You are on page 1of 128

Emperyalizme Yardmc Olmalyz

"Ve Gazeteci Hsn Mahalli birka ay nce anti-Amerikanc yazlar yznden Yeni
afak gazetesinden kovuldu... Amerika'ya emperyalist, igalci demek btn dnyada
yasakland...

Hatta, lkemizde sosyalist denen dergiler dahi bir kez olsun Amerika'ya 'emperyalist'
diyemiyor demedi... Krt dostlar zlmesin diye 90 yldr iman ettikleri Lenin'in
emperyalizm kapitalizmin son aamasdr lafn byk sosyalist dergilerinde
yazmadlar. Ya da zariflik gsterip igalci, emperyalist gibi laflar syleyip medyadaki
ilerinden olmak istemiyorlar. Ama Amerikal siyasetiler btn konuma, yaz ve
vakflarnda btn dnyaya 'emparyalist' olduklarn gslerini gere gere bara ara
anlatyor, yazyor, tartyorlar..."

"Anti-Amerikanc olmak, zelletirmeye kar kmak, Amerikallar aleyhinde tek


cmle sylemek, artk, insanlk d ilan edildi, hepimiz vahiler olarak
damgalanyoruz..."

"Allahm, Allahm, insan denen ey, onurunu, erefini, insan olmann gururunu, gcn,
kudretini nasl kaybedebilir? Bu kadar erefsizlii tarih yazd m? "

***

Felluce'de iki saat iinde yetmi bin insan ldrld. Bunu sylemenin anlam kalmad.
imdi Felluce nnde Amerikan askeri adrlar stadyumdan byk. Ki, ilerinde
onbinlerce insan yiyor, iiyor, oynuyor, uyuyor. adrlarn yannda apartman
byklnde gkdelenler gibi ylm yemek kolileri. Her askerin damak tad
dnlm, zenci, Meksikal, memleket hasretine uygun tabldotlar. Hepsi para, hepsi
irket. Yeni Zelanda'dan zel bir kabileden seilmi nc, hazr manga, zenci kelleciler.
Nerden ate edilse o mntkay annda tarihten siliyor. Amerikan askerine yanllkla elli
metre yaklaan annda ldrlyor. Amerikallar kahvenin nnden geerken elindeki
ay barda yanllkla yere dse kahve uuruluyor. Canl bomba korkusundan kimse
kahveye dahi kmyor. Bizim ncirlik ss etrafndaki halclar, hediyelik eyaclar.
Amerikan askeri nerede, pelerinde. Telefar'da, Felluce'de Amerikan askerlerine mal
satyor. Yzlerce Adanal hizmeti ii. Tuvalet temizliyor. Tuvaletler portatif, poet
gibi bir ey. Binbeyz, ikibin dolar alyorlar. Ama Amerika'ya maliyetleri onbin-
onbebin dolar. Askerlerin srtlarnda pis sular artp temizleyen, artk, uzayl mataras
m desek. Amerika'nn imdiki ynetimi Amerika'y soyuyormu gibi. Hepsinin irketi
orada i yapyor. Amerika'nn arkclar, siyasileri, dizi sanatlar Felluce nndeki
adrlara gelip moral veriyor. Amerika le yzmilyarlarca dolar dkyor, belki
kapitalizm byle alyor. Ne kadar ok yamur yasa ln kumu suyu emmiyor, tap
sel olup gidiyor. Amerikan askerleri iinde elli yanda dahi olanlar var, muhtemel ki,
sokaktaki araplar dahi toplayp getirmiler.

Hemen snrmzda Zaho'da, Barzani lokantasnda, ngiliz, Hollandal, Yahudi, inli,


Japon, Amerikal kadn subaylar ve Krtler akama kadar i ie, yan yana oturuyor.
Nerde bir Krt kahvesi, soka, mutlaka birka Yahudi orada. Kimi yardm iin geldim
diyor, kimi misyoner, dinine le aryor, kimi gazeteci.

Manzara karmakark, neler oluyor bilen yok. Anadolu'da bir laf vardr, 'Okuyamadn
yazy kr kad gibi szme' diye. Yine de anlamak istiyor insan dnyamzda neler
oluyor?

Felluce'de evinden kamayan Arap, ldrlm yetmibin hemerisinden ok, bu


Amerikallar ne zaman fabrika aacak, bulvarlar ne zaman denecek, o Batl
kafelerimiz ne zaman olacak diye hayallerle topyal bekleyi iinde.

Sleymaniye'de Krt genler Yahudilerle kol kola. Bu srailliler ne zaman dolarlar


dkecek, ne zaman svire olacaz, ne zaman bizim amurlu sokaklarmz Tel-Aviv'e
benzeyecek, diye, i, dolar, dkkan, fabrika, kadn, kafe bekliyor...

len, ldrlen, canl bombalar, nkleer bombalar, petrol, katledilenler, hatta vatan,
hatta din, her ey hzla unutuluyor.

Herkes dolarn, iin, Yahudi'nin, Amerikal kadn askerlerin peinde.

Filistin'de cezaevinden yeni km Hamasl, dahi. srailli ne zaman fabrika aacak, ne


zaman ie gireceiz telanda.

srail, zrnk toprak vermem, yine tilkilikle, sizin topranz rdn, oraya gidin diyor...
Dmler rdn'n peine. Bat'nn ocuu Hasan'n Filistinlilerle yine sava m
balyor, yine Arap i sava m tezgahlyor srail...

Bu kadar dolar, bu kadar asker, bu kadar tank, tfek, helikopter, Krtler, Yahudiler,
tonlarca yemek tayan nakliye uaklar.

Azerbaycan'da Trk lider Soros'la grt, teden beri Amerika'ncyd zaten, an


dergilerini okuyun, onlar da Amerika ran'a girsin, otuz milyon Trk' alalm, diyorlar...

Amerika'nn bir kolunda Trkler, dier kolunda Krtler... nde srailliler. Arkada
inaat irketleri. Daha arkada Adana'dan toplanm poet helalarn temizleyen iiler...
Neeyle, marlarla, arklarla yepyeni bir dnya kuruyorlar... Btn medya
arkalarnda... Trk iadamlarna gn dodu, onlarca firma yedii nnde, yemedii
arkasnda...

Bir harita alt st olmu...

Her ey karm... Yapma, kurma devletler olur mu? Uluslar topyekn imha edilip
yeniden sadece inaat irketleriyle kurulur mu?

Yahudiler Araplarla evlenmedi, Krtlerle evlenir mi? oluk ocuklar Ortadou


halklarna nihayet karr m? Yahudi, karmaz... Yzyl nce Afrika'da eli krbal
koloni subaylar vard. Tarlalarda, madenlerde zencileri ayda bir dolara altryordu.
Tabii ki, srail ngiliz emperyalizminden dersler kard... Komu devletleri de 'taeron'
diye dnyor. Hepimiz pastadan pay alyoruz...

Hangi irket milyon dolarlar kazanmaya balyorsa, o da artk Amerikal srailli gibi
dnyor. Paray kazananlar artk dnyann her yerinde ayn haberler, ayn gazeteciler
ayn gazetelerle ortak, ayn dnyor...
Sonra Afrika'da zencilerin birka Avrupa'ya okumaya gitti, geri dndler tam ikiyzyl
ehirlerini kuramadlar. Beyaz adamn irketlerinde avu oldu, kahya oldu, irket
pazarlamacs oldu...

Fabrikalar, dolarlar, bulvarlar, sular gibi dklyor ama, Ortadou topra bu suyu
emmiyor, sular, dolarlar tap tap baka irketlere gidecek... Dnte tek bir
Amerikal, tek bir Yahudi Ortadoulu bir aileyle evlenmeyecek... Bugn Amerika'da
zenci kzlarn beyaz Amerikallarla evlilik oranlar dahi 0.5, dnyann en az karan
oran... Oysa Krtler, Araplar, Trkler binikiyzyl ve daha ok, birbirlerinden kzlar
aldlar, ayn anne, ayn baba oldular, karmakark oldular. Artk karma bitti, imdi
dman oluyorlar, Araplar, Krtler, Trkler birbirini yiyecek, srail rahat edecek. Artk
herkes dolar, kafe, bulvar peinde... Kulpler kafeler alacakm... Modern ehirler
kurulacakm. Gen kzlar darack ve tril tril giyip zgrlk olacak... Hepimiz sonunda
yataktan kalkp yaasn zgrlk diye barp kurtulacaz...

Yoksa, bir Amerikal kadn subayla kafede imdi yan yana oturmak iin, dinimizi,
komumuzu, vatanmz m satyoruz... Yoksa, yldrmdan hzl Amerikan bomba ve
uaklarndan hepimiz korkup susuyor muyuz? Sanatn en mkemmeli artk dolar m?
Dolarlarmz karsn, irketlerimiz kaynbaba, kaynana, gelin olsun, zgrlk dolar
uaklaryla gelsin...

nce ajanlarn soktular, sonra, gazetecilerimizi ayarladlar, sonra iimize girdiler,


sonra, silahlarmz aldlar, sonra kresellemeye, holdinglere, dolarlara hepimizi
borlandrdlar, sonra vatanmza askerleriyle geldiler... imdi ruhumuzu...

Yoksa karm gibi grnen bu topraklar yeni bir cennete mi gebe... Bir t verici bir
nasihat edici Amerikal yazarmz olsa... Yoksul Krtlerle srailliler u zgrlkler ve
dolarlarla yan yana ne yapyorlar bir anlatsalar bize tane tane...

Hangisi uak, hangisi efendi, yoksa hepsi le peinde mi? Ortadou'nun en dindar halk
Krtler, artk, bulvar, kafe, i, dolar, fabrika diye delirdiler mi?

Ve Gazeteci Hsn Mahalli birka ay nce anti-Amerikanc yazlar yznden Yeni


afak gazetesinden kovuldu... Amerika'ya emperyalist, igalci demek btn dnyada
yasakland...
Hatta, lkemizde sosyalist denen dergiler dahi bir kez olsun Amerika'ya 'emperyalist'
diyemiyor demedi... Krt dostlar zlmesin diye 90 yldr iman ettikleri Lenin'in
emperyalizm kapitalizmin son aamasdr lafn byk sosyalist dergilerinde
yazmadlar. Ya da zariflik gsterip igalci, emperyalist gibi laflar syleyip medyadaki
ilerinden olmak istemiyorlar. Ama Amerikal siyasetiler btn konuma, yaz ve
vakflarnda btn dnyaya 'emparyalist' olduklarn gslerini gere gere bara ara
anlatyor, yazyor, tartyorlar...

Dnyann jandarmasyz, lkeler ykar, lkeler kurarz, her ey biziz, her ey dolar, her
ey holdinglerimiz, bizler alicenap hakimleriz, diyorlar.

Desinler, biz de onlara yardmc olalm... Nasl bir itirazmz olabilir... Sadece
anlayalm. imizden tek kii ksn ve bu karmakark haritada neler oluyor bir
sylesin... Neler oluyor? Tek yaz yok, tek yazar yok... Konuan yok...

Gazeteler, medya, yazarlar iptal edildi... Artk tek gazeteci tr, Washington'dan
bildiriyor... Herkes Washington ne bildiriyor diye sabah ap okuyor, talimatlar,
buyruklarn alyor...

Anti-Amerikanc olmak, zelletirmeye kar kmak, Amerikallar aleyhinde tek cmle


sylemek, artk, insanlk d ilan edildi, hepimiz vahiler olarak damgalanyoruz...

Btn bu yazarlarn kendi hr iradeleriyle 'Amerikanclk' yaptna inansam sesimi


kartmayacam... Kiralanyorlar... Gn getike, kiralk, lobi, tezgah, tutulmu,
laflarn daha ok sylyoruz... Gazetelerden kovuluyoruz...

Murdoch denen basn devinin ikiyz gazetesi varm, iinde acaba ka yz yazar,
gazeteci var...

Hepsine alyoruz. nce Amerika'nn dnya apndaki yzlerce ssne altk. Sonra
uluslar tesi holdingleri kabullendik. Sonra Amerika'nn zrt prt her yere nkleer
bomba atmasn seyrettik. imdi, Amerikan ve srail irketlerinin lobi alaryla
dnyann her gazetesi, her lkesi her kesinde istediini yaptrmas karsnda, sessiz
kalmay, seyirci kalmay rendik!..

Bu gl, bu korkun, bu sonsuzlua srklenen karmaa kaos iinde, artk ne


yazacaksn... Bizi, gazetecilerimiz eytani bir uurumun kenarna getirip braktlar...

Bizler, ahlakmz, kltrmz, halkmz, kubbelerimiz, bizim insanlarmz, bizim


topramz dedike, bizi bombalaryla, adamlaryla, ajanlaryla parampara ettiler...
Ediyorlar...

Ediyorlar... Ediyorlar... Ediyorlar...

Allahm, Allahm, insan denen ey, onurunu, erefini, insan olmann gururunu, gcn,
kudretini nasl kaybedebilir?

Bu kadar erefsizlii tarih yazd m?

Neler oluyor, bir anlasam, biri kalkp anlatsa, biz de emperyalizme yardmc olsak. Yani
kardelerim ne siz bize fkelenip, 'ulusalc' diye barsanz ne de biz size fkeyle
'Amerikanc' diye kzsak.

Ama kardelerim sizinle aile olmam, olmayacak insanlarn irketlerine, dolarlarna


inanmayn!

Baka da syleyecek laf bulamyorum.

Akam

23/06/2005
Nihat Gen

Kpeklemenin Tarihi

htiam Ve Sefalet

Kbe kokusu sinmi byk narlarn glgelerinde. Krk masaldan yorgun dm. Bir
adm daha atsa ah feryad lecek. Ulu dalar gibi tahammlle bastonlarna tutunmu,
heybet ve bahtiyarlk dolu ihtiyarlar.

Yaldzl harflerle balar sarkl. ehirden byk mezarlklar. lm ve gmlm


tarih. Bedenlerimizi bir trl terketmeyen rzgrlar. Serinlettike duayla beslenen
aalar.

Koumlar elmas, zmrt, srmayla ssl beyaz atlar. Beyazlar giymi ocuklar.
Melekler gibi gm kandiller nda Kuran okunan duman renkli sabahlar.

Senenin en gzel mevsimi ayrlar. Boyunlarna zafer elengi taklm beyaz kuzular.
inedike imenleri, kokusu ku cvltlar gibi ykselen baharlar. ll bir azamet,
debdebe iinde beyaz mermerli yksek kubbeler. Gibi ykselen servilerin nne
uzanm al eteklik giymi akamlar. Bulut sarkl dervileri.

Gzleri enlendiren ziyaret yeri gibi kadnlar. Uzak dalar gibi gizemli. Dnyann en
gzel manzaras, fazilet ve saadet yeri odalarnda kutsal emanetler gibi sakl.

Bir ark gibi asaletle, feryatlar gklere ykselen turlar. Rengarenk lale, smbl dolu
baharlarn kokusunu bastran. Drst insanlarn ok kr sesleriyle yorgun dt
frnlarndan ykselen ekmek kokular.

Gvercinler, leylekler, asmalar, kkler! Glgeli geni avlular! Kayklar gibi yanyana
yz odal yzlerce saray! Ahenkle dzenlenmi kamelyalar, bulutlarla selamlaan
aalar, havuzlar, yaseminler! adrvandan havuzlara fsldaarak binbir nazla dklen
sular. Mzik, kahve ve afyon imi erbetler! Bahe duvarlarna perek sarlm
hanmelleri!

Seyreden herkes dnyay hie sayar.

Gm buhurdanlklar, anber, sar sabr, sayg kokan odalar! Ar namelerinde en


derin uykularn nehirleri gibi akan tanbur sesleri!

Ak en tatl bu nehre alan bahelerde, her akam prl prl klar yzmeye gelir, her
yaz, tabiat burada gezmeye gelir. Geni gzleri alnlarnda yakkl siyah sakallaryla
gnelenen paalarn ryalar!

Kldan ve ynden abalar giymi yksek yaradll insanlard! Kalplerdeki hzn ve


kederle gklerin alnndan atei alp... Ak yuvalar derghlarnda seyyareler gibi zevk
ve vecdle dndler. Ki, aklar neeyle ruhlar temizlemekti. Ki onlar, manevi sarholuk
ve tevazuyla bir imparatorluk kurdular!

Otuzbin kafir krld, kalan aman diledi. Ganimetlerle her bir gemiye bin kz, binbe
kafir olan tkld. Uzak lkelerin fethinden dnen, zincirlerine balanm yzlerce
kreki esir dolu kadrgalar! Yeniden bir daha grdklerinde Marmaradan en gzel
szlerle okanm bu ehri, sevin lklaryla naralar atan, mermer alnl, gr sal
levendlerin geni sakallar!..

Tavanlar yaldzl, duvarlar ini. Sedef, fildii, zeytin aac kakmal ekmecelerle Hind
sultanlarnn hediyeleri sakl. pek hallar stnde beline kadar inen yzlere rg. Her
bir teli inciler, zmrtlerle ssl simsiyah sal cariyeler. Ki, kck minik
dudaklarda ne derin kudretler vard, gl kokusu yanaklarnda en derin sevinler vard.
Alnlar tavus kuu, akaklar kpkrmz alev renklerle ssl sultanlarn, bir d gibi
glmsemesini bekleyip, yaygaralarn teselli eden hanm sultanlarn, dolu gzl, i
ekileri!

Karadenizden tereya. Egeden zeytinya. Afrikadan kle tad gemiler! Zehri


gsteren in toprandan krk deve yk, sultan sofrasna zel srl kseler! Yeminle
birbirlerine balanm. Ermeniler, Rumlar, Yahudiler, Trkler! Gn altnda btn
kanunlarn stnde sultan. Ahlk, cmertlik ve zerafetle onyedi yanda yedi dil bilen
ehzadeleri. Boazn esiz sularnda tebdili kyafet sultanlar, kadir gecelerinde
okunmu gvercinler klnda. Nuhun gemisinde yoktu bu kadar eit millet. Gzellik
peygamber gvercinleri gibi asaletle szld gnden. Mevsimlerden mevsimlere
kayklarla gidilir. Bir odasnda masallar, gulyabaniler anlatlp tr tr eelenen
mangallar. Bir bahesinde yakasndan eteklerine kadar rahleler gibi alp kurulmu gl
aalar!

Ki onlar, gnl holuuyla inanlarn yaayp ldler. Tarihin bu esiz ehrini Allaha
emanet edip, gittiler!..

II

Nasl oldu da bir gecede ondokuz ehzade bodurulup Sarayburnundan uvallar iinde
karanlk sulara atld. Nasl oldu da Plevnenin dz ovasnda on askere siyah kepekten
ancak bir kara ekmek. Bir kurtlu bakla orbas, birka ac ve rk zeytin. Nasl oldu da
ktay fetheden cins arap atlarndan yarallar tayacak bir topal katr, bir st
beygiri kalmad. Kafalar ceviz gibi krlp, keklik gibi avlandlar. Hamile kadnlar
camilere doldurup, yakarak yalarn aylarca akttlar! Ve artk ruhlardan bir para
kopartlr gibi ezanlar!

Nasl oldu da, ktadan ganimetler yaan ehirde, yamurdan slanan kpekler stne
atlacak bir yrtk kilim paras kalmad. Yok olma, iflas etme dehetiyle karncann
tad budaydan bile vergi alan Allahn halifeleri. Gk gibi ulu padiahlarn
kellesini uuran sokak serserisi yenieriler!

Asrlarca tek bir yabancnn giremedii hamamlardan, haremlerden gn ortasnda kadn


kaldran, esrar ve olan dkn yenieriler! Birmilyon Anadolu ocuu Yemen
llerinde lrken, nianl, ellerindeki knayla ac feryatlar iinde onyedi yanda
kocakarlaan gen kzlar! Cehennemi bir cahillik iinde hortlak sakall hocalar!
Byc ve falc fetvalar! Miskinlik ve bit kokan tekkeler! Trajik ve ackl saray
bahelerinde sergilenen bal kavanozlar! inde jurnallenmi masum ve tertemiz
insanlarn kelleleri! Yeilkye kadar inmi Rus ordular. Harabe camiileri yuva yapm
uyuz kpek srleri. atalcaya kadar gelen Bulgar ordular. Irzna geerken Trk
kzlarnn padiahm ok yaa alaylar. Berlin Andlamasnda masada, yabanc
elinin Trk diplomatna karlar gibi alayacana memleketinin haklarn savun
aalamas.

Nasl oldu da ekiyalar zmirde idareyi ele geirdi, Anadoluya onlarca isyanc vali
atand, nasl oldu da Erzurumda alktan isyan eden halk valileri ehirden kovdu,
Sivasta kadnlar alktan isyanlar stne isyanlar kardlar. Nasl oldu da alktan
krlan kylerden ocuklar kle tccarlar toplayp satt. Nasl oldu da saraylarda,
yallarda en aaal nakaratlaryla altn an yaayan sanat mzii Boazn sularn
yalad. Nasl oldu da, Direklerarasnda, Beyolunda levantenler, tiyatrovari komik
klklaryla cici beyler en kahkahalar atarken, savatan, koleradan krlan halkn
imdadna ancak Avrupal gazetelerin yardm kampanyalar kotu. Douyla Bat
arasndaki btn uurumlar cesetlerle doldu. Dklm trbeler! Un ufak olmu en ar
kubbeler. Onlarca yklm harabe mahallelerden geceler boyu ykselen iniltiler! Altn
ve afyon dkn kadlar! Kof dnceli, saman kafal hocalar! Yal sedirlerinde
bada kurmu, bir deri bir kemik veremli hastalar gibi zavall insanlarn ruhlarn
uursuzluk baltalaryla paraladlar! Askerden kamann tek yolu medreselere molla
yazlmakt. ehit askerlerin kadnlarn nikhlarna geiren le yiyici mollalar! talyada
srgnde Osmanl armasnn elmaslarn birer birer koparp kumara yatran Vahdettinin
alkolik damad! Cepheye gidemeyecek kadar yallar alktan patates kabuklar yerken,
katarlarla Anadoludan buday getirip, karaborsa tccarl yapan, nl memleketsever
yazarlar!

Ve neden hl bu bitmeyen ortaa tablosu Bosnada, Gneydouda kald yerden


devam ediyor!

Ve neden, Anadolunun onlarca ehri, dnyann en yoksul lkesi Ekvator kadar milli
gelirle yaarken, amlca Tepesine kurulmu, hl Pierre Loti klkl slmc,
muhafazakr yazarlar!

Milyonlarca isiz, douda onbinlerce insan lyor! Hl, karpuz festivalinde mehter
dinleyip, karakuak tekvandoculara tekbirle madalya takyorlar!..

Ve hl Osmanl kadavrasndan; yzyldr sahipsiz sandukalarndan farelerin kemirdii


tahta paralarn arp, mzayede salonlarnda satan... Ki onlar taharetlenmi
suratlaryla Batyla aralarndaki byk uurumu Batya kfredip kapatmaya altlar.
nk onlar da dedeleri gibi, zal gibi Dou ryasyla bydler, ihtiamn,
zenginliin adna Hind racalar gibi medeniyet! dediler. Blerek sevimek
isteyenleri dinsiz kafir deyip zindanlarda rttler!.. Polis kaesiyle bayrak, ezan ve
memleketsever aydnlar oldular.

Modern an Canilerinden

Narlbahe Soka

Tuncay Akgne

Gn boyu top oynuyor, terliyor, hasr iskemleler, domates kasalar zerine oturuyor, dibi
srgan otlaryla dolu mahalle duvarna srtmz veriyorduk. Karda Bizans sarsna
boyanm duvarlarla evrilmi kocaman bir gemi gibi Tekel binas, st katn geni
pencerelerine ttn gazndan zehirlenmi ii kadnlar dolumu. Uzun uzun esiyor
rzgr, her le sonras, erik reeli kadar kk, tatl kz kardeiyle bir kz geiyordu.
Elma ii yznn teni, yaklatka kz, mahallenin ocuklar iskemlelerinde doruluyor,
hayranlkla akama kadar dedikodusunu yapyorlar. Omzuna tutturulmu uzun yrtmal
entarisi, esiz plak kollar. Duru kalalar, sakin bakyla hibirimizle ilgilenmiyor.
Kusursuz gs epevre ak, daha fazla bakmaya utanyorum. Her gn, mahalleden bir
ocuk ara sokaklara kadar peinden gidiyor, hsranla dnyordu. ansn denemeyen
kalmamt.

Bir gn sahilde, arkadam Mustafayla, yumuak dalgalarla oynaan gzel kokulu narin
yosunlar yoluyor, midyenin bak azn kayalara srtp iini kartyor, Yarn ne
yapalm diyorduk, yaz tatili gelmiti. Yarn perembe. Canna tak eden Mustafa hayatn
tm durgunluuna lanet okuyan kararllyla, Tam saat birde, mahallede olacam,
hangi kz gelirse, ardndan gideceim...

Mthi bir macera, Ben de? dedim. Sen yapamazsn, bu scakta giyecek bir eyin
yok, boazl kaln kazak giyiyorsun, ayakkabn patlam parmaklarn grnyor, kim
bakar sana..!

Ertesi gn saat birde uzun, kaln yakal krem rengi gmleini giyinmi geldi, saatin bir
olmasn bekliyor. nmzden geecek bir kz bekliyorduk ki, mahallenin bakkal Firar
amca, kaln kalarna gmlm, kaba-saba korkun kfrler savurup elinde kasalar
hcuma geti, Her yeri ekirdek yaptnz, kalkn lan putlar burdan!

Ah ne ok ekirdek itliyorduk. Mustafa, Ataparkn bahelerinden pembe bir gl


geirdi eline, kimin peinden gittiyse eli bo dnd, oynamaktan elindeki gl prsd,
yapraklar kendini brakverdi. Gelecek perembe. br perembe, saat birde hazr
olduk...

Mahalle takm be kiilikti, bensiz tek bir ma yaplmad mahallede. Ma baladnda,


alktan birbirini yiyen a kurtlar srsne dnyorduk, evine dnmekte olan yan
mahallenin ihtiyarlarna kadar, etrafmz curcunal bir kalabalk sarar, birbirimizin
kafasn gzn iirip, lmne kran krana malarn kavurucu susuzluuyla, baka bir
dnyann ocuklar oluyorduk.

Man tam ortasnda, kar takmn kalecisi, O kz gelmi, seni seyrediyor dedi...
Gene?.. ardm, iimde titreyen o ku yreimde, beklemediim kalnlkta bir gong
vurdu. Dndm, kalabalk iinde kz aradm. Grdm onu, durmakszn bana kfreden
kazma kafal adamlarn arasnda tatl tatl bakyordu. Top ayama doland, ayaklarmn
ba zld. Ayama gelen her topu kaybettim, ayn takmdaki arkadalarm,
...iktiimin herifi oynamayacaksan ek git... diye kfretmeye balad. Ma biter
bitmez, Glbahar Camisinin en byk ba emesine kotum, buzlu kaynak sular itim,
itim...

Mustafalara kotum, Mustafann annesi rejide alyordu, ttn idaresi, bizim


mahalleden tm ocuklarn anneleri rejide alyordu, ev akama kadar botu. Mustafa
gitarla, o zaman gitarla Orhan Gencebay almak modayd, defalarca ald: Sevince bir
baka oluyor insan.. O gece Mustafalarda kaldm, gece radyoyu atk, Ali
Kocatepenin Bundan byle dnerek atn admlarnz / Elbet bir gn mutluluktan
yana alrz paymz.. Yreim koptu kopacak, lecek gibi oluyorum, gece dnyor,
uyuyamyorum, uuyorum, radyonun dmesini dnyann en uzak kanallarn
eviriyoruz, spanyadan mzik.

Ertesi gn Mustafa krem gmleini bana verdi, acilen ayakkab da bulmalym,


mahalleden Kemalin ayakkablar... Hazrlandm, Mustafa birden oyunbozanlk yapt,
kskand.

O kzla konuursan gmleimi vermem dedi. Neden? dedim, Seninle kavilletik,


perembe gn saat birde, kim geerse, onunla kacaz, demitik. Verdiim sze bok
sremem, sktrldm. aresiz perembeyi bekledim. En yakn arkadam kramam,
saat birde umutsuzca mahalledeki yerime kuruldum.. imden, Mustafann gmleini
geri verip, dolabn altndan annemin parasn alaym gizlice dedim. Koca dnyada tek
bir ansm kald. Saat tam birde o kz kp gelsin. Saat, terler iinde bir oldu, tandk
galiba, Mustafa Hadi ansna bu kt dedi. Olmaz olum, bu Kemalin kz kardei,
ya ayp olur, hem aabeyisinin ayakkabsn bile tanr, bir kz daha geti, Olmaz
olum dedim, bu bizim uzak akraba, yengemlerin kulana giderse... Memleketimiz bir
deniz lkesi, umudu kesmeyelim, bir gemi gelmese de, bir frtna, eski batk bir geminin
gm dolu kplerini sahile vurur...

Ahh, grdm onu, saat iki olmamt, bir an durdu, ar ar yrd, dilersen, gel, gibi...
Ah, o herkesin vd. Yolun karsnda, elektrik direinin dibinde, yle bir sundu ki
kendini... Sunuu ne gzel, gnden gzel! Seyrine doyamadm, canm, ko, ve parala
beni, der gibi. Bu koca ormanda artk ikimiz varz.

Gel de konu, ne bahane uydurulur, nasl konuulur? Kendime gvenemiyorum,


kekeliyorum, bu kz peri gibi, gidip vitrinlerin nnde duruyor, sonra birden kayboluyor.
Bir baka vitrine bakarken yanayorum, arkadan mum sars topuklar... in iin
glyor. Heyecandan yzne bakamyorum. Erik gibi incecik kollar. Hava karard,
kararacak, bana cesaret vermek iin yle ssz sokaklara giriyor ki. Erkekliimden hi
phem olmad ama, bu ilk konumalar, bana gre deil, dayanamyorum. O da yoruldu
dolamaktan, evet, Narlbahe Sokana giriyor. Gren olur korkuyorum, geriye
dndm, son defa baktm ardndan. Yolun ortasnda, kaskat elinde iek buketi tutan
heykeller gibi durdu. Yreim yerinden oynayacak. Yanna yaklatm, ey...,
baklaryla evet der gibi beni dinliyor, ey, yarn bulualm m?.. O da heyecanl,
neden? dedi. Allah kahretsin. Her ey bitti. Bu tuhaf sorunun karln bilmiyorum,
ne yapacam. Elini uzatt, sert bir rzgr soka ayaa kaldrp alnmdan teri ald, Ben
Asuman! dedi. stiridye gibi parlak trnaklar, tl gibi, gl yapra gibi yumuak
parmaklar... Ben de Nihat! dedim, tantk.

Etrafta ayak sesleri, telalandk, aceleyle, Saat kata bulualm? Seni bugn
grdm saatte?, nerde?, Uzunsokaktaki pastanede... Korkuyla Annem grr
deyip, ekti beni evin kmrlne, maara kadar kuytu. Birden karanln iinde,
elinde lm bir ylan, deli bir ocuk girdi aramza. Ylann azn gsteriyor, baryor,
ageee, ageeee... Ruhum tiksintiyle gcrdad, attm kendimi geriye. Deli ocuk zorla
elimi tuttu, parmam alm ylann azna sokmaya alyor. Korkma? dedi,
gzelim, parman ekinmeden ylann azna soktu. Yine grdm o parmaklar, kyda
kpkl dalgalarn ykad cams akl talar gibi sokuverdi ylann azna. Deli
ocuk, ylann sallayp ageee, ageee diye barp uzaklat... ok korkmu yzm
avulad kurumu sonbahar yapra gibi. Ac ekmek istemiyorsan, korkma! dedi.

Ben onsekiz, o, onyedi yandayd, gkkua gibi szler bekliyordum, o, beklemediim


tuhaf laflar ediverdi, Doduum gnden beri babam sarho, her akam annemi, beni
dvyor, dn akam yanan sobay devirdi, evimiz yanyordu... Masalm yoluverdi.
Daha tanmadan byle konumalar, neden yoksul insanlar, aka, sevgiye en kt
yerinden balar! Ben, ldrsen evimizde olan eyi darda anlatamam. Benimle iinden
o kadar konumu olmal ki, bir yerden balad ite, ama en sonundan.

Eskiden pastanelerin iinde, bugnk kafelere benzer, kuma veya deriden oturma
yerleri olurdu, eskiden pastanelerde dans edilirdi. Aklarn gittii bu pastanelerde
hlyal konumalar bitmezdi. Simli formikayla denmi duvarlar, masalar, bize ok
modern gelirdi. Tren gibi giriverdik ieri, lo i odasnda yerimize oturduk. Pek kk
bulunmu olacaz ki, ya 20yi, 25i gemi, ipeksi bluz giymi ablalar, denizkabuu
desenli yosun renkli gmlekler giymi aabeyler glmsediler.

inde titreyen gvercin yrei gibi tenini gsteren, ok gzel bir elbise giymiti
Asuman. stanbulda gen bir teyzesi varm, o alm. Yapraklar, simli, sapsar
bankalarn verdii cep defterlerinin en kndan alvermi, hatra defteri, hediye etti
bana. Ballanm meyvelerini dnyaya sunan aalar gibi sunuverdi hediyesini, kendisini
de. Korktuum bama geldi, yan masadan, mahallenin orospusu denilen Aye de
oradayd, yolumu keserdi bu kz, kaardm. kmad ocuk kalmamt. Ona sorarsan
bana akm. Biz, birbirimizin elini tutup, birbirimize ilk ve en gzel szleri sylemeye
alrken, yanmza iliti, yan masadan en irkin, hakaret dolu laflar atp, dalgasn
geti. Asuman her eyi anlyor, korudu beni, dudaklarm tutup, Bir ey olmaz, ban o
yana dndrme dedi.

Baz masalar ayaa kalkp dansediyordu, bir an biz de kalkalm, dedim, ah, o kadarna
cesaret edemiyorum. Dansederken insanlar, bir kadn nereden saracan, ellerini
nereye koymal, tane tane renmeli, imdi bakyorum bir sr manyak herif ahtapot
gibi kucaklyorlar karlar. Asuman, Ben hi dans etmedim dedi, Ben de birka
sefer dedim, ama iyi bilmem. Birbirimize retiriz, dedik, ite o sra, ne gzel
gltk. Aye yan masadan, kk kzlarla m kyorsun ulan, bu kz ortaokula
gidiyordur, bunun annesini de tanyorum, valilikte odaclk yapyor... Asuman, yine oral
olma gibi, kck elleriyle yzm okad. stersen kalkalm, dedi. Kk para
antasn kard, o kadar kkt ki antas, ite byle sevgilim olmal dedim, iinden
burumu kt belik, birka kk demir para karrken, yukardan gm dudaklarn
seyrettim.

Koar adm, sahile, Ganita ay Bahesine indik. Altmzda yeleleri ince uzun
taraklarla taranm taylar varm gibi bulutlar stnde kouyorduk. Arnavut talar,
ortasndan akan yamur suyunu apur upur aplattk sevinle, toza topraa karm
rzgr salarmz datt. Geceler boyu hayalini kurduum ak kuu, aklmn ucuna
gelmeyecek kadar gzelmi, aklm oynatacak kadar kendimden geirdi beni, biimsiz
a boyal evlerin duvarlar glyor, dkle dkle yamac byk bir moloz olmu
kalenin surlar glyor!..

En kuytu keyi setik, aalarn altnda, asma bahe gibi Ganita, loca loca, baheler,
st ste. Tahta masaya oturduk. Kelebekler gibi parmaklaryla oynadm, fruko itik. Bir
cam paras bulup, masann stne bir tarih yazdm. Nedir bu? der demez, eildiinde,
burnunun stnden pverdim. Utanarak ekildi. lk ptm kz ptm tarih, bu,
dedim. st locadan bir alk tufan koptu. Bamz kaldrdk baktk, tm hareketlerimizi
bir kalabalk elenceli arkada grubu izliyor, bizimle dalga geiyorlar. Madara olmu
hissettim kendimi. Asuman, skldysan kalkalm, dedi. Yamur balamt. Yamurun
altnda sahilde upuzun yrdk. nsan hayatnda birka sefer yryormu. Salarndan
szan yamuru sktm, o da avularn at, yzmdeki yamurlar enemin altndan
toplad. Kirpiklerinin stnde inci tanesi gibi bir yamur tanesi hi dmedi, l l,
aradan geen yirmibe yldr, orada duruyor!

Hava kararyor, yamur sular ate dereleri gibi akyordu. Narlbahe Sokana geldik,
ayrlmalydk. Yine o deli ocuk elinde ylanyla kesti nmz. Asuman, Sen ok
korkuyorsun, babam, bir defasnda satrla kesti ylann kafasn... Deli ocuk ylann
azna parmam sokmazsam, sokaa beni sokmayacak, kz gibi gl, elimi
kurtaramadm. Zorla ylann azna sokacak. Boumaya baladk. Asuman, ok
telalandm anlayp, canm dedi, Dur, onun yerine de ylann azna parmam
ben sokaym... Korudu beni. nsan hayatnda birka sefer korunduunu hissediyor!
Asuman parman sokunca deli ocuk birden kapatt ylann azn, acyla ekti
parman, ince bir syrk, kanyor! Asumann elini kapp, acsn dindirmek iin emdim
parman... lene kadar, kanmda bir bozukluk kimse bulamaz benim.

Asuman, annem kapda eyvah, deyip eve kotu, ben Mustafaya, gitarn alp, sahile
kotuk. Dalgakran kayalklarn stnde gitar alp arap itik. Gecenin dibinde en koyu
laciverdi bulana dek, dalgalar homurdanmaya fareler korsanlar gibi ciyak lklarla
yzmeye baladnda geri dndk. Ay denize vuruyor, insanlar buna yakamoz
diyor. O gn orada rendim ki, yakamoz baka bir ey. Denizler ok dnde buzlu
derin sular styor ltlar. Yakamoz, koyu, derin sulardaki gm srtl balklar,
geceleri dary grsnler diye, alm, kk parltl pencereleri, en derin
yerlerimizin.

Annemler her yl Ankaraya giderdi, bir ay evde kardeimle yalnz kalyorduk, katl
eski bir Rum kona. Byk demir kaps, giri katn solunda, mermerden bir
amarhane, annem kullanmazd. Asuman geldiinde demir kapy ak tutardm, gizlice
amarhaneye girerdi. Biz ieride seviirken, buz camn glgesinden kardeim
grmesin diye dayardk srtmz, ya da yolluklar alr sererdik altmza. Her tarafn
pmek istiyordum. Yumuak pleri flt sesi gibi gezindi vcudumda. Nar iei gibi
bacaklar. ptke bir yapra daha iip sevinle alan, dnyada ei olmayan ahane
memeler. Gk mavisi alevli bir ate yanyordu iimde, trts, kokusu, ok uzun,
umutsuz bir yolculua km, souk poyrazlar yemi gemi kaptanlar gibi
erkekletiriyordu yzm.

ptke onu, denizin dibinde gizli bir gl yerleiyor yzne. nsan alatan bir
heyecanla, uykulu memelerini frlatnca dar. Zehirli bir bak gibi dudaklarmla
syrdm, kzarttm ularn. Afyonlu erbet imiim gibi. Dilim ra alevi, ormann en
kara yerine dokununca, delirmek zereydim, sevitike kuduran bir kurta dnyordum.

Sakinleip, tazelikle dudaklarn ptm, Asuman, pmek byle olmasa gerek dedi.
Ben, bilmi gibi, ite byle, dudan, dudama alyorum. Asuman, yi de tuhafma
gitti, sanki pmek baka trl...

Ertesi gn sokakta beni, fileli hrkas, krmz orab, alminyum zincirli antasyla
Aye grd, Sen, o kz pmeyi bile beceremezsin, nk pmeyi bilmiyorsun..
diye laf att, ben hzla uzaklatm, peimden kotu: Ben sana retirim! dedi. imden
Ayenin koyun cieri gibi kanl rujlu kaln dudaklarna baktm, midem kaldrmad, iyi
de Asumana da rezil oluyorum, renmi olurum.
Ertesi gn Asumana iinden bir ey giyme, kartmas zor oluyor, dedim. nden
dmeli kot elbise giydi. Bir gzel soyuverdim, batan aa su gibi. Klotlu orap
giyiyordu, syrdm dizlerine kadar. Uzun rlm salaryla memelerini, elleriyle
nn kapatt. Acelem var, dilenmedik yeri kalmasn, gzlerini kapatt, ben dedi
(James Bond) Roger Mooree am, ahh, byynce Amerikaya gidip, onunla bi
gece yaayabilecek miyim?. Erkekliim, moralim, yle bozuldum ki, klotu da
dizinden aa indirmiyordu. kart unu, dedim, sinirle. Hayr, dedi, her yerimi
pebilirsin, ama, dizimin altn asla. Yalvardm, sarstm, kart, kart! Olmaz, dedi.
Her tarafm pyorsun ya, oras kalsn, ne olmu, dedi. Ayaa frladm, o zaman ek
git, giyin, dedim. Asuman, Estetik yaptrncaya kadar, kimseye gstermek istemiyorum
dedi. Ama, seni nasl sevdiimi gstermek iin, bir kerecik gsteriyorum, deyip syrd
orabn. Halak ay dklm, dizinin altnda mimoza iekleri gibi lekeler!

Yorgun dp uzandk, Asuman, Birbirimizi on gn kadar grmezsek, bir daha hi


grmeyelim. Kavilletik. O kadar seviyorduk birbirimizi, on gn dolmadan mutlaka
grmeliyiz, ya da hi grmemeliyiz.

On gn birbirimizin peine kotuk, aradk, aladk, yrtndk, buluamadk. ok sonra


annem, birka kez kapya tavan gibi bir kz geldi, sana hediye gmlek alm, dedi. Niye
ieri almadn, dedim, Elin kz, ne derler, onun anas babas yok mu dedi. Yirmibe
yl oldu, bir daha buluamadk. On gn dolmaya yakn, babas bir adam baklam,
polisler, karakol, cezaevi kaps. Asuman, sokaa kamad o on gn!

Ankarada hayatm, manolya aac kadar soylu, manolya iei kadar koklamaya
kyamadm onun hayaliyle geti. Zaten, sokakta kalm iportac, zayf kuru bir ocuk
gibi gidemezdim yanna. Baarm, nl bir yazar olup gitmek istiyordum kapsna,
Asuman, seni bir kez daha pmeyi hakettim. nk hi yalan sylemedim. ok altm
Asuman... Senin bana sunduun gibi, iimi insanla sunmak istedim. Ve gerek bir
erkek oldum artk, ylann azna artk sokabiliyorum parmam!

Ben kkken, kuyuya dmtm, iki metre derinliinde, st tahta kasalarla kaplyd,
oynarken. Annem mukabelede, haber vermiler, lklarla dkld kadnlar sokaa,
onlarca kadn tahta paras uzatt bana, rpnrken ben, memeleri en kocaman olan
Melahat teyze kard beni. Annem, kuyu, deyince, mahallenin ortasndaki dier, derin
kuyu sanm, oraya kotu, kuyunun banda lklar atyor, salarn yoluyor. O kuyu,
elli metre derinliinde, annem kuyunun dibine bakyor, ben yokum... Bydmde,
annem, o an anlattnda dahi yine gzleri derin bir bolua der, o kuyunun usuz
bucaksz derinliini grrdm gzlerinde.
O kadar bykt ki annemin gzlerindeki o korkulu boluk. Asumandan sonra, ak
dediim ey, yle bir boluk brakt iimde. O bolua dayanamyorum. Ne zaman
sevecek gibi olsam, gzel kelimelerle sslenmi talar atyorum kuyuya, dolsun o kuyu...
Annemin gzlerindeki o kuyuyu doldurmak iin, ak denilen o ilk dtm yeri, bugne
dek, lene dek doldurmak iin, yazyorum, yazyorum yazyorum...

Nihat Gen

Arkas Karanlk Aalar'dan

Trkan

Yumuack solucanlar, sert kayalarn altnda yaar ve zplayamazlar!

Karmakark sandalyeler, dumandan boulmu skk masalar, k gn, tka basa dolu
bu kahveye akama doru, simitiler, rekiler, gzlemeciler akn akn gelmeye balar,
itie kaka kahvenin az dolana kadar. Elinde tablas, sepeti, sinisi, seyyar satclar
kahve sahibiyle, garsonla iyi geinmek zorunda. Usulca tablasn bir kenara koyup, bo
bardak toplayp, gya kllkleri temizleyerek gze girmeye alrlar. Bir iki saat
iinde on-onbe kahve gezerler ve yllarca ayn gzerghtan ekmek paralarn karrlar.

Souk azrailletiinde de durum fark etmez. Kahveye girer girmez ellerini ohalayp
sobann yanna sokulurlar, mteriyi rahatsz etmemek, ay datan garsonun yolunu
kesmemek iin tedbirlidirler, asla yksek sesle konumazlar, para alveriini mmkn
olabilecek bir sessizlikte yapar, hr kmasn, tartma olmasn, garsonun kafasnn tas
atmasn diye, elli-yz bin lira gibi kk paralarla altklar halde, telala st
kalsn, cann saolsun, yarn alrm abi diyerek hzla, stnkr ilerini grrler.
Kahve sahibi ya da garsonun gzne battklarnda, i kaps kapanm, felaket demek.
Souk bir aralk gn olmalyd. Kahvenin boucu pis dumanndan daralp nefeslenmek
iin kapya ktm. -drt kat barts, ban rtmek iin deil, kafasndan ar
yaralym gibi sarg bezi gibi sarlm, palto, pardes yok, birka kirli hrkay st ste
giymi, elleri souktan patlcan gibi mosmor ve yarlm prtk prtk, yerleri spren
kirli siyah etei altnda bir etek daha ve sokan tm amuru dizlerine kadar szm,
sepetinin iinde gzlemeleri soumasn diye, kalnca havluyla bastrarak rtm.
Yaklamaya cesaret edemedim, seyyar satclkta ok acemi olduu her halinden belli.
Ac eken bir utangalkla ve usulca, sadece kendi duyabilecei bir sesle; scack
gzlemelerim var, almaz msnz?. Sepetin iinden havluyu kaldrdnda scack
duman yzne dolanyor, drt-be gzleme kartp drm yapp, iki eliyle tutup,
kahveye girmek istiyor. Her defasnda kovulup atlyor! Kapda sessizce iki elinde
gzleme drmleri, kahveye rahatlkla giren simiti, poaaclara imrenerek bakyor,
garson kapya ktnda yalvararak: Bir girip kacam, Garson: Patron kzyor,
hadi, hadi, hadi!..

zal dnemi yeni bitti, yeni gelen liderler, her gn ekranlarda Avrupa Birliini
konuuyor. Her eyimizi kaybettik. Zehirden bir ila gibi hepimiz her gn ahlkn ne
kadar bozulduunu konuuyoruz. Bu ne ar cmle, bir sava sonras gibi ceset
dalarna bakp: Her eyimizi kaybettik. Kkken slkla aldmz mzii bile hayat
yle dmledi ki.. Dedelerimizin anlatt patates kabuu yedikleri yoksullua
hazrlksz yakalandk. Gzlemeci ablann u kat kat giydii paavralar, yoksulluun
sava niformas gibi. Kadnn soukta aresiz bekleyii. Kimsenin duymayaca
fsltyla gzlemelerim var, scack gzlemelerim deyii, kalbime inen balta gibi.
Abla bir gzleme versene! dedim. Eli ayana dolat, yavacack itinayla drm
yapp ve o kadar sakin hareketlerle kda sard ki, sanki evine misafir gitmiim,
zerafetle ikramda bulunuyor. Abla sen bu yavalkla bu ii yapamazsn! dedim.
Kahveye alsalar, yarsn bitiririm dedi, iddiayla. Niye almyorlar, boylar
devrilsin, biz de ocuk bytyoruz!.. Cierimi yrtan bu sert havay datmak iin,
akayla: Belki gzlemelerin gzel deil, onun iin almyorlar! dedim!.

imden bir ses, bu kahvede bombo oturuyorsun, u sevmediin politikaclar bile her
gn yzlerce semenin iini gryor, u kadn kahveye sokmak nedir, garsonla, kahve
sahibiyle konu, be-on dakika msaade etsinler. Ertesi gn garson Kemal abinin
azn aradm niye almyorsun o kadn!.. Hangi kadn abi, herkes giriyor abi..
dedi, bir mddet sonra, sen bu konuyu patronla konu, patron kzyor! dedi. Odac,
kapc, garsonlar, gsz insanlar alk grnmeyi pek severler, alkln onlar siyasi
ve sosyal sorumluluktan kurtardna inanrlar. Patrona bir pundunu bulup sokuldum,
uzun bir tavla ma yaptk, man ortasnda laf dolatrp, Gzlemeci kadn neden
ieri almyorsunuz!.. Yaaa, iki saat masalar igal ediyor, (gzlemeyi sard ktlar
gstererek)yal ktlar yerlerde, bir gzleme satacak, iki saat para stne
urayor!.. Sonra, yerden bir yal kt bularak stnde tepinmeye balad: .mna
koduumun yerinden ekmek yiyoruz!, sonra kd eline ald, yrtt, bir deli gibi azna
tkt, kahveyi bok gtryor, uraamyoruz kardeim! diyerek barmaya balad. Bu
hareketleri de tanyorum, delileri masum sayacamz iin, deli taklidi yaparak,
yoksulluunu ya da igzarln masum gstermeye alyor. Anladm ki, kadn olduu
iin, masalardaki bo bardak, kllklerin toplanmasna yardmc olamyor, hzla hareket
edemiyor.. Ekmek paras be abi, brak girsin! dedim, yine delilenerek, halli halli:
Girsin, girsin, ben bir ey demiyorum, bir ey mi dedim, bir ey demiyorum, girsin,
girsin...

Ertesi akam gzlemeleriyle geldi, mjde verir gibi, abla kahveciyle konutum, gir
ieri dedim, peinden tembih ederek: Aman abuk ol abla, iini abuk gr, gzleme
ktlarn topla, masalar tkamadan elini abucak tut!.. Avrupann, Viyanann,
saraylarn kaps alm gibi lgn bir sevincin itahyla ie koyuldu, be-alt
gzlemesini drm yapp, drmleri bir dzen iinde sraya dizip, masa masa
dolamaya balad.. Hepsini satt. Aman aman aman ocuklar gibi neeyle dar frlad.
Nasl keyifli! Bir insan bu kadar mutlu olur. Havlusunu kaldrp kaldrp elinde kalan
gzlemelerini saymaya balad, sonra bir parman dudana gtrp, zihninden
paralar sayp, hesap etmeye balad. Bir kere daha girsem, bunlar da bitiririm!.
Omuz silkerek, Ama, ite...!..

u yukardaki kahveleri biliyor musun, bir tur da orada at!.. Ve sonra bir gzleme
istedim, yaptm kyan karl, para istemedi, olur mu abla deyip, zorla verdim.
Artk ne zaman gelse, nce beni aryor, kahvede bir hrlk karsa yardmc olaym diye.
Ve ben de ilk gnlerde al yapmak iin, nce ben bir gzleme alyor, sonra zoraki
arkadalarma smarlyorum. Gnler geiyor. leden balayarak arkadalarma,
gzlemeci abla gelse de gzleme yesek diye gaz vermeye balyorum, Nasl, gzel
mi?, Olaanst, itahm kamasn diye hibir ey yemiyorum..

Adn syledim mi, Gnl abla, akam olmasn, sepeti kolunda bir topa gibi dne dne
gelir, fsltyla deil artk, bararak, scack gzlemelerim var, sokan grltsne
karr. Kahvenin nnde gvdesi yumrulam aacn altna sepetini koyup.. ki, aacn
altn yeni bir yuva yapmak gibi eeliye eeliye yer ediniyor, eeledii yeri
sahipleniyor, baka seyyar satclarn tablasn oraya koymasna kzp, kzgnlkla
frlatyor. Bebein ban yumuack mindere yaslar gibi, sepetini aacn yumuack
toprana yerletirmesi dakikalar alyor! Gzleme sepetini yerletirii, insana yle bir
keder veriyor ki. Herkes eyhinin liderinin mezarna yerde gkte yer beenemiyor, bir
aa kovuu, karlk bu aacn topranda eeleniyor halkmz, o kadar seviyor ki o
yeri, ark syler gibi cokun bir kuvvetle. Sonra, gzlemeleri eline alp kahveye
girerken, biri karr diye, gz arkada, abi, una bakar msn?. O kahveye giriyor,
ben gzleme sepetine bakyorum. Bakyorum, iimde biri rarak deliriyor,
bakyorum, sepet beni kendine ekiyor, tekbir bir selaml cenaze namaz gibi nnde
duruyorum, Gnl abla dnyor, soran oldu mu?, olmad abla! diyorum. Zabtalar
geliyor, hzla kaldryor sepetini. Sprge bykl, keser suratl zabta: Buraya koyma
bir daha!, Koymuyorum, ne zaman koydum ki!, Koymusun ite! Biz de yurttalk
kavram slah olmak anlamna geldii iin, polise, zabtaya kar pein pein yumuak
bir itaatkrlkla konumaya balarz! Valla koymadm abi!, Koydun ite be kadn,
bak buralar temizlemisin..!, Nesini?, Bak, topra tertemiz, p yok!, Allahn
p, yere atlm kaldrdm! Artk deliler tuluat konumalar. Telsiz tuttuu elini de
Gnl ablann bana vuracakm gibi hazr havada tutuyor.. Bu kadar jop, bu kadar ar
yasalar, herhalde normal insanlar iin deil, hepimiz deli olduumuz varsaymyla
gelitirildi. Batda ok eski ve bizde hl akl hastanelerinde delileri tbben deil,
korkuyla dzene, uyuma sokma anlay siyasetimizin tesinde, kemiklerimizin felsefesi!
Kaybol buradan, niye o aacn altnda p var da burada yok, ocuk mu kandryorsun,
buraya koyuyorsun ite sepeti!... Gnl abla fazla inatlaamyor, korkudan m,
aresizlikten mi, alamaya balyor, valla koymuyorum abi!...

Hintliler ve Kahireliler gibi yoksulluun ebediyyen sreceine inancmz tam olsayd,


sorun olmazd. Aslnda Mustafa Kemal gelmeseydi, byk bir ksmmz Hintli, Kahireli
gibi yoksulluu, kanksayp, kaderletirip mutlu bir miskinlikle yaamaya devam
edecektik. Mustafa Kemal, toplama-karmay retti, her toplama-karmada hrs
vardr. Toplama, karma, blme gibi kelimelerin z Trkesini bulup, kazandran da
Mustafa Kemal. imdi ne oldu, yine yoksuluz, fazladan hasetle, hrsla, mutsuz
yoksullarz. Yaplacak tek ey, eskiden olduu gibi kaderci miskinliimize geri dnmek.
Ahlamz, insanlmz hi bozmadan orada durabiliriz. Yeter Gnl abla, her eye
alama, imdi gider zabta, ren artk bunlar!

Eski-psk elbiselerini kartsak, etli kaln dudaklar, iri gzleri, eti, dii bir sertlikte
couyor. Btn yoksulluun kkn kazyan bir kouturma, masalarda fr dnmesi, gz
dnm gibi koarak almas, nefes nefese para st alp vermesi, herhalde dnyann
btn lkelerinde gzeldir. Ama, bu her zabtayla karlamasnda alamas, korkun,
katil bir adam yapyor beni. Oysa, sokan kafatasna, yaka-paa, vura vura alan bu
kadnlarn ekmeini nasl olsa talar yrtarak kartrm diyen kr inanlarnda tatl ve
sonsuz bir ehvet gizli, ite bu halkn derinindeki bu gce m. Becerikli, yorgun,
otuz beini oktan gemi kabarm elleri, kocas olsaydm, herhalde on be doktora
bedeldi. Bu koloninin kadnlarnda akaklar zonklayana, damarlar frlayana kadar, her
trl tekmenin, kopartmann, serbest olduu pankreas greisi gibi almalarna
hayranm.

Kocanz ne i yapyor, dedim, kk bir ocuu efkatle seviyormu ve ona acyormu


gibi, eftir, o!, Memur mu?, .... dairesinde ef! Ne maa alyor?, Onun
aldndan ne olur, birasna yetmiyor!.. Sonra: Bilmiyor altm, komumuzla
ortak yapyoruz, duyarsa ldrr, boar, kovar beni!..

Gnler geiyor neler reniyorum. Beyi, on bire kadar Sakarya birahanelerinde iiyor,
17sinde kz, koluna girip eve gtryor. Kzm, bu sene niversiteye gidecek, anne,
arkadalarm seni byle grrse, intihar ederim diye tehdit ediyor. Akamn dokuz
buuuna kadar satt, satt, satamad zararna eve dnp, yemei hazrlamak zorunda.
Sokakta tannmasn diye, eski psk hrkalar, entariler giyip, earb yzne drp
kapatyor!

Kzna syle utanmasn, benim annem de, sabunluk (lif), ocuk patii dokuyup
maazalara satyordu, biz de byle bydk, Ahh, bir konusan onla, bunlar
anlatsan..

Cezaevinden birka sene nce km, arbal ve gz kara bir garsondu Kemal abi.
Yan ban alm, oturakl bir adam olduunu hi konumadndan anlardnz, hayatta
iki adam sevdi, biri Ylmaz Gney, dieri genken kodesten kurtard iin Blent
Ecevit. Kpeli, sal ocuklar sevmez, katlanrd onlara. Sarho mterilere
dayanamaz kovar, bozukluk yapanlar affetmez, ylesine delirerek dverdi ki, adamn
kafatasn beton yere arpa arpa bayltr, sonra tekmeleyerek p tenekesinin yanna
brakverir. ldrd zaman kimse onun elinden ba alamaz. Byle anlarda, kumar
masalarndaki adamlar bile, srtlarn duvara verip korkuyla beklerdi. Ne yapyorsun
Kemal abi deyip, elindeki baa uzanrdm. Ba elinden alsam ne, yz, kara
sapl bir baktan daha sivri, daha sertti. Beni sevmesinin sebebi, bu kahvede en ok
misafir benim olurdu ve yiyecek bir dner-ekmeim olmadn bilirdi, delikanl
ocuksun, sen deyip, sigara, dner-ekmek smarlar, beni sahiplenirdi. Benim iin
kavga ettii de oldu, ama, bir gn, kitaplarm koydum kasaya, Kemal abi unlara gz-
kulak ol! diye, bana bunu yapma! deyip, kitaplar elime verdi. Yasak yayn
olularndan, polisten korkuyordu, kitap konusunda hi gvenmiyordu. Basit, birka
ucuz roman kasaya koyduumda syledii, Bana bunu yapma! deyiini hibir zaman
unutmadm.. Sopalarla deliler akl hastanelerinde nasl dvlyorsa, yrekten
sevdiimiz bkn abilerimiz bile birka kitap okuduumuz iin, byle dvd bizi!.
Bizim de kahveye gidi sebebimiz zaten, yumuak bal ve itaatkr akl hastalar
olduumuzu kabul ettiimiz iindi!

Birka yl kahveye yolum dmedi, eve giderken mutlak nnden geiyorum, bir
bakarm ieri. Kemal abi, Gnl ablaya kol kanat at, akama kadar tek bir seyyar
satc almyor, Gnl abla gelince, kap aznda bo masa brakyor, oradan servis
yaptryor, bir nevi dkkn oluvermiti, gzlerine k yerlemiti, salarn earbnn
nnden iki tutam gslerinin stne dryordu. Tuhaf eyler oluyordu. Souk,
tekme tokat sokaklar boaltt halde, Gnl abla, oktan kapanm dkknlarn,
apartmanlarn kk karanlk aralnda, ayakta yerek saatlerce bekliyor. Neyi
bekliyor, niye eve gitmiyor, bu deli soukta beklemesini bir gn giysilerini yrtp,
rlplak sokaa frlayacan dndm. Gzle grmediklerim mi var, hayatn herkesi
delirttii bir fikri mutlak var. Bu yzden korunmak iin, iimizden bazlar ok yksek
bir yerde snak arar. Hem suyun iinde, hem 600 voltluk elektrikle vuran arpan
Balklar gibi, bu soukta insan kalbi de byle bir ey mi? Parmaklar gibi kalbi de
souktan morarm m, biri yreini yrtm m? Kemal abilerin depo olarak kulland
ve ara sra demlendikleri kk bir oda var teras katnda. Ancak, kahvede ilerin
yavalamas, on buuu buluyor, Kemal abinin bo zaman sknts var!

Yaratlm efsaneler, Adem ile Havva arasnda bir aktan sz etmez. Elma var, ylan
var, cennetten kovulma var, akn kalntlar yok. Bu yzden sadece ak, eytansz tek
hikyemizdir! Dverme iine. Tanrnn selamna bile aldrmaz insan. Sleymanclk
tarikatn kuran Sleyman Hilmi Tunahan, eski stanbul vaizlerinden, mridlerini
gizlice, kapal yerlerde yetitiriyor, akla, zekya karyz der. Sleymanclar bu
yzden okumam, cahil, dangalak insanlar olmulardr, hocalarnn vaazn yanl m
yorumladlar, bilmiyorum. Sleyman hoca: ocuunuzun evin yolunu bulacak kadar
akl olsun, kafi! der. Bu modern aklmzla kavrayamayacamz cmleyi, insan aka
dnce anlyor.. Bu kadarck akl bile reddeder, evin yolunu arrz! Gnl ablann
akn tahayyl edebiliyorum. Eve gelirken, kucanda karpuz, kapy ap, getirin
bak, karpuz kesek! diye neeyle nara atan bir erkek. Bu akn tadndan bu karpuz
yenir mi? Kpkrmz alev topu gibi suyu, lav gibi iimize akveren. Ak, safkan deliler
yapverir bizi. Kalbimizi enerji merkezi, elmastan saray yapverir. K boyu, ubat,
mart, bu delirmi soukta gzlemelerini satp bitirdii halde, ka kez bekledi Kemal
abiyi, apartmanlarn karanlk azlarnda!
te yine, souktan korkup, kaarak eve kouyorum, kede Gnl ablay gryorum,
zplayarak bekliyor. Ruh yle yksek bir yere kyor ki, aada yen bedeni
grmyor mu?Yalnz avdar ekmei yiyip, savaa giden dedelerimizin kumana
benzeyen bir sabr. Bu souun iinde dnnce hayat, insann yz asit, beyni asit,
elleri asit dklm gibi delik delik kprerek kabarp yarlyor. Utanarak gzleme
satt o ilk gnden imdi, kocas on bir olup eve dnmeden, sevgilisini, insan
tenekeletiren bu soukta bekleyiine kadar geen zaman dndm, belki de ilk
gnden niyeti ekmek paras, kocasnn smk maana katk deil, darya
zplamakt.. Belki de hayatnda ilk defa, apartmann karanlk aznda, ellerini hohlayp,
kendi beyni, kendi kalbiyle ite ilk defa, saatlerdir zplyor! Savalarn bu en gzelinde,
souktan donmamak iin, zplyor, Gnl abla!

Bir akam ge vakit, Kemal abi ii bitirmek iin acele ediyor, bir gz darda.
Elinde tesbih, kuzu yutmu gbekli patronu, srtna vurup: Bekletme gnahtr, git, sout
u kadn!.. Kemal abi nl frlatp dar kt. Sout laf, ilikiden soumak iin
duyduum en tiksindirici cmleydi, stelik, iinde sakl cinsel merhamet, kendim
dzlyormuum gibi kudurttu beni. Yarm saat sonra gelip, yeniden garson gmleini
giyerken, patronu srtarak masadan usulca laf att: Ne o Kemal, emdin geldin
mi?Azma fare tktrmlar gibi ireniyorum bu dilden. Hepsini gaz bombasyla
ldrmek istiyorum, krk yl sabah akam kadn kudurmuluuyla, azlarn aprdatp
yalanarak kadn ararlar, nihayet bir kadn, yedi kat korkusu, yedi kat yalnzln azaplar
iinde terkedip yanlarna vardnda, ettikleri laf. Kahve lanetli bir mekn, gerek bir
bataklk, karpuzun iini birileri bok doldurmu, hi mi ay vurmad yznze, hi
mi toprakta yrmediniz, hi mi bebek sevmediniz, hi mi on beinde kznz olmad...

nmdeki masada, uzun, parlak, siyah sal gencecik bir kz hkrarak alyor, elinde
mendille gzyalarn siliyor, sonra, mendili hrsla sryor, parampara ediyor, tekrar
mendil kartp, tekrar siliyor, tekrar sryor mendili, bu ne gzellik, al haneri vur
kadnm, ben leyim, kapnzda kul olaym, diyen trk gibi kendimden geiyorum. Sa
telinin her bir tanesi parlak hanerden ite, balta vursan kesmez, olacak ey deil, kz
nde alyor, biz arkada salarn seyrediyoruz, gidip gelen arkadalarma
gsteriyorum, zincirlerinden boalm, dizginsiz bir atn yeleleri gibi omzunda salar.
Ertesi gn oluyor, kz tekrar geliyor, tekrar mendil karp alyor, bizim ne mendile, ne
alamasna aldrdmz yok! Bahede anszn bir gecede alm krmz gller gibi.
Her bir teli fkrarak bklm bu kapkara salarn parlaklna dalnca, insan kuyuya
dm gibi oluyor, bir ceset gibi aresizleiyor, gzlerimiz ezik bir garibanlkla
sessizleiyor. Bir masal meyvesi! Stilize edilerek resimlenmi ocuk masal
kitaplarnda, prensesin sa tm sayfay dolap resme ssl bir ereve yapar gibi,
kzn salar, tm yzn, masay, omuzlarn, dirseklerine kadar coturarak,
ereveleyerek sslyor. Talarn neden ta olduunu anlyor insan, bu sonsuz doyumsuz
gzellik karsnda, insan kilitlenip, ebediyyen susuverir. Karda kta, rzgrda, akala
kar bekleyen kaln gvdeli aalar, baharda her bir dalnda ap bin bir iein
yanaklarn ban bir kez kaldrp pp, dokunamad gibi, sadece, uzaktan vgler
dzyorsun. nsan Tanryla srda eden, brt bcekle sevitiren simsiyah bir parlaklk.
Cam ap bir bahar gn, kuu, bulutu, uuunu, yapran dn, ieklerin
kokusunu bir defada ve ilk defa duymak gibi. Tekrar toprana, suyuna dnmeden bu
naciz beden, a kartallar gibi seyretsin. Dalgalara da, uan kularn kanatlarna da
yazyor bu gzellik, ne ok bakakaldm, ty gibi bam dnp, dp topraa. Biraz
daha bakakalsam, kapkaranlk bir zindann zincirli aknda kle buluvereceim kendimi.
Eskilerin, neden gz kara adam ldrdkleri, bir ak iin diyar diyar yurtlarn
terkettiklerini byle anlarda anlyor insan. Varsn dnyada cahillik, ahlkszlk, ktlk
kol gezsin, varsn bombalar milyonlarca insan ldrsn, hi beklemediin bir yerden
grl grl bir gzellik, nehirler gibi kvrm kvrm dolanr boynuna, sadece seyredip,
grdn iin, cokulu bir kahraman yapverir seni...

Kemal abinin kulana eilip, abi, bu kz gnlerdir burada elinde mendil alyor, ne
i diyecektim ki, Kemal abi kendisinden beklemediim bir espri yapt byk
kapatma dedi. Bu kz Gnln, annesine soka, kahveyi kapatt, burada nbet
tutuyor, kanl bakl olmu annesiyle, gzleme satmasn istemiyor!

Eskiden halkmz gzel kzlarn saraya satar, saray kapsndan geinir, kurtulurdu, imdi
gzellik, bela! Ad Trkan, Bro Ynetimi gibi iki yllk bir okulda okuyor. Uzun,
incecik, su kadar berrak bir ocukla yllardr bu kahveye sarlarak gelip, sarlarak
kyorlar. ocuun dzgn yz izgileri, yumuak ifadesi, hali vakti yerinde bir aileden
geldiini anlatyor, her gn, duygu bombasna dnm Trkan teskin ediyor.
ocuklardan dinliyorum, her ikisi de kk ilerde alp, okul biter bitmez evlenme
hesab yapyor, divane klar herkesin dilinde. Olan sarsak bir eye benziyor, bu
ilikide kz daha becerikli, hem de zafer sarhou gibi, her gn bayram gibi, ocuu
emirlerle ynetiyor, koturuyor, bireyler aldrtyor, peinden srklyor. Olan, bu
aileye damat olacak, yani, i dn, bak getirin, karpuz kesek diye naralar atacak,
akamlar iki yalnz kadnn hayatn tututuracak cinsten deil! Kza sarlp, masaya
otururken uzun kollar ve bacaklarnn darack yerlerde zahmetlice eklemlerinin
bklmesi, uzaktan portakal skma makinesine benziyor! Trkann sevgilisiyle kol kola
narin tatlln grdke, iimden arklar mrldanyorum, Gnl ablann yorgun
yaral, prtkl yznden kzda eser yok.

Neeli trkler syleyerek kahveye geldiim bir gn, bamdan kezzap dklr gibi,
hayal krklndan znk diye kalakaldm. Trkan salarn kknden kesip, kuafre
satm. imdeki all turnal trklerin hepsi sustu. Kimseye eker, kaymak syleyecek
halim kalmad. Salarn kestirince, crtlak, buji gibi klm yz, gne yan rengi,
kuru zm gibi bir ey oluverdi. Meale gibi salarnn yerinde, onuru krlm, eki
vurularak desenlenen bakr bir sahan kald. Be deli kz, hayat sana ne dedi ki, kknden
vurdun baltay. Kz grdke, sinir nbeti sard, sonra, yava yava ve uzun boylu
Gnl ablay dnp, kza para yetitiremiyorum deyiini dndm, Trkan
azizlik mertebesine kardm. Kkrtc soylu gzellii gitti, yerinde karakalem
iziktirilmi soluk bir desen kald.

Trkan, sevgilisiyle, yllarca bkp usanmadan, her gn ayr bir kap alarak, her gn
birine sorarak, her gn gazetelere bakarak, her gn yrme semt semt gezerek,
bakanlklarda bir torpil, yakn arayarak i baktlar. Umutsuz, irkin bir yorgunlukla
akama doru kahveye dnp, simit, aya sarldlar. Moralleri bozuk geldikleri her gn
yreimden cmbzla bir para kopartld. Her kapdan bo dndkleri gnler oald,
sz verenler sznde durmad, aldklar kaplarda aylarca oyalandlar, cmbz, gz
saydamndan her iki sevgilinin kopartmaya balad. Uzun isizlik yllar hayata kar
direnilerini tuzla buz etti.

Demokrasilerde her eye are var, bir isizlie yok. Bir gn Gnl ablay grdm,
yznn manzaras deimi, aznn taban grnrcesine kahkahalar atyor,
yrmyor, kuu gibi szlyor, hayrola Gnl abla: Trkan i buldu, bir demir
dkm fabrikasnda, muhasebeye girdi! der demez, sevinten alamaya balad,
maazaya, alverie gidiyormu, hzla yanmdan ayrld, birden dnp: e yeni
aldlar hemen atmazlar, deil mi?, Atmazlar, Gnl abla!.. Nasl bilmem, yoksullar
iin hayat, dounca deil, ie girince balar, imdi biliyorum, gidip kundaa sarar gibi,
en pahalsndan giydirecek Trkan.

ocukluumda yosunlu kayalarn karanlk diplerinde yengelerle oynadm gnler


kadar mutlu oldum. Birka yl da byle geti, olan, akama kadar kahvede bombo
Trkann iten kp gelmesini bekledi. Kafatasn parampara eden bir zonklama gn
getike byd, etraftakilerle sebepsiz kavgaya, sebepsiz kfrlere balad, akama
kadar ban ellerinin arasna alp, aresizlikle karanlk bir hastaln penelerine
dm gibi, sinir nbetlerine tutuldu. Baklar dikleip, kararp, zehirleti.

Anne-kzn yzlerinde, yumru gibi irinlemi sert yumruk yumuam, artk kol-kola
zplaya zplaya yryorlar. Bir masal tiyatrosu gibi her ey rya gibi geliip tam
evlenecekleri gn beklerken, Trkann olandan ayrld haberi geldi.

Artk gzmde ycelmi, kutsanm, Gnl ablaya Hayrdr abla, yllardr delice
seviyorlard birbirlerini! dedim, Gnl abla, direktifler yadran bir genel mdr
edasyla: siz-gsz ocuu ne yapaym, tek maala ne yaparlar!.

nsan sokakta, bir kk muhabere kazannca, hemen gzn kan brm dvken
kanl bir sava m oluveriyor. Olan ortalklarda hi grnmedi. Trkan, baz
akamlar i k annesinin tezghna gelip, mterilere gzleme drm yapyor. Bir
zaman sonra, iten kar kmaz, tezghn bana gelip, annesini eve gnderiyor!

Hi oral olduum yok, selamlatm da! Bazen, geceleri, evde yalnz kaldmda,
aklma Trkann salar gelip, bir daha yeniden byr, eski halini alr m diye
dndm oluyor. Dalgalara, rzgra, gklere, imenlere bakp, fazla da bir soru
sormaya korkuyorum hayata. Grdm Trkann yz, gn getike clzlap,
sivrileip, kavruluyor. Anne-kzn etrafnda bombo bir sessizlik byyor. Gnl
ablann eski grl grl neesi kayboluyor. Yalandka, ilk gnk utangalna
dnyor gibi, scack gzlemelerim var dediinde sanki alnndan terler fkryor.
yen parmaklarn hohlayp kzn bekliyor, i dn. Trkan geliyor, anne, ayran
da satalm, uraya koyarz diyor, annesi: Neresine koyacaksn u sepetin, bama i
kartma! deyip, fazlasyla yorgun, kz geldiinde, dikilmiyor, hemen eve kayor.
Trkan, saat dokuza, bilemedin dokuz buua kadar, sepetin nnde nbet tutuyor.
Bazen, hava yle souk oluyor ki, koarak, uarak eve gidiyorum. Bu soukta insanlar
nasl durur diye dnyorum. Trkan gryorum, i bitmi, gzlemeleri satm, ama,
o, apartmann karanlk arasnda, saat, on, on buuu geiyor, kimi bekliyor byle
zplayarak, ellerini hohlayarak!..

Bir gn, Trkanla hi konumam olmad, ayaz m ayaz, ortalkta kimsecikler


grnmyor, yle yanap, Gnl ablay soraym ayakst, dedim.. Apartmann
karanlk azna yanatm, arkamdan bir ses, Niyaat, Niyaaat! dndm Kemal abi
imi, zom olmu, yz kara sapl bir bak gibi parlyor, bard: Yanama o kza!,
Gnl ablay soracaktm... Kalbini deerim senin, yanama kza, dokunma.., Abi,
vallahi Gnl ablay soracaktm, .iktir git ibne, kahvede kza nasl yalandnz
bilmiyor muyum lan!.. Geri geri ktm, sorun kmasn, alkoll, alttan aldm,
uzaklatm.. Trkan, Kemal abinin yanna geldi, hi konumadan karanlk sokaa
uzunlamasna daldlar, ay tam karlarnda.. Karanlk iki bcek kadar kldler,
gzlerim seemez oldu. Gzlerim sarmsak suyu gibi yaland, nesini yazaym bu
hikyenin. Yumuack solucanlar, sert kayalarn altnda yaar ve hi zplayamadan
lrler... Bari, depoya girdiklerinde ii kpkrmz bir karpuz kesseler de ben de mutlu
olsam...

(Bizi tanmayanlar bu son arkmzd sanyorlar diyen Karanlkta Dans filminin bu


son cmlesiyle seslendim hayata. Umutsuzluu rendike delice umudu aradm. O gn,
bugn bu siyasi kavgann ayaklarna bu yzden nal gibi akldm.)

Nihat Gen

htiyar Kemanc'dan

htiyar Kemanc

Vahim paraszln kimseye aamayan, aamayan ihtiyarlarn gururunu tahmin


edemezsiniz. Koca mr geride brakan parasz yal, artk genler gibi dnyaya neden
geldim diye isyan da edemez. Bir kabahat varsa, etraftakiler, biraz da kendinde ara der.
Alama hakk olmadan, hibir eycik umut etmeden strap ekmenin hali dayanlmaz.
Kum saatini tersine evirecek Tanrnn dahi gc yok, takat yok. Gemiin kllerini ne
kadar desen, elesen faydasz. Dnk zpkn gibi bakl erkek yzn, kefen bezine
dnm!

Muhta yallk en cesur erkei dahi korkutur. Srnerek geen bir asra yakn mrn
artk mahvedebilecei duygu kalmadndan, ihtiyarln dilencilii kolay olur demeyin.
yle derin kederli ihtiyarlar var ki, hibir pimanlk gstermeden yrrler, o son
gnlerde dahi hayatlar, hepimize iir, masal olacak derin bir hissin ateiyle yanar!

Yoksul giysilerini itina ile temiz giyip paavralktan koruyan bu insanlarn ruhumda
yapt sarsnt byktr. Tanmasam da, bana selam verse, elimi sksa diye aba sarf
ederim. Doduu gnden beri Tanr kovalam, her bir yana, kemiklerine aclardan bir
entik atarak kam. Kabuu sertlemi, rm yal aalara, imdi o ar yllar
sorsak!

Gen insanlarn paraszlktan kurtulmak iin azgn bir inatla her ite delicesine
almas mutluluk verici, ancak, elli yl aralksz alt halde fakirliini aamayan
bir yoksulun, iine kskanlkla sarlmas hayranlk verecek bir insanlk dersi! Hibir
burjuvann hibir maceras bu kadar yksek, semavi bir gzellik kazanamaz. Alktan
le le hl alnnn teriyle yaayan 75 yan stnde bir ihtiyarn gururundan
sarslmayacak bir ruh, bir canl yayor mu dnyamzda! Melekler kadar saf, ocuklar
kadar neeli bu ebedi fakirlerin cann almaya Azrail dahi utanr. te bizler, depresyon
saatlerimizde bu insanlardan hayat ilham alrz, bir elmas madeni bulmu gibi seviniriz.
Karanlk, talihsiz tehlikelerle hrpalanm ve hi bahtiyarlk yaamam ihtiyarlarn bu
eliklemi, kemikten direnci karsnda ruhlarmz takdis edilir. Bu gurur karsnda
susmann ad: Saygdr. Saygnn bu derin sesi kalbimizi paralar. imizde insanla
dair bir frtna kopar. Ayaklarmz yerden kesilir, artk gzmz daldan budaktan
esirgemeden, kutsal ltl bu tecrbenin rzgryla uarak, otuzlu, krkl, ellili yalarn
stnden rya gibi geeriz!

***

portaclk yaptm uzun yllarda byle bir ihtiyar adam geliyordu kaldrma. Eskimi
oraplar, yrtk ayakkablaryla altna bir mukavva paras koyup, balyordu keman
almaya. Gzlerini derin sessizlikle ksyor ve hibir ekilde insanlara, dar
bakmyor. Hibir soruya cevap vermiyor. ukur gzleri, artk bir onur adas olmu
kalbinden baka yerde rahat etmiyor gibi. Hepimizi sersemleten tatl bir sarholuun
hznyle tek bir Trke para almadan, adn bilmediimiz klasik romantik paralar.

nanlr gibi deil, inat etti, kalabaln tand tek bir ark almad. Tek bir neeli
para da almad. Oysa mteri toplayabilmek iin pekala gnn modas arklar
almalyd. Artk krlacak, trdayacak izlenimi veren, kurumu ve tozlanm
kemannn kokusu, yuvarlak keleri, yllarca kitap arasnda saklanm, yapraklar
yapm bir iek gibi. Bazen, nesli tkenmi k mantolu, yal, ruj srm ihtiyar
kadnlar nnde durur, hkrarak alard. Kendisi alamaz. O souk, pasl demir gibi
yal yzlere, kelebek simi iliyor gibi, ok ciddi! Ama, ge vakit toplanp giderken,
kurumu gz pnarlarnn stnde parlayan tuz paralar grrdm. ok dalgalanm
deniz gibi. lmszlk istiyorsak o tuzdan biriktirmeliyiz. Simyaclar ok zengin olmak
iin altn retecekleri bir felsefe ta arayp durdular... bouna, o felsefe talar bu tuz
birikintileri. Uzun, ok uzun yollardan, bir lden bitkin, eli bo dnm gibi.
Kaslarnn kemiklerine srtnmesiyle son bir ra ateiyle gn boyu alyor. Nameler
kemandan deil, kurumu kemiklerin kaburgalarnn rasndan, ate bcekleri gibi
kvlcmlaarak frlyor!

Sanki, bu scack insanlk ateini, 70 yl arayp bulamadktan sonra, imdi ilk insanlar
gibi, kemiklerini artk aa kabuuna dnm kol kemiklerine srterek, kupkuru
bilekleri kemana srtnerek aryor! Be para etmez kuru kalabalk dinleyicilere, yerin
altnda skp kalm, yamur dkmeyen bulutlar gibi gergin nameler sundu. Ve sonra
ak bir gkyz, masmavi bir gk neesiyle aralksz ve hzl ritimlerle coup herkesi
evlerine mutlu gnderiyor!

Yamur serpitiren tatl bir sonbahar, ki gneyden Ankaraya rzgr eserse, nar
yapraklar eker olur yersin, hep gezmek istersin, hep yaprak inemek. Ar inaat
makineleriyle belediye kaldrma onarma geldi. Beton testeresiyle, dnyada daha irkin
ses yok, kaldrm asfaltn kesiyor! Motorlu testereyi iki kii tutuyor, o kadar yava
ilerliyor ki, jilet gibi kestikleri kaldrm kemancnn nne geldi dayand. Kemancnn
mevkiinde, inaat birka hafta srd, hi oral olmad. Kaldrm yayalara iptal edildi,
ama kemanc, inaatn ortasnda kendi halinde almaya devam etti.

Ayn zamanda patronum, arkadam ikoya: Bu adam deli mi? dedim, Hayr senden
akll, yerini kimseye vermek istemiyor, yerini halka ezberletti, ezberlettii yer
unutulsun istemiyor! Tam anlayamadm.

Biz kazanyoruz iko, u kemancya biraz yardm edelim? dedim. iko: Esnafn
gururunu krma. Brak ezilsin, srnsn, kendi kazansn! Tamam da iko, yevmiyeyi
dorultamam ite, yol iptal, gelen giden yok, dorultaca da yok! iko: Heyecan
yapma, bu dnyada her esnafn bir frlda vardr, grmyor musun, belediye kaldrm
iptal etti o hl alyor, bunlar bu meslein duayenleridir, vardr bir bildikleri!
Kemanc tatl tatl almaya balaynca, i geirip mutluyum ite diyordum. Gvercin
ty kadar yumuack parmaklar. Nasl bir gizli feryat, nasl bir ah szyor kirli
gmleinin iinden. Ruhlar ykp toz eden azap iinde melodik iniltiler. Zehirli,
veremli tnlar kemancnn bysyle ku pckleri gibi gelip gelip dokunuyor kk
izgiler halinde vcudumuza. Kaldrm, insanlarn yzleri, mziin krk ritmiyle birden
kzl arap rengine brnyor. Mziin tns ruhun klleri gibi. Bitmeyen bir veda
alyor gibi. Bu kirli giysiler iindeki hayalet adama kulak verdiinizde, gklere asl,
da kadar byk masmavi hayali bir an gryorsunuz. Baygn bakl sapsar bir
kanarya gagasyla izer gibi, ezgiler, bir kadnn kalarna srnen peremleri gibi,
geberinceye kadar dinleyesin geliyor!

Mzikten deil, merakl bir kalabalk saryor etrafn. Gnler getike, keman sesi de
kemanc da ok tandk geliyor, ban evirip bakan yok. ok nadir, beyfendi birka
insan, yukardan atarak deil, eilerek nne para koyuyor, ok deer verdiini
gstermek iin de nnde birka dakika saygyla dinliyor. Arabalarn grlts,
iportaclarn barlar, kalabalklarn hzl ak arasnda kayboluyor kemanc! Oysa
dikkat ekmek iin iportaclarn hepsi kudurmu gibi baryor, biri kekeme taklidi
yapyor, dieri taklm plak gibi hep ayn kelimeyi bararak sylyor. Kemancnn,
nnden akan kalabala ulaacak gc yok! Cazgr iportaclarn, ebek maymunlar
gibi cyltlar arasnda keman sesinin bir adm nnde yryen insanlara ulaamadn
grdke, iinizden zavall, yazk diyorsunuz. Kalabala ulamak iin g, kudret
olmal. Maheri kalabalk ilgisizce akyor! ncecik bir duman gibi yaylan namelerin
gelip geenlerin kulak diplerini bir gl kokusu gibi i gcklayarak yalayan hznl
arklarn duymak mmkn deil. Oysa birazck dikkat ediverse kalabalk, namelerin
grnmez bir ruh aynas gibi kalplerine szverdiini hissedecekler. Ruhlar gizli
aynasn bulmu gibi sevinecekler. Nafile! Kemancnn beli bkk. Boynu bir kuunun
kvrml boynunun iskeleti gibi, baka sulara dalp dalp gidiyor. Bu haliyle insann iini
ezen ok ackl bir manzara oluuyor, keman namelerinden deil, zavall ihtiyarn garip
halinden iiniz kylyor! Hi grmeyeyim, zlmeyeyim, diyorsunuz. Ne olur sanki
birazck dikkat etse kalabalk, sokaa buu gibi yaylan scack namelerin, gms
tnlarn prltlarnn sim sim stlerine yaptn grecekler. dn yorgun
mecalsiz ayaklarna arpverecek bu prltlar, dizlerinden derman adnda bir incecik
telin ekildiini hissedecekler. Bouna, mmkn deil. Kemanc grnmez bir adam.
Orda hi yokmu gibi. Kendi haline alyor. Garip ve km omuzlar. Gmleinin
altndan srtan krk dkk kaburgalar. Hastalkl bedeni. Yapayalnz. Eskimi
oraplar. Yrtlmaya yz tutmu ayakkablar ok hazin. Gn boyu aralksz alyor ve
nndeki mendile kimsecikler be kuru atmyor, -be lira atlyorsa da bir ekmek
paras deil, hi demiyor! Bu delirmi sokakta binlerce iportac iinde bir tek o para
kazanamyor!

Hi para kazanamad halde birka hafta aralksz gelip gn boyu almasna anlam
veremedim. nsan baka bir sokaa gider. ansn baka bir kaldrmda dener. Bu denli
tecrbeli bir adam tam gnn bouna harcayamaz. Keman bu denli zevkli ve ili alan
bir insann, ayn zamanda ok zeki bir insan olabileceini dnyorsunuz!

Kirli salar, smk rengi surat, ok ypranm pardessyle yal kadn, kemancnn
yan bana meldi. Tnedi, bir daha kalkmad. Kemancy dinlerken, surat iin iin
yanan mangal atei kzllna dnyor. Ama ok ackl bir irkinlii var. Gzleri hi
ykanmam, yal, isli tller gibi. Nasl anlatsam, yalln tkettii bu kadn hayran
baklarn kemancya dikip, hi kmldamakszn ve sadece sigara ierek birka ay
kemancya dadand. Acsn m dindiriyor? Tanrsal bir mutluluk uykusuna m dalyor?
Birbirine komu iki mezar gibiler. Ama nasl scack bakyor kemancya. Kemancdan
dnyann harikalar dklyormu gibi. Mutlu bir filmin son sahnesi perdede donmu
kalm gibi. Suskun, sessiz, nameler yalnz onun ruhundaki kuyuya dklyor, heykel
gibi, gnlerce. Ne bayla tempo tutuyor, ne duruunu bozuyor. stne karlar yasa da,
sonunda bedeninin sarlaca kefeni bulmu gibi. Byk aclarndan nihayet kurtulmu
gibi. Sssz, mcevhersiz, sadece derin gzler! Dnya ikisinin de umrunda deil.

Teneir paklar dediimiz krm bu yal bedenin iinden, sonsuz ve derin bir hazla
kavrulan bir kadn yz glmsyor! Hayranlkla dalnca kemancya, rm kadavra
tahtas bu surattan, artk kimsenin pmeye cesaret edemeyecei bu sanduka kfnden,
artk bir karikatre dnm bu arplm surattan hi kimse, herkesin gpta edecei
mucizevi bir gzellik fkracan dnemiyor. Rzgrda usulca salnan bo
salncaklarn gcrts gibi kemanlarn arks. Hzla, koarak geenler dahi zpkn
yemiler gibi kalakalyor. Ne gzel kadn, diyorlar. Kadnn yznde akseden hayranla
gptayla baknyor herkes. Kadn, ok derinlere umu, kemann sesiyle uzun bir
yolculua kyor; hava kararana, sokak tenhalaana kadar, travestiler ellerinde bak
polisleri kovalayncaya kadar, zevkle dinliyor kemancy. Akn bu artc snrszl
betonu yumuatyor, arabalarn grltsn emiyor. Buzdan, demirden souk, smscak
kalp ateine dnyor. Yorgun argn eve dnenler kadnn yzn grdke, akam
sevimli, tatl bir akam oluveriyor. Sanki kemancnn bandan, kemanndan, pembe,
mavi, mor prltlar ykseliyor ge. ehrin en khne bu yerinde, ehrin kusarak
frlatt bu kurumu iskeletten ihtiyarlar, hepimizi bu dnyada tutan muhteem bir
manzara oluturuyor!
Kadnn hayran baklar, keman namelerini dev bir sprge yapp kalabal bana
toplad. Kalabalk kemana deil, kadnn hayran, titreyen ve bitmekte olan mum gibi
byl gzlerine bakyor.

Reklamn dzenbaz tanrs, evlere, apartmanlara, kahvelere, kolera salgnndan daha


hzl yayverdi haberi: O yal kemanc vard ya, ite ona bir kadn ak olmu,
yanndan ayrlmyor! Sokaktan geip eve gidenler, bir de bir hikye gtryorlar yan
balarnda: Kaldrmdaki kemancy hatrlyorsun deil mi, adama bir kadn musallat
oldu, yannda oturmu yle baygn baygn bakyor ki, herkes toplanm kadn
seyrediyor!

Haber dalgaland, uzad, yz ayr evin kapsndan ieri giriverdi: Bir yal kemanc
vard sokakta, hatrla, bir kadn ak ona, hi ayrlmyor yanndan, geri kemancnn
yzne bakt yok, kadn da aman ok irkin, ama nasl gzeller, nasl yakyorlar!

Kemancyla ayn kaldrma tezgah ayorduk, iportaclar arada bir kemancya gidip,
biraz da dalgasn geerek: Baba, gy gy kafamz ...tin, urdan neeli bir hava al
da... diyordu, imdi hikye iportaclar da sard: Baba baksana, kemancnn manita
gelmi, bu kadn fena yapt. Mevzu daha da ilerliyor: Kemanc bu kadnla evlenmek
istese oktan ii balard. Kadn bir aydr geliyor, kemanc daha gzlerini ap
bakmad! Yorumlar derinleiyor: Abi baksana, kadnn yz nasl eker gibi eriyor,
kemanc yer mi bu numaralar, almaz bu kadn, adamn evveliyatnda neler var ki kadn
ksmndan ikrah etmi, ayn tuzaa bir daha der mi, kadn bouna kendini heder
ediyor!

Ancak, artk kemancya kimse acyarak bakmyor. Kemancnn akn konuan herkesin
yz de eker gibi eriyor. Kadn kemancya hayranlkla baktka, sanki kemanc da
nameleri azdryor. Kemancnn krgn ezgilerini her sar duymaya balad.
Kemancnn bu eski krk kapsndan girmek iin etraf sarlyor. Bir ykntnn klleri
iinde hl ttmekte olan ili nameler, eskimi tahtalardan frlayan kvlcmlar gibi
trdayarak ykseliyor. Mzikten anlasn anlamasn, bana toplanan halk, bir tabak
keman helvas yer gibi, hac pilav m var der gibi, tm paralar sonuna kadar dinliyor.
Kadnn minnettar baklar, sayg dolu bir uyum ve nezaket iinde hi deimiyor.
Akn onurlandrd gzellik yanyor yznde. Ak kadnn akln alm. Sanki kalbini,
bir scack orba ksesi gibi elinde kemancya sunuyor. Mzik deil bu, medet, yakar!
Mziin dili kukusuz ku dili, ancak ak olan zer. Sanki kemanc, halkn anlamad,
gy gy diye dalgasn getii yabanc ezgileri, kadnn, akn yardmyla zdrtmeye
alyor.

Kadnn doyumsuz tatl baklaryla durmakszn okad kemancnn artk nefis bir
hikyesi vard. nsanlar bu hikyeyi ayrntlarna kadar merak ediyordu. Kadn tam bir
ay, duruunu, bakn, kemancyla arasndaki bir admlk uzakln hi bozmad!

Bir ayn sonunda kadn, kemancya biraz daha yaklat. Kemanc kollarn dinlendirmek
iin keman indirdiinde, kadn usulcack ban kemancnn omzuna koymaya balad.
Bu inanlmaz gelime, byk haber. Haber katlanarak, ballanarak yayld. O yal
kemancya musallat olan kadn var ya, ii piirmi, yolun ortasnda kemancnn gsne
ban koyuyor, gelip geenler nasl glyor, nasl seyrediyor! Bakas: Kemancnn
gnl olmasa kadn yapamaz, kadn ban koyunca hi sesini kartmyor, demek bir i
var!

Bir ay kadar da, kemancya kadnn yaknlamas hikyesi anlatld. Ve bir zaman sonra,
kadn elinde ar filesiyle gelmeye balad. Filenin iinde birka para yiyecek, artk
akam saatleri geliyor. Kemancnn yannda ok daha rahat oturuyor, eskisi gibi
gzlerinin iine bakmyor. Kemancnn hikyesini bilmeyen yok. O kemanc var ya,
evlenmi, o kadnla... Ben dedim baba, kadn fena yapmt! Ya hatrlyor musun,
o kemanc orda yllardr yalnz bana oturuyor, sonra bir kadn ak ona, bakyorum
imdi kemancnn gmlekleri, pantolonu tertemiz, her akam kol kola eve gidiyorlar,
liseli genler gibi, el ele tutuuyorlar, nasl mutlu oldum anlatamam!

Aysz bir geceye, aksz bir hayata kimsenin tahamml yok, kalbimiz iek sepetine
dnmeden yaayamayz. Aylardr yanndan geen kimsenin grmedii, duymad
kemancnn nndeki mendil, artk para doluydu. Halk bu ak ok sevdi. Yal
kocakarlar nlerinde eilip, itinayla kt para koyuyordu. Tembel, miskin, isiz
insanlar dahi mendile para atyordu. 13-14 yalarnda, balon satan paavralar iinde bir
ocuk dahi para atyordu. Bir ate parlyordu burada. Bir masal yayordu. Para bu aka
atlyordu. portaclar kemancy kskanmaya balad: Herife bak, iki gy gy yapt
yolunu buldu, mendili dolup dolup boalyor, iki gy gyla hazine topluyor! Ak daha
byk, en byk hazine! Bir mumya gibi ukur kemikli gzleriyle kemanc, nndeki
paralara bakmyor. Frtnalar estiren akn kahraman yal kadn, el ayak ekilince
mendili kimsecikler grmeden cebine boca ediyor!
te asl haber, kadnn mendili boaltt grld: Herifin parasn yiyor kadn Ben
dedim abi, bu kadn herifin parasna ak! Haber ekillendi: Kemancyla evlenen
kadn var ya, adamcazn parasn yiyormu, zavall adam, nasl kazanyor o paray,
buz gibi soukta gn boyu betona oturuyor, yazktr ya, insann ii paralanyor!

Tam iportaclar, u kadn dvelim, bir daha sokaa gelmesin diye aralarnda
konuurken, kemanc, akyla birlikte ortadan kayboldu, bir daha grlmedi, unutulup
gitti!

***

Ve ok sonra... Trafii yan semte doru akan, ehrin bambaka bir sokanda, kemanc
grlmeye baland. O sokaktan geenler kemancy hi tanmyordu. Araba grltleri
iinde bu yoksul ihtiyarn ald kemanla ilgilenen kmad, yazk, zavall, diye bakp
geiyordu insanlar. Ta ki, bir ay kadar sonra, kemancnn yanna bir kadn gelmeye
balad. Kadn hayranlk dolu baklaryla bir heykel gibi kmldamakszn kemancya
bakyordu. Gelip geenlerin dikkatini ekti bu, hikye yaylmaya balad, kemancnn
ak konuulduka, etraf sarlmaya balad!..

Kemanc, eiyle bu oyunu, havalarn gzel olduu iki sezon sahneye koyar. Biri nisanda
balar, kadn maysta gelir, dieri eyllde balar, kadn ekimde gelir. Kasmda artk
ar filesiyle grlr.

Arada kk kazalar da kyordu. Evinin penceresinden her gn kemancy dinleyen


yal teyze, kemancya ak olur. Yanna inip, kemancya pastalar, brekler, hatta ev,
araba teklif eder. Penceresinden kemancy hayranlkla dinlerken, bir gn baka bir
kadnn, stelik apulcu gibi giyinmi irkin bir kadnn kemancnn yanna gelip onu
akla izlediini grr. Dayanamaz, kadnn yanna iner. Adam rahat brak der, iki
kocakar itime, kakmayla az dalana girer. Kemanc oyunun sahnelenme
glkleriyle dolu olduunu anlayp ertesi gn baka bir sokaa geer!

Ticari deil, temiz bir ift yrein ak, hayat oyunu. lnceye dek, her mevsim karnza
ak olacanz bir i. Ki, benim gibi kadnn baklarn grenler, onun kocasna her
mevsim rol yaparken gerekten ak olduuna inandlar. ini ak gibi, akn i gibi
sevmek. nsan dilenciye gnlnden ne koparsa verir, ama iini akla yapana gnln
verir. Dnyann en gzel oyunu. Kadnnza iiniz gibi, iinize kadnnz gibi ak olmak!
Yalansanz da, kalbiniz hi soumadan hep yank, hep alevli namelerle iin iin yanp,
sonsuza dek tter! Akn oku, Yunusun dedii gibi, her kat ta deler geer!

Nihat Gen

Ofli Hoca'dan

Bu iin tvbesi varmudur?

... Gelelum livata meselesune. Dinle cemaat dinle, iune gelmeyen ikar gider. Adamin
biri sorayi, hoca efendu baumdan bir cahilluk gemitur, bunun tvbesi var midur?

Mmin kardelerum, dedum ki, bu maskara adama, bu i batan gemez. Bunun


eutleri, yollari vardur, gerusini anlat bakayim, nedur iin ayrintisu...

Bir sakin dinleyun bu maskara adami, her gn gazeteler yazayi, bir ey olmayi, ses
ikartmaysiniz, bu meselelere bir aukluk getirelum, slamun fikruni syleyelim.

Muhterem cemaat, bu adam, bu pu heruf der ki, doru dersun Hoca Efendu, ordan
gemitur da, ayrintisini nasil sylesem..., drziye bak, drziye, kulauna euldum
usulca, imdi evladum sen adam gibi ben ibneyum desene. Siz bilursunuz hoca efendu
deyi, bak pu herufe bak, olum bu zikkimi yerken utanmadin da imdi mi utaniysin,
aikla bakalim, bir defa midur, alikanluk mudur, nedur? Hocaysak da delu deuluz
anlaruz, anlat olum, slamda her eye are vardur, adam ne derse beenursunuz, Hoca
efendu sen en iyisi bir defa olirsa ne olur? alikanlk olirsa ne olur? kisinin de tvbesi
var midur ayri ayri sylesen...

Ee pezevenk, e gavurun puu, bu iin biri da bir, bini da bir, daha ne tvbesi araysin.

Ey cemaat, ite kitap, ite Kuran, her ite tvbe var, bu ite tvbe yok.

Olaki iinuzde derduni anlatamayanlar vardur, lfumi eyi dinleyun bu adamlarun elinden
bir ey alunmaz, bu adamlarun eline bir ey verulmez. Hi areleri yoktur, naar
yanacaklar.

Gelelum bu drznn uauna ne diyor, bir defa olirsa ne oliymi, alikanluk olursa ne
oliymi. Griy misin uyanii, onin hesabi, alacak hoca efendunun azindan tvbenin
garantisunu, yine koup yetiecek o ie, griymisun uyanii, aklunca beni kandiriy. Ne
gnlere kalduk, belki iinizde bu ii yapanlar vardur, yatacak yerleri yok ey cemaat,
yatacak yerleri yok, ne kilduklari namaz namaz, ne alduklari abdest abdest, o ii
yaparken dnseydiler, naar, yanacaklar.

Nihat Gen

Su ve Sanat

Bu yazm gen sanat ve gen yazarlar iin kaleme alyorum. Konusu, kk kasabalar
ve su rgtleri ya da ayn ekilde, kapal ideolojiler ve su rgtleri.

Onlarca kasaba sekininin tecavz ettii Remziye adl kzcamzn hazin lm


hikayesini okudunuz. Buna can dayanmaz. Bu stunlardan, bu nasl vahettir, bu nasl
canavarlktr diye barmann faydas yoktur. Sorun, bizim, kendi iimizdedir. Biz, kendi
iimizdeki ahlaki sorunlarmz zmeye yanarsak, Remziye ve Remziyeler'e kar
toplumsal sorumluluumuzu yerine getirmi oluruz.

Remziye ld ve o kasabada birileri artk mutlu olmal. nk su delili ortadan kalkt.


Artk konuamayacak. Kasaba byledir. Binlerce kk trajedi, arkadalk, akrabalk,
namus, diyerek rtbas edilir. Kasabada herkes birbirine sarlarak saklanr. Herkesin
birbirine bir ii dmtr ve ii denler gn gelir birbirlerini aslanlar gibi korur,
zrhtan duvar. Tek bir itiraf kmaz. Hesabmz, toplumadr, kasabaya deil diyen
kmaz. Hesabm Allah'adr diyecek vicdan kasabalarda ok zor oluur. Smsk
baldr arkadalklarna. 13 yandaki kzn sahibi ise yoktur. Arkadalklar olacak
kadar yaamad zaten. Ya da 'ac ekiyorum' gibi bir cmleyi kuramayacak yatayd.
rpnd, tekmelendi, suland, ortaya atld, taland, kfredildi. Top yerine fare leiyle
oynanan mahalle ma gibiydi. Ayaktan ayaa, duvara yaptrld lei.. Kanlar kasaba
duvarna yapt..

Ve sonu, bir tarafta kasabann namusu, dier tarafta o zaten orospuydu laflaryla fare
leini duvardan temizlemeye alan sekin kasabal.

Mutludur imdi o sekin kasabal. Belki de yine okey masas etrafnda laf aldka, 'ya
bo ver, orospunun tekiydi, takma kafan' diyerek birbirlerine g veriyorlardr.

Ancak, 'orospuydu zaten' diyerek de kendilerini bir mr koruyamazlar. Arkada


grubudur bu. Dayanmadr, sadakattr, gizliliktir. Bakasna kar yan yana gelmelidir,
kasabann namusudur.

Bir zaman sonra bu arkada grubu 'alaycla' balamak zorunda. Yani, orospuydu zaten
laflar yetmeyecek, kck kzn, kendi zel tecavz anlarndaki hallerini ayrntlaryla
birbirlerine anlatp, espriler, fkralar iin iine girecektir. Yani, arkadalklarn
'alayclkla' koruyacaklardr.

Alayclk parlak bir ktr. Suu, kederi, kasveti, gnah, sorumluluu, her eyi unutturur
ve alay dndrp dndrp eviren grubu korur.
Kasabadaki bu su rgtnn iine girip onlara yle g verenler de kar, 'ya
kardeim, Hseyin abi gibi kaymakama yaplr m, onun bu kasabaya hizmetleri oktur,
turizme, tarihi eserlere dkndr, o zaten kk bir orospuydu, bir orospu bakn
kasabann ahlakn bozuyor...'

Yani, 13 yandaki kz kk bir kasaba sekini, fare lei gibi dlayp sulayp
cierlerini, beynini ayaklaryla ineyip yoketmeye devam edecek, nk Remziye'nin
sadece kendisi ld, su kasabada yllarca yaayacak.

Su, kasabada yayorsa bizler bu rgtl arkada etesinin suunu tanmamz lazm.

te byle. Bunlar lkemizde oluyor, yzlercesi oluyor. Sessiz kalyor, binlerce kk


kadn, kz, kimsecikler duymuyor. Kast gibi duvar gibi elik disiplin gibi dayanmal
erkekten rgtler kendilerini koruyor... Dar bilgi szmyor. tirafa kimse yanamyor.
Olan ocuklara, altta kalanlara, madurlara, kimsesizlere, zayflara, elimsizlere oluyor.

Peki, yazarlar toplum iine niin kar. Toplum iinde olup bitenleri dert edindii iin...
Toplumla, ya iinde bydkleri iin, ya insanlk ailesinin paras olduu iin, ya da
hepimizi Allah yaratt iin, ya da bu toplumla, ayn dalar, ayn iekler, ayn aileler,
ayn gemi kltr, ahlak iinde yaadmz iin...

Ve phesiz tatl bir huzur duygusuna doru ilerleyebilmek iin...

Bu kasabann sekin su rgt, belki bizim de yazlarmz okuyor, gazetemizin


bulmacalarn zyordur. Hatta Kbrs konusunda fikir dahi tartyorlar, belki de
Galatasaray bakanna kzgnlkla kfr ediyorlardr. Yani, toplumun dertlerine
heyecanlarna karyorlar.

Ama ayn adamlar, eytani bir can skntsnn ya da kendi i dnyalarna


aklayamadklar ve hep st kapal kalan sapklklarna doru patlaya patlaya
kendilerini kaptryorlar. Naslsa kimse grmez, duymaz, demiler ve i skntlarn bu
derin duvarlar arkasnda heyecanlatrmak iin bir kk kz kurban semilerdir.
Oysa, tam tersi, derin zlmez kasvet anlarnda dnyay hepimize /herkese sevdirecek
ortak eyler bulabilmeliyiz.

Bu dnyada, en kk hcrede, en dar yerde, en uzak kasabada dahi, bu dnyann


hepimizi ikna edici bir tatll ve bir insanlk neesi mutlaka vardr.

te biz yazarlar, bu nee ve tatlln 'itiraf' olduuna inanrz. tiraf sadece kendinle,
toplumla ve Tanr'yla konumak deildir. tirafn yani i heyecanlarn yksek, yce,
estetik biimleri vardr..

Dnyay sarsan yzlerce sanatkar bir kk kasabadan hi kmadan o byk eserleri


yazmlardr.

Ya da eserlerinin iine girelim. Mesela nl bestekarmz Dede Efendi'nin nn hala


koruyan 'Ferahfeza' eseri gibi. Ya da yine Dede Efendi'nin mehur dier ayini erifleri
gibi.

Yksek, yce sanat eserleridir bunlar. imizdeki skntlarn estetik itiraflardr.


imizdeki skntlar bertaraf edici, temizleyici, arndrc, derinlikte frtnalar yaratr..

Bu frtnay oluturabilmek iin cezbelere ihtiya vardr. Yani, toplumla, Allah'la,


kendinle younlap, ta gibi arlap, sonra o ta iinden ku gibi frlamak. Ta nce
yosunlar, sonra iinden sular akar, sonra akmaklar ve kvlcmlar gzlerinizi,
kalbinizi tututurmaya balar. Ve melodi olarak frlar, gzel sz olarak frlar. Mimari
eser olarak ekillenir.

Duygularn ateini, sze, taa, vicdana, ahlaka giydirebilmek... Bizler, yani, bu yce
sanat eserlerini izleyenler, en kaln mahrem duygusal rtlerin altnda neler olduuna
baktmzda, hepimizi iine alan dramatik ve artc aheserlerle karlarz.

Bizi kendine ak hayran eden manevi bir i evrenle yzleiriz. Alarz, kendimizi
kaybederiz, araplarz. imizdeki arlk gider, tan renklerini, dokusunu hissederiz,
sonra, yosunlap yeillendiini, iinden renkli gzya sular aktn...

Ancak, bu soylu yce eserlerden tad almamz iin baka eyler de olmal. Yani, siz de
iinizi aabilmeli, kendinizi esere koyvermelisiniz. Zaten eserlerin bizleri yumuatp
eritebilme zellikleri vardr. inizi aarlar. Alabilmek iin Tanr'yla, kendinizle,
toplumla ve olup bitenle gkkua gibi ya da manolya yapra gibi incecik bir ruh
haliniz olabilmeli.

te bu muhteem eserler orada duruyor. Ferahfezalar, Saba Buselikler. Ayini erifler.


Onlarn neden aheser olduunu dahi anlamyor, hayatmza hi koymuyoruz. Bir
karlasak belki bizi de kor melodik ateinin iine alverecek.

Dede Efendi, yani Mevlevi dervii smail Hamamizade... Dervilik iin babasnn
hamamn satan adam. Henz gen yata ilehaneye kapanr. Yani, ayini erifler
bestelenmeden ok nce kendi iinde gizli ayinler tertipler...

ilehaneye kapanma sebebi de budur. Gizli ve kendinizle olan ayininizde cieriniz,


yreiniz, beyniniz etiniz tutumaya balyorsa... Yani tutuabilme kvamna gelmiseniz,
siz artk, bir toplumun yreini yakabilecek yce sanatkarn kendisi olmusunuz
demektir.

Ancak.. Gen yazar kardelerim. Gizli ayininizde, kendi banza kaldnzda, hala
sakladnz, koruduunuz, gizlediiniz, taraf tuttuunuz eyler varsa... Ve sizin
arkadalarnz, takmnz, tekkeniz...dnyadan, toplumdan, insanlktan ve kalplerimizden
daha deerliyse...

Siz hibir zaman itirafa yanaamazsnz. Yksek sanatlar phe yoktur ki gizli
ayinleriyle mekanszlam sanatkarlardr. Onlar bir arkada grubuna gre, tarikata
gre, kasabalya gre konumazlar... Bu yzden onlarn eserleri bugn btn insanlkla
konuur.

Ve kasaba skntsnn ucu buca yoktur. Korkun bir kuvveti vardr. Ve etrafnzda olup
biten eyleri kendinize kar, dmanca grmeye balar, 13 yandaki kck kzlar
dahi fareletirip lelerini hrsla inemeye balarsnz...

imdi, bu yazdklarmdan ne anlam kyor. zetleyeyim...

lkemizde 13 yandaki kzlar orospulatran ve fareletirip ldren yzlerce kk


kasabalar var. Yazarlarn bu kk kasabalara kar tavr ne olmal...

Ve ayn lkede lnceye kadar dinleyebileceim Dede Efendi'nin ayini erifleri gibi
soylu yce eserler de var...

Ben bir insan olarak, 13 yandaki kzn bu trajik akl almaz insanlk d hallerini
grmezlikten gelebilirim. Umursamaz davranabilirim. Kendi bencil huzurum iin yce
eserler dinleyip, mutlu olabilir (miyim?)...

Hayr! Konformist bir hayat anlayyla bir kenara ekilemeyiz. Modern insann sknts
burada. Yce bir eserden tad alabilmek iin, topluma ve kendine ve Tanr'ya, tpk o
yce eseri oluturan sanatkar gibi, iimizdeki gizli ayinle ciddi bir hesaplamamz
olmal. Yoksa, Soros, hepimizden zengin, dnyann en byk bestekarlarn odasna
arp onlarn mziiyle uykuya dalabilir..

Ya da arkadanza gidip ben u eseri dinledim diye hava atarsnz, ama, o eseri
besteleyen sanatkar hi tanmam olursunuz.

Eer o yce eserlerin iindeki ruh rpnlarn anlayamazsam, o eserlere hi


yazlmam gibi davranm olurum. Yani, dnyann gzelliklerinden habersizliim
devam eder.

Yani, bir i huzur iin, alarn iinden yzlerce sanatkar zincirlenerek bugne yzlerce
eser tad. Bu soylu szleri, melodileri, rzgar, ak, hi tanmadan bu dnyadan
gitmek olur mu?

Ancak eserlerin i yasalar vardr. Yani, 'ahenk' olmadan hibir sertlik zlmez. Eer,
iddetli straplar tayorsak, nce bu iddetli straplarn edebi, melodik, ritmli
hallerinden dzenlerinden haberdar olmalym.

Ve o zaman.. Bu ahenk iindeki eserlerin, bana itiraf rettiini, konumay rettiini,


bana syleyemediklerimi cesurca sylettiini grrm. Artk beni kimse tutamaz. Ku
gibi hafiflerim.

Karmdaki abiye, kasabaya, irkin namusuna, despot ahlakna aldr etmem... Glp
geerim. Ya da karlarna kacak bir gcm olur, barrm.

Yce eserlerin sz ve melodi dzenlerini inceleyenler, bu sz ve melodilerin tad


ahengin iimizdeki ok derin uyumla esrarengiz bir ak ilikisine girdiinden sz eder.
Byledir.

Yani, esrar perdesi altnda gizlenmi eytani derinliklerde bakalar 'sapklarken',


soylu sanatkarlar, bu eytani derinliklerden Tanr'nn ellerine dokunan sonsuzlua
uuveren cezbelerle inip kar...

Eser dediimiz ey ilahi i dzenin sanat haline dklmesidir. Bu yzden eser sahibi
olmayan insanlar anlalmaz, karmak, kaosa ve ahlakszla yatkn insanlardr. Eser
sahibi olmamz gerekmez. Soylu eserleri izleyerek onlarn estetik dzenini iimize
almaya alrz.

Biz yazarlar dnyann bin trl megalesi iinden soylu edebiyat sememizin sebebi de
budur. Yce eserler yazan, okuyan, izleyen herkesle eitlik, kardelik, i ahlak gibi
insani sorunlar insanoluyla tartp blmeye alrz.

Velhasl... Bu satrlar gazete yazs iin fazla. Hepimiz isterdik, o kk kzn, ayini
eriflerden haz alan gen bir kadn olmasn. Hepimiz isterdik, o kk kza tecavz
edenlerin, Ferahfeza gibi yumuak, melodik dnya geniliinde huzurlu insanlar
olmasn...

Ama olmuyor. Olmas iin birka yz tane daha kk kzmzn orospulatrp


farelemesini bekleyemeyiz.

Bugnden, yazmaya baladmz ilk gnden itibaren, itiraflara hazr olmalyz.


Arkadalarmza, tekkelere, liderlere, kasaba namusuna, kastlara, duvarlara kar
gelerek, kendi i ayinlerimizden baka 'hesap' 'vicdan' aramamalyz...

imizdeki o kutsal ayinde, abi, aile, kasaba, arkadalk, taraf tutma, benim adamm,
hi yoktur.

O kutsal ayinde bu dnyaya niin geldik, ne yapyoruz, iekler bana sylyor,


sorumluluklarmz nedir, neleri vmeli, bu tatl i resmimizi bakalarna hangi formlarla
anlatabiliriz endiesi vardr...

Ve bilelim. Ferahfezalar' besteleyenlerin dnyasnda deiliz artk! Bir takm telefonlar,


medya, hret, bilmem neler'in dnyasndayz. Yani, artk iimizdeki ayini dzene
sokmak, zordur.

phesiz toplumumuz birka yz yl daha sularyla rgtlenmi bu canavar


kasabalaryla birlikte yaayacak. Ve kk kzlarmz birka onyllar, yzyllar daha
fareletirilip bu toplumdan paralanarak dar atlacak...

Ama devreye girebilir, tutuabildiimiz kadar tutuabiliriz...

Kabul edelim ki, ocuklarmza hayat gzeldir diyebilmemiz iin, nce bu gzel hayatn
bir gzel dzeni olduuna, bir ilahi i neesinin diliyle gzeldir diyebilmemiz iin, nce
bu gzel hayata kendimizin de inanmas gerekir.

Yani, kendimiz itirafa yanaamadysak, ocuklarmza, Tanr'ya, topluma syleyecek


szmz yoktur.

Yoksa, ite bir yaz daha yazdm. Telifini alrm, yarn baka laga luga yazlar yazarm,
yine telifimi alrm. Ve pastaneye gidip muzlu dondurmalardan tksrncaya kadar yerim,
sonra kasetler alr sabaha kadar dinlerim...

Yani, bir i ortaklm, bir i neem olmadan her eye bakar, her eyi dinlerim...

phesiz, herkesin sanat tarz, kiilik tarz ayn keskinlik ve derinlikte olmayabilir. Ama
iyi kt her sanatnn kendi bana kendi i rtsn birazck kaldrabilecek bir i
neesi olabilmeli...

te, ben de, o su rgtne dnen kasabalarn, ideolojilerin iinde bydm. O su


rgtlerini iimde ve dmda yrta yrta eserler yazmaya altm...

Bunlar kahraman bir yazar olmak iin deil, sizlere gstermek iin hi deil, sadece,
iimdeki o gizli ayini usul usul bestelemek iin yaptm!..

Yoksa yazar olmak iin yola kp bir su rgtnn yesi olup mrmz o rgt
savunmakla geer.

phesiz Remziye'nin yaad kasabada Yunus Emre'nin, Mimar Sinan'n da adn bilen
sekinler vard. Ama bu muhafazakar sekinler Yunus Emre'ye laf edenin anasn diye
bir raconla anlyordu ahlak ve neeyi.

Ve sekin kasabalnn fikirleri zaman iinde deiebilir. Dn Remziyeler'e komnist


diyorlard, bugn orospu derler, yarn faist derler...

Fikirler deiebilir. Ve bizler bugn, ekspir ve Dede Efendi'nin ideolojilerine, dnya


grlerine phesiz inanmayz.

Ama onlarn i neeleri ve i atelerini iimize almak isteriz. Ve onlarla ieriden bir
insanlk zinciri kurmak isteriz... Ve bu ilahi i atei lkemizin btn karanlk
kasabalarna ve orann btn maaralarna yaymak isteriz.
Remziyeler'in karanlk kasabalarna bu yce eserler, ahlak hi girmemise, bizler de bu
anlalmaz yazlarmzla, bu sapk sekinler gibi tuhaf bir kastn yeleri oluruz.

Gen kardelerim. Bu yzden, yazarla giri iin ilk cmlemiz udur: tirafta kudret ve
nee vardr...

O zaman dnyann dertlerine ve sevinlerine ortak olabiliriz. te o zaman iimiz


iimize smaz olur.

imiz iimize smaz olduka, yazmaya, akmaya, yontmaya balayveririz...

Yazarlktan benim anladm bunlardr. Tabii ki sizler, kasabanza, hemehrilerinize,


arkada ve abilerinize sahip kmakta hr ve serbestsiniz!..

Akam

16/06/2005

Nihat Gen

Elenelim raks edelim kam alalm medyadan

Sanatn en mkemmeli medyada grnmekmi. Bu byl gerein farknda olmadan,


daha nce kfrettiim btn manken, sanat, yazarlarn hepsinden zr dilerim. Daha
nce ektiim aclar bir gnde sona erdi. Medyada grnmek saltanatlarn
saltanatym.

Bugnlerde Tanr'nn iyilik melekleri haber mdrleriyle ortak alyor. Derece derece
ykseliyorsun, ekranlardan gklere!
Daha nce boklu uurumlarda ok kumar oynadm iin, bu ykseklikten burun st
yere aklma fasln hi dnmedim. Hazr gklerdeyken sigaram yaktm. Ekranlarda
heyecanl nutuklar eken kendimi seyrettim. nsan byle anlarda, ehvetle kark
neesini dizginleyemiyor.

te bu snrsz neeye giden yol iin nce, Hrriyet Gazetesi'nde minicik olsun bir
kk haber olmanz art. Tm medyaya, haber kanallarna, harekete hazr olun iaret
fieini buradan ekiyorlar.

Birazck kak, biraz meczup bir kahraman bulduk, hemen stne atlayn, haberi bulac
hastalk gibi yaylyor.

Ertesi gn btn ana haber bltenleri evimin nndeydi, onlara, hepsini ok yakndan
tanyorum, muamelesi yaptm. Ve onlar sraya koydum, yazar olduum iin uygun yerin
kitabevi iinden rportaj olacan syledim.

Kameralarn ve haber mdrlerinin telefonlar smsk yapt bedenime. Gsmde,


srtmda, boynumun arkasnda ve ayak parmaklarmn iinden dahi telefon sesi
geliyordu.

Burdan u sonu kyor, ilk tepki en sarsc tepkidir. Ancak, o ilk gn, lkemizde TV
says bolluundan daha ok, parti lideri olduunu rendim. Sanki parti liderleriyle TV
kanallar ortak alyordu. Hepsi, yanndayz, arkandayz, buradayz, gemi olsun,
mesaj ve dilekleriyle rportajlarmn sk sk kesilmesine vesile oldular.

Hayatmda parti liderleriyle fazla hobeim olmamtr. imdi telefonda onlara nasl
hitap etmeyelim. Genel bakanm, liderim... Hibirini beceremedim. Ksa yoldan 'saol
baba!' dedim. Hatta ileri gidip 'ellerinizden perim baba' demeyi de ihmal etmedim.
letiim Yaynlar kovmakta haklym. Sa jargonu zlemiim. Yirmi yldr
grmediim arkadalar sraya girdi, ayn jargonu srdrdm: 'Ellerinizden perim,
saolun baba!'..
Anladm ki, benim gibi saa sola fazla girip kan yazarlar artk her jargondan haberdar
olmal. nk, bir sabah... Bakcnz sizi kafesinizden hrnlnz yznden
karabilir. Ve baka bir kafese tkabilir. Eer siz, kafesin demir parmaklklarna
gvenip, daha nce bu kafesle baya hrlamsanz... imdi, hadi, ellerinizden perim,
demeyin bakaym...

Yani, yeni kafesimin demir kaplar ald. Eski arkadalarm nce boynuma sarld.
Sonra srtmda mermi izlerini arayp, mermi ekirdeklerini dilleriyle yalayp
kartmaya altlar ve stlerinde hala eski atmalarn barut kokular vard...

Hepsi srayla 'biz demitik Nihat?!', dedi..

Gnboyu tek saniye susmayan telefonum, ertesi gn hi almad. Sevgili eime hayal
krklyla dndm, isyan ederek: 'Bu mu dnya, bu kadarck m hretim, bitti mi
imdi her ey' diyerek saa sola saldrdm.

Beni dn arayan binlerce kii, u anda hangi hadiselere doru yneldiler ve beni nasl
unuturlar. Evet, rya bitiverdi.

Hani, herkes 15 dakikalna hret olacak laf var ya, ben ise, 15 dakikalna ulusal
kahraman oluvermitim. Ve film sona erdi.

Bir daha bu kadar takdiri, bu kadar kran ve bu kadar byk ulusal kucaklamay
nerden bulabilirim.

Kstm hepsine, ben aktel yaralar tamyorum, bir yanp snmek istemem, benim
yaralarm ebedi. Bir sarlr pir sarlrm. imdi yine i atmalarmla azap dolu
vakitler geirebilir ve yine olmadk kavgalar kartabilirim... Haydi, ruhum ve
bedenimin kendine gelebilmesi dirilebilmesi iin telefonlarnz bekliyorum.

Belki ok deerli, define dolu bir mezar bulunmutu, ancak, mezar ap, kuru
kemiklerime bakp, tekrar stme mezarlk topram atverip uzaklatlar.
Bu umutsuzluk iinde... Derken. Telefonlar yine hcuma geti. Bu sefer haftalk dergiler
aryordu. Hemen aktm mevzuyu. Bu iler demek byle oluyor. Haber kanallarnn
peinden haftalk dergiler srasn alyor. Ve haftalk dergilerle ayn zamanda ulusal
kanallar, yerel kanallar, daha isimsiz kanallar peine dyor, haberiniz olsun.

Ama hepsinde delirmi bir ehvet vard. Bu kudurmu ehvet iinde fkeyle iyilikleri,
erdemle putluklar, birbirine kartrabilirdim. Ben kartrmasam bile onlar hzl
montajlaryla bunu zaten yapyorlard. Ve hi aldrmadan rasgele beyanatlar verdim.

Meerse, byk itiraflarm iin bugn beklemiim. tiraflarma doymadm, kameralar


gittikten sonra gece yarlarna kadar, u u cmlelerimi de ekleyin diye talimatlar
verdim. nsan ocukluundan beri kendini dnyann merkezinde grr. nk egomuz
byle alr. Ve o merkeze yrdnz hissettiinizde, sadece, hadisenin kendisini
deil, Tanr'y, einizi, ocukluunuzu her eyi dahil edersiniz.

Geri ben fazla kartrmadm. Beni manete tayan hikaye dna tamamak iin,
sevgili eimden, bana yaptklarndan, kahvedeki arkadalarmdan ve edebiyat
camiasnn putluklarndan hi sz etmedim.

Ancak kabul edelim, elimde sert kaya talar, onun bunun kafasna atyordum. Yani,
bugnlerde kafasna olmadk talar yiyen olmusa, zr dilerim. Ben, Tanr'nn beni
kalabalklar iinden karp, srann en bana koyduunu dndm. Ve frsat bu
frsattr deyip, btn hikayelerimi incii cinciine kadar anlattm.

Yani, yaynevinden niin kovuldum gibi bir soruya cevap verirken, hikayeye, ilkokulda
retmenim beni niin helaya dvp kilitlediini anlatmaya koyuldum.

Tabii bunlar olurken, cici evine onlarca kamera giren sevgili eim, evin dank
halinden korkup, telala hayatm boyunca darmadank kalm kitaplarma ilk defa elini
srd, estetik bir dzen vermeye alt. Bazlarn yan yana, bazlarn st ste.
Demirel'in masasndaki kitaplar gibi yaptk, mesela, baz kitaplar ters, bazlarn
apraz koyduk...

Ama bu dzenden skldm, 'ya hanm iin yok mu, brak dank kalsnlar, onlar bu
kadar dank olmasalard bama bu kadar i gelir miydi?' dedim...

Ancak kitaplarn dzeni eimin iine sinmedi. Acil servisi arar gibi bir i mimar
arkadan arad. Ve kitaplarn tasarm konusunda panikle bir eyler konuup telefonu
kapatt.

'Ne diyor hanm senin tasarmc arkada' dedim.

Hanm: Kartrmayn, doal dursunlar dedi.

Hanma, 'Bu telal ve nihayet dnya iine gireceimiz bugn senin i mimar
arkadann bize doal olmaktan baka bir felsefi katks olmayacak m? Biz zaten doal
olduumuz iin bu ma az daha kaybediyorduk' diyerek eime ksa ve zl bir estetik
fra attm.

Ve son gn. hretim, kesin bitti, derken. Yani hayatmda ilk defa iki gn st ste tavla
oynayamamtm.

Sokaa ktm. Neye uradm ardm, nk, iekiden, limon satan ve hatta yal
bir nine boynuma sarldlar. Rya deil, tamamen gerek.

Hatta bir yaynevinin kapsna 'Nihat Gen yanndayz' afii asmlar. O gece arkada
dn salonundan arad ve telefonda bana dinletti. Mamak'ta yurdum insan dn
yapyor, ama, dnde, birisi kp iir okuyor. iirin iinde, Ermeni Konferans ve
Nihat Gen isimleri geiyor. Tamamen gerek.

Ve her zaman uradm bir pasaja girdim, bir alk sesi, ben aralarnda eleniyor sanp
saa sola bakndm, sonra baktm, gzler bende, alklanyorum... Tamamen gerek.

Neler oluyor diye bamdan geenleri topladm, tarttm. Sanrm ben bir yazardm.
Sanrm iinde Ermeni Konferans geen bir yaz yazdm. Ve sanrm ben oldum olas
yaz yazarken, birok eyi birbirine kartrrm. Mesela, yine, Sarkam'ta donarak
len yetmi bin ehidimiz ve toptan ehid olan 57. Alaymz da bu ie kartrdm. Ama
ben hep byle yazarm.

Bence yazarlar, manevi bir g olsun diye her zaman ehidleri yanna almamal.
tenlikle haykryorum buradan, hayatm boyunca almamak iin ok direndim... Ama
benim, benim iimde olup biten, bilmediim eyler oluyor...

yle. Bir Fransz atasz olmu bir laftr, artk. Bir kralc, cumhuriyetilere kar
karak, cumhuriyet bayran iptal edip, kraln bayran geri getireceiz, demiti..

te, cumhuriyetilerden bir general, yle cevap vermiti: 'Kraln bayran geri
getirmeyi dndnzde, Fransa'da tfekler kendiliinden patlar!'...

Sanrm byle bir ey. inde soykrm, Ermeni, bilmem ne, malum eyler geen
cmleler kurulduunda, bu lkede ve benim de iimde derinliklerde tfekler
kendiliinden patlyor.

Bu yzden yazarlar dikkatli olmal, tfeklerini her yerde patlatmamal. Ve artk tfekleri
patlatan Sarkam, Balkan bozgunu, 57. Alay gibi cmleleri her satra
doldurmamalym.

Bu yzden sevgili halkmdan ve lkemden ve muarzlarmdan zr dilerim.

Peki, Ermeni Konferans'n tartrken, neden gazetecilere, hi yeri yokken, lkokulda


helaya kapatlma hadisesini anlatvermitim. Belki de gerek hikaye burada sakl.

Anlataym. Trabzon'da skenderpaa lkokulu'nda okudum. Benim gibi yoksul ocuklar


bu zengin okula o yllarda almyorlard.

Ve 23 Nisan'da Gaziosmanpaa lkokulu mehter takmyla gsteriye hazrlanrken, benim


okulum, resmi geitten Fransz bando takm niformasyla gemiti..
Evet, Trabzon'un zengin ocuklar, bordo niformal ve tyl apkal ve renkli
trampetlerle dolu bir Fransz bando takm oluturmutu. Muhtemelen Marsilya'daki
Trabzonlu Ermeniler'in yardmyla, ya da, bu kadar pahal ve kalabalk bando takmn o
yllarda bir ilkokul baka nasl hazrlayabilir?

Ancak, benim gibi be/on yoksul ocuu bu bando takmna almadlar. yle bir zm
buldu retmenlerimiz. Fransz bando takm ok eletirilir dncesiyle, yoksul
ocuklardan da eski Trkler'in kyafetleriyle bir takm oluturuldu.

Yani, yoksul ocuklardan, kazma, battal, iri yapl olanlar, Malkoolu, Karaolan
tipiyle 23 Nisan'a kattlar. Ancak Malkoolu kyafeti iin uygun grdkleri elbiseler,
sr derisinden ve koyun postlarndan yaplm, ocuklar sarlp sarmalanmlar ve
ellerine de kocaman bir balta vermilerdi.. Orman insan manzaras ve ocuklarn
yzlerine de kmrle kara izikler attlar.

Ben fazlasyla kuru, elimsiz bir ocuk olduum iin bana eski Trk kyafeti
giydirmediler. Ancak valiliin emri vard. Ayrm gayrm olmamas iin her ocuk
mutlaka trene katlmalyd.

Bana bulduklar zm u oldu. Ben koca okulda kara nlmle yani tek bama bu
gsteriye arkadan katlacam..

Herkes o ssl oyuncak kyafetler iindeyken, ben tek bama kara nlkle en arka
sradaym.

retmen, benim utandm, yalnzlm grd ve trenden gizlice kaabildiimi


dnerek gelip beni tehdit etti: 'Tren bitinceye kadar hibir yere ayrlma, yoksa seni
helaya kapatrm!'...

Tren balad. Kortej yola kt. Ancak btn ehir, sslenmi.. Kalabalklar meydan
parkn hncahn doldurmutu.

Herkesin stnde renkli eyler vard. Aylar, tavanlar, Fransz bando takm. Mehter.
Malkooullar. Prensesler.

Kara nlkl tek ocuk bendim.

Utandm, katm ve heleya saklanarak hngr hngr aladm..

Yani kardelerim! Bu renkli gsteride ne Malkooullarnn battal giysisine talibim, ne


Fransz bando takmnda trampet almak isterim..

Ben bu topran, cumhuriyetin, zayf, yoksul, elimsiz bir ocuu olarak bydm. Siz
nden gidin...

Ben kara nlmde tek bama gelirim.

Yani, bamsz bir yazar tanmak istiyorsanz. nce, cumhuriyetin stme diktii bu kara
nl iyi tanyn..

Ben, kara ve eskidike parlayan nlmden baka niforma tanmam..

Ve tabii ocuktuk, ruhumuz da elimsizdi, incinmi, ezilmi, krlmtk. Helaya


kamtk..

Ama imdi. Eek kadar kitaplar yazdm. Elli yana dayandm. Artk ne kimse beni
helaya kapatabilir, ne de peinize taklrm...

Bu kara nlmn gururuyla bu meydanlarda tek bana ve en nde, bir yazar ne kadar
olabiliyorsa, o kadar rzgarym, cumhuriyetin ve kara nlmn!...
An okuyun kitaplarm. Bu kara ocuk yazarlk hayat boyunca Anadolu'nun yoksul
halk ve Mustafa Kemal'den baka hi kimseye selam vermedi.

Akam

09/06/2005

Nihat Gen

Kazmalar ve Maalar

Tanr hepimizi cehaletten korusun. nk bugnlerde Tanr hepimizi takafa aydnlarla


tecrbeden geiriyor. Olsun, hastalk henz bedenimize szm deil.

Boazii niversitesi'nde yaplmas dnlp iptal edilen Ermeni Konferans'nn


konumaclarn kastediyorum. Bu yazarlarn metinlerine on yllar boyu zahmet edip
eildim. Eserlerini inceledim. Yani, muhteremlerin ne dediklerini anlamaya altm,
defalarca kafamda dndrdm, durdum.

Ve imdi onlar, ellerinde tahta bir ha, gkkubbemize girmi aknlar, yzlerinde bir
yarasa karanl olarak gryorum.

Bunlarn gya bir dmanlar var, resmi tarih tezi. Bir statko, bir devlet tezi,
tutturmular. Akllarnca bu resmi tezleri eytaniletirmeye alyorlar.

Yani, btn ktlklerin kayna bu resmi tezlermi. te bu yzden yaygaralarnn


yettii Avrupa'daki lobilerle bu tezleri kanund ilan etmeye baladlar bile.
imdi? imdi, lkemizde bu tezleri o kk beyinleriyle insanlkd hale getirmek iin
aydnca kahramanca hoplaya zplaya kavga veriyorlar. Allah sonlarn hayrl etsin.

Yz elli yl nce hepsi Osmanl'nn topra, tebaasyd, aldklar yetmedi. Yine


istiyorlar, yz elli yldr, kazmay ayn yerden vuruyorlar...

Neden? nk halk, ulusal onuru, devleti ypratmak istiyorlar. Hedef ypratmaktr,


ileri. Gen kuan kafasn kartrmak, nk, fesatla, sinsilikle yorulmular...

Peki bu 'ykma' iini hangi kazmalarla yapyorlar? u kazmalarla: Demokrasi,


liberalizm, aydn sorumluluu, zgrlk gibi kavramlarla.

Aslnda bu kavramlar kk sevimli eytanlar. nk bu kavramlar I. Dnya Sava'nda


ellerinde patlayan zavall, kfl, pasl sava baltalar!

imdi, bu muhterem zevattan, herhangi birinin son on ylda blgemiz hakknda yazd
i/d politika/yorum/analiz yazlarna iyi bakalm. Ne demiler, ne istiyorlar,
anlayalm. Ciddi bir ey tartyorsak neler dndklerini bilelim.

Zahmet buyurmayn, ben baktm. Yazlarnda ortaya yle bir yekn kyor:

Lbnan'da Maruniler, srail'de Yahudiler, gneyimizde Barzani, doumuzda Ermeniler,


Kbrs'ta Rumlar, bu muhteremlerin yazlarnda srekli hakl kyor...

Yani, yazlarnn tmne baktmzda, blgemiz zerine neler dnyorlar diye tetkik
ettiimizde, ortaya kan manzara bu.

Bu topraklarda, bu yazarlarn fikirlerine gre, iyilik, doruluk, hak, hukuk, demokrasi,


zgrlk, liberalizm, insanlk, aydnlk, gelecek, en hakls, en iyiler, ite unlar:

MARUN, YAHUD, RUM, ERMEN ve BARZAN...


te asl konferans bunun iin toplayalm. Bu muhteremlerin yazlarn masaya koyup
tartalm. Ve bu muhteremlerin yazlarna bakp onlara soralm. Neden sizlerin yirmi
yllar boyunca bu topraklarda yazdnz yazlarda, hep, Kbrs'ta Rumlar, Ermeniler,
Yahudiler, Maruniler ve Barzani, her defasnda hakl, doru kyor!...

Bu muhteremlerin yazlarn yine toplayalm, inceleyelim, bu sefer onlara u soruyu


soralm. Sizin yazlarnzda neden Mslmanlar, Trkler, Farslar, Araplar hep haksz
kyor... Yazlarndaki sfatlar da ortaya koyalm, bunlara gre,
Trkler/Farslar/Araplar hep, despot, diktatr, geri kalm, ad, aalk,
demokrasiden anlamaz!..

Bir muziplik yapmyor, bu cmleleri komedyenlik adna kaleme almyorum, bu


konferans tertip edenlerin metinlerindeki felsefi dkm ortaya koyuyorum.

Onlara gre demokrasinin ve zgrlklerin en gzel iekleri, srail'de Yahudiler,


Lbnan'da Maruniler, Kbrs'ta Rumlar, gneyimizde Barzani ve phesiz Ermeniler!..

phesiz bu iekten demokrasiler/zgrlkler arkasnda sk bir stratejik dzen var.


Avrupa Birlii gibi. ABD'nin emperyalizmini grmemek gibi. Gzle grlmeyen balar
da var, vakflardan beslenmek gibi.

Hani, bizim de aklmz yok ya, hani biz de kekiz, ebeiz ya, bunlara uyduk, onlarn
aydnlk yolundan yrdk, ne olacak. Diyelim Ermeni tezlerini kabul ettik, diyelim,
lkemiz ve halkmzn haysiyetini krmalarna izin verdik, diyelim tazminatlar dedik,
diyelim daha ileri gittik, topramzn ne kadarn verelim tartmalarna baladk, bitti
mi?

Sonra unlar olacak, bir konferans daha toplayp, u sonulara doru ilerleyeceiz:
'Mustafa Kemal aslnda kyllerden ocuklarn zorla askere ald, kyllerin
erzaklarna el koyup cephanesine katt...'

Hani, kekiz, ebeiz ya, yine bitti mi? Bitmez!


Bin yllk tarih, ellerinde kazma, devam edecekler. zgrlk deyip, aydnm deyip
sallayacaklar...

Ama bu tarih bin yllk, ok uramalar lazm. nk kazmayla yklamayacak eyler


var. Vakflardan beslenmeyle rtemeyecekleri ok deerler var. imdi mesela Yunus
Emre'nin, Mevlana'nn neresine vuracaksn kazmay. Allah insan arpar? Peki toptan
ehit olmu 57. Alay'n neresine vuracaksn kazman!..

Bu muhterem yazarlara bir de baka yerlerden bakalm, metinlerini nlerimize serelim.


Ortadou topraklarnn airleri, evliyalar, kltrleri, trbeleri, yklan kubbeleri,
folklor, dili, ehitleri ve bamszlk savalar, ne varsa bakalm. Bakalm
metinlerinde bizim kanmza ilemi bu deerlerden bahseden var m?

Yok... Yani, bu topraklarn kltrel/edebi/dini/milli tarihiyle bir duygusal ilikiyi


dillendiren metinleri yok ortada. Peki ne var, sayfalarn evirdike, kular gibi
cvldayan zgrlk, demokrasi, aydn olma, gibi kavramlar var...

Yani kardelerim. u soruyu soralm. Neden Ermenistan'da Ermeniler, srail'de


Yahudiler, Lbnan'da Maruniler, Kbrs'ta Rumlar ve gneyimizde Barzaniler bu
kazmalarca hep hakl kyor. Ve bu kazmalar niye hep buralara vuruyor!..

Bu tesadf m? Bu devlet ve halklarn isimlerine bakn, tampon blgelerine,


devletlerine bir daha bakn...

Bunun bitmemi 1.dnya sava olduunu greceksiniz. Bugn verdikleri ypratma


sava, birinci dnya savann, devamdr. Bu yzden Lozan yrtlmak isteniyor.
Mustafa Kemal Samsun'a kmasayd, iler yolunda olacakt, ngilizler stanbul'u,
Yunanllar Ege'yi terk etmek zorunda olmayacakt. Ama Lozan ina edildi.

O halde, Lozan yklmal. Bugn 1.dnya savayla bu halklar devlet olmu ya da siyasi
haklar kazandlar. Yz elli yl nce hepsi Osmanl'nn topra, tebaasyd, aldklar
yetmedi. Yine istiyorlar, yz elli yldr, kazmay ayn yerden vuruyorlar...
Bu insanlar iinde doduklar halklarn, kendi tarihlerini, kendi onurlarn, kendi
kltrlerini, kendi dillerini, dinlerini sevmemek gibi hastalklar var, bu yzden bizim
ektiimiz aclar ekmezler...

Ama ben bu yazy baka bir ey iin yazdm. unlara bakn, Kbrs'ta Rumlar,
Lbnan'da Maruniler, Ermenistan'da Ermeniler, srail'de Yahudiler, hepsinin ortak bir
kimlii var?

Bir tornadan km, vakf desteklerinden beslenmi, yabanc ajan servislerince


piyasaya srlm bu insanlarn bu cretleri ve kstahlklarnn altnda ne var?

Nedir ortak kimlikleri? Bakn hepsi komularyla oturmak / karmak istemiyor. Tampon
devletler. elikten gmlek gibi kafes duvarlardan snrlar. Kz alp vermek istemiyor.
Ortak mahalle pazar kurmak istemiyor.

nk, kendilerini, Batl, farkl, ok yksek ve gl bir kltrn mucizeleri olarak


gryorlar. Bu be/altyz yldr byle. Kendileri cici, Batl, akll, her eyi bilen,
anlayan. Ama komular pis, Mslman, ad, aalk...

Soralm Ermenistan'da ka tane yabanc yayor, Maruniler binlerce yl Lbnan'da niye


hala Mslman mahallesine karmyor, Kbrs'ta Rumlar Annan Plan'n niye kabul
etmedi.

Buradan nereye geleceim. Bu konferans tertip edenler de ite bu yksek kltrn, ileri
Bat medeniyetinin en ileri ocuklar. Aralarna, baka kimseyi almak istemiyorlar. En
uygar fikirler onlarda. Oturup, kendi aralarnda byk meseleleri konuacaklar.
Aalk halklarn statkocu, despot, diktatr yazarlarn niin alsnlar?

Kardelerim. Bu sama sapan kazmalarn demokrasi, aydn, zgrlk gibi fikirlerine


kananlar, onlar gibi suratsz, meymenetsiz olurlar. nsan yz grmek istemiyorlar.
Halkmzn ocuklarnn yzlerini, dillerini, dinlerini, giyimlerini, alkanlklarn,
tarihini 'konumak' istemiyorlar. Bu yzden Batdakiler gibi gittike 'insan scakln'
kaybediyorlar. Ama tanmaktan, karmaktan korktuklar bu halklarn ocuklarnn
yzlerinde hala onlar anlamak gibi, etten kemikten, duygudan ifadeler var.

Hepimiz hala bu Bat zentisi, Bat'nn aalanmalaryla yetimi aydn kua hayretle,
aknlkla izliyoruz...

Bir tornadan km, vakf desteklerinden beslenmi, yabanc ajan servislerince


piyasaya srlm bu insanlarn bu cretleri ve kstahlklarnn altnda ne var?

Dnyann hakim glerince desteklenip stmze sryorlar!.. Hayal dnyasnda


'aydnclk' oynuyorlar!...

Biz, 1. dnya sava bitti diyoruz, bitmedi diyorsanz, bir daha gelin, yle uyduruktan
demokrasi, zgrlk, aydnm, laflar yemiyor artk.

Akam

26/05/2005

Nihat Gen

Nkleer bomba tesiriyle toplumlar paralayan kavramlar

Sevgili okuyucu, derdimi gayet basit ve tane tane anlatacam, ltfen yazm yarda
brakmayn, zlrm ve bir daha yazmam. Basit anlatabilmek iin ben de gayret
gstereceim, ama, kavramak iin siz de biraz itah gsterin, hadi bismillah!..

Bundan yzelli yl nce insanmz, ben Mslmanm, Osmanlym, dediinde kendini


ifade etmi oluyordu. Ama bugn kendini ve lkesini ve siyasetini tarif etmekte
zorlanyor!
nk duygu, dnce ve siyasi isteklerini neyle tartp neyle lp bieceini
bilemiyor. Bir yn tuhaf kavram iinde skm. Bir literatr kuatmas altnda.

Birer siyasi gmlek, birer dnceden giysiler gibi bakn u kavramlara, hangisini
giymek istersiniz. te dnyann/Avrupa'nn/Trkiye'nin btn keleri, yazarlar,
aydnlar, her gn milyonlarca kez bu siyasi gmlekleri ler, bier, tartp, keser...

Milliyetilik. Ar milliyetilik. Demokrat, Merkez parti. Halk parti. Sosyal


demokrat. i Partisi. Radikal. Muhafazakar. slamc. Ilml. Liberal. Liberal demokrat.
Geleneki. Modern. ada. Laik. eriat.. vb.

Avrupa'nn btn gazete dergilerini gezin, her gn milyon kez karnza bu kavramlar
kacak. Her yerde onlar var... Tm dnyay bu kavramlarla anlamaya alyoruz.

Peki dnyamzn bu kavramlarla yol bulmas mmkn m? ou yaktrma. ou


uydurma. ounun karlklar oturmam. Gereklikleri pheli. Yakn anlamlar var
ama, eh ite... Ama bugn dnyamzda olup biten btn siyasi tartmalar bu
kavramlarla tarif ediyoruz.

te bu literatr, elikten bir a gibi tm dnya aydnlarnn beynine atan, batllardr.


Onlarn tarihi, onlarn siyasi kltr, onlarn felsefi tartmalar, onlarn sosyolojik
almalar bu kavramlar tm dnyaya retti.

yle ki bu kavramlar hepimiz iin anne, baba, lke, gelecek, tanr olmutur. Mesela
yle tabelalar grrsnz: ada... Modern... Ne demekse? Mesela yle konuan
kzler grrz: Ben liberalim. Ya da, ben sosyal demokratm... Ya da, ben
gelenekiyim... Ne demekse?

Ya da gazetedeki kesinden fkeyle kudurmu yle baran yazarlar grrsnz 'Onlar


ar milliyeti, onlar anti-seminist, onlar rk...' ne demekseler?
Dile kolay, u anda dnyamzda milyonlarca aydn bu kavramlarla konuuyor bu
kavramlarla didiiyor. Suyun ban eken dnyann byk ajanslar. Byk siyasi
dergiler. Byk vakflar. Byk TV'ler. Byk holdingler. Byk aratrma kurumlar.
Akademisyenler. Tm tartmalarn ve dnyay siyasi olarak, ite bu kavramlarla izah
etmeye alyorlar.

Mesela siz, kahvede otururken, kendi kendinize, kardeim, pazar demek ak yer
demektir, dnyada kapal/kafes ekonomisi mi kald, mallar tabii ki girip kacak, yani,
hepimiz liberaliz... Kardeim, seim istemeyen mi kald, hepimiz demokratz. Kardeim
lkesini, dalarn, kendi insann cokuyla sevmeyen mi var, hepimiz vatanseveriz.

Biz byle dnyoruz, ama sanki, yine de tuhaf bir ey oluyor. Sanki bu kavramlar
beynimize bir eyleri talim ettiriyor. Biz, kendimiz gibi dnmyoruz sanki, bu
kavramlar ezberleyip talim ettike, bu kavramlar bize bir eyleri retiyor. Sonra
hepimiz bu kavramlar elimize alp birbirimizin grtlana cierine sallyoruz...

Sallyoruz, doru, nk bu kavramlar 'sallama' kavramlardr.

Vaktimiz olsa, demokrat, modern, laik, geleneki, sosyal demokrat gibi kavramlarn
hepsinin altna girer burada tartrz. Ancak bir fikir edinebilmek iin, mesela, 'ar'
kelimesinin altna girelim.

Ar milliyeti. Ar. 'Ne demek ar?' Karsnda ne var! Merkez Parti... Kitle
partisi... Bilemiyoruz, anlamaya alalm.

imdi Yunan tarihinden bir ar bulalm, u, Kbrs'ta darbe yapan EOKA'c Sampson...
yle soralm. Bugn Yunanistan'n sa ve sol merkez partileri bu adamdan farkl m
dnr?

Asla. Peki neden birine ar deriz. Bugn Yunanistan'n merkez partileri tpk bu adam
gibi dnr ve milli davalarndan bir milim geri adm atmazlar, atamazlar. Btn
Yunanistan byle dnr. Ayrntlarda boulmadan hzla geelim.
Avrupa'da son elli yldr ar milliyetilii yabanc/gmen dmanlyla lp
biiyorlar.

Mesela bundan otuz yl nce Le Pen yabanc dmanln alenen haykrnca Fransa
ayaa kalkt, adama demediini brakmadlar, Le Pen vahi oldu, rk oldu... Gya bu
adam dladlar. eytaniletirip sistem dna kartmaya altlar.

Peki bugn Fransz siyasetinin merkez partileri yabanc/gmen dmanlnda Le


Pen'den farkl m dnr? Hayr! Merkez partiler yabanc/gmen sorununu en byk
milli sorun ilan etmi ve programlarna tam ve g/yabancy durdurmak iin
habire almaktalar. lkeye girileri yasaklamak, snrlamak iin ka yz yasay
ayrntlaryla tartp kanunlatrdlar. yle sert yasalar karttlar ki, Le Pen gibi
adamlara konuma frsat kalmyor. Ve kalmad. nk merkez partiler ar milliyeti
istekleri programlarnn merkezine oktan aldlar!..

Geelim. Ar milliyetiliin hortlamasndan en ok korkulan lke Almanya /


Avusturya. Dnyann gz stlerinde. Bir gen nazi amblemli apka taksa dnya basn
stlerine ullanr ve hemen eytanlatrlp medya tarafndan dlanp kovulur.

Kohl denilen adam ise Hristiyan demokrat. Kohl ne yapt? Berlin duvar ker kmez
iki Almanya'y annda birletirdi. Bu arlarn bile hayal edemeyecei byk
topyayd. Ama bunu merkez partisi yapverdi. Tm sert, radikal, ar Almanlar'n
isteini hayata geirdi. Artk arlar yzde 1, yzde 0,5'te kalr ve Kohl'un saflarna
geer.

Bu rnei iyice anlayabilmek iin lkemize tayalm, Sovyetler ktnde Demirel,


Azerbaycan'la Trkiye'yi birletirseydi, Trkiye'de miliyeti parti kalr myd?
Kalmazd... Ya da yine gnmz Trkesine evirelim, Tayyip Erdoan Kerkk
konusunda aslan kesilebilseydi onu yirmiyl iktidardan kimse uzaklatramazd...
Milliyeti partilerin ii bitiverirdi.

Hzla geelim. Emperyalist bir savaa bakahraman olarak katlan ii partisi ve


bakan Blair'in bu milliyeti / smrgeci varl ngiltere'de baka ar brakr m?
te en ar smrgeci, istilac, emperyalist lider: Blair.. Artk ngiltere'de ar
milliyetiler tutunabilir mi? nk merkez parti arnn Allah', stelik sosyalist.
Ayrntya girip konuyu datmak da istemiyorum, ama, mesela, evangelist protestanlarn
hakimiyetinde sve gibi bir lkede artk ar dinci olabilir mi?

Ya da, biz otuz, bceiz, yapraz, yeili koruyoruz, silaha karyz diyen Yeiller'in,
dnyaya silah satmas, Schrder uak dolusu iadamyla Ortadou'yu gezii, Trkiyeye
gelii ve ran'a ve hatta ambargo altndaki in'e silah satmak iin her yolu
denemelerinin anlam nedir? Silah satan yeiller ar deil de nedir? in'e silah satmak
iin in'deki insan haklar konusunda susan, ran'a silah satmak iin ran'daki mezhep
iktidar ve eriatndan hi bahsetmeyen ve hatta ran'daki Krtler'le Diyarbakr gibi hi
ilgilenmeyen bu yeiller arnn Allah' deil mi?

Yani Avrupa'nn radikal saclar Avrupa'da iktidardadr. Adlar demokrat, yeil,


sosyalist, sa olur, bu deimez!

Sonuca gelelim. Zengin gl lkelerin ar milli istekleri merkez partilerinde temsil


ediliyor!

Zayf ve gsz lkeler, ar istekleri merkezin dna itiliyor. Merkez partiler


Avrupa'da ar milliyeti programlar habire devreye sokarken, gsz lkeler, ar
milliyeti programlar hzla eytaniletirip, dlyor... Terrist diyor, yasad ilan
ediyor.

Peki ne oluyor? Zayf lkelerde 'merkez partiler' oluamyor! te srasyla, zal,


Demirel, Tansu, Erbakan, Ecevit, Erbakan, hepsi yzde otuzlarla merkeze tand ve
hepsi /drt yl iinde eriyip sfrlanp tarihten silindi.

Sorumuz udur? Trkiye gibi lkelerde ar milliyeti istekler neden merkez dnda
kalr? Yani neden hep patlak lastikle yola devam edilir. Neden her seim dneminde
yedek lastie (stepne)ye ihtiya duyulur?

undan dolay: Zengin, gl lkeyseniz, modern, ada, liberal, milliyeti, demokrat,


laik, sac, solcu, muhafazakar, geleneki, vb. gibi kavramlarn tarifleri/anlamlar baka
olur..

Eer zayf bir lkeyseniz, vatansever beklentilerinizi birileri bu kavramlarla sktrp,


sizi dlar, sizi terrist ilan eder, sizi yasad brakmak iin hukuku, Avrupa'y, dnyay
stnze srer!...

'Vatan sevmeyi' dahi terrist ilan edene, yasad ilan edip, dlayp, eytaniletirmeye
alan bir medyamz var. nk bu medyamz kendisine bat tarafndan sunulan ite bu
kavramlar aynen, tartmadan, milimi milimine alp kullanr!...

Vatanmz ar sevmekten korkmayn, bundan bir maraz kmaz. Avrupa'ya rezil


olmayz. Vatan sevmek utanlacak bir duygu deildir. Bakn Avrupa'ya, yle seviyorlar
ki lkelerini, mesela Almanya, be milyon isizin hakkndan gelebilmek iin Yeili bile
dnyaya silah satyor, atr atr satyor, ne insan hakk, ne yeil, ne doa, dinleyen yok.
nk, Almanlar mutlu olsun istiyorlar!...

Kardelerim. Grdnz gibi medya aydnlar batdan bilip bilmeden birok kavram
alp sizleri bu kavramlarla krbalyor. Yani vatan sevmeyi bile size ok gryorlar.
Vatannz sevdiiniz iin kelimeleri bir ekilde eip bkp sizi utandrmaya
alyorlar. Onlara inanmayn.

Akam

19/05/2005

Nihat Gen

Holdinglere kar yoksullar nasl mcadele edecek

Eski Amerikan filmleri TRT 1'de hala gsterilir. Bat'ya hcum eden gmenler
bakasna ait topraklara/iftliklere gelip yerleir ve atma balar. nk iftlik sahibi,
adamlaryla yerleimcileri/kolonistleri tehdit eder. Sonra i kovboy atmasna dner.

Yerleimci (igalci) ile iftlik sahibinin atmasna konu olan ne ok film izledik.

Ve bu filmlerde Amerikan kltr ve siyasetinin ve hatta kapitalizmin ruhunu ayan beyan


izliyorduk. Bu filmler bizleri vahi kapitalizme hazrlayan gizli ve etkileyici sahnelerle
doluydu. yle: Bu filmlerde nedense, 'igalciler' yani sonradan gelip yerleenler
masum gsterilirdi. Topran gerek sahipleri ise gaddar, acmasz ve atllar ve kovboy
adamlaryla bizlere hayat hakk tanmayan kt karakterler olarak tasvir edilirdi. Oysa
iftliin/topran sahibi bu gaddar gsterilen adamlardr. Kt olmas gereken de bu
adamn toprana gelip igal edenlerdir.

Amerikan sinemas bize neden bu igalciyi masum gstermeye ve hepimize sevdirmeye


alr!.. Neden? nk Amerika'y igalciler kurmutur

Oysa tam tersi, igalcilerin ocuklar melek, gen ve gzel kadnlar 'meryem' kadar saf
gsterilir. Bu igalci aileye duygusal yaknlk, iftlik sahibine kar ise kin duyarz.

Bakasnn topran igal edip topra sren, ekin eken, tohumlayan, tarlay apalayan
bu ekirdek ailenin bir kk ev, bir yeni dnya kurmasn mutlulukla izler, bu aileye
taraf oluruz.

Oysa topran sahibi o gaddar atl adamdr. Oysa, bizim kk ocuk, gen gzel
karsyla hayat kurmaya alan 'igalcidir'..

Sorumuz udur? Amerikan sinemas bize neden bu igalciyi masum gstermeye ve


hepimize sevdirmeye alr!..

Neden? nk Amerika'y igalciler kurmutur.


(galcilerin bakalarnn tapulu arazilerine gelip yerlemesi ne sevinli bir
servendir!)

Amerika ve kapitalizm buradan unutulmaz dersler kartmtr. nk Amerika'da


toprak ve mlkiyet kanunu 'igalcilerin' lehinde gelimitir.

yle: galciler, diyelim, geldikleri ngiltere'nin rfi hukukuna gre mal sahibinin
haklarn koruyan bin yllk geleneksel yasalar Amerika'da inemitir.

Toprak ve mlkiyet kanunlar kolonicilerin lehinde geliti. Yani, toprak ve mlkiyet


kanunlar igalci mantyla gelitirildi.

yle: Diyelim bir adamn iftliine gizlice ve izinsiz gidip yerleiyorsun, bir sezon
oray ekip biiyorsun, ya da orada herhangi bir faaliyette bulunuyorsun. Bylelikle
orada hak sahibi olabiliyorsun. Bunun hukuki tartmas ok uzun. Zaten 1850'li yllarda
bu hukuk davalarnn ebediyyen bitmeyeceini sylyordu hakimler. Amerika'da son
yzyl en ok konuulan ey, kimin topranda kimin hakk olduu, tartmasyd.

Ancak orada da igalcilerin oyunu almak isteyen siyasetiler ortaya kt ve hukuku


zorlad ve toprak davalar onlarca yl srse de yerleimcilerin lehinde sonular kt!..

Bir baka soru soralm! Neden bu filmlerde bu kadar ok erif ve kovboy vardr. nk
ortada hukuk ve ahlak yoktur. Gl olan ve bastran kazanr. Artk evrensel bir zdeyi
olarak u sosyolojik sonuca ulayoruz: Gei toplumlarnda hukuk ve ahlak yoktur!..

Tpk 1980'li yllardan gnmze kadar, lkemizde olduu gibi. Buradan uraya
sryoruz. zal da tpk Amerikan politikaclar gibi oy uruna ehir etrafna yerlemi
igalci gecekondulara tapu datmtr...

Sonra yirmibe ylda byk ehir etraflarnda tapu, arazi yamalar, mafyatik
atmalar, igalciler, ykmlar, lkemizin en byk sosyal sorunu olmutur.
Ancak bugn, tapu krizleri yava yava sona ermekte. ehre akn etmi insanlar nihayet
bu usuz bucaksz varo tepelerinde ev sahibi, mlk sahibi, toprak sahibi, arazi sahibi
olup, igalcilikleri bitip hukuki haklar kazanmakta.

te kapitalizmin byk devrimi iin ilk byk ayak tamamland.

Amerika'da oluan byk servetlerin nasl sermayeye dntnn srr burada


yatyor. Bugn dahi dnyay ele geiren byk Amerikan sermayesinin kklerini
aratranlar, bize bu 'gayrimenkullar' gsteriyorlar.

Gayrimenkullerin ya iinde oturur, ya da kiraya verirsiniz. Ancak, gayrimenkuller baka


ie de yarar. Gayrimenkuln 'sermaye' olabilmesi iin bu gayrimenkullerin 'ipotek'
deerinin devreye grimesi lazm. Bunun iin 'ST alan' gibi ya da miras gibi ya da
baka ekilde olumu tapu davalarnn sonulanm olmas art.

nk, arazini ipotek ettirerek kredi alrsn ve bu parayla yeni bir i, ya da yeni bir ev
ya da bir kk yatrmn ilk admlarna balayabilirsin.

Literatrdeki ad, kk ve orta boy irketler, yani, kabaca, kk esnaf dediimiz


kk giriimlerin tek ans da budur. Evini, arabasn ipotek ettirerek sokana bir
dkkan aacak.

Sorun u: Amerikan sermayesinin kkeni usuz bucaksz Amerikan vadileridir.


Ankara'dan gaza basp yzlerce gecekondu tepesini ap Bala'ya kadar giderseniz usuz
bucaksz tarlalar greceksiniz.

Bu sonsuz byklkte arsalar ekonomik zihniyetimiz gerei, mahsul, ekini, kurakl,


ifti borlar, faizleri olarak grp yorumladk. Oysa sermayenin zihniyeti bu arsalar
ipotek deerleri olarak dnr. imdi, tapu datlan gmen ifti/igalci ailelerin
okumu ocuklar dne kadar devlet kapsnda i buluyor, KT'ler byyordu. imdi
satlyor, zelletiriliyor. Artk bu igalcilerin ocuklar kendi evlerine sadece
oturulacak yer deil, bir yatrm olarak bakmay dnecek.
Kendi gecekondusuna yatrm olarak baknca ne olacak? Ucsuz bucaksz Amerikan
corafyasnn sermaye haline gelmesinin srr ite bu. Bu sr, sermayenin srr.

Hernando De Soto, 'Sermayenin Srr' adl kitabnda ite bu srr anlatr. De Soto, bir
aratrma ekibiyle on yllar boyu, Meksika'da, Orta Amerika'da, Latin Amerika'da,
Gneydou Asya'da, Msr'da, Trkiye'de, Rusya'da olumu byk yoksul kalabalklar
ve ehir varolarndaki igalci barakalar aratrr.

Sonu udur: Ellinin stnde be milyonu am bu devasa yoksul ehirler Amerika'nn


igalci yzyln andrmakta.

Bu usuz bucaksz karmak teneke ev tepelerine iyi baklrsa, bu igalci evlerin


tapulandrlmas, baka bir enerjiyi devreye sokacak.

nk dnyann en byk holdingleri dahi bu kadar byk servete sahip deil. Bir
gecekondu mahallesinin tapu serveti o lkenin en byk holdingiyle baedecek gte.
De Soto, bu sonulara on/yirmi yln verdi. Yoksul mahallelerde dnyann en byk
servetleriyle baedecek servetler yattn rakamlarla ortaya kard ve insanla
tavsiyelerde bulundu...

De Soto bu aratrmay neden yapt? ki ey iin. Birincisi.

Holdingler dnyay ele geiriyor. Madenleri, fabrikalar, bankalar, mahalleleri,


ormanlar. Bu dev holdingler karsnda g kalmad, diren kalmad. Ve ortaya akl
almaz u feci sahneler kyor: Mesela Kahire'de, bir tarafta plaza benzeri cam fanus
iinde yaayan milyonlarca zenginin oluturduu mahalleler. Dier tarafta mezarlk
iinde yatan milyonlar. Tek are, bu yoksul kitlelerin ekonomiye dahil edilmesi.

kincisi u: Yoksul kitleler tapu/ipotek deerleriyle, kk iletme yatrmlaryla


ekonomiye dahil edilmese facia dnyann sonunu hazrlyor. nk kurtarlm mafya
mahalleleri, eroin, kaaklk, cinayet, gasp. Polisin dahi giremedii mahalleler. Tabii
ki kaytd ekonomi byyp mafyatik ekonomiyi besliyor, yani byk paralar var ama
sermayeleemiyor.
Peki, ben bu yazy niye yazdm. Geen hafta Bend Deresi'ne bakan Hdrlktepe'yi
yzn stnde polis arabas evirdi. Esrar, eroin, hrszlk, cinayet kol geziyor.

Ayrca Hdrlktepe'nin kars Hacbayram. ehrin gbei. Tinerciler, gasplar


yangnlar kartp birok ev sahibini kartt... Evler yaklp sahipleri kovuldu ve
gasplarn, tinercilerin igaline girdi. Yzlerce evde gndz uyuyor gece hrszla
kyorlar. Buras Ankara'nn merkezi, tam ortas. Hacbayram Camii'ne yats namazna
gelenler dahi soyuluyor.

Bir daha, ben bu yazy niye yazdm. lkemizde ekonomiyi herkes holding ekonomisi
biliyor. Holdingler satlyor, bankalar satlyor, borsa, dviz, ite, ekonomi dnyas bu
erevede oluuyor. Geni kitlelerin ve yoksul kitlelerin ekonomisi konuulmuyor ve
unlar-unlar oluyor: Sizlerin ne kadar byk holdingleri olursa olsun, dardan gelen
daha byk holdingler sizin holdinglerinizi satn alyor, ite bankalarnz, fabrikalarnz,
hatta st rnleriniz dahi yabanclar tarafndan ele geirildi.

Bize, pis ulusalclar, yabanc sermayeye neden karsnz, ekonomi budur, diyorlar. Biz
de, ekonomi holdinglerin deil, daha geni kitlelerin eline geerse ve servet daha geni
kalabalklarca bllrse yabanclarn bunu satn alamayacan sylyoruz...

Mesela, Kalkan'dan ngilizler'in ev almas. Bize, yabanclar ev alyor ne var bunda, siz
de Avrupa'da alyorsunuz, pis ulusalclar, siz ekonomiye karsnz, diyorlar.

Biz de onlara laf anlatamyoruz, diyoruz ki, Kalkan'dan ngilizler ev alyor, burada
sorun yok. Biz alamyoruz, sorun burda.

Kendi toprann ocuklar kendi memleketinde ev alamyor, ama ngilizler alyor. O


halde, ekonomiyi geni kitlelerin imkanlaryla dnebilmeliyiz

Mardin'den yirmi yl nce gelmi ve yirmi yldr midye satan bir kk aile Kalkan'dan
hala neden ev alamyor. Bu aile Kalkan'dan ev alp Kalkan'a ngiliz aile gibi rahatlkla
yerleemiyor.
Bu aile Kalkan'da ngiliz aile gibi mutlu olamayacaksa, bir toplum nasl kurulur? Bu
dnya nasl dner...

Kendi toprann ocuklar kendi memleketinde ev alamyor, ama ngilizler alyor. O


halde, ekonomiyi geni kitlelerin imkanlaryla dnebilmeliyiz.

Kardelerim, ben bu yazy niye yazdm. Dnyada hangi iktisatnn kitabn okusam,
mutlaka, geni ve yoksul kitlelerin halleri ne olacak diye bir aratrma ve peinden bir
byk endie gryorum. Bu endieyi neden ve hi lkemiz medyasnda gremiyoruz...

zet: Ekonomi holdinglerden ibaret deildir. Besleme holding aydnlar holdinglerin


gcne bakarak 'lke ekonomisi' hakknda fikir, bilgi, dnce beyan edemez.
Ediyorlarsa ya cahildirler, ya satlm!.. Zaten holdingleriyle birlikte satlyorlar!

Sonra, sabah yry srasnda iimden geldi imenler stnde bir takla attm. Takla
attm gren insanlar etrafmda kalabalk oluturdu. Deli seyrediyormu gibi bana
bakmaya baladlar. Aman Allahm ben ne yaptm, sadece bir takla attm. Yal bir
hanfendi kalabala sordu: Ne var burda, nereye bakyorsunuz. Kalabalktan biri:
Adamn biri takla att, ona bakyoruz. Yal hanfendi: Ne var bunda merak edilecek.

te byle bir toplum. Bu toplumun neresinde yaayacaksnz, s....... gidin.

Akam

12/05/2005

Nihat Gen

Nihat Gen: Yere dmeyen sancak 57.Alay

( Edebiyat Dersleri kitabndan)


anakkale Savalar stne onlarca komutann ayrntl hatralar elli yldr nmzde
dururken, anakkale zerine bir film ve bir tiyatro yaplmay, utancmzdr.
Tarihimizin en esiz sayfasn oluturan 57. Alay'n isminin tek bir sokak ve caddeye
verilmeyii de ayr bir utan.

Kvai Kprs ve benzer II. Dnya filmlerini bin defa seyreden genlerimiz, dnya
tarihinin en eitsiz ve en esiz anakkale Sava'n kulaktan dolma bilgilerle geitirir.
Oysa hepimiz bu sava avcumuzun ii gibi bilmeliyiz. Bu trajedilerin en byn
dnp dnp anlatmak, vatan ve insanlk grevidir.

Avcumuzun ii gibi. Sol elimiz, Gelibolu olsun. Sol avu ayamz aalm. Sere
parmamz kys Saroz Krfezi'ne alan Arburnu olsun. Baparmamz anakkale
Boaz. Avucumuzun ortasnda byk izgiler, dereler, Arburnu'na dklen, Al
deresi, atlak Deresi, Sazl dere. Baparmamzn en yksek yeri Kocaimen. Onun
alt, dik bayr Conkbayr, onun da alt ahinsrt tepesi. Bileinizde nabzn att yer
Anafartalar olsun. Avcunuzun iindeki tepelerin, yerlerin isimleri yoktu, sava srasnda
haritalar kartlrken verildi: Sngbayr, Toputepesi, Kanlsrt.. Korkuderesi,
Domuzderesi, Kemalyeri.. Ve parmakularnzdaki sahil Seddlbahir, Gelibolu'nun tam
ucu. Parmakaralarnda Azmak deresi, Kozlar ayr, Suvak kuyusu..

Bu kk bir avu harita stnde tam 950 bin kii savat. Bu arazi, tamamen fundalk,
allk, engebeli, ukurlarla dolu. Deil savamak yrmek mmkn deil. Dman
komutanlar hatralarnda, 'Haritasz, bar zamannda dahi yrnemez. Karmakark,
aprak, ukurlarla, tehlikelerle dolu, dikenli otlarla kapl' diye yazmakta!

Kara savalar 25 Nisan 1915'te balad, tam sekiz ay srd. Savan ilk drt gn
verilen muharebelerin iddeti tm sekiz aya bedel. Dman ilk karlayan 27. Alay'n
komutan efik Aker'dir, ardndan 57. Alay'dr, komutan Mustafa Kemal'dir, sol yanna
takviye gelen alayn ad ise 77. Alay'dr.

Sekiz ay boyunca onlarca alaymz, frkamz, komutanmz kahramanca savat, herbirini


anlatmak kitaplar doldurur, bu alaymzn zellii, dman ilk karlamalar ve
durdurmalar!

Bir manga dokuz kiiden oluur. Dokuz manga bir takm demek... Bir blk, takmdan
oluur. Dmann ilk kartmas drtbin askerdir, bu drtbin askere kar nce, sadece
iki takm asker savamtr. Yani arkadan 27. Alay gelene kadar otuz-krk kii dman
oyalad... Drtbin kiiye kar otuz kii... Tarih kitaplar bu birka manga askerin
kahramanln ayrntlaryla yazmakta. Mesela bir avuumuz, omuzundan vuruldu,
devam etti, dier omzundan vuruldu, yine devam etti, bir bacandan vuruldu, yine
devam etti...

Savan stratejisi basittir, Arburnu'na gelen dnyann gelmi gemi en byk en


kalabalk zrhl gemileri, nce ahin Srt'na, hemen stne Conkbayr'na trmanp,
sonra, boaza hakim tepe Kocaimen'i ele geirince, anakkale'den dman gemileri
rahatlkla geebilecek.

Ancak, dmann hangi sahilden kartma yapaca, komutanlar arasnda bugne kadar
sren tartmalar yaratt. Dman, Gelibolu'nun ucu Seddlbahir'den de kabilir,
Arburnu'ndan da, gstermelik olarak Anadolu kysna asker karabilir! Bu tereddt
dmann sahile kar kmaz vurulmas hazrln kartrmtr!

Her alaymzda sadece bir makinelitfek takm var ve bu makinelitfeklerin geri


evirme mekanizmalar yoktu. lk gnlerde dman ndeyken sakncas yoktu, ama
sonraki gnler bu makinelitfekler ie yaramad. Askerlerimizin srt antalar bu
ukurlarla dolu arazide ok yk olmutur. Yemekleri, kazma krek takm dndaki
ykleri atlnca askerler hafifleyip, ykten kurtulmann sevinciyle bayram yapmakta.
nk bu arazide yrmek, savatan daha yorucu!

19. yzylda tm dnyay smrgeletirip, usuz bucaksz kle ve maden kaynaklarna


ulaan ngilizler, dnyann en byk sava gemilerine sahip. Akta demirlemi yzlerce
gemi, laz askerler, kyda henz savatan habersiz horon tepmekte... Okumu, bilgili,
gen temen, askerlere, 'Dman akta, siz burada horon tepiyorsunuz', der, 'O gemiler
asker dolu, hepsinde azrail gibi toplar var', der. Laz asker: 'Korkma komutanm,
Allah'tan byk deiller ya' diye cevap verir.

Bu inanlmaz toplara, yksekten keif yapan balonlara, bomba atan ve yine keif yapan
yzlerce teyyaresine karlk, Trklerin bir topu cephanesi fabrikas yoktu. stanbul'da
Yzba Piepen topu cephanesi fabrikas kurulmutu. Ama hikaye. Yirmi toptan ancak
biri patlyor. Yine de komutanlar, bo mermileri manevra topu gibi atyor, askerlere
psikolojik destek iin. Piyadeler, 'topular bizi destekliyor' sansn diye. Toplarn bo
seslerini kullanyor. Bugn dahi komutanlar, arkalarna topu destei alamadklarn
kahrla anlatyor. Elimizde Bulgar cephanesinden kaptmz birka top!

Bir de komutanlarn hatralarnda naklettii, hepsi bir alem, Fatih zamanndan kalma
toplar. imdi Avustralya'da Gelibolu mzesindeki bir topun hikayesi ilgintir. Bu
bilgileri komutanlarmzn hatralarndan aldlar. 'Ey ziyareti, nnden gemekte
olduun top, Trkler'in 1. Dnya Sava'nda ne kadar zaruret iinde olduunu gsterir.
nk bu topu Trkler, Kafkasya cephesinden Svey'e srm, Svey'ten
anakkale'ye, biz de bu topu anakkale'den Avustralya'ya getirdik!'...

stelik, yine komutan hatralarnda, bu topun da arzal olduu sylenir. ngilizler


Arburnu'na yaptklar karmay yllar boyu milli bir bayram gibi 'andlar'.. ngiliz
komutanlar hatralarnda askerlerine 'kahramanlk' payn bol keseden biti... Mesela bir
ngiliz komutan, 'O gn Conkbayr tepesindeki makinelitfei ele geirdik', diye
yazyor. Bizim komutanlarmz, bu hatralar okuyunca, hatralarn yeniden yazmaya
balyor: 'Ele geirdikleri o makinelitfei iki saat sonra ellerinden aldmz neden
yazmyorlar' diye...

Daha ilk gn, dman, Arburnu'ndan karaya knca, hemen harekete geen dman
gs gse karlayan 27. Alay'n komutan efik Aker'dir. Ardndan ona yetimeye
alan 57. Alay'n komutan Mustafa Kemal'dir. Hem efik Aker, hem Mustafa Kemal,
komutanlar Enver Paa ve Limon Von Sanders tarafndan eletirildi. Oysa hem efik
Aker, hem Mustafa Kemal, silahsz, bombasz, topsuz, alayna srekli cesaret ve yiitlik
telkin ederek, onlar, plak bir boazlamaya srklemekte, esiz nutuklar atmakta. Trk
tarihine geen: 'Size lmeyi emrediyorum, sizler lrken arkadan birliklerinizin
yetimesi iin zaman kazanacaksnz' nutku, 57. Alay'a sylenmitir. Avustralya Gelibolu
mzesinde sergilenen bir sancamzn nnde u bilgiler var: 'Ey ziyareti, nnden
gemekte olduun sancak, dnya mzelerinin en nadir eseridir. Gelibolu'dan
getirilmitir. Son askerin altnda cansz yatt bir aa dalnda asl bulunmutur!'

Mermileri bittikten sonra elleriyle ve sngleriyle grtlak grtlaa savaan bu alaymzn


tm ehit olmutur..
efik Aker Paa, Cemil Conk Paa, Fahrettin Altay Paa, Selahattin Adil Paa ve
Mustafa Kemal gibi daha nicelerinin hatralarnda ahin Srt, Conkbayr ve
Kocaimen muharebelerinde bu alaylarmzn kahramanl ayrntlaryla ve ok
dokunakl ilenir!

Topu, tfei, mermisi kalmayan, arkadan takviye almas imkansz, sngsyle dman
zerine ullanmaktan baka hibir ans kalmayan kahraman efik Aker ve Mustafa
Kemal'in aresizlikle askerlerine sabah akam nutuk ekmesi... Onlara yalnkl,
yumruk yumrua kavgadan baka anslar olmadn anlatmas... Trk milletini... Fakru
zaruretleri... Anadolu'yu... Yetimleri, kszleri, yokluu, al anlatmas... Dmanlar
anlatmas... Silahsz askeri, yumruklaryla, dnyann en byk mekanize birlikleri
stne srklemeleri, dnya sava tarihinde eine bir daha rastlanmayacak, olaanst,
masalsdr!

Daha ilk gn dmana yumruklar ve sngleriyle ullanan 27. Alay'n komutan efik
Aker ve ardndan yetien 57. Alay'n komutan Mustafa Kemal'in sava tarihindeki
tartmalar srmekte, nk, Enver Paa ve Limon Von Sanders, ilk gn ani kararlarla
byk kayplar verildiini dnrler. efik Aker'in iddias, 'Acil ve ani kararla
dmann n kesilmeseydi, sava balamadan anakkale decekti', der. Ve birok
komutan hatralarnda, bu ilk drt gn iinde 27. ve 57. Alay'n ani kararn destekler.
Ayrca, efik Aker ve Mustafa Kemal'in ani karar vermek zorunda kalmas, arkadaki
birliklerden hi haber alnamamasdr.

Enver Paa cepheyi ziyaretinde bu yzden Mustafa Kemal'in yanna uramaz. Mustafa
Kemal ite o gn Enver Paa'ya kser. Savan sonraki aylarnda Mustafa Kemal,
arkadaki, Anafartalar'a tayin edilir.

O gnlerin Time dergisi, anakkale Sava'na muhabir gnderir ve sava 'kavimler


sava' olarak niteler. nk ngilizler'in yannda, skoyallar, rlandallar,
Avusturyallar, Yeni Zelandallar, Gurkaslar, lar, Pencabiler, Franszlar ve
Senegalliler omuz omuza savayordu. Bizim birliklerimiz, getiimiz be yl iinde,
Balkanlar'da, Svey'te savam, ok yorgun, hepsi Yozgatl, ankrl, Trabzonlu ve
zellikle stanbullu ocuklard. stanbul ok yakn olduu iin ve srekli takviye birlik
istendii iin, stanbul'dan savaa erkek gndermeyen tek hane kalmad. Bir de birlikte
savaa girdiimiz iin yanmzda Almanlar'n beyz kiilik sembolik kuvveti vard.
lk gnk savalarn en trajik yan, 27. ve 57. Alay' aresiz brakan, 27. Alay'n
solyann korumakla grevli 77. Alay'n zlmesi ve sava d kalmasdr.

77. Alay korktu ve allklara dald. Saa sola belirsiz ate ayor, hepsi balarnn
aresini dnyor. Kimi karn arsna tutulduunu, kimi komutann kaybettiini
bahane ediyor. Muharebenin en etin safhasnda 27. Alay'a takviye diye gelen 77. Alay,
bir Arap birliiydi. O kadar ruhsuzdu ki, cesed gmmek iin verilen kk aralarda
keyifle nargile iiyorlard. 77. Alay, ordumuzun tm birliklerinde byk hayalkrkl
yaratt. Tm komutanlarmz hatralarnda, bu Arap birlii yerine n cephede, yanmzda
bir Trk birlii olsayd, savan n cephesinde bu kadar ar kayplar verilmezdi,
deniyor.

Dmann Arburnu mu, Seddlbahir mi, Saroz Krfezi'nden mi kartma yapaca


tartmas, komutanlarn arasn at, sinir krizi geirip, akln kaybeden komutanlarmz
oldu. nk, Arburnu'na karlan birlikler 'gstermelik' olabilir, btn kuvvetleri
Arburnu'na kartma yaplyor diye buraya ymak da ok tehlikeli olabilirdi...

Sonraki aylarda.. ngilizler 21 Austos'ta, tm glerini toplayp, byk bir taarruza


getiler. Bu taarruzda, ngiliz birlikleri iinde, ngiliz soylu ailelerinin en sekin
ocuklar, hassa birlii, byk kayplar verince, ngilizler'in gz korktu. Ve sava
artk savunmaya, geri ekilmeye doru dnmeye baladlar. Says hala tartmal,
krk, elli, yz nakliye, sava gemisi, aylarca ngiltere'ye, Londra'ya cesed tad. Beyz
bin asker kardlar sahile.

Conkbayr'na srnerek kan beyz bin kertenkele. Hepsi grd sonunda, neymi,
anakkale!

Mustafa Kemal'in 57. Alay' ynettii yerin ad Kemalyeri konuldu. Bugn topra
kazn, havada birbirine arpp kaynam mermiler bulacaksnz.

Birbirlerinin grtlaklarna sarlm iskeletler greceksiniz. Birbirinin kaburgasna sng


girmi ve ikisi de karlkl dizkm iskeletlerle karlaacaksnz.
Boaz boaza, grtlak grtlaa byle bir sava tarih yazmaz.

Komutanlarmz hatralarnda 'Kahramanlarmz, uarak dmana hcum ettiler' diye


yazyor ve peinden yle ekliyorlar: 'Buradaki uarcas laf bir benzetme deil,
gerekten utular. Conkbayr tepesi uurum, dman kovalarken peinden uarak
havada ldler!'..

Yaralanmayan Trk komutan yoktur, askerler savatan dmesin diye, hepsi


gslerindeki arapnel paralarn askere gstermez.

Sedyeyle gtrlen askerler, dmanla biraz daha savaamadm diye, kahrdan kfrler
savuruyor. Kpkrmz sedye stnde, yaralarndan deil, savatan geri kaldklar iin
acyla naralar atyorlar.

te o savan n cephesinde savaan Avusturyal Anzaclar, tam seksen sene, hibir sene
sektirmeden, her yldnm, gemilerle yine Arburnu sahiline geldiler. Conkbayr
tepesinde onlar gazi dedelerimiz bekledi. Bu sefer sngyle deil, kollarn aarak,
sarlmak iin birbirlerine kotular.

nsanolunun byk trajedisine yazlm, ok alamakl sahnelerdir bunlar. Mustafa


Kemal'in topraklarmza gmlen Anzac ehitliine yazd o mehur: 'Onlar artk bizim
evlatlarmzdr' kitabesi, edebi olarak ok gldr.

Dman gemileri gnlerce Conkbayr srtn bombalyor. ngiliz komutanlar ok hakl,


bu kadar bombardmana tek bir otun, tek bir bcein yaamas mmkn deildi. Trk
siperleri tamamen parampara edildi. Yeniden siper kazmak vakit alyor. Kazlsa da
fazla derin kazlamyor. Bu 'parampara', byk toplarla tamamen yerin altna
gmlm siperlerden, Trk askerlerinin yerin altndan fkryor gibi yeniden savaa
komas, herkesin akln bandan ald. Gerekten 'akln' ald, nk ok sonra, geride
kalan askerlerimiz, ehidlerimizin, yeil sarkllarn yanmzda savat gibi bir yn
hikaye anlatt.. Bir yeilsarkl Trk birlii hikayesi, ok mehurdur.

Askerlerimiz siper iin, ehid arkadalarnn cesed bedenlerini kullanmakta. Trk


askerleri, nndeki arkadann lsne, yanna ve soluna tahta koyup, stne birka
krekle toprak atp, cesed yksekliinden sipere giriyor. Bir komutanmzn hatras:
'Siperde at yapan askerim, ikide bir dorulup nndeki kumula toprak atyor, ayaa
kalktnda dmana hedef oluyor, 'ne yapyorsun' dedim. Asker, dman mermilerinin
len arkadann stndeki topra boaltp, arkadann bacaklarn, karnn darda
braktn, yeniden stne toprak atmam gerekiyor, diye cevap verdi'...

Komutanlarmz hatralarnda, 'ngilizler bizi, zavall Hintliler, uyuuk inliler, ilkel


Etiyopyallar gibi kolaylkla esir alp burnumuza kle halkas takacaklarn
sanyorlard', diyor.

Bu sava, ordularmza komutanlk yapan Limon Von Sanders'in ve birok


komutanmzn zetledii gibi, elie kar, etin ve kemiin savayd.

Mevziler sekiz ay, yz-yzelli metre mesafeye kadar dt, ancak, savan baz
blmlerinde mevziler inanlmaz ama, be metreye kadar dt. Gemiler durmakszn
aylarca, bir ot, bir bcek kalmas imkansz, gece gndz dvyor ahinsrt'n,
Conkbayr'n, Kocaimen'i... Komutanmz atndan iner inmez byk bir top at
paralyor at, et paralar, yzne arpyor, ya da, komutanmz haritas bandayken
bir bombayla komuta ettii bln tm bir anda havaya uuyor...

Ya da, dman lamclar, yerin altndan, otomatik kazclarla, muhtemelen motorlarla,


bizim mevzilerin gizlice tam altna kadar gelip dinamitliyorlar. Mevzilerimiz, -drt
minare yksekliinde havaya uuyor.

Mustafa Kemal anlatyor, birinci siperdekiler hi kurtulamamacasna dp lyor,


arkalarnda bekleyen ikinciler hemen siperlerine geiyor, bir dakika sonra onlar da
dyor, arkada bekleyenler, dakika sonra kendilerinin de ndekiler gibi leceini
biliyor ve koar adm yerlerini alyorlar, onlar da lyor!..

Bir daha kara bir bayrakla gelemeyeceksin buraya

-drt gn iinde iki saatlik uyku mmkn olmad, stelik, top grltleri insan sar
ediyor. Ve seri makineli tfein topra taramas, yere arpmasndan, toz duman
bulutundan mevziler grnmyor. Rzgar bulutu birazck yardnda komutanlar ancak
drbnle, snglerin parltsn farkedebiliyor.
stelik stmzde srekli dman balonlar, tayyareleri, hem bilgi alyor, hem mermi
atyor!

Mevziler birbirine o kadar yaknlat ki, deil mermi, yumruk mesafesinde! Cesed
gmmek iin verilen atekes srelerinde ok uuk, fantastik hikayeler de yaand.
Komutanmz anlatyor: 'Nerde sylesem, fantazi gibi bakyorlar, gzmle grdm, bu
olay gzlerimin nnde oldu' diyor... Bir Trk askeri, ngiliz cephesine bir futbol topu
atar. ngilizler topu alp siperden kar, Alman siperine doru paslaarak ilerler ve
Alman mevziine topu utlayp 'gooool' diye barp geri dnerler!

(anakkale savalarnda Trk halknn en sevdii ve hala ocuklarna anlatt hikaye


mehur dondurmac hikayesidir. Avustralya'da yaayan mehur dondurmacmz ve bir
kasabmz limandan Trkiye'ye savamaya gitmekte olan sava gemilerini grr ve iki
kii tm Avustralya'ya orada sava aar. ki gn boyunca atr ve sonunda bir ormanda
yakalanrlar ve gslerinden Trk bayra kar.)

len ngiliz askerlerinin stnden 'stanbul' haritalar kyor, bu kanl haritalar bugn
mzede. Yakalanan bir Anzac askerine, 'Neden buraya geldin' deniyor: 'Spor iin' diyor!

Bilmiyorlard bizim bahemizde gller, top sesleriyle alr, bizim btn arklarmz
'Batan gl kana benziyor' diye balar...

Savan bir trl bitmeyii, dmann, Conkbayr'na bir trl trmanamay, her yeri
cesedle doldurdu. anakkale savann en strap dolu sahnesi burdadr. rm
binlerce cesedin kokusuna tm askerler brmekte, rmekte. Ve cesedlerin stn
simsiyah bulut gibi karasinekler rtyor. Cesedleri gmmek iin geirilecek zaman yok.
ngilizler ikide bir cesedleri gmelim deyip, kokudan kurtulmak iin, atekes istiyor. Pis
kokudan rmemek iin asker nefes almamaya alyor, ou burnunu tlbentle
kapatyor. Zaten, top seslerinden staki borular patlamasn diye hepsi kulaklkl kaput
giyiyor.
Cesedlerin rm, yeillenmi dudaklar stnden kalkan sinekler, askerin su itii
bardaklara konuyor. Bardaklardan su iilmez oluyor. stleri tlbentle rtlyor. Hatta
su ierken o ksa arada, yzlerce sinek hcum ediyor, bu yzden, su, tlbentten
szlerek iiliyor. Bardaklarn da nasl yapldn anlatalm, cephane sandklar
iindeki inko astar sngyle yrtlp, klah gibi kvrlp, bardak yaplyor!

Dman askeri yzlerce gemiyle kumsala, konserveler, etler, ikolatalar yd... Trk
askerinin karavanas da komutanlarn anlarnda. Bin yldr ayn: Nohut, fasulye, bulgur,
kuru zm. anakkale savana baz komutanlar 'kuru baklann zaferi' diyor!

Mermiler ve toplarn mevzileri toz-bulut iinde brakmas, srekli, birlikleri, hatta,


alaylar birbirine kartryor, sava boyunca, komutanlar 'askerlerini' dier alaylardan
ayrtedemiyor.

Ve ngiliz komutanlar artk, askerlerini krbala cepheye srmeye balad. Cceler,


bilmeden, devler lkesine savaa gelmilerdi. Bilmiyorlard, bizim bahemizde gller,
top sesleriyle alr, bizim yaralarmz ancak top sesleriyle kapanr. Bizim btn
arklarmz 'batan gn kana benziyor' diye balar. arapnel paralar hala gslerini
sslyor gazilerimizin. Sevgilinin iri siyah gzleri gibi, bu madalyalarla kasabalarn
kahvelerinde ihtiyarlayncaya kadar ne kadar mesut, ne kadar mutlu kahvelerini itiler!

Dnyay fethe kalkan ngilizlerin lordlar, kontlar, soylu, nazenin ocuklar, ite
burada, savaa yemin ettiler. imdi oras bir ak hava mzesi. u yer adlarna bakn:
Korkuderesi, Domuzderesi, Kanlsrt. Kanldere. Ve hala rzgarl ve hala ok souk!

Ey tm ehit 57. Alay, ey kahraman 27. Alay, hikayenizi okuyunca, dilimiz tutuluyor,
kalem elden dyor, 90 yl sonra hala hkrklar gzyalaryla anyoruz sizleri. Ne
diyelim sizlere.. arklarmzdaki gibi, 'Beni koynunuza aln'...

Toprana sarlarak len yiitler! Kapkara bir fkeyle. Deil anakkale'den, dman
dnyadan kovdular. Ne kalk borusu ald, ne yat borusu. Uyumakszn. Kudurmu kurtlar
gibi savat. Ne esir oldu, ne malup.. A karnna talar, aalar kemirip, yine
saldrd!
Ay yla kanayan yaralarn sardlar. Alnlarndaki kan damlalarnn glnde
snglerini parlattlar.

Alnlarndaki kanl teri, silecek adam kalmad, iimizde. En mehur airlerimiz, bu


kasrga karsnda, aresiz, donakald.

Bakrdan, kzl bir parlt satlar geceye. Geceyi kemiklerle, mermilerle dantel dantel
ilediler. Paralanm atlarn lelerinde uyuyup, yeniden saldrdlar.

Yastk gibi yumuack mevziler kazdlar. Gecenin mealeleri ate bcekleri oldular.
Memleketin en hznl iei, en soylu, gurur dolu, en uzun arklar oldular.

Derin ufuklarda uuldayan toplarn rknts. O kk patikada. Kuru otlar zerinde.


amura gml cesed paralar stne, ebedi vatanlarna uzandlar. elik, kan, demirin
korkun frtnasna, sngleriyle kar koydular.

Anadolu'nun ok yoksul, souk kylerinin ocuklar. Srlsklam kan! Tepeden trnaa


mermi, arapnel yaras. Daha dne kadar amlca tepesinde arklar syleyen
stanbul'un ocuklar, bugn, byklarndan kan szlen, esiz kahramanlar!

Vurulup, serildiin yer, ebediyyen, buza kesmez artk. Ate fkrr, kalp atndan
toprak. Korkma, Anadolu'nun boz kokulu rzgar, kannz kolalayp kolalayp
Erciyes'in, Uluda'n tepelerine oktan kaldrd. Alan yaralarnz Anadolu'nun ar
tekerleklerine motor oldu, kannz, susuz ayrlarmza kuma oldu!

Sedyeyle tanmadan, teneire konmadan, tabutlara girmeden len yiitler! Kanldere


kurumad hala. Sar yapraklar, gzya gibi den yiitler! ngiliz dilerini teker teker
sken yiitler! Omuzlarnz gibi yksek imdi, Conkbayr, Kocaimen!

Tankerlerden boalan petrol gibi kan, lo, ssz, dilsiz, hayalet dolu Domuzderesi,
kannz tarken nasl gmbrdeyerek aldad.. O bahar gecesi, talar delen kannz
kimsecikler grmedi. Dikenler mi batt, ylanlar m soktu, mermiler mi srd,
kimsecikler sormad.. Ege'nin sular, ban kaldrp, o ehit kitabelerine bakar m
imdi!

Artk ebediyyen uyumaz o sular. Nasl okar, okar. Her akam arklarla usul usul per.
Kazlmam o mezarlar hala!

Kouyorum heyecanla o yksek tepelere, 57. Alay'n alnnn dedii o mbarek topraa.
Alnm sryorum karatopran en ateli yanana

Kaln bir kefen gibi Saroz'un souk rzgar. Sormad m o gece silahsz asker olur mu?
Mahalle ma m bu, be metre mevzilerde savalr m? Bu devlerin lkesi, byle
minyatr sahalarda, ka byk sava kard!

Kocaimen tepesinde patlayan heyecanl rzgarlar! Kuru allklar iinde ku


glgelerini, eski gnlerin ansna sanki, eki gibi dvyor hala. Ya da kularn
glgesinde uyuyan, o eski ehitlere sarlmak istiyor!

Anadolu'dan katar katar trenler, plak, a, yorgun ve ocuk askerler tad. Salkm
salkm stler ve nianllar, bu sevdal genlere el sallad.

Korkuderesi, tarihin bu en zalim kitaplarn yrtarak, ldrarak, haykrr m hala.

Conkbayr'nda, bulutlar gibi dklen demir ynlarnn altnda kalan yiitler, o gece,
bir gecede Anadolu'nun salar aard. Anneler trbelere kotu, Sakarya, Kzlrmak
alad. Kuvvet versin diye yiitlere sabahlara kadar dualar okundu. Kanlsrt'taki top
sesleri, stanbul'u sallad, Konya'y rpertti, Kars Kalesi'nden duyuldu.

Kibar ngiliz, ince, zarif, biblo suratl ngiliz, ne kadar azgn, ne barbard o gece. Ar
kovan gibi tler, dnyann btn bahelerine gireceklerini sandlar. Tarihin bu en
eski kapsnda diz kp, dktkleri kanda bouldular. Ve ders aldlar.

Bir daha kara bir bayrakla gelmeyeceksin buraya. Anadolu'nun, da, tepe, bu karde
ocuklarn, ite grdnz, yzleri topraa srnmesin.
Yanaklarndan alev fkrr. Topraa srnnce, kan yanaklarna kna oluyor. Kirazdr,
yabanileidir, karadr, kzlcktr, ok kzgn, ok slaktr, yanaklar. Kazp kazp
kartyoruz hala topraktan. Testi, mlek deil bunlar. Topran gzel kokusuyla
kiremitlemi, o yiitlerin kurumu yanaklar.

Hala hangi kyne girseniz Anadolu'nun, bu toprakla srlanm, krk kalbimizin


paralar gibi, o kiremit isi rengi bulursunuz!

Gelibolu, Anadolu'nun ynden boyunba, en kederli gvdesi! Tatl tatl ldayan,


yorulmak bilmeyen, Anadolu'nun gm renkli aln. Syle, grdn, hangi toprak paras,
top seslerini kadife elbiseler gibi giyinir byle. Syle, ieklerle dolu krlar kim
giydirdi bu askerlerin stne. lmsz kalbimiz, kalbimizin ta kendisi oldular...

Saroz'dan Anadolu'ya 90 yldr, rzgar deil.. Gn rengine bulutuna karp, o


askerlerin ateten nefesleri, soluk soluk, esiyor hala!

Allaha smarladk deyip karken son kez kynzden. Sarlp, ptnz o derelerin
suyu... imdi biz, yetmi milyon, kutsal araplar gibi oluk ocuk iiyoruz, stnde
kelebekler oynaan o derelerin suyunu!..

Mevzilerde yorgun dp, koynunuza yaslanp sarlan o pasl tfekler de, itiler mi kana
kana Korkudere'nin suyunu... Bugn kutsal emanetlerimiz gibi mzede, paslanmad gitti..
Ay nda ayna gibi parldyor hala o eski sngler!

O sngler apayd. Gelibolu ceset tarlas. Bomba yan, et paralar, rm


bacaklar, hendekler, ukurlar doldu.. Hcuma geerken ehitlerimize kpr oldu
cesedler.

imdi kouyorum heyecanla o yksek tepelere! 57. Alay'n alnnn dedii o mbarek
topraa! Alnm sryorum, karatopran bu en ateli yanana!
Salar talara kaynam. Byk ve mutlu bir uykuya dalmlar. Kafalarn paralayarak
cephane sandklar dt gkten. Bugn, talarn alnlarnda hala damar damar i...
Patlam, iri kan damlalar duruyor hala!

Bu yzden, bu tepeler akamlar ivit mavi, iekler gibi ayor geceler. Lacivert
gecelerin derin ufuklarnda. Hala kanl bir kl, ufukta, keskin keskin parlyor.

iekli entariler gibi, bu imen imen giysileri krlara, kanmzn ortak alevi giydirdi.
Ve demir gibi, elik gibi ar Gelibolu topra. Bin eit dman kini. Yarasa souu,
akal ty.

ieklerin, krlarn salarn taryor hala sngler. Koarak savamaktan ayaklar


szlyor mu, syle, rzgarlar neden kann kurutamad hala?

Bizi ldrmeye yemin etmi, tarihin elleriyle yoruldu. Anlatlmaz, bu yumuack,


rltl, tatl imenlerin masal! Anlatlmaz, u arkadaki kabarm allklarn destan!
u kck akl talarna gcm yetmez. ldkten sonra byyen ehitlerin talam
gzbebekleri gibi.

Buras merdiven, ahinsrt, Conkbayr, Kocaimen! Anadolu'ya buluttan, yrekten


kpr oldular. Mermer gibi souk ve gururla bakan bu talarn iine soksam elimi.
Kanla donmu katlam bu atein yreinden bir damarn kopartsam. O top seslerini
ark nameleri gibi hatralarma alsam!

Gryorum ite, ieklerin, krlarn salarn taryor hala o eski sngler. Kanldere'de
kertenkeleler, kurbaalar. Dere kysnda ac kkl otlar. Kekik otlar. Koarak
savamaktan ayaklar szlyor mu hala, syle, rzgarlar neden kann kurutamad hala!..

Grdnz, bataryalar, ocuk kandrr gibi bo mermiler att, grdnz sava deildi bu,
Hafz Burhan'dan arklar dinlediler.

Alnmz topra 25 Nisan gecesi, ite bu tepede pt.. Tarihin o byk duvar saati, ite
bu tepede, 'Dur, anakkale geilmez!' dedi.
anakkale o gece, Avrupa'y Asya'dan, iki byk ktay bacaklarndan bir daha ayrd!

Ey ok uzaklardan gelen yabanc! Bu pembe gller. Bu hrn rzgar. Bu binkat glgeler.


Tarihin boynumuza, koynumuza dolanm kollar. Her biri bize, ekmek kadar hava kadar,
Adem kadar yakn. te grdnz, hala zonkluyor her ta.

Ey Seddlbahir, ey Conkbayr, ey kar kyda, bu top sesleriyle byyen, Bigal kyl


ocuklar! Biz odun ateiyle snmay bilirdik. Onlar sava gemilerinin cehennem
kazanlarn bamzdan dktler.. Kahpece, eytanca, Afrika'y, kleleri, zavall
Hintlileri, ite burada karmza diktiler!

Bunlar eski hatralar. imdi, hala.. Karanlk gecelerinde... Tepelerde karmakark


aalar! Birbirine sokulur. Binkat glgeler, boazn sularna yaslanr. Kocaimen,
Anafartalar, her gece.. Salarn rer, rer toplar, rzgarlarla datr! Boaz'n sularn,
testi testi araplar gibi, ier, o eski gnlerin hatralaryla, hkrklarla alar...

Ege'nin parldayan ve glmseyen memelerine... Kocaimen, hafif kumlar avulayp..


Avulayp, rzgarlaryla serper...

te byle.. imdi o tepelerde, yzbinlerce mehul asker... Yzbinlerce mezar.. Bu


sonbahar gecesi, stlerinde kurumu yapraklar...

Bu sonbahar gecesi.. Kurumu yapraklar uuuyor, ilerinde bir nee... Bir nee...
Tarifsiz bir nee!..

Sanmayn, bu kurumu yapraklar bu gece orada, yalnz geziyor, yalnz uuyor...


Ruhlarmz 90 yldr bu savan acsyla hala hngr hngr alyor!

Nihat Gen
Nihat Gen: Snfsz toplum

Beikta manda 'Rza Efendi bir st iki ekmek' pankart kamuoyunda sert bir ekilde
eletirildi. Bu aalayc ifadeye kamuoyunun sert tepkisi, phesiz, eitim ve yetime
tarzmzn bir ifadesidir.

Yani 'kltrel bir tepkidir'. Bu ifadeyi irkin bulduk ve lkemizden kovduk, nk


birtakm vazgeilmez deerlerimiz var. te yetimekte olan genlere bu deerlerin
arkasndaki hayat felsefemizi anlatmak iin bir byk frsat!

u pankart aan genler, hangi niversitede okuyor, merak ediyorum. Ko niversitesi


mi, Sabanc niversitesi mi? Bildiim u, yava yava Batllayoruz, bir 'snf' kltr
m reniyoruz, Trabzon'da kendi insanmz dlayc, stadyumda kendi insanmz
'kmseyici' bu tavrlar kimden reniyoruz? Batdan ve demokrasiden, ite bu
yazmn konusu budur!..

Biz, snfsz bir toplumuz. Tarihimizde ve kltrmzde bir snf kltr olumad. Sol
siyaset bunun iin ok ac ekti, liberallerimiz burjuvamz olmad, solcularmz, snfn
bilen yoksul ii kitlelerimiz olmad diye ok hayfland. Ve getiimiz elli ylda,
karl ve sosyal anlam olan siyasetler bu yzden retemedik.

Ankara'nn lks lokantalarn gezin, iisi, ofr, odacsyla ayn masada rak iip
elenen mobilyac, kuyumcu patronlar grrsnz. isi, tezgahtar, ofryle bir aile
gibi yayorlar. Bunu patronlar vmek iin sylemiyorum, bizim patronlarmzn bir
trl patronlaamamasnn kltrel ve tarihi derin sebepleri olduuna bir giri yapmak
iin sylyorum.

Mesela, ok temel kavramlar analiz edelim. Bat'da 'asalet' babadan oula geer.
Asalet, eref ve haysiyetin karl. Batllar' asalet hastalndan kurtaran sol ve
sosyalist kltrdr. ki yzyl aralksz atarak edebiyatn, felsefesini yaparak
kastlanm bu snfn burnunu krmay denedi. Hadi hepsini brakn, Papa seiminde
yzlerce kardinalin atafatn, ssn, giysilerindeki saltanat gzlerinizle grdnz.
Bizde 'asalet' farkldr, kltr olarak anlam olarak zihniyet olarak felsefe olarak farkl.
Bizde eref ve haysiyet drstlk ve alkanlkla ele geer. Ama her insann kendi
gayretiyle elde ettii bir ey olarak tanmlanr. Bu yzden 'gayret' kelimesi, onur ve
namusu iin gayretle alan insanlar vmekte kullanlr, soylu bir onur iin ok
altklar, gayret gsterdikleri iin.

Bugn bizi eiten felsefenin en st basamandaki evliyamz Nasreddin Hoca, yoksul


bir Orta Anadolu kylsdr. Ayn ekilde bizi eiten felsefenin en st basamandaki
dier evliyamz Yunus Emre de ok yoksul bir Anadolu kylsdr. u anda
lkemizdeki alt yandaki ocuklar dahi, 'mal da yalan mlk de yalan' msran ve
'yetmiiki millete bir gz ile bakmayan' msran ezbere bilir.

Mevzuya bodoslama girelim. Toplumumuzu ekilleyen byk kurumlara bakalm.


Tarikata, esnafa, saraya. Neden babadan kalma bir zenginlik ve asalet bu topraklarda,
bu kurumlarda yaamad. Bunu renirsek Dou'yla Bat arasndaki iktisadi ve sosyal
felsefi ayrmlar da renmi oluruz.

Osmanl'nn msadere geleneini bilirsiniz, vezirin, sadrazamn ya da saraya yakn


kimselerin arlatrlm servetlerini bir gecede msadereyle tahliye edip elinden
alrd. Yani, sadrazamn olu sadrazam, vezirin olu vezir gibi olamazd, yani, dedenin
an/serveti torunlarna geemezdi.

Tarikat silsilesinde de durum bu, tarikata dardan gelen mrid (manevi oul) eyhin
zolundan daha anslyd. Dardan gelen mrid eyhin yerini alabilirdi ve eyhin
zolunun baka kapdan icazet almas daha uygun grnrd.

Ancak toplumsal kaynamamzn kklerini esnaf loncalarnda aramamz gerekir. Ahi,


Arapa karde demektir. Yeryz topraklarnn en yaygn en uzun mrl bu sivil
kurumlar 1908'e kadar Msr'da, Irak'ta, ran'da, Suriye'de, Anadolu'da ve Balkanlar'da
yaad.

Esnaf loncalar esnafn tarts, organizasyonu, ustalarn yetimesi, raklara iyi


davranlmas, hangi mahalle ve i alannda i kurulaca, rettii maln kalitesi ve
binlerce hukuki sorun zerinde alt. Buralar geelim.
Bugn zn, ruhunu ok deitirdi, ama, ankr yaran toplantlar, ya da doudaki sra
geceleri, esnaf toplantlarnn kalntlardr. Bu kurumlar her kltrde, ilede blgede
deiik folklorik zellikler gsterir.

Ahi birlikleri bizi iki ynyle ok ilgilendiriyor. Birincisi, kapitalin yani parann
'temerkzne' (birikmesine) kar bir yaps vard. nk her usta ustas olduu alanda
alabilir. Ustas olmad alanda i yapamaz. Bu u demek. Kazand paray baka
yatrmlara yneltemez, yani , parasna para katamaz. Peki bu paray ne yapacak. unu
yapacak. Vakf, zaviye ve imaretlere sosyal yardm. Usta, kzna, oluna ev ald,
dnyaln da bir kenara ayrd? Ya fazlas? Fazlas toplumsal dayanmaya. Ve sa
elin verdiini sol el grmeyecek diyen takva inancyla harcayacak.

Bu insanlar tembellie srklemez, nk, slam'n temel farz zekattr, ok zekat iin
ok almak, esastr. Ama genel felsefi zihniyet u ayetten hareket ederdi: 'Kanaat
bitmeyen maldr, tkenmez hazinedir'...

(Doulu tccarlarn neden servet biriktiremediini Leman'daki yazlarmda enine


boyuna yllarca tartr dururum, bu gazete yazs ancak ok minik bir zettir.)

Paranz srekli sosyal dokunun kendisine hizmet ediyorsa, o toplumun snflamas da


mmkn deil.

Ancak, Bat'da kapitali elinde tutan burjuva snf, ok zendii 'aristokrat' snfn
zelliklerini benimsemeye balad. Aynen aristokrat snf gibi halkla arasna mesafe
koyar, yksekte oturur. Aristokratn asaleti vard, onun serveti. Servetini, atafata,
byk sanata, atolarna harcayp, yoksulun, isizin yzne bakmaz. Bat'da yoksul
snflarn kitlelemesi ve bitmeyen snf atmalar ve mezhep atmalarnn kkeni,
servet biriktirenlerin servetlerini toplumla blmemesidir, uzun mevzudur.

Batda burjuva, ayr mahallede, daha atafatl yaar, halk aalar, servetinin gcnden
'soyluluk' retir, itibar, stat. Burjuva dediimiz ayr snfn ortaya kmas byledir.

Bugn bizim toplumumuzda neden 'snf' olumad sorusunun cevab uzundur, ama esnaf
tekilatnn aileleen ve kardeleyen yaps bize ok ey anlatr.
yle. Aileleme neydi? Eski toplum yapmzda isteyen herkes bir meslee rak
girebilirdi. rak bir meslee/ustann yanna girmekle, o ustann manevi olu olur. Yani,
ustann ailesinden saylr. Ahlaki ayrntlar uzun. Bilmemiz gereken iiyle patronun
hzla ailelemesi, tek aile gibi yaamas.

Peki kardeleme neydi? Alama gibi. Ahi birliklerinde 'kardeleme' esast ve trenleri
vard. Trk, Krt, Alevi, Azeri, ya da kimse, bir esnaf sevdii birini karde tutar. Bizim
ortaokulda kankarde tutmamz gibi. Ya da annelerimizin ahretlik karde tutmas gibi,
kkn, peygamberimizin Medinelilerle, Mekkelileri kardelemesinden alr.

Kardelemenin bizatihi treni vard. Ahi baba, ahi evran, ya da ustalarn ustas denilen
pir'in nne kardeinizle kar, dualar yaplr, szler verilir ve iki cihan
kardeleirsiniz.

Her esnaf kendine bir karde tutard. Kardeinizi artk ortak aile, ortak kader gibi
grrsnz ve br dnyada da onunla grmek, yaamak istediinizi dnrsnz.

Ama asl toplumsal yansmas u kardeliin: Kardelerden kim lrse onun ocuklarn
dier karde alr ve onlarn bir meslek sahibi olmas, bymeleri artk sizden sorulur.

Grld zere tarihin en uzun mrl ve en yaygn sivil kurumlar olan ahi tekilat,
binlerce yl aileletiren ve kardeleyen bir sivil kurumdu. Bunca i savaa, devletin
bunca gaddar vergisine ve binlerce siyasal alkantya ramen bu toplumun doku olarak
bozulmam olmasnn kkleri bunlardr.

Demokrasi, Bat'da, snf kltr, mezhep savalar, burjuva, aristokrasi ve yoksul


kesimlerin atmalarndan domutur. Snf kltr, teleyici, dlayc,
dmanlatrc bir tarihin rn. Bu yzden demokrasi toplumu 'bireyletirip', siyasal
ve sosyal hesabn tek tek bireyler zerinden yapar.

Batdan smarladmz demokrasi de bir zamanlar smarladmz ideolojik sol kltr


gibi bu topraklarda tutunmakta zorluk ekiyor. Dikkat edin. Bat'dan alnan sivil
kurumlar, bizi Trk, Krt, Alevi, Azeri gibi kodluyor, ayryor, ayrtryor. Bu Bat
demokrasinin karakteridir.

Bizler Bat'dan gelen bu demokratik kltrn sarsntsyla feryat figan ediyoruz. Sebebi,
bizi aileletiren ve kardeleyen geleneksel kltrmze bu demokrasi yabancdr.

Bu sivil cici kurumlarmz bizi srarla dmanlatrc, zc, Aleviymi, Krtm


gibi hesaplar yapc zellikler tayor.

Eer Trabzon'da genler kendi insanmza el kaldryor, dlyorsa, bu bizim Bat'dan


aldmz 'Milliyeti' ya da dmanlatrc, rklatrc sivil bireyci kltrn
uzantsdr.

Eer ocuklarmz kapc, odacy, bir aa snf diye kmsyorsa, bu bizim artk
yava yava Batlamakta olduumuzun gstergesidir.

nk onlar gibi bakasna tahammlsz, kardelii bozan, aileyi bozan, aalayan,


damgalayan, markalayan, snflayan, kategorize eden snfl bir baka dnyann siyasi
kltr!..

Bizim, devletimiz de asalet, snf tanmad. Bizim tarikatmz da asalet, snf tanmad.
Bizim esnafmz da asalet, snf tanmad. Aalamad, kmsemedi.

Asalet ve eref ve haysiyet, bizim kltrmzde her insann kendi alkanlk ve


drstlyle, yani gayretiyle elde edilen bir insani gzelliktir.

Bunlarn her biri uzun mevzudur, gazete yazsna smyor. Binlerce yl yaam
kardeleme kltr bizi birbirine kartrm, kaynatrm, lehimlemi ve zlmez bir
btn oluturmutur. Bat'nn siyasi kodlar bu btn anlamakta zorlanyor, nk
aydnlarmz kendi sivil kurumlarndan habersiz, Bat'dan siparile sivil kurumlar ithal
ederek demokrasinin geleceine inanyorlar.

O put aydnlara inanmayn, bana inann.


Nihat Gen

Nihat Gen: Dedemin Daa n Aa

Cebeci Tren stasyonu'nda arkadam Yahya'yla geze geze yryoruz, istasyonda


bekleyen, trnaklar kir dolu, kck gzl, biimsiz ve ok ypranm pantolon giyen
ihtiyarlar tek tek gzledi Yahya, "birazdan kei allarna" girecekler dedi, "bunlardan
douda o kadar var ki, kafay yersin!".

Usul usul yryp ordan burdan konuurken birden Amok kousucusu gibi (hi
durmadan koma hastal) trenle yara girdi. Koarken, elindeki (ranl yazar Ali
eriati'nin, Her Yer Kerbela, Hergn Aure slogannn yazar, marksist tahlileriyle
slamclar arasnda ok sevildi. Seyyid Kutup'un Yoldaki aretler kitab, Nasr
tarafndan ran'da asld, Hasan Elbenna'nn, Mslman Kardeler Cemaatinin
kurucusu'nun hatralar, bugn Msr'da en kanl eylemleri yapyor) kitaplar frlatt, ki,
kutsal sayard bu kitaplar. Komann ileri safhasnda terliklemi ayakkablarn arlk
yapmasn diye frlatp att.

arp kaldm. Babasnn mhendislik yllarnda, Dou'da trenlerle yarrm. Oyun


arkada hi olmam, gn boyu can skntsyla usuz bucaksz ovaya bakp, kara trenin
gemesini bekler, sonunda lmne yara girermi. "Gemen mmkn deil?" dedim.

Yahya: "Eer tren -drt kilometre kardan gidiyorsa, geersin", dedi. Ben de ona
karatren anlarm anlattm, annem Hasankale'liydi, Horasan'da da evimiz vard. Be
yalarnda yaz scanda karatrenleri doldurmu askerlere su satardm.

Hem dou, hem karatren, Yahya alar gibi oldu. Yoksul insanlar nezaketen hikayeler
anlatldnda ok arrlar, yeni tanmtk. Kkken babas bir bisiklet alm. Sabah
evden karken, "olum hadi bisikletinle oyna, bak bombo arsalar, ama sakn gidip
orda oturan demirci amcaya arpma! Bombo arsa. Dnp dolap bisikletiyle sonunda
amcaya arparm. Babas ertesi gn, yine, "olum k dar bisikletinle oyna, ama
sakn, o kede yufka aan teyzeye gidip arpma. Koskoca arazi bombo, yine gidip
yal teyzeye arparm...

Bir sabah kalktnda, babasna "baba bugn bana birey deme, ya da al bu bisikleti,
bombo arazide sen sr, bakalm kimseye arpacak msn?.."

11 Eyll gn birbiriyle sokak sokak savaan, hergn cenaze kaldran genler, 12 Eyll
gn kaacak yer, gizlenecek delik aryordu. Tm partiler, dernekler, dergiler kapatld.
Yaral ve organlar rm hayvanlar gibi yar canl byk bir mezarn iine
dmtk. kenceler, baslan evler, kaaklar, korku, mezarlklardaki ukurlarn iinde
gizlenecek kadar savurdu hepimizi.

Her keba jandarma, tanklar. rili ufakl gecekondu mahalleleri iinde acayip yoksul,
ul aput giyen insanlarn gittii camilerde, yklmaya yz tutmu harabe eski ev
kalntlar iinde gecelemeye baladk.

Ulucanlar'da ad Gck kadn camii miydi, tam hatrlamyorum, ama Ankara'nn eski
gecekondu semti kszler Mahallesi'nde Hem Hm Camii, ismi gibi ilginti. Darack
bir sokak iinde bir oda kadar kk camiinin sessizliine karki evin mutfanda
konuulanlar karyordu. Hallar kirden yalanm. Kapsnda lm, paralanm
pabular. Tekin olmayan sarholar. Omuzlar dm rpertici yavalkta ihtiyarlar..
Saflara karm kl gibi dimdik gen olanlar, sanki bu harabe binaya destek iin
burdayd. Bir eski zaman kadrgasnn ambar gibi, kafesinden kam gece baykular,
gzlkl tuhaf adamlar.

Bol yamal pantolonlarn iinde kupkuru iskeletler vard. Kemik yzlere hacya
kokusu srnm. Ovulmaktan incelmi kll kulaklaryla yal hocalar, islami uzun etek,
yakasz gmlek giymi tarikat ehli insanlar! Bu kuytu, nemli kabus iindeki kase kadar
kk camiide polis, MT, ne ararsanz var. Gzbebeklerine i sokulur gibi sabah
ezanlar! Cierlerinize kara bir zehir dklr gibi uzun yats namazlar. Kafirlere,
demokratlara, zenginlere, devlete, srail'e hcum borusu gibi dualar, tesbihler. Aziz
tarihimiz, aziz evliyalarmzn ruhu, eski amdanlarn yerine isli gaz lambalar, desenli
formika zerine ayetler, rm ve belki yzbin defa boyanm minberde hala can
ekiiyor..
Ceset gibi ar ba secdeye varan yallar bir rekat gerisinden ancak takip edebiliyor
hocay! Havaszlktan younlaan kefenden bir bulut gibi nefesler! Toz, toprak, sprge
p ve kurumu burun pisliklerinden plaj kumu gibi hallarn st. te burada sk
sk, omuz omuza, saf saf dizilir, sszlklarn iine dalar, telere uzanr, dehetli
karanlklarn iinde gndz kabuslar grr, derinlerde olta yemi gibi "Allah",
"Allahekber" sesiyle, cezbeyle haykrlar. Komu evin iinde kadnn ocuklarn
azarlamas hocann duasna karyor.

Diz kmekten mumyalam dizler, ayaklar, uyuuklukla mestolmu, fanilemi


bedenler. Ac bir mide burgusuyla yzler kramp girmi gibi kaslr. Boaza ve midenin
tam dibine oturmu aclk, Kur'an ayetleriyle bir zindan skntsnn kabir azabna dner.
A karnna saatlerce dua, namaz, eski mezarlklarn iyanlar, engerek ylanlar,
akrepleri ve biimsiz kt ruhlu kara bceklerini ruhumuza doldurur.

Baygnlk verecek kadar kt bir kolonya kokusu ayak kokularna karr. Bu irkin,
yal, ul-aput trnak kirinden yoksulluunu grnce insan, dnyada hibir eye
inanmyor artk. Bu tablo kimsede "efkat, sevgi" yaratmasn, yoksulluk ve cehalet,
iyilik ve ktlk bilmez.

Cehalet ve yoksulluun hi merhameti yoktur. Hem Hm Camii'nde nmde namaz klan


zayf yzl, uzun boylu, incecik bir olann pantolon ann komiklik lsnde yrtk
olduunu grdm. Dar knca kibarca ikaz etmek istedim: "Arkadam
pantolonunuzun a skk..", "Oras yellenme delii!" dedi. Kf ve kasvet dolu mekanda
bu denli rahat konumay tahmin edemezdim, glmekten krldm, laf uzatt: "Klima
grevi gryor, havalanmas iin." Hzla arkada olduk, o gn gece, bir ka ay
beraberdik, birbirimizin gemiine dair bilmediimiz ey kalmad.

Yahya'yd ad, islami deil diye, kzkardeinin adn mahkeme kararyla deitirdiini
rendim. Hac Bayram Camii nnde, durduk yere, gsterili bembeyaz sakal olan
uzun cbbeli yal bir adamn elini birden sarlp pt. Ertesi gn yine! Sonunda yal
adam Yahya'y grdke yanna geldi. Yahya'nn ba yerde. Hoca, Yahya'nn
yanaklarndan yalap alap, apur upur pyor, yle ki, irenilecek gibi. Yahya'nn
ellerini brakmyor, oras burasyla oynuyor, ayakst orasn burasn sktryor.
Yahya ba yerde saygdan kprdamyor.

Yahya'ya sinirle, bu nasl p, adamn kocaman kanl dudaklar tm yanaklarn iine


alp etrafa tkrkler sratarak... pmyor, baka birey, dedim. Yahya: "Allah'n
tertemiz kullardr bu insanlar, srf byle dndn iin cehenneme gideceksin,
Allah'n selamn veren insanlardan korkma..." Gecenin derinliine doru, babas
Batman'da petrol mhendislii yaparken, bandan geen...

Ortaokulda hava karardnda okuldan kyormu, kahveden bir adam boynuna kolunu
atp, ensesini yalyor, korkusundan annesi, babasna sylemiyor, koarak eve geliyor...
Hibir psikolojik sorun yokmu gibi o denli rahat anlatyor.. Adam boynunu yalarken ii
gcklanyormu, adamdan deil, bu gcklanmadan ok korkmu.. Aklna geldike
geceleri, souk souk terlemi.

Hereyi unuttuunu.. man sevinci hibir sevince benzemez! Kurtulu vaadi ruha yle bir
kuvvet verir ki, bir insan bir ordu, bir insan bir lke olur! lk defa 18 yanda namaz
kldn, ilk yllarda secdede ayaklar stne otururken alk olmad iin gnlerce
ayaklarnn ardn... Atadan miras ayn derin anl sularda ayn avlularda
kretmenin zevki insan bir dnya kahraman yapyor, dedi... "man, zgrlk ve
sonsuzluk" demek, ayn zamanda iman: "Mutlak gzelliktir". Tm dnyevi tutkular, tek
bir enerjide toplanr, gaddar, zalim, azgn insan soyunu yumuatp mutmain, uysal,
doygun, ekerden bir gnladam yapverir.

Vahiy, gklerden gelen emir! Onun karsnda diz klr, hayranlkla hfzedilir, o
tartlmaz. Dnya kaos ve karmaa ya da rastlantsal deil, manzumedir. Tanr'nn
iiridir grdklerimiz. Hibir ey tesadfi deildir, hereyin anlamadmz gizli bir
hikmeti mutlaka vardr." Yahya'yla devlet dairesinde alan slamc dergiler karan bir
abisini ziyarete gittik.

Dairenin yemekhanesinde nnde metal tabldot yemek taba. Yemei bitirdikten sonra,
azna yarm bardak su doldurup, dilerini parmayla ykad. Suyu aznda dolandrp
alkalad. Sonunda, herkesin gz nnde azndaki yemek bulan yemek tabann
iine boca etti. Yahya'nn, benim midem kalkt. Dar ktmzda Yahya, "Bu adam,
slam devrimi olduunda ldrlecek" dedi, nk azndaki bulak suyu herkesin
ortasnda tabaa boaltacak kadar irkin, mide bulandran pis birey olamaz.

slam' sonradan renmi, solcu bir babann olu Yahya'nn bu geleneksel tiksindirici
adetleri hazmetmesi mmkn deildi. Hantal, beceriksiz, at trna yzl adamlar
arasnda Yahya fazlasyla ince ruhlu ve deha gibi zeki bir ocuktu. Sabah erkenden
frlam, abdestini alp namazn klm, kuluk vaktine kadar Kur'an'na gmlm,
sonra ba Kur'an'n sayfalarna baygnlkla dm.

"Hayrola Yahya, gece uyumadn m?" Yahya: "slam ihtilali olduunda TRT'de o gece
yaynlanacak program hazrlyorum" deyip, gldrd beni. Neymi program? Tam
"Dallas" dizisi oynarken, Yahya Ulus Hali'nden kll kollu hamallardan birini ekrana
kartp, hamal kolunu kfr eklinde seyirciye uzatarak:

"Nah Dallas. Aln size Dallas.

Getirin ulan Hazreti mer'in adaletini anlatan filmi..." Bilmediimiz yeralt camii
kalmad, Yahya slam'n peinde, biz de Yahya'nn peinde! Hani br dnyada sonsuza
kadar karde olmak isteyenler bu dnyadaki "kankardelik" gibi, "ahretlik" tutarlar
birbirini. Yahya herkesin "ahretlik"iydi. Kap alp Yahya geldiinde dnyamz deiir,
zeki, cin gibi glmseyii mutlaka patlataca bir espriyle btn korkularmz, ikence
haberleri, yine nerde hangi vurulmu arkadamzla olumu derin karamsarl
datacakt.

Hint Denizi'nden, Basra'nn derinliklerinden, iraz'n Isfahan'n cami sslerinden


binlerce yl uyuduktan sonra nihayet kp gelmi masal kanatl, padiah gururlu bir
olan. slam tarihinden, ilmihalden, o gne kadar duymadmz ilgin hikayeler,
ayrntlar anlatr, hergn daha iyi bir mslman olabilmek iin hayatmza yine bir klfet
daha kartrd.

Onun da zoruyla, bir ay oturup Sahih-i Buhari'nin onbir cilt hadis kitabn, daha nicesini
okuduk! Fersiz gzler uykuya decek, Yahya, eski camii vaazlarn komiklikle taklit
eden sesiyle: "Uyann kardeim gafletten uyann.." Ya da, "Sallama ban mslman,
sallama ban..." Ya da, incecik sesli mezzinleri taklid eden sesiyle kulamzn
dibinde irkin, cyltl bir ezan okurdu...

Buz etmek (bakas hakknda kt dnmek) zerine Buhari'de ok ilgin bir hadis
vard. Bir mslmana gece vakti misafir gelir. Kapy aar, yemeini verir, yatan
hazrlar.. Ev sahibi yatm, ancak gzne uyku girmez. Ayaa kalkp misafirini uyandrr,
uyumakta olan yetikin kzyla misafiri evlendirir. Sonra, gnl rahatl huu iinde
uykuya dalar. Neymi anlam! Misafir yatakta kars ve kzn dnp buz edecek!
Gya slam'n ne kadar ince olduuna dair, tarih iinde uydurulmu, zorlama bir hikaye.
Ancak, Yahya, dnyann en derin tadlar, en derin srlar, insanln en byk hikmetleri
gibi soluu kesilmi bir dikkatle okuyup, gnlndeki kutsal bir ekmeceye istif ederdi
bu hikayeleri. Neesi, zekas, tm tabiatmza yaylm Yahya'y bu denli deitiren
keifler, hikmetler gn getike oalyor, Yahya bu anlarda, ac eken bir hayvan gibi
srarla, inadla, nce gzlerini yumup kendi kendine, sonra oda iinde bir kurt gibi
hrlayarak dolap: te islam bu, ite gerek slam bu..

Bize anlatlmayan hakikatler bunlar!.. delirmicesine baryordu, Yahya, korkun bir


eitimden geiyordu. lm saati gelmicesine dua eder, gzya dker, "inancm artr
inancm artr, g ver, sabr ver, bizi utandrma Allah'm" diye, seri bir makineli tfek
gibi hzla ve hi bitmeyecekmi gibi! Yahya, gzmn nnde yava yava umaya
balad. Ezan vakitlerini rzgarn kendisine sylediini.. Aa yapraklarnn
salnlarnda ka rekat namaz kldklarnn kendisine sylendiini.. Hidayete ermeden,
yani, blu ana girdii gnden bugne klmad tm namazlar gn gn hesaplayp
toplad, on-onbe bin rekat namaz. Hergn birka yzn klarak tamamlamaya balad!

Bu arada ODT inaat blmnden ayrld, hayatta yalnz bir kzkardei, annesi vard.
Emekli maalar, iki daireleri. Tm kitaplarn trenle yakt! Yakarken lklar att.
Arkada evlerinde grd batl klasikleri de yrtp atmaya balad. "Cahiliye a",
ahlaksz, zalim insanlarn uydurmas bu beeri dzenden kurtulun, "tauti"
(putperest)lerle ilikinizi kesin, Allah'n ipine sarln... (derken, gerekten vcudu
yanyor, sarslyor, titreyerek alyor, ensesinden scak sular fkryordu..)

Allah'n emirlerini syleyeceiz, ktlklerden uzak durun deyip teblie balayacaz


(emr-i bilma'ruf-nehy-i anil mnker). Yahya dua ve yalvarlarla baka, te bir dnyaya
utu. Huzur veren o keskin zeki neesi, sk skya sarld seccade ve tesbihiyle buzun
iinde fosil gibi dondu. nce Kur'an rendi. stne slam yazan ne kadar kitap varsa..
yaync varsa.. Bekar evlerine, yurtlara, slami kitap ve dergilerin servisini yapyor,
okunmular alyor, okumayanlara tayor, yaynevlerinin gnll temsilciliini yapyor.
Dini sohbetlerde bir yn insan tanyor.

Bir yla kalmad, yeralt camilerinde kendi rgtledii Kur'an derslerine balad.
Mahalleden yoksul ocuklar topluyor, onlar sk bir hiyerari altnda, tler,
nasihatlerle marangozda kendi yaptrd rahlelerin banda hergn birka kii daha
oaltyordu. (Bu yllarda Kur'an tefsirleri, ylda bir milyon takm gibi satyordu,
diyelim Gazali'nin hya-i ulumiddin kitab, yzbin basknn stndeydi, slami sermaye
ilk byk artc siftahn buralardan yapyordu.). Bir zaman sonra gvenilir
arkadalarna ltimatom gibi bir mektup gnderip, eski bir camiide bulumamz istedi.

Ulucanlar'da kullanlmayan eski bir camii avlusunda, yedi-sekiz arkada topland.


Yahya slami Hareket rgtn kurduunu yelere bildirdi, hemen iblmne giriti.
Komik almalard. Mahalleden ve yurtlardan gelen rencileri Kur'an ve slami ders
okutma almalar, tebliin esaslar ve herkes kendi evresinden balamalyd, rehber
Resulullah'n hayatyd.

Etrafndaki her ocuun yan, dikkatini, almasn, azmini, ailesini detaylaryla


anlatan raporlar sundu. Ve sonunda tarihsel bir yorum ekti! Babasnn yaad sendikal
mcadelenin tarihsel hayal krkl yaratt, dnya mazlumlarnn, nc dnyann
marksizmle deil, ezilmilere slam'la uzanlabileceini... Elinde tomar tomar kat
gren eski tecrbeli arkadalar stne atld. "Sen delirmisin, polise belge mi
hazrlyorsun, hibir ey kayda gememeli" deyip, toplanty terkettiler ve Yahya'nn bu
tavr akllarna geldike onunla dalga getiler, Yahya'dan kukulanp, tekin gzle
bakmadlar.

Yahya, kald yerden devam etti, mahalleli kadnlar tarafndan 'evliya' mertebesine
kartlmt, nk bu ODT'l ocuk, onlarca yoksul ocua bedavadan niversiteye
hazrlk kurslar veriyordu. Tam da o gnlerde Adyaman Kahta'da Reat Efendi adnda
bir eyhin nyle tm Trkiye alkaland. Btn sarholar bir havuza atyor, bir
hcrede soukta, rlplak tutuyor ve ehli iman, tertemiz mslman yapyor.

Sarholar dndkten sonra mthi, kat birer mslman mcahid oluveriyor. Byk bir
yaygara, yer yerinden koptu, kitleler sular seller gibi otobslerin bana akt.
Meyhaneleriyle nl akamc, Bekri, kabadaysyla naml Hamamn, Drtyol semtine
her akam otobsler dizilmeye balad. Terminalde "Kahta" adnda bamsz otobs
servisleri kuruldu.

Adyaman'dan dnenler kahvelere, meyhanelere gidiyor, stn dkm munis bir kedi
gibi utanarak, "kardeler, biz de sizin gibi cahildik, oluk ocuumuzu perian ettik,
kurtulun u zkkmdan" diye yeni yolcular, yeni mridler topluyor. By terlememi
gencecik mridler itiraf alkolikleri alp meyhanelere baskn dzenliyor, akamc
Bekri'lerle bitmeyen tartmalar.. tirafc alkolik: "Kardelerim, size hikayemi
anlatacam" der demez, Bekri Mustafalar'dan biri: "Kardeim senin eyhin bunun
tadna bakm m?", Gen mridler, "haa, tvbe.." Meyhaneden alk sesleri, Bekri
ayaa kalkp kprerek, itiraf alkolie dnp: "Kardeim sen iradesiz basit bir
hayvanmsn, imeyi bilmemisin, senin mercimek kadar akln yokmu..".

Gen mridler Kur'an'dan ayetler okuyup tartmaya hz veriyorlar.. Tartmalar ev


toplantlarnda devam ediyor. Eski alkolik, itiraf alkoliklerin ev toplantlar gsteri
havasnda sryor, hikayeler anlatldka cemaat gzyalar dkyor, sonra Allahekber
sesleriyle herkes bu yeni mridlere sarlyor.. Her yeni alkolik sarho dman ve kafir
saflarndan kurtarlm byk bir zafer sevinciyle bu yeni mcizevi koloniye katlyor.

tiraf sarholarn namaz, hocann namaz bitse bile bitmiyor.. Camii avlusundan
ayrlmyorlar. Dnyann srrn kefetmi ve yzyllk mslmanlar gibi kalender bir
tavrla, balarnda takke, ellerinde tesbih nlerine kan herkese eyhin kerametlerini
ballandrarak, dnyann en tatl srr, en byl meyvesi gibi cenneti grm ve orada
yaamlar gibi ballandrarak anlatyorlar.

Kime rastlarsa, elleriyle koyun, kz derisi skp karr gibi ayn hikayeyi, sil batan.
Gen temenler, subaylar, prl prl, ak gibi ocuklar, garnizon nbetinde kantinde ne
kadar sucuk, reel, bal yemekhanede ne kadar pilav, kadnbudu kfte varsa uvallara
doldurup evlere, yurtlara, mahalleye, camii nlerinde gizlilikle servis yapyor.

Toplu namazlar bitmiyor. Akam toplantlar bitmiyor. Otobs kalkarken, salya kusmuk
iinde, yerden yaka-paa srklenip otobsn iine Allahekber sesleriyle tktrlan
sarholarn oluk ocuklar kalabalk aileleri, "sizden Allah raz olsun, sizden Allah
raz olsun" diye herkese sarlyor. Otobsn hemen kapsnda: "Kardelerim bir saniye,
(son defa, deyip) koskoca rak iesini kafasna diken.. Sonra "bismillah, Allahekber"
sesiyle otobse binip, olmad deyip, tekrar, "sa ayamzla deil mi?" yeniden sa
ayayla otobse biniyor, sarho olduu iin dyor, karga tulumba ieri tkyorlar...

Mahallenin iri kym ikici tps, Kahta'ya gidip gelmi, imdi camii cemaatine
baka gzle bakyor, kolluyor, oundan para almyor.

Mahalle bakkal asla iki satmyor. Mahallenin TV tamircisi artk normal namaz
saatlerinde bile dkkanlar kapatp, topluca camiiye geiyorlar, tandklar bu yeni
dnyann ritellerini bilmiyorlar, hocalarn nasl sevecekler, dilleri dolayor, hereyi
inanlmaz abartyorlar. Tp birgn, "Hocam, dn akam namaza gelmedin, grecektin
cemaati, sanki peygamber efendimiz lm gibi zld tm mahalle."..

Her sabah dkkanlar aldnda esnafn ilk ii, o gece grdkleri ryalar tabir etmek
ve bu tabirlerden, Amerika'nn, Mossad'n slam zerindeki gizli emellerini aa
kartmak.. Baz ryalar kartamyorlar, "dur, bunu hocaya anlatrz, sabret kimseye
anlatma" diye sevinle ve byk bir mjde inmi gibi, ifreli CIA plan sakl ryalarn
kimseye anlatmyorlar..

Mahallenin gen imam, mahalleden ald kzn hem ban kapatm, hem kapy stne
kapatm, dardan kilit vuruyor kapya. Tp, bakkal, bunun byk bir mslmanlk
olduu, gc yetse hepsinin byle yapmas gerektiini kulaktan az nce dolma
hadislerle acemice birbirlerine anlatyorlar.. Tabii ki Yahya, ballar baln nihayet
bulmutu. Btn bu trafiin en tepesinde, ban kayacak vakti yok.

"Dnya slam mparatorluu" kuruluyordu, eyhi, Mehdi'ydi, gelmiti. Yaknda "kyam"a


(ayaklanmaya) kalkacak, eyh nde klcyla dalara klacakt. Herkes, saatini
renmiti, 21 Mart gnn beklemeye koyuldular. Yahya'nn elinde pilli bir radyo,
sabah akam kulan dayam, eyhin ayaklanp daa kmasn yani iaret fieini
bekliyor.

eyh daa kmad. Mutlaka bunun 'artlar olgunlamad' anlamndaki siyasetin slami
evirisi: "Henz Hicretteyiz" gibi bir bahanesi vard. eyhinin yanna gitti-geldi, bir
zaman oraya yerleti.

eyhin yaptrd mescidin inaatnda alt. eyh o kadar sradan halktan adamd ki,
inaatn ilerlemesini gelip bizzat takip ediyormu. Gnn bir orba birka zeytin ve
gelen misafirleri arlamakla geiriyor, mescid inaatnn yanbanda Hazreti Bilal gibi
ezan okuyormu.. Bouna urayorsunuz, bu eyh daa kmayacak, dedim.

Gmleine, sonra takm elbisesine iddiaya girdim. Ellerinin tersiyle, "hadisene" deyip,
alaya aldlar.." "Ne takm elbisesi, 21 Mart'tan sonra tm dkkanlarmz senin olsun"
dediler. stanbul'dan Yahya'nn bir arkada, daha ok sevap olur diye, eyhine,
Adyaman'a yrme gidiyor, Ankara'ya bir ayda geldi, iki- aylk daha yolu var.
Yahya, bu kutsal misafirini yere ge koyamad. Yine Tekirda'dan orta yal bir kfteci,
dkkan brakp yollara dm, o da eyhine gidiyor, niyeti ok masumca: "Sakalm
kestireyim mi, kestirmeyeyim mi?" diye eyhe danacak. Yahya bu incelik iin adama
gstermedii itibar kalmad. O yllarda herkes, alk, perianlktan bilmedii yeni
ilerin, ticarete atlmak kaygsndayd.

Biri zeytin ticaretine, dieri mercimek getiriyor kyden, biri Kilis'ten battaniye, dieri
Antep'ten dokuma hal, dieri Malatya kayss, dieri Rize'den kaak aylar uvallarla
getirip evinde paketliyor. Hepsi dkkanlarla, toptanclarla almak istiyor, stelik
ucuza veriyorlar, ama bakkallar, uzun vadeli altklar toptanclardan, biraz da senet
korkusuyla ayrlmak istemiyor.

Hibiri doru dzgn mal satmay baaramyor. Ancak, getirdikleri ilk numune mallar
etrafndaki e-dost tandk evreye satp, birazck umutlanyorlar. Birou etrafta
byyen bu geni, eyh, mslman halkasnn iinde buldu kendini. Akam
toplantlarnda zikirden sonra: "stediinde verirsin.. canm sende malm olsun..
kardeim para sorulur mu.. ne zaman istersen verirsin.." deyip, gnll, kendi
aralarnda bir ticaret, hi deilse o gn kurtaryordu, byk bir gnll piyasa
alyordu.

Kenan Evren (skynetim) eyhi tutuklatp anakkale'de gzetime ald. Yllar sren
hayal krkl, ok sonra MT, polis, mnafk sulamalarna dnp, ateli rgt
cazibesini kaybetti. Yahya'nn bombo gzleri geceler boyu, pasl bir ivi gibi yal
kilim zerine akl kald. Byk felaket arlap hastalkla stne kt. Abdest almak
iin musluun nnde, saatlerce ayaklarn ovuyor. ki namaz vaktini karyor.
Gklerdeki babas, evini ailesini terkettii mehdisi, korkun bir aclkla zehirlemiti
onu.

nce, "Kenan Evren kendisi irad olmak iin eyhi yanna ald" diye ortala haber
saldlar, sonra : "Mossad vuracakm, devlet onu korumaya ald", sonra, "Kenan Evren
slam Devleti'ni kendi kuracakm", bunlarn hepsine inanan bir mrid kalabal
bulundu. Yahya'nn ellerinde, kollarnda pis kokulu yaralar olutu. O gnlerde k ortas,
stnde incecik bir gmlek, ayaklarnda basit bir sandalet, Portekiz'den Carlos adnda
bir gen ocuk geldi, Blues arkclarna benziyor, Humeyni'yi grmeye gidiyormu.
ocuu yedirdik, iirdik, stne bana bireyler verdik, cebinde be kuru yok. Yahya
sadan soldan toplad... Carlos yumuack sesiyle hepimize melekler gibi bakyor, yeni
rendii lahileri sylyor..

Yahya'nn tand ran Radyosu'nda Selahaddin E ve Gazi niversitesi Kamu


Blm'nde master yapan ran konsolosluunda Basn Mavirlii yapan ranl bir gen
olan. Carlos'a namaz klmay retti. ran'a gittiler, geldiler. Yeni bir dalga, yeni bir
heyecan frtnas ald Yahya'nn nnde: "ran!" ranl herkes kahraman, ran ad geen
herey mbarek, ran'da ne kadar Ayetullah var, hepsinin ismi ezberlendi, Yahya'nn
azndan, hangi cmleyi kurarsa kursun "inklabi" (Trkesi: Devrimci) kelimesi
dmyor.

Etrafnda niversite kapsna dayanm genleri nce Msr'da El Ezher niversitesi'ne


gnderiyor, okullar bitmise, ran'a... ran, yaralarn sard, evini, eyalarn, arkada
evlerine datp, "bu memleket skyor beni, yoksul, aresiz Dou'daki insanlarn
yannda huzur buluyorum, kendimi oraya ait hissediyorum" deyip Diyarbakr'a yerleti..

PKK sava yeni balamt.. Srf bu ehir Ankara'da yayoruz diye, hepimizi rezillikle,
kepazelikle sulayan duygusal-ideolojik konumalar yapt... Birgn kzkardei geldi.
Kusursuz bir sanat gibi giyinmi. i damlas kadar gzeldi.

Aklm bamdan ald. imden, "ben de slamm buldum" dedim. Orak gibi, trmk gibi
keskinlemi gzleriyle bkknlk, ter, su, yorgunluk iinde, Yahya'nn evi sattn,
paray otobslere, eyhin mescidine bata kullandn, zaten iki yl nce de annesinin
bileziklerini bankerlere kaptrdklarn, elde ayakta hibir eyleri kalmadn alayarak
anlatt. "Yahya'ya yine de birey diyemiyorum, bir ryann iinde o. ok drst. Allah
kahretsin, hi yalan sylemiyor. Bir an bulsam, bir vakit namazn aksattn
grsem, stne ullanacam, ama yok.. Ben bunlar sylediimde ttslenmi,
bylenmi gibi glmseyerek bakyor bana!.."

Kz dinledim. pek gibi boynu. imde scack titreimler. Gzel, ok ho kokulu.


Kularla, kelebeklerle uma anda. Bir aacn altna oturup kularla ark sylemesi,
derelerde alamas anda. Grltl, zehirli bir nefretle kudurmu gibi konuuyor.
Boulma hissi verdi. Badem ve nar aalarnn altnda kaval alan bir ocuk olsaydm.
Bu kz da yanmda.
Narin, incecik ellerini tutsaydm. Hepsi geti iimden Allah gnahlarm affetsin. Ve
dinledikten sonra kz, yanm kavrulmu aclam bir tabak helvay azma tkabasa
doldurmular gibi kalakaldm... 1986'da askere gittim, Yahya'y bir daha grmedim.
Diyarbakr'da bir kitabevine takldn, hatta ilettiini, bir dergi karttn, camii
avlularnda yine genlere dersler verdiini.. Kzkardei ban kapatt. Yahya'nn bir
arkadayla evlenip, yanna yerlemi.

Aradan geen 15-16 sene iinde, sadece dergilerini okuyarak bilgi edinmeye altm.
yi tandm iin onlar, dergi vastasyla olup biteni herkesten iyi zebiliyordum.
Bugne kadar neler olup bittiini, blgeye gidip gelen birka kiiden, ayakst
konumalarla rendim. nce gazeteci Ruen akr: "Dnya tarihinin en vahi rgt,
gnortasnda satrlar birbirlerinin kafataslarna indiriyorlar. Trkiye deil, dnya
rendiinde insanlk ldracak" gibi ok edici laflar syledi, basnda hibir haber
kmyordu, Ruen'in sylediklerini Trkiye be-alt sene ge rendi. Sonra Mazlum-
Der'in kurucularndan temiz, okumu, pek idealist bir arkada, grdklerine inanamayp
lkeyi terketti. Hangisi ranc, hangisi polis, devlet mi kullanyor, hibir ey
bilemiyorsun, Trkiye burada yaananlar duyunca utancndan bu topraklarda tek bir
mslman kalmayacak...

En son, bir kenarda gizlenmi arkadandan dinledim. Kzkardei delirmi, izofren.


Kocasn Yahya'nn arkadalarn tek kurunla enseden vurmular. Bunlar beni de
ldrmek istiyor diye, hergn polise ihbarda bulunuyor. Kucanda ocuk nde, arkada
zel timden minibs dolu polis, daha dne kadar ev toplants yapt kadnlar bir
bir ve hergn bir bakasn polise gsteriyor, bara bara: "bunlar ldrecek beni..
bunlar ldrecek beni.." Yahya kam. ran'a gitti diyenler var. Hangisi Hizbullah
anlamadm, dierleri de Hizbullah. Kzkardei zel timden polislerle dp kalkyor.

Yahya'y kesin ldrrler.. Yahya'y kimler ldrecek? "ou cemaatten, camii


avlularnda kendi yetitirdii, kendi rgtledii, sekiz-dokuz yandan beri yedirip,
iirdii arkadalar!"...

Tanrm neler oluyor! Kuyucu Murat'n 1630'larda onbinlerce celali kellesi ve on


yanda ocuklarn ban kendi elleriyle koparp doldurduu kuyulardan bugne,
Anadolu topraklarnda duyulmam en vahi katliamlar! Tanrm bizim memleketimize de
gelsene! Biliyorum, en sonunda geleceksin. Geleceksin ama, syler misin, neler ettin..
Elma gamzeli kzlar elinde satr cani oldu, insan doruyor. Sabahlar kan havuzu akam
oldu. Aalarn dallar tmarhane zinciri.. Talar yrek, satrlar, dorama baklar,
cmb, bayram oldu.

Sazn telleri, boma domuz telleri, baheler mezar oldu. Melekler gibi bembeyaz uzun
etekli elbiseler giymi, sakal bitmemi melekler gibi, arklar gibi gencecik mridler,
seri katil oldu, grtlaklarn ince ince dorayp biiyorlar arkadalarn. Herkes
mslmand, yumuack tek yrek kalmad. Domuz bayla boulmu insanlarn kokmu
cesedleri haftalarca bodrumlardan kartld.

Gller, karanfiller gibi onbe yanda ocuklar budadlar. Ah Tanrm. Ha oldun, hilal
oldun, Buda'nn yznde sonsuz glmseme oldun, bakalarna melek, ilahi bilgelik
oldun, tm yoksullara sarldn, tm umutsuzlara ila oldun, bize satrlarla, kazmalarla,
cellatlarla dokundun.

Polatl'nn geni ovasnda Fatih Ekspres yol alyor. Upuzun, sapsar, rlplak. Da
deil ufukta kk tmsekler. Ortal yakc bir scak kavuruyor. Tozu dumana katarak
kardan bir traktr trene doru ilerliyor. Koskoca ovada, bir traktr ve yalnz bir tren...
kisi de hzla yaklayorlar. Ve bir fren sesi. Tren arpmayla sarslp durdu.
Traktrdeki adam lm.

stne alelacele gazete katlar. Ankara'dan savc arld. Tren -drt saat savc
bekledi. Lks kamaralarda sosyetik kadnlar bu uzun moladan sklmaya balayp, neler
oluyor diye trenin nne doru gezi, piknik havasnda kafilelerle yrmeye balad.

Uzak tepelerden kyller koarak geldiler. Kyllerden biri gazete katlarn kaldrp,
adam tehis etti. Gazete katlar stndeki plak kadn fotoraflarn grnce,
sinirlenip makinistlere kfretti, gazeteyi buruturup, elindeki naylon torba paralarn
kesip stne rtt. Kyller anlatt, salar yaplm, gzlkl kadn grubu dinledi. ki
yl nce bu adam, doudan gelip yerlemi.

Deli bir kzkardei, ok yal annesi varm. ok yoksullarm. Tarlalar, inekleri,


hibir eyleri, hi kimseleri yok. Adam, asker kaa, yakalayp gtrmler. Askere
giderken, ailesini kyllere emanet brakm. Kyller tarla, ubuk ii bilmeyen bu
kadnlarn orbasn, yemeini tam. Teskereyi alnca bir hevesle kye dnm..
O gn iki yldan sonra, ilk defa geliyormu kye? Naylon torbalarn altndaki o gen
adam:

Yahya'yd...

Haber tm vagonlara hzla yayld. Trende kim varsa, bu yoksul kyl adamn
hikayesini dinleyip alamaya koyuldu ve kimse tren neden be saat durdu diye bir daha
szlanmad. Yine de isimsiz, adressiz bir mektup gelmeseydi bana, bu hikayeyi
yazamayacaktm. Mektup'ta, "siz, Yahya'nn anlatt o Nihat msnz?" diyor...

niversite yllarnda geceleri Yahya'yla en absrd, en pis, en irkin fkra anlatma


yarmas yapardk birbirimize. O hikayeyi yazp gndermi, Yahya anlatt diye.
Kelolan'n birgn karn ackm. "Anne, karnm ackt" demi. Evde de yiyecek birey
yokmu. Annesi sinirle (git bamdan, der gibi) Git dedenin daan ye.. demi.
Kelolan dnm, dedem mezarda. Gitmi mezar kazm. Dedesinin taaklarn
kartp yemi. Daan bir yumurtas boaznda kalm.. Yutkunamyor.. Yumruunu
kafiyeli, tempolu, gsne vurup ark syler gibi:

"Dedemin daa in aa/dedemin daa in aa..."

Hatrladm fkray, m'min, mslman saylan arkadalarna hala byle fkralar


anlatabildiine gre, o Yahya, hi deimemi, benim bildiim Yahya'yd dedim. Sonra
fkray dndm. Karnmz ackmt. nmze kan aydnlar, ideolojiler, gidin,
atanzn, dedenizin evliyalarn daan yiyin dediler. Gittik, anl ecdadmzn
mezarlarn kazdk, daaklarn yedik.. imdi, yetmi milyon gsmz
yumrukluyoruz: Dedemin taa / in aa... Kanla boulduumuz tarihten kurtulmaya
alyoruz...

Alamam dursun, anafikrini de yazaym hikayenin.

Dnyann tm okullarnda, tm beden eitim derslerinin ilk dersi, "takla" atmay


retmektir. nk, bebekler yrmeyi renirken nce dmeyi renir. Bir sporcu,
dmeyi bilmezse, takla atmay refleks haline getirmezse, bodoslama, yzkoyun yere
der..
Aydnlarmz iki yzyldr, ahlanmay, ayaa kalkmay retiyor ve her nesil kollarn,
ayaklarn kryor. Bakn hala, stanbul'un fethini retiyorlar.. Bu nesle birileri,
"dmeyi" retsin.. Bir tarafmz krmadan "debilmek"...

Leman'dan 2001 ylna ait bir yazdr.

Nihat Gen

Nihat Gen: Milli Sohbet

Ermeni karar tasarlar iin "szde" kelimesini kullanyoruz, nk gerei Lozan,


Lozan, hezimet mi, zafer mi, ok tartld. Be milyon km'den

yediyzbine den Osmanl topraklarna bakldnda hezimet, Sevr'den bakldnda


Zafer!

Lozan' Ermeni tarihinin en kara gn olarak gren dnyaya

yaylm Ermeniler (diaspora) yzyldr tek birey dnyor: Lozan. Lozan, Ermeniler
iin evhaml bir taknlk.

Lozan'a kar kinleri sadece Trkler'e deil. 1830 Yunan ayaklanmasndan beri,
yzyldr ellerine silah verip, Anadolu topraklarnda kkrtan Batl devletlere kar
bitmeyen bir fke! Uursuz, karanlk ve uzakta kalm bir mezarn hikayesi.

Yoldan geen Arap eyhlerine bile devlet verilip Ermeniler'in aclar iinde bombo
srl milli kudurmuluun asl sebebi. Ermeni lobisi, aslnda Fransa'da,
Amerika'da, Sevrcilerden intikam alyor. Hunharca ldrldklerini dnen bir nesil,
"bizi, neden yzyl kullanp umut verdiniz, karde kardee bir cinayetin iine atp,
sonunda imparatorluun yal paralarn aranzda blp, Lozan'la bin yldr
yaadmz topraklardan ayrlmamza imza attnz." Bu kin dolu lm arks,
Ermeniler'in milli at olmutur.

Son nefeslerinde dahi Trabzon'u hayal eden, Trkiye'den daha ok Trabzon'u dnen,
her yl Trabzon resimleri sergisi aan, antika arlar tka basa

hala Trkiye'den gtrdkleri eyalarla dolu Marsilya'daki Ermeniler'i Fransz'larn


avutmas uzun bir yzyl srmtr. Fransa yeni bir vatan m, srgn, tutsaklk yeri mi,
geri dnecekler mi, gibi, akl karm Ermeniler'in yzyllk uzaklktan karmayan tek
eyleri: Ermeni Tarihi'dir. Hazan yapra gibi tarihten sallanp kaybolmakta olular
dlerini kopard.

Ermeni tarihiler yalnz milli sava tarihlerini yazmadlar, sanat tarihinde, bat tarihine
sessiz-sedasz ve destans saldrlarda bulundular. Ermeni ta ustalarnn ve Erzurum'da
birka yapnn planlarn tartarak, dnya kltrn dntren Rnesans'n gerek
ncleri olduklarn iddia ettiler. Bu tartmalarla dolu zengin bir kltr, sanat
ktphaneleri vardr. Osmanl'nn rahat, ucuz, scak ve konforlu ahap evlere
dknl, bir nesil yaamadan seri yangnlarla kl olmas, asrlara dayankl Ermeni
ta yaplarna, zanaatkarlarna bizim de aknlkla kulak kabartmamz, vglerimize
neden olmutur.

Ermeniler'in talara iledikleri melek resimleri bu topraklardadr ve kutsal


emanetimizdir. Cumhuriyet'le ina ettiimiz Ankara'da 75 ylda mimari ustalyla tek
bir yap ina edememi oluumuz, ite bu yzden ok ackldr.

Ermeni sanat tarihilerinin ykk-dkk eski kiliselerine bakp, mutlu bir vatan zlemine
kaplmalar, yabanc bir diyara itilmi olmalaryla hznle katlanmaktadr. Eski altn
gnlerin bir daha geri dnmeyecek oluu, Ermeniler'i sonsuz bir acya srklemekte, bu
yalnzlk, bu sahipsizlik, Ermeni genlerini her trl barbarla zorlamaktadr.

Fransa, Asala, kendi topraklarnda kan dkmeye balaynca, panie kaplp bu kan
toprandan uzaklatrmak iin, Krt meselesiyle-Ermeni meselesini, bir
tala iki ku vurup, ayn siyasi daire iinde deerlendirmenin szyle Ermeniler'i
avutmaya alt. Yurdundan uzak Ermeniler Gneydou'daki i

karklklarla Krtleri de kendileri gibi mazlum, itilmi, grp barlarna bast, umutla
sarldlar. Soylu vglerle Krt hareketini selamlayp,

hayrsever, demokrat, insanlk klaryla bu vglerin arkasna Batl devletleri


almaya alt. Ancak Gneydou'dan netice alnamayacann

anlald bugn, bir Ermeni'ye yaplacak en sert aka, ona bir Krt'ten bahsetmek.

Ermeniler iki gn dolmad, Krt dman oldular, birka yla varmaz, Krtler'i en ok
aalayan, dlayan lke Fransa olursa, armayn. Karar tasarlar onaylandna
gre, Ermeni meselesi, asla ve bir daha tarihilerin ii olmayacak, Ermeni meselesi
mrn, intikam, nefret, kinle dolu bir politik sava olarak srdrecek. nk, onlarn
da, bizim de tarihilerimiz birer "aziz", birer "yal bilge" olamad. Galeyanc bir
kahramanlk ina ettiler. Tasarda frld gibi Trkiye'nin Ermeniler'e bir kuru
tazminat vermesi asla mmkn deil.

nk Lozan, cumhuriyetin sadece kuruluu deil; kafatas. Batl parlamentolar uysal


bir cesaret grntsyle bu kafatasna demirubuklarla saldrya geti. elik zrhna her
yl milyar dolar (silah paras) dediimiz bu galeyanc kahramanlktan asla taviz
kopmayacan biliyorlar. Olan, biz yoksul halkn ekmeine olduunu da biliyorlar. Bat
demokrasisi, hem hayalperest Ermeniler'in al elma gnln alma, hem de, olmayacak bu
duann aminiyle, Bat kapsnda diz km, yalvaran Trkler'i delirtmek istiyor!

Bugnk Ermenistan 1918'de kuruldu, hemen Sovyetler'e katld. Dnyaya yaylm


Ermeniler bu lkeye doya doya vatanm diyemedi. Mutlu vatan kokusu

duyduklar yer, Anadolu'nun ileri, Trabzon, Erzurum, Kars. Getiimiz yzyl, hangi
Ermeni'ye Ermenistan'da yaamak istersin, diye sorulsa, "naslsa

bakasnn boyunduruunda yaayacam, o halde Fransa'da daha zgrm" derdi. Ve


birou, ok uzaklarda topyalar iinde, iddetli bir rzgar deiiklii

kollayp, Ermenistan', Anadolu'ya srama ta olarak gren Tanak oluverdi.


Ermeniler'in dnyaya byk g, buharl gemilerin vzr vzr yeni bir dnya
kurduklar 1840'l yllarda balar ve Fransa ve Amerika'ya dalrlar. Milli

tartma konusu, 1. Dnya Harbi'nde zorunlu ge (tehire) tabi tutulmalar. Bursa,


Eskiehir, Ankara gibi ehirlerden bir gecede toplanp, tren

istasyonlarnda oluk-ocuk perian, eyalarn bir bavula dahi tktramadan,


Anadolu'dan kovularak karlmalardr. Dou'daki kanl savaa ok uzak bu
blgelerden Ermeniler'in srlmesi halen tartlmakta. Bu srgne en ok Trk halk
kar km, tren istasyonlarna koup yardm etmi, bir

ounu gizlemeye alm, vagonlara doldurulmu Ermeniler'e, yemek, yiyecek


tamlardr. ttihatlar'da o gnlerde Kars ve Erzurum'daki gibi i

isyanlarn-toplu katliamlarn bu blgelere de srar korkusu vard.

Tarihilerin gr ortadadr: Rus ordusuyla beraber savaan Ermeni isyanlar ve


zorunlu ge sebep olan sava, 1-1 berabere bitmitir. Tarihilerin gr

dedikleri, terazide tartlan: Kan. Kanlar kuruyup gidince, toplu mezarlklardan kartlan
kemikleri saymaya, istiflemeye baladk. Soykrm

iddias da, ite bu g srasnda, yolda, karda, kta, len, kaybolan Ermeni nfustur,
Ermeni soykrm iddialar parlamentolara tanncaya kadar, g

yolundaki bu byk krma Trk tarihileri umursamaz davranm, "rakamlarla" hi


ilgilenmemitir, nk,Rus ordularyla birlikte Kars', Erzurum'u yerle

bir eden Ermeni etecilere kin o denli fazlayd ki, kendi ana-baba-dedesinin kemiklerini
saymaktan, g yoluna bakacak, zamanlar st bir insanlk

bilgelii uuru phesiz fazla lks olurdu.

ttihatlara kar kp, savaa uzak blgelerdeki Ermeniler'i srgne gndermenin


gerei yoktu diyen tarihiler bile, milli sohbetlerinde, Ermeniler

yerinde kalsayd, -drt yl sonra balayacak Yunan igali srasnda Rumlar'la birlikte,
igal ordular safna geebilirlerdi ve asl katliam o

zaman olurdu ve Kurtulu Sava'nn rakamlar o zaman byrd diyorlar! ie girmi


bu kanl savalarn trajedisinden hakl-haksz zmenin hem

imkan kalmad, hem de, hakl-haksz ayrm yapmak, utanlacak bir intikam tarihinin
kpkl azn coturmaktan baka ie yaramaz.

Ermeniler'i yeryz topraklarnda, takn, rlplak heyecanlaryla en iyi biz anlarz.


nk onlarla bin yl ayn kadn sevdik: Anadolu. Bu gzel kadn

uruna ne onlarn ne bizim hibir zaman lmden korkumuz olmad. Bu kadnn strap
verici sert bir zellii var, sevgili aklarn dizginliyemiyor.

Sevgililerini ayn soyun, ayn ln iinde ne zaman eritmeye kalksa, bomba gibi
patlyor. Ermenilerle yaptmz sava deildi, elimizde patlayan bin

yllk bombayd. Bu bomba, Anadolu'nun tm kan damarlarn parampara etti,


birbirimizden ebediyyen ayrverdi. Birileri hala, bu bombann pimine

dokunarak, bu edebi ak strabn dindirmeye alyor.

Sevgililerini arzuyla ateleyen bu topraklarn derin hatralarnda yaayan ryadan gzel


masallar, bizleri hala delirtmeye devam ediyor! Diyelim bu gzel kadnn sadece
Rize'sini dnn. Hadi, muhteem, olaanst doasn da bir kenara koyun, sadece
Rizeliler'i dnn. Scack, neeli, ekerden ve koarcasna alan bu insanlarn ruh
gzelliini yeryz ikliminin hangi corafyasnda bulabilirsiniz. Yksek bir kltr,
uygarlk, zenginlik, hereyin sahibi olabilirsiniz, ama, yanbanda abuk abuk
konuan, hzn, kasveti duman gibi datan, bala bandrlm bir cokuyla her tr acy
alayan tlne dntrveren ve insana takla attran aka dolu bir hayat renirsiniz.
Dinleyicisiz, yanksz ve bombo parlamento sralarnda alnm kararlarla byle
muhteem bir halktan uzak dmenin acsn kartmak istiyorlar!

O gnleri canl canl anlatan en gzel ve tek kitap: "ki Ktal, ki Komitac" adyla
Temel Yay., yazar: Ahmet Refik. Sca scana cephe atei iinde,

tren vagonlarnda, kan alayarak yazld bu kitap, ve 1919'da basld. Ermeni tehcirini-
isyanlar tarafsz anlatt iin Trk basn tarafndan ok eletirildi. Mustafa Kemal'in
dahi, Karpi lokantasnda Ahmet Refik'i, masa stne kartp, eek gibi anrtt
hatralarda anlatlr. (Birok tarih kitab yazan Ahmet Refik, konservatuvarn bana
getirildi, Trk Tiyatro Tarihi adl kitab yazd.) Yap Kredi Yay., Dou'da Mizah kitab,
Osmanl mizahn anlatp, sonunda Msr, Tunus, Cezayir mizahndan rnekler veriyor.
Mesela, Msr'da ilk mizah dergilerini Trkiye'den srlm Ermeniler, Ermeni mizah
basnn da Saruhan adl nl karikatrist ynetiyor. Saruhan'n izgilerinde Lozan'n
hayalkrkl ve baka efendilerin boyunduruunda yaamak zorunda kallarnn ac
haykrn izleyebiliyoruz.

Merutiyet'le birlikte, Ermeniler Trkiye'de yirmiye yakn mizah dergisi kard,


Marsilya'ya uzandklarnda ayn gazeteler kald yerden orda devam

etti. Bir halk, kendi sz, davran, geleneklerini eletirerek mizah ve edebiyat
yaratabilir, kltrn, gvenle yeni ocuklarna aktarabilir. Ancak,

iinde yaadklar toplumu eletirme haklar yoktu.

Yani, Osmanl'ya, Trk'e kar temkinli olmak asrlardr canlarna tak demiti ve bu
gizli basn genleri uurtmaya yetiyordu. Osmanllar Ermeniler iin her ne kadar kadim
dost, sadk millet dese de, Ermeni Gazete ve dergilerin Trkler'in rf, adet,
alkanlklaryla dalgasn gemesi szkonusu olamazd. Bir halkn yaayabilmesi iin
baka bir halkn dedikodusunu, bozukluklarn, beenmeyilerini estetik taklmalar,
inemelerle aktel olarak ilemek zorunda, nk ermeni kltr mzelik bir kltr,
lm, vakumlanm bir kltr deildir.

Daha sert ve cesurca sylersek, Krtler'e dil, Kltr, Tv hakk verseniz de bir ie
yaramaz, birgn, gnllerince kendi gazete ve dergilerinde Trk'n

adet ve gelenekleriyle ya da sert askeri, gaddar jandarma hikayeleriyle alay etmek


isteyeceklerdir. Birbirleriyle i ie yaayan halklar, birbirlerine

taklamazlar m? Merutiyetiler'in, basn zgr braktk, bunlar daha ne istiyor, deyip,


anlamad buydu. stanbul basn, asrlardr eteklerinde

yaayan halklarla dalgasn gemi, taklit, ive ve giyimleri "klieletirip", bu klieler


zerinden kurumsal bir mizah yap kurmutur. Laz, Acem, Arap

iveleriyle yzlerce yl bu kurumlar vastasyla elenmi stanbul halknn aklna, birgn


olsun, bizim de karikatrmz yaparlar m, sorusu
taklmamtr.

Tarihi, kltr atmalarndan okursak, temkinli yaamann gerginlii, birgn demokratik


halklarla kendini rahata ifade etme imkanlar bulduunda, batnn,

ya da bakasnn kkrtmas olmasa da, iinde yaayaca kltrlerle sert bir


hesaplamaya girimesi kanlmazd.

Modernleme, iie yaayan kltrlerin miyadn doldurdu. Asrlar boyu, pnarn


banda gmmz birlikte doldurduumuz Ermeniler'in milli dman

oluu, birilerinin kamasndan ok, 19. yzyl frtna gibi kavuran, bu kendini ifade
etme, zgrlk-halk hareketlerinin rzgar ekip frtna bitii

ve bu frtnann Anadolu topraklarndan kanl bir ban gibi patlamasdr! Bin yl uslu
bir ocuk gibi oturmu Ermeniler'i, dostluu ve huzuru bozup,

bizleri canevimizden vuran hainler gibi durmakszn lanetlememizin sebebi, iimizde


yaayan kltrlerin arln, sertliini, canlln tarih boyu

umursamaz oluumuzdur.

Bu kltrleri "iimizde erittiimiz", erime derecesiyle sevdik. Ermeniler onun-bunun


kamasndan deil, asla erimek istemeyen bu

kltrel reflekslerin frlatmasyla tarih sahnesinde bamszca barmak isteyip, ok


gemeden, azgn milliyeti atelerce gz kararp, lme

srklendiler. Safa ve cahilce bir tanm: Ayn uzuv, ayn aile iindeymiiz gibi halen
'hainlikle' suluyoruz. imizdeki bakay, aradan geen yzyllara

ramen ve bugn hala tanyamam oluumuz, o kltrlerin bu safa ve cahilce ina


ettiimiz baskn kltrmz yznden nefes alamayp, seslerini

kartamaylar yzndendir.

ok gemeden, uzaklara frlayan bu azgn milliyetilik, sama sapan yzlerce hikaye


uydurmaya balad. Amerika'da Ermeni lobisinin bir zamanlar yaptrd
bir belgeselde, "Trkler savata, ka dman gz kartp getirirse o kadar
kahramanlk nian alyormu.. Trkler, Ermeniler'in kulaklarn kesip

pabularna ss diye takyormu gibi..." Gazetenin olmad 1830'lu yllarda fsltyla


yaayan stanbul halknn dedikodularndan asl astar olmayan bir

yn gulyabani kabus, gerek bir tarih gibi karmza dikildi, gya tarafsz tarihilerin,
diyelim, Osmanl'da kence kitabnda Taner Akam'da bile bu

dedikodular grmek mmkn.

Gayrimslimlere bir takm sosyal haklar, veren Tanzimat ve Merutiyet'in iimizdeki


kltrleri silahlandrmas, aydnlarmzn akln bandan ald.

Tanzimat', gavurluk, Merutiyet'i vatan hainliiyle sulamakla kalmadlar, ne zaman, ne


ekilde bir demokrasi talebi gelse, gaddar bir milli refleksle kar

koyan inanlmaz bir sertlik devletimizin iskeleti oluverdi. stne, tm demokratik


taleplerin batdan geliyor oluu, halkmzn kukusunu paranoyaya,

sonra, bu paranoyay byten, sac partilerin kucana itti.

Ve bugn bu demokratik talepler yle gln bir hal ald ki, iimizden kim, isizlik,
maa yznden miting meydanna yrse, ite, vatan hainleri, diye sulanyor! DTC
Fakltesi'nden Herkl Milas, Trk Edebiyat'n tarayarak, Trk yazarlarnda, Rum,
Ermeni tasvirleri, "Rum" dmanlnn dkmn kartt, ayn almay
Yunanistan'da da yapt. Kitab okuduumuzda u bilimsel sanlan gr kyor: "Trk
yazarlarnda milli dmanlk had safhada!", Aslnda, bu dayanak noktasndan kitap
yazld. Savan ateinde, ya da babalarnn katliam hikayeleriyle bym
yazarlarmzn metinlerinden, matematik, istatistik verileriyle milli edebiyattan milli
hesaplar kartmay hep kukulu bulmuumdur.

Bilimsellik grntsyle Trk halknn kanaatlerine bir irkin ve sert ivi daha
aklmak isteniyor. Bu gr tmyle tersine evirmemiz mmkn. u anda

ktphanemde 1870'lerden 1930'lara kadar kartlm onlarca mizah dergisinin


binlerce nsha duruyor, uzun srm darmadank bir savatan km bu
dergilerin manetleri Rum, Ermeni dmanlyla dolu olmas aikar bir gerek!

Ancak, son elli yln mizah tarihini, hangi dnemi alrsak alalm, stelik izerlerimiz
gndelik (poplist) konularda izmek zorunda olmalarna ramen,

stelik devlete satn alnm kanl manetlerin glgelerinde yazmak zorunda olularna
ramen, karikatristlerimizden, edebiyatmzda kan neticenin tam

tersini gryoruz. Yani, karikatristlerimizde, Rum, Ermeni dmanl hi olmad


gibi, umursamaz davranmlar! Hi dmanlk olmayndan sevin ve

mutluluk ve yksek deerde bir insanlk kltr kartmamz da gerekmez bundan.

nk, kendiliinden, doal tavrlardr. stelik bu karikatrclerimiz ya da mizah


dergileri, aratrmaya konu olan kitaplardan fersahlarca daha faza bask yapt, halkn
ruhuna kart, tutuldu, sevildi. Sadece Leman Dergisi yazar izerlerinin basks
yzn stnde. Oysa Kardak Kayalar, Krt Meselesi, Ermeni Tasla, Rahmi Ko'un
papazlar alp Trabzon limanna inmesi gibi meseleler, gndemden hi dmedi.

Bu milli konulardaki dmanlk, Trk yazarlarnn ve Trk halknn keskin ve


vazgeilmez gr ise, bu dmanl hi umursamayan bu mizahi eserler,

dergiler, neden bahsi geen kitaplardan daha ok bask yapyor ve tannyor. Velhasl,
Herkl Milas, aratrma evrenini, son elli yln karikatrnden ya

da son on yln en ok satan mizah dergisinden kurmu olsayd, Rum ve ermeni


dmanl Trk yazar-izerlerinde hi ilenmemitir, gibi tam tersinden bir

neticeye varacakt.

Milli edebiyattan milli hesaplar kartmaya kalkanlar, yz adet bile satmam bir
kitaptan bir cmleyi bytp, resmi ideolojinin okullarda zorla

okuttuu kitaplar abartp, bamsz, halkn iinden trnaklaryla, lklaryla yazar-


izer olmu ve kitaplar onlarca bask yapm
yazar-izerleri grmezlikten gelmesi vahim bir bilimsellik tuzadr. Bu tuzak, MHP ve
onunla ayn teorik kumatan Tanaklar mutlu klar. Bu kadar

vahim hesap hatas da her bilimadamna nasip olmaz.

Kardelerim, Trkiye'yi gren bir yerden an pencerelerinizi! zdemir Erdoan'la


"kinci Bahar" arksn sylemek istiyoruz. O arknn iindeki

bir msra gibi: "Bugnk aklmla sevmek." Rumlar, Ermeniler, Anadolu'nun binlerce yl
cierlerinde yaadlar, yzyl sren savalar cierlerimizi skp

ald. Bu talihsiz kopuun sorumlusu, dnya fethine km ite bu demokrat grntsyle


kl brakmayan bat aklnn ta kendisi. Bu matematik, istatistik

yanlmalarn ta kendisi. Byk kopu yetmedi, imdi de sosyal dokumuzu yeniden


kemikletirmek isteyen ideolojilerin ekmeine ya sryor.

Bu bilimsel aratrmalar, yurtdnda diplomat, yazar ya da Tanaklar tarafndan


okunduunda, "Bakn alay bize dman" gibi, kendi kin ve

nefretlerini dorulayan grlerle yalancktan mutlu oluyorlar. Dmanln derinlerde


hi olmadn, ounun medya yaygaras olduunu, Avrupallara

sylediinizde, hi ciddiye almayp, "evet, ilerinde bizim gibi demokrat dnenler de


var" gibi, ocuka ba okayp, bu halkn ve yazarlarnn

insanlk dn, siyasi bir aptallk gibi deerlendiren tehlikeli kurnazlk ilerine
geliyor.

Bu topraklar, bu insanlar hi tanmak istemiyor, resmi manetlerden avuntu bulup,


dmanl kitleletirmekten zevk alyorlar. Biliyorlar ve iman ediyorlar ki,
milliyetilik, bakasna tahammlszlk, insanln tand en korkun ideoloji, veba,
devletimiz, stanbul medyas, partilerimiz bu hastala yakalanmtr ve bu halk, ite bu
denli hakl

sebeplerle karde kanna srklenmelidir. Bu ar hastalk, batnn arayp bulamad


mthi bir plan gibi houna gitmekte, bu kan glnde lklarla,

atlarla kylerimizi, ehirlerimizi terketmemiz, batl uaklarn frlatt yardm


sandklarnn peinden amura batp kayan ayaklarmz ekranlarda, tm

Avrupa'nn mutlu halklar seyrederek, kltrlerini-siyasetlerini ykseltmeliyiz.

Tertemiz ve iyi kalpli Anadolu! Batnn akl, kendi topraklarnda bir tek kii ldnde
yzlerce duygusal film eken, bizim topraklarmzda otuzbinkii ldnde, yalnz silah
tccarlarn gnderen, bizi lm makinelerinin oyuncaklar gibi grmekten, neden
vagemiyor! Bakn, 1979 ran devrimiyle Trkiye zerinden bir milyon ranl geti.
Bunun yzbinlercesi sessiz sedasz sosyal dokumuza kart.

Bu yumuak dokunun kalbine, Afganistan savandan 1980'lerin banda yzbinlerce


yoksul Afganl geldi, birou geri dnd, onbinlerce iimizde bir yerlerde tutunup
kald, Gney Irak'tan Balkanlar'dan milyonlarca insan ta kalbimizin ortasna gelip
oturdu. te yzbinlerce Romen ii. te biri gidip, biri geliyor, tarih hareket ediyor ve
kavimler rzgarlaryla geip duruyor Anadolu'dan. Bakn, yumuak dokumuzu
gzlemleyip lkemizde kalan turistlerin says onbinlere ulat, birka yla kalmaz bu
rakam milyonlara frlayacak. Uzaklarda ve derinlerde yz yllardr birileri, devletimizin
artk zrh olmu bu milli dmanlk hastaln ok iyi planlayp ok iyi nian alyor,
sadece Rum'u, Ermeni'yi deil, Alevi'ye, Krt'e, doduu Anadolu topraklarnda huzur
tanmyor..

Kardelerim! Trkiye'yi gren bir yerden an pencerelerinizi, halkmzn bu yumuack,


scack kalbini bir asrdr elik bir zrhla kaplamak istiyorlar.

Suriye'ye giden bir arkadam, taksiye biner, ofr Trke konumakta, "Trk msn?"
diye sorar, "Hayr, Ermeni'yim" der ve sonra arkada olup kahvelerine

gider. Kahvede tm Ermeniler Trke konumakta. Ermeni ofr, "O byk gte,
beyz kii yola ktk, buraya on-onbe kii vardk, yolda llerimizi

yiyerek. O, onkiiden biri de benim" deyip, hznl hikayesini anlatr. ofr'n yanna
ocuklar gelir, delikanl olmular, masaya oturur, ofr,

konumalarn gizler, anlatmaz.

ocuklar gittikten sonra... "ocukluumdan beri ok dndm, bamzdan geen bu


kanl felaketi ocuklarma anlataym m?" diye. "Sonunda hi anlatmamaya karar
verdim, hibiri babalarnn daha yedi yanda bir ocukken da balarnda l eti
yiyerek buraya geldiini bilmesin istedim.." Bu yksek ahlaki kltr tadklar iin
Ermeniler Anadolu'nun derinliinde onbinlerce yl yaad.. Artk l yemeyi de getik,
mezarlardan dedelerimizin kemiklerini karp ekranlarda syrp-syrp yiyoruz!

Babamla, Zigana'nn tepesinden gidiyoruz, karanlk basm. Yolda, uzun boylu, hrpani
giyimli, kr kara bir adam elinde asa yryor. Kurtlarn, canavarlarn

kol gezdii ssz da ba, yryerek Bayburt'a gidiyor. Arabaya hi binmezmi.


Allah'n bir delisi, evliyas. Bararak merasimli, tantanal bir selam verdi. Ksa bir
hobe, yolumuza devam ettik. Zigana'nn derin uurumlar kysnda, babam anlatmaya
balad. Bu adam, dedi, savata masum bir Ermeni kzna silah ekti.. Tam kz vuracak,
kz bir melek olup elleri arasndan ge ykseldi. Adam, o an, silah brakp askerden
kam, delirmi, da balarnda gezer olmu.

Halk arasnda anlatlan bu hikayeler masum bir Ermeni kzna ektiimiz silahn bizi
nasl delirttiinin muhasebesini yapyor. Btn siyasi ideolojilerin, devletin,
manetlerin beyin ykamasna ramen, halkmzn derinliklerinde baka bir insanlk
ryas, hesaplamas yatyor! Masum bir Ermeni kzna silah eken bizlerin delirdiini,
delireceini gen nesle, bizlere anlatyor. te delirdik!

60'l yllarda Yunanistan'dan her yl geldikleri gibi bir turist kafilesi gelir: "Helena
Teyze'nin Banda Testi Kran Hatice Teyzeyi Aryoruz." Bu kadarck istihbaratla nasl
bulunur, savan stnden de krk sene gemi. Arakl'nn bir kynde Hatice teyze
bulundu, bir kuru ihtiyar, sarldlar, ptler. Hikaye yle: Hatice teyze gen bir kz
iken, Helena teyzeye su tayormu. Silah sesleri duyulmu kar tepelerden, Helena
teyze, Hatice'ye, "bir bak bakiyim, sizinkilerden mi bu ses, bizimkilerden mi?"..

te o an Hatice Teyze: "Dne kadar sizinkiler, bizimkiler mi vard" deyip, Helena


teyzenin banda testiyi krar. Helena teyze gittii lkede krk yl ocuklarna bu
hikayeyi anlatr, ocuklar byr, annelerinin memleketine gelir, hepsi altm yalarnda,
Hatice teyzeyi ararlar. Hatice teyzeyi hepimiz aryoruz.
Hicret ederken, ailesinin grn alr Hz. Muhammed, amcasyd galiba, yle der:
"Oul, zordur buralardan gitmek!" Tek tek kiliselerini, evlerini, kylerini gezdim
Ermeniler'in. Bu delirmi kavgay, bu kanl lklar, ok iyi anlyorum, onlarnkini de,
bizimkilerinkini de nk: "zordur buralardan gitmek!"... Bu kanl milliyeti a belki
bir yzyl daha srer, belki torunlarmz, ikinci bir bahar yaar!

2001 ylna ait bir yaz Lemandan

Nihat Gen

Nihat Gen: reterek yaamak

Hayat hikayesini okurken gururla aladm bilimadammzn ad: Mitat En'tir. Bu ismi
unutmayn. imizden hikimse onun kadar gzel adam olamaz.

nk, lkemizde verilmi en soylu onur kavgasnn ba kahramandr. Birgn


ocuklarnza lkenizi sevdirmek iin onurlu bir insan baars okutmak isterseniz Mitat
En'in hayatn unutmayn.

Mitat En genlik anda kr oldu. Eitimine sfrdan ve Amerika'daki zel eitim


merkezlerinden devam etti. zel eitim konusunda bilgi ve tecrbelerini lkemize
tayp bu konuda bir r at. Trkiye'de zel eitim okullarn ilk dnen,
tasarlayan, aan, kurumsallatran odur. Ayrca ODT'nn ve Ankara niversitesi'nin
eitim bilimleri ona ok ey borlu.

Mitat En bundan ellibe yl nce Amerika'dan dnp 'krleri okutalm' dediinde,


Milli Eitimimiz ona: 'Ya hoca iin mi yok, biz salamlar okutamyoruz' cevabn
vermiti.

Ayrca o gnlerdeki eitim felsefesi, kr, sar, dilsizi, kolsuzu yani hepsini 'sakatlar'
balyla ayn okul ats altnda topluyordu. Mitat En krler ayr, sarlar ayr
eitime tabi tutulmal diyerek ie balad.

Mitat En'in zel eitim kavgas ciltler doldurur; bu snrl stunumuza smaz.
Unutmayn, zetin zetini yazyoruz!

Mitat En'in ayrca bir hikaye kitab vardr, ad: Uzunarnn Ulular. ocukluunun
Antep'ini anlatr. Onun byk zekasn bu hikayelerden anlayabilirsiniz. Trk Edebiyat
tarihileri kr olduu iin Mitat En'in bir ahaser olan bu hikaye kitabn ne grm ne
de yazarn merak etmilerdir. (Tpk yakn tarihimizin en nefis ky hikayelerini yazan
Cahit Been'i bu aptal edebiyatlarmzn hi ama hi tanmadklar gibi...)

Mitat En'in ikinci kitab, hayatn anlatt: Bitmeyen Gece'dir. Bitmeyen Gece
kitabnn alt balnda unlar yazldr: 'Evrenin btn karanl tek mum n
rtmeye yetmez!'...

Kitaplar bouna aramayn, tken yay. kan bu kitaplar, deil kitaplarda sahaflarda
dahi bulmanz, zor. ahaserlerini tanmayan bir lkede yayoruz, ben ne yapabilirim.

Ben size Mitat En'in esiz zihniyet devriminden sz edeceim bir para.

Hepimiz bir yn sac, solcu laik, eriat, Trk, Krt fikirler biliriz, bir yn
ayaklar havada, karmak, tutarsz, hibir ie yaramayan laf salatalar..

O halde bir fikir gerekte nedir? Bir dnce nasl ina edilir? Felsefecilerimiz,
aydnlarmz hi kusura kalmasn. Onlarn hi szn etmedii ve adn dahi bilmedii
Mitat En lkemizde gerek bir 'dnce' hareketi balatm ve hayatmza sokmutur.

Mitat En'in dnya gr neydi, neyin zihniyet devrimini yapmt? Ve o aramzdan


ayrldktan sonra yeniden nasl eski tas eski hamam oluverdik!
Mitat En, retmenlik, zel eitim, ynetmelik, kurumsal almalar, v.s. yannda, bir
de Altnokta Krler Dernei'nin kurucusu. Film de burda balar.

lkemizi zel eitimle tantran bu byk adam i dernekilie gelince byk bir
geleneksel hantal duvara arpar.

nk Altnokta'y kurmadan nce, lkemizde, geleneksel bir Krler ve Sarlar


Dernei vard. Krler ve Sarlar Dernei kap kap dolap para dilenir. Kr ve
sarlar acndrr.Yani bin yllk khne sadaka yntemiyle derneklemiti. Ayrca bu
dernekleri kuranlar siyasi hava yapmakta, ke olmakta, krleri acndrarak menfaat
salamakta ve ok kere hrszlklar mahkemelere yansmaktayd.

Mitat En, Altnokta'nn yalnzca kabartma alfabesi, kabartma ktphanesi, dernek


binas, arsas, ynetmelii, hukuku, gibi ileriyle uramad.

te lkemizdeki bu acndrma ve sadaka felsefesini yok etmek iin kendisi gibi


arkadalarn harekete geirdi. Hayranlkla izlediimiz byk bir onur kavgasn bayrak
gibi dalgalandrd...

O mehur felsefesi uydu: 'Acndrarak deil, reterek yaayacaz'...

Bu byk ideolojinin felsefesine o kadar sk bal kalrlar ki, ba yardm kabul


etmezler. Acilen krler iin 'ilikler', yani imalathaneler kurar. Sepet ve benzeri eyleri
retip satmaya koyulurlar. Gelirleriyle krleri modern eitim kurumlarna hazrlamak
isterler. te bu dnceyle bugne onlarca onurlu bilimadam, hukuku, retmen,
ynetici yetiti. Hepsi kendi hayatlarn kurmakla kalmad, etraflarna k, meale
oldular!...

Ancak Mitat En leli ok oluyor. Mitat En huzur iinde ld, iyi ki bugnleri, bu rezil
halimizi grmedi. O byk ideal gitti, yerini didime, dalama, birbirini gzn oyma,
hrszlk dedikodular ald.. Bir zamanlar Krler ve Sarlar Dernei'ni eletirenler,
bugn iftiralar, yolsuzluk sulamalaryla mahkeme kapsndalar.
Mitat En kimseye muhta olmadan yaamn hem felsefesini hem de kurumunu kurmutu,
yerinde yeller esiyor:

Neyse, bunlar syleyip alayacak zamanmz var, ben baka bir ey sylemek iin laf
buraya getirdim.

lkemizde ve dnyada, birok byk baar yksn detiimizde, arkasnda, byk


bir ok, travma, musibet, kaza, yani, talihsiz bir gemi buluruz.

Mustafa Kemal de byk bir ok'tan, kanl bir savatan kt. Bizlerin de inat
yazarlnn arkasnda 12 Eyll ncesi kaldrdmz arkada tabutlar vardr. Ya da
zmit depremini yaam ocuklar, ya da Gneydou'da kardelerini kaybetmi ailelerin
ocuklarndan ileride byk baar ykleri bekleyebiliriz. Ya da trafik dernei kurmak
iin ocuumuzu trafikte kaybetmek, sivil silahlanmaya kar harekete gemek iin kendi
ocuumuzun kaza kurunuyla lmesini bekleriz.

Yani... nat, baarl, alkan, idealist bir onur kavgas iin ille de byk bir travma
yaam olmamz m gerekir?

Bu soruyu cevaplayabilirsek eitim felsefesinin gerekte ne olduunu anlamaya


alrz!

Eer, talihsiz, kaza, ok, deprem, felaket gibi gemilerimiz bizi bileyecek,
inatlatracak, hayat ve bilimi ve lkemizi ok ciddiye almamz nihayet o zaman
salayacaksa, buradan bir 'eitim felsefesi' kurulamaz.

Bu eitim deil, kaderin rzgar, felei emberi'dir. Bu mantkla bugne geldik. Byle
gidersek, ocuklarmzn yarnlarda byk adam olmasn salamak iin, onlar okulun
drdnc kat penceresinden aa atmak... ya da gzlerini oymak... ya da bu trafik
cehennemine salmamz gerekir.

Oysa eitim felsefesi tam tersinden hareket eder. nsanlar, felaketlere, kazalara,
talihsizliklere kar, balarna bu olaylar hi gelmeden hazrlar.
Ne talihsiz bir atasz: 'Bir musibet bin nasihatten iyidir'...

Demek ki bin nasihat ie yaramyor. Ya da nasihat nasihat deilmi. Harekete gemek


iin musibet mi bekleyeceiz.

Eitimin yolu kahpe felein yolundan gitmez. Aksine, karsna dikilir. Baar iin kader
mahkumlarnn oalp hikayeler yazmas, filmler mi ekmesini bekleyeceiz?

Tam tersi, eitim, strap yaamam insanlara 'straplar' kelime ve oyunlarla


anlatabilme sanatdr. iirle, hikayeyle, haberle, bilgiyle, masalla, tiyatroyla.

Dram, felaket, facia, trajedi hi yaanmadan insanlar eitmenin yolu, insanl szle,
temsili, dram, felaket ve trajedilerle yani estetize ederek oyunlatrarak tantrmamz
lazm.

Olup biteni sahiciymi gibi anlatmak. Bu yzden kelimelerimiz facialarmz iyi


tanmal. te bu Trk edebiyatnn en byk sorusudur: Trke kelimeler / Trke
yazarlar Trkiye'deki felaketleri anlatabildi mi?

O felaketleri oyunlatrd m, iirletirdi mi, onlar canl canl naklen yayn anlatabilme
gerekliinin ustalna kavuabildi mi?

Yani, hayatlarmz bize tantacak kelimelerimiz, iirlerimiz, sinemalarmz,


hikayelerimiz, bilgilerimiz var m? Yoksa, eitimimiz yok demektir'.

Bilgi dediimiz ey, felaketleri ya da yaananlar ikinci elden anlatmak demektir. kinci
el, bizleriz, yazar, gazeteci. Edebiyat eserleri, medya haberleri 'ikinci elden' anlatm
tarzlardr.

Nasihat da yledir, ikinci el anlatm. Yani deprem olduunu grmek yaamak baka.
Bakalarna anlatmak bakadr. Bakalarna anlatmak, en byk sanattr, bilgidir,
edebiyattr, haberdir.

Nasihat iin iki eye ihtiyacmz var, birincisi, yaadklarmz tekrar yaatacak /
canlandracak gte kelimelere.

kincisi, nasihat eden insann, gerek, sahih, temiz, ahlakl ve vicdan sahibi bir insan
olmas...

Hayattan ve hayatlarmzdan baka trl ders kmaz.

Kelimelere ve ahlaa sahip olmayan insanlarn igal ettii bu medya ve edebiyat


yaadka da hikayelerinizi size hep bizim gibi kader mahkumlar anlatr.

te soylu edebiyatn en byk sorusu budur: Kendi hikayemizi anlatarak m bir insanlk
vicdanyla buluabiliriz, yoksa, bakalarnn hikayesini tpk bizler yaam gibi
anlatarak m?

Bu ok tehlikeli bir sorudur, nk, kendi hikayemizi anlatrken bakalarn kendimizi


'acndrmak' gibi edebiyat d, ahlakd bir yola debiliriz!...

Akam

24/03/2005

Nihat Gen

Nihat Gen: Yeni ortaa


Trabzon/Maka'da yaln tepeler stne kartal yuvas gibi kurulu Smela Manastr'na
yryerek yirmi dakikada ancak klabiliyor. Tarihiler, kilise neden bu tepeye ina
edildi sorusuna, ilk Hristiyanlar Romal askerlerden saklanp gizleniyorlard, diye
cevap veriyor. Bu soru sizi bilmem, beni tatmin etmiyor.

nk Hristiyanlar tehlike getikten sonra binlerce yl daha bu manastrda yaad,


cihan harbine kadar. Bu soruya baka tr cevap bulmak iin baka bir soru soralm.
Kilise binlerce yl bir kyamet takvimi ynetiyordu, her yzyl ba sa inecekti,
ylbalarnda inecekti, uraya inecekti, buraya gelecekti, diye. sa'nn nereye ne zaman
inecei sorunu kilisenin her gnki iiydi.

te Smela Manastr milyonlarca ladin aacnn (am tr) ortasnda, canl yayn
arabas gibi milyonlarca am aacn izliyor, sa'nn hangi am aacna ineceini
buradan gzleyebiliyorsunuz. Yani, Smela Manastr'nn buraya inas, buradaki
milyonlarca ladin aacndan dolaydr.

Tabii bu benim dncem, siz de baka sorular sorun. Ancak kilisenin bin yllk iktidar
bir fikir deil, bir dnya gereidir. Binlerce yl hkm srm kilise iktidar, bugn,
karanlk a, ortaa, skolastik (dini dogmalar) a gibi adlarla tarif edilir.

Bir de u soruyu soralm. Zamanla gaddarlaan ve mutlak bir egemenlik kuran kilise,
gcn hangi silah/ordulardan alyordu?

Cevab artc? Kilisenin silah yoktu. Ta ki 10/11. asrda Hal seferleri balayana
dek.

Peki bir soru daha! ldrmeye ve silaha inanmayan kilise, tarihin en zalim hakimiyetini
nasl kurabildi?

yle. Kilisenin silahlar bakayd. Birincisi ve en nemlisi kyamet dncesi/teorisi...


Kilise, kyamet inancn benimsetmek iin elinde byk iletiim gleri vard. Bunlar
dini metinler, vaazlar, dini tasvir, resimler.

Ve yzbinlerce propagandist vaazc ky ky dolap kyameti anlatyor. Cehennem ve


maher tasvirleri ok etkileyiciydi.

Dnce zetle uydu: 'Bu yaadmz dnya ktlklerle doludur, iblisler, cinler,
karanlk, solucan, tuhaf yaratklar, belalar, maaralar, kazklar, ateler, tabutlar,
iskeletler...'

Bu tasvirlerle insanln beynini ykyor, akln ruhunu teslim alyor. Mesela bu


dnceyle milyonlarca mridi olan Fransisken ve Dominiken gibi tarikatlar, 'bu dnya
geicidir, yalandr, nefsten kesilelim, dnyadan ekilelim, her gn dua ederek sa'y
bekleyelim, sa, bugn yarn hemen inecek, Kyamet bir saat sonra, belki imdi, koptu
kopacak, hemen kiliseye kapanalm'. Yani bizim de tandk olduumuz
zhd/inziva/riyazet hayat...

Mesela, bugn rengarenk ieklerle dolu baharn krlarn grnce, hemen yatp
yuvarlanmak, gelir aklnza. Ya da Smela Manastr'na kn, o yksekte ruhunuz bir
uurtma gibi ormanlarn stnden kayverir. Ama o gnlerde beyni kilisenin cinli/
eytanl/kyametli propagandasyla ykanm insanlar, bu orman ve iekli krlar
grdklerinde, akllarna eytanlar, solucanlar, yani maher yeri gelirdi!..

Kilisenin ikinci silah: Dlamak/ aforoz etmekti. Bunu aalm.

Kilise insanla hepiniz gnahkar dodunuz ars yapar. nsanlar gnahkar olduuna
inandrr. Sonra, sizi gnahlarnzdan ancak kilise vaftiz ederek arndrr, der.

Reddedilmesi imkansz ar budur. arya uymayp kiliseye boyun emeyenler,


eytanlk, kafirlikle sulanr. Cezas dlamak, ya da lm.
Boru deil, bu teolojik teori, binlerce yl hakimiyet kurdu. nsanln beynini kyametle
ykad, sonra kyamet tehdidiyle insanlar kilise ats altnda toplad. Sonu:
retmeyen, dnmeyen, sinmi, zavall, paavralar, ullar, uvallar iinde srnerek
yaayan milyonlarca Hristiyan. Kolera. Veba. Hatta retmedii iin alktan krlan,
Msr'dan buday gelmezse, toplu lmlerle tarihten silinen kasabalar. Yzyllar sren
mezhep savalar.

Bugn dnyay ynetmeye kalkan Amerikan/srail ittifak kilisenin bu iki silahn


kullanyor. Yani batda deien bir ey yok. Birinci silah, kyamet, nkleer, dnyay
yokederim tehditleri ve Badat bombalanrken tm Araplar'n seyredecei akam
dokuza ayarlanp naklen yayn bomba grntleri. kinci silahlar, ite benim gcm bu,
hepiniz bana katln, darda kalanlar yokederim.

Ozon delindi, karlar eridi, sular basacak gibi kyamet senaryolar bilim adamlarnca
sylenir durur, ancak asl kyamet senaryosu, nkleer silahlarda gizli.

Nkleer bomba atlabilir mi? Japonya'ya atom atlmt ama o gnlerde bu silahtan
bakalarnda yoktu. Bilim adamlar atlabilir diyemiyor, siyasiler de. Atarm diyen yok.
Kimse atmaya cesaret edemez genel gr. Niin atlamaz sorusu baka yazya kalsn.

Ancak atlamaz ise ellerinde neden tutuyorlar. Caydrc, tehdit, antaj gibi laflar... Hadi
milyonlarca insan ldrdn, sonra. Baka neleri tetikleyecek. Kontrol edilemez. Hadi
ettin, yz tane ehri haritadan sildin. Sonra.

Bu tartmalar deheti oluturan kyamet senaryolarna yol ayor ve hem ABD'nin hem
de bilim adamlarnn iine geliyor. Bylelikle nkleer gce sahip olmakla deil,
bizlerde uyandrdklar dehet, kyamet, maher, yokedildik, dnya utu gibi fikirlerle
iktidar kuruyorlar. Dehet fikriyle bizi sindirmek ve aresizce eteklerine sarlp
yalvarmamz istiyorlar.

Mesela ortaalarn dini dogmalar gibi u dnceye btn insanl inandrm


durumdalar: Ellerinde dnyay yzbin defa havaya uuracak nkleer bombalar var!

Ufak at civcivler yesin diyeceimiz bu sama sapan dnceye btn insanlarn beyni
ikna olmusa, artk, yepyeni bir karanlk an esaretine girmiiz, demektir.

Tam tersine, tarih bize bilimsel bir gereklikle gsteriyor ki, dnyay yokederim,
kyamet, maher, cehennem, diyenlerin dnyada tozlar dahi kalmad. Aksine, bu sama
sapan fikirlere inanmayp direnenler ite yaadmz bu dnyann krlarn braktlar.

Kilise de ayn kyametten sz etti, ediyor. Ancak ortaa boyunca kyamet grmedik. Bu
sefer nkleerin gcyle ayn tehdidi savuruyorlar. Ve senaryolar gittike dini metinlere,
efsanelere, beyin ykamaya, masallara benzemeye balyor.

Nkleer bomba atlabilir mi/atlamaz m dncesi, dnya havaya uurulabilir mi


tartmalar artk akla ziyan bir hal ald, nk, akldan kp Allah var m yok mu, sa
inecek mi benzeri gerektesi teolojik tartmalarn iine girdi.

Bu mantktesi, akltesi, sama sapan tehdit, antajlarla bir byk srail/Amerika


imparatorluu kuracaklarn sanyorlar!

Tam tersi, asl kyamet, bu sama sapan senaryolara inanp sinmi, aresizce bekleip
alam insanlarla oldu.

te insanln yzkaras ortaa... Milyonlarca insan ikenceden zulmden geiren


byk karanlk a... Bu ossuruk palavra iddialarla kuruldu.

Peki, neden dnyay yok ederim etmez mi sorusunu hep nkleer silahlara soruyorsunuz?
ieklere sorulacak sorunuz yok mu? Tek bir iein nasl bir kudreti ve bilgisi var ki,
onu grnce tm tarihi ve ktlkleri ve beynimizde oluan tm kayglar birden
unutabiliyoruz. iekler bu gc kimden alyor?

Bizler iekler gibi dnya yokedilemez fikrine inanyoruz. Mesela btn insanlar karar
verip dnyadaki iekleri yokedeceim deyip, dalar bayrlar yolsalar, iekler
bitmez, topran iindeki tohumlar?
te baharla birlikte ehirlerimize krlarmzdan pespembe iekler taze tebessmleri,
kokularyla kageldiler. Ho geldiler. Duru, sakin glerek yzmzn iine-iine
bakyorlar. Yzlerinde kyamet korkusu, znt yok. Aksine gven iinde her biri.

ok neeliler. u Buda'nn yz gibi. Hepimizi zen skntlar, kasvet, arlar, telalar,


hepsi iin sadece ve tek bir tebessm kafidir... diyen Buda'nn tebessm gibi.

Bahar m geldi, yoksa ortaa m? Tpk ortaa insan gibi bakyorsunuz hayata. te
bugn yemyeil ieklerle rtnmeye balad krlar. Ama hepimizin kafasnda bir
ortaa dogmas hakim, iekleri deil, maheri, dnya yokoldu, dehet fikrini
konuuyor, beyninizi dolduruyorsunuz.

Nkleerlere inananlar Amerika tarafna... Bahara inananlar krlara!...

Birileri ha bire bahara ve dnyaya inancmz yok etmeye alyor. Oysa dnyamzn
umurunda deil, milyonlarca asrdr kyametten bu kirli kyafeti sevmedi, giymedi,
giymeyecek...

Akam

17/03/2003

You might also like