You are on page 1of 16

Osmanl Maliyesi zerine Yaplan almalar 369

Trkiye Aratrmalar Literatr Dergisi, Cilt 1, Say 1, 2003, 369-384

Mehmet Gen ile


Osmanlda Devlet ve Ekonomi zerine*

Bu bir kitaptan ok, farkl paralardan oluan, her biri kendi bana ya-
ayabilecek, yahut rahata ve dierlerine fazla zarar vermeden lebilecek
blmeleri bir araya getiren bir inadan ibarettir. Blmeler birbirinden t-
m ile kopuk deildir phesiz. Ayn zihnin kompleks bir problemle, daha
dorusu birbirini douran problemlerle uramasndan kaynaklanan bir
balantya sahiptirler. Ama kitab oluturan bu balant bir bakma bir ba-
arszln da hikayesidir. Zihni bir otobiyografi denemesi olarak nsz bu
hikayeyi net ekilde zetler. Kitabn en nemli ksm budur bence.
Benimki hakikaten bir baarszln, daha dorusu ele alnan proble-
min nasl bir zmszle saplandnn hikayesi ile balar. Dnyo-
rum da, eer tabiat bilimcisi, fiziki veya biyolog olsaydm, bu tkanmadan
sonra yaplanlarn hibir deeri olmayabilir ve kitap muhtemelen pte
olurdu. Ama tarih aratrmalarnda bir problemi zememe srecinde olu-
an bulgular da ekseriya nemli olabiliyor.
Osmanl sanayisinin Batdaki sanayi devrimi yllarnda, bu devrim kar-
sndaki konumunu ve deimelerini, ktisat Tarihi disiplininin 1960larda
hakim olan atmosferi iinde, kantitatif bir analizle ortaya koyma iradesi ile
ie baladm. Bu irade, verilerin yetersizlii karsnda baarszla urad.
lk bakta yeterli olacan dndm veriler, neden umduum gibi k-
mad, baarszln kayna nedir, diye sorduum sorulardan, bana gre
ok kt saylmayan baz cevaplar kt. Bu cevaplar yeni sorular dourdu;
ve yeni cevaplarla birbirini izleyerek bu kitaptaki paralar olutu. Kitabn
en genel birka cmle ile zetini byle verebilirim.

* Bu yaz, Bilim ve Sanat Vakfnda, Trkiye Aratrmalar Merkezi tarafndan dzenlenen


Bir Kitap Bir Yazar Program erevesinde Mehmet Gen ile kitab, Osmanl
mparatorluunda Devlet ve Ekonomi (tken, 2001) hakknda yaplan tartmalardan
ksaltlarak hazrlanmtr.
370 TALD, 1(1), 2003

Mlikne Sisteminin Kefi


Kitabn iinde mlikne sistemi ile alakal iki makale var. Mlikne sis-
temini yoktan kefetmi deilim. Osmanl kroniklerinde bahsi geen bir
kurumdur mlikne. Ama ne olduu ve mekanizmalar hakknda hemen
hemen hibir bilgi bulunmaz kroniklerde. Mlikneye ait dank mali ka-
ytlardan hareketle, iktisat tarihi iin anlaml olacak kantitatif verileri, ina
edebilmek gerekten ok zahmetli oldu. nszde bu ina srecini birka
cmle ile zetleyerek geiyorum. Gerekten yllarm alan yorucu bir al-
ma idi bu. Sanrm on yl kadar bir zamanma mal oldu. Size biraz bundan
bahsetmek istiyorum.
Yola karken yaptm ilk varsaym u idi: Uzun yaam, byk ve
merkezi bir devlet olarak Osmanllarn, muhta olduklar vergi gelirlerine
ait az ok dzgn kaytlar tutmu olmalar gerekir. Kazasz, belasz doru-
lanan yegane varsaymm bu oldu diyebilirim. Bu vergi gelirlerine ait uzun
vadeli rakamlar incelersem, bunlardan, endstrinin ve ekonominin vergi-
lendirmeye tabi tutulan herhangi bir sektrndeki deimelerle alakal
gstergeleri oluturabilirim diye dndm. Bu varsaym, maalesef doru-
lanmad. Ama onun doru olmadn grebilmek iin bu serileri ortaya
koymak zere drt yl uramak zorunda kaldm. Neticede oluturdu-
um serilerin, yzyllar boyunca hi deimeyen, l bir insann elektro-
kardiogramna benzer ekilde birbirini tekrar eden rakamlardan ibaret ol-
duunu derin bir hayal krkl iinde grdm. Uzun, yorucu bir alma
ile meydana getirdiim hibir ie yaramayan rakamlarla karlamann ver-
dii znt ile kefetmek zorunda kaldm mlikne sistemini.
Mlikne olan vergi kalemleri, Osmanl deyimi ile mukataalar,
mlikneciye kayd- hayat art ile yani mr boyu iltizama verilirken iki
ayr deme sz konusu idi. Birincisi mal ad ile her yl hazineye denmesi
gereken, yllk belirli miktard. kincisi ise hayatta kald srece o mukata-
ay vergilendirme hakkn alrken mliknecinin bir kere dedii muaccele
ad verilen toplu bir meblad. Mlikneci ld zaman mukataa hazine-
ye ait olarak yeniden bir bakasna mlikne olarak veriliyordu. Yeni
mliknecinin hazineye deyecei yllk vergi miktar deimiyordu.
Mlikneye talip olanlarn ak arttrma iinde rekabetlerinden oluan mu-
accele miktar ise, bu rekabetin durumuna gre srekli bir deime iinde
idi. Hazine defterlerinde bu iki deme de yer alyordu. Ancak yldan yla hi
deimeden denen meblalar dzgn ekilde yllk mukataa defterlerinde
kaydedilirken, muaccele miktarlarna ait dzgn yllk kaytlar sz konusu
deildi. Bunlar ancak, mlikneci deitii zaman kaydediliyordu. Yeni
mlikneci, bir bakasndan satn almsa bu taktirde muaccele miktar da,
yllk vergiler gibi deimeden kalyordu. Ancak mlikneci lm ve mu-
Osmanlda Devlet ve Ekonomi zerine 371
kataa hazine tarafndan yeniden mzayede ile satlmsa, bu taktirde mu-
accele miktar da deiiyordu. Satlarn byk ounluu, % 80-90 bu e-
kilde idi. Fertler aras satlarda deimeyen, hazineden fertlere yaplan sa-
tlarda ise miktar srekli deien bu muaccelelerin anlam ne idi? Bunu
nasl yorumlayp deerlendirebilirdim? Bu meseleyi zmek hi te kolay ol-
mad. Birka yl da bunu halletmek iin uratm. Normal olarak, iktisadi
hayatn ritmini gstermesi beklenen yllk vergilerdeki deimelerdir. Ama
bunlar, sylediim gibi, yllarca deimeden aynen srp gidiyor. Dier
yanda mlikneciler ldke muaccele miktarlar deiiyor. Bu lmlerde
belirli bir periyot tabi ki sz konusu deil; adam 5-10 veya 30-40 yl yaaya-
bilir. Bu u demek ki muaccele miktarlarndaki deimelerin belirli bir rit-
mi yok; stelik mukataalar, nadiren tm ile tek ahsa satlyor. ok kere 2-
3, hatta 15-20ye kadar deien hissedarlar sz konusudur. Hissedar says
arttka, mukataa bana den lmlerin skl da artyor tabii. Muaccele
miktarlarnn daha sk aralklarla, 30-40 ylda bir deil de, 3-5 ylda bir de-
imesi belki anlamay kolaylatrabilirdi. Ancak hisseler, birbirinden fark-
l oranlarda olduu iin bunlar birbirine oranlamak mmkn deildi. n-
ce hisselerini eitlemek yani tama ibla etmek, ondan sonra da bu tam his-
seye tekabl eden muaccele miktarlarn hesaplamak gerekiyordu. Burada-
ki problemlerden biri u idi: hisseler homojen midir? Yani bir mukataann
hissesini alan byk hissedarla, mesela 1/10 veya 1/20 hisseyi alan kk
hissedarn, dedii muacceleler de acaba ayn oranda m idi? Bunu anla-
mak da hi kolay olmad. nk farkl hisseler farkl yllarda satlyordu ve
homojenlik zaman faktr ile zaten ortadan kayboluyordu. Burada esas
mesele bu muaccelelerin ne anlama geldii, daha dorusu neyin, hangi de-
erin bir ifadesi olduu meselesi idi. Deien muaccelelerle deimeyen
yllk vergileri birbiri ile kombine edebilmek iin, birka yl uratm. im-
di bana deli samas gibi gelen birok denemeden sonra, yle bir varsa-
ymda karar kldm.
Mlikne sahipleri, bu muacceleleri sermaye piyasas mant iinde
gelecekte salamay umduklar krlarn bir nevi kapitalizasyonu gibi d-
nm olmallar. Eer bu varsaym doru ise, ayn piyasada ayn zaman
dilimi iinde btn mliknecilerin yatrdklar muaccelelerden saladk-
lar krlarn oranlar da ayn olmaldr. Bu krlar, ancak zaman iinde de-
imelere urayabilir, yani zamann bir fonksiyonu olarak deimesi d-
nlebilir.
Bu varsaym test etmek iin tabii ki muaccele miktarlar ile birlikte
mliknecinin salam olduu yllk kr da bilmek gerekiyordu. Bu krla-
r nasl bulmal? Bu konuda maliyenin kaytlarnda hibir ipucunu yakala-
mann imkan yok gibi idi. Hazine mlikneciye mukataay bir muaccele
372 TALD, 1(1), 2003

karlnda satyor. O da mukataay vergilendiriyor; ve hazineye belirli bir


sabit yllk mebla dedikten sonra, kalan ksmn kendi kr olarak kaza-
nyordu. Bu kr mliknecinin kendi zel geliri olduu iin onu maliyenin
kaytlarnda bulmak mmkn olmuyordu. Varsaym test etmek iin srar-
la bu krlara ait izlerin peine dtm. Mukataann vergilendirilmesinde
bir ihtilaf olduu, yahut mlikneci yl ortasnda ld veya mliknesi
elinden alnd ve hemen satlamad istisnai hallere ait birka kr rne-
ini bulmay baardm. Bu krlar, o yl, yahut bir yl nce, veya sonrasna
ait o mukataa iin denen muaccele miktarlar ile oranladm. Bulduum
deerleri basit bir koordinat iine yerletirdim. Bunu bir istatistiki ok ko-
mik ve anlamsz bulabilir. Ama insan aresiz kald zaman ne yollar dene-
mez ki! Bulduum bu kr deerleri de devasa bir imparatorlukta, birbirin-
den yzlerce, hatta binlerce kilometre uzaklktaki mukataalara aitti ve ara-
larnda yalnz mekanda mesafe deil, ayn zamanda muazzam zaman fas-
lalar da vard. Yani 1720ylnda Halepte, 1760 ylnda Nite, 1800de Trab-
zonda ve 1815te Rusukta bulunan birer mukataann kr oranlar idi bula-
bildiklerim. Bu drt oran, Descartesin bize hediyesi olan koordinata yer-
letirdim, ve trendi izdim; yle bir ekil ortaya kt:
Bu azalan bir trendi ifade eder gibi idi. Ama ok net deildi. stelik bl-
ge, sektr ve zaman bakmndan o kadar birbirinden uzak rneklerden

40
Kr Oranlar (%)

30

20

10

1700 1720 1740 1760 1780 1800 1820 1840


Yllar

olumutu ki anlaml saylmas ok zordu. Varsaymn testini tamamlaya-


bilmek iin daha pek ok rnee ihtiyacm olduu akt. eriyye sicillerin-
de, Topkap Saray arivinde bolca bulunan zel muhasebe defterlerinde
yeni verilere ulamaya altm. Bu, define aramak gibi bir aba idi. Ama
sonunda veri saysn 30-40a kadar oaltmak mmkn oldu. Bu verilerde
mlikne sahibinin hazineye yatrm olduu muaccele miktarn, o yl
iinde, yahut bir nceki veya sonraki ylda elde ettii vergi haslatn, bu
Osmanlda Devlet ve Ekonomi zerine 373
haslattan hazineye dedii yllk vergi miktarn dtkten sonra kendisi-
ne kalan net geliri ve nihayet bu net gelirle muaccele arasndaki oran tes-
pit ettim.

O gelirler o kaynaklarda kaydedilmi mi idi?


Evet onlarda bu gelirlere rastlamak imkan vard. Ancak keiboynuzun-
dan bal karma tarznda, pek ok yn arasndan, samanlkta ine arar gi-
bi onlar bulup karmak gerekiyordu, bu da ok vakit ald. Sonunda bu 30-
40 kadar kr oranlarndan bir grafik olutu. Bu, olduka dalgal bir eri idi,
ama trendi hesaplandnda olduka net bir doru ortaya kt. 18. Yzyln
balarndan 19. yzyln balarna kadar yaklak bir asrlk bir dnem iin
balangta % 30-40 arasnda seyreder grnen kr hadleri 1760larda % 25
civarna, 1800lerde de % 15e kadar den bir trend dorusu etrafnda ol-
duka dzgn grnen bir dalm iinde bulunuyordu.
Mlikne alanlarn hepsi askeri zmrenin orta st tabakalarna men-
suptu. Mesela bunlardan biri sadrazam da olmu bulunan mehur Kaptan-
Derya Gazi Hasan Paadr. Vezirler byk bir ounlukla bu mukataalar
satn alyorlard. Sarayn, brokrasinin st kademesi, balca alclar bun-
lard. Saylar 1000 kii civarndadr. Bunlar otoritelerini kullanarak mza-
yedeye girmeden de mlikne satn alyor olabilirlerdi. Fakat bunu hesaba
katsaydm zme ulamam hibir zamam mmkn olmazd. Bu tr usul-
sz, dzensiz satlar hi olmam gibi varsaym yaparak almaya devam
ettim ve sonunda olduka net bir kr trendini ortaya koymak ve ona ait for-
ml hesaplamak mmkn oldu. y= a bx gibi bir doru formldr bu.
Bulunabilen bu 30-40 kadar veriyi kullanarak oluturduum eri ile ona
ait trendin formln aaya kaydediyorum.

50
45
40
35
30
25
20
15
10
5

1700 10 20 30 40 50 60 70 80 90 1800 10
y=24,939 0.2034 x (1763=0)
374 TALD, 1(1), 2003

Bunlar ilk defa 1976da Hamburgda dzenlenen bir seminere sundu-


um bir tebli iin hazrlamtm. O tarihten sonra da bu nemli iin arka-
sn brakmadan, yeni veriler bulduka itina ile kaydetmeye devam ettim.
u anda 100den fazla yeni veri elimdedir. Bunlar bulduka grafikteki yer-
lerini iaretlemeye devam ediyorum. Ancak hesaplara katarak yeni trend
formln henz oluturmadm. Yaknda inallah bunu da yapacam.
Muhtemelen forml biraz deiecektir. Ama nemli bir fark doacan
sanmyorum. Zira bulduum yeni rneklerin byk ounluu trend izgi-
sine ok yakn noktalarda yer alyorlar. Hatta nemli bir blm, trend
dorusunun tam tamna zerine rastlyor. Bu inanlmas zor bir tesadftr.
nk trend izgisi hesapla bulunan, fiktif bir dorudur. Reel rneklerin
ona belirli bir mesafede yer almas, onun isabetini test etmeye yeterli oldu-
u halde, birok verinin tam bu dorunun zerinde yer almas, ektiim
bunca zahmete karlk Allahn bir ltfu olarak dnyorum. Demek ki
kullandm ilk 30-40 veri, bilinmesi belki hibir zaman mmkn olamaya-
cak binlerce benzerleri iinde isabete mazhar olmu bir rnekleme niteli-
indedir. Ayrca balangta yaptm varsaymn artk dorulanm oldu-
unu dnmeye hakkm da domutur, sanyorum. Tahkiki 30 yldan faz-
la srm, olduka pahal bir varsaym oldu bu.
Bu iki makale, zellikle Hamburgda sunduum tebliden doan ikinci-
si bu uzun, yorucu ve baarszlklarla dolu macerann baarl saylabile-
cek ilk rnleri oldu. Bylece Sanayi Devrimi karsnda Osmanl sanayisi-
nin konumunu ve deimelerini analiz etmek zere girdiim yolun sonun-
da Osmanl maliyesinin speklatif, acayip dnyasnda buldum kendimi.
Sanayinin macerasn batan tasarladm ekilde tamamlayamadm, n-
k veri yoktu. Veri bulmak zere giritiim aratrmada birbirini douran
problemlerle uraa uraa Osmanl maliyesinin i dnyasna ve onun ara-
sndan da devletin ekonomiye bak, onu ekillendirmesi ile alakal iklim-
lere ulatm ve oradan da Osmanl ktisadi Dnya Gr gibi bir modelle
maceray tamamladm.

Mukataalar ortalama ka ylda bir el deitiriyor?


Bu gerekten nemli meselelerden biridir. Ortalama elde tutma srele-
rinin nasl hesaplanabileceini biraz dndm. Burada iki ayr unsurun
bir arada kaynak bulunmas ii zorlatran bir faktrdr. Mliknecilerin
ortalama ne kadar yaadklar konusu nemlidir. Ama dier yandan
mlikneyi satma imkanlar da var. Ortalama elde tutma sresi kavramn-
da mliknecilerin hem ortalama mrleri, hem de fertler-aras satlarna
ait frekans i iedir. Bunlar birbirinden ayrarak aratrmak ve yorumla-
Osmanlda Devlet ve Ekonomi zerine 375
mak olduka zahmetli bir dokmantasyon ve analiz gerektiren etin bir
meseledir. Benim lmle el deitirmeler zerinde sondaj niteliinde yap-
tm hesaplamalara gre ortalama elde tutma sreleri 18. yzyln ortala-
rna 10-15 yl arasnda deiiyor. Ancak zamanla ykselme eilimi de ol-
duka net olarak gzleniyor. Mesela 19. yzyln balarnda ayn ortalama
20-25 yl kadar ykselmi grnyor. Mlikne satn alan orta-st askeri
zmrenin ortalama mr uzam olabilir; veya mlikneleri daha erken
yalarda satn almaya balam olabilirler; yahut ta lmlerin takibindeki
brokratik titizlik azalm olabilir. Fertler-aras satlarn frekansndaki de-
ime de dorudan ve dolayl etkileri ile tabii ki ok nemlidir. Bu etin me-
sele henz aratrmacsn bulabilmi deildir.

ltizam rejimi ile mltezim grubundaki dier deimelerden de biraz


bahseder misiniz?
Aslnda mesele nedir? Btnyle devlet maliyesinin finansman soru-
nudur sz konusu olan. ltizam sisteminin uzun vadeli deimeleri bu ko-
nuda olduka aydnlatcdr. Hazinenin amac nedir? Gelir bulmak. de-
meleri, harcamalar yapmak iin gelir bulacak; vergi alacak. Mesela 14-15.
yzyllarda vergileri emanetle idare ediyorlar. Devlet memurlar vergilen-
dirmeyi yapyor. Fakat onu giderek terk ettiler. 15-16. yzylda emanet reji-
mi darald ve iltizam kesin bir stnlk kazand. Sebebi daha verimli, yal-
nz mali bakmdan deil, ekonomik olarak da daha verimli olmas idi. Mak-
roekonomik planda dnrsek devletin memurlar vastasyla vergilendir-
me yapmasna oranla iltizam ok daha ucuza, daha byk apta gelir elde
etmek imkan veriyordu. Tabii bu gelirin nemli bir blmn mltezim
kazanyordu, ama hazine de memurlar vastas ile elde edeceinden daha
ok net gelir alyordu. Bunu tecrbe ile anladklar iin emanet yerine ilti-
zam giderek daha ok tercih ettiler. ltizamn nemli bir fonksiyonu da ge-
lirleri giderlerin ritmine ayarlama imkan vermesi idi. Zira ekonomide,
mevsimlik dalgalanmalar kanlmazdr. Memurlarla rantabl vergilendir-
me yapsanz bile, gelirler zira retimin ritmine gre oluup akar. Halbuki
yenieriler maa bekliyor, adam i i yiyebilirler. Hazinenin dzgn bir
gelir akna ihtiyac var, nk dzenli bir deme yapmak zorunda; ilti-
zam sistemini tercih etmelerinin nemli bir sebebi budur. Ne yaptlar? Bu
sayede ekonomide mevcut kapital birikimini, maliyenin emrinde kulland-
lar. ltizamda daima bir pein deme vardr. Bu peinler uzun vadede artar.
15-16. yzyllarda yllk gelirin yzde bei, onu kadardr. 17. yzylda bu
byr, yzde 50-60a kadar kar. O peinler olduka enteresandr, faizsiz
bir i borlanmadr. ltizam sisteminde borlanmann byk lde kay-
376 TALD, 1(1), 2003

na budur. 17. yzyln sonunda bu borlanma hacmi yetersiz kald za-


man mlikneyi denediler. Mlikne rejimi sayesinde, mesela 1750lerde
btenin yllk gelirine yakn miktarda mlikne muacceleleri olarak yat-
rlm kapital var: 10-12 milyon kuru. Hazinenin yllk geliri de aa yuka-
r o kadard. Bu yatrlm paray bir nevi mkellefiyet manivelas gibi, ya-
hut bir tr matrah gibi dnerek savata onlardan vergi almay kararla-
trdlar. Bir nevi sermaye vergisi gibi grnyor ama aslnda, gelir vergisi-
dir. Diyelim ki ben bir mlikne aldm. Oradan senede 100 kuru kazanyo-
rum, 100 kuru da hazineye veriyorum. 100 kuru kazandma gre muh-
temelen 400 kuruluk bir muaccele yatrdm. O muaccele ebediyen gitmi-
tir devlete, geri denmesi sz konusu olmayan bir i bortur bu. Savalar-
da ite bu yatrlm olan muaccele zerinden cebel bedeliyesi ad ile yz-
de %10-15i kadar bir vergi almaya 1711de Prut savandan itibaren bala-
dlar. Benim yapmaya altm bu kark hesaplar onlar yapmadan da
mliknecilerin ne kazanacan biliyorlard ve ona gre krn yzde 50si
civarnda bir vergi aldlar, sava yllarnda. Sylediim rnekte 400 kuru-
luk muacceleden 40-60 kurutur alnan cebel bedeliyesi ki 100 kuru olan
net gelirin % 40-60 demektir. Bunun savata ok nemli mali katklar ol-
du. Mesela 18. yzyln sonlarna doru yllk bte gelirlerinin % 2-3 ka-
dard muaccele gelirleri. Ama sava srasnda bu cebel bedeliyelerinden
btenin yzde 10-15 gibi byk denebilecek bir gelir salanyordu. Ma-
mafih bu da yetmedii iin sistemi yeniden deitirdiler ve 1770lerde Es-
ham uygulamaya koydular. Esham mlikneyi kaldrmyor onun yannda,
geliri yksek olan mukataalar, orta-kk tasarruf sahiplarinden borlan-
ma imkan verecek ekilde yeni ve biraz deiik bir mlikne trn ihdas
etmi oluyordu. Bu yeni dzenleme ile kadnlara, reayaya, herkese esham
satn alma imkan domu oldu. Orta-yksek askeri tabakaya mnhasr
kalan mlikne sahiplerinin says hibir zaman 1500-2000 kiiyi geme-
miti. Oysa i borlanma tabann geni halk tabakalarna doru genilet-
mi olan esham sisteminde bu say 20-30 bin kiilik bir topluluu kavraya-
cak boyutlara ulamtr.

Osmanlda Proto Endstri


Proto endstri benim de merak ettiim bir konudur. Osmanl dnyasn-
da proto endstriyi fazla bilemiyoruz. Bilgi ve aratrma yok gibi. Ama bil-
diimiz kadaryla ok gelimi grnmyor. Neden gelimedi? Teorik ola-
rak proto endstrinin artlar var. Toprak/emek oran dk olmal. Yani
emek bana den toprak miktar az olmal, zirai emek topra ilemeli, fa-
kat bu onun geimini salamaya yetmemeli, ksacas kyller ek gelire ih-
Osmanlda Devlet ve Ekonomi zerine 377
tiya duymal. Proto endstri literatrnden kan modele gre, ikinci
nemli unsur proto endstrinin geliecei alanda blgeler-aras zirai mal-
larn ticarilemi olmas gerekir. Yani kyller kazanacaklar ek gelirle,
muhta olduklar zirai mallar kolayca bulup satn alabilmeli. nc un-
sur, uzak pazara ynelen bir ihracatn organize edilebilmesi lazmdr. Dr-
dnc unsur da btn bu artlar gerekletirmek zere sermayedar bir
mteebbisin varldr. Osmanl dnyasnda bu drt unsurun hemen he-
men hibiri mevcut deildi, hatta ekseriya tam tersi sz konusu idi diyebi-
liriz. Bir kere toprak/emek oran dk deil, aksine yksekti. kinci olarak
zirai mallarn ticarilemesi, provizyonizm ilkesi dolays ile ok snrl d-
zeyde idi. Uzak pazarlar iin ihracata gelince, provizyonizm bunda da al-
mas zor bir engel niteliindeydi. Bu konularda balangta epey sknt
ektim. e baladm dnemde, dillerde 38 Balta liman anlamas dola-
yordu: Efendim 1838 anlamasn ngilizler bize empoze ettiler. thalat
dk tuttular ve ngiliz mamulleri Osmanl pazarlarn istila etti. Osman-
llar da buna direnemediler. Anlamaya gre ithalatta ngiliz mallarndan
alnan gmrk % 5 gibi dk bir oranda idi. Buna karlk ihracattan al-
nan gmrk oran ise daha yksek olarak % 12 idi. Balangta bunlar an-
layamadm. Kapitlasyonlar yznden ithal gmrn arttramyor, bu
ak. Peki ihracat neden ve nasl vergilendirebiliyor? nk kapitlasyon-
lar ithalat iin olduu kadar ihracat iin de geerli idi. Bu anlamalarn
mzakerelerine baktmz zaman, Osmanllarn ithalat vergilendirmeyi
hibir ekilde dnmedikleri aka grlyor. Buna karlk ihracat ver-
gilendirmeye altlar ve kapitlasyonlara ramen ngilizlerin itirazlarna
pekala direnmeyi baardlar. Ve bu batan beri de byle idi. znde dei-
en fazla bir ey yoktu.
Ancak btn bu anlalmas, yorumlanmas zor problemleri zmeye
uramann sonunda dodu, kitaba da esas olan Osmanl ktisadi Dnya
Grne ait model dodu. Proto endstri ile ilgili rnekler de bu modele
ulamadan pek anlalr gibi deildi. Bu modelin perspektifinden baktm
zaman ancak anlalr hale geldi diyebilirim. 18. yzylda proto endstrinin
az ok gelitii blgeler var: Tesalya, Selanik, Halep, Tokat ve Antep blgesi
gibi. Bunlar zerinde monografik almalar mutlaka yapmak gerekir. Ben
birka tanesine, Selanik, Tesalya ve Tokattakilere biraz baktm. Onlarda u-
nu grdm: Proto endstri iin krsal emei organize edip retim yapmak
isteyen insanlara kar devlet, son derece sert davranyor ve yasaklyor. On-
lar ilk defa grdm zaman ok ardm ve bu sert tavr anlamakta bir
hayli zorlandm hatrlyorum. Bu proto endstri giriimcilerine kar
devlet ok ar cezalar veriyor ve adeta Ludistler gibi davranarak i yerleri-
378 TALD, 1(1), 2003

ni tahrip ediyordu. Osmanlda vergi cezalar genellikle dktr; ve ok ke-


re de affedilir. Ama bu proto endstri giriimcilerine kar anlalmas zor
bir sertlik gsterdiler. Sonra iyice yakndan baknca, fermanlarda, mahal-
li pazar iin retim yapanlara dokunmayn diye bir ayrm yapldn gr-
dm. Yani o blgedeki insanlarn ihtiyalarna cevap veren faaliyetlere m-
saade edildii grlyordu. Ama ihracat ne olacakt? Proto endstri ancak
ihracat yapabilirse yaayabiliyor zaten. Uzak pazara ihracat iin retim ya-
pacak olanlara ise ok sert tavr aldlar. Bunlar szn ettiim modele
ulatktan sonra ancak anlamlandrmaya muvaffak oldum.
Bu tavrlar tabiki hep ayn izgide devam etmedi; 1820lerden itibaren,
yeni askeri organizasyondan sonra bir ok snai mala ihtiya duydular. Os-
manl Devleti batan beri devlet olarak iktisadi faaliyete dorudan girmeyi
pek istemez. Osmanl daha ziyade zel sektrcdr. retim faktrlerini
kontrol etmeye alr: Emek, toprak ve kapitalin kimlerin elinde ne kadar
olacan, bunlarn gelirlerinin ne olacan yani cret, rant, faiz, kr had-
lerini belirler, snrlandrr, ama bunlar kombine ederek retimi gerekle-
tirme iini genellikle zel sektre, esnafa ve iftiye brakr. Devletin zaman
zaman bu faktrleri kullanp retim yapt da oluyor tabi; madenlerde, si-
lah sanayiinde bunu sk sk yapar. Fakat orada da, dikkatle baktmz za-
man, devletin ok byk, esnafn yapamayaca ileri yapmakla yetindii
grlr; Top yapar, gemi yapar o kadar. Ondan tesini mesela tfek, barut,
kl, ok gibi askeri malzemenin imalini bile zel sektr olarak esnafa bra-
kr klasik dnem boyunca. Fakat esnaf kontrol altnda tutar. yerini, sabit
sermaye yatrmlarn ya kendisi yahut da vakflara yaptrr. Oraya iskan
eder esnaf ve al burada ret, bana da sat der, daha ucuza, maliyete yakn
fiyatlarla. Bu durum 18. Yzyln sonlarndan itibaren biraz deiti. Devlet
baz alanlara dorudan retim yapmak zere girmeye balad. Mesela ba-
rut retimini tamamen devlet tekeline alrken, tfei de kendi manifakt-
rnde imal etmeye balad. Bunda gvenlikle ilgili motifler de bulunmakla
birlikte esas sebep, kalite ve hacim itibar ile artan devlet talebini esnaf re-
timi ile karlamann imkanszlyd. Nitekim iplik, deri, kuma, kat, fes
gibi masum sivil mallarda da ayn sebepten devlet manifaktrleri kuruldu.
Bunlar yapabilecek kapasitede zel sektr mevcut olsa idi, devletin bu yo-
la girmek istemeyecei muhakkaktr. Ancak zel sektrn yetersizlii de
klasik Osmanl sisteminin bir rn veya sonucu olduunu dnrsek,
analizi kolay olmayan olduka paradoksal bir yumak karsnda bulundu-
umuz kolayca anlalr.
Osmanlda Devlet ve Ekonomi zerine 379
1800 ncesinde retim faktrlerine bu derece hkmetmeye nasl gc
yetti? Ve bunun ilem maliyeti
lem maliyeti ok yksekti tabi. Szn ettiim paradoksal yuman
bir anlam da budur. Kontrol tam baardn syleyemeyiz, ama nemli
olan kapitalistik gelime tohumlarn ldrmeyi baaracak kadar kontrol
salam olmasdr. Kaaklar olduysa da ok nadir olmaldr. Bu konuda ol-
duka tipik bir rnek var elimizde: Tccardan biri 1700lerde Diyarbakrda
lyor. len tccarn 175 bin kuruluk bir terekesi olduu bilgisi merkeze
geliyor. Diyorlar ki, bir insan bu kadar paray ticaretten kazanamaz. 175 bin
kuru ne demek? 1730larda 10-12 milyon kuru devlet btesidir. Epeyce
nemli bir paradr. Ama bir vezirin terekesi genellikle 200 bin kurutan ba-
lar 400-500 bin kuru kadar hatta daha yksek de olabilir. Mesela Damat
brahim Paann 1 milyon kuruluk bir terekesi var. Ama bir vezir iin 200-
300 bini aan bir tereke normaldir. Tabii ki devlet bunlara el koyuyor. Ama
zel terekelere katiyyen el koymaz. Ancak rneimizdeki tccar iin ise
175.000 kuru ticaretten kazanlamayacak kadar byk bir servettir, bunu
muhtemelen iltizam ilerine girerek miri sayesinde kazanm olmaldr di-
ye dnerek inceleme yaptryorlar. Gerekten iltizamdan kazand anla-
lnca da terekeye hazine adna el koymakta tereddt etmiyorlar.
nsanlar gereksiz yere incitmemek Osmanlda bir devlet telakkisidir.
Eer vergiden gelecek olan gelir, astar yznden pahal trden olacaksa,
onu terk etmeyi tercih ederler. Fakat nasl terk ediyorlar, o da olduka en-
teresandr. Herhangi bir vergi geliri bir kere hazinede kaydedildi mi, silin-
mesi ok zordur. nk o gelir, belirli giderler iin tahsis edilmitir. Yani ye-
nierilere, sipahilere, mtekaidlere maa olarak denecektir. O deme ak-
sarsa i ok zordur. Onun iin maliyede bir kere kayd yaplm olan her-
hangi bir vergi kaleminin maliyeti hakikaten ok yksekse o zaman onu
kaldryorlar. Fakat nasl kaldryorlar? nl kad Karakuun hikayelerini
bilirsiniz, ok gzel hikayelerdir. Bunlardan konumuza uygun biri u: ina-
at iisi elinden drd tula ile yoldan geen birinin gznn kma-
sna sebep olur. Adam kad Karakua gidip bu ii gzm kard, ksas is-
terim diye dava eder. Karaku daval iiyi sorgular; o da evet tulay d-
rdm, ama o srada ok gzel bir kadn geiyordu, dikkatim ona kayd
iin bu kaza oldu; asl sulu ben deilim, o kadndr diye cevap verir. Bu-
nun zerine Karaku, kadn arr ve sen oradan gzel endamnla getin
mi? diye sorar. Kadn evet getim deyince, Karaku asl sulu olarak ksas
uygulayacan, yani gzn karacan syleyince kadn itiraz eder, ben
aslnda yle dikkati ekecek kadar gzel bir kadn deilim, benim terzim
ok gzel elbise diker, beni gzel gsteren bu elbisedir, esas sulu terzidir
380 TALD, 1(1), 2003

der. Karaku bu itiraz kabul ederek terziyi arr ve sorar: sen bu kadna
gzel elbise diktin mi? terzi de evet diktim der. O halde gerek ve nihai
sulu sensin, gzn karlacak, der Karaku. Terzi buna karlk evet hak-
lsnz, ama bu gz bana ok gereklidir. imi bu gz sayesinde yapyorum.
Benim avc bir komum var. O iini bir gzn kapatarak yapar, onun bir
gzn karsanz, herhangi bir zarara uram olmaz cevabn verir. Ka-
raku bunu makul bulur ve avcy ararak gzn karr.
Osmanl mali sisteminde herhangi bir vergi kaydnn kaldrlmas biraz
bu hikayedeki gibidir. Rantabilitesi olmayan bir vergi kalemini gereksiz bir
klfet sayarak kaldrmakta tereddt etmez. Fakat onun salad gelirden
mahrum kalmaya da tahamml olmad iin, hikayedeki avcnn gz
gibi, mevcut olan vergi kalemlerinden ek klfeti ekebilecek olanlarna
yklemekten de ekinmez.

izdiiniz tabloda aslnda piyasa dinamiklerinin nemsendii bir


yaklam tarz ortaya kyor. Grafikteki azalan kr trendi, o yzyl ie-
risinde bana iki eyi dndrd. Ya bu piyasaya yeni giriler olmas
lazm ki kr marj dsn veya sermayenin marjinal verimliliinin
azalmas lzm. Daha nceki konumalarnzdan 18. yzyln zellikle
ilk yarsnda Osmanl Devletinde sanki milli haslann, milli gelirin
arttn ifade etmitiniz. Burada vergi gelirlerine bal olarak izah et-
tiniz yanl hatrlamyorsam, 1760lara kadar.
Kr oranlarnn uzun vadede dme eilimi gstermesinin phesiz bir
blmn henz tam olarak bilemediimiz eitli faktrleri vardr. 18. yz-
yln ilk yarsnda, Osmanl ekonomisinde genel bir genileme mahede
ediliyor. Bte gelirlerindeki art bunun gstergelerinden biridir. Ama
ekonominin ticaret, ziraat, sanayi gibi deiik sektrlerine ait eitli belirti-
ler de bunu gsteriyor. Bu belirtilere bakarak milli veya imperial haslann
da bym olduu tahmin edilebilir. Ancak nfus hakknda, henz pek
bir ey bilmediimiz iin ekonomideki genilemenin ne niteliini ne de
hacmini kestirmek, en azndan imdilik mmkn grnmyor.

Bu ikisini birlikte dndm zaman netice alamadm. Hem serma-


yenin marjinal verimlilii dyor. nk yeni giri olmadn biliyo-
ruz. Bu kesimin genilemesine imkan yok. Sadece st dzey askeri b-
rokratlar bundan yararlanyor, dolaysyla yeni giri olmadna gre
bu azalmann nedeni
Kr oranlarndaki dme, sylediim gibi bir blmn henz tam bi-
lemediimiz eitli faktrlere baldr. Bilebildiimiz nemli bir faktr,
mlikne kurumunun meru ve gvenli bir yapya kavuturulmasdr.
Osmanlda Devlet ve Ekonomi zerine 381
Mlikneye yaplan yatrmlarda gvenin yerlemesi iin 20-30 yl gerek-
mitir. Bu dnemde kr oranlar % 30-40 arasnda idi. Gven ve istikrarn
yerlemesi ile kr oranlarndaki dme arasnda bir korelasyon grlr.
kinci bir faktr bu yksek krlarn da besledii yatrlabilir fonlar iin rakip
yatrm alanlarnn ok snrl olmasdr. Bu alanda yatrm yapan askeri
zmre mensuplarnn, yaadklar mlkiyet-miras koullarnda en uygun
yatrm alan mliknedir diyebiliriz. Sektrde oluan fonlar, yine ayn sek-
trde yatrlyor ve kendi kendini besleyen bir byme iinde idi. Ayrca bu
sektrde mukataa arz, yani yatrma davet, 18. yzyln ikinci yarsnda,
maliyenin eitli zaruretleri dolaysyla daraltld. 1760tan itibaren yksek
kr getiren byk mukataalar arzdan ekildi. Eshamn uygulanmaya ko-
nulduu 1775ten sonra bu sre hzland. 1791de rad- Cedid Hazinesi
kurulduktan sonra, bu daraltma daha da artt. Yllk kr 5000 kuruu geen
mlikneleri devlet artk piyasaya srmeme karar ald. Bunlar rad- Ce-
did Hazinesi idare etti. 15-16 yllk bir uygulama sonunda, bu ekilde
mlikne sektrnden ekilmi olan mukataalarn toplam yllk kr 5-6
milyon kuruu geiyordu. Ayn dnem iinde yatrlm olan muaccele
miktarlar ise ok az deimitir. Yani aldklar toplam yllk kr yarya yakn
azald halde, yatrlm olan fonlarn miktar fazla deimeden kald. Kr
oranlarndaki dn arkasnda ki bu gerein yorumu udur: Olduka
direnli, alternetifi pek olmayan, kr oran ne olursa olsun bu sektrde kal-
maya kararl veya mecbur bir fon karsnda olduumuzu syleyebiliriz.
Ayrca sosyal grup olarak, askeri zmrenin orta-st kesiminde 18. yzyl
boyunca bir genileme olduu da muhakkaktr. Bunu kantitifiye etmek zor,
ama srf mlikne alm olanlara bakarak saylarnn 18. yzylda % 100e
yakn arttn syleyebiliriz.

Aristokratik bir karakteri mi var, yani bir sreklilik kazanyor mu?


Muntazam bir gelir kazanyor, gvenlie kavuuyor ve ellerindeki biri-
kim de artyordu. Ancak aristokratik sreklilie ulamak klasik Osmanl
sisteminde sz konusu deildi. Konutuumuz imkanlarn hemen tm
fertlerin mrleri ile snrl kalyordu.

Dolaysyla sermayenin marjinal maliyeti azald iin hem risk fak-


trnn azalmasndan hem de daha dk kra fit oluyorlar. yle an-
lalyor.
Bunun iin imdi bildiklerimizden baka bir ok monografik almaya
ihtiya var. Onlar yapmadan, yahut yapldn grmeden hkm vermek-
ten ekinmek gerekir.
382 TALD, 1(1), 2003

retim faktrlerinin kontrolnn zellikle retim faktrlerinin fiyat-


larnn kontrolnn devlette olmas. Dnyada ok ciddi deiimlerin
ve dnmlerin yaand 500 yl. Byle bir srede, byle bir coraf-
yada bir tarafta ciddi harcamalar yapmak zorunda olan bir devlet sis-
temi var, dier tarafta bu retim faktrlerinin kontrol altnda tutul-
duu bir ey. ktisat kitaplarnda retilen retim faktrleri kontrol al-
tnda tutulursa verimlilik der.
Faktrler kontrol altnda tutulduu zaman verimlilii arttrmak mm-
kn olmaz demek daha doru olur. Ancak faktrler kontrol altnda tutul-
mad zaman verimliliin mutlaka artacan garanti eden herhangi bir
faktr de yoktur. Evet Bat Avrupada son 500 ylda verimlilik art da dahil
byk bir dnm yaand. Ama bu, insanln tarihinde benzeri ol-
mayan, ve hala aklanmas tamamlanamam bir dnmdr. O yarm
bin yllk sre iinde kimse byle bir dnm bekleyerek, planlayarak
yahut ngrerek yaamad. stelik bu dnmn muazzam insani bedel-
leri de oldu. Verimliliin olumlu ynde deiebilecei fikri Bat dahil, 18.
yzyla kadar hibir yerde mevcut deildi. Her yerde hakim grnen
dnce, verimliliin dme tehlikelerinin daha ok beklenir olmasdr. Bu
sebepten bu tehlikelere kar korunmay salamak daha nemli olmutur.
Osmanllar faktr kontroln ellerinde tutarak bu tehlikeyi de nlemi ol-
duklarn dnyorlard.

Sistemin verimliliini dndler. Ekonominin ya da toplumun deil.


yle anlalyor. Kendi kafalarndaki sistemin verimi, ekonominin
verimini nceledi.
Evet, byle de ifade edilebilir.

Kantitatif almalardan dnya grne doru gidite sizin durak-


larnz ne oldu? O kronolojik akla, yani kitab sizin sistematiinizle
okumak var, bir de sizin onu rettiiniz srayla, silsileyle okumak var.
Sanki gittike daha soyut bir alan, sistematik bir modelleme, kan-
titatif ve dorudan dokmanter almalarn stne, onlara dayal
olarak yle bir soyut alana gei var ve dnya gr, idrak vs. oralara
doru. Yani orada sizin duraklarnz, orada fark ettiiniz nelerden,
hangi dorudan belgeden veya hangi kantitatif veriye geldikten sonra
bir sramayla dnya grne getiniz. ki ayr dzlem var sanki
orada. Bu iki ayr dzlemde sizin zihinsel sramanz nasl seyretti. k-
tisat tarihi seyri dnda, bir ilim adamnn zihniyet dnyasnn seyri
bakmndan benim ilgimi ekti. O yzden girile o sralamay tersine
Osmanlda Devlet ve Ekonomi zerine 383
evirip okumak suretiyle bir balant kurmaya altm. O bataki
servenle o kronolojik serven arasnda nasl bir irtibat var ve nerede
o zihinsel srama sz konusu oldu? Neler sizi arpt? O arpan eyler
sizde nasl bir yansma yapt? Niye baka iktisat tarihilerinde bu s-
rama olmad? Baka iktisat tarihileri iin de grlmeyen bir ey. O
dardan belki Britanya iktisadn da yapsayd ayn kantitatif al-
may yapard da yle bir sramaya ihtiya hissetmezdi. Siz de bunu
zorlayan baka faktrler de olmu olabilir? diye.
Nietzsche, uurumun iine bakarsan uurum da senin iine bakar,
diyor. Ben Osmanl uurumunun iine baktm. O da bana bakt. Ve net-
icede adeta kaynatk. Aslnda benim iin ilk darbe, ki en iddetli ve etkili
olan ekseriya odur, Osmanl ile karlamadr. Bu karlama ve onu an-
lama ihtiyac hi bitmedi. Kantitatif ktisat Tarihi almalarn bu anlama
ihtiyacn gidermenin sadece bir malzemesi olarak dndm. Bunu,
binay tamamlamak iin kurulan iskelelere benzetebilirim. Bina tamam-
lannca, iskele artk anlamsz bir fazlalk haline gelir. Kantitatif al-
malarma ben biraz bu gzle bakyorum. Onlar byk zahmetlerle
yrtrken de iimdeki esas hedef bu anlama ihtiyac idi. Bu sebepten o
almalarn belirli bir aamasnda, herhangi bir kvlcm sz konusu ol-
mad diyebilirim. Zaten hedefim o idi. Bina rneine dnerek sylemek
gerekirse bunu yle ifade edebilirim: Mimar nce iskeleleri kurar ve on-
dan sonra binaya balar. Ancak binay douran iskele deildir, aksine is-
keleye vcut veren binadr. Burada gen arkadalara aratrmann nitelii
ve zorluu ile ilgili fizibilitesi olaca dncesi ile bu iskeleleri nasl olu-
turduuna dair tecrbelerimi anlatmakla yetindim. Osmanl iktisadi dn-
ya grne ait modellendirme, ok gzel ve isabetle ifade ettiimiz gibi
giderek daha genel ve soyuta doru yrymn sonunda ulatm bir
merhaledir phesiz, ama bu, hedef olarak zihnimde hep canl kalan hum-
mal bir anlama ve anlamlandrma ihtiyacnn biraz giderilmesinden ibaret
olmutur, inallah onu da bir baka zamanda konuuruz.

Bu saylarn arkasndaki bir sr, bu saylar anlaml klacak bir dnya


gr o baka iktisat tarihilerinde belki hi zihnini megul et-
meyecek bir eydi. Onlar teknik bir iktisat tarihi almas yapp, tek-
nik bir sreci, baka bir iktisat iin, mesela Alman iktisad iin de olsa
yapabilirlerdi. Sizde, belki de sadece iktisatla ilgili bir almada deil
dier alanlarda da, hangi alan alrsanz aln, sahiplenmekten
kaynaklanan bir zihinsel srama farkl oluyor. Mesela, Trkiyedeki
sosyolojik dnce asndan. u anda Trkiyedeki sosyolojinin ciddi
384 TALD, 1(1), 2003

zaaflarndan bir tanesi topluma dardaki bir olguyu inceler gibi bak-
masdr. Dolaysyla kendisi de o servenin bir paras olamad iin
srama yapmay hibir zaman dnmyor, anlamaya ve nfuz et-
meye almyor. O bakmdan dorusu ilgimi ekti.
Tamam ile haklsnz. nsan ya sevdii ve benimsedii ile uramal
yahut da urat ii benimsemeli. Aksi halde yaplanlarn yzeysel kal-
mas kanlmazdr.

Herhangi bir baka eyi inceliyor ve bir takm sonulara ulayor. O


sonular, herhangi bir nesnenin sonular, o znenin o nesneyle ir-
tibat kurarak gelitirdii bir sonu deil sanki. Divan dergisinin 6.
saysnda yaynlanan yaznzda bu daha da tebarz ediyor. O serven
tamamyla yansyor ve bir yere geliyor. Siz bir yere ulamak veya bir
eye varmak kastyla balam olduunuz ve ulatnz da aikr
oluyor. Bir ok eyde bu yansyor. Biraz daha belki gen arkadalara da
k tutmak bakmndan bir baka oturumda, belki sizi bugn fazla
yormamak iin, ve sz almak iin de mutfak iinde bir anlatmla bir
ekilde ltfederseniz, sizi dinlemek isteriz.
Estafurullah. Ltfederseniz. nallah diyelim.

ok teekkr ederiz.
Ben de teekkr ediyorum.

Dzenleme: Fehmi Ylmaz


Ar. Gr., Marmara niversitesi Tarih Blm.

You might also like