Professional Documents
Culture Documents
MURAT BELGE
Militarist Modernleme
iletiim
NDEKLER
TEEKKR
Kitabn yazm bitti diye ii bitmez. Ama, herhalde uzun srd iin bana bir
rehavet kt. Baka ilere daldm. Derken, haydi, baskya giriyor dediler,
alelacele yapmam gereken bir eyleri yaptm. nsze eklemem gereken
teekkrleri bile ekleyemedim. Onun iin imdi bu ikinci baskda, teekkrden
nce zrle bunu yazyorum.
NSZ
Bu kitap, benim amdan, yazlmas gecikmi bir kitap oldu. Epey eskilerden
beri, olduka kaba ve genel izgilerle, buna benzer bir ey yazmay
dnmmdr. Yetmilerin banda, henz olduka gen bir Edebiyat
Fakltesi asistanyken, hatt edebiyat konusunda yazmay dndklerimden
de nce, Trkiye tarihini anlamak ve deerlendirmek zere bir, belki birka
kitap yazmay tasarlyordum. niversitede alanm ngiliz edebiyatyd ama o
alanda bir eyler yazmay hi dnmedim. Edebiyat ve sanat toplum ve
tarihle tamamen i ie geen alanlar olarak grdm iin, tarih stne
yazmak benim amdan edebiyattan uzaklamak deil, tersine, edebiyata bak
tamamlayan bir eydi. Hele Trkiye gibi tarihin kendisiyle tarihilik
pratiinin birbirine kart biimde yrd bir toplumda bir edebiyat tarihisi
veya eletirmeninin ulusal tarihe bakmas bir zorunluluk oluyordu.
Gene Batda, Almanya gibi, byle bir orta snfn oluamad toplumlar da
vardr. Onun yokluunda, modernleme atlm feodal snftan (Prusyann
Junker leri) gelmi, sonu da demokrasi deil, yukardan aaya bir
otoriter/otokratik kapitalistleme olmutur.
Orta snfn anlaml ve etkili bir toplumsal g olamad iki toplumda ise
onun roln bir biimde stlenen inteligentsia, geni kyl kitlelerinin fiil
desteini arkasna almay baarm, by-lece 1917de Rusyada, 1949da
inde, sregiden sava koullarnn yaratt ykmn da yardmyla
komnizm iktidara gelmitir (Barrington Moore bu iki devrim rneinde
proletaryann oynad rol nemsemez).
Ama yalnz onlar eklenmiyordu. Bu konuda fark yaratan etkenin bir eit
aristokrasinin varlndan ok, belirli geleneklere sahip bir ordu, bir subay
kadrosu olduunu grnce, bu durumu daha belirgin biimde ortaya karmak
iin, militarizm rnei olarak setiim lkenin yanma birer de kontrast
lke koymaya karar verdim. Ayn blgeden (ktadan da denebilir) bir lke
ya da ayn zamanda benzer bir gei yapm bir lke ve daha iyisi hem zaman,
hem de meknda yakn bir lke. Bu ikinci tip karlatrmada en ok ilk
rnekte rahattm, nk Almanya ile talya bu koullan yerine tastamam
getiriyordu, ama militarizm konusunda talyann Almanya ile bir benzerlii
sz konusu deildi. Asyada Japonyay inle deil, Hindistanla
karlatrmak uygun grnd, nk bu blgede militarizme en uzak grnen
lke oydu. Zaman iinde ok yan yana saylmazlard ama Almanya ile talya
gibisini bulmak zaten kolay deildi. nc.rnek Trkiyeyi kiminle
karlatrmal? Dousuyla m, batsyla m? Gz batda olduuna gre, Iran
ya da bir Arap lkesi, rnein Msr a gre, bir Balkan lkesi, rnein
Yunanistan bana daha uygun grnd. Burada da yaklak yz yllk bir ara var.
Ulus-devlet kurmakta geciken biziz; buna karlk teden beri devlet sahibi
olan da biziz. Demek ki iliki biraz daha etrefil.
Bu plan tabii okuma ykn artrd. Bundan yana bir ikyetim olamazd zaten,
nk bu sayede ben de daha ok ey renecektim. Kitabn atsn bu ekilde
kuruncaya kadar, saydm lkelerin tarihleri konusunda herhangi bir
uzmanlm sz konusu olmamt.
Sonuta, evet, konunun ele alnd matris geniledi; ama bu, benim bu alanlara
zgn teorik katkda bulunduum anlamna gelmiyor, tabii. Byle bir
amacm da olamazd. Btn bu rnekleri, Trkiyenin zel durumunu,
benzerliklerini ve farkllklarm daha iyi nedetirerek gstermek iin ve o
kapsamda inceledim, insann baka lkelerin tarihleri konusunda zgn
katkda bulunan otorite olmas ok zor bir ey - imknsz deilse. Galiba
ok gerekli de deil. Ne Almanlarn ne Hintlilerin, ne de bu kitapta ele alnm
teki lke yurttalarnn, kendi tarihlerini iyi renmek iin bana ihtiyalar
var. Hepsi yeterli sayda ve yeterli nitelikte tarihilere sahip. Dolaysyla benim
burada yaptm bu tarihilerin arasnda eriebildiklerimden,
okuyabildiklerimden kardm mmkn olduu kadaT uyarl ve tutarl
zetleri bunlarn o kadar iyi bilinmedii Trkiyede ilgili okurlara sunmak.
Ama Trkiye stne blmlere gelince, burada baz yeni ve farkl grler
gelitirebildiimi ve en azndan tartlmaya deer baz tezleri ortaya attm
syleyebilirim (yukarda deindiim dnemlendirme gibi).
Gelgelelim, burjuva devrimi dediimiz olay son derece nemli bir olay ve
kendisinden de nemli olduunu syleyebileceimiz bir dizi yeni gelimeyi
(sonucu) tetikliyor. Sermaye birikimi oluyor ve retkenleiyor; sanayileme
yaylyor; toplum gleniyor vb.
Bu srete, ieriden gelen bir bask, belirgin bir hareket yoktu. O gnlerin
koullannda byle bir ey zaten dnlemezdi. Gelgeldim, bu olaylann i
dinamikle hi ilgisi olmadm dnmemiz de gerekiyor mu? Trkiye
toplumu bu yeni dzene, seime vb. bu kadar kolay, arzasz geebildiyse, bu,
onun da iinde byle bir sistemle badaacak mekanizmalann varolduu
anlamna gelmez mi? Yukardan veya dandan geldii tespitinde
bulunduumuz birok eyin toplum tarafndan almlanmasnda bir
hazrlkszlk ve sonra da bir hazmszlk yaandn gzlemlemiiz-dir.
Trkiyenin gidiinde hazrlkszlk ve hazmszlk toplumda deil, daha
ok bu yeni sistemin kurulmasnda nayak olmu sekinlerde patlak verdi.
Seimle iktidara gelen Demokrat Par-tinin de demokrasi kltrn iyice
sindirmi olduunu iddia etmek doru olamaz, Ama iktidan seimle kaybeden
tarafn gsterdii hrnlk dozu baya ykseklerdeydi ve Silhl Kuvvetler in
gerekletirdii 1960 darbesi bunun doruk noktas oldu - Trkiye tarihinde
yeni bir dnemin, bir bakma darbeler dneminin kapsn at.
2011
LK ULUS-DEVLETLER
Britanya
Dava, byk lde, din davasyd, yani dnemin insanlarnn bilincine byle
yansyordu. Avrupa ktasnda Martin Luther in balatt hareket olanca hzyla
devam ediyordu. Bu srada ngiltere Kral VIII. Henryninse kendine zg
sorunlar vard. Gen yata evlendirildii spanyol Prensesi Catherine of
Aragon ona bir kz ocuk (Mary) vermi, br be ocuklar lmt. Tahtn
brakacak erkek ocuk isteyen Henry boanp bakasyla evlenmekten baka
are gremiyordu. Her ne kadar Katolik inancnda boanma yasak olsa da,
normal durumda papalar bir kulp bularak krallara yardmc olurlar. Ama bu
durumda Papann elinden de bir ey gelmiyordu: Boanacak kadn
spanyoldu; spanya Papa-lkm en salam yardmcs, koruyucusu vb... Luther
gibi bin trl dert arasnda...
Bu durumda Henry kendi bann aresine bakmaya karar verdi: Papalk zaten
saldn altnda; o da, Ben de sizden aynlyorum, dedi ve Church of England
adn verdii Anglikan Kilisesini Papalk otoritesinden kard, bana da
kendi geti. Henry pragma-tik bir krald, zihninde siyaset ve iktidar sorunlan
dnp duruyordu. Teoloji gibi soyut konulara ilgisi yoktu. Protestan terimi
1529dan beri kullanlr olmutu, ama Henryyi ilgilendiren sola fide/sola
scriptura gibi retisel konular deil, kendi kilisesinin Papadan bamsz
olmasyd. Bylece, boanp yeniden evlenebilecekti.
Elizabethin saltanat uzun srd ve uzun vadede ngiltere iin yararl oldu. En
fazla sevilmi, hl da sevilen kral ve kralieler arasndadr. Katolik
Kilisesinden msadere edilen mallar, ona da bu uzun saltanatnda mal destek
salad (lm 1603). Evlenmedii ve ocuu olmad iin, ngiltere onun
lmnde bir sorunla yz yze kald: Kim kral olmalyd?
Neden, ncelikli, grnr neden gene dindi. Iskoya Knox izleyip Protestan
olmutu ama kral aileleri bu konularda biraz yava davranrlar. Stuart
hanedannn gnl hl Katolik Kilisesindey-di. Bunu aka sylemeseler ve
Anglikanizmi benimsemi gibi grnseler de, ngilterede artk iyice
glenmi olan Calvinistleri, Pritenleri mutlu etmeleri mmkn deildi.
Sevilen Elizabethden sonra kim gelse baz glkler ekerdi ama ngiliz
bnyesi (aslnda Iskoya da) Stuartlan kaldramyordu.
Yalnz din ayrmlar bir toplumu i savaa gtrebilir mi? Bu ok akla yakn
bir ihtimal deil. Din veya baka kayglar, ama ideolojik ayrlklar, hemen
hemen her zaman, baka etkenlerin ve bu arada maddi karlarn da klf
olarak, daha dorusu onlarla i ie gemi olarak ilev grrler. Bu, bir
ikiyzllk rnei falan deildir. Ama insan hayatn ideoloji iinde
anlamlandrmaya alk olduu iin, szgelii dinle dorudan ilgisi olmayan
sorunlar da -itenlikle- dinden kaynaklanan soranlar olarak alglayabilir,
deerlendirebilir. ngiliz Sava zaten bu dediim durumun klasik
rneklerinden biridir.
Ama bunlarn yan sra ortada ciddi siyas sorunlar da vard. Dissenter
(Muhalif) veya Non-Conformist (Genel Gidie Uymayan) gibi adlarla
da anlan Pritenler, parlamento ynetiminden yanayd; Kral taraftarlan ve
aristokrasi parlamentoya fazla sempati beslemiyordu. Buna gre de bu iki
grup Cavaliers/ Roundheads adlanyla ikiye aynlmt (parlamento taraftarlan
geni, yuvarlak siperlikli apkalar giydii iin ya da baka bir iddiaya gre
ense tra biimlerinden tr). Yani, ksacas, dinen Priten dediimiz
adam toplumsal dzende ncelikle bir burjuva olarak yer alyordu ve siyas
gr olarak da lkenin en nemli ka-rarlannn seilmi meclis yeleri
tarafndan verilmesinden yanayd. Bu durumda Savam yalnzca din
nedenlere dayand herhalde sylenemez.
Belki ilkin bir ada olmasna deinebiliriz. Bir ada lkesi olmas ona
nemli bir koruma salyordu. Ktada bulunan krallklar gibi, srekli bir
byk ordu bulundurmak zorunda deildi. Bu da, kazancn, daha ekonomik
kanallarda kullanmasna imkn tanmt.
Ama, rnein Japonya da bir ada lkesi; buna ramen, ilgili blmde
greceimiz gibi, tarihinin her aamasnda asker snfnn (samurai)
egemenliinde yaam. O niye yle? Demek ki ada aklamas, kendi bana
yeterli deil.
Ama asl nemli etken, tarm sektrnde feodal retim ilikilerinin Avrupada
her yerden daha nce zlmeye balamasdr. Bu gibi srelerin tarihte nasl
baladm tespit etmek her zaman ok zordur; ama sonulan grmek daha
kolaydr. ngilterede, krsal kesimde, yeomen denilen bir snfn gelitiini
gryoruz. Kelimenin kkeni de bilinmiyor, ama young, yani gen
kknden gelebilecei dnlyor, nk bir yardmc yan anlam da var.
Temelde bu, kendi kk toprana sahip olan ve onu ekip bien ifti-kyl
anlamnda, byle bir kesimi anlatyor. Eski ve yeni retim ilikilerinin uzun
sreler iinde eitli eklemlenme biimleri, feodalizmin en koyu olduu yer
ve zamanlarda dahi serf statsne girmeyen bamsz kyller olmasna
imkn tanmt. Ama ngilteredeki bu yeomen kategorisi, eskiyle yeninin
eklemlenme anzasmdan ok, yrrlkteki dzenin byle bir gelimeye ak
kap braktn dndryor, nk yaygn bir durum var. stelik burada da
kalmyor.
Bu da herhalde tek bana, izole bir olgu deil. Toprak beyi bir nedenle
topran kiralayp kente tand, diyoruz. yi, byle bir olay oldu, sonra? O
toprak beyi kentte asalak bir rantiye olarak varolabilir, yeni sorunlar da
yaratabilirdi. Byleleri tabii ki oldu, ama btn Ingiliz aristokradar asalak
rantiye kesilmediler. nk onlan kendine eken yeni bir yap ba
gstermiti: ticaret.
1350lerde Oxfordda ders vermeye balayan John Wycliffi (133084) bir eit
erken Luther olarak dnebiliriz. Kurum olarak Ki-liseden nce Kutsal
Kitapa bakmamz gerektiini sylemesi, Lut-her in sola scriptura's ile ayn
kapya kar. Rahiplerin itenlikle inanmalar gerei zerinde srar da,
solafidenin bir ncs gibi deerlendirilebilir. Wycliffein retisi de,
ngilterede, entelektel bir ierii olan bir bakaldrma gelenei balatt. Onu
izleyenlere Lollard dendi. Tam nereden geldiini hl bilmediimiz bir ad
bu. Kilisenin (yani Papalk) dnyevi ilere fazlasyla dalarak manevi yol
gsterici ilevini kaybettiini sylyorlar, sonraki Protestanlar akla getiren
bir eit ikonoklast tavr da gsteriyorlard.
II. Charles dneminin bir olgusudur ama Charlesm buna katks edilgin bir
biimde olmutur, diyebiliriz. ocuu olmad iin, lmnde yerine Katolik
olan ve hi sevilmeyen kardei York Dk Jamesin gemesi ihtimali ar
basyordu. Bunun zerine parlamentoda Jamesin kral olabileceini
savunanlara Tory, bunun yasayla engellenmesi gerektiini savunanlara da
Whig dendi. Whigler sonraki Liberal Partinin, Toryler ise bugnk
Muhafazakr Partinin temelini oluturmulardr. Tory aslnda rlandadan
Kelte bir kelime olan toriyeden tretilmitir. 17. yzylda, Ingiltereden
gelip yerleenleri soyarak yaayan Mandal haydutlar iin kullanlmt.
Zamanla anlam genilemi ve Papay savunan her Katolik Mandal iin
sylenir olmutu. Bu kavgada da bu yeni anlamn edindi. Belli ki o srada
dmanlarnn uygun grd add. Ama zamanla kendileri de benimsedi.
Whig ise muhtemelen Whiggamoreun ksaltlm eklidir: Bu da, gene
III. William olarak kral olan Willem, kars Mary ile birlikte (ki bu Mary
kovulan Kral II. Jamesin kzdr) Britanyada demokrasinin kklemesine en
fazla emei geen kiilerden biri oldu.
I688de kral (ve kralie) olduktan bir yl sonra, bu tarih iinde ok nemli yeri
olan Haklar Yasas (Bili of Rights) parlamentodan geirildi. Vergi koyma ve
ordu kurma yetkileri bununla kesinlikle parlamentoya verildi. Gene ayn yl
Hogr Yasas (Tolera-tion Act) karld.
Oysa, bildiimiz gibi, gerek durum byle deildir. Yazl anayasa olmamas
belirli somut konjonktrlerde Margaret Thatcher gibi, demokrasi dostu
olmayan politikaclara anti-demokratik davranma imkn tanmasna ramen,
demokratik siyaset kltrnn toplumca sindirilmi ve zmlenmi
olmasndan tr, bu kadar uzun bir sre ciddi bir krizle karlamadan
yaayabilmi-tir. Britanyada gl bir sa hep olagelmitir, anti-demokratik
dnce ve davrann geni bir taban bulunur. Buna ramen, pek ok
bakmdan dnyann en demokratik lkesidir. Bunun bir aklamas olmal.
Britanyada 17. yzyl sonlan ve 18. yzyl balarnn genel koullan, I Sava
gibi bir gerilim ortamndan sonra, bir uzlama abasnn ne kmasn
salad. Sava, o zamann pek ok sava gibi, olduka az kiinin lmne yol
amt. Sava bir Restorasyon dnemi izlemi, bu da bir uzlama
atmosferinin olumasna katkda bulunmutu. Burada, tek bir rnee bakalm.
Btn sofu din hareketler gibi ngiliz Kalvenizmi de sanata kt gzle
bakyor ve bunu bir eit ahlkszlk olarak deerlendiriyordu. Bunun sonucu,
Cromvvell dneminde tiyatronun yasaklanmasna kadar gitti. Oysa tiyatro,
Londrada herkesin, yoksul halkn da, balca elencesiydi. Restorasyonda
tiyatrolarn yeniden aldn gryoruz. Shakespeare ile adalarnn
omuzlad o altn tiyatro yerini grenekleri greneksel biimde alaya alan
hafif komedyalara brakt. Ama, sonu olarak, tiyatro gene vard. Bu gibi gidip
gelmeler, sallantlar sonucunda, Britanya, zellikle de ngiltere toplumu,
muhafazakrlkla radikalizm arasnda, makul, srdrlebilir lleri buldu. Bu
aslnda tam olarak aadan yukarya bir sreti. Onun iin vakit ald, ama
gene o nedenle salam yerleti. Bu ilere kalkan ilk toplum olarak, zaten
vakti vard ngilterenin.
Srecin ilk byk yz yze gelme ve atma aamas olan Sava net
bir biimde kazanan burjuvazi, yukarda ksaca deinildii gibi, bundan sonra
da baz setler, engellerle karlat, ama onun temsil ettii veya izlemek
istedii ynde kayda deer bir deiim, bir sapma olmad. Parlamento gittike
glendi, parlamento iinde Avam Kamaras gittike glendi ve Britanya
burjuvazisi Avam Kamaras yoluyla siyas ynetimini srdrd - ama
parlamento ats altnda aristokrasiye de yer vermeyi ihmal etmeden. Bylece,
Savam savaan taraflar Parlamentoda birbirleriyle uzlamay rendiler.
18. yzyla kadar parlamentonun bast yere yeteri kadar salam basan bir
kurum olamamakla birlikte (II. Charles ve II. James kendilerine kar gelen
parlamentolar hl lavedebiliyordu), I Savala kazanlan haklarn da geri
vermediini grmtk. Williamla varlan yeni uzlamalar sonucunda kurum
ve ona bal olarak rejim yeterli istikran kazand. Btn bu dnemlerde
parlamenter olanlann snfsal kkenini inceleyen Ingiliz tarihileri, olan biten
her eyden sonra, bunlann byk lde toprak sahibi meclisleri olduunu
epey aarak tespit etmilerdir Ama konuyu bundan teye kurcaladmzda,
alacak eyler de azalyor.
Evet, olmal ve vard. Burada iim bir Britanya tarihi yazmak deil ve niyet
etsem de bu kolay altndan kalkacam bir ey olmazd. Ama yukardaki
zetlemelerle de gstermeye altm, gvenilir Britanya tarihilerinin bu
konudaki nihai yargs bunun nceden balam bir sre olduu merkezinde.
Burjuvalama, bu toplumda, hem aadan yukarya, hem de yukardan aaya
ileyen bir sre ya da ayn anda ileyen iki sre bir noktada birleiyor.
Ingilterede byle gl bir devlet yoktu. Byle bir devlet politikas olumad.
Britanya adalarnda yaayanlar Amerika adnda yeni . bir ktann bulunmas
olayyla -tuhaf ama- ncelikle din adan ilgilendiler. Protestanlk
kavgalarna ksaca gz atmtk, iyi bir Priten, anavatanda, inancna gre
yaayamyordu. Dolaysyla birou tas tara toplayp bakir ktaya tand. I
Sava balamadan 20 yl kadar nce Mayflower gemisi ngilterede
Southamptondan yola km, birka aylk bir yolculuktan sonra 102 adet
Priteni Plymouth adn verdikleri yere indirmiti. Bu sre devam etti. Bir
zaman sonra, rlandadaki ktlklar, bu adann Katolik sakinlerinin, bu sefer
din zgrlk deil de ekonomik iyileme bakmndan bu yeni ktay
ilgin bulmalarna yol aacaktr.
Gene de, sre byle yrmek, byle gelimek zorunda deildi. Hem bu iki
snf, hem de Whig ve Tory partilerinde temsil edilen grleri birbirleriyle
barmaya deil, atmaya itecek koullar oluabilirdi. Daha radikal,
hogrsz, baskc nerilerin topluma daha inandrc grnd yksek
gerilim ortamlar oluabilirdi. Nitekim, bunlar olumad demek
Britanyann 1688den itibaren bir dikensiz gl bahesi olduu anlamna da
gelmiyor.
Sorunlar her zaman kt, ama bunlarn yaratt sonular bu temel uzlamay
bozacak ve ittifakn taraflarn birbirine drecek bir mahiyete brnmedi.
nemli olan bu - byle olmasa, dnyada demokratik bir siyas rejimin
mmkn olduu inanc ve dncesinin yeermesi daha ok zaman alrd.
Dnyay yneten lke bilinci askerlikle ilgili bir dizi dnceyi, zaman
zaman an saldrganlaan bir milliyetilii besler ve krkler. Bunlar da
Britanya tarihinde eksik kalmamtr. imdi uluslararaslaan Jingoism
kelimesi Knm Savanda kmt. Ama u ksa zaman nceki
Malvinas/Falkland trajikomedyas da Britanya cingosunun, Rule Britannia
ruhunun hl ayakta olduunu gsterdi.
Byle bir adamn, generalin kepazeliine bakan olarak bir kulp bulmas
beklenebilir. Olay stne tarih bir konumas oldu. Bu, canavarca
[monstrous] bir olaydr, dedi. Yaplan uzun uzun anlatt. Nasl ate edildiim,
insanlar kenarlara kanca kenarlara, insanlar yere yatnca yere doru ate
edildiini, mermiler bitene kadar ate edildiini anlatt. Bunun Britanyann
asla yapmamas gereken bir ey olduunu syledi. Susuz insanlara onlar
korkutmak ve yldrmak iin byle bir terr uygulanmasnn sakatlm belirtti
ve Hindistanda Britanyann byle bir politikas olamayacam vurgulad.
Genler iin byk lde Amerikann anlam buydu, bunun iin okyanus
ap buraya gelmilerdi. Bu ktaya, zellikle de kuzey ksmna her yerden ve
her trl gereke ya da beklentiyle insan geldi. Din zgrlk iin gelen ngiliz
Pritenlerle.daha ok ekonomik gdlerle gelen Katolik Mandallara nceki
blmde deindim. Bunlar, ama ncelikle Pritenler bu yeni olumaya
balayan toplumun belkemiini oluturdular, o gnk ve gelecekteki kimliine
en belirleyici damgay onlar vurdular. Ama onlarn yan sra, Avrupann
feodal tarih yapsnn talatrd kastta hep en altta kalmaktan kurtulmak
zere ansn denemek niyetiyle gelenler de oktu. ncelikle bu bakmlardan
buras bir zgrlk lkesiydi veya olabilirdi. Onun iin bir frsatlar diyaryd,
onun iin Yeni Dnyayd.
Gelenlerin ou, bu ekilde, gzn kapatp yola ksa da, birounun zihni
gemiin anlaryla doluydu hl. Amerikada yerleilen ilk blgenin (bunlar
daha sonra genileyip 13 devlet olacak) ad New Englandd. New Hampshire,
New Jersey, Rhode Island memleketten getirilmi adlardr. Ayn zamanlarda
Felemenkliler de gelip yeni Amsterdam kurmutu; ama buray ngiliz
kkenliler ele geirince, hem de katklar (nceki blmde ksaca
deindiim, sonradan II. James olacak) York Dk iin New York dediler.
Zaten Maryland Kralie Maryden tr yle olmutu (yani, Kanls deil
de, I. Charlesm kars, Mary Henrietta); Kuzey ve Gney Carolina, Kral
Charlesm adn tayordu; Virginia, bakire Kralie Elizabethten tr
Virginiayd: Georgia 18. yzylda kurulmutu, Kral Georgeun adm
tayordu. Yalnzca iki devlet, Massachussetts ile Connecticut, Kzlderili
kkenli adlardr. On ikinci ise Pennsylvania. Bunun hikyesi biraz daha
deiik: Quaker olduu iin buralara gelen Penn, bu blgeyi Sylvania
(Ormanlk, Yeillik anlamnda) adyla yeni bir devlet olarak amak iin
II. Charlestan izin istedi. zin katmerli verildi. Pennin babas Britanya
donanmas iin zaferler kazanmt: Kral, Ad, Pennsylvania olsun, dedi -
oldu. Delaware ise Virginia valisi De la Warr un adn tar. Hi deilse
Amerikada yaayan biri.
Ama daha gneye inince, Virginiadan itibaren, hem iklim yumuar, hem de
yer ekilleri; dalann, tepelerin, kayalann yerini geni dzlkler, ovalar alr.
Buralar daha farkl bir tanm yapmaya yatknd.
Burke gibi Tom Paine de, liberal Ingiliz siyas kltrnn Amerikan direniine
olumlu katksnn rnei olarak ele alnabilir. Amerikallar, onun Common
Senseini okuyarak, Britanyadan kesinlikle ayrlmalar gerektiine ikna
oldular. Hemen o gnlerde ortaya kan, Jeffersonn Bamszlk Bildirgesi
de (Declaration of Independence) bunu perinledi.
Anayasa
Tarihte yol gsterici bir nceli olmayan, benzersiz bir durum olduunu
sylemitim.(oysa sonraki tarihte birok benzeri olutu). Bu koullarda
Amerikallar, ulus-devletlerinin simgelerini, ku-rumlanm, biraz da el
yordamyla diyebileceimiz bir yntemle biimlendirdiler. Karlatklar
olaylara birtakm tepkiler verdiler (Toynbeenin challenge and response
teorisine uygun) ; belirli bir kanala girmilerdi ve bu kanaln kendine zg bir
mant vard.
rnein, Kta Kongresi adyla toplanan kurul, ktann baka yreleriyle ilgisi
olmakszn, ABD olacak blgede bu Bamszlk Sa-vainn kararlarnn
verildii yer haline geldi. nk ancak byle bir kurul, bu srecin karar
mercii olabilirdi.
Bir sava sonucunda, bal olduu krallktan aynlm yeni bir lkenin yeniden
o krallk uyruuna girmesi olacak i deil; kendine kral semesi iyice
absrd, nk krallk bir soylu kan anlayna dayanr. Bu durumda bir
cumhuriyet, girilen kanaln dikte ettii, en mantkl zmd. Bu, bsbtn
rnei olmayan bir ey de deildi (svire, bir anlamda Hollanda).
Monari kraln fermanlanyla yrr, onun mant bunu kabul eder. Ama bir
cumhuriyette herkesi balayacak anonim ve nesnel kurallar bulunmaldr. Bu
da anayasa demektir. Girilen kanaln mant bunu da dikte ediyordu. Sre,
1787de, Philadelphiada balad. Ama bu noktaya gelinceye kadar, ne
olacana, ne yaplacana dair tartma zaten btn lkeyi kaplamt. Verili
koullarda, herhangi bir Amerikalnn kendisini bu tartmann dnda tutmas
bir hayli zordu. Dolaysyla, Philadelphiadaki anayasa a-hmalannm o
koullarda olabilecek en geni bir tartma tabanna oturduunu syleyebiliriz.
Anayasa olduka ksa bir metindir. Buna 1791de Haklar Bildirgesi eklendi.
Daha sonra, eitli tarihlerde eklenen Dzeltme-ler in (Ammdments) says
27yi buldu. Bunlarn da ilki 1798, sonuncusu 1992dir. .
Byle bir ayrm, zamanla, balangta dnlmemi bir i blmne yol at.
Daha nde duran Senato bakanlk iin bir atlama tahtas gibi dnlebilir.
Yakn dnemde W.G. Harding. C. Coo-lidge, F. D. Roosevelt, H. S. Truman,J. F.
Kennedy, L. B. Johnson, R. M. Nixon Senatodan geerek bakan oldular
(imdi Obama). Gerald Ford ile baba Bush ise Temsilciler Meclisinde birer
dnem bulundular. En son dneme girdiimizde, Valilikten bakan olanlar
Senatodan gelenleri geride brakt: Carter, Reagan, Clinton ve G. W. Bush
byle.
sava
Ama burada bir tuhaflk, bir aykrlk vard gene de. Lord (Avrupa
anlamnda) yoktu, serf de yoktu, ama kle vard. Hani, tarihi bir ilerleme
olarak grme eiliminde olanlar iin, feodalizmin de gerisinde bir kurum
olan klelik! Bu, aka kapitalist olan genel yapya eklemlenebilmiti.
Farkl retim tarzlarna zg farkl retim ilikilerinin tarih iinde somut bir
varlk olan bir sosyoekonomik formasyon (yani, toplum) iinde
eklemlenebilecei, bildiimiz bir olgudur. Gneyin yaps ve dnya
konjonktr, bu toplumda kle emeinin kullanlmasn verimli hale
getirmiti; bu blgede, byle bir retim biimi zerinde, Amerikaya zg
aristokrasi benzeri bir snf da olumutu. Gneyde bu dnemde klelerin
varl, genel sistemin teki eleriyle badakt (compatible). Ama uzun sre
byle kalabilir miydi? Kalamadn grdk, ama gene de, tarihin yzeyini
meydana getiren diyakronik akn gerisinde, yapya ilikin, neler olduunu
grmeye alalm. Ne oldu da, Amerikan toplumunda ounluk, bu klelik
kurumunun normal saylan hayatla badamadna karar verdi?
Bunun iin tek bir kaynak, tek bir neden arayacaksak, bu, sna kapitalizmin
gelimesidir. Sanayileme yolunda adm adm ilerleyen Kuzeyle tarmsal
Gneyin farkllamasna, bunun da zellikle gmrk politikas gibi bir
konuda yaratt gerilime deinmitim. Bu zaten bir badamazlk
balangcyd. Gney, hem mamul mal almak, hem de tarmsal rnn satmak
bakmndan, Kuzeyden ok dnya piyasasna balyd; onun iin, Amerikan
birliinin gevek, gmrn de dk olmasndan yanayd. Sna! Kuzey ise
federal birliin daha da gl olmasn istiyordu. Bylece, ekonomik temelin
biimlenii, iki blgede, federalist ve konfederalist ideolojilere yer
veriyordu.
Fransa
Richelieu 1642de, Louis de bir yl sonra ldler. XIV. Louis tahta ktnda
henz be yandayd. Tarih tekerrr eder gibi oldu ve ana Kralie Anne
dAutriche olu adna lkeyi ynetecek gl bir devlet adam olarak Italyan
asll Kardinal Mazarini i bana getirdi. Fransann bu ikinci kardinali de
1661de lnceye kadar lkeyi epey baarl bir biimde ynetti. Onun da
balca kaygs, merkez monariyi glendirmekti.
1715te ldnde yerine geen, torununun olu XV. Louis, onun zaaflarna
sahip olsa da, erdemlerine, yle gl bir kiilie sahip deildi. Sevilen bir
hkmdar olmad. Yedi Yl Savala-nndan en byk zararla kan lke de
Fransayd. Bunun faturas da ondan soruldu.
1774te tahta oturan XVI. Louis, kendinden nceki iki adann ektiklerini
bimek zorunda kald. ok dirayetli bir kral olduunu sylemek mmkn
deildir ama, bana gelenlerden yalnz kendisinin sorumlu olduunu
sylemek de hakszlk olur.
Louisnin gelir bulmak iin dvndn syledim. Ama, tabii, geim sknts
eken bir tek kraln kendisi deildi. Kriz btn toplumu kapsyordu. Fransada
herkes sabrnn sonuna gelmiti. Bunun nedeni mutlak yoksulluk deildi.
Tersine, Fransann aslnda epey zengin bir lke olmasndan ileri gelen,
beklenti fazlalyd. Ama, tabii, yoksulluk sorunlar da hi yok olamazd. st
ste kt hasadar sinirleri trplemi, gerilimleri krklemiti. Louisnin son
are olarak 1788de toplanya ard Etats-Generaux 5 Mays 1789da
Pariste bir araya geldi. Ama gelir gelmez de kilidendi.
Kilitlenme nedenlerinden biri oylama yntemiyle ilgiliydi. kesim ya da
zmrenin ayr ayr toplanmas ngrlmt. Bu ise nc Kesimi, yani
burjuvaziyi kzdrmt. Onlar zaten teki iki zmrenin varln fuzul
sayyor, toplumu kendilerinin temsil ettiklerine inanyorlard. Bireylerin oylar
m, ke-simlerin oylan m saylacakt? kincisi yaplrsa bujuvazi hep iki-bir
yenikti. teki kesimlerde de, az sayda olsa dahi, onlar gibi dnenler vard:
aristokrasiden Mirabeau ve ruhbandan Sieyes gibi.
Terr dnemi
Mme. Roland ise, ban giyotine uzatmadan nce, Ey zgrlk, senin adna
ne cinayetler ileniyor! szyle tarihe gemitir. Bu ekilde ldn haber
alan kocas da sakland Rouenda intihar etti.
Bu, phesiz, tuhaf bir durumdu. Krala kar bir devrim ve onca dramatik
olaydan sonra Fransa imdi bir imparatorluk konumuna gelmiti! Ama halk
kitlelerinin bu durumu ok fazla yadrgadna ilikin pek bir kant yoktur.
Tersine, ounluun, bu sevilen askerin yeni rtbesinden honut kaldn
gsteren pek ok ey var. Ksa zamanda, heyecanl Fransa, gerekten de bir
Avrupa mparatorluu kurmaya ok yaklat.
Oysa ayn Burke, bundan bir sre nce Amerika Britanyaya kar bamszlk
mcadelesi verirken, Britanyal bir yazar olarak Amerikay desteklemiti.
Orada cumhuriyet kurulmasna da kar kmamt. Niye byle farkl tavrlar?
Tamamlanamam devrim
Bir yanda, burjuvazinin aristokrasiye kar devrimi vard. Bu, zaten btn
olayn en geni anlamsal erevesini iziyor: Fransz Devrimi bir bujuva
devrimiydi; sonucu da Fransada feodal ayrcalk sistemini bitirmek oldu. Ama
ayn zamanda orta ve yoksul kyllerin her trl ayrcalk sistemine kar
devrim giriimiydi.
Bu gene sonuca ilikin bir yarg. Oraya varana kadar sreci bir kere daha (ama
ayn eyleri tekrarlamadan), i ie gemi programlar balamnda
izlememiz gerekiyor.
Ama zengin kyllerle birlikte tara kentlerinde de direni balad. Bata gene
Marsilya, Lyon, Bordeaux, Toulouse Artk yeter! dediler. Krdan,
sansculottelan doyuracak budayn arkas kesildi. Bu da, Terr n bandaki,
Robespierre ile sansclotte'la arasndaki ittifak sona erdirdi. Bylece, artk
durmaktan yana olan gler yekinip davrandlar; Robespierre ld; Directoire
kuruldu ve devrim bitti.
lkenin ilk bakan bir general. Yedincisi, Andrew Jackson, gene sevilen bir
general. On ikinci Zachary Taylor ulusal kahraman mertebesine ykselmi
bir asker (ama bakan olarak kayda deer bir baars olmad), on sekizinci
Ulysses Grant ise Savam muzaffer generallerinden biri. Sonra ta
Eisenhower a kadar -ve ayrca ondan sonra- askerlikten bakanla gelen
grmyoruz. 43 bakan iinde bu yle kabark bir liste deil ve zaten bu as-
ker-bakanlann arasnda da militarizm e prim vereni yok.
Bu da, devlet ve millee hkmet arasna bir nemli ayrm koymak oluyordu.
MacArthur Bundan daha tehlikeli bir nerme olamaz, diyordu. Onun bu
tavryla bizim burada yaadmz tarih arasndaki paralellik epey belirgin.
Ayrca, koruma kelimesini kullanmas, burann malm darbe gerekesi
koruma ve kollama ibaresini hemen hatrlatyor. Ama syledii tamamen
yanl, demokrasiye tamamen aykr. lkeyi korumak iin ne yapmak
gerektiine bana buyruk generaller deil, seilmi ve sorumluluk alm
hkmetler karar verir. Byle olmasa akima esen general anayasa koruma ve
kollamann kendine uygun yeni bir yolunu icat etmeye balayabilir.
MacArthur lkesine bir kahraman olarak dnd. Truman ise, onun hakkmdaki
Senato soruturmasnn halka ak yaplmas talimatn verdi. Burada gerilimin
mahiyeti ortaya knca MacArthur bir popler kahraman ve hakszla
uram komutan hlelerini kaybetti. Durumu kendisi de anlayarak
Cumhuriyetilerden gelen adaylk nerilerine kulak asmad. Bylece,
Amerikan tarihinin en byk asker-sivil gerilimi sona erdi.
Ama kinci Dnya Sava ve Nazi igali bu gidii keskin bir kopua uratt. Bu
dnemde iki kart asker davran gryoruz: Birinci Dnya Savanda
daha kk apta bir sava kahraman olan Charles de Gaulle igal altndaki
lkeyi terk ediyor ve yurt-dmda bir Direni Cephesi ayor; daha byk
sava kahraman Mareal Petain Almanlarla bir eit ibirliine giriyor ve
Vichy hkmeti diye tarihe geen kukla hkmeti kuruyor (Fransay daha
ar bir teslimiyetten kurtarma gerekesi ile!).
Bu kitap genel olarak ya da btn olarak milliyetilik stne bir kitap deil.
Onun militarist kolu stne ve militarist milliyetilik tamlamasnda birinci
adm, yani militarizm burada daha fazla yer tutuyor. Ama bu genetik
ilikide, reten zne milliyetilik, retilen nesne ise militarizm; bir baka
syleyile, milliyetilik olmadan militarizm olmazd - nitekim olmad. Onun
iin, militarizm in gerektirdii kapsamn ok fazla dna tamamaya
alarak, milliyetilik hakknda da hem baz genel saptamalarda
bulunmann, hem de milliyetilik ritellerinin baz olmazsa olmaz somut
zellikleri, eleri stnde durmann yararl olacam dndm. Ancak
dediim gibi, milliyetiliin tamamm aklamak veya bu ideolojinin uzand
btn alanlar taramak trnden iddialarm yok. Bunlar baka bir kitabn
konusu.
Grebildiim kadaryla Smith temelinde bir dil birlii yatan topluluk gibi
bir gereklikten yola kyor. Byle olunca zaten Fransz Devrimi de son
derece yeni. Ama byle bir konuya oradan bakmak ne kadar doru? Bu aynca,
Smithin hi de yanlannda bulunmak istemeyecei ezelden ebede millet
taraftarlannm ideolojik ncllerine yeterince uzak olmayan bir pozisyon. Bir
kimlik zerinden tanmladmz bir topluluktansa, belirli tanmlayc
zellikler tayan bir toplumsal rgtlenme biiminden yola kmak bana
daha doru bir seim gibi grnyor. Diyelim ki spanyolca konuan ve belirli
bir sreden beri de hep bir arada bir siyas birim iinde yaayan bir topluluk
var. Belirli bir tarihte, i ve d dinamiklerle bu topluluk, bugn millet
dediimiz toplumsal rgtlenme biimine zg kurum ve yaplann
oluturmaya balyor. Ancak bu srele birlikte o dilsel topluluk, byk
ihtimalle krallk, bir millet karakterim kazanyor. O dili konuuyor olmalar,
bizim o toplulukta yaayan insanlarn bir millet olduunu sylememize
yetmiyor. Kimi zaman, ayn dili konuan insanlar da ayn millet ten
olmayabiliyor. Kuzey Amerikada ABD ve Gney Amerikann tamam, kendi
doduklar anayurtla karlar atmaya baladnda, dil veya ortak tarih,
ortak kltr dinlemeyip bakaldnyor, kopuyor, ayn bir millet haline
geliyorlar.
Tarihte hemen hemen hibir ey, hi olmam gibi buharlap, uup gitmez.
Buna ramen, deiimin de ard kesilmez. rnein bir toplumda kapitalist
retimin egemen ve belirleyici olmas, feodalizm gibi pre-kapitalist retim
ilikilerinin, hatt gebelik vb. ok daha ilkel retim ilikilerinin hemen yok
olup gitmesini gerektirmez. Bir zaman sonra, bunlar somut ilikiler olarak
geersiz-leebilir, tarihe karabilirler. Ama byle de olsa, sz konusu
toplumun kapitalizm ncesinde yaad dzenin manevi tortulan varolmaya
devam edecek ve yeni gereklik olan kapitalizmin niteliini belirleyecektir.
Bu nedenlerle hazr reeteler karmadan, her somut rnei hem tmel hem de
zgl/tikel lleri iinde ayn ayn inceleyerek, nerede neyin niin ve nasl
yle olduunu anlayabiliriz. Bunlar farkl toplumlarda farkl olabilecei gibi
ayn toplumun deiik dnemlerinde de farkllaabilir. Her somut
sosyoekonomik formasyonun kendi zgl tarihi iinde, yaplan ve yaplar
aras uyumu (ya da uyumsuzluu) oluur, bu da kendi st-belirlenmesini
yaratr. Neyin neyle badaaca (veya badamayaca) da bu st-
belirlenmeye gre biimlenir.
Sanayileme ve milliyetilik
Gellner in bir konumasnda verdii rnekle, kyl, normal olarak ylda bir
kere devletle yz yze gelir. Kendisi bir Hrvat olan bir kyl, yln bir
sabahnda doudan ba sankl bir atlnn kendisine doru geldiini grebilir.
Bunun, Osmanl padiahnn vergi tahsildar olduunu hemen anlar. Birka
ortak kelime syleyerek ve gerisini parmaklaryla yedi, sekiz, on gibi
iaretlerle ya da g Havalar kt gitti, anlamnda gstermek gibi jestler
yaparak bir iletiim kurar, anlarlar.
Ertesi yl belki de kart ynden, siyahlar giymi apkal bir atl ufukta
grnecektir. Bizim Hrvat kylden habersiz bir antlama imzalanm ve ky
OsmanlIlardan Avusturyaya gemitir. Hrvat kyl Almanca da bilmez, ama
el kol iaretleri, parmakla yaplan hesap, evrensel bir dildir. in temel
mantnda da deien bir ey yoktur. Sonunda bir ekilde anlarlar.
Bakn, imdiden, tahsildarla anlamay birka kat geride brakan bir konuma
ihtiyac dodu: Ka gnde dokursun? Be gn. Yok, olmaz. gnde
isterim. yleyse bu kadar paraya olmaz, vb. Renk, desen konusunda talimat
veya talepleri bir dnn. Bu, feodal dzenin iinde resmen yeri olmayan
deiik bir faaliyettir ve biraz da bu nedenle fazlaca iletiim gerektirir.
Eve i verme ilikisine giren kyl bylece iki dnyada birden yaamaya
balar. Ekin eker, budaym lordun deirmeninde trken vb. feodal
dzenin iindedir. Ama iplikleri kumaa dntrmesi karl cret alrken
kapitalist bir ilikiye girmitir.
Modernlemenin getirdii byle mthi bir yazma, ariv tutma, planlama vb.
yk var. Sna toplum bundan baka bir biimde ayakta tutulamyor.
phesiz an brokratikleen ve ilerini krtasiyeye bomaya daha yatkn
toplumlarla btn bu brokrasiyi rantabl lekler iinde tutmay baaran
toplumlar arasnda nemli bir fark var. Ama en tutumlu, en rantabl
biimde i rgtlemeyi beceren toplumda bile yazl iletiim ihtiyac, sanayi
ncesi toplumlann ihtiyalanyla kyaslanabilir gibi bir ey deil. Arada dalar
kadar fark var.
Her eyin birbirine bal, ama ayn zamanda her eyin birbirinden grece
zerk olduu bir dnyadr, yaadmz dnya. Onun iin pratikle ideal,
insan zihninde, ne kadar kart ve birbirini dlar gibi grnse de, son analizde
birbiriyle ilintilidir. Ayrca, maddi ve pratik olan iin gerei, br uta
olanlar da bu maddiyatl gizlemek iin icat edilmi gerekd
sslemeler olarak grmek de yanltr. Dil, biz insanlarn, retebildiimiz
btn anlamlan birbirimize iletmemizin tek deilse de en elverili, etkili,
kapsaml aracdr. Dolaysyla Herder in ve benzerlerinin kefettikleri
anlamlar, zenginlikler de, evet, aslnda orada vardr. Yaanm btn tarih, son
analizde, dilde saklanr. Onun iin, ne iir pratik ihtiyalar kamufle eden ssl
pelerindir, ne de dil pratik ihtiyalann zerinde bir bulut gibi szlen bir altn
k hz-mesi. Dil bu ilevlerin hepsini kendisiyle elikiye dmeksizin
karlar, iine alr. Ve zaten, bir toplum, getir, gtr ilerini ta-marnlayp
retimini yaptktan soma ya da hatt o srada birinin gelip ona bir ark
sylemesini beklemeye balar.
4 Nikolay Marr (1865-1934) ada birok dilci gibi bir ur-dil bulmak iin
oka uram ve drt temel eden oluan (sal, ber, ro ve yon)
byle bir dil bulmutur. Ama devrime de uygun olarak, bu ur fenomenini,
etnik kkene deil, snfa
balamtr. Marr a gre dil toplumsal yapnn rndr; 1917de devrim olup
btn toplum deitiine gre, dil de deimelidir.
Marr yaad srece zellikle akademik evrelerde etkili olmu biriydi ama
1950lerde bizzat Stalin onun tezlerine kar kt. rtmek iin de dilin bir
styap kurumu olmadn syledi. Ne olduunu ok ikna edici bir ekilde
anlatamad. Eer dnce styapysa, dncenin pek ok bakmdan
neredeyse zde olduu dil nedir?
Paris, Fransann her eyiydi, yle kabul ediliyordu; dil bakmndan da ayn
rol oynad. Bugnn standart Franszcas, Paris Franszcasdr. Ispanyada
Kastilya (yani Madridin de bulunduu blge) standart Ispanyolcanm
kaynadr. Amerika gibi koskocaman bir lkede bir standarttan sz etmek
de zorlar. ngiltere standardn genel slbuna uygun biimde belirlemitir.
Londra gibi bir kentin, Oxbridge gibi kltrel kurumlann deil, Kings
English, Kraln ngilizcesidir bu standart.
Yani, her toplum kendi genel tarz, tarih koullanmalan erevesinde, bazen
yeni bir dil imal ederek, ama ou zaman varolan eitli seeneklerden
birini seerek, standart olmasn istedii dili belirler. Bu, konunun bir
aamas ve grece kolay olan aamasdr. Zor olan, bu standard herkese
iletmektir. Bu, ciddi bir eitim seferberlii gerektirir.
u noktada bilgi stne bir paragraf aarak biraz oyalanalm. Bilgi, her
toplumun kendini yeniden retebilmesinin olmazsa olmaz gereklerinden
biridir. Gelgelelim, en erken balanglan izleyen tarih aamalarda toplumlar
hep hiyerarik biimde rgtlendii iin, bilginin topluma yaylm da bu
hiyeraiyle uyumlu ekil almtr. retimin arln omuzlayan alt snflar
retmelerini salayacak bilgiye pratikte ulamlardr. Burada ancak anne-
babalarndan veya topluluun yallarndan baz bilgiler almlardr. Bu
ekilde retken olmalarna yeten bilginin onlar iin gerekli olduu da herkesin
-kendilerinin de- uygun grd durumdur. Buna karlk, daha ince bilgilerle
donanmas gerekli olanlar her zaman sayca olduka snrl bir sekin tabaka
oluturmutur. Bunlan bazen, Msr daki rahipler veya indeki Mandarinler
gibi, bir egemen snf olarak tanmlamak da mmkndr. Bu da bilginin
ok farkl toplumsal rgtlenmelerde oynad ok nemli roln bir kantdr.
19. yzyln modem sanayi toplumuna kadar hibir toplum btn yurttalarm
eitme gerei duymamt. Sanayinin zellikleri bunu sadece istenir deil,
mutlaka olmas gereken bir yeterlilik haline getirdi. Binalaryla, eitli
malzemeleriyle ve en ok da geni retmen kadrolaryla baya pahalya
patlayan bir ey olmasna ramen, modernleme kararn veren btn
toplumlar ksa srede zorunlu eitim programlan da yaptlar. Balangta
ilkretim bu i iin yeterli grnyordu. Ama imdi kimi lkeler
ilkretimin sresini uzatyor, kimileri ortaretimi de zorunlu hale getiren
yasalar kanyor. Modem sna toplum da, belki imdi pos-tendstriyel
diyeceimiz toplum da, halkndan, gitgide daha yksek dzeyde okuryazarlk
becerileri talep ediyor.
Dolaysyla modern toplumlar bir yandan btn halkn ortak iletiim arac olan
dilin standardn belirlerken, bir yandan da bu standard btn topluma
yaymann kurumlann oluturmaya baladlar.
Milletin oluumu
Ancak yeni egemen snf, kendini iktidarda bulup biraz evresine bakmaya
ve baz dersler karmaya da frsat bulunca, devletler aras ilikilerde
aristokatlardan daha ahlk davranmann pek de mmkn olmadn
kavramakta gecikmedi. Bu iler, Makyavelizme bavurmadan pek
yrmyordu, iktidara trmanan burjuvaziler, daha dorusu onlan temsil eden
modern okumu kentliler, doktorlar, eczaclar, hukukular ve noterler,
mimarlar ve olduu kadar mhendisler, an baskn siyas felsefesi sosyal
Darvinizmi de reniyorlard. Dolaysyla yeni ahlkm snrlan da burada
izildi. Bir zaman sonra da, ulus, uruna her trl ahlk d siyasetin
uygulanmasn meru gsteren deer haline geldi.
Tabii modem egemen snf ahlknda stnde durulmas gereken ilk byk
ikiyzllk, ulusu temsil etme iddiasndan balar. Bu snf ulusu falan
deil, ulusun mlk sahibi ksmn temsil ediyor, kendisini onunla zde
sayyordu. Balca ilerinden bi-
Evrenselden Milliye
18. yzylm keif ya da icat ettii ve byk harfle yazlmay talep eden bu
Akm her derde deva olduunu iddia edemeyiz. Ama o ada yaayan
aydnlar tarafndan yle grlyordu. Bilimsel gelimenin belirli bir
aamasnda bu ekilde tanmlanan Akl, kendine uymayan eyleri, yani insan
hayatndaki akldih dine (hurafeler, batl itikatlar vb.) ve Kiliseye
yoruyordu. Bunlardan bamsz olarak bir bilind olduu, Freud bunu
ortaya koyun-caya kadar, pek kimsenin aklna gelmedi. Ortaya konmas da
birok oka, travmaya yol at, sindirilmesi kolay olmad. Hl deil.
Mill kkenleri nemsiz bir ayrnt gibi grmek Aydnlanmamn dnr ile
feodal aristokratta ortak bir tavrd, ama ortaklk burada bitiyordu, nk insan
aklnn evrensellii ile soylu kann evrensellii kolay badar dnce ya da
inanlar deildi. Nitekim Aydnlanma dncesi,.ncelikle Fransada,
mudakiyeti monarinin ve aristokratik hegemonyann temellerini kazan ve
andran balca etken oldu. Aydnlanmadan esinlenen devrimin dnyada
milliyetilii yaygnlatrmas da tarihin cilvelerinden, paradokslarndan
biridir. Devrimden sonra her ey, hatt Akl bile, bir lde millleti. Her
millet, kendi kltrn yaamaya ve bata Fransz, yabanc kltrlere kar
kendini korumaya balad. Brau-delin dedii gibi, Alman tarihi Wilhelm
Mommsenin sz, Bugn [1851dir bu] insanln grevi, medeniyetin
kltr veya teknolojinin insan yok etmesine izin vermemektir, bir Fransza
ya da Amerikalya, ngilize tuhaf gelecektir, nk bunlar, birbirini yok
edecek nesneler olarak grmez (Braudel, 1995: 5-6). Ama Almanyada ve
Alman etkisiyle Rusyada, daha douda (tabii Trkiyede) allm kalp
budur. Her konuya besmeleyle girer gibi Durkheimla balayan Ziya Gkalp
Hars ve Medeniyet derken, byle bir sorunu olmayan Durkheim deil,
Mommseni izler.
Bir topluluun nderi, yneticisi olabilen herkes, beendii, setii bir iareti
veya belirli renkleri kendine bayrak yapabilirdi. Soylu ailelerin kendilerini
tantan byle simgeleri vard ve bunlar bayraa dntrmek ok kolayd.
Zamanla, din simgeler de bay-raklat. rnein Hal Seferlerine gidenlerin
ha simgesini bu ekilde kullanmalan ok akla yaknd. Daha sonra ne ok
Avrupa lkesinin bayrana ha koyduunu da biliriz.
Paris kentinin de bir amblemi, flamas vard. Renkleri de mavi ile krmzyd.
Kral, apkasna, Bourbon bayrann beyaz zeminini, bunun stne de Parisin
mavi ve krmz amblemini takarak geziyor, bu herkesin houna gidiyordu.
Sonunda kraln kafasn kestiler, ama kafasna takt renklerden de mill
bayra yaptlar. Buna tricolore (-renkli) veya Bleu-blanc-rouge
(Mavi-beyaz-krmz) denir.
Birok lke daha nceki dnemlerde milleti din bir simgeyle temsil etme
yntemini benimsemiti. rnein Ingilterenin bayra beyaz zemin stnde
krmz ha olan St. George bayrayd. Ama Iskoya, Gal ve rlanda da buna
katlnca, hepsini birden temsil eden bir dizaynda karar kldlar. Bu
toplumun koruyucu azizlerinin halan st ste monte edildi: St. Andrew, St
Patrick, St. David. Bugnk Birleik Krallk bayra olan Union Jack byle
biimlendi. 1801de resmileti ama 1657den beri -daha ok da gemilerde-
kullanlyordu. Amerikallar kendi bayraklarnda gene bu rengi -krmz,
beyaz, mavi- kullanarak Britanya ile balarn belirtmi oldular. Ama ilk on
koloniyi temsil eden on krmz ve beyaz eritle mavi stnde devletleri
temsil eden yldzlan koydular. Amerika geniledike yldz says artt, imdi
elliyi buldu, on erit yle duruyor.
Szleri nedeniyle nce Napoleon Bonaparte, sonra Kral XVIII. Louis, en son
da III. Napoleon mill mar yasak ettiler. Mill marn yasaklanmas ilgin bir
olay olmakla birlikte dnyada baz benzeri durumlara rastlanr.
Kurtulu Sava srasnda stikll Marinm szleri iin bir yarma ald.
1921de jrinin eline geen yedi yz ksur iirden hibiri beenilmeyince
Hamdullah Suphi, Mehmed kif ten bunu onun yazmasn istedi, yazmaya ikna
etti. kif iki gn iinde iiri yazd ve Mecliste hemen (oy okluuyla) kabul
edildi, ama hemen bestelenemedi. 1921de beste iin de yarma ald ve 24
beste yana katld. Bunlar da beenilmedi. Savan gidiat nedeniyle epey
zaman beste yaplamad. Sonunda 1924te Ali Rifat aatayn bir hayli
alaturka olan bestesi kabul edildi. 1930a kadar da bu alnd. 1930da, o
zamann Riyaseti Cumhur Musiki Heyetinin efi Osman Zeki ngr n
bildiimiz bestesinde karar klnd. Yani Trk-lerin bir mill mar edinmeleri
sreci de epey kank olmutur.
Romada askerlik
Roma ordusunun (parlak zamanlannda) dnya askerlik tarihinde zel bir yeri
vardr. niforma giyiyor, talim gryor, sava srasnda kalabalk birlikler
ald komutlara gre tek bir beden gibi hareket edebiliyordu. evrelerini
saran, barbar dedikleri halklar arasnda byle bir merkez disiplinle
savamay renmi kimse olmad iin onlarn direniini olduka kolay
krabiliyorlard.
Ortaa ve valye"
Germanik kkenli, byk lde gebe bir dzenin, kendi aralarnda olduka
eit (ama hep bir beyleri olurdu) savalardr bunlar. Ama herkes kendine
etine buduna uygun gelen bir toprak paras (fiej) edinip orada yaayan
kyllerin tepesine lord olarak yerleirken, birbirleriyle de aralarnda sk
hiyerarik ilikiler kurdular. Vassal/szeren ilikisi terimiyle de anlattmz
bu hiyeraride, soylular arasmda en alt basamakta valye (atl
anlamnda), Germanik dillerde knight ya da Slav dillerinde knez yer
alr; baron, kont, vikont, marki, dk diye eitli basamaklarla
krala kadar trmanlr. Kimin ne olduu, sahiplendii topran boyuna
bosuna, o da ok zaman yannda doyurabildii silhl adam saysna baldr.
Hiyerari bir ykmllkler sistemi oluturur. Ortaam ilkel koullarnda
para ekonomisi de yaygn olmad iin lord, genellikle, yannda belirli sayda
adamyla vassalmm atosuna gider ve orada, ykmllk sisteminde
belirlenmi sre iinde ve belirlenmi miktara gre yer, ier, bu tamamland
zaman da takmm toplayp baka bir vassa-ln maliknesine doru yola kar.
Ingilizler bu sralarda uzun yay icat etmilerdi. Adam boyunu geen yaylanyla
uzun mesafelere yamur gibi yadrdklar oklar valyelerin kaln zrhm
delemese de, daha hafif zrhl atlanm yaralad ve atlan birbirine zincirleme
taktii korkun bir kargaala yol at. sabet almayan atlar da yere yklrken,
amur, attan dm ar zrhl valyelerin yerden kalkma imknlarn
ellerinden ald. Korkun bir kym oldu. lmeyen Fransz valyeleri tutsak
dt. Fransann kayb alt bin kiiyi bulurken Ingilizler haneli rakamlarda
kalarak zafere ulatlar.
Aleksandr Nevsky 13. yzylda Tton valyelerini yok ettii sava da belki
valye hezimetleri arasnda anlmaya deer. Ama 1415in Agincourtu,
gerekletii tarih bakmndan da, burjuvazinin tarih sahnesine kmaya
hazrland, dolaysyla ortaa feodalizminin geriledii bir dnemin bir
olayyd. Henz fazla belirleyici rol oynamasalar da, ateli silhlar sava
teknolojisine giriyordu (nitekim Yz Yl Savalanmn son evresinde bu sefer
Fransz-lar, ateli silh yardmyla Ingilizleri yenecektir).
Bu gelimelerin sonunda da valye gibi bir sava uzman bir fazlalk haline
geldi.
Aslnda daha uzun vadede baktmzda byk sre savata demirden atee
geilmesiydi. Bu, arkebs, alaybozan gibi, byk, tamas, atelemesi zor
fitilli tfeklerle balayan uzun bir sretir. Ama daha 17. yzyln banda,
Marin le Bourgeoys gibi mucitlerin bululanyla akmakl tfee de geilmiti.
Bu silhlara sng takp eski mzrak gibi gs gse savata da kullanmak
mmknd ve rnein Rus generali Suvorov bu yeni taktiklerin ustasyd.
Btn erkek yurttalarn asker olduu, belirli bir sreyle askerlik yapt yeni
bir aamaya geliyoruz bylece (universal conscripti-on). Bu srecin kavramsal
birikimi daha nceden balama. Devrim srasnda Parise giren
Marsilyallann syledii mara deinmitik. Orada geen Aux armes,
Citoyens! (Yurttalar, silh bana) bylece gnn gereklii haline
geliyordu.
Ama byle bir sisteme gemenin mmkn olmasn, yalnzca 1789u izleyen
ideolojik ortamla aklayamayz. Herkes vatan iin lmeye hazr olabilir,
ama asker zafer bunun zorunlu-man-tk sonucu deildir. Bu tarihlerde belirli
bir olgunlua erien bir maddi-teknolojik sre olmasa universal conscription
da geerlilik kazanmazd. Bu sre, ateli silhlarn aksamadan devam eden
teknik gelimesidir. 19. yzyla geldiimizde, her ate editen sonra tfek
doldurma zorunluluu da sona ermiti, nk birden fazla mermi alan bir
arjr tfee taklabiliyordu. Yukarda da deindiim gibi, bu yeni teknoloji
keskin nianc gerektirmiyor, toplam ate gcnn yerinde kullanlmas nem
kazanyordu. Yksek moral gibi manevi bir etken de phesiz ok
nemliydi, ama bu teknik temel zerinde.
Subay eitimi
cretli asker eref iin deil, geim iin asker olur. Dolaysyla bunu da
belirli bir askerlik kategorisi olarak ayrmamz gerekiyor: belirli bir cret
karlnda hayatn riske koyarak asker olan adam.
Kurmayn oluumu
Btn bu lojistik ileri, 19. yzyla kadar, ordu komutan kimse onun
sorumluluunda olan eylerdi. Onun neyi nasl yapacana karar vermesinde,
o zamana kadar orduda tekrarlanm alkanlklar, teamller belirleyici olurdu.
rnein Osmanl ordusunun Batida veya Douda sefere kmasnn admlar,
aamalar belliydi. Kimler nerede toplanp orduya nerede katlacak, silhlarn
kimler, nereden getirecek, erzak nerelerden, nasl toplanacak vb. Viyana
kaplarna dayannca, nicelikler (alacak mesafe, aacak insan says, ar
silhlarn ulam, erzak rgtlenmesi) iyice bym, ama gelenek
deimemiti; kurmay kavram da yoktu.
Fransada St. Cyr Asker Okulunun balangc 17. yzyla kadar uzanr, ama
ancak 19. yzyln ilk yllannda bugnk karakterini almaya balar. 20.
yzylda Petain ve de Gaulle gibi nemli generallerin mezun olduu bu okulun
Prusya'nn Kriegsakademiesine benzemenin gereini anlamas gene de ok
zaman almt. cole Milita-ire Superieure ancak byk yenilgiden sonra,
1874te kurulabildi.
Britanya bir genelkurmay kurmakta, gerekli asker okullar amakta daha bile
gecikti. Britanya iin anlalr ekilde, Deniz Kuvvetleri bu gibi teknik
aamalar Kara Kuvvetlerinden nce tamamlamtr. Bugn Britanyann
balca asker eitim kurumu Sand-hursttr (ama niversite statsnde
saylmaz). Bunun kuruluu ancak 1947dir. Neredeyse her ey olup bittikten
sonra! Kurum, bir nceki yzyldan Royal Military College, Royal Military
Aca-demy ve hatt Staff Collegem torunu saylr, ama bu saylanlarn hibiri
Prusyann Harb Akademisi ile karlatrlacak dzeyde deildi. (Bu da ilgin.
Eitim kurumundaki bu gerilik Britanyann iki savatan da galip kmasn
engellemedi.)
Amerika da 1802de alan West Point ile bu asker okullar yarna katlmt.
Ama daha 20. yzyl banda, zel bilgi ve beceri donanm deilse de,
yukarda deindiim gibi, ncelikle disiplin bu kalabalk yurtta-ordulan
iin gerekli grlmeye balanmt. Goltzun Millet-i Msellaha (Silhlanm
Millet5) gibi bir ad olan bir kitap yazmas, bu ihtiyaca karlk vermek
iindir. Bu tabii bizi militarizmin alanna iyice sokar. Ama bunun
gereklemesi, baz baka eyler gerektirir. Bunlardan biri de, baka bir balk
altnda gzden geirdiimiz milliyeti ideoloji konusudur. Biz imdi, kendi
iinde yksek derecede profesyonellemi ordularla Birinci Dnya Savana
giri srecine bakalm.
Birinci Dnya Savainda zehirli gaz kullanld. Ama bu kullanm snrl kald.
Daha sonra da yasakland. Ancak baz silhlar (ya da gelitirilmi halleri) hl
kullanlyor: ar makineli tfek, tank, uak gibi. Bunlann hepsi Dnya
Savandan nce bir yerlerde bir lde kullanlmt; ama savaa damgalann
vurdular. Sa-*atalnmda henz bir hayli ilkel olan sava ua da 1918de
byk gelime gstermiti.
Bylece, sava topyekn sfatyla anlan bir byk olay haline geldi.
Napoleon anda bir toplumun btn erkek nfusunun askerlik yapmaya
balamas, askerlii topluma olumlu bir deer olaak sunma ve tantma
gereini dourmu olabilirdi. Ama imdi, asker olsun olmasn, btn
toplumun askerlemesi gerei stne vaaz vermek mmkn hale gelmiti.
Topyekn sava, militarist ideoloji iin iyi bir klf hazrlyordu. Bu sadece
lkenin btn yurttalarn asker gibi dnmeye, duygulanmaya, davranmaya
armakla snrl da deildi. Savan en iyi uzmanlar subaylar olduuna
gre, btn topluma subaylann nder olaca bir dzeni de hakl klyordu.
Byle bir ideolojik havann domasna engel olacak toplumsal glerden
yoksun lkelerde, militarizm ve generaller, yoksunluktan ileri gelen ideolojik
boluu doldurmakta gecikmediler.
Trkiye tabii bu lkelerden biri, nde gelen bir meidT. Ellili yllarda,
radyoda, Ordu Saati olarak bilinen programda konuan baz subaylarn
szlerinden baz rnekler vereyim:
ocuklara; ana kucanda, baba ocanda ve irin yurt bucanda daha ziyade
manevi, kutsal ve deeri stn hususlar tantlmal, atalarmzdan bize intikal
eden dnya ile yat anl bir tarihe ve hrriyet iinde temiz havasn teneffs
ettiimiz emsalsiz gzellik ve zenginlikteki aziz vatana sahip olmann hak
kazandrd byk eref anlatlmal, bu itibarla ileride, TOPYEKN
SAVUNMA KONUSUNDA terettp edebilecek, kutsal vazife ve hizmet
hakknda bilgi verilmelidir... Bu sistem; okula, okuldan ordu hizmetine
katlmcaya kadar geecek zaman iinde arasz olarak direkt veya endirekt takip
edilmeli... (Ordu Saati Konumalar, 1 (1956): 28-9)
... bayran erefle dalgalandrmak isteyen bir millet, yurdunu bir ordugh, bir
kla haline getirmee, halkn da... bir ordu haline sokmak [sic]
mecburiyetindedir (Ordu Saati Konumalar, 1 (1956): 53).
Bu radyo konumalarnda nc Dnya Savanm yaknl ve
kanlmazl da srekli bir motiftir. Onun iin toplumun derhal askerilemesi
gerei tekrarlanr. Bunun gibi, gene Topyekn kavramna balanan Beinci
Kol temas da ok poplerdir.
Bugn
Sarkacn bir o yana, bir bu yana sallanmas devam ediyor. Dnyada bilgisayara
dayal yeni dzene getiimizden beri merkeziyetilik, bata retim, pek ok
yerde kstekleyici bir ge olarak grlmeye balad. phesiz, birok yerde
direni gsteriyor; ama gelecein belirlendii lkelerde, blgelerde, ilerde,
merkeziyeti yaplar hzla tasfiye ediliyor. Bu durum askerlik ve ordu
rgtlenmesi iin de geerli.
I!u da, dnya barnn gelecei bakmndan umut veren bir gelime.
MLTARZM
Askerlik, bundan honut kalsak da, kalmasak da, tarih boyunca nemli bir
konu olmutur, nk sava insan hayatndan eksik kalmamtr ve savan
sonular her zaman, herkes iin ok nemlidir. Dolaysyla, herhangi bir
saldrgan niyet beslemeyen, ama doal olarak kendini korumak isteyen
toplumlar da asker rgtlenmelerini sk tutma ihtiyacn duymulardr. te
yandan, kendini gl hisseden toplumlar da buna gvenerek topraklarn,
onunla birlikte servetlerini artrmak iin savamay ok doal ve nsan bir hak
olarak grmlerdir. Tarih, her biri kendi halk veya hatt bakalar tarafndan
kahraman olarak alglanan cihangirlerle doludur. eitli toplumlann,
rnein gebe olanlarn gnlk hayatnda sava gndelik bir ihtimaldir; ama
Roma ya da Osmanh imparatorluklan gibi srekli bir asker ftuhat faaliyeti
iinde yaayan yerleik medeniyetler de vardr.
Her savata askerlerler dvr, her ordu askeri ya da asker-ci (yani militarist)
bir biimde rgtlenir. Bu temel ve lmcl bir ayrmdr. Asker yntemde, en
etkili biimde, zgl g hedeflerini kazanmak zere, yani en az kan ve servet
kaybyla, insanlar ve malzeme, belirli yerlerde younlatrlr. erevesi
snrl, tek bir ileve indirgenmi, bilimsel nitelikte bir etkinliktir. Oysa
askercilik [bu balamda mlitarizmi byle evirdim] ordular ve savalarla
badatrlan muazzam bir det, yaklam, prestij, eylem ve dnceyi harekete
geirir, ama bunlann toplam amac salt askeri amalan aar. O kadar ki,
askercilik, asken yntemin amalarn engelleyebilir ya da bozabilir de. Etkisi
snrszdr. Btn toplumu kaplayabilir, btn sanayi ve sanatlara egemen
olabilir. Asker yntemin bilimsel karakterini de yadsyan askercilik kast ve
klt, otorite ve iman niteliklerini sergiler (Vagst, 1959: 13).
... Militarizm asker kiinin sivile egemenliini, devletlerin hayatnda yer alacak
ruh ve idealler, deer lekleri arasnda asker taleplerin ar nemi ve
nceliim vurgulayagelmitir. Ayrca, askeri amalar uruna halklarn srtna
ar ykler yklenmesini, refah ve kltrn ihmal edilmesini, lkenin en
nitelikli insan gcnn verimsiz asker hizmette heba edilmesini
anlatagelmitir (Vagts, 1959: 14).
Savaa deil de asker erkna hizmet etmek zere oluturulmu bir ordu
militaristtir...
Bu, nasl bir tarzdr, neleri ierir? Konutuumuz olgularn matrisi, iinde
biimlendikleri ortam, modernlemenin balad ortam, yani 19. yzyl,
Fransz Devriminin ve sonularnn yaand, Sanayi Devrimininse
etkilerini yaygnlatrarak devam ettii dnem. Bu ortamda asker" terimi de
ieriini dnemin koullarndan alyor. Daha nce anlattm herkese
askerlik, ateli silh gibi yeniliklerin yan sra Napoleon (ve yanndaki
generaller), Wellington, Kutuzov, Blcher gibi hl unutulmayan komutanlarn
da yeri var.
Peki, bir toplumun militarist olmas, o lkede ordunun dorudan doruya (ve
kaytsz artsz) iktidan anlamna gelir mi?
Bu, genellikle byle olmamtr. Bu kitapta ele alman rnekte ordunun
ulusal kurulu aamasnda nc g olarak ortaya atldm gryoruz.
Dikkat edilirse, bir toplumun militarist olmasnda bu etken nemlidir. Ulusun
doumuna katkda bulunmu bir ordu, bundan byle kazand prestijle,
kran duygusuyla, kurulmasna yardm ettii topluma kendi deerlerini
daha kolay empoze edebilir, daha kolay kabul ettirebilir. Szgelii, darbe gibi
eylemlerle iktidan ele geiren ordular (nc Dnya bunlarla dolup taar)
her zaman byle bir prestije sahip deillerdir. Dorudan doruya iktidarda
olmak, toplumu militarist yapmaya yetmez. Halkn gnlnde kurulmu bir
iktidar, militarizmin baarsnn ok daha salam bir iaretidir.
Dnyada Trk ordusu kadar disiplinli bir ordu yoktur. nk Trkler, aile
ocaklarnda byklerine kar her milletten fazla itaatkr olarak yaarlar ve
bunu dnya milletlerinin tarihi
Militarizm e baktmzda, onun byle radikal veya lml gibi, sanki bir
sfat, bir niteleme iermediini gryoruz: asker model zerinden
rgtlenelim. yi, peki de, niin yle yapacaz? Bir i yapmak, bir amaca
ulamak zere rgtleniriz; o amacn zelliklerine ya da kendi sahip
olduumuz verilere gre yle ya da byle rgtleniriz. Sz geen btn bu
izmler modernleme balamnda ortaya kyor; amalar da zaten o,
modernlemek. Peki, kim bu modernleecek olan? Bir insan topluluu. Adma
da millet diyoruz - bir sreden beri. Yani, sonu olarak, militarizm,
milletin modernlemek iin setii -ya da semek zorunda kald-
rgtlenme tarzdr. Ama biz modernleme denen hamleyi yapmak zere
militarist yntemi semisek, bunun radikal! veya lmls yoktur.
Militarizm, militarizmdir.
Tabii bu, liberal bir lkede ya da sosyalist bir lkede bir ordu olmayaca
anlamna gelmiyor. O elbette olur - ama militarizm olmaz. Liberal bir
toplum militarizmi barndrmaz (ve bu, birileri-nin sand gibi,
antidemokratik bir ey deildir): 1) militarizm izin vermeyecei iin; 2)
liberalizm gerekten olsa militarizm yle bir toplumsal ortamda
tutunamayaca iin. Ayn eyleri sosyalizm/militarizm ilikisi iin de
syleyebiliriz.
Bir noktay aklamak iin her zaman literatr iinden rnek vermek
zorunda deiliz. Bazen bir an, bir anekdot, byle bir konuyu bir anda
aydnlatabilir. Milletin kendisiyle kavram arasndaki fark ortaya koymak
iin 1975te, Polatl Yedek Subay Okulunda grdm bir sahne benim iin
bildiim baka her eyden aydnlatc. Ders veren bir binba Trk milletinin
ne kadar byk bir millet olduunu anlatyordu. Bunu soyuttan somuta in-
dlrmek iin bir adm att ve Hani u erleri dnn, dedi. Cahildirler,
pasakldrlar, ve byle bir miktar sfat saydktan sonra, Gene de onlar yle
iyi askerdir ki, diye balarken, zemin kattaki nfmzn penceresinin dnda
bir sesler iitip baheye bakt. ki er duvara srtlarn dayayp oturmu,
konuuyorlar. Defolun! Hayvan herifler! diye parlad. Daha epey bir kfr
ettikten sonra brakt yerden, byle bir ey hi olmam gibi, Trk milletinin
bykl konusuna devam etti.
Bu durumda bir tuhaflk olduunu, olacam akl etse biraz daha denetimli
davranrd, diye dnyorum. Davranmadysa, sylediiyle yapt arasnda
bir eliki grmedii iin yle yapyordur. Soyut olarak millet byk, yani
kavram byk; bunun byle olmadn sylemek de muhtemelen hiyanet-i
vataniye kategorisine giriyordur. yle dediniz diye sizi kuruna dizdirebilir.
Ama bu byk milletin somut ve sahici temsilcileri, somut bireyler sz konusu
olduunda her ey bambaka bir kla girebiliyor.
Vatann stndeki nfusla birlikte olunca anlaml bir btn haline gelmesi
normal. Bu nfus, benin bir paras olduu bizi oluturuyor ayrca.
Btn tekilere kar bu biziz. "Biz olduumuza gre byk, yce
vb. olmas zaten gerekiyor - vatanm da cennet olmas gerektii gibi. Bu
ikisi bu ekilde bir araya gelince ben, bir asker olarak, yeterince
motivasyon, ayn zamanda, yeterince hakllk kazanm oluyorum. nk
sonu olarak, bir avukat veya mhendisten beklenmeyip de benden, dorudan
doruya mesleim dolaysyla beklenen ey, benim bu vatan ve bu millet
iin canm vermem, bunu batan kabul etmem, ite o sfatlar bu riski byk
taahhde girmemin gerekelerini tekil ediyor.
Yllar nce Tark Gnkut adnda bir subay Yzba Selim Seli-miyeli adnda bir
roman yazm (1970 olmal). Bunun banda, bir arkadandan duyduu sz
yazyor: Sanatmz, adam ldrmek sanatdr. yle. Bu sanat yerine
getirenlere, baka bir balamda, katil denir. yle adlandrlanlar genellikle
aalanr, asker ise yceltilir. kincinin yceltilmesi iin millet kavramnn
yceltilmesi, hatt yerine gre kutsallatrlmas gerekmitir.
17. yzylda svire kynde domu bir Alman cret karl Floransa askeri
olarak alr, cann da verebilirdi (cretliler her ne kadar birbirlerini
kollasalar da). Ama bunu Floransa ya da svire ya da Almanlk adna yaptm
sylemez, zaten byle bir ey kimsenin akimdan gemezdi. Ama borlu,
ykml olmann birok eidi var; ald cret iin cann verdiyse verirdi.
19. yzyldan sonra millet iin lmek kutsallat; din kurbam-ehidi
olmaktan da ileri bir deer kazand.
Onun iin subay-er ilikisi de her zaman sorunludur. Birok orduda, sava
ilannda subaylar tannmadklar birliklere verilir (yeni ortamdan yararlanarak
intikam almak isteyeceklerden korumak iin). Ama subay yeni birliinde de
ayn disiplini salamak zere ayn korku mekanizmalarn harekete geirmek
zorundadr. nk korku bu iin asl bir parasdr.
Tabii dnyann bir blmnde... Toplumlar ayn hzla komuyor, ayn start
izgisinden yola kmyor... rnein Osmanlnm sonuna kadar bir mill
mar olamad. Avrupada millet adna hanedanlar devrilirken Osmanlda
hl Mahmudiye mar, Hamidiye mar yazlyordu, nk burada hl
halk padiahn bendesiydi; padiah halkn hizmetkr olmamt. Bu
uyumsuzluklar ayn zaman dilimi iinde olur stelik. Diyelim anakkalede
Fransz Marseillaisele Fransz milletine kar duygularn dile getirirken
ngiliz hl God save the King diye Allahtan kralna yardm diliyor, bizim
taraftaysa bando Readiye alyordu.
Tabii bu sreler iinde, en fazla vakit alan i, yani milletin millet olmas,
kendi temposu iinde yryor. Namk Kemalin slm Beyi srecin
baladn grdne inanyor:
Sre, baz toplumlarda, daha uzun zaman alabiliyor. Bunlar, bir lalaya
ihtiyac olan toplumlar, diyebilirsiniz. Ama lalas olan toplumlarda bu i
bsbtn uzuyor da diyebilirsiniz.
Sosyal Darvinizm
Charles Darwin (1809-82) bir bilim adam olarak evrensel insan dncesinde
en kkl birka deiimden birini gerekletirmi kiilerden biridir. Canllarn
evrimi hakknda syledikleri yerleik monoteistik dinlerin Yaradl stne
sylediklerini aka rtt iin dindar kesimde byk bir ok yaratt.
oku, en genel ekliyle de, evrim kavram yaratabilirdi, nk evrim
olduunu sylemek bildiimiz canllarn zaman iinde deierek bugn
grdmz biimlerini aldklarn sylemek demekti. Ama daha avam
denebilecek bir dzeyde, nsan maymundan gelir, iddias (aslnda byle
sylenmemitir) ok daha byk oka yol amtr. Bu da, bildiimiz sradan
insanolunun, Tanndan ok kendi onurunu korumaya dkn olduunun bir
baka kant saylabilir.
Varoluun en genel tarz sava ise, bir toplum, bir millet, savaa her an hazr
bulunmaldr. Hazrlanmak iin somut bir sava tehdidinin olumasn
beklemek gaflettir. Yumuama, felket getirir. ok kuvvetli olmak, her an
bunun zerine younlamak gerekir.
Yneten ordular
Yukarda deindiim gibi, kendi iinden veya toplumdan etkili bir kar ka
uramadan baarya ulaan darbeler de yaptklar ilk aklamalarda uzun uzun
oturmaya niyetleri olmadn sylemeye dikkat ederler. ok zaman, onlara
bunu yapran, toplumun da ikyeti olduu somut bir sorun vardr; bu
zlr zlmez ortam seime ve sivil siyasete brakacaklarn ilan ederler.
Bu genellikle tepkiyi yumuatmak iin yaplr. Trkiyenin darbesinde de bu
szler sylenmitir. Tutulmutur da. Ama her darbede her sylenen sz
tutulmaz tabii. Msr da da 1952de bir iki sorun zlp seime gidilecekti. O
seim hl yaplamad.
Darbe olduktan sonra btn ynetim kadrolarn askerlerin doldurduu da pek
sk grlen bir ey deildir. Szgelii byle bir hkmette genellikle asker
bakanlar aznlkta olur. nk birok konuda yeterli bilgi sahibi de deildirler.
Bu sorun, bilgiden de ok, bir slp sorunudur. Bir ordu, dman imha
etmek zere biimlendirilmi zgn yapsndan ve amacndan kolay kolay
kopamaz. Dolaysyla, zccaciye dkknndaki fil benzetmesinden kendini
kurtaramaz. 12 Eyllde Krt sorununu zmek iin yaplanlar olan sorunu kat
kat bytmek ve iinden klmaz hale getirmekten baka sonu vermemitir.
Sonularn yaamaktayz.
Militarizmin ilmini yapm olan Trkiye gibi bir lkede, 12 Eyll deneyimi,
asker vesayeti yasalar ve Anayasa yoluyla kalc-latrmay hedeflemiti.
Bylece darbe olmadan darbenin sonular yaanacak, askerler perde
arkasndan ynetecekti.
Apolitik ordu?
Bu kitapta ele alman teki iki lkede de gelime bundan ok farkl olmamtr.
Gerek Almanyada, gerekse Japonyada ordular kendi entelektel dnyalanm
toplumlanndan tamamen koparm ve yalnz kendine zg, onun iin belki
zmresel diyebileceimiz bir ideoloji gelitirmi, ona uyarak
varolmulardr. Bu, devlet olarak tandklan, ayn zamanda bir imparatorda
da cisimle-en ycelie kar, bir ideolojik sadakat durumudur. Trkiyede
imparatorun yerini Atatrk (ilkeleri ve inklaplar vb.) almtr.
Geri Almanyada Hitler iktidar salam bir ekilde ele geirdikten sonra
ordunun siyaset d ve partiler st diye bilinen, bizdekine de ok
benzeyen ideolojik zerkliini delik deik etti ve byk lde
Nazilemi bir ordu yaratmay baard. Ama o zamana kadarki, rnein
Birinci Dnya Savandaki profesyonel Alman ordusu da daha hayrl bir rol
oynamamt ve otuzlarda Hier gibi birinin iktidan ele geirmesinde, Frei
Korpstan Hin-derburga, her kademeden Alman ordusunun katklan herkesin-
kinden byk olmutu.
Profesyonellik, aynca, belirsiz bir kavram. Bu, yalnz askerlik mesleini iyi
renmekse, niin demokrasiyi zmlemi bir orduyu anlatsn? Tam tersine,
gerekten ya da hayal biimde sk profesyonel eitim alm bir ordu,
yakndan tandmz pre-toryen ordu modeline ok daha salam bir temel
hazrlayabilir. nk bu alanda nemli bir ihtiyac, Biz her eyi daha iyi
biliriz, zgvenini yaratmaya daha fazla katkda bulunur. Askeri anlamda
profesyonel eitim deil, askerlik d alanlarda, tarih-yazm, sosyoloji,
siyaset bilimi gibi alanlarda verilecek, asker ideolojiden, jeo-strateji gibi,
Nazi icad kavramlann veya sosyal Darvinizm uzantlannn yaratt
entelektel kirlenmeden anndmlm bir eitim, salam bir yurttalk eitimi,
istenen demokratik kltr ok daha iyi verebilir.
Ordu ve teknoloji
Asker-sivil rgtlenme
ALMANYA
Tarihe
Almanya stne yazan pek ok kii gibi ben de sze Goethe ile balayaym:
Almanya! yi de, nerede? Byle bir lkeyi nerede, nasl bulacam
bilmiyorum.
Uzak tarih
Germanik tarih, en bandan itibaren, epey dank bir manzara arz eder.
Germen halklar stne ilk ciddi almay Romal tarihi Tacitus yapt, ama
kaybolan bu elyazmas ancak 1455te bulunup basld ve baslmas Alman
dnyasnda byk ilgi ve heyecan yaratt. Germenlerin Romayla atmaya
balamalar da yaklak bu sralardayd (S 2. yzyl). O srada ok geri, ok
dzensizdiler, ama birka yzyllk srekli aknlarla sonunda Bat Roma
mparatorluunu ortadan kaldrdlar. Son analizde, bugnk Avrupann
ortaya k, herkesten ok bu Germen kabilelerin ilerinin sonucu olmutur.
Gene bugnn Avrupal halklarnn ounda Germen karm vardr.
Fransa, daha nce burada yerleen (Keltik) Gollerle Germenlerin karmyla
ortaya kmtr. talyada Lombardlar ve baka Gotlar, Ispanyada Vandallar,
Vizigot-lar vb. Almanyada ve daha kuzeyde kalan skandinavya gibi
blgelerdeyse, daha safkan Germanik halklar olutu; zamanla bunlar da
birbirlerinden ayrt. Denebilir ki asl yurtlan saylan Rhe-inin dousunu
terk edip de batsna geen Germenler oralarn yerli halklanyla kanp Germen
olmaktan ktlar. Douda kalanlar Germenliini korudu.
Ama bugnk Avrupann oluumu epey uzun zaman ald. Epey bir
Aydnlanma a nyargs tamasna ramen, Ro-manm ykld beinci
yzylla (bundan ok ncesinden Ro-mann tkendiini syleyebiliriz) Byk
Karln imparatorluunu kurduu 800 arasnda geen sreye Karanlk a
adnn taklm olmas bsbtn de yanl deildir. Bir bakma, kalc bir
yapnn bir tr biimlenemedii, karmaadan ok kargaa ieren, akkan,
deiken yllardr bunlar; ama btn bu akkanln iinde, yava yava,
feodalizm kuruluyor, yerleiyordu. Ayn eyi bir de, Romadan ynlendirilen
Hristiyan Kilisesi kurumu iin syleyebiliriz.
Byk bir devletin kurulmas, ktann byk bir ksmnda bir dzen ve
istikrarn kurulmas demektir ve byle bir atmosfer kltrel gelimeye imkn
verir. Byk Karlm imparatorluu bunlar salad; onun iin bir Karolinyen
Rnesanstan sz ediyoruz. Asl Rnesans ile kyaslanabilir bir ey olmasa da,
ilk alan kap denebilir. Dzenini kurduktan sonra, Avrupann tannm
yazarlarn, bilginlerini evresinde toplad. ngiltereden Alcuini, sonradan
biyografisini yazan Einhard, talyadan Pietro di Pisa, Ispanyadan ise
Teodulfay davet etti. Bunlarla, Avrupada epeydir grlmeyen bir kltrel
hava estirdi. Ama eitli dzeylerde eitimi standardize etmek iin yapaklar
daha nemli, bunun etkileri de daha kalcdr. Yazy standartlatrrken ders
kitaplar da kard. Sarayda kitaplk kurdu. Okullar oaltt. Adalet
mekanizmasnn daha iyi almasn da salad. Bunlar, btn Avrupay
etkileyen gelimelerdi.
Ama Kutsal-Roma-lmparatorluu (Voltaire bu l adn bacann da yanl
olduunu sylemitir) uzun mrl bir siyas yap olamad. Daha ok, ad var
kendi yok, hayalet gibi bir ey olarak, soyut bir biimde yaad: Romadan
sonra, bir hayal daha. Almanlar herhangi bir gerek anlamda bir araya
getirmedii gibi, ii bo bir kalp olarak yaamaya devam ettike yle bir
birli- ^ in gereklemesine engel olduu dahi sylenebilir ki byle oldu-^
unu savunan tarihiler kmtr. Bu simgesel varlk ta 19. yzyln bana
kadar srd.
15. yzyldan sonra, iin iinde bir Alman parma olduuna gre, Roma-
Germen mparatorluu denir olmutu. Yaklak ayn zamanlarda, Alman
dnyas iinde en gl hanedan olan Habsburglarm bu imparator sfatn
tamasna karar verilmi, 1356da IV. Karlm balatt seim kurumu
kaldrlmt. 1804te, II. Franz bu unvan brakp Avusturya imparatoru
olmaya karar verince, Kutsal Roma-Germen imparatorluu resmen sona ermi
oldu. Varl gibi yokluu da dnyada bir deiiklik yaratmad.
18. yzylda Alman dnyas iinde yeni bir gelime ortaya kt: Prusya!
Gerisinde ne var, bilemeyiz; ama grlen durum kral ileden karmaya yetti.
Babasnn uygun grd kadnla evlenmek istemeyen Friedrich, von Katte ile
birlikte, ngiltereye kama plan yapt. Son anda biri ihbar etmese kayordu
da. Kral yakalanan oluna herkesin nnde bastonla vurdu. Yardmc olduu
iin kz Wilhelminay da dvd (ince davranlaryla nl bir krald).
Friedrichin kral olduu 1740 ylnda, Avusturya Kral VI. Kari da lmt.
Erkek vrisi olmad iin yerine 23 yandaki kz Maria Theresia geti.
Friedrich herhalde bunu elverili bir durum olarak deerlendirdi ki paldr
kldr Silezyaya girdi. Avusturya direnince sava komu blgelere de yayld.
Drt be yl sonra Prusya bu sava kazanm ve Silezyay ele geirmi oldu.
Bu olayla birlikte, Prusya ile Avusturyann zaman zaman sava noktasna da
varan rekabeti ve ekimesi balam oluyordu. I. Friedrich Wilhelmin onca
emekle yetitirdii Prusya ordusu da (kralm baz byk asker yanllarna
ramen) rtn ispat etmiti.
Bata Voltaire, eitli aydnlarla ilikileri, her zaman ok iyi yrmese de, son
derece ilgintir. Btn dnyay izliyordu. rnein yeni kurulan Amerikan
Cumhuriyetine artc bir sevgisi ve yaknl vard (Hohenzollem
soyundan, ondan baka kimsede grlmeyen bir sevgi). Bu ada eitli kral
ve kralieler iin Aydn Despot denilmitir, denilmesi de yerindedir, ama
herhalde bunu (zellikle de aydn ksmn) kendine en iyi yaktran
Friedrich olmutur.
iki yazarn bu szleri, kitapta Almanya ile talyay bir arada ele alma
kararmn isabetini pekitiriyor. Ama bu isabet, olmas gerektii gibi en az
ortaklk kadar, farkllkla da ilgili. Burada, Napoleon istillarnn her iki
toplum iin nasl bir milt ilevi grdn anlyoruz. Ama bu iki toplumun
bu milt olgusunu alm-lama biimleri ok farklyd: hepsini drt kelimede
zetleyecek olursak, talya benimsedi, Almanya benimsemedi. Peki, bu
diyalektik nasl alt?
talya, Almanya kadar olmasa da, ok paralyd. Orada da, bunlar bir araya
getirerek ynetimi daha aklc olabilecek birimler yaratt. Ancak gene asl
nemli iler, bir hukuk dzeni ve etkili bir brokrasinin kurulmas,
seklarizasyon, seim ilkesi gibi eylerdi. Muratim Napolideki krall,
benzer uygulamalar reformun ok daha zor olduu gney blgelerine de
ksmen gtrd.
Byle bir ayrmay bir rastlant olarak deerlendirenleyiz; ama basit bir
irad farkllk olarak da gremeyiz. talyada, rnein, bir adam ve bir
davran biimi gryoruz: Kont Cavour, liberal Avrupay, Napoleonun ksa
sreli ziyareti srasnda att temel talar zerinden, izliyor. Gene bir kont
(sonradan da dk) olan Bismarck ise kurduu dzende liberalizme yer
vermiyor. Bu durum, ikisi de benzer ekilde aristokrat doan bu adamlarn
inanlarna, keyiflerine gre mi belirleniyor? Klieyi bir kere daha
tekrarlayalm: Elbette kiiliklerin de pay vardr, ama byle bir durum son
analizde daha genel koullar iinde bir karara balanr.
A.J.P. Taylor Almanya stne kitabnda bu konuda bir hayli fkeli -ama bence
znde hakl- bir yarg veriyor: Eitim grm Almanlarn ou (onlar da
kk bir snf saylrd) Fransadan empoze edilen olumlu kuramlardan
honut kaldlar; ama bazlar da bir Alman milliyetilii havasna girdi ki
bunun biricik zellii Fransz ynetimine dman olmakt. Ama Fransz
ynetimi liberal reformla eanlamlyd. Bylece Alman milliyetilii, daha
batan, anti-liberal bir karakter edindi (Taylor, 1978: 26).
Gelelim Prusyaya... Prusya Napoleondan esasl bir amar yemiti. Onu St.
Helendeki son ikametghna gnderen Waterlooda savan kaderini eviren
Blcher iyi bir intikam alsa dahi, amarn yeri acyordu. Baka bir syleyile,
yenilgi ancak bir zaafla aklanabileceine gre, demek Prusyann reform
yaparak dzeltmesi gereken zaaflar vard.
Sz konusu yllarda Prusyada reform denince akla Stein ile Hardenberg, bir
de Gneisenau gelir. Oysa Stein ve Hardenberg, birbirlerine fena halde
dmand.
Peki, daha nce, yani Schamhorst ile Gneisenau el atmadan nce Prusyada
askerlik sistemi neydi, nasl iliyordu?
7 848'e doru
Britanya, Amerika filan iyi de, 1830a gelindiinde, benzer bir ii yapanlann
arasna minik Yunanistan da katlmt. Banda bir Alman kral oturuyordu ama
koca Alman dnyas Yunanistann yaptn henz yapabilmi deildi. Gene
uzaklarda, Gney Amerikada, ou Almanm ancak adn iitmi olaca,
Arjantin, ili, Brezilya vb. baz ulus-devletler kmt.
Btn Almanlarn bir at altnda birlemesi fikri, bylece, krk kadar ayr
Alman siyas biriminin varlyla eanl yaylp etkili olabildi. Byle bir
hedefe varmak iin atlan nemli admlardan biri Zolhcrein (Gmrk Birlii)
oldu.
Zollvereiria katlmak her Alman prensliinin kendi zgr kararna kalm bir
eydi ve zamanla hemen hemen btn prenslikler katld, nk ekonomik
getirileri aka grlyordu. Yalnz, bandan beri, bir de katlmamas
gereken vard: Avusturya. Bunu vurgulayan Prusyayd, ama tekiler de baz
geici istisnalar dnda byle olmasn onayladlar. Prusya asndan asl itiraz
nedeni reel-politik olsa da, ilkesel dzeyde mantk grnen bir aklamaya
sahipti: Konfederasyon gibi Zollverein da Almanlar iindi. Almanlarn
aznlkta kald Avusturya nasl byle bir gmrk birlii iine girebilirdi?
Gmrk birlii stne byle konumuken, birka yl ileri gidip, belki ondan
daha etkili alm baka bir birlie gz atalm: 1851de, devrim
deneyimlerinden sonra, Avusturya ile Prusyann kurduu, ama ok gemeden
tekilerin ounun da katld, Po-lizeiverein'dan, yani Polis Birliinden
sz ediyorum. Bu, resmen kabul edilmi bir rgt veya kurum olmamtr ve
varl Alman halkna aklanmamtr. Bugnk Alman gizli polis rgtnn
ncs olduunu da syleyebiliriz. Bamsz Alman devletleri ara-smda
devletler ar ibirliinin byle bir siyas polis dayanmasyla balamas
(ama, tabii, Zollvereindan sonra) ilgin ve anlaml. Gene de, 1848devrim
denemesini izleyen gerici 1850lere zg, snrl bir uygulama olduunu
savunabilirsiniz - rgt devaml olsa da.
Ama nce Kari Sandm eylemiyle ilgili iki satr yazaym. Birinci dalgadan
sonraki uluslama hareketlerinde, bunlann balangta olduka dar kapsaml
aydn giriimleri olarak meydana kmas, siyas suikast dediimiz eylem
biimini bu dar evrelerin bavuraca bir siyas yntem haline getirir. Bu
kitapta ele alacamz rnekte de siyas cinayet sk sk uygulanm bir
eylemdir. Kendi bana bakldnda biraz eksantrik, genlik heyecan gibi
geitirici aklamalara balanabilir gibi gzken Kotzebue cinayeti, bu
erevede, uursuz gelimelerin kapsn aralayan bir olay olmutur.
Avusturyada akl pek yerinde olmayan imparator tahtn terk etti ama bundan
nemlisi Mettemichin klk deitirerek, bir daha geri dnmemek zere ekip
Ingiltereye gitmesiydi. Bu, Avusturya iin baya nemli bir deiimdi.
Burada da, tela kaplan kral anayasa vaat etti. Bu arada bir yanllk oldu ve
Prusya askerleri, herhalde grdkleri her kalabala ate etmek gibi bir
igdleri olduu iin, byle yaptlar ve adam ldrdler. Hareket asl bunun
stne byd. Kral askerin bakenti terk etmesi iin emir vermek zorunda
kald. Siyah-krm-z-san renkleri dalgalandrarak cenaze trenleri dzenledi.
Sonunda ortaya bir anayasa kt. Bu da ayaklanmay durdurmaya yetti. Daha
sonra da deineceim kademeli semen yasas da halkna bu kraldan
yadigr kald. Bundan byle Prusya da anayasal bir siyas hayat dzenine
girmi oldu.
Bir yanda, bata Prusya, genel olarak statkoyu srdrmekten yana monariler,
irili ufakl prenslikler vard. Bunlann hepsinin iinde, varolan dzeni
merutiyet ynnde deitirmek isteyen, ou burjuva, daha ou serbest
meslekler alamndan gelen, gene irili ufakl, intelligentsia'lav vard. Btn bu
mutlak ya da anayasal monari kavgalannn gerisinde Almanya'nn siyas
birlii ideali yer alyordu, ama bu, herkesin zihninde farkl biimlerde tecelli
ediyordu.
Byle ulusal hedefleri deil de, kendi zel durumunu dnen ve bunu
dzeltme umuduyla sokaa frlayan kesimler vard: bata proletarya. Hele bu
aamada, proletaryann bir program, sistema-tize edilmi hedefleri veya
bunlan kucaklayacak bir rgt ya da siyaset yapma tarz olduunu sylemek
mmkn deildir. Sadece yoksunluklan ve ikyetleri vard bu aamada; ama
bunlar, iileri sokaa dkmeye yetiyordu. Tam da bu noktada, Marx ile
Engels Manifesto (1848) ile ortaya kmlard. Bu kitap, o gnk durumun bir
betimlemesi olmaktan ok, onu izleyecek dnemlerin bir ngrs olarak
nemlidir. Bundan byle, proletarya, bir siyas aktr olma yolunda srekli
bir gelime gsterecekti.
Gereke, tac Medisin vermesiydi. Soylu olmayan adamlarn ihsan ettii bir
tac almak, Friedrich Wilhelm iin, lamdan ta karp bana geirmek gibi
bir eydi. neriyle gelen kurula neyse ki hakaret etmedi, sadece neriyi geri
evirdiini syledi; ama konuyla ilgili yazd bir mektupta bu tac bir kpek
tasmas gibi grdn belirtti, Bununla beni 1848 ayaklanmasna balamak
istiyorlar, dedi. Ancak prenslerin verdii bir tac kabul edebilirdi; ama
prenslerin de ona veya bakasna ta verip kendi bamszlklarndan
vazgemeye -hi deilse o tarihte- niyetleri yoktu.
Kral tac almad ama meclis yerinde kald. Ne yapt bu meclis? Dorusu,
Frankurt Dietinin tarihi, bir ey yapmaktan ok bir ey yapamamak tarihidir.
phesiz, yapamamak da, zaman zaman yapmak kadar, tarihin akn
belirler. Bu anlamda bu meclisin de Almanya tarihinde bir yeri vardr.
1- Frankfurt Dietinin paras, ynetsel bir destei veya emri altnda bir ordusu
yoktu.
Meclisin hem gerek bir seimle gelmemesi, yani bir temsil zellii
olmamas, hem de btn Almanyada etkili olacak bir sekinlerin sesi
saygdeerlii kazanamamas, daha en batan, meclisi trajikomik bir role
doru itti. Bunlar, daha ok, meclisin kendi dndaki etkenler yznden
katlanmak zorunda olduu kstllklar. Ama bunlara meclisin kendi yelerinin
yetersizliklerini de eklersek, durumun her bakmdan ackl olduu daha iyi
grlr. Almancada hariten gazel okumak diye bir deyim yok; olsayd,
Frankfurt Dietinin tarihi herhalde bu deyimle anlatlrd.
Bu ilk yllarn olaylar, Alman Dietini bir tr yoklayan bir snav gibidir.
1848, yukarda belirtildii gibi, zellikle Avusturyada, ulusal bamszlk
zlemlerini knndan karmt. Habsburglar Macarlardan balayarak, bu
ulusal talepleri ezmeye, en azndan dizginlemeye alyorlard; baarl da
oluyorlard. Bunlar olurken, Frankfurttaki Diet, soluunu tutmu, elini kalbine
koymu, Avusturya-Alman zaferlerinin haberlerini bekliyordu. eklerin,
Slovaklann, Polonyallarm vb. bakaldrmaya hakk olabilecei, bu zevatn
aklna gelmiyordu. Liberaller arasnda yer alan Wil-helmjordan (1819
doumlu bir Prusyal, yeteneksiz bir airdi. Ni-belmgenliedi canlandrma
milliyeti projesinin nclerindendir), Prusya ile Polonyallar arasndaki
ekimede, kuvvetlinin hakk (sosyal Darvinist) kavramna sarlm ve
salkl ulusal bencillik (kendi bulduu deyim) erevesinde Poznan
blgesinin Prusyada kalmas gerektiini savunmutu, ilkeler bunlar olacak,
bir parlamento bunlar savunacaksa, Bismarck veya Hitler in kurallara ok
aykr olduu da sylenemez, ilkeler ve deerlerle deil, bizim ordu ile
kendini zdeleyen kii, ordusu gelip kendini tepeledii zaman, syleyecei
bir ey kalmam bir adamdr. Yalnz yukardaki retoriin sahibi Wilhelm
Jordan deil, Frankfurt Dietinin btn yeleri bu durumdaydlar. Milliyeti
olduu iin bakasna yaplan hakszl onaylayan kiinin kendine hakszlk
yapldndan yaknma hakk kalmaz.
Bu, Frankfurttaki Dietin rezil olmas demekti. Diet sava ilan ediyor, Prusya
atekes imzalyor! Dietin hibir arl olmadn sergileyen bir durum!
Mecliste bunu protesto eden birileri oldu. Ama bir sonu kmad ve Diet
tkrdn yalamak, Prusyann anlamasn onaylamak durumunda kald.
Derken bunun biraz da tersinden giden bir sre balad. Berlinde meclisle
Kral Friedrich Wilhelm arasnda bir anayasa ekimesi sryordu. Kasmda
kral parlamentoyla kprleri att, nce ehir dna kovalad, sonra da lavetti.
Baz yeler direnmeye altysa da nemli bir sonu alamadlar. Bu srada
Frankfurt bu parlamentoya yardmc olmak zere parman oynatmad gibi,
nde gelen liberallerden biri de unu sylyordu: Prusyada kraln
parlamentoya kar zafer kazanmas Alman Ulusal Meclisinin kanna
uygundur, ama bu zaferi Ulusal Meclisin yardmyla kazanmalyd (Taylor,
1978: 89).
Onyhn sonuna gelirken, Avusturya ciddi bir darbe yedi. Ca-vour ile III.
Napoleonun entrikalar sonucunda, Fransann ciddi yardmyla, Lombardiya
blgesi (Milano) Avusturyann elinden kt ve Sardinya Krallna geti.
Avusturya'nn Kuzey talyaya bu ekilde yerlemesi, Mettemichin zerine gz
nuru dkt bir politikayd ama uzun mrl olmasna imkn yoktu. Nitekim
olmad. Zaten Mettemich kendi siyas mrn de doru hesaplayamamt.
Bismarckn babas bir Junker di. Ama annesi Berlinli, gn grm bir aileden
geldii iin o da ocukluundan beri saraya yakn bir hayat yaamt. 1815te
domu, niversiteyi Gttingende okumu, devlet memuru olmu, ama burada
fazla durmayp ailenin iftliklerini ekip evirmeye gitmiti. Bu srada evlendi;
karsnn etkisiyle Lutherci bir Protestan oldu (hafif bir inan bunalm
geirdii anlalyor). 1847de politikaya doru adm atarken Junker
muhafazakrln da iyice benimsemi, bnyesine sindirmiti. Ancak, ksa
sre sonra Hariciyeye geti. Frankfurtta bulunup Di-eti gzlemledi. Daha
sonra Rusyaya ve Parise gitti. Kraln ard noktada, ok kimsenin
tand bir kii deildi ama tanyanlar ona gveniyordu.
Frsat, karsna, gene Schleswig-Holstein klnda kt, tik krizden beri artan
Alman milliyetilii yznden Danimarka ile ilikiler ok ktyd. 1863te
Danimarka Kral Frederick varolan konjonktrde bir atak yapabilecei
(yanl) kansna kapld ve tam bu giriimi balatmken de ld. '
Gene de durum, iki yl kadar bylece devam etti. Sonunda, 1866da, danann
kuyruu koptu. Ayrntlar gene atlyorum. Konfederasyondakilerin ou, bu
aamada, Avusturyaya daha yakn duruyorlard. Sava Haziranda balad ve 3
Temmuzda, Prusyann Kniggratz zaferiyle sona erdi. Sonucun ille de byle
olmak zorunda olmadn savunanlar var. Orasn bilemeyeceim. Byle
bitmese, sonraki olaylarn ak da bir lde deiirdi. Onun da ne olacam
sylemek zor. Eyll kmadan, Prusya birlikleri Nas-sau ve Hanover e, Hesse
Kassele, Frankfurta girdiler. Mainn kuzeyindeki Alman prenslikleri srayla
Prusya'nn eline geiyordu.
Niye yapt bunu? Bir kere, belirli bir etkisi olan bir siyas gle ebedi bir kan
davas iinde yaamann zararl olduunu dnyordu (yani bir deer
asndan deil, fayda asndan). Ama baka beklentileri de vard. u
aamada olan, Almanyann birlemesi deil (belki o yolda, ama henz o
deil), Prusyann ge-nilemesiydi. Yeni katlan topraklarda Bismarckm ve
Prusyann demirinden holanmayanlar kabilirdi. Bunlarn imdiki
erevede yarataca sorun bir yana, byle srtmeler bir sonraki adm olan
gney devletlerinin katlmaya ikna edilmesini gle-tirebilirdi. Liberallerle
byle barmak, hem kendi bana nemli bir mesaj veriyordu (Bismarckm
parlamentoya saygs!), hem de, tavlanacak liberal Prusya milletvekilleri,
yeni blgelerin potansiyel muhalefet kaynaklan olacak liberal evrelerdeki
arkada-lan yannda Prusyann nimetlerini anlatan propagandistlere
dntrlebilirdi.
Sava uzun srmedi. Teknolojisi geri kalan Fransa Moltkenin hzl ataklar
karsnda tutunamad. Sedanda imparator tutsak edildi. Bugn, pek ok
kaynak taram olarak, bu hzl baannn ok artc olmadn
syleyebiliriz ama olay o anda yaayanlar iin mucize gibi bir eydi. Birka
geici an dnda epey ikinci derece grnen Prusya, Avrupann en gls
diye bilmen Fransay arabuk dize getirmiti. Bunun en byk heyecan
Alman dnyasnda yaratmas da doald. Bylece, gneydeki Alman devletleri,
Bavyera, Baden, Wrttemberg ve Hesse birbiri ardndan yeni
Wilhelm ise kayser olmutu ama bunu pek umursamazm gibi bir tavr
almt. Benim iin yalnz Prusya nemli, diyordu. Tabii meclisin verdii
tac reddeden Friedrich Wilhelmin kardei Wilhelmin ordusunun (pratikte
yle oldu) verdii tac giymesi anlamldr.
Bunu syledikten sonra, gene de, onun iini kolaylatran birtakm koullar
olup olmadna, varsa bunlarn nasl bir etki yarattna bakmak gerekir, ilkin
siyas konjonktr stne ksaca bir ey syleyebiliriz. Yukarda da deindiim
gibi, Avrupa, Krm izleyen dnemde, Viyana Kongresinin konserinden
uzaklam, ama onun yerine bir yenisini de koyamamt. Bir dnemin en
statkocu glerinden biri olan Prusya bu dnemde statkoyu yerle bir eden
lke oldu ama karsnda bunu engellemek zere davranan (allm)
ittifaklardan birini bulmad; bylece, bir d engelle karlamadan (ya da,
engel olarak karsna kanlar ok hafif kald ve onu durduramad) anlatlan
biimde birliine ulat. Bir kere oraya ulatktan sonra, birok yeni
ittifaklarn nde gelen nedenlerinden biri olacakt ama bir anlamda artk olan
olmutu. Ayrca, btn (ya da btne yakn) Almanlarn bir devlet ats altnda
bir araya gelme haklan elbette vard. Bu konuda aklda kalan doru szlerden
birini Ingilterede Disraeli sylemiti: Alman Devrimi, Fransz Devriminden
de byk bir siyas olaydr. Ama bu sz de Almanya Birlii kurulduktan
sonra sylendi.
Ama ikisinin iyi bir takm oluturduktan inkr edilmeyecek bir olgudur.
1871den sonra Bismarckm mmkn olan her durumda Fransay kayran bir
tavr ald, bunu da, Fransann gzn Alsace-Lorraineden baka bir yere
evirmesi iin yapt bilinir (nk kendisi de bunu sylemitir). Buradan
yola karak, Bismarckm gerekten de smrge edinmekle ilgilenmediim,
ama koloni kuran Britanya ile rekabet eder gibi grnerek Fransaya
dayanma garantisi verdiim ileri srenler olmutur. Bu, gerekten,
anslyenin her yaptnda derin bir plan aramak oluyor. stelik de lgn bir
plan! Byle planc olmaktansa, dpedz tutarsz olmak daha iyi.
Olu III. Friedrich (Kralie Victoriann torunu) toplumda bir liberal olarak
tannyordu. Babas doksam gemi olarak ldnde o da yan ban alm,
stelik kanser olmutu. Tahtta ancak ay oturabildi ve ld. Yerine, hi de
liberal olmayan olu II. Wilhelm geti.
Wilhelm, Bismarck gibi bir kayay yerinden oynatma cesaretini gsterdi (bunu
ayrca konuacaz) ve 1890da anslyeyi istifaya zorlad. Bismarck,
makamn gler yzle terk etmedi ve kalan mrnde yeni ynetimle
mcadelesini bir an ihmal etmedi. Ama, etkili de olamad.
ipleri bylesine elinde tutmu bir adamn yerini terk etmesi, kalanlar iin
rktc olabilir ve aslnda bu olay izleyen Wilhelm dnemi Almanya
tarihinde, o yeri dolduran Bismarck ayarnda bir adam grmyoruz. Ama
genel duygunun bir rahatlama, ferahlama olduunu okuduklarmzdan
karabiliyoruz.
Ama son sz syleyecek olan II. Wilhelmdi. Gen Kayser inse Bismarcktan
holanmad sr deil. Bu itimede aya kayan Wal-dersee oldu. Ancak aya
yanl nedenle kayd. Waldersee, bir asker manevrada, Kayser in sorumlu
olduu birlie stnlk salamt. Kayser bunu affedememiti. Yoksa, her
durumda askerlerinden yana tavr alan Wilhelm, Bismarck burada
harcayabilirdi.
Devleti yneten Parlamento deildi; onun iin birey asndan iktidar yolu
parlamentodan balamyordu. Dolaysyla orta snflardan ancak ikinci snf
adamlar politikaya giriyordu. Siyaset adamlannm entelektel yeterlilii,
srekli ve aralksz, geriledi; geriye kalan tek ey, ksr olumsuz eletiri
yetenei oldu. Siyas partiler kanlmaz biimde kar gruplarna dntler;
sadece devletten birtakm ayrcalklar koparmaya alyor, ama hibir zaman
kendilerinin sorumluluk kabul etmelerinin gerekeceini dnmyorlard.
Orta snfn gerekten yetenekli ve iddial yeleri kendilerini tamamen sanayi
ve fi-nansa verdiler... Bunun sonucunda Alman ekonomik gelimesi baka
lkelerde olduundan ok daha ustalkl ve ok daha sistematik bir biimde
yrd... Alman sanayii savaa ve fethetmeye ynelik bir sanayi idi, bir halk
zengin klan trden inallara deil, bir devleti gl klan trden mallara
ynelmi, orada younlamt. Almanya ar sanayide ve kimyada, sava
silhlarnda ve bakalarndan almak zorunda olduu hammaddelerin yerine
konabilecek bilimsel rnlerde baat gidiyordu - yani genel bir sava hazrl
iindeydi (Taylor, 1978:120).
Toplumla daha ili dl olmak zorunda olan sivil brokrasiyi ise Bismarck
kendi istedii tornadan geirerek retmiti. Liberal veya sol eilimleri olan
brokratlar cezalandrlarak kovulmutu. Geri kalanlar fikirlerinin yan sra
miza bakmndan da muhafazakr, otorite karsnda boynu kldan ince
adamlard. Bu uyum salandktan sonra, brokratn kendini iadamnn stnde
grmesine, politikaclar kmsemesine imkn verilmiti. Zaten herkesin
belirli llerde devlet fetiizmi yapa Almanyada zel teebbs de kendi
rgtlenmesinde hem devlet dairesi sistemini taklit ediyor, hem de yksek
devlet memurlarndan fiilen yararlanyordu. Dolaysyla btn bu yaplar
kendi kendilerini ieriden denetliyor, olduu gibi yeniden-retiyor, isprit de
corpsa aykr herhangi bir enin aradan szmasna imkn brakmyordu.
Bismarck azledildikten (resmen istifa) sonra da, onun sorumlu olduu btn
bu yaplar devam etti.
Ama, byle bir sistem, banda Bismarck gibi gl bir adam olduu srece
daha aklc ve verimli bir biimde alabilir. Nitekim, ondan sonra, ne
yaptn bilmeyen Wilhelm ve birtakm sradan, kiiliksiz ve fikirsiz
anslyelerle, Alman siyaset gemisinde kimin hangi ynde dmen tuttuu pek
anlalamad.
Bismarck gibi dedii dedik bir yneticiden sonra onun kadar des-potik birinin
kmasnn g olduunu sylemitim. Zaten yle biri olsa Bismarck
yaatmazd. Onu yerinden etmeye bir tek Kayser in gc yetmiti. lkin
Capriviyi anslye yapt. O da Prusyal bir aristokrat ve askerdi. Belki kt
bir adam deildi ama kendim kimseye beendiremedi; 4 yl sonra ii bitti.
Wilhelm, Kari Victor Hohen-loheyi anslyelie getirdi. Ancak Kari Victor
bir yandan Schillirg-frst [Schilling kontu] idi, Bavyeral ve Katolikti.
anslye olarak kendim gsterecek bir ey yapamad. O da ancak 4 yl
dayanabildi.
Yerini banker-burjuva bir aileden gelen Bethmann Hollweg ald. Onun iin de
ayn deerlendirmeyi yapmak gerekiyor. Kendi yaptklarnn ouna
kendisinin de inanmad anlalyor. Almanya onun anslyeliinde savaa
girdi. Ama onunla kamad nk Bethmann Holhveg 1917de istifa etmek
zorunda kald.
Sava arifesinde
19. yzyl boyunca, Almanya, byk bir toplumsal dnmden geiyor, ama
bu dnm zel koullar altnda, zel bir biimde gerekletiriyordu. Daha
sonraki tarihlerde bu modelin tekrarlar oalacakt, ama Almanya kendi tipi
iinde bir ilk rnekti. Sz konusu olan ey, feodal bir estateler toplumunun,
modem bir snfl topluma dnmesi sreciydi. Modernlemenin grdmz
erken rneklerinde, rnein Amerikada zaten yle bir toplum biimi hi
olumamt. O mcadele, bir bujuvazinin (byk lde tarmsal olsa da bir
burjuvazi) denizar bir hegemonyayla savamas ve ondan kurtulmasyd.
ngiltere ve Fransa, iki Avrupal lke olarak o feodal gemii (deien
derecelerde de olsa) paylamlard ve kurtulmaya altklar ey de oydu.
Fransada olayn Etats-Generauxdan balam olmas bu bakmdan bir hayli
simgeseldir, nk srecin sonunda estateler toplumu tarihe karr.
Sonu olarak Almanyada siyas iktidar, toplumun erimek zere yol ald
hedefin yapsal olarak gerisinde kalan (ve yerini deitirmeye niyeti olmayan)
bir kesimin elinde, gzetimi ve dene-timindeydi. Bu aykr durumun, elbette,
kendine zg sonular olacakt. En geni genellemeyle, Fransa gibi Almanya
da, ama olduka farkl nedenlerle, biriken gerilimlerini boaltamayan bir
toplum oldu.
Bu srada Ugandada baka bir iler oldu. Almanyann buraya girmesine Cari
Peters adnda tuhaf bir gen nayak olmutu. Tuhaf, nk btn akademik
grnne ramen, Afrikal ldrmenin insan sarho eden zelliklerinden
konuan, kyc bir adamd. Konumakla kalmyor, bol bol ldryordu. Onun
bu yntemlerle ele geirdii Bugandada (sonra Uganda) daha sonra bir
isyan kt. Afrikada eksik olmayan mistik-isyanc bir adam Alman
kurunlarnn kendi mezlerine ilemeyeceine dair propagandasyla byle
bir hareket balatt. Ksa zamanda Alman kurunlarnn herkese fena halde
iledii kantland ve isyan epey kanl bir biimde bastrld.
Yani parlamentonun veya baka herhangi bir kurumun (rnein, yarg) asker
karsnda herhangi bir yaptnm gc olmad bir kere daha anlald.'
Savan sorumluluu, her zaman, her yerde olduu gibi, ncelikle asker
kastn zerindedir. Ama, dorusu, siviller arasnda da fazla aykn ses karan
olmad. Burada, ncelikle iki su stne bir eyler sylemek istiyorum.
Almanya, ta blm banda sylediim gibi, bir Orta Avrupa lkesi olarak,
kendini bir sktmlma konumunda hissetmitir. 19. yzyl sonunda bunu en
somut biimde temsil edenler Rusya ile Fransayd ve srekli sava dnen
Almanya bu skmaya kar bir asker zm bulmak istiyordu. Prusyal
General von Schli-effenin nl plan da zm olarak kabul edildi.
Ancak, bu asker yanlgnn yannda, teknik trden bir saknca daha vard.
Schlieffen plannn mant, atan Belika (veya Hollanda) zerinden
olmasn gerekli klyordu. Oysa bu iki lke savan balad srada oktan
tarafszln ilan etmiti. Tarafsz bir lkeye asker mdahale sava
hukukunda sutur.
Tabii, yle veya byle, sava suu ilenmi, Belika inenmiti. Bu, ordu
planyd, ama bata kayser, btn yetkililer tarafndan da onaylanmt.
Britanya, Belika'nn tarafszlnn inen-mesini kendi sava ilannn
gerekeleri arasna almt ki bu basit olayn bylesine bytlmesi Alman
siyas otoritesini ok ar t!
rili ufakl daha birok ey bulunabilir, ama ikinci ciddi sava suu
Almanyann denizalt savayd. Tirpitzin balatt donanma kurma giriimi
umulan sonulara vanlamadan bitmi, Britanyann deniz gcn glgede
brakmak mmkn olmamt. Byle olaca anlalnca Almanya hzl bir
denizalt retimine ynelmiti. Sava balaynca U-Boat denen bu denizaltlar
zellikle ngilterenin deniz ticaretini baltalamak zere, ticari gemileri
batrmak iin kullanld.
Bu, yeterince kt, onur kinci bir durum. Neyse ki, iki Dnya Savanda
Almanya ve yandalannn bu marifetleri yapann yannda kr kalmad.
Ancak, imdi bu daha reel-politik bir kategoriye girse de, bir baka konu
stne de birka sz sylemem gerekiyor.
Ticari gemileri vurarak Almanlar sava suu ilediler. Ama ayn zamanda,
Schlieffen Plan iin de sylediim gibi, aske yanllk da yaptlar. nk bu
eylemlerinden biri Britanya'nn Lusitania gemisinin batnlmas (ve 1.198
kiinin boulmas) olmutu. ok sayda Amerikal da vard. 1915teki bu olay
Amerikay hemen savaa sokmadysa da, 1917de Almanyaya sava ilan
ederken Lusi-tania'y ve Alman denizaltlanmn batrd baka sivil gemileri
gereke olarak gsterdi.
Bu, byk bir asker yanlt. Sonucu da Almanya iin ac oldu. Yksek
Komuta Kurulu 1918in ilkbahannda, ocuk yata insanla-nn da niforma
giydii bat cephesinde Byk Taarruz balatt. Bir iki zafer kazanld; soma,
Temmuz ve Austosta gidi tersine dnd. 29 Eyllde Ludendorff teslim
olmaktan baka are kalmadm -nihayet- anlayarak Wilsonun On Drt
Maddesi erevesinde atekesi kabul etti. Bundan nemlisi, bu diktatr
generalin, Almanyada merut monariyi kabul etmesiydi. Bu gibi davran-
lan, Ludendorffun, bir iin dorusunu bile bile yanln yaptm kantlar.
Kendisi merutiyetten nefret ediyordu ama yenilgi durumunda bu rejimin,
yenenler arasmda, Almanyaya sempatiyi artracan biliyordu. Ayn ekilde,
Artk siz Almanyay yneteceksiniz, dedii meclise (Reichstag)
Mttefiklerle ban grmelerine temsilci olarak liberal ve sosyalistleri
gndermelerim de tavsiye etti. Sava gnahna en az kananlar onlard; belki
Almanyaya uygulanacak muameleyi onlar yumuatabilirdi.
Gerek durumdan sivil otoriteyi haberdar etmeye karar verdii zaman kendi
kulland cmle Almanyann iki gn daha savaacak takati kalmamtr,
mealinde bir szd. Ne var ki Ludendorff, Alman halknn, Alman ordusunun
yenildiini renmesinin, Almanyann gelecei bakmndan ok kt olaca
kansndayd. Toplum, ordunun yenildiini bilmemeliydi ki ordunun prestiji
sarslmasn - ve bylece yeni yeni savalar karabilsin. yle de oldu zaten.
Ama birka gn sonra panie kaplyor, tebdil kla girip, tuhaf bir gzlk
takp, svee kayordu. Hindenburg da depresyona girmiti.
Weimar dnemi
Ama olay bundan ibaret deil. Yukanda deinilen bir konuya, Brest-Litovska
dnelim. Burada Almanyann Rusyaya empoze ettikleri, Versaillesla
kyaslanamayacak derecelerde daha ard. Ay-nca, savatan galip kacak taraf
Almanya olsa, onun yendiklerinden neler talep edecei hakknda da yeterli
fikir verecek kadar belge var. Dolaysyla, Versaillesm ne kadar ar veya ne
kadar hafif olduunu bu gerek bilgiler erevesinde ve kuru mantk temelinde
tartacak olsak, rnein Trianonda Macaristan, Neuil-lyde Bulgaristan,
Saint-Germainde Avusturya ve Sevresde Trkiyeye empoze edilenlerle
karlarsak, kimsenin zel bir muameleye tabi tutulmadn ve kimseye zel
olarak ktlk edilmediini, herkese epey bir ktlk edildiini grrz. Ama
gerek bilgi veya kuru mantk deil, milliyeti rtkanln egemen
olduu bir ortamda tepkiler alabildiine byd, durumun hakszl sonuna
kadar abartld, sonunda Naziler iktidara geldi (ayn ekilde, sadece bize
hakszlk edildii yanl inanc Trkiyede de faizmin propaganda aralar
arasnda).
Gene de, parti iinde kanadar olutu; bir sre sonra, parti ii-kanat olarak
varolmak da mmkn olmaktan kt ve aynlanlar Bamsz Sosyal Demokrat
Partiyi kurdu (UPD).
Sonu olarak SPD ile daha soldaki sol arasmda bir uurum ald. USPD bir
sre sonra KDPye (Alman Komnist Partisi) katld. Bunlar, bu ksa tarihin
herhangi bir evresinde birlikte hareket etmeyi baaramadlar. Sada Nazizm
istikrarl bir biimde glenirken, sol hep blnk kald. Bu duruma tek bir
sorumlu aramak ok akl kn deildir.
Son analizde devletin organ olan yarg da byle davranmaya, stelik bunu
lkeyi korumak zere yapmaya balaynca, yolun sonuna gelindiini
syleyebiliriz. Yargnn canla bala legalizmin temellerim dinamiedii bir
ortamda, SPD veya herhangi bir parti, nasl bir yasaya tutunabilirdi? .
Bu partide etkin olan Anton Drexler adnda bir milliyeti, daha sonra (1919)
Mnihte Alman i Partisini kurmutu. Hit-ler bu partiye girdi, bir yl sonra
ad deien parti NSDAP oldu. Wehler in dedii gibi, Drexler in varl,
atekes ncesi ve sonras Alman milliyetiliinin balantsnn simgesi gibidir.
San daha lml renklerinin solmas Nazileri srekli glendirdi. Ama bu
srete eitli askerler nemli roller oynamaya devam ettiler.
Bu sralarda siyasette nem kazanan daha kk rtbeli iki subay, von Papen
ile Schleicher (ayrca Hindenburgun olu, Os-kar) Hitler in hkmete
anslye olarak girmesini salamak zere epey aba harcadlar, inat
Hindenburga bask yapmaya baladlar ve nihayet, yedi sekiz yl sonra, kabul
ettirdiler. Bundan sonra Hitler in her eye el koyarak diktatrln ilan
etmesi fazla zaman almad.
Bu kitapta ele aldm toplumda da, militarist glerin iktidan elde etme
stratejileri iinde siyas suikast nemli bir yer tutuyor ve nde de bolca
ilenen cinayetlerin birounda (gen) subaylar barolde grnyor.
Kotzebueya deinmitim; biraz yu-kanda ise Weimar dneminden baz saylar
verdim. 1921de Katolik Merkez Partisinden Erzberger, 1922de Yahudi asll
ekonomist ve siyaset adam Rathenau cinayetleri, bunlann en nemlilerinden
saylr.
Nazizm, bal bana, son derece nemli bir konudur. Dediim gibi, ok fazla
incelendii halde (belki dnyada zerine en fazla inceleme, roman, oyun
yazlm, film yaplm konu), hl sylenecek ok ey olduunu sanyorum.
zellikle, nerede snrlayacamz sorusu hl ok kiritik. Bir yandan, belirli
bir meknda ve belirli bir zamanda olmu ve bitmi bir olgudan sz ediyoruz.
Bu erevede bakldnda, gnmzde Almanyada (baka yerlerde de var
ama zellikle Almanyay vurguluyorum) ortaya kan neo-Nazi
hareketlerin bile asl Nazizmden ok farkl olduunu dnyorum. nk bir
eyin taklidi hibir zaman kendisi olmaz.
Yani ksacas, sonsuz bir aray. Bu, bence, umutsuz veya sonusuz bir aray
demek deil. Tersine araym kendisi salkl -a gibi bir ey.
Militarist ordu Nazizme kar byle mesafeli olsa da, Nazizm militarizme
kar mesafeli deildi. Bata Hitler (talyada Mussolini ve Sovyetler
Birliinde Stalin gibi) niformasn giyip ortaya kyordu ama giydii, daha
nce olan bir eyin niformas da deildi.
nc Reich stne nemli bir kitap yazan William Shirer, Ukraynann Kara
Topraklar mda yetien tahl rnnn Almanyann tketimine sunulmas iin
Alman Tanm Bakanlnda yaplm bir almay anlatr. Byle bir aktanmn
anlam ve sonucu . aktr: Yiyecekleri tahl ellerinden alman bu insanlann
alktan lmesi! Bu bilindii halde, bakanlkta yzlerce kiinin sessiz sedasz
bu plan stnde altklann anlatr. lle toplama kampnda nbet tutarak ya da
fnn temizleyerek ortak olunmuyor sua. Bronuzda oturup toplama, karma
yaparak da milyonlarca insann lmnde pay sahibi olabiliyorsunuz. Ama bu,
ille de yalnz Nazizmde olabilir bir ey deil; militarist terbiye alm btn
brokrasiler ayn eyi yapabilir, yapanlan olmutur.
Souk Sava, iki sistemin rekabet ettii ortam, Bat Blokunun sava anlann
unutup Almanyay bir an nce kalkndrma abasna girmesine sebep oldu.
Bylece Bat Almanya, Birinci Dnya Sava sonrasnda yaad skntlarn
yanma uramadan, ksa zamanda, dnyann ileri gelen toplumlan arasna girdi.
Yzba Selhattinde bir Alman sava pilotunun hikyesi anlatlr (Seluk, ...,
1975). Avc uayla ngiliz avc uann ardna der ve ikisi birden ufukta
kaybolurlar. Aradan birka gn getikten sonra Alman pilot yrtk prtk peyda
olur. Meer cephanesi tkenip ate edemeyince ngiliz uana bindirmi,
birlikte dmler, ama Schulz naslsa kurtulmu.
Almanlar bu nian vermek iin bir pilotun on iki uak drmesini isterler.
Benim drdm uak on kincidir. Artk nian alacam ve evleneceim
(Seluk, 1975: 291).
Dolaysyla Yzba Selhattinin bize anlatt Schulz sahiden yle bir Schulz,
nianls da sahiden yle bir nianl ise, sava sonunda bu adamn lkesine
dnp evlenirken bir yandan da Freikorpsa yazlmas artc olmaz. ngiliz
avc ua pilodanndan sonra bir manga kadar da Alman solcusunu
temizleyerek rgtte ykselmesi, ikinci Dnya Savana ise artk kendini
kamdam bir SS albay olarak katlmas da artc olmaz.
Herhangi bir tarih oluumda, sreci balatan nclerle srece sonradan, bir
biimde katlanlar arasndaki nemli bir farkll vurgulamaya alyorum.
Aynca, burada ele alman rnekte, ordu-lann lokomotif ilevi grd bir
katlma biiminden sz ediyoruz.
Yntem olarak, byle bir dzen, kat ve ayrntl bir hiyerari gerektirir ki,
zaten sylemitik, her asker dzenin temeli budur. Bu kitapta inceleme nesnesi
olarak ele aldmz toplum rneinde de, kuram olarak ordu, toplumsal
hiyerarinin tepesinde yer alr ve toplumun kendisini de mmkn olan ller
erevesinde asker hiyerarinin yaplarn baka alanlarda da yeniden-ret-
meye tevik eder.
Byle bir dzenin ataerkil olmasnn yapsal bir zorunluluk olduunu tahmin
etmek ok zor olmasa gerek. Askeri dzen, btn hayat bir hiyerariler
btn olarak grmek zorundadr, nk bu dnya grnn btn
sistematii, kimin syleyecei ve kimin dinleyeceinin dzenlenmesi stne
kuruludur. Dnyada erkek dediimiz biri ve kadn dediimiz biri varsa,
aralarnda eitli ilikiler olabilir, ama her eyden nce bir hiyerarik iliki
olmas ve geri kalann buna gre biimlenmesi gerekir.
Btn bu yaplar, ortaya bir kumanda toplumu karyor. Ama bunun niin
byle olduunun da bir aklamasna ihtiya var. Hiyerari kuruyoruz, oradaki
yerimizi reniyoruz, stlerimize gerekli disiplin iinde itaat ediyoruz... Peki,
niin? Neden yapyoruz btn bunlar?
Buna cevap olarak, ilkin, kolektif, bir zne karmak iyi olur. Dnyada
militarizmin etkilerini gsterdii an en erefli, en prestijli kolektif
znesi milletti. u halde bu yaplanlar millet iin, bizim milletimizin
insanlk dnyas iinde hak ettii erefli yerde bulunmasn salamak iindir.
Militarizm kendi varln milliyetilik zerinden merulatrd iin,
milliyetilikten bak olmasna imkn yoktur. Bu milliyetiliinin
zellikleri, rnein ayn zamanda rk olmas ya da olmamas lkesindeki ve
dnyadaki genel koullara gre deiir, biimlenir. rnein Prusya
militarizmi belirgin biimde rk deildi, olmas da gerekmiyordu. Ama
Hitler in iktidarnda ordunun rklkla badamas hi zor olmad.
Deerler skalamzm tepesine milleti koyduk. Bunun iki sonucu var. Birincisi,
kendi milletimizi de milletler skalasmm tepesine koymak. Ait olduumuz
biz, bir millet mantyla, insanln teki birimlerinden aynlyorsa, bu
ikinci skalanm neresinde durduumuz sorusunu sormamak imknszdr; soru
sorulduu anda da, bulunulan yerin ilerisine gemek, bir numaral hedef haline
gelir. Bunu grece lml terimler erevesinde dnebiliriz; veya bir var
kalma mcadelesi erevesinde dnebiliriz. Ama ereve ne olursa olsun,
rekabet, sosyal Darvinci bir yaklam eninde sonunda kanlmaz klar.
Prusya militarizmini hep eletirdii iin Almanyay terk etmek zorunda kalan
Zuckmayer in (1896-1977) nl oyunu DerHaupt-man von Kpenickte terzisi,
yeni temen olmu mterisine, Bugnlerde olmak gereken bu, der;
toplumsal bakmdan, meslek olarak, her bakmdan. Doktora kartvizit yerine
geer, ama subaylk kapy da aar sana (Craig, 1955: 237).
Maizm ve militarizm
ldren adamsa fiilen cinayet ilemi olduu iin Almanyay terk eder, bir
sre sada solda dolar ve ok gemeden lkesine dner. Bana hibir ey
gelmeden normal hayatn yaamaya devam eder. Toplum delloyu
onaylamaktadr. Bu da bir silh fetiizminin balangcdr tabii.
Bunlardan anlald gibi, niversite eitimi kendi bana yeterli bir ey gibi
grnmyordu. Asl eitim bu insanlann cesur ve kuvvetli Alman erkekleri
olarak olgunlamalanyd. niversite eitimi bunun bir garnitr gibi bir eydi.
Bir toplumun yksekrenim grm kesiminin bu gibi deerlerle yetiiyor
olmas phesiz o toplumun geleceini derinden etkileyecek bir eydir.
Eitilmi kesimin -ki bakalarn eitecek olanlar da doal olarak buradalar-
byle bir dnya gryle donanmas, zamanla, toplumun tamamnn militarist
deerleri, militarist bir dnya grn benimsemesini ve iselletirmesini
garantiye alacak en salam yntemdir. Nitekim byle de olmutur.
Intelligentsianm bu disiplini iine sindirdikten sonra, bunu her vesileyle
topluma da yayaca bellidir.
Disiplinli toplum
Elias, Rudolf Herzeg adnda edeb bakmdan nemsiz bir yazarn Hanseaten
adnda bir romanndan sz eder (Elias, 1998). zerinde durma nedeni
romanda fabrika patronunun iilerine asker muamelesi yapmasdr. lerini
kaytaran bu adamlar kk apta bir vatana ihanet suu ilemiler gibi
azarlar, Almanyaya kar devlerini hatrlatr vb. Ama iiler de bu
muameleyi yadrgamazlar, nk sonuta bunlar btn toplumda kabul gren
ortak deerlerdir.
Alman toplumu, dncesini snrl tutmay kabul etmi gibi bir grnm
sunmaktadr. rnein bir nceki blmde Birinci Dnya Savanda
generallerin atekes isteme suunu sivillerin stne attn anlatmtm.
Byle bir iddiann bir inandrcl yok. nsan biraz dnnce, sivil
politikaclarn, sava gc ve yetenei yerinde askerlere ramen teslim
bayra ekmesinin akla yakm ve hatt mmkn olmadm grebilir. Ama
kimse bunlar dnmeye yanamam, Arkamzdan vurulduk, yalan ylece
benimsenmitir. Her iki savata da, Teslim olduk, haberi resmen
duyuluncaya kadar ilerin kt gittiini ve bu durumda bir eyler yapmak
gerektiini gren, syleyen olmamtr. Ya da Hit-ler e suikast giriiminde
olduu gibi ufalanp gitmilerdir. Propagandann mikrofonlar Pek yaknda
kazanacaz, demise, herkes buna inanmtr.
Ve teslim olunduu resmen haber alnncaya kadar yukardan gelen btn emir
ve talimatlara tartmasz, mnltsz uyulmutur.
Milliyetiliin tarihle ilikisi her zaman ve her yerde sorunludur ama tabii bu
sorunluluun derecesi deiebilir. nk milliyetilik, dnyada grece ge
biimlenmi bir rgtlenme ve dnme tarz olduunu, hatt tarih bir
biim olduunu kabul etmeye yanamaz; millet kavramnn belirleyici
olmad alarn olay-lann da ezel bir mill tarih erevesi iinde
deerlendirmek ister. Byle olunca, olgulan o ereveye sdrmak zere eip
bkmesi de gerekir. Bylece oluan mill mitolojide mill ruhun cotuu altn
alar olduu gibi, mill tragedyalara da ihtiya vardr.
Tarihin gsterdii...
Yakn tarihte daha bile etrefil bir durum var. Vichy kurulmu, banda Mareal
Petain. Charles de Gaulle ise Britanyada, zgr Fransa adna konuuyor. Bu
ikisinden hangisini seeceim diye uzun uzun dnmenize gerek yok, tabii de
Gaulle seeceksiniz. Ama Verdun kahraman Petaini pe atvermek kolay
m? Nitekim Fransa atamad, balayamad da, srgn cezas verdi.
Almanya byle deildir. Almanya, uzun zaman, zihninde bir taneden fazla
kahramana yer bulmakta zorluk eken bir toplumdu. Bir kahramanlar listesi
yaplacak olsa, bunun da bir hayli ksa tutulmas gerekiyordu. Barbarossa,
Byk Kari ve Beinci Kari gibi baya eskide kalanlar geecek olursak,
geriye Byk Friedrich ile Bismarcktan baka kimse kalmyor.
Eliasn dikkat ektii bu rtokta, btn tekileri gibi, nemli. Militarist (veya
faist) ideoloji bu anlamda da monisttir, nk asker disiplini, komut veren
tek merkez yaplanmasn en ideal ynetim biimi olarak grr. Byle dnen
toplumlara bir bakomutan ideolojisi gerekir. Almanyada militarizm
toplumun byle bir komuta merkezinin otoritesini kabul etmesinin
temellerini atmrt. Bunun bir alkanlk haline gelmesi salandktan sonra,
komutlarn mahiyeti, ierii deil, hangi ynden geldii nemlidir. Yukardan
aaya indirilmi bir komuta uymak gerekir. Onun iin Almanyay Birinci
Dnya Savanda yneten Hindenburg-Ludendorff yksek komuta kademesi
yenilip ekildikten sonra bo kalan yere Hier in gemesi ve kurulmu
mekanizmalar kendi komutlaryla altrmas ok g olmamt.
Prusyada bunu bilinli bir ekilde yapan kral, Byk Friedrichtir. Devleti,
kendi akl, mant olan bir kurum olarak tanmlam, kendisini de
devletin birinci hizmetkr olarak tantm, ksacas devleti alabildiine
yceltmitir.
Ordu, bu yce devletin balca dayanayd elbette. Ama bir devleti ekip
evirmek, ordudan baka ve ordudan nce, bir sivil brokrasi gerektirir.
Prusya gibi, toplumun btn gzeneklerine militarizm flemek iradesine sahip
bir toplumda brokrasinin de askeriletirilmesi gerekiyordu ve bu grece
kolay gerekletirilebilecek bir hedefti.
Emekli olan veya herhangi bir salk' nedeniyle askerlik yapamayacak hale
gelen btn subay ve astsubaylar da sivil brokratik grevlere tayin
ediliyordu. Emekli subaylara retmenlik yaptrmak da fayda umulan ve
alman bir tayin biimiydi. Brokrasi bu gibi uygulamalara bir tepki
gstermedi.
Prusya iin Ordusu olan bir lke deil, lkesi olan bir ordudur, diyen kiinin
Mirabeau olmas artcdr. Btn bu aklda kalan, zekice nktelerde olduu
gibi, bu sz kimin syledii hakknda da eidi sylentiler vardr - rnein,
19. yzyl banda bir Alman bakan gibi. Mirabeaunun sylemi olmas da bu
alternatifler arasmda hi fena deil! nk Mirabeaunun hayatta olduu
tarihlerde herkese askerlik gibi sistemler veya genelkurmay gibi kuramlar
henz yoktu. Yani militarizme zemin hazrlayan gelimeler henz
balamamt. Gneisenau veya Schamhorst asker reformlarna girimemiti.
Ama Mirabeau bir khin olmadna gre, demek o tarihte bile akll bir adam
Prusyaya baknca burada askerliin baka yerlerde olduundan daha gl,
daha belirleyici bir yer tuttuunu grebiliyordu. Bunda herhalde I. Friedrich
Wil-helmin saltanat boyunca askerlik ve ordudan baka hibir eyle il-
gilenmemesinin, olu Byk Friedrichin de birok farkl ilgi alan olmasna
ramen babasnn orduya ilgisini gevetmemesinin pay vard. O zaman da
Prusya ordusunda bulunan asker says toplam nfus iinde olaann tesinde
bir orana ulayordu.
Ludwig John
Fiziksellie byk bir merak vard Jahnm, ama beden salm baz daha
byk amalarn bir arac olarak gryordu. Almanlar spor yapmal ve
bedenlerini glendirmeliydiler, nk bu gce vatan iin ihtiyalar olabilirdi.
Onun bu kulpleri at tarihler Napoleonun da Alman topraklarn igal
altnda tuttuu zamanlara yakn dt iin, Vatan birletirme abasnda
yumuak etli kalmamak trnden sloganlarla insanlar spora davet etmesi
hemen yanksn buluyordu. Bedenini salkl tutmak da, bu anlaya gre,
vatan iin yerine getirilecek bir dev oluyor. Kendi bedenimle benim
aramda, vatan!
Ernst Moritz Arndt (1769-1860) Jahn gibi bir Protestan ve bir din adamyd.
niversitede tarih dersi de verdi. Napoleon seferleri srasnda 1809a kadar
svete kald, 1812de Rusyaya anld. Bonaparte belsnn ortadan
kalkmasndan sonra yazlanyla Prusyay kzdrarak 1819da tutukland
(Jahnla ayn yl). Bu ok srmedi ama yazmas yasakland. Bu tarihlerde
Prusya da milliyetiliin ansmdan huylanyordu. Gene Jahn gibi Arndt da
1840ta affa urad, niversiteye geri dnd, bir yl sonra rektr bile oldu.
Diete girdi. Dzyaz ve kouk, pek ok kitap yaymlad. Yani hayat izgisi,
miliyeti ideoloji ve varolan Alman siyas statkosuyla ilikileri Jahnnkilere
paralel gider. Ama o, ncelikle fikir adamyd.
Her Alman asker doduu iin, byle dnyor olmalarnda bir terslik
yoktu. Ama Alman devletleri her eye ramen bir halk bakaldrmasndan
korkuyor ve silhlanmay serbest brakmaya hi yanamyorlard.
Gottlieb Fichte
Fichte ile Hegel, iki Prusyal felsefe profesryd (Hegel doutan, Fichte
sonradan olma Prusyal). kisi de ncelikle ve sonuna kadar Prusya
devletinin yceliini anlattlar (Fichtenin Jahn ve Arndt gibi ba derde
girmeye zaman olmad). Ama Hegel bunu tamamen nesnelci bir felsef
metodolojiye oturtmaya alyordu; Fichte ise tamamen znelciydi. O
bakmdan, Fichtenin devletilii ve milliyetilii Hegelinkinden dahi daha
etkili olmutur, nk Fichte Alman yreinin titreimlerine daha yakndan
hitap edebilmitir.
Hegelin mutlak ldeas deildi bu. Onun ve Tannmn yerini almak zere
hamle eden Almanlk t. Fenomenler dnyasnm nihai dayana zaten insan
bilinliliiydi (Berkeleyyi de arptt belki sylenebilir); ama Hegelinki
gibi genel ve nesnel deil, mill bir bilinlilik. Bylece, dnyay yaratan
insan (ya da Alman) kendi rn olan dnyay bilebiliyordu da.
Bu felsefeyi Fichteye hangi egonun tavsiye ettii sorusu hlen ak bir soru.
Fichte Herder den etkilenmi, ama etkinin tesine gemiti. rnein Herder in
de Alman rkn, ruhunu, kltrn gklere karmas ok zaman tahammln
snrlarn zorlar. Ama Herder dnya milletlerine bakt zaman onlan bir sra
iinde grm, herhangi birinin veya Almanlann tekilere stnl
konusunda bir iddiada bulunmamtr. Ne var ki Fichtede durum byle
deildir. Bir kere, ur dncesini balatanlardan biridir. En eski, ilk
anlamna gelen bu rnek Almancada vardr: nsan ilikilerinde mcadelenin
deerinin altn izer ve Almanlan ilk halklar arasmda, milletler panteonunda
ayncalkl bir konumu olan bir Ur-volk olarak betimler (Sperber, 2004, 240).
Fichteye gre Almanlar btn dnyaya deilse de, byk ksmna, en azndan
egemen olmaya deecek ksmna egemen olmalyd. Bunun Almanlar iin bir
hakszlk olduunu syleyen pek kmasa da, egemenlik altnda kalacaklar
arasndan itiraz eden kabilir.
Fichtenin kendi kuann aydnlan arasmda uzun vadede daha derin izler
braktn sylemitim. Bu izlerin ou onun dncelerinin, yazd
kitaplarn sonucudur. rnein 1807-8 arasmda Berlin niversitesinde verdii
konumalar dizisi, Reden an die deutsche Nation (Alman Milletine Hitaplar)
Alman milliyetiliinin klasik metinleri arasmda yer alr. Ama Fichtenin
dnceleri dorudan doruya Alman eitim sistemini de etkilemitir. Fichte
ve baz adalan, rnein bir teolog olan Friedrich Schleier-macher (1768-
1834), iyi Alman yetitirmek iin varolan sistemin tepeden aaya
deimesi gerektiim sylyorlard. O da, Fichte de, Wissenschaft kavramna
nem veriyorlard. Bunun bilim den ok bilgelike, ilimden ok irfana
yakn olduu sylenebilir. Fichtenin analitik ve nesnel dnce yntemine
uygun biimde, bilimi de egonun buyruklanna tabi klmaya ynelik bir
sistemdi. Zamann, August Wolf ya da Alexander in kardei Wilhelm von
Humbolt gibi eitim sisteminde pay olan kiileri bu dncelerden
etkilendiler ve imknlar oramnda bu ilkeleri Alman eitim sistemine
yerletirmeye altlar - baarl da oldular.
* *
Prusya'nn asker sistemini III. Friedrich Wilhelm, Harbiye Nzn Boyen ile
biimlendirmiti. Prusya ordusunun iki ksm olacakt: 1) Dzenli ordu, 2)
Landwehr yani milis. Buna gre 20 yama gelen her erkek orduda yl
askerlik yaptktan sonra milise geecekti. Milis de 2 yl askerlik
gerektiriyordu. Bundan sonra birinci yedek olarak alt yl vard. Alt yl da
ikinci yedek olarak geecekti. Tabii bunlar hep sava kmsa sz konusu
olacakt.
Hkmet topluma askerlii bir yk deil, bir eref olarak sunduu halde,
toplumu buna ikna etmek kolay olmad. alacak kadar ok eitli itirazlar
ykseldi ama bunlarn ounun gene de bir ortak noktas var saylrd:
aristokratik ayrcalklar toplumunun mantna uygun, Olumu
alamazsnzdan Uam alamazsnz ya da Bekimi alamazsmza varan
protestolar. Yoksul snflar tabii byle zrva itirazlarda bulunmadan ortadan
yok olma yolunu seiyorlard. Kaamayanlar arasmda snf sorunlar da patlak
vermekte gecikmedi. Ksacas, her eye ramen, istenen Prusya ordusunu
kurmak kolay olmad. Hatt bu da, daha abartl militarist biimlerin
benimsenmesini tevik etmi olabilir. '
alacak bir ey, ama, toplumun eitli kesimlerini, festivaller, iki geceleri
vb. ile asker olanlann askerliini kutlamaya ikna etmek, daha da nemlisi,
niformalan klatrmak, ok daha etkili oldu. Landwehr de benzer tedbirlerle
poplerletirildi. eidi biimlerde, toplumda niformanm onurunu,
statsn .vb. koruma tedbirleri bunlara elik etti. Ayrcalklar toplumu
alkanlk-lannn hl yaad lkede, niforma, alttan gelen insanlara bir
eit ayncalk ve dokunulmazlk kazandrd. Bu da, tabii, toplumda askerlikle
ilgili her eyin adamakll yceltilmesiyle atba giden bir sreti.
Zamanla askerliin (hangi rtbe veya biimde yaplrsa yaplsn) zel bir
stats olduu, devlet ve kayser iin alma erefinin her biri kendi kiisel
kan iin kouan sivillerin erefiyle kyaslanamayaca dncesi topluma
benimsetildi. rnein 1849un bir olay bu dnmn de bir kant gibidir.
Yirmi drt Vestfalya-l gen Landwehr e katlmak zere bir iftiyle yklerini
tatmak konusunda anlayorlar. Sonra, yolda, kendileri de arabaya binmek
isteyince ifti buna engel oluyor. Bunun stne adam iyice dvyorlar.
Normal koullarda ifti toplumsal hiyeraride onlarn stnde kabul edilen
biri, ama asker olarak bunu yapabiliyor ve bir kovuturmaya da uramyorlar
(her ne kadar yerel basnda protesto edilse de).
Ama kurumun eletiriye alejisi vard. Sz konusu olan sorun ister askere
ayrlan kaynak olsun, ister sivillerin asker yasadan kukulan, Prusya ordusu
byle eylerden etkilenmezdi. Ordu asndan bakldnda davran tamamen
meruydu, esprit de corps fikrini uygulamaya koymaktan baka bir ey
yaplmyordu: ieride dayanma ve koulsuz sadakat, toplumdan radikal
biimde kopmu ayn bir dnya iinde yaamak (Frevert, 1998: 83).
Ancak genel olarak asker olmak tan mutlu olanlar erlerden ok nce, bu son
alnt paragrafta deinilen Prusyal subaylard. Erlere askerlii sevdirmek de,
ncelikle bu Prusyal subaylar nedeniyle g oluyordu; nk tepeden
baklan, insanlk d disiplin anlaylan, sertlikleri, eksiksiz cezalaryla,
askerlik yapmay katlanlr bir i olmaktan kanyorlard. Eline silh verilmi
halk kavram zaten btn Alman devletlerinde aristokrasinin (hatt bir kesim
burjuvazinin de) korkulu ryasyd. Asker olduklan sre iinde sivil topluma
kar baz ayncalklarla donatlm olduklann grmek bir mutluluk salasa da,
subaylar karsndaki mutlak aresizlikleri bu mutluluun nemli bir ksmn
silip atyordu. Subaylar ise, profesyonel olmayan bir orduda silhlandrlm
insan-lann yaratt tehlike karsnda bu disiplinin kanlmaz olduunu
durmadan tekrar ediyorlard.
Leuenin kampnda olup da Jandarma biz... Biziz yalnz dost sana... Elini
uzatsana, romantizmiyle sonu alnabileceine inanan az sayda aydn vard
ama tarih olaylar her seferinde Leueyi dorulad. Bu, Prusya ordusunun,
subay kadrosunun, toplumdan devirilen askerler zerinde kurduu disiplinin
baarsn gsteren bir olgudur.
Bu tehisin doru olmadn iddia eden kimse zaten yoktur. Prusya asker
geleneinde subaylar sadakat yemini etmek zorundayd; bunsuz subay
olamazlard. Ama, kime sadakat? Tabii krala. Korumakla, uruna lmekle
ykml olduklar kii ya da kurum krald. Liberaller bu durumdan honut
deillerdi. Hele lkede btn boluklarna ramen adna anayasa denen bir
ey kabilmise, sadakat yemininin hedefi de bu olmalyd. Ama hayr, Prusya
ordusu krala balyd ve kralm da anayasaya ne kadar bal ya da ne kadar
muhabbetli olduu belliydi.
Bunlar st ste geldiinde, asl militarizmin babas Prusya olsa da, teki
Alman devletlerinin bunun pratiinde Prusyann gerisinde kalmadn, pek
ok konuda onun yaklamlarn paylatn, kimi zaman da onu sollayp
getiini grrz. rnein son olarak dayak gibi bir konuya deindik. Somut
gereklik dzeyinde ve gnbirlik asker hayatta neler olduunun gvenilir bir
envanterini tutmak mmkn deil, ama Prusya dayak uygulamasn tekilerden
krk yl nce yasaklamt - hi deilse kt stnde.
Danimarka zaferi, ama asl Avusturyaya kar Yedi Hafta Sava zaferinden
sonra Prusya ile Avusturya ayn yln yaznda, 23 Austos 1866da, Pragda
imzalanan antlamayla Alman dnyasnn vard son dengeyi resmiletirdiler.
Avrupa'nn geri kalan ksmnn bu gelimeler zerinde hemen hemen hibir
etkisi olmad. Srecin kendinde yer almadklar gibi, srecin sonularn da
seyirci konumunda izlediler.
Fransa
Almanya
Birleik Krallk
svire 3
4 5
Birleik Krallk Almanya Fransa
lO
(O
GRAFK 4
Dediim gibi, btnsel olay iinde askeri ve ekonomik baar, bazen biri
brnn bir miktar nnde, ama genellikle yan yana, devam etti. Gelgelelim,
ekonomik baarnn temelinde de askeri yntem bir biimde yer alyordu.
nk bu kitapta ele alman lkeler, kapitalizmin yolunu aan nc lkeler gibi,
bir laissez-fa-ire ideolojisine doal bir zemin hazrlayacak kendiliinden bir
Bu noktada konudan biraz uzaklaarak, bunun hl, bugn de, baz kesimler
iin geerliliini koruyan bir tez olduunu syleyeyim. yle bir argmanla
her zaman karlaabilirsiniz: Almanya siyas tutkular ve onlara bal siyas
kararlan nedeniyle savalara yol at ve yenildi. Ama bu toplumsal-ekonomik
rgtlenme tarz ile yrtlecek bir kalknma abasnn ille bir savala
sonulanmas gibi bir zorunluluk yok. Savamayan bir Almanya, gene,
ekonomik bakmdan son derece gl bir Almanya olacakt. u halde
Almanyann kalknma modeli niye taklit edilmesin?
Bir genelleme yapaym nce: Doal, organik bir gelimenin kendi sonucu
olmayan, belirli bir amaca ulamak iin o alana bilinli -ve zorlama- bir
mdahaleyle elde edilen bir baarnn uzun mrl olacana ya da
yaygnlaacana inanmyorum. Baka bir terminoloji kullanarak bu iki
prosedr aadan yukarya/yukardan aaya erevesi iinde de ele
alabilirdik. Belki ok monoton ama, bu ikilem karsnda benim kesin,
deimez tercihim hep birinciden yanadr.
rnek olarak spor alanndan bir iki olay hatrlataym. Bilindii gibi genel
olarak spor ve onun iinde futbol dnyada ok popler. Dolaysyla kendini bir
nedenle -hemen amaz bir biimde siyas bir nedenle- dnyaya gstermek,
kendini kantlamak isteyen lkeler burada baarl olmaya byk zen
gsteriyor, byk kaynak ayryorlar. ki-kutuplu dnya dzeni devam
ederken, ncelikle Olimpiyat Oyunlar tam da bunun iin kullanlrd.
Kuzey Kore takm bylece elendi ve bir daha futbolda Kuzey Kore
mucizelerinden sz edildiini iitmedik. Belli ki snrl sayda gen insan -kim
bilir ka yl ncesinden alp- zel bir ekilde altrarak birtakm becerileri
retmilerdi. nsandan ok robot yapmaya benzer bir durum. Kuzey Korede
insanlar futbolu geleneksel olarak oynam, bunu kendilerine iselletirmi
olsalar, bu zel giriim daha iyi sonu verebilir veya zel giriime gerek
olmadan baar kazanlabilirdi. Ama durum byle bir durum deildi. Sonunda
insanlar robotlar yendi.
Asker ayrcalklar
1871 sonras Almanya bu ideolojik atmosferi byk lde kurmutu, ama bu,
bir soba atei gibi, her zaman yeni yaktla beslenmesi gereken bir atmosferdir.
Oldu bitti deyip rahatnza baka-mazsmz. Dolaysyla sz konusu yllar
boyunca militarizmin hep sz edildi, pratii de btn toplumsal hayat
alanlarna yayld, yaygnlamas iin her ey yapld. Milliyetilik,
militarizm: Bu iki kutsallktan biri, br olmadan, olamyordu.
1866dan sonra liberallerin ordu karsnda tavn bu ekilde deiti. Bir tek
Sosyal Demokrat Parti tavnm deitirmedi ve seimden seime, gitgide
ykselen oranlarda oy ald.
Bismarckm Harbiye Nzn Albrecht von Roondu. Daha dorusu ok daha
nce 1848 Devriminde Badendeki ayaklanmay bast-nrken I. Wilhelm onu
grp beenmi ve ykselmesini salamt. Daha sonra Edwin Manteuffel ve
Moltkenin de desteiyle ordu sistemini deitirdi; Lardwehr ortadan
kaldnld. Askerlik sresi gene yld. Bir de yedekler olacakt. Her yl askere
almanlann saysn da 40.000den 63.000e kard. Meritokratik sisteme
gemek konusunda fazla enerjik deildi. Her ikisinin de Junker modelinden
vazgemeye hi niyetli olmadm ve subay kademesinde meritokratik
dzenlemeyi sonuna kadar sabote ettiini syleyebiliriz (Cra-ig, 1955: 232-
38). 1865te Prusyada Birinci Kesimden, yani aristokrat olanlann toplumda
oram % lin altndayd. Ama Prusya ordusunda aristokrat subay says 4.712,
orta snftan gelen subay says 3.457ydi. kincilerin ou da teknik
snflardayd. Muharip yetitiren asker okullarda aristokrat oran % 70i
bulabiliyordu. Bunlar o sralarda eletiri konusu olabiliyorken zafer hepsinin
stne snger ekti. Von Roonun kurduu sistem savaa kadar devam etti.
Subaylann kkenlerine ramen eit saylmas ancak II. Willhelm zamannda
yasallaabildi (1890da). Bundan sonra oran hzla deimeye balad. Bu
deiimin balca nedeni de, Alman ordusunun artan subay ihtiyacna, Junker
nfusunun yeterince cevap veremez hale gelmesidir. Buna ramen, svari gibi
prestijli birliklerde, zel kabul edilen garnizonlarda, aristokratlar gene
ndeydi.
Bir de yedek subay okulu ans aktaraym: 1975te, ilk olarak drt aylk
yedek subaylkla snrl ksa dnem uygulamas yapldnda, ben de bu
kalabalk iinde kalm ve Polatlya gitmitim. Drt ayn sonunda, olaand
bir ey olmazsa astemen oluyor ama devam etmiyorduk. Bu durumda drt
aylklara darda giyecekleri niforma da verilmemiti. Bu nedenle, diyelim,
d elbiseyi giyip Kzlayda bir aa bir yukar yrme imkm (bu neyin
imknysa) ortadan kalkyordu. Bu durumun, ou orta Anadolulu ve ou
retmen yedek subay adaylarn derinden zdn hatrlyorum. Srekli bu
konu alyor ve yukarda deinilen, asker niformann gen kz kalbi
stndeki etkilerini yaamaktan yoksun kalmaktan tr hayflanlyordu.
Snflar ve askerlik
Ele aldmz yllar iinde -ve daha sonrasnda- Almanya iin byleydi. Snf
bilincinin ve zellikle smf snopluunun bir hayli ileri derecelere varm
olduu Bat Avrupa toplumlanndan biri, zellikle aristokratik gelenein ok
kuvvetle hissedildii bir lke olarak bu, Almanya asndan nemli sonulan
olan bir durumdu.
Yeni birlik kurmu, dolaysyla yreleri arasnda nemli farklar bulunan bir
toplumdan sz ediyoruz. Bu ayn toplumda snf farklar var ve herkes bunlar
ciddiye alyor. Buna karlk, istenen uyumu, ulusallk bilincini
kolaylatracak bir grece fiziksel ortak zellik, genlik var elde. Asker
ocanda buluan bu insanlar hepsi ayn yalarda ve bu phesiz bir iletiim
kolayl salyor. Geri kalann da ulusallk ideolojisinin, deerlerinin
tamamlamas bekleniyor.
Kimi toplumlar, rnein Trkiye ulusal birlik konusunda benzer bir retorie
bavursa da, ayn uygulamay yapmaz. rnein Trkiyede yedek subay
kurumu, okumular okumamlara deil, subaylara yaklatrr. Okumu
biri olarak, er diye bildiimiz o yndan ayrmaktadr. Bu da son derece
nemli bir ama olarak alglanmaktadr. Ayrca, iin pratiinde de, yedek
subay adaylaryla erlerin yan yana gelmemesine, tanmamasna zen
gsterilir (zaten byle bir talep olduu da pek sylenemez). Ancak adaylk
konumu bittikten sonra, baz yedek subaylarn erlerle (tabii kat bir ast-st
erevesinde) bir ilikisi olur.
rnein, erler... Bunlar arasmda rtbe, snf fark yoktu, ama daha nce
gelmi, yeni gelmi olmak, nemliydi. rnein, klaya yeni gelmi, kouta
yerine yeni yerlemi erler, iin banda, gecenin birinde, kdemli kou
arkadalan tarafndan bir temiz dvlrd. Dvlen adamn yz gz araf
vb. ile kapanr, kendisine kimlerin bu hogeldin trenini uyguladn
grmesine frsat braklmazd. Yatakhane hortla olduu, onun byle
yapt sylenirdi. Bu inisiyasyondan geen erin sras gelir, bir dahaki
trende o da dvenler arasnda yerini alrd.
Erler ve subaylar arasmda her orduda olan kesin snf ayrm vard elbette,
ama subaylar arasmda da tadklar soyluluk unvanna ya da hatt geldikleri
yerlere gre de (Prusya hl ayrcalklyd) resm olmayan stnlk iddialan
olabiliyordu. Subaylar kendi snflarna gre de birbirlerini kmseyebilirdi
(topular, piyadeler, svariler vb.). Bunlann arasmda gerek bir hiyerari
yoktu aslnda, ama herkesin kendi snfm stn grmesi, yceltmesi de yararl
grlyor ve tevik ediliyordu.
Ama ordu, ileri o ikisine brakamazd. Bir sre sonra her ey ordunun eline
geti. Alman halk en byk asker olarak Hinden-burgu biliyor, ona
neredeyse tapnyordu. Oysa Hindenburg da her eyi kendi kurmay bakam
Ludendorffa brakmt. Yani Almanyay Ludendorff ynetiyordu. ne
kmasnn stratejik bakmdan yararl olacan dnd durumlarda
Hindenburgu ne itiyordu. rnein Polonya ile snrn nerede izilecei
konusunda kayser generallerden Hoffmannm szne kulak verince
Hindenburgun Wilhelme mektup yazp protesto etmesi uygun grlmt.
Mektuptan bir blm yle:
Almanya savan batan sona bir sr perdesi iinde devam ettirdi. Daha dz bir
genel tarih zeti verirken Rusyada devrimden sonra Almanyann yeni toprak
kazanma umuduyla bana yanamamasn, orada milyonlarca asker tutmann
bat cephesinde yaratt sonulan anlattm. Ayrca, denizalt savann
Amerikay savaa sokarak bat cephesinin dengelerini deitirdiini de
syledim. Bunlar, hepsi, son olarak Ludendorffun kararlanyd ve bunlar
tartmak ne kelime, Alman halknn bunlardan haberdar olmas, vatana
ihanet suuydu. Ayn ekilde, batda da Almanya
Tabii daha baka irili ufakl birok etken var Alman militarizmini besleyen.
Ama ordunun bu snrsz engelsiz egemenlii militarizmin ve dolaysyla yol
at felketlerin en nemli nedenlerinden biridir.
Bylece izcilik ilkin Britanyada balam oldu ama aslnda bu yllarda btn
dnya byle bir eye hazrd. Baden-Powell 1908de erkekler, 1910da kzlar
iin izci rgt kurmutu. Amerikada da ayn yllarda izcilik rgtlenmesi
balad.
Dnya byle bir eye hazrsa, Almanya herkesten nce hazrd. Jahnm
jimnastik kulplerini bu yolda ok erken bir adm olarak deerlendirmek
mmkndr. 1913te, onun bir eit devam saylacak Deutsche Tumerschaft'm
.(Alman Jimnastikiler Demei) 1913te 14 ile 17 ya arasnda 200.000 yesi
vard. Baden-Powell 1908de ilk rgtn kurunca Mnihteki baz subaylar
da bir yl soma Wehrk-raft kurarak buna cevap verdiler. yl iinde bu
ekilde 62 grup kt. Gneydeki bu rgdenmelerde Britanya tipi izcilik
havas daha belirgindi. nceden kurulmu birok Alman genlik rgtndeyse
daha Alman-ii bir asker disiplin egemendi. Katolik Genlik rgderinin
1914te 300.000, ayn ylda benzer Protestan rgtlerin 150.000 yesi
bulunuyordu. Bunlar ve bakalar 1911de Alman Genlik Ligasna
(Jungdeutschland Bund) katlmlard. Hemen hemen hepsinde silh (tfek),
niforma, asker talim geerliydi.
TALYA
Bunu syleyince, ite, tpk Almanya! demek kolay. Ama dediim gibi,
bunun niin, hangi olaylar sonucunda byle olduunu aratrmaya, kltrel
yaplanmalar karlatrmaya baladmzda, farkllklar ortaklklar
bastrmaya balayacaktr.
Bugn Venedikte mzelere veya San Marco gibi nemli yaplara baknca, bu
eski Venedikin dnyada nasl bir rol oynad hakknda bir fikir edinmek
mmkn. Kent dnyamn drt bir bucandan buraya tanm deerli tarih
nesnelerle tka basa dolu. Yunan eseri de, Asur veya Msr eseri de,
Hipodromun atlan da burada.
Rnesans
Rnesans'tan Risorgimentoya
17. yzyla girildiinde, dnya eni konu deimiti. Her trl ekonomik
etkinlik ok byk lde okyanuslara kaym, Akdeniz marjinal bir i denize
dnm, kylar Akdenizle snrl btn lkeler de bu kendileri iin
olumsuz deiimin sonularn her gn daha keskinleerek hissetmeye
balamlard. Bu yeni koullarda siyas birlik yokluu, ok daha kolay bir
ekilde bir ktlk olarak yorumlanabilirdi. Ama tabi bu paral yapda,
paralarn banda oturanlarn, durumu deitirmek ynnde bir irade
gelitirmeleri beklenemezdi. te yandan, talyann birok yerinin kaderini
kalyan olmayanlarn belirlemesi gelenei, eskisine oranla daha fazla tepkiye
yol asa dahi, hl devam ediyordu. Normanlar, Franklar, Godar, derken
Avusturyahlar, bir dnemden beri Fran-szlar ve Ispanyollar, talyada toprak
kavgas yapyordu. Ingiliz-ler iin de hi yoklar denemezdi. Napoli kralnn
Angevin mi, (Fransz), Aragonlu mu (spanyol ya da Katalan) olaca sorusu
savala sonulandrlyor ama Napolili olabilecei kimsenin aklna
gelmiyordu.
talyann sna kuzeyi ve tarmsal gneyi, devam eden bir konu. Byle bir
ayrmdan sz edebilmek iin, sanayinin ortaya km olmas, yani 19. yzyl
iinden mesafe alnmas gerekiyor. Peki, endstri talyann tamamna
dardan geldiine gre, niin kuzeyine geldi de, gneyine gelmedi? Gelen bu
endstrinin kuzeyde daha rahat yerlemesinin, gneydeyse bunun tersinin
olmasnn, daha nceki alara giden nedenleri var myd?
Sivil rgtlenme ve katlmn belli bal sosyologu Putnam, talyada bir ekip
kurarak sresi yirmi yl bulan bir aratrma yap. Orada, sivil kavramnn
btn ada tezahrleri erevesinde, Gney talyann bu krallk altnda nasl
kreldiini pek ok somut olgu ve istatistiksel bulgu nda anlatr. Bu konu
benim bu kitapta aratrdm alana bir ksmyla giriyor, ama btn
ayrntlaryla deil. Ben gene de Putnamm bu kitabnn bu konuda yazlm en
dolgun almalardan biri olduunu vurgulayarak kendi konuma devam
edeyim.
talya stne bir elkitab mahiyetinde bir eseri olan (Cambridgein A Short
History dizisinden) Harry Hearder, 19. yzylda talyann kayna olduu
birok aydnlk siyas fikir grnd, ama ulusal egemenlik kavram bunlarn
arasnda yoktu, der (Hearder, 2001: 153). Az sonra da unu ekler: talyada
1789un fikirleri yerli bir rn deildi. Ama Jacobenler olarak tannan
bilileri bunlar hemen benimsedi. Jacoben, vg veya yergi iin kullanlsn,
hemen tutkulu frtnalar koparan bir terimdi (Hearder, 2001:153).
Dolaysyla burada, ilk blmde anlatlan rnekte olduu gibi, altta kalm,
ama altta kalmay artk kabullenemeyen ve ste kacak olgunlua kavutuuna
inanan bir orta snfn (Davisin tara ve belediye sekinleri) ister istemez
demokratik ierikli mcadelesini gryoruz. Din veya dnyev iktidar
sahipleri buna kar, bunu durdurmaya alyor - geici olarak durdurmay
ba-anyorlar da hl, ama ilelebet deil.
Savoienn rol
Yeni kral da gl bir orduya sahip olmak istiyordu. Bu her zaman ok para
gerektiren bir ey olduuna gre, iyi bir vergi sistemi kurmalyd. Burada
nemli konu, ancien regime geleneklerinin ayrcalkl kld feodal
aristokrasi ve ruhban snfndan da vergi almann yolunu bulmakt. Para
onlarda olduuna gre, bu imkn bulununca, gelen vergi de nemli lde
artacakt. Burada Sardin-ya-Piemonte kral, Prusya kralndan da, Fransann
Louislerinden de daha baarl oldu. Sertlik de gsterdi, elli kadar adam idam
ettirdi, kimilerini srd. Barl bir sre deildi bu. Belki kendi de bkt
iin 1731de tahtndan feragat etti. Ama olu III. Carlo Emanuele de ayn
politikada srar etti ve sonunda istediini yapt.
Milliyeti nderler
Carbonari ilkesel olarak iddete kar kan bir rgt deildi. Tersine, o
alarn genel anlayna uyarak iddeti onaylyordu. Ama onlan kendine
mek alan ttihat ve Terakkinin uygulad iddet, suikast vb. oranlanna hibir
zaman ulamadlar.
Dindard, ama laikti. Sosyalist veya anarist hi olmad. Ama hep iilerin ve
yoksullann yannda olmaya alt. Radikaldi. Milliyetiydi ama bu henz
Fransz Devriminin demokratik ve ilerici milliyetiliiydi. Aynca,
uluslararas olaylarla ilgilenmekten, uluslararas batlanmalara girmekten hi
kanmazd. 19. yzyln dnyal devrimcilerindendi. talyan birliinin
kurulduunu grmeye mr yetti ama bu onun hayattan mutlu aynlmas-n
salamad. nk birlik onun istedii gibi kurulamamt. Hayal knklma
uram -gene de mcadeleyi brakmayan- bir insan olarak ld.
Bu onun nnde ilgin bir hayat diliminin kapsn aralad. 1836da Gney
Amerikaya gitti. nce Brezilya impartorluuna kar Rio Grande iin
arptktan sonra 1842de Uruguay bamszlk hareketine katld ve talyan
Krmz Gmlekliler birliini ilkin burada kurdu. Buradaki eylemleri bir
hayli baarl oldu.
1848in sarsntlar duyulunca 60 kiilik Lejyonuyla talyaya dnd.
Milanoda Mazziniden uzun kalp savamaya devam etti. Baz arpmalar da
kazand ama olay tersine evirmenin imkn yoktu. Gene Nicee yerleti.
Buraya kadar Mazziniye paralel bir gidi. Ama bundan sonra Garibaldinin
kariyerinde bir deiim balar. Artk talyann talihi almaktadr ve Garibaldi
buna mdahil olacak, bundan da te, baary garantileyecek konumdadr.
1859da Avusturya ile sava balar ve Garibaldi Lombardiyanm Sardinya-
Piemonte Krall-mn eline gemesini salayan baarlar kazanr.
1870te ise Prusya Fransa ile savaa girmiti. Romada oynad roller dnda
III. Napoleon talya birlemesine birok katkda bulunduu iin olsa gerek,
Garibaldi bu savata da Fransa yannda bir gnll olarak arp. Ama Prusya
Fransay hezimete uratt ve bu da sonunda talyann iine yarad. Romada
Papay savunacak bir Fransz varl kalmaynca, Italyanlar kente yrdler.
Kuzeydeki Porta Piadan Romaya girdiler ve talyann birlii tamamland.
Pius bu sefer kamad ama Vatikana kapand ve kurulan yeni talya devletini
tanmay reddetti.
Mazzini orta snf, Garibaldi alt snft; Cavour ise bir kont, yani bir soylu.
Ama bu soylu szn aileden ve unvandan deil de, insann iinden gelen bir
ey olarak tanmlarsak, samnm bu sray tersine evirmemiz gerekir. Cavour
hep ihtiyatl, hep orta yolcu, ama hep de entrikacyd. Aynca, ailenin soyluluk
iddiasn da ciddiye almazd. Alsa, Benso adn kullanmas gerekirdi.
1848e doru, Carlo Alberto kral olmuken, Cavour gitgide snan Avrupa
politikasndan etkilenerek II Risorgimento adnda bir gazete kurdu ve yeniden,
ama ok daha ciddi bir biimde, siyas etkinlie katld. Risorgimento
(dirili anlamna gelir), oyun yazan Vittorio Alfierinin (1749-1803)
kulland ve herkesin ondan alarak benimsedii bir kavramdr. Uzun
zamandr yabanc egemenlii altnda yaayan talyann artk kendi ulusal
ruhunu bulup kaderini kendi eline alacan sylyordu. O da asker tp
okulunu bitirmi, ama askerlikten nefret ettii iin 1772de istifa etmi,
yazarla byle balamt. Bunlar ilgin rntler ve talyann tarihinde rol
alm eidi kariyerlerdeki bireylerde karmza kyor. Alfieri de Ingiltere
ile Fransay rnek almaktan yanayd.
Cavour'un politikalar
Son olarak, Britanya ile Fransa da talya yarmadasnda byle demokratik bir
lkenin varolmasn destekliyordu. Demokratik olmasa da, Avusturyay
dengeleyecek byle bir g arayacak ve destekleyeceklerdi muhtemelen. Ama
bu devletin merut monari olmas onlar iin olumsuz deil, olumlu bir
etkendi.
talyann hibir yerinde, Sardinyada da, gl denecek bir asker yap yoktu.
Bu lkede ulusal birlik kurulacaksa politikayla kurulacakt - Prusyadaki gibi
yumruk gcyle (demir ve kanla) deil. in iine demir ve kanm
karmayacann bir garantisi yoktu, olmad da. Ama ba aktrler onlar
deildi. talya'nn savanda da, Moltke gibi kurmaylar deil, Garibaldi gibi
gerillalar i yapt. Yukarda, Savoie geleneinin bir hayli militarist olduunu
sylemitim. yleydi. Ama 19. yzyl yansnda duruma baktmzda, Cavour
gibi iin banda veya Mazzini gibi uzanda olan sivi figrler btn
askerlerden daha fazla ar basyordu. Mazzini nemli bir entelektel etkiydi;
ama taleplerini gerekletirecek fiziksel gc bir trl bir araya getirememiti
- nk talya iin fazla radikaldi. Cavour un Sardinyas ise talyada
olabilecek kadar liberal demokrasi dozuna sahipti. lkesel dzeyde ok parlak
deil, ama gerekiydi. teki blgelerde ise tamamen dizginsiz
muhafazakr gler iktidardayd. Ksacas, Sardinya-Piemonte her eyin
karannda olduu tek yerdi.
talya ve papalk
Deinmemiz gereken bir nokta daha var: din ve kilise. talyadaki Avusturya
nfuzu (ve ksmen fiil igal), bir bakma, arz ve geici bir olumsuzluk
olarak grlebilirdi. Ama Katolik kuram byle dsal bir ey deildi. Katolik
Kilise dnyada herkesten nce Italyanlara zg bir kurumdu. Ayn zamanda, en
az Avusturya kadar, kendini talyadan bamsz sayarak hareket edebiliyordu.
Ele aldmz dnemde Papalk kurumunda olanlar, sonuta gene bir dizi
rastlant sonucu, siyas birliin kurulmasna destekten ok kstek olmutur.
1846da XVI. Gregorius lm, Avusturya her naslsa yerine gelecek adam
semeyi baaramam ve IX. Pius adn alan Mastai-Ferretti papa olmutu.
Gnn politik olaylarn, fikirlerini izleyen ve kendini bir Italyan gren bir
papayd IX. Pius. Bu bakmdan, allmadk baz zelliklere sahipti. Ayn
zamanda dnyevi iktidara sahip biri olarak, ilk ilerinden biri siyas af
karmak oldu. Bu, iki bin kadar devrimcinin serbest kalmas anlamna
geliyordu. Sonraki davranlarnn bir ksm da gene bu dorultuda oldu.
Roma basnna serbesdik tand, demeklere, gsterilere izin verdi vb. Bu
davranlaryla devrimci ve milliyetilerin sevgisini kazand. Viva Pio Nono
diye bir slogan olutu.
talyada, din adamlan. iin, bizde subaylar iin olduu gibi, ayn hukuk, ayn
mahkemeler vard. Sonulann tahmin edebilirsiniz. Ama Torinoda, 1850de,
Siccardi Yasalan kanlm ve iki yarg birletirilmiti. Cavour henz babakan
deildi ama mecliste bunu desteklemiti.
Cavour 1861de papay laiklii kabul etmeye -baarsz bir biimde- zorlarken
lm ve 1870i, Romann birlie katln grememiti. Ama onun son
nefesini verdii gnlerde, Mezzogior-noda kyl ayaklanmalar ortal
sarmt. Organ reddi gibi bir ey oluyor, lkenin bir ucu iin yararl olan
(rnein serbest ticaret), teki ucunda sorun karyordu. Ratazzinin ksa
sreli babakanlndan sonra hkmetin bana Luigi Carlo Farini geti. Ama
bu da uzun mrl olamad, 1878de Vittorio Emanuele ld ve I. Umberto
tahta kt. 1865 ile 1871 arasmda Floransa bakent olmutu, ama Roma birlie
katldktan sonra baka bir bakent dnmek zorlayordu. Bylece payitaht
Romaya, talyann ortasna tand.
Ardndan da Roma... Dediim gibi, bir lkede Roma varsa, orada ondan baka
bir bakent dnmek zor. Fiziksel yapsyla da Roma bu role en iyi uyacak
kentti. talyan tarihinin en nemli sanatsal hzinelerinin ok byk bir ksm
oradayd. Din tarihi asndan Avrupada bir taneydi. Ve tabii Roma
mparatorluunu temsil ediyordu. Hemen hemen yalnz talyan olan
Floransaya gre, daha eski ve daha byk bir tarih miras.
Toplumun genel olarak geri kalm yaps, ekonomi ile politika arasndaki,
olmas gereken mesafeyi azaltr, neredeyse yok eder. Bu ekilde yaplanm
toplumlarda siyaset, ekonomik nimetlerin kimler tarafndan ve nasl
paylalacan belirleyen kerte haline gelir. Partili vaatte bulunur; yeterli oy
alr ve kazanrsa, vaatlerinin en az bir ksmm yerine getirerek borcunu der.
Hem hiyerarik yaplanmay, hem de ataerkil ideoloji ve deerleri olduu gibi
koruyan, kar fikrin, her eyin nne alan, sonuna kadar muhafazakr bir
sistemdir bu. Ama baars parsa datmaya bal olduu iin, byle bir
parlamentarizmin de bulunmad yerlere kyasla, daha fazla imkn getirir,
oligarik ynetimlere kyasla, nimetleri tabana daha ok yaymaya alr.
Trkiyede ok partili sisteme gei de hemen bu biimi alm ve onun iin
ok da popler olmutur. Byle yapya byle demokrasi...
Olgular art arda dizdiimizde talyan birliine varan srete kan ve barut
orannn yksek olduunu, can vergisinin ar olduunu gryoruz. Buna
karlk, byk glere kar byk ba-anlar da yok. rnein 30 Austos gibi
bir olay yok; Prusyann 1860lan gibi bir zaferden zafere koma hi yok.
Byle olunca, 1870 ertesinde, Bunu sizin iin ben kazandm, diyen bir birey
veya bir kurum da grmyoruz. Bunlann temelini sava meydannda deil,
ekonominin alanlannda hazrlam olan asl mimar, Cavour, zaten hayattan
aynlm.
Ama Almanya ile kurulan iliki Avrupa ii ittifaklarda talyann ynn daha
bir sre belirledi. Bismarck, Prusya'nn gcn Alman dnyasna kantlamak
ve Byk-Almanya ryas stne souk su iip Kk-Almanya projesini
gerekletirmek iin Avusturya'nn haddini bildirmiti. Ama artk Almanya
kurulduktan sonra ayn dili konuan bu iki lkenin dman ilikisi
srdrmesinin anlam kalmyordu. 1882de l ttifak kuruldu. nc de
talyayd. talya'nn, bu iki l anlamaya da (Entente Cordiale 1904,
Britanya-Fransa-Rusya l tilaf da 1907) hem girmek, hem girmemek ve
kar olmak iin gerekeleri vard. GecikmiIerden biri olarak Britanya ile
Fransann hakszlna uradna inanyordu. Bunda, Fransa'nn 1881de
Tunusu metazori igalinin pay olmutu. Bu dnem boyunca (sava sonuna
kadar) talyanlarn btn davranlarnda, bu arada Eritreye gidilerinde ve
tabii ki Trablus giriimlerinde, bu Tunus olayna duyduklar tepki hissedilir.
talyann siyas kargaas Depretisi iktidardan gtrd. Ama yerine gelen kii
Francesco Crispiydi. Sicilyaldr. Depretis gibi, hatt ondan da te,
Garibaldinin yannda yetimi bir radikaldi. Garibaldiyi Sicilya seferine ikna
eden oydu. Garibaldi gibi o da, birliin rejimden nemli olduuna inanm,
onun iin Mazziniyle de aras almt. Ama Crispi Garibaldi kadar iyi
bilmiyordu nerede duracan. Garibaldi talyann herhangi bir smrgecilik
giriimini desteklemeyeceini, bunun tam karsnda yer alacan ilan etmiti.
Ama ne Depretis ne de Crispi, onun gibi ilkelere bal kalabildiler. Crispi
yukarda anlatlan Adowa hezimetini babakan olarak yaayacakt.
Depretis ile Crispi geldikleri yer bakmndan da, gittikleri yer bakmndan da,
epey benzeirler. Sola kar, cumhuriyete kar tavr allarna hi
girmiyorum, nk onlann bizim imdiki konumuzla ilgisi dolayl. Ama gene
Crispinin Krallk bizi birletirdi. Cumhuriyet bizi bler, szne dikkat
ekeyim. Bu, Trkiyede birinin Otokrasi bizi birletirdi. Demokrasi bizi
bler, demesinden ok farkl deildir.
Bunlan yapabilmek iin kendi liberal evresini aan bir destee ihtiyac vard.
Bunu da milliyetilerden salamay uygun bulmutu. talyan ftrizmi bu
yllarda balyordu. Marinetti Manifesto'yu 1909da Le Figaroda
yaymlamt. Corradini, Carlo Cana, DAn-nunzio ortalardayd. Conadini
(1865-1931) insancll, ban-l, bireycilii, Hristiyan klelii olarak
grd zihniyeti lanetliyordu. talyay proleter bir millet olarak
tanmlyordu, zengin milletlerin yararland nimetlerden yoksun kalm, ok
almayla, mcadele ve savala kendine bir yer yapmas gereken bir millet.
Bu dnceleriyle yalnz faizmi deil, Nazizmi de haber veriyordu (Hearder,
2001, 210-11).
Giolitti iyi mi etti? Ksa vadede baanl oldu, evet, ama uzun vadede kaybetti.
Kazanmaya al adamlar aslnda en byk dman-lanyd. Onlann
desteini kazanmak ayn zamanda onlan glendir-mekti. Daha Mussolininin
aklnda faizm fikri yokken bu adamlar oraya gidecek yolun talann
demeye balamlard - ama yukan-da solu da grdk, Trablus zaten
onlann programyd.
Bu srada babakan olan Salandra ise sava olacaksa bile bunun Avusturya ile
ayn safta olmasna karyd. len eski bakann yerine Dileri Bakanlna
getirdii Sonnino ile birlikte bir komplo hazrladlar. l tilaf ile de
kumpaslarn tamamladlar. Kazanma durumunda Tyrol ve Alto Adige,
Dalmayadan baz yerler ve Trieste talyann olacakt.
Liberal Giolitti ve baz sosyalistler dnda Sava! Sava! diye tempo tutan
ftristler ve milliyetiler yeri g inletiyordu. Bunlara taze kuvvet olarak
Mussolini katlmt. Bu da o zaman iin biraz artc bir durumdu, nk
Sosyalist Partiden Mussolini Trablus olay srasnda talyann davranna
kar km, Dnya Savanda rol almaya da balangta sert bir ekilde
muhalefet etmiti. Ama ne olmusa, ne koku almsa, 1914n sonunda sava
rtkanlna balam, bu tr yazlarn sosyalist Avantide ya-
ymlayamaymca Popolo dltalia adn verdii kendi dergisini yayna sokmu,
tabii partiden de atlmt. Mussolini l tilafn yannda savaa girmekten
yanayd. Bir yandan, kendine yakn dnen ekipleri evresine topluyor, kendi
de ok farknda olmadan, gelecee hazrlanyordu.
Bu ekilde talya savaa girdi. Savan banda bunu yapmas zellikle Fransa
iin daha yararl olabilirdi. Bu durumda, Avusturya ile kanlmaz cephe
alm oldu, en ok Hemingvvayin ro-matmdan bildiimiz arpmalar
balad. 1917de Rusya saf d olunca Almanya serbest kalan birliklerinden
bazlaryla mttefikini takviye etti. Caporettoda talyan saflan yanld, ama
bozgun yaylmad. General Cadomanm yerine General Diaz talyan
ordusunun komutasn stlendi (daha sonra faist hkmetlerde de kendisini
grrz). Dnya Sava sona ermeden az nce, talya da Avusturyaya kar
Vittorio Veneto Savan kazand. Bylece bu iki millet gene berabere
kalm oldular!
Italyanlann Osmanh topraklanyla da ilgili bulank talepleri vard. Oniki Ada ile
bir kollann ya da bacaklann bu tarafa uzatmlard. te yandan, Entente
Cordialein ortaklan Yunanistana savaa girmesi karlnda zmir evresini
vaat etmilerdi. Bu, daha somut bir szd. talya bu durumda Antalya ve
evresiyle, ierilerde Konyaya kadar uzanacak bir nfuz blgesiyle yetinmek
durumunda kald.
Ancak bunlar olduu srada asl milliyetiler veya faistler iktidarda deildi,
iktidarda olanlar da yeni yerler edinme hrsyla o kadar dolup tamyorlard.
rnein Trkiyeden ne istiyorlard, ne yapacaklard? Mussolininin buna
verecek cevab bulunurdu. Fiume zerine haksz ve anlamsz diretmeleriyle
mttefiklerini de adamakll bezdiren ve illallah dedirtmeyi baaran Orlan-
donun, Sonninonun byle ciddi projeleri yoktu. Trkiyede varolu
biimleri, orada Yunanistann bulunmasna kar kmak kalbn ald. Bir sre
sonra da ekip gittiler. Yerlerini alan Nitti de, popler ideolojinin
taknlndan korktuu iin, talyann Fiu-mede ii yoktur, diyemedi.
Sonuta, herkes, ne yaptn pek iyi bilmedii iin, faizmin iktidara adm
adm yaklamasna katkda bulunmu oldu.
Bu bir bakma yazmas zor bir ara blm nk faizm bal bana nemli
ve ilgin bir konu. Ama aslnda bizim konumuz deil. te yandan, bizim
konumuz militarizm ve militarizm ile faizmin birbirinden uzak eyler
olduunu iddia etmek de zor.
Honutsuzluk, talyada bol bol vard. Bunun bir ksmna, sava sonrasnn
hayal knklma deindik. Ama hayal krkln ok daha geriye,
Risorgimentonun gerekleme tarihine de gtrebiliriz. Bytlen ideallerin
gereklemesinin hayal kmkl yaratma ihtimali her zaman vardr.
Mezzogiomonun varl, Risorgimentonun getirdii iyimserlii ksa srede
kreltmiti. Yakn zamanlara kadar, hatt bugn bile, Mussoliniden nce
trenlerin vaktinde kalkmad, plerin toplanmad gibi konulardan
balayarak tahmin edilemeyecek dorultulara doru savrulan yaknmalarla,
faizmin talyaya olumlu bir disiplin salad savunulmutur. Bunlar, o genel
honutsuzlukla yakndan ilgilidir. Savan kazandrdktan da, bunlan gidermeye
yetmedi.
Kral Mussoliniye babakanlk verdi ve bundan sonra geri planda bir yerde
durup olaylar seyretti. Giolitti nce kararsz jestler yaparken 1924te faizmle
kprlerini att. 1928de lmnden az nce bir kar k hareketinde de
bulundu.
imdi, iki kart nermede bulunur gibi bir duruma dtm: 1) Italyan faizmi
daha yumuakt. 2) Arada fark yoktur. Ama hayr, eliki yok, de Grand gibi
ben de unu sylyorum: Farkll iki ideoloji arasnda deil, talya ve
Almanyadaki genel toplumsal kltrler arasnda arayalm. Italyan faizmi
daha iyi olduu iin deil, genel Italyan kltr bu ideolojinin Almanyada
Nazizm gibi dizginsiz ve frensiz gitmesine izin vermedii iin, talyann su
yk Almanyanmki kadar ar olmad.
iki ideoloji birbirine ok yakndr, ikisi de, kendi uluslarnn stnln (baz
farklarla birlikte) ana tez olarak ortaya koyarlar, ama dnya hakknda
syledikleri pozitif nermeden ok, tepkilerini dile getiren negatif
nermeleriyle karakterize olmulardr, ikisi de her trl sosyalizm anlayna,
ama ayn zamanda liberalizm anlayna iddetle dmandr. Liberal
demokrasiyi, insanln bana gelmi bir malaise gibi grrler. Ulusal
olmayan ktdr, tabii kt olduu iin de kozmopolit vb. ktleyici
saylan sfatlarla anlmas gerekir, ikisinde de ortak olan gl bir tanmlayc
zellik, anti entelektel tutumlardr. Entelektel olmak, bir yanyla
kanlmaz olarak dzgn, mantkl, disiplinli, tutarl dnceyi ne karmak
demek olduu iin, faizmin veya Nazizmin, ulusal bencillii temel alan,
dnce deil ilkel duygu ve tutkulardan, tanmlanamaz olduunu ileri
srd folk deerlerinden kaynaklanan dnce kemekeiyle atmas
kanlmaz bir durumdur. Ama bunun yan sra, entelektel, hmanizm gibi
deerlere, bara, eitlie sayg duyan bir kiidir. Oysa bunlann hepsi faizmin
ve Nazizmin dmanlar listesinde n sralarda kaytl kavramlardr. Anti-
entelektalizm, entelektellerin iten atlmas, susturulmas, ldrlmesi gibi
bildik yntemlerin ya-m sra Goebbelsin Yoz Sanat sergisi gibi
eylemleriyle de, kitap yakma eylemleriyle de, bu akmn can damarlarndan
biri olduunu ortaya koymutur. Solcu-kozmopolit-Yahudi-liberal-entelek-
tel, faizmin de, Nazizmin de, dman prototipini en iyi gsteren
tipolojidir.
Faizm de, Nazizm de, soyut ve evrensel hak yerine kuvvetlinin hakk, bar
yerine ebedi atma ve var kalma mcadelesi iinde yok olmamak zere yok
etme kavramlarn temel alr. Hmanizm gz yal liberalizm maraznn
uydurmas ve bir yeni hastalktr. stn insann (veya rkn) gerekleimine
engel tekil edecek her trl sakat insanlk (gerek sakatlktan Yahudilik gibi
baka tr mikroplar) yok edilmelidir. Bize hmanizm deil, eugenics
gerekir.
Faizm ile Nazizmin farkl sistemler olduunu ileri srmek iin hep
bavurulan kant, antisemitizm olmutur: Italyan faizmi zellikle rk
deildi, antisemitist de deildi.
Evet, genel olarak doru. Ama yzde yz doru da deil. Az nce sylediim
sz dorulayan bir durum olduu kansndaym: Genel talyan ideolojisinin
rk ve bu erevede anti-semit olmas gt nk bu ideoloji ister istemez
zengin hmanist kltr erevesinde oluan bir ideolojiydi. Nazizmle birlikte,
smf ay-rmlanndan ok cinsel aynm ne karmakta ortak davranyordu. Ama
rk aynm Nazizm iin daha ilk admda olaanst byk nem tarken,
talyan faizminde byle bir ey yoktu. Ne var ki, zaman iinde Almanya
talyadan deil, talya Almanyadan rendi. Otuzlarda bu, belirgin bir eilim
haline geldi. 1933te Mus-solininin kard yeni biyolojik yasalara kadar,
Eritre veya Somalide domu zenci-beyaz melez ocuklar talyan yurtta
olabiliyordu. Bu durduruldu. 1938 nfus saymnda lkede yaayan Yahudi
says saptand: 58.000 kadar Yahudi vard. Sonuna doru burada da faizm
Nazizme taviz verdi. rnein, Romada Yahudi mahallesi daha Hristiyanlk
ortaya kmazdan nce kurulmutu. Faizm uygulamasnda uzun sre bu
insanlar ciddi skmalarla karlamadlar. Ama sava srasnda evleri basld,
ele geirilenler Nazilere teslim edildi, imha olunmak zere kuzeydeki
kamplara gnderildi. ounluk, hayatn kaybetti.
Yani talyan faizmi sonunda bu konuda da (en belirgin fark diye tannan
alanda) Alman Nazizmine teslim oldu. Teslim olmayan, sradan talyan
halkdr. Bu uygulamalar balaynca Yahudi kurtarmak anti-faist talyan
yurttalarnn grev listelerine girdi.
Sonu olarak, faizmin iyisi ya da daha iyisi yoktur. Ama bir toplumun
genel kltrnn militarizme ya da faizme daha ak, daha hazr, daha yatkn
olmas (ve bunun kartlan) gibi durumlar vardr. Byle durumlar da
phesiz gkten yere inmemi, karmak nedensellik zincirlemelerine bal
olarak ekillenmilerdir. Zaten bu kitabn yazlma nedeni de bu konular
hakknda daha geni ve sistematik bir bak kazanma ihtiyac.
Bir baka rnek vereyim. Mussolini, kaba kuvvete, kaba kuvvetin sonucu olan
hak kavramna vb. inanyordu. Bunlara inannca, asker aygt, gl ordu,
ftuhat, daha bir yn somut zlem ortaya kar. Mussolini btn bunlann
gereklemesi iin elinden geleni yapt. talyay bir talim ve resmi geit
alanna evirdi.
Herhalde kincisinden deil. Bu, tam bir ykmd. Onarm, Marshal Plan vb.
yllar ve yllar ald.
Bu, Mussolini aslnda gl bir ordu istemedii iin mi byle oldu, yoksa
byle bir ordu kurmay beceremedii iin mi? Elbette kincisi.
Byle bir ereve iinde, teki sylenen zelliklerin de, bu en vgye deer
beceriksizlikten, yani faist olmay becerememe durumundan doduunu
dnyorum. Bu da, aynca, Mussoli-niye deil, talya halkna zg bir
beceriksizlik - ya da, bak asna gre, beceri. Ben, kincisinden yanaym.
Ama btn bu gsteri, sanki olduu deil olmak istedii -ve bir trl tam
olamad- eyin bir temsili, bir taklididir. Onun kadar olmasa da Hitler in
de bravadosu yerindedir, ama ona baktmzda iimizden glmek gelmez
pek. Bu anlamda lafnn eridir ve gldrmekten ok korkutur. Tabii sadece
iki adamn aktrln karlatrmakla varmyoruzdur bu sonulara;
gsterinin yannda gereklik dzeyinde ne olup bittiini bilmemizin de pay
olmaldr bu deerlendirmede.
Faizmden bu yana
talya bu savatan ciddi ekilde yara bere iinde kt. Bombalama yznden
fiziksel olarak da ar hasara uramt. Smrgeleri utu ama zaten ok
gemeden bakalarnn da birok smrgesi uacakt. Kendi yurtlan olarak
bildikleri alanda bir kayplar olmad ve 50ler boyunca Yugoslavya ile sren
srtmeye ramen Triesteyi tuttular. Bunlann nedeni, yukanda deindiim
direniti. Direnen bir toplumu cezalandrmann vicdanen kabul mmkn
deildi.
Ama insan kayb, bomba hasar gibi olumsuzluklarn yan sra talyann daha
batan, somut kazanlan da oldu. Bandan beri tam bir ibirliki olarak
davranan, Mussolininin deflenmesinden sonra bile yerine getirmek zere
faist general Badogliodan daha iyisini bulamayan Kral III. Vittorio
Emanuelenin sepetlenmesi ve ardndan da cumhuriyete gei, talya iin iyi
oldu. Mazzininin hayali de ancak 1946da gerekleebildi. I947de yazlan ve
faizmi ve monarizmi yasaklayan Anayasa I Ocak 1948de yrrle girdi.
Faizmin muhalif dnceye greli hogrsne rnek olarak anlan liberal
iktisat Luigi Einaudi ilk cumhurbakan seildi. De Gasperinin kurduu
(Hristiyan Demokraann nderiydi) ilk demokratik kabinede Sosyalist Nenni
ile Komnist Togliatti de bakand. Komnistleri hkmetten uzak tutmak, daha
sonra, NATO (yani ABD) etkisiyle, bir genel politika haline geldi.
JAPONYA
Tarihe
Corafya
lke esas olarak drt byk adadan oluur. Kk adalarn says bir hayli
fazladr. Daha kk olanlarn bazlar zaten grece yakn zamanlarda lkeye
katlmtr. Bu drt ada, kuzeydoudan gneybatya srayla sayarsak,
Hokkaido, Honu, ikoku ve K-dr (Japon adlarnn imlsnda Ana-
Britannicanm kurallarna uyuyorum). Tokyo, aynca Yokohama, Osaka,
Hiroima, Kyoto gibi nemli kentler Honu stndedir. Nagasaki, Kumamoto
ve Ka-goima, K adasndadr. Hokkaidonun nemli kenti Sapporo,
ikokununki Takamatsudur. ikoku bu drdn arasnda en k, Honu en
bydr. Okinavanm aralannda olduu Ryuk-yu adalan 19. yzyln
ortalannda Japonyaya katld.
Japonya zellikle dalk bir lke olduu halde sradalar pek yoktur. Bunun
nedeni bu adalarn volkanik alanda olumas, volkanlarn ounun hl alr
durumda bulunmasdr. Byk, geni ovalar yoktur. Ylda says irili ufakl
bini bulan depremlerin de nedeni ounlukla bu volkanik yapdr. Hlen
altmn stnde etkin yanarda var. Dolaysyla Japonyamn insana ok
dostane davranmayan, zor bir doa paras stnde kurulu bir lke olduu
sylenebilir. Byle bir topografya da, zerinde yaayan insanlarn
psikolojisini ister istemez etkileyecektir.
"Karanlk" alar
Japonlarn tarihinin ne kadar geriye gittiini ok iyi bilmiyoruz. Trklerle
yakn bir soylan olduunu da zaman zaman iitiriz, ama yakn zamanlarda
yaplan aratrmalar bu tezleri epeyce zayflatt. Soy olarak nereden gelirlerse
gelsinler, Uzak Asyadaki herkes gibi in medeniyetinin etkilerini almlardr.
Bu en eski alara ilikin bilgiler zaten daha k in kaynaklarnda bulunur.
Japonya ancak IS 5. yzylda inden yazy ald ve bilgi birikimi bundan
sonra balayabildi. Bu alarn yan mitolojik bilgilerine gre, Gne Tannas
Amaterasunun torunu Jimmu Tenno, ilk Japon mparatorluunu kuran
kiidir. Onun bu tannsal ilikisinden tr, Japon imparatorlan 10 7. yzyldan
bu yana tann saylr, tann soyundan geldiine inanlr.
Yazdan baka, din de byk lde inden geldi. Japonyann yerli dini
intodur. Bundan, ileride, daha ayrntl olarak sz edeceim. Ama uzun
srelerle, inden gelen nce Budizm, sonra da Konfys dncesi,
intodan daha etkili olmutur.
Japon tarihinde birden fazla kere rastladmz ve bu tarih iin belirleyici olan
bir alma/kapanma sorunsal vardr. Bir ada lkesi olmann da nemli
pay olan bir sorundur bu. Dardan bir ey alalm m? Tarih boyunca ayn
sorunun tekrarland btn bu seferlerde, ilerici/reformist kanat, almaktan
yanayd. Ynetimi fiilen ellerinde bulunduran Soga ailesinin abalaryla, 6.
yzyln sonlarnda imparator kendisi de Budist olduunu ilan etti ve
Japonyann nnde yeni bir yol ald. Bu sralarda tahta geen o-toku Taii
din ideolojinin perinlenmesini salad iin Japon tarihinin Byk
Constantinusu saylr. Ama bunun yan sra ciddi bir hukuk sistemi getirmi,
devletin ileyiini belirli kurallara balam, merkez bir Japon devletinin
temellerini atmtr. Bu dnemde birok gen ine, renim grmeye
gnderildi. Genel bir kltrel canlanma yaand.
16. yzyl Japon tarihine iki nemli yenilik getirdi. Bunlann birincisi, btn bu
kargaala ramen -ya da belki ondan tr-kentlerin gelimesidir. Krsal
blgeler rakip daimyolarm srekli atmalanyla sarslrken, kentlerde canl
bir ticaret yryor, para ekonomisi yaylyor, kender byyordu.
Snf ayrm Japon toplumunun nemli bir dayanadr. inli Mandarinler gibi
bir tr ulema ortaya kmam, ama okuma toplumda nfuz salamann bir
yolu olmutur (alfabenin zorluklar!). Gene de, ancak yksek grevlilerin
oullar yksekrenim denecek bir dereceye ulaabilirdi. Varolan snflann
kasta yaklat sylenmelidir.
Tokugavaya doru
Onun baars, bir oduncunun ufak tefek ve hayli biimsiz olu olan Hideyoi
adnda birinin dikkatini ekti. Bu gencin kendine gre zlem ve tutkular vard,
ama onlar gerekletirmek iin en aklc yolun baarl bir komutann yannda
kaplanmak olduunu gryordu. Bylece, Japonyann Napoleonu sfatyla
tannacak olan Hideyoi, Nobunaganm yanma katld ve serinkanl zeksyla
onun davranlarna da ekidzen verdi. ki yl iinde en gl komular
magovay da yendiler. Onun yannda alan, ama yerine geen kiiden nefret
eden nc bir gen, Tokugava 1ye-yasu safn deitirip Nobunagamn
hizmetine girdi. Bylece l tamamland.
Nobunaga birok sava kazand. Kyotoyu ele geirdi. Samurai snf ile
kyller arasndaki ba kopararak samurai takmn izole etmeye alt.
1582de lnce Hideyoi onun politikalann devam ettirdi. 1590da
Japonyada yeniden siyas birlik kurulmutu. Hideyoi feodalizmi yeniden
yaplandrd. Samurai snfn krla ve kyllerle balantsn koparmaya
zorlayp onlarn kentlere yerlemesini saladktan sonra, kylleri de topraa
bal serf konumuna getirdi. Hani devlet kapitalizmi diye bir terim vardr.
Hi-deyoinin yapt da devlet feodalizmi gibi bir eydi. Bu arada, sonradan
ad Tokyo olacak Edo da yeni bakent haline gelmiti.
nsanlk 20. yzyla gelinceye kadar siyas istikrar denen ey her zaman
demir yumrukla salanmtr. Tokugava dnemi iin de ayn kural geerliydi.
lyeyasu, Japonyada merkez devleti o zamana kadar hi grlmedik lde
glendirmi ve hayatn tamam stnde sk bir devlet denetimi kurmutu. Bu
denetim en alt toplumsal birimlere kadar uzanabiliyordu. Tccarlar,
zanaatkrlar kylere gitmeyecek, falanca oraya, filanca buraya girmeyecek,
madenler, d ticaret, akla gelen her ey devlet tekeli altma alnacak... Modem
zamanlarn otoriter Japonyas baz zellikleriyle sanki bu zamanlardan
balam gibidir.
Japonyaya gelen ilk misyonerlerden biri Aziz Francisco Xavi-er dir. Xavier
birka yl nce Ignatz Loyola ile birlikte Cizvit tarikatn kurmutu. 27 ay
Japonyada kalp dnd ama baka misyonerler almaya devam etti. Bir sre
sonra Dominiken ve Fransis-ken keiler de geldiler.
Batl tccarlardan silh ve barut dahil birok mal alan Japon da-imyolar,
misyonerlere gsterilen saygy grnce, tccarlar ekmek iin onlan da ho
tutmaya baladlar. Japon dininin retisel olarak zayf kaldna deinmitim.
Zaten yzyllardan beri tek, kapsayc, sistematik bir din olmamt. Isada
cisimleen insanlk kavram, bu zamana kadar Hristiyan teologlar tarafndan
iyice sistematize edilmiti; dolaysyla hayatn her trl ke buca iin bir
aklamas bulunan Hristiyan retisi, kapsaml, btnsel, tutarl hale
getirilmi bir retiydi. Romada kleler arasmda yayld gibi bu lkede de
yoksul kyller arasnda yaylma potansiyeli tayordu. imabara isyanna
deindim. Bunu izleyen bask dneminde ldrlenler dahil, Hristiyan olduu
iin kovuturmaya urayan Japon says 250.000i buldu. Bu yle hafife
alnacak bir say deil. Misyonerlerin ok baanl olduu anlalyor.
Ama 1638den sonra Japonlann Hristiyan olmas yasakland. Evde gizli ibadet
bile yasakland. Japonyada yaayan Batl tccar kolonileri ile birlikte
misyonerler de kovuldu. Bu sralarda Avrupa da Otuz Yl Savalannm
hayhuyu iindeydi.
Tokugava ve izolasyon
nl Japon izolasyonu byle balad ve iki yzyldan fazla sreyle devam etti.
Dnya tarihinde pek benzeri olan bir olay deil. Tabii daha ok corafi
nedenlerle izole kalm, rnein Bomeo veya Yeni Gine gibi blgeler vardr;
ama Japonya dzeyinde bir medeniyet kurmu ve kendi iradesiyle dnyaya
kapsn penceresini kapatm baka bir lke bilmiyorum. Uygulama baya
baa-nlyd. Kk Hollanda kolonisi dnda Japonyaya gelip de sa dnen
olmad (rnein 1700lerin banda Sidotti adnda bir talyan din adamnn
Edoya vard biliniyor, ama gerisi bilinmiyor). 1720den sonra dandan
kitap getirme yasann gevedii syleniyor, ama kimsenin yabanc dil
bilmedii bir toplumda bu ka kiiyi etkileyebilir? Janet Hunter a gre in ve
Hollanda ile dzenli olmayan temaslara ramen, Japonya, uluslararas ortamla
baa kmak zorunda kaldnda, onun dnyaya kapand sre iinde Batnm
entelektel, bilimsel, ekonomik, teknolojik ve kltrel ilerlemelerinden hemen
hemen tamamen habersizdi (Hun-ter, 1984: 16).
lan Buruma, Japonyay iyi bilen, bu konuda birok kitap da yazm bir
yazardr. Kitaplarndan biri artk iyice klielemi bir kavram ieriyor:
Inventing Japan, yani Japonyay cat Etmek (Buruma, 2003). Ama kitap
birok aydnlatc gzlem ve aklamayla dolu. Burumaya gre Japon
sekinleri Amerika hakknda, Amerikallarn Japonya hakknda bildiinden
daha fazla ey biliyordu (Buruma, 2003: 14). Sz konusu olan izolasyon
Japonyas bile olsa, denklemin br ucuna Amerikallar konduunda, ok
artc deil bence. yle devam ediyor: Japonlar Bat hakknda, teki
Asyallardan, inlilerden de daha fazla ey biliyorlard. Amerikann ve
Britanyann politikalar, Bat tbb, tarihi ve corafyas hakknda bilgilerinin
ap olaanstyd. ABDnin ayrntl haritalarna sahiptiler. ABD siyas
kuramlarn tanyorlard. 17. yzyldan beri Bat bilimini izliyorlard. Rus
ordusunu, Britanya ekonomisini incelemilerdi. Ancak, gelecekte olacaklarn
nda, Japonlarn bu incelemelerden kardklar sonular daha da
nemliydi (Burama, 2003: 14-5). Buruma, Hunter n tespitinin yz seksen
derece tersini anlatyor bize.
Gene de, iliki tehlikeli olmaya devam ediyor: 19. yzyln banda
Nagasakinin Hollandah tccarlar arasndan van Siebold adnda biri (Alman
kkenli bir doktor) Edoya (Tokyo) gidip AvrupalIlarn Globius adn
takt Takahai Kageyasu ile tanyor. Globius bir Japonya haritas, von
Siebold da bir dnya haritas armaan ediyor birbirine. Haber sznca van
Siebold casus olarak tutuklanyor, sonra snrd ediliyor; Globius hapse
atlyor ve yl sonra muhtemelen intihar ederek lyor.
Bu ayn adamn bundan bir iki yl nce hkmete izolasyonu kat bir ekilde
srdrme yolunda tavsiyede bulunduunu rendiimizde, olayn btn daha
da artc hak geliyor.
Ama tabii sonraki tarihlerde birok benzer olayla karlanca aknlk yerini
alkanla brakyor. Anlyorsunuz ki, da alalm diyen Japon, bu
cmlesini ki darya egemen olalm diye bitirecektir.
Bu, bir Trk iin de, ok daha kolay anlalacak bir duygu oluyor.
zolasyondan kmak ne demek?
Ben bir Japonya uzman veya tarihisi deilim. Bu tarihi incelemi olanlarn
yazdklarn okuyor ve bunu kendi k noktam olan militarizm konusuna
balyorum. Bu almada bana en etrefil grnen alan bu izolasyondan
k momenti olarak belirdi, nk okuduum kitaplarn bazlarnda
izolasyonun ok gl olduu, bazlarnda ise bunun tersi yazl. Az nce
verdiim Hunter/Buruma alnt rnekleri de bunu gsteriyor. Ama konuya
ampirik olgu dzeyinde deil de, mantk asndan baktnzda, Japonyann
bir n hazrl ve bir entelektel birikimi olmadan bu atlm yapabileceini
dnmek pek akl kn deil.
19. yzylda Japonyay kuatan dnyaya almann bir zorun-luk (Yoksa bizi
yok ederler,) olduunu syleyenlerle Alrsak bizi yok ederler, diyenler
arasndaki mcadelenin belirli bakmlardan muhtemelen st kapal, ama her
halkrda en can alc tartma olduunu dnyorum. Ama belli ki bu o
dnemin Japonyasnda, yaklak ayn yllarn Osmanl toplumunda olabildii
kadar rahat bir ekilde tartlamad. Seluk Esenbel, bunda, inin Afyon
Savanda urad yenilginin yaratt korkunun da pay olduunu sylyor.
te yandan, belki ayn nedenle, daha tutkulu ve srarl bir renme abas
gsterilmi gibi bir durum var.
Perryrin gelii
Yoida ve onun gibi dnen Haimoto idam edildiler. Ama onlann kar
olduu Bakufu rejimi de (yani ogunluk) dokuz yl sonra devrildi ve idam
edilenlerin nerdii imparatorluk, Meici Restorasyonu ile mmkn oldu.
Japon mill mitolojisinde bir nl hikye vardr: Krk yedi Ronin... Belki
bir sonraki Militarizasyon blmnde anlatlmas daha uygun olacakt. Ama
bu tarih ksmnda anlatmam gerekenler bu olmadan ok eksik kalrd: Asano
adnda bir daimyo, ogu-nun Edodaki sarayna gitmitir. Burada Kira admda,
ondan yksek rtbeli biri ona hakaret eder. Asano da klcm ekip Kirann
suratna vurur. Sarayda kl ekmenin cezas harakiridr. Asano da sonra
bunu yapar. Ama ona bal, yannda savalk yapan 50 kadar samurai vardr.
Bakanlar! ld ve basz kaldklar iin onlara ronin (dalga adamlar
anlamna geliyor) denmitir. Yllarca uygun bir frsat bekledikten sonra bir kar
frtnasnda Kiray evinde savunmasz basar ve ldrrler; kellesini kesip
bakanlan-mn mezarna gtrrler. Sonra da teslim olurlar.
Hikyenin ana izgileriyle zeti byle ama birok zengin ayrnts daha var.
Bunlar da ihmal etmemek gerek, nk bunlar olduka anlaml.
Geri kalan 47, erefsiz roln eitli biimlerde oynamaya balad. Oii
batakhanelere dt, kansn boad. Klc pas tuttuu iin eski bir arkada
yzne tkrd. Adamlardan biri karsn satt. Bir bakas kaynatasn ldrd.
Biri iyice ileri gidip kendi kz kardeini Kiraya cariye olarak verdi ve onu
casus olarak da kulland. Bu durum, kendi bana, intikam alndktan sonra bu
kadnn da kendini ldrmesini gerektiriyordu.
Byle olaylar , belirli bir hedefe kilidenmi olmamn her trl nsan ahlk
duygu ve davran defterden anmda sildiini de kantlyor. Kadnn intihara
hazr olmas bir ey; kardeinin bunu bilerek onu buraya itmesi baka bir ey.
Ama sonuta herkes bu namus intihan na hazr.
Bu hikyenin tarihi 1703tr. Ama Japon ruhunun her zaman ekici bulduu bu
hikye 1920 ve 1930larda diriltildi, zellikle de gen subaylar arasnda,
mthi popler oldu. Her yldnm trenlerle anld. Tiyatro ve sinemann da
sk sk tekrarlad hikyelerin arasna girdi. Bu tekrarlar srasnda yeni eler
de eklenmi olabilir.
1863 ile 68 aras iddet olaylanyla dolu bir dnm noktasdr, nk yalanan
ogunluk kurumu bu yllarda her yandan saldm-ya urar ve nihayet yklr.
Yklmasnn somut srecinde, Satsuma ve K blgeleri arasmda kumlan
ittifakn nemli bir rol oldu. Buna ikokudan Tosa ve Hizen klanlan da
katld. Son ogun, ileride Keiki adyla anlacak olan Hitotsubai, ksa bir sre
iinde, 15 yandaki yeni imparator Mutsuhitoya istifasn ve btn yetkilerini
sundu. Bylece, 250 yllk Tokugava ogunluu sona erdi. Me-ici
Restorasyonu balad.
Meici restorasyonu
Zaten yaygn kabul gren yorum da bu. Richard Storryye gre, Gne
Tannasnm soyunu vurgulayan mitoloji imparatoru kutsallatrmt. Kutsal
olunca, el dedirilemez oluyordu. Ama gerekten el dedirilemez olabilmesi
iin de, siyas anlamda, somut ilere kanmamas gerekiyordu (Storry, 1991,
35). iktidann kav-
ramnn bu ekilde yceltilmesi gerekiyor, sistemde; bu, onun adna somut
iktidar kullanann da iini kolaylatryor. Biraz Atatrkle TSK ilikisi gibi.
Batllama
Penynin geliinden sonra ogunla bir miktar arpld, daha sonra da eitli
isyanlar grld; ama 1870ten sonra bunlarn arkas kesildi. Japon siyaset
tarihinde iddet olmayan bir evre bulmak zordur, ama olduka uzun bir sre
iddet genellikle bireysel cinayederle snrl kald. phesiz bunun ho bir
ey olduunu sylemek mmkn deil, ama byle bir srete ok daha kts
de beklenebilirdi. Olmamas, dnm gerekletirmeyi stlenen kadronun
baars olarak grlebilir, sanrm. Bu kadronun dnm yapyor olmas,
ama ayn zamanda son derece muhafazakr olmas, Japon tarihinin kendine
zg paradoksal gereklikleri arasndadr.
Btn bunlar yeni bir hukuk demekti: Anonim, herkese eit uygulanan,
btnsel bir hukuk, bunun iin nihai olarak herhalde bir anayasa. Karar
verme ve hkm verme" ayrcalna sahip bir beyler iktidarnn yerine
bunlar geecekti.
Anayasal dzen
Yzyl sonuna doru ilk sosyalist kprtlar da bagsterir. 20. yzyln banda
bu bir hareket haline gelmeye balayacak ama son derece sert bir devlet
tepkisiyle karlaacaktr (1907de Partinin kapatlmas gibi).
Bu konuya girmeden nce zel bir olaya deinmek iyi olacak. 1871de bir
Japon heyeti, izolasyonun kaldmlmas srasnda imzalanm ilk szlemelerin
kendi lkeleri iin fazlasyla aleyhte hkmler tadn anlatmak zere
ABDye ve eidi Avrupa lkelerine gitmek zere yola kmt. Ama heyet
herhalde ayn zamanda ziyaret edilen lkelerin yapsn inceleme talimat da
almt, nk bu ziyaretler iki yla yakn srd. Misyon bakan Prens vaku-
ra Tomomiydi; Okubo Toumii, Kido Koin ve Ito Hirobomi gibi nemli
kiiler de yolculua katlmt. Szlemelerle ilgili isteklerine hibir olumlu
karlk alamadlar - ama bol bol gzlem yaptlar. Vardklan sonu, Batnn
pek ok bakmdan Japonyamn fersah fersah ilerisinde olduuydu. u halde,
snrlan geniletmeden nce, snrlar iinde glenmek gerekiyordu. Batya,
ancak Ba-tnn silhlaryla kar konulabilirdi.
vunmutu. Japon tarihi bugn Moriyi olduka iyi bir kii olarak yad ediyor;
katili ise, uzun zaman ulusal halk kahramanlan arasmda anld (Buruma,
2003, 36-7). '
Medeniyet ve Aydnlanma sloganndan ksa bir sre sonra, bir slogan daha
Japon toplumunun azna ve zihnine yerleti: Zengin lke, Gl Ordu
anlamna gelen Fukoku Kyobei" idi bu. lkinin bir ikiyzllk rn olduuna
inanmadm sylemitim. Genel olarak itenlikle benimsenmiti, ama onu
hayatnn en deerli ilkesi haline getirmeye kararl bir aznlk vard (bunlar da
daha sonra greceiz). Her eye ramen, Japon toplumsal gereklii iinde bu
kavramlann gereini yerine getirmek byk zorlukla-n olan bir iti. kinci
slogan ise Japonya iin ok daha kolay gerekletirilebilir bir eydi. Doal
olarak, somut gelime de o ynde oldu. Ancak bu sloganlan benimseyenlerin
ou, birinciyle ikinci arasmda derin bir aynm olduunu dnmyor,
muhtemelen, kinciyi yerine getirmekle birincinin gerekleeceine
inanyordu.
inle bu sava bir yl iinde bitti ama Japonya iin inle sava aa yukar
devaml bir mahiyet ald. kinci Dnya Savann sonuna kadar bu durum iki
lke iin gndelik gereklik oldu. Tabii Japonya, bunun yan sra baka
savalara da girip kmaktan geri durmad.
19. yzyl sonunda Japonya kabuundan kma kararn verince, gzne ilkin
Korenin ilimesi kanlmazd. Kore zaten o gze doru uzanm bir kol gibi
duruyordu.
1870lerde Korede Kralie Min, Naip Tai Won Kun ve Kim Ok Kiun adnda
bir soylu arasnda iddetli bir dmanlk ve rekabet hkm sryordu. 1882de
gerginlik iyice trmand. Koreliler aralarnda dvrken Japon temsilcilii de
saldrya urad. lenler oldu. Sa kalanlar glkle kaabildi. Bu srada
Kralie de ini yardma armt. Japonyann Koreyi cezalandrmak zere
gnderdii asker kuvvet, karsnda inlileri buldu.
1905 ayn zamanda Korenin Japonya himayesini kabul etmek zorunda kald
yldr. Yalanan Ito Hirobumi Korede ilk vali olarak yerleti. Ito aslnda
Korenin ilhak edilmesine karyd. Ama 1909da Koreli bir an milliyetinin
suikastnda ld. Byle bir olay karsnda Japonyada Korenin ilhakndan
yana olanlar avantaj kazanm oldu ve ilhak gerekleti. iddet, ok zaman,
amaladnn kartnn gereklemesine yarar.
Gelgeldim, her eyin bir haddi var. Japonlara anayasa hazrlayan Almanlar
bunu onlar beendikleri iin yapyor, yaptka yaklayor, yakndan
tanyorlard. Ama onlar asndan bile, Anaya-saya imparatorun tanra
Amaterasunun torunu olduuna dair madde eklenmesi gereksiz ve aryd.
Ancak, Japonlar bu konuda ikna edemediler.
Rusyaya kar 1905te kazanlan zafer de artc bir ekilde kargaala yol
at. nk antlamann Rusya lehine olduuna inananlar vard. Hibiya Park
olay olarak bilinen yasad gsteri yapld. Halk polisle att. Antlama
onayland halde babakan istifa etmek zorunda kald.
Ynetim, halkm temsil, hatt rzas bile olmadan ynetiyorsa, bir eit
bakaldrmann, yneticilerden de daha milliyeti bir tavr benimsemesi
gerekir: Yneticiler millete kar ihanet iindeyse, devrilmeleri gerekir. Dou
Asyada tekrar tekrar grlm bir kalptr bu ve liberal demokrasiye
yardmc olduu sylenemez. Ayrca, ieride siyas haklar talebinin darda
emperyalist taleplerle birlikte varolabileceim de kantlar. Ama bu iki tarafn
da oynayabilecei bir oyundur; yneticiler de milliyeti duygulan liberallere
kar kullanabilirler, sk sk kullanmlardr da (Buruma, 2003: 70).
Bunlar Trkiye tarihinde olagelmi eidi eyler iin olduu gibi bugn
olanlar bakmndan da bir hayli aklayc szler. Ynlar, devletin de
dman grdn bildikleri birilerine kar tamamen zvanadan km
saldrganla gemekten korkmazlar.
Yukanda deinilen Hibiya Park olaylan da, bu tipten bir sivil ve aadan
yukanya hareketti. Baka balamlarda da deineceim, yalnz Japonyaya
zg olmayan patrisyen faizm (ya da otoriteryanizm)/pleb faizm
yzlemesinin rneklerinden biriydi.
Dnya Sava
ki sava aras
Onlann yok olmasyla ortaya kan iktidar boluunu doldurabilecek tek bir
kurum vard: ordu. Japon siyaset hayatnn bu aamasnda sivil siyaset
adamlannn kendi balanna iktidar olmalarna yetecek bir gleri yoktu.
Toplumda byle bir prestijleri de yoktu. Trkiyedeki gibi, en fazla,
hkmet olabilirlerdi.
Asker deerler btn Japon toplumunda zel arlk tad iin, Meicinin
erken evresinde yneticilik yapan kil adamlar da dnyaya ve lkelerine
ncelikle asker bir bakla bakmlard. Bunlara, nceki sayfalarda da
deinildi. Ama artk iktidann kendisi asker kurumun bizzat kendisine
kalyordu. Dolaysyla, daha nceleri eitli durumlarda ve biimlerde dile
getirilmi perspek-liflerde kayda deer bir gelime olmad, perspektiflerin
programa dntrlmesinde ise nemli admlar atld: Japonyanm doal
kaynaklan kttr; o halde, gerekli kaynaklann bulunduu yerler Japonyann
denetiminde, elinde bulunmaldr. Uzak Asya Japonyanm hegemonyas altnda
bulunmah, Batl emperyalisder buraya adm atmamaldr. Bunlan
gerekletirmek zere Japonya Asyann koruyucusu olarak ortaya
kmaldr.
Ordu iindeki kuak farkllamas baka trl sorunlar (ideolojik) ieren, daha
karmak bir durumdur. Burada tartlan, gen kuan daha atdgan ve daha
saldrgan politika talebiydi, ilgin olan da, btn yetkiler doal olarak st
rtbedekilerin elinde olduu halde, genlerin bavurduklar provokasyonlarla
aa yukar istediklerinin hepsini gerekletirmeleriydi.
Tek bir ad, hatt bir komite oluturacak kadar ad saymak pek mmkn
grnmyor. Bir nderi, hatt bir nderlii olan bir ey deil, ortak bir
hareketti. Kkleri, biraz paradoksal bir ekilde Zaigo Gmdnkai demlen rgte
uzanyordu. Paradoksal dememin nedeni bunun tam askeri bir rgt
olmamas. Sava sonrasnda, yedek askerlerin (muvazzaf olmayan subay ve
erler) sava iin, sava tavnda kalmas, sava ruhunun diri tutulmas iin
kurulmu, yle byle milyon kiiyi kapsayan bir rgdenmeydi bu. Taban
dediim gibi sivillerden (yedekler) olumakla birlikte o ruhu ayakta tutmak
iin muvazzaf subaylar ve zellikle kk rtbelileri de burada bulunuyordu.
Bir tr faist kide partisine dnt Zaigo. 1920lerde, ordu ve kyllk
kademelerinde, yava yava, an milliyeti, anti-kapitalist, anti-demokratik bir
hareket dodu ve byd. Baka olaylann da tevikiyle, 1930Iarda alev alan
ve 1941de sava balatan hareket oldu (Kennedy, 1973, 237).
Daha nce de sylediim gibi, bu siyas cinayet furyas otuzlarda balam bir
ey deildir. zellikle komnist ldrmek aa yukan bir sportif etkinlik
haline gelmid. Bugn bile bunun bittiini sylemek mmkn deildir. Geri
bu, toplumda solcu olmayan herkesin katlabildii bir spordu, onun iin
fazla dikkat de ekmiyordu. Ama milliyeti kampta da cinayet ve suikastn
sonu gelmiyordu.
Daha 1858de, henz Bakufu rejiminin son gnlerindeyken, yksek rtbeli bir
grevli ABD ile imzalanan -ve imzalanmas zorunlu olan- bir anlamada,
Amerikallara ticaret ve oturma hakk tanyan metni bylece onaylamt. ki
yl sonra bir grup samurai tarafndan ldrld, kafas klla kesildi.
Suikasts da bir st
ldrd iin daha sonra intihar etti. Bu olay, 47 Ronin hikyesinin modem
Japonyanm gnbirlik gerei haline gelmesinin ilk admlarndan biridir. '
Okumanm eceliyle ldn sylemitim - bunu baard ama ancak ciddi bir
suikast giriimini atlatabildii iin baard. Onun gibi, bir aydn ve bir iktisat
olan Hagaki Daisuke de byle bir lm tehlikesi atlatt. O anda Itagaki lse de
zgrlk hi lmeyecektir, diye haykrdn anlatan Burama, Itagakinin
yaadn ve durumunun zgrln durumundan ok daha iyi olduunu da
ekler (Burama, 2003: 42). Kurtulanlardan biri de bir baka nemli aydn olan
Fukuzava Yukiidir. Liberal gr savunan aydnlarn hi deilse suikast
giriimine uramamas vaki deildir.
Grece (belki Japon ltlerine gre demeli) liberal politikac Hara Kei
ldrld. lerici Partiden Hamagui Osai ldrld. Bundan bir yl sonra
(1931) Babakan Inukai Tsuyoi ldrld. Bunlann ou da gene Kan
Kardelii rgtnn ileridir.
1935 darbe giriiminden nce kk rtbeli bir subay byk rtbeli bir subay
ldrerek ulusal kahramanlar listesine girdi. Darbe giriimi srasnda
maliye bakan, askeri eitim genel denetmeni ve bir bakan daha ldrld.
Yanllkla kaynbiraderi ldrld iin Babakan Okada bu vartadan sa
kabildi.
Sava
Sava, Japonyaya, dnyann geri kalan birok blgesinden daha erken geldi.
Dolaysyla herkesin kinci Dnya Sava beer altar yd srerken, Japonya
1931-45 arasm savaarak geirdi. Tabi, kendinden baka, bundan sorumlu
biri yoktu.
Manurya, Japonya ile inin arasmda zaten dnem dnem parlayan sava
krkledi. ok daha dzenli hareket edebilen Japon birlikleri dank in
karsnda hep avantajlyd. Ama in de her bakmdan usuz bucakszd.
Japonlar Manuryada istedikleri sonulan elde ettiler. Baka yerlerde ilkin eit
derecede baanl olamadlar. ine kar pek inandmc bir aklamas olmayan
bu sal-chrgan sava Cemiyet-i Akvamm srekli bir eletiri konusu haline
gelince Japonya rgtten ayrld (1933). Bu olay, ierideki faisder asndan,
herkesin Japonyaya dman olduunu ya da, tabir caizse, Japonun Japondan
baka dostu olmadn kandad.
inle scak sava aralklarla alevlenerek devam ederken, Japonya, Almanya
ve talya dnda kalan btn devlederle ilikilerinde olumsuzluklar yayordu.
Bunlann hepsinin sonulan asl sava baladnda daha iyi grlecektir; ama
Birinciyi andnr bir byk sava daha padak verirse Japonyanm nerede
olaca otuzlann banda da yeterince belliydi.
SSCB ile Japonyanm ilikileri bundan iyi yrmyordu, iki lke de etkinlik
halindeydi ve birbirlerinin yapt eyleri -muhtemelen ikisi de hakl olarak-
stlerine alnyor ve tedirgin oluyorlard. Japonyanm Manuryay, ardndan
da Moolistann bir ksmn ele geirmesi Sovyeder i, Sovyetler in Sincana
ve D Moolistana sarkmas Japonyay kzdrmt. Bunun sonu da Almanya
ile Japonyanm imzalad Anti-Komintem Pakt (1936) oldu.
Burada baz tuhaflklar var - birka dzeyde. Japonlann herhangi bir yabanc
dilde bir espri yapmak istemesi zaten tuhaf; ama burada, Avrupa
alfabelerinin srasna uyma abas ok belirgin: nk bir kuatma, bir
dman emberi varsa, asl Sovyet-ler Birlii orada bulunmal.
Bulunmamasnn nedeni de herhalde harflerinin bu sraya uymamas. O yok,
ama Dutch diye sfat hali sylenerek Hollanda dahil edilmi. Bunu,
Japonyanm Endonezyada gz olmasyla aklayabilir miyiz?
Byle bir konunun baz biimsel yanlan da olabilir, tabii. Japonya yanm saat
nce sava ilannda bulunsa ve yle yapsa baskn, ne olabilir? Pearl
Harbor dakilerin alarma gemesine frsat doar m? Ya da Haber
vermitim, iddias ciddiye alnabilir mi?
Ama Pearl Harbor dan sonra insanlk Pearl Harbor u tek bana hatrlanacak
bir insanlk suu olmaktan kanp normalletirmek iin epey aba harcad.
Japonlar Pan-Asyallk gibi kamuflajlara girmilerdi; byle trl trl
kamuflaj bulunabiliyor. Elimizde gittike daha hzl aralar olduka, baskn
dediimiz taktii ortadan kaldrmak, kullanlmaz hale getirmek, ok zor.
Herhalde Baskn basanndr, deyip bu avantaj kullanacak, sonra da buna
niin bavurduunu aklamak zere birtakm ulvi amalardan sz edecek ok
lke veya rgt kacaktr. lkelerden baka, gnmzn genellikle terrist
diye anlan rgderi bunu temel yntem olarak benimsemi drmdalar.
Japonyanm Pearl Harbor gibi bir olayn aybndan arnmak iin bulduu
ABCD emberi kendine ilikin, kendisine ynelik bir tehdit ve tehlike
olduunu iddia eden bir teoriydi. Bu kendine ynelik, kendini savunma
mantna dayanan aklamay yukarda gzden geirdik ve gereklii pek iyi
yanstmadn grdk. Bunun yannda bir de daha zgecil olduunu
syleyebileceimiz Pan-Asya aklamas var ki, Asyamn mazlum
halklarn Avrupa emperyalizminden kurtarma amacn ieriyordu. imdi bir
de bunun ne kadar su gtrr bir aklama olduuna bakalm.
Bir zaman Gandhi gibi bir nderin bile Japonyann bu beyaz adam dman
retoriinden etkilendiini biliyoruz. Ama bunu, gerekten onlara gvenmekten
ok, Britanyadan kurtulma uranda bir ara gibi kullanmak istedii de
sylenebilir. Benzer ekilde, Aung San Suu Kyinin babas, anti-emperyalist
Aung San da bir sre Japonya ile bir eit ibirlii denemi, ama ksa srede
bundan vazgeerek Japonlara kar dnmt. Sonuta, Bengalli haydut Bihari
Bose gibi yarm akll ve eli kanl fanatikler dnda Japonyann bu zgrlk
melei rolne inanan pek olmamt.
Bata Kore, baz ayaklanma giriimleri oldu (1919) ve kanl biimde bastrld.
ok yerde, byle bir giriimin de u veremeyecei kadar sert bask rejimleri
kuruldu (rnein Endonezyada). Baz yerlerde yerli kukla rejimlerle ibirlii
yapld. Janet Hun-ter a gre, Her yerde Japon politikasna yn veren tek bir
belirleyici dnce vard: Japonyann sava abasna bir lkenin ne kadar
siyas ve ekonomik destek verebilecei kaygs (Hunter, 1984 59).
Japonya Nanjingi 1937de ele geirmiti. Buras yle on yllk bir sredir
milliyeti inin bakenti olduu iin, ele geirilmesi de nemli bir olayd.
General Matsui insanlann da, binalann da, yok edilmesi emrini verdi (ama olay
sonulanna vannca istifa etti, salanm kaztp kei oldu. Mahkemesinde olay
ulusal utan olarak mahkm etti ve buna ramen idam edildi!): Bunun
zerine korkun bir kym gerekletirildi. inliler, ou sivil ve her yatan,
her cinsten insan olmak zere, 300.000 kiinin yok edildiini sylyorlar.
Japonlar da, bunun 100.000den az olduunu iddia edemiyorlar. Kentin
binalannn da te bir kadan yerle bir edildi. Irza geme olaylannn haddi
hesab yok. Kym ve ykm evredeki ky ve kasabalara da yayld. Btn bu
vahetin uygulanmasn gerektiren elle tutulur bir neden de yoktu.
1950ye kadar Amerikan igali epey bir i baard. Yeni, bu sefer demokratik
bir anayasa yazld. Amerikallar Japonyann bir daha ordu kurmasn
istemiyorlard. Bunu da anayasaya koydular. Yoida, silhlanmann komular
yeniden rktmesi gibi etkenleri de dnerek, o zaman iin bunlara itiraz
etmediini yazyor. Yeni anayasa kadnlara da oy hakk veriyor, Komnist
Partinin yasallamasna imkn tanyordu. Din zgrlk de saland.
Bunlann yan sra sava sululan yargland, bazlan idama varan cezalara
arptmld. iki sava arasnn btn an milliyeti rgtleri kapatlrken,
brokrasi ve hatt medyada da byle kiilere kar bir temizlik uyguland.
Bundan nce, iki eli pantolonunun arka ceplerinde duran iriyan MacArthur un
karsnda, mini mini, hazrol konumundaki Hirohito fotoraf yaymlanmt.
Burada Hirohito Tann olacaksa, MacArthur ne olmalyd?
Ama alt ay kadar bir sre sonra haber ok baka bir biim ald. Bu kadar
yaygn duyulup bu kadar sansasyon yaratnca, baz gece kulplerinde yeni
bir strip-tease tarznn balamasna yol am. Sexual harassment sz
Japoncada seki-haraya dnm. Bunun, Ieyasunun 1600de kazand
Sekigahara Sava ile bir ilgisinin kurulup kurulmadm bilmiyorum.
Sahneye sekreter klnda bir kadnla patron klkl bir adam kyor, kaml
sopal, sado-mazohist motifler kullanan bir gsteri sahneleniyormu!
Din ideoloji
yle kitab, kural, retisi olan bir ey deildir. Kami denilen ok sayda
ruhlara veya tanrlara inanlr. mparatorun byk annesi Amaterasu da
bunlann belki en bydr.
Bir zaman sonra Japon Budizminin iinde baz yorum ve anlay farklar kt.
Heian dneminde (yani 9. ve 12. yzyllar arasmda) Budizmin Tendai ve
ingon kollan olutu. Tendainin kurucusu Saio (767-822), ingonunki ise
Kukai (774-835) idi. kisi de ine gidip orada dncelerini gelitirmilerdi.
zetle sylersek (ve zede sylemek gerekiyor), Tendaiye gre varoluun
tek bir birlii vard, ama tek doru din diye bir eyden sz edilemezdi.
Bodhisattvanm retisine gre bakalann severek yaayabilen kii ruhunu
kurtarabilir, aynca btn varlklar da byle bir selmete ulaabilirdi (ve Craig,
vd. 2008 102). Bu da epey iyimser ve ii oluruna brakan bir yorumdu. Buna
karlk Kukai kurtuluun bu dnyada mmkn ve bireyin abasna (bir
lde) bal olduunu savunarak biraz daha talepkr davranyordu.
Japon adalar her zaman belirli bir izolasyon ortam yaratt iin, Japon
Budizmi de, ktadan gelmi olmakla birlikte, zamanla daha az ktali ve daha
ok Japonyal bir karakter edindi. rnein Japon feodalizminin, soya, rtbeye
nem verme gibi temel eilimleri, Japon Budizmini de bu ynde etkdedi.
Konfys
Zen-Budizm
12. yzylda Japonyaya giren Zenin orada bir yzyl sonraki byk stad
Dog, Zenin Sato kolunu (en yaygn olan) kurdu. Dogen kendi satorisini
yle anlatyor: Sadece, dikey burnumun zerinde gzlerimin yatay
olduunun bilincine vardm... Zende esrarengiz hibir ey yoktur. Zaman
doal ekilde akar gider, gne doudan doar ve ay batda batar.
Byle bir eitim phesiz bir rahip iin olabilecei kadar bir sava iin de
deerli bir eitimdi. Bu nedenle Japon savalar Zeni kendi kltleri haline
getirdiler. nsann, dnyann Japonyadan baka herhangi bir yerinde,
mistisizmin o nihai yaantsnn dln tatmadan mistisizmin tekniklerini
kullandm ve bunlann tek tek arpmaya hazrlanan savalar tarafndan
renildiini grmesi herhalde mmkn deildir (Benedict, 1989: 241).
Askeri snf toplumun van, you, her eyi olunca, bu gibi felsefeler, etik
kodlan vb. de ncelikle onlar tarafndan temellk ediliyor. Muhtemelen
topluma, ancak onlann vurduu damgay tayarak ulayor.
Yllar nce Londrada bir Japon filmi seyretmitim: Itami adnda bir
ynetmenin ektii Tampopo adnda bir film. lgin bir filmdi. Yapm yl
1986ym.
Itami Honuda, Osaka yaknlarnda eski bir kale kentidir; 19. yzylda bir saki
retim merkezi haline gelmitir. Bizim ynetmen herhalde bural olmal diye
dnyorum. Hakknda bildiim epey az. Harakiri yaptn iitmi ve
sarslmtm: Tandm en mizah Japon da m harakiri yapyor? Ama, hayr,
hikye byle deilmi. Juzo Itaminin son (ve nc) filminin ad Minbo
Kadn; yakuza, yani Japon gangsterlerinin gene komik biimde anlatld,
hicvedildii bir film. Bunun tarihi 1992. Gsterime girmesinden ksa bir sre
sonra Itami bir yakuza tarafndan baklanarak ldrlm.
Daimyo kyllerden vergi topluyor, bunun bir ksmn (epey nemli bir ksm)
samurai kitlesine datyordu. Samurai kastn doyurma zorunluluu, kyl
zerindeki vergi ykn de iyice artrmt.
Bunlar, belirli bir kastn tekiler zerinde mutlak bir hegemonya kurmasn
salayan son derece somut, maddi mekanizmalar. Bana terbiyesizlik etti,
diye uzun boylu soruturmaya gerek kalmadan kafanz kesecek biri
karsnda, bizim kltrmzde de eksik olmayan deyimle, boynunuz kldan
ince olacaktr elbette. Ama bu gibi maddi mekanizmalarn varolduu bir
toplumda, bu gibi hegemonyalarn manevi aklamalar veya onun
meruluunu pekitirecek her trden simgeler de eksik deildir. Japon
toplumu gibi, dine, metafizik derinliklere fazla yz vermeyen, dnyevi ve
pragmatik bir toplumda, savalk, btn olumlu deerlerin toplam
oluyordu zaten. Deindiim simgelerden birini biraz aaym: Yalnz
soylularn ve sava kastn soyad olabdiyor-du; baka bir syleyile, yalnz
onlann bir soyunun olmasnn anlam vard. Bu uygulama, szgelii in
geleneklerine hi benzemez. inin nfusu imdilerde bir milyara dayand,
ama bildiim kadanyla, toplam soyad says be yz amaz! Bunun nedeni,
koca in toplumunun temelde klanlara dayanan rgtlenmesidir. Sz konusu
soyadlan klanlardan gelir ve ayn soyadn tayan yz binlerce kii en azndan
simgesel olarak kenderini tekilerle hsm sayar. Ayn yrede ayn soyadnn
younlamas normaldir, ama baz klan yeleri uzaklara da tamm olabilir.
Soyad, kimin kiminle soyda olduunun iaretidir. Bunun Japonyadan fark
yeterince belirgin.
Japon sava, gene btn feodal (kapitalizm ncesi tanmsal toplumlar diye
genelletirebiliriz belki) toplumlarda olduu gibi, son derece sk manevi
balarla, lorduna bahdr. Lord, burada, daimyo denilen, toprak sahibi
ile vali kanm bir adam anlamna gelir. Japonyanm daha erken
dnemlerinde OsmanlInn mir toprak dzenini andran kamusal mlkiyet
geer-liydi. Ama merkez ynetim bu dzeni srdrmekte baansz kalnca,
yerel yneticiler zel mlkiyete doru nemli admlar attlar. Ancak, ademi
merkeziyetin en fazla egemen olduu dnemlerde bile danyonun hi deilse
kt zerinde merkez otoriteye (oguna) ball devam etti.
imdi, btn bu gelgitler olurken, znde fazla deiim gstermeyen bir iliki
vardr: daimyo-samurai ilikisi. Japonyanm bamllklar/ykmllkler
sistemini deride ok daha ayrntl bir ekilde gzden geireceiz. Ama
deindiim bu iliki, o sistemler iinde en hayati yere sahip olmu, dolaysyla
o kkenden treyen etkiler btn topluma da bir biimde yaydmtr.
Yabanclarla sava asgaride olunca askeri ura da ieri ynelmiti. Ama nce
Yoritomonun kurduu ogunluk, soma Tokugavamn mmkn kdd uzun
merkez dzen ve bar dnemlerinde, samu-rainin ifte kllarn recei
fazla somut hedef kalmyordu. Feodal snf her zaman sava idman yapar,
avlanmas bile militarist bir spor klna girer. Ama srekli idmann da bir
haddi olmal.
Asl sinsi darbe, dzenin en fazla horlad tccar snfndan geldi. Japon
ekonomisi bir para ekonomisine doru evrilirken (bu da, feodalizm ne kadar
sk olursa olsun, nlenemeyen bir yn-semdir) tccarlar, tefecilik ilerine de
el atarak zenginlemilerdi. Ancak ne kadar zengin olurlarsa olsunlar, tccar
snfndan olduklar srece toplumda sayg grmyor, stat kazanamyorlard.
Bu aamalarda samurai kastndan bililerinin tefecilik gibi ilere girip
girmedii ok kesin olmamakla birlikte muhtemel de deil. Ama silhl ve
itibarl snfla paral ve itibarsz snf arasnda daha ok evlilik kurumunu ara
olarak kullanan yaknlamalar bagster-di ve hzla yayld. Tccarlar tefecilik
yoluyla topraa sahip olmaya, bu topraklan kyllere kiralayp bundan da
aynca kazanmaya balamlard. imdi bu kazanlarla yaplacak i samurai
aileleriyle evlilik ilikisine girmekti.
Bu symbiosis biiminde zayf olan taraf, btn para gcne ramen, gene de
tccar kastyd. nk olanca toplumsal prestij, samurainin arkasndayd.
Byle ilikilere girmekle o para iin bir iki basamak inmi saylabilirdi. Kzn
veya olunu samurai ailesine sokmay baaran tccar ise kesinlikle
trmanmt.
Tccar snfnn daha zengin olmas, para ile prestij arasmda daha dengeli bir
iliki kurabilirdi. Ama ticari sermaye birikimi belirli, snrl byklklerin,
snrl niceliklerin tesine geemedi. Bunun ok ak bir nedeni vardr:
Japonyanm izolasyon politikas. Toplumun kaplarnn dnyaya
kapanmasndan zarar grecei kesin olan snf tccarlard. Byle bir
politikann uzun vadede toplumun tamam iin zararl olmas gerektiini
savunabiliriz; bu dorudur. Ama savalarn, zanaatkarlarn ve kyllerin
zarar dolaylyd - ksa vadede baz avantajlar dahi kazanm olabilirler.
Tccarlar ise her vadede ve dorudan doruya zararl kyordu. Etkinlikleri
kesinlikle i pazarla snrl kalnca birikimlerinin hem sresi uzad, hem de
nicelii snrland.
Dolaysyla, grece en paral snf haline gelseler de, bamsz snfsal bir
konum kazanamadlar. Bu da onlar samurai ile symbiosis ilikisine itti.
Bylece, Japonyanm gelime dinamii, Avrupadakin-den hayli farkl bir
biim ald. Avrupada (Batda) her yerde, glenen bir orta snfn toprak
sahibi-asker snfla, aristokrasiyle, rekabete, kar elikisine, baz durumlarda
silhl devrim harekederine yol aan bir mcadeleye girdiini gryoruz.
Mcadele edecek kadar gl olmayan burjuvaziler, Almanyada olduu gibi,
asker snfn modernizasyonda ncln kabul edebiliyordu, ngiltere,
Amerika ve Fransada ise kendi yolunu kendi ayordu. Ama Almanyada da,
gsz olsun, ayn bir burjuva snf ve onun kendine zg dnceleri ve
talepleri vard. Bu snf aristokrasiye ve onun mudakiyeti kltrne, ne kadar
clz olursa olsun, bir direni gsterebiliyordu. Japonyada byle bir ey iin
vard demek zordur. Tccar snfnn kayda deer kesimi asker snf iinde
zmlenmiti; ok clz da olsa, asker snfn dnda herhangi bir talep dile
getirecek herhangi bir kimse yoktu. Onun iin Japon modernizasyonunun,
orta snf diyebileceimiz bir toplumsal kesimin katksndan tamamen
bamsz bir ekilde gerekletiini syleyebiliriz.
Yani samurai snf toplu bir harekete gemi, toplumda bir dnm
balatm. Bunun sonucunda ve ok uzun bir sre gemeden- samurai snf
ortadan kalkm.
Bu ikinci paradoks da tuhaf bir ey deil mi? Tarihte ok benzeri var m byle
bir olayn?
Belki bu iki paradoksu st ste koyarak bakarsak, olayn btn bir paradoks
olmaktan kyor. Aslnda, 1868i izleyen, ou bir hayli dramatik, olaylan ve
giriimleri bir arada ele aldmz zaman, bu ak bize iin bandan beri
mthi bir plan olduu ve bunun ok disiplinli bir gidi iinde yrrle
konduu grnmn de verebdir. Bunun byle olduu kansnda deilim.
Janet Hunter de ayn eyi sylyor:
Bence de, sre bir kere balam, baladktan sonra da kendi gereklerini
dayatmaya koyulmutu. Gidi, bana, arabacnn adara hkim olduu ded,
adarn arabay ve arabacy ekip gtrd bir gidii dndryor. Ama
bunun bsbtn babo bir gidi olduunu da sylemek istemiyorum.
Arabac gerekli -ve kritik-anlarda dizgini tam da gerektii gibi kasma veya
gevetme becerisini gsteriyordu. Japon modernizasyonunun biraz deiik
anlamda artc yan da budur: Bu ustal nereden, nasl renmilerdi?
Buna da Ruth Benedictin varolanlar arasmda daha inandrc bir cevap
verdii, daha dorusu, cevabn bulunabilecei yn daha iyi gsterdii
kansndaym: [Meici dneminin devlet adamlar] grevlerini ideolojik bir
devrim gibi hi grmediler. Bir i olarak ele aldlar. Tanmladklar hedef,
Japonyay ciddiye alnmas gereken bir lke haline getirmekti. konoklast
filan deillerdi. Feodal snf alaltmak, yoksullatrmak gibi bir ie
girimediler. Byk nimetler sunarak rejimin hizmetine ekmeyi tercih ettiler
(Benedict, 1989: 79).
deoloji aslnda var, ama geri planda, rtk. Bat dman Yo-idanm
Baty yenmek iin Baty zme tutkusu gibi, derinde bir yerde duruyor.
Japon disiplini, amaca ulaana kadar onu byle gizli tutmaya yatkn.
Belli ki, ama, kitlelerin ayaklanmas anlamnda popler bir devrim deildi,
ama popler honutsuzluk da yaygn, meru ve ok zaman aka ortadayd:
ktidann el deitirmesinde rol alanlar 1868den nce de, yllar sonra da, bu
honutsuzluktan kendi adlanna yararlanmaya kalkmadlar. Devrim olsun, onu
izleyen dnmler olsun, kk bir sekinler grubu tarafndan
gerekletirildi (Hunter, 1990: 10).
Dar kadro, yapt ey neyse, onu daha uyumlu bir biimde yapabilir, bu
nedenle de baarl olur. Sz konusu dar kadro militarist bir Japonya
yaratma iini byk bir baaryla gerekletirdi.
Ama yalan geldi, ldler. Dediim gibi, bir vrisleri yoktu. Kim olabilirdi
bu vris? Arzasz ileyen bir parlamenter rejim kursalar, rejimin yerine
oturmu mekanizmalan onlann lmnden sonra da dzeni devam ettirirdi.
Ama byle bir ey istememi, kurmamlard. Bir orta snf olumaya
balamt, ama bunun yeleri, Japonyay baanya tayacak byk ordunun,
iadam snfnn erleriydi. Baka bir ey grecek, yapacak durumda
dedlerdi. Ynetim deneyimi edinmi bir siyas snf da yoktu.
Kim vard? Tabii ordu vard. Ordunun da Genronn gerek vrisi olup
olmad tartlr. Bu sfat hak ettiini gsteren birok zellik gsterilebilir.
Ama oralara hi gelmeden, gerekten rgtl tek g olduunu syleyince,
tartma zaten sonulanr. Yz-yllann gelenei ve yaps ortada: kutsal
imparator ve onun adna yetki kullanan ogun, sonra da Genro. Bunlar ikisi de
imdi ortadan kalkmsa, birinin gelip bu boluu doldurmas gerekiyor. O
birinin kim olaca d belli.
Bu, dediim gibi, somut yasayla askerlere tannan ok nemli bir ayrcalk.
Ama byle yasada, falan maddede yazl olmakszn, ordu zaten toplumda en
prestijli kurumdu ve byle olmasnn gerei hakknda son derece geni bir
toplumsal konsenss hkm sryordu. Bunlara ramen, komutanlar zaman
zaman yasa maddelerini anlattm biimde kullanmaktan da geri durmadlar.
Genel dumma bylece egemen olan ordu, Genrodan devrald iktidan Genro
kadar baanlbir biimde kullanabildi mi? 1945, bu sorunun cevabm veriyor.
Bu iktidann rettii sonu 1945 olduysa, bir baardan sz etmek samalar.
Ayrca, yenilgiyi atom bombas gibi biraz anz grnen bir etkene balamak
da doru bir aklama deildir. Japonya, bu bombalardan nce yenilmiti. Kr
bir inatla direniini srdrebilirdi. Ama sonunda gene yenilirdi, zaten olan
olmutu.
Son olarak, ordu iinde yaattktan hayat tarz stne de birka cmle
ekleyeyim. Bu, dolayl olarak gen subaylar konusuyla da ilgili saylabilir.
Ama tepedeki generallerin de elbette bddii ve tevik ettii bir eydi.
Bu noktada, blmn banda szn ettiim Ruth Benedicte dnp bir daha
bakalm.
Ama tabii her ey bu kadar basit deil. Japon ordusu pek tutsak almyor, tutsak
olacaklar ldrmeyi tercih ediyordu (bir baka kabark sava suu). Kendi
askerlerine de tutsak olmaktansa lmelerini sylyordu. Yarallara bakmak
deti de gelimemiti. Geri ekilirken kendi yarallarm vurup gidiyorlard.
Ar milliyeti Kodohann nderi General Araki Bizim ordumuzda ricat ve
teslim olma yoktur, diyordu: Yabanc askerler iin ellerinden geleni
yaptktan sonra teslim olmak kabul edilir bir davrantr. Ama bizim
geleneksel Buidomuza gre kamak ve teslim olmak en byk utan
demektir ve bir Japon askerine yakmaz (Huntington, 1981: 129).
Temel iliki, aile iinde oland. Bu, toplumda eitli yerler dolduran
insanlann birbirleriyle kuracaklan ilikilere de k tutuyor, yol gsteriyordu.
Ataerkil Japon toplumunda aile tabii babann evresinde rgdenir. Ama
bundan te, erkek cinsinin mudak bir ncelii vardr. Birok bakmdan
simgesel olan banyo ritelin-de ilkin baba ykanr - ama onun terk ettii
tekneye, havuza, neyse ona (nk herkes ayn suda ykanyor), babadan soma
da anne girmez. Hayr, erkek ocuk(lar)dan sonradr sras. En son da, kz
ocuklar.
Ruth Benedictin bu on, gimu, giri ilikileri hakknda kard ema 457.
sayfadadr (Benedict, 1989).
Not: On alnan btn bu kimseler alan insann on cin'i, yani on-kii"si olur.
ok yakn olmayan, amca, hala, yeen, kuzen gibilerine kar devler. Bunlar,
onlardan alnm bir on iin deil, ortak atalardan ileri gelen borlardr.
2. insann kendi adna kar giri. Bu, d/e Chrenin Japon biimidir. [Onur"
veya izzet-i nefis" diyebiliriz]
Benedict anlatyor:
dn para alan bir kii, bundan bir kuaklk zaman ncesinde, Zamannda
geri deyemezsem herkesin alay konusu olmaya razym, derdi, allm bir
eydi bu. deyemezse, gerekten de alay konusu olmazd; Japonyada byle
sulularn halka sergilendii boyunduruklar hi olmad. Ama borlar yeni yl
ncesinde temizlenmelidir; yeni yl gelmi ve para denememise, borlu
adn almak iin intihar edebilirdi. Her ylba gecesi hl byle bir dizi
intihar olur (Benedict, 1989: 151).
Grld gibi, adamlar baz eyleri gerekten ciddiye alyor. Demek ki bizim
ek-senet mafyalar Japonyada isiz kalrd.
Her trl profesyonel batlanma insann adna kar girisi-ni devreye sokar...
rnein, okullarnda kan (ve onlarn sorumlusu olmad) yangn, her
okulda asl olan imparatorun resmine zarar verdii iin intihar eden
baretmenlerin uzun bir listesi vardr... Trende imparator fermanlarndan
birini, rnein eitim stne ya da askerler ve denizcilere hitap edeni okurken
dili dolap kelimeyi yanl telaffuz ettii iin intihar ederek adn temizleyen
kiilerin hikyeleri de nldr... (Benedict, 1989,151)
Oluna bilmeden imparatorun adn takt iin (bu ad yksek sesle telaffuz
edilmezmi hi) olunu ve kendini ldren adam, imparatorun cenaze
treninde karsyla birlikte seppuku yapan devlet adamn grmtk.
Birini ldrmeye karar veren kii iin, bunu hemen gidip yapmak ok zor olsa
da, bu ii dolambal bir ekilde yapmak zere kafa yormak yanl tutumdur.
nsann yrei yumuayabilir, frsat karabilir, sonunda baarsz olunur.
Samurai Yolu, hemen davranmay gerektirir, hi oyalanmadan dalmaldr.
Lord Katsuigenin genliinde, babas Lord Naoige ona nasihat etti. Kafa
kesmeyi talim etmek iin, lme mahkm birilerini en idam et. imdi bat
kapsnn olduu yerde on adam sraya dizdiler; Katsuige teker teker hepsinin
kafasn uurarak dokuzuncuya kadar geldi. Onuncunun gen ve salkl biri
olduunu grnce Artk kesmekten yoruldum. Bu adamn hayatn
balyorum, dedi. Adamn hayat kurtuldu.
Geen yl kafa uurmakta kendimi denemek iin Kase idam yerine gittim. ok
gzel bir duygu olduunu grdm. Bunun insana kt geleceini dnmek
korkaklktr. '
Elli kafa uurmu bir adam bir gn dedi ki, Kellesine gre, bazen bir gvde
bile sana direnebilir. Sadece kelle kesiyorsan, balangta hi direni olmaz,
rahat rahat kesersin. Ama drde, bee gelince bir diren hissetmeye
balarsn...
Mori Monbei diye birinin olu eve yaral geliyor. Dmann ne yaptn?
Kestim. Sonra anlayamadm bir nedenle baba oluna seppuku yapmas
gerektiini sylyor. Bakasnn eliyle leceine, babann eliyle l diyor ve
oluna kaiaku yapyor (yani kafasn kesiyor! Baba efkati!).
Lord Somann evinde yangn km, cayr cayr yanyor. Dan-da Lord
adamlanna anlatyor: Eya falan nemli deil, yenisi alnr, diyor, ama evde
aile eceresi vard, ok deerliydi. Ona zldm. Samurailerinden biri, Ben
alnm, diyor. Bu yangnda -karamazsm, diyorlar. Hi efendinin iine
yaramamtm, belki imdi yararm, deyip kendini alevlerin iine atyor - ama
geri gelmiyor. Yangn snnce yank cesedini yzst yatm buluyorlar.
Cesedi evirince bakyorlar ki kendi kamn yarm ve ecereyi oraya koymu.
ecere sapasalam kyor.
Her gn, zihnen ve bedenen huzur iindeyken, insan oturup tefekkre dalmal,
oklarla delinmenin, tfek, mzrak ve klla yaralanmann, dalgalar tarafndan
srklenmenin, byk bir atein iine atdmamn, yldrm arpmasnn,
depremde lmenin, yzlerce metrelik bir uurumdan dmenin, hastalktan
veya efendisinin lmne karlk seppuku yaparak lmenin nasl eyler
olduunu dnmelidir. Ve eksiksiz her gn insan ldn dnmelidir.
Dediim gibi, yer snrllndan, birbirinin byk lde tekrar olacak bir
ym kelle kesme veya karn demeyi buraya almadm. Ama bu ksa kitapta
bunca kanl olayn yaratt younluk da bal bana bir etken (Yamamoto,
1992).
nazo Nitobe, 19. yzyl sonlarnda Japonyada dodu. Babas bir samurai
soyundan geliyordu. niversitede tanm okudu ve bu srada Hristiyan
inanlarm da benimsedi. Amerikada uzun zaman yaad, bir Amerikal
kadnla evlendi. ktisat da okudu. ok kitap yazd. Bir ara, Cemiyet-i Akvamda
alt. 1933te Japonyada ld.
Kitaba o da, Samurai ile kiraz iei arasmda ba kurarak balam. Yzlerce
yllk bir asker gelenekten szlm bir kltr olduunu, Budizmden ve
intodan yararlandn sylyor. Bunun, bireyin ahlk (moral) bilincinden
ok, ulusal bilincini ne kardn sylemesi ilgin. Bu arada sk sk rk
kelimesi de geiyor, ama zamann rk teorilerine zg deil, gevek bir
kullanmla (Nitobe, 2009:8,9). Japon, Konfysn kendisine verdii dersi,
daha nceden, kendi rk igdsyle biliyormu.
Tipik bir samurai bir bilgini kitap kokan bir amura benzetir. Bir bakas
yenmeden nce tekrar tekrar halanmas gereken kt kokulu bir sebzeyle
karlatrr renimi. Az okumu bir adam bilgi bir koku verir, ok
okuyansa ok fazla koku karr; ikisi de ok sevimsizdir...
Buido bilgi olarak bilgiyi kmser. Bilgi bir ama olmamal, bilgelik
edinmenin arac olmaldr (Nitobe, 2009: 11). Bunlar, faist ve faizan
ideolojilerin azlarndan drmedii argmanlardr. Ama Nitobe bunlar
erdeme evirmeye alr:
Sadakat blmnde daha nce grdmz her trl efendi iin kendim
feda biimi onaylanyor ve yceltiliyor. Samurai kadnnn da ayn ekilde
ocuklarn feda etmesi gerektii syleniyor. Gerekli durumda samurai kendi
kann dkerek (lerek, yani) iinin drstln efendisine anlatrm.
Samurainin yetimesi faslnda gene bilgiye geliyoruz:
Entelektel yetimesinde en byk yeri felsefe ile edebiyat kaplar, ama bunlar
incelerken bile, nesnel doruyu aramaz - edebiyat vakit geirmek iin,
felsefeyi de, asker veya siyas bir sorunu aklamak deilse, karakter
oluumuna pratik fayda salayan bir ara olarak okur (Nitobe, 2009: 65).
Bir gencin bir kza vurulduu ve onun da buna ayn cokuyla karlk verdii
sk sk grlmtr. Ama kz, onun bu tutkusunun ona grevlerini
unutturduunu grnce, bedenine zarar verip irkinletirerek ekiciliine son
vermek ister.
mparatorun rol
Bu konunun nasl gelitii stne daha ileriye gemeden, bir iki noktay
vurgulamak istiyorum. Sava dediimiz eyin lmek ve ldrmek stne
bir i olduunu biliyoruz. Bir silhn nasl kullanlaca, belirli koullarda
nasl yol alnaca gibi konulann askerlii renenlere aktanlmas glk
karabilir, ama lmemek istiyorsan, ldreceksin! dersini ortann altnda
zeks olanlara anlatmann dahi bir gl yoktur, nk bu zaten insan
biyolojisinde yazl bir bilgidir.
Japon geleneksel kltrnde lmenin de, ldrmenin de, gnlk hayada biraz
fazla ili dl olduunu buraya kadarki sayfalarda yeterince grdk.
Modernizasyonla birlikte ortaya kan siyas cinayet patlamas stnde
durduk; intihann ne kadar olaanla-tnldn da gzden geirdik. Tokkotai
grevini stlenen insanlardan, imdi, bunlann ikisini ayn anda yapmalan
isteniyor. Eer askerliin temel -ve basit- dersi, lmemek istiyorsan,
ldreceksin, idiyse, belki ilk bakta anlalmyor ama, oradan buraya
kocaman bir adm atld. imdi lmeyi iste, deniyor. Onlardan daha ok
ldrmek iin lmek iste! Birincide, belirleyici nokta, lmek istememekti.
Canm kurtarmak iin -zorunluluk sonucu- ldryordum. Burada denge br
tarafa kayyor, birincil olan ldrmek; o kadar ki, bunu yapabilmek iin
kendimi ldrmeyi de gze alyorum.
len toplam pilot says: 3.843 Deniz pilotlar, toplam lm: 2.514
Ama bunlar toplam lenlerin saylan olduu iin intihar edenlerin tam saysn
bilmiyoruz. Gene de, lme girisinin daha ok sivil kkenliler zerinde olduu
anlalyor.
Emiko Ohnuki-Tiemey, bunun Japonya iinde de, dnda da, iyi incelenmemi
bir konu olduunu anlatyor. Birka vesileyle, savata askere giden, bir zaman
sonra Tokkotai olmaya raz gelen ve bir daha geri gelmeyen birok gen
insann ailelerine ve arka-dalanna yazdklan mektuplan ele geirmi, bunlan
okumu ve ok etkilenmi olduu anlalyor. Gidip lenler, yirmi yalann-da,
keskin entelektel meraklan ve saygdeer entelektel birikimi olan insanlar.
Bazlan Marksist. Okuduklan kitaplann listelerini karm. Bunlar da ok
etkileyici. Yani, byle bir durumda akla gelebilecek, genlik heyecan, abur
cubur milliyeti duygularla verilmi dncesiz karar filan diyecek durumda
deiliz. Daha dorusu, tabii ki, Enine boyuna dnp en doru karan
vermi, diyecek halimiz yok; elbette ki genlik, elbette ki o ylla-nn Japon
yurtseverliinin etkisinde acele verilmi karar; ama bunlar yle bokafa oluk
ocuk deil. rnein muvazzaf subaylardan nefret ediyorlar; setikleri
eylemi de hi yceltmiyorlar. Tersine, gereksiz bir ie itildiklerinin, onlan
buraya itenlerinse ayn yoldan gerteye hi niyetli olmadklannm ok
farkndalar. Hi hamas edebiyat yapmyorlar.
Peki, neden yleyse? demek geliyor, insann iinden. Akl erdirmek zor. O
yllann yurtseverlik atmosferini deifre etmek de zor. Ciddi bir biimde
itildikleri belli. Bu iin tekme-tokat yapld durumlar da olmu. Yazarn
ncelikle verdii rneklerde byle yaln bir kaba kuvvet zorlamas yok, ama
btn bu on, gimu, giri sistemleriyle gl bir maniplasyon yapld, bir
manevi bask uyguland seziliyor. Hatt bu sivil genlerin, nefret ettikleri
muvazzaflara, te, biziz Japon yurtseverleri! Siz deilsiniz! deme slplar
olabilir. te yandan, bu intihar ii, savan Japonya aleyhine dnd ve sonun
yaklat zamanlarda balam. Onun verdii umutsuz ruh halinin de
muhtemelen pay vardr.
Japon zihninde kiraz iei teden beri hayatn geiciliini ve ayn zamanda
gzelliin geiciliini simgeler. nk ok dayankl ve uzun mrl bir iek
deildir. Simge olma potansiyelim tayan btn nesneler insana birden fazla
ey antnr. rnein, ayn kiraz ieinin kadn gzelliini simgelemesi de
pekala mmkndr ve mutlaka byle balamlarda kullanlmtr. Ama ok
gzel, parlak renkleriyle aan bu iekler ksa zamanda yaprak yaprak
dklr, bu dklen yapraklar da geicii ve lm anlatmak iin elverili
bir simge olur. Pek ok iirde, kiraz iei, savata len askerleri temsil
etmitir, nk konumu, kalabalk bir yok olmay anlatmaya da uygundur.
Burada bir parantez aarak, militarizmin kiraz iei gibi estetik elerden
toptan kaman versiyonlanna alk olduum iin, Japonlann klie de olsa bu
tr bir imgeden yararlanmay akl etmelerini beendiimi syleyeyim.
Bu gen insanlan byle lme yollamann asker bir anlam var myd? lk
soru bu. Szn ettiim karar sahiplerinin ilke, kural, insanlk deeri gibi
kavramlarla bir yaknlk kurmaktan bilinli bir ekilde kandklarn grdk.
Onun iin ilkin bu iin askeri anlam olup olmadn soruyorum, ama teki
konulara da geleceim.
Ne var ki, emirleri verenler, dnyaya, hayata, insana byle bir adan bakma
alkanln elde etmi kiiler deildi. yi yetimi insan beyninin bu dnyada
en paha biilmez deer olduunu anlamalarna imkn yoktu.
Millet son analizde somut bir topluluk. Hepsini bir arada grmek, tanmak
mmkn olmad iin bir soyutlama gibi grnebilir, ama deil: u kadar
insan, onun ad u, bununki bu, ii de bu... Milliyetilik ise her anlamda soyut
bir ey. ok zaman, milletin somut yesi, milliyetinin kafasndaki soyut
milliyeti dnceye pek yakmaz, onun gerisindedir, dndadr, bir eyleri
bozuktur. Sonu olarak, o soyut millet fikri iin, byle birtakm somut
adamlarn feda edilmesinden bir ey kmaz. Aslnda yalnz milliyetilik deil,
btn byk davalar byle balar ve byle balayan bir eyin bitebilecei
yerde biter. Yani soyut ideal, somut insanln vicdan snrlarm zorlayan
byk eylemlere, kahramanlklara, fedakrlklara kalktka, ycelttii o
toplulua olabilecek en byk zarar verir. Japon st komuta kademesinin
Japonyaya yapt da bu oldu.
Kazuo iguro
Evet, bir zamanlar byk bir sava makinesinin bir vidas, bir somunu olma
idealiyle yetitirilen bir toplum, imdi ekonomi arklar iinde kendine bir
yer aramakla megul. O asker mega-lomanyann gerektirdii disiplini
imdi firmas iinde yerine getirecek; bunun iin firma mar syleyecek, i
arkadalaryla birlikte vakit geirecek, spor yapacak, akam birlikte iki iip
samimiyet kuracaklar vb. Bunlann yapld btn bu firmalann hedeflerini,
davranlarn bilen, seen, gsteren devlet kurumlan olacak; gmrkszle
doru giden modem kapitalizm iinde Japon mallan btn pazarlara dora
akacak; ama Japonyadakinden dk fiyatl bir yabanc mal ufukta
grnd zaman Japonya annda gmrk koyacak - yani gene oyunun
kurallann bozacak!
HNDSTAN
Birka zaman sonra ayn gazetede iin arkasn okudum. Alk ve yoksulluk
kol gezdii iin Hintliler kaplumbaalar yiyip bitirmi... Bence trajik bir son!
Ama giriimin soyluluuna leke srmyor.
Hindistan, daha dorusu Hindu dinini barl bir din olarak deerlendirme
eilimi olduka yaygndr. Hindistan incelemeye balamadan nce ben de
byle dnrdm; Gandhiden ok Hinduizmin baarsna inanrdm. imdi
bunun tam kartn dnyorum. Gandhininki, Hinduizmin mmkn olan
yorumlarndan sadece bir tanesi. Bakalarnn nasl eyler olacan anlamak
iin, bugnk faizan Hindu milliyetiliine gz atmak yeterli. Bunu tesbit
edince de, Gandhinin barl mcadelesi insann gznde devasa boyudar
kazanyor.
Uzun tarih
Bu noktada, byle bir tarihi kazma ileminin yalnzca Hint tarihileri, daha
dorusu Hint ideologlaryla snrl kalmadn gryoruz. Kalmamasnn
nedeni, 19. yzyldan beri, Batda bir Hint-Avrupa sorunsalnn bulunmas.
Britanyann Hindistan smrgeletirme srecinde, ilkin 18. yzyln
sonlarnda William Jones (herhalde ilk oryantalistlerden biriydi; 1746-94)
Avrupa dilleriyle Sanskrite ve aynca Farsa arasmda akrabalk olmas
gerektiine iaret etmiti. Dilsel ortaklklar gerekten ve fazlasyla varolduu
iin onun bu tezi hemen dikkat ekti ve birok kii sz konusu dillere bu gzle
bakmaya balad. 19. yzyln balan Avrupada milliyetiliin biimlenmeye
balad, birok aydnn kendi ulusunun uzak kkenlerini arad bir dnem
olduu ve byle bir arayta dil balca ekseni oluturduu iin, abalar ksa
zamanda younlat. Danimarkada Rasmus Rask (1787-1832) ve Almanyada
Grimm kardelerden Jacob (1785-1863) bunlar arasmda en nemli eserleri
verenler oldu.
phesiz, sorun karan baz ayrntlar vard. Bunlann banda renk geliyordu.
Evet, Hintlilerin o tarihlerde hemen hemen herkesin aalamakta birletii
negroid rktan gelmedikleri belliydi; ama Gobineau gibi Avrupallann
kvan duyduu renkten olmadklar daha da belliydi. Baka yerlerde de
grld gibi Hindistanda Aryanist ideologlar bunu iklimle veya ksmen de
yerli rklarla kanma durumuyla akladlar. lk Hintliler bembeyazd, nk
yle olmalyd.
Hindistan gibi uzun, kkl bir kltr geleneine sahip bir toplumun tarihine
bakarken, belirli dnemlerde kaydedilen fikr, kltrel gelimeleri de bugn
zetleyeceim ksmlara kadar beklemeden zetlemenin daha uygun olacan
dndm. Aokann lm ve Mauryann dalmas, bu tarihte ok belirgin
bir dnemeci iaret eder. Peki, bu zamana kadar kltrel alanda neler olmutu?
Gautama ile aa yukar ayn zamanlarda Hindistanda domu bir baka din
anlay da Mahavira Natapultanm kurduuna inanlan Caynaclktr
(Jainism). Budizm gibi bu da son analizde Hindu dininden doar, ama ona
kar bir tepkiyi dile getirir. Budizm gibi o da antropomorf (yani insan-
biimli) denebilecek bir tann kavramndan uzaktr; ama Budizme gre
ilecilii ok ar basar. Ruhun nihai kurtuluunun yolu, gene karma'y
reddetmek ve ile ekmekle mmkndr. Ama bireyin ayn zamanda kendini
evrenle bir hissetmesi, evrende her eyle sevgi yoluyla zdelemesi gerekir.
Bunun iin, hibir canlya zarar vermeme anlamna gelen ahimsa ilkesi
benimsenmitir. Caynac, kazara bir bcek yutmamak iin azna bir file
geirebilir; katlan arasna bcek girip ezilmesin diye elbise giymeyebilir. Bir
yere oturmadan nce, yannda tad sprge ile oray sprr. Caynaclar,
doal olarak, vejetaryendir; hibir hayvann kesilmesini ve yenmesini
onaylamazlar.
Neyse, nfus konulanm burada kesip asl konumuza, 10 500 ile S 200
arasmda grlen kltrel olaylara geri dnelim. Mslmanlk ve Hristiyanlk
daha olumamt; ama Hindistann kendi yerli dinleri bu sre iinde
biimlenmi ve olgunlamt (tabi Sih dini de henz yok).
Yaad yllar tam olarak bilinmemekle birlikte, I.. 6. veya 5. (ya da ikisinde)
yzylda yaad sanlan Paniniyi de unutmayalm. Panini dnyamn bilinen
ilk bilimsel diyebileceimiz dilcisidir. Zamannda konuulan Sanskrit
dilinin morfolojisini, szdizimini, kurallarn ada dilbilime uygun biimde
analiz etmitir. Kendisinden ok sonra gelecek Batl gramerciler gibi
normatif olmamas, doru kural yerine kullanmda olan aramas onu
ada dilbilime yaklatrr. Yukanda Arthasas-tra hakknda da buna ok yakn
bir yarg telaffuz ettim. Bu ada Hindistanda byle bir dnya gr olmas
dorusu baya ilgin. Dnyay olduu gibi kabul etmek, zaman iinde de,
mekn iinde de, ok sk karlatmz bir tutum deil. Ama belli ki
Hinduizmin bir dzeyde ok souk da grlebilen o batsz kozmolojisinde
bilimsel disiplinlere uygun den bir nesnellik ve bir tarafszlk potansiyeli
var.
Bunu belki u blmde ele aldm dnemin son yllannda ortaya kan son
Hint klasii iin de sylemek mmkn: Szn ettiim klasik, Kamasutra. Bu
ad, Hazzm Kitab olarak da evrilebilir. Byk bir ihtimalle, o zamana kadar
bu konuda yazlm btn metinlerin derlenmesiyle olumutur. Burada da
insan hayatnda son derece byk bir yeri olan cinsellik benzer bir soukkanl
analizin nesnesi haline getirilmitir. Gene ahlk bir normatif tavr yerine,
Hint heykelinde ve grsel sanatlannda da grdmz, neyin ne olduunu
incelemek ve anlatmak n plana kanlmtr.
Siyas alkantlar
S 500den itibaren
Hindistan bu kargaal yaarken, epey uzak olmasna ramen her zaman bir
eit ilikide olduu, bat ynndeki bir diyarda,
8. yzyln balannda cihat ruhuyla dolup taan Araplar bugn Pakistann bir
paras olan Sindi fethettiler (Muhammed ibn Kasm eliyle). Islm, bundan
byle, Hindistann (pek sevilmeyen) komusu olacakt - zaman zaman
komuluun tesine de geecekti. Hint kaynaklarnda bu Mslmanlara verilen
adlar, Hintlilerin onlann tam kimlii hakknda dncelerinin kank olduunu
gsterir, nk hem yavana (yani Yunan), hem turuska (yani Trk), hem
de tajika (yani Tacik) terimlerini kullanmaktadrlar. Ama en yaygn ad
mlekka idi. Bunun anlam barbarda olduu gibidir: Dili dnmeyen
yabanc. Bu aamada onlan fazla ciddiye aldklan, imdiye kadar grp
tandklan baka yabanclardan ayrdklar yoktu.
Kuzeyde ise Mahmudun lm, birok Trk devletinde olduu gibi, Gazneli
saltanatnn hzl kntsn getirmiti. Hindistan bir hedef olmaktan km,
Lahor merkez olmutu. Gazneliler imdi ncelikle Selukla urayorlard.
Oradaki bu mcadelelerin sonunda, Gur kentini merkez alan, muhtemelen ran
kkenli Muizzddin Muhammed bin Samm kurduu devlet kt. Hindistann
kuzeybatsnda ise Avanti-Malva devleti ekillenmekteydi. Ama Gur ordulan
karsnda aresiz kaldlar ve bugnk Delhinin olduu blge de
Mslmanlann eline geti. Delhinin egemeni Govinda-raca ve Ecmir Kral
Prithvirac ldler.
Epikler ve mitler _
Bunlar ikisi de szl epik tarznn rneidir, ama bir tarihte yazya
geirilmilerdir. Her ikisinin de 400 ile S 200 yllan arasmda oluup bu
biime geldikleri tahmin ediliyor. Yazya geme tarihi bir, iki yzyl daha
sonras olabilir.
Hindistan'da AvrupalIlar
17. yzylda ve 18. yzyln birinci yansnda Hindistanda veya onun belirli
blgelerinde gz olan baka Avrupallar da vard. Hollandahlar ngilizlerle
aa yukan ayn zamanda (yani, doal olarak, Portekizden sonra)
gelmilerdi. Fransa ise, nl maliyeci Colbert zamannda Cotnpagnie de s inde
si kurarak (1660) buralara ulat. Britanya ile Fransann Avrupa ktasnda
birbiriyle savayor olmas, buradaki irketlerinin birbiriyle ilikisini
etkilemedi. Ama 18. yzyl ortalarna gelince Hindistan byle karde pay
yapamayacaklarn anladlar ve silhlar ekildi. Bu atmalara Hintli
hanedanlar da katld ve zaten sonucu byk lde onlar belirledi. nl
Robert Clive ad da bu atmalar srasnda gittike daha ok- duyulur oldu.
Franszlarn elinden kuzeydeki an-demagar ve gneydeki Pondieri ahnd.
Britanya, Bengalden balayarak, alt-ktann tamamna egemen oldu. nsan
artacak kadar kolay, arzasz bir sre oldu bu. Muhtemel neden, Babrl
devletinin ortadan kalkmasnn yaratt boluu doldurmaya en yatkn fiziksel
varln, Britanyannki olmasdr. Hindistann tamamn otoritesi altnda
birletirecek g, Hindistann kendi iinde kalmamt. Onun yokluunda
ynetimi ele geiren Britanya da, kendisini oraya getiren koullarn orada
kalc olmasna katkda bulunacam da grd iin, Hindistann varolan
yapsna ilimedi. Bu zaten imparatorluklarn bilinen genel stratejisidir: lhak
edilen lkenin iilerine karlmaz. Karmak, akl kr deildir. Toplumun
sekinleri, ileri gelenleri ile ittifak kurulur. Onlarn kendi aklarnda yer alan
snf ve tabakalarla ilikilerinin deimemesine zen gsterilir. Kolonizator
g, imparatorluuna katt lkeden/blgeden alaca vergiyi, geliri vb. bu
yerli ve yerel sekinler kanalyla toplar. Kendi siyas egemenliini
sistemletirmesi iin gerekli alann dnda, bu lkenin/blgenin yerel
hukukuna da uzun boylu karmaz. Byle ileri de yerel sekinlerin kararlarna
brakr. Britanya buralarda grnmeden ok nce Babr-ller de Hindulann
dzenlerine burnunu sokmamaya ayn ekilde karar vermilerdi.
Babrl anda bir eit arac ilevi gren, ama mlk sahibi olmad iin
servetini hibir zaman gvenli bulmayan zemindarlar Britanya ynetiminde
toprak sahibi oldular. Umulan, bunlarn da Batdaki gibi kapitalist-ifti
olmasnn yolunu amakt, ama bu melez sistemde brokratik vergi toplama
grevlerini de srdreceklerdi (1793, Permanent Settlement). Beklenen pek
olmad, ama beklenmedik baz deiimler iin tetik ekilmi oldu. Kark iler
sonucunda balangtaki zemindarlann % 40 19. yzyl ortasna
gelindiinde yetki alann kaybetmi, yerlerine yeni adamlar gelmiti.
1857deki byk ayaklanmada bu kaybeden zemindarlann nemli pay vard.
Tarmsal alanlarda btn bu kaotik alkantlar srerken, topluma bir yandan da
piyasa ekonomisi. gelmiti. Btn bu deiimlerin geleneksel toplum
zerindeki dolaysz etkisi son derece olumsuzdu. Herkesin ikyet etmesini
hakl klan gerekeleri vard. Byle durumlarda sk sk olduu gibi ayaklanma
sama grnen bir nedenle patlak verdi, ama uzun vadeli ve derine giden
nedenleri olduu iin ksa zamanda yayld.
1857 ayaklanmas
1857-1947: 90 Youn yl
Buna karlk, zerinde bir Junker ya da Samurai tipi yukardan aaya (ve
totaliter) bir snailemenin kurulaca temele de imkn brakmyordu - kk
feodalizmde olan bir smaileme (ve kapita-listleme) oluamad. Britanyann
brokratik yaps, krsal egemen snflarn yannda yer alarak, bu kesimin clz
burjuvaziyle birlemesi arama bir. kama gibi girdi ve bylece Hindistanda
snf ittifaklarnn farkl biimlerde kurulmasna -byle yaptn bilmeden ve
byle olmasn amalamadan- katkda bulunmu oldu.
Gneye doru indike, bu vergi toplama iinde veya srecinde yer alan arac
ve genellikle asalak elerin azaldn ve Britanya brokrasisinin vergisini
dorudan doruya topladn gryoruz. Ama bu, blgede dengeli ya da
adaletli bir blm olduu anlamna gelmiyor. Dengesizlik, btn
Hindistanda olduu gibi, gneyde de fazlasyla vard. Elde fazla istatistik bilgi
yok ama, Bamszlktan sonra, 1953-4te yaplan bir aratrmaya gre toplam
n-fsun bete birinin hi topra olmad, yarsnn da bir dnm' den az
topra olduu anlalyor. Tepede ise % 10luk bir aznlk, toplam ekilebilir
topran % 48ine sahip. Bu oranlar blgeler arasnda yle gze arpacak
farkllklar da gstermiyor.
Tam da byle oldu. Son anda Tilak ve Gokhale faka bastnldk-lann anlayp
durumu dzeltmeye altlar ama durumun dzeltilmesi birka yl ald.
Uyumlu bir muhalefeti gtren Congressin bylece blnmesi zellikle
Bengalde silhl yntemin ne gemesini tevik etti. Bir yargc ldrmeye
alan fedailer attklan bombayla iki Ingiliz kadnn ldrdler. Bunun stne
biri intihar etti. Bundan sonra, denetimi hibir zaman ele geiremese de, Hint
kurtulu mcadelesi iinde bir silhl damar yerini ald.
Gene bu dnemde daha ciddi bir hareket, zynetim (Home Rule) hareketi
balamt. Bunun esin kayna rlandadaki direniti. Tilak alt yl hapiste
kaldktan sonra 1914te serbest braklr braklmaz bu slogan evresinde bir
rgtlenme balatt. 1915te Annie Besant da yaymlad iki gazetede ayn
hedefe ynelik bir kampanyaya girdi, iki hareket ancak 1917de birleebildi.
Ama savan bitmesiyle zynetim hareketi de duralad. Bunda, nderlii
stlenenlerin yeni koullarda ne yapacaklarna karar verememesinin de pay
vard.
Bir devlet memurunun olu olan Gandhi sofu (Hindu ve Vi-nucu) bir ailede
bym, daha on yanda evlendirilmiti. Ergenlik sorunlarnn fazla
olduu bilinir. 1887de Bombay niversitesine girdi ve tp okumak istedi ama
bu ie pek yatkn olmadn anlad. O zaman baka birok Hintli aydn gibi
ngiltere yolunu tutup Londrada hukuk rendi, avukat oldu. Londrann
entelektel evreleriyle de ilikisi oldu. rnein Annie Besant ile orada tant.
Bir ara Hindistana dndyse de istedii gibi bir i bulamaynca gerisin geri
ngiltereye gitti. Burada da i bulmak kolay deildi. 1893te Gney Afrika
Cumhuriyetinde (GAC) Natale yolland. Buraya gelir gelmez rk
davranlarla karlat, dayak bile yedi. Pek yetenekli grnmeyen, iine
kapank, utanga avukat bu muameleler karsnda birdenbire ald ve ortaya
kararl bir eylem, mcadele adam kt.
Konumuz dnda kalan, ksmen baarl (GAC gibi bir lkede tam baarl
nasl olsun?) birok mcadeleden sonra Dnya Savayla birlikte, 1914te,
nderlik stajn tamamlam olarak Hindistana dnd.
Grece gen yalarnda Britanyaya daha olumlu gzle bakt, ama mcadele
iinde saygsn byk lde kaybettii bilinir. nl anekdotlarndan biri,
Bat medeniyeti hakknda ne dnyorsunuz? sorusuna, Bat medeniyeti
mi? ok iyi bir fikir! diye cevap vermesidir. Sava srasnda Britanyay
destekledi, ama 1919da Hindistan ynetiminin baskc tutumu karsnda isyan
bayran at ve bu ekilde, ksa bir zaman iinde, bamszlk mcadelesinin
nderi konumuna da geldi.
Gandhi iin moral (ahlk) stnlk her eyden nemliydi. Bu da, en bata,
kesin bir tutarllk gerektiriyordu. Vicdana hitap eden bir politika ifte-
standartl davranmay gze alamazd.
Byle bir olaydan sonra, Birka kendini bilmezin provokasyonu. nemsiz bir
olay. Balam koca bir eylemi bunun iin mi durduracaz? derseniz,
gidilecek yolun her aamasnda ayn trden bir baka nemsiz olayn patlak
vermesini nleyemezsiniz. Birlikte yola karken, yol arkadalannzla bir
anlamaya varmsnz; ama imdi yol arkadalannz belirli bir olgunluk
gerektiren o anlamay bozuyorlar - demek ki o olgunluk dzeyinde deiller.
Bu olgunluk ve bu sorumluluk dzeyine geldiklerini kamtlaymcaya kadar
yolculuu erteliyorsunuz.
Siyaset dediimiz olay hemen hemen her zaman ideolojik mcadele ile el ele
ilerledii iin, sk sk poz vermek, jest yapmak gerekir. Bu da, bazen, rol
yapmaya dnebilir. Zaten bir strateji semek, bir rol semek gibi bir eydir.
Gandhi btn bu zorunluk-lan aslnda ok iyi dengelemesini bilen bir nderdi.
Gandhi zamanndan nce serbest braklmasna karlk olarak bir jest daha
yapt: Hapiste kalmas gereken sre boyunca etkin siyasete girmeyeceini
bildirdi. Bu, Britanyaya bir teekkr, ama ayn zamanda da, ona mteekkir
kalmama jestiydi. 1929da altm yama girdi. Hindistan boydan boya dolat,
kitlelerle tant ve konutu.
Britanya Congress ile grmeyi kabul etti. Masaya iki eit taraf olarak
oturmak ilk kez gerekleiyordu. Congress gene Gandhiyi grevlendirdi ve
1931 Gandhi-Irwin anlamas bylece imzaland. O srada Singh ve daha
birka komnist nder idam edilmi, Gandhi bunu nleyememiti. Yeterince
direnmedii iin eletirilmitir. Bu doru da olabilir. Ancak anlama ya da
szlemenin Congress yararna olduu da aktr.
Hindistann bu yeni savata etkin bir rol stlenmek zere yerinde duramad
filan yoktu, ama Britanyann Asyadaki asker birliklerinde Hintli asker oktu.
te yandan, Britanya Japon saldms karsnda hi baanl deildi. Dolaysyla
yz bini geen sava tutsaklan arasmda baya ok sayda Hintli vard.
Ama hangi Hindistan, nasl bir Hindistan? Yukanda, Pakistan adnn ortaya
atld Lahor Karanna deindim. Britanya buna o zaman kar kabilirdi.
Hindistann bamszln, bunun tarihini vb. tartmaya balamadan bir
ilkesel karar stnde anlamaya varmalyz: Tek bir Hindistandan sz
ediyoruz, diyebilirdi ve bunu demesi Hindulan yumuatmaya yetebilirdi. te
yandan, Cinnah da, Britanyadan yardm grmeyeceini akl keserse,
Congressle birlikte yaamann pazarln yapmaya ikna edilebilirdi. Ama her
nemli dnemete Mslmanlardan yararlanmaya alk olan Britanya bu
noktada onlara ak kap brakmay tercih etti (bu da, kendi mant iinde,
anlalr bir tutum) ve bylece bamsz olacak lkenin bir tane olmamasnn
temelini att.
Bamsz Hindistan
Gandhinin icat ettii gelenekler arasmda akam duas diye bir ey vard.
Her akam Birla Housea geliyor, orada dua ediyor, ou zaman kk bir
konuma da yapyordu. Bunu dinlemeye gelen bir kalabalk oluyordu. 30 Ekim
1948 akam biraz gecikerek geldi. ki sral insanlar arasndan yrrken
karsna bir adam kt, el ate etti. Sonra bir direni gstermeden
yakaland. Gandhi orada ld. Katili Nathuram Godse ve yardmcs Narayan
Apte ksa bir mahkemeden sonra asldlar. Onlan idam edilmekten bir tek
Gandhi kurtarabilirdi ama Gandhi ldrlmt.
Hindistan ile Pakistan bylece iki ayn lke olarak kuruldu, ama o zamandan
beri aralarnda kavga bitmedi. Bunlann ou tabii ok daha byk olan
Hindistann lehine sonuland - sonuland denebilirse. rnein doudaki
blgenin bir isyanla Pakistandan kopmas ve Hindistann da bundan byle
Banglade olacak bu yeni devletin kurulmasn silhla desteklemesi (orada
kym yapan Pakistan ordusuna kar) bunlann nde gelen rneklerinden
biridir (1971). Asl paylalamayan da Kemir ve Cammudur.
Pakistan bu kitapta benim ilgi alanm iinde yer almyor. ki lke arasndaki
ezel ekime de. Ama bu ekimenin sonulan dolayl olarak bu blmn
sonunda tartacam konular arasna giriyor. Bunlara gelmeden nce, modem
an en dikkate deer siyaset adamlanndan biri olarak grdm Gandhi
stne ksa bir deerlendirme yapmak istiyorum. Yalnz, buna gelmeden nce
bir noktaya dikkat ekeyim: Britanyann bir Hindistan ordusu vard.
Ordunun askerlerinin bazlar Hindu, bazlar Mslmand. Bu iki lke
aynlnca, iki ordu kt ortaya. O tarihten sonra Hindistanda asker darbe
grlmedi, asker siyasette belirleyici rol oynamad. Pakistanda ise baka bir
ey grlmedi: Eyb Han, Yahya Han, Ziya-l Hak, derken Merref... Bu
farkllama neyle aklanmal?
Gandhi
Dnyann tartt, nc Dnya (bu terim henz yoktu ama iaret ettii
gereklik biimlenmiti) iin de ok nemli olan sosyalizm/kapitalizm ona
fazla bir ey sylemiyordu, nk zaten ikisinin de temeli olan sanayiye
karyd. Dnyann geleceinde de zanaatn egemen kalacana inanyordu.
Bu, bir analizle va-nlm bir sonu olmaktan ok, Gandhinin znel isteiydi
ve dorusu dnyann gerekliine pek uymuyordu. Sanayiden holanmamak,
hatt korkmak iin hakl nedenler vardr, onu tartmyorum. Ama sanayiden
kamak da bir zm deildir.
Bugn Hindistan bayrann ortasnda bir knk resminin yer almas son
kertede Gandhinin etkisinin sonucudur. Gandhi btn Hindistan halknn
krklarnn bana oturup kendi kumalarn dokumasn istiyordu. Bu,
besbelli, son derece topik bir gelecek hayaliydi. Bu gibi konular
dndmzde. Gandhinin kurtulutan hemen sonra lmesinin lke iin
baz iyi yanlan olduu sonucuna bile vanlabilir, nk ok gl bir varl,
kiilii vard ve gelimeyi durdurucu bir etki de yaratabilirdi.
Gandhiden sonra
Byle sorularn tek bir etkene indirgenmi cevaplan olmaz. Bunun da cevab
herhalde ok karmaktr.
Bu ortamdan beslenen Bal Tilakn iki havarisi Lala Racput Ray ile Bipiandra
Paldi; dolaysyla Hint aydnlan onlan Lal-Bal-Pal diye adlandrmt.
Onlannki son kertede koyu bir milliyetilik olmakla birlikte, erken
Aryanizm tartmalanndan gelen, Avrupal medeniyetle zdeleme eilimi,
byle bir eilimin aslnda daha rahat badaabilecei bir militarizm
sempatisine engel oldu. Hint milliyetileri nrilin temelinde yatan Tevrata
bir Sami saval tespit ettiler ve kendilerini sivilliin, hukukun
kumcusu Yunan medeniyetine daha yakn hissettiler. Pal Mslmanlann da Hint
medeniyetine katklar stne yazmt, ama bu Sami saval onlan
dlamaya kap aabilecek bir dnceydi. te yandan, militarist zlemlere
kapy kapamas da olumlu bir noktayd.
RSSden kan nemli bir kiilik, Madhav Sadaiv Golvalkar (1906-73) oldu.
Golvalkar, bir Hint faizminden sz edilecekse, en kayda deer rneklerden
biridir. Zaten saydm btn bu kiiler, adm adm, byle bir ideolojinin
ekillenmesine, ete kemie brnmesine katkda bulunuyorlar. Din ve rk (tabii
millet), maizm, her trl atavistik eilim ve saldrgan bir zenofo-biden
meydana geliyor Golvalkar m dnceleri. Nazizme kar tavr
Savarkar dan hi farkl deil. Ne var ki, Hindistann politik bnyesinde bu
hareket hibir zaman marjinal olmaktan kurtulamad.
TRKYE
Bu blmde, Lle Devri ile 19. yzyl arasmda geen sre iinde olanlara
deinmeyeceim. Bir iki vurgulama ile yetinirken, zellikle daha yakn
dnemi belirleyen bir tarih sre stnde duracam. Ancak,
Batllama/modernleme ihtiyacnn hep Bat karsnda asker yenilgi
olgusuyla yeniden alevlendiini syleyeyim.
Zaten Mustafa Reid Paann Mustafa Reid Paa olmasnn yolunu aan da II.
Mahmuddu. Dolmabahe, Beylerbeyi ve raan saraylarnn yerinde ilkin
Mahmudun yaptrd ahap saraylarn bulunmas gibi, Tanzimatn
(Abdlmecid ve Reid Paas) iinde yol bulmaya alt arazinin tamamn
daha nce Mahmud kefe kmt.
Mizanc Muradm zaman olarak daha yakn durduu II. Mah-muda, bir
modernleme ncs olarak verdii bu ayrcalkl yer, nedense, her
bakmdan modernleme vgs yapan Cumhuriyet tarihyazm iinde
tannmamtr.
stnde durmak istediimi sylediim asl tarih sre bana gre bundan bir
yarm yzyl sonra, yani 1876-8de balyor ve 93 Harbi dediimiz olaya
bal. Bu noktaya dikkat ekmek gereini duymamn nedeni, Trk
modernizasyonu srecini, Bra-udel ve Annales Okulunun yapt gibi, deiik
zamansallk-lar iinde okuma"mn faydasna inanyor olmam.
Modernizasyonun doruk noktas, dnyada pek ok toplum iin olduu gibi
bizim iin de millet-devletin kurulmas oldu. Belki genel taka tszlndan
tr Trkiye bunu ancak iki hamlede yapabildi: 1908 ve 1923 (nceki baka
zayf giriimleri saymazsak). Bunun bir takatszlktan ok kozmopolit
imparatorluktan millet-devlet e geiin genel zorluu olduu da sylenebilir
elbette; ama tarihin bu aamalarnda Osmanl toplumunun ok enerjik atlm-
lar yapacak bir durumda olmad da aktr. Dze kmas da hi kolay
olmamtr.
Belki genel olarak birbirine paralel giden, ama sk sk da kesien iki sreten
sz etmeliyiz, knt sreci ile yenilenme sreci. Bunlann birincisi ok daha
nceden balyor. Ben burada Lle Devrine yol aan ikinci Viyana bozgunu,
Karlofa ve Pasarof-adan sz ettim ama bu srecin ba her eyin gze en
parlak biimde grnd Kanun dnemine kadar gtrlebilir. Ama ilerin
yolunda yrmedii bilincinin olumas 17. yzyln ikinci yansn bulmutur.
Bu zayflama, Osmanlnm anlayamad, dolaysyla bir tehis koyamad
bir uzun sreti. Kesintisiz denilecek bir biimde devam etti. 93 Harbi de
sonuta bu uzun srecin aa-malanndan biriydi - ama epey kt biri.
Alevde iki gz, demirde otuz iki di: Bu, Moskof ordusu, Moskof sngs idi!
93te lmn uykudan uyanm gibi sersem bir hali vard: Kudurmu kurt bile,
kazalaan kader bile lm bu kadar haksz bir ekle koyamamtr. Dnyann
bir yerinde aczin muhterem olan drt ekli (ocuk, kadn, hasta, ihtiyar)
Moskof bayra altnda yryen lmn ilan ettii msavat nnde bir asker
gibi demirle ldrld. 93 muhacirinin Edirnede gmlei, Ayastafanosta eti,
stanbulda derisi yoktu (Kuntay, 2009).
ite, anlatmaya altm ruh hali byle bir ey. Yenilginin srekliliine ve
kanlmazlna derinden derine duyulan inan, bir tr mukadderat duygusu.
Falih Rfk, hakl olarak, bunu Plev-neden balatyor. Tabii bu karamsarln
derinlii, ayn kuan Mustafa Kemale duyduu katksz minnet ve
hayranl da aklyor: Ah Mustafa Kemal, Mustafa Kemal, sana lnceye
kadar o gnn [zaferin kazanld gn anlatyor] sevincini deyebilmekten
baka bir ey dnmeyeceim (Atay, 1961: 313).
Bizim gmen mahallemizin, her biri bir baka yerden gp gelen her
ailesinin, konup gt yerlere ait ayr bir hikyesi vard (Aydemir, 1965:
19).
nsan znel bir varlk. Kendi bana geleni en keskin biimde hissederken,
bakalaryla empati kurmada o kadar abuk davranmyor. evket Sreyya,
herhalde hi dnmeden, eski istil ordular diye bir cmlecik
syleyivermi, istil fiilinin faili biz olduka byk sorun yok. Bizim
kendi ataszmz Her kn bir inii vardr, diyor ama bu znellik
dnyann bir kural olduuna gre, felketi fiilen ve bizzat yaayan insanlarn
byle vecize-lerle rahatlamas beklenemez.
Btn ehri savan ilk facialarna uram bulduk. Bu ksa zaman ehri
korkun bir felket havasyla sarmaya yetmi idi. Btn ruhlarn zerinde,
perianlkla, lmle, musibetle dolu bir rzgrn kara dalgalan geiyor
gibiydi; sanki stanbul bir korkun ryann helecanlan iinde rpmyor, yrei
her eyden daha ehemmiyetli, her eyden daha tehlikeli, lmden daha korkun
yaknlaan bir sonun dakikadan dakikaya kendini daha aklanan hayaliyle
burkuluyordu. Ben de, herkesle beraber, ben yata mektep arkadalanmla
beraber, bu korkulu ryann arpnlan iinde idim... Akn akm muhacir
kafileleri geliyor, ehri batan baa dolduruyordu. Camiler, mescitler, tekkeler,
harabeler hep yava yava doluyor, bir yandan lmn dalgalan bunlardan
kme kme alp gtrdke boalan yerler yine yetmeyerek nerede bir kovuk,
nerede bir delik varsa oraya kucakta ocuklanyla, hasta ihtiyarlanyla,
annelerinin bacaklarn kavrayarak szldayan kkleriyle btn o sava- m
atelerinden kaarak snacak yer arayan Mslmanlan, km acmay efkati
inkr ederek srtlanna dolanan kamlan alnnda inleye inleye duvar diplerine,
yangn yerlerine, braklm arsalara devrilip yklyorlard... Sava bu muydu?
Milletlerin hrs bu dram karmak karlnda m yattnlabil-meliydi?..
Ah!.. ocukluumun bu ac gnleri... Ondan son-
Daha uzun uzun anlatr bu sefalet manzaralarn, ama bu kadar da o ruh halini
aydnlatmaya yeter sanyorum.
Ya nesiniz?
14 Knum evvel 1876 da ilk defa itima edildi. Yukanda sylendii veceh ile
Knum Esas o gn ilan olunarak toplar almaa balad srada Safvet Paa,
bir nutuk iradile keyfiyeti murahhaslara tebli eyledi.
Safvet ve Edhem Paalar, Knum Esasiyi ileri srerek tekli-fan tadiline are
aradka murahhaslar, devletin idaresinden emniyetsizlik gstererek
devletlerin temini, tekliflerinin kabul edilmesine mtevakf olduunu
sylediler ve ilan edilen K-nun Esasiye kymet vermediler Safvet Paanm
ocuk oyunca dediler demesinin sebebi budur (nan, 1969: 348-49).
Bir mutlak monari olan Osmanh devlet yapsnda bunun anlam, bir
parlamento talebiydi. Yani merutiyetti. Gizli toplanmay gerektiren
tehlikeli talep buydu. O parlamentoda bir liberal grup, bir sosyalist grup, bir
muhafazakr grup vb. olmas sz konusu deildi. Byle grlere gre
aynm gruplar ya da bireyler de sz konusu deildi.
Burada talep sahibi bir snf da yoktu. Toplumda alttan gelme hissedilir bir
kprdama yoktu. Talep, brokratik zmreden yetimi bir avu
mnevverden geliyordu. Bu mnewerlerin, o parlamento kurulsa, buraya
baka snflardan temsilci armay dnmeleri tasavvur edilebilir bir ey
deildi. Bunlara ramen, bu mcadele byle uzun sre ve zorlu bir biimde
srebildi.
Ama bekledii olmad. Niin? Mise en scene o kadar belli, o kadar acemice ve
inandmc olmaktan o kadar uzakt ki, bununla kimseyi ikna etmek mmkn
deildi. Ruslar Bu ne rezalet! ocuk mu kandnyorlar? deyince, Britanya ile
Fransann onlara iin ciddi olduuna dair bir garanti vermesi de dolaysyla
mmkn deildi. Zaten byle bir abaya girmediler; oysa Midhat Paay
tanyorlard ve destekliyorlard.
Buna bal, gnmzde de -zellikle iddee- devam eden bir de u durum var:
Demokratiklemeyi dnyay yattrmak, kendimizi dnyaya beendirmek
vb. gerekelerle savunanlarn karsnda, egemen muhalefeti oluturanlar,
bunlarn kendimiz iin gerekli olduunu syleyenler deil, ne yaparsak
yapalm dnyay memnun edemeyeceimizi, nk dnyann bize dman
olduunu syleyenler oluyor. Bu durumda, siyasette beliren iki ana kmenin,
demokrasiyi dnyada bir yer kapmak iin isteyenlerle herhangi bir bedel,
karlk, kazan uruna demokrasi istemeyenler olduunu syleyebiliriz.
Demokratiklemeyi dorudan doruya demokrasinin kendisi iin istemi
olanlar, her zaman ok kk -en kk- bir aznlk olarak kalmlar. ok
partili parlamenter rejimin altmnc yldnmnde bunlar yazarken
gereklemi deiim de, altm yln hakkn verecek ekilde gz dolduran
boyutlarda deil.
Abdlhamid'in alacakaranl .
Bu ilk iki yldan sonras hibir zaman (son birka ay dnda) bu derece
gergin ve felketle ykl olmad. Merutiyet, o iki yln ansyla zdelemiti
sanki. Geni kitlelerin zihninde, geleneksel baba padiahn kendilerini
dorudan ilgilendirmeyen otoriter ynetimi altnda uzun boylu grlt patrt
olmakszn (ok parlak eyler yoktu, ama felket de yoktu) geen bu yllar
alglamas, herhalde epey olumluydu. Ama sekinler, durumdan honut
deillerdi. Doksan yenilgisinin dolayl ve dolaysz sonularn onlar ok
daha yakndan hissedebiliyorlard. Kanlmaz bir felkete doru yol alma
duygusu en fazla onlarn omuzlarna kmt. Bunun yan sra, en azndan
Abdlazizin saltanat yllarnda bu kesimin olumlu ryas olan iktidan
paylama zlemi, yani Merutiyet, sahiden bir rya ya da bir serap gibi
yok olup gitmiti.
Hsamettin Ertrk (Tansu, 1964) ve bir dereceye kadar Fethi Okyar (Okyar-
Seyitdanlolu 2006), anlarnda, haledilmi Ab-dlhamide bir Trk
milliyetisinin syleyebilecei baz szler syletirler; ama bunlann biraz
abartma olduu kansndaym. kisi de, yllarca uzaktan bakarak nefret ettikleri
bu adam tahtndan indirilmi haliyle yakndan tanynca onda beklemedikleri
erdemler bulmu, olumlu etkilenmilerdi. Bu duygular arasmda
Abdlhamidin baz szlerini kendi milliyeti balamlanna ekerek
yorumladklarn dnebiliriz. te yandan Abdlhamid de aptal bir adam
deildi, birok eyi gryor ve anlyordu. Saltanat boyunca Islm ne
karmt; ama kuruluundan bunca yzyl sonra da, bunun son kertede
Trklerin kurduu bir imparatorluk olduu meydandayd. Sultann
Islmcl, bir politikayd. Trklerin elde bir olduunu biliyor, tutabildii
kadar ok nfusu imparatorluk iinde tutabilmek amacyla Islm kartn
oynuyordu.
Bu, yukarda sylediim gibi, savunma mant iinde yer alan bir politikayd.
Bir yandan, Arnavutlar bata, ama ayn zamanda Avrupadaki br
Mslmanlar, douda ise Araplar, Krtler, Kaf-kasllar vb. Mslman olanlar
Osmanl Halifesinin manevi otoritesi altnda bir arada tutmaya alyordu ve
bunun iin devletin sandk odasnda duran Halife unvann oradan karm,
tozunu alm, parlatarak srtna geirmiti. Bir yandan da, edindikleri
smrgelerinde ok sayda Mslman yaayan Britanya ve Fransaya ve ayn
zamanda Rusyaya kar bunu bir pazarlk kozu olarak elinde bulundurmak
istiyordu. Bu konuda gerekiydi de. Birinci Dnya Savanda Halifenin bir
cihat ilan etmesinin bu smrgelerden gelen askeri etkileyecei umudu,
Almanyada ynetime olabilir gibi grnm, bunu hevesle istemilerdi.
Sonunda Sultan Read cihat arsnda bulundu ve hibir ey olmad. Bu
iler olurken Abdlhamid Beylerbeyi Saraynda durumu izliyordu ve bunun
ok yanl bir i olduunu, bir blf imkn olarak masada durabileceim ama
hibir zaman ilan etmemek gerektiini herhalde akimdan geirmiti.
Sonu olarak, 93 Harbi ile ayn zamanda gelmi bir padiahtr ve ister istemez
bu savan yaratt ykm, bozgun havasyla zdelemitir. Uzun saltanat
boyunca, oynad denge oyunlaryla 93 felketinin bir kere daha
tekrarlanmasn nlemesine nlemitir. Ama toplumda, daha ok da
intelligentsiastnde toplanan karamsarlk bulutlarn datma anlamnda
hibir ey yapmamtr. Bu intelligentsiay her trl karar mekanizmasnn
dnda tutmak zere zorlu bir mcadele vermitir. Dolaysyla muhalefetin
yasad olmay ve bunun sonularn kabul eden anlayta bir muhalefet
olmasmn temellerini de kendisi atmtr. Sonunda, onun egemen kld bu
atalet iinde, sinirleri gerilen ama beyinleri gelimeyen bir intelligentsia bu
amasz ve anlamsz bekleyie bir son verdi ve tarih birden hzland.
ikinci bir sorun, illegaiite koullarna itilen muhalefetin kendini nasl finanse
edecei konusudur. Kendi lkesinde, ak muhalefet bir yana, yaamas bile
zorlaan bu insanlar, yabana lkede nasl geinecek ve siyas etkinliklerinin
zorunlu masraflarm nereden karlayacaklar? Kkl bir ye tabam, siyas bir
varl olan ciddi bir rgt byle sorunlara zorlansa da zm bulabilir, ama
Yeni Osmanllar n byle bir imknlar yoktu. Nitekim Namk Kemal, Ziya
Paa ve daha birka kii Mustafa Fazl Paamn salad maddi imknla
Avrupaya ktlar. Mustafa Fazl Paa stanbulda zgrlk olsun diye mi
onlan byle destekliyordu, yoksa Nfsr da Hdiv olma yntemi deisin diye
mi, o da ok belli deildir.
Merutiyet byle mi olurdu? Yllardan beri bin trl zntler ve aclar iinde,
eriilmez bir ama halinde dlerini kurduumuz merutiyet, en kk bir
kolluk olayndan daha sessiz, daha gsterisiz, daha doal bir biimde mi
balayacakt? Nasl dnya yerinden sarslmyor, nasl toplar grlemiyor, nasl
sokaklar cokun halk sesleriyle dolmuyor, ne bileyim nasl evren doal
gidiini izleyebiliyordu? (Yaln, 1967: 3)
Bilindii gibi, Makedonyada baz gen subaylar, daa kar. Bunlardan biri,
o srada Kolaas olan Resneli Niyazi, yanndaki 28 kii ile bu eylemini
gerekletirmiti (pek byk bir kalabalk saylmaz). Bunun tarihi 3
Temmuzdur. Ayn gnlerde Enver de kaynbiraderi Nzma yaplan suikast
giriiminden sonra Tikvee kam, o da orada bakaldrmt. Onun yannda
da daha byk bir kalabalk yoktu.
Abdlhamid Anayasa ilann yapmadan bir gn nce, Osmanl ttihat ve
Terakki Cemiyeti, Manastr Merkezi, kendisine bir mektup gndermiti. evket
Sreyyann deyimiyle bu ltimatom yle balyordu: Hilafetin sna
olan padiahmzn kutsal katma (Aydemir, 1972: 559). Mektup tehditkr
olmakla birlikte, bu szlerle balayan bir harekete devrim demenin
glkleri vardr phesiz.
Bu gerekten byle olabilir miydi? Herhalde olamazd. Epey ilkel bir anlamda
da olsa, bujuvalam ve burjuvalamakta olan kesimler, toplumun her
yannda vard. Ancak Osmanh rneinde srkleyen bir burjuvazinin
yokluu sorununa baktmzda, ilk dikkat etmemiz gereken nokta, herhalde
olduu kadanyla burjuvazinin din ve etnik ok-paralh, heterojenlii
olmaldr. 19. yzyln koullannda, bu ayn millet lerden insanlnn kendi
aralannda ayarl, anlalr bir program oluturmalan kolay, belki mmkn
deildi. Siyas g deilse de arlk Mslman-Trk taraftayd; ama
ekonomide daha avantajl konumda olanlar gayrimslim olanlard. Bu da, bir
ulus-devlet kurulmas projesi iin ideal balang noktas saylamazd.
1908 ncesinde veya 24 Temmuz gnnde byle bir snf hareketinin fazla
izine rasdanmad halde, Merutiyetin ilanndan sonra gze arpacak bir
ksmnn da, ncekiyle kyaslanamayacak bir younlukla ttihat ve
Terakkideki rgdenmede kendini gsterdiini syleyebiliriz. Bu ayn
zamanda deindiim homojenleme srecidir; nk ttihat ve Terakkide
toplananlar Ms-lman-Trk kesimin ileri gelenleridir. Birey olarak baz
Yahudi, Ermeni ve Rumlarn da o srece katlm olmas, bu ynde kide-sel bir
hareket olduunu gstermiyor. Nitekim byle bir ey olmam, ama bunun
kart olmutur. ttihat ve Terakki, Osmanh toplumunda Mslman-Trk
(gitgide Trk-Mslman olacak) kesimin etnik temizlik arac haline gelmi,
bunun gnll organ olmutur.
rgtlenmenin. nitelii
ttihat ve Terakki bilindii gibi gizli kurulmu bir rgttr. Bunun ilki deil,
ama grece erken bir rneidir. stanbulda, Asker Tbbiyede (Tbbiye-i
ahane), 1889da kurulmutur. Hep sylendii gibi, Trk milliyetiliinin bu
en nemli ve en etkili rgtn kuran be kii arasnda, bural Trk Konyal
Hikmet Emin adnda, tarihte hi iz brakmam birisi de bulunur. Tunaya
beinci kii olarak Hseyinzade Ali adn veriyor ama bu dorulanmyor
(Tunaya, 1998).1 teki drt kiiden brahim Temo Arnavut, Mehmed Reid
erke, Abdullah Cevdetle Ishak Skt! ise Krttr. Kuruluta rgtn ad da
zaten Ittihad- Osman!dir. Bu sralarda Rus Trklerinin Osmanh toplumundaki
ideolojik etkileri henz younlamam, Trklk glenmemitir.
rgt kurulur ama pek bir ey yapmaz, yapamaz. ok fazla bir genileme de
gstermez. Ksmen deindiim genel koullarda zaten ne kadar hzl ve nereye
kadar genileyebilirdi? nnde ne gibi eylem alanlar vard?
Bir imkn yaynd. Bu da yasad bir yayn olmak durumundayd, yani geni
kitlelere ulamas beklenemezdi. Byle bir rgtn herhangi bir kitle iinde
almas da zaten sz konusu deildi. Bu dnem genel olarak Avrupada bir
eit anarizmin eylemleriyle aklda kalan bir dnemdir. Gizli rgte
katlanlann zihnini en ok uratran da anaristlerin suikastleridir.
ilk kadronun mizac bu eit eyleme yatkn deildir. Onlar birinci yntemi
semi ve Parise yerlemi olan Ahmed Rza Beyle temasa geerek yetkiyi
byk lde ona devretmilerdir. Bu srada rgtn ad deierek Terakki ve
ittihat Cemiyeti olmutur. Bu ad, Ahmed Rzanm pozitivist eilimini
yanstr. Pariste kan derginin ad Meverettir. Bu arada bakalar da
yurtdma km, Hoca Kadri Kahirede, Ishak Skt! ile Abdullah Cevdet
Cenevrede, brahim Temo Romanyada brolar amtr. Mizanc Murad Bey,
Ahmed Rza gibi nce bireysel alm, bundan umudu kesince o da dar
km, Ahmed Rza ile de anlaamam (Ahmed Rza ile anlaabilen pek
kimse yoktur), o srada Abdlhamidin gidenleri geri gelmeye ikna etmek
zere grevlendirdii Ahmed Celdeddin Paa ile grerek dnmeyi kabul
etmitir. te yandan padiahn enitesi olan Mahmud Celleddin Paa da
oullar Prens Sabahaddin ve Ltfullah Beyle nce Msr a, sonra da Parise
gelmitir. Ama bu ekibin de Ahmed Rza ile anlamasna imkn yoktur.
Nitekim 1902 Paris Kongresimden sonra iki grup ayrm ve rgt
bylece biimlenmitir.
Bu arada nemli bir olay olur: 1906da, Makedonyada, yeni bir gizli rgt
kurulur. Bunun ad Osmanh Hrriyet Cemiyeti, kurucularysa yedisi subay olan
on kiidir. nce bu yedi kiiye bakalm: Bursal Mehmed Tahir Bey (yarbay),
NaM Bey (binba, Y-cekk), Edip Servet Bey (yzba, Tr), Kzm
Nami (yzba, Duru), mer Naci (yzba), smail Canbolat (yzba),
Hakk Baha (yzba, Pars).
ttihat ve Terakki kuruluundan 1908e kadar geen olduka ksa sre iinde
birka kere de dnmden gemitir. Tbbiyede gizli kuruluundan sonra
entelektel etkinlii ne alan bir rgt olarak almtr. Ahmed Rzamn
katlmm ve hemen hemen her ii stlenmesini bir dnm saymyorum,
nk bu entelektel karakteri deitirmiyor. Ama yukanda deindiim
Osmanl Hrriyet Cemiyeti deitiriyor. Bundan sonra asker ye says hzla
artarken eylem tarz da bataki yan entelektel karakterini kaybediyor ve
eylemci bir zellik gstermeye balyor. Burada Dr. Nazm ile Bahaeddin
akir in ok nemli paylan var. Onlar, o gnlerin Balkan ya da Ermeni terr
rgderini model alarak ttihat ve Terakkinin yapsn deitirmesine nayak
oluyorlar. ttihat ve Terakkiyi bizler daha ok 1908de iktidar olmak iin ve
daha sonra muhalefeti susturmak iin iledikleri siyas cinayederle tanmz. Ama
bundan nceki tarihlerde, Makedonyada, intikamc bir Trk terr rgt
olarak alyorlard. Kendi iddialanna gre, len bir Trke karlk be
Bulgar ldryorlard. Asl etkilerini de bu mcadele biiminden tr
kazanyorlard. Bu ilere karanlar, ncelikle gen subaylard. Ama o
tarihlerde eitli azl haydutlan kadrolanna almlard. kr Haniolunun
dediine gre Egede akrcal Efeyle bile temas kurmulard (Haniolu,
1986).
Btn bunlar, bir devrimci rgtten ok bir ete etkinliini akla getiriyor.
Bir etenin bir ideoloji ile hareket etmesi elbette mmkndr. Ama yle
yapmayanlar da vardr. Ya da bu devrimcilik biimi Rusyadaki
Boleviklerden (hele Meneviklerden) ok, Meksikada Pancho Villa ya da
Zapata tarz devrimcilie yakndr.
Yeni Ordu
Bu kitap ileri derecede eletirel. Byle bir ordu yapsyla Osmanl devletinin
var kalmay bekleyemeyecei tezini savunuyor. Bu durumun asl sorumlusu
olarak, subay kadrosunu suluyor (Muhtar Paay deil, ona saygs byk).
imdi, Karsta, Ardahanda arpan subay kadrolannn nitelii buysa,
Plevnede-ki, ipkadaki subaylann ok farkl olmas mmkn deildir. Ama
Garp Cephesi nin bir Mehmed Arifi olmaynca orada nelerin ters gittii de
anlalamam.
nemli bir fark, yalnz padiaha sadk olan kapkuluna karlk bu subayn
nce milliyetilik ideolojisine sadk olmasdr.
1908 ile 1950 aras gibi olduka uzun bir sreyi ele alnca, dnem iindeki
eitli evreleri, bu evrelerin balca gelimelerini ay-n ayn gzden geirmek
gerekir.
Enver Paa byle bir manevi ortamda ie can havliyle sarlarak orduyu
yeniden dzenlemeye giriti. Koullarna gre baarl da oldu (yukanda
deinildii gibi), nk elinde baz avantajlar vard ve bunlan iyi
kullanabilmiti. Almanlann yllardan beri sren eitimi bunlardan biriyse,
br de, gene yukanda deinilen, alt snflardan gelerek subay olanlann
saysnn artm olmasyd. Onun iin orduyu genletirmek, iki bakmdan
Enver Paann yapmas gereken ve yapt eydi. Bylelikle, daha zengin
asker yeteneklerin nn am oluyordu. Ayn zamanda, yal kua
budamakla, muhafazakr (Abdlhamidci) siyas gr sahiplerini de ordudan
tasfiye ediyordu. Ordu iinde Balkan Harbi boyunca kendini gsteren ideolojik
farklar, bylece, Osmanl-Trk tarihinde hep olduu gibi, uzlaarak ve
anlaarak deil, bir tarafn tekini tasfiye etmesiyle, yerini ideolojik birlie
brakt.
Enver Paanm bu kritik yllarda, ordudaki tasfiye ile birlikte yapt nemli
i, Tekilt- Mahsusay kurmasdr. Bu Tekilt iinde elbette siviller de
vard, ama kadrolannm ounluu subaylardan, askerlerden oluuyordu.
Aynca ve asl ilginci, bu tekilt devlete bal bir birim olarak kurulmamt.
Dorudan doruya Enver e balyd ki, bu dnyada sk grlr bir durum
deildir. Bir zaman sonra Talt ile Cemal Paalann da kendi zel rgtlerini
kurduklan bilinir, ama onla-nnki hibir zaman Enver in Tekilt- Mahsusas
gibi gl ve etkili olamad.
Devlete deil de kiiye bal olan bir rgt, aka, devlet iinde devlet
anlamna geliyordu. Byle bir rgt hukuken ancak bir ete olabilirdi. Bu
gibi kavramlar o tarihlerde zaten pek geerli saylmazd ama devletin ne
olursa olsun bir hesap verme ykmll vard. Hi deilse, iki eli kanda
yakalanmak gibi bir durumda kalmas bir mahcubiyet yaratabilirdi. Ama bu
tuhaf durumda kimsenin mahcup olmas bile gerekmiyordu. Herkes her eyi
yapabilirdi - vatanperver amalan olduktan sonra.
ttihatlar sava srasnda, yenilgiyi ve igali tahmin ederek, sada solda silh
ve cephane gmmlerdir. Bu gizli yerlerden bi-'ri de Tekiltm nde
gelenlerinden Kuuba Erefin iftliidir.
Direniin banda Rauf Bey (Orbay) erke Ethemi buraya getirir, ilk ciddi
silhlanma bu ekilde balar.
Kurtulu Sava
... Talt Paa beni stanbula ard. Gittim, grtm. Bana dedi ki:
- Yeni bir frka (parti) kurup, sonra biz ekileceiz. Ben, Enver ve dier
arkadalar ttihat ve Terakkide kalacaz. Cemal Paa ile Cavit Bey yeni
frkaya geecekler. Sen bu ileri iyi bilirsin. Yeni frkaya ve kurulacak
kabineye girmem istiyoruz.
Ben, hem Cemal Paa ile beraber alamyacam, hem de byle suni
frkalarla hi bir eyin halledilemiyeceini syleyerek teklifi reddettim (Selek,
1976; 19).
ittihatlara, hi deilse bir kesimi iin, geici olacana inansa da, Mustafa
Kemalin nderliine raz olmak herhalde ok g gelmitir. Btn siyas
kltrleri dar kadro olarak almaya ve hedeflere varmak iin kumpas
kurmaya dayal olan ittihatlar iin, ttihat olmayan bir nderlikle kurtulu
hareketini baa-nya ulatrmak, buraya vardktan sonra da i darbe trnden
yntemlerle iktidara yeniden el koymak stratejisi geerliydi. Ama Mustafa
Kemal gibi biri olunca, iin ikinci ksm kolay bir i olmaktan kyordu. Gene
de, verili koullarda, ttihatlar aresizdi.
Enver ise oralarda deildi. Bandan beri Mustafa Kemali tehlikeli bir rakip
gibi gren ve ittihatlarn iktidar emberinden ieri adm atmasna frsat
vermeyen Enver, gzn Trkiyeden ayrmadan, olduka enejik bir hayat
yayor ve beklenmedik ilikilere giriyordu. Boleviklere yaklamas, Bak
Kongresine katlmas bu kategoriye girer. Sakarya Sava baladnda Enver
Grcistana gelir; belli ki Mustafa Kemalin sava kaybetmesini
beklemektedir. Sonu bekledii gibi kmaynca son umut olarak Trkiyeye
dnp ordularn bana geme yolu kapanr. O zaman Enver Trkistana ve
Tacikistana doru son yolculuuna kar.
* *
ite byle bir anda Rauf Beyin erke Ethemi silhlandrdn gryoruz.
brahim Tahtakl da balangta aras iyi olan erkesler den artk bkmtr:
... kyllerden topladmz para, eya, adan hep ona veriyoruz, sinilerle
baklava gnderiyoruz, o yine kendisi icraat yapmak istiyor, adamlanm
gndererek kyllerden para, eya ve asker toplamak hevesinden
vazgemiyor, buyruunu dinlemeyen kyleri de yktnyor (Tekeli-llkin,
1989: 372).
Bunlara serkelik deyip geebilirsiniz; ama bunlar sadece serkelik deildi.
Bu bir yntemdi. Ethem, yukanda sorduum soruya byle cevap veriyordu,
asker olmaya byle anyordu: Yamaladn hayvanlar olacak, onlan
satp para kazanrsn, eraf-mtegalli-beden ihanet edenleri temizleyeceiz,
onlann maln mlkn paylaabilirsiniz. Yani, bu iin ucunda para var,
diyordu. Bunlan diyerek, silhlanp asker bir birlie katlmay, savamay,
ekici bir hale getiriyordu. Dolaysyla bu, vatan iin silh altma gelin an-
smdan ok daha etkili bir anyd. Belirli llerde baanl da oldu. Bu ilk
yllarda erke Ethem kk apta bir ordu kurmay baard.
ledim. Elinin altnda para ve kurulu bir ordu bulunmadan, silhl bir kurtulu
mcadelesine hazrlanan bir komutan olarak, burada da aresizdi. Ethem bir
baar kazannca (rnein Alaehir de veya Anzavur karsnda) tebrik
telgraflar ekiyordu. Ama onun zihnindeki Kurtulu Sava resminin iinde
erke Ethem ve Kuvay Seyyare yoktu. Ancak geici bir fenomen olarak
yer alabilirdi. .
Milli Mcadeleye kongreler yoluyla katlmak ve. her eyden nce bir Millet
Melisinin kurulmas iin almak bu legiti-mist tavnn en belli bal
rneklerinden biridir. Birok muhalifinin de yer ald bu Mecliste srekli
birileriyle mcadele etmi, ama Meclisin meruiyetine sayg izgisinden
ayrlmamtr.
Savan hangi yntemle yrtlecei konusunda da ayn legiti-mist tavrn
srdrd. Bu, doal olarak, dzenli ordu demekti. Btn toplama/kurma
zorluklarna ramen, dzenli ordu. Ethemin ve varsa benzerlerinin silhl
birlikleri henz bu ordu kurulmamken durumu geici olarak karlamaya
yarayacak ayrntlardan ibaretti. Olduka deiik grlere sahip, dolaysyla
ciddi bir oulcu grnm sunan Mecliste Ethemi, Ethemin Yeil
Ordusunu destekleyen milletvekilleri vard. Ama Meclisteki eraf-
mtegallibe ounluunun da dzenli ordudan yana olmas, hayatn bir
kural hkmnde bir eydi. Ethemin alaturka gerillas, kanlmaz olarak,
gn gelince eraf-mtegallibe ile, genel snfsal erevede olmayabilir, ama
bireysel olarak atmaya girmeye mahkmdu. Zaten Meclisin kendisi, erke
Ethemle-rin nder olduu bir mcadele tasarm iinde yeri olmayan bir
kurumdu.
Baarl olamayan Garp Cephesi Kumandan Ali Fuat Paay buradan alp
yerine nny getirme kararn oktan vermitir: Efendiler, artk Ali Fuat
Paamn Garp Cephesine kumanda ede-miyeceine kani olmutum. O
gnlerde Moskovaya da bir sefaret heyeti gndermek lzumu karsnda
bulunuyorduk. O halde, Fuat Paa sefiri kebir olarak Moskovaya gidebilirdi
(Atatrk, 1995; 492). Bylece, Paaya, Ankaraya gelmesini emreder.
Bundan ksa bir sre sonra, Birinci nn Sava adyla tarihe geen olayda,
Yunan ordusuna kar bir zafer kazanmaktan ok, erke Ethemin tasfiyesi
operasyonu nemli olmutur. Bu gelimeleri yeterince kavrayamayan Ethem
bu savan banda kendini Yunan ve Trk dzenli ordularnn arasmda
bulmutur. Trk ordusunun davrannn dostane denecek bir hali yoktur. Ne
olduunu ancak o zaman anlayan Ethem Yunan ordusuna doru geriler;
askerlerini tercih yapmakta serbest brakr, ama kendisi Yunan ordusuna teslim
olur. zmir de bir kere Yunan taleplerine uyarak imzasyla Trkiye toplumuna
hitap eden bir bildiri yaymlanmasn kabul eder; sonra kardeleri Reit ve
Tevfikle Yunanistana gider. Daha sonra Suriyeye geer. 1938de 150liklere
af ktnda kardeleri Trkiyeye dner ama Ethem dnmez ve 1948de
Ammanda lr.
iin sonrasn bir de Carr dan izleyelim. E.H. Carr bu olayn Sovyetler Birlii
Komnist Partisinin Merkez Komitesinde enine boyuna tartldn ve
sonunda Trkiyeye yardma devam edilmesine karar verildiini anlatr (Carr,
1953 [2004; 282-283]). Bunu, Sovyetler Birliinin ilk ciddi ilkesel sapmas
olarak deerlendirir. Bir yanda on be, on alt yoldaa kar ilenmi irkin bir
cinayet vardr, br yanda da devlet kar olarak tanmlanan bir ey. Devlet
kan ar basmtr. Daha sonra Stalin ve onu izleyen dnemlerde bunun bolca
rnei vardr ama bu ilktir ve Leninin bulunduu tartmada vanlm bir
karardr.
Bunun Rusyadan gelecek bir Kzl Ordu ile kombine biimi, ister istemez,
ciddi bir Sovyet hegemonyasna yol aacakt. Bu da, Bulgaristan ya da
Romanya tarz bir Sovyet uzantsnn, onlardan yirmi yl kadar daha nce
burada kurulmas anlamna gelirdi ki, sonuta fiilen yaanm tarih olabilecek
en iyi tarih olmasa da, Trkiyenin pek ok sorunu bugn de devam ediyor
olmakla birlikte, yle bir duruma gre ok daha iyi bir noktada olduumuz
kansndaym.
Bu ortamda Trk milliyeti tarih yazarlarnn yedi dvele kar diye bir
Kurtulu Sava anlatmalarnn tarih olgularla badamasna imkn yok.
erke Ethemin setii yolu, erke Ethemde olmayan bir ciddiyetle seen,
uygulayan toplumlar, zorlu bir savatan geebilirler, ama kolay kolay
militarist olmazlar. nk byle bir gayriniza-m askerlik pratii ve
alkanlndan militarizme gelmek neredeyse imknsz denecek bir
derecede zordur. Ama lkeyi tutsaklktan kurtarm bir dzenli ordu ile
militarizm yapmak, hi de zor bir ey deildir.
Ama tabii yle bir ordu kurmann zorluklar byktr. Yapmak istedii eyi
ok ak seik grebilen Mustafa Kemal (Ali Fuat Paanm filintasn
grd gibi) kararn vermi ve glkleri gze almt. Dzenli ordu iin
harekete geilince, Sabahattin Selekin kitabndan rendiimiz durumlar
ortaya kt: Anadolu halk yemden asker olmak, savamak istemiyordu. Selek,
Anadolu htillinde, imdiye kadar kimsenin tekzip etmedii baz saylar
verir. Toplam kayp says, gene hamaset edebiyatnda olduu gibi vatann her
kesini kanyla sulamak derecelerine varm bir ey deildir. Hepsi
36.239dur; bunun 22.543 eitli hastalklardan hastanede lenlerdir
(Fransz Devriminde lenlerin altm bine ktn grmtk). Silhla,
arparak lenlerin 8.505i savata, ama 2.838i Asker Alma Mntkalannda
hayatn kaybetmi, yani askerden kamaya alrken vurmu veya
vurulmutur. Bu sonuncusu, iin ne kadar zor olduunu anlatmaya yeter (Selek,
1976; 110). Btn bu kalemlerde, len subay says, normal kabul edilen
oranlarn stne kmaktadr.
Bu alternatif stnde bu kadar durmuken, askerlik ve militarizm
ideolojisiyle hi ilgisi olmad halde, bir alternatif stnde daha, birka
paragrafla duralm.
Zaten Temo onun szn etmiyor, br drt kiiyi sayyor (Temo, 1987; 15).
kinci Grup
1920de almaya balayan Byk Millet Meclisi daha sonralar pek benzeri
grlmeyen, geni bir fikirler yelpazesini temsil eden bir meclisti. Mebuslar
arasnda baz solcular ve baz liberafler de bulunuyordu. Az incelenmi
olan bu konuda en iyi kitab Ahmet Demirel yazmtr: Birinci Mecliste
Muhalefet: kinci Grup, (Demirel, 1994).
ikinci Grup, rnein, olduka tutarl bir biimde kuvvetler ayrl ilkesini
savunmutur. Mustafa Kemal ve Birinci Grup bundan hi holanmamtr.
Mustafa Kemal, Montesqieunn ilkesini Rousseaunun sanarak ... hakikaten
bu adam mecnundur ve hal-i cinnetle bu eserini yazmtr, diye
konuabilmitir (Demirel, 1994; 241). Ona gre kuvvetler ayrlmaz,
birletirilir, ikinci Grup nce yrtmenin keyfiliini eletirmi, bakanlarn
seilmelerine itiraz etmi, ama zellikle yasama organ olan Meclis yele-
ritin yarg organ olan stikll Mahkemelerine tayin edilmelerine kar
kmtr. zetle, demokratik ilkeleri savunan bir muhalefet yapmtr.
kinci grubun en nde gelen temsilcisi Hseyin Avni (Ula) Beydi. Hseyin
Avni Erzurumluydu ve Erzurum Kongresinden itibaren Milli Mcadele sreci
iinde yer almt. lkin stanbuldaki Meclis-i Mebusana gelmi, ama igal
gerekleince Ankaraya gemiti. Grubun en bilgili ve tutarl yesi odur.
Atatrkn otuzlu yllarda olanca ilgisi dil ve tarih alanlarna kaymt. Burada,
Trk milliyetiliinin ayrlmaz paras olan militarizmden, asker zaferlerle
dolu gemi yceltmesinden, onlar reddetmeksizin uzaklap medeniyet
zerinde odaklanan bir Trklk ina etmeye alt seziliyordu. Bu dil ve
tarih almalar, akademik bir gzle bakldnda, trajikomiktir. Olmayan bir
tarih icat etmenin ok fazla abartl rnekleridir. O dzeyde sylenecek tek bir
olumlu sz bulunamaz. Ama bu abann altnda yatan niyete bakldnda,
Trk tarihini askerlikten biraz olsun arndrmak ve bu Trk kavramn
medeniyet kavramyla zdelemek zere (biraz ackl da denebilir) bir
zlem grlyor. Byle olduu halde, bu uydurma tespit zerinden gene bir
lsz bbrlenmenin baladn gzlemliyoruz: Btn diller Trke-den,
btn medeniyetler Trklerden douyor vb.
ok partili rejime geie kadar ordu, kendi bana bir sorun olarak ortaya
kmam, toplum ve intelligentsia tarafndan da yle al-glanmamtr.
Sava yllar
arpc bir olay, Romanyadan gelen, Yahudilerle ykl gemidir. Perian halde
geldi, stndekilere karaya k izni bir trl verilmedi, orada batt, herkes
ld. Artk bilinen hikye.
Savan bitimine ay kala gibi komik kaan bir zamanda Trkiye Mihver e
sava dahi ilan etti. Bunlar, savatan sonra kurulacak dnyada yer almak iin
yaplm manevralard. zellikle alt yldr dnyann altn stne getiren
Alman-ltalyan-Japon faizminden sonra, demokrasinin ba deer olaca bir
dnyaya geilecei anlalmt.
Savatan 1950'ye
Trkiye 1946nm komik seiminde CHPyi bir kere daha semi oldu -
semese bile, yle yapt sylendi. Bu drt yln bir vakit kayb olduu
zaman zaman ileri srlmtr. rnein evket Sreyya sava sonrasnda
fabrikalar iin ucuz makine alma imknlannn olduunu ama hkmetin
bunlan kullanmadn anlatr. Genel kan, CHPnin topluma bir ey
veremeyecek bir enerji kayb yaaddr. Bu, ok ey yapm olmaktan ileri
gelen bir yorgunluk hali olmasa gerek, nk zlemlerle kyaslandnda,
yaplm ok bir ey grnmyordu. Onun iin, ok alma yorgunluu deil
de, istenen yere varamama bkknl stne konumak daha doru olur.
Aslnda toplumun CHPden bktn ok iyi biliyoruz; ama CHP de halkndan
bkm gibiydi. 1946 seiminden sonra ilk hkmeti Recep Peker kurdu. 47-48
ve 4849 aras iki hkmette Haan Saka, 49da kurulan son hkmette ise
emsettin Gnaltay babakand. Zaten bu sralama, CHPin radikalizminin
trplenme srecini zetler gibidir. Serbest seime gei karan, CHPye,
hemen din karsnda yumuama gereini dndrr. emsettin Gnaltay da
bunun adamdr. lk mam Hatipler ve ilk ihtiyar din dersi onun bu
hkmetinin icraat arasndadr. Ama bunlar veya Pilavolunun kardeinin
adayl CHPyi seim kazanr hale getirmedi.
Yeni kurulan ulus-devletler (ya da sosyalist olan toplumlar) her eyden nce
sanayileme sorunuyla karlarlar. Bunu yapmaya karar veren bir lkenin
izleyecei yol, en genel zetiyle, krsal kesimde, yani tannda elde edilen art
sanayi iin sermaye olarak kullanmaktadr. Bu da, tanm rnlerinin fiyatlann
denetleyerek, kn orada dk tutmay gerektirir. Tek parti dnemi, Erken
Cumhuriyet, bu yntemi uygulayarak bir ilk birikim yapt. Bu derece
genelleyerek sylediimizde, bunun Sovyetler Birli-inde yaplandan fazla
bir fark yoktu. Sonu zellikle krsal nfusun, bunlan yapan partiye tepki
duymasyd. Bu temel sorunlar her zaman toplumlann ideolojik sorunlanyla i
ie geer; bilinen ideolojik kalplar iinden dile getirilir. Halk Partisi,
kanlmaz bir eyi, ilk birikimi yapmt. Bunun semeresinden kendisi
yararlanamad. Musluklan amak, semereden yararlanmak, Demokrat Par-tiye
dt. Bu olayn aklamas da din eitim olmas, olmamas, mam-Hatip
okullarnn almas/almamas deildi. Byle eyler iin garnitryd.
Tabii Demokrat Partinin tek ans, ilk birikim denen pis ii bakasnn
yapmasndan ibaret deildi. Sava enkazn temizlemek iin Marshall Plan
yaplm, Trkiye de bundan yararlanacaklar arasna girmiti. Bylece
1950de Demokrat Partinin iktidara gelmesiyle beklenmedik bir bolluk
balad.
Bunlar art arda sraladmzda, Kemalist adan bakmann, 1950yi bir siyah-
beyaz aynm olarak grmeyi zorunlu hale getirdii anlalyor. Nitekim bu ilk
dnemin 1960 darbesiyle -geici-bir sona ermesi de byle bir mantn
sonucudur. Oysa btn bu tarih sreci bir kopma deil, kendi iinde
dnemeleri olan bir sreklilik olarak okumak da mmkndr.
Onun iin burada sosyopolitik aktrlerin rotalar kesintili, geri dnl; atlan
admlar genellikle epey sarsak oluyor; balanan iler bitirilemiyor, ilgin
iblm rntleri ortaya kabiliyor. Kimse gerekten gl olmad iin
herkes kendini ok korkutucu gstermeye alyor.
rnein Demokrat Parti, CHPnin bin bir glkle oluturduu ilk birikimi
imdi daha cmert bir dzene yatrabiliriz, demiyor. Halkn mn skan
zorbalk dzenini ykacaz, trnden bir sylemle kyor ortaya. Siyaset,
hep, olabilecek en gergin dozajda yrtlyor. Onun iin iddet hemen orada,
kapnn arkasnda, srasnn gelmesini bekliyor.
Ahmet Hamdi Baar ve evket Sreyya Aydemir, Emin Trk Eliinin Kemalist
Devrim deolojisi'nde (Eliin, 1970) ok parlak bir biimde anlatt gibi,
dnemin liberali ve komnistidir.
ki tarz-/ siyaset"
Brokrasi cephesi ilkin 1908de bir hkmet darbesi yaparak, 1923te baarl
bir Bamszlk Sava sonucunda bir cumhuriyet ilan ederek iktidar olmutu.
Farkl balang noktalar aradmzda da, Abdlazizin tahttan indirilmesi
gibi, darbe diye tandmz yntemin baka zgl kullanmlarn
gryoruz. Ama Demokrat Parti seim kazanarak iktidar oldu. Bunlar olduka
farkl metodolojiler.
Aslnda bu iki tarz- siyaset btn yakm tarihimizi kapsyor. Sanki btn bu
somut yllarda iki somut parti arasmda bir siyas mcadele yaanmad:
Bilenlerin ynettii brokratik ilke ile plebisiter diktatrlk ilkesi arasnda
bir mcadele yaand. Sanki bunca seimde de, bir siyas partiye deil, bir
tarz- siyasete oy verdik. Ama o tarz hibir zaman demokrasi olmad.
Taklidini ap kendisine varamadk.
Bu poplist siyas tavrn tayc imgesi son analizde bir halk adam mesaj
vermek zorundayd. Sahip olduu halk dehas kayna sayesinde kl
yutmaz biri; hakkn yedirmeyen, ama herkesin hakkn da kollayan,
babacan biri. Pratik zekl, sorunlar zerken biraz kural, ilke krp
dkmekten ekinmeyen, ukala kuralcla verecek tavizi olmayan biri. Osman
Kavuncu ve Osman Kibar gibi belediye bakanlan, Osman Kavrakolu gibi
milletvekilleri bu prototipin eitli somut tezahrlerini yanstrlar.
Poplizmin ana figr, toplanan, kilolanan, semiren bir tipti (seveni asndan
da, sevmeyeni asndan da); elitizmin simgesi gerektii gibi bunun tersiydi:
Kaybediyor, inceliyordu. 38de Atam elden gidiyor, diye lk atmken
(drt/ hece) imdi Vatan elden gidiyor, demekteydi. Uyaryordu.
27 Mays J 960
zrken seim bir yl nceye alnd, DPnin oran bu sefer 47.70e indi.
seimde en dk orand bu. Dolaysyla, 27 Mays hi olmasa, DPnin oyla
iktidardan uzaklatrlmasnn mmkn olup olmaddr soru. Btn bu
speklatif sorular gibi, tahminlerden te cevab olamaz. Ama evet, bir
gerileme balamt. Yaklak % 10 kayptayd.
kinci konu da yeni bir anayasann hazrlanmas, bundan hemen sonra seime
gidilip iktidann sivillere teslim edilmesiydi.
Seimin ardndan, imdi Tabii Senatr olarak Meclise giren MBK yeleri
olduka ak kol bkme manevralaryla APnin cumhurbakan aday Ali
Fuat Bagili adaylktan vazgemeye ikna edip Cemal Grselin
cumhurbakan seilmesini saladlar.
Bu olaylar zaten bir hayli sert cereyan eden Trkiye siyasetini iyice
sertletirdi. Siyasetin iine kan davas mnga etti. Yok etmek zere siyaset
yapmay yerletirdi ve merulatrd. Nitekim izleyen yllarda, intikam
(karlkl) motivasyonu hep gndemde kald.
2. Anayasal dzen ncekinin tersine ileyen bir mantkla yeniden kuruldu. 1920
ve 1924 Anayasalan, nceki blmde anlatld gibi, totaliter bir dnya
grnn rnyd ve toplumu dntrmeye kararl bir irade sahibine bunu
gerekletirmek iin gerekli btn yetkileri veriyordu.
Ama iktidarn kimin elinde duracann karan semen kitlesine kalnca, devlet
sekinleri hemen kuvvetler ayrl ilkesi olmadan dzgn bir demokrasi
olamayacan hatrladlar ve yeni anayasay buna gre yazdlar. phesiz bu
iyiydi, doru yolda atlm bir admd. Ama kantann topuzunu kardn iddia
edenler oldu; hl da var.
Anayasamn yan sra eitli yasalar da (rnein MBKnm basn taltif eden
Basn Yasas) yrrle girdi. Hepsinin ortak saylr zellii yrtmeyi
eitli cephelerden- kuatma ve ok zaman uygulamalarn engelleme
felsefesini iermeleriydi. Bu durum, genel olarak, Trkiye gibi snrsz yetki
kullanmna alk bir toplumda -bir iktidar boluuna benzer bir durum
yaratt iin- olumlu ve daha demokratik denecek sonular verdi. ktidara
kar yapld iin en iddetli muhalefeti de iktidardan -AP- grd. Ama
yetmilerde trplenmesine balanacakt. Bunu aynca ele alacam.
Darbe ynnde aslnda gayri ciddi giriimler bylece sona erdi ama TSKnn
iktidara el koyma itah kesilmedi. 27 Mays bir yandan darbeler yolunu
am, bir yandan da, iktidan uzun sre elde tutma ve bu zaman gerekli
reformlan yapmak iin kullanma dncesini dourmutu. 21 Mayslarla o
yarglama srasnda konuabilen birine (baka bir davadan tr Harp
Okulunda tutulan bir sivil) hareketin nderlerinden biri, profesrlere varolan
btn izmli iktisadi ve siyas sistemlerden bir tane iyi sistem
smarlayacaklarn sylemiti. Bu, ele geirmek istedikleri iktidara ne kadar
iyi hazrlandklarnn bir gstergesidir.
Altml yllar
Yeni anayasann salad greli zgrlk Trkiye iin her eye ramen
nemliydi. O zamana kadar hemen hemen hi bilinmeyen bir eyin, sol
dncenin nndeki engellerden bir ksmn kaldrd. Ama yalnz onu deil.
Dnyann birok nemli yazann Trkiyede genler altmlarda tanmaya
balad. Bugn Trkiyenin sosyalizm tarihinde 68li diye tandmz
genlerin de sosyalizmden nce ya da onunla ayn zamanda kendilerini
yetitirmek zere eitimlerinde edebiyatn nemli bir yeri olmutur. Ancak
ony-ln sonuna yaklarken Marksist metinler ezici bir arlk kazand. Bu
arada, tabii, Nzm Hikmet de yeniden yaymland ve yeniden kefedildi.
Marksist sol, intelligentsia stnde ciddi bir hegemonya kurdu. Bilinmedii,
tannmad (nk yasak olduu) yllann acsn karmak ister gibi,
modalat, hegemonikleti. Bu gibi durumlarda, her zaman grld
gibi, ashnda bu ilerle, bu dnce tarzyla ilgisi olmayacaklar da bu tarafa
hamle ettiler.
TIP, 1961de bir grup sendikac tarafndan kuruldu, ama bir varlk
gsteremedi. Ertesi yl kurucular aralarnda bir anlamaya vardktan sonra
Mehmet Ali Aybar la grtler ve onu genel bakanla davet ettiler. Aybar m
kabul etmesinden sonra katlanlar hzla oald ve TIP lkenin hayatnda
boyunu aan bir rol sdendi.
imdi olduu gibi o zaman da bu iki tarz- siyasetin ayr to-poslan vard ve
bunlar pek fazla kesimiyordu. Belirli bir alanda, Dev-Gen ve benzeri
hareketlilik etkili bir biimde yryordu. Ama parlamenter demokrasi de,
Dev-Genten, Ankara yrylerinden vb. etkilenmeden, kendi yolunda
gidiyordu.
1968 Trkiyeyi byle bir kavga iinde buldu. Grne baklrsa etkiledi de.
Ama bu, ancak Hepsi renci eylemi deil mi? trnden bir yzeysellikle
bakanlarn syleyebilecei bir eydir. 1968 Bat Avrupada ve Dou
Avrupada genlii messes nizamla kar karya getirdi. Batda genliin
messes nizam diye bildii eyin iinde Komnist veya Sosyal-demokrat
Partiler de vard. Sonu olarak genlik onlardan medet ummad, kendi eyini
yapmaya alt. Bunun ne olduunu da o srada pek bulamad ama sonraki
yllar, 68in sarst yzeyin gerisinden yeni bir feminizmden alternatif
hayat biimlerine kadar bir yn yenilii bulup kard. Burada ise genlik
burada olmayan aramaya balaynca eitli devlet sosyalizmi biimlerini,
Stalini, Maoyu, demokratik merkeziyetilik gibi aslnda ok bildik eyleri
farkl bir adla tanm oldu. Milliyeti deil de antiemperyalist olmann
daha k ve haval olduunu rendii gibi.
nsan zihni hep eski modeller stnden alr: Tarihte bir kere olan bir daha
olmaz, ama insan hep onun tekranna gre hazrlanr. niversite igali iyi bir
eylemdi, nk 27 Mays hatrlatyordu. gal edenlere kar polis saldmr,
onlar direnir, bu arada lenler, yaralananlar da olursa (27 Maysm Et-Balk
Kurumunda kyma makineleri yalanlannm benzerleri de olabilir) , bu yeni bir
mdahale iin kap aabilir, ortam yaratabilirdi. Muhtemelen hkmet de bu
akl yrtmeyi akl edebildii iin polisle yklenmekten sonuna kadar kand.
gali, 6. Filoyu protesto eylemleri izledi. zellikle Dev-Gen btn
Anadoluda birok gsteri dzenliyordu. Sembolik mahiyette kk toprak
igalleri bile oldu, ama bymedi. Kavel, Demir-Dkm grevleri ii snfnn
da harekedenmeye baladn gsteriyordu (1967de DSK kurulmutu).
Zaten btn bu gidiin dnm noktas 15-16 Haziran 1970 ii snfnn iki
gne yaylan protestosu oldu. Bu olay, herkesi, durduu yeri bir kere daha
gzden geirmek zorunda brakt.
Olaydan gelecee miras kalan, yani bir rnt kuran zellik de bu oldu.
Daha sonra 12 Eyll ve son 28 ubat da emir-komuta zinciri ilkesine uyum
gsteren eylemlerdir. 2000lerin Ay, Sarkz vb. hiyerari d
giriimleriyse gereklemedi.
27 Mays ertesinde, lkenin her eyden nce iyi bir anayasaya sahip olmas
gerektii dnlyordu. Bunu en iyi bir Kurucu Meclisin yapabileceine
karar verilmi ve byle bir meclis kurulmutu. On yl sonra, memleketi
kurtarma misyonu sayca daha kk bir kurula, her biri iinin ehli uzman
olan bir beyin kabinesine teslim ediliyordu. Bunlar, kirli politikaya
karmam dhi teknokratlard. 12 Eyllde ise ortaya be kiilik bir konsey
kacak, anayasa yapmakla ykml olanlar onlann Danma Meclisi
olacakt. Zaman getike askerlerin sivillere gveninin azald anlalyordu.
Bir baka nemli olay da CHPde Genel Sekreter olan Blent Ecevitin asker
ynetimle herhangi bir ibirliini reddederek bu grevini brakmasyd. nn,
Erim hkmetine partisinden bakan vermeye razyd. Ecevit buna kar knca
nn ile yollan ay-nld. 1972de bu sorunu zmek zere toplanan Olaanst
Ku-rultayda Ecevit gvenoyu alnca istifa sras nnye geldi. Onunla
birlikte mhafazakr CHPliler, Kemal Satr vb. de aynlp baka parti kurdular.
Bu, ok nemli bir olayd. CHP bylece yalnz nn gibi ilk kurulutan beri
partide bulunmu, mill ef diye adlandrlm bir tarih kiilikle deil, her
zaman i ie olduu ve sivil szcln yapt TSKdan da yollarm ayrm
oluyordu. Bununla, CHP ilk olarak, gerekten sol bir parti olabilmenin eiine
kadar geldi. Ama eikten ieriye getiim syleyemeyiz. Geemeyi-inde -
geliinde olduu gibi- phesiz yeni Genel Bakan Blent Ecevitin pay vard.
Ecevit bir cuntac deildi, olmadn gstermiti. Ama Ecevit, bir sosyal
demokrat olmasna imkn brakmayacak lde milliyetiydi. Solculuu,
CHPnin alt okundaki Halklktan fazla ileriye gitmiyordu.
Sol olmad, ama Ecevit, askerle ibirliini reddederek, yaplacak ilk seimin
galibi olmay garantiledi.
Yetmili yllar
CHP ile MSPnin huzursuz koalisyonu bu nedenle bozulmad. Bir sre sonra
Kbrsta Sampson darbesi olunca Ecevit bunu bir mdahale iin yeterli
gereke sayd ve 1974te Silhl Kuvvetler Kbrs'a bir karma yapt. Harekt
baarl oldu. O zamandan beri Trkiyenin adada otuz ksur bin kiilik bir
birlii var ve ada fiilen ikiye blnm bir durumda.
12 Eyll
rnein eski metinde de olan Milli Gvenlik Kurulu bambaka bir hale
getirildi. Anayasa hazrlanrken, MGK ile ilgili maddede Hkmetin uymakla
ykml olduu tavsiyelerde bulunur, mealinde bir sz yazlmt. Sonra, Bu
kadar da olmaz, diye itirazlar ykselince, dikkate almak eklinde
deitirildi. Ama bu kk hikye Anayasanm nasl bir zihniyetle
hazrlandn gsteriyor.
12 Eyll zihniyeti 30lan ideal gryordu, ama tarihin bu aamasnda tek parti
rejimine dnmek de dnyaya kabul ettirilir bir ey deildi. Bunun iin,
karlan siyas partiler ve seim yasalaryla, btn partileri tek-tipletirme
yoluna gittiler. Her parti Atatrk inklap ve ilkelerine bal olacakt vb. MGK
da nemli bir denetim organyd. Bylece, ok partili tek parti rejimi gibi
bir garabet yrrle girdi.
Krtler her bakmdan birinci srada olsa da, btn toplumu cezalandrma
tutkulan iddetliydi. Solun btn karsnda davra-mlan bir kua gzden
kardklann gsteriyordu. Hapishaneye girmi olmak, ikencenin bitmesi
anlamna gelmiyordu artk. ldrmek, lmyorsa da bir daha
toparlanamayacak hale getir 1 mek, hedefti.
DSK davas gibi bir yarglamada, siyas bir sutan ok, ii denilen
adamlann haddini bilmezliim cezalandrmak istedikleri belliydi. Evren zaten
ef garson maa stne de dktrm, kendinden fazla maa aldklann
sylemiti. Olabilir. Evren kadar zararl bir ef garsona hi rastlamadm.
Sonu olarak 12 Eyll btn bu olumsuz (ve son derece nemli) yanlanna
ramen, ayn zamanda bir uzlatrma abas da ieriyordu. En nemli, nihai
kararlarn verilecei yerin Milli Gvenlik Kurulu olmas, asker-sivil
arasndaki uzlamann nasl olmas gerektii sorusuna askerin verdii (ve
siviZin o tarihte itiraz etmedii ya da edemedii) cevaptr. Bunun byle bir
formlasyo-na balanm olmas, kendini memleketin sahibi olarak gren
asker kanatm aslnda ciddi taviz sayd bir eyler dahi ieriyor olabilir
(YKte rektrlere de yer verilmi olmas, Cumhurbakanl Filarmoni
Orkestrasnda bandodan yetimi elemanlarn bulunmamas gibi tavizler);
ama bu da Trkiyede TSKnm uzlamadan anlad eye uygundu.
1960ta karann geri ald, ama seimli dzene bir kere geilmi, iktidann
nihai kaynann ne olduu konusunda kafalar bir kere kanmt. Sonraki
yllar, Atatrk ilke ve inklaplan adna hareket eden ordunun Trkiye halknn
oylanyla seilen sivil hkmetleri denetledii ve yle gerekli grdnde
alaa ettii yllar oldu. 1980de bu tahtrevalli oyununa son vermek iin,
Trkiyenin, son sz TSKnm syledii bir demokrasi olmasna karar
verildi. 1982 Anayasas bu karann ve bu noktada olumu konsenssn hukuki
belgesidir. Bu zelliiyle bir anayasadan ok bir atekes antlamasina benzer
ya da bir artnamedir.
12 Eyllden 2002'ye
Bu karanlk dnemden hemen sonra, yaplan ilk seimde Turgut zalm ciddi
bir oy farkyla seim kazanp iktidara oturmas hem artc, hem de ok
artc olmayan bir olay olarak grlebilir. Aslnda btn bu darbe
dnemlerinden sonra, varolan siyas alternatifler (partiler, kiiler vb.) arasmda
asker ynetime en uzak grnenler seim kazanmlard. Burada da manzara
byley-di. Ama zal Trkiyede ok ey deitirmi bir babakandr ve bunun
tam da 12 Eyll izlemi olmasnn ilgin bir yan vardr.
acayip olaylar lkesi olduu ve uzun sre normal diye geitirilen lmler
de gnn birinde karmza cinayet olarak kt iin, bunda yadrganacak bir
ey yok.
12 Eylle kadar Trkiyede sisteme, dzene ilikin her muhalefet, genel sol
muhalefet iinde skmt. 1968den sonra Avrupada biimlenen yeni
muhalefet ve sava kard gibi akmlarn sosyalizmi zayflataca
dnlyordu. 12 Eyllde sol gruplarn yeleri ya da sempatizanlar
zerindeki bu denetim gc zayflaynca, byle hareketler de serpilmeye
balad. Aralarnda en etkili olanlar evrecilik ve feminizm oldu.
MHP her zaman ayr bir izgiydi. Trkiyede, zellikle Orta Anadoluda
salam bir taban vard, ama ayn zamanda uluslararas siyasette ncesi,
gelenei, modeli ya da benzeri bulunan bir partiydi. Faizmin ayn zamanda
uluslararas olmas bir paradoks gibi grnebilir ama bir gerekliktir.
Bu baar da, son analizde, zalm kiisel baarsdr. Onun lmnden sonra
ANAPtan geriye bir ey kalmad; ama Demirelden, Doru Yoldan da bir ey
kalmad. '
28 ubat Silhl Kuvveder e bir darbe daha yapma frsatn kazandrd. Ama bu
klasiklemi darbelerden farklyd. Asker 12 Ey-llden sonra zaten iktidann
orta yerinde durduu iin, yapt i, Refah paasndan tutup aa ekmekten
ok, yeterli izin almadan bindii tattan aa silkelemek biimini ald. Bu da
baz yeni uygulamalann byk medya desteiyle genel kabul grm saylarak
askeri varl takviye etmesini salad. te, asker gene felketi nledi,
anlaynn yeniden yaygnlamasna yol at.
. zal iktidaryla 2002 arasmda geen uzun sre Trkiye iin birok bakmdan
bir zaman kayb olmutur. Byle olmasnn balca nedeni de 12 Eyllle
siyasete egemen olan TSKnm varlk biimidir. Btn bu yllarda Trkiyenin
en yakc sorunu Krt sorunuydu. Askerler bu konuda herhangi bir hkmetin
varolan uygulamay deitirmesine imkn tanmyor, herhangi bir
yumuamaya meydan vermiyor, ama bir zafer de kazanmyorlard.
Kazanmann imkn yoktu zaten. Ama birka babozuk, ok yaknda
bitecek sylemiyle bu beklentiyi yaratmaktan geri kalmyorlard. iller
dneminde (ve Doan Grein Genelkurmay Bakanlnda) ok sayda sivil
Krt yurttan ldrlmesi eklinde tecelli eden ataklan da (Jilem, Yeil, btn
bu furya) bekledikleri sonucu vermedi. calann ele geirilmesi de durumu
deitirmedi, nk bu olay dahi soruna bir reform yapma anlayyla
yaklama tutumunu yaratmad.
lkenin bir baka nemli sorunu AB ile btnlemekti. TSK bunu nlemek ya
da hi deilse mmkn olduu kadar geciktirmek iin elinden geleni yapt.
Arada Hilmi zkk gibi tipik saylmayacak bir genelkurmay bakan
grlmekle birlikte, kural, daha ok perde arkasndan, Avrupa srecini
baltalayacak admlar atlmasn salamakt.
Zaten Silhl Kuvvetler in hukuki varlk biimi, bal bana, Avrupa Birlii
felsefesine aykndr. Bu mevzuat tamamen deimeden Trkiye ABye
giremez. O aamaya gelince bu yapda bir TSKmn gene her trl gl
karacandan kimsenin phesi olmamal.
2002den bugnlere
Ksa bir sre nce 28 ubat olduu ve belleklerde taze durduu iin, CHPnin
banda Deniz Baykal ve kurmaylar analizlerini yeni bir 28 ubatn yolda
olduu varsaym stne kurdular; bylece, seim d bir yntemle iktidardan
uzaklatrma sonras olabilecekler zerine bir senaryo dndler. Bu onlar,
br trl olmayan bir darbenin rtkanlar haline getirdi. Kemalist
muhafazakrlk, ovenizm, Avrupa dmanl gibi, orduyla zde gsterecek
her trl sa tavr herkesten fazla grlt kararak savunmaya baladlar.
Yani Bat kamuoyu, askeri vesayeti silkelemi bir Trkiye grmekten mutlu
olacaktr. Bizim doal hinterlandmz iinde, Ortadounun Mslman lkeleri
de bu mutluluu paylaacaktr. Btn bunlar, sz konusu gelime iin
olabilecek en olumlu d ortam meydana getiriyor.
12 Eyll sonrasnn pusula artan eitli olaylaryla oraya buraya savrulsa da,
kendine akldan kopuk olmayan rotalar izebiliyor ve bunlara uyum
gsterecek kadrolar da yetkilendiriyor.
te yandan, byle geni kapsaml bir deiime eitli nedenlerle kar kan
gl bir muhalefet de vard. 18. yzyln banda III. Ahmed, 19. yzyln
banda ise III. Selim bu gibi ayaklanmalarn kurban oldular. Selim de I.
Abdlhamid zamannda Rusya karsnda uranan hezimetten sonra askeri
reform dncesiyle harekete gemiti.
Toplum gibi byk ve karmak bir insan topluluu iinde her trl fikr
eilim varolur; ama tabii btn bu eilimlerin gc, toplumun ounluunu
etkileme yetenei vb. deiir. Belirli bir toplum yaps bu eilimlerden bazlan
iin daha elverili, bazlan iinse daha az elverili bir toprak sunabilir.
Tarih 1320 olarak, yani Osmanl takvimine gre verilmi, 1904 olmal.
ttihatlarn Msr kanad Kahirede Kanun-i Esasi, Osmanl, Havatr, Nasihat
gibi dergiler yaymlamlard. Bunun bu dergilerden biri olduunu tahmin
ediyorum. Bana ilgin gelen, yazan Fransz da olsa bir Osmanh (ttihat)
dergisinin o tarihte Timur ve Cengizden insan kasab sfatyla sz
edebilmesi. Demek ki medeniyet ile asker baan arasmda birincisi hl
ar basabiliyor. Ama bu uzun srmeyecek.
nemsiz grnecek basit bir olay, birok arpc gelimeye yol aabiliyor.
Bugn Trkiyede, talyann Trablusa asker karmas ve bir sre sonra bu
topraklara el koymas sk hatrlanan, hatrland zaman da byk fkelere yol
aan bir olay deildir. Balkan-lar dan srlm olmann psikozuyla
kyaslanamaz. Oysa gerekletii zaman, zellikle baz evrelerde, byk bir
kzgnla yol at ve bunun da sonraki gelimeler stnde ciddi etkisi
olduu anlalyor.
Halide Edibin, Ahmed Bedevinin anlannda ona deiniliyor, ama dolgun bir
bilgi yok. Byk kardei Niyazi Tevfik Ykselen de iyi okumu biri.
Denizcilik tarihi uzman.
5 Kanunusani, 1327 (5 Ocak 1911) tarihinde Selanik ttihat ve Terakki Rhtm
Kulbnde irad edilen konferans, derginin 27 Nisan 1328 tarihli saysnda
(Gen Kalemler2, 3, 2000: 20) yaymlanr. Mehmed Ali Tevfik burada manevi
yurt dedii bir mefhumu aklamaktadr;
nsanl bilen her Trkn en mukaddes vazifesi manevi yurt, manevi vatan
mefhumunun evvel halk [yaratma alnt] ve icadna [ab.], sonra neir ve
tamimine almak olmaldr.
Bu ruhen merbutiyeti tekil eden anasr tr: Ayn kandan olmak hissi,
muayyen bir tarzda ve muayyen baz efkr ve hissiyat dairesinde bytlm
bulunmak hissi ve bir de kran hissi.
Mehmed Ali Tevfik Arjantin ile Japonyay rnek gsterir. Bu 666 iki lke,
halklarnda manevi yurt kavramn yaratmak iin tarihi arptmalardr.
Szgelii Ajantin dnyann en byk komutanlarnn Arjantinden ktn
iddia etmi... evet bu bir safsatadr... Fakat efendiler, bunlar meru bir takm
yalanlardr. Japonlar da "... yirmi otuz sene kadar mtemadiyen ocuklara
mill bir taassup aladlar. rnein, AvrupalIlardan nefret etsinler diye,
AvrupalIlarn yaptklar icatlar saklamlar!
Bu taassubun nemli bir ksm gene askerdir. Mektep hocalar vatan iin
can feda edenlerin tebcilini ve asker faziletlerin medh ve senasn her eye
takdim eder. Manevralar esnasnda asker bir nahiyeden geerken btn mektep
ocuklar azad edilir. Giderler, askeri seyr ederler, kk kalplerini feyizli
hislerle doldururlar. Mektep dershanelerinde kahramanlarn tasvirleriyle
byk muharebelerin resimleri aslmtr.
Askere alman yeni evli bir gen ertesi gece gizlice evine kayor... zevcesini
tatl bir uykuya dalm olduu halde buldu. O zaman eildi perestde zevcesini
efkatle pt ve sonra onu ldrd. Niye? Akln elip onu askerliinden
uzaklatrmasn diye! Bu militarist hikyeyi not edin bir yere, yeniden
karmza kacak.
Oturumun reisi zamann Maarif Vekili Esat Beydir (Bursa mebusu Esat
Sagay). Akuraya zellikle teekkr eder. unu da syler:
Byle bir anlayn bir toplumun eitim sistemine temel oluturmas her
bakmdan korkun bir eydir. Bu, tabii, otuzlu yllarda balam bir ey.
artc olan, daha 1911 ylnda, yaymland zaman da yeri g ykmayan,
kadrosu olduka dar (ve onlann arasnda da gerekten parlak olanlann says
az) bir derginin, sonraki yllan bu kadar derinden etkileyebilmi olmasdr.
Gdml edebiyat
Yazlacak sra gyet vsi, ama gyet vsi cretler! Vaad buyuruluyor. Taraf-
lilerinden derg-i inyet buyurulmayaca- hepimizin cmle-i tahmintndan
oldu. Bki mveddet ve hrmet stdm efendim (Alangu, 1968: 346).
Cenap ahabettin
... vaktin Harbiye Nzn olan Enver Paa da maddi, manevi her vastaya ba
vuruyor ve gen zabitlerle askeri teci etmek gay-retile (hamsi iir ve
yaz)lara tlip oluyordu. Bu gayret uruna deerli ve deersiz bir ok airlere
ve muharrirlere klliyetli paralar ihsan ediyordu. Benim bu ilerden epeyce
haberim vard. nk bu mesele zerine azdan aza dolaan dedikodulardan
herkesin kafas dolmu ve benim de bam tutmutu. Halbuki ben, hibir zaman
iirlerimin bir msran dahi smarlanm bir mal gibi telakki ederek yazm
deilim... Hatt maksat ne kadar ulv olursa olsun, byle krl alverie
girmek mizacma hi uymayan bir i olacakt. Onun iin Cenap merhumun
mektubuna hi cevap vermedimdi. Sonra bu sktumun nezaketsizlie
hamlolunabileceini mlhaza edince, hemen ertesi gn leden evvel
Harbiye Nezaretine gittim (Alan-gu, 1968: 346-7).
Rza Tevfikin son iki cmlesi de bir harika tabii. Hi cevap vermiyor, ama
sonra ya kabalk olursa diye dnyor. Kimse kabalk etmek istemez. Ve bu
sonramn, ertesi gn leden evvel olduunu reniyoruz! Anlarnda,
siparii yerine getirmediini belirtir, Enver hakknda da hibir eye muvaffak
olamadn iittiini syler (Tevfik, 1993: 141).
Rza Tevfik, ... hatt Abdlhak Hmid merhum gibi bir adama da, ngiltere
aleyhine kt bir kitap yazdnp 4.000 lira para vermiti dedikodusunu da
yapar (Tevfik, 1993: 139). Paray verdiren gene Enver dir.
ttihatlar bu konuda da ge kalmlardr. Bu tr edebiyat yaymlamak zere
kardklar Yeni Mecmua ancak 1917de yayma balayabilir, ama 1920ye
kadar devam eder. Yazarlanndan baz-lan Gen Kalemlerde de vard: Ziya
Gkalp, Cell Sahir, Hamdullah Suphi, Halim Sabit, Yahya Kemal, Ahmed
Agayev, Necmed-din Sadk. Bunu balangta tek bana Yahya Kemalin
yaymlamas sz konusuyken, ne olmusa olmu, Merkez-i Umum yesi
Kk Taltn mdrl altnda ve ttihat ve Terakki merkez binas olan
Pembe Konakta yaymlanmaya balamtr (Kro-lu, 2004, 216).
1918de de Yeni Mecmua bir anakkale zel says karmaya karar verir.
Burada daha kalabalk bir yaz kadrosu vardr. Daha tannmlar alrsak,
yle: Enis Behi, Ahmed Hikmet, Gkalp, Raif Necdet, Abdurrahman eref,
Cell Nuri, Samipaazade Sezai, Mehmed Emin, Halil Edhem, Ahmed Emin
(Yalman), Halit Fahri, Kzm Nami, emseddin (Gnaltay), Hakk Tank, Rauf
Yekta, Ali Canib, Hakk Sha, Midhat Cemal, Fahri Celaleddin, Tekinalp, Ali
Ekrem, brahim Alaeddin, Zekeriya (Sertel), kil Koyuncu, Nec-meddin Sadk,
Hseyin Rahmi, Ruen Eref.
mer Seyfettinin Eski Kahramanlar bal altnda yazd hikyeler ittihat
ve Terakkiden gelen kampanya ile uyumluydu. Mehmed Ali Tevfikin tarih
yoluyla manevi yurt yaratma projesi ile de uyumlu, muhtemelen ondan
esinlenmeydi. anakkale gezisinden sonra da Yeni Kahramanlar yazmaya
giriti ama mesafe alamad.
Cell Sahir bana geldi. Enver Paamn askeri savaa tevik yolunda
yazarlardan eserler beklediini, benim de bu kampanyaya katlmam
istediklerim syledi. Ben Akndan Akma kitabm hazrladm. inde 20 kadar
iir vard, epik iir trnde. Gtrdm, verdim. Sonra beni Talt Paa davet
etti. Ya-naklanmdan pt. nk bu davete ilk icabet eden bendim. stediin
cins kda, istediin kadar bassnlar dedi. Tarihi Efdaleddin Beyi ad.
Bu ilere o bakyormu. Ald, beni Hill matbaasna gtrd. En iyi kd
setik. 10.000 bastlar. zerine yz paradan fiyat koymular. Bana 250 altm
verdiler. Sonradan bir nshasn ciltletip imzaladm. Talt Pa-aya gtrdm.
Bir mddet geti, Cell Sahir, bana kitaplarn sat bedeli olarak ikiyz lira
daha verdi. Bylece 450 altn oldu. anakkale heyetine ben katlmadm, ama
byle-ce Sava Edebiyat kampanyasna katlm oldum (Alangu, 1968: 364).
Cumhuriyete gei
Bakent (stanbul) halk, kentte savatan gelen asker grme konusunda bir tr
deneyim sahibiydi; ama 93 ve Balkan bozgunla-nndan perian bir ekilde
dnen, bir ksm da hastalktan vb. dolay dndkten sonra orada len, yan
plak, ayakta zor duran askerlerdi bunlar. Onlara acyabilir, zlrdnz ama
o grntler insan militarizme gtrmezdi. Oysa 1922de stanbula giren
askerler, yllar sonra, yeniden bir sava kazanarak gelen askerlerdi. Bunlar da
yle iyi giyimli, gsterili askerler deildi. Ama bylesi daha etkileyici de
olabilirdi. Aynca, bir zafer kazanm ve oradan dnyor deillerdi. Zafer,
gelmi olmalanyd. Bu zellikleriyle, ille de militarist propaganda iin
elverili deillerdi; ama varlkla-n o ynde de kullanlabilirdi. Nitekim
kullanld.
Otuzlar
Aile
Tabii her aile bir yandan tikeldir, kendine zg bir birimdir vb. Ama ailenin
tketecei ideoloji de, tketecei baka her ey gibi (ev eyas, besin, giyim ve
tabii yayn) bir yerlerde retilmekte, standardize edilmekte ve o ekilde arz
edilmektedir. Bu arz, elbette, zaman iinde talepin alabilecei biimleri de
belirlemektedir. Buralardan baktmzda, ailenin tketebilecei, btn bu
deiik alanlarda retilmi metalar, onu sk sk tmellere, toplumun
genellemelerine balamaktadr. Burada, zel ve bilinli bir aba olmadka, bu
genelgeerin dna kmak mmkn deildir.
Onun iin, Benim olum byyecek, paa olacak! gibi burada ok yaygn bir
sz de, son analizde, aile ii militarist eitiniin bir esi saylabilir.
Her ailenin bu gibi konularda nasl davrandm bilmeye imkn yok. Ama
bunlarn genel olarak geerli olduunu tahmin edebiliriz elbette. Btn bu
muhabbetin sonunda btn erkek ocuklar subay olmak istemiyordu elbette.
Hatt ok uzun zaman, subaylk ncelikle maa sorunundan tr, daha hali
vakti yerinde saylacak aileler arasmda ekici bir meslek olarak
grlmemitir. Ama Tezer zlnn gzlemledii trden bir asker sevgisi o
meslein baka nedenlerle sevgi ve sayg grmesinin garantisi olmutur.
Muhafazakr bir yap olan aile yaps dnya tarihi boyunca erkek egemen ve
otoriter toplumlar iin uygun bir eitim oca olmu, itaate dayanan
geleneksel toplumda bireylere nasl davran-malan gerektiini reten
kurumlar arasna girmitir. Militarizm ve otoriteryanizm zaten her zaman yan
yana ve i ie varolabilen dzenlerdir. Bu ataerkil aile tipi bunlann her ikisi
iin de en uygun yapdr. O bakmdan, olum paa olacakn tesinde,
militarist kltrn kk salmasna ok nemli katkda bulunur.
Kadnlar
Sralamaya aile ile balaynca kadnidan devam etmenin -bu dzen iinde
kurulmu- bir mant var. nk bu ideoloji kadn -anneyi- muhafazakrln
yuva yapan dii kuu olarak grmeye eilimli, daha dorusu kararldr. Bu
erken modernlemenin ulus-devleti ve milliyetileri, zellikle geleneksel
slm top-lumunu dntrme projesinde kadnlara vermek istedikleri yerden
dolay kendilerinin son derece ilerici olduuna inanm olmaldrlar. nk
kadn iin iyi bir eitim ve merkez! bir konum,
Mslman toplumda kabul grmeyen etkin bir rol talep etmektedirler. Ama
tam da bu talepleri, kendileri iin hayal ettikleri o ilericiliin gereklikle
ilgisi olmadm gsterir. nk toplum hayatnda kadna tandklar konum,
tamamen ilevseldir. ocuu kadn -anne- bytr, yetitirir. O halde annenin
de iyi bir eitimi olmaldr. ocuklarn iyi yetitirmeli ve eitmelidir, nk o
ocuklar byyp gl ve modem bir devletin yurttalar olacaklardr. Yani,
ksacas, kadnlarn iyi eitim almalar gerei, kadnlarn kendileriyle ilgili bir
ey, onlann insani, temel bir hakk deildir. lerici erkeklerin onlara uygun
bulduu bu rol ve ilevi beenip beenmediklerini bile tartacak bir
konumlan yoktur. Mill bir seferberliin paras haline gelmilerdir. Bu rol
benimsedikleri oranda hak sahibi olabilirler.
Olduka sk ilenmi bir konudur bu; burada Trk Yurdu dergisinden birka
rnek vereyim. Trkler Bir Ruh- Mill Anyorlar balkl imzasz yaz:
Gelecek nesiller, hls faziletleri aile kucanda yapacaklardr. Kadm
terbiyeci vazifesine hazrlamak, ona faydal bir bilgi ve ateli bir vatanclk
hissi telkin etmek, ite yeni mektebin programnn esasl noktas budur (Trk
Yurdu, yl 2, say 28, 12 Aralk 1912).
ya da
Erkein nasl idmanlar, kuvvet oyunlar var ise kuvvet, shhat idmanlar
ylece lzmdr. Bakn garbn medeniyet taslaklarna... Ata binen, yay geren,
nian atan, attn vuran kadnlarna... Babalar, kardeler, kocalar,
kadnlarmz idmana, kuvvet oyunlarna tevik etsinler... hanmlar milleti
kurtarnz. Bize yardm ediniz... Trk Gcne bir kadnlar ubesi anz. Ve
memlekete gl kuvvetli valideler, vatan mdafilerine grbz kahraman
arkadalar veriniz (Trk Yurdu, Yl 3, say 67, 28 Mays 1914).
Silh kullanan kadn fikriyle de sk sk flrt ediyor, ama bunu ciddi bir neri
olarak sunmuyorlar. Mehmed Emin (Yurdakul), Silh Sesleri ve Barut
Kokulan yazsnda bununla oynuyor:
Tarih epey yaknlara geliyor, ama asker, kadnlarn okuma yazma renmesi
iin bile seferber edilmesi dnlen, her derde deva varlk hl! deolojide
deien bir ey yok.
Daha net gibi duran (onun belki daha da tehlikeli srlan olmas ihtimaline
ramen) Sabiha Gkendir. Kkeni hakkmdaki tartma bizi bu balamda
ilgilendirmiyor.'nemli olan bir sava pilotu olarak yetimesi ve bu
hnerini Dersimde Krderi bombalayarak da gstermi olmas. Aye Gl
Altmay Military Nation kitabnda Gkene geni yer ayrmtr (Altmay,
2004). Dersim harektna katlmak iin Atatrkten izin isteyen Gken izinle
birlikte bir de tabanca alr. Bu konuyu anlannda uzun uzun anlatmtr. Sorun,
dmana -bu durumda, Dersimli Krtler, ama ge-niletilebilir bir konu- tutsak
dme ihtimalidir. Kadn olduu iin bu tutsaklk bambaka bir anlam
kazanmaktadr: rz sorunu. Dman, zellikle de Trkl lekelemek iin
kadn tutsan rzna gemeye kalkabilir. Tabanca da bunun iin verilmitir -
byle bir durumda Sabiha Gkenin kendini ldrp namusunu
kurtarabilmesi iin.
Ama militarizmle dolup tam bir toplumda kadnlann askerlik yapmasnn iyi
bir ey olduunu savunacak birok kii ve bu arada birok kadn kmas da
normaldir. Aynca Trk tarihinde kadmlann asker olduuna iliki birok mit
vardr ve tabii Ama-zonlann Trk olduu iddia edenler de kacaktr (skit
balants vb.). Kemalizmin anti-slm atmosferinde eski Trkler arasndaki
kadm-erkek eitliinin vurgulanmas da ideolojik gereklerden biriydi.
Tekinalp de bunun militanlanndan biriydi: Halk hayatnda dahi kadn her ie
karrd. Eski Trk kadnlan umumiyet itibarile amazon idiler. Cendlik,
silhrlk, kahramanlk erkeklerde olduu kadar kadnlarda da vard.
Kadnlar dorudan doruya hkmdar, kale muhafz, vali ve sefir
olabilirlerdi (z-damar, 2007: 61).
Eitim
Bu, tabii, daha nceki, btn medeniyetleri Trklerin kurduu tarih tezine gre
gene de daha gereki ve lml (ve ayn dorultuda) bir iddia saylabilir.
Eski Trkler kan iiip karde olurlard; Asyada ata binip Avrupada
inerlerdi. Bugn Yurtular sz veriip, karde olup okumak ve okutmak yoluna
bel balasalar, byk atalarmzn apul ve akn ordusundan daha faydal, daha
erefli bir maarif ordusu yapabilirler. Bu ordunun gazileri ve neferleri mill
muallimler , babular da okutmay, retmeyi kolaylatan usul-i tedris
mtehassislan olacaktr (Gaspral smail, 1912).
... Gnl ister ki: Ders kitaplannda asker mebahis hatt hadd-i kfiden fazla
bulunsun. Mesel kraat kitaplarnda o kadar mtenevvi asker yazlar mevcut
olsun ki bir talebe derece derece bunlan okuduka bir taraftan askerlii sevsin,
mdafaa-i vatann kudsiyetini anlasn, bunun efrad- milletten neler beklediini
tefehhm etsin, askerliin esaslan, silhlar, evsaf- maneviyesi hakknda sarih
fikirler olsun...
Hatt hesap dersinde ml- erbaa misallerinde bile sadece patlcan, uval
vesaire cem ve tarh edeceine mesel u kadar kiiye bir blk derler, u kadar
bir blk bir tabur eder, u kadar taburu cem ederseniz ne olur? gibi askeri
misaller grlsn.
Hatt hendese dersinde bir stvaneye misal olarak bir namlu muhitini, bir
mahruttan ksa misal olarak namlunun sath- haricisi, bir zaviyeye misal olarak
top namlusu ile kundann veya tfenk namlusu ile kundann arasndaki
akl da grsn.
..: Her ferd-i millet, en kuds bir meslek ve sanatn askerlik olduunu ruhen ve
kanaaten idrak etsin... Matbuat bu babda dahi halk daima ikaz ve irad etsin...
Acemi asker orduya toy bir gen olaTak girer, din bir erkek olarak kar;
orduda kendisine okuma yazma retilir, spor ve salk hizmetlerinden
yararlamr ve yurt sevgisi artar.
rnein Enver Behnan apolyo ile Necdet Rt Efe ayn Mete Han
hikyesini anlatrlar (apolyo, 1934; Efe, 1937. kinci birinciden olduu gibi
almtr. Hikyenin asl da yoktur).
... yazy ilk defa gene Orta Asyadaki atalanmz bulmular ve kullanmlardr.
u halde yaz gibi tarih de, dnya medeniyetine Trk milletinin byk bir
medeniyet armaandr (Bensason, 2007).
Ders kitab, ne olsa, asgar sorumluluk gerektiren bir nesne. Byle iddialan
orada yazmann engelleri kabilir. Bu bakmdan ocuk.dergileri ders
kitaplanna yardmc olup elik ederek, daha byk apta, daha gz karan
nitelikte iddialann serbeste (yani sorumsuzca) yazlabildii yaynlar
olmutur. Bu gibi iddialann yan sra, her trl devlet propagandasn yaymak,
bu dergileri karanlara, kendi yurtseverliklerinin lt gibi grnmtr.
yle balayan bir iire bakalm:
Tek bir parti gelince bir ok parti yerine Btn millet alr kendi isteklerine
ok hayrl varlktr bu yksek Halk Partisi Beraberlik sesidir halkn bu bir tek
sesi Tek partili idare yurda faydal oldu.
Zaferler kazanacak, ykselecek durmadan Tek partili idare sevilecek her zaman
Evet, apa ile tfein karde olmas iddias da ancak militarizmi sindirmi bir
zihinden gelebilecek bir ey. Ama bu yazlar sz konusu zihnin oktan o
kvama gelmi olduunu gstermektedir.
... Trkn o demir penesi yine dnyay kavrayacak, yine dnya o penenin
karsnda tir tir titreyecek. Bu Trk G-cnn maksad! Gelelim maksada
ermek, Turana varmak iin gidilecek yollara! Trk Gc mill idmanlardan,
mill kuvvet oyunlarndan, kltan, kalkandan, oktan, yaydan, kargdan,
ciritten, kerpi gibi balktan kuvvet almak istiyor... Trk cihangir eden bu
kuvvet zmzde hl vardr. te Trk Gc evvel emirde bunlann ihyasiyla
megul olacak [arada birka cmle Kadnlar bal altnda geti].
... Evet Trk Gc hususiyle bir cemiyet deildir. Bir jimnastik kulb hi!
Trk Gc ne Alman jimnastiinin mdafii, ne sve, Mller usulnn delll,
ne Ingiliz sporunun iknasdr. Trk Gc btn memleketi kavramak,
memleketin btn genliini, dinliini kucaklamak isteyen mill bir
messesedir. Jimnastik vastadr. Maksat deildir. Maksat pehlivanlk,
canbazlk deildir... Maksat hatt milleti sade msellah bir millet bile yapmak
deildir. Maksat milleti silhor bir millet haline koymak, maksat hatt daha
byk, daha byk, daha byktr ki, yine Trkn gc her eye yeter,
Trkn gc dnyay bker! maksad syler.
... Ingilizler, sveliler gibi biz de bedeni harekedere alalm, lkin binicilik,
pehlivanlk yapalm. Btn eski Osmanl airlerinin zafemamelerinde
terennm ettikleri kahramanlk ve fedakrln atalarmzdaki meziyederini
ihya edelim... Muazzam devletlerle Balkan hkmederi bizi mahvetmeye
yeminlidirler [Gene bir z-savunma gerekesi]. Yaamak istiyorsak, bizi
gzetleyen oburca itihalara mukavemet etmek istiyorsak Trk, yani eci ve
metin asker olalm... Gelecek nesiller, hals faziletleri aile kucanda
yapacaklardr... kadm terbiyeci vazifesine hazrlamak, ona faydal bir bilgi ve
ateli vatan-clk hissi telkin etmek, ite yeni mektebin programnn esasl
noktas budur (Trk Yurdu, yl, 2, say 31,12 Aralk 1911).
zcilik
Topyeknsava
Normal dnen bir insan iin Birinci Dnya Savanm byk lde
kanlmaz bir olgu haline getirdii topyekn sava kavram herhalde tarihin
karanlk ve uursuz bir zorunluu gibi grnse de, nihai amac toplumun
tamamm askerletirmek olan bir militarist iin bu bir nimet, toplumu gerei
gibi eitmek iin bulunmaz bir frsatt. nand ideolojinin tarih tarafndan
hakl ka-nlmas ve dorulanmasyd.
Biz gene bu ideolojilerin reme iftlikleri arasnda yer alan Trk Yurdu
dergisinden balayalm. Dergi grn bildiren bu imzasz (Mill Ordu ve
Milletin Vazifeleri balkl) yaz 1926 ylndan. Trk Oca
Konferanslanndan olduu da belirtilmi:
... Acaba askerlik milletten ayn bir mstakil bir meslek midir? diye derun bir
sual dodu ve imdiye kadar birok defa kendi kendime, bu suale verdiim
cevap olarak yine: Hayr! dedim. Bugn askerlik millet ve memleket
dahilinde tamamen ayn, mnferit ve mstakil bir sanat deildir. Zamanmz
ordusu milldir, milletin manevi kuvvetlerinin heyet-i umumsidir
... Ordu nerede biter, millet nerede balar? Artk bu bab-da bir had ve hudud
kalmamtr. Daha doru tabirle millet ve. hkmet ki bu hududu azam
derecede kaldrabilmise o neticede muzaffer oldu. Hl byle bir hudut
idamesine alanlarsa maluplar arasna geti...
a. Btn millet, kadm, erkek, ihtiyar ve ocuk, tekmil ve-sait-i maddiyesi, ilim
ve irfan, kuvay maneviyesiyle velhasl tekmil mevcudiyetiyle askerdir. Yani
icabnda mevcudiyeti milliyeyi mdafaa veya menafi-i milliyeyi istihsal
sadedinde askerliin btn icabatma hibir hat ve art gzetmeden tev-fik-i
harekete mecburdur ve bu mecburiyeti fikren ve kanaa-ten kabul etmelidir.
Bylece seferde btn millet yekpare bir kl halinde mill orduya inklap eder.
... Binaenaleyh mill orduyu mcadeleye sevk edecek saik ancak mill ve
vicdan olursa ki azam kudret ve kuvvet ikad eder... Bu kuvvetin daima uyank
bulundurulmas ve takviyesi farzdr. Yegne aresi, telkin ve terbiyedir... Bu
terbiyenin yalnz orduda balamas ve orduda nihayet bulmas his ve gayeyi
temine kifayet etmez. Hizmet-i askeriye mddeti bunun iin ok ksadr...
Mnevverlerimizin kuraca ereve dahilinde bir nokta-i nazara gre terbiye
ve telkin behemehal ana kucanda balamal, maarif ordusu bunu beslemeli,
mtema-
... bayran erefle dalgalandrmak isteyen bir millet, yurdunu bir ordugh, bir
kla haline getirmee, halkn da kendim her eit taarruzlara kar
korunmasn bilen, gayet iyi savamasn bilen bir ordu haline sokmak
mecburiyetindedir (Ordu Saati Konumalar, 1,1956: 53).
Radyodaki (ellili yllarda) Ordu Saatine deindim ve bir iki konuda rnekler
de verdim. Bu gibi programlarn kalabalk kitleler tarafndan izlendii,
dolaysyla propaganda asndan nemli bir arlklar olduu kansnda
deilim. zellikle de kitleler sz konusu olduunda, kalc bir iz
brakmyorlard. Ama bu toplumun resm gereklik leminin duvarlar
byle eylerle rlyordu. Aynca bu edebiyat byk bir hacim tutar ve her
yeri doldurur. Byle programlarda sylenenler eletirildii, yanl bulunduu
iin deil, sadece skc olduklan iin dinlenmiyordu.
Beinci kol gibi bir kavram hemen gerilim yaratacak, tekinsiz bir
sulamadr. Hain gibi, nefret, duygu yk fazla bir kelime, sulanan kii
hakknda bir lin atmosferi yaratmaya yatkn bir szdr. Sevmedikleri
kiiler hakknda bu tr bir hava yaratmaktan holananlar, imdilerde de olduu
gibi, byle sulamalarla her an ortal gergin tutarlar. imdi Kdemli Yzba
Refik Soy-kut, bir beinci kol etkinlii olarak ayia yaymaktan sz ediyor:
Biliyorsunuz son yllarda bir SOUK HARB tabiri kt. Bu, bir milleti
iinden rtmek iin yaplan bir moral savadr. Balca metodlanndan biri
de milleti askerlikten soutmaktr [bu ibare ile tannan bir yasa maddemiz
olduunu bilirsiniz]... Bunun iin sulhn nimetlerinden bahsedecek, mill
mdafaa uruna yaplacak masraflara yazk olduunu syleyecektir (Ordu
Saati Konumalar, 1,1956:187).
Basit bir yntem: Kulaa mantkl gelen (ya da geleceini, uzun boylu
didiklenmeyeceini umduunuz) baz genel nermelerle sze balyorsunuz:
yle bir mcadele yntemi var; bugnlerde ska kullanlyor; moral
bozmaya alyorlar vb. Derken, birdenbire, bunu yapanlarn Ban iyidir
diyenler olduu ya da Bu kadar fazla silhlanmamz art m? diyenlerin
aslnda vatan haini olduu noktasna geliyoruz. Parmaklar aramzda duran
birine doru uzanyor: ite! Hain orada! Aranzda! Sonrasn tahmin etmek
ok g deil.
Grld gibi beinci kol faaliyetinin ucu buca olmad gibi, Binbamn
szclk ettii kontr-espiyonajm da sonu yok. Her yerde beinci kolun
varlm tespit ediyor ve onunla ibirliine giren bobstil, boboaz hainleri
yakalayp sergiliyor. Nasl bir toplumu dzeltme hevesi iinde olduu da
bel. Bu yaknlarda Trkiyede yksek sosyeteyi de fileme gerei stne
bir asker genelge ortaya karlmt. Sreklilik!
Dmanlar
Bu konuda klasik metnin yazar bir subay deil, bir sivil, Nihal Atszdr. Ama
onun bu metinde ortaya koyduu muhakeme, eitli yksek rtbeli subaylarn
azndan dinlediimiz sylemlerden farkl deildir. Faizm ile militarizm
arasmda ne gibi rahat geiler olduunu yeterince grdk. Trkiyede Atsz
gibi milliyetiler orduyu dorudan doruya etkileyebilmitir. Halen Kara
Kuvvetleri Gnnn kutlanmas bunun somut kant. Bir tarihte Silhl
Kuvvetler byle bir gne ihtiya duyup bunu da I. Murad zamannda dzenli
ordu kurulmasndan balatmak isteyince Nihal Atsz kyameti kopard ve
Trklerin Mete Handan itibaren dzenli ordu kurmu (ve onunla zdelemi)
bir millet olduunu yazd.
imdi Silhl Kuvveder onun dedii tarihi esas aldlar, yani At-szm rk-
faist tarih anlayn onaylayp ona uyum gsterdiler.
Nihal Atszm dman metni epey nldr, ama gene de buraya alalm; Atsz
bunu oluna bir vasiyet biimi vererek yazmtr:
Yamur olum!
Komnizm bize dman bir meslektir. Bunu iyi belle. Yahudiler btn
milletlerin gizli dmandr. Ruslar, inliler, Acemler, Yunanllar tarih
dmanlarmzdr.
Aznlklar
Trk milliyetiliinin en fazla tutku, hrs ykl konularndan biri aznlklar,
ncelikle gayn mslim aznlklar konusudur. ok kritik bir konu olduu
iin, askerlerin mmkn olduu kadar sessiz durmak ve ilerinden geeni
aa vurmamak zere davrand konudur da. Szgelii bu rnekler verdiim
ciltlerde yer alan yzlerce konuma iinde sadece bir iki kere, beinci kolun
kolay etkileyebilecei unsurlar olarak szleri geer. Bir de; 93 Harbinde,
Erzurumda Ruslarla ibirlii yapan Ermenilere deinilir. Ancak, bu sessizlie
karlk, en gl tavr alman konulardan biridir.
Btn bu srecin en youn olduu 1915te kym iinde yer alan baz asker
birliklere ramen, bilgilerimiz erevesinde, ordunun bir btn olarak etkin
rol oynad sylenemez. Ama tabii bu konuda belgelerin ou ve muhtemelen
en can alc olanlar da Silhl Kuvvetlerin elinde ve onlara ulamak mmkn
deil. Bundan birka yl nce tapu kaytlarnn almasina Milli Gvenlik
Kuru-lunun asker bir yesinin itiraz etmesi ve bunun stne bu projeden
Vazgeilmesi, askerin titizlikle statkoyu kolluyor ve koruyor olduunun bir
iaretiydi.
Genel olarak faist dnce tarznda hemen hedef haline gelen Yahudilere
burada da di bileyenler elbette kacakt - kt da. Ama Ermeni ve Rumlara
duyulan dmanlk duygulan hep daha gl olmutur. Bunda onlann daha
belirgin biimde zenginlemelerinin pay olabilir (Yahudilerin zenginlemesi
epey gecikti) ; Yahudilerle aramzda kanl byk olaylar gememelinin de pay
elbette oldu.
Karaman evirisine ksa bir nsz yazm, bir de Will Duranttan bir
Yahudilik tarihesi evirerek eklemi. nszde olduka ntr bir tavrla
konumaya alt izlenimini ediniyorum. Savan sonunu, o tarihte, ortada
gryor, Yahudilerin de Avrupada olmasa da Amerikada yaamaya devam
edeceini ve Hitler in oraya gcnn yetmeyeceini tahmin eder gibi. Bu
belirsiz ortamda bu kitab evirmesi, bana, Hitler in stlendii misyona
Trkiyeden de yardmc bulma amacna ynelik gibi grnd; nk bu
metnin otantik olduuna inanr gibi konuuyor. Buna inanan biri de herhalde
orada pozitif bir ey bulamaz; olsa olsa, bu Yahudi rknn ok tehlikeli
olduuna karar verir. Zaten Karaman btn tarafszlk pozuna ramen
azndan anti-semit szler karyor.
Ama bunun yan sra, insanlann Kanpak, zkan, zsoy gibi adlar
ald, kan ye rk zerinden ok sayda deyim rettii bir kltr. Bunlann
her birinin dnlerek, hesapl ve sistemli bir biimde kullanldn
varsayamayz. te yandan, militarist ideolojiler iinde bu gibi semantik
alanlarda anmlan olan kav-ramlann daha geni yer tuttuunu da
unutmamak gerekir.
27 Mays anlann yazan iki subaydan yeterince sistematik olduu izlenimini
veren alntlar vereceim, rnek olarak. Bunlardan birincisi, Stk Ulay, 27
Maysta tugeneral ve Harp Okulu Komutamyd; kitabnn ad da Harbiye
Silh Bana (1968). Ulayn bir ingene taknts olduu hissediliyor:
Demokratlar nnye lin plan yapm; ama bu plan yapmak kadar, ii
ingenelere yaptrdklan iin kzyor: Bir Garp Cephesi Kumandan Mecliste
dnn Samet Beyinin alaylan ve cehaletle ithamlarna maruz braklyor ve
sonra da kafas yarlarak sefil ingenelere dvdrlmek isteniyor (Ulay,
1968: 22); Fakat yaplanla-nn [ayn talama olay] baz satlm kahpelerle,
para ile tutulmu saldrgan ingene kelpleri [kpekleri] olduu da millete
malm idi (Ulay, 1968: 59); Halk Partisi on sene ile ekmi, baz
mensuplar zindanda yatm, liderlerinin kafas yarlm, ingenelerle
ldrlmesine teebbs edilmi (Uly, 1968: 143)... Ama baz baka etnik
kimlikler de bu fkeden payn alyor; rnein Sa-id-i Nurs, yalnz
Nurculuun kurucusu olduu iin deil, Krt olduu iin de aalanyor: "...
bir Krt Saidi bulup peine taklyorlar (Ulay, 1968: 33); bu Sait, ...
genliinden beri Krt erif Paann emri ve ortakl altnda bu gayeyi
gtm bir yolcu (Ulay, 1968: 34); Krt Saidin evinin nnden geiriyor...
Biz 1957de Erzurumda iken Krt Saidin elini penin nura garkola-ca
(Ulay, 1968: 34)...
kinci subay rnei Avni Elevli: Hrriyet in: 21 Mays 1960 Devrimi (1960).
Bu kitap stne daha nce de yazmtm, ama burada yalnz eitli milletler
hakknda nefret saan alntlar stnde duracam. rnein u: Ankara Valisi
Ethem Yetkiner e gzaltna alndnda uak dediini anlatyor ve ona hitap
eder gibi yazarak eitli hakaretlerde bulunduktan sonra, ATATRKe esir
dm Yunan Bakumandan TRKOPS gibisin, niye? (Elevli, 1960: 21)
diyor. Menderesin Bapapazdan emir aldn sylyor (Elevli, 1960: 69).
Derken Rum DP milletvekiline geiyor: Demokrat Partili milletvekilleri,
utanmadan, kzarmadan, memleketimizi Hristakinin bal olduu milletin
istil ordularna kar mdafaa eden ve onlar malup eden smet Paaya
Hristakinin cmlelerini aynen tekrar etmek erefsizlik ve cibiliyetsizliini
gstermekten kendilerini alamamlard (Elevli, 1960: 71); Ama Elevlinin
dmanlar yalnz Rum ve Yunanlardan ibaret deil: Bunu fark eden Zeki
ahin damarlarndaki kark Bulgar kan ile (Elevli, 1960: 95); ... Afrika
yamyamlan veya muhtelif filim-lerde grdmz beyaz dman kzl derili
taarruzlan... (Elevli, 1960: 103)
nce bir askerden deil, biimsel olarak sivil birinden konuya gireyim.
Saffet Bahri adnda, Atatrk, ayn zamanda ztrk-eci, ayn zamanda rk
ve faist bir adam vard. Trkeletirmek iin adn nce Saffet Engin, sonra
da Ann Engin olarak deitirdi. Yazd kitaplarda adnn altnda Columbia
Bilgitay Onursal Arkada olduunu belirtir ve bunlan Atatrkkentte (yani
Ankara) yaymlard. Jpiter; Kuranda Atatrk; Rusyada ve inde Trklk
gibi ad da kendi de tuhaf kitaplan vard. Ama bunlar armaan ettii
byklerden ald teekkr mesajlann sonraki basklarda yaymlaynca bu
erknn ne okuduunu ve beendiini ya da neyi okumu ve beenmi gibi
yapmay tercih ettiini anlardk. Atatrkle anlan vardr (bir akam
gremiler!) ve Tarih Kurumu yesiydi.
Sonu olarak, Almanya konusunda bir eletirisi yok. Nazi sivil disiplininin de
askersinden eksik kalmamasn vyor. Garp musikisi ile beden eitiminin
hrriyet eitimini gerekletireceini sylyor. Kendi deil ama Trk
kavram olduka liberal. nk Orta Asyadan gelmi... Trk gmenleri...
Bask adyla burada yaamaktalar (Engin, 1945:114). Tank bin Ziyad da Trk.
Ispanyada Endls medeniyetinin temelinde de Trkler var. Bir arl Martel,
bir Jean Sobiestki, bunlar olmasa btn Avrupa bugn batan baa Trk ve
Mslman olacakt (Engin, 1945: 125). Bu arada, Berberi Trk filozofu bni
Halduna da selm sarktmaktan geri durmuyor. O Trk olunca, Kavalal
Mehmed Ali tabii Trk olacak.
Bu, bir Alman dostu rneimiz, baz bakmlardan eksantrik grnebilir, ama
deil, dil sivriliklerini filan bir yana braknca dncesi, tipik Trk.
Sunacam ikinci kitabn yazan bir subay, olduka da tandk bir subay: Seyfi
Kurtbek. Almanyada Milli Seferberlik ve ktisad
Ama Trk ordusunda kkl bir Alman hayranl vardr ve bunun nedenleri de
anlalr eylerdir. Birok deneyden sonra Ge Osmanl dneminde en iyi
sava retmeninin Prusya olduu anlald. Dnya Harbinde bunun bir
yanlsama olmadn gsteren birok olay da yaand.
Bu yazar, Trk milletine gereken fahriyeyi yerine getiriyor: ... geriye kalan
btn baar Byk Trk Milletinindir (Ordu Saati Konumalar, 1,1956:
235). Bu, bir savama baaris. Ama sonra o yukardan aaya bakn
zorunlu son noktas olan Tek Adama geliyor: Bizde btn bu ileri tek bir
insan baard (Ordu Saati Konumalar, 1,1956: 235). Btn bu iler dedii
bir tr Bat medeniyeti tarihi olarak anlalabilir. Kendisi bunu yle
zetliyor: Buna 30 sene ierisinde yzde yz arkllktan yzde yz
Garplla gememizin uyandrd hayret...
Evet, Almanya biliniyor ve byle biliniyordu. Buna zenmek, iyi bir seim
olarak sunmak elbette ok tartlacak bir konudur, ama olgusal olarak
baktmzda ortak noktalar vardr, bakasn deil de onu bir model olarak
semenin bir mant da vardr. Dolaysyla, bu dzeyde ok yanl bilindii de
sylenemez.
rnein Ruen Eref, Gemi Gnlerinde (ilk basks 1919) sava yllannda
stanbula gelen ve burada alan Alman subayla-nndan sz ederken "... koyu
krmz yanaklanndan me yaralan-nn izgileriyle parlak sal, sert telaffuzlu
Almanlar... diye bir betimleme yapar. Belli ki Almanya yksek tahsil
genliinin dello geleneinden haberi vardr; ama Norbert Eliasa (1998) o
kadar antipatik gelen bu alkanla Ruen Erefin bir sempati ya da belki gizli
bir hayranlk duyduu sezilmektedir.
Genel olarak Avrupa iin olduu gibi Osmanllar iin de bu Uzak Asya lkesi
19. yzyl ikinci yansna kadar sz edilmeyen bir kapal kutuydu. Ama bundan
sonra, ok hzl bir biimde, scak bir ilgi oda oldu. Bu hzda, iki taraf
intellegentsia'lanmn bir-birlerinde tesbit ettikleri benzerliklerin nemli bir
pay olmaldr.
Karlkl ilikiler grece erken kuruldu. 1870lerin sonuna doru iki lke
arasmda ticaret anlamalan yapld (Bu tarihlerde Japonya Avrupa lkelerine
hl kukuyla bakyordu). Erturul faciasinn tarihi de 1889dur. Erturul
Japonyaya bir Japon gemisinin stanbula ziyaretinin iade-i ziyareti iin
gitmiti ve eitli nedenlerle ziyareti birka ay uzamt. Kazadan sa kalanlan
da bir yl sonra iki Japon gemisi stanbula getirdi. Japonya Gmsu-yunda,
imdi konsolosluk olan elilik binasn ne zaman ald? stanbul
Ansiklopedisine (1993) (Tarih Vakf) gre 1921de; Duha-ni (1982) ise daha
belirsiz bir ifadeyle Dnya Savandan sonra diyor.
Dr. Mustafa Hakk Akanel (12 Eyll generallerinden smail Hakk Akanselle
akrabalm tespit edemedim) Orhun, Kopuz, Bozkuri, Tannda, Gkbr gibi
dergilerde yazm rklardan biridir. 1943te yaymlad Japon Mucizesi
adnda bir kitab vardr. Bundan, bir Trk milliyetisinin Japonyay asl
nelerden tr taklit etmeye deer bulduunun ipularn karabiliriz.
yazmtr. Bir Japonya hayran olarak 1939da Hitler i ziyarete giden Trk
heyeti iinde bulunmas da ilgintir. Burada Falih Rfk, Yunus Nadi,
Necmeddin Sadk ve Ali Fuat Cebesoy bulunuyordu. br emekli general de
Asm Gndzd. Biz gene Akanselden gidelim: ... Japonya, Avrupann
manevi medeniyetine muhta deildi. Yani, onlann rf ve detlerine,
geleneklerine ihtiyac yoktu (Akansel, 1943: 28); Japonlar 21 yama gelen
herkese oy hakk tanyan Almanlara aarm; Onlar, bu hakk, yalnz aile
reislerine verirler (Akansel, 1943: 30); Irklk Japonyada mthitir. Bir
yabanc ile evlenmek bir cinayettir (Akansel, 1943: 36). Irk, nemli konu:
Tecans [homojen toplum ve birlik] ise, rk safln istiyor (Akansel, 1943:
56); nk, Trkler bile baka rklarla birletiler ve eski kudret kalmad
(Akansel, 1943: 57). Acaba biz imdiki Trkler, eski Trklere ok benzeyen
Japonlan taklit edemeyecek kadar bozulduk mu? (Akansel, 1943: 64)
Japonyada (mill benliin) hakik muhafzlan Japon subaylandr (Akansel,
1943:68). ,
1960tan sonra APye katlan, milletvekili seilen inasi Osma da, 1943te
henz yzba iken Askeri Mecmua'da Japon Ordusu Nasl
Yetitirilmektedir? makalesiyle kervana katlmtr (Os-ma, 1943)
Bu derslerin nitelii fazlasyla temel olsa da, geleneksel eitim alm bir
Osmanh zihniyeti iin ok yeni, ok radikal saylabilirdi. Bir nedensellik
ilkesini bile bu zihniyete kabul ettirmek kolay deildi. Ahmed Midhat Efendi
gibi birisi dahi, doay Tann yarattna gre, doann ileyiini belirleyecek
doa yasalannm ya da nedensellik ilkesinin mudak, deimez bir ey
olabileceine inanmak istemiyordu. Buralardan balayarak bilimsel bir
zihniyet gelitirmek phesiz ok zordur. Byle konularla, pozitivizm,
materyalizm gibi anlaylarla ba kurmu Trkiyeli aydnlardan Sadullah
Paann ve Beir Fuatn intihar, Ziya Gkalpn ise intihara teebbs etmi
olmas da ilgintir.
Ancak asker okullar uzun bir sre belirli bir baar izgisini tutturarak eitim
yaplar. Zaman iinde, onlar izleyerek alan sivil okullar da belirli bir eitim
dzeyine ykseldiler. Mekteb-i ahane, bunlann nde gelenidir.
Yalnz asker eitimden gelenler deil, Trkiye gibi bir lkede dnce
dnyasyla iliki kuranlar, varolan eitli entelektel okullar, tarzlar arasmda
pozitivizmle grece daha rahat bir iliki kurabilirler. Bunun balca nedeni,
bu gibi toplumlann son derece kkl otoriter geleneidir. Gemite bilgi ile
ilikili olanlar, ulema (inde Mandarinler) vb. kutsal temelleri olduuna
inanlan bir bilgi reniyorlard. Bu kutsallk adna fetva veriyorlard.
Yeni koullarda bilimsel bilgi olduunu dndkleri eyi de ayn konuma
yerletirmekte glk ekmediler. Pozitivizmin dnyadaki kurucusu Auguste
Comteun bak da aslnda bunun ok uzanda deildir. Ad stnde, pozitif
bilimlere benzemeye zenir, felsefe tr dnsel disiplinlerin pozitif
olmadk-lan iin tarihe karmalan gerektiini savunur. Din, daha da eskilerde
kalmtr.
Ahmed Rza da, Ziya Gkalp da, byle dnyorlard. Ama Atatrkn
Hayatta en hakik mrit ilimdir, fendir, slogan da pozitivizmin ruhunu
verir. En hakikinin ierdii otorite dozu, fennin ierdii doa bilimi ve
teknoloji anmlan bu ruhun gerekli uzantlandr. Yirmiler ve otuzlann
btn inklaplan da pozitivist bir genel anlay erevesinde yrtlmtr.
Avrupada pozitivizmin yanna sosyal Darvinizmin eklenmesi fazla zaman
gerektirmedi. Britanyada Herbert Spencer ile Bagehot bu evliliin
patanln yaptlar. Sosyal Darvinizm var kalmay hak edenler ve
etmeyenler diye bir temel aynm getirdii iin, vaktiyle pritenlerin,
Calvmistlerin yapt gibi, baz insanlarn yok olup gitmesinin hakl
gsterilmesi ilevini yerine getiriyordu. Yukanda anlatld gibi Calvin bunu
kaderin-nceden-belirlenmesi olarak aklarken, imdi dinin ve metafiziin
yerini bilim alnca, leim eitsizlikleri, sefalet vb. Danvinin anlatt var
kalma kav-gasma balanyordu. Hak edenler ve edemeyenler arasndaki bu
ayrm binlerinin gelip rk kavramyla aklamas ok normaldi. Nitekim bu
da hemen oldu. Gobineau temel tezlerini ortaya atm, o da stn ve aa
insan rklarndan sz etmiti. Birinin var kalma kavgasn rklann
yeteneklerine balamas gerekiyordu; bu da hemen yapld - birok Avrupal
hep bir arada buna sanld.
Sosyal Darvinizmin genel asker ideoloji iinde yer almas, savan ebedilii
inancyla yan yana olmutur. Danvinin biyolojik dnya iin ngrd var
kalma mcadelesi insanlann dnyasnda savalarla tezahr etmektedir ve
hep byle olacaktr. Bu dnce tarznn epey rneini nceki blmlerde
grdk.
1928de Saf adnda biri Trkn Yeni Aments adl bir kitapk yaymlar.
Banda yle sze balar: Kahramanln rnei olan ve vatann istikllini
yoktan var eden Mustafa Kemale, onun cen-gver ordusuna, yuca kanunlarna...
iman ederim (Hsn Tabat Matbaas, 1928).
TDKnm eski tarihli bir szlnde, din kavramnn bir kullanmna rnek
olarak verilen cmle, Atatrklk benim dinimdir, diyordu. Bu, herhalde,
birden fazla anlamda bir rnek olarak dnlmt.
iinde bulunduumuz devir, her eyde olduu gibi nesillerin muayyen bir
potada eritilmesini de bir ilim haline koymutu (Ordu Saati Konumalar, 1,
1956: 18). lk Batd asker okullarn eitimleriyle balayan srecin bu
aamasnda (ellilerden bugnlere) TSK iinde bilimden anlalan, byle
beyin ykama teknolojisine kadar gelmi ya da indirgenmitir.
Kbrs iin TMTyi kuran smail Tansu, beyin ykama szn eitinile
eanlaml kullanr (Ordu Saati Konumalar, 1,1956: 112, 211). Bu da olduka
anlaml.
Bir zamanlar Skede bir asker birlikte yazl bir levha dururdu. Mealen,
nsan hayatn vatana borludur. Onun iin vatan bu borcu gereinde tahsil
eder, demeye gelen ve Atatrke atfedilen, epey kanl bir aforizma vard;
bir sredir kaldnld - belki turistlere ayp olduu iin. Bu konuyu byle bir
bor/alacak metaforu iinde anlatmak da ok yaygndr.
Ana; gznn bebei evldn seve seve bu yolun yolcusu olarak yetitirecek,
sevin gzyalariyle mukaddesat [gene din] bekiliine gnderecek, bu uurda
onun toprak olduunu ve eha-dete ulatn rendii zaman iinin
kanayn, inan ve imannn kudretli sargbezleri ile saracaktr (Ordu Saati
Konumalar, 1, 1956: 173). Btn bu blmlerde Trk byle yapar tarz
betimleme dilinin altnda, Trk byle yapmaldr beyin ykama dili yatyor
ve insanlann bu gibi duygulanna, aclanna mdahale etmekten de bir utan
duyulmuyor. O tr bir utancn kltre girmesine izin verilmemi.
u son alntlarn yazar Avni ker devam ediyor: "... mill varlmzn
muhafazas yolunda elde edilecek en yksek rtbenin ulalacak en asil
mertebenin ehit olmak olduunu telkine devam etmeliyiz (Ordu Saati
Konumalar, 1,1956:181). Burada telkin kelimesi bir itiraf ilevi gryor.
Avni oker in Evrenin snf arkada olduunu, yarbaylktan emekliye
aynldm reniyoruz. Ama MITte de bulunmu. Bir dnem de Petrol
Ofisinde alm. nternette o srada Kalebodur da olan Tahsin ahinkayann
isteiyle Kale fayanslarn PO tuvaletlerine taktrd yazlm. Bunlar benim
bilmeme imkn yok. Sadece o en yksek mertebeye ulaamadn
anlyorum.
General Sadri Karakoyunlu Hemen her Trk evinin en mutena bir kesinde;
bir, iki Vatan ehidinin sevimli simalan, yaldzl ereveler iinden bakarken
grlr (Ordu Saati Konumalar, 1, 1956: 217) demi, her zamanki idilik
slpla. ocuklar bizde daima; yavrum ya gazi ol, ya ehit ninnisini
duyarlar. Bu ninni ayn zamanda bir annenin temennisidir (Ordu Saati
Konumalar, 1,1956: 219). Trkiyede toplumun byle bir ruh hastalndan
mustarip olduunu sanmyorum. Sapk olmayan bir annenin byle bir
temennisi olamaz. Ama Sadri Karakoyunlu da bu konuda srarl: Yine bir
cenge olunu uurlarken (yaram srtndan alma ki lrsen ehit, kalrken Gazi
olabilesin) diye ilve eden bir anneyi (Ordu Saati Konumalar, 1,1956: 221)...
Stm sana hell olmaz diyen de bir anne deil tabii; btn annelere ne
demeleri gerektiini reten Karakoyunlu tipinde biri. Karakoyunlu, ... posta
tatarlanmn bir mjde getirir gibi, gelerek (olun ehittir) haberiyle
yreindeki yangna su serpeliyen bir anneyi (Ordu Saati Konumalar, 1,
1956: 221) retebilen bir hayal gcne sahip.
Disiplin
rnein Kd. Yzb. Refik Soykut: Ruh yceliinin, manevi vasflarn banda
ise DSPLN gelir. Evet; yalnz ve yalnz DSPLN gelir. nk; disiplin itaat
demektir (Ordu Saati Konumalar, 1, 1956: 197). Sadri Karakoyunlu da adn
koymadan ayn eye deiniyor: Subay, Ondaki irade kudretim ve akl, fikir
mefhumunu rterek onu icabnda lme sevkedebilir (Ordu Saati
Konumalar, 1,1956: 199). Bu, komut verme baarsdr. Bu ktlede (l)
denilen yerde lmenin bir vazife icab olduunu dndren ve ifadelendiren
derin bir anlay vardr. Bu duru ve bu sabit nazarlarn durdurduu bu
gvdeler, itaat hissinin mahhas semboldrler (Ordu Saati Konumalar, 1,
1956: 207). Bulunduumuz muhitte ve bir uzvu olduumuz cemiyet iinde
itaat etmesini ve itaat ettirmesini bilelim (Ordu Saati Konumalar, 1,1956:
209).
Orduya tapnma
Bu disiplin denilen eyin nasl salanacan en iyi subaylar bilir. Ciddi bir
toplumsal psikoloji gzlemcilii ve deneyimi gerektiren bir itir bu. Belki
subayln byk ksm bunu iyi ynetmektir. nk erler srekli bask altnda
tutulmal, ama hep otorite karsnda birey pozisyonunda olmal, toplu
hareket, direni, mutlaka nlenmelidir.
Bu kitap Trk militarizminin birok belirleyici zelliini net bir ekilde ortaya
koyar, Sylediklerini gerekelendirmeye de pek fazla ihtiya duymad
anlalmaktadr. uradan balayalm: Mdafaa politikasndan daha stn hi
bir noktai nazann mevcut olm-yacam aka ifade etmek lazmdr (Nadas,
1945: 11). Kitapta da her ey bu temel nerinin stne ina edilmitir.
Nfus politikasyla balarz. Nfus byk olmaldr. Yalnz Nadas deil, birok
subay bunu vurguladna gre, Trkiyede bugn dahi ciddi bir nfus
kontrol politikas ve uygulamas olmamasn, TSKnm empoze ettii
sonucunu karabiliriz. Onlara kalabalk ordu gerektii iin bunu
krklemi ve bylece bata eitim, hibir eyin istenen nitelie
ulaamamasna sebep olmulardr.
Ama tabii insann da iyi cinsi, kt cinsi oluyor. Bunun ls fcandr. Beden
kudreti, karakter ykseklii, kan temizlii gerekli. Btn yollar (Romaya
deil) orduya kar: Aile, ana mektepleri, okullar, dier i ve ilim
messeseleri muvazzaf ordu hizmetine, balamak iin klacak basamaklan
tekil ederler. Orduda hizmet, tahsil ve terbiye yolunda yryen bir genci
bekliyen en son ve erefli bir merhale olmaldr (Nadas, 1945: 16). yi bir
asker, bir rk mahsul olmakla beraber, bir emek ve talim terbiye faaliyetinin
meyvesi olarak da mlahaza edilebilir (Nadas, 1945: 17). Yani gene bir
hammedde var. iyi rktan gelme birey. Onu ordu alacak, eitecek, o zaman
kusursuz bir Trk askeri ortaya kacak.
Nadas gibi birine 10.000 musikiinas yetitirmi bir toplumla 250 musikiinas
(ve balerin, oyuncu, yazar, ressam vb.) yetitirmi bir toplum arasndaki fark
anlatmaya imkn, anlatmaya almaya da zaten gerek yok.
Nadas Mdafaay yapan tek kuvvet ordudur (Nadas, 1945: 40) diyor ve
toplumda geri kalan her varln onun komutasna girmesi gerektiini
belirtiyor. Bir ordunun vuru kuvvetini tayin eden en kuvvetli unsur subay
heyetidir. Ordu onunla dayanr ve onunla der (Nadas, 1945: 54). Ama bu
subaylar hepsi ayn grte olmal. Srf bir demokrasi terifatna uymak
gayesiyle, subay heyetinin seviyesini uursuz bir ekilde indirmek... mdafaaya
zararldr (Nadas, 1945: 54-5). Bu da hiyerari ve disiplin iinde olur. Bu
konuda aynca eski Prusya zihniyetinde olmas da ilgintir: Subay genlii en
geni temellere dayanmaldr. Tek temel asalet, mlkiyet ve ortadan yukar bir
meslek aileye mensubiyettir. Eskiden olduu gibi babadan oula intikal eden
bir subay soyunu korumal ve ihya etmelidir (Nadas, 1945: 56).
Muhlis Nadasn bu kitab Cumhuriyetin tek parti dneminde gen bir Trk
subaynn kendi askerlik alann ve genel olarak siyaseti nasl grdn
anlamamza yardmc olan bir kaynak. Bu kitapta ideal olarak anlattklarnn
o yllarn somut Trkiyesinde pek mmkn olmadnn herhalde o da
farknda. Almanyay ideal olarak grd belli. te yandan, bu ileri derecede
otoriter-militer dzeni tasarlamakta, kendinden bakalarnn grlerini temsil
edip etmediini,, ediyorsa ne kadar ettiini de bilmiyoruz. Genelkurmaydan
yayn iin izin alp normal bir yaynevine bastrm olmas, ok temsil
olmadna iaret eder gibi. Gene de Cumhuriyetin birinci dneminde verilen
eitimle bu kuan olduka gl ve kat bir militarist dnya gr edindii
grlyor. Bunu, radyo konumalar yapan yadannda da tespit
edebiliyoruz. Bu kuak, gvendikleri komutan nnnn muhalefete dt
ok partili hayat kukuyla izleyecek ve daha sonraki darbe-par-lamento
kutuplar arasmda gidip gelen siyas dnemin de aktrleri arasmda yerini
alacaktr.
Edebiyat / sanat
Ne gzel
Kuzeye mi bakyorsun Namlular prl prl Orda bir topu alay var.
Douya m bakyorsun Sngleri pril prl Orda bir piyade alay var Gneye
mi bakyorsun Trtllar prl prl Orda bir tank alay var.
Batya m bakyorsun Kanatlan pnl pnl Orda bir uak birlii var.
Tabii Fazl Hsny baka yazdklaryla tanmasak, bunu yazann bir air
olabileceini dnmezdik.
Bu tip romanlar yazan Esat Mahmut Karakurt Kurtulu Sava srasnda geen
Allaha Ismarladk (1936) romannda kahraman bir Trk subaym anlatr;
Dalan Bekleyen Kzda (1934) ise bir Krt isyanndaki atmalar hikye eder.
Bunlar da herhangi bir edeb deeri olmayan ucuz romanlardr. Askerler
olabilecek en iyi ekilde gsterilmitir.
Aka Gndz (asl ad Hseyin Avni) daha erken bir dnemde yazmaya
balam bir popler romanc, ama ayn zamanda koyu bir milliyetiydi.
Askeri idadiden Harbiyeye gemi ama salk nedeniyle bitirememiti. Aka
Gndz, bata Dikmen Yldz, yazd romanlarn ounda milliyeti bir ton
tutturdu ve birounda asker vgsne bol bol yer verdi.
Gndelik hayat
rnein, Cumhuriyetin erken yllarnda, stma veya verem gibi, byk lde
bilgisizlik ve tedbirsizlik nedeniyle ok cana mal olan hastalklarla mcadele
edilmi, mcadele baanh sonular da vermiti. Bu erevede Tevfik
Salamm abalanyla 1948de bir Verem-Sava Dernei kuruldu. Daha
1920lerde Stma Mcadele Komisyonu adyla kurulan yap da sonraki
yllarda Stma-Sava diye anlr oldu. Kimse bunlan militarist ideolojiyi
pekitirmek amacyla byle adlandrmad; varolan kavramsal ereve byle
kelimelerle biimlendii iin sava kelimesi kendiliinden yerleti. Ne de
olsa, Sava diye bir erkek ad, bir Cumhuriyet icaddr. Dnyann baka
yerlerinde benzerinin bulunduunu da sanmyorum. rnein Anglosakson
dnyasnda Warfare adyla dolaan bir adam herhalde ok yadrganrd.
Rastgele bir ikona bakalm; teknik olarak ne demeli, ok belli deil. Hemeri
adnda, stanbulda yaymlanan, pazartesi ve cuma kan, bedeli 3 kuru bir
Siyasal halk ve kyl gazetesi ... Atatrkn lmn izleyen haftann (313.)
says. Bir resim: Trk milleti ya da dergiye gre Cumhuriyet Perisi (bu
neyse!) alyor. Ama Trk milleti bir tuhaf. Kadm elbisesi giymi, ama yz
kadndan ok erkek, dolaysyla epey hnsa bir grn var (elbisesi de,
tabii bayrak). Muhtemelen milleti tamamen kadn yapamad iin, ama bu da
sevimli olmam. Yannda, erkeklii phe gtrmez Trk askeri var. O
erkek ve millet ya da peri gibi alamyor, ona sarlm, avutmaya
alyor. Her zaman onun koruyucusu ya. Srtnda tfei ve onsuz edilmez
sngs, son derece fallik, yerli yerinde (27 Mays kutlayan sng de
Taksim Meydammn ortasnda yllarca durmutu). Bir de altyaz: HEMERt-
Bu Gn Yce efin Ufulile Byk Yaslara Brnm Olan Cumhuriyet Perisi
En Byk Teselliyi, Cumhuriyetin Koruyucusu Arslan Mehmedciin
[resimdeki Mehmet, ik olamayacak kadar yal grnyor] Gsnde
Buluyor. Gz Yalarn Ancak Onun Sesinde Dindirebilir. Yaasn anl Ordu.
Yaasn lmez Cumhuriyetimiz. Ciddi bir durum varsa, yardma olur olmaz
byk harf armak da bir Trk deti!
Trkiyede yargnn iki ball, sivil ve asker yarg ikilii, son zamanlarda
nihayet bir sorun olarak grnmeye balad. Bura-
nin < m alay p.k takail fwa-14i, llal* k ilk takip ni.,n<ia 0JII1 ' k t
un ka(Siai fijenada
U||iNa iah d> ja*ar!a^, H haa'U killi* Sm|k^-* k*i Tkut jananllaa
fm kil Li| nmu uJaa Ja Y UfllMaftA aaklaJSd. Ya*ra (mi na^ lif
sl J*lll |alJ
lop l *d
FnM k* gtaUtti a kl'l-
...l l Cm
nklr aidi a i
i. in takulu
Tkultm k- aiaanaJa 1
kalka-
HEMER
la
.aza alajaja
Aynca, varolan yasalarda, askerlere her trl koruma salayan eidi maddeler
var.
Mizanc Murad Beyin Turfanda m yoksa Turfa mil adl romannda byle
ahlksz askerler ve asker yarglar vardr. Onlar da romann kahraman
Mansur u haksz yere mahkm ederler.
Cumhuriyet dnemine girdiimizde, Burhan Cahit Morkaya, Cephe Gerisi adl
bir roman (1933) yazar ve Dnya Sava srasnda bir tand tarafndan
batan kanlp yasad ticaret dolaplan eviren, zengin olan bir subay anlatr.
Romann kahramandr bu ve btn roman bu konuyu iler.
Gene yllar iinde birbirini izleyen hukuki, yasal deiiklikler, eklemeler vb.
sonucunda Trkiyenin hukuk sisteminde uluslararas hukuk normlanna
uymayan bir iki ballk var: Sivil Yarg, Asker Yarg ikilemi.
19. yzyla kadar talyada Katolik Kilisesi byle bir yasal emsiye altnda
korunuyordu. Bir din adam su ilediinde Kilise Mahkemesinde
yarglanyor, zmre dayanmas mant iinde yakay syryordu. talya bu
ayb 1850de Siccardi Yasalan ile zd. Bu gidile 2050de de biz bu hukuk
ihlliyle birlikte yaamaya devam edeceiz.
Sorun olmayan bir ey de deil. Yaknlara kadar zaten bir askerin ba kolay
kolay derde girmedii iin, bir olay olmuyordu. Yaknlarda en arpc olay
Hakkride, emdinlideki kitap dkknyd. Bomba atarken sust
yakalanan (padamadan len de var) iki asker kii davalarn sivilden asker
mahkemeye aldrmay baarnca birinci durumada tahliye oldular.
Bu kadar da gz karrcasna.
Eski Trk Ceza Kanununda bir 296. madde vard. Bu madde amiyane
deyimle yataklk yapma denilen fiille ilgiliydi; yani, bir sutan tr aranan
bir kiiyi, arandn bile bile, evinizde barndryor veya herhangi bir biimde
ona yardmc oluyorsunuz.
Bu byle sylenince basit bir hukuki tadilat gibi grnyor ama aslnda yle
deil. Hukuk yoluyla toplum ahlkna bir mdahale sz konusu. nk bu tr
yardm, hemen hemen her zaman, birbirini tanyan ve yaknlk duyan insanlar
arasmda yaplr. in iinde bir vefa duygusu vardr. Cezay arlatrmann
amac bu duyguyu ve bylece toplumun dayanma igdsn yok etmektir.
Onun iin de dorudan ahlka mdahaledir.
Demokrat Parti, aynca, ordudaki emir eri gibi gerekten onur kmc
uygulamalara son vermi, ama yksek rtbeli subaylann iddetli muhalefetiyle
karlamt. Bunun hikyesi Samet Aao-lunun Demokrat Partinin Dou
ve Ykseli Sebepleri-Bir Soru kitabnda (1972) aynntlanyla okunabilir.
OYAK gibi bir kurulutan baka subaylara tannm pek ok ayrcalk vardr;
orduevleri, sosyal tesisler, lojmanlar; btn bu asker ereveler iinde
geerli olan, toplumdakiyle kyaslanamaz fiyaf lar, bir yn hizmetten
bedava yararlanma imknlar... Turizm iin, tatil iin en fazla aranan, en
gzde yerlerde bir asker blgenin kurulmasnn esbab- mucibesi (rnein
Bodrum Salmakisin bugnk halini almas ve bunun gibi ynla rnek)...
Trkiyede byle ka yerde Genelkurmay Bakan ve Kuvvet Komutanlar
iin ina edilmi konutlar olduu sorusu... Gene hatrlanmas gereken
konulardan biri de zel teebbsn ileri gelen kurulularnn ynetim
kurullarnda emekli generallere yer bulundurmalardr. Bunun da bir nedeni
olmaldr.
Bu gibi harcamalar zerinde sivil denetim konusu bir ayn sorundur. Asker
bte Mecliste hemen hemen hi tartlmaz; onunla ilgili grmeler basma
kapal yaplr; TSK ile en fazla mcadele eden -ya da tek mcadele eden-
parti olan AKP dahi, bu yaknda, asker harcamalann Saytay tarafndan
denetlenmesini salayacak maddeleri kendi yapt yasadan karmtr.
Ekonomide TSK
Sonu olarak, her konuda olduu gibi bu alanda da, ordu iin daha avantajl
grlen zmden yana tavr alnaca bellidir. Yakm zamana kadar TSK, bu
karara kendisi vardktan sonra, hkmeti de o dorultuda davranmaya ikna
edecek arla sahipti.
D politikada TSK
Trkiyenin asker bakmdan uluslararas bir ittifak iinde kendini gven altma
almas iin en iyi zm olarak NATO forml vardr. Bu tabii, uluslararas
politikada belirli bir konum (Hr Dnya vb.) demektir. Bunlann i politika
yansmalan da olmas kanlmazdr. TSK zaten o tr yansmalardan
(komnizme, dolaysyla sola kar olmak vb.) yanadr ve bunlan baka NATO
lkelerinde olduundan daha sert, daha kat yntemlerle bask altnda tutmaya
kararldr. Onun iin, szgelii, bir Komnist Partiye izin vermeyen birka
NATO lkesinden biri olmak TSK asndan bir sorun olmamtr.
Militarizm, her zaman, her trl izlasyonizmi tercih eder. Trkiyenin ABye
katlmas bu yerleik izolasyonist tavrda ciddi bir huzursuzluk yaratmt.
Cumhuriyetin kuruluundan beri topluma sunulan ideolojik izolasyonizmin
(Biz bize benzeriz, Trkn Trkten baka dostu yok vb.) de buna yardm
olmutu. Toplumdaki bu ideolojik formasyonun yaygnl nedeniyle, sada
olduu gibi solda da byle bir iednklk eilimi kklenebiliyor,
glenebiliyor (Onlar ortak, biz pazar ideolojisi).
YUNANSTAN
Yunanistanda tarih
Konumuz militarizm olduu iin antik Yunan tarihine bak ok ksa
keseceim. nk, onlann hesabna gre drt yz yllk Turkokratya", yeni
Osmanh mparatorluu iinde geen yllan, Yunan halk, kendi devlet
gelenekleri iinde yaamad. Aslnda bundan ok farkl bir rejim iinde de
yaamadlar, nk Osmanh devlet ynetimi Bizanstan ok ey almt (bu
alverilerin karmaklnn ve zenginliinin bir rnei daha). Ama tabii
sradan bir Rum, bunun farknda olamazd (Turko-kratia) teriminin de
gsterdii gibi.
18. yzyl sonunun ve 19. yzyl bann Yunan aydnlann derinden etkileyen
klasik Yunan medeniyetini yok edenler arasmda, ondan ok yararlanan Roma
mparatorluunu da sayabiliriz (phesiz, en bata zaman etkenini saymak
gerekiyor). Bizans da sonuta bu imparatorluun devam, ayrca onun
Hristiyan olmu devamyd. Dolaysyla Helenizm ile Hristiyanlk arasndaki
gerilim ya da eliki, yalnz bu aydnlar kuann zihninde varolan bir ey
deildi; tarihi gereklikte temeli vard. Bu yaknlarda Yere-batan Sarnc
temizlenirken ortaya kan, stun kaidesi yaplarak sulann dibine gmlm,
gorgon olduklan tahmin edilen kabartmalar, pek ok baka rnei
saylabilecek bir tutumu yanstr; Hristiyan Bizans, putperest antik Yunan
medeniyetini mahkm etmitir. Politeizmi, yani putperestliiyle, ama baka
eyleriyle de. Bizansn bilginleri de eski Yunan eserlerini okur, Aristotelesi
veya Platonu veya Plotinusu tartrlar, ama bu yalnz akademinin en st
kaymak tabakasyla snrl bir eydir. Kitlelerden ok uzaktr. Fiziksel anlamda
da Bizans antikadan kalan eserlerin ykcs olmutur. Pek ok yerde
Bizans kiliseleri antik tapnaklann ve baka eserlerin talan edilen talanyla
yaplmtr.
imdi aradan geen bunca zaman ve bu zaman boyunca da antik Yunan tarzna
ok uygun olmayan birtakm deerlerin egemenlii varken, bugn
Yunanistanda yaayan halkn kesintisiz bir Helen geleneinin rn olduunu
iddia etmek, ne lde geerli ve inandrcdr? Tabii byle bir soruyu varolan
medeniyetlerin hemen hemen hepsi iin sormak mmkndr. rnein, daha
yakm bir rnek olarak talyaya bakabiliriz. Bugn bu yarmadada yaayan
insanlara, yarmadalarnn adndan treyen kelimeyle, talyan diyoruz; yani
Romal demiyoruz. Dilleri, Romallarn dili olan Latinceden geliyor, bu
belli, ama artk ayn dil deil. Zamannda Romanm yayld ve Latincenin
konuulduu geni blgelerinde gene bakalaarak ondan doan Franszca,
spanyolca vb. var. Oralarda yaayanlara da Romal demiyoruz.
Direni hareketi 1821 ylnda balad. Bunun hikyesi ilgintir, nk byle bir
hareket planlanmamtr.
Rusyada yaayan Yunan o yllarda oktu (daha sonra baka Balkan lkelerinin
milliyeti nderleri de gelecek). zellikle Ode-sa, aa yukan bT Rum-
Yahudi kenti gibiydi. Burada, Yunan genci, 1814 gibi erken bir tarihte,
Philiki Hetaireia adnda bir dernek kurmulard (Trk tarihilerinin daha ciddi
bilinenlerinden bazlan dahi bunu ok daha sonra Giritin Yunanistanla
birlemesi amacyla kurtulmu Ethniki Hetaireia [Etniki Eterya diye geer]
ile kartrr). Bunlar Emmanuil Xanthos (1772, Patmos - 1852) Nikolaos
Skoufas, (1779 Kamboli - 1818) ve Athanasios Tsokaloff tu (1790 Yanya -
1851). Odesadaki Rum cemaati (arlkla tccar) iinde pek ariklan yoktu
ama belki de byle marjinal oldukln iin silhl mcadeleyi temel alan
bir kurtulu rgt kurmulard. En yallan Xanthos Avrupada Mason Loca-
lannda bulunmu ve milliyetilikle orada tanmt.
Veli Paanm olu, etnik olarak Amavuttu. Hayat silhl atmalar ve silhsz
desiseler iinde gemi, genellikle devletle birlikte hareket ederek glenmiti.
Ama glendike de, devletle aras almaya balad! Aslnda fiilen Osmanh
devlet iskelesinden palamar zm, iyiden iyiye zerklemiti. Dvel-i
muazzama ile diplomatik ilikilere bile giriyordu. Bu tarihlerde Hlet Efendi
hl II. Mahmudun yanndaki nfuzlu adamd. Onun dman Ali Paa
hakknda tezvirat dozunu ykseltmesiyle Mahmud da bu yan parasnn an
gittiine hkmetti ve stne asker yollad. Tepe-delenli direnmekle birlikte
sonunda baa kamayp Yanyaya ekildi. Kuatmann ikinci ylnda balama
vaadiyle oradan aynl-maya ikna edildi, ama sonra gene ldrld.
Bu direni iinde yer alan glerin analizine girmeden nce, bir baka ilgin
ve nemli olaya demeyim. Bu, o tarihte Ekmenik Patrik olan V.
Grigoriosun hikyesi. Bu olaylar padak verdiinde nc kez Patrik
seilmiti. Ortodoks Patrikin cemaatinin byk bir ksm Osmanh
topraklannda yayordu. Onun iin Grigoriosun Osmanl devletiyle arasn
bozmaya niyeti yoktu: Milliyetilik ann henz balamad, tek tk bilinen
milliyeti aydmlann devletleriyle bann derde girdii bir dnemde, bir iki
milyon
Morali Rum Patrik gznde pek bir ey ifade etmiyordu. Tabii Yunan
milliyetileri de ona kt gzle bakyor, hain sayyorlard. nk
bakaldrmay telin eden bir bildiri de yaymlam ve isyanclar aforoz
etmiti. Batan aa bir gericiydi.
Tam bu noktada Osmanh devleti sama sapan bir karar verip Grigoriosu idam
etti. syanda parma olmadm herhalde biliyorlard ama bu Millet Sistemi
adn alan antlamada Ruhan nder cemaatinin kurala uymayan davranlarn
nlemekle ykml, nlemezse de ondan sorumlu saylyordu. Her halkrda
bir din nderi byle idam etmek olacak ey deildi. Gerisi daha da beterdi.
Patrikhane kapsna asp gn tehir ettiler. Sonra bir biimde kkrtlm bir
Yahudi grubunun eline verip cesedini sokaklarda srndrdler (o srada iki
cemaat arasmda bir kavga vard). Halk sylentilerine gre denize atlan cesedi
bir Yunan vapurunun uskuruna takld. Vapur Odesaya gelince grld ve
orada gmld. Bu herhalde bir mit ama Odesada gmld dorudur.
1921de aziz ilan edildi. .
Bu, byle adamlara silhl dolama hakk veren bir ayrcalk olduu iin,
merakls bol. O silh edindikten sonra, onunla ne yapt ok belli deil. Bu
bilin dzeyinde insan silh da, onu kullanma hakkn da ne yapar, nasl
kullanr, ok rneini grmzdr. Zaten bu nedenle armatolos ya da
kleftle hayduk arasndaki mesafe ok ksayd. Yunan Bamszlk
Savanm btn kahramanlan, Athanios Diakos (1821de, kaza oturtarak
ldrld), Karaiskakis, Androutsos, Radovitsi Armatoloslannm klefti
Bakolas, Vamakiotis, Makriyannis, Dimitrios Mkris hepsi Armatolos, hepsi
Kleftti. Mavromihalis Manyotlardan, Botsaris Sulyotlardan gelme
reislerdi. Resimlerini grdnzde, byklan omuzlanna deen, alvarl,
fustanellal, ayaklannda tsaru-hi (yani ank), adamlard. Sava baanyla
bitince mevkileri ykseldi, rnein Mavromihalis senatr oldu. Ama
babakan suikastla ldreli onun olu ve kardeiydi.
Bu danklk Megali Idea (yani Byk Fikir veya Byk deal) diye
tannan ideolojinin domasna yol at. Ideann babas loannis Kolettistir
(1774-1847). Birok erken dnem milliyeti nderinin gsterdii zelliklere
uygun ekilde Klettis de aslen Helen deil, Pindostan bir Ulaht, ama
Helenlemiti. O da talyada, ama Pisada okumu, doktor olmutu.
Tepedelenlinin olunun doktorluunu da yapt. Philiki Hetaireaya erken
(1819) ye olanlardandr.
Ne var ki, 1908de stanbulda kinci Merutiyet ilan edilirken Girit Meclisi de
Yunanistana katlma kararn verdi. 1913te Bkre Antlamas ile bu durum
uluslararas geerlilik kazand.
Ama Balkan Harbi byle deildir. Bu savata Yunan ordusu da, Yunan
donanmas da, ou baarl arpmalara girmi, Osmanl ordularn bozarak
1897nin cn alm, Yanya, Selanik gibi nemli kentleri kendi sava gcyle
ele geirmiti.
1911de talyanlarn Trablus karmas kk Balkan lkelerini uyarmt.
Grece yakn zamanda bamszlklarn skerek aldklar yal imparatorluk
gene zor durumdayd, iktidar bir darbeyle Jn Trklerin ele geirmesi,
devleti genletirmeye yetmemiti. Bu arada, 1912 seiminde, Giritli Venizelos
byk bir zafer kazanp Parlamentonun neredeyse btnn kazanmt.
Osmanlya kar kurulan kumpasta, tereddtleri olsa da, yer ald Venizelos ve
Yunanistan, nk bu ekilde kazanlacaklardan yoksun kalmak istemedi.
Tereddt ise, Anadoluda yaamaya devam edecek Rum nfusun bana
gelebilecekler korkusuydu.
Balkan Harbi Osmanllar iin yeni bir hezimet oldu. Baka herkes, deien
derecelerde kazanl kt. Yunanistan batda Yanyay alrken douda snrm
Kavalann ilerisine tad. Midilli, Sakz gibi adalar da topraklarna katt. Bu
arada nfusunu da aa yukar ikiye katlam, ama bunu yaparken bu yeni
topraklarnda Yunan olmayan topluluklar da edinmiti: Yahudi, Trk, Slav ve
Ulahlar, bir miktar da Arnavut. Amavutlar bandan beri vard, ulusal sava
kahramanlarndan bazlar da tam ya da yarm (Hydral Kun-duriotisler gibi)
Amavuttu.
ikinci Dnya Savainda ise talya yenilmi, onlar daha ilk saldrda pskrten
Yunanistan bu badirelerin (yani Alman igali) ardndan On iki Aday (Dodeka
Nisi) kazanmt. Bu da, sava sonucu bir ftuhat deildi, ama bir bymeydi.
Atina ve Sparta
Ashnda buna ok yakm bir konudan sze balayaym: Megali Idea yaylmac
bir ideolojidir, demitim. Peki, Yunanistan bu yaylmay gerekletirecek
fiziksel gce sahip bir lke mi?
Militarizm her zaman bir kolektivite ile birlikte varolur. Merkez disiplin,
anonim kurumlar ve kurallar gerektirir. Bakaldr-maz, daha ok kalkacak
balan ezer. Kendisi de anonim ve mekaniktir.
Oysa o sradaki haliyle Atinann byle eyler dndrecek bir azameti yoktu.
zerinde Parthenon ykntlar bulunan, Akropo-lis tepesinin eteklerinde,
bugn Plaka denilen ve Atinann turistik lokanta ve tavernalarnn bulunduu,
dkknlarnn olduu semt vard. Orada burada, tepelerde birka manastr.
Hepsi bu. Nfus be bine, belki daha da aaya inmiti. Bunlann epey bir ksm
da sava srasnda Yunan ldrsnler diye Osmanllann getirdii Ar-
navutlard. Atinann bu drt be bin nfusla Yunanistann bakenti olduu
yllarda zmir de yz binin stnde, stanbulda iki yz bine yakn Rum
yayordu.
Helen halk dnp antikama baktnda orada Atinay gryor, ama ayn
zamanda Spartay da gryordu. Bunlar birlikte varolmu, bazen ittifak
kurmu, bazen da birbirleriyle savamlard. Bu arpmalarda genellikle
kazanan taraf savalyla tannan Sparta olmutu. Sanata, mimariye pek de
merakl olmayan Sparta bamszln kazanld yllarda pek grlr halde
de deildi. Ancak 20. yzyln balanndaki kazlarla eski kentten kalntlar
ortaya kanlmtr.
Yunanistan'da askerlik
Yunanistan toprak bakmndan ok byk olmayan, nfus bakmndan da
ortann altnda kalan bir toplumdur. Ama sorun ve tartma sahibi olmakta epey
ileri saylr.
Eski Kral Saray, imdi Parlamento olan binada, binann nnde, eidi Avrupa
lkelerinin bir turistik showa dntrdkleri nbet deitirme treni
yaplr. Evzones denilen, geleneksel klkl askerler yapar bu treni, her saat
ba, Parlamentonun nndeki Mehul Asker antnda. Balarnda pskll
krmz balklar, fustanella denilen alvar, bacaklar smsk saran beyaz yn
orap ve pskll dizlikler. ok byk krmz ayakkablar ve yukar kvrk
burunda kocaman siyah ponponlar. Boyu 1.86nm altnda olanlar bu tren
ktasna alnmyor. ok ar ve ok abartl harekederle, bacaklarn aarak,
havaya kaldrarak yryor ve sa adm iyice sert vuruyorlar. Sahici askerden
ok folklorik bir gsteriye km bililerini andryorlar. Osmanlya
bakaldran feleklerin klndan stilize edilmi bir ey ama bundan nce Arna-
vudardan (kiptar) alnma olduu da syleniyor.
Yunan tarihinde bu geleneksellik meraknn ald biimler hep bir hayli ilgin
(ve ok kendine zg) olmutur.
Sava ve Nazi igalinden kurtuluu uzun sren I Sava izledi. Bu, aralklarla,
1950ye kadar devam etti.
Militarizmin yokluuna iaret eden bir baka nokta da, Yunanistan ordusunda,
Trkiyede olduu gibi, herkesi standardize eden (entelektel bakmdan) kabul
edilmi bir ideoloji olmamasdr. Trkiyede bir asker mdahale olduunda
her yerde Atatrk edebiyat ve retoriinin artacan, ortal kaplayacan
bilirsiniz. Pratikte, yaplanlar arasnda baya nemli saylacak farkllklar
olabilir -12 Eyll Atatrklnn Bat dman bir ideolojiye dnmesi
gibi. Ama biliriz ki ne yaplacaksa Atatrk adna yaplacaktr. Yunanistanda bu
yoktur, eitli zamanlarda mdahalede bulunan subaylar, generaller de farkl
grlerle davranmlardr. Aralannda daha faizan veya daha liberal eilimli
olanlar, daha Batc veya daha geleneki olanlar kmtr. rnein Metaksas
biraz Kemalist dnceli saylrd. Doudan gelen her eyin (Trk ve
Mslman) kt olduuna inanm, Rebetika musikiyi bile yasaklamt. Ama
darbeciler arasmda gelenekiler safnda yer alanlar da vardr, olabilir.
Komnist Partinin kurduu Ban Deme-inde baz emekli generallere
rastlayabilirsiniz.
Helenistik ikilemler
Ama ne gibi aralarla olursa olsun, tarmak, her zaman kaba kuvvete ve
atmaya tercih edilecek bir eydir. Diplomasiyi militarizmin yaveri
olmaktan kurtarmak nemli bir itir.
SONSZ
Birok kitabn nsznde sylenen szler, sra Sonsze gelince bir daha
tekrarlanr. Hele son zamanlarda okuduum birok tezde aradaki farkn
neredeyse sadece bir fiil zaman a indirgendiini gryorum. nszde
unu unu inceleyeceim deniyor; Son-szde unu unu inceledim...
Tarihe ters dse de, bu toplumun ar bir militarizm gemii olduu, iktidarn
yaplan da bu militarizm olgusuna gre biimlendii iin, 12 Eylln
getirdii kurumlar da, egemen kld zihniyet de, uzun mrl oldu. Olaydan
otuz yl sonra, hl onun uygun grd prangalardan kendimizi
kurtarabilmi deiliz.
1950 ile 1980 arasnda Trkiye on ylda bir darbeyle noktalanan bir sre
yaad. Bu darbeler ieride herhangi bir ciddi muhalefetle karlamad gibi
d destekten de yoksun kalmad. 12 Mart ve 12 Eyll Avrupada knansa da
Amerikann etkili evrelerinin tevecchn kazand.
Ama bu olaydan be yl sonra AKP o yllarda hibir partiye nasip olmayan bir
oy okluuyla iktidara gelmeyi baard. lk ileriri-den biri de, asker vesayet
ekibi iin asl uzun vadeli dman olan Avrupa Birlii ile iyi iliki kurmak
oldu. Byle yapmasnn nemli gerekelerinden birinin ABnin anti-militarist
destei olduu da belliydi.
1688-1713 III. Friedrich (1701 'de "Prusya Kral" olduunu ilan etti ve o
zaman I. Friedrich oldu.)
Bundan ksa bir sre sonra, emekli olmuken hizmete geri dnen Hindenburg
ve kurmay bakan Ludendorff bakomutanla birlikte tayin oldular,
Almanya'y birlikte ynettiler ve sava birlikte kaybettiler.
Ewald von Kleist, feldmareal (1881-1954): Hesse'li bir aristokratt. Parlak bir
askerdi. SSCBde 8. Ordu'ya teslim olma emrini verdii iin bunu yasaklayan
Hitler tarafndan azledildi. Savan sonunda ABD tutsak alnca yarglanmak
zere Sovyetler'e gnderildi. Orada tutsak kampnda ld.
1943te tutsak dt. Nrnberg'de Nazilere kar tanklk etti. Savatan sonra
Dou Almanya'da yerleti ve orada ld.
Erich Raeder (1876-1960): Bir baka Prusyal amiral. Dnitzten nce Deniz
Kuvvetlerinin bakomutan oydu. Kararl bir Nazi'ydi ve genel olarak
sertlikten yana tavr alrd. Nrnberg'de mebbede mahkm edildi ama 1955'te
serbest brakld.
Heinz Harmel (1906-2000): Metz doumlu, iyi bir askerdi, iki yl Britanya'ya
tutsak oldu.
Kari H.E. Becker (1879-1940): Prusyal. Ayn zamanda bilim adam. Nkleer
enerji stne alt. Cephane retiminin yaval konusunda Hitler'in youn
eletirileri stne intihar etti.
Ritter von Leeb (1876-1956): Bavyeral. Nazilere kar olduu iin Hitler
1938'de emekli etti. Sava balaynca geri ard.
Dediim gibi bu liste tamam olmaktan uzak, olmas iin fazla neden de yok.
kinci Dnya Sava'nda fiilen bulunmu, i yapm Alman generallerinin
says 260 kadar. Bunlar internette kolayca bulunabiliyor. Buradaki bu listeyle,
ncelikle, ikinci Dnya Sava yllarnda dahi subaylar, yksek rtbeli subaylar
arasnda bir Prusya hegemonyasnn srdn gstermek istedim. Burada
fazla ak ve kara olmamakla birlikte, baz baka ayrmlar da gze arpyor.
Hitler'e kar eletirel duran ya da eletirelliini ona suikast yapmaya kadar
getiren bu subaylar arasnda da Prusya geleneinden gelenler epey ok gibi
grnyor.
(1993) Siyas Gnlk: Demokrat Partinin Kuruluu, yay. haz. Cemil Koak,
iletiim Yaynlar.
Ahmad, Feroz (1971) ittihat ve Terakki, 1908-1914, ev. Nuran lken, stanbul :
Sander Yaynlan.
Ahmet Haim (1991) Btn Eserleri III, yay. haz. nci Erginn-Zeynep
Kerman, Dergh Yaynlan.
Akam, Taner (1992) Trk Ulusal Kimlii ve Ermeni Sorunu, letiim Yaynlan.
Alaam, Sabiha vd. (1945) Operatr Cemil Paa, Canl Tarihler, 8. cilt,
Trkiye Yaynevi.
Alangu, Tahir (1968) mer Seyfettin: lkc Bir Yazann Roman, May
Yaynlan.
Altmay, Aye Gl (2004) The Myth of the Military Nation: Militarism, Gender,
and Education in Turkey, Palgrave Macmillan.
Andonyan, Aram (1997) Balkan Sava, ev. Zaven Biberyan, Aras Yaynclk.
Apak, Rahmi (1988) Yetmilik Bir Subayn Anlan, Trk Tarih Kurumu
Basmevi.
Arif, Mehmed (2006) Bamza Gelenler, yay. haz. lyas zdemir, Babali
Kltr Yayncl.
Avcolu, Doan (1974) Milli Kurtulu Tarihi 1838den 1995e, (4 cilt) Tekin
Yaynevi.
Balkan, Fuat (1998) lk Trk Komitacs Fuat Balkann Hatralan, yay. haz.
Metin Mart, Arma Yaynlan.
Bayar, Cell (1997) Ben de Yazdm: Mill Mcadele'ye Gidi, Sabah Kitaplar.
Benedict, Ruth (1989) The Chrysanthemum and the Sword: Pattems ofJaponese
Cul-ture, Mariner Books.
Birinci, Ali (1990) Hrriyet ve tilf Frkas: II. Merutiyet Devrinde ttihat ve
Terak-kiye Kar kanlar, Dergh Yaynlan.
Breuilly, John (ed.) (2001) 19th Century Germany: Politics, Culture and
Society 1780-1918, Amdd, Londra.
Cemal, Haan (2000) Tank Sesiyle Uyanmak: 12 Eyll Gnl, Doan Kitap.
Clogg, Richard (1997) Modem Yunanistan Tarihi, ev. Dilek endil, letiim
Yaynlan.
Copeaux, Etienne (2009) Trk Tarih Tezinden Trk-lslm Sentezine: Tarih Ders
Kitaplarnda, 1931-1993, ev. Ali Berktay, iletiim Yaynlan.
Coar, mer Sami (t.y.), Milli Mcadele Basn, Gazeteciler Cemiyeti Yayn.
Cmert, Servet (1999) zelletirme ve Trk Silhl Kuvvetleri, Harp
Akademileri Komutanl Yaynlan.
(2004) Ermeni Soy Krmnda Kurumsal Roller, ev. Attila Tuygan, Belge
Yaynlan.
Dadrian, Vahakn & Akam, Taner (2008) (ed.), Tehcir ve Taktil Divan-
Harb-i rfi Zabtlar: lttihad ve Terakki'nin Yarglanmas 1919-1922, stanbul
Bilgi niversitesi Yaynlan.
Davis, John A. (ed.) (2001) ltaly in the Nineteenth Century: 1796-1900 (Short
Ox-ford History of ltaly), Oxford University Press.
De Grand, Alexander J., (2004) Fasrist ltaly and Naz Germany: The Fascist
Style of Rule (Historical Connections), Roudedge.
Deringil, Selim (1999) The Well Protected Domains: deology and The
Legitimation of Power in the Ottoman Empire, 1876-1909,1.B. Tauris.
Duhan, Said N. (1982) Eski nsanlar Eski Evler: XIX. yzylda Beyolunun
Sosyal Topografisi, ev. Cemal Sreya, Trkiye Turing ve Otomobil Kurumu,
stanbul, 1982.
Ebzziya Tevfik (1973) Yeni Osmanllar Tarihi, yay. haz. Ziyad Ebzziya,
Kervan.
Elevli, Avni (1960) Hrriyet in: 27 Mays 1960 Devrimi, Yeni Desen
Matbaas, Ankara.
Eley, G. (1984) Peculiarities of German History, Oxford University Press.
Esenbel, Seluk - Inaba Chiharu (2003) The Rising Sun And The Turkish
Crescent, Boazii niversitesi Yaynevi.
Finer, S. E. (1965) Man on Horseback: The Role of the Military in Politics Pall
Mail Press.
Frevert, Ute (1998) A Nation in Barracks, Berg, Oxford & New York.
Goltz, Colmar, Freiherr von der (1884) Millet-i musellaha: asrmzn usul ve
ahval-i askeriyesi, Matbaa-i Ebuziya. [Milleti msellaha (Silahlanm Millet),
Harb Akademileri Basmevi, 1970].
Haniolu, kr, (1986) Bir Siyasal rgt Olarak Osmanh Ittihad ve Terakki
Cemiyeti ve Jn Trklk, letiim Yaynlan.
Herbert, Audrey (1975) Talt Paa, ev. Bingl Erdumlu, Birikim, cilt 1, say
2, stanbul.
Horvath, Bela (1996) Anadolu: 1913, ev. Tank Demirkan, Tarih Vakf Yurt
Yaynlan.
Houston, Christopher (2003) slam, Kurds and Turkish Nation State, Berg.
Huntington, Samuel (1981) The Soldier and the State: The Theory and Politics
of Civil-Military Relations, Belknap Press [Asker ve Devlet: Sivil - Asker
likilerinin Kuram ve Siyasas, ev. Kazm Uur Kzlaslan, Salyangoz
Yaynlar, 2006].
lmen, Sreyya (1951) Drt Ay Yaam Olan Zavall Serbest Frka: Istipdat,
Merutiyet, Cumhuriyet Devirlerinden ve Hkmet Erkn ile Millet Meclisi
Azalarmdan ve saireden Bahseden Bir ok Tarih Fkralar, Muallim Fuad
Gcyener Yaynevi.
nsel, Ahmet - Bayramolu, Ali (2004) Bir Zmre, Bir Parti: Trkiyede Ordu,
Birikim Yaynlan.
Jaeschke, Gotthard (1971) Kurtulu Sava ile ilgili ngiliz Belgeleri, ev.
Cemal Kprl, Trk Tarih Kurumu.
(1973) Trk Kurtulu Sava Kronolojisi, ev. Nimet Arsan, Trk Tarih
Kurumu.
Judah, Tim (1997) The Serbs: History, Myth, and The Destruction
ofYugoslavia, Ya-
le University Press.
Kansu, Aykut (1995) 1908 Devrimi, ev. Ayda Erbal, letiim Yaynlan.
(2008) stikll Harbimiz, yay. haz. Ziver ktem, Yap Kredi Yaynlan.
Keyder, alar (1989) Trkiyede Devlet ve Snflar, ev. Sabri Tekay, letiim
Yaynlan.
Ksakrek, Necip Fazl (1998) Ulu hkan II. Abdlhamd Hn, Byk Dou
Yaynlan.
Lee & Rosenhaft (ed.) (1990), State, Social Policy and Social Change in
Germany: 1880-1994, Berg, Oxford & New York.
Leverkuehn, Paul (1998) Sonsuz Nbette Grev, ev. Zekiye Hasanebi, Arba
Yaynlan.
Mangan, J.A. (2003) Militarism, port, Europe: War Without Weapons. Frank
Cass, Londra.
Mehmed Nihad (1926) Milli Ordu ve Milletin Vazifeleri, Trk Yurdu, cilt 18,
say 180, 19 Temmuz.
Mudimbe, V. Y. (1988) The invention ofAfrica: Gnosis, Phi losophy, and the
Order of Knowledge, Indiana University Press.
Ordu Saati Konumalan III (1957) E.U. Personel Bakanl Moral ubesi
Yaymlanndan No: 20, E.U. Basmevi, Ankara.
Ordunun Rol (2010) Trk Siyasetinde Ordunun Rol, Heinrich Bll Stiftung
Dernei Yaym, stanbul.
zl, Tezer (2003) ocukluun Souk Geceleri, Yap Kredi Yaynlan, stanbul.
Pakaln, Mehmet Zeki (1946) Tarihe Malolmu Fkralar, Ahmet Halit Kitabevi,
stanbul.
Paker, Evren Balta - Aka, smet (2010) (ed.) Trkiyede Ordu, Devlet ve
Gvenlik Siyaseti, stanbul Bilgi niversitesi Yaynlan.
Tansu, amili Nazif (1960) lttihad ve Terakki iinde Dnenler, nklp Kitabevi.
Tekeli, lhan - lkin, Selim (1989), Ege'deki Sivil Direniten Kurtulu Savalna
Geerken Uak Heyet-i Merkeziyesi ve brahim (Tahtakl) Bey, Trk Tarih
Kurumu Basmevi, Ankara.
Ulay, Stk (1968) Harbiye Silh Bama, Kitaplk Ltd. ti. Yaynlan, stanbul.
lk, irfan (2005) KGB Arivlerinde Enver Paa: Trkln Son Cephesi,
Karaku-tu Yaynlan.
nsaldi, Levent (2008) Trkiye'de Asker ve Siyaset, ev. Orun Trkay, Kitap
Yaynevi.
Willems, Emilio (1986) A Way of Life and Death: Three Centuries of Prussian-
Ger-man Militarism: An Anthropological Approach, Vanderbilt U.P., Nashville.
Ylmaz, Suad (1940) Mutlu Cumhuriyet Kzlanna, Ycel, Beinci yl, cilt X,
say 56.
Yurdakul, Mehmet Emin (1912) Silh Sesleri ve Barut Kokulan, Trk Yurdu,
yl 1, say 5, 25 Ocak.
Ycekk, Ahmet (1984) Trk Devrim Tarihi (100 Soruda), Gerek Yaynevi.
Zayas, Alfred de (2005) The Genocide against the Armenians 1915-1923 and
the Plevance of the 1948 Genocide convention, Brksel-Cenevrede sunulan
tebli.
(2004) (ed., Schendel, Wiem van e) Orta Asya slm Dnyasnda Kimlik
Politikalar, ev. Selda Somuncuoh, letiim Yaynlan.
Asker Mecmua, Yaz ileri Genelkurmay, dare ve basm ileri stanbul Asker
Matbaas yapar (eitli saylar)
Meclis-i Mebusan 1923-1877 (ed. Hakk Tank Us), stanbul, 1954 Orhun (5
Kasm 1933-16 Temmuz 1934 aras, 9 say); Aylk Trk Mecmua Orhun (1
Ekim 1943-1 Nisan 1944 aras, 16 say); Aylk Trk Dergi, sahibi ve
mdr Atsz
Abbas, Cevat 607 Abdullah Cevdet 398, 575 Abdurrahman eref 672
Abdlaziz 543, 552, 555, 557, 560, 562, 565, 567, 584, 609, 624 Abdlaziz
li Paa 567 Abdlhamid (I.) 662 Abdlhamid (II.) 14, 212, 350, 540, 552,
553, 559-567, 569-572, 575, 579, 580, 584, 663, 664 Abdlkadir, Seyyid 590
Abdlmecid 122,541-543, 562, 566, 584
Agrafi 757
Ahmed Midhat Efendi 720 Ahmed Muhtar Paa (Gazi) 580 Ahmed Paa
(Humbarac) 661 Ahmed Rza Bey 565, 575-577, 723 Ahmed Yekta 672 Ahmet
Cevat 601 Ahmet Demirel 606 Ahmet Haim 407 Ainias 430
Akhilleus 430
Alfieri, Vittorio 339, 340 Ali (Kl) 600, 607, 611 Ali Canib 665, 672 Ali
Ekrem 672
596, 599, 605, 719 Ali Paa (Tepedelenli) 761, 762 li Paa 543, 555, 557,
565, 567
Alptekin 490
Androutsos 766
Anne Boleyn 28
Anne dAutriche (Kralie) 66
Arendt, Hannah 59
Aristophanes 774
Arkwright 221
288, 289 Amim, Achim von 197 Amim, Hans-Jrgen von 796 Asano
387,388,458 Ascher, Saul 283,288 Asm Gndz 719 Aslan, Alparslan 657
Aoka 483-486 Atalay, Besim 607
Atatrk, Mustafa Kemal 22, 172,316, 391, 546, 558,579, 585, 599, 610612,
619, 626, 627, 631,635, 640, 644-647,649,650,657,668,674, 681, 684, 687,
688, 711, 712, 723, 725, 727, 742, 745, 779 '
Babeuf 84
Bakufu 386,387, 397, 414, 444 Balbo, Cesare 340 Ball.John 35 Banercea 512
Baratieri (General) 352 Barbarossa, Friedrich 180, 277 Bamard, Christopher
418,423 Bartok 124
Baar, Ahmet Hamdi 619 Bagil, Ali Fuat 630 Batu, irfan 629 Batista 658
Buckingham 42, 557 Buda 431, 432, 462,484, 485, 610, 669
Calvin, john 28, 29, 52, 181, 723 Camus, Albert 459 Canaris, Wilhelm 793
Canbolat, smail 576 Canbulad 595 Cansever, Edip 634 Caprivi, Leo 235, 792
Carlo Alberto (Prens) 335, 339 Carlo Emanuele (I.) 332 Carlo Emanuele (III.)
333 Carlos (I.) 181 Cariyle, Thomas 100, 285 Camot 73
Carr, E. H. 336, 602 Cana, Carlo 355 Carter, Jimmy 60 Cassirer, Ernst 432
Casdereagh 201 Catherine of Aragon (spanyol Prensesi) 28 Cato 359
Cavit Bey 592, 595 Cavit Oral 620
Cavour, Camillo Benso (Kont) 189191, 213, 337-344, 346, 348, 351, 353,
354, 564
Cell Nuri 672 Celleddin Arif Bey 580 Cemal Paa (Mersinli) 607 Cemal
Paa 587, 592, 594 Cenab ahabeddin 670, 672 Cengiz Han 376,492,495,664
Chamberlain, H.S. 164, 481 Charlemaigne 178 Charles (I.) 29, 35, 36, 51
Charles (Prens, II.) 37, 38, 40, 51, 70, 87 Charles (X.) 73, 93, 202 Chaucer,
Geoffrey 111 Chenier, Andre 72 Chevenement, Jean-Perre 84 Choltitiz,
Dietrich von 797 Churchill, Winston 49, 50, 520, 522, 525 Ciano 366 Cicero
542 Cihan (ah) 497,498 Cihangir 497, 498 Clausewitz, Cari von 138, 164
Clemenceau 95 Clinton, Bili 60, 656 Clive, Robert 500 Clogg, Richard 758,
769, 776, 777 Colbert 66, 500
Crispi, Francesco 353, 354 Cromwell, Oliver 35-37,40, 50, 87, 88, 276
Cunnosuke, noue 414 Curzon (Lord) 513
DAnnunzio, Gabriele 355, 358 Dadrian, Vahakn 707 Daisuke, Hagaki 415
Daladier, Edouard 95 Dante 111, 325, 326, 347 Dantidurga 490 Danton 71, 72,
276 Danvin, Charles 162-164, 267, 441, 723, 724 Das, C. R. 518 David (St.)
122
343,348,354 Dayal, Lala Har 514 De Gasperi, Alcide 369 de Gaulle, Charles
74, 95-97, 140, 276 de Grand 363, 364 De la Warr (Virginia valisi) 51 Decker,
Kari 797 Delacroix 124, 774 Demetrios 760, 762, 765 Demirel, Sleyman
606,634,640-642, 650, 652-654, 785 Demirhan, Pertev 585, 718 Demirsoy,
Seyfl 634 Demosthenes 782 Denkta, Rauf 708 Depretis 348, 353, 354 Derbil,
zer 639 Desmoulins 71 Dhrita-ratra 493 Diakos, Athanios 766 Diaz
(General) 357 Diderot 70 Dink, Hrant 657 Disraeli, Benjamin 220, 277, 563
Edward 28, 33
Edvvards, Jonathan 53
Einhard 179
Eisenhower 90
Eisenstein 183
Eisner 252
Ekber (Akbar, Hmayunun olu) 496-498, 505 Eleanor 34 Elevli, Avni 711,
712 Elias, Norbert 116, 267-275, 277, 281, 307, 363,452, 716, 775 Eliot,
Charles (Sir) 435 Elisabeth (Avusturya-Macaristan mparatoru Franz-Josefin
kars) 361
Elizabeth (I.) 28, 29, 276 Elizabeth (II.) 49, 51 Elias 589, 762, 768, 776 Ener,
Kadri 682
Enescu, George 124 Engels, Friedrich 205, 224, 250 Ensai 435
Enver Paa 171, 584, 587, 601, 602, 672,673, 721 Enver Yahya 602 Er, Ahmet
630 Eraslan, Nusret 698 Erbakan, Necmettin 641, 652, 654, 656
Ertrk, Hsamettin 561, 588 Eryavuz, hsan 607 Erzberger 246,255 Esat Bey
(Maarif Vekili) 668 Esat Sagay (Bursa mebusu) 668 Esenbel, Seluk 386
Esendal, Memduh evket 611, 737 Esin, Numan 630 Eref (Kuuba) 588,
593 Ethem (erke) 589, 593, 594, 596602, 604, 605, 774 Eugene (Prens)
661 Euripides 774 Eusebio 303
Eyiceolu (Denizci Komutan) 640 Eyb Han 524 Eyp Sabri Bey 571
Ferdlnand (Napoii Kral) 334 Ferdinand, Franz 181, 204, 356 Fethi Naci 634
Feyziolu, Turhan 627 Fichte, Johann Gottlieb 100, 199,282, 284-288
Filiberto, Emanuele 332 Findley, Carter 108 Firuz 495 Fischer, Fritz 240
Fleurus 132, 133 Foche 95 Ford, Gerald 60 Ford, Henry 710 Frantzius, Botho
von 797 Franz (II.) 179
Friedrich (I.) 186, 789 Friedrich (IL, Byk) 185-187,789 Friedrich (III.) 184,
229, 231, 289,
789
Friedrich Wilhelm (II.) 789 Friedrich Wilhelm (III.) 289, 789 Friedrich
Wilhelm (IV.) 207, 208, 211-213, 220, 226, 234,789 Fritsch, Wemer von 793
Fu, Dien Bien 96 Fuad Paa (Keecizade) 567 Fuad Paa 543, 557, 599 Fuat,
Beir 720 Fumimaro, Konoe 423
Gandhi, ndira 529, 537 Gandhi, Mohandas Karamand 49, 421,480, 509,
514-530, 532,'534, 536, 537
Garibaldi, Giuseppe 190, 336-338, 340-344, 350, 351, 353, 354 Gautama
484, 485 Gellner, Ernst 105,106 Genro 390,393, 409,410, 448-450, 474
Gensome 71
Georg (Wemer in kuzeni) 297 George (I.) 39, 115 George (Kral) 51 George,
Lloyd 767 Germanos 762 Ghose, Aurobindo 533 Gyaseddn Tuluk 495
Giolitti, Giovanni 354-356, 361-363 Giotto 325, 326, 347 Giritli, ismet 720
Giuliano 773, 774 Gladstone, William Ewart 39, 277, 563, 603, 767 Gluck,
Carol 101
Gobineau, Arthur de 164, 198, 481, 482,724, 725 Go-Daigo 376, 448 Godse,
Nathuram 523 Goebbels, Joseph 365, 798 Goethe, Johann Wolfgang von 117,
177,186,187, 198, 261 Goetz, Hermann 487, 488 Gokhale 512-514, 534
Goltz, Wilhelm olmar von der 141, 578, 584, 585, 645, 792 Golvalkar,
Madhav Sadaiv 535 Gonzaga 327 Gorbaov, Mihail 156 Gouges, Olympe de
84 Govinda-raca (Delhinin egemeni) 491 Gkalp, Ziya 100, 118, 665,669,
671, 672, 720, 723, 737 Gken, Sabiha 681 Grab, Alexander 188, 330
Gramsci, Antonio 360, 363 Grangeneuve 71 Grant, Ulysses 90 Gregorius
(XVI.) 343 Grieg 124
Grigorios (V.) 762, 763 Grimm, Jacob 113,197,198, 481,532 Groener, K.E.
VVlhelm 251, 792 Grolmann 138 Guadet 71
Guizot 115
Haniolu, kr 577
Hardenberg 193
Harding, W.G. 60
Hargreaves 221
Harmel, Heinz 796 Hara 488 Hasakura 382 Hawthome, Nathaniel 52 Hayal,
Yasin 578 Haycht, Franz Joseph 123 Hearder, Harry 329, 355, 356 Hebert 72
Heian 431
Helena (St.) 85
Hindenburg 95, 235, 243,244, 246, 247, 254-256, 258,259,278,317, 318, 791,
793 Hintze (Amiral, von) 245 Hipokrates 603 Hirohito 424,425, 430,471
Hitler, Adolf 164,172,173, 175,180, 210, 214, 225, 245, 248, 251, 252, 254-
259,266, 267, 273, 278, 285, 315,, 349, 365, 366, 368,405,419,
420,453,609,612,686, 694, 709; 715, 719, 792-799
Hobsbawm, Eric 201, 226, 545 Hoffmann (General) 318 Hoftmann, August
Heinrich 123,177 Hohenlohe, Kari Victor 235 Hokkaido 371
Holstein 200, 210, 211, 216, 297 Holstein, Friedrich 239 Homeros 758, 780
Honu, ltami 371,375,378,437 Hopkins, Samuel 53 Horatius 326 Hristaki 711
lbn Batuta 495 lbni Haldun 713 lbni Sina 706 bnlenin 553 brahim Alaeddin
672 brahim Bey 591 leyasu 429,467 ffet Bey 580 Ikki, Kita 415 lhan, Attila
740 lkin, Sem 591, 597 nal, Selahattin 639
nn, smet 22, 168, 316, 578, 597, 599,608, 609-615, 619,630, 632, 639,
649, 674, 710, 736 psilanti, Aleksandros 761 psilanti, Konstandinos 760
Ishak Skt! 575 smail (Gaspral) 683 iguro, Kazuo 476-478 Itagaki 415
ltami, Juzo 437
65
Joffre 88
John (Kral) 34
Johnson, Andrew 60
Johnson, L. B. 60
Kabibay, Orhan 630, 722, 747 Kadri (Hoca) 575 Kafesolu, brahim 669
Kageyasu, Takahai (Globius) 384 Kamakura 375, 376 Kaml, Atf 571, 587
Kamio (General) 405 Kant, Immanuel 272, 284, 625 Kanun (Sultan
Sleyman) 181, 418, 448, 544,610, 661,684 Kaplan, Mustafa 630
Kapodistrias, loannis 761, 767, 773, 777
Karaiskakis 766 Karaka, Cahit 639 Karakol, Vasf 607 Karakoyunlu, Sadri
728, 729 Karakurt, Esat Mahmut 739 Karan, Muzaffer 630 Karaosmanolu,
Atilla 639 Karaosmanolu, Yakup Kadri 546, 551,609,737, 745 Kari (Byk)
177-180, 277,324 Kari (IV.) 179 Kari (arlken, V.) 181, 277 Karpat, Kemal
722, 747 Katsuige (Lord) 462 Katte, Hans Hermann von 185 Kautilya
(Brahman) 486 Kavrakolu, Osman 627 Kavuncu, Osman 627 Kaya, kr
595 Kayacan, Kemal 640 Kaynak, Mahir 632 Kzm Nami 576, 672 Keay,
John 486, 500, 502 Keitel, Wilhelm 258, 794 Kemal (Kara) 595 Kemal,
Orhan 740 Kennedy, J. F. 60 Kennedy, Malcolm 403,405, 413 Kesselring,
Albert 796 Key, Francis Scott 123 Krca, Levent 169 Ki, Kao 659 Kibar,
Osman 627 Kiinosuke 461 Kiizaimon, Yamamoto 462 King, Martin Luther
27, 28, 35,181, 187,214,573 Kira 388, 389 Kirilov 460 Kitapl, Doan 639
Kitchener, Horatio Herbert 88,471 Kiun, Kim Ok 400
Kleist, Ewald von 794, 795 Kluge, Gnther von 797 Kluge, Wolfgang von 797
Knobelsdorff, Otto von 797 Knox, John 28, 29,181 Kocagz, Samim 740
Koa, Sadi 639 Kou, Reat Ekrem 741 Kohl 225 Koin, Kido 397
Konfys 374, 378,431-434, 436, 461,465, 610, 669 Korais 757 Koraltan,
Refik 607 Korutrk, Fahri 641 Kossuth 204 Kotoku 431
Kubilay 376,469
Kukai 431
Kun, Naip Tai Won 400 Kurtbek, Seyfi 713, 714 Kutbddin Aybeg (kle
hkmdarlardan) 491,492 Kutuzov 151 .
Kchler, Georg von 797 Kpeli, Yusuf 632 Kyi, Aung San Suu 421
Leyser, Enst von 797 Liebknecht, Kari 251 Liebknecht, Wilhehn 295 Liege 319
Lisle, Clau'de-Joseph Rouget de 122 List, Friedrich 200, 342 Littre, M.P.E. 113
Litzow, Kurt-Jrgen von 798 Lodi 495
Loren, Sophia 364 Lossow, Otto von 795 Louis (XIV.) 65, 66, 78, 79, 92, 557
Louis (XV.) 67,92 Louis (XVI.) 67-71, 73, 80, 81, 93, 121, 132,182, 183, 202,
276, 333 Louis (XVIII.) 123,202 Louis-Philippe 73, 202, 203 Louvet 71
Mahmud Celleddin Paa 576 Mahmut Esat (Adalet Bakam) 536, 607, 739
Maisel, Ernst 794 Makris, Dimitrios 766 Makriyannis 766 Maksud, Sadri 100
Malatesta, Enrico 361 Marn, Thomas 200 Mannstein, Erich von 794
Manteuffel, Hasso von 231,270, 306, 795 Marat 71,276 Marcos 659 Mardin,
erif 579 Mardin, Yusuf 680, 687 Marianne 124 Marighella, Carlos 637
Marlborough (General) 88 Marr, Nikolay 109,110 Martel, arl 713
Marx, Kari 172, 205, 206, 232, 250, 438, 504, 526, 572, 759 Mary (Bloody)
28, 29 Mary (Kral II. Jamesin kz, III.
Mavromihalis 762, 766, 769, 777 Max von Baden (Prens) 247 Maximilian (1.)
180,181 Mazarin (Kardinal) 66, 557 Mazhar Mfit 607 Mazumdar 512
Mehmed Ali Paa (Kavalal) 584, 713, 768, 770 Mehmed Arif Bey 580,581
Mehmed Murad Bey (Dastanl Mizana) 542 Mehmed Nihad Bey 685
Mehmed Reid erke 575 Mehmet Efendi (Dilaverin) 597 Mehta 512
Meinecke 306, 307 Menderes, Adnan 620, 627, 628, 630, 711, 722 Menelik
(II.) 352
Mente, Halil (Meclis Bakam) 595 Merkel, Angela 225 Metaksas 778,779
Mete Han 689, 703 Mettemich 191,192, 195,196, 201203, 206, 213, 216, 289,
334, 335, 341
Michaelis 235, 318 Michelangelo 347 Michelet 76 Midhat Cemal 672 Midhat
Paa 553-557 Midhat kr 576 Milch, Erhard 796 Miller, Arthur 52, 53 Min
(Kralie) 400 Mirabeau 68, 261, 279, 280 Mitard 667, 668 Mithridates 126
Mitsuru, Toyama 416 Mitsuige, Nabeima 460 Miura 401
565, 565, 745 Model, Walther 796 Moltke (byk Moltkenin yeeni, J. L.
Helmuth von) 242, 306, 584, 791 Moltke, Helmuth Johannes Ludvvig 139,173,
219, 222, 230, 231, 236, 342, 578, 698, 791, 792 Mommsen, Wilhelm 118,
119 Monbei, Mori 463 Monroe, James (ABD Bakam) 405, 407
Montesqieu 60, 70, 606 Montgomery 88, 419, 795, 798 Moore, Barrington
11-14, 64, 76-78, 80-83,506, 510, 511 Moore, Michael 91 More, Thomas 276
Moreau, Odile 581,582 Morkaya, Burhan Cahit 745 Motilal Nehru 518
Mountbatten 522,523 Muhammed 489 Muhammed Ah Cinnah 521 Muhammed
ibn Kasm 489 Muhittin 672
Muhlis Nadas 732, 735, 736 Muizzddin Muhammed bin Sam 491 Mukerjee
512 Murad (I.) 552, 703 Murad (V.) 123, 552, 553 Murat 189, 333-335
Mussolini, Benito 259, 270, 274, 275, 331, 345, 349,352,354-356,
358360,362,363,365-367,369,370, 419,420,453,607,609,612 Mustafa Fazl
Paa 568 Mustafa Reid Paa 541, 566 Mustafa Suphi 600-602 Mbarek 168
Mfit Ratib 672 Mmtaz 587 Merref 524 Mir Zeki Paa 575 Myron 774
Naciye, Nimet 595 Nadi, Nadir 613 Nagata (General). 414 Nail (Yenibaheli)
587 Naki Bey 576 Nakula 493
Namk Kemal 124, 162, 555, 557, 568, 745 Nanak 496 Naoroci 512 Naoige
(Lord) 461, 462 Napoleon (Bonaparte) 47, 73, 74,85, 86,
93,94,113,115,123,132,
Necmeddin Sdk 671, 672 Nehring, Walther 796 Nehru, Cavaharlal 509, 517
Nehru, Motilal 519, 517-520, 523, 527-530, 532,536,537 Nene Hatun 680
Nenni (Sosyalist) 369 Nestorios (stanbul Patrii) 489 Nevsky, Aleksandr 130
Nietszche 285
Nixon, R. M. 60
Noriega 658
Novalis 117
Obama, Barack 60 Oberkamp, Kari von 798 Ohnuki-Tiemey, Emiko 389, 456,
469,471-474 Okyar, Fethi 561, 578, 595 Olcay, Osman 639 Olivares 226, 557
.
Oray, smail 731 Orbey, Ergin 644 Orel, inasi 639 Orhan Seyfi 672 Orlando,
Vittorio 357,358 Orta, Yusuf Ziya 672, 673 Orwell, George 16 Osai,
Hamagui 415 Osma, inasi 719, 720 Osman (Topal) 602,607, 774 Oster,
Hans 796
mer Seyfeddin 109,461,665,669, 670, 672, 724 merolu, Hamdi 639 zal,
Turgut 24, 624, 650, 651, 653, 654, 751 zalp, Kzm 607 zalp, Nafiz 607
zda, Muzaffer 630, 631 zgen, Necati 751 zg, Mithat 715 zgden,
Doan 634 zgne, Mehmet 639 zkk, Hilmi 655, 657 zl, Demir 634
zl, Tezer 677 ztan, Grkan 691
Paine, Tom 55, 56, 74 Pakaln 699, 741 Pal, Bipiandra 533 Pancho Villa 577
Pandu 493
Perry (Amiral) 385-387, 393, 444, 449, 453 Petain, Philippe 95, 140, 276
Peters, Cari 238 Petro (Byk) 540, 542, 706 Petro (III.) 186, 447 Phidias 774
Praksiteles 774
Radovitsi 766 Raeder, Erich 795 Rahmi Bey 576, 596 Rai 512
Reagan, Ronald 60
Richelieu (Kardinal) 65, 66, 75, 77, 226, 503 Rigas 757
Robespierre, Maximilien de 71, 72, 83, 84, 276 Rockefeller 41 Roe, Thomas
(Sir) 499 Rommel 794
Rommel, Erwin 259,419, 793, 794 Roon, Albrecht von 213, 306 Roosevelt,
Franklin D. 60, 428 Rosenberg, Arthur 316-318 Rousseau 70,119,285,606
Royer-Collard 115 Runstedt, Gerd von 794 Rustow, Dankwart A. 385 Ruen
Eref 672, 716 Ryoma, Sakamoto 396
Saffet Paa 553 Salam, Tevfik 740 Sahadeva 493 Sahir, Cell 671-673 Saio
431
Saigo, Kido Takayoi de 392, 409 Saint-Just 71 Saint-Simon 336 Saka, Haan
615 Sakarya, Ihsan 707 Salan (General) 96 Salandra 356 Salisbury (Lord) 354
Salmuth, Hans von 798 Samac (Brahmo) 533 Samast, Ogn 578, 657
Samipaazade Sezai 672 Sand, Kari 201 Sanders, Liman von 792 Sang,
Bharatiya Cana 536 Sang, Ratriya Svayamsevak 535 Sarasvati, Dayananda
532 Sarkozy, Nicolas 84 Sarper, Selim 613 Satr, Kemal 639 Saucken,
Dietrich von 798 Sav, Atilla 639
Savarkar, Vinayak Damodar 533-535 Savoie 332,333; 342 Saydam, Refik 607
Sazak, Emin 607, 620 Schamhorst 138,193,194, 280 Schelling 199
Schlegel 117,198,199, 284 Schleicher, Kurt von 255, 792, 793 Schleswig
200,210,211, 216, 297 Schlieben, Karl-Wilhelm von 798 Schlieffen (Prusyah
General, Alfred von) 241-243, 791 Schmidt, Erich 267 Schneppenburg, Leo
Geyr von 797 Sehmer, Ferdinand 798 Schulz 262, 263 Schulz, Hagen 280,
283 Sebktekin 490 Sedan 139, 219
Seyyid 495
Sforza 327
Soykut, Refik 701, 729 Soyuyce, efik 630 Spencer, Herbert 163, 723
Spengler, Oswald 257 Stalin 110, 252, 256, 259, 566, 602, 610, 636, 734
Stanhope, Leicester 774 Stein, Baron Heinrich Friedrich Kari 193, 282
Stendhal 85
Stevenson, William 774 Storry, Richard 390 Streltsi 447, 542 Strave 206
Stuart, Mary 276 Student, Kurt 796 Stumm 272
akir, Bahaeddin 577, 588, 589 amsutdinov 600, 601 apolyo, Enver Behnan
689 efik Hsn 634 emsi Paa 571 erif Paa (Krt) 711 erif Paa 590
evenko 109,111 evket, Refik 607 evki (Giritli) 595 igenobu, Okuma 405
igeru, Yoida 424 into 374, 378, 39.8,429,431,432, 436,461,465 '
Talt Paa 576, 587, 589, 592, 594, 673 Tales 603
Tanaka (Babakan) 414 Tannver, Hamdullah Suphi 124, 607, 671, 672 Tansu,
smail 708,726 Tao 432, 433,436 Tarcan, Selim Sim 691 Taer, Dndar 630
Tatar Osman Paa 571 Tawney, R.H. 32
Taylor, A.J.P. 191, 193-195, 207,210, 211, 222, 232, 233, 245, 267, 286, 287
Taylor, Zachary 90 Tayyar, Cafer 578 Tek, Ferit 592 Tekeli, lhan 591, 597
Tekin Alp 672 Temo, brahim 575 Teodulfa 179
Tevfik, Mehmed Ali 467, 600, 665669,672,689,698 Tevfik, Rza 670, 671
Thlmann, Emst 254 Thatcher, Margaret 39 Theresia, Maria 115,117, 185
Thoma, WilheLm Ritter von 798 Thomson, David 115,117, 297 Tilak, Bal
Gangadhar 512-514, 516, 532, 533 Timur 495, 664 Timurlenk 664
Tippelsirch, Kurt von 798 Tiritolu, Alaeddin 711 Tirpitz (Amiral) 235, 240,
242, 254, 792
Todorova, Maria 101 Togan, Zeki Velidi 611 Togliatti (Komnist) 369 Togo
(Amiral) 585 Tokugava 378-381, 385, 389, 439442,444
Tokutomi, Soho 405,406 Tolstoy, Lev 515 Topuzlu, Cemil 586 Tory 37,
38,44,518 Toumii, Okubo 397 Tott, Baron de 661 Townshend (General)
585 Toynbee, Amold 57,94,444, 707, 763, 764 Troki, Lev 64, 76, 251
Trotha, Lothar von (General) 50, 237, 238, 240, 792 Truman, H. S. 60, 90,91
Tsang, Hsuan 488 Tsokaloff, Athanasios 760 Tsunetomo, Yamamoto 460
Tsuramoto, Tairo 460 Tsuyo, lnukai 415 Turgenyev, lyan Sergeyevi 116
Turgot, Anne Robet Jacques 67 Trke,'Alparslan 143, 613, 629, 630, 632,
697, 705 Trkkan, Reha Ouz 612, 613, 719 Twain, Mark 270 Twesten, Cari
270, 306 Twesten, Cari 306 Tyler, Wat 34, 35
Ulay, Stk 710, 711, 748 Umberto (I.) 346,361 Uakhgil, Halit Ziya 549, 550
Vaerst, Gustav von 799 Vagts, Alfred 88, 89,148,149,167, 272,399 Vahap
Cokun 744 Vahdeddin 124, 607 Valmiki 493, 494 Valmy 70,83,132,133
Vamakiotis 766 Vasco da Gama 23, 498 Vasfi Mahir 737 Vasf Bey (Kara) 594
Veli Paa 762
Venizelos (Giritli) 589, 604, 771, 778, 779 Vergilius 326 Vergniaud 71, 72
Vermann, Nikolaus von 798 Vespucci, Amerigo 347 Victoria (Kralie) 39,
116, 229 Vikramaditya 495 Villa-Lobos 124 Vittorio Amedeo (II.) 332 Vittorio
Amedeo (Kral) 333 Vittorio Emanuele (Kral, III.) 369 Vittorio Emanuele 332,
340, 341, 346 Vivaldi, Antonio 326 Vivekananda 512 Voltaire 70, 84, 118,
179, 186
VVagner, Richard 164, 257 Waldersee, Alfred von 231, 236, 791 Ward, Robert
E. 385 Washington, George 55,88 VVavell 522
Weber, Max 167, 168, 269, 270 VVehler, Hans-Ulrich233, 239, 247, 253, 254
Wellington (General) 88, 113,151 Wenck, Walter 795 Wertmller, Una 364
Wietersheim, Gustav Anton von 799 VVlhelm (I.) 213, 220, 231, 270, 306,
317, 789
VVlhelm (II.) 116, 229, 231, 232, 235, 239, 245, 252, 317, 453, 789 Willem
(Orange Prensi, III.) 38,184 Williamson, D.G. 209, 228 Wilson, Thomas
Woodrow 123, 244, 357, 603 Windthorst, Ludwig 225 Witzleben, Erwin von
796 Wolf, August 287 Woods Paa 585
Yahya Han 524 Yahya Khya 601, 602 Yahya Kemal 550, 551, 671, 737 Yakup
Cemil 415, 587 Yekaterina (II.) 115,117 Yeltsin, Boris 168, 583 Yetkiner,
Ethem 711 Ylmaz, Suad (Dr.) 679 Yirmibeolu, Sabri 708 Yohei 463
Yrk Ali 596, 774 Yudhithia 493 Yukii, Fukuzava 415 Yukio, Miima 476
Yunus Nadi 601, 607, 719 Yurdakul, Mehmed Emin 672, 673, 679,699, 737
Yusuf Kemal 607 Yusuf Razi 672 Ykselen, Niyazi Tevfik 666
Zangen, Gustav-Adolf von 799 Z.apata 577 Zeitzler, Kurt 795 Zeki Paa 566,
575 Zen 376,434-436 Zenciro, Yasuda 414 Ziya Hurit 595, 607 Ziya Paa
567, 568 Ziya-l Hak 524 Zuckmayer 269 Zuolin, Zhang 413 Zwingli 181