulgunun mekan iinde ve toplum iinde yaylmasn salayan bir
mekanizma olmaktadr. Bunun toplumda devamll salama, etkinlii artrma gibi bir rol vardr.
Burada anlatlan tekrarlama, toplum iinde bulgunun yaylma sreci olarak dnlmelidir. Eer
birbirinden farkl iki toplum arasndaki taklit olay varsa ancak alan ve veren toplumlarn yaplar
arasnda bir benzerlik olduu zaman verimli olabilir. Eer bu benzerlik yoksa byle bir ilev gremez,
bouna bir abadr.
Bir mimarn veya ehircinin zmlerini bulmada tek kayna kendisi olamaz. eitli
uygulamalarn birikiminden reticiliinden faydalanr, yani bir kltrel temele dayanr. ehirci ve
mimar byle bir ereve iinde imgelemini ve kendi anlat biimini elde eder. Allmlk ve anlama
bu dzeyde olmaldr. Eer anlama yzeyde ve yalnzca grntde kalan rahat bir tekrarlamaya
gidiyorsa ve farkl kiilerin ve lkelerin uygulamalar byle yzeyde bir aktarmaya uruyorsa,
toplumda taklit imgelemin yerini alm demektir ve ok olumsuz bir durumdur. Byle bir yaklamn
toplumda yapan ve alan arasndaki imgelem uyumasn salamas beklenemez.
imgelemin rn toplumda nasl bir tepki grecektir. Bu konuda yukarda imgelemi tanmlayan
iki kriter yol gsterici olacaktr. Birinci kritere gre orijinallik deeri ne kadar yksek olursa grecei
tepki de o kadar ok olacaktr. kinci kritere gre faydallk ne kadar yksek olursa grecei tepki o
kadar azalacaktr.
Sanatnn, mimarn veya ehircinin yaratnda tek kaynak kendi tecrbesi deildir, bunun
zerinde eitli etkiler kesiir. Kiilik yaps sosyal nedensellikler vb. Sanat kiilik yapsna veya
ynelmelerine gre sosyal nedensellikler tarafndan braklan eitli imkanlar arasndan seme ba-
mszln devam ettirirken, kendisi iin yeni imkanlar yaratma duru
m tndadr. (12) Bunlar yaad toplumun artlar tarafndan snrland- Isa bile, yaratc kii yeni
anlatm biimleri bulur. Sanat iin izilmi pozitif snrlar yoktur, konulan snrlar negatif
karakterdedir. Yani yapabilecekleri deil yapamayaca eyler belirtilmitir.
Eer toplum iinde elimeler kalmazsa bu snrlar hissedilmez, kiinin imgesi ile toplumun
imgesi genellikle atmaz. Toplum iinde elimeler artarsa bu grntler arasnda farkllk artar ve
toplumun snrlamalar aka hissedilir. (13)
Cerek ve mgelem
mgeleme rasyonellii artrmada rol dt kadar, gerei anlamada da rol dyor. Gerek,
rasyonellik ve imgelem birbirlerine kar olan deil birbirlerini tamamlayan kavramlardr.
Gereklik hibir zaman ayr ayr birimlerin aralarnda hibir ba olmadan yan yana durup,
ylmas demek deildir. Gerek bu birimlerin arasndaki ilikilerdedir. Bu ilikilerin tasarm
gereklidir
Biz yaantmzda gerein ok az bir parasn gzleriz veya duyarz, hakiki gerek bu eksiklikleri
doldurarak imgelem elde edilecektir. Burada ift ynl bir yorumlama her zaman mmkndr, hem
ka, hem geree yakla olabilir. rnein insan bulunduu mekan nasl yorumluyorsa yle
alglar, byk veya kk.
Eer toplumda eitli snflar varsa bu farkl snflardaki kiiler gerei farkl alglayacaklardr,
demek ki gerekte bir ok ynllk vardr. Eer gerek objektif olarak tanmlanmak isteniyorsa bu
ok ynll ifade edebilmelidir. Bu ok ynll kavrayabilmekte imgeleme den rol nemli
olmaktadr. rnein Ankara'da Kavakldere'nin anlam, bir Al- tnda'l, bir Bahelievler'li, bir
Kavakldere'li iin ok farkldr. Demek ki bir Kavakldere'nin anlatlmasnda gerein bu ok
ynll kapsan- maldr. Bir ehir plancs tasarmda gerein ok ynl tasarmn yapabilmelidir.
Yalnz kendisinin gerei tek ynl alglamas yeterli deildir.
Bir kii devaml olarak kendi gnlk ilerinin dar erevesi iinde kalrsa, kendi durumuna kar
soru soran bir tavr taknmayacaktr. Kendisinin gerekte daha byk bir sistemin paras iinde
olduunu alglayamayacaktr. Ancak belirli bir kriz annda kendisini, alglad erevenin dn
hissedebilecektir. Bu gr genilemesi ise kendi deneyinin verdii imkan lsnde snrl olacaktr.
nsann deneyi ve imgelemi gelitike daha byk evrenin gereklerini alglayabilecek, kendisini
daha byk sistemlere entegre edebilecektir.
4. Gelecek (ehir) Planlama ve mgelem
Planlamada imgelem gelecee ynelmitir. Gelecekte yeni ilikilerin tasarmn kuracak ve
gelecekteki etkililii artracaktr. Burada uygulamaya ynelmi bir imgelem vardr. Bu imgelemin
gelecekte uygulanabilir (uzun vadeli planlamada) bir zm tasarlayabilmesi, gelecekteki evre
artlarnn veya gelecein doru tahmin edilebilmesine baldr. Bu doru tahmin ayn zamanda
gelecein meydana geliinde plancnn roln artracaktr.
Gelecek bir plancnn nnde nasl yer almaktadr? Bizim planc olarak gelecee kar
durumumuz tam bilgisizlik deildir. zellikle ksa sreler iin ve makro byklkler iin gelecee ait
olduka gvenilir tahminler yaplabilir. nsan toplumunda deimenin ufak birikmelerden meydana
geldiini grdk. Bu birikmelerin hzn ancak gemiteki tecrbelere bakarak tahmin edebiliyoruz.
Fakat uzun sreler ve kk leklerde gvenirliini kaybediyor. Gelecein tasarmnda planlamada
allan leklere gre imgeleme farkl grevler dyor. Makro lekte, hesaplamalarn
tahminlerine yol gstermesi ile gelecein kaba bir tasarmn kuruyor. Mikro lekte ise imgelemin
greli nemli artyor, berrak ve tam tasarmlar gelitirmek gerekiyor. Bir lke lsnde planlama so-
runlar birinci hale rnek olurken, mimar lek de ikinci halin rnei oluyor. Belki ehircilik, iki
yaklamn da gelecein tasarmnda birbiriyle yart bir ara lei tekil ediyor.
ABD' de yaplan bir aratrmada uzun sreler iin lke lsnde yaplan tahminlerin hep
gerekleen deerlerin altnda kald, ehirler gibi mahalli alanlara ait yaplan tahminlerin ise hep
gerekleen deerlerin stnde kald gzlenmitir. lkemizde yaplacak byle bir aratrmann pek
muhtemel bir sonucu bu tahminlerimizin gerek deerlerin altnda kald yolunda olacaktr. Ankara,
zmir vs. ehir planlar rneklerinde oldu gibi. Toplumun statik bir devresinde bulunmas planclarn
gelecei alglamasnda nemli bir snrlama oluturmutur.
Byle gemie bakarak tahmin edebildiimiz eyler doru olsa bile, snrl saydaki makro
byklkler iin sz konusudur. Burada plancnn karsna kan sorun gelecee ait baz zet
lleri tahmin edebilmenin
gelecei ne kadar tahmin etmek olduudur. rnein bir ehirde nmzdeki 20 ylda nfusunun ne
olacan, bu nfusun igc dalmnn ne olacan tahmin etmek bizim gelecekteki ehir
yaantsn tahayyl etmemizde ne kadar ipucu vermektedir. Byle olduka az tariflenmi bir
gelecee mikro lde, rnein yap lsnde veya mahalle lsnde nasl ynelebiliriz. Burada
hesaplanan gelecee ait belirli baz bilgilerin eksikliklerini doldurabilmek tamamlayabilmek gerekir
ve bu rol de ehir plancsnn imgelemine kalmaktadr. Bir ehrin 15-20 yllk geleceinin bir kiinin
veya kk bir grubun imgelemine brakld ve bunun da test edilme imkannn olmad
dnlrse bu imgelem rn zerinde toplumda nasl anlamaya varlabilecei sorunu nem
kazanr. Bir taraftan plancnn gelecee ait imgelemindeki yanlmalarnn payn azaltacak ehir
planlama teknikleri gelitirilmesi zorunluluu ortaya karken, dier taraftan ise ehir planlamasnn
toplumda messeselemesi zorunluluu belirir.
Bundan nceki blmlerde daha ok (mikro) mimari lekte imgelemin yerini alan taklidi
grmtk, imgeleme kar dier bir yaklam ehirsel lekte kendini gstermektedir. Acaba ehir
veya metropoliten lekte bilgisayarlarn imkanlarna dayanan bilimsel yaklamlar planlamada
imgelemin yerini almakta mdr? mgelemin planlamadaki rol azalmakta mdr?
Burada da tekrarlama ile orijinallik arasndaki tamamlayclk gibi imgelem ile bilimsel yaklamlar
arasnda tamamlayclk olduunu greceiz. zellikle ehir planlamas leinde planlamann ne
kadar bilim ne kadar sanat olduu tartmas btn hzyla devam ediyor. ehir lei bu sorunun en
ok belirdii lek olmaktadr. ehir sorununa bilimsel ynden yaklaan planc bilimin matematiksel
ynlerini kullanan niceliksel bir yaklama sahiptir. Sanat ve moral ynnden yaklaan planc da tasa-
rma ve niceliksel olmayan zelliklere dayanr. Bu ikili ayrm sanld kadar kesin bir "dichotomic"
ayrm deildir. Tasarma dayanan planc bilimsel yaklam olandan daha fazla sayda yargya
varmak durumundadr, bu ise bir karlatrma gerektirir ve her karlatrma gibi niceliksel bir yn
durumundadr. Bu tip, plancnn k noktasndaki inanlaryla eliki durumunda ortaya
kmaktadr.
yle ise yaratc metodarla bilimsel metodar arasndaki uygun ayrm nerede olacaktr. Bilimsel
metodar genellikle ak ve belirli bir bilimsel
hazrl bulunan herkes tarafndan uygulanabilir, tekrar edilebilir metotlardr. Yaratc metotlar daha
ok kiilerin ilerine sindirilmi kk gruplara veya kiiye zel yaklamlardr. Herkese ak baka
bir deyile, ikinci tipe yaklaabilmek ok az kiinin olanaklar iindeyken birinci yaklam daha fazla
kiiye ak bir yaklamdr. Bugn iin bizde ehir planclarmzn ounluu ikinci tip ehir plancs
olduunu iddia ediyor. Birinci tip yaklamdan korkuyor ve ekiniyor. Tabidir ki bu ehircilerimizin
hepsinin byle stn yeteneklere, kendilerine zel metodara sahip olduklarn gstermiyor. Bu
durum byle iddalarn test edilmesinin glnden douyor, bir anlamda ka oluyor. (14)
Planlama, zellikle ehir planlama srecinde ne kadar imgeleme ve (ben ufkun kart olarak
bilgisayar! alacam) bilgisayara yer olduunu grmek iin kiinin ve bilgisayarn zelliklerini
karlatrmaa alalm. Bunlarn ayrm ve bir planlama konusunda hangisinin daha uygun olaca
bunlarn kapasitelerinin mukayese edilmesine bakar.
nsan aklnn alglama kapasitesi ok yksektir. nsann bilgisayarlara gre alglad bilgi miktar
olarak yksek olduu gibi, bilgiyi karlkl eylemde bulunmaya dayanarak, evresine ve kendi
statsne gre organize etme yetenei de yksektir. Bilgisayarlar statik ve pasiftir, bilgilerinin or-
ganizasyonu amal deildir, motivasyonu yoktur. nsan beyninin topolojik ve "pattern" alglama
kapasitesi ok yksektir. Bilgisayarlar tarafndan ikame edilemezler. nsan alglamas
deerlendiricidir, normatiftir. Beyin bir a eklinde iledii, linear veya sra ile ilemedii iin beynin
sonsuz permutasyonlar ve kombinasyonlarla urama yetenei vardr, birok kanalda birden bu tip
ilikiler arayabilir. nsann byk lekte, permutas- yonel ve kombinasyonel ilikilerle uraabilmesi
(bu belki de ksmen bilinaltnda olmaktadr), byk alg kapasitesi, bilgi tamamlama yetenei, bir
araya geldiinde yaratc ve bulucu olmasna imkan verir.
nsan beyninin ileyii ksmen kendisini kontrole aktr, dzenli olarak denemeye az aktr ve
tam anlalamamtr. Beynin kapasitesi snrldr, insan bildiklerinin ancak zederini verebilir, btn
hepsini veremez. Buna karlk bilgisayarlarn ileyii gayet iyi bilinmektedir. ok hassas ilemleri
yapmakta ve kk mantki kararlar vermekte ok hzl ve hassas, ayn zamanda da kt kapasitesi
ok yksektir. (15)
ki farkl zellikteki elemann tabiidir ki planlama srecinde birbirlerine stn olduklar noktalar
olacaktr. Bunlarn ikisinin imkanlarnn bir
likte kullanlmas ile daha iyi planlamalara ulamak mmkndr. Britton Harris bu tip yaklamlar
"pseudo scientific" olarak adlandryor. zerinde hemen hemen btn planclarn anlam olduklar
bir dorusal planlama sreci var, bu srete imgeleminin ve bilgisayarn rollerini bu adan
inceleyelim. Amalarn belirlenmesi, tasarm alternatiflerinin bulunmas, her bir alternatifin
neticelerinin tahmini, seim ve uygulama.
mgelemin, hedeflerin formlasyonunda rol ok nemli olacaktr. nsanlar ihtiyalar iin
imgelem araclna bavurabilecekleri gibi, imgelem de yeni ihtiyalar dourabilir. Bu imgelemin ne
toplumdaki kompleks hedef formulasyonunun ok ynlln ve dinamikliini ihmal ne de
bilimsel yaklamn hedeflerinin akla kavuturulmasnda rol yoktur demektir, bu konuda
imgelemin rolnn en iyi ne olabileceini topik ehir planlarnda gryoruz.
Tasarm alternatiflerin yaratlmas sreci ise kombinasyonel ve topolojik zellikleri dolaysyla
bulula ilgilidir. Bu sre yaratc z en yksek olan aamadr. Bu aamadaki srete yksek
aratrma muhtevasnda bilgisayarn imkanlarndan bahsedebilirse de srecin esas olarak yaratc
olmas nitelii ortadan kaldrlamaz. Yeni isteklerin ortaya karlmas ve bunu karlayacak
alternatiflerin miktar ehir plancsnn yaratclnn fonksiyonudur. Alternatif saysn artracak
rasyonel yollar bulmak da imgeleme baldr. Tasarm alternatiflerinin gelitirilmesi srecinde de im-
gelemin snrlar ve kriterleri hakknda sylediimiz tm szler geerlidir.
Planc alternatiflerini gelitirirken birok metottan yararlanabilir, fakat sonuta gelitirilen
alternatiflerin verilen hedefler sistemiyle uyumlu olduunu kantlayabilmektedir. Genellikle ehir
planlamasnda birok hedefi tam belirli olmayan snrlar iinde gerekletirmeye altmzdan
deterministik olan optimize edici metotlar tam kullanamayz. Dolaysyla planlama srecinin
rasyonelliini artrmak iin alternatiflerimizin says artrlmal, bunlar arasndan en iyisi seilmelidir.
Genellikle sistematik bir alternatif yaratma sreci kullanlmamakta, alternatif yaratma sreci kr
kalmaktadr. Plancya daha iyi alternatifin darda brakldn gsterecek bir metot yoktur. Planc
yeterli sayda alternatif yarattna umma dzeyi ile oluturduu alternatifin baars uyumlu hale
geldiinde karar verir.
ehir plancs alternatiflerini gelitirirken zihninde bir stok olarak, eidi emalar hakknda genel
planlama fikirleri, topik plan teklifleri, dier yerlerde uygulanm plan rnekleri vardr. Bunlarn
nemi, pratik hayat
taki etkililiklerinden ok tasarm yapana yardmc olmalarndandr. Bunlar plancnn geleneksellikle
balarn kurduu gibi imgelemin kombi- nasyonel almalarn yapt esas bloklar tekil ederler.
Bu stokun zenginlii plancnn imgeleminin zm bulma imkanlarn artracaktr. Burada da topik
planlara den nemli roller yardr.
ehir plancs alternatiflerini ortaya koyarken imgelemine yol gsterebilir. (16) rnein ehrin
bymesi "simulate" edilerek alternatifler yaratlabilir. Planc kendisince en nemli grd tek
amac optimize edecek zm arayabilir, yani ksmi optimumla alabilir. "Incremental sre"te
toplam plann bir ucundan balayarak ve problemleri tek tek zerek toplu zme ulaabilir, sonu
yeterli deilse sreci tekrarlayabilir. "Karar Aac" yaklamnda ise planc btn snrlayc ardar ve
standartlar belirler ve ksmi zmler arar. Bulunan zmler birletirilerek aralarndaki atmalar
zmlenir bylece nihai zme ulalr. Eklektik bir baka yaklam ise, kk alanlar iin ksm
zmler gelitirilip bunlar btn sisteme ilikin bir hedefe gre bir btn olacak biimde dzenle-
meye almaktr.Tm bu teknikler imgelemi alternatif yaratmakta kkrtr ve yol gsterir fakat
imgelemin yerini alamaz.
ehrin kendisinin bir sistem olarak bymesinin kurallar ve kanunlar vardr. ehirde hibir
planlama faaliyeti olmasa dahi ehir bir ynde deiir ve yeni bir form alr. Plancnn salt imgelemi ile
bu form arasndaki farklln oalmas toplum iindeki atmalarn, varlnn habercisi olabilecei
bir yana, plancnn kendi imgelemini gerekletirecek aralara sahip olup olmad sorununu ortaya
karmaktadr. Bu aralarla imgelemin sapmas arasnda bir denge kurulmaldr.
Bundan sonraki aama alternatiflerin sonularnn tahmin edilmesidir. Bilimsel srele st ste
binen bu aama fiziki planlamada ok zayftr. zellikle planlamann mekan ile ilgili sonularnn
alglanmasnda insan beyninin topolojik stnlkleri imgelem yoluyla sonu almaya imkan verir.
ehir planlamasnda bir organizasyonun tekili sz konusu olduuna gre yaplacak tahminler birok
konuyu kapsayacaktr ve z bilimseldir. Bu konuda son zamanlarda gelien simlasyon
tekniklerinin imkanlarndan bahsedilebilir. Planc bu aamadaki zayflk sonucu olarak tahminleri
yapamaz durumda kalrsa seme yapmadan karar verir. Bunun sonucu olarak tahmin aamasnda
tasarm srecinin iine girer. En kt durumda, planc iin tasarm, tahmin ve seme ilemleri bylece
tek ey
leme indirgenmektedir. Bu aamadaki srecin gelitirilmesinde ise bilime ve bilgisayara nemli roller
der.
Planlamann uygulama safhasnda imgeleme den yaratc ve devrimci rol nceki ksmlarda
grmtk.
5. topik ehir Planlar ve Planlama Srecindeki Yeri
Trkiye'de topya olduka negatif bir tavr taknmay ifade iin kullanlyor. Sanki
toplumumuzda gereki olmaa ok nem veriliyormu gibi. Gereki olmamak bu kadar ok tepki
gryorsa neden gereklerimizin hl bu kadar az farkndayz. Belki de topya'dan, yaratclktan,
imgelemden korkulduu iin ekinilmektedir. Yeni dncelerin gerekletirilmesi iin gerekli
gayretlerden kanmann bir yolu onun topya olduunu sylemek haline gelmitir. Kelimenin
bizdeki kavram ypratc kullanmna ramen, topyay imgelemin en uzun adm olarak, olumlu bir
ynelmeyi ifadelendirmek iin kullanacaz.
Bundan nceki blmlerde planlama sreci srasnda isteklerin, amalarn formlasyonunda ve
plancnn alternatiflerini yaratmada kulland stokunu oluturmak rollerini grdmz, imgelemin
ok aktif olduu bu dnceyi gerek dnyasndan ayrmakta, zgrle kavuturmakta, gerei
gizlemeye kar savata veya gerein snrlarn geniletmekte kullanlabilir. Bu ekli ile topya
kavram bir anlamda gerein ilerisidir.
topya mevcut geree yabanc bir ynelmedir ama mevcut dzenin balarn kertmee
almaz, bu ise ideoloji ile olan ayrmn ortaya koyar. Doal olarak bu ikisinin birbirlerine gei
snrlarnn neler olduu hassas bir ayrmdr.
Her devirde mevcut dzene gre ileri dnceler olmutur, fakat bunlar topyalar olarak
fonksiyon grmezler, bunlar daha ok mevcut gelime aamasna uygun dzenin karakteristiklerine
organik olarak bal ifadelerdir. topya ise mevcut dzen asndan ksa srede gerekletirilemez
dnceler olacaktr. Bu tip bir topya kavram olduka kapsamldr, nk gerein dinamik
zelliklerini tanmna katar. Gerek devaml olarak deimektedir. Statik bir gerek yoktur. Gerekte
deime olduu gibi topya da zaman iinde deimeye urar. topya ile mevcut dzen arasnda
diyalektik ilikiler vardr. (17)
topya'larn k sosyal hayattan bamsz deildir. Tarihi gelimelerde topyalar birbirini takip
ederler, klar tarihi aamalara baldr.
zellikle gei dnemlerinde, toplumlarda bir istek fantezisi olarak doarlar. ABD'de endstriyel
dneme gei yllarnda olduka ksa srede yalnz ehir planlamas ile ilgili 200 kadar topik teklif
yaplmtr. ehir planlarnda topik tekliflerin endstrileme ayla nem kazandn gryoruz.
Bunlar zaman iinde toplumun belli kesimlerince benimseniyor. Ebenzer Howard'in (18) "Bahe
ehri", F.L. Wright'n (19) "Broad acre City"si, Le Corbusier'in (20) "La Ville Radicuse" teklifleri ortaya
ktklar zamann topyalardr. Bugn iin de ksmen uygulanm ve uygulanmaya devam eden
grlerdir. Ama bu, yeni topyalann ortaya kmasn nlemez. te bu gnn ehir planlamas
topyalar (21) "Instant City" "Mega Structures" ve "Platform" ehirleri. Bunlarn hangisinin etkili
olaca zaman iinde ortaya kacaktr.
topyalar yrrlkte olan planlamaya kar tepki olarak planlama dndaki bir idealin
gerekletirilmesi yaklamyla ortaya kar. En az iki vaziyet al sz konusudur; 1) mevcut durumla
tatmin olmamak, 2) insann evresini deitireceine inanc olmas. Bu topya eriilmek istenilen du-
rumun olduka tam bir resmidir. Fiziki ve messesevi ynleri olabilir ve bir hedefler durumunu
belirtir.
Bu teklif edilen emalar daha iyi bir hayat baarmak iin gerekli olan byk deiiklii tasvir eder.
Fakat kt zamandaki toplumun arzu ve isteklerine uygundur. Bu nedenle kt dnemin
zelliklerince belirlenmitir. Hem sosyal hem fiziki topyalarda grnte total bir tanmlamaya
ynelme varsa da topyay yaratanlar gelecekte istenilen sistem iin yalnzca bir ka prensip seer ve
onun zerinde dururlar. Aynen sosyal analizcinin analizlerinde ksmi olmas gibi. topik emalar
yaratcsnn zelliklerine bal olarak semeci ve keyfi olabilir.
Riesmann (22) topik dncenin canlandrlmasn entelektel bir iddia olarak gryor, nk
byk alternatifler koymak mevcut alternatifler arasnda, daha az ktler arasndan semekten ok
zordur. "Ne olabilir?" ile uramak "nedir?" ile uramaktan ok cesaret istiyor. Dolaysyla topyalar
sanld kadar kolay kmyor. Bunun yerine anti topyalar meydana geliyor. M. Mead'in syledii
gibi "cehennem her zaman cennetten daha canl ve daha ikna edicidir."
topyac planlama dncelerinin ehirlerin dzenlenmesinde, sosyal harekederi balatmak ve
motivasyonlar artrmak fonksiyonlar yan sra ehir planlarnn gelimesine nemli katklar vardr.
topik emalarn kat
ks potansiyel olarak arzu edilenin ne olduunu ortaya koymaktadr ve bir hedefler ve bunlarn
ilikileri emas verilmitir. Bu ekilde ok ynl hedefler btnn ifade etmek bunlarn greli
arlklarn belirtmek imkan ortaya kar. topik emalar ehir planlarnn ok ynl hedeflerini
sergilemeyi kolaylatran bir yol olarak dnlebilir. topik emalar kiilerin evresine ait
hedeflerinin gelitirilmesinde ve bunun hem yaratc hem de kullanc iin mterek bir hedef haline
gelmesinde nemli rol oynamaktadr. nsanlarn isteklerini gelitirmede imgelemin roln gster-
mektedir. (23)
2. zerinde srar edilen bu hedef alanlar, toplumda kiilerin plan hazrlanmasnda fikir
birliine varmalar gereken sahalarn neler olacan gstermesi bakmndan ilgi ekicidir.
3. Bunun tersi olarak bir planlama sisteminde yaplacak kritiin ynnn ne olacan da
tanmlayacaktr. Tartmann esas noktalarn ortaya karacaktr. (24)
4. ehir planlamas kendi teorisini gelitirdike ve ak hale getirdike kendi metodoloj
isindeki topik elemanlar nasl ayklayaca sorusuyla kar karya kalabilir. topik
elemanlarn alternatif normatif bytelerden bakldnda komnitenin nasl grn-
dn deerlendirmekte her zaman fonksiyonu olacaktr. Belki de gerein ok
y5nllnn ehir planlamasnda test edilmesine imkan tanyacaktr.
5. ehir planlamas gelecekle ilgilendii iin, ehir planlamasnn ama ve deerlerindeki
bulular ile aralarndaki bulular veya eylemin yollarndaki bulularla ilgilenmesi
zorunludur. Bylece topik emalar bulular, ehir veya dier tip planlamalarda test
etmek imkann verir. (25)
6. topyac yaklamlar plancnn plan tipletirmelerindeki stokunu artrr.
7. topyann kendisinden ok topyac sre ilham ve gayreti tevik eder. Eer topyaya
deneysel ve geici olarak ve bilinli olarak alternatifler aramak iin yaklarsak statik kat
topyalarn zararlarndan kanrz. Bylece ehirlerin planlamas iin iki yaklam birbiri
iinde eritilmi olur.
Gelecek, imgelem, uygulama kavramlarndan daha ok yalnz ikisine, gelecek ve imgeleme
dayanan topik planlama yaklamnn ehir planla
masna getirdii imkanlar grdk. Demek ki ksa srede uygulama zorunluluunun imgelem
zerine koyduu snrlar vardr, topyada bu snrlarn zorlamalarn elimine ediyoruz.
Bu tartmann yaratt armla gelecein Trk ehri diye bir topya aranabilir mi veya bir
kltre zel topyalar olabilir mi sorusu sorulabilir. Kanmca sorunun cevab hayrdr: Bunun bir ok
nedeni var. Kii topya olarak yeni bir deerler sistemi teklif ederken bulunduu kltrn etkisi
altnda olmakla birlikte, yapt teklif bunlara kardr ve ok uzun sreye yneldii iin niversal
karakterde olmak durumundadr, nk farklarn deimesini uzun sre iin detayl olarak tahmin
etmek imkan yoktur. Dier taraftan toplumlar arasnda ilikiler arttka kltrel farklarn da
azaldn biliyoruz. Dolaysyla topik dnce iinde belki yeni deerler teklifinin yannda, eski
deerlerin bazlarnn kalmas istenilebilir. Ama bu, eski deerlere evrensellik atfederek yaplabilinir.
Bir teklifin topya tanmna dn ancak o kltrn dna ynelmesi ve niversal karakter
almas halinde sz konusudur.
KAYNAKLAR
1. Leslie A. White: The Evolution of Culture, Mc Graw Hill Book Company, 1959
2. Ernst Fisher: Sanatn Gereklilii. De Yaynevi, 1968
3. Jean Freville: Toplum ve Sanat, zlem Yaynevi 1963
4. Schelling
5. S. Hilav: Gerek stclk, De Yaynevi, 1962
6. Regional Science Congress, 1966 J. Nyusten'in snr durumlar zerindeki teblii ile ilgili
tartmalardan.
7. Yves Duplessis'in "Le Surrealisme" eserinden yaplan evirilerden Gerek stclk De Yaynevi, 1962
8. H. Poincare: Mimarlk Mecmuas 1968 yl 1. Say 1, Sayfa 27
9. Pierce Rcvcrdy: Andre Breton un "Gerek stcln Birinci manifestosu" Bak, Gerek stclk. De
yaynevi, 1962
10. Herbert Read: The Grass Roots of Art, Meridian Books, 1961. Blm 3
11. Andre Breton: "Gerek stcln Birinci Manifestosu" Bak, Gerek stclk. De Yaynevi, 1962
12. Arnold Hauscr: The Philosophy of Art History, Meridian Books, New York 1963, Blm VI.
13. Arnold Hauser: A.g.e Blm I
14. E.G. Altouney: "The Role of Uncertainities in the Economic Evaluation of Water Resource Projects"
Stanford University Institute of Engineering, Economic Systems, Report E. EP 7. 1963
15. Britton Harris: "The limits of Science and Humanism in Planning" Journal of AIP 1967 Eyll.
16. Kevin, Lynch: "Quality in City Design", Unpublished Mimeograph M.I.T., 1965
17. Karl Manheim: Ideology and Utopia, International Library of Psychology Philosophy and Scientific
Methods. 1936
18. Ebenezer Howard: Garden Cities of to Morrow, The MIT Press, 1965
19. F. Lloyd Wright: The Living City, Horizon Press, 1958
20. Le Corbusier: La Ville Radieuse: Elements d'unc Doctrine d'Urbanisme Pour LEquipement de la
Civilisation Machiniste. Boulogne Editions de E Architecture d'Aujourd'hui. 1933
21. David Reisman: "Some Observations on Community Plans and Utopias, Yale Law Journal, Aralk,
1947
22. Margaret Mead: "Towards More Vivid Utopias" Science 1957 s. 126-158
23. Thomas A. Reiner: The Place of the Ideal Community In Urban Planning, Pennslyvania University Press, 1962.
24. Martin Meyerson: "Utopian Tradition and Planning of Cities" Daedalus, 1961 k says.
PLANLAMADA HEDEFLER SORUNU*
Giri
Bu yazda ele alnan konu, genel olarak planlama srecinde deer yarglarnn yeri olarak
adlandrlabilir. Planlamada deer yarglar konusunun Hirshman'n1 terimleri ile esneklii "latitute"
yksek, disiplin yn az olmas nedeniyle, bu konuda bulunacak zmlerin de byle bir yapya
sahip olmas doaldr. Bundan dolay bu yazda bir zm bulmaktan ok konu ile ilgili sorunlar
ortaya konulmaya allacaktr.
Bir planlama srecinde deer yarglar yalnzca hedeflerin saptanmas iinde yer almaz.
Planlamada deer yarglarnn ald yer, sz konusu olan planlamann leine, kullanlan
planlama stiline ve planclarn analizlerinde ele aldklar sosyal sistem anlaynn biimine gre
deiir. Byle olunca planlamada deer yarglarnn yeri ve nemi seilen planlama biiminden
bamsz olarak tartlamaz. Bu iliki devaml olarak gz nnde tutulmaldr.
Planclar analizlerinde farkl sosyal sistem modeli ile almaktadr. 2 Birincisi sosyolojinin
geleneksel fonksiyonel analizi veya son gnlerde daha ok kullanlan bir deyile statik sistem
modelidir. Bu modele gre "amalar" (goal) sistem iinde teekkl etmitir (emergent). Deiik kar
gruplarnn (interest groups) karlkl eylemleri ile meydana gelen bir
* Amme daresi Dergisi T.O.D.A..E. Cilt 7, say 2, Haziran 1974, ss. 22-44'te yaymlanmtr.
36. Albert O. Hirshman: Development Projects Observed. The Brookings Instutition.
37. Robert Chin: "Utility of Systems Models and Developmental Models for Practioners".
denge, sistemin amalarn ortaya koyar. Bu modelde deime, gerilimlerle (stress strain) salanr.
Genellikle sistem, kendisinin bu gerilmelere uyumunu salar. Bu uyumun salanmas sistemin
hedeflerine gre olur. Bu modele gre plancya den rol sistemin kuvveder dengesinin ortaya
koyduu hedeflere gre sistemin gerilmeleri azaltacak ekilde uyumunu salayacak (system
maintenance) kararlar retmektir, ikinci model sosyolojinin geleneksel evrimsel modeli ya da
dinamik sosyal sistem modelidir. Bu modele gre sistem devaml olarak tek ynl bir deime veya
evrim iindedir. Evrimin yn zerinde plancnn rol olduka azdr. Bir anlamda hedef
"ontolojiktir." Plancnn rol, bu evrim srecinde potansiyel olanaklarla gerekleen deime
arasndaki farklar veya engelleri kaldrmaktr. Birinci ve ikinci haldeki bir sosyal sistem anlayna
sahip olan planc iin hedeflerin seilmesi deil, bulunmas ve ortaya karlmas sz konusudur.
Hedefler zerinde plancnn aktif bir rol yoktur.
Bu ekilde bir iyi-kt ve doru-yanl kavramlar ayrm yaparak, planc, hedeflerin ve normlarn
belirlenmesini bilim dnda, ahlakn alanna brakamaz. Ahlakn statik yaps plancya hedeflerin tayininde
yol gstermekte yetersiz kalacaktr. yi-kt ve doru-yanl kavramlarnn ayrmn yapmak, plancnn
dier yarglar konusunda akla kavumasna imkan verecektir. Plancnn hedeflerini koymakta,
normlarn semekte, toplum ve evre sistemleri ile bunlarn dinamiini incelemek esas yntemi olacaktr;
toplumdaki deerlerin ne olduunun bu ekilde bulunmas ise aka bilimin alanna girmektedir.5
Yukarda da belirtildii gibi bylece planlama iinde iyi-kt kendi bana yer almayacak, plancnn
izledii ynteme bal olarak, belli ltlere gre baz snrlar iinde ortaya kacaktr; bu ise doru-yanlla
iyi-kt- nn ilikilerini kurmaya olanak salayacaktr. imdi genel olarak sz edilen iyi-kt semesi
zerinde durmak baz faydalar salayabilir.
Planc hedeflerinden ya da normlarndan sz ederken, nce belirli bir toplum iin ve ksa sreli de olsa
gelecekteki bir eylemi ynlendirmekten bahsetmektedir. Byle olunca iyi-ktnn ne olduu hem belli bir
toplum iin hem de belli bir zaman derinlii iinde tanmlanabilecektir. Bir adm ileriye giderek iyi-kt
tercihi yannda yeni bir seme dzeyinin ortaya kmas mmkn olabilir. Bu dzey "yaplabilir" deerinin
dierleri ile ilikilendirilmesi demek olmaktadr. lk bakta, plancnn iyi-kt semesi mevcut teknoloji,
kontrolndeki kaynaklar ve finansman olanaklar ile snrldr denebilir. Bu etmenler geni lde
plancnn iyi-kt seimini snrlamaktadr. Ayrca, plancnn iyi-kt seiminin toplumca benimsenerek
yaplabilmesi olasl, iyi-kt ayrm ile doru-yanl ayrmnn birlikte ele alnmasn salamaktadr.
Baka bir deyile, planlamada iyi-
Eric Jantsch: "From Forecastinpf and Planning to Folicy Sciences" Policy Sciences, 1.
1970.
kt ile doru-yanl ayrmlar yan yana yer almaktadr. Ksaca "yaplabilir" ve "benimsenebilir" ayn
zamanda "dorudur" yargsna dnebilmektedir.
38. Hasan zbekhan: "The Triumph of Technology. 'Can' Implies 'Ought!" Editr. Stanford Anderson. Planning for Diversity
and Choice, The M.I.T. Press, 1968.
39. Bu aklama burada yalnz mantk asndan verilmektedir. Bu aklamann sosyolojik adan eletirisi ilerideki blmlerde
yaplacaktr.
*
getirir. Doa biliminin ierikli alanlarnda dorular olumsaldr, deillen- mesi (negation) eliki meydana
getirmez.
Deer (ahlak) aksiyomlar direktiflerdir. Ahlaka ait bu direktifleri biz kendi kontrolmz veya
semelerimiz dnda sayarz ve toplumda kii olarak kabul eden tarafta bulunuruz. Bunlar bize empoze
edilmitir. Bunu empoze eden ise sosyal grubun varldr; yoksa bunlar planc veya bilgili bir adam
tarafndan konmamtr. Toplum ve evrenin karlkl ilikileri veya uyum sreci srasnda meydana
kmtr. nsan topluluklarnn deerleri, insanlarn karlkl uyumlar sonucunda oluur ve bu sre top-
lumdaki g yapsndan bamsz deildir. Dolaysyla insan toplulukla- rndaki deerleri veya ahlak
almak isteyen aratrc filozofa deil bu deerlerin teekkl ettii topluma gitmelidir.11
Bir sosyal sistemde deerler, ideolojiler, vaziyet allar, kltrel sistemin; hedefler ve normlar, sosyal
organizasyonun; gdlemeler ynelmeler vb. ise kiilik sisteminin eleridir. Toplum iinde farkl
dzeydeki sistemlerde teekkl eden sosyal deer-norm ve ummalarn (aspiration) birbirleriyle tutarl
olmas gerekir. Buradaki tutarllk, deer-norm-umma dizisine bir ahlak sistemi olarak baktmzdaki
tutarllktan farkldr. De- illemesi bir elikiye gtrmez, varl olumsaldr; aynen doa bilimlerindeki
gibi. Bir sosyal sistemde bu tutarllk bakmndan belirli bir esneklik bulunmasna ramen sistemin
varln koruyabilmesi veya var olabilmesi iin bu tutarlln belirli bir dzeyde kurulmas gerekir.
Sosyal normlar grubun yelerinin ummalar iin bir tavan ve taban olutururlar ve bu taban
toplumdaki kiilerin, ummalarn gerekletirmek iin yaptklar denemelerde baarl olup olmadn
lmeye imkan veren bir referans olur.12 Toplum iinde kiilerin davranlarnda bu normlara uymas
pozitif ve negatif tedbirlerle 'mkfatlandrma-cezalandrma5 (reward-sanction) dengesi kurularak salanr.
Kiinin toplumdaki davranlarn belirleyen tek faktr grup normlar deildir. Kiilerin davranlarnda
toplum normlarna uymalarnn ykseklii sistemde dayanmann (solidarity) yksekliinin bir
gstergesidir. Bir sosyal grubun normlar, gruba ilk katlan iin nce dtan verilmitir (external). Kii bir
grubun yesi olarak grubun dier yeleri ile karlkl ilikilere girdiinde, zaman
\
Hans Reichenbach:A.g.e.
Sherif ve C. W Sherif: An Outline of Social Psychology, Harper Brothers, 1956.
iinde toplumda yeni normlarn ortaya kna katlm olmakta ve kendisinin de normu olan bu yeni
normu iine sindirmektedir.
Toplumlarda kiiler yalnz kendisinin iinde bulunduu normlara gre deil, ayn zamanda kendisine
setii referans grubunun normlarna gre hareket eder. Modern toplumlarda grup yelerinin davranlar
arasndaki deiiklikler, kendilerine setikleri referans gruplar dolaysyla ortaya kar.13
Genellikle planc veya toplumsal normlar inceleyen sosyal bilimci iin, topluma giderek normlar
bulmak demek, kiilerin davranlarn inceleyerek, toplumun bir sistem olarak fonksiyon grmesinden
doan normlar ortaya karmaktr. Byle bir tespitte kii leindeki ummalar ile toplumda ortaya kan
deerler arasndaki ilikinin kurulmas en nemli sorundur.
Her toplumda kiilerin deerlerinden, toplumsal deerlere ulamann yollar kurumsallamtr.
Lindblom ve Dalh14 kiilerin deerlerinden toplum deerlerine gemeyi toplumlarda pazar mekanizmas,
oylama, pazarlk (bargaining) gibi srelerin saladn belirtmektedir. Kiilerin deerlerinden toplum
deerlerine gemede kullanlan bu tr aklamalarda iki ynde kavramsal hata yaplmas sz konusudur.
Birincisi, toplum deerlerini yalnzca kiilerin isteklerinin veya ummalarnn toplam olarak almak, ikincisi
ise kiilerin ummalarna bakmadan yalnzca sistem ileyiinden veya rasyonelinden deerleri elde etmee
almaktr. Burada sistem zellikleri ile sistemdeki davransal nitelerin ummalarnn birlikte
deerlendirilmesi gerekir.15
Bu tartmann sonucunda bir toplumdaki deerler sistemini incelemek iin plancnn toplumu sistem
dzeyinde ve birim dzeyinde incelemede bulunmas gerektiini grdk. Burada karmza kan soru,
byle bir deer-hedef-norm-umma (aspiration) tespitinin plancnn ihtiyacn karlayp karlamaddr.
Bu sorunun cevab daha nceki blmde incelediimiz deiik sosyal sistem anlayna sahip planclar iin
farkl olacaktr.
M. Sherif ve C. W Sherif: A.g.e.
R. A. Dalh. ve C. E. Lindblom: Politics Economics and Welfare, Harper Torchbooks, 1953.
Lange: Wholes and Parts, Pergamon Press, 1965.
3. Kamu Yarar ve Refah Fonksiyonu
Planclarn nasl bir hedef fonksiyonu aratrdklarn gstermek iin biri daha ok fiziki planclar (kamu
yarar), dieri de esas olarak ekonomik planclar (refah fonksiyonu) tarafndan gelitirilen benzer zellikleri
olan iki kavram incelemek yararl olacaktr.
Her iki yaklamda da 1) toplumun tm iin geerli bir hedefin (iyinin) tanmlanabilecei inanc
yatmaktadr; 2) hedeflerin toplumdaki dinamikle giderek belirlenmesinden ok hedeflerin toplumun
dndaki planc tarafndan formle (postulate) edilebilecei kabul bulunmaktadr. Bu iki kabuln
yaplmasnda da planlamay toplumun politik srelerine ok fazla girmeyen teknik bir hner olarak tutma
abas hakimdir. Bu noktada plancnn kabul ya da kamu yarar (iyi) fonomenini tartmak gerekmektedir.
Kamu Yarar
Fiziki planlamann profesyonel ahlaknda veya alkanlklarnda kamu yararndan ok sz edildii
grlmektedir; dier meslekler ilgilendikleri sosyal grubu (client) bu kadar geni tanmlamazlar.
Geleneksel mhendislik yaklaml ehir planlamasnda, ehirlerin mhendislik normlarna gre
gelimesinin toplum yararna olduu ileri srlerek planlamann uygulanmasna alnmaktadr. zellikle
ehir planlamasnn belirli bir dneminde bu yaklamn planclar bakmndan nemli bir taktik bulu
olarak yararl olduu sylenebilir. Buna ramen kamu yarar kavram zerinde tartmalarn
derinletirilmesi halinde bu kavramn belirli bir temele oturmad, yzeyde kald grlmektedir. Bu tr
bir kamu yarar kavram eitli ynlerden eletirilebilir.
40. Planclarn genellikle toplum iinde orta snftan geldii ve o snfn deerlerine sahip olduklar,
buna karlk ilgilendikleri gruplarn (client) oklukla orta snflardan farkl eilim ve deerlere sahip
olduu sylenebilir. Bylece planclar zmlerinde, ideolojik, sosyal, kltrel ve estetik ynden kendi
gruplarna ait deerlerin snrlamas iinde hareket edecektir.
41. Statik olarak tanmlanabilecek, olduka kararl bir "kamu yarar" yoktur. Byle bir kavram zerinde
greli olarak kararl bir fikir birlii ortaya kmamaktadr. Buna karlk kamu yarar, toplumdaki kar
grupla
rnn karlarnn dinamik bir dengesi olarak tanmlanabilir.16 Bu denge, gruplarn toplumdaki greli
kuvvet durumlarnn deimesine gre yer deitirecektir. Dolaysyla toplum iin dtan tanmlanm bir
kamu yarar deil, bu dengeye gre ortaya kabilecek (emerging) birden fazla kamu yarar
bulunabilecektir.
2. Dier taraftan kamu yarar kavramnn tanmlanabileceini kabul etsek bile, byle bir kavram planc
iin yararl olmayacaktr, nk yaps gerei ak "semekler (choice) yapmaa imkan vermemektedir.
3. Planclarn kamu yararn tanmlamakta snfsal ynelimlerinin bir baka kantn, geleneksel
planlama yaklamlarna bir tepki olarak ortaya kan savunucu (advocacy) planlama yaklamnda da
buluyoruz. Savunucu planlama yaklamnda, planc kendisinin geleneksel mterileri olan byk firma,
hkmet vb. sistemleri savunmay deil, imdiye kadar planlama srecinde savunulmayan gruplar
savunmay esas almaktadr. Savunucu planlamada kamu yarar, gsz olan gruplarn eilimleri ile zde-
letirilmi olmaktadr.
Toplumun tm iin bir tek hedef tanmlamaya bir baka kar k Weber'in17 "imkan verici"
(permissive) planlama anlay iinde de bulunmaktadr. Weber'e gre toplumlarn endstriyel gelime
aamas dneminde planlamada bir tek kamu yarar kavram ile allsa bile, endstri sonras toplumun
yapsnn ve planlamasnn oulcu (pluralist) bir deerler sistemine gre hazrlanmas gerekir. Toplumun
ulaaca prodktivite seviyesinde karlarn ve isteklerin atmasndan ok bunlarn hepsinin birlikte
karlanmas nem kazanacaktr. Toplumun ulat retim dzeyi, toplum iinde birden fazla deer
sisteminin yer almasna imkan verecektir. Byle olunca plancnn toplum iinde birden fazla kamu yarar
veya refah fonksiyonu ile almas gerekecektir.
Weber toplum iindeki deerler sistemine, evrimci bir sosyal sistem anlay iinde bakmakta, tek bir
kamu yarar kavramnn yerini belirli bir dnem sonra, oulcu yarar kavramlarnn almas gerekeceini
gstermektedir. Kuvvet dengesinin fonksiyonu olarak ortaya kan tek bir kamu yararnn varlnn kabul
edilmesi halinde, plancnn bulaca zm, bu
M David Loeks : The Individual's Identification of Self Interest Editor E. Erber, Urban Planning in Transition. Grossman
Publishers, New York, 1970.
M. Webber: A.g.e.
dengenin artlarn yerine getirecek iken, oulcu bir ele alta her grubun isteklerinin veya ihtiyalarnn
hepsinin birden karlanmas sz konusu olacaktr.
ehir planlamas rneini kullanarak kamu yarar kavramnn eidi bakmlardan nasl eletirildiini
yukarda grdk; buna ramen bu kavramn varln ksmen de olsa srdrebilmesinin nedenlerini
aklamak gerekir. Bu kavram olduka nemli olan iki nedenle savunulmaktadr.
41. rnein, ehir plancs sisteme ait tek nitenin (firma, hane) yer seimi ile uramayp, ehrin
tmne ait zmlerle urat ve ok ynl metodolojisi ile daha ok sayda deikeni kontrol edebildii
iin bir tek davransal nitenin ksa sreli etkinlik zmlerinden farkl zmlere sahip olacaktr. Baka
deyimle farkl etkinliklerin bilekesini seerken dayanaca olgu kamu yarar olacaktr.
41. Tek tek davransal niteler tarafndan retilemeyecek veya retim kararlar piyasa mekanizmas
iinde zmlenemeyecek kamu mallarnn retilmesinin toplum iin kanlmaz olmas ve ekonomik
gelimeye paralel olarak kamu mallar retiminin toplumun toplam retimi iinde paynn giderek artmas
da kamu yarar kavramnn uygulanabilirliini artracaktr. Bu iki tip aklama da karar verirken toplumda
kii dzeyinden toplum dzeyine kmann nemini gstermektedir. Ama bu dzeydeki kararlarda
hedeflerin nasl seileceini aklam olmamaktadr. Toplum dzeyinde de karar verilirken hangi grubun
karnn korunaca sorunu yine ortaya kacaktr ve kamu yarar kavram bu sorunu zmekte yukarda
akland gibi yetersiz kalacaktr. Grld gibi yukarda sralanan her iki gereke de kamu yarar
kavramn savunmakta yeterli olamamaktadr.
4. Toplumun Ekonomik Refah Fonksiyonu
Piyasa d (non-market) mallarn datlmasna ve retilmesine ait yntemlerin bulunmasnda siyasi
srecin rol ekonomisderin ve planclarn devaml olarak ilgi alan olmutur. Bunun iin ekonomistler ve
ekonomik planclar toplumun refah fonksiyonunu tanmlamaya almlardr. Toplum iin refah
fonksiyonu kiinin semelerinden elde edilmee allmaktadr. Byle bir ele aln arkasnda hedonist
psikoloji gr ve faydac (utilitarian) bir felsefe anlay vardr. Bu gre gre her kii iin "iyi" o kiinin
arzular ile zdetir ve bunlar kiilerin semelerini sralamas
ile aklanabilir. Byle bir yaklam siyasal demokrasi ve "laissez-faire" ekonomisi ya da toplumda serbest
tketici tercihi ve serbest i seme imkanlarnn varl ile tutarllk salamak, onlar hakl karmak iindir.
Arrow'un18 almas ve kabul ettii be koul bu yaklamn klasik rnei haline gelmitir.
41. En az alternatifin varl,
41. Kiinin ve toplumun deerlerinde pozitif "association" ynl deime ilikisinin varl ya da
sosyal tercihi elde etmekte kiilerin oylarnn iki ynll,
41. Bamsz alternatiflerin birbirleri iin anlam olmamas ya da sralama srecinde baka
alternatiflerin varlnn sralamay etkilememesi,
41. Sosyal refah fonksiyonunun kabul ettirilmi olmas,
41. Sosyal refah fonksiyonunun zorlayc olmamas.
Bu koullar altnda nl genel imkanszlk teoremi (general imposib- lity) ile oylama srecinin ve
ounluk kural ile sosyal sralamann elde edilemeyeceini ve bylece bir paradoksun varln
gstermitir. Arrow'un sonularna gre kabul edilen artlar altnda ne piyasa mekanizmas ne de oylama
sreci bir rasyonel (sosyal) seim yaratamamaktayd.
Rothenburg19 Arrow'unki gibi meta-refah teorisi dzeyindeki analizlerinde, genel imkanszlk
teoreminde bir zmn ailenin karar verme sreci incelenerek bulunabileceini gstermektedir. Bu
analizde yaplan, Arrow'un koyduu koullarda deiiklikler yapmaktadr. Rothenburg iki nemli alanda
deiiklik nermektedir.
Birincisi, genellikle refah ekonomistlerinin deinmekten kandklar kiileraras fayda (utility)
karlatrmalar ya da semelerin iddeti (intensity) problemine girerek, Arrow'un nc artn
(bamsz alternatiflerin birbirleri iin anlam olmamas) gevetmektedir.
kincisi, sistemde bulunan mterek deerler sisteminin kiilerin semelerine olan etkisine deinerek
Arrow'un drdnc art olan "kabul ettirilmemi olmann" sosyal sistemlerdeki karar sreleri iin
anlamszln gstermektir.
41. Kenneth. J. Arrow: Social Choice and Individual Values. John Willey and Sons, New York, 1951
41. Jerome Rothenburg: The Measurement of Social Welfare Enpflewood. Cliffs. N. J. PrenticeHall Inc. 1961
#
Arrow, Rothenburg, Tullock vb. almalarndan elde edilen sonu, siyasal srete, karlkl pazarln
(bargaining) nemidir. Bu analizlere gre kiilerin semelerinden toplumun semelerine gemede
kullanlabilecek alternatif sreler arasnda (piyasa mekanizmas, oylama, karlkl pazarlk) karlkl
pazarlkta bulunmak nem kazanmaktadr. Deiik refah ve kamu yarar kavramna sahip olan kiiler ya
da gruplar karlkl pazarlkla bir uyuma zemini bulurlar. Meta-refah teorisinin teknikleri ile varlan
sonular ile sosyolojinin daha nce grdmz fonksiyonel analizlerinin sonular ayn olmaktadr.
Meta-refah teorisi analizlerinden bir dzey aadaki Bergson'un20 refah fonksiyonu yaklamn
incelemek, toplumsal hedeflere ulamakta yeni baz boyudan ortaya karmak iin anlaml olacaktr.
Bergson analizinde toplumun refah ile toplumdaki eitli deikenlerin (eitli retim yerlerinde kullanlan
igc dndaki btn retim faktrleri, tketilen eidi mallar, yaplan eidi ilerin toplam retim
niteleri vb. arasnda ekli belirlenmemi bir ilikinin varln kabul etmektedir. Ayrca Bergson analizinde
kurduu refah ilikisinin yalnz ekonomik faktrleri deil ayn zamanda ekonomik olmayan kurumsal
faktrleri de ierdiini belirtmekte, genellikle ekonomik analizlerde yapld gibi, toplumda yalnz
ekonomik deikenlerin deimesini inceleyen bir ksmi analiz yapmamaktadr.
Bergson, ekonomi d dier deikenleri sabit varsayarak yazlan refah fonksiyonunu ekonomik refah
fonksiyonu diye adlandrarak, bir toplumda ekonomik refah fonksiyonu ile toplumun genel refah arasnda
bir ayrlma (divergence) olabileceini belirtmektedir.
ada psikolojinin kiilik sistemlerini bir btn olarak kabul eden analizi iinde, kiinin "iyi durumda
olmas" (well-being) harcamalarnn toplam ile aklanamaz. Kiinin belirli bir mal tketmesinden elde
ettii tatminin bir tek deeri yoktur; tatmin, kendi yaama dzeyine gre deiir. Ayn ekilde kendi
tkettii maddelerin toplamnn verdii tatmin, mevcut sosyal yapdan, siyasal semelerden ksaca kendi
toplam evresinden bamsz deildir. Bergson'un refah fonksiyonu bu anlaya gre formle edilmitir.
Kiinin tatmini toplam evreye baldr, evrede olan her deime onun refahn etkileyecektir. Bergson
bylece sistemin tmn
Abram, Bergson: A Reformulation of Certain Aspects of Welfare. Economics
Quarterly Journal of Economics, February 1938.
kapsayan, deikenleri arasndaki ilikileri dorusal olmayan bir refah fonksiyonu nermi olmaktadr.
Bylece tanmlanacak ayrntl bir hedef tayin srecinin operasyonel olmad hatta halen gelimemi
olduu sylenebilir. Bu nedenle planc birok kestirme yollarla bu sorunu zmekte ve deerler sorununa
girmekten kanmaktadr. Bunlardan kamu yarar kavramn ya da deiik ifade ile toplam eklinde
dorusal refah fonksiyonu yazma yaklamlarn daha nce incelemitik. Lindbloom 22 dier baz kestirme
yollar yle zetlemektedir.
Ekonomistler deerleri deil, ancak gereki semeleri bilirler ve incelerler.
Ekonomistler isteklerin tatminini bir norm olarak kabul etmezler; bir ekonomist iin iyi bir politikann
ls dorudan doruya olan istek tatmini deildir. Ekonomistlerin yaklamlarnda kiiler iin frsatlar
ortaya karan politikalar gelitirilir, bunun olanaklarndan yararlanp bu frsatlar kullanmamak kiiye
braklr.
Biz tek tek deerleri deil, dorudan doruya gruplara ait deer btnlerini seeriz.
Seimlerimizi deerleri semeden (st kapal brakarak) dorudan politikalar seerek yaparz.
Biz atmalar zmekte atmann olaslkl sonularn deerlendirmekten kaarz, belli sosyal
srelere deer atfederek bu srelerin sonularna raz oluruz.
eitli hedefler arasndaki greli nem, politika kararlarnda yaplan seme belirlenmeden aka
belirtilemez.
eidi hedefler arasndaki greli nemler (arlklar) zerinde anla- maktansa, daha kolay olarak
snrlar zerine anlama tercih edilir. zerinde uyuulan snr artlar potansiyel anlamazlk sahalarn
azaltr.
Balca iki grupta toplayabileceimiz hedef tanmlama yntemlerinden, a) planlama ncesi hedeflerin
aka belirlenmesi, b) hedeflerin aka belirlenmeyip pratikte kendiliinden ortaya kmasndan,
hangisinin se-
#
ilecei daha balangta grdmz gibi bir planlama biimi sorunudur. Bu yazda hedef sorunu
incelendii iin daha ok birinci tip ele al zerinde durulmakta, ikinci tipe ancak yer yer deinilmektedir.
Sosyal Sistem Gstergelerini Hedef Olarak Kullanmak
Bu blme kadar olan tartmalarda a) hedeflerin, sistem iindeki yeterli eidilii salayacak sayda
olmas gereini ve b) kiilerin deerlerden ok, somut sonularda kolaylkla seme yaptklarn grdk; bu
halde bir sosyal sistemin betimlenmesi ile hedef seimi sorunu ok yakndan ilikili hale gelmektedir. 23
Hibir sosyal sistem betimlenmesinin veya gstergeler sisteminin btn amalar iin geerli olaca
sylenemez; amalardan her biri ele alnacak soruna gre tasarlanacaktr. Planlama iin kurulacak byle bir
sistem, a) kiilerin somut semesine yardm edecek ayrntda bir betimlemeye imkan vermeli; b) ele alnan
konuda ikinci derece etkilerin neler olacann betimlenmesine olanak salayacak kapsamda olmal yani
planlamann ya da eylemlerinin birinci derece etkilerinin betimlenmesi24 ile yetinmemelidir. Bu zellikle
uzun vadeli planlama iin nemlidir.
Byle bir betimleme iin B. Gross'un25 yapt, geleneksel sosyal muhasebe tekniklerinin yap-
performans (structure-performance) modelinin bir sosyal sistem anlay iinde gelitirilmesidir. Byle bir
betimleme iinde zorunlu olarak bir sosyal sistem teorisine dayanmay gerektirecektir. Byle bir sistem
hem yapya hem de performansa gre tanmlandna gre hedefler de hem yapy hem de performans
kapsamaldr.
Yapsal elemanlar, Gross'un daha ok "para-btn" tipi bir sistem anlay iinde, a) insanlar, b) beeri
olmayan kaynaklar, c) insanlarn alt sistemler halinde gruplatrlmas, d) bunlar arasndaki i ilikiler, e)
evre ile olan ilikileri, f) deerler, g) merkezi yneltme alt sistemleri eklinde tanmlanmtr
11S
Bertram M. Gross: "A Historical Note on Social Indicators" Editr. Raymond A Bauer. Social Indicators. The M.I.T. Press,
1966.
Planlamada ikinci derecede etkilere kar tutum nemli bir konudur. Rusya'da Stalin dnemininin planlamas, ikinci
derecede etkileri yok varsayarak mekanistik bir gelime modeli ngrmtr. kinci derecede etkiler bastrlmtr. Bu da
uzun zamanda gerilme dourmutur. Dier taraftan (disjointed incrementalist) model ise bu etkileri tam olarak serbest
brakan ve tam olarak hesaba katmay neren bir yaklamdr
Bertram M. Gross: "The State of the Nation, Social Systems Accounting" Editr. Raymond A. Bauer. Social Indicators, The
M.I.T. Press, 1966.
Deerler Gross'un ele alnda bir yap eleman olarak tanmlanmaktadr. Gross sistemin deerleri veya
deer yapsn tanmlamakta, Parsons'un iki ulu kalp (pattern) deikenlerini ya da Kluck- hons'un yine
polar olan snflamalarn kullanmaktadr.
Burada karmza kan soru, toplum iinde yapy betimlemek iin yararlanlan bu deer
tanmlamasnn planlama iin yeterli olup olmaddr. Burada hatrlanlmas gereken husus bu
betimlemenin bir sosyal sistemi tm olarak seebilmek iin yapld; plancnn taktiklerini saptamak iin
yaplmaddr. Bu ikili snflamalar kiilerin iinde yaamay isteyecei deerler sistemini yeterli derecede
betimlemekle beraber, daha sonraki ksmlarda greceimiz gibi plancnn planlama taktiini semesine
yeterli derecede yardmc olmayacaktr. Bunun iin plancnn deerler sistemindeki deime hzn bilmesi
gerekir; bunun iin ise polar bir snflama uygun bir snflama deildir.
Gross performans hedeflerini yapsal hedeflerden ok daha ak olarak belirtmektedir. Bunlar: a)
sistemde karlar olan gruplarn karlarnn karlanma derecesi, b) eitli kalitede retilen mal ve
servislerin miktar, c) sistemin gelecekteki kapasitesini gelitirmek iin yapt gayretler ya da yatrm, d)
sistem girdilerinin kullanlmasndaki etkinlik derecesi, e) sistemin performanslarn sistemin normlarna
gre gerekletirmesi, f) sistemin ynetimsel, teknik rasyonellik derecesi olarak gsterilmektedir.
Gross'un bu snflamasnda konumuz bakmndan ilgi ekici olan madde "kar"larn tatminidir. Bir
anlamda eitli kiilerin ya da gruplarn sistemi semesinde en nemli olan nokta budur. Burada
sistemdeki yap ile performans arasndaki ilikiyi tekrar hatrlamak gerekecektir. Sistemde bulunan kii iin
karn ne olduu, bir taraftan sistem iindeki deerler sistemine (veya kltrel sistem) bal iken, dier
taraftan sistem iinde hangi deerlerin yer alaca, sistemdeki kar gruplarnn gcne gre var olacak
olan dengenin fonksiyonu olacaktr. Burada iki ynl bir iliki vardr. Sistemde kar gruplarnn varlnn
sosyal sistemdeki deerleri etkileyeceini kabul edince, sistemde hi olmazsa baz deerlerin iki grup iin
ayr olacan kabul etmek gerekir. Kontrol edilen grubun deerlerinin, kontrol edene gre var olduu
kabul edilince, kontrol edenin deerlerinin nasl teekkl ettiini aklamak gerekir. Bu deerler ise kontrol
eden grubun kendi iinde meydana gelecektir. Gross analizinde karlar (interests) a) objektif karlar;
(burada objektiflik, karn be
lirlenmesi ve karlanmasnda llmenin kolay olmas ynnden ele alnmaktadr), b) biyolojik ve
elemanter varln srdrme ihtiyalar, gelir ve tketim, vb. gibi sbjektif karlar; katlma, stat, sayg,
baar, yaratma, gzellik, gvenlik, hrriyet ve vb; c) kamu yarar olarak grupta incelemektedir. (Kamu
kar tartmas daha nce yapld iin burada deinilmeyecektir) Bu ayrm bize zellikle ekonomistlerin
analiz dnda brakt dier kar (deer) alanlarn gstermesi bakmndan anlamldr.
Sistemlerin yap ve performans da kapsayacak ekilde tm olarak betimlenmesi, kiilerin sistem
semelerini ak hale getirecektir. lkesel lekte bir sistem iin rejim semelerinde ve kalknma yn veya
yntemi semekte byle btn halinde semeler yaplmaktadr. Geri kalm lkelerin gelime yolunda,
gelimi lkelerin hedeflerini semeleri, rnein, Trkiye'nin batlamay semesi gibi bir politik rejim
semesinde, sistemin tm olarak betimlenmesi ya da rnek alnmas nemli olmaktadr.
Bir Hedefler Sistemi veya Sistemin Betimlenmesi Olarak topyalar ve Antitopyalar
Sistemi tm ile betimleyerek kiilerin semelerini buna gre ynlendirmek isteyen bir tutumu, ehir
topyalarnda ve dier topyalarda gryoruz. topyalarn bilim dnyasnn bugnk gelenekleri veya
deerleri iinde bilim d olarak verilen olduka dk prestijli yerini, hedefler sorununu, iyi-kty ya
da bilim dn tartrken deitirdiini ve daha nemli bir yer kazandn belirtmek gerekir. Reisman 26
topik dncenin canlandrlmasn entelektel bir iddia olarak grmektedir.
Her dnemde mevcut dzene gre ileri dnceler ya da neriler olmutur; ama bunlar topyalar
olarak fonksiyon grmezler, esas olarak sistemin deime srecindeki organik gelimeleri temsil ederler.
topyalar ise mevcut dzene yabanc bir ynelmedir, ona kar bir k ierir, ama mevcut dzenin
balarn kertmee almaz; bu husus belki de ideoloji ile olan esas ayrmdr. topya mevcut dzen
asndan ksa srede gerekletirilemeyen dnceler olacaktr. topya ile gerek arasnda doacak olan
diyalektik bir ilikinin uzun srede toplumda nerilen topya ynnde gelimeler salamas
beklenmektedir.
David Reisman: "Some Observations on Community Plans and Utopias", Yale Law
Journal, Aralk 1947.
Bir toplumda topyalarn k kiilerin yaratclndan ok toplumun iinde bulunduu durumla
ak'anabilir. Genellikle toplumlarn krizlere ve dnmlere girdii dnemlerde ortaya kar. ABD'de
endstriyel dneme geerken 200'e yakn topyann ortaya ktn gryoruz. Ayn ekilde topyalarda
nerilen byk yaant deiiklikleri ve nerileri de mevcut toplumun yaantsndan bamsz deildir.
Toplumun mevcut olan yaantsnn sorunlarna kar bir reaksiyon tekil ederler. Endstri- lemi
lkelerin ehirsel topyalarnda hep bir ehirsel yaantdan ka ve daha krsal bir yaant zlemi27
bulunmas bir rastlant deildir. topyalar bu nedenle bir sistemin tmn betimlemeye her zaman ihtiya
gstermezler; bugnk yaantda kar ktklar zellikler stnde durarak semeci, ksmi ve keyfi
olabilirler.
topyalar gelecein nasl olmas gerektiini gsteren yaklamlardr. Kiilerin bugnk deerlerini ve
davranlarn etkilemekte yalnz zendirici arlar yetersizdir. Belirli davranlarn sonularnn nereye
ulaacan gsteren korkutucu davranlar ya da antitopyalar da ortaya kacaktr. M.Mead'n dedii gibi
"cehennem her zaman cennetten daha canl ve ikna edicidir." Teknolojik olanaklarn ve kontrol srelerinin
ok gelitii gnmz toplumunda daha ok antitopyalar kmas da 28 bir rastlant deildir. Kiiler bu
olanaklarn nasl daha iyi bir yaantya imkan vereceini bulmaktan ok bugnk ulat dzeyi
kaybetmekten korkmaktadrlar.
topyalar ve antitopyalar, gayeleri ortaya koymakta planc iin bir stok vazifesi grecektir. Ayrca
topyalarda zerinde srar edilen hedef alanlar toplumda kiilerin plan hazrlanmasnda hemfikir olaca
alanlarn neler olmas gerektiini ortaya karmas bakmndan ve topik elemanlar, alternatif-normatif
bytelerden bakldnda bir komnitenin nasl grlmek isteyebileceini gstermesi bakmndan
plancya nemli lde yarar olacaktr. topyann kendisinden ok topyac sre ilham ve abalar tevik
etmektedir. Eer topyaya, deneysel, geici olarak ve bilinle - alternatifler aramak iin yaklarsak statik
(dogmatik) topyann sakncalarndan kanm oluruz. Daha ok 19. yzyln sonunda top
Hans Blumenfeld: "Criteria for Judging the Quality of the Urban Lift". Sage. Publications, 1969
Warner Bloomberg ve H. Schmandt: "Introduction the Problem of Contemplating the Quality of Life", Editor, H. S. Schmandt ve
W. Bloomberg. The Quality at Urban Lift. Sage Publications 1969
lumsal hedefleri belirtmekte ve formle etmekte topyann oynad rol, bugn daha bilimsel bir ereve
iinde gelecek bilimi (futurology) ile karmza kmaktadr. zellikle ikinci Dnya Sava'ndan sonra
gelien planlama yaklamlar ksa sreli ve olduka tutucu yaklamlar iinde toplumlara ak olan
gelime alternatiflerini ilham verici bir ekilde ortaya atamamlardr. Toplumlarn gelime dinamii iin
de belirli bir fonksiyonu olan bu rol, gelecek bilimi "futurology" tarafndan yeni bir bilimsel alan kurularak
karlanmaya allmaktadr.
6. Planlamada Deerlerin Farkl ekilde Ele Alnnn Ortaya kard Deiik Yaklamlar
Rasyonel Karar Verme Modelinden Sosyal Eylem Modeline Gei
Son zamanlara kadar planlama, rasyonel karar vermenin kurumsallamas olarak kabul edilmekteydi.29
Byle bir rasyonel karar verme yntemi geleneksel karar verme teorisine gre gelitirilmek istenilirse hedef
fonksiyonlarnn aka bilinmesi gerekir. Oysa bu blme kadar byle bir akln elde edilmesinin
pratikte birok glkleri olduunu grdk. Bu glkler planclar rasyonel karar verme modelini
aratrma yerine, toplum iinde kararlarn nasl alndn, toplumsal eylemlerin nasl gerekletirildiini
anlamaya itmitir.30 Toplumun karar verme srecinin incelenmesi planlamann yeni ekillerde yorumunun
yaplmasna imkan vermektedir. Toplumsal eylemler, sosyal sistemin btn asndan, "sistemin varln
devam ettirici" ve "sistemin dnmn" salayc eylemler olarak ikiye ayrlabilir. Planlamann
fonksiyonlarnda da buna paralel bir ayrm yaplabilir. Planlamann byle bir toplumsal sistemi
ynlendirmede (guidence), sistemin mevcut olan fonksiyonlarn grmesi iin kararlar ve eylemler
gelitirmesi yan sra, bu sistemin topyekn performansn deerlendirerek sistemde dnm nerileri
yapmas gerekir. Planlama bylece toplumun ynlendirme (guidence) alt sistemi olmaktadr. Byle bir
planlama anlay iinde, plancnn sistemin varln devam ettirici fonksiyonlar iin nemli gayretlerde
bulunmas gerekmez. Sistemin kuvvetler dengesine gre olumu eylem normlar, hedefleri vb. vardr;
planc da bunlara uyar. Plancnn nemli fonksiyonu sistemin per
John Dykman: "Planning and Decision Theory" Journal of the American Institute of Planners. November, 1961
Richard S. Bolan: A.g.e.
formansnn ksa veya uzun srede aksayaca alanlar bularak bunlarn zmnn gerektirdii
"kurumsal bulu"lar (institutional innovation) nermektedir. Burada planc toplumun mevcut kurumsal
sistemi ve normlar iine yeni normlar ve kurumlar yerletirecektir. Bu ise plancnn toplum iinde aktif
bir rol almas ve politik srece katlmas demektir. Plancnn rasyonel karar verici roln brakarak,
toplumsal eylemleri toplumun politik sreci iinde organize edici hale gelmesi gerekir. Byle bir srete
plancnn eylemleri de, toplum iinde oluan karlar (emerging) dengesine uygun olacak ya da onu
plancnn eitli taktikleri ile belirli bir ynde etkilemesinden sz etmek plancnn sistemden bamsz he-
defi olmasndan sz etmekle edeerdir. Byle bir modelde plancnn hedefini bamsz olarak
dnmekten ok, toplumun evrimsel gelime sreci iinde gelimekte olan glerin yannda yer almak ve
deimeyi hzlandrmak olarak dnmek gerekir. Bir anlamda planc, toplumun bir dnem sonraki g
dengesine gre hareket etmi olmaktadr.
Byle bir planlamada nceden tayin edilen hedefler yerine, planlamann sistemi ynlendirme anlay
iinde politik yapya paralel olarak gelien ve deien hedefler sistemi olacaktr. Planlamann bu tip bir ele
alnnda planclarn karlaaca en nemli tehlike, sistemi devam ettirme fonksiyonlarnn sistemi
dntrme fonksiyonlarndan daha ok nem kazanmas ve plancnn ok ksa sreli rasyoneller iinde
hareket etmesi, baka bir deyimle tutucu hale gelmesidir.
Plancnn Gelecekteki Toplum Yapsn Etkilemekteki mkanlarm Arttrma abalar
Planclarn ksa sreli analizlerden kurtulamamalarnn gelecek bilimi (futurology) diye bir alann
domasna sebep olduunu grmtk. Planclarn gelecei verilen sosyal yapnn snrlar iinde
etkilemesinde, gelecee ait tahminlerde bulunmas ve alternatifler gelitirmesi nemli taktik bir ara
olmaktadr. Bir anlamda "gelecee ait nden kestirici bilgi, plancnn gc" olmakta; bir anlamda
antitopyalar veya topyalar ortaya koyarak planlama srecini etkilemektedir.
Wartofsky'nin31 belirttii gibi bugnden tamamen farkl bir gelecekten sz etmenin bir kmaz yan
vardr. Bizim btn yaratclmz ve bu-
#
Marx Wartofsky: "Telos and Technique Models as Modes of Action" Editr Stanford
Anderson, Planning for Diversity and Choice The M.I.T. Press
klarmz daha nce dndklerimizle snrlanmtr. Gelecek iin olduka kuvvetli grnen u iki neri
yaplabilir; 1) insan gelecei halde (bugn) yaratmaktadr; 2) bugn ise, gemiin basit bir toplam deildir;
en azndan bilinli insan faaliyetlerinde gelecek iin bir bekleyii iermektedir. Byle gelecek ynelimli
insan eylemlerinde, gelecek, gz kapal ulalan bir ey deildir; baz st kapal da olsa kabul edilmi
hedefleri bulundurur. Wartofsky bunu "model" terimi ile adlandrmaktadr. Belki de, gelecei yaratmaktan
ok gelecein bugnden ngrlen bir modeline yaklamaya almak sz konusudur. Byle bir eylem
modeli, bir eit yaratc eylem ortaya karr. Fakat bunun sreci ak deildir. Bu modeller soyut fikirler
deildir, denemeye ve deneme yapmaya iten aralardr; insanlarn gelecee ynelme tekniini meydana
getirirler. Bu yaklam, eylemlerin sonularndan bamsz ahlak kriterleri yaplamayaca hakknda
Kant'n kabulyle st ste dmektedir.
Byle bir yaklamda plancya den rol, eyleme aran modelleri yaratmaktr; gelecek bilimine
(futurology) bu adan baklabilir. Bu halde planc gelecein nasl olacan deil nasl olabileceini ya da
olanaklar ortaya koymaktadr. Plancnn rol, gelecei kontrol etmekten ok, bugnn kurumsal
yaplannn gelecein oluumunu engellemesine engel olmaktr. Bunun iin planc eitli tekniklerle
gelecein olanaklarn ortaya koymaya, kestirmeye gayret gstermektedir. Bu alanlarda yaplan
almalarn, hassas projeksiyon tipi almalar olmadn hatrlatmakta yarar vardr. Bunlar daha ok ksa
sreli analizlerle ulalamayacak sonulan bulmaya alan yntemlerdir. Baarlann, ngrlerinin uzun
vade iinde gereklemesi ile deerlendirmekten ok, toplumun bugnk kurumsal yaplarnda, gelecei
hazrlayan kurumsal deiiklikleri salamalar ile lmek daha doru olur.
Bu ynde gelimekte olan birok yntem veya teknik vardr;32 teknolojik ngrler,33 simulasyon,34 Delf
teknii,35 diyalektik planlama,36 se
Daniel Bell: Toward the Tear 2000 Mrk in Progress Beacon Press, Boston.
Donald A. Schan: "Forecasting and Technological Forecasting", Editr: Daniel Bell. Toward the Tear 2000 Work in Progress Beacon
Press, Boston.
H. Guetzkow, P. Koder, R. Schultz: Simulation in Social and Administrative Science. Prentice Hall, 1972
B. B. Brown: "Delphic Process: a Methodology far the Elicitation of Opinion of Experts", Santa Monica. RAND, P. 3925, Eyll 1968
Richard. 0. Mason: "A Dialectical Approach to Strategic Planning". Management Science, Nisan 1969.
naryo teknii,37 alternatif gelecekler planlamas38 vb. Bu analizlerin planc bakmndan ilgi ekici iki zellii
vardr. Birincisi, bu analizler ok uzun sreli ngrler getirdii iin ulaacaklar sonu genellikle bugnk
kurumsal yapnn o zaman iin yetersiz olacadr. Bylece yeni kurumsal zmlerin veya alternatiflerin
neler olaca sorusunu ortaya karmakta ve yeni kurumsal zmlerin tartlmasn zorlamaktadr. Bu ise
mevcut dzenden baka alternatif yok "mit"ini ykmaktr. Byle yaklamlarla planc gelecei engelleyici
olmaktan kmakta ve gelecee imkan verici olmaktadr.
ikinci nemli zellik, uzun sreli kurumsal semelerin ksa sreli semelerden daha kolay
yaplabilmesidir. Byle semeler zerinde eidi kar gruplar daha kolayca anlar. Leibenstein 39'in
belirttii gibi, insanlar elde edilebilecek sonular (pay off) hakknda seme yapmadan daha kolay
"ekonomik oyunlar" kurallar zerinde seme yapabilirler. Bu eit oyun ncesi anlamalarn
salanabilmesi iin bu oyunlarn sahip olmas gereken zellikler "apriori" olarak yle zetlenebilir: a)
haka (fair) bir oyun olmaldr; b) zorlayc (coercion) olmamaldr, c) oyuna katlanlara minimum bir
yaama standardn garanti etmelidir; d) mmkn en iyi oyun olmaldr. Byle oyunlarn dalm
sonularnn, bugnk kuvvet yapsnn verdii dalmlardan daha eit bir dalm gstermesi yukarda
belirtildii gibi yapsal bir zelliktir.
Bir Toplumda "Deerlerdin Durumu Planlama Taktiklerini Nasl Etkiler?
Bu blme kadar plancnn verecei kararlar iin kullanaca deerleri genellikle toplumun iinden
toplayacan ve kararlarn ynlendirmekte bir veri olarak kullanacan grdk. Planc bakmndan
nemli olan konu yalnz deerlerin ne olduu deil ayn zamanda da ne halde bulunduudur. Plancnn
bir deerler kaosunun bulunduu bir toplum ile deerlerin olduka belirgin ve kararl olduu bir
toplumdaki taktikleri farkl olacaktr. Bir deerler kaosunun ya da baka bir deyimle hzl bir
H. Kahn ve A. J. Wiener: "Use of Scenarios", The Tear 2000. 1967. s. 262-264.
William K. Tabb: Alternative, Futures and Distributional Planning, Journal of the
American Institute of Planners. January 1972
Harvey Leibenstein: "Long-run Welfare Criteria" Editor Julius Margolis: The Public
Economy of Urban Community Resource for Future, 1965.
sosyal deimenin bulunduu toplumda planc nce hangi deerleri toplayaca sorunu ile karlaacaktr.
Daha nce de grdmz gibi, deerler topluma dardan empoze edilemez; toplumun
fonksiyonlarn grmesi srasnda karlkl uyum sreci ile meydana kar. Eer bir toplumda nemli bir
yapsal deime oluyorsa toplumdaki deerler de deiecektir. Toplumda deerlerin deimesi dolaysyla
bir yap deimesi deil, yap deimesi dolaysyla deerlerde bir deime olur. Kari Mahneim toplumda
deerlendirme (valuation) srelerinin deimelerinin aadaki nedenlerle meydana gelebileceini be-
lirtmektedir.40 1) retim aralarnda sahiplik biiminin deimesi; 2) retim tekniklerinde deime; 3) iliki
sklnn deimesi; 4) yeni otorite ve cezalandrma ve mkfatlandrma ekillerinin ortaya k; 5) mev-
cut gler tarafndan kontrol edilemeyen hzl bir byme. Bu ve benzeri etkenler toplumdaki deer
yaratma, deer yayma, deer atmalarn zmleme, deerlerin ie sindirilmesi ve normlatrlmas alt
srelerinden meydana gelen deerlendirme srecini etkiler.
Toplumda deerlerin bulunduu "durum"un deimesi, evrenin "nedenler dokusu"nu (causal texture)
deitirir. Emery ve Trist41 karar evrelerini "nedenler dokusuna" gre drt gruba ayrmakta ve her biri iin
ayr bir planlama taktii nermektedir:
Sakin Olaslkl evre
Bu evrede toplumun iyi ve kt kavram deimemektedir, deerler olduka kararldr ve toplumda
homojen olarak dalmtr. Bu evre, geleneksel ekonomik analizlerin mkemmel yarmal piyasa
evresine tekabl eder. Bu halde en uygun strateji her kiinin yapabildiinin en iyisini yapmasdr.
Lindblom'un paray ele al (disjointed incrementalism'i) bu evre iin geerli bir taktiktir.
Sakin Kmelenmi evre
Bu evrede hedefler olaslkl olarak dalmaktadr. Belirli ekilde kmelenmi gruplar oluturur. Bu evre
ekonominin mkemmel olmayan yarmal piyasasna benzer.
Karl Manheim: "Roots of the Crisis in Evaluation".
EE. Emery ve E. L. Trist: "The Causal Texture of Organizational Environments"
Human Relations, Cilt 18. 1965.
Saptrm Reaksiyon Gsteren evre
Bu evre ekonomistlerin oligopolist piyasasna, bir anlamda da ikinci tip evreye benzer; yalnz ayn
tipte kmelenmi birden fazla grup vardr ve benzer hedefleri gerekletirmek iin yarmaktadrlar. Bu
evrede planc stratejik hedefini setikten sonra planlanm taktik serilerinden meydana gelen
operasyonlar srasnda semeler yapar.
Girdapl evre
Bu evre hzla gelimektedir ve evredeki elemanlarn karlkl ilikileri devaml olarak hareket halinde
bir alan yaratmtr. Byle bir evrede kiilerin veya nitelerin eylemlerini nceden kestirebilme olana
kalmamtr, Byle bir evrede planlamadan sz edebilmek iin evrenin greli bir kararlla
kavuturulmas gerekir. Bunun iinde sistemin tm olarak organizasyonu ele alnmaldr. Sistemde
birbiriyle yaran deil, birbirini tamamlayc elemanlar kendi aralarnda bir deerler matriksi meydana ge-
tirebilirler ve sistemi bu matriks etrafnda kararlla kavuturmaya alrlar. Bu ele alta plancya yalnz
toplum iinde hedeflerin ne olduunu tespit etmek deil, daha aktif bir rol dmektedir. Bu aktif ele alta
deerleri deitirerek toplumu deitirme abalan gibi idealist bir gr deil, deerlendirme srecini
etkilemeyi ancak standartlatrma anlamnda ele alan bir yaklam sz konusudur.
Planc Toplumu Kendi stekleri (Deerleri) Ynnde Ne Kadar Etkileyebilir?
Bir plancnn toplumu politik kuvvetler dengesinin dnda, kendi deeri ynnde etkilemesi, planlama
mesleinin kar karya kald nemli bir ahlak sorunudur. Planc toplumu etkilemelidir ya da
etkilememelidir sorunu burada tartlmayacak, etkilemesinin snrlarnn ne olduu zerinde durulacaktr.
Plancnn toplumdan derleyecei bir deerler sistemine gre planlama kararlarn gelitirecei
dnlrse, bu deerler sistemi iki ynde arptlm olduu iin planc iin yetersiz olacaktr. Birincisi,
toplumdaki g gruplar toplu haberleme aralarn ellerinde tuttuklar iin kamuoyunda oluan bu
deerler kiilerin gerek isteklerinin ancak saptrlm bir eklidir. Toplu haberleme ile kontroln yksek
olduu ABD'de yaplan tes
pitler kiilerin planlanmasn istedikleri sorunlarn kendi sorunlarndan ok farkl olduunu gstermitir.42
Bu arpkln etkisinin plancnn tes- piderinde gz nnde tutulmas gerekir. Plancnn kamuoyunu
oluturan toplu haberleme aralarndan ayr, ters ynde bir kampanya srdrmesi olana ok kere
snrldr, ikincisi, toplumda planlamadan etkilenecek gruplarn planlama kararlarnn kendi gruplarna
olan etkilerinden ayn derecede haberdar olmamalardr. Planlardan etkilenecek gruplarn bu etkilerden
haberdar olmas iki mekanizma ile olmaktadr: birincisi plancnn kamu yarar ve toplum iin tek refah
fonksiyonu belirlemesi gibi bunun sonucundan doacak etkileri saklamas; ikincisi ise, gruplarn organize
olma dereceleri farkl olduu iin bunlardan bir ksmnn kendilerinin karlarn fark ederek politik
mcadeleye girmemesidir. Dolaysyla kararlar belirli gruplarn kar aleyhine geliecektir. Burada planc
iin iki olanak vardr; birincisi, planlarn dalm etkilerini her grup iin ak hale getirmektir. 43 Bunun iin
tek bir refah fonksiyonu yazmak yerine, her kararn eitli gruplar ve hedefler asndan baarsn snayan
hedef baarma matriksleri44 vb. teknikleri kullanma yolu seilebilir. Bu husus planclar tarafndan greli
olarak daha kolay gerekletirilebilir. kincisi ise, "savunucu" planlamada olduu gibi, daha aktif bir tutum
almak, kaybeden gruplar organize etmee almaktr ki, bunun baar ans snrldr ve genellikle
planlama ekibinin yetkisini ya da iini kaybetmesiyle sonulanr.
7. Sonular
1. Giri
iinde yaadmz yzyln banda, klasik rgt kuramclar rgtsel ilevler arasnda ok temel
olduuna inandklar bir ayrm yaparak ortaya ok ussal bir bulgu attklarna inanyorlard. Bu ayrma
gre rgt iinde "komuta" (baka deyimle hat) ve "kurmay" (danman, uzman) terimleri ile tanmlanan iki
farkl yap sz konusu olmaktayd; "komuta" terimi ile tanmlanan yap iinde rgtn temel amalarna ve
sorunlarna ilikin kararlar alnacak, "uzmanlar" ise bu grevi kolaylatrmak zere gerekli bilgi ve zm
nerilerini karar vericilere sunacakt. rgt iinde byle bir farkllamay zorunlu klan oluum, karar
verme durumunda bulunan kiinin karlat ve zmek zorunda olduu sorunlarn giderek karma-
klamas, farkl alanlara ynelik bilgi ve yeteneklere gereksinme gstermesi idi. Karar verici durumunda
bulunan kii karlat sorunlar en ussal biimde zmek iin ok eidi bilgilere ihdya duyacak ve
kukusuz bu bilgilerin bir ksm kendisinde olmayacakt. te karar verici kendisinin bilemedii hususlar ve
bunlara ilikin zmler iin bu bilgilere sahip bir takm kiilere danacak ve onlarn nermeleri
altnda en ussal zme ulamaya aba gsterecekti.
Klasik rgt kuramnn temel varsaymlarna gre toplumsal geliim ve deime ya da baka bir i
blmnn artmas ve derinlemesinin, "danma" olgusuna evrensel ve zorunlu bir nitelik kazandrd
ileri s-
* Bu yaz Gencay aylan'la birlikte yazlm ve Amme Dergisi Clt. 8 Say 2, 1975 ss.
81-107'de yaymlanmtr.
rlmekte; buna gre gelime ile "danma" ilevlerinin arllnn ve neminin artmas arasnda yksek
bir korelasyon olduu varsaylmaktayd. Sorunlarn karmaklamas, giderek ok sayda uzmanlk bilgile-
rinin belirlenii, tek tek bireylerin renme ve haber alabilme kapasitelerinin snrll, karar verme
durumunda bulunan kiilerin eksik bilgiye sahip olduklar konularda danmanlara bavurmas sonucunu
dourmutu. Gerekten i blmnn artmas ve teknolojinin gelimesi sonucu rgtler bym ve
karmak hale gelmiti. Eskiden kendi bilgisi, deneyleri ve saduyusunu kullanarak karar veren kii ya da
grubun, artk ok karmaklam bir etkileim sistemi iinde doru ve yerinde kararlar verebilmek iin
teknik yn giderek ar basan bir takm bilgilere gerek duyduu ve bunun iin uzmanlara danmakta
olduu gze arpyordu.
te rgt kuram esas olarak karar verme-danma ilikisini bu temel zerinde ele almaktadr. rgt
kuram iinde bak alar ve sorunlara yaklamlar ynnden birbirlerinden farkl gruplarn ortaya
kt grlmektedir; ama rgt kuramna btn farkl yaklamlarda karar verici danman ilikisinin bu
ereve iinde de ele alnd sylenebilir. rgt kuramnn temeli, "doru ve yerinde karar alabilmek"
olarak tanmlanabilir; bu olgu "ussallk" terimi ile belirlenmektedir. Hangi kararn doru ve hangi koullar
altnda yerinde olduu bir "ussallk" anlay iinde deerlendirilmekte, bu ussallk anlay oklukla
verimlilik, etkinlik gibi normatif ierikli ltlere gre tanmlanmaktadr. Buna gre rgt kuram,
ussalln salanabilmesi asndan danma olgusunu ele almaktadr. rgt kuram iinde ele alnan
btn olgu ya da sorunlar belli bir ussallk ltne gre tartlmaktadr.
rnein klasik rgt kuramclar temel aldklar hiyerari ilkesine gre rgt iinde karar vericiye
uzmanlk alanlar ile ilgili fikir verecek danmanlardan sz etmekte (planlama, yneylem, mali ynetim
vb.); ancak danmanlarn hibir ekilde karar verici zerinde otorite sahibi olmamalar gerektiini
irdelemektedirler. Bu grup iin danmanlar asndan temel sorun, onlar rgt hiyerarisi iinde uygun
yere yerletirebilmektir; hiyerari iinde yle bir yerde bulunsunlar ki btn ilevleri karar verenlere s-
rekli danmanlk yapmaktan baka bir ey olmasn. Bununla beraber baz klasik rgt kuramclar, baz
zel durumlarda danman ilevinin fikir vermekten teye gidebileceini kabul etmektedirler. nl
Urwick, rgt
iinde danmanlk ilevinin snrlarn yle izmektedir,1 (a) karar verici adna izlenecek politikay
belirtmek; (b) kabul edilmi planlar ve uygulamalar srekli yorumlamak ve yorumlarn karar vericiye
kabul ettirmek; (c) plan uygulamalarn izleyerek uygulamada yetersiz kalan birimlerin yeterli ve uyumlu
hale getirilmesini salamak; (d) ve doal olarak uzmanlk alanlar ile ilgili olarak devaml fikir ya da
zm tarzlar retmek.
Klasik rgt kuramclarnn hiyerari ya da "kumanda birlii" ilkesine gereinden ok daha fazla arlk
vermelerinden dolay onlar eletiren neoklasik rgt kuramclar ise esas sorun olarak karar verici ile
danman arasnda insan ilikilerinden doan atmalardan sz etmekte ve bunlar ortadan kaldracak
tedbirler zerinde durmaktadrlar. Danmanlarn her konuya uzmanlk alanlarnn dar erevesi iinde
bakmak eiliminde olmalar, karar vericilerin uzmanlarn etki alanlarn gelitirmelerini nlemeye
almalar, uzmanlarn hiyerarik yap nedeni ile ykselmelerinin kstl oluunun bilincine varmalan,
eitim ve renimlerdeki farkllklar vb. nedenler, neoklasiklere gre karar vericiler ile danmanlar
arasnda srekli atma ve srtme kaynaklarn oluturmaktadr. Danmanlarn etki alanlar ve gleri,
uzman olular ve dorudan doruya karar verenlerle ilikide bulunmalar nedeni ile giderek artmakta ve
bylece danmanlarn, tanmlanm resmi otoritelerini aan etkileri, rgtsel sistemi, karar verme yetkisini
biimsel olarak elde tutanlarla danmanlar arasnda yarma ve atma alan haline getirmektedir.
Tannm rgt kuramclarndan VA. Thomson, modern rgt kuramnn, danmann bilmeye dayanan
yetenei ile yneticinin hiyerarik otoritesi arasndaki atma olarak irdelemektedir.2 rgt, modern bilim
ve teknolojinin ilerlemesine paralel olarak ussal olabilme iin giderek artan lde uzmanlk bilgilerine
gerek duymakta; bu ise hiyerarik otorite yapsn zedeleyici bir olgu olarak bei.mektedir. Thomson,
modern rgtte var olan bu elikiyi zmek iin danmanlarn da karar vermeye katlmasn
nermektedir. rgte sistem olarak bakan H. A. Simon da danman - karar verici ilikileri zerinde
durmu ve danmanlarn kumanda birlii nedeni ile karar vermekten alkonmalarnn, karar vermenin o
ite en yetkili kii tarafndan
Lyndall F. Urwick, "Organization As a Technical Problem", Urwick ve Gulick (der.)
Papers on the Science of Administration. New-York: 1937, s.56-57.
Victor A. Thompson,Modem Organization. New York:1961. (Bu kitapta deinilen
sorun ayrntl bir biimde ele alnmaktadr. )
yrtlemeyecei sakncasn ortaya karacana iaret etmitir.3 Simon bu sorunu zmek iin ortaya iki
neri atmtr: (a) kumanda birlii ilkesinin dar anlamda yorumlanmas ve bir kiinin gereinde birka kii-
den emir alabilmesinin salanmas (eer verilen emirler arasnda atma olursa hiyerarik ge n plana
geecektir); (b) otoritenin paralanarak her uzmanlk blm ya da grubunun kendi otoritesini
uygulayabilecei bir eylem alanna sahip olmas.
Bu grlerin hepsini toparlayacak olursak bir ortak bak biiminin sz konusu olduunu grmek
mmkndr. Bu ortak nokta, karar vericinin mutlak olarak gereksinme duyduu bilgiyi ald danmanla
ilikilerini verilmi rgt yaps iinde maksimum ussall salayacak biimde dzenleme olarak
tanmlanabilir. rgte bak alar deiik olmakla birlikte hepsinin zerinde durduu eyler,
danmanlarn rapor verdii yere kar daima bir sorumluluk duygusu ile hareket etmesi, konumaktan
ok dinlemesi, bilgi ve bulgularn karar vericiye aklarken onun istedii zm tarzlarn gz nnde
bulundurmas ve karar vericinin de danmanlarn en faydal olacak biimde almalarn salayacak
koullar hazrlamalardr. Bu bak alarnn yeterli bir aklama getirmedikleri ya da baka bir deyile
karar veren ile danman arasndaki bilgi alverii srecini tam anlam ile betimliyemedikleri ileri
srlebilir. Daha aada tartlaca gibi, klasik planlama kuram da karar verici-danman ilikileri
sorununu benzer bir ereve iinde ele almaktadr. Gerek rgt kuram ve gerek klasik planlama
kuramnn danman-karar veren ilikilerine baklarnn temelinde esas olarak "nasl oluyor" sorusu deil
"nasl olmal" endiesi yatmaktadr. rgt kuramnn ya da klasik planlama kuramnn temel amac ussal
karar vermek olarak belirlenmektedir. Ussal karar ise rgtn etkinliini ve verimliliini ya da daha somut
bir deyile oklukla krlln salayan kararlar olarak dnlmektedir. Buna gre esas sorun "ne" ya da
"nasl" olduu deil, verilmi bir ussall salamak iin btn olgularn "nasl dzenlenmesi gerektiidir";
ilerleyen teknoloji ya da artan bilgi bu amaca hizmet etmelidir, rgt bunlardan en byk fayday sa-
lamaldr. te sorun byle konulunca, ynetici - danman arasndaki bilgi alverii,"nasl oluyor"
biiminde deil, "mevcut dzen iinde temeli deitirmeden nasl dzenlenmelidir" eklinde ele
alnmaktadr.
Toplumda danmanlk kurumunun varl karar verme yetkisinin ve doru karar vermek iin gerekli
teknik bilginin farkl kiilerde toplanm olmasnn bir sonucudur. Toplumda iblm ve uzmanlama bu
ayrm ortaya karmtr. Geleneksel planlama kuramlarnda da planlamann rol byle bir danmanla
indirgenmitir. Planlama ayr bir kurum olarak r- gdenmi, yrtme ve karar organ ayr bir
rgtlenmeye konu olmutur.
Toplumda bilme ve ynetimin ayr ayr kurumsallamasnda ok fazla yadrganacak bir ey yoktur.
Belki yadrganacak husus, bu iki farkl ilevin birbirleriyle ilikisinin kurulma biimidir. Planlama
kuramlarnda bu iliki ok basite indirgenmi olarak dnlmektedir. Ynetici, bilme durumundaki
teknisyene amalarn ve isteklerini aktaracaktr; teknisyen de bulduu zmleri ya da zm
alternatiflerini yneticiye verecektir. Bundan sonras yneticinin karar verme yetkisi iindedir. Toplumdaki
politik gler dengesine gre ynetici semesini yapacaktr. Danman ile karar verme yetkisine sahip
ynetici ya da politikac arasndaki iliki birok halde bu kadar basit deildir. Ampirik gzlemler bu
ilikinin ok deiik boyutlar olduunu ortaya koymaktadr.
Burada karmza kan sorun danmanlk ilikilerinin imdiye kadar niye bu kadar yalnkat ele
alnddr. Bunun nedeni daha ok planlama kuramnn, rgt kuramnn da temelini oluturan ussal
karar verme modelinin etkisi altnda kalmas olmutur.
Ussal karar verme modeli4, genellikle karar verme srecini sosyal sistemle olan ilikilerinden kopararak
yalnzca bir hesaplama yeteneine indirgemeye almaktadr. Bu modelde sosyal sistemle iliki, plancya
verilen hedef yoluyla ve plancnn karar iin anlaml alternatifleri bulmasnda ortaya kmaktadr. Karar
vericinin hedefleri saptarken sosyal sistemin etkisi altnda olduu dorudur. Ona teknik yardm yapan
planc ya da danmann da alternatifleri alglarken iinde bulunduu sosyal sistemin etkisi altnda olaca
aktr. Ama karar verici ile planc arasndaki ilikinin basit bir bilgi akm eklinde ele alnmas yeterli
deildir. Bu ilikiyi sosyal sistemin zelliklerinin nasl etkiledii kuramsal adan ayrntlaryla
incelenmemitir.
Ussal karar verme anlay ve eletirisi iin bak: Herbert A. Simon, Models of Man. Social and Rational. New-York: 1957
Dier taraftan planclarn ve ynetimbilim kuramclarnn dnda daha ok sosyologlarn gelitirdii
bir eylem kuram vardr. Eylem kuram, assai karar kuram gibi normatif olmaktan ok davransaldr,
toplum iinde bir kiinin nasl eylemde bulunduunu inceler. Ussal karar kuramndan farkl olarak en iyi
karar aramaktan ok kiinin toplum iinde nasl yer aldn, rollerini nasl yerine getirdiini aklamaya
alr. Bu kuramda sosyal sistemle ilikiler ussal karar verme modelindeki gibi st kapal deildir, apak
belirtilmitir. Ama sosyal eylem kuram da bizim zerinde durmak istediimiz danmanlk ilikilerini
aklamakta yetersizdir; nk burada daha ok kiinin eylemi zerinde durulmaktadr. Bireyin karar
verme, hesaplama ve uygulama ilevleri kendi iinde farkllamamtr, ayn kii tarafndan grlmektedir.
Dolaysyla karar veren ile hesaplayan arasndaki ilikiler aka ortaya kmamakta, bir eit kendiliinden
uyumlatrarak kabul edilmi olmaktadr. Karar verici ile plancnn (danman) aka farkllamas halinde
bu iliki belirgin biimde ortaya kmakta ve sosyal sistem tarafndan etkilenmektedir. Bizim de zerinde
durmak istediimiz iliki budur, eylem kuram dnda kalmaktadr.
Ussal ya da aklc karar modelinden esinlenen yukarda zetlendii biimdeki basit bir danman ve
karar verici ilikisinin geerliliinin varsa- ylabilmesi iin st kapal olarak yaplan kabulleri sralayalm
ve bu kabullerin geerliliini snayalm. Belki bu eletiriden yararlanarak danman ve karar verici
arasdaki ilikiler iin daha geerli bir kuramsal ereve kurmak mmkn olabilecektir.
42. Karar verecek kii zmek istedii sorunun btn boyutlarndan haberdardr, hedeflerini aka
formle edebilmektedir.
43. Danman ya da planc bu sorun ve hedefler kendisine bildirildiinde sonucu btn boyutlaryla
kavrayabilir ve bunun zm iin yeterli teknik ve srelendirilmi bilgiye sahiptir.
44. Planc (danman) kendisine belirli bir cret dendiinde bu bilgiyi devretmeye hazrdr, baka bir
deyile tam bir profesyoneldir.
45. Toplumda ayn teknik bilgiye sahip yeterli sayda planc ya da danman vardr. Karar verici bunlar
arasndan kolayca herhangi birini seebilir.
46. Planc ya da danman, kendisine danan yneticiye karar vermesine yetecek kadar bilgi
verebilecektir.
2. Danman ilevini yerine getirirken, kendisine i vermekte olan karar vericinin dndaki evrelerin
hedeflerinden etkilenmemektedir.
3. Karar verici danmann kendisine sunduu almann yeterliliini kontrol edebilme olanana
sahiptir. Danman istenilen nitelikte i vermeye zorlayabilme olana vardr.
4. Danmandan alaca tavsiyeyi uygulayp uygulamamak tamamen karar vericinin isteine bal
kalmtr.
5. Karar vericinin danmann tavsiyesini uygulayp uygulamamas danman iin nemli deildir. O
bir profesyoneldir, bilgisini satmaktadr ve creti dendikten sonra onun tavsiyesine uyulup uyul-
mamasna aldr etmemektedir.
imdi birer birer bu varsaymlarn ne kadar geerli olduunu inceleyelim.
nce birinci varsaym ele alalm. Karar verici kiinin, zmek istedii sorunun btn boyudarndan
haberdar olmas ve hedefini aka formle edebilecei varsaym her zaman geerli deildir. Bunu
gstermek zere iki ayr dzeyde danma rnei alalm. Birincisi daha rutin, standartla- m bir i olsun;
rnein herhangi bir kiinin bir mimara ev plan hazrlamas konusunda bavurmas, ikincisi ise daha
karmak dzeyde, bir politikacnn lkenin yerleme politikas konusunda bir plancya akl danmas
olsun. Danan karar verici evle ilgili sorununu mimara olduka ayrntl ekilde formle edebilmesine
karn, lke yerleme politikas konusunu ayn aklkta formle edemeyecektir. Burada birinci rnekte ol-
duu gibi kiisel istekler sz konusu deildir. ok daha karmak bir sosyal dzenleme sz konusudur.
Danlana ok belirlenmi bir grev verebilmesi iin kendisinin de danman dzeyinde teknik bilgiye
sahip olmas gerekir ya da partisinin ok genel amalarn verip buna uygun bir yerleme politikasnn
gelitirilmesini isteyecektir. Eer ayn dzeyde teknik bilgiye sahip ise danlandan ald yardm teknik
bilgi tanmlamasndan ok kendi zamannn snrl olmas yani soruna kendisinin zaman ayra- mamas
dolaysyla yardm almasdr ki danma alannn dnda kabul edilebilecek bir olgudur. Hedeflerini ok
genel bir dzeyde veriyor ise danmana byk bir esneklik kalmtr. Danman bir anlamda da hedef
tayin edici hale gelmi karar vericinin gcnn bir ksmn devralmtr. Bu serbestlik teknisyeni yapaca
ite olduka nemli belirsizliklerle kar
karya brakrken, karar vericiyi de karar verme yetkisini ksmen devretmi durumda brakmaktadr. Bu
boluk uygulamada, danan ve danmann karlkl ilikilerinin says artrlarak doldurulmaktadr.
zlmek istenen sorun bu karlkl ilikilerle formle edilmekte, bir karlkl renme sreci yer
almaktadr. Danman genelletirilmi, tasnif edilmi kuramsal bilgi sahibidir. Danan ise zlmek
istenilen problemin gnlk bilgisine sahiptir. Danan ile danman arasnda sre gelen karlkl iliki ile
iki taraf da renmekte, bu sre sonunda problem formle edildiinde balangtakinden ok daha baka
bir noktaya ulalmaktadr.5
Bu tip karlkl renme ilikisinin yalnzca genel politika dzeyindeki sorunlarda olmadn mimar -
mteri ilikisinde de olduunu unutmamak gerekir. Tabii arada bir derece fark vardr.
imdi ikinci varsaym olan, danman ya da plancnn sorun ve hedefler kendisine bildirildiinde onlar
hemen btn boyudaryla kavrayabilecei kabuln ele alalm. Bu halde de birinci varsaymla benzer
durum sz konusu olmaktadr. Danmann konuyu yeterince ve kendi teknik bilgileri ve meraklar
dnda karar verici iin asl nemli olan boyudaryla kavramas bir nceki varsaym incelerken
belirttiimiz gibi ancak karlkl renme sreci ile mmkn olabilir. Daha ok genel ve snflandrlm
bilgiye sahip olan danman verilen konular bu snflara sokma eilimindedir. Bu ise birok halde karar
verici iin asl nem verilen zelliklerinin ihmaline sebep olabilir.
Bu varsaymn ikinci nemli yan, plancnn bu konuyu zebilecek yeteneklere sahip olduudur. Byle
bir varsayma birok ynlerden kar klabilir. Birok halde problemlerin standartiam zmleri
yoktur. Danman zellikle rutinlememi kararlarda yeni zmler nerme durumundadr. Baarl bir
zm bulunup bulunulmayaca bir yana braklsa bile bulunacak zmler arasnda kalite farklar
olacaktr. Eer zmler arasnda byle kalite farkllklarnn olaca kabul edilirse, plancy daha iyi kalite
bir zm elde etmeye itecek danan - danman ilikisi nasl kurulabilir? Yukarda anlatlan karlkl
renme sreci bu zmn kalitesine ykseltmekte gereklidir, ama bunun dnda baka boyutlar da var
mdr? rnein buraya kadar yaplan tartmada, karlkl renme sre
Karlkl renme srecinin ilgin ve ayrntl bir tartmas iin bak: John Friedman, Retracklng America: A Theory OfTransactive Plantitg,
Garden City, N.Y. 1973.
cinde karar verici ve danman rolleri, farkllklarn aka korumaktadr. ki grubun yetkileri ve
sorumluluklar aka farkllamtr. zellikle st dzeydeki politika formulasyonlarnda danmann g
ilikilerine biim verme ve katlma derecesi onun performansn artrmakta etkili olamaz m?
zmlerin yeni olmas baka bakmdan da ilgintir. Eer yeni bilimsel katk vb. getiren bir zm sz
konusu ise bunun prestijini katky yapan kii olarak danman toplamak isteyecektir. Karar vericiye toplu-
mun sorununu zmekten doan prestij kalacaktr. Eer bu prestij ayrm rahata yaplabiliyorsa bunda
mesele yoktur, ilikilerde gerginlik domayacaktr. Ama birok halde, zellikle politika tayini kararlarnda
bu ayrm yapmak gleir. Bu hallerde danmann zm danana bildirmemesi beklenebilir;
bildirmesi halinde ise prestijin yalnzca karar verici zerinde toplanmas halinde ikisinin ilikilerinde
bylece bir gerilimin doaca sylenebilir.
nc varsaym aslnda bu soruya ksmen ve esas olarak kapitalist sistemin deer yaps iinde cevap
getirmektedir. Danman tam bir profesyoneldir kendisine creti dendiinde bu hizmeti sunmaya
hazrdr kabul yaplmaktadr. Burada danma hizmetinin kalitesi iin de bir st kapal aklama vardr,
daha ok deme yaplan danma hizmetinin kalitesi daha yksek olacaktr. Bu varsaym her zaman geerli
olmayabilir. Birok halde danman ve danan arasndaki iliki deme ilikisine indirgenmi bir ekilde
kurulamayabilir, ksmen ya da tamamen karlkl taviz veya kar dengesine dayandrlabilir.
Dier taraftan danmann tam profesyonel olmas kabul, kendisinden danmanlk hizmeti
istenildiinde bu hizmeti vermee hazr olduu kabuln de iinde bulundurur. Bu kabul de aslnda ok
rutin konular dnda geerli deildir. zellikle st dzey politika kararlannda, birok durumda bir ahlak
sorunu ortaya kabilir. Bunun aydn evreleri kinci Dnya Sava sonrasnda en ok igal eden rnei,
atom bombasn imal eden fizik alimlerinin trajik durumudur. Benzer ekilde son yllarda CIA'ya aratrma
yapan ABD niversiteleri zerinde nemli bir kamuoyu basks domutur. Bu nedenlerle birok halde
kurulan iliki salt bir profesyonel ilikisi deildir. Danman kendi bulaca zmn danana kazandra-
ca g hakknda bilinlidir. Bu zm iinde bulunduu gruptan gelen basklar dolaysyla
satmayabilir. Demek ki bu ilikide danmanla dan
ann karlkl ideolojik konumlar nem kazanacaktr. Ayn gruptan ayn ideolojik konumdaki kiiler
arasnda danma-danlma ilikisi olumas halinde bu durum, zmlerin performansn (kalitesini)
artrmakta bal bana bir etken olabilecektir. Danman ile danann var olan politik gc blmesi bu
durumda daha kolay olacaktr. Geri kalm lkelerdeki birok danmanlk ilikilerine bu adan bakmak
gerekir.
Bu modeldeki hizmet talep edildiinde arz edilir biimindeki varsaym ve danmann tam bir
profesyonel olmas kabul de tek ynl olarak yaplmtr. Burada profesyonellik tek yanl ve statik bir
biimde dnlmektedir. Danman servisini, rgtlenmi bir kurulu ya da firma olarak sunmas sz
konusudur. Bir danmanlk firmasnn da kendi karn en oa karmak istemesi doaldr. Birok halde
kendi servisine talep domasn bekleyip, dier firmalarla yarp teknik yetenekleri ile bu hizmeti grmeyi
beklemeyecektir. Aktif olarak davranacak, karar vericiyi kendisinin hizmetlerine muhta olduuna ikna
edecektir. Bu halde modelin ileyii tersine dnecektir. Baz hallerde de bu firma yalnz kendi teknik
hnerlerini deil kendi ilikilerini ve politik gcn satacaktr. Bu halde ynetici, gruptan danmanlk
hizmetlerini bilgisi dolaysyla deil, baz evreleri etkileme gc dolaysyla isteyecektir. rnein birok
yabanc firma danmanlk hizmederini geri kalm lkelere Dnya Bankasn etkileme gcn ne srerek
satmaktadr. Demek ki profesyonellik kabul tek ynl olarak dnlemez iki ynldr ve ussal karar
modeline dayanan danmanlk anlayndan nemli sapmalar meydana getirmektedir.
Aslnda drdnc varsaym nc varsaymda sz edilen pasif profesyonel danman tipinin
varln garanti eden bir varsaym olarak dnlebilir. Bu varsaymda standart teknik bilgiye sahip
danmanlarn ok sayda olduu kabul edilmektedir. Bir anlamda mkemmel piyasa modeline benzer
olarak ok sayda kii veya kk danman firma olduu varsaylmaktadr. Bu kabuln geerli olmad
birok durum bulmak mmkndr. Gelimi lkelerde danman firmalarn ok byk leklere ulaarak
oligopolist bir yap oluturduklar birok rnek vardr.6 Geri kalm lkelerde ise firma olarak
rgtlenmese bile birok konuda belirli dzeydeki bilgi tekel haline gelmitir. Bu hallerde danlacak
kiinin ya da kuruluun tekelci zellii, danmana danan ile danlan arasndaki ili
Guy Beneviste, The Politics of Expertise. Berkeley, California: 1972
kiyi e gte kontrol etme olanan salamaktadr. Eer danma konular rutin, toplumda ok yaygn hale
gelmi hatta bu bilgilere sahip olma diploma ve sertifika vb. yollarla kurumsallatrlm hnerler ise
drdnc varsayma yaklalr, baka bir deyile bu varsaymn geerlilii bir lde kabul edilebilir hale
gelir.
Beinci varsaymda da imdiye kadar yaplm varsaymlara benzer sorunlar vardr. Danmann karar
vericiye, karar vermesine yetecek miktar ve kalitede bilgi verecei kabul edilmitir. lk bakta
gereklemesi en kolay gibi grlen bu varsaym da birok hallerde gerekleememektedir. Bunun bir
gereklememe nedenini danmanlarn da kendi krn arttrmaya alan firmalar halinde
rgtlenmesinde gryoruz. Krn en oa karacak firma birok halde kendi iini en ksa zamanda
bitirerek krn artrmak isteyecektir; bunun da yolu, elinde bulunan bir zm ya da modeli uygulayarak
iverene vermesidir. Bu tutumun rutin ilerde pek sakncas olmamakla beraber, daha zel stratejik
sorunlardaki sakncas aktr. Bu yolda, birok danman firmann, geri kalm lkelere batl lkeler iin
hazrlanm bilgisayar programlarn uygulayp vermelerine ait yzlerce rnek bulunmaktadr. Aslnda bu
halde danman danann sorununu zmemitir. Bir anlamda danmanlk "ayinini" icra etmi grevini
bitirmitir. Karmak grnen hesaplar, iyi baskl bir rapor, hele karar verici politikacnn istekleri de
raporun sonuna sonu olarak yazlm ise hibir saknca yoktur. Danman baarl bir i firmas olarak
davranmtr. Bu olduka yaygn bir tutumdur. Bu halde danmanln amac yn deitirmitir;
danmann bir karar vermede yardmc olmas deil verilmi bir kararn kamuoyuna veya baka bir yere
satlabilmesinde yardmc olmas sz konusu olmaktadr. Firma da bu halde gerekli balant grevini
yerine getirmektedir. Bu tr danma hizmetierinin yerine getirilmesi toplumda oklukla
kurumsallamtr. Bu kurumlar etrafnda oluan kar gruplarna, karar verici "sus" payn verecektir.
Bu varsaymla ilgili zerinde durulacak bir baka husus, danmann da karar vericinin karar vermesine
yetecek kadar bilgi bulamamas ve her alternatifin yeterince gelitirilememesidir. Bu halde belirsiz noktalar
yalnzca karar vericiye braklabilir mi? Yoksa bu boluklar doldurmada danmann da karar srecine ok
aktif olarak girmesi yararl olmaz m? Bu durumda, tekrar bata tartlan, karlkl etkileim ile bilgi
gelitirme sorununun n plana kaca doaldr.
Altnc ve yedinci varsaymlar birbiriyle ilikilidir. Danmann, danann isteklerine kar en azndan
ntr olduu varsaylmaktadr. Danmann danlan konulardaki gizlilie riayet edecei, danann
dndaki evrelere bu konuda hizmet sunmayaca bir eit "ahlak" erevesinde kabul edilmektedir.
Danman, danmanlk ilikisine girdii zaman danan zerinde kullanlabilecei baz gler elde
etmektedir. Danman, danann sorunlar, imkanlar vb. hakknda baka koullarda elde edemeyecei bil-
giler elde etmektedir. Danman iin bu bal bana ilgin bir zelliktir, gerektiinde danan aleyhine
kullanlabilir, baka ilgililere szdrlabilir. Dier taraftan danmann zm ve gsterdii yollar karar
vericiyi de etkileyecektir. Danman karar vericiyi belirli ynlerde etkilemek iin dardan para alabilir. Bu
halde de belli amalar iin tamamen yanltc bilgiler verebilir. Yanltc bilgi vermenin ok yaygn olarak
bilinen rnekleri maden aratrmalarnda bulunmaktadr. Aratrma yapt azgelimi lkeye esas raporu
vermeyip bulunan madenin gerek deerini kendisine daha yksek fiyat veren bir firmaya bildiren
danmanlarn says az deildir, bizdeki nl rnei Ergani bakrlardr. Benzer ekilde danmanlk
ilikileri ile hazrlatt projeler yoluyla kendi mallarn satan firmalarn ve lkelerin varl ise herkes
tarafndan bilinen yaygn bir rnektir.
Bu nedenlerle yedinci varsaym gerekli olmaktadr. Danann, danmann almalarn
denetleyebilecek yeterlilie sahip olmas gerekir. Bu ise ancak edeer veya edeere yakn bilimsel
yetenein varl demektir. Danan ve danmann greli bilgi pozisyonlar ve tipleri nem kazanr. Eer
birok geri kalm lkenin danman kullanmasnda ok grld gibi byle olanak sz konusu deilse
danman denetlemek yine bu konuda uzmanlam ve ii alan firma ile yaran bir baka firmaya
braklr. Tabii bunun etkinlii ancak firmalar arasnda anlama ilikilerinin olmamasna baldr. Ancak bu
durumlarda genellikle danmanlar arasnda bir yarmadan ok dayanmann varl gze arpmaktadr.
Yarma, ii alncaya kadardr. nk bugn denetim yapan firma yarn danman olarak baka firmaca
denetlenecektir. Bundan dolay, zellikle uluslararas piyasadaki firmalar arasnda yarmadan ok
dayanma ilikileri gelimektedir.
Sekizinci varsaym, karar vericinin karar yetkisini danmanla blp blmediini irdelemektedir.
Karar verici, danmann tavsiyesine uyup uymamakta serbesttir. Bu varsaymn da her zaman geerli
olduu syle
nemez, geerlilii danma hizmetinin zelliine baldr. Eer danmann verdii tavsiye ksa sre iinde
verilmi, pahas az ve yenisi kolayca elde edilebilecek veya karar geciktirmenin nemli bir pahas yok ise
karar verici bu tavsiyeye uyup uymamakta kendisini olduka serbest hissedebilir. Ama birok danmanlk
hizmeti aksi zelliklere sahiptir. rnein byk bir baraj projesinin yaplmasnn pahas yksektir,
geciktirilmesinin topluma maliyeti oktur. Alternatif yokluundan karar verici bu tavsiyeye uymak
zorunda kalr. Danmanlk hizmetinin bykl, kabul iin kendiliinden bask yaratr. Bunun iin
danmanlk hizmetlerini oldu bitti- leri azaltacak ekilde genelden zele inerek aama aama almak ve
danma hizmeti sunann yanna onu izlemek iin bir ortak vermek gibi yntemler izlenir.
Dokuzuncu varsaym sekizinci varsaymn bir baka yndr. Danmann kararlarnn uygulanp
uygulanmamasna kaytsz olduunu kabul eder. Bu kabul de ok rutin kararlar iin geerli olmakla
beraber daha nemli kararlarda geerliliini kaybeder. Danmann aktif olduu ve baka kar gruplar ile
ilikisi olduu hallerde, danann bilgi dzeyini kontrol ederek, oldu bittiler yaratarak, alternatiflerinin
saysn azaltarak danann kararn etkilemee alt grlmektedir. Dier taraftan, zellikle genel
politika dzeyinde, genellikle ideolojik izgileri yakn kiiler arasndaki danma ilikilerinde
danmanlarn tavsiyelerinin uygulanmasna ok duyarl olduklar sylenebilir. Bir yandan danmanlk
ilikisinin devam etmesi daha nceki tavsiyelerin uygulanmasna baldr. Dier yandan danmann
tavsiyelerinin devaml olarak uygulanmas ona g kazandrr. Belirli sreden sonra karar yetkileri
bllr hale gelir. Bu durum ise ilikinin kopmasn kolaylatrr. Bylece danmann tavsiyesinin
uygulanmas ksa vadede ilikiyi srdrrken uzun vadede kopmasna sebep hazrlayan bir amaz
(paradoks) meydana kar.
Danma ilikilerine ait varsaymlarn eletirisi aka gstermektedir ki geleneksel yorumlar, rutin,
etkisi kk ve zm byk yetenekler istemeyen dolaysyla tekellememi konular iin geerlidir.
Genel bir danmanlk kuram iin yetersizdir, ancak ok zel bir hali gstermektedir. Daha genel bir
kuramsal ereve kurabilmek iin kuram, deiik karar tiplerine, deiik danma amalarna, danmann
ve danann rgtlenme biimlerindeki farkllklara ve toplumdaki farkl konumlarna gre gelitirmek
ihtiyac ortaya kmaktadr.
Danma ilikilerine ait kabullerin yetersizlii hem planclar hem de planc (danman) kullananlar
tarafndan hissedilmitir. Planclar, genellikle soruna "ne tavsiye edelim ki kararlarmzn uygulanma ans
artsn" diye yaklamlardr. Bir anlamda danmann durumunu veri almlar "biz kendi karar
biimlerimizde ne deitirelim ki planlarmz uygulansn" konusunu aratrmlardr. Danman
kullananlar ise belki daha dar adan bakmlardr. Soruna "Acaba en iyi danman seme yntemleri
nelerdir? Hangi usulleri koyarsam danmann aldatmasn azaltrm?" diye bakmlardr. Herhalde soru
tek taraftan deil, iki taraf da ierecek ekilde sorulmaldr. "Danan ve danlan arasnda kurulan ilikiyi
neler etkilemektedir, bu ilikiler kontrol edilerek daha yksek bir performans nasl elde edilebilir?" sorular
sorulmaldr. Bizim burada yaptmz tartmann b noktasn da bu soru oluturmaktadr.
3. Danmanlk Tipleri
Danan ve danlan arasndaki bilgi alveriini belirleyen deikenleri saptayp bir ileme modeli
kurmaya girimeden nce yaplmas gereken ilerden biri de ilikileri tipletirmek ya da baka deyile
danman kullanma olgusunu snflandrmaktr. Danmanln snflandrlmas, bir taraftan burada
gelitirilmeye allan aklama abasnn snrlarn belirlemekte yardmc olurken, dier taraftan ileme
modeli iine girebilecek deikenlerin neler olduu konusunda belli ipular da salayacaktr. Burada ele
alnan ereve iinde danmanlk, belli bir karar verebilmek ya da bir seme yapabilmek iin baz kii ya
da kiilerden karar konusu ile ilgili bilgi, zm, tavsiye vb. almak olarak tanmlanmt.
lk olarak, yukardaki tanma bakarak, "danmanlk" teriminin gnlk dilde biri geni, biri dar olmak
zere iki anlam tad sylenebilir. Geni anlamda danmanlk terimi, kiilerin her hangi bir seme
yapmak iin bilgisine, tecrbesine, kiiliine vb. gvendikleri kiilerden akl sormalar anlamna
gelmektedir. Bir ky ya da mahalle kahvesinde kiilerin kendileri ile ilgili olan ya da olmayan konularda
yorumlarn istedikleri, fikirlerini aldklar belli kiiler vardr. te bu tip bir iliki en geni anlamda
danmanlk olgusunu belirlemektedir. Bu anlamda danmanlk ilikisi, esas olarak kodlanm,
kurumsallam uzmanlk bilgisi almay deil; eitli nedenlerle gvenilen kiiden "akl almay"
belirlemektedir. Byle bir "akl alma"nn eidi nedenleri arasnda diploma sahibi olmak, belli de
neylerden gemi olmak ya da belli bir sosyal statye sahip olmak saylabilir.
Danmanlk teriminin halk dilindeki bu yaygn anlam dnda bir de dar anlamndan sz edilebilir.
Burada, danmanlk belirli bir hizmet biimi olarak kurumsal hale gelmi (rgt iinde bir birim ya da zel
danman rgt gibi), biimsel bir rol ykmlenmitir. Dar anlam iinde danmanlk belli snrlar iinde
dnlmektedir; danmann hangi alanda bilgiler salayaca, salad bilgilere kar beklentileri,
bilgiyi alanla veren arasndaki ilikilerin neler olduu nceden belirlenmi kurullara gre biimlenmi ya
da bir lde kurumsallamtr. Ancak gnlk dilde danmanlk kavramnn byle bir farkllk iinde
kullanlmas buradaki ele al ynnden nemli bir sorun yaratmamaktadr. Buradaki tartmalar esas
olarak dar anlamda danmanlk terimine ynelik olacaktr; ama grlecektir ki geni anlamda danmanlk
da byk lde ayn izleme modeli ile aklanabilmekte, baka bir deyimle bu dildeki kullanm
farkllamas, olguyu belirleyen nitel bir ierik tamamaktadr.
Danmanlarn snflandrlmas eitli ldere gre yaplabilir. En kolay biimde gze arpan,
danmanla karar verici arasndaki ilikiye gre bir snflandrma yaplabilme olanadr. Eer danmanla
karar verici ayn rgt yaps iindeler ise aralarnda biimsel ve hiyerarik bir otorite ilikisi vardr. Eer
danman, otorite ilikisi dnda ise o zaman mterilik ilikisine bal bir danmanlk sz konusu
olacaktr. Hangi tip iler iin danman kullanld sorunu da bir snflandrmaya yol amaktadr; politika
tayini ve rutin iler gibi. Bu tr tipletirmeleri daha da yaymak, bunlara yenilerini eklemek mmkndr.
Bununla beraber "bu tr tiple- tirmelerin hepsine birden gerek var mdr?" sorusunu sorunca, baz tip-
letirmelerin bir ileme modelinin kurulmasnda greli bir nem tamad ileri srlebilir. rnein rutin
ilerde danmanlk, politik ilerde danmanlk az ok greli bir ayrmdr. Hangi ilerin rutin, hangisinin
politika tayini olduu, oklukla bizim ilerimizi kolaylatrmak iin yaptmz tanmlara gre belli
olmakta, yani baka bir deyimle lt karar vericinin durumu alglayyla belirlenmektedir. Bir kararn
politika tayin edici nitelii bir derecelenme sorunudur ve derecelenmenin deerlendirilii kiiden kiiye
karar vericinin bilgi ve deney kapasitesine ya da iinde bulunulan koullara gre deimektedir. Ayn tip
eletirileri genel ya da zel danman ayrm iin sylemek mmkndr. O halde modeli ku
rarken bizim iin faydal olabilecek snflandrmalarn neler olduuna karar vermek gerekmektedir. Bunun
iin de nce kukusuz, niin danman kullanld sorusu ya da danmandan beklenen ilemin neler
olduu belirlenmelidir. Danmandan beklenen ilemin neler olduu ortaya konursa, ayn zamanda belli
bir snflandrma da meydana getirilmi olacaktr. Genel olarak danmanlardan beklenen ileme gre,
grup danman-da- nan ilikisinden sz etmek olanakl grlmektedir:
2. Bilgi eksiklii halidir. Karar verici danan belli bir semeyi yapabilmek iin kendinde olmayan
bilgileri temin amacyla danmana bavurabilir.
3. Karar veren kii semesini yapmtr; fakat yapt semeyi eidi kii ya da gruplara kabul
ettirebilmek iin, yapt semeyi destekleyecek ekilde danman kullanr. Burada karar verici ile
danman arasnda st kapal bir anlama vardr, danman kendine niin danld konusunda eidi
yollarla bilgi sahibi klnmtr. Baka bir deyile, danmana bilgi eksikliinden deil, tasarlanm bir karar
semesinin kabul grmesi iin bavurulmaktadr.
4. Karar verici, danmanlk otorite ve statsn, kendi kararn satma dnda, eidi karlar
uzlatrmak iin kullanabilir. Baka bir deyimle st dzeydeki karar vericiler, daha alt dzeydeki bir karar
vericiyi, belli bir danmana bavurmaya zorlayabilirler. Burada, belli karlara dnk amalarn
gerekletirilmesi sz konusu olmaktadr. Bu tr danman kullanmann bir baka biimi de danmann
belli karlar uzlatrc bir rol oynamasdr. Belli bir proje iin gerekli ihale, yardm, kredi vb. olanaklarn
salanmas bazen belli grup ya da frmalann danman olarak kullanlmas koulluna balanabilir ve
zellikle lkeler arasndaki yardm ilikilerinde bu yola sk sk bavurulduu bilinmektedir. Bylece
danmanlk karlkl karlar dengeleyici bir ilev nitelii tar hale gelmektedir.
Bylece danmann, karar verme srecindeki rol kategori iinde belirlenmektedir. Klasik rgt ya
da planlama kuramnn dayand ussal karar verme sadece birinci tip danmanlk rol ile ilgilidir, ikinci
tip danmanlk rolnde ise ussal karar vermenin hi deinmedii bir olgu, danmann profesyonel yetki
ve statsne dayanarak karar vericinin kar ya da iktidar salamas n plana kmaktadr. nc
kategori danmanlk rol ise zellikle uluslararas dzeyde byk kar gruplarnn belli kaynaklar
kontrol ve paylamalarn salamaktadr. Bylece, kaba gzleme
dayanan bir danman rol tipolojisinin yaplmas bile bize daha ilk admda ussal karar verme modelinin
ok dna kldn gstermektedir.
Danmanlk olgusunu bir sre olarak ta dnmek mmkndr. Danmanln bir sre olarak
dnlmesi ile ortaya baz niteliklerin kaca ileri srlebilir. Buradaki bak asna gre danmanlk
sreci ile ilgili en nemli nitelik danmanlk hizmetinin kurumsallama derecesidir. Kurumsallama
boyutuna gre danmanlk hizmeti ele alnnca, bir taraftan tam olarak kurumsallam, firma ya da kii
dzeyinde, yapaca danmanlk alan ve fiyat belli olmu bir durum sz konusu olmaktadr. Bu srecin
dier ucunda ise kurumsallaamam, bilgi snrlar ve konusu, fiyat belli olmayan ve halk dilinde "akl
hocas" vb. terimlerle tannan tip bulunmaktadr.
Kurumsallam danmanlk olgusu zellikle azgelimi lkeler asndan nemli gzkmektedir.
Azgelimi olarak tanmlanan bir sosyal yapnn temel niteliklerinden biri, kodlanm teknik bilginin ok
kt bulunmas ve bylece toplumda belli bir ii yapabilecek bilgiye kar byk bir talep olmasdr. Bu
durum, kt olan teknik bilgiyi bir iktidar ve stat kayna haline getirmekte; bu tip toplumlarda, teknik
bilgi sahipleri hemen hemen karlalan btn sorunlarla ilgili zmler gelitirmektedirler. Bilgi
sahiplerinden ii doru olarak nasl yaplacan renmek gereklilii kltrel sistemde bir norm olarak
ortaya kmakta ve bylece bilgi sahibi kiiler, bilgileri ile ilgili her alanda sorunlarn zmne el atmak
iin adeta moral bir bask iinde davranmaktadrlar. Bunlarn davranlar toplumumuzda "seimsiz
muhtar" olarak adlandrlmaktadr. Bu olgunun biraz daha kurumsallam biimi de sz konusudur. Buna
ksaca "fetva kurumu" demek mmkndr. Bu tip danmanlk, bir anlamda yukarda tartlan ikinci
kategorideki hale benzemektedir. Karar verici aslnda kararn vermitir, fakat kararn uygulama etkinliini
artrmak ya da direnleri zayflatmak iin danmandan yardm istemektedir. Burada kullanlan
danmann bilgisi deil, danmann kiiliinden ya da pozisyonundan doan toplumsal statsdr.
Azgelimi bir sosyal yapda ok kt olan kodlanm bilgi gerek bir iktidar arac olmakta ve zm
gerekince, bu zm azgelimi toplumlarda kodlanm bilgilere sahip olanlarn prototipini meydana
getiren niversite retim yelerinin "oluruna" dayandrmak ok grlen bir uygulama olmaktadr.
zellikle temelinde siyasal bir tercih yatan kararlar, ilgili alanlarda alan retim yelerine danarak
almak ya da kararlar onlarn uygun bulmasn salamak nemli gzkmektedir.
Danmanlarn kurumsallamam bir tipi de "kkrtc ajan" (provokatr) terimi ile tanmlanabilir. Yine
toplumdaki siyasi tercihi olan militan gruplar harekete geiren ve bylece bir takm siyasi amalar
gerekletirmeye alan kkrtc ajanlar da bir nevi danmanlk srdrmektedirler ve bu ilemin amac
esas olarak kkrtc ajan istihdam eden gruplarn karlarn gerekletirmek olmaktadr.
Grld gibi toplumsal sistemde ii yapma ve bilme ilevlerinin birbirlerinden ayrlm olmasn bir
tipoloji iinde toplamaya kalknca eitli bak alar sz konusu olmaktadr. Yukarda bunlardan bir
ksmna deinilmitir ve kukusuz bunlara bir takm yeni boyutlarn daha eklenmesi mmkndr.
Tartlan konu asndan ok nemli gzken nokta, belli bir tipolojiyi oluturma abalarnn danmanlk
ilikisinin ussal karar verme modelinin kapsamad bir grup deikene gre biim aldnn ortaya
kmasdr. O halde danmanlk ilikilerini betimleyen bir model kurarken yukarda deinilen
snflandrmalarda ortaya kan olgular mutlak olarak gz nne alnmaldr.
4. Danmanlk likisinin leyi Biimi
Yukardaki blmlerde gerek rgt kuramnn gerek geni lde rgt kuramnn temelini oluturan
"ussal karar verme modelinin", danmanlk olgusunu tanmlamakta ve aklamakta ok yetersiz kald
gsterilmeye allmt. imdi tartmalar daha da ileriye gtrmek ve danmanlk olgusunu daha
tutarl bir biimde aklamay salayacak bir model gelitirmek gerekmektedir. Baka bir deyile,
danmanlk olgusunun ussal karar verme yaklam iinde aklanamayan kesimlerini de belirlemek sz
konusu olmaktadr. Ancak bu tr bir yaklam ile danmanlk olgusu her yn ile betimlenebilecek ve bu
betimlemeye dayanarak baz nermeler ortaya atmak mmkn olacaktr. O halde tutarl bir model ge-
litirebilmek iin "niin danlyor?", "nasl danlyor?", "danmanlar nasl seiliyor?", "danmandan
alnan bilgi nasl uygulanyor?", "danma ilikileri srasnda danan ve danmann gdleme kalplar
nelerdir?" gibi sorular sistemli bir btn iinde cevaplandrmak gerekmektedir.
Danmann bir olgu olarak, toplumda i yapabilme ve bilebilme yetenekleri arasndaki farkllama
nedeni ile ortaya kt kabul edilmiti.
Aslnda bu kabul kendi bana pek bir ey ifade etmiyorsa da yine bu noktadan ie balamak mmkn
grnmektedir. Hareket edilecek nokta, yukardaki kabulde st kapal olarak belirtilen danmann
toplumsal yap ile olan ilikisidir. Baka bir deyile toplumsal yap ya da yapy belirleyen bir takm
deikenlerin ayn zamanda yukarda belirtilen ilev farkllamas biiminde danma olgusunun da
belirleyicisi olduu aka gzkmektedir. Baka bir deyile danmanlk ilikisi belli bir rgt iinde
olutuuna gre rgtsel sistemi etkileyen toplumsal yap deikenleri danma ilevlerinin
biimlenmesinde rol oynayacaktr.
O halde danmanlk olgusunu belirleyen deikenlerin iki grupta toplanabileceini sylemek mmkn
grnmektedir. Birinci grup deikenleri "yapsal deikenler" olarak tanmlanabilir; ikinci grup ise
danma srecinde yer alan kiilerin (danan-danlan) gd mekanizmalarndan oluacaktr. Kukusuz
bu iki grup deiken birbirlerinden bamsz deildir ve aralarnda belirleyici bir etkileim olduu aktr.
Baka bir deyimle danma sreci iinde ortaya kacak danan ve danmann gdleri byk lde
yapsal deikenlerce belirlenmekte; bu kiilerin gdleri, geni lde toplumda yesi olduklar rgt ve
gruplarn yap- larnca biimlenmektedir.
Gerekten toplum, rgt ya da grup yapsnn danma ilikisini nemli lde etkiledii aktr; nk
danma ilikisi bu yaplar iinde olumaktadr. Toplumdaki uzmanlama derecesi toplumun dsal
bamllklar, danma ilikisinin iinde olutuu rgtn hiyerarik yaps, hakim otorite tipi, toplumsal
gruplarn nitelii ve bu gruplar arasndaki ekimenin biimi yapsal deikenlere rnek olarak verilebilir.
Bir de bunlarn karsnda danman ya da danann birey ya da belli bir grup yesi olarak gdleri vardr.
Danan ve danmann birey olarak amalar, deerleri, normlar, eilimleri, inanlar, vb. gibi davran
temelleri esas olarak yapsal koullarca belirlenmektedir. Bylece bir ksm yapsal koullar bir taraftan
dorudan doruya danmanlk olgusunu etkilerken bir ksm yapsal koullar da gdlerin belirleyicisi
olarak dolayl yoldan etkide bulunmaktadr. Ancak yine de danma olgusunun genel, kuramsal ileyiini
belirleyebilmek iin bu ikili ayrm yapmak faydal olacaktr. nce genel planda yapsal koullara bal
olarak ortaya kacak davran gdleri ve bunlarn arasndaki mekanizmalar tartlabilecektir.
a. Yapsal Deikenler
Yukarda da genel izgileri ile deinildii gibi danma ilikisi bir takm yaplar iinde olumaktadr. Bu
yaplar esas olarak grupta toplanabilir. Birinci olarak toplumsal dzeyde baz yapsal etmenler ele alnp
incelenmelidir. ikinci grup olarak yine danmann olutuu rgtn yaps ile ilgili baz nitelikler
kukusuz nemli lde belirleyici rol oynayacaktr. nc olarak da gerek danann ve gerek
danmann yesi bulunduu eitli gruplarn yaplar, yelerinin davranlarn belirleyen temel etkenler
olarak tartlmaldr. O halde buradaki yaklam, esas olarak yapsal deikenleri bu l snflandrma
iinde ele alacaktr.
(1) Toplumsal Yap Deikenleri: Toplumsal yap ile ilgili iki temel niteliin danma olgusunu dolayl
ve dolaysz olarak etkiledii ileri srlebilir. Bunlardan biri toplumun gelime derecesi dieri ise toplumun
bamllk derecesi olarak tanmlanabilir. Toplumsal sistem iindeki bir takm yaplarn, kltr, ahlak,
hukuk gibi her trl davranlar belirleyici rol aktr. Ancak bu yaplarn danma ilikisindeki
davranlar belirleyici rol byk lde yukarda belirtilen iki nitelie bal olarak belirlenmektedir.
Baka bir deyile toplumun gelimilik ve da bamllk derecesi, danmanlk ilikilerini etkileyen kltr,
ahlak, hukuk gibi norm sistemlerinin etkileme biimini belirlemektedir. Bu konuyu daha ayrntl bir
biimde tartmak gerekmektedir.
Toplumun gelimilik derecesi, toplum iinde i yapma ve ii bilebilme rolleri arasndaki kurumsal
farkllamay belirlemektedir. Toplumsal gelimenin yapsal ltleri, sosyal bilimcilerce belirli ortak
koullara dayand- rlabilmektedir ve bu pek bilinen tartmalar burada tekrarlamann gerei yoktur.
Burada kullanlan anlam ile insan ilikileri asndan gelimeyi belirleyen esas olgu, toplumda i
blmnn gelimesi ve buna bal olarak rollerin farkllama derecesidir. Baka bir deyile toplum ne
kadar gelimise i blm o kadar artm olacak ve buna bal olarak toplumsal roller de o kadar
farkllam olacaktr. Buna gre gelimilik derecesine bal olarak karar verici ve danman rolleri
birbirlerinden ayrlacak ve giderek kurumsallaacaktr. Buna karlk toplumsal gelimenin yetersizlii
halinde rollerin kurumsal farkllamasnn daha alt dzeylerde ortaya kmas beklenecektir ve bu
durumun danmanln tipolojisinde deinilen "seimsiz muhtar" tipinin ortaya kmasn etkilemesi sz
konusudur. Gelime ya da baka bir deyimle i blmnn artmas ayn zamanda sorunlarn
zm ile ilgili bilgi ve uygulamalarn kodlanmas demektir. Buna gre, gelime derecesi, sorunlarn
zm iin gerekli bilgilerin ve uygulamalarn kodlanarak rutinleme lsn de belirleyecektir.
Gelime derecesinin danmanlk olgusunu belirlemede ki bir nemli ilevi de danmanlk ilikisini
kurumsallatrmasdr. Toplum iinde danmanlk ilevinin kurumsallama derecesi ile bir takm yeni
oluumlarn ortaya kaca ileri srlebilir. Giderek kurumsallaan danmanlk, toplumsal kontrol sreci
iindeki arln artrmak, bir grup olarak ayrcalklarn ve karlarn geniletmek isteyecektir. Bunun
sonunda ise kurumsallaan danmanln kar maksimizasyonu iin yarma iinde, teknik yetenei
dnda baka yeteneklerini de pazarlamaya kalkmas beklenecektir.
Kurumsallama ve rollerin farkll dnda toplumsal gelime dzeyi kltr sistemi iinde uzmanla
verilen deeri de belirleyici olmaktadr. Aslnda gelime dzeyinin hemen hemen her aamasnda belli bir
alanla ilgili kodlanm bilgiye sahip olmann ya da uzmanln bir prestij ve stat kayna olduu ileri
srlebilir. Hatta kodlanm bilgilerin kt olduu azgelimilik dzeyinde stat ve prestijin daha da yksek
olduu ileri srlebilir. Ancak, iblm gelitike uzmanln sosyal stats artmasa bile kontrol
olanann artt grlmektedir. Gelime ile beraber kodlanm bilgi sahibi olanlarn says artmakta, bu
grubun kt kaynak olma nitelii azalmaktadr. Bunun sonucu uzmanlamann toplumsal statsnde bir
azalma grlmekle beraber giderek uzmanlama olgusu kontrol art salayc bir nitelik tamaya
balamaktadr. Bylece danmann sosyal statsne dayanan "fetva verme" ilevi giderek yerini
uzmanlam bilgiye dayanan "ussal zm getirme" efsanesine brakmaktadr.
Toplumsal yap ile ilgili ikinci nemli deiken olarak "da bamllk derecesi" ele alnabilir.
Gelimilik dzeyleri ve yaplar birbirlerinden farkl iki toplum arasndaki kontrol ilikileri iinde
danmanln nemli bir rol olduu ileri srlebilir. Baka bir deyile bir toplum dier bir topluma
baml olup, o toplum tarafndan kontrol edilirken, kontrol eden toplum iin nemli nokta, baml
toplum iinde alnan kararlarn bu ilikiyi bozmayacak, aksine glendirecek bir ierik tamasdr.
zellikle ekonomik bamllk sz konusu iken, baml lke iinde verilen ekonomik nitelikli politika
kararlarnn btnlemeyi devam ettirici nitelikler tamasnda danmanlk ok nemli bir rol
oynamaktadr. Bu durumun ok
rastlanan somut rnekleri, baml lkeye verilen kredi, yardm vb. olanaklarn kullanlmasnda, kontrol
edici lkenin istedii danmanlarn kullanlmasnn bir zorunlu koul olarak ortaya atlmasdr.
Bir toplumun da bamllk ya da otonomi derecesi, zellikle rutin olmayan nemli politika tayini
kararlarnda yabanc danman kullanlma lsn belirlemektedir. 7 Aka ortaya kan bir durum,
yabanc danmann biimsel olarak kodlanm teknik bilgiye sahip olduu kabul edilse bile baka bir
toplumdan geldii ve yine oklukla dnya politikasnda sper devlet rol oynayan lkelerden birini ve
doal olarak o lkenin temel karlarn temsil ediyor olmasdr. Daha somut olarak, bu danmanlarn,
lkenin ekonomik, mali ya da doal kaynaklar zerinde kontrol kurmak ve mevcut kontrollerini artrmak
isteyen rgtlerin (devlet ya da firma dzeyinde) yeleri olduklar unutulmamaldr. O halde ksaca
toplamak gerekirse, bir toplum baka bir topluma ne kadar bamlysa, o toplum iinde rutin olmayan
nemli kararlarn alnmasnda yabanc danman kullanm oran artmakta; yabanc danmanlar ise, doal
olarak, teknik bilgi ve ussal olduu varsaylan karar nerilerinde mevcut kontrol ilikilerinin devam ve
glenmesini n plana almaktadrlar.
(2) rgtsel Yap Deikenleri: Danman ve danan toplumdaki ilerini belirli bir rgtleme iinde
grmektedirler. Bu rgtlenmenin nitelii danmanlk ilikisinin zelliklerini belirlemektedir.. Gerek
danmanlk hizmetini alan gerekse danmanlk hizmetini sunanlar, bireyden, ok byk leklerde srf
danmanlk iin var olan kurumlara kadar uzanan bir devaml rgtlenme iinde bulunurlar. Genellikle
sylenilebilir ki ister danman ister danlan rolleri birey dnda bir byk kurum eklinde rgtlenmi
olsun, danmanlk ilikisi biimsel ve snrlar belirlenmi bir i alverii haline gelmektedir. Bu ilikilerde
rgtlenen tarafn biimlenen ilikinin kurallarn belirleme olana yksektir; daha iyi r- gdenen taraf
g kazanmakta, ilikinin kurulmasnda aktif hale gelmektedir. Eer danman bir byk firma halinde
rgtlenmi ise kendisinin danmanlk hizmetini satmada pazarlamasn yaparak, danacak kiiyi
bulmakta, onda danma ihtiyacn eitli yollardan dourmaktadr. Da
Az gelimi lkelerdeki danmanlarn rolleri ile ilgili olarak bak: Guy Beneviste ve Warren F. Ilchman', Agents of Change. Professionals in
Developing Countries. New- York: 1969
nma ilikisine girenlerin birey lsne indike danmanlk biimselliini kaybeder, ilikinin snrlar
belirsizleir.
Buradaki rgder aras danmanlk ilikilerinde, danmanlk servisinin tm bir rgt olarak
sunulmas ve tm bir rgt olarak istenilmesi halini ele aldk. Bir rgt iindeki ynetici, zellikle rutin
olmayan konularda kiisel olarak kumlan danmanlk ilikisinin stnlklerinden de yararlanmak
isteyebilir. Bu halde genellikle bir rgtn st dzeydeki yneticisi rgt yesi durumunda olan ya da
olmayan bir uzman ile bireysel dzeyde danmanlk ilikileri kurabilir.
Danmanlk ilikisine giren kurumun zel kesimden ya da kamu kesiminden oluu, kurulacak
danmanlk ilikisini nemli ekilde etkiler. Bu farkllk zellikle kendisini, danmanlk ilikisine giren
taraflarn gd- lenmelerindeki etkisinde gsterir. Bu deiiklik bir sonraki blmde danman ve
danann gdlenmelerindeki farkllklar incelediimizde ak hale gelecektir.
(3) Grup yelii ile lgili Deikenler: Gerek danan, gerek danman belirli bir toplum iinde yer
almaktadr ve belli toplumsal zelliklerin, yukarda da belirtildii gibi danma eyleminin nitelii zerin-
deki etkisi aktr. Yalnz bu toplumsal zellikler danma eylemlerindeki nitelik farkllklarnn hepsini
aklamakta yetersizdir. Bir toplum iinde yer alan bireyler ya da rgtler toplumda birden fazla rol
oynamakta ve birden fazla grup iinde yer almaktadrlar. Baka bir deyile eitli toplumsal gruplar birey
zerinde kesimektedirler. Grup yeliinin, danmanlk ilikisini iki ana deiken erevesinde etkiledii
ileri srlebilir. Bunlar gruplar arasnda atma ya da uyum derecesi ile eitim kkeni olarak
tanmlanabilir.
Gruplarn birbirleri ile atmas ya da desteklemesi bir ideoloji sorunu olarak dnlebilir. Danan
ve danmann yesi olduklar gruplar, her grup gibi belli birer ideolojiye sahiptir. Grup ideolojisi,
yelerinin davrann belirleyen nemli bir etken olduuna gre, danmanlk ilikileri iinde ortaya
kacak ideolojik yaplarn karlkl konumlar zerinde durmak gerekmektedir.
Bir grubun ideolojisi gruptaki kiilerin toplumdaki olaylar ve sorunlar anlama ve bunlara kar bir
tepki gstermedeki harekederine yn veren st dzeydeki dnce ve grler sistemidir. Bu dnce ve
grler sistematik bir btndr. Bu btn grubun yelerinin yaamlarndaki de
neylerinin sistemsiz, tesadfi bir ekilde bir araya gelmesinden olumaz. Grubun iinde yaad toplumsal
evre ve bu evrede grubun greli pozisyonunun, grup yelerine verdii yaam deneyi srasnda birbirini
etkileyerek oluur ve birey iin st dzeyde dnce ve grler sistemi haline gelir. Bu birey st hale
geli ona tarih d olma zellii kazandrmaz. Her grup, tarihsel sre iinde grubu etkileyen objektif
koullarn ve bilinlenme dzeyinin deimesine paralel olarak ideoloji oluturmaya devam eder. Bir
grubun yesi olan bireyin stnde, byle olaylara bak asn, yorumunu ve bunlar arasndaki sorunlara
bulunacak olan zmleri etkileyen bir ideolojik ereve vardr.
Bir kiinin ideolojik yneliminin deiik tiplerinin kiinin eylemlerini nasl etkilediinin bilinmesi
danmanlk ilikisini belirlemek bakmndan o kadar nemli deildir. Daha nemli olan danman ile
danann ideolojik konumlarndaki greli durumdur. Eer farkl ideolojik konumlar varsa danma
ilikisi bundan nasl etkilenecektir? Danman ve danan farkl ideolojik referanslara sahipse olgular ve
sorular farkl ekillerde yorumlayacaklar, farkl zmleri tercih edeceklerdir. Bu ise danma ilikisinde
bir gerilimin domas demektir.
Ussal, karar verme modeline dayanan danmanlk anlay iinde bu soruna deinilmemektedir. Bu
sorundan kanma u iki varsaymla mmkn olmaktadr: Birincisi, danmann kendisinin hibir ideolojik
semesi olmad, dananlarn deiik ideolojik yaplarna gre servis sunabilecei kabul edilmektedir. Bu
halde danman farkl ideolojik ereveler hakknda bilgi sahibi olacaktr ve her biri iinde dnp
bunlarla tutarl eylemleri seebilecek yeteneklere sahiptir, ikincisi ise danman ile danann ayn ideolojik
ereveye sahip olacadr. Danman ya da danann mutlaka ayn grubun yeleri olmas sz konusu
olmayabilir. rnein toplumu kontrol edenler grubuna dahil olan bir byk i adam, byk bir olaslkla
orta snftan olan bir plancy danman olarak kullanacaktr. Orta snfn bir eleman olan bu planc
kendisine referans grubu olarak bu st snf semi ise farkl snflardan olmalarna ramen danman ile
danan arasnda ideolojik ereve farkll domayacaktr. Seilen referans gruplar, ideolojik ereve
farkllklarnn douraca gerilmelerin ortaya kmasn engeller.
Ayrca karar tipleri ideolojik yap farkllklarnn ortaya kmasn azaltmak ya da artrmakta nemli bir
etken olarak alrlar. Rutinlemi,
ideolojik ereve farkllklarndan etkilenmeyen ya da ideolojik ereve farkllklarndan etkilenme biimi
standartlam olan kararlarda bu deiken nemini yitirmitir. Buna karlk politika belirleyici, rtrin
olmayan kararlarda ideolojik farkllk ya da dananla danman arasndaki gerilimin derecesi alnan
kararlarda nemli bir etken olarak ortaya kmaktadr.
Danman ve danann ilikilerinde, okul eitiminde gzlenen, bilmesi dolaysyla hakim durumda
olan bir bilenin, bir bilmeyene retmesi olay sz konusu deildir. Daha ok bir sorunun zmnde
karlkl bir bilgi tamamlamas sz konusudur. Bir tamamlayclk ilikisi vardr. Bu tamamlayclk
ilikisinde danan ve danmann bilme durumu danmanlk ilikisinin tipini etkiler. Danman ve
danann greli bilme durumlar eitli boyutlara gre incelenebilir. Burada ilk dnlecek boyutlardan
biri bilginin kkenidir. Genellikle iki tip bilgi edinme ynteminden sz edilebilir. Birincisi, kiinin sorunlar
ve olgular iinde yansyarak kiisel deneylerinin birikmesi yoluyla elde ettii bilgidir. Buna pratik kkenli
bilgi denir, ikincisi ise daha ok toplumun kurumsallam eitim kanallar yoluyla aktarlan,
snflandrlm ve genelletirilmi bilgidir. Buna kurumsal bilgi denilir. Toplumda genellikle danma
ilikilerinde danann pratik bilgi kkenli, danlann ise kurumsal bilgiye sahip olduu simgesi
yaygndr. Belki bir ok danma ilikisinde roller byle bir farkllama gstermesine ramen daha farkl
durumlarn da ortaya kaca ileri srlebilir; kurumsal bilgi kkenli birisinin pratik bilgi kkenli birisine
danmas, iki kurumsal bilgi kkenli ve iki pratik bilgi kkenli kiinin kendi aralarnda danma ilikisine
girmesi gibi.
Bu eitli bilgi kkenlerine gre biim alan danma ilikilerinde de bir karlkl renme, bir sorunun
zm iin birbirinin bilgilerini tamamlama sz konusudur. Ancak bu tip ilikiler arasnda hibir fark yok
mudur? Danma ilikilerinin yaps bakmndan ortaya kacak eitli tipleri ikiye indirgemek sz
konusudur. Ayn bilgi kkenliler arasndaki danma ilikisinde bilgi yaps bakmndan fark yoktur ancak
bilgi konular arasndaki fark dolaysyla tamamlama sz konusudur. Buradaki karlkl bilgi aktarm
kolaydr, nk karlkl ilikide bulunanlarn bilme alkanlklarna ve bilgiye kar aldklar tavrlarda
uygunluk vardr. Ama ayr kkenli bilgiye sahip olanlarn girdii danmanlk ilikisinde daha uzun sreli
ve etin bir karlkl renme sreci geirilmelidir.
Bu noktada ortaya kan bir soru, bu karlkl danmanlk ilikisine girenlerin bilgi kkenlerinin
farkllk ya da benzerliinin ilikinin ynn belirlemede bir stnlk salayp salayamaddr. likide
hakim konum, bilgi kkenine gre olumamaktadr. Eer bir hizmet alverii sz konusu ise genellikle
ilikiyi ynlendirmek durumunda bulunan danann konumu hakim durumda olacaktr. Danlann bu
ilikideki pazarlk gcnn yksekliini bilgi kkeninden ok sahip olduu bilginin nadirlii ya da
hizmetini pazarlayndaki ustal belirleyecektir.
b. Gdsel Deikenler
Yukardaki tartmalarda, danmanlk ilikisini belirleyen yapsal deikenler dzeyde ele alnmt.
imdi ise birey olarak danan ve danmann karlkl ilikiye girdiklerinde davranlarn belirleyen
gdlerin (motivasyonlarn) tartlmas sz konusudur. Daha da nce belirtildii gibi doal olarak,
danan ve danmann gdleri bir taraftan o kiinin toplum iindeki sosyalizasyon biimine, hangi
gruplarn yesi olduuna ve dolays ile hangi deerleri benimsediine bal iken, dier taraftan kendi
kiiliinin ya da iinde yer ald rgtn gereksinmeleri tarafndan etkilenmektedir.
Ussal karar kuramna dayal danmanlk ilikilerinde genellikle tek g- dl bir ele al sz
konusudur. Danan, danmandan profesyonel bilgi alacaktr. Halbuki gerekteki danma ilikilerinde
hem danan hem de danman tarafndan birden fazla gdnn varl gzlenmektedir.
Danmann gdlenmesi be ayr balk altnda toplanabilir:
Birincigd\ geleneksel kuramn varsayd bilgi eksikliini tamamlama gdsdr. imdiye kadar bu
yazda da zerinde durulan esas gd bu olmutur. kinci gd-, birinci gdyle bir dereceye kadar
ilikilidir, karar verici bir danman kullanarak kendi kararna bir dayanak salamak istemektedir. Bu
halde danmann ilevi karar vericinin kararn gelitirmekten ok, verilen kararn bakalarnca kabuln
kolaylatrmaktr. Danan danmann bilgisinden ok statsnden, kendi evresince kabul edilmi
otoritesinden yararlanmak istemektedir. Bu kararlara byle otorite sahibi bir kimsenin olur demesi
bakalarna gvence vermektedir. nc gdde ise danman kullanmak belirli evrelere girmek iin bir
yol olarak dnlmektedir. Bu halde yine danmann statsnden yararlanlmaktadr. Danmanla
kurulan iliki ve bylece danann daha nce kendisine kapal evrelere girii uzun srede nemli karlar
getirme ola
nana sahiptir. Drdnc gd, nc gdyle nemli benzerlikler gsterir. Danan belirli evrelere
kendisi girmeden bilgi aktarmak, st kapal olarak bu evreleri de karannda ortak gstermek istiyorsa bu
evrelerden bir danman kullanr. Bu halde danmann prestiji bir cins haber ulatrcs ilevi haline
gelmektedir. Beincigd, danmanlk yoluyla belirli kiilere "rvet" vermenin legalize edilmi bir yoludur.
Danmanlk hizmederinin geni olarak bir i iin belli bir danmanlk grevi verilerek "kran borcu"
karl deme yaplr.
Aslnda danman kullanan kii birok halde tek gd ile ilikiye girmez yukarda sralanan eidi
gdlerin birden fazlasnn karm ile girer.
Danmann da gdleri birden fazladr.
Birinci gd yine geleneksel kuramda olduu gibi profesyonel gddr, hnerini bilgisini satarak belirli
bir karlk elde etmek istemektedir. kinci gd, danmanlk yoluyla baka ekilde elde edemeyecei
bilgileri elde etmek istemektir. Eer danan gerekten sorununa zm bulmak amac ile hareket ediyorsa,
danmana baka durumda sylemeyecei, aklamayaca gizini vermi olmaktadr. Bu, danmanlk
yoluyla elde edilen bilgilerin kullanlmasnda nemli ahlak normlar sorununu ortaya koymaktadr. nc
gd, danmanlk yoluyla karar sreci iinde kalarak belirli bir grup adna karar srecini etkilemektir. Bu
ak olarak danmann bilgisi ve istei altnda yapld gibi onun bilgisi olmadan gizlice de yaplabilir.
Yukarda da belirtildii gibi kkrtclk (provakas- yon) bu ynde bilinen tipik bir rnektir. Drdnc gd,
danmanlk ilevini karar vericinin yetkilerini blmek yoluyla, karar verici gibi grnmek ve bu yolla
toplumda farkl dzeyde bir stat salamak olarak tanmlanabilir. Bylece danman karar zerinde etkin
olduunu (bu gerek de olabilir) pazarlayarak bir takm kar ve ayrcalklar salama yoluna gi-
debilmektedir.
Danman da aslnda danan gibi danmanlk ilikisine byle birden fazla gdyle girmektedir.
Danman ile danan arasndaki ilikiler bu gdler dengesi tarafndan ynlendirilmektedir.
Denilebilir ki bu yazda ele alnan ekilde danmanlk toplumda karar verme ynetme yetkileri ile
bilme yetkilerinin farkllamasnn dourduu bir iliki biimidir. Birinci gdler dndaki gdlerin
analize sokulmas gerekmez. Ancak o zaman da birok danmanlk ilikisinin gelimesi ve varl
aklanlamaz. Soruyu yukandaki ekilde sormak yerine hangi top
lumsal koullarda yukardaki gdlerden hangilerinin arlk kazand ve danmanlk ilikilerini nasl
etkiledii biiminde sormak doru olur. Bu sorunun cevab bir sonraki blmde aklanacaktr.
Gerek danma ve gerekse de danmanlk yapma durumunda olanlarn eidi bireysel zellikleri bu
ilikiye girilerindeki gdlerini etkiler.
Danma ve danmanlk ilikisine giren kiilerin ilerindeki birikmi baar derecesi, ya izgisindeki
yeri veya kazanlan statleri nemli rol oynar. Danmann stat dizgesindeki yeri ondan istenen
danmanlk hizmetinin trn etkiler. Gen ve stat basamann alt dzeyinde bulunan bir kiiden
beklenen daha ok profesyonel gdlenme iinde hizmet sunmasdr; bu kiinin stat dizgesindeki yeri
ykseldike farkl gdlerin davranlarna etkili olaca doaldr, kendi kararna destek bulmak, baka
evrelere giri kanal amak gibi.
Dier taraftan danann ya izgisindeki ve stat dizgesindeki yeri aalara indike danmanln
kendi kararlarna destek salayc ilevine ihtiyac artar. Danan stat dizgisinin alt basamanda iken risk
almaa atlm yapmaa daha aktr; ancak bu tip kararlarna stat sahibi olmu, ya izgisinin st
basamandaki danmanlardan ki bu kiiler ok halde yeni atlmlara kapal hale gelmitir, destek bulmas
zordur. Byle bir durum sz konusu olunca ihtiya ile arz arasnda eliik bir durumun varl
gzlenmektedir. Yine ayn ekilde danman eer stat basamann alt izgisinde ise danmanlk ilevinin
yalnz maddi yan iin bu ilikilere girmeyecek ayn zamanda da kendisine salayaca yeni statler iin
girecektir.
5. Danmanlk Kuram in nermeler Btn
1. Giri
* 13-14 Kasm 1980'de OTD ehir ve Blge Planlama Blmnce dzenlenen Kent Planlamada Kuram ve Klg Seminerinde sunulan
bildiri, ayn yl yaymlanan seminer kitabnda yer almtr
boyuna tartacaz. Ben bu konumamda uygulama ile kuram arasndaki ilikileri amaa alacam.
nce "uygulamann kuram olabilir mi? Olursa nasl olur?" Sorusunu ele alacam, sonra uygulamann
kendisinin kuram oluturmakta nasl bir ara olabileceini inceleyeceim.
47. Uygulama Kuramnn Temel Sorunlar
Her kuramn yantlamay kendisine ama setii bir soru vardr. Bu sorunun deimesine gre de
kuram deiir. Bu sorunun sorulmasnda kazanlan aklk gelitirilecek kurama da aklk kazandrr. Bir
uygulama kuram kanmca u temel sorulara yant getirebilmelidir.
47. Bir plann uygulanmas ne demektir?
47. a) Bir plan hangi evre koullarnda uygulanr, hangi koullarda
uygulanmaz?
b) Eer evre koullar biliniyorsa, bu koullarda uygulanacak plann nitelikleri nasl saptanr?
Bu sorunun yantlanabilmesi dorudan doruya ele alnamaz, plan ve uygulama konusundaki farkl
yorumlardan, pratiklerden etkilenir ve ona gre deiir. Bu nedenle nce plan ile uygulama kavramlarnn
birbirine gre konumlarn inceleyelim.
48. Plan ve Uygulama Ayrm ya da Sreklilii
Eer etkin bir planlamann kuram kurulmak isteniyorsa, bu kuram da dier kuramlar gibi
snanabilmelidir (Dyckman, 1969). Snamann yaplabilmesi iin de ncelikle uygulamadan ne
anlaldnn akla kavuturulmas gerekir. Bu konuda berraklk salanmadan snama yaplamaz. Bu
aklk salanmadan, snamann sonular, gelitirilen kuramn yeterliliini ya da yetersizlii ortaya
karlamaz.
Bir plann uygulanmasnn snanmasnda iki k noktas sz konusu olabilir. Birincisi planda var olan
kararlar kmesidir, ikinci ise bunun da stnde olan plann da ulamay amalad toplumsal hedeflerdir.
Plann uygulamadaki baarsnn ok daha dar kapsaml birinci referansa gre mi yoksa ok daha geni
kapsaml ikincisine gre mi deerlendirilecei, planlama ve uygulama kavramlarnn birbirine gre
konumlarndaki farkl ele ala gre deiecektir. Ama sorun bu kadar sade deildir. Hangi de-
erlendirme izgisinin seilecei, ayn zamanda planlama kararlarnn toplumdaki etkilerinin ne olaca
konusundaki anlaylardan etkilenecektir. nce bu konuyu ele alalm.
Bir planlama eyleminin toplumdaki gelimeye ya da toplumdaki kararlara etkileri iki gruba ayrlabilir.
Birinci gruptaki etkiler, planlama kararlarnn dorudan doruya olan etkileridir. kinci gruptakiler ise
dolayl etkileridir. Dorudan doruya olan etkiler, planlama kararlarnn kendilerinin uygulanmasndan
doar. Dolayl etkiler ise planlama kararlar iinde ngrlmemitir, ama planlamann varl yznden
ortaya karlar. Bir plann hibir karar uygulanmam olsa bile ok nemli dolayl etkileri olabilir. Bu
noktada somutlamay salamak iin bir rnek vermekte yarar var. Bir imar plan iinde verilen sanayi
alan kararn ele alalm. Plancnn setii yer pek ok halde eer planlama olmasa sanayicinin de seecei
yerdir. Ama plan karar verilince bu yerde arsa fiyatlar ykselecek, bu durumda sanayici kendisi iin daha
az uygun ama daha ucuz bir yere yerleecektir. Bu rnekte de aka grld gibi plan karar uygu-
lanmamtr, ama plann varl dolayl olarak uygulamay etkilemitir.
Planlarn uygulamada etkilerini bu biimde dorudan ve dolayl etkiler olarak ikiye ayrnca, plann
uygulamasnda seilecek referans konusu da belli bir aklk kazanr. Sadece plan kararlarna gre
uygulamay tartmak ancak plann dorudan etkileri ile ilgilenildiinde anlaml olabilir, dolayl etkileri de
deerlendirmee katmak istersek plann toplumda ulamay amalad genel hedefler asndan
deerlendirmeyi gerekli klar ve deerlendirme almas pek ok halde keskinliini kaybeder, esnek hale
gelir.
Planda ngrlemeyen dolayl etkilerin varln ampirik olarak te- mellendirmek kolaydr. Ama
kuramsal olarak byle etkilerin varlnn kabul bizi bir baka sorunla kar karya brakr. Eer byle
ngrlmeyen dolayl etkiler varsa planlama bu etkileri ngrecek kapsamlla ulaamamtr denilebilir.
Eksiklik ve hata varsa, planlama ilemindedir, uygulamada deil. yle ise dolaysz ve dolayl etkileri
birlikte deerlendirmek, planlama ve uygulamay ayrmadan bir arada deerlendirmeyi ierir, bu ise bizi
yine planlama ve uygulamann karlkl konumlar zerinde l ayrm yeniden ele almaa gtrr.
Rasyonel karar verme modeli iinde planlama ve uygulamay birbirinden tamamen ayr olarak ele alan
yaklamlarda, plann uygulanp uygulanmadnn deerlendirilmesi, sadece plan kararlar esas alnarak
yaplabilir. Plann tek tek kararlarnn deil de, planlama ile ulalmak istenilen toplumsal hedeflerin
gerekleip gereklemedii konusunda ya
placak plan sonras bir deerlendirme ise plann uygulanp uygulanmadndan ok planlamann tm
olarak baarsn snam olacaktr. Bu halde iki farkl deerlendirme referans; planlama kararlan ve plann
gerekletirmeye yneldii toplumsal ama, aka iki farkl ge olan uygulama ve planlamann baarsn
snamakta kullanlm olacaktr. Bu iki ayr deerlendirmenin birbirini tamamlamas gerekir. nce
uygulamann gerekleip gereklemedii snanmal, eer uygulama gerekleti ise daha sonra bu plann
toplumsal hedefler asndan baars snanmaldr.
Eer planlama ve uygulama ilevlerinin birbirine gre konumlarn ikinci tutumdaki gibi bir sreklilik
iinde gryorsak, uygulamay planlama kararlarna gre deerlendirmek asndan baz kavramsal
sorunlarla karlarz. Bu tr planlama anlaynda plan ve uygulama, birbirini izleyen kararlar dizisi
olarak kabul edildiine gre bu kararlar arasnda bir esneklik bulunmas kanlmazdr. Ve uygulamann
hangi karar aamasna gre deerlendirilecei sorunu ortaya kar. Bu ise bizi iki trl deerlendirme
sorunu ile kar karya brakr. Bunlardan birincisi deerlendirmeyi planlamann ulamay amalad
genel hedeflere gre yapmaktr. kincisi ise bu genel hedeflerden uygulamaya inen kararlar dizisinin i tu-
tarlln aratrmaktr. Birinci deerlendirme genelde kalma ve belirsiz olma sakncalarn tarken, ikinci
deerlendirme biimi ise ayrntlarn tartlmas iinde boulma tehlikesi ile karlaacaktr.
Planlamaya bir toplumsal eylem olarak yaklaan nc ele alta planlama ve uygulama arasnda bir
ncelik sonralk deil bir iielik sz konusu olduu iin, uygulamann planlama kararlarna gre
deerlendirilmesi sz konusu olamaz. Ancak planlama eylemine girerken ngrlen amalar asndan
tm eylemi birden deerlendirmek gerekir. Bu durumda bir adm daha atmak olana vardr. Planlama
ncesi konulan bir genel amacn bulunmayaca bile sylenebilir. Bu durumda ise sadece planlama
olgusunun toplumsal etkisinin ne olduunu lmek gerekir.
Planlama konusundaki tutumlarn ok eitlenmi olduu bugnk ortamda uygulamann bu ayr
planlama tutumuna gre nasl deerlendirileceini aka tartmann gerei vardr. Yoksa uygulamann
deerlendirilmesi almalarna, gemiin rasyonel karar verme modelinden kaynaklanan dar kapsaml
deerlendirme emalar hakim olmaktadr.
5. Planlarn Uygulama Sorunlarn evre Koullarnn Belirleyicilii
Bir planlama kuramnn ikinci nemli sorununun, plann hangi evre koullarnda uygulanp
uygulanmayacan saptamak olduunu grmtk. Bu sorunun tartlabilmesi iin nce evre
koullarndan ne anlald zerinde durmak gerekir. evre kavram ilgilenilen nesneye gre deien
greli bir kavramdr, ilgilenilen nesnenin zellikleri anlaml evrenin niteliini belirler. Onun iin nce plan
ve uygulama konusundaki durumumuzu daha da netletirmek gerekir. Bundan nce plan ve uygulama
kavramlarnn karlkl konumlarna ilikin farkl tutumlar netletirmitik, ama planlarn ieriine
eilmemitik, imdi planlar bu bakmdan snflandrmaya tabi tutalm.
Planlama kavramn genel olarak ele aldmzda iki farkl karar esi ile karlarz. Birincisi plann
kararlardr, ikincisi ise toplumdaki davransal birimlerin kararlardr. Bu davransal birimleri kiiler ya
da hane halklar, firmalar hatta devlet olarak farkl dzeylerde dnebiliriz. Plann uygulanmas,
toplumdaki davransal birimlerin kararlarnn planda ngrlen kararlara uygun hale gelmesi halinde
olanakldr. yle ise planlar, plan kararlarnn davransal birimleri etkileme konusundaki varsaymlarna
gre yle snflandrabiliriz.
49. Planlama kararlar veren ve bu kararlarn uygulanmasn toplumun davransal birimlerinin
kararlarn, verdii izinlerle denetleyen planlama tr,
50. Planlama kararlan veren ve bu kararlar uygulayacak davransal birimlerin, planlama kararlarna
uygun olarak davranmasn salayacak zendirici ve ynlendirici yatrmlar ve kaynak tahsisleri yapabilen
planlama,
51. Planlama kararlar veren ve bu kararlar kendi kaynaklar ve aralaryla uygulayan planlama. Bu
halde plan karar ve davransal nitenin karar ikilemi ortadan kalkmtr. Planlama ve uygulayc
davransal birim zdelemitir.
Kukusuz genel olarak planlamann davransal birimlerin kararlarn etkileme yollar bakmndan daha
ayrnl bir snflamas yaplabilir. Ancak bu seminerde kentsel planlama konularna deinildii iin byle
l bir snflama ile yetinilmitir.
Bu tr planlamalar bakmndan anlaml evrenin ne olduunu tartmaya balamadan nce bir konuda
daha aklk salamakta yarar vardr. Bu da daha nce planlama ve uygulama kavramlarnn birbirine gre
konumlarna ilikin l snflama ile imdi gelitirilen planlama kararlarnn, toplumun davransal
birimlerinin kararlarn etkilemekteki yntemlerine ilikin l snflamann ilikisidir. Bu ikili snflama
birbirinden bamszdr. Baka bir deyile bu ikili snflama ile dokuz ayr plan eidi tretilebilir.
Bu yazda kentsel planlarla ve bu planlar yoluyla toplumdaki davransal birimlerin kararlarnn
etkilenme biimiyle ilgilenildiinden, planlamann evresini sadece iki temel ge ile tanmlamak yeterli
olacaktr.
51. Plann iinde gelitii toplumun karar evresinin zellikleri, (Bolan, 1969)
51. Plann etkilemeyi amalad kentleme srelerinin nitelii, (Al- terman ve Hill, 1975)
Bu ekliyle her iki evre koulu da ok geneldir, planlarn hangi koullarda uygulanp
uygulanmayacaklarn tartmaya olanak salamaz. Ay- rntlandrlmas ya da operasyonelletirilmesi
gerekir.
Bu yazdaki tartmalar iin plann karar evresini be ayr alt zellii ile incelemek yetecektir.
51. Politik rejimin nitelii,
51. Ekonomik gelime dzeyi,
51. Kent planlama kararlarndan etkilenen ve onu etkileyen kar gruplar,
51. Toplumda kar gruplarnn plan kararlarn etkileme dinamii,
51. Planlamaya ve uygulamaya ilikin brokratik yapnn rgdenme biimi ve etkinlik dzeyi.
Bu karar evresi zelliklerinin ayrntsna girmeden, planlama kararlarnn uygulanmasnda nasl etkili
olduklarn ksaca aklamak gerekirse; bir lkenin politik rejim tercihi, toplum iindeki davransal
birimlerin niteliklerini, glerini ve planlama rgtnn bu birimlere gre konumunu, ekonomik gelime
dzeyi ise gerek planlamann gerek davransal birimlerin denetledii kaynaklarn dzeyini belirler.
Planlamay etkileyen ve ondan etkilenen davransal birimler ile bunlarn kendi aralarnda oluturduklar
kar birliklerini kent planlamasndan etkilenme asndan ta
nmlamak gerekir, tekelci yapm irketleri, yapsatlar, arsa speklatrleri, konut kiraclar, gecekondu
sakinleri, kullanclar, vb. Bunlarn rgtlenme biimleri ve plan kararlarn etkilemekte kullandklar,
adeta meslek pratiklerinin ayrlmaz bir paras haline gelen rvet vb. yollar ve yntemler karar evresinin
yakndan tannmas gereken zellikleridir, (Tekeli, ayian, 1974). Tabii bu yollarn etkililik dzeyi
planlamaya ilikin brokratik yapnn rgtlenme niteliklerinin fonksiyonu olacaktr.
ikinci grup evre zelliini plann etkilemeyi amalad kentleme sreleri belirleyecektir. Bu sreleri
u alt gruplarda ele alabiliriz.
51. Kentli nfusun art hz,
51. Kendi nfusun yaam normlarnn ve alkanlklarnn deime biimi,
51. Kentsel topraklar stnde mlkiyetin nitelii ve toprak speklasyonunun yaygnlk derecesi,
51. Gecekondulama olgusunun varl ve yaygnlk derecesi.
Bu alt gruplardaki sreleri ayrntlandrmaya gerek yok. Plan konusundaki snflamay ve evre
koullarnn genel kategorilerini belirledikten sonra; bir plann hangi evre koullarnda uygulanp hangi
koullarda uygulanmayacana ilikin sorumuzu yantlamaa geebiliriz. Bu sorunun yantlanabilmesi iin
grgl temellendirmeye gereksinme vardr. Bu soru ancak deiik plan uygulamalarnn yaplp,
uygulama sonularnn deerlendirilmesi sonucunda yantlanabilir. Byle geni bir grgl temel- lendirme
olmadan burada yaplabilecek olan ancak belirli varsaymlar ileri srmek olabilir.
Bu tr varsaymlar ileri srmeden nce planlamay yapanlarn, bunlar kii, kk mesleksel bir grup
ya da katlml bir grup olabilir, plan evreleyen koullara kar tutumlarnn neler olabileceini
incelememiz gerekir. Planclarn bu evre koullarna kar tutumlarnn planlama tarihi iinde bir
saptamas yaplrsa, balca eit olduu grlr.
Birincisi, plancnn kendisini toplumun stnde tam bir ekillendirici olarak grmesidir. Geleneksel ehir
planlamasnda grlen bu trde, toplumun fiziksel dzeninin plancnn tasarmna gre aynen
kurulabilecei varsaylmaktadr.
ikincisi, birinci tr planlamann baarszl sonucunda ortaya kmtr. Bu halde planclar toplumu
ksmen ekillendirmee almaktadrlar. Toplumun iinde var olan eilimleri, baka bir deyile evre
koul
larn tanyarak, ortaya kacak gelimeleri tahmin ederek belirli bir ynde deitirmek istemektedir. Planc
bu halde toplumun deime ynn kestirmek iin kurama gereksinme duyar. Baka bir deyile planc
kendi biimlendirme isteini kuramla paylamaktadr.
ncs, plancnn kendi bana toplumun gelime izgisini belirlemekten vazgemesi ve plan
tamamyla evre koullarnn belirledii ynde gelitirmesidir. Bu halde planc gelimeyi nceden
kestirerek ve baz politika deikenlerini etkileyerek planlama yapmaa alacaktr. Bylece planlama
faaliyeti bir eit simlasyon modeli kurmaya indirgenmitir.
Planclarn evre koullarna kar tutumlar, onlarn uygulamadaki baarszlklar ya da evre
koullarnn etkilerini yorumlama biimini deitirecektir. nce birinci tr, yani kendi tasarmna gre
toplumu biimlendirmee alan plancy ele alalm. Byle bir plann uygulanmas iin genel olarak
toplumdaki davransal nitelerin bu plann istekleri ynnde davranmas gerekir. Bunun iin de, a)
davransal birimlerin planda ngrlen biimde uygulama yapacak gdleri olmaldr, b) davransal
birimlerin denetledii ya da harekete geirebilecei kaynaklar planda ngrlenleri gerekletirmeye
yeterli olmaldr, c) eer davransal nitelerin gdleri ve maddi kaynaklar planda ngrlenleri
gerekletirmeye yetmiyorsa, bu davransal birimlerin eylemlerinin, onlar bu olanaklar salayncaya
kadar geciktirilebilecei ya da davransal nitenin olanaklarnn planlamann istekleri ynnde, deiik
yardm biimleri ile gelitirilebilecei varsaylmaldr, d) davransal birimlerin eylemlerini izin verme
sistemiyle denetleyen gl bir rgt bulunmaldr.
Byle bir planc, uygulamann gereklemesini ya da gereklememesini de ancak bu drt koulun
gerekleip gereklememesi bakmndan irdeleyecektir. Byle bir planc iin gereklememenin nedenleri
ancak u kategoriler iinde tartlabilecektir. Plann davransal birimlerce benimsenmesi iin yeterli
tantma ya da indoktrinasyon yaplmam, yeterli kaynak ayrlmam, plann uygulanmas iin yeterli bir
denetim mekanizmas kurulmamtr. Ayrca byle bir planc iin bu uygulama esi birbiriyle ikame
edilebilir eler deildir. Uygulama iin nn de belli bir kompozisyonda salanmas gerekir.
Sz konusu planc iin plann uygulanmamas, plann bir kusuru olmaktan ok evre koullarnn
yukardaki olanaklar salamamas yzn
dendir. Bu plancnn tasarm evrenin ya da plandan etkileneceklerin istekleriyle temellendirilmeyip,
biimlendirmeye alt toplumun olmas gereken yapsna ilikin topyalarla temellendirildii iin,
plann kendisinin evre koullar ile tutarll sorunu ortaya kmaz. Ancak evrenin kaynaklarn plan
gerekletirecek biimde harekete geirme sorunu ortaya kar.
Bir plan uygulanamyorsa bunun nedeni ya halka ya da politik sorumluya anlatlamam olmasdr. Ya
da halkn kltr plan anlamaya yetmemektedir. Belki de kurumsal yaplar rvetle bozulmutur.
Planlama brokrasisi glendirilmelidir. te evreye ilikin planlarn uygulanmasn engelleyen ve says
kolayca artrlabilecek birok neden.(!)
Bu tr bir plancnn kararlarn etkilemek iin planlama almasnn kapsamn genileterek
disiplinleraras hale getirmek de ok bir ey deitirmeyecektir. Byle bir kent plancs dier bilim dallarna
ondan daha ok denedeme gc, daha ok fon ve indoktrinasyon salamakta yararlanmak iin eilecektir.
Baka bilim dallarna bak as onun bulgularndan kararlarn daha gereki hale getirmekte
yararlanmak iin deil, onlar kendi isteklerini gerekletirmekte kullanmak iindir.
Byle bir modelin, planlama yaklam ve uygulamay deerlendirme biiminin ortaya koyduu kapal
dng iinde gelime olana yoktur. Plannn kurgusundan kukusu olmayan byle bir planc plannn
gereklemesini engellemi olan bir evre koulunu her zaman bulup ortaya karabilecektir.
Bu modelin geersizlii eitli nedenlere dayanarak ortaya konulabilir. Kent planlama kararlar
herkesin eit olarak paylaabilecei salt fiziksel dzenleme kararlar deildir. Bu kararlarla bir kar
datm ve paylalmas gerekletirilmi olmaktadr, bu yzden toplumda sadece plancnn isteklerine
braklamaz. Ayrca davransal birimler bu kararlara uymak isteseler bile pek ok halde olanaklan snrl
olduu iin bu kararlara uya- mazlar. Tm bu nedenler byle bir planlama yaklamnn geersizliini
ortaya koyar.
Byle bir planlama tutumunun geersizliini genel olarak gstermek yeterli olmayabilir. Tarihsel
rnekler iinde uygulanm bu tr nemli planlar vardr (Benevolo,1971). Bu uygulamalarn nedenini de
aklamak gerekir. Bu uygulamalar daha ok toplumda belli bir snf iktidarnn kesin hakimiyetinin
bulunduu, plann baarsnn rejimin baarsyla zdele
tii ve yeterli kaynaklarn plan uygulamas iin harekete geirilebildii dnemlerde ortaya kmtr.
Genel olarak evreye kar birinci tr bir tutuma sahip planclarn baarszl, birbirinin devam olarak
yorumlanabilecek ikinci ve nc tr tutumlarn gelimesine neden olmutur. kinci tutumda planc top-
lumu ksmen biimlendirme ile yetinirken, nc tutumda toplumu biimlendirmekten vazgeerek sadece
toplumsal dinamiin sonularn saptamaya alacaktr. Planc byle bir tutuma iki farkl dnce yoluyla
ulamaktadr. Bunlardan birincisi grgiil saptamalardan yola karak plancnn toplumsal gerei
biimlendirmekte yetersiz kaln kabul etmektir. kincisi ise toplumdan bamsz bir planc isteinin
olmayacan, plancnn da dier toplum eleri gibi toplumca koullandrldn varsaymaktr.
ster ikinci tutumda, ister nc tutumda olsun, plann uygulanmasnn salanmas, daha iyi kurama
sahip olmaya indirgenmitir (Branch, 1978). Planc eer evre koullarn ok iyi bilebiliyor ve bu bilgileri
bir kuram yoluyla deerlendirerek ne kadar iyi bir nceden kestirim yapabiliyorsa o kadar baarl
olacaktr. Bu halde planlarn uygulanamamasnn nedeni birinci haldekinden tamamen deiik olarak
evre koullar deildir. Uygulanmama nedeni ya evre hakkndaki bilgilerimizin yetersizli- indedir ya da
kuramlarmzn yetersiz oluudur.
Soruna byle bakan bir planc iin planlamann baarszlnn nedeni bilgimizin, kurammzn
yetersizliidir, nerilen zm ise daha yeterli kuram ve daha iyi bilme olacaktr.
Bu sav karmza ok ciddi bir sorunu getirmektedir, acaba bizim kuramlarmz hibir zaman bu
istekleri karlayacak bir nitelik kazanabilecek midir? zellikle fiziksel biimlendirme ile ilgili konularda
bu yeterlilik ok tartma konusudur. Burada planlama alannda kullanlan kuramlarn ayrntl bir
deerlendirmesine giderek teker teker yeterlilikleri tartlmayacak, bu konuda belirtilen genel kukularn
saylmas ile yetinilecektir.
Bu konudaki savlardan biri var olan sosyal bilim kuramlarnn yaplarnn planlama iin uygunluu
sorunudur. Gerek fonksiyonalist, gerek evrimsel yapdaki sosyal bilim kuramlarnn planlamann
gereksinmelerini karlamadklar ve bu kuramlarn yaplarnn planlama kararlarn belli kalplar iine
hapsettikleri zerinde ok durulmu bir konudur (Chin, 1969).
Eer bu yapdaki kuramlar toplumun fiziksel ekillendirilmesinde kullanlmak istenilirse, daha ok
morfolojik kuramlar ya da bunun evrimsel biimleri sz konusu olur. Bu kurumlarn ise deiik
bakmlardan eletirilmesi mmkndr. Bunlarn nce kent planlamasn ynlendirecek bir ayrnt
dzeyine sahip olup olmadklar eletirilebilir. kinci bir eletiri bu kuramlar zerinde planlama
faaliyederinin etkinliinin aka gz nnde tutulamaydr. Bu kuramlar, toplumsal gler kendi haline
brakldnda, piyasa mekanizmas iinde kent formunun ne hal alacan gsterir. Oysa hemen hemen her
kentte bir planlama eylemi yer almtr. Plan ister uygulanarak ister uygulanmayarak olsun dorudan ya
da dolayl bir ekilde bu oluumu etkilemitir. Byle olunca gzlenen formlar stnde planlamann
etkisine ilikin saptamalarn yaplm olmas ve bunlarn kuram iinde yer almas gerekir. Planlamann
etkisini hesaba katmayan bu morfolojik kuramlarn planlamada kullanlmas nemli bir sorundur (Tekeli,
1978). Bu sorunu aklamak iin bir basit dnce denemesi yapalm. Kuruluundan beri uzun yllar
deiik plan uygulamalarna sahne olmu bir kent alalm, bu uygulamalar sonucunda ortaya kan kent
formunu bizim planlarmzn bir toplam olarak m, yoksa morfolojik kuramlara gre mi aklayacaz. Bu
iki saf aklama modelinden birincinin kabul bizi topyaya, ikincinin kabul ise planlamann varlnn
yadsnmasna gtrr.
Buradaki soruna bir zm bulmak iin belki bir baka bilime, tarihe bakmak yararl olabilir. Burada da
karmzda benzer bir durum var. Gemite iki ayr tarih yazn vard. Birisi tarihi kiilerin ya da liderlerin
iradelerinin toplam olarak gryor, tekisi ise deterministik bir tarih izgisi gsteriyordu. Belki ikisi de
haklyd, toplum iinde kiiler kendi iradelerine gre davranarak deterministik bir izgiyi ortaya
koyuyorlard. Kent plancsnn bu rnekten alabilecei bir ders bulunabilir. Toplumun bir paras olan kent
plancs da toplumu deitirirken, kendi semelerinin toplumsal koullanmasndan haberdar olmadan kent
iin byle evrimsel morfolojik bir yapy gelitirmi olabilir.
Planlamada zmlenmesi sz konusu sorunlara ilikin olarak gelitirilen kuramlarn ok nemli bir
yapsal zayfl olduunu Weber ileri sryor. Bu sorunlar "wicked" (hnzr) problemler olarak
adlandryor (Rittel ve Weber,1973). Bu tr problemlerde, problemin formlasyonu ve zmn bulunmas
ezamanldr. Bulunacak zmn karlarn yeni
den datlmas ile yakndan ilikili olmas, onun nesnel olarak ortaya konmasn engeller ve znelletirir.
Eer "wicked" (hnzr) problem sav benimsenirse toplumu plancnn kendisinin ya da yesi olduu snf
adna biimlendirme istei, bu kez kuram aracl ile yeniden gndeme gelmi olur.
evre koullarna kar tutumu, onu biimlendirmekten kp onun varln ve etkinliini
benimseyerek ona uygun plan yapmak haline gelen planc, byle bir plan baarmak iin gerekli olan
kuramlarn yetersizlii ile karlamaktadr. Bu blmde imdiye kadar kurama gereksinmesini
incelediimiz plancnn plana, plan ve uygulama ayrm asndan yaklam, plann ve uygulamann
ayrln benimsetmek biiminde olmutur, ayrca bu planc plan kararn, toplumun davransal
birimlerinin dnda vermektedir. te plancya evre koullarna uygun bir plan yapmak iin kurama
gereksinme duyuran bu ayrmdr. Bu noktadan hareketle evre koullarn plann ieriini belirlemekte
kullanmak isteyen planc iin yeterli bir kuramn bulunmamasnn eksiklikleri, planlama srecinin nitelii
deitirilerek zlebilir.
Bu halde planlama sreci, bu plann kararlarndan etkilenen tm davransal birimlerin katld bir
biimde oluturulmaktadr. Bylece planc ve toplumun plandan etkilenen davransal birimleri ikilemi
ortadan kaldrlmaktadr, hatta planlamann yadsnmas dzeyine varan rneklerde plan ve uygulama
fark yok olmaktadr. Bu halde planlamann temel sorunu, plandan etkilenecek kiilerin ya da davransal
birimlerin isteklerinin plana nasl yanstlaca sorunudur. Bylece kiilerin semelerinden toplumsal
semelere geecek bir srecin tasarm n plana kar. Oysa byle bir sre bilinmektedir. Bu sre piyasa
mekanizmasdr. Piyasa mekanizmas kiisel semelere dayanarak toplumsal semeyi ortaya koymaktadr.
Ama bunun sorunlar bilindii ve yeterli grlmedii iin planlama ortaya kmtr. Tekrar piyasa
mekanizmasna dnmek planlamann yadsnmas demektir. O halde plan yadsmayan ve fakat
davransal birimlerin semelerini yanstacak bir sre bulmak gerekir. Bu araya planlama pratiinde biri
dierinin geliimi olarak yorumlanabilecek iki yant verilmitir (White,1979). Birincisi katlm ikincisi ise
karlkl eylem ya da ilikidir. Katlm srecinde kiilerin planlamay etkilemesi olduka pasiftir. Katlm
planlamadan etkilenecek kiilerin daha ok plancya istekleri konusunda bir bilgi aktarmas, planlamaya
girdi vermesi eklindedir. Bundan
toplumsal tercihe gemek plancya kalan bir ilemdir. Bylece plan ve uygulama ayrm, plan karar ve
etkilenen davransal nitenin karar ayrm yine varln korumutur. Bunun ortadan tamamen kalk
karlkl iliki modelinin benimsenmesi ile olur. Plandan etkilenen toplumun yeleri ve planc bir araya
gelerek karlkl renme ve etkileim sreci iinde karar olutururlar. Bu yaklam iinde plancnn rol,
deiik karlarn belirli hedeflerde birlemesini salamak iin sreci, bilgi vererek, aklamalar yaparak
etkilemee almaktr. Byle bir planda evre koullar ile plann tutarll planlama srecinin zellii ile
salanmtr, baka bir deyile bu eliki evrenin planlama iine alnmas ile zmlenmitir. Byle bir du-
rumda plann uygulanmas, plan kararlar ile davransal birimin kararlar arasndaki farkllk ortadan
kaldrlarak salanmaktadr. Bu aamada, gerekte byle bir tutarlln salanp salanamad sorulabilir.
Belki bu farkn, ok kk, olduka homojen gruplarn, ksa sreli planlamalar iin ortadan kaldrld
sylenebilir. Ama ok byk ve heterojen gruplar iin yaplacak uzun sreli bir planlamada bu farkllk
kalkmaz ve uygulamann kendiliinden gereklemesi salanm olmaz.
Bu biimdeki bir planlama ele alnn iinde tad bir tehlikeye dikkati ekmek gerekir. Bu yntemi
benimseyen bir planc, daha nceki rnein tam tersine kuram kmser ve hatta yadsr. Unutmamak
gerekir ki kuramda yeterli gelime olmadan, ne katlm olanaklarn ne de plancnn denetim gcn
artrmak tek bana planlamann ilerlemesine yardmc olamaz. Gerekten katlml bir planlamada ancak
salam bir kuramsal ereve iinde baarl olunabilir (Branch,1978). Katlm srecindeki istekleri birbirine
uyumlu hale getirmek ve bu isteklerin toplamndan iinde yaanabilir bir evre karmak ve katlmclarla
pazarla girebilmek iin plancnn yine bir kuramsal yapya gereksinmesi olacaktr.
Eer bir plann hangi evre koullar iinde uygulanp hangi koullarda uygulanmayaca eklindeki
planlamann uygulama kuramnn ikinci esas sorusunu bu uzun tartmadan sonra ksaca yantlamak
istersek, nce bu sorunun yantnn plancnn evre koullarna kar olan tutumuna bal olduunu
belirtmek gerekir. Eer planc evreye kar onu biimlendirmek eklinde bir yaklama sahipse, bu
plancnn baar ans ya da uygulama ans snrldr. Ve bu planc her zaman plannn uygulanmamasn
evre koullarna balayabilecektir. Yeterli denetim gcnn bulunmamas, davransal niteler zerinde
yeterli indoktrinasyon salana
mamas, kaynaklarn harekete geirilmemesi, uygulamay denetleyen brokrasinin yetersizlii vb. gibi.
Oysa evre koullarna, onu tamamen yeniden biimlendirmek iin deil ksmen deitirmek iin
yaklaan ya da bu koullar benimseyerek, bunlarn etkinliinin uzantsnda planlar yapmay kabul eden
plancnn uygulama ans ok daha yksek olacaktr. Bu tr planclarn da evre koullarn plana
yanstmakta farkl yaklamlar olabilir. Bu yanstmay salamakta ya kuramlardan yararlanabilirler, ya da
katlma srelerinden. Ne kuramlar ne de sreler bu yanstmay salamakta tam olarak yeterli olamazlar.
Uygulamada baarl olmayan bu tr bir planc, daha nce grdmz planc gibi uygulamadaki
baarszln evre koullarna balamayacak, baarszl ya kuramn yetersizliine ya da ngrlen
planlama srecinin katlm yeterince salayamadna balayacaktr. Burada sorun evre koullarnn
yeterli biimde alglanamaynda ve planlamaya yanstlamaynda yatmaktadr. Uygulanmama evreyle
deil onun plana yanstlmasyla ilgili bir sorundur. Bu nedenle eer bir yerde evre koullar nedeniyle
plann uygulanmayndan sz ediliyorsa orada evre koullarna kar birinci trdeki tutuma sahip bir
planc var demektir.
evre koullarnn uygulamay nasl etkileyeceini ve evre koullaryla tutarl bir plann
hazrlanmasndaki deiik yaklamlarn neler olabileceini tartrken, kuramn nemini grmtk. Ama
kuramn uygulamayla ilikisi bu kadarla kalmaz. Uygulama kuramn gelitirilmesi iin nemli bir frsat
olarak grlebilir, kuram gelitirmekte arasal bir nitelik kazanr, imdi de bu konuya eilelim.
6. Kuram Kurmada Uygulamann Olanaklar
Sosyal bilimlerle doa bilimleri arasndaki farkllklar zerinde duranlarn zellikle belirttikleri bir fark,
doa bilimlerinde laboratuvarda deney yapmak olanann bulunmas ve tmevarm yoluyla
genellemelere gidilebilmesi, sosyal bilimlerde ise bu olanan bulunmamasdr. te bu noktada plancnn
durumunun, bir sosyal bilimciden daha avantajl olduu sylenebilir. Planc, bir sosyal bilimci gibi sadece
pasif bir gzlemci olmak durumunda deildir, bir doa bilimcisi kadar olmasa bile deney ya da uygulama
yapmak olanana sahiptir. Bu acaba sosyal bilimler ve planlama iin bir frsat olarak grlemez mi?
Oysa planlamann bu yolda kullanlma alkanl gelimemitir. Planclar deneysel planlamadan sk sk
sz etmilerdir. Ama bu yoldaki uygulamalar ok az olmutur (Mandelbaum,1975). Bu az saydaki
denemenin kuram gelitirmekte kullanlmas sz konusu olmamtr. Bunun deiik yapsal nedenleri
vardr. Planc uygulayaca plann belirli bir gruba ya da kiiye kabul ettirmek durumundadr, birok
halde de bu kiiler bu plann uygulanmasndan dorudan doruya etkilenmi olacaktr. Plancnn bu
gruplar deney konusu haline gelmee ikna etmesi ok zordur. Plancnn taknaca tavr bu nedenle
plannn uygulamadaki sonularndan emin bir otorite tavr olacaktr. Hem planc hem de bu plann
uygulanmasn kabul edenler iin en az riskli tutum planlama mesleinin kurumsallam normlarna
uygun hareket etmektir. Bylece sonutaki srprizlerden kanlm ve sorumluluk plancnn kiisel
sorumluluundan karak meslein gemiine yaylm olur.
Ayrca byle bir deneysel planlama yaklamnn en nemli esi devaml olarak gzlem ve sonularn
deerlendirilmesi olacaktr. Bu deerlendirme programn ya da plann devam edip etmemesinde nemli
bir bask esi haline gelebilecei iin birok halde kurumsallamaz. Bu deerlendirmenin planc
tarafndan yaplmas halinde nesnellikten uzaklama ortaya kar.
Planc tarafndan yaplmamas halinde ise olaylar yakndan bilmemenin sorunlar plancya kar
tutumlarn deerlendirme olarak aa vurulmas sonucunu verebilir konusu olabilir. Bu nedenlerle
deneysel bir planlama yaklam gelimemitir.
Planlama pratiinin kurumsallama dzeninin deneysellie olanak vermeyen yaps planlama pratiini
yaratcl az zmlere hapsetmektedir. Bu, ancak planlamada kurumsallam yapnn risk alma
eiliminin artrlmas ile salanabilir. Planlama pratiinin deneysellemesi, gerek planlama mesleinin,
gerek planlama uygulama rgtlenmesinin, gerek plann etkiledii gruplarn renme srecini
hzlandracak ve riskleri gze alma eilimini artracaktr. Deneysellik belki de kararlar deimeye kapal
bir plana gre karar evresinden doacak tepkilerin yumuamasnda da etkili olacaktr. Bu tr bir yaklam
plann gelecekteki deimelere uyumunu da kolaylatracaktr. Ama unutulmamas gereken husus
gelecee uyum kapasitesinin artm olmasnn, gelecee ilikin bilgisizliimizin azaltlmasna hibir katks
olmayacadr.
Planlama pratiinin uygulamann deneysellemesini nleyen kurumsal engellerinin ortadan kalktn
varsayarsak, planlama da uygulamann deney selleerek kurumsal gelimeyi hzlandrmakta kullanlmas
nasl ola- aktr?
Byle bir gelime, planlamada uygulamann gzlemlenmesinin siste - natikletirilmesi ve
kurumsallatrlmasn gerektirecektir (Weiss, 1972). Ayrca plann tasarmnda bu deneysellik ve kuramn
gelitirilmesi kayg- lar arlk kazanacaktr. Plan ve uygulamann kararlar bu kuramsal geliime yardmc
olacak ekilde tasarlanacaktr. Ama plan tasarmn bu yolla sadece bir istatistik yntem olan "deneysel
tasarma" (experimental design) indirgemek sz konusu olamaz. Her zaman planlama kaygs n planda
kalmal, bu yolla kurama katkda bulunmak ikincil bir ama olmaldr.
Bu biimde uygulamann sistematik olarak gzlenmesine dayanarak ne tr kuramsal gelimeler
salanabilir? Salanacak kuramsal gelime de daha nce grdmz plancnn evre koullarna farkl
yaklamna paralel olarak deiecektir. Eer evreyi kendi tasarmna gre biimlendirmek isteyen bir
planc varsa deneyecei ey, deiik uygulama aralarnn etkinliini snamak olacak ve belli evre
koullarnn verili olmasna bal olarak uygulama aralarnn kendi ulamay istedii hedeflere olan do-
rudan ve dolayl ilikilerini kuran nermeler gelitirecektir. Oysa evre koullarna gre plann
ynlendirmekte duyarl olan ve bu duyarlln, ister kuram yoluyla, ister katlmc srelerle plana
yanstmak isteyen planclar iin de deneysel ele allar planlama yaklamlarn gelitirmede rol
oynayacaktr.
Kuram yoluyla evre koullarnn belirleyiciliini plana yanstan planc, kuramnn yetersizliini
grecek, kuramn devaml gzlemlerle gelitirecek, eer gelimeyi ynlendirmekte kulland politika
deikenleri varsa bu politika deikenleri ile gelime arasndaki ilikilerini daha yeterli olarak
saptayacaktr. Birok halde yeni politika deikenlerini kullanmay deneyerek kuramsal modelinin yapsn
da deitirebilecektir.
evrenin isteklerinin ve gdlerinin plana katlmc srelerle yansmasn salamak isteyen bir planc
ise sonular deerlendirerek katlm srelerinde ve ortamnda ifade edilen isteklerle uygulamada
gerekletirilen istekler arasndaki farkll gzleyerek, katlm sreci sonularndan plan kararlarna
geite gerekli dzeltmeleri yapmaya olanak verecek nermeleri gelitirecektir.
Kukusuz her planlama deneyi kendisi iin yararl olacak kuramlarn gelimesine yardmc olacaktr.
Bu tr kuramlarn planlama olgusuna, planlamann gereksinmelerini dnmeden ve planlama olgusunun
etkisini gz nne almadan hazrlanan kuramlardan ok daha yararl olaca sylenebilir.
7. Son Birka Aklama
Uygulama ile kuram ilikilerinin incelendii bu yazy sonulandrmadan nce birka nitelik zerinde
ksaca durmakta yarar var. Bu yaz iinde deiik tartmalarn kolaylatrlma s iin her biri geli
ayr planlama tipletirmesine gidildi. Eer bu tipletirmelerin her boyutunun da birbirinden
bamszl kabul edilirse yirmi yedi farkl planlama tipi elde edilecektir. Byle bir snflandrmaya
gidilince uygulama kuram ilikilerini de bu farkl yirmi yedi tip iin ayr ayr ele almak gerekir. Ama byle
bir tipolojinin her kutusunu bu ksa yaz iinde doldurmak olana olmad iin, sadece en nemli birka
kutusu doldurulmakla yetinilmi- tir. Dier kutularda ayn ekilde doldurulabilir.
Bu yazdaki tartmalar sonunda bir uygulama kuramnn gelitiril- medii ya da bir sonuca
ulalmad sylenebilir. Bu doru bir yarg olacaktr. Burada yaplan sk bir ekilde uygulama kuram
gelitirmek deildir. Daha ok bir uygulama kuramnn nitelikleri ve evresi zerinde konumak ve byle
bir kuramn sorunlarn tartmaktr.
Bu tartmalar bizi aka bir noktaya getiriyor. O da planlama ve uygulama kuramnn bir btnlk
iinde ele alnmas gereidir. Planlama konusundaki farkl tutumlarmz, farkl uygulama kuramlarnn
ortaya kmasna neden olmakta, evrenin uygulama stndeki etkileri de planlama yaklamnn
farkllna gre deiik ekillerde yorumlanmak zorunda kalmaktadr. Baka bir deyile uygulamann
evre koullarna bal olarak deimesi zerindeki nermelerde planlama tipolojisine ilikin koullar
bulunacaktr.
KAYNAKLAR
Alterman Rachclle, Hill Morris. "Implementation of Urban Land Use Plans" Journal of the American Institute of
Planners, Volume 44, No.3, July 1978,297-306.
Benevolo, Leonardo. The Origins of Modern Town Planning, Cambridge, Massachusetts, The M.I.T. Press, 1971.
Branch, C. Melville. "Critical Unresolved Problems of Urban Planning Analysis" Journal of the American Institute of
Planners, Vol. 44, No. 1, January 1978.
Cartwright T.J. "Problems Solutions and Strategies" Journal of the American Institute of Planners, Vol. 39, No.3, May
1973.
Chin. R. "The Utility of System Models and Development Models for Practioners" Ed. Bcnnis, WG., Benne, K.D., Chin,
R., The Planning of Change, New York, Holt Rinchart and Winston, 1969, 201-214.
Dyckman, W John. "The Practical Uses of Planning Theory" Journal of the American Institute of Planners, Vol. 35, No.
5, September 1969.
Fricdmann, John "Notes on Societal Action" Journal of the American Institute of Planners, Vol. 35, No. 5, September
1969.
Fricdmann, John. Retracking America, New York, Anchor Press/Eoubleday; 1973.
Fricdmann, John ve Hudson Barclay. "Knowledge and Action A Guide to Planning Theory" Vol. 40, No. 1, January
1974.
Ian Masscr. "Some Dilemmas Of Urban Planning" Fifth Advanced Summer Institute In Regional Scicnce, Amsterdam,
August 1980. (oaltma)
Hudson, M. Barclay "Comparison of Current Planning Theories; Counter Parts and Contradictions" Journal of the
American Planning Association, Vol. 45, No. 4, October 1979.
Mandelbaum, J. Seymour. "On Not Doing One's Best: The Uses and Problems of Experimentation in Planning" Journal
of American Institute of Planners, Vol. 41, No. 3, May 1975.
Pajestka, Josef. "Planning Methods and Procedures and Plan Implementation" United Natioas: Planning And Plan
Implementation, New York, United Nations Publications 1967,2-10.
Pressman, J.L. ve Wildavsky A. Implementation, Los Angeles, University of California Press, 1973.
Rittcl, H. W J. ve Webber, M. "Dilemmas in a General Theory of Planning" Policy Sciences, V 4,1973,155-169
Tekeli lhan, Gencay ayian. "Rvet Kuram" Amme daresi Dergisi, Cilt 7, Say 3, Eyll 1974,92-113.
Tekeli, lhan. "Metropoliten Planlamann Dayand Kuramlar zerine Bir Deerlendirme" 29. Dnya ehircilik Gn
in Hazrlanan Bildiri, 6-8 Kasm 1978.
Weiss, H. Carol. Evaluation Research, New Jersey, Prentice-Hall Inc. 1972.
White, G. Louise. 'Approaches to Land Use Policy" Journal of the American Planning Association , Vol. 45, No. 1,
January, 1979.
KENT PLANLAMASI VE KATILIM ZERNE
DNCELER*
1. Giri
Bu yl Dnya ehircilik Gnnde kent planlamasnda "katlm" konusunu tartacaz. Bugn katlmn
Trkiye'deki kent planclar arasnda, zerine olumlu deer yarglar yklenmi, gerekletirilmesinin
gerekli olduu savunulan bir kavram olduunu syleyebiliriz. Ama pratie gememitir, her planc
katlmdan baka bir ey anlamaktadr. erii belirsiz ve olumlu olarak mitoslatrlm bir haldedir. Biraz
muz gibidir, yenilen niyete gre deimektedir. Bu toplantdan beklenen herhalde bu bulankla bir
lde aklk getirmektir.
Katlm kavramnn Trkiye'de byle bir ierik kazanm olmasnn hem lke dndan hem lke
iinden gelen nedenleri vardr. Dnya planlama yazn 1960'larn ikinci yarsndan sonra katlmc
yntemleri yceltmektedir. Belli llerde de olsa, planlama pratiine yanstlmtr. Trkiye'de katlmn
savunulmaya balamasnn arkasnda, dnyadaki bu eilim kadar, Trkiye'ye zg nedenler de
bulunmaktadr. Bunlardan birincisi, teknik bilgilerine dayanarak, ou kez o kentten uzakta olan plan-
clarn yaptklar, belediye meclislerinden geirilerek, uygulamaya konulan planlann, kentlerin gelimesini
ynlendirmekte yetersiz kalmasdr. Bu baarszlk katlmn toplumun gereklerinin plana yansmasna
yol aaca, uygulamada daha etkili olabilecek planlarn elde edilebilecei kansnn
* Bu konuma 6-7 Kasm 1990'da stanbul'da toplanan 14. Dnya ehircilik Gn Kolokyumu iin hazrlanmtr. Ayrca lhan
Tekeli, Kent Planlamas Konumalar TMMOB, Mimarlar Odas Yaynlar, Ankara 1991, ss. 66-78 de yaymlanmtr.
gelimesine yol amtr. kinci nemli neden Trkiye'nin siyasal kltr iinde nemli yer tutan
poplizmin planlama alanna yansmasdr. Trkiye kentlerinin yaad gecekondu olgusu siyasal
yaamdaki bu poplist eilimin planlamay kolayca etkilemesine olanak vermitir. Olduka kk bir
aydn kesim iin geerli olan bir nc neden de 1968 renci olaylaryla birlikte gelien kapitalizmin
eletirisinden kaynaklanmaktadr. Bu eletirilerin zellikle zerinde durduu yabanclama sorununun
zm katlmda aranmaktadr.
Gerekte bu nedenin her birinin ngrd katlm anlaylar, pratie yansmas ve siyasal
sonular ok farkldr. Trkiye'de katlm konusunda planlama pratii zerindeki bu tr eletirinin
koalisyonunun yaratt olumlu bir hava srmektedir. Ama Trkiye'deki planlama pratii iinde katlm
baz denemeler dnda ciddi bir uygulamaya kavuamamtr ve byk lde bir mitos olarak varln
srdrmektedir. Bunun belki de bir nedeni Trkiye'deki kentlerin yar planl, yar plansz gelimesinin
katlm talebinin ciddi olarak ortaya kmasn engellemesidir. Planclar baz ufak deiikliklerle eski
planlama alkanlklarn srdrmeyi daha kolay bulmaktadr. Kent ynelimleri bu ynde ciddi bir talepte
bulunmamaktadr. Halk ise izinsiz yaplamaya gz yumulmas ve zaman zaman yaplan aflarla kendi
katlm gereksinmesini belki de bir baka yoldan karlam olmaktadr. Onun iin bu yazda nce
planlamaya ka farkl trde katlmn sz konusu olabilecei konusunda bir tipletirmeye gidilecek daha
sonra bunlarn her birinin planlama zerindeki etkileri irdelenecek, hangi toplumsal koullarda byle bir
katlm gerekletirilebilecei zerinde durulacaktr.
2. Planlamada Katlmn Farkl Dzeyleri
Planlamada deiik ilevleri yerine getirmek iin be farkl dzeyde katlmdan sz edilebilir.
Bunlardan birincisi, plan halka benimsetmektir. Eer bir pazarlama terimi kullanlrsa, halka plan satmak
olarak ifade edilir. Bu halde planc, kendi mesleki uzmanlnn stnlne, planlama ahlknn kamu
yararn en iyi biimde koruyacana ve genelde siyasal sre iine girmesinin planlamay karlar kavgas
alanna getireceine, planlamann siyaset st kalmasnn gerekliliine inanmaktadr. Bu planc yapt
almalar, toplad bilgiler sonrasnda, teknik birikiminden yararlanarak kamu yararn en oa karacak
rasyonel planlama kararn ver
diini sanmaktadr. Byle bir planc iin plann kendisi tartma konusu deildir. Eer bu plana kar
halkn bir tepkisi varsa, bu tepki ya plan kararnn kamu yararna olan ynlerinin halka yeterince
anlatlamamas yzndendir ya da planda zel kar kamu yararna zedelenmi bir kimsenin ya da
grubun kamu yarar karsnda kendi karlarn korumaya almasndan domaktadr. nk plan bir
kez yaplp bitti mi, her noktas kamu yararnn somutlam bir hali olmaktadr. Byle olunca da karmza
mis- tifye edilmi bir planlama ve plan anlay kmaktadr.
Byle kendinden emin olan bir planlamann katlma gereksinmesi olmad bile sylenebilir. Plann
kararlarn deitirme bakmndan byle bir gereksinmesi yoktur, ama plann halka benimsetilerek
uygulamaya konulmas bakmndan halkn desteinin kazanlmas gerekmektedir. Plan kamu yararn
gerekletirmede tm ahlak normlarna uyularak hazrlandna ve teknik olarak mkemmel olduuna
gre yaplacak olan plan halka anlatmaktr. Plan halka iyi olarak anlatlrsa, hem plan anlayamamaktan
doacak tepkileri azalacak, hem de kamu yarar karsnda kendi kiisel karlarn savunanlar zerinde bir
kamuoyu basks doacak, bu iki etki bir arada plana tepkileri azaltacak, uygulama olasln artracaktr.
Bu birinci halde, tek ynl bir bilgi akmyla halkn desteini salamann sz konusu olduu, halktan
gelecek tepkilere gre plann yeniden biimlenmesinin sz konusu olmad, dolaysyla bir katlmdan sz
edilemeyecei sylenebilir. Burada retilmi bir sanayi rnnn bir reklam kampanyasyla
pazarlanmasndaki gibi bir durum sz konusudur. Nasl bir rnn pazarda halka satlacann bilinmesi
tasarmnda baka kayglar bulunsa da bir lde de halkn beenilerinin gz nnde tutulmas sonucunu
douruyorsa, plann halka benimsetilmesi gerei de byle dolayl, gizil bir katlma neden oluyor
denilebilir. Plann tek ynl bilgi aktarm biiminde de olsa halka anlatlmas, saydamlatrlmas, gizli ve
kapal kaplar arkasnda tutulan bir planlamaya gre, snrl da olsa bir katlm salad dnlebilir. En
azndan planc zerinde ahlaksal bakmdan temiz kalma basks dourur.
kincisi ise, katlm yoluyla plancnn bilgilenmesidir. Bu halde de birinci trdeki plancnn nitelii ok
deimemitir. Planc kamu yaran adna rasyonel karar retmekle ilgili rolnden vazgememektedir.
Planlama ilevi zerindeki mistifkasyon srmektedir. Ama bu halde planc bir ko
nuda karlat snrlamalarn farkna varmtr. Kentte yaayan kiilerin isteklerini ve sorunlarn
aktarmakta ya plancnn uygulad aratrma teknikleri yetersiz kalmakta ya da plancnn halkla
dorudan iliki kurarak onun sorunlarn serbeste dile getirmesine olanak vermedii hallerde hazrlanan
plann halka benimsetilmesinde glklerle karlamaktadr. Bu sorunlar aabilmek iin planc kendi
planlama srecine halkn sorunlarn aktarmasna olanak veren ilikilerin kurulmasn da eklemektedir.
Bu halde de halkn karar srecine katlmas henz sz konusu deildir. Sadece halkn isteklerinin tek
ynl bildirilmesi vardr. Eer bu ikinci anlay birinci anlayla birlikle kullanlsa, byle iki ynl bir bilgi
ak planlama sreci iinde kurumsallam olsa bile, halk ile planc arasnda oluturulmu gerek bir
diyalog yoktur. Planc halkn karara katlmasna olanak verecek biimde planlamay da mistifiye
etmemektedir. Bu bakmdan bu halde de gerek bir katlm sz konusu deildir. Ama planc ne kadar karar
yetkilerini elinde tutmakta titiz davranm olsa da, halkla sorunlarn dinleme konusunda yz yze ilikiye
girdiinde ondan etkilenmemesi beklenemez. Aka ifade edilmese de dolayl bir diyalog balam olur.
ncs halkn plan kararna katlmasdr. lk iki halde katlm var olan bir planlama yaklamn
iyiletirici ek bir nlem iken bu halde planlama anlaynda kkl bir deiiklik sz konusudur. Bu kkl
deiikliin temellendirilebilmesi iin byk lde kamu yarar kavramnn ve bunu gerekletirmekle
plancnn rolnn eletiriye uramas gerekmektedir. Bu eletiri gerekte kamu yaran kavram ad altnda
toplumda gl snflarn karlarnn korunduu, planclarn orta ve storta snftan gelen kkenleriyle,
kendi snflarnn deer yarglarn topluma kamu yarar ad alnnda empoze ettikleri biiminde olmaktadr.
Planclarn siyaset d kalmaya almalarnn, gerekte kendi snflarnn siyasetini yapmak olduu ileri
srlmekledir. Bylece planlama siyaset d teknik bir eylem olmaktan kmakta, kar atmalarnn
arenas ve herkesin katlabilecei bir siyasal eylem alan olarak grlmeye balamaktadr. Bu yolla da
planlama mistifiye edilmektedir. Bu halde yaplan plann teknik kaliteleri deerlendirme konusu olmaktan
kmakta, plann elde edilmesinde kullanlan katlm srecinin mkemmellii deerlendirme konusu
haline gelmektedir. Bir anlamda katlmn kusursuzluunun plann kusursuzluunun bir gvencesi
olacana inanlmaktadr. Plan bir siyasal sre haline gelmektedir.
Bu halk bir bak asdr. Arkasnda belli bir siyasal gr, belli bir demokrasi anlayn barndrr.
deal demokrasinin kk topluluklarda yerel demokrasiler olarak kurulabilecei grnden
kaynaklanmaktadr. Demokrasi ancak kk yerel toplumsal birimlerde yeerecektir. Bu birimlerde
insanlar, kendi yaamlarn kontrol edip, biimlendirebilirlerse, kendilerini gerekletirebilecekler ve
yabanclamadan kurtulabileceklerdir. nsan onurunun korunmas ve insann zgrl ancak kk
topluluklarn demokrasisi ile yaama geecektir. Toplum iradesinin belirmesinin tek yolu demokratik
siyasal sretir. Bu siyasal srecin demokratikliinin tek lt vardr. O da katlmdr. Burada bir
noktann altn izmekte yarar vardr. Sz konusu olan, kk topluluklar demokrasisidir. Kk
topluluklar demokratik srecin bir ounluk diktasna dnmesini engellemenin bir nkouludur.
Toplumdaki hareketlilik, benzer yaam biimlerini seenleri bir araya getirecek onlarn da kendilerini
gerekletirmelerine yani oulculua olanak verecektir. Bu halde kk topluluun nasl tanmlanaca
sorusu karmza kacaktr. Bu soru, ok aynntya girmeden "territoryal birim" olarak yandanabilir.
Byle bir katlmc yerel demokrasi anlaynn bir kent planlamas nerisi olmaktan ok, yeni bir
toplum dzeni nerisi olduu aktr. Kendi kaderine hakim olan bu topluluk eer bir kent planna sahip
olmak isterse ona da hakim olacaktr. Bu planlamann, eer o toplulukta yaayan kiiler dnya kltrnn
globalleltirici etkilerine kar koyabilirse yerel farkllklar, tatlan retecei sylenebilir. Eer, toplum tm
olarak dnyadaki ekonomik ilikilerin dnya kltrn standartlatrc basksndan kurtulamama
kukusuz benzer evreler reteceklerdir. Ama birinci ve ikinci planlama trne gre yerel eitlilikleri
retme olaslnn bu halde daha yksek olaca dnlebilir.
Bugn iin kent planlama pratiinde katlm sz konusu olduunda, byle kapsaml bir siyasal
dnmn paras olarak ortaya kmamaktadr. Var olan siyasal dzende salt kentsel planlamaya konu
olan karar alanlaryla ilgili bir katlm sz konusu olmaktadr. Belki de bu konuda katlm yoluyla elde
edilen baarnn daha geni alanlarda katlmc nerilere hakllk kazandrmas beklenmektedir. Byle
snrl bir alanda ve kurumsal yeni dzenlemelere gitmeden karara katlmn gerekletirilmesi de snrl
olabilmektedir. Bunun iin yaplan bir lde planlamann demisti- fkasyonudur. Bu da planlama
srecinin belli kritik karar aamalarnda
plancnn toplumun deiik kesimleriyle diyaloga girmesiyle salanmaktadr. Bu diyalogun iki farkl
temele oturtulduu grlmektedir. Bunlardan birincisi bilgilerin tamamlayclndan yola kyor. Hem
plancnn ve hem de o yerde yaayanlarn baarl planlama iin hayati nemi olan farkl tr bilgilere sahip
olduu kabul edilerek, karar aamalarnda diyaloga girmesi salanyor. kincisi ise, toplumda yaayan
deiik gruplarn karlarnn farkllndan yola kyor. Savunucu planlama yntemini neriyor. Karar
aamasnda deiik gruplarn karlarnn ayn yetkinlikle savunulmasndan sonra bir uzlamaya
ulalmas amalanyor. Savunucu planlamada savunmann bir planc grup tarafndan yaplmakta oluu,
mistif- kasyonun nemli lde srmekte olduunu gsteriyor.
Siyasal srecin ya da uzlamann sonularn kabul eden bu planlamann ne kadar etkinlik salad ya
da rasyonel olduu sorusunu aka tartmakta yarar vardr. Bu durumda uzlamalar somut eylemler
zerinde olmaktadr. Aka ifade edilmi amalar bulunmadan ortaya km bir planlama karar ya da
eylemler dizisiyle kar karya bulunuyoruz. Hedeflere aklk kazandrmadan bunlarn rasyonel olup
olmadklar tartlamaz. Yaplabilecek olan bu eylemler listesinin gerekte toplumun gizil kalm
hedeflerine gre rasyonel olduunu varsaymak ya da bu eylemleri byle hedeflerin varlnn iareti olarak
yorumlamaktr. Katlmc planlamann rasyonalizm asndan irdelenmesi bizi drdnc bir katlm yak-
lamna getirmi oluyor.
Drdnc yaklam, katlmn "Kritik Rasyonalizmin gerekletirilmesi arac olarak grlmesidir. Birinci
ve ikinci tr yaklamlarn ngrd rasyonalizm arasal bir rasyonalizmdir. Bu pozitivist bir ele altr.
Deerler dtan verilmitir. Bilimin dorusu ile ahlakn iyisi, baka bir deyile teori ile pratik birbirinden
ayrlmtr. Kritik rasyonalistler iyi toplumun ku alabilmesi iin, bu ayrmn kaldrlmasna, doru ile
iyinin ilikilendirilmesine almaktadrlar.
Bu balamda iyi bir toplumun ne olduu aka sorgulanmaktadr. nc yaklamda olduu gibi
deiik istekler arasndaki uzlamann yarataca sonuca raz olunmamaktadr. yi toplum aray bir
anlaml yaam araydr. Bu ise iinde yaanan toplumda kiilerin kendisiyle ve bakalaryla anlaml
ilikiler iinde bulunmas demektir. yi toplumu bu anlaml ilikiler rnts belirler. Biz bir ilikiyi,
olumluluk yklediimiz, ahlaksal, estetik, hatta ilevsel deerlerin bir boyutunu, bir ynn
sergilediinde olumlu buluruz. Her ne kadar, estetik ve ahlaksal deerler nesnel olarak gzlenemezlerse de
halkn gelitirdii sylem iinde nes- nelletirilebilirler. Snanm, geerlilii kantlanm hale gelirler.
Kritik rasyonalizmin gelenei byle bir sylemin kurulmasna yol gsterir. Bu sylem iinde deerler
aka adlandrlr, karlatrlr, kritik olarak deerlendirilir, birbiriyle ilikilendirilir, kapsaml bir yap
haline getirilir. Bu biimiyle insanlarn birbirine anlatabildii ve nakledilebilir bir nitelie sahip olurlar. Bu
biime gelince de bir sylem iinde yer alr ve rasyonel analize konu olurlar. Bir toplumda deerler
zerinde ideal bir sylemin kurulabilmesi yaamn ideal koullaryla ilikilidir. zgrlk ve adalet
olmadan bu kurulamaz. Bu yapsyla kritik teori gnn teorisidir ama ilgisi gelecee dnktr. nsanlarn
kendi iradesi ve bilinciyle kendi tarihlerini yaptklar, arasal rasyonelliin tesinde, gerekten rasyonel
toplumun gerekletirilmesini amalar. nsanlarn byle bir toplum iinde ilikilerine ykledikleri anlamn
geerlilii toplumsal ilikiler iinde bakalarnca da srekli olarak teyit edilmeli ve bunlara gven
pekitirilmeli- dir.
Sonsuz olanaklarn bulunduu bir dnyada bir deerin mudak olarak geerli ya da geersizliinden
sz edemeyiz. Onlarn geerlilii, iinde yer ald toplumun oluturduu syleme baldr. Bu nedenle de
benim deerlerim u demek yetersizdir. Onlar zerinde deerlendirmelerin yaplmasna olanak verecek
sylem iinde yer almasna olanak salayacak soyudukta ifade etmek gerekir.
Rasyonelliin byle deerler alann da kapsayacak biimde yeniden kurulmas katlma bak iki
ynde de etkileyebilir. Birincisi, deerlere ilikin sylemin olumasn toplumun ileyiinin normal sonucu
olarak grmek, plancnn bu nesnelletirilmi deerlerle alacan syleyerek, teknisyen planc roln
restore etmeye almaktr. Bu yaklam kritik rasyonalizmin yzeysel olarak anlalmas demektir. kinci
yaklam, planlamann deerlere ilikin sylem alannn oluturulmasnda halkla diyalog halinde aktif rol
almasdr. deal sylemin kurulmasnda, toplumun ideal zelliklere sahip olmaynn getirdii sapmalar
azaltmaya almasdr. Gelitirdii plana halkn katlmnn salanmas, kurulan sylemin toplumdaki
geerliliini snamak olacaktr. Nitekim insanlar kendi aralarndaki ilikilerde bu geerlilii her seferinde
yeniden snamakta ve pekitirmektedir. Katlm bu snamann bir baka tekrar olacaktr.
Burada ilgin olan zellik katlmn ynnn deimesidir. Toplumda var olan bir srece planc
katlmaktadr. Daha nceki katlm anlaynda dlanm olan halktr, onun katlmas salanmaya
allmaktadr. Oysa bu halde dlanm plancdr. Onun katlmas sz konusudur. Belki de Trkiye'de
dlanma konusunda geree daha yakn olan bu durumdur.
Beinci katlm yaklam olarak, blmeye deil yaratmann heyecanna katlm ele alnabilir. Gerekte
bunun nc katlm yaklamnn geni yorumu olan yerel demokrasi anlay iinde ilerledii
sylenebilir. Burada ayrca ele alnnn nedeni katlmn kaynak yaratc ilevine aklk getirmek iindir.
Katlmn bugn pratikteki uygulamalar, var olan bir kurumsal yap iinde olmaktadr. Bu da var olan
belli bir kaynan kullanm alanlarn halkn zlemleriyle daha tutarl hale getirmek iin yaplmaktadr
denilebilir. Burada sz konusu olan paylamaya katlmdr. Katlm bu dzeyde kaldka ok baarl
olamaz, toplumun ilerlemesini hzlandrc bir nitelik kazanamaz. Katlm yoluyla toplumun geni ke-
simlerinin talepleri ak hale geldikten sonra, kt kaynaklarn bunlar arasnda bltrlmesi ok zorlar.
Oysa katlma birlikte i yapmann, birlikle bir ey yaratmann heyecanna katlm boyutu kazandrlrsa,
insanlar sadece kamu kaynaklarna bal kalmazlar, kendi kaynaklarn da harekete geirirler. Bylece
toplumdaki toplu tketim, zel tketim dengesi deiir, katlm kaynak sorununu zc bir boyut
kazanm olur.
3. Kiilerin Katlmnn Gereklemesini Snrlayc Etkenler
zerinde durduumuz be farkl katlm anlaynn deiik katlm biimleri gerektirdii ve pratikteki
sorunlar incelerken, her biri zerinde ayr deerlendirmeye gitmek gerektii dnlebilir. Burada daha
ok nc trdeki katlmn pratik sorunlar zerinde durmakla yetinilecek- tir. Planclar katlmn
gerekliliini savunmaya baladklarnda, halkn katlma istekli olaca varsaymndan yola kmlardr.
Oysa pratikte hayretle grmlerdir ki, katlm beklendii gibi yksek olmamaktadr. Kiilerin
katlmlarn snrlayan znel ve nesnel nedenler bulunmaktadr. Katlmn gerekletirilebilmesi iin bu
znel ve nesnel nedenlerin ortadan kaldrlmas gerekmektedir.
Nesnel nedenler arasnda balca ikisi zerinde durulabilir. Bunlardan birincisi, katlm rgdeyen
kurumun toplumdaki meruiyeti ya da saygnlk derecesidir. Eer planlamann bir kurum olarak
etkinliine inanl-
yorsa, arkasnda ciddi bir siyasal destek grlyorsa, katlm iin nkoullardan biri gereklemi
demektir. Ama rnein bugn Trkiye'de olduu gibi kentsel gelime alanlarnda gecekondu mafyalar
egemense, uygulamay onlar ynlendiriyorsa, katlm iin bir neden kalmamaktadr. Her halde mafyalar
karar srelerine katlacak deillerdir.
ikincisi, katlmn byk lde zaman tketici bir etkinlik olmasdr. zellikle katlm yzeysel
olmaktan kp derinletike, kiilerin zaman btesi zerinde nemli bir bask yaratmaya balar ya yaam
alkanlklarn deitirmek ya da katlmdan vazgemek zorunda kalrlar. Yzeysel katlmlarda bile
katlm ok zaman tketici nitelik kazanabilir. Bunun iin katlm ok iyi planlanmal ve katlanlarn
zamanlarnn bouna tketildii duygusuna kaplmalarna olanak verilmemelidir.
Bu nesnel nedenlerin yan sra katlmamann kiiden kaynaklanan znel nedenleri de vardr. Bunlardan
birincisi sinik, ktmser ve kendi giriimleri dndakileri kmser bir ruh halidir. Bu genel olabildii gibi
sadece planclara da dnk olabilir. Baz kiiler bu ruh halinin kendilerinin toplumda nemsenmesine yol
atna, kendilerine saygnlk kazandrdna inanrlar. Bu gruplarn katlm bir biimde salansa bile,
katlmn cokusunun olumasn engellerler, ikincisi, kendisine gven yokluudur. Bu beraberinde
kararlar etkilemekte gsz kald, katlmda yetersiz kald duygusunu da getirir. Katlmcnn kendi
kaderine raz olmayan, glkleri karlamaya kararl, toplum iinde kolay ilikiler kurabilen bir kii
olmas beklenmektedir. ncs ise baka dncelere ho gr- szlktr. Katlm sreci iinde kiilerin
kolay uzlar olmas birok halde yanl kararlara neden olursa da, baka dncelere ak olmayan, baka
dnceleri benimseyip onu gelitirme yolunda katkda bulunmayanlar da katlm srecinden ya
kendilerini dlarlar ya da dlanrlar.
Katlmc dnce iin katlanlarla yetinmek gerekte kendini inkr etmek olur. Katlmc dncenin
meruluu katlm geniletebildii lde artar. Katlm geniletmekte katlmc dncenin iki nemli
arac olduu sylenebilir. Birincisi, katlmn ieriidir. Katlm ne kadar gerek karara katlm nitelii
kazanrsa, katlma eilimi o kadar artar, ikincisi ise, katlma hemen kendiliinden gerekleecek bir sre
olarak baklmayp zenle planlanmas gereken zaman iinde gerekletirilecek bir proje olarak ele
alnmasdr. Her katlm projesinin baars daha sonraki aamalarda daha geni katlmlarn gdsn
oluturacaktr.
4. Bir Proje Olarak Katlm Nasl Gelitirilebilir?
Planclarn planlamada (burada planlama, hem karar, hem de uygulama aamalarn kapsayan bir
btn olarak dnlmektedir) baarl katlm rnekleri vererek, katlmc demokrasinin gelimesine
yardmc olabilmeleri katlm da zerinde zenle allacak bir proje olarak ele almalaryla olanakldr.
Baarl olabilmeleri iin katlm projelerini nasl semeli ve nasl gelitirmelidir?
lk olarak seilecek konunun halkn kendisi iin hayati nemde bir sorunla ilgili olduuna dikkat etmek
gerekir. rnein bir kentin uzun erimli, kapsaml makro-planlamas genel hedefleriyle geni halk
kitlelerinin ilgisini ekmek iin iyi bir seim olmayabilir. Ksa erimli, hemen sonu verecek yaantsn
dorudan etkileyecek konular halkn daha youn ilgisini ekecektir. Unutulmamas gereken, halkn
katlmn salamakta baarl konu seiminin tek bana yeterli olmayacadr.
Bu konu evresindeki kamuoyunun oluturulmas ve katlmc grubun belirlenmesi ve rgtlenmesi
gerekir. Bu grubun byklnn ne olduu, kendi sorunlarn nasl grdkleri, rgtlenme
kapasitelerinin bulunup bulunmad aratrlmaldr.
Grubun belirlenmesi ve tannmasnn yan sra konu evresinde eitilmesi gerekir. Gerekte bunu tek
tarafl deil iki tarafl bir eitim olarak grmek dorudur. Planclarn neyi baarmak istediini anlamadan
onlar halbn desteklemesi beklenemez. Benzer biimde grubu ve sorunlarn tanmadan planclarn ne tr
destek salayacaklarn kestirmeleri zordur.
Grubun belirlenmesi ve birbirini karlkl olarak tanmasndan sonra, grup iinde planlamann
amalarn srekli canl tutacak ve ona bal ve o topluluun deiik kesimlerinin karlarn temsil
edebilecek nderlerin saptanmas ya da oluturulmas gerekir. Bylece topluluk katlm ilikilerini daha az
zaman sarfyla etkin olarak gerekletirecek bir yaplanma kazanm olur. rgtlenmi bu grup planlama
ile ilikilerini yrtmeye hazr olduu kadar, toplumda etkili kii ve kurumlarla iliki kurmaya, siyasal etki
mekanizmalarn harekete geirmeye de hazr hale gelmitir. Bir baka deyile siyasal g kazanmtr. Bu
siyasal g sonular etkilemek iin baka gruplarla geici ya da srekli ibirlii yapmaya ya da koalis-
yonlar kurmaya yarayacaktr. Grubun saygnl bu ibirliklerinin gvenilir olmasyla artacaktr.
Bir planlama ekibinin birka konuda iyi dnlm ve gerekletirilmi, baarl katlm rnekleri
verebilmesi, daha sonra daha karmak ve soyut konularda da katlmc yollar izleyebilmesine olanak
salayacaktr. Toplumda hem katlma gven yaratlm olacak, hem de katlm iin bir altyap gelimi
bulunacaktr.
5. Sonulandrrken
Dnya'da ve Trkiye'de yalnz planlamada deil hemen hemen tm siyasal ve ynetsel karar
alanlarnda katlmclk temel deerlerden biri haline gelmi durumdadr. nsanlara kendi istekleri dnda,
kalknma ya da ilerleme amacyla da olsa, deiikliklerin zorla kabul ettirilmesini savunmak gn getike
olanaksz hale gelmektedir. Gene de bu noktada bir soru akla gelmektedir. O da, acaba kent planlamasnn
katlm d, hada gizli kalmasnda yarar umulan alanlar var mdr, sorusudur. Bu sorunun yant o kentsel
alandaki toprak mlkiyetine bal olaca sylenebilir. Eer planlama alanlarnn mlkiyetinin kamu eline
gemesi gerekiyorsa, planlamann katlma almas, mlkiyet sorunu zmlendikten sonra olmaldr.
Ancak bu aamada planlama srecinin katlma almas ve bu noktaya dein planlama operasyonunun
gizli kalmasnn yararl olaca dnlebilir.
Eer bu tartmann bir zedemesini yapmak gerekirse, katlmc planlama srelerinin baarsyla
mlkiyet dzeni arasnda sk bir iliki olduu, baz hallerde katlm srelerinin balatlabilmesi iin
nceden kamu eliyle yeni mlkiyet dzenlemelerine gidilmesinin gerektii sylenebilir. Katlmn
mlkiyet dzenindeki koullar deerlendirmeden mudak bir deer haline getirilmesi, savunulmas g,
haka olmayan sonulara yol aabilir. Bu sorunu srekli olarak gz nnde tutmak gerekir.
Son yllarda planlamann baarsn saldrgan bir bireyciliin arac haline getirmekte gren eilimler
bulunsa da, planlamann baars zgr ve haka bir toplum dzeninin gereklemesine olan katklaryla
llr. Katlmn meruiyeti de bu ana amalara yapt katkya bal kalacaktr.
KAYNAKLAR
Agger, Simon Ganasi. Urban Self-Management, M.E.Sharpelnc., White Plains, New York, 1979.
Bleikcr, Hans. Citizens Participation Handbook, Institute for Participatory Planning, Laramie, 1978.
Burke, Edmund M. A Participatory Approach to Urban Planning, Human Sciences Press, New York, 1979.
Checkoway, Barry. "Building Citizen Support for Planning at theCommunity Level", Ed. Milan J. Dluhy, Kan Chen:
Inter disciplinary Planning, Center for Urban Policy Research, Rutgers-Thc State University of New Jersey, 1986.
Friedman,John. The Good Society, The MIT Press, Cambridge, 1979.
Glass, James, J. "Citizen Participation in Planning", Journal of the American Planing Association, Vol. 45, April 1979.
Habcrmas, Jiirgen and Legitimation Crisis. Polity Press, Cambridge, 1988.
Knokc, David. "Urban Political Cultures", Ed. Terry Nichols Clark: Urban Policy Analysis, Vol 21, Urban Affair Annual
Reviews, Sage Publications, Beverly Hills, 1981.
Lineberry, Robert L. Equality and Urban Policy the Distribution of Municipal Public Services, Sage Library of Social
Research, Beverly Hills, 1977.
Manuel Castells and Karen Murphy. "Cultural Identity and Urban Structure: The Spatial Organization of San Francisco
Gay Community" Ed, Norman I. Faninstein: Urban Policy Under Capitalism, Vol. 22, Urban Affairs Annual Re
views, Sage Publications, Beverly Hills, 1982.
Shirvani, Hamid. The Urban Design Process, Van Nostrad Rcinhold Company, New York, 1985.
Stcinbcrger, Peter J. Ideology and the Urban Crisis, State University of New York Press, Albany 1985.
Rieckcn, Henry W, Robert F. Boruch. Social Experimentation A Method for Planning and Evaluating Social
Intervention, Academic Press, New York, 1974.
Roscnbaum, Nelson, ed. Citizen Participation Models and Methods of Evaluation, Center for Responsive Governance,
Washington, 1985.
PROJE DEMOKRASS KAVRAMI ZERNE*
Halk, belli llerde de olsa karar etkileme olana bulunduu iin katlm kendi karlar asndan
yararl grmektedir. Bu zellikler dolaysyla bu alanda katlm iyi rgtlendii zaman baarl olmaktadr.
Gnmz toplumunda artk temsili demokrasi yeterli olmuyor. Demokrasinin katlmc boyutunun
gelitirilerek halkn kararlara dorudan katlm salanmak isteniyor. lke dzeyinde katlm istemek ou
kez uygulamaya yansmayan iyi niyet ifadeleri olmay aamyor. Bu ilkenin yaama geirilebilmesi iin
pratikte katlm yollarnn rgtlenmesi gerekiyor. Ankara Bykehir Belediyesi bir yandan bu kayglara
sahip olduundan te yandan Hac Bayram evre dzenleme projesinin uygulanmasnda karlalan
pratik sorunlar aabilmek iin proje demokrasisi kavramn gelitirmi ve uygulamaya koymu bulunuyor.
Katlm zendirmek konusunda ynetimlerin yapt pek ok giriim halkn ilgi duymamas yznden
baarl olmamtr. Oysa projeler kentte uygulanan politikalarn somutlat ve kentlinin yaamn nasl
etkileyecei ak hale gelen ksa bir sre sonra uygulanacak kararlardr. Ksa sre sonra uygulamaya
geecek olmasna karn, belli snrlar iinde kalmak zere kararlarnda deiiklik yaplabilmesine, halkn
isteklerine daha uygun hale gelmesine aktr. Bu nedenle projeler zerinde halkn ilgisi youndur.
Dnceler somutlat iin katlm kolaydr. Belli llerde de olsa karar etkileme olana bulunduu
iin halk katlm kendi karlar asndan yararl grmektedir. Bu zellikler dolaysyla bu alanda katlm
iyi rgtlendii zaman baarl olmaktadr.
1 Ankara Blteni, say 9, yl 1991.
Kentte yaplan byk projeler genellikle iki farkl kamuoyuna sahip olmaktadr. Bunlardan birinci
grubu bu projenin yakn evresinde yaayanlar oluturmaktadr. Sz konusu proje uygulandnda bu
kiilerin yaamnn hemen her dakikas etkilenecektir. kinci grubu ise genellikle kentte yaayanlar
oluturmaktadr. Bunlar projenin getirdii deiiklikleri daha ok bir seyirci olarak alglayacaklar, dtan
bir deerlendirme yapmaya alacaklardr. Dnyada yaplan birok proje uygulamas ikinci gruba ho
gelecek biimde birinci grubun yaknmalarna kulaklar tkanarak gerekletirilmitir. Birinci grupta olan ve
bir projenin toplumsal pahasn tayan kimselerin rgtlenerek seslerini kamuoyuna duyurmalar, ikinci
gruptakilerin desteini yanlarna alarak etkili olmalar pek az rnekte gerekletirilebilmitir. Bu nedenle
de byk projelerin uygulanmalar evrelerinde ou kez rahatszlk yaratmtr. Hac Bayram evresinin
dzenleme projesinde uygulanan katlm modeli bu bakmdan Trkiye iin ilgin bir rnek
oluturmaktadr.
Hac Bayram evre dzenlemesi rneinde bir kent tasarm yarmasyla elde edilen projenin
uygulamaya geme aamasnda Ankara Byk- ehir Belediyesi, projenin uygulanmasndan dorudan
etkilenecek kiilerin temsilcileriyle, belediyenin projenin uygulanmasndan sorumlu brokratlarnn
katld karar kurullar oluturmutur. Projenin uygulanmas srasnda dzenli aralklarla toplanan bu
kurullarda alnan kararlar uygulamann toplum iinde gerilmeler yaratmadan gereklemesini salamtr.
Hac Bayram'da proje demokrasisi, projenin uygulanmas aamasnda devreye girmitir. Bu konuda ok
dnmeden gsterilebilecek bir tepki, proje demokrasisinin bu rnekte ok snrl uyguland, katlm
uygulamasnn daha projelendirme aamasnda balatlmas gerektii olabilir. lkesel dzeyde kolayca
hakl grlebilecek bu sav konusunda dikkatli olmakta yarar vardr. Hac Bayram rneinin baarl
olmasnda projenin nceden hazrlanm olmasnn salad yararlar da gz nnde tutmak gerekir. Hem
somutlam projenin varlnn katlm kolaylatrm olduu hem de meslek tercihlerinin o evreye
ilikin kk karlar karsnda projenin gelitii bir aamada rgdenmesi, deiik bak alarnn daha
salkl bir bileiminin ortaya kmasna neden olmutur.
Proje demokrasisi kavram ve imdiye kadar Ankara'daki uygulamas, katlmc demokrasinin yaama
geirilmesi asndan ok mit verici bu
lunuyor. Kent ynetimleri, kent planclar proje demokrasisi kavramyla toplumun
demokratikletirilmesinde yararlanabilecekleri ilgin bir ara gelitirmi oluyorlar. Bu kavram pratik
iinde de daha da gelitirerek zenginletirmek durumundalar. Bunun iin her katlm uygulamasnn so-
nulannn ciddi bir deerlendirilmesinin yaplmas ve bunlardan alnan derslerle proje demokrasisinin
yeni biimler kazanarak yeni alanlara yaygnlatrlmas gerekiyor. Bu uygulamalar Trkiye'de demokrasi
deneyinin zenginlemesini ve derinlemesini salayacaktr.
YNETM KAVRAMININ YANI SIRA YNETM
KAVRAMININ GELMESNN NEDENLER ZERNE*
1. Giri
1990'l yllarda ynetim kavram yan sra yeni bir kavram olarak ynetiim (governance) kavram
gelimeye balad. Var olan ynetim pratiklerinin deiik bakmlardan yetersiz kalmas zerine, pratikte
gelien yeni araylar uygulamada etkili olmaya balaynca, bu yeni gelimeleri anlatmak iin ynetiim
kavram ortaya kt. Gerek pratikte gelien yeni bulular, gerek yaplmakta olan kuramsal almalar
ynetiim kavramnn ieriini belirtiyor, ynetim kavramndan olan farkllklarna aklk kazandryor.
Bu yaz da bu yoldaki almalara bir utan katlmaktadr.
Bunun iin nce ynetim kavram zerinde durularak, hangi varsaymlardan hareketle, neyi
gerekletirmeye altna aklk kazandrlmaya allacak, daha sonra dnyann yaamakta olduu
dnm iinde bu varsaymlardan hangilerinin dayanaklarn yitirdii ve anmaya balad zerinde
durularak yeni araylar douran nedenler aratrlacaktr. Son olarak da bu balamda ynetiim
kavramnn ynetim kavramndan farkllklar ve ynetiim kavram iinde yer alan pratiklerin neler
olduu zerinde durulacaktr.
* Habitat II. Kent Zirvesi (stanbul 3-14 Haziran 1996) almalar iin hazrlanm ve lhan Tekeli, Habitat II. Konferans Tazlar, TC
Babakanlk Toplu Konut idaresi Bakanl, 1966, ss 113-126'da yaymlanmtr.
2. Ynetim Kavramnn erii ve Dayand Varsaymlar zerine
Ynetim kavrama referansla tanmlanyor. Ynetimden sz edebilmek iin ncelikle bir topluluun
bulunmas gerekmektedir. Ynetilmesi sz konusu olanlar bu topluluktaki bireylerdir. kinci olarak bir
biimde meruiyeti oluturulmu bir (siyasal) gcn varl gerekmektedir. Ynetimi bu gc elinde
tutanlar gerekletirecektir. nc olarak bu topluluun ulamaya alt bir ortak amacn varl
gerekmektedir. Ynetenler meruiyetlerini byle bir amacn varlna dayandracaklardr. Bir yneticinin
toplumdaki dier bireyleri ynetmesi ancak ulalmak istenilen byle bir amacn varl halinde hakl
gsterilebilecektir. Eer bu e bir arada bulunmuyorsa kurulan insan ilikilerini ynetim olarak ad-
landrmak doru olmaz.
Bu enin farkl biimlerde tanmlanmasna bal olarak, deiik trdeki ynetimlerden sz
edilebilir. Bir firma ynetiminde, bir niversite ynetiminde, bir yerel ynetimde, bir ulus devletin
ynetiminde her ge de farkl nitelikler kazanmtr. rnein, ok genel izgileriyle, gcn kayna;
birincisinde sermaye, ikincisinde bilgi, ncsnde ve drdncsnde seilmi olma ya da temsil etme,
ortak ama; birincisinde birlikte bir piyasa mal retimini gerekletirme, ikincisinde retim ve bilimsel
aratrma yapma, ncsnde o yerde yaayanlarn ortak kamu mal ve hizmet gereksinmelerini
karlama, sonuncusunda ulusal dzeydeki kamu mal ve hizmetlerini retmedir. Her drt halde
topluluun byklnde ve niteliindeki farkllklar zerinde ise ayrca durmaya gerek yoktur.
Yaznn bu blmnden sonra genel olarak ynetim zerinde deil, sadece devlet dzeyindeki ynetim
zerinde durulacaktr. nsanln gelimesine bal olarak devlet ynetimleri de zaman iinde deiik
aamalardan gemitir. ok deiik devlet trlerinden sz edilebilir, teokratik bir devletten sz edilebildii
gibi bir faist, bir sosyalist, bir liberal devletten vb. sz edilebilir. Bu devlet trlerinin her birinde ortak
amacn tanmlanmas ve ynetim gcnn meruiyetinin temellendirilmesinde, toplum yapsna ilikin
ontolojik kabullerinde farkllklar vardr. Bu yazda devlet ynetiminden sz ederken aydnlanma
sonrasnda gelimi olan temsili demokrasiyle ynetilen ulus devlet esas alnacaktr.
Byle bir devlette ynetimin temellendirilmesinde karlalan temel sorun yneten gcn ynetme
yetkileriyle bireyin zgrlkleri arasndaki dengenin nasl kurulacadr. Bu sorun birey ve toplumun iki
ayr varlk dzeyi olarak kabul edilmesinin sonucu ortaya kmaktadr. Tabii bu sorundan kanmann bir
yolu bu dzeylerden birini yok saymaktr. Anarist dnce toplumu yok sayarak sadece bireyin varln
ve zgrln esas alarak bir ucu olutururken, totalitarizm ise bireyi yok sayarak toplumun varln
esas alarak ikinci ucu oluturmaktadr. Oysa toplum ve birey dzeylerinin birlikte varln kabul eden bir
ynetim sisteminin kurulabilmesi iin de deiik modeller sz konusu olabilir. Temsili demokrasiyi
benimseyen, aydnlanma sonrasnda gelien dnce ortam iinde ekillenen ulus devlet bu seeneklerden
biridir. Aydnlanma bireye ya da insana gveni iki ynl olarak gelitirmitir. Birincisi insan aklnn, do-
ann ve toplumun ileyiinin yasalarn ortaya karabilecei ve insanlarn bilimsel bilgiye dayanarak
kendilerine daha mudu bir dnya kurabileceine inantr, ikincisi insann kendisini ynetebilecei, kendisi
iin en iyi olan ancak bireyin kendisinin seebileceinin kabul edilmesiydi, insana gvenen aydnlanma
dncesi insann kaderini ilahi glere bal olmaktan kurtaryor insann kendi eline veriyor,
zgrletiriyordu. Dncede yaanan bu devrim ynetimin dayanaklarn da deitiriyordu. Siyasal
gcn temellendirilmesinde ilahi nedenlere bal kalmak anlamn yitiriyordu. Byle olunca ynetimin
temellendirilmesi ve toplum dzeyinin varl ancak bireyden yola karak kurulabilecektir. Ynetici
gcn meruiyeti toplumun bireyleri temsil edebildii lde gereklemektedir. Toplum iin ortak
amalar ya da ortak iyilerin ne olduu da ancak bireylerin tercihlerine gre saptanabilecektir. Ynetici
gcn bireyin semelerine yapabilecei mdahalenin snr ortak iyinin ne kapsamda tanmlandna bal
olacaktr.
Aydnlanma dncesinde bir ynetimin meruiyeti sadece temsil esasna gre kurulamaz. Ynetici
g, ortak iyi tarafndan belirlenen alanda, arasal rasyonellii gerekletirecek biimde kullanlma
durumundadr. Byle bir ynetim sistemi iinde zgrlk ve dzen ile hak ve yetki kartlklar srekli
olarak gndemde kalacak birbirinin snrn oluturacaktr. Otorite ve gcn birlikteliiyle ilerliini
koruyacaktr.
Bu durumda bir devlet ynetiminin oluabilmesi konusunda drt koulun gereklemesi
gerekmektedir. Bunlardan birincisi siyasal gcn tem
sil esasna dayanmas, ikincisi sz konusu toplumun bulunduu alanda tam bir btnlemenin bulunmas,
ncs bu btnlemi toplumu vergilendirebilme otoritesinin bulunmas, drdncs ise
sorumluluklarn datlabilmesi yetkisinin var olmasdr. Bu drt koul ynetimin yaplabilirlii ve
meruiyeti iin gereklidir ve birbirini tamamlamaktadr.
Ynetecek siyasal gcn oluumunun meruiyetinin ve toplumun ynelecei ortak iyilerin seiminin
tek dayanann birey olduu kabul edilince, bunun pratikteki zm temsili demokrasi olarak
gelimitir. Oy okluunu salayanlar ynetim yetkisini elde edeceklerdir. Oy okluunu salayan
semenler gerekletirilecek ortak amac belirlemi olacaktr. Demokratik rejimlerde yaplan seimler
gerekte siyasal partiler arasnda seme yaparken hem siyasal gc kimin kullanacan, hem de ulalmak
istenilen ortak iyinin ne olduunu birlikte belirlemi olmaktadr.
Byle bir seimin anlaml olduunu savunabilmek iin bu toplumun bulunduu alanda (territory) tam
bir btnleme iinde olduklarn varsaymak gerekir. Eer byle bir btnleme yoksa sz konusu alann
her yeniden tanmlanmasna gre sonular deiebilecek bir oy ounluu ne ortak amaca ne de bunu
gerekletirmeye ynelen siyasal gce meruiyet salamakta yeterli olabilecektir.
lk iki koul ortak amacn saptanmas ve ynetme ilevini kimin yrteceini belirlemek bakmndan
yeterli olmakla birlikte, ynetimin yapabilir klnmas bakmndan yeterli deildir. Dier iki koul
ynetimin yapabilir klnmas iin gereklidir. Devlet ynetiminin ortak iyiyi gerekletirebilmesi iin
kaynaa gereksinmesi vardr. Bu kaynak ynetimin vergilendirme yetkisine sahip olmas halinde
salanabilecektir. Byle bir yetkinin meruiyetini ancak bir ortak iyinin varl ve ynetimin denetimi
altndaki alanda bir toplumsal btnln bulunmas salayacaktr.
Drdnc koul ise ynetimi yapabilir klmann bir baka koulunu sorumluluklarn toplum iinde
datlma yetkisini gndeme getirmektedir. Kukusuz aydnlanma dnyasnda bu yetki ancak arasal
rasyonellii gerekletirebilecek biimde kullanldnda yerinde kullanlm olacaktr. Temsili
demokrasiyle ynetilen bir toplumda, ortak amaca ulalmasnda deiik aktrlerin abalarnn
koordinasyonunun gerekletirilmesi, toplumun kurumsal yaplar araclyla salanr. Bunlardan birincisi
deiik alanlardaki piyasa mekanizmalardr. kincisi ise hiyerarik bir ynetim mekanizmasdr. Aslnda
ynetim denildiinde piyasa mekanizmasyla yn-
lendirme deil, karar hiyerarisi iinde olan ynlendirme anlalmaktadr. Ortak iyinin siyasal sre iinde
saptanabildii kabul ediliyorsa buna ulamada hiyerarik bir karar mekanizmasn esas alan bir ynetim
biiminin arasal rasyonellii salama kaygsnn sonucu olduu dnlebilir.
3. Ynetim Kavramnn Dayand Varsaymlarn Anmas zerine
Dnyada ok ynl bir dnm yaanyor. Bu dnmn ne olduu zerine drt farkl sylem
gelimi bulunuyor. Bunlardan birincisi sanayi toplumundan bilgi toplumuna geiin, ikincisi Fordist
retimden esnek retime geiin, ncs ulus devleder dnyasndan kresellemi dnyaya geiin,
drdncs modernist dnceden post modernist dnceye geiin senaryosunu oluturuyor. Gerekte
bu drt senaryo birbiriyle ilikili, biri dierini tamamlayan senaryolardr. Bu ok ynl dnm ynetimi
meru ve yaplabilir klan koullar andryor. Bu andrma sreci ynetimi ortadan kaldrmasa da yeni
araylarn ortaya kmasna neden olmaktadr. Ynetimi olanakl klan drt koulun nasl anmakta
olduunu birer birer ele alalm.
Siyasal gcn ve toplumsal iyinin oy okluu ile belirlenmesi ve temsil esasnn varl artk iyi ileyen
bir demokrasi iin yeterli olmamakta, bu ynetim insanlar doyurmamaktadr. Demokrasi teriminin
gnmzde katlmc ya da oulcu nitelemeleriyle birlikte kullanlmas bu yetersiz kaln bir gstergesi
olarak dnlebilir. Oy okluunun sosyal tercihi belirledii, hakimiyet oluturmaya olanak verdii
demokrasi, bu ounluk iinde yer almayanlarn tercihlerinin dlanmas sonucunu dourmaktadr. Onlar
iin demokrasinin varl anlam tamamaktadr. Bu nedenle gnmzn demokrasisi farkllklara nem
vermeyi dolaysyla oulculuu n plana karmaktadr.
Demokrasinin kurumsallam siyasal gc kimin kullanacan seim yoluyla saptamaya indirgemesi
ve siyasal gc ele geirenlerin, bu gc belli bir sre iin kendisini seen toplumdan kopuk olarak
kullanmas, nemli lde otonomlamas yznden ortaya kan olumsuz sonular ve bu konuda biriken
deneyler temsil esasn ypratmtr. Demokrasiden beklenen siyasal gcn oluumunun
demokratiklemesidir. Siyasal gcn demokratiklemesinden anlalan ise toplumda yaratlan oydamann
dorudan siyasal g haline gelebilmesidir. Bu da kamu alannn sadece siya
sal g tarafndan oluturulmas pratiklerine son verilmesi ve sivil toplum gleri tarafndan da
oluturulma pratiklerine yer verilmesi taleplerini beraberinde getirmektedir.
Katlmc pratiklerin n plana gemeye balamasnn daha baka nedenleri de vardr. Bireylerin
semelerinden toplumsal semeye gemekte oy okluuna dayanmann yeterli olamayaca, bu yolla
tutarl semeler yaplamayaca kuramsal dzeyde de gsterilmitir. Ortak iyinin tutarl olarak
tanmlanamayacann ortaya konulmasnn nemli sonular vardr. Bu durumda arasal aklcla bir
ilev alan kalmayacaktr. Ayrca modernist dncenin ciddi eletirilerle karlamas da, arasal
rasyonalizmin dayanaklarn bir baka ynden ortadan kaldrmtr. Bu ise ynetimin teknokratik
dayanaklarnn yitirilmesi demektir. Byle olunca toplumda insanlarn bir arada yaamasnn ve birlikte bir
eyler yapabilmesinin te- melendirilmesi ancak yneten ynetilen ikiliini aan katlmc pratiklerle
olanakl hale gelecektir.
Ynetimin olabilirliinin dayand ikinci koul olan, sz konusu toplumun iinde yer ald alandaki
btnl (territorial integrity) konusunda da byk lde anma vardr. Bilgi toplumuna geen,
kreselleen dnyada uluslarn yer ald mekanlar, iinde doanlarn kimliklerini kanlmaz bir biimde
belirleyen bir kap gibi dnmek olana kalmamaktadr.1 lkeleri evreleyen snrlar mal, kapital, haber
ve bilgi akmlar bakmndan byk lde bir engel olmaktan kmaktadr. Gnmz dnyasnda uzaklk
insanlar aras ilikileri belirleyiciliini nemli lde yitirmitir. liki alarnn gelitii bir dnyada artk
bir alanda (territory) kurulan siyasal denetim, toplumsal ballklar oluturmakta tek bana yeterli olmas
olanan yitirmitir. liki alar zerinde yeni kimlikler oluabilmektedir. "Yurtta"n yan sra "ada"
(netizen) kavram gelimeye balamtr.2 ok eitli iliki alar iindeki insanlar, tek kimlikli olmaktan
kmakta ok kimlikli hale gelmektedir. ok kimlikliliin yayld uzakln iliki kurulmasna engel
olmaktan kt bir dnyada alansal (territorial) esasl temsil esas ve dolaysyla oy okluu da anlamn
yitirmektedir.
1 Peter J Taylor: "Beyond Containers: Internationally, Interstateness, Interterritoriality", Progress in Human Geography, Cilt. 19,
Say.l, 1995, ss.1-15.
1 Michael R Ogden: "Politics in a Parallel Universe", Futures, 1994 Cilt. 26, Say. 7, ss. 713-729.
A ilikilerinin hakim olduu bir toplumda snr kavram anlamn yitirmektedir. Bu yalnz uluslarn
snrlar iin deil, toplumdaki aktrlerin her biri iinde sz konusudur. Artk esnek retimin gelitii bir
dnyada byk firmalarn kendisi ile onun evresi arasndaki ayrm yok olmakta, nemi kalmamaktadr. 3
Bir devlet ynetiminin yapabilir klnmas iin gerekli ilk koul olan toplumu vergilendirebilme yetkisi
de anmaktadr. Ortak iyinin saptanmasnda doan tereddtler, temsil esasnn kmesi belli bir alandaki
toplumun btnlnn zayflamas vergilendirmenin temellendirilmesini zorlatrmaktadr. Ama bu
konuda gnmzde esas sknt, bu tr teorik kayglardan ok ynetimin elindeki kaynaklarn
kullanlmasndaki bulanklktan, etkin olarak kullanlmakta olmasna ilikin kukulardan domaktadr.
Devletin yapabilir klnmasnn ikinci koulu, sorumluluklarn toplum iinde datlma yetkisine sahip
olmas gerektii, bunun dayanan ara- sal rasyonellikte bulduu daha nce belirtilmiti. Oysa arasal
rasyonellik, gerek ortak iyinin tanmlanmasnda karlalan bunalm, gerek postmo- dernizmin bilim
alanna getirdii eletiriler dolaysyla nemli bir sarsnt geirmitir. Arasal rasyonelliin karsnda
iletiimsel rasyonellik gelimeye balamtr. letiimsel rasyonellik bir kamu alan oluturmasn ge-
rektirmektedir. Kamu alan kiiler arasnda yapay bir eitlik yaratr. Bu alanda hiyerari, zorlama ve iddet
bulunmaz, bir zgrlk alandr. Bu alanda insanlar birbirine balanarak ve ayrlarak insani durumlarn
korurlar.4 letiim rasyonellii bu diyalog ve oydama yoluyla ortaya kar. Byle olunca da arasal
rasyonalizmin ortaya kard hiyerarik ynetim ya da sorumluluk datma emalar anlamlarn yitirir.
4. Ynetiim Kavram Nasl Geliiyor Hangi Pratiklerle Yaama Geiyor
Ynetiim bireyle devlet (toplum dzeyi de diyebilirsiniz) arasnda yeni bir iliki biiminin gelimesini
kavramsallatrmak iin kullanlyor. Ynetim kavramnn dayanaklarnda grdmz anmalar yeni
aray
1 Andrew Dunsire: "Modes of Governance", Jan Kooiman (editr) lModern
Governance, Sage Publications, London, 1993, ss. 21-34
1 Dana R Villa: "Postmodernizm ve Kamu Alan", Gelecek, Bahar. 1993, ss. 57-69.
lara kaynaklk ediyor.5 Buna paralel olarak gelien pratikler ynetiim kavramnn ieriini dolduruyor.
Bunlar deerlendirdiimizde, nceden belirlenen bir ortak amac gerekletirmek iin, tek zneli, merkezi,
hiye- rarik bir i blm iinde, arasal rasyonellii n plana alarak, yapan, reten bunun iin kaynaklar
ve yetkileri kendilerinde toplayan ynetimden, nceden belirlenen bir iyiye doru deil, insan haklarna
dayal perfor- mas ltlerini gerekletirerek, ok aktrl, desantralize, asal ilikiler iinde, iletiimsel bir
rasyonellik anlaynda, kendisi yapmaktan ok toplumdaki aktrleri yapabilir klan, ynlendiren,
kaynaklarn ynlendirilmesini kolaylatran ynetiim anlayna geilmektedir. Bu zellikleriyle ynetiim
siyasal ve ekonomik gcn daha yaygn dalmn da iermektedir.
Bu yeni durum, toplumu ynlendirmekte sorumluluk dengesinin devletten sivil topluma doru
kaymasna iaret ediyor. ok aktrl bir sistemin birlikte, karlkl etkileimle ynlendirme (steering)
srecini neriyor. Byle bir ele alta zmleri tek znenin hakimiyetinde aramak yerine yerel, ulusal,
uluslararas lekte ortaklklarda aramak zellikle nem kazanacaktr. Ynetiim ile bir yandan
ynlendirme gcne sahip hkmet d aktrleri de ieren esnek bir yaplama kastedilirken,
demokratiklik, aklk, hesap verme, oulculuk, kararn ilgililere en yakn yerde retilmesi gibi ilkelere de
iaret edilmi olmaktadr.6 Merkezi bir ynetimin yerini byle ok aktrl bir ynetiim sisteminin alaca
kabul edilince, modernist planlama anlaynn yerini de zgrletirici bir planlama anlay alacaktr..
Ynetiime geilmesi, ilerin devlet tarafndan yaplmasndan, devlet tarafndan ynlendirilmesi
(steering) anlayna ynelmeyi iermektedir. Bunun iin devlet dzenleyici roller yklenecektir. Byle bir
ynelim deiikliinin ortaya kard baz stnlkler, sistemin deiikliklere uyum esnekliini oaltr.
Tm taraflarn biraraya gelerek politika gelitirmesini kolaylatrr. Performans ltleri zerinden hesap
verilmesi zerindeki srar artrr. Burada sorulan soru, devletin bykl ya da kkl deil, nasl
olmas gerektiidir.
1 David Osborne ve Ted Gaebler: Reinventing Government, A Plume Book, New York,
1992.
1 Adrian Leftwich: "Governance, Democracy and Development in the Third World",
Third World Quarterly, Cilt.14, No. 3, 1993, s. 605.
Ynetiim yaklam, devlet-birey arasnda ya da aktrler arasndaki ilikiye yeni bir bak as
getirmektedir. Bireyin ya da toplumun dier aktrlerinin yaratc glerine, yapabilirliklerine iyimser bir
bak as vardr. Devletle birey arasndaki iliki himayecilik (patron-client) trndeki bir iliki deildir.
Himayecilik ilikisinde birey, zafiyeti olan, kendisi adna bakasnn eylemde bulunmasn beklemekte olan
bir kiidir. Oysa ynetiim sisteminde eylemde bulunma kapasitesine sahip bireylerin ya da aktrlerin
varl ngrlmektedir. Kendi gereksinmelerini alglayacak, zm iin tek bana ya da bir ortaklk
iinde eyleme girieceklerdir. Byle bir ynetiim sisteminin ilerlii, toplumda yer alan bu aktif aktrlerin,
kendi kendini ynlendirme kapasitesine sahip olmalaryla, yani yurtta olmalaryla, hak arayabildikleri
kadar sorumluluk da yklenebil- meleriyle yakndan ilikilidir.
Snrlarn erimee balad bu dnyada yurtta olmann ierii de deiiyor. Fransz devriminden
sonra gelien merkezi ve aklc cumhuriyetin ulusal btnc ve eit bireylerden oluan yurtta olmak ile
yerel ve zel (particularist) bir topluluun yesi olmak arasndaki gerilim yeniden tanmlanyor.7 Bir
yandan artan evrensel sorumluluklar ve uluslar aan iliki alar evrensel bir bireyi oluturuyor. te
yandan ulus ballklarnn anmas sonucu yeni evrensel ilikiler iinde yerelin ve yerel ballklarn
yeniden tanmlanmasn getiriyor. Bu durumda bireyin evrensel ve yerel ballklarn ve sorumluluklarn
badatrmas daha kolaylayor. Tek kimlikli yurttalarn yerini ok kimlikli yurttalar almaya balyor.
Pasif bireylerden oluan bir toplum yerine, eylemde bulunma kapasitesine sahip bireylerden oluan bir
toplum kabulne geildiinde, devlete den rol de onlara servis retmekten ok, toplumdaki bireyleri
glendirmek, yetkilendirmek ve yapabilir klmak olacaktr. Yapabilir klnan, yaratc glerini harekete
getirmeleri beklenilen bireyler ya da aktrlerin ynlendirilmesinde uygulanacak yntem onlar kurallarla
balamak deil, onlarn devler (mission) yklenmelerini salamaktr. Byle devler yklenen bireyler,
kendi yaratclklarn kullanarak, tepeden konulan kurallarla ynetilenlere gre daha yksek baar
gstereceklerdir. Byle bir sistemin
1 Colin Crouch: "Citizenship and Community in British Political DebateColin Crouch,
AnthonyHeath: Social Research and Social Reform, Clarendon Press. Oxford, 1992.
ynlendirilmesinde ise performas lderine dayanlacaktr. Bu yaklam i pratiine toplam kalite
ynetimi sylemi iinde yansmaktadr.
Hiyeraride st kademede olann tek ynl kararlaryla ynetilme yerine, otonom ok sayda aktrn
kendi aralarnda karlkl etkilemeleriyle oluan ynetiim, aktrlerin kendi aralarnda uyumu ve
koordinasyonu ile salanacaktr. Byle bir karmak, farkllam, dinamik bir sistemin ynlendirilmesi,
etkilenmesi nasl salanacaktr. Bunun kuramsal araylar balamtr. ok aktrl byle bir sistemi a
ilikileri iinde temsil edebiliriz. Bu sorunlar oyunlar kuram iinde ilikili (connected) oyunlar olarak ayr
bir kategori oluturmaya balamtr.8 Sibernetik sistem kuramlar bu balamda yeniden ele alnmaktadr.
zellikle kendi kendini ynlendirme sistemleri nem kazanmtr. Byle bir sistemin yeleri kendi kendini
ynlendirme kapasitesine sahip deilse ynetiim olanaksz hale gelir. Ynetiim bir iliki andaki farkl,
karlar eliebilen, birbirine gre belli lde bamsz olan aktrlerin birlikte gerekletirdikleri bir
ynlendirmedir. Bu balamda toplumdaki kar glerin varlndan yararlanarak kararlln salanmas
ok uzun sredir kullanlan bir yaklamdr.9
Bu araylar yeni zneleri gndeme getirmektedir. nceki dnemin zmleri ya devlette ya da zel
kesimde gren yaklamlaryla yetinil- memektedir. rnein ortak olarak sahip olunan, meralarn, deniz
kaynaklarnn ar kullanlmasnn nlenmesinde yasaklayc devletten ya da zel mlkiyete
braklmasndan medet ummak yerine yararlananlarn kendi aralarnda balayc szlemeler
gelitirebilmeleri ciddi bir seenek olarak ortaya konulmutur.10 nsanln bugn ulat aamada, bir ok
alanda, ilerin tek aktr tarafndan yaplmas kabul edilebilir olmaktan kmtr, grevleri ve
sorumluluklar blme talebi ykselmitir. Bu talep evresinde deiik ortaklk biimleri gelimeye
balamtr. Birlikte ynlendirme, birlikte retim, zel ve kamu ortaklklar bu balamda gelimektedir.
Ynetiim toplumdaki aktrlere ortaklar olarak bakmaktadr. Ynetiim toplumdaki ekonomik, siyasal,
toplumsal aktrlerinin etkileiminden doan bir ynlendirme, denetleme kalb olarak olumaktadr. Bu
1 Fritz W Scharf (Editr). Games in Hierarchies and Networks, Campus Verlag: Frankfurt am Main, 1993.
1 Andrew Dunsire: A.g.e.
1 Elinor Ostrom: Governing the Commons, Cambridge University Press, Cambridge, 1990.
nedenle ynetiim deiik aktrlerin etkileiminin ortaya kard, srp giden bir sretir. Ynetiimin
gelimesi devlet ile toplum arasndaki snrlar deitirmektedir.11 Ynetiim bir toplumsal koordinasyon
biimi olarak da dnlebilir.
Ynetiimi sadece tanmlamak yeterli deildir. Ynetiimin hangi koullarda gerekletirilebilir olduu
zerinde durmak gerekir. Tabii toplumda ok byk radikal farkllklar bulunuyorsa bu farkllklar
atmalara dnmse ynetiim iin uygun bir ortam yoktur. Birbirinin varln kabul eden
etkilemeye ak aktrler arasnda ynetiimin olabilirlii sz konusudur. Ynetiimin baars toplumun
gereksinmeleriyle aktrlerin kapasiteleri arasnda uyum salanabildii lde gerekleecektir.
Foucault'un dedii gibi gcn zalimce kullanan ynetimlerin bile srdrlebilmesi iin bir syleme
gereksinmesi vardr. G toplumun her noktasnda bu sylemce retilmedike bu gc srdrmek olana
bulunamaz. Gnmzde hakim sylem ynetim sylemidir. Ynetim syleminin hkim olduu bir
ortamda ynetiim ikna edici olamaz. Ynetiimin sylemi henz gelimeye balamtr. Baarl olabilmesi
ynetiim anlayn toplumun her noktasnda retebilmesine baldr.12 Bu herhalde kendini ynetmek ile
bakalarn ynetmek ve ynetilmek farkllklarn ortadan kaldran bir sylem olacaktr.
5. Son Verirken
1. Giri
stanbul'da 3-14 Haziran 1996'da yaplan Habitat II. Konferans baaryla tamamland. Konferansn
hazrlklar srasnda bu konferansn bir son olmad, bir balang olduu, sk sk belirtilmiti.
Hazrlanm bulunan Ulusal Rapor ve Eylem Programnda da bu paralelde olmak zere, yerel habitat
gndemlerinin hazrlanmas ve bir ulusal habitat konferansnn toplanmas gereklilii yer almt.
1996 yl sonbahar iinde bu konularda hazrlklar yapld ve ilk giriimler balad. Bu aamada habitat
gndeminin ve stanbul Deklarasyonunun ruhuna uygun olan bir gelime salayabilmek iin iki konuda
dnce gelitirmekte ve tartmakta yarar vardr.
Bunlardan birincisi sivil toplum kurulularnn demokratik rejimlerde kazand yeni ilevler, kamu
alanndaki rolleri ve meruiyet alanlarnn nasl temellendirilecei konusunda kuramsal bir hazrlk
olacaktr. Habitat II. Konferansnda sorunlarn zmlerinde devlet merkezli yaklamlar yerine toplumun
tm aktrlerinin kaynaklarn ve yaratc glerini harekete geirecek desantralize yaklamlar
benimsenmi olmasna karlk, bu yaklam deiikliinin siyasal rejimlerin nitelikleri bakmndan anlam
zerinde yeterince durulmamtr. Birlemi Milleder platformlar bu bakmdan uygun deildir. Yaklam
deiiklii daha ok birinci yaklamdan sonu alnamay gibi pragmatik nedenlere dayandrlmtr.
Oysa yerel habitat gndemlerinin hazrlanmasna geilirken bu konuda kuram
1 Ada Kentliyim dergisinin 1966 ylndaki 8. saysnda, ss. 86-96'da yaymlanmtr.
sal bir tartmann yaplmas pratie yol gstermek bakmndan yararl olacaktr.
zerinde durulmas gereken ikinci konu yerel habitat gndemlerinin hazrlanmasnda nasl bir yol
izleneceidir. Eer nceden byle bir kuramsal hazrlk yaplmazsa, yerel habitat gndemlerinin
hazrlanmasnda hemen akla geliveren eski alkanlklarn, ok sylenmi ama hi uygulanmam zm
nerilerinin, bu almalara egemen olmasndan kan - lamaz. Bu nedenle yerel gndemlere ne tr bir
rgdenmeyle ve ne tr almalar yaplarak ulalabilecei, yerel gndemlerin ieriinin neler olabilecei,
zerinde eletirel bir yaklamla dnce gelitirmek gerekecektir.
Bu konular srasyla ele alalm.
2. Sivil Toplum Kurumlarnn Bir zne Olarak Ortaya k ve oulcu Demokrasinin Yaama
Geirilmesindeki nemi
Sivil toplum kurumlarnn gnmzde zel bir nem kazanmas ve zel alanla kamu alan arasnda yer
alan bu kurumlara, oulculuun yaama geirilmesinde, demokrasilerin niteliinin gelitirilmesinde,
umut balanmas belli bir tarihsel gelime sonucunda olmutur.
Bu yazda nce tartmamzn zerinde younlaaca kavramlarn tarih iinde nasl gelitii ksaca ele
alnacaktr. Bu tartma iinde zel alan, kamu alan, sivil toplum ve kamu otoritesi kavramlar merkezi bir
yere sahip olacaktr.
zel alan - kamu alan ayrm aydnlanma sonrasnda kapitalizmin gelimesi ve burjuvazinin
glenmesiyle ortaya kmtr. Tarihsel olarak klasik Yunan toplumunda zel ve kamu ayrm vardr. Ama
daha sonra feodal toplumda byle bir ayrm yoktur. Mudakiyeti rejimlerde siyasal gc elinde tutan
monarkn iradesi ile toplumun iradesi tanm gerei zdetir. Bu durumda zel ve kamu alan ayrmnn
ortaya kmas devlet otoritesinin gayri ahsilemesiyle balar. Bunun ortaya kabilmesi aydnlanma
sonras burjuvazinin glenmesi, kendi alann keyfi mdahalelerden koruyabilmesi ve gvence altna
alabilmesi abalaryla olumutur. Bu gelimeyi daha iyi deerlendirebilmek iin nce devlet m-
dahalesine kar korunmu bulunan zel alann tanmlanmasnda yarar vardr. Burjuvazi, zel alann drt
bakmdan d mdahalelerden korunmasn salamaya almtr. Bunlar ok kapsaml bir mlkiyet
hakk,
mal ve emek piyasalarndaki serbestlikler, dini ve ahlaki inanlar ile ailenin ya da bireyin mahremiyetidir.
Bunlar zel alan gvence altna alan kiisel dokunulmazlk haklardr. Bu alan medeni kanunlar, liberal
mlkiyet anlay ve piyasa mekanizmasnn kurumsallatrlmasyla gvence altna alnmtr.
Gvence altna alnm bulunan zel alandaki bireylerin etkinlikleri iki alt kme iinde toplanmtr.
Sivil toplum diye adlandrlan birinci alt kmede bireyler ekonomik giriimleriyle ve emek arzlaryla yer
alrlar, ikinci alt kme bireylerin ve ailelerin insani ve duygusal ilikilerinin mahremiyet alandr.
Salt zel alandaki aktrlerin oluturduu bir toplumda kaosa ya da anariye dlmesi olasl ok
yksektir. Sistemin ileyiini garanti altna alacak mekanizmalar kurulamamtr. Byle mekanizmalarn
yokluu halinde zel alann dokunulmazlnn gvence altnda olmasndan da sz edilemez. Bu ilev
kamu otoritesince, daha zel deyimiyle devlete yerine getirilecektir. Devlet zel alann dokunulmazlnn
gvencesini salayacak, bu amala iddet kullanma tekelini elinde bulunduracak, zel alandaki aktrlerce
yerine getirilemeyecek ileri yapacaktr.
Kamu otoritesinin zel alan st ilevleri olmasna karn, bireylerden ve zel alandan bamsz olmas
dnlmemektedir. Bu kamu otoritesinin yaptklarnn meru grlmesi ancak bireylerin semeleriyle
temel- lendirilmesine baldr. Eer bu kamu otoritesi kendisini bamsz olarak grmeye balarsa
mudakiyeti dneme dnlm olacaktr. Bireylere ve zel alana dayanan bir kamu otoritesinin
varlndan sz edebilmek iin bir kamu alannn bulunmas gerekir.
Kamu alan bir aleniyet mekandr. Bu aleniyet mekannda bireyler kendilerini ve dncelerini ifade
ederler. Bu alana bireylerin eit katlm esastr. Bu alanda bireylerin eitsizlikleri olabildiince parantez
iine alnarak dta tutulacaktr. Bu alann ilevi eietirel-rasyonel tartmalarn yapld bir mekan
olmasdr. Eer bireyler byle bir karlkl etkileme iine giremiyorsa kamu alan, toplumun genelini
ilgilendiren konularda, eietirel-rasyonel tartmay gerekletirme ilevini yerine getiremez. Toplumun
semelerinin rasyonel bir ynelim kazanmas ancak bu halde olanakldr. Bireylerin semelerinden
toplumsal semelere gemenin pratikte bilinen yolu oylama yapmak ve ounluun oyunu toplumsal
seme olarak kabul etmektir. Eer bu sre ncesinde kamu alannda eletirel-ras-
yonel bir tartma yaplmamsa, bireyler tercihlerini bu tartmadan etkilenerek yeniden belirleme frsatna
sahip olamadysa, oylama srecinin toplumun semelerini ortaya karaca savunulamayacaktr.
Kamu alannn bir aleniyet mekan nitelii kazanabilmesi iin toplumda bunu salayacak kurum ve
kurulularn gelimi olmas gereklidir. Bunlar zaman iinde deiik biimlerde ortaya km ve
eitlenmitir. Bir toplumun kamu alann eitlenmi bu kurumlar birlikte olutururlar. Bunlar arasnda
parlamento, kahvehaneler, salonlar, gazeteler ve dier medya, vb. saylabilir. Siyasi partiler gibi kamu
otoritesini denedemek ya da siyasal gc ele geirmek iin gelien rgtler bu kamu alannda etkili olmaya
alrlar. Byle bir sistemde toplumda g sahibi olmak byk lde kamu alann denedemekle
olanakldr. Bu sistemin geliimi burjuvazinin nclnde olduu iin byk lde onun denetiminde
kalmtr. Bu denetim tarih iinde deiik yollarla kurulmutur. Bunlar arasnda balangta kamu alanna
giriin mlk sahiplii ile snrlandrlmas, daha sonra kamu alannn devletin bir organ gibi onun
denetiminde oluturulmas ve nihayet otoriter olmayan bir biimde sylemsel olarak hegemonik bir
denetimin kurulmas saylabilir.
Kamu alann deneemekte deiik yollarn bulunmas ve balangta burjuvazinin denetimi altnda
olumu olmas bu alann siyasal mcadele konusu olacann bir iareti olarak grlebilir. Bu
mcadelenin etkileri sadece kamu alanyla snrl kalmam, zel alann ve kamu otoritesinin de nitelik
deitirmesi sonucunu vermitir. Bu deiim ok ynldr. Bir yandan oy kullanma hakk tm topluma
yaygnlatrlarak, kamu alan toplumun tm bireylerine almtr. Toplumun ileyiinde ortaya kan
ekonomik eitsizlikler, devletin eitsizlie kar nlemler gelitirmesini zorlamtr. zel alana kamu
otoritesinin mdahalesi ortaya kmtr. Sosyal refah devletinin gelimesi zel ve kamu arasndaki ayrm
bulankla- trmaya balamtr. Ulus devlette, siyasal g sivil topluma gre byk lde otonomi
kazanmaya balamtr. Kamu alann devlet biimlendirir hale gelmitir. Aile daha ok mahremiyet
alanna ekilirken, zel alann dier esi i alan kamunun dzenlemesine konu olarak, byk lde zel
ile kamu arasnda bir alan haline gelmitir.
Toplumlarda kendini tartan bir kltrden, tartmayan, tketimle yetinen bir kltre geilmitir.
Kamu alan eletirel rasyonel tartmann yapld bir platformdan, siyasetin ve i evrelerinin kide
retimini srdr-
225
meine olanak veren, bir propaganda platformuna dnmtr. Bu ise kamu alannn devlet tarafndan
belirlenmesini kolaylatrmtr. Kamu alan yarma ve etkileme mekan olmaktan karak, karlarn
atma alan haline gelmitir. Kamu alan bu ekilde atmal hale geldike ve karlarn uzlatrlmas
ilevini yklendii lde, eletirel-rasyonel tartmalarn gerekletirildii bir platform olma niteliini
yitirmeye balamtr.
Bu dnm iinde siyasal partiler halkn siyasal iradesinin olumasn salayan etkili aralar olmaktan
karak, delegelere kar salama mekanizmalar haline dnmtr. Siyasi pratik iinde himayecilik
yaygnlamtr. Kamu alann eitlerin eletirel rasyonel tartma alan olmaktan kararak, deiik
himayecilik sistemlerinin siyasal gc ele geirmek ve kar salamak iin att bir alan haline
getirmitir.
Siyasal partilerin niteliindeki deimeler ve kamu alannn ilevini yitirmesi temsili demokrasiyi
nemli bir krizle kar karya brakmtr. Bu demokrasi pratii siyasal gcn oluumunu
demokratikletirmekten ok, siyasal gcn kimin tarafndan kullanlacan belirleyen bir srece indir-
genmitir. Siyasal gcn bu srele elde edilmesinden sonra bugnk siyasal parti yaplar iinde
kullanlma biimini demokratik olarak adlandrmak olanakl deildir.
zel alan, kamu alan, kamu otoritesi ilikilerindeki deimeler ve temsili demokrasinin yetersiz
kalmas zerine toplumlarda yeni araylar ortaya kmaya balamtr. Ama bu araylar
deerlendirebilmek, daha yeterli bir zmlemeye tabi tutabilmek iin kreselleen dnyada ulus devlet
olgusunun yaamakta olduu dnme de deinmek gerekir.
Ulus devlet olgusu gnmzde iki ynl bask altnda kalmaktadr. Bunlardan biri kresellemedir.
Artk lkelerin snrlar hala emein yer deitirmesini denetleme ilevini grmekte olmasna karn bilgi,
haber, mal ve sermaye akmlarn denetlemekte byk lde yetersiz kalmaktadr. Bunun sonucu olarak
ulusal ekonomileri ynlendirmekte ulus devletlerin aralar etkinliini yitirmitir. Artk toprak (territory)
zerinde kurulan denetim toplum zerinde denetimin kurulmas iin yeterli olmamaktadr. Bireylerin
kimliklerini doduu yerin belirlemesi olasl gittike azalmaktadr, ikinci nemli gelime oulculuun
anlamnn deimeye balamasdr. Siyasal alanda deiik glerin birbirine dn vermesi anlamndaki
oulculuk yetersiz kalmaya ve kltrel oulculuk
226
talepleri toplumlarn gndeminde nemli bir yer tutmaya balamtr. Farkl kimliklerin tannmas, farkl
gruplarn olduklar gibi var olma (authenticity) hakk talebinin gelimesi, ulus devletin toplumu
homojenle- tirici yaklamlar konusunda byk kukular yaratmtr. Bir kiiyi ya da grubu olduu gibi
tanmamak ya da arptlm biimde tanmak, onlar toplumda aa konumdaki bir varolu biimine
hapsetmek anlamna gelmekte ve bir bask biimi oluturmaktadr. Artk demokrasinin tanmnda temsili
srecin ileyii deil, farkllklarn bir arada yaamasna izin verilmesi n plana gemeye balamtr. Ulus
devlet konusundaki bu gelimeler kamu alan kavramnn yeniden gzden geirilmesini gerektirecek
nemdedir. Bir ulus iin tek bir kamu alanndan sz etmek yerine bir ulus iin oklu kamu alanlarndan
sz edilmesinin uygun olaca fark edilmeye balamtr. Toplumda tek bir kamu alannn etkin olduunun
kabul edilmesi halinde devletin kamu alann denetlemesi onunla zdelemesi kolaylar. Bu da
demokrasiyi toplumdaki oulculuk taleplerine yant veremez hale getirir. Kamu alannn
toplumsallamasna olanak vermez.
Ulus devlet alannda bu gelimeler olurken, zerinde dnlmesi gereken bir baka gelime, sivil
toplum kurumlarnn gittike nem kazanmas olmaktadr. Bu kapsamda yer alan vakflar, dernekler, sivil
inisiyatifler, kozalar vb.den toplumlarn beklentileri gittike artmaktadr. Habitat II. Konferans srasnda
hem dnyada hem de Trkiye'de STK' larn n plana k aka gzlenmitir. STK' 1ar buraya kadar
yaptmz zmlemenin kapsam iinde kamu alanlarnn oklamas olarak yorumlanabilir. Her bir STK
kk bir kamu alan olarak grlebilir. Toplumda benzer kayglar, zlemleri olan bireyler ya da dier
aktrler zerinde gr birlii (consensus) saladklar bir isteklerini yaama geirmek iin bir araya
gelmektedirler. Oluturduklar bu kk kamu alannda, zerinde gr birlii saladklar konular iin,
kendi kaynaklarn, dncelerini ve emeklerini bir araya getirerek onu gerekletirmeye almaktadrlar.
Kazanlarn zel tketim mallar iin harcama zgrlne sahip olan bu bireylerin bir araya gelerek
kazanlarn kendi tanmladklar bir toplu tketim iii harcama zgrlne sahip olmadklar
dnlemez. Yani, STK'lar meruiyederini zel alandan almaktadr. Aslnda temsili demokrasiyle
oluturulan kamu otoritesi de kaynan zel alandan almak durumundadr.
227
Toplumun tmn kapsayan, temsili demokrasinin ilerliini salayan kamu alann ksaca siyasal
kamu alan olarak adlandrabiliriz. Bir toplumda siyasal kamu alan yansra STK'larn ok sayda kk
kamu alanlar oluturmas siyasal kamu alannn ileyiinin bireyleri doyurmay yzndendir. Toplumun
bireyleri, siyasal kamu alann etkileyerek gerekletiremediklerini kendi oluturduklar kk kamu
alanlarnda gerekletirmekte, toplumun kullanmna sunmaktadrlar. Bir toplumda siyasal kamu alan
yan sra ok sayda STK' nn oluturduu kk kamu alanlar mozayiini ksaca sivil toplum kamu alan
diye adlandralm. Sivil toplum alannn aktrleri ok sayda ve eitli isteklerin yaama geirilmesini
salayarak farkllklarn gereklemesine olanak tanyacaktr. Bu noktadan yola karak uzun erimde sivil
toplum alannn gelimesinin siyasal kamu alanna bir gereksinme brakmayaca sylenemez. ok sayda
kk sivil toplum alanlar ve onun eylemlerini gerekletiren zneleri, eer siyasal bir kamu alan ve buna
dayanan bir kamu otoritesi yani devlet yoksa kendilerinden beklenilen ilevleri yerine getiremeyecek ve bir
kaos ya da emrivakiler alan yaratacaktr. Bu nedenle sivil toplum kamu alan ve siyasal kamu alan ve
bunlarn zneleri ancak birlikte var olduklarnda demokrasinin niteliini gelitirecek, o toplumda
yaayanlar iin daha doyurucu sonular doacaktr.
Siyasal ve sivil toplum kamu alanlarnn birlikte varlklarnn gerekli olduunu sylemek yeterli
deildir. Bu iki kamu alannn birbirlerine gre konumlarnn ne olaca zerinde de dnce gelitirmek
gerekir. Bu iki alann ahlak birbirinden farkl olmak durumundadr. Siyasal kamu alannda siyasal gc
ele geirmek iin partiler, siyasal hareketler, bask gruplar atmakta siyasal gc ele geirmek ya da
etkilemek iin faaliyet gstermektedir. Bu gerilimli, baka glerle gr birlii oluturmaktan ok, dier
aktrleri dlama abalarnn younlat bir alandr. Bu alann atmal, gerilimli karakteri denetim
altnda tutulmaya allan tekli bir kamu alan olmasndan domaktadr. Oysa sivil kamu alannn bir
atma alan haline gelmesine gerek yoktur. Burada g uzlamadan, gr birlii salamaktan
domaktadr. Bunun iin bu alanda bulunanlar karlkl bir renme, gr gelitirme sreci iindedir. Ne
olursa olsun kendi grlerini bakalarna kabul ettirmeye u- ramamaktadrlar, katlanlar karlkl
olarak ikna edilmeye aktrlar. Kukusuz byle bir sivil toplum kamu alan iinde farkl gr geliti
renler bulunabilir. Eer bunlar dierlerini ikna edemiyorlarsa bu alan iinde atma karmak durumunda
deildirler. Bu gr benimseyenler kendi kamu alanlarn oluturarak dncelerini yaama geirmeye
alacaklardr. Siyasal kamu alannn atmal ahlakn, sivil toplum kamu alanna tamak tahrip edici
olur.
Bu iki farkl kamu alannda, iki farkl ahlakn egemen olacan sylemek, bu iki alan arasnda bir
etkileme olmayacak demek deildir. STK'larn olumasn salayan bu bireyler, bir toplu tketim hizmeti
retmeye ynelecei gibi, siyasi kamu alann etkileme amacna da ynelebilir. Bu halde iki kamu alan
arasnda bir etkileme sz konusu olacaktr. Ama bir STK siyasal kamu alannda etkili olmaya alsa bile
kendi iinde sivil toplum kamu alannn ahlakna uyulmaldr. STK iine siyasal kamu alannn ahlakn
tamak gerekmez. Siyasal kamu alann etkilemeye alan STK'larn kendi kamu alannda yer alan
bireylerin kendi zel alanndan getirdii bir fedakarlkta bulunmas ya da ortak risk almas beklenir. Bu
bakmdan "sivil itaatsizlik" ilgin bir rnek oluturabilir. Bu STK'larn siyasal kamu alannda etkili olmada
kolayc yollara bavurmamas demektir.
Aslnda siyasal ve sivil toplum kamu alanlarnn yan yana bulunmas iki farkl meruiyet anlaynn
toplumda kendilerine yer amakta yarmas olarak grlebilir. Temsili demokrasiyi kabul etmi ve devlet
sistemini buna gre oluturmu bir toplumda siyasal gcn kullanlmasnn meruiyeti seim srelerinin
ileyiiyle temellendirilmitir. Byle olumu bir meruiyet alan bulunmaktadr. Oysa sivil toplum kamu
alannda gcn olumas gr birliinin salanmasna bal olmaktadr. Burada ortaya kan temel soru
var olan kurumsallam temsili meruiyet sistemi yannda yeni bir meruiyet anlaynn kendisine nasl
bir yer aacadr. Temsili yolla siyasal gc eline geiren toplumun tm adna sz sylemek iddiasn
tamaktadr. Bu toplumun iinde bir grubun salad gr birliini ve bunun oluturduu gc
bakalarn ileri srerek yadsmak gcn kendisinde bulacaktr. Kk kamu alanlarnn kendilerini
kabul ettirmesinde iki seenek ortaya kmaktadr. Bunlardan birincisi STK' larn faaliyederini,
kurumsallam kamu otoritesinin faaliyet alanlar dna ynelterek kendilerine yeni faaliyet alanlar
amasdr, ikincisi ise STK'lar ile kamu otoriteleri arasnda ortaklklar oluturarak her iki meruiyet
temelini biraraya getirmektir.
229
3. Yerel Habitat Gndemlerinin Gelitirilmesinde zlenebilecek Yollar zerine Dnceler
Yerel habitat gndemlerinin gelitirilmesinde, Habitat Gndemi ve stanbul Deklarasyonunun ruhuna
uygun olarak, yerel sivil toplum kamu alannn harekete geirilmesi ve glendirilmesine ncelik
verilmelidir. Byle bir semenin demokratik ileyi bakmndan ne anlama geldiini nceki blmde
inceledik imdi byle bir yaklamn pratikte nasl uygulanabilecei zerinde duralm.
Trkiye'nin hazrlad Ulusal Rapor ve Eylem Plan lke dzeyinde yaplacak yeniden dzenlemelerin
ve izlenecek politikalarn neler olduu zerinde durmaktadr. Bu eylem programnn yaama gemesinin
sorumluluu sadece devlet kurulularndan beklenmiyor. Gerekletirmede STK'lara ve yerel ynetimlere
nemli sorumluluklar dt belirtiliyor. STK'lar ve yerel ynetimlerden sorumluluklarn kendi
balarna yerine getirmeye almas beklenebilecei gibi, yerel habitat gndemlerini de hazrlayarak, daha
etkin biimde yerine getirmeye almalar da beklenebilir. Yerel habitat gndemlerinin hazrlanmasn bir
i program hazrlamann tesinde bu yrelerde ve yerlemelerde yaayanlarn, kentli ve evre haklarna
sahip kmas, bunlarn gerekletirmesinde sorumluluk almas bilin ve heyecannn yaratlmas sreci
olarak dnmek gerekir.
Yerel habitat gndemlerinin hazrlanmas iin bir rgdenmeye gidilmelidir. Her rgtlenme biiminin
byk lde elde edilecek sonucu belirledii gz nnde tunlmaldr. Katlmn yksek olmas,
insanlarn sorumluluk yklenmesi, yaratc glerini harekete geirmesi bekleniyorsa balangta her eyi
denetlemeye alan hiyerarik ilikiler iinde bir rgtlenme olmamaldr, ilgilenenlerin katlmasna ak,
ilgisi azalanlarn ise ayrlabilecekleri gnll katlm biimleri bu rgdenmenin yap talarn
oluturmaldr. Bunlar adlandrmakta Habitat II. Konferans hazrlklar srasnda kullanlan ve
benimsenen koza terimi ok uygun dyor. Bir yerel habitat iin iki tr koza oluturulabilir. Bunlarn bir
blm mahalle kozalar, dierleri ise o yerin sorunlarna dnk olan zel kozalar olabilir. Balang
aamasnda kurulan kozalarn says zaman iinde ilgi duyulan konularn artna paralel olarak artabilir.
Soruna zg kozalarn olabildiince kendi ilgi alanlar iinde kalmasna allmaldr. Yeni konular iin
yeni kozalar oluturulmas yelenmelidir. Kozalar iinde bireyler, ilgili zel ve kamu kurulular yer
alabilir. Koza iinde ve kozalar arasndaki
ilikiler hiyerari iermeyen eitler aras ilikilerdir. Kozalar toplumda her gerekli grd aktrle yatay
ilikiye girer.
Bu yerel kozalarn almalar srasnda ortaya konulan sorunlar iin bulunan zmler, bu zmlerin
yaama geirilmesinde deiik aktrlerin yklenecekleri roller ve verilen szler belirlenir. Bu yerel olarak
retilen zmler ou kez merkezi olarak, o yerden uzakta, sadece teknik bilgiye dayanarak retilen
zmlerden nemli farkllklar ierecektir. nce sorunlar o yerde yaayanlarn katlmyla belirlendii iin
daha gereki olarak ortaya konulmutur. Bulunan zmlerde uzaktan alglanmas olanaksz pek ok
kaynak ve olanak harekete geirilmitir. Hem sorunlarn, hem olanaklarn alglanmas iin yaanan
karlkl renme sreci, kozann kamu alannda yeni bir bilin dzeyi oluturmu ve sorumluluk anlay
ortaya karmtr. Kozalarn faaliyetlerini sadece sorun zmeye ynelmi olarak dnmek doru olmaz.
Kozalar yaam zenginletirecek pek ok trdeki faaliyetin gerekletirilmesi iin de rgtlenebilir. Eer bu
tr kozalarn gelimesi yaygnlarsa yaam biimlerinde nemli deimeler ortaya kmaya balar, yaam
zenginleir.
Gerek mahalle kozalarnn, gerek konuya zg kozalarn almalar tm kozalar ieren yerel habitat
kozas iinde bir araya getirilir. Kozalar ile yerel habitat kozas arasnda bir hiyerari ilikisi yoktur. Yerel
habitat kozas dier koza almalarnn aleniyet kazand, verilen szlerin ak hale geldii, kozalarn
kararlarnn birbirine uyumunun saland, kozalar aras kararlarn oluturulduu bir platformdur. Bu
platform temelde yerel habitat gndemini oluturan i programn saptar. Bu platformda kozalarn
yklendii iler ve dier zel ve kamu kurulularyla oluturulan ortaklklar aklk ve meruiyet kazanm
olur.
Yerel habitadarn i programlarnn baz niteliklerine aklk kazandrmakta yarar vardr. Bu
programlar balangta minimum programlardr. Kozalar altka yeni gr birlikleri olutuka
programlarn kapsamlar genileyecektir. Bu ise, zel alandan daha ok kaynan toplu tketim alanna
kaymas demek olacaktr. Programn zaman iinde genileme nitelii sivil toplum kamu alannn ileyi
zelliinden domaktadr. Ayrca bu program iinde baarlmas ok zor, byk kaynaklar isteyen, siyasal
kamu alannda olumas gerekli projelere yer verilmesi doru olmayabilir. Programn zaman iinde srekli
gelien, eidenen bir program olaca kabul edilince, balangta kolayca gerekletirilen ilere yer
vermenin doru bir
231
seme olduu aldk kazanr. Elde edilecek kk baarlar, kk zaferlerin yaratt heyecan daha
byk katlmlar, kaynaklar harekete geirecek daha byk ve zor projelere ynelinmesi ve bunlarda
baar salanmas kolaylaacaktr.
Kozalar sivil toplum kamu alanlardr. ster tek tek kozalarn olsun ister yerel habitat kozasnn olsun
yneticileri yoktur. Ancak kolaylatrclar olabilir. Kolaylatrc ilev yklenenler kozalarn toplantsn
olanakl klarlar, kozaya katlanlar arasnda haberlemeyi salarlar. Kozalarn almasnda sivil toplum
kamu ahlak egemen olmaldr. Buraya siyasal kamu alan davranlarnn tanmasna katlmclar olanak
vermemelidir. Kozalar yerel siyasal aktrlerin kendilerini sergiledikleri bir alan haline getirilmemelidir. Bu
siyasal kamu alannn alkanlklarnn kozalara szmas demek olur ve onu tahrip eder. Sivil toplum
rgdenmesiyle yerel ynetimlerin ortaklnda siyasal aktrlerin kozalardaki almalarndan beklentileri
kozalar siyasallatrmak olmamaldr. Ortakln yerel yneticiler bakmndan baz yetkilerini blmek
anlamn tarken, katlmclar asndan da bir sorumluluk yklenmek anlam tadn unutmamak gere-
kir. Her iki taraf da bunun bilincinde olmal, bu ilikinin siyasallaarak bir himayecilik (patron-client)
ilikisine dnmesine olanak vermemelidir. Siyasetinin tek beklentisi beldesinde iyi ileyen bir
demokrasinin gereklemesine katda bulunmu olmann getirii olmaldr.
Yerel habitat gndemlerinin hazrlanmasnda zerinde dnlmesi gereken bir baka konu, yerelin
leinin nasl tanmlanacadr. Bunun iin deiik lekler sz konusu olabilir. lk akla gelenler belediye,
metropoliten alan, ile, il, ekolojik btnlkten yola kan su havzalar olmaktadr. Bunun karar yerel
giriimlere braklmaldr. Ama denilebilir ki bir yrede en belirleyici faaliyet ya da sorunun gerektirdii
alan kapsamasnda yarar vardr. Ama yerel habitat gndemlerinin kapsad alanlarn lke mekann
birbirinin stne binmeyecek biimde paylamas sorunu yoktur. Bu ele alta yerel inisiyatiflerle oluan
deiik nitelikte ve lekte yerel Habitat gndemlerinin oluturduu bir kolaj sz konusu olacaktr.
4. Son Deinmeler
Yerel habitat gndemlerinin burada tanmland biimde gerekletirilmesine allmas bu aamada
bir proje dzeyindedir. Bu proje uygulamada etkili olursa Trkiye'de kenderde yaayanlar homojen ve
snrl
232
toplu tketim yapmak zorunda kalmaktan kurtaracaktr. Bu kentlilerin daha sevdikleri, daha kimlikli
evrelerde yaamalarna olanak verecektir. Tm tketimleri ev iine dayankl tketim maddelerine, kiisel
elenceye ve dinlenceye gitmeyecek, tketimlerinin bir ksm da evrenin kalitesinin gelimesine, yaamn
toplumsallamasna ynelecektir. Baka bir deyile insanlar iyi hallarla denmi evlerine amurlu
sokaklardan geerek gelmeyeceklerdir.
Yerel habitat gndemlerinin hazrlanmas kukusuz bir evre ve yaam kalitesi gelitirilmesi projesidir.
Ama bu projenin dayand ereve gz nnde tutulursa, bunun daha ok bir demokrasiyi gelitirme
projesi olduu ortaya kar. Temsili demokrasinin karlat sorunlara bir sivil toplum kamu alan
yaratarak zm bulmaya almaktadr. Temsili demokrasiye dayanan meruiyet alanlaryla kk kamu
alanlarnn gr birlikleri oluturarak yaratt meruiyetlerin bir arada bulunmasn ve yaamasn
salamaya almaktadr. Bu farkllklara izin veren oulcu bir demokrasi anlaynn yaama gemesi
demektir.
Temsili demokrasinin salad meruiyetle oluan kamunun topluma sunduu byk lde
homojenlemi hizmetler, toplumda yaayanlar zel alanlara snmak zorunda brakmaktadr. Bu biraz
da insanlktan uzaklamaktr. nsan olmak bakalaryla birlikte yaamak, birlikte paylaarak bir eyler
yapabilmek demektir. Oysa STK'larn yaratt kk kamu alanlarnda oluan gr birlikleri yaama
gemeye balarsa, bireyler isteklerini gerekletirmek iin zel alanlarna snmak zorunluluundan
kurtulacaklardr. Bireyler bu yeni kamu alanna kmay ekici bulmaya balayacaklar ve yaam
zenginleecektir.
Burada bir nokta zerinde durmak gerekir. Sivil toplum kamu alannn kendisinden beklenen
demokrasiyi gelitirebilme ilevini yerine getirebilmesi, bireylerin zgr olmasna baldr. Bu sre iinde
bireyin kendisini, kamu alannda geerlilii tartmaya ak olmayan domalara teslim etmeyecei
varsaylmaktadr.
Kukusuz byle bir projenin yaama geebilmesi zenli ve srarl abalar gerektirecektir. Ama byle bir
projenin baarya ulaabilmesi byk lde uygulama srasnda srekli olarak birlikte renmeye ve
gelimeye ak olmasna baldr. Habitat II. Konferans hazrlklarndan gnmze kadar geen srede
birlikte renme konusunda olduka yol alnmtr. Bu mitli olmak iin nemli bir nedendir.
233
KAYNAKLAR
52. Giri
Yurttaln ne olduunu anlama konusunda son yllar iinde dnyada ve Trkiye'de bir ilgi
younlamas oldu. Daha nceki yllarda bu kavramn yurttalk bilgisi kitaplarndaki tanm bize
yetiyordu. Onu sorgulama gereksinmesi duymuyorduk. Oysa gnmzde demokrasi, gelitirilmek
amacyla sorgulanmaya baladnda, yurttalk bu tartmalarda merkezi bir konuma sahip bir kavram
olarak ilgi konusu olmaya balad. Yurttaln siyasal, yasal, alansal (territorial), kltrel ve ahlaksal
snrlarnn yeniden izilmesinin gerekte demokrasinin yeniden tanmlanmas anlamna geldii daha iyi
anlald.
53. Ulus Devletin Yurtta
Gnmzde var olan yurtta kavram modernite projesi iinde ulus devletin oluumuyla ortaya
kmtr. Bu kavramnn varl toplumda sivil ve siyasal alann ayrlmasna dayanr. Bu gelime iinde
yurttalk kavram ulus devlet iinde hem sivil hem de siyasal alanlarn olumas bakmndan nemli
ilevlere sahiptir. Yurttaln tanmlanmas devletin yapabileceklerine snr getirerek bireyleri devlete
kar koruyarak zel alann otonomisini gvence altna alr. Byle zel alan gvence altna alnm
yurttalarn semeleri siyasal gcn meruiyetinin dayanan oluturur. Yurttalk bu siyasal toplulua
katlmann lderini belirler. Bu ldere
* Ada Kentliyim dergisinin 1997 ylnda yaymlanan 12. saysnda ss. 65-67'de
yaymlanmtr.
235
sahip olanlarn yasal haklar onlarn zel alann korurken, siyasal haklar siyasal srece eitler olarak
katlmalarn salar. Bir siyasal toplumun yesi olmak koulludur. Bu yeye sorumluluklar ykler.
yeliini srdrebilmesi ve haklardan yararlanabilmesi, sorumluluklarn yerine getirmesine baldr.
zel alanlar gvence altna alnm yurttalarn bir siyasal topluluk oluturmasndan sz edebilmek
iin yurttalar arasnda bir dayanmann, bir tutunumun bulunmas gerekir. Dayanmann varln
salamann en elemanter yolu bir toplumsal kapann gerekletirilmesidir. Bu kapan salamada ulus
devlette genelde iki yola bavurulmaktadr. Bunlardan birincisi bir teki yaratmaktr. Bu yolla bir ulusal
kimlik iddias oluturulmaktadr. Bu homojenletirici ve baka kimliklere ancak ikincil yer veren bir
kimliktir. kincisi ise bir toprakla (territory) snrlamaktadr.
Ulus devlet olgusuna paralel olarak olumu bu yurttalk anlay bir i elikiyi barndrmaktadr.
Ulus devlet kapitalist bir ekonomik sistem iinde korunmu zel alanlar oluturarak yurttalar arasnda
srekli olarak ekonomik eitsizlik yaratmakta ve bu eitsizliin srmesini gvence altna almaktadr. Oysa
yurttalk temelde sz konusu siyasal topluluk iinde yer alan yurttalarnn eitliini ngrmektedir.
Ekonomi alannda eitsizlik yaratc mekanizmalar hkm srerken, siyasal alandaki eitlik iddiasnn
doyurucu olmas ve dayanmay glendirmesi beklenemez. Bu eliki zaman iinde ulus devlederde
refah devleti anlaynn gelimesine ve yurttalarn sosyal haklarnn kurumsallamasna sebep olmutur.
Ulus devlet, refah devleti anlay iinde bir yeniden datm ilevi yklenmitir.
Yurttalk kavramnn tanmlanmasnda bireyin ulus denilen siyasal toplulukla ilikisinin bir aidiyet
ilikisi olarak m yoksa bir yelik ilikisi olarak m yorumlanmas gerektii demokrasi asndan ok
nemlidir. Yurttal bir aitlik ilikisi halinde yorumlamann demokratik olmayan sonular dourabilecei
sylenebilir. Ait olan baml hale gelmitir. Onun dnda varl anlamn yitirecektir. Oysa yelik ilikisi
bir bamllk ilikisi deildir. Onun dnda da bireyin varl anlam tamaktadr. Ulusun iinde yeliini
srdrmesi her an czgr olarak yeniden verilen kararlarla olmaktadr. Bu bak as Renanc ulusuluk
anlayyla tutarldr. Bu halde demokratik bir siyasal katlmdan sz etmek olanakl hale gelir. Oysa
aidiyet ilikisi n plana karldnda bireyin bamszl si- likleir, demokratik olmayan siyasal pratikler
olanakl hale gelir.
236
3. Yurttaln Yeniden Gndeme Gelmesinin Nedenleri zerine
Bizi yurttalk kavram nedenle ilgilendiriyor. Bunlardan birincisi Trkiye'ye zg nedenlerden
kaynaklanyor. Trkiye'de ulus devletin kuruluundan beri 75 yl gemi olmasna ramen ada
anlamda yurttan olumad konusunda ciddi bir tartma balam bulunmaktadr. kinci neden
dnyada kresellemeyle birlikte ulus devletin etkinliini kaybetmeye balamasdr. Bu gelimeler
sonucunda ulus devlet anlayna gre olumu olan yurttalk kavram zerinde de tartmalarn ortaya
kmasdr. nc neden ise Ada Kentliyim dergisinin niteliinden kaynaklanmaktadr. Yerel ynetimler
alannda uzmanlatndan, Ada Kentliyim dergisini yurttalk kavramndaki deiikliklerin yerel ballk-
lar konusunda getirdii yeni yorumlar ilgilendirmektedir. Srasyla bu neden zerinde duralm.
Trkiye'nin Gndemindeki Yeri
Trkiye'nin gndemine yurttan oluamad kaygsnn girmesi genellikle yurttan toplumsal
sorumluluklarn yerine getirmeyii dolay- syladr. Bu sorumluluklarn yerine getirmeyi deiik
boyutlaryla gndeme gelmektedir. Bunlardan birincisi insanlarn bir arada yaama kltrnn
gerektirdii davranlar sergilememesi, sorumluluk yklenmemeleri ve bu bakmdan frsat bir tutum
iinde bulunmalardr. kincisi bireylerin toplumdan tek ynl bir hak talebinde bulunmakta olmalarna
karn, katlmc siyasal pratikler iinde yer almak konusunda byk lde ilgisiz kalmalardr. Kukusuz
bu tutumlar salkl bir demokratik rejimin gelimesinde byk bir engel oluturmaktadr. Toplumda
byle bir sorumluluk ahlaknn gelimemi olmas Trkiye'deki siyasal pratikle ilikili grlmektedir.
Trkiye'de demokrasi pratiini ileten siyasal partiler evresinde gelien siyasal kltr byk lde
himayecilik zerine kurulmutur. ktidara gelen siyasal partinin yandalar partilerinden himayecilik
yapmasn beklemektedirler. Bunu gerekletiremeyen partilerin iktidar olamadklar yargsna kolayca
varlmaktadr. Byle bir siyasal parti yurttalar arasnda ayrmclk yapm olmaktadr. Siyasal alanda
yurttalarn eit muamele grmesi koulunu ihlal etmektedirler. Byle bir pratik, bir yandan tm seimleri
meruiyet iddia edemez bir konuma sokarken, te yandan katlmc pratiklerin gelimesini
anlamszlatrmakta, kendile
237
II
rini eit olarak grmeyen bu bireyler arasnda da sorumluluk ahlak geli- ememektedir. Eer Trkiye'de
yurttalk bilincinin yeterince gelimediinden yaknlyorsa zerinde durulmas gereken ilk konu ite bu
himayecilik kltr olmaktadr.
Kreselleen Dnyadaki Anlam
Yurtta konusunun dnyada gndeme yeniden gelmesi kresellemenin temsili demokrasinin
dayanaklarn nemli lde andrmasyla yakndan ilikilidir. Bir ulus devletin toprann (territory)
ilevi ve anlam deimektedir. Bir lkenin topran ulusu iinde barndran bir kap olarak
kavramsallatrmak artk yeterli olmamaktadr. Bir lkenin toprann bir kap olarak kavramsallatrlp
kavramsallatrlamayaca byk lde snrnn anlamna baldr. Snr eer hibir akm geirmiyorsa
bir lke bir kap olarak dnlebilir. Ama lkelerin snrlarnn nitelii, son yllarda hzlanan
kresellemeyle birlikte her geen gn yeniden tanmlanmaktadr. Gnmzde snrlar artk bilgi, haber,
mal ve kapital akmlarn snrlamyor. Ama emein akmn denetliyor. Bir lkenin iinde yaayanlarn
kaderini ou kez lke dndan alnan kararlar belirlemeye balamtr. lke toprann snrlarnda
salanan (territorial) denetim artk toplumsal denetimi salamann otomatik bir arac olmaktan kmtr.
te yandan kreselleen bir dnyada insanlarn yerle ilikileri de deimektedir. nsanlar bir lke
iinde sadece bir noktaya bal olarak dnmek gereklii temsil etmekte yetersiz kalmaktadr.
Kreselleen dnyann insan, doumundan lmne kadar bir noktaya bal olmamakta, bir yerde
domakta, bir baka yerde renim grmekte, farkl yerlerde almakta, emekliliini farkl yerlerde
geirmektedir, yani yaam boyunca bir gzergah zerinde yaamaktadr. Ayrca insanlarn ayn anda
birden fazla yerle ilikisi bulunmakta bu birden fazla noktay kendi yaam alan olarak grebilmektedir. Bu
gzergahlar ve farkl noktalar bir lkenin topraklar iinde kalmamaktadr. ok sayda lke gibi
Trkiye'de son yllarda birden ok uyruklu yurttal kabul etmek durumunda kalmtr.
Kresellemenin getirdii bu yeni gerekliin konumuz bakmndan bir yansmasn gnmz
dnyasnda insan haklarnn, yurtta haklarnn nne gemesinde gzlemlemekteyiz. nsan haklar artk
uluslar st bir hak haline gelmitir. Hibir ulus insan haklar konularnda uluslararas mdahaleleri
egemenliine saldr olarak yorumlayamamaktadr. Kre
238
selleen dnyann bireyleri hangi lkede yayor olursa olsun insan haklarna sahiptir.
nsan haklar ve yurtta haklar karmza iki farkl kategori olarak ortaya kmaktadr. Tarihsel ve
evrensel olma niteliini tayan insan haklar zaman iinde gelien bir uzlama alann oluturmaktadr.
Yurtta haklarna gre daha snrl bir alandaki uzlamay kapsamaktadr. Bu halde sorulabilecek bir soru
yurtta haklarna gre daha snrl olan insan haklarnn kreselleen dnya iin yeterli olup
olmayacadr. nsan haklar niyet olarak olmasa bile pratikte iki bakmdan snrl kalmaktadr. Bunlardan
birincisi siyasal haklar dieri ise sosyal haklar alanndadr. Bu iki eksikliin her ikisi de insan haklarnn bir
toplulua ve topraa (territory) bal olmadan sadece bireystnden giderek tanmlanm olmasyla ili-
kilidir. Kukusuz kreselleme ulus devletin toprann ya da snrlarnn kurduu toplumsal denetimin
almasn getirmitir. Ama bu almann iki trl araya yol amas dnlebilir. Bunlardan birincisi
snrlarn bulunmad bir mekanda demokrasi pratiinin ne olabileceinin ve buna bal olarak bireylerin
haklarnn ve sorumluluklarnn ne olmas gerektiinin aratrlmasdr. kincisi ise dnyann bugnk
gelime aamasnda tek anlaml snrl alann dnyann tm olduunu dnmek ve bunun iinde
dayanmas olan bir dnya topluluunu hayal etmektir. Bu dnya toplumu siyasal olarak rgtlenebilirse
ve bir yeniden datm mekanizmas gerekletirebilirse byle bir dnyadaki yurttan haklar gnmzn
insan haklarnn tesinde siyasal ve sosyal haklar da ierecek hale gelecektir. Dnya yurttann
haklarndan ayr bir insan haklar kavramna gerek kalmayacaktr.
ADA' nn Gndemindeki Yeri
Kresellemenin beraberinde bir yerelleme getirdii, yerelin anlamn deitirdii ve bu yeni yerel
iinde demokrasinin nasl yeniden kurulabilecei ADA Kentliyim dergisinin son saylarnda ilgisini
younlatrd temel sorunsal olmutu. Bu sorunsal zerinde durmak bizi kanlmaz olarak yeni yerelin
bireyinin tanmlanmas zerinde dnme noktasna getirdi.
Trkiye'de yurtta szc ulus devlet aamasnda ortaya kt iin ulusun toprana referansla
gelimitir. Avrupa'da ise, bu kavramn gelimesinin balangc kent devletleri aamasna tekabl ettii iin
kent k-
239
kndcn gelen bir szck kullanlmaktadr. Yerele iaret eden hemeri szcnn ierii ise yerel
demokrasinin bireyini tanmlamakta yetersiz kalmaktadr. Gnmzde kullanlma biimiyle hemerilik bir
yerden g edenlerin yeni gittikleri yerde kefettikleri bir yaknla iaret etmektedir. Gittikleri yerde
gerekletirilmek istenen bir dayanmay salamakta, himayeciliin etkili olmasna yardmc olmaktadr.
Ama balangta yaanmakta olan yereldeki dayanmay ifade etmemektedir.
Yeni yerel demokrasinin tanmlanmas byk lde bu demokrasinin bireyinin haklarnn ve
sorumluluklarnn yeniden tanmlanmas olacaktr. Bireyin hak ve sorumluluklarnn yerel dzeydeki
dayanmann gerekletirilmesindeki ilevleri yeni koullar iinde aklk kazanrken, bu oluum
kendisine uygun szc de bulacaktr.
4. Yeni Birlikte Yaama Kltrleri ve Dayanma Kalplar zerine
Dnyada yaanan dnmn ortaya kard kreselleme ve yerelleme sreleri yeni topluluk
biimleri ve yeni birlikte yaam kltrleri oluturmakta, dayanma kalplar ortaya karmaktadr. Bu
srecin henz tamamland sylenemez. Ama belli baz zellikleri ortaya kmtr. Bunlar yle
sralayabiliriz.
Bunlardan birincisi tek kimlikli bireyler dnyasndan ok kimlikli bireyler dnyasna geilmekte
olmasdr. Ulus devleder dnyasnda ulusal kimlik, tek hakim kimlik olmak iddiasn tamaktadr. Bu
kimlik dier kimliklere ancak ikincil bir yer brakmaktadr. Dier kimliklere gre konumunu mzakere
etmeye hazr deildir. Oysa kreselleen dnya ok kimlikli bir dnyadr. Bireyler birden fazla yerelliin
yesi, iliki alarnn paras, dnyada yaadnn bilincinde olan bir birey ve bir ulusun yesi olmay
ayn esnada gerekletirmek durumundadr.
Byle ok kimlikli bir dnyada kimlikler atmalar stne ve tekiler yaratarak kurulamaz. Kimlii ve
dayanmay birlikte retilen, birlikte yaratlan salayacaktr. Birlikte baaramayanlarn birlikte olmalar
iin bir gereklilik kalmamaktadr. Bu yalnz ie kar deil, da kar da bar bir birlikteliktir. Zaten i ve
dn ne olduunun belirsizletii bu ortamda da kar bir dmanln formlasyonu da
olanakszlamtr.
Baarlar zerine kurulan, her bireyin stnde kesien ok sayda topluluun bulunmas bireyin
sorumluluklarnn ne olduunu da belirle
240
mektedir. Bu sorumluluklarn tanmlanmasnn iki kayna vardr. Bunlarn birincisi birbirine saygl bir bir
arada yaama kltrn benimsemek, bunun sorumluluklarn yerine getirmektir. kincisi ise birlikte
baarlmak istenilenin ne olduuna gre ayrca belirlenen sorumluluklardr.
Kreselleen bir dnyada bile insann varln gerekletirebilmesi iin bir yerel yaam evresinin, bir
yerel topluluun iinde bulunmas gerekir. Kreselleen dnyann ok kimlikli insannn ok sayda
baarmas gerekenlerden biri de mudaka kaliteli bir yaam evresi ve yerel topluluk oluturmaktr.
Byle bir kaliteli yerel yaam o toplulukta yaayanlar dndan deil, o yerelliin iinden, yerel
topluluun yelerince gerekletirilecektir. Byle bir yerelin yeleri zmleri bakalarndan bekleyen,
himayeci siyasal pratiklere bel balayan bireyler olamaz. Aktif sorumluluk alabilen bireyler olmaldr. Bu
bireylerin oluturduu yerel topluluklar gemitekilerden nitelik bakmndan farkl olacaktr. Bu yeni
yerel, insanlarn yaratclklarn, zgrlklerini snrlayan, bireyi silikletiren, baskc, homojenleti- rici bir
topluluk olmayacaktr. oulculua ak, eitlilik iinde birlii gerekletirebilen, bunu bir zenginlik
olarak deerlendirebilen, yeni katlmlara olanak veren bir topluluk olmay baaracaktr.
Byle ok saydaki topluluun yesi ve paras olabilen bir birey bu topluluklarn yesi olmakla, sadece
deiik sorumluluklar yklenmeyecek, bu topluluklarn paras olmasyla birlikte, haklar da elde edecektir.
Bu nedenle haklar da standartlam deildir; eitlenmitir. Ama bu bireylerin, garanti altna alnm,
olmazsa olmaz olan, en snrl uzlay kapsayan insan haklar bulunacaktr. Bunlar dnya toplumunda
yaayan bir insan olmann asgari haklar olarak dnmek gerekir. Nasl, kreselleen dnyada yaayan
bir insann baarmas gerekenler arasnda, kaliteli bir yaam salayan bir yereli gerekletirmek varsa, ayn
zamanda insan haklarn gerekletiren bir dnyann oluumuna katkda bulunmak da vardr. Ancak insan
haklarn gerekletirebildii lde yerelin kaliteli ve onurlu bir yaam saladn da unutmamak gerekir.
Bu saptamalar bize gnmzde birey ve toplum ilikisinin yeniden dzenlendiini gsterdi. Dikkat
edilirse bu son blmde yurtta ya da dnya yurtta demeden dorudan birey kavramn kullanmaya
baladk. Byle bir tutumun benimsenmesinde artk eski szcklerin anlatlmak istenileni tanmlamakta
yetersiz kalmas ve henz yeni bir szck neril
memi olmasnn etkisi bulunmaktadr. Ama ok kimlikli dnyada yeni bir szce gereksinme
duyulmayaca birey szcnn anlatlmak istenilen iin yeterli olaca da sylenilebilir. Yeni dnyann
ok kimlikli ve ok saydaki topluluun yesi olan bireyi, ok ynl ve eitli olan hak ve
sorumluluklarnn bilincinde olacaktr. Onun bu ok saydaki topluluun hepsinin birden yesi olduunu
belirten ayr bir kavrama gerek olmad, yeni dnyann bireyinin zaten bu nitelii tayaca
sylenebilecektir.
1
242
YEREL DEMOKRAS N KAMU ALANI OLUTURMAK
GEREKR*
1. Giri
Gnmzde dnya ok ynl bir dnm yayor. Bu dnmnn nereye varacan deiik
senaryolar kurarak kavramaya alyoruz. Bunlar arasndan gelecei farkl alardan kavramaya alan
drt ayr senaryonun n plana ktn gryoruz.
Bu senaryolardan birincisi sanayi toplumundan bilgi toplumuna gei zerinde duruyor. Yaanan dnm
teknolojideki deiiklikler asndan kavramaya alyor. Elektronik ve bilgi ilem alanndaki gelimelerin
toplumu nasl dntrecei konusunda kestirimlerde bulunuyor. Bu alandaki gelimeler bilgiyi
ktphanede ya da bir insandaki bilgi birikimi olmaktan kanyor, yaamn iine sokuyor. Bu yaamn
iine sokulma retim alannda emek sermaye ve teknoloji dnda bilginin de bir retim faktr haline
gelmesini salyor. Bilgi iletiim ve ilem kapasitesindeki gelimelerin yaam etkilemesi yalnz retim
alannda kalmyor. Bireyin yaantsn ve oluumunu da etkiliyor.
Bir ikinci senaryo ise gnmzdeki dnm Fordist bir retim biiminden, esnek retim biimine gei zerinde
durarak kavramaya alyor. Benzer izgideki ele al da ayn probleme Fordist birikim biiminden Post-
Fordist birikim biimine gei zerinde durarak yaklayor. Fordist retim biiminde belli ilerde
uzmanlam makinelerle, lek ekonomilerinden yararlanarak, Taylorist i disiplini iinde, homojen, kitle
retimi
* Yeni Trkiye Dergisi, say 20, Mart-Nisan 1998, s. 429 - 436'da yaymlanmtr.
248
yaplmaktadr. Oysa teknolojik gelimelerin salad olanaklar sonucunda, gnmzde bu kat retim
biimlerinden uzaklalarak kk gruplarn beenilerine uygun, eitlenmi esnek retim yaplmaktadr.
Esnek retim deiik biimlerde gereklemektedir. Gelimi ekonomilerde fonksiyonel esneklik sz
konusu olurken, gelimekte olan lkelerde emek kullanmnda esneklik sz konusu olmaktadr.
Birinci trdeki fonksiyonel esneklik, retimde iyi yetimi, farkl alanlarda kabul edilebilir bir etkinlikle
alan (polyvalent) hnerli emein nemini artrmaktadr. Bu durumda toplumda bu tr becerilerden
yoksun hnersiz emek kitlelerinin dlanmas ve isizlik ciddi bir yapsal sorun olarak ortaya kmaktadr.
kinci trdeki, yani fason retim ilikileri iindeki emek kullanmndaki esneklik ise yaratlan art deerin
bllmesinde emein pay dmekte, emein bu pay artrmak iin rgdenmesi dolaysyla g
oluturmas olana yok edilmektedir. Ayn gelimelere birikim biimleri asndan bakldnda, Fordist
birikim biiminin yaptnn, kitlesel retimin srdrlebilmesi iin gerekli al gcn yaratmak
asndan devletin yeniden datm fonksiyonlarn yklenmesinin ve Key- nes'i refah devletinin nem
kazand grlmektedir. Oysa Post-Fordist birikim biiminde retimin eitli kk pazarlara ynelmi
nitelii bu tr bir refah devletini retim bakmndan bir zorunluluk olmaktan karmaktadr.
Olup biteni aklamakta kullanlan nc senaryo, dnyada yaanan dnm kreselleme olarak
kavramlatrmaktadr. Kreselleme gnmzn dnyasnda kendisini deiik yzleriyle gsteriyor. Bilgi
ve haber iletiim sistemlerindeki gelimeler ve ulam teknolojisindeki ilerlemeler her geen gn dnyay
kltyor, karlkl ilikilerin kurulmasnda corafi uzaklklarn caydrc etkisinin hegemonyas ortadan
kalkyor. Kreselleme sadece bir teknolojik olanak olarak ortaya kmyor. Dnya leinde yeni bir
denetim biimi getiriyor. Ulus devleder, snrlarn ya da egemenliklerin srekli olarak yeniden
tanmlanmas karsnda denetim glerini yitiriyor. Ancak kreselleme aslnda kavramsal dzeyde
dnyann tek toplum olmas gibi iyimser bir duruma iaret etmesine karn kresellemenin yaanmakta
olan biimi dnyay btnletirmekten ok, alan ve nfus asndan byk bir kesiminin dlanmas
sonucunu dourmaktadr. Bu dlanmay yaratrken sylem dzeyinde de dlanlmln sorumluluunu
dlanana yklemeyi ihmal etmemektedir.
249
Dnyada olup biteni drdnc kavramlatrma abas modemizmden ne kadar kopulduu zerine
younlayor. Bu bakmdan yaklaldnda olup biteni yksek modernizm gibi deerlendirenler olabildii
gibi post- modernizm olarak adlandranlar da bulunuyor. Ama zellikle toplum bilimleri alannda nesnel
temsilin olanakll zerinde bir tartma srmektedir. Nesnel temsilin olanakszlna ramen, olanakl
olduu varsaymna gre kurulan bilimsel bilginin insanlar var olan dzeni kanlmaz bir gereklik
olarak grmeye ittii zerinde durulmaktadr. Bilimsel bilgiye byle yaklalmas halinde eyleme yol
gsteren de ancak arasal bir rasyonellik olabilmektedir. Bu da bireyin eylemlerini ancak var olan dzeni
yeniden retmeye hapsetmektedir. Oysa siyasal ideolojiler insan zgrletirmenin yeni semeler yapabilir
hale getirmenin olanan aradklarn sylemektedirler. Bu siyasal ideolojilerin amasn becerebildik-
lerini gstermesi gereken bir elikidir.
Hem temsil krizini ama hem de insann seme olanaklarn artrma araylar deiik ynlerde
geliiyor. Bu ynlerden birincisi sadece znellie, duygusalla anlk tepkilere dayanarak geliiyor. Bu
yaklam her eyi herkese gre deiir hale getirdii iin bilginin toplumsallamasn ve varln olanaksz
hale getirmekte ve kendisini yeniden retebilecek bir sosyal sistemin kurulmasn salayabileceinin
garantisini verememektedir, ikinci gelime yn ise bilgiyi znellikler arasndaki uzlamlara dayandran
yeni bir eletirel gerekilik biiminde ortaya kmaktadr. Bu halde hem bilginin varl hem de insanlarn
seme yapabilmesi olanakldr. Byle bir yaklam kendi kendisinin bilincine varm, dolaysyla kendini
eleti- rebilen ve kendisini yeniden yaplandrarak reten ve dntren bir toplum oluumuna olanak
vermektedir.
Bu drt senaryonun her biri zerinde dnldnde hemen grlecektir ki bu gelimeler temsili
demokrasinin modernite projesinden ve ulus devletin temel toplumsal birim olmasndan kaynaklanan
dayanaklarn hzla andrmaktadr. Bu anmay kavrayabilmek iin nce temsili demokrasiyi geerli bir
zm olarak gsteren dayanaklarn neler olduunu, sonra bu dayanaklarn neden ve nasl and ve en
son olarak da yeni bir demokrasi projesi gelitirebilmek iin ne yaplabilecei zerinde duralm.
250
2. Temsili Demokrasiyi Yaklak Bir zm Olarak Savunulabilir Klan n Kabuller
zerine
Trkiye'deki siyasal pratik iinde demokrasi "sandktan kmak"la z- deletirilmi olmasna ve
demokrasinin varl ya da yokluu bu koula bal olarak irdelenmesine karn gerekte temsili
demokrasi ancak bir yaklak zm olarak savunulabilmektedir. Esas olarak istenilen, meruiyeti tartma
d olan dorudan demokrasidir. Aydnlanmann bir insan iin iyi olan ancak o insann
kararlatrabileceine olan inanc karsnda demokrasi meruiyetini insann yaayaca ortam kendi
semeleriyle belirlemesine olanak veren bir rejim olmasndan almaktadr. Bu ise bir dorudan
demokrasidir. Ulus devletler gibi byk ve mekanda dalm topluluklarda dorudan demokrasiyle
ilerlii olan karar verme sreleri olumrulamad iin temsili demokrasi dorudan demokrasiye
yaklak bir zm olarak nerilmitir. Bu nedenle temsili demokrasi srelerine kendi balarna bir
meruiyet atfedilemez. Meruiyetini dorudan demokrasiye yaklak kalabildii srece koruyacak, ondan
uzaklat srece de savunulmas zorlaacaktr.
Temsili demokrasinin dorudan demokrasiye yaklak sonular verecei kabulnn yaplabilmesi baz
n kabullere bal olmaktadr. Buradaki tartmamz srdrebilmek iin ana n kabuller zerinde
duralm. Bunlardan birincisi snrlar belli bir toprak (territory) iinde i tutunumu olan bir topluluun
bulunduunun kabul edilmesidir. Bu n kabul temsili demokrasilerin modernite projesi iinde ulus
devletler iin gelitirilmi bir yaklam olmasyla yakndan ilikilidir. Bu topluluk ayr bir kimlie sahiptir
ve bu kimlik bireylerin kimliini belirlemekte baskn bir konumda bulunmaktadr. Bu toprak iinde
yaayanlarn kaderlerinin byk lde bu devletlerce alnan kararlarla belirlendii varsaylmaktadr.
kinci n kabul bu topluluun kendi topra iinde kendisini yeniden retebilmesi iin bir devlete yani
toplum dzeyinde bir rgtlenmeye gereksinmesinin olduudur. Toplum dzeyinde verilecek kararlarn
neler olduu konusunda ise bir uzla bulunmaktadr. Bu uzla alannn temelinde devlete o toplumdaki
bireylerin zel alannn korunmas ve bireylerle onlarn eitler olduu kabul altnda iliki kurmas
koulunu getirmesi bulunmaktadr. Bunu ou kez insan haklarn korumak ve hukuk devleti olmak
olarak da ifade etmekteyiz. Devletin, zerinde uzlalan grev alan zaman iinde belli bir genileme
gstermektedir. Zamanla bireyin tek ba
251
na retemeyecei, dsallklar olan kamusal mal ve hizmetlerin retilmesi, o toplum iinde yeniden
datm ilevlerinin yerine getirilmesi (refah devleti), o toplumun krize dmesini nleyici ve kalknmasn
sr- drc dzenlemelerin (regulation) gelitirilmesini ierir hale gelmitir.
nc n kabul pratikteki zorluklar dolaysyla devletin kararlarnn kiilerin dorudan semeleriyle
ynlendirilemeyecei, kiilerin seecekleri snrl saydaki temsilcileri eliyle ynlendirilebileceidir. Bu
temsilcilerin de toplumda belli gruplarn semelerini yanstan programlar dorultusunda rgtlenmi
siyasal partilerin kadrolar arasndan yaplan seimlerle saptanacadr.
Drdnc n kabul bu toplumda bir kamu alan bulunduu, bu alanda toplumu ilgilendiren konularda
rasyonel ve eletirel bir tartmann yrtld, siyasal partilerin de devletin effaf olan faaliyetlerini bu
kamu alannda eletirerek, kendi programlarn savunarak, aklayarak seimlerde iktidara yani siyasal
gc kullanmaya aday olabilmeleridir. Toplumun tm aktrlerine ak kalan bu kamu alannda olup biteni
deerlendiren bireyler, kendi semelerine en yakn olan gvendikleri siyasal partilerin adaylarn
seeceklerdir.
Beinci olarak toplumdaki bireylerin genel ve eit oy hakkna sahip olarak yaplan serbest seimlerle
temsilcilerini seecei, bu yolla oluan siyasal iktidarn bu siyasal gc, halkn temsilcisi olduunu
unutmadan yani kamu alanndaki eletirel rasyonel tartmalardan srekli olarak etkilenerek kullanaca
kabul edilmektedir.
Eer bir lkedeki gerekler bu n kabullerdeki koullara uygun ise temsili demokrasinin ileyii iinde
oluan kararlarn eer dorudan demokrasi pratikte iletilebilseydi ulalabilecek kararlarla uyum iinde
olacan varsaymak bir dnce deneyi dzeyinde de olsa olanakl hale gelmektedir.
3. Gnmzde n Kabulleri Anm Olmasna Karn Temsili Demokrasi Pratiklerinin
Srdrlmesinin Sonular zerine
Eer bir nceki blmde zerinde durduumuz n kabuller, dnyann yaamakta olduu dnm
karsnda artk geerliini yitirmi olmasna karn sadece kurumsallam olduu iin bir temsili
demokrasi pratii sryorsa bunu nasl deerlendirmek gerekir? Bu halde var olan temsili demokrasi
meruiyetini sadece zerinde uzlalm arasal bir pra
237
tik olmasndan alr hale gelmektedir. Bu durumda artk dorudan demokrasiye yakn bir zm olmasna
dayanan bir savunma yaplamaz. Dorudan demokrasiye yaklalmak iin bir ey yaplamadndan byle
bir arasalla raz olunmaktadr.
Bu halde temsili demokrasiyle yaplan daha nce kapsam belirlenmi bir siyasal gc kimin
kullanacan belirlemek olmaktadr. Oy okluunu salayan siyasal parti ve onun lider kadrosu byk
lde bu siyasal gcn kullanlma biimini belirlemektedir. Bu halde artk siyasal gcn demokratik
olarak oluumu sz konusu olmaktan kmaktadr. Temsili demokrasi sadece siyasal gc kimin
kullanacan belirlemeye olanak veren bir ara haline gelmektedir. Burada artk arasallk n plandadr.
Eer demokrasi halkn kendi kaderini belirlemesine yani siyasal gcn oluumunun demokratik
olmasna bal olarak savunulamyorsa, sadece arasal olarak savunulur hale geldiyse burada bir yanllk
var demektir. Buna gnmzn insan raz olamaz. Gnmzn gerekliine uygun ilerlii olan bir
demokrasiyi yeniden kurmak iin yeni araylara girer. Byle bir yeniden kurma ilemi zerinde
dnebilmek iin ncelikle temsili demokrasinin n kabullerinin neden gereklikten uzaklat zerinde
durmak gerekir.
4. Temsili Demokrasinin On Kabullerinin Anmas zerine
lk ve en nemli anma temsili demokrasinin arasallk alanna ekilmi olmasndan domaktadr.
Siyasal gcn kullanmnn meruiyetini sadece belli bir toprak (territory) iindeki oy okluunu
kazanmaya baladnzda sorunlar ortaya kmaya balamaktadr. Bu siyasal g belirlendikten sonra
iktidar kazanan siyasal parti meclisteki ounluuna dayanarak, hemen hemen her istediini
gerekletirebilir hale gelmektedir. ounluu her eyi yapar hale getirdiinizde, bu yetkilerin ktye
kullanlmas ok ciddi bir sorun olarak ortaya kmaktadr. Hukuk devleti askya alnabilmekte, insan
haklar ihlal edilebilmektedir. Bu ihlalleri yapanlar oy ounluunu ileri srerek kendilerini hakl
gsterebilmektedirler. Bu ise temsili demokrasiyi savunulabilir klan n kabulleri sralarken grdmz
bu koullarn almasna neden olmaktadr. Kendisini savunulabilir klan erevenin dna karmaktadr.
Bu n kabullere ancak demokrasi kltrnn ok yerleik olduu lkelerde bir lde sadk
kalnmaktadr. Demokrasiye yeni gemi ve demokrasi kltrnn kk-
253
lememi olduu lkelerde temsili demokrasi iinde oy okluuyla siyasal gc ele geirenler kendi karar
alanlarnn snrlanmasn kabul etmek istememektedirler. Tm gcn kendi elinde toplanmasn iktidar
olmann tek koulu olarak grmektedirler. Temsili demokrasinin, meruiyeti oy ounluunda bulan bu
anlay, siyasal gcn kullanln merkezi- letirici ve uygulanan kararlar homojenletirici bir etki yapar.
Gnmz insan artk tm siyasal gc elinde toplayanlarca ynetilmek istememektedir. Gnmzde
demokrasi kelimesi artk tek bana kullanlmamaktadr. Bana mutlaka katlmc ve oulcu szckleri
eklenmektedir. insanlar artk merkezilemi siyasal gcn homojenletirici kararlarn artk tatmin edici
bulmamaktadr. Kendi semelerinin, kendi kararlarnn dorudan uygulanabilecei bir siyasal rejim aray
iindedirler. Bu nedenle katlmclk ve oulculuk talep edilmektedir. Bu istekler demokrasinin
farkllklara olanak veren bir rejim olarak tanmlanmasna neden olmaktadr. Bu noktada ulalan
demokrasi anlay siyasal gcn olumasnn demokratikletirilmesini gerekli klmaktadr. Temsili demok-
raside olduu gibi arasal bir demokrasi anlay artk doyurucu bulunmamaktadr.
Temsili demokrasinin gnmzde eletiri konusu olmas yalnzca arasal nitelii dolaysyla
olmamaktadr. Gnmzde temsili demokrasinin ok sayda baka sorunu vardr. Bunlardan birincisi
yaanan kreselleme ile birlikte dnyann mekansal yapsnda ortaya kan dnmlerle yakndan
ilikilidir. Ulus devletler dnyasnda bir ulus devletin topra (territory) bir kap olarak dnlyordu. Bu
kap iinde yaayanlarn kaderini belirleyen kararlarn byiik lde bu kap iinde alnd varsaylyordu.
Oysa gnmzde eitli nedenlerle bu varsaym srdrmek olana kalmamtr. Bu nedenlerden en
nemlisi lke snrlarnn ya da lke toprann ilevinin ve anlamnn deimesidir. Bir lkenin toprann
bir kap olarak kavramsallatrlp kavramlatrlamayaca byk lde snrnn anlamna baldr. Eer
snrlar hibir akm ge- irmiyorsa, bir lke bir kap olarak dnlebilir. Ama lkelerin snrlarnn nitelii
son yllarda hzlanan kresellemeyle birlikte her geen gn yeniden tanmlanmaktadr. Gnmzde
snrlar artk mal ve kapital akmlarn snrlamyor. Ama emein akmn nemli lde denediyor. Bir
lkenin iinde yaayanlarn kaderini ou kez lke dndan alnan kararlar belirlemeye balamtr. lke
toprann snrlarnda salanan
254
denetim artk toplumsal denetimi salamann otomatik bir arac olmaktan kmtr. Bu topran snrlar
geirgendir. lke iinde yaayanlarn kaderini o lke dnda baka lkelerde alnan kararlar
belirlemektedir. Oysa bu kararlardan etkilenenlerin bu kararlar verenleri oylaryla seme hakk yoktur. Bir
lkenin topra gnmzde olduu gibi kapal bir kap olmaktan knca temsili demokrasinin
meruiyetinin temellendirilme- sinde nemli kavramsal zorluklar ortaya kmaktadr. Temsili demokrasiye
ilikin n kabulleri incelerken zerinde durduumuz birinci n kabul nemli lde anm
bulunmaktadr.
Temsili demokrasinin sorunlarla karlamasnda ikinci neden insann yerle ilikisine ait varsaymnn
nemli lde geersiz kalmasna ilikindir. Temsili demokraside her bireyin ulusal snrlar iinde tek bir
noktada yaad varsaylyor. Bu birey g ederek ulusal snrlar iinde yerini deitirdiinde de sadece
yeni yeri ile ilikili olarak grlmektedir. Oysa gnmzde bir kiinin ulusal mekanda tek noktayla ilikisi
yoktur. ok noktayla birden ilikilidir. Oturduu yer, alt yer, tatilini geirdii yer, sivil toplum
kurumu iinde aktif olduu yer birbirinden ok farkl noktalar olabilmektedir. Oysa gnmzde yerel
ynetim seimlerinde bunlardan sadece birinde oy kullanabilmektedir. Belki bundan da nemlisi bireyin
mekanla ilikisini bir noktaya ballk olarak kurmann yeterli olmaktan kmas ve bir gzergah olarak
dnlmesi gerekliliidir. Gnmzde insanlar bir noktada domakta, baka noktalarda eitilmekte,
almas srasnda deiik noktalarda yaamakta, emekliliini tamamen farkl bir noktada geirmektedir.
Bu yaam yksnn mekansal temsili artk bir nokta deil gzergahtr. Bu gzergah zaman zaman lke
snrlarnn dna da kabilmektedir. nsann mekanla ilikisini gzergah olarak dnmeye balaynca
temsili demokrasiye ilikin birinci n kabul de anm olmaktadr ve temsili demokrasi de meruiyet
dayanaklarn kaybetmektedir.
nc sorun ise temsili demokrasilerde karara oy okluuyla ulalmasndan domaktadr. Bu konu
olduka ok ilenmitir. Arrow oy okluuyla karar verme yolunun i tutarll olan bir semeler
sralamas yapamayacan daha 1950'li yllarda gstermiti. te yandan bu karar sisteminin ounluk
sultas yaratabildii birok rnekte ortaya km bulunuyor. Temelde karar meruiyetini oy okluuna
dayandrdktan sonra siyasal gc elinde tutanlar bunu snrlayan uzlamlar (convention) ken
dileri iin bir ayak ba olarak grmektedirler. Bu sorun daha nce szn ettiimiz n kabullerin
anmasnn da tesinde daha temeldeki bir yetersizlii gndeme getirmektedir.
Drdnc sorun alan semenin ya da yurttan niteliinde ortaya kmaktadr. Temsili demokrasi siyasal
partiler eliyle iletilmektedir. Oysa siyasal parti pratii pek ok lkede himayecilik (boss-client relations)
yaratmaktadr. Yani iktidar sahipleri siyasal sadakat karlnda karar yetkilerini yandalarna kar
datmak iin kullanmaktadr. Bunu yaomayan iktidar sahipleri kendi partilileri tarafndan iktidar
olmamakla sulanmaktadr. Eer bir yerde himayecilik varsa siyasetiler ve yneticiler yurttalar arasnda
ayrmclk yapyor demektir. Bu temsili demokrasinin drdnc n kabulnn gereklememesi sonucunu
dourmaktadr. Demokrasinin temel varsaymlarndan biri olan yurttalarn eidii varsaym ortadan
kalkmaktadr. Byle bir durumda artk herhangi bir seimin sonularnn meruiyetinden sz edilemez.
Ele alacamz beinci sorun toplumdaki her aktrn kolayca etkili olabilecei eletirel rasyonel bir
tartmann srdrld kamu alannn varlna ilikindir. Gnmzdeki siyasal kamu alan bundan
ok uzaktr. Modernite projesi iinde ulus devlet ve temsili demokrasinin olumas srasnda zel alan ve
kamu alannn farkllaarak kamu alannn ortaya k ve yaplanmas tamamen burjuvazinin denetimi
altnda gereklemitir. Bu nedenle kamu alan daha balangcndaki oluumunda tarafsz deildir.
Burjuvazinin devleti nemli lde belirledii bu dnemde devlet byk lde kamu alann igal
etmitir. Kamu alannn serbest oluumundan sz etmek olanaksz hale gelmitir. Gnmzde ise
burjuvazinin denetiminde tekelci olan medyann etkinliinin daha da artt gz nne alnrsa kamu
alannn serbeste oluumunun daha da zorlat ortaya kar. Bu durumda drdnc n kabuln
geerliliinden sz etmek olana kalmamtr.
Temsili demokrasinin zerinde duracam altnc sorunu bireyleri zel alan znesi olmaya hapsetmesi ve
kamu alan znesi olma yolunu tanm gerei kapam olmasdr. Bireyin yaamna anlam katan, doyum
salayan kamu znesi olma alan siyaset iine girmeyen bireylere kapanm bulunmaktadr. Temsili
demokrasi yurttalara kamusal znenin kim olacan seme olanan veriyor. Bu seim gerekletikten
sonra ise bu kamusal znelerin kararlaryla retilen kamusal mal ve hizmetleri tketiyorlar. Ama
256
bu gnmzn insa.n doyurmuyor. nsanlarn demokrasi szcn oulcu ve katlmc nitelemesiyle
birlikte kullanmasnn arkasnda byle bir kamusal zne olma aray bulunmaktadr. Birey kendisine
kamusal zne olma yolunun almasn istiyor. Bireyin kamusal zne olma yolunun tkanm olmas onun
kendisini gerekletirme yolunun snrlanmas anlamna gelmektedir. Bu banda temsili nitelemesinin
bulunduu bir demokrasinin hibir biimde aamayaca bir sorundur.
Temsili demokrasinin amakta zorlanaca yedinci sorun alan moder- nitenin byk lde pozitivizmin
etkisi altnda olan bilim anlaynn ok ciddi eletiriler karsnda bulunmasyla yakndan ilikilidir. Sosyal
bilim alan eer daha nce zerinde durduumuz zere eletirel gerekilik dorultusunda yeniden
ekillenecekse ve bu bilginin oluumunda zneller aras bir uzla ngrlyorsa bu uzlann oluumunda
temsil esasl bir manta dayanma olana bulunamayacaktr.
Temsili demokrasinin dayanaklarn yitirmeye balayarak bir meruiyet kriziyle karlamas
konusundaki saptamalarn saysn daha da artrmaya gerek yok. Karmzda dnyann mekansal
rgdenmesindeki yeni gereklie uygun ve bireylerin beklentilerini gerekletirebilecek olan yeni bir
demokrasi pratii gelitirebilmek sorunu bulunmaktadr. Kukusuz byle yeni bir neriyi gelitirmek
kolay deildir. Bu alanda var olan neriler henz yeterli lde gelimemitir.
5. Siyasal Gcn Oluumunun Demokratiklemesinde Kamu Alannda Oydama Salamann
nemi
Arasal bir demokrasiye raz olmayp demokrasiyi siyasal gcn oluumunun demokratiklemesinde
arayanlar bundan ne anlaldna aklk kazandrmaya almaldrlar. Bunun iin kamu alannda bir
oydama- nn salanmas ile siyasal gcn oluumu zdelii kurulabilir. Kamu alannda salanan
oydama temsili demokrasinin yanamayaca kadar gl bir meruiyet temeli oluturmaktadr.
Kamu alannda bir oydama salamaya dayanan ve ilerlii olan bir demokrasi pratiinin
kurulmasnda nemli zorluklar olduu ileri srlebilir. Bu anlaya gre ilerlii olabilecek demokratik bir
srecin kurulmasnda zorluklar olduunu syleyerek temsili demokrasiye raz olunmas gerektiini
savunmak kandrc olamaz. Pratikte bu kurulamasa bile kamusal alandaki oydamann demokratik olan
talepleri demokratik olma
yanlardan ayrmada kullanlan temel lt olarak grlmesinin ok nemli pratik yararlar vardr. rnein
bir kiinin demokratik davranp davranmadn bu lte gre kolayca ayrabiliriz. Eer bir kii doru
bildiini kamu alanndaki tartmalardan etkilenerek deitiremiyorsa onun demokratik davranamayaca
yargsna ulalabilir.
Temsili demokrasinin doru ve yeterli bir ileyiinden bahsedebilmek iin eletirel ve rasyonel bir
tartmann gerekletirilebildii bir kamu alannn olumas gerekir. Eer byle bir kamu alan
olumadysa, temsili demokrasinin neyi, neden setii belirsiz hale gelir. Temsili demokrasinin ileyii iin
sz konusu olan kamu alan tm toplumu ieren bir kamu alandr. Bu temelde siyasal bir kamu alandr.
Siyasal kamu alannda siyasal partiler yarrken atmal bir alan yaratmaktadr. Bu alan iinde bir uz-
lama oluturmaya alan sylemlerden ok rakiplerini yanma d brakmaya alan sylemler baattr.
Gnmzde kamu alannda etkili olmaya balayan siyasal partiler dnda yeni aktrler var. Bunlar
sivil toplum kurulular (STK) diye adlandryoruz. Gn getike nemleri artan demokrasinin
gelimesinin bir gstergesi olarak kabul edilen bu kurulular kamusal alan asndan bir deerlendirmeye
tabi tutmalyz. Bu kurulular en genel izgileriyle iki gruba ayrabiliriz. Bunlardan birinci gruptakileri
belki de kitle demokratik rgtleri diye adlandrmak daha doru olur. Bu gruptakiler siyasal kamu alann
bir bask grubu olarak etkilemeye almaktadrlar. Baka bir deyile kendi dndaki zel kesim ya da
kamu kesimi aktrlerinin neler yapmas gerektiini sylemektedirler. Siyasal kamu alannn atmal ve
dlayc sylemleri arasnda etkili olmaya almaktadrlar.
Oysa kanmca konumuz asndan daha ilgin olan ikinci gruptaki sivil toplum kurulular, kendileri
bir ey yapmaktadrlar, yani kamusal alan znesi olmaktadrlar. Bu kurulular birer kk ya da ksmi bir
kamusal alan olarak dnebiliriz. Kiiler bir kamusal etkinlii gerekletirmek iin bir araya gelmektedir.
Kendi kamusal alanlarnda bir oydama salayan bu insanlar, kendi zel alanlarndan kaynak aktararak,
zamanlarn ayrarak ve yaratc dncelerinden yararlanarak bir kamusal etkinlikte bulunmaktadrlar. Bu
ele alta oydama ile yapabilme gc (siyasal g) bir zdelik haline gelmektedir. Bu durumda kamusal
alanda meruiyetini temsili demokratik srelerle oluturan siyasal g yannda meruiyetini ok sayda
kk kamusal alandaki oydamalardan alan glerin yan yana
258
yaayacaklar bir gler dokusu ortaya kmaktadr. Bu sivil toplum kurumlar tm kamusal alan
kapsamak iddiasnda deillerdir. Bu alanda birlikte var olmak, bu alan zenginletirmek, bu yolla
oulculuu yaama geirmek iddiasna sahiptirler.
Sivil toplum kurulularna siyasal otorite yannda yer verebilmenin olanakl yolu vardr denilebilir.
Bunu gerekletirmenin birinci yolu STK'larn siyasal otoritenin kendisine grev alan olarak semedii
konularda kamusal mal ve hizmeder retmesidir. kinci yolu STK'lar ile ortaklklar gelitirmektir.
Gnmzde ortaklk nerilen ve uluslararas platformlarda benimsenmi bir yaklamdr. nc yolu ise
devletin STK'lar yapabilir klmay kendisinin en nemli grevlerinden biri olarak grmeye balamasdr.
Kamu alannda siyasal otorite yan sra STK'larn bir arada faaliyet gstermesi siyasal otoritenin mutlak
belirleyiciliinin azaltlmas, yaratc ve oulcu uygulamalara olanak vermesi asndan kmsene-
meyecek bir gelimedir.
6. Son Verirken
Bu irdelemeler bizi ilgin bir noktaya getiriyor. Bir yandan temsili demokrasinin dnyann yaad ok
ynl dnmler karsnda ve zellikle bir lkenin topran bir kap gibi alglama olana kalmadnda,
meruiyetini temellendirmenin nemli glklerle karlatn grdk. te yandan kamusal alanda
oydamay n plana alan bir demokrasi pratiini byk lekli toplumlar iin kurmann zorluunu ortaya
koyduk.
Bu saptamalar bizi ilerlii olan ve bizi gnmzdekinden daha doyurucu bir demokrasinin nasl
kurulabilecei sorusunu sormak noktasna getiriyor. Bu soruya iki farkl dzeyde yant getirilebilir.
Bunlardan birincisi soruyu kuramsal dzeyde tutarl olarak yantlamaya almaktr. Tartmamzn bizi
getirdii nokta snrlar belli olmayan bir toplum iin bir demokrasi pratii tasarlamann olanakl olup
olmadn sormaktr. Bu soruya verilebilecek olanakl bir yant deiik konularla ilgilenenlerin olu-
turduklar alarn oydamalarna dayanan bir demokrasi tasarlamaktr. Bunun kaotik bir sistem
yaratmayacann bir garantisi yoktur. Bu nedenle tek bana asal demokrasinin bir zm olduunu ileri
srmek zordur. Olanakl bir baka yant snrlar olmamak kavramnn yorumlanma- syla gelitirilebilir.
Kreselleme iinde tek olanakl snr dnyadr. Tm dnya iin demokratik bir reglasyon sisteminin
gelitirilme srecini pra
tikte gerekletirmekte zorluklar olsa bile bunu tasarlamak olanakldr. Byle bir kapan salandktan
sonra bunun iinde kaotik olmayan bir alar demokrasisi savunulabilir hale gelebilecektir. Kukusuz byle
bir tasarmn hemen uygulanacan dnmek gereki deildir. Bu nedenle eklektik de olsa var olan
demokrasi pratiini gelitirmeye dnk neriler zerinde durmakta da yarar vardr. nce ulusal devlet
snrlar iinde siyasal iktidarn temsili demokrasi pratii ile oluacan kabul etmek, sonra da bunu
iyiletirme yoluna gitmektir. Bu balamda ilk yaplmas gereken temsili demokrasinin ileyiini eletirel
rasyonel bir tartmann gerekletii bir siyasal kamu alanna dayandrmak ve bu alann deiik neden-
lerle distorsiyona uramasn engellemeye almaktr, ikincisi ise STK'larn kamu alanndaki etkinliini
artrarak STK'lara yaam zenginletirme, oulculuu gerekletirme, bireylere kamusal zne olma yolunu
ama olana salamaktr.
LBERALZM ONTOLOJK KABULLERNDEN YOLA
IKARAK SORGULAMAK*
1. Giri
Liberalizmin 1990'l yllarda siyasal ve ekonomik yaam en yaygn biimde etkileyen ideoloji haline
geldii grlyor. Bu ideoloji toplumda bireye ve insan haklarna verdii nem, piyasa mekanizmasna
verdii ncelik, "braknz yapsnlar" ilkesini benimsemesi, seme zgrln geniletme aray, etkinlik
alan snrlandrlm bir hukuk devletini savunmas gibi zellikleriyle tannyor. Temelde insana gvenen
iyimser bir ideoloji, insana iki ynden gveniyor. Bir yandan bir insann kendisi iin iyi olana ancak
kendisinin karar verebileceine, te yandan insann aklclna inanyor. Bu nitelikleriyle aydnlanma
geleneinden kaynaklanyor. Byle olunca da evrensel olarak geerlilik iddiasn tayor. Yaam btn
olarak sarmaya alyor.
Oysa siyasal pratik iinde uygulanrken ou kez liberalizmin btnl paralanarak ele alnyor.
Genellikle ekonomi ve siyasal alanda liberalizm diye ikiye ayrlyor. Ekonomi alannda liberalizm
benimsenirken, liberalizmin siyasal yn yadsnyor. Liberal ekonomik doktrini benimsediini ama siyasal
alanda muhafazakar olduunu syleyenler kabiliyor. Bunu sylerken muhafazakarlk ile liberallik
arasndaki kard grmezden gelebiliyorlar. Siyasal pratik iinde bu tr elikiler her zaman karmza
kabilir. Siyasal yaamda nem verilen ey kavramlar aras tutarllktan ok alnan sonutur. Kukusuz her
siyasal ideolojinin nihai mihenk ta pratiktir. Pratikteki baarlar ya da baarszlklar o ideolojinin varln
srdrmesini salar ya da yeniden formle edilmesi gereksinmesini dourur.
* Bu yaz Yeni Trkiye say 25, Ocak-ubat 1999, ss. 77-81'de yaymlanmtr.
Bu nedenle de siyasal alanda bir ideolojik erevenin tartlmas pratikteki sonular zerinden
yrtlr. Ama ben bu yazda tamamen farkl bir tutum izlemee alacam. Liberalizmin, bir ideoloji
olarak, pratik zerinden deil, ontolojik kabulleri zerinden bir eletirisini yapmak istiyorum. Her toplum
kuram ve her toplumsal ideoloji gibi liberalizminin gerisinde de birey, toplum ve toplum birey ilikisinin
nitelii zerinde gizil ya da ak olarak yaplm ontolojik kabuller bulunmaktadr. Bu ontolojik kabuller
byk lde gelitirilen kuram ya da ideolojiyi belirlemitir. Eer liberalizmin ontolojik kabullerinin her
birinin ideolojik sonularnn ne olduunu aka ortaya koyabilirsek, bu ontolojik kabullerin
deiikliklerinin nasl farkl sonular yaratabilecei de aklk kazanacaknr. Bylece de liberalizmin
ontolojik kabullerinden kaynaklanan ikin sorunlar kolayca grlebilecektir.
2. Liberalizmin Ontolojik Kabulleri zerine
Liberalizmin birinci kabul bireye ilikindir. Bu birey hedonisttir, sadece kendi hazzn en oa
karmaya alr, ikinci kabul ise topluma ilikindir. Toplum bu atomistik bireylerin bir arada
bulunmasndan oluur. Ayr bir varlk dzeyi tekil etmez.
Bu iki kabul bir arada ele alndnda grlmektedir ki liberalizm sadece bir tek varlk dzeyi kabul
etmektedir. O da birey dzeyindedir. Toplumun ayr bir varlk dzeyi oluturduu kabul edilmemektedir.
Toplumsal dzey bireyin semeleri, eylemleri sonucunda kendiliinden oluandr. Byle olunca da
toplumsal dzeyden, ister yap olarak, ister ulalmak istenilen bir ama olarak bireyin kararlarn ve
semelerini etkileyen bir etki gelmemektedir. Bu bireyi semelerinde zgr brakan bir ontolojidir.
nceden tanmlanm bir toplumsal iyi yoktur. Bireyin zgrln snrlamak iin de nemli bir neden
kalmamaktadr.
Bireyin toplum iindeki varl dier bireylerden tamamen kopuk olarak ele alnmaktadr. Dier
bireylerin varl sadece bireyin zgr semelerini salamak amacyla gz nnde tutulmaktadr. Bu
bireyin zgrlnn snrn dier bireyin zgrl izmektedir. Baka bir deyile, dier bir bireyin
varl iliki kurmak iin deil, onun dsallndan korunmak ve ona dsallk yaratmamak iin kabul
edilmi olmaktadr. Bu halde baka bireylerin varl adeta ilikiden kanmak iin kabul edilmektedir.
262
Toplumsal dzey kabul edilmeyince de devletin varl en aza indirgenmekte, ilevi de sadece bu
dsallklarn olumasn engellemek, ontolojik kabulleri geerli klmak dzeyinde tutulmaktadr.
3. Liberalizmin Ontolojik Kabullerinin Eletirisi zerine
Bir toplum bilim alannn ya da toplumsal ideolojinin ontolojik eletirisi nasl yaplabilir? Eletirinin iki
farkl biimde yaplmas olanakldr. Bunlardan birincisi gereklik bakmndan yaplan bir snamadr. Her
bilim alannn ontolojisi gerein soyudanm bir temsilidir. D gereklik zerinde dnebilmek iin
byle bir temsil gerekmektedir. Ama ontoloji bir kez kabul edilerek benimsendi mi d gerein yerine
geer ve dnceyi belirler. Toplumlarn ok karmak yaplar karsnda gerekliin her ynn tm
ayrntlaryla temsil etme olanakszdr. Ayrca ok ayrntland- rlm ontolojilere dayanarak dnce
gelitirmek de zordur. Bu nedenle genellikle kabul edilen ontolojiler gerekliin ok basitletirilmi bir
temsilidir. Byle olunca da bu basitletirilmi ontoloji zerine kurulan dnce de gerein nemli bir
kesimini dlamak durumunda kalr. Bu da bizi ontolojilerin ikinci snama biime getirmektedir. Bu halde
bir ontolojinin kabulnn ne trde sapmalar yaratt, hangi tr bak alarnn dland gsterilerek bir
irdeleme yaplr.
nce liberalizmin ontolojik kabullerinin geree ne kadar yakn olduu zerinde duralm. Liberalizmin
hedonist, sadece kendi hazzn en oa karan atomistik bireyi insann gerekliinin ne kadar yeterli bir
temsilidir? Bu yaanan gerekliin yani insann ok tek yanl bir temsili olduu aktr. nce insan
atomistik bir birey deildir. nsann temel nitelii baka insanlarla iliki iinde olmasdr. nsan toplum
iinde var olabilen bir canldr. nsan yaamdan bir haz alyorsa, bu kendi iine dnk, sadece insann
biyolojik gereksinmelerinin doyurulmasyla salanan bir haz deildir. Bu hazzn nemli bir kesimi dier
bireylerle olan ilikilerinin varlndan kaynaklanmaktadr. nsann byle, atomistik deil iliki iinde
bulunan bir insan olduu kabul edilince de bu insann salt bencil bir insan olduunu kabul etmek de
imkansz hale gelir. nsanlarn bencil bir yannn olduu belki bir lde savunulabilir bir saptamadr. Ama
insanlarn iliki iinde olduu insanlarn, zntlerine, kayplarna, sorunlarna tamamen duyarsz
olduunu kabul etmek de gerein bir yann hi grmemek ve insana hakszlk etmektir.
Ayr bir toplumsal dzeyin varln yadsmak da gerei yanstmak bakmndan yetersizlikler
dourmaktadr, insanlar bir toplum iinde yaamaktadrlar ve karar verirken, eylemlerini seerken bu
toplumsal dzeyin varln srekli olarak gz nnde tutmaktadrlar. nsanlarn alglad eylem frsatlar
ya da snrlamalar toplumsal dzey tarafndan belirlenmektedir. Bu toplumsal dzey iinde belli bir yap
bulunmaktadr. Baka bir deyile belli bir iliki kalb vardr. Ama bu dzey bireylerin eylemleriyle zaman
iinde srekli deimektedir. Byle bir deimenin yaanmakta olmas bireylerin kararlarnda
eylemlerinde bu yapy gz nnde tutmamas sonucunu dourmaz. Tersine byle bir yapnn farknda
olarak karar verirler, ondan etkilenerek eylem yaparlar.
Bu ksa irdeleme gsteriyor ki gnlk yaantmzda bizim algladmz toplum ve birey ontolojisi
liberalizmin ontolojik kabulleriyle uyum iinde deildir. O zaman nemli bir soru ortaya kmaktadr.
Liberalizm neden bizim saduyumuzla uyum iinde olmayan bir ontoloji semitir? Bu sonnun yantn
ancak liberalizmin ontolojik kabul yerine bireyi iliki iinde olarak gren, toplumun da bireyden farkl bir
varlk dzeyi olduunu varsayan, bireyin eylemlerini kararlatrrken toplum dzeyinin varln gz
nnde tutan ama bu eylemlerin birikerek toplumsal dzeyi deitireceini de kabul eden bir ontoloji
benimsendiinde ileri srlecek olan siyasal ideolojinin nasl deiebilecei ortaya konulduunda aklk
kazanacaktr. Byle bir zmleme liberalizmin ontolojisinin sonular asndan, yani ikinci trdeki bir
eletirisi olacaktr.
Toplumun ayr bir varlk dzeyi olarak kabulnn sonular zerinde duralm. nce byle bir kabuln
tehlikesine deinelim. Bu dzeyin bireyden bamsz kendi bana bir dzey olarak kabul edilmesi insann
zgrl zerinde bir bask kurmak iin kullanlabilmektedir. Bu dzey ister insann semelerinden
bamsz bir yap olarak ortaya konulsun, ister ulalmas gereken bir ama olarak formle edilsin insan
eyletirmektedir. Bu eyleen insan yaarken gerekte daha nceden kendisine toplum tarafnda biilen
rol oynar hale getirilmektedir. Byle bir ontolojik seme oto- riterlie gerekeler oluturmaktadr. Oysa
liberalizmde olduu gibi ayr bir varlk dzeyi olarak kabul edilmezse toplumsal dzen vb. onun yarat
sorunlar, istenilmeyen ynleri tamamyla tartma d kalmaktadr. Bu toplumsal dzenin eletirisi ancak
bireylerin seme zgrlklerini kullanp kullanamadklar asndan yaplabilmektedir, bunun dndaki
eletiriler iin bir dayanak kalmamaktadr.
Oysa burada deinilen iki ynl sakncalarn her ikisinden de kanmak olana vardr. Hem bireyin
seme zgrln koruyan hem de toplum dzeyinin varln kabul ederek onu da eletiri gndeminin
iinde tutan bir ontolojik konum olanakldr. O da toplumsal dzeyin bireyin semelerine bal olarak
oluacan kabul ederek salanabilir. Giddens'in yaplanma kuramnn gerisinde bulunan ontolojik
kabullerde olduu gibi.
imdi de biraz atomistik, hedonist birey kabul zerinde duralm. Gnmzn hkim ekonomi
yaklam neo-klasik iktisat yaznnn arkasnda byle bir kabul vardr. Neo-klasik iktisat erevesi iinde
marjinal maliyetin fiyata eit olmas halinde ekonominin ileyiinin optimum olaca yani kaynaklarn
optimum dalmn salayaca sylenmektedir. Oysa bu optimum anlay toplumda gelirin yeniden
dalmn gndem d tutan bir "pareto" optimumudur. Bu liberalizmin bireyi temsil biimiyle yakndan
ilikilidir. Oysa bu bireyi iliki iinde bir birey olarak temsil edersek ok farkl bir sonuca varrz. Bir bireyin
yaamdan ald hazzn sadece kendi tketimine bal olmadn, iliki iinde olduu bireylerin tketi-
minin de buna katkda bulunduunu kabul edersek toplum iinde gelirin yeniden datmna olanak veren
yeni optimumlar ortaya kar. Toplumdaki eitsizlii grmezden gelme olana kalmaz. Artk liberalizmin
ontolojik kabullerine dayanarak eitsizlii tartma d tutma olana bulunamaz. Yeni ontoloji bu konuyu
kanlmaz olarak gndeme tar. Toplumdaki gelirin yeniden datm, sosyal nedenlerle raz olunan bir
politika olmaktan kar, toplumun etkin ileyii iin gerekli bir mdahale niteliini kazanr.
4. Son Verirken
Gnmzde liberalizm, ideolojisini gl olarak savunabilmek iin doal haklar kuramna
bavurmaktadr. Bireylerin kimse tarafndan kstlanmamas gereken hak ve zgrlkleri vardr. Bireyin
muduluu aramas ve bunun iin ura verebilmesi zgrlklerinin temeli olarak grlmektedir. Devletin
varlk nedeni bireylerin bu doal hak ve zgrlklerini gvence altna almaktr.
Liberalizmin zgrlklere bak daha ok negatif zgrlkler denilen erevede olmaktadr. Sadece
dtan gelebilecek baskc ynlendirmelere kar koruyucu bir zgrlemedir. Bu zgrleme anlay
deiik bakmlardan eletiri konusu olmaktadr. Bu eletirilerden biri liberalizmin onto
265
lojisinde toplumdaki bireylerin zgrlklerini baaryla kullanabilecek aa yukan benzer nitelikleri
olduu varsaylmakta olmasna ynelmektedir. Toplumda gszlerin var olabilecei olasl tamamyla
hesap d kalmaktadr. Gszleri kendi yetersizlikleriyle ba baa brakmaktadr. zgrln bunlar iin
ne anlama geldii sorgulanmamaktadr.
Bu bak asnn uzantsnda bir baka eletiri ortaya kmaktadr. zgrlklerin kullanlmas bireyin
genelletirilmi bir kapasiteye sahibi olmas halinde anlamldr. Genelletirilmi kapasitenin varl pozitif
zgrlkler diye adlandrlr. Ancak zgrln bu ynnn varl halinde negatif zgrlkler anlam
kazanr, yararl hale gelir. Bu genelletirilmi kapasite eitimle elde edilmi bilgi ve hnerler olabilecei
gibi, parasal ya da baka tr kapitalin varl, bireyin toplumsal ilikilerinin yaygnl olarak da
dnebiliriz. Bir toplum bireylerinin bu kapasiteleri elde etmesinde frsat eitliini salayamyorsa salt
negatif zgrlklerin savunulmas toplumdaki eitsizliklerin pekitirilmesi anlamn kazanacaktr.
Gnmzde bireyin zgrln gz ard eden bir siyasal ideolojinin destek bulmas ngrlemez. Bu
nedenle gnmzde gelitirilecek siyasal ideolojiler daha kapsaml yani negatif ve pozitif zgrlkleri bir
arada gerekletirmeyi amalamak durumundadr. Oysa Liberalizmin ontolojisi byle kapsaml bir
zgrln gelitirilmesine kapaldr. Kukusuz bir siyasal parti sylemi iinde bir yandan liberalizme yer
verirken pozitif zgrle de duyarl kalacan syleyebilir. Ama bu eklektik bir sylem olur. Bu nedenle
da ok ikna edici olmaz. Oysa burada yapld gibi liberalizmin ontolojik kabulleri eletirilerek onun
yerine iliki iinde birey ve bireye dayanarak oluturulmu bir toplumsal dzeyin varln kabul eden bir
baka ontolojiden yola kan bir siyasal ideoloji gelitirilebilir. Bu ideoloji toplumda daha kapsaml bir
zgrl gerekletirirken liberalizmin duyarl olmad eidik, hakalk gibi kayglara da eklektik
olmayan yantlar verecektir.
Gnmzde liberalizmin karsnda zgrlk bir baka siyasal ideolojiyi sosyal demokratlar
gelitirmeye alyorlar. Avrupa'da son seimleri kazanarak belli bir baar da gstermi bulunuyorlar.
Ama gelien yeni ideolojinin liberalizmden nemli farklar tad sylenemez. Liberal siyasi partilerin
kolayca ierebilecekleri deiikliklere dayanmaktadrlar. Liberalizm karsnda onun tarafndan hibir
biimde igal edilemez eletirel bir konum oluturamyorlar. Byle eletirel bir konumun elde edilebilmesi
iin
266
liberalizmin ontolojisini yadsyarak yeni bir ontolojik kabule dayanarak ideoloji gelitirmek gerekir. Byle
bir ontolojinin kabul hem iktisat kuramnda ok nemli deiiklikler yaratacak, hem de demokrasi
kuramnda yeni almlar getirebilecektir.
CUMHURYETN ELETRC
KONUMUNUN DEMOKRASNN GELTRLMESNE KATKI
OLANAKLARI*
Demokrasi konusunda gelimi bir kuramsal ereve olmasna karn cumhuriyet konusunda gelimi
ayr bir kuram bulunmuyor. Daha ok cumhuriyeti bir gelenekten sz ediliyor. Kanmca bunun nedeni
her ikisinin de gerekletirmeyi amaladklar arasnda byk bir ortaklk bulunmasdr. Eer demokrasi
hibir sorunla karlamadan, kolayca, baaryla uygulanabilseydi, ayr bir cumhuriyet kavramna
gereksinme duyulmayacakt. Oysa bu gerekleemedii iin var olan demokrasi pratiinin
eletirilmesinden kaynaklanan ya da demokrasiye geite bir aama olarak grlen cumhuriyet kavram
ortaya kmaktadr. Cumhuriyet ister var olan bir demokrasi pratiinin eletirisi olarak, ister demokrasiye
geiin bir aamas olarak ortaya km olsun, ieriini ve meruiyetini demokrasiye referansla
belirlemektedir. Onun tamamlaycs ya da gelitiricisi konumundadr. Ancak demokrasiyle ortak olarak
kavranabilir.
yle ise ortak olan nedir, ayrlk neden ve nasl yaratlmaktadr? Ortak olan konularn birincisi insanlarn
potansiyellerini gerekletirmek iin bir topluluk iinde yaamalar gerektiinin ve bu topluluk iinde
yaamn srdrlebilmesi iin de bir ynetim ilevine gerek duyulduunun kabuldr. kincisi, bu ynetim
ilevinin, siyasal rgtlenme iinde, oluturulan siyasal kurumlar araclyla, toplumda yaayan, birbirine
siyasal bakmdan eit kiilerce kolektif bir egemenlik anlay iinde gerekletirebileceidir.
1. Giri
zgr bireylerin bir topluluk oluturarak onurlu ve kaliteli bir yaam srdrebilmesinin bu konuda
aralarnda toplumsal szlemeler yapabilmelerine ve bunlara uymalarna bal olduunu biliyoruz.
Gnmzn toplumsal szlemelerinden en merkezi neme sahip olannn piyasa kurumu olduunu
syleyebiliriz. Piyasa kurumunu oluturan kurallar toplumdaki bireylerin ekonomik ilikilerini
dzenlemektedir. Bireylerin ekonomi alannda semelerini yaparken ya da zgrlklerini kullanrken
birbirleriyle ilikilerini bu kurallara uygun olarak kurmalar halinde iki yararl sonucun domas
beklenmektedir. Bunlardan birincisi bireyler dzeyindedir, bireylerin ekonomik ilikilerinin ve
sonularnn meru olduunun kabul edilmesidir. kincisi ise toplum dzeyindedir, eer o toplumun
bireyleri bu kurallara gre davranrsa, o toplumun kaynaklarnn optimum biimde kullanlacann ve
toplumun en uygun gelimeyi gstereceinin baka bir deyile toplumsal iyinin salanacann beklenme-
sidir.
Bu iki sonutan birincisi piyasa kurumunun bir toplumsal szleme olmasnn doal sonucudur. Asl
nemli olan ikinci sonutur. Bu kurum konusunda bir toplumsal uzlamann varl ve uzlamann
srebilmesi iin ikinci sonuca ilikin beklentinin gvenirliini korumas gerekir. Bu
* Mart 1999'da tamamlanan, Dnya Bankas'nca finanse edilen Konut Politikas Gelitirme almas iin hazrlanmtr. alma T.C Babakanlk
Toplu Konut daresi Bakanl iin Trk Sosyal Bilimler Dernei tarafndan hazrlanmtr.
272
bak as iinde piyasaya gvenirlik gnmzde iki ayr kanaldan hareketle kurulmaya allmaktadr.
Bir yandan baz kabullerden yola karak kuramsal analizlerle piyasa kurallarna uyulmasnn toplumsal
iyiyi ortaya karaca simule edilmektedir. te yandan gzlemlerden yola karak, grgl almalara
dayanarak piyasa kurallarna uyulan toplumlarda toplumsal iyinin ne lde gerekletirildii
aratrlmaktadr.
Her ne kadar piyasa kurumunun ileyiinin yetersiz kald ynleri grmezden gelen yaklamlar
bulunsa da, ister kuramsal almalar olsun ister grgl almalar olsun piyasa kurumunun toplumsal
iyinin yaratlmasnda birok bakmdan yetersiz kaldn gstermitir. Bu saptamalar piyasa kurumunun
yan sra onun eksikliklerini giderecek, toplumsal iyiye ulalmasn salayacak dzenlemelerin
(regulation) gelitirilmesini gerektirmitir. Piyasa nasl bir toplumsal szleme ise dzenlemeler de bir
toplumsal szlemedir. Meruiyetini ayn kaynaktan almaktadrlar.
Gnmzde toplumsal iyiye ulamakta imdiye kadar zerinde durduumuz iki toplumsal szleme
arasnda;
eklinde bir iliki ngrlmektedir. Bu iliki bize belli bir anda bir toplumda ne tr dzenlemelere
gereksinme duyulacann dier iki deikene bal olarak belirleneceini ortaya koymaktadr. Bir yandan
piyasa mekanizmasnn yetersizlikleri deiik gelime aamasnda ve deiik konjonktrlerde farkl
olabilecek ve zaman iinde deiebilecektir, te yandan ulalmak istenilen toplumsal iyi zaman iinde
srekli olarak yeniden tanmlanmaktadr. Byle olunca da dzenlemeler srekli olarak yeniden
tanmlanmak durumunda kalacaktr.
Dnyann 1970'li yllarn ikinci yarsndan sonra yaad yeniden yaplanma sreci iinde sloganlaan
dzenlemesizleme (dereglation) kavram problemi yanl olarak ortaya koymaktadr. Burada gelitirilen
yaklam iinde sz konusu olmas gereken bir yeniden dzenlemedir. Bir nceki dnemin toplumsal iyi
anlayna ve piyasann yetersizliklerine gre oluturulmu dzenlemeler toplumun kendisini yeniden
retmesinin engeli haline gelmitir. Bu dzenlemelerin bir ksm kaldrlmaktadr. Ama daha az sayda ve
nitelikte de olsa yeni baz dzenlemelere gerek grlmektedir.
Yeniden dzenleme yerine dzenlemesizleme teriminin kullanlmas piyasa mekanizmasnn tek
bana yeterli olabilecei konusunda yanl bir kanya yol amaktadr. Bundan daha nemlisi toplumsal
amal olarak yaplabilecek mdahaleleri gndem dna itmek gibi bir ideolojik tutumla ykl olmasdr.
Oysa yeniden dzenleme dzenlemesizlemeyi de ieren, toplumsal kayglara kapal olmayan daha yeterli
bir kavramlatr- madr.
yle ise karlalan sorun piyasa mekanizmasyla eklemlenebilen bir dzenlemenin nasl
tasarlanabileceidir. Bu ok duyarl tasarlama ilemi zerinde nasl dnlebilecei bu yaznn ana
konusu olacaktr. Bunun iin bu giri blmnde aklanan yaklama uygun olarak nce piyasa
mekanizmasnn bir tanm yaplacak ve ne tr yetersizliklerle kar karya olduu ve bu nedenle ne tr
dzenlemelere gerek yaratt zerinde durulacaktr. ikinci olarak toplumsal iyinin nasl tanmlanabilecei
ele alnacaktr. nc admda ilk iki admdaki hazrla dayanarak iyi ya da uygun bir dzenlemenin
nasl tasarlanarak uygulamada nasl etkili olaca zerinde durulacaktr.
2. Bir Toplumsal Kurm Olarak Piyasa ve Yetersizlikleri zerine
Gnmzdeki piyasa kurumunun insanln geliimi srasnda ortaya kan baka kurumsallamalarn
zerine oturduu sylenebilir. Bunlardan biri mlkiyet dieri ise parann ortaya km olmasdr. Piyasa
kurumu toplumda bireylerin sahip olduklarn karlkl deiimlerini dzenlemektedir. Bir piyasa
kurumunun ileyiinde en kritik neme sahip olan deiken fiyattr. Fiyat piyasada serbeste toplumdaki
aktrlerin sunum- laryla taleplerini eitletirecek biimde serbeste olumaktadr.
Eer bir toplumda yaayanlar kendi yapmak istediklerini piyasada olumu bu fiyatlar gz nnde
tutarak kararlatryor ve uyguluyorlarsa toplumda gerekleen retim ve tketim kompozisyonunun
kaynaklarn en etkin olarak kullanlmasn salayaca baka bir deyile toplumsal iyiyi gerekletirecei
kabul edilmektedir.
Piyasa kurumunun bu tr bir toplumsal iyiyi yaratamad konusundaki eletiriler genel olarak drt
grup altnda toplanabilir. Bunlardan birinci grubu piyasa kuramnn balang kabullerinin gereklemedii
zerinde durmaktadr. Bu kabuller; 1) pazarn mkemmel yarmal olmas,
274
2) retim faktrlerinin mkemmel hareketlilii, 3) mkemmel serbest ticaretin bulunmas, 4) mkemmel
blnebilirliin varldr. Genellikle bilinmektedir ki ekonomik aktrlerden firmalar monopollama ya da
oli- gopolleme ve karteller oluturma eilimindedirler, emek de bu eilimler karsnda rgtlenerek
sendikalamakta, toplu pazarlklar yapmay kurumsallatrmaya almaktadr. Bu durumda fiyatn
piyasada serbeste olumas olana kalmamaktadr. Bu koullar altnda piyasann almas sapmalara
uramakta, ngrlen toplumsal iyiyi yaratamamaktadr. Benzer biimde retim faktrlerinden ne
sermaye ne de emek mkemmel hareketlilie sahiptir. Mkemmel hareketliliin bulunmaynn bireylerin
davranlarndan kaynaklanan nedenleri olduu gibi, lke snrlarnn varl bu snrlarn akkanl
engellemesi gibi kurumsal nedenleri de vardr. Byle mkemmel bir faktr hareketlilii olmad iin de
piyasa kuramnn n grd lkeler ya da blgeler aras eitlik gereklememektedir. Mkemmel serbest
ticaretin varl kabul de mkemmel faktr hareketlilii benzeri eletirilere konu olmaktadr. Mkemmel
blnebilirlik kabul ise ekonomideki lek ekonomilerinden, kapsam ekonomilerine, ylma
ekonomilerine kadar tm dsallklarn yadsnmas anlamna gelmektedir. Bu kabul gerei yanstmad
iin ekonomi kuram iinde kamu mallar ekonomisi gibi geni bir alan ortaya kmtr.
kinci grup eletiriler piyasa mekanizmasnn ileyiindeki karar ltlerinin yaratt sapmalar zerinde
durmaktadrlar. Bu eletirilerden birincisi bir rnn, marjinal maliyetin fiyata eit olaca noktaya kadar
retilmesi ltne ynelmitir. Piyasa kuramnda bir toplumda bu lt gerekletirecek biimde retim
yaplrsa o toplumda retim kompozisyonunun en etkin retim kompozisyonu olaca kabul edilmektedir.
Buna olan temel eletiri ise fiyatn toplumdaki talebin fonksiyonu olarak olutuu, talebin de lkede gelir
dalm tarafndan belirlendii noktasndan hareket etmektedir. Bylece piyasa mekanizmasnn kaynak
dalmna ilikin etkinlik yargs o toplumdaki gelir dalmna bal hale gelmektedir. Bir anlamda piyasa
kuramnn etkinlik iddias eitsizlii koruyucu bir nitelik kazanm olmaktadr.
retim miktarnn marjinal maliyetin fiyata eitlii ilkesini gerekletirecek biimde saptanmas ikinci
bir tr eletiriye konu olmaktadr. Bu eletiri piyasann ileyiinde reticinin ne miktarda retim yapaca
kararn vermek iin marjinal maliyeti hesaplarken, sadece kendi dedikle
275
rini, yani zel maliyeti dikkate almas, bu retimin toplumsal maliyetini hesaba katmamas zerinde
durmaktadr. Giriimci kendi retiminin birok maliyetini topluma ve evreye dlayabildii iin
gereinden fazla retim yapmaktadr. Bu ise evre kirlilii ve benzeri bir ok sorunu dourmaktadr.
ncrup eletiri daha ok grgl saptamalardan kaynaklanmaktadr. Sadece piyasa mekanizmasnn
rasyoneline gre ileyen ekonomik sistemler deiik sklklarda ve deiik derinliklerde bunalmlar
yaamaktadrlar. Grgl olarak yaplan bu saptamalar; eksik tketim, ar retim, KondratiefF dngleri,
hegemonya bunalmlar vb. kuramsal analizlerin gelimesine neden olmulardr. Bunlar da piyasa
mekanizmasnn daha yapsal sorunlarna iaret etmi olmaktadrlar.
Drdnc grup eletiriler ise piyasa kurumunun varlnn gerisindeki mlkiyet anlaynn yaratt
sonular zerinde durmaktadrlar. Piyasa mekanizmasnn ileyiinin sonular byk lde bireylerin ya
da kurulularn balangta mlkiyetleri altnda tuttuklarna baldr. Bir toplumda piyasa ilemleri
sonularnn meru grlebilmesi, bireylerin balang mlkiyetlerinin hakl bulunmasna baldr. Bu
nedenle miras haklar, retim aralar zerindeki mlkiyetler, mlk sahiplerinin toplumsal sorumluluklar
deiik trlerdeki eletirilere kaynaklk etmektedir.
Piyasann bu drt trdeki eletirisinin iaret ettii yetersizlikleri azaltmak ya da ortadan kaldrmak iin
ne tr dzenlemelere gerek duyulduu kolayca karsanabilir. Anti tekelci dzenlemeler, veraset vergileri,
kamu mallarnn retilmesi, kirleten der ilkesinin benimsenmesi vb. gnmz toplumlarnn benimsedii
dzenlemelerdir. Bunlarn saysn daha da artrabiliriz.
Piyasa mekanizmasn neo-klasik iktisat kuram iinde savunan analitik yaklamlar, biraz nce
zerinde durduumuz biimde, ayrntl eletirilere kaynaklk etmektedir. Byle ayrntl eletiriler piyasa
kurumu yannda yer alacak dzenlemelerin mantna aklk kazandrmak asndan yararl olmaktadr.
Ama piyasa kurumunun merkezi nemini korumasn aklamakta yetersiz kalmaktadr. Piyasa
kurumunun merkezi nemini korumas piyasa mekanizmasna ilikin daha genel savunmalardan
gelmektedir. Bu tr savunmalarn bir ksm, Nozick rneinde olduu gibi, piyasa mekanizmasnn negatif
insan haklarn gerekletirmesine dayandrmaktadrlar. Dier tr savunmalar temel de piyasa
mekanizmasnn tmnn arasal
276
bir deerlendirmesini n plana almaktadrlar. Piyasa mekanizmas iinde yaratcln kkrtld, bu yolla
gelimenin saland zerinde durulmaktadr, Hayek'in analizlerinde olduu gibi.
Piyasann savunulmasnn byle eidenmesi, ondan beklenen ilevlerin ok ynl olduunu ortaya
koymaktadr. Bu durumda da bu ilevlerden birisi asndan yaplan eletiriler onun merkezi konumunu
sarsmamakta, bu eletirilerin ek dzenlemelerle karlanmas yoluna gidilmesini gerektirmektedir.
3. Dzenleme Tasarmna Elverili Bir Toplumsal yi Tanmlamas zerine
Belli bir anda bir szleme olarak, dzenleme tasarmnn yaplmasnn, o anda, o toplumda toplumsal
iyinin nasl tanmlandna bal olduunu grmtk. Bu blmde gnmzde toplumsal iyinin
ieriinin ne olduu zerinde durmaktan ok, piyasa kurumuyla eklemlenebilecek bir dzenlemeye
olanak verecek bir toplumsal iyinin tanmlanma biimi zerinde durulacaktr.
Toplumsal iyi deiik biimlerde tanmlanlabilir. Toplumsal iyi somut, ulalmas gereken bir hedef
olarak dtan belirlenmise toplumdaki bireylerin davranlarnn bu hedeflere ulaacak biimde nceden
belirlenmesi sz konusudur. Bu halde durum bir toplumsal mhendislik uygulamas olacaktr. Bireylerin
semeleri ok byk lde yok olmutur. Birey, toplumda kendisi iin daha nce belirlenmi rol
oynayan bir aktre indirgenmitir. Baka bir deyile eyletirilmitir. Bireye ve onun yaratclna nem
veren bir alan kalmamtr.
Bu nedenle piyasa kurumuyla eklemlenebilecek bir toplumsal iyinin tanmlanmasnda gelecekte
ulalacak bir hedef verilmeyecektir. Gelecekte ulalacak olann bireylerin semelerine ve yaratclklanna
bal olarak belirlenmesine izin verecek biimde tanmlanacaktr. Byle olunca toplumsal iyi, toplumun
gelimesi srasnda gerekletirmesi gereken koullarn ya da performans ltlerinin neler olduu
biiminde tanmlanmak durumundadr. Bu koullar ve kriterler en genel olarak bir yandan toplumun
kendisini srekli olarak yeniden retebilmesini salamaya, te yandan insan haklarnn yaama gemesini
ve evresel deerlerin srdrlmesini gerekletirmeye ynelecektir.
277
4. yi Bir Dzenlemenin Nitelikleri zerine
yi bir dzenlemenin zellikleri zerinde durabilmek iin nce dzenlemenin ayrntl bir
tanmlamasn yapalm. En genel olarak dzenleme ile toplumdaki yurttalarn, firmalarn, kurumlarn vb. aktrlerin uymalar
gerekenleri ortaya koyan toplumun meru kabul ettii yollar ve otoritelerce belirlenmi olan bir dizi ara anlatlmak istenmektedir. Bu
aralar olarak, yasalar, merkezi ve yerel ynetimlerin ynetmelikleri, ynetimce bir iin yapmnda meru grlen sreler, toplumca
benimsenmi normlar, ablak kurallar vb. olarak sralanabilir.
Dzenlemenin ne olduunu saptadktan sonra iyi bir dzenlemenin niteliklerinin ne olacana
geebiliriz. Dzenlemenin bir toplumsal szleme olduu hatrlanrsa iyi bir dzenleme ncelikle bir
toplumsal szleme olmann gereklerini yerine getirmelidir. Bunun iin;
Dzenleme meru kanallarla ve gvenilir kurumlar ve kiilerce gndeme getirilmeli,
kararlatrlmal ve uygulanmaldr.
Dzenlemenin amalar aka belirtilmi olmaldr.
Dzenlemenin haka olduu kolayca kavranabilmelidir.
Dzenleme, bu dzenlemeden etkileneceklere aka anlatlm olmaldr.
Uygulamas effaf olmal, uygulamada yneticilerin takdir haklar dar kalmal, yurttalarn
uygulamaya ilikin hesap sorma kanallar ak kalmaldr.
Yaplacak dzenlemenin iyi olabilmesi iin piyasa mekanizmasyla eklemlenmesi ve insanlarn
zgr karar vermelerini salayarak, yaratclklarn engellememesi gerekir. Bu nedenle;
Dzenlemelerin miktar gerekli en az dzeyde tutulmal, bireylerin yaratclklarnn engeli haline
gelmesine izin verilmemelidir.
Dzenlemeler basit, ak, uygulamas kolay ilemler halinde formle edilmelidir.
Dzenlemelerin pahas yarataca faydaya demelidir. Bu nedenle ayrntdaki denetimleri
salamak iin pahal dzenlemeler yapma yoluna gidilmemeli, stratejik, etkisi yksek
dzenlemelere gidilmelidir.
Dzenlemeler birbirini destekleyen, tutarl, biri dierini tamamlayan bir btn halinde
gelitirilmelidir.
278
Yaplacak dzenlemeler toplumun deiik alanlarn kapsayacaktr. Yneldii alann niteliine gre
gelitirilecek dzenlemelerin zellikleri dc deiecektir. Bu yaznn amalar asndan dzenlemeleri,
ekonomik dzenlemeler, toplumsal dzenlemeler, ynetimsel dzenlemeler diye grup altnda
toplayabiliriz. Ekonomik dzenlemeler:
Temelde piyasa mekanizmasnn yaratt distorsiyonlar ortadan kaldrmaya, sorunlar gidermeye
dnk olacaktr. Bunun iin genellikle piyasaya giri ve k koullar, yarmann salanmas ve
fiyat oluumundaki distorsiyonlarn giderilmesi zerinde duracaktr.
Ekonomi alanndaki dzenlemeler konusunda ok dikkatli olmak gerekir. Amalanann dnda
nemli maliyetler etkinlik kayplar yaratabilir. rnein yarma eksiklii haksz rantlar
oluturabilir, te yandan yarmann salanmas konusunda ar srar lek ve kapsam ekono-
milerinden yararlanmasnn engeli haline gelebilir. Bu nedenle ekonomi alanndaki
dzenlemelerin sonularnn srekli gzlenerek amalarn etkili ve etkin olarak yerine getirip
getirmediinin deerlendirilmesi ve yeniden ayarlanmas gerekir.
Bir toplumda dzenleme sisteminin piyasa mekanizmasyla uyumlu olarak gelitirilmesi o
toplumda kamu yararnn gzard edilmesi anlamna gelmemelidir. Unutulmamaldr ki piyasa
mekanizmas da, kendi meruiyetini kamu yararn gerekletirdii iddiasndan almaktadr. Bu
nedenle bir toplumda yeniden dzenlemelere giderken, toplumsal dayanma, salk, eitim,
gvenlik, evresel ve tarihsel deerlerin srdrlmesine ilikin kamu yararn salayc toplumsal
dzenlemelere yer verilmesi kanlmazdr. Toplumsal dzenlemelerde;
Ar detayl dzenlemeler yapmaktan kanlmaldr. Bu dzenlemelerde baarlmak istenilen
performans ltleri verilerek uygulamada yaratc zmlere, yeni teknolojik ve organizasyonel
bululara ak olunmaldr.
Baarl bir dzenleme ynetimin kamu yararn gerekletirme potansiyelini andrmakta
aranmamal, tersine gelitirmekte aranmaldr.
Bir toplumda uygulanacak dzenlemelerin ekonomik ve toplumsal amalarna ulaabilmesi iin
etkili ve etkin, gven duyulan bir ynetimin bulunmas gerekir. Bu nedenle yaplacak ynetimsel
dzenlemelerde;
279
Ynetimin toplumu ynlendirme kapasitesini gelitirmelidir. Bunun iin maliyeti drlmeli,
halka ykledii krtasiye yk azaltlmal, toplumdaki kayrmacla ve yolsuzlua kapal hale
getirilmelidir.
Gnmzn, karmakl ve belirsizlikleri artan dnyasnda, toplumsal sistemlerin
ynlendirilmesinde, hiyerarik ve sadece nceden belirlenmi kiilerin sz sahibi olduu ynetim
anlayyla sonu alnamaz, glerin ve kapasitelerin yatay ilikiler iinde blld ynetiim
anlayna gemek gerekir. Ancak bu koullarda sistem deimelere kar yeterli ynlendirme
kapasitesine kavuabilir.
Dzenlemelerin bir toplumsal szleme niteliinde olmas, toplumdaki her bireyin kendiliinden
bu dzenlemelere uyaca anlamn tamaz. Baz dzenlemeler bir kez ortaya konulduunda
buna uyul- maynda hibir bireyin kar yoktur. Bu dzenlemelere "uzlam" (convention)
diyebiliriz. Bunlar hibir bask gcne gerek duyulmadan uygulanr. Oysa dier baz
dzenlemeler vardr ki, onlara uymayan bireyler toplum aleyhine sonular douran zel karlar
salarlar. Bunlar kurumsal dzenlemeler olarak adlandrlr. Uygulanabilmeleri iin devletin
zorlayc ilevlerinin devreye sokulmas gerekmektedir.
Uygulanmas iin devletin zorlayc ilevlerinin devreye girmesini gerektiren dzenlemelerde,
zorlayc ilevlerin, effaf olarak, ifte standart iermeden, toplumda hakll konusunda gelien
yarglara duyarl kalnarak yerine getirilmesi gerekir. Bu konuda duyarl olunmazsa tm
dzenleme haklln yitirir.
5. Son Verirken
1. Giri
Toplumsal yaamn deiik alanlarndaki gelimelerin merkezi bir neme sahip olsa da sadece piyasa
mekanizmasnn ynlendirmesine braklamayaca, toplumsal iyiye ulaabilmek iin piyasa mekanizmas
yan sra kurumsallam dzenlemelere gereksinme duyulduu bir nceki yazda ele alnmt. Ayn
yazda zaman iinde bir yandan piyasa mekanizmasnn yetersizliklerinin deitii, te yandan toplumsal
iyinin yeniden tanmland iin dzenlemelerin srekli olarak gzden geirilmesi gerektii zerinde
durulmutu. Bu yazda ise zel bir alana inilecek ve kentsel alanlarn gelimesinin ynlendirilmesinde ne
tr dzenlemelere gerek durulduu zerinde durulacaktr. Bunun iin nce kentsel arsann el deitirmesi
ve bu arsalar zerinde yaplacak yaplarn niteliklerinin belirlenmesinde piyasa mekanizmasnn
yetersizlikleri zerinde durularak ne tr dzenlemelere gereksinme duyulaca aratrlacaktr. Daha sonra
kentsel alana ilikin toplumsal iyinin nasl tanmlanaca ve ne tr dzenlemelere gereksinme yaratt
aratrlacaktr. En son olarak da bu dzenlemelerin uygulanmasnda ne tr yaklamlarn tutarl olaca
zerinde durulacaktr.
* Mart 1999'da tamamlanan, Dnya Bankas'nca finanse edilen Konut Politikas Gelitirme almas iin hazrlanmar.
281
2. Piyasa Mekanizmasnn Kentsel Alanlar Ynlendirmedeki Yetersizlikleri
Kentsel gelimede el deitirmesi sz konusu olan mallarn tanmaz olmas ve bu tanmaz mallarn
mekansal yaylmlar bulunmas yznden, kentsel gelimenin salt piyasa mekanizmasnn ileyiiyle iyi
sonu verecek biimde ynlendirilmesi gerekletirilememektedir. Bu alanda piyasa mekanizmasnn
ileyiinden sz edebilmek iin bile daha nceden kurumsallatnlm baz dzenlemelere gereksinme
duyulmaktadr.
Kentsel gelimenin piyasa mekanizmas iinde gereklemesinden sz edildiinde dnlen kentsel
arsalarn ve bunlarn zerindeki yaplarn retilme ve el deitirme kararlarnn piyasada oluan fiyadara
gre verilmesi anlalmaktadr. Bu basit tanmlamada bile zerinde durulmayan gizil bir dzenleme vardr.
ster arsa olsun ister arsa zerinde bulunan bir yap olsun sahip olunan eyin ne ve nerede olduunun
toplumda tartmaya konu olmayacak ekilde belli olmas gerekir. Bu ise bir tapu kayt sisteminin gelimi
olmasn gerektirir. Ancak bu halde piyasa mekanizmas iinde herkesin meru grecei bir mlkiyet hakk
ve bu hakkn el deitirmesi gerekleebilir.
Kentsel gelimeyi buradaki tartmamz bakmndan iki aamal bir retimin sonucu olarak dnmek
doru olur. Modern toplumlarn kurumsallamasyla uyumlu olarak nce tarmsal topraklar kentsel arsaya
dnmekte, daha sonra bu arsa zerinde gerekli kentsel kullanllarn yer alaca yaplar
gerekletirilmektedir.
nce kentsel arsa zerinde duralm. Genel olarak kentin bymesine paralel olarak tarmsal topraklarn
bir ksmnda arsa retilmektedir. Tarmsal topran kentsel arsaya dnm deiiklik getirmektedir.
Bunlardan birincisi tarmsal topran kentsel kullanlara uygun byklklere ayrlmas, ikincisi bu arsaya
ulalmasn salayacak ve bu arsa zerinde yer alacak kullanlarn gerektirdii altyapnn salanmas,
ncs ise bu arsa zerinde yer alacak yaplara ve kullanlara ilikin kararlarn verilmesidir.
Bu dnm gerekte piyasa mekanizmas iinde parselasyon plan denilen bir dzenlemeyle
birlikte gerekletirilmektedir. Eer byle bir parselasyon plan olmazsa kentsel arsann deerini bularak
alnp satlmas, yani piyasann ileyii gerekleemez. Bunun nedeni kentsel arsalarn birbirine bitiik
olarak mekanda yaylmnn, liberal zel mlkiyet
282
anlay ile bir araya geldiinde, yaratt ok yksek dsallklardr. Liberal mlkiyet anlayna gre bir
arsann altnn ve stnn nasl kullanlaca kararnn tamamen mlk sahibinin iradesine bal olaca
kabul edilmektedir. Ama bir arsa sahibi arsas stnde, istedii gibi bir yap yaparsa, bitiiindeki arsann
deerini birden ok drebilecektir. Byle her an risk altnda olan bir maln deiim deeri ise hzla der.
Ayrca rasgele yaplm binalarn ortaya kard bir kentsel doku yaanmaz hale gelebilir. Tm yatrm
israf edilmi olur. Byle olunca arsalar zerindeki imar haklarnn belirlenmesi, gei haklarnn ya da
yollarn garanti altna alnmas gerekir. yle ise bu tr bir parselasyon planlamas piyasa mekanizmasnn
etkin ileyebilmesi iin n koul haline gelmektedir.
Nitekim kent planlama pratiklerinin ilk yllarnda parselasyon leinde planlama byk lde piyasa
mekanizmasnn ileyiini salamak iin gelitirilmitir. Bu tr bir parselasyon planlamas her arsa
sahibinin yaratabilecei dsallklar ya da emrivakileri denedeyerek piyasa mekanizmasnn almasn
anlaml hale getirmektedir. Kentsel arsann alm ve satm riski azaltlm bir ortamda cereyan etmektedir.
Parselasyon planlamasnn kurumsallamasndan sonra zaman iinde bir kentsel arsa zerinde yaplan
yaplarn ve zerinde yer alan kullanlarn yaratabilecei dsallklarn ok eitli olduu fark edilmeye
balanmtr. Bu kullanlarn yaratt grlt, kirlilik vb. negatif dsallklar olabildii gibi, bir arada
bulunma ekonomileri gibi pozitif dsallklar da olabilmektedir. Olumsuz dsallklarn etkisini azaltmak
pozitif dsallklarn etkisini en oa karmak iin yeni dzenlemeler gelimitir. Bunlar kent iinde
blgeleme (zoning) kararlarnn verilmesi yoluyla olmutur. Bu biimde kentin kapsad alanda arazi
kullanma ve younluk bakmndan dzenlemelere gidilmesi tm kentin formunu kararlatran kapsaml
planlama dzenlemelerinin ortaya kmas sonucunu dourmutur. Planlama kentin paralarna ilikin
parselasyon plan yapmaktan karak tm kent formunu denetleyen bir planlama haline gelmitir. Bir
dzenleme olarak planlamann nitelii nemli bir biimde deimitir.
Farkna varlan dsallklarn says arttka dzenlemelerin eidi de oalmaktadr. rnein her
yapnn mimarisi ve grn kamusal bir maldr, insanlar mlk sahibinin verdii kararla gerekleen
binann d grn yaamlar srasnda, oradan gelip geerken tketmektedirler. Bu nedenle bir evrenin
grntsn bozan bir yap orada yaayanlarn
yaam kalitesini etkilemektedir. Bu halde de kamu yararn gerekletirmek iin yaplarn evre estetii
zerine etkilerini dzenleyen kurumsallamalara talep domaktadr.
Eer kentin yeniden yaplanma sreci iinde kentin yaplam ksmlarnda mal sahibinin kararyla
eski yaplarn yklp yaplmas sz konusuysa baka bir tr dsallk ortaya kmaktadr. Eer o toplumda
tarih bilinci gelimise, bir kentin tarihi kimliinin srdrlmesi toplumsal iyinin tanm iinde yer almaya
baladysa, byle tarihi deeri olan bir binann yklmas o topluluun kimliinden kayp gibi ok olumsuz
bir dsallk yaratacaktr. Bu nedenle kentin tarihi kimliinin paras olan binalar zerinde mal sahibinin
kullanabilecei mlkiyet haklarnn toplum yarar adna snrlanmas gndeme gelmektedir. Bu snrlamay
gerekletirecek dzenlemelerin gelitirilmesi ihtiyac domaktadr.
3. Kente likin Toplumsal yinin Tanm
Dzenlemelerin tasarm iin, yalnz piyasann yetersizliklerinin saptanmasnn yeterli olmadn, ayn
zamunda da toplumsal iyinin tanmlanmas gerektii grlmt. Ama bu toplumsal iyinin, piyasa meka-
nizmasyla eklemlenebilecek biimde, bireylerin seme zgrlklerini tamamen ortadan kaldrmayan,
bireylerin yaratclklarna ak biimde tanmlanmas gerektii zerinde durulmutu.
Bir kentin gelimesi srasnda gerekletirilmesi gereken performans ltlerinin belirlenmesinin,
yukarda saylan bu koullar gerekletiren bir toplumsal iyi tanmlamas olduu ileri srlebilir. rnein
havadaki kkrt dioksit miktarnn belli bir dzey altnda kalmas, kentte kii bana den yeil alan
miktarlar, kentte yaayanlara deme koullarna uygun konut salanmas, kii bana belli bir miktar su
salanmas bu trdeki performans lderidir.
Ama bu ltlerin dorudan mekansal bir ierii yoktur. O zaman karmza bir soru kmaktadr.
Acaba bir kent iin toplumsal iyinin tanmlanmasnn mekansal boyutunun tamamen ortadan kaldrlmas
halinde eksik kalan bir yan kalmaz m? Byle bir yan kald kabul edilirse, ikinci bir soru gndeme
gelmektedir. O da kentin toplumsal iyisini mekansal ierii olacak bir biimde tanmlamaya altmzda,
bu tanmlamann bireysel seme zgrln ve yaratcla ak olmay ortadan kaldrmadan nasl
yaplabileceidir? Bunun iin deiik yaklamlar izle
284
nebilir. Bunlardan en basiti, kentsel alanda korunmas gereken tarihsel ya da doal deerleri de saptamak,
bunlar almaz veriler olarak almak ama bunlar dndaki kentsel alann oluumunu kiilerin performans
ltlerini gerekletirmeyi gzeten serbest semelerine brakmaktr.
Daha karmak bir yol, zerinde kamu alannda uzlalm bir kent formunu mekansal ierii belirli bir
toplumsal iyi olarak grme halinde, ortaya kar. Byle bir yol olarak kent formunun oluumunu
denetlerken bireysel dzeyde seme zgrln tamamen ortadan kaldrmayan bir yaklam
ngrlebilir. Bu halde kent formu ve bu forma ilikin belli nitelikler toplumsal iyi olarak tanmlanmtr.
Bu formun iskeletini oluturan altyap sisteminin oluturulmasna kesinlik kazandrlarak bu altyap
sisteminin eiklerini amamak kouluyla bireylerin ve giriimcilerin tercihlerine yaratclklarna ak bir
oluuma izin verilebilir. Burada sralanan eskiz halindeki bu dnceler kiilerin yaratclklarn ve
semelerini ortadan kaldrmadan mekansal ierii olan toplumsal iyileri tanmlama yollar
bulunabileceini ortaya koymaktadr.
4. Kent Gelimesindeki Dzenlemelerin Uygulamadaki zellikleri zerine
Kentin yaplamasnda piyasa mekanizmasn olanakl klan ve dsal- lklar denetieyen
dzenlemelerin ok byk ksmna uymamak konusunda bireysel eilimler yksektir. Bu nedenle bu
dzenlemelerin uygulanabilmesi iin bir kurum olarak dnlmesi ve buna uymayanlar zorlayc
meyyidelere sahip olmas gerekir.
Bir kentsel alanda toplumsal iyiye ulamak iin ortaya konulacak dzenlemelerin says, piyasa
mekanizmasnn engellenmek istenilen dsal- lklarnn eidinin artrlmasna, ulalmak istenilen
toplumsal iyinin tanmlanmasndaki ayrntlarn oalmasna bal olarak hzla artar. Bu dnce ekzersizi
kanlmaz olarak kendi iinde bir aldanmay tamaktadr.
Piyasa mekanizmasnn baarszlklarn gren dzenlemeci, kendi dzenlemelerinin baarszlklarn
aklna getirmemektedir. Piyasann baarszlklar gibi dzenlemelerin de baarsz olmas sz konusudur.
Dzenlemelerin uygulanmasn, ou kez, brokratik aygt eliyle, brokrasiye geni takdir yetkisi alanlar
brakarak yaplmasnn ortaya karaca ok sayda dsallk vardr. Bu dsallklara baz rnekler vermek
gerekirse; d
zenlemelerin uygulanmasnda takdir hakkn yerinde ve zamannda kullanmayan bir ynetimin, bir
giriimcinin byk kayplarna hatta yok olmasna neden olmas, toplumda kayrmacln gelimesi,
haksz rantlar olumas, hukuk devletinin zedelenmesi, yolsuzluklarn yaygnlamas vb. saylabilir. Bu
yorumlardan sonra ilk iliki formlasyonunu yenileyerek yle yazabiliriz.
Piyasa + Piyasa + Dzenleme + Dzenleme > Toplumsal iyi
mekanizmas sapmalar sapmalar
Dzenlemelerin uygulanmasnn da baarszlklar olduunun kabul edilmesi, sadece piyasa
mekanizmasnn sonularna raz olunmas, toplumsal iyiye ulamak arayndan vazgeilmesi sonucunu
dourmamaldr. Her toplumda piyasa mekanizmasnn ve brokratik dzenlemelerin baarszlklarn
birlikte gz nne alan optimum dzenleme araylarna girilmelidir. Her toplumsal iyinin
tanmlanmasndaki incelmilik dzeyi, te yandan bunun iin gerekli dzenlemeler ve bu dzenlemeleri
uygulayacak ynetiim sisteminin kapasitesi arasnda tutarllk aranmaldr. Bu ou kez ar
dzenlemelerden kanmak, dzenlemelerin bir toplumsal mukavele olarak olumasn salayacak
katlmc sreler iinde ortaya kmasn salamak, uygulanmasnda halkn denetiminin devreye
sokulmas yoluyla gerekleecektir.
Byle esnek bir dzenleme sisteminin oluturulmasnda ilk akla gelen yol toplumda dzenleme
kurallarn ve performans lderini ortaya koyduktan sonra toplumun bireylerini projelerini uygulamakta
serbest brakmak ve projeleri bu performans lderini gerekletirip gerekletirmedikleri bakmndan
uygulama sonrasnda denetlemektir.
Oysa kenderdeki imar dzenlemelerinin kurumsallamas genellikle iki izin aamasna sahip
olmaktadr. Birinci aamada yapm iin bir n izin verilmekte inaat bittikten sonra ikinci aamada kullan
izni verilmektedir. Esneklik salamak iin yalnz ikinci aamadaki denetimle yetinilemeyii kentteki
gelimenin kendine zg nitelikleri dolaysyladr. Kentte bir projenin uygulanmasnda ok nemli geriye
dnlmezlikler ve emrivaki etkileri bulunmaktadr. rnein bir kentsel gelime srasnda bir tarihi deerin
ya da doal deerin zarara uratlmas geri dnlmezlii yksek kayplar yaratmaktadr. Bir binann
yapldktan sonra dzenleme kurallarna uymad iin yklmas nemli ekonomik kayplara neden
olacaktr.
Eer bu durumdaki yaplar ok saydaysa dzeltilemez emrivakiler haline gelecektir. Bu nedenlerle kentin
imarna ilikin dzenlemelerde bir n izin sistemi gerekmektedir. On izin geciktirici etkiler tasa da
giriimci iin de gvenli bir yoldur. n izin olmad halde ykm riskiyle karlamas, brokrasinin takdir
yetkileri karsnda tamamen savunmasz kalmas sz konusu olabilir.
Bir kentin imar konusundaki dzenlemelerin uygulanabilmesi iin, bu dzenlemelere uymayan
uygulamalarn ortadan kaldrlmasn salayacak zorlayc meyyidelerle donatlmas gerekmektedir. mar
alanndaki dzenlemelerin etkili olabilmesi iin bu zorlayc ynnn de baarl olarak dzenlenmesi
gerekir. Kurallarn almasnn geri dnlmez emrivakiler haline gelmesine olanak brakmamak iin bu
almalar hakknda ksa sre iinde bilgi salayan, almalar ortadan kaldracak ve bunu zorlayacak
kararlarn ksa srede verilmesini ve uygulanmasn salayacak bir sistemin oluturulmas gerekir. Byle
bir sistemin iletilmesinin bir bask mekanizmas haline gelmemesine zen gstermek gerekir. Bunun iin
hukuk devleti ilkeleri uygulanmal, halkn itiraz kanallar srekli ak tutulmal, dzenlemelerin almasn
engellemekte halkn birbirini denede- mesini glendirecek demokratik yollar yelenmelidir.
5. Son Verirken
54. Giri
Hangi yaklam iinde olursa olsun politika saptanmas bir tasarm sorunudur. Bu tasarm problemi,
mimarlk ve mhendislik alanlarndaki tasarm problemlerinden farkldr. Mimarlk ve mhendislik
alannda belli koullar iinde ak seik belli olan ve amayan hedefleri gerekletirmek iin bir tasarm
sz konusudur. Oysa politika tasarm konusunda ok farkl bir durum vardr. Yksek belirsizliklerin
bulunduu, atan hedeflerin hkm srd, denetim aralarnn gcnn snrl olduu, srprizlere
ak bir alanda politika tasarlanacaktr.
Her politika tasarm alanda gereki deerlendirmeler yapabilmek sorunuyla karlaacaktr.
Bunlardan birincisi ilgilenilen alana ilikin deerlerin netletirilmesidir. Her politika alannn bir normatif
ynnn bulunmas kanlmazdr. Politikann gerekletirmeye alaca toplumsal iyinin ne olduunun
saptanmas gerekecektir. Toplumsal iyinin nasl saptanaca temel bir demokrasi ve ayn zamanda da bir
epistemoloji sorunudur. Pozitivistler iin ayr olarak saptanacak ve daha sonra
arasal bir rasyonellik anlay iinde gerekletirilmeye allacaktr. Oysa eletirel gereki yaklam
iinde ama ve ara ayrmnn anlam kalmaz birlikte kararlatrlmas gerekir. Deerler ve aralar ancak
birlikte net- letirilebilir.
Politika tasarmlarnn zerinde durmas gereken ikinci nemli konu politikann balamnn gereki bir
zmlemesinin yaplmasdr. Bir politikann balamn iki farkl ynyle deerlendirmek gerekir.
Bunlardan birincisi politika analizi ve tasarm yapanlarn iinde bulunduu ortamdr. inde bulunulan
zaman, politika aralarnn nitelii, ele alnlan konuya ilikin bilginin yaygnl, sistem iinde etkileri,
yayma mekanizmalarnn nitelikleri, politika tasarmcsnn gereki olarak deerlendirmesi gereken
faktrlerdir. Politika balamnn ikinci yn da dnktr. Politika nerisinin dorudan etkilemeyi
amalamad, bir veri olarak kabul ettii tm faktrler de politikalarn mutlaka gz nnde tutmas
gereken d balamn oluturmaktadr.
Politika tasarmlarnn nc belirleyici faktrn muhataplarnn eilimleri oluturmaktadr.
Konumamn balangcndan beri politikalarn kiilerin eylemleri iin bir reete olmayp daha ok katalitik
etkiler yapmak istedii zerinde durdum. Politikalarn bu tr etkiler yaratabilmesi muhataplarnn
gayretlerine, i yapma isteklerine baldr.
Bu nedenle politika tasarmn gerekletirenler muhataplarnn eilimlerini yakndan tanmaldrlar ve
muhataplaryla eletirel bir diyalog iinde bulunmaldrlar.
Bu faktr alann grmezden gelen bir politika tasarmcsnn baarl olmas beklenemez. imdi de
bu alana ilikin zmlemeler yaparken karmza kabilecek baz durumlar zerinde duralm.
Bunlardan biri politikalarn gelitirildii ortama ilikindir. Eer trblansl bir ortam iinde bulunuluyorsa
yani toplumda deerler ok hzl olarak deiiyor ve bir kamu alan oluturulamyorsa byle bir ortamda
politika gelitirmenin bir anlam ve olana yoktur. Bu tr ortamlarda baka trde karar stratejileri
uygulanmaldr. Bunun ayrnts zerinde durmayacam. Bu konumamz bakmndan nemli olan
politikalarn baarsnn ancak belli ortamlarda salanabilecei saptamasn yapm olmaktr.
Bir sorunun zlmesinde politika gelitirilmesi sz konusu olduunda politika tasarm yapanlarn bu
sorunun zlebilirlii konusunda n kabulleri olmaktadr. Oysa karmak toplumsal problemlerde bu ka
bul yapmak zordur. Hnzr problemler (wicked) denilen toplumsal sorunlarda bir zmden sz etmek
zordur. nk sorunun ak bir tanm yoktur, sorun zaman iinde nitelik deitirebilmektedir, hangi aa-
mada problemin ortadan kalktnn ya da nitelik deitirdiinin kabul edileceinin lt
belirlenememektedir. Byle hnzr sorunlar karsnda aklc politikalarn gelitirilmesinde ciddi
metodolojik sorunlar bulunmaktadr.
Genellikle politika tasarmclarnn politikalarn gelitirirken setii yaklamlara baktmzda bir tr
olumluyu seme sapmas tadklarn grrz. Politika tasarmclar, bilgi dzeyinin ykseltilmesi,
belirsizliin azaltlmas, dengesizliklerin azaltlmas vb. nitelikleri salayacak biimde tasarmlarn
gelitirirler. Oysa belirsizliklerin, dengesizliklerin de nemli ilevleri olabilir. Hirschmann'n, Lindblom'n
kuramlar bu tr ele allarn olanaklarn ortaya koymaktadr. Dolayl etkilerden yararlanmak isteyen
politika tasarmclar bu olanaklar grmezlikten gelememe- lidir.
Politika tasarm yapanlarn zme durumunda kaldklar nemli bir sorun da gelitirdikleri
politikalarn baarsnn nasl llebilecei olmaktadr. Bu sorunun yantlanmasndaki zorluk politikann
zelliinden ve dayand nedensellik anlaylarndan kaynaklanmaktadr. Eer politikalarn arkasnda
dorusal ya da mekanistik bir nedensellik anlay bulunsayd, etkilerini dolaysyla baarlarn kolaylkla
snamak olanan bulurduk. Oysa kiilerin davranlarn dolayl etkileimlerle ynlendirmeye alan,
bunun iin de sistem tr ilikilerden yararlanan politikalarn etkilerini dorudan gzlemek olana
bulunamaz. Yaplabilecek olan genellikle sistemin performansn deiik bakmlardan lmek ve istenilen
sonulara ulalp ulalmadn aratrmaktr. Bu lderde bir baarya ulald saptansa bile bu
baarnn izlenen politikalar dolaysyla olutuunu iddia etmek yolu bulunamaz. Ayn nedenle bir
politikann uygulanmaya balamasndan sonra beklenmeyen srpriz etkilerle karlalmas ok sk
rastlanan bir olgudur. Bir politikann etkilerinin llmesinin g olmas bir politikann baarszl
halinde yeniden tasarlanmasnda da ampirik verilere dayanlmasnda glkler dourur. Bu nedenle
genellikle politika tasarmlarna olan eletiriler ampirik sonularndan ok n kabullerine yneltilmektedir.
295
4. Kentsel Politakalar zerine
Politika konusunda bu genel tartmay yaptktan sonra bu kavramn kentsel alandaki uygulamalar
zerinde durabiliriz. Kent politikalar konusunda deiik trlerde konumalar yrtlebilir. Kukusuz
somut kentsel politikalardan yola kan tartmalar yaplabilir. Ama bu trdeki yaklamlarn
kolokyumdaki dier bildiriler tarafndan ele alnacan dnerek, ben kentsel politikalar konusundaki
konumam da genellikler dzeyinde tutacam. Bu amala da politika tasarmlarnn zerinde durmas
gereken konuyu ele alacam. Kentsel politikalarn amalar, balamlar ve muhataplarn zmlemeye
alacam.
nce amalar zerinde duralm. Politika alannda ekonomi paradigmasnn hakimiyeti tartmalarn
etkinlik (efficiency) ile hakalk (equity) amalar zerinde younlamasna neden olmutur. Bu tartmada
bu iki ama genellikle birbirinin kart olarak ele alnmakta bu ikisi arasnda dengenin nasl
salanabilecei zerinde durulmaktadr. Byle bir ele al tm sosyal amalarn bir etkinlik kayb olarak ya
da ekonomik paha olarak grlmesine neden olmaktadr. Bu bir gerek olmaktan ok analiz iin seilen
yaklamn yaratt bir sonutur. Bu iki ama arasndaki kartlk ancak pozitivistik politika bilimleri
erevesi iinde sz konusudur. Oysa eletirel gerekilik yaklam iinde byle bir kartlk iddias
savunulamaz hale gelir. Ekonomik politikalar alanna ilikin bu ama tartmalar byk lde kentsel
politikalar alan iin de geerlidir.
evre hareketinin gelimesi sonucu Brundtland Raporu diye tanmlanan "Ortak Geleceimiz" kitabnn
yaynlanmasndan sonra gndeme gelen dier bir politika amac srdrlebilirlik (sustainability)
olmutur. Bu ilke nesiller aras bir hakalk ilkesidir. Nesiller aras bir hakalk ilkesinin ayn nesil iindeki
hakala duyarsz olamayaca dnlrse onu da iermesi gerektii kolayca kavranabilir. Bu saptama
bizi bir baka noktaya getiriyor. Byle olunca da srdrlebilirlik hakalk kavramnn kapsamnn
geniletilmesi olarak dnlebilir. Bu amacn da etkinlie gre konumunu bundan nce yaplan tartma
erevesinde dnmek gerekir.
Srdrlebilirlik daha ok yenilenebilir kaynaklarn kullanlmas asndan anlaml bir amatr. Bu da
srdrlebilirlii kentsel politikalar asndan da anlaml bir ama haline getirmektedir. Ama kanmca
kentsel politikalar iin etkinlik, hakalk ve srdrlebilirlik yeterli bir amalar
erevesi oluturmamaktadr. Bunun tesinde bir amacn konulmas gerekmektedir. Bu amac Habitat II.
Kongresinde Trkiye temsilcileri "ya- anabilirlik" olarak tanmlamlar ve kabul ettirmilerdir.
Yaanabilirlik ksaca insan haklarnn kentsel yaamda uygulamaya kavuturulmas diye tanmlanabilir.
Burada ayrntya girmeye gerek yok. Ayrnt iin Trkiye Ulusal Raporu ve Eylem Planna bavurulabilir.
ikinci olarak kentsel politikalarn balam zerinde duralm. Kentsel politikalarn tasarmnda etkili
olabilecek ok sayda faktr vardr. Bunlarn nemli bazlar zerinde duralm. Bunlardan birincisi kentin
salad yksek dsallklardr. Kent bir dsallklar mekandr. Bu dsallklar bir yandan bir kentsel
politikann dayanaca olumlu dolayl etkilerin yaratlmasnda ok nemli bir etken oluturabilecektir, te
yandan bir politikann srpriz sonularla karlamasnn temel nedenlerinden biri de yaratlan negatif
dsallklar olabilecektir. Bu saptamalar bizi kentsel politikalarn byk lde bir dsallk denetimi
anlamna gelebileceini ortaya koymaktadr. Dsallklar zellikle kentsel politikalarn etkinlik amacn
gerekletirebilmesi bakmndan nem kazanmaktadr.
Kentsel politikalarn balamn oluturmak bakmndan nem kazanan ikinci etken kentin bir rantlar
alan olmasdr. Her kentsel gelime kentin randar yzeyinin deimesi sonucunu ortaya karmaktadr.
Belki bu tek bana nemli deildir. Bu liberalist mlkiyet anlayyla bir araya geldiinde karmak bir
politika sorunu yaratmaktadr. Hibir katks olmayan arsa sahibi toplumun yaratt bu deer artnn
sahibi haline gelmektedir. Bunun ise kentsel politikalarn hakalk amac bakmndan kritik bir neme
sahip olduu aktr. Kentin bir randar yzeyi olduunu grmezden gelen politikalar gerein nemli bir
boyutuna gzlerini kapam olacaklardr.
Kentsel sorunlarn nemli bir ksmnn hnzr (wicked) problem olma zellii politika tasarmlarn
srprizlere ak hale getirmektedir. ou kez kentin bir dnemdeki sorununu zmek iin gelitirilen
politikalar belli bir sre iin zm gibi grlmesine karn, bir sre sonra uygulamalarn sonularnn
birikmesiyle yeni bir problemin kayna haline dnebilmektedirler.
Bu dnmn arkasnda birikerek yaplama srecinin ortaya kard gerekliin etkisi bulunduu
kadar, toplumda evre standartlar konusundaki beklentilerin ykselmesinin etkilerini de grmek
olanakldr.
297
Kukusuz kent sorunlarnn hnzrlk nitelii kent politikalarnn tasarlanmasnn karsnda ok ciddi bir
tehdit unsuru olarak durmaktadr.
Kentsel politikalarn balam bakmndan etkili bir baka etken zlmek istenilen kentsel sorunun
arkasnda bir toplumsal hareketin bulunup bulunmad olmaktadr. Eer arkasnda gl bir toplumsal
hareket varsa kentsel politikalar konservatizme mahkum olmayacak, daha radikal yeniden dzenlemeleri
nerebileceklerdir.
nc olarak kentsel politikalarn muhataplar zerinde durmak gerekecektir. lk bakta kentsel
politikalarn muhataplarnn kentlerde yaayanlar olduunu sylemek doru bir saptama olarak
grlebilir. Oysa bu ok yzeysel bir saptama olacaktr. Bir kentsel politikann etkisini kentte mlk sahibi
olanlar ve mlk sahibi olmayanlar asndan farkllatrmak gerekir. Bu gereklilik byk lde kentin bir
rantlar alan olmas yzndendir. Bu iki grubun karlar ou kez kar karya gelecektir. Kentsel
politikalar bu farkll grmezden gelirse nemli eksikliklerle karlaacaktr.
Kentsel politikalarn muhataplarnn zerinde durulmas gereken ikinci yn yurttalk bilincinin
bulunup bulunmaddr. Bir kentsel politikann baars byk lde muhataplarnn yurtta niteliini
kazanm olmasna baldr. Yurtta olmakla kastedilen haklarna sahip kabilecek kadar sorumluluklarn
yerine getirmek bilincine sahip bulunmaktr. Eer kentsel politikalarn muhataplar yurttalk bilincine
sahip deilse orada birlikte yaam kltr gelimemitir, orada uygar bir kentsel yaam yaratlamaz. yle
ise eer yurttalk bilincinin gelimedii bir ortamda bir kentsel politika gelitirilecekse ilk atlacak adm bu
bilincin gelitirilmesi olmaldr.
Kentsel muhataplar alannda son olarak zerinde duracam konu kentte yaayanlara kamusal alan
znesi olma yolunun ne kadar ak ya da kapal olduudur. Temsili demokrasi mantyla siyasal gcn
oluturulduu tm kamusal alann bu gce teslim edildii bir toplumda kentte yaayanlar byk lde
piyasa ya da kamu mal tketicisi olmaya hapsedilmi olmaktadr. Kamusal zne olma yolu sadece siyasal
kanala girenlere bahedilen bir ayrcalk olmaktadr. Oysa sivil topluma kamusal zne olma yolunun
ald toplumlarda bireylerin kendilerini gerekletirme yollar eitlenecek ve zenginleecektir.
Kukusuz bireylerin kamusal zne olabildikleri ve olamadklar durumlarda gelitirilebilecek kentsel
politikalarn ierikleri ok farkl olacaktr.
298
5. Son Szler
Bu blme kadar yrttmz tartmada gerek politika, gerek kentsel politika alannda olsun kesin
bir tanmlama yapmaktan ok, bu alanlar zerinde dnmemize, nerilen politikalar irdelememize
yardmc olacak ipular verilmeye alld. Byle bir konumann sonucunda bu aama da sylenebilecek
olan bu ipularnn bu kolokyum sresinde kullanlarak olanaklarnn snanmas midini ifade etmek
olacaktr.
299
BR DEMOKRAS PROJES OLARAK* YEREL (BLGE)
PLANLAMA*
1. Giri
Bu incelemede bir demokrasi projesi olarak yerel (blgesel) planlama konusundaki dncelerimi
anlatacam. Bu balk iki nemli yenilii ifade ediyor. Birincisi blge planlamas yerine yerel planlama
kavramn nermesidir. Onun iin bala yerel szcnn yanna parantez iinde blge kelimesini
koydum, ikinci yenilik elitist ve teknisist bir planlama anlayndan kopuu gstermesidir. Burada nerilen
planlamann demo- kratikletirilmesinin tesinde bir eydir. Demokrasiyle planlamann zdeletirilmesi
gerei anlatlmaya allmaktadr.
Byle radikal bir yenilik nermemin arkasnda, kukusuz benim keyfi semelerim bulunmuyor.
Dnyann yaamakta olduu dnm byle bir yenilii gerekli klyor. Yaanan dnm bir yandan
dnyann nesnel gerekliini, te yandan insanlarn anlaylarn ve yaama baklarn deitiriyor. Bu iki
deiim bir araya gelerek var olan blge planlama anlaynn dnmesini gerektiriyor.
Yeni bir blge (yerel) planlama anlay nerebilmek iin bu yazda nce varlan blge planlama
anlaynn ne olduu ve hangi gereklikler tarafndan belirlendii zerinde duracam. kinci olarak ise
mekansal yapnn nasl deitiini ve ne tr temsil sorunlar yarattn ele almaya alacam. nc
admda ise temsili demokrasinin anmas ve ynetim anlayndaki yeniden ekillenmeleri incelemeye
alacam.
* Bu alma 20-22 Ekim 1997\ie zmir'de dzenlenen 7. Ulusal Blge Bilimi Blge Planlama Kongresi'ne sunulmutur. Planlama
TMMOB ehir Planclar Odas, 97/1 s. 11-16
Son olarak da bu dnmler karsnda bir demokrasi projesi olarak yerel planlamaya nasl
ulaldn anlatacam.
2. Var Olan Blge Planlama Anlay 1960'l Yllarda Nasl Belirlenmiti?
1960'l yllar dnyada refah devleti anlaynn yerletii, zellikle nc dnya lkelerinin
gelimelerini kalknma planlarnn ynlendiriciliinde gerekletirmeleri gerektiine inanld, bunun
paralelinde bir kalknma iktisad kuramnn gelitii bir dnemdir. Blge planlamas da bu genel
yaklamn dourduu bir alt planlama kategorisi olmutur.
Bizim ilgi alanmzda, Trkede, "blge" szc ayr anlamda kullanlmaktadr: Bunlardan birincisi
bir kent iinde deiik arazi kullanlarn gstermek iin blgelemeden sz edilmektedir. Bu halde blge
szc kentin alt blmlerini oluturan mekanlar anlatmak iin kullanlmaktadr. ikinci tr kullanmda
ise Avrupa Topluluu rneinde olduu gibi uluslarn bir araya gelmesiyle oluan birlikler anlatlmak
istenmektedir. Dnyann alt blmleri kastedilmektedir. nc tr kullanmda ise bir lkenin alt
blmleri ifade edilmektedir. Trkiye rneinde bir ka ilin bir araya gelerek oluturduu btnlkler
olarak tanmlanmaktadr.
Bizim burada tartma konusu yaptmz blge bu nc trdeki kullanmdr. Bu blge bir ulus
devletin lke alt bir mekanna iaret etmektedir. Bu niteliiyle tanmlanan blge kapal olan bir sistem
iinde ak olandr. Bu blge lke mekannn alansal farkllamas (areal differentiation) sonucu
olumutur. Hettner ya da Hartshorne paralelinde Neo-Kantist bir anlayla i btnl olan total bir
blge olarak grlmektedir. Ayn yllarda bir alternatif bak as olarak blgeye sistem teorisi
erevesinde de yaklalmtr. Bu halde gerek blgeyi oluturan alt birimler ile blge arasndaki, gerek
blgelerle lke arasnda ilikilere para btn arasndaki mekanistik bir sistem anlay ile
yaklalmaktadr. Bu blge makro ya da mikro lee deil, mezo lee tekabl etmektedir.
Byle bir blgeye genellikle bir refah devleti anlay iinde planl bir mdahale edilmesi
ngrlyordu. Bu nedenlerle de geri kalm blgelerin gelitirilmesi ana sorunsal tekil ediyordu. Bu
mdahalenin ne trde olacan ve hangi aralarla yaplacan ise ulusal kalknmac iktisat paradigmas
belirtiyordu. Ulusal kalknmann mekansal farkllamas denetim altnda tutulmak isteniyordu.
301
Bu mdahaleyi yapacak olan siyasal g meruiyetinin temelini temsili demokratik sistemde
buluyordu. Temsili demokrasi iinde oluan siyasal gcn, kamu yararnn gerei olarak ngrlen,
blgeler aras gelimilik farkllklarn ortadan kaldrmak iin var olan piyasa srelerine mdahale
ederek, kapitalist sistemin bnyesinde bulunan eitsiz byme eilimini yumuatmas bekleniyordu.
Devletin bu mdahalesinin en doru biiminin ne olduunun saptanmasnda ise en genel kapsamyla
sosyal bilim yol gsterecekti. Bunlar ise sosyal bilimi bir ara olarak kullanan planclar saptayacakt.
Planlamaya byle arasal rasyonellik mant iinde yaklanca da planlama elitist olma nitelii
kazanyordu.
Trkiye'de de 1960'l yllarda blge planlamaya byle yaklalyordu. Blge planlama yaplmas
konusunda siyasal isteklerin ok canl olduu bu yllarda Trkiye'deki blge planlama sylemini de bu
ereve oluturuyordu. 1960'l yllardaki tm bu abalar deiik nedenlerle Trkiye'de blge planlamann
kurumsallamasna yetmemitir. Buna karn, Trkiye'de blge planlama evrelerinde egemen sylem,
hl, 1960'larn bu sylemidir. Oysa bu sylemin biraz nce sraladmz dayanaklar nemli lde
erozyona uramtr. Bunlar; ulus devletin kapal bir sistem olmas varsaymnn anmas, total blge
anlaynn bir mitos olduunun anlalmas, ulusal kalknma paradigmasnn yerini kresel entegrasyon
paradigmasnn almas, refah devletinin nitelik deitirmekte olmas, temsili demokrasinin yetersiz
kalmaya balamas, bireylerin kamu znesi olma taleplerinin ortaya kmas vb. olarak sralanabilir. Bu
deimelerin blge planlama konusuna nasl yansyacan dnerek yeni bir sylemin gelitirilmesi
Trkiye'de blge planlama evrelerine den bir grevdir.
3. Dnyada Mekann Dnm ve Yeni Temsil Sorunlar
Gnmz dnyasnda mekansal rgtlenmeye ilikin mekansal gerekliin deimesine ramen, eski
mekansal gereklie uygun olan rep- rezantasyon biimi korunursa, yeni gereklii kavramak olanaksz
hale gelir ve yanl zmlemelere neden olur. Bu nedenle gnmzdeki gibi byle nemli dnmlerin
yaand dnemlerde doru dnebilmek iin ncelikle yeni reprezentasyon biimlerini gelitirmek
gerekir.
Ulus devletler dnyasnda bir ulus devletin topra (territory) bir kap olarak dnlyordu. Bu kap
iinde yaayanlarn kaderini belirleyen kararlarn byk lde bu kap iinde alnd varsaylyordu.
Dnya da bu
ulus hcrelerin yan yana gelmesinden oluan bir mekan olarak betimleniyor ya da temsil ediliyordu.
Uluslararas ilikileri zmlemekte bu temsil yeterli oluyordu. Ayrca byle bir dnyada insan ve mal
akmlar aklanmaya alldnda mekann non-isotropik zelliklere sahip olduu kabul ediliyordu. Yani
bir mekandaki davransal birimlerin karlkl ilikilerinin aralarndaki uzaklkla azalmas mekann bir
zellii olarak kabul ediliyordu.
1960'h yllarda mekann yan yana gelen hcreler halinde ve non-isotropik olarak temsili toplumsal-
mekansal analizler iin yeterli oluyordu. Bu dnemin mekansal modeli belki de en iyi ifadesini "merkezi
yerler ku- ram"nda buluyordu. Bu mekansal rgtlenme modelinin ilgin zellii bulunuyordu.
Bunlardan birincisi bir ulus mekannn tketici biimde blgelere ayrlmasyd; ikincisi, bu blgelere
ayrmann bir yerlemeler ve blgeler hiyerarisini ierecek biimde gerekletirilmesi; ncs ise
yerlemeler arasnda belli bir kent ve kr ayrmn iermesiydi.
Bu tr bir mekansal temsilin 1990'l yllarda yetersiz kalmasnn iki nemli nedeni bulunmaktadr:
Bunlardan birincisi lke snrlarnn ya da lke toprann (territory) ilevinin ve anlamnn deimesidir.
Bir lkenin toprann bir kap olarak kavramsallatrlp kavramsallatrlamaya- ca byk lde
snrnn anlamna baldr. Snr eer hibir akm geirmiyorsa bir lke bir kap olarak dnlebilir. Ama
lkelerin snrlarnn nitelii son yllarda hzlanan kresellemeyle birlikte her geen gn yeniden
tanmlanmaktadr. Gnmzde snrlar artk mal ve kapital akmlarn snrlamyor; ama emein akmn
denetliyor. Bir lkenin iinde yaayanlarn kaderini ou kez lke dndan alnan kararlar belirlemeye
balamtr. lke toprann snrlarnda salanan territorial denetim artk toplumsal denetimi salamann
kendiliinden bir arac olmaktan kmtr.
1960'larn mekansal temsilinin yetersiz kalmasnda ikinci nemli neden, mekann non-isotropik
zelliinin byk lde anmaya balamasdr. Haberleme ve bilgi aktarmnda bu zellik tamamen yok
olmutur. Mal ve insan akmlarnda uzakln srtnmesi azalmakta dolaysyla mekann non-isotropik
olma zellii zayflamaktadr.
Bu gelimeler karsnda dnya mekannn asal (network) olarak temsili gereklik zerinde daha
doru dnebilmeye olanak veriyor. Bir a dm noktalar ve bunlar deiik biimlerde ilikilendiren
akm kanal
larndan oluuyor. Burada a denildiinde i balantlar (connectivity) yksek bir a kastedilmektedir.
Yoksa merkezi yerler kuramnda da bir iliki a ngrlmektedir; ama bu a iinde yerlemeler aras
hiyerarik bir iliki sz konusudur. Oysa imdi a denildiinde byle hiyerarik az ilikili bir a deil,
yatay ilikileri gelimi bir a ngrlmektedir. Ayrca hem asal ilikilerin biimi hem de akm
kanallarnn kapasitesi ve akmn hz bu mekann non-isotropik olma karakterini ortadan kaldryor. Bu
asal temsil, mekan alanlara ayrmyor. Sadece mekann deiik noktalar arasndaki ilikileri gsteriyor.
Ben bir mekann bu biimdeki temsilinin de yetersiz olduunu dnyorum. Asal temsil iinde
"yerel" bir noktaya indirgenmi oluyor. Yerelin kendisi yani mekansal yaylm analiz d kalm oluyor.
Oysa yaanmakta olan iletiim devrimi yereli yok edemiyor. nsan ilikileri iinde yz yze ilikiler hl
nemini koruyor. Bu gereklik kabul edilince yerel dzeyde uzakln nemini koruyacan kabul etmek
gerekiyor. Bu da yerel dzeyde mekann non-isotropik karakterinin anmad anlamna geliyor. Yerelin
mekansal yaylm olan bir alan olarak tanmlanmasnda yerelin bykln bir emek pazar olma
zellii iziyor. Eer emek pazar btnlnn yerelde yksek bir i tutunum salamak iin yeterli
olaca dnlrse, yereli kendi kaderini deitirmekte etkili olabilecek bir aktr olarak
kavramsallatrmak da olanakl hale gelir.
Bu irdelemeler sonrasnda gnmz dnyasnn mekansal gereklii zerinde dnebilmek iin iki
tr temsilin bir arada kullanlmasnda yarar olduu sylenebilir: Bu iki dzeyi yerel dzey ve yerel st
dzey olarak saptayabiliriz. Yerel dzey emek pazar alann kapsyor. Bir hcresel ya da alansal mekan
temsilidir. Yerel iinde mekann srtnmesi yani non- isotropik karakteri zelliini korumaktadr.
Yerel st dzeyde ise mekann asal temsili kullanlmaldr. Bu durumda yerel stnn temsili ile
yerelin temsilinin st ste getirilmesinin ortaya kard sonular zerinde dnmekte yarar vardr. Bu
temsilde "mezo dzey" yok olmaktadr. Yereller aras (intercommunity) kararl gelime koalisyonlar
oluumu iin bir neden kalmamaktadr. Yereller aras gelime koalisyonlar yeni dzende srekli olarak
zlmekte ve yeniden formle edilmektedir. Kararl bir mezo dzey kalmaynca blge kavramn
korumak da zorlamaktadr. Onun iin bu yaznn balnda "blge" szcnn yerini "yerel" almtr.
304
J
Bir ilikiler ann bir dm noktasnn etrafnda bir alan ve topluluk (community) olarak
betimlediimiz yerel, merkezi yerler kuramndaki yerelden iki nemli farkllk gstermektedir. Bunlardan
birincisi yerelin konumunun artk merkezi yerler hiyerarisi iinde olduu gibi deitirilemez biimde
belirlenmi olmaydr. Bu dnemin yereli konumunu deitirebilmektedir. Kapasitesini gelitirmesine ve
renen bir yerel (learning re- gion) olabilmesine bal olarak dnyadaki iblm iinde daha nemli bir
konuma gelebilmektedir. Yerelin durumunu pazarlk edebilmesi, dnyann kresellemesi ve iine girilen
a ilikilerinin salad olanaklar yzndendir. kincisi ise merkezi yerler kuramnda yereller tm mekan
hi boluk brakmayacak biimde kaplarken, burada nerilen temsil biiminde yereller tm mekan
kapsamamaktadr.
4. Temsili Demokrasinin Anmas ve Ynetim Anlaynn Yeniden Yaplanmas
Bugn var olan ynetim anlay ve bunun paralelindeki planlama, anlamn byk lde ulus
devletin belli bir topraa (territory) egemen olmasndan almaktadr. Bugnk demokratik ynetim
anlaymzn arkasnda drt varsaym vardr. Bunlardan birincisi temsil esasna dayanan bir siyasal gcn
olumu bulunmas; ikincisi, lke topra zerinde i btnl olan bir toplumun varl; ncs, bu
topluluun kamu alannda bir ortak iyi anlaynn ortaya km bulunmas; drdncs, bu gce
vergilendirme, zor kullanabilme ve toplumda sorumluluklar da- tabilme yetkisinin verilmesidir.
Bu drt varsaymdan en merkezi konuma sahip olan temsili demokrasidir. Gnmzde temsili
demokrasinin ok sayda sorunu vardr. Bunlardan birincisi dnyann mekansal yapsndaki dnmlerle
ilikilidir. Daha nce de zerinde durduumuz zere bir lkenin topran bir kap gibi dnme olana
kalmamtr. Bu topran snrlar geirgendir. lke iinde yaayanlarn kaderini o lke dnda baka
lkelerde alnan kararlar belirlemektedir. Oysa bu kararlardan etkilenenlerin onlar oylaryla seme hakk
yoktur. Bir lkenin topra kapal bir kap olmaktan knca, temsili demokrasinin meruiyetinin
temellendirilmesinde nemli kavramsal zorluklar ortaya kmaktadr.
Temsili demokrasinin sorunlarla karlamasnda ikinci neden, insann yerle ilikisine ait varsaymnn
nemli lde geersiz kalmasna ilikin-
dir. Temsili demokraside her bireyin ulusal snrlar iinde tek bir noktada yaad varsaylyor. Bu birey
g ederek ulusal snrlar iinde yerini deitirdiinde de sadece yeni yer ile ilikili olarak grlmektedir.
Oysa gnmzde bir kiinin ulusal mekanda tek noktayla ilikisi yoktur. ok noktayla birden ilikilidir.
Oturduu yer, alt yer, tatilini geirdii yer, sivil toplum kurumu iinde aktif olduu yer birbirinden
ok farkl noktalar olabilmektedir. Oysa gnmzde yerel ynetim seimlerinde bunlardan sadece birinde
oy kullanabilmektedir. Belki bundan da nemlisi, bireyin mekanla ilikisinin bir noktaya ballk olarak
kurulmasnn yeterli olmayp, bir gzergah olarak dnlmesi gerekliliidir. Gnmzde insanlar bir
noktada domakta, baka noktalarda eitilmekte, almas srasnda deiik noktalarda yaamakta,
emekliliini tamamen farkl bir noktada geirmektedir. Bu yaam yksnn mekansal temsili artk bir
nokta deil, gzergahtr. Bu gzergh zaman zaman lke snrlarnn da dna kabilmektedir. nsann
mekanla ilikisini gzergah olarak dnmeye balaynca, temsili demokrasi meruiyet dayanaklarn
kaybetmektedir.
Temsili demokrasinin sorunlar sadece mekansal organizasyondaki deiiklikten kaynaklanmyor.
nc olarak ele alacamz pratikten kaynaklanan temsili demokrasi sorunu, himayeciliktir. Temsili
demokrasi siyasal partiler eliyle iletilmektedir. Oysa siyasal parti pratii pek ok lkede himayecilik
(patron-client relations) yaratmaktadr. Yani iktidar sahipleri siyasal sadakat karlnda karar yetkilerini
yandalarna kar datmak iin kullanmaktadr. Bunu yapmayan iktidar sahipleri kendi partileri
tarafndan iktidar olmamakla sulanmaktadr. Eer bir yerde himayecilik varsa yneticiler yurttalar
arasnda ayrmclk yapyor demektir. Bu, temsili demokrasinin temel varsaymlarndan biri olan
yurttalarn eidii varsaymnn kmesi demektir. Byle bir durumda artk herhangi bir seimin
sonularnn meruiyetinden sz edilemez.
Drdnc sorun ise temsili demokrasilerde karara oy okluuyla ulalmasndan domaktadr. Bu konu
ok ilenmitir. Arrow, oy okluuyla karar verme yolunun i tutarll olan bir semeler sralamas
yapamayacan gsterdi. te yandan bu karar sisteminin ounluk sultas yaratabildii birok rnekte
ortaya km bulunuyor. Bu nedenle demokrasi son yllarda farkllklara olanak verme rejimi olarak
tanmlanmaya balamtr. Ayrca her demokratik rejimin hukuk devleti olmas ve insan hak
306
larna saygl olmas vurgulanarak, oy okluu ile verilecek kararlarn alanna snrlama getirilmeye
allmaktadr. Aslnda bu snrlamalar zellikle yeni ve demokrasi kltrnn derinlememi bulunduu
demokrasilerde etkili olmamaktadr. Temelde karar meruiyetini oy okluuna dayandrdktan sonra
siyasal gc elinde tutanlar bunu snrlayan uzla- mlar (convention) kendileri iin bir ayak ba olarak
grmektedirler. Ayrca bu nitelikleriyle ve siyasal gce yaklamyla temsili demokrasi, sistemi
merkeziletirme eilimini glendirmektedir.
Temsili demokrasinin zerinde duracam beinci sorunu, bireyleri zel alan znesi olmaya hapsetmesi
ve kamu alan znesi olma yolunu tanm gerei kapam olmasdr. Bireyin yaamna anlam katan, doyum
salayan kamu znesi olma alan, siyaset iine girmeyen bireylere kapanm bulunmaktadr. Temsili
demokrasi yurttalara kamusal znelerin kim olacan seme olana veriyor. Bu seim gerekletikten
sonra ise bu kamusal znelerin kararlaryla retilen kamusal mal ve hizmetleri tketiyorlar. Ama bu
gnmzn insann doyurmuyor. Bu nedenle artk demokrasi szc tek bana kullanlmyor. Hep
oulcu ve katlmc nitelemesiyle birlikte kullanlyor. Birey kendisine kamusal zne olma yolunun
almasn istiyor.
Dnyada yaanan dnmlerin temsili demokrasinin meruiyetinin temellendirilmesinde yaratt
sorunlar ynetim anlaynn anmasna neden olmakta ve bunun yerine ynetiim anlay nerilmektedir.
Bu sorunlar yalnz ynetim anlayn deil ayn temeller zerinde olumu bulunan teknik akla dayanan
planlama anlayn da bir krizle kar karya brakmaktadr. Temsili demokrasi mekanizmalar iinde
oluan siyasal g ve onun program erevesinde ynlendirilen ynetim, yetkilerini keyfi olarak
kullanmayacak, kamu yararn gerekletirecek biimde rasyonellii gsterilebilecek kararlar vererek
kullanacaktr. Planc da toplum bilimlerini arasal bir mantkla kullanarak ynetimin kararlarnn
rasyonelliini gerekletirmeye yardmc olacaktr. Bu planc teknik akl kullanarak toplumun ilerliini ve
gelimesini salayacak kararlar alacaktr.
Bu planc tipinin karlat bir baka nemli sorun sosyal bilimlere bak asnn postmodernist
eletirilerden sonra byk deiiklik geirmekte olmasdr. Postmodernizmin iki etkisi olduu sylenebilir:
Post- modernizm benimsenirse bilim byk lde olanaksz hale gelecektir. O halde de planlama
olanaksz hale gelecektir. Bu u durumun anlamszl
ksa srede anlalmtr. Ama postmodernizmin zellikle positivist sosyal bilimlere getirdii eletiriyi
grmezden gelme olana yoktur. Var olan sistemi deimez kabul ederek kestirimler yapabilecek
nermeler gelitirmeye alan pozitivizmi savunmak ok zorlamtr. Bu nitelikte bir sosyal bilim
olmaynca bunun nermelerine dayanarak arasal rasyonellii gerekletirmek olana da kalmaz. Bu
planclar yeni bir yaklam aramak zorunluluunda brakr.
Bu balamda eletirel jjerekilih akm nemli bir gelecek vaat ediyor. Eletirel gerekilik zneler aras
uzlamaya dayanan bir bilimi olanakl klyor. Toplumda deiebilecek olan deimeye ak tutuyor.
Toplum iin verilecek kararlarda arasal rasyonellik yerine iletiimsel rasyonellii (communicative rationality)
geirebiliyor. Bu gelimeler ynetim anlaynn varsaymlar iinde kendisine elitist bir rol bien plancy,
ynetiim anlayna ve iletiimsel rasyonellie geilirken kendisine oydama oluturma, siyasal gcn
demokratik oluumuna katkda bulunma roln yaktrma durumunda brakyor.
5. Nasl Bir Planlama Yaklam Gelitirilebilir?
Bu blme kadar yaptm zmlemeler bize dnyada mekansal rgtlenmenin dntn, yer ve
insan ilikilerinin niteliinin deitiini, temsili demokrasiye dayanan siyasal g oluturmann sorunlar
tadn, bilimsel bilginin temellendirilmesinde yeni anlaylarn gelitiini gsterdi.
Byle byk dnmlerin yaand bir ortamda planclar bu dnm karsnda nasl bir tavr
taknacaklardr? Sanrm planclarn karsnda olanakl tutum vardr: Bunlardan birincisi yaanan
anmalar, dnmleri grmezden gelerek eski planlama paradigmasn srdrmeye almaktr; ikincisi
ise, bu sorunlarn stesinden gelebilecek kapsaml bir model ya da topya retmek ve onu savunmaktr;
ncs ise toplumda ve planlama pratiinde yaanmakta olduu gzlenen deimeleri sistemletirmeye
gitmek ve bu yndeki deimelerin gereklemesine yardmc olmaya almaktr.
Ben nc tutumu gelitirmeye alacam. Aslnda temsili demokrasi nemli meruiyet sorunlaryla
karlamasna ve ciddi eletirilere uramasna karn, ulus devletlerde siyasal gc oluturmann esas
kanal olmay hl srdryor. Buna alternatif oluturacak ve pratikte ilerlii olan yeni bir siyasal g
gelitirme yolu henz ufukta grnmyor.
Ama gnmzde sivil toplum kurumlar alannda gzlenen gelimeler yeni yorum olanaklar
yaratmaktadr. Toplumda zel sektr ve devlet dnda nc trde yeni bir aktr olarak STK'lar ortaya
kmaktadr. STK'larn her biri bir kk kamu alan olarak grlebilir. Topluma bir alanda hizmet
retmek isteyen bir grup insan bir araya gelerek bir konuda oydama salamakta ve kendi zel
alanlarndaki kaynaklarndan aktarmalar yaparak grbirliine vardklar konuyu yaamda gerekletir-
mektedirler. STK'lar kendi kamu alanlarnda grbirlii (consensus) salama ile siyasal g oluturma
arasnda bir zdelik kurmu oluyorlar. Bu temsili demokrasinin meruiyetinden daha gldr, nk
dolayl olmayan bir yolla, meruiyet alan oluturuyor. STK'lar bu zellikleriyle temsili demokrasinin
lkelere hakim olan siyasal gc yannda kendilerine meru faaliyet alanlar amaya alyorlar. Bu iki
yolla gerekleme olana buluyor: Bunlardan birincisi, var olan kamu otoritesinin faaliyet alanlar dnda
yeni kamu hizmet ve mallan retme yoluyla oluyor; ikincisi ise varlan kamu otoritesinin faaliyet
alanlarnda kamu ile ortaklklar gelitirmek oluyor.
STK'lar temsili demokrasiye dayanarak oluan siyasal gcn karsnda henz yeni bir alternatif
oluturamyorsa da onun tamamlaycs olarak kendilerini kabul ettirmi bulunuyor. Yaam
zenginletiriyor, oulculuu olanakl klyor, bireylere kamusal zne olma olanan ayor.
Bunun dnda daha nce de zerinde durduumuz zere zneler aras ile temellendirilen eletirel
gerekilik planclara oydama saladnda, deiebilecei deitirme yolunu ak tutuyor. Byle bir bilim
anlay iinde arasal rasyonellik tm dayanaklarn yitiriyor. Rasyonellik ancak iletiimsel olduunda
yani oydamaya dayandnda anlam kazanyor.
Tm bu gelimeler bir araya geldiinde yeni bir planlama anlay kendiliinden ortaya kyor. Bu
planlama anlaynda oydama salama merkezi bir neme kavuuyor. Planlama belli bir kamu alannda
oydama salamaya yneliyor. Bu ise planlamay bir demokrasi projesi haline getiriyor. Byle bir
planlamann dayand kamu alannda atma ahlakna dayanmaktan ok ibirlii ahlakna geme nem
kazanyor. Bu ibirliini ne alan kamu alannda karlkl renme sreleri iinde oydamalar ortaya
kyor.
........... ......
Eer planlama anlaynn bu tr bir dnm geirmekte olduu saptanyorsa, bu bak asyla
mekansal rgtlenmenin yeni temsil biimini bir araya getirmek blge planlamann yerine neyin gemekte
olduunu ortaya karacaktr. Mekansal rgtlenmenin temsilinde yerel ve yerel st ayrmna
gidilmesinin uygun olacan, yerelin bykl emek pazaryla belirlenen, mekannda non-isotropik
zelliklerin geerli olduu bir topluluk olarak dnlmesi gerektiini, yerel stnn ise asal ilikiler ola-
rak temsil edilebileceini daha nce grmtk.
Byle bir zmleme iinde tanmlanan yerel, bir kamu alan oluturmas bakmndan, bir demokrasi
projesi olarak ele alnmaya uygun bir birim oluturmaktadr. Asal olarak temsil edilen yerel stnn
mezo lekte ancak geici gelime koalisyonlar salayabilecei iin bu dzeyde ancak sorunlar zmeye
ynelmi ad hoc planlama abalarnn bir anlam olacaktr. Byle bir yerel planlamann temelde toplumun
demokratikleme zlemleriyle tutarl olarak gerekletirmesi gereken drt genel hedefi olduu
sylenebilir: Bunlardan birincisi yaayabilir bir ekonomidir. Bunu d ve i ilikileri bakmndan
tanmlayabilir, d ilikileri bakmndan dnya ekonomik sistemiyle btnlemi ve dnyadaki frsatlar
alglayabilir hale gelmi olarak formle edebiliriz, i ilikileri bakmndan ise i btnln koruyan bir
retim kltrn gelitirebilmesi olarak ele alabiliriz. kincisi yaanabilir bir evre oluturmasdr.
Ekonomik gelime kaynak kullanma bakmndan srdrlebilir olmaldr, yaam destek sistemlerinin
ilerlii srmelidir, ekonomik sistem ile evre sistemi birlikte bir evrim geirmelidir. ncs renen bir
yerel olmasdr. Bu yeniliki (innovative) bir kapasite oluturmasna yani gerekli insani kapasiteyi ge-
litirmesine ve gerekli altyapy kurabilmi bulunmasna baldr. Drdncs yerelin ilk hedefi
gerekletirmesini salayacak bir ynetiim sisteminin gelitirilmesidir. Byle bir sistemin oluabilmesi iin,
bireyin aktif, yani kamu znesi olmay yaamna anlam katan bir faaliyet olarak grmesi gerekir.
6. Son Verirken
Son verirken bir noktaya dikkatleri ekmek istiyorum. Bu almada kendimi yerel ile snrladm, yerel
st konularna girmedim. Yerel stne girmek nemli zorluklar tayor. Bir oklu alar sistemi iinde
deiik lekler iin ilerlii olan bir demokrasinin nasl oluturulabileceini dnmemiz gerekiyor.
310
Aslnda kreselleen dnyada tek bir anlaml toprak snr var. O da dnyann tmdr. te yer kre
leinde bir reglasyon sisteminin demokratik olarak nasl oluturulabilecei, zerinde dnlmesi
gereken bir baka demokrasi sorunu olarak duruyor. Kukusuz bunu dnya leinde bir ulus devlet gibi
dnmemek gerekir. Bu nedenle reglasyon sistemi ibaresini kullandm. Eer byle bir reglasyon sistemi
kurulabilirse bir demokrasi projesi olarak yerel planlama da iine oturabilecei bir ereve bulacaktr.
Ksacas dnyann gndeminde demokrasiyi yeniden tanmlama sorunu bulunuyor. Buna yant
bulabilmek iin ise yaratc dnceye gereksinme var.
TRKYE KENT PLANLAMASININ YENDEN
KURUMSALLAMASINI DZENLERKEN
DNLMES GEREKENLER ZERNE*
1. Giri
Yeni bir imar planlama mevzuatnn gelitirilmesi Trkiye'nin gndemine girmi bulunuyor. Byle bir
soru gndeme geldiinde ncelikle sorulmas gereken soru bu deiikliklerin neye dayanarak
yaplacadr. Birinci yol pratikten yola kmaktr. Bu halde var olan yasal sistemin uygulama srasnda
yaratt sorunla gzden geirilerek, yaplacak deiikliklerin neler olmas gerektii saptanr. Eer
planlama konusunda nemli bir paradigma deiiklii gereksinmesi yoksa bu yol akla yakndr. Ama
dnyada planlama konusunda ok nemli yaklam deiiklikleri yaanyorsa bir ikinci yola bavurmak
gerekir, ikinci yol ise paradigma deiikliini gerekletirecek bir yeniden yasal dzenleme yapmaktr.
Bunun iin de uygulamadaki sorunlardan ok yaanmakta olan paradigma deiikliinin gerisindeki
nedenleri tanmak ve bunlarn gerektirdii dzenlemeleri yapmak gerekir. Gnmzde Trkiye iin sz
konusu olmas gereken durum ikincisidir.
Trkiye'de kent planlamas konusunda 1960'l yllarda bir paradigma deiiklii yaanmtr. Bu
paradigma deiiklii ksaca kapsaml-aklc (comprehensive- rationalist) planlama olarak adlandrlabilir.
Aradan geen 40 yl iinde tm dnya ve Trkiye ok nemli dnmler yaamtr. Bunlardan konumuz
bakmndan anlaml olan bazlarn; bilimsel bilgiye ve onun kestirebilme gcne bak amzn deimesi,
demokra-
Byle bir planlama anlaynn geerlilii iddias kavramsal dzeyde yaplan baz varsaymlara
dayanmaktadr. Bu tr bir total denetime dayanan bir planlama anlaynn gerisindeki en kritik kavram
btnlk ya da yksek derecede i belirleyicilik ve tutarllk olmaktadr. Kent planclar arasnda
btnln mitoslatrlmas tek bir varsaymdan kaynaklanmamaktadr. Deiik planclarn deiik
nedenlerle btnlk kavramna sahip ktklar sylenebilir. Bu nedenle planlamada btnlk aray ar
olarak belirlenmitir (overdetermined). Bu deiik nedenleri teker teker ele alalm.
Btnln yceltilmesinin gerisinde mimarlk ve planlama pratiklerinin farkllamad dnemden
kalan bir eilim vardr. Mimarln total tasarm eilimleri kenti adeta bir obje gibi tm olarak tasarlamak
biiminde planlama pratiine szmtr. Bir kentin bir planc tarafndan total tasarmnn yaplmasnn ve
kentte yaplan her eyin buna gre ekillenmesinin gereklilii nasl savunulabilir? Kent planlama tarihi
bize bu yaklamn iki farkl yolla merulatrldn gstermektedir. Bunlardan birincisi ilahi bir vizyona
ya da kozmolojiye dayandrmaktr. rnein eski uygarlklardaki kentlerinin planlamas byle
gerekelendiriyordu. Siyasal gcn ilahi olarak temellendirildii dnemlerde bu pekl olanakldr. Ama
modernite sonrasnda byle bir gereke anlamn yitirir. Modernite sonrasnda byle bir total tasarm
gerekelendirmede ilahi vizyonun yerini belli bir dnemde estetik almtr. Modernite sonrasnda kentin
total tasarmn estetikle temellendirme deiik bakmlardan eletiri konusu olmaktadr. Bunlardan biri alt
leklerde bir lde geerli olabilecek estetik argmannn st leklerde tamamen desteini kaybetmekte
olmasdr. kincisi ise kenti biimlendirmekte, modernite sonras birbirinden bamsz olarak tanmlanan
bilim, etik ve estetik alanlarndan birine ncelik verilip dierlerinin geri plana itilmesinin
dayanakszldr.
Modernite dneminde planlamann dayanan byk lde bilimden ald hatrlanrsa btnlk
araynn gerisinde bilimsel dayanaklar bulmak gerekir. Btnlk deiik dnemlerde farkl bilimsel
geleneklerden kaynaklanan gerekelere dayanarak savunulmutur. Corafyada Neo- Kantist
paradigmann egemen olduu dnemlerde btnlk corafyann idiografk bir bilim olmasna
dayandrlmtr. Bu bak as iinde her blge ve her kent dierinden ayr, dierine benzemez olarak
grlmekte-
314
dir. Bu farkllk kent ya da blge gelitiinde de srecektir. Bu farkll yaratan ve srdren neden ayn
zamanda btnl de retmektedir. Yaplan analizler sonunda elde edilen bilgilere dayanlarak
gerekletirilecek bir sentez sonunda bu farkll yaratan ideaya ulalacaktr. Bu sentez gerekletiinde
kentin gelimesi de ayn ilkelere gre btnln yitirmeden planlanabilecektir. 1960'h yllarda
Trkiye'de hkim olan planlama anlaynn gerisinde byle bir corafya anlay bulunuyordu.
ikinci bir bilimsel aklama yolu Darwin'in Trlerin Kkeni"n\ yaymlamasndan sonra sosyal bilimlerde
nedensellik ya da aklayclk emalarnn Newton fiziinin mekanistik aklamalarna benzerlikten
kurtularak, biyolojiden esinlenen aklamalara yer vermeye balamasyla yakndan ilikilidir. Bu tr
aklamalarda kente bir organizma olarak baklm, kende kent paralar arasndaki ilikiler bir
organizmayla organ arasndaki ilikiler halinde ele alnmtr. Tabii ki byle bir bak as daha balang-
cnda bir btnln varln kabul etmi olmaktadr. Ayn zamanda da bu btnln bozulmasnn bir
anomali ya da bir distorsiyon olarak grlmesi sonucunu dourmaktadr.
nc bir bilimsel yaklam kentlere evrensellik iddiasna sahip kes- tirimde bulunan (predictive)
kuramlarla yaklamaktr. Bu genel kategori iinde ok deiik trde kuramlardan sz edilebilir. Bunlardan
en eskileri ve zerinde en ok konuulan ikago Okulu'nun sosyal ekoloji anlay iinde ileri srdkleri
kent formuna ilikin morfolojik kuramlar olmutur. Bu kuramlar gnmzde mekn tek belirleyici hale
getirmesi ya da fetiletirmesi asndan ok eletirilmesine karn zamannda ok etkili olmutur. Kent
formuna ilikin olarak evrensel geerlilii olan bir kesti- rimde bulunduu iin de planclara ekici
gelmitir. Byle evrensel geerlilii olan bir kestirimde bulunmak kanlmaz olarak bir btnlk iddiasn
tamaktadr.
Tabii ki burada verilen farkl bilimsel aklama yaklam ok ematiktir. Bunlara gre nemli
farkllklar ieren, btnlk asndan daha esnek anlaylara sahip daha baka kuramlar ve modeller
vardr. Ama buradaki tartmamz asndan bu basit ematik ele allarn yeterli olacan dnyorum.
Bu ksa tartma gsteriyor ki kent planlamasnda btnlk araynn gerisinde deiik kaynaklardan
gelen ar bir belirlenme bulunmaktadr.
315
2. Btnlk Arayn n Plana Alan Kapsaml-Aklc Planlamann Gerekletirmeye
altklar
1960'l yllarda hkim olan kapsaml-aklc planlamann baarsnn ne olduunu deerlendirebilmek
iin ncelikle bu planlarn neyi gerekletirmek istediine netlik kazandrmak gerekir. Baarlmak
istenenleri de makro ve mikro dzeyde olarak ayr ayr ele almakta yarar vardr. Zaten bu dnemin
planlarnn nazm plan ve uygulama plan diye iki farkl dzeyde hazrland hatrlanrsa bu ayrmn
nedeni de aklk kazanr.
Genellikle yapld dnemden yirmi yl sonraya kadar olacak olan kentsel gelimeyi tam olarak
denetlemeyi amalayan plan makro dzeyde neyi gerekletirmeye almaktadr? Tabii ilk olarak bir
btn gerekletirmeyi amalamaktadr. Ama btnln gerekletirilmesinin neyi salayaca, bir st
blmde grdmz btnlk iddiasnn neye dayandrldna ilikin kabullere bal olacaktr. Bir st
iradeyi, estetii, o yerlemenin kimlikli kalmasn, anormal olmayan, kanlmaz olan gerekletirecektir.
Bu dzeyde bir planlamann gerekleirken ortaya karaca baz sonularn da bulunduunu
unutmamak gerekir. Bunlar pozitif dsallklar salarken, negatif dsallklardan kanmak, doa ve tarihi
deerlerin korunmasn salamak, kentin gelimesine ilikin beklentileri stabilize etmek, vb. olarak
sralanabilir. Ayrca tm bu amalara ynetimlerin kentsel gelimeye mdahalesinin hukuki belgesini
oluturmay da eklemek gerekir.
Mikro dzeyde gerekletirmeye altklar ise, her yaam evresinin belli bir ya da uyumlu (negatif
dsallk yaratmayan) arazi kullanm trlerinde kalmasn salamak, her tanmaz (arsa ve bina) sahibinin
yatrmnn deerini emrivakiler karsnda korumak, yaam evrelerinin standartlarnn belli bir dzeyde
gereklemesini salamak, bu yaam evrelerinde yaayanlarn altyap ve kamu hizmetlerine ulamasn
gerekletirmek olarak saylabilir.
3. Kapsaml-Aklc Planlama Neden Yetersiz Kald?
1. Giri
Sivil Toplum Dergisi benden bu says iin kent planlama ve sivil toplum kurulular ilikisi konusunda
bir yaz istedi. Ben de bu gnlerde kent planlamaya bir demokrasi projesi olarak nasl yaklalabilecei
zerinde dnmek istiyordum. Bu iki istein st ste dmesi bu yaznn ortaya kmasn salad.
Kent olgusunun anlam gnmzde yirminci yzyln balarna gre nemli bir deime geirmitir.
Artk kent yaam anlamn belli bir zaman keskindeki ky kent kardndan almamaktadr. Her ne
kadar, kent kart topyalar retiliyor olsa da gnmzde insanlarn yaam deiik b- yklklerdeki
kenderde gemektedir. Her lkenin kaderi byk lde en byk kentlerinin kaderine bal hale gelmitir. lkelerin
birbiriyle yarmalar en byk kentleri zerinden yaplmaktadr. Kentsel yaam ve onun paralelinde
oluan yaam kltrlerini hakknda reddiye dzlecek bir olgu olmaktan ok, gelitirilecek, insan onuruna
yakr hale getirilecek bir olgu olarak deerlendirmek daha doru olur.
Kenti planlayabilmek ya da kentin oluumuna mdahale edebilmek iin, nce kenti tanmak gerekir.
Deiik bak alarna gre kent; bir retim mekan, emein yeniden retildii yer, eitsizlikler alan,
atmalar mekan, bir g oda, bir kltr alan, bir yaratclk ve yenilikler mekan, bir zgrlkler alan
olarak tanmlanabilir. Kente ilikin bu tr tz-
* lhan Tekeli: "Bir Demokrasi Projesi Olarak Kent Planlamas" Sivil Toplum Dergisi.,
Say 17-18, Ocak- Haziran 2007, s. 8-20
326
lerin says daha da artrlabilir. Bu zelliklerin her birini kentte bulmak olanakldr. Ama her biri ya da bir
araya toplandnda tm kenti kavramamzda yetersiz kalr. Kent ok karmak bir srecin sonucunda
olumu bir olgudur. Bunu dorusal ilikilerin toplamyla kuatmamz bu olgu zerinde dnmemize
belki bir dereceye kadar yardmc olabilir ama bize derinden mdahale edebilecek bir kavray vermekte
yetersiz kalr.
Gnmz toplumlar ok karmak hale gelmitir. Bu karmaklk sosyo-mekansal bir sre iinde
domaktadr. Kentin oluumu da bu karmak srecin sonucu ortaya kmaktadr. Kentin bir oluum
olduu kavrayna ulamak, neo-liberallerin yapt gibi onu mdahale edilemez ve sadece sonularna
raz olunacak bir ey olarak grmemize yol aarsa bu kavray hem planlama asndan hi iimize
yaramaz, hem de fena halde yanlm oluruz. Neo-liberaller toplumun gerekte ilemekte olan gerek
srecinden farkl, fktif bir sreci esas almaktadr. Yani karlarn en oa karmak isteyen atomistik
bireylerin, piyasa ve mlkiyet kurumlarnn salad bir dzen iindeki davranlarnn oluturduu bir
srecin sonularnn toplum iin en iyi olduuna inanmakta ve bu sonuca raz olunmas gerektiini
savunmaktadrlar. Oysa her insan bilmektedir ki kendisi atomistik bir birey deildir, dier insanlarla ve
toplumla iliki iinde varln srdrmektedir.
Gerekte kent mekannn oluumu neo-liberal yaklamlarn olumsuz sonularnn en iyi
gzlenebilecei bir yer olmas bakmndan da ilgintir. Bu konuda akla kavumak iin basit bir dnce
deneyi yapabiliriz. Bir kentsel alandaki arsa sahiplerinin mlk sahibi olduu arsalar zerinde istedii trde
ve istedii ykseklikte binalar yapmakta serbest brakldn dnelim. Ortaya kan bina ylmas
iinde yaanamaz bir evre oluaca gibi her yeni yaplan bina daha nce yaplanlar deersiz- letirecek,
ok byk bir yatrm gerekletirenler umduklar rant salamay bir yana brakn ellerindeki sermayeyi
de yitirecektir. Byle bir sonuca hibir insan toplumu tahamml edemez. Kent mekanndaki yaplamay
dzenlemeye giriir, toplumsal kayp srecine mani olur. te en genel biimiyle bir kentin planlamasndan
sz edildiinde kentin oluumunu ortaya karan sosyo-mekansal sreleri etkileyecek bu tr bir d-
zenlemeden sz edilmi olmaktadr.
Kent dediimizde insanlarn olduka youn bir biimde toplu yaadklar bir yerlemeden sz
ediyoruz. Sorun bu topluluk iinde insan onu
327
runa yakr bir toplu yaam kltrnn yaratlmasdr. Bu kltr iinde gelitirilmi dzenlemeler ve bunlarn
dayand kurumsal yaplar sosyo-mekansal sreleri etkileyerek onurlu insan yaamna olanak verecek
bir yaam evresi oluturacaktr.
Bu dzenlemelerin toplumlarda hangi biimlerde ortaya kt ve ne tr meruiyet erevelerine
dayandrld toplumlarn gelime aamasnda bulunduu yere ve geerli olan siyasal rejimlerine gre
ekillenmilerdir. Bu dzenlemelerin Trkiye'de nasl temellendirilmesi gerektii de Trkiye'nin iinde
bulunduu demokratik rejimle tutarl olarak kurulmaldr. Bu nedenle bu yazda kent planlamasna bir
demokrasi projesi olarak baklyor.
Planlama dncesi bir aydnlanma ocuudur. Aydnlamann insana ve aklcla gveninin getirdii
bir sonutur. Aydnlanma dncesi insanlarn ve toplumlarn kaderinin ilahi glerle belirlendii inancn
ykarak, kendi kaderlerini kendilerinin eline vermitir.
Aydnlanma iki bakmdan insana gveniyordu. Bunlardan birincisi insan aklna gvenmektir. nsan
aklnn doann ve toplumun dzenini kavrayabileceine ve bunun yasalarn ortaya karabileceine ve
toplumun gelimesini insann mutluluunu artrabilecek biimde ynlendirebileceine inantr. kincisi ise
insanlarn kendi kendilerini ynetebileceklerine gvendir. nsanlarn kendileri iin neyin iyi neyin kt
olduunu deerlendirebileceklerine inanmaktadr. Bunlardan birincisi bilgi alanna ikincisi ise ahlak
alanna ilikin bir gvendir.
Aydnlanma sonrasnda bilgi, ahlak ve estetik alan birbirlerinden bamsz otonom alanlar haline
gelmitir. Bu alanlarn her biri iin evrensel geerlilik olan kurallar bulunmaya allmtr. Bu ayrm
yirminci yzylda gelien planlama anlayn da belirlemitir. Bu anlaya gre planlama ahlak ve bilimsel
bilgiyi zel bir biimde yan yana getirmektedir. Planlama iyi toplumun ne olduuna ilikin hedeflerini
ahlak alanndan alacak ve bu hedefleri bilim alannda gelitirilmi bilgilerden yararlanarak en etkin bir
biimde gerekletirmeye alacaktr. Bu halde arasal bir aklclk sz konusudur. Planlamann genel
olarak teknik akln toplumun
1. Giri
Bir yl nce Dnya ehircilik Gnnde yaptm konumada "ehir Plancsnn Utanga Olmayan
Talepleri"ni dile getirmitim. Ve "Bu talepler sadece toplumdan istenilen bir ey deildir. Ayn zamanda
topluma kar bir sz vermektir. Onun iin byle bir talepte bulunmak bir sorum- luluktur. Ezikliini
stnden atm utanga olmayan taleplerde bulunabilen bir planc, baarl olmak iin bilgili olmak,
zamann esirgememek zorundadr, sorumluluk almaktan hesap vermekten kamamak durumundadr"
demitim. Bu szler yeni bir planc ahlakna talebi dile getiriyordu.
Bugn yaptm bu konumayla geen yl yaptm konumay tamamlam oluyorum. Sorumluluk
talep eden bir meslek grubu kendi iyilerini, ilkelerini tartarak ahlaksal erevesini nedetirirse toplumda
o kadar merulaacak ve utanga olmayan taleplerde bulunabilecektir.
KENT PLANLAMA MESLE GELMESN
SRDRRKEN AHLAKINI NASIL OLUTURUYOR?*
1 Giri
TMMOB ehir Planclar Odas "meslek pratii"ne odaklad 31. ehircilik Gn toplants iin
benden bir konuma isteyince "Kent Planlama Meslei Gelimesini Srdrrken Ahlakn Nasl
Oluturuyor" balkl bir konuma yapmaya karar verdim. Bu benim kent planlama etii konusundaki
ikinci konumam oluyor. Birincisini 1995 ylnda odann dzenledii 1. Planlama Kongresine
sunmutum.1 Bu bildiriyi hazrlarken o yazy tekrar okudum. Geerliliini b)iik lde koruyor. Ama
bu konumada konuya farkl bir perspektifle yaklaacam. Gemiteki yazy tekrar etmeyeceim.
ehir Plancl artk toplumda kendisini kabul ettirmi mesleklerden biri haline gelmi bulunuyor.
ehir plancl iin zel bir eitim almak gerekiyor. niversitelerimizde ok sayda blmde lisans ve
yksek lisans eitimi veriliyor. TMMOB'da ayr bir odas var. Meslek pratii iin devletle mzakere
etmekte, meslein ve meslektalarnn karlarn korumaya almaktadr. Ksacas bugn, byle nemli
lde kurumsallam bir meslek alannn ahlak zerinde konuacaz.
Bu yazda ahlak, bir felsefe incelemesi olarak deil, bir sosyolojik olgu olarak ele almaya alacam.
Ahlak yaamda belli kii, grup ve toplum iin, belli bir zaman ve yerde, iyi ve ktye ilikin geerli deer
yarglarn anlatmakta kullanacam. Genellikle her toplumun kendi ahlak biimini ina edecei kabul
edilmektedir. Bu ahlak toplumun sesi olarak o top-
* 31. ehircilik Gn Kolokyumunda (7- 9 Kasm 2007) sunulan bildiri. 1 lhan Tekeli: "Plancnn Meruiyetini Oluturmakta Erik
Sorunlar", lhan Tekeli:
Modernite Alrken Kent Planlamas, mge Kitapevi, Ankara, 2000, s. 209-229
lumda bulunanlara belli bir biimde davranmalar iin ar yapmaktadr. te bu noktada zerinde
durmamz gereken bir zellii onun bizim sesimiz deil toplumun sesi olmasdr. Ahlak bizim dmzda
olandr.2 Toplumun yelerine yaplan bu ar iinde, toplumda yaanmakta olanlarn hi olmazsa bir
blm iin geerli olacak bir eletiri erevesini barndrmaktadr. Byle bir ahlak alannn varl
toplumda deiik ilevler grmektedir. Toplumdaki bireylerin eylemlerinin rasyonelliini/anlamlln
olanakl klmaktadr. Toplumda insanlarn birbirlerinden beklentilerini stabilize ederken, birlikte yaam
kltrnn olumasnn temelini oluturmaktadr.
Bu konumada ahlak sorununa bu anlayla yaklalacaktr. Ama tm toplum iin deil, kent planlama
meslek grubu iin bir uygulamas yaplmaya allacaktr. Gnlk yaammzda planlama ahlak
denildiinde genellikle anlalan plancnn ahlakdr. Bir birey olarak plancnn ahlakl davranp
davranmad sz konusu olduunda, onun genel olarak toplumun kabul ettii genel ahlaka ve meslek
camiasnn kabul ettii normlara ne kadar uygun davranp davranmad konusunda bir yarg gelitiril-
mektedir. Erdemli planc dediimizde kastedilen de bu tr, birey dzeyindeki bir ahlakllk olmaktadr.
Plancnn ahlak normlarna uygun davranmas, planclarn meslek ahlaknn olduka dar bir blmyle
ilikilidir. Meslek ahlaknn esas blmn plann yaplmasnda izlenecek yol oluturmaktadr.
Profesyonel planclar bir planlama iiyle kar karya kaldklarnda, bu ii grrken belli bir yol izlemekte
ya da bir planlama senaryosunu uygulamaya balamaktadr. Yaplan iin meslek camiasnda profesyonel
olarak kabul edilebilir ya da iyi bir plan olarak grlmesi bu senaryoya uygun olarak yaplmasna baldr.
Bu senaryonun oluturulmasnn baz bilimsel dayanaklar varsa da, temelde o lkenin kurumsal
yapsndan etkilenerek, pratik iinde oluturulmutur. yi planlamann ne olduuna ilikin ahlak ite
budur. Bu nedenle bir planlama paradigmasnn braklp dier bir planlama paradigmasna geie ayn
zamanda yeni bir planlama ahlak oluturulmas olarak da bakmak gerekir.
Tabii ki planlama mesleine ilikin her iki ahlak alan da birbiriyle yakndan ilikilidir. Bireysel dzeyde
gvenilmeyen, erdeminden kuku
1 Ross Poole: Ahlak ve Modernlik, Ayrnt Yaynlar, stanbul, 1993, s. 183-184.
360
duyulan bir plancnn yapt plana, bu plan planclar camiasnn kabul ettii bir senaryoya uygun olarak
hazrlanm olsa da o toplumda hibir zaman gven duyulmayacaktr. Ahlaki zafiyeti olmamak iyi bir
plan hazrlama sorumluluunu yklenebilmenin n koulu olmaktadr. ki alan arasndaki iliki bunun
tesine de gemektedir. Planlama srecinde plancya den rollerin ne olduu her planlama
paradigmasnda deimektedir. Bu rollerin deimesine paralel olarak da plancnn gerekletirmesi
beklenen sorumluluklar da deimektedir. Bu tartma bize kent planlama meslek alannn ahlaknn her iki
ynnn de birbirinden etkilenerek, srekli deierek, olutuunu gsteriyor.
Bu genel bak as iinde konumam blmde gelitireceim. nce kent plancsnn ahlak
zerinde bir tartma gelitireceim, ikinci olarak iyi kent planndan ne anlald zerinde duracam.
nc blmde, ilk iki blmde oluturulan ahlak anlay erevesinde, Trkiye'de kent planlama
mesleinin ahlaknda yaanan paradigma deimelerini ele alacam. Son olarak da gnmzde planlama
ahlaknda ulalan noktada toplumun yurttalarna ne tr sorumluluklar dtn sorgulamaya a-
lacam.
2. Plancnn Ahlaki Sorumluluklar
Ahlakn eski Yunandan beri gelen en eski aklamalar kiinin ahlakl olmas zerinde durmaktadr.
Bunlar, gnmzde ahlak alannn, erdem ahlak denilen zel bir blmn oluturmaktadr. Ahlak
ilkeleri ve kurallarndan ok kiinin karakteri zerinde durmaktadr. Aristoteles'e gre insanlarn
eylemlerinin ortak amac "mutluluk"tur. (eudomania) Bu mutluluun temel koulu erdemli davranmaktr.
nsann iki tr erdemi vardr. Bu erdemlerinden bir ksm dnme yetisiyle ilgilidir. Bu erdemler sanat
(tekhne), bilimsel bilgi (episteme), pratik bilgelik (phronesis), felsefi bilgelik (sophia) ve sezgici akl
(nous)tur. Erdemlerden ikincisi karakter zerinedir. Bunlara rnek olarak serbestlik, lmllk, cmertlik,
sadakat vb. saylabilir.3
Bir kii nasl bir insan olmalym sorusunu yantlarken hangi erdemlerini nasl kullanacan belirlemi
olmaktadr. Sahip olduumuz erdemler bizim insan olma projemizin ne dorultuda gelieceini belirler.
1 Harun Tepe: "Bir Felsefe Dal Olarak Etik Dou Bat, Yl. I, Say. 4. Austos-Ekim 1998, s. 16.
361
nsann erdemi renmeyle, pratik iinde elde edilen deneyimle, kendisini denetleyerek (self-discipline)
elde edilir. Bu yollarla iselletirilerek insann karakteri haline dnr. Bu analizde dikkatlerimizin
bireyin iselletiril- mi bir zelliine younlam olmas, bireylerin bu zelliklerini bir toplum
(community) iinde gelitirmi olduunu grmezden gelmemize neden olmamaldr. Bu karakter
anlamlln iinde yaanlan toplumdan elde etmektedir. 4 Bir toplumda erdemli davranmamann iki tr
yaptrm olaca sylenebilir. Bunlardan biri insann vicdan azab ekmesi, dieri de iinde bulunduu
etik toplum tarafndan dlanmasdr. Her ikisi de onun mutluluunu engelleyecektir. 5
Bireyin ahlakna ilikin bu bak asn bu konumada ok basideti- rerek ele alacam. Kent
plancsnn bilgiye ilikin erdemini ok ayrntya girmeden meslek bilgisi olarak tanmlayacam. Karaktere
ilikin erdemini de ikiyzl davranmamak olarak ok basitletirerek ele alacam. Plancnn erdemli
davrannn anlam kazanaca evreyi de planclar camias ve toplum dzeyinde olmak zere ikiye
ayrarak tanmlayacam. Trkiye'de planclarn davranlarnn erdemli olup olmad yargsna ula-
lmas iin byle referansl bir deerlendirme yapmak gerekecektir. Bu yargya ulamak iin elimde
yeterli bilginin olmadn dnyorum. Kukusuz Trkiye'deki planlama alannda kimi planclarn
karakter zafiyetini gsterdiklerini biliyorum. Bu konuda uygun kiiyi bulup uygun fiyatla i
karlabilecei konusunda yaygn bir kannn varlndan da haberdarm. Ama bu bilgiler bu konuda bir
yarg gelitirmek iin yeterli olmayabilir. rnein karakter zafiyeti gstermeyen bir kii ayn zamanda
yeterli bilgiye sahip olma erdemiyle donatlmamsa byk bir iyi niyetle o toplumda planlamann imajna
byk bir zarar verebilecektir. Ayn biimde eer bir toplumda frsatlk egemense bir plancnn karakter
erdeminin hibir anlam kalmayacaktr. Planclarn erdemi konusunda tutarl bir yarg gelitirebilmek iin
bilgi ve karakter erdemleriyle toplumdaki bireylerin erdemlilikleri konusunu birlikte ele almak gerekir.
Burada byle bir deerlendirme yapmaya almayacam.
Burada gelitirmeye alacam konu kent planlamacsnn karakter erdemi olarak n plana aldm
ikiyzl olmamak ilkesini enine boyuna
1 Manel Velazauez ve Dierleri: "Ethics and Virrue",
http://www.scu.edu/elhics/practicing/decision/ethicsandvirtne.html
1 http://en.wikipedia.org/wiki/Conscience
tartmak olacak. Byle bir tartmann, kent plancsnn ahlak konusunda bize ok nemli bir aydnlanma
saladn birlikte greceiz.
Bu tartmay ok dalmadan yapabilmek iin, planlamann bir kamu hizmeti olarak, kamu yararn
salamak amacyla, bir kaplu ajan olan planc tarafndan yrtld varsaymndan yola kacam.
Tabii zel giriimci olarak alan planclarn bir kent iin plan rettiklerini, hatta zel giriimci olarak
alan planclarn zel bir gelitirme firmas iin kent plan hazrlad durumlar olduunu biliyorum.
Ama bu konumada bu ayrntlara girmenin bize yarar ok snrl olacaktr. Kald ki balangta yaptm
varsayma gre ahlak konusunda yrtlecek bir tartma bu zel durumlar iin de anlaml ipular
tayacaktr.
Kamu yararn gerekletirmek iin var olan bir kamu ajannn ikiyzl olmasndan anlalmas
gereken, bu kamu ajannn zel karn gerekletirmeye almasdr. Tabii bu aka yaplabilecek bir ey
deildir. Gizil olarak yaplmak durumundadr. nk aka yapldnda o kamu grevlisinin
pozisyonunu korumas olana kalmaz. Yani bu kamu grevlisi kamu yararn salyormu gibi
grnrken kendi karn da kollayacaktr. Bu durumda iki yzllk onlarn pratikte gelitirdikleri bir
karakter olma nitelii kazanmaya balayacaktr.
Kent plancsnn bu konudaki zel durumunu bir tarafa brakarak, konuyu nce genel olarak
deerlendirelim. Her kamu grevlisi kamu grevini grrken, belli lde de kendi karn gerekletirme
olanana sahip olabilmektedir. Rvet kuramlar genellikle, bir kamu ajanna grevinde ne kadar yksek
takdir hakk braklmsa, o kamu grevlisinin kendi karn o kadar yksek oranda gerekletirebileceini
kabul etmektedir. Tabii bir brokratik rgt ne kadar hiyerarikse yani yetkiler st kademede toplandysa,
en st kademedekilerin de kendi karn gzetmesi o kadar kolay olabilecektir. Bu teoride kamu
grevlisinin takdir hakknn genilii zerinde durulmasnn nedeni, verilen kararlarn zel yararlar
gerekletirmek iin saptrlm olduunun saptanmasn gletirmesi dolaysyladr. Kamu grevlisi geni
takdir yetkisine snarak, sulu durumuna dmeden kendi yararn gerekletirebilecektir.
Burada takdir haklarn kullanrken yetkilerini ktye kullanmay sadece brokratlarla snrlamak
gerei kavramamzn nnde nemli bir engel haline gelir. Birok kamu grevlisinin seimle gelen
politikaclar olduunu unutmamak gerekir. Sistemlerin tepelerinde genellikle politika
363
clar bulunmakta ve takdir yetkileri onlar tarafndan kullanlmaktadr. Bu yetkilerin zel karlar iin
kullanlmas ya sadece politikaclar tarafndan ya da brokrasiyle belli bir i blm iinde
gerekletirilebilecektir. Baz hallerde politikac erdemli davranrken tm abasna ramen brokrasinin
yetkilerini ktye kullanmasn engelleyememektedir. Tersi durumlar da olanakldr.
imdi de ister politikac, ister brokrat olsun ne tr zel karlar salamaya alabileceklerini grelim.
ok deiik trde kardan sz edilebilir. Bunlardan birincisi parasal ve dier maddi karlardr. Bunlar
dorudan rvet biiminde olabildii gibi hediye ya da zel hizmetler verilmesi biiminde de
olabilmektedir, ikincisi gelecekte o kiiye ya da yaknlarna yeni bir i pozisyonu salanmas yoluna
gidilmesi biiminde gerekletirilmektedir. Rvet veren sosyal ilikilerini kullanarak karar yetkisine sahip
kamu grevlisinin istediini salamaya almaktadr. nc biimi takdir yetkilerinin politik kar ya da
daha ak bir szle oy salamak iin kullanlmasdr. Biz bu tr kullanmlar genellikle poplist
uygulamalar halinde gryoruz. Drdncs ise yetki sahibinin pozisyonunu, kendisini kamuoyu
gznde parlatmak (self-agrandisment) amacyla kullanmasdr. Genellikle kamuoyunda birinci tr
dorudan maddi kar salamann dndaki zel kar salamalar karakter zafiyeti kapsam iinde
deerlendirilmemektedir.
Bir kamu grevlisinin zel karn salamakta yararlanabilecei deiik olanaklar vardr. Bunlardan
birinin, brokratik pozisyonunun grev tanm iinde o kamu grevlisine kalan takdir yetkisinin dzeyi
olduunu grdk, yeter derecede de tarttk. zerinde ayrca durmakta yarar grmyorum. Ama kamu
grevlilerinin zel kara evirebilecekleri baka olanaklarnn da olduu grlmektedir. Bunlarn banda
konumu dolaysyla sahip olduu zel bilgileri kullanma biimi gelmektedir. Sahip olduu bilgileri
kamuya aklamayarak belli gruplar lehine karlar oluturabilecei gibi, sahip olduu bilgileri belli
gruplara szdrarak bu gruplarn dierleri karsnda stnlk salamasna yol aabilecektir. Bu kamu
grevlisinin karakteri el veriyorsa bilgi denetimi yoluyla da belli gruplara salad kazanlar/rantlardan
pay alma olana bulabilecektir.
Bu noktadan sonra kent planlamasndan sorumlu olan kamu yneticilerinin zel durumunu devreye
sokabiliriz. zel mlkiyet ve kent planlamas kurumlar bir araya gelince rant oluturma ve kentsel
rantlarn
364
deiik gruplar arasndaki dalmn belirlemek bakmndan ok gl bir mekanizma oluturmaktadr.
Bir yerde toprak sahibi olmak, o topran sahibine, o yerde planlama .kararlaryla dorudan ya da dolayl
olarak oluturulacak ranta el koyma hakk vermektedir. lgili kamu grevlisi, bir topra imara aarak,
zerindeki arazi kullanma biimlerini deitirerek, yap yapma haklarn ykselterek, altyap gtrerek o
toprakta oluacak rant miktarn dorudan ykseltebilir. Ayrca o kentte retilen toplam imarl arsa saysn
dk tutarak vb. yollarla ktlk ya da mutlak rantlar yaratarak kentteki tm arsa sahiplerinin rantlarn
dolayl yollardan artrabilir. Kent planlama faaliyetinin rant oluturma ve datma faaliyetiyle iielii hem
planc ahlak, hem de plan yapma ahlak bakmndan zerinde zellikle durulmas gereken bir durum
yaratmaktadr. Plan kararlarndan sorumlu kamu yneticilerinin (politikac + planc) takdir yetkisi ok
geni kalan kararlaryla kent zerinde oluan rantn belli bir blmnn, belli bir arsaya ya da bir bakas
zerine keltilmesini salayabilecektir. Bu o arsa sahibinin byk rantlar elde etmesi demektir. Bu getiriyi
kendi arsasna keltmek iin arsa sahibi kamu grevlisi zerinde her trl basky yapmakta, kaz gelecek
yerden tavuu esirgememektedir. Bu durumda kt niyetli bir planc planlama srecini kendi karn
pazarlk ettii bir sre haline dntrebilmektedir.
Maddi zel kar salamakta bu yerlemedeki kamu grevlisinin (po- litikac+planc) bavurabilecei
yollar arasnda daha nce saydklarmz bulunmaktadr. Ama onun tesinde de olanaklar vardr.
Bavurulabilecek yollardan biri zel mlkiyet kurumundan yararlanmaktr. Plann ne ynde gelieceini
bilen kamu grevlileri bu alanlarda nceden arsa kapatma yoluna bavurabilmekte ve byk kazanlar
elde edebilmektedir. Bir merkez bankas yneticisinin menkul kymetler borsalarnda ilemler yapmas
ahlak d kabul edilerek bu konuda etik snrlar getirildiini biliyoruz. Ama bir belediye bakannn ya da
ehir plancsnn kendi kararlarnn etkili olduu kentlerde gayrimenkul ilemleri yapmasna ak
snrlamalar getirilmemitir. Tabii bu nemli bir eksikliktir.
Kent rantlarnn siyasal rant salamak isteyen siyasetiler iin de zel olanaklar getirdii sylenebilir.
Rant, siyasal desteini artrmak iin poplist bir izgi izlemek isteyen politikac iin uygun bir ara
oluturmaktadr. Eer bir yerel siyaseti halka bir kar datmak istiyorsa bunu sk denedenen bteler
zerinden gerekletirmesi olana yoktur. Ama imar
365
rantlar zerinden poplizm yaplmasnda byle bir snr bulunmamaktadr.
Yetkilerini ktye kullanan bir kamu grevlisi ak olarak yakalanmayarak, cezalandrlmamay
baardysa, grevini srdrerek, zel karn gerekletirmeye devam edecektir. Ama bu blmn
balangcnda koyduumuz ereveye gre zmesi gereken iki sorunu olacaktr. Bunlardan biri vicdan
dediimiz mekanizmayla kendi kendine hesap vermesidir. Bunun zmn insanlar genellikle
kendilerinin zengin rasyonalizasyon kapasitelerini harekete geirerek yapacaklar, kendi davranlarn
kendilerine hakl gsterecek aklamalar gelitireceklerdir.6 kincisi ise kendisinin davranlarn
anlamlandran ahlak evresinde prestij kayb ve kendisini dlanm olarak grmesidir. Bunun zm iin
de evre deitirerek, elde ettii yeni maddi olanaklarla tketim kalbn deitirerek, yaamn anlaml
klmaya alacaktr.
3. Bir Meslek Ahlak Olarak Kent Planlamas
Eer bir lkede kent planlama profesyonel bir meslek olma niteliini kazandysa, yani bu ilerin nasl
grlecei kurumsallamsa, o lkede iyi kent planlama faaliyetinin ne olduuna ilikin meslek ahlaknn
olutuu sylenebilir. Bu kent planlama ve kent alanndaki bilgi birikiminden, dnyadaki gelimelerden,
lkenin kurumsal yapsndan, karar evresinin niteliklerinden etkilenerek planlama camias iinde
"inter"subjektif oyda- malarla olumutur. Bu ahlak toplumdaki kent gelimelerini dzenlemekte
baarszla uramaya baladnda, eski ahlakn yerini yeni bir planlama ahlak alacaktr. Her yeni
planlama ahlaknn gelimesi kent plancsnn rollerinin yeniden tanmlanmas anlamna gelmektedir. Bu
da kent plancsnn ahlaknn da deimesi anlamna gelecektir.
Planlamann Varlnn Kamu Yararyla Temellendirilmesi
Planlama camiasnda bir planlama ahlak gelitirildiinde baz konularda ak bir tutum saptamak, bir
duru sergilemek durumunda kalnmaktadr. Bunlarn banda "kamu yarar" kavramnn ieriinin nasl
doldurulduu gelmektedir. Bu kavramn plan ahlaklarnn karlat en problemli alanlardan biri olduu
sylenebilir. Ama bir planlama ahlakn
1 Mark H. Moore: "Realm of Obligation and Virtue", Martin Wachs (Editr), Ethichs
in Planning. The State University of New Jersey, Rutgers, 1987. s. 115
vazgeemeyecei temel kavramlardan biri olduu da aktr. Tm kamu hukuku bunun stne
kurulmaktadr. Bir yerde kent plannn var olabilmesi de u ya da bu ekilde tanmlanm bir kamu yarar
anlaynn bulunmas halinde anlam kazanacaktr. I
Kamu yarar ortak iyi olma halinin gelitirilmesi olarak tanmlanabilir. Bunun nasl temellendirilecei
nem kazanmaktadr. Toplum bireylerden olumaktadr. Toplum yararnn demokratik toplumlarda
bireylerin semelerine dayanarak kurulmas gerekir. Eer toplum iin iyi olan, bireylerin semelerinden
bamsz olarak, rnein bir organik toplum teorisine dayanarak dtan saptanrsa, arasal bir aklclkla bir
araya gelerek baskc ve otoriter rejimlerin kurulmasnn gerekesini oluturabilir. Bu nedenle demokratik
toplumlarda toplumsal iyi bireylerin semelerine dayanarak kurulmu olmas gerekir. Bu halde de
izlenecek yntem ounluun tiranln oluturmaktan ok aznlklarn haklarn koruyucu olmaldr. Bu
nedenle kamu yararna olduu iddia edilen bir uygulamann toplumun nemli bir kesiminin durumunu
iyiletirirken, bunlarn dndakilerin en azndan kayb olmamal, insan haklar ihlal edilmemelidir. Bu
anlay "kamusal tercih" (public choice) teorisinin liberalist bak as iinde gelitirilen bir kamu yarar
anlaydr.
Tarihin deiik dnemlerinde deiik ideolojiler, deiik siyasal rejimler kendilerine gre farkl kamu
yararlar tanmlamlardr. Ama her birinin iyi toplum ya da iyi kentten anlad bir ey vardr. Kenti
gelitirmekten sorumlu olan kamu aktrleri bu dorultuda hareket etmilerdir. Kent planlamas gibi
toplumsal sonular ok ynl olan faaliyetlere ilikin toplumsal iyinin nasl saptanaca salt "kamusal
tercih" kuramnn kapsam iine sktrlamaz. rnein bir kentte yaplan binalarn d yzlerinin mimarlk
kalitesi, insanlarn yaam kalitesini etkileyen bir nitelie sahiptir. Bu konuda iyinin ne olduunun
saptanmas konusunda baz demokratik sreler tasarlanabilir. Ya da bu konu da toplumsal iyinin izin ve-
rici srelerle salanabilecei zerinde de uzlalm olabilir.
ikiyzllk Ahlaknn nn Kesen Bir Planlama
Kent planlamann imar rantlarn maniple etmedeki zel rol dolaysyla, bu alanda bir iki yzllk
ahlaknn gelimesi olaslnn yksek olduunu grdk. Planclarn meslek camiasnn bu konuda uyank
olmas, planclarn eitimleri srasnda kamu yarar konusunda koulland- rlmas vb. nlemlerin bu
konuda belli bir etkisi olaca dnlebilir.
367
Kukusuz bunlar yaplmaldr. Ancak bunun tesinde daha temel zmler aramak daha doru olur.
Bunun yolu ikiyzl ahlaka olanak vermeyen bir kent planlama srecinin gelitirilmesi ve topluma bir
planlama ahlak projesi olarak sunulmasnda aranabilir. Eer planclar byle bir proje ge- litirebilirlerse
toplumdan olabilecek yetki talepleri de dayanak kazanacaktr.
Bu kayg ok uzun yllardan beri vardr. Eskiden bu soruna verilen yantlar genellikle erdemli (bilgi ve
karakter erdemi) planclar bulmak, onlar yetkilendirmek ve beklentileri yerine getiremiyorsa
cezalandrmak ve deitirmek eklinde olmutur. Otoriter rejimler iin belki baka bir yol olmad
dnlebilir. Kukusuz bir plancnn erdemli olmasnn nemini kmsemiyorum. Ama bu konuda da
kiilerin niteliklerine bal olmayan zmler gelitirmek gerekir. Bunun yolu demokratik toplumlarda
ynetim anlayndan, ynetiim anlayna geilmesiyle bulunmutur denilebilir. Bu demokrasilerin
zm gelitirme kapasitesi iin de ilgin bir rnek oluturmaktadr.
Bu zm demokratik ve katlmc planlama ahlak iinde bulabiliriz. Bu planlamada ynetim
anlayndan ynetiim anlayna geildii iin hiyerarik merkezilemi yetkiler yoktur. Verilen kararlar
yatay etkileimlerle oluturulmu oydamalarla retilmektedir. Ortada, geni takdir yetkisi olan bir karar
verici kalmamaktadr. Ayrca tm sre effaflatrlm olduu iin bilgiyi denetleyerek ya da saptrarak
zel kar salama olana da kalmamtr. Ayrca bu sre iinde arasal bir rasyonellik peinde gi-
dilmedii ve iletiimsel bir rasyonellik gerekletirilmeye alld iin halkn dlanmas olana da
bulunmamaktadr. Tabii bu mekanizmann tam olarak ileyebilmesi iin vatandan kendisini dorudan
ilgilendirmeyen konularda tek tarafl olarak sorumluluk duymas ve hesap sorma eilimlerinin ya da aktif
yurttalk anlaynn gelimi olmas gerekir.
Siyasetiyle Plancnn Sorumluluk Blmnn Nasl Temellendirilecei?
Bir toplumdaki planlama brokratlarnn karlat en nemli etik sorunlar siyasetilerle iyi
denilebilecek bir iliki biiminin nasl kurulaca konusunda younlamaktadr. Bu konuda Trkiye'de
seilmiler atanmlardan stndr diye tanmlanan ve siyasetilerin ileri srd slo- ganlatrlm bir
gr vardr. Bu ne kadar hakl bir grtr? Bu soruya bir yant verebilmek iin yantn
dayandrlabilecei bir kuramsal temele
gereksinme vardr. Bu konuda bize VVeber'in arasal rasyonellik anlay yol gsterebilir. Brokrat yani
kent plancs bilimsel bilgiyi kullanarak arasal rasyonellii gerekletirecektir. Ama bu plann hangi
hedefleri gerekletirmek yaplacana ilikin deerler alannn tamamen siyasetinin yetki alannda
kalaca kabul edilmektedir. O siyasetti makamn halkn temsilcisi olarak igal etmektedir. Bu durumda
deener ve ideoloji konusunda yansz olan planc alternatif planlar hazrlayacak, bunlar arasndan halkn
deerlerine en uygun olan siyaseti seecektir. Gemi yllarn planlama ahlak bu varsaymlar zerinde
kurulmutu. Gnmzde bu anlay byk lde geerliliini yitirmitir.
Seilmiler atanmlardan stndr diyenler bu iblmne raz mdr? Yoksa daha tesini mi
istemektedirler. Kanmca seilmilerin stnl sylemi kent plancsna teknik kararlar alann da
brakmay istememektedir. Onlarn karar alanlarn da igal ederek, her eye kendisinin karar verme
yetkisini elinde tutmak abas iinde bulunmaktadrlar. Bunu ok iyi niyetle yaptn sylese bile, takdir
yetkisi alann ok geniletmi olmakta ve bu yetkinin zel karlar lehine kullanld konusundaki ku-
kular younlamaktadr.
VVeber'ci bu anlay gnmzde srdrlememektedir. ncelikle bu tr iddiay tayan planclarn
bile deer tercihlerinden tamamen arnm steril bir planlama yapmad bilinmektedir. Onun planlamas
modern orta snflarn tercihlerini yanstmaktadr. Kald ki sorun bununla da snrl deildir, hzla deien
karmak toplumlarda arasal rasyonelliin tmyle anlamn yitirdii ak hale gelmitir. Bunun yerini
katlmc demokrasilerin iletiimsel rasyonellii almaktadr. Katlmc demokratik planlamada aktif
yurttalar hem siyasetinin hem de kent plancsnn takdir yetkisi alann ortadan kaldrmaya
almaktadr. Bu halde hem siyaseti hem de planc artk aktif yurttalar gibi planlama srecinin kendine
den ilevleri yerine getiren aktrlerinden biri haline gelmitir. Grdmze gre, her iki aktr de yeni
konumlarn ilerine sindirmekte zorlanmaktadrlar.
Gayrimenkul Piyasas Deerleri Karsnda Yaam Kalitesi Deerlerine ncelik Veren
Planlama
Kent planlamasnn gayrimenkul piyasasn ok etkileyen bir faaliyet olmas kent planlamasn bu
piyasann belirledii bir etkinlik haline getirmemelidir. Bir kent planlamasnda o kentte yaam kalitesi
deerlerinin
I
gelitirilmesine ncelik verilmelidir. Tabii bir planc plann gelitirirken gayrimenkul piyasasnn
gereklerinden haberdar olmaldr. Ama onun esiri haline gelmemelidir. BM'ler Habitat stanbul
Zirvesinde kabul edilen temel ilkelerden biri olan yaanabilirlik ilkesinin gerekletirilmesini salamaya
almaldr.
Yaanabilir kent geni bir kavramdr. erii deiik biimlerde doldurulabilir. zerinde en kolay
uzlalabilecek yol, bu kavramn ieriini insan haklarna dayanarak doldurmaktr. Yaanabilir bir kentin
olumas insan haklarnn kent yaamnda hayata geirilmesi olarak tanmlanabilir. nsan haklar, insan
haklar bildirgesinde bulunduu ekliyle soyuttur. Onlar ancak bir yerde hayata geebilir. nk insann
varl, bir yerdeki varlktr. Yani Heideger'in formiilasyonuyla "dasein"dr.
Bu ok geni bir balang erevesidir. Pek ok eyi ierebilir. Baz rnekler vereyim. Havada slfr
dioksit miktarnn belli dzeyin altnda olmas insanlarn yaam hakknn gerekletirilmesi iin gereklidir.
Bir baka rnek vereyim. nsanlarn dncelerini ifade etme zgrlne sahip olmas temel insan
haklarndan biridir. O halde kentin meydanlarndan birinin trafik kayglaryla deil, insanlarn
dncelerini sergileyecek biimde, protestolarn ifade etmesine olanak verecek biimde tasarlanmas iyi
bir plann ihmal etmemesi gereken bir husustur. Tabii ki planlama oulculua ak olacaktr.
Kent planlama deerleri bakmndan zel bir konuma sahip olan doal ve kltrel deerlere sahip
kan planlama yaklamn da insan haklar ve yer (place) kavramlar erevesinde yorumlamaya
alalm. evre hakknn Rio Zirvesindeki tanm insan merkezlidir. Buradaki insan, tm ynleriyle
kavranan bir insan olmaktan ok, fzyolojisiyle soyutlanan bir insandr. Biyosferde yer alarak,
biyokimyasal dnmlere dayanan yaam destek sistemlerinden etkilenir, hayatta kalmas iin bu
sistemlerin salad hava, su, besinler, deiik mineraller ve deiik enerji trlerine gereksinmesi vardr.
evre sorunlarndan anlalan da biyosferin dengesinin bozulmas ve yaam destek sistemlerinin yaam
iin gerekli girdileri vermekte zorlanmaya balamasdr. zmden anlalan ise bu dengelerin yeniden
kurulmasdr. Bu ok daraltlm bir insan modelidir, geniletilmelidir. Bu genileme insann kltrel bir
varlk olmasnn kabulyle yaplabilir. Bu genilemeyi yaptmz zaman, insann yaam hakkn da, salt
bir biyolojik yaam hakk olarak deil, insan haklar bildirgesinde yer alan
370
biimiyle onurlu yaam hakkn ierecek biimde tanmlam oluruz. Bu durumda onurlu yaam hakk
kltrel deerlere duyarl bir nitelik kazanmaktadr. Bu halde evrenin tanm da yer olma niteliini
kazanmaya balamaktadr. Bu durumda evre artk soyut bir mekan olarak kavranmaya allmyor,
kltrel referanslaryla, tad sembolleriyle, bizim ona yklediimiz anlamlarla birlikte kavranmaya
allyor. te bu noktada doal evre kavram yetersiz kalyor onun sosyo-kltrel evreyle bir btn ola-
rak, yani yer olarak ele alnmasn gerektiriyor. Korumac harekederin doal ve kltrel evrenin btnne
sahip kmas gerektiine aklk kazandryor. Byle geniletilmi bir anlayn getirebilecei pek ok
olanak var. Bunlardan biri evrecilerin kulland evre anlay ile kltrel miras korumaclarnn
kullandklar kltrel evre kavram arasnda bir trl salanamayan btnln gerekletirilmesidir.
Bundan daha nemlisi yereli merkeze alan bir evre syleminin kurulmasnn nn aacak olmasdr. Bu
durumda yerelin evre sylemi ikna ediciliini artk cehennemde deil, cennette arayarak bulabilecektir.
Yaam kalitesine hak erevesi iinde yaklalmas, baka baz pozisyonlarn da netletirilmesine olanak
verecektir. Bunlardan birincisi, insan haklarnn i ilikileri yksek, birbirine bal bir btn ve blnemez
olmasdr. nsan haklar kapsamna giren haklarn hibirinin dierine gre ncelii yoktur. Tm birden
gerekletirilme durumundadr. Yani bu haklardan birine ncelik verilerek arasal bir aklclkla
dierlerinin savsaklanmas yolunun kapal olduunu hatrdan karmamak gerekir.
kincisi ise haklarn iki ynl niteliidir. Haklar bir kiinin isteklerini yerine getirmede hangi
davranlarnn ya da harekederinin iinde bulunduu toplumca geerli olarak grldn belirler.
kincisi ise bu haklar tamamlayan bir sorumluluk ynnn bulunmasdr. Bir bireyin hakkn
kullanabilmesi dierlerinin sorumluklarn yerine getirmesine baldr. Her hak araynn ayn zamanda
bir sorumluluk talebi olduunu unutmamak gerekir. Tabii ki byle bir bak as planlama sorumluluunu
bir anlamda toplumun tmne yaygnlatrmaktadr.
ncs haklarn bir topluma dtan verilmi hak ve sorumluluklar olmayp toplum iinde
uzlamayla retilmi olmasdr. Bir toplumdaki haklarn, insan haklarndan ve yasalarla gvence altna
alnm medeni haklardan gelen blmleri olabilecei gibi, her yerelliin kendisinin rettii, bir ahlak
olarak uygulanan, baka nitelikte olan blmleri de bulu
371
nacaktr. Yerel olarak retilebilecek haklarla, her yerellik kendisine kimlik ve yaam kalitesi farkll
yaratmak olana bulabilecektir. Bir toplumda daha ok hak bulunuyorsa, biz yaam projemizi
gerekletirmekte daha zengin seeneklere sahip olacaz demektir. Byle bir ortamda daha yaratc, daha
kaliteli ve zengin bir yaam kurulabilecektir. Yani bir topluluun hak retme kapasitesiyle, yaam kalitesi
retme kapasitesi byk lde paralel olarak gidecektir.
4. Trkiye'de Kent Planlama Mesleinin Ahlaknda Yaanan Deimeler
Trkiye'de ada kent planlamasnn tarihinin yaklak olarak 150 yllk bir derinlie sahip olduunu
kabul edebiliriz. Bu yz elli yl iinde kent planlamas ahlaknn drt farkl dnem geirdiini
syleyebiliriz.
lk dnem, benim eitli yazlarmda "utanga Osmanl modernitesi" olarak adlandrdm
uygulamalar ieren, 1850'li yllarn ortalarndan 1920'li yllarn ortalarna kadar uzanan yllar
kapsamaktadr.7 Bu dnemde kent planlamas faaliyeti byiik lde harita mhendislii hnerleri iinde
grlmtr. Kent planlamas henz ayr bir meslek haline gelmemitir. Yine de kent plannn
yaplmasnda normal harita alma bilgisi dnda ehir planlamaya ilikin baz bilgilerin bilinmesine gerek
duyulmaktadr. Bu bilgiler ya imar ynetmelikleri iinde verilmekte ya da ehircilik kitaplarnda verilen
imar plan dzenlemesi rneklerinden elde edilmektedir.
Bu planlarnn temelde iki tr karar rettii grlmektedir. Bunlardan biri parsel dzenlemelerini
yaparak yap yapma haklarn dzenlemekte, dieri ise kentteki yol emalarn olunrmaktadr. Bu
durumda aka sylenmese de olduka sade bir kamu yarar kavramnn bulunduu karsa- nabilir. Bu
dnemin sonuna doru 1890'l yllarda Osmanl toplumunda ilk kez istimlak yasasnn km olmas kamu
yarar kavramnn daha kris- talize hale gelmesinin gstergesi olarak alnabilir. Bu kamu yarar kavramnn
ieriinde iki e bulunduu sylenebilir. Bunlardan birincisi toplumda toprak yasasyla bir tr zel
mlkiyetin kurumsallamasnn salanmasdr. Modernlemenin zel mlkiyetin snrlarnn kadastro
harita-
1 lhan Tekeli: "Bir Modemite Projesi Olarak Trkiye'de Kent Planlamas", lhan
Tekeli: Modcrmtc Alrken Kent Planlamas, mge Yaynlan, Ankara, 2000, s. 9-34.
lanyla hassas olarak belirlenmesi, te taraftan bu mlkiyet zerindeki yaplama nizamnn imar
planlaryla belirlenmesidir, ikincisi de bir baka dnmle ilikilidir. Bu dnemde yayalar mekan, olan
araba trafiinin olmad bir kentten, arabalarla iliki kurulan bir lyent mekanna geilmektedir. Kent
mekannda yar zel alan niteliindeki kmaz sokaklar ortadan kalkmaktadr. Kent mekannda kent ii
yolculuklar kolaylamaktadr. Planlamann gerekletirmeye alt kamu yarar anlay biiyk lde
bu iki konuyla snrlanmtr.
Yaplan bu planlar temelde tm kenti kapsamamaktadr. Mevzii plan niteliindedir. Kentin btn
olarak planlanmas gerektii ancak dnemin sonunda fark edilmeye balanacaktr. Harita mhendisi olan
planc tamamen bir teknik adam niteliindedir. Planlama yangn sonrasnda ya da gmen yerletirmek vb.
amalarla bir defa yaplp bitirilen bir itir. Plan yapldktan sonra plancnn ii bitmektedir. Belediyenin
ilgili teknisyenleri zaman iinde bu plann uygulanmas iin brokratik ilevleri yerine getirecektir. Yani bu
dnemin planlamas zamanda ve mekanda sreklilii olmayan bir faaliyettir.
Bu dnemde kentlerin nfus artlar snrl olduu ve arazi speklasyonu ancak stanbul ve zmir gibi
kentlerde henz snrl olarak grld ve yeni topraklarn yerlemeye almas padiah fermanna
balanm olduundan imarla ilgili brokrasinin takdir yetkisi alan byk lde snrlanm
bulunduundan iki yzllk ahlaknn gelimesi iin ortamn ok elverili olmad karsanabilir.
kinci dnem, benim eitli yazlarmda "Cumhuriyetin radikal mo- dernitesi" olarak adlandrdm
uygulamalarn yapld, 1920'li yllarn ortalarndan 1950'Ii yllarn sonlarna kadar uzanan yllar
kapsamaktadr. Bu yllarda kent planlamas artk harita mhendislerinin hnerleri alanndan karak
mimarlarn tasarm hnerleri kapsam iinde grlmeye balamtr. Byle bir sramann temelinde kente
ilikin bak asnda iki farkl etkiden kaynaklanan bir deime vardr. Bunlardan biri kentlerde gzellik
araydr. Bu Trkiye'ye batdan belli bir gecikmeyle gelmitir. Cumhuriyet yneticileri ise kentlere ayn
zamanda salkl bir kentsel yaam gerekletirme kaygs tamlar ve dnemin dnyadaki etkin kent
(effcient city) anlayndan etkilenmilerdir. Bu bak as deimesinin paralelinde kent para para
planlanan bir ey olmaktan karak bir btn olarak tasarlanan kent olarak grlmeye balanmtr.
373
Harita mhendislii bilgileri planlamada merkezi bir hner olma konumunu yitirmi, alnacak bir
hizmet haline gelmitir. Kent plancl mimarlk meslek alan iinde dnlmeye balamtr. Kenti adeta
bir nesne gibi tasarlama pozisyonu elde eden mimar herhangi bir mimar deildir. Bu konuda eitilmi,
ehircilik dersleri alm ve kendi pratiini kent planlama konusuna yneltmi bir mimardr. Kenti
planlarken temel ilevlerini tanmakta, tarihini renmekte, kentin toporafk dourucularn analiz
etmektedir. Bu zmlemelerinden sonra kenti tm olarak tasarlamak iddiasn tamaktadr. Yapt plan
plancsnn adyla zdelemitir. Jansen plan, Prost plan gibi. Plan telif hakk mekanizmasna tabidir.
Plann tm olarak uygulanmas bu yolla garanti altna alnmak istenmektedir. Planda yaplacak deiiklik,
bu btnl dolaysyla da plan bozacaktr.
Plann kendisi kamu yarar haline gelmitir. Plann bozulmas kamu yararna aykrdr. Bu halde adeta
tanrlatrman bir planc vardr. Bu dnemin iyi planlama ahlaknda siyasetiden beklenen, iyi, yetkin bir
plancy seerek onun otoritesini tanmasdr. Toplumdaki siyaseti ya da dier aktrlerden hibir biimde
onun iyi/gzelini bozmamas beklenmektedir. Eer bu plan uygulanmyorsa, uygulamada sorunlarla
karlayorsa bunun iki nedeni vardr. Bunlardan birincisi plancnn yetkilerinin azldr, bu planclarda
bir yetki al vardr denilebilir. Dieri ise halkn kltr dzeyinin dkldr. Halktan renilecek bir
ey yoktur, o eitilmelidir.
nc dnem, benim eitli yazlarmda "Cumhuriyetin poplist modernitesi" olarak adlandrdm
uygulamalara izin verilen, 1950'li yllarn ortalarndan 1990'l yllarn ortalarna kadar uzanan yllar kapsa-
maktadr. Bu dnemde artk kent plancl ayr bir meslek haline gelmi, eitim mekanizmasyla, meslek
odalaryla kurumsallamtr. Ama artk kent plan bir kiiye emanet edilebilecek bir sorumluluk olmaktan
km, disiplinler aras bir bilimsel faaliyet halinde dnlmeye balanmtr. Kent deiik bilim
alanlarnn, bymesi, sosyal tabakalamas, siyaseti, formu hakknda kuramlar gelitirdii bir ilgi alan
haline gelmitir. Mo- dernitenin bilim anlaynn henz ciddi bir eletiriyle karlamad bu ortamda
bilimsel bilgiye dayanarak kentin bymesinin kestirilebilecei kabul edilmektedir.
Bu yllarda Trkiye'de ok hzl bir kentleme yaanmaya balanm, kentin bymesi konusunda
benimsenmi modernist meruiyet kalplarnn kente krdan koparak yeni gelenlerin kapasiteleriyle
uyumlu olmay
374
karsnda, kentlerin evresinde gecekondu kuaklar olumutur. Bu durumda bir nceki dnemin
planlama ahlak savunulamaz hale gelmi yeni bir paradigma olarak mull rasyonel planlama diye
adlandrlan bir pratik gelimitir.
Bir stn tasarmcnn hazrlad planlarn uygulama olana bulunamad grlnce, kentin
gelimesinin ok disiplinli bir aratrmaya dayanarak nasl kestirilebilecei aratrlmaya balamtr. Bu
kestirime dayanarak, 20 yllk bir perspektifle hazrlanan plann uygulamaya konulduunda ok byk
tepkiler dourmadan baaryla uygulanabilecei beklentisi hkim hale gelmitir. Planlama tasarmdan ok
bir n kestirim nitelii kazanmaya balamtr. Bu dnemde plann uygulanma olasln artrmak iin,
hem aratrma safhasnda hem plann oluturulmasnda kent halknn katlm iin frsadar yaratlmaya
allmtr.
Bu dnemde de plann kendisinin kamu yarar olma iddias srmektedir. Bu planlamada yceltilmi
tartlmaz bir otorite yoktur. Planc bir stn yaratcda/1 ok disiplinler aras almay ynlendiren
eitler arasnda bir birincidir. Politikacyla planc arasndaki i blm modernite- nin arasal rasyonellii
iinde bllmektedir. Daha nce de zerinde durduumuz zere deerler alan politikacya
braklmakta, planlama teknik bilgiye dayanarak arasal rasyonellii gerekletirme sorumluluunu
yklenmektedir. Hzl kentleme iinde siyasal gcn korumak isteyen bir siyaseti poplist politikalar
uygulamak istedii iin bu i blmne raz olmamakta, yetkilerini bu ynde kullanmak eilimi
tamaktadr. Eer bu planlamalarn dayand kuramlarn sk bir belirleyicilii olsayd, plana mdahale
edilmesinin olumsuz sonulan hemen ortaya kacak ve plancnn saygnln korumas kolay olacakt.
Oysa sz konusu kuramlarn formu belirleyici gibi grnse de gerekte byle yksek bir belirleyicilikleri
olmad iin mdahaleler hemen olumsuz sonulara yol amayabil- mektedir. Bu durumda planc kendi
meslek yaklamnn saygnln korumakta nemli zorluklarla karlamaktadr.
Drdnc dnemin on yldan fazla sredir iinde bulunuyoruz. Bu dnemde de yeni bir planlama
ahlak olumaktadr. Byle bir oluumda bilimsel bilgiye modernist bir erevede yaklalmasnda nemli
anmalarn yaanm olmasnn paynn yksek olduu aktr. Kentle uraan bilim adamlar arasnda
eletirel gerekiliin getirdii almlar planlama ile bilimsel bilgi ilikisini byk lde deitirmitir.
Kreselleen, bilgi
toplumuna geen, yenilikiliin nem kazand, ynetim anlaynn yerini ynetiimin ald bir dnyada
bir kentin yaamn yirmi yllk sreyle donduran planlama anlaylarnn savunulmas olana
kalmamtr. Kentler yarma iinde dnyadaki konumlarn gelitirmek araylar iinde donmu kent
planlarnn yararlanabilecekleri frsatlar kaybetmelerine neden olmasna izin vermemektedirler.
Bu gelimeler karsnda kent karmak, tarihsel sre iinde srekli oluum iinde bulunan bir olgu
olarak grlmektedir. Kent planlamasndan anlalan da bu oluuma bu alanlarn yaam kalitesini
koruyacak ve gelitirecek biimde mdahalesi olmaya balamtr. Kentin sz konusu oluum sreci ok
aktrldr. Siyaseti de, planc da bu ok aktrl, oulculua ak, deiik paydalarn katlmna olanak
veren sre iinde kritik rollere sahiptir. Onlarn iletiim kurma, mzakere etme, ikna etme kapasiteleri
baarlar iin ok nemli hale gelmitir. Bir baka deyile planlama byk lde siyasallamtr. Baka
bir almamda zerinde durduum zere planlama bir demokrasi projesi olma niteliini kazanmtr.
Byle bir anlay iinde esnekliini yitirmeden bir ynlendirmeyi baarabilen bir planlama yaklam
gelitirilmektedir. Burada planlama denildiinde birbirini tamamlayan bir kararlar, belgeler btn
anlalmaktadr. Bunlar ksaca, kent vizyonu, stratejik plan, yaam kalitesi standartlar, kent paralar iin
dnm planlar, koruma planlar, yeni yerleme alanlarnn planlar vb.leri olarak sralayabiliriz. Bu
planlarn hepsi mzakere edilmi, effaf ortamlarda gelitirilmi olmaldr. Tabii burada ok hassas ahlaki
bir durum sz konusudur. Esnek planlama emalarnn uygulanmas eer effaf olarak yaplmazsa,
mzakereler kapal kaplar ardnda yrtlrse, kiisel karlara konu olmas ve ikili bir ahlakn yer-
lemesine yol amas ok kolay olacaktr. Bu nedenle yerel ynetimlerde demokrasinin kalitesinin
gelitirilmesi, demokratik hesap sorabilme mekanizmalarnn glendirilmesi gerekir.
Trkiye'nin planlama tarihinden yola karak drt farkl planlama paradigmas ve drt farkl planlama
ahlaknn olutuunu grdk. Bu drt farkl planlama ahlakn, sunum kolayl salamak iin olduka
ematik- letirerek vermeye altm. Tabii ki gerein ayrntlarna girilince farkl durumlar ortaya
kacaktr. Ama burada Trkiye'nin planlama mesleinin geliim tarihinin yazlmas deil, bir planlama
paradigmasnn deimesinin hem planc, hem de planlama ahlaklarnn yeniden belirlenmesine
nasl yol at gsterilmek istendii iin byle bir emalatrma gerekmitir.
5. Kent Planlamann Gnmzde Ulat Noktada Yurttalara Den Sorumluluun Genilemesi ya
Son Szler
Kent planlamas ahlaknn geldii drdnc aamada kent planlamas adeta tm toplumun bir
sorumluluu haline gelmektedir. Bunun nedeni drdnc aamann betimlenmesinde katlmc demokrasi
mantnn egemen olmasdr. Biliyoruz ki gnmzdeki demokrasilerde, temsili demokrasi ve katlmc
demokrasinin birlikte var olmasna dayanan bir pratik yrmektedir. Ama bu yaznn ematikletirme
mant iinde ikisinin bir arada bulunmasnn sorunlarn ele almadm Salt katlmc bir pratiin
olabilirliini kabul ettim.8
O zaman karmza bir baka ahlak sorunu gelmektedir. Katlmc demokrasinin baars iin yurttan
ahlaknn ne olmas gerektii zerinde duralm. Kayrmac siyaset pratikleriyle birlikte yrtlen, temsili
demokrasilerde ounlukla yurttalar pasiftir. Onlar katlmc pratiklerin heyecanlarn blmeye henz
hazr deillerdir. Oysa katlmc demokrasiler ancak aktif yurttalk anlaynn gelitii yerlerde baarl
olabilirler. Bir demokrasi projesi olarak kent planlama projesini, ayn zamanda bir aktif yurttalk projesi
olarak da grmek olanakldr. Aktif yurttalk zel bir sorumluluk ahlakna sahip olmay ierir. Kente
yaayan insanlar kentte olup bitenden, dorudan kendilerini ilgilendirmese de bir sorumluluk duymalar
gerekir. Bu sorumluluk tek tarafl olarak kullanlacaktr. Bunun kullanlmas iin bu sorumluluu olan
aktrden talep edilen bir ey olmas gerekmez. Onun harekete geiren talep deil toplumdan ald ia-
retlerdir. Bu tr sorumluluu olan bir aktr bu iareder karsnda kaytsz kalamaz. 9 Yeni bir ahlak yalnz
planclara deil yurttalara da gereklidir.
Bu konuda ayrntya girmek isterseniz "lhan Tekeli: 'Bir Demokrasi Projesi Olarak Kent Planlama', Sivil Toplum Dergisi, Say. 17-18, Ocak-
Haziran 2007. Robert Gibbs: Why Ethics? Sign of Responsibilities, Princeton University Press, 2000.