You are on page 1of 281

Pas

Foucaultdan Agambene Svlam


ktidar ve Gelenek

Ayhan Yalm kaya

Ayhan Yalmkaya, 1964 doumlu, Ankara niversitesi, Siyasal


Bilgiler Fakltesinde yardmc doent. Siyasal Dnce Tarihi ve
Siyaset Bilimine Giri dersleri veriyor. Elinizdeki kitap yedinci
kitab. Mlkiyeliler Birlii Vakf Yaynlarndan kan Alevilikte
Toplumsal Kurumlar ve ktidar (1996) ve Alan Yaynlarndan
kan Kiif: Dede Korkut, Hz. Ali ve Said Nursi zerine Bir
Yorumsama (2003) ve Siyasal Kitabevi Yaynlarndan kan
Mazerete M ahal Yok (2004) ve Phoenix Yaynevinden kan
E er den M eer e: topya Karsnda Trk Roman (2004), Teslis
(2005) ve Siyasal ve Bellek: Platon 'da Anmsama Platon 'u
Anmsama (2005) adl alt kitab daha var. Bu kitap K iiflc ayn
tematik izgiyi kovalayan ve bir leme olmas planlanan
dizinin ikinci kitabdr.

ph&enix
Phoenix Siyaset Bilimi Dizisi
Robert A. Dahi
Demokrasi stne, ev: Betl Kadolu.

Austin Sarat
Devlet ldrdnde, ev: S. Nihat ad.

Steve Fenton
Etnisite: Irklk Snf ve Kltr, ev: S. Nihat ad.

Anthony Giddens
nc Yol ve Eletirileri, ev: S. Nihat ad.

Erdal Yavuz
Sam Solum Sobe.

Ayhan Yalnkaya
eerden meere:
topya Karsnda Trk Roman.

Cem Karadeli (der.)


Kreselleme ve Alternatif Kreselleme

Franz Oppenheimer
Devlet, ev: Aleddin enel-Yavuz Sabuncu

Ayhan Yalnkaya
Siyasal ve Bellek: Platon da Anmsama Platon u
Anmsama

Kaynaka Notu
Ayhan Yalnkaya, Pas: Foucaultdan Agambene Svlam
ktidar ve Gelenek, Ankara, Phoenix Yaynevi, 2005, xi+266s.
Pas
Foucaultdan Agambene Svlam
ktidar ve Gelenek

Ayhan Yalnkaya

phoenix
P as
Foucaultdat Agamben e Svlam ktidar ve Gelenek
Ayhan Yalnkaya
Phoenix Yaynevi, Ekim 2005.
Tm Haklan Sakldr.
ISBN: 975-6565-96-9
1. Bask: Ekim 2005

Yayna Hazrlayan
S. Erdem Trkz

Kapak Resmi
Jean Walraevens (Walje) Touche pas amazone adl tablosu.

Kapak Tasarm
Sadullah Hatam

Mizampaj-Ofset Hazrlk
Asuman Kse

Kapak ve Bask
: Cem Web Ofset (0 312 385 61 62)

Phoenix Yaynevi
rtibat Brosu: Dirim Sok. 23/2 Cebeci-ANKARA
Tel: (312) 320 44 57-58 pbx Faks: (312) 362 53 93
Merkez: Yeniacun Sok. 3/D Cebeci-ANKARA
Tel: (312)319 59 61
ube: Karanfil Sok. 5/11 Kzlay-ANKARA
Tel: (312)418 35 93
e-posta: info@phoenixkitap.com
http://www.phoenixkitap.com
NDEKLER

N S Z..................................................................................... ix

GR: SYLEYEN, SYLETEN, SYLENEN 1


1.................................................................................................... 1
2 ....................................................................................................................12
3.................................................................................................. 18
4..................................................................................................26
5..................................................................................................33

II: BR MUSELMANN OLARAK


ALEVNN NASI...........................................................41
1..................................................................................................41
2..................................................................................................43
3..................................................................................................64
4..................................................................................................82

III: GLSTAN YA DA HAYAL ALEVSTANDAN


ALEVSTAN H A Y A LN E...................................................85
1..................................................................................................85
2..................................................................................................98
3................................................................................................ 114
4 ................................................................................................ 124
5................................................................................................ 137
6................................................................................................ 148
7................................................................................................ 160

IV: DNSEL ETMN NESNES OLARAK ALEVLK


YA DA BR, K, ... DAHA FAZLA C E M E V 169
1................................................................................................ 175
2................................................................................................ 186
3................................................................................................ 192
4................................................................................................200
5................................................................................................202

v
V: DEVLETTEN DEVLETE: AZINLIK
TARTIMALARI VE ALEVLK...................................211
1................................................................................................217
2................................................................................................ 221
3................................................................................................230
4................................................................................................242

VI.
SONU: NEET ERTAIN DNNDEN
TUNCELNN YASIN A ............................................... 247

ADI GEEN KAYNAKLAR............................................. 259


a) Basl Kaynaklar.............................................................. 259
b) Elektronik Kaynaklar.....................................................264

vi
(...)
Yk hayvanlaryla tanan bir dnce
zamanla hafifleyebilir
hibir tarih ksa srmemitir

u beylerim uun acl kprler gein

snr ulan kanayan bir dnce


bir imgeyle arpr ve aynr
snrsz imlerine.
( . .. )
her trk doar
macar ovasnda yapayalnz bir yenieri
belki hala hayknyordur

ya ben insan deil miyim benim canm yok mudur

(zzet Yasar, Derin Darbe, D il Oyunlar.)


ONSOZ

Bu metin, balangta okura biraz artc gelebilir. Gi


ri ksmna yle bir gz atmasnn ardndan blm ba
lklarna yneldiinde metnin yolculuunun Foucault ve
Agambenle balayp Alevilikle srdn, Neet Ertala
tamamlandn grecek ve belki de doal olarak, dnce
tarihinin bu isimleriyle Alevilik ve Erta arasnda nice bir
balant olabilecei konusunda hakl bir kukuya kaplacaktr.
Uzunca bir zamandr Trkiyede Alevilik konuuluyor;
Aleviler konuuyor, Snniler konuuyor, hkmet konuuyor,
bilim insanlar konuuyor... Ama herkes Aleviliin kendisini
konuuyor; onun stne, ona ilikin ina edilen syleme
herkes u ya da bu biimde bir tula koyuyor. Kendisini
konumak derken ne kastediyorum? Bir an szc dei
tirelim; varsayalm ki Snnilik stne konuuyoruz; kimsenin
aklna Snnilik nedir, nicedir diye sormak gelmeyecektir.
Adeta, o batan kabul edilmi bir ereveden ibarettir. Sn
nilik stne konumak, bu nedenle, Snniliin u ya da bu
boyutunu, gsterdii o ya bu tepkiyi, karlat yle ya da
byle bir sorunu konumak anlamna gelirken, Alevilik
stne konumak, konu ne olursa, hangi boyutu sz konusu
edilirse edilsin anszn, birden bire ve bizatihi kendisini
konumaya dnmektedir. Bunun nedenlerini birden fazla
balk altnda sralayabiliriz ve rnein, temel neden olarak
en baa onun heterodoks yaps nedeniyle, kendi stne
konumaya uygun bir zemin oluturduunu ya da konuan
buna kkrttn koyabiliriz. Ama bununla yetinebilir miyiz?
Heterodoks inanlann bizim zihinsel yaplanmamz iin
bnyesinde tad arkaik eler nedeniyle artc bir nitelik
tadn kabul edebiliriz ama yalnzca bununla snrl
kalarak kendisi stne bir syleme kkrttn syleyemeyiz.
Bu olsa olsa bizim sorunumuzdur; Aleviliin deil.
Dikkat edilmesi gereken bir dier nokta, Alevilik sz
alannda rahata dillendirilebilir hale geldike, yine uzunca
bir zamandr bir Alevi aydmlanmasndan ya da
rnesansndan sz etmek alkanlk haline gelmi du
rumda. Aleviliin daha ok konuulur olmas, ne lde bir
yeniden doum saylabilir? Aksine, bu younlukta ve ay
rntl olarak gelitirilmeye ve ina edilmeye allan Ale
vilik sylemi, tam da Alevilii eski, gizli, yasakl, vebal,
snrl yerinde tutmaya ynelmi olmasn? Bu sylemi ge
litirenlerin banda Alevilerin geliyor olmas buna aksi bir
kant oluturmayabilir. Belki gnmzde Alevilerin istedii
de budur; Aleviliin o lanetli ininden kmamas, boyunla
rn kran bir yke dnmemesi iin olabildiince onun
stne konumak gerekmektedir.
Bu metin, bu ve benzeri sorular evresinde dolanarak
ina edilmeye allan ya da belki oktan ina edilen Alevi
lik sylemini bir iktidar ebekesinin paras olduu kabu
lnden hareketle sorgulamaya alyor. ktidar ebekesi de
nildiinde akla hemencecik Foucaultnun gelmesinden daha
doal ne olabilir? Ama Foucaultnun izinin Agambende de
srlmesi gerektiini dnyorum. Aksi halde iktidar her
yerdeletiren bir yaklamn, somut olarak neyi, nasl anla
yabileceimiz konusunda son derece kafa kartrc olabile
ceini varsayyorum.
Farkndaym ki zihinsel karklktan en son sz etmeye
hakk olan da benim. nk, hemen ayrdna varlaca gibi,
bu metinde okuru ok fazla dnmedim. Okurun, hem
Foucault ve Agamben ve hem de Alevilik konusunda birok
eyi bildiini varsayan bir anlat gelitirdim; hatta yer yer bu
anlat neredeyse bir tr i-konumaya dnt. Bunun iin,
daha batan bu metnin okuruna bir zr borlu olduumu
belirtmek isterim ama eer bir anlam olacaksa, ukalalk
etme pahasna, merak eden okurun, bu kitabn kaynaka
snda knyesini bulabilecei K f adl bir dier metnime gz
atmasnn ie yarayabileceini de sylemeliyim.
Bu metin, zaten belirli bir anlamda K fle ayn izgidedir
ama devam deildir. Devam deildir, nk K f de bu
metinle birlikte, tasarladm daha byk bir anlatnn alt
paralardan biri olmaktan te bir anlam tamamaktadr.
Okur, tam burada gerek k f ve gerekse bu metnin st
bal olan pas szcnn niin kitap ad olarak seildi
ini merak edebilir. imdilik burada da buna ilikin bir de
ini de bulunmayacam. Eer buna hakkm varsa, sona
saklamay seiyorum.
Bir nszn son sz olabilir mi; meer ki bir sz ka
patan olmasn!

Ayhan Yalnkaya,
Gz 2005, Batkent/Ankara.
I. Giri

SYLEYEN, SYLETEN, SYLENEN

1.

Bir atasz syleyene deil, syletene bak der; sanki


sylemek, syleyenin hibir zaman kerameti kendinden
menkul bir biimde kazanabilecei ya da stlenebilecei bir
hak ya da grev deildir. Sylemek hep dardan gelir ya da
sylemenin kk hep dardadr. Biz, onu ister bir hak, is
terse bir grev olarak grelim, sonu deimemektedir. Do
laysyla, syleneni anlamlandrabilmek iin, syleyenin ne
sylediinden ok, syleteni doru okumak gereklidir.
Doru okumann anlam ise, syleyen ile syleten arasn
daki ilikinin anlamlandnlmasmdan baka bir ey deildir
ve bu anlamlandrmadr ki zaten, syleyenin bir hak m,
yoksa bir grev olarak m sylediini iaret etmektedir.
Sylemenin bir hak ya da grev olarak konumlandrl
masnn nmzde at ilk yol, elbette artk ok yaygn
olarak bilindii gibi, syleme ile iktidar arasndaki ilikinin
farkndaldr. Bu iliki sayesindedir ki ayn zamanda, eer
syleyen bizsek, iktidarla aramzdaki balantnn nitelii de
anlalr. ktidarla iliki kurma biimimiz gerei, sylenene
maruz mu kaldmz, yoksa sylemeye hakkmz m olduu
ve nihayet, sylemeye zorunlu mu olduumuz anlalabilir.
Bu ayn zamanda ayr iktidar ilikisine ya da iktidar ili
kisinin ayr kavray tarzna karlk gelecektir.
Siyasal teori iinde yaygn olarak bilindii iin, ksaca
zetlersek, eer yneten-ynetilen ilikisinde tezahr eden
iktidar ban tek ynl olarak tasarlyorsak, yani ynetenin
buyurduu ya da syledii, ynetilenin dinlemek ve uygu
lamakla ykml olduu bir ba olarak tasarlyorsak, aktr

1
Ayhan Yalnkaya

ki sylenene maruz kalyoruz ve sylenenin varl biricik


tir; onun karsnda ynetilen ya da dinleyen olarak bizim
varlmzn anlam, syleyenin sylediini gerekletirmek
iin basit bir ara olmaktan te deildir. Bu durumda syle
nen syleyenin hakk olarak karmza kar. Yok eer, bu
nun tersine sylemeye hakkmz varsa, yani sylemek zo
runda deilsek ya da o bize grev olarak dayatlmamsa,
iktidar ya g zaten bizde tezahr etmektedir; eer bu teza
hr edi, yneten-ynetilen ayrmnn geerli olduu bir
toplumsal formda karmza kyorsa. Aksine, byle bir ay
rmann yaanmad bir ilkel topluluktan sz ediyorsak,
syleme hakk bir btn olarak kolektifin elinde olmak-
lyla, zaten hak olarak anlaml deildir. Topluluk ze
rinde tad ve hi terk etmedii bu hakk birilerine eitli
nedenlerle grev olarak dayatabilir. nc olarak, eer
sylemeye zorunluysak ve ilkel bir toplulukta yaamyorsak,
bir karlkllktan sz ediyoruzdr. Gerekte syleme
hakkn elinde tutan iktidar sahipleri ya da sahibi, kendi
gcn onaylatabilmek iin, kendi szne karlk olarak
bizim de sylememizi istemekte ve kendi sz, ancak bizim
szmzle tamamland iindir ki kendini yeniden yeniden
retebilmektedir.
Buradan hareketle bir baka noktaya daha dikkat ekebi
liriz: ktidarn gereksinim duyduu onay kendisinin hakk
ve karsndakinin grevi olarak sylemeden retmeye a
lmasnn ardnda, iktidarn elinde tuttuu iddet vardr.
iddet olmakszn, ne iktidar sahibi sylemeyi kendinde bir
hak olarak gasbedebilir, ne de ynettiklerine bir zorunluluk
olarak dayatabilir. Dolaysyla sylemek ile iddet arasnda,
her zaman ak seik bir biimde karmza kmasa da, her
zaman bir iliki vardr.
Syleme ile iktidar arasndaki iliki nasl tezahr ederse
etsin, deimeyen ey, ataszmzn de syledii gibi,
sylemenin kknn hep darda olduu ve sylemenin
bize dardan geldiidir. imdi bunu biraz daha aabilmek,
konuma ve iktidar arasnda bir iliki kurmaktan sz edildi

2
Pas

inde akla ilk gelen rneklerden biri olan Clastresm kk


bir almasna gz atabiliriz1.
Clastres, ncelikle sz ile gcn su szdrmaz yaknl
bakmndan devletli toplumlarla devletsiz, ilkel toplumlar
arasnda ok byk farkllklar olmadndan hareketle, bu
ikisinin birbirine yaknln saptar. Fakat bu saptamann
hemen arkasndan gelen ey, sz ile gcn ilikisinin bu iki
biimde, nasl farkl bir biimde cereyan ettiidir. Bildii
miz gibi, devletli toplumlarda, bu toplumdaki ynetsel form
ne olursa olsun, ister bir monari, ister bir aristokrasi ya da
despotluk, konumak, her eyden nce konuma yetkisini
elinde bulundurmaktr. Ya da gcn elde bulundurulmas
sze de egemen olmay salar. Uyruklara gelince: Onlar
itaat, sayg ya da terrn yaratt suskunluu paylarlar.
Belli ki Clastres, burada ynetenden ynetilene ynelen tek
ynl bir iktidar bam varsaymaktadr. imdilik, bu varsa
yma ynelik eletirilerimizi sakl tutabiliriz. Ayn ekilde,
ilkel topluluklarda da kabileyi yneten eftir ve ef ayn
zamanda kabilenin sz gcn temsil eder. Peki, aralarn
daki fark nedir? Devletli toplumlarda sz iktidarn hakk
olduu halde, devletsiz toplumlarda, tam tersine, sz iktida
rn grevidir (vurgular aslnda). Yani sz, efe bir hak ola
rak tannmamakta, hele hele sz hakk, efe ef olduu iin
hi tannmamakta, tersine, ef, ef olduu iin szle y-
kmlendirilmekte, sze, sylemeye zorunlu klnmaktadr.
ef olarak sylemeye zorunlu klnan kii, szcklere hk
medebildiim btn kabileye dzenli olarak gsterebilmeli
dir. Fakat burada Clastres bir uyarda bulunmaktadr. Bu
rada estetik deil, siyaset sz konusu. Yani szcklere
hkmedebilmenin anlam hitabet yeteneinin estetik boyut
larna vurgu yapmyor. Siyaset nerededir bu sylemede?

1Pierre Clastres, Devlete Kar Toplum, ev. M. Sert-N. Demirta, s


tanbul, Ayrnt Yaynlar, 1991, ss. 124-128 arasnda, Konuma G
revi balkl blm. Clastresye tm atflar bu sayfa aralklarndan
olacandan, ayrca sayfa numaras gstererek yollama yapmayaca
m.

3
Ayhan Yalnkaya

efin sznn ncelikle trensel bir havayla sylendiini


saptayan Clastres, daha da dikkate deer bir baka eyi daha
saptamaktadr: e f syledikleri dinlensin diye konumaz
(vurgu aslnda). ef konuurken, herkes gndelik ileriyle
uramay srdrmektedir. Kimse efin ne sylediine dik
kat bile etmemektedir. Yani, efin ne sylediinin aslnda
hibir nemi yoktur; nemli olan, ne sylerse sylesin,
sylemesidir. Zaten efin syledikleri de atalardan bugne
srkleyip getirilmi bir sylevin paralarndan baka bir
ey deildir. ef, sylediklerini artk ne kadar ezbere bili
yorsa, dinleyenler de o kadar ezbere bilmektedirler. Ama
yine de ef konumaldr. yleyse efin konumayla grev
lendirilmesi, nasl bir gereksinime karlk gelmektedir, diye
sorar Clastres ve yantlar: efin konuma grevi, efin ka
bileye sunmak zorunda olduu bu bo sz ak, ona hi
bitmeyecek olan borcunu hatrlatan ve hatibin iktidara ge
mesini yasaklayan bir gvencedir. Nasl ya da neye kar
bir gvence? lkel toplum z gerei, iddetin iktidar kay
na olduunu bilir. Bildii iin de iktidar ile iktidar kuru-
munu, emretme gc ile eflii srekli birbirinden ayr tut
maya alr. Bu ikisi arasndaki izgiyi, snr koruyan un
sur szn alandr. efi salt szn alanna, yani iddetin tam
kart bir alana hapseden kabile her eyin yerinde kalmasn
gvenceye alr. Sonu olarak, Clastresa gre, zorlayc ik
tidar bir kolektif olarak elinde tutan kabile, bunu yitirme
mek iin efi sylemekle grevlendirerek szn alannda
hapsetmekte, onu szle grevlendirmekte ve gerekten zor
layc gce sahip bir ef olmasnn nne gemektedir.
Kendi szcklerimizle ifade edersek, efin syleme grevi
ya da yalnzca sylemesi, efe dardan gelmekte, dardan
verilmektedir. Syleme hakkna asl sahip olan topluluun
kendisidir, fakat bir btn olarak sahiplenilen bu hakka her
kes sahip olduu lde hi kimse sahip deildir; topluluk
sz asndan da mlkszletirilmitir. O halde, topluluk,
kendisinin sahip olmad bir eyi efe bir grev olarak da
yatmakla, yalnzca efi mi, iddetin tam kart olduu sy

4
Pas

lenen bir alana hapsetmektedir? Yoksa hibir biimde em


retme gcne sahip olmayan bir kurumsalla sz grev
olarak dayatmakla aslnda hapsedilen sz mdr? Szn
mevcut tarihsel form iinde bir emre dnmesinin mi
nne geilmektedir?
Hapsedilme sz ef sz konusu oldukta yerli yerin
deymi gibi gzkse de, vurguyu szn kendisi zerine
kaydrdmzda hapsetmekten daha ok belki de bir tr
hfzetmekten, saklayp korumaktan sz etmek daha doru
olabilir. Clastresn nem vermedii efin sylevinin ieri
ine bakldnda bu manidar bir biimde karmza kar:
efin sylevi, geleneksel yaam kurallarnn binlerce kez
yinelenmi bir vgsnden ibarettir: Atalarmz yaam bi
imlerinden memnundular. Biz de kendimize onlar rnek
alrsak hep birlikte, onlar gibi rahat bir yaam sreriz. S
zn binlerce yldr ayn biimde yinelenmesi, szn deii
mini nlemekte, bir anlamda sz toplumsal yaama katl
mamakta, tersine toplumsal yaamdaki her yenilik sze ka
tlmaktadr. Farkl bir ifadeyle, ayn biimde yinelenen ve
srarla yinelenmesi istenen szn deimesi istenmemekte,
yaamdaki her tr deiim bu szn iinde veri saylarak
anlamlandrlmaktadr. Bunun nedeni nedir? Bunun nedeni
szn sz olarak meknnn tarih ve toplum diiliidir. Sz,
topluluun kurucu kaynana, kkenlerin grnmeyen dn
yasna aittir ve yalnzca bir kez sylenmekte, sylendii
anda kurucu ve dzenleyici roln yerine getirmekte ve son
ra sahneyi, ayn szn sonsuzca yinelemesi almaktadr; bu
yineleme, kendisi toplumsal gelimeye uymayp, toplumsal
gelimeyi kendisine uydurarak topluluun topluluk olarak
btnlnn adeta bir tr sigortas roln stlenmektedir.
Ancak szn yinelenmesi, saklanmas, korunmas prati
inden yola klarak bu topluluklarda nemli olann bellek
olduu sonucuna ulalmamaldr. Bellei, szn yinelen
mesi zerinden merkeze alrsak, ayn zamanda gemii de
merkeze alma riskiyle kar karya kalrz. Yani, sanki bu
topluluklar iin nemli olann hep gemi zaman olduu ve

5
Ayhan Yalnkaya

gemi zamann srekli yinelenmesi asndan szn srekli


yinelendii gibi bir sonuca ulaabiliriz. Oysa bylesi bir so
nutan sz edebilmek iin, ncelikle bu topluluklara ge
mi zaman algsn, yani imdiki zamann geride brakt
ve an be an kendisinin de geride kald, izgisel bir zaman
algsn atfedebilmemiz gerekir ki bu da olanakl grnme
mektedir. O halde, szn saklanp korunmas ve yinelenme
siyle yaplan ey, gemiin deil, iinde bulunulan ann yi
nelenmesidir; bu ann tek geerli zaman olarak onanmasdr.
Bu onama btn toplumsal deiime gzlerini kapatarak
yadsma anlamna gelmemektedir. Aksine, btn deiimi
kurucu sze balayarak kabul etmeye dnktr bu giriim.
Deiimin tehdit edici vasf, szn yinelenmesiyle sze
balanarak ortadan kaldrlmakta, ifade yerindeyse deiim
ehlletirilmektedir. Bu onamann niteliini anlayabilmek
iin, yine Clastresn ok nemsemedii kk bir ayrntya
dikkat edebiliriz: efin sylevi her eyden nce trensel bir
hava tar. ef hemen her gn, tan ya da grup vakti kabile
sine seslenir. Hamana uzanarak ya da atein yannda otu
rarak yksek sesle, beklenen konumay yapar. Niin her
tan vakti bu konuma yaplmaktadr? Gne efin sznn
stne domazsa ne olacaktr?
ef bu bo konumasyla zaman onaylamakta, hl ve
henz kurucu szn kurduu imdiki zaman iinde olduu
muzu beyan etmektedir. Bunun en ak kant da hl ve
hl gnein hepimizin stne douyor oluudur! Eer ef
bu konumay yapmaz, bu beyanda bulunmazsa, zaman be
lirsizleecek, bir kaos tehlikesi belirecektir. Yalnzca efin
ve yalnzca belirli bir trensel hava iinde ve yine yalnzca
ierii belirli bir sylevin sylenmesiyle, bir yandan imdiki
zamann sonsuz zaman olduu bir kez daha onaylanrken,
ayn zamanda kurucu szn bu zamann dmdal da bir
kez daha onaylanm olmaktadr. Sz sylemenin bir grev
olarak bir kiinin stne braklmas, szn topluluun im
diki zaman iindeki deiim tarafndan kirletilmesini, par
alanmasn nlemekte ve bir emir olarak szn kolektifin

6
Pas

tmnde eit biimde tezahr eden vasfn gvence altna


almaktadr; efin sz yinelemesi, sze asla baka bir sz
katamamas, katmas durumunda tehdit olarak alglanmas,
ksaca szn sylenmesi ama sz syleyenle sz arasnda
hibir ilikinin ngrlmemesi bu yzdendir. efin yinele
dii sz, zaman, kkleri atalarn dnyasnda bulunan o b
yk adr direine balayan yulardr. Ama ne yazk ki top
lumsal gelime karsnda brakalm bu yularn geveyerek
farkl biimlerde yeniden balanr oluunu, adr direi bile
birok kez sklp aklarak bambaka bir anlam kazana
caktr. Bizim yneten-ynetilen ayrm iinde sz ile iktidar
arasndaki ilikiyi kolayca grebilmemizi salayan da bu
gelime olacaktr zaten. Kurucu sz ve bu szn sahibi
syleten yine darda olmakla birlikte, artk yinelenmenin
tesinde bu sz bir emir kipi iinde sylenebilmektedir.
nk syleten topluluun dnda olmaklyla (olsa da
deil)2 artk kendisiyle diyaloga girilebilmekte ve en nem
lisi temsil edilebilmekte, sahip olunabilmektedir.
Toplumsal gelime dorultusunda, topluluun i uyu
munu salayan kolektivite bozulduka darda olan,
szden tanrlara, tanrlardan T annya, T anndan ulusa ya
da snfa ya da yine danda olan herhangi bir kurucu ilkeye
dnecek, bu dnme karlk gelecek ekilde ilkeyi
temsil eden ya da onu ele geiren ya da onun adna sz
syleme hakkn kendinde bulan aktrler iin syleme bir
hakka, sylenen ise bir emire dnecektir. Artk yneten
buyurmakta, ynetilen uymaktadr. Ynetenin syledii sz
emre dnme gcn, onda tecelli ettiine inanlan ya da
kabul edilmek zorunda kalnan kurucu ilkeden, kurucu ilke
ise kendisini hl darda konumlandrmasndan tr ya
ratt ve gemiten gelen darlkllkla beslenen byk
yanlsamadan ve ayrmadan almaktadr. Sz sylemenin

2 Bunun iin, bkz. Marcel Gauchet, Anlam Borcu ve Devletin


Kkenleri: lkellerde Din ve Siyaset, ev. O. Erzden, Cemal Bali
Akal (Der.) Devlet Kuram, Ankara, Dost Yaynlar, 2000 iinde, ss.
33-67.

7
Ayhan Yalmkaya

yan sra, sz geniletme, yenileme, deitirme hakk da


artk onu temsil edene ya da ona sahip olana aittir. Yneti
lenlere den ey ise susmaktan ibarettir.
Gerekte ynetilenlerin iinde bulunduu bir suskunluk
halini tarihsel bir kurgudan ibaret grmememiz iin hibir
neden yoktur; iktidarn bir z ve bu zn de abartl d
zeyde bulac, svk, bu etkisinden neredeyse kurtulanamaz
bir nitelikte olduunu kabulden kaynaklanan bir kurgu.
lgintir, bizi buna kar uyaran isimlerin banda, ken
disi tam bu kurguyla malul bir biimde okunup yorumlansa
da, Fransz siyasal dncesinin erken dnem isimlerinden
biri, Etienne de La Boetiedir3.
La Boetienin metninde dile kar, nc bir biimde, bir
farkndalk gelitirilir ama bu farkndalk, daha ok tek
ynldr; ancak bu tek ynllk, bir bakma artc deil
dir. nk kendisinden yzyllar sonra bile bu tek ynllk
srecek ve dil, yukarda grdmz gibi, adeta iddetin
tmyle dnda, ondan bamsz bir alan olarak konumlan-
dnlacaktr. Ama La Boetienin tek ynll bundan te,
dil alanm, devlet merkezli bir siyaset anlaynn tmyle
dnda, ona kart bir zgrlk alan olarak tanmlamasn
dan kaynaklanmaktadr. O na gre, doa, bizi birler yap
mak iin birbirimizle daha fazla yaknlap kardee ge
inmek, dncelerimizin ortak ve karlkl bildirisiyle is
tenlerimizin ortakln oluturmak iin hepimize birden bu
byk armaan, ses ve konuma armaann vermitir (s.
30-31). Fakat, sorun tam da bu tek ynllkten kaynaklan
maktadr zaten. La Boetie, metninde srekli bir karlkllk
vurgusu yapt halde, dili zgrlk alanyla snrl olarak
kavradndan tr, iktidar alann, ayn tek ynllkle
malul bir biimde, ynetilenler asndan suskunluk, yne
tenler asndansa szcklerin stnde tam bir hkimiyet ve
zgrlk alan gibi kurduu dnlmtr.

3 Etienne de La Boetie, Gnll Kulluk zerine Sylev, ev. M. A.


Aaoullan, 2. Bask, Ankara, mge Yaynlan, 1995. Yollamalarda
sayfa numaralarm metin iinde gstermekle yetineceim.

8
Pas

La Boetieyi evirerek yorumlayan M. Ali Aaoullan


bunun bir rneini oluturmaktadr. La Boetieye gre in
sanlar birlerdir, yani kiilik olarak birbirlerinden farkldr
lar ve zgrlk, bu farklln karlkl konuma, karlkl
sylem dzeyinde srmesidir. Bir baka deyile, zgrlk,
konumann karlkl oluunda bulunur; bu durum ise ko
numaclarn farklln ierir. (...) Madalyonun dier
yz ele alndnda, konumann apayr bir boyutuyla kar
lalr. Buradaki konuma, ok sesliliini yitirip diyalog
dan monologa dnm olmasndan dolay, kardeliin,
dostluun, dolaysyla zgrln yadsnmas olarak belirir.
Siyasal iktidarla birlikte, doann insanla bu byk arma
an, herkesin hakk olmaktan kp bir ayrcala dnr.
(...) Tiranlk, yalnz bir kiinin konuup dierlerinin onu
dinledii...ve kitlelerin tirann sylemini tekrarlamaktan
baka bir ey yapmad bir durumu temsil eder4 (s. 104-
105). te benim tarihsel bir kurgudan ibaret dediim durum
tam da budur: Tirann konutuu, ynetilenin sustuu bir
tek ynllk hali.
Aaoullan, La Boetienin dilin ifte doasn gzden
kardnn farkndadr; buna gre, dilin zgrlk alann
kurucu roln abartrken, ayn ekilde belirli bir anlamda si
yaset alann da kurabileceini ihmal etmitir. Dili yalnzca
insanlar arasnda dostluk ilikileri kuran bir ba olarak ele
alan La Boetienin madalyonun dier yzn fark etmekle
birlikte pek iyi kavrayamad anlalyor. (...) Konuma,
hem yaknlatrc, hem paralayp blc iki kart ilevi
birden yerine getirir; yalnz dostlua deil, iddete, tiranla
da yol aabilir (s. 103).
La Boetie zel olarak dil zerinden bylesi bir tek yn
lle savrulmu olsa bile, yaptnn tmne bakldnda
bylesi bir tek ynllkle uzak ara ilgisiz olduu anlalr.

4 Mehmet Ali Aaoullan, La Boetie ve Siyasal Kulluk, Etienne de


La Boetie, Gnll Kulluk zerine Sylev iinde, s. 71-144. Yolla
malar bu sayfa aralklarndan olduundan, yine metin iinde sayfa
numarasyla yetineceim.

9
Ayhan Yalnkaya

Tersine, vurguyu ynetenden daha ok, ynetilen stne ya


par ve ynetenin btn gcn, ynetenin ynetilenle gir
dii karlkllk ilkesinden aldn ne srer. Size byle-
sine hakim olan kiinin iki gz, iki eli, bir bedeni var ve
herhangi bir insandan daha baka bir eye sahip deil. Yal
nzca sizden daha fazla bir eyi var: O da sizi ezmek iin
ona salam olduunuz stnlk. Eer siz vermediyseniz,
sizi gzetledii bu kadar gz nereden buldu? Sizden alma
dysa, nasl oluyor da sizleri dvd bu kadar ok eli ola
biliyor? (s. 28) La Boetie, tirann beslendii eyin tam da
kendisiyle karlkl iliki iinde bulunma olduunun yle
sine farkndadr ki tirandan kurtulmak iin halkn kln bile
kprdatmasna gerek olmadn, etkin bir eylemliliin ge
rekmediini, ynetilenlerin bu ilikiyi kesmesinin, bu iliki
den kp gitmesinin yeterli olacan savunur. Ama yneti
lenler bunu yapabilir mi? Elbette yapamazlar; oktandr
kulluktan baka bir ey tanmadklar, zgrln ne oldu
unu bilmedikleri iin ama bu ayr bir sorundur. Eer on
lara [iktidar sahiplerine] hibir ey verilmezse, onlara hibir
ekilde boyun eilmezse, sava ve vurumaya gerek olma
dan tiranlar plak ve zayf kalr; artk onlar hibir ey de
ildir; ya da tpk su ve besi bulamayp kuru ve l bir dal
durumuna dnen bir kk gibidirler (s. 26).
Metinde bu kadar youn bir vurgu olmasna karn, La
Boetienin ynetilenleri suskunluk alannda konumlandr
d yorumu nereden tretilmektedir peki? lk nedeni, yuka
rda sylediim gibi, dil alanndaki tek ynllk bunun bir
nedenidir ama yazar bu alann dnda okuma olana yine
ayn metinde vardr; yeter ki biz La Boetienin mantn bu
alana da uygulayarak bir soru sorabilelim: Eer tiran yne
tilenleri grmek iin bunca gz, ezmek iin bunca eli y
netilenlerin bizzat kendisinden alyorsa, ayn ekilde onlara
emretmek iin bunca szc ya da genel olarak dili nere
den alyor? Bu soru sorulmad iin, iktidarn konumas
nn La Boetie iin tek ynl karakteriyle kar karya kal
yoruz. Yine Aaoullanna kulak verirsek iktidarn kullan

10
Pas

d tek ynl konuma, birbirinden farkl biimler alabilir.


lk biimiyle, tehditler ve korkutmalarla desteklenmi bir
buyurma olup dinleyenlerin itaatini salamaya yneliktir.
(...) daha sonraki ideolojik evre, kurulu dzenin bireylerce
benimsenip onaylanmasdr (s. 106-107). Aaoullannn
u saptamas La Boetie okumalar iin, Clastresn ufuk
ac etkisi yannda yanltc etkileri de olabileceinin de
ak rneidir: Hkmetme ile iktidara rza gstererek bo
yun eme ilikilerinin bir adla tanmlanamamalannn ne
deni, siyasetin dil (konuma) olmadan iletiimi salam ol
masdr, bir baka deyile dil dostluksa, siyaset iddettir (s.
98, vurgu bana ait). Bu saptamada Clastresn etkisi aktr;
bunu grebilmek iin okurun biraz yukardaki sayfalara gz
atmas yeterli olaca gibi, Aaoullannn temel referansla
rndan birinin yine Clastres olduunu anmsamas da yete
cektir. Oysa bunun tersine, hangi anlamda dnrsek d
nelim, La Boetieye uyarak imdilik tiranlk anlamyla s
nrl kalrsak, siyaset dile kart, dilden tmyle farkl bir
alanda, dil dnda iletiimi salamay becerdii iin siya
set olmu deildir; tam tersine, siyasetin henz bu anlamda
siyaset olmad ama szle ya da genel olarak dille iliki
kurma biiminin darlkllndan beslenerek, tam da top
lulukla sz arasndaki bu dsallk ilikisinin at bolua
yerleerek siyaset olduunu sylemek daha doru gr
nyor. O halde, bir kartlk ilikisinden sz etmek ok an
laml deildir; tirann konutuu, kulun sustuu bir mono
logdan ok, her ikisinin de konutuu ama syleneni
dolaymlayan srecin farkllat bir diyalogdan sz etmek
gerekir. te La Boetie bize, bunun ok erken bir rneini
vermektedir.

11
2.

Sz, bir monolog olmaktan kp bir diyalog olarak kar


mza kt andan itibaren, sakncal bir ifadeyle syler
sek, artk topluluun ve tarihin iine inmitir ama sahiple
nilerek inmitir. Bu ini, Epimetheus-Prometheus Mi-
tosunda olduu gibi, sz yetisinin dorudan herkese da
tlmasyla sonulanmam, aksine herkesin syleyecei
nin/sylediinin Byk Sz ve onu sahiplenenden dolaym-
lanmasn art komutur. Bunun anlam, ynetilenlere
denin suskunluk olduu deildir; aksine belirli bir
biimde konuma zorunluluu ya da grevinin onlarn pa
yna dtdr. Onlar, belirli bir biimde konumak y
kmllyle donatlmaldr ki sz bir hak olarak sahiple
nenin sz, bir emire, bir buyrua dnebilsin. Ama bu
arada ihmal edilmemesi gereken bir dier nokta, sz sa
hiplenenin sznn de hl ve hl darda olan o Byk
Szden dolaymlanddr. Ondan dolaymlanarak ve yne
tilenlerin karlklaryla beslenen sylenen, bir buyruk ola
rak yeniden ynetilenlere dnecektir. Ynetilenlerin sus
kunluu, ynetenin sznn karlksz kalmas demektir ki
bu da ynetenin ayan bast zeminin bolua dnmesi
anlamna gelir. Bu nedenledir ki ister geleneksel, isterse
modem iktidarlardan sz edelim, syleyen her zaman kar
snda bir baka syleyeni arzular; yalnzca dinleyeni deil.
Bu, elbette modem iktidar ile geleneksel iktidarn bir ve
ayn ey olduu ya da sz ayn biimde ilettii anlamna
gelmemektedir. Geleneksel bir iktidar sahibi, ayn zamanda
Byk Szn sahibi ya da temsilcisi olarak, her syleneni
szmekte, bir tr karakol bekilii yapmaktadr. Bundan
dolaydr ki biz bu tip iktidarlarda szn bastrlmasndan,
suskunluktan sz ediyoruz. Oysa sz konusu olan, sylene
nin szlmesidir; syleyenin susturulmas deil. Szlme ya
da szme ilemi, syleyenin dorudan ynelimini nlemeye
dnktr; nk dorudan ynelim geleneksel iktidar an

12
Pas

lamszlatrmakta, onu ilevsiz klmaktadr. Buna ancak s


zlm szn biriktirdii tortunun atlmas iin belirli, d
zenli dnemler halinde ve belirli sreler iinde izin verilir.
rnein Ortaa karnavallar bu dnemlerdendir. Ayn e
kilde Rom ann Satumal enlikleri de bu baptandr.
enlik dnemlerinde syleyenin dorudan yneliminin
nndeki o byk szge, devlet sz dolaymlamaz. enlik
boyunca, ne kral vardr, ne onun evresindekiler ve yneti
lenlerin bedenlerine inen demir yumruklar. Ynetilenler, bu
dnem iinde, sanki devlet ilga olmu ve onunla birlikte,
onun btn dzenlemeleri de ortadan kalkm gibi davrana
bilirler. rnein cinsellik alanndaki ahlk, dinsel snrla
malar bu dnem iin askya alnmtr. ki su gibi akmakta
dr ve en nemlisi, sz byk bir kahkahaya dnmtr.
kz bal tann-kraln gerek bir kze dnmnn
nnde hibir engel kalmamtr5. Dnya, ksa bir sre iin
de olsa, Gargantuann ehvetli dnyasdr6.
Bugnden geriye doru baktmzda, syleneni szen
ya da basklayan geleneksel iktidarn byk yanlgsnn,
iinde bulunduu koullar gerei olarak, kendisini, kendi
suretini alglamasndaki arpklktan kaynaklanmakta oldu
unu syleyebiliriz. Geleneksel iktidar, gcnn sz te
kelletirmekten, tek dolaym merkezi olarak belirmesinden
kaynakland varsaym zerine kendi imgesini kurmakta
dr. Bu nedenle syleyeni ve syleneni szme grevini, var
ln koruyabilmek adna, birincil grev olarak kabul et
mektedir. Oysa iktidarn byk gc, szn tekellemesin
den kaynaklanmamakta, bizatihi srekli yinelenen bir mo
nolog olmaktan kp diyaloga dnmesinden, szn artk
oaltlabilir, yeniden retilebilir, genletirilebilir, katlat-
nlabilir ya da buharlatrabilir bir nitelik kazanmasndan

5 Burada elbette Bakhtin anmsanmaldr. Bkz. Mikhail Bakhtin,


Glme ve zgrlk, ev. M. Ahska, Akntya Kar Tartma Di
zisi, 1, 1985, ss. 17-24.
6 Franois Rabelais, Gargantua, ev. S. Eyubolu-V. Gnyol-A.
Erhat, stanbul, Trkiye Bankas Yaynlar, 2000.

13
Ayhan Yalnkaya

kaynaklanmaktadr. Elbette geleneksel iktidarlarn bunu fark


etmeleri olanakszd. Ama modem iktidar bunu fark edecek
ve sz usuz bucaksz bir bolua, Davudun avazn
gkkubbeye salmas gibi, salarak zgrletirecektir. Bu
zgrleme lsnde sz, brakalm artk iktidar iin bir
tehdit olmay, tersine sylenen sylenene kantka kendini
gvende hissedecektir. Ama bu, iktidarn szme ilevinden
tmyle vazgetii anlamna gelmemektedir. Artk baskc
bir szme ilevi yerine, bir tr ynlendirme, verimli klma,
ilevselletirme anlamna gelecektir. Bunu bize en iyi
Foucaultnun almalar gstermektedir.
Foucaultnun bu balamda temel sorusu kendi ifadesiyle
yle zetlenebilir: Dile getirmek istediim soru neden
bask altndayz? deil, neden bylesine tutkuyla, bu denli
byk bir hnla, yakn gemiimize, gnmze ve kendi
mize kar, bask altnda olduumuzu sylediimizdir7.
Foucault, bu baskc varsayma temel kukuyla yakla
maktadr. lk kukusu, cinsellik balamnda bastrmann
gerekten tarihsel bir apaklk oluturup oluturmadyla
ilikilidir. kincisi, iktidar mekanii (...) temelinde bas
kyla m ilikilidir (s. 16) ve nihayet, baskya yneltilen
eletirel sylem, bu zamana dein sorgulanmakszn ilemi
olan bir iktidar mekanizmasnn karsna yolunu kesme
amacyla m kmaktadr, yoksa bask diye adlandrarak
sulad (ve mutlaka arptt) eyle ayn tarihsel ebeke
iinde mi yer almaktadr? (ayn yerde).
Foucault, delilik, cinsellik gibi deneyim alanlarndan ha
reketle bir iktidar zmlemesine girimektedir. Bu anlamda
benim iin nemli olan, Foucaultnun zenle zerinde dur
duu bu deneyim alanlarndan daha ok, gelitirdii yakla
mn ve ortaya att sorularn sz iinde geerli olup ola

7 Michel Foucault, Cinselliin Tarihi 1, ev. H. Tufan, stanbul, Afa


Yaynlar, 1986, s. 15. Bundan sonra, Foucaultdan yaplan alntlar
aksi belirtilmedike bu metinden olaca iin, sayfa numarasn metin
iinde vermekle yetineceim.

14
Pas

mayaca8. Bu itibarla, Foucaultnun sorusu sze uygula


nrsa, ynetenin biricik syleyen durumda olduunun, y
netilenin suskunluu mahkm edildiinin srekli yinelen
mesi, gerekten ynetilenin syleme hakkndan mahrum
edildii, yalnzca yneten ona konumay bir grev olarak
tand lde konumasna izin verildii bir duruma m
iaret etmektedir; yoksa, bizatihi bu baskc yaklamn s
rekli dillendirilmesi, bizatihi ayn iktidar ebekesinin bir
paras mdr? Cinsellik zerinden Foucaultnun yant
aktr: Yalnzca cinsellikle ilgili sylenebilecek eylerin
alann geniletmek ve insanl bu alan srekli yaymaya
zorlamakla kalnmam; ayn zamanda ve zellikle, karma
k ve eitli etkileri olan, salt bir yasaklama yasas ilikisi
iinde tkenemeyecek bir dzenlemeyle cinsellie sylem
balanmtr. Bu cinselliin sansr mdr? Kanmca, or
taya konan, sansrden ok, cinsellik zerine z dzeni
iinde ileyen ve etkili olan sylemler retecek, stelik git
tike daha ok sylem retecek bir tehizattr (s. 29). Ayn
ey sz iin de geerlidir.

8 zellikle lkemizin de aralarnda bulunduu bir grup lke iin by-


lesi bir yaklamn fazlasyla anlaml olmayabilecei, hatta lks ola
ca ileri srlebilir. nk Trkiyede her alanda hala bask meka
nizm alarnn youn bir biimde iliyor oluu, ister istemez iktidar
denildiinde ncelikle basknn, yasaklamann, sansrn anlalmasna
yol amaktadr. Bu kitaba son biimi kazandnlrken yaanan bir olay
bunun ak rneklerinden birini oluturmaktadr. 24-25 Ekim 2005 ta
rihinde, Trkiyenin byk niversitesi, Boazii, Sabanc ve Bilgi
niversiteleri tarafndan ortak olarak dzenlenen ve Osmanl Erne-
nilerini konu alan bir konferans nce hkmetin sert tepkisiyle erte
lenmek zorunda kalnm, arkasndan yeniden toplanma tarihinde
idare mahkemesi kararyla yaplmas engellenmi ama bu dnemde
hkmet yaklamn deitirdii iin, ilgili mahkeme kararnn evre
sinden dolalarak toplant yeri deitirilerek gerekletirilmitir. S
zn basklanmas ya da suskunluun kutsanmas hl iktidar niteleyen
bir zellik tayormu gibi gzkse de artk zellikle ne kan ey
baskdan ok, szn olabildiince oullanarak dzene sokul
m asdr.

15
Ayhan Yalmkaya

Syleme artk yalnzca basklanmas gereken bir ey ol


maktan km durumdadr; iktidar artk konuulmasn is
temektedir. stelik bunu bir grev olarak buyurmamaktadr.
Grev olarak buyurmann, sylemenin stnde yaygnca
bask anlamna geldiine ilikin sylem alabildiine kkr
tlmakta, sylemenin btn ynetilenlerin hakk olduu sa
vunulmakta ve herkes sylemeye, konumaya anlmakta-
dr. Ama asl temel olan, cinsellie ilikin sylemlerin, ik
tidarn kendi uygulanm alannda artmasdr. Cinselliin
gittike daha ok sznn edilmesi iin kurumsal bir k
krtma; iktidar mercilerinin, bir yandan cinsellik zerine ko
nuulmas iin, dier yandan da cinselliin kendisini, ak
eklemlenme ve inanlmaz biimde toplanan ayrntlarn ki
pinde konuturmak iin stelemesi sz konusudur (s. 24).
Burada ilgin bir eyle karlarz. Clastresn rnekle
dii efin konumas ve syledikleri gzetildiinde aradaki
uurum bellidir ama bunun tesinde, asl uurum sylenen
dzeyinde gereklemi gzkmektedir. efm bo konu
masndan, binlerce yllk bir sylevi srekli yinelemesinden,
szn bir iletme nesnesi olarak konumland bir aamaya
gelmi bulunuyoruz. Cinsellikten yalnzca sulanacak ya
da hogrlecek deil, ynetilecek, yararllk sistemleri
iine sokulacak, herkesin azami iyilii iin dzenlenecek, en
yksek verim amacyla iletilecek bir ey olarak sz etmek
gerekmektedir. Cinsellik yalnzca yarglanmaz, ynetilir de.
Kamu gcnn yetkisi dahilinde yer alr; iletme yntemleri
gerektirir; analitik sylemlerce stlenilmesi gerekir. Cinsel
lik, XVIII. yzylda bir polis iine dnr. Ama bu sz
ce o dnemde verilen en gl anlamda, dzensizliin
bastrlmas deil, ortak ve kiisel glerin dzenli biimde
artrlmas anlamnda (s. 30). Konumann bir iletme ko
nusu haline geldii yerde, bunun karsnda yer alan sus
kunluk da, ayn lde, ayn tertibatn ya da ebekenin bir
paras haline gelir. Suskunluun kendisi, sylemenin red
dedildii ya da adn koymann yasakland eyler; ite tm
bunlar sylemin mutlak snr, yani bu sylemin kesin bir

16
Pas

snrla ayrlm olduu br taraf olmaktan ok, sylenmi


eylerin yannda onlarla birlikte ve btnsel stratejiler iinde
onlara oranla ileyen elerdir (s. 33). Eer hl bu ayrm
larn bir anlam kalmsa unu sylemek mmkn grn
yor; artk syleyenin sylettii, sylettiinin sylediiyle,
ona karn deil, onunla birlikte ina edilmektedir. Ama bu
rada yeni bir soru karmza kmaktadr: Herkesin syle
yene dnt yerde, iktidara den nedir? Ynetenin
sylediiyle, ynetilenin syledii arasnda herhangi bir s
nr izgisi ekemez miyiz? Snr ak gibi gzkyor: Y
neten istisnay, kuraldn sylemektedir! Kuraldn sy
leme hakkn ise herkesin kural olan sylediine olan b
yk gveninden almaktadr. Herkes kural olan sylyorsa,
kurald nasl mmkn olabilir ki? te ynetilenin snr
izgisi: ktidar, sylemekle yetinmez. Syledii, kendi ina
ettiidir; sylemek iin ina eder; ina etmek iin syler!
stisna bir tr dlamadr. stisna olarak dlanan ey,
dlandndan dolay kuralla hibir ilikisi kalmayan bir ey
deildir. Tam tersine, istisna olarak dlanan ey, kuralla
olan ilikisini kuraln askya alnmas biiminde devam etti
riyor. (...) stisna, tamamen darya terk edilen bir ey de
il, darda tutulan bir eydir. (...) Bir eyin sadece d
lanma yoluyla ilendii u iliki biimine istisna ilikisi di
yeceiz. (...) Bu anlamda egemen istisna, kendisini ieriyi
ile dany ayrmakla snrlandrmayan, bunun yerine, bu
ikisi arasndaki eii (istisna durumunu) belirleyen temel
yerletirmedir (Ortung)9.

9 Giorgio Agamben, Kutsal nsan: Egemen ktidar ve plak Hayat,


ev. . Trkmen, stanbul, Aynnt Yaynlan, 2001, s. 28 ve devam.

17
3.

Her tr iktidar, en gelenekselinden, en modemine kadar


grmek, grlmek, onamak ve onanmak ister. Kendi haki
katine ancak byle inanabilir. ktidar adeta btn gcn
bundan alr. Varlnn referans ister tanr olsun, ister tanr
klnda dolaan bir eytan ve bu referans ne kadar kendi
zerine yeminler ierse isin ancak tarih iinde onand s
rece kendini onaylayabilir. ktidarn tarih iinde onanmas
ve kendi varln onamas ise edilgenlik zerinden deil,
etkinlik zerinden anlalabilir. Gz ucuyla gren ve yann
dan geip giden; iktidar iin yeterince doyurucu ve onayc
deildir. O, yzn grenin ta kesildii, bir an iin ta ke
sildii bir Medusa roln arzular! Ama yalnzca bir an iin.
Grdn taa evirmek demek, sonsuza kadar onama a
l ekmek demek olacaktr. ktidar yalnzca yzne baka
nn iki an arasnda, kendini grmezden nceki anyla grme
eyleminden sonraki an arasndaki talamay bir an arzular,
yalnzca bir an; grme eyleminin gerekletiinden emin
olmak iin. Arkasndan eylem gelmelidir.
ktidar ancak kendi etkinliinin ve bu etkinlie ynelik
yantn (olumlu ya da olumsuz yantn) aynasnda kendini
seyredip onayabilir. ktidarn tzsel etkinlii iddettir. id
deti yalnzca basit bir ara gibi grme eiliminde olsak da
iktidar ayrtkan bir btnlk olarak grmemizi/kurmamz
salayan ey; bir insann kalbi, eli, kolu gibi onun olmazsa
olmaz paras, bileeni iddettir. Dahasij iddet iktidarn biri
cik eyleme biimidir. Ancak bu iddetifi yalnzca bastrma-
imha-yldrma-geriye itme-nleme olduu anlamna gelmez.
Ancak iddet ayn anda nesnesiyle vardr. ktidar nce
iddet uygulayaca nesneyi yaratr. Madd olarak deil
elbette, bir ina faaliyeti olarak, bir kurmaca eylemi olarak
yaratr. Bunun iin iktidar snrlandrr, bler, ayrr.
Mutlak iktidar mutlaka bler. ktidar srgne gnderir.

18
Pas

Kampa. Bu kamp bir deliler gemisi de (ama iktidar delilii


bile kendi ina ettii bir delilik olarak kabul edecektir; se
ilmi bir delilik olarak meczupluk ya da dervianlk ikti
dar tehdit eder,) olabilir, czzamllar gemisi de. ki ehir
devletinin arasnda kalan, ikisine de ait olmayan bir snr
blgesi de olabilir; Alm anyada almak iin gittiiniz
Bosch fabrikas da, Auschwitz de. Bu yolla bir yandan kendi
etki alann geniletirken, te yandan bu etki alannn geni
lii orannda ne denli gl olduunu kampta ya da sr
gnde olmayana gsterir ve onaylatr. Kamp ya da srgn
kuraldnn kural haline getirildii mekndr. Kampta
olmak kuraln kapsam alannn dnda olmaktr. Kuraln
size uygulanmayaca anlamna gelir. Siz zel kurallara la-
yksnzdr. Tek bir zel kural vardr: Kuralszlk. Egemenin
keyf istenci! Srgnde olmak da buna benzer. Her gn
evinden kp karakola imzaya giden srgn kurald bir
durumun kurala balanm kurbandr. Karakol komiserinin
tmyle keyfi istenci olmakszn bir cenaze trenine bile
katlamaz! Ama yine de kamp ve srgn kuraldln ku-
rallatrlmas olarak bir kural alannda yer alr. Bu kural
alan, nasl rutin kural alanndakileri iddetle terbiye etmek
ve iktidarn grme-grlme ve onama arzusunu doyurmak
iin, zel olarak iddetle rgtlenmi kurald bir alan
oluturuyorsa, ayn ekilde kurald kural alannda da ikti
dar onanma ister. retecei cesedin nce onayn almak is
ter! nk sngnn zerine oturulmaz; onunla her ey ya
plr da.
Ama elbette iktidar iddeti kullanarak nesnesini imha da
eder fakat bu iktidarn baat karakteri deildir. nk nes
nesini imha eden iktidar intihara eksik teebbste bulun
mutur. ktidarn cesedin katlam gzbebeklerinde gre
cei tek ey kendi son grnts olacaktr. Nesnenin tari
hine son veren iktidar, nesneyle birlikte kendi tarihine de
son vermi olur. Bu yzden, tek tek ya da topluca, nesnenin
ya da nesnelerin imhas iktidarn kendini grmek ve onamak
arzusu iin yetersiz bir aratr.

19
Ayhan Yalnkaya

Bunun yerine iktidar, sonu imha olacak olsa bile, kendi


sonunu hazrlamamak iin yaam ile lm, insan ile insan
olmayan arasndaki snra kadar iddet uygular. ster mo
dem, ister geleneksel her iktidar nihayetinde bizzat ceset-
lerce onaylanm cesetler retir. Engizisyon yakaca her
bedene nce itiraf ettirir, sonra yakar. Bylece henz l
olmayan, birazdan l olacak olmasn onaylar. Moskova
Durumalar henz l olmayann l olmay hak ettiini
onaylatma durumalaryd. Engizisyon zanaatkrla daya
nyordu. lecek ve ldrecek beden ile lm ve ly sey
redecekler arasnda bir ayrm vard ve ne phe, lecek olan
da ldrecek olan da kendi alanlarnda uzmandlar. Engizis
yon atei evresinde, hkm vereni, lecek, ldrecek ve
seyredecek olan ayn anda grebilirdik. ktidar oradayd.
Ateten geride kalan bir avu klde.
M odem iktidarn ceset retim tarz tmyle endstriyel
dir. nsann aklnn alamayaca lde gelimi bir uzman
l ngerektirir ve fakat lmek ya da ldrmek iin artk
uzman olmak gerekmez. Ayn ekilde seyretmek iin de
uzmanlk gerekmemektedir. Seyirci, lecek ve ldrecek
olan arasndaki btn ayrmlar silinmitir. Ya hkm veren?
ktidar? Onunla dierleri arasndaki ayrmlar da silinmitir.
Modernliin ikili doasna uygun olarak, iktidar hem orda-
dr, hem deildir; hem katdr, hem buhar; cesetten geriye
bir avu kl kalmasa hi kimse inanamaz bir iktidarn varl
na! Sanki toplama kamplar bir sabah topraktan ykseli-
vermitir; kimse aklayamaz nasl kurulduklarn! Bu ifte
doa yzndendir ki iktidar srekli, mutlak, daim bir g
rlme ve onanma arzusuyla dolar taar. Kendi varlndan
asla emin olamaz. Yine bu yzdendir iddetin en ok mo
dem iktidara yakmas; hepsine ikin olmasna karn!
Oysa odun ynna kibriti akan papaz emindir Rabbn
mhrn bir sveyda gibi kalbinin stnde tadndan.
Her iktidar, modem-geleneksel, cesedi tehir eder, tema
ay kkrtr, temaaya zorlar. Bu insanlk tarihinin alkn
olduu bir iddet uygulamasdr. Temaa olmasa, sanki ceset

20
Pas

retiminin hibir anlam da olmayacaktr! M odem iktidar


bununla yetinemez. Modem oluunun doas bu yetinmeyi-
in altndaki asl nedendir. Ceset-cellat-seyirci ve hkm ve
ren arasndaki farklar silindikte; ceset, l beden ve seyir
zerinden yetersiz bir onama aracna dnr.
M odem iktidar bu yzden ldrmez; lme terk eder.
lm ile yaam arasndaki snra kadar iddet uygular ama
iddet, ldrmek iin deil, yaatmak iindir. Yaatmaldr
ki lme terk edebilsin. Modem iktidarn gereksinim duy
duu ey hem cesettir hem ceset-olmayan! Hem insandr
hem insan-olmayan. Hem yerdir hem yer-siz! Bu yzden
modem iktidarn gizli ifresi kampta deifre olur.
Kamp, hem topyadr, hem heterotopya! Kurald olan
iaret ederek kural iinde kalan tehdit eder. Heterotopik
mekn kimsenin sonsuzca kalmak isteyecei bir mekn de
ildir; ister Polinezya A dalann nmze sren bir tatil pa
ketinden sz edelim, ister Amerikan modeli yol kys mo
tellerinden. Heterotopik mekn, gerek mekn bir imek
hzyla yalar, bir an aydnlatr ve sonra kampn btn klan
sner! Ne stnden geen mttefik uaklan iin, ne ki
lometre tesindeki Polonya kynn derme atma meyha
nesinde szm Alman askeri iin, ne de onun gitmesini
bekleyen tiridi km Leh kyl iin vardr! Ama ordadr.
Varln herkesin bildii ve hi kimsenin bilmedii bir me
kn olarak.
Bir heterotopya olarak kamp birbiriyle hibir ilikisi,
hibir benzerlii olmayanlar kural-d olmak ekseninde
eitler. zale edeceini nce izole eder! zolasyon aslnda
iktidarn yapt yeni bir birletirmeden, bir koleksiyon a
basndan baka nedir ki? Bu koleksiyon bir yandan modem
iktidar kendi kklerine, kendine ikin iddetin geleneksel
pratiine balayp belleini canl klarken, atalarn yad
etme olanann kaplarn aarken, br yandan da mo
dem gereksinimlerine yant verir. Herkesi istedii anda
ieri alarak darda brakabileceini, darda tutarak kapsa
yabileceini kampta dillenen heterotopik iradeden daha

21
Ayhan Yalnkaya

fazla ne gsterebilir? Bu irade bir yandan herkesi tehdit


ederken, br yandan da darda tutulmann da ieri aln
mann da aslnda belirli kural ve ritellere tbi olduunu da
durmakszn ima eder! Kamp, ne kadar kurald bir alan
olarak karmza karsa ksn, nihayetinde kuralldr ve bu
kural egemenin tmyle keyf istencinden baka bir ey de
ildir10.
yleyse, egemen kendini onaylamak ve kendini varl
na inandrmak iin, bizatihi kendi istencinin bir grn
mnden baka bir ey olmayan kampla yetinemez. Nasl ki
tann kendi varln seyretmek ve onamak iin tanr olma
yana gereksinim duyuyor ve kulu var ediyorsa! ktidar ar
tk hem kamp olan hem kamp olmayan birden istemekte
dir. Kamp olsun, kendimi seyredeyim; kamp-olmasn b
yklme ve gcme tapnaym! Hangi tanndr ki o ey
tan yaratr! Ya hangi tanndr ki kendi yaratmad eytann
meydan okumasn arzular? Hibir iktidar kendi yaratmad
eytanla ayn meydanda bulunmak istemez!
Kamp-olmayann ifresi nasl kampta zlyorsa kam
pn ifresi de kamp ire kampta zlr. Modem iktidann
ayrtkan yan budur. Kamp ire kamp olmal ki kampta ol
mayan kuraldn belirleyen egemen iradenin keyfiliini,
gcnn snrszln, kanl kanl kampta, kampta olan
egemen olann tek gcnn kendisini kampta toplama bece
risinden, o koleksiyondan kaynaklandn ve isterse lme,
isterse yaamaya terk edebileceini kamp ire kampta gr
sn, onasn ve onlarn onamasyla g kendini onasn!
Kendi varlna inansn bir kere daha ve bir kere daha tapn
sn ve tapndrsn! Srekli, daima.
Bunun iin kamp ire kamp kurar modem iktidar. Bir
kez daha bler! Yeni kamp Muselmanr'n alandr. Musel-
mann hem cesettir hem ceset-olmayan; hem insandr hem
insan-olmayan; lmeye terk edilendir! Kutsal insandr!

10 Michel Foucault, Dier Mekanlara Dair, zne ve ktidar, ev. I.


Ergden-O. Aknhay, 2. Bask, stanbul, Ayrnt Yaynlan, 2005
iinde, ss. 291-300.

22
Pas

ldrlemez nk canl varl ldrme eylemini hileti-


rir, btn anlamndan soyutlar. nsan onlarn lmne
lm demeye ekinir. Bu -yani, bir insann lmnn artk
lm olarak adlandnlamamas (...)- M uselm ann'm kampa,
kampn da dnyaya sald belirli dehettir 11. Muselmann
her kamp tutsann korkulu ryasdr. Kendi yazglarnn
ne zaman gaz odalarnn ya da baka trl bir lmn ka
nlmaz aday olan M slmannkiyle ayn olacan bilme
dikleri iin Muselmann aamas tutuklulann byk korku
suydu 12. Tutuklularn bilmedii yalnzca lm-olmayan
lmn zamandr. Yoksa bilmediklerini-bilirler. Musel
mann orada, aralarnda salnmakta ve anszn gzlerine ta
klp kalmaktadr. Her kamp tutsa potansiyel olarak bir
M uselm ann'dr. Demek ki M uselm ann'lk ina edilir. Ama
iktidar kendi ina etmek ister, yoksa gzlerine tandk ol
mayan bir dier ift gz dikilmi bir maymun gibi tehdit al
glar ve srr! Isrmak kann dkmek deildir yalnzca; ken
dinden kaacak olan kendinin klmaktr. Muselmann olma
eilimi tayan Muselmann'latrmaktr. Her kamp tutsa
potansiyel olarak Muselmann olsa da hepsi M uselm ann'&
dnmez, dnemez. Bu yzden korku-utan ve yceltme
iie geer M uselmann'a kar! Kimdir Muselmannl
Kendi um utlan tkenen, arkadalannm da umudu kes
tii, kamp dilinde adna Muselmann dediimiz tutsan bi
lincinde artk iyi ve kt, onurlu ve alak, mantkl ve man
tksz aynm na yer yoktu. O artk son rpnlarn srdren
fiziksel bir ilevler yn, gbela yryen bir canl cesettir
(...) Muselmann belirsiz bir varlktr; onda yalnzca insanlk
ve insanla-ait-olmayan deil, bitkisel hayat ve iliki, fiz
yoloji ve etik, tp ve politika, hayat ve lm de srekli i ie
geer. M uselmann'n (...) tm setlerin sular altnda kald

11 Giorgio Agamben, Auschwitz den Artakalanlar Tank ve Ariv, ev.


A. hsan Bagl, Ankara, Bamsz Kitaplar Yaynlar, 2004, s. 70-71.
n A.g.y., s. 51.

23
Ayhan Yalnkaya

olmayan-yer olan kampn kusursuz ifresi olmasnn nedeni


budur' 3.
O hem iktidann znesi hem nesnesidir. Hem za-
limdir hem kurban ! Hem 0 dur hem O-deil. ktida
nn, bir pervane gibi M uselmannm ekimine kaplmas bu
ikili doa yzndendir! Bu yzden M uselmann kendisi
retmek ister. Kendini Muselmann karsnda onamak. An
cak kendi imalat bir Muselmann onu kendine inandrabilir.
Muselmann inatla insan olarak karmza kan insan-ol-
mayandr; insani-olmayandan ayn dile getirilemeyecek in
sandr 14. T an n y def eden modem iktidar tannla soyun
maktadr. Orada 100 cesedin veya 500 cesedin veya 1000
cesedin yatmasnn ne demek olduunu ounuz biliyorsu
nuz. Buna katlanmak -insani zayflklarn neden olduu bir
ka istisna dnda- ve bozulmadan kalmak, ite bizi byk
yapan buydu. Bu, tarihimizde daha nce asla yazlmam
olan ve bir daha da asla yazlamayacak bir zafer sayfas
dr 15. Hayr, toplama kamplarndan tr yarglanan bu fa
ist yanlyor. M odem iktidann hedefledii asl byk zafer
nnde duruyor; henz eriemediyse de. M odem iktidar
kendi imalat Muselmannm karsna gemesini ve kendi
sine bakmasn istiyor. Asl byk zafer, bakt yeri say
damm gibi delip geme gerei bile duymadan, bakt ye
rin yer olmad ve aslnda telere ynelmi bu bak-olma-
yan bak yalnzca bir anlna bak-olan-baka dnt-
rebilmek ve bu dnm annda hibir ey yapmadan dura
bilmek! Modem iktidar sanm kanndan ellerini yumak de
il, sann kanyla ellerini ykamak istiyor. Ama armha
gerilen her M uselmann'\n kan daha akmaya balad anda
kan-olmayana dnyor; urgandan indirilen her M use
lmannm hrkasnn ii bo; derisi yzlen her Muselmann
derisini srtlayp am! M odem iktidann arzulad, M usel
mannm kan kan-olmayana dnmeden nce bir damla

<}A.g.y., s. 41, 48.


I44 .g .y , s. 82.
15A.g.y., s. 79.

24
Pas

snn eline dmesi, yoksa kan-olmayana dnmemesi


deil; dnmeyecekse ne hkm kalr? Hrkann iinde bir
an, yalnzca bir an gz gze gelmek istiyor, sonra asn
aaca yere!
Bu yzdendir de kamptaki her tutsak derhal imha edil
miyor; ceset imal edilmeden nce Muselmann imal edil
meye allyor. Ceset elde bir! iddet ve iddetin akla ha
yale gelmedik biimleri ve akla hayale gelmedik srelere
yaylmas hep bunun iin. Bellei boaltmak, tarihi silmek,
insan-olan insan olan-ama-olmayana ya da insan-olan-ve-
olmayana; insan-olduka insan-olmayana, insan-olmayan-
olduka insan-olana dntrmek. Fakat Muselmann ret
meye soyunan iktidar yalnzca son rpnlarn srdren
fiziksel bir ilevler yn, gbela yryen bir canl ceset
retmeyi baarabiliyor. Mslmann tevekkl, A llahn
iradesinin her an iin, en kk olayda bile geerli olduu
inancna balyken, yani Allah sonsuzca genletirip
berheva ederken, Auschwitzin M uselmann' bunun yerine
her trl irade ve bilincin toptan kaybyla tanmlanabilir 16
Demek, Muselmann var, M uselmann'Asa ieri!

16A.g.y., s. 44.

25
4.

Muselmann en ok yol alm olandr. Bu yzden gidecek


yolu en az kalm olandr da. Tad yk en aza inmi. Ha
fiflemi. Tersi de dorudur. Tad yk giderek arlam.
O adeta btn dnyay hem srtlamtr hem de btn dn
yadan yakasn syrmtr. Dicle kysndaki kaybolan
kuzunun hesabn vermeye de o soyunur, herkesin kar
snda hesap vermeye hazrlanmak iin mrn geirdii tan
rnn karsna geip kahkaha atmaya da. Her eye baldr,
hibir eyle bal deildir. En uzaktaki ve en yakndakidir o.
Bu yzden her iktidar mutlaka onu grr ve onun tarafndan
grlmek ister.
ktidar, iktidar olmakln kkeninden uzaklamakta
bulur. ster geleneksel, ister modem iktidardan sz edelim;
aralarndaki tek fark geleneksel iktidar kkenden uzakla
makla birlikte, gerekte bir amac vardr ve o da kkeni y
celtmektir. Ycelttii lde kendini baki klacam bilir.
Dnp dolap gelecei yer kkendir. Uzaklar ama kopa
maz. Koparsa berheva olacan bilir. Oysa modem iktidarn
btn modernlii, iktidarn bu uzun yolculuunu, kopuu ve
dn st ste bindirmesindedir. Bir anda yadsdm, bir
sonraki anda yeniden davet eder. Davet edi aslnda yads
mann yeni bir biiminden baka bir ey de saylmayabilir.
Ne tanrdan vazgeer, ne ulustan. Hem ondan, hem tekin
den; hem vazgeer, hem gemez. Kkenden kopmak ve
kendi zamanna yerlemek peinde deildir; kkeni fethet
mek peindedir. Kkeni fethetmedii srece gzne uyku
girmez, kendini srekli tehdit altnda hisseder. Kendini var
eden kken, bir baka eyi de var edebilir: Byle de olmak
zorunda deildir; yle de olabilirdi ve hl da olabilir.
Modemin olumsall modem iktidarn hem kabusudur hem
de bu kabus olmakszn modem olma ihtimali yoktur. Bu
yzden lmsz bir abaya giriir ve umutsuz. Kkeni fet
hetmek ve olumsall bir daha dnmemek zere gmmek.

26
Pas

Ama br yandan bunun kendini gmmek olduunu da bi


lir. Ne ondan, ne brnden. kisini ayn anda ister!
Muselmann, modem iktidarn hem fethetmek istedii
yerdedir hem olmak istediidir; hem tehdit edicidir bu yz
den hem lmszce arzulanandr. Karl olmayan bir ar
zudur bu. ktidar kendini niteleyen iddetle sarlp sarmalan
dka iktidardr ve bu iddet yk kanlmaz olarak arzula
nana ynelir. Kavram gerei fethedemediini inaya giriir.
Muselmann' m en temel karakteristiklerinden ikisi hi
kukusuz biri tarih iinde anasnn evindeymi gibi rahat ha
reket edebilmesi ve kincisi gldr. Bu ikisi birbirini ta
mamlayan, birbirinden aynlm az iki zelliktir. Muselmann
herkesin el pene divan durduu karsnda att kahkahay
tarih iinde yapt gezintiye ve rahatla borludur. Kimse
nin grmediini o grmtr adeta. Taptklar kz bal
tanrnn gerekten bir kz olup olmadn yalnzca o bilir.
Glyle onu ayn anda bir kze dntrr. Muselmann
iin tarih, ne tamamlanm, olmu bitmi bir gemi zaman,
ne de vaat edilmi ya da srekli olumlu ya da olumsuz ama
ileriye doru akan, ina edilecek bir gelecei ierir. Mutlak
bir gemi zamann anlamn bilmez. Mutlak bir gemi za
man olmu bitmi, tamamlanm ve imdiki zamanla ara
snda yksek duvarlar ykseltilmi bir gemi zamandr.
Bitmi, sona ermitir. Ona mdahil olunamaz, onun iinde
dolalamaz. Yalnzca seyredilir, dersler karlr ve gele
cee doru yrrken fortuna 'y ynlendirme becerimizi
glendirir. Bu epik gemie 17 tapman iin nemli olan
bilgi deil, bellektir. Bellek srekli canl tutulmal, bunun
iin kutsal ve mutlak gemiin metinleri ha bire durmadan
okunmal, yinelenmeli, yinelenmelidir; la leyli, cumbur
leyli... Kutsal olan bilgi deil bellektir ve kutsalln adeta
yalnzca gemi olmasndan alr.

17 Mikhail Bakhtin, Karnavaldan Romana, ev. C. Soydemir, stan


bul, Ayrnt Yaynlan, 2001.

27
Ayhan Yalnkaya

Bu gemi tmyle monokroniktir. Hiyerarik. inde


bulunulan zamandan tmyle soyutlanmtr. Burada karar
szla, ak ululua kesinlikle yer yoktur. Mutlak kesin
liklerin, kapallklarn dnyasdr buras. Kiisel deneyim
alannn tmyle dndadr. Sizinle konumaz. Yalnzca
sizin kendi konumalarn dinlemenize izin verir. Herkes
ten sofuca bir yaklam talep eder. Oysa Muselmann ge
mii byle kavramaz. Byle kavranlan her gemiin kar
snda kendini tutamaz, kahkahalarn salar! Gerekte byle
bir gemiin olmadn bilir; bu gemiin tmyle ina faa
liyeti olduunu ve bu inaatn arkasnda iktidar arzusu oldu
unu bilir.
M uselm ann'm kendi tamamlanmaml lsnde ta
mamlanm bir tarih de yoktur. O bir ak iinde olduunu
bilir. Ak iinde her ey geicidir. Hibir ey mutlak deil
dir; hibir ey tamam deildir. Suya den bir kibrit p
nn gidecei bir deniz yoktur. Bizim deniz diye grd
mz yalnzca genlemi bir aktan baka bir ey deildir. y
leyse bin yl nceki kibrit pnn yolculuunu tamamla
dn hi kimse syleyemez. Dklen kan dklmtr ve o
sayfa kapanmtr; kimsenin bunu sylemeye hakk yoktur.
Dklen kan akn iindedir ve bin yl nce dklen kan,
ite imdi burada, bizim sakin koylarmz, glgeliklerinde
sevitiimiz kum sallan kzla boyamay srdrmektedir.
Bizimle konumaktadr. Dahas kendini bize sunmaktadr.
M utlak gemiin kahraman yazgs dnda bir hitir.
Kendisini yazan el yazgsn nasl yazmsa ona uygun
davranmamazlk edemez. Ayn ekilde kendini seyredeni bu
yazgya dahil etmez, mdahil klmaz. Bu adan tamamlan
m bir kahramandr o. Muselmann ise, btn doluluuyla
birlikte adeta bo bir sayfa gibi nmzde alr ve bizi her
nasl istiyorsak, her neyi istiyorsak onu yazmamz zere
kkrtr. Onda yazl, olmu bitmi bir metin grmeyi arzu
layanlar d krklna urarlar; hrkasnn iinde tanrdan
bakasn bulamazlar!

28
Pas

Bu yzden M uselmann' fethetmeye alan her iktidar


nce ona tarihten bir don bimeye giriir. Her an iinde ol
duu ve cennet bahesinde gezer gibi gezdii tarih bahesi
yerine, evresi yksek duvarlarla evrili, kapsn tavus
kularnn, kutsal aalann ylanlarn bekledii bir bahe
ina eder. M uselmann'm tarihine bir balang ve son
ayarlanr. Kaybolmu, tamamlanm bir mutlak a, bir
asr- saadet, kaybedilmi bir rnek model ve vaat edilmi bir
gelecek ya da ina edilecek bir rnek model. Muselmann
btn gcn gerekte buradan almaktadr. Tarihe kar
eer varsa btn muhalefeti buradan kaynaklanmaktadr.
Bylece Muselmann retiminde birinci aamay geride b
rakmtr iktidar. Potansiyel M uselmann' nce mazluma
dntrmtr! Bunun iin yaplan ey aslnda son derece
basit bir ilemdir. M uselmann'm iinde balk gibi yzd
deniz bir havuza dntrlmtr, hepsi bu. Byk su
ktlesinden ayrlm, kampa alnmtr. Gizil Muselmann
artk mazlum olduunu dnen ve intikam yeminleri et
meye hazr, mntekim zneler iinde var olmak zorundadr.
Bunun iin ncelikle M uselmann'n ayan bast tarihi
srekli bir ak olarak deil de olmu bitmi zel bir zulm
tarihi gibi okuduu savna inandrmaya giriir. Mntekimlik
bylece yaratlacaktr. Arkasndan ikinci hamle gelecektir.
Aslnda bu mntekimlik gemii dogmatik bir iman konusu
haline getirmesinden kaynaklanmaktadr. Onun hep zulmle
karlat inanc bir inantan, bir sandan baka bir ey de
ildir. Bu gemite yaanm olmas itibariyle tanklk edi
lemez bir sretir. Dn iinde yaanm olsa bile tanklk
edilemez. Nihayet nc adm atlr: Kendini denizden ay
ran, kurald haline getiren tam da kendisidir. Bunda iktida
rn hibir rol yoktur. Kuraldnda konumlanan elbette ku
rald uygulamalara tbi olacaktr. Herkes iin geerli olan
kurallar elbette onlar iin geerli deildir. Artk kamp ku
rallar geerlidir. Tek geerli kuraln egemenin keyfi irade
sinden kaynaklanan iddet olduu kamp kurallar. iddet
asl olarak bir tek eye ynelir: ktidarn kendi yaratt e

29
Ayhan Yalnkaya

yin imhasna; burada Muselmann ina etmek iin ncelikle


kurduu o tarih bahesine. Bellek artk biricik dmandr.
Kampa alnann kendi tarihinde tutunaca hibir ey bra
klmamaldr. Hibir aidiyet. Tek bir aidiyet vardr; egeme
nin keyfi iradesine tbi olmak ve yalnzca bu iradenin ken
dini yaatabileceini ya da ldrebileceini bilerek bu ira
deye mutlak teslimiyet. Fakat bu teslimiyetin iktidar asn
dan anlaml olabilmesi iin, iktidarn yaatabilmesi gerekli
dir. Kamptaki kesinlikle yaamay semelidir; lm deil.
nk kampta, yaamay semek, iktidar semekten baka
bir ey deildir! Bu yzden toplama kampndan sa kurtulan
herkes utan iindedir ve onlarla karlaan ilk kurtarclar
utan iindedir. Bir eksiklikten, bir ihanetten, ibirliinden
kaynaklanan bir utan deil; tarihe bal olmaktan kaynak
lanan utan; eklemeye gerek var m: Bellei boaltlan iin
tarih iktidarn kurduu baheden baka bir ey deildir.
Ama burada utan ayn zamanda devrimci bir iaret fiei
gibi akmyor mu; bu baheyi tek hakikat sayp teslim olan
utan duyamaz, gerekte utan iinde olan artk hibir ey
hatrlamasa bile, kamp ncesi yaam ksack iki uyku ara
snda grlm bir d gibi grnse de utan bellein kaz-
namadn, hl arkaik bir tarih duygusunun ileyip durdu
unu gstermiyor mu?
Utan tek bana anlaml ama yeterli deildir. Yan ba
na irenmeyi de koymak gerekir. renmede ar basan
his, bize iren gelen ey tarafndan fark edilme korkusudur.
nsann derinliklerinde uyanan korku, kendisinde hissedilir
lde hayvan andran bir eyin yayor olduuna dair
mulak bir farkndalktr. renmeyi deneyimleyen kim
olursa olsun, irendii nesnede bir ekilde nce kendisini ve
sonra da korkularn bulur. renmeyi deneyimleyen insan
kabul edilemeyecek bir bakalam iinde bulur kendini-
yani, kendisini mutlak bir znelliin-yok-ediliinde zne-
letiriyordur 18.

18 W. Benjaminden aktaran Agamben, (2004), a.g.y., s. 107.

30
Pas

Kamptan kurtulann duyduu bu utan ve irenme duy


gusunun altnda kendi iindeki hayvan fark etmek yatar
ama aslnda fark edilen bu hayvann kurtulann ikiz karde
inden baka bir ey olmaddr.
Muselmann ve iktidar tarih sahnesine ayn anda karlar.
Her ikisi de iddete bulanmtr. Birinin iddeti, ie, ken
dine ynelmi, kendine kapanmtr; tekinin da, kendi-
olmayana. Birinin iddeti, ordusuz, fedaisizdir; btn g
cn belirli bir deerler sisteminden alr ve dolaysyla ken
disinden bakasnn stnde hibir hkm yoktur. Kim ki o
belirli deerler sistemini arzular ve kendini ona katar,
Muselmann'm iddetiyle deil, kendi iddetiyle balanr.
tekinin iddeti kahr ve zulmdr; bakalannn aleyhine
iddetle donanm bir fedailer ordusu olmakszn hibir
hkm yoktur. Bu yzden bire kadar krmaya ynelir. An
cak byle kendi iddetini baki klabilir.
Muselmann ve iktidar adeta ikiz deil, bileiktirler. ki
yzl, tek gvdeli! Adeta birbirlerini var ederler. Nereden
baktnza bal olarak grdnz yz deiir. Bu yzden
iktidarn olduu her yerde direnme vardr. Bu yzden ik
tidarn sonsuz genleme ve mutlaklama arzusu kendini fet
hetme arzusundan baka bir ey deildir ve ayn lde ola
nakszdr. ktidar dier yzn grmek ister ama ne mm
kn? Daha Habilin cesedini gmmek iin bile Tanrnn
gnderecei bir kargaya muhta olan Kabil, ne mmkn o
yz grebilsin? Ama o yz gremese de tanr. Kokusun
dan, dokunuundan, rzgarndan, sesinden tanr. nk
Muselmann arkaik bir dille konumaktadr; artk tmyle
l, dahas dil-olmaktan km bir dille konumaktadr. Ya
ayanlarn dilleri nezdinde ldr bu dil ama Muselmann'la
kaim varl srdke gerekte btn l-olmayan dillerin
yzne km lm katl, soukluu ve morluunu ia
ret etmektedir. ktidann srekli kkene doru yrmek,
genlemek ve fethetmek arzusu bu yzdendir. Kim ki bu ar
kaik dilden szckleri devirip durmaktadr; kim ki bu sz
cklerin hakikatine bel balamtr orada gizil bir

31
Ayhan Yalmkaya

Muselmann vardr ve iktidar ona ynelir. Fakat yneliin


umutsuzluu karsnda gerekte bu bir ina etkinliinden
baka bir ey deildir; iddetle ina! ktidar, kavram gerei
eriemeyeceini yapmaktadr.
Hibir kltr yoktur ki bir heterotopya iletmemi ol
sun ve hibir kltr yoktur ki M uselmann'\ dourmaya!
M uselmann'dan kopmaya!

32
5.

Bu metinde, Foucaultdan Agambene uzanan bu ok


soyut, ok tartmal, ok dikenli ve en nemlisi ok edeb
yolu, olabildiince ok somut, ok kat cehennemin ta-
larTyla demeye ve lkemizden bir rnek olarak Alevilik
zerinden gelitirilen sylemler dzeyinde syleyenin nasl
ya da daha genel olarak nice syletildiini gstermeyi dene
yeceim.
Fakat eminim ki imdi, bata Aleviler olmak zere, bir
ok okurun aklndan ayn soru geecektir: Alevilerin Alevi
olmalar yetmiyor mu? Bir de eytanlarn, Foucaultnun,
Agambenin onlarn dostlan klna m girmesi gerekiyor?
Bu sz Machiavelli hkmdarlar iin sylemiti; hkm-
darlann insan olmalan yetmiyor m u ? Kukusuz bunu
sylerken Machiavelli zsel bir insan doasna atfta bulu
nuyor, byle bir doann varln veri sayyordu. Kuku
yok ki bu doa ktlk zerineydi. Dolaysyla hkmdar
dan kaynaklanan u ya da bu eylemi nitelemek iin, zel
olarak, insan olmasnn dnda aynca bir baka eye gerek
kalmyordu. Fakat dn nasl ki insanlk M achiavellinin
hkmdarlara bitii insanl yeterli sayp eytan arama
ve cin karma arzusundan vazgememise, bugn de he
men hi kimse Alevilerin Aleviliini yeterli saymyor; bir
rezonansa geebilmek iin Aleviliin ille de bir eytanla
kol kola sokulmas gerekiyor. Aleviliin yannda bir de
eytan arayan, aslnda onun yannda bir eytan ina ediyor.
Dolaysyla bu eytanlarn saylar birden fazla, adlan farkl
farkl. Benim de, imdilik bu eytanlann listesini kabart
maya altm varsaylsn.
Bu eytanlardan kimi bilimcilik olarak karmza kyor,
kimi milliyetilik; bir yandan sosyalizm diye nlyor biri,
br yandan z-lslam diye bir dieri. Eer Alevilik Hakk
benden yanaysa, kim bana kar olabilir deyip birikimci

33
Ayhan Yalnkaya

niteliini ne kanyorsa, her nleyen srtn dnmeye ve


belki de hanerlemeye hazr! Yeni terimler bileniyor mo
dem szlklerin mahzenlerinde; ister konformizmi sein,
ister diasporay! Fakat hi kimsenin kendi eytann ken
disinin ina ettiine inanmaya ve ikna olmaya niyeti yok. Bu
eytann gerekte Aleviliin deil, kendi dostu olduunu
akyreklilikle sylemelerini beklemek ise, nafile ve
safyane bir arzudan teye geemiyor.
Bilimi, adeta tarih, corafya, sosyoloji ve siyasetten ka
rlm bir kendilik olarak kavrayan ve dolaysyla onu
kutsal, dokunulmaz bir nesnellik ve tarafszlk zrhyla
donatan bilimci zihniyet, kendi bilim anlaynn belgelerle
dorulamad her veriyi Alevilik-d kodlamaya hazr ve
nazr bekliyor. Bu arada herkesin nesnellik ve tarafszln
bir ve ayn ey olduuna inanmasn istiyor, zellikle bunu
pompalyor. Bilim insan sanki tanrnn seilmi, saf bir
rnym, bizimle ayn batlara, ayn koullara tbi de
ilmi gibi, X lkesinde, X i takip amal alnm bir derece,
onun szn dokunulmaz bir hakikat klyormu gibi, belirli
bir kesim bu anlamda bilimin belgeleyemedii her eyi Ale
viliin dna atveriyor; sanki bu corafyada Alevilii ina
eden bilimdir! Bir baka kanat ise, bilimcilikle bilimsellii
zellikle birbirine kartrp, bilimin kendi yntem ve arala
ryla, Alevilii bir nesne olarak incelemesinin nn kes
mek zere bilim insanlanna lanetler yadrmakta ve ekin
ellerinizi zerimizden arlar kartmakta! Sanki bilim
onlarn zel davetiyle gelmi ve ev sahibinin kuzusu olmu
bir misafir de onlar nereye isterse oraya balayacaklar ve
bilim orada otlayacak! Ayn ekilde, tarihi btn ykleriyle
gz ard eden bir baka yaklam pz bir slm araynda
ve bunu da bula bula Alevilikte buluyor. O da ayn ekilde,
Alevilikte kendi ina ettii slm kavraynn dnda bir
zellik grd ve bunu z-slama yontamad lde
safd etmeyi yeliyor. Hakeza ayn eyi Alevilii, milli
yeti perspektiflerle snrlamaya alanlar da yapyor. Ale
vilik pz Trklk m dediniz? yleyse bu savn devam

34
Pas

bellidir: Aslnda Krt, Arnavut, Bonak, epni vs. Alevi-


leri Trkln unutup asimile olmu ynlardan baka ne
olabilir ki? Bize den de onlara Trklk bilinlerini yeni
den kazandrmaktr ve bunun iin de Alevilikten daha uy
gun bir Truva At bulunabilir mi?
Bu ve benzeri eytanlar Alevilikle kol kola girmeye,
daha dorusu onu ateten bir ember iine almaya alr
ken, Alevilerin bunlarn tesinde bir eye karlk geldiini
hissedenler adeta umutsuz bir mcadeleye girmi grn
yorlar. Ama bu mcadelenin, bizatihi eytann belirledii
alan iinde cereyan etmekte olduu genellikle fark edilmi
yor. Bu yzden de rnein apak politik savlara kar, do
rudan politik olmayan kantlarla, apak bilimsel olan sav
lara kar sylencesel ifadelerle yant vermeye alyorlar.
Oysa en bata kabul edilmesi gereken ey, Aleviliin politik
bir ideoloji olmad gibi, bilimin snrlaryla yetinmedii;
slm iinde olmakla birlikte, slm la snrlanamayaca;
ounluu Trk olsa da Trklk anlamna gelmedii. Bu bir
kez fark edildi mi en bata bugn yaygnlama eilimi
aka beliren panik ve korku havas dalacak. Brakalm,
bilim Aleviliin batan beri On ki mamc olmadn sy
lesin; brakalm slm d inan sistemlerinden youn bir
biimde etkilendiini saptasn ya da slm dan ayr bir halk
dini olduunu ileri srsn; Aleviliin kulland kaynaklarn
uydurma olduunu, beratlarn, ecerelerin, silsilelerin t
myle d rn ya da Safavi dzmecesi olduunu sylesin!
Btn bunlar, burada rnek zerinden, bilimsel aratrma
alanlardr, ama hayat yalnzca bilim zeri kurulmam, bi
lim zeri yrmemektedir; ayn ekilde politika zerine ku
rulmad ve yrmedii gibi. Bilim, Aleviliin A lisi ile ta
rihsel Hz. A linin bir ve ayn kii olmadn sylyor diye
Aleviliin A lisini tehdit mi etmi oluyor? Elbetteki hayr.
Aksine, nmze yeni bir kap ayor; zenginletirici, g
lendirici bir kap: Bu tarihsel Ali portresinden biz nasl dier
A liye ulatk? Gcmz, becerimiz nerede yatyor? Bir
adm daha ileri gidebiliriz: Hz. Ali ile Aleviliin A lisi ara-

35
Ayhan Yalnkaya

smda bir mesafe olduu bilim tarafndan onaylanmsa, akla


ve emee saygl Alevi gzn krpmadan bunu onaylaya
caktr ama bu onay, kendi A lisini terk etmek anlamna
gelmemektedir; aksine onaylad ey gerekte kendi
A lisinin yceliidir. Bu ycelik zere onaylad kendi
sidir; kendi tarihsel, sosyolojik birikimidir; Ben A liyim,
Ali benim!
Bir dier rnek zerinden yrnrse, brakalm sosya
listler, her trden Marksist, Aleviliin rnein bir tr ilkel
halk sosyalizminin dinsel formu olduunu dnsn; savun
sun her istedii platformda. Aleviler bunun politik bir sav
olduunun farkndaysa sorun yok; ama eer bu sav politik
deil de kendi anlam dnyalarn kurucu bir biimde oku
maya kalkarlarsa ite o zaman panik ve korku balayacaktr!
nk anlam erevesini buna gre kurmaya kalkan Alevi
fark edecektir ki bir sre sonra, miras olarak getirdii birok
zellii, rnein Ali balln baka trl okumak zorunda
kalacak ve nihayet A liyi tasfiye etmek zorunda kalacaktr!
nk kendi A lisini politik bir savn A lisiyle kartrm
tr. Politik savn A lisinin salt politik bir figr olduunu fark
etmemi, kendi Alisinin ise bunu fersah fersah iererek a
tn ise hi grememitir. Panik ve korku; dolaysyla bu
da beraberinde bir birikimin sonucu olarak iddeti getire
cektir. Oysa politik bir savn niteliinin nice ve nasl politik
olduu kavranabilse ve ayn lde politik savlarla kar -
klabilse, hibir sorun kalmayacaktr. Bylece ilgili savn
Aleviliin anlam dnyas ya da dnyay anlamlandrma bi
imleriyle ya ilgisiz ya da ancak eitli dolaymlardan gee
rek ilikilendirilebilecei anlalacaktr. Ama genellikle bu
yol tutulmak yerine, politik bir figr olarak ina edilen
A linin karsna sylencesel Ali karlmaya allyor ve
bu da stne stlk bilimsel olarak temellendirilmeye giri
iliyor; elbette sonu hsran oluyor!
imdi daha radikal bir adm daha atabiliriz: Temelde
yaptmz yanl nedir, nereden kaynaklanmaktadr? Ben
bunu bir tr bellek kaybyla aklama yanlym. Elbette ta

36
Pas

rihsel koullarla yakndan ilikili bir bellek kayb. Fakat en


bata u noktay belirtmek gerekmez mi; tarih boyunca bir
ve ayn Alevilikten sz etmek olanakszdr. Yunusun Ale
viliiyle Pir Sultanin Alevilii ve giderek Ak Vey-
selinkiyle Mahzuni ya da Feyzullah narn Alevilii bir
ve ayn ey deildir! Alevilik, iinde beslenip byd ve
ilk emri Oku olan bir dinin ruhuna uygun olarak srekli
okunan bir anlamlar btndr. Okuma etkinlii tarihsel
olduu lde, okunan-okuyan-okuma elbette farkllaa
caktr. Peki, bu durumda Yunusla Pir Sultan ve giderek
dierlerini ve hatta Deniz Gezmii, Hseyin nan birbirine
balayan ey nedir? Yukarda, M achiavellinin yapt gibi,
bir zsel Alevilik doas m tasarlyor ya da varsayyorum?
Elbette bu yerinde bir sorudur ama yant verecek olan
evete mahkm deildir. yle ki rnein, okumann mer
kezine bir metin yerletirirsem, Yunustan Hseyin nana,
Nesimi imene giden ortak bir zemin belirlemi olurum.
Bylece bir Alevilik doas tasarlamadan da bir biricik
Alevilie ulam olurum. Ama bu yolu semeyeceim,
nk bu yol Alevilie ne kadar yakn durursa dursun, ger
ekte Snni tasavvufun yolu olduu gibi, ayn ekilde
K uran- natk var, samit gerekmez diyen bir anlay k
srlatrmak olacaktr. yleyse Yunusu Nesim iye balayan
ve adna Alevilik dediimiz ey nicedir, nerdedir? te bel
lek kayb nedeniyle ya da srekli gz nnde dura dura, te-
kerlene tekerlene ii boalm gibi grndnden fark
edilmeyen yant burada gizli.
Ben de biraz okuru zora komak pahasna nce evresin
den dolanacam ve farkl bir soru soracam: Alevilii
Alevilik yapan eyi bir yana brakalm, yukarda deindiim
bilimcilik-milliyetilik-z slmclk gibi eytanlar birbi
rine balayan nedir ya? Ortak bir zellikleri var mdr? Bu
rada iin kolayna kap kestirmeden elbette vardr, bunlar
modemite ya da modemlemeyle maluldr gibi bir yant
verilebilir, doru da olur ama ben bununla yetinmek niye
tinde deilim: Bunlar yazyla maluldr ve yaz her zaman

37
Ayhan Yalnkaya

putatapardr; putunu kendi yapar, kendi tapar. Yaznn


yle ya da byle, u ya da bu amala kullanmndan, kulla
nm biimlerinin niteliinden sz etmiyorum; bizatihi ken
disinden sz ediyorum. Yaz, her hlkrda ele ald nes
neyi belirli bir gereklik dzeyiyle dondurur; onu hakikat
mertebesine ykseltir. Yazmak demek en bata snrlamak
demektir. Elden kama peinde olan, snrlan alabildiince
genileme arzusunda olan, her eyi ve her yeri kapsama ar
zusunda olan snrlandrmak, belirli bir dzleme hapsetmek
demektir. Yaznn tarihine bakldnda bu tarihin ayn za
manda devletin, siyasal iktidann, eitsizliin tarihi olduu
grlr. Yazmak apak bir iktidar arzusunu beyan eder. (u
an benim yaptm da dahil!) Ele aldna, kavram gerei
hkmetmek ister. Yalnzca ele aldna deil, yneldiine
de. Bu yzden kesinliklerin, mutlak hakikatlerin, putlann
alandr yaz.
Bu nedenledir ki merkezka eilimi yksek olan her
topluluk yazyla dizginlenir. Bu yzdendir ki tarih her za
man egemenlerin tarihidir. imdi bir adm daha atabilir mi
yiz? Alevilik gibi merkezka eilimi yksek topluluklarn
zengin, ok eitli dnyasn belirli bir standarda balamak
arzusu, (rnein M anisada cem yle yaplyor, Tekir
dada byle, orum ayr telden alyor, Tunceli ayr tel
den; bir araya gelelim ve bir Cem standard belirleyelim
diyen her yaklam) gcnn, meruiyetinin, sahip olduu
rzann kayna olarak icazetname gibi yazl belgeleri gs
teren her zihniyet, (rnein dedelik hakknn eceresiyle ka
ntlamaya kalkan her dede) Aleviliin dnyay okuma bii
mini ancak yazl belge zerinden kavrayabilen her dnce
tarz gerekte Hakka deil puta tapyordur! Yalnzca yaz
nn kurduu, izdii snrlar iinde gerei alglayabiliyor
ve bunun dna kaan her eyi inkr ediyordur. Bilimciler
(bilim insanlar deil), z slmclar, milliyetiler bu bap
tandr. Dedeliin gcn ister ecereye, ister icazetnameye,
isterse okuduu kitap saysna ya da engin bilgisine bala
yan zihniyet bu baptandr.

38
Pas

imdi yeniden geriye, yantn unuttuumuz soruya d


nebiliriz: Dedeliin gc nereden gelir rnein? Alevilii
Alevilik yapan ey ne ise, dedenin gc de oradan gelir.
Y unusu Pir Sultana, Hallac Nesim iye balayan da bu-
dur: Sz. Okumak. Yazl okuma deil, szl okuma; sz-le
okuma, sz okuma!
Aleviliin szl bir gelenek olmas yazl belgelerinin
olmad ya da yetersiz olduu anlamna gelmez yalnzca.
(Yazl belgelerine ulamann ya da yazl belge retmenin,
tarihsel koullar ya da yaam tarzndan tr zorluklar baki
kalmak zere.) Yazl bir gelenekle szl bir gelenek birbi
rine taban tabana kart iki ayr gelenek olmann tesinde,
birbirinden tmyle farkl iki balama iaret eder. Yaznn
snrlandrclndan, biricikliinden farkl olarak szn o-
ullatncl, snrszl; yaznn hakikati ele geirmek ve
mutlaklatrmasmdan farkl olarak szn hakikati zgrle
tirmesi; yaznn belirli bir andaki mutlak doruyu arayn
dan farkl olarak szn hakikati btn anlara yay; yaznn
yazyla kavgasndan ve yazyla tamamlanmasndan farkl
olarak szn szle diyalogu ve asla tamamlanmay; yaz
nn putundan farkl olarak szn H akk! Dedelerin,
zakirlerin, ozanlarn btn byleyici gc, dnyay szle
ve szl okumasyla birlikte, bu okumann yalnzca kendi
tekellerinde olmadnn bilincinden ve kendi sznn an
cak talibin szyle birlikte ilerleyebilecei bilgisinden gelir.
Bu okumay, bilinci ve bilgiyi yitiren dede, elinde bilimsel
olarak geerlilii kantlanm ecere ve icazetnamelerle de
dolasa, nice dede hkmnde saylmaldr?
Hep bildiimiz ve belki bu yzden sklkla unuttuumuz,
ayn nedenle anmsamamz gereken sz ve szl bir ge
lenein iinde olduumuzdur. yleyse stmze den en
temel grevlerden ilki ve en vazgeilmezi sz diriltmektir.
Bunun iin rnein, Alevilik hakknda sz aldmzda,
adeta alkanlkla, kendiliinden yaptmz bir pratii,
ozanlarmzdan deyiler, nefesler, dizeler aktarma pratiini,
szn hakkn vererek, kendi dnemimizle indirgemeci

39
Ayhan Yalnkaya

balantlar kurma tehlikesine karn ve bunun bilincinde


olarak, onlan yeniden yeniden okuyarak ve yeniden yeniden
anlamlandrarak diriltmeliyiz. Yunusu, Pir Sultan ve di
erlerini bugne getiren bu pratik deil miydi? Bugn kar
mzda bir Pir Sultan olduunu kim savunabilir, bir Hatayi
olduunu ya da bir Yunus, bir Karacolan? Bu ve benzeri
isimlerle ilgili yaplan yazl almalann karlat en b
yk glk de bu deil mi zaten? Ka tane Pir Sultan var
Allah akna? Ka tane eli saz, dili sz tutan varsa o kadar!
Bu Aleviliin eksiklii deil, yanll deil, gayri bilim
sellii deil, kmaz deil, byk gcdr! Bunun iin her
birimizin elinin saz tutmas art mdr? Elbetteki hayr.
Elimiz saz tutmuyorsa Pir Sultan nasl yeniden yeniden
okuyabiliriz ki diyenimiz varsa, ite birka rnek soru: Pir
Sultan aslnca neden ayn anda ya da farkl farkl anlarda,
onu birden fazla kii, birden fazla yerde grmtr? Neden
grenlerin hibir zellii bu efsanelerde gememektedir?
Neden her gren kendince grmtr? Neden Pir Sultan
onlara ulv mesajlar vermemitir? Neden sanki ubuunu
tttrr gibi yryn srdrmtr? Alevilii bugne
dein Alevilik olarak ina eden ve hl byk gcn alttan
alta srdren, bu ve benzeri sorulara; sanki dizinin dibine
oturmu kck ocuklara Hz. A linin bir parmayla bir
kale kapsn nasl uurduunu anlatan ve hemen ardndan
btn tarihsel dnemleri kocaman admlarla aarak, e,
syleyin bakalm karnenizde ka zayf var? gibi kk-g-
nl okayc kar sorularla yant veren dedelerimizin, nine
lerimizin byk, szl gcdr; bizim bilim adna, ada
lk adna, siyaset adna, gerekilik adna, pragmatizm adna
ya da ylesine unutup getiimiz bu byk g.
imdi iinden bu, yeni bir Alevilik inasndan baka
nedir ki diye geirenlere verilebilecek tek bir yantm ya da
kar-sorum var: Alevilik ne zaman hep bir ina olmaktan
kt ki?

40
II.

BR MUSELMANN OLARAK
ALEVNN NASI*

D eli gnl ok alp ad olma


Kerbela da ah Hsey(i)n e baksana
Nefsine uyup da kahkaha glme
Ehl-i Beyi yastadr gama baksana

(Feyzullah narn sesiyle Esiri)

1.
Kendisine bir renk seilse -baya bir romantizmin tuza
na dme pahasna ve hatta dldn batan kabul
ederek- hi kukusuz nnden, bir sokak ocuunun kirli
yanaklarndan, yol yol kalnca izler brakarak akp giden bir
gzya rma gibi szlp giden denizin mavisi deil de,
dnyada en ok ona yakan erguvan rengi seilecek olan,
Erguvanlar ehrinde, ehre tepeden bakan, bol rzgarl bir
tepeye kurulmu Erguvan Sitesindeki evine gelen Yasemin
Hanm, sekiz yandaki olu Devrimi, kapnn nnde, kv
rlp kalm, elinde evin anahtarlar kana bulanm olarak
bulduunda, henz Devrimin sitenin kapcs m erin biri
on, dieri on iki yandaki oullan Hamza ve Osman tara

* Bu blmn kritik noktalarnda sylenmelerimi dinleme sabr gste


rerek bir sylenmeyi mmkn bir sylene dntrme konusun
daki sabrlar ve ufuk ac syleileri iin sosyoloji asistan Pnar
Ecevitoluna, Do. Dr. Aykut elebiye, metnin ham materyalini
okuyan ve Nesimi imenin bir drtln dinlememi salayan SBF
yksek lisans rencisi zgr Atakana teekkr borluyum.

41
Ayhan Yalnkaya

fndan ldresiye dvldn, Devrimin kaburgasnn


krk, sol diz kapann tmyle paralanm, sa gznn
yzde elli grme kaybna uram olduunu ve haberi duyar
duymaz hastaneye gelecek olan ei Erenin ben bu ocuk
larn ana babalar iin mi yl burjuvazinin hapishanele
rinde yattm diye yazklanacan bilmiyordu.
imdi btn entelektel retimin provokatrlerine
sayg dolu bir selam ve zincirleme bir soru; yukardaki ve
riler nda, Erenin Alevi olma olasl yzde katr?
Eren, Hamza ve Osman tokatlarsa zalim saylmak m ge
rekir; hrszn hi mi suu yoktur?

42
2.

ktidar nerede olursa olsun genlemek, genilemek ve


kapsamak ister. Modem toplumlarn zgll cinsellii
glgede kalmaya zorlamalar deil, cinsellii tek giz olarak
ne karma yoluyla, kendilerini srekli ondan sz etmeye
zorlamalardr 19 (s. 41).
M odem iktidar ise olumsallk ve ifte doayla malul bir
dnyada zellikle buna mahkmdur. Kendisini onamak,
kendi varlna kendini inandrmak iin. Hele de modern
leme deneyiminin iinden konuuyorsak ve iktidarn ken
dini onamasnn nnde srad engeller de varsa, iktidarn
buna gereksinimi iki kat artar. Trkiye de bunun rneklerin
den biridir. Bu bakmndan Alevilik gibi heterodoks bir ya
pya sahip olan pratikler iktidarn adeta doal ve kanl
maz av sahasdr. Bu av sahasnda avlanmak niyetinde
olanlar yalnzca Alevilie dsal gler deil, bizatihi iktidar
olma peinde olan, iktidara eklemlenme peinde olan Ale
viler de olabilir. Trkiye bunun iin de iyi bir rnektir.
Alevilik imdiki zaman skalamadan sz sylemek
istiyorsa, paradoksal olarak gemiten bugne srkleyip
getirdii temel zelliini yeniden anmsamak ve bu zel
likleri veri koullara uyarlamak zorundadr. Ayn ekilde,
Alevilii okumaya kalkan her giriim bu temel zellii
gzden karmamaldr. Bu temel karakter heterodoks
yaps, gnostisizmi ve senkretizmidir. Bir neri olarak be
lirtebilirim ki gnmz Alevilii devlet ve her trden
ortodoks inan sistemleri karsnda heterodoks niteliini;
kendi kimliinin altn srarla izmek ve yeniden retmek
istiyorsa gnostik niteliini ve eer belirli tanmlar zerinden
kurulan bir dnyaya hapsolmay, yalnzl, yetinmecilii ve
bire kadar krlmay reddediyorsa dnyann tm lanetlile
riyle dayanmak iin senkretik niteliini yeniden yeniden

19 M. Foucault, (1986), s. 41.

43
Ayhan Yalnkaya

anmsamak zorundadr! Ancak bu temel karakterin ze


rine yeni bir sz syleyebiliriz.
Burada zellikle senkretik nitelii zerinden nemsedi
im, Aleviliin gerek tarihsel zellikleri ve gerekse m o
dernlik karsnda gsterdii refleksleri anlama savyla,
zellikle Snni aratrmaclar tarafndan yaygnca kulla
nlma eilimi gsteren iki kavram zerinden, getto-getto-
lama ve diaspora kavramlar zerinden bir tartma yrte
ceim. Ancak burada yrtlecek tartma, daha ok bu
kavramlar kullanarak Alevilii ve Alevileri deerlendir
meye alanlarn ileri srd argmanlarn siyasal sonu
larna, siyasal anlamna ynelik olacaktr.
En bata kk bir uyan ya da aklamayla balamann
yararl olacam dnyorum. Aleviliin senkretik yaps
ya da zelliinden sz edildiinde genellikle kastedilen
Aleviliin retisel yapsnn ok eitli kaynaklardan, biri-
kimsel bir tarzda biimlendii, dolaysyla Alevilik sz ko
nusu edildikte Hurufilik ne yana, Kalenderdik ne yana d
er, iilik ne yana gibi sorulann ok anlaml ya da ilevsel
olmaddr. Kukusuz bu farkl grnen inanlarn, ritelle-
rin nasl kaynat, birbirinden ne alp ne verdii anlaml
aratrma alanlarndan birini oluturur ama bu Alevilik sz
konusuysa retisel ya da kuramsal bir deer tamaktan
teye gitmez. Tarih iinde, pratik bir deeri yoktur. Ama
olmayaca anlamna gelmez. lk elde, Aleviliin uras
inan alandr, uras pratik; uras zel alandr, uras ka
musal; buras zel yaam, ev blgenizdir, buras da politik
gibi ayrmlara yaslanp beslenen bujuva anlamda bir inan
sistemi olmadn not ettiimiz anda senkretik yapsnn da
gerekte ayn zamanda pratik bir sorun alan oluturduu
kendiliinden ortaya kar. Snni ortodoksinin iktidar ili
kilerini koruyup kollama, yeniden retme, veri egemenlik
ilikilerine halel getirmeme kavray ile pratik yaamn e
itlilii arasndaki dengeyi hogr kavramyla kurduunu
ve bizatihi bu kavramn bir egemenlik ilikisini ifa ettiini
biliyoruz. Oysa Alevilik hogrye dayanan, onu savunan

44
Pas

bir zellie sahip deildir. Senkretik yaps zaten hogr


nn yerleebilecei bir alan brakmaz. Yani, senkretizm yal
nzca dar anlamda inansal, bilgisel, retisel elerin bir
liktelii deil, ayn zamanda yaama pratiklerinin birlikteli
idir. Ancak bu birliktelii bir aynlk olarak kabul etmemek
gerekir. rnein pratikte Aleviliin, Alevilerin Snnilikle
yan yana ayn mahalde bulunmasna brakn engel olutur
may, tersine buna btn gcyle ak olduuna iaret eder.
Oysa gnmzde Alevilerin yaama pratikleri zerine sz
alan aratrmaclarn tam aksine iaret eden, bir yaltm,
yalnzlamay, ie kapanmay anlatan kavramlar, -mazlu-
miyet sylemi, gettolama ve diaspora gibi- Alevilie ve
Alevilere giydirmeye altklarna tank oluyoruz. Ancak
bunu yaparken elbette Aleviliin birok zellii budanyor
ve buna gereke olarak da pratik Aleviliin zaten bu zel
likleri ya yitirdii, ya yk olarak kabul ettii ileri srlyor
ve elbette kullanlan bu kavramlarn politik uzantlarna,
karlk geldii politik zihniyet biimlerine hi deinilmi
yor. Elbette bu arada pratik ya da gncel Alevilik diye bir
ey de icat etmi bulunduumuzu kimselere sylemiyoruz,
syleyenleri de bilim yapmamakla, ideolojik davranmakla
eletirmeye hazrz. Oysa tam da bu icat Aleviliin belirli
politik ynsemeler gsteren bir kolunun tad ya da st
lenmeye alt zellikleri tm Alevilii ve Alevilere yay
gnlatrma abasndan baka bir ey deil. Bu bir yana, bir
sonraki blmde ele almaya ve tartmaya alacam, ka
baca ve snrl bir anlamda topyac Alevilik okumalar ile
bu yazarlarn siyasal ynsemeleri farkl farkl da olsa, nasl
bulutuklarnn ve bu bulumann Alevilik asndan nasl
tehlikeli olduunun da gstergelerinden biri.
Burada ilk ele alacam rnek makale Yasin Aktaya
ait20. Aktay, Alevilerin tmn ayn kategori altnda

20 Yasin Aktay, (1999), Trkiye Diasporalan ve Gneydouda


G, VI. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresine sunulmu tebli,
http://www.Angelfire.com/art/yasinaktay/Guneydogu/Diaspora_nin_
Guneydogusu.htm, 28.4.2004.

45
Ayhan Yalnkaya

toplayarak bir genellemeye ulaan isimlerin banda gel


mektedir. Hemen bata bu genellemesine de deinebiliriz:
Diasporasz Yahudilik nasl dnlemiyorsa, mazlumluu
giderilmi bir Alevilik de asla dnlemeyecektir. Oysa
Alevilik zerine -az ok- tarihsel ya da gncel, -hi fark et
mez- bilgisi olan birisi Aleviliin gerek retisel ve gerekse
coraf, sosyolojik yapsnn bylesi bir totalletirmeye izin
vermediini, Alevilik kavramnn yalnzca bir emsiye kav
ramdan ibaret olduunu bilmektedir (ayn ekilde, bu yazda
aksi belirtilmedike ben de emsiye bir kavram olarak kul
lanyorum) ama Y. Aktay bunu zel olarak bilmezlikten
gelmie benziyor. Bilmezden geldii bir dier nokta, Alevi-
lerin, istersek btncl bir Aleviliin tasarlanabileceini ka
bul edelim, tarihin farkl dnemlerinde farkl sorunlarla kar
latklar, farkl yaam pratiklerine, farkl geim ve yer
leme biimlerine sahip olduklar ve dolaysyla birden fazla
Alevilik biimlenmesi, birden fazla Alevilik refleksiyle
kar karya olduumuzdur. Bu, yalnzca tarih asndan
nemli deil, aksine bugn ok daha can yakc dzeyde
nemli gzkmektedir. Yoksa Aleviliin modernleme ya
da belli sorunlar karsndaki belirli bir refleksini tmne
yayveririz ve gerek yaamn bunu onaylamamas kar
snda da ya olguyu yok saymak ya da kendi ideolojik politik
ballklarmzdan kaynaklanan dogmatizmi savunmak du
rumunda kalrz ki Aktay, kincisiyle malul bir rnek. Aktay
zellikle, biraz aada ileri srecei savlarn yalnzca Ale-
vilerin belirli ve son derece modem bir koluyla snrl ola
rak okunabileceinin farkndadr, ama belli ki yazar Alevile-
rin tm iin okunmasn talep etmektedir.
Bu totalletirmeyle, senkretik bir birikimin ad olarak
Alevilik ilga edilmekte, onun yerine herkesi kesen ortak bir
eksen ina edilmeye allmaktadr. Bu, modemin koleksi
yoncu eiliminden baka bir ey deildir.
Aleviler iin geerli olan bu uyar ayn ekilde Alevilie
giydirilmek istenen kavramlar iin de geerlidir. Kavramla
rn da bir tarihi vardr. Eer Aleviler Cumhuriyetle birlikte

46
Pas

mazlumiyet sylemiyle ilikilendiriliyorsa bunun zel bir


anlam, yok, eer tm tarihlerine yaylyorsa bunun da zel
bir anlam olmak gerekir. Aktay zellikle bunu da gz ard
ederek bir zmleme denemesi yapmaktadr.
Aktayn ilk savlanndan birisi Alevilerin zellikle Cum
huriyet dneminde bu yurdun gerek sahiplii rolne talip
olduklardr. Ardndan gerek Osmanl gerekse Cumhuriyet
dneminde kendilerine reva grlen ikincillik vasfnn ken
dilerinde youn bir maduriyet ve mazlumluk sylemi ret
tiini savunmaktadr Aktay. Aktaya gre bugn Aleviliin
gnden gne artan siyasallamasnda n plana kan da bu
maduriyetin karln alma, asl sahiplikten veya bu yur
dun asl vatandalndan ikinci snf vatandala srlm
olmann bir hesaplamasn yapma arzusudur. Devamla
Aktay en iddial savm ortaya atmaktadr: Kendilerine
asrlarca siyasal iktidarlara kar hep muhalefet roln ya
ktrm olan Aleviler, bu sylem yoluyla kendi diasporik
bilinlerini ve davranlarn retmektedirler. imdi syle
bir garabetle kar karyayz. Bir yandan asrlar boyunca
kendine siyasal iktidarlara kar muhalefet roln yaktr
m (yaktrma szcnn de bilinle seildii bellidir ve
gerekte m uhalif olmadklarn ima etmektedir yazar, ki bu
nun nedeni de birazdan belli olacaktr) Aleviler vardr, te
yandan bir maduriyet ve mazlumiyet sylemi reten ve bu
sylem zerinden ikincil plana atlm olmann intikamn
alma peinde Aleviler. Peki bunlar nasl ayn Aleviler olabi
lir ki? Bu soruyu imdilik brakalm. Fakat eer Aleviler
asrlar boyu siyasal iktidarlara m uhalif roln kendilerine
yaktrdlarsa, ki bir yaktrma bile olsa, eninde sonunda
yaktrma gereklie tekabl etmese bile, siyasal iktidara
kar bir tutumu, siyasal iktidarla bir iliki biimini ima et
mektedir. yleyse, bu iliki biiminin karakteri mazlumiyet
sylemiyle hi mi ilgili deildir? Eer ilgili deilse, yak
trma babndan da olsa mazlumiyet sylemini buraya ba
lamann anlam nedir ve varlmak istenen yer neresidir?

47
Ayhan Yalnkaya

lk elde yaplmas gereken ey, Aleviliin siyasal ikti


darla iliki kurma ya da kurmama biimleri stne durmak
olmaldr. Fakat Aktay kendi yazdklaryla bile kendini bal
grmyor olsa gerek ki kendini hep m uhalif olmay yak
trmann farkl bir iliki kurma biimine tekabl ettiini
grmezden geliyor. Kimden ya da neden farkl? En azndan
siyasal iktidarlarla ya da onlarla uyum iindeki kesimlerin
iliki kurma biiminden, diyalog kurma biiminden ve sa
hiplik iddialarndan farkl! Bu farkll aramamz gerektii
kabul edildikte, veri saydmz ikincillik ve bununla ili
kili mazlumiyet syleminin de, en azndan Aktayn total-
letirdii biimiyle zan altnda kalaca bellidir. nk ola
ki mazlumiyet sylemine kaynak olarak gsterilen ikincillik
hissi ya da psikolojisi ola ki Cumhuriyet dnemi Bektai
Alevilii iin geerli olacak ve fakat Osmanl dnemi hibir
Alevilik iin geerli olmayacak, ayn ekilde Cumhuriyet
dnemi Kzlbal iin esamesi bile okunmayacaktr; K
zlbalk kendini Cumhuriyetin sahibi saymadndan! (Bu
balam ire, Alevilerin genel olarak Mustafa Kemal Atatrk
ile kurduklar iliki ve onun zerine gelitirdikleri sylem
ayn ve keyifli bir yaz konusudur.) Bu olaslk karsnda
mazlumiyet sylemini oturtacak baka bir temel bulmak zo
runda kalrz. Ama Aktay yntemi gerei zel olarak bu
ve benzeri sorular grmezden gelmektedir. Daha en bata
Aleviliin abecesel dzeyde bilgisine vakfsak eer, Alevi
liin tarihi iinde geriye doru ilerlediimiz lde, rnein
temelde dnyay alglay tarzlarnn sahiplik ya da sahip
olmamak zerinden gelimemekte olduunu, dolaysyla sa
hip olmak-olmamak zerinden, sahip olmak-elinden aln
mak, sahip olmak-mahrum edilmek zerinden ikincillik gibi
bir sonu tretemeyeceimiz aktr. kincillik konumu an
cak Yasin Aktay gibi dardan ve zellikle sahiplenici,
devlet deneyiminin ya da devlet sopasnn altndan gemi
bir yazar tarafndan onlara atfedilebilir ya da yine dardan
basit politik uygulamalara baklarak devletin tutumu olarak
saptanabilir ama Alevilii tmyle kesen bir i sorun ya da

48
Pas

zsel bir nitelik olarak grlemez. Yoksa asrlar boyu ken


dini siyasal iktidarlara kar konumlandran bir Aleviliin
kendini nasl ve niin, hangi kaynaklardan beslenerek byle
konumlandrd ya da kendini buna inandrd anlalma
dan, Aleviliin Osmanl ve Cumhuriyet dneminde madu
riyet ve mazlumiyet sylemi rettii de anlalamaz. Anla
lmaya kalkarsa ortaya yle bir komedi kar: Bir yandan
Alevilik kategorik olarak kendini hep iktidara m uhalif ola
rak sunmakta, bir yandan da iktidarla uzlamaya, iktidann
ikincilliini telafi etmesini beklemektedir. Ki ite Yasin
Aktay zaten tam da bunu iddia ediyor. Muhalefeti kendine
yaktrmak ifadesini semesinin sebebi bu. Gerekte Ale
viler zellikle Cumhuriyet dneminden itibaren iktidarla
uzlamak, iktidar onaylamak arzusundadrlar ama bunun
iin tarihsel bir hesaplamann peindedirler.
Bylece Alevilik aslnda geleneksel Snni sylemin
Kerbela Vakas zerinden Alevilie atfettii ii bo, temel
siz iddiaya teslim edilmektedir. Yani Aleviler Kerbelann
intikam peindedir! Fakat Aktay bunun iin daha gsterili
ve sosyolojik gibi duran; diaspora kavramm kullanmakta
dr. Eliadeye atfta bulunarak Aktay, diaspora kavramnn
zelliklerinden biri olarak unu sylemektedir: Btn mu
halif sylemlerine ramen diaspora tecrbelerinin, nihai
anlamda atmac bir karakterden ziyade uyumcu bir ka
raktere sahip olmalar. zetle Alevilerin muhaliflii kendi
stlerine almalar aslnda bir yaktrmadan ibarettir ve
zellikle gnmz iin sylersek Aleviler atmann deil
uyumun peindedir! nk gerekte m uhalif bir karakter ta
mamaktadrlar.
lk elde bu, en azndan gnmz iin, doru bir saptama
gibi grnmektedir. nk yaygn Alevi literatrne bakl
dnda srekli bir biimde birlikte yaamdan, uyumdan,
atmann zararlarndan sz edildii, ayrmcla kar
kld, belli bir hat zerinde kalnmaya alld, rnein
Kemalist sylemle yakn ilikiler iinde bir politik izginin
savunulduu kolayca sylenilebilir. Fakat burada da yine

49
Ayhan Yalnkaya

yntemsel tercihten kaynaklanan bir can yakc bir sorunla


karlalr: Alevilerin kendilerini hep m uhalif rolne yak
trm olmalar yalnzca ve yalnzca tarihte karlatklar
ikincil olma pozisyonundan m kaynaklanmaktadr? Niin
tarih boyunca, gerekte uyumcu olduklar halde, ikincil
plana atlmlardr? Yok gerekte ikincil plana atlmadlarsa,
ikincillik sylemini retmeyi nasl baarm, hangi i kalp
lar buna uygun bir zemin hazrlam ve srekli srdrlme
sine olanak salamtr? Yoksa bugnk ve arkaik Alevilik
snrsz bir yanlsamann m kurbandr? Yok eer ikincil
plana atlma tarihsel olarak geerliyse, bunun anlam nedir?
Alevilerin tarihsel birikimlerinde bunu hazrlayan, onlar her
trden siyasal iktidarla kar karya brakan ey nedir? Bu
ve benzeri sorular yantlayabilmek iin birka temel eyi
kabul etmek arttr.
ncelikle, Alevilerin bir btn olarak tarih boyunca
ikincil (Eer Aktayn argmanlaryla snrl kalyorsak)
vaziyette tutulduklar bir vakadr. (Fakat dikkat: Onlarn
ikincil durumda tutulmu olmas, ikincilliin Aleviliin
bir i sorunu olduu anlamna gelmez, ikincil konumda tut
makta kararl iktidarn bir i sorununa iaret eder.) Geliti
rilmi bir edebiyattan ibaret deildir ve eer bu konuda bir
edebiyat varsa, gcn buradan alyor olmaldr. kinci ola
rak, Alevilerin m uhalif olular da bir vakadr ve m uhalif
olularyla ikincil planda tutulmalar arasnda bir iliki var
dr. (Yine dikkat: Aleviliin muhalefeti, zel olarak muha
lefet kavram zerinden anlamlandnlamaz. Bu muhalefet
daha ok tarihi deneyimleme ve kavray biimiyle anlala
bilir.) Ama m uhalif olular hibir biimde ikincil plana
atlm olmalaryla aklanamaz. Dolaysyla, birincil plana
getikleri an m uhalif sylemin ortadan kalkacan syleye
bilirsiniz ama burada da birincil plana gemenin anlamnn
ne olduu sorgulamak gerekmez mi? Aleviler ne istemekte
dir ki bu istekleri karlannca birincil plana gemi sayla
cak ve iktidarla uzlaacaklardr? Bu ve benzeri sorular, di-
aspora kavramndan hareketle Alevilerin m uhalif karakterini

50
Pas

tereyandan kl eker gibi bir yaktrmaya indirgemekle ve


onlar gerekte karakteristik olarak uzlamac olarak nitele
mekle ve uzlamacln n art olarak da tarihsel bir hesa
bn verilmesi gerektii yolundaki sylemi dayattklar iddia
syla yantlanamaz. Bu yantlama giriimi yalnzca Snni
yazarlarn kendi ilerini rahatlatmaya, mcadele zeminini
sylemsel bir alanla snrlama giriimine, tarihin gzden ka
rlmasna neden olacak ve dolaysyla gerekte Aleviliin
arkaik kkenlerinin gzden karlan tarih iinde boulma
giriiminden baka bir ey olmayacaktr. Ola ki zaten iste
nen de Aleviliin tam da bu arkaik kkenlerini bomak,
gzden uzaklatrmaktadr.
Fakat Aktay bir sylemsel hapishane kurma giriimiyle
yetinmiyor; hkm de kendi verip basyor barna mhrn:
Ona gre, Ehl-i Beytin gerek anlamda hak eden olduu
halde iktidardan srlm olmas, mehur ehitlerin varl
(Kerbelay kastediyor olmal!) Alevilerin Trkiyedeki
merkezden srlmlk duygusuna zengin bir lgate sunu
yor. Bylece Aleviler aslnda hibir zaman giderilemeyecek
bir diasporay kendi dinsel tecrbelerinin kopmaz bir paras
haline getiriyorlar, o yzden iktidara geldiklerinde bile dias-
porann giderilemeyeceini kabul etmek gerekiyor. Ksaca
aslnda Aktay yeniden geleneksel Snni argman ifade edi
yor: Aleviler tarihsel bir hesaplamann peinde. Tarihte te
lafi edilemeyeceine gre, srekli bir mazlumluk sylemi,
srekli diasporay retip duracaklardr. Diasporasz bir Ale
vilik dnlemez!
ncelikle belli ki Aktayn Alevilerin tarihe nasl yak
latklaryla ilgili olarak ya fikri yok, ya yine bilmezden ge
liyor. Hadi biz de bunu bilmezden gelelim. Bu telafi edile
memek nereden kyor; tarihten. Diasporann zellii,
Alevi diasporasnn zellii hibir zaman giderilemeyecek
oluu; bunun nedeni de bu diasporay retip duran sylemin
srekli tarihe referans verip durmas, eh, tarih de telafi edi
lemeyeceine gre, Alevilik diasporasz dnlemez. Ger
ekte diaspora uzlamac bir karakter tadna gre, politik

51
Ayhan Yalnkaya

olarak bunu nemsemenin anlam olmad da aktr nk


Aleviler iktidara gelse bile deien bir ey yok, yleyse bu
diasporann bu anlamda bir hkm ve anlam da yok. Var
lan yer kabaca budur. Arkasndan W ebere yaslanlarak
ifade edilen bu rnekte diasporann bir eit sreklilemesi
veya W eberin diliyle sylersek, rutinlemesi sz konusu
dur. Diasporasz Yahudilik nasl dnlemiyorsa, adeta
mazlumluu giderilmi bir Alevilik dnlemiyordur .
Yani belli ki tarih telafi edilemeyeceine gre Aleviliin
mazlumluu da giderilemez! Aleviler iktidara gelse de gel
mese de diaspora zerinden aslnda iktidara eklemlenmitir.
Yaamsal soru burada bence udur: Mara katliam telafi
edilebilir mi? orum katliam? En son Sivas katliam telafi
edilebilir mi edilemez mi? Eer Mara, Sivas ve orum te
lafi edilebiliyorsa Kerbela katliam da telafi edilebilir! Ayn
ekilde, eer Kerbela telafi edilemiyorsa, yeni M aralar,
yeni orum lar ve Sivaslar srekli bir biimde olacak de
mektir! Bu bir edebiyattan ibaret deildir, tarihin dorula
d bir vakadr! Ama burada sorun tarihin telafi edilebilir
liinden tarihin geriye doru yrnmesini anlayp anlama-
yacamzdr. Eer bundan kaybolmu tarihin yeniden ina
giriimini arayacaksak, Altn ac, asr- saadeti bir geri
cilik retmekten baka bir ey yapmyoruz demektir ki bu
nun en azndan arkaik Alevilikle bir ilgisi yoktur. O halde,
tarihin telafi edilmesi, geriye dnlerek gemi zaman
iinde gerekletirilebilecek bir ey deildir. Tersini d
nelim bir de. leriye doru telafi edilebilir mi? Yantmz
yine hayrdr. nk gerekte bunun anlam bir nceki
adm farkl bir biimde ama ayn adm yeniden attmz-
dr. (nc blmde greceimiz gibi, Alevi topyalaryla
da ilgilidir bu.) Gcn ve meruiyetini tarihten alan bir
projeksiyonu, gemie dnemeyeceimiz gereklii altnda,
gelecekte inaya alyoruz demektir ki bu da bir gericilie
tekabl edecektir. Her iki giriimin de gericilie karlk
gelmesi, aslnda ortak bir noktada bulumalaryla da yakn
dan ilikilidir; bugn skalamalar, bugn es gemeleriyle.

52
Pas

Bugn zaman olarak kabul etmemeleriyle, zamann z ya


kaybedilmi gemitedir ya ina edilecek gelecekte. Oysa
Aleviliin zaman an da, pejoratif bir ifadeyle, bugnde,
imdi de bulduunu en genel anlamyla bile snrl kalsak
biliyoruz. O halde, tarihin telafisinden sz ediyorsak ve
bunu Alevilikle ilikilendiriyorsak imdiki zamandan sz
ediyoruz demektir, brakalm imdiki zaman reddetmeyi.
Ayn ekilde, eer tarihin telafi edilemeyeceinden sz edi
yor ve bunu Alevilikle ilikilendiriyorsak bunun anlam da
Aleviliin, kendi imdiki zamanmzn iinde olup bitenlerin
telafi edilemeyeceini, ona mdahale edemeyeceimiz ya da
etmemiz gerektiinden sz ettiini savunmaktr ki bunun
politik anlam da Aleviliin imdiki zaman merulatrmak,
genel anlamda tarihe teslim olmak, kurulu dzeni onayla
maktan baka bir ey yapmadn savunmaktr ve Aktayn
peinde olduu da budur. Baskn olarak Snni sylemle
rlen imdiki zaman mutlaklatrmak ve baki klmak!
imdiki zamana kar srekli bir tehdit oluturan ya da
oluturma potansiyelini bnyesinde barndran Alevilii
safd etmek; olabildiince yoksullatrarak.
Elbette ayn Snniler gibi bunun peinde olan modernli
in ekimine kaplm ve ona teslim olmu modem Aleviler
de vardr. Uzlamak, onaylamak, sahip olmak, ortak olmak
istedikleri bir iktidar ve sonsuza kadar srdrme arzusunda
olduklan iktidar istenci! Ama bu zellikle modem zaman
lara zgdr! Burada modernliin balamlar Aktayla s
nrl kalnsa bile yeterli ipucunu verir. Modernlik yerinden
etme, yerinden olma pratiidir ve ayn zamanda sonsuz bir
yerleme, imdiki zaman sonsuzlatrma arzusudur da.
Oysa Alevilik tam da buradan modernlikle atma potansi
yelini bnyesinde tar; zellikle tarih boyunca birikip duran
heterodoks retisi nedeniyle. Tam da bu yzdendir ki za
ten, biraz ileride bir dier akademisyenin, Necdet Subann
biraz sonra syleyecei, bizzat Aleviliin Alevilere yk ol
maya balad sav tam bu nedenle ksm bir hakllk pay
tar. nk bu retiye gre tarihe teslim olunmaz. Dnya

53
Ayhan Yalnkaya

bir kpek leinden baka bir ey deildir! Mcadele o halde


tarihe kardr, imdiki zamana kardr; Altn aa geri
dnmek ya da bu Altn a gelecekte ina etmek iin de
ildir. Mcadele imdiki zamana kar srekli bir biimde
verilmelidir. imdiki zamann kendini mutlaklatrmaya
kar duyduu mutlak ve srekli arzuya kar ki bu arzu
zellikle moderlemeyle birlikte en can yakc halini, en tut
kulu halini almtr, mutlak ve srekli bir kar k. Ama
yine imdiki zaman iinde, baka bir yerde deil ve fakat
imdiki zamann yalnzca imdiki zamandan ibaret olduu
bilerek. Eer bu mcadele verilmez ve tarihe teslim olu
nursa, imdiki zamann tarihsel formlar kendini srekli s
rekli yeniden retir, nk kendini kalc klmak ister,
mutlak din gnnn sahibi olmak ister. Hl byle olunca,
Kerbela her gn karmza kar. Kerbela, belirli bir tarih
diliminde olmu, bitmi ve artk bizim mdahil olma alan
mzn dnda bir olay deildir. Kerbela, bin yl sonra Si
vasta yeniden karmza kar. Yalnzca Trkiyede deil,
yalnzca Alevilerle ilgili corafya, olay ve zamanlarda deil.
Auschwitzin ebediyen geri dnmesini kimse isteyemez,
nk aslnda o meydana gelmeye hibir zaman son ver
memitir; her zaman kendini tekrarlyordur zaten21.
Burada yeniden hatrlanmas gereken noktalardan birinin
Aleviliin birikimci ve sapkn niteliidir. Dn Nesim inin
ya da M ansurun darnda kendini gsteren Kerbela, ertesi
gn Deniz Gezmiin darnda kendini gsteriverir. Eer ta
rihe bu bak asn kavrayamazsak, o zaman rnein Alevi
edebiyatnn dorudan kendisiyle ilikili olmayan alanlarda
retip durduu sylemi de anlayamayz. rnein Nesimi
imenin u drtlne bakalm: Her gn alt Mays, her
gn Kerbela/Zalimin zulm bitmedi hl/Nesimi geree
her dem eyvallah, ala gnlm ala durmadan ala/Bugn
yetmi iki alt Maystr. Bu ve benzeri edebiyat anlamlan-
drabilmek iin Alevilerin tarihi kavray biimini es geti-

21 Leviden aktaran Agamben, (2004), s. 101.

54
Pas

imiz anda elimizde kala kala kendi dlarndaki hareket


lerle karlkl ilikileri ve bu ilikiler iindeki basknlklar
tek aklayc dinamik olarak kalverir. Buradan hareketle de
Alevilerin kendi dlanndakine nasl tepki verdiklerini an
lamak iin i yaplan, kendi bak alar gz ard edilece
inden yalnzca belirli bir sylemin hkim gcn aklayc
sayverir ve geeriz. Yani rnein Nesim inin bu deyii o
dnem hkim sylem olan sosyalist hareketin baskn karak
terinin Alevilik iindeki etkisinden baka bir ey deildir.
Peki ama bu sosyalist sylemin materyali nasl olmu da
olmu Kerbelaya bitiivermitir? Bu eksik ve arpk bak,
bu sorunun yantn veremez. Politik olarak elbette verecei
bir yant her zaman bulunur; bunu ne kadar bilim klfna
sokarsa soksun!
Deinilmesi gereken bir dier nokta, diasporann srek-
lilemesi ya da rutinlemesi saptamasnn aklayc bir
deeri olup olmaddr. Eer bir kavramn srekli geerlili
inden sz ediyorsak, bunun ak anlam kavram uygulad
mz olgunun, burada Aleviliin, tarihinin, imdiki zama
nnn ve geleceinin o kavramdan bamsz olarak dn
lemeyeceidir ki Aktayda OsmanlIdan itibaren bunu te-
mellendirmeye alyor. Burada hemen ilk elde vurgulan
mas gereken nokta, Aleviliin diasporasyla ilikilendiril-
memiz beklenen Ehl-i Beyt ve mehur ehitler zerine ge
litirilen sylemin Aleviliin balangcndan beri Alevilie
ikin olup olmadnn tartmal olduudur. rnein Ahmet
Yaar Ocak, Ali ve Ehl-i Beyt kltnn Safavilik tarafndan
Anadolu Aleviliine sokulduunu ima eder22. Ocaka gre,
bugnk Alevilik, 15. yzyla kadar li merkezli klt ve
ritellerden, yani ii etkisinden habersiz ve uzaktr. Alevi
likle Hz. Ali, On iki mam ve Kerbela olaynn balants
balangta mevcut olmayp, 16. yzyl balarnda Safevi
hkmdar ah smail Hatayi tarafndan tesis edilmitir.

22 Ahmet Yaar Ocak, Trk Sufliine Baklar, 4. Bask, stanbul,


letiim Yaynlan, 2000, s. 253.

55
Ayhan Yalmkaya

Bu notun tarihsel doruluu bir yana, diaspora, madu


riyet ve mazlumiyet sylemiyle kendini ryorsa ve bu klt
balangta, -bu balang olarak her neresi alnyorsa-
yoksa, o zaman maduriyet ve mazlumiyet sylemi stn
den diasporay gemi zaman iinde kklendirmemiz so
runlu hale gelmi demektir. kincisi, ilki ihmal edilse bile,
Aleviliin bu klt iiliin ilettii gibi iletmedii de son
derece aktr. iiler iin Kerbelann temsil ettii anlam ile
Aleviler iin temsil ettii anlam aka farkldr. iiler iin
Kerbela eninde sonunda belirli bir zaman aan ya da belirli
bir baka zaman kapatan bir dnm noktasdr. Bu yzden
Kerbelann yln belirli bir aym belirli bir gnnde anlmas
iiler iin olmazsa olmazdr. nk o bir dngy tamam
layan kritik bir dnm noktasdr. Oysa ayn eyi Aleviler
iin sylemek zor grnmektedir. Kerbelann kurucu unsur
olarak zel bir temsil deeri yoktur. Kerbela, zalimin zul
mn en trajik biimde temsil eden bir olaydr ama ne biri
cik olaydr, ne de son olaydr. Bu anlamda Kerbela gnnn
zel bir anlam da yoktur. Btn gnler potansiyel olarak
zalimin tehdidi altndadr, btn gnler bir anda Kerbela
gnne dnebilir, bu yzden tarihe kar srekli tetikte
olmak gerekir. Zalimin zulm, her an ok eitli biimler
altnda kendini gsterebilir. Bu adan Kerbela yalnzca
ideal bir tip, bir arketipten baka bir ey deildir. Ktlk de
en az iyilik kadar, gkyznn altnda srekli kendini yeni
den retmektedir, o halde tarihe kar tetikte olmann nemi
bir kez daha kendiliinden anlalr. Dolaysyla iilik ile
Aleviliin Kerbelaya baknda ciddi bir farkllk olduu
aktr. Egemen iktidarla uzlamaya hazr ve uzlaan ve
hatta kendisini egemen olarak kuran ii ortodoksi Kerbela
matemini bir gnle snrlayarak bunu iktidarnn mutlakll
ve srekliliinin bir gsterisine, bir bayram gnne evi
rirken, Alevilik iin Kerbela gn, iinde olduumuz gn
den bakas deildir. lgili tarihte anlan ise tarihsel olarak
Hz. Hseyin ve yoldalarnn anlmasndan te deildir.
Bunu 1 Mays gnn uluslararas ii snfnn birlik, da

56
Pas

yanma ve mcadele gn olarak alan sosyalistlerle, ii s


nfnn bayram gn olarak kabul eden sosyalistler arasn
daki fark gibi dnebiliriz. Birisi srekli mcadele esasna
bal olduu iddiasyla 1 M aysta ilgili tarihin iaret ettii
trajedi zerinden mcadelesini ykseltmek ve trajediyi an
mak istemektedir, teki ise egemen snflarla uyum iinde
bir ii snfnn bu snflarn ltfuyla iini dkt modem
bir pagan riteli olarak! Bu ikisinin arasndaki fark grme
mek, ancak Eliade gibi modem anlamda kutladmz do
um gnleriyle, ylba ritelleriyle kutsal zaman kavray
arasnda indirgemeci balantlar kurmaya eilimli, faizan
bir bak iaret edebilir.
Bir dier nokta Aktay tarafndan srekliletirilen ya da
rutinletirilen diaspora kavramnn btn aklayc gcnn
ortadan kalktdr. Yukardan beri gsterilmeye alld
zere diaspora kavram Aleviliin u ya da bu zelliine
yeni bir k drmek iin ortaya atlm deildir. Aksine
vara vara vard tek yer, Alevilerin bir tarihsel telafi pe
inde olduu, bunun da gemile ilikilendirildii lde
olanakszl ve dolaysyla diasporasz bir Alevilik d
nlemeyecei, yani Snniliin politik diline evrilecek
olursa Aleviliin tarihsel intikam peinde olduudur. By-
lece Aleviliin m uhalif karakteri, tmyle dilsel-yaznsal bir
alana hapsedilmekte, aksine diaspora kavram zerinden
uzlamc olduu iddia edilmekte (bu iddiann arkasnda da
muhtemelen Yahudilerle Aleviler arasnda, zellikle eitime
verdikleri nemle, eitimi adeta dinsel bir grev gibi kabul
etmeleri zerinden kurulan bir paralellik yatyor nk ma
lum eitime zel nem veren topluluklar genellikle bir dev
lette nemli roller stlenebildikleri gibi, veri siyasal top
lumla btnleme eilimleri de daha yksektir) ama rnein
neden egemen iktidarlann Aleviliin bu uzlamc,
diasporatik zelliini kendi egemenliklerini yeniden ret
mekte kullanma yolunu semedikleri zerine bir soru so
rulmamaktadr. rnein Osmanl bu gzelim olana neden
fark edememitir? Yoksa etmi midir? Pekala da evet ya

57
Ayhan Yalnkaya

nt verilebilir. OsmanlInn Bektalikle iliki kurma biimi


buna iaret ediyor olabilir. Bu manidardr. Ama bunu ka
bullenmek demek, Bektailer dnda Alevilerin varlm da
kabullenmek ve onlarn farkl zellikler tadn da kabul
lenmek demektir. Aktay bu yzden bu mesele zerine
eilme gerei duymaz! Bunun nedeni de aslnda bellidir:
Tarihi, toplumsal ve politik tarihi tmyle es gemek ve as
lnda saf kan, ad her ne olursa, egemen bir ideolojinin
karlarm sosyoloji diye dayatmak!
Fakat btn bunlarn tesinde deinilmesi gereken ya
amsal kimi noktalar daha gzmze arpyor. Alevilik ve
Aleviler zerine yazlp izilirken bilerek, bilmeyerek, far
knda olmadan ya da kasten saplanlan sosyolojizm batak
l, hep ayn ihmalle ya da zellikle gzden karmayla so
nulanyor; devletin, iktidarn zmlemelerin dnda bra
klmas. Burada da rnein Alevilik diasporasndan sz edi
lip durulurken devletin ad gemiyor, diasporann retimin
den Aleviler tek balarna sorumlu tutuluyor! Diaspora kav
ram zerinden dnldnde, bu kavramn gerekte
kuraldl iaret etmekte olduu aktr. Brakalm Ale
vilii, Yahudilik iin bile konuuyor olsak, Yahudilii dias-
porasz dnemeyeceimizi sylemek, yani onu Yahudi
lie ikin, sreen, rutin bir kavram olarak ne srmek,
aktr ki kuraldn kural haline getirme giriiminden baka
bir ey deildir. Kuraldn kural haline getirme giriiminin
meknsal ifadesi iin ise ok uzaa gitmeye gerek yoktur;
toplama kamplar bunun iin yeterli rnektir23. Her ne kadar
henz Trkiyede Alevilerin zel olarak topland kamplar
yoksa da. Aktay ve benzerlerinin entelektel, zihinsel d
zeyde yapmaya alt bundan baka bir anlam ifade et
memektedir. Egemen olann tmyle sorgusuz sualsiz irade
sinden kaynaklanan bir kamp.
Aktayn kendi makalesiyle bile snrl kalnsa bunu
gstermek mmkndr. Bu makaleyle snrlanrsak kavra

23 Aykut elebi, Modemin Yasas Olarak Kamp, iddet ve Politika


zerine Bir Deerlendirme, Kltr ve letiim, 1999, 2/1, ss. 66-78.

58
Pas

mn Yahudilerin Filistinden karllarna iaret ettiini,


bir srgn durumuna iaret ettiini reniyoruz. Yani dias-
pora bir anz durumdur, zsel deildir. Eer arz durumu
zsel hale getirirseniz ya da bir toplumsal grubun arz olan
zselletirdiini varsayyorsanz, bunun ak anlam anz
olann rutinletirilmesiyle, bizatihi bunu yapan toplumun
olaan-rutin toplumsal, politik kategorilerin dna dt,
bu kategorilerden kaynaklanan ve kaynaklanabilecek hak ve
sorumluluklardan vareste tutulmas, rnein artk yurttalk
haklarnn sorgulanabilir olduudur. Dolaysyla, olaan-ru-
tin-normal-kurumsal ileyiin dnda ve bunlara dair huku
kun dnda bir ereve onlan kuatr ve hatta kuatmaldr.
Onlan anlamak ve zmlemek iin olaan zmleme
aralan yeterli deildir. Bunun iin rnein Alevilerin ta
leplerini insan haklan, yurttalk, laiklik gibi kavramlarla
anlamaya almak yerine diaspora, getto gibi kavramlarla
anlamaya almak gereklidir. te tam da bu, batan zihin
sel dzeyde Alevilerin ya da Yahudilerin kamplara toplan
masndan baka bir ey deildir ve bu da egemenden, ken
dini politik, sosyolojik olarak hkim hissedenden ve olaan-
d-rutin olmayan-anormal-kurald olan belirleme yetki
sini elinde tutandan kaynaklanr. Eer Trkiyeden sz edi
yorsak, elbette bu dinsel-toplumsal planda Snni orto-
doksiden ve bu ortodoksiden nemalanan siyasal iktidar
lardan ve onun birleik unsurlarndan baka bir ey deildir.
Sonu olarak diaspora, getto gibi kavramlarla analiz yapl
d iddiasnn olduu her yerde devleti, egemeni, iktidar
aramak zorundadr analizci. O egemen danda bir zne ola
rak karmzda hazr ve nazr olmayabilir; eer bu kavramlar
zerinden zmleme yapma savnda olan aratrmac dev
leti aramay akletmiyorsa, ola ki bizzat yazarn klnda
karmzda oturmakta ve hatta egemeni aramaktadr! Yasin
Aktay hari!
Aktay, diaspora kavramn her ne kadar modernlie atf
yapyor gibi gzkse de daha ok Aleviliin tarihine atfla
Alevilie giydirmekte ve Aleviliin tarihe nasl yaklat

59
Ayhan Yalnkaya

zerine hi eilme gerei duymakszn, genel geer ve k


mseyici bir edayla Snni ortodoksi ve egemen iktidarn
ykn Alevilerin ve Aleviliin omzuna yklemeye al
maktadr.
Son olarak Aktayn zellikle ihmal ettii bir noktaya
daha dikkat ekmek gereklidir. O da uyumculuk kavram.
Kesin olarak bildiimiz tek ey, Aktaym bunu atmacl-
n tersi olarak kulland ve buradan hareketle Aleviliin
muhalefetini zan altnda brakma eiliminde olduu. Fakat
burada ileyen mantk da sorgulanmaya muhta, daha
nemlisi Alevilik gibi heterodoks inan sistemlerini Orto
doks inanlar gibi kavrama eilimiyle malul. Aktaym anla
mak istemedii ey, ne ya da kim sz konusu olursa olsun,
nasl olup da hem herhangi bir iliki iinde olup hem de
buradan atmann tretilebileceidir. O ve benzerlerinin
yaklamna gre, atmann anlam reddiye ve bu reddiye
dolaysyla ykselen itiraza bal olarak reddedilenin fet
hedilerek ilga edilmesidir. Reddedilen, her hlkrda red
diyenin temelleri nereden besleniyorsa, o kkenlerle bir a
tma halindedir. rnein, egemenlik halktan ykselir
derseniz, bunun karsnda egemenliin tanrdan indii
argman yer alyorsa bu ikisi atma halindedir ve bu a
tmann zm taraflardan birinin tekini bastrmasyla,
fethetmesiyle mmkndr. O halde, egemenliin tannya ait
olduunu dnyorsanz ve buradan politik bir muhalefet
reteceksek stmze den ey, dier sav tmyle red
detmek, onunla savamak ve tannnn egemenliini tesis et
mektir. Bu atma nereden kaynaklanr asl olarak? Bu r
nek zerinden dnrsek, tanr ile halk arasndaki uurum
dan beslenir. Bu uurumun rettii hiyerarik sistemden ve
bu sisteme gre kodlanm iktidar ebekesinden! Snni
ortodoksi, yine bu m ek zerinden tanr ile halk arasndaki
bu uurumu benimser ve buna uygun stratejiler gelitirir. Bu
stratejilerin iki tipik gstergesi ise mehdilik eilimleri ile
asr- saadeti yaklamdr. Ortodoksi uurumu bir trl ka
patmay beceremedii iin, bir asma kpr oluturur. Bece

60
Pas

remez nk yapsna aykrdr; tanr tanndr, insan da in


san, yani kul. Bu ikisi her hlkrda bir araya gelemez, ge
lebilecei dnlemez. O halde, asr- saadet inas gerekte
bu uurumu ama giriimidir. Egemenliin tannya ait ol
duu ve tann adna bu egemenlii kullanan saf bir peygam
ber ve onun klavuzluunda tann iin varoluunu, her tr
varoluunu anlaml klmaya alan bir halk. Peygamberlik
alarnn madd olarak kapanmasyla birlikte, asr- saadet
gemite kaybolmu bir cennet, yeniden kavuulmas gere
ken bir ideal, uruna savalmas gereken bir topyaya
dnverir. Benzer bir biimde mehdilik iin de ayn ey
leri syleyebiliriz. Peki, ya tann ile halk arasnda bir uurum
yoksa? Uurum sav tmyle belirli bir iktidar ideolojisin
den ve somut temellerinden tretilmise, gerekte bu ina
edilmi bir eyse? Ya da bu bir yana, tann ile insan ayn
cevherden gryorsak? Biri tekinin tezahr, kendini a
mas ve hatta amasysa? Bu durumda egemenliin halktan
m ykseldii, tanndan m indii biiminde kurulmu soru
gln olur. nk en bata inmek ve kmak arasndaki
kartlk artk tretilemez olmutur; tann ile insan arasndaki
hiyerarik sistemin reddi nedeniyle. Dolaysyla, byle d
nen biri iin egemenlik meselesi bir atma meselesi ola
rak kavranamaz bile. Ayn ekilde, kavranlsa da, atma bu
anlamda atma olarak kavranamayacaktr bu kez de.
Aksine egemenlik yalnzca egemen olan ile olunan arasn
daki aynm dan tryorsa, gerekte bu ayrm reddedilirse,
egemenlik reddedilmi olur, sorun olmaktan kar. Bizim
egemenlik olarak kodladmz ey rnein H akkn kendini
veri tarihsel koullar altnda bir anmnn herhangi bir
formundan baka bir ey deildir. Herhangi bir biim derken
kmsemek iin deil, baka formlarnn da bizim aklm
zn alabilecei ya da alamayaca formlarnn da olabilece
ini vurgulamak istiyorum. O halde benim atma sorunla
rm iinde sonsuz sayda noktadan biri olan bu sorun alann
ok fazla nemi kalmayacaktr. Sizi ister padiah ynetsin,
ister mahalle imam, benim nezdimde hitir. Gerekte y

61
Ayhan Yalnkaya

netmek-ynetilmek diye bir ey yok, Hakkn tezahr


vardr ve bu tezahr tarihe tbidir; tarihe tbidir nk insan
tarihe tbidir! nsansz bir tanr ya da Hakkn hibir hkm
olmadna gre, reaksiyon yava olana gre eyler, neylerse
gzel eyler! Fakat buradaki mesele udur: Tarihsel tezahr
formlarndan herhangi biri kendini tarihsel koullara ra
m en/birlikte sonsuza kadar kalc klmak isteyebilir! Ben
lik duygusuna kaplabilir, ben diyebilir! Bu tehdit de po
tansiyel olarak mevcuttur. Bu tehdidin anlam veri zaman
daki biimin kendini, burada rnein iktidarn kalc-
latrma arzusunda aranmaldr. te mcadele edilmesi ge
reken de budur: imdiki zaman ire olup da imdiki
zamana kar dvmek burada balar ve onun ilk art da
Benlie lanettir!
Buraya kadar izlediim izgi daha ok soyut, retisel
bir yolu imlemektedir. Ama bu yolun tamamlanabilmesi iin
somut, madd tarihle birlikte dnlmesi gerekir. Fakat
oraya varmadan, daha Yasin Aktayn bihaber olduu ey
heterodoks dnyann zihinsel kalplardr. Fakat bununla s
nrl deildir. Ayn ekilde kr bir sosyoloji gzlyle tarih
diye bir disiplinin varln da tmden unutmua benziyor.
Tarih yalnzca gerektiinde alnt yapacamz bir ham ma
teryal deposu deildir. Belli bir btnlk iinde tarihe yak
lamadka, tarihin bir dzeninin bulunduunu kabul et
medike tarih bizim iin anlaml olmayacaktr. Bu bakm
dan, Alevi topluluklarn nelerin, nasl mirass olduu, bu
gne neyi tayp durduu ve tadnn bize gelinceye ka
dar nasl dnt ve onlar dntrdn tarihsel
planda izlemeliyiz ki fark fark edebilelim. Yoksa stnkr
btn Alevilii yatay olarak kesen sosyolojik bir argman
her zaman bulunur! Bu sorunu amay srdreceim ama bu
kez mazlumluk kavray zerinden ilerleyeceim bir de.
Ama burada Yasin Aktaydan ayrlacam ve Aktayn yu
karda verdiim genellemesini olumlamadan duramayan bir
baka akademisyenin, Necdet Subann makalesine eilip
mazlumlukla Aleviliin ilikilendirilme biimlerinin sorunlu

62
Pas

olduuna ve bunun da yineleme pahasna Alevilik tarih ve


retisine arpk baktan kaynaklandn gstermeyi dene
yeceim24.

24 Necdet Suba, Gvenliin Modem Mekanlar ve Aleviler, Milel


ve Nihal, 1/1, Aralk 2003, ss. 73-79.

63
3.

Suba ilgili makalesinde tarihsel referanslar bir yana


daha ok gelenekten modernlie savrulan Alevilerin g
nmz koullarnda varlklarn koruma altna alma abalan
ayn kavram araclyla sosyal bilimsel bir incelemeye
dahil etme abas iinde gzkmektedir ki bunlar periferi,
getto ve diaspora kavramlardr. Suba, balangta dias-
pora kavramn daha ok yurtdmdaki Alevilerin karla-
tklan sorunlan zmlemekle snrl olarak kullanmakta ve
yine yurtdyla snrlandrarak, onlan balayacak ekilde,
artk diasporasz Yahudilik nasl dnlemiyorsa, maz
lumluu giderilmi bir Alevilik de asla dnlemeyecektir
szn alntlamaktadr (vurgu bana ait). Fakat belli snrlar
iinde bu sz alntlayan Suba belli ki szn uzantlann
fazla umursamamtr. rnein en kaba haliyle, iktidara
gelse bile mazlumluundan anndnlam ayan ve dolaysyla
diasporasz dnlemeyen bir Yahudilik bugn aron
adyla srailde iktidardadr ve fakat Yahudilik aron iktida
ryla m snrldr?
Fakat ben burada asl olarak Subamn makalesinde
getto kavramn kullanarak Aktayla nasl bulutuunu gs
termeyi deneyeceim. Suba, makalesinin daha gettoyla
Alevilii ilikilendirmeye balad ilk satrlarda tartmal
ve bir o kadar da iddial saptamalarla sorunu amaya bala
maktadr. Buna gre Merkez-evre ilikileri iinde Alevi
ler, Trk modernlemesinin kurucu enerjisine katlmakta bir
saknca grmemi, kendi kaderleri zerinde egemen say
dklar Snni toplumun kysnda, kendilerini yeniden ina
etmenin imkanlarn aramaya balamlardr. Kukusuz, bu
araylar, yeni yerleim mahallerini, geleneksel anlamdaki
mahalleleri ilevsel klmtr. Ne var ki mahallenin Snni
toplumla snrlar bozan yanlar, Alevilerin kimlik hassasi
yetlerine denk dmemektedir. nk Aleviler, entegrasyon
yerine ayrmay, hatta mahalle yerine gettoyu daha salkl
64
Pas

bir varolu stratejisi olarak tercih etmektedirler (vurgular


bana ait). Bu anlamda, en genel erevede Aleviler mo
dernleme srecinin yaratt ve oluturduu tehdit kar
snda kimliklerini korumak zere gettoyu tercih etmilerdir
diyen Suba, yukarda Aktaym yaptn bir baka biimde
yapyor; tarihi hie sayyor; Alevilerin somut tarihinden ha
bersiz ya da byle bir tarih hi yokmu, Aleviler gkten
zembille inmi gibi indirgemeci bir tutumla bir sav ortaya
atyor. Fakat politik olarak, her hlkrda, bugn Krt yurt
talar bir btn olarak blc olarak niteleyen, sradan ve
btn gcn dillendirmedii hkim milliyetilikten alan
herhangi bir Trk yurttan yaptndan farkl bir ey yap
myor.
ncelikle, getto kavram zerinden tartmay biraz er
teleyelim ve Alevilerin gettoyu tercih ettii konusunda Su-
bayla ayn fikirde olduumuzu varsayalm. Peki, Alevile
rin bu tercihinin arkasndaki neden nedir? Kimliklerini ko
ruma arzusu mu? Subaya gre evet. Oysa evet yant,
kimliin iinin nasl doldurulduuna bal olarak, bu ter
cihteki tm sorumluluu Alevilerin omzuna ykan, Alevile
rin tarihini hie sayan, Snni ortodoksinin ve egemen ikti
darlarn (en makro lekten en mikro lee kadar) so
rumluluunu tarihten karan bir yanttr.
Burada elebinin makalesi zerinden Agambene ba
vurmak anlamldr. Agamben, tm canllarn paylat ya
am zoe (temel ihtiyalarn giderilmesine ynelik) ile bi
reylerin ve toplumlann kendilerine zg yaam biimleri,
bios arasnda bir ayrm yapyor. Birincisi Oikosun, kincisi
Polisin ve politikacnn alanna girer25. Buna gre, bios
gerei Aleviler gettolamay tercih etmektedir. Oysa Alevi
ler kentlere ve oralardan byk kentlere, metropollere nere
lerden gelmektedirler gibi basit bir soru sorduumuzda du
rumun farkl olduu anlalacaktr. rnein stanbul Gazi
M ahallesine ya da Ankara Mamak ya da Tuzluayr blge

25 elebi, a.g.y., s. 73, 8. dipnot.

65
Ayhan Yalnkaya

lerine akan Aleviler nereden akmaktadr? orum, Tokat, Si


vas, Elbistan, Mara, Malatya? oaltabiliriz istediimiz
kadar. Buralarda yaanan deneyim ise Alevilerin daha bu
ralardayken kamplara srlmeleri ve her kuralszln, yasa
szln muhatab saylmalar ve bizzat tm canllarn pay
lat yaamdan, zoeden mahrum edilmeleridir. rnein
orum katliamnda katliam ncelikle Snnilerin ezici o
unlukta olduu mahallelerde oturan Alevilerle balam,
arkasndan bu mahallelere snr mahallelere doru yaylm
ve nihayet Alevilerin younlukla oturduu mahallelere
doru ynelmitir. Ayn ekilde ve ayn anda, ar iinde
nce Alevilerin Snni dkkan sahiplerinin arlkl olduu
blgelerde bulunan dkkanlar yaklp yamalanm, ardn
dan snr blgelere ve nihayet Alevi esnafn younlat k
smlara ynelinmitir. Ayn ey krsal alanlarda, kylerde de
yaanmtr! Trkiyenin herhangi bir Alevi blgesi yoktur
ki bu deneyimden gememi olsun! Dolaysyla mahallenin
Snni toplumla snrlar bozan yanlar Aleviliin kimlik ez
berini bozmamakta, bizzat Snni egemenler tarafndan izi
len snrlan daha batan Alevilerin bir canl olarak en temel
gereksinimleri, can gvenlii gereksinimini salamak yle
dursun, onu srekli bir tehdit altnda brakmaktadr. Sonu
olarak, Aleviler kimlik kaygsna dmeden nce herhangi
bir kente ya da metropole yneldiklerinde can kaygsyla ha
reket ederler. nk arkalarnda byle bir miras vardr. Bu
mirasn varl altnda kim, hangi yz ve cesaretle Aleviler
entegrasyonu deil, ayrmay, mahalleyi deil, gettoyu se
iyor diyebilir ki? Kald ki bu balamda son bir noktay
vurgulamadan gememeli; entegrasyonun anlam nedir? r
nein Aleviler Cumhuriyet dneminde de entegrasyona
kar bir direnii mi temsil etmektedirler? Entegrasyon Ale-
vilere camilerde ibadeti kabule zorlamay, ramazan ter
rn, Snni fkh kabul etmeyi vb. iermekte midir? Bunlar
ieren bir entegrasyon politikasna kar direnen Alevilik
entegrasyon yerine ayrmay semi olmakla m deerlen
dirilecektir? Yasin AktayTa karlatrldnda nesnesini ele

66
Pas

al tarz ve modernlemeye yapt vurguyla farkll he


men gzlenen Suba dorusu daha bata d krkl ya
ratmaya balyor. Ne yazk ki d krkl bununla snrl
kalmyor.
Devamla gettolamaya eilen Suba, gettonun gelenek
sel gndermelerine ksaca iaret ettikten sonra u saptamay
yapmaktadr: Gettolama eilimi ve getto, kukusuz farkl
bir sosyolojik yaplanma ierir. Tecrit birok ynl olabilir
ama modernleme srecinde ortaya kan yeni gettolama
stratejilerinin temelinde ontolojik dzeyde ilerlik kazanan
kltrel korunma igdsnn ve yeni bir ie kapanma
duygusunun ne kt gzlenir. Sonuta gettolar toplumsal
izolasyona neden olan meknlardr. Burada zmlenmesi
gereken temel soru udur: Gettodakileri bir arada tutan ne
dir? [Alternatif sorular unlar olabilir mi?: Gettodakileri bir
arada olmaya zorlayan irade nereden, nasl kaynaklanmakta,
kendini baki klmakta ve nasl merulatrarak onlar belli
bir blgeyle snrlamaktadr?] Hangi aidiyet bilinci onlar bir
arada tutmaktadr? [Zorunluluklarla rl bu yaam, bunu
deneyimleyenlerin birbirleriyle ilikilerini nasl etkilemekte,
nasl bir aidiyet duygusu gelitirmektedir?] Yani gettoyu
oluturanlar oraya kendilerini srf belli bir kimlie ait his
settikleri iin mi yerleirler yoksa dardakiler onlar teki-
letirdii iin mi giderler? [Aka, gettoda yaayanlar, get
tonun fizik koullarnn ve yaam kalitesinin sefil dzeyi hi
unutulmakszn, gettoya gnll olarak m giderler, yoksa
oraya gitmeye zorlanrlar m ve hatta zorla oraya gnderi
lirler ya da gidebilecekleri baka bir mahal braklmad
iin mi giderler?] Subann sorularna bakldnda tm
bu sorularn sorumluluu gettoda yaayanlarn zerine yka
cak ekilde kimlik zerine kaydrld grlr. En fazlasn
dan topu kar tarafla azck ilikilendiren tekiletirme
teriminin kullanlmas bile kimlik balantldr. Dolaysyla
gettolama adeta gettoda yaayann irad bir tercihiymi gibi
sunulur ve bu da modernleme, ontoloji ve kltrel korunma
igds ile balantlandnlr. Suba bylece gettolama-

67
Ayhan Yalnkaya

mn, kampn bir biimi olarak, bizzat iinde yaadmz si


yasal mekann yasas ve sakl modeli 6 olduunu gz ard
ederek ya da bilerek vurguyu buraya kaydrmayarak me
knlarda dile gelen makro-mikro iktidar ebekesini sorum
luluktan kurtanverir! Gettoda m yayorsunuz? Sorumlusu
sizsiniz, sizin kimlik stratejileriniz! Yoksa el-hak sizi buna
ynlendiren, sizi gettoda yaamaya uygun birer nesne ola
rak kuran, sizi getto dndakilerin sahip olduu tm zel
liklerden, hak ve sorumluluklardan soyup rlplak brakan
kimse yok ortalkta!
Burada bir hatrlatma daha yaplmal. elebinin Agam-
bende bir eksiklik olarak yapt bir saptama burada bizim
iin de ilevseldir: Kampn siyasal modernliin bunalmna
denk dtn tartan Agamben, kamp ve getto du
varlarnn gnll biimde rld, ykseltildii sivil top
lumdaki iddet karsnda nedense suskundur. Modernlik
koullarnda, egemenlik ve iktidarn kuraldm srekli kl
masnn bir sonucuydu kamp. O halde kar iktidar, iktidar
kart politikalar her yerde kamplarn duvarlarn ykmakla
uramaktalar diye dnebilir insan. Ancak sanrm sorun
bundan biraz daha karmak gzkyor. Kuraldmn srek
lilik kazanmasnda, sivil toplumdaki deer zlmelerinin
de nemli bir rol bulunuyor. Getto, bilindii gibi, tarihi ok
eskilere dayanan bir darda brakma/ierme/koruma/korun-
ma dzenidir27.
Yukarda alntyla bence ilgili ama ilk elde ilgisiz gibi
grnecek bir soru yneltelim. Trkiyede Alevi-Snni
karma mahalleler nasl ortaya kmtr? Bu demografik bir
aratrma konusu gibi grnyorsa da byle bir aratrma
olmakszn da yant verilebilir. Kronolojik olarak Alevilerin
daha ge yerleik hayata getikleri dnlrse, muhteme
len yantmz yle olacaktr: Ge gelen Aleviler Snni ma
hallelere yerlemilerdir. Ta ki canl kimi rneklerinde ol
duu gibi o mahallelerde bir kyma urayana kadar ya da

26 elebi, a.g.y., s. 68.


27 elebi, a.g.y., s.75.

68
Pas

kovulana kadar da bu mahalleler varln srdrmtr!


Alevileri oradan kovan saiklerden biri tam da elebinin
yukarda vurgulad noktada, Snniliin kimlik temelli
gettolama eilimidir! kinci olarak, adeta tarihsel bir labo
ratuar gibi tm dnyann gz nnde sergilenen orum,
Mara gibi katliam deneyimlerine bakalm bir de. Bugn
orum blgesinde hl (rnein Alevi yerleim alan olarak
bilinen ve katliam srasnda katliamclara kar direniiyle
ad oka duyulan Miln blgesinde ki bu blge birden
fazla mahalleyi iermektedir) istisna saylamayacak youn
lukta bir Snni nfis yaamaktadr! Daha da garibi, Suba
ve Aktay gibi dnenlere garip gelebilir, bu nfus katliam
srasnda da orada yaamaktayd! Alevilerin ilin Snni o
unluklu mahallelerinde kyma uramasyla, Miln blge
sinde de bir intikam kymna urayacandan korkan kimi
Snni yurttalar gitmeye kalkmsa da bunlar ikna edilmi
ve gerekten de blgeden kayda deer bir Snni gne
rastlanmamtr! Alevilerin tarihleri boyunca sryp getir
dikleri retisel zemin de buna uygundur zaten. Ayrma
deil, birlik; hogrye dayal ilikiler deil eitlik; kimlie
gre tutum deil, tutuma gre kimlik!
Oysa Snniliin kltrel cephaneliine bakldnda
bunlarn tmnn tersine rastlamakta hi zorlanmayz. Ta
rihi boyunca siyasal iktidarn organik bir bileeni olma ro
ln benimsemi Snni kltr ve Snnilik, modernlemeyle
birlikte bu rolnn zayfladn ve yer yer kaybolduunu
hissetmeye balad anda mazlumluk sylemleriyle getto
pratiini i ie geirmitir! nk asl olarak Snni kltr,
en iyi niyetle bile yorumlansa, birlikte yaama esasn deil,
kendi hkimiyeti altnda hogrye dayal bir yaam talep
etmekte, bu iyi niyeti hesaba katmazsak, dpedz kendi
ortodoks zihniyetinin kabuln dayatmaktadr! Sonu ola
rak, bunlan hesaba katmak ve karlkl ilikilerini gzet
meksizin, Alevilerin gnmzde entegrasyonu deil de ay
rmay daha salkl bir yol olarak grdn, szm ona

69
Ayhan Yalnkaya

bilimsel bir yanszlk altnda sylemek, gerekte dinime


sven mselman olsalk bir syleyiten ileri gememektedir.
Son olarak tam bu noktada Alevilerin senkretik nitelii
nin bir kez daha anmsanmas gerekmiyor mu? Senkretizm
bir inan pratiinin yalnzca benzer heterodoksilere akl
n ifade etmez, ayn zamanda ortodoks yaama pratikle
rine de akl iaret eder; yeter ki bu pratikler kendini
inan-kimlik temelli ayrtrma giriiminde bulunmasn!
Trkiyede gettolama eiliminin ncelikle zihinsel d
zeyde iledii saptamasn yapan Suba, Alevilerin konu
munu da bu balamda deerlendirmek yanlsdr. Srekli
panik hali, korku ve tedirginlii pekitirici kimi rnekler
bugn ina etmek iin sk sk hatrlanr. Gettolama bu
dorultuda kendini merulatrr. Burada Subann olas
bir ayrmn farknda olup olmadndan emin deilim. Get-
tolamay varsaydmz koullar altnda bile, Suba gemi
tedirginlik verici rnekleri hatrlamay gettolamann bir
merulatncs m, dier merulatnc aralardan biri gibi
bir ara m sayyor; yoksa Suba bu hatrlayn bizatihi
gettolamayla ilikili olduunu mu dnyor? Bu ikisi ara
snda ciddi bir fark vardr; zellikle eer bu anmsayn bi
zatihi gettolamaya ilikin olduunu kabul ediyorsa, Su
bamn da Aktay gibi Alevilerin tarihi kurma biimlerini
tmyle ihmal ettiini ve stelik bu ihmal ediin politik so
nularn ve uzantlarn gze aldn varsaymak gereke
cektir. Ancak bu olas ayrm konusunda Suba fazla akla
yc bir grnm arz etmediinden imdilik buna deinmeyi
yersiz buluyorum.
Fakat genel olarak Aktay da olduu gibi, Subanda da
Alevilere ynelik iddeti yumuatma, mmknse zan altnda
brakma eilimi gzlenmektedir. Bu, setii szck ve ifa
delerden aka belli olmaktadr. rnein buna deinmek
gerektii yerde, Alevilere ynelik iddetten deil, iddet
eiliminden sz eder. iddet zeminleri sz konusu oldukta
bunlarn dpedz Alevilere ynelik olduunu sylemeye
dili varmaz; Alevilere ynelik olarak deerlendirilen iddet

70
Pas

zeminleri der. Bununla da yetinmez AkePin bir makale


sine atfta bulunarak Alevilerin bilgi formunun mazlumiyet
ve mahrumiyet temelinde dmanlklar haritas rettiini ve
bu haritann tarihsel verilerle karlatrlp dorulatlmasma
ihtiya duyulmadndan dem vurur. Hatta daha da ileri gi
derek Osmanl toplumsal yaps ve bu yap iindeki ko
numlarna ilikin bilgileri gittike dogmatik bir iman nitelii
kazanr saptamasn yapmaktan geri durmaz.
ncelikle AkePin makalesinin, Alevilikle ilgili olarak
Suba tarafndan kullanld gibi bir kullanma izin verme
diini belirtmek gerekiyor2 . Hemen bata Akel, makale
sine girerken bu alma Trk sann modernleme ve ka
pitalizm sreleri iinde geirdii dnmn elikilerini,
Trk-lslam mazlumluu rneinde 80Terin, 90lann pers
pektifinden zmlemeyi amalamaktadr diyerek yneli
mini belirtmektedir. Fakat daha da nemlisi, mazlumluk ve
Alevilik zerine balant kurulmas konusunda da Akel
ok yerinde olarak temkinli davranmaktadr: Susmaktadr.
erh derek; slami gelenek iinde, Snni slam 'm siyasal
sylemlerle eklemlenmesiyle mazlumluk ideolojisinin geir
dii dnm iin ii ve Alevi mazlumluk ideolojilerinin
tarihsel geliimine bakmak gerekir. Zira Snni slam cephe
sinde genel olarak, en azndan kapitalizm ve modernle
meyle karlancaya kadar, hem imparatorluk ynetip, hem
de mazlumluu savunmann pratik olanaklar ortadan kalk
mtr. ii kozmoloji belli koullarla istisna olmak kaydyla.
Hz. A linin, Haan ile Hseyinin ldrlmelerini iselleti
ren ii kozmoloji ile Osmanl mparatorluunun Snnile-
mesi srecinde merkezin basksna maruz kalan Alevi ge
lenek istisna olmak kaydyla. slami mazlumluun bu iki
koldan; yani farkl biimlerde ve sylemler altnda iilik ve
Alevilik iinde ekillenmesi ayn bir aratrmann konu
sudur. Grld gibi AkePin syledii budur ve
Akelden Subann trettii gibi bir iddia tretmek bir

28 Fethi Akel, Kutsal Mazlumluun Psikopatolojisi, Toplum ve Bi


lim, 70, Gz 1996, ss. 153-199.

71
Ayhan Yalnkaya

mucizeyle mmkndr. Bu mucizenin dnda ise Akelin


bir vurgusu hayat nem tamaktadr; tarihsel geliimi ne
karmas ve zellikle siyasal sylemlerle eklemlenme ile
mazlumluk sylemleri arasndaki ters ilikiye dikkat iste
mesi. ktidarla btnleen, iktidar tarafndan devirilen artk
iktidar doyuramaz!
Buradan hareket edildiinde gerek Aktay ve gerekse Su
ba yle bir sorunla kar karya grnmektedirler: Bir
yandan bir mazlumluk sylemi olarak Alevilii ina etmeye
almakta ve ama ayn anda br yandan, Alevilerin maz
lumluk sylemine uygun gibi grnen diyelim imdilik, ta
rihsel gemilerini ve bugnlerini zan altnda brakma ei
limi tamaktadrlar. Aktayda bunun nedeninin Snnilii
aka paka gstermek olduu bellidir de Subann bu a
maza nasl dt pek belli deildir. Yukanda Subann
Alevilerin Osmanlnn toplumsal yapsna ilikin bilgileri
nin dogmatik bir iman niteliine kavutuu iddias bu
baptandr.
Bu bapta, elbette Suba ile oturup bir tarih tartmas
yapacak deilim, bunu kesin bir biimde hak ediyorsa da.
Fakat ezilenlerin tarihini ezenlerin yazl kaytlarndan ve
egemenlerin gznden, veri iktidar ilikilerini baki klmaya
kararl bir biimde okumaya iman etmi, Snni ideolojinin
esiri Snni tarihilere Alevilerin iddetle terbiye edildiini
syletmedike, anlalan Suba Alevilerin Osmanl algs
nn bir iman niteliini kazandn sylemeye kararl g
zkmektedir. Bylesi bir durumda iman olann Alevilerin
algs m yoksa Suba ve benzerlerinin mi algs olduu
nemli bir soru iareti olarak karmza kar ve adama bir
kez daha dinime sven mselman olsa dedirtir! Korkarm
ki yz yl sonra Snni akademisyenler, zellikle tarihiler
M ara katliam gerekten oldu mu? diye makaleler ya
ynlamaya balayacaklar ya da belki imdiden ge bile kal
mlardr! nk ouna bakarsanz zaten ortada katliam
yok, solcularn provokasyonu ve Snni halkn bu provokas
yona kar gelitirdii kendini savunma refleksi vardr! Bu

72
Pas

rada yeniden Agambeni anmsayabiliriz: Tankln olanak


szl ile tankln olanakszlndan hareketle gerekliin
yokluunu birbirine kartrmak!
Ayn ekilde, tarihe ilikin bu tutum somut gndelik
pratie, yakn dnem politik uygulamalara, sosyolojik vak
alara kar da taknlr. Ama bu konuda daha karmak bir
strateji izlenmektedir. Nasl ki tarihte Alevilere ynelik id
det uygulamalanna kar bizzat iddet uygulayanlarn yazl
belgeleri ve yorumsama biimleri biricik geerli tarihsel
kaynak olarak sunuluyorsa ve arlk merkezi belirli bir ta
rih anlay zerinden yazl tarihe kaydnlyorsa, bu alan
larda da arlk merkezi olgudan, vakadan ok, Alevilerin
bu olgu ya da vakalar zerinden gelitirdii edebiyata kay
drlr. Alevilerin gerekten bir eylerden yoksun olup ol
madklar, bu yoksunluun nerelerden nasl beslendii tart
lmaz; onun yerine yoksunluk sylemi tartlr. Bu nok
tada Suba da Aktayla buluuvermektedir. rnein artk
Yahudilerin, komnistlerin, ingenelerin, ecinsellerin top
lama kamplarnda gerekten frnlarda, gaz odalarnda kat
ledilip edilmediinin ve bunun arkasndaki dinamiklerin
hibir nemi yoktur; nemli olan Yahudilerin ve dier
cmle zevatn bu konuda gelitirdii sylemin kendi kim
liklerinin kurucu esi haline getirdikleri, giderilmesi ola
naksz bir yoksunluk sylemiyle kimliklerini kurduklar
dr; dolaysyla yaanan yaayanlarn nasl deneyimledii
ve yaatanlarn neyin peinde olduunun, yaanann tarih
iindeki anlamnn, bu anlamn gnmzdeki geerliliinin
vs. hibir nemi yoktur! Tarih, olmu, bitmi, yaanm,
mdahale edilemez ve deitirilemez bir sreten baka ne
dir ki?
V orhoff a referansla Suba yle der: Her zaman bir
yoksunluk ve dlanmlk duygusundan sz edilir ve bu du
rum sk sk yinelenir. yle ki artk Alevilere gre bu eit
sizlikler neredeyse kurumsallamtr. Hatta Aleviler bu
duygularn kendilerinden sonraki kuaklara da bir miras
olarak kalmasna yardmc olurlar, verili literatr bile bu

73
Ayhan Yalnkaya

ekilde oluturup tasnif ederler. Nihayet kendi varaca so


nucu syler: Aslnda bu tahayyl bir yoksunluk dngsn
den baka bir ey deildir. Yani? Yani Suba gettoda do-
laa dolaa A ktayn diaspora zerinden sylediklerini onay
lamaya varmtr: Maduriyet ve mazlumiyetinden gideri
lemeyen bir Alevilik tahayylne ve diaspora kavramna.
Gerekten de hemen peinden diaspora kavramna girer!
Fakat ortada aslnda anlalmas zor ama bir biimde, bu
rada olmasa bile, anlamlandrlmas gereken bir gariplik var.
Her eyi sylemsel bir dngnn sonsuzluuna hapseden bu
yaklamn anlam ne? Tarihe referans vermeksizin, tarihi
gzetmeksizin, somut olguyu hie sayarak, ar greceli-
letirerek ya da tersine mutlaklatrarak vakay bir refe
ranslar bolluunda bomann anlam ne? kinci gariplik ise,
zellikle Snni aratrmaclarn, zellikle asl olarak Snni-
lerin sorunu olan ve asl olarak Snnileri kavramakta ilev
sel olabilecek kavramlar inatla Alevilikle ilikilendirilme-
leri ve Aleviler zerinden tartmakta diretmeleri. rnein,
mehdilik ve mesiyanizm meselesi bu tip sorun alanlarndan
biridir. Aleviliin mesiyanizmle ilikisini kurmak iin
epeyce zorlanmay gze alrlar ama nedense rnein Said
N ursinin sayfalar dolusu mehdilik zerine yazlarn gr
mezler. Alevilerin iinden hibir zaman mehdilik iddiasyla
kimse kmamasna, aksine btn mehdilerimizin Snni
olmasna karn, Snniliin nasl olup da mesiyanizm iin
verimli bir tarla oluturduunu sormak akllarna gelmez
ama Alevilik iin bu hep gndemdedir. Ayn ekilde, getto-
lama ve getto, diaspora kavramlar da ncelikle ve zellikle
Snnilik iin manidar olabilecek analiz aralar iken, nce
lik her zaman Alevilere verilir. Sanki bu lkede Akevler de
neyimi gibi deneyimleri Aleviler balatmtr! Sanki zel
likle bir kk kasabay ya da bir metropoln koca bir ile
sini bir gettoya eviren Alevilerdir! Ya da diaspora rgt
lenmesinde baskn olarak ne kan sanki Alevilerdir! Snni
ortodoksinin diasporayla uzak ara bir ilgisi yoktur! Ayn e
kilde maduriyet ve mazlumiyet sylemi Trkiyede yaygn

74
Pas

olarak kimi s a a ekollerde kesen bir eksen olmasna karn,


onlar bir yanadr, Aleviler bir yana!29
Ola ki bir mesaj verilmek isteniyor. Bir sis an aln
mak. imdilik bu ann bize ne sylemek istediini bir yana
brakalm ve Akelin makalesi zerinden mazlumluk soru
nuna yeniden dnelim. Akel, Trk-slam Sentezi zerin
den geerek ge kapitalistlemenin ve hzl modernleme
nin iddeti karsnda toplumsal, kltrel ve imgesel yurt-
suzlamaya urayan; mlkszleerek altlarndaki maddi ze
mini hzla kaybeden ynlarn g istemlerini temsil eden
baskc-nevrotik bir siyasal ideolojiye dnme momenti
dir diyerek kutsal mazlumluu tanmlar. Bu siyasal ide
oloji toplumsal yapnn kapitalizme, uluslararas g den
geleri ve modernlemenin patolojileri iinde rettii sa
vunma, kar kma ve eklemlenme stratejisidir (tm vur
gular aksi belirtilmedike aslnda). Demek ilk elde ulalan
sonu, mazlumluun bu balamda bir eklemlenme arayn
temsil ettiidir ve buna bal bir g istenci anlamna gel
mektedir. Snfsal ve kltrel olarak maddi dayanaklann
yitiren, toplumsal srecin edilgen-ezik znelerinin; kksz-
lemi ynlarn; periferinin-taranm zincirlerinden boal
m enerjisinin; arabeskin ben de Allah kuluyum diyen
znebenin baskc bir siyasal aygtla eklemlenmesidir. Y
nlarn, ekonomik rekabetin gerilimine ve g fetiizmini
krkleyen bir siyaset sylemine teslimiyetidir. (...) Siyasal
fantazya araclyla iade-i itibar, iktidar, saygnlk ve
hn araydr. (...) Eziklik, bastrlm hn duygusu, he
saplama istemi ve iade-i itibar beklentisi iinde olan top
lum kesimleri ve bireyler, baskc toplumsal hareketlere ve
radikal ulusu sylemlere tahvil ediliyor. tilmi, kaklm,
horlanm, hakszl ve ihanete uram ynlar/zneler

29 rnein bkz. Tanl Bora-Necmi Erdoan, Biz Anadolunun Ban


Yank ocuklar... Muhafazakr Poplizm, Ahmet idem (Der.),
Modern Trkiye 'de Siyasi Dnce: Muhafazakrlk, cilt 5 iin hazr
lanmtr. Ayrca bu makale u adresten okunabilir: http://www.let.
leidenuniv. nl/tci-mo/TULP/research/tb ne.pdf.

75
Ayhan Yalnkaya

intikam ideolojisinin ve g aygtnn iinde kendini yitir


mi birer taycya dnerek; tarihin karsna birer mn-
tekim zne olarak kmann koullarn aryorlar. Burada
AkePin rnek olarak bir BDA-C militann vermesi de
ilgintir.
AkePin makalesi de bir yanda tutularak toparlanrsa
yle bir zet yaplabilir. Mazlumiyet sylemi tarihsel ola
rak ina edilen bir eydir. Ancak bu tarihsel inann anlam-
landnlabilmesi iin sylem retici tarihsel koullarn sy
lem retici zne ya da gruplarla karlkl ilikisi, hem
somut nesnel anlamda ilikisi hem de sylem retici znele
rin, nesnel gereklik ne olursa olsun, kendi tarihi okuma bi
imlerinden geerek kurduklar iliki nem kazanr. Yani
ncelikle kendilerinin inandndan bamsz olarak tarih
iinde oynadklar somut rol ve tarih iinde temsil ettikleri
deerler sistemi ve ardndan kendilerinin bu rol nasl kur
duu ve anlamlandrd. Fakat bu da yeterli deildir: Ege
menin yalnzca yoksunluka deil (ki bu zaten zorunludur)
mazlumlua gereksinimi vardr. Yoksun olanlarn kendi
egemenliini tehdit edici unsur olmaktan kmas iin onla
rn mazlumiyet enejisini kullanarak egemenliini onlara i
kin klmaya alr.
Mazlumluun altndaki yoksunluk somut-nesnel bir
duruma tekabl ederken, onun sylemi olarak mazlumluk
ina edilen bir eydir. Ancak bu ina faaliyeti yalnzca yok
sunlar tarafndan gerekletirilemez. Hatta ou kez onlar
somut yoksunluklann ac deneyimlerine gmlm oldukla
rndan ve mmkn olabildiince bu deneyimden kanmak
adna, merkeze yaknlama deil merkezden uzaklama ve
olabildiince merkezin kendisini grmemesini salamak
zere eitli pratikler retmeye alrlar ki bunun anlam
yoksunluu mazlumlua dntrme ynnde isteksiz ve
gsz olduklardr. Ayrca bunun iin gerekli aralara da
sahip deillerdir; en bata yazl bir gelenee sahip olma
malar saylmaldr. Kendi tarihlerini arkaik bir biimde
okumay srdrrler. Bu arkaik okuma zellikle merkezden

76
Pas

uzaklama noktasnda younlar ki bunun anlam da bu


okuma biiminin iktidar iin her zaman tehdit edici ve e
kici olacadr. Bunu iktidara tahvil edebilmek iin, yok
sunlarn devlete en yakn ulan seferber edilir. Ayn ekilde
seferber edilen bir baka ey dildir. Yoksunun szel dili
yerine yazl dil, szel kayna yerine yazl kaynak geiril
meye allr ve szel alann yerleebilecei tm alanlar
zel olarak igal edilir. Bylece szn genletirici ve uu
cu gcnn n kesilmi olur. Her ey yazyla yere, tarihe,
imdiki zamann mutlaklk iddiasna balanm olur. Se
ferber edilen bu aralarn grevi arkaik tarihsel okumay be
lirli bir tarihsel ana indirgemektir. Bu baanlrsa, artk y
nlar bu ann peine taklmaya hazr demektir. Bu tarihsel
ann inasyla birlikte tarihsel intikam ve telafi arzusu kar
mza kmaya balar! Artk yoksun, mazlum olarak ikti
dara eklemlenmeye hazrdr.
Daha da zetlemek yoluna gidilirse, zellikle kritik d
nm noktas olarak u sylenmeli: Bir grup, AkePin de
belirttii gibi, politik iktidarn ya da devletin, kurucu un
suru, bileeni durumundaysa ve buna uygun bir deerler
sistemine sahipse ya da tersinden, bir grubun sahip olduu
kltrel cephanelik devlet sopasnn altndan gemi bir
cephanelikse ve bu grup tarihsel kimi gelimeler karsnda
sahip olma durumundan (ki ayn zamanda sahiplik duygu
sunun o grubun dnyay kavray biiminde anlaml bir yere
oturmas gerekir) yoksun olma-kalma durumuna gei ya
parsa mazlumluk sylemi iin geerli toplumsal zemine ka
vumu demektir. Ancak yine de bu anda bile, bu zeminin
otomatik olarak bir mntekim zneyi douracak mazlumiyet
sylemine analk edecei batan kestirilip atlamaz. Bu ko
nuda da AkePin makalesinde aralarndaki ayrmlar zenle
belirginletirmeye alt negatif ve pozitif sublimas-
yonlar, Yunus ile Sivas sokaklarnda benzin bidonu tutu-
turanlar arasndaki farkllklar, ezik znenin ilecilii ile
priten ilecilik arasndaki farkllklar, mazlum ve priten
arasndaki farkllklar gibi farkllklara zenle eilmek

77
Ayhan Yalmkaya

gerekir. Bu farkllklarn gzden karlmas demek Yunus


ile benzin bidonu tututuran arasndaki farkll gzden ka
rmak demektir!
Sonu olarak, Alevilik ile mazlumluk ideolojisi ya da
sylemini ilikilendireceksek, birka noktay gz nnde
tutmak zorunluluktur: Akelin modernlik ncesi Alevi
mazlumiyet syleminin varlna dair imalar aynca tart
lmay hak etmekle birlikte, ncelikle Alevilik sz konusu
olduunda mazlumluk sylemi kesin bir biimde modem-
lie/modemlemeye/modem iktidara iaret eder. Dolaysyla
geriye doru yrtmek anlaml deildir. Osmanl modern
lemesiyle birlikte Alevilerle ilikilendirmeye balayabiliriz.
Bir dnm noktas olarak Yenieri ocann kaldrlmas
alnabilir. kincisi, dnm noktas olarak bunu aldkta, bu
sylemi retmeye en uygun kesimin Aleviliin Bektailik
kolu olaca da aktr. nc olarak, Aleviler Bektailik
gibi kollar dnda devletin kurucu ideolojisi, kurucu bile
eni deildir tersine siyasetin merkezinde tarih boyunca
uzak durmaya almtr. Drdncs, somut yaama pra
tii ve buna bal retisel anlay gerei sahip olmak
kavram Aleviler asndan sorunlu bir kavram grnmn
dedir. Beincisi, Cumhuriyetle birlikte yine zellikle Bekta
ilik zerinden Alevilerin politik merkeze yaklat ve hatta
giderek gemi zamann yeniden inasyla kendilerini bu
devletin sahibi, organik bileeni saydklar da dorudur.
imdi ortaya retiden kaynaklanan sorunlar kmaktadr ki
Subann Aleviliin Alevilere yk gelmesi olarak belirttii
budur. Tarihten tanp gelen arkaik Alevilie zg zellik
ler merkezle bu btnleme arzusuna kar bir engel olu
turmaktadr. Bu yzden arkaik Alevilik, bir mazlumluk
sylemi iinde ve onun retimini de gvence altna almak
zere yeniden ina edilmektedir. Ve fakat btn bu geli
meler mntekim bir znenin doumuna m tanklk edecek
yoksa Yunusun doumuna m? (Ayr bir tartma konusu
olarak Akelin Yunusa hakszlk ettiini dnmekle bir
likte) eer arkaik Alevi retisinin btn toplumsal zemini

78
Pas

nin berheva olduunu varsayyorsak, mntekim znenin do


umuna engel olacak pek bir ey yoktur ortada. Burada ye
niden senkretik nitelik nem kazanr. Alevilik kendi reti
sel yapsn kendi dna ak tuttuu srece arkaik reti
beslenmeyi srdrr. Korkuya yer yoktur. Tersine, kapan
d lde reti giderek solacak ve onun yerini tarihin
merkezine mazlumu oturtan mazlumluk sylemi ve buna
bal olarak icat edilen yeni ama kfl Alevilik retisi
alacaktr. Bu adan Aleviliin tarihindeki politik rolnn
reddiyesi, zan altnda braklmas, devletle ilikilerinin zan
altnda braklmas, temsil ettii uygarlk ncesi deerlerin
zan altnda braklmas, bahesinin yalnzca slm bahe
duvarlaryla evrilmesi gibi giriimler tam da bu mntekim
znenin doumunu kolaylatrmaktadr! Bylece Alevilik
btn retisel yklerinden arndrlm olacak; yalnzca ve
yalnzca had bildirmenin, yitik itibar geri alma mcadele
sinin ad haline gelecektir. Yani mazlumun zalime dn
t bir oyunun seyir sahnesine dnecektir! Bugn belirli
bir kesim Alevinin yapmak istedii de budur. AkeTin isa
betle vurgulad gibi eklemlenmenin ad olarak Alevilik
bu kez ina edilmeye allmakta ve btn tarihsel, reti
sel mirasn harcama pahasna, bu miras yeni bir sylem et
rafnda yeniden ve baat karakteri yalnzca bundan ibaretmi
gibi. Ama siyasal merkezde yer almaktr; ama g isten
cidir! Fakat her eye karn kiisel olarak mntekim-mazlum
znenin henz uzanda olduumuzu dnyorum, arkaik
retinin direnii nedeniyle.
te Snni yazarlar tam da bu g istencine kar bir sis
an almaktadr. Alevi rgtlenmesinin yaygnlamas,
kimlik temelli siyasal araylarn younlamas karsnda,
Alevilerin giderek bir tehdit olabilecei dnlyor, ola ki!
(Neye kar bir tehdit, o ayr bir mesele.) Byk krmlarn
tekeli Nazi Almanyasnn, Sovyet komnizminin tekelinde
olmad gibi, inin ya da Afrikann da elinde deil. G
ln saylabilecek etnik gruplar bile kendi llerinde soyk
rmlar gerekletirmeyi baarabiliyor. Bosnallar, Hrvatlar,

79
Ayhan Yalnkaya

Hutular (...) Greceksiniz sonunda Pigmeler bile bu ie so


yunacak. Eksikliini duyduklar ey yalnzca kuram. Btn
i kuramda, yle deil mi? Kuram esas. Kuram olmakszn -
deyim yerindeyse- ksa vadeli, geleceksiz cinayetler ileye
bilirsiniz. Yaplan eyleri byk lekli yapmay salayan
ey, fik ir d ir . Verilmek istenen bu mesaj zerinden niha
yet Alevilerin kuram kefedebilecei dnlyordur belki
de. Snni ortodoksi naslsa bu anlamda teorik ve pratik do
nanma sahip. imdi ayn donanma Aleviler de sahip ol
maya balarsa iler karabilir. Gerekte karr m? Hayr.
Tam da bu istenmektedir zaten. yleyse alnan bir sis an
deil: Zafer Mar alnyor. Duyacak kulaklar olanlar iin.
Peki burada kimi Alevilerin payna den ne? Tarihi bo
yunca soykrm deneyimi olmam Alevilii kimi jan janl
kavramlar araclyla Snni ortodoksi nin bilinaltna terfi
ettirerek bu tip uyanlarn muhatab klmak zilleti! Necdet
Subann hakl olduu ender noktalardan birini iaret edi
yor bu; Alevilik gerekten artk kimi Aleviler iin boyunla-
nn kran bir yke dnm durumda. te Snni
entelijansiya bu yk kendi diline tahvil ederek iini boal
tyor, hafifletiyor!
Peki ama Alevilii tarihinden, imdiki zamanndan arn
drarak bir kuru syleme dntrerek hata yaptmz an
lamak iin birden bire hibir emre, hibir ynergeye bal
olmakszn birden bire bir gn orada beliriveren Alevi
toplama kamplarna m gereksinimiz var? Bunun iin M a
dmak Oteli iindekilerle birlikte cayr cayr yanarken, oteli
kuatan gz dnm kalabal kastederek bir tek vatan
damzn bumu kanamamtr diyen bir babakan grm
olmak yetmiyor mu? Ya da benzer bir biimde, iktidar cep
hesinden bakarsak; kamp ire kamp, yani kamp ire Musel-
mannla Aleviliin arasnda nasl bir iliki kurulabilir?
Kendi varlna kusursuzca inanma ve onama gereksi
nimi iindeki modem iktidar, mazlumiyet sylemiyle Ale-

30 Castillodan aktaran elebi, a.g.y., s. 77.

80
Pas

vilii ilikilendirirken ya da Alevilii mazlumiyet sylemi


iinde yeniden kurarken gerekte yneldii ey kamp ire
kamptr. nk heterodoks, senkretik ve gnostik bir reti
ve bununla karlkl ilikili bir pratik olarak Aleviliin in-
tikamclk ya da tarihsel telafi tretebileceimiz bir zemini,
miras yoktur. Telafi etmek zere harekete geecei bir asr-
saadeti, kayp bir Altn a, nne bu anlamda rnek diye
koyaca siyasal bir kahraman, siyasal bir ehidi, zetle si
yasal bir referans yoktur. Bunun anlam mazlumiyet sy
lemi bir g istemi, iktidara eklemlenme stratejisiyse, Ale
viliin bunu gerekletirebilecei cephanelii yoktur. y
leyse bu ilikilendirmenin Alevilii gtrecei iki yer ola
caktr: lki, btn bu cephanelikle donatlm yeni bir Ale
vilik ki gerekte bu bir ortodoksiden baka bir ey olmaya
caktr ve artk Alevilik olarak nitelenmesi anlaml deildir;
ikinci yer ise Aleviliin tmyle paralize olmasdr! te
kamp ire kamp yaratacak olan bu fel ve dalma halidir.
Dardan bakldnda yalnzca biyolojik bir varla indir
genmi, bunun dndaki hibir zelliine tanklk edemeye
ceimiz, konuamayacamz, diyalog kurma ansmzn
olmad, btn deerler sisteminden arnm gibi duran
ama bunu da asla bilemeyeceimiz, kendi ilikilendirmele-
rimiz ya da yaktrmalarmz lsnde, bilincimizin kar
snda bir kamu vicdan gibi diktiimiz, dolaysyla bizi son
suzca kendine eken ve kendinden iten, sonu olarak
kamptaki Nazilerle birlikte hareket edip bir an nce lme
sini dilediimiz M uselmann'dan bakas deildir artk kar
mzdaki. ktidarn keskin burnunun ald koku, ite tam
da bu Alevi-olmayan-Alevinin oktan rmeye balam
bedeninin kokusudur!

81
4.

Blm buraya kadar izleme sabrn gsteren okur ve


hatta izlememi bile olsa, blmn bandaki soruyu, snrl
verilerle yantlayabilir, yantlamtr da. Bunun iin ocuk
lara verilen isimlere bakmak da yeterli saylabilir. yle ki
kapcnn adnn mer, ocuklarnn adlarnn Osman ve
Hamza oluu byle bir okur iin apak Snni referanslar
oluturmaktadr. Bu yaznn yazan da adeta Snnilik ve
Alevilik arasnda bir dip ztlk31 ima ya da ina etmekte
dir. Dolaysyla Eren ve olu Devrimin -Yasemin Hanm
istisna olabilir de, olmayabilir de- Alevi olmas beklenir.
Zaten adnn Eren oluu da ailevi kkenlerinde Alevilik ol
masa bile, buna yakn bir eilim olduunu gstermiyor mu?
Fakat buradaki asl sorun kendi adnda deil, olunun
adnda gizlidir; Devrimde. Erenin hayflan da anmsan-
dnda buradaki kendini kurmayla ilgili sorunun Alevi
likten ok, Erenin sosyalist olduu dndrlen gemii
ve bugnyle ilikili olduudur.
te tam da bu nedenle, kiisel olarak beni, mazlumun
dnme potansiyelini tad zalim korkutmuyor da
mazluml a n savunmak adna yoksunlua dtn ve
mazlumlarn zalimlere dnerek kendisini hayal krklna
urattn dnenin (dolaysyla farkna bile varmadan
kendisi de bir mazlum olarak kurmaya balayann) kendi ta
rihini yeniden ina etme abasyla besledii mazlumluk
bilinci ve bunun potansiyelleri dehete dryor! zellikle
Trkiye gibi lkeler sz konusu edildikte, her tr radikaliz
min -diilik ile kodlanarak (bilim-dlk, din-dlk, dev
let dmanl, vs. insan-dlk hatta) kampa kapatlmaya
alld bir dnyada bu giriim iki kez kampa kapatlma
nn nn at gibi, iki kez iktidara teslimiyetin nn

31 Dip ztlk terimini Peyami Safadan dn alyorum. Peyami


Safa, Yalnzz, 13. Bask, stanbul, tken Yaynlan, 1997.

82
Pas

ayor. Bu, iki kez zalim olann da nn ayor demek el


bette! Buradaki ikinin 2 olmadm, bilmem sylemeye
gerek var m artk?
lme terketmek ve yaamasna izin vermek, kendisini
her eyden nce ldrme hakk olarak ortaya koyan eski
egemen iktidann yntemini zetler; yaatmak ve lme
terketmek ise, asl amac hayatn ve biyolojik olann olduu
haliyle gzetimini Devlet iktidarnn ilgisine dntrmek
olarak ortaya koyan biyo-iktidarn g simgesidir.
Yukardaki dncelerin nda, dier ikisi arasnda
kendisini sezdiren bir nc forml olduu sylenebilir;
bu, yirminci yzyl biyo-politikasmn en zgl zelliini ta
nmlayan bir formldr: artk ne lme terketmek ne de ya
atmak sz konusudur, aslolan sadece hayatta tutmaktr.
Biyo-iktidann zamanmzdaki belirleyici etkinlii, hayatn
ya da lmn retimine dayanmaz; daha ziyade deiim ge
irebilir ve sanal olarak sonsuz bir hayatta kaln retilme-
sine dayanr (vurgular aslnda).
Son yllarda Alevilik ve sosyalizm tartmalarnn zel
likle sanal dnyada canlanmas yalnzca bir rastlantdan m
ibaret acaba yoksa yukardaki ikiyle mi ilikili?
Kerbela ire olan Kerbelann dndadr ve Her yer
Kerbela, Her gn Aura elbette onun ataca bir iar de
ildir. Kim ki bu iarla bir ar kartmakta, Kerbeladan
olmu olandr; Kerbelay yitirmi, Kerbeladan ram
olan! Kerbelay sonsuzca kurma arzusu, sonsuz bir iktidar
arzusundan baka nedir ki? Kerbelay fethetme arzusu!
Muselmann Kerbelamn peinde deildir oysa, Kerbela
M uselm ann' izlemektedir! Kerbelann peinde olan bek
leyen yalnzca M uselmann'dr! O, her ne kadar erenler
yolunda Allah lnn M ecnunu olarak Leylas A liyi
arayan Muhammed33 donuna girerse girsin!

32 Agamben, (2004), s. 155 ve devam.


33 Mahzunini yorumuyla.

83
Ayhan Yalnkaya

Fakat bu yeterli deildir. Alevilerin ve genel olarak Ale


viliin Kerbelann peinde olduu iddia edilmeye devam
edilmektedir. imdi ad -istan olan bu telafi arzusunun
tezahr edi tarzlarna eileceim34.

34 Bu blmn, 2. altblmle balayan ve nc anablme kadar


olan ksm, daha nce, u derlemede yaynlanmtr: Ayhan Yalnka-
ya, Mazlum ve Mntekim: Bir Hayalin nas, smail-Havva Engin
(Der.), Alevilik, stanbul, Kitap Yaynlan, 2004 iinde, ss. 77-98.

84
III.

GLSTAN YA DA HAYAL
ALEVSTANDAN ALEVSTAN
HAYALNE

H er gn bir yerden gm ek ne iyi./


Her gn bir yere konmak ne gzel./
Bulanmadan, donmadan akmak ne ho.//
Dnle beraber gitti, cancazm,/
ne kadar sz varsa dne ait./
imdi yeni eyler sylemek lazm.35
. (Mevlana)

1 .
1980 ncesi siyasal ortam deneyimleme ans ya da
anszlm yakalam olanlarn, yukardaki dizeleri oku
duklarnda kulaklarna bu dizelerin Ruhi Sunun mziiyle
tanacan varsayyorum. Yavaa, yumuack, hatta ke
derli bir tonda balayp dnle beraber gitti szyle birlikte
grleen ve nihayet imdi yeni eyler... szyle birlikte
kararllk ve keskinlik kazanan, hatta bir karar tebli edi-
yormuasna kendi hakllndan ve meruluundan emin
bir ses. Sunun sesiyle canllk kazanan bu dirilik ve ken
dinden eminlik A. Kadirin Trkesinden miydi, -Sunun
hakk elbette sakl- yoksa o gnk siyasal ortamdan m?
Sosyalist bir devrim iin kendilerince neredeyse gn sayan
hareketlerin varlndan ve bu hareketlere inanan ynlarn

3S A. Kadir, Yenilie Doru, Bugnn Diliyle Mevlana, 5. Bask, s


tanbul, Hilal Mat. Koli. ti, 1976, s. 112.

85
Ayhan Yalnkaya

cokusundan? Birok yant verilebilir elbette ama kanmca


yant verilmeyi o gnden bugne bekleyen bir soru hl or
tada duruyor: Gerekten de dnle beraber gitmi miydi ne
kadar sz varsa dne ait? Dahas, gitmeli miydi? Ve nihayet
imdi yeni eyleri nasl ve nereden syleyecektik?
Bunun iin yaygn olarak kullanlan, ok emin bir yol
vardr: O da Platonik yoldur. Gemi ya da imdiki za
mana ilikin atflara sahip olsa da tarih-st (mekn ve za
man d) bir uzama yerlemek ve oradan, referans, me
ruiyeti vs. yalnzca akl olan, doru bilgi ya da Platonik bir
biimde sylersek episteme olan, yeni sz sylemek. Her
ne kadar tarih-st bir uzama yerlemi olsa da bu sz
syleyen imdiki zamana ilikin bir rahatszlktan yola k
makta ve bunun ortadan kaldrlmas, imdiki zamann tm
den ilgas iin, yeni bir gelecek, gelecekte imdiki zaman
olacak bir zaman dilimi iin bir program, bir yol haritas
nermektedir. Bu sz syleyen iin, szn tarihsel gerek
liinin sorgulanmas ok anlaml deildir. nemli olan ta
rihsel gereklii deil, epistemik doruluudur. Platon,
ideal devletin var olup olmad nemli deil, nemli olan
o varmasna ona yaklamaya almaktr derken ne
sylyordu: Gklerde onu grmeyi isteyen iin kurulmu
olan bir rnek vardr. Bu rnei gren byle bir eyi kendisi
iin de kurmay ister. Ama byle bir rnein herhangi bir
yerde varolup olmad ya da hi varolup olmayaca
nemli deildir. nk onun siyasetinde rol oynayabilecei
biricik devlet ekli odur36. Bu yntem de elbette baka yn

36 Platon, Devlet, 592den aktaran Emst Cassirer, Devlet Efsanesi,


ev. N. Arat, stanbul, Remzi Kitabevi Yaynlan, 1984, s. 87. zel
likle bu aktarma eviriyi setim. Devlet, 592 Trkeye yle evril
mitir: (nk dnyann hibir yerinde byle bir devlet olduunu
sanmyorum szne yant olarak) Ama isteyen iin gkte bir rnei
bulunabilir; ona bakar ve kendini ona gre bir dzene sokar. Byle bir
devlet ister bir yerde kurulmu, ister daha kurulmam olsun, onun ya
paca yalnz bu devletin kanunlarna uymaktr, bakalarnn kanunla
rna deil. Bkz. Platon, Devlet, ev. S. Eyubolu-M. A.Cimcoz, 7.
Bask, stanbul, Remzi Kitabevi Yaynlan, 1992, s. 280.

86
Pas

temler gibi, birok soruyu birlikte getirecektir. Ama bir


farkla; bu kez sorularn yantlar o tarih-st uzam
dan/uzamda derlenip kurgulanan modelin iindedir ve ya
ntlan da bir tarihin, gemiin tartlmasn deil, epistemik
bir tartmann yrtlmesini gerekli klmaktadr.
Fakat yeni eyler sylemek amacyla yola kan hemen
herkesin bavuraca ilk kaynak, hemen kestirilebilecei
gibi gemi olacaktr. Her ne kadar dne ait sz, dnle bir
likte gitmi olsa da dnn yeni bir yorumsamas, dnk s
zn yeni bir biim kazanmas, dnle birlikte gideni yeniden
bugne getirebilir ve imdiki zaman iin anlaml klabilir.
Fakat bu ynteme bavurmak da beraberinde birok soruyu
da getirecektir. En bata, bu yolu semenin anlam, gemile
gelecei birletirmek, gelecee ilikin sz gemiten t
retmek, gemite yaand kabul edilen bir balangc kabul
etmek ve onun peine dmek ya da gemite yaanm ola
nn bir kez daha yaanabileceini kabul etmek ya da zarn
bu olaslktan yana atmaktr. Grld gibi, imdiki za
mana ya da gelecee ilikin yeni bir sz sylemek iin y
zmz gemie dndmz anda birden fazla olaslkla
karlaveririz. Bu, gemii nasl kavradmz, tarihi nasl
okuduumuzla yakndan ilikilidir.
Tarihe ilikin, iki tip okuma biiminden sz edebiliriz:
ykc okuma ve kurucu okuma. Ykclk ve kuruculuk
yalnzca okumay yapana dardan atfedilmi bir nitelii
iaret etmemekte, ayn zamanda okumay yapann,
okuduunda neyi grdn ve nasl grdn de iaret
etmektedir. Buna gre, ykc okuma, ele ald malzemeyi,
ideolojik dzeyde kaba bir ifadeyle, ykclkla eletirir,
sular ya da deerlendirirken ayn zamanda kendisi de ykc
bir faaliyet stlenir: Kendisini baka trl gsterdiini
savlad ya da buna inand malzemenin gerek yzn
tehir etmenin, onu hcrelerine kadar ayrma savyla
elbisesinin altndaki, hatta derinin altndakini gsterme
savndadr. Dolaysyla, bu okuma biiminin kendisi en
bata zcdr; varsayd dsel ya da iki yzl bir yapy

87
Ayhan Yalnkaya

ykmaya soyunur. Ykmaya soyunmusanz elbette ykm ya


da hafriyat retirsiniz. Yani bu okuma biimi de asl olarak
hafriyat retmeye dnktr. Malzemesini bu gzle
deerlendirir. Buna gre, ele alnan malzeme artk her
kesi kflenmi, hibir biimde iflah olmaz, kolonlar,
kirileri oktan bel vermi bir eski evdir ama br yandan
inatla, btn otopark mafyas oyunlarna ya da tersine,
kendine vaat edilen restorasyon umutlarna karn, her eyi
reddetmekte, ille de benim kolonum, benim kiriim, benim
niim, benim cumbam diye ayak diremektedir. Dolaysyla
gemie gbeinden bal bu yap gerekte gerici bir
yapdan baka bir ey deildir. Toplumun veri dzeyini gz
ard etmekte ya da tersine hi gz ard etmemekte ama bu
dzeyi, kendini inandrd eski aaal gnleriyle karla
trmakta ve elbette bu aaal gnler daha baskn olarak ne
ktndan, bu gnlerin yeniden inasn savunmaktadr. En
iyi ihtimalle gemi, bu okuma tarz iin, yalnzca malzeme
olarak ele alnabilir. Bir baka inaatn yapmnda
kullanlabilir. Yok eer bundan baka bir ihtimalin de ola
bilecei syleniyorsa, gerekte bunu syleyen de bir ge
rici olmak gerekir! Es kaza bir gerici deilse, en fazla
sndan yolunu arm bir yan-aydn ya da yolun banda
bir mezdir ve bir gn gerekleri grp hiza-istikameti
tutturmas umulur.
Okuyan niteleyen ykclk anlamnda ykc okuma et
kinlii, gemii, gemile snrlandrma eilimini srekli
yeniden retir. Dn dndr ve ne yaanmsa dne ait, dne
ait kalmaldr. Dn yaananlarn anlamlandrlmas, ayn e
kilde dn yaananla yaplmaldr. Fakat burada dikkat edil
mesi gerekli bir dier nokta, gemiin de bir zamanlar imdi
olduunun asla anmsanmak istenmemesi ya da zellikle
unutturulmaya allmasdr. Gemi gemile snrlandr
lr derken zellikle kastettiim ey, gemi olgu ya da olay
lar aklanrken gemiin imdiki zamanna ilikin refe
ranslarn kullanlmas deil, srekli onun da gemiine atfta
bulunulmasdr. Adeta olay ve olgular aklanmak iddiasyla
Pas

yola klrken sonsuzca uzatlan bir gemi zaman iine


yollanmakta ve orada ie yaramaz bir uydu gibi salnmaya
terk edilmektedir. nk bu tarz okuma iin imdiki zamana
uzak-yakn bir temas tehlike oluturmakta, en azndan im
diki zamanla u ya da bu dzeyde iliki kurma ve dolay
syla onu zan altnda brakma gizilgcn bnyesinde ba
rndrmaktadr. Bu tarz okuyucu dnn srekli kurulan bir
ey olduu dncesine uzaktr. Aksine, dn onun gznde
bir mezar ta kadar souk, uzak, kat ve nesne-ldir. D
nn bugnle karlatrlmas ya da hangi biim ve ama iin
olursa olsun, bugne tanmas gerekte bugn ykma et
kinliinin bir parasdr. yleyse, ykc okuyucu, bundan
byle kendini bu etkinlii yrtenlerin maskelerini alaa
etmek, kalelerini balarna ykmakla grevli sayacaktr. Bu
nun iin de bizzat kendisi, bu kez dn bugn iinde yeni
den ina etmeye giriecektir ama bunun dne ait bir ey ol
duu vurgusunu hi gzden karmayacak ve kendisini oku
yann karmasna da izin vermeyecektir. Bylece kurduu
gemi, gemiin mezar talan kadar, kendini elle tutulur
somut bir nesne olarak sunabilecek, en azndan okurunu
buna inanmaya srekli davet edecektir. Bylece gemiin
ykclar tarafndan hortlatlarak imdinin yklmasnda te
mel ara gere seti nitelii kazanmasnn nne geilecektir.
Ykc okurun, ykc okuma etkinliinin ideolojik saf
her ne olursa, gemii ele al tarz deimedii lde
btn farkl saflar ayn noktada birleir. Dede Korkutu ister
faist bir ideolojinin gzleriyle okuyun, isterse bin trl
bakla: Nihayetinde Dede Korkut masallar Trk mille
tinin dnya milletlerinden ok stn karakterini ve halse-
tlerini sergileyen bir anlatlar btn de olsa, halk kltr
mzn zenginliini gsteren bir anlatlar btn de vs. enin
de sonunda gemie aittir ve gemitir! Anlam ve ilevi,
ykc okur iin gemi her ne ise, onu her nasl tasarlyorsa
onunla snrldr. Yani rnein Aleviliin kkenlerinde ister
ran iilii olsun, ister slm ncesi inanlar; btn bunlar
gemite kalmtr. Bize den, ykc okurun bize vaat ettii

89
Ayhan Yalnkaya

ya da dayatt eyi, bunlarn gemite kald ve artk


olguyu olduu gibi kabullenmemiz gerektiidir ki bylesi
bir kabulleni neren ykc okur says da azdr hani. Ykc
okur ounlukla kabullenmeye deil, mcadeleye arr
bizi. nk iyi shhatte olsunlar srekli ibandadr,
srekli tetikte olunmaldr, gemiin srekli imdiki zama
nmza szmasn ve onu bizden alarak bizi geriye, kendi
karanlk dnemlerine srklemesine kar mcadele edilme
lidir ya da bizi kabule dayal bir hogr ortamndan uzak
latrmak isteyen, sanki kkleri ayn tarihsel kkler deilmi
gibi, gemii kendilerince kuran sapknlar nasl uyumuyorsa
biz de uyumamalyz. Bylece ykc, grevini bir kez daha
yapar ve gemiimizin kklerinin ortaklaalm iaret ede
rek, bizi bu ortaklaalktan ayrmaya alan hainlere kar
uyararak bu hainlerin planlann balarna geirir. Bu tip
bir okuma biiminin gerekte yeni bir sz peinde olma
dn kestirmeden syleyebiliriz. O yeni bir sz retme
savyla gerekte imdiki zaman duraanlatrma ve koruma
peindedir.
37
Bu tip bir okuma biiminin eitli rneklerini K fte
elimden geldiince deerlendirmeyi ve tartmay denemi
tim. Burada ise temel olarak kurucu okuma biimleri r
neklerine eileceim ve gerekte bu iki okuma biiminin,
yine ideolojik olarak ne kadar ayr saflarda duruyor gz
krlerse gzksnler, benzer noktalarda bulutuklarn gs
termeyi deneyerek gemii, gemie ilikin malzemeyi y
kc bir biimde okumak kadar kurucu biimde okumann da
ayn amaca hizmet ettiini, yani imdiki zaman zellikle
gzden karmaya altn ya da gzden kardn, ge
mii gemile snrlandrmaya dnk olduunu ve gemi
ten dolaymlanp imdiki zaman sonsuzca dondurmaya a
larak gerekte gelecee ipotek koymaya uratn gs
termeyi deneyeceim.

37 Bkz. A. Yalnkaya, Kf: Dede Dorkut, Said Nursi ve Hz. Ali ze


rine Bir Yorumsama, stanbul, Alan Yaynlan, 2003.

90
Pas

Gerekte kurucu okuma ile ykc okuma Tanr Janusun


iki yznden ibarettir ama baktklar ynlerin farkl ve birbi
rine kart durduunu bilmem sylemeye gerek var m? Y
kc okumann vurgusu daha ok gemi zerineyken kurucu
okumann vurgusu gelecek zerinedir. Biri, imdiki zamana
kar gemii, dieri ise imdiki zamana kar gelecei ne
karr; henz burada olmayan ve aslnda biz olduka da bu
rada olmayacak olan gelecei; hayal bir gelecei demiyo
rum; kendi iinde ussal, vahyedilmi ya da bir kere ya
anm olan bir gelecei ama elbette imdiki zaman iin ya
bir kurgu ya bir tarihsel ykdr bu. Kurucu okumann da,
ykc okumann da temel nesnesi, burada snrl olarak ele
alnd kadaryla, gemitir. Ama biri gemiin gemiiyle
ilgilenir ve onu orada paralayp zmeye alr, aslnda
datmaya demek daha dorudur, dieri ise, gemite olup
bitenin gelecee dnk bir kurucu etkinliin, bir proje ya da
projeksiyonun parasyla kesinkes ilikili olduuna inanr ve
bu hain plan deifre etmeye alr ya da onu yeni bir ba
lang noktas, bir ideal olarak sunar. Gerekte her iki oku
ma biiminin de korumaya alt ey kendi imdiki
zamanlardr.
Bundan nce, aada zel olarak zerinde duracam
kurucu okuma biimlerinin basit ama daha dolaynd bir r
neini, balang babnda bir deini olarak hemen burada
vermek istiyorum. Bunun iin de yine provakatif bir rnei
kullanacam; Yalk Kk.
Yaln Kk, yklan bir lkenin aydn olarak yle
bir deerlendirme yapmaktadr: [Bizi yktlar dediniz, ne
zaman balad bu ykm? sorusunu yantlyor] savala
birlikte. Akl bulankl yarattlar. Mesela Kemal Paann
aklclk yolundan k, 1934 ylnda Yunusu kefetme
siyle balar. Yunusu Osmanl aydn bilmez. Osmanl ay
dn iin yoktur yle bir adam. Hem maddeci olacaksn, hem
Marksist olacaksn, hem de Yunusu seveceksin. Olmaz
byle bir ey. nk Yunus tasavvufdir. Yunus dorunun
aklla bulunacana inanmayan bir akmdr. Yunusu seve

91
Ayhan Yalnkaya

ceinize Mevlanay sevin. O daha byktr, br bir


kyldr. Peki M evlanay seveceksin de Nakibendilere
niye kfrediyorsun? Yunusu seviyorsun, Fethullah Glene
niye kar kyorsun? Felsefi olarak aynlar38. Bu bir
paragraflk yantta birden fazla tartlacak ey var. Yunusu
Osmanl aydnnn niye bilmedii ya da bilmezden geldi
inden tutun da, Mustafa Kemalin Yunus Emre tarafndan
nasl akl yolundan karldndan balayarak Mevlana ve
Yunusun aralarndaki tasavvuflik dzeyindeki derece
farklar, Nakibendilik ile Mevlevilik arasndaki ilikiler ya
da Fethullah Glenle tasavvuf, akl ya da Yunus Emre ara
sndaki ilikilere kadar birok nokta tartmaya ak ama
ben bunlara dikkat ekmeyeceim. zellikle dikkat ekmek
istediim nokta u: Yaln Kk iin Yunus Emre tasavvu-
fdir ve ayn Yaln Kk iin ayn Yunus Emre kyldr.
Yani bu iki nedenle maddeci ve/veya materyalist birinin
Yunusu sevmesi anlalr, tesi kabullenilir bir ey deildir.
Gerekte ilk neden, tasavvuflik nedeni batan savma bir bi
imde ortaya atlmtr, bu bellidir. Asl neden Yunusun
kylldr. Dolaysyla kyllk ile tasavvuflik arasnda
olabilecek gerilimleri imdilik gz ard edebiliriz. (Ara not
olarak tasavvufliin kylle deil kentlilie zg oldu
unu, kyllk iin geerli olann daha ok yazgclk oldu
unu, yazgcln ise tasavvufu tek bana niteleyebilir bir
ey olmadn anmsatmakla yetineceim.) br yandan
gerekte Yunusun ne dzeyde kyl olduu da tartlr.
Kyl m yoksa bu tersine belirli bir dnemin yaratlm
mitlerinde birisi mi? Yunus Em renin ne derece mm bir
kyl olduu da ayr bir tartma konusudur39. Bu tartma
konusunu da bir kenara atalm ve asl verilmek istenen me
saja gelelim. Yaln Kkn seveceksen M evlanay sev,
niye Yunusu seviyorsun... o kyldr sznn arkasm-

38 Ferzende Kaya, Yaln Kk ile Sylei, Yaln Kkle Tar


tma Bitmiyor, Yeni Harman, 7, 3.1.2003, ss. 5-8.
39 Merak edenler iin, Bkz. A. Glpnarl, Yunus Emre, 6. Bask, stan
bul, Varlk Yaynlan, 1968.

92
Pas

daki asl vurgu Yunus ile Mevlana arasndaki tasavvuflik


dzeyi deildir, deildir nk asl olarak tasavvufu temsil
eden tam da M evlanadr, asl farkllk kyllk-kentlilik
zerinedir. Mevlana tam bir kentli, yerleik bir dnrken,
Yunusu kyl olarak tasarlamamz salayan ey onun gez
gin bir dervi olmaktan vazgememesidir. Onun mekn
daha ok d doadr.
Kurucu okuma biimi de tam burada devreye girmektedir.
Ykc ve kurucu okuma biimleri de kendi ilerinde ift
ynldrler. Olumlayc ve olumsuzlaym olmak zere. r
nein, Said Nursi okumas yapan Alpaslan Ikl olumsuzla
ym bir ykc okuma yaparken, erif Mardin olumlaym bir
ykc okuma yapmaktadr. Ya da, Aleviliin bir topyas
olduunu savunan ki birazdan burada tartacam, Esat
Korkmaz olumlaym bir kurucu okuma yaparken, ayn e
kilde Alevilik zerine yazp izen ve rneklerini aada ve
receim tm sosyalist sol yaklamlar da olumlaym bir
okuma yapmakta, Alevilerin Trkiye Cumhuriyetinden ayr
bir Alevistan peinde olduunu savunan Abdlkadir Sezgin
ise olumsuzlaym bir kurucu okuma gerekletirmektedir.
Yaln Kkn Yunus zerinden sergiledii okuma bi
imi de alttan alta olumlayc bir kurucu okuma biimidir.
Bilindii zere kyll tek bir terimle nitelenmemiz is
tense kukusuz bu szcklerin en banda gelenlerinden bi
risi duraanlk olacaktr. Orta mal bir resim izersek; ken
dini d doann ritmine teslim eden kyllk, d doann
tehdit ediciliiyle ba baa kald srece, dier toplumsal-
ekonomik ilikileri ne lde deimi olursa olsun mm
kn olduunca veri seviyesine diiyle trnayla tutunur ve
onu korumak iin urar. Kestirmeden sylenirse, kylden
devrimci olmaz, kyl ancak bir devrimin kanlmaz ve
krl olduunu apak bir biimde grdnde ya da tepe
sine binen gcn nitelii dorultusunda ve ilk frsatta sakla
nacak bir al dibi bulmak zere devrimci harekete srkle
nir. Dinamizm, dnm, devrim, kuruculuk asl olarak
kentlerin, kentli snflarn iidir. Kyl yalnzca izler; kendi

93
Ayhan Yalnkaya

zamannn gelmesini bekleyebilir ama ou kez de zamann


gelip gelmediini fark edemeyecek kadar, kt duvar
dibindeki bir kar su birikintisine dalp gitmitir gzleri.
Yaln Kkn kafasnn arkasndaki budur ite. Yunus
Emre, o bir kan suda balk avlayan ve nnden geip giden
hayatn farknda olmayan biridir. Oysa bir maddeci, bir
Marksist nasl olur da hayat skalar? O halde kente, kent
liye, rnein Mevlanaya ynelmeli! Belli ki Yaln K
kn gzleri gelecee kilitlenmitir. Kafasndaki kurgusal
gelecei gerekletirme ve onu sonsuzca geniletip sabit-
leme peinde olan bir dnr iin elbette bu tutum yadrga
nacak bir tutum deildir, aksine beklenen tam da budur. O,
Yunus Emre de gelecee ynelik bir dinamizm, bir kurucu
aba aramakta, bu anlamda kuruculuu olumlamakta ve
bunu bulamad iin de Yunus Em reyi olumsuzlamaktadr.
Ama aradn M evlanada nasl bulduu da ayr bir mu
amma konusu olabilecek niteliktedir.
Yine hemen burada kurucu okumaya ilikin biraz daha
fikir verebilmek iin, bu kez Yaln Kkn tersine, yani
olumlayc kurucu okumann tersine, olumsuzlaym bir ku
rucu okuma vereceim. Fakat burada da zerinde konuulan
isim Yunus Em redir.
Bu kez Burhan Toprakn Yunus Em resine bakyoruz.
B. Toprak, ilk kez 1933te iki cilt olarak yaynlanan (Burhan
mit imzasyla) Yunus Emre D iv a n inn 1972deki yeniden
basksnn giriinde, Yirmi yl sonra bal altnda (bu gi
ri yazs 1950 tarihinde kaleme alnmtr) yle demekte
dir: Birinci ve ikinci basklarda; o kadar titizlikle setiim
yz elli gazeli okurken; imdi azap duyuyorum. ncilerin
arasnda ne kadar sahte inci! Yazdm nszde kahrama
nmn dini oluuna gre tertiplediim plan, teferruat d
kn bir tarihi ressam gibi, metinde gerekletirmek isti
yordum. Herhangi bir parasnda rastladm ve bu ahsi ol
gunlamay tamamladn sandm beyit, msra; btnn
Yunus Em reye mal etmek iin yeterli bir sebep olmutu.
Kaygm ona olabildii kadar, ok tarafl bir ahsiyet sala

94
Pas

maya almakt. Oysaki bu davran, Yunus a hizmet de


ildi. Belki onun manevi portresini irkinletirmekti40
(ab). Yazarn Yunus Emreye olabildiince ok ynl bir
kiilik kazandrmasndan niin azap duyduu hemen aada
anlalmaktadr:
Ta basksnda ve benim basklarmla birok yaz-
m alarda yer alan, mesela u mehur M nacat aire mal
etmek, aknlktan baka bir ey deildir. ol cennetin
rmaklar ilahisini verenin, aadaki samalar yazmasna
imkan var mdr?
Habs iinde lmeyeyin deyu a/ msml-u murdar yedim
bir iki ka/ Nesne eksittm m milkinden senin/ Rzkn alp
seni muhta m kodum/ Ya ynn yiyip a m kodum/
V.b...41
Bu safsatann mahiyetini anlamak iin derin bir sanat
bilgisine lzum yoktur. (...) Biraz nce itiraf ettiim gibi,
ben bir pein hkmle hareket etmitim. Ksacas, hepimiz
aldandk4 .
Yazar, ol Cennetin Irm aklaryla bu dizeleri birlikte
ele almakta ve onu yazan Yunusun bunu yazamayacan
varsayarak bunun sahte olduu hkmne kolayca ulamak
tadr. Geri buna ilikin olarak kitabnn hibir yerinde ne
dinsel, ne sanatsal, ne de dilsel bir gereke sunmaktadr.
Yalnzca kestirip atmakla yetinmektedir. Yalnz gz ard et
tii ok nemli bir nokta vardr: Yunusun, rnein Mev-

40 B. Toprak, Yunus Emre, 5. Bask, stanbul, nklap ve Aka Yayn


lar, 1972, s. 7 ve devam.
41 Bu dizeler, belki bir oumuzun bildii gibi, Ruhi Sunun Yunus
Emre uzunalarnn en gzel blmlerinden biridir ve uzunalara bi
ti blmn oluturur. Ruhi Sunun mziiyle bu dizeler yledir:
Ya ilahi ger sual etsen bana/Cevabm ibudurur anda sana/ Ben bana
zulmeyledim ettim gnah/Neyledim nettim sana ey padiah/Nesne ek
sildi mi mlknden senin/Geti mi ya hkmm hkmnden senin/
Rzkn yiyip seni a m kodum/Ya yeyip ynn muhta m kodum/
Hi Yunustan dedi mi sana ziyan/Sen bilirsin aikare vu nihan/Bir
avu topraa bunca ky- kal/Neye gerek ey kerim- zl-celal
42 B. Toprak, a.g.y., s. 8-9.

95
Ayhan Yalnkaya

lna tarz bir tasavvuf eilime sahip olmad, Alevi gele


neinin organik bir paras olduudur o da. Alevi gelene
inde de Tanryla bu tip bir iliki kurma abas, bu tip y
rtlen bir diyalog hi yadrganacak bir tarz iaret etmez,
aksine, Hakk kavrayn doal bir sonucudur. Burada bu
dizelerin gerekten Yunusa ait olup olmadn tartmyo
rum. Olmayabilir de. Bu ayr bir aratrma alan. Burada sz
konusu olan Toprakn sorunu ele al biimi. Yunusun
T an n yla bylesi bir diyalog kurmasnn olabilirliinin
nne kesmeye almas ve bataki gerekten olumlu nok
tay, ona ok ynl bir kiilik kazandrma savn, bir rpda
terk ederek onu sradan bir suf dzeyine indirme abas.
stelik bunu da szm ona Yunusun lmezlii adna
yapmaktadr.
Burhan Toprak, uurumu sezen bir atn hnerine sahip
gibi, tam zamannda durmay baarmaktadr. nk, anla
ld kadaryla, bu ya da benzeri dizelerin Yunusa ait ol
duunu kabul etmek, Yunusun T anny vmek dndaki
biimlerle de T an n yla bir iliki kurduunu kabullenmek
olacaktr. Bu iliki biimleri ise, rnekte yer ald gibi, veri
saylan statik iliki kurma biimlerini sarsmakta, onlan zan
altnda brakmakta, en nemlisi onlann biriciklii sav ve
kabuln altst etme riskini iinde banndrmaktadr. Bun
dan sonra Yunus bu veri biimle snrlandmlamayacak,
daha zel olarak olumlayc-ykc bir okumann nesnesi ol
makla yetinilemeyecek, kurucu bir okumann nesnesi ya
plmak zorunda kalnacaktr. B. Toprak tam da bundan
korkmaktadr. Olumlayc-kurucu bir okumann kendi kur
gusundaki gemi zaman tehdit edecei ve bunun zerine
ina ettii imdiki zaman sorgulamak zorunda kalacandan
korkmaktadr. Oysa o Yunusu sonsuzca yinelenen bir ge
mi zaman iinde ama mutlaka gemi zaman iinde sev
mektedir ve gelecee ynelik en kk bir kukuya kapl
d anda, Yunusu btn ynleriyle kefe kmak yerine,
onun geleneksel tasavvuf snrlaryla yetinmekte ve orada
dondurmaya almaktadr.

96
Pas

zetle, olumsuzlayc-ykc okuma ile olumsuzlayc-


kurucu okuma aslnda ayn eyin peindedir: Gemii, son
suzca genileyen ve tek hareketi biteviye genilemek olan
bir gemie salmak ve orada terk etmek. Ayn ekilde
olumlayc-kurucu okuma ile olumlayc-ykc okuma da
benzer bir ey yapar: Onlar da gemii, sonsuzca sabitlene
cek olan ve tek hareket amac duraanlamak olan bir gele
cein kollarna terk ederler; sonsuza kadar uyusun diye.
Artk gemiin ya da gelecein kollarnda sonsuza kadar
uyutulmak istenen ve bu blmn temel konusu olan Alevi
liin, nasl olumlayc-olumsuzlayc kurucu niyetlerle
okunduunu anlamaya alabiliriz.

97
Bulurlar bir sz bin sz ederler
Koyub doru yolu eri giderler

(Kaygusuz Abdal)43

18 Austos 2001 tarihinde, Milliyet gazetesinde, Alevi


likle ilgili bir yaz dizisi iinde, dnemin Diyanet leri Ba
kan Mehmet Nuri Ylmazn Ruen akrla yapt bir g
rmeye yer verilir ve bu grmenin ardndan, anlald
kadaryla hem Snni hem Alevi kesimden tepkiler gibi
akmaya balar. Buna gre, Diyanet leri Bakan Ylmaz,
Alevileri ateistlerin kkrttna inanyor, Alevilerin ibadet
yeri cami olm al diyordu. Alevileri Snniletirme abalar
olmadn syleyen Diyanet leri Bakan Mehmet Nuri
Ylmaz, Cemevine cami ilevi kazandrma[nn] milletimi
zin birliine darbe vur[acan] savunuyordu44. Ylmaz so
ruya cevaben kendi bak alarn da sylemektedir. Biz
Alevilii, Trkiyede yaadmz slami ortak kltrm
zn ierisinde, bir ksm vatandalarmzn Hz. A liye ve
Ehlibeyte balln ifade eden ve tasavvuf ekollerinden
etkilenmi, yaayan bir klt olarak gryoruz. lkemizde
yaayan Aleviler, Bektai ve Alevi dncesi, halkmzn bir
zenginliidir. Bugn Alevilik adna bizim endiemiz, baz

43 Minbernameden aktaran, B. Ouz, Trk Halk Dncesi ve


Hareketlerinin deolojik Kkenleri, C. 3, stanbul, Simurg Yaynlar,
1997, s. 107.
44Bu blmde bol miktarda elektronik kaynak kullandm. Ancak,
internet kaynakl bilgileri aktarrken ifadelerin zgnlne mmkn
olduunca dokunmadm. Yalnzca karakter bozukluklar varsa d
zeltme yolunu setim. Ayrca, internet adresinin hemen sonuna, ilgili
sayfay ziyaret ettiim tarihi de belirttim. R. akr-. Ylmaz, Yolunu
Arayan Alevilik, www.milliyet.com.tr/2001/08/18/guncel/gun00.html,
11.9.2003.
Pas

ateistlerin Alevilii istismara almalardr. Aleviliin ayr


bir din anlay gibi ortaya konulma abalardr. Kkrtma
faaliyetleridir.
Grld gibi Ylmaz, Alevilii bir klt olarak kabul
ettikten sonra, bu kltn bir zenginlik olarak ve kendi ta
nmlad snrlar iinde kalmasn savunmakta, bu kltn
harekete gemesine kar anlaml bir refleks ortaya koy
makta ve bu klt ateistlerin bir takm kurucu etkinlikler
iin kkrttna inanmaktadr. Nedir bu kurucu etkinlik?
Aleviliin yeni bir din olarak ortaya konulmas, daha do
rusu bunun tehlikesine kar uyarmaktadr Ylmaz. Alevile-
rin Diyanette temsiliyle ilikili soruya verdii yantta ise
yle demektedir: Kald ki, mevcut yasal dzenlemeler ie
risinde bu mmkn grlmemektedir. Herhangi bir mezhep
veya merebin, ya da tarikat veya cemaatin Diyanet ats
altnda temsil edilebilmesi iin Diyanetin Mezhepler ve
Tarikatlar Genel Mdrl haline getirilmesi gerekir ki
byle bir ey Cumhuriyeti kuran iradenin hedefledii ulus-
devlet ve toplum projesine de tamamen ters dmektedir.
Bugn slam n iki kayna olan K uran ve Peygamberimi
zin sahih snnetine bal kalarak slam mezhepler st bir
bak asyla yeniden anlamaya ve yorumlamaya almak
zorundayz.
Sanki Diyanet leri Bakanl yasal stats her ne
olursa olsun, yalnzca Snni slm n kalesi durumunda de
ilmi gibi, Ylmaz ulus-devlet projesine atf yapmakta ve
proje zerinden kendilerinin slma mezhepler st bakt
n iddia etmekte ve Alevilii kurucu role karmann apa
k Diyanetin bu mezhepler st roln ykaca tehdidinde
bulunmaktadr. Fakat gerekte kendi szlerinin arasnda da
hkim olan zihniyeti iaret etmekten geri durmamaktadr.
Buna gre, slm n iki kayna olarak Kuran ve Peygam-
berin snnetini iaret etmektedir. Sahih snnetini. Ylmaz
bizzat slm bununla snrlayan zihniyetin Snni olduunu
unutmamz istemektedir. Snnilerin kendi aralarndaki
hangi snnetlerin sahih olup olmad stne tartmalar ve

99
Ayhan Yalmkaya

ayrlklar bir yana. slam bylece bir kez net olarak snr
land m, btn slm kollar bu tanma vurulmakta, bu ta
nmn dnda kalma eilimi tayan ya da bizzat dnda
olan her kol ya ateistlerin kkrtmasyla damgalanmakta ya
da en iyi durumda, bu kollarn bnyelerindeki temel yaam
sal zellikler yok saylarak tmden slm iinde saylp eri
tilmeye allmaktadr.
Bunun en tipik rnei de Ylm azn u szlerinde ortaya
kmaktadr. Cemevlerine nasl bakyorsunuz? sorusuna
yant olarak Ylmaz yle diyor: Cemevlerinin camiye al
ternatif bir ibadethane olduu iddias, (vurgu bana ait) ta
rihi gereklerle uyumamaktadr. Yeryznde slam kadar
ibadethane birliini salayabilmi baka bir din yoktur.
Gemite Mslmanlar iinde tezahr etmi en u frkalar
dahi ibadethaneyi blmemiken, imdi lkemizde cemev
lerine cami mukabili bir ilev ve grnm vererek Msl
manln ibadethanesini blmeye almak zcdr. Bu
yanl savunmak, milletimize darbe vurur; Mslmanlar
arasnda tefrikann krklenmesine ve ayrln kemikle
mesine sebep olur. Cami, gr, dncesi ne olursa olsun
kendini Mslman olarak tanmlayan herkese aktr. Dola
ysyla Alevilerin de ibadet yeri camidir.
Ylmaz, nce tarihin hibir dneminde ortaya atlmam
bir iddiay ortaya atlm gibi ileri srmekte, sonra bunun ta
rihsel gereklerle uyumadn savunarak Alevileri ku
rucu abalanndan vazgeip camiye armaktadr. Ger
ekten de cemevlerinin camiye alternatif bir ibadethane ol
duu iddias hayal rndr. Brakalm bir alternatif oldu
unu, eer oray bir ibadet mekn olarak kabul edeceksek,
cami ve cemevinde yaplan ibadet en bata kkten farkldr.
Birinde tanrya yakarlp kredilip, dua okunup, secde edi
lirken, brnde insan kutsanmakta, insana secde edilmek
tedir. Dolaysyla cami ve cemevi birbirine alternatif deil,
birbirinden radikal bir biimde farkldr. (lerleyen blm
lerde bu konuya ayrca yer vereceim.) Bunu elbette Ylmaz
da bilmektedir. Fakat onun hedef ald ey de zaten bu ra

100
Pas

dikal farkllktr. Alevileri cemevinden camiye arrken bu


radikal niteliklerinden vazgemeye, Snni anlay kabule
armaktadr. Bunun aksi, ona gre, tarihin hibir dne
minde olmayan bir eyi, Mslmanln ibadethanesini bl
meye almak olacaktr. Bu tipik bir ykc okuma biimidir
ve hemen ardndan kurucu okumaya atlanmaktadr: Cami
yklmakta, yerine alternatif olarak cemevi kurulmaktadr!
Buna karn Ylmaz, Alevileri Snniletirmeye alt
nz doru mu? sorusuna biraz nce zaten aka yant
vermemi gibi, u yant vermektedir: Biz hem Alevilerin,
hem Snnilerin kendi anlaylarn sorgulamak, deiime ve
diyaloga ak hale gelmek mecburiyetinde olduunu d
nyoruz. Bu Aleviliin Snniletirilmesi veya Snniliin
Aleviletirilmesi olarak alglanmamal. Fakat Ylmaz, her
ne kadar Alevileri Snniletirmek gibi bir niyetlerinin olma
dn sylyorsa da ayn yazda yer verilen bir bilgi tam da
tersini iaret etmektedir: Diyanet leri Bakanlmn il
mftlerine yollad bir rapor Yeni Dnce Dergisinde
yaymlannca olay oldu. Buradaki Trkiye Alevileri aslen
Hanefi mezhebine mensup tasavvufi bir hareketin mensup
lardr szleri Alevilerce kimliklerini inkr olarak grld.
Ama esas olarak, Cemevi binalarnn, bir dinin mabedi imi
gibi, trenlerin yapld bir mabet ilevi kazand ve dev
letin asker ve polisi ile atarak len birtakm kimselerin
cenazelerinin de bu merkezlerde yaplan merasimlerle kald
rld gzleniyor. (...) zellikle cemevi yapan ve yaptran
larn bu konuda gereken dikkat, hassasiyet ve itinay gs
termedikleri, bu sebeple Alevilik - Bektailik konusunda
halkmzda farkl dncelerin domasna sebep olduklar
znt ile izlenmektedir tespitine tepki gsterildi.
Mehmet Nuri Ylmaz, Alevilerin youn tepkisiyle kar
lanca szlerini dzeltmek zorunluluunu hissedecek ve
Bakanlmz, kimseye mezhep, tarikat veya kltlere da
yal inan ve uygulamay empoze etmemekte, dini inan ve
yaantlarn kiilerin tercih ve vicdanlarna brakmaktadr.
Alevi-Snni atmas yaratlmak isteniyor. steyen camiye,

101
Ayhan Yalnkaya

isteyen de cemevine gider demek gereksinimini hisse


decektir45.
Diyanet leri Bakamm adeta zr dilercesine bu ak
lamay yapmaya zorlayan ey, aslnda biraz sonra hzlca,
zetle ve ksaca deineceim Alevi tepkilerinin kendisine
ynelmesiyle birlikte, yukarda kullandm yazda yer ve
rilen bir dier ismin yapt aklamalardr. Bu isim, yine
Diyanet grevlilerinden, M HPli olduunu saklama gerei
bile duymayan Abdlkadir Sezgindir. Sezginin aklama
larnn Ylmazla yan yana yer almas Ylmaz asndan ta
lihsizlik olmutur.
M illiyet'in yazsna gre, lkc aratrmac Dr. Sez
gin, Aleviler PKKdan sonra ikinci problem diyor. Ha
yalleri Alevistan ara bal altnda Milliyet unlara yer
vermektedir: Alparslan Trkein de desteiyle Alevileri
aratran Dr. Abdlkadir Sezgin, Trkiyeden toprak isteyen
gruplarn, Alevistan hayali kurduunu sylyor. Diyanette
bamfettilik yapt srada Alevilikle ilgili almalaryla
tannan, hatta Aleviler tarafndan Aleviliin Snniletiril-
mesi izgisinin en nemli teorisyeni, hatta uygulaycs ola
rak grlen Dr. Abdlkadir Sezgin, lkc olduunu sakla
myor. Azerbaycanda darbe giriiminde de ad geen ve
MHP iktidardayken yllar nceki grevine, M ersine vaiz
lie srlen Dr. Sezgin, yle konuuyor: Harita bile ha
zrlyorlar. Trkiyeden toprak talebi olan Alevi gruplar
var. Alevistan diye devlet kurmak istiyor, haritalar yaym
lyorlar. Bunlar, PKKdan sonra Trkiye iin ikinci byk
blc tehdit. Ama bu hallolur. Zaten tabanda problem yok.
Problem entelektel kesimde. nan ve ibadetler bakmndan
Alevi ile Snni arasnda fark yok denecek kadar az. Ben
devlete, ncelikle de Diyanete anlatmak istedim: Bunlar
Mslman, bunlar doru. Alparslan Trkein yaknnda
bulunanlar, rnein korumalar Aleviydi. O Trk soyunu
birletirmeyi esas alyordu. Eer arkamda rahmetli Trke

45www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2001/08/22/yasam/yasam6.htmh
11.9.2003.

102
Pas

olmasayd, aka sylyorum bu almalarda baarl ola


mazdm diyen Dr. Sezgin, (...) Alevilik Bektalie daya
nan bir tarikattr. (...) Tarikatlar bugn cumhuriyeti tehdit
ediyor. Ama bu tehditlerini tarikat kimliiyle deil; sivil
toplum rgt, vakf, demek diye yapyorlar. Hepsi siyaset
le i ie. Tarikat ile siyaset ayrmn yapmamz lazm. Bun
lar, devletin denetimi altnda serbest brakmalyz diyor.
Bu aklamalarn hemen ardndan Alevi rgtlerinin tep
kileri gibi ykselecektir. Fakat tepkiler yalnzca Alevi-
lerden ya da onlarn rgtlerinden kaynaklanmayacak, rne
in dnemin en ok satan glmece dergisi Leman bile o
haftaki saysnda bu aklamalara tepkisini ortaya koymak
tan geri kalmayacaktr. Leman dergisi yllardr srdrd
bir gelenein, haftann laleleri geleneinin iinde, ilgili
hafta, ilk iki sraya bu iki ismi yerletiriverecektir: MEH
MET NUR YILMAZ, alevileri ateistler kkrtyormu
diyen kkrtc Diyanet leri Bakan, DR. ABDLKADR
SEZGN alevistan, alevleyicisi lkc kantrm ac46.
Alevi rgtleri kendilerinden beklenilecei gibi Sez-
ginin iddialarm reddedecek ve Alevilerin byle bir plan
nn olmadn syleyeceklerdir. rnein Klnde 20.08.2001
tarihinde Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu adna ya
plan basn aklamasnda, rgt adna Haan t unu
sylemektedir: imdiye kadar hi bir Alevi rgt, ne ak
ne gizli Alevistan gibi bir hayal peine dmemitir. Ale
viler, btn Trkleri birletirme[k] [gibi] hayallere dme
yecek kadar gerekidirler. Alevi rgtleri ve Kurumlan,
imdiye kadar olduu gibi, bundan sonra da Aleviliin
zne uygun olarak tannmas iin, Alevilerin inan ve iba
det zgrlklerini tam olarak salanmas iin, Trkiye'nin
btnl iinde laik, demokratik ve sosyal bir Trkiye
Cumhuriyeti'ni desteklemek iin almalanna devam ede
ceklerdir47.

46 www.leman.com.tr/laleler/lale511 .htm, 14.8.2003.


47 www.Alevi.com/tr/guncel/arsiv/Alevistan.html, 11.9.2003.

103
Ayhan Yalnkaya

Yurtd rgtlerinden gsterilen bu tepkinin benzeri


yurtii rgtlerden de gelecektir: Alevi Bektai Kurulular
Birlii Bakan Ali Doan Alevilerin hibir zaman ayr bir
bayrak altnda toplanmay dnmediini aklayacaktr.
Diyanet leri Bakan ve Sezgini Alevileri ynlendirmeye
alarak ibadet yerlerini ekillendirme abasnda oldukla
rn belirten aklamada, ilgili birlik genel sekreteri Ali
Balkz ise Diyanete bir kar-an kartacak ve savclar
greve davet edecektir: Gndz devletten, gece Hizbul-
lahtan yana olan, camileri Hizbullahlann karargahlar ha
line getiren, ona frsat veren, imkan salayan Diyanetin,
Aleviler hakknda konumas yerine ncelikle kendi sk
n dikmesi gerekmez m i? diye sordu. Diyanet leri Ba
kanlnn lavedilmesini isteyen Balkz, Ylmaz ve Sezgin
hakknda idari ilem yaplmas iin savclar greve a
rd48.
Ylmaz ve Sezginin yaklamna tepkiler, aralarndaki
gr ayrlklar nedeniyle birbirine mesafeli duran Alevi
rgtleri ve temsilcilerini bile ayn noktada birletirmeyi ba
aracaktr. rnein Aleviler iinde ayr bir anlay temsil
eden Cem Vakf ve onun en nemli temsilcisi zzettin Do
an da bu aklamalara sert tepki gstereceklerdir. Cem
Vakf adna yaplan aklamada u grlere yer verilmek
tedir: (...) Alevi lafna bile tahamml olmayan bu kr zih
niyet binlerce Alevinin katledilmesini, srlmesini, dedele
rinin, babalarnn, inan nderlerinin kafir saylmasnn fet
vasn veren kafadr. Cemevini brak Camiye gel, cemi brak
namaz kl, Hseyin asidir, Alevilik mereptir... trnden he
zeyanlar her seferinde terennm eden, asl blcl ken
dileri yapan bu yoz kafa kin kusmaya devam ediyor. Bu er
evede kafas karabasanlar iinde, kendi arpk fikirleriyle
Alevilere Alevilii retmek gibi tarihi bir misyon stlen
mi kii Diyanet leri eski Bamfettii Abdlkadir Sezgin
ise kkrtcln bir rneini sergiler gibiydi aklamasyla.

48www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2001/08/22/yasam/yasam6.html,
14.8.2003.

104
Pas

(...) Sayn Sezgin, sen olsan olsan, kimi karanlk glerin


Trkiye zerinde oynamak istedikleri oyunlarn bir piyonu
olabilirsin. Bu lkeye hainlik dnmek alakln hibir
Alevi Bektai aklndan geirmez. Kirli ellerinizi; tertemiz
inanlaryla, kltrleriyle, bu Diyar Rum lkesini, dostluk
tan, bartan, kardelikten, paylamdan, dayanmadan yana
bir Diyar Trk yurdu yapan insanlarn zerinden ekin! (...)
Alevilerle Snnileri kar karya getirmek gibi oyunlarn
piyonlar olmayn! Nankrce, uursuzca, ajanca aklama
lardan vazgein! M uhyinin dedii gibi Zahit bizi tan ey
leme/ Hakk ismi okur dilimiz/ Sakn efsane syleme / Haz-
rete kar yolum uz. Bunu bylece bilin!49.
Yalnz vakfn gzden kard bir nokta vard belki de;
o da M uhyinin szn ettii yolun tam da Sezgin tarafn
dan Alevistan olarak kodlanm olabileceiydi. Eer Muhyi,
yol ile dostluk, bar, kardelik, paylam, dayanma gibi
deerleri temsil eden bir hazrete giden yoldan sz edi
yorsa, bu yolun adna Sezgin Alevistan demi olabilir
miydi? Bu soru iaretine imdilik deinmeyeceim.
V akf bakan zzettin Doan ise bir syleide Diyanet
leri grevlilerinin gerekte Snni ounlua dayanarak ta
hakkm peinde olduunu, esasen aba altndan sopa gster
diklerini, buradan cesaret alarak Alevileri camiye arabil-
diklerini belirtmektedir. Doana gre, Aleviler Diyanette
temsil edilirse, Ylmazm savnn aksine ulusal birlik par
alanmayacak tersine pekiecektir. nk devlet tmden
A levinin, Snninin, afnin, Hristiyann, M usevinin...
herkesin devleti haline gelecei iin hi kimse devletine toz
kondurmayacaktr o zaman ve ulusal birlik pekiecektir.
Am a tehlikeye girecek bir ey varsa o da bunlarn parasal
karlardr. Sezgin hakknda ise u deerlendirmeyi yap
maktadr: Halkn aklna getirtiyor kendisi, belki Alevi ap
kas altnda -be tane soytar varsa onlara da Alevistan
dedirtsin diye; buna ajan provokatr diyorlar. 12 Eyll n

4* www.cemvakfl.org/makaleler/05.asp, 14.8.2003.

105
Ayhan Yalnkaya

cesi bir Mahir Kaynak vard, sol bayran alp vatanda ar


kasna srkleyen, tahrik edip sonra ihbar edip ieri attran.
Bu da ayn ekilde bir acemi provokatr olarak kullanlyor
ve ben bu szleri bu zatn sylemesine ihtimal vermedim
nk, akll, zeki bir insandr. Gerekten sylemise nk
gazetecinin de yalan sylemesi iin bir neden yok, eer ger
ekten bunu sylemise tamamen provokasyon yapmak
zere halk tahrik edip, halk blnmeye doru sylenmi
fevkalade haince szlerdir50. Doan, deerlendirmesinde
devamla, Alevilerin ulusal gvenlii tehdit etmesi yle

50 Oysa eer A. Sezginle bir gnl ba yoksa, Doann arma


sna hi gerek yoktur. nk Sezgin bu grlerini yazya geirmitir.
Aynca buna deineceim ama imdilik bir fikir vermesi bakmndan
buraya bir blm alyorum: Sovyetler Birlii nin knn verdii
bir aknlkla tutunabilecek bir dal aradklar gzlenen sosyalist
(Marksist-ateist) grup iinde yer alanlardan ailesi iinde Alevi olanlar,
kendilerini ve ailelerini hatrlayarak eskiden etkileyerek sosyalist
yapmak istedikleri insanlara yanap, bu defa ayn eyi Alevi etiketi
ile yapmaya altklar; bu defa da Alevicilie yneldikleri gzlendi.
Bunlar ideoloji olarak Marksizmi ve metot olarak da Marksist diya
lektii iyi bildiklerinden, bu defa Alevilik adna bunlar yeniden Ale
vilik ambalaj iinde sunmaya almaktadrlar. Trkiyenin gelime
sini, kalknmasn istemeyen glerin de yukardaki faaliyetlerin arka
snda bulunduu, eitli Avrupa lkelerinde kurulmu veya kurdurul
mu demek, federasyon, birlik, vakf gibi Alevici rgtler ve faaliyet
lerinden anlalmaktadr. 1980 ncesi sa-sol olay lan eklinde grlen
Malatya, Kayseri, Sivas, orum olaylan, bu ii gndeme getirip ve
atma sebebi olarak canlandnlabileceinin kant ve Trkiyenin
yumuak karn olarak elde tutulmak istenmektedir. Sivas Madmak
Oteli yangn ve stanbul Gazi Mahallesi bu yumuak karndaki dene
meler olmaldr. Kafkaslar, ran ve Trkiye topraklarnda gz olan ve
lkemizde Deli Petro olarak tannan I. Petrodan balayan bu co
rafyada Alevi-Snni atmas meydana getirerek, masraf etmeden, i
atmalar sonunda bu topraklara sahip olma ideali asla unutulmama
ldr. zellikle Almanya, Fransa, Hollanda ve svein nderliinde
Zaza ve Krt Alevilerini de kullanarak, lkemiz topraklarnda
Alevistan adl bir devlet kurulmas ve rann Alevileri Caferile-
tirme eklindeki almalar da dikkatle kaydedilerek, bunlara kar
dini, tarihi, kltrel ve sosyolojik tedbirlere yer verilmeye allm
tr. www.yen iturkiye. com/dis-play. asp ?c=l 180, 14.8.2003.

106
Pas

dursun tam tersine gvencesi olduklarm aklamaktadr:


Alevilik, ulusal gvenlik asndan pozitif manada balan
tldr. Alevilii bugn sivil siyasetiler, Alevileri sevsinler
sevmesinler, Atatrk Cumhuriyetin sigortas olarak niteli
yorlar. (...) Bu manada, pozitif manada Aleviler bu lkenin,
Atatrk Cumhuriyetin byk gvencesini oluturuyor
lar51. zzettin Doanla benzer bir gr Karacaahmet
Sultan Kltrn Yaatma ve Tantma Dem einden Vahap
Gngr de dillendirmektedir: Biz kimseye Kiliseye, Hav-
raya, Sinagoka, Cam iye gitmeyin, Cemevine gelin diyo
ruz mu ki, siz bize Cemevine gitmeyin Cam iye gelin
diyorsunuz. Biz size 5 vakit namaz klmayn, Ayin-i Cem
yapp, semah dnn diyoruz mu ki, siz bize gelin 5 vakit na
maz kln diyorsunuz. BZM NASIL BADET ETTMZ
SZ NN LGLENDRYOR? Kendi inancnz tek do
ru olarak gsterme hakkn size kim verdi? (...) Alevilerin
TOPRAK TALEB varm! ALEVSTAN hayali iindey
miiz. BEYLER TRKYE CUMHURYET BABANIZ
DAN MRAS MI KALDI? BU LKE SZN ZEL ML
KYETNZ M? YOKSA FTLNZ M? HADD
NZ BLN. HER KARI TOPRAINI EHT KANI LE
SULADIK. KUVAAYI M LLYENN KURUCUSU B-
ZZ. ATATRKN EN BYK YARDIMCISI BZZ.
(...) MSAK-I MLL SINIRLARINI MUSTAFA KEMAL
ATATRK LE BRLKTE ZDK. MSAK-I MLL SI
NIRLARI ERSNDEK VATANIN TAMAMI B
ZM 52.
Bu tema baka rgt temsilcilerinin aklamalaryla da
srp gidecek ve hemen her Alevi birlikteliinde gndeme
damgasn vuracaktr. Ayn yl btn Alevi trenlerinde bu
demelere tepkiler srecektir: Hseyin Gaziyi anma en
likleri de bunlardan biridir. Hseyin Gazi Demei Bakan
Gla z de enlikte yapt konumada, Alevilerin de

www.cemvakfi.org/makaleler/06.asp, 14.8.2003.
51
www.karacaahmetsultan.com/makaleler_ayrinti.asp?id=50&next
52

=51&prev.49, 14.8.2003.

107
Ayhan Yalnkaya

Anadolu toprann sahipleri olduklarnn unutulmamas ge


rektiini belirterek, Ne yazk ki bizi blclkle suladlar.
Alevistan kurmak istiyorlar diyorlar. Bu, Diyanetin banda
olann yapt karalama kampanyasdr dedi. enlikte bulu
nanlara, Siz vatan blmek ister misiniz, siz bu lkenin
blnmesini ister misiniz? diye soran ve Hayr yantn
alan z, Bizim insanlarmz Arabistandan getirdiiniz o
ithal kafayla blemezsiniz diye konutu53.
Sezgin ve Ylmazm Alevilii okuma biimlerine kar
ynelen tepkilere ilikin rnekleri oaltmak mmkn. Bu
tepkiler yukarda da belirttiim gibi yalnzca Alevi kii ve
rgtlerden deil, toplumun deiik kesimlerinden rnein
sivil toplum rgtlerinden de gelmektedir54. Oysa gerekte
ne Diyanet leri Bakanlnn bu konudaki tavr yenidir,
ne de Sezginin Alevistan iddiasyla ortaya kmas. Yal
nzca byk bir basn grubunun yayn organnda ilk kez bu
kadar ftursuzca telaffuz edilmekte, adeta Alevilerin yu
muak kam yoklanmaya allmaktadr. rnein Sez
ginin Alevistan paranoyasna ok daha nceden, ayn ya
yn grubunun ve szm ona daha demokrat ve daha ente
lektel kesime ynelik gazetesi Radikal'de, gazete yazarla
rndan Avni zgrel u yorumla yer vermektedir: Tr
kiyenin Dileri Bakanl dinle megul olmay gericilik
saysa da, dnyann btn lkeleri mezhep ayrlklarna da
yal ekimeleri deerlendirip, politikalarn belirlemede bu
faktr kullanyorlar. ran btn Kafkaslarda ia inancn
hkim klmann kavgasn veriyor, Suudiler Vehabilii...
Almanya, Fransa, Alevilik aratrmalarna byk paralar
harcyorlar, gemite TK Pnin Londra Kanad diye bilinen
R. Yrkolu Alevistan adn verdii projeye taraftar top

53 www.chp.org.tr/haberler/eylul2001/B-HuseyinGazisenlikleri-9-Eylul-
2001.htm, 14.8.2003.
54 rnein bkz, Hatay Barosunun konuya ilikin aklamas iin
www. omnishaber. com/hatay/guneyruzgari/2001/08/21/10821113444.
php, 14.8.2003.

108
Pas

lamaya alyor55. Benzer grleri, hibir kaynak ya da


dorulayc, kantlayc bir eye yaslanmakszm ayn yazar
daha sonra da yineleyecek ama kimsenin dikkatini ekme
yecektir: Alevi-Bektailik slami bir merep (=yaay
tarz) bir tarikat. Ancak gelin grn ki imdi Ehli Beyt
(=Peygamberin ailesi) tabelas altnda yakksz bir oyun
oynanyor. Aleviliin slam dan ayr bir din, Alevilerin ayr
bir millet olduu iddias gndemde; hatta ayr bir coraf
yaya sahip olduu, dolaysyla ayr devlet kurma hakknn
bulunduu... Dnn ki gemite TKPnin Londra kanad
olarak bilinen, aslnda ngiliz istihbarat bnyesinde kurul
mu ofisten ibaret olan kadro bile Alevistan adl yaynla
bu ie bir ucundan tutunmu durumda56. Alevistan terimi
nin telafizu yeni olmad gibi Diyanetin M. N. Ylmazda
dile gelen tavn da hi yeni deildir. Burada buna ilikin r
neklere girmeyeceim5 .
yleyse ncelikli olarak kendimize u soruyu sormal
yz: Alevistan iddialan ve bu iddialara gsterilen tepkilerin
birincil sonucu ne olmutur? Bu sonucun karakteri nedir?
Bu ve benzeri sorular ilk elde anlamsz gibi grnmektedir.
Byle grnmektedir nk nihayetinde Alevistan tezi 1995
yl sonunda yapld sylenen ve bir yandan MHP ve d
nemin liderliine ballk ve kranlar arz edip Adriya
tikten in Seddine uzanan Trk corafyasnda birliin
salanmas anlamna gelen Kzl Elma hayalleriyle ya
zld halde ilmi olma iddiasn hi kimselere brakmayan
bir doktora tezinde ortaya atlmaktadr. Dolaysyla akade
mik bir tezin bu kadar yank yaratmas artcdr. Eer
Alevistan tezi gerekten bir aratrmaya dayansayd, bu a-
rtcl bekleyebilirdik. Ancak ilgili tez hibir aratrmaya
dayanmamaktadr. Tmyle belli amalar iin ortaya atlm
ve biraz sonra deineceim gibi, baarya da ulamtr.

55 www.radikal.com.tr/I999/09/ll/yorum/01/sor.html, 14.8.2003.
S6Radikal, 26.2.2002den aktaran, www.alewiten.com/alevilikleileili.
htm. 14.8.2003.
57 Bunun iin rnein, bkz. www.Alevi.org.au/guncel.htm, 14.8.2003.

109
Ayhan Yalnkaya

Sezgin, Alevistan tezini 2001 ylnda kitabna yazd


nszden balayarak yinelemeyi srdrmektedir. Fakat ilgili
teze yakndan bakldnda bunun bir aratrmaya dayanma
d apak ortaya kmaktadr. Bu iddiaya, nszden sonra,
ilk kez kitabn 75. sayfasnda yle yer verilmektedir: Tr
kiye Komnist Partisi (TKPnin) devam olduunu syleyen
R. Yrkolu, Marksizm ve Aleviliin halef, se le f olduk
larn belirterek, Alevilii etnik bir yap, bir ulus olarak gr
dn belirterek, resmi dili Zazaca olan bir Alevis-
tandan sz etmektedir58 (Yukarda aktardm, Radikal
yazarlanndan Avni zgrelin referansnn kim olduu da
bylece anlalmaktadr). Burada referans olarak bizzat
Yrkoluna ait bir kaynaa rastlanmamakta, hatta hibir
kaynaa rastlanmamakta, Sezgin yine kendisine ait bir
baka makaleye atf yapmaktadr59. lgin olan btn tezin
kaynakasnda ne ilgili kii Yrkolunun kitap ve ma
kalelerine, ki kendisi Alevilik zerine yazm bir isimdir, ne
de ondan byle bir eyi duyduunu savunan bir kaynaa yer
verilmemektedir. Konu bu kadarla snrl kalmaktadr. Daha
sonra 86. sayfada an sol ve blc rgtler bal altnda,
yine hibir kaynaa yer verilmeksizin, bu kez kendi makale
sine bile atf yapma gerei duymamtr Sezgin, Alevi-
ler/bektailer arasnda taban oluturmak isteyen ar sola
mensup terr ve etnik blc terr rgtleri, Alevilii ve
Alevileri savunuyor grnerek, kendi siyasi ve ideolojik
anlaylarn Alevilik/Bektailik olarak sunmaya almak
tadrlar saptamas yaplmakta ve nasl hazrlandn, bilgi
nin kaynann ne olduunu bilmiyoruz ama bir liste veril
mektedir. Listeye gre bu rgtler: 1. TKP/inin Sesi, 2.
Devrimci Yol, 3. TDP Trkiye Devrim Partisi (TKP-B), 4.

58 A. Sezgin, Sosyolojik Adan Alevilik-Bektailik, Ankara, Yeni Tr


kiye Yaynlan, 2002.
59 A. Sezgin, Azerbaycan-ran-Irak Trkmenistan ve Trkiye Hat
tnda Din Birlii Yahut slamn Meseleleri, Avrasya Dosyas, c. 2. s.
3, ss. 177-179, Ankara, 1995.

110
Pas

TKP/ML, 5. MLKP-K, 6. PKK, 7. TKKO, 8. Krdistan


Aleviler Birliidir60.
Alevilerin, Alevistan peinde olduu ve hatta haritalar
yaynladklar yolundaki tez neredededir derseniz, yine a
rtcdr, bylesine iddial bir tez kitabn yukarda andm
75. sayfasnn 249 nolu dipnotunda yer almaktadr. Aynen
aktaryorum: Kzl Yol adl, nceleri teksir halinde yayn
lanan ve daha sonra basl hale gelen bu blc dergi, Tr
kiyenin bir de Alevistan adyla blnmesi iin almalar
yapyor, harita ve benzeri blc yaynlarla megul olmak
tadr. lk says 1983 ylnda yaynlanmtr. Bunlara gre,
orum, Amasya, Tokat, Erzincan, Sivas, Malatya, Kahra
man Mara ve Hatay illeri, Trkiyeden ayrp, blmek iste
dikleri yerlerdir. Bizim aratrma yaptmz yerler incele
necek olursa, ad saylan illerin ounluu bunlar iinde yer
almaktadr61. Yine ilgintir, Sezginin bu dergileri grp
okuduuna dair hibir kayda, tezin herhangi bir yerin rast-
lanmamaktadr. Derginin propagandasn yapmamak iin
olsa gerek (!) kaynakada ne dergiye, ne eer ak adla ya
zyorlarsa, yazarlarna ne de herhangi bir makalesine atf
yaplmaktadr! Bu da bir yana okur u soruyla kar karya
braklmaktadr: Alevistan tezinin sahibi kim? Kzl Yol der
gisi mensuplar m, R. Yrkolunun TKPsi mi62, ikisi
birden mi, yoksa listede yer alan btn rgtler Alevistan
peinde mi kouyor, bilemiyoruz!
Fakat, herhangi bir referans olmasa da Sezginin Kzl
Yol dergisi hakknda genel geer bir fikri olduu bellidir.

60 A. Sezgin, (2002), s. 8 6 ve devam.


61 A.Sezgin, (2002), s. 75, 249 nolu dipnot.
62 rnein, R. Yrkolunun bu konudaki en temel metnine bakld
nda, Alevistan anlayna ilikin en kk bir imaya bile rastlanma-
maktadr. Aksine, Yrkolu, kendince Alevilii snf perspektifinden
okumaya alm ve ortaya olduka kt bir Marksist okuma rnei
karmtr. Alevilii ayr, zgn bir etnik bir topluluk olarak grd
ne dair bu metninde hibir ima yoktur ya da ben gremedim! Bkz.
R. Yrkolu, Okunacak En Byk Kitap nsandr, Tarihte ve Gn
mzde Alevilik, stanbul, Alev Yaynlar, 1990.

111
Ayhan Yalnkaya

Hatta okumu bile olabilir! Ancak dergi hakknda fazla ko


numamas manidardr. Bunu biraz sonra aklayacam
ama imdiden u kadarn syleyeyim: Sezginin nce
Yrkoluna atfettii gnah dorudan K zl Yola aittir
ve ilgili yayna bakldnda sorunun asl olarak Alevilikten
ok Krt sorunuyla ilikili olduu grlmektedir.
Btn bunlarn nda, hibir aratrmaya ve akademik
ahlk kurallarna dayanmayan bir tezi byk bir yayn gru
bunda, stelik MHP ve Trkein adlarn da sz arasna s
ktrarak yeniden ortaya atmann amac nedir? zzettin Do-
ann syledii gibi Mahir Kaynakvari bir provakasyon ya
da halkmzn gzelim Trkesiyle syledii gibi, eein
aklna karpuz kabuu drme operasyonu mu? Bunun bir
provokasyon olduu apak bellidir ama ama nedir? Bu so
ruya geldiimizde, yukarda sorduum soru anlam kazan
yor: Bu iddialara gsterilen tepkinin birincil sonucu ne ol
mutur ve bu sonucun nitelii nedir?
Tezin ortaya atlmasnn ilk ve en nemli sonularndan
biri, Alevilerin, muhtemelen ngrld, hesapland ve
beklendii gibi, devlete, devletin veri biimine ballklarn
bir kez daha beyan etmeleri, adeta devletle yemin tazele
meleri olmutur. Bylece belirli bir sredir, belirli bir ivme
iinde bulunan ve giderek farkl almlar bnyesinde ba
rndracann iaretlerini veren Alevilik tartmalarnn
nne nemli bir set ekilmitir. Aleviler bundan sonra
uzunca bir sre daha, eskiden olduu gibi, devletle ilikile
rini sorgulamaya yanamayacaklar, aksine bunu hep bir sa
bit veri olarak kabul edecekler ve bunu sorgulamaya al
anlar da dlamak zorunda kalacaklardr. Bu sonu, her
trden, farkl farkl grlere de sahip olsalar, nerdeyse tm
Alevi rgtlerine onaylatlvermitir! Buna ek olarak, Ale
vilerin bundan sonra devletle ilikilerini radikal bir biimde
sorgulama olaslklarna karn onlara kar kullanlacak si
lahn ne olaca net bir biimde bu toplulua iaret edilmi
ve gelecekteki olas gelimeler de imdiden Demoklesin
klcyla ipotek altna alnvermitir. nc olarak, Ale-

112
Pas

vilerin m uhalif bir topluluk olma potansiyeli gz nnde


tutularak, Krt sorunuyla ilikileri, yine blclk tezle
riyle engellenmitir. Yani olumsuz-kurucu bir okuma en
azndan btn Trk Alevileri iin geerli olmak zere, dev-
let-Aleviler ilikisini imdiki zamanyla donduruvermitir!
Fakat Alevistan tezinin ikinci ve belki birincisinden daha
nemli bir boyutu vardr ki o da Krt sorunuyla Alevistan
tezi arasndaki ilikidir. Ancak bu boyutu ortaya karabil
mek iin, Sezginin yarm braktn tamamlamamz gere
kecektir. nce Kzl Yol'a bir gz atacaz ve tezi yakndan
greceiz.

113
3.

Kzl Yol dergisinin l.63 ve 2.64 saylannda zetle u g


rlere yer verilmektedir: Anadoludaki Alevi halk 8. yz
ylda ran Horasanndan g ederek Anadoluya gelmitir.
O zamandan bu zamana dein eitli soykrmlara uram
ve srekli bir bask altnda tutulmutur. Fakat zellikle Os-
manl mparatorluunun k ve yeni Trkiye Cumhuri-
yetinin kuruluuyla birlikte Trkler ulusal uyan srecine
giren Alevistan ve dier uluslarn mill kurtulu hareketle
rini engellemeye alm ve asimilasyon politikalarna hz
vererek onlar Trkletirme etkinliine girimitir.
K zl Yol bu giriten sonra kendi misyonunu yle ta
nmlamaktadr: Bizler Alevistan halk olarak M-L nda
yola karak Alevi halknn Anadoluda bir ulus olduunu,
Trkiye, Krdistan ve Suriye arasndaki corafyada yer al
dn, bu devlete komu olduumuzu ispatlayacaz.
(Bamsz Anadolu Alevistan Sosyalist Halk Cumhuriyeti
haritas, bakent Dersim olmak zere Tercan, Varto, Ki,
Akada, Malatya, Mara, Hatay, Sivas, Tokat, Amasya,
orum ve Erzincan kapsamaktadr) Bu iddiamz etrafnda
tm Anadolu Alevistan halkn rgtlemeyi egemen Trk
ulusunun ii snf ile smrge Krt ulusuyla ortak rgtle
nerek birincil derecede sosyalizmi ikincil derecede
Alevistan ulusunun kendi kader tayin hakknn kendisi tayin
etme hakkna sahip olduunu hedefliyoruz (No: 1) (anlatm
bozukluklarna dokunmadan aktaryorum).
Dergi, bu blgeye neden Alevistan dediini ise yle
aklamaktadr: Anadoludaki toplumumuz dier toplumlar
tarafndan Alevi olarak bilindii iindirki biz Anadolu
Alevistam diyoruz, yoksa Dersimce konutuumuz iinde

63 http://tv.zazaistan.free.fr/kose-fichiers/yayin/kizil.htm, 14.8.2003,
64 2 . saynn knyesi: http://tv.zazaistan.free.fr/kosefichiers/yayin
2.htm.

114
Pas

Dersimistan ya da Zazakistanda diyebilirdik, Alevistan


demeklede gurur duyuyoruz. Varsn desinler ki Alevilik
dindir. Biz buna katlmyoruz (No: 2).
K zl Yol, her ne kadar kendisini Marksist-Leninist olarak
tanmlasa da, anlald kadanyla kendi kurmak istedii so
runa, snfsal bir bak asyla yaklamak yerine dorudan
ulusalc bir bak asn tercih etmekte, bu nedenle de ken
dilerinden nce gelitirilmi bak alarna kar kmakta
dr: Gnmze kadar gerek Trkiye devrimci hareketleri
gerekse dier ulus devrimci hareketleri Alevistan ulusal so
rununu snfsal anlamda ele alm; yada Mara katliam bile
devrimciler tarafndan snf sorunu imi gibi deerlendirilir
ken ayn ekilde smrgeci devlet tarafndan ayn katliam
mezhep sorunu gibi basit olarak devrimcilerle ayn azla
arptlmaya alld bugn herkese bilinmektedir. M a
ra katliamnda esas neden bir din sorunu deildi. Bir sendi
kal sorun ve ya grevde yoktu. Hatta herhangi devrimci bir
rgtn militan da ldrlmedii halde neden Alevi milli
yetinde olan insanlarn evleri iaret edilerek bu insanlar l
drld. nk ldrlen bu insanlarn suu Alevistan ulu
sundan olmakt. Bu soykrmn amac Alevi toplumunu
bertaraf etmekti, bu yzden M arata katliam gerekle
tirildi (No: 1). Grld gibi, derginin soruna bak,
Marksist bir bak olmaktan son derece uzak, yerellikle s
nrl, siyasal bir olay belirli yerel dinamiklerle snrl olarak
anlama ve buna indirgeme eilimi yksek bir bak asdr.
D ergiye gre, Alevilik bir dinsel mezhep deildir nk
bu halka mensup olanlarn farkl mezhepleri olabilmektedir.
Anadolu Alevileri kesin olarak Asyal olup sosyo-ekonomik
nedenlerle Fars toplumundan kopmulardr. Dergiye gre
Aleviler, snrlarn yukarda da izdii gibi, corafi olarak
Trkiye ve Kuzey Krdistan ve Suriye arasnda kalan
topraklar zerinde yerleik olarak tarihin derinliklerinden
gnmze dein bu topraklar zerinde yaamaktadr. te bu
noktada iddia ettiimiz Alevistan ulusal meselesi ortaya
kmaktadr (No: 1). Dergi, bu ulusun dilini de kendince

115
Ayhan Yalnkaya

tanmlamaktadr: Alevistan ulusunun ortak dili Zazacadr.


(Dersimce) Bu dil Hint-Avrupa kkenli olup Hint-ran dil
grubundadr. Bu dil randa konuulan Farsann Horasan
ivesidir. Anadoluda biraz deiiklie urayarak Farsann
batllamdr Halklar arasnda ki kltr al-verileri gibi
komu diller arasnda da bir takm szck veya kelime al
verileri olduu bir gerektir. Bundan dolay dilimize komu
dillerden szckler girmi ayn ekilde komu dillere Zaza-
ca szckler de girmitir. Halk dilimiz konuma dili olarak
varln srdrm olduu iin szck hzinemiz fazla ge
lime gstermediinden deiik blgelerimizden deiik
isimlerle anlmaktadr. rnein: Erzincanda Dersimce ve
ya Zonema, Sivas blgesinde Dimilki, Palu ve civarnda Za-
zaca hatta baz blgelerde ku dili olarak biliniyor. Gene di
limizin yaz dili olmay blgeler arasnda deiik ive far
kna neden olmutur. Bu ive deiiklii Zazacanm i
veleridir. (...) ZAZAK dili Anadoluda ortalama olarak c
milyona yakn kii konuuyor. Bu dili konuan halkmz
komu Trk ve Krtlerle anlaamyor.
Derginin yapmaya alt eye yakndan bakldnda,
ilk amacnn ncelikli olarak, tasarlamaya altklar Alevi
ulusunun, dier ulus saydklar topluluklarla aralarndaki
snrlar izerek netletirmek olduu apak grlmektedir.
Burada da birincil hedef olarak yine ayn bir ulus olarak
tanmladklar Krtleri aldklar ve Krtlerle aralanna bir
snr izgisi ekmeye altklar da hemen belli olmaktadr.
Her ne kadar araya zaman zaman Trk vurgusu atlmsa da
hedefin Krtlerden ayrlmak olduu aktr. Bunun iin
zellikle Trk kaynakl olduu belirtilen basklar yan sra,
srarla Krt kaynakl olduu iddia edilen basklar da dergide
srekli anlmaktadr. rnein, Trk ve Krt feodal toprak
aalan dnem dnem Alevistan halkna kar g ve eylem
birlii yaptklan ve Hamidiye alaylannn kuruluuyla
ispatlanmtr. amzda durum yine budur. Alevilerin
soyu silinmek istenmektedir. Alevistan ulusuna kar sr

116
Pas

drlen soykrmlara herkes seyirci kalm, ulusal soru


numuza ciddi temelde eilmemiler (No: 2).
D erginin yapmaya alt eye, belli ki ilk tepkiler de
doal olarak kendini Krtlkle ilikilendiren eitli m uhalif
hareketlerden gelmitir. Baka kaynaklara hi gitmeksizin,
derginin ikinci says bile bize bunun iin yeterli bir fikir
vermektedir. Dergi, daha bu saysndan itibaren gelen tep
kilerle mcadele etmek zorunda kalma benzemektedir.
Kendisine yneltilmi olduu anlalan blclk sula
masna (bir yanl anlamaya meydan vermemek iin belirt
meliyim ki buradaki blclk sulamas, Trkiyede hkim
sylem olan blcl deil, mevcut rejime m uhalif olan
hareketlerin birbirlerine kar ynelttikleri ve Trkiye Cum
huriyetine kar mcadeleyi paralayp zayflatmay ieren
blcl ifade etmektedir) dergi yle yant vermektedir:
Btn milliyetlerden ve Alevi, Trk, Krt uluslarnn bir
likte rgtlenmesi esas amacmz olmakla beraber Trk ve
Krt hareketlerinin ayr ayr ulusal temelde rgtlenmeleri
bu esas doru olan birlikte rgtlenme artlarm ortadan kal
drm bulunuyor. Blcl biz deil bu hareketler bizden
nce zaten oktan yapmlardr. Bu gn bizi bu temelde
eletirmeleri tamamen maksatl ve kariyer meselesinden
baka bir ey deildir.
Kendi i tartmalarnn arka plannda ne yer alrsa alsn
ama aka gzlenen ve A. Sezgin gibi isimlerin gzden ka
rmaya alt ey, derginin yneldii hedefin kimliidir.
Dergi aka unu yazmaktadr: Bu topraklar zerinde Trk
ve Krt halk iskan edememi. Alevi halk sekizinci yzyl
dan Horasandan g ettikten gnmze kadar iskan eden,
bu topraklar zerinde defalarca zulme urayan, aslan kesi
len ama ondan ayrlmayan tek halk Alevi halk olmutur.
Btn bunlardan sonra kimsenin topraklarmz Trkiye ve
ya Krdistan ilan etmeleri havadan su dvmeye benzer.
Topraklannz zerinde Trkler zoraki iktidar olmakla bir
likte Krtler ise hi bir dnemde burada herhangi bir var
lklar sz konusu olmamtr. Gnmzde ise Trk ve Krt

117
Ayhan Yalnkaya

devrimcilerinin bu vazgeilmez hakl davamz zerindeki


aslsz sosyal ven taleplerini ciddiye almak bile doru de
ildir. Kaldi ki Anadolu alevistan ulusal snrlar ierisinde
yabanc ulusal parti ve rgtlerin askeri alanmzda rgt
lenmesini doru bulmuyoruz. Zaten aksi davranmalarna
izin vermeyeceiz (vurgular bana ait). Buradaki hedef Tr
kiye Cumhuriyeti deildir. Trkiye Cumhuriyetini de kap
sayan ama onu aacak bir biimde Trk ve Krt m uhalif ha
reketleridir. Trklerin ki burada Trkiye Cumhuriyeti kaste
diliyor, zaten zoraki iktidar olduu belirtilirken arkadan ge
len nitelemeler Trk ve Krt devrimci ya da milliyeti
rgtleri iermekte ve dergi, bunlarn kendi askeri blge
sinde rgtlenmesine izin vermeyeceini aklamaktadr.
O halde, K zl Yol ve Alevistan tezi ncelikle kimi tehdit
etmektedir? Bu tezin yaygnlk kazanmas ve glenmesi
ncelikle neye hizmet edecek ve kimlerin karlarn aza-
miletirecektir? Bu ve benzeri sorularn peine dld
anda, karmza kanlmaz olarak komplo teorileri k
maktadr. Komplo teorileri bir yana, fakat Kzl Yol'un ver
dii mesajn tehdit ettii taraflarca ok iyi anlald kesin
dir. rnein Krt m uhalif hareketleriyle ilikili olduu anla
lan bir yazar, ad vermeden genel olarak bu teze ve taraf
tarlarna yle yaklamaktadr: Dne kadar bamsz bir
lkeyi tek alternatif olarak savunan, eit koullara sahip fe
deral bir devlet ats altnda, Trklerle birlikte yaayabili
riz diyenleri bile ihanetle sulayan kimileri gn gelip de
baarszla uraynca, bu kez tam ters ulara savruluyorlar.
Bunlann da sarldklar balca silah, yine blge, lehe, din
ve mezhep farkll oluyor. Bir bakyorsunuz, dersindiler
kendilerine krmanc diyor, bu yre halk Krt deil, Kr-
manc ulusudur diyorlar. Krmanciye szcnn Der-
sim de Alevi, Snni, kurmancca ya da krmancki konuan
herkesi kapsad[ndan](...) haberleri yok. Aradan zaman
geiyor, bu sefer krmanc ulusu, Alevi-krmanc ulusuna
dnyor. Fakat ardndan bir de farkna vanyorlar ki
Dersimde kurmanciyi konuanlar da var ve stelik bunlar

118
Pas

nfusun yaklak te biri kadarlar; o zaman da (...) Alevi


ulusu oluveriyor. Tabi doal olarak snrlar da bu arada
Dersim i ayor; Sivas, Kayseri, M araa kadar uzanyor. Ne
var ki bu da sorunu zmeye yetmiyor. nk, Trk,
Arnavut, Arap ve daha bir dizi halktan olan Aleviler var. O
zaman da tm bunlar kapsayan Alevi ulusu kavram
ortaya atlyor65.
lgili yazar ok doal olarak btn gelimelerin arka
snda komplo ve provokasyon parma aramay da ihmal
etmiyor: Dn, Krt olduklar iin Dersimlilere kar soyk
rm uygulayanlar, bugn Aleviler Trktr, Dersimliler de
Trktr propagandas yapyorlar. Dersim katliamnda g
rev alm emekli subaylar Zazakiyi konuanlarn Krt ol
madklarn kantlamak iin bilimsel aratrmalar yapyor
lar. Bunlarn kitaplar, devlet gdmndeki yaynevleri tara
fndan baslyor ve binlercesi parasz olarak postalanyor.
Krtenin krmancki (Zazaki) lehesini konuanlarla,
kurmanciyi konuanlan birbirine kar kkrtmak iin, yine
devlete bal ayn karanlk eller tarafndan bildiriler dat
lyor. Tpk Krt rgtlerini birbirlerine drmek iin bil
diri, bror vs. basp dattklar gibi66.
Kzl Yol dergisinin tehdit ettii ikinci kesim ise,
yukarda yazdm gibi, Trk m uhalif devrimci rgtlerdir.
Bu tehdidin anlamn ise bize tannm Krdologlardan
Martin van Bruinessen aklyor: Birok gen Alevi Krtn
(TKKO/TKP-M Lnin en etkili olduu) zgl olarak Krt
olmayan sol rgtlerde etkin olarak yer almay tercih ettik
leri dorudur; ancak Krtlklerinden asla phe etmemi
lerdir. Kukusuz, en azndan ksmen Krt ve solcu partilerin
altyaplarndaki tahribatn ve yeniden yaplanmadaki sorun
lu srecin bir sonucu olarak, bu durum 1980lerde deime

65Munzur em, Dersim de Alevilik, stanbul, Peri Yaynlar, 1999, s.


111 ve devam.
A.g.y., s. 115.

119
Ayhan Yalnkaya

ye balad67. Bruinessen devamla u saptamay yapmak


tadr: Aslnda, PKKnn kuruluunu gerekletirmekte b
yk zorluklarda karlat ve her zaman dier siyasal
radikal hareketlerle yarmak zorunda kald blge, byk
lde Zazaca konuanlarn ve Alevilerin bulunduu
Dersimdi. (imdiki Tunceli ili ve komu blgeleri) Dersim
halk, en azndan 1960lardan beri, her zaman Krt milli
yetiliinden ziyade solcu radikalizme meyilli olmutu.
Balangta militan bir ekilde din kart olan PKK,
1980lerin ortalarnda, Snni blgelerde daha ok halk
destei bulmaya ynelik baanl bir giriimle, gittike Snni
slam a kars uzlamac bir tavr benimsedi. Bu aikar bir
ekilde, PKKnin Aleviler arasndaki poplerliine bir
katkda bulunmad gibi muhtemelen Alevi znelliini g
lendirdi. PKK ye gre, tm Alevi uyan, Krtler arasna
ayrmclk ekmek iin dorudan devlete ynetiliyordu ve
buna n ayak olanlarn tm ajand. Bu ayn zamanda,
Alevilerin PKKden soumalarna yol aacak ekilde, par
tinin kendi saflarndaki Alevilerden kukulanmasna ve on
larn tasfiyesine yol at. Dinsel boyutunun gittike daha
fazla farkna vararak, asl bir kimlik olarak Alevilie yeni
den yaplan vurgu, byk lde Snni kktenciliine ve
kapsayc Krt milliyetiliine kar bir tepkidir68.
Alevistandan sz eden bir dier yazar ise E. Franzdr.
Krtler iin Zazaca Krtenin bir diyalektiydi. 80li ylla
rn sonunda, svete srgnde olan ve 1992 ylnda len
Snni Zaza Ebubekir Pamuku Zazalan Kltlerden ayn bir
etni, dolaysyla ulus olarak gren ve kkenlerini Hazar De
nizindeki Deylen blgesine69 dayandran bir hareket ba

67 Martin van Bruinessen, Alevi Krtlerin Etnik Kimlii zerine Bir


Tartma, ev. O. Gkmen, http://members.tripod.com/~zaza_kir-
manc/research/martintrk.htm, 14. 8.2003.
68 Ayn yerde.
69 Deylen blgesi iin, ayrca bkz. Deylem maddesi, slam
Ansiklopedisi, 3. cilt, Ankara, MEB Yaynlan, ss. 567-573. Aynca bu

120
Pas

latt. Bu hareket Avrupada yaayan Snni ve Alevi Zazalar


arasnda taraftar buldu ki bu taraftarlar arasnda Dersimli
Aleviler ounluu oluturuyordu. Bunlarda ok belirgin
olan blgesel zgllk anlay dilsel olarak tanmlanm et
nik bir kimliin kendi yaylma alanlan olan Zazaistan ve
dolaysyla da Alevistan iin zerklik talebiyle birleti. ki
mezhebi de kapsayan bu teorinin karsnda Seyf Cengizin
daha az yaygnlam olan teorisi yer alyordu. Seyf Cengiz
Londrada srgnde bulunduu srada anadili Zazaca olan
birbirinden bamsz iki ulusun bulunduunu ve bunlarn
Aleviler ve Krtler olarak iki mezhepsel gruba ayrldklarn
ve yzyllar iinde birbirlerine tezat iki kltr oluturdukla
rn ortaya koydu. Bugn Avrupada Zaza kimliini bu say
dmz biimlerin herhangi biri erevesinde ne sren bir
dizi demek bulunuyor70.
Martin van Bruinessen, A. Sezgin ve E. Franz gibi
Alevistan teriminden ve Kzl Yol dergisinden de haber
dardr. Bu haberdarln ilgili makalenin 34 nolu dipno
tunda yle aklar: Alevistan kelimesine ilk kez, 1976 y
lnda Hrriyet gazetesinin Almanyadaki blc faaliyetler
ile ilgili bir raporunda rastladm. Szde, devletin Maoist
dmanlar Trkiyeyi douda Krdistan, merkezde Alevis
tan ve batda Snni Trk bakiye eklinde blmek iin komp
lo kuruyorlard. 1980lerde Almanyada benzer bir ekilde
Alevistan bamsz klmak niyetini aklayan Kzl Yol
adnda ksa mrl ar solcu bir rgt vard. Birok Krt
milliyetisi ve baka eilimlerden solcular, bunlarn Snni
ve Trk bir milliyeti tepki yaratmaya alan Trk istih
barat servisinin oyunlar olduundan phelenmitir.

konuda Minorskynin bir makalesine de bavurulabilir: Daylam,


Encylc. o f slam, 1962, ss. 189-194.
70 Erhard Franz, Exilopposition als politischer Akteur,
www.duei.de/doi/en/content/online-publications/FO-CUS4.pdf,
14.8.2003. Bu makaleyi evirerek okumam salayan aratrma g
revlisi Pnar Ecevitoluna teekkr ediyorum.

121
Ayhan Yalnkaya

Gerekten de Kzl Yo/dan kukulanmak iin gerek ses


lendii coraf blge ve gerekse kulland siyasal sylem
hakknda uzman olmaya pek gerek yoktur. Kullandklar
Marksist sylem tam anlamyla, en fazlasndan lise birinci
snf dzeyinde kullanlabilecek, kaba Stalinist nermelerle,
szm ona gncel ve tarihsel gereklik arasnda birebir ili
ki kurma ocuksuluunu geemeyen bir sylemdir. Bunu
grebilmek iin imanl bir anti-Marksist olmamak ve Mark-
sizme azck ainalk yeterlidir. Ancak br yandan, kulla
nlan sylemin yan sra Zazalann varlnn hangi politik
aktrlerce, nasl kullanlmaya alldn da asla gzden
rak tutmamak gerektii aktr.
Yine Bruinessenin aktard bir rapordan reniyoruz ki
Alevi-Snni Krt ve Trk topluluklan belirli amalar, en
bata asimilasyon politikalar dorultusunda birbirlerine
kar kullanmak hi de yeni bir politika deildir ve bu poli
tika gnmzde de etkin aralardan biri olarak geerliliini
korumaktadr. Ancak yine de Bruinessen, komplo teorilerine
pek fazla prim vermek yanls deildir: Her ne kadar bazen
baka etnik sadakatler altnda rtl olsa da, her zaman
mstakil bir Alevi bilinlilii olagelmitir. Bununla birlikte,
u anki Zaza milliyetilii tamamen yeni bir eydir; buna
kendilerini Krt olarak tanmlayan saysz Zazaca konuan
insan tarafndan iddetle kar klmaktadr. Zaza milliyet
iliinin ortaya k koullan iin, (olanlann tmn Trk
istihbarat servislerinin ii olarak gren popler komplo
kuramna inanmadka) Trkiyeden ziyade, yeniden Bat
Avrupadaki gmen cemaatlere bakmamz gerekecek.
Burada zel olarak Zazalar stne almadm iin
sorunun kendisine, niteliine, boyutlanna ilikin aynntlara
girmeyeceim. Sorunun tarihsel ve siyasal boyutlanna ilikin
Bruinessenin olduka ufk ac bu makalesinin yan sra71.

71 Ayrca M. v. Bruinessenin, bir dier yaptna da bavurulabilir: M.


v. Bruinessen, Aa, eyh ve Devlet, ev. R. Arslan, Ankara: z-Ge
Yaynlan, t.y.

122
Pas

ilgi duyanlar iin Zazaca zerine bir baka makaleyi de


iaret etmekle yetineceim72.
Ara bir sonu olarak unu saptayabiliriz ki, mit Has-
sann iaret ettii bir hususun ne kadar nemli olduu ak
tr: Devlet oluumunun nclleri ve bunlarn devlet(ler)
ierisindeki kalntlarnn ortadan kaldrllar, (ancak ta
mamyla yok edilemeyerek) bugn kitle ierisindeki hatra
lardan kalklarak ideoloji ve topyalar biiminde diriltile-
bilmesinin baz yar-zerk alanlar anlalabilsin ki gerek ta
rihsel zeminde bu ideolojilerin tad kendi greliliklerinin
ve kalclklarnn (hatta zerk niteliklerinin) mahiyeti anla-
labilsin73. Burada A. Sezgin ve benzerlerinin iaret ettii
Alevistan ile Kzl Yol'un iaret ettii Alevistan birbirinden
farkldr. Ayn ekilde biraz sonra . Onarl ve benzerlerinin
iaret edecei Alevistan farkl farkl balamlara karlk
gelmekte ve farkl ilevler stlenmektedirler. lkinde tarihsel
malzeme bir ideolojik saldr, zellikle entelektellere kar
(Sezginin zellikle problemin entelektel kesimde oldu
unu iaret ettiini anmsayalm) bir ideolojik saldr arac
olarak rgtlendiini ve ayn aracn ayn zamanda Alevile-
rin Alevilik stne tartmalarnn nn kesmeye ve dev
letle veri ilikilerini dondurmaya dnk olarak i grdn
gryoruz. Ayrca kendini Krt kimlii iinde ifade eden
m uhalif hareketlere kar bir tehdit unsuru olarak kullanlr
ken, br yandan Kzl Yol tam da bunu olumlayc, kurucu
bir rolle donatmaya almaktadr. Fakat imdi Onarlya
dnp baktmzda Alevistan referans bu kez bir topyay
iaret edecektir.

72 Prof. Dr. Jost Gippert, Zazacarun Tarihsel Geliimi, ev. H. Dur


sun, http://home.arcor.de/mazlum-kaya/turkce/zaza-larih.pdf, 14.8.2003.
73 mit Hassan, Osmanl, rgt-nan-Davram 'tan Hukuk-ldeolojiye,
stanbul, letiim Yaynlan, 2001, s. 12.

123
4.

Eer Alevistan tartmas balamnda, Alevilii olum-


layc ya da olumsuzlaym kurucu okuma biimleri Mehmet
Nuri Ylmaz ya da Abdlkadir Sezgin gibi isimlerle snrl
olsayd, bu okuma biimlerinin imanl Alevilik dmanla
ryla snrl olduunu saptar ve bunun ieriini de kolaylkla
siyasal ynlendirme abalaryla doldurabilir ve Bruinessen
gibi kaynaklan kullanarak bunlan tarihsel olarak da temel-
lendirebilirdik. Ancak ne yazk ki bu tip okuma biimi
yalnzca Aleviliin dmanlan tarafndan deil, dostlan
tarafndan da gerekletirilmektedir ve hatta bu okuma bii
mini zenginletirmek iin imdiye dein Alevi yazarlann
hi bavurmad malzemelere de, rnein M edine Szle
mesi gibi, malzemelere bavurulmaktadr. Dolaysyla, asl
nemsenmesi ve zerinde durulmas gereken bu tip
almalardr.
Burada rnek olarak, Alevilii bu tip, olumlayc-kurucu
bir okumaya tbi tutan yazar zerinde duracam. Bunlar
smail Onarl, Esat Korkmaz ve smail Kaygusuzdur. Fakat
bu isimlerden smail Onarlnn yaklam tekilere gre
daha kkl, daha radikal bir grnm sunmaktadr. Onarl,
Kzlbaln tanmndan balayarak, Alevistan terimine,
oradan Aleviliin topyasnn Medine Szlemesi olduuna
ve oradan da Buyruk'taki Rza Kenti meseline kadar uzanan
sistematik, rgtl bir okuma yapmaktadr.
ncelikle Onarlnn Alevistan terimine nasl yakla
tna eileceim.
Onarl, Trkmen nan nderi: eyh Haan (Sultan
Onar, Ocaklan ve Airetleri) balkl makalesinde Ale
vistan terimine satr arasnda yle yer vermektedir: Orta-
Asyadaki i karklklardan ya da efsaneye gre eyh
Haan; Piri Hce Ahmet Yeseviden icazet alarak Krk
Kalenderi Dervi ile ve Oymayla Anadoluya (Rum a)

124
Pas

gitmek zere Trkistandan hareket eder. (...) Bu belgede,


eyh Hasann Deylem blgesine uradktan sonra,
AKRATa gelecei belirtilmektedir. Akrad Blgesi; bu gn
k Hatay ile Lbnan ve Suriyenin kuzeyidir. Drzilerin ve
Nusayrilerin yaad bu blge, Arap ve Fransz
kaynaklannda Alevistan olarak gemektedir74. Onarl,
ayn konu zerine daha nce de yazmtr. Ancak orada bu
makalede yer alan Alevistan saptamas yer almamak
tadr75. Bir yl sonra daha ayrntl olarak yazd makalede
yer alan Alevistan terimine kaynak olarak Franszca bir kay
na gsterir Onarl: lO.a) Institut Franais De Demas: Le
Pays Des Aloovites Par; Jacques Weulerssee, 1.Tours
Arraut, Cie, Matres Imprimeurs-1940 adl eserde Akrat
blgesinin haritasn da vermektedir. Ancak yaptm tara
malarda, hibir yerde byle bir kaynaa rastlamadm. Ola ki
ben bulamadm.
Sorun kaynan ne kadar gvenilir olup olmadndan
te, Onarlnn zihniyetinden kaynaklanmaktadr. Onarl her
ne pahasna olursa olsun, Alevilikten bir Alevi ya da Kzl
ba devleti ve ideal toplumu tretmeye kararl gzkmekte
dir. Bir baka makalesinde de Alevistan terimini deil ama
Kzlba devleti ibaresini kullanverir. Blgede yaptmz
aratrmada eyh Haan Airetlerinin Erzincann Sankaya
yaylasnda, ah smail Hatayinin 1500 yaznda gerekle
tirdii Trkmen Beyleri ve Dede Ocaklar Kurultayna ka
tlmlardr. Bu Trkmen Kurultay sonucu; Tebrizde K
zlba Devleti kuruluuna karar verilmi ve byk bir
Trkmen yryyle Safavi Devletini Trk Beyleri kur
mulardr. Nazmi Sevgenin belirttii airetler de ite bu d

74 smail Onarl, Trkmen nan nderi: eyh Haan, (Sultan Onar,


Ocaklan ve Airetleri), www.alevibek-tasi.org/ismail_onarli6.htm,
2.9.2003.
75 smail Onarl, eyh Haan Oca ve Aireti, Hac Bekta Veli
Aratrma Dergisi, 12, Kasm 1999, ss. 25-50 ya da ayrca bkz.
www.hbektas.gazi.edu.tr/120narli.htm, 2.9.2003.

125
Ayhan Yalnkaya

nemde Azerbaycana gitmilerdir [12]76. 12 nolu dipnot


ise bizi bu konudaki geleneksel kaynaklara gndermektedir.
Ancak Onarldaki temel sorun, biraz nce de sylediim
gibi zihniyet sorunudur. Tarihin hibir dneminde, hangi
topluluklar sz konusu edilirse edilsin kurultaylarla, kurul
tay ya da benzeri toplantlarn rettii kararlarla devletler
kurulmamtr. Hele hele bir Kzlba devleti. O narhmn
kastettii devletin Safevi mparatorluu olduu bellidir. An
cak bu devletin bir Kzlba devleti olarak nitelenmesi ol
duka sorunludur. Bu devletin oluumunda eitli hetero-
doks Trkmen boylannn nemli bir rol oynad aktr.
Ancak burada bir analoji yapmama izin verilirse, Osmanl
mparatorluunun Snni ortodoks inanlarla ilikisi naslsa,
Safevi mparatorluunun heterodoks inanlarla ilikisi de
benzerdir. Vurgulamak istediim nokta u: zmlemenin
iine devlet girdii anda, ki ou alanda bu byledir, hibir
zaman tarihsel srecin belli bir kesitini ekip kararak o
inan sistemiyle devletin ilikisini sabitleyemeyiz. Bu iliki
sre iinde srekli devinim halindedir. Dolaysyla bir dev
lete Snni ya da Kzlba nitelemesini yaktrmak o kadar
da kolay deildir ve belirli tarihsel kesiti mutlak hakikat
mertebesine kartmak tehlikesini her zaman iinde tar.
Fakat Onarl bu tehlikenin farknda deildir. Farknda
olmamak bir yana, o tersine, Kzlbalk stnden adeta sa
bit bir model elde etmeye uramaktadr. Onarl Kzlbal
yle tanmlar: Kzlbalk tanmna gelince: Alevi-Bektai
inan ve kltr retisinin, toplumsal yaam tarznn; siya
sallam doktrinel adna ve devlet iktidarn amalayan
stratejik hedefine; sosyo-ekonomik toplumsal kuramnn
uygulama dzeninin sistemine KIZILBALIK denir. Yani
Alevilik retisinin; toplumu bilgi ve becerileriyle ynetme,

76 smail Onarl, eyh Hasanl Airetleri Konfederasyonu Oymak ve


Obalarnn Yerleik Yrelerindeki Sylence ve nan Motiflerinin
Nesnel ve Tarihsel Temelleri, www.hbektas.gazi.edu.tr/14hhv/
14onarli.htm, 2.9.2003 ya da Hac Bekta Veli Aratrma Dergisi,
Say 14, Yaz 2000, ss. 91-144.

126
Pas

iktidar erkiyle uygulama modeline Kzlbalk sistemi denir.


(...) Bugn ise Alevilik, Bektailik ve Kzlbalk zde
hale gelmitir77.
Daha sonra Kzlbalk siyasetini tarihsel dnemlerine
gre ayrmaya balayan Onarl u saptamalar yapmaktadr:
Kzlbalk siyaseti; Anadoluda yaplan Seyyid Ocaklar
mensubu dedeler ile Trkmen Airet, Oymak ve Oba Bey-
lerinin katlmyla iki TRKMEN KURULTAYInda so
mut uygulanabilir hale gelmitir. Her iki toplantya da ah
smail bakanlk etmitir. Birincisi, Erzincan-Tercann Sa-
rkaya yaylasnda 1500 ylnda gereklemi; alnan karar
sonucu, SAFEV TRK KIZILBA DEVLET kurul
mutur. kincisi; yine ah sm ailin bakanlnda Sivasn
Yldzeline bal Banaz-Bedirli arasndaki Sarkaya yayla
snda 1509 ylnda yaplr. Bu toplantda yeni kurulmu
devletin askeri ve politik stratejisi tartlr. Devletin snr
lar; Batda Frat-Dicle Irmandan; Douda Aral Gl-
Ceyhun Irmana kadar ki corafi blgeyi kapsayacak e
kilde belirlenir. Bu iki kurultayla Kzlbalk toplum projesi
ve devlet sistemi belirlenerek uygulamaya koyulur. ah s
mail: Yrei da, bar kzl yakut gibi kan olmadan, K
zlba olmak kimsenin haddi deildir der. Fakat bu Kzl
balk tasarm, ah smailin 23.5.1524 ylnda H akka y
rmesiyle son bulur.
Buraya kadar anlayabildiim kadaryla, Kzlbalk,
Onarl iin ncelikle kavramsal dzeyde Aleviliin siyasal
lam, doktrinel adn ifade etmektedir. Ayn zamanda,
ikinci olarak, bir toplumsal ve siyasal modeli iaret etmek
tedir bu kavram. Fakat burada dikkat ekici bir nokta gz
den karlmayacak kadar aikardr. O da bizzat Onarlmn
makalelerinde deinilen, Kzlbalk teriminin tarihidir. Te
rim Safavilerden daha eskiye tarihlenmektedir. Onarl bir
yandan terimi daha eskiye tarihlerken, br yandan terimi
Safavi pratiinin kendisine kazandrd snrl bir anlam

77 www.hubyar.org/kbasnet.htm, 2.9.2003.

127
Ayhan Yalnkaya

iinde kavramak ve orada sabitlemek gibi bir amacn pein


dedir. O narhya kulak vermeyi srdrrsek yle bir sra
lama karmza kmaktadr: Terim daha eskidir ama asl ve
kesin anlamn Safavilerle kazanm ve fakat ah sm ailin
lm ve Safavi Devleti nin yozlamasnn ard sra kavra
mn oturduu sosyo-politik zemin yerle bir olmu ve terim
bir kez daha anlam deitirmek zorunda kalmtr: Anadolu
Trkmen Oymaklarnn ve Dede Ocaklarnn Kzlbalk
Toplum Projeleri de ah smail sonras topya olarak ye
rini Mehdi beklentisine brakr ve tefekkr dnem ine gi
rilir. Alevilii felsefi bir inan ve bilgelik retisine d
ntrerek, toplum tasarm haline getirirler ve kurumsal
olarak Kamil Toplumu hedeflerler. 8.Yzyldan itibaren
yaama geirilen Alevi kuramlarnn toplumsal boyutu
Kamil Toplumdur ki, mam Cafer Buyraunda teorik ola
rak Rza Kenti tasarmyla ngrlmtr.
Adeta unu sylemektedir Onarl; bizatihi Kzlbalk
kavram, bir kez yaanm olann bir daha pekala yaana
bileceinin remzidir. Kiisel olarak bir inan sistemini, en
temelde onun gnmzdeki ilevini bu biimde kavramaya
hi itirazm yok ama temel itirazm buradaki yaanmlk
yani Safavi deneyimi stne. Safavi deneyimi, Onarlmn da
makalesinde iaret ettii gibi, bir yaanml, bir kural-
muluu, olumlayc-bir kurucu abay iaret etmemekte,
tersine bir retinin kendinde nice deerler ierili olursa ol
sun devlet kurucu olmaya soyundukta nasl dntn,
her aacn kurdunun znden olduunu bir kez daha gs
termektedir. Adeta bn Haldunun kuramn dorulamakta
dr bu deneyim. O halde yaanmlk imas gerekte bir
kurgu, bir yanlsamadan baka bir ey deildir. Peki, bu du
rumda Kzlbalk terimi nasl olur da bir kez olann bir kez
daha olabileceini iaret eden bir terim olarak okunabilir ki?
Eer byle okumayacaksak, bu biimde okumakta srarn
anlam nedir? levi nedir? Dahas Kzlbalk kavramn salt
siyasal bir ierie indirgemenin meruiyeti nereden kay
naklanmaktadr? Bir adm tesinde ise u soruyu sormak

128
Pas

kanlmaz: Kzlbalk, bugn Alevilii tmden kesen yatay


bir eksen ise, ikisi bir ve ayn eyi ifade ediyor ya da
Onarlnn dedii gibi btnlemi iseler, Alevilerin kendi i
ayrmlarn yok sayma hakkn kendimizde nasl buluyoruz
bir ve kincisi, Alevilii btncl bir topya olarak kavrad
mzda Aleviliin yol bir srek bin bir anlayyla nasl
uzlatracaz? Gerekte bu ve benzeri sorular ve sorun
alanlar topya kavram stne hi dnmeksizin, kavra
mn albenisine kaplarak yaplan ilikilendirmelerden kay
naklanmaktadr. Bu konuya biraz ilerde yeniden dneceim.
imdi Onarly izlemeyi srdryorum.
Onarl, Alevilii olumlu-kurucu bir biimde okumakta o
kadar srarldr ki imdiye dein Alevilerin hi kullanmad
bir malzemeyi, Medine Szlemesi ni de bunun iin yeni bir
okumaya tbi tutmaktan kanmaz78. Onarlya gre, Me
dine Vesikasyla ok kltrl,ok kimlikli, ok inanl bir
toplum ngrlmekle birlikte, ayn zamanda sekler, z
grlk, eitliki ve paylamc bir toplumsal yapnn da
temelleri atlmtr. Medine Vesikasnn 2. maddesi gerei
olarak slami toplum iin ahdi kardelik organizasyonu
art koulmutur. Bu ilke ve Medine Site Devleti sosyal ya
ps daha sonra mam Cafer-i Sadk tarafndan Buyrukda
Rza Kenti eklinde tasar haline dntrlmtr. (...)
Hz. Ali yanllar bu projeyi sonuna dek savunarak bugne
dek topya olarak getirmilerdir.
Gerekte, Onarlnn btn makalesi boyunca dayand
tek ey musahiplik kurumu ve bu kurum araclyla kurul
maya allan dayanma ilikilerinin varldr. Ancak
Onarl, gerek bu kurumu ve gerekse onun kkenlerini ya da
uygulama biimlerini tarihsel bir okumaya tbi tutmak ye
rine, dier btn Alevi kurumlanna yapt gibi Kuran bir
okumaya tbi tutmaya alr ve bir yandan makalesinde,
mevcut K u ran"n eksiklii ya da taml zerindeki spek

78 smail Onarl, (2001), Toplum Tasarmnda Bir Alevilik Belgesi:


Medine Vesikas, Hac Bekta Veli Aratrma Merkezi Dergisi, 8 ,
Yaz 2001, ss. 155-172.

129
Ayhan Yalnkaya

lasyonlara yer verirken, dier yandan, eksik olduu koullar


altnda bile, btn Alevi kuramlarnn Kuran temellerinin
olduunu iddia eder. Ben, kural olarak bu tip tartmalarda
K u ran ayetlerinin yoramsanmasyla kant retmeye ve ek
olarak ayn yntemlerle bu kantlar rtmeye kalkma ta
raftar deilim. Arada Kur'an helak olur. Bunu yapabil
mek iin yoramsamann meruiyetinden balayarak, yorum-
sama biimlerine, veri biimlerle retilen yoramsamalara
kadar bir dizi noktada ortak bir erevenin var olmas ya da
varsaylmas gerekir. Oysa biliyoruz ki Snni ortodoksi ile
Aleviin K ur'an ' kavrama ve yoramsama biimi birbirine
kkten farkldr. Alevilik Kuran natk var, samit ge
rekmez anlayn ieren bir inan sistemidir eninde so
nunda. Bunun yerine karmzdaki nesnenin tarihsel hik
yesi zerine konumak anlamldr. tesi speklasyon, en
fazlasndan iman alanna girer ki tartmann bittii yerdir
buras da.
Fakat Onarl, sanki Ali Bula ve benzeri yazarlarn
K u ran'\ ve Medine Vesikasn yoramsama biimi birebir
dora ve geerliymi gibi varsayarak, kendince Aleviin il
kelerini bu Kuran temellere ve vesikayla ilikilendirmeye
almaktadr. Fakat bunu yaparken, sralad zellikleri
genel geer bir biimde ele almakla yetinmektedir. Btn
insanlar diline, rkna, rengine, cinsine baklmakszn eit ve
kardetir. Alevilikte sevgi, paylam, mutluluk, zgrlk,
adalet herkesin doal hakkdr. Alevilikte insann insan s
mrmesi yoktur. nsanlarn doutan sahip olduklar haklar
ve zgrlkleri vardr ki; bu husus Kuran'da emredildii
iin Alevilikte uygulanmaktadr. Kadn ve erkek iin eit
olarak emredilen Allahn buyruu, evrensel hukuk norm
larn da oluturur ki, tm bu olgular Alevilerin toplumsal
ilikilerinde hayatiyet kazanmtr. Hz. Muhammed; snf,
dil, din, rk, cinsiyet, kltr, gelenek-grenek, sosyo-eko-
nomik durum, dnsel ve felsefi inanta ayrm gzetmek
sizin, tam bir eitlik iinde ve gnlllk temelinde, M e
dinede toplum mhendislii tasanm ve mutabakat olan bir

130
Pas

Toplum Szlemesi batlar. Gerek bu ksmda, gerek


makalesinin tamamnda hem Alevilie, hem de Medine Ve-
sikasna atfettii zellikler tmyle genel geer dorular
olarak kabul edilmi ve sorgulanma gerei duyulmamtr.
Medine Vesikasm Ali Bula zerinden okuyan Onarl ne
dense, ayn konu zerinde yazlan dier yazlan kaale alma
gerei duymamtr79. Bunun nedeni de en azndan bana

79 Medine Vesikas dolaysyla 1992-1993 ylnda ciddi bir entelektel


tartma yaand. Tartmay balatan aslnda Ali Bula deil, Ahmet
nseldi. nsel, Kitap dergisinde yaynlanan Bula imzal iki makaleyi
tartmaya at. Bkz. A. nsel, Ali Bulan oulcu mmet Tasarm
zerine, Totaliterizm, Medine Vesikas ve zgrlk, Birikim, 37,
Mays 1992, ss. 29-33. nsel, zetle slm tevhid ilkesi zerinden
Bulaa somlar yneltiyordu. Bu yaznn hemen arkasndan Bula,
ayn dergide nce vesikann tam metnini ve genel bir sunuunu yazd.
Bkz. A. Bula, Medine Vesikas Hakknda Genel Bilgiler, Birikim,
38-39, Haziran-Temmuz 1992, ss. 102-111. Ardndan Bula, nsele
yant saylabilecek bir dier yazyla karmza kar. A. Bula, Sz
leme Temelinde Toplumsal Proje, Birikim, 40, Austos 1992(A), ss.
53-62. Bu yaznn ardndan tartmaya baka isimler de dahil olmaya
baladlar. Mmtazer Trkne, Mslmanlar ve oulcu Bir Toplum
Tasarmyla tartma alannn ne kadar sorunlu bir alan olduuna ia
ret etti ve yantn ancak mslmanlarm yaad tarihsellikte aran
mas gerektiini dndn aklad. Bkz. Birikim, 43, Kasm
1992, s. 25. Ayn sayda tartmaya katlan bir isim Abdurrahman
Dilipakt. Medine Szlemesi stne Aykr Dnceler, Birikim,
43, Kasm 1992, ss. 26-28. Fakat tartma srd ve bir dier siyaset
bilimci Ali Yaar Sarbay, Bulan btn oulculuk iddialarna kar
n, yine K u randan rnekler de sergileyerek btn farkl dn ve
hareketlerinin slmda zendeka ve ilhad (dinsizlik ve allahszlk)
olarak mahkm edildiine iaret etti. Bkz. A. Yaar Sarbay, slami
Poplizm ve Sivil Toplum Aray, Birikim, 47, Mart 1993, ss. 14-19.
1993 ylna da sarkan tartmada en kapsaml kar incelemeyi Ragp
Ege gerekletirdi ve Bulan yazlarndaki sunum biimiyle kullan
d kaynaklar arasndaki tutarszlklar tek tek iaret etti. Ayrca Ege,
Hukuk tartmalarnda Medine Vesikasmn nereye oturduunu
gsterdi. Medine Vesikas m Hukuk Devleti mi? Birikim, 47, Mart
1993, ss. 21-39. Ayn sayda, Ali Bulan ilk yant yaynland. Bkz.
A. Bula, Medine Vesikas zerine Tartmalar I, Birikim, 47, Mart
1993 (A) , ss. 40-46. Ali Bula bu yant yazsnda tarihsel okumadan

131
Ayhan Yalnkaya

ak grnyor. Ama nce yine Onarlya bavurmamz ge


rekiyor.
Aleviler, ehirlemenin getirdii kltrel krlmalar ve
sosyo-ekonomik kopular sonucu, Kimlik Yarlmasna
doru evrilmitir. Bu nedenle de Alevilik tanm mulak
lam, kltrel ve inansal boyutuyla erozyona uramtr.
Bugnk yaadmz toplumda kken olarak Aleviler
vardr. Ama Alevi felsefesi, kltr, inanc, yaama biimi
adeta yok edilmeye allarak, folklorik hale dntrl
mtr. Son on ylda Alevi Uyan her dzeyde rgt-
lense de geleneksel Alevilik doal mecrasndan karl
maya allm, baz yazar ve dedelerce geici set ekilse
de, bu abalarn devam edecei ve sinsice darbe vuraca
gzkmektedir. Alevi retisinde eitli dini ve ideolojik
evrelerin bulanklk yaratmalarnn balca nedeni udur:
Aleviler, tarih bilincinden ve bilimsel dnce metodoloji
sinden yoksun kalarak, kendi kklerinden giderek uzakla
mlar ve son kerteye gelmilerdir. Aleviler, topyalann-
dan vazgeerek, geleneksel sylemlerini brakmlardr.
Tarihsel sre iinde Alevi toplumuna nderlik etmi
ulularnn dnce ve davran muhayyilesinden kop
mular, tarihsel hafzalarnda var olan dnce ve davran
birlikteliini yaama geirememilerdir. Tm bunlarn ye
rine de bir ey ikme edemediklerinden, bolukta kalm
lardr. te bundan dolay da baz evreler Alevileri kendi
saflarna ekerek asimile etmeye almakta ya da kul
lanmak istemektedirler.

srarla kamyor, retiye ilikin yorumsamalann yeniden ortaya at


makla yetmiyordu. Ali Bulan ikinci yant, bu kez Egenin yazsna
da yant oluturacak ekilde, 1993 Nisan aynda yaynland. Bkz. A.
Bula, Medine Vesikas zerine Tartmalar II Birikim, 48, Nisan
1993 (B), ss. 48-58. Bula, bu yantnda Egenin iaret ettii tutarsz
lklara neredeyse hi deinmeden, Egeyi tartma dnda tutacak bir
slup tutturmutu. Medine Vesikas tartmalar bylece, o dnem iin
sona erdi.

132
Pas

Bu uzunca alnt iin okura bir zr borluyum ama


Onarlnm zihniyetinin anlalmas iin gerekliydi. Onarl
iin Alevilik bir kimlik yarlmas iindedir. Bunun nedeni,
kentleme ve beraberinde gelen sosyal-ekonomik-kltrel
deiimlerdir. Alevilik anlalan bu deiime ayak uydura
mam ve bolukta kala kalmtr. Dolaysyla onun bu bo
luunu baka fesat odaklan kendilerince kullanmak ve
onu kendi karlar dorultusunda ynlendirmek istemekte
dirler. Onarl ite tam burada kendi kurucu okuma biimini
devreye sokmakta, kt, olumsuz, bozucu, salksz bir bu
gnn karsnda szm ona Aleviliin tarihinde yer ald
n syledii iki ayr balang noktasn Medine Vesi
kas n ve Safavi Devletinin kuruluu balamnda Kzl
bal saf, temiz, ideal bir model olarak sunmakta ve Ale-
vileri anmsamaya ve o gnleri yeniden rgtlemeye ar
maktadr.
Onarl iin, bugn ne kadar soysuzlamsa balang
noktalarndaki o modeller, nihayet kendini Buyrukta ifade
eden Rza Kenti modeli ve onun cisimlemi halleri, Medine
Vesikas deneyimi, Alamut deneyimi ve ilh. o kadar saf ve
bozulmamtr! Peki bu anmsamann ilevi ne olacaktr, ne
dir ya da soysuzlam bir bugn saf bir gemi nasl kurta
rabilir? Onarl neyi iaret etmektedir?80

80 Burada Ragp Egenin biraz nceki dipnotta andm makalesinde


Ali Bula ve Medine Vesikas zerinden yapt bir saptamaya zel
olarak yer vermek istiyorum: Kanmzca yazar bu Medine Vesikas
yorumuyla bir balanglar syleni (efsanesi) uydurmu. Bu tr bir
sylene balanm bilincin gznde balangla sonra arasnda
varlksal adan kesin bir ayrm, bir kopukluk vardr. Balangcn
oluturduu zaman dilimiyle sonrasnda oluan zaman dilimleri ara
snda bir karlatrma yapmak, sonra yaanlan, tannan, deneylenen
gereklerin, gzlemlerin, olgularn nda balangc imgelemek,
anlamaya, deerlendirmeye, yarglamaya abalamak yasaklanmtr bu
bilince. Balang, zorunlu olarak, sonra rnein bugn tank olduu
muz dnyann karmaklndan, dzensizliinden, uyumsuzluundan,
bulanklndan, ksaca yabanclamasndan arnmtr. Saf, temiz,
duru, saydam, an bir zamansallk iinde devinir balang. Sonra ya

133
Ayhan Yalnkaya

Aleviliin geleneksel inan boyutu muhafaza edilerek,


Aleviliin dier kurum ve kurulular ada lt ve kent
sel koullara gre yeniden tanmlanmal ve yaplandrlma
ldr. Alevi inan retisini bugne kadar yaatan Dedelik
Kurum u yeniden ihya edilmelidir. Nitelikli dede yetitir
mek iin faklte dzeyinde okul acilen almaldr.
Cemevleri tarihsel zelliklerine ve ilevine uygun kltr
merkezleri haline getirilmelidir. Alevi vakf ve demekleri
demokratik bir yapya kavuturulmaldr. Derghlar cemaa
tin sz ve karar sahibi olduu katlmc bir yapya dnt
rlmelidir. Kadnlarn ve genlerin cemevlerine gelmeleri
zendirilmelidir. Bunlar Onarlnn zm nerileridir.
Grld gibi, nce yeminli Alevi dmanlarn anm-
satrcasna, kimi er odaklarnn Alevilii kullanmaya kalk
t trnden saptamalar yaplmakta ve ardndan son derece
muhafazakr zm nerileri ortaya atlmaktadr. Ancak il
gin olan yan, o aaal dnn bu zm nerileriyle apak
balantsnn kurulmaktan kanlm olmasdr. Nasl bir
iliki vardr aralarnda?
Onarlmn yapmaya alt ey udur: Gerek Kzl
balk modellemesiyle ve gerekse Medine Vesikas ve ardn
dan Rza Kenti tasarmyla, yukarda zm nerilerinin
iinde geen dedelik, cem ve benzeri kurumlan balang
taki saflkla ilikilendirmekte, o saflk da gcn tarihten
almad, tarihsel olarak okunmad lde kurgulanmakta,
bylece dedelik gibi kurumlar tarih-st bir ierie sahipmi
gibi, tarihin belirli bir dneminde, belirli sosyal-ekonomik-
politik-kltrel koullar altnda var olmam da sanki o saf

da tarih, zel ierii ne olursa olsun, balangcn safln bulandran,


erdenliini (bekaretini) bozan, zn soysuzlatran, ksaca balangc
batan karan bir sretir. (...) Bugn en iyi durumda, balangca
yaklatnlabilir, balangcn erdemine, saygnlna, sahihliine yk
seltilebilir. Bugn (...) balangc elinden geldiince yineleyerek say
gnlk kazanabilir. Balanglar syleni son zmlemede, erden bir
zamann, el dememi bir zamann zlemidir. Bkz. R. Ege, dipnot
42de a.g.y., s. 33 ve devam.

134
Pas

balangta varm gibi sunulmakta ve bize bu modelin


yeniden ihyas iaret edilmektedir. Arada elbette tarih
harcanmaktadr. rnein dedeliin nasl iledii, kentleme
srecinden ok nce nasl soysuzlat, Aleviliin tarihsel
pratiinde zel olarak cemevi gibi yerlerin olmad, cemin
bizatihi kendisine ilikin tarihsel ve retisel tartmalar
harcanp gitmektedir. Btn bu kurucu okuma abasndaki
srarn anlam da budur zaten. Alevilii mmkn olduunca
tarih-st ve slm temel kaynaklarn snrlan iinde oku
mak ve anlamlandrmak.
Fakat burada, son olarak, zellikle Medine Vesikas
zerinden oulcu toplum modeli gelitiren her Alevinin,
zellikle Onarlnn yantlamas gereken nemli sorular
gizleniyor. Eer Medine Vesikas stne yaanan tartma-
lan yok sayarsak ve Vesikann Onarl okumasn kabul ede
ceksek, Aleviler ve Onarl ne istiyor? Aleviler; kendi kim
liklerinin altn kaln izgilerle izerek tannmasn m, yok
sa en bata kendileri olmak zere, hi kimsenin kimliinden
tr ayrmcla tbi tutulmamasn m; oul bir hukuk
dzeni anlayyla iinde herkesin kendi kabul ettii hukuk
sistemine gre yarglanmasn m, herkes iin adil bir
hukuk sistemi ve yarglanma hak ve gvencesi mi; herkesin
kendi okulunda kendi kuaklarna kendi inan sistemlerini
retmesini mi, eitimin tmyle dinsizletirilmesini mi;
en bata kendi ibadetleri olmak zere btn ibadetlerin
siyasal toplum katnda tannmasn ve desteklenmesini mi,
kimsenin ad ve nitelii ne olursa olsun hibir biimde
ibadete zorlanmamasn m; siyasal toplumun kendi
inanlar stndeki basky kaldrmasn ve inanlarn
desteklemesini mi, siyasal toplumun tmyle dinsizleti-
rilmesini mi; kendilerini Alevi olarak tantmak ve
kabullendirmeyi mi, Alevi olduklarn savunma ve hatta
aklama gerei duymayacaklar bir toplumsal ortam m;
yurtta kimliklerinin yan sra Alevi kimlii mi, yoksa
yurtta kimliinin yanndaki her tr ibarenin ilgasn m;
kamu kaynaklarnn eitli inan sistemlerine gre adil

135
Ayhan Yalmkaya

dalmn m, yoksa kamu kaynaklarnn stndeki inan


smrsnn tmden ilgasn m?
Medine Vesikas zerinden izlenen yol, bu vesika
zerindeki btn tartmalar sakl kalmak kaydyla, bizi hep
sorularn birinci ksmn onaylamaya gtrr; bu onay ise
Alevilikten uzaklatrmaya!
Artk Onarlnm okuma biimini sergileyen nc aa
maya geebiliriz; Alevilii bir topya olarak nitelemesini
dayandrd Buyruk ve onda yer alan Rza Kenti meseli.
Fakat, Onarlnm zihniyetini bir de bu metinden izlemek ye
rine, Onarly burada terk edeceim ve ayn malzemeyi
topya olarak niteleyen bir dier isim, Esat Korkmaz ze
rinden bu meseleye eileceim.

136
5.

topyay andran hemen ou form gibi Rza Kenti s


tne gelitirilen sylem de bir dnya seyahati ile balar.
Sufnin biri dnyay dolamaya kar ve yolu bir kente d
er. Kent son derece dzenli bir grnm arz etmektedir.
Ackr ve bir frna giderek parayla ekmek almak ister. Bu
nun zerine frnc sufnin yabanc olduunu anlayarak onu
sorumlu grevlilere teslim eder. nk buras Rza
K entidir ve burada para kullanlmamaktadr. Grevliler
dnyal sufyi (ki Rza Kentinin dnyada olmad anla
lmaktadr, nk frnc paray grd an, sen dnyal
olmalsn tepkisini gstermitir) treleri gerei bir konaa
yerletirir ve kamn doyururlar. Derler ki buras Rza
K entidir. Para pul gemez. Rzalkla her istediini alr, her
istediini yaparsn. Yeter ki nzalk olsun, bunu unutma .
Bir sre Rza Kentinde elenen Suf sonunda ayrlmak ister
ama grevliler izin vermez. Gidemezsin. (...) Sen buraya
rzan ile geldin. (...) Bu kentte kaldn srece bizden raz
kaldn m? Raz kaldn syler. Yant udur: imdi bi
zim de sizden raz olmamamz gerek. Kentte geirdii
gnlere karlk almas gerektii sylenir. Bylece suf
kendisine verilen ite almaya balar. Onu konukevinden
alp baka bir eve yerletirirler. Bylece sradan bir Rza
Kentli gibi yaamay renir. Bu kentin insanlar kavga,
ekememezlik, kendini beenmilik gibi tm ktlklerden
arnm durumdadr. Sufnin kentteki gnleri uzadka
kenti sevmeye balar ve evlenmek ister. Ona bir yer gste
rirler ki bu yerde evlenmek isteyenler bir araya gelip tan
makta, tanp anlarlarsa evlenmektedirler. Bylece suf de
oraya gider ve bir bacyla tanr. Bac bunun dnyal
olduunu hemen anlar ve kendisine yardmc olacan sy
ler. Bylece gnler geer gider. Nihayet bir gn sufi yine
bacyla bulumaya giderken yolda bir nar bahesi grr ve
bacya armaan etmek iin gizlice baheye girer, birka nar

137
Ayhan Yalnkaya

koparr ve bu arada yakalanmak telandan birka dal da k


rar. Bacyla bulutuklarnda bacnn narlara sevineceini
beklerken bac onu azarlar. Bunlar isteseydim ben de gider
alrdm. Ama canm istemiyordu. Dolaysyla bakalarnn
hakk olan narlar imdi bou bouna ryecek. Ayrca
bac gelirken olan biteni renmi, birka daln krldn
da duymutur. Oysa daha dikkatli davranp baheye zarar
vermeyebilirdin. Burada senden kimse bir ey karmyor
k i... Bunca zamandr rza kentinde yayorsun. Bu kentte n-
zalkla her eyin serbest olduunu bilmeliydin. imdi anl
yorum, sen bu kente ayak uyduramayacaksn. Bylece sufi
Rza Kentinden atlr.
Buyruk, Rza Kenti meselinden karlmas gereken
dersleri de hemen sralar ki bunlar, ilki kiinin kendisiyle r
zasdr ve bu ancak insann, dardan bir mdahale olmak
szn, kendi zyle yzlemesiyle olur; kincisi kiinin top
lumla rzasdr ve kiinin toplumdan, toplumun kiiden raz
ln ifade eder ki kendisini zellikle eline, diline, beline
sahip olmak eklinde gsterir ve nihayet ncs, kiinin
tarikatla rzasdr. Yolumuza giren can rza ile girer. Hibir
zorlama, hibir bask sz konusu deildir. (...) Yolumuza
giri musahiplikle balar. Musahip olmak demek mal mala,
can cana katmak demektir81.
Korkm aza gre, Rza Kenti, Aleviliin gelecee yne
lik kestiriminde, dsel kamil toplumun bir anlatm olarak
alglanabilir. (...) Snflarn olmad, parann ortadan kalk
t, herkesin gereksinimine gre tkettii, zlemine gre
yaad, sylencenin yzyllardr canl tutmaya alt
gelecee ynelik ryann projeye balanm bir biimidir .
Korkmaz, bu meselden srekli bir proje olarak sz etmekte
srarldr. Projenin karl bildiim kadaryla tasardr. Ta
san ise, Trke szle gre, dnlen, tasarlanan biim,

81 Rza Kenti meseli ve devam iin bkz. Esat Korkmaz, Yorumlu


mam Cafer Buyruu, stanbul, Anadolu Kltr nceleme Yaynlan,
2002, s. 154 ve devam.
82 A.g.y., s. 226, 18 nolu yorum-not.

138
Pas

kaleme alman neri, buna bal eylem olarak tasarlamak


ise, bir eyi nasl gerekletirebileceini dnmek, zihinde
canlandrmak anlamna gelmektedir. Gerekten karmz
daki rnek, Rza Kenti, bir toplum tasanm mdr? imdi
yeniden Korkmazn bir vurgusuna yer vereceim: Topra
n temel retim zemini, kylln egemen [balca demek
istiyor sanrm] ezilen snf olduu Ortaa koullarnda; s
nfl toplum ncesinden taman ilkel eitliki toplum de
erlerinin gdclnde, gelecekte insanla kesin kurtu
lu getirecek olan dsel kurtulu projesidir bir bakma
(ayn yerde). Yani kestirmeden unu sylyor Korkmaz;
Rza Kenti meseli, Ortaa koullarnn gdclnde ilkel
eitliki toplum deerlerinin bir zlemidir! Yani gerekte
gemiten srklenip gelen bir kalntdr. Gemiten gn
mze tanp duran, Ortaa kylsnn bir Altn a d
dr. Altn a dlerinden tek fark doayla iliki kurma
biiminin emek zerinden gereklemesi, almaya yer ve
rilmi olmasdr. yleyse, burada bir tasandan, projeden sz
etmek kanmca ok anlaml deil. Hele hele topyadan sz
etmek. topya gemi formlardan elbette beslenir ama asla
yzn gemie dnmez. Onun derdi gelecei kurmaktr.
imdiki zamana kar tarih st, dondurulmu bir gelecek,
mutlaklatnlm bir gelecek. O halde hangi koullar altnda
bunu bir topya olarak adlandnyoruz? Korkmaz, bunu bir
topya olarak adlandnr. Alevi-Bektai topyas, kendi
geleneksel yaama biimlerinin bir parasdr. Yaama bi
imi eitim, toplumsal denetim ve ritellere katlmla iletilir
ve iselletirilir. Bu nedenle geleneksel yaama biiminin
terk edildii yerlerde bu topya yer yer rselenir. Alevi-
Bektai topyas yok olur. Onun yerini cennet alr (ayn
yerde). Fakat Korkmazn bu vurgusunda da ciddi bir so
runla kar karyayz. Hibir topya herhangi bir toplumun,
mevcut yaama biiminin bir paras deildir. Yok eer bir
paras olarak kodlanabilen bir ey varsa zaten topya de
ildir. Aksine, topyalar mevcut yaama biimine gsterilen
bir tepki, ona kar yneltilmi bir itiraz, nihayet onu ilgay

139
Ayhan Yalnkaya

hedefleyen bir projedir. Dolaysyla bir topya mevcut ya


ama biiminden rahatszlk arttka daha da duyarl hale
gelir ya da imdiki zamann giderek soysuzlat dnl
yorsa, buna kar giderek saf bir tasan oluturulmaya
balanr ya da tersine, gemite kald dnlen o saf d
neme ilikin zlemler ve beklentiler younlar. Ancak,
Korkm azn vurgusundan anladmz kadanyla byle ol
mamaktadr. Alevi topluluklar geleneksel yaama biimle
rini koruduklan lde -ki bu biimlerin neleri ierdii hak
knda bir fikrimiz yok ama yine Korkmazn satr aralann-
dan karsayabildiimiz kadanyla, doayla daha sk bir
ilikiyi ngren krsal-kysel yaama dzeni, buna baml
tanm sal ekonominin gelimi kapitalizm ncesi biimleri ve
buna bal sosyal rgtlenmeler kastediliyor olabilir- Ale-
vilerin topyas ayakta kalmaktadr.
Gerekte Korkmazm syledii udur: Aleviler sosyal-
ekonomik-kltrel-politik koullarn elverdii oranda kendi
geleneksel rgtlenmelerini ve kurumsallklann yaatabil
dikleri ve bu erevede var olabildikleri lde,
topyalarn yaayabilmektedirler. Yani Rza Kentinde
dile getirilen ilkelere gre eyleyebilmektedirler. Eer byle
bir durum varsa, Korkmazn yantlamas gereken acil ve
yaamsal bir soru ortaya kyor: O halde Alevilerin bir
topyaya niin gereksinimi olsun ki? nk Korkmazn
yaklamna gre, gereksinim duyduklan ey zaten kendi
ahlksal ilkeleri, toplumsal kuramlarnn ilerliidir. Bunlar
da belli koullar altnda var olan bir gerekliktir, topya de
il. O halde, Aleviler yozlatrldka, Korkmazn ifade
siyle geleneksel yaam terk edildike cennefiin bolu
unu dolduran ey bizatihi Alevilerin kendi gerekliklerinin
yeni koullara uyum salayamamandan kaynaklanan bo
luk, yani bizzat Aleviliin kendi dnya grnn ta kendi
sidir! Sonu olarak Alevilik yaanlr bir deneyim olduktan
ktka, onun bir deneyim-eksiklii olarak yaratt boluk,
bu kez Snni formlar ya da modem formlar tarafndan dol
durmaktadr. Aksi takdirde bir Alevinin cennete bel bala

140
Pas

masn savunmak retisel dzeyde samalktan, Alevilii


ortodoksi seviyesine indirmekten teye gitmez. Aleviliin
bu dnyayla hesab bu dnyadadr; bu dnyayla snrl ol
masa bile. Bu hesap hibir biimde baka bir mekna, bir
cennete, bir yok-yere aktarlamaz. Cennet beklentisi ya da
zihniyetinin Alevi retisi iinde girip yerleebilecei bir
yer yoktur. Bunun anlaml olmas iin bu retinin bir yer
lerden atlamas, kopmas, boluk olumas gerekir. Peki
atlayan, kopan, boluk oluturan ey nedir? Alevilik top
yas deil bizatihi Aleviliin ta kendisidir! Fakat Alevilii
ille de olumlayc-kurucu olarak olarak okumakta srarl
yaklamlar buradan lmsz bir topyann ad olarak Ale
vilii tretmek peinde gibidirler.
Kukusuz, kolaylkla yle bir saptama yaplabilir83:
Dnyadaki, toplumdaki, uygarlktaki yaay kolay kavra
namayan bir dankla, bir karmaaya ynelir, usan ver
meye balarsa, yaratc kafalarda84 (ada-dnya gibi) reel ta
rih ile olmas gerektii dnlen formlar arasnda kart
lklarn olumasnn doal olduu, bu balamda da bu kar
tln en iyi biimlerinden biri olan topyann lmsz ol
duu kabulne snlabilir ve kendi imknszlna bala
nan imkn her dnemde topya olarak adlandrlabilir.
Fakat byle kavramsal bir srama ciddi sorunlar ier
mektedir. En bata, bylesi bir yaklamn zellikle
topya terimini gizemselletirdiini [mistify], saydaml
n ortadan kaldrdn syleyebiliriz. yle ki, bu tip bir
yaklamla, kolaylkla yaplabilecek topyac edebiyat ve
topyac teori ayrm bile yaplamaz olur. Her isteyen, her
istediini vmek ya da yermek iin bu terimle niteleyebilir.
rnein, M arxin Cabet ya da Fourier kadar topyac ol
duu saptamasn yapmak iin, M arksin ou yaptnn

83 topyaya deinilen bu ksmlarda kendi doktora tezimden de ks


men yararlandm. Bunun iin, bkz. Ayhan Yalnkaya, Eer'den Me
er'e: topya Karsnda Trk Roman, Ankara, Phoenix Yaynlan,
2004.
84 Akit Gktrk, Edebiyatta Ada, stanbul: Sinan Yaynlan, 1973, s. 15.

141
Ayhan Yalmkaya

oku[nu]rken, bilimsel bir risaleden ok, coku dolu bir ey


ler okunduunun farkna varma[y], (...) Kapital'in bandan
sonuna yanklanan dpedz ahlaki fkenin gcn85 yeterli
sayveririz. Giderek terimi kullanann, iini nasl doldurdu
una bal olarak, kullanc says kadar topya tanmna sa
hip olabiliriz. Gerekte ise, tanm saysn oulladka ya
da terimin ieriini snrszca genilettike, hibir eyi
aklayamaz hale getiriyoruz demektir.
Bu kavramsal sramanm ikinci sakncas, bizi ayn
mantk iinde, ayn gerekelerle topya ile ilikisi olmasa
da, salt kimi dsal zellikleri ya da eleri ve hatta formu
topyay andryor diye, rnein her tr kyamet senaryo
sunu, Altn a M itosunu, milenyarist teoriyi bu imknsz
imkna balamaya gtrmesidir. Bu balanma ise, dsal
zellikleri itibariyle topyay andrabilen, rnein Robinso-
nadlarla topyalardaki adann farkl ilevlere sahip, farkl
anlamlar tad gereine gzlerimizi kapatmamz gerek
tirir. yle ki Robinsonaddaki bir adadan sz ederken
ortamn da kapallndan, bir tutsaklk, srgnlk duy
gusundan], grnmez tehlikeler karsnda duyulan bir
korku[dan], kendisiyle snrlanml korkun bir yalnz
la, duran zaman biimi ise, uygar dnyann akndan
kopmuluk dncesine dn[ten]; dolaysyla uygar
dnyann ak dnda kalmak[tan] sz ediyoruz demektir.
Robinsonad kahraman iin, [bu] bir bakma lmn ta
kendisidir; adadaki yaay, yaamak deildir onun g
znde. Gerek yaay, ssz adann tesindeki, zledii
dnyadr86. Tre adn veren Daniel Defoenun kahraman
bunun tipik rneidir87. Oysa topyada karmza kan bir

85 W. G. Rutciman, Toplumsal Bilim ve Siyaset Kuram, ev. E.


Mutlu, Ankara: Teori Yaynlan, 1986, s. 35.
86 A. Gktrk, a.g.y., s. 71.
87 Daniel Defoe, Robinson Crusoe, ev. A. Gktrk, Tam metin
Trke 1. Bask, stanbul, Can Yaynlar, 1983.

142
Pas

ada kendine yeterlilik, gvenlik, derli topluluk, tarihsel


ak dnda bir kalclk anlamna gelir88.
zellikle kimi temalar bakmndan topya ile dier
formlar arasnda ciddi benzerlikler, biimsel ya da ieriksel
ortaklklar grlebilir. Salt bu ortaklklardan ya da benzer
liklerden yola ktmzda topyay, bu kendini var eden
imkn, temellendirmek olanakszdr. rnein K u r an-Ke-
rim 'in cennet tasarmlar bile, bu balamda belirli bir eitlik
ve zgrlk vaadine yaslanr89. Ama kalkp bu tasarma
topya diyemeyiz. Bu temalarn yanma bir bakasn, rne
in topyalarda ok tipik olarak karmza kan kolekti
vizmi eklesek, yine de topya kendini kolayca ele vermeye
cektir. nk, rnein, hemen tm tarmsal kltrlerin baat
olduu yerlerde kolektivist esaslara dayal benzer formlara
rastlayabiliriz.
topya benzeri formlarn hemen ounda eitlik, z
grlk, kolektivizm gibi esaslara rastlasak bile, tek tek bu
formlarn arkasndaki gdleyicileri ele aldmzda birbi
rinden ayrldklarn, kimilerinin salt retildikleri dnemde
can alc bir soruna tepki olarak doduunu90, kimilerinin
bir ka ve kapanma olana olarak var olduunu91,
bazlarnn da insanln snrsz hayal gcnn dizginsizce
at koturmasndan ibaret olduunu grrz92. Yine baka

A. Gktrk, a.g.y., ayn yerde.


89 Turan Dursun, Cennet maddesi, K uran Ansiklopedisi, 4. cilt,
stanbul, Kaynak Yaynlar, 1994, ss. 69-90.
90 rnein, Cocagne lkesi modeli. Ortaa sonlannda, 13. yzylda
ska karmza kar. Temel zellii almamann olmamas ve
yeme-ime zerine gelitirilmi olmasdr. Kylln ala kar
gsterdii tepki ve duyarll ifade eder ve topyadan farkl olarak,
tmyle fantastiktir.
91 Burada hemen Servet-i Fnun dnemi kimi aydnlarnn Yeni Ze
landa adasna g etme projesini hatrlayabiliriz. Bkz. Y.Kk, Aydn
zerine Tezler, 4. Kitap, 2. Bask, stanbul, Tekin Yaynlar, 1990, s.
3 4 7 (***) iaretli dipnot.
92 1001 Gece Masallar, ev. A. . Onaran, Trke tam metin 1.
Bask, stanbul, Afa Yaynlar, 1992.

143
Ayhan Yalnkaya

bazlarnn iinde bir tr mesihyenlii barndrrken93, baka


bazlarnn dinsel dogmalar felsefe araclyla dorula
maya yneldiini grebiliriz94. Oysa btn bunlann dnda
topyay tanmlayabilecek bir kavram var elimizde: Umut.
Reel tarihsel koullar iinde imkansz olan iinde tayan
ama kendi imknszlnn iinden doan, adeta kendi klle
rinden doan umut.
imdi sormalyz: Korkmaz ya da benzeri yaklam sa
hipleri Aleviliin umutla ilikisini nasl kuruyor? Aleviliin
gelecek zamanla ve genel olarak zamanla ilikisini nasl
kurduunu, umuda ilikini yaklamn zmlemeden top
yayla ilikilendirmek anlaml olmad gibi fazlasyla ace
leci bir okuma rneinden ileri gitmeyecektir ki gerek Kork-
m azn gerek Onarlnn yaygn olarak kullanmalarna kar
n ihmal ettikleri ey de budur: topya olarak niteliyoruz
ama bir topya nedir, ne deildir, topyann zamanla, tarihle
ilikisi nedir?
Satr aralarndan anlald kadaryla, gerek Onarl ge
rek Korkmaz, topyay ideal bir toplum tasarm olarak
kabul etmektedir. Fakat topya kavramann bu biimde ku
rulmasnn kkleri Platona kadar uzatlsa da aslnda modem
olduunun da pek farknda gzkyor gibi deiller.
topyann ideal bir toplum tasarm, daha dar anlamda
ideal bir siyasal toplum tasarm olduu, bir kumlum olana
na iaret ettii, en azndan bir kumlum inancn gsterdii
bellidir. Bu kumlum olana gcn tmyle Rnesansn
dnsel temellerinden almaktadr: Akla olan sonsuz inan
ve bunun tipik ifadesi olarak, bilime duyulan sonsuz gven,
yine bilime dayal bir ilerleme dncesi ve tarihin insanlar
eliyle yapldnn kabul. Bu temel kabul, ayn zamanda
topyann da temel varsaymdr. Rnesans, yerini giderek
Aydnlanmaya braktka, topyacln bu temel varsaym

93Miguel de Cervantes, Don Kiot, ev. B. Onaran, 2. Bask, stanbul,


Sosyal Yaynlar, 1984.
94 rnein bkz. 1. Sina-. Tufeyl, Hay Bin Yakzan, ev. M. .
Yaltkaya-Babanzade Reid, stanbul, YKY, 1996.

144
Pas

daha bir geerlilik ve doruluk kazanacak ve Aydnlanma


dnemi, topyacla yepyeni bir hz ve ivme kazandracak
tr. Bu hz ve ivmenin boyutu vardr: toplumsal, ekono
mik ve bilimsel. Aydnlanmay Horkheimer ve A dom oya
uyarak, dnyann gizlerinden arndrlmas95 olarak nite
lersek, topyacl da kolayca, gizlerinden arndrlm bir
dnyann kurulmas olarak niteleyebiliriz. Burada zellikle
bir yeniden-kurulutan sz etmiyorum. nk, topyaclk
verili zemin zerinde, verili malzemeyle bir yeniden datm
ve rgtlenme sreci deil, verili zemin ve malzemenin
tmyle temizlenerek, hibir gize yer vermeyen yepyeni bir
dnyann oluturulmasdr. Hibir gize yer vermemenin bir
gerei olarak, topyalar herkesin her davrannn dlatr
larak kurumsal olarak denetlendii, tmyle effaf bir yap
olutururlar. Bu effaflk gcn, hangi bireyin, gnn
hangi saatinde, nerede olacann, ne yapacann bile prog
ramlanarak bilindii bir kurumsallktan, kolektif mutluluun
kltletirilerek bireysel zevk ve mutlulua hibir yer ta
nnmamasndan, tm bireylere tek biimli bir toplumsal
yaamn dayatlmasndan, her bireyin ayrcalksz ayn ei
tim srecinden geirilmesinden ve insanlarn bu srece bal
olarak, gdmlenmesiyle isel ve dsal dzen ayrmlarn
dan kurtarld, zel alan-kamusal alan ayrmnn tmden
yok edilmesinden almaktadr. Btn bu zelliklerin genel
sonucu olarak, tm topyalarda karmza kan bir simetri
hkimiyetinin varlk koulu altnda, topya ancak monoton
olarak nitelenebilir. Ama trajikomik bir biimde bu mono
tonluu douran, tam da Rnesansla balayp, Aydn-
lanm ayla sren bilimci ve tabu krc bir gelenein enlikli
ve hi de monoton olmayan dnyasdr.
Grld gibi, topya gcn akla olan sonsuz bir
inantan almaktadr. Ya Alevilik? Burada, zellikle Kork-
m azn temel bir problemiyle kar karya kalyoruz: Yazar,

95 M. Horkheimer-T. Adomo, Aydnlanmann Diyalektii: Felsefi


Fragmanlar, 1. cilt, ev. O. zgl, stanbul, Kabalc Yaynevi,
1995, s. 21.

145
Ayhan Yalnkaya

Rza Kentini bir topya olarak nitelemeye balad anda


yle bir saptama yapmaktadr: Alevilik-Bektailik felse
fesi, inan alannn dnda yaplanp biimlenen do
ac/insan merkezli bir felsefedir. inde yaad dnyann
karsna konulan insann, doann ve toplumun bir paras
olarak, doayla ve toplumla bir hesaplamasdr. Metafizik
dnceyi dnme uratarak akl belirleyici klmann i
leli bir abasdr96. Korkmaz, kendi yorumlad Buyruk
metnini adeta inkr etmektedir. Yalnzca bu metin bile, Ale
viliin akl belirleyici klmann bir dier ad olmadn gs
termeye yeter. Aleviliin akl reddetmedii ve ona nemli
bir yer bitii, tarih iinde akln klavuzluuna en yksek
dzeyde nem verdii tartlmaz bir gerektir. Ama ayn
lde gerek olan udur; hakikat tarihten ibaret deildir.
Dolaysyla hakikati kavramann ya da ona ermenin yolu
aklla snrl olmad gibi, aksine akl bunun iin yetersiz
bir ara olduu gibi, zaman zaman engelleyici bir ara ola
rak da karmza kabilir. Aleviliin akl belirleyici klmaya
alan bir anlay olduunu sylemek iin Aleviliin haki
kati tarihle zde kldn da sylemek gereklidir ki bunu
sylemek en bata Buyruk'un inkn olacaktr. Bunun iin
aynca Buyruk'tan rnek vermeye bile gerek yok. Ama
Korkmazm Alevilii bir topya olarak niteleyebilmesi iin
bu sava gereksinimi olduu aktr; topya ile akl arasn
daki ilikiyi bilen hemen herkes ister istemez bu vurguyu s
rarla ne karacaktr ki Korkmaz da bunu yapyor zaten.
Gerek Korkmaz, gerekse dier yazarlar Aleviliin
szmona topyasnn ne gibi zellikler ierdiine dein
saptamalar yapmadklar iin ben de burada ayrntlarna
girmeyeceim. rnein her ne kadar snf farklarnn olma
dna dair imalar varsa da, bunu sorgulamayacam, dev
lete ilikin yaklamlar ise apayr bir sorun alan olduu iin
ya da kolektivizme, eitlie genel geer olarak deinip ge
tikleri iin ben de imdilik bununla yetineceim ve bir dier

96 E. Korkmaz, a.g.y., s. 226.


146
Pas

olumlayc-kurucu okuma biimine geeceim. Yaygn ola


rak kendini Marksist, eski-yeni Marksist evrelerde gsteren
okuma biimine. Bunun iin rnek olarak smail Kay-
gusuzu ele alacam ve Aleviliin kurucu okuma olanan
en ok iaret ediyormu gibi duran musahiplik zerine yaz
dklarn inceleyeceim.

147
6.

ncelikle bir noktay akla kavuturmakta yarar gr


yorum. Az ok Alevilikle ilgili yaynlara ya da bu alanda et
kinlik gsteren rgtlere ainal olanlar hemen fark ede
ceklerdir ki bu alann gnah keisi sosyalistlerdir. Alevilik
stne deerlendirme yapmaya girien hemen herkes, sa
dan ya da soldan, ncelikle Aleviliin Marksistler ya da
sosyalistler tarafndan kendi ideolojik amalar dorultu
sunda kullanlmaya alld, kendi terimleriyle Alevilii
anlamlandrmaya kalktklar, dolaysyla Alevilii kendi
ideolojik amalarna ara kldklar vb. yollu yaknma, ele
tiri ya da siyasal saldr dzeyinde saptamalarla ie giri
mektedir. Sa/milliyeti yaklamlarn bu tavr anlalr bir
eydir ve sa ideolojilere mensup brokratlardan bilim in
sanlarna ve siyasetilere, aratrmac yazarlara kadar hep
sinde baskn bir m otif olarak bu tez ilenir. artc olan
Aleviliin dostlannm, bizzat Alevilerin, bu ve benzeri
yaklamlara prim vermesi, onlar yer yer sahiplenmesidir.
Kukusuz bunun Trkiye ve dnyann iinde bulunduu
sosyo-politik konjonktrle ve zellikle iinde bulunduu
muz corafyada giderek daha ok can yakc hale gelen s
zm ona kimlik sorunlarTyla yakndan ilikisi vardr.
1980 ncesine gz atldnda, Aleviliin asl byk bu
nalmn, ou Alevi yazarn hemen saptad zere kent
leme srecinin hzlanmasyla yaad, artk bu alana aina
olanlar iin orta mal bir saptamadan teye gitmemektedir.
Fakat orta mal olmayan bir ey var: O da, Aleviliin bu bu
nalml yllardan 1990l, canlanma kaydettii yllara nasl
ulat sorusunun yant. 1960h yllardan balayarak Ale
vilik sosyalist hareketi, bu hareketlerin nice sosyalist olup
olmad tartmalar bu yaznn konusu dnda kalyor,
kefetmitir. Bu keifle birlikte Alevilerin younlukla, en
bata Alevi genlii olmak zere, bu hareketlere katldna
tank oluyoruz. Fakat harekete katlan yalnzca kupkuru bir

148
Pas

genlik midir yoksa en bata bu genlerle birlikte, artk


kflendii, pasland bir hkmnn olmad dnlen
Alevi deerleri midir? Aleviler kendi deerlerini yeniden
canlandracak, yeertecek verimli bir alan bulmulardr sos
yalist harekette ve gerekten de sosyalist hareket Alevilerin
deerlerini zorlanmakszn bnyesine alm, bu deerlerden
beslenmitir. Hadi bir zamanlar sekin, kentli, soylu ve
sosyalist kimi yazarlarn dillerine pelesenk ettii gibi sy
leyelim; bu karlkl iliki ylesine younlamtr ki sos
yalistlik denildiinde akla kaba, dudak stn kapatan ve
az karalara azm kapaldr, grdm() rter, grme
diim ^) sylemem mesajn veren Kzlba by ve Alevi
trkleri gelmektedir.
Alevi kltrnn sosyalist hareket iinde verimli bir
tarla bulmas bir yana, sosyalist hareket hibir Alevinin in
kr edemeyecei yaamsal bir fonksiyon stlenmitir: Alevi
dayanma ilikilerinin kentsel ortamda zld, deyim
yerindeyse Alevilerin atomize olduu kentsel bir dnyada,
an sa, faist ya da dinci saldrganln boy hedefi ve av
lanma sahas iinde yer alan Alevilere sosyalizm zerin
den yeni bir dayanma ve birlikte eyleme olana sunmu
tur. Bu yalnzca kavramlarla oynanarak salanm yeni bir
aidiyet deyip geitirilemez. Geitirilemez nk sosyalist
hareket, dorusu yanl bir yana, bu hareketin mensuplan
Alevilere ynelik her tr saldm ya kar Alevilerin yannda
yer almaktan kanmamlar, Alevilii ve Alevileri kendi
retilerinin tarihsel mirass gibi grp benimsemilerdir.
Bugn sosyalistleri Alevilii kullanmakla eletirenlerin
ncelikle kendilerinin kendi tarihlerine kar vicdan bir
borlan olduu aktr. Kukusuz bu vicdan bor yk, u
ya da bu nedenle, alk grevlerinde ya da urada, burada bir
atmada ya da saldmda lm, ldrlm sosyalist
genlerin cenazelerinin cemevlerinden kaldnlmasndan
tr rahatsz olan ve kendini hl Alevi olarak tanmla
maya kalkanlann zerinde olmad aktr! Kald ki bu
kt rnek zerinden bile konumak zorunda kalsak, sosya

149
Ayhan Yalnkaya

list olan bir ismin, btn materyalistlii ve ateistliiyle, eer


yle kabul ediliyorsa, cenazesinin cemevinden kaldrlmak
istenmesi ancak Alevilie onur verir ve onu zenginletirir!
Kltmez, yoksul drmez. Buna kar tepki duyanlar an
cak Alevilik ve devletin veri biimiyle ilikisinden birtakm
eyler umanlar ve bunu yitirme korkusu iinde olanlar
olabilir97.
Bu kt rnei bir yana brakp 1980 sonrasna dnd
mzde durumun tersine dndn gryoruz. zellikle
reel sosyalizmin kyle birlikte hava dnm, bu kez
sosyalistler ciddi sorunlarla kar karya kalmlardr. Snf
dayanmas, enternasyonalizm gibi terimler szm ona ta
rihin plne gitmi, yerini kimlik siyasetleri almaya
balamtr. te tam bu anda bu kez sosyalistlerin Alevilii
kefediine tank oluyoruz. nceden Aleviler sosyalizmin
alfabesini skmeye alrken, imdi sosyalistler Aleviliin
alfabesini skmeye almaktadr. Fakat, K fte de iaret et
tiim gibi, M arx bir kez daha anarsak, her yeni dili re
nen kii, yeni dilden her rendiini eski diline evirir du
rur, ondan srekli yardm ister, ondan szckler devirir,
eski szckler hep yeni szcklerin hemen yan bandadr.
Doal olarak sosyalistler de bildiklerini ve doru olduunu

97 Hayatn eitli nedenlerle kaybetmi muhalif genlerin cenazele


rinin cemevlerinden kalkmas en bata belli kesimleri rahatsz etmi
ve bunu da yazya dkmlerdir. Fakat arkasndan ok clz da olsa
Alevilik iinden de benzer sesler duyulmutur. Diyanet kkenli gibi
grnen bu saptamalara Alevilerin tepkileri de mmkn olabildiince
temkinli ve Diyanete kar aktan ve cepheden bir savunudan mm
kn olduunca kanmak biiminde gzkmektedir. mein yle:
Raporda ayrca, asker ve polisle ,atarak lenlerinin cenazelerinin
cemevlerinden kaldrld belertilmektedir. Cemevine gelen sadece
cenazedir. Her kltr ve inanta olduu gibi Alevilikte de cenazeye
sayg gsterilir. Onun salnda ne yapt ve kim olduu ile ilgi
lenilmez. Kald ki, Diyanet leri Bakanl, bu tr iddialarda bulu
nacana kontrolndeki camilerden Hizbullah militanlarn temizlesin
ve eriat isteyen radikal slamc gruplarn camilerden beslenmesini
nlesin. Bkz. www.Alevi.org.au/guncel. htm, 14.8.2003.

150
Pas

dndkleri Marksizmin alfabesiyle Alevilie eilmiler


dir. Denebilir ki ama 80 ncesi Aleviler byle yapmad,
kendi dillerini tmyle bir kenara attlar. En bata bu itira
zn muhatab elbette sosyalistler olamaz. Aleviler bu sreci
kendileri zmlemek, niin byle olduunu anlamak zo
rundadrlar. Daha nce Alevilerin sreci benzer bir biimde
deneyimlememi olmas, bugn sosyalistlerin deneyimleme
biimini zan altnda brakacak bir itiraz olarak kabul
edilemez.
Bugn sosyalistler eer Alevilik zerine zel olarak d
nyor, zel olarak yazyor, zmlemeye, anlamaya al
yorsa bu her durumda Aleviler iin bir kazantr. Nasl ki
dnn Hurufleri Alevilik iinde eriyip kaynamsa, onlarn
zenginlii Alevilii de zenginletirmise, bugn Marksistle-
rin yapaca her katkya Aleviliin iki kat gereksinimi var
dr. Unutulmamaldr ki Alevilik senkretik bir inan siste
midir. Her Alevi yazar bunu orta mal bir saptama olarak
sylemektedir. Fakat bu senkretizm tarihin belli bir annda
dondurulabilir mi? Evet, 1908e kadar senkretikti, artk de
il, Cumhuriyet rejimi iln edilene kadar herkese aktk,
artk deil denilebilir mi? Bu samalktan teye gitmez.
Eer Alevilik yaayan ve yaayacak olan bir retiyse, ka
nlmaz olarak iinde bulunduu tarihsel dnemin btn
sapknlarna kar duyarl ve aktr! Onu stn klan en te
mel zelliklerinden biri budur. Yoksa, yle bir benzetme
yapmama izin verilsin, Nesimi gnmzde yaasayd, her
halde bugn Marksistlerden rahatsz olanlar, Nesimiden ra
hatsz olacak ve anmayn adn bu kafirin cemlerimizde
diyeceklerdir! Oysa bugn Nesimi Aleviliin tam kalbinde
dir! Yedi byk ozanndan biridir! Bugnn Hurufleri,
sapknlarnn banda Marksistler gelmektedir! Aleviliin en
duyarl, en ak olmas gereken kesimler de elbette en bata
Marksistlerdir! Alevilik dn nasl sapknlardan beslendiyse
bugn de beslenecektir. Beslenmelidir de.
Sonu olarak Alevilerin, Marksistlerin Alevilie el atma
sndan deil, yeterince el atmamasndan yaknmas gerekir.

151
Ayhan Yalnkaya

Bize karmasnlar, inanlarmza mdahale etmesinler


demek biz veri halimizden memnunuz, artk veri zaman ve
veri biimi mutlak sayyor ve tarihe teslim oluyoruz de
mektir. Tarihe teslim olmak ise bir Aleviyi Alevilikten eder!
Alevilerin ikayet edecei ey, Marksist yazarlarn Alevilii
Marksiste yorumlamas deil, tersine yeterince Marksiste
yorumlayamamas olmaldr. Marksizm ile Alevilik arasnda
basit balantlardan teye gidememeleri, karlkl indirge
meci bir yol tutturmalar olmaldr. Cemlerde Marksizme,
ateizme, materyalizme ve bu ynde Alevilik aratrmas ya
panlara kfredenler gerekte yaam damarlarn kesiyorlar98.
Alevilii donmu bir ortodoksiye ve giderek belirli bir dev
let ideolojisine dntrmeye alyorlar. Bilerek ya da
bilmeyerek. Ya sosyalistler? Beenelim, beenmeyelim
sosyalistler Alevilie borlann dyorlar. 80 ncesi onlar
dan aldklarn imdi yeniden kendilerince zenginletirmeye
alarak onlara vermeye alyorlar.
Yukarda zetlemeye altm ereve iinde bu borcu
retken bir biimde demeye alan yazarlarn banda s
mail Kaygusuz gelmektedir. Fakat ayn yazar, Aleviliin
inan boyutunu -ki bu sz bile hataldr, kendisi bal bana
bir inan sistemi olan Aleviliin (inanc gerek dnya-inan
dnyas ayrmlarndan beslenerek tanmlamakszn) sanki
inan dnda boyutlar varm gibi yanl anlalmaya ak
tr- en ok gz ard etme eilimi gsteren isimdir. Fakat
br yandan soruna tarihsel materyalist bir bak asndan
yaklatn net olarak ifade eden de bir isimdir. rnein dar
zerine yazd metinde aka unu sylemektedir: al
mamzn ikinci blmn bu byk ve devrim yaratm in
sanlar inceleyerek, tarihsel maddeci yorumlar zerine

982002 yl Hac Bekta enliklerinde gerekten de bunun yapld


bir ceme tank oldum. stanbul merkezli eitli Alevi rgtleri tarafn
dan dzenlenen cemin hemen banda, alenen, Cuma hutbesi gibi
hutbe okundu ve bu saydklarm lanetlendi!

152
Pas

oturtma denemesine ayrdk99. Bunu aka belirttii iin


zellikle burada . Kaygusuzu m ek olarak setim.
Fakat Kaygusuz gerekten de Alevilii bir inan olarak
kavramamakta srarl gzkmektedir. rnein musahiplik,
kardelik zerine konuurken yle demekten kanmaya
caktr: Toplumsal yaamn ya da toplumun styapsn
oluturan deerler ve kltr katmanlarnda, dinsel inanlar
ve ou felsefi grlerin nerdikleri ahlak sistemlerinde,
insan kardeliinden sz edilir ve zerine vgler dzlr.
Ancak bir tek Alevilik-Bektailik bu tr kardelik kavra
mn yaama geirerek somut bir biimde uygulamtr. (...)
Zaman zaman ahiret kardelii takyyesine brnmse de
tamamyla dnyalk yaamn, dirlik ye dzenin salanma
sna, eitlik ve adalete yneliktir 100 (vurgu bana ait). nsan
sormadan edemiyor; Aleviler acaba kime kar takyye ya
pyorlar ki buna gereksinimleri var? Ayn eyi dar zerine
yazd kitapta da yapar Kaygusuz: Alevilikte dar gksel
ilevlerde bulunmaz; dnyasal yaam dzenleyen, toplum
sal ve maddi yaptrmlar ar basan bir tapnma esi olarak
de deerlendirilebilir. (...) Dar olgusu Alevi bireyini, her
talibi yaam boyu adm adm izleyen ve onun drtba ma
m ur bir kiilik kazanmas iin kutsallk klna brnd
rlm kanlmaz toplumsal uygulanmdr 1 1 (vurgu bana
ait). Acaba aktardm ilk blmnde fiilin brnmek,
kincisinde brndrlmek biiminde kullanm, takyye-
nin da kar, kutsallk klnn ie kar kullanldn m
ima ediyor? Bilemiyorum.
Kaygusuz, musahiplik zerinden bambaka, farkl, ko
mnist bir dzen yaratmaya kararldr: krar verip
kardalk tutma farkl bir toplumun yaratl destandr.
nan ve tapnmayla atlan temel, soyuttan somuta giden yol
izlenerek havadan yere indirilmitir. (...) Tarikat yolunda

99 smail Kaygusuz, Alevilikte Dar ve Darn Pirleri, stanbul, Alev

Yaynlan, 1993, s. 27.


100 smail Kaygusuz, Musahiblik, stanbul, Alev Yaynlan, 1991, s. 11.
101 . Kaygusuz, (1993), a.g.y., s. 196.

153
Ayhan Yalnkaya

hem senin, hem benim diyerek, ortak kazan kaynatp, or


tak retip ku pay karda pay eite yararlanmak dzeni
yaratlmtr. Ama ama, hakikate, yani ne senin var ne de
benim, herey toplumundur ilkelerinin uyguland aa
maya varmaktr. Komnizmin, bilimsel sosyalizmin kendisi
102
deildir de nedir bu sistem?
Dikkat edilirse yazar ilkel -yoksa ilksel mi demeli?- bir
komnizm ya da sosyalizmden sz etmiyor; dorudan bi
limsel sosyalizmin tam da bu olduundan sz ediyor. Dola
ysyla bize de, Marx dirseklerini bouna rtm British
Libraryde demek kalyor; hele Lenin ve yoldalar; ne ya
zktr o mre ki oktan kefedilip kurulmu bir eyi kefet
meye adanmtr! Espri bir yana, Kaygusuzun Alevilik ze
rine kavray da bir yana ama sosyalizm kavraynn apa
k sorunlu olduu bellidir. Modem, bilimsel sosyalizmin
ideal, varlacak bir toplumun ad deil, bizatihi var olan bir
hareketin ad olarak iaret edildiini Marx ve Engelsten
alntyla gstermeye gerek var m? Ayn ekilde Marksizmin
ii snf zerine tahlillerini vs. gstermeye ya da kestirme
den sosyalizmin, bilimsel sosyalizmin ancak kapitalizmle
doabileceini anmsatmaya gerek var m?
Ancak Kaygusuz kararllkla devam eder: (...) Yol kar
delii ile bir yerleim biriminin tm bireyleri birbirine
balanmtr. Musahiplik kurumunun inan yaptrmlar,
toplumun maddi yapsna uyarlanp uygulanarak, eitliki-
ortak-leimci bir dzenin yaratlmasnda ilk nemli adm
oluturmaktadr 103. Kaygusuz yanlmaktadr ya da abart
maktadr diyeyim. Yol kardelii ile bir yerleim biriminin
tm bireyleri birbirine balanmaz. Topluluk yeleri ikili
sarmallar haline getirilir ama bu sarmallar arasnda,
musahiplik benzeri bir rgtsel iliki yoktur. Bu sarmallarn
bir araya geldii cemde bile, rnein musahibin hesabn
musahibi verir, musahibin kabahatinden dieri de en az
onun kadar sorumludur ama ite hepsi o kadardr! Aksi du-

102 . Kaygusuz, (1991), a.g.y., s. 26.


103 A-g-y-, s- 34.

154
Pas

ram da musahibin kabahatinden tm topluluun kendi kendi


sini sorumlu tutmas beklenirdi ki bu topluluun intihan
anlamna gelir.
Kaygusuzun unuttuu noktalardan biri, musahiplik ili
kisi yoluyla, zaten tehdit edici koullarla evrili bulunan
Alevi topluluunun bir de ieriden paralanmasn ve i e
kimeleri nlemek zere, topluluk yelerinin ikili sarmallar
halinde birletirilerek bir araya getirilmi olduudur.
Dikkat edilirse, musahiplik eitsizlik koullan altnda
geerlidir. Bu iliki, topluluk yeleri arasnda eitli farkl-
lklan veri sayar. A yesiyle B yesinin arasnda ok eitli,
gelir, stat vs. farkllklar vardr. Bu farkllklarn elikiye
ve giderek uzlamaz elikiye dnerek topluluu ierden
paralamasn nlemek zere musahiplik ilikisi kurulur. Bu
yzden de zellikleri birbirine benzer yeler arasnda
musahiplik ilikisi ngrlr. rnein ok zengin bir Ale
viyle ok yoksul bir Alevinin musahiplii uygun grlmez.
Buradan kan sonu en fazlasndan u olabilir: Alevilik
farkll reddetmemekte, zel olarak bu farkll ya da
hatta eitsizlii ortadan kaldrmak iin musahiplii ngr
memekte, tersine farkllklar ve hatta eitsizlikleri dura
anlatrmak iin musahiplii ngrmektedir. Yoksulun
yoksulla dayanmas, uzlamaz elikiye dnme potansi
yelini iinde barndran ve hareketlenebilirlii ok yksek,
dolaysyla topluluu ierden tehlikeye atabilecek bir riske
kar batan nlem almaktr.
Bir dier nokta, musahipler arasnda tam bir paylam
ngrlmken, topluluun dier yelerine kar kiinin
byle bir ykmllnn ngrlmemi olmasdr. Musa
hip olan ikili gruplar arasnda hibir balantnn olmad da
dnldnde topluluk dzeyinde tam bir paylamcln
esas olduu savunulamaz. Yani A ile B arasndaki
musahiplik ilikisine AB dersek, C ile D nin musahiplik
ilikisine de CD dediimizde, AB ile CD arasnda hibir
iliki, paylam dzeyinde, ngrlmemitir. Elbette genel
ahlk t ve neriler, cem leinde bir iliki vardr ama

155
Ayhan Yalnkaya

A ile B nin ilikisinde olduu gibi Kaygusuzun diliyle


sylersek, kat inansal yaptnm lara balanm bir iliki
yoktur AB ile CD arasnda. A, B nin, B, A mn evine nce
den haber vererek varmak erkan deildir. Ama bunun an
lam A mn ayn topluluun yesi olmaktan tr C ya da
D nin de evine nceden haber vermeden gidebilecei deil
dir. Kald ki kimi yrelerde deiiklikler arz etse ve kk
bir ayrnt olarak grlse de, musahiplerin karde sayldk
lar ve dolaysyla ocuklarnn da karde saylarak evlilik
yasa kapsamnda deerlendirildii dnlnce, A ile
C nin arasnda, A ile B nin arasnda kurulduu gibi bir iliki
kurmann ya da AB-CD ilikisini topluluun tmne yay
mann genel bir iten evlenme yasana dnecei aktr.
Fakat bu kez de karmza tam tersi kacaktr. Aleviler ak
sine yzyllar boyunca iten evlenmeyi semitir.
Kaygusuz, musahiplik zerinden rgtl bir model kur
maya giriir. Pir-dedenin taliplerinin oluturduu yol ak
rabal (mrebbi, musahib, rehber, yol talibi, pir) dze
ninde komnal yaam benimsemi kk toplumsal birim,
mrid-dedeye bal ve onun talipleri olan dier pir dedele
rin evresiyle byyen daireler halinde daha byk topluma
ulalr, birim geniler. Ve en byk mridin seimiyle bir
toplumcu ynetim dzeni ortaya kar. Tm kltrel deer
leriyle birlikte, eitliki, ortak retip tketen, leimci bir
dzen! Tarihte zaman zaman bu eitliki, ortak ve sevgi
birliine temellendirilmi yaama biimini devlet dzenine
geirme giriimleri, onu ellerinde tutanlar tarafndan kanla
boulmutur! 104
Kaygusuzun bu emasna baktmzda, aadan yuka
rya doru ekillenen, adeta merkez bir yapyla kar kar
ya kalyoruz. Bunun tarihsel geree ne kadar uygun oldu
unu tarihilere brakalm. Ama ciddi bir sorunla kar kar
ya olduumuz aktr. Alevi topluluklar merkez olarak
birbirine balayan bir st-otorite yoktur. Kaygusuzun ilk

104 A.g.y., s. 34.

156
Pas

halkasn doru kabul edelim: Mrebbi, musahip, rehber,


yol talibi, pir sralamas, arkasndan pir nezdinde talip olan
dier dedeler. Ocak rgtlenmesi gz nne alndnda
ocaklann birbirinden bamsz olduu aktr. Ocaklar bir
birlerinin etki alan iinde, olaand bir durum olmadka,
faaliyette bulunmaz. Bunun anlam diyelim Malatya blge
sinde A, B, C, D kyleri Erzincan blgesinden bir ocan
etki alanndaysa, Erzincan ya da baka bir blgede yer alan
baka bir ocak bu kylerde faaliyette bulunamaz. Ben dede
yim deyip cem yrtemez. Kyler ve kk Alevi toplu
luklar hangi ocaa balanacaklarn kendileri seer ve iste
dikleri zaman biz bu dededen memnun deiliz deyip baka
bir dedeye balanabilirler. Bunu engelleyecek hibir reti
sel koul yoktur. kincisi, bu ocaklann tmnn otoritesini
kendinde birletiren bir st-ocak da yoktur. Elbette kimi
ocaklar kimilerine gre topluluk iinde ok bilinen, ok nl
olabilir ama bu o ocaa mensup bir dedeyle, baka bir ocaa
mensup dede arasnda bir astlk-stlk ilikisi olduunu
gstermez. Dedelerin de grlp sorulduu bir baka ocak
vardr tabi ki ama bu bir merkez yap oluturmaz. Dedeler
de tpk sradan talipler gibi kendilerini grp soran dededen
memnun deilse deitirme hakkna sahiptir. Bu durumda
karmzdaki yap merkez deil, kk birimlerin asgar
temas noktalaryla ilikide bulunduu bir ebeke, bir a ya
psdr. emalatnrsak, yle bir rgtsel yap kar: A de
desi B dedesini grr, B dedesi E dedesini, C dedesi ise A
dedesini. Grld gibi, A ile E arasnda, B ile C arasnda
grlp sorulma asndan hibir iliki yoktur. A ile B
arasndaki iliki de hibir hiyerari iermez. Yani rnein B
dedesini gren A dedesi, onu grme hakkna sahip olmakla
ayn zamanda onun taliplerini de grme hakkn kazanamaz,
onun kylerine gelip cem yapamaz! Adammn adam
adamm deildiri andryor mu?
Bu yalnzca ocaklar dnldnde byledir. in iine
bir de daha sistematik Bektai rgtlenmesini kattmzda
emann daha da karmak bir hale gelecei aktr. Bektai

157
Ayhan Yalnkaya

rgtlenmesinin daha merkez eilimlere sahip olduunu bir


varsaym olarak kabul edebiliriz ama bu varsaym btn bir
Alevi toplulua yaymak yanl olacaktr. Bektaliin, Hac
Bekta Veli nezdinde merkez bir konumu varm gibi g
zkse de, gerekte bunun rgtsel karl kolayca buluna
maz.
Kald ki Alevi retisini biraz daha ieriden okumaya
alrsak, bu biimde rgtlenmi ideal bir topluma var
maya almay amalamaktan ok, mridin talibe, talibin
mride gereksiniminin kalmad bir yapy istediini daha
kolay syleyebiliriz diye dnyorum. nk talip, talip
olarak kaldka gerekte mrit mritliini tam yapamyor-
dur. Ama br taraftan biimsel ve tarihsel olarak da mr
itliini srdrebilmesi tam da bu eksik-mritlie bal de
il midir? Ve ayn zamanda bu eksiklik, hem mridin hem
talibin ayn anda tarihle koullu olmasndan kaynaklanma
makta mdr? reti daha scak okunur ve tarih gz ard
edilirse, talibin talip olmaktan ktka mridin de mrit
olmaktan kt, ikisinin birbirine dnt gzlenir. Artk
birbirinin aynasdr ama hangisi ayna, hangisi aynaya ba
kandr seilmez. Sonu olarak bu ikisi arasnda da bir iliki
ngrlemez. Ayrca her ne kadar eitliki, ortak retip t
keten, leimci gibi sfatlarla anlsa da, nmsal-merkez
bir yap rgtlendike bu sfatlar srekli risk altndadr!
Yazar, bir dier kitab dar zerine yapt zmleme
lerde de benzer bir eilimi srdrr. Alevilikte dar gksel
ileri deil, dnyasal yaam dzenleyen, toplumsal maddi
ilevleri ar basan bir edir. mek ald ve simge olarak
kulland kiiler hakszla, akldla bakaldrm bu
uurda can vermekten ekinmeyen mcadeleci ve devrimci
bir ruha sahip insanlar olmaldr ve byle olmutur 105. Bu
genel geer ve indirgemeci yaklamn ardndan asl byk
szn syler Kaygusuz: Muhammedin M edinedeki son
ynetim yllan; Mslmanlan birbirleriyle karde yapp,

105 . Kaygusuz, (1993), a.g.y., s. 99.

158
Pas

snfsz ve basksz, ganimetlerin letirildii bir inan top


luluu oluturmay deneme dnemidir. Tanryla yzyze
gelip konuma olan mira olayndan sonra Ali evresindeki
Krklar Meclisine Muhammedin de tam birlikteliin olu
tuu; bir engr tanesinin bile blld mutlu ve kutlu
bir dnemdir. Ancak bu birliktelik ve insancl dzen Mu
hammedin lmyle zlm, bu dzeni isteyenlerin
aleyhine gelien, kanl iktidar kavgalar srp gitmitir 106.
Grld gibi Onarldan nce Medine deneyimine dikkat
eken Kaygusuzdur aslnda. Ama burada konuann bir
Marksist olduuna, tarihsel materyalizme yaslandna insa
nn kulaklar inanamaz! Muhammed dneminde deneyim-
lendii sylenen bu insancl dzenin bedelinin kimler
tarafndan nasl dendii apayr bir tartma konusu olarak
ortada dururken, bu bir yana, tarihsel koullan es geerek,
Kaygusuzun M uhammede tmyle tarih-st bir misyon,
dandan edinilmi -vahyedilmi?- bir misyon -snfsz ve
basksz, paylamc bir inan topluluu oluturma misyonu-
yklemesi inanlmaz bir anlaytr.
Kaygusuzun zmlemelerindeki Marksist esinli te
rimleri kaldm p yerine daha geleneksel terimleri koyduu
muzda, inanyorum ki Aleviliin en geleneksel kesimleri,
yani Alevilii z slam sayan kesimleri Kaygusuzu barla
rna basacaklardr. Marksist olduu iin mi? Hayr, nk
zellikle onlar yaknmaktadr sosyalistlerin bu abalarndan.
yleyse? Yeterince Marksist olamadndan!

m A.g.y s. 126.

159
7.

rnekler zerinden grdmz dn sahiplenme, tarihi


okuma biimleri gerekte dn dnde brakarak, dnle s
nrlandrarak dn reddediyor. Bu Mehmet Nuri Ylmaz ya
da Abdlkadir Sezgin gibi isimlerde aka grlmektedir.
Fakat smail Onarl, Esat Korkmaz gibi isimler farkl bir
strateji gelitirmi gibi grnmektedirler.
Onarl, geleneksel bir Altn a dsnn yakla
myla dsel bir balang mitosu yaratmaya ve bunu M e
dine Szlemesine kadar inerek temellendirmeye al
maktadr. Onarly izlediimizde adeta yle bir dng kar
mza kmaktadr. Medine Szlemesine kadar soysuzla
p bozulan zaman, bu szlemeyle kurtarlm ve yeniden
balatlmtr. Fakat bu dnemin arkasndan zaman yeniden
soysuzlam ve bu kez Safaviler, Kzlbalarla birlikte ye
niden kurtarlm ve yeni bir balang yaplmtr. Zaman
imdi yine soysuzluk iindedir ve kurtarlmaya muhtatr.
Kurtaracak olan ise geleneksel Aleviliin yeniden ihyas
olacaktr. Onarl asndan hibir sorun yoktur. nk o
geleneksel Alevilii ve kurumlarm tarihsel olarak okumay
reddetmekte, Kuran olarak okumay nermektedir. Bylece
bu kurumlar tarih-st bir geerlilie sahip olmaktadr. Ger
ekte kurtulacak olan ise, imdiki zamann gelimeleri kar
snda artk direnemedii belli olan dedelik kuruntunun ih
yasndan baka bir ey deildir. Bu yaklamn tarihle ve
devletle bir problemi yoktur; yeter ki dedelik tannsn, des
teklensin.
Esat Korkmaz ise gemiten bir topya retmeye kalk
maktadr. Ama bu topya, ne imdiki zamann bir eletiri
sini iermekte, ne geleceimize dair bir ipucu vermektedir.
imdiki zamann stnden kayp gemektedir. imdiki za
man yine imdiki zaman olarak kalmakta, bize den ise
kaybedilmi bir zamann peinden gzya dkmek olmak

160
Pas

tadr. nk nmze topya olarak srlen ey arkaik


Aleviliin bir grnmnden baka bir ey deildir.
nc isim Kaygusuz ise gerekte bir baka program,
sosyalizm programn Alevilik iinden temellendirmeye kal
karak balang olarak olumlu bir adm atmakta ama an
indirgemeci tarz ve ncelikle Alevilii deil, Marksizmi
kavray bakmndan ciddi sorunlarla malul gzkmektedir.
Dolaysyla Aleviin imdiki zamana dair bir sz var m,
varsa bunun retiye ve tarihine ilikin temelleri nelerdir,
Alevilik imdiki zaman iinde nasl yorumsanmal ki
kendinin ve kendi dndakilerin imdiki zamanna ilikin
bir ilev stlenebilsin gibi sorular, Kaygusuz iin imdilik
uzak sorular niteliinde gzkmektedir.
Elbette Alevilii ya da Alevilie ait eleri olumlayc
ya da olumsuzlaym kurucu biimlerde okumann rnekleri
bunlarla snrl deildir. rnein Pir Sultan zerine yaplan
hemen tm almalar tarihi ve retiyi okuma biimleri
asndan hastalkldr.
rnein bu alanda nde gelen aratrmaclardan brahim
Aslanolu metnine u takdimle balar: (...) 1. dam edilme
sinin rol, 2. Ayn taprmay tayan airlerin deyilerinin
ona maledilmesi, 3. zellikle 19. yzyl airlerinden Dervi
Ali ve Sefil A linin akn ile takn deyilerinin onunkilerin
arasna karmas, Pir Sultan ok boyutlu bir air gibi gs
termeye zemin hazrlad ve Pir Sultan tamamen baka bir
hvviyete brnd. Gerekte bunlann hibir faydas do
kunmad, aksine zarar oldu. yleki: Kendi dncesine
uygun bir asi ile hkmete bakaldran bir zorba, hakszla
ve zulme kar mcadele eden bir fedai, ran ahyla ibir
lii yapp Alevilerin youn olduu Dou Anadoluyu rana
balamak isteyen bir Safevi hayran ve bu uurda aslmay
dahi gze alan efsanevi bir kahraman haline getirildi. Kim
getirdi? Gzne kestirdii herkesi kendi safna ekmeyi adet
haline getiren o, u, b u ... (...) Aslnda Pir Sultan bunlann
hibirisi deil. An duygu ve eylemlerle hibir ilgisi yok.
lerde belgelerle gstereceimiz gibi aslmasnn tek nedeni

161
Ayhan Yalnkaya

Alevi oluu; dnce ve duygularn deyilerinde aka


ifade etmesidir 1 1.
Aslanolu, belli ki ne Anadoludaki isyanlar zerine d
nmtr, ne Alevilerin niin Pir Sultan taprmasyla
trk syleyip durduklarnn... Bunlar stne dnmeksi
zin, hemen kimi kt niyetli kiileri iaret edivermekte ve
gerekte bylece btn bir Alevi topluluunu ve geleneini
zan altnda braktn bile fark edememektedir. yle ki
Aslanolu ortodoks Snnilii etkili bir ara olarak kullan
maya kararl merkez bir devletin varlk koulu altnda Alevi
olmann anlam zerinde bile durmam ve bu nedenle de
Pir Sultann aslmasnn tek nedeni Alevi oluudur derken,
sznn arkasndan gelen balamlar umursamamtr.
Aslanolunun temel problemi Pir Sultan mmkn oldu
unca kendi halinde bir Alevi olarak tasarlamak ve orada
tutmaktr. Pir Sultan ile kurucu herhangi bir aba arasnda
iliki kurmaya asla yanamamaktadr. rnein ran ahl
ile Pir Sultann ilikisini kesmeye iman etmi gibidir ve
yle der: ran hkmdarlanna ve ekya reislerine ah de
nir. rnein ah Tahm asb veya Abdlhalim ah gibi. Pir
Sultan bunlarn ikisini de azna almaz. O ah olarak sadece
Hazreti A liyi tanr... ran ahlarndan bahsetmeyii onlar
sevmediinden (...) deildir. (...) Her Alevi gibi o da rana
bal 108. Bu rana balln nice bir anlam tadn
Aslanoluna sormaya gerek yok ama bizzat kendi derleme
sine kesinkes Pir Sultann diye ald u dizeleri sormak zo
rundayz: Gzel ahm ok yerlerden grnr/Asl nedir,
neye verdin Badat/ahm birdir binbir dona brnr/Asl
nedir neye verdin Badat/Eremedim ben bu sm n as-
lna/Yazk deil mi mmin mslme/Getirdin M ervan
Badat stne/Asl nedir neye verdin Badat(...) Pir Sul-
tanm der ki ler Yediler/Krklarda bu demde hazr idi
ler/Badat, Basray verdi dediler/Asl nedir neye verdin

107 brahim Aslanolu, Pir Sultan Abdallar, 3. Bask, stanbul, Can


Yaynlar, 2000, s. 15.
1081. Aslanolu, a.g.y., s. 59.

162
Pas

Badat 109. Aslanolunun Pir Sultan, ah Tahm asb ya


da baka bir Safavi ah azna almadna gre, Badat
Osmanlya veren ah, herhalde Hazreti Ali idi ya da bu iiri
yanllkla (!) Pir Sultan iirlerinin arasnda unuttu
Aslanolu!
Kurucu bir okumann nesnesi olmasn diye, Aslanolu
dnemin koullarn incelerken de Pir Sultann yaad
dnemde ayaklanmay gerektirecek hibir ey olmadn
iddia ediverir. Burada biz susalm ve sz bir baka Pir
Sultan aratrmacsna brakalm: yle ki 16. yzyln son
larna doru iyice sefalete den Sivasl yoksul halkn, a
lktan ocuklarn boazlayp etlerini yedii bile gzlenir.
ocuunu yedii iin yaklmaya mahkm edilen bir adamn
pien cesedi ise a insanlarn saldrlarna urar. (...) Toprak
batan baa sahipsiz, bo ve muattal kaldndan ktlk ve
alk balad. Fakir halk ot yapraklarn, aa kabuklarn,
daha sonra plklerde ve yollarda bulduklar cifeleri yedi
ler. Kurtlar gibi kpekleri, kedileri avladlar. (...) Kedi k
pek de kalmaynca halk kokmu hayvan kanlarn, aelerini
ve nihayet ocuklann boazlayp yemeye baladlar 110.
te byle bir dnyada Aslanolu ayaklanmay gerektirecek
bir ortam yoktu, ayaklanma da yoktu derken, bir baka nl
aratrmac, Abdlbaki Glpnarl da, Mehmet Bayrak gibi,
Aslanoluyla ayn fikirde deildir.
Ancak Glpnarl da tarih-reti-kiilik arasndaki ili
kiyi salkl kuramamakta, iirden tarihsel gerei tretmeye
almaktadr. rnein yle der Glpnarl: Pir Sultann
dzenledii isyan hareketinin evrelerini onun birok iirle
rinden renmekteyiz. Mesela; yetmi eridik girdik bu
yola/Yalbrdak kllar hep aldk ele/ man K uran nasip
olsa bir kula/Kudretten okunur onun yasini (...) drtln
den onun bu harekete yetmi kiiyle baladn renebi
liriz. (...) Mahluk deccal oldu insan haan/Asla bilen yoktur

109 A.g.y., s. 97.


110 Aktaran, Mehmet Bayrak, Pir Sultan Abdal, Ankara, Yorum
Yaynlan, 19B6, s. 83 ve devam.

163
Ayhan Yalnkaya

hayr eri/Teber ekip bu maaradan dan/kalm baka


lm nice olursa olsun (...) iirinin harekete geilecei za
manlarda sylendii meydandadr, hatta (...) iirden anlyo
ruz ki nce bir maarada gizlenmilerdir 111. Bu yorumlama
biimi Kaygusuzun Alevilii bilimsel sosyalizm ilan etmesi
kadar ocuksudur ve bu ocuksuluun, biri sosyalist hare
ketin iinden gelen, dieri tasavvuf konusunda engin bir bil
giye sahip olduunu bildiimiz Glpm arldan gelmesi
rastlant m, yoksa konuya yaknln getirdii krlk m?
Eminim ki 73 saysnn anlamndan tutun, Alevi edebiya
tnda maara metaforuna kadar Glpnarlnn birok deerli
dncesi vardr. Ama bir anda bunlar berheva olmakta; ye
rini, yetmi kii olduklan, maarada gizlendikleri gibi
ocuksu bir yoruma, brakvermektedir! Neden? nk
Glpnarl Pir Sultan Safavi iktidanyla ilikilendirerek
okumaya kararldr bir kez. Safavi iktidannn da her zaman
Alevilikle ilikileri vurgulansa bile, Alevilie dsal bir et
ken olarak kabul edildiini, dolaysyla Alevilerin faaliyetle
rinin tarihteki kendi imdiki zamanlanndan kaynaklanan i
sel dinamiklerle deil, dsal etkenlerle aklanverdiini
bilmem eklemeye gerek var m?
yle ki Glpnarl u szyle insan hayrette brakr :
Pir Sultan, baz iirlerinde tamamyla ideolojisini yayp
imann iir halinde sunarken baz iirlerinde o kadar dind
bir hal alr ki, insan hayrette brakr 112. Tasavvuf konu
sunda engin bir bilgiye, tarihsel bilgiye sahip olsanz da,
eer Alevilikte ideoloji olarak nitelediiniz eyle, dind
olarak grdnz eyin aslnda ayn hakikatin organik, tek
bir paras olduunu fark edemez ya da gremez, grmek
istemezseniz, Aleviliin din-dind ayrmyla ilikisiz oldu
unu fark edemezseniz elbette hayretler iinde kalrsnz.
rnein biraz nce Aslanolundan aktardm dizelere ye
niden bakldnda Pir Sultann kolaylkla ah Tahmasb ile

111 Abdlbaki Glpnarl, Pir Sultan Abdal, Varlk Yaynlar, 1995, s.


9 ve devam.
" 2A.g.y., s. 19.

164
Pas

ah- merdan Ali arasnda iliki kurduu grlmyor mu:


ahm birdir, binbir dona brnr! Sz gelip Safaviler ve
aha dayand m hemen tm aratrmaclar ne yapacaklarn
bilemez haldedir zaten. Bir tek Mehmet Bayrak son derece
salkl bir durum tespitini gze almaktadr113.
M evlanayla balamtk O nunla bitirebiliriz. Mevlana,
dn reddederken elbette tasavvuf bir ereveden hareket
ediyor ve imdiki zamana yerleiyordu. Hani tekkenin ol
duu mahallede yangn km; herkes karken, eyh
posta oturmu, ubuuna bir sigara takm ve btn dervi
ler kamken, atein gelip sigarasn yakmasn beklemi!
Bu yerleme tarznn dnemin siyasal koullaryla elbette bir
ilikisi vardr, kurulabilir. Ama bu balanty kurmay sos
yal tarihilerimize brakalm imdilik. Fakat M evlanann
dn dnde brakmaktan sz etmediini dnyorum ben.
Daha ok, dn ykc-kurucu bir biimde okuyarak imdiki
zamann nne bir engel, onun gemi zamana kanp git
mesini nlemeye almak zere ayaklarna taklan bir bu
ka gibi okumaya kar imdiki zamana yerlemeyi, her e
yinden sorumlu olduumuz, urasnn boyas atmsa da, su
borular da patlamsa sorumlusunun bizzat biz olduumuz
bir eve yerleir gibi, zamanmz evimiz klacak bir yerle
meyi ne kardn dnyorum M evlanann.
Alevilik iin yakalanmas gereken nokta da budur.
imdi, birinci blmde sylediimi yinelemek pahasna*
ayn yere dneceim: Alevilik imdiki zaman skalama
dan sz sylemek istiyorsa, paradoksal olarak gemiten
bugne srkleyip getirdii temel zelliim yeniden
anmsamak ve bu zellikleri veri koullara uyarlamak zo*

113 rnein bkz. Memet Fuat, Pir Sultan Abdal, stanbul, De Yayn
lar, 1977. ahlkla Aleviliin ilikisini ya mmkn olduunca dk
dzeyde gstermeye, ya hi yokmu gibi davranmaya, ya varln ka
bul edip mazeret aramaya almaktadrlar. Tevile ne gerek var, iir
sylyor: Hep devire gele iller/aha kle ola kullar/Unmda ala
yan sefller/ad ola da gle bir gn Akt. M. Bayrak, a.g.y., s. 73.

165
Ayhan Yalnkaya

randadr. Ayn ekilde, Alevilii okumaya kalkan her giri


im bu temel zellii gzden karmamak zorundadr.
Bu temel karakter heterodoks yaps, gnostisizmi ve
senkretizmidir. Bir neri olarak belirtebilirim ki gnmz
Alevilii devlet ve her soydan ortodoks inan sistemleri kar
snda heterodoks niteliini; kendi kimliinin altn srarla
izmek ve yeniden retmek istiyorsa gnostik niteliini ve
eer belirli tanmlar zerinden kurulan bir dnyaya hapsol-
may reddediyor, yalnzl, yetinmecilii ve bire kadar k
rlmay reddediyorsa dnyann tm lanetlileriyle dayan
mak iin senkretik niteliini yeniden yeniden anmsamak
zorundadr! Ancak bu temel karakterin zerine yeni bir
sz syleyebiliriz. Yoksa szmz daha batan rk te
meller zerine ina edilecek ya da Alevistan sulamasna
tepki gsteren u Alevi mektubunda olduu gibi iyi niyetten
teye gitmeyecektir: Trkiye SUNNSTAN da ALEVS
TAN a dnmesinden mi endie ediliyor? Evet, evet gliba
sonuncu sora zerinde daha ciddi bir ekilde durmak gere
kiyor! Aleviler ALEVSTAN kurmak istiyorlar sznde
st rtl bir kabul ve kazanm ile kazanmlann kaybetme
fobisinin da vurumu ortaya kmakta... Bu szleri ile
malum ahs Trkiyenin bir SUNNSTAN olduunu
zmnen kabul ve iddia etmektedir. (...) ayet Trkiye
uzaktan ve yakndan bakldnda bir SUNNSTAN gr
nyorsa Neden Aleviler de Trkiyeyi bir ALEVSTAN
grmek istemesinler? Bundan daha doal ve meru bir istek
olabilir mi? Alevler olarak isteriz ki; lkemiz ne Alevistan
olsun ne de Snnistan... lle de olacaksa bir ...istan, olsun
GLSTAN 114.
Ama bu iyi niyetli dilein dilein unuttuu bir ey yok
mudur? Trkiye, her nasl bir -istan olarak dnlrse
dnlsn, bunun kurucu ilkesi her ne olursa olsun, bu il
keyle iliki kurma biimi oktan bu iyi niyete karlk gele
cek bir zellik tamaktan uzaklamtr ve iktidar artk,

114 www.geocities.com/ehlibeylyolu/gncel.htm, 14.8.2003.

166
Pas

kendisine en uzak olanlarn bile dizine dibine oturmasn,


kendisiyle sylemesini, kendi sylevinin bir konusu olma
sn beklemektedir. Dahas, dizine dibine oturmasn istedi
inin, kendini kurma biimini belirlemek zere, bizzat kendi
sylevinden dolaymlanmas arzusundadr. Bunun iin kul
lanlan en etkili aralardan biri de dinsel eitimdir.

167
IV.

DNSEL ETMN NESNES OLARAK


ALEVLK YA DA BR, K, ...
d a h a Fa z l a Ce m e v

ok deil, bundan on yl nce byle bir balkla karla


an okur, kendiliinden, yine Alevilikle zorunlu din ders
leri arasnda balantlar kuran, muhtemelen, bu derslerin
Snni ieriine vurgu yapan ve din dersi olmaktan ok Ha
nefi Mslmanlk dersi olarak okutulan bu dersten yakman
bir anlatyla kar karya olduunu dnrd. Alevilik ile
din dersi terimleri yan yana geldii anda, btn bunlar as
lnda kanlmaz olarak karmza kyor ve Zorunlu Ha
nefilik Dersi sorunu zlmeden de gerek Aleviler ve ge
rekse bu derslere maruz kalan tm kesimler yerinde ve ok
hakl olarak yaknmay srdrecekler. Ama, beklenilenin
tersine, bu blmde bu olgudan ok baka bir eyi, bizzat
Aleviliin dinsel eitim nesnesi haline gelmekte oluunu
tartacam. Ancak burada da hemen bata belirtmeliyim,
ele alacam konu, siyasal anlam asndan kesinlikle cid
diye alnmas gereken ama br yandan bir komedi olmak
tan teye gitmeyen M EBin din dersi mfredatna Alevilii
de dahil etme giriimi deil. Dorudan, kendisini Alevi ola
rak niteleyen eitli kesimlerin bu soruna el atmasn, Ale
vilii bir eitim nesnesi olarak konumlandrmaya balama
snn anlamn ve madem ki konumlandrlyor, konumland
rlan Aleviliin nice bir Alevilik olduunu, bir-iki kk r
nek zerinden tartmay deneyeceim. nk belli ki bu
olgunun beliriiyle, Aleviliin bir dinsel eitim nesnesi ola
rak nasl konumlandnlacandan nce, konumlandrlp ko-
numlandnlmamas gerektiinden balanarak, bu eitimin

169
Ayhan Yalnkaya

kimlerce, nasl verilecei, hangi aralarn kullanlaca


nemli tartma konularndan biri olacak ve bu beliri, ayn
zamanda eitli siyasal giriimlere kar son derece duyarl
yeni bir alan aacak.
Bu sorunun hayal bir sorun olmadn, madd bir olgu
dan yola ktmz anlamak iin hemen birka rnei ha
trlamak yeter de artar bile. rnein, bir gazete haberine
gre Dnya Ehl-i Beyt Vakf Bakan Fermani Altun, bu
yln sonunda Eypte bir Alevi niversitesinin alacan
syledi. Okul sayesinde sapk Alevilik dncesine byk
darbe vuracan syleyen Altun, Bilgisiz Dedeler yzn
den boalan cemevlerinin bu sayede dolacana inanyorum.
YKe bal zel bir niversite kimliinde olacaz. Teoloji
eitimi verilecek okulda tm slam bilgilerinin yansra H
ristiyanlk ve Musevilik dinleri de teferruatl bir ekilde
retilecek dedi 115.
Belli ki Fermani Altun, kendi rgtnde temsil edilen ve
Fethullahlkla i ie gemi szm ona Alevi olduunu
savlad Alevilik anlay dndaki btn Alevilik kavra
ylarn sapk saymaktadr ve bu sapkl nlemek iin
eitimin art olduu nkabulnden yola kmaktadr. Bu
rnekte, Alevilik eitim nesnesi olarak ele alnrken iki
ynl bir ilevle donatld gz ard edilmemelidir. Yani bir
yandan Alevi kitlelere dnk ynsal eitim ngrlmekte
ve ayn zamanda, bir yandan da bir tr dedelik kurumunun
ihyas ima edilmektedir. Fermani Altun ismi, Alevilikle de
il, hayal ama siyasal bir slmiyet anlayyla derdi olan ve
yine szm ona evrensel Ehl-i Beyt kurultaylarndan
okurlara yabanc olmasa gerek. Bu slmiyet hayalidir
nk Altuna gre rnein Aure gn Tm slam alemi
nin yas gn olarak kabul edilfmektedir ve bundan tr]
Aure gn, resmi tatil gn olmaldr. Ayn ekilde siya
saldr, nk devletin resmi eitim siyasasn hi sorgula
madan, din derslerinin yapsyla ilgili eletirel bir tutum ta-

" s Yeni afak, 5.11.2004.

170
Pas

knmakszn, devletin resm mill eitim bakanlan gibi


Alevilik ve Bektaliin de din derslerinde yer alarak de-
taylanyla retilmesi gerektiini savunm aktadr"6. Fer-
mani Altunun bu yaklamn imdilik ciddiye alma
yabiliriz ama en azndan, sz konusu yaklam eitim soru
nunun ncelikle siyasal bir sorun olarak kavranmas gerek
tii yolunda nemli bir uyar iareti olarak ihmal edilmeme
lidir. Kald ki bu konu, yani dinsel eitimin zorunlu olarak
siyasal bir konu ve siyasal bir mdahale arac olduu, dar
anlamda dinsel dnyann diliyle anlalm ayacan grmek
iin tek iaret fiei de bu mek deildir.
Ayn ereve iinde, Snni evrenden de m ek verebi
liriz. Yine bir baka gazete haberinden rendiimize gre,
Yarnlar in Dnce Platformunda din eitimine ynelik
tebliler sunan ilahiyat fakltesi retim yeleri, Alevilik
konusunda ayr dt. Sleyman Demirel niversitesi lahi
yat Fakltesi Dekan Prof. Dr. Ekrem Sankolu, gayri
mslimlerin din ve vicdan hrriyetini kabul edip, Alevilerin
varln kabul etmemenin adil olmadn savundu.
Sankolu, yle konutu: "Alevi ve Bektailerin yetimi
din bilginleri ve uzmanlan yok. Bunun iin Alevi-Bektai
bak asnda bir ilahiyat fakltesi kurulmal. Ya da YOK
ikna edilirse, henz eitime almam bir ilahiyat fakltesi
Alevilere tahsis edilebilir. Aleviliin slam n farkl bir yo
rumundan ibaret olduunu savunan Sakarya niversitesi
lahiyat Fakltesi Dekan Prof. Dr. Suat Cebeci ise Diyanet
iinde Alevilerin din eitimi ve din hizmeti ihtiyalannn
karlanabileceini savundu 117.
Snni evren de bir yana, Alevi dnyasnda da bir sre
dir pei peine Alevilikle ilgili mfredat programlarnn ya
ynlanmas ve bunlar ders kitaplarnn izlemesi yeterince
anlamldr. Daha da anlaml olan, bunlarn hemen tmnn
Almanya merkezli olarak yaynlanmasdr. ok ksa bir ge
zinti yaptmzda bile, rnein, smail Kaplan, 2004 ylnda

116 Hrriyet, 06.05.2002.


117 Radikal, 04.03.2005.

171
Ayhan Yalnkaya

AABF (Almanya Alevi-Bektai Federasyonu) Yaynlan ara


sndan Das Alewitentum adyla bir ders kitab yaynlad. Bu
en son rneklerden biriydi. Bundan nce, yine Alm anyada
Kuzey Ren Westfalya Eyaletinde pilot okullarda Alevilik
ders olarak okutulmaya balanmas zerine Celal Aydemir
ve Cemal ener Alevilik Dersleri adyla bir ders kitab ya
ynlamlard ve stelik bu ders kitab Diyanet leri Ba
kanl mn karalama kampanyasnn hedefi haline getiril
miti 18. Ayn dnemde, Almanya apnda, rnein Berlin,
Hessen, Bavyera ve Baden-Wttemberg gibi blgelerde de
benzer giriimlerde bulunulduunu biliyoruz. Ders kitapla
rnn dnda, rnein Dr. Havva Engin tarafndan bir Alevi
din dersi mfredat program hazrlandn da biliyoruz.
Ayn balamda, biraz sonra rnek olarak kullanacam
zere Almanya Alevi-Bektai Federasyonunun da bu ynde
almalar yapt da, bu alanla ilgilenen herkesin bilgisi da
hilinde. Belli ki bir din eitimi nesnesi olarak Alevilik,
devlet bata olmak zere ve elbette Alevilerin kendileri iin
de nemli bir mcadele konusu olacaktr.
Aleviliin, ister Alevi aktrler tarafndan, isterse bunun
dndaki kesimlerce bir eitim nesnesi olarak konumland
rlmas ncelikle siyasal bir karakter tamaktadr. Bunun
ak anlam ise, sorun sanki dar anlamda salt dinsel bir so
runmu gibi, Alevilik ii, rnein Aleviliin nasl anlal
mas gerektii, Alevi kimliinin temel karakterinin ne ol
duu gibi, reti ii tartmalarn diliyle ele alnamayaca,
zmlemeye mutlaka devletin ve Alevilii eitim nesnesi
olarak kavrayanlarn devletle mesafesi, kavray biimi, si
yaseti alglay biimi ve yklendikleri siyasal misyonlarn
da katlmas gerektiidir. Ayn ekilde, Alevi ders kitab ya
zarlarnn ya da mfredat program hazrlayanlarn ayn za
manda siyasal bir mcadele alannda hareket ettiklerini fark
etmelerinin gereklilii, olmazsa olmazdr. Bu gereklilii
ihmal etmek, ders kitab ya da mfredat program yazmann

118 Bu konuda ayrntl bir sylei iin bkz. N. zkan, Milliyet,


09.02.2000 ve ayrca karalama kampanyas iin Akam, 12.02.2001.

172
Pas

siyasal olmad anlamna gelmez; en fazlasndan belirli bir


siyasal kavrayn, Aleviliin dinsel, retisel terimleriyle
ve sorunlaryla stnn rtlmeye alld anlamna gelir.
Aleviliin eitim konusu haline getirilmesi, bir yanyla
ok yeni bir olgu deildir. nk yllardr eitli Alevi r
gtleri, kendi bnyelerinde eitli kurslarla belirli dzeyde
bir eitim veriyorlard. Ayn ekilde, yine bu rgtler arac
lyla yrtlen Alevi toplant ve ritelleri de bir eitim i
levi stleniyordu. Ancak bu kez sz konusu olan, Aleviliin
dorudan eitli dzeylerde, okul sisteminin iinde yer ala
cak ve alyor olmas. Merkez olarak denetlenen ve temelde,
belirli snrlar iinde de olsa, birmeklii esas alan bir sis
temin iinde Aleviliin yer alacak olmas bal bana siya
sal bir konudur. nk bunun bir dier anlam, eitim sis
temi araclyla Aleviliin ya da farkl Aleviliklerin ina
edilmeye allmasndan baka bir ey olmayacaktr. Bu da
yeni bir siyasal mcadele alan demektir. Bu mcadele ala
nn, Alevilii daha batan birmek bir eitim sisteminin
iine sokmayalm diyerek, aracn kendisini, nasl kullanla
candan te reddetmek yerine (ki bunun saygya deer bir
tutum olduunu da dnmyor deilim) pratik olarak byle
bir alan almsa, bu alanda yer alrken duyarllk gsteril
mesi gereken kimi noktalara dikkat ekmek daha manidar
dr. Ama balang cmlesi olarak, sanrm unu kabul et
meliyiz: Alevilik eitimi, sorunu salt eitsel ya da dinsel te
rimlerle kavryormu gibi yaparak bir saflk peinde oldu
unu ima edenlerin ya da zc kavraylarn eline brak
lamayacak kadar ciddi bir sorundur ki birazdan bunun bir
rneini vereceim.
Madem ki konu ncelikle ve zellikle siyasaldr (Alevi
liin kendini yeniden retmesiyle ya da anlaml bir biimde
varln srdrebilmesi iin gerekli olan kendi entelijan-
siyasn yaratmasyla ilgili boyutlar bakmndan Alevilik
eitimini burada dta tutuyorum ki umarm fark edilmitir),
o halde Aleviler ncelikle dinsel eitimle ilgili ak seik bir
perspektife sahip olmak zorundadrlar ki bu perspektifin

173
Ayhan Yalnkaya

kimi temel izgileri zaten belirmeye balamtr. Buna gre,


Alevilerin kesinlikle ihmal etmemesi gereken birka
noktadan sz edebiliriz. Ama ncelikle bata Aleviler olmak
zere, konuyla ilgili herkesin yantlamas gereken bir soru
duruyor nmzde: Ynetenler ya da devlet, neden din
eitimine gereksinim duyar? Kimin tarafndan, nasl verildi
inden bamsz olarak bir iktidar neden dini bir eitim
nesnesi haline getirmek ister? Ayn ekilde, belirli bir dinsel
inan mensuplan, kendi inanlannn eitim sistemi iinde
yer almasn (u ya da bu statde, nemli deil) yani bir
eitim konusu olarak kodlanmasn arzu ederler? Bu soruya
ak seik bir yant verilmesinin nemli olduu kansnda
ym.

174
1.

Herhangi bir devlet ya da devlet dnda herhangi bir ku


rum, kurulu ya da kii, zcesi herhangi bir aktr, dini, ei
tim yoluyla kazandrlmas gereken bir ey olarak konum
landrdnda, sorulmas gereken temel sorulardan biri, bu
eitimle neyin amaland, eitimin neye yneldiine ili
kindir. Buna ilikin verilecek hemen tm yantlar birbirine
benzer bir biimde geliecektir. Dinsel eitimin ya da genel
olarak dinin bir eitim olarak kavrannn arkasnda yatt
sylenen ve bize kar ileri srlen gereke hep ayndr:
Dinsel eitim yoluyla dinde ikin olduu kabul edilen do
ruluk, gzellik, adalet, ahlkllk gibi ilkelerin gerek ya
amda karln bulmas iin allacaktr. Dinsel eitim
den geen renciler, btn bu ilke ve deerlerin gzel an
lamlaryla donanacaklardr. Bu sav ya da kabuln ak an
lam, dinsel eitime tbi tutulacak olanlarn aslnda artk bu
deer ve ilkelerden yoksun ya da mahrum kalddr. Yani,
dinsel eitim yoluyla szm ona kazandrlaca savlanan
deerlerin pratik yaam iinde artk bir karlnn olmad
dr. Bu eitime alnacak olanlarn hayatlarnda bu deer ve
ilkelere karlk gelen somut pratikler ya da uygulamalar,
rnekler bulunmaddr. Pratik yaamn bu eitimi almaya
gereksinimi olduu savlananlara bu deerleri kazandrama-
ddr. Hele de btn bir toplumun dinsel eitimden gei
rilmesi amalanyorsa, aka sylenmese de sylenen ey,
verilecek dinin, artk, ierdii iddia edilen deerlerle bir
likte, oktan o toplumun hayatndan srlp karlm ol
duudur. Yani, unu aka sylemek gerekmektedir: N e
rede dinsel eitim sz konusu ediliyorsa, gerekte orada
dinsel eitimle kazandrlaca savlanan deerlerin hibiri
yoktur! Yani din, eitim yoluyla kazandrlacak olan din,
aslnda oktan kazandracan savlad deerlerden bam
szlam, onlarla arasna uurumlar girmitir. Bu durumda
u soruyu sorma hakkn kendimizde bulabiliriz: Madem ki

175
Ayhan Yalnkaya

din artk bir dinsizlik olarak, bnyesinde tadn savlad


deerlerle uzak ara ilgisiz bir eye dnerek deneyimlen-
mektedir, o hlde, din eitimini verecek olanlar nereden,
nasl beslenerek bu eitimi verebileceklerdir? Yani, eitim
yoluyla din sahibi klnacak olanlar din sahibi klacak
olanlar, nasl din sahibi olabilirler ki? Ya da daha yaln bir
biimde sorarsak, eitecek olanlar kimler, nasl, nerede
eitmilerdir ya da bunlar szm ona sahip olduklar din
bilgi ve pratiine nasl sahip olmulardr; madem ki sahip
olduklarm savladklar bilginin pratik yaamda bir karl
yoktur? Dinin btnsel, somut, pratik, madd bir ikin
kutsallk deneyimi olarak tarihin p sepetine atlmasyla
birlikte, tam da szm ona bu nitelikleri dindara kazandrma
ya da bu niteliklerle donanm dindar yetitirme arzusunun
da vurumu olarak dinsel eitim nem kazanarak tarih
sahnesine kar ya da karlr demek daha doru olur. O
halde, din eitimi ya da dinsel eitimi sz konusu edildikte
zerinde uzlamamz gereken ilk ey, bu eitimin nes
nesinin ya da konusunun, ieriinin kesinlikle, dinin bnye
sinde var olmakta olduunu varsaydmz bir ikinlik, bir
btnlk olarak yaamn, gndelik pratiin eylemsel olarak
dinselletirilmesi olmad, bu anlamyla snrl olarak sy
lersek din olmaddr. Aksine, bu eitimin konusu, artk
gndelik gereklii biimlendiremez, anlamlandramaz hale
dm bir dini bu gereklie uygun hale dntrmek, yani
gndelik gereklii anlamlandrma katnda meru klarak
yeniden retmekten baka bir ey deildir. Yani din eitimi
gereklii din iinden dntrme aba ve arzusuyla deil,
tersine dini, gereklik iinden dntrme aba ve arzusu
nun bir sonucudur. Bu anlamda gereklie mdahale ol
maktan ok, dorudan dine mdahale, gereklii yeniden
ina etmekten te, dini yeniden ina etme eitiminden baka
bir ey deildir.
Bu yeniden ina abasnn anlam ise ncelikle verili
gerekliin olduu haliyle, olduu formuyla kabuldr.
Ama bu kabul, basit anlamda, gereklii dntrmek iin

176
Pas

de nce onu kabul etmek gerekir gibi genel geer bir ifa
deyle, belirtilebilecek bir kabul deildir. Kald ki gereklii
dntrmek iin gereken ey, onu kabul etmek deil, kav
ramaktr zaten. Burada ne karmaya altm ey, ger
eklik karsnda deneyimlenen bir kanlmazlk, mahk
miyet ve giderek bir teslimiyetin varldr. Yok eer, din
eitimini ynetenler zellikle ne karyorsa, bunun anlam
teslimiyet ya da mahkmiyette deil, mutlaklatrmakta giz
lidir; imdiki zaman mutlaklatrmakta ve sonsuza dek baki
klmakta. Gerek ya da imdiki zaman, sanki bir gemi
zamana ve kendisini nceleyen, kuatan madd, somut, ta
rihsel ve coraf bir ereveye sahip deilmi gibi, her za
man, hep bu haliyle karmza km ve kmay srdre
cekmi gibi kendini dayatm ve herkesi esir almtr. y
leyse, bize den ey, zaman bize uymuyorsa, bizim zamana
uymamz gerektiinden baka bir ey deildir. te din ei
timi tam burada devreye girmekte, kiileri bu zamana uygun
insanlara dntrmenin en temel aralarndan biri olarak
karmza kmaktadr.
Bu aamada bir elikiye dm gibi grnebiliriz.
yle ki daha iki satr nce, din eitiminin dinin yeniden in
as olduunu sylerken, imdi bu eitimin insann yeniden
inas olduunu belirtiyoruz. Bir farkllk sz konusuysa da
bir eliki sz konusu deil. Bu farkll aklayabilmek
iin biraz etrafndan dolayor gibi grnsem de bir baka
soruyu yantlayarak, konuyu daha ak hale getirebiliriz:
Din eitimi neden standart tarih eitiminin bir paras deil
dir? Oysa, zellikle bugnlerde lkemizde ska, zorunlu
din derslerini savunmak iin ileri srlen savlardan biri tam
da budur. Biz deniyor, zorunlu din derslerinde bir dini
retmiyoruz, dinler hakknda tarihsel bilgiler veriyoruz.
Eer bu doruysa bir tr din tarihinin neden ayrcalkl bir
biimde tarih dersi dnda konumlandnldn yantlama
lar gerekiyor. Bu durumda, silahl kuvvetler ayn bir asker
tarih, retmenler ayn bir eitim tarihi, sosyologlar ayr bir
toplum tarihi, iktisatlar ayn bir iktisat tarihi ve siyasetiler

177
Ayhan Yalnkaya

de ayn bir siyasal tarih eitimi talep etme hakkna sahiptir


demektir ki bu tip bir ayrmann ortada tarih eitimi diye
bir eitim brakmayaca da bellidir. O halde, din tarihinin
nasl bir ayrcal sz konusu ya da din eitiminin tarih
eitiminden nasl zgn bir farkll var ki ayn bir zorunlu
ders olarak konumlandnlmtr? Demek dinin kendine zg
bir boyutu vardr ve soruyu yantlayabilmek iin, biraz bu
nun stnde durmak gereklidir.
Din asabiyyetle beslenir, var olur ama yaylabilmek iin
o asabiyyet erevesini geniletmek zorunda kalr119. Bu an
lamda devrimci bir rol stlenir. O asabiyyetin ncllerini,
nartlarn ilga eder. Yerine daha byk bir asabiyyet ko
yar. Her asabiyyetin ilk amac daha byk bir asabiyyet ha
line gelmektir. Din de bundan istisna deildir. Fakat daha
byk bir asabiyyet haline gelebilmek iin, balangtaki
kk asabiyyete hem yaslanmak, hem giderek tasfiye et
mek zorundadr. Ancak bu yolla biricikliini iln edebilir ve
btn dnyay kendi terimleriyle kavranr hale dntrebi
lir. Kandalk asabiyyeti bu anlamda bizatihi kendini var
eden ereve tarafndan imha edilir. ster nesep, ister sebep
asabiyyetinden sz edelim bu asabiyyetin en st snn mlk,
yani devlettir. Hatta kimi corafyalarda kanda topluluklar
arasndaki ilikilerin denklik iinde stabilize olduu yerlerde
bu snra kadar da varamaz, dolaysyla corafyay btn
letirici bir rol stlenemeyecei gibi, alternatif btnletirici
aktrlerin de nn kesmeye, ksaca insanlk tarihini tka
maya balar. Tam bu noktada bu tkanmay aacak, daha ge
ni bir asabiyyet inasna gerek olur ki bu yeni asabiyyet es
kinin iinden doar ama onu yok etmek zere doar; tpk
kabile asabiyettinin kendini var klabilmek iin, rnein boy

119 Asabiyyet kavram zerinde, burada aynca durmayacam. Bu


nun iin balca u iki kaynaa baklmaldr: bn Haldun, Mukaddime,
ev. Z. K. Ugan, stanbul, Milli Eitim Bakanl Yaynlan, 1990
(zellikle 1 ve 2. ciltler; ilgili metin ciltten olumaktadr). mit
Hassan, bn Haldunun Metodu ve Siyaset Teorisi, Ankara, Ankara
niversitesi Siyasal Bilgiler Fakltesi Yaynlan, 1977.

178
Pas

asabiyetini, aile asabiyyetini paralayp datmak ve ken


dinde bir st asabiyet olarak eritmek zorunda kalmas gibi.
Kandalk asabiyyeti bir yandan byk asabiyyete doru
ilerlerken, ki ilerlemek zorundadr nk kolektif aksiyo-
nerlikten baka bir ey deildir; iki dinamii birden harekete
geirir: Bir yandan insanlar birbirleriyle, te yandan bu
topluluu doayla btnletiren kutsallk anlay, bu ge
nileme, yaylma orannda gereklie tekabl etmemeye,
onu aklamamaya, anlamlandramamaya balar. nk
madd planda insann hem birbiriyle, hem doayla ilikisi
bizzat asabiyyet tarafndan dntrlmektedir. Artk, pratik
bir deneyim, bir eylem erevesi ve klavuzu, bir eylem be
lirleyicisi olarak asabiyette dile gelen ikin kutsallk gelii
min nnde bir engel haline gelmeye balamtr.
Balangta kutsallk, kutsal olan insana ikinken, insa
nn doayla ilikilerinin gelimesi, deimesi ve insann do
adan ayrlarak insanlama srecinin hzlanmasyla birlikte,
insanlararas ilikilerin de buna bal olarak deiimi, ikin
kutsallktan akn kutsalla doru bir geliimi de berabe
rinde getirmi ve gnmzn byk tek tanrl dinleri bu
gelimenin en mkemmel ifadeleri olarak karmza km
tr. Bu anlamda, ikin olan kutsallktan akn olan kutsalla
doru bu gelime, bir gelime olmakla birlikte bir ilerleme
deil, tersine olumsuz bir gerileme olarak kavranabilirse de
br yandan salt bununla deerlendirmek eksik ve hatta
yanl bir kavraya yol aabilecektir. yle ki rnein H
ristiyanlk artk kendisi bir btnlk kuramayacak kadar ge
nilemi snrlara sahip ve paralanmaya uram Roma
dnyasnda, Romay kklerinden sarsmaya yetecek kadar
diri ama br yandan Roma dnyasn yeniden btnleik
bir biimde anlamlandrmaya gc yetmeyecek lde tikel
dzeyde seyreden barbar asabiyyetinin karsna yeni bir ev
rensel anlamlandrma sistemi kararak btnleik bir dnya
tasarmnn yeniden retilmesinde ve bugne dein tanma
snda hayat bir rol oynamtr. Ayn ekilde, bir yandan
nemli ticaret yollarnn sinir ularn barndrrken, br

179
Ayhan Yalnkaya

yandan kabile asabiyyetleriyle parampara bulunan Arap


corafyasnda slm, daha en batan btnletirici, evrensel
bir eksen ina etme vaadiyle tarih sahnesine km ve ka
bile asabiyyetinden mmet asabiyyetini yaratmaya ynel
mitir. Bu adan tek tanrl dinlerin insanlk tarihinde dev
rimci bir rol stlendiklerini kolaylkla syleyebiliriz ama bu
rol grmek, onlarn ayn zamanda kendilerini nceleyen
ikin kutsalln mezarlar stnde ykseldiini grmemize
engel deildir. Zaten bu mezarlar bu dinlere kendilerini s
rekli hatrlatrlar. Btn dinlerin iinde zgl formlar olarak
beliren heterodoks inanlar, batn eilimler bizi srekli bu
dinlerin neyin, kimlerin mezarlarndan beslendiine gnde
rir; unutmamza izin vermez. nsan ile doann ayrmad
ve bir hegemonya ilikisi deil, btnleik bir ilikinin
deneyimlendii ikin kutsallkta tanrya ya da onun temsil
cilerine ya da onun rolne kan devlete ayrlabilecek bir yer
yoktur. Fakat ayrma gerekleip, btnln yerini hki
miyet ilikileri aldka, yarlma blgesine dnyaya hkme
den tanrlar ve peygamberler ve nihayet onlarn en mkem
mel ifadesi olan devlet yerleecektir. Tanrlar kahredici, ce
zalandrc ya da dllendirici ama her koulda mdahaleci
olan tek tanrl dinler bu yarlmann en mkemmel ifadeleri
dir. Fakat yeni bir btnlk savyla ortaya kan her akn
eilim gibi, bu dinler de kendilerini ancak srekli kendi ka
nnda boduklan bir nceki btnsel kutsalln deerlerine
atf yaparak merulatrabilir, yaygnlatrabilir. nk za
ten madd olarak onun iinden domutur ve onun iinde
var olma mcadelesi vermektedir. Dolaysyla, bu akn kut
sall bnyesinde tayann irad, keyf tercihinden deil,
bir zorunluluktan kaynaklanr. Var kalabilmek, varln ye
niden retebilmek iin buna mahkmdur. Ama tam bu nok
tada unutulmamas gereken bir ey vardr: Bir nceki btn
sel kutsalla atf yaparken, yeni akn dinimiz, gerekte
madd planda, o ikin kutsalln karlk geldii madd ili
kiler ya zlmeye oktan balam ya da oktan zl
m tr ve zaten yeni akn dine olan gereksinim de ve yeni

180
Pas

akmln tezahr de dorudan bunun bir gstergesinden


baka bir ey deildir. Dolaysyla, daha akn din tarih sah
nesine kt anda, dillendirmeye alt deerler sistemi,
inasna giritii yeni anlamsal btnlk oktan kocaman
bir yalana dnmtr bile. Bu byk yalann iinde hakik
olan tek ey, tarihin akna inatla direnen ikin kutsallk ta
yclar, heterodokslar ve batnlerdir.
Onlar srarla dini en bata referans yapt ereve iinde
anlamlandrmay, kiisel, paracl bir deneyim olmaktan
karmay, btnsel bir anlamlandrma sistemi olarak kavra
may, bu dinin tanrsn bu dnyann dnda tutmay, onu bu
dnyadaki ktlklere bulatrmamay, korkunun deil,
sevginin tanrs olarak, bir iman konusu olmaktan ok, bir
eylem konusu olarak grmeyi srdrrler. Bu bakmdan, na
sl akn kutsallk daha tarih sahnesine kt anda bir ya
lana dnmse, her batn ve heterodoks eilim de belir
dii anda arkaik bir eilim olarak belirir ve farknda olsun
olmasn, insanln arkaik kklerine srekli gnderme yapa
rak bu kkleri yeniden yeniden imdiki zamana tar. Bu
anlamda heterodoks ve batn inanlar hem akn dinleri,
hem de bnyesinde aknlk tayan her organizmay ve el
bette en bata devleti tehdit eden oluumlar olarak karmza
karlar.
Devlet bir yandan bizatihi kendisi bir paralanmann,
farkllamann rnyken, br yandan tersine kendisini bir
btnlk olarak kurmak zorundadr. Yani bir yandan yne
ten ve ynetilen ayrmas fiilen deneyimlenmektedir, ezilen
ve egemen snflarn varlndan sz edebilir hale gelmiiz-
dir ama te yandan devlet, bu ayrmann ya olmadn ya
olmak zorunda olmakla doal olduunu ve belirli bir b
tnln yasalarna gre eylediini bizzat ynettiklerine zor
gc dnda aralar kullanarak benimsetebilmelidir. Yani,
zetle, ynetenler ynettiklerine kendilerinin ynetmesinin
bir hak olduunu, ynetilenlerin boyun emesinin ise bir
grev olduunu benimsetmek, belletmek zorundadr. Bu
anlamda devlet ikili bir role soyunur. Hem artk olmayan bir

181
Ayhan Yalnkaya

btnl srarla yeniden retmek ister gibidir, hem de ken


disinin btnlkl bir dnyann deil, paralanm bir dn
yann rn olduunu bilir ve ancak bu parall srdre
bildii, yeniden retebildii lde hayatta kalabileceinin
farkndadr. Devlet bu parall srdrebilmek iin srekli
bir biimde paralla m vurgu yapar? Tersine, bir btn
le vurgu yapar. Kendisinin btn temsil ettiini, cisim-
letirdiini iddia eder ve gerekliin paralanml kar
snda hayal bir btnlk ina etmeye giriir. Bu btnlk,
Antik Yunanda polis zerinden ina edilir, Rom ada
szleme yoluyla yurttalk zerinden; Bat Ortaanda bu
btnln adresi tanr ve tanr devletidir. Aydnlanmayla
birlikte akl ve ilerleme zerinden, biraz daha gnmze
yaklatka ulus zerinden. Tarihsel dnemler deise de bu
amaz biimde hkmn yrtr.
Devlet ile akn din bu bakmdan birbirlerine benzerler.
Bir yandan kendilerini yeni bir btnlk olarak sunmak ve
dayatmak, daha da genilemek ve kabul grmek isterler,
br yandan kendilerini var eden nceki btnl tmyle
paralam ve yeni bir btnletirici role soyunmulardr.
Ancak her ikisinin amac da aslnda ayndr; en geni an
lamda iktidardr bu ama. Dnyann bir btn olarak yne-
tilebilir, ynetilmesi gereken, hkim olunmas gereken bir
eye dntrlmesi ya da dntrlmesinin gereklilii
ama yalnzca bu kadar olsayd, belki sorun yoktu; en b
y en sona saklanmtr; dnyann ve insanlarn bir hki
miyet nesnesine dntrlrken, hkimiyetin asla' kolektif
olamayacann derin bilinci ama kolektife gnderme yap
makszn da bunu gerekletirmenin olanakszlnn byk
farkndal ve buna bal olarak hayali bir kolektifin inas!
Gnmz modem devletiyle ilikilendirerek sylersek, bu
hayal kolektif ulus kavramdr. Din iinse, Mslmanlk
iinden konuulursa, hep mmet olmutur. Ve kuku yok ki
dinin seslendii ve szm ona varlna inandrmaya al
t hayal kolektif devletin kurmaya alt ya da kurdu
unu syledii kolektiften daha stn, daha kayda deer,

182
Pas

daha tercih edilirdir. te tam bu noktada din ile devlet, dar


bir kprde kar karya gelirler!
Yine tam bu noktada devletin din eitimine el atmasn
anlayabiliriz ite. Her ne kadar laik olduunu savlarsa savla
sn, din tarihi verdiini sylerse sylesin, devletin bu an
lamda dine mdahalesi ve onu bir eitim konusu olarak ina
etmesi iki ynl bir ilev stlenir. Bir yandan dinde dile ge
len kolektifi tehdit edici olmaktan karmak zere, dini kii
sel bir deneyim alan olarak yeniden ina ederken, br
yandan tam imha etmeye alt kolektifte dile gelen de
erleri kendi hayal kolektifinin cephaneliine aktarr ve
kendi meruiyetiyle birlikte stnln yeniden retmeye
balar. Ancak bu sayede devlet kendini imdiki zamann bi
ricik hkm dan olarak kabul ettirebilir ve kendini de buna
inandrr. Fakat devlet standart bir din eitimiyle yetinemez.
Ayn zamanda, politik bir takm nlemler almaktan da geri
durmaz. Artk olaan bir biimde syleyebileceimiz gibi,
yalnzca akn dinsel pratiklerin olabildiince hayal bir zel
yaam alanna srlmesinden sz etmiyorum. Bunun te
sinde, devlet, akn dinin iinde batan beri yuvalanm olan
heterodoks ve batn inanlar harekete geirir ve onlarla ge
rilimli bir ittifak hep gndemde tutmaya alr. Gerilimli
dir nk bir yandan bu inanlarn ikin karakterinin kendi
varolu tarzna kkten kart olduunun bilincindedir, br
yandan bu ikinliin ayn zamanda akn dini de tehdit etti
ini bildiinden dorudan bu ikinlii asla hedef almaz; a
kn dinle ba edebilmek iin ona gereksinimi vardr. Bu du
rumda devletin tercihi son derece ak ve kanlmazdr; bu
akmlardaki ikinlii, olabildiince kendi denetimi altnda
tutarak, dorudan akn dine yneltmek! Ama bu yneltme,
parmakla iaret ederek gerekletirilemez. Ancak, yneltile
cek olann yeniden inasyla baarlabilir.
Devletin dini bir eitim konusu olarak yeniden ina et
mesini anlamak grece kolaydr. Kolay olmayan ise Alevi
lik gibi heterodoks inan sahiplerinin dini kolektif pratik bir
deneyim olarak kavramak yerine, giderek bir eitim konusu

183
Ayhan Yalnkaya

olarak grmeye balamalardr. En bata hemen unu syle


yebiliriz; Alevilerin Alevilii bir dini eitim konusu olarak
grmeye balamalar, baka boyutlar yannda ve onlar sakl
kalmak kaydyla, en azndan bir protesto davran ve terci
hidir. Bir yanda ykselen slamc kuatmaya kar gsterilen
bir tepki, br yanda bir baka aknlk dzeyinde seyreden
devlete kar bir tepki. Aleviler iki aknlk dzeyi arasnda
adeta nc bir dzey ama mcadelesi yrtmektedirler.
M arxn din iin genel anlamda syledii u szleri adeta
bugnn Alevileri iin sylenmitir: Dinsel sknt, ayn
zamanda hem gerek skntnn ifadesi hem de gerek skn
tya kar protestodur. Din, ruhsuz bir durumun ruhu olduu
kadar, ezilmi yaratn iniltisi, kalpsiz bir dnyann kalbidir
de. Bugn Alevilerin iniltileri, hem gerek bir skntnn
ifadesi, hem de buna kar bir protestodur.
Oysa kendilerince dnyaya bakldnda bunun basit bir
gereksinim sorunu olduunu kolayca syleyebiliriz. yle
ki rnein ska gndeme getirilen eylerden biri, cenaze
lerdir. mrmzce camiye gitmiyoruz, imamla iimiz ol
muyor ama cenazemiz olduunda imamlara muhta oluyo
ruz, dolaysyla en azndan cenazemizi kendi usullerimize
gre kaldracak dedelerimiz olmal, en azndan bunlar ye-
titirebilmeliyiz. lk bakta, yaln bir gereksinimden hare
ket eden bu yaklama hibir itiraz yneltilemez. Ama br
yandan, hibir itirazn yneltilemez oluu, herhangi bir
Aleviyi unu da saptamaktan alkoymamak: Yzyllarca,
Seluklunun, OsmanlInn basksyla ezilirken, zulmnden
ke bucak kaarken, saklanrken, ritellerimizi gizli gizli
yaparken, ayn zamanda Cumhuriyet dneminde daha kyn
giriine adam dikmeden, aman evre Snni kyler duymasn
diye sk nlemler almadan cemlerimizi yapamazken, btn
bu bask ortamnda dedelerimizi ktan ka grebilirken, o
da yollar ak ve ulalabiliyorsa, cenazelerimizi nasl kald
ryorduk? Bu dnemde kaldrlan cenazelerimiz bizim dini
kavray ve deneyimleyi biimimize uygun deil miydi?
Onlar ylesine mi topraa veriverdik? O zaman, kulaktan

184
Pas

dolma da olsa okuyuverdiimiz bir glbenk, iten bir helal


lemeyle byk anayurduna, o byk dngye gnderdii
miz canmz iin bu basit yolculama dinseldi de imdi niin
deil?
Buna verilecek yant bellidir. Seluklunun, Osman
lInn dnyas grece dinsel bir evrendir ve bu evren iinde,
istesek de istemesek de ocuklarmz kendiliinden inanc
mz deneyimleme ve deneyim yoluyla renme ansna sa
hipti. imdi ise tmden sekler bir dnyann iindeyiz. o
cuklarmzn kolektif bir deneyim olarak bunu edinme ans
yok. Bu kabul biraz kazdmzda gerekte ortaya kan
ey, Alevilerin Alevilikle arasnn, mesafesinin ald ger
eidir. Tam bu noktada, en bata akn dinin bir eitim
nesnesi olarak inasna ilikin sylediimiz her ey, Aleviler
iin de geerli hale geliverir. Yani nerede Aleviliin bir din
sel eitim konusu haline getirilmesi sz konusuysa ya da
dinsel bir eitim talebi olarak Alevilik ekillendiriliyorsa,
gerekten de orada Alevilik yoktur. Alevilik olmad iin
dir ki bu yokluk kendini eitim zerinde hissettirmektedir.
Ayn ekilde, burada yine, akn dinin yantlamak zorunda
olduu bir dier soruyu Aleviler de yantlamak zorunda ka
lr: Alevilik yoksa, olmayan Alevilii retecek olanlar,
kendilerinde olduunu savladklar Aleviliin bilgisini, ne
reden, nasl edinmilerdir? Fakat benzerlikleri bununla s
nrl tutacam. Asl dikkat etmemiz gereken ey fark
llklardr.

185
2.

Akn din, bir eitim nesnesi olarak ina edilirken, ken


disini bir baka aknlk olarak kuran devlet karsnda g
vence altna almaya alrken, bu arada, gemiinin en de
rin kklerinde yatan ikinlik eilimlerine kar da eitli
nlemler gelitirmek zorunda kalr. Ayn ekilde, devlet de
kendisi gibi akn bir karakter gsteren dini kullanarak hem
kendi aknlk gereksinimini besler, hem de varln me
rulatrmak iin nemli bir silaha sahip olmu olur.
ncelikle unu saptamalyz: Aleviler Cumhuriyetle
birlikte, akn dinin, ortodoksinin basklarnn son bulaca
n dnmler ve devletin laik karakterine skca sarlp
ona bel balamlardr ama unuttuklar ok nemli bir ey
vardr: Tas deimise de hamam ayn hamamdr. Bir a-
knlk geriye itilirken, bir bakas hayata damgasn vur
mutur ve her ikisi de kuku yok, Aleviliin barndrd
ikinciliin kesin bir biimde karsndadr. Alevilik bu an
lamda adeta birbirine kart olduunu dnd iki akn
anlay arasndan birini semi ve kendini ona teslim etmi
tir. imdi, bugn iinde yaadmz skntlarn byk ne
denlerinden biri budur. Bunun ak anlam ise, Seluk-
lu dan, OsmanlIdan, Cumhuriyete ondan bugne dein
kanaya kanaya gelen Alevilik dilini kaybetmitir. Bugnk
sorunun temelinde yatan budur. Gelenein kayb ve bu ka
yptan dolay ortaya kan yeni gereksinimler aslnda hep bu
dil kaybnn farkl ve yanl ifadeleridir. Yanltr nk bir
dilin kayb gerekte gelenein kayb deildir; imdiki zama
nn kaybdr. Diliniz yoksa imdiki zaman okuyamazsnz.
imdiki zaman okuyamyorsanz, gerekte gelenei de
okuyamazsnz. ddia edilenlerin aksine, tarih, tarihin, gele
nein szckleriyle kefedilmez ya da ina edilmez; tersine,
tarih bugnden geriye doru her dnemde yeniden ina edi
lir. te Alevilik, madd zeminini yitirdike dilini yitirmi ve
nihayet krize girmitir. O nedenle tarihini ve geleneini

186
Pas

okuyamaz, yeniden retemez olmutur. Bu yeniden rete


meme karsnda ortaya atlan Aleviliin retilmesi, eitim
yoluyla genlere kazandrlmas talebi tmyle bununla ili
kilidir. rnein, yurtdndaki Alevi ocuklar arasnda su
oranlarnn giderek ykseldii saptamas, ayn zamanda bu
ocuklarn Alevilik eitimi yoluyla yeniden kazanlmas,
daha dorusu dizginlenmesi talebiyle at ba gitmektedir. Bu
basit rnek bile, gerekte sorunun iinde yaadmz dn
yada bamza ne geldiini anlayamamz olduunu, bir dil
sorunu yaadmz aka gsteriyor. Bu nedenle de bir
yandan ldn dnrken iten ie, br yandan szm
ona ldn dndmz o eski, arkaik dilin szlkleri
nin tozunu almaya ve oradan szckler devirerek gn
mz anlamaya alyoruz. Bouna aba! Yaplmas gere
ken ey, bu dili yeniden ina etmek, bu dilin eski olduunu
hi unutmadan, eski bir dili yeniden ina etmek. Aslnda ka
bul edelim etmeyelim, eski dile olduu gibi referans verdi
ini iddia edenler bata olmak zere, zaten bu dili yeniden
kefedip duruyoruz. Gelenee sadakat ya da gelenei ar
ptmak gibi, bizzat kendisi bir yanlsamadan kaynaklanm
yorsa, bir arptma olan savlarn arkasna saklanmadan yap
tmz eyin yeni bir inaat olduunun farknda olunmaldr
hi deilse.
Aleviliin dili, akn dinlerden ve devletin dilinden farkl
olarak ikin, kuatc, btnletirici, oklua, farklla,
zenginlie dayanan, farkll yalnzca farkllk olarak kabul
eden, hibir farklln dierinden stnln ngrmeyen,
aksine hepsinin dnp dolap birde tamama erdiini beyan
eden bir dildir. imdi Alevilere den de bu dili yeniden
canlandrmaktan ya da yeniden iler hale getirmekten baka
bir ey deildir. Ancak bu ina abasnn balang noktas
neresidir? Genel bir nerme olarak u rahatlkla sylenebi
lir: Alevilik, inan kat ile dnya kat arasna mesafeler
koymayan, tersine, bunlar btnletiren, bu anlamda da
dnyann dnda, insan bilgi ve kavraynn dnda h
kmdar ve efendi bir tanr anlayn kkten reddeden, par

187
Ayhan Yalnkaya

alayc kutsall kabul etmeyen, onun yerine btnletirici


bir kutsallk anlayndan hareketle kendini kuran, kutsall
n kolektif, dnyev bir pratik olarak deneyimlendii bir
heterodoksi ve heteropraksidir. te bizleri yanltan da tam
budur: Heteropraksi olarak Aleviliin dilsel kaybyla,
heterodoksi olarak yani yalnzca bir inan olarak Alevilii
kavrama eilimi gsteriyoruz. Oysa inanc bu biimde kav
ramann bizi gtrecei yeri grmek iin ok uzaa gitmeye
gerek yoktur. Heterodoks bir inancn devlet kurucu bir role
soyunduka nasl ortodoksiye dntn Safavi rnei
aka gstermektedir. Ayn ekilde, Hz. Muhammedin ar
dllarnn elinde devlet kurucu bir ideoloji olarak ekillenen
Mslmanln bugn neye dntn sylemeye bile ge
rek yoktur!
zcesi udur: nanc kendi dar snrlan iine hapsetmek
gerekte yeni bir aknlk inasndan baka bir sonu ver
meyecektir. Her yeni aknlk ise nihayetinde aknlktr ve
Aleviliin arkaik anlamlandrma sistemine kkten karttr.
Bunun iin de en yaln rnek olarak Snnilik iinde gelien
batn kimi tarikatlar izlemek yeterlidir. ecerelerini Hz.
A liye dayandrdklar iin Alevi tarikatlar olarak da adlan
drlan kimi Snni tarikatlar, batn vasflan nedeniyle ne
kadar heterodoks inanlara yaklarsa yaklasnlar, tanny
danda bir akn zne olarak kurduka, bu akn tanrnn
yaratt dnyaya teslim olmak zorunda kalmlar ve madem
ki Tim urun dkt kana elimiz bulamamtr, yleyse
dilimiz de bulamasn deme noktasna savrulduklar gibi,
Kerbelann her gn bizi takip ettiini de grmezden gel
miler ve Hseyin ve yoldalarnn kanndan ellerini yuyup
bir kenara ekilmek zorunda kalmlardr. O halde yaplmas
gereken ilk ey, Alevilii dar anlamda salt inan alanna
hapsedecek ekilde, salt bir inan sistemi olarak grmekten
vazgemek, onun ayn zamanda pratik bir btnlk oldu
unu kavramak, bu btnln kolektif karakterinin altn
izmektir. Bunun yolu ise, gzlerimizi teki dnyaya, fzi-

188
Pas

ktesi bir alemin retisi olarak inanca evirmekten deil,


tersine bu dnyaya evirmekten gemektedir.
rnein, Aleviler cenneti, cehennemi eletirmektedir.
Cehennemde ate olmaz, nar yoktur, herkes ateini kendi
gtrr denilmektedir. Nedir bunun anlam? Cennet var
m, yok mu? diye Kur an ayetlerinden ya da Hz. A linin ya
da mam Caferin sz ve savlarndan m yararlanyoruz?
Bugn Aleviler bunu yapmaya alyor. Ne byk yanlg!
Oysa, gelenek bize aka sylyor: Cehennemi grmek is
tiyorsanz beraberinizde gtrdnz odunlara bakn. Bu
odunlar nereden tayorsunuz? Cennetteki tuba aacn
hzarlayp m gtryorsunuz? Hayr. Bu dnyadan gtr
yorsunuz. yleyse cehennemi eletirmek istiyorsanz bu
dnyaya bakn, teki dnyaya ya da bunu vazeden kaynak
lara deil! Cennette bir erkee 70 huri, bir o kadar glman
verilecekmi! Verilir! Bu yalan deil, dorudur; hangi art
altnda dorudur? Eer bu dnyada kadnlar erkeklere tbi
olarak konumlandnlmsa, kadnlar yalnzca cinsel haz
nesnesi ve ev idarecisi olarak konumlandnlmsa, neden
cennette de ayn ilerini srdrmesinler ki? yleyse cenneti
eletirmek mi istiyorsunuz? Bu dnyay eletirin. Aleviliin
anmsamas gereken gelenek budur. Bu gelenek Aleviliin
en eski kklerinde tozu alnmay beklemektedir. Bu tozu
alalm ki Cennetin eletirisi, dnyann eletirisine d
n l n ! Alevilik ancak dnyann eletirisine dnk bir dil
olarak yeniden ina edilebilirse, hayatta kalmay srdrebi
lecektir.
Bunun yolu Alevilii dinsel bir eitim konusu haline ge
tirmekten mi gemektedir? Btn dier nedenler, gerekeler
sakl kalmak kaydyla bir rnek verirsek, Almanyadaki
Alevi dersleri iin ngrlen mfredatn ilk ders konusu u
dur: Tanr bizi seviyor! Peki bu ocuk, derste tanr bizi sevi
yor diye sevgiyle kazandrlmaya allm bir tanr bilgi
sine sahip olarak diyelim K lnn arka sokaklanndan evine
dnerken, kara kafasyla be san kafal neo-Nazinin ya
da slmcmn, hatta be kk Alman ocuun yolunu

189
Ayhan Yalmkaya

kesmesiyle dayak yese ve az burnu kan iinde evine gel


diinde, hani Allah bizi seviyordu, madem beni seviyor,
neden beni bu san kafalar corafyasnda dnyaya getirdi,
neden dayak yememe seyirci kald? diye sorarsa, ne yant
vereceksiniz ve ondan sonra ona Alevilii nasl inandrc
bir biimde sunacaksnz? Demem o ki Aleviliin bilgisi dar
anlamda dinsel bir bilgi deildir, dar anlamda tann bilgisi
deildir nk tanrs dnyadan ayr gayr bir tanr deildir.
Ona Aleviliin tanrsnn bilgisini kazandrmak demek, ger
ekte bu dnyann bilgisini kazandrmak demektir. yleyse,
bu ocua vermemiz gereken ey, dar anlamda inan alanna
hapsedilmi bir Alevilik bilgisi anlamnda dinsel bilgi ve
eitim midir, yoksa daha ok sosyoloji, daha ok tarih, daha
ok felsefe midir?
Dnyay ve insan bir btn olarak kutsallatran Alevi
ler devletin kutsall ile akn dinin kutsall arasna s
kmak zorunda olmad halde, skm grnyor. Bu s
kma ise nc ama yine dnyadan ayr bir kutsallk ina
ederek, ad Alevilik bile olsa, alamaz. Ad Alevilik bile
olsa, Alevi din eitimi yoluyla yeni ve dnyadan ayr bir
kutsallk ina etmek demek, adnda ne kadar kutsallk sz
telaffuz edilirse edilsin, yce deerlerden sz edilirse edil
sin, gerekte bu kutsall dnyann en baya, en madd bo
yutlarna peke ekmeyle sonulanr. Bunun tipik rnei
yllardr eitli Alevi rgtlerinin verdii semah eitimidir.
Semah kurslarnn sanrm en vazgeilmez ve balang ni
teliindeki ilkelerinden biri udur: Haa ki semahmz
oyuncak deildir!. Fakat oyuncak olmamas, semahn bu
dnyayla ilikisiz olduu anlamna m gelir? Hep byle an
lamlandrld. Semah kutsal bir ritel, bir danst, olur olmaz
yerde dnlmezdi, madem reniyorduk, bunun hakkn
vermeliydik, vb. Peki, bu ocuklar akn akn semah ren
meye koarken, bu rendiklerini nerede tecrbe edecek
lerdi? Akn akn yaplan cemler vard da bu ocuklar m
gitmiyordu? Neye mahkm oldular? Ya demeklerin senede
bir iki yapt gstermelik cemlerde semah ekibi olarak,

190
Pas

folklorik bir unsur olarak rol aldlar ya da daha da beteri


bizzat semah bir folklor olarak kavrayp gsteriler yapmaya
baladlar. Frsat bulduklar her yerde. Eh, zaten bir tr halk
bilgelii ve miras olarak folklor da bir btn olarak kutsal
saylamaz m yani, ne gam? Sonu nereye vard? imdi nere
deyse btn Aleviler ikayet edip duruyor: Barlarda semah
dnlyor, dnlmesin efendim! Peki, dnlmesin; dnl-
meyecekse nerede dnlecek, adres gsterin; yok. O zaman
ne diye semah kursu alp durulmaktadr? Bu bir yana, ne
den dnlemezmi; barlar, ktyse kt, iyiyse iyi, bizim
imdiki zamanmzn zgn bir mekn, bir paras deil
midir? Bir yandan semah dnyadan koparrken, br yan
dan srekli semah eitimi veriyorsanz, bunun varaca yer
elbette ki meyhanelerdir!
Tarih boyunca skanlarn skmadan kurtulmak iin
bavurduu birka yol vardr ama bunlarn belli ballar ti
piktir. lk ka mekn meyhanedir. Bouna m bizim klt
rmzde btn Bektai babalarmz meyhaneden karken
kadnn adamlarna enselenir durur. kinci ka mekn din
sel ibadet yerleri, yani cami, kilise, havradr. Alevilerde ikisi
de yok. badete zel bir mekn yok nk buna uygun bir
ibadet anlaymz yok. Bir Alevi iin, ibadet insana, kurda
kua, aaca, topraa gnee, yele, suyadr; btn dnya
onun iin bir ibadethanedir. yleyse bu ka yolu Alevilik
iin manidar deil. Aleviler hal almak iin bile camiye
girmedikleri savn bouna m yllardr dillendirip dururlar?
nc bir kurtulu yolu yok mu? Bu yol, toplumsal dn
m, toplumsal bir altst oluu zorlamaktr. Toplumsal ya
am imdiki zamann mutlaklma teslim eden, tek hakikat
olarak kendini dayatan ve kendi hakikatini de bizden ayr,
bizden akn bir yerden bize buyuran btn yaplara kar
bir tepki gelitirmektir. Bu yola gre, dier iki yolun kurtu
lu deil ka yolu olduu ak ama salt bu nedenle eleti
riyi hak ettikleri de sylenemez. Hemen unu syleyebiliriz:
Tutsaksanz elbette ilk iiniz kamaktr ve hi kimse birini
kat iin eletiremez. Kat yer bataklk bile olsa.

191
3.

Bugn Alevilii bekleyen asl tehlikeli seim, ikinci yol


dur ki bu eilimin giderek glendiine tank oluyoruz.
Alevilik iin zel bir ibadet tanmlamas, zel ibadet mekn
olarak cemevleri giriimi, Aleviliin slm ii bir inan ol
duuna dair abartl vurgular ve buna bal olarak Alevilik
iinden slm d btn unsurlarn temizlenmesi abas,
Aleviliin szl kltrel geleneinin giderek geri plana
atlmas ve geleneksel slm kaynaklarla snrl okuma giri
imleri hep bu yolun habercileridir. Nihayet bu yol Alevi-
leri, Diyanet leri Bakanlnda temsil edilme talebine,
Alevi Diyaneti kurma aamasna kadar getirmitir. Ancak
hep unutulan ey, ayn eydir: Bugn Aleviler nezdinde, en
saldrgan ortodoks dinselliin kalesi neresidir? Diyanet
leri Bakanl deil mi? Ve bu bakanlk bir devlet kurumu
deil mi? Devletin kutsall ile dinin kutsall bu bakan
lkta bir araya gelmi, el ele vermitir. Devlet ortodoksiyi,
ortodoksi dini kutsayp durmaktadr, on yllardr. Alevilerin
istedii de bu mudur? Devlet katnda kurumsallarsa, yeni
bir akn kutsallk oda olarak ortaya karsa, ikin kutsal
ln reddetmi, aknl onaylam olmayacak mdr? N i
hayet, devleti kutsallatrm olmayacak mdr? Hi kuku
yok, Aleviler devleti kutsadktan sonra, devlet onlan haydi
haydi kutsayacaktr. Ama arada bir ey unutulmu olmuyor
mu? Her aknlk gerekte iktidar peindedir; iktidarm baki
klmak peindedir. Aleviler iktidar peinde midir? O zaman
ortodoksiyle ne diye urap durulmaktadr ki Alevilerin
yapmas gereken tek ey ellerini kaldrmaktan ibarettir! te
Aleviliin dinsel eitim konusu olarak yeniden inas ve bir
inan/ibadet merkezi olarak cemevlerinin zel meknlar ola
rak farkllatrlmas giriimi Aleviliin el kaldrma altr-
malanndandr. imdi bu altrmalar bir iki rnek zerinden
tartmay deneyeceim. lk rnek olarak da AABFnin
2001 ylnda hazrlatt lkokullar iin Alevi nanc re

192
Pas

timi kitapndaki mfredat programnn ana izgilerini


kullanacam120.
Bu mfredatn ana tutumu, benim ellerini kaldrma
benzetmesiyle vurgulamaya altm teslimiyetin ok te
sinde, adeta bir kar-saldr gibi grnmektedir; fakat ben
yine de burada en byk riskin savunmac bir tutumdan
kaynaklandn belirteceim. Bir neri olarak ortaya atlan
bu mfredat program tmyle standart din dersi eitiminin
bir kart olarak ngrlmtr. Ama ierii kartlkla dol-
durulsa da temel erevesi bakmndan ondan hibir fark
yoktur. yle ki (daha nce de satr arasnda atf yaptm
gibi) rnein bu programda ilk konu Allah olarak belirlen
mitir. Birinci snf iin temel ilke, Allahn bizi sevdii,
ikinci snf iin bir Allahn varl, nc snf iin bu Al
lahn her eye kadir olduu saptanm, drdnc snf
iinse tevekkl, tanr ve insan balklarna yer verilmitir.
Bu konunun anmnda ise rnein yle bir ifadeye rastl
yoruz: renciler, Allahn kaza ve tehlikelerde insanlan
terk etmeyip onlann yannda olduunu kavramaldr. Buna
hibir itirazmz olamaz. Ama ayn rencinin zihnine tak
lp kalmas kanlmaz olan u soru nasl yantlanacaktr:
Programa gre, Allah her eye kadirse ve her tr tehlikede
bizim yanmzda yer alyor, terk etmiyorsa, o halde neden
bizi tehlikeden korumuyor? Bu sorunun yantn hibir din
dersi veremedii gibi, bu haliyle Alevi din dersi de veremez.
Oysa, Alevilik ikin bir anlay olarak buna ilikin bir yant
ierir. Hangi hlde? ncelikle soruyu farkllatrarak, farkl
bir biimde kurarak. Soruyu, standart dinlerin muhatap ola
ca gibi kurarsak yant kanlmaz olarak onlann yant gibi
olacaktr. O halde, savunmac reflekslerle bir program ha
zrlamak yerine ncelikle bunun standart olmayan karakte

120 AABF (Fderation der Aleviten Gemeinden in Deutschland e.V.),


Alevitische Glaubenslehre Fr Die Grundschulen, (Stand 02.12.2001)
1. Teil, Kln, kimliini tayan kitapk. (Kitap evirerek oku
mam salayan sosyoloji asistan Pnar Ecevitoluna teekkr bir
bor biliyorum.)

193
Ayhan Yalnkaya

rini gz nnde tutmal ve standart olmayan bir mfredat


ieriiyle rencilerin karsna klabilmelidir.
Ayn ekilde, ayn mfredata bakldnda, ortodoksiden
farkl olarak, her ne kadar Alevilik eitimi iinde renci
srekli gerek dnyaya gnderilmeye allyor gibi bir
hava olsa da, aslnda hkim hava belirsizliktir. rnein Al-
lah-Muhammed-Alinin birliinden sz eden konu bal
ve aklamas tmyle belirsizdir ve renciye, bunun ger
ek dnyayla ilikisi hakknda hibir ey sylenmemektedir.
Yalnzca bu deil, benzer biimde 5. balkta Alevilikte din
sel kurumlar ve grevler, 6. balk Drt Kap, Krk Ma-
kam da, 8. balkta Kerbela ve M uharremde, 9. balkta,
Alevilikte kurban ve Kurban Bayramnda gereklie ilikin
referanslar ya ok clz ya da hi yoktur. Peki o halde, Ale
viler bu ocuklara ne retmenin peindedir? slm n
iinde kimi ritelistik farkllklar olan, sradan bir batm ta
rikat olarak Alevilii mi?
Mfredat programna gz atmay srdrdmzde bir
baka byk bolukla karlayoruz. Alevilii retecei
dnlen bir program taslanda Alevi, Kzlba, Bektai,
batini, zahir gibi terimlerin hem etimolojisini, hem deien
anlamlarn rencilere kazandrmaya ynelik hibir giriim
yer almamaktadr. Yalnzca bir balkta Alevi szcne
kk bir gndermeyle yetinilmitir. Bir dier gze arpan
eksiklik bu eitim programnda yedi ulu ozann gerek kim
liine, gerek nemine ve farkllklarna ilikin hibir deini
nin olmamas, buna bal olarak szl kltrn Alevilik iin
niye, nasl nemli olduuna ilikin hibir gndermenin bu
lunmamasdr. Oysa Aleviliin szl kltrel yaps hayat
nem tamaktadr.
Bu program nerisinin btn olumsuzluktan aslnda se
mahla ilgili ksmda kendisini gstermektedir ve renciye
verilen semah bilgisi, iddia ettiinin aksine, renciyi bar
larda semah dnmekten baka bir adrese ynlendirmemek-
tedir.

194
Pas

Alann ne kadar hassas olduunu gsterebilmek iin, il


gili mfredat programnn dnda, bir de Alevilii din dersi
olarak konumlandran ilk rnee gz atabiliriz.
akir Keeli ve Aziz Yaln ynetiminde bir kurul tara
fndan hazrlanan ve Ard Y aynlannca (1996) yaynlanan
Alevilik-Bektailik Asndan Din Kltr ve Ahlak Bilgisi
adl kitap121, ilk bakta kendisine atfettii misyonlar bir
yana, nemli bir iddiayla sze giriyor: Eer din eitimi
devletin tekelinden alnp sivil okullarda zgrce yrtle-
bilseydi, Alevilik-Bektailik eitimi nasl bir kitapla yr
tlebilirdi sorusuna yant arandn belirtiyor. Dolaysyla
kitap, daha batan nemli bir mazereti bir yana atyor. Her
ne kadar, devleti sust yakalamak iin bir ders kitab
gibi hazrlanmsa da, brakalm mevcut mfredat, mevcut
eitim sistemini ihmal ediyor. Bu, elbette byle bir rnden
beklenti dzeyinin yksek olmasna da yol ayor. Fakat
hemen bata, kitabn kkrtt beklenti dzeyine yant ver
diini syleyemeyeceim. Ancak burada uzun boylu bir tar
tmaya girmek yerine, imdilik dikkatimi eken kimi nok
talara deinmekle yetineceim.
Kitabn ok nemli, metodolojik bir sorunu var: Bir tr
zc slm yaklama sahip. Hatta, iddial bir biimde, bu
zc tavrn tm dinlere yayyor. Dinleri tarihsel bir veri
olarak kabul etmek yerine, ierikleri, ynsemeleri, hedefleri
vs. batan verili, sabit bir yap olarak kavryor. Bu kavray
elbette, tarihsel dnm bir tr bozulma, aslndan uzak
lama, soysuzlama olarak grmek zorunda kalyor. Bu soy
suzlama ya da dnm srecinin alternatifi de elbette, at
fedilen sabit ze sahip kt iddia edilen inan biimleri
oluyor: Alevilik gibi. Dolaysyla, kitap, aslnda hi zgn
olmayan gelenekselci-muhafazakr-sac ve Alevilie z-
glenemeyecek ama Aleviliin iinde de temsil edilen bir
eilimin rn. rnein, 145. sayfada yle deniyor: As

121 akir Keeli-Aziz Yaln, Alevilik-Bektailik Asndan Din Kl


tr ve Ahlak Bilgisi, Ankara, Ard Yaynlan, 1996.

195
Ayhan Yalnkaya

lnda yeryznde tek bir din vardr. nk btn dinlerin


esas ayndr; Btn dinler insan, iyiye, doruya, gzel
olana, drstle yneltmek iin vardr. Bu szn, dinsel
bak asyla bile, doru olduunu dnmek iin bir neden
yoktur. yle ki Aleviler ve tasavvuf bu yaklam din s
tnden deil, iman stnden gelitirir. Yani, aslnda iman
tektir; din trl trl. Ama konumuz bu deil. Burada dikkat
ekmek istediim nokta, her dine sabit bir z atfnda bulu
nulmas. Byle yapld m, beraberinde sonraki soysuzla
may yani gelimeyi aklamak iin tarihd ya da tarih-
st ama her halkarda znel gerekeler bulunmak zorunda
kalnr ki bunun da ortodoks bir dinsel mantktan fark
yoktur. Bu tip znel bir neden arayna sayfa 65te rastlyo
ruz. Buna gre, Muhammedin salnda ve onun mucize
leri, Tanrnn yol gstermesi sayesinde slm, ann ok
ilerisine gemi ama onun lmyle, hilafet sorunu gn
deme getirilmi, saduyu kaybolmu, iktidar hrs, acelecilik
ve tela slm n yolunu tkamtr. Bu gerekelendirmenin
slm tarihi asndan anlaml olmad ak olduu gibi,
M uhammedi Alevilie aykr bir biimde putlatrd, in
sanlar bir asr- saadet anlayna kkrtt ki bunun da
Aleviliin can dman olan ortodoksinin cephaneliinden
dn alnd apaktr.
Kitapta nemli eksikliklerden biri de Aleviliin tarihinin
geleneksel slm tarihi iinde anlamlandrlmas ve bununla
yetinilmesidir. Oysa Aleviliin tarihi, ayn zamanda ve zel
likle bir corafyann tarihidir de. Hatta, bir Alevilik tari
hinden sz edeceksek, bu tarih zellikle coraf bir tarih
olmak zorundadr; slm tarihinden ok. Bu ikisini i ie d
nmek, senkretik bir yapya sahip olan Alevilii tek boyuta
indirgemek sonucunu verecektir. Corafyann tarihi anla
lmadan, Aleviliin, rnein hogrl yaps, dier inan
sistemleriyle kolayca rezonansa geebilmesinin srr kolayca
anlalm ayacaktr ve bu kitaptan da anlalamyor. Bir
inan kendi kendine hogrllk misyonunu atfederek
hogrllk kazanamaz. Kald ki hogrllk sylemi

196
Pas

hegemonik olann ya da olmak isteyenin sylemidir. Bunun


dolaymland nesnel sreler olmak gerekir. Daha tesi
Aleviliin zgl tarihi es geildiinden dolay, kitabn nsz
ve giri blmlerinde yle bir deinilen, Alevilie kar
negatif ayrmclk politikalarnn asl astar okuyucu iin ka
pal kalmakta, daha dorusu arif olan anlara gelip dayan
maktadr. Ama bu bir ders kitab gibi tasarlandna gre,
burada durulamaz.
Kitabn gelenekselci izgisinin yol at en vahim yan
llardan biri de kendisini bilgi yanl olarak gstermekte
dir. 81. sayfada bir yandan Emevi Mslmanlarnn Trk-
lere yapt vah uygulamalar anlatlrken, Trk kanyla
deirmen dndrmek gibi, br yandan bir nceki sayfada
nedense, adeta durup dururken Trklerin toplu halde ve
kendiliinden Mslman olduu savunulmaktadr. Bu ne
menem bir mantktr, ben anlayamadm.
Sonu olarak, bir yandan youn bir bilim, akl, adalk
vs. gibi vurgular tayan bir metinde, br yandan dini ier
den anlatmaya kalkma savnn ve bu dorultuda bir ieriin
yerini dorusu ben pek anlayamadm. Dini, -belirli bir an
lamda- ierden anlatmak demek, hemen her alanda olduu
gibi, sz yalnzca dine vermek demektir. Sz yalnzca dine
brakldnda da, din elbetteki yalnzca kendini sunarak
olumlayacak ve kendi dndaki her trl eyi bir biimde
izdii snrn tesine, en ktsnden bir soysuzlama ola
rak, ya da en iyisinden, kendisini tamamlayan bir cz olarak
yerletirmeye alacaktr ama her halkrda merkez noktas
olarak kendisini alacaktr. Dolaysyla, bunu batan veri sa
yan bir yaklamla retilen bir din kitab (ahlk kitab diye
miyorum nk ahlk da burada dinin bir trevinden baka
bir ey olarak grlmyor) ister istemez ortodoks metin
lerle, ierii farkl olsa da, ayn yolda yryor demektir.
Son derece znel bir deerlendirme; eer din eitimi se
imlik ve bir ocuum olsayd, bu kitaba dayal bir Alevilik
eitiminin ona verilmesine kar kardm. Dolaysyla soru
hl ortada duruyor demektir. zellikle laik karakterli, si

197
Ayhan Yalnkaya

vil bir okulda din eitimi verilseydi ocuklarn nne nasl


bir ders kitab koymak gerekirdi? Bu soru ierikten nce,
metodolojik olarak yantlanmak durumundadr. Belki u iki
szck yant bulmamza yardmc olabilir: Eletiri ve
eletirme. Niin zellikle bu iki szck? Eletirme, Ay
dnlanmam anlamnda, birinin tekilerin durumundaki ar
pkl dsal, belki de akn bir noktadan onlara anlatma
sdr. Eletiri ise znenin deneyiminin, znenin imdiki du
rumunun tesine iaret eden geerli ynlerini aydnlatmak
iin onu ierden anlamaya alan sylem biimidir. Ele
tirm e matematikten anlamayan insanlara, matematiksel bil
giye ulamann mkemmel bir kltrel ama olduunu
syler; eletiri ise, onlarn, ceplerine giren cret tehlikeye
dtnde, bu tr bir bilgiyi yeterince abuk bir biimde
kazanacaklarn kabul eder1 2.
Sonu olarak, bu kitapta bir eletirmenin varlndan
sz edebiliriz; ama yalnzca Snni slam asndan. Ama
Alevilerin gereksinim duyduu ey, eletirmeden ok, ele
tiri olmak zorundadr; yalnzca Alevilerin mi? Dikkat edi
lirse, eletiride de, eletirmede olduu gibi inceleme nesne
siyle inceleyen zne arasnda belli bir mesafe vardr. te, bu
metnin yazarlarnn, batan bulmak istiyormu gibi grn
melerine karn, kaybettii ey tam da bu mesafedir. Oysa
zellikle, bir din kitabnn gereksinim duyduu ey de bu-
dur. Ama belli ki bu mesafe zellikle kaybedilmektedir; be
lirli bir politik Alevilik inas adna!
Genel bir deerlendirme olarak, Aleviler, Alevi din ei
timini Alevilerin Alevi sorunu olmaktan karlmas y
nnde kllanmak istiyorsa, kendisini bir soruna dntren
madd zorunluluklardan, onu standart bir dine dnmeye
zorlayan dinamik ve koullardan kurtulmak, ufkunu ve po
litikalarn bunlarla snrlandrmamak ve eitim anlayn
da kendi szl kltrel geleneinin zelliklerini hi ihmal
etmeden ina etmek zorundadr. Ufkunu madd zorunlulukla

122 Terry Eagleton, deoloji, ev. M. zcan, stanbul, Aynnt Yayn


lan, 1996, s. 15.

198
Pas

snrlandrm bir Alevilik ve Alevilik eitimi, Aleviliin


szm ona yce ve kutsal deerlerinin altn kaln izgilerle
iziyor gibi grnse de, gerekte en madd ve en kaba olann
yceltilmesine yarayacaktr; yani iktidarn, gcn, ayrca
lklarn ve elbette parann.
Bu iki rnek zerinden ve yalnzca onlarla snrl olarak,
Alevilii bir din dersi konusu haline getirmenin ak anla
mnn, (bu arada bu giriimlerin zellikle Almanyada can
llk kazanmasnn zel anlam ve siyasal deerine ilikin
herhangi bir vurguda bulunmadm gzden karlmamal
dr) farknda olunsun ya da olunmasn, Aleviliin iktidar e
bekesi iinde yeniden inasndan baka bir ey olmad ka
nsndaym. Ancak bu ina abasnn bir dier ucunda
cemevleri tartmas bulunduunu, yine yukarda satr arala
rnda belirtmitim. imdi bu uca biraz daha yakndan eile
biliriz.

199
4.

Cemi; gerek dinsel referanslara yaslanan anlamlandrma


sistemleri, bu sistemleri da vuran meknsal dzenlemeler
ile bunlarda dile gelen kutsallk ve gerekse, zellikle Orta-
adan sonra beliren ve nihayet modernit ile kendini kesin
bir biimde ifade eden yeni anlamlandrma sistemlerinin
ina etmeye giritii (zel alan, kamusal alan gibi) yeni, kut
sal meknlar ina etme giriimlerinin dnda, bu her iki kut
sallk kavraynda dile gelen btnlk anlayn bir yandan
paralarken, br yandan onlarn elikili yapsn gzler
nne seren, var olan anlamlandrma sistemlerinin dnda
ve onlara kar duran, uyumsuzluk gstergesi sayabilecei
miz farkl bir uzamsalln ve meknsal dzenlemenin ad
olarak kavrayan bu ksmda, Foucaultnun gelitirdii kav
ramlardan biri olan heterotopya araclyla Cem uzam
ve buna bal olarak Cemevi stne dnmeyi deneye
ceim.
Gndemde olduu haliyle cem ve cemevi, inan kav
ramna yneltilebilecek btn itirazlar sakl kalmak kay-
dyla, bir inan konusu olarak sunulmakta ve inancn tart
labilecek deil, ancak kabul ya da reddedilecek bir zellik
gsterdii kabulyle, btn taraflarn buna uygun bir ko-
numlan sergilemesi beklenmektedir. Ancak, b genel ve
yaygn yaklam kendi iinde tutarl grnmesine ve belirli
bir doruluk sylemine sahip olmasna karn, te yandan
cem ve cemevini ortodoks dinsel ve modem kutsallk anla
yyla snrl bir biimde anlalmasna hizmet ederek, yal
nzca ortodoks ve modem gereksinimlerin hizmetine ko
makta, Aleviliin en temel zellii olan heterodoks yap
syla eliik bir ereveye mahkm etmektedir. Bu da, cem
kurumu zerinden yeni bir Alevilik inasyla kar karya
olduumuzu dndrmektedir.

200
Pas

Oysa cem ve cemevi, mevcut ve hakikati btnyle tem


sil ettii savnda olanlarn meruiyetini zan altnda brakr
ken, bir yandan farkl ve kutsal olmayan bir kutsall ye
niden ina etmekte, te yandan bu ina yoluyla gerek ya
am ve bu yaam ire meknn farkl bir biimde dzenlen
mesine klavuzluk etmektedir. Bu anlamda, cem ve cemevi
belirli bir tarih kavray erevesinde anlalabilecek bir s
nrlla sahip olarak grnse de, bu kavray aan belirli
bir evrensellikten beslenmekte ve bu evrensellie seslen
mektedir. Heterotopya kavram bu evrensellii anlalr kl
mak iin son derece ilevsel bir nitelik tamaktadr.
Bu balamda, ncelikle heterotopya kavramnn temel
zelliklerini ve erevesini izdikten sonra, cemin bu er
eve iinde nasl anlamlandrlabilecei ile bu anlamlandr
mann sonularn tartmaya amaya alacam.

201
5.

Cemevlerine ilikin yaklamlar topluca anmsad


mzda genel olarak bu meknlarn ayn biimde alglan
dna tank oluyoruz. Bunlardan ilki, bizzat Babakan R.
Tayyip Erdoann da iinde bulunduu ve dorudan ikti
dar kullanan kesimlerin anlaydr ki buna gre cemevleri
birer inan merkezi olmaktan ok, kltr merkezi niteliin
dedir. kinci srada, kendisini slam dini adna konumaya
biricik yetkili sayan Diyanet leri Bakanlnm (DB)
benzer biimde cemevlerinin inan merkezi olmad nk
slm da ibadet merkezinin yalnzca cami olduundan hare
ket eden ve abartl bir biimde cemevlerini cmb evi
olarak niteleyen yaklam bulunmaktadr. nc olarak
ise bizzat Alevilerin cemevlerini kendilerinin ibadet ve
inan merkezi olarak kabul eden yaklam gelmektedir.
Aleviler bir yandan gerek D B in gerekse R. T. Erdo
ann yaklamna kar karken, gerekten onlarn ze
rinde ykseldii zeminden kopmu oluyor mu? Farkl bir
zeminden mi hareket ediyorlar? rnein, bugn cem evle
rinde, birer kltrel merkez gibi, tiyatro kurslar, semah ve
genel anlamda folklorik kurslar, konferans ve paneller d
zenlendiini biliyoruz. Yani, cemevlerinin birer kltrel
merkez olduunu biliyoruz. O halde, Erdoann yakla
mna niin itiraz ediliyor? (DBin yaklamn hi sorgu
lama gerei bile duymuyorum. Tmyle hegemonik bir din
sel anlaytan beslenen bu yaklam, ayrca zel bir dinsel
tartmay hak ediyor.)
Aleviler, Erdoann yaklamna itiraz etmekle birlikte,
aslnda ok farknda olmakszn ayn zeminden hareket edi
yorlar. yle ki Erdoann yaklamnda gizil olarak bulu
nan inan-kltr, kutsal-kutsal olmayan, gksel-dnyev
gibi kartlklar, olduu haliyle Alevilerin yaklamnda da
ierili hlde karmza kyor. O hlde, Alevilerin, bir yan

202
Pas

dan cemevlerinde kltrel etkinlikler dzenlerken, br


yandan orann bir ibadet merkezi olduunu sylemeleri bir
tr takyye olarak m deerlendirilmeli? Yoksa, Aleviler,
artk nasl bildiklerini unutmu olsalar da, cem ve cemevinin
tm mevki ve meknlardan farkl bir zellii olduunu de
rinden derine biliyor ama bunu ifade edebilecek bir
szlkeye mi sahip deil? Ya da Erdoan ve Alevilerin d
nce biimi kartlklara dayal ve her kart ikilikten biri
nin dierini ilga ettii bir dnya tasarmndan g alrken,
cem ve cemevi kartlklar, uzlamaz elikiler zerinde
ykseldii kabul edilen gerek dnyay ve gerek mekn
ortadan kaldran, onlann biriciklik ve hakikat olma iddia
sn, mutlaklk iddiasn srekli sorgulayan bir zellik mi
gstermekte?
Bugn her ne kadar laik, modem bir dnyada yaad
mz savunulursa savunulsun, ne gndelik hayatmz ne de
mevkilerimiz kutsallktan arnm deil. Tersine, iinde bu
lunduumuz zaman dilimi de srekli yeni kutsallklar retip
duruyor. rnein, tarih sahnesine akn dinlerin buyurgan,
dnyadan ayr, dnyaya peygamberleri ya da din adamla
ryla srekli ekidzen vermeye alan, cezalandrc,
dllendirici tanrsyla dve dve kan, tannya yal
nzca kiilerin vicdanlarnda, zel yaamlarnda yer oldu
unu vazeden devlet, tanrsallkla malul kutsalln karsna
ve onun yerine aslnda baka bir kutsall geiriyor. Buna
gre, ayn kartlklar ve uzlamazlklar mant iinde tan
rnn hkimiyeti karsnda ulusal egemenlik, kolektif ceza
landrmann karsnda iddet tekeli, zel alann karsnda
kamusal alan duruyor. Yalnzca politik alanda deil, top
lumsal alanda da hayatmz yine bylesi kart mevkilen-
melerle dolu. Kltrel meknlarn karsnda, ilevsel me
knlar, bo vakit meknlarnn karsnda alma meknlar
gibi. Bu kartlklar-uzlamaz farkllklar iinde kalrsak
cem ve cemevlerinin farklln anlayamayz. Onu akn
dinin, kartlklar stne ykselen mekn (cami) gibi
alglamak zorunda kalrz. Byle kabul ettiimiz anda da u

203
Ayhan Yalmkaya

anda cemevlerinde yrtlen hibir etkinlik yrtlemez


hale gelir.
Oysa Aleviler bir yandan cem ve cemevlerini bildiimiz
anlamda bir inan pratii ve mekn olarak kabul ederken,
br yandan bu kartlar mantna smayan faaliyetlerini
de srdrmek istiyor. O nam an cem ve cemevlerini bildii
miz anlamda bir inan konusu olarak grmekten vazge
mek, onu farkl bir biimde kavramak zorundayz. Hem
bylece, Alevilie yneltilen, yeniymi gibi yneltilen bir
din olarak Aleviliin yeniden ina edildii iddialarna, za
ten Aleviliin barndrd o lmsz yant bir kez daha
geri kazanm oluruz. Alevilik hibir zaman yeni bir din
olarak ortaya kmad ama her zaman, dinin yeniden inas
olarak ortaya kt. zel alan-kamusal alan; vicdan sorum-
luluk-kamusal sorumluluk; tannnn hkimiyeti-ulusun h
kimiyeti, peygamberler-nas gibi kartlklar iinde devlet ta
rafndan zel alana srlen; ama ayn zamanda tann-kul; bu
dnya-teki dnya; ceza-dl; seilmiler-avam gibi kart
lklar stnden tmyle madd bir nitelik gsteren dnyada
iktidar arzusunun tatminine ynelen dinsizlie, kendini biri
cik olarak gsteren dine kar, dinin yeniden inas.
te burada cemin nasl bir mevkilenme, cemevinin nasl
bir mekn olduunu anlamak iin Foucaultnun heterotopya
kavram iimize yarayabilir.'23
Foucault, tm dier meknlarla ilikili ama belirttikleri,
yansttklar, temsil ettikleri ilikiler btnn erteleyen, et
kisizletiren, tersine eviren mevkileri ikiye ayrr. Biri
topyadr. Bunlar toplumun gerek mekanlaryla dorudan
ya da tersine dnm bir biimde ilikilidir. Ama gerek
deildir. nsan zihninin kendi tarihsel belirlenimiyle malul,
gerek olmayan meknlar olarak, tmyle tarihsel bir bi
imde okunabilir, anlalabilir. Oysa bunun dnda, bir de

123 Burada Foucaultnun teki Mekanlara Dair balkl konferans


metni biricik referans durumundadr. Bu yzden aynca sayfa numaras
gstermeyeceim. Bunun iin, daha nce ad geen u kaynaa bakl
maldr: Foucault, (2005), ss. 291-302.

204
Pas

gerek meknlar vardr. Bir yandan topyalar gibi gerek


ilikilere baldr ama te yandan onlar srekli yadsr, er
teler, tersyz eder. Hemen burada rnein cemevleri anm-
sanabilir: Bir yandan srekli bizi dnyadan ayr bir hakikate
aran, orada bizi yeniden kuran, kutsal bir alanm gibi
grnrken, ayn zamanda srarla, bu tip bir kartl red-
dedercesine, dnyann en madd, en baya hesaplar da g
rlr. Kim, kime nasl hakszlk etmi, kim kimin gnln
krm, vs. Bir yandan, cemin bizatihi varl, madd dnya
nn tesinde bir hakikate iaret ederken, br yandan ayn
anda, bu hakikatin maddi dnyada tecelli edip durduunu
syler. Bir yandan bu dnyadan ayn gayr bir tanr oldu
unu vaz eder, br yandan bu tanrnn bizzat, imdi, burada
diz dize oturduum cann cemalinde elendiini! Dolay
syla, cem imdi-burada-meknda olann kendi biriciklii,
kalcl, kanlmazl, mutlakl iddialann srekli zan
altnda brakr!
te Foucault bu tuhaf meknlara heterotopya adn veri
yor, ona gre, bu tip meknlar btn kltrlerde, uygarlk
larda vardr. Fakat o, bu anlamda evrensel olan heterotop-
yanm bu gcn nereden aldn sorgulamaz! Btn kltr
ve uygarlklarda bu eit bir mekn varsa, bunun anlam
hepsinde ortak olan bir eden kaynaklanm olabileceidir.
Ancak, Foucault, bu kavram baka bir balam iinde
ilevsel kld iin, doal olarak bu boyutuyla ilgilenme
mektedir. Bu evrensellik nereden kaynaklanmakta ya da ne
reden beslenmektedir?
Btn kltrler ve uygarlklarn bir adm gerisinde kar
mza kan ortak ge, kandalk, kandala dayal kolektif
aksiyonerlik anlamnda asabiyyet, ksacas topluluun ortak
dn ve hissedileri ile ortak eylemidir. Heterotopyalar
btn kltr ve uygarlklarda var olan tuhaf meknlar ola
rak, kanmca tam da bu ortakln izlerini tayan bellek
m eknlandr.

205
Ayhan Yalnkaya

Foucaultda yer ald kadaryla, heterotopyalarn kimi


zelliklerine baktmzda cem ve cemevlerine niin hete-
rotopya dediim daha rahat anlalmaktadr.
Birinci zellik, yukarda szn ettiim dnyada
heterotopya oluturmayan tek bir kltrn bile olmadn
dan kaynaklanarak, bunlann her insan topluluunda kar
mza ktdr. Bir dier zellik ise, bir toplumun tarih bo
yunca var olan ve var olmaya devam eden bir heterotopyay
farkl biimde iletebileceidir. Bu zellik bize, rnein
cemevinin niin srarla dar anlamda inan merkezi diye su
nulmaya alldna dair bir fikir verebilir ama ayn za
manda bir baka olasl da gndeme getirir; Foucaultnun
ngrmedii bir olasl. Bir heterotopya, heterotopya ol
maktan kp olaanlaabilir mi? Gerek mekn tersyz et
mek, inkr etmek yerine bizzat kendisi gerek meknn
standart anlamlarn stlenebilir mi? Kendisi bizzat bir stan
darda dnebilir mi? Bunun olabilirliini dnrsek, FIz.
M uhammedin evinden neredeyse yalnzca bir perdeyle ay
rlan o ilk ibadet yerlerinden, bugnk her biri ya bir irkin
lik abidesi ya da tersine, kutsaln btn arlyla stmze
kt (Sleymaniye gibi) camilere nasl geldiimizi anla
yabiliriz. Daha da nemlisi, her akn dinin kknde bir
heterodoksinin bulunduunu varsayabiliriz. Hz. Muhammed
balangta bir sapkn deil miydi? Ya sa? Ve her ortaya
kan yeni kavray biiminin neden, veri ortamnda nce
kendisi gibi sapknlara yneldiini, ancak onlar sayesinde
yaylabildiini ve yine ancak onlar sayesinde bir ortodok-
siye dntn anlayabiliriz. Bu nokta, zellikle nemli:
Alevilik iin nemli bir uyany ieriyor olabilir! Alevilik, ne
kadar kendi farkllyla vnrse vnsn, Safavilik
rneinde olduu gibi, devlet kurucu bir role soyunduunda
nasl kaskat bir ortodoksiye dntn anlayabiliriz.
Heterotopyann nc zellii kendi ilerinde bada
maz gibi grnen, badamaz olan birok mekn birletire
bilmesi, yan yana getirmesidir. rnein cemevindeki otur
ma konumlann dnelim: Dede bir yandan postta,

206
Pas

dnyann merkezindedir cemde ve semah dnen ona srt


dnmez ama br yandan o posta oturabilmek iin, kendi
sine srt dnmeyenlerin rzasna muhtatr!
Heterotopyalann bir baka zellii gelenekten kopma,
krlma, anlannda biriktirici, st ste bindirici bir nitelik ta
malardr. Yani hem bizim zaman iindeki konumumuza
k tutar, hem de bizzat onun tutsa olmadmz beyan
ederek bizi baka bir zamana yollar. Bir yandan bizi dara
ekerken, nemli olann, merkezde durann imdiki zaman
olduunu sylerken, ayn anda bizi semaha ararak dilin,
akln artk snrlarna dayandmz yani imdiki zamann
snrlarna dayandmz ifa eder, bizi basz ve sonsuz, o
zaman olmayan zamana, zamann henz yaratlmad o b
yk hakikatin katna gnderir; zaman olanla zaman olma
yan st ste bindirip, i ie geirerek gerekte, somut ola
rak adeta unu syler: Gururlanma padiahm, senden byk
Allah, senden byk zamanszlk var. yleyse dnya bir
kpek leinden baka nedir ki? Ama, bu le ayn zamanda
senin etindir, senin kanndr ve seni var klan hakikatin!
Heteretopyalarn her zaman bir alma-kapanma siste
mine sahip olmalar bir dier zelliidir. Bylece, bu sistem
sayesinde heteretopyalar hem dier mevki/meknlardan tec
rit edilmi, farkllam olurlar hem de, yine ayn sistem bi
zim onlara nfiz etmemizi, dahil olmamz gvence altna
alr. Cem rneinden gidersek; ya oraya belli artlan ki n-
zay yerine getirerek girersiniz ya da o sizi kabul etmez ama
br yandan, bir yandan sizi ceme almazken, size dner, sizi
dkn edip topluluktan atabilir. Yani Alevi bir topluluk
iinde ceme katlmamak, cemden kurtulmak anlamna gel
mez. Cem mikro bir Kerbeladr; sizin eliniz o kana bula-
masa bile, elim temiz diye ortalkta gezemezsiniz. O kan
gelir, size bular; cem, mikro bir Kerbeladr ki orada ben
likler susuz kalr, nefsin boynu vurulur. Sizi, sizden raz ol
mad iin kendi iine kabul etmese de, kaldrp kyden
atabilir. Dolaysyla, ya artlar yerine getirip rzayla girersi
niz oraya, ya o sizi zorla srer mutlak imdiki zamana. Bir

207
Ayhan Yalnkaya

yerde cemden sz ediliyorsa mutlaka ya siz ona bir ey ya


parsnz ya da o size baka bir ey. Sizi kendisine gre ko
numlandrr.
Heteretopyann sonuncu, altnc zellii kendi dlarn
daki meknlar asndan baz ilevler stlenmi olmasdr.
ki ulu bir ilevdir bu. Ya bir yanlsama mekan yaratarak,
insan yaamnn blmlere ayrld tm mevkileri, tm
gerek mekan daha byk bir yanlsama olarak tehir
ederler ya da tersine bizim mekanmz ne kadar dzensiz,
ne kadar kt yerletirilmi ve karmakark ise, o kadar
mkemmel, o kadar titiz, o kadar dzenli olan teki bir me
kan, gerek bir mekan yaratrlar ve bizi dllendirirler.
Cemevinin bu balamda, teki meknlara dair temel i
levi yanlsama yaratarak bizim meknmz tehir etmektir.
Onun dzensizliini, karmakankln gzmze sokar ve
ayaklarmz bastmz zeminden kesmeye alr! Neden
bir dllendirme olarak dnmyorum bunu?
Bu da ite benim (btnyle cahil cesaretiyle malul ola
rak grlecek olsa da) eklediim yedinci zellii: Her
heteretopya gezgindir. (Niye gezgin, gebe deil de?) O
gerek mevki/mekna karlk gelse de, gerekte hep orada
deildir. Bir yerde bir ark bahesi kurur, rnein Bat-
kentte bir dieri aar, hatta bazen salonlarmzn ortasnda
belirir. Bir mezarlk yola gider, Ayata yenisi kurulur,
limandan bir gemi ayrlr, teki gelir. Ya cemevi? Cem?
Cem, zel bir cemevine muhta deildir. ki can bir cem di
yorsak, ahrlarda cem birlenebiliyorsa cem, cemevine
muhta deildir! ki kiinin olduu yerde, cem, belirli krl
ma anlannda, bir imek gibi akar, kuattklarnn pozisyo
nunu aydnlatr, snrlarn izer, onlara o keskin nda di
er meknlarn gsterir ve ekilir sahneden, sonra yeniden
belirmek zere. Bizi dllendirmek iin deil; stne bas
tmz tehir etmek iin.
Sonu olarak grld gibi, eer Alevilerin cem ve
cemevine ilikin yaklamlarn farkl bir gzle deerlen
dirmeyi baaramazsak, onu bir heterodoksi olmaktan te bir

208
Pas

ortodoksi olarak alglamak gibi bir tehlikeye dm oluruz.


Benim burada yaptm anlamlandrma giriimini Alevilikle
ilgisiz olarak kabul eden ya da yeni bir ina abas olarak
deerlendirenler olabilecektir. O zaman, neden pre-modem
Alevilerin cemevi yaptrma telana dmedii sorusunu da
onlar yantlamaldr. Bugn bir yandan hzla cemevleri say
sal olarak oalrken, br yandan bunlarn birer ibadet
merkezi olarak tannmasnn mcadelesine tank oluyoruz.
Siyasal anlamda farkl okumalara tbi tutulabilecek bu a
bann kesinlikle nemli olduu aikardr ama Trkiyedeki
Alevilik sorununun bu abayla snrl bir erevede zm
lenemeyecei de bir o kadar aikardr. Alevilik sorununa
ilikin zm araynda olan herkes ncelikle sorunun k
t yeri grmekle mkelleftir. Bugn Aleviliin gndeme
geli biimi tmyle modemdir ve modernlik ile Alevilik
arasndaki gerilimli iliki iyi kavranlamazsa, soruna ilikin
isabetli tehisler yapmann da ne yazk ki olana yoktur124.
Fakat zellikle Aleviler henz bu sorunu kavramaktan ya
uzak grnmekte ya da iinde bulunduklar skmlk l
snde gndelik zmlere ve k yollarna, uzun erimde
sonularnn neler olabileceini hesaba katmakszn, mey
letmektedirler. Bu meyil ise, her zaman ayn eyle sonu
lanmaktadr: Mevcut iktidar ebekesinin bir kez daha onan

124 5 nolu alt ksmdan bu dipnotun olduu yere kadar olan blm,
daha nce, 2-3 Nisan 2005 tarihinde bir sempozyumda Heterotopik
Bir Uzam Olarak Cem bal altnda bir bildiri olarak sunulmu ve
yaynlanmtr. Bunun iin, bkz. Hac Bekta Veli Anadolu Kltr
Vakf, Alevi Trenleri ve Ritelleri, Cem Cenaze Kurban, Sempozyum
Bildirileri, 2-3 Nisan 2005, Ankara, mece Kltr Sanatevi Yaynlar,
t.y, ss. 303-309. Heterotopya kavramnn farkl uygulamalarna ilgi
duyan okurlar, benim burada yaptma benzer bir almay, daha ay
rntl ve kapsaml olarak Mason rgtlenmeleri ve meknlar zerin
den yapan bir alma iin ayrca u teze de bakabilir: Reide Adal,
Aydnlanma anda Kamusal Alan ve Heterotopik Mekanlar,
Palais Royal, Mason Localar, (Tez Danman: Yrd. Do. Dr. F. .
Zabc), Ankara niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Kamu Ynetimi
ve Siyaset Bilimi (Siyaset Bilimi) Anabilim Dal, Yaynlanmam Yk
sek Lisans Tezi, Ankara, 2004.

209
Ayhan Yalnkaya

mas ve bu ebekenin sylenmesini istediinin sylenerek


bu sylem zerinden Aleviliin yeniden inas.
ktidar ebekesinin syledikleri ve sylettikleri zerin
den Aleviliin nasl sourulduu balamnda, tpk Alevis-
tan tartmalarnda olduu gibi, yeniden inasna bir kez de
2004 ylnn sonlannda aznlk tartmalar balamnda tank
olduk. imdi son bir rnek olarak bu tartmalar zerinde
duracam.

210
V.

DEVLETTEN DEVLETE: AZINLIK


TARTIMALARI VE ALEVLK

Trkiyede gerek niteliksel, gerekse niceliksel olarak


nemli bir yer tutan inan gruplarndan biri olan Alevilerin
AB 2004 lerleme Raporunda Snni olmayan mslman
aznlk olarak nitelenmesi125, 2004 yl sonlarndan itibaren
nemli tartmalar da beraberinde getirdi. Aleviler iin,
ayn komisyonun 2003 raporunda Snni olmayan ms
lman topluluk 126 ibaresi kullanlrken, 2001 raporunda da
ayn ibare tercih edilmiti127. 2000 ve 2002 raporlarnda ise
zel bir niteleme yaplmayp yalnzca Alevilerin durumunda
bir deiiklii olmad saptanmakla yetinilmiti128. 1999
lerleme Raporunda Lozanla tannan dinsel aznlklara
ilikin atfta bulunulurken, ayrca dier dinsel aznlklar
ibaresine yer verilmekte129, ancak bunlarn kimleri kapsad
aka belirtilmemektedir. 1998 raporunda ise bu tip nitele
yici bir ibareye yine rastlanlmamaktadr. Dolaysyla 2004
raporlar ncesinde de Alevilerin aznlk olduuna dair ima
ve gndermeler olmasna karn, Alevilerin ilk kez bu ra
porda aka aznlk olarak nitelenmesi olduka sert bir tep
kiyle karland. stelik bu tepkiyi gsterenlerin bir blm
Aleviydi ve hemen tm Alevi kii ve kurulular bu nitele
meye kar kt. Alevilerin bu terime ilikin tepkilerinin
younlamasnda iki ayr olayn daha altn izmek gerek
mektedir. Bunlardan biri, yine hemen ayn dnemde, nemli

125 http://ekutup.dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerle04.pdf, s. 37.


126 http://ekutup.dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerle03.pdf, s. 32.
127 http://ekutup.dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerle01.pdf, s. 27.
128 http://ekutup.dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerle02.pdf, s. 31.
129 http://dpt.gov.tr/abigm/tabi/tuhkg/1999(Tr).pdf, s. 13.

211
Ayhan Yalnkaya

Alevi rgtlerinden biri olan Alevi-Bektai Federasyo-


nunun Aleviliin slam d olduu yolundaki aklamas,
kincisi ise zellikle Trkiyedeki aznlklar sorununa odak
lanm gibi grnen Babakanlk nsan Haklan Danma
Kurulunun 2004 raporunun da ayn gnlerde yaynlanm
olmas.
1990 Alevilik Bildirgesinden bu yana Trkiyede Ale
viler ve Alevilik birok kez, kimileri Sivas katliam
(2.7.1993) gibi, kimileri Gazi olaylar (12.3.1995) gibi dev
letin emniyet glerinin dorudan taraf olduu kanl sald
rlarla olmak zere gndeme geldi. Bu tarz gndeme gelme
biimlerinin kendine zel nitelikleri bir yana, genel olarak,
ilgili bildirgeden bu yana Trkiyede bir Alevi uyan ya da
bir Alevi aydnlanmasndan ve hatta giderek bir Alevi R
nesansndan sz edilmesi olduka yaygn karlalan bir
durumdur. Gerekten de bu ve benzeri nitelemelere hak ver
direcek lde Alevilikle u ya da bu biimde ilikili, Ale
vilii eitli ynleriyle tartan metinlerin, akademik tezlerin
saysnn hzla oalmas ve giderek de artacann iaretle
rini vermesi aktr ki Aleviliin daha uzun yllar ve belki
on yllar boyunca Trkiyenin gerek toplumsal ve gerekse
siyasal gndeminde nemli bir yer tutacan gstermekte
dir. Niceliksel olarak Alevilie ynelik ilginin art bile ko
nunun Trkiye asndan hassasiyetini gstermesi bakmn
dan anlaml saylabilirse de -eer Alevilii Trkiye iin bir
sorun olarak sayarsak- sorunun ele al tarzlarnn geen
yirmi yl iinde byk bir deiiklik geirdii de kolaylkla
yaplabilir bir saptamadr. zellikle, meslekten akademisyen
ya da eitli aratrmaclarn konuyu el atmalarndan te,
bizzat Alevilerin kendilerinin, dedelerin, ozanlarn, amatr
Alevi aratrmaclarn konuya youn olarak el atmas ve ko
numaya balamas, sorunun nasl ele alnaca, alnmas ge
rektii, hangi kavray tarznn arkasndaki varsaymn hangi
siyasal tutum ve kar setine karlk geldii, bu tarzlarn her
birinin Aleviliin gerek bugn iinde bulunduu koullar
gerei geirdii deiimlerle ve gerekse arkaik, en gelenek

212
Pas

sel yapsyla ve bu yapnn retisel eleriyle nasl iliki-


lendirilecei gibi birok grece yeni sorunu da beraberinde
getirmi bulunmaktadr. Gerek Trkiyede ounluu olu
turan Snni Mslmanlk ve Snniler ve gerekse Aleviler,
Alevilik sorununa nasl yaklalmas gerektii konusunda
ayr ve neredeyse bazen birbiriyle taban tabana kart ko
numlanmalara sahiptir. Fakat sorun yalnzca Snnilik (orto-
doksi) ve Alevilik (heterodoksi) dikatomisinden te boyut
lara sahip olduundan, gerekte daha da karmak bir gr
nm arz etmektedir. Alevilik sorununa u ya da bu biimde
mdahil olan ve konum belirleyen aktrlerin kaba bir
dkm bile bu alandaki karmakl, giderek kafa kart
rc boyutlarn sergilemeye yeter niteliktedir.
Soruna yaklam babnda ilk ana grup bizatihi Alevilerin
kendisi tarafndan oluturulmaktadr. Fakat Aleviler de
kendi ilerinde gr birliine varm deiller. Uzunca bir
zamandr Alevilerin soruna yaklam kimlik sorunu evre
sinde younlam grnmektedir. Trkiyede modernleme
srecinin yaratt deiikliklerle birlikte tipik olarak gz
lendii zere sosyo-ekonomik bir deiim geiren Aleviler
ile geleneksel Alevilik retisi ve bu retinin kendini yeni
den retme biimleri (dedeliin ve zakirliin tayc rol
nn kaybolmas, Alevilerin Trkiyede yaygn eitim politi
kalaryla birlikte modernleme deneyiminin nemli bir par
as haline gelmeleri ve ayn zamanda kendi ilerinde ura
dklar snfsal farkllama, kentleme oranlarnn ykselme
siyle birlikte temel Alevi kurumlannn, musahiplik gibi, yok
olmaya yz tutmas ve giderek en temel -imdilik, geici
olarak ritel olarak nitelenebilecek cem ayinlerinin stlen
dii btn ilev ve rollerin modem Trkiye Cumhuriyeti ta
rafndan adeta devralnmas gibi olgular Alevilik ile Alevi-
leri birbirinden ayrm ve nceden Alevi kii, Aleviliin
iine doar ve onun tarafndan ekillendirilirken, artk
Alevi, kendisinin kim ve nice olduunu sorgulayarak ve d
ardan renmek gibi bir zorunlulukla kar karya kal
mtr. En genel anlamda modernleme srecinin yaratt

213
Ayhan Yalnkaya

sorunlara kar geleneksel ve yaygn olarak szl bir kltre


ve kltrn szl yeniden retimine dayanan Aleviliin ye
rinde, yeterince ve zamannda refleks gsterememesinin ya
ratt bir durum olarak grlebilecek bu sorun nihayet 1980
sonras koullarda patlam ve Aleviler iinde bulunduklar
srece kar aldklar politik konumlar itibaryla farkl farkl
Alevilik tasarmlan retmeye balamlardr.
kinci ana grup olarak ele alabileceimiz Snnilik ve
Snniler iin de durum ok farkl deildir. Onlar da kendi i
ynsemelerine bal olarak Trk ve Krt milliyetiliinden
balayarak, Alevilii slm d saymaktan sosyalizme kadar
uzanan bir yelpazede Alevilik sorununu ele almaktadrlar.
Ayrca bu ikinci grup iinde soruna taraf olanlann bunlarla
snrl olmadn, btn slmc evrelerle birlikte Kemalist
yaklamlarn da Alevilikle bir biimde ilgili olduunu be
lirtmek gereklidir. slmc evreler, en lm llan bile, Alevi
lik sorunun zellikle ykselen slmc akmlara kar bir
panzehir olarak laik evreler tarafndan yapay olarak yara
tld kansn tarken130 Kemalist evreler ise Alevilii
laikliin korunmasnda nemli bir misyonla donatmaktadr.
Buraya kadar ok zetle sraladmz kesim ve aktrle
rin tesinde ve gerekte btn bu aktrlerin karlkl iliki
lerinde ve soruna ilikin rettikleri reflekslerde etkin bir bi
imde yer alan ve zerinde oka durulmayan asl aktr ise
hi kukusuz devlettir131. Btn tartmalarn odanda dev

130 rnein bunlardan biri Abdurrahman Dilipaktr. nl Alevilik


bildirgesi zerine grlerine bavurulan Dilipak zetle u gre yer
verir: Alevilik bir din olmad gibi mezhep de deil. Bir mezhebin
farkl bir yorumudur. slam Hristiyan bir temele ekmek isteyenle
rin, bamsz camiler rgtleyerek dini kendi iinden kertmek iin
giritikleri, kaleyi ierden fethetmeyi amalayanlarn bir komplosu
dur. Nokta dergisinden aktaran, Ltf Kaleli, Kimliini Haykran
Alevilik, stanbul, Habora Yaynlar, 1990, s. 255.
131 Devleti bu tartmalarda en nemli aktr olarak ne karan,
balangta istisna yaklamlardan biri 2000'e Doru dergisinin bir
haberidir. Bkz. Devletin Alevi Hesab, Bkz. L. Kaleli, a.g.y., s. 233
ve devam.

214
Pas

let duruyormu gibi grnmekle, btn talepler devlete y


nelmi gibi durmakla birlikte, gerekte devlet ve Alevilik
ilikisi Alevilik literatrnde yeterince tartlm bir sorun
olarak ele alnamaz. Bu, bal bana bir alma konusu
oluturmasna karn dorudan buna ynelik almalarn
azl gzden karlmayacak kadar dikkat ekicidir. Devlet
ve Aleviliin ilikisi, gerekte btn tartmalarn odanda
bulunmakla birlikte ak seik bir biimde sunulmamakta,
tartmaya taraf olanlar daha ok dudaklarm oku, ne dedi
imi anlarsn gibi, ikinci bir okumay gerekli klan yakla
mlar sergilemektedirler. Trk milliyetileri iin Aleviler
dnemsel olarak Trk devletinin dmanlar arasnda say
lrken, baka bir dnemde kazanlmas gereken en nemli
unsurlarn bana geirilivermektedir. Ayn ekilde, Krt
milliyetileri de yine dnemsel olarak Alevilii ya devletin
yandal ve ibirlikilikle itham etmekte ya da tersine,
Aleviliin tarihine gnderme yaparak devlete kar kazan
maya almaktadr. Sosyalistler iin Aleviler zaman zaman
Kemalizm yandal ve szm ona geleneksel Kemalist
partilerin (CHP gibi) oy deposu olmakla eletirilirken, bir
baka dnem devlete kar tarihsel bir muhalefet geleneine
sahip olmakla gklere kartabilm ektedir. Ayn ekilde, en
nemli aktr olan devlet ise, konjonktrel olarak bir yandan
slm en nemli ideolojik ara olarak kullanp yaygnla
trmaya alrken, br yandan bizatihi kendisinin koruyup
kollad slm kesimin kontrolnden kma riskine kar
lk, laikliin gvencesi olarak Alevilii srekli yedeinde
tutma arzusuyla, dnemin gerektirdii farkl tutumlar sergi
lemektedir.
Ben bu ksmda hemencecik beklenebilecei gibi, Alevi
liin ve Alevilerin ya da Aleviler dndaki kesimlerin Ale
vilik sorunu evresinde bnyelerinde barndklar kafa kar
klnn nedenleri ve olas sonularn tartmak yerine,
zellikle Alevilerin iinde bulunduu kafa karklyla s
nrl olarak, gerekte bu karkln politik anlamda orta-
uzun vadede devletin yce karlarnn Aleviler tarafndan

215
Ayhan Yalnkaya

onaylanmas ve Alevilerin devlet merkezli bir politik hattn


savunucular olaca kabulnden hareketle, asl olarak dev
let politikalarnn yararna olduunu ve dolaysyla, devletin
tam da buna uygun, aslnda elikili ve tutarszm gibi g
rnmekle birlikte son derece tutarl bir izgi izlediini gs
termeyi deneyeceim. Fakat byle bir tartmay Alevilik-
devlet ilikisinin btn tarihsel gemii boyunca yrtmenin
hem olanakszl, hem de yntemsel olarak fazlasyla ge
nelleyici ve indirgemeci olaca kabul altnda son gnlerde
giderek kzan ve uzun yllar boyunca da, en azndan Tr
kiyenin AB aday yelii srdke devam edecei imdiden
belli olan somut bir baka tartma zerinden yrterek
zmlemeyi deneyeceim. ncelikle AB 2004 lerleme Ra
poru ve sonrasnda Babakanlk nsan Haklan Danma Ku-
rulunun raporuyla alevlenen aznlk tartmalarnn nda
Alevilerin eitli kesim ve rgtlerinin gsterdikleri ref
leksler zerinden, aslnda Alevilerin giderek devletle b
tnlemeye varacak olan bir yola girmi olduklarn ve
bunda da zellikle Alevilerin hem dandan hem ieriden
kar karya brakldklan ikilemin rol oynadn savuna
rak bitireceim. Buna gre, Aleviler aznlk terimi zerin
den yaratlan ve iine savrulduklar frtnayla ya aznlksn,
ya mazlum kmazna girmi bulunmaktadr ki aslnda bu
ikisi karlkl olarak birbirini beslemekte ama en nihaye
tinde, her seferinde bu amaz Alevileri devletin tanmlad
karlar setiyle uyumlu davranmaya itmektedir.

216
1.

Aleviler ile aznlk teriminin ilikilendirilmesinin Trk


kamuoyunda ve zellikle Aleviler nezdinde yaratt tart
mann boyutlarm anlayabilmek iin Trk basnnn nemli
kalemlerinden bir kana ksaca gz atmak yararl olacaktr.
Genel olarak Trk kamuoyu, zel olarak Alevi topluluun
iinde bulunduu gibi bir kafa karklndan ok, iki ana
gruba ayrlm gzkmektedir. Buna gre, birinci grupta yer
alanlar AB Raporunun Alevilere ilikin aznlk niteleme
sini yerinde grmektedir.
Bunlardan ilki Radikalin Genel Yayn Ynetmeni smet
Berkan. Raporda Alevilerin ve Krtlerin aznlk olarak va-
sflandnlmasnn Trkiyenin toplumsal gerekleriyle ili
kili olduunu vurgulayan Berkan, Alevilerin aznlk oldu
unu savunmaktadr.Bizim bir aznlk tanmmz var, Lo
zandan gelen. Sanki hepimiz Lozan ezbere bilirmiiz gibi,
Lozan konteksinin dnda aznlk kelimesini duymaya ta
hamml edemeyiz. Oysa, aznlk kelimesi siyaset biliminde,
sosyolojide, sosyal psikolojide ok kullanlan ve ok kulla
nl olan bir kelimedir. Biz, kelimenin o anlamlarm duy
mak bile istemiyoruz. Aleviler bal gibi de aznlktr 132.
Yine ayn yayn grubunun, Doan Medya Grubunun
ayr gazetesinde birden yazan Mehmet Ali Birand da Ale
vilerin aznlk olduu kansndadr. Birand, 15 Ekim 2004
tarihli yazsnda Berkan gibi Alevilerin ve Krtlerin resmi
olmasa da fiilen aznlk konumu iinde bulunduklarn be
lirtir. Birand, Egemen Snni evreler, Alevileri yllar bo
yunca kenarda kede kalmaya zorlamadlar m? Diyanet
ileri, Alevilerden toplad vergilerden kk bir dilimini
bile Cemevleri iin harcamad. Aleviler srekli itilip kakl
dlar. Ne zaman ki Snni slamclar n plana ktlar, bu

132 smet Berkan, Aznlk Nedir?, Radikal, 10.10.2004.

217
Ayhan Yalmkaya

defa Aleviler hemen laik dzenin koruyucular diye alk


lanr oldular diye soruna yaklamaktadr133.
Dier yandan sa basnn nemli kalemlerinden Etyen
Mahcupyan da Alevilerle ilgili aznlk nitelemesine sahip
kan isimlerden biri. Zaman Gazetesi'nde, 1 Kasmda
kan Aleviler, Aznlk ve Diyanet balkl yazsnda, Ale
vilii konuulmad iin yok saylan sorunlarmzn banda
sayarak, Alevilerin hl vey evlat olmann tesine gee
mediklerini ve Trkiyenin kendi sorunlarn kendi dina
mikleriyle zme becerisini gsteremediinden, AB gibi d
dinamiklerle hareket etmekten kurtulamadna iaret eden
Mahupyan, A B nin Alevileri aznlk olarak grmesinin do
al olmasna karlk; Alevilerin byk blmnn kendile
rini aznlk saymamasn, daha da kenara itilmeyi istememek
olarak yorumlad. Trkiyedeki resm evrelerin AB ler
leme Raporundaki Krtlerin aznlk olarak gsterilmesine
itiraz edip, ayn ekildeki Alevilere etmemesinin, Alevileri
Diyanetin dnda tutmak iin bir taktik olarak yorumland
na iaret eden Mahupyan, bylece Alevilerin devlet des
teinden mahrum braklp kendi yayla kavrulmaya mah
km edileceini; Diyanetin de kendini mezhepler st
iln etmesiyle, Alevi inancnn din dna itilmesi tehlikesi
nin bulunduunun altn izdi134.
Fakat aznlk ve Alevilik arasnda kurulan bu ilikiye
olumlu yaklaanlar olduu kadar, olumsuz yaklaanlarn ok
daha baskn olduunu belirtmeliyiz.
Bunlardan biri, Trkiyede neredeyse saduyunun ve
zellikle devletin sesi olduuna inanlan Oktay Eki oldu. 9
ve 15 Ekim 2004 tarihlerinde iki yaz yazan Eki, lerleme
Raporundan bu rapordan medet uman her kesimi deyim ye
rindeyse uyard ve bu sreci bahane ederek Trkiyeyi bl
meye alanlarn oyununa gelmemeleri arsnda bulundu.

133 Mehmet Ali Birand, Krt ve Alevilere Aznlk Gzyle Kaktk,


Posta, 15.10.2004.
134 Etyen Mahupyan, Aleviler, Aznlk ve Diyanet, Zaman,
1.11.2004.

218
Pas

9 Ekim deki yazsnda, Bosna-Hersek, Yugoslavya gibi da


lma rneklerini kullanan Eki, aznlk teriminin bireysel
haklar yerine statden kaynaklanan haklara vurgu yaptn
zellikle belirterek, stat ve bireyi kar karya koyu
verdi.135 15 Ekim deki yazsnda slbunu daha da sertleti
ren Eki, ama eer bu kavramlar ayrlk bir ama yahut
maddi veya siyasi kar salamak iin kullanmak isteyen
olursa... hani var ya. ... bazen bililerin aklna karpuz ka
buu drenler kar. Onlara alet olan karsa... diye teh-
ditkr bir slpla bitirdi136.
lerleme Raporu sa basnda da youn tartmalara yol
at. Halka ve Olaylara Tercman'da yazan eski bakanlar
dan ve yllardr lkcler arasnda Aleviler zerine alan
bir isim olarak ne kan Namk Kemal Zeybek, raporun ar
dndan Alevilerle ilgili birden fazla yaz yazd. Zeybek, bu
yazlarnda Alevilerin Mslman ve zbez Trk olduunu
savunuyor, Alevilerin aznlk yaratma oyunlarna gelme
yeceine inandn belirtiyor ve Alevi sann en nemli
temsilcilerinden Cem V akffnn almalarndan vgyle
sz ediyordu. Ayrca Zeybek, hedef belirtmeksizin bililerini
uyarmay da ihmal etmedi. Ama aslnda Zeybeke gre za
ten her tan altndan
->7
komnistler, komnist kalntlar ve
ateistler kyordu .
Dier Tercman'da ise yine eski bakanlardan Haan
Celal Gzel, Zeybek izgisindeki, B atda, Trkiyenin b
ykln hazmedemeyenlerin, O sm anlf nn son devrinden
kalma bir alkanlkla, rk ve din konusundaki farkllklar
kamaya devam ettiinden bahsederek balad tamamen
statkocu ve klasik tezlerle dolu 10 Ekim tarihli makale
sinde, Alevilerin tahrik edilmeye alldn iddia etti ve

135 Oktay Eki, Rapordaki Aznlk, Hrriyet, 9.10.2004.


136 Oktay Eki, Aznlk Maznlk, Hrriyet, 15.10.2004.
137 Namk Kemal Zeybek, Alevilik, Gerek ve Gerek Olmayan
Alevilik, Alevilik Tarikat m, Mezhep mi, Kltr m?, Halka ve
Olaylara Tercman, (Yaz srasyla tarihler), 13.10.2004, 07.10.2004,
08.10.2004.

219
Ayhan Yalnkaya

Alevi varlnn neredeyse tmden yadsmaya varan bir


yaklam gelitirdi.
Son olarak lerleme Raporunun yaynland 6 Ekim
2004 akam CNN Trkte Taha Akyolun sunduu Erisi
Dorusu programna konuk olan Babakan Tayyip Erdo
ann Alevilerle ilgili deerlendirmelerine deinmekte ya
rar var. nk burada Babakan Erdoan hem cemevlerinin
ibadethane olmad ynndeki inancn srarla savunmaya
devam etti hem de Alevilii basit bir Hz. Ali sevgisine in
dirgeyerek, Alevilik, Hz. A liyi sevmekse ben birok
Aleviden daha Aleviyim dedi. Bir yandan Alevilerin en
temel kurumlanndan birini Cem i, kendince tanmland
anlalan bir din alanndan karrken ve yine kendince din
d bir alan olarak grd kltrel alana atarken, br
yandan Alevilii yalnzca ve yanl olarak A liyi sevmek
gibi kabul eden ve bu kabulnden de hi vazgemeyecei
anlalan Tayyip Erdoana bu durumda yneltilecek tek bir
soru olabilir ya da anmsatlmas gereken
1 - j
bir ilke, Aleviliin
en temel ilkesi: Tevella ve teberra! Eer Aleviyseniz, Hz.
Ebu Bekir, mer ve Osmandan nefret etmeye hazr ms
nz?

138 Yani, Hz. Aliyi ve onun soyunu sevmek, onun dmanlanndan,


bata halife olmak zere nefret etmek.

220
2.

Aznlk tartmasnn Trk kamuoyunda yaratt genel


etki bir yana, Aleviler asndan durumu anlamamz kolay
latran bir dier gelime de 22.10.2004 tarihinde aklanan,
Babakanlk nsan Haklan Danma Kurulunun Aznlk
Haklar ve Kltrel Haklar Alt Komisyonunun Aznlk
Haklar ve Kltrel Haklar Raporu'dur. Raporun hazrlay
clarndan biri olan ve kamuoyunda neredeyse lin edilmeye
allan Prof. Dr. Baskn Orann aklamalanna gre, rapor
aslnda Haziran 2003te yazlmasna ramen, 1 Ekim
2004te oylanabildi ve ardndan devlet bakanlna su
nuldu139. Aslna baklrsa, ilgili raporda Alevilere ilikin
dorudan bir atf bulunmamaktadr. Raporun sonu bl
mne bakldnda hemen tm Alevilerin sonu blmnde
belirtilen bireysel zgrlklere sahip olma hakk, ekono
mik ve toplumsal olanaklardan zgrce yararlanma hakk,
devlete katlma hakk, kltrel oulculuk hakknn altna
imzasn atabileceini syleyebiliriz140. Buna karlk Alevi
topluluun rapor kamuoyunda ciddi bir saflamaya neden
olmuken, etkin bir tavr takndklar sylenemez. Aksine,
olumsuz aklamalara rastlanmtr. Raporda dorudan Ale
viler zikredilmese de, Baskn Orann bir dier almasna
bakldnda sorun anlalr hale gelmektedir.
Baskn Oran, bu almasnda141 aznlk kavramna ili
kin geni (sosyolojik) ve dar (hukuksal) iki tanmdan yola
karak Trkiyedeki aznlklar ksmnda Alevileri aka
aznlk olarak niteler ve devamla Alevilerin de tpk Krtler
gibi, benzer gerekelerle aznlk olduklarnn reddettikleri

139 Baskn Oran, Aznlk Haklan ve Kltrel Haklar Raporunun B


tn yks, Birikim, 188, Aralk 2004A, ss. 17-25.
140 Rapor iin, bkz. Birikim dergisinin yukandaki says, ss. 26-30.
141 Baskn Oran, Trkiyede Aznlklar: Kavramlar, Lozan, Mev
zuat, tihat, Uygulama, stanbul, Tesev Yaynlan, 2004B.

221
Ayhan Yalnkaya

nin farkndadr. Ancak Oran asndan bu reddiyenin nemi


yoktur nk aznlk nitelemesi bir gruba dardan atfedilir
ve bunun da nesnel ltleri vardr.
Oran, Alevilerin aznlk nitelemesini reddetmelerine bir
ka neden gsterir. Buna gre, Aleviler, saylarnn bir azn
lk olarak nitelenemeyecek kadar ok olmasndan, gemite
zellikle Balkanlarn Mslmanlatrlmasnda oynadklar
rollerden dolay kurucu unsur olduklarndan bahisle aznlk
nitelemesini reddetmektedirler. Ama Orana gre, asl b
yk etken terimin kendisine yklenilen anlamda aranmal
dr. Buna gre, bu kavram gayrimslimlikle zdeletiril-
mekte, hatta gvenilmezlik ve ihanet anlam tamakta, o
unluun kaprislerine tabi olmay dayatmakta ve ikinci
snf olmay ifade etmektedir. Aznlk gruplara dahil olmak
her an bu lkeden srlmeyi gze almak, dlanmay kabul
lenmek demektir (s. 42). Oran, ayn tespiti ilerde de yapa
cak ve Alevilerin grup olarak kullanacaklar haklar
is[terken] biz aznlk deiliz diye haykrmalarnn anla
lr olduunu belirtmektedir142. Grld gibi Baskn
Oran da, farkl bir yol izliyor gibi dursa da Mahcupyan gibi
dnmekte ve Alevilerin byk blmnn kendilerini
aznlk saymamasn, daha da kenara itilmeyi istememek
olarak deerlendirmektedir. Ancak, eer bu aklama tar
zn yeterli sayarsak, aklanmas gereken ok daha ciddi bir
sorunla kar karyayz demektir ki bu da en nemli Alevi
kurulularndan biri olan Alevi-Bektai Federasyonunun
tam da kamuoyunun tam bir saflamaya urad bir d
nemde, neden Aleviliin slm d olduu yolunda bir
aklama yaptdr. Eer, aznlk terimi gayrimslimlik ola
rak kabul ediliyor ve bu da tam da bir dlanmann ve dier
ar sonulann kapsn ayorsa, tam byle bir anda bu
aklamann anlam nedir?
Olas bir yanl anlamann nne gemek iin hemen
belirtmeliyim ki yukarda belirttiim Oran ve M ahcupyann

142 Bkz. B. Oran, (2004A), s. 23.

222
Pas

aznlk teriminin nasl anlamlandrld ve ne gibi sonular


douraca zerinden yaptklar aklamann yanl oldu
unu savunmuyorum. Aksine, bu aklama emas belirli bir
yere kadar dorudur ama yeterli deildir. Yeterli deildir
nk genel olarak Snni topluluklarn gayrimslimlik ze
rine yapt atf tm Aleviler iin de birebir doru saymak
gibi bir yanlgy iinde tamaktadr. Bunun birebir doru
olmadnn gstergesi, imdi zerinde duracam bildiridir.
Alevi-Bektai Federasyonunun 06.067.127 kod numara
sn ve 2004/11 saysn tayan, 30.9.2004 tarihli ve ilgili
rgtn bakan Ali Doan imzal basn aklamas, Alevi
bir yurttan nfus czdanndaki din hanesinde yer alan s
lm ibaresinin kaldrlmas ve yerine Alevi ibaresinin yazl
mas istemini ieren hukuksal bavurusunun, mahkeme tara
fndan Diyanetin Alevilik slam n bir yorumudur gr
ne dayanlarak reddedilmesi zerine yaynlanmtr. Bildi
rinin btnne bakldnda, kamuoyunda yanstld gibi,
zel olarak bir Alevilik ya da Alevi kimlii tanmlamas
yapmak iin yaynlanmad aka anlalmaktadr. Bildiri,
AB srecinde yol almaya alan Trkiyenin nfis cz
danlarnda hl din hanesine yer vermekle yanl yaptn
dan bahisle, Aleviliin hl yok sayldnn bir gstergesi
olarak DBin yorumuna yer vermekte ve bu yorumu kna
mak iin de ilgili rgt kendi anlayn zetle yle belirt
mektedir: slam dan binlerce yl nce var olan Alevilii,
slam n farkl bir yorumu olarak deerlendirmek olanakl
deildir. nk Alevilik slamdan farkl, insan merkezine
koyan (insan merkez alan) Anadoluya zg, ei ve benzeri
olmayan bir felsefe, bir inan, bir yaam biimi, bir kltr,
bir reti (...) bir toplumsal olgu olarak kendisini ifade et
mektedir. Bu tanmdan hareketle bildiri, D Bin Alevilii
slm n iinde sayarak asimile etmeye altna dikkat
ekmek istemektedir. Hemen ardndan o nl saptamaya yer
verilmektedir: Alevilik slam n dndadr ve kendine z
gdr. Aleviler, inanlarn kendi kurallar ve gelenekleri ile
yaarlar. Anlald zere, gerekte bildiri Alevilik ile s

223
Ayhan Yalnkaya

lm n btn balarn kesmemekte, aksine, bu saptamadan


ok nce, son olarak da en son slamdan etkilenerek Hak-
M uhammed-Aliyi kendisine rehber edinmitir anlayna
yer vermekte ve Aleviliin slm n sradan, rnein
ortodoks ama farkl, rnein herhangi bir tarikat gibi bir yo
rumu saylmasna tepki gstermek amacyla kaleme aln
mtr. Bildiri, nihai olarak nfus katlarnda din hanesinin
bulunmasn TC Anayasasnm inan zgrln dzenle
yen 24. maddesine aykr olduundan hareketle kaldrlma
sn, bu dzenleme yaplana dein ise, geici bir uzlama
yolu olarak din hanelerinin ilgili kiinin dzeltme talepleri
dorultusunda dzenlenmesini talep etmektedir.
lgili bildirinin kendi Alevilik anlayna ilikin olarak
yapt saptama bugn birok Alevi tarafndan yaygn ola
rak yaplmaktadr. Yani rnein Aleviliin Anadoluya
zg, insan merkezli bir kltr olduu ve bu kltrn slm
d kaynaklardan da beslendii Alevilik zerine yaygn ola
rak telaffuz edilen, doruluu yanll bir yana, bir gr
tr. Buna karn, genel olarak kamuoyu ve zellikle Alevi
kimi evreler bildirideki tek bir cmleyi, balamndan kopa
rarak ele alm ve hemen ardndan yukarda deindiim n
san Haklan Raporunun hazrlayclarnn bana da gelen
bir lin kampanyasna tbi tutulmak istenmitir.
rnein Alevi yazarlardan ve sac eilimleriyle tannan
Rza Zelyut, ar bir dille bildiri eletirmekte ve bildirinin
Aleviler Mslman deildir dediini iddia edebilmekte
dir. Oya bildiri Aleviliin slam d beslenme kaynaklanna
dikkat ekmekte, bugn Alevilerin kendilerini nasl tanm
lamas gerektii ya da tanmlad stne bir yorum ier
memektedir. Rza Zelyut, Ali Doan OsmanlInn nl K
zlba dman eyhlislam Ebusuud Efendiye benzet
mekle, bununla da yetinmemekte, bu rgtle birlikte eitli
Pir Sultan rgtlerini ve Almanya Alevi Birlikleri Federas
yonu Bakan Turgut keri de hedef gstermekte ve bunla
rn ateist olduunu iddia etmektedir. Ayn yazar bu evrenin
Alevilerin aznlk olduunu da savunduunu ve amalannn

224
Pas

hkmetle pazarlk yapmak olduunu, bu terim zerinden


AB araclyla hkmeti sktrmak istediklerini ve
A B den para koparmaya altklarn iddia etmektedir143.
Ayn foruma bir basn aklamas gnderen bir dier Alevi
evre Hollanda Alevi Yolu adl dergidir144. Dergi adna
gnderilen bildiride, bu kez bu aklamann ardnda yine
Trkiye d odaklar aranmakta ve zellikle AABF ve
AABK (Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu) iaret
edilmekte ve isim listesi daha da geniletilerek Krtler ze
rine almalaryla tannan sosyolog smail Beiki ile daha
nce yazd A lisiz Alevilik kitabyla byk tepki toplayan
Faik Bulut da listeye eklenmektedir. Yine Zelyutta kar
mza kan mantk burada da belirmekte, Aleviliin aznlk
kimliiyle ilikilendirilerek A B ye beendirilmeye all
d savunulmaktadr. Sanki bizzat eletirilen bildiri Hak-
Muhammed-Ali temeline gnderme yapmyormu gibi, bu
zihniyetin A lisiz bir Alevilik yaratmak iin Krt ve eski
Marksistlerin bir tertibi olduu belirtilmektedir. H edef ola
rak seilen AABF Bakan Turgut ker ise, sylenenlerin
tersine, 11.10.2004 tarihinde CNN Trke yapt akla
mada, kendisine yneltilen siz kendinizi aznlk olarak m
gryorsunuz? sorusuna yantla Alevilerin aznlk olma
dklarn, ancak lerleme Raporu'ndaki aznlk ifadesinin
Trkiyedeki kullanmnn farkl olduunu syleyerek ya
ntlamakta ve bir anlamda, Oran ve M ahcupyann belirttii
noktaya temas etmektedir145. ker, Anadolu A jansnn ge
tii bu haberde aka AABKnn kendini hibir ekilde
aznlk olarak tanmlamadn belirtmektedir. Ayrca, he
defteki bu iki isim ker ve Doan ortak imzayla ve Alevi
Bektai Birlikleri Federasyonu ile Avrupa Alevi Birlikleri
Federasyonu adna 11.10.2004 tarihinde Ankarada yaptk-

143 Rza Zelyut, www.karacaahmetsultan.com, Karacaahmet Sultan


Alevi Forumu, 10.10.2004.
144 Ad geen yerde, 07.10.2004.
145 Bu aklamann bir rnei ve ayrca tam metni www.newsturkey
.com adresinde bulunmaktadr.

225
Ayhan Yalnkaya

lan aklamada, eletirilerin aksine Alevilii cemi, semah,


musahipliiyle bir btn olarak kabul ettiklerini belirtmekte
ve AB Raporunun btn eksiklii ve tanmlardaki zaafla
rna ramen Alevi gereini resmen tand eklinde yo
rumladklarn aklamlardr. Aktr ki tanmdaki z a a f
ile kastedilen aka aznlk nitelemesiyle ilgilidir. nk
ilgili raporda bununla ilgili baka bir husus bulunmamakta
dr. Ayn konuya deinen ve Klnde yaynlanan,
23.10.2004 gnl AABK bildirisinde de ayn tanmsal zaafa
iaret edilmekte ve bugne kadar mevcut iktidarlar tarafn
dan srekli yok saylan, yasal hibir platformda kabul edil
meyen Aleviliin, AB eliyle gndeme tanmas siyasi ikti
darlarn kendi zaafdr saptamasna yer verilmektedir.
Bu bildirgeye ynelik tepkinin, yukarda iki rneini
verdiim zere, iki ana noktadan kaynakland grlmek
tedir. lki, bu aklamann aznlk sylemine dayand ve
bu syleme duyulan tepki ki bu anlamda O ranin saptamas
yerindedir ama rneklerden de grld gibi, bu sa bir
eilim olarak kendini gstermektedir. kinci eletiri noktas,
bu yaklamn Aleviliin iini boaltt eletirisidir ki ilgin
bir biimde bu noktadan yaplan eletiri radikal slmc ke
simlerin yayn organ olan Aksiyon dergisinin yaklamyla
ayndr. lgili derginin 515. saysnda Ahmet Din imzasyla
yaynlanan yazda gerek Zelyutun ve gerekse Alevi Yolu
dergisinin eletirileri olduu gibi benimsenmekte ve Ale
viliin katilinin Marksistler olduu belirtilmekte ve yine
Zelyutta olduu gibi AB ile ilikiler, aznlk sylemi ve AB
ile parasal ilikilere atf yaplmaktadr.
Bu bildiriye ynelik Alevi tepkileri bununla snrl deil
dir ama genel olarak bu ereve iinde yaplmaktadr. Bun
lara bir nc rnek olarak, bir dnem Alevilik zerine
yapt almalaryla tannan ve sac-milliyeti Mehmet
Aarm partisinde siyaset yapmakta olan Reha amurolu
gsterilebilir. amurolu da, Zelyut gibi, vurguyu mal
alana kaydrmakta ve ABK ve AABKnn AB ile akeli ili
kiler iinde olduunu savunmaktadr. Aznlk nitelemesinin

226
Pas

Aleviler iin bir hakaret olduunu ileri sren amurolu,


Alevilerin Lozan dnda bir aznlk kavramna scak bak
mayacan da buna ekliyordu146. amurolu da dier sa
yaklamlar gibi, aznlk zerinden Alevilerin karsna
Lbnan, Yugoslavya rneklerini koyuyordu ki stelik bunu
ok nceden 2000 tarihinde yapmt 47. Ayn amurolu,
11 Ekim 2004 tarihli Zaman gazetesine Alevilik slam d
mdr? balkl bir yorum da gnderecek ve burada AB
balamnda Alevilik ve ve Aleviler iin hak araynda
olanlar, 5. kol faaliyeti yapmakla sulayacaktr.
amurolu, iki Alevi kuruluunun ortak basn aklamas
zerine devleti greve aracak ve bunlarn para kaynakla
rnn aratrlmasn da isteyecektir148.
Alevi sa bildiriyi btnl iinde deerlendirme ge
rei duymadan, bildiriden Alevilikle devletin ilikisini
kurma biimine ilikin, ok yerinde bir koku alm ve doal
olarak annda tepki gstermitir. Bu anlamda, gnlk bas
nn bile kolaylkla fark ettii gibi, (rnein bildiriye Alevi
evrelerin dndan biri olarak deerlendiren Sabah gazetesi
yazan Erdal afak, bildiriyi Doann k Trk halknn
yzde 99u M slman syleminin reddi anlamna geliyor
biiminde yorumlad)149 bu bildirgenin belirli bir resmi-dev-
let sylemine tepki olduu hemen fark edilmi ve Alevi sa
kendi konumunu devlet syleminin yan olarak belirleyi-
vermitir.
Fakat Alevi sann devletin resm sylemiyle aka
btnlemekten kand, en azndan politik bir karl
olmasa da sylemsel bir mesafeyi korumaya alt da
aktr. Bunun nedeni de bellidir. Genel olarak Alevi kitle
nin devlete kar duyduu gvensizlik bir olgu olarak ortada
durmaktadr. Alevi sa bu gvensizliin farknda olarak
Alevilerle devlet arasndaki mesafeyi kapatmaya almak

146 http://www.dyp.org.tr/HaherDetay.asp?id~425I2.
147 Aktaran Taha Akyol, Aleviler Aznlk m?, Milliyet, 24.6.2000.
148 http://www.zamar.com.tr/?hn=1006H&bl=haberler.
149 Erdal afak, Zor Konular, Sabah, 01.10.2004.

227
Ayhan Yalnkaya

tadr. Bunun tipik bir rneini, ayn balamdan olmak zere,


daha nce de ad geen, bir dier Alevi aratrmac smail
Onarl vermektedir.
smail Onarl, Aleviliin belirli bir eklemlenme barn
drmasna karn, zgn bir inan olmad kabulnden ha
reketle, Aleviliin slm d olmadn, slm n bir yo
rumu, Snnilik, iilik, smaililik, Zeydilik gibi bir varyant
olduunu ileri srmekte ve aznlk teriminin tehlikesine dik
kat ekmektedir. Buna gre; A B ce ve bugnk TC yne
timince; Alevilik aznlk sorunu haline dntrlp, bu
gn var olan haklardan vazgeme devletten dlanma ek
linde alglyorum. rnein baz nemli kamu kurulularnda
yasalarla belirlenmi alma engelleri gibi. Bu hkmet eli
ile emperyalizm devleti Emevi ynetimi haline dntre
rek, Muaviyeletirmeye ve Yezitletirmeye alyor .
Onarl, daha en bata egemen Snniliin Alevilii ezmek
gibi bir politikas olduunu belirtmekte ve Osmanl Dev
letinin Trk devleti olarak grlse de, ynetimden Trk-
menlerin dlandn, devletin kendilerine Trk diyen dn
meler tarafndan ynetildiini ve imdi de ayn eyin yapl
mak istendiine dair kukusunu belirtiyor. Ve nihayet savn
talandryor. Ona gre, AB Raporunca (Aleviliin) aznlk
yaplmas, bir ksm evrelerce Alevilik slam d= zgn
inan olarak grlmesi, gayri-mslimletirmenin bir adm
dr 150.
Grld gibi, tam bir kafa karkl sz konusuymu
gibi gzkse de, aslnda bir karklktan ok bilinli bir tu
tum izlenmektedir. Bir yandan Alevilii dier slm yo
rumlar gibi ve bu yorumlar arasndaki farkllklar yok saya
rak sradan bir slm yoruma dntrmek, te yandan
sanki gerek OsmanlInn gerekse TC nin Alevilie ilikin
negatif ayrmc bir politikas olmam ya da yokmu da
imdi aznlk terimi zerinden byle bir politika balatlmak
isteniyormu gibi bir hava yaylmaya allmaktadr. Daha

150 smail Onarl, Aleviler Devlet Ynetiminden Dlanmak m


steniyor?, tahtaclar@yahoo.groups.de, 29.11.2004.

228
Pas

da vahimi gayrimslim Trkiye Cumhuriyeti yurttalarnn


devlet ynetiminden dlanmas alttan alta onaylanmakta ve
Alevilerin bu anlamda onlarla ayn kefeye konulmamas iin
mcadele edilmektedir. Btn bunlarn arkasndaki temel
motifin ise milliyetilik olduunu kolayca syleyebiliriz.
Gerek bata, Osmanl ynetimine ilikin dnmelik zerine
vurgusu ve gerekse sonda, aznlk teriminin gayrimslim-
letirme operasyonun balangc olarak kabul bunun gs
tergelerdir. Ama en ilgin olan, AB raporunun aznlk nite
lemesini T C nin Alevilere kar negatif ayrmclk yapt
iin ve buna son vermesi gerektiinden hareketle deil de,
tersine negatif ayrmclk yapmas iin bir ar gibi okun
masdr ya da en azndan buna ilikin bir korkunun varl
nn gstermesi bakmndan bu tepki ilgintir.
Ara bir sonu olarak, denilebilir ki Alevi sa, aznlk
tartmasnda ve bildiri zerinden yapt deerlendirmelerle
gerekte, aslnda dorudan ve zel olarak devlete ilikin ol
mas anlamnda politik her sav Aleviliin kendini kurma
biimiyle, kimliiyle ilgili bir i sorunmu gibi alglanmas
konusunda zel bir strateji izlemekte ve politik hatlar ze
rinden, Alevi kimliini devletin politikalaryla, hatta bizatihi
devletin varlyla btnletirmeye almaktadr. Bu ere
vede zellikle gelitirilmeye allan sylem ise
mazlumiyet sylemidir ki daha nce de bu konuya dein
mitim; ayn ekilde bu sylem Alevi sa ile Alevi solunun
temel temas noktalarndan birini oluturmaktadr.

229
3.

Bu tartmay biraz daha berraklatrabilmek iin Alevi


kltrnn dier kltrlere gre farkll zerine gelitiril
mi sylemlere ksaca bir gz atmak yararl olacaktr. Gerek
yazl ve grsel medyada ve gerekse elektronik ortamda y
rtlen tartmalarla, bu alanda yaplan almalara bir gz
atldnda bu kltr nitelemek iin birden fazla tanmlama
giriiminin var olduu gereiyle kar karya kalrz. Bu
giriimleri, balca birka balk altnda toparlamak mm
kn grnyor. Aada sraladm ilk yaklama ana
yaklamlar diyeceim.
Buna gre, ilk ve en geleneksel gibi grnen yaklam
bu kltr z be z slm olarak nitelemek biiminde ken
dini gstermektedir. Bu yaklam tarz, daha batan belirli
bir slm z tanmlamakta ve bu slm zn de bizatihi
Alevi kltrnde irek ya da Alevi kltr tarafndan temsil
edildiini ileri srmektedir ki bu grn savunuculuun z
zettin Doann ban ektii Cem Vakfi stlenmi durum
dadr.
kinci yaklam tarz, ilkinden belirli bir anlamda fark
lym gibi duran ama benim burada ileri sreceim gibi,
gerekte hibir sonu dourucu farkllk iermeyen, Alevi
lii slm n batm yorumu biiminde tanmlama giriimidir.
Burada zellikle, slm n ille de Snni ya da ortodoks teori
ve pratik erevesi iinde tanmlanmasnn anlaml olmad
beyan edilmekte, slm ortodoks teori ve pratiin eline terk
etmek yerine, farkl bir biimde tanmlayp konumlandrarak
Alevilii de batm bir yorum olarak bu farkl konumlandr
lan slam iinde anlamlandrmaya allmaktadr. Bu yakla
m sahipleri u anda eitli Alevi kurulularna dalm bir
grnm arz etmektedir ama baskn eilim olma yolunda
kendince ilerlemektedir.

230
Pas

Bu alandaki nc yaklam ki dier iki yaklam tara


fndan iddetle eletirilmektedir, Aleviliin dier din ve
kltrlerden beslenen zgn bir inan olarak kavranmas ge
rektiini ileri sren yaklamdr ve zellikle son gnlerde
yrtlen cemevlerinin ibadet merkezi olarak kabul edilme
siyle ilgili kampanya dolaymyla gndemdeki tartmal ye
rini korumaktadr. Bu yaklama ilikin olarak da genellikle,
ilgili savn son derece genel geer olduu, btn din ve
inanlann birbirinden beslenmesinin doal olduu belirtile
rek gerekte hibir ey sylemedii yolunda bir eletiri ge
litirilmi bulunmaktadr. Bu yaklam ise, yukarda ska
adlan anlan AABK ve A BFnin yaklamdr.
Bu ana yaklamn dnda, aada sralanan yakla
mlara ise ikincil yaklamlar diyorum. Buna gre, Alevili
in Trk Mslmanl olduunu savunan ve grece maji-
nal diyebileceimiz ama aslnda Aleviliin retisel yap
sna tmyle aykn bir biimde milliyeti ve hatta yer yer
faizan eilimler gsteren ve Trk olmayan topluluklann
Aleviliini aklayabilmek iin, onlan zorunlu olarak Trk
ama asln unutarak asimilasyona uram topluluklar bii
minde nitelemek zorunda kalan bir yaklam1 1 ile Alevilii
Anadolu Mslmanl olarak kodlayan, meknsal ya da
coraf vurgulu bir dier yaklam daha vardr.
Bunlann dnda, Alevilii bir tr ilkel sosyalizm ya da
erken sosyalizm olarak kavrayan ve Marksist esinlenmesi
ok yksek olan; ancak Alevilii sosyalizmle ilikilendir-
mek adna btn dikkatini yalnzca toplumsal dayanmac
zelliklerine ekmek zorunda olduu hissine sahip olduun
dan, retisel elerini olabildiince metaforik bir okuma
biimiyle snrl tutmaya alan ve bu yzden de Aleviler
tarafndan eletirilen bir yaklam ile Alevilii slam d g
ren bir dier yaklamdan sz edebiliriz.

151 Alevilik ile milliyetilik arasnda kurulan ilikinin ilgin tarihi iin,
bkz. brahim Bahadr, Alevilie Milliyeti Yaklamlar ve Alevilik
zerindeki Etkileri, Birikim, 188, Aralk 2004, ss. 46-64.

231
Ayhan Yalnkaya

Burada son drt srada sraladm yaklamlarn tm


genel olarak Aleviliin politikaya kurban ediliinin rnek
leri olarak gsterilmektedir. Buna gre, ilk yaklam, ifade
sini zellikle MHP gibi ar milliyeti partilerde, ikinci
yaklam Cumhuriyet Halk Partisi rneinde szm ona
sosyal demokrat olduunu ileri sren bir partide ve n-
cs kimi sosyalist hareket ve rgtlerde kendini gster
mektedir. Drdnc yaklam ise politik olarak henz belir
siz bir noktada bulunmakla birlikte zellikle sa ve muhafa
zakr kanat Aleviler tarafndan ar bir biimde eletiril
mekte ve hatta bunlarn dardan beslendii iddia edilmek
tedir. Bu baptan olmak zere, yukarda saymadm ama
daha nce ksaca deindiim ve kendini Krt ya da Zaza
milliyetiliiyle ifade eden kesimlerin Alevilii Krt ya da
Zaza kltrnn organik bir paras sayma giriimleri de
marjinal yaklamlardan biri olarak saylabilir. Fakat, burada
dikkat edilmesi gereken nemli bir nokta gze arpmakta
dr. Her ne kadar, bu son drt ya da be yaklam aka po
litik vurgulu olarak gze arparken, bata sraladm ana
yaklamn politik vurgudan ok Aleviliin bir inan sistemi
olarak nasl ele alnacana ilikin vurgulan ne karm
olmalan, onlann arkasnda da gerekte politik bir kavrayn
olmad ve dolaysyla, bu yaklamlann da nihayet farkl
farkl politik tutumlar retmedii anlamna gelmemektedir.
Gerekte, ister ana yaklamlar sz konusu edilsin, isterse
ikincil olarak niteleyebileceimiz yaklamlar, btn ei
limlerin merkez tartma noktas devletle ilikilidir. Alevi
liin, politik bir aygt olarak devleti nasl ele almas, devlete
kar tutumunun ne olmas gerektii gibi soru alanlan aka
telaffuz edilmese de tartmalar srekli bir biimde belirle
mektedir. Gr ayrlklannn ounun arkasnda da ger
ekte bu ve benzeri bir dinamik ilemektedir. Her ne kadar
Alevi kltrn kavrama konusundaki giriimlerin balan
g noktasnn devlet sorunu olmad ya da en azndan
byle gzkmedii ileri srlebilirse de nihayet gelinen
aamalara bakldnda, aslnda devlete ilikin tutumun,

232
Pas

Alevilii yle ya da byle ele almak konusunda belirleyici


olduu ve Alevilik zerine gelitirilen yaklamlarn aslnda
bu tutuma uygun olarak gelitirildii, yani, geriye doru bir
tartmann yrd kolaylkla anlalmaktadr. Bu adan
bakldnda, Alevi kltrn zmleme ya da yeniden
ina etme sreleri Trk modernleme deneyimiyle malul
olmakla birlikte, bu deneyimin yaratt sonulan yok sa-
yarcasna ieridenmi gibi grnse de olduka dandan ol
duunu sylemek mmkn gzkmektedir. Bunun en
nemli gstergelerinden biri, hemen tm yaklamlann alt
tan alta Aleviliin heterodoks yapsna ak ya da rtl
gndermeler yaparken bunun ayn zamanda heteropraksisle
ilikili olduunu srarla gz ard etmeleridir. Dolaysyla,
btn yaklamlar aslnda Alevilii giderek ne olduu ze
rinde ok fazla durmakszn inansal bir ereveyle snrla
makta ve inansal ereve de dar anlamda sylemsel bir de
neyime tekabl etmektedir.
Bu genel gzlem dnda, yukarda sraladm ana
yaklamn birbirine gre durumu birlikte ele alndnda il
gin bir durumla kar karya geliyoruz. Alevilii slm n
batini bir yorumu olarak kabul eden deerlendirmeden ba
larsak, basit bir mantk yrtmeyle bile, kolayca syleyebi
leceimiz gibi, bu yaklam slm la Alevilik arasna belirli
bir mesafe koymaktadr. Ama br yandan kendinin koy
duu mesafenin imdiye kadar gelitirilmi mesafe koyma
biimlerinden farkl olduunu iddia etmektedir. Buna gre,
imdiye kadar slm ile Snni ortodoksi ve ortopraksi
formlar birlikte anlm ve bu da slmn tmyle Snnili
in alanna terk edilmesiyle sonulanmtr. Oysa slm
Snniliin tekelinde olmad gibi, Snnilik gibi anlalmak
zorunda da deildir. Anlald gibi, bu yaklam aslnda
yeni bir slm kavray inas peindedir. Bunun aksi sy
lenemez. nk, Alevilik imdiye kadar, bu yaklamn da
ifade ettiini iddia ettii gibi, kendini belirli bir biimde
yaygn ortodoksiden ayr tutmutur. Bunu yaparken de s
lam Snnilie terk edip etmedii gibi bir soruyu kendine

233
Ayhan Yalnkaya

sormamtr. Sormamtr nk kendi kavrad biimiyle


dinin adnn slm, Hristiyanlk ya da Yahudilik olmasnn
onun iin ok fazla aklayc bir anlam ve deeri olmam
tr. Bu adan zel olarak slma referans verme gerei
duymam, kendisini slmn bahesinde aan farkl bir i
ek saymakla yetinmi, bu baheden kendisine ynelen
mezhep, tarikat, ayr bir din olma gibi eletirileri de he
saba bile katmamtr. nk temelde her tr ortodoksiye
srtn dnm ve dardan, tikel bir biimde tanmlanmay
kabul etmemitir. imdi, zellikle slam iinden tanmlama
abalar ncelikle buna ilikin bir ihtiyacn, son derece m o
dem bir ihtiyacn belirtisidir ve bu da zellikle 1980den iti
baren manidar bir biimde deien devletin slm siyaset
kavrayyla ilikilidir. Bir yandan, politik olarak, Alevilii
slam dnda gren yaklamlarla kavga etmek iin, Alevi
lik slm iine ekilmeye allrken, br yandan slm
yeniden kurgulanarak Aleviliin daha nce sorun etmedii
bir alanda, yeni bir sorun alannda slm la barmasna al
lmaktadr. Ama gerekte bartrlmaya allann slm
olmaktan te, devlet olduu da kolayca sylenebilir. Bunun
yolu olarak da eskiden de kullanlan ama tmyle farkl bir
biimde kullanlan batnlik vurgusu ne karlmaktadr.
Batnlik ya da bir dinin dsal zahiri anlamlarla snrl ola
rak anlalmamas gerektii, dinin irek anlamlarnn olduu
ve bu anlamlarn insan tarafndan bilinebilecei, (gnosti-
sizm) vurgusu yeni deildir ama bu durumda bu yaklam
sahiplerinin u soruyu sormas yantlamas gerekmektedir:
Eskiden, Alevilerin batn oluundan kastedilen ey,
kendilerini tarihsel olarak Mslmanln veri formlar ve
slm n yorumsama biimleriyle snrl ve balayc gr
medikleri, yani rf ve cemaat d olmalar anlamnda hete-
rodoks olular idi. Ya bugn batnlik ne anlama gelmek
tedir? Soru u koul altnda zellikle hayatdir: Eer slm
tarihsel olarak Mslmanln veri biimleri iinde kavra
myorsak, ya belirli bir z atfndan sz ediyoruz demektir ya
da zaten batnliin bir anlam yoktur. yle ki, rnein eer

234
Pas

slm, Snniliin kavrayna mahkm deilse, rnein cem


trenini ve dem adyla iki iilmesini slm iinde anlam-
landrabiliyorsak, o halde, bizim batmliimizin anlam yok
tur, nk bu zaten slm bir inan ve pratikten ibarettir.
Oysa biliyoruz ki batmlik yaygn kabul ve pratiklerden bir
farkll, bir sapmay ierir. Yaygn olan ile batn olan
arasnda bir mesafeyi ierir. Mesafe yoksa batnliin de
anlam yoktur. Bu durumda, gerekte batnlik gndeme
getirilmi gibi grnse de bu yaklamn yapmaya alt
ey, arkaik Aleviliin batn zelliini, slm yeniden
kurgulayarak ortadan kaldrma abasndan baka bir anlam
tamamaktadr. Bu itibarla da Alevilii kavrama abas gibi
grlen abann asl anlam slm yeniden kavrama aba
sndan ve pratik olarak Snni ortodoksi iinden gelitirilen
slm farkl ve yeniden yorumsama abasyla bartrma,
uzlatrma, ilikilendirme abasndan baka bir anlam
tamamaktadr. Ama hemen burada da ihmal edilen ey,
szm ona farkl bir biimde yeniden anlamlandrlan bu
slm n tarihsel karlnn ne olduu ya da olaca ile, bu
tarihsel karlklln biriciklik savma sahip olup olma
yacadr. Ayrca bu yaklamn ihmal ettii noktalardan bir
dieri de Alevilii giderek slm ii tasavvuf yorumlama
tarzlarndan birine indirgerken, tasavvufla heterodoksi ara
sndaki koutlua vurgu yaparken temeldeki ayrl, zel
likle tarihsel olana kar tutumdaki kkten niteliksel farkl
l ihmal etmektir.
Bu yaklamn, yukarda ilk srada saydm, Aleviliin
z slm olduu yolundaki yaklamn ok da uzanda ol
mad da grlmektedir. Aradaki tek fark, z slamc
anlayn bizatihi belirli bir slm kabuln zaten veri say
masndan ibarettir. Bu kabulden hareketle, bu evre kendi
dndaki slm kavray bir sapma olarak sunmakta ve
onun oynad tarihsel, politik role kendisini aday gster
mekte, asl olarak bunun kendi hakk olduunu savunmak
tadr. Dolaysyla, bu yaklam daha dlayc, tekiletirici
bir eilim sergilerken, ikinci yaklam daha oulcu bir

235
Ayhan Yalnkaya

yaklama sahipmi gibi grnse de, nihayetinde varaca


yer, birincinin u an bulunduu yerdir. Bir slm kavray
ina edilecek, Aleviliin bu olduu savunulacak ve Alevili
in tarihi de buna uygun olarak yeniden yazlacaktr.
nc ana yaklam olan Aleviliin zgn bir inan ol
duu yolundaki kavrayn fazlasyla genel geer olmakla
eletirildiini yukarda belirtmitim ki bunda belirli bir hak
llk pay da bulunmaktadr. Fakat burada da zellikle unu
tulan ya da unutturulmaya allan bir boyut sakldr. yle
ki eletiri sahiplerinin de iddia ettii gibi, gerekten de her
din, kendinden nceki kltr ve inanlardan beslenir. Ama
bu eletiri sahiplerinin sylemedii ey bu beslenmenin na
sl temellendirildiidir. Yine her ortodoks kavray kendisi
nin biricikliini ilan eder ve kendi dndaki her yaklamn
kaynann aslnda kendisi olduunu ama soysuzlatn,
bozulduunu ve yeni bir din olarak ortaya kma iddiasnda
bulunduunu da ekler. rnein buna gre, slm Yahudili
in soysuzlam halinden baka bir ey deildir. Ayn e
kilde Hristiyanlk da. Ya da tersine; aslnda btn dinlerin
asl slm dr ama kavimler bunu soysuzlatrm, metinleri
tahrif etmi vb. yeni dinler ortaya atmlardr. Bylece her
ortodoksi kendi iindeki yabanc kayna sourmakta ve
kendine mal etmektedir. slm dini kendi dndaki tek tan
rl dinleri ve kitaplar hak din olarak kabul ediyormu gibi
grnmekle, dier ikisinden farklym gibi dursa da, esasta
onun iddias da biriciklik zerindendir ve bunun en nemli
gstergelerinden biri de dinlerin kendisini hak olarak kabul
etse de kitaplarnn soysuzlatn iddia etmesidir. Oysa
Alevilik kendi dndaki kaynaklardan beslenirken (ki bu
rada sanki daha batan tarihsel olarak kurulmu veri bir
Alevilikten sz ettiim dnlmemelidir, Alevilik tam da
srekli beslenerek srekli kendisini zenginletiren bir sis
temdir) farkl bir yol izler: Din trl trldr, iman dei
mez. Her tr dinin, ad ne olursa olsun, tarihsel olarak ku
rulan ve deneyimlenen bir alana tekabl ettiinin farknda
dr. Bu yzden hibir zaman kendisini, din, mezhep ya da

236
Pas

tarikat gibi tarihsel formlarla nitelemez: Yol ile niteler. Bu


aamada eer Aleviliin zgn bir inan olduu yolundaki
saptama dorudan bununla ilikiliyse hibir sorun yoktur ve
gerekte onun senkretik yapsn ifade etmenin farkl bir bi
iminden baka bir ey deildir. Ama anlalan odur ki bu
yaklamn daha ak seik bir ifade biimine gereksinimi
vardr.
Bu ayr ana yaklamn arkasnda duran politik arzular
da gerek kuramsal gerekse pratik olarak zaten belli olmak
tadr. Birinci yaklam, hlihazrda devletin temel rgtleni
biimine, devletin varlna ilikin bir sorgulama iinde de
ildir. O, iktidarla bir uzlama aramakta, pay istemektedir.
ktidarn gerek sahibinin kendisi olduunu savunmaktadr.
kinci yaklamn, devletin varlyla ilgili temel bir sorunu
yoktur; o, zel olarak devletin veri rgtleni biimine ili
kin itirazlarn sakl tutmakta ve admlarn da bu dorultuda
reel politika belirlemekte ve belirleyecektir. Politik anlamda
durumu grece bir belirsizlik ieren ve biraz da bu yzden
kritik bir snrda duran yaklam ncsdr. Eer zgn
inan formlasyonu belirttiim gibi senkretik yapsna
vurgu yapan nitelikteyse, bunun anlam bu yaklamn ka
nlmaz olarak devletin varln sorgulayan bir noktaya va
racadr. nk devlet imdiki zaman, mutlak olarak don
durmak ve kendini, veri biimini sonsuza kadar baki klmak
isteyen ve bu anlamda dini de ekillendiren biricik aktr ko
numundadr. Bu adan nc yaklam ile devletin kar
karya gelmesi Alevilii byle alglad lde kanl
mazdr. Fakat elbette bu, Alevilik algsnn senkretik yap
sna uygun olarak srekli bir biimde beslenmesiyle, i-d
ayrmn reddetmesiyle, ben-teki ayrmna yz vermeme
siyle, Aleviliin kendi iine kapanmasna izin vermemesiyle
karmza kabilecektir. Aksi takdirde bu yaklam, kritik
snrn br yanma savrulacak ve dier iki yaklam tarafn
dan sourulacaktr.
Dier iki yaklamn, dar anlamda politik olarak nc
yaklama gre daha avantajl olduu aktr. ncelikle her

237
Ayhan Yalnkaya

ikisi de srekli bir biimde modem ihtiyalardan beslen


mekte, modem karlar setine hitap etmekte ve modem bir
dil kullanmaktadr. Her ne kadar geleneksel dili diriltiyor ve
kullanyorlarm gibi grnse de, aslnda bu dil tmyle
modemdir. nc yaklam ise, modernlikten besleniyor-
mu ve modem ihtiyalara cevap veriyormu gibi gzkse
de gerekte modernlie ilikin bir refleksi yanstmakta ve bu
itibarla bir direnii sergilemektedir. imdi sorun, kendisinin
mantksal u snrlarnn farkna varp varamayaca ve va
rabilirse, bu farkndaln gereini nasl yerine getirecei so
runudur.
Aleviliin kltrel nemi ve farkll sorununa biraz
daha yakndan bakabilmek iin, imdi tmyle ters gibi g
rnecek ikinci bir hamle yapacam ve yukarda hi dein
mediim, ikincil grlerden biri zerinden bir saptama ya
pacam ki bu yaklam, Aleviliin slm d olduunu sa
vunan yaklamdr.
Alevilerin ezici bir ounluunun kendini Mslman
sayd ve bu nfusun yine ezici bir ounluunun yzyl
lardr kendilerinin ortodoksi tarafndan slm ve Msl
manlk d saylmasndan tr muzdarip olduu ve bunun
kanl bir tarihe tekabl ettii dnldnde, bu yaklama
gelen, gelebilecek tepkilerin bykl de anlalabilir.
Ama bu tepkilerin anlaml, anlalabilir ve aklanabilir ol
mas bir yana, yerindelii bir baka sorun alandr. Bu sava
kar otomatik bir refleksten nce varsaylmas gereken ey,
teze tepki gsterenleri anlamamz ve hatta yer yer hak ver
memizi salayan ayn referans noktas, yani bizatihi
ortopraksiden kaynaklanan zalimane bir tarihe sahip olmak
tr. slm dyz aklamasnn bizatihi kendisi bizatihi bu
zalimane tarihe kar bir refleks olarak okunmaya ak ve
elverilidir. Bu bir yana, ilgili tezin farkl almlar daha da
nemlidir.
Alevilii slm n dnda konumlandran bu yaklamn
esasn eer Aleviliin slmla btn balarn kesmek,
Alevilik iindeki btn slm unsurlan yok saymak olutu

238
Pas

ruyorsa, bu tezle fazla ilerlenemeyecei aktr. Ama yok


eer, tezin esas Aleviliin salt slam la snrl olarak oku-
namayaca, byle bir okumann Alevilii ksrlatrmak
anlamna geleceiyse, tezi nemsemek gereklidir. Bu tezin
ilk elde, yukarda saydm nc ana yaklamla ortak bir
varsayma sahip olduu aktr; Aleviliin senkretik yap
sna (bu yapnn iindeki slm unsurlar reddetmemek
kaydyla) yaplan vurgu. Fakat bu iki yaklam arasnda bir
fark ya da gizil bir olanan varln saptamalyz hemen.
Son yaklam, Alevilii slm dna almakla birlikte, her
hangi bir adres gstermemekte ve imdilik Anadoluyu ia
ret etse de aksine evrensellii n plana karma eilimi ta
masdr ki bu Alevilik iin nemli bir olanan varln
iaret eder. Oysa, yukardaki nc ana yaklam buna el
verili olmaktan grece uzaktr nk temel olarak vurgu
zgnlk zerinedir. Bundan farkl olarak evrensellie a
lan bu kapy kiisel olarak nemsiyorum ama tezin sahiple
rinin bu vurgunun anlamnn yeterince farknda olup olma
d ve bu farkndaln sonular zerine ne dndkleri
hakknda imdilik yeterli veriye sahip deiliz. Fakat ben,
tam buradan Aleviliin nemine dikkat ekeceim.
ncelikle Aleviliin evrensellii zerine yaplan vurgu
gerekte yeni deildir. Bu alanda M elikoffun almalar
hemen ammsanabilir. Buna gre, Alevilik evrenseldir nk
her dinin batn yan olarak belirir. Farkl corafyalarda
farkl farkl isimlerle anlsa da gerekte sz konusu olan
ayn olgudur. Bu balamdan olmak zere, Alevilik adlan
drmas olgunun yaygn olarak deneyimlendii belirli bir
corafyada ve grece son derece yeni tarihsel koullar al
tnda ortaya km, modem bir terimden baka bir ey de
ildir. Ayn lde de balayc deildir. M elikoff ayrca bu
olgunun farkl corafyalarda farkl adlar altnda ama hep bir
halk dini olarak ortaya ktn saptar ve Trkiye Alevilii
nin de kendine zg bir halk dini olduunu syler.
M elikoffun evrensellik zerine yapt vurgu anlaml
olmakla birlikte yeterli deildir. Yeterli deildir nk

239
Ayhan Yalnkaya

Alevi kltrnn her tr tanmlamay reddeden yapsnn


evrensel neminin farknda deildir. Karmzdaki yle bir
kltrdr ki ona din dediimizde biz bilmeyiz din diyanet
diye cevap vermekte, mezhep denildiinde sorma be
bireder mezhebimizi, biz mezhep bilmeyiz, yolumuz vardr
diye cevap vermekte; te yandan ayn kltr Mslmanl
n beyan ederken, mezhebinin ia, Caferi, Kzlba oldu
unu da ifade edebilmektedir. Ama hemen yan sra o sevi
olduunu da belirtmektedir, Musevi olduunu da. Bu du
rumda, karmzda duran ey kendiliine dair bir kafa kar
kl iinde deilse ya da tersine yzyllardr bizimle alay
etmiyorsa, stmze den tek ey gerekten de bu kltrn
tanmlanmay, belirli tikel biimler altnda tanmlanmay
reddettiini kabul etmek olmaldr. Bu reddiyenin varl ev
rensellii bakmndan son derece nemlidir. Bu reddiye sa
yesinde Alevilik her girdii kabn ekline brnme beceri
sini kazanmakta ve her koulda var kalabilmektedir. Alevi
lii bir tr mazlumiyet ideolojisi olarak okuyup buradan bu
ideolojilerin uygunculuuna vurgu yapan yaklamlara
kar, bu vurgu hayat nem tamaktadr. nk bir taraftan
uyumcu (uyguncu deil!) tavr aklamakta, br yandan
Alevilii veri iktidar ebekelerine entegre etmemektedir ki
Aleviliin iktidar karsndaki arkaik tavr dnldnde
tablo tamamlayc olmaktadr. zellikle Yahudi toplulukla
rn mazlumiyet ideolojisi ile uygunculuu arasnda kurulan
ilikinin tikellii ve ksmlii karsnda Aleviliin uyumcu
tutumunun altndaki bu dinamik daha da nemli hale gel
mektedir.
kinci olarak Aleviliin evrenselliinin zel bir nemi
daha vardr. Eer Alevilik kendi kltrel zellikleri gerei
her tr imdiki zaman mutlaklatrma giriiminin karsnda
yer alyor ve buna ilikin bir direnci temsil ediyorsa, bu du
rumda Alevilik devlet ncesi, modem ulus-devletle snrl
olmamak zere, bizatihi uygarl devlet ile tarihlersek, uy
garlk ncesi organizasyonun, bildiimiz anlamda siyasal
olmayan ve ama yine de siyasal olarak kavranabilecek sos

240
Pas

yal bir organizasyonun ve bu organizasyona dayal dnsel


biimlerin, temel deerlerin balca miraslarndan biri ol
mak gerekir. Bu bakmdan, Alevilik yalnzca slm ii bir
tartma konusu olmaktan kar.
Sonu olarak, Aleviliin kltrel farkll ve zellikleri
nin bu iki temel izgi gz ard edilerek zmlenebilecei
kansnda deilim. Ancak bu dorultuda bir mdahalede
bulunduktan sonra tartmay srdrebiliriz.

241
4.

Grld gibi, Alevilik ve Alevi kimlii stne geliti


rilen her yaklam ya politik gdlerden yola kmakta ya da
tersine, dorudan politik gndermeler iermektedir. Bu a
dan, tek bir Alevilik tutumundan sz etmek gereki olma
yacaktr. lgin olan, Alevilik, her nasl nitelenirse nitelen
sin, ister bir din, bir felsefe ya da kltr, yaama biimi ola
rak, bylesi farkl tanmlama ve yaklamlara uygun bir
retisel ve biimsel yapya sahip olmasnn bizzat bir zgn
lk olarak kavranabileceinin, yine bizzat zellikle Alevi
sa tarafndan gz ard edilmeye ve ettirilmeye allmas,
bu abann da Aleviliin iinin boaltld/boaltlaca gibi
bir gereke ve kaygyla aklanmasdr. Oysa apak bellidir
ki kayg, Alevilikle devletin nasl ilikilendirileceine d
nk bir nkabulden kaynaklanmaktadr. Oysa buna karn
bu zgnlk ya da sradln, Alevi evrelerin dnda bile
kolayca fark edilmesidir. rnein bunu fark edenlerden biri
eski babakanlardan Blent Ecevittir.
Aznlk nitelemesine kar kan btn taraflar gibi Ece-
vit de Alevilerin asl ya da kurucu unsur olduunu belirt
mektedir ama hemen devamnda bu unsurun dier kurucu
unsurlardan farkllnn altn izmek gereini de duymak
tadr: Aleviliin, tarikatlarla bir tutulmamas gerektiini dile
getiren Ecevit, bu konuda unlar syler: Bir baka konu
daha, hi olmayacak bir konu daha gndeme getiriliyor.
Alevilik sorunu. Alevilerin ayr bir kimlii olmalym;
yle olmalym, byle olmalym, birtakm eyler. Bu, ta
bii ok hassas bir konu. Ama hassas da olsa bence ok ko
laylkla zlebilecek bir sorun. Gerek bu dnemde, gerek
bundan nceki dnemde Diyanet Ileriyle grevli, yetkili
baz vatandalarmz iyi niyetle diyorlard ki, Alevi-Bektai
vatandalarmzn isteklerini kabul edecek olursak, tarikat
lar, mezhepler, onlar da benzer haklar istemezler m i?
Bence her demokratik lkede byle ayrlklar olabilir; tari

242
Pas

katlar olabilir. Fakat Aleviliin ayr bir zellii vardr. Ale


viler, Anadolu topraklarnda Trk-slm anlayn gerek
letiren bir gtr. Bunlar, onun gibi, bunun gibi tarikat ola
rak, mezhep olarak bir kenara atlamazlar. Trkiyede s
lm n tannmasnda en nemli etkenlerden biri Alevilerdir,
Alevi-Bektailerdir. Yalnz Trkiyede deil; Balkanlarda,
Orta Avrupada Trk-slm anlaym gerekletiren unsur
dur Alevilik. Onun iin ben bu konudaki uzmanlarmzdan
rica ediyorum; Alevileri baka tarikatlarla bir tutmasnlar.
Trkiyenin bir kurucu unsurudur Alevilik 152. Ecevit, her
ne kadar tarikatlarla Alevilik arasna mesafe konulmasndan
yana olsa da DB hi de byle dnmemekte Aleviliin
slamn alt inan grubu olduundan dolay, her gruba hizmet
gtremeyiz, byle olursa Aczmendiler talepte bulunduklar
zaman ne olur diye aklama yapmaktadr153. Bu durumda,
Alevilii slm n bir varyant olarak yeniden ina etmeye
alan Alevi kesimlerin bu soruyu yantlamalar gerek
mektedir. Ancak bir ngrde bulunmak gerekirse, verile
cek yantn, sorunun karakteri dolaysyla tmyle slm ii
bir yant olaca ve zellikle byle olmas ynnde all
d kolayca sylenebilir. Ama bu durumda Alevilii ka-
rakterize eden ey ne olacaktr? Yzyllardr tbi tutulduu
negatif ayrmclk anlalamaz bir biimde ortada kalacaktr,
bu kesin ama asl ne karlan zorunlu olarak mutlaklat
rlm bir biimde ele alnan ve kurucu bir unsur dzeyine
ykseltilen mazlumiyet ve mahrumiyet sylemi olacak ve
bu sylem zerinden iktidara eklemlenmenin areleri d
nlecektir. Aslnda bu gelime yeni deildir ve ipularn
1993te yaynlanan ve yine byk bir yank uyandran, A le
vilik Bilgirgesi'nde gstermitir.
Bildirgede Alevilik slm n bir kolu olarak sunulmakta
ve ana kaynak olarak yalnzca slmiyet iaret edilmektedir.
Hemen arkasndan Cumhuriyetle birlikte resmi dzeyde
Aleviliin stndeki bask sona erse de sosyal, psikolojik ve

152 http://www.giivercinevi.net/dosya.asp7id=1053
153 BirGn, 19.11.2004.

243
Ayhan Yalnkaya

siyasal basklarn devam ettii saptandktan sonra Diya-


netin yalnzca Snni slm temsil ettii de buna eklen
mektedir. Bildirgenin nemli saptamalarndan biri Alevile
rin Atatrk devrimlerini hep destekledii ve Cumhuriyeti
yaratan temel glerden birisinin de Alevi kitle olduu
yolundaki kurucu sylemle birlikte Aleviliin laikliin g
vencesi olduu yolundaki sylemdir. Bildirge, bir yandan
DBe genel bteden para aktarlmasn eletirir grnr
ken, br yandan D Bin yeniden yaplanmas, Aleviliin
MEB mfredatna alnmas savunulmakta ve bu da yetmi
yormu gibi, tmyle Aleviliin bir i kurumsal zellii
olan dedeliin yeniden yaplandrlmasna dnk devlete
ar kartlmakta, dedelik ile imamlk karlatrlmakta ve
dedelere eitli olanaklar salanmasnn gerektiine vurgu
yaplmaktadr. Ayn bildirge yurtdndaki, zellikle Al
m anyadaki Alevi iilerin varlna da dikkat ekmekte ve
onlar iin acil programlar gelitirilmesini ngrmektedir.
Bildirgenin son halini almasnda nemli rol oynayanlarn
banda bugn Alevi sann isimlerinden olan Rza Zelyut
gelmektedir. Zelyut, bildirgenin merkeze oturduu bir tar
tma srasnda aka, mslmanln znn Alevilik ol
duunu sylecek, gerek mslmanlan da Alevilikle snrl
olarak grecektir 54. Bildirgeye damgasn vuran bu sa
eilim, bizzat imzaclar tarafndan daha sonra eletirilecektir
ki bunlann iinde nl yazar Aziz Nesin ve gazeteci Musa
Aack da vardr. Gerekten de Alm anyada yaplan bu
toplant Alevilik iindeki ayrmann iaret fieklerinden bi
ridir. Bugn AABK Bakan olan Turgut ker de bu top
lantda karmza kan isimlerdendir. kerin tavn son de
rece nettir: ker, devletin Aleviler zerine yeni oyunlar
tezgahladn, Krt hareketini blme ve Alevileri Krtlerin
zerine srme planlarn vurgulad. Snniletirme giriimle
rine iaret etti. kere gre Alevilerin zgrlk mcadelesi
Trkiyedeki zgrlk mcadelesinin bir parasyd. yle

154 Bkz. Alevilik Bildirgesi Almanyada Tartld, L. Kaleli, a.g.y.,


s. 265.

244
Pas

kalmalyd. Aleviler devletin oyunlarn boa karma


lyd 15 . Bu toplantnn sonunda kimi Alevilerin ifade ettii
sre balyordu bylece: Devletin safnda olanlarla halkn
safnda olanlar ayracak.
Bildirgenin yaynland tarihten bugne deien ko
ullar ve Aleviliin geirdii deiim gzetildiinde, ger
ekten bu tip bir ayrmadan sz etmek ne kadar anlaml?
Devletle, devletin pratik uygulamalan ve hukuksal dzen
lemeleriyle, btn Alevi kesimlerin ister sa, ister sol Ale-
vilerden sz edelim, bir sorunu olduu ak. Ancak bu,
Alevi sa ile Alevi solu arasnda niteliksel bir ayrm ya da
farkllamaya karlk geliyor mu gerekten? Alevilii z
slm olarak niteleyen ve bu balamda urad tarihsel
hakszln telafisini isteyen sa evreler bir yana (nk
nihayetinde onlarn devletle herhangi bir problemi olmad
anlalyor) Alevi solu olarak niteleyebileceimiz, yani
devletin btn din ve inanlar karsnda eit mesafede dur
masn ve elini inan alanndan ekmesini isteyen kesimler
gz nne alndnda, bu soru daha can yakc bir biimde
ortada duruyor. yle ki bu kesimler kendilerine lk ola
rak bat Avrupa tipi bir devlet modelini alm gzkmekte
dirler ve devletin bu modele olarak yeniden yaplanmasn
savunmaktadrlar. Devletle temel atma noktalan, devletin
dnme direni sergileyen yapsndan kaynaklanmaktadr.
Belli ki AB sreci iinde devletin bu direnci knlacaktr. Bu
diren krldnda, bu kesimlerin devlete ilikin politikalar
tmyle boa km olacaktr ama Bat Avrupa modeli bir
devlet ortaya kt diye Aleviliin devletle ilikisi sorunlu
olmaktan kacak mdr? te tam bu noktada, adeta igd
sel olarak, soruna taraf olan btn kesimler, devlet, Alevi
sa ve Alevi solu devlet dntrlse bile sorunun zl-
meyeceinin farkndadr ve gerekte, bugn bu sorunun
(devletle ilikiler sorununun) Aleviliin bir kimlik soru
nuymu ya da i sorunuymu gibi alglanmasnn altnda da

155 Ayn yerde.

245
Ayhan Yalnkaya

bu farkndalk yatmaktadr. Btn taraflar, bir yandan, nite


lii ve dzeyi deimekle birlikte, devleti dntrmeye a
lrken ve dnmeye zorlarken, te yandan farknda olarak
ya da olmayarak, kasten ya da bilinli bir tercihle Alevilii
bu noktada yeniden ina etmeye almakta, heterodoks ka
rakterinden kaynaklanan merkezka zelliini trplemeye,
buna dnk olarak heterodoksinin ayn zamanda heterop-
raksis olduunu unutturmaya almakta ya da izledikleri
politikalar bu sonucu dorucu bir biimde ilemektedir. te
bu yzden, en bata Aleviliin devletin yce karlarfyla
btnlemeye doru gittii saptamasn yapmtm.
Sonu olarak, eer bu baarlrsa artk kendi zgnl
iinde kavranabilecek bir Aleviliin kalmayaca aktr.
Peki, kaybeden kim olacak? Yalnzca Aleviler mi? Eer,
Alevilii, yukarda ksaca deinmeye altm evrensel
lik zerinden kavryorsak, kaybeden yalnzca Aleviler ve
Alevilik olmayacaktr; tersine, nk bu boyutuyla Alevilik
yalnzca Alevilere braklmayacak kadar ciddidir ve in
sanln tarih ncesine ilikindir. Bu nedenle kaybedilecek
ey, Alevilik deil, ayn zamanda kolektif bellein son de
rece yaamsal bir paras olacaktr.

246
VI.

SONU: NEET ERTAIN


DNNDEN TUNCELNN
YASTNA

Gel dediniz baladnz kolumu/


Ordularla evirdiniz hem sam solum u/
E y Allahm sen biliyon benim garip halim i/
Ben Hseynim gelin beni ldrn

(Feyzullah nar, Ya D ost albmnden, ehit Hseyin ad)

K ar yaar kar stne/Yar sevmi y a r stme


Varsn sevsin neyleyim/Turp yem i nar stne
Aman yarim gez de gel/B adeleri sz de gel
Sarhoum ben zem em / Dmeleri z de gel

(Neet Erta, Z l f Dklm Yze albmnden)

Alevi anlatsna gre, Yezite biat etmeyi reddeden Hz.


Hseyin Kufe halkndan tamam yetmi bin mektup alr.
Halk, Hz. Hseyini Kufe ehrine davet ederek kendisine
biatla, halife olarak kabul edeceini bildirir. Ancak bu da
vetin haberini alan Yezit, Hz. Hseyinden nce Kufeye
birliklerini yollayarak, halk Hz. Hseyine vaat ettii biat
sznden caydnr ve Hseyinin yolunu keser. Yukardaki
at bu anlaty ierir. Hz. Hseyin anya uymu ama onu
aranlar oktan ardan vazgemitir. Dahas, bir de a
ranlarla ilikisi tartmal bile olsa, aran kentten bir ordu

247
Ayhan Yalnkaya

stne yryerek Kerbela lne ynlendirmitir. Anlat


nn devam biliniyor: Ben Hseynim gelin beni ldrn.
nceden Aleviler, Alevilik iinde, Alevilik iinden,
Alevilik stne konumuyorlard, konumak istemiyorlard.
Bunun ilk nedeni olarak iktidarn baskc yapsnn zellikle
rini gsterebiliriz; iktidarn kat halinin. Ama bana kalrsa
bunun temel nedeni bask deildi; onun konuulmazlyd.
Yaanabilirliiydi ancak. Yaanan bir ey olarak Alevilik
kendisini sz alanna yerletirmiyordu; sz baka eyleri
konu edinebilirdi, nesneletirebilirdi ama Alevilii asla.
imdi ise en bata Aleviler, Alevi dedeleri, kanaat n
derleri olmak zere herkes Alevilii, Alevilik adna, Alevi
lik iin konumak istiyor. Temsil edilemeyeni temsil etmek
istiyorlar. Bunu baarabilmek iinse nce bir btn olarak
konuulabilir bir Aleviliin inas gerekiyor. Bunun yolu
ise konumaya armaktan geiyor ncelikle. Herkes ko
numaya arlyor iktidar tarafndan. Alevilerin btn ya
knmalarna karn. Onlarn yaknmalar ise konuulamaya-
nn konuulmasna duyduklar tepkiden kaynaklanmyor;
yalnzca kendileri konumak istiyor, sanki sz paylamak
istemiyorlar. Bizatihi Aleviliin bir sz nesnesi olarak ku
rulmas yeterince onlar ebekenin bir paras haline getir
meye yetmiyormu gibi.
Balangta dedeler konuuyordu ama temsil etmedikleri
iin konuuyorlard. Konuma yalnzca yllk dngy ta
mamlyordu; cemden ceme geen zaman iinde sz alannda
olmayan sze tayp benlik belasna deni, yeniden ba
lang izgisine ekiyor ve onu kolektifin eline teslim eder
ken, kolektifin de asl byk gcn kayna olduunu bir
kez daha beyan ediyordu.
Alevilik sylenen olmaya baladka, nceden arl
madan geleni barna basarken, imdi srarla aryor.
Hem nlemek, seslenmek anlamnda bir ar bu (herke
sin kendisine kulak vermesini, kendisi stne konumasn,
kendisi stne konuma hakk olanlarn bu hakknn tesli
mini istiyor) hem de ak bir davet anlamnda bir ar.

248
Pas

(Alevilikle ilgisi olsun olmasn, Alevilik yalnzca salt


olumlu, iyi, gzel olarak grlen ve ok snrl bir anlamda
tasarland anlalan bir deerler sistemiymi gibi, byle
olduu kabul edilen her ey ve herkes Alevilie arlyor.)
Fakat, ary ister Aleviliin iinden konutuunu kabul
ettiimiz aktrler, isterse ona daha darlkl gibi gzken
aktrler karsn, Alevilik hzla Kufe halknn konumuna
savruluyor; aran ve saldran bir konuma. Bunun en trajik
rneklerinden biri, nceki blmlerde satr aralarnda ksaca
deindiim, devletin gvenlik gleriyle u ya da bu ne
denle girdikleri atmalarda len, Alevi olsun olmasn, din
siz olsun olmasn, genellikle sosyalist kimlikleriyle ne
karlan genlerin cenazelerinin cemevlerinden kaldrlma
sna ynelik gelitirilmeye allan ve yer yer de yaygn
lama eilimi gsteren tepkilerdir. Bu genlerin cenazeleri
nin cemevlerinin kalkyor oluunun devletin eitli bileen
leri bata olmak zere, kimi aktrleri rahatsz ettii epeydir
kamuoyunda bilinen ve yksek sesle de telaffuz edilen bir
gerek. imdi ayn rahatszlk Aleviler iinde de filizlen
meye balam grnyor.
Bu rahatszlk ilk gibi grnse de, son olmadnn ve
Alevilerin Kufe halknn konumuna doru savrulduunun
bir dier trajik rneini, ne yazk ki nfusunun byk bir
blmn Alevi nfusun oluturduu Tunceli verdi. 2002
ylndan 2005 ylnn ortalarna kadar bu kentin gndemini
megul eden (ve bir sre daha megul edecee benzeyen) bir
sorun vard: Kentteki ikili lokanta ve birahanelerde kadn
larn altrlyor olmas!156 Buna kar kentte kadnlar bir

156www. milliyet, com. tr/2002/03/27guncel/index. html, 27.3.2002 ta


rihli, dier birok medya organ gibi, Milliyet gazetesinin internet bas
ks da Tuncelide kadn garson krizi patladn yazyordu. Tunceli
Baro Bakan dorudan olmasa da bu kadnlarn garsonluk deil fuhu
yaptn ima ediyor ve ahlkszlk sulamasyla ortaya kyordu.
Ayn tarihli Zaman gazetesi de kan kriz nedeniyle kadn garsonlarn
iten karldn bildiriyordu. Ayn gnlerde bir dier gazete konu
nun resmi makamlara yansmasn ve bu nedenle bir toplant yapld
n haber vermekteydi. Bkz. www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2002/

249
Ayhan Yalnkaya

03/31 /yasam/yasam.html. Buna gre, Tuncelide geen hafta Kadn


garsonlarn ahlaki kntye neden olduklar ynndeki iddialar
zerine meydana gelen olaylarn ardndan Vali Mustafa Erkal, dn
sivil toplum rgt temsilcileri ve halkla toplant yapt. (...) Top
lantda, Tuncelideki kadnlar adna sz alan Necla Kln, Tunceli
halk ve kadnlan olarak hibir zaman kadnlann almasna kar ol
madklarn syledi. Sol izgide yer alan Evrensel gazetesi de olay
lara yer veriyor, halkn kadn garsonlara kar yapt yryn farkl
boyutlanna dikkat ekiyordu: www.evrensel.net/o2/03/26/ gndem.
html4. Buna gre halk etelemeye, yozlamaya kar harekete ge
miti. Sorun yalnzca kadn garson sorunu olarak zellikle arptr
lyordu. Aslnda yaplan yry fihua, etelemeye, uyuturucunun
ilde yaygnlatrlmasna kar bir tepkiydi. Fakat Evrensel' in nedense
atlad kk bir ayrnt vard: Btn bu yozlatnc giriimlere ya
da teebbslere kar neden yalnzca Tunceli Kadn Platformu ha
rekete gemiti? Yry neden arlkl bir biimde kadnlarn
katlmyla, kadnlar tarafndan dzenlenerek yaplmt? Kriz, 2003
ylnda da srecektir. (rnein, bkz. www.iscikoylu.org/2003/sayi-
23/h-gundemi-2.html) 20.12.2003 tarihli Radikal gazetesinin haberine
gre, kentteki sorunun srmesi zerine, daha nce yapld gibi, bir
kez daha kadn garson altran kimi birahaneler kapatlmtr.
Kapatlan on iki birahane de otuz be kadn almaktadr. Kriz 2004
ylma da damgasn vurur. HA kaynakl habere gre, Tuncelili
kadnlar yine sahnededir ve yine bir gsteri yaplmtr. Kadn
Platformu yesi be yz kadn topladklar imzalarla birlikte basn
aklamas yaparak kadn garson altnlmamasm talep etmitir.
Bkz. www.kenthaber.com/iller.aspx?Ilkodu=62, 31.1.2004. (Ya da
bkz. w w w .aksam.com.tr/arsiv/ak-sam/2004/02/01/gundem/ gndem,
html.) Ayn yl, krize baka aktrlerin de dahil olduu anlalmaktadr.
Blgede faaliyet gsteren yasad bir rgtn kadn garson altran
iletmeleri tehdit ettii, bunlarn ilerine son verilmemesi halinde
cezalandrlacaklarn duyurduu basna yansm ve ok gemeden de
kan dklmtr, www.internethaber.com adresinin 19.8.2004 tarihli
haberine gre, kadn garson altran bir iletme bombalanm ve bir
kii yaralanmtr. Bu bombalama eylemi gereklemeden nce olay
giderek ke yazlarna da konu olmaya balam, zellikle medyann
olaylar sunum biimi ciddi bir rahatszlk yaratmtr. Radikal'in o
dnem en popler ke yazarlarndan Perihan Maden, 31.03.2004
tarihinde Tuncelilerin belediye bakanl seiminde bir kadma oy
vermelerinin anlamn da gzeterek, bu sunum biiminden rahatsz
olduunu aka ifade edecektir: Bu arada Byk Gazete Hrriyet

250
Pas

"Tuncelide ilgin tablo Kadn garsona hayr ama bakana evet


ilgin balyla duyurdu Demokratik Gbirliinin hatr saylr
zaferini. Sanki Beyolundaki coffee shoplardan bahsediyoruz: Yani
ylesine mutaassp bir ilimiz sz konusu ki, Kakts muadili yerlerde
kadn garson dahi altrmyorlar da, i kadn bakana gelince oylarn
bastryorlar. Buyrun bakalm! Tunceli modeli birahaneler, anlad
m kadaryla bir nevi pavyon ilevi gryorlar ve ordaki kadn
garsonlar da bir nevi konsomatris. inde habire hr gr kan, adam
baklanan; yoksulluun ve isizliin bunca yaygn olduu bu ehrin
insanlarn soyup soana eviren, bor har batana dren o nevi
ahsna mnhasr birahanelerde, kadn garsonlar da yine ehrin
kadnlar rgtlenerek istememiti. Yani kendi zararna olana
HAYIR demeyi bilen bilinli bir halktan, Tuncelilerden sz ediyoruz
ve nasl arptrsanz arptn, Songl Erol Abdilin baarsn
kmseyemezsiniz ve Tuncelilerin iimizde umut dallar yeerten
farkm. Bkz. Perihan Maden, Neticeli Alakalar, Radikal,
31.03.2004. Medyann sunumuna ynelik tepkiler elbette sol yayn
organlanndan da gelecektir. Holding medyas sorunu kamaya, olup
biteni yasad rgtlerin tezgah, hakimiyet salama amalar olarak
gstermeye alacaktr. Kald ki, Tuncelideki gelimeleri kadn
garsona tepki olarak yanstmalar da bilinli bir tutumdur. Tuncelili
lerin yalan haber yapan medyaya tepki gstermeleri ve haberleri
tekzip eden aklamalarda bulunmalarna ramen Hrriyet gazete
sinden Glden Aydnm kadn garsonlarla rportaj yapp, Onlarn
ekmek paras peinde olduunu belirtmesi bouna deildir. Akllar
sra ii yine kadn garson sorununa getirip, [dayayacaklardr.] Bkz.
www.evrensel.net/02/03/30/kose.htmI4. Fakat Evrensel'in yine unuttu
u bir ayrnt vardr: Bu kadnlarn gerekten de ekmek paras peinde
olduu! (Benzer bir tutum iin, ayrca bkz. www.nuazadi.org/
20.09/25.07.2005) 2004 ylnda Tunceliler kadn garsonlardan yakn
malarn TBMMye tayacak ve dileke komisyonuna 1332 imzal
132 dileke gndereceklerdir. Bkz. 12.7.2004 tarihli TBMM Dileke
Komisyonu Faaliyet Raporu, 22. dnem, 2. yasama yl istatistikleri.
Kriz 2005 ylnda da neredeyse ayn younlukta srd, www.realist.
gen.tr adresinin yine HA kaynakl ve 17.3.2005 tarihli haberine gre,
kentte kadn garson yznden kavga kt ve kavgann sonunda bir
kii hayatn kaybetti. Bu cinayet stne Tunceli yeniden ayaklanacak
ve gsteri yrylerine, protestolara sahne olacaktr. 7.7.2005 tarihli,
w w w .internethaber.com sitesinin bildirdiine gre ise, kentte yine
kadn garson altran bir iletmeye ynelik bombal saldr meydana
gelecektir. Sonu olarak, soruna henz bir zm bulunamamtr ve

251
Ayhan Yalnkaya

yry dzenlemi ve buna son verilmesini istemilerdi.


Yaplan gsteriler, verilen dilekeler karsnda kimi ilet
meler kapatlm ve buralarda alan kadnlar il dna
kartlmlardr. te bu Alevileri Kufe halknn konumuna
srklemitir. Ne sylemeye altmn anlalmas iin
basit bir karlatrma yapabiliriz. Muhafazakrlyla nl
baz Dou Karadeniz illerimizde, zellikle SSCBnin da
lmasnn ardndan ortaya kan yoksullukla birlikte,
fuhuun patlad artk vaka-i adiyeden saylp, yaygnca bi
linmektedir. Peki, ayn illerimizde kkeni ne, geldii yer ne
resi olursa olsun, herhangi bir kadn herhangi bir birahane
ya da lokantada garsonluk yapma ansna sahip midir?
Elbetteki hayr! Ama ayn kadnlar Tuncelide bu ansa sa
hiptir. te Aleviliin farkll tam burada yatmaktadr.
Ayn mant izlersek, Dou Karadeniz illerinde iki sat
ve ikili meknlar zerinde sk bir bask uygulandn da
biliyoruz. Buralarda halk alkoll iki tketmemekte midir?
Yant yine hayrdr. Ama iki, kamusal meknlardan olabil
diince kovulmaya allmaktadr. Tersine, Alevi Tun
celide ise kamusal meknda iki iilmesinde bir tuhaflk
yoktur nk Alevilikte bir iki yasa yoktur. Ama bu s
nrllklar olmad anlamna gelmemektedir. Eer Tunceli-
lerin tepkileri, u ya da bu biimde altrld savunulan
kadnlarn il dna kartlmalarna dnk deil, insanca a-

Tuncelide zaman zaman u vermeye devam edecektir. Olayn, byk


yayn organlarnn yansttyla snrl olarak kadn garson istihda-
myla ilgili olduunu sylemek ve stelik bunun Alevi retisinin
arkaik kklerine en yakn merkezlerinden biri olan Tuncelide vuku
bulduunu savunmak, yenierilerin gericilikleri yznden ordunun
modernletirilmesine kar ktklarin sylemek kadar anlamldr!
Olayn son derece ok boyutlu olduu anlalmaktadr ama benim bu
rada dikkat ekmek istediim nokta, medya nasl yanstrsa yanstsn,
Alevilerin tepkisinin, bu tepki nelere ynelik olursa olsun, birahane
kapattrmaya kadar uzanmas, kadnlarn kentten uzaklatrlmas tale
bini iermesi ve geici olarak bu talepler karland lde, szm
ona ok boyutlu olduu savunulan tepkinin kadnlar yeniden alma
ya balad ana kadar geriye ekilmesidir.

252
Pas

lma koullarna sahip olmalar ynnde olsayd, yerel y


neticiler iletmeleri kapatmaya ve kadnlar il dna kar
maya baladnda, Alevi tepkisi tam da bu kapatmalara ve
srgnlere kar ynelseydi ortada hibir sorun olmayacakt.
Ama byle olmad, birahanelerin geici srelerle de olsa
kapatlmas ve kadnlarn il dna kartlmalaryla ilin rahat
bir nefes ald anlalyor. Hz. Hseyini nce aran ve
ardndan Yezit ordusunun geliiyle vaadinden cayarak Hz.
Hseyin ve yoldalarnn Kerbela lne srlmesiyle ra
hatlayan Kufe halknn konumu ite budur!
Durumu yle de zetlemek mmkn grnyor: Alevi
lik sylenenletike, artk kkeni, kurucu ilkeleri syle
meyen, durmakszn kurucu atalar andka, kurucu atalar
dan uzaklaan byk bir sylene dnmektedir ya da b
yk bir yalana; kkeni fethetmeye, hi kimsenin sahiple-
nilebilecek bir ey olarak grmedii her eyin sahibi olmaya
ynelen yeni-eski bir sylen.
Bu sylenin en nemli zelliklerinin banda ise kendisi
sylenenlerle beslendike azmanlamas lsnde azman
laan byk ciddiyetidir. Bu ciddiyet kendisini kimi gn,
szm ona Alevilii korumak ve savunmak adna, elenceli
bir benzetme yapmak gafletinde bulunan bir gazete yaza
rn susturmaya ynelite gstermekte157, kimi gn kimin

157 25.9.2005 tarihli Hrriyet gazetesinde, yan-ciddi, yar-aka ke


yazlar yazan Pakize Suda, m-mu erevesi iinde yle demek
gafletinde bulundu: Orta ya gemi iftler iin en uygun cinsel
iliki zaman, sabahn erken saatleriymi. Trknn sabahn seher
vaktinde Aliyi grdm-Yzm dizine srdm dedii buymu de
mek. Bkz. Pakize Suda, likinin Hangi Evresindesiniz?, Hrriyet,
25.9.2005. Bu trknn yazda kullanlmas stne, zellikle elektro
nik ortam araclyla Sudaya protesto metinleri gnderilmi ve yazar
knanmtr. Artk Alevilik o kadar ciddidir ki neyin, nice bir espri ol
duunu bile ya fark edememekte ya da fark etse bile bunu kaldrma
gcn, sourma yetisini kaybettii anlalmaktadr. Alevilik kendi
sini kat snrlarn gerisine ekmi ve bu snrn iindeki her eyi de
katlatrmaktadr. Bu nedenle, bu alandan devirilen her enin, s

253
Ayhan Yalnkaya

daha ok Alevi ya da Alevilii temsile yetkili olduu gibi


ilgin tartmalarda boy gstermektedir.
Bu giderek azmanlaan ciddiyet hangi boluu doldur
makta, hangi gereksinime karlk vermektedir? Ya da bu
ciddiyet, Alevilikteki neyi ya da neleri kovarak kendine bir
alan amaktadr? Soruyu bu hale dntrdmzde, Alevi
Aydnlanmas denilen srete Aleviliin en byk kaybnn
nee ve neet (kaynaklanmak, meydana gelmek, k
mak) olduu anlalyor.
Neet Erta, Muharrem Erta, Hac Taan gibi halk m
ziinin nemli, dind ve geleneksel bir kolunu oluturan
isimlerin Alevilikle ilikilerinin hep sorunlu olduu, en
azndan Cumhuriyet dnemi boyunca Abdallarla (bu sa
nat da Abdaldr) dier Alevi gruplarn ilikileri incelendi
inde grlebilir'58. Ama ilikinin sorunluluu, Abdallarn,
szm ona ger, yoksul ve gnbirlik yaam tarzlarndan
te, onlarn dnda kalan Alevilerin giderek neeyi ve
hazz yitirmesinden kaynaklanmakta; onlar bu hazz yitir
dike, Abdallar marjinallemektedir. Alevilerin bulunduu
kentlerde, Alevi mahallelerinin temas noktalarnda ama ke
sin olarak onlardan ayr yerleim birimleri oluturan Abdal
lar, Alevi kylerinde de genellikle kyn d snrlarnda

tndeki varsaymsal hak sahipliine dayanarak, yalnzca belirli bir bi


imde kullanlmas gerektiini dayatmaktadr.
158 Bildiim kadaryla, bu konuda ayrntl ve alandan toplanan veri
lerle yaplm bir alma yoktur. Dolaysyla, buradaki deerlendir
melerin tmyle kiisel deneyim ve gzleme dayal olduu hatrda
tutulmal ve bu kayt altnda okunmaldr. Alevilerin nemli bir ko
lunu oluturan, hi de azmsanmayacak bir nfusa sahip bu topluluun
inceleme nesnesi olarak ilgi ekmemesi bile manidar deil mi? Yine
de Abdal topluluklara ilikin olarak snrl bir-iki kaynan adn ver
mek yararl olabilir. Sibel Da, Abdallar: Toplumsal Kltrel Kimlik
ve Deime, Yksek Lisans Tezi, (Danman: A. Durakbaa) stan
bul, Mimar Sinan niversitesi Sosyal Bilimler Enstits Sosyoloji
Bilim Dal, 2000; M. akir lktar, Anadolu Etnografyasna Ait
Aratrmalar: Abdallar-Coraf Dallar, Etnik Meneleri, timai
Hayatlar, http://www.alewi-ten.com/sakirl.htm; Ali Akst, Abdal
larla lgili Notlar, http://www.alewi-ten.com/aksutl.htm.

254
Pas

ikamet etmektedirler. Geim biimlerinin zellikle dn ve


benzeri trenlerde algclk ve zennelik yapmak, kalbur ve
elek retimi (bu yzden ingenelerle ska bir tutularak
eleki diye de adlandrldktan olmaktadr) olduu gz
lenmektedir. Srekli bir ileri ve son yirmi yla kadar, nere
deyse srekli bir yerleik hayatlan olmad gze arpmak
tadr. Bunlarn tesinde, benim nemsediim zelliklerinin
banda hazc bir yaam deneyimine sahip olmalar ve ha-
yatlannn aka nee stne kurulu olmasdr. Onlara ili
kin olarak sylenmi kimi ataszlerimiz bile buna iaret et
mektedir. rnein, Abdal dnden, ocuk oyundan usan
maz; Abdaln bir ekmei var, ha kamnda ha koynunda 159.
Sz ok uzatmadan unu sylemek mmkn grnyor:
Abdallar, Alevilerin dnyayla, zel olarak tarih ve toplumla
iliki kurma biimlerini olabildiince arkaik olarak gzle
yebileceimiz son topluluklardandr. ok ok zet bir
ifadeyle, bu iliki kurma biiminin ayrtkan niteliini im
diki zaman ve mekn hakikat mertebesine karmama ola
rak belirtebiliriz. te Neet Ertan hemen her platformda
byk bir aklkla ve yalnlkla ifade etmeye alt ben
dn mzii yapyorum sznn arkasndaki tutum
budur. Ama dn mzii, Neet Ertan mziine biraz
yakndan baktmzda, yas da ierir. Neeyle snrl de
ildir. Ancak, bu yasa (eer anahanlk kkenlerimize vurgu
yapacaksak, dnn ayn zamanda bir yas olduunu zaten
kendiliinden fark etmez miyiz? Kadnn ana evinden,
erkein evine gidiyor oluu bal bana bir yas konusudur.
Yas konusudur, nk kadnn o gne dein olagelen btn
toplumsal yaplanmas deiecektir) damgasn vuran ey,
yine de tarihle iliki kurma biiminden kaynaklanan hayata
tutkulu ballk ve needir! Yani nee Aleviliin iinden,
dnde tezahr eden yas ise dndan gelmektedir. Neet
Ertan mzii bu ikisini ustalkla st ste bindiren bir ni
telik tar. te Alevilik, bu iliki biimini kaybettike Neet
Ertan Alevi olduunu da unutmu ya da unutmak iin

159 Bkz. M. . lktar, 158. dipnotta belirtilen kaynak.

255
Ayhan Yalnkaya

zel bir aba sarf etmeye balamtr. O, adeta kadnlarn


bayan szcyle cinsiyetsizletirilmesi gibi, Alevilik d
nda, sanki byle bir ey mmknm gibi, tmyle dind
bir alana terk edilmitir. N eenin kaynakla ilikisi kesildik
e, Aleviliin elinde kala kala yas ve ciddiyet kalmtr. te
kimi, zellikle Snni aratrmaclarn Alevilikte bir yas kl
t aramalar bu yzdendir. Ama onlar yanltan ey, bunun
Alevilie ikin olduuna ilikin nkabulleridir. Alevilie
ikin olan yas deil, needir. Bugn eer baskn olarak kar
mza kyorsa, bu Alevi retisinin ikin zelliklerinden de
il, yeniden ina edilen Aleviliin gereksinimlerinden kay
naklanmaktadr. Ya bu gereksinimi nasl anlamlandrmak?
Belki de Foucaultnun cinselliin syleme kkrtlmas
balamnda kukuyla ynelttii soru, en azndan Alevilik
iin yerinde gzkyor: Belki de Aleviliin en kk ayrn
tlaryla didik didik edilerek ve srekli bask altnda oldu
una dair devasa bir sylem retilerek yaplmak istenen ey,
Aleviliin imdiye dein olduu yerde, bask altnda ve yer
altnda kalmas, imdiki zamanmza mdahil olmasn en
gellemek iindir. Buna ilikin yant ancak Alevi hareketi ve
Aleviler verecektir, ne phe... Ancak u kadarn syleye
biliriz: Bizatihi iktidar svlatka ve Alevilie svandka,
ktidann kat hali karsnda kendisini olabildiince svla
trarak var eden Alevilik, adeta bataklk amuruna dm
gibi giderek hareketsizlemekte, stnde kuruyan amurla
ve katlamaktadr!

256
(...)
anadoluda arbeit macht frei provasndayz

ok sonralar bir berber bir berbere soracak


vre yanni refah ehitlerinden ne haber
berber eski bir mteriyi hatrlayacak

rhtmda timsah gibi alyormu

o kadar yaknnda ki ktlk dokunabilirsin


tyl ban okayabilirsin
birlikte bydn kuzuymu tabana koyduklar et

annen sen yedikten sonra syledi

(zzet Yasar, Ya, Dil Oyunlar)

257
ADI GEEN KAYNAKLAR

a) Basl Kaynaklar
1001 Gece Masallar, ev. A. . Onaran, Trke Tam metin
1. Bask, stanbul, Afa Yaynlar, 1992.
A., Kadir, Yenilie Doru, Bugnn Diliyle Mevlana, 5.
Bask, stanbul, Hilal Mat. Koli. ti, 1976.
AABF (Fderation der Aleviten Gemeinden in Deutschland
e.V.), Alevitische Glaubenslehre Fr D ie Grundschulen,
(Stand 02.12.2001) 1. Teil, Kln.
Akel, Fethi, Kutsal Mazlumluun Psikopatolojisi, Top
lum ve Bilim, 70, Gz 1996, ss. 153-199.
Adal, Reide, Aydnlanma anda Kamusal Alan ve
Heterotopik Mekanlar, Palais Royal, Mason Localar,
(Tez Danman: Yrd. Do. Dr. F. . Zabc), Ankara
niversitesi, Sosyal Bilimler Enstits, Kamu Ynetimi
ve Siyaset Bilimi (Siyaset Bilimi) Anabilim Dal, Ya
ynlanmam Yksek Lisans Tezi, Ankara, 2004.
Agamben, Giorgio, Auschw itz'den Artakalanlar Tank ve
Ariv, ev. A. hsan Bagl, Ankara, Bamsz Kitaplar
Yaynlan, 2004.
Agamben Giorgio, Kutsal nsan: Egemen ktidar ve plak
Hayat, ev. . Trkmen, stanbul, Aynnt yaynlan,
2001 .
Akyol Taha, Aleviler Aznlk m? Milliyet, 24.6.2000.
Aslanolu, brahim, P ir Sultan Abdallar, 3.Bask, stanbul,
Can Yaynlan, 2000.
Bakhtin, Mikhail, Glme ve zgrlk ev. M. Ahska,
Akntya Kar Tartma Dizisi, 1, 1985, ss. 17-24.
Bakhtin, Mikhail, Karnavaldan Romana, ev. C. Soydemir,
stanbul, Aynnt Yaynlan, 2001.
Bayrak Mehmet, P ir Sultan Abdal, Ankara, Yorum Yayn
lan, 1986.
Berkan, smet, Aznlk Nedir?, Radikal, 10.10.2004.

259
Ayhan Yalnkaya

Birand, Mehmet Ali, Krt ve Alevilere Aznlk Gzyle


Kaktk, Posta, 15.10.2004.
Bruinessen, M. v., Aa, eyh ve Devlet, ev. R.Arslan, An
kara: Oz-Ge Yaynlar, t.y.
Bula, Ali, Medine Vesikas Hakknda Genel Bilgiler, Bi
rikim, 38-39, Haziran-Temmuz 1992, ss.102-111.
Bula, Ali, Medine Vesikas zerine Tartmalar I, Biri
kim, 47, Mart 1993 ( A ) , ss. 40-46.
Bula, Ali, Medine Vesikas zerine Tartmalar II, Biri
kim, 48, Nisan 1993 (B), ss.48-58.
Bula, Ali, Szleme Temelinde Toplumsal Proje, Biri
kim, 40, Austos 1992(A), ss. 53-62.
Cassirer, Emst, Devlet Efsanesi, ev. N. Arat, stanbul,
Remzi Kitabevi Yaynlan, 1984.
Cervantes, Miguel de, Don Kiot, ev. B. Onaran, 2. Bask,
stanbul, Sosyal Yaynlan, 1984.
Clastres Pierre, Devlete Kar Toplum, ev. M. Sert-N.
Demirta, stanbul, Ayrnt Yaynlar, 1991.
elebi, Aykut, M odemin Yasas Olarak Kamp, iddet ve
Politika zerine Bir Deerlendirme, Kltr ve letiim,
1999, 2/1, ss.66-78.
em, Munzur, D ersim de Alevilik, stanbul, Peri Yaynlan,
1999.
Da, Sibel, Abdallar: Toplumsal Kltrel Kimlik ve De
ime, Yksek Lisans Tezi, (Danman: A. Durakbaa)
stanbul, Mimar Sinan niversitesi, Sosyal Bilimler
Enstits, Sosyoloji Bilim Dal, 2000.
Defoe, Daniel, Robinson Crusoe, ev. A. Gktrk, Tam
metin Trke 1. Bask, stanbul, Can Yaynlar, 1983.
Dilipak, Abdurrahman, Medine Szlemesi stne Aykr
Dnceler, Birikim, 43, Kasm 1992, ss. 26-28.
Dursun, Turan, K u ran Ansiklopedisi, stanbul, Kaynak Ya
ynlar, 1994.
Eagleton, Terry, deoloji, ev. M. zcan, stanbul, Ayrnt
Yaynlar, 1996.

260
Pas

Ege, Ragp,Medine Vesikas m Hukuk Devleti mi? Biri


kim, 47, Mart 1993, ss.21-39.
Eki, Oktay, Aznlk Maznlk, Hrriyet, 15.10.2004.
Eki, Oktay, Rapordaki Aznlk, Hrriyet, 9.10.2004.
Engin, smail-Havva (Der.), Alevilik, stanbul, Kitap Ya
ynlan, 2004.
Erdal, afak, Zor Konular, Sabah, 01.10.2004.
Foucault Michel, Cinselliin Tarihi 1, ev. H. Tufan, stan
bul, Afa Yaynlar, 1986.
Foucault Michel, Dier Mekanlara Dair, zne ve ktidar,
ev. I. Ergden-O. Aknhay, 2. Bask, stanbul, Aynnt
Yaynlar, 2005, iinde, ss. 291-300.
Gauchet, Marcel, Anlam Borcu ve Devletin Kkenleri: l
kellerde Din ve Siyaset, ev. O. Erzden, Cemal Bali
Akal (Der.) Devlet Kuram, Ankara, Dost Yaynlar,
2000 iinde, ss. 33-67.
Gktrk Akit, Edebiyatta Ada, stanbul, Sinan Yaynlar,
1973.
Glpnarl, Abdlbaki, Pir Sultan Abdal, Varlk Yaynlan,
1995.
Glpnarl, Abdlbaki, Yunus Emre, 6. Bask, stanbul, Var
lk Yaynlar, 1968.
Hac Bekta Veli Anadolu Kltr Vakf, Alevi Trenleri ve
Ritelleri, Cem Cenaze Kurban, Sempozyum Bildirileri,
2-3 Nisan 2005, Ankara, mece Kltr Sanatevi Yayn
lan, t.y.
Hassan, mit, bn H aldunun Metodu ve Siyaset Teorisi,
Ankara, Ankara niversitesi Siyasal Bilgiler Fakltesi
Yaynlan, 1977.
Hassan, mit, Osmanl, rgt-Inan-Davrantan Hukuk-
deolojiye, stanbul, letiim Yaynlan, 2001.
Horkheimer, M.-Adomo, T., Aydnlanmann Diyalektii:
Felsefi Fragmanlar, I. cilt, ev. O. zgl, stanbul,
Kabalc Yaynevi, 1995.

261
Ayhan Yalnkaya

bn Haldun, Mukaddime, ev. Z. K. Ugan, stanbul, Milli


Eitim Bakanl Yaynlar, 1990.
bn-i Sina-bn-i Tufeyl, Hay Bin Yakzan, ev. M. .
Yaltkaya-Babanzade Reid, stanbul, YKY Yaynlar,
1996.
brahim, Bahadr, Alevilie Milliyeti Yaklamlar ve Ale
vilik zerindeki Etkileri, Birikim, 188, Aralk 2004, ss.
46-64.
nsel, Ahmet, Ali Bulan oulcu mmet Tasarm ze
rine, Totaliterizm, Medine Vesikas ve zgrlk, Biri
kim, 37, Mays 1992, ss. 29-33.
Kaleli, Ltf, Kimliini Haykran Alevilik, stanbul, Habora
Yaynlar, 1990.
Kaya, Ferzende, Yaln Kk ile Sylei, Yaln K-
kle Tartma Bitmiyor, Yeni Harman, 7, 3.1.2003,
ss. 5-8.
Kaygusuz, smail, Alevilikte Dar ve Darn Pirleri, stanbul,
Alev Yaynlan, 1993.
Kaygusuz, smail, Musahiblik, stanbul, Alev Yaynlar,
1991.
Keeli, akir-Yaln, Aziz, Alevilik-Bektailik Asndan
Din Kltr ve Ahlak Bilgisi, Ankara, Ard Yaynlar,
1996.
Korkmaz Esat, Yorumlu mam Cafer Buyruu, stanbul,
Anadolu Kltr nceleme Yaynlan, 2002.
Kk Yaln, Aydn zerine Tezler: 4. Kitap, 2. Bask, s
tanbul, Tekin Yaynlar, 1990.
La Boetie, Etienne de, Gnll Kulluk zerine Sylev, ev.
M. A. Aaoullan, 2. Bask, Ankara, mge Yaynlan,
1995.
Maden, Perihan, Neticeli Alakalar, Radikal, 31.03.2004.
Mahupyan, Etyen, Aleviler, Aznlk ve Diyanet, Zaman,
1.11.2004.
Memet, Fuat, Pir Sultan Abdal, stanbul, De Yaynlar,
1977.

262
Pas

Ocak, Ahmet Yaar, Trk Sufliine Baklar, 4. Bask, s


tanbul, letiim Yaynlar, 2000.
Ouz, Burhan, Trk Halk Dncesi ve Hareketlerinin de
olojik Kkenleri, 3. cilt, stanbul, Simurg Yaynlar,
1997.
Onarl, smail, Toplum Tasarmnda Bir Alevilik Belgesi:
Medine Vesikas, Hac Bekta Veli Aratrma Merkezi
Dergisi, 8, Yaz 2001, ss. 155-172.
Onarl smail, eyh Haan Oca ve Aireti, Hac Bekta
Veli Aratrma Dergisi, 12, Kasm 1999, ss.25-50.
Oran, Baskn, Aznlk Haklar ve Kltrel Haklar Ra-
porunun Btn yks, Birikim, 188, Aralk 2004A,
ss. 17-25.
Oran, Baskn, Trkiye 'de Aznlklar: Kavramlar, Lozan,
mevzuat, tihat, Uygulama, stanbul, Tesev Yaynlan,
2004B.
Platon, Devlet, ev. S. Eyubolu-M. A. Cimcoz, 7. Bask,
stanbul, Remzi Kitabevi Yaynlar, 1992.
Rabelais, Franois, Gargantua, ev. S. Eyubolu-V.
Gnyol-A. Erhat, stanbul, Trkiye Bankas Yaynlar,
2000.
Runciman, W. G., Toplumsal Bilim ve Siyaset Kuram, ev.
E. Mutlu, Ankara, Teori Yaynlar, 1986.
Safa, Peyami, Yalnzz, 13. Bask, stanbul, tken Yayn
lan, 1997.
Sarbay, Ali Yaar, slami Poplizm ve Sivil Toplum Ara
y, Birikim, 47, Mart 1993, ss. 14-19.
Sezgin, Abdlkadir, Azerbaycan-ran-Irak Trkmenistan
ve Trkiye Hattnda Din Birlii Yahut slamn Mesele
leri, Avrasya Dosyas, c. 2, ss. 177-179, Ankara, 1995.
Sezgin, Abdlkadir, Sosyolojik Adan Alevilik-Bektailik,
Ankara, Yeni Trkiye Yaynlan, 2002.
Suba, Necdet, Gvenliin Modem M ekanlan ve Alevi
ler, M ilel ve Nihal, 1/1, Aralk 2003, ss. 73-79.

263
Ayhan Yalnkaya

Suda, Pakize, likinin Hangi Evresindesiniz?, Hrriyet,


25.9.2005.
Toprak, Burhan, Yunus Emre, 5. Bask, stanbul, nklap ve
Aka Yaynlar, 1972.
Yalnkaya, Ayhan, E erden M eere: topya Karsnda
Trk Roman, Ankara, Phoenix Yaynlan, 2004.
Yalnkaya, Ayhan, Kf: Dede Dorkut, Said Nursi ve Hz.
Ali zerine Bir Yorumsama, stanbul, Alan Yaynlar,
2003.
Yasar, zzet, D il Oyunlar, stanbul, Sel Yaynlan, 2002.
Yrkolu, R., Okunacak En Byk Kitap nsandr, Tarihte
ve Gnmzde Alevilik, stanbul, Alev Yaynlar. 1990.
Zeybek, Namk Kemal, Alevilik, Gerek ve Gerek Ol
mayan Alevilik, Alevilik Tarikat m, Mezhep mi, Kl
tr m?, Halka ve Olaylara Tercman, (yaz srasyla
tarihler), 13.10.2004, 07.10.2004, 08.10.2004.

b) Elektronik Kaynaklar

Akst, Ali, Abdallarla lgili Notlar, http://www.alewiten.


com/aksutl.htm.
Aktay, Yasin, Trkiye Diasporalar ve Gneydouda
G, VI. Ulusal Sosyal Bilimler Kongresine sunulmu
tebli, http://www.Anselfire.com/art/vasinaktav/ Gunev-
dosu/Diasporanin Gunevdosusu.htm.
Bora, Tanl-Erdoan, Necmi, Biz Anadolunun Banya-
nk ouklar..., Muhafazakr Poplizm, http://www
. let. leidenuniv. nl/tcimo/TULP/rese-arch/tb ne.pdf.
Bruinessen Martin van, Alevi Krtlerin Etnik Kimlii ze
rine Bir Tartma, ev. . Gkmen, http://mem
bers.tripod.com/~zaza_kirmanc/research/martin-trk.htm.
akr, R.-Ylmaz, ., Yolunu Arayan Alevilik, www.milli
yet.com. tr/2001-/08/l 8/guncel/gun00. html.

264
Pas

Franz, Erhard, Exilopposition als Politischer Akteur,


www.duei.de/doi/en/content/onlinepublications/FOCUS4
.pdf.
Gippert, Jost, Zazacann Tarihsel Geliimi, ev. H. Dur
sun, http://home.arcor. de/-mazlumkaya/turkce/zaza-ta-
rih.pdf.
Onarli, Ismail, Aleviler Devlet Ynetiminden Dlanmak
m steniyor?, tahtaclar@yahoo.groups.de, 29.11.2004.
Onarl, smail, eyh Hasanl Airetleri Konfederasyonu
Oymak ve Obalarnn Yerleik Yrelerindeki Sylence
ve nan Motiflerinin Nesnel ve Tarihsel Temelleri,
www. hbektas.gazi. edu. tr/14hbv/14onarli.htm.
Onarl, smail, Trkmen nan nderi: eyh Haan, (Sul
tan Onar, Ocaklan ve Airetleri), www.alevibektasi.
org/ismail_onarli6.htm.
lktar, M. akir, Anadolu Etnografyasna Ait Aratr
malar: Abdallar-Coraf Dallar, Etnik Meneleri,
timai Hayatlar, http://www.alewi-ten.com/sakirl.htm.
Zelyut Rza, www.karacaahmetsultan.com, Karacaahmet
Sultan Alevi Forumu, 10.10.2004.
www. aksam, com. tr/arsiv/aksam/2001/08/22/yasam/yasam 6.
html.
www.Alevi.com/tr/guncel/arsiv/Alevistan.html.
www. A levi. org. au/guncel. htm.
www. alewiten. com/alevilikleilgili. htm
www. cemvakfi. org/makaleler/0 5. asp.
www. cemvakfi. org/makaleler/06. asp.
www.chp.org.tr/haberler/eylul2001/B-HuseyinGazisenlikleri-
9-Eylul-2001.htm.
http://dpt.gov.tr/abigm/tabi/tuhkg/1999(Tr).pdf.
http://ekutup.dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerleO 1.pdf.
http://ekutup.dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerle02.pdf.
http://ekutup.dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerle03.pdf.
http://ekutup.dpt.gov.tr/ab/uyelik/ilerle04.pdf.
http://tv.zazaistan.free.fr/kose-fichiers/yayin/kizil.htm.

265
Ayhan Yalnkaya

http://tv.zazaistan.free.fr/kose-fichiers/yayin2.htm
h ttp://www. dyp. org. tr/HaberDetay. asp ?id=42512.
http://www.gvercinevi.net/dosya. asp?id=l 053
http://www.zaman.com. tr/?hn=10061 l& b l =haberler.
www.geocities.com/ehlibeytyolu/gncel.htm.
www.hbektas.gazi.edu.tr/120narli.htm.
www.hubyar.org/kbasnet.htm.
www. iscikoylu. org/2003/sayi-23/h-gundemi-2. html.
www. karacaahmetsultan. com/makaleler_ayrinti. asp ?id=50
&next=51 &.prev.49.
www. leman. com. tr/laleler/lale511.htm.
www. news turkey, com.
www. omnishaber. com/hatay/guneyruzgari/2001/08/21/1082
1113444.php.
www.yeniturkiye.com/display, asp ?c=1180.

www.evrensel.net/02/03/30/kose.html4.
www. radikal, com. tr/1999/09/1 l/yorum/01/sor.html.
www.milliyet.com. tr/2002/03/2 7gunceUindex.html,
27.3.2002.
www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2002/03/31/yasam/yasam.
html.
www.kenthaber.com/iller.aspx?llkodu=62, 31.1.2004.
www. internethaber. com. 19.8.2004.
www.realist.gen.tr, 17.3.2005.
w w w .internethaber.com, 7.7.2005.
www.nuazadi.org/ 20.09/25.07.2005.
www. evrensel. net/o2/03/26/gundem. html4.

266
P AS
FOUCtUlT'DAN tCtMBEN'E $IVIU$Mi; llTlDtR VE CELEHEK

You might also like