You are on page 1of 104

JORGE LUIS

BORGES
T O P L U E S E R L E R

KUM KTABI
El Libro de Arena (1975)
1995, Mara Kodama
Bu k ita b n yaym h a k la r T h e W ylie A gency (UK) Ltd. araclyla alnm tr.

letiim Yaynlar 71 M odern Klasikler 10


ISBN-13: 978-975-470-068-8
1999 letiim Yaynclk A. .
1-9. BASKI 1999-2009, stanbul
10. BASKI 2010, stanbul
11. BASKI 2010, stanbul

DZ/ EDTR O rhan Pam uk


YAYIN SORUMLUSU Osm an Yener
KAPAK Suat Aysu
KAPAKRESM l Hieronym us Bosch, T ondalus1Vision, detay
UYGULAMA H sn Abbas
DZELT Sait Kzlrmak
BASKI ve CLT Sena Ofset
Litros Yolu 2. Matbaaclar Sitesi B Blok 6. Kat No. 4NB 7-9-11
Topkap 34010 stanbul Tel: 212.613 03 21

letiim Yaynlar
Binbirdirek Meydan Sokak letiim Han No. 7 Caalolu 34122 stanbul
Tel: 212.516 22 60-61-62 Faks: 212.516 12 58
e-mail: iletisim@iletisim.com.tr web: www.iletisim.com.tr
JORGE LUIS BORGES

Kum Kitab
El Libro di Arena

SPANYOLCADAN EVREN
Y ldz Ersoy Canpolat
JORGE LUIS BORGES 1899da Buenos Aireste dodu. Edebiyata dkn babas saye
sinde ocukluunu kitaplarla dolu bir evde geirdi. Ortarenimini Cenevrede ta
mamlad ve daha sonra zel dersler ald. ykleri nce Agantindeki Sur dergisinde,
daha sonra spanya ve Fransada yaymland. 1961de Ispanyada Form entor, 1962de
Fransada Com m andeur de lO rdre des Arts et Lettres dllerini almasyla n btn
dnyada yayld. eitli Amerikan, ngiliz ve Fransz niversitelerinde ders verdi,
bir sre Avrupada dolat ve b tn dnyada birok dl ald. Borges, 14 Haziran
1986da Cenevrede, yirmi yldr tand ve son yllarnda yanndan ayrlmayan Mara
Kodamayla evlendikten ksa bir sre sonra ld. Balca yaptlar: Evaristo Carriego
(1930), Discusin (1932), Historia universal de la infamia (1935), Ficciones (1944), El
Aleph (1949), Otras inquisiciones (1952), El informe de Brodie (1970), El libro de arena
(1975), La rosa profunda (1975), Siete noches (1980), Nueve ensayos dantescos (1982),
La memoria de Shakespeare (1983).

Yaynevinin Notu:
letiim Yaynlar, J.L. Borges'in eserlerinin telif haklarn elinde bulunduran
Jorge Luis Borges Vakf'yla yapt anlama uyarnca, Borges'in toplu eser
lerini orijinal basklarndaki yapya sadk kalarak yaymlamaktadr.
J.L . Bo rges'in Toplu E serle ri'n d e n yaym la n an lar: F ic cio n e s, A le f,
Alakln Evrensel Tarihi, Kum Kitab, Yedi Gece, Dantevari D e n e m e le r/
Shakespeare'in Bellei, Sonsuz Gl, teki Soruturmalar, Evaristo Carriego,
Brodie Raporu, ifre. leride yaymlanacak olan: Discusin.
NDEKLER

teki................................................................................................. 7
U lrike............................................................................................. 1 7
K o n g re......................................................................................... 2 3
I here A re M ore T h in g s................................................... 4 3
O tuzlar M ezhebi...................................... ............................ 5 1
A rm a an lar G e c e si............................................................. 55
A y ra ve M aske.......................................................................61
U n d r.............................................................................................. 6 7
Yorgun Bir A dam n D lkesi..................................... 7 3
D zenb azlk..............................................................................81
Avelino A rred o ndo ..............................................................8 9
K u rs................................................................................................ 9 5
Kum K itab ................................................................................ 9 9
Sond eyi...................................................................................705
TEK

Olay 1969 ubat aynda, Bostonun kuzeyinde, Cambridgede


gem iti. Asl am acm aklm karm am ak iin bu olay
unutm ak olm utu, bu yzden de o zaman yazmamtm bu
nu. imdi, 1972de yazacak olursam herkesin bunu bir y
k gibi okuyacan dnyorum , belki yllar sonra benim
iin de ayn ey olacak.
Biliyorum, olay olurken korkuntu, ve bunu izleyen uy
kusuz geceler daha da korkun olmutu. Ama bu, anlatnn
nc bir kiiyi de sarsaca anlam na gelmez.
Saat sabahn onu olmalyd. Charles Irmann karsn
daki bir banka yaslanmtm. Aa yukar be yz m etre sa
mda adn hi renemediim yksek bir bina vard. Boz-
bulank sular iri buz paralarn srklyordu. Irman bana
zaman dndrm esi kanlmaz bir eydi. Herakleitosun
bin yllk imgesi. Uykumu almtm; bir nceki gn, leden
sonra verdiim ders sanrm rencilerin ilgisini ekmiti.
Grnrde tek bir kii yoktu.
Birden o n daha nce yaam olduum izlenim ine ka
pldm (psikologlara gre bu bir yo rg u n lu k b e lirtisid ir).

7
Bankmn teki ucuna birisi oturdu. Yalnz kalmay yeler
dim, fakat yol yordam bilm ez bir insan gibi grnm em ek
iin hem en yerim den kalkm ak istem edim . teki adam s
lk almaya balamt. te o anda, sabahn pek ok mide
bulandran olaylarndan ilki oldu. Islkla ald, slkla al
maya alt ey (hibir zaman iyi bir kulam olmamtr)
Elias Regulesin yerli ezgiler biem indeki La Tapera adl ez-
gisiydi. Bu ezgi, beni alp izi bile kalmam bir avluya ve yl
larca nce lm olan Alvaro Melin Lafinurun ansna g
trd. Sonra szcklere dkld, ilk on dizelik ktann sz
ckleriydi bunlar. Ses Alvaronun sesi deildi, fakat ona y-
knm eye urayordu. Tiksintiyle tandm bu sesi.
Yaklatm ona ve sordum.
- Senyor, siz Uruguayl msnz, Arjantinli mi?
- Arjantinliyim, fakat on drtten beri Cenevrede yayo
rum diye yantlad.
Uzun bir sessizlik oldu. Ona sordum.
- M alagnou sokanda, on yedi num arada, Rus kilisesinin
karsnda deil mi?
Yant olumluydu.
- yleyse, dedim kesin bir dille, sizin adnz Jorge Lu-
is Borges. Ben de Jorge Luis Borgesim. 1969da ve Cambrid-
ge kentindeyiz.
- Hayr, diye yantlad biraz uzaktan gelen kendi sesimle.
Bir sre sonra diretti:
- Ben burada, Cenevrede, Rhoneun birka adm tesinde
ki bir banktaym. Tuhaf olan ey u; birbirimize ok benzi
yoruz, fakat siz aarm salarnzla benden daha yalsnz.
Yantladm onu:
- Yalan sylemediimi kantlayabilirim. Bir yabancnn bile
meyecei eyler syleyeceim sana. Evde dedemizin dedesinin
Perudan getirdii, ayaklar ylan biiminde, gm bir kadeh
var. Bir de atdan sarkan gm bir leen. Senin odann do-

8
labmda iki sra kitap var. Her blm arasnda kk puntolu
harflerle notlar dlm, bask resimlerle sslenmi Lanein
Binbir Gece Masallarm n cildi, Quicheratm Latince Sz
l, Tacitusun Germaniasmn Latince asl ve Gordon evi
risi, Garnier Yaymevinin yaynlad bir Don Quijote, Rivera
Indartenin ithaf edilmi Tablas de sangr si, Carlylein Sartor
Resartus u, Amielin biyografisi ve btn kitaplarn en arka
sna gizlenmi Balkan halklarnn cinsel alkanlklar ile ilgili
ciltsiz bir kitap. Dubourg Alamnmdaki bir binann birinci ka
tnda geirdiim akam stn hi unutmadm.
- Dufour, diye dzeltti
- Doru, Dufour. Bunlar yeter m i sana?
- Hayr, dedi. Bunlar hibir eyi gsterm ez Eer bu bir
dse, ve dm de sizi gryorsam benim bildiklerim i sizin
de bilmeniz ok doal. Bouna nefes tketmeyin.
Yerinde bir yadsmayd bu. Yant verdim:
- Eer bu sabah ve bu karlama birer dse, her ikimizin
de, d grenin kendisi olduunu dnm esi gerekir. Belki
d grmeyi bir yana brakacaz, belki de brakmayacaz.
Ama baka grevlerimiz arasnda bizim gerek grevimiz,
evreni, dom u olmay, gzlerle bakmay ve soluk almay
kabullendiimiz gibi d de kabul etmemiz.
- Peki, ya d srecek olursa? diye sordu kaygyla.
Hem onu hem de kendim i yattrm ak iin hi de yle du
yumsamadm halde kendim e ok gveniyormu gibi yap
tm. Ve konutum :
- Yetmi yl srd benim dm . Gerekte, uykudan uya
np da kendi kendisiyle karlamayan insan yoktur. u an
da bizim bamza gelen de ayn ey, tek fark, iki kii olma
mz. Seni bekleyen gelecek olan benim gemiimle ilgili bir
eyler renm ek istemez misin?
Tek sz sylemeden bayla onaylad. Kafam biraz kark
srdrdm konumam:
9
- Annen salkl ve Buenos Aireste, Charcas y Maipudaki
evinde, rahat yerinde, ama baban leli aa yukar otuz yl
oldu. Kalpten gitti. Bir yanma inme inmesi gtrd onu, sa
elinin zerine koyduu sol eli, bir devin eli stndeki ocuk
eli gibiydi. lm sabrszlkla bekleyerek ama hi szlanma
dan ld. Ninemiz de ayn evde lm t. lm eden birka
gn nce hepim izi yanm a arm ve yle demiti: ok
yal bir kadnm ben, ar ar lyorum, bu herkesin bana
gelecek, bylesine olaan, herkesin bana gelen bir ey iin
kimse zlmesin. Norah, kzkardein, evlendi ve iki ocuu
var. Sahi, onlar evde nasllar acaba?
- yiler. Baba her zamanki gibi dinle dalga geip duruyor.
Dn gece sann, tehlikeye atlm ak istemeyen srtmalar
gibi st kapal konutuunu syledi.
Duraksad ve bana:
- Ya siz? diye sordu.
- Ka kitap yazacan bilm iyorum, fakat pek ok olaca
n biliyorum. Sana bakalaryla paylamayacan byk bir
keyif verecek iirler ve dsel nitelikli ykler yazacaksn.
Baban ve ailemizden pek ok kii gibi ders vereceksin.
Kitaplarn baars ya da baarszl konusunda bana hi
bir ey sormamas houm a gitti. Sesimin tonunu deitirdim
ve konum am srdrdm .
- Tarih konusuna gelince... aa yukar ayn dm anlar
arasnda baka bir sava daha oldu. Fransa boyun em ek
te gecikmedi; ngiltere ve Amerika, Hitler adnda bir Alman
diktatre kar savatlar, dngsel W aterloo sava. Bin do
kuz yz krk alt ylna doru Buenos Aires, bizim kine ol
duka benzeyen baka bir Rosas dourdu. Vaktiyle Entre
Riosu n yapt gibi, elli bete de Crdoba eyaleti bizi k u r
tard. imdi ise iler kt gidiyor. Rusya dnyaya egemen
olmakta; demokrasi denen boinanla gdm lenm i Ameri
ka bir trl im paratorluk olamyor. lkemiz her geen gn

10
daha bir taralayor. Taralatka da gzleri kapalym gi
bi kendini bir ey sanyor. Okullarda Latince yerine Guarani
dili retilirse hi amam.
Beni pek dinlem ediinin ayrmna vardm. Olanaksz ol
m asna karn gerek olann tem el ko rk u su onu rk t
yordu. Hi ocuu olmayan ben, bu zavall delikanlya kar
kendi kanm dan olma bir ouldan daha byk bir sevgi
duydum. Elleri arasnda bir kitap tuttuunu grdm. Ne ol
duunu sordum:
- Fyodor Dostoyevskinin Ecinnileri, ya da bence eytan-
lar, diye yant verdi bana vnerek.
- Aklmda pek kalmam. Nasld ki?
Bunu syler sylemez sorum un ona svg gibi geldiini
duyumsadm.
- Rus usta, dedi kesin bir dille, Slav ru h u n u n dolambal
yollarna herkesten nce vard.
Byle edebiyat yapmas, biraz rahatladnn kant gibi
geldi bana.
Ustann baka hangi kitaplarn okuduunu sordum ona.
A ralarnda teki de bu lu n an iki kitap sayd. Joseph
Conradda olduu gibi, bu kitaplar okurken kiileri birbir
lerinden iyice ayrp ayrmadn, tm yaptlarn inceleme
yi dnp dnm ediini sordum ona.
- Doruyu sylemek gerekirse hayr, dedi, biraz armt.
Ba arada ne yazdn sordum , Kzl lahiler adn verece
i bir iir kitab hazrlamakta olduunu syledi. Kzl Ritm-
ler demeyi de dnyordu.
- N eden olmasn? dedim . Birok iyi rnek gsterebilir
sin. Ruben Darion u n mavi iiri, Verlainein klrengi ar
ks gibi.
Bana hi aldrmadan kitabnn btn insanlarn kardeli
inden dem vuracan aklad. G nm zn ozan ama
srtn eviremezdi.

11
Dncelere daldm ve gerekten herkesi karde gibi du
yum sayp duyum sam adn sordum . rnein b t n l
gm clerini, b t n posta datclarn, b t n dalglar,
ift num aral evlerin bulunduu kaldrm da yaayan herke
si, sesini yitirm i olan herkesi ve daha pekoklarn. Kitab
nn b t n ezilmi ve aalanm ynlar ierdiini syle
di bana.
- Senin o ezilmi ve aalanm ynlarn yalnzca soyut
kavramlar, dedim ona. Yalnzca bireyler varolurlar, eer her
hangi bir kii varolmusa. Bir Yunanl, dnn insan bugnn
insan deildir, demi. Cenevredeki ya da Cambridgedeki u
bankta oturm u olan biz ikimiz belki de bunun kantyz.
Tarihin kat sayfalar dnda unutulm az olaylarn unutul
maz tmcelere gereksinmesi yoktur. lm ek zere olan bir
insan ocukken grd bir bask resm i anm sam ak ister;
savaa giden askerler ise am urdan ya da avulardan sz
ederler. Bizim durum um uzsa bambakayd ve gerei syle
m ek gerekirse, hazrlkl da deildik. ster istemez yazndan
sz ettik; korkarm , her zaman gazetecilere sylediklerim
den farkl bir ey sylemedim. Benim teki benim yeni ere
tilemeler bulmaya ve kefetmeye inanyordu; bense, imge
leme gcm zn kabul ettii ok ak ve yakn benzerlik
lerin eretilemelerine. nsanlarn yall ve gnein bat,
dler ve yaam, zamann ak ve su. Yllar sonra bir kitap
ta sergileyecei bu dnceyi ona akladm.
Hemen hem en hi dinlemiyordu beni. Birdenbire dedi ki:
- Eer siz ben idiyseniz 1918de kendisinin de Borges ol
duunu syleyen yal bir beyefendi ile karlamanz u n u t
m u olmanz nasl aklanabilir?
Bu g sorun hi aklma gelmemiti. Kendim de inanm a
yarak yantladm onu:
- Belki olay o denli tuhaft ki unutm aya altm.
Utana skla sordu:
12
- Belleiniz nasl?
Yirmisine basmam bir delikanlya gre, yetm iini ge
mi bir adam n hem en hem en l sayldn anladm. Ya
nt verdim:
- Genellikle unutkan grnyor, fakat yine de ondan is
teneni buluyor. Anglosaksonca reniyorum ve snfn so
nuncusu deilim.
Syleimiz bir d olamayacak denli uzun srm t.
Anszn bir dnce belirdi kafamda.
- Benimle birlikte olm ann bir d olmadn hem en ka
ntlayabilirim sana, dedim. Hi okum adn u dizeyi dinle,
bak, ben anmsyorum.
O tannm dizeyi ar ar okudum :
Lhydre- univers tordant son corps caill dastres.*
Korkuyla kark bir hayranlk duyduunu grr gibi ol
dum. Her szcn tadn kararak, alak sesle dizeyi yi
neledi.
- Doru, diye kekeledi. Ben hibir zam an byle bir dize
yazamayacam.
Hugo bizi birletirmiti.
imdi anmsyorum, daha nce, W alt W hitm anm denizin
karsnda gerekten m utlu olduu, birlikte geen bir geceyi
anlatan o ksa iirini cokuyla yinelemiti.
- Eer W hitm an o iiri sylediyse byle bir gecenin ger
eklem esini istedii ama hibir zam an gereklem edii
iindir, dedim. iir, eer onu gerekleen bir olayn yks
olarak deil de, ok gl bir istein da vurum u gibi alg
larsak, gzeldir.
Bir sre bakakald bana.
- Siz tanm yorsunuz onu, diye haykrd. W hitm an yalan
nedir bilmez.

(*) Yeryz ejderi, yldzlarla kapl gvdesini kvran.

13
Yarm yzyl bou bouna gemiyor, bizim gibi deiik
eyler okuyan ve deiik zevkleri olan kiiler arasnda geen
bu konum adan sonra birbirimizi anlayamayacamzn ay
rm na vardm. Hem ok farklydk birbirim izden, hem de
ok benzer yanlarm z vard. Her ikim iz de birbirim izi al
datamazdk, bu da syleimizi gletiriyordu. Her birimiz
tekinin karikatrletirilm i ykntsydk. D urum , ok
uzun sremeyecek denli anormaldi. t verm ek de tart
m ak da yararszd, nk onun kanlm az yazgs ben ol
makt.
Birden Coleridgein bir fantezisi aklma geldi. Birisi d
nde cennetten getiini gryor ve kant olarak da ken
disine bir iek veriyorlar. Uyandnda iek orackta, ya
nndadr.
Buna benzer bir kurnazlk geldi aklma.
- Dinle, dedim. Biraz paran var m?
- Evet, diye yant verdi. Yirmi frank kadar bir param var.
Bu gece Simn Jichlinskiyi, Crocodile e yemee ardm.
- Syle Simna, o Carougeda doktorluk yapacak ve ok
hayr ileyecek... imdi bana bozuk paralarndan bir tanesi
ni ver.
gm para ile birka ufaklk kard. Farknda olma
dan gm paralardan birisini bana verdi.
Ben de ona deerleri farkl ama ayn byklkte olan u
akl almaz Amerikan kt paralarndan birisini uzattm . Pa
ralar gzlerini drt aarak inceledi.
- Olamaz, diye bir lk att. Bin dokuz yz altm drt
tarihli.
(Birka ay sonra birisi bana kt paralarda tarih olmad
n syledi.)
- Btn bunlar bir mucize, diyebildi sonunda, ve m ucize
ler insana korku verir. Lzarusun dirilmesine tank olanlar
da ok korkm u olmal.
14
Hi deimedik, diye dndm . Hep kitaptan edinilmi
bilgiler.
Kt paray para para etti ve m adeni paray cebine
koydu.
Ben onu rmaa atmaya karar vermitim. Gm rm akta
yitip gidecek olan gm parann evresi, ykme canl bir
grnm verebilirdi, ama yazg bunu istememiti.
- Doast olan bir ey iki kez yinelenirse korkunluu
nu yitirir, diye yant verdim ona. ki ayr zaman dilimi iin
de, iki ayr yerde bulunan o ayn bankta ertesi gn bulum a-
y nerdim.
H em en kabul etti ve saatine bakm adan ok geciktiini
syledi. Her ikimiz de yalan sylyorduk, her ikimiz de kar
m zdakinin yalan sylemekte olduunu biliyorduk. Beni
almaya geleceklerini syledim ona.
- Sizi almaya m gelecekler? diye sordu.
- Evet. Benim yama geldiinde gzlerin hem en hem en
hi grmeyecek. Sar rengi, glgeleri ve klar seeceksin.
Aldrma. Adm adm gelen krlk o kadar ackl deil. Ar
ar gelen bir yaz akam gibi.
Birbirimize sarlmadan ayrldk. Ertesi gn ben gitmedim.
Herhalde o da gitmemitir.
Kimseye anlatmadm bu karlama zerinde uzun uzun
dndm . zin anahtarn bulduum u sanyorum . Kar
lama gerekti, fakat teki benim le dnde konum utu ve
bunun iin beni unutabildi; bense onunla uyankken konu
m utum , bu yzden anmsamas midemi bulandryor.
teki, beni dnde grm t, ama kesin izgilerle deil.
imdi anlyorum, dolarn stnde yazl olmayan tarihi d
nde grd.

15
ULRKE

Harn tehr sverthit Gram ok


\eggr i methal theira bert*
Vlsunga Saga, 27

ykm geree bal kalacak, ya da en azndan gerekle il


gili kiisel anma, ki bu da ayn ey demektir. Olaylar daha
ok yeni, fakat yaznsal geleneklerin araya ikinci derecede
ayrntlar sokarak temel eleri vurgulam ay alkanlk ha
line getirdiklerini biliyorum . Ulrike (soyadn hi rene
medim ve belki de hi renemeyeceim) ile York kentinde
karlamam anlatm ak istiyorum. Anlatm bir geceyi ve bir
sabah ierecek.
Onu ilk kez, York Kilisesinin Be Rahibesin in yannda,
hani u Crom w ell p u t dm anlarnn her eit resim den
arndrm ak istedikleri vitraylarn altnda grdm syle
mek hi de zor deil benim iin; ama aslnda onunla surla
rn te yannda kalan Northern Innin knda tantk. Pek
kalabalk yoktu, ve arkas bana dnkt. Biri ona bir kadeh
iki verdi ama o istemedi.
- Ben fem inistim , dedi. Erkeklere yknm ek istem iyo
rum. Ttnleri de ikileri de houm a gitmiyor.

(*) G ram klcm ald ve plak olarak ikisinin arasna yerletirdi.

17
Ta gediine oturtm ak istiyordu ve bu tm ceyi ilk kez
sylemediini anladm. Daha sonra da bunun kiisel zellik
lerine uym adn rendim , zaten sylediklerimiz her za
m an kendimize uymaz.
Mzeye ge geldiini, fakat Norveli olduunu renince
girmesine izin verdiklerini syledi.
Orada bulunanlardan birisi yorum yapt:
- Norvelilerin Yorka ilk girileri deil ya.
- Doru, dedi kz. ngiltere bizim di ve biz onu yitirdik,
eer birinin bir eyi varsa o ey yitip gidebilir.
te o zaman ona baktm , W iliam Blakem bir dizesi gen-
kzlar yum uak gm ya da fkeli altn olarak niteler, ama
Ulrikede hem yum uaklk vard, hem altnlk. Zayf, uzun
boyluydu. nce hatlar ve gri gzleri vard. Yznden ok,
gizemli dingin havas beni etkilem iti. Kolayca glm s
yordu ve bu glmseme onu uzaklatryor gibiydi. Siyah
lar giyiyordu, evrenin snk havasnn renklerle canland-
rld Kuzey lkelerinde tuhaf kayordu bu. Akc ve an
lalr bir ngilizce konuuyordu ve rleri hafife vurgulu
sylyordu. yi bir gzlemci deilim dir, bunlar yava ya
va kefettim.
Bizi tantrdlar. Bogotada, And niversitesinde p ro
fesr olduum u syledim ona. KolombiyalI olduum u da
akladm.
- KolombiyalI olmak ne demek?
- Bilmem ki, diye yantladm. Bir inan biimi.
- Norveli olmak gibi birey, diye vurgulad.
O gece k o n u tu k la rm z d a n b u n d a n baka h ib ir ey
anm sayam yorum . Ertesi gn erkenden yem ek salonuna
indim. Pencereden baknca kar yam olduunu grdm;
toprak sabahn derinliinde yitiyordu. Baka kim se yok
tu. Ulrike beni masasna ard. Yalnz bana yrm ekten
holandn syledi.

18
Schopenhauerin bir nktesini anm sadm ve: - Ben de, di
ye yantladm. Demek ki ikimiz birlikte kabiliriz.
Yum uak karda yryerek evden uzaklatk. Tarlalarda
tek bir canl yoktu. Irman aasnda, birka mil tede bu
lunan Thorgatee gitmeyi nerdim . Ulrikeye tutulduum u
biliyordum; yanmda baka kimse olsun istemezdim.
Az sonra uzaktan gelen bir k u rt ulum as duydum . Hi
k urt ulumas iitmemitim, yine de bunun bir kurt olduu
nu biliyordum. Ulrike hi tedirgin olmad.
Biraz sonra yksek sesle dnyorm u gibi konutu:
- Dn York M insterde grdm o birka basit kl, Os
lo Mzesindeki byk byk gemilerden daha ok cotur
du beni.
Yollarmz ayrlyordu. O akam Ulrike Londraya gide
cekti, ben de Edinburga.
- Oxford Streette, dedi, Londrann kalabal arasnda
yitip giden A nnasn arayan De Quinceyin yolunu izleye
ceim.
- De Quincey onu aramay bir yana brakt, dedim. Bense
uzun zam andr aramam srdryorum .
- Belki de, dedi alak sesle, bulm usundur onu.
Ummadm bir eyin bana yasaklanmadn da anladm,
dudaklarndan ve gzlerinden ptm onu. Usulca ama kesin
bir biimde beni itti ve sonra:
- Thorgate otelinde senin olacam, dedi. Bu arada bana
elini srm em eni istiyorum senden. Byle olmas daha iyi.
Yan ban alm bir bekr iin, sunulan bir ak um ut edil
medik bir armaandr. Koullan belirlemek mucizenin hakk
dr. Popayanda geen genlik yllarm ve Ulrike gibi narin ve
sarn fakat akm reddeden Teksasl kz dndm.
Beni sevip sevmedii gibi bir soru sorma yanlgsna d
medim. lk erkei olmadm ve sonuncu da olmayacam
anlamtm. Benim iin belki de sonuncu olacak olan bu se

19
rven, bu kararl ve ekici Ibsen rencisi iin bir sr ser
venden yalnzca birisi olacakt.
Elele yryorduk.
- Btn bunlar bir d gibi, dedim, oysa ben hi d gr
mem.
- O kral gibi, dedi Ulrike, bir byc, bir dom uz ahrnda
uyutuncaya dek hi d grmemi.
Sonra srdrd konumasn:
- yi dinle. Bir ku tmeye balayacak.
Biraz sonra ku cvltlar duyduk.
- Buralarda insanlar, lmek zere olan bir kiinin gelece
i grdne inanrlar,
- Ben de lmek zereyim, dedi Ulrike.
aknlkla baktm ona.
- O rm andan gidelim , kestirm e olur, nerisinde b u lu n
dum. Thorgatee daha abuk varrz.
- Orman tehlikelidir, dedi.
Tarlalarda yrmem izi srdrdk.
- Bu an her zaman srp gitsin isterdim, diye m rldan
dm.
- Her zaman szc insanlara yasaklanm bir szcktr,
dedi Ulrike ve ettii byk laf hafifletmek iin iyi duym a
dn syleyerek adm bir daha sylememi istedi benden.
-Ja v ie r Otrola, dedim ona.
Adm yinelemek istedi. Syleyemedi. Ben de Ulrikke di
yerek baarszla uradm,
- Sana Sigurd diyeceim, dedi glmseyerek.
- Eer ben Sigurd isem sen de Brynhild olacaksn.
Admlarn yavalatt.
- Sagay bilir misin? diye sordum.
- Kukusuz, dedi. Almanlarn sonradan Nibelungen diye
bozduklar ackl yk.
Tartmak istemedim ve yant verdim:

20
- Brynhild, yatakta, ikimizin arasnda bir kl olmasn is
tiyormu gibi yryorsun.
Birden otelin nne gelmitik. teki otel gibi adnn Nort
hern Inn olmas beni hi artmad.
Merdivenleri knca Ulrike bard:
-K u rt sesini duydun mu? ngilterede k u rt kalm ad hi.
abuk ol.
st kata knca duvarlarda W illiam M orris biem inde,
meyve ve ku resimleri olan ok koyu krm z duvar kt
lar dikkatim i ekti. nce Ulrike girdi. Karanlk odann ta
van alakt ve iki yandan eikti. U m ut edilen yatak donuk
bir aynaya yansyordu, parlayan m aun bana Incildeki ay
nay anm satt. Ulrike hem en soyundu. Admla, Javier di
ye seslendi. Kar lapa lapa yayorm u gibi geldi bana. Ar
tk ne mobilya kalm t ne de ayna. kim izin arasnda kl
yoktu. Zaman kum gibi akyordu. Yzlerce yllk karanlk
ta ak akp gitti ve ben ilk ve son kez Ulrikenin grnts
ne sahip oldum.

21
Kongre

Ils sacheminrent vers un chteau immense, au


frontispice duquel on lisait: We n appartiens
personne et w appartiens tout le monde.
Vous y ties avant que d y entrer, et vous
y serez encore quand vous en sortirez. *
Diderot: Jacques le Fataliste
et son matre (1769)

Adm Alejandro Ferri. Askerlik kokan bir ad, ama ne zafer


madalyalarnn ne de M akedonyalmm koca glgesinin, -b u
sz, dostluuyla gurur duyduum M erm erlerin (Los mr
moles) ozanna aittir- artk Gney olmayan Gneyde, San
tiago del Estero sokandaki otelin st katnda bu satrla
r karalayan kendi halinde bir adamla ilgisi olabilir. Pek ya
knda yetmi ksur yama basm olacam: hl birka
renciye ngilizce dersi verm ekteyim . Kararszlk, bover-
me ya da baka nedenler yznden evlenmedim ve tek ba
ma yayorum. Yalnzlk bana ac vermiyor: insann kendi
sini ve kendi davranlarn hogrmesi zaten yeterince zor.
Yalanmakta olduum un ayrmndaym: yeniliklerin beni il
gilendirmemesi ya da artmamas bunun en kesin belirti
si; belki de bu, yeniliklerin hi de yeni bir yan olmadn,
eskilerin az buuk birer deiimi olduunu dnm em den-

(*) Devs b ir atoya doru yola koyuldular. atonun d cephesinde unlar yaz
lyd: Kimseye ait deilim ve herkese aitim . Siz, iine girm eden de oradayd
nz, ktktan sonra da orada olacaksnz.
Diderot: Kaderci Jacques ve Efendisi (1769)

23
dir. Genken gnein bat, kenar mahalleler ve m utsuzluk
houm a giderdi; imdi ise kentin sabahlarn ve dinginliini
seviyorum. Artk Hamletilik oynamyorum. Tutucu partiye
ve arada bir ilgisiz bir seyirci olarak uradm bir santran
klbne ye oldum. lgilenen olursa, Mxico Sokandaki
Ulusal Kitapln o karanlk raflarndan birisinde, dzeltil
mesi ya da hi olmazsa saysz yanln azaltlmas iin yeni
bir basm hak eden John W ilkinsin Analitik Dili zerine K
k Bir nceleme adl yaptm bulabilir. Kitapln yeni m
d rnn sanki m odern diller yeterince ilkel deillermi gibi
kendini eski dilleri incelemeye ve laf ebelii yaparak imgesel
bir kabadaylar Buenos Airesini gklere karmaya veren bir
edebiyat olduunu sylediler bana. Hibir zaman onu ta
nm ak istemedim. Bu kente 1899 ylnda geldim ve yalnzca
bir kez bir rastlant sonucu bir kabaday ile ya da ad kaba
dayya km bir insanla karlatm. lerde bir frsat kar
sa olay anlatrm.
Tekbam a yaadm daha nce sylem itim ; gnler
sonra Ferm n Efurenden sz ettiimi duyan kap kom um ,
onun Punta del Estede ldn syledi bana.
Hibir zam an dostum olm ayan bu adam n lm bana
aklayamayacam kadar ac verdi. Yalnz kaldm biliyo
rum; yeryznde ansn kimseyle paylamayacam o ola
yn -K o n g re- tek tanym. Kongreden geriye kalan tek kii
benim. Btn insanlarn kongre yesi olduklar, yeryzn
de Kongre yesi olmayan tek kii bulunm ad doru, fakat
ben bir baka trl yeyim. Byle olduum u biliyorum; bu
da beni imdiki ve gelecekteki saysz m eslekdamdan farkl
klyor. 7 ubat 1904 gn, Kongre ile ilgili yky hi kim
seye anlatmama konusunda en kutsal saydmz ey zeri
ne -yeryznde kutsal olan ya da olmayan bir ey olabilir
m i?- yemin etmitik, fakat imdi benim andm a sadk kal
mam olmamda Kongrenin etkisi olduu da yabana atla-
24
maz. Bu aklamam biraz karanlk oldu, ama beni okuyacak
larn daha ok ilgisini ekebilir.
Ne var ki stlendiim grev hi de kolay deil. M ektup
biim inde bile olsa anlat trn hibir zaman denemedim,
stelik anlatacam yknn inanlr gibi olmamas kuku
suz, bu ii daha da arlatryor. Hakk yenip unutulan Mer
merler ozan Jos Fernndez Iralaya verilmeliydi bu grev,
fakat artk ok ge.
Olaylar bilinli olarak saptrmayacam, ama miskinlii
m in ve yeteneksizliimin beni birtakm yanlglara zorlaya
can sezinliyorum.
Kesin tarihlerin ne nemi var. Doduum kent olan San
ta Feden 1899da geldiimi anmsayalm. Oralara bir daha
hi dnm edim; bir insann bedenine ya da arlarna alt
gibi ben de hi holanm adm Buenos Airese altm. Pek
nem li deil ama yaknda leceim i duyum suyorum ; b u
n un iin konu dm a kma alkanlm bir yana brakp
anlatm biraz abuklatrm am gerekiyor.
Yllar zm z - z diye bir ey varsa k u k u su z- deitir
miyor; beni bir gece Dnya Kongresine gtrecek olan i
gdm , daha nce de ltima Hora nn Yaz K uruluna katl
maya srklem iti beni. Bakentli zavall bir delikanl nasl
bir srtm acn ya da tarla iisinin yazgsn rom antik ola
rak dlerse taral bir delikanlya da gazeteci olmak yle ro
m antik gelir. imdi bana baya gelen gazetecilik meslei
ni istemi olduuma yanmyorum. Meslekdam Fernndez
Iralanm , gazetecilerin yazdklarnn unutulup gittiini, oysa
onun belleklerde kalmak ve zamana dayanmak iin yazmak
istediini sylediini iitmitim. Daha sonra Mermerler adl
yaptnda ufak tefek dzeltmelerle yaymlanacak olan sone
lerinden birini beynime kazm tm (o sralarda bu fiil ok
kullanlyordu).
Kongreden sz edildiini ilk kez ne zam an duyduum u

25
tam kestirem iyorum . Belki saym ann bana aylm dedi
i o leden sonra idi ve ben de Buenos Airesin beni ka
bul ettiinin bir kant olan bu olay kutlam ak iin Iralaya
birlikte yem ek yememizi nerdim . Irala, Kongreye gitme-
m ezlik edemeyeceini ileri srerek zr diledi benden. s
panyollarn oturduklar byk caddenin bir ucunda bulu
nan o b u rn u havada, kubbeli binadan deil de daha gizli
ve daha nem li bir binadan sz ettiini hem en anlamtm.
Herkes K ongreden sz ediyordu, kim ileri ak ak alay
ederek, kim ileri alak sesle, kim ileri de telal ya da m e
rakl bir biimde; sanrm kim se doru d rst bir ey bil
m iyordu. Birka cum artesi getikten sonra Irala kendisine
elik etm em i istedi benden. Gerekli giriim lerde bulu n d u
unu aklad.
Gece saat dokuz ya da on olmalyd. Irala tramvayda ba
na hazrlk toplantlarnn cum artesi gnleri yapldn ve
Don Alejandro Glencoen u n belki de adm dan dolay giri
iznimi imzaladn syledi. Gaz Kahvesine girdik. O n be
yirm i kadar Kongre yesi uzun bir m asann evresinde otu
ruyordu; bir kerevet var myd, yoksa bunu belleim mi ek
liyor, bilm iyorum. Daha nce hi grmediim bakan top
lantda hem en tandm. Don Alejandro insanda sayg uyan
dran, alm ak, yal bir beyefendiydi, gri gzleri, kzlm-
trak krlam sakal vard. O nu her zam an koyu redingo
tuyla grdm , ellerini st ste koyup bastonuna dayard. ri
yar ve uzun boyluydu. Sol yannda yine kzl sal, ok da
ha gen bir adam vard; salarnn gz alan rengi ate gibiy
di, Senyor Glencoen u n sakalnn rengi ise gz yapraklarn
anm satyordu. Sanda alm artc derecede dar, uzun su
ratl, zppece giyinmi bir delikanl vard. Herkes kahve s-
m arlamt, apsent isteyen birka dna. Dikkatimi ilk e
ken, bu kadar erkein arasnda tek bir kadnn olmasyd.
M asann teki ucunda denizci giysili on yalarnda bir o
26
cuk vard, biraz sonra uyuyakald. Ayrca bir protestan pa
paz, Yahudi olduklar kesin iki kii ve sokak kabadayla
r gibi stne tam oturan giysisi ve boynunda ipek boyun-
bayla bir zenci vard. Zencinin ve ocuun nnde birer
ikolata fincan duruyordu. Marcelo del Mazo adnda, ok
nazik grnen ve kibar konuan, bir daha kendisini hi gr
m ediim bir bey dnda tekileri anm sam yorum . Elim
de toplantlardan birisinde ekilm i kt ve soluk bir fo
toraf var, ama yaynlamayacam, nk o dnem in giysi
leri, uzun salar, byklar toplantya kaba, hatta hrpani bir
hava verebilir, bu da sahnenin yanl yorum lanm asna ne
den olabilir. Her dernek kendi dilini ve geleneini yaratma
eilim indedir. Bana d gibi gelen Kongre, kendi yeleri
n in acele etm eden istenen amaca ulam asn ve teki ye
lerin adlarn ve soyadlarn kendi kendilerine bulm alarn
ister gibiydi. Ksa srede soru sorm am am gerektiini anla
dm, bana hibir ey sylemeyen Fernndez Iralay sorgu
lamaya kalkmadm; o da bana hibir ey sylemedi. Tek
bir cum artesi toplantsn karm adm , ama anlayabilm em
bir iki ay srd. Sonradan bana ngilizce dersi verecek olan,
Gney Demiryollar m hendislerinden Donald W ren, ikin
ci toplantdan balayarak kom um oldu.
Don Alejandro ok az konuuyordu; tekiler dorudan
doruya ona hitap etm iyorlard, ama szlerini ona ynelt
tiklerini ve onayn beklediklerini anladm. Tartma konu
sunun deimesi iin elini hafife oynatmas yetiyordu. Za
manla solunda oturan kzl sal adam n Twirl gibi tuhaf bir
ad olduunu rendim. Boylan yznden balar dnyr
m ve kam bur durm ak zorundalarm gibi grnen ok
uzun boylu insanlara zg o krlgan havasn anmsyorum.
Arada srada m asann zerine brakt bir bakr pusulay hi
durm akszn elinde evirip evirdiini anmsyorum. 1914 y
lnn sonlarna doru rlanda alaynda piyade eriyken ld.
27
Hep sanda oturan dar alnl Ferm in Eguren bakann ye
eniydi. Gerekilik akm yntem lerine hi inanm adm
iin (bildiim en yapay akm, eer byle bir akm varsa) ya
va yava anladm eyleri bir rpda aklamay yeliyo
rum . ncelikle okuyucuma o zamanki durum um u anm sat
mak isterim: Buenos Airese gelmi olan, Casildal, yoksul
bir ifti ocuuydum, kendim i birdenbire Buenos Airesin
gbeinde, kimbilir belki de dnyann m erkezinde buluver-
metim, belki de bana yle gelmiti. Yarm yzyl geti ama
hl o ilk gzm kamatrm -kukusuz sonuncu da ol
m ayacak- hi unutm uyorum .
Elimden geldiince ksa anlatacam bir sr olay: bakan
Don Alejandro Glencoe Uruguayl bir ifiydi, Brezilya sn
rnda geni topraklar vard. Aberdeen kkenli babas geen
yzyln ortalarna doru ktamza gelip yerlemiti. Yann
da yz kadar kitap getirmiti, Don Alejandron u n yaam bo
yu okuduu kitaplar yalnzca bunlard diyebilirim. (Tm
n elden geirdiim bu birbirine benzem eyen kitaplardan
sz edeceim, nk benim ykm n temeli bunlardan bi
risine dayanyor.) Baba Glencoe lrken bir kz ile sonradan
bizim bakanmz olacak olan bir erkek ocuk brakm. Kz,
Egurenlerden birisiyle evlenmi ve Ferm ini dnyaya getir
mi. Don Alejandro bir zamanlar milletvekili olmak sevda
sna kaplmsa da, politika efleri ona Uruguay Kongresi
nin kaplarn kapamlar. Adammz diretmi ve daha geni
tabanl baka bir Kongre toplamaya karar vermi. Carlylein
cokulu sayfalarndan birisinde okum u olduu Us Tanr
asna tapan ve Pariste bir toplantda, otuz alt yabancnn
karsnda insan trnn szcs sfatyla konuan Ana-
charsis Clootsun yazgsn anmsam. Bu rnekten esinle
nen Don Alejandro her ulustan btn insanlar temsil ede
bilecek bir Dnya Kongresi dzenleme tasars hazrlam.
lk toplantlar Gaz Kahvesinde yaplyormu; drt yl son

28
ras iin ngrlen al oturum u Don Alejandronun ift
liinde yaplacakt: O da pek ok Uruguayl gibi bir Artigas
yanda olmamasna ve Buenos Airesi sevmesine karlk yi
ne de Kongrenin kendi vatannda toplanm asna karar ver
di. in alacak yan, btn hazrlklar byl bir kesinlik
le ngrlen srede tamaland.
Balangta azm sanm ayacak o tu ru m c re tle ri alyor
duk, fakat benim kadar yoksul olan Fernndez Irala cret
alma hakkndan vazgeince, hepim izi saran cokudan t
r bizler de ayn eyi yaptk. yiyi ktden ayrmamz sa
lad iin bu nlem yararl oldu; kongre yelerinin say
s azald ve yalnzca sadk olanlar kaldk geride. cretli tek
kii baka geim kayna bulunm ayan ve ii ok ar olan
sekreter Nora Erfjorddu. Btn bir gezegeni kapsayan bir
rgt kurm ak yabana atlr bir i deildi. M ektuplar, h a t
ta telgraflar gidip geliyordu. P e ru dan, D anim arkadan,
H indistandan katlm a bavurular geliyordu. Bir Bolivyal
lkesinin denizle hi balants olmadn ve ac veren bu
yoksunluun ilk toplantlardan birinde konu edilmesi ge
rektiini ne srd.
Saduyulu biri olan Twirl, Kongrenin hereyden nce d
nsel nitelikli bir sorunu ele alacana dikkati ekti. Btn
insanlar temsil edecek olan bir toplant planlamak, Platon-
cu ilkrneklerin saysn tam olarak saptam ak gibi bir ey
di, bu ise, btn dnya dnrlerini yzyllarca akna e
viren bir bilmeceydi. Daha uzaa gitm eden don Alejandro
Glencoenun iftlik sahiplerini, Uruguayllar, byk haber
cileri, kzl sakall adamlar ve bir koltukta oturanlar temsil
edebileceini ortaya att. Nora Erfjord Norveliydi. Sekreter
leri mi, Norveli kadnlar m, yoksa ksaca tm gzel kadn
lar m temsil edecekti? Bir mhendis, Yeni Zelandal olanlar
da dahil tm mhendisleri temsil etmeye yeter miydi?
Tam o srada sanrm, Ferm in araya girdi.

29
- Ferri de gringolar temsil ediyor, dedi kahkahalarla g
lerek.
Don A lejandro ciddi ciddi bakt ona ve hi acele etm e
den:
- Senyor Ferri gmenleri temsil ediyor, igleriyle lke
yi kalkndran gmenleri, dedi.
Ferm n Eguren beni grmeye bile dayanam azd. Birok
eyden gurur duyuyordu: Uruguayl olmaktan, yerli olmak
tan, b tn kadnlarn dikkatini ekmekten, giysilerini paha
l terzide diktirm ekten ve de hibir zaman anlayamadm
ey, Bask kkenli olmaktan; nk bu rkn tarihte inek sa
m aktan baka bir i yapt grlmemitir.
Sama bir olay aramzdaki dmanl daha da krkledi.
Bir toplantdan sonra Eguren, genelevleriyle nl Junin So
kana gitmemizi nerdi. neri bana pek ekici gelmedi, fa
kat benim le alay etm esin diye kabul ettim. Fernndez Ira
la da bizimleydi. Genelevden karken iri kym bir adamla
karlatk. Biraz imi olan Eguren bir para itti onu. Adam
yolum uzu kesti ve bize:
- Buradan kmak isteyen nce bu baktan geecek, dedi.
Geidin loluunda eliin parlayn anmsyorum. Egu
ren korkup geri ekildi. Ben pek kendimde deildim ama ki
nim korkum dan daha basknd. Bir silah karacakmm gibi
elimi koltuum un altna soktum ve kesin bir dille:
- Bu ii sokakta bitiririz, dedim.
Yabanc adam bana baka bir ses tonuyla yant verdi:
- Byle insanlar severim ite. Yalnzca sizi istiyordum ,
dostum.
imdi tatl tatl glmsyordu.
- Dost kalmak sizin bileceiniz i, diye yant verdim ve d
ar ktk.
Bakl adam geneleve dald. Daha sonra bana adnn Ta
pia, Paredes ya da buna benzer bir ey olduunu, kavgac ola

30
rak tanndn sylediler. Kaldrma ktmzda sessiz du
ran Irala srtma vurdu ve tum turakl bir biimde:
- m zn arasnda bir de silahor varm m eerse.
Merhaba dArtagnan! dedi.
Korkaklna tank olduum iin Fermn Eguren beni hi
balamad.
yk n n im di, ancak im di baladn duyum suyo-
rum . Daha nce yazdm sayfalar, tm yaam m n inanl
maz, belki de tek olaynn gereklem esi iin rastlantnn
ya da yazgnn gerektirdii koullardan baka ey ierm i
yorlar. Don Alejandro Glencoe her zam an Kongrenin m er
keziydi, ama aknlk ve kaygyla gerek bakann Twirl
olduunu yava yava duyum sadk. Kzl bykl bu tuhaf
adam Glencoeyu ve hatta Ferm n Egureni ylesine abarta
rak vyordu ki alay ettii sam labilirdi, saygnlna glge
drm eden yapyordu bunu. Glencoe ok varlkl olm ak
la gururlanyordu: Twirl, ona bir tasary kabul ettirebil
mesi iin ar masrafl bir i olduunu belirtm esinin yet
tiinin ayrm na varmt. Balangta, sanrm Kongrenin
sama sapan bir adndan baka bir eyi yoktu. Twirl, ye
ni gelime olanaklar iin nerilerde bulunuyor, Don Ale
ja n d ro da h er zam an kabul ediyordu. Y aylarak so n su
za dek genileyen byk bir em berin m erkezinde gibiy
dik. rnein Twirl, Kongrenin, bavuru kitaplarn ieren
bir kitaplktan yoksun olmamas gerektiini belirtti; bir ki
tapda alan N ierenstein bize, Ju stu s P erthesin atlas
larn, P liniusu n Historia n aturasinden ve Beauvaisnin
Speculumu n d a n tu tu n da n l F ransz an sik lo p ed icile
rin in , Britannican m , Pierre L arousseu n , B rockhousn,
Larsenin ve M ontaner ve Sim onu n ho dehlizlerine dek
(bu szckleri Fernndez Iralann sesiyle yeniden o k u
yorum ) eit eit koca ansiklopedileri salad. Bir in an
siklopedisinin ipek ciltlerini saygyla okadm anm s

31
yorum , frayla ince ince izilm i harfleri bana bir leopa
rn benekli derisinden daha gizemli grnm t. imdilik
bunlarn sonlarnn ne olduunu sylemeyeceim ve ku
kusuz zlm yorum da.
Don Alejandro, Fernndez Iralay da beni de ok sevmiti,
kimbilir belki de kendisine yaltaklanmayan yalnzca biz ol
duum uz iin. Bizi epeydir duvar ustalarnn almakta ol
duu Caledonia ifliine birka gn kalmak zere ard.
Irmakta, alt dz bir tekneyle uzun bir yolculuk yaptktan
sonra, bir gn gne doarken kar kyya ulatk. Sonra ge
celeri berbat hanlarda mola vermemiz ve Cuchilla Negrada
pek ok it kapsn ap kapamamz gerekti. Yolculuumu
zu at arabasyla yapyorduk; tarlalar, doduum iftlik arazi
lerinden daha byk ve daha ssz grnd bana.
iftliin iki imgesi hl gzlerim in nnde: dlediim
iftlik ile sonunda kendi gzlerimle grdm iftlik. D
grrcesine Santa Fe bozkrlaryla Aguas Corrientes Saray
nn olanaksz bir karm n tasarlamtm aptalca; Caledo
nia kerpiten yaplm ats ot ve p kapl, m ozaik kori
dorlu, byk bir evdi. Bir saldrya ve zamana kar koyacak
biimde ina edilmi gibi grnd bana. Hantal duvarlarn
kalnl nerdeyse bir m etreydi, kaplar ise dard. Kimse
nin aklna tek bir aa bile dikm ek gelmemiti. D ouun
dan batna dek zerinden gne eksik olm uyordu. Snr
duvarlar tatand, ok sayda zayf, clz boynuzlu hayvan
vard. Atlarn kvrm kvrm kuyruklar yerlere deiyordu,
ilk kez yeni kesilmi bir hayvann etini tattm. Birka torba
galeta getirdiler. Khya daha sonra bana yaam nda azna
hi ekm ek koym adn syledi. Irala tuvaletin nerede ol
duunu sordu; Don Alejandro ellerini kollarn aarak ona
araziyi gsterdi. Gece ay vard; dolam ak iin dar ktm
ve dostum u bir deve k u unun gzleri nnde iini becerir
ken yakaladm.
32
Geceyle bile azalmayan scaklk dayanlr gibi deildi ve
hepim iz biraz serinlik ksn istiyorduk. Alak tavanl bir
ok oda vard, odalar pek plak grdnd bana; bize gne
ye bakan bir oda verdiler; iinde iki somye ile stnde g
m bir leen ve ibrik bu lu n an bir kom idin vard. Zemin
toprakt.
Ertesi gn kitaplkla ve Cariyle ciltleriyle karlatm ve
beni bu sabaha ve bu yalnzla srkleyen insanln sz
cs A nacharsis C lootsa ayrlm sayfalar aradm . Ak
am yem einin ayn olan bir kahvaltdan sonra D on Ale-
jandro bizi antiyeye gtrd. At stnde kra topraklar
da bir fersah kadar yol aldk. Korka korka ata binen Irala
hayvann stnden yere dt; khya hi glm eden d u ru
m u aklad.
Kentli attan inmeyi iyi beceriyor.
U zaktan almalar grdk. Yirmi kadar adam, her ye
rinden dklen, szm ona bir am fiteatr yapm aktaydlar.
Aralarndan gkyz grnen bir takm iskeleler ve sralar
anmsyorum.
Birka kez srtm alarla konum aya altm, fakat a
balarm bounayd. Her bakm dan bizden farkl olduklar
n biliyorlard. Anlaabilmek iin aralarnda ksa ksa, Bre
zilya Portekizcesine benzer, genizden bir spanyolca ko
nuuyorlard. K ukusuz dam arlarnda yerli kan ile zen
ci kan dolayordu. Glydler ve ksa boyluydular; ben,
C aledoniada u z u n boylu olup km tm , o zam ana dek
byle bir i bama gelmemiti. Hemen hem en hepsi chiripa
denilen bir gmlek ve birka da geni paal pantalon giy
miti. H ernndezin ya da Rafael Obligadon u n yzleri ac
ykl kiilerine pek az benziyorlard, hatta hi benzem iyor
lard. Cum artesi ikisinin etkisi henz gemediinden ko
layca iddete bavurabilirlerdi. Tek bir kadn yoktu ilerin
de ve gitar alndn da hi duymadm.

33
Bu snrda yaayan adam lardan ok, Don Alejandrodaki
kkl deiiklik ilgimi ekti benim . Buenos Airesdeyken
sevecen ve ll bir insand; Caledoniada ise dedeleri gi
bi sert bir aa olup kmt. Pazar sabahlan obanlara, tek
bir szcn bile anlam adklar Kutsal Kitab okuyordu.
Bir gece, grevini babasndan devralm olan gen khya bi
ze, bir iftiyle bir srtm acn bakla birbirlerine girdikle
rini syledi. Don Alejandro hi tela etm eden kalkt, adam
larn dtkleri yere geldi, her zam an zerinde tad
silahm, bana d patlam gibi gelen khyaya verdi ve b
aklar arasnda kendisine yer at. Hem en ardndan bir emir
sesi duydum:
- Baklar brakn, delikanllar,
Ayn dingin sesle srdrd: )
- imdi tokalan ve birbirinizle iyi geinin. Burada kav
ga istemiyorum.
Her ikisi de buyrua uydu. Ertesi gn Don Alejandronun
khyay iten attm rendim.
Yava yava yalnzlk duygusuna kaplmaya balamtm.
Buenos Airese bir daha hi dnmeyeceim korkusuna ka
pldm. Fernndez Irala da ayn korkuyu paylayor m uydu
bilm iyorum, ama Arjantinden ve dnte orada neler yapa
camzdan sk sk sz eder olm utuk. Her zam an dolat
m yerleri deil de, Once Alamna yakn, Jujuy Sokanda
bulunan anakapm m stndeki aslanlar, ya da haritada ye
ri olm ayan bir barn klarn zlem itim . H er zam an iyi
bir binici olm uum dur; atla dolamaya ve uzak yerlere git
meye baladm . Sk sk bindiim ve im di sanrm lm
olan yaz at hl anm syorum . Snr yanyana yerletiril
mi talardan olutuu iin bir leden sonra ya da bir gece
Brezilyaya da gemi olabilirim.
Artk gnleri saymamaya alyordum ki, her gnk gibi
bir gnn akam Don Alejandro bizi uyard:

34
- imdi yatalm. Yarn sabah erkenden serinlikte yola
karz.
Irm ak k ysna vard m zd a ylesine m u tlu y d u m ki
Caledoniay bile sevgiyle dnebildim .
Yine cum artesi toplantlarm z yapmaya baladk. Twirl
ilk toplantda sz istedi. Her zam anki gibi o tutum turakl
szckleriyle Dnya Kongresi Kitaplnn yalnzca bavu
ru kitaplaryla kstl kalamayacan, her ulustan ve her dil
den klasik yaptlarn gerek birer belge olduunun kolayca
gzard edilemeyeceini syledi. Konuma hem en onaylan
d ve Fernndez Irala ile Latince retmeni olan doktor Cruz
gerekli m etinleri seme grevini stlendiler. Twirl bu konu
yu dana nce Nierensteina amt.
O dnem lerde Paris kentini dlemeyen tek bir Arjantin
li yoktu, iimizde en sabrsz olan Ferm n Egurendi belki:
onu Fernndez izliyordu ama ok deiik nedenlerle. Mer
merler ozan iin Paris, Verlaine dem ekti, Leconte de Lisle
demekti; Eguren iin ise Junin Sokanm daha gelimi bir
devamyd. Twirl ile ikisinin anlam olmasndan kukula
nyorum . Bir baka toplantda Twirl kongre yelerinin ko
nuacaklar dil ve iki delegenin belge toplamak zere Lond
ra ve Parise gitm elerinin uygun olup olmayaca konusunu
tartmaya at. Yansz davranyorm u gibi grnm ek iin
nce benim adm , biraz duraksadktan sonra da arkada
Egurenin adn ileri srd. Don Alejandro her zamanki gi
bi neriyi onaylad.
Sanrm, W renin, kendisine birka saat talyanca dersi
verm eme karlk beni derin ngilizce aratrm alarna ba
lattn daha nce yazmtm. Dilbilgisini ve dile yeni ba
layanlar iin retilen kalp tm celeri olabildiince bir ya
na brakp, dorudan doruya yaps gerei en zl biimle
ri ieren iirin iine daldk. Benim tm yaamm doldura
cak olan bu dille ilk ilikim Stevensonun o esiz Requiemi

35
oldu; daha sonra, Percynin o arbal, on sekizinci yzy
ln iyzn aklad baladlarna sra geldi. Londraya git
m eden az nce de, bir su ilemiim gibi, beni Iralann esiz
dizelerinden kukulandran ey, gzlerimi kam atran Swin-
bum e oldu.
Bin dokuz yz iki ocann balarnda geldim Londraya;
daha nce hi grm ediim kar yann tenim i okar gi
bi geldiini ve bundan holandm anmsyorum. Ne ise ki
Eguren ile yolculuk yapmak zorunda kalmamtm. British
M useum un arka sokanda, ucuza bir pansiyonda kalyor
dum; bylece Dnya Kongresine yaraacak bir biimde dil
edinm ek iin akam sabah Mze kitaplna gidebiliyordum.
Evrensel dilleri de gzard etmedim; Esperantoyla/-duygu
ykl Luganesin yansz, yaln ve ekonom ik diye tanm la
d- ve fiilleri, adlar ekerek tm dilbilim olanaklarn or
taya koymak isteyen Volapk ile ilgilenmeye baladm. Yz
yllar sonra bile hl zlem duyulan Latinceyi yeniden can
landrm ak iin ne srlen olumlu ve olumsuz grleri de
erlendirdim. Her szcn anlam nn, onu oluturan harf
lerde bulunduunu ileri sren John W ilkinsin analitik dili
ni incelediim iin lkem e dnm em gecikti. Beatrizi, salo
n u n yksek kubbesi altnda tandm.
Bu yk Dnya Kongresinin genel tarihini anlatyor, be
nim ya da Alejandro Ferrinin yksn deil, ama btn
yklerde olduu gibi birincisi sonuncuyu da ieriyor. Be
atriz ince, u z u n boyluydu, yz hatlar dzgnd, arpk
Twirli anmsatabilecek olan ama hibir zaman anm satm a
yan kzl salar vard. Henz yirm isinde bile deildi. ni
versitede Edebiyat okum ak iin Kuzey illerinden b irisin
den kp gelmiti. Benim gibi onun da ailesi yoksuldu. Bu
enos Airesde talyan soyundan gelmek o dnem lerde henz
utanlacak bir durum du: Londrada ise pek oklar iin b u
nun rom antik bir yan olduunun ayrmna vardm. Birka

36
akam sonra birbirim ize k olm utuk; benim le evlenm e
sini istedim ondan, fakat Beatriz Frost da N ora Erfjord gi
bi Ibsenin yayd retinin hayranyd ve kimseye balan
m ak istemiyordu. Benim syleme yrekliliini gsteremedi
im szckler onun azndan fkrd. Ey geceler; ey payla
lan, yum uak karanlklar; ey glgede gizemli bir rm ak gi
bi akan ak, ey herbirinin teki olduu o m utluluk an; ey
m utluluun m asum luu ve arl, ey nce seviirken, arka
sndan uyurken bizi kendim izden geiren birleme; ey g
n n ilk klar ve onun seyrine dalm!
Sarp Brezilya snrnda sla zlemine yakalanmtm; ba
na pek ok ey veren Londrann kzl labirentinde ayn ey
gelmedi bama. D nm geciktirm ek iin bir sr ba
hane ileri srdm se de ylbandan nce dnm ek z o ru n
da kaldm; Noeli birlikte kutladk. Don Alejandronun onu
Kongreye araca konusunda sz verdim; gney yarm
kreyi grm enin ilgin olacan, dii olan bir kuzeninin
Tasmaniada oturduunu dalgn bir havayla syledi. Beatriz
gemiyi grmek istemedi; ona gre vedalama yapmack bir
eydi, anlamsz bir m utsuzluk gsterisiydi, ve o yapmackl
eylemlerden tiksiniyordu. nceki k tantmz kitaplkta
birbirim izden ayrldk. Ben dlein tekiyim; m ektup bekle
me sknts ekmemek iin ona adresimi vermedim.
Dn yolculuklarnn gidi yolculuklarndan daha ksa
geldii dikkatim i ekmiti, fakat anlarla ve zntlerle yk
l bu Atlantik Okyanusu geii bana ok daha uzun grn
d. Hibir ey, benim yaamma kout olarak Beatrizin de
kendi yaamn dakikas dakikasna, geceler boyu srdre
ceini dnm ek kadar bana ac vermiyordu. Birka sayfalk
bir m ektup yazdm, ama M ontevideodan ayrlrken yrttm.
Bir perembe gn vatanma kavutum ; Irala beni limanda
bekliyordu. Chile Sokandaki eski pansiyonum a dndm ;
o gn ve ertesi gn Irala ile konuarak ve dolaarak ge
37
irdik. Buenos Airese yeniden almak istiyordum. Fermin
Egurenin hl Pariste olduunu renince rahatladm; on
dan nce Buenos Airese dnm olmam uzun sren yoklu
um u bir bakma hafifletmi olacakt.
Irala bozuk alyordu. Ferm in, Avrupada ar derecede
para harcam ve hem en geri gelmesi iin verilen buyrukla
ra kulak asmamt. nceden belliydi bu. teki haberler da
ha da tedirgin etti beni: Iralanm ve Cruzun kar kmalar
na karn Twirl, ne denli kt olursa olsun her kitabn iyi bir
eyler ierdiini ileri sren Gen Pliniusdan g alarak La
Prensa gazetesinin btn koleksiyonunu^, Don Quijotenin
bin d rt yz deiik basksnn, Balmesin m ektuplar
nn, niversite tezlerinin, tutanaklarn, bltenlerin ve tiyat
ro program larnn alnmasn nermi. Hepsinin nemli bi
rer belge olduunu sylemi. Nierenstein desteklemi onu;
kavgal grltl cum artesi toplants sonunda Don
Alejandro da onaylam neriyi. Nora Erfjord sekreterlik g
revinden istifa etmi; onun yerine Twirlin sznden hi k
mayan Karlinski adl yeni bir ye gemi. Koca koca paket
ler kataloglanmadan, filenmeden Don Alejandron u n harap
evinin arka odalarna ya da bodrum katma ylyordu. Tem
muz balarnda Irala bir hafta kadar Caledoniada kald; du
varclar inaata ara vermiler. Sorguya ekilen khya patro
n u n byle istediini ve zaten zam ann da bol bol yetecei
ni sylemi.
Londradayken szn etmeye demeyecek bir rapor ha
zrlamtm; cuma gn Don Alejandroyu grmeye gittim,
hem de raporum u teslim edecektim. Fernndez Irala da be
nim le geldi. Akam saatleriydi, gney yeli evi dolduruyor
du. Alsina Sokana bakan giri kapsnn nnde at ko
ulu bir araba duruyordu. Yklerini en gerideki avluya bo
altan belleri bklm adam lar anm syorum ; buyurgan
pozlaryla Twirl em irler yadryordu. Nora Erfjord, Nie-
38
renstein Cruz ve Donald W ren ile bir ya da birka kongre
yesi daha bir eyler sezinlemiler gibi orada duruyorlard.
Nora beni kucaklad ve pt. Bu davran bana baka ku
caklamalar ve pm eleri anm satt. yi yrekli ve m utlu zen
ci elimi pt.
O dalardan birinden m ahzene kare biimli bir kap al
yordu; demir basamaklar karanlkta yitip gidiyordu.
Birdenbire ayak sesleri duyduk. Daha grm eden girenin
Don Alejandro olduunu anladm. Koarcasna geldi.
Sesi deiikti; ne cum artesi toplantlarm za bakanlk
eden dingin beyefendinin sesiydi bu, ne bakla kavga edil
m esini yasaklayan ve srtm alarna T anrdan sz eden
iftlik aasnn sesiydi, yine de daha ok bu sonuncuyu an
dryordu.
Kimseye bakm adan emir verdi:
- Aaya ylan her eyi karn. Mahzende tek bir kitap
kalmasn.
Tama ii aa yukar bir saat srd. Toprak avluya ta
dmz kitap yn en uzun olanmzn bile boyunu amt
bile. Hepimiz gidip geliyorduk; yerinden kmldamayan yal
nzca Don Alejandro idi.
Az sonra bir emir daha geldi:
- imdi bu paketleri atee verin.
Twirl sapsar kesildi. Nierenstein birden mrldand:
- Dnya Kongresi byk bir akla setiim bu deerli
aralardan yoksun braklamaz.
- Dnya Kongresi mi? diye sordu Don Alejandro. stifini
bozm adan gld, daha nce gldn hi iitmemitim.
Ykmdan her zaman gizemli bir zevk duyulur; tr tr
alevler parlyordu, bizler ya duvarlara yaslanp kaldk ya da
odalara katk. Gece avluyu kl ve yank kokusu doldurdu.
Topran zerinde alevlerden kurtulup kalan birka beyaz
sayfay anmsyorum. Gen kadnlarn yal erkeklere besle
39
dikleri seviyle Don Alejandroyu seven Nora Erfjord duyu
lur duyulmaz bir sesle:
- Don Alejandro ne yapacan bilir, dedi.
Yazma gnl veren Irala bir tmce fsldad:
- Birka yzylda bir skenderiye Kitapl yaklr.
Sonra Don Alejandro aklad:
- imdi size syleyeceklerimi ancak drt ylda anlayabil
dim. Yaptmz giriim yle byk ki -bykln imdi
anlyorum - tm dnyay ieriyor. Harap bir iftlikte be
palavracnn nutuk ekmesi deil bu. Dnya Kongresi dn
ya ile birlikte balad ve bizler toprak olup gidinceye dek de
srecek. Bulunmad bir yer yok. Kongre yaktmz kitap
lardr. Kongre, Sezarn ordularnn yolunu deitiren Kale-
donyallardr. Kongre plkte oturan Eyp, ve armha ge
rilmi sadr. Kongre, param kt kadnlarla yiyen o hayr
sz delikanldr.
Kendimi tutam adm ve szn kestim:
- D on A lejandro, ben de suluyum . Elim deki u rapo
ru daha nce bitirm itim am a bir kadnn ak yznden
Ingilterede kalp paranz harcadm
Don Alejandro srdrd konumasn:
- Ben de kukulanm tm bundan, Ferri. Kongre benim
boalarmdr. Kongre, sattm boalar ve elden kardm
saysz tarladr.
Korkun bir ses duyuldu; Twirlin sesiydi bu.
- Caledoniay sattnz sylemek istem iyorsunuz bize,
deil mi?
Don Alejandro acele etm eden yant verdi:
- Evet, sattm. Kk bir kar topram bile kalmad. Bat
m olm am bana ac verm iyor, nk her eyi apak g
r y o ru m im di. Belki b ir daha grem iyeceiz, n k
Kongrenin bize gereksinmesi yok, fakat bu son gece hep bir
likte gidip Kongreyi bir grelim.

40
Kazand u tk u d an sarho olm utu. Kararll ve inan
c bizi de sarmt. Hi kimse bir saniye bile onun ldrd
n dnmedi.
Alanda st ak bir arabaya bindik. Arabacnn yannda
ki yere oturdum ve Don Alejandro:
- Reis, dedi, kenti dolaacaz, istediin yere gtr bizi
Basamakta ayakta duran zenci durm adan glyordu. Bil
mem, bir eyler anlyor muydu?
Szckler ortak bir am gerektiren simgelerdir. Burada an
latmak istediim yalnzca benim ykm dr; bu ykye or
tak olanlar ldler. Mistikler, bir glden, bir pckten, b
tn kular dem ek olan bir kutan, btn yldzlar ve gne
demek olan bir gneten, bir arap gm nden, bir bahe
den ya da bir cinsel ilikiden yardm beklerler. Bu eretile
m elerden hibirisi, sabahn ilk klaryla yorgun ve m utlu
olarak geride braktmz bu en akrak geceyi anlatmama
yetmiyor. Tekerlekler ve nallar talarn stnde gm brder
ken biz hem en hem en hi konum adk. Gne dom adan
nce belki M aldonado belki de Riachuelo olan kk, kir
li gln yanna yaklarken Nora Erfjordin tiz sesi Patrick
Spensin baladn seslendirdi, Don Alejandro ksk
sesiyle m rldanr gibi birka dizesinde ona elik etti. ngi
lizce szckler Beatrizin im gesini hi anm satm ad bana.
Twirl, arkam da bir eyler sylyordu:
- Ktlk yapmak istedim, iyilik yaptm.
Yarm yamalak grdm z eyler aklma kaznm; -R e
coleta mezarlnn tula rengi duvarlar, cezaevinin sar du
varlar, tam bir dika yapmayan bir ke banda danseden
adamlar, evresi parm aklkl, karo deli bir kilise avlusu,
tren bariyerleri, benim evim, bir pazar yeri, kuytu ve nemli
gece- fakat yerlerini bakalarnn da almas olasl bulunan
bu gelip geici eylerin hibirisi nemli deil. nem li olan
birok kez alay ettiimiz planm zn gerekten ve gizli giz

41
li var olduunu duyum sam am zd, o da evrendi ve bizdik.
Fazla bir um uda kaplm adan yllarca o gecenin tadn ara
dm, kimi kez m zikte, akta, bulank anlarda yeniden ta
dna vardm sandm, ama tek bir kez sabaha doru grd
m bir dte geri geldi. Kimseye bir ey sylememek iin
yemin ettiimizde cumartesi sabah olmutu.
Irala dna bir daha kimseyi grmedim. yky yorum
lamaya kalkm adk hi; azm zdan kacak herhangi bir
szck kutsal bir eye saygszlk etm ek olurdu. 1914 yln
da Don Alejandro ld ve M ontevideoya gmld. Irala bir
yl nce lmt.
Bir kez Lima Sokanda Nierenstein ile karlatm ve bir
birimizi grmezden geldik.

42
there A re M o r e T h in g s

How ard P. Lovecraft'n ansna

A ustindeki Texas niversitesinde tam son snavma gire


ceim srada amcam Edwin Arnettin anakaramzn bilmem
neresindeki kuytu bir kesinde anevrizm adan ldn
rendim. Birisi ldnde neler duyarsak onlar duydum
ben de: daha yakn olm am aktan duyulan artk yararsz bir
pim anlk. nsan llerle konuurken onlarn l olduu
nu unutuyor. Felsefe renimi gryordum ; Amcamn, Lo
mas yaknlarnda, Casa Coloradada, tek bir zel ad anm a
dan benim felsefenin artc yanlaryla ilgilenmemi sala
dn anm sadm . Yemekten sonra yediimiz portakallar
dan birini Berkeley idealizm ine balamam iin bir ara gi
bi kulland; onun iin satran tahtas Eleaclk elikilerini
aklamaya yeterdi. Yllar sonra H intonun, uzayn drdn
c bir boyutu olduu gereini kantlamaya alan kitapla
rn bana dn olarak vermiti; okuyanlar boyal kplerle
yaplan karm ak deneyler yoluyla bu gerei zebiliyordu.
alma odasnn bulunduu kata koyduum uz piram itleri
ve prizmalar hi unutmayacam.
Amcam m hendisti. Demiryollarndaki grevinden emek
43
li olm adan nce, kendisine insanlardan uzak bir kr hava
s ve Buenos Airese yakn olm ak gibi avantajlar salayan
T urderada yerlemeye karar verm iti. O ndan beklenecei
gibi, yakn dostu Alexander M uiri m im ar olarak seti. Bu
sert grnl adam Knox retisi yanlsyd; amcam ise d
nem inin btn beyefendileri gibi zgr dnceliydi, ya da
daha dorusu agnostikti, fakat H intonu n yanltc kpleri
nin ya da gen Wellsin dzenli karabasanlarnn ilgilendir
dii kadar Tanrbilim de ilgilendiriyordu onu. Kpekleri se
verdi; artk uzaklarda kalan doum yeri olan Lichfield ky
nn ansna Samuel Johnson adn verdii kocaman bir kurt
kpei vard.
Casa Colorada bat snrndaki bataklk topraklara yakn
bir tepenin stne kurulm utu. Parm aklklarn te yann
daki araucaria aalar burann boucu havasn hafifletme
ye yetmiyordu. Dz bir teras yerine iki yana eimli ats ve
duvarlar, darack kk pencereleri ezer gibi grnen drt
ke bir saat kulesi vard. Yalnzca birlikte olduklar iin ev
ren adn tayan u aykr eyleri nasl kabul ediyorsak o
cukken bu irkinlikleri de yle kabullenmitim.
1921de vatanma dndm . Uyumazlklar nlem ek iin
evi satmlard: alan bir yabancyd. Max Preetorius, en yk
sek pey verenin iki katm nerm iti. Sat anlamas im za
landktan sonra, akama doru iki yardmcsyla birlikte gel
di, btn mobilyalar, btn kitaplar ve evdeki btn eya
lar Tropas yolunun yaknlarndaki bo bir arsaya tadlar.
(H intonu n kitaplarndaki diyagramlar ve byk dnya k
resini iim szlayarak anm sadm .) Ertesi gn M uir ile ko
numaya gitmi ve M uirin kzarak reddettii kimi deiik
likler yapmasn nermi. Daha sonra Bakentteki bir firma
inaat yapmay stne alm. Blgedeki m arangozlar evi ye
niden demeyi kabul etmemiler; sonunda, Glewden Ma-
riani adnda birisi, Preetoriusu n ne srd koullar ka
44
bul etmi. On be gn boyunca geceleri ve kapal kaplar ar
dnda almas gerekmi. Evin yeni sahibi Casa Coloradaya
geceyars gelip yerlemi. Pencereler bir daha almad, fa
kat karanlkta bir para k grlebiliyordu. Bir sabah st
, k u rt kpeinin lsn kaldrm da, kafas koparlm,
paralanm olarak buldu. Kn araucaria aalarn kesti
ler. Bir daha kimse Preetoriusu grmedi, ok gemeden l
keden ayrld anlalyor.
Kuku uyandran bu tr haberler beni tedirgin etmiti. Ki
iliimin en belirgin zellii m erakl olmamdr, bu merak,
hibir ortak yanmz olmayan bir kadnla, yalnzca kim ol
duunu ve nasl olduunu renm ek amacyla birlemeye,
(pek parlak bir sonuca ulam akszn) lavdanom kullanm a
ya, deneyst saylar incelemeye ve biraz sonra anlatacam
korkun servene srkledi beni. aresiz bu ii aratrm a
ya karar verdim.
lk iim Alexander M uiri grmek oldu. Onu dimdik, es
m er, zayf ama olduka gl biri olarak anm syordum ;
yllar onu kam burlatrm t, ve sim siyah sakal aarm
t. T ahm in edilecei gibi evi am cam nkine benziyordu;
Tem perleydeki evine buyur etti beni, her iki ev de iyi bir
ozan fakat kt bir mim ar olan W illiam M orrisin sk norm
larna uygundu.
Grme ok etin geti; Iskoyann simgesi bouna de
vedikeni olmam! Buna karn Seylan ay ve koca bir tabak
brekle (hl ocukm uum gibi evsahibim brekleri ikiye
blyor, tereya srp uzatyordu) arkadann yeeninin
onuruna gsterisiz bir Kalven leni dzenlediini sezinle
dim. Amcamla yapt Tanrbilimle ilgili tartmalar, her iki
oyuncunun da karsndakiyle ibirlii yapmasn gerektiren
uzun bir satran oyununu andryordu.
Zaman geiyor ve ben bir trl konuyu aamyordum. Ra
hatsz edici bir sessizlik oldu ve M uir sze balad.

45
- Delikanl (young m an), dedi, buraya kadar Edwinden ya
da beni pek ilgilendirmeyen Amerika Birleik Devletlerinden
sz edelim diye gelm ediniz. U ykularn z k aran Casa
Coloradanm sat ve o tuhaf alc. Benim de uykularm ka
yor. Akas bu yk canm skyor, ama bildiim kada
rm anlatacam. Bildiklerim de ok deil.
Biraz sonra ar ar srdrd konumasn:
- Edwin lmeden nce belediye bakani beni odasna a
rd. Kilise papaz da oradayd. Bir katolik apelinin plan
larn izmemi istediler benden. Yapacam i iin ykl bir
para vereceklerdi. Bunun olanaksz olduunu syledim. Ben
Tanrnn bir kuluyum ve putlar iin aharlar yapp alaklk
edemem.
Ve sustu.
- Hepsi bu mu? diye sorm ak yrekliliini gsterdim.
- Hayr. O Preetorius denen Yahudi, yaptklarm ykma
m, yerine korkun bir ey dikm em i istiyordu. Alakln da
bin bir trls vardr.
Bu szckleri ciddi bir tavrla syledi ve ayaa kalkt.
Sokan kesini dnerken Daniel Iberra yanm a yakla
t. Kasabalarda insanlar birbirlerini nasl tanrlarsa yle tan
yorduk birbirimizi. Yrye yrye dnm em izi nerdi. Ka
badaylar hi mi hi ilgilendirmez beni, az ok uydurm a ve
sama sapan bir sr masal dinleyeceimi tahm in ediyor
dum , ama yazgma boyun eip kabul ettim . Nerdeyse ge
ce bastrmt. Tepedeki Casa Colorada birka blok nceden
grlr grlmez Iberra geri dnd. Nedenini sordum . Ya
nt beklediim gibi deildi.
- Ben Don Felipenin sa koluyum. Kimse bana korkak di
yemez. Beni bulm ak iin ta M erlodan gelen o delikanly,
Urgoitiyi anmsyacaksn, sonunda olanlar da. Bak. Birka
gece nce bir elenceden dnyordum. Kke birka metre
kala bir ey grdm. Atm korkup srad ve eer onun kor

46
kuuna aldrmayp yolunu deitirmemi olsaydm belki bu
gn bu yky anlatamazdm. Grdm ey az buz deildi.
ok sinirlendi ve okkal bir kfr savurdu.
O gece hi uyum adm. Sabaha kar hi grmediim ya da
grp unuttuum bir labirenti gsteren Piranesi biem in-
de bir oyma bask grdm dm de. Selvilerle evrili ta
bir am fiteatr idi ve ykseklii aalarn doruklarn da ge
iyordu. Ne kaps vard ne de penceresi, buna karlk san
ki sonsuza dek uzanp giden, dikine dar yarklar vard. B
ytele ierde bir M inotor grmeye altm. Sonunda g
rebildim. Canavarlar canavaryd; boadan ok bizona ben
ziyordu ve topraa sereserpe uzanm insan bedeniyle uyu
yor gibiydi, sanki d gryordu. Ne gryordu, kimi g
ryordu acaba?
O gn leden sonra Casan m n n d e n getim . Kimi
parm aklklar erilm i olan dem ir kap kapalyd. Bir za
m anlar bahe olan avluyu al rp kaplam t. Sada pek
derin olm ayan bir ukur vard, evresinde ayak izleri g
rlyordu.
Yapabileceim tek ey bir kum ar oynamakt, gnlerdir er
teleyip duruyordum bunu, boa gideceini sezinlediim iin
deil de beni kanlmaz olana, en son yapmam gerekene s
rkleyecei iin.
Byk u m u tlara kaplm adan Glewe gittim . M arangoz
Mariani, iman, pembe yanakl, yam ban alm sradan
ama iten davranan bir Italyand. Daha onu grr grmez
bir gece nce planladm oyundan vazgetim. Kartm uzat
tm, yksek sesle, atafatl bir biimde okudu, doktor nva-
m m grnce sayg gsterisinde bulundu. Turderada bir za
m anlar am cam n olan Casa Colorada iin yapt mobilya
larla ilgilendiimi syledim. Adam konutu da konutu. El
kol hareketleriyle syledii bir laf kalabaln size yinele-
miyeceim, fakat ne kadar anlam sz olursa olsun m teri

47
lerinin tm isteklerini yerine getirmeyi kendisine ilke edin
diini, o ii de harfi harfine, istendii gibi yaptn syledi.
Birka ekmeceyi kartrdktan sonra kaak Preetoriusun
im zalad, hibir ey anlam adm belgeleri gsterdi ba
na. (K ukusuz beni avukat sanm t.) Birbirim izden ayr
lrken dnyann altnn verseler bile bir daha Turderaya,
zellikle de o eve adm atmayacam itiraf etti bana. M te
rilerinin velinimeti olduunu, fakat naiz dncesine gre
Preetoriusun deli olduunu ekledi. Sonra pim an oldu, sus
tu. Daha baka bir sz alamadm azndan.
Byle bir fiyaskoyu bekliyordum , insan bir ey dnr
ama baka ey kar.
Zaman kadar, dnn, bugnn, gelecein, tm zamanla
rn ve hibir zam ann bu sonsuz dokusu kadar gizemli ba
ka bir ey olmadn ka kez sylemiimdir kendi kendime.
Bu derin dncelerin ie yaramad anlald; leden son
ralar Schopenhauern ya da Joyceun yaptlarn incelemeye
ayrrken, geceleri de Casa Coloradanm evresindeki toprak
yollar arnlyordum. Kimi kez bembeyaz bir k gryor
dum; kimi kez de kulama inleme sesi gelir gibi oluyordu.
Ocan on dokuzuna dek byle srd.
Yazn, insann kendini yalnzca eziyet edilmi, kfredil
mi gibi deil, ayn zamanda hie saylm gibi duyum sad
Buenos Aires gnlerinden biriydi. Frtna koptuunda sa
at gecenin on biri olmalyd. nce gney yeli, ardndan se
li sele katan saanak. Bir aa alt bulmaya altm. Birden
bire parlayan bir imein aydnlnda kendim i dem ir ka
pnn birka adm tesinde buldum . Bilmem korkuyla m,
yoksa um utla m kapy itiverdim. Beklenmedik bir biimde
ald. Frtnann itmesiyle ilerledim. Yer gk gzm kor
kutm aya alyordu. Evin kaps da yar aralk duruyordu.
Bir yamur darbesi indi suratm a ve ieri girdim.
erde, yerdeki karo talar kaldrlm t, kurum u otlar
48
zerinde yrdm . Mide bulandrc hafif bir koku sarm
t evi. Bilmiyorum sada myd, solda m, bir ta basamaa
ayam takld. Hzl hzl ktm. Hemen hem en bilinsizce
elektrik dmesini evirdim.
Anlarm daki yem ek odas ve kitaplk, aradaki duvar y
kld iin imdi iinde bir iki mobilya bulunan kocam an
bo bir odayd. Bu m obilyalar tanm lam aya alm ayaca
m, nk n iyi aydnlatmasna karn bu eyalar gr
dm den pek em in deilim. Bir aklamada bulunaym. Bir
eyi grebilmek iin, o n u anlam ak gerekir. Koltuk inan be
denini, eklemlerini ve tm organlarn tcedcu kabullenir;
makas da kesme eylemini. Bir lamba ya da bir tat iin ne
demeli? Bir vahi, m isyonerin Incilini alglayamaz; bir ge
mi yolcusu halatlar tayfalarn grd gibi gremez. Evreni
gerekten grebilmi olsaydk belki onu anlardk.
O gece gzme arpan anlamsz biim lerden hibiri, her
hangi bir insana ya da anlalr bir kullanm a uygun gibi
gelmedi bana. Tiksindiim i ve korktuum u duyum sadm .
Kelerden birinde baka bir kata kan dik bir m erdiven
grdm. Says onu gemeyen kaln dem ir basam aklar ara
snda birbirine eit olmayan aralklar vard. Hem elleri hem
de ayaklar kullanm ay gerektiren bu m erdiven usa yatkn
d, biraz rahatladm . I sndrdm ve bir an karanlkta
kaldm. En ufak bir ses duym adm, fakat kavranlm as ola
naksz eylerin varl keyfimi karyordu. Sonunda karar
verdim.
Yukarya knca elim titreye titreye ikinci kez elektrik
dm esini evirdim. Alt katta duyum sanan karabasan son
katta daha bir canlanyor, fkryordu. Bir sr eya ya da
stste ylm birka eya vard. ok yksek, U biim in
de, iki banda yuvarlak oyuklar bulunan uzun bir am eli
yat m asasn anm syorum im di. Ev sahibinin yata ola
bileceini dndm , ev sahibinin canavar andran anato
49
misi glgesiyle birlikte bir hayvann ya da bir Tanrnn ana
tom isini yanlam asna sergiliyor gibiydi. Yllarca nce oku
duum ve unuttuum Lukianosu n bir yazsndaki anfisbe
na szc kt azmdan, kukusuz bu szck, daha son
ra gzlerimle greceklerimi ierm iyordu ama sezdiriyordu.
Ayrca yukardaki lo yerde bulunan V bilim inde bir ayna
y da anmsyorum.
Ev sahibi acaba nasl biriydi? Kendisine, bize grnd
nden daha az korkun grnm eyen bu gezegende ne ar
yordu? Gkbilimin ya da zam ann hangi gizli blgesinden,
hangi eski ya da imdi hesaba kitaba smayan alacakaran
lktan kp Gney Amerikann bu d mahallesine, hem de
o bilinen gecede kp gelmiti?
Kendimi bu kaosun iinde arsz konuk gibi duyum sa
dm. Darda yamur durm utu. Saate baktm ve nerdeyse
iki olduunu grnce ardm. I ak braktm , sakna
sakna aaya indim. klan yerden inmek olanaksz deil
dir. Ev sahibi gelmeden inmeliydim. Kaplar kapamay be
ceremedii iin iki k a p p da ak braktn varsayyordum.
Ayaklarm tam m erdivenin sondan bir nceki basama
na deerken hantal, yava ve oul bir nesnenin yukar tr
m andn duyumsadm. M erakm korkum u bastrd ve gz
lerimi kapamadm.

50
O tuzlar M ezheb

Elyazm asnn zgn nshas, Leiden niversitesi K itap


l n d a grlebilir; Latince, fakat birka Yunanca deyim,
m etn in Y unancadan evrilm i olduu k a n sn veriyor.
Leiseganga gre Isadan sonra drdnc yzyldan kalma.
Gibbon, Decline and Fail adl yaptnn on beinci blm n
deki notlardan birisinde adn anyor. Adsz yazar yle h o
murdanyor:
- Bu mezhep hibir zaman fazla kalabalk olmad ve hl
da ok az saliki var. Klla ve atele onda biri yok edilmi,
yol kenarlarnda, ya da sava ganimeti olan harabelerde ka
lrlar, nk barnacak yer yapm alar yasaktr. G enellik
le plak dolarlar. Benim kaleme aldm olaylar herkese
biliniyor; im di amacm, aratrm a yapm am a izin verilmi
olan reti ve kurallar hakknda yazl bir kant brakmak.
eyhleriyle uzun uzun tarttm , fakat onlar Hazreti Isann
yoluna dndrem edim .
Dikkatimi eken ilk ey llerle ilgili deiik dncele
ri olmas oldu. En bilgisizleri bu dnyay brakp gidenlerin
ru hlarnn lleri gm me iini zerlerine aldklarna ina-

51
nrlar; tekiler, biraz uyank olanlarsa Hazreti sann B
rakn, ller llerini gmsnler biim indeki paylamasyla
cenaze trenlerim izin yapmackl gsteriini sulad inan
cndalar.
Sahip olunan her eyin satlmas ve yoksullara verilmesi
dne herkes tam olarak uyar; ilk sahipleri planlar baka
larna verirler, onlar da daha bakalarna. Bu, onlar cennete
daha ok yaklatran yoksulluklarn ve plaklklarn ak
lamaya yeterlidir. u szckleri cokuyla yineliyorlar: Karga
lar bir dnn, ne ekerler ne bierler, ne kilerleri vardr, ne ta
hl ambarlan; fakat Tanr onlar besler. Siz kargalardan daha
az m deerlisiniz? Kutsal kitap tutum lu olmay yasaklar. Ey
bozuk inanllar: bugn tarlada bulunan yarn frna atlan bit
kiyi Tanr hep yeniden yeertiyorsa sizler iin daha ne yapsn is
tiyorsunuz? yleyse yiyecek bulacam diye, iecek bulacam
diye abalayp durmayn; kaygya da kaplmayn.
Bir kadna kt gzle bakan kii yreinde onunla zina etmi
saylr" kural apak, saflk esinleyen bir ttr. Buna karn
mezhep yandalarnn ou yeryznde kadnlara kt gz
le bakmayan tek bir erkek olmadn, bu durum da hepimizin
zina ilediimizi ileri srer. yleyse, arzu eylemden daha az
gnah olmadna gre, drst insanlar da kendilerini hi d
nm eden an ehvetin kucana brakabilirler.
Bu m ezhep kiliseleri devreden kartm tr; reticileri,
ak havada, bir tepede ya da bir duvarn stnde, kimi za
m an da kydaki bir kayktan vaaz verirler.
M ezhebin ad srekli varsaym lar ortaya atlm asna ne
den olmutur. Bu varsaymlardan birine gre, bize mridle-
rin azalan saysn gstermektedir, bu gln de olsa bir ke
haneti ierir, nk bu m ezhep, sapkn bir reti verdiin
den silinip gidecektir. Bir baka varsayma gre de bu ad,
N uhu n gem isinin yksekliinden gelm ektedir, otuz ayak
m ykseklii; gkbilimi zorlayan bir bakasna gre de, ay
52
takvimine gre bir ay iindeki gecelerin saysndan gelir; bir
bakasna gre Mesihin vaftizinden ve bir bakasna gre de
Ademin kzl balktan kt andaki yandan gelir. Horoz
bal, kollar ile gs insan, alt ksm kvrlm ylan bii
m inde olan Abraxas dahil otuz Tanr ya da melei ieren ka
talogdan geldii varsaym da bu varsaymlardan daha az uy
durm a olmasa gerek.
Gerei biliyorum, ama gerek udur diyemem. Onu ilet
m ek gibi st n bir yetki verilmedi bana. Benden daha ok
mutlulua erienler, szleriyle m ezhep yandalarn kurtar
snlar. ster szle ister atele. Kendini ldrm ektense idama
m ahkm olmak daha iyidir. Bu iren sapknl ortaya koy
makla yetineceim.
Tanr, insanlar arasnda insan olmak iin ete kemie b
rnd, bu insanlar Onu armha gerdiler ve yine onlar ku r
taracak olan Oydu. Seilmi bir halkn arasnda bulunan bir
kadnn karnndan, yalnzca sevgi vaazlar verm ek iin deil,
ayn zamanda byk aclar iin dodu.
Olaylarn unutulm am as byk nem tayordu. Kyame
te dek insanlarn imgeleme gcn yaralamas iin klla ya
da baldranla lmesi yeterli deildi. Tanr her eyi ac verici
bir biimde dzenledi. Son yemein, sann ihaneti nceden
haber veren szlerinin, m ridlerden birisine sk sk yinele
nen uyarnn, ekmekle arabn kutsallamasnn, Petrusun
yem ininin, G ethsem anede tek bana geirilen son gece
nin, on iki havarinin uyum asnn, Oulun insan gibi dua
etmesinin, kan gibi terin, kllarn, ihanet eden pcn,
Pilatusun sorum luluu stnden atm asnn, krbala d
vlm enin, hakarete uram ann, dikenlerin, erguvan rengi
giysinin, sazdan asann, dl sirkenin, bir tepenin doruun
daki Ham, doru yola dnen hrsza verilen szn, salla
nan yerin ve karanlklarn aklamasdr bu.
K endisine pek ok k ran borlu olduum balayc

53
Tanr, bu Mezhebin adnm gerek ve gizli nedenini bulm a
ma izin verdi. Byk bir olaslkla bu m ezhebin doduu yer
olan Keriothta, Otuz Para adnda kk bir m anastr vardr.
ok eski bir ad ve bize birtakm ipular veriyor. Ackl ar
m ha Germe olaynda (bunu byk bir sayg duyarak yaz
yorum ) istenli ya da istensiz, ama hepsi gerekli, hepsi de
olmazsa olmaz oyuncular vard. Gm paralar teslim eden
papazlar istensizdi, Barrabs seen halk ynlar istensiz-
di, Judea valisi istensizdi, Onu ehitlik H am a geren, ivi
leri akan, gmlei iin k u ra eken R om allar istensizdi.
stenli olan yalnzca iki kii vard: Mesih ve Yehuda. Yehu-
da, ruhlarn kurtarlm asnn bedeli olan otuz gm paray
frlatp att ve hem en arkasndan kendini ast. O da Tanrnn
olu gibi o zamanlar otuz yandayd. M ezhep ikisini de ayn
derecede kutsal sayyor ve tekileri balyor.
Tek bir sulu bile yoktur: Tanrsal Bilgelikin izdii pla
nn bilinli ya da bilinsiz uygulaycs olm ayan tek bir kii
yoktur. imdi hepsi G ururu paylayor.
Baka bir irenlii yazmaya elim varm yor. nceden be
lirlenen gn gelince inananlar efendilerinin yolunu izlemek
iin bir tepeye kp kendilerine hakaret ettiriyorlar ve ken
dilerini arm ha gerdiriyorlar. Beinci E m irin byle cani
ce inenmesi, insan yasalarnn ve kutsal yasalarn her za
m an zorunlu kld hkm lerin yrrle konm asyla ke
sinlikle nlenm elidir. Ey G kyznn ilenleri, ey m elek
lerin kini...
Elyazmasnm son ksm bulunam ad.

54
A rm a anlar G ecesi

Bu yky Floridada, Piedad tepesinde, tarihi Aguila Pasta


nesinde dinlemitik.
Bilgi sorunu tartlyordu. Birisi Platoncu kurama dein
di, her eyi daha nce baka bir dnyada grdmz, ya
ni bilmenin renmek olduunu aklad; galiba babam,
renmenin anmsamak olduunu, bilmemenin de unutm ak
anlamna geldiini Baconn ileri srdn syledi. Ba
ka bir konumac, metafizik konular arasnda bocalyor gi
bi grnen yal bir bey sz almak istedi. Kendine gvenen
ar bir sesle konutu:
- Platoncu ilk rneklerin ne olduunu anlayamyorum.
Hi kimse sary ya da siyah ilk kez ne zaman grdn ya
da bir meyvay ilk kez ne zaman tattn anmsayamaz, n
k o srada henz ok kkt ve uzun srecek bir ie ba
ladn bilemiyordu. Kukusuz hi kimsenin unutmad
baka ilkler de var. Ansn hl saklamaya altm bir ge
ceyi, 1874 yl otuz nisan gecesini anlatacam size.
Eskiden yazlar daha uzundu, fakat Lobosa birka fer
sah tedeki, kuzenlerim Domalann iftliinde niin o tari-
55
he dek kaldmz bilmiyorum. O zamanlar srtmalardan
Rufino adl birisi beni ky yaamna altrmaya alyordu.
On yam doldurmak zereydim; Rufino benden olduk
a yalyd ve yiitliiyle tannyordu. ok becerikliydi, ku
rutulmu sopalarla kl oynarlarken surat kararan hep kar
sndaki olurdu. Bir cuma gn bana, cumartesi gecesi e
lenmek iin kye gitmemizi nerdi. Doal olarak ne oldu
unu pek anlamadan kabul ettim. Dans etmesini bilmedii
mi nceden kendisine syledim; dans kolay renilir, diye
yantlad beni. Yemekten sonra yedi buuk sularnda ktk
evden. Rufino bir elenceye gidiyormu gibi sslenip ps-
lenmiti, gm bir kl parlyordu kemerinde; alaya aln
maktan korktuum iin kk bam bile almamtm ya
nma. Az sonra ilk evleri grdk. Siz Lobosa hi gitmedi
niz mi? Fark etmez; birbirine benzemeyen tek bir tara ky
yoktur, kendini farkl sansa bile. Ayn toprak yollar, ayn u
kurlar, at stndeki adam daha heybetli gstermek ister gi
bi ayn alak evler. Bir kebanda mavi ya da pembe boya
l, kargack burgack bir yazyla La Estrella yazl bir evin
nnde atlarmzdan indik. Kaza balanm gzel koum
lu atlar vard. Aralanm sokak kapsndan szan bir k de
meti grdm. Evin giriinin sonunda, boydan boya dizilmi
tahta banklar bulunan byk bir oda vard, banklarn ara
snda da nereye ald bilinmeyen koyu renkli kaplar. Sar
tyl bir fino kpei beni sevinle karlyormu gibi havla
yarak darya kt. Olduka ok insan vard ierde; iekli
empirme giysili alt kadn dolanp duruyonrdu. Tmyle si
yahlar giymi saygn grnl bir kadn evsahibi gibi geldi
bana. Rufino onu selmlad ve:
- te, dedi, size yeni bir arkada getirdim, ata binmesini
pek beceremiyor henz.
- Dert etmeyin, renir, diye yant verdi kadn.
Utan duydum. Dikkatlerini baka ynlere ekmek iin,
56
ya da ocuk olduumu anlasnlar diye bir bankn ucuna ili
ip kpekle oynadm. Mutfak masasnn stnde ielere
tutturulmu mumlar yanyordu ve bir kede bir mangal ol
duunu anmsyorum imdi. Karmdaki beyaz badanal du
varda bir Meryem Ana resmi vard.
Birisi amata arasnda ar bir i yapar gibi gitarn tngr
datmaya abalyordu. Srf utandm iin azm zehir gibi
yakan cini geri evirmedim. Kadnlar arasnda bana tekiler
den deiik gelen bir kadn vard. Tutsak adn takmlard
ona. Yerli havas vard, fakat hatlar bir ressam elinden k
m gibiydi, gzleri ac doluydu. Sa rgleri beline dek ini
yordu. Rufino kza baktm grnce:
- Belleklerimizi tazelemek iin u saldr olaym bir daha
anlatsana, dedi.
Kz yannda kimse yokmu gibi konutu ve ben onun bu
olaydan baka bir ey dnmedii, bunun yaam boyun
ca bandan geen tek olay olduu izlenimine kapldm. Ko
numasn yle srdrd:
- Beni Catamarcaya getirdiklerinde kk bir kzdm.
Saldr nedir, nerden bileyim. Estanciada korkudan yerlile
rin adn bile anmazlard. Yerlilerin bir sel gibi akarak, in
sanlar ldrdklerini ve hayvanlar aldklarn bir gizmi
gibi zamanla rendim. Kadnlar i blgelere karyorlar,
yapmadklarn brakmyorlard. nanmamak iin elimden
ne gelirse yaptm. Sonradan mzrakla ldrdkleri karde
im Lucas bunlarn hep yalan olduunu syleyip duruyordu
bana, fakat bir ey gerekse, bunun doruluunun anlal
mas iin birisinin tek bir kez sylemesi yeter. Hkmet ra
hat durmalarn salamak iin bunlara keyif verici maddeler
ve ay datr, fakat onlarn da akl hocal yapan ok uya
nk bycleri vard. Oraya buraya dalm kk tabya
lara saldrmalar iin eflerinin tek bir emri yetiyordu. Bu
nu yle ok dndm ki sonunda gelmelerini bile istiyor
57
dum ve hep gnein batt yne bakyordum. Ne kadar za
man geti bilmiyorum, fakat dondurucu klar, yazlar pepe-
e gelip geti, hayvanlara damga vuruldu ve saldrdan n
ce khyann olu ld. Sanki bat rzgrlar getiriyordu on
lar. ukurdaki bir devedikeni gzme iliti ve yerlileri d
mde grdm. Sabaha doruydu. Depremde olduu gi
bi insanlardan nce hayvanlar duyumsadlar. iftlikte tela
vard, kular uup duruyorlard. Her zaman baktm yne
bakmaya gittik.
- Geldiklerim kim haber verdi, diye sordu biri.
Gen kz orada deilmi gibi son tmcesini yineledi.
- Her zaman baktm yne bakmaya kotuk. Btn l
kmldamaya balamt sanki. Demir parmaklklarn arasn
dan, yerlilerden nce bir toz bulutu grdk. Saldrmak iin
ilerliyorlard. Elleriyle azlarna vura vura korkun lk
lar atyorlard. Santa Irenede bulunan birka uzun silah pa
trt yapmaktan ve onlar daha da fkelendirmekten baka
ie yaramad.
Tutsak, ezbere dua okur gibi konuuyordu, fakat ben de
sokakta l yerlilerini ve attklar lklar iittim. Birden
bire bir iti kakla salona girdiler, sanki at stnde bir d
sahnesine giriyor gibiydiler. Sarho kenarmahalle serserile
riydi. imdi belleimde onlar hep uzun boyluymular gi
bi anmsyorum. En nde giden, kapnn yannda duran
Rufinoya bir dirsek vurdu. Rufino korkup uzaklat. Yerin
den hi kmldamam olan bayan ayaa kalkt ve:
- Bu, Juan Moreira, dedi.
Uzun zaman geti, o geceki adam m yoksa sk sk hayvan
pazarnda grdm adam m anmsadm bilmiyorum.
Kara Podest sakal, omuzlarna inen salar geliyor aklma,
bir yandan da iek bozuu kzl suratn anmsyorum. On
lar karlamak iin kpek sevinle srayarak geldi. Morei
ra bir tekme darbesiyle hayvan yere serdi. Hayvan srtst
58
dt ve ayaklar havada rpma rpma ld. Gerek yk
burada balyor.
Kaplardan birine ulatm sessizce, dar bir koridora ve bir
merdivene alyordu. Yukardaki karanlk bir odaya gizlen
dim. ok alak bir karyola dnda baka mobilya var my
d bilmiyorum. Titriyordum. Aadan gelen lklar bit
mek bilmiyordu, sonra bir cam krldn duydum. Merdi
venleri kan bir kadnn admlarnn sesi geldi kulama ve
bir anda bir k prlts grdm. Sonra Tutsak bana fsld-
yormu gibi seslendi.
- Size hizmet etmeye hazrm, yalnzca bar insanla
ra hizmet ederim. Yakla bana, sana bir zararm dokunmaz.
Hemen giysisini kard. Yanma uzandm ve ellerimle y
zn aradm. Bilmiyorum, ne kadar zaman geti. Ne bir sz
ck geti aramzda ne de pme. rgsn zdm ve ok
sert olan salaryla oynamaya baladm, sonra da kendisiy
le. Bir daha birbirimizi grmedik, adn da hibir zaman
renemedim.
Bir patlamayla yerimizden frladk. Tutsak bana:
- teki merdivenden kabilirsin, dedi.
yle yaptm ve kendimi toprak yolda buldum. Ay km
t. Elinde uzun namlulu tfei ile bir polis duvar gzetliyor
du. Bana gld ve:
- Anladma gre sabah erken kalkanlardansnz, dedi.
Bir yant vermek zorunda kaldm, ama hi aldr etmedi
bana. Bir adam duvardan aaya sarkacak oldu. Polis me
muru hemen atld ve sngsn bedenine saplad. Adam
srtst yere serildi, inliyordu, kanlar akyordu. Kpei
anmsadm. Polis iini tam olarak bitirmek iin bir daha sila
hna sarld. Ve byk bir sevin iinde :
- Moreira, bu kez kt yakalandn, dedi.
Evi epeevre sarm olan niformallar, sonra da komu
lar tler. Andrs Chirino silah adamn bedeninden
59
karmakta zorluk ekiyordu. Herkes onun elini skmak isti
yordu. Rufino glerek:
- Bu kabaday msveddesinin de iini bitirdik, dedi.
Kalabalk arasnda oradan oraya dolap g rdkleri
mi herkese anlatyordum. Birdenbire ok yorgun olduu
mu duyumsadm, belki de ateim vard. Oradan svarak
Rufinoyu buldum ve birlikte eve geri dndk. Gn douu
nun ilk klarn at stnde karladk. Olaylarn byle ge
limesi yormaktan ok sersemletmiti beni.
- Bu gecenin byk rma, dedi babam.
teki onaylad.
- Evet, doru. Birka saat gibi ksa bir zaman dilimi iinde
ak tanm, lm grmtm. Her ey, en azndan bir in
sann bilmesine izin verilen her ey insanlara aklanr, ama
bana bir gecede iki temel ey aklanvermiti. Yllar geti ve
ben bu yky o kadar sk anlattm ki, gerei mi anmsyo
rum, yoksa yalnzca anlattm szckleri mi, bilemiyorum.
Belki ayn durum Tutsakn saldry anlatnda da sz ko
nusu idi. Ve imdi yine Moreirann ldrln gren ben
miydim, yoksa baka birisi mi, bilmiyorum.

60
Ay n a ve m a sk e

Norvein utan duyduu Clontarf sava bitince Hametli


rlanda Kral ozan yanma arm ve demi ki:
- En byk kahramanlklar szcklere dklmezse par
laklklarn yitirirler. Utkumu ve vgm trkletirmeni
istiyorum. Ben Aeneas olacam; sen de benim Virgiliusum.
Her ikimizi de lmszletirecek olan bu ii yapabileceine
inanyor musun?
- Evet Kralm, demi Ozan. Ben Ollanm. On iki yl k
aylar boyunca iir tekniklerini inceledim. Gerek iirin te
melini oluturan yz altm sylenceyi ezbere biliyo
rum. Ulster ve Munster dnemleri arpmn tellerinde. Yasa
lar dilin en eski seslerini ve en kark eretilemelerini bol
bol kullanmama izin veriyor. Sanatmz olur olmaz kiile
rin el atmasndan koruyan gizli yazy ok iyi bilirim. Ak
lar, srlerin alnmasn, gemicilii, savalar yceltebili
rim. rlandadaki btn Kraliyet ailelerinin mitolojik slale
lerini bilirim. Bitkilerin yararlarmnm, astrolojinin matema
tiin ve kilise hukukunun bilincindeyim. Benimle atmaya
kalkan tm rakiplerimi yendim. Czzam dahil tm deri has-
61
talklarma neden olan talama alannda kendimi yetitirdim.
Senin savanda dvrken kantladm gibi kl kullan
may iyi beceririm. Tek beceremediim ey, bana yaptn
ltuflara gnl borcumu belirtmek.
Uzun, bktrc sylevlerden abucak yorulan Kral rahat
bir soluk alarak yant verdi ona:
- Btn bunlar fazlasyla biliyorum. Biraz nce bana bl
bln ngilterede akdn sylediler. Yamur ve kar bitip
blbl gney lkelerinden geri dnnce sen saray adamlar
ve Ozanlar Kurulu nnde methiyelerini syleyeceksin. Sa
na tam bir yl izin veriyorum. Her harfi, her szc lp
bieceksin. Biliyorsun, dln benim krallk geleneklerime
ve senin uykusuz geen esin dolu gecelerine uygun olacak.
- Kral Hazretleri, en iyi dl senin yzn grmektir, de
di ayn zamanda nazik olan ozan.
Yerlere dek eilerek selmlad, kafasnda imdiden dize
ler uuurken.
Salgn hastalklar ve ayaklanmalarla geen bir yllk sre
bitti, ozan methiyesini sundu. Yazdklarna hi bakmadan
yava yava ve kendinden emin okudu. Kral bayla beeni
sini gsterdi. Kap nlerinde toplanm olanlar bile tek bir
szcn anlamadan kraln hareketlerine yknyorlard.
Sonunda kral konutu.
- alman onaylyorum. Bir baka utku bu. Her szce
gerek anlamn, her ada ilk ozanlarn ona verdikleri uygun
sfat vermisin. Tm methiyede klasiklerin kullanmadkla
r tek bir imge yok. Sava yiitlerin gzel dokusu, kan ise k
lcn suyu. Denizin kendi tanrs var ve bulutlar da gelecei
haber veriyorlar. Uya, ses yinelemelerini, yarm uyaklar,
hece saylarn, retorik hilelerini, lleri ustaca kullanmay
bilmisin. Tm rlanda yazn yitip gitseydi bile -a b s it om er-
senin klasik Odunla hibir ey yok olmadan yeniden olutu
rulabilirdi. Otuz yazc on ikier kopye karsn.
62
Bir sessizlik oldu ve sonra yeniden balad konumaya:
- Her ey iyi gzel, yine de hibir ey olmad. Damarla
rmzda kan daha hzl akmyor. Ellerimiz yaylara gitmedi.
Kimse sararp solmad. Kimse sava lklar atmad, hi
kimse Vikinglere kar kmad. Ozan, bir yl sonra baka
bir methiyeyi alklayacaz. Beenmemizin bir nianesi ola
rak u gm aynay al.
- Teekkrlerimi sunarm, ne demek istediinizi anlyo
rum, dedi ozan.
Gkyzndeki yldzlar yeniden kl yollarna koyuldu
lar. Blbl bir kez daha Saksonya ormanlarnda tt ve ozan
ncekine gre daha ksa olan bir elyazmasyla geri dnd.
Ezberden yinelemedi; gze arpan bir gvensizlikle, ve san
ki kendisi de hi anlamyormu ya da saygszlk etmek iste
miyormu gibi kimi pasajlar atlayarak okudu. Metin tuhaf
t. Bir sava betimlemesi deil, savan ta kendisiydi. Sava
kargaas iinde ve Bir olan Tanr, rlandann pagan tan
rlar, yzyllar sonra Ulu Edda yntemiyle savaacak olan
lar kaynap duruyorlard. Biimi daha az ilgin deildi. Te
kil bir znenin fiili oul olabiliyordu, llgeler allm kul
lanm yerlerinden uzakt. Sertlikle yumuaklk yer deiti
riyordu. Eretilemeler gelii gzeldi, ya da yle grnyor
lard.
Kral evresini saran yazarlarla bir eyler konutu ve y
le dedi:
- ilk methiyen iin imdiye dek rlandada yazlanlarn g
zel bir zeti demitim. Bu son methiye hepsini at ve hat
ta bir hi dzeyine indirdi. artyor, hayran brakyor ve
gz kamatryor. Karacahillere gre deil, iirden anlayan
lar iin yazlm. Tek nshas fildii bir kutuda saklanacak.
Bylesine deerli bir yapt reten kalemden daha iyi bir ya
pt bekleyebiliriz.
Glmseyerek srdrd konumasn:
63
- Bizler, birer sylence kiileriyiz ve sylencelerde sa
ysnn nemli bir yeri olduunu anmsamak yerinde olur.
Ozan mrldanma yrekliliini gsterdi.
- Bycnn armaan, ler ve kuku gtrmez
leme.
Kral konumasn srdrd:
- Beenmemizin bir nianesi olarak u altn maskeyi alm.
- Teekkrlerimi sunarm, ne demek istediinizi anladm,
dedi ozan.
Aradan bir yl geti. Saray nbetileri ozann elyazmasm
getirmediini bildirdiler. Kral aknlkla bakt ozana: ner-
deyse baka bir insan olup kmt. Zamann dnda bir ey
yz izgilerini buruturmu ve deitirmiti. Gzleri sanki
ok uzaklara bakyordu ya da kr olmulard. Ozan, Kral
dan, kendisiyle konumas iin ricada bulundu. Kleler oda
y boaltp ktlar.
- Yazmadn m? diye sordu Kral.
- Yazdm, dedi ozan acyla. Keke Efendimiz sa bunu ba
na yasaklam olsayd.
- Yazdn bana okuyabilir misin?
- Korkarm.
- Sende yreklilik yok, sana onu ben veriyorum, dedi
Kral.
Ozan iirini okudu. Tek bir dizeydi.
Yksek sesle okuma yrekliliini gsteremeyen ozan ve
Kral, gizli bir yalvar ya bir kfrm gibi bu dizenin tad
n karmaya altlar. Kral ozandan ne daha az armt,
ne de daha az bitik dmt. Her ikisi de sapsar kesilmi,
birbirlerine baktlar.
- Genlik yllarmda, dedi Kral, batya doru bir deniz
yolculuu yapmtm. Bir adada altndan domuzlar ld
ren gm tazlar grmtm. Bir baka adada byl el
malarn ho kokularyla beslendik. Baka bir adada ateten
64
duvarlar grdk. En uzaktaki adada ise gkyzn yararak
aa inen grl grl bir rmak akyordu, sularnda balklar
ve gemiler dolayordu. Byleyiciydiler, ama btn bunla
r ieren senin iirinle karlatrlamaz. Hangisinden esin
lendin?
- Gn doarken, dedi ozan, nceleri anlamadm sz
ckleri syleyerek uyandm. Bu szckler bir iir olutur
mutu. Bir gnah, belki de Tanrnn balamayaca bir g
nah ilediim duygusuna kapldm.
- u anda ikimizin paylat bir gnah, diye mrldand
Kral. nsanoluna zg gerek bir armaan olan Gzellii
tanm olmann gnah. Cezasn ekmek de bize dyor
imdi. Sana bir ayna ve altndan bir maske verdim; ite so
nuncu ve nc bir armaanm.
Sa eline bir haner verdi.
Saraydan karken ozann kendisini ldrdn biliyo
ruz; kral hakknda bildiklerimiz de, bir zamanlar krall
olan rlanda topraklarn bir batan bir baa bir dilenci gibi
dolamas ve o iiri bir daha hi okumad.

65
UNDR

Okurlara nceden bildireyim, burada evirdiim sayfala


r, bilindii gibi on birinci yzylda domu ve lm olan
Bremenli Adann Libellus 'unda (1615) aramak bounadr. Bu
sayfalar Lappenberg, Oxfordda, Bodleiann bir elyazma-
smda bulmu ve gnn koullarna gre eklenen ok say
da ayrnty grnce bunlarn ge dnemde eklendiini d
nm, fakat ilginlii nedeniyle A nalecta G erm anica snda
(Leipzig, 1894) yaymlamtr. Sradan bir Arjantinli hevesli
nin grleri pek nemli deil; okuyucu, bunlar istedii gi
bi yorumlasn. Ispanyolcaya evirim szc szcne de
il ama aslna uygun.
Bremenli Adan yle yazyor:
...Yaban atlarnn redikleri topraklardan tede, Krfe
zin teki kysnda uzanan le komu uluslardan, sz edil
meye deer olan Urnlardr. Tccarlarn verdikleri, doru ol
duklar su gtrr iirme bilgiler, yolda karlalabilecek
tehlikeler ve gebelerin apulculuklar yaadklar yerle
re gitmemi olanaksz kld. Buna karlk ilkel ve uzak ky
lerinin, aa Vistula havalisinde kald anlalyor. sveli
67
lerin tersine Urnlar, ngiltere ve teki Kuzey lkelerindeki
kraliyet soyundan gelenlerin Ariusulukla ya da kanl ey
tan kltryle saptrlm retisini deil de, sann gerek
retisini izliyorlar. Urnlar obanlk, gemicilik, byclk
yapyorlar, kl dvyorlar, hasr ryorlar. iddetli sava
lar yznden topra hemen hemen hi ilemezler. Arazile
rinin dz olmas ve buradan kabilelerin gelip gemesi onla
r ata binmekte ve ok yay kullanmakta ustalatrmt. nsan
ister istemez sonunda dmanlarna benzer. Piyadeler iin
deil de svariler iin yapldklar iin mzraklar bizimki
lerden daha uzundur.
Kestirilecei gibi kalem, hokka ve parmen kd kul
lanm asn bilm iyorlar. A talarm z Runlar gibi, O dinin
O dine kurban edilip dokuz gece dibudak aacnda sal
landrldktan sonra onlara aklad yazy talara kaz
yorlar.
Bu genel bilgilere ciddi bir adam olan ve her zaman l
l konuan zlandal Ulf Sigurdarsonla yaptm konuma
nn yksn de ekleyeceim. Uppsalada, tapman yann
da karlatk. Odun atei snmt; duvardaki derin yark
lardan soukla birlikte tan vaktinin klar giriyordu. Da
rda, tanrya kurban edilmi putatapanlarm etlerini yi
yen bozkurtlarm kar stndeki korku verici ayak izleri kal
mt. Konumaya, rahipler arasnda det olduu zere, n
ce Latinceyle baladk, fakat ok gemeden ta Thule ula
rndan Asya pazarlarna kadar yaylan kuzey diline getik.
Adam dedi ki:
- Ben skald soyundanm; Urn iirinin tek bir szce in
dirilmi olduunu renir renmez onlar bulmak istedim
ve beni Urn topraklarna gtrecek yolu izledim. Az yorul
madm, az uramadm, bir yl sren yolculuktan sonra ora
ya ulatm. Geceydi; yolda karlatm insanlarn bana tu
haf tuhaf baktklarnn ayrmna vardm, hatta kimilerinin
68
attklar talar hedefini buldu. Bir demirci ocann prlts
n grdm ve ieri daldm.
Demirci bana gece yatacak yer verdi. Ad Orm idi. Konu
tuu dil hemen hemen bizimkinin aynsyd. ok az konu
tuk. Kraln adn ilk kez ondan duydum: Gunnlaug. Son sa
vatan sonra yabanclara kukuyla baktn ve onlar ar
mha gerdirtmeyi alkanlk haline getirdiini rendim. Bir
kraldan ok Tanrya yakan bu yazgdan kurtulmak ama
cyla, bir drpa ya da Kraln utkularn, nn ve yce g
nllln gklere karan bir iir yazmaya koyuldum. ki
adam beni almaya geldiklerinde iiri daha yeni ezberleyebil-
mitim. Klcm teslim etmedim, ama beni alp gtrmeleri
ne kar kmadm.
Gkyznde hl yldzlar vard. Her yanda kulbeler bu
lunan toprak bir alan getik. Bana piramitlerden sz etmi
lerdi; meydanlarn ilkinde sar renkli tahta bir direk gr
dm. Ucunda kara bir balk gzme arpt. Bize elik eden
Orm bu baln Szck olduunu syledi. Daha sonraki
meydanda stnde bir ember bulunan krmz bir direk
grdm. Orm bunun da Szck olduunu yineledi. Ne ol
duunu bana aklamasn istedim ondan. Basit bir zanaat
olduunu ve bir ey bilmediini syledi.
Sonuncu olan nc meydanda, zerinde imdi anmsa-
yamadm bir resim bulunan bir direk grdm. Gerisinde
ban sonunu gremediim geni bir duvar vard. Daha son
ra, bu duvarn daire biiminde olduunun, kerpi sundurma
s bulunduunun, i kaps olmadnn ve btn kenti bir
batan bir baa evirdiinin ayrmna vardm. Kaza bal at
lar alak boyluydular, yeleleri uzundu. Demircinin girmesine
izin vermediler. erde, hepsi silahl ve ayakta duran insan
lar vard. Ac eken Kral Gunnlaug stnde deve derisi bulu
nan bir sedirde, gzleri yar kapal yatyordu. Bitkin, sararp
solmu bir adamd, kutsal ve nerdeyse unutulmu bir nesne;
69
gsnde eski ve derin yara izleri vard. Erlerden birisi bana
yol at. Birisi bir arp getirmiti. Dizlerimin stne kp al
ak sesle drpa y okudum. Bu trn gerektirdii yaznsal sa
natlar, ses yinelemeleri, vurgulamalar, hibir ey eksik deil
di. Kraln anlayp anlamadn bilmiyorum, fakat hl sakla
dm gm bir yzk verdi bana. Yastn altnda bir han
er az grr gibi oldum. Sanda yz haneli bir satran tah
tas ve kark konmu birka tane ta vard.
Nbeti beni bir keye itti. Bir adam yerimi ald ve ayak
ta durdu. Akort yapyormu gibi tellere dokundu ve benim
sanki kavramak isteyip de kavrayamadm bir szc al
ak sesle yineledi. Birisi saygyla: im di bir ey sylem ek is
tem iyor, dedi.
Gzyalar grdm. Adam sesini bir alaltp bir yksel
tiyordu ve nerdeyse birbirinin ayn olan ezgiler tekdzey
di, daha dorusu uzayp gidiyordu. Bu arknn sonsuza dek
uzamasn ve benim yaamm olmasn isterdim. Birdenbi
re durdu. Kukusuz bitkin den arkc arp yere att za
man kan grlty duydum. Karmakark dar ktk.
Ben son kanlardandm. Gn nn yava yava yitip git
tiini grnce ardm.
Birka adm attm. Bir el omuzumdan yakalad. Bana dedi ki:
- Kraln yz sana tlsm oldu, fakat yaknda leceksin,
nk Szc duydun. Ben, Bjarni Thorkelsson seni kurta
racam. Skalds soyundanm. iirinde kana, klcn suyu, sa
vaa da yiitlerin pelerini diyorsun. Bu imgeleri babamn ba
basnn kullandn anmsyorum. Sen de ben de ozanz; se
ni kurtaracam. imdilerde arkmz alevlendiren her ola
y uzun uzun anlatmyoruz; Szck denen tek bir szckle
dile getiriyoruz.
Onu yantladm:
- O szc duymadm. Yalvarrm hangi szckt, sy
le bana.
70
Bir an duraksad ve yant verdi:
- Onu aklamamaya yeminliyim. stelik kimse kimseye
bir ey retemez. Onu tek bana arayp bulmalsn. abuk
davranalm, nk yaamn tehlikede. Kendi evimde sakla
yacam seni, orada aramay gze alamazlar. Eer rzgr uy
gun olursa yarn Gneye doru denizden yol alrsn.
Birok k srecek olan servenim ite byle balad. Ne
bama gelenleri anlatacam, ne de yazgmn tm ini
klarn anmsamaya alacam. Kreki oldum, kle tc
car oldum, klelik yaptm, odun kestim, kervanlara saldr
dm, arkc oldum, enici oldum, madende altm. nsa
nn dilerini dken civa ocanda bir yl esir kaldm. sve
lilerle birlikte M ikligarthr (Constantinople) savunmasn
da arptm. Azov kysnda, hi unutamayacam bir ka
dn beni sevdi: onu braktm, ya da o beni brakt, ayn ka
pya kar. Aldattm, aldatldm. Yazg beni birka kez l
drmeye zorlad. Bir Yunan asker beni delloya davet etti
ve iki kltan birisini elime almaya zorlad. Biri tekinden
bir yumruk kadar uzundu. Beni utandrmak istediini kav
radm, ksa olann setim. Niin byle yaptm sordu ba
na. Yumruumdan yreine kadar olan uzakln ayn ol
duunu syledim. Karadeniz kysnda, yoldam Leif Ar-
narson iin skandinav harfleriyle kazdm mezarta du
rur. Serklandl Mavi Adamlarla, Sarazenlerle savatm. B
tn bu zaman iinde deiik insanlar oldum, fakat bu frtna
uzun bir dt. Temel olan Szckt. Kimi zaman ona g
venmedim. Gzel szckleri yanyana getirmekten vazge
menin anlamsz olduunu ve tek, belki de dsel bir sz
c aramak iin bir neden bulunmadn kendi kendime
sk sk yineledim. Bu mantk bounayd. Bir misyoner bana
Tanr szcn nerdi, ama reddettim. Bir gn gne do
arken denize dklen bir rman kysnda aradm bul
duumu sandm.
71
Urn topraklarna dndm, arkcnn evini bulmam ok
g oldu.
eri girdim ve adm syledim. Gece bastrm t bile.
Thorkelsson yatt yerden bronz amdandaki mum u yak
mam syledi. Yz ylesine yalanmt ki benim de yalan
m olduumu dnmekten kendimi alamadm. Adet oldu
u zere Kral sordum. Bana yant verdi:
- Artk ad Gunnlaug deil. imdi baka bir ad var. Gez
diin yerleri anlat bana.
Srasyla, imdi unuttuum en ince ayrntlarna dek anlat
tm ona. Daha szm bitirmeden bana sordu:
- Oralarda ok ark syledin mi?
Soru beni artmt.
- Balangta, dedim, hayatm kazanmak iin ark syle
dim. Daha sonra, anlayamadm bir korku beni arkdan ve
arptan uzaklatrd.
- Olabilir, dedi. ykn anlatabilirsin yine.
Olaylarn srasn bozmadm. Sonra uzun bir sessizlik oldu.
- Sahip olduun ilk kadn sana ne verdi? diye sordu.
- Her eyi, diye yantladm.
- Bana da yaam her eyi verdi. Yaam herkese her eyi ve
rir ama ou bunu bilmez. Sesim yorgun ve parmaklarm za
yf, ama dinle beni.
Arpn ald ve mucize anlamna gelen U ndr szcn
syledi.
lmekte olan adamn arks beni altst etmiti, fakat ar
ksnda ve tellerinde yaptm ileri, bana ilk ak tattran
kle kadn, ldrdm adamlar, souk sabahlar, suyun
stnde gnein douunu, krekleri grdm. Arp elime
aldm ve deiik bir szckle ark syledim.
- Tamam, dedi teki, ne dediini duyabilmek iin yan
na yaklatm.
- Beni anladn, dedi.
72
y o r g u n b r a d a m in d l k e s

Utopia adn verd i ona, b y le b ir y e r o lm a


d an lam n a gelen Yunanca szc k.

Quevedo

Birbirinin ayn olan iki tepe yoktur, ama dnyann her ye


rinde ovalar birbirine benzerler. Yolum bir ovaya dmt.
Fazla meraka kaplmadan, buras acaba Oklahoma m, Tek-
sas m yoksa yazn adamlarnn pampa dedikleri blge mi di
ye kendi kendime sordum. Ne sada ne solda tek bir it var
d. Pek ok kez yaptm gibi, ar ar Emilio Oribenin her
syleyiimde daha byk, daha geni bir anlam kazanan u
dizelerini yineledim:

rktc, usuz bucaksz ovann ortasnda


Ve Brezilya yaknlarnda,

Yol delik deikti. Yamur yamaya balad. ki yz,


yz metre tedeki bir evde k grdm. Ev alak, dikdrt
gen biiminde ve aalarla evriliydi. Kapy yle uzun boy
lu bir adam at ki ister istemez biraz korktum. Griler giyin
miti. Birisini beklemekte olduunu sezinledim. Kapda ki
lit yoktu.
Duvarlar ahap geni bir odaya girdik. Dmdz tavanda
sar kl bir lamba aslyd. Nedendir bilmiyorum, masa ba
73
na tuhaf grnd. elikten yaplm olanlar bir yana brak
lrsa, ilk kez grdm bir su saati vard masann stnde.
Adam sandalyelerden birisini gsterdi bana.
Birka dili denedim ama anlaamadk. Latince konutu.
Eski lise yllarmdan kalan krntlar birletirdim ve konu
maya hazrlandm.
- Giysine baklrsa baka bir yzyldan geliyorsun, dedi
bana. Trl trl diller olmas, trl trl halklar hatta sa
valar olmasna yol at; dnya yeniden Latinceye dnd.
Kimileri Latincenin yozlap yeniden Franszcaya, Oc diline
ya da Curaao diline dnmesinden korkuyor, fakat tehli
ke pek yaknda deil. Zaten ne olanlar ne de olacaklar pek
ilgilendirmiyor beni.
Hibir ey sylemedim, o ekledi:
- Birisini yemek yerken grmek seni rahatsz etmiyorsa
bana elik etmek ister misin?
Huzursuz olduumun ayrmna varmt, ben de olur de
dim.
Her iki yannda kaplar bulunan ve kk bir mutfaa a
lan bir koridoru getik, burada her ey madeniydi. stn
de akam yemei olan bir tepsiyle geri dndk: iinde msr
gevrei olan kseler, bir salkm zm, hi yemediim ama
tad bana inciri anmsatan bir meyve ve bir srahi su. Ekmek
yoktu sanyorum. Evsahibimin keskin yz hatlar vard ve
gzleri bir tuhaft. Bir daha grmeyeceim bu sert ve solgun
yz hi unutamayacam. Konuurken put gibi duruyordu.
Beni Latince konumak zorunda brakmt, ama sonunda:
- Pat diye karna kmam seni artmad m? diye sor
may becerdim.
- Hayr, dedi, yzyldan yzyla byle konuklarm olur.
ok kalmazlar; en ge yarm kendi evinde olacaksn.
Sesi gven duymama yetti. Kendimi tantm ann doru
olacan dndm:
74
- Adm Eudoro Acevedo. 1897 ylnda Buenos Airesde
dodum. Yetmiimi getim. ngiliz ve Amerikan Yazn
retmeniyim ve fantastik ykler yazyorum.
- ki fantastik yky beeniyle okuduumu anmsyo
rum, diye yant verdi bana. Biroklarnn gerek sandklar
K aptan Lemuel G ulliverin G ezileri ile Sum m a Theologiae. Fa
kat olgulardan sz etmeyelim. Olgular artk kimseyi ilgilen
dirmiyor. Bulma ve usa vurma iin nemsiz balang nok
talar bunlar. Okulda bize kukulanma ve unutma sanat
retiliyor. ncelikle kiisel ve yerel olanlarn unutulmas.
Aralksz akp giden zamann iinde yayoruz, ama sub spe-
cie a etem ita tis yaamaya abalyoruz. Gemiten, dilin gide
rek unutulmaya balanan birka ad kald bize. e yarama
yan kesinlikleri bir yana brakyoruz. Artk ne zaman sras
var ne de tarih. statistik de yok. Bana adnn Eudoro oldu
unu syledin; ben admn ne olduunu sana syleyemiyo
rum, nk bana birisi diyorlar.
- Peki, babann ad ne?
- Ad yoktu.
Duvarlardan birisinde kk bir kitaplk grdm. Rastge-
le bir kitap alp atm; elyazmas harfler ak ak yazlm
t, fakat okunamyordu. Keli izgiler bana Run abecesini
anmsatt, bu yaz yalnzca mezar talarnda kullanlmt.
Gelecekteki insanlarn yalnzca daha uzun boylu deil ayn
zamanda daha becerikli olacaklarn dndm. gdsel
olarak adamn uzun ve ince parmaklarna baktm.
Adam bana:
- imdi, dedi, hi grmediin bir ey greceksin.
zenle bana Moreun U topiasm uzatt, Baselde, 1518de
baslmt, birka sayfas ve gravr eksikti.
Kendini beenmiliimi bir yana brakmadan yantladm:
- Bu basl bir kitap. Bu denli eski ve deerli olmasa da
evimde iki binden fazla kitap var.
75
Yksek sesle baln okudum.
Karmdaki adam gld.
- Hi kimse iki bin kitap okuyamaz. Yaadm drt yzyl
boyunca okuduum kitaplar yarm dzineyi gemez. Zaten
nemli olan okumak deil, yeniden okumaktr. imdi bat
m olan basmevleri insanoluna en byk ktl yapt,
ve gereksiz metinleri badndrc bir hzla oaltt.
- Daha dn denebilecek benim ilgin gemiimde akam
sabah ortaya kan olaylar bilmemenin utan verici olma
s gibi boinanlar geerliydi, diye yantladm. Gezegenimiz
ortak hortlaklarla doluydu, Kanada, Brezilya, svire Kon-
gosu ve Ortak Pazar. Bu Platonik varlklarn ilk tarihlerini
hemen hemen kimse bilmiyordu, fakat son eitimbilimciler
kongresinin en ince ayrntlarn, ilikilerin yaknda kopaca
n, sekreterin sekreterinin bu trn en zgn bir zellii
olan zenli bir belirsizlikle hazrlad ve devlet bakanlar-
mn yollad mesajlar herkes biliyordu.
Btn bunlar unutulm ak zere okunuyordu, nk bir
ka saat sonra baka bayalklar bunlar silip yok ediyordu.
Btn uralar arasnda en gz nnde olan kukusuz poli-
tikacnnkiydi. Bir elinin ya da bir bakann, motosikletliler
le, korumalarla evrili olarak, pelerinde azgn fotoraflar
la, uzun ve grltl aralarla bir yerden bir yere gtrl
mesi sakat bir iti. A nnem hep bacaklar kesilmie benziyor
lar, derdi onlar iin. mgeler ve baslm yazlar olaylardan
daha gerekti. Yalnzca yaymlanm olanlar doruydu. Esse
est percipi (Varolmak, resmedilmektir) tuhaf dnya gr
mzn ba, ortas ve sonuydu. Benim yakn gemiimde in
sanlar saft, reticisi b ir m aln iyi olduunu syleyip duru
yorsa buna inanrlard. Herkes parann daha ok mutluluk,
daha ok gnl rahatl getirmediini bilmez deildi, yine
de bol bol hrszlk oluyordu.
- Para m? diye yineledi. A rtk yoksulluun dayanlmaz
76
acsn eken kalmad, bayaln en kts olan varsllk
tan ac eken de yok. Herkesin bir ii var.
- Hahamlar gibi, dedim.
Anlamam gibi grnd ve konumasn srdrd.
- Kentler de yok. Gezip grmek istediim Bahia Blanca
harabelerine baklrsa pek bir ey yitirilmedi. imdi ne mal
mlk var ne de kalt. nsan yz yann olgunluuna eriin
ce kendi kendisiyle ve yalnzl ile yzlemeye hazr oluyor.
Ve de bir ocuk dnyaya getiriyor.
- Bir tek ocuk mu? diye sordum.
- Evet. Tek bir ocuk. nsan trn oaltmak doru ol
maz. Kimileri insan, Tanrnn, evrenin bilincine varmay
salayan bir organ olduunu dnrler, fakat hi kimse
byle bir Tanrnn var olduunu kesin olarak bilmiyor. im
di sanrm, yeryzndeki btn insanlarn tek tek ya da ay
n anda intihar etmesinin iyi ve kt yanlar tartlyor. Ama
biz asl konumuza dnelim.
Kabullendim.
- Yz yama gelince insanolu aktan ve dostluktan elini
eteini ekebilir. Ktlkler ve isten d lm onun gz
n korkutmaz. Herhangi bir sanatla, felsefeyle, matematikle
urar ya da tek bana satran oynar. stedii zaman ken
disini ldrr. Yaamnn efendisi olan insan lmnn de
efendisidir.
- Bir alnt m bu yoksa? diye sordum ona.
- Kukusuz. Alntlardan baka ne kald geriye. Dil bir
alntlar dizgesidir.
- Peki, benim zamanmn byk serveni, uzaya yolcu
luklar ne oluyor? diye sordum.
- Yzyllar var ki bylesi yer deitirmeleri boladk, ku
kusuz ahane olurdu. Ama bir buradan ve imdiden hi ya
kamz syramadk.
Glmseyerek ekledi:
77
- Aslnda her gezi bir uzay yolculuudur. Bir gezegen
den tekine gitmek buradan kardaki ambara gitmek gi
bidir. Siz bu odaya girdiiniz zaman bir uzay gezisi yap
yordunuz.
- Doru, dedim. Bir de kimyasal maddelerden, hayvan
trlerinden sz ediliyor.
imdi adam bana srtn dnm pencereden dar bak
yordu. Darda ovalar sessiz kar ve ay ile bembeyazd.
Sormak yrekliliini gsterdim:
- Hl mzeler ve ktphaneler var m?
- Hayr, yok. Atlar dnda dn tmyle unutm ak isti
yoruz. Anma trenleri, yldnmleri, lenlerin yontular da
yok. Her insan gereksinme duyduu sanatlar ve bilimleri
kendi kendine retmek zorunda.
- Bu durumda her insan kendi kendinin Bernard Shawu,
kendi kendinin sas, kendi kendinin Arimeti olmak zo
runda.
Tek laf etmeden onaylad. Sordum:
- Hkmetler ne oldu?
- Geleneklere gre yava yava geerliliklerini yitirdiler.
. Seimlere aryorlard, sava iln ediyorlard, vergi ko
yuyorlard, mala mlke el koyuyorlard, insanlar tutuklu-
yorlard ve sansr uyguluyorlard; gezegenimizde hi kim
se bunlara uymuyordu. Basn onlarn yaptklarn ve resim
lerini yaynlamaz olmutu. Politikaclar nam uslu iler ara
mak zorunda kaldlar; kimileri iyi birer kom edyen ya da
iyi birer hekim oldular. Kukusuz gerek bu zetten da
ha karkt.
Ses tonunu deitirdi ve ekledi:
- tekilerin ayns olan bu evi ben ina ettim. Bu mobilya
lar ve bu alet edevat ben yaptm. Tarlada altm, yzleri
ni grmediim bakalar benden daha da ok altlar. Sana
birka ey gsterebilirim.
78
Onu bitiik odaya doru izledim. Yine tavanda asl olan
lambay yakt. Kede telleri azalm bir arp grdm. Duvar
larda sar tonun egemen olduu dikdrtgen biiminde tablo
lar vard. Ayn elden kma benzemiyorlard.
- Bu benim yaptm, dedi.
Resimleri inceledim ve gnbatmn gsteren ya da esin
leyen ve bir tr sonsuzluk duygusu veren en knn
nnde durdum.
- Eer houna gittiyse gelecekteki bir dostunun ans ola
rak alabilirsin onu, dedi dingin bir ses tonuyla.
Teekkr ederek aldm, ama teki resimler beni tedirgin
etmiti. Tmyle beyaz diyemiyeceim, ama hemen hemen
beyazdlar.
- Senin yal gzlerinin gremeyecekleri renklerle boya
l onlar.
nce elleriyle arpn tellerine dokundu, kan sesleri birbi
rinden glkle ayrt edebildim.
te tam bu srada kapya vurulduu duyuldu.
Uzun boylu bir kadnla drt erkek eve girdiler. Karde
olduklar sylenebilirdi, ya da zaman onlar birbirlerine ben
zetmiti. Evsahibim nce kadnla konutu.
- Bu gece gelmezlik etmeyeceini biliyordum. Nilsi gr
dn m?
- Akamlar. Hep resim yapp duruyor.
- Umalm babasndan daha baarl olsun.
Elyazmalarn, tablolar, alet, edevat aldk, evde hibir ey
brakmadk.
Kadn erkekler gibi alt. Onlara yardm etmemi engel
leyen gszlmden utandm. Hi kimse kapy kapama
d, ellerimiz dolu dolu evden ktk. atnn eimi olduu
nu grdm.
On be dakika yrdkten sonra sola dndk. Yolun so
nunda zeri kubbeli, kuleye benzer bir ey vard.
79
- l ykama frn, dedi birisi. erde de bir l odas
var. Bir insanseverin bulduunu sylerler, ad sanrm Adolf
Hitlermi.
Boyu beni artmayan beki bize parmakl at.
Ev sahibim ona birka szck fsldad. Binaya girmeden
nce bir el hareketiyle veda etti.
- Kar devam edecek, dedi kadn.
Binlerce yl sonra, birisinin, bugn gezegenimizde dar
m adank duran gerelerle yapaca tabloyu M eksika
Sokandaki alma odamda saklyorum.

80
DZENBAZLIK

Anlatacam yk iki kiinin, daha dorusu iki kiinin rol


ald bir olayn yks. Olayn hibir zellii ya da olaan-
dl yok, kiilerinin zelliklerinden daha az nemli. Her
ikisi de gururlar yznden gnaha girdiler, fakat ok dei
ik biimlerde ve ok deiik amalarla. Bu yk (gerek
ten de ahm ahm bir yan yok) ksa bir zaman nce Ameri
ka devletlerinden birinde yaand. Sanrm, baka bir yerde
byle bir ey olamaz.
1961 sonlarnda, Austinde, Teksas niversitesinde bu iki
kiiden birisiyle, doktor Ezra W inthrop ile uzun uzun ko
nutum. Yal bir ngilizce hocasyd, (iki paradan olumu
yapay bir dzenek izlenimi brakan anglosakson szc
nn kullanln beenmiyordu.) Bir kez bile yzme vur
madan pek ok yanlm ve ataka klarm dzelttii
ni anmsyorum. Snavlarda tek bir soru bile hazrlamamay
yelediini sylediler bana; herhangi bir konu stnde ko
numasn istermi renciden, konuyu seme iini de ona
brakrm. Eski bir Priten soyundan geliyormu, Boston
luymu. Gneyin geleneklerine ve nyarglarna almakta
81
glk ekmi. Kar yamasn zlyordu, benim gzlemle
rime gre bizler nasl scaktan korunmay reniyorsak Ku
zeyliler de souktan korunmay reniyorlar. Olduka uzun
boylu, kr sal, evik olmasa da gl kuvvetli bir adamn
zamanla siliklemi imgesi kalm belleimde. Tow ard a H is
tory of the Kenning adl kitabndan bana da veren meslekda
Herbert Lockeun imgesi daha belirgin kalm, bu kitapta ya
zar, Saksonlarn (deniz iin balina yolu, kartal iin de sava
ahini) demek gibi eretilemelerden abuk kurtulduklarn,
skandinav ozanlarnn ise bu eretilemeleri sonunda anla
lmas g bir biimde birbirine kartrdklarn anlatyor.
ykmn bir parasn oluturduu iin Herbert Lockedan
sz ettim.
imdi yknn bakahraman olan tzlandal Eric Einars-
sona geliyorum. Onu hi grmedim. Teksasa, 1969da, ben
Cambridgedeyken gelmiti, fakat ortak bir arkadan, Ra
mn Martnez Lopzin mektuplar ile onu ok yakndan
tanm gibi oldum. Delidolu, yerinde duramayan ve souk
biri olduunu biliyorum; uzun boylu insanlar lkesinde bi
le uzun boylu kalyordu. Salar kzl olduu iin rencile
rin ona Kzl Eric adn takmalar kanlmazd. Bir yaban
cnn yalan yanl slang kullanmaya zenmesinin onu ar
sz konuk durumuna soktuu kansndayd ve hibir zaman
Okey szcn bile kullanmaya yanamad. Kuzey dille
ri, ngilizce, Latince ve -sylemese d e- Almanca uzmany
d, Amerikan niversitelerine kapa atmas hi de g ol
mad. ilk almas, De Quinceyin, Westmorelandin gller
blgesinde Danimarkacanm etkisi konusunu ele alan drt
makalesi zerine yazd incelemeydi. Yorkshire kylle
rinin konutuklar leheyi ele ald ikinci incelemesi izle
di bunu, ikisi de beeni kazanmt, fakat Einarsson mesle
inde ad yapabilmesi iin ses getiren bir ey yazmas gerek
tiini dnyordu. 1970de Yale niversitesinde, Maldon
82
Baladnm kapsaml bir eletirel metnini yaymlad. Notlar
daki bilimsellik yadsnamazd, fakat nszdeki kimi varsa
ymlar darya kapal denebilecek akademik evrelerde tar
tmalara neden olmutu. rnein, Einarsson, Baladm bi-
eminin, Beowulfun ar retoriinden ok, uzak da olsa
Finnsburch 'un kahramanlk iirine benzediini sylyordu
ve ayrntlar ele al ynteminin, artc bir biimde zlan
da sylencelerinin yntemine nclk ettiini ileri sr
yordu. Elphinstonun metnindeki pek ok okuma yanln
da dzeltmiti. 1969da Teksas niversitesine profesr ola
rak atand. Bilindii gibi Amerikan niversitelerinde sk sk
Germen dilleri uzmanlar kurultay olurdu. Daha nce, East
Lansingde ans doktor W inthropa glmt. Yedi ylda bir
verilen aratrma iznine hazrlanmakta olan blm bakan,
Wisconsindeki toplant iin aday semesini W inthroptan
istedi. Aday says ikiyi gemiyordu: Herbert Locke ya da
Eric Einarsson.
Cariyle gibi W inthrop da atalarnn priten inancn bir
yana brakmt, ama ahlak anlaylarn brakmamt. Tav
siyede bulunmaya kalkmad, grevi belliydi. 1954 yln
dan beri Herbert Locke, kimi niversitelerde Klaeberin ya
ptnn yerini alacak olan Gesta de Beowulfun aklama
l yeni basks hazrlanrken yardmn esirgememiti; im
di de Germen dilleri uzmanlarna ok yardmc olacak olan
bir yapt hazrlamaktayd: okurlar pek ok kez bou bo
una etimolojik szlklere bavurmaktan kurtaracak olan
tngilizce-Anglosaksonca bir szlk. Einarsson henz ok
genti; W inthrop dahil, ukall yznden herkeste anti-
pati uyandrmt. Finnsburch un eletirel metni adnn du
yulmasna bir hayli yardm etmiti. ok rahat tartan bi
riydi. Kongrede sessiz ve utanga Lockedan daha iyi i ya
pard. Bu olay ortaya kt srada W inthrop bunlar d
nyordu.
83
Yale niversitesinde Anglosakson dilinin ve yaznnn
niversitede retimi zerine geni kapsaml bir makale
yaymland. Son sayfann altnda belirgin bir biimde E. E
ba harfleri ve herhangi bir kukuya yer vermemek iin de
Teksas ad konmutu. Bir yabancnn yanlsz ngilizcesiy
le kaleme alnm makalede en ufak bir kabalk bile sezil
miyordu, yine de belirgin bir saldrganlk vard. Anglosak
son eitimine tarihi ok eski fakat sz sanatlaryla dolu ve
Virgiliusu andran bir yapt olan Beowulf Destan ile bala
mann, Miltonun etrefil dizeleriyle balamak kadar sama
olduunu kantlamaya alyordu. Yazar, kronolojik sray
alt st etmeyi: gnmz dilinin ncs olan on birinci yz
yl iiri Gmt ile balamay ve sonra balangca doru git
meyi salk veriyordu. Beowulf ile ilgili olarak da, bin di
zeden oluan ve olduka skc olan metnin btnnden bir
para almak yeterli olacakt; rnein denizden gelip denize
dnen Scyldin gmlme treni. Bir kez olsun W inthropun
ad gemiyordu, fakat W inthrop srekli olarak hedefin ken
disi olduunu duyumsuyordu. Bu durum retim yntemi
ne saldrlmasnn yannda nemsiz kalyordu.
Az zaman kalmt. W inthrop adaletli davranmak istiyor
du ve pek ok kiinin okuduu ve ne demek istediini an
lad Einarssonun yazsnn kararn etkilemesini kendine
yediremezdi. Bir seim yapabilmek iin az aba gsterme
miti. Bir sabah W inthrop blm bakanyla konutu; o gn
leden sonra da Einarsson Wisconsine gidip kongreye ka
tlmakla resmen grevlendirildi.
Gidi gn olan on dokuz martn arefesinde Einarsson,
Ezra W inthropun odasnda boy gsterdi. Veda etmek ve
kendisine teekkrlerini sunm ak iin gelmiti. Pencere
lerden birisi aalkl, dar bir sokaa bakyordu. Odann
duvarlar ise kitap raflaryla evriliydi. Einarsson, E dda
Islan dorum u n parmen ciltli ilk basksn hemen tand.

84
W inthrop grevini iyi bir biimde yerine getireceini bil
diini ve kendisine teekkr etmesine hi gerek olmadn
syledi. Yanlmyorsam grme uzun srmt.
- Ak konualm, dedi Einarsson. Bakanmz profesr
Lee Rosenthalin niversitemizi temsil etme onurunu si
zin neriniz zerine bana verdiini niversitede bilm e
yen yok. Sizi d krklna uratmayacam. yi bir Ger-
manistim; sagalarm dili ana dilimdir ve Anglosakson dili
ni ngiliz meslekdalarmdan daha iyi konuurum. ren
cilerim cunning demezler, cyning derler. Snfta sigara i
menin yasak olduunu ve hipi klnda dolaamayacak
larm bilirler. Baarsz rakibimi eletirmem kt bir talih
sizlik; K enning konusunda yalnzca zgn kaynaklar de
il, M eissnerin ve M arquardtm srekli almalarn da
gzden geirdiini kantlyor. Bu ayrntlar bir yana bra
kalm. Profesr W inthrop, size bir ey aklamak zorunda
ym. Yurdumdan 1967 sonlarnda ayrldm. Bir insan uzak
bir lkeye g etmeye karar verdii zaman bu yabanc l
keyi iyice tanmak zorunluluunu duyumsuyor. Belli filo
lojik zellikleri olan ilk iki almamn amac yalnzca ye
teneimi kantlamakt. Bunun yetmeyecei akt. Hemen
hemen tm n ezbere okuyabileceim Maldon Balad her
zaman ilgimi ekmiti. Yale niversitesi yetkililerinin be
nim eletirel metnimi yaymlamalarn saladm. Bildiiniz
gibi balad skandinav utkusunu anlatyor, fakat son zlan
da saalan zerinde etkisi olduu savn kabul edilemez ve
sama buluyorum. Bunu, dilleri ngilizce olan okurlarma
iltifat etmek iin yazma kattm.
imdi asl konuya, Yale M onthlyd e k i polemie neden olan
makaleme geliyorum. Bilmez deilsiniz, benim sistemimin
doru olduunu gsteriyor ya da gstermeye alyor, fa
kat benim yntemim, kark bir yky anlatan, pepee
gelen zmlenmesi g bin dize ile rencileri skan,
85
eer dersi yarda brakmadlarsa kendilerine ngiliz yazn
nn Corpusunu zengin bir szck daarc ile salayacak
olan sizin ynteminizin sakncalarn bile bile abartarak or
taya koyuyor. Gerek amacm Wisconsine gitmekti. Siz de,
ben de, sevgili dostum, kongrelerin, bou bouna para har
canan fakat bir currculum vitae iin yararl samalklar ol
duunu biliyoruz.
Winthrop ararak bakakald ona. Zekiydi, fakat kongre
ler ve kozmik bir aka saylabilecek evren dahil, olaylar cid
diye almak eilimindeydi. Einarsson srdrd konumasn:
- Belki ilk syleimizi anmsayacaksnz. New Yorktan
gelmitim. Bir pazar gnyd; niversitenin lokantas ka
palyd ve yemek yemeye Nighthawke gitmitik. te o gn
ok ey rendim. yi bir Avrupal olarak, savam kle
cilere kar bir sava olduunu dnmtm her zaman;
Siz, Gneyin Birlikten ayrlmak istemeye ve kuram larn
kurmaya hakk olduunu sylediniz. Sylediklerinizi vur
gulamak iin de Kuzeyli olduunuzu ve dedelerinizden bi
risinin Henry Halleckin saflarnda arptn anlatmt
nz. Hatta birlikilerin yrekliliini vmtnz. Baka in
sanlardan farkl olarak karmdakinin kim olduunu p di
ye anlamak gibi bir nsezim vardr. O sabah bana yetti. Sev
gili W inthrop, artc bir biimde Amerikan yanszlnn
etkisi altnda kaldnz anladm. Her eyden nce ja irm in -
ded olmak istiyorsunuz. Gerekten Kuzeyli olduunuz iin
Gneyin davasn anlamak ve hak vermek iin aba gste
riyorsunuz. Wisconsine gitmemin sizin Rosenthalle konu
acanz birka szce bal olduunu renince, kk
buluumdan yararlanmaya karar verdim. Oyunuzu almann
en kestirme yolunun derslerinizde her zaman uyguladnz
yntemi eletirmek olduunu anladm. Yazm kaleme aldm.
M onthlyd e her zaman olduu gibi, admn baharflerini kul
lanmak zorunda braktlar beni, fakat ben de yazarn kimlii
86
konusunda hibir kukuya yer brakmamak iin elimden ge
leni yaptm. Birok melekdama da syledim bunu.
Uzun bir sessizlik oldu. Bu sessizlie W inthrop son verdi.
- imdi anlyorum, dedi. almalarna sayg duyduum
Herbert benim dostumdur; Siz bana dorudan doruya ya
da dolambal yollardan saldrdnz. Oyumu size vermemek
kar saldrda bulunmak olurdu. Her ikinizin deerini tart
tm ve sonucun ne olduunu biliyorsunuz.
Yksek sesle dnyormu gibi ekledi:
- Bir bakma, kin gdc olmamak gibi bir gurura boyun
edim. Grdnz gibi stratejiniz olumlu sonland.
- Szcn tam anlamyla strateji, dedi Einarsson, fakat
yaptmdan piman deilim. Aratrma merkezimiz iin en
iyisini yapacam. Zaten Wisconsine gitmeyi aklma koy
muum.
- lk Vikingim, dedi W inthrop ve gzlerinin iine bakt.
- Baka bir romantik bo inan. Viking soyundan gelmek
iin Iskadinav olmak yetmez. Dedelerim Protestan kilisesi
nin sadk papazlarydlar; onuncu yzyln balarnda atala
rm iyi birer Thor papaz olmulard. Bildiim kadaryla ai
lemde hi denizci olmam.
- Benim ailemde ise pek ok denizci vard, dedi W inth
rop. Buna karn ok farkl deiliz. Tek bir gnah bizi bir
letiriyor: gurur. Ustaca dzenlediiniz stratejinizle vn
mek iin beni ziyarete geldiniz; ben, drst bir kii olmam
la vnmek iin sizi destekledim.
- Bir ey daha bizi birletiriyor, dedi Einarsson. Uyruu
muz. Ben Amerikan vatandaym. Yazgm burada, uzaklar
daki Thulede deil. Bana bir pasaport insann karakterini
deitirmez, diyeceksiniz.
El sktlar ve ayrldlar.

87
A v e l in o A r r e d o n d o

Olay Montevideoda, 1897de geti.


Evlerine konuk aramayacaklarn bilen ya da evrele
rinden kaan drst yoksullarn yaptklar gibi birka dost
her cumartesi gn Globo Kahvesinde, yandaki bir masada
toplanrd. Hepsi Montevideolu idiler; balangta, hi kim
seye almayan, hi kimseye bir ey de sormayan, lkenin i
blgesinden gelen Arredondo ile dostluk kurmalar g ol
du. Yirmisini biraz gemiti; elimsiz ve esmerdi, boyu ksa
ckt, bir hayli de sakard. Hem mahmur hem de canl gzle
ri olmasa hibir zellii olmayan bir yz vard. Buenos Ai
res Sokanda bir tuhafiye dkknnda tezghtar olarak a
lyordu ve bo zamanlarnda Hukuk renimi gryordu.
tekiler lkeyi ykma gtren sava ve kamuoyuna gre
aalk nedenlerle atmay uzatan bakan sularlarken
Arredondo sesini hi karmazd, Cimri olduu iin kendi
siyle alay ettikleri zaman da susard.
Cerros Blancos savandan az sonra Arredondo arkada
larna bir sre kendilerini gremiyeceini, Mercedese git
mek zorunda olduunu syledi. Bu haber hi kimseyi tedir
89
gin etmedi. lerinden biri ayaklanma nderlerinden Apa
ricio Saraviaya gvenmemesini salk verdi. Arredondo g
lmseyerek beyazlardan korkmad yantn verdi. Partiye
ye olan tekisi hibir ey sylemedi.
Nianls Clarayla vedalamas daha g oldu. Ona da ay
n eyleri syledi. i bandan akn olaca iin kendisin
den mektup beklememesini syledi. Mektup yazma alkan
l pek olmayan Clara hi sesini karmad. Birbirlerini ok
seviyorlard.
Arredondo ehir dnda yayordu. Byk savata atalar,
Arredondo ailesinin eline tutsak dm olan ve ayn soya
dn tayan melez bir kadn hizmet ediyordu ona. ok g
venilir bir kadnd; kim gelirse gelsin kendisinin kyde ol
duunu sylemesini emretmiti kadna. Tuhafiye dkknn
da son maan almt.
Toprak avluya bakan arka odaya tand. Bu yararsz bir
nlemdi, yararszd, fakat kendi istei ile cezaevi yaamna
balamasna yardm ediyordu.
Her zaman le uykularna yatt darack, demir karyola
dan bo kitap rafna hznle bakyordu. Hukuka giri kitap
lar dahil btn kitaplarn satmt. Bir kez okuyup bitire
medii Incilden baka ey kalmamt elinde.
Kimi zaman ilgiyle kimi zaman da sklarak Incilin sayfa
larn bir bir okudu ve Tekvinden bir blm ile Tevratn son
blmn ezberlemeye renmeye zorlad kendini. Oku
duklarn anlamaya almyordu. zgr dnceliydi, fa
kat Montevideoya gelirken annesine sz verdii iin her ge
ce Pater Noster duasn yinelemeyi unutmuyordu. Oul ola
rak verdii sz tutmamak uursuzluk getirebilirdi.
Hedefinin yirmi be austos sabah olduunu biliyordu.
Geirmek zorunda olduu gn saysn kesin olarak biliyor
du. Hedefine ulutktan sonra artk zaman duracakt, daha
dorusu bundan sonra geliecek olaylar um urunda deildi.
90
Mutluluk ya da zgrlk bekliyormu gibi bekliyordu bu ta
rihi. Saatine srekli bakmamak iin durdurmutu onu, fakat
her gece saat on ikide hznl an seslerini duyunca tak
vimden bir yaprak koparyor ve bir gn daha gitti diye d
nyordu.
lk zamanlar kendine bir gnlk plan yapmak istedi. Para
guay ay iecek, kendi sard kara ttnden sigaralar tt
trecek, birka sayfa okuyup ezberleyecek, bir tepsiyle ye
meini getirdii zaman Clementina ile konuacak, mumu
sndrmeden nce verecei sylevi yineleyecek ve stnde
dzeltme yapacakt. Artk bir hayli yalanm olan Clemen
tina ile konumak pek kolay olmuyordu, nk kadnn ak
l kyde, kyn gnlk yaamnda kalmt.
Bir de satran tahtas vard, hibir zaman sonunu getire
medii darmadan oyunlar dzenliyordu. Bir kalesi eksik
ti, yerini bir mermiyle ya da bir madeni parayla doldurma
s gerekiyordu.
Zaman geirmek iin Arredondo her sabah bir sprge ve
bir toz beziyle odasn temizler ve rmcekleri alrd. Me
lez kadn yalnzca kendi ii olarak grd ve onun bece
remediini dnd bu basit ilere dmesinden holan
myordu.
Gne iyice ykseldikten sonra uyanmay yelerdi ama
daha ortalk aarmaya balarken uyanma alkanl bu is
teminden daha glyd. Arkadalarn ok zlyordu ve
n alnmaz ie kapankll yznden onlarn kendisni
zlemediklerini biliyordu. Bu arkadalarndan birisi bir
leden sonra kendisini grmeye geldiinde kapdan geri dn
mek zorunda kalmt. Melez kadn tanmamt onu; Arre
dondo da gelenin kim olduunu hibir zaman renemedi.
Doymak bilmez bir gazete okuruydu, bu geici ayrnt m-
zeciklerinden vazgemesi kolay olmad. Dnecek ve fikir
retecek bir kii deildi.
91
Gnleri ve geceleri birbirine benziyordu ama zellikle pa
zar gnleri zor geiyordu.
Temmuz aynn ortalarnda yle ya da byle bizi srk
leyen zaman paralara ayrmakla yanl bir i yaptnn ay
rmna vard. Bunun zerine d gcn o gnlerde kana
bulanm olan Uruguay topraklarnda dolatrmaya brakt,
kkken uurtma uurduu Santa Irenenin inili yoku
lu krlarm, imdi ldn sand midilliyi, obanlar drt
tke hayvanlarn kardklar tozu, her ay Fray Bentosdan
vr zvr ykl gelen yorgun yolcu arabasn, Otuz lerin
karaya ayak bastklar La Agraciada Krfezini, Hervideroyu,
dalarn doruklarn, tepeleri, rmaklar, ve stndeki fene
re kadar ktktan sonra, Platanm iki kysnda bir benze
ri olmadn dnd tepeyi kafasnda canlandrd. Kr
feze bakan bu tepeden, lkenin armas olan tepeye geti ve
uyuyakald.
Delice esen yel uyku verici bir serinlik getiriyordu. Uyku
suzluk nedir hi bilmedi.
Nianlsn ok severdi, fakat ona bir erkein kadnlar d
nmemesi gerektiini sylemiler, zellikte de yannda ka
dn olmad zaman. Ky yaam onu drst olmaya altr-
mt. teki ie gelince, kin duyduu adam olabildiince
dnmemeye alyordu.
Terastan gelen yamur sesi arkadalk ediyordu ona.
Bir tutuklu ya da grme zrl biri iin zaman yoku aa
inen bir su gibi akar. Bu hapislik yaamnn ortalarnda
Arredondo birok kez zaman dlar gibi yaamay becerdi.
n avluda, dibinde bir kurbaa bulunan bir kuyu vard; Ar
redondo, sonsuzlukla kucak kucaa olan kurbaa zaman
nn arad ey olduunu dnmedi hi.
Beklenen gn yaklatka yine sabrszlanmaya balad.
Bir gece dayanamad, kt sokaa. Her ey ona deiik ve
daha byk grnd. Keyi dnerken bir k grd ve ba
92
ra girdi. Varln kantlamak iin susuz, sert bir iki istedi.
Dirseklerini tahta tezgha dayanm birka asker aralarnda
konuuyorlard. lerinden birisi:
- Sava zerine konumann resmen yasak olduunu bili
yorsunuz, dedi. Dn, sizleri elendirecek bir ey geldi ba
mza. Kararghtan birka arkada ve ben Raznun nnden
geiyorduk, ierden gelen sesin bu emre kar geldiini duy
duk. Zaman yitirmeden daldk ieriye. Ortalk zifiri karan
lkt, fakat biz konumasn srdren adam kurun yamu
runa tuttuk. Sesi kesilince yanma gidip ayaklarndan srk
lemek istedik, ama konuan fon o g ra f dedikleri kendi kendi
ne konuan makina idi.
Herkes gld.
Arredondo sesini karmad. Asker ona dnd:
- Fkray nasl buldun, ihtiyar? diye sordu.
Arredondo yine sustu. niformal yzn yaklatrd ona
ve:
- Hemen bar bakalm: Yaasn Devlet Bakanmz Juan
Idiarte Borda! diye bar, dedi.
Arredondo kar koymad. Alayc alklar arasnda kapya
yneldi. Sokaa knca son kfrler kulana kadar geldi.
- Korku aptal deildir, fkeyle ii yoktur.
Korkak davranmt, fakat korkak olmadn biliyordu.
Ar ar evine dnd.
Yirmi be austosta uyandnda saat dokuzu geiyordu.
nce Claray dnd, daha sonra da o gnn tarihini. Ra
hat bir soluk alarak, Hoakal beklem e grevi, dedi. Beklenen
gn geldi sonunda.
Hi acele etmeden tra oldu. Aynada yzn her zaman
ki gibi buldu. Renkli bir kravatla, en iyi giysilerini seti. Ye
meini ge yedi. Klrenkli gkyz yamur iseliyeceini
haber veriyordu; oysa o hep parlak bir gkyz dlemiti.
Bir daha dnmemek zere nemli odasndan karken derin
93
bir zntye kapld. Holde melez kadnla karlat ve son
kalan birka pesoyu da ona verdi. Hrdavatnn kepenginin
stndeki baklava biiminde, renkli sslere gz takld, iki
aydan fazla bir sredir bunlar hi dnmediini anmsad.
Sarandi Sokana doru yrd. Tatil gnyd ve sokakta
gidip gelen az insan vard.
Matriz Alanna geldiinde saat daha olmamt. Te
Deum duas yeni bitmiti; bir grup beyefendi, subay ve pa
paz kilisenin alak merdivenlerinden iniyordu. Kimilerinin
hl ellerinde tuttuklar silindir apkalar, niformalar, rtbe
eritleri, silahlar ve ayin gmlekleri ok kalabalklarm iz
lenimi brakyordu ilk bakta; gerekte otuz kii kadardlar.
Arredondo hi korkmad, bir bakma sayg duydu. Hangisi
nin bakan olduunu sordu:
- Ayin bal ve elinde bastonuyla Bapiskoposun yann
da yryen, diye yant verdiler ona.
Tabancasn kard ve ate etti.
Idiarte Borda birka adm sendeledi, sonra tepetaklak yere
dt ve herkesin duyaca bir sesle: lyorum, dedi.
Arredondo yetkililere teslim oldu. Daha sonra unlar
aklayacakt:
- Ben kzlm ve bunu gururla sylyorum. Partimize iha
net eden ve lekeleyen Bakan ldrdm. Bu ie bulatrma
mak iin dostlarmla ve nianlmla ilikilerimi kestim; kim
se beni kkrttklarn sylemesin diye gazete bile okuma
dm. Adalet uruna yaptm bir eylemdir bu. imdi beni
yarglayn.
Daha karmak bir biimde de olsa, olan biten byleydi;
ben de gzmde byle canlandrabiliyorum.

94
Ku r s

Oduncuyum ben. Adm nemli deil. inde doduum ve


yaknda da leceim kulbe ormann kysnda. Ormann,
dnyay eviren denize dek uzandn ve iinde benimkine
benzer tahta kulbelerin dolatn sylyorlar. Ben bilmi
yorum; hi grmedim. Ormann teki ucunu da grmedim.
kimiz de daha ocukken aabeyim bana tek bir aa kalma-
yncaya dek btn orman kesip tarla aacamza yemin et
tirdi. Aabeyim ld, imdi benim aradm ve arayacam
ey baka. Batya doru, ellerimle balk tutabildiim bir r
mak akyor. Ormanda kurtlar var ama korkmuyorum onlar
dan, baltam bana hi ihanet etmedi. Ka yanda olduumu
hi hesaplamadm. Bir hayli olduunu biliyorum. Gzlerim
artk grmyor. Yolda kaybolurum diye gitmediim kyde
beni eli sk bilirler, ama bir oduncu ormandan ka paray
bir araya getirebilir ki?
Kar girmemesi iin evimin kapsn bir tala kapyorum.
Bir gn leden sonra srklenen admlar, sonra da bir tek
me sesi duydum. Kapy atm, bir yabanc girdi ieriye.
Uzun boylu, yal bir adamd, eski bir battaniyeye sarnm-
95
t. Yznde boydan boya bir yara izi vard. Yllar ona ezik
likten ok otoriter bir hava vermi gibiydi, fakat bastona da
yanmadan yryemediini anladm. imdi anmsayamad-
m birka laf ettik. Sonunda bana:
- Evim yok, dedi, nerede yatacak yer bulursam orada ya
tarm. Btn Saksonyay dolatm.
Bu szckler yana bana uygundu. Babam Saksonyadan
hep sz ederdi; imdi insanlar ngiltere diyorlar.
Ekmeim ve balm vard. Yemek yerken hi konuma
dk. Yamur yamaya balamt. Aabeyimin ld ke
de, birka hayvan postundan bir yer dei yaptm ona. Ge
ce olunca yatp uyuduk.
Evden ktmzda gn yordu. Yamur durm utu ve
toprak yeni yaan karla rtlm t. Bastonu yere dt,
yerden almam emretti bana.
- Niin senin emirlerini yerine getirecekmiim? dedim.
- nk ben bir kralm, diye yantlad.
Deli sandm onu. Bastonu yerden aldm ve ona verdim.
Farkl bir ses tonuyla konutu.
- Secgenslerin kralym. etin savalar vererek ok zaman
onlar zaferi ulatrdm, ama yazgmn saati ald ve krall
m yitirdim. Adm Isern ve Odin soyundanm.
- Odini ululamam ben, diye yantladm onu. Isay ulu
larm.
Beni dinlemiyormu gibi srdrd konumasn:
- Srgn diyar dolap duruyorum, ama hl kralm, n
k kurs benim elimde. Grmek ister misin?
Kemikli elinin ayasn at. Elinde hibir ey yoktu. Botu.
O zamana dek elini hep kapal tuttuunun ayrmna vardm.
Dikkatle bana bakarak konutu:
- Ona dokunabilirsin.
Parmak ularmla ekinerek el ayasna dokundum. Souk
bir ey duyumsadm ve bir lt grdm. Elini birdenbire
96
kapad. Hibir ey sylemedim. Karmdaki, bir ocukla ko
nuuyormu gibi sabrla szlerini srdrd.
- Bu Odinin kursu. Tek bir yz var. Yeryznde tek y
z olan baka bir ey yoktur. Benim elimde kaldka kral
ben olacam.
- Altn m? diye sordum.
- Bilmiyorum. Odinin kursu bu ve tek bir yz var.
Bunun zerine, o kursun benim olmas iin byk bir is
tek duydum. Benim olacak olursa bir altn ubuuna satabi
lirdim ve kral olurdum.
Bugn bile hl kin duyduum bu serseri adama yle de
dim:
- Kulbemde gizli bir para kasas var. Hepsi altn ve u
balta gibi parlyor. Eer bana Odinin kursunu verirsen ben
de sana o kasay veririm.
- stemem, dedi inatla.
- yleyse kendi yoluna gidebilirsin, dedim.
Arkasn dnd. Ensesine indirdiim bir balta darbesi t
kezleyip sallanp devrilmesine yetti, fakat derken elini a
t ve o lty havada grdm. Baltayla oray iaretledim ve
ly sular taan aya dek srkledim. Frlatp attm oraya.
Evime dnnce kursu aradm. Bulamadm. ki yldr ar
yorum onu.

97
KUM KTABI

th y rope o f sands...

George H erbert (1593-1623)

izgi sonsuz sayda noktalardan oluur; dzlem ise sonsuz


sayda izgilerden, oylum sonsuz sayda dzlemlerden, s-
toylum da sonsuz sayda oylumlardan... Hayr, kesin olarak
bu bir more geom trico deil, ykme balamamn en iyi yo
lu. Her dsel yknn gerek olduunu belirtmek moda
oldu gnmzde, ama benimki gerek.
Belgrano sokanda, bir binann drdnc katnda tek ba
ma oturuyorum. Birka ay nce hava kararrken kapmn
alndm duydum. Kapy atm, bir yabanc girdi ieriye.
Yz hatlar pek keskin olmayan, uzun boylu bir adamd. Bel
ki de miyop oluum yznden bana byle grnd. Her e
yi drst bir yoksulluu ortaya koyuyordu. Griler giymiti,
elinde de gri bir valiz vard. Yabanc olduunu hemen anla
dm. nce yal sandm; skandinavyalIlara zg, beyaza ya
kn sar seyrek salarnn beni yanlttn anladm. Bir sa
at bile srmeyen konumamz srasnda Orkneyli olduu
nu rendim.
Bir iskemle gsterdim. Adam bir sre hi konumad. ok
zntl bir hah vard, imdi benim halim gibi,
99
- Incil satyorum, dedi bana.
Ukal bir poz taknmadan yantladm:
- Bu evde pek ok ngilizce ncil var, John W iclifin ilk
Incili dahil. Cipriano de Valerannki, yaznsal bakmdan
berbat olan Lterinki, ve Vulgatanm Latince kopyesi var
bende. Grdnz gibi benim Incile gereksinmem yok.
Ksa bir sessizlikten sonra yant verdi bana:
- Yalnzca ncil satmyorum. Belki ilginizi ekebilecek
baka bir kutsal kitap gsterebilirim size. Bikanir snrndan
almtm.
Valizini at ve o kitab masann stne koydu.
Bez ciltli, sekiz formalk bir kitapt. Kukusuz elden ele
dolamt, inceledim; grlmedik biimde ar oluu be
ni artt. Srtnda H oly W rit, bunun altnda da Bom bay ya
zlyd.
- On dokuzuncu yzyldan kalm olmal, dedim.
- Bilmiyorum. Hibir zaman renemedim, diye yantla
d beni.
Kitab rastgele atm. Yazs bana tuhaf grnd. Ypran
m ve kt bir ta basmas izlenimi veren sayfalardaki yaz
lar, Incilde olduu gibi ift stun zerine baslmt. Sk t
kt ve metin ayetler halinde dzenlenmiti. Sayfalarn en
st kesinde Arap rakamlar vard. Asl dikkatimi eken, di
yelim bir sayfada 40.514 numaras varsa, onu izleyen tek ra
kaml sayfada 999 saysnn yazlm olmas idi. O sayfay e
virdim; arkasnda sekiz haneli bir say vard. Szlklerdeki gi
bi kk bir resimle sslenmiti; beceriksiz bir ocuk eliyle,
kalemle iziktirilmi bir apa resmi.
O zaman yabanc bana:
- Buna iyi bakm. Bir daha gremeyeceksiniz, dedi.
Sesinde deil de szcklerinde bir tehdit havas vard.
O sayfann yerini saptayp kitab kapadm. Sonra hemen
atm. Sayfalar tek tek evirerek apa resmini bouna ara
100
dm. aknlm gizlemek iin sordum:
- Kutsal Kitabn, herhangi bir Hint diliyle yazlm bir e
virisi olsa gerek, deil mi?
- Hayr, diye yant verdi bana.
Daha sonra bir sr veriyormu gibi sesini alaltt:
- Bir ova kynde birka rupi ve bir ncil karlnda al
dm bu kitab. Sahibi okuma bilmiyordu. Bu kitaplarn a
hnda bir tlsm grm olmasndan kukulanyorum. En alt
kasttan birisiydi; insan glgesine bile bassa kirlenirdi. Kita
bn adnn Kum Kitab olduunu syledi bana, nk kita
bn da kumun da ne ba var ne sonu.
lk sayfay bulmam istedi benden.
Sol elimi kitabn kapann stne koydum, baparma
m iaret parmama bititirip atm sayfay. abam bou-
nayd; kapakla elim arasnda birtakm sayfalar kalyordu. Ki
taptan fkryor gibiydiler.
- imdi son sayfay bulun.
Yine baarszla uradm; kendi sesime benzemeyen bir
ses tonuyla kekeleyebildim:
- Bu olamaz.
ncil satcs her zamanki alak sesiyle konutu:
- Olamaz ama oldu ite. Bu kitabn sayfa says sonsuz.
Hibirisi ne ilk ne son sayfa. Bu kitab ne iin geliigzel nu
maralamlar, bilmiyorum. Kimbilir, belki de sonsuz bir di
zinin terimlerine herhangi bir say verilebileceini anlatmak
iin.
Daha sonra, yksek sesle dnyormu gibi konutu:
- Eer uzay sonsuzsa biz de uzayn herhangi bir noktasn
dayz demektir. Eer zaman sonsuzsa biz de zamann her
hangi bir noktasndayz.
Dnce biimi beni sinirlendirdi. Sordum ona:
- Dindarsnzdr kukusuz, deil mi?
- Evet, Presbiteryenim. im rahat. eytans kitabna kar
101
lk Tanrnm kitabn verdiimden bu yerli adam kandr
madmdan emindim.
Kendini sulamasna gerek olmad konusunda gven
ce verdim ve lkemizden gelip gemekte mi olduunu sor
dum. Birka gn sonra kendi lkesine dneceini syledi. O
zaman, Iskoyal olduunu, Orkney Adalarndan geldiini
rendim. Kiisel olarak Stevenson ve Humee olan tutkum
nedeniyle Iskoyay sevdiimi syledim ona.
- Ve Robbie Burnse, demek istiyorsunuz, diye dzeltti.
Bir yandan konuuyor, bir yandan da sonsuz kitaba gz
atyordum. Pek nem vermiyormu gibi sordum:
- Bu acayip nshay British Museuma nermeyi dnr
msnz?
- Hayr, size neriyorum, dedi ve yksek bir deer biti.
Bu paray dememin olanaksz olduunu tm itenliimle
belirttim ve dnmeye baladm. Birka dakika sonra pla
nm hazrd.
- Dei toku yapalm, dedim. Siz bu kitab birka rupi ve
bir ncil karl elde etmisiniz; ben de size daha yeni eli
me geen emeklilik ikramiyemin tm ile gotik harflerle ya
zlm Wiclif Incilimi vereyim. Bana dedelerimden kalmt.
- Siyah yazl Wiclif! diye mrldand kendi kendine.
Yatak odama gittim ve para ile Incili getirdim. Sayfalar
n kartrd, bir kitap kurdu cokusuyla kapak sayfasn in
celedi.
- Tamam anlatk, dedi.
Pazarlk yapmam olmas beni ok artt. Evime yalnz
ca bu kitab satmak iin geldiini neden sonra anladm. Pa
ralar saymadan cebine indirdi.
Hindistandan, Orkney Adalarndan ve bu adalar bir za
manlar ynetmi olan Norveli JarIlardan sz ettik. Adam
gittiinde gece bastrmt bile. Onu bir daha ne grdm ne
de adm rendim.
102
Kum Kitabm, W iclifden boalan yere koymay dn
dm, fakat sonunda ciltleri eksilmi Binbir G ece M asallar nn
arkasna gizlemeyi yeledim.
Yataa girdim ama uyuyamadm. Sabahn ya da dr
dyd, lambay yaktm. Bu akl almaz kitab elime aldm,
kartrmaya baladm. Sayfalarndan birisinde bir maske
grdm. Kesinde bir say vard, kat bilmiyorum, ama
dokuz rakamlyd.
Hzinemi kimseye gstermedim. Bu kitaba sahip olmann
bana verdii mutlulukla birlikte alnaca korkusu ve son
suz olup olmad kukusu sarmt benliimi. Bu iki kayg
her zamanki rkekliimi daha da artrd. Birka arkadam
kalmt; onlarla grmemeye baladm. Kitabn tutsa ol
mutum, hemen hemen hi sokaa kmyordum. Byte
le kitabn ypranm srtn ve kapaklarn inceledim ve hi
bir sahte yan olmadna iyice inandm. Kk resimlerin
birbirlerinden iki bin sayfa ile ayrldklarn grdm. Hepsini
hemen doldurduum bir deftere alfabetik srayla not ettim.
Hi yinelenmiyorlard. Geceleri, uykuya yenik dtm k
sa anlarda da kitab gryordum dmde.
Kitabn korkun olduunun ayrmna vardmda yaz bit
mek zereydi. Gzleriyle gren, on parmayla ve trnakla
ryla dokunan kendimi ondan daha az korkun alglamam
bir ie yaramazd. Kitabn bir karabasan nesnesi, gerei le
keleyen ve bozan kt bir ey olduunun ayrmna vardm.
Yakmay dndm , fakat sonsuz bir kitabn yaklma
snn yine sonsuz olmasndan ve duman ile gezegenimizi
bomasndan korktum.
Bir yapran saklanaca en iyi yerin bir orman olduunu
bir yerlerde okuduumu anmsadm. Emekli olmadan n
ce dokuz yz bin kitap bulunan Ulusal Kitaplkta alyor
dum; holn sanda dnen bir merdivenin, gazete ve hari
talarn sakland bodrum katma indiini biliyorum. Kum
103
Kitabm nemli raflardan birisine, gzden rak bir yere koy
mak iin grevlilerin dalgnlndan yararlandm. Kapdan
ne kadar uzakta ve ne kadar yksekte olduunu grmeme
ye altm.
Artk biraz rahatladm, ama Mxico Sokandan gemeyi
bile canm istemiyor.

104
SONDEY

Henz okunmam yklere ndeyi yazmak hemen hemen


olanaksz bir itir, nk nceden yaplmas pek doru ol
mayan yk kurgularnn zmlenmesini gerektirir. Bu
nun iin bir sondeyii yeliyorum.
lk yk, Stevensonun o birok kez kalem oynatt ift
konusunu ele alyor. ngilterede buna fetch , (sa bir insann
hayaleti) daha kitaps bir deyile W raith o f the living (yaa
yanlarn hayaleti) denir; Almanyada ise D oppelgaenger (bir
bakasna benzeyen). lk adlarndan birisi olan teki ben gi
bi bir eyler kalm aklmda. nsan hem oyuncu hem seyirci
yapan bu hayaletimsi grnt ya madeni aynalardan, ya su
dan ya da yalnzca bellekten km olmal. Amacm, iki ko
numacnn iki ayr kii olmalar iin birbirlerindan yeterin
ce farkl ve tek kii olmalar iin de yeterince benzer olma
larn salamakt. Bu yky, souk ak, bana uzaklarda
ki Rhonu anmsatan Cambridge kentindeki Charles rma
kysnda dndm aklamak, bilmem, zahmete de
er mi?
Ak temas iirlerimde sk sk geer; dzyazlarmda du
105
rum byle deildir, Ulrike' den baka rnei yoktur. Okurla
rm teki ile arasndaki biimsel yaknl grecektir.
Kongre bu kitaptaki yklerin belki de en ars, sonu
olarak, evrenle gnlk olaylar ynn birbirine kartran
ok kapsaml bir giriimi ele alyor; karanlk girii, Kafkann
kurgularna yknmek istiyor, sonu ise, kukusuz bo bir
abayla, Chesterton ya da Bnyandaki esriyip kendinden
gemelere erimeye alyor. Byle bir aklamada bulun
maya hibir zaman layk olmadm, ama dlere dalnca bu
yky kurdum. Her zaman yaptm gibi yknn akna
yaamykmden izgiler sokuturdum.
Bilindii gibi yazg anlalmazlklarla doludur, her za
man, bilincinde olmadan Poenun yklerini parodiletiren
bir yazar olarak dndm Lovecraftm, lmnden son
ra yaymlanan bir yksn katledinceye dek yazg beni ra
hat brakmad. Sonunda dayanamadm; ortaya kan acna
cak rn There A r e M or e Things adn ald.
O tu zla r M ezhebi en kk bir belgeye dayanmadan olas
bir dinsel sapknln gnahn alyor.
A rm aanlar Gecesi belki de bu kitaptaki yklerin en ma
sumu, en serti, en abartls.
Babil K itapl (1941) saysz kitap d kurmutu; JJndr
ile A yn a ve M aske ise, tek bir szckten olumu yzylla
rn yaznlardr.
Yorgun Bir Adam n D leri bana gre bu dizinin en drst
ve en hznl paras.
Kuzey Amerikallarn etik saplants beni her zaman a
rtmtr. D zen bazlk bu zellii yanstmak istiyor.
John Feltona, Charlotte Cordaya, Rivera Indartenin o bi
linen (Rosaslar ldrmek Kutsal Bir Eylemdir) dnce
sine, Urugaym (Zorbalara Brutusun Haneri) diyen Ulu
sal Marna karn siyasal cinayeti onaylamyorum. Ne olur
sa olsun okurlar Arredondonun tek cinayetinden sonra ba
106
na gelenleri bilmek isteyecekler. Luis Melin Lafinur ba
lanmasn istedi, fakat yarglar Carlos Fein ve Cristbal
Salvanac onu bir aylk hcre cezas ile be yllk hapis caza-
sma mahkm ettiler. Montevideo sokaklarndan biri bugn
onun adn tayor.
Akl almaz iki nesne son yklerin konusunu olutur
maktadr. Kurs, yalnzca bir yz bulunan Euclides emberi
dir; Kum K itab saysz sayfas olan bir kitap.
Umarm, alakalem yazdm bu notlar bu kitabmz har
camamtr ve iindeki dler, u anda onu kapatanlarn ko
nuksever dglerinde dallanp budaklanmay srdrecek
lerdir.
J. L. B.
Buenos Aires, 3 ubat 1975

107
letiim'den

JO RG E LUIS BORGES
T O P L U E S E R L E R

V KUM KTABI
EVREN Yldz Ersoy Canpolat 107 sayfa

FICCIONES HAYALLER VE
HKYELER
EVRENLER Fatih zgven - Tomris Uyar 163 sayfa

DANTEVAR DENEMELER
SHAKESPEAREN BELLE
EVREN Peral Bayaz Charum - 1 1 1 sayfa

+ ALEF
EVRENLER Tomris Uyar - Peral Bayaz Charum
Fatih zgven - Fatma Akerson 152 sayfa

4 ALAKLIIN EVRENSEL TARH


EVREN Celal stel 109 sayfa
letiim'den ^

JO RG E LUIS BORGES
T O P L U E S E R L E R

FRE
EVREN Yldz Ersoy Canpolat 68 sayfa

TEK SORUTURMALAR
EVRENLER Peral Bayaz Charum - Trker Arm aner 221 sayfa

BRODIE RAPORU
EVREN Yldz Ersoy Canpolat 93 sayfa

EVARISTO CARRIEGO
EVREN Peral Bayaz Charum 144 sayfa

SONSUZ GL
EVRENLER Aye Nihal Akbulut - Cevat apan 55 sayfa

YED GECE
EVREN Celal ster 127 sayfa
K itabnn adnn kum kitab
olduunu syledi banay nk kitabn da
kumun da ne ba var ne sonu.
J .L . Borges

B orges, son y k kitab olan


K um K ita b n 1975te yazd.
Otobiyografik elerin ar bas
t b u kitaptaki ykler, hem
alabildiine fantastiktir h em de
gelip geen olaylar stne de
rin d n c e le r havas tar.
C am bridgedeki kendi genli
iyle karlamas, yeryziindeki
tm bilgiyi toplam ak iin t m
dnyadaki kitaplar toplayan bir
rgt, eski skandinav ve A ng-
lo-Sakson efsaneleri gibi temalar
ieren bu ykleri Borges, Bro-
die Raporu nz olduu gibi t
m yle kafasnda o lu tu rd u ve
sekreteri M aria K odam aya dikte ederek yazdrd; nk bu kitapla
rn yazld yllarda artk neredeyse tm yle kr olm utu. Kum K i
tab, B orgesin olgunluk ann en nem li eserlerinden biridir.

Borges'siz bir Latin Amerika edebiyatndan bahsedilemez.


CA R L OS F UE NT E S

ISBN-13: 978-975-470-0I
LETM 71
MODERN
KLASKLER 10
9 "789754 700688

You might also like