You are on page 1of 52

Trkiye

Bilimler Akademisi

CHAN SALIOGLU

Felsefenin Kuantum
Mekaniksel Temelleri

Akademi Forumu 24
N DEKLER

Sunu . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 7

Felsefenin Kuantum Mekan iksel Temelleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 9


Kuantum Fizii Hakknda Yaygn Grler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 1O
Klasik Fizik Hakknda Yayg n Grler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 11
Kuantum Alan Teorisi ve Temel Kavramlar . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 13
Kuantum Mekaniksel Sistemler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 16
Youn Maddeler Neden Sktrlamyor? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 21
Elektronlar Neden zde? . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 23
Alan Fi kri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 27
Kuantum Teorisi ve Relativitenin Alanlara Getirdii
Temel zellikler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 28
Bozan lar ve Fermiyonlar . . . . . . . . . . . . . .. . . . . . . . . . . . . .... . . . . . . . . . . . . ... . . . . . . .. . . 3 1
Kuantum ve Klasik zdelikler . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 32
Dlama i l kesinin Etkileri zerine . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 35
zetle . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 37
Relativistik Kuantu m Alan Teorisinin Temelleri . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .39
Simetriler, Korunum Yasalar ve Noether Teoremi . . . . . . . . . . . . . . . . . . 39
Sorular . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . 44

5
SUNU

Prof. D r. C i han Sal o l u 8 Nisan 2002 gn ista n b u l 'da Trki


ye Bilim ler Akademisi Akademi Konferanslar Progra m ereve
sinde " Felsefenin Kuantum Meka n i ksel Temelleri " kon u l u bir
konferans verm itir.

Prof. Salolu konumasnda klasik fizi i n , felsefeyle birlikte,


gnde l i k yaamla i l g i l i gncel n ite l i kl i gzlem ve deneyi mlerin
aklan mas n m mkn klan ura alan lar olarak grldn
bel irtm itir. Kuantu m fizi i n in i l ke ve kura llar nn geerlilii ise
yayg n gre gre atom ve atom alt sistem lerin soyut dnya
syla sn rl kalmaktadr. Sayn Salo l u kuantum fizi i n i , relati
vistik kuantum meka n i i n i ve kuantum alan teoris i n i n temel
kavramlarn aklam, verdii rneklerle bu b i l i m alanlar n n ya
da ksaca k uantum fizi i n i n , gelitirdii temel ilke ve kavra mla
rn makro dnya iin de geerl ilii oldu u n u , gnlk yaantnn
an la lamam, ancak ka n ksam pek ok olgusuna aklamalar
getirebildiini ortaya koymutu r. B u n larn tesinde, dnyamzn

7
tandmz ekliyle varoluunun bu temel i lkeler ve kavramlarla
akla n a bildiini ifade etmitir.

Prof. Salolu'na konfera ns iin Trkiye Bilimler Akade misi a d


na teekk r ederim.

Sayglarmla,

Prof. Dr. Engin SERMEK


Akademi Bakan

8
Felsefenin Kuantum
Mekaniksel Temelleri

u kardaki bal k asl nda ierii ok iyi yanstm yor, biraz

Y daha dorusu n u sylemek gerekirse 'kuantum meka


n i ksel temelleri' yerine 'felsefenin relativistik kuantum
alan teorisine dayanan temel leri' demek lazm; ama kel ime oyu
n undan vazgeemedim. Kel ime oyun u uradan gel iyor: eminim
herkes bir sr 'kuantum mekan i i n in felsefi temelleri' balkl
kitap, makale vs. grm tr. Bunlarn genelde havas, 'Bu kuan
tum mekanii ok derin ve tuhaf bir ey ve ok by k felsefi
problemler kartyor; temelindeki kavramlar o kada r acayip ki,
teorin i n felsefeyle yen i den yorumlanmas gerekli' eklinde.

B u n lar kmseme a n lam nda sylemiyorum, bunlar hakikaten


ok derin eyler; fakat kon uma m n konular kesi n likle bu n lar
de i l . Bir kel i me oyun u na tevessl etmi olmama ramen asln-

9
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

da syleyeceim ey, mit ediyorum ki h erkese d uyunca " tabii,


bu zaten byleydi" dedirtecek cinste n .

KUANTUM FZG HAKKINDA YAYGIN GRLER

Yalnz ilk nce, insanlarn kafalarnda yaygn olan birtakm ina


nlara, grlere bir gz atalm. Kuantum fizii hakknda birta
km kanlar var: 'bildi imiz dnyaya h i benzemiyor', 'sadece
kk atom ve atom a lt leklerde gerekli' gibi. Daha yksek
h zlarda relativistik kuantum meka n ii, b u n u n da aklayamad
eyler iin ise kuantum alan teorisi gerekiyor bu ufak lek
lerde. Gene yayg n bir gr, 'deneycilerin ok hassas ekilde
lt birtakm ok ezoterik, gndelik dnya ile a lakasz baz
efektleri aklamak iin bu kuantum alan teorisi gerekiyor, ama
her gn grdklerimizle b u n larn fazla b ir ilg isi yok' eklinde.
Bir baka idd ia da ' kuantum mekan iinde determinizm ve ke
sin l ik ortadan kalkyor, belirsizlik ilkesiyle her lm, her mese
le b u la n k b ir hal alyor ve teori felsefi ynden artc ve tart
mal temel fikirler ieriyor' eklinde . B u yalan deil, yan i burada
hakikaten tuhaf fikirler var; Schrodinger'in kedisi g ibi. Mesela
bir yaz tura atyoruz, para yere dyor, netice ya yaz ya tura,
fakat diyelim ki hemen bakmyoruz. imdi klasik objektif ger
eklik kavramna gre " bu, baksak da bakmasak da ya yaz ya
tura " deriz. Kuantum mekani inde ise, bakmad mz srece,
yaz ile tura d u rumlar bir tuhaf askda kal m ekilde bir arada
b u l u n uyorlar ve ancak gzlemimiz onu bun lardan b i r tanesi ha
line g etiriyor. insan, " B u ikisi arasnda ne fark var; yan i askda
demekle ne kastediyorsu n ? Zaten ancak baknca d u r u m u re-

10
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

nebil iyorsun. 'Askda yaz-tura bir a rada ' demekle 'objektif ola
rak (yan i ben bakmasam da) yaz veya tura' demek a rasn da
gerekten deneysel olarak llebilir bir fark var m" diye sora
bilir. Deneysel olarak bil iniyor ki fark VAR ve kuantum meka n i
i iki durumun gzlem ncesinde askda olduu hale uyuyor. O
yzden kuantum teorisin i n acayipli in i h ibir ekilde kmse
meye imka n yok; fakat dediim gibi bizim kon umuz bu deil.

KLASK FZK HAKKIN DA YAYGIN GRLER

imdi buna karl k ' klasik fizik' deyince akla ne geliyor? Klasik
fizik hakknda da birta km yaygn kanlar var, bunlar da yle
eyler: Grd m z makroskobik dnyay tasvir etmek iin
Newton denklemleri, Einstein den klemleri, bir de Maxwell
den klemleri yeterli. stelik bu bizim formel olarak da destekle
yebileceimiz bir ey; nk Planck sabiti h biliyoruz ki g n de
l i k asal momentuma gre veya eyleme gre ok ufak; o n u tam
formel olarak sfra gtrrsek, zaten kuantum mekan i i denk
lemlerinde n b u yukarda ki klasik fizik denklemleri bir anlamda
elde edil iyor. Denil iyor ki, klasik fizikte determinizm ze l l ii var,
kesinlik ze l l i kleri var ve felsefi ynden de bir problem yok. O
zaman g n delik d nya klasik fizikle, atom ve daha ufak sistem
ler ise kuantum fizii ile betimlensin. Halbuki, ite benim bura
da vurg u lamak istediim nokta geliyor: bildiimiz dnyada as
lnda kuantum alan teorisiyle her an kar karyayz.

Neden b u n u n farknda dei l iz? Zira ok defa insanlarn kartr


d iki ey var: anlamak ile kan ksamak. Kanksamada bir eyi

11
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

tekrar tekrar gryoruz ve b u byledir deyip artk zerinde d


nmeyi brakyoruz. B i l mek ve kanksamak, anlamak ve kank
samak tam a myla farkl eyler; kanksamak anlamak demek
deil . Mesela, birtakm rnekler vereyim; dosdoru kuantum
alan teorisinden geldiini iddia edeceim bunlarn. H erkesin bi
rer burnu, ikier kula olmas, bir bardaa su doldururken su
seviyesinin ykselmesi, sonra tamas kanksad m z olaylar,
ama sebepleri ne? B unlar tamamyla kuantum alan teorisinden
kaynaklana n eyler. Kuantum fizii aslnda bulankl k deil, ke
sinl i k sunuyor; gerekten klasik fizik tarafndan tasvir edilecek
bir dnya dnmeye kalksak a morf ve bildiimiz, grdmz
dnyaya h i benzemeyen b i r tablo kyor.

B ir nokta daha var: " mikroskobik dnyada kuantum m ekanii


lazm, makroskobik dnyada ise klasik fizik tamamyla yeterli "
denilince bir ilave hata yap lyor. Aslnda tabii fizikile r daha
dorusunu bil iyor, ama nedense byle dikkatsizce laflar slogan
haline geliveriyor. Asl nda meseleler sadece mikroskobik-mak
roskobik diye ayrl m yor, bir eksen dah a koymak lazm ortaya.
Temelde kuantum mekanii doru, o yzden her ey bir cins
dalga ile gsterilecek. i m di o dalgalar arasnda faz i l ikileri ta
mamyla geliigzel mi, yoksa bu faz i l ikileri bir ekilde uyum l u
mu? Koherens veya inkoherens uyum l u veya uyumsuz olduu
haller. O zaman drde ayrmak lazm karlaaca m z fenomen
leri: ' koherent ve makroskobik', 'inkoherent ve makroskobik',
'inkoherent ve mi kroskobik', 'koherent ve mikroskobik' . imdi
bu drt kategoriye ayrdmz zaman durumu daha iyi tasvir
edebil iriz . Mesela, koherent ve mi kroskobik olarak mehu r ift
yark deneyini elektronlarla yapabilirsiniz. Elektron dalgas tama-

12
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

myla koherent olara k h a zrlanmsa, orada enteresan giriim et


kileri grrsnz. Sonra makroskobik koherent olaylarda da son
derece artc eylerle karlaab i lirsiniz; mesel a sper iletken
lik, sper a kka n l k . B u n lar ok sayda parac iermesine ra
men makroskobik boyutlarda kuantum meka n i i n i n etkilerini
gzler n ne koya n eyler; bunlar klasik fizikle aklamaya im
kan yok . M i kroskob i k i n koherent durumlar da olabilir, elektron
larla bir deney yapyors u n u zdur; ama fazlar bir ekil de b i rb i rle
rini ortalama olara k gtrrler. Asl n da bizim klasik dnya dedi
imiz ey, makroskob i k ve i n koherent olan kombinezon. insan
lar diyebilir ki, "ta ma m, ite tam orada kuantu m mekaniine h i
ihtiya yok, zira hem makroskobik, hem de fazlar ve dalga ka
rakteri kayboldu " . Halbuki asl n da bir sr felsefi kavrammzn
kken i n de tam bu dnya var

KUANTUM ALAN TEORS VE TEMEL KAVRAMLAR

Kuantum alan teorisinin zerinde neden b u kadar duruyorum?


Kuantum alan teorisi n i hai teoridir diye b ir i ddiam yok, fakat ku
antum alan teorisi 1 O zeri eksi 18 metre, yan i ekirde i n de bin
kat dah a a ltnda mesafelere kadar denenmi vaziyette ve orada
geerl i; Standart model diye bir kuantum alan teorisi gayet g
zel iliyor. imdi b u n u n n i h a i teori olmad neredeyse kesin gi
bi, fakat n i hai teori olmamasna ramen, bir baka nihai teoriyi
bulduumu z zaman, o teori de kuantum alan teorisinin imdiye
kadar baarl btn zelliklerini yine ortaya karmak zorun da
ka laca iin, bu rada syleyeceim eyler yine geerli olacak.
imdi, 'temel kavramla r' diyorum. Kkenleri kuantum alan te-

13
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

orisine kada r g iden bu temel kavram lar neler?

Mesela, bir tanesi zdelik. Leibniz b u kon u da epey bir eyler


sylemi. Tam birincil referanslar b u lamad m , tam ne sylyor
ok da iyi a nlayamad m ama bir tak m nemli eyleri sezgisiyle
kavra m grnyor. " Ayrt edilemezlerin aynlklar" ve " aynla
rn ayrt edilemezlii" . B unlar kuantum anlamda zdelik fikrine
benzeyen ifadeler. Makroskobik seviyede b i r rnek olarak tek
yumurta ikizlerinin zde olduklar n genelde syleriz. Peki, bu
zdel i k nereden geliyor? Veya b u n u n daha zayf bir h ali olan
benzerlik nereden g eli yor? M esela kedileri ele alalm: Platon'un,
ilk midir bil m iyorum, ama dikkat ektii bir nokta var. imdi , u
bir gerek ki bir sr farkl _kedi gryoruz, fakat herhangi bir
kedi grdmz zaman diyoruz ki bu bir kedi. Peki, bun larn
rengi benzemiyor, boylar benzemiyor, gene de hepsine kedi
deyip nasl bunlar snflaya b i l iyoruz? Bu 'kedi' kavram nereden
geliyor? Platon'un gr kabaca yle : aslnda bir ideal form
lar dnyas var, orada bir tane ideal kedi var ve b urada bizim
grdmz kediler onun kt kopyalar. Fakat biz de bir ekil
de o ideal formlar dnyasyla iliki iin deyiz, oradaki birtakm
eyleri 'hatrlyoruz'. O grdmz kedileri birer birer ideal
formlar dnyasndaki kedilerin rnekleri olarak tan dmz iin
snfland rabiliyoruz. Formlara 'evrenseller (niversallar)' diyerek
Aristo da buna devam etmi, onda n sonra ortaada Abelard ve
Aziz Thomas Aquinas ve dierleri de, hatta bugnk felsefeye
bile galiba bu sorun lar bir ekilde tanm vaziyette. Yanlmyor
sam deerli a rkadam Arda Denkel de bu konularla ilgiliydi, fa
kat b u n l a r onunla kon umak imkan m olmad. Asln da evren
seller l isan l a da yaknda n ilg i l i . Dilbilgisinde ' kedi' bir cins isim ve

14
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

' Londra ' g ibi zel isimle rden farkl bir kategori. Fiiller ise cins
isimlerin tekrarlanan m terek faaliyetleri ni ifade ediyor. Mese
la can l l a r reme ve lme fiil leri n i n zneleri. Ksacas cins isimle
rin ve fii llerin va rl doa yasalarnn b i r neticesi, fakat tandk
evremizi hangi doa yasalar nasl o rtaya kartyor?

Sonra, bu benzerlik fikrinden yle b i r baka netice kt sy


lenebi lir. Tamsay lar fikri benzerlik olmadan olabilir miydi? B u
kavram ilk olarak Frege ortaya atyor. Tam saylar, mesela 3 sa
ys nasl elde ediliyor Frege' nin d ncesine gre? 3 kedi, 3 ka
k, 3 b u l ut vesai re, her trl iinde tane benzer ey bulunan
setleri a l yoruz, son ra da " btn bu setlerin mterek zellii
ned i r " d iyoruz. Cevap " lk " ; onu oradan soyutlay p kartyo
ruz. imdi, byle benze rlikler olmasayd acaba bu say kavra m
mz da olab i l i r m iydi? Belki de olabi l i rd i , b i l m iyorum , ama h i
deilse mantkl bir soru g i b i grn yor.

Sonra, yine gndelik hayatmzda ok kanksadmz baka bir


ey, yo!}un maddenin sv ve kat uzayda belli bir yer kaplamas
ve baka bir yojun maddeye yer tanmamas. Barda a l yorsu
nuz, bardak bata bo, sonra suyu doldu ruyorsunuz ve su sevi
yesi ykseliyor. imdi bu, zerinde d nmeye h i demeyecek
bir ey gibi grnyor, zira tandk bir olay. Asl nda ta mamyla
kuantu m alan-teoretik b i r fenomenle kar karyayz. imdi, bo
ve dolu deyince i 'varlk' ve 'yokluk' gibi baka daha temel ey
lere de gid iyor. Bir a ra T BTAK Bilim Teknik dergisinde belki ta
mamyla bolua ayrl m b i r zel say ka rtmay dn yoruz:
kapak siyah olacak batan aaya! Bol u k hakknda sylenecek
ok ey var ve ayr bir konferans gerekir.

15
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

i mdi, iddiam burada bahsettiim eylerin hepsi n i n relativistik


kuantum alan teorisin i n makroskobik lekteki grntleri ol
duu. imdi, u sylediimiz " Kuantum meka n i ksel denklemle
rin Planck sabiti h sf ra giderken limitini a l nca klasi k fizik denk
lemleri n i elde ederiz" laflar formel olarak doru, fakat grd
mz d nyada h kk ol masna ra men sfr deil. G erek
ten sfr olsayd nasl b i r d nya ortaya kard, onu da kon uma
n n son u na do ru gz mzn nne getirmeye al aca z; fa
kat greceiz ki, bu szde tandk d nyay neredeyse hayal et
mek bile i m ka nsz. imdi, zdel ik, benzerl i k, dol u l u k g i bi fikir
lerimizin altnda neler var b i r bakal m .

KUANTUM MEKANKSEL SSTEMLER

Art k biliyoruz ki mesela tek yumurta i kizleri arasnda biyoloj i k


zdeli k (buna genetik b i l i m i b u kadar ilerlemeden cevap verile
mezdi) DNA' larnn ayn l sayesinde var. Ked i lerin arasndaki
benzerl i k de kedi DNA' s n n kararll ndan geliyor. i m d i , bura
daki fikirler temelde Schrodinger' in What is life diye 1 940'1arda
birok i nsa n etkilemi bir kitabndan kaynaklan yor. O radaki a r
gman, e m i n i m ki modern biyologlar tarafndan ok daha rafi
ne edildi ve detaylandrld, ama Sch rodi nger ok nem l i bir ey
yakalam ve bence son radan yaplanlara biraz da b u n u n ii n i n
doldurulmas eklinde baklabilir. Syledii u kabaca :

Kuantum mekaniinde enerji seviyeleri srekli deil, kesikli; o


zaman ked i DNA's nda (ki bu en ni hayet dev bir molekl) bir ey
bell i b i r enerji seviyesiyse bir buru n l u kediye, b u n u n stnde

16
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

bel li bir baka enerj i seviyesiyse iki b u runlu kediye kar gel iyor,
arada bir enerj i bol uu var. imdi ya bir enerj idesiniz, ya d ie
rinde; kuantum teorisinde i kisinin arasnda herhang i bir enerj i
ye izin yok . Boltzmann sabiti k ve m utla k scakl k T'nin arpm
kT civa rdaki ssal enerj i ; alttaki seviyeden bu ssal enerj iyi alarak
yu kar klamyor, zira a radaki enerj i fark bunun epey stnde.
O zaman bir kararl l k ol uyor ve kedi DNA's alttaki tek burunlu
d u rumda kalyor, ok nadi ren i ki burunlu bir kedi kyor. Yani
sonunda kedilerin birbirine benzemesinin sebebi kedi DNA'snn
kuantum mekaniksel bir ekilde kararl l ndan kaynaklanyor.
imdi, bu kesiklilik nereden gel iyor? Kesiklilik bal sistemlerde
kuantum mekaniinde kanlmaz bir genel netice. Bal de
mek, bir sistem, bir baka sistem i ekiyor ve uzayn bel li bir bl
gesine hapsediyor; o hapsettii zaman genel bir teorem d iyor ki
hapsedi lenin enerji seviyeleri kesikli kacak.

imdi, nce kedi DNA'snn kararl l , bunun temelinde ise


atomlarn kararl l ve hatta ayn l klar asl nda ksmen bu te
oremden geliyor. Teoreme i ki kuantum mekaniksel unsur daha
eklemek laz m : Heisenberg Belirsizlik ilkesi ve Pauli Dlama
ilkesi. Fizi kiler iin bunlar ok tandk, ama herkesin fizi ki ol
madn d nerek birazck aklamaya alalm.

Bir yere hapsedilmi bal bir sistemin en basit ve somut ekli


olarak, i ki ucu sabitlenmi bir tel ve onu n zerinde elde edilebi
lecek titreim kiplerini d neb i l i rsiniz. Telin uzunl uu d ise, en
uzun dalga boyu 2d, sonrakiler d , 2 d/3, d/2 , . . . , yani 2d/n
(n= 1 , 2 , 3 . . ) diye gider. B unlara kar l k gelen frekanslar var; fre
kanslar da dalga boyunun tersi kere teldeki sesin hz v; demek

17
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

ki bunlar da 1 ,2 , 3 , . . . , n diye gidiyor. B u rada tel diyorum , ama


b u n u kuantum mekaniine evirip, b u radaki dalgalar kuantum
dalga fonksiyon u olarak dn mek m m kn ve bu dalga fon k
siyonu tarafndan temsil edi len parack da bu iki d uvar a rasn
da hapsedilmi ol uyor. i mdi, eer Plan k ' n da dediine bak l r
sa, frekanslarn nne b i r tane h koyarsanz enerjileri b u l u rsu
nuz. Aslnda bunu non-relativistik ekilde yaparsan z enerj i l e r
n ' n i n karesi gibi kyor, fakat nem l i olan ey kesikli olmalar .
Asl nda ular b u rada ok sk bir eki lde sabitledi k, kesikl i l i k iin
bu kadar sabit olmalar art de i l . Kuantum mekaniinde dalga
fonksiyo n u lJI kompleks bir fonksiyon, yan i bir reel, b i r de san a l
ksm var. Sanal ksm n iaretini deitiri rsek elenik d a l g a fon k
siyonu n u , yani w* elde ediyoruz. Uzayn x noktasndaki dalga
fonksiyo n u elenik dalga fo nksiyonu ile arplnca W(x)w * (x) gi
bi pozitif b i r ey elde ediliyor ve bu da o parac orada bulma
ihtimal yo u n l u u . Genel b i r teorem gsteriyor ki, bu ihtimal

yo u n l u u uzaa gidildike belli bir ekilde O'a gid iyorsa gene


kesikl i l i k ka n l maz olarak kyor.

imdi o zaman bir i ki kuantum mekan i ksel sistem daha tanya


lm, onlarda da ayn zellii greli m . Bu kuantum mekaniksel
sistemler hem ok nem l i , hem de sonra birtakm rneklerimiz
de kul lanacamz iin b u n lar biraz incelemek gerekiyor.

Bir srtnmesiz yatay yzey zerinde bir m ktlesi ve onu duva


ra balayan b i r yay olsun, yayn kuvvet sabiti de k. B i l iyoruz ki
bu sistem i n karekk (kim) deerinde b i r tabii f frekans olacak .
Byle bir sistemle neden ilgilenelim? Tabii k i , tek bana o kadar
enteresan ol mayabi l i r ama bir basit sarka, bir i n d ktrle-kon-

18
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

dansatr devresi ndeki sal n m lar, kat maddelerin zgl slar,


elektromanyetik dalgalar, ve birok dier fiziksel olay son unda
hepsi b u sistemle bir ekilde alakal. O yzden b u sistemi a n la
mak, hakknda biraz bir fikir ed inmek nem l i . i mdi, klasik ola
rak sistem istedii g i bi salnabiliyor, ne kadar ekerseniz o kadar
by k enerjisi oluyor ve istedii n iz enerj iyle bunu hareket etti
2
rebiliyorsun uz. Siste m i n potansiyel e nerj isi V(x)= 1 /2 k x tam bir
parabol; b u n u kuantum meka n i ksel olarak zd n z zaman,
gryorsunuz ki enerji seviyeleri ancak eit ara l k l tamsaylar
eklinde oluyor. Bir de temel enerj i var. Ktle tam ortada d u r
sun ve hareketsiz beklesin diyemiyorsunuz. Belirsizlik ilkesi y
znden tam bir noktada tutarsanz, bu defa ister istemez bir ki
netik e nerj isi olacak; kinetik enerjisini O yapmaya kal ksan z
uzayda her yere yaylacak; sonu nda ikisi nin a rasnda en az belli
bir enerj iye raz olmak zorundayz; b u da hf/2 'ye eit. i mdi bu
sistemi a kl mzda m uhafaza edel im ve bir baka nemli sisteme
dneli m . H i d rojen atomu. nk D NA, proteinler vesai re, en n i
hayet dev molekller, molekller de atomlardan yaplm . De
mek ki atomlarn enerj i seviyeleri ve bu seviyelerin kesikli l ii
hakknda fikir edinmemiz laz m .

imdi, hidrojen atomu enerj isine bakarsak, bir ki netik enerji ks


2
m var: p /2m. B u rada p momentum , ondan son ra b i r de mer
kezdeki protonla onun etrafndaki elektronu n a rasndaki ekim
potansiyel enerjisi var; ekim olduu iin eksi iaretli ve r'nin
2
fon ksiyonu olarak ekli e /r. Rutherford deneyleri ile elektron la
rn ekirdein epey dnda olduu ve neredeyse btn ktlenin
aslnda atom yarapn n yz binde biri yarapl b i r ekirdekte
topland anlal nca ortaya by k bir kriz km. Bu elektron

19
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

nasl ol u yor da ekirdee d myor bu eki m gc varken? D i


yeli m ki d nya n n g n ei n etrafnda dnd gibi asal mo
mentumla dnsn, yan i santrifj kuvveti ile bunu engel leyeli m ,
a m a o zaman da ivmelenirken radyasyon yayacak, by k hzla
enerj i kaybedecek ve san i yenin milyarda b i ri nde decek.

imdi, b u n u n d memesi n i n , kararl l n n sebebi u . Bel i rsizli k


i l kesi diyor k i , r yn n deki momentum u yla, r yn ndeki pozis
yon u a rasnda h kadar bir belirsizlik var; u halde momentu m p
2 2
aa yukar h/r gibi, o zaman oradaki p yerine (h/r) koya l m .
Toplam enerj i sadece r ' n i n b i r fon ksiyonu oldu. O zaman b u
kend i n i belli bir r'ye, enerj i yi minimize ettii r'ye a ya rlayacak

Bunu yaptnz zaman bakyorsunuz ki bu r haki katen atom b


yklnde. Bu bize temel d u rum enerj isini de veriyor. Yukar
daki enerj i l eri de, Schroedinger den klemi n i zerseniz b u temel
2
enerj i kere bir 1 /n olarak bul uyorsunuz. Yani ana fikir u: Co
ulomb kuvveti elektronu p rotona doru ekiyor, bel i rsizl ik i l ke
si ise itiyor ve ikisi arasnda b i r denge kuruluyor ve atom bir
Angstrom, yan i 1 O zeri eksi 1 O metre boyutlarndaki bykl
n b u denge neticesinde. elde ediyor.

Hidrojen atomunun ii ne kadar bo b u n u hakikaten i yi a nla


mak laz m. nk atom un yz binde b i ri yarapl bir ekirdek
ten (ki esasnda ktlen in ok by k ksmn tayor) bahsediyo
ruz ve b u n u n ne demek olduunu her zaman som ut olarak d
nmyoruz. B u ok verdiim bir rnek, ama yi ne de syleme
ye deer: ekirdek mesela u masa ebatlarnda ise, demek olu
yor ki, elektronlar aa yukar izmit'te. Yan i atom u n esas kt-

20
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

lesi masada, sonra izmit'e kadar bolu k var ve etraf nzda gr


dnz her ey bu derecede bo. Yan i asl nda her ey bom
bo. B u n u g n e sistemiyle kar lat rrsanz, gnein kendi yar
ap aslnda g ne-dnya yrngesin i n yzde 1 'i mertebesinde.
Demek oluyor ki gne sistemi asl nda b i r atoma nazaran ok
ok daha dolu. Peki ortada bu kadar bol u k varken maddenin
veya svlarn s ktr lamamas neden?

YOGUN MADDELER NEDEN SIKITIRILAMIYOR?

imdi, b u g ndelik sktrlamama olaynn a rkasnda iki tane ta


mamyla kuantum mekaniksel etki var. B i r tanesi Heisenberg
Belirsizlik ilkesi; grdmz gibi bir tek elektron bile olsa atom
bel l i b i r bykl k alyor, ondan daha k k olmuyor. br de
Pauli Dlama ilkesi. Dlama i l kesini herhalde fizi ki olmaya n lar
da biliyord u r . Atom lar olutururken bu kesi kli enerj i seviyeleri
ne elektron doldu rmaya balyorsunuz ve belli bir seviyeye, bel
li bir zel d u ruma ancak bir tek elektron koyabiliyorsunuz; n
k elektronlar fermiyon denilen zel bir cins parack, bunlar
dan ancak bir seviyeye b i r tane konabiliyor (bozan lar halbuki bir
baka cins parack, mesela fotonlar byle, onlardan b i r dzeye
istediiniz kadar koyabiliyorsunuz, hatta ne kadar doldursanz o
kadar daha 'holarna g idiyor'). imdi, mesela hep syleyip d u r
duum bir rnek var: Boazii kprlerinden atlayp suya arpp
len insanlar. Bu insanlar ne ldryor? Hakikaten hi m bala
a etmeden diyeb i l i riz ki, Heisenberg Belirsizli k i l kesi ve Pau li
Dlama i l kesi; yan i i ki tane gayet kuantu m meka n i ksel ey ld
ryor b u n l a r . n k onlarn vcutlarndaki elektronlar suyla te-

21
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

masa geldikleri nde h zla o suyu, yan i suyun elektronlar n ora


dan itip boaltmalar lazm, zira Dlama ilkesi der ki elektronlar
bu kada r b i rbirinin yak n n a gelemez. B un u birazdan daha de
tayl olarak greceiz, fakat temelde elektronlar bunu yeteri ka
dar hzl yapamadklar iin b u kiinin vcud u ok iddetli bir d i s
torsiyona u ruyor ve b u n u n tepkisinden de lyor. Peki, Pau l i
Dlama ilkesi nereden geliyor? Ona daha sonra geleceiz ve
greceiz ki, bu i l ke n i n a rkasnda elektronlarn dier btn
elektronlarla ayn , protonlarn dier protonlarla ayn ve gerek
ten zde olmalar var. Bu olmadan da zaten bu hidrojen atom
lar n n e nerji seviyeleri n i n ayn olmas n aklayamazs nz. n k
bir hidrojen atomu aldk, onun iin Schrodinger denklemini z
dk, proton verilmi, elektrn veri l m i tamam, o zaman b u n u n
enerj i seviyeleri byle kesikl i olacak; fakat bir ' baka' h idrojen
atomunda ki protonun ve elektro n u n b u radakilerle a yn olaca
n kim gara nti ediyor? ite, kuantum mekanii yetmiyor orada
ve kuantum alan teorisi gerekten lazm oluyor.

B u rada, kendi talebel iimde i l k defa b u Pau l i Dlama i l kesin i


duyduumda edindiim b i r acayip izlen i m i d e hatrl yorum . Se
viyelere elektron koyunca o seviye doluyor gibi laflar bana ok
tuhaf gelmiti . Son derece kk boyutlarda, hibir zaman u la
amayacamz, gremeyecei miz boyutlarda son derece soyut
eylerden bahsederken , ortada kutu lar varm gibi bu dolma,
boaltma fikirleri, "kutu bo olunca koyabili yorsun uz, dolu
olunca koyamyorsunuz" ifadeleri ne demek? Herhalde bunlar
sadece g ndelik l isan m zdaki birtakm benzetmelerden ibaret
diye d n m t m . imdi a n ladm ey u ki, aslnda boluk
doluluk gerekten temelde Pauli ilkesinden kaynaklanyor ve bi-

22
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

zim kullandmz boluk-doluluk kavramlar o atomik, elektro


nik seviyelerde olan ilerin gndelik lisanmzda su stne k
mas, uurumuza yansmas. Yan i b i r benzetme falan deil, ger
ekten oradan geliyor. Bozon olsayd mesela bunlar, istediiniz
kadar ayn seviyeye koyard n z, hi de bir eyin dolm as g i b i bir
olay olmazd. Adam suya arpyor, adamn ii de bo, suyun da
ii bo, birbirleri nden hayalet gibi geerlerdi.

ELEKTRONLAR NEDEN ZDE?

B u soruya mehur Richard Feynm a n ' n hocas John Wheeler'in


bir cevab var. Feyn man leli on seneyi geiyor, ama hocas
Wheeler zan nediyorum artk 90 yalarnda, maallah hala a ktif
ve hep orijinal fikirler ortaya atan bir insa n . Onu n cevab, "orta
da bir tek elektron var da onun iin!" B unlarn hepsi b i rbiri n i n
ayns, bir tek ey olunca zaten sylenecek bir ey kal myor, ama
nasl oluyor da bir tek elektron bir sr elektron gibi grnebi
liyor? imdi, Wheeler'i n fikirleri aslnda kuantum meka n i i ile
kuantum a lan teorisi arasn da bir ci ns orta d u rak gibi bir ey ve
bir ekilde kuantum alan teorisi nde de bu fiki rlerden bir eyler
geriye kalyor; o yzden bunlara bir bakmaya deer.

2
Relativistik olmayan ki neti k enerj i E=p /2 m demitik, eer po-
tansiyel enerji yoksa momentum p ile E arasndaki i l iki b u . Re
2 2 2 2
lativisti k olunca, E =p c +m C4 (tabii m eer yerli yerinde d u ru
2
yorsa, yan i p=O ise bu meh u r E=mc form l ol uyor), fakat bu
radan enerj iyi zmek istediiniz zaman bir ka rekk gel iyor, ka
rekk neticesi nde art eksi iaretin i n ikisi de var ve bunlarn i ki-

23
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

sini de ciddiye al mak lazm . Schrodinger denklem i n i n relativistik


genellemesin i yazmaya alan Dirac, ken d i adyla bili nen denk
lemi buluyor; fakat b u n egatif enerjileri grnce son derece ra
hatsz oluyor. Gerekten de ok ciddi b i r problem var; n k ta
biattaki her ey m mkn olduu kada r dk enerjiye i nmek is
ter, bu d urumda btn elektron lar negatif enerjilere gidecek,
ortada pozitif enerjili normal elektron fal a n kalmayacak.

Bu meseleyi D irac dahice hallediyor. D iyor ki, elektronla r n Pauli


ilkesine uyd u u n u biliyoruz. Tamam, bu negatif enerjili elekt
ron lar m evcut olsun, fakat bunlar btn negatif enerj i l i seviye
leri dol d u racak kadar ok sayda olsun ki, iin bandan beri b u
seviyelerin h epsi d o l u ols u n . O zaman, boluk dedi i m iz ey ta
mamyla sonsuz negatif yklu, sonsuz negatif enerj i l i bir elekt
ronlar den izinden ibaret! Deniz lafn kullana n D i rac' n kendisi .
2
Denklemde p sfrdan kk olamayaca iin enerj i n i n alabile
2 2
ce i deerler ya eksi mc ' den aa olacak ya da mc ' den yuka
r olacak, aradaki deerler yasak. Elektronlarn ok byk ksm
negatif enerj ilerde, fakat yukarda da ite tek tk bizim grd
m z pozitif enerj i l i elektronlar var.

imdi, Pau l i Dlama ilkesine gre hakikaten negatif enerjilerin


bir eki lde d i b i varsa (bu konuda ok fazla bir ey sylenmiyor
ama bir d i p olduunu d nmek lazm) negatif enerjil i seviyeler
doldurul a b i l i r gerekten; oralar dold uktan sonra da bize bir
miktar grd mz pozitif enerjili elektron la r kalr. Ama bu her
yerde byle olduu ii n , o zaman, boluk dediimiz ey aslnda
bu negatif elektron denizinden i baret. B u sadece enteresan ve
arpc b i r fikir deil, bir sr yen i olaya yol ayor. Mesela, bir

24
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

foton gelip bir negatif enerj i l i elektrona vurursa (negatif enerj i l i


bir elektro n u pozitif enerj i l i yapabi lecek kadar enerj i tayorsa)
bu elektron yukar kyor. imdi yen i bir elektron gryoruz yu
karda, aada ise boluk dedi i m iz yerde bir tane 'delik' mey
dana geld i . Bu delik de fona gre pozitif enerj i l i ve y kl bir ye
2
ni parack gibi davranacak. Demek ki, e nerjisi 2 mc ' den fazla
olan bir foton bir elektron-antielektron (pozitron) iftine dn
ebiliyor. i mdi, burada temel bir ontoloj i k yer deitirme var:
bizim boluk dediimiz ey aslnda tamamyla dolu bir ortam, o
tamamyla dolu ortamdaki bir boluk veya delik ise pozitif yk
l, pozitif ktleli bir parack gibi karmza kyor. Bu srecin
tersi de m m kn . Yuka rdaki bir elektron aadaki bir del ie
d t zaman fazla enerjisini b i r fotonla dar verecek. B u du
rumda elektron ve pozitron yok oluyor ve yerlerine bir foton
kyor. i mdi, bu olaylara bir uzay zaman diyagramnda baka l m .

Uzay zaman d i yagra m n n ok basit bir ekl i n i alal m . Uzay tek


boyut x, zamann b i ri m i de uzay nkiyle ayn olsun diye c ile t'yi
arpa l m . Yatay eksen x, d i key eksen et olsun. Uzayda sadece
pozitif veya negatif x istikametlerine gidebi l i riz. Pozitif x yn n
de giden b i r k sinyali x =et , ters ynde g iderse x= -et izgisi
olacak. Bu uzay zaman diyagram nda, eer bir parack orij i nde
otu ruyorsa, zaman geerken pozisyon koordinat hep sfr kala
cak, yan i parack et ekseni boyunca bir izgi izecek. B i r para
ck normal n hz n n altnda bir h zla g i d i yorsa, o zaman x=ct
ile d ikey eksen arasnda bir izgi ile gsterilecek.

imdi, bu izg i leri grd kten son ra, yaratma yok etme srele
rine tekrar bakalm. B i r elektron giderken ters ynden b i r pozit-

25
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

ronla arp yor ve b i r foton ortaya kyor; ama diyelim ki, bu


pozitron bir baka fotondan reti lmi bir elektron pozitron if
tinden geliyor. Ayn iftin elektronu sonra gidiyor ve tekrar ba
ka b i r yerden gelen pozitronla arpyor, ondan son ra yine bir
foton kyor vesaire vesaire. imdi bu s rece yle de bakabi li
riz: zamanda ileri ynde, yan i gemiten gelecee doru giden
bir pozitron, tad elektrik yk, momentum, spin bakmlarn
dan gelecekten gemie doru giden bir elektron gibi dn
lebilir. O zaman, yu karda a nlatt m z s rete norma l pozitron
lar yerine zamanda geri g iden elektronlar koyabi l i riz. Bu bize za
manda aa-yu kar zikzaklar yapan b i r tek elektron izgisi veri
yor. Btn bu olaylar sras nda, biz mesela, etrafm za t=O'da
bakyoruz ve bu anda b i r sr9 elektron ve pozitron g ryoruz;
aslnda b u n l a r, zamanda i leri-geri giden bir tek elektro n u n o a n
daki grnt leri .

Feynman b u h i kayeyi Nobel kabul kon umasnda anlatyor. B i r


gn, Wheeler telefon ediyor Feyn man'a ve " Ben biliyorum ne
den d n yada bir tek elektron var" d i yor ve yukardaki argma
n veriyor. Her ne kadar Feynman kon umasnda "Bu fikri ta m
beni mseyemed i m " d i yo rsa da, kuantum alan teorisindeki
Feynman Propagatr denen ey asl nda buna daya n yor ve bu
radan epey i l ham alm olduu belli .

2 2 2 2 4
Bu noktada zetleyelim: Argmann ierisine E =p c +m c ve
kuantum meka n iini koyd u k; ilk nce tek bir elektrondan bah
setmek n i yetiyle balad k, fakat relativite ve kuantum mekanii
n i bir araya geti rince karmza negatif enerjiler kt; karekkn
eksi iaretinden aniden bir sr zde parack ve anti parack-

26
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

lar elde ettik ve stelik grd k ki, b u sistemde tutarl b i r fizi k


yapmamz ancak Pauli Dlama ilkesi de ayrca art ko u l u rsa
m m k n . B u nlar hakikaten birl i kte giden b i rtakm zelli kler.

Aslnda Wheeler' i n yapt n dan daha da dorusunu bulmak iin


relativistik kuantum alan teorisi erevesine gitmek gerekiyor.
B u radaki kelimelerin her birinde bal bana bir anlam var. Kla
sik alan teorileri eskiden beri vard; ondan sonra relativistik ol
mayan, kuantu m meka n i i ve kuantum fizii var; bunlar alan
teorisi olmadan relativistik yaplabi l i r veya klasik relativite yap
labil ir. B u rada ise zel bir ekilde birletiriliyor ve ok yen i
eyler kyor.

ALAN FKR

Alan teorisine baka rsak fikir u: Temel fiziksel gereklik bizim


ok defa d n d m z gibi bo bir uzay; b u n u n ierisinde b i r
birleri n i b i rtakm kuvvetlerle etkileyen, hareket eden bir takm
paracklardan ibaret deil. Daha derin gereklik, daha temel fi
ziksel varl k, btn uzay kaplayan, her yerde ayn ekilde dav
ranan b i r 'ala n ' . B u , fizi kte ok nem li b i r gr ve her zaman
bu gr hakim olmam. Mesela, Deka rt b i r zamanlar bu gr
savunm u; biliyorsu n uz, " doa bo l u ktan nefret eder " g i bi
bir slogan var Dekart'tan gelen. Ona gre bolu k asl nda bir or
tam . Orada anaforlar var ve gezegen ler ite o yzden dnyor.
2
Newton da aslnda 1 /r kuvveti n i n bo uzayda bir yerden bir ye
re gidebilmesinden b i raz rahatsz, ama " Ben bu konuda tart
ma ve bir h ipotez falan yapmayacam, ite bu y ryor, bunun

27
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

sadece matematiksel neticelerine baka l m " diyor.

imdi de klasik alanlara gelel i m . Alan gr ne bakarsanz her


yerde bir ey var. Klasik alanlarn rnekleri olarak mesela sv ve
ya gazlarda ses dalgalar olabilir, katlarda elastik dalgalar, bo
uzayda elektromanyeti k dalgalar. Peki o elektromanyeti k dalga
lar iin ortam nerede? Bu, Maxwell'i de ok dn d rm ve
Maxwell, klasi k fizik grne ba l bir insan olduu iin bir cins
'esir (aether)' ortamna gerek d uymu. Son radan M ichelson
Morley deneyi ve Einstein ' n relativite teorisi b u basit esiri gerek
siz yapm. Bu esir fizikteki birtakm nemli fiki rlerden. Niels
Bohr'un hani mehur laf var: " Basit bir doru eyin tersi basit
b i r yanl fikird i r, fakat derin b i doru n u n tersi de deri n bir do
ru olabil i r. " imdi bu esi r fikri, yan i uzay bo mu de i l m i , bun
lar h erhalde derin fikir diye kategorize edil m esi gereken cin sten .
Esir relativiteden dolay at l d den i l i rken modern parac k fiziin
de b i r anlamda tekrar can l a n yor. Higgs Alan diye bir ey gerek
li ve bu modern, relativiteye uyg u n b i r esi r. Eer bu H iggs Ala
n na karl k gelen parac klar deneysel olarak b u l u n u rsa, bulan
kesin l i kle bir Nobel a lacak, gerekten ok ok nem l i bir ey.
Klasik alana dnersek, bu son unda uzaydaki her noktaya b i r ta
ne basit harmonik sal n mc koymak demek.

KUANTUM TEORS VE RELATVTENN ALANLARA


GETRDG TEMEL ZELLKLER

imdi, kuantum deyi nce hangi zel li kleri kullanyoruz? Bizim


iin Heisenberg Bel i rsizl i k il kesi neml i . Momentum-pozisyon

28
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

iin ola n n grdk. Zaman-enerj i iin de var; kk bir 'M' za


man aralnda bir enerj ideki bel i rsizl i k delta E de yine h/(At)'den
daha byk olmal. Asal momentumda da var: z yn ndeki
asal momentum bel i rsizlii ile xy d zlemindeki asal kon u m
beli rsizli i n i n arp m da h'den fazla olmak zorunda.

B u n u relativite ile bir arada inceleyelim. B i r momentum ls


olarak mesela mc alalm (parack ktlesi m, k h z c); eer bu
parac Ax=p/mc'den daha kk yerlere sktrmaya kalka r
sak, momentum u gryoruz ki h/mc'den daha byk olacak.
Deneyleri (Ax)/c'den daha kk zaman lara sktrmaya alr
2.
sak, parac n enerjisi ktle enerjisi mc n i n stne kaca k. Pe
2 2
ki, mc ' n i n st ne kmas ne demek? 2mc olursa boluktan
parack retebilme i m kan mz douyor! Yan i parac klar yete
ri kada r sktrrsak, yeni parack-anti parack iftleri bul uyo
ruz. Relativistik denklemler de zaten b u n u destekliyor; enerjide
art-eksi iareti vard, madde enerj i dnm fi kri n i zaten ora
da grd k; o yzden, yeteri kadar enerj imiz varsa b u radan par
ack elde edeb i l i riz. O zaman, bt n bun larn hepsini bir araya
getirirsek relativistik kuantum alan yle dnlebilir: uzayn
her noktasnda bir kuantum basit harmonik salnmc var ve
bunlar bir ekilde birbirlerine bal. B u sistemin kipleri olacak; o
kipler ite bu yaratlp yok edilebi lecek zde paracklarmz.
Ktleleri ayn , fakat momentum ve enerj i leri farkl ola b i l i r. Bu
kipler hakknda basit bir fikir vermek iin u rnei vereyi m .

Diyelim iki tane parack var; soldaki b i r yayla solu ndaki d uvara,
bir baka yayla sadaki paraca, o da bir yayla sadaki d uva
ra ba l . iki tane koord i nat mz olacak; bunlar herhangi bir e-

29
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

kilde bir sal n m geire b i l i r, ama esas i ki tan e temel nemli sal
n mlar var, zel frekanslara karlk gelen . B i r tanesinde ktle
merkezi sabit; bunlar ktle merkezinin etraf nda simetrik olarak
ters ynlerde hareket ediyor. Hesaplay p frekans n n karekk
3 k/m old u u n u gsterebi l iyorsunuz. Bir tanesinde de i kisinin
a rasndaki mesafe sabit ve birlikte paralel olarak gidip gel iyorlar;
o zaman, frekans karekk kim . i ki ktlemiz va rd, iki tane by
le frekans kt. Eer b tn uzay byle birbirine ba l ktleler ve
yaylarla, sonsuz bir somya gibi bir eyle doldurursak ne olacak?
Sonsuz yerine N tane pa rack olsun burada; o zaman, bo
yuttayz ve 3 N tane koordi nat olacak; ya ni 3 N de kip olacak bel
li z frekanslarda. Bir alan teorisi elde etmek demek, ktleleri n
aralar ndaki a mesafeleri n i O'a gt rmek, ktleleri de O 'a gtr
mek ve b u n u n bir uyg u n l imiti ni a l p srekl i ortam alan teorisi
ne ulamak; o zaman, buradaki sal n m kipleri de oradaki da lga
lar haline gelecek.

imdi klasik olarak her salnmc iin bir koordinat alyoruz q, bir
2 2
de momentum p, enerji de o zaman bu kipe kar gelen p +q (m
ve k'yi bire eit aldk). B u n u kuantize etmek demek, burada hep
dediimiz gibi beli rsizlik ilkesini uygulamak: delta q ile delta p ara
s ndaki arpm, belirsizlik gereksinimiyle h 'den byk olacak. Bu
nu aslnda daha matematiksel ve kesin bir ekle sokmak istersek,
daha temel ilikisine gitmek istersek, p ile q'nun artk rakamlar
deil, sonsuz boyutlu bir uzayda, sonsuz boyutlu matrisler olduk
larn gryoruz ve matrislerin arpmnda pq ile qp birbirine eit
deil: pq-qp = h I; burada 1 sonsuz boyutlu uzayda birim matris.
Matris de olsalar qq-qq ve pp-pp sfr olur; fakat aslnda bu bile
bozanlardan m ve fermiyonla rdan m bahsettiimize ba l .

30
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

BOZONLAR VE FERMYONLAR

imdi bozonlar/fermiyonlar nedir, bi razck aklaya l m . B u n lar


bozansa, yani her enerji d u rumuna veya her kuantum seviyesi
ne istediimiz kadar ok parack koyabilecei miz cinstense,
alanlar iin yukardaki eksi iaretli ekil geerli ve qq-qq=pp-pp=O
(ve qq veya pp sfr de i l) . Ferm iyonlarda d u rum deiiyor. Fer
miyonlar ve bozan lar bi rletiren ey u: urada, q ve p'den i ki
kombi nezon alalm: q-i p=a , bir de q+i p=a* ve onlarn cebrine
bakaym . Eer bozanlarla urayorsam, o aradaki eksi iareti
geerli : aa*-a*a = 1 . Fermiyonlar olursa, a lttaki art iareti geer
l i : aa*+a*a= 1 . Fermiyonlarda b i r de yle acayip bir ey var: i ki
tan e a * , yan i yaratma operatr (yaratma operatr demek o
frekansta bir parack yokken bir a* uygu l uyorsunuz, o d urum
da bir tane elektron yaratyorsunuz), arka arkaya uygu layaym
derseniz netice sfr; nk Dlama i l kesi 'oraya iki tan e zde
fermiyon koyamazsn' d iyor. O yzden a*a* =O=aa.

Bu kuantum zdelik hakikaten tuhaf bir ey ve kuantum me


kan i i n i n tarihi enteresan adm larla dolu; bi rtakm kavram lar er
ken anlal yor, birtakm kavramlar epey daha ge a nlal yor. Fi
kirleri en iyi kavrayan i nsan lar (Planck, Schroedi nger, E instein,
de B roglie) sonra da kua ntum teorisinden tam hola nmayp terk
ediyorlar ve ksmen cephe alyorlar buna kar . imdi zdelik
fikrine dneli m .

31
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

KUANTUM VE KLASK ZDELKLER

Kuantum zdelikle ne kast ediyoruz, klasik zdelikle ne kast


ediyoruz? Klasik zdelikte yle bir fikir var: gidip bir avu dolu
su el i k bilya a lsak ve yere sasak, hangisi n i n hangisi olduu iyi
cene karr, ilerinden hepsi birbirinin ayns gibi grn r, birbir
lerinden ay rt edemezsiniz. Fakat bu asl nda doru de i l . Klasik fi
zik gerekten doru olsayd gerek bir zdelik hibir zaman ola
mayacakt, btn paracklar birbirinden her zaman u ekilde
ay rabilecektin iz: Bilyalar saarken, bir yandan da bir video kame
rasyla ok hassas ve hzl bir ekilde bu olayn fi lmini ekseydiniz,
her bilya n n hareketini takip edebilecektiniz ve bilyann kat ettii
yol boyunca arkasnda bir sicim gibi bir kesin bir yrngesi bulu
nacakt ve o 'sicimler' her bilya iin ayr olacakt . Diyelim iki par
ack birbi riyle arpyor; buna yeteri kadar hassas bir ekilde
baktnz zaman greceksiniz ki, soldan gelen bu tarafa gidiyor,
tekisi br tarafa gidiyor. Ksa bir arpma sresinde bile son
suz incelikteki yrngeleri izleyerek bu ikisini ayrt edebi l i riz.

Yrngeleri n bu kesin l i kle bel irlenebil mesi neyle alaka l ? Belir


sizl ik i l kesin i n olmamasyla alakal: Liq=O, '.ip=O ise, o zaman y
rngeyi istediiniz kadar kesi n l i kle beli rleyebiliyorsun uz. Ama
tabii ki Belirsizl ik i l kesi var; o yzden, bu yrngeleri bu kadar
ideal matemati ksel eriler olarak de i l , bulank birtak m eyler
olarak izmek zoru ndas nz, hatta bunlar aslnda dalga. iki tane
ayr dalga topa birbirlerine doru gel iyorlar ve birbirlerine gi
riyorlar, son ra tekrar ayrarak yollarna devam ediyorlar. B un lar
etkileme blgesi nden kt ktan sonra nasl ay rt edeceksiniz?
M esela, bata sol taraftan gelen parack son i kisinden hangisi?

32
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

O yzden , b u rada yrngeler kesin olmaynca paracklar ay rt


etmek gerekten prensip darak imka nsz; yan i bu zde l i k ba
ka trl b i r zdeli k ve esas m kemmel zdelik b u . Bu, kuan
tum mekaniinde dalga fonksiyonlar yol u yla ifade edil iyor. Za
ten en n i ha yet her ey hakknda anca k dalga fonksiyon laryla
aklaya b i l d i i m iz kadar bilgimiz var, dalga fon ksiyonu tesinde
bir ey syleyemiyoruz.

imdi, iki parack iin W (x1, x2) dalga fon ksiyonu var; ondan da
' bi r parack nerede, br parack nerede' ihtimal dalmn,
yani W* W kombinezonunu bulab i l i riz. ihtimal dalm fiziksel
olarak esas nemli ey olduu iin biz W'yi yle bir exp(ia) g i bi
bir fazla arparsak, W* ' ya da onun tersi olan exp(-i a) gelecek,
exp(-ia) exp(ia)= 1 olduundan ihtimal dalm bunun altnda
deimeyecek, fiziksel d u ru m ayn kalacak. Diyoruz ki, bu para
cklar hakikaten o kadar zde ki, biz b u n lar ay rt edemi yoruz.
Bunun normal paracklardan nasl farkl olduunu anlamann
bir rneini verelim . iki tane bozonik para alalm, yaz tura ata
l m . Biliyoruz ki, yaz-yaz gel mesi ihtimali klasik olara k 1 /4, tu ra
tura 1 /4, yaz-tura gelmesi i htimali soldaki para yaz sadaki pa
ra tura, ondan son ra bir de tersi diye 1 /4+ 1 /4= 1 /2 . Fakat kuan
tum zdeli kte soldaki para-sadaki para d i ye ayrm yapma i m
kan yok, bunla r tamamen zde ve hakikaten bunlar ayrt ede
meyiz. O zaman elde sadece ihtimal va r: yaz-yaz, tura-tura,
biri yaz-biri tura (hangisi yaz hangisi tura onu sylemeye imkan
yok zira soldaki-sadaki ayrm da pozisyondaki belirsizli kten do
lay siliniyor); bunlarn ihtimalleri batan eit, u halde her biri n i n
ihtimali te b i r . Fermiyonik para olursa bir tek yaz tura ihtima
li var, yaz-yaz veya tura-tura i htimali zaten Dlama i l kesinden

33
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

dolay yok. Gerekten bu farkl bir ihtimal hesab.

imdi, bu dalga fonksiyonuna bakal m . B i r defa bunlarn yerini


de)i-toku (exchange) operatr uyg u laya rak deitireli m . Bu
operatr ikisinin yerini deitirecek, fakat b u da ayn fiziksel du
rumu temsil ediyor; u halde i l k dalga fonksiyonundan fark ol
sa olsa gene bir exp(ia) gibi bir faz faktr olabilir. Bir daha ope
ratr uyg ulaya l m ; bir daha u ygulaynca tabii ki fonksiyon eski
haline gelecek, exp(ia) ise exp(2ia) olacak. Fakat madem ayn
'P(x1, x2)'e geldik, demek ki exp(2ia)=+ 1 , b u n u n karekk
exp(ia) ise + 1 veya - 1 olmak zorunda. E l i m izde bu iki ihtimal
var, biri bozon biri fermiyon !

B u iki fermiyo n dalga fon ksiyonu yleyse 1 ve 2 yer deiti rirse


eksi iaret kazanyor. iki parack ayn yerde (mesela x1 'de) ola
m az, zira x1 ile x1' i deitirirsek bir yandan dalga fon ksiyo n u ta
bii ki deimez, b i r yandan da fermiyon o l d u u iin eksi olma
s gerek; bylece, 'P(x1, x1)=-'P(x1, x1)=0 . Demek ki bu d u rum
da dalga fon ksiyonu, yan i fermiyon larn ayn yerde olma i hti
mali sfr.

B u efektif olarak bir itme kuvveti, ama ortada bir kuvvet u ygu
layan yok; ne elektroman yetik kuvvetler, ne br kuvvetlerden
biri, ama gene de ok kuvvetli bir itme var. Ve bu yle aca yip,
nadiren karm za kan falan bir ey de i l ; etrafmzda grd
mz tabiatn en temel hassalarndan biri. Mesela, ekirdekler
de biliyoruz ki proton lar ve ntronlar var; ntronlarla protonlar
30 31
birbirine ok benziyor, ama serbest bir proton 1 0 - sene falan
en azndan yayor, hibir bozulmaya u rad grl memi; nt-

34
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

ron ise ekirdekten kart ld zaman 1 O dakika ierisi nde beta


bozu nmasyla geriye bir proton, b i r elektron, bir de elektron an
ti ntrinosu brakarak yok oluyor. O zaman ntron neden ekir
dekteyken kararl ? Kara rl, nk ekirdekte proton sevi yeleri
var, bir de ntron seviyeleri var yan nda paralel olarak. N tron
bozu nmaya kalksa fazla bir enerjiyle yapamyor b u n u . Ortaya da
bir proton kacak, ama o kacak proto n u n gelebi lecei yerler
zaten proton dol u, yan i Pau l i Dlama i l kesi sebebi yle bozu nam
yor. Defalarca syled i i m b i r bayat benzetmeyi tekrarlayay m:
mesela ehi rde bt n mezarlklar dol u, o yzden i nsanlar lemi
yor gibi bir ey.

DILAMA LKESNN ETKLER ZERNE

B u rada madden in yaps ve davrannda Dlama i l kes i n i n etki


lerin i biraz daha inceleyelim. Atomlarn yapsnda grd k ki,
Dlama i l kesi sayesi nde enerji seviyeleri ykseliyor. Molekl lerin
atomlardan elde edi l mesinde balar, zellikle kovalent balar
da a nca k b u n u n la olabi l i yor. Maddenin eitli d u ru m la rda ka
rarl l gene buna daya n yor: mesela beyaz cce tipi y ld zlarda
g ravitasyonel kme y ld zn ierisindeki maddeni n ato m i k yap
sn da bozuyor. Serbest kalan elektronlarn d lama etkisi o ka
dar kuvvetli ki, gravitasyonel ekme kuvvetini engelleyebiliyor
(eer y ldz bel li by k l kten daha da by k deilse) ve b i r be
yaz cce olarak kararl bir d u rum elde edil iyor. Ntron yl dzlar
nn g ravitasyonel kmeye kar d i renci de ntron larn d lama
etkisi sayesi nde, metallerin termal elektriksel ze l l i kleri ve dedi
im gibi bir bardak suyun doldurul mas, svlarn sktrl mazl

35
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

ve yo u n maddenin hacim igal etmesi gene ok byk lde


bundan. Biz Fizikiler 'faz uzay' diye soyut bir ey okuruz. Bu
uzayda her pa rack iin hem x, y, z pozisyon koord i natlar, hem
de Px, Py, Pz momentum koordinatlar vard r. Aslnda bir bardak
suyu doldu rurken bu soyut grnen faz uzay n dolduruyoruz;
nk elektronlarn momentum lar zaten b i rbirinin ayns gibi,
yan i momentum uzay zaten dolmu, o zaman geriye bize nor
mal koord i nat uzayn dol d u rmak kalyor. G ene sorarsak, fermi
yonlar ve Pau l i Dlama i l kesi olmasayd bol u k ve dol u l u k gibi
kavramlarmz olabilir miyd i ? Maddenin kararl l hakknda bu
iddialar hep lafla an latld iin tam ikna edici gelmeyebilir, fa
kat F. Dyson, E . Lieb ve W. Thirring ve bakalar tarafndan ya
plm sa lam matematiksel ispatlar var.

Benim de fermiyonlar anlamam biraz vakit ald. Talebel ii mde


duyduu mda bun lar ne acayip, hi bildiimiz eylere benzemi
yor diyordu m ; zira bir fermiyon dalga fonksiyo n u n u eski h a l ine
geti rmek iin 3 60 derece dndrmek yetmiyor, 720 derece ge
rekiyor. Fakat bildiimiz, tandmz madde dnyas daha ok
fermiyonlarn zell ikleri zerin e kuru l u . Bozonlar aslnda ok da
ha acayip. Peki, bozon lar n b i l i nen grntleri ne? Onlarla fer
m i yon larla olduu kadar d i rekt temasa gel m i yoruz; klasik elekt
romanyeti k dalgalarda fotonlar (ki bozonlar) fermiyonlarn tersi
ne ayn d u ruma doluarak dalga meydana getiriyorlar. B u n u n
ideal h a l i lazer nlar: foto n larn hepsi tam m kemmel bir ekil
de ayn durumlara doluuyor. Byle durum larda MAKROSKOB K
kuantum mekani ksel efektler kyor karmza: sper i l etke n l i k,
sper akka n l k, Bose-Einstei n you nlamas g i b i . Atomlarda
bu yo u n lama mutlak scaklk T=0 civarnda deneysel olarak

36
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

b u l u ndu ve bulanlar Nobel' l e dllendiri l d i . Fakat g ndelik, la


boratuvar d artlarda bu cins d ramati k bozon etkileri n e ok
rastlan myor diyeceim, inallah burada bir ey atlamyoru m .

ZETLE

imdi, b t n bunlar zetleye l i m . Di kkatsizce bazen d iyoruz ki,


grd m z, kan ksad mz d nya klasik fizikle betimleniyor.
Halbuki asl nda bu d nya n n hem kendisi, hem de onun hakkn
da gelitird i i m iz en temel b i rta km fikirler, ki aralarnda ayn l k,
benzerlik, dol u l u k, boluk, tam saylar gibi kavramla r sayabiliriz,
ancak kuantum fizii ile aklanabiliyor. Dahas, i l kokulda
rendiimiz zel isimler ve cins isimler ayrm n hat rlaya l m . C i ns
isim kediyi kk harfle yazarz, Atat rk ' byk harfle yazarz.
Cins isimler nereden kyor? Benzer ked i ler ol masayd kedi cins
ismi olmazd . Son ra fiiller: bi risi bir ey yiyor, bi risi lyor. imdi
bu fiil nereden kaynaklan yor? Fii l ler bell i ki benzer ajanlar tara
fndan tekrarlanan benzer eylemler. Aja n larn benzerl ii, yapa
bilecei eylerin benzerl ii, yani d nce tarzmzn, l isan mzn
temel i n i oluturan u nsu rlar, gene son unda relativistik kuantum
alan teorisinden geliyor.

Tabii b u n u n da altnda ne var diye sormann sonu yok, biz de b i r


iki adm d a h a g ideceiz ve bir yerde yen i sorularda d u racaz.
Fakat aslnda bu raya kadar sylediim eyler biraz yle bir ba
ka daya n yordu : sanki ite burada bildiimiz dnya var, oraya
gvdesiz b i r soyut zeka gel iyor, bata bu zeka b i r ey b i l m iyor,
ancak etraftan tecrbeler kazanarak (mesela birbirine benzeyen

37
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

kedi lere rastlayarak) birtakm kavramlar ol uturuyor. Peki, bu


soyut zeka yeri ne, insan zekasnn gerek mekanizmas ile ilgili
neler d iyeb i li riz? B u rada b i rok filozofun fazla basitletirilmi
grecei eyler syleyeceiz. Hakl lar, ona bir diyece i m yok,
ama bu yoldan bi raz devam edeli m .

Dnmek dediimiz ey ierisinde, herhalde b i r ekilde, beyin


ierisindeki sin i r lifleri boyunca elektriksel sin yallerin gidip gelme
si var. Geri Arda ve gene felsefeci Michael B u rke ile bu konuda
ok tartmamz olmutu ve hala onlarn bana anlatmak istedii
eyi bugn bile tam a n layabilmi de i l i m . Onlar zihni olaylarla
beyin olayl a r a rasnda bir temel a yrm olduunu syl yorlard.
Bu beyin olaylar zihni olaylar m d r, de i l midir orasn brakalm;
fakat bu sinyaller nasl gnderiliyor? Sinir lifleri iinde ve dnda
sodyum, potasyum ve klor iyonlarnn yo u n lu klar deiiyor, o
zaman elektriksel sinyaller gidiyor. Ama bu iyonlarn benzerlii,
ayn l nereden geliyor? E n n ihayetinde gene relativistik kuan
tum a la n teorisinden. O zaman dncelerimizin mekanizmalar
da ayn , b i rbirimizi anlamamzn sebebi de ayn . Beyi nlerimizin
yaps da i nsan D NA'sn n kararllndan geliyor, onun a rkas nda
da tekrar relativistik kuantum alan teorisi var. Yan i srf byle sa
dece gvdesiz dnebilen bir soyut zeka n n deil, bizim kendi
dnce mekan izmalarmzn altnda da bu var.

38
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

RELATVSTK KUANTUM ALAN TEORSNN TEMELLER

Peki , o zaman relativistik kuantu m alan teorisinin altnda ne var?


Relativistik kuantum alan teorisin i n altna bakt nz zaman do
ann si metri leri var ve bu si metriler kuantum alanlar yoluyla
temsil ediliyor. Kuwetli g ravitasyon alanlarnn olmad bir bl
gedeysek, mesela bir kara delik veya bir ntron yldz yaknnda
dei lsek, uzay-zaman Poincare g rubuyla temsil edilen simetrile
re sah i p . B i r eyin si metrisi onu deiti rmeden zerinde yapabi
leceimiz operasyonlar demek. B u rada 'eyimiz' ne peki? C evap:
fiziin kan unlar. Onun zerinde yapabi leceimiz deiiklikler,
operasyonlar ne? Matematiksel olarak operasyonlar kendi a rala
rndaki birleme kurallar dolaysyla bir g rup meydana geti riyor
lar. Fizi ksel olara k ise unlar: 1 ) Zamanda homojenl i k; yan i zama
nn balama noktas n keyfi olarak kayd rabil iyoruz ve kanunlar
deimiyor. 2) Uzayda homojen l i k; uzayda bir noktayla baka bir
nokta n n fark yok. 3) Dnmeler altnda deimezl i k; zira ynler
arasnda bir fark yok. 4) Sabit h zla b i rbirine gre hareket eden
baka gzlem erevelerinden de yine ayn kan unlar b u l u rsu
nuz. Bu operasyonlarla bir koordinat sistemini yen i bir koordi nat
sistemine dn trp olaylara iki koordi nat sisteminden de ba
karsanz yine ayn fiziksel kanunlar gryorsu nuz.

SMETRLER, KORUNUM YASALAR! VE


NOETHER TEOREM

imdi b u rada nemli bir ey daha beli rtelim: eer bir si metri var
sa, o simetriye kar gelen b i r de koru n u lan by k l k var. B u-

39
=esefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

n u n ad Noether teoremi. Mesela, uzayda homojen liin yol a


t ey momentum u n korun mas. B tn bu simetri bir korunan
eye yol ayor. Emmy Noether ok parlak b i r kad n matematik
i; yzyl n i l k ya rsnda b u n u bul uyor. Teorem derin, ispat etme
si de nispeten sofistike b i r ey diye b i l i niyor. Fakat tamamyla
a la kasz bir yerde bir a rg mana rastladm ve b u n u n sa yesinde
Noether teore m i n i bir bakma daha iyi a n l a d m . Srf lafla Noet
her teore m i n i ele alan bu a rg man belki Aristo' ya kadar gidiyor;
fakat daha yak nda, milattan sonra 6. yzylda John Phi l i ponus
d i ye bir Bizansl (ga l iba esasen B izansl de i l de lskenderiyeli ola
b i l i r veya lskenderiye'de al m; demek ktlemeye balama
sna ramen 6. yzylda hala orada bilimsel bir eyler varm) iyi
ifade ediyor. Ada m n arg m a n u: tam a myla bo ve homojen
_
bir uzay a l a l m , bu bo uzayda bir parack gidiyor. Bu parack
bir yerde d urabilir mi veya hz n deitirebi l i r mi? Hayr, nk
bu uzayn tamamyla bo ve homojen olduunu syledik; u
halde, urada duracak dersek neden orada d uruyor da bir ba
ka yerde durmuyor diye sormak gereki r. B tn noktalar b i rbiri
ne edeerse, yle bir nokta seemez; seemeyeceine gre de
ayn o ekilde devam etmek zorundadr. i mdi bu hakikaten No
ether teore m i n i n b i r zel h a l i : uzayn homojen l i inden momen
tumun korun mas kt. Zamann homojenliinden de enerj i n i n
korunmas kyor. Uzayda b tn yn ler birbirine eitse bo
uzayda dnmekte olan b i r ey dnel i m . Aniden belli bir ada
d u rabi l i r m i ? D u ra maz; n k o a n n ne zellii var? Her yn
birbirine eit dem itik; u halde o ayn ekilde dn meye devam
edecek, yan i asal momentu mu koru nacak. Noether teorem i
de aynen b u n u veriyor.

40
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

Relativite teorisinde uzaydaki kaymalar momentumla, zaman


dakiler enerj iyle oluyor. Bunlar bir araya getirilip drt boyutlu bir
4-vektr elde ed i l iyor. Asal momentum ise uzayda dnmelere
karlk gel iyor; sabit h zla bi rbirine gre hareket eden koordinat
sistemleri arasndaki geiler de bu Poinca re g ru b u n u n uzay-za
manda dnmelerle i lgili ksm. Drt boyutlu dnmeler a ltnda
momentum u n uzay ve zaman ksm bir drtl vektr. Bir dn
me alt nda vektrn boyu deimez. O vektrn boyu da par
ac n ktlesi M oluyor. Mehu r inn -Wigner kontraksiyo
nundaki Wigner gsteriyor ki, parack alanlar Poincare g rubu
nun temsilleri ile ilgili ve bu temsi ller i ki etiketle belirleniyor. Bi
ri M ve bu, kesiksiz deerler alabiliyor. B i r baka etiket daha
kyor bu temsi ller iin ; o da S, yani spin denen ey. Spin ise sa
dece O, 1 /2 , 1 , 3/2 g ibi deerler alabiliyor. Yine Wigner ve Barg
mann gsteriyorlar ki, bunlara ka rl k gelen alanlarn zel denk
lem leri var; mesela S=O, 1 , 2 , . . . Klein-Gordon denkle m i n i sal
2 2 2 2 2
yor, yan i E =P c +m c Yarm tamsay s= 1 /2, 3/2, .. gibi alan

lar bu ifaden in D i rac tipli karekkl denklem i n i sal yor ve ora


da da eksi iareti kyor karekk a l nca . Wolfgang Pau l i daha
1 920'1erde tamamyla ampiri k bir ekilde ortaya att " Neden
se bu elektron larn ve yarm spi n l i paracklarn byle bir d la
ma zellii var " diye syled ii eyi, bu defa, 1 940' 1arda bir te
orem olarak ok daha temel birtakm dayanaklardan ispat ede
biliyor. B u n u n ierisine g i ren temel fiki rler de basit ve gayet ge
nel: enerji pozitif olacak, bir tane boluk durumu olacak, Poi n
care grubu geerli olacak, i htimaller pozitif olacak. Byle ok
genel b i rtakm eylerden bu tamsayl spinlerin bozon, yarm
spin lilerin ise ferm iyon olup Dlama ilkesi salamas gerektii
kyor. Teorem i n ana fikri: Fermiyonlar tutup bozon gibi, ya ni

41
'elsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

aa * +a * a= 1 yerine aa*-a * a = 1 kullanarak kuantize etmeye al


rsanz denizin dibi dolm uyor, iine istediiniz kadar fermiyon
atn, bir trl yuka r kamyorsunuz; br nde, yan i bozonlar
daysa a a * +a * a = 1 yapmaya kalkarsanz nedense l l i k bozuluyor.
B u n lar serbest a lanlar iin geerli . B i rbirleriyle etki leen b i r elekt
ron alanyla b i r foton a l a n arasndaki etki leim kan u n larn ysa
daha derin birtakm ayar si metrileri denen simetrilerden elde
edebil iyors u n uz. Poincare si metrisi bize elektronlar her yerde ay
n M ve S'ye sahip olacak d iyor, ayar simetrisiyse ayn elektri k
ykn gara nti ediyor. Yan i gerekten paracklarn zdelii ve
dlama zellikleri temel simetrilere balanabiliyor. Kabaca,
uzay-zaman orada ve burada ayn ysa, oradaki elektron ve b u ra
daki elektron da ayn olacak.

Planck sabiti h gayet ufak deil de hakikaten O olsayd d nya


nasl olurdu? Herhalde b u n u n doru cevab aslnda " Byle bir
d nya olamazd " ekli nde. Ya n i b i r sr eyin yrmesi h ' n i n
O'dan farkl ol mas sayesin de. Gene de devam edel i m . Klasik
Maxwell ve N ewton denklemlerine gidel i m . Bir de Lorenz kuv
veti var; bir ykl parack elektromanyeti k a lanlarda bu kuvve
ti hissediyor. Einstein alan denklemleri zaten klasik, oradaki
problem b u n u n kuantum orijinalini bilmememiz. Fiziin belki u
sradaki temel seviyedeki z l memi en m uazzam problem i b u .
Sicim teorisi b u n un la urayor, a m a d a h a aklamaktan ok
uzak. Fakat bize burada sadece klasik formu gerekiyor.

i mdi formel olarak h sfra giderken bu klasik denklem leri n el


de edil mesinden deniliyor ki, biz bu Einstei n-Maxwell-Newton
Lorenz sistem i n i gndel i k hayatta gryoruz. Ama temelde h

42
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

sfr deil, sadece ufa k . Peki, temelde h=O olsayd ve doa


hakikaten bu yasalara gre ileseydi , o zaman d nya nasl olur
d u ? B i r kere zde parac klar, b i rb i rin i n ayn s atomlar olmaz
d, kimya olmazd, her ey tamamyla amorf olurdu, h ibir eyin
birbirine benzemesi ne i m ka n olmazd . N kleer, atom i k enerj i ler
srekl i deerler al rd, Pau l i . Dlama i l kesi ve Heisenberg Belir
sizli k ilkeleri olmad iin atom lar, molekller (zaten yok ama)
kerdi , kararl olamazd, h ibir ey baka bir eye benzemezdi.
Olabilecek sanki mmkn olan tek ey u gibi grn yor: her
ey g ravitasyon altnda kerdi ve ktleleri, ykleri, her eyi bir
birlerinden farkl olan kara deli kler kal rd ortada; yani gerek
klasi k d nya b u . Etrafn za baka rsan z, bizim yaad mz d nya
tamamyla bundan fa rkl ; yan i bizim yaadmz d nyada
relativistik kuantum alan teorisi geerli ve grnyor ki, bu
muhayyel 'haki katen' klasik dnyayla hibir benzerlii yok.

Teekkr ederi m.

43
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

SORULAR

CiHAN SALIOGLU - Korkarm seviye birok d i nleyici iin fazla


matematiksel, birok bakas iin de ok d k seviyede mate
matiksel old u .

BiR DiNLEYiCi - Felsefenin kuantum mekaniksel temelleri dedik.


Burada kuantum mekanii baya ar bast, felsefeyle olan
balarna deinebilir misiniz?

C. SALIOGLU - Plato' n u n evrenselleri nereden geliyor, yani


mesela kedilerin birbirine benzemesi dedik. B u rada hep D NA'ya
falan bal eyler syledi m gibi grn yor, ama baka eylere
de gidebili riz, mesela kayalar. . . Bunlar ok daha amorf gibi g
rnyor, ama d nrseniz, en nihayet kstl m i ktarda kimyasal
bi leiklerden ve jeoloj i k olaylardan elde ediliyorlar. Demek ki,
orada da o kadar fazla seenek yok, orada da yine tekrar edi
len, sayca nispeten yksek olsa da son l u ey karm za geliyor,
o zaman byle bir 'kaya' kavram ol uturab i l iyoruz. Yan i bu kav
ramn arkasnda dosdoru maddenin kuantum alan teorisi nde
tasvir edilmesi bulu nuyor. zdelik fikri, benzerl ik fikri h ibir e
kilde olabi l i r m iyd i , kuantu m alan teorisindeki zdelik olmasay
d ? Bol u k-dolulukla i l g i l i Arda Denkel ve Boazii 'nde baka bir
Felsefeci M ichael B urke ' n birtakm ontoloj i k argmanlar vard;
bunda iki ayr eyin ayn yerde olamayaca kullanlyordu. Tam
a nlamad m geri, ama bunlar boluk-dolu l u k kavramlaryla i lgi
li eyler, ki temelde yine Pau li Dlama i l kesinden ve Heisenberg
Belirsizli k i l kesi nden geliyor. Daha sonra say kavra m ded i k Bu-

44
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

na belki felsefe demeyeyim , ama saylar yi ne de herhalde d


ncemizin en temel birtakm alet edevat a ras nda. C i ns isim
ler, fiiller ki d nce srelerimizde kullandmz en nemli, en
temel elerde n . Ancak Kuantum Fizik yasalar varsa bunlar var
demek istedim.

BiR DiNLEYiCi - Belki felsefenin kuantum temelleri iinde yaa


dmz, onun iin de felsefeye bu sorular ilham eden ey dn
yann kuantum alanlar yapsnda m demeliyiz?

C . SAUQ(;LU - Benim genliimde tartmalar olurdu, herkes


bir tek eyi okurdu, Politzer'in kitab n . Okuduktan sonra da ta
bii ok sert materyal ist o l u nu rd u . Berkeley'e h i okumadan ok
fena halde kzmak gerekird i . imdi, aslnda bu dediklerim bir
cins materyalist gr gibi ol uyor. Kuantum materyal izm d iyebi
liriz, ille de buna bir isim taklacaksa; ama dedi i m gibi, kuan
tum materyalistliinin de arkasn da b u paracklarn H i l bert Uza
y var , peki o soyut uzay nereden kt ?

PROF. DR. ALI ALPAR - Felsefeyle ilikilendirirken belki yle bir


ey syleyebilirsin: Eer bir felsefi seim olarak bu felsefi kate
gorileri yahut nemli felsefi kategorileri algya ve alg vastasyla
d dnyaya balayacaksam, orada klasik fiziin d dnya tas
viri iflas ediyor. Bu kadar kanksadmz birtakm zelliklerin fa
lan temelini algya balayacaksam kuantum mekanii gereki
yor; bunlar klasik fizikle tutarl deil.

C. SA UQ(;LU - Tamam, ok doru.

45
=esefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

BiR DiNLEYiCi - yle bir ey diyorum. Fizikiler btn doa


olaylarn tek bir teoriyle aklama abas iindeler . . .

C . SAUOGLU - Byle bir ey var, farkl farkl grlen eyler bir


letiriliyor.
- Acaba sizin bugn yapt nz bu konumay alann bir par
as olarak greb i l i r miyiz?
- Yok de i l , yani o tamamyla . . .
- Yan i ok geni aklamalar yaptnz teorik olarak, sanki byle
bir arm yapt bende.
- B u a nlatt m eylerin hepsi bilinen eyler; orada mesele bilin
meyen birtakm yasalar b u l m a ktr. Ben sadece bili nen yasalarn
kalitatif b i r ekilde etrafmzdaki gndel i k eylere uyg u l a n masn
dan bahsettim . n k profesyo nel fiziki ou n l u kla bardaa
su dolarken seviye neden ykseliyor falan b u n u fazla dn m
yor da, m u o n i u m atomu nda u enerj i seviyesinde kuantum
elektrodinami iyle bilmem kanc mertebeden dzeltmeyi he
saplayabilirim problemi ile ilgileniyor. Ama o relativistik kuan
tum alan teorisi dosdoru daha byle ok daha g ndelik bir
eyde kar mza kyor. Fakat, dediim g i b i beynimiz yle ykan
m ki, 'relativist kuantum alan teorisi sadece o dzeltmede kul
lan lr, g n del i k hayat mzda alakas yoktur, orada klasik fizik ye
terlidir' yan l g s var, ben sadece ona dikkati ekmek istedim .
Temel birletirme program ise ok teden beri gelen, b u g nler
de de ite bu sici m teorisiyle falan yaplmaya al lan b i r ey.

BiR DiNLEYiCi - Biz imdi maddenin yapsn zersek bizim ha


yal edemeyeceimiz kadar fayda elde edebilecek miyiz? Mesela
ben toplum bilimiyle urayorum; yaktsz ulam salanacak

46
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

m, yani bu tip eylere varabilecek miyiz?

C. SAUQ(;LU - imdi, bu konularda bir ngrde bulunmak


ok teh l ikeli bir ey. Yanl tahmi nlerin bal bana bir tarihi var.
Mehu r bir olay: Faraday'a soruyorlar, endksiyonu b u l unca
" Peki, bu n eye yarar " d iye. B u g n ite elektriksel enerji jeneras
yon u, elektri ksel motorlar, kullandmz teknoloj i n i n ok byk
ksm adamn bu kan u n u n a dayanyor. Faraday' n me h u r ce
vaplar var: politikac sorunca, " Bilmiyoru m, ama sizi n h k me
tiniz herhalde bundan bir vergi almann yol u n u b u l u r " diyor.
Baka bir bir hanm soruyor neye yarar d iye, ona da " Ye n i do
mu bir bebek neye yarar? " diyor. N kleer enerj i hakknda ko
nuyu esas i l k inceleyen adam Rutherford, " Bizim grebilecei
miz gelecekte n kleer enerj i n i n herhangi bir ekilde prati k uy
gulamasn n olmas sz kon usu de i l d i r " diyor. Yan i , imdi bu
rada belki biraz daha g venerek Sicim teorisi bir eye yaramaz
denebi l i r nk, bu hibir zaman laboratuvarda retemeyece
imiz enerj ilerde geerli olaca k b i r teori; onun iin, onlar rete
meyeceimize gre bu tamamyla bir entelektel merak tatmi n
etmek i i n yapl m bir ey olacak gibi grn yor; uyg ulamas
hibir zaman yaplamayacak gibi grnyor ama bell i de ol maz.

BiR DiNLEYiCi - Elektrik alan, manyetik alan, bunlar bir anlatr


msnz nasl oluyor.

C. SAUQ(;LU - Basit de i l .
- Mesela fotonlar n elektri k alanna eriimi nas l oluyor?
- Kuantu m alan teorisi grnde alan daha temel bir fizi ksel
gerekl ik. Sanki bir ortam var, bu ortamda birtakm dalgalan-

47
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temelleri

malar ve b u dalgala n ma l a ra kuantum eklinde bakarsanz, ki


doru ekli o, o zaman gryorsunuz ki, o dalga lanmalar yer
yer byle loka lize olabiliyor, ok bel i rg i n zde zellikler tayor,
onlar da biz parac k olarak gryoruz. Hatta b t n etrafta
grdmz, kendimiz de dahil olmak zere, her ey o para
cklardan, o a l a n n retti i parac klardan meydana getirilmi.
Yan i esas temel varlk kuantum alan ve o alan bu parac klar sa
yor etrafa bir ekilde.
- O alann ne olduu hakknda bir fikri niz yok.
- Matematiksel ifadeleri m iz var onun hakknda, zihnimizde bir
tablo var. Mesela bir su dalgasna baktmz zaman orada su na
sl bir ortamsa ve nasl dalgalar ol uyorsa, gryoruz ki daha soyut
bir ekilde yine bir ortamda yin birtakm dalgalanmalar var. Alan
fikirlerin i n arkasnda bunlar var, ama son unda esas mesele yazd
nz denklemdir ve o denklemde de karlan eyin deneyci tara
fndan nasl lleceidir. Yan i fizikte sonu nda i buna geliyor.
Ortaya bir tane matematiksel strktr koyuyorsunuz, onun ieri
si nde birtakm semboller var, o sembollerin hepsi de deneysel
olarak direkt llemiyor, ama deneysel olarak en ni hayet unlar
unlar u ekilde llecek diye bir ey sylyorsunuz. O teorinin
syledii eylerle o deneycilerin sonunda ltkleri eyler arasn
da da bir gzel uyuma olursa, demek fiziksel gereklii bu sevi
yede aklayabiliyorum diyorsunuz, geerl i modelini buldum di
yorsun uz, son ra buna al yorsunuz ve matematiksel hesab bu
modele grmeye balyorsunuz.

A. ALPAR - Belki birinci snf fizik dersi aldmz ekilde anlata


biliriz. Mesela iki tane yk var, bir bak u: buradaki yk, bura
daki yk itiyor veya o hareketi deitiriyor diyebiliriz. Ama bu

48
Felsefenin Kuantum Mekaniksel Temeller

yk olmasa, baka bir yk olsayd ona da bu bir ey yapacakt,


o zaman bu btn uzaya bir ey yapacakt, o da alandr. Hibir
yk bulunmazsa alan fikrinin kendi kendine bir anlam var m?
Bilimsel adan baknca, deneysel olarak o yk baka alan yara
tyor, kendisi yle deiiyor eklinde bir dinamii var, onu da
deneysel olarak gzleyebiliriz, o zaman paracklar hareketinin
ne kadar gereklii varsa o alanlarn da o kadar var.

C. SAUOGLU - B u fikirler hakikaten temel . Newton , Al i ' n i n i l k


dedii gibi bu uzaktan etki fikri n i kullanyor, b u tasvi rde burada
bir parack var, o d nyadaki tek paracksa hi tepki-etki falan
yok, ancak bir baka parack daha knca bunlar bi rbirlerini g
rp bir etkileme yapyorlar. Bu tabloda alan diye bal bana bir
ey yok . Faraday' n ve Maxwell ' i n grndeyse, Ali ' n i n dedii
gibi ikinci parac koymasanz bile uraya bir tane yk koyun
ca bu bir ekilde etraf etkiliyor, etrafndaki btn blgeyi .

Mesela, dnn byk bir su havuzu ortasnda bir deli k var ve


su dnerek boalyor buradan . imdi bunun ierisine bir p par
as koysanz srklenecek. Orada bir hz alan var, o hz alan o
p paracn etkileyerek hareket ettiriyor. Elektromanyetik alan
rneinde alann kendi bana gereklii olduunu gstermek
iin Maxwell'den sonra Hertz bir deney yapyor. Burada bir ykl
parac sallyorsunuz, ondan sonra bir de bakyorsun uz, br
tarafta tam Maxwell'in dedii cinsten bir sinyal geliyor, o sinyalin
ikinci paracktaki etkisin i grebil iyorsunuz, demek ki buradan bir
ey kp buraya kadar g idiyor diyebi liyorsunuz. Bu giden eyin de
bal bana kendi bir gereklii var, o da alan .

49
PROF. DR. CHAN SALIOGLU

Fizik lisan s n O rtadou Teknik n iversitesi ' nden 1 970'de, fizik


doktorasn ABD'de U n iversity of C hicago'dan 1 974'te alan C i
han Salo l u ' n u n aratrma a lanlar teori k temel parac klar fi
zii ve kuantum alan teorisi ile genel grel i l i k teorisi ve mate
matiksel fiziktir.

Prof. Sal o l u ' n u n grev a l d kurumlar unla rd r: Oxford Uni


versity (ngi ltere) 1 974- 1 976; ODT 1 976- 1 977; Boazii n i
versitesi 1 977-2003 . Boazii ' nden izi n l i olarak Yale U niversity
(ABD) 1 978- 1 979; Bonn n iversitesi (Al ma nya) 1 980- 1 982;
Princeton lnstitute for Advanced Study (AB D) 1 985-1 986; C ERN
(svire) 1 988 yaz ve Boazii -T BTAK Feza G rsey Arat rma
Enstits (yar zamanl).

Prof. Sal o l u Alexander von H u m boldt a rat rma bursu ( 1 980-


1 982); TBTAK Tevik d l ( 1 985); Sedat Si mavi dl
( 1 992) sa hibidir.

50
AKADEM FORUMU DZS

1 . Talat Halman, 2 1 . Yzyilda niversite ve Kltr, 2. bask


2. Halil inalck, Tarih ve Akademi, 2. bask
3. Kemal Kurda, Trkiye Ekonomisindeki k ve Gelecee Bir
Bak
4. Sema Tutar Pikinst, Trkiye'de insan Haklan ve Demokrasi
5. Karen Fogg, Avrupa Birlii'nin Gncel Eilimleri ve Trkiye
6. Bakr alar, insan Haklan Avrupa Szlemesi Hukukunda

Trkiye
7. Attila Karaosmanolu, Trkiye'de Yeniden Yapilanmayla ilgili

Sorunlar
8. Stefanos Yerasimos, Birinci Dnya Sava ve Ermeni Sorunu
9. Gkhan S. Hotamlgil, Ya hcresi Geliimi ve Enerji

Metabolizmasmm Molekler Kontrol Mekanizma/an


1 0 . Korkut Boratav, Trk Ekonomisinin Son Durumu
1 1 . M. Orhan ztrk, Sorma-Bilme Drts ve Giriim Duygusu
Nasil Yok Ediliyor?
1 2 . Bozkurt Gven, Osman/J 'dan Cumhuriyete Kltrmzde
Bat Etkileri
1 3 . Doan Kuban, Krsal Kltrn Nesnellik Boyut/an
14. Mehmet zdoan, Gneydou Anado/u 'nun Kltr
Tarihindeki Yerine Farkl Bir Bak
1 5 . Ziya Akta, Trkiye 'de Bilgi Toplumuna Nasil Eriiriz?
1 6 . Stanford J . Shaw, Bir Dncenin Gereklemesi: Osmanl

51
Tarihi almalanm
1 7 . M . Ali Alpar, Uzay Ajanstan

1 8. Nimet zg, Hatti Efsanesi Ylan 11/uyanka'nm Tasvir


Sanatmda Yorumu
1 9 . U ral Akbulut, Tanzimattan Cumhuriyete Eitim

20. nal Tekinalp, Trk Hukukunun AB Hukukuna ve A vrupa

Konvansiyonuna Uyumu Sorunu


2 1 . Erdal nn, Bilimsel Devrim ve Stratejik Anlam

22. Ergun zbudun, 2002 Seimleri lmda Trk Siyasetinde

Eilimler
23. Nusret Aras, niversite Yasas Nast! Olmal ?

SATIN ALMAK iiN:


Ankara: Atatrk Bulvar No: 22 1 , Kavakldere 06 1 00

Tel: 03 1 2 468 53 00 ( 1 1 05)

lstanbul: lstanbul Teknik niversitesi, Dil ve lnkilap Tarihi Blm, Eski

Maden Fakltesi B inas, Maka 80200

Tel: 021 2 2 1 9 1 6 60

52
Trkiye Bilimler Akademisi,
b i l i m i ve b i l i msel u ray be n i msetmek,
deste k l e m e k ve b i l i m i n top l u ms a l yaa m d a k i
etki n l i i n i a rt rma k . .a ma l a r n g d e n zerk b i r
b i l i m k u r u l u u d u r. Uye l e r i , u l u sla ra ras b i l i msel
k i m l i kl e ri ve st n baa r l a r ile ne k m
b i l i m i nsa n l ar a ra s n d a n y ksek l iyakat
esa s n a gre se i l i rl e r .

Akademi,
l kem izde e n y ksek b i l i msel ltlerin yaa m a
gei ri l m es i , b i l i msel ya k l a m n h e r a l a n d a
top l u m u n z m a ra m a yete n e i n i a rt r c
b i i m d e b e n i m s e n m es i , b i l i ms e l v e te k n o l oj i k
veri l e r n d a temel to p l u m s a l stratej i leri n
bel i rl e n e b i l mesi i i n g e n i b i r ta rtma o rta m n n
o l umas n a m a l a r . B i l i m eti i n i n , ken d i yeleri
a ra s n d a ve tm b i l i m top l u l u u n d a
z msen m es i v e eksiksiz uyg u l a n m a s , d n ce
zg r l n n , b i l i m ve ta rt m a k l t r n n
yerlemesi i i n a b a sa rf eder. Aka d e m i ,
a l m a l a r n , bata yeleri n i n o l m a k zere,
b i l i m top l u l u u n u n g n l l kat l m ve
katk l a ryla y rtmekted i r .

(http://www.tuba.gov.tr)

Trkiye ISBN 975-8593-55-2

1 il 1 1 1 1 il
Bilimler Akademisi

9 789758 593552 Fi: 2, 000, 000 TI (KDV DAHL)

You might also like