Professional Documents
Culture Documents
Editrler:
Emine Grsoy Naskali
Hilal Oytun Altun
PPl
KTABEY
~ =3
Q CD
h -
C D
t r
3
(T)
h - *
o >
o "
KTABEY
KTABEV 254
K apak
Minyatr / Onur Snmez
D izgi/ Diizen
Bidaye
B ask
al Ofset
Davutpaa Caddesi No:8
Topkap - stanbul
Cilt
Bayrak Matbaas
2.Bask
stanbul, 2010
ISBN 9 7 8 -9 7 5 -6 4 0 3 -3 4 -9
T.C.
Kltr ve Turizm Bakanl
Sertifika No: 0 1 0 7 -34-007408
O nline S at
vvwvvw.kitabus.com
Editrler
Emine Grsoy-Naskali
Hilal Oytun Altun
KTABEV
i in d e k il e r
SUNU IX
GR XI
KURAMLAR
Timur Demirba
Hrriyeti Balayc Cezalarn ve Cezaevlerinin Evrimi 3
Halil brahim Bahar
Hapishaneler, Sorunlar ve zm Araylar 41
ener Aksu
Otorite-Yaamalan likisinde Hapishanenin Yeri 59
Orhan Aybers
Genetik Bilimi Kresel Bir Hapishane mi Yaratacak? 69
Hilal Oytun Altun
Hapishane Karikatrleri 74
TARH ZNCR
Samira Kortantamer
Memlklerde Hapishaneler 93
Necdet ztrk
OsmanlIlarda Hapis Olaylar (1300-1512) 101
Ali Efdal zkul
XVIII. Yzyln lk Yarsnda Kbrs'ta
Kalebentler ve Cezirebentler 130
OSMANLI HAPSHANELER
Ahmet Ali Gazel
Tanin Muhabiri Ahmet erif Beyin Notlarnda
Osmanl Hapishaneleri 143
Ali Karaca
XIX. Yzylda Osmanl Devletinde Fahie
Hatunlara Uygulanan Cezalar: Hapis ve Srgn 152
Ebubekir Sofuolu
Osmanl Hapishanesinde Islah ve Firar Teebbsleri 163
Yasemin Saner Gnen
Osmanl imparatorluunda
Hapishaneleri yiletirme Giriimi, 1917 Yl 173
Murat ulcu
Bekiraa Blnden Anlar 184
NFAZ KURUMLARI
Kenan pek
Ceza ve Tevkifevleri 221
lkay Savc
Cezaevi yurtlar 225
Nezih Varol
Cezaevi zleme Kurullarnn Yaps ve levi 244
Lale Alger, eyda kdem, Nesrin obanolu, Alper Beder
Salk Sorunu Olan Hkmllerde
Yaanan Etik Sorunlar 248
MAHKMLAR
Ece Cmert, Gkhan Oral
Hapishaneler ve Antisosyal Kiilik Bozukluu 257
Aye Duvarc
Ankara Cezaevlerinde El Sanatlar 276
Ilyas Kamalov
Sovyetler Birliinde Mahkm Dvmeleri 287
DDET
rem Akduman, Gkhan Oral
Cezaevlerinde Cinsel Taciz ve Tecavz Olaylar 303
Gkhan Oral, rem Akduman
Islahevleri ve Sbyan Koularnda Pedofili 311
ETM
Mustafa Saldrm
Cezaevleri Eitim Kurumlan Hline Nasl Gelebilir? 321
Asl Atamer, Gkhan Oral
Cezaevlerinde Rehabilitasyon Programlan 335
uayip zdemir
Cezaevi Din Hizmetlerinin Yeterlilik Sorunu 346
OCUK VE HAPSHANE
Rhan Gkda
Hkml ve Su lememi Genlerin Anksiyete,
Duygularn Tannmas ve Duygularn Kontrol Asndan
Kyaslanmas (13-18 Ya) 361
Hande Berktin
Uluslar Aras Szlemeler ve Trk Hukuk Mevzuat Asndan
ocuk Cezaevlerinin Hukuk Durumu 376
Hande Berktin
Ben Niye Buradaym? 385
CEZAEV PERSONEL
Glin Demir
Cezaevi Personeli: Dn-Bugn 393
Ahmet Takn
Ceza nfaz Kurumlan ve Tutukevleri Personelinin Eitimi 401
DVAN EDEBYATI
Dursun Ali Tkel
Yusuf un Zindana Atl 413
Glgn Yazc
Divan iirinde Esaret ve Zindan 434
MODERN EDEBYAT
Mehmet Narl
Hapishane iirleri 453
aban Salk
Modern Trk Edebiyatnda Bir Deiim-
Dnm Mekn Olarak Hapishaneler 474
TASAVVUFTA TUTSAK
Mehmet Aa
Yaratl Mitleri, amanizm ve Tasavvuf Balamnda D,
Mahrumiyet ve Hapis 503
Bill Kem ikli
Niyaz-i Msr'de Srgn ve Zindan 519
HALK EDEBYATI
Ali Duymaz
Trk Halk iirinde Hapishane 533
Cengiz zkan
Hapishane Trkleri 568
M ehmet Erol
Trk Halk Hikyelerinde Zindan 587
HAPSHANE SZL
zkan ztekten
rrkede 'Mahpus' ve 'Hapishane' 607
Mehmet elik
Cezaevi Argosu 621
Sunu
1 Kitapta yer alan alm alarn birou, M arm ara niversitesi Trkiyat Aratrma
ve U ygulam a M erkezi tarafndan 4-5 Aralk 2003 tarihinde dzenlenen "H ap is
han e" sem pozyum unun rndr.
c'ya, Sleyman Srr Terziolu'na, Askhat Kessikbayev'e, lyas Kama-
lov'a, Almagl sina'ya, Dr. Em ine Kskl'ya, Dr. M ehmet N arl'ya,
rem Akdum an'a, Do. Dr. Lale Alge'e, Dr. eyda kdem 'e, Dr. Nes
rin obanolu'na, Dr. Alper Beder'e, Ece Cm ert'e, ener Aksu'ya, Dr.
Aye Duvarc'ya, M urat ulcu'ya, Dr. Dursun Ali Tkel'e, Cengiz z
kan'a, Sezai Cokun'a, Dr. Ramazan G lendam 'a, Dr. Ayenur Klah-
lolu-slm 'a, Harid Fedai'ye, Dr. Nahide imir'e, Dr. Sebahattin im
ir'e, Dr. Orhan Sylem ez'e, Do. Dr. Enver Tre'ye, Dr. Nesrin Taza-
de-Karaca'ya, Dr. Abdulvahap Kara'ya, Adem Koruku'ya, Dr. ahin
Kktrk'e, Mustafa Aa'ya, Dr. M ehmet Erol'a, Serkan en'e, M ehmet
elik'e, Dr. hsan Sabri Balkaya'ya, Dr. Erturul Aydn'a, Dr. Salim o-
nolu'na, Do. Dr. aban Salk'a, Do. Dr. uayip zdem ir e, Ezgi De-
nizel-Gven'e, Zeki Alp Tunga'ya, Prof. Dr. Mcteba lgrel'e, Prof. Dr.
Akile G rsoy'a, Do. Dr. Glden Saol'a, Prof. Dr. Orhan Bilgin'e, Do.
Dr. Yksel Krm l'ya, Prof. Dr. Zekeriya Kurun'a, Prof. Dr. Sema
U urcan'a, Dr. Nejat Seferciolu'na, Do. Dr. ehnaz A li'e, Dr. eb
nem G lfidan'a, Dr. nder Ayta'a, Prof. Dr. Gnl Cantay'a, Prof. Dr.
Necla Arslan Sevin'e, Prof. Dr. Ahmet Taal'a, Dr. Ahmet Trkz'e,
Aygl N albant'a, Aysel ne'e, Ayta Diner G lcan'a, Gltekin Yl-
dz'a, Levent B ilgi'ye, M esut A ydne'e, M. Ylm az Salam 'a, Sibel
D em irel'e, Dr. Burcu Eiyok'a, Prof. Dr. Ham it H anc'ya, Dr. irin Yl-
m az-zkarsl'ya, Arzu iftolu'na, Ziya Ylmazer'e, Kemal O cak'a, Dr.
Melih A kta'a, Dr. Nesrin Karagr'e, Dr. Nalan Trkm en'e, Dr. Gksel
ztrk'e, Dilek H erkm en'e, Dr. Erdal ahin'e, Aylin Ko'a sonsuz te
ekkrlerimi sunarm.
Hapishane kavramn, tarihini ve kltrn aratrmamza destek
veren Celal Bayar Vakf'na ve almay yaynlayan Kitabevi Yaynlar
sahibi M ehm et Var'a mteekkirim. Kltr konularna yaplan bu
katky kranla karlyoruz.
Prof. Dr. Emine Grsoy-Naskali
stanbul 2004
Giri
Timur Demirba'
Giri
Hrriyeti balayc cezalarn tarihesi ile cezaevlerinin tarihesi i
iedir. Bu bakm dan, ncelikle hrriyeti balayc cezalann, dolaysy
la onlarn infaz edildii hapishanelerin, yani cezaevlerinin gem iine
gz atm ak gerekir.
Ceza infaznn tarihesinde 16. yzylda Amsterdam cezaevleri or
taya kncaya kadar, suluyu tenkil etmek suretiyle zararsz hle getir
me, yani kefaret (daha dorusu intikam) dncesi egemendi; bu dier
hukuk sistem lerinde olduu gibi, Roma, Germen ve Frank ceza huku
kunda da geerli idi.1
Ceza infaznn tarihinde, en ok kullanlan cezalandrma ynte
miyle karakterize dnem birbirini izlemitir: 1) Kefaret ve para ceza
lar Orta an erken dnemleri iin tek pratik ceza arac idi; 2) Orta
an ge dnem lerinde ikence ve canavarca idamlar ilk cezalarla yer
deitirdi; 3) 17. yzylda ise, bunlarn yerini hrriyeti balayc ceza
ald. Ceza tarihinin bu aamalar ile sosyal tarih iindeki deiiklikler
karlatrldnda, artc balantlar bulunduu grlmektedir.2
Batda
Avrupa devletleri infaz sistemlerinin geliim ini, cezaevlerinin do
uundan nceki ve sonraki dnem olmak zere ikiye ayrarak akla
mak mmkndr.
Eski Yunan
Atina'da intikam ve ksas cezann esas idi. Platon, cezann amac
n korkutma ve iyiletirme olarak belirtti; fakat pratikte byle bir ey
yoktu. Atina mahkemeleri aadaki cezalar hkmettiler: Vatanda
onursuz bir kle durumuna sokm a, kamuya ak yerde rezil etme, pa
ra ve mal varl cezalar, srgn, dayak vastasyla beden terbiye ve
Roma
Rom allar da hapishaneleri biliyorlard. Krallk dnem inde ortaya
kan ilk hapishanenin yer altnda tullianum denilen bir blm, yer
stnde de iki blm vard; mee ktkleri ile birbirinden ayrlm
hcrelerden oluuyordu. Daha sonra hkm llerin bir ksm bu hcre
lerden alnarak kayalklara gtrlr ve uurumdan aa itilir ve bu
nu takiben de Tibe'e atlrlard. Bu cezaevinde Kral Jugurtha da hap
sedilmiti. Roma dnda dier ehirlerde de hapishaneler vard. Ayr
ca asker alanda, m ahkm edilm i askerlerin disiplin cezalar iin
garnizon hapishaneleri bulunuyordu.11 zellikle Roma vatandalarna
beden cezalar yerine para cezas uygulanrd. Bunu takiben hapisha
neler zellikle tutuklularn ve ar sularda hkmllerin aslmalarna
kadar tutulduklar yer olarak kullanld. Rom a'da denmeyen borlar
nedeniyle, borlunun kapatld zel zindanlar da vard. Eer bir
borlu, borcunu deyemediyse veya demek istemediyse, onun ala
caklnn bor klesi olmasna karar verilirdi. Alacakl, deme aczine
dt iin kendisine verilen bor klesini zel hapishanesine alabi
lir ve ona acmasz usuller uygulayabilir, zincirleyebilir ve vcudu ka-
naym caya kadar dvdrtebilirdi. 12 Levha Kanununa gre, u uygula
ma da mmknd: En azndan yedi buuk kilo arlnda ayak de
m irleriyle zincirleme, alacakl iin 60 gn alma; 60 gnn sonunda
alacakl onu ldrebilir veya kle olarak satabilirdi. Eer bir borlunun
birden fazla alacakls varsa, bu alacakllar onu paralara blebilirlerdi.
Klelerin zel bir yeri vard. Kle kii deil, bir eya idi. Sahibi, klesi
ne ne isterse onu yapabilir, onu ldrebilir, eitebilirdi. zel bir kle
ler zindan vard (alma veya i yeri). Cezalandrlm kleler orada
alm ak zorunda idiler. Zindan yerin altndayd, kleler gece ve gn
dz zincirli idiler. Hristiyanlktan nceki yzyllarda Roma hapishanele
9 Eisenhardt, s. 17.
10 Kaiser, G nther - Schch Heinz, Strafvollzg, 5.A uflage, H eidelberg 2002, s. 9.
11 Eisenhardt, s. 17.
rinde grne gre ok az hkml vard; bu Hristiyanlarm takip
edildikleri dnemde deiti. Binlerce Hristiyan zindanlara kapatld.12
Romallar, sulular hapis cezas yerine almaya (metalinin) gn
derdiler; bunun nedeni, alma cezasnn devlet ekonomisinin temeli
olmas idi; phesiz bu ekilde zgrlk, ok uzun sre ortadan kald
rlrd. Bu uygulama, Orta aa kadar geerli olmu ve hrriyeti ba
layc cezann geliim ini de etkilemitir.13 Hatta, mparatorluk dne
minde, hrriyeti balayc ceza yasakt.14
C erm enler
Cermen halklarnda, hrriyeti balayc ceza olmakla birlikte; uy
gulam ada ok az grlm tr. zel sebeplerden esir alm a, rnein
fidye isteme, cezalandrma yntem i olarak geni lde uygulanm ak
tayd.15 Cermen halklarnn ceza hukuku, esasen intikam esasna daya
nyordu. Ceza hukuku sadece madur ve madurun airetinin intikam
hakkn tanmt. Sulu, bireyin veya toplumun dman idi.15 Cer
menler dneminde, 500'l yllara kadar ceza hukuku ve tanrsal inti
kam birbirinden ayrlmadndan hrriyeti balayc ceza tannmyor
du. Franklar dneminde (500-900), dar anlamda hrriyeti balayc ce
za yoktu. Uzun sre tutuklamay hi kimse dnmedi. lk hrriyeti
balayc cezalar, beden ve hayat ar cezalar yerine hkmedilirdi. Di
erleri para cezalarnn denmemesinin sonucu idi.17
Hrriyeti balayc cezann balangc 8. yzyla Langobarden'lara
gtrlm ektedir; Byk Kari, 813'te sulularn iyilemesi iin bu kii
leri ldrlmesi yerine -nk lmden ok korkuyorlard-, yksek
bir yerde zgrlklerinden yoksun braklarak hapsedilmelerini d
zenlem iti.18
12 Eisenhardt, s. 18.
13 M itterm aier, VVolfgang, G efaengniskunde, Ein Lehrbuch fi'r Studium und Praxis,
Berlin-Frankfurt 1954, s. 15; Tiedem ann, Klaus, Die Rechtsstellung des Strafgefan-
genen nacl franzsiciem und deutschem Verfassungsrecht, Bonn 1963, s. 23.
14 VValter, M icahael, Strafvollzug, 2. Auflage, Stuttgart, M nchen, Hannover, Berlin,
YVeimar, Dresden 1999, s. 26.
15 Kaiser-Schch, s. 10.
16 K rohne, K., Lehrbuch der G efaengniskunde, Stuttgart 1889, s. 7.
17 Hafner, Kari - Zrcher, Emil, Schweizerische Gefaengniskunde, Bern 1925, s. 1 vd.
18 M ittermaier, s. 16; Schw ind H ans - Dieter, "K urzer U berblick ber die Geschich-
K ilise hukuku
Antik dnemin sonu ve Orta a ceza hukuku ve cezalarn infaz
kilisenin etkisiyle ekillenmitir. Roma sonras dnemde, kilise artan
bir etki kazand. Cezaevlerini iyiletirme dncesi, ilk nce drdnc
yzyldan itibaren kilisenin ceza kanunlarnda nem kazand. Bunlar
dan Papa Siricus (384-389)'un Em irnam esine gre, ahlksz rahip ve
rahibeler manastrn alma evlerine kapatlrlard. Bu tr hapsin am a
c, mahkmun kefaret vastasyla iyilemesi idi.19
Krauss, cezaevi idaresi zerine hkmler ieren, 340-529 yllarn
daki bir dizi kanundan (Theodosiatus kanunlar, Justinianeus kanunlar)
sz eder. Bunlar, kilisenin etkisi altmda oluyordu ve yarglamann hz
landrlmas, kadn ve erkein ayrlmas, beslenme zerine hkmler,
temizlik, zincirlerden kurtulma gibi hususlar ieriyordu. Hkimler,
her pazar gn hapishaneleri ziyaret etmeli ve kurallara uyulmasn
kontrol etmeliydiler. Piskopos ve rahipler, hkimlerin resm faaliyetle
rini kontrolle ykmlyd.20
Hapis, ceza olarak m uhtemelen ilk defa manastrlarda uyguland;
817'de Aachen'deki bir toplantda, manastr rahiplerinin hafif durum
larda hapsedilebilecei kabul edilm iti.21 Bir hcrede belirli bir i yap
maya mecbur edilen hkmly, rahipler belirli zamanlarda ziyaret
edip, kendisine din ve ahlk telkinlerde bulunurlard. Bu uygulama,
gnmzdeki bam sz hcre sistem iyle hkmlleri korumann en
gelim i zelliklerini tam aktadr. A ncak zam anla, derebeyi olan
papazlarn hapishanelerinde dinle ilgisi olmayan dncelerin etkisi
altmda suiistim aller ortaya kt ve bunlara son verilmesi iin krala i
kyetlerde bulunuldu. Kendisi de bir rahip olan M abillon, 1690-1695'te
yazd eserinde bu eletirileri dile getirerek, gerek slah edici pren
siplerin uygulanm asn istedi.22
Roma hukuk geleneinden yararlanan 1298 tarihli Liber Sextus'da
ba rahiplerin ve piskoposlarn hrriyeti balayc cezaya hkm etme
lerine izin veriliyordu. Bununla Papa VIII. Bonifaz, Bat geleneinde
te d es Strafvollzu gs", in: S trafm llzu g in der Praxis (Hrsg. Schu'ind-Blau) 2. Aufia-
g e, Berlin-Nevv York 1988, s. 2; Kaieser-Schch, s. 10.
19 Schvvind, s. 2; Rottenschlager, s. 21; Eisenhardt, s. 18-20.
20 Eisenhardt, s. 20.
21 H aenell, Cari VVilhelm, Gefnengniskunde, G ttingen 1866, s. 65; Vidal-M agnol, Ce
za H ukuku, ev. inasi Z. Devrim , Ankara 1946, s. 16.
22 Vidal - M agnol, s. 16.
ilk egem en olarak, tm bir sistemin yasal ksm iinde hrriyeti bala
yc cezay yrrle koymutu. Engizisyon mahkemeleri ve kilise
otoritesinin likler zerinde yaylmasyla, bu dnceler Bat ceza ada
letine girdi. Bylece hrriyeti balayc ceza, 13'ten 15. yzyla kadar
eitli ehir hukuklarna yaptrm olarak alnd.23
M terek huku k
Hapis cezas ilk olarak manastrlarda uygulanmakla birlikte, 13 ve
15. yzyllarda baz ehirlerde bir yaptrm ekli olarak bulunuyordu.24
1240'ta Lbek Kanunu 5h. maddesi ekmek ve su ile 10 yl hapis ceza
syla tehdit ediyordu. Hapis cezas, bir tr beden eitim olarak geer-
liydi ve kansz bir ekilde 'zararsz hle getirm e' metodu olarak anla
lyordu. Byle bir cezann uygulanmas, lm cezasnn affedilmesi
durum unda geerliydi; bir hafifletici sebep bulunurdu ve bu yzden
sklkla genlere uygulanrd.25 Bununla birlikte, ehir hukuklarnda
m evcut olan hrriyeti balayc cezada, eitim dncesi eksikti. Bu
ceza aslnda tek bana bir ceza olarak deil, zellikle lm cezasnn
hafifletilm esi ya da failin mflis olmas durumunda alternatif olarak
kullanld. Ceza, ehir kulelerinde; belediye bodrumlarnda ve terke
dilm ilik koullar altnda infaz edilirdi; koullar ou kez sz konusu
mahkmlarn ekonomik gcne balyd. Desteksiz hkm ller iin
koullar insanlk dyd.26 Bodrum eklindeki hapishanelerden biri
olan N m berg Belediyesinin altndaki bodrum, 19. yzyln bana ka
dar tutukevi olarak hizmet etmiti. N rnberg'de kamu hapishaneleri
yannda, manastr hapishaneleri, asillerin hapishaneleri (kendilerine
tbi kiiler iin), kimsesiz ve yersizlerin (ingeneler vs.) kapatldklar
yerler de vard. Baz asilzade ailelerin zel mahpus yerleri vard.27
Hrriyeti balayc ceza, bam sz bir ceza olarak 14. yzylda da
grlmektedir. Gerekten de 1399'da Andres Seiler byk bir iftiradan
dolay, lm cezas yerine mebbet hapse mahkm edildi.28
34 K rohne, s. 11 vd.
35 M itterm aier, s. 13.
36 Kaiser, s. 11.
37 Krebs, A lbert, Freiheitsentzug, Entzuicklung vor Praxis und Theorie seit der Aufkla-
erung (Hrsg. Heinz M ller - Dietz), Berlin 1978, s. 486.
Amsterdam cezaevleri
16. yzyln sonlarnda, hrriyetten yoksun brakma anlaynd
esasl bir deiiklik oldu ve modern hrriyeti balayc ceza hukuku
anlay dodu. Bu hukuk, din dnceler ve fakirlerin korunm asn
dan etkilenmiti. Ana dnce, ilenen fiilin cezalandrlm as deil,
sulunun yeniden sosyalletirilm esi ve iyiletirilm esinin takip edilm e
siydi.38 Gerekten de, Amsterdam cezaevlerinin douuyla, 16. yzyl
dan itibaren korkutma ve yeniden sosyalletirme dncesi nem ka
zanm ve 17. yzylda Avrupa'y etkilemitir. Bu dnem de, Amster
dam mahkemesi hrszlk sular iin lm cezasn kaldrd. M ahke
menin temsilcileri ceza hukukunda korkutma dncesinden bir geri
adm istediler. lk defa 1588'de bir duruma, ceza hukukunda nemli
bir deiiklik meydana getirdi. Bu cezaevlerinin douu, 1588'de Am s
terdam ceza mahkemesi jrisinin, 16 yan amam bir gen hrsz
mutat olduu gibi lm cezasna mahkm etmeyerek, devlet tarafn
dan eitilip iyiletirilmesi ynnde karar verm esine dayanr: Ceza
mahkemesi ve belediye bakan arasndaki uzun tartmalardan sonra,
ehir m eclisi, ilkbahar 1595'te, Klarissen M anastr'nn bir ksm nn
alm a ve iyiletirme kurumu olarak dzenlenmesine karar verdi. Er
kekler iin oluturulan Amsterdam hapishanesinin, kabiliyetsiz gen
leri, alma yetenei olan dilencileri, serseri ve avareleri, drst ve
Tanr'dan korkan insanlar olarak yetitirmek ve bylece hkmlnn
topluma yeniden kazandrlm asn mmkn klmay amalayan g
revleri vard.39
Amsterdam Spinnhaus'unun zerindeki, "Korkm a! Ktle kar
lk vermeyeceim, aksine iyiye zorlayacam. Ellerim serttir, hissiyatm
sevgi doludur" eklindeki yaz, Amsterdam cezaevlerindeki anlay
ifade etmesi asndan dikkat ekicidir. Bu, modern ceza infaz tarihinin
belirleyici ilk infaz amac idi. Hareket noktas tenkil deil, bilkis Kal-
vinist alma ahlk anlamnda, almaya zorlayc eitimdi.40
45 Fasoli, s. 59.
46 Schvvind, s. 5; M ittermaier, s. 18; Fasoli, s. 60.
47 C om el, s. 60.
48 A lbrecht - Eicker, s. 17.
49 Krohne, s. 19 vd.
17. yzyl Goa Engizisyon Cezaevi ile ilgili bir Fransz'n tasvirin
de belirttii gibi, cezaevleri ar doluydu: "Zindan iki odadan ibaret,
bir tanesi alt katta erkekler iin, dieri st katta kadnlar iindi. Her
oda krk ayak uzunluunda ve on be ayak geniliinde idi. Biz bu
odada, krk kiiydik. Tabi ihtiyalarm z giderm em iz iin odann
ortasnda bir lzmlk bulunuyordu. Dier ihtiyalar, haftada iki gn
boaltlan byk bir yalak iine gideriliyordu. st katmzda bulunan
kadm zindanndan bizim zindana tavandan idrar dam lard."50
30 yl savalarnn (1618-1648) ekonomik sonularnn etkisi altn
da, cezaevlerinin durumu ok ktleti. Reform kurum lan iin para
yoktu. Buna ilveten ok dolmulard; nk cezalar infaz edilecek
hkmllerin yannda deliler, fakirler ve evsizler de hapsedilmeye
balanm t. M erkantilizm dncesinin etkisiyle im paratorluun
prensleri, cezaevlerini zel iletmelere kiraya vermeye baladlar. Ka
zan dncesi, yeniden sosyalleme dncesini ortadan kaldrd.51
Cezaevlerindeki geriye gidi, 19. yzyla kadar devam etti ve baz re
form denemeleri baarszlkla sonuland. Cezaevlerinin bu gerileme
seyrinde 17 ve 18. yzylda ortaya kan M erkantilizmin byk etkisi
oldu. nk, cezaevlerindekilerin byk bir ksm ucuz i gc iin
verimli bir kaynak olarak grlyordu.52 Bu ekilde, 18. yzyln sonu
na kadar hapishanelerde her ynyle kuvvetli bir keyflik egemendi.53
18. yzyln sonu ve 19. yzyln banda cezaevleri ok ktleti.
nsan bir ceza hukuku ve nsan bir ceza infaz hukuku hkm sren,
dolaysyla ceza adaletinde istisna olan tek devlet Hollanda idi. Hol
landa cezaevleri, temizlik, disiplin, dzen ve iyi iin rnei idiler. Dier
Avrupa lkeleri, cezaevlerini deliler, yoksullar ve yetimler evi olarak
da kullandlar. Bylece ieride kalanlarla amaca ynelik bir alma
mmkn olamad. nl Alman cezaevi uzman Karls Krohne, 1840'a
kadar byk, kk tm cezaevlerini gezerek yazd Cezaevi lmi ders
kitabnda, 19. yzyln cezaevlerinin durumunun, btn Alman ceza
evlerinde vahetin ve ihmalin en kt dnemlerinin yaand 17. yz
yl hatrlattn ifade etm iti. Alkol sat vastasyla cezaevlerinde
zm araylar
Tm bu olum suzluklar nedeniyle, 18. yzylda Amsterdam ceza
evlerinin esaslarnn genel olarak yklmasna ramen, mahkmlar ye
niden sosyalletirmeye sebatla gayret eden infaz kurum lan da vard.
Bunlara rnek olarak, 1667'de Fillipo Franci isimli talyan rahibi tara
fndan Floransa'da kkler iin kurulan bir kurum57 ile 1703'te Papa
XI. Clemens tarafndan genler iin kurulan Roma yaknlarnda San
M ichele ve 1775'te G ent'de (Belika) alan cezaevi gsterilebilir. San
M ichele cezaevi 60 hcreden ve gen hkmllerin gn boyunca al-
tklan byk bir alma atlyesinden oluuyordu. Aynca, ders odalan,
hasta odas ve disiplin hcreleri vard. Bir ruhban birlii, kendilerini
67 Trker, M elda, "A B D 'd e nfaz Sistem inde nsan H aklarnn G eliim i", 21. Yz
yla Girerken Cezalarn nfaz Sempozyum u (21-22 O cak 2000), A nkara 2001, s. 166.
68 A lbrecht - Eicker, s. 31 vd.; K aiser-Schch, s. 19 vd.; Schvvind, s. 8 vd.; Krebs, s.
489.
69 Fasoli, s. 68.
sulular ya da srf gen sulular, susma emrine ve gece ayrlmaya tbi
tutuldular.70
ngiliz sistemi: yi hl
Norfolk adasnda bulunan sulularn cezasnn infaz iin 1840 y
lnda M aconochie tarafndan yeni bir sistem uygulanmaya baland.
Bu sistem , "alm a ve iyi h l" esas alnm ak zere, hkm lye not
70 Fasoli, s. 70.
71 Taner, Tahir, Ceza H ukuku, U m um Ksm , 3. Bask, stanbul 1953, s. 30.
72 D nm ezer - Erman, II, n. 1424.
verm ek ve bu notlara gre, hkm lnn ceza sresinin belirlenmesi
esasna dayanmakta idi. M aconochie, suun arlna gre cezaevine
girite her hkml iin bir not tespit ediyor ve hkmlnn alma
ve iyi hl gsterm esi ile bu notlar doldurmas gerekiyordu. Dereceli
sistemin esas; Pensilvanya ve Auburn sistem lerinin yararl ynlerini
almak suretiyle sakncalarn ortadan kaldrmak olduundan, cezadaki
strap verici yn ile eitici ve uslandrc amac badatrm aya im kn
veriyor ve ayn zamanda cezaevi iinde disiplini salamaya yaryordu.
Bu bakmdan, ceza infaz rejimi balangta iddetli olarak uygulan
makla birlikte, hkmlnn cezaevinden kmas yaklap, iyi hl gs
terdike rejim yum uatlm akta ve sonuta hkml artla salveril
mekte idi.73
19. yzylda bu iki Amerikan sistemi Avrupa'da da tartlyord
ngiltere, 1842'de Londra yaknlarnda Pentonville Cezaevini Phila-
delphia'nm Pensilvanya sistemini rnek alarak, fakat, hcre pencere
sinden hcre penceresine sohbeti ve sallanmay gletirmek iin yedi
kanat yerine be kanatl olarak at. Yelpaze eklindeki kanatlar, m er
kez binadan kontrol edilebiliyorlard. Fakat, tek kiilik hapis sistemi
modernleti. nk, Pentonville'de tek kiilik hapis, iyilem e dn
cesine ynelmi ceza infaznn basam aklarnn sadece bir ksm idi.
Hkml nce korkutma amacyla 18 ay tek kiilik hcrede tutulurdu.
Bu tek kiilik hcre, daha sonraki birlikte hapis iin sadece hazrlk is
tasyonuydu ve dereceli sistem erevesinde sert bir infaz balangcn
ortaya koyuyordu. kinci aamada, bir ngiliz kolonisine gnderilme
ve nc olarak artl salverme ngrlm t.74
ki Amerikan sistemi yannda, ngiltere'de gelien bu nc sis
tem, 18 ve 19. yzyllarda kolonilere i gc salama dncesi ve h
km llerin Avustralya'ya gnderilm elerinden ortaya kmtr. ngiliz
dereceli sistemi, gnderilenlerin iyiletirilm esi dncesine dayanyor
du. Bu sistem, drt aamada infazn artla salverilmeye kadar zam an
la yumuatlm asn ngryordu. Hkml, iyi davranyla cezasnn
azalm asn salayabiliyordu. M ahkm larn ii olarak kolonilere gn
derilmeleri ak cezaevlerinin geliim i asndan nemlidir. ngiliz de
receli sistemi, rlanda'da 1851'de Sir VValter Crofton tarafndan rlanda
sistem i olarak yeniden gelitirildi. Crofton, kapal kurum daki toplu
20. yzyl
20. yzyln ilk yarsnda yaanan iki dnya sava, cezaevlerinde
olumlu gelimeleri ikinci Dnya Savann sonuna kadar durdurmu
tur. Ancak, 1950'li yllardan itibaren, cezaevleri konusunda olumlu ge
lim eler grlm eye balanmtr.
75 K aiser - Schch, s. 20 vd.; Schvvind, s. 11; D eutschbein Gnter, Die ffnung des
Vollzuges, in: Die Reform des Strafvollzugs im Lichte internationaler Reform -
tendenzen, Bochum 1981, s. 10.
76 Eisenhardt, s. 56 vd.
mmkn oldu. Freudenthal'a gre, hukuk devleti esaslar, hkml
nn bireysel alanna her m dahale iin bir madd hukuk esas gerek
tirir. Freudenthal, devlet ve hkml arasndaki bir hukuk iliki anla
yndan ok sayda bireysel sonular kartt: Cezann infaz, bedensel
ve onur krc nitelikte olamaz; infazn etkileri hkmlnn mal varl
na saldry hakl klmaz ve hkmlnn kiilii ile snrl kalnmak
zorundadr. Devlet, cezaevlerinde hijyenik, sorunsuz bir yaam mm
kn klmak ve i kazalarna kar koruma tedbirlerini alm ak zorunda
dr; devlet, hkmlnn bakma ihtiyac olan yaknlarna ve tahliye
den sonra kendisine bakmak zorundadr. Hkmlye "sen" diye hitap
edilmesi, salarn sfrla kesilmesi (kabak yaplmas), kyafetlerde onur
krc ayrm yaplmas kabul edilemez.77
lk Alman genlik cezaevi Freudenthal'n bir Amerikan seyahatin
deki izlenimlerinin sonucu olarak ve onun giriimleriyle 1912'de Witt-
lich'de kurulmutur. Bu kurum, byk tadilat yaplmakszn, nceden
kadnlar blm olarak kullanlan kanadn, genlik cezaevi olarak ay
rlmas idi.78 1923 tarihli Gen Mahkemeler Kanunu (JGG), uygulama
alan iin cezann infaznda pozitif hukuk olarak ilk defa eitim am acn
dan sz etti ve gen sulularn cezalarnn zel kurumlarda, genel infaz
kurumlarmdan kesin ayrlm olarak infaz edilmesini dzenledi.79
Ceza infaz hukukunda, eitim dncesi kesin olarak ilk defa We-
imar dnem inde gereklemitir. 20. yzylda, hkmlnn kiilii n
planda idi; infazda hkml dzenli bir toplumsal yaam kazanmaya
gayret etmeliydi. Bu dnemin esas, her yerde ceza infaznda "eitim "
idi. 1933'te bu geliim Nasyonal Sosyalistlerin iktidara gelm esi ile ke
sildi.80
Alm anya'da 1 Ocak 1977'de yrrle giren Ceza nfaz Kanunu,
ceza infaz tarihinde yeni bir dnem amtr. Gerekten de Ceza nfaz
Kanunu, hkmllerin haklarn ve infaz makamlarnn m dahale yet
kilerini, tehlikeli sulularn kesin bir muhafazasn kanun temelde ak
olarak ortaya koydu. Ayrca, tedavi ve yeniden sosyalletirm e dn
cesi, daha kuvvetli vurgulanmtr.8
Asgar artlar
Uluslar aras hukuk bilincinin ifadesi ve ahlk ykmllk, ekl
kanun olarak deil, tam aksine "hkm llere m uamele iin birleik as
gar esaslar"dr. Bu, uluslar aras ceza infaz komisyonunun Bern'de
1926 ve 1929 yllarndaki bir nerisine dayanmaktadr.85 Ancak, infaz
ilikilerinin iyiletirilmesi yolundaki gayretler, 20. yzyln ilk yansnda
ortaya kan iki dnya sava ve infazn insaniletirilmesi dncesine
kar kan totaliter sistemlerce nemli lde engellenmitir. Fakat, 20.
yzyln ikinci yarsnda uluslar aras reform hareketleri ortaya km
ve Birlem i M illetlerce 1955'te C enevre'd e dzenlenen "Sularn
nlenm esi ve Hkmllere M uam ele" konulu Kongrede alman "H
km llere M uam elede Asgar Esaslar" ve "nfaz Kurumu Am a" tav
siyeleri, infaz hukukunun geliim ini derinden etkilemitir. Nitekim,
"H km llere M uam elede U yulacak Asgar Standart Kurallar" Birle
mi M illetlerce 31 Temmuz 1957'de kabul edilmitir.
94 Yldzta, s. 37.
95 hsanolu, Ekmeleddin, O sm anl D evleti Tarihi, C. II, stanbul 1999, s. 426, dn. s.
176.
96 Gazeteler, 11.7.2002.
97 Bozkurt, Glnihal, Bat H ukukunun Trkiye'de Benim senm esi, Osm anl Devletinden
Trkiye Cum huriyetine Resepsiyon Sreci (1839-1939), Ankara 1996, s. 109.
veya tbiiyetlerinde bulunanlara uygulanmasna itiraz etmelerini nle
mek amacyla hazrlklara baland. M lkiyeye dair nizamnam elere ek
olarak, hapishanelerin de slah amacyla bu konuda uzman olan Bin
ba Gordon ngiltere'den getirtilerek devlet hizmetine alnd. Bu ko
nuyu grm ek zere M eclis-i Tanzimat dairesinde bir de M eclis (Mec-
lis-i M ahsus- Muvakkat) oluturuldu.98
1859 ylnda yrrle giren M uhakemat Nizamnamesinin 2
maddesinde de, hapishanelerle ilgili bir dzenleme bulunmaktadr.
Buna gre, 'zabtiye m stear' ve 'divan- zabtiye' reisinin hapishane
lerin iyi durumda bulunm alarn salamalar, mahkmlar sefaletten
korumalar, hasta olduklarnda tedavilerinin yaplmasn salamalar
ve bu konuda gerekli grdkleri slahat Babliye arz etmeleri isten
mektedir.99
Osm anl Devletinin hapishanelerle ilgili slahat giriimlerinden
nce de mahkm ailelerinin durumlaryla ilgilendiini gsterm esi a
sndan aadaki irade olduka dikkat ekicidir: "Sivas'ta avuolan
mahallesi sakinlerinden Fatm a'nn katili olup be yl mddetle kree
konan Berner Bekimin ceza mddeti dolmam ise de, ok fakir olup,
Sivas'ta bulunan oullan Osman ve M ehmet ile kz Fatm a'nn baka
cak kimseleri yoktur ve sefalete dmler, bu nedenle Bekir'in affedil
mesini istemilerdir. Ancak cezann bitim ine yldan fazla vardr ve
ocuklarn durumu, tahliye sebeplerine uymamaktadr. Babalarnn ce
zasnn bitim ine ve tahliyesine kadar ve sonradan geri alnmak zere,
bu ocuklarn infak iin mahallin em valinden 60 kuru balanmasna
ilikin tezkire."100
1879'da Hukuk ve Ceza Usul Kanunlar hazrlanrken, hapishane
lerin durumu ve slah konusu tekrar gndeme gelmi ve gerekli ted
birlerin alnmas iin Adliye Nezareti bir nizamnam e lyihas hazrla
yarak padiaha sunmutur. Hapishaneler konusunda M eclis-i Tanzi-
matn hazrlad mazbatada, "hapishanelerin kt durumda olduu,
byk devletlerin sulular vermemelerinin bu uygunsuzluktan kay
nakland, hapishanelerin u ekilde tanzim ve tefriklerinin devlete
ve insaniyete pek m him olduu" kabul edilmitir. M azbataya gre,
"hapishaneler, a) tevkifhaneler, b) kabahat, c) cnha, d) cinayet suunu
98 Bozkurt, s. 109.
99 Bozkurt, s. 110 vd.
100 Bozkurt, s. 110, dn. s. 264.
ileyenlere mahsus olmak zere drt cinstir. Tevkifhaneler de, ocukla
rn, kabahat, cnha ve cinayet sularn ileyenlerin tutulaca drt da
ireye ayrlmaktadr. Bu tevkifhanelerin her biri odadan ibaret olup,
birincisi yirm i kiilik ve sbyanlara, kincisi otuz kiilik ve cnha ve
cinayet suu ileyenlere, ncs de yz kiilik olup kabahat ileyen
lere mahsus olacaktr. Tevkifi gereken kadnlar, bu merkezlere yakn
mahalle imamlarnn evlerinde tevkif klnacaklardr."101
Mazbataya gre, hapishaneler u ekilde ayrlmtr: "K abahat i
leyenler 24 saatten 1 haftaya kadar, cnha ileyenler 1 haftadan 6 aya
veya 6 aydan seneye kadar hapsedilecekleri iki ayr tr ve cinayet
ileyenler de 3-15 yl veya mebbeden kree konanlara mahsus olan
iki ayr tr hapishanede cezalarn ekeceklerdir. Kadn ve erkek hapis
haneleri ayr olacaktr." "Beyolu, Galata, Beikta, Yeniky, skdar,
Kanlca zaptiye merkezleri ile, Babli, Bab- Asker, Tersane ve Topha
ne hapishaneleri tevkifhane olarak adlandrlacak ve kullanlacaktr.
Bu tevkifhanelerde kimse 24 saatten fazla tutulmayp, Bab- Zabtiyeye
gnderilecektir."102
Bu hazrlklarn sonucu olarak, yukardaki mazbatada belirtilen
tevkifhane ve hapishane trlerini de kapsar ekilde, "Tevkifhane ve
Hapishanelerin idarelerine Dair Nizam nam e" ile "H apishane G ardi
yanlar Hakknda Talimatname" 1880 ylnda yrrle girdi. Bu ekilde,
m ahkmlarn daha iyi artlarda yaamalar ve her trl suiistim alden
korunmalar asndan hukuk tedbirler alnm oldu.103
O tarihlerde de Adalet Bakanlna bal iken, sonradan iileri B
kanlna devredilmi ve topluluk rejimine tbi tutulmu olan tutukev
leri ile hapishaneler hakknda, 97 maddeyi ieren nizamname, bunlar
"tevkifhane, hapishane ve hapishane-i um um " olmak zere e ayr
makta ve "her kaza, liva ve vilyet merkezinde birer tevkifhane ve ha
pishane ve be seneden ziyade krek cezasna mahkm olanlara m ah
sus olarak m emleketin m nasip yerlerinde de birer hapishane-i um u
m bulunacan, mahkm larn almaa m ecbur olacaklarn, mev
kuflarla hapis cezasna mahkm olanlarn ayr ayr yerlerde bulundu
rulacan, bir kazada hapishane yoksa tevkifhanenin bir dairesi m u
vakkaten hapishane ittihaz olunacan, hapishane-i umumlerde on
seneye kadar krek mahkmlar ile mebbetlerin koularnn baka
109 G lckl, Feyyaz, T rk Ceza Sistemi (H rriyeti Balayc Cezalar), Ankara 1966, s.
46 vd.
tamamen mahrumdurlar. Havalandrma ve stma tesisat mevcut de
ildir. Ocak ve mutfak tertibatnn bulunm am as yznden, m ahpus
lar yem eklerini koularda m angallar zerinde piirmektedirler. Bir
ok binada akar su yoktur; mahpuslar kendilerini ve bulaklarn ko
ularda ykamaktadrlar. Koular akam 17'den sabah T ye kadar ka
pal tutulduundan, d e f -i tabi kouta bulunan tenekelere yaplm ak
tadr; esasen mevcut hellarm vaziyeti de pek ktdr.
M ahpuslarn getirdikleri ahs eyalar yataklarn yannda, sandk
lar iinde, koular doldurmakta ve temizlii gletirmektedir.
Hkm llerin snflandrlmas bir yana, kkleri byklerden,
mevkuflar mahkmlardan ayrmak dahi mmkn olamamaktadr.
Kadnlara mahsus cezaevi hemen hemen yok gibidir: "kadn m ahkm
larn cezalar, birok yerlerde, gardiyan olarak tayin edilen kadnlarn
bazen bir ve bazen de iki odal ve alelekser zabtann nezaretinden
mahrum bulunan evlerinde ektirilm ektedir." Bakma muhta kk
ocuklar da, analaryla birlikte, senelerce cezaevinde kalmaktadrlar.
Hemen hemen hibir messesede ziyaret ve grme mahalli yoktur.
Binalarn bu gayrimsait durumu m ahpuslarn almasn da im
knsz klmaktadr. "G rlen hapishanelerin biroklarnda mahkm
ve mevkuflar tam ve mutlak bir atalete uratlmlardr. Mesel iki-
yz mevcutlu bir ksm hapishanelerde alanlarn miktar 10-15'i ge
m em ekted ir..."
"H apishaneler -personel noktasndan- daha derin bir mazhariyet-
sizlik iindedirler. Hapishaneler, hemen daima zaif ahsiyetlerden te
rekkp eden ve bu itibarla da lzm gelen evsaf ve eraitten mahrum
bulunan mdrlerle, hemen tamamen cahil denebilecek derecedeki
gardiyanlarn elinde bulunmaktadr. Gardiyanlk meslek bir vaziyet
olmaktan ziyade ok alelde bir i telkki" edilmektedir.
Rapor u cmlelerle son bulmaktadr: "H apishanelerim izin bu
gnk vaziyetleri ise, adaleti temin deil, adaletsizlii tevlit etm ekte
dir. M ahkmlarn bir ksm muhtelif saikler tahtnda, ceza ektiklerini
bile hissetmezken, dier bir ksm cezalarn, tbi tutulmalar lzm ge
len derecenin kat kat fevkinde bir iddetle ekmektedirler. Binaenaleyh
hapishanelere lyk olduu mevkiin verilebilmesi iin ihtiyar icap
edecek fedakrlklar ok grlm emeli bilkis pek tabi ve zarur telk
ki edilmelidir."
647 sayl Ceza nfaz Kanunu ile srgn cezas kaldrlncaya ka-
dar,110 TCK m. ll 'd e belirtilen hrriyeti balayc cezalar; ar hapis,
hapis, srgn ve hafif hapistir. Bunlardan ar hapis ve hapis cezasnn
infaznda, dereceli sistem kabul edilm iti.111
Sonu
Avrupa devletlerinde hrriyeti balayc cezalarn ve dolaysyla
cezaevlerinin geliim i 400 yllk bir gem ie sahipken, bizde Tanzimata
ve 1840'lara gitmektedir. Avrupa lkelerinde, 19. yzylda tartlan so
runlar, bizde daha yeni tartlmaya balandndan, cezaevleri ve in
faz sistem i ile ilgili yaanan skntlar bir trl giderilememektedir. Bu
durum infaz hukukunun geliim i asndan da sz konusu olmutur.
Avrupa'da ve A m erika'da bizden yllarca nce infaz hukuku ve ceza
evleri zerine tartmalar, kitaplar, geziler, dernek ve vakflar mevcut
iken, bizde ne yazk ki bu konu zerinde Bat'dan yllarca sonra durul
maya balanmtr. Benzer durum, infaz hukuku eitimi asndan da
sz konusudur. Bizde, son yllarda baz hukuk fakltelerinde seimlik
Giri
Su ve ceza insanlk tarihi ile birlikte var olan bir olgudur. Toplum-
larda cezalandrm ann ekli de tarih boyunca sosyal, ekonomik ve kl
trel koullara gre deiime uramtr. Hapishaneler, tm toplumla-
rn uygulad formel cezalandrma ynteminin banda gelmektedir.
Hapishaneler, cezalandrm a politikas ve uygulamalarnda evreden
merkeze doru ynelii temsil etmektedir.
Bu almada formel sosyal kontrol iinde nemli bir yeri olan ha
pishaneler, teorik olarak incelenecek, bu kuram larn amac ve ileyii
ele alnacaktr. Hapishanelerin ilevi nedir? Hapishaneler hedeflenen
am alan gerekletiriyor mu? Hapishanelerin temel sorunlan neler-
Do. Dr. H alil brahim Bahar, Polis A kadem isi Bakan Yardm cs, Ankara.
1 (Foucault 2003: 253)
dir? Hapishanede cezalandrma ynteminin alternatifleri nelerdir? Sz
konusu alternatiflerden Trkiye nasl yararlanabilir?
Hapishaneler, sylem ile eylem arndaki tutarszln belirgin bir
ekilde ortaya kt alanlardan biridir. Hapishaneler belirtilen ilevle
rini yerine getirmekten uzaktr. Buna ramen tm toplumlarda hapis
hanede cezalandrma sistem ine devam edilmesi nasl aklanabilir?
Hapishaneler sululuu srekli hle getirir. Hapishanelerin grnr
deki bu baarszl aslnda planlanm bir durum mudur? Sosyal,
ekonomik ve siyasal hayatta gelimelere ramen klasik hapishanelerin
cezalandrmada kullanlmasnn nedenleri nelerdir? Okullar, hastaha-
neler, atlyeler sosyal ve mimar olarak hapishanelerle benzerlik iin
dedirler. Bu, Foucault'un (1977) deyim iyle bedenin snrlandrlm as ve
baskc disiplinin uygulanmasnda benzer stratejinin kullanldnn
bir delilidir.
Hapishane konusu ele alnmadan nce su ve cezann toplumsal
olarak nasl algland ve sua kar verilen toplum sal ve siyasal tep
kilerin ne olduunun ortaya konmas gerekmektedir.
M organ sulular iki kategoriye ayrmtr. Birincisi, normal ve g
receli olarak zararsz eklinde tanmlanrken; ikinci gruptakiler ise
anormal, patolojik ve tehlikeli olarak tanmlanmaktadr. Bu kavramsal
modele gre kt sulularn toplum dan uzaklatrlm as sonucu halk,
norm al sululara daha toleransl olaca varsaymnda bulunulm akta
dr.2 Hapishaneler kt sulularn toplum dan uzaklatrlmas ilevini
de yerine getirmektedir.
Hukuk tarafndan tanm lanan su, ekonomik, sosyal ve siyasal ya
p ile ilgilidir. H ukuk ise kurumlar tarafndan ekillenmekte ve dei
mektedir. zellikle siyaset kurumunun hukuk kurallarnn oluumu
ve uygulanmasndaki rol bilinen bir gerektir. Bu balamda siyaset,
sosyal kontrol ve hapishaneler arasndaki ilikinin bir btn hlinde
ele alnmas gerekir. Bu balam da siyasal atma ve basklarn artt
zamanlarda hapishanedeki m ahkm ve tutuklu saysnn da arttn
grmekteyiz.
Sular ve toplum dzenini ihll eden dier davranlar nasl alg
lanmakta ve bu eylemlere ceza adalet sistem i tarafndan nasl tepki
gsterilmektedir? Tm lkelerde olduu gibi Trkiye'de de kamu d
zeni ve asayi temelde siyasal bir konudur. Bu balamda cezalandrma
siyasal bir konu olarak karmza kmaktadr. Bu adan bakldnda
hapishaneler, sistem e kar kanlar ile kmayanlarn, iyi-kt, uygun-
uygun deil kavramlarnn pekitirilmesi ve toplumun bu ayrma gre
bilinlenm esi ilevini grr. Baz aklam alar ise hapishaneler ile yeni
sanayi dzeni arasnda ba kurarak, kontrol edilebilir, disiplinli i g
c gereksiniminin hapishanelerin yaygnlamasna neden olduunu
ileri srmektedir.3
Hapishaneler hakknda salkl analizlerin yaplabilmesi iin aa
daki konularn ele alnmas gerekmektedir: Su ve kontrol arasnda
ki iliki, kontrol ve cezalandrmann doas, cezalandrma ve kontrol
stratejilerinde dnmler, hapis cezasnn ortaya kmasna neden
olan sosyal faktrler, hapishanelerin organizasyon yaps ve sorumlu
luk anlay, mahkm ve tutuklularm sosyal ve ekonomik zellikleri.
Hapishanelerin ilevi hakknda farkl sylem ler vardr. Hapisha
neler bedensel cezalandrm adan, zihinsel cezalandrm aya geite
nem li bir rol oynamakta4 ve dile getirilen klsik ilevlerinin dnda
farkl perspektiflerden ele alnmaktadr. Foucault'un analizleri de bu
farkl yaklam larn ncsdr. Foucault'a gre hapishaneler kanun
suzluklarla mcadele etmek iin kullanlan bir ara deildir. Hapisha
nelerle su ve ceza ve bunlarla ilgili ekonomik alann dzenlenm esin
de rol oynamaktadr.5 Yukarda da ifade edildii gibi cezalandrma si
yasal bir karardr. Hapishanelerde bulunan mahkm larn oran hk
metin kontrol altndadr. M ahkm says bir anlamda siyasal tercihin
bir sonucudur. Hapishanelerin boaltlm asna ynelik hkmet aflar
bu tezi dorulamaktadr.
Hapishaneler beraberinde birok olumsuz sonular da dourm u
tur. Cezaevleri bir ayrtrma, ayklama mekanizmasdr.
Foucault ve hapishaneler
Michel Foucault (Gzetleme ve Cezalandrma 1977), cezalandrma ile
ilgili son derece etkili bir alma yapmtr. Foucault'un temel tezi, di
siplin ve disiplinlerdir. Cezalandrmann tek arac hapishane deildi,
fakat hapishane yine belli ballarndan biri oldu. Foucault, hapishane
nin niin seildiini ortaya karmak istemi ve Gzetleme ve Cezalandr
ma (1977) adl eseri sonras su ve cezalandrmaya ilikin dnceleri
altst etmitir. Bu alma, bata polis, savc ve hkimler olmak zere
ceza adalet sisteminde rol alan aktrlerin yaptklar iin ne anlama gel
diini sorgulamalarnda nemli bir referanstr. Foucault su ve ceza
landrmaya ilikin yaygn olan aklamalar 'kriminolojik gevezelik'
olarak tanmlamaktadr. Foucault'a gre hapishanenin grnr baar
szl, baar olarak deerlendirilmektedir.
Foucault, toplumlarn cezalandrmadan gzetlemeye gei anma
vurgu yapar ve iktidar dzenine gre gzetlemenin cezalandrmadan
daha etkili ve daha verimli olduunun fark edildiini ne srer. Fouca
ult'a gre hapishane gzetleme biimi altmda olutuu andan itibaren
kendi besinini yani sua eimlilii oluturmaktadr.
"Hapishanenin, bandan beri, bireyleri dntrmeye ynelik bir
projeye bal olduu hipotezini ne sryorum. Hapishanenin sulular
dan oluan bir tr hurdalk olduuna genellikle inanlr; bu hurdaln
sakncalar kullandka ortaya ktndan, hapishanelerde reform
yapmak gerektii, bireyleri dntrmenin bir arac hline getirmek
gerektii sylenip durur. Bu doru deildir: Metinler, programlar, niyet
bildirimleri burada, nmzde duruyor. Bandan beri, hapishanenin
okul kadar, kla ya da hastahane kadar mkemmel bir aygt olmas ve
bireyler zerinde titizlikle ilem grmesi gerekiyordu."22
Hapishanelerin sonular hakknda ise aadaki aklamalar ya
plmtr:
"Yenilgi hemen geliverdi, neredeyse projeyle ayn anda saland.
Hapishanenin sulular namuslu insanlar hline getirmek bir yana ye
ni sulular retmeye yarad ya da suluyu daha fazla sua saplad
daha 1820'de saptanr, iktidar mekanizmasnn hep yapt ey olan,
sakncallm stratejik kullanm o dnemde grld. Hapishane sua
eilimli insanlar retir, ama bu kiiler sonuta ktisad alanda olduu
kadar siyasal alanda da gereklidir. Sua eilimliler ie yarar."23
Yukardaki ifadeleri desteklemek iin on dokuzuncu yzyldaki
kurallara uyan iilerin sua eilimli insanlara kar yaklamlar rnek
Polis ve sulular
Polisin oluturulmas ile iktidar arasndaki ilikinin varln gz
nnde tutmak gerekmektedir. Muhbirler, gzetleyiciler de sua ei
limli olan kiiler tarafndan devirilecektir. Burjuvazi kendi elleriyle
yapamad kaakl hizmetindeki su ilemeye eilimli kiiler tara
fndan yaptracaktr. Sua eilimli profesyonel bir kesimin oluturul
mas birok siyasal ve ekonomik faydann yan sra sua eilimliliin
kanalize edilmesi ve sk sk kodlandrlmas iin gereklidir.28
"Dolaysyla sua eilimli kiiler deviriliyordu, su ileyebilecek
meslek ve statdeki insanlar tek tek toplamak sz konusuydu; peki
sua eimli kiileri devirmenin, onlar bu eilim iinde tutmann ve
sua ynelik faaliyetlerinde srekli olarak gzetleyebilmenin yolu ney
di? Bu ara elbette ki hapishanedir.29
"Hapishane, sua eilimli kii imalathanesiydi; su ilemeye ei
limli olmann hapishane yoluyla retilmesi hapishanenin yenilgisi
deil baarsdr, nk hapishane bunun iin yaratlmt. Hapishane
suun tekrarna olanak tanr, ok profesyonellemi ve kendi iine sk
skya kapal sua eilimliler grubunun olumasn salar."30
Hapishane, kanunsuzluklar zerine kontrol kurulmasn salar.
Mahkmlarn topluma dahil olmasnn nne geerek bu kiilerin ay
n ekilde kalmalarna neden olur.31
Gzetleme ile kontrol arasndaki iliki hastahane, okul ve hapishane
lerde tam olarak grlmektedir. Bedenlerin, bireylerin, eylerin merkez
bir bak asyla grnr olmalar gzetlemenin temelini oluturur.32
Sonu: zmszlk?
Baz eyler yan gittiinde insanlar sulayacaklar kiileri ararlar.
Hapishanede cezalandrmada ortaya kan sorunlarn sorumlusu kim
dir? Hapishanede mahkmlarn says kmsenemeyecek boyuttadr.
Hapishaneler kriz iindedir.
Kriz kavram siyasal, ekonomik ve sosyal hayatta karlatmz
kavramlardan biridir. Ekonomik kriz, i gc krizi, meruiyet krizi,
gven krizi balca kriz rneklerindendir.37 Tm toplumlarda cezalan
drmada da krizler yaanmaktadr. Krize mdahalede 3 yntem uygu
lanr: 1. Uyum, 2. Ret, 3. Eyleme gemek (acting-out)
Uyum, sularn kontrolnn olanakl olmad bilinciyle sula
mcadele politikasn belirlemektir. Bu balamda sularm kayt edil
memesi, su aydnlatma oranlarnn dk olmas, maduriyeti az
olan sularm takip edilmemesi, sularm nlenmesine ynelik nemli
reformlardan ok toplumsal su nleme projelerine arlk verilmesi,
krize kar uyum almalarna rnektir. Ret politikas ise politikaclarn,
polis ve ceza adalet sisteminin dier aktrlerinin sistemin altn,
sfr toleransn gsterildiini dile getirmeleri ve bu erevede uygula
malarn devam ettirmeleridir. Eyleme gemek ise halkn tepkisel ta
lepleri karsnda ayrntl dnmeden yasalarn uygulamaya konul
masn ifade eder.38 Hapishaneler krize ynelik uyum ve ret politikas
n birlikte uygulamaktadr. Hapishaneler mevcut koullara gre kendi
sini ayarlayarak, iindeki sorunlara kar her ey yolundaym gibi
davranmaktadr.
"Bir kurumun analizinde farkl eyleri ayrt etmek gerekir. Birinci
olarak, kurumun rasyonalitesi ya da amac olarak adlandrlan ey, ya
ni, kendi iin saptad hedefler ve bu hedeflere varmak iin sahip ol
duu aralar; ksacas, kurumun kendi tanmlad hliyle program:
rnein, Bentham'm hapishane ile ilgili dnceleri. kinci olarak,
etkiler sorusu vardr. Elbette, etkiler ok ender olarak amala alr;
rnein, hapishane-slah hedefine, bireyin slah edilme arac olarak ha
pishane hedefine eriilmemitir: Etki, daha ziyade, tersinedir ve hapis
hane, daha ziyade sua eilimli davranlara yneltir. mdi, etki ama
la almyorsa, birok olaslk vard: Ya reform yaplr, ya da bu etkiler
balangta ngrlmemi ama tam olarak bir anlam ve yararll
olabilecek bir ey iin kullanlr. Kullanm denilecek ey budur; rne
in slah etkisi olmayan hapishane, daha ziyade, bir ortadan kaldrma
mekanizmas olarak hizmet grd."39
Foucault hapishanelerin baarszlnn nedenlerini aratrma
yerine bu baarszln neye yaradn, kimin kullandn sorgula
maktadr. Foucault hapishanelerin kanunsuzluklar eitlendirici bir
ynetim ve denetim aygtlar olduunu sylemektedir. Bu balamda
hapishaneler baarszlk bir yana, sua eilimli olan insanlar kategorisi
yaratmay ve bunu burjuvaziden gelen yasa ihllcilerinden ayrt etmeyi
baard.40
Kaynaklar
Ashworth, A. (2002), 'Sentencing', M. Mike, Morgan, R. & R. Reiner, (eds),
The Oxford Handbook of Criminology, Oxford: Oxford University Press.
Byrne, J. M. (1989), 'Reintegrating the Concept of Community into Com-
munity-Based Corrections', Crime & Delinqttency, Vol. 35., No. 3: 471-
499.
Cohen, S. (1983), 'Social-Control Talk: Telling Stories about Correctional
Change, D. Garland & P. Young (eds), The Pouer to Punish, London:
Heinemann.
Emsley, C. (2002), 'The History of Crime and Crime Control Institutions',
M. Mike, Morgan & R. Reiner, (eds), The Oxford Handbook of Crimino
logy, Oxford: Oxford University Press.
Foucault, M. (1977), Discipline and Punish, The Birth of the Prison, London:
Penguin.
Foucault, M. (2003), iktidarn Gz, ev. Ik Ergden, stanbul: Ayrnt Ya
ynlar.
Hudson, B. (2002), 'Punishment and Control', M. Mike, Morgan, R. & R.
Reiner, (eds), The Oxford Handbook of Criminology, Oxford: Oxford Uni
versity Press.
Morgan, R. & R. Reiner, (eds), The Oxford Handbook of Criminology, Oxford:
Oxford University Press.
Morgan, R. (2002), 'Imprisonment A Brief History, The Contemporary Sce-
ne, and Likely Prospects', M. Mike, Morgan, R. & R. Reiner, (eds), The
Oxford Handbook of Criminology, Oxford: Oxford University Press.
Raynor, P. (2002), 'Community Penalties', M. Mike, Morgan, R. & R. Reiner,
(eds), The Oxford Handbook of Criminology, Oxford: Oxford University
Press.
Otorite-Yaamalan likisinde
Hapishanenin Yeri
ener Aksu'
2 ener Aksu, Ulusal Egem enlikler ve Gelecein O toritesi, Kocaeli niversitesi Yayn
lan , Kocaeli 2003.
3 A far Timuin; "K orkunun ktid ar" Felsefelogos, say 16, yl 2001 /4, s. 19.
anlaydr. Gcnn kayna gizemlidir ve dayand soydan gelir. Bu
soy, byk olaslkla bir "totem"dir.4 Hkmdarn kiiliinde somutla
an otorite, insan topluluklarnn iblm ve artan nfuslar karsn
da, yeni aralara ve kuramlara gereksinim duymu ve oalmtr.
Bylece hkmdar, doan ve len kiilii dnda, kurum ve kurulu
larla, otoritenin eitli aygtlaryla, bu arada dil ile de egemenliin kay
na olacak ekilde ikinci bir kiilik anlam tamaya balamtr. Bu,
otoritenin ilk soyutlanm a grntsdr. Somut kiiden ayrlarak,
yaamalannm her yanma ulaabilen aralaryla, lmsz olan bir sim
geye dnmtr. Birok yerde bu simge "ta"tr.
Otoritenin varoluunu korumak ve gelecee tanmasn salamak
da bu aralar sayesinde gerekletirilmektedir. Bu yeni yap, yani b
rokratik btn, otoritenin yaamalanm kapsamasn, ona nfuz etme
sini salam ve giderek devletlerin, imparatorluklarn kurulmasn
olanakl hle getirmitir.
Otorite de yaamalanm kendi varoluunun vazgeilmez bir paras
olarak alglamtr. nk otoritenin varln srdrmesi, otoritesinin
hissedildii bir yaamalanma, snrlar belli bir yaamalanna baldr.
Ancak yaamalannm gvenlii iinde meru olabilir ve meruluunu
gelecee tayabilir. Tpk, trn yaamalanna ihtiyac gibi, otoritenin
yaamalanma gereksinimi organiktir. te bu nedenle otorite ile toplum
arasnda doal bir ortaklk vardr. Bu ortaklk olmasayd, u temel so
ru yantlanamaz olurdu: "nsan, nasl oluyor da kendi davranlarn
snrlama hakkn, bir bakasna ya da bir baka eye gnll olarak
terk edebiliyor?"5
nsan bilincinin evrimlemesi ve gelimesiyle birlikte, igdsel
bilincin gc azalm ve bylece, yaamalanma ve otoriteye iten ve
doal ball krlmaya balamtr. Bu krlmann bir baka kayna
da insan toplumunun kendisinin bile kavrayamad hzda dnme
sidir. Bu dnm her alanda, yeni ve bir insann kavrayamaca ay
rntlarla birikmi bir toplumsal yaanty ve kltr oluturmutur.
Elbette bu oluum katlanarak srmektedir. Bu durum, aykr bir ekilde,
bir yandan, otoritenin meruluunu bireylerin bilinlerinin yetkinle
mesi dorultusunda zora sokarken, dier yandan, bireyin yalnz ba
4 Bu konuda geni bir tartm a iin baknz, Freud, Totem ve Tabu, ev. N iyazi Ber-
kes, Rem zi K itabevi, stanbul 1971.
5 Benzer sorular ve y antlan iin baknz, J. J. Rousseau, nsanlar A rasndaki Eitsiz
liin Kayna, Say Yaynlar, stanbul 1995.
na yaama olanaklarm tamamen ortadan kaldrarak, topluma ve oto
riteye balln artrmaktadr.
Otorite, kendi meruluunun srgit devam iin, bir yanda yaa-
malann korumak, bir yandan da yaamalannda "meruluu" nu teh
likeye drecek sorunlar zecek dzenekler retmek zorundadr.
Kurmak zorunda olduu ilk nemli yap, toplumu otoritenin bekledi
i ekilde bir arada tutacak ve otoriteyi memnun edecek bir biimde,
deer yarglar oluturmak ve korumaktr. Yaamalanndaki btn ey
lemleri ve ilikileri denetlemek iin oluturaca yasalar en hassas
alandr. nk bu yasalar, toplumla iktidarn bir paylam gibidir. Bu
ilikiye ynelik Montesquieu'nun bize duyurduu sorun dikkat ekici
dir: "ktidar hibir zaman halkla prens arasnda eit olarak paylatr-
lamaz, korunmas zor bir dengedir bu. ktidar bir yerde artarken br
yerde azalmaldr, ama arlk her zaman ordunun banda bulunan
prensten yanadr."6
ktidar, otoriteyi yaamalanndaki toplulukla paylamak istemeye
cektir. Bu onun doasnda vardr. Fakat, topluluk iinde baz insanlar
da, yeni g oluturma istei, zellikle gereksinimlerin karlanamad
zamanlarda artacaktr. Hatta daha da ileri giderek unu rahatlkla
syleyebiliriz; insanlar, btn yaam pratiklerine ynelik bir kar koyma
arzusuna doalar gerei yatkndr. Bu yatknl kkrtan her olaslk,
otoriteye kar hareketleri besleyecektir. Bu olaslklar iinde, var olan
deerlerle insan ve insan gereksinimlerinin atmas, retim ve tke
tim zinciri iinde insanlarn kendilerine meru bir yer edinememeleri,
paylam mekanizmalarnca dlanmalar rnek gsterilebilir. Btn
bu kar kma olasl, yaamalanndaki yasalar ve deerlere kar bir
tehdit oluturacaktr. Nihayet, insann gereksinimlerini her gn yeni
den karlamas gibi bir zorluk ve yaamalannda her gn yenilenen
gereksinimleri karlayacak dzenekleri oluturmadaki glk hep var
olacaktr. Bu gerilim, yaamalanmda "su" retecek bir kaynaktr ve
doaldr. Otorite-yaamalan ilikisindeki gerginliklerin bir sonucu
dur. Tmden ortadan kaldrlmas olas deildir.
Tmden ortadan kaldrlmas olas olmayan bu tehdit, zellikle
otoritenin varln tehdit eder. Otoritenin bu tehdit karsnda rettii
7 Bu konu iin baknz, M ichel Foucault, H apishanenin Douu, ev. M ehm et Ali K-
lbay, mge Yaynlar, stanbul 2000.
Freud, age., s. 76.
nk, endstri ilikileriyle ekillenen yeni ynetim biimlerinden
olan demokrasilerde, iktidar, btn bireylerin iradesini temsil etme
mektedir. Zaman zaman snfsal, zaman zaman bireysel atmalar ve
tehditleri artracak durumlar, yasalar ve deerler hep var olacaktr.
Bu kez yasalar ve deerler, endstri ilikileriyle gelien "bireysel
zgrlk ve eitlik" alanlarn korumak anlamyla otoriteden ok yaa-
malann ve toplumu ilgilendirmektedir. Bu nedenle, otoriteye ynelik
olan tehdit, yaamalanma da ynelik kabul edilmektedir. Otoriteye y
nelik tehdit, yasalara, deerlere dolaysyla "insan haklarna", "zgr
lne", "eitliine" de ynelik alglanmaktadr. Mlkiyet ilikileri
iin bile bu byledir. Artk yasalar, kraln mlkiyetini deil, yaamala-
nndaki her bireyin mlkiyetini ve mlkiyet ilikilerini korumaktadr.
Dolaysyla yeni dnemdeki "su" sadece otoriteyi deil, ayn zam an
da yaamalann da tehdit etmekte ve yeni zmler gerektirmektedir.
Bir tehdit olarak alglanan "su"un cezalandrlmasnda aykr bir
durumla kar karya kalnmtr. Suluya, gemi zamann zmle
riyle, bedene ynelik "azap" ektirilse, yeni otoritenin meruluu ile
eliecektir. nk yeni otorite, varln ve meruluunu "bireylerin
yasalarla korunan haklarndan" almaktadr. Bu nedenle, sulunun ce
zalandrlmasnda, birey haklar ve zgrlnn zedelenmemesine
dikkat edilmitir. Bu dorultuda "ruhun cezalandrmas" yahut "su
lunun topluma yeniden kazandrlmas" zm olarak kabul edilir.
Hapishane, bu zmlerin ortaya kard bir olgudur.
"Ruhun cezalandrlmasnda" yaam haklarnn elden alnmas,
bir anlamda, yaam dlnn geri alnmas fikri temeldir. Bu ynyle
gemi alardan beri uygulanan "srgn"e benzer. Srgn, suluyu,
yaamalanndan dlatrma pratiinin geleneksel yoludur. Trn bir
bireyi olan "sulu" zerinde dlama, ar ruhsal bunalmlara neden
olur. Zaten her cezalandrma, yaamalanmdaki dier bireyler iindir.
"Kzm sana sylyorum, gelinim sen anla'." atasz ile zetlenebilecek
bir ierik tar. Gl duygusal balara ynelik bu tehdit, sevdiklerine,
sevdii nesnelere, yaamalanma yoksun kalmaya iaret eder. Hasret,
ruhsal bir cezadr ve eziyet verici bir duygu olmakla, trn geri kalan
yeleri zerinde byk bir korku oluturur. Otorite, bu korkuyu arzu
lamaktadr.
Srgn korkusunun derin izini "Sokrates'in savunmasnda" bula
biliriz. Sokrates, kendisine verilecek olas cezalardan sz ederken
srgn olasln da dile getirir ve yle der: "Ama benim kendi hem
ehrilerim olan sizler bile, artk benim konumalarma, szlerime ta
hamml edemezken, bunlar ekemez ve iren bulurken, bakalarnn
bana tahamml edeceini umacak kadar dncesiz olmak iin, yaa
ma hrsnn gerekten gzlerimi brm olmas gerekir. Hayr, hayr.
Atinallar, bu hi de byle deildir. Yer yer dolaarak, srgn yerimi
hep deitirerek, her gittiim yerden kovularak yaamak, benim ya
mda bir adam iin ne ac bir eydir!"9
Yaamalan ile rtm otorite, "su" konusunda arad yeni
zm, gemi otoritelerin gelitirdii birikimlerden ikisini birletirip
yeniden kurgulayarak salamtr: Srgn .ve zindan... Zindan, bu
gnk hapishanenin ilkel bir biimi olmakla birlikte, hapishane kavra
myla rtmeyen zelliklere sahiptir. Zindana atmak, yine bedensel
bir azap ektirme yntemidir. Belli bir mekna zorla kapatlmak dn
da, ilevsel benzerlii yoktur. levsel adan hapishane daha ok sr
gne benzer. Bir eit ierideki srgndr: Yaamalan iinde yaama-
lanndan yoksun brakmay amalar. Fakat bu zm, yeni ihtiyalarla
yeni anlamlar kazanmtr. Sulunun yeniden yaamalannn meru bi
reyi hline getirilmesi grevi de hapishanenin grevi olmutur. nk,
artk, bir bireyin otoriteye, pratik olarak da yasaya ya da deerlere kar
tehdit olmas, dorudan yaamalan ve topluma tehdit oluturmas
anlamndadr. Bu durumda yaamalan ve toplum rahat olamaz. Hapis
hane, bu tehditlerin toplumsallatrc arac hline gelmelidir. Hapisha
nelerdeki reform hareketlerinin znde bu arzu yatar: Hapishaneyi,
sulu ruhunun arndrld, sulu bedeninin yaamalannn retken
bir esi hline dntrld, eitim merkezleri hline getirmek.
Fakat bu ilevin ters ileme pratikleri de yaygndr. Hapishane, giderek
byyen bir "sululuun" okulu hline de gelebilmektedir.10
Bu ters ileme pratii beklenmedik bir gereksinimi de karlam
olur. Talihsizliin, kt gidiin, yaamalan otoritesinin somutlam
yaps olan iktidarn beceriksizliklerinin ve sorunlarn zmszl
nn yklenecei bir sorumlu olmak, hatta belki "teki" kabul edilebi
lecek bir merkez oluturmak bakmndan kullanldr da. Bylece ha
pishane, artk rtm olan otorite-yaamalan ilikisi iinde, gerilimi
hafifleten bir savunma mekanizmas hline gelir. Yaamalann tehdit
9 Platon, Sokrctes'in Savunm as, ev. N iyazi Berkes, Sosyal Yaynlar, stanbul 2001,
s. 40.
10 Bu ters ilem e pratiklerinin lkem ize yabanc olm adn syleyebiliriz. F Tipi
cezaevlerinin oluturm a srecindeki tartm alar anm satm ak yeterli olacaktr.
eden sululuun merkezi imaj, hapishaneyi, otoritenin gcn artr
masna yardmc bir eye dntrebilir.
Kar kmalar da hapishanenin bu ters ilevinden yararlanmakta
drlar. Yaamalanmdaki toplumsal ve insansal ihtiyalarn karlana-
mamasndan veya ihtiyalar karlama pratiklerinden beslenen bu
"su" eilimleri, hapishaneyi sahiplenerek, yaamalanmdaki otorite-
lemeyi "teki'Tetirmekte, bylece muhalefetin srgit devam iin
olanak ve olaslklar retmektedirler. Yaamalan iinde bir kar "s"
konumu, hapishaneyi otorite iin ierideki "teki" hline getirirken,
suun kazanm olarak da iln etmektedir. yle ki, hapishane, toplu
mun bilinaltnda, sululuun mabedi olmaktan kp, 'adalet'in
merkezi anlamna kaymaktadr.11 Bu garip anlam kaymas, yaamala-
n iinde yeni bir yaamalan anlaynn tremesine yardmc olmak
tadr.
Hapishaneyi bu imge olaslna karn otoritelerin kabullenmesi,
srdrmesinin de nemli bir anlam vardr. ncelikle amzn otori
tesi, yaamalanmdaki toplumun iradesine dayanmakla, toplumun de
erlerine bal kalmay meruluunun ncelii olarak ele almak zo
rundadr. Suu ileyenlerin insan olmas, "insan haklar" deerlerinin
baskn olduu bir ada, suluya ynelik eylemleri koullandrmakta
dr. Sulu insann toplumla olan ban kesmi olmalarna karn, onun
kan ba ya da kltrel balarla bal olduu insanlar bulunmas, oto
riteyi, zorunlu olarak yasalara balamaktadr, iktidar Montesqieu'nun
dile getirdii gibi "prens" yerine gemi kurumlar, kurulularn tara
fnda baskn olsa da, halkn iktidar paylam artm ve nemli hle
gelmitir. Bu nedenle iktidar kurumlan, halk nemsemek, en azndan
yle grnmek zorundadrlar.12
Kurumlar, kurulular ve dier aralarla bir btnsellik oluturan
otoritenin bu yeni yaplanmasnda, kurumlar arasndaki boluklar, g
c kullanan unsurlarn bu boluklar deerlendirme olaslklar, zaman
zaman "sulularn" meru olmayan alanlarda kullanlmalarn sala
maktadr. Bu nedenle otorite ve onu kullananlarn bir ksm, meru ol
11 Bu anlam kaym asn anlam ak iin trklerdeki hapishane im gesi bir balang
olabilir.
12 M achiavelli "politikada ahlk yoktur, zel hayatta olu r" der. Hatta M achiavel-
li'ye gre bir hkm darn baz iyi niteliklere sahip olm asna gerek yoktur, ama
bunlara sahipm i gibi grnm esi arttr." Bkz. M achiavelli, H km dar (Prens),
ev. Anita Tatler, G ebe Yaynlan, stanbul 1997, s. 94-95.
mayan bir tutumla, kiisel ya da otorite kar dorultusunda, kullana
bilecei ve denetledii bir sulular grubunun varlnn gzard edil
mesini salayabilir veya isteyebilirler. Devletin effafl tartmasnn
kaynanda bu tehlike yatmaktadr.
Modern zamanlarn teknolojisi, otoritenin gcne g katmakta
dr. Bu durumda, ulus-devlet anda, yaamalanndaki iktidar payla
m otorite ile halk arasnda ksmen dengelenmi olsa da artk ve gi
derek, otorite akn bir konuma gelmektedir. Yaamalannda akn bir
g olan otorite, tehlikeli olaslklarna karn hapishaneyi btn bir
yaamalanna yayma olaslna sahiptir. Bu nedenle hapishanenin ters
ilevlerini gsleyebilir, kabul edebilir hatta etkisizletirebilir.
Hapishaneler zerine nemli bir alma yapan Foucault'un Hapis
hanenin Douu kitabnn arkasnda u pasaj bulunmaktadr: "ktidarn
kendini gsteri ve debdebe iinde da vurduu, gcn bu gsteri
ten ald eski siyasal sistemden mmkn olduunca ve giderek artan
bir ekilde grnmez hle geldii modern siyaset sistemine gei, bir
yandan iktidar kiiletiren hkmdarn yerine, adsz kiiler tarafn
dan kullanlan bir ynetim aygtnn yerlemesiyle, dier yandan da
kamuya ak cezalandrmadan, gizli cezalandrmaya doru olan bir
hareketle belirlenmektedir. Kendini ne kartan iktidar, bireyin olu
masn engellemitir; oysa karanlklara ekilen m odem iktidar herkesi
bireyselletirmek istemektedir; nk bireyselletirmek, gzetim altn
da tutmak ve cezalandrmak, yani egemen olmak demektir. Bylece
modern iktidar ocuu okulla, hastay hastahane ile deliyi tmarhaney
le, askeri orduyla, suluyu hapishaneyle kuatarak bireyselletirmi,
kaydetmi, saysal hle getirmi, egemen olmutur. Her kii bir yerde
kaytl hle gelince, herkes denetim altnda olacak, gzetim altnda tu
tulacaktr. Modern iktidar byk gzaltdr."13
Foucault'nun iaret ettii bu byk gzalt olasdr. Giderek btn
bir yaamalan hapishane hline gelebilir. Hapishaneye gerek kalmaz.
Ancak hayatn olaslklar her zaman dnce ve hayal gcmzn
olaslklarndan daha oktur. Dolaysyla olaslk yaklamak gerekir.
Gelecek byk bir gzalt olmayabilir d e... Eer ulus-devletler bu
teknoloji ile srse, bylesi bir gelime daha belirgin olacaktr. Ancak,
kreselleme ile balayan gelimeler, yaamalanlarnn snrlarn
zorlamakta ve onu en kk parasna kadar ayrarak, daha byk bir
13 Foucault, age.
btn iinde birletirmeyi arzulamaktadr. Bu durumda, yeryznn
kocaman bir yaamalan hline gelmesi ve otoritenin de btn bir yer
yzn rtmesi gerekir. Bu byk ynetme ii, teknolojinin bugnk
olanaklaryla byk bir hapishaneye dndrlmekten uzaktr. Hapisha
neler, bu nedenle varlklarn srdrecek dirilie en azndan yakn gele
cek iin sahiptir. Fakat srekli bir deiimle yeni anlamlar kazanarak...
Bir baka bak asndan hapishane, insans geliimin kazanmala
rndan biridir. nk, halk nnde "bedene" ynelik "azap" cezalan
drmasndan, "ruha" ynelik tecrit edilmi cezalandrma, hem otorite
iin, hem toplum iin ve hem de insana verilen deer iin nemli bir
admdr. nsan asndan nemlidir, nk, her insan, yaamalanmda,
bir yandan dier insanlarla, bir yandan otorite ile asimetrik iliki iin
dedir. Bu iliki, kolaylkla su oluturabilecek krlganla sahiptir.
Toplum asndan nemlidir, nk, sulu, toplumun bir parasdr ve
suluya ynelik cezalandrma, nereden baklrsa baklsn, topluma y
nelik bir tehdit barndrmakta, toplumsal balar itenlik yerine korku
dan kaynaklanan bir mcadeleler alanna evirmektedir. Otorite iin
nemlidir, nk, modern otoritenin egemenlik kayna toplumdur ve
gemi dnemin cezalandrmalar, kolaylkla bir ters ileve dnerek
ayaklanmalar retebilen, cezalandran da insanlk vicdannda mah
km eden barbarlk izlerine sahiptir. Otorite de bundan kurtulduu
iin rahatlamtr.
Son szle denebilir ki hapishane, yaamalanndaki dlatrma pra
tii olarak nemli bir almdr. Srekli gelitirildii gibi, gelitirilme
ye, dntrlmeye de gereksinimi vardr.
Genetik Bilimi
Kresel Bir Hapishane mi Yaratacak?
Orhan Aybers'
G enetik bilimindeki gelimeler
Genetik bilimi yz yldr hcrelerdeki kromozomlarn veraset tay
c unsurlarn aratrr. Bitki ve hayvanlardaki irs! niteliklerin gerekle
me aamalarn inceler. Bu konuda pek ok kantlanm bilgi elde edildi.
nsanlarn vrislerine ne gibi zellikler brakt konusunda kant
lanm bilgiler elde etmek ok zor oldu. nsanolunun yeni nesil vere
bilmesi iin yllarca beklemek gerekiyordu. Toplumun bu kadar uzun
sre beklemeye tahamml olmadn dnenler oldu. Hzla nesil
veren hayvanlar ve bitkilerden elde edilen bilgilerden insanlar iin
karsamalar yapma yolunu setiler. Bu tr bitkiler ve hayvanlarda gz
lemler yaptlar. Elde edilen bilgilerin insanlarda da ayn kanunlara
uyup uymadn anlamaya altlar. Bu ise ok zordu.
Ancak aradan geen yllar iinde genetik bilgilerinde byk ilerle
meler oldu. Biyoloji bilgileri hcre seviyesinin ok altndaki yaplara
kadar indi. Molekller seviyesinde tanmlamalar yaplmaya baland.
Bugnk bilgilerimiz ile nesilden nesle geen zelliklerimizin ifreleri
zld.
Bugnk genetik bilgilerimiz molekllerin incelenebilmesine olanak
olmayan zamanlardaki genetik bilgilerimizden ok farkldr. Gn
mzde "gen haritas" denilen bilgi ortaya kt. Bu bilgi esas olarak bir
telefon rehberi gibidir. Her telefon numarasna isabet eden evde oturan
Neler olmutu?
20. yzyln balarndan ortalarna kadar Bat dnyasnda, dnya
nn -o zamanlarn- en gelimi toplumlarnda "salkl" insanlar, bir ta
raftan "salksz" insanlar iyiletirmek iin abalar sarf ederken, te
yandan "um utsuz vak'alar" saf d etmenin arelerini aradlar.
"Umutsuz vak'alar" ksrlatrmaktan idi etmeye hatta ldrmeye
(tenazi) varan yntemlere nce inandlar sonra da bu inanlarn ka
nunlar yaynlayp uyguladlar.1 Btn bunlar yaparken temel daya
naklar zamann "veraset bilimi" idi.
1 Roger Pearson, H eredity an d H um anity: Race, Eugenics and M odem Science, VVas-
hington D. C ., Scott-Tovvnsend Publishers, 1996, s. 31. K srlatrm a kanunu
uygulayan devletler: Danim arka, N orve, Finlandiya, sve, Litvanya, Estonya,
zlanda, svire K anton lan (bazlar), A lm anya, Avusturya, M acaristan, talya,
20. yzyl balarnda Amerika'da akl hastalarnn, zek gerilii
bulunanlarn, alkoliklerin, sar ve dilsizlerin, sara hastalarnn reme
lerini engellemek iin bu kiilere ksrlatrma ameliyatlar yaplmas2
veya Nazi Almanya'snn "muzr soy" tadna inandklar pek ok
insan ldrmeleri3 Amerikal veya Alman yneticilerinin "canavar ru
hu" tamalarndan deil, "bilime kaytsz artsz inanlar" nedeniyle
oldu. Elbette, bugn "insanlk d" diye tanmladmz bu davran
biimlerinin tek nedeni bilim deildi. Bu lkelerin hkim snflarnn
"eitliki" tavrlar iine girmektense "eitsizliki" grlere arlk ver
meleri, kendi kurtulu ve geleceklerini insanlarn eit olmadklar g
rlerinde bulmak istemelerinden de kaynakland. Toplum iindeki
"bazlarnn" iyi soydan, "tekilerin" ise muzr soydan geldiklerine
inandlar. Kendileri, yani zenginler "iyi soy" idiler. Bu nedenle zengin
olmulard. Hlbuki fakirler, sakatlar, akl hastalar ve geri zekllar
"m uzr soy" olduklarndan, onlarn oalmasn durdurmak doru ve
bilimsel bir yaklam olarak tanmland, ikinci Dnya Sava bitip de
insanolu yaplanlar grp, "biz neler yapmz, ne ktlklere sebep
olmuuz" diye kendi kendileriyle hesaplamaya balaynca, bu kav
ramlar hzla reddedildi ve "insanlarn vazgeilmez haklar" zerine
bildiriler yaynlanp bu ynde uluslar aras yaptrmlara gidilmeye
baland.
H ilal Oytun A ltun, M arm ara niversitesi Trkiyat Aratrm alar Enstits stan
bul.
1 smail Kar, Karikatr Sanat, KB Yaynlar, Ankara 1999, s. 1, vd.; H fz Topuz, le
tiim de Karikatr ve Toplum, E skiehir 1986, s. III.
2 Hfz Topuz, age., s. 3-5, vd.
3 K arikatr sanatnn gnm zdeki durum u ile ilgili bkz. H fz Topuz, letiimde
Karikatr ve Toplum, Eskiehir 1986.
4 kinci M erutiyet sonrasnda T rkiye'yi ilk gazetelerim izde ve m izah dergilerin
deki verilere dayanarak tahlil eden bir kitap bulunm aktadr: Palm ira Brum m et,
kinci M erutiyet Basnnda m ge ve E m peryalizm -1908-1911, ev. Ayen A nadol, le
tiim Yaynlan, 2003. Fransa'da da benzer alm alar bulunmaktadr.
adan bakldnda Trk karikatrnn 'hapishane' veya baka her
hangi bir toplumsal olguya yaklamnn, dnce hayatmz da yan
stt sylenebilir. Toplumun nemli bir kesimini ilgilendiren bu gibi
konular, karikatr iin nemli bir malzemedir. Mahkmlarn durumu
nun, yaaynn, hapishanelerin zelliklerinin, karikatrn gndemi
ne girmi olmas beklenir.
Karikatr, genel olarak 'sanat karikatr' ve 'gncel karikatr' ola
rak snflandrlmaktadr. Konu hapishane karikatrleri olduunda da
'dergi karikatr' ve 'sergi karikatr' ayrm doal olarak yaplabilir
ve genellikle albmlerde yer alan karikatrlerin, sreli yaynlarda
kan karikatrlere oranla daha evrensel konulara gnderme yapt
grlr.5
Bu almada kullanlan karikatrler 'hapishane yaamn konu
alan karikatrler' ve 'hapishaneye ait unsurlarn sembol olarak kulla
nld karikatrler7 olarak ikiye ayrld.
I. Hapishane yaam nn detaylarn konu alan karikatrler
Tek tip kyafet
Enine izgili hapishane kyafeti karikatr sanatnn ilgiyle izledii
bir konudur. Deerlendirdiimiz karikatrlerin ilkinde enine izgili k
yafetli mahkm, yakalad fareye de enine izgiler izmektedir. "Ma
dem hapistesin sen de tek tip giyinmi olmalsn!" nsan kendi koul
larn kendinden gsz olana dayatma eilimindedir. ( D 6 Baka bir
karikatrde kyafetlerini karp denize girmeye hazrlanan mahkm
larn vcutlar kardklar elbiseler gibi enine izgilerle boyanyor:
Mahkm tek tip kyafeti karsa da mahkmdur. (2)7 Mahkmun git
gide 'elbisesi' hline geldiini anlatan bu karikatrde mahkmun gl
gesi sadece elbisenin izgilerinin glgesidir. Bu karikatrde de bir n
ceki karikatrde olduu gibi mahkmun insan olarak varlndan ok
mahkm olarak varlna vurgu yaplyor. (3)8
5 'dergi' ve 'sergi' ayrm iin bkz. Atila zer, letiim in izgi Dili, A nadolu niver
sitesi Yaynlan, Eskiehir 1994, s. 78.
* Parantez iindeki saylar m etnin sonunda bulunan karikatrlerin num arasn
gsterir.
6 Sem ih Balcolu, Ferit ngren, 50 Yln Trk M izah ve Karikatr, Bankas ya
ynlar, stanbul 1973, 2. Bask, H alim Bykbulut, s. 62.
7 age., brahim Ersara, s. 167.
8 age., Erdoan Baol, s. 59.
Duvara atlan entiklerle gnleri vs. sayma
entikli duvar, hapishane karikatrnde nemli bir dekor unsuru
dur. Drdnc karikatrde 1942'den 1956'ya kadar duvara entik at
m bir mahkm grlyor. Mahkm durumundan pek de honutsuz
grnmyor. Baz insanlar her eye alrlar ve azimlidirler.9 Duvara
sadece gnleri saymak iin entik atlmayabilir. Dier karikatrde du
vara entik atlarak saylan ey, bu sefer, hapiste geen gnler deil, ya
taktan ka kez dld. (4)10
Mahkmlarn snrl meknlarndaki hobileri
Mahkmlarn dar bir alanda, kstl imknlarla srdrdkleri ha
yatlarn renklendirmek iin kendilerine birtakm uralar bulduklar
bilinir. Bu blmde deerlendirilen karikatrlerin ilkinde konu 'silh
koleksiyonculuu'. Bu karikatrn ilk karesinde ekmekle kamufle
edilmi bir silhn mahkma ulatrld grlyor. Peki kamak iin
mi? Hayr, koleksiyonuna koymas iin. (5)n Satran oynamak isteyen
mahkmlar satran tahtas olarak pencereden giren kla parmaklklarn
yere den glgesinden faydalanyorlar.12 Cemal Nadir'in Amcabey
bant karikatrnden seilmi olan bu karede hamam bcei yartran
mahkmlar grlyor. Buradaki mahkm tipi biraz daha geleneksel:
Yakas ak gmlekler, enine izgili tek tip kyafetin yerini alm. Mah
kmun tral kafasnda yara band var.13 Hamam bcei yartrmak tm
dnyada daha ok 'serseri' diye dnlen kesimlerin elence arac
dr. Dokuzuncu karikatrde mahkmlarn hamam bcei yartrmak
tan daha "rafine" hobileri de olabilecei grlyor: Golf gibi.14
Hapishane ortamna has 'gndelik' komiklikler
Baz espriler zellikle, baz ortamlarda 'komik' olabilir. Bu blm
de, hapishanede yaanabilecek veya hapishane zerine kurulabilecek
komiklikler zerine karikatrler yer almaktadr. Absrd karikatrn
temsilcilerinden Seluk Erdem'e ait karikatrde, hapse yeni dm
"m ez" durumun ciddiyetini pek kavrayamam grnyor. (6)15 Yi
^ age., s. 43.
17 m zasz, Grgr, 12-19 ubat 1999, s. 1381, s. 2.
18 Sem ih Balcolu, Ferit ngren, age., Erdoan Baol, s. 59.
19 age., Erdoan Baol, s. 59.
20 VI. U luslar Aras Sim avi Karikatr Yarmas, Hrriyet Vakf, Yldrm Halil bra
him , s. 277.
21 Seluk Erdem , age., s. 20.
22 age., s. 78.
lanmas baars ile cezaevlerindeki kontrolszlk arasndaki tezat
oluturuyor. Televizyonda Abdullah calan'n yakaland haberi;
elinde silhla bir mahkmu tehdit ederken bu haberi 'takdirle' dinle
yen bir mahkm; arkada uyuturucu kullanan bir grup mahkm.23 Ce
zaevlerinde cep telefonu yasana ramen yaplan aramalarda Bay
rampaa Cezaevi'nde 25 adet cep telefonu ele geirildii haberinin al
tndaki karikatrde bu durumun kanksanm olduu ima ediliyor:
Gardiyan mahkmu cep telefonundan arayarak ziyaretisi olduunu
haber veriyor. (9)24
II. Hapishanenin 'tipik' unsurlarnn sem bol olarak kullanld
karikatrler
Karikatrist, hapishaneye ait baz izgilerle veya hapishane imge
si yaratacak bir iki detayla filozofun ve edebiyatnn szle yaptn
yapmaktadr; dnyann insan iin bir zindan olduunu, insann kendi
hrriyetini zaman zaman kendisinin yok ettiini, dncenin cezalan
drldm, an ve toplumun insan nasl snrlandrdn karikatrde
tartmaktadr.
nsan kendini nasl snrlandrr?
nsann kendi kendisini kstlad ana fikri altnda toplanabilecek
karikatrlerin ilki kendi kafasnn parmaklklar arkasna hapsedilmi
bir insan figr. (10)25 Benzer bir karikatr: Kendisi de hapiste olan bi
ri kendi iinde mahpustur. Kanunlar onu hapsetti, o da kendisini. (l)26
Beynine pranga taklm bir insan. Bu prangay bakasnn takt syle
nebilir. Fakat kstlanmln farknda olmamak, esaretin devam iin
en garantili durumdur. (12)27 Dier karikatrde prangas kendi kafa
s olan bir insan figr grlyor. Bu tip karikatrler genelde sayfalar
ca tartlan konular zerinedir. nandklarmz, n yarglarmz,
rendiklerimiz, altklarmz, kafamzda biriken her ey bizi snrland
rr. (13)28
29 age., s. 21.
30 5. Uluslar Aras A kehir Nasreddin H oca enlii Karikatrleri, N ecati A bac, s. 161.
31 Turhan Seluk, age., 18-19.
32 Sem ih Balcolu, Ferit ngren, age., Yaln etin, s. 98.
33 Turhan Seluk, age., 78.
34 Bedri K oram an, M illiyet, 1.8.1980.
35 A tila zer, izgiler, A nadolu niversitesi Yaynlan, s. 85.
3f> Bedri Koram an, M illiyet, 30.7.1980.
37 Sem ih Balcolu, Ferit ngren, age., Bedri K oram an, s. 217.
38 age., M eray lgen, s. 316.
Sonu
Hapishane konulu karikatrlerde baz izgiler tipiktir. Bunlarn bir
ksm mahkmlarn ve meknn grn ile ilgili detaylardr. Bu kari
katrlerde ortak olduu dnlebilecek bir mahkm tipi var: Genellikle
tral kafa, kirli sakal, byk, enine izgili kyafet vs. Meknla ilgili vazge
ilmez izgiler: Svalar dklm duvar, parmaklkl pencere, zincirle
duvara asl tahta kerevet, bazen ranza. Hapishane ortamn tamamla
yan baz detaylar: Fare, hamam bcei... Taradmz karikatrlerin 'er
kek egemen' bir karaktere sahip olduu grlyor. Deerlendirdiimiz
karikatrlerin hepsi erkek izerlere ait ve tm karakterler de erkektir.
Pranga ve parmaklklarn, hapishane karikatrlerinde veya hapishane
imgesi yaratlmak istenildiinde ska kullanldklar grlmektedir.
ekil ve ierik ynnden incelemi olduumuz hapishane konulu
bu karikatrlerin genellikle iyimser olduu grlyor. Hapishane art
larn yerden yere vuran karikatrler yok denecek kadar azdr; sadece
birka dergi karikatrnde gndemi igal etmi bir konu olan hapisha
nelerin kontrolszl, disiplinsizlii eletirilmektedir. Adaletsiz ce
zalarla, ikence ile, hapishanede ilenen sularla ilgili karikatrlere pek
rastlanlamamaktadr. Hapishane hayatna ilikin karikatrlerdeki
iyimser, hatta ou kez elenceli hava, hapishane detaylar ile farkl
konular irdeleyen karikatrlerde grlmez. Bu tr karikatrlerin
iyimserlii, hayata ve insana ilikin baz grleri ifade etmesindedir.
Karikatr, hapishane dnda bir eyi anlatrken hrriyetin kst
lanmas olgusundan yararlanyorsa son derece karamsar bir sonu el
de ediliyor, bu ekilde sert eletiriler yaplabiliyor.
Hrriyetin snrlandrlmas sz konusu olduunda, karikatr aa
daki konular tartr:
nsan kendi zgrln kendi snrlandrr: Kstlamalar ve ya
saklar kendi iimizdedir, mecburen yapmakta olduumuz eyler ou
kez kendi seimimizdir.
'Dnya insann zindandr' veya 'insan dnyada srgndr'.
Toplumun sorunlar, yaamakta bulunduumuz an 'bireyi'
hapseden, snrlandran ynleri de karikatrde eletirilmektedir. His
sedilen ve honutsuz olunan baka bir bask da endstri toplumunun
kstlamasdr.
Trk karikatrnde hapishane kendisine geni yer bulabilmi bir
konudur. Daha derin aratrmalarla hapishane konulu karikatrler in
celenerek bu konudaki yaygn grler daha net ortaya konulabilir.
Resim - 13
/
R esim - 15
R esim - 17
Tarih Zinciri
M emlklerde Hapishaneler
Samira Kortartamer'
Do. Dr. Sam ira Kortantam er, Ege niversitesi Edebiyat Fakltesi Tarih Blm,
zmir.
1 Bu hapishane hakknda bkz. Takiyy ed-D n A hm ed b. Ali el-M akrz, Kitab el-M e-
vaiz vel-tibr bi-Zikr el-H itat vel-sar, Badat (tarihsiz), II, s. 188-189, 213; 'Abd
el-M un'im M cid, N uzum D evlet Seltn el-M em lk ve Rusmuhum f M sr, Kahire
1964, s. 136.
cebel'de emirlere mahsus baka bir hapishane olan Sicn ez-Zerdha-
ne'de2 tutulan kiiler, orada genellikle fazla kalmazlard; nk onlar
ya ldrlr ya da serbest braklrlard. Kaletulcebel'deki bu iki hapis
hanenin dnda kale burlarnda da hapishaneler bulunmaktayd.3
Tarihiler Kahire'de valilere has Habs es-Sayyar4 ve kadlar iin
Sicn el-Kudt5 adl hapishanelerden de bahsederler. Ayrca el-Makrz,
Sicn el-Kad el-Mlik,6 yani Malik kadnn hapishanesinden, de sz
etmektedir. Oraya Malik Kad Takiyy ed-Din el-Ahn', bn Teymiy-
ye'nin yandan atmt.
Katiller, hrszlar, yol kesiciler gibi ad sulular veya sultann,
memlklerinden helk olmasn istedii kiiler, Hiznet em'il7 hapis
hanesini boylarlard. Tarihi el-Makrz, bu hapishaneyi "en iren ve
en irkin grnml hapishanelerinden biri"8 olarak tanmlayp 1415
ylnda burann yktrldn yazmaktadr. Ad sulular iin Kahire'de
ayrca el-Makara9 adl hapishane tahsis edilmiti. El-Makrz, bu ha
pishaneyi yle tasvir ediyor: "El-Makara, en iren ve dar hapisha
nelerden biridir. Mahkmlar, orada tarif edilmeyecek kadar byk ac
ve strap ekerler. Allah onun (= yani bu hapishanenin) btn bella
rndan bizi korusun!"10 Habs el-Ma'ne de, ad sulular iin Fatimler
zamannda ina edilmiti. El-Makrz'nin "dar, skk, iren ve ok
kt kokular yayan bir yer olarak" tarif ettii bu hapishane, Sultan en-
Nsr tarafndan yktrlp onun yerine bir amber ars yaplmt.11
Kahire'de kadnlar iin de bir hapishanenin varl kaynaklardan
anlalr: Habs el-Hucre.12 Burada kadn sulular ve zellikle muganni
yeler (kadn arkclar) tutuklu kalrlard.
13 Bkz. Sayyid, Capitale, s. 266; el-M akrz, H itat, I, s. 376; el-M akrz, Suluk, III/2, s.
613 dipnot 3; VVilliam Popper, Egypt and Syria under the Circassian Sultans, 1382-
1468 A .D., Berkeley 1977,s. 30.
14 Bkz. el-M akrz, Sulk, III/2, s. 613 dipnot 2; Popper, Egypt, s. 29; M cid, Nuzum,
s. 136.
15 Bkz. el-M akrz, Sulk, I I I / 1, s. 20.
16 Bkz. el-M akrz, Sulk, 11/3, s. 940.
17 Bkz. el-M akrz, Sulk, II/3, s. 940.
18 Bkz. el-M akrz, Sulk, III/3, s. 978,1118.
19 Bkz. el-M akrz, Sulk, III/2, s. 473.
20 Bkz. el-M akrz, Sulk, III/2, s. 669-70.
21 Bkz. el-M akrz, Sulk, II/2, s. 509.
22 Bkz. el-M akrz, Sulk, II/2, s. 509.
23 Bkz. Sa'd 'Abd el-Fetth, r, el-M uctem e el-M sr p 'Asr Saltn el-M em lk,
Kahire 1992, s. 109; el-M akrz, Sulk, II/2, s. 433.
24 Bkz. el-M akrz, Sulk, 11/2, s. 202.
25 Bkz. el-M akrz, Sulk, III/ l, s. 44,1 4 6 ,1 6 4 ,1 6 5 ,3 1 8 ,3 2 7 , II1/2, s. 935.
26 Bkz. el-M akrz, Sulk, II1/2, s. 876.
de kocalar ile hapse girerlerdi, Emir Giray el-Mansr ve Emir Sunkur
el-Keml'nin eleri gibi.27
Memlk sultanlar, bazen Allah'a yaknlamak duygusundan28
efkat gsterip veya tahta kma sebebiyle29 yahut bir hastalktan iyile
ince mahkmlar serbest brakabilirlerdi.30
Mahkmlar, kazma veya inaat ilerinde de muhafzlarn gzeti
minde zincirleriyle ar artlarda altrlp ilerini bitirince hapisha
neye geri gnderilirlerdi.31 Bazen mahkmlar, belli bir ama -mesel
insanlar korkutmak- iin kullanlrlard. rnein 779/1377-78 ylnda
Kahire valisi, ehirde emirlerin ayaklanaca dedikodusu yaylnca,
Hiznet em'il hapishanesinden idam mahkmu olan bir grubu
kartm ve bu mahkmlara ikence yaptrp onlar yle tehir etmiti:
"Yersiz ve kendisini ilgilendirmeyen konularda konuann cezas bu-
dur!"32
Dman kandrmak iin de mahkmlardan faydalanlrd. Mesel
767/1365-66 ylnda skenderiye limanna yanaan Frenkler, gemiden
salimen inmek ve grevlerini ifa etmek iin Memlklerden gvence
olarak rehineler istemilerdi. Memlkler, bunun bir tuzak olabilecein
den phelenmelerine ramen, Frenklerin isteklerine icabet etmek
zorunda olduklar iin bir k yolu dnmler ve Hiznet em'il
hapishanesindeki idam mahkmlar arasndan seilen bir grup, ha
mamda ykanp gzel elbiseler giydirilerek skenderiye'ye gnderil
mitir. Orann valisi bu mahkmlara herkesin nnde byk itibar
gstererek arlam ve onlarn ehrin ileri gelenleri olduklar haberini
yayarak onlar Frenklere gndermitir. Bu sahneyi daha gereki hle
getirmek iin arkalarnda karlar ve oullarnn rollerini oynayan, e
leri ve babalar Frenklere rehine olarak gnderildii iin feryat figan
alayan kadnlar ve delikanllar da ayarlanmt. Bylece hem Frenkler
hibir eyden phelenmemi hem de tuzak ihtimaline kar, Memlk
ler zayiat vermemi oldu.33
34 Bkz. 'r, el-M uctem e', s. 109; el-M akrz, Sulk, II/ l, s. 151.
35 Bkz. M cid, N tzm, s. 129.
36 M ikra'a (o. m akri') ile vurm ak; m ikra'a kaln bir aa dal, bkz. M cid, Nu-
zum , s. 129.
37 Bkz. el-M akrz, Sulk, 111/2, s. 725.
38 M esel K ahire'd e iki sulu adam , d vlp d eveye srt srta oturtulup btn
ehirde u szlerle tehr edilm ilerdi: "K endisini ilgilendirm eyen konularda
konuann suu bu du r!" Bkz. el-M akrz, Sulk, II1/1, s. 367.
39 M esel 724/ 1323-24 ylnd a d k ayarl para satanlara darb ve tecrs cezas
verildi; bkz. el-M akrz, Sulk, II/ l, s. 253; Sa'd 'Abd el-Fetth 'r, el-'Asr el-
M em lk f M sr ve-am , Kahire 1994, s. 376.
40 Bu ceza ar su ileyen herkese tatbik edilirdi, m esel yol kesenlere, hrszlara,
katillere, fitne ile ayaklanm a karanlara ve sultana suikast dzenleyenlere; bkz.
A. N. Poliak, "L es Revoltes Populaires en Egypte l'Epoque des M am elouks et
leurs Causes Econ om iques", Revue des Etudes Islam iques, VIII (1934), s. 263; Eb
Bekr b. A bdillh b. Aybek ed-D evadr, Kenz ed-D urer ve Cami' el-C rer, cilt 8,
nr. U lrich H aarm ann, Kahire 1971, s. 104; bn ed-D evadr, Kenz, cilt 9, nr.
H ans Robert Roem er, Kahire 1960, s. 178; 'r, el-M ucteme', s. 110-111; el-M ak-
rz, Sulk, II/ l, s. 301, III/2, s. 457, 541, 753,908.
durumlarda, bu uygulamaya salb41 (armha gerilme) da denirdi. Su
lu balandnda iviler sklrd, ama affedilmedii zaman byle
braklp genellikle tavst42 (ortadan blnme) adl baka bir ikenceye
tbi tutulurdu, yani gl bir kl darbesiyle gbeinin hizasnda
vcudu ikiye blnrd. Bununla yetinilmeyip daha sonra cesedin
atele yakld (hark) da olurdu.43
Suluyu konuturmak veya itiraf ettirmek iin ma sara44 adl bir
pres kullanlrd. Bu alet iple bal iki tahtadan oluurdu. Sulunun y
z, ba, ayaklar veya topuklar araya konduktan sonra tahtalar eki
lirdi ve kemikler krlrd.
Vcudun baz paralarn keserek (kat') veya kartarak ( ihrc) da
ikence yaplrd, mesel ellerin, ayaklarn45 veya dilin kesilmesi46 ve
ya gzlerin kartlmas gibi.47 Gzlerin kzgn demirle kr edilmesine
de tekhl48 denirdi.
Tutuklulara her trl eziyeti ektirmek iin ayrca deiik ikence
metotlar dnlmt: Sz gelimi trnaa eker kam akmak,
kulaa kazk vurmak, az dileri skp baa akmak, kaynatlm bir
bakr kazanma oturtmak veya ayak tabanlarna at nal takmak.49
udefroy-D em om bynes, La Syrie l'Epoque des M nmlouks, Paris 1923, s. 171; Leo
Ary Mayer, M um luk Costum e, Cenevre 1952, s. 37; M cid, N uzum , s. 134.
56 Bkz. Horst H errm ann, Sex und Folter in der Kirche, 2000 Jahre Folter im N am en
G ottes, M nich 1998.
57 Bkz. Patricia C rone, Die vorindustrielle Gesellschaft, M nih 1992, s. 67, 68; Otto
Borst, Alltagsleben im M ittelalter, Frankfurt am M ain 1983, s. 391-392; H errm enn,
Sex und Folter, s. 78, 80, 82, 231-237,240.
Osmanllarda Hapis Olaylar (1300-1512)
Prof. Dr. N ecdet ztrk, M arm ara niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Tarih B
lm , stanbul.
Paazade (s. 71), hapis yeri olarak Sisam adasnn karsndaki psili
(Hypsel) hisarn gsterir.
Tarihi Mehmed Ner (. 1520 ?), devletin kuruluundan doksan
yl sonra grlen bu ilk hapis olaym, 1390'da Aydn ilindeki Alae-
hi'in fethini mteakip verir. Ner'den biraz farkl bir ekilde anlatan
k Paazade (s. 71) bu olay, kadlarn hapsi olayndan (s. 70 vd.)
sonra verir. Her iki tarihi, Yakup Beyin, yakn adamlaryla birlikte, ne
den hapsedildiini bildirmezler. Behit Ahmed Sinan elebi (. 1511?)
bu olay u ekilde aklar:
"Bu fthtdan sonra Burusa'ya gelicek tevakkuf itmeyp ceng
cidl esbbn mretteb ve mheyy idp hemn Karaman'a mtevec
cih old. Evvel Germiyan iline vard. Germiyan bei Ya'kub Be, a'yn
ve erknla sultn- shib-celle istikbl itdi. Andan nifk anlayup Ka-
raman-olyla vifkm ittifkm iitmi idi. Gelp eref-i dest-bsile
merref olcak veziri Hisr Be'i ile tutup psala zindnna habse gn
derdiler." (Behit, 8a-b)
XVI. yzyl tarihilerinden Hadd (. 1523'ten sonra), muhtemelen
k Paazade'ye dayanarak, bu konuda unlar yazar:
1 Yakup Beyin hapsi iin ayrca bkz. S eltn -m m e, b. 1030, 1031; bn Kem al, IV, 85
vd.
addin Beyin Mustafa ve Mehmed adlarndaki iki olunun Bursa'da
hapsedilmeleri.
Osmanl Devletinde kaytlara geen ikinci hapis olay, ilkinden
yaklak iki yl sonra yani 1392 ylnda meydana gelmitir. Bu olayda,
Osmanl Devleti ile Karamanllar arasnda bir misilleme sz konusu
dur. Yldrm Bayezid, Eflk seferine giderken Kara Timurta' Anado
lu beylerbeyisi tayin eder ve Engri (Ankara) sancann zapt iini de
ona verir. Daha nce olduu gibi, padiahn Rumeli'de bulunuunu
frsat bilen Karamanolu Aladdin Bey, Kara Timurta Paay bir gece
basknyla ele geirip Konya'ya gtrerek hapseder. Gazadan zaferle
dnen Bayezid'in Bursa'ya geldii haberini alan Karamanolu, Timur
ta' hapisten karr, onun gnln alr; eli ve eitli hediyelerle bir
likte Bayezid'e gnderir. Ancak Bayezid, sefer kararndan geri adm at
maz. Padiah ordusunun karsnda tutunamayan Aladdin Bey yaka
lanr. Padiah, Alaadin Beye nasl bir muamele yaplaca iini Timur-
ta'a brakr. Timurta, Aladdin Beyi idamla cezalandrr. Timurta'm
bu davran padiahn cann skar. Aladdin Beyin, Mustafa ve Meh
med adlanndaki iki olu ise yakalanarak Bursa'ya gtrlr ve bura
da hapsedilir. (Ner, I, 316-319; Ruh, s. 393-394, 434)
Bu konuda, ilk bilgiyi veren Fatih devri tarihilerinden Enver (.
1465'ten sonra) unlar sylyor:
2 K adlarn hapsi konusunu ayrntl b ir ekilde ele alan H oca Sadeddin (Tac't-te-
varih, I, 138-140), XV. yzyl kaynaklan gibi, bata rvet olm ak zere, btn
sini ktye kullanan, halktan rvet alan, adlar fesat ilere karan ve
usulsz fetva veren kadlarn bu tr hareketleri Yldrm Bayezid'in
kulana gider. Padiah kadlar tefti ettirir. Her biri birer kamu grev
lisi olan, ancak kanunsuz ve usulsz davranlarda bulunan kadlarn
ekserisi tara tekiltnda grevlidir. Bayezid, andarl Hayreddin Pa
ann olu Vezirizam Ali Paaya, ad ktye km btn kadlarn
toplanarak Yeniehir'de bir evde hapsedilmelerini ve sonra da bu evin
atee verilmesini emreder. Paa, Yldrm'n verdii bir karardan geri
adm atmayacan en iyi bilenlerdendir. Gerekten Bayezid, kanunla
rn uygulaycs olan yneticilerin, halk incitmemeleri ve kimseye hak
sz muamele yapmamalar iin gereken titizlii gsteren bir padiaht.
Onun bu zelliinden btn kaynaklar vgyle sz eder. Padiahn
kesin talimat ve kararll karsnda Ali Paa, nce tela ve endie
ye kaplr ise de, olayn zm iin hemen harekete gemeyi de ihmal
etmez.
Nihayet kadlar kurtarmak iin Ali Paa bir k yolu bulur; padi
ahn deer verdii nedimi Habeli (maskara Habe Arap ) birini devre
ye sokar. Bu kii, padiahn huzuruna kar; fakat konuyu bir trl aa
maz. Mashara Arab'n kendisine bir eyler sylemek istediini, ancak
bir trl syleyemediini gren padiah ondan rahat olmasn, dn
dklerini kendisine aktarmasn ister. Aadaki metinde de grlece
i gibi, aralarnda uzun bir konuma geer. Daha sonra Vezirizam Ali
Paa huzura arlr. Ali Paa, kadlarn cretlerinin azl dolaysyla
rvet aldklarm, cretlerinin artrlmas durumunda rvet almaya
caklar konusunda padiah ikna eder. Kadlarn hayat balanarak
serbest braklrlar. Bu tr bir olayn tekrar yaanmamas iin kadlarn,
baktklar miras davalarndan % 20, yazdklar "er' mektup''tan, yani
mahkemece verilen "hccet"ten iki aka har alnmas kararlatrlr.
Osmanllarda her yazlan er' mektuptan iki aka alnmas bu olayla
balamtr.
Kadlarn hapsi ile ilgili ilk geni bilgiyi Oru Bey (. 1502'den son
ra) vermektedir;
3 O ru Bey Tarihi, Paris nshas. Oru Beyin bu tarih eserinin, Paris M illi K tpha
nesi No. 1047'de bulunan nshas tarafm zdan yaym a hazrlanm aktadr.
4 K adlarn hapsi konusunda daha ksa ve biraz deiik bilgiler iin bkz. ztrk
Anonim i, s. 39-40; Yusuf b. A bdullah, s. 82 vdd.
karup h eline sund nme Haber old dirildi hs u 'me
Bun yazm iinde kl kalin Ki vir Taharten'e ehl 'ylin
Dahi Germiyan-olna ilin vir Bu bir szmi iki iyleme dir
Eger bu sze dahi uymayasn Benm szmi hi almayasn
Heman kldlar eliyi giriftr Tutuban iylediler hlini zr
Seltn-name, b. 1038--1045,1052
5 Fazla bilgi iin bkz. k Paazade, s. 97, 98; N er (II, 558-561); Oru Bey Tarihi,
Gep andan Gelibol'ya irerler Gemiler hzridi gedi leger
Hemn Sultn Murad oldukda gh Buyurd hzr old hayl hargh
Mhl-ol'na dem gitmiidi Muhammed Hn an habs itmiidi
Tokat habsinden alurlar gelrler u hindeydi ki gmiidi leger
Ey dirlikler itdi her birine rince her biri mr hirine
Hadd, b. 2551-2554
Paris nshas, 37b, ztrk A nonim i, s. 68, 69; Yusuf b. A bdullh, Tarih-i l-i O s
man, hzl. E. Sevinli, zm ir 1997, s. 108-109; H add, Tevarih-i l-i O sm an, hzl. N.
ztrk, stanbul 1991, b. 2551-2554.
"... iki olan Tokat'a gnderp, Bedevi arda' timar virdiler... Ve
bilcmle Mentee-oglanlar Tokat hisarnda olup, k klayp yaz
yazladlar. Bir k dahi gelicek, k yaran tedrik idp, altlarna dk
mee kuru otluk getrtdiler. Otluk getirene bu azdr bize bir uval da
hi getr didiler. Vard otluk getren bu kez bir uval rk otluk getr-
di. Bunlar almayp getrene yine virdiler, ald gitdi. Kapuc sord ki ot-
lug nin yine alup gidersin? Ol kii eyitdi: Eski otlukdur kokar diy
beenmediler. Varup yine shibine virdm didi. Andan Mentee-og-
lanlar birbiriyle tanup eyitdiler: Osman-ogl atamuz tahtn elimiz
den alup bizim mrimzi geriyorur. mdi birimiz hisrdan hileyle
kup Acem sultnlarna iltic idp aglayu grmek gerek. Ola ki, Ti-
mur-leng gibi olup, yine tahtmuza hkim olavuz diyp, Uveys Beg
dahi evvel gelen uvalun otlugm dkp Ahmed Beg'i uvala koyip,
evre yanma otluk tkup, uval arkasna urup rgad sretinde sokran
sokran, "ne beldur bu dahi benim bamza cnuma gedi, cnmdan
usandm" diyp kakyarak, bunlarn elinden ve bzrlklarmdan ciz
kaldum. Nesne begendrmezin bir kuru otluk dahi nedr ki been
mezler. Bunlar Osman-ogl saklay neyler diyp syleni sge Ahmed
Beg'i hisrdan tara kard. Ve uvaldan tara kdugmlaym ittifk ol
hletde bir at eline girdi. Hemn arkasna geldi, revne old... Amm
Uveys Beg kaamad. Nereye gidecegin bilmedi ve hem at eline girme
di. Andan nki sabh old, gelp Uveys Beg'i hisr kapusnda ele ge-
trdiler; amm Ahmed Beg gitmi idi. Bu kaziyyeyi hnkra bildrdi-
ler. Uveys Beg'n dahi yeri bo kald. Zindnc tutsak beklemekden
hals olup, ikisi dahi Hak rahmetine vasl old."
Hadd bu hapis olayn yle aklar:
Tururken Edrene tahtnda sultn Meer kim bir svar irdi itbn
Didi dvn gni dergha geldi Hamd-ili'n Karaman-ol ald
Tutup sancak begini habs itdi Eli zabt eyledi tahtna gitdi
Hadd, b. 2693-2996
16. Hapis olay: Sultan II. Murad'n Eflk beyi Drakula'yla iki o
lunu ve Vlkolu'nun da iki olunu hapsetmesi.
"Drakula'ya Vlk-ogl'na kapuya gelin didiler. Vlk-ogl kendi gel
medi, iki ogln gnderdi. Drakula grdi kim, Vlk-ogl bunun gibi itdi.
Kendi iki oglyla kapuya geldi. Drakula'y tutdlar oglanlarun bile.
Kendyi Gelibul hisnnda habs itdi, iki oglm Germiyan vilyetinde
Egrigz hisnnda habs itdiler. Vlk-ogl'nun iki ogln Tokat hisnnda
habs itdiler." (k Paazade, s. 126)
"Drakula'ya, Vlk-ogl'na kapuya gel didiler... Drakula iki ogln
alp kapuya geldi. Hemn geldgi gibi, Drakula'y iki oglyla tutup,
Gelibol hisnna habs itdiler." (Neri, II, 628-629)
"Vlk-ogl'nun iki oglm tutup, Dimetoka'da habs edip, andan da
hi karup Balaban Paayla Tokat'da Bedev ardak'a iledip gzlerine
mil ekdiler." (Neri, II, 629-631)
Ele girmedi Yanko kad gitdi it Sultn Murd' kim nice itdi
Turhn Beg'i ha gamz iderler Ol buludurmad kffr dirler
Anun kffrile dim eli var El altndan olannla dili var
eh emr idp tutup alup giderler Tokad'un kal'asnda habs iderler
Hadd, b . 2930-2933
1444 Varna sava srasnda II. Murad, Azep Beyin ricas zerine,
Turahan Beyi serbest brakmtr:
"Azeb Beg'i Turhan Beg'i hnkrdan diledi, Tokat hisrnun hab-
sinden kartd, hnkr dahi zd itdi." (k Paazade, s. 133)
"Azeb Beg, hnkrdan Turahan Beg'i dilek edip, Tokat hisrnun
habsinden kurtardlar." (Ner, II, 652-653)
19. Hapis olay: Fatih Sultan Mehmed devrindeki (1451-1453) e
nemli hapis olay, hi kukusuz, zamann gl vezirizam andar-
l Halil Paann idamla sonulanan hapsi olaydr. Bu olayla ilgili me
tinler yledir:
"ehrenbe gni Hall Paay olanlaryla ve kethdalaryla bile
tutdlar habs itdiler. Bunlarun hikyeti okdur." (k Paazade, s. 142)
Ner (II, 706-707) ise, Halil Paann hapsi ve idam konusunda,
"Zir vak'a-i Hall Paa lemde mehrdur" demekle yetiniyor.
[55a] Sultn Mehemmed Kostantin'i feth itdkden sonra vezri Ha
ll Paay habs idp Edrene'ye gnderp Edrene'de kule bergoznda
habs idp varup noz kal'asm feth idp, andan gelp arada krk gn
gep sonra Edrene'de merhm, mafr, sa'd, ehd Hall Paay e-
hd idp... {Oru Bey Tarihi, Paris nshas)
"Padih- slm, Hall Paanun bir iki def'a muhlefetin grp h-
tr andan pern olm idi, hemndem em r idp mahbs itdiler ve
mecm'n evldn bile habs idp ne denl esbblar ve mllar var ise
mecm'n hazne-i 'mire in zabt idp 'kbet an dahi helk itdi."
(Ruh, s. 449)
Pes emr idp Hall Paay tutd Hisrun kullesinde habs itdi
Hadd, b. 3264
7 Halil Paann hapsi ve idam iin ayrca bkz. nalck, Fatih D evri, I, 132 vd.
Yazup bir nme bir kula virrler Yine sma'l Beg'e gnderrler
Denilmi nme sana irdgi dem Haan Beg oluna ko yarr dem
Haan Beg'i yarar yoldalarile Koup gnderdi Engri'ye bile
Haan Beg'i buyurd h- a'zam Dutup habs eylediler anda ol dem
Hadd, b. 3630,3631, 3633,3636
24. Hapis olay: Bosna seferine kan II. Mehmed'in, Bosna'ya biti
ik Kuvac ve Pavl illerinin beylerini hapsetmesi.
"Kral kim geldi ve ol iki be olanlann bile kapuclar adrna koy
dular." (k Paazade, s. 166)
"Tutup ol iki be olanlarn bile tutup kapuclar adrna brakm
lard." (Neri, II, 766-767)
Tutsak edilen Kuvac ve Pavl ili beyleri, eyh Ali Bistm'nin fetva
s zerine ldrlmlerdir.
25. Hapis olay: Akkoyunlu hkmdar Uzun Hasan'n ba
adamlarnn hapsedilmesi (1472/73).
Akkoyunlu hkmdar Uzun Hasan'n Yusufa Bey kumandasn
da gnderdii Akkoyunlu ve Karakoyunlulardan oluan kuvvetler, To
kat bata olmak zere, Anadolu'daki baz ehirleri yama ederler. Bu
nun zerine Sultan II. Mehmed, Karaman Valisi ehzade Mustafa ile
Anadolu Beylerbeyisi Davud Paann emrindeki birlikleri Yusufa Be-
e kar sevkeder. ehzade Mustafa dmann ileri gelenlerini yakala
yarak bakent stanbul'a gnderir.
"Mirz Ysuf bk begleri ile, gerden dest-beste py- serr-i
a'lya yitidrdiler. Mirz Ysuf habse saldlar, bkisin tg-i bdra
tu'me kldlar." (Tarih-i Eb'l-Feth, s. 157)
'Tutsak edilen belerden birisi de Temr Kregen olu Emr Mran-
ah olu Emr eydi Ahmed olu Emir Mehmed Bakr idi. stanbul'da
-Tanr her eit bellardan korusun- hapsedildi. Burada hapishanede
ld. stanbul'da mahbus bulunan teki beler lmden kurtuldular.
Canlarn sultan hazretlerinin kullarndan satn aldlar. Paralarn ver
dikten sonra serbest brakldlar." (Osmanl Sultanlar Tarihi, s. 358)
" ... Karaman olanlar Uzun Hasan'un bir begi Ysuf Mirz'yla
leker cem ' itdiler. Sultn Mustafa dahi Karahis'dan yrdi, bunlar
la bulud, ey cenkler olund. Uzun H aan'dan gelen beg kim, ol Y
suf M irz'dur ve hem Uzun Hasan'un ammsi ogldur, an tutdlar esr
itdiler, boynma ip takdlar it gibi yeddiler." (k Paazade, s. 177)
"n Sultn Mustafa, Karaman-ogln syup, Uzun Haan'dan ge
len Ysuf Mirz'y bir nice beyler ile dahi tutup habs itmi idi, elini
ayan demirleyp ar bend ile stanbul'a gnderdi. T ki, atas ney
lerse eyliye. ndan Sultn bir nice gn habs idp, sonra Uzun Hasan'a
an altuna satup, Tokat knini aldlar." (Neri, II, 800-803)
"Bu tarafdan Karaman begi, Sultn Mehemmed ogl, Sultn Mus
taf Beg elebi Karaman lekerile Anatol beglerbegisi Dvud Paa
Anatol lekeriyle varup, Ysufca Beg kahpe-zen zerine eb-hn
idp, Ysufca Beg erisini, krklar lekerini trmr idp syup Sultn
Mustaf ve Dvud Paa gayret ve haiyyet idp krklar, baldr tuluk-
lular lekerini tagdup perkende idp kovup krup Ysufca Beg
kahpe-zeni dirile dutup esr idp, bir nie ekbirlerinden bile dutup
Sultn Mustafa'ya getrdiler. [84b] Sultn Mustaf dahi ekbirleri ile
habs idp Kostantin'e babas Sultn Mehemmed hana gnderdi. Son
ra Ysufca Begi agrnca altuna satup Tokad'un bahsn aldlar, hicre
ttin sene 878 ylnda vki' old." (Oru Bey Tarihi, Paris nshas)
26. Hapis olay: Vezirizam Mahmud Paann hapsi ve idam (1474).
"Sultn Mehemmed Mahmd Paay ehl-i nifk ve mnfklar ve
ehl-i fesd mfsidler szine i'timd idp azl eyledi. Varup Hasky'de
mteka'id old. Ol zamnlarda Sultn Mustaf dahi veft itmi idi.
Memleketde olan a'yn ve erkn azya geldginde merhm, magfr
Mahmd Paa dahi az niyyetine Asitne-i sa'dete gelicek mansbn
dan vehm iden shib-i garezler, Sultn Mustaf veftna ferahdur diy
gamz eylediler. Zr sbkda mbeynlerinde keder var idi, giderme
miler idi. Gammz- hemmz sziyle hm idp, on yedi gn Kule'de
habs idp, kbet hed derecesine iridrdi. Ve hem sekiz yz sekse
ninde." (Behit, 202a'b)
"Mahmd Paa dahi Edirne kurbunda Hasky'e varup otururken
ngh Sultn Mustaf'nun lsi haberi geldi ... Andan Mahmd Paa,
Sultn M ehmed'e azya stanbul'a geldi. Hemndem Sultn Mehmed
incinp, tutup habs idp Mahmd Paay hirete gnderdi." (Ner, II,
820-821)8
27. Hapis olay: "Sultan 880 ylnda Kara Bodan lkesine ynel
di. O lkenin bei birok kfirlerle kar durdu. Sava old. Ulu ve y
ce Sultan aalk ve kt kfiri, onun hayvan gibi belki hayvanlardan
da a olan tayfasn yendi. Onlara boyunlarn vurmak, eza iin hap
setmek, ldrmek, kle yapmak gibi mstehak olduklar cezalar tat
bik etti." (Osmanl Sultanlar Tarihi, s. 359)
8 Hoca Sadeddin (I, 551 vdd.), M ahm ud Paann hapis nedenini ayrntl ekilde
ele alr ve Paann, 18 gn Yedikule'de hapsedildikten sonra idam edildiini ya
zar (Perem be, 3 R ebilahir 879).
28. Hapis olay: Fatih Sultan Mehmed'in Gedik Ahmed Paay
hapsetmesi (1479).
"Gedik erine eydr: "Sen var ol hisrun [skenderiyye] zerine
var" didi. Ahmed ihml itdi. Pdih Ahmed'i tutd." (k Paazade,
s. 187)
"Ahmed, Iskenderiyye'nn zerine sen var d" didi. Ahmed,
hnkrn bu szini kabul itmeyip ihml itdi. Hnkr dahi Gedik Ah
med'i tutup Boazkesen hisarnda habs idp skenderiyye'ye ynel
di." (Ner, II, 836-837)
Ibn Kemal, Gedik Ahmed'in Fatih zamannda zindanda hapsedil
diini yazyor:
"Makbl-i hazret iken tnetinde mecbl olan habset ucndan
ma'zl mahzl olub, magzb u menkb old. Tli'-i menhs ve baht-
menksla mashb olup, bir zamn zindnda mahbs oldukdan son
ra gull zllden hals buld." (bn Kemal, VIII, 44)
29. H apis olay: Uzun Haan tarafndan esir edilen Osmanl beyle
rinin hapsedilmesi.
"Andan Turhan Beg-ogl mer Beg'i ve Hac Beg'i ve Fenr-ogl
Ahmed elebi'yi ve nice subalarla tutup esr itdiler. Andan Uzun Ha
an bu bellce kiileri alkoyup saklad, kalann Bayburd'a gnder
di." (Ner, 810-811)
"Meer Has Murd enginde cenk arasnda beglerden Turhan Beg-
ogl mer Beg, Hac Beg, Fenr-ogl [86b] Ahmed Beg dahi bir ka beg-
ler esr olmlard. Ecel hod gelmemi idi. K u d ret... yz gstermi idi.
Uzun Haan bunlar habs itmi idi; bir adr iinde... Uzun Haan zr
snup kadukda haber gnderp, ol habs iinde olan begleri krun de-
y smarlamd." (Oru Bey Tarihi, Paris nshas)
30. Hapis olay: Azebler aas Mahmud Aann Cem Sultan tara
fndan hapsedilmesi.
"[92a] ... kbet Sultn Cem'e ikest vki' olup kaup Karaman'a
gitdi. Meer bu arada nie hadesler olup azebler aas Mahmd Aga
Cem Sultn elinde habs olup, sonra hals bulup kaup gelp Sultn
Byezd'e geldi." (Oru Bey Tarihi, Paris nshas)
31. Hapis olay: Varsak belerinden bazlarnn hapsedilmesi
(1486).
"Turgud-ol kaup Varsak beleri gine sulh idp bir ka Varsak
bei tutup habs idp dahi Davud Paa ol aradan dnp gelp eriye
destur virp kend gelp Vize nhiyyesinde Sultan Bayezid'e bulu-
d "(ztrk Anonimi, s. 133)
"Yayan olup evre yanma ahurken Arab be-nmlanndan ol dahi
birisini tg- Samsam ile lnun boynm alup atdan ykup, kbet ze
rine okluk dem p dutup zbek Beg'e iletdiler. Dahi nie begler
bile kral ogl shak Beg bile bunlar dutup alup Sultn Kayt Beg'e
iletdiler. Em r idp habs itdiler. n lekerimze gir bunun gibi ikest
vki' old, Hakk'un emridr dutmak gerek hkm Allah'ndur. n
Kudret byle gsterdi. Sultn Byezd Han bu haberleri iidp veziri
Dvud Paay drt bin yenierile yedi sekiz bin [95b] azeb Anatol'dan
ve Rm-ili'nden Rm-ili lekeri ve begleri ve beglerbegisi Hadm Ali
Beg Gelibol'dan gep Dvud Paa Kostantin'den gp Anatol'da
buluup, bunca ar lekerlerle Arab diyrma kup, Arab lekeri kar-
u gelmeyp... Zulkadir-ogl Alddevle Dvud Paa ile gelp bulud-
lar. Dvud Paa Alddevle'ye gyet hrmet idp Dulkadir-ogl Ald
devle dahi Dvud Paaya mu'vin olup bir yirde bulup meveretle-
p, Dvud Paa Alddevle'yi hil'atleyp, andan dnp gelp Varsak
tarafna varup, Varsak beglerini ele getrp, kimini habs idp ve kimi
ni ldrp ve kimini gir sulh ile zd idp ve Turgud begleri bki
kim var ise kaup gitdiler. Her birisi bir tarafa gidp sonra Varsak beg
leri ve Turgud begleri bki kalan kim var ise gelp Dvud Paa ile sulh
olunup banlup, ahd peymn idp andlaup, sulh u muslaha ln
di." (Oru Bey Tarihi, Paris nshas)
"[141b]... Teke deresinden Osmn-ili'nden yz mikdr Varsak
yiitleri gelp bir sarp yirde turup cenk itdiler. Hayli dem helk idp te
lef eylediler. hir sulha dahi rz olup uymadlar. kbet yenieri tyife-
si bir yirden yol bulup tfek serpp bir uurdan yryp varup, ol Var-
saklan krdlar. Diilerini oul kz gelin avret er cem'isini esr itdiler. ki
gn mikdn habs idp, sonra zd itdiler. er'a muhalif arada olan fe-
sd anmak olmaz hemn hayr ola." (Oru Bey Tarihi, Paris nshas)
32. H apis olay: Gedik Ahmed Paann Edim e Saray'nda hapsi v
daha sonra idam edilmesi (1482).9
Fatih devrinin baarl vezirlerinden Gedik Ahmed Paa10 ile II.
Bayezid arasnda 1473 Otlukbeli savanda u olay geer: II. Mehmed,
9 . H. U zunarl, "D eerli Vezir G edik Ahm ed Paa II. Bayezid Tarafndan N i
in K atled ild i?", Belleten, XXIX/115 (1965), s. 491-498.
10 G edik A hm ed Paa 1461'de A nadolu beylerbeyi, 1470'de vezir, 1474'te veziri-
olu ehzade Bayezid'in kumanda ettii sa cenahtaki bozuk olan
saflarn dzeltilmesi iini Gedik Ahmed Paaya havale eder. Paann
kendi saflaryla ilgilenmesine Bayezid alnr. Birbirlerine kar lsz
szler sarfederler. Bayezid padiah olunca Otranto seferinden henz
dnmemi olan Ahmed Paay geri arr (1481). Ahmed Paa stan
bul'a gelince Bayezid, gemite aralannda geen olaylar unutmasn
syler ve birlikte almalarnn gereklilii zerinde durur. Yenieriler,
yaplacak seferlerde, balarnda serdar olarak, daha nceki seferlerden
tandklar, Ahmed Paann bulunacak olmasndan byk sevin du
yarlar.
Gedik Ahmed, vaktiyle vezirlerden shak Paa (. MSSJ'nn11 kz
ile evlenmiti. Fakat karsn, Sultan II. Mehmed'in olu Mustafa ele
bi ile zina yapmas zerine boar. Bu olay dolaysyla kaynpederle da
madn aras alr. shak Paa, II. Bayezid'in tahta gemesi iin gelime
lere yn veren bir kii idi. Gedik Ahmed'i, II. Bayezid'in gznden d
rmek iin her frsat deerlendirir. Bayezid, vaktiyle kardei Cem'e
destek veren Gedik Ahmed'e zaten gvenmez.
Sultan Bayezid, btn vezirlerini ve ekbirlerini Edirne saraynda
bir ziyafete davet eder. Padiah, davetlileri byk bir ihtiam ve deb
debe ile karlar. Birlikte arap iilir. Bayezid iki ve sohbet meclisinde
bulunan vezirlere, Gedik Paa hari, gzel renkli hil'atler giydirir ve
her birine altunla doldurulmu yaldzl bir kadeh hediye eder. Gedik
Ahmed'e ise altun srmal siyah bir hil'at giydirir. Paa, bunun, uur
suz bir eyin n habercisi olduunu anlar ve padiaha: "... bana kar
byle bir gizli maksadn vard da, o hlde bu rezalet arab imeye be
ni niin zorladn?" diye barr.
Vezirler, gecenin ge vaktinde, araptan arlam bir ekilde, Ba-
yezid'i verek saraydan ayrlmak isterler. Bayezid, onlar sarho ol
duklar iin brakmak istemez; kapclar tarafndan atlarna bindirile
rek evlerine gtrlrler.
Herkes gittikten sonra Gedik Ahmed Paa da aynlmak ister; ancak
Bayezid kalmasn syler. Bayezid, adamlarna Gedik Ahmed'i hemen
tutup sarayda hapsetmelerini emreder. Paaya ikence yaplr. Baye-
12 Daha fazla bilgi iin bkz. R. Kreutel, Hcmivaldanus Anonimi'te Gre Sultan Ba/e-
zid-i Vel, ev. N. ztrk, stanbul 1997, s. 9-11.
huznnda ksthne ibrmlar iderdi; itmm- mehmm-i meramnda
haddinden tara ikdmlar iderdi. Nizm- memlekete ki, Pdih-
hilfet-penhun ahkm- saltana tda istibdd u istiklline ment u mer-
btdur, anun eyym- bekasnun imtiddyla ihtill ihtimli olman,
art- fart- ihtiyt ri'yet olub, madde-i fesdun izlesine ihtimm
olmd. Mezbr mahzr- mtevakka'un def'i in mezbr bed-gm-
nun kenr- sitn- hizmet-i Sultndan, belki miyn- meydn- cihn-
dan ref'ine mevkfd. L-cerem, muktez-y ry- vzer-y pr hazm
ve mer-y li'l-'azmle 'amel klnub, zarar- 'mm def' in hssa il
tizm olnd. Bir gice Cemd-i nhd-bezm, hrd-i 'utrid-hazm, v-
zer-y kirm ve mer-y 'izm sary- selvet-fezyna da'vet idp,
sohbet itdi. Ol meclis-i hssda, ki zhre-mutrib ve mh-rakksd, begler
yediler ve idiler. Hil'atlanub destr old, her biri srrla turd,
makamna gitdi. Mezkr destr tara kcak, meknna gitmege ko-
yuvirmediler. Fermn- Sultn yerine getrb, iin bitrdiler ve kay
dn yitrdiler (yediler). Sk-yi ecel peymne-i 'mrinde bk kalan ba
deyi eline sunub, srh gibi boazn skd; desti gibi kolim tutdlar, ve
hum gibi azn muhkem yumdlar, meyc gibi cn bumndan kd.
Zikr olan ahvl... 887 evvlinde (Kasm-Aralk 1482) vki' ol-
d."(bn Kemal, VIII, 42-43)
33. Hapis olay: Derencil Ban'n Karahisr (ebinkarahisar) kal
sinde hapsedilmesi (1492/1493).
II. Bayezid devrinde Yakup Paa kumandasnda Bosna'ya akmlar
dzenlenir. Bosnallar, M acar kralndan yardm isterler. Krbova sava
n (1493) Yakup Paann kumandasndaki Osmanl kuvvetleri kaza
nr. Birok esir alnr. Esirler arasnda tannm banlardan Derencil Ban
da vardr. Derencil Ban'n da aralannda bulunduu ileri gelen esirler,
zafer mjdesini bildiren mektuplarla Sultn Bayezid'e gnderilir ve
hapsedilirler.
"Ve ol Derencil Ban' hnkr Karahisr'a habse gderdi." (k Pa
azade, s. 243 vd.)
"Bayezid bunlar grnce ziyadesiyle sevindi. Ban' zincire vurul
mu olarak deniz yoluyla Karahisar kalesindeki hapse gnderdi."
(Kreutel, Hanivaldanus Anonimi, s. 23)
Kbrs, XVII. yzyln son yars ile XVIII. yzylda, daha ok emir
leri dinlemeyen ve yerleik halka zarar veren airetlerin srgn yeri
olarak kullanlmtr.1 Burada sz konusu edilecek olan srgnler,
Osmanl Devletinin, bir blgenin nfusunu arttrmak iin o blgeye
yapt srgnler olmayp sadece lkenin deiik blgelerinde devlete
veya kiilere kar su ileyenlerin slah olmalar iin yapt srgnlerdir.
Adaya zellikle el blgesinde su ileyen airetlerin srgn edildii
grlmektedir. Anadolu'da yerleik hayata zarar verenler buradan
uzaklatrlmak suretiyle Rakka ve Kbrs'a srlmlerdir.2 Ancak
1726-1750 dnemi sicillerinde Kbrs adasna srlm olan bir airetin
kaydna tesadf edilmemektedir. Osmanl Devleti, adalar ounlukla
srgn yeri olarak kullanmaktadr.3 Srgn yeri olarak adalarn tercih
edilmesinin nedenlerinden biri, buralardan kamann gl ve ada
lardaki yaamn normale gre daha zor olmasdr. XVIII. yzylda Kb
Dr. A li Efdal zkul, Yakn Dou niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve
Edebiyat Blm , Lefkoa.
1 Y. H alaolu, "O sm anl D nem inde K brs'ta skn Politikas", Dnden Bugne
Kbrs M eselesi, Tarih ve Tabiat Vakf, stanbul 2001, s. 45.
2 Y. H alaolu, XVIII. Yzylda O sm anl m paratorluunun skn Siyaseti ve A iretle
rin Yerletirilmesi, A nkara 1991, s. 141-144; C. O rhonlu, O sm anl m paratorluunda
Airetlerin skn, stanbul 1987, s. 112.
3 KS, 13/41-1; KS, 14/83-2. Burada ilk nce d efter num aras verilm i, daha son
ra srasyla sayfa says ve hkm num aras belirtilm i ve alm ann tam am n
da, sicillere yaplan atflarda bu yol izlenmitir.
rs adasnn zellikle de Magosa'nm zel mahkmlarn srgne gn
derildii bir yer olduu grlmektedir.4
Sz konusu yllarda, Kbrs dnda su ileyen baz sulular Kbrs'ta
srgn cezasyla cezalandrlyorlard. Bu tr cezalarla ilgili olarak e'
sicillerde 86 kayt bulunmaktadr. Kbrs'a yaplan srgnler adada
yaam aya mahkm edilme olan cezirebent,5 kalede veya zindanda
yaamaya mahkm edilme olan kalebent6 veya zindanbent eklinde
gereklemektedir. Bu yllarda merkezden Kbrs adasna cezirebent
olarak 44 adet belgede 56 Mslman erkek, 2 Mslman kadn ve 18
gayrimslim olmak zere toplam 76 kii srlmtr.
Kalebentlerle ilgili 11 kaytta, adaya 10 Mslman erkek ile 4 gay
rimslim erkein srgn olarak gnderildii grlmektedir. Kalebent
olarak gnderilen srgnlerde 8 belgede Magosa kalesi, 3 'nde ise
Lefkoa kalesi kullanld kaytldr. Bu rakamlar da, en azndan bu
dnemde Magosa kalesinin Lefkoa kalesine gre daha fazla tercih
edildiini gstermektedir. Sicillerdeki 21 belgede ise, Kbrs'a cezire
bent veya kalebent olarak srlm olan kimselerin eitli sebeplerden
dolay merkez tarafndan affedildikleri grlmektedir. Bunlarn dn
daki on hkmde ise, Kbrs'a srgn edildikten sonra adada lm
olanlara rastlanmaktadr.
Osmanl Devletinin yaygn bir cezalandrma ekli olarak kulland
srgnlerde, Kbrs adasnn, doal yaam artlarnn arlndan
dolay fazlaca tercih edildii grlmektedir. lgili yllarda en fazla ter
cih edilen cezirebent eklindeki srgnler, stanbul'da yaplan yargla
malardan sonra sulu bulunan kiilerin Kbrs adasnda yaamaya
mahkm edilmeleridir. Bu kiiler, merkezden gelecek olan bir tlak (af)
fermanna kadar adada yaamaya mahkm edilmekte ve hibir m aze
retle buradan ayrlmalarna izin verilmemektedir. Cezirebent olarak
Kbrs'a srgn edilenlerin arasnda su ileyen normal vatandalarn
yannda, grevlerinde usulszlk yapan, aralarnda kadlarn, mft
4 Ronald C. Jennings, Christias and M uslim s in Otlam an Cyprus and the M editerra-
nean VJorld, 1571-1640, London 1993, s. 238.
5 O sm anl dnem inin balarnda K brs'a gnderilen sulularla ilgili rnekler iin
bkz. Jennings, age., s. 226-236.
6 im paratorluun baka yerlerindeki kalebentler iin bkz. D efterdar S a n M ehm ed
Paa, Ziibde-i Vekayit-Tahlil ve M etin (1066-1116/1656-1704:), hzl. A bdlkadir z-
can, A nkara 1995.
lerin de yer ald resm grevliler de bulunmaktadr.7 Devlet grevli
leri cezalandrlrken, onlardan sorumlu olan en yksek rtbeli kiinin
de gr alnmaktayd.
Tokat kazas kads olan Mahmud Efendi, usulsz davranlarndan
tr eyhlislm Perm-zade Mehmed Efendinin iaretiyle, Divan-
Hmyun avularndan mer avuun eliinde, Kbrs adasna s
rlmtr (evail-i Safer 1158).8 almaya konu olan yllarda Kbrs'a
Tokat kads,9 Lazkiye kads kethdas,10 Msr kads,11 Adana mft
s,12 Trablus mfts,13 stanbul ehir emini,14 Halep muhzrba15 ve
stanbul Saray- atk kk sakkaba16 adl resm grevlilerin srl
dkleri grlmektedir.
Bir baka srgn olaynda ise, Kbrs sakinlerinden olan Rukiyye
adl hatun, kocas Mehmed'in, stanbul Kasm Paa Mahallesi'nde
Fesi Molla Hasan' evinde ldrd iin idam edilmesinden sonra,
vatan olan Kbrs'a gnderilmitir (evail-i Muharrem 1164).17 Ancak,
Kbrs'ta meydana gelen cinayetlerden sonra byle bir idam sz konu
su olmamtr.18
Kiiler tek balarna adaya srgn edilebildikleri gibi aileleriyle
birlikte de Kbrs'a gnderilebiliyorlard. Fatma Hatun Sultan bint-i
Sultan Selim Han evkafndan Yanya'daki gl hass mukataas nazr
olan Beir Aann isteiyle, mukataa zerinde olan Mehmed Efendi,
halka kt davrandndan mukataadan ihra olunup ailesiyle birlikte
vatan olan Kbrs adasna srlmtr.19 Sz konusu yllarda aileleriyle
7 KS, 16/33-2.
8 KS, 16/33-2.
9 KS, 16/33-2.
10 KS, 15/114-1.
11 KS, 15/63-1.
12 KS, 15/214-2.
13 KS, 15/111-1.
14 KS, 15/108-1.
15 KS, 15/109-1.
16 KS, 17/18-1.
17 KS, 16/192-2.
Ayrntl bilgi iin bkz. A. E. zkul, Kbrs A dasnn Sosyo-Ekonom k Tarihi 1726-
1750, M arm ara niversitesi Trkiyat A ratrm alar Enstits, Yaym lanm am
Doktora Tezi, stanbul 2002, s. 152-157.
19 KS, 16/209-2.
birlikte Kbrs'a srgn edilenlerle ilgili kayda daha rastlanmaktadr.20
Yine bu dnemde, adaya yaplan srgnler incelendiinde, Kbrs asl
l olup da baka blgelerde yaarken bir sua karanlar srgn cezas
ile cezalandrlrken, yukardaki iki rnekte olduu gibi vatanlar olan
Kbrs adasna cezirebent olarak gnderilmektedirler.21
Kbrs Ortodoks bapiskoposluu iin rekabet iinde olan papazlar,
zaman zaman stanbul'a gidip rakipleri aleyhinde muhalefet yapm
lardr. Bunlardan bir ksm adaya geri gnderilmekten (srgn olarak)
kurtulamamlardr. Kbrs reayalarnn stanbul'a dileke gndererek,
Kbrsl Papa Makariyos adl papazn bapiskopos olabilmek iin iftira
ve fesatlk yaptn, imdi ise stanbul'da yanndaki adamlaryla bir
likte bapiskopos Filotyos hakknda iftiralarna devam ettiini bildir
meleri zerine, Makaryos adl papaz Kbrs adasna geri gnderilmi
tir (evahir-i Cemaziyelevvel 1157).22 Bu fermann sonulan bakmn
dan devam saylabilecek olan baka bir hkmde ise, Kbrs'a srlen
Makaryos'un adaya geldikten sonra dmanlar tarafndan hapsedil
dii haberi stanbul'a ulanca, Makaryos'un sadece Kbrs'a cezirebent
olarak gnderildii bildirilmi, hapsedilmesi emredilmedii iin papa
zn serbest braklmas istenmitir (evast- Muharrem 1158).23 Bu iki
kayt, Kbrs adas bapiskoposluu iin papazlar arasnda zaman za
man rekabetin olduunu ve bunun sonucunda bapiskopos olanlarn
rakiplerini sindirmek iin her trl yola bavurabildiklerini gster
mektedir.
Adaya cezirebent olarak yollanan baz kiilere Kbrs cizyesi m a
lndan maa verildii de grlmektedir. Devlet, Ahmed Buluhan',
Kbrs'a cezirebent olarak yolladktan sonra, Kbrs cizyesi malndan 60
ake maa verilmesini istemitir.24
Baz dnemlerde ise baka bir yerde iledii sutan dolay kalebent
olarak hapsedilenlerin, sularn daha da arlatrmak iin baka bl
gelere gnderildikleri de grlmektedir. Kbrs adas, yaam artlarnn
arl bakmndan cezann arlatrlmas istenildiinde kullanlan
bir yerdi.
25 KS, 13/71-1.
26 KS, 14/128-1.
27 KS, 14/113-1; KS, 16/210-1.
yollananlar arasnda sadece zimmlerin ad geiyorsa da belgeden,
yollanacak Mslmanlar iin de birisinin vekil tayin edilmi olduu
grlmektedir. Ancak aratrlan dnem kaytlarnda adaya tekrar yol
lanan insanlara rastlanmamaktadr.
Zaman zaman devlet, stanbul'daki mahkemelerde yalanc ahitlik
ve baka hileler yapanlar da Kbrs'a cezirebent olarak yollamaktadr.
Belgelere bakldnda Mslmanlarla gayrimslimlerin farkl ferman
larla srgne gnderildikleri grlmektedir.28
stanbul'daki Kumkap'dan Sandk Metros ve Artin, Galata'dan
Krk Hristo, Fenerden Boyacolu Todori adl drt nefer zimm, da
ima mahkemelerde bulunup bazen veklet, bazen de ahitlik yaparak,
birok aileye zarar verdiklerinden dolay Kbns adasna Divan- H
myun avular eliinde srlmlerdir (evahir-i Receb 1163).29
almaya konu olan yllarda tek bir srgn fermanyla adaya dokuz
kiinin srldne ahit olunmaktadr. Adanal dokuz nefer, yenie
ri olduklarn iddia ettiklerinden dolay Kbrs'a gnderilmilerdir (eva
hir-i Receb 1138).30 Fakat ad geen bu kiiler daha sonra evail-i Receb
1139 tarihinde, yani adaya srldkten bir yl sonra affedilmilerdir.31
Srgn biimindeki cezalandrmalarn en ar, kalebent veya zin-
danbent eklinde olandr. Kbrs adasnn artlan gz nnde tutulur
sa en ar kalebentliin Magosa kalesinde olduu grlr. Sz konusu
dnemde Kbrs'a yollanan 11 kalebent kaydndan 8'inin Magosa kale
si ile ilgili olmas, bu kalenin en azndan incelenen devrede daha fazla
tercih edildiini gstermektedir. Kalebent olarak Kbrs adasnda
Magosa kalesi dnda kullanlan dier bir kale ise Lefkoa kalesidir.
Magosa kalesinde kalebent olarak cezalandrlanlar arasnda Trablusam
mfts,32 am kads,33 Kayseri eski kads,34 Kahire ehir havalisi35
bulunmaktadr. Kbrs'ta, kalebent olarak daha ok resm grevlilerin
cezalandmld anlalmaktadr.
28 KS, 16/176-1.
29 KS, 16/177-1.
30 KS, 13/39-2.
31 KS, 13/45-2.
32 KS, 15/112-1.
33 KS, 16/159-2.
34 KS, 16/170-2.
35 KS, 13/34-1.
am valisi olan Esad Paann ikyeti zerine, am- erif kads
olan Senfer-zade es-Seyyid Mehmed Efendi halka zarar olduu, kt
davrand, ve eriati doru uygulamadndan Magosa kalesine kale
bent olarak srlm tr (evail-i evval 11 62).36 Bir dierinde ise,
Kayseri eski kads olan Mermer-zade Abdurrahman, ilk nce Mara
kazasna srlm, ancak buradan firar edince, bu sefer de Magosa
kalesine kalebent olarak gnderilmitir. Ayn fermanda stanbul u-
kureme'den Osman'n da, Kbrs adasna kalebent olarak srld
anlalmaktadr (evast- Rebilevvel 1163).37
Zimmlerin cezalandrlmas ile ilgili bir kalebent kaydnda ise,
Kbrsl drt nefer zimm, kendilerinin Lefkoa eski alay beyi Abdul-
gaffur, eski bapiskopos Filotyos ve eski saray tercman Hristofa-
ci'den veklet aldklarn iddia ederek, reayadan haksz yere 430 kese
ake aldklar ikyeti zerine, yaplan aratrma sonucunda bahsi
geenlere veklet verilmedii ortaya kmtr. Sz konusu kiiler, mer
kezin emriyle, mr boyu Lefkoa kalesinde zindanbent cezasna arp
trlmlardr (evast- Cemaziyelhir 1158).38 Bu kayt, Osmanl Devle
tinin, haksz vergi alarak halka zulmedenleri iddetli ekilde cezalan
drdn gstermektedir.
Kbrs adasnda meydana gelip de cezas merkez tarafndan veri
len bir baka kalebent olaynda ise, Lefkoa alay beyi olan Ahmed ile
Kse Papa Kalyero ve Baba Nikola adl papazlar birlik olup halk tah
rik ederek, Lefkoa'ya saldrmalarna neden olmulardr. Ancak bu sal
dr kolaylkla bertaraf edildikten sonra, Ahmed alay beyliinden al
narak dier iki papazla birlikte Magosa kalesinde kalebent olarak hap
sedilmitir (evahir-i Rebiylhir 1158).39 Bu olay, aratrlan yllarda
devlete kar yaplan tek isyan giriimi olup bymeden bastrlmtr.
Bu hareketin bir baka nemli yan ise Lefkoa alay beyi ile iki papazn
birleerek ortak hareket etmeleridir. syann nasl sonuland bilin
mesine karn, neden kt hususu eldeki kaynaklardan anlalama
maktadr. Devlet her zaman yapt gibi, bakalarna rnek olmamas
iin, isyann elebalarn en ar ekilde cezalandrmtr.
36 KS, 16/159-2.
37 KS, 16/170-2.
38 KS, 17/53-3.
39 KS, 16/36-1; KS, 16/37-1.
ncelenen yllarda, Kbrs'n baz blgelerinde ekyalk hareketleri
grlmektedir. Bu gibi durumlarda devlet, derhl ekya liderlerini
yakalatp ada dna srgne gnderiyordu. Lefkoa kads Mevln
Abdlkerim, stanbul'a yollad mektupta, halkn mahkemeye ik
yetlerine konu olan Mesarya nahiyesinde Yenara kynden Fakube-
di adl zimmnin, kendi hlinde olmayp fesatlk ve ekyalk yaptn
anlatmtr. Hatta bu ekyann bir kez yakalandn ancak kamay
baardn bildirmesi zerine, stanbul, ad geen zimmnin cezire-
bent olarak srgne gnderilmesine karar vermitir (evast- Zilkade
1153).40 Yalnz burada ad geen ekyann hangi adaya srgne gn
derildii belirtilmemitir. Ayrca Kbrs'n byk kazalarndan birisi
olan Mesarya'nn, bu belgede nahiye olarak zikredilmesi ilgintir.
Kbrs adasna kalebent olarak yollananlarn ailelerinin de cezire-
bent olarak adaya srld sicillerde grlmektedir. Eski Trablusam
valisi olan Osman Paa zamannda, fesatlk, ekiyalk yapan ve valinin
mallarna saldranlarn lideri olan nakip Mehmed Efendi ve kardei
mft Osman, Magosa kalesine kalebent olarak srlrken, aileleri de
Kbrs'a cezirebent olarak gnderilmilerdir (evail-i Muharrem 1153).41
Baka bir yerde cezasn eken birisinin, baz uygunsuz davranlarn
dan tr Kbrs'a kalebent olarak gnderildii de olmaktadr. Devle
te kar iledii bir sutan dolay, Seddlbahr kalesinde kalebent ola
rak cezasn eken Afgan taifesinden M urtaza, buradaki baz uygun
suz davranlar yznden, bir adamyla birlikte Magosa kalesi kale
bentliine mahkm edilmitir (evail-i Safer 1146).42
Osmanl ynetimi, iledikleri sulardan dolay eitli cezalara
arptrlm baz sulular, talep etmeleri hlinde sularnn eidine ve
arlna gre, ya tamamen affediyor ya da cezalarn hafifletiyordu.
Bununla ilgili olarak sicillerde yer alan 42 cezirebent ve 11 kalebent
kaydna gre 20 tlak kayd bulunmaktadr. Bunlardan ikisi dnda
kalanlar tamamen affedilme ile ilgili fermanlardr. Affedilme ferman
larnn iki tanesi Mslman hanmlar, bir tanesi zimm erkek ve geriye
kalan 18'i ise Mslman erkeklerle alkaldr. Bu fermanlarn 17'si ce
zirebent, 4' ise kalebent eklinde Kbrs'a srlenlerle ilgilidir. Itlak
kaytlarnn iki tanesinde, devletten affedilmesini isteyenler ve bu di
40 KS, 15/117-2.
41 KS, 15/112-1; KS, 15/113-1.
42 KS, 14/115-1.
lekleri kabul edilenler, Kbrs adasndaki srgnden affedilerek, Sakz
adasna kalebent ve cezirebent olarak yollanmlardr. Bu durum, Kb
rs'n artlarnn Sakz'a gre daha ar olduunu aka gstermektedir.
Byclkle megul olan, Tophane Ruznamecisi Kz Mehmed,
Topuba brahim'in lmne sebep olduundan, Kbrs Lefkoa
kalesine kalebent olarak srlmtr. O, merkeze yazd dilekede
adada perian olduunu bildirerek, padiahtan affedilmesini istemi
tir. Bunun zerine Lefkoa kalebentliinden affedilerek, Sakz kalesi
kalebentliine yollanmtr (evahir-i Ramazan 1138).43 Kz Mehmed,
Kbrs Lefkoa kalebentliine evast- aban 1138 tarihinde mahkm
edilmi, ancak mahkmiyetin zerinden bir ay bile gemeden Kibns
adasndan kurtularak, artlan ve konumu, Kbns'a gre daha uygun
olan Sakz adasna nakledilmitir. Benzer bir rnekte ise, Tekeli Ali
Aann olu Ahmed, hastaln bahane ederek padiahtan affedilme
yi talep etmitir. O da yaklak bir yllk bir esaretten sonra Kbns ada
sndan affedilip Sakz adasna nakledilmitir (evast- Zilhicce 1150).44
Baz af fermanlannda sulular bugn olduu gibi artl olarak af
fedilmekte ve eer artlara uymazlarsa en ar ekilde cezalandrla
caklar belirtilmektedir. Sz konusu dnemin sicillerinde drt adet
artl salverme kaydna rastlanmaktadr. Kasm Paa ibn-i el-Hac es-
Seyyid Kasm, einin merkeze sunduu dileke ile Magosa kalesi kale
bentliinden affedilmitir. Ancak stanbul'a gelmeyip Bursa'da kalabi
lecei belirtilmi, eer stanbul'a gelirse, mr boyu kalebent olaca
kendisine bildirilmitir (22 evval 1138).45 Bir dier rnekte ise, Kbrs
adasna sekiz ay nce cariye karmakla sulanarak srgn edilen Sa
lih'in, cariyeyi bulup geri vermek artyla affedildii grlmektedir
(evahir-i 1139).46 artl affedilen kiilerin genellikle memleketlerine
dnmelerine izin verilmedii de belgelerden anlalmaktadr.
Kbns'ta cezirebent olarak yaarken affedilen ve kendisine verilen
tlak fermanm kaybedenler yeni bir ferman karabiliyorlard. Bosna-
v brahim Efendi, stanbul'a dileke sunarak, baz uygunsuz hareket
lerinden tr Kbns adasnda cezirebent olarak yaamaya mahkm
edilmi olduunu, ancak daha sonra suunun affedildiini, fakat tlak
43 KS, 13/41-1.
44 KS, 15/12-1.
45 KS, 13/40-1.
46 KS, 13/42-2.
fermann kaybettiini belirtip yenisini talep etmitir. Bunun zerine t
lak fermanlarnn kaydedildii deftere bakldnda Bosnav brahim
Efendinin 1147 ylnda affedildii ortaya km ve kendisine yeni bir
tlak ferman verilmitir (evast- Zilkade 1155).47
Aratrlan yllarda, Kbrs'a srlen herkes affedilenler kadar
ansl olamyordu. Kaytlardan adada srgnde iken 10 kiinin ld
renilmektedir. Bunlardan bir tanesi de Yirmisekiz elebi Mehmet
Efendidir.48 len bu kiilerin geride braktklar mallar, normal vatan
dalarn miraslarnda olduu gibi, miraslar arasnda paylatrlyordu.
Eer len kiinin varisleri yoksa veya bulunamyorsa mirasa devlet
adna beytlmal eminleri el koyuyordu.49 Kbrs'ta srgnde iken, firar
edenlerle ilgili sicillerde herhangi bir kayt bulunmamaktadr. Sz ko
nusu yllarda, firar olaynn yaanmam olmas Kbrs adasnn sr
gn cezalar iin gvenli bir yer olduunu gstermektedir.
Sonu olarak, Kbrs, Osmanl Devleti tarafndan sulularn gnde
rildii gvenli bir srgn yeri olarak kullanlmtr. Adaya srlenle
rin ounluunu kad ve mft gibi resm grevlilerin oluturmas ise
ilgi ekicidir.
47 KS, 15/215-1.
48 H. M. G rkan, Kbrs Tarihinden Sayfalar, Lefkoa 1996, s. 130.
49 KS, 17/61-2.
Osmanl Hapishaneleri
Tanin Muhabiri Ahmet erif Beyin Notlarnda
Osmanl Hapishaneleri
3 Hapishaneler ve tevkifhaneler nizam nam esine gre Osm anl Devletinin her kaza,
sancak ve vilyet m erkezinde birer tevkifhane ve hapishane yaplm as gerek
mektedir. Eer bir kazada hapishane yoksa, tevkifhanenin yars hapishane ola
rak kullanlm tr. Ayrca, O sm anl D evletinin m nasip yerlerinde um um hapis
haneler yaplmtr. Kaza hapishanelerine aya kadar m ahkm olanlar, sancak
ve vilyet hapishanelerine ise seneye kadar hapis cezasyla m ahkm olanlar
konulmutur. Be seneden fazla m ahkm olanlar ise um um hapishanelere ko
nulmutur. O sm an N uri, H apishane ve Tevkifhane Nizam nam esi erhi, stanbul
1327, s. 3-11.
olabilirsiniz. nsan mteaccip ve mtehayyir kalyor: Trabzon, en
nemli vilyet merkezlerinden biri, payitahtn komusu ve her an gz
nnde. Sonra hkmet-i Osmaniye, buraya geleli yzlerce sene ol
mu, imdiye kadar burada kendisi iin bir ikametgh, insanlara lyk
bir hapishane meydana getirememi. Bu manas anlalmaz bir bilme
cedir."4
arkkaraaa, ".. .daire-i hkmete giriniz: Kapdan admnz atn
ca, karnzda hari ile ihtilt kat' eden bir tahta parmakln arkasnda
sefil, murdar bir manzara canlanyor, yaklayorsunuz, pis, mstekreh
bir kokunun teneffs eylediiniz havay ifsat ettiini hissediyorsunuz...
Tahta parmaklktaki ufak kap ald, ieriye giriniz. te buras hapisha
nedir. Taaffn, pis koku artt. Havas sn derece muazzeb...
"Bycek bir oda geniliinde olan baheyi getim ve asl hapisha
ne denilen yere girdim. Koku o kadar kuvvetli bir surette yayld ki,
elimle burnumu kapamaa mecbur kaldm. Burada hava yok, ziya ise
hi yok! Duvarda yanan ufak bir lmba, hafif ziyasyla, gnein bile so-
kulamad, her eyin bittii bu sefalethaneyi tenvire, mahpus diye bu
raya atlan zavalllara, biraz hayat vermee alyordu. Tavan km,
duvarlar arplm, zeminin demesini tekil eden tahtalar paralan
m, rutubetten her ey sararm ... Hkmetin abdesthanesi bu odaya
bitiik, galiba lm da altndan geiyor, taaffn koku oradan intiar
ediyor."5
Gilindir, "...A lelde bir odann yars kadar olan kaza hapishanesi
muzlimdir, orada bir leyle-i daim hkm-fermadr. Ziyann, havann
nfuzuna vasta olacak bir pencere bile yoktur. Bugn, mahkm ve
mevkuf drt misafiri varsa da bunlar bazen on be yirmiyi bulabilir ve
o vakit bir ksm, kedeki etraf ak ubeye nakledilir. Her iki tarafta
adam oturacak gibi deildir..."6
Mitrovie, "Anadolu'nun o zavall kazacklarmda olduu gibi bu
rada da hapishane merdivenin altnda, karanlk ratb, kk bir sefa-
lethanedir. sterseniz, mezar da diyebilirsiniz."7
Tirgovite, "...H ele bunun alt tarafnda, duvarlarnn dibinden
lmlar, pislikler akan, kk, dar ve karanlk bir oda vardr ki, hapis
35 A hm et erif, "A nad olu'da Tanin", Tanin, 13 A ustos 1327, s. 1. kinci M erutiyet
d nem i basnnda da hapishanelerin kt durum u hakknda birok rnek var
dr. Bunlarn birinde yle denm ektedir: "Taralarda hatta Dersaadet'te hapishane
denilince deta bodrum , karanlk, rutubetli bir mahal akla gelir."M atbuat, "H apisha
n eler", 19 H aziran 1327, s. 1.
36 .Osmanl D evletinin hapishanelere duyarsz kalm adm gsteren b ir rnek iin
bkz. Saadet Tekin, "19. Yzyl Sonu 20. Yzyl Balarnda N azilli H apishanele
rine Bir B ak", Tarih ve Toplum, Say: 205, O cak 2001, s. 11-14.
37 Tanin, 29 N isan 1327, s. 3.
38 C enin, 8 M ays 1327.
3 stanbul um um hapishanesi iin A dliye N ezareti arkasnda bir yer bulunm u
ise de, bu m ahallin kuytu ve havadar olm am as nedeniyle bu karardan vazge
ilm i ve baka b ir m ahalde yaplm asna karar verilm i ve bu i iin 250 bin ku
ru ayrlm tr. Tanin, 28 A ustos 1327.
40 Renin, 2 Temm uz 1327.
41 kdam , 7 N isan 1327.
XIX. Yzylda Osmanl Devletinde Fahie Hatunlara
Uygulanan Cezalar: Hapis ve Srgn
A li K araca*
Yard. Do. Dr. Ali Karaca, M arm ara niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Tarih
Blm , stanbul.
I. Kadn hapishanelerinin durumu ve geliimi
H azreti Baba Cafer Zindan
Bilindii gibi Osmanl Devletinde hukuken "zina" suu snflama
sna giren fuhiyatm cezas, yine genel kabullerimize gre ok ar bir
uygulamay gerektirmekteydi. lm cezas dnda akla gelen ilk uy
gulamalardan biri hapis cezas olduundan, kadn mahkmlar iin de
sz konusu olan bu meknlarn, bilhassa fahielerin hapsedildii k
smlarn durumu, sulu kadnlara yaklamn da bir gstergesiydi.
Bu konuda Osmanl ynetiminin zgn tavrn Tanzimat devrine
kadar olan dnemde aramak gerekir. Bu adan 1730-1830 tarihleri ara
snda klsik dnemin sembollemi ya da en ok bilinen hapishanele
rinden biri olan Hazreti Baba Cafer Zindan'na bakldnda, burada
kadn mahkmlara ait ayr bir blmn var olduu grlmektedir.
Belgelerdeki kaytlardan 10 C. 1144 /1 0 Aralk 1731 tarihinde Zaviye-i
Baba Cafer Zindan'nda Midilli adasna srgn karar verilen on fahi-
enin hapsedildii kaydna rastlanmas,1 bu zindanda kadnlarn bu
lunduunu gstermektedir. Belli bir nizamnameye gre idare edilen ve
ayn tzk erevesinde mahkmlara muamele yaplan2 hapishanenin
nizamnn zamanla bozulduu, bunun zerine yeni bir dzenlemeye
gidildii anlalyor. Zaman zaman fizik bakmdan da tamiri yaplan
hapishanenin ierisindeki kadnlara ait blm birden fazla odal ve
zeri atl bir ksmd.3 Buraya hapsedilen hayat kadnlar su saylan
fiili ilerken yakalanp getirildikleri gibi Ramazan ay ve stanbul da
asker toplanmas gibi, zel zamanlarda da herhangi kt bir fiilleri ol
masa bile ortalkta dolamalar sakncal grldnden buraya hap
sediliyorlard.4 Zindana uygulanan bakmdan, kaldklar odalarn ko
numundan ve beslenmeleri ile ilgili hususlardan hayat kadnlarnn ta
hamml edilemeyecek bir ortamda ve artlarda hapsedilmediklerini
anlamaktayz. Deiik tarihlerdeki kayda gre hapsedilen fahie ha
tunlarn says bazen on, bazen otuz ve bazen de otuz alt kiiye kadar
ulamaktadr.
10 BOA., M eclis-i M ahss- D hiliye, 497, lef. 2 .1 4 Ca. 1274/31 A ralk 1857: "...ec-
nibin hkm et-i seniyyeyi devlet-i aliyyeye m dhalelerine ve belki m areket
lerine sebep ve alet ittihz olunm akda olan uhd- kadim enin ta'dli arzu olun-
m akda ve dvel-i ecnebiyye tarafndan vaad klnm akda ise de; u hlin husl
yani saltanat- seniyyenin ale'l-um m dvel-i Avrupa'da cari olan usln bura
da dah m lne, usl- m uhkem e ve habsin slhna taalluk olunduuna ve
egeri sefaretler tebaasndan olan eshab- cerim i bize teslm etm ediklerine ve
m czatlann hkm et-i devlet-i aliyyeye terk eylem ediklerine can sklm akda
isede nazar- insafla baklnca bunlar sahib-i cerim olan tebalarm u bizim
Zabtiye m eclisinin m ahkem esine braksnlar veya m alm olan hlde habishane-
lerim ize koysunlar dem ek m m kn olam yacam dan, u tadiltn istihsali her
hlde bu m akle m evaddn slhna m ent u m tevakkf olm ala, u habisha-
neler m addesi ki; um r- ceziyyenin esasdr, buna ne kadar him m et olunsa ve
ne kadar para sarf klnsa havaya gitm eyip, zaten usl- adi hakkniyete hiz
m et edilm i olacandan..."
Beyolu, Galata, Beikta, skdar ve Kanlca Zaptiye merkezlerine
yakn blgelerde imam evlerinin kullanlmas kararlatrlmt.11 Ayrca
hapishanelerle birlikte kadn mahkmlar iin hastahaneler yaplmas
tasarlanarak, bu maksatla iki evin kiralanp dzenlenmesi de plnlan
mt.12
1876 tarihinden sonra hapishanelerin modernletirilmesine daha
da hz verilerek, stanbul ve tarada13 bulunan hapishane binalarn
modernize almalar arttrld.14 Mahkmlarn okutulup eitilmesi ve
meslek kazandrlmas ynnde programlar uygulamaya konuldu.15
Bu maksatla gardiyanlar iin on maddelik bir tzk16 ve 1880 tari
hinde de hapishane ve tevkifhanelerin i idaresini dzenleyen doksan
yedi maddelik bir baka nizamname hazrland.17 1882 tarihine gelin
diinde ise daha az bir masrafa yol aaca hesaplanarak genellikle ta
ralarda olmak zere, mevcut hapishanelerin uygun yerlerine kadnlar
iin blmler inas plnlanmt. Bylece kadn mahkmlar iin kira
lanm olan evlere devaml olarak kira denmesi klfetinden kurtul
mann yolu bulunacakt.18
Bu almalar erevesinde zellikle kasabalarda kadnlara mahsus
hapishane inasna gayret edilmekteydi. Fakat bu programn hkmetin
ektii para skntsndan dolay aksad anlalmaktadr. Taralarda
hkml kadn adedinin ok az olmas da hkmeti yaplacak masraf
konusunda tereddtte brakyordu.19 Tara iin Suriye vilyetinde
kiralanmas plnlanan kadn hapishanelerinin tahmin maliyeti ve yer
leri bize bir fikir vermektedir. Bu vilyette on sancak ve kaza mer
kezinin kadn hapishaneleri toplam kira bedeli 12. 516 kurua ula
maktayd.20
11 BOA., M eclis-i M ahsus- Dhiliye, 497, lef. 1 .1 . 1274/17 M art 1858; "... im diye
kadar Daire-i Zaptiye'de kain m evki-i m ahsusta haps ve tevkif edilm ekte olan ta-
ife-i nisa hakknda. 8 aban 1323/8 Ekim 1905" bkz. MB. HPS. M ., 1/5, lef 16.
12 BOA., DH .M B.H PS., 1/1, lef. 4/1. 11 N .1276/2 N isan 1860.
13 BO A., N izam t Defteri, 5 , 5 M.1308/11 Eyll 1890.
14 BO A., DH .M B.H PS., 1 / 2 4 ,1 5 Ra. 1329/16 M ays 1911: Projeler iin bkz. am ha
pishanesi 34/45, lef.4-6.
15 BOA., DH .M B.H PS., 8/3, lef. 14, 20, 25, 2 6 .1 9 Ra. 1329/20 M art 1911.
16 BOA., A .D V N .M K L.,13/28. 30 Ra. 1293/25 N isan 1876.
17 BOA., DH .M B.H PS., lef. 10-20. 11 Ca. 1297/21 N isan 1880.
18 BOA., DH .M B.H PS., lef. 2 4 . 1M .1300/10 O cak 1883.
19 BOA., DH .M B.H PS., 3 / 1 0 ,1 7 S. 1330/6 ubat 1912.
20 BOA., DH.MB.HPS., 42/24, lef. 6. Bkz. Sancak ve kazalarn ism i ve kira bedelleri.
II. Su ve cezalarn cinsi
Sular
Kadnlarn su ileme oranlar ok dk olsa da, hrszlk, fitne-fe-
sat, irretlik, bor dememe, hr insan ticareti, katle sebebiyet, yatak
lk, kerhanecilik ve fahielik gibi sular iledikleri ve bundan dolay
mahkm olduklar grlyor.21 Bu cins sular arasnda ise yzdesi en
yksek olan fahielik olarak beliriyor. Kadnlarn bu tarz bir hayata
ynelmelerinin ekilen geim sknts, kimsesizlik, sahipsizlik ve evsiz
barkszlk gibi nedenlerden dolay olduu yine kaynaklarda yer al
yor.22 Bakent stanbul rnek alndnda hayat kadnlarnn daha ok
Surii, skdar, Tophane, Tersane, Kasmpaa, Beyolu, Galata gibi
blgelerde birtakm evler yannda viranelerde, hamamlarda, dkkn
ve frnlarda yatp kalktklar grlyor.23 Mesel skda^da B-kr
odalarnda barnan hayat kadnlarnn saysnn 40'a kadar ykseldii
oluyordu.24 Halep vilyetiyle ilgili bir belgede ise 22 fahienin varln
dan bahsedilmektedir.25 Bu bakmdan hayat kadnlarnn varl; ida
recileri genel asayi, dzen ve toplum ahlk bakmndan, bulundukla
r evre insanlarn ise ncelikle ahlk daha sonra ise huzur asndan
ilgilendirmektedir.26
evrelerinde veya ilgilendikleri blgelerdeki hayat kadnlarnn
varl yabanc misyona mensup grevlileri de rahatsz etmekteydi.
Mesel "Fransa Sefaretinin iltimas zerine G alata'da tahliye edilen
sokaklardan karlan fahieler, yine gizliden mev-y kadimlerine
dnmek efkrnda bulunmu" idiler.27 ikyete yol aan fahielerin o
Srgn
Kadnlarn su saylan davranlarndan dolay aldklar cezalara
bakldnda, genel olarak ksa sreli tevkif diyebileceimiz bir hapis
ve byk oranda da srgn cezas verildii gze arpmaktadr. Bu uy
gulamalar rnekleri ile aklamak ilenen sular ile ileyenlerin oran
n ve ayn sular ileyenlere verilen cezalardaki baz farkllklar alg
lamamza yardm edecektir. Mesel: stanbul'da Sdka ve Telli isimli
natr iki kadn, yaptklar dedikodu ile devletin ileri gelenlerinden ba
zlarnn aile hayatlarn altst etmeleri nedeniyle Bozcaada'ya,29 Fazl
Paa saraynda ileri gelenlerin giydikleri elbiseleri giymi olarak yaka
lanan ve ilerinden birinin irretlikte n yapt sabit olan drt fahie Sa
kz adasna kalebent olarak,30 Kastamonu asll kadn davranlary
la stanbul'da bulunduklar yrede bozgunculuk yapmalar sebebiyle
memleketlerine,31 Fene' de oturan bir kadm hr bir ocuu doksan be
kurua satmas nedeniyle Bursa'ya,32 ayn ekilde hr insanlar satarak
bu yolla dolandrclk yapan drt kadnn Girit adasna,33 Filibeli bir in
gene kadn rzas olmamasna ramen sattklar iin engi Emetullah
ve Zleyha'nn Bursa'ya,34 stanbul sakinlerinden Mehmet Arif ve an
nesi ile daha baka hatun, yine Tophane sakinlerinden dier iki ha
tun hrszlk, irretlik, fahielik ve dolandrclk sular dolaysyla
Limni adasna,35 skdar'da sakin Fatma fahielik ve fesat ile hret
kazanp, ayn zamanda baz kadnlarla yabanc erkekleri kendi evinde
yatrp kaldrmas sebebiyle, mahallelinin ikyeti zerine,36 Hatice
isimli kadm ise zmmlerle fiil-i eni (zina) yapmas nedeniyle stanky
Hapis ve idam
Sz konusu srgn cezalarnn uygulanmas bir mahkeme ve ira
de srecini gerektirdiinden, sulu kadnlar bu sre esnasnda bir ha
pis hayat da yaamaktaydlar. Kaytlara bakldnda bu srenin pek
uzun olmad grlyor. Mesel, 1748'de Sakz adasna srlen drt
kadn Mahmud Paa Mahkemesinin kararma kadar, 1772'de Bursa'ya
srlen bir kadn mahkeme sresince drt gn imam evinde, 1778'de
yine Bursa'ya srlen ve bir ingene kadn satan iki kadn ra-y
li'de sorgulandklar esnada Aa Kaps'nda, 1792'de hrszlk, dolan
drclk ve fahielik sularndan dolay Limni adasna srlen alt ka
dn yirmi alt gn, 1294'te Istanky adasna srlen bir fahie elli gn
hapiste kalmt. Ayrca Manisa'ya srlen hrsz bir kadn ise tutukla
np zindana konularak, aldklarn itiraf ettirmek maksadyla suba
tarafndan sorgusu esnasnda dayakla muamele yaplmtr. Yalnz her
sene mutat olarak zellikle Ramazan aynda hapsedilen kadnlar bir ay
bazen iki ay mddetle hapiste kalmaktaydlar.
1861 tarihinde umnu'da firari bir ekyaya yardm ve yataklk
eden, bu esnada gelinini de fuha bulatran ve kan bir olay esnasn
da lmne sebep olan bir kadn, bu sulardan dolay mahkemece yar
glanarak, ceza kanununun 230. maddesinin zeyline gre sene kree
mahkm edilmi, fakat zel durumu nedeniyle tehir edilmedii gibi,
verilen cezay kendi blgesindeki bir hapiste geirmesi hkme balan
mt.48
Bazen olaanst durumlarda, bilhassa hkmdarn srar zeri
ne, baz fahielerin ibret-i lem iin ldrlerek tehir edildikleri de
47 C b Tarihi (Tarih-i Sultan Selim -i Salis ve M ahm ud- San-Tahlil ve Tenkidli M etin)
II., Hzl. M ehm et A li Beyhan, Ankara 2003, s. 761-762,819.
48 BOA-, A .M KT.M VL., 1 3 5 / 9 9 ,15 Ca. 1278/18 K asm 1861.
oluyordu. Mesel III. Selim dneminde Rusya ile yaplan savalar es
nasnda stanbul'da askerlerin toplanp, evklerinin younlat bir
dnemde genel asayi bakmndan tehlikeli bulunan uygunsuz kadn
larn ehirden uzaklatrlmalar almalarndan istenilen sonucun al
namamas nedeniyle, hiddetlenen padiahn srarl emri zerine yaka
lanan birok fahieden en mehur olan bei Aa Kaps yanndaki
imam evinde bodurularak, Asitane-i Aliyye'de, biri skdar, bi
ri de Kasmpaa'da aslarak tehir edilmilerdi. dam edilen bu fahie-
lerle birlikte tutulan dierleri ise tvbe verdirilerek serbest braklm
lard.'*9
Sonu
Devletin fahie hatunlara bak
Bilindii gibi konak ve bark haricindeki aile nizam ve kadn haya
t resm bir makam olan Bostancbalk tarafndan kontrol, evlenmeye
ait muameleler ise kadlarn verdikleri izinnamelerle temin edilmek
teydi. Anlaldna gre, verilen bu ahlk gzetim, ayn zamanda
Hristiyan reaya kadnlara da aitti.50
Bu bakmdan yneticilerin ve halkn bu insanlara nasl baktna
dair drt uygulama rnei bu konuya bir aklk getirecektedir. Bun
lardan birincisini 1748 ylnda am valisi ve emirlhac olan Azm-zade
Esat Paann bir divan toplantsnda, dneminde am'da oalan fahi-
elerin dkkn, frn ve kahvelerde yatp kalktklar, buna zm bu
lunarak ya ehirden kovulmalar veya dar kamayacaklar bir yere
konulmalar (hapis) yahut da gzetim altnda tutulmalar eklindeki
ikyet ve tekliflere verdii cevap ve yaklam oluturmaktadr. Paa,
"bu duruma mdahale edemeyeceini zira onlara kendisine gece gn
dz beddua edecekleri bir davranta bulunmayacan" sylemi ve
herhangi bir ceza vermemitir. Daha sonra ise ayn vali ehirde gittik
e kalabalklaan bu kzlarn bana bir suba tayin ederek her birin
den ayda 10 kuru bir nevi vergi alnmas kuraln getirmitir.51
Ebubekir Sofuolu
13 Y.PRK.ASK. 47/30.
14 Y.PRK.ASK. 55/48.
15 Y.PRK.ASK. 7/48.
16 Y.PRK.ASK. 99/30.
17 Y.PRK.ASK. 181/25.
i salamasndan dolay 4. dereceden Mecid nianyla dllendiril
miti. Kaymakamn bu ekilde dllendirilmesi idarece atlm olumlu
bir admd. nk bu dl hem dier yneticilere rnek olacak, hem
de dl alan kaymakam Resul Aa'nm iine daha sk sarlmaya de
vam etmesini tevik edici olacakt.18
Hapishane kaynakl olaylar ierisinde dikkatleri bu kez baka bir
olay ekmekteydi. Bu bakanlar kurulunun bir mahkmu affetmesi ola
yyd. Azadamard gazetesi sorumlu mdr Agop Efendi, yapm ol
duu zararl yaynlar dolaysyla divan- rfce drt ay hapis ve seksen
lira para cezasna arptrlmt. Ancak Adapazarl Agop Efendi, ken
disinde grlen iyi hl nedeniyle ok gemeden affedilerek bu cezasn
dan kurtulmutu. Drt aylk mahkmiyet cezasnn bakanlar kurulun
ca affedilmesi ve affedilen kiinin aznlk mensubu ve bir gazete sahi
bi olmas bakanlar kurulunu bile harekete geirebilecek uluslararas
bask gibi pheleri ister istemez akla getirmektedir.19
Barzan kaymakamnn kaan mahkmu yakalamas gibi bir baar
her zaman gerekleemeyebiliyordu. Bu kez de kalpazanlk suundan
dolay Sivas hapishanesinde bulunun Dlger Karnik'in 1913 ylnda
gerekleen firar sz konusuydu. Fakat yetkililer Barzan kaymakam
kadar ansl deillerdi. Firar yakalanamam, ancak yakalanmas iin
almalar devam ettirilmiti.20
Diyadin hapishanesinde karlalan bir lm olay sorunlar ara
snda, en nemlilerinden saylabilirdi. nk Osmanl Devleti bu so
rundan dolay uluslararas bir krizle kar karya kalabilirdi. Bu sorun,
Rus vatanda bir Ermeni mahkmun, yatm olduu cezaevinde i
kenceden dolay lm olduu iddiasyd. Diyadin hapishanesinde i
kenceden ld iddia edilen Ermeni'yi kontrol iin Rusya'nn Beya
zt konsolosunun ve tercmannn hapishane komutan Binba Yusuf
tarafndan ieri alnmamas, bu olaya Rus bykeliliinin de karma
sna yol amt. Yaplan sulamalar basit sulamalar deildi, iddialara
gre mahkm Mgrd, ikenceden sonra hastaneye bile gtrlmemi
ve ldkten sonra hi kimseye hatta defin ilemleri iin gerekli hizmeti
yapacak olan papazlara ve Rus konsolosluuna bile haber verilmemi
ve bylece gmlm sulamalar yaplyordu. Osmanl devlet yetkili
leri iddialar yalanlayarak, olaym bahsedildii gibi olmadna dikkat
18 DH .KM S. 11/17.
19 DH .KM S. 15/27.
20 DH .EU M .M TK . 75/9.
ekiyorlard. Hapishane yetkilileri herhangi bir darbn olmadn, Rus
mahkmda olan darp izinin, hapiste kan kavgaya kendisinin de iti
raki nedeniyle gerekletiini, mahkmun hastaneye gtrlmedii
sylentisinin doru olmadn, tam tersine mahkmun firar ihtimaline
ramen hastaneye yatrldn ifade ediyorlard. M ahkm ldkten
sonra defnedilmeden beklendiini, fakat cesede sahip klmamas ze
rine, cesedin usulne uygun olarak defnedilmek zorunda kalndm
ifade eden hapishane yetkilileri, cesette darp izi olup olmadn tehis
iin daha sonra Rusya'nn Beyazt konsolosuna yapt arya konso
losun olumsuz cevap verdiini ilve etmilerdi. Bu olay zerine Os-
manl devlet adamlar ayrca hapishane yetkililerini zellikle uyararak
bylesi olaylarda daha dikkatli olmalar talimatn iletmilerdi.21
1915 ylma ait bir belgede Ham a hapishanesine ait bir yoklama cet
veli gze arpmaktadr. Drt aylk olduu anlalan yoklama listesine
gre Hama hapishanesinde 59 erkek mahkm ve 85'i erkek, 2'si kadn
olm ak zere 87 tutuklu bulunm aktayd. Yoklama cetveli bir st yazy
la birlikte iileri Bakanlna yazlmaktayd.22
1918 ylma ait belgede de sadece firar edenlerin sulu olmadn,
firar edenlere yardm edenlerin de sulu olduunu ortaya koym aktay
d. Ayrca firarilere yardm edenlerin hakknda gerekenlerin yaplmas
isteniyordu.23
Baka bir firar teebbsne 1919 ylnda bu kez stanbul hapishane
sinde rastlanmaktayd. Firara teebbs eden mahkmlar bulduklar her
frsatta firar teebbslerine devam edecekleri grntsn veriyorlard.
nk baka bir firar teebbs bir karantina srasnda gereklemiti.
Hapishanede oluan veba nedeniyle, karantina tedbiri alnmas zerine
daryla irtibatn daha fazla kolaylaarak oluan gvenlik zaafiyeti ne
deniyle gece 03.00-04.00 sularnda yamur ve karanlktan da yararlan
larak firara teebbs edilmi, fakat nbetilerin olay fark etmeleri ve
kamaya alanlar durdurmak amacyla ate amalar sonucu, hibir
olumsuz vak'ayla karlalmadan bu firar teebbs nlenmiti.24
Firar teebbsnn nlendii bir baka hapishane Humus merkez
hapishanesiydi. H um us hapishanesindeki mahkmlar geceleyin n
21 A .M KT.M H M . 643/37.
22 DH .M B.H PS. 156/23.
23 DH .KM S. 52-1/29.
betiler zerine saldrarak firara kalkmlarsa da kladan gelen as
kerlerin olaya mdahalesiyle bu firar teebbs de nlenmiti. Bu firar
teebbs ise dier hapishanenin aksine kansz neticelenmem i, bu te
ebbs sonunda bir mahkm l, bir mahkm yaral olmak zere can
kaybyla karlalm ak durumunda kalnmt.25
Dhiliye Nezaretine 1919 ylnda bildirilen bir haberde Karabiga
hapishanesinden 150 kadar mahkmun katndan ve yakalanam ad
ndan bahsediliyordu. Haberlere gre hapishaneden kaan mahkm
lar, firarla kalmayp etrafa dehet ve korku sayorlard. Hatta firariler
iskeleye yanam olan vapurdaki yolcular gasp etmiler, vapurdaki
yolculardan bir zabit ailesinin de boynundaki altnlar ve nakit 100 li
ralarn almlard. Bu gibi fiillerle ahaliye dehet ve korku salan mah
kmlarn yakalanm as iin de Dhiliye ve Hariciye Nezaretleri hatta
Sadaret bile harekete gem iti.26
Hapishanelerle ilgili ele geirilen bir baka belge, padiaha hitaben
Konya hapishanesinden yazlm bir dileke idi. Konya hapishanesin
de yatan kimi memur, kimi tccar, kimi ifti ve baz dier meslek
gruplarndan olan m ahkm lar toplu bir dileke ile cezalarnn geri
kalan ksmlarnn affedilm esini istiyorlard. Mahkmlar, kendilerinin
tamamnn birer aile sahibi olduklarn ve kendi ifadeleriyle balarna
gelen bu mahkm iyet felketinin zntsnden dolay biroklarnn
baba, karde ve akrabalarnn vefat ettiini ve bundan dolay m em le
ketlerindeki ileriyle ilgilenecek kimselerinin kalmadklarn ve bu
yzden ilerinin yz st kaldn sylyorlar ve bunlarn zerine
mahkm olduklar cezalarn da kendilerini fazlasyla zdn, ha
pishanede yatm aktan maksat ders almak ise hepsinin imdiye kadar
yeterli miktarda ders aldklarn ve piman olduklarn da ne srerek
m akam- hilfetten yani padiahtan affedilmelerini istiyorlard.27
25 Y.PRK.ASK. 85/80.
26 Y.PRK.ASK. 85/80.
Osmanl mparatorluunda Hapishaneleri
yiletirme Giriimi, 1917 Yl
Yard. Do. Dr. Yasemin Saner G nen, Yeditepe niversitesi Fen-Edebiyat Fakl
tesi Tarih Blm , stanbul.
1 M m in Yldzta, M tareke D nem inde Su U nsurlar ve stanbul Hapishaneleri, ya
ym lanm am Yksek Lisans Tezi, stanbul niversitesi, 1997; G ltekin Yldz,
Osmanl D evletinde H apishane Islahat, 1839-1908, Yaym lanm am Yksek Lisans
tezi, M arm ara niversitesi, 2002; Aya Yaln, Cezaevlerinde H km l Yaama H a
cimlerinin Mekn D zenlem esi, Yaym lanm am Yksek Lisans Tezi, Hacettepe
niversitesi, 2003.
hem de tutukevi (tevkifhanesi) olan yerlerdi. Kadnlar iin de hapis
haneler mevcuttu. Ariv belgelerine gre, rnein, Bandrma/eme,
sparta, Aydn, Krkaa, Nide, ankr, Tosya, Konya, Haymana,
M armaris, Tarsus, Silvan, irvan ve Yafa'da kadnlara mahsus hapisha
neler vard. Balkan Savalaryla kaybedilm eden nce, Kavala, Sakz
adas ve kodra'da yine kadnlar iin hapishane bulunuyordu.
O hlde u sylenebilir ki, yirminci yzyl balarnda artk tutuke
vi ile hapishane ayrm nn mevcut olduu grnyor. Bu ayrm zaten,
1880 Hapishaneler Nizam nam esinde ak ekilde belirtilmi bulunu
yordu. Nizamnamenin birinci maddesine gre her kaza ve liva ve vilyet
merkezlerinde birer tutukevi ve hapishane bulunacakt. Nizamnam eye
gre, tutukevleri sorgulanm akta ve yarglanm akta olan sanklara,2
hapishaneler ise mahkm olanlara3 mahsustu. Yine nizamnam enin al
tnc m addesi tutukevi ve hapishane ve um um hapishanelerde kadn
lara mahsus ayrca bir daire bulunacan bildirm iti. Ama grlyor
ki nizam nam e maddesinin de tesine geilmi, kadnlara, srf onlara
mahsus olan hapishaneler yaplmt.
Btn bunlar neyi ifade ediyordu? Osmanl hkmetlerinin mo
dern bir hapishanecilik anlayna oktan gem i olduunu mu? Gr
nte tutukevleri ve kadn hapishaneleri vard ve bir de elde nizamna
me mevcuttu. Ama 1880 Hapishaneler Nizam nam esi ne derece uygu
lanabiliyordu? Ayrca tutukevleri ve hapishanelerin binas, ierideki
koullar hijyenik ve psikolojik adan ne derece uygundu? Bu sorulara
yant verecek ayrntl bilgi bugn iin elimizde mevcut deil.
Bununla beraber, devlet yetkililerinin eksikliklerin farknda oldu
u ve bunlar giderm e abas ierisinde bulunduunu syleyebilme
durumundayz. ttihat ve Terakki Cem iyeti iktidar dneminde, hk
metlerin hapishaneleri iyiletirme niyetinde olduunu bize ariv bel
geleri haber veriyor. Bu belgeler sayesinde nelerin yaplm asnn am a
landn az ok renebiliyoruz. 1911-1912 (1327) ylnda yaplmas
dnlen ama giriilememi olan ve bu duruma gereke olarak da
12 M adde 90: On sekiz yan tekmil etm em i olan ocuklar m evkuf bulunduklar
hlde gece ve gndz sair m ahbusnden btn btn ayr bir m ahalde ikamet
ettirileceklerdir.
13 BOA D H .M B.H PS.M 27/39 (1,2,3,4,5).
hapishaneler birer atalet ve sefalet merkezi olmaktan kartlp, iktisat
kurallarna gre sanayi ve ziraat faaliyetleri tanzim edilmek suretiyle
onlarn kendi masraflarn kartarak devlet hzinesinin yknn de
olabildiince azaltlmas salanacakt. Atalet ve meguliyetsizlik akla
ve ruha da kt tesirde bulunarak ahlk ktlne yol atndan,
sulular bu durumdan kurtarmak iin onlar bir ekilde "say ve amele
sevk" olunacaklard."14
Bu arada unu da vurgulamak gerekir ki mahkmlarn altrl
mas im paratorlukta yeni bir konu deildi. Ali Efendi, Basiret gazete
sindeki 7 Temmuz 1871 tarihli yazsnda, stanbul'da 1871'de hizmete
giren Umum Hapishanede hner ve marifet sahibi olanlara gereken
alet ve edevat verildii, rettikleri rnlerin darda satld ye elde
edilen gelirin tahliye olduklarnda ellerine verilmek zere sandklarda
saklandn yazm aktayd.15
Yine unun belirtilmesi gerekir ki, 1880 Nizamnamesinin 1 7 ,1 8 ve
69-72. maddeleri mahkmlarn almasna dair koullan dzenlem i
ti. Buna gre her hapishanede mahkmlarn hibiri isiz kalm ayacak
ekilde bir ie koulacakt. almak her mahkm iin zorunluydu.16
almaktan kaanlar yirmi drt saatten bir haftaya kadar temiz hava
almaya (teneffse) karlm aktan mahrum braklacak ve tekrar hlin
de bu ceza iki kat daha arttrlacakt. M ahkmun yapt iten elde edi
len gelirin (ake) yars, kendisine verilmi olan yiyecek, elbise ve dev
letin dier m asraflar iin ayrlacak ve kalan yars ise gerektike ken
disine verilmek zere hapishane deposunda saklanacakt.
Grld gibi 1880 Nizamnamesi almay art kouyor, kar
kan mahkma ar cezalar getiriyordu. 1917 ylnda elde mevcut olan
yeni nizam nam enin de benzeri koullar getirip getirmediini imdilik
bilem iyoruz. Ama, en azndan mahkmlarn isiz kalmasnn saknca
l ve aksine almalarnn yararl olaca dncesinin varln koru
duunu syleyebiliriz.
Bu dnce ayrca Osmanl temsilcilerinin katldklar uluslar aras
kongreler yoluyla da pekimi olmalyd. rnein, Osmanl temsilcisinin
17 Fatm agl Dem irel, "1 8 9 0 Petersburg H apishaneler K ongresi", Toplumsal Tarih
(M ays 2001), say 89, s. 11-14.
18 BOA D H .M B.H PS 119/23 (1).
19 BO A D H .M B.H PS 76/27 (2).
20 BOA D H .M B.H PS 7 6 / 2 7 (1 ).
kmlarn gece gndz birlikte kaldklar kou yntem ine dayalyd.
Hcre szc ile kou ynteminin terk edilerek yerine, birbirlerin
den tecrit edilmi mahkm ya da tutuklularn gece gndz tek bana
kaldklar odalar m anlatlyordu? Pennsylvania sistemi denilen bu
sistem nce 1790'da adn ald Amerika Birleik Devletlerindeki
Pennsylvania eyaletinde uygulam aya konulm u, on dokuzuncu
yzylda dier Avrupa lkeleri tarafndan da benimsenmiti. Ancak,
kastedilen bu olmasa gerekti. yiletirm e projesinde, mahkmlarn i
liklerde ve tarlalarda altrlm asndan sz ediliyor olduuna gre,
hcre ya da "ileri hcre" terimi ile, mahkmlarn geceleri tek bana
hcresinde kald, ama gndzleri ise iliklerde alt, yine ABD
kaynakl (1816) Auburn sistemi kastediliyor olmalyd. Ne var ki, Au
burn sistem i, mahkmlarn birbirleriyle grmelerini nleyen ve kat
bir disiplin iinde altrlm asn am alayan bir sistemdi. Byle bir sis
tem mi getirilmesi mi amalanmt.21 imdilik tam bir bilgi sahibi de
iliz.
Hapishanelerin inaatna ilikin u kararlar alnmt: Hapishane
ler derece zerinden tefrik edilmiti ve gereken yerlere bunlar ina
edilecekti. Bundan baka, m lk taksimat ne ekilde deiiklie urar
sa urasn merkeziyetini muhafaza edecek olan tm ehirlerde birer
merkez hapishanesi olacakt; ve ayrca im paratorluk stanbul, Anado
lu, Orta Anadolu, Karadeniz, dou vilyetleri, Suriye ve Irak olmak
zere yedi blgeye ayrlarak bunlarn her birinde birer krek mevkii
yaplacakt. M erkez hapishaneleri yla kadar mahkm olanlara ve
krek mevkileri de yldan fazla cezallara mahsus olacakt. Merkez
hapishaneleri ve krek mevkileri ierisinde, hapiste kalanlar iin ayr
yerler tahsis edilecek, salk kurallar ve sosyal koullar salanacak ve
26 Tank Zafer Tunaya, Trkiye'de Siyasal Partiler, c. I: kinci M erutiyet D nem i 1908-
1918, H rriyet Vakf Yaynlar, Geniletilmi 2. Bask, stanbul 1988, s. 121.
27 BOA DH .M B.H PS 79/30.
28 BOA DH .M B.H PS 78/59.
Bekiraa Blnden Anlar
M u rat u lcu
3 age., s. 77.
4 age., s. 205.
larm . D venlerin avularnn krek ekm i gibi nasr olduunu
rendim. Hatta jandarm a erif Efendinin avucunun nasrn bizzat
grdm. erif Efendinin bunda bir gnah yoktu. Ne yapsn ki; kendi
sine emir ediyorlard ve kendisi de tutuklu idi. Orada ad kahvelerde
grlen ve aa diplerine atlan iskem leler de vard. zerinde yer yer
kan lekeleri vard ki bu, kanl vahetlere delildi."5
Bu arada hemen kaydetmek gerekir ki Bekiraa Blnde grev
yapan personel de ok parlak bir durumda deildi. Geri onlar iken
ce grmyorlard. Ancak mahkm ve tutuklularla ayn koullar pay
layor, ayn elverisiz ortamda, eitli yokluklar iinde yayorlard:
"Burada birazck da kapmda nbet bekleyen askerlerin perian
lklarndan bahsedeyim. stleri balar pek berbat, ayaklarnda orap
yok. Fotinler para para. Kasaturalarnn palaskalar olmadndan el
de tayorlar veya rm bir palaska takyorlard. ou fotin yerine
plak ayaklarna birer postal geiriyorlard. Elbiseleri yer yer ya ve
silhlarn kiri ile abartmasz siyah renkte gibi idi. Birka er kundurala
rn kendileri satn aldklarn sylediler. Bu perian hlleri, o askere ye
ni gelen ve terhis olan askerlerin gece talar, topraklar zerinde yatm a
lar (...) insan hayret ettiriyordu. K gelmi idi (...) Hlbuki u anda as
kerin zerinde yazlk elbise vard. Bareler nbette tir tir titriyorlard.
Skklk iinde yatar ve yemek yetim eyip sofradan yar a kalkarlar
m. Bunlardan baka zavall erler her gn sille ve tokat yiyip olmaz
kfr ve hakaretler iitiyorlard."6
ttihat ve Terakki ynetiminin m uhaliflerine kar tam bir 'gzda
ve tehdit' arac hline getirdii Bekiraa Bl artk 'siyas bir mahi
yet' de kazanm bulunuyordu. 1918 ylnda I. Dnya Savann sona
ermesi ve ttihat ve Terakki ynetiminin kmesiyle, yeni bir dnem
balyordu. M tareke dnemi olarak adlandrlan bu srete; Hrriyet
ve tilf Partisi ynetimi ele geiriyordu. ngiltere'nin desteini arkas
na alan yeni ynetim, kendisinden nceki iktidarn mensuplarna kar
ayn baskc ve insanlk d yntemleri uygulamaktan kanm yor
du. Nitekim Bekiraa Blnn m e'um ve rktc ad yeni d
nem de de varln hissettiriyor, ayn ileri grmeyi srdryordu. Be
kiraa Bl bu kez sadece ttihat ve Terakki m ensuplarn arla
makla kalmyor, igal stanbul'unda Ankara ve Kuva-yi M illiye yan
dalarnn da urak yeri oluyordu.
5 age., s. 175.
6 age., s. 217.
'Bekiraa Blnde' balkl risaleye ve yazarnn durumuna ge
lince...
31 Mart Olayndan sonra ttihat ve Terakki Frkas etkin bir ynetim
oluturarak muhalefet odaklar zerinde cidd bir bask tesis ediyordu.
Bu bask karsnda sinen muhalefet odaklar faaliyetlerini gizli olarak
yrtyordu. Kimi birbiriyle irtibatl, kimi de yurt dndan g alan
bu m uhalefet odaklar iktidar tarafndan kovuturuluyor, sk sk da
tevkifler yaplyordu. Nitekim 1910 ylnda byle yurt d irtibatl ol
duu ileri srlen bir gruba kar, operasyona giriiliyordu. Paris'te
yaayan ve nl bir ttihat ve Terakki muhalifi olan erif Paa tarafn
dan parasal ynden desteklendii ileri srlen; aralarnda Sinop m il
letvekili Dr. Rza Nur, eski Sadrazam Kmil Paa, M ustafa Natk Paa
gibi tannm devlet adamlarnn adlarnn getii bir 'Cem iyyet-i Ha-
fiyye' yani 'gizli rgt'e kar tutuklama eylemi balatlyordu. Tevkif
edilenler arasnda gen yal birok muhalifin yan sra, tannm sim a
lar da bulunuyordu. Bunlardan biri de, o srada 18-20 yalarnda olan,
eski maarif m emurlarndan Sleyman Srr adl bir gen idi. Sleyman
Srr Efendi 1910 ylnda yaad olaylar, an ve gzlemler eklinde
kaleme alyordu. Ancak yaymlam ak iin de 9 yl beklem ek zorunda
kalyordu. Bu srete mparatorluk savaa giriyor, 1918 ylnda yenili
yor, ttihat ve Terakki ynetim i kyor, nde gelen ttihatlar yurt
dna kayordu. 1919 ylnda ise mtareke koullan hkm sryor,
divanharpler kuruluyor, eski iktidarn adamlar toplanarak Bekiraa
Blne tklyorlard. Bu tevkifhanenin yeniden 'gncellik' kazan
mas, Sleyman Srr'y da harekete geiriyordu. Bekiraa Blnn
eski 'm isafiri' deta "O ray bir de benden dinleyin" dercesine 'Bekira
a Blnde' bal altnda kaleme ald an ve gzlemleri, 1919
(Rum 1335) ylnda yaymlanyordu. Nitekim risalenin ikinci baln
da u ibare oluturuyordu: 'Orada neler grdm?'
Risale 'H ukuk M atbaas'nda baslyor ve 45 sayfadan oluuyordu.
Risalenin yazar Sleyman Srr, Bekiraa Bln ve yaadklarn
u balklar altnda zetliyordu:
Bekiraa Bl - M ukaddeme
Cemiyet-i H afiyye'nin tesisi
Nasl tevkif olundum?
Tevkifhane memurluunda
Bekiraa Blnn tarihesi
Heyet-i istintakiye
M ezalimin envai
Hizm et de ediyorduk
Garip tevkifler
Zindanda gzari-i hayat
lk intihar
Divamharpte
Zindanda Ramazan hayat
Zindanda baka komiteler de vard
Hatime
Cem iyyet-i Hafiyye: "G izli rgt" anlam na gelen Cem iyyet-i H afiyye szc
en ok Sultan II. A bdlham id'in saltanat srasnda ttihat ve Terakki Cem iyeti
iin kullanlyordu. M erutiyetin iln edilm esinden sonra ttihat ve Terakki'nin
m uhalifleri tarafndan kurulan gizli rgtler iin de kullanlm aa baland. N i
tekim aralarnda ekteki risalenin yazar Sleym an Srr Efendinin de yer ald
rgt "Cem iyyet-i H afiyye" olarak adlandrlyor, ayn rgtle balantl oldu
u ileri srlen Sinop M ebusu Dr. Rza Nur, bu durum u yle kaydediyordu:
"Tercmnn- Hakikat gazetesinde, H azirann 13. gnleri faland, bir "C em iyyet-i
Hafiyye-i Fesadiyye" tam lam as grld. Bu tarihten itibaren geni apl tevkif
ler balyor ve gzaltna alnanlarn says hzla artyordu. O lay 25 H aziran 1326
(8 Tem m uz 1910) tarihli Sabah gazetesinde yle duyuruluyordu: "D ersa-
adet'ten N eue Freie Presse gazetesine ekilen bir telgrafnam ede geen cum artesi
gn Fransz Postahanesinden m ektup ve gazete alm akta olan H afz Sam i ve
telgrafhane m em urlarndan Saim ism inde iki kiinin zabta tarafndan tevkif
edildii bildirilm ektedir. Daha sonra tutuklanan birka kiiden gizli bir cem iye
tin m evcut olduu ve bu cem iyete m ensup olanlarn birbirini tanm ad anla
lmtr. Bu Cem iyyet-i H afiyyenin m erkezi Paris'te ve bakan da erif Paa
im i." Bylece tahkikat geniledike tutuklananlann says oalyor ve bir ara
lk 300 kiiyi buluyordu. Sleym an Srr Efendi de bu risalesinde dhil olduu
rgt ve bu nedenle urad m uam eleyi anlatyordu.
Ben mahrem olan musahabelerini anlamak merakna dtm. K
takarrp etmi idi. H aseki'deki eve nakletmi idik. Yine Kemal Bey sk
sk gelm ee balad ve benim tecesssm arttrd. O gece biraz iret
ediliyor idi. Pederimin bulunm ad bir srada kendisine pederimle
olan sohbetinin i yz neden ibaret ise anlatmasn rica ettim. Ve o da
hafi bir cem iyet tekil olunduunu ve arzu eder isem, kanaatimi dinle
dikten sonra maksad ve icraatn neden ibaret olacan syleyeceini
vaat etti. Bunun zerine kanaatimi anlattm.
Ben kanaaten ttihat ve Terakki hkmetine m uhalif idim. Bu fikir
ve kanaat ttihat ve Terakki'nin nihayet bu memleketi izmihlle ura
tacana, kalbimde hsl olan emniyet ve itminandan neet ediyordu.
Bu muhalefetin bende sebeb-i husul ber-vech-i ati idi:
Bidayet-i M erutiyette bir matbaa tesis etmi idik. O zamann m u
halif neriyat matbaamzda tab ediliyor idi. Bu meyanda Serbesti (ga
zetesinin) sermuharriri Haan Fehmi Beyi her gece dinlerdim. Miima-
ileyh Avrupa'daki tarz- [s. 5] m esaisini ve sonra kimlerin kahraman-
hrriyet kesildiini bir lisan- teessrle anlatrd. O sralarda Fedak-
ran Cem iyeti9 azasna yaplan muamele ve onu veli eden hadisat- sa
ire ve bilhassa Otuz Bir M art Vak'asmdaki idamlar ve tehditler ve sair
icraat- zalimaneden dolay ttihat ve Terakki'ye kar muhalefeti vazi-
fe-i vicdaniye telkki etmitim.
Hele hi unutm am (Ahmed Rza Beye Ak M ektup) namnda mehul
bir zatn bir formalk eserini okumakszn tabetmi idik. Bundan dola
y bir gece iki zabit idarehanemize gelerek hain-i vatan, alak, rezil ilh.,
kelim eleriyle tecavz etmeleri ve ertesi gn dier bir zabitin yanma
sokularak tabedenin tarafmdan gsterilm edii takdirde beynim de ta
9 Fedakran Cem iyeti (Fedakran- M illet Cem iyeti): Sultan II. Abdlham id'in
saltanat dnem ind e im paratorluun eitli yerlerine s rlen ve yurt dna
kaanlar, II. M erutiyetin ilnndan sonra stanbul'a dndler. Baz haklar elde
etm ek istediler. Fakat ttihat ve Terakki Cem iyeti yesi olm ayanlar, um duklar
n bulam adlar ve dlandlar. Bunun zerine haklarn savunm ak am acyla 1908
ylnn A ustos aynda rgtlenerek bu cem iyeti kurdular. Avnullah Kzm,
Es'ad Bey, Ali Vefa, A bdlkadir Kadri, H ac Cem l, A sitaneli Behet, Erturul
akir gibi tannm ahslar tarafndan kurulan rgt, H kuk- Umum iye adl bir
de gazete kard. ttihat ve Terakki'ye kar iddetli bir m uhalefet yapan rgt,
m evcut ynetim in boy hedefi hline geldi. Cem iyet ttihatlar tarafndan basl
d. Baz yeleri tevkif edildi. Cem iyet, 31 M art olayndan sonra kovuturularak
siyaset sahnesinden silindi. Ancak yeleri bireysel bakm dan m uhalefete devam
ettiler ve kovuturulm alar srdrld.
banca patlatacan kasemle sylemesi kanaatimdeki isabeti takrirden
baka bir tesir brakm am idi.
Artk Haan Fehm i'nin10 ve Ahmed Sam im 'in11 ahadeti ve tirak
gazetesi sahibi Hilmi Beyin12 Sam im 'in idam olunaca hakkmdaki ih-
baratm mbeyyin* olan mektubu (yine matbaamzda tab olunmutur)
bana yalnz m uhalefet deil, kendi bama isyan etmek cesaretini bile
ilham ediyordu.
Bu fezayihi balca idare eden nazarmda Mahmud evket13 idi.
Bunun diktatrl ekilir ey deildi. Bu hkmetin devrilm esi lzu
muna kani idim.
10 Haan Fehm i Bey (1866-1909): kinci M erutiyetten sonra nlenen ve siyas ele
tirileri yznden ldrlen gazeteci. Serbest gazetesinin bayazarln yapar
ken 5 N isan 1909 gn G alata Kprs zerinde gerekletirilen bir suikasta
kurban gitti. O lay faili m ehul bir cinayet olarak kald. Ne var ki cinayeti ttihat
ve Terakki Partisinin fedalerinden A bdlkadir'in iledii iddias bir dedikodu
olarak eitli kaynaklar tarafndan ileri srld.
11 Ahm ed Sam im Bey (1884-1910): Sada-y M illet gazetesinin bayazarln srd
rrken ttihat ve Terakki'ye de ar eletiriler yneltiyordu. Bu muhalefeti ttihat
ve Terakki ynetim ini rahatsz ediyordu. 1910 ylnda Bahekap'da dzenlenen
bir suikast sonucu; bazlarna gre feda Abdlkadir, bazlarna gre de Yakub
Cem il tarafndan tabanca ile vurularak ldrld.
12 H seyin H ilm i (tiraki): Ayn zam and a So sy alist H ilm i olarak da tannan
H seyin Hilm i Bey O sm anl Sosyalist Partisinin kurucusuydu. H ilm i Bey zm ir
liydi. Partisinin yayn organ olarak tirak gazetesini yaynlyor, bu nedenle
tiraki H ilm i lkabyla da biliniyordu. Yazlar ve fikirleri nedeniyle defalarca
gzaltna alnyor ve srgne gnderiliyordu: "M erutiyet idaresi, M ahm ut ev
ket Paa vak'asm dan ok sene evvel Birinci M eclis-i M ebusan zam annda 3-4
genci K astam onu'ya srm t. tiraki de bunlar m eyanm da idi. M enfa hari
cinde, stanbul'da geirdii her ay m uhakkak bir defa polisler arar ve askerler
Bekiraa Blne tkard. A rtk orann gediklisi olm utu. Bir yrtk muam ba
bavulu daim a m ahbese girm ek iin hazr dururdu." (M nir Sleym an apano
lu, Trkiye'de Sosyalizm H areketleri ve Sosyalist H ilm i, Pnar Yaynevi - stanbul
1964, s. 80) Ne ki m uhalefetine ram en ttihat ve Terakki onun canna kastetm i
yordu. Hseyin H ilm i Bey m tareke stanbul'unda faaliyetlerini srdryor,
hatta durum unu dzeltm esi dikkati ekiyordu. Bu nedenle ngilizler hesabna
alt ileri srlyordu. A ncak 1923 ylnn Ekim aynda H aydar adl b ir a
hs tarafndan Bozdoan Kem eri yaknnda tabanca ile ate edilerek ldrld.
Katil cinayeti kendisinin; cinsel sapklk nedeniyle ilediini iddia ediyordu. Bu
nunla birlikte cinayetin arkasnda m tareke dnem inin polis m drlerinden,
ngiliz casusu Tahsin Beyin parm a olduu ileri srlyordu. A ncak cinayet
san Haydar, 9 Ekim 1923 gn 15 yl hapse m ahkm edildi.
Bu kelim e m etnin orijinalinde yanl olarak "mun" eklinde yazlmtr.
13 M ahm ud evket Paa (1856-1913): Basra M utasarrf Kethdazade Sleym an
Bu cihetleri Kemal Beye ber-tafsil anlattm. Byk bir dikkatle dinle
yen Kemal Bey derhl elimi skarak u vehile tahlif teklifinde bulundu:
- Hkmet-i hazray fikren, icap ederse fiilen hl ve kal etmek. S
veriyor musun?
[s. 6] - Evet, dedim ve bu suretle Cemiyete itirak da etmi oldum.
Ben de yeni grtm Doktor M nir ile Hamdi Efendileri Kemal
Beye takdim ettim. Ve onlar da itirak ettirdik. Artk herkes taraftar
arayarak efrad teksire alyordu. Avrupa'daki erif Paa14 ile Kemal
Bey muhabere ediyor idi. Ve daima efradn teksirine alyor ise de
"Paraya ihtiya var" diyerek mektuplar yazyordu. Ben Kem al'in zaru
retine bakarak bunun bir ihtiyatan mnbais olduunu, binaenaleyh
hibir vakit m atlup neticenin husul bulm ayacan hissettim ve Ke
m al'in erif Paadan ekm ek istedii gayrimeru bir paraya kendimizi
alet etm em ek iin hissiyatm Doktor M nir ile Hamdi Efendiye anlat
tm. Ve Kem al Beye badema Cemiyet iin almayacamz mterek
Bey ile een asll bir annenin olu olan Paa, Badat'ta dodu. 1880 ylnda
H arbiye'den K urm ay Yzba rtbesiyle m ezun oldu. 1908 A ustosunda III. O r
du Kum andanlna, 1908 Kasm nda Rum eli Vilyetleri G enel M fettiliine
tayin edildi. Sultan II. A bdlham id'in saltanat srasnda uzun yllar A lm an
ya'da grev yapan Paa, 31 M art Vak'as nedeniyle Hareket Ordusu Kum andan
olarak stanbul'a geldi. 1909 M aysnda I., II., III. Ordular M fettiliine atand.
O laanst dnem de otorite m erkezi oldu. Hakk Paa kabinesinde H arbiye
N azrl grevini stlendi. 1910 ylnda A rnavutluk isyan ile urat. Ahm ed
M uhtar Paa kabinesinde grev alm ad. 1913 ylnda gerekletirilen 'Babli
Baskn' sonunda Sadrazam la getirildi. 2 H aziran 1913 gn dzenlenen su
ikast sonucu ldrld.
14 erif Paa (1865-1944): Sultan II. A bdlham id'in H ariciye N azrlarndan Krt
Said Paann olu olan erif Paa bu nedenle Krt erif olarak da adlandrlyor
du. G alatasaray M ekteb-i Sultansi ile Paris Saint Cyr Akadem isini bitirdi. Saray
Seryaverlii, Brksel ve P aris'te Atee M iliterlik yapt. Stockholm Sefirlii gre
vini yrtt. Bu grevde iken Jntrklerle temas kurarak onlara yardm c oldu.
Bir aralk ttihat ve Terakki Cem iyetine girdi ise de daha sonra ayrld. Paris'e
yerleerek burada Islahat- Esasye-i O sm anyye Frkasn kurdu. Ayrca M eru
tiyet gazetesini yaym lad. 1912 ylnda stanbul'a geldi. Fakat Babli Baskn so
nucunda ttihatlarn iktidar ele geirm esiyle tekrar yurt dna kat. Ad
M ehm et evket Paa suikastna kart. I. Dnya Savandan sonra K rt ayrlk
hareketine sahip kt. Krt Devleti kurm ak iin Erm eni Bogos N ubar Paa ile
anlam a im zalad. 1944 ylnda ttihatlar tarafndan kendisi hakknda yazlan
Bo H erif adl risalede; yakkl bir adam olm as nedeniyle Parisli kadnlarn
kendisine Beau Sheriff adn verdikleri kaydedilerek, lkesine kar gerekletir
dii ihanetler anlatld.
imzal mektupla bildirdik. Hlbuki sonra, bunlar Kemal ile anlamlar.
erif Paann gnderdii paray Kemal ald gibi Avrupa'da soluu
ald. Benim szm dinlemeyenlerin cebine bir para girmedii hlde
aptalcasna dayak yediler.
Yalnz unu izah edeyim: Bilhare Cemiyete iltihak eden baz ze
vat, srf vatan emniyyelerle mtehalli olup Kemal gibi para hissiyle
m tehalli deillerdi.
[s. 7] N asl tevkif olundum ?
O gn Kaleme gitmemi idim. Beki kapy alarak gayet mnasip
kiralk bir ev bulduunu ve acilen gitm ekliim i syledi. Yeleimi giy
mee bile lzum grmedim. Hemen pantolonu ayama taktm. Ceketi
srtma giydim, sokaa ktm. Alt yandaki mahdumum Nzhet be
raberimde idi.
Sokakta tesadf ettiim mevki komiseri bey biraz karakola kadar
gidileceini syledi. Ve telefonla "Srr Bey karakoldadr" diyerek Ak
saray Karakoluna malmat verdi. O srada zavall oluma, yaramazlk
edecek olursa kendisinin karakolda tevkif olunaca ihtarnda bulun
dum. M eer ben tevkif olunacakmm!..
Zavall ocuk bu ihtardan alad. Ve beki ocuu, o kom iser de
beni Aksaray'a gtrd. Oradan iki polis refakatinde Polis Mdr-i
Umumliine gtrldm. Azmi Bey15 akam yemeine gitm i idi. Bir
m ddet bekledik. Hzl admlarla geldi. Odasna girdi. Polisler beni
nezdine gnderdiler. Yanna oturttu.
- Sizin Cem iyet hakknda malmatnza mracaat ediyoruz. Anla
tnz, dedi.
Ben de hibir cemiyete mensup olmadm syledim.
- Canm sizin Kemal Bey?
- Benim Kemal Beyim yoktur. Filhakika birok arkadalarmn ismi
Kemal [s. 8] olabilir. Fakat hangisinin murat olduunu ltfen syler
misiniz, dedim.
Tevkifhane M em urluunda
Beni gtren polis memuru teslim olunduuma dair imza istiyor
du. Hapishaneye memur olan zat ise:
- Keratalar say ile vermediler, imza istemez, cevabn verdi [s. 9]
ise de polis srar etti ve zor ile imza alabildi. Kordonlu olan bu zabit
"D oktor M nir'i tanr m sn?" diye hain ve sert bir ses ile sordu.
- Evet, tanrm, dedim.
- Grrsn hergele, deyince tahammlm kalmad.
- Bu kelimeyi size reddederim. Teessf ederim. Bu devr-i M eruti
yette bahusus msafereten gnderilmi bir kalem efendisi hakknda si
zin gibi kordonlu bir zabitin hakarette bulunm as ayan- teessftr,
zem inindeki szlerim zerine;
- Tutun u herifi, dedi.
Derhl iki asker kollarm tersine evirmee baladlar. Avazm
kt kadar bardm:
- Hakkn, namusunu mdafaa edenlere M erutiyette hem hakaret
ve dayak atm ak var mdr? Zavall Merutiyet! Hrriyet byle mi olur?
Dedim.
Bir gzelce dayak yedikten sonra ayaklarm a basam adm dan
askerler kollanm dan tutarak Bekiraa kouuna indirip kapsnn
nnde tekm elerle ieriye attlar. Bir ot minderin zerine oturttular ve
kimsenin benimle konumayacan, ayet konuulur iken grlecek
olur ise yz denek atlacan btn m ahbusne sylediler ve gardi
yanlara da o yolda tembihatta bulundular. Bir saat sonra vatan haini
gzlkl Mustafa ve biraz sonra vatan haini Enver Aa ve saire gibi
kelimat- tahkiriye ile arlm aa baland.
[s. 10] Gittiler. Avdetlerinde benim gibi koltuklarda geliyorlard.
Az burun birbirine karm, yzleri kan iinde idi. Ayaklarna ol
duka baklalar iri zincirler taklm, alayarak srnyorlard. Gece
nin sknetinde bu zincirlerin sesi, yz mtecaviz mahpus istiap
eden kouta yaklan be numara bir lmbann ziyas zaten gndzle
ri bile karanlk olan zindanmz sakinlerinin kalplerinde hzn ve havf
ve hras ilka ediyordu. Ben de byle olacam diyerek hsl olan korku
uyku uyumaa im kn brakmyordu. Esasen pirenin kum gibi olduu
bir yerde uyumak vcudun alm asna ve yahut hayvann doyup ekil
mesine vabeste olduu aikrdr.
Heyet-i istintakiyye
Bu heyetin faaliyeti gece saat alaturka birden sabah namazlarna
kadar devam eder ve en mhim tahkikat geceleri yaplr, gndzleri
pek o kadar almazlar idi. Esasen heyetin resmsi gndzleri, gayri-
resmsi geceleri faaliyette bulunur idi. Bu heyet-i tahkikiye evvel a
rd kimseyi yle isticvap eder idi.
[s. 12] - Ulan num eron ka?
'Bilm iyorum ', yahut korku ile '7 ,8 ' dediniz mi; anlald, ketm-i es
rar edecek, yatrn falakaya emri verilirdi.
Sopann adedi hibir vakit elliden aa deildi. Dayak atanlar ga
yet iri csseli adamlardr ki, onlar da Arnavutluk'ta isyan eden efrat
tan olup cezalarn gardiyanlk etmek suretiyle idare-i rfiyye hapisha
nesinde geiriyorlard. Dayak yiyip de aa gelenlerden bir ey ren
mek mmkn deil. Yalnz abdesthaneye gidiyordum. Ayn gnde
tevkif edildii hlde henz haberdar olmadm kaynpederimi gr
dm. Svam olduu kollarn gsterdi. rk limon renginde idi. a
retle iin vahametini anlatyor idi. Zaten iarete hacet yok idi. Zincir
sesleri nasl bir girdaba yuvarlandmza ahadet ediyordu. Herkes
gibi ben de tazyik edilmi, fazla olarak azma tabanca sklaca teh
didiyle ihafe edilmitim. Ve kam akrtlarna maruz kalmtm. En
ziyade tazyike ve dayaa maruz olanlar Gzlkl Mustafa ile Hac Ke
mal ve mderrisinden Emin Efendi idi.
nk eyhlislm Mustafa Sabri Efendi ile Rza N ur16 Beyi tev
kif ettirm ek emelinde idiler. Rza N ur Beyi bir kart bahanesiyle tevkif
16 Dr. Rza Nur (1878-1942): A sker Tbbiyeyi bitirdi. G lhane Asker Hastahane-
sinde alt ve A sker Tbbiyede ders verdi. M erutiyette Sinop m ebusu seildi
(1908-1912). ttihat ve Terakki iinde 'hizb-i terakki grubunda yer ald. Sonra
Ahrar Frkasna geti. Islahat- Esasye-i Osm an Frkas tarafndan kurulan gizli
cem iyete ye olduu gerekesiyle 1910 ylnda tutukland. Yarglamada akland.
31 M art O layndan sonra yurt dna kat. 1911 ylnda H rriyet ve tilf Parti
sinin kurucular arasnda yer ald. Halaskar Zabitan grubunu destekledi. Babli
Basknndan sonra birka kez tutukland ve yurt dm a kat. 1920'de yeniden
m ebus seildi. M eclis baslnca A nad olu'ya geti ve TBM M 'ye katld. A nka
ra'da kurulan ilk hkm ette M illi Eitim Bakan oldu. M oskova A nlam asna
ettiler ve Mustafa Sabri Efendi hakknda elde etmek istedikleri yalanc
ahitlie hibirimiz yanam yor ve bu suretle gnlerce dayak yiyor
idik. Dayak neler yaptrmaz. Ne gln hllerin hikyesini dinledim:
Demokrat M ustafa ism inde bir genci sopann altna yatrmlar. ocu
un Cemiyetten [s. 13] haberi yok. Numero sorarlarm. 10, 2 0 ,4 0 ilh.,
dedike dverlermi. Nihayet D oktor M nir ber-takrip kulana 7,8
demi ve dayaktan kurtulduktan sonra;
- Syle bakalm, kim leri Cemiyetten olarak tanyorsun, bahusus
byle zevattan, demiler. Dayak bu. Dnm, aklna kim se gelm e
mi. Akrabasndan M ustafa Natk Paa17 gelmi. Haydi, Mustafa Natk
Paay da tevkif ettiler.
ocuu bir gece arp kahveler, limonatalar, salon sigaralaryla ik
ram ve izaza balamlar. Bakm ki yalan syledike hsn-i muamele, bir
ey bilmiyorum dedike dayak var. Uydurmaa balam ve demi ki:
- Kmil Paa18 da dhildir.
M ustafa Natk ile konaa gittiini ve M ahmud evket Paann kat
line dair mzakere edildiini ve daha dier yalanlar uydurmak sure
tiyle cann kurtard bir srada gazetelerde pek mhim bir rical-i si
yasinin dhil olduu ve yaknda izinin kef ve iln olunacan yaz
yorlard. Bu Kmil Paa iin idi. Heriflerin gzleri dnm, ayet K
mil Paann Cemiyete dhil olduu tahakkuk ederek tevkif olunacak
olursa kendisine atlacak olan dayan sopasn heyet-i tahkikiyede
m zayedeye koyuyor ve aralarnda arttryorlar idi.
delege olarak katld. 1921 ylnda Salk ve Sosyal Yardm Bakan oldu. Lozan
K onferansnda 2. Delege olarak yer ald. 1926 ylnda siyasetten ekildi. Yurt d
na gitti. A nlan lm nden sonra yaym land. 1942 ylnda T rkiye'd e vefat
etti.
17 M ustafa N atk Paa: Rtbelerin Tasfiyesi kanunun karlnca rtbesi M irlivalk
tan (Paalktan) M iralayla (A lbayla) drld. M tareke dnem inde diva
nharp reislii, stanbul m uhafzl yapt. H rriyet ve tilf Frkas yesi idi. Ni-
ghbn Cem iyeti yelii yapt. A ynca M adurn-i Siyasiye Teavn Cem iyeti
dare H eyeti yesi olarak grev stlendi. 150'likler listesine alnd. M sr'a kat.
O radan M ekke'ye geerek H ilfet K om itesine katld.
Km il Paa (1832-1912): D rt kez sadrazam lk yapan Km il Paa M sr Harbiye
M ektebini bitirdikten sonra Evkaf M drl, M u tasam flk , Valilik, N azrlk
grevlerinde bulundu. A rapa, Farsa, Franszca, Rum ca ve ngilizce bilen Paa,
ngiliz sem patizan olarak tannyordu. 3 ciltlik siyasi tarih ve hatratnn birinci
cildini yazd. K bn s'ta vefat eden Km il Paann cenazesi Lefkoa'da A rap Ah
med Paa C am ii'nin bahesine gm ld.
M ezalimin envai
[s. 14] Heyet-i tahkikiye artk ikmal-i vazife etmi idi. Btn arka
dalarla serbeste grlyor idi. Herkes ne suretle dayak yediini ve
nasl m ezalim icra edildiini yekdierim ize anlatarak ve aynen taklit
leri yaplarak glyor idik.
Bu meyanda ayan- dikkat olan 'domuz topu' idi.
Bacaklar zor ile enseye kadar evrilip balanyor ve o zaman insan
hakikaten tostoparlak bir ekil alyor. Fakat her insann bacaklar ko
laylkla oraya kadar evrilem ediinden pek ok strap verm ekle bera
ber teneffs-i ekl ediyor.
te bu hle konulduktan sonra rast gelen tarafna sopay patlat
yorlard. Bu hlde dayak yiyenlerin ekserisi baylr. Ve bir teneke suyu
zerine dkmek suretiyle ayltlr, bir sigara ikramndan sonra kazklama
usulne m racaat ederek ikinci ikenceye balarlard.
Bu kazklama da mevkufu diz stne ktrp bacann arasna
bilek kalnlnda bir odun koymaktan ibarettir. Biraz daha tedit et
mek isterlerse ibu vaziyette iken bir de ellerini arkasna balam ak
kfidir.
te bunlar btn arkadalarmza tatbik ettiler. Hatta arkadalar
mzdan birinin tabam patlayp ufak bir kemik yerinden frlad. Bir di
erinin sopa, her naslsa ayann ba parmana tesadfle beraber
trnak yerinden sklp frlam ve yerler kan iinde kalm t. Bu tr
na darbedarlardan jandarma Mustafa [s. 15] ber-takrip alarak sakla
m ve M eclis-i M ebusan'da Ltfi Fikri Bey19 tarafndan m ebuslara irae
edilmi idi.
19 Ltfi Fikri (1872-1924): Kosova Valisi H seyin Fikri Paann olu olan Ltfi Fikri
Bey G m hane'de dnyaya geldi. M lkiye M ektebini ve Paris Hukuk Faklte
sini bitirdi. stanbul'da avukatlk yaparken ttihat ve Terakki Cem iyetine girdi.
1895 ylnda tutukland ve 14 ay hapis yattktan sonra N ide'ye srgn edildi.
Buradan Paris'e kat. M sr'a geerek orada avukatlk yapt. M erutiyetin iln
zerine D ersim 'den m ebus seildi. ttihat ve Terakki'ye m uhalefet etm eye ba
lad. Bekiraa Blnde yaplan bir ikence olaynn aratrlm asn istedi. Bu
talebi nedeniyle dikkati ekti. 1910 ylnda Seln ik'e giderek konferanslar verdi.
M utedil H rriyetperver Partisinin yneticileri arasnda yer ald. 1911 ylnda
H rriyet ve tilf Partisi ile birleti. ok sayda gazete ve dergi yaym lad. 1920-
1925 yllar arasnda stanbul B ara Bakanl yapt. H ilfetin kaldrlm asna
m uhalefet etti. 1923 ylnda stikll M ahkem esinde yarglanarak be yl kree
m ahkm edildi. zel bir afla baland. Elaz stikll m ahkem esinde de yarg
land ve akland. Tedavi olm ak zere gittii P aris'te vefat etti.
Darbedar jandarma M ustafa da bize mensup mevkuflardan olup
bi'l-iltizam birbirim ize dayak attrrlar idi. Bir gn darbedarlardan
m er elini sarm idi.
- Ne oldu, diye sordum.
- te, size dayak atmaktan avucum rd ve iti. Salim Beye
syledim. Sopann sapna bez bala vur, dedi. Yaptm. Fakat yine ac
yor. Ufunetini kestirmek iin lpa yapp sardm.
Gzlkl M ustafa ile Hac Kem al'e taklan zincir M ahm udiye ge
misine ait byk baklal zincir idi ki ancak insann m uavenetiyle
def-i hacete gtrrlerdi. Bu zavalllar kazklama vaziyetinde iken yz
kyye arlndaki zinciri boyunlarna dolayarak dverlermi.
Rza Nur Bey Cemiyyet-i Hafiyye adl kitabnda diyor ki:
"G ece oluyordu. H er taraf derin bir skt kaplyordu. Hr insan
lar istirahata daldklar gibi ben de yatama uzanp hazin hazin d
nyor, kara hlyalara dalyor idim. Ara sra derinden, sanki yerin di
binden gelen zelzele seslerine benzer bir hlde mteselsil zincirlerin
feryad- canhra karanl ve sknetin narin gaiyesini yer yer yrtp
zindann her tarafn dolduruyordu.
Bu geiyor, arkasndan bir lk, bir feryat kopuyor, arkasndan da
[s. 16] inlemeler, lmler gibi eyler geliyordu. Bir defa yataktan kalkp
nefere sordum:
- Bunlar nedir?
- Kpek uluyor, dedi. Hlbuki bunlar kpek ulumas deil, birta
km masum ben demin ikence, ezalar altnda kopardklar yrek
paralayc feryatlar, ah ve figanlar, birtakm canndan bktrlm za
valllarn nevmidaneleri olduunda phe yoktu."
Yine Rza Nur Bey mezkr kitabn dier bir yerinde yle hikye
ediyor:
"Pek dehetli boucu bir kbustan uyandm zehabnda iken birbi
rini vely eden denek darbeleri tarrakalar aklm bama getirdi.
Aman Allah!.. Bir zavallya yle bir dayak atlyordu ki darbelerden
btn zindann binas sarslyor. Dayak sedalar ile beraber kkreyip k
prm bir insann nehk tehevvr bare ben demin zebunane ve
mazufane inlemesi birbirine karyordu. Bu zulm- azimin huzur-
dehetinde tylerim rperdi. Tir tir titriyordum. Bir taraftan dayak
darbelerinin hsl ettii ihtizazlar ile zalimin avaze-i memdud- ahenin
muvazi birer stun hlinde ayaklanm, semt-i leylden istifade ederek -
adi ve kahhar bir kuvve-i liyeye grnmek ve yerdeki zalimleri gs
termek zere- bu dr- vahetten aheste aheste ar ve semavata doru
ykseldiini grr gibi oldum ."
H izm et de ediyorduk
[s. 17] Mahbeste bizi isiz brakmyorlard. H er gn klann altn
stn sprmek, sulamak, abdesthaneleri temizlemek bizim vazife-
mizdi.
Rza Nur Bey Cemiyyet-i Hafiyye kitabnda benim iin u satrlar
yazyor:
"B ir gece bir grlt, bir barmalarla uyandm ve dinledim.
Denek darbeleri arasnda bir seda-y tehevvr baryordu:
- Vur! Vur!
Gitgide o seda-y vahyane ve m tehevvirde taab asar zuhura ge
liyordu. Bir aralk dayak sesleri kesildi. Lkin gazabn yenememi
olan vah "daha bitm edi" diyordu. Biraz sonra dayak sesleri yine ba
lad. Nihayet darbelerin devamna ramen ah ve figanlar kesildi.
Uyandktan sonra yz denek kadar saydm. M azrub baylm olacak
ki ses kmyordu. Biraz sonra da darbe bitti.
Saate baktm. N sf'l-leyli geiyordu. Of!.. Bu tyleri rperten deh
etlerle uykum kat. Bzldm kaldm. O geceyi nasl geirdiimi ar
tk bilmiyorum.
Sabah oldu. Kem a-fi's-sabk su serpenlerin grltleri iitildi. Bak
tm, bir alay mevkuflar koridorlar suladktan sonra ellerinde kovalar
ve paavralar, odam temizlemek zere ieri girdiler. Bunlarn birisi 19-
20 yalarnda bir ocuk, yz ayn sar bir kamelya rengini alm [s. 18]
gzlerinde dehetli gazaplarn taab, lm okunup duruyor, lm kor
kular elemleri aikr grnyordu. Simasnda asab bir holuk hli
vard.
Bu ocuun akamlar gazcnn arkasnda gaz tenekesini tayan
ve her geldike gzlerimin iine merhamet diler bir nazar, benden bir
ey bekler gibi bakan kimse olduunu anladm. Sonradan rendim.
Bu ocuk m aarif memurininden Sleyman Srr Beydir.
Dier sevimsiz imali ve sakall kimse bir bezle zem ini siler iken
yanma yaklap Franszca olarak:
- Ne vakit kurtulacaz? Diyerek mesele-i malmeye giriti. Ben:
- Sen kimsin? Dedim.
- Ben sizin gibi ayn sebepten buradaym, cevabn verdi. Ben ba
ka bir ey sylem edim ."
Her gn sabahleyin iki saat kadar devam eden silmek ve spr
mek ameliyesiyle akamlar lm balar doldurmak ilerinin gayri za
manlarda daima oturur, dnrdm. Zihnime fena fena eyler geli
yor, gen yamda salb edileceimden dm kopuyordu.
G arip tevkifler
[s. 19] Zindanmz meher-i mezalim, nelere muttali oluyoruz. Ule
madan biri Beyazt'ta bir kahvehane refikine ryasn anlatyormu ve
ryasnda lem-i slm ayaklanm, sancak- erif karmlar, herkesin
elinde kelime-i tevhid yazl bayraklar Beyazt'ta itima ediyorlarm.
Bu zeminde bir eyler sylyormu. ttihatnn biri kulak misafiri
olmu.
Bu da Cemiyete mensuptur, diye tevkif ettirmiler. A le'l-usul ken
disinden bir ey sorulmakszn daya yiyerek Bekiraa Blne gel
di. Gnlerce kald. Divanharbe arld zaman huzur- m ahkem ede
bunun rya olduuna ve bir daha grecei ryalar kim seye anlatm a
yacana yemin ederek tahliye edildi.
Yine Nafia Nezareti hulefasmdan bir zat Hallayan Efendinin nez-
dine gider. M isafirleri varm. Bu Efendiye pek barit m uam ele eder.
M maileyhin can sklr. Nazr gider iken takip eder. Yapt muame
lenin doru olmadn sert bir lisan ile sylemesi zerine tevkif ettiri
lip polis m driyetine gnderilir. Oraca mucib-i tevkif elde bir ey ol
m adndan braklr. Ertesi gn kalem e gider. Fakat odac brakmaz.
Bu zat arr. M erutiyette bir memur bil-m uhakem e bil-sebep azle-
dilemeyeceini bildiinden sadarete mracaat eder. Cevap alamaz, [s.
20] Bundan mnfail olarak bir hicviye yazar. Hallayan'a gnderir. te
bunun zerine bi't-tevkif Bekiraa'ya gelir. dat ve usul- mttehize
dhilinde evvelce daya yiyerek yanmza geldi. Bizim iin mal gana-
im! Kelli felli bir efendi. Elbette bizim hakkmzdaki cereyandan mal
mat vardr, diyerek arkadalarm konumaa tevik ile yanna gittim.
Istrabn anladm ve "hepim izin bandan geti, m teessif olm aynz"
gibi szlerle esbab- tevkifini sordum. Sylem ek istemedi. Baktm ki
konuamayacaz, derhl bir sigara ikram etm ekle beraber ayaklarnn
yarna kadar ierek gezem eyeceini, herhlde arkadalm za ve
muavenetim ize ihtiya hissedeceini ve imdiden kendisine bir soan
piirip tuzlayarak ayaa sardracam ve bu suretle tahfif-i strap
mmkn olacan syledim ve esbab- tevkifini anlatmasn ricay da
unutm adm. Bunun zerine anlatt ve bizim hakkmzda cereyann
idam ile neticeleneceini de rendik.
Gece Salim geldi. "H allayan'a hicviye yazmak ha" diyerek bu
adam dvdkten sonra locaya koydu. Adamcaz ard. Ben kurnaz
lk ederek akamlar Salim gelinceye kadar yatardm ve geldii zaman
uykuda zannederdi. Bu suretle gece okamasndan masun kalrdm.
Bu usule riayet etmeyenlerimiz veyahut her naslsa ayakta kalanlar
mz dayaktan hissemend olurlar idi. Ertesi gn bir zabit geldi. Klcn
nbetiye brakarak gardiyanlardan mm aileyhi sordu. Locay atlar.
"Karanlk. eridekini grmek m mkn deildir birader" dedi. Elin
den tutup [s. 21] kard ve alp gtrd. i tahkik ettik. Bu zatn bira
deri divanharpte aza imi.
Yine bir gn kekll bir zat getirder. Ayan zincirlemiler.
Doru locaya20 tktlar. Bu zatn kapsn vurdum. Esbab- tevkifini sor
dum.
- Git oul, git, dedi. Ben de dedim ki:
- Baba sen sylemez isen def-i hacet iin gardiyanlara meram anla
tamazsn. Buras mezalim ocadr. Biz eskidik. Sana muavenet edelim.
Bunun zerine Manastr"da bir kahvehanede N iyazi Bey hakknda
gryorlarm. Bu zat: "C anm , N iyazi Bey Allah m dr?" demi ve
bunun zerine tevkif edilerek bu kadar mesarif-i rahiye ile beraber ii
olmayan ihtiyarcaz stanbul'a gndermiler.
Daha garip bir ey: Ram azan'da oru yiyenleri de tevkif ve divan-
harbe sevk ediyorlar idi. Bu m eyanda bir de Ermeni21 tevkif edilerek
20 Loca: Dr. Rza N ur Bekiraa Blnde loca ad verilen yeri "ism i ile m sem -
m asna uygun bir lo ca " bal altm da yle tarif ediyor: "Loca denilen yer Be
kiraa Bl diye tannan dairenin ierisindedir. U zunluu ancak , genilii
iki arndan (parm ak ucundan om zuna kadar olan l veya adm ls) iba
ret olup, hava, k girebilecek b ir delii yoktur. Sonradan anladm a gre asl
ad olan zindan kelim esinin aksi olarak loca ad verilm i (...) H er dakika dizan
teri ve buna benzer hastalk douracak derecede locann pis kokulu ve rutubet
li topra zerinde (...) Rza Nur, C em iyet-i H afiye, aret Yaynlan, stanbul 1995,
s. 409.
21 O ru ve Erm eni: O ru yiyenlerin Bekiraa Blne getirilm esi ile ilgili olarak
Dr. Rza N u r u bilgiyi veriyor: "B u bareler oru yiyenler idi. Hepsi de halkn
aa sm flanndand. H am m al, cem m al (deveci) tabakas... Dndm , acaba
oru yiyenler yalnz bu nlar m idi? Bana kalrsa din hkm lerine uyanlar bun-
getirilm i ve herkese yapld vehile ayaklar falakaya taklarak
dvld bir srada ite yanllk olduunu ve kendisinin Ermeni bu
lunduunu sylemesi zerine "D ayak korkusuyla irtidad ediyor" de
nilerek ve fazla dayak yiyerek yanm za geldi. Kendisi gayet tuhaf bir
adam olduundan "Divanharbin sopasyla M slm an oldum. Bana
bir isim koyunuz" der, bizi gldrrd. Zavall bayram a kadar kim se
ye m eramn anlatamad. Hapis kald.
Hocann birisini tevkif etmiler. Bu zat Ament erhini okuturmu
[s. 22] zlf-i yre dokunmu. Getirdiler. Banda sar olduu hlde fa
lakaya yatrdktan sonra kouumuza getirildi. Bir m ddet sonra diva-
nharbe arld. Esna-y isticvabnda "Efendiler, bilir misiniz Ament
erhini" dedikte azadan biri "kim bilmez herif bunun ayet-i kerime ol
duunu" deyince Hoca aar ve tekzibe lzum grmez. Ne ise, tekrar
yanmza geldii zaman "ocuklar, idam olunacamza ben de inan
dm. Zira bu herifler Am ent'ye ayet-i kerime dediler. Anlaynz cihat
larn" dedi.
Dier bir garibe daha anlataym. Anadolu'da skilip'ten olacak, alt
hoca getirdiler. O zam an Bakkalkap22 hapishanesinde idim. Bu adam
lardr. O ru tutm ayanlar yksek tabakadan olanlar tekil eder. O nlardan ise hi
kim se yoktu. Bu hakszla atm . Dem ek ki her vakit ve her eyde ezilen za
vall avam idi. Bir d e bunlar gtrp sorgusuz ve m uhakem esiz cezaya arptr
m ak nasl oluyordu. Bu ne i, nasl hkm etti? K anunlar hep yrtlm , sobalar
da yaklm t. Bir polisin "oru yiyordu, yakaladm " dem esi, bu cezann icras
na nasl yeterli olurdu? Polisin bir ahsa garaz olm as veya irtikap ve irtia gibi
eye girm esi ihtim alleri kaale bile alnm yordu. (...) Bir gn ilerinde bir Erm eni
d e gelm i. O ru y iyor d iye gzelce daya da yem i. Bir frsat bu lup adam a
sordum . smi A rtin ve kendisi ham m al imi. "N iin daya yem eden H ristiyan
olduunu sylem edin?" dedim . "Syledim , am m a bak kendini gvur da yap
yor, diye daha ok d vd ler" dedi. Ltife olarak "A lm eti gsterecektin" dedim .
Bir gardiyana "Bunu m uayene ettirsinler de H ristiyanl ortaya karsa bari ha
pisten ksn" dedim . "Evet, zaten anlald" dedi. "Eee... N e ise, daya yem i,
artk niin brakm yorlar?" "O uzun i!.. Bir defa geldi, bayram ertesine kadar
bekler artk" dedi. Rza Nur, age., s. 173.
22 Bakkalkap H apishanesi: lk anda ayr bir hapishane olduu sanlan bu hapisha
ne, yine Bekiraa Bl bnyesinde yer alyordu. Kaytlardan anlaldna
gre bu blm de cezas kesinlem i olan m ahkm lar kalyordu burada yerleik
bir cezaevi dzeni tesis edilmi bulunuyordu. Rza Nur anlarnda; "Hapishanenin
Bakkalkap denilen ksm nn dem ir parm aklkl bir penceresi odam dan grn
yordu" diyerek bundan bahsediyor, bir keresinde gezm e olana bulduunu
kaydediyor ve grdklerini yle aktaryordu: "Bayram dan istifade ile Bakkal-
kapu denilen ksm gezdim . Gem i zinciri gibi yn yn zincirleri grdm . Be-
larm azlarn baklar am ayacak derecede idi. ok dnyorlar ve
fevkalde korkuyorlar idi. Esbab- tevkiflerini sordum.
- Aman ocuum, iimiz ok kt, dediler. Raif ve sair rfeka sr
ettiler ve anlattlar: Bu ulema Ram azan'da m emleketlerine gelen tiyat
roya gidilmemesi iin ittifak etmiler ve nasihatte bulunmular. Kum
panya protesto etmi, m utasarrf da "Asayie taallku vardr" diye di-
vanharbe sevk etmi. Gelirler iken mutasarrfn bir adam yanlarna
sokularak kulaklarna "A sacaklar sizi" demi. Bunun zerine bizim
meseleyi anlattk ve en atr gezindiimizi hatta gecesi pederle birlik
te orta oyunu tertip ederek elendiimizi grnce heriflerin korkular
zail oldu.
kiraa'm n yerini grdm . Buralar zem in yzeyinden drt m etre kadar aada
idi. Zindan drt ksm olup, bu ikisinden baka bir de 'inaat' dedikleri ye var
d. Ki, binadan hari, ahap bir baraka olup ancak bir adam yatacak kadar yer
de on kadar loca vard. Burada oturanlar akrepler ve farelerle koyun koyuna ya
tarlarm . Drdnc ksm D em irhane'dir ki asker kouuna benzeyip, yzler
ce asker ve ad su ilem i erler ve yanndaki odaya da ayn hllerden tutuklu
zabitleri hapsederlerm i. K oridorlar karanlk, pis ve kf kokusu iindedir. G ece
leri k nam na iki, tane petrol lm bas fener donuk bir ekilde yanar." age.,
s. 205-206.
edem em ve badema gelen karavanalardan yem ek yem ek iin Vasil'in
srar etm esini tem bih ettim.
[s. 24] Artk yava yava luballii ele aldm. Gndzleri balca
megalem gazete tedariki idi. Gardiyanlara o kadar yalvarm ak ve pa
ra teklif etmek fayda temin etmedi. Yalnz bana Aa Blnn st kat
binasnda kanun dairesi olduundan kanun efendiler her gn okuduk
lar gazeteleri baheye atma mutat edinmilerdi. Ben de ailemin ge
tirdii am ar bohalarna sokulan ineleri biriktirdim. Bunlar engel
ekline koyarak bir ipin ucuna baladm ve bir de ta ilve ederek m
kemmel bir gazete oltas yaptm. Rzgrn penceremizin nne sevk
ettii gazeteleri bu vasta ile tedarik tarikini buldum. Elde edilen gaze
teleri okur, arkadalarma gizlice verirdim. Su vehile elim e geen ga
zetelerin neriyat Cemiyyet-i Hafiyye mensuplarnn en ar ceza ile
tecziyelerinde temerkz ediyordu.
Dndm. En ar ceza bi't-tabi idamdr. imdi tereddtlerimi
zin izalesiyle hakikate ermek sevdasna dtm. Her yeni gelen mev
kufa haricin fikrini, kahvehane kararlarn soruyordum. Aldm ce
vaplar mevkuflarn idamna dair idi.
Gnl inanmak istemiyor. Bir gn drt hukuk talebesi de tevkif
edilerek getirilmilerdi. Bunlara da m racaatta gecikmedim. Bilmem
ceza kanununun kanc m addesi m ucibince idam dem ezler mi?
Hele bir akam maktul M ahmud evket Paann gelecei haber ve
rildi. Hapishaneyi temizledik. Birdenbire gardiyann elinde gayet m
nevver bir lmba olduu hlde srmalar iinde birtakm zabitan ve n
de M ahmud evket Paa grnd. lk yatakta ben grndm. Sual
benden balad.
[s. 25] "Cem iyyetin messislerindendir" diye takdim olundum.
te o vakte kadar malmatmdan istifade iin yattm zannn tarken
vaziyetim anlald. M essisler meyanma idhal edilmitim. Mahmud
evket Paa yukardan aaya beni szd.
- Olan, seni babanla beraber Beyazt'ta sallandracam, dedi.
kinci mevkufun crmn sylediler ve btn mevkufnin esbab-
tevkiflerini renerek m ahbesten kt, gitti. Artk idam kanaati olduk
a kuvvet bulmaa balad. Hele ele geen Karagz gazetesinde birta
km fareler yaplm ve zerine; erif Paa, Haan, Kemal, Rza Nur,
Srr ve Enver isimleri yazlmt. Karagz kova ile su dkyor, Haci
vat ayayla eziyor. Ve altnda "A m an Karagz ikisi kat. Dierlerini
bari boalm " yazlmam m? Artk idammzn bir emrivaki olduu
na iman ettim. Bu suretle ocuk iken Karagz'de sarho Bekir'in kar
sna kan Yahudi'ye " lm lerden lm been" sz hatrma geldi.
Ben de baladm lmn ahvalini aratrmaa. Acaba kamak teebb
snde bulunsam nereden vururlar? Nbetiye sordum. Gerek sng
ve gerek kurunla ayamdan vuracaklarn rendim. Son zamanlar
da baheye kyorduk. Dkmeciler cihetine olan bahe duvar hemen
minare irtifanda, buradan kendimi atarsam derhl lrm , dedim. Ve
bir vasiyetname tanzim ederek hazrlandm srada yerde, gneten
rengi solmu bir gazete paras grdm. Beyolu'nda bilmem ne
apartm annn drdnc katndan matmazel birisi intihar kastyla [s.
26] kendisini sokaa attn ve kemikleri krlarak beray- tedavi Fran
sz Hastahanesine yatrldn okudum.
Acayip! Bu olmad. Bir narin kadnn kemikleri krlyor, lmyor.
Ben ise bir erkek olduumdan kemiklerim ve aza-y sairem kadndan
daha salamdr, dedim. Ve bu suretle intihardan sarf- nazar ettim. Ar
tk cmle damarlarm kesmek ciheti kald. Fakat cam tedariki mm
kn deil. Dalgn dalgn o gn gezindim ve hibir karar veremedim.
M ahkeme hitama erm i bazlar arife gn tahliye olunarak bende b
tn gn meyusiyet ba gsterm i idi. Hele bayram sabah atlan toplar
felketimizin dehetini iln ediyordu. Hepimizin boynu bkk d
nyoruz. Evet, imdi btn aileler libaslarn giymiler, sslenmiler,
ocuklarn giydirmiler, musahafalar yaplacak. Ben de aile sahibiyim
ve benim de ocuum var. Ben bu ereften mahrumum. Kim bilir ailem
de ne kadar mahzundur, diyerek dndmz bir srada Hapisha
ne Mdr Salim resm niformalarn taknm ve beyaz eldivenleri
ni giymi, geldi. Bayrammz tebrik etti. Hibirimizden bir teekkr
mukabelesi grmedi. Bunun gelm esi ve baz szleri canmz fevkal
de skt. Def olup gittikten sonra ranlerin M uharrem 'deki matem me
rasiminde aladklar vehile umumumuz alamaa ve ttihat erkn
ve resasna beddualar savurmaa baladk. Artk bayram gem i ve
gazete tedariki ve hariten haber almak ihtimali kalmamt. nk
Bakkalkap Hapishanesine hariten kimseyi koymuyorlard.
lk intihar
[s. 27] Artk mid-i hals kalmad. Kanaat-i vicdanyem ise: Bunlar
hakl haksz bir ey yapm olm ak iin bizi asacaklar ve halka her defa
yaptklar gibi bir dehet ilka edecekler ve bu suretle muhalefeti kkn
den tem izleyecekler ve bir iki sene olsun muhalefetsiz bir hayat yaa
yacaklar. Ne yapmal? Beni tanyanlara ve bilhassa aileme kar Beya
zt'ta salb olunm ak ar geliyor. Hele geceleri "Belki bu gece gtre-
ceklerdir"diye uyumuyorum, afak attktan sonra uyuyordum. Artk
lm den korkum kalmad. N e olacak ise olsa bari de kurtulsam diyor
ve dnyordum:
"smimle arlacam, beyaz gmlek giydirecekler. Kahve ve siga
ra ikram edecekler. Hkm-i kanunu okuyacaklar. Vasiyetname yazmak
ve ailem e bir diyeceim olup olmadn soracaklar. Sonra 'haydi, va
kit geldi' diyerek kaldrp, snglerin muhafazasnda daraacna gn
derecekler. Ellerimi arkaya balayp ttihat'm sehpa-y adaletine ka
racaklar. Of, ne fena!.. leyim, fakat byle bir terifatla deil. Byle
halka tehir ile deil." te bu mlhazalar, bu dnceler, pek elim,
pek strap-averdi.
Nihayet bir gece, her zamanki gibi uyumuyordum. Hemen afak
vakti yaklam idi. Bir araba geldi. Artk son gece olduunu anladm.
Arkadalarm uyuyorlard. Uyandrmak muvafk mdr diye dn
yordum. Beyhude heyecan hsl etmemek iin sarf- nazar ettim. Saate
baktm. Gardiyanlardan tahkikatmla rendiim gibi vakit hull etmi
idi. O [s. 28] srada yanmda yatan bir arkadamn ok kullanm asn
dan toparlak bir ekil iktisap eden rme kuann bir ksm cebinden
dar km. Derhl yavaa ektim aldm. M ahmud evket Paaya
hitaben "Zulm le hkmet payidar olmaz. Hakszlkla idare-i hk
met akbeti vahim klar. te bir gen sizin iin lyor" zem ininde bir
eyler yazdm ve bu kd cebime koydum. Bakaca ailem e de bed
baht yaratldm za teessf ettikten sonra olumun talim ve terbiyesi
ne ve Hkmet-i ttihadyeye ilelebet dman olmas iin fikrinin o
yolda tenmiye edilmesine ve hakkn hell etmesine ve intihar er'-i e
rife de mezmum idn bildiim hlde aresiz kaldm ve Cenab-
Hakk'm Mslmanlarda bu gibi vukuatn teksir etmemesi iin avamir-i
edide ile nehy eylediini bildiim i ve fakat rahm etini benim gibi
acizlerine temil edeceine ve kendisinin varlna imanm kavi bulun
duuna dair bir vasiyetname yazdm ve bunu yastm n pamuklar
arasna koydum ve bir mddet sonra kalkp abdesthaneye gittim. Ka
psnn kilidi yok idi. Belki barrm diyerek kapnn yukarsn tekil
eden direin st rtl olmadndan trmanarak bu direin zerine
ktm. Ailemin getirmi olduu kokulu bir mendili gzlerim e bala
dm. stifar ve tvbe ettikten sonra ukuru ilmek yapp evvel boa
zma geirdim. Ba'de diree baladm ve tekbir ile kendimi sallandr
dm. Artk lm idim. Ne strap ne de bir korku ve ne de merasim-i
tehiriye kald. Evet, cenazemi aileme teslim edecekler. Onlar da [s. 29]
gmecekler. Bir gen de hayattan bu suretle uful ederek gidecek.
Bu srada mahbusnden birisi abdesthaneye girmek zere gelir.
Kapnn almadn anlar. Seslenir ve ses verilmez. Kapy iter. Yuka
rs sallanr. Aasnda odun olduunu anlar. terek ieri girer. Derim,
dilim dar km, irkin bir m anzara karsnda kalr. Avaz kt
kadar barr. Derhl dier mahbusn de koarlar. Nbetinin kasatu
rasyla ip kesilerek beni kurtarrlar. Mahpus bulunan Doktor Mnir
nabzm yoklar. Henz hareket grr ve derhl sun' teneffse balar.
Bir taraftan da keyfiyet hapishane mdrne ve asker tabibe haber ve
rilir. Bu vak'a zerine mahbusn kendi kendime yaptm anlamamala
rndan pek ok tela derler ve alarlar ve izhar- teessr ve teessf
ederler. Baygn bir hlde olduum hlde mdr odasna gtrrler.
Salim inanmaz. Ayaa diktirir ve yle brakr. Yere derim. Bunu
bir oyun zanneden zalim efendi on dokuz yerime ak batrm asn
unutmaz. Bakar ki bir hareket yok. Kanun smail refakatinde ve bir
araba ile Haydarpaa Hastahanesine gnderirler. Nbeti tabip bil-
muayene sekran- m evt hlinde bulunduum cihetle zero numerolu
mahalle koyar. (Kouta lm olan kimseleri buraya getirirler ve bu
rada muayene edildikten sonra soyup gaslederler.) Burasn gsterdi
ler ve gn sen burada yattn idi dediler.
kinci gnde de burada baygn kalmm. nc gn doktor
merak etmi. M uayene ve hayatmdan mit hsl ederek asab hastalk
lara mahss [s. 30] ve fakat iki mahpustan baka kimse bulunm ayan
bir koua kaldrtm. O gn le vakti uykudan uyanr gibi kalktm.
Yatamda oturdum. Bakndm. Etrafm karyolalarla muhat.
- ok ey. Ben hasta deilim. Niye geldim acaba, rya m gry
rum, diye dndm. Karmdaki hizmeti askerlerden birini ar
dm ve ben niye geldim, diye sual ettim.
Anadolu Trke ivesiyle "G arnun arm da ona sebep gelm-
sn" dedi.
Hayret ettim. Arkadalarmn kffesinin ayaklar dayaktan yara
iinde kald hlde hibir doktora tedavi ettirmediler. Baka suretle
hastalananlar olmutu. Baktrmadlar, diyerekten taaccp ettiim bir
srada yanmda bulunan mahkm elim e kk bir ayna verdi. Boaz
m grdm. Kesilmi. Derhl kendimi topladm. Ben byle bir eye ka
rar vermitim. Demek yapm ve kurtulmuum. Her ne ise. Bu srada
derhl sertabibe m alm at verirler. Bu adamcaz ocuk gibi koarak
geldi. stifsar- hatrda bulundu. Ve karnm n a olup olmadn ve her
ne istersem getirttireceini syledi. Ve bir de reete yazp il verdi. Ba
cam daki yaralarn strabn hissettiimden bunu syledim. Emraz-
haricye tabibine gsterilmesini emrettiler. O gn gsterdim ve tamam
saydm on dokuz delik.
lalayp sardlar. Kouuma geldim. Yemek gelmi idi. Yedim.
Kendimi daha ziyade topladm. aka deil, gn alk... Verilen ye
meklerini hepsini bitirdim, [s. 31] Ertesi gn ailem geldi. Grtm. ki
gndr geliyormu ve her geliinde hayatta bulunduumu ispat ede
cek olan hatt- destimi istermi. Bunun imkn olmadn syledikle
rinde fevkalde merak ediyormu.
Ne ise. Beni hastahane elbisesiyle grerek hem alad hem de ya
admdan dolay sevindi. Zavall olum Nzhet klm beenm edi
inden yanma sokulmuyor ve kendisini ptrmyordu. Ve beni tan
mak istemiyordu. Hakikaten hastalara giydirilen elbise ve klah bana
acayip bir ekil vermiti.
Artk buras Bekiraa Bl gibi deil. Her ne kadar kapda n
beti bulunduruluyorsa da gazete okumak iin mklta tesadf edil
miyor, nerolunan btn ceraidi aldryorum, okuyorum.
Ahval- shhyemde asablik ziyadeleiyor ve daima hakszla
maruz kalacam dnerek mamum ve mkedderdim.
Hastahaneye geldikten be alt gn sonraki Sabah gazetesinde
menzurum olan "M nir, Enver, Talat, Srr nam ahslar mahkm edil
milerdir" cmlesi beni hayli dndrd. Altm u kadar mevkufn-
den yalnz drdm zn isim lerinin gazete stunlarna gem esi
m el'un kanaatimi tazeledi. Ve yeniden intihar fikri ba gsterdi. Silh
tedariki mmkn deil, ne yapalm? Bulunduum kou olduka va
si. Birdenbire koup bam mermer olan duvarlara arptm. Bu suret
le beynim i datmak teebbsnde bulundum. Bamn berelenmesin
den baka netice hsl olmad.
Ve bu hareketimi sertabibe sylediler. M maileyh gelerek teselli ve
nasihat etmee balad. Ayn zamanda yemi ve saire istersem aldra-
bileceini syledi.
[s. 32] Karyola balarnda bulundurulan havlularn kaldrlmasn
ve vcudumdaki yara sarglarnn zlerek yerine yaptrc yaklar
vaz'm tmarclara tembih etti.
Artk son derece takyid altnda bulunduruluyordum. Hatta muha
fazama m em ur sngl asker abdesthanede sessiz kalm aklm a
msaade etmiyor, ald talimat mucibince (Efendi!.. Ya k, ya mrlan)
diyor idi.
Evet, intihara hibir vehile im kn grmediim bir dakikada bir
denbire aklma bir tertip geldi: M uhakem e ettim. M uvafk buldum.
Doktoru kandrabileceim. Sabah vizitesine gelen Doktor Rd Bey
den drt m addelik ricamn kabuln istirham ettim ve dedim ki:
"D oktor Bey, drt buuk ay mtecaviz bir zamandan beri ziyadan
mahrumum. Fennen buna ihtiya bulunduunu takdir edersiniz. Bir
de ham ama, traa ihtiyacm var. Ayn zamanda ailemin behem ehl bu
gn gelmesi iin telgraf ekm ekliim e m saade edilmesini rica ede-
rm.
Bunun zerine hamama ve baheye m saade edildi. Tra memnu
dur. Ailenize telgraf ekm ee hacet yoktur. Perem be gn gelecekler,
dedi.
Bizim bu suretle hesaplar hercm er edildi. Ne ise... Hazrlandm.
Refakatime verilen m uhafzla beraber hamama gittim. Hamamn kur
ma tama bam arpmak suretiyle beynim i databilirdim. Fakat mu
hafzn ceketinden terler kt hlde yanmdan ayrlmyordu. Hulsa
bunu da icraya imkn brakmyordu. Ham amdan ktm, giyindim.
M saade mucibince baheye ktk. M uhafzdan maada bir de sng
l refakat ediyor idi. Ber-takrip asker kouuna daldm. Bir kahve pi
irilmesini ve buna mukabil arzu eder[s. 33]lerse kendilerine mektup
yazacam syledim. Bu suretle ben de kt elde ettim ve kendimi l
drm ek frsatn bulabilir isem ailem e vasiyetnamem in hazr bulun
masn temin edecek bir eyler yazdm. Artk geceleri uyku uyumak
imkn kalmad...
Kulaklarma araba sedalar ve tuhaf sesler geliyor, bu suretle uy
kum mnselib oluyordu. Bir akam st idi. Sertabip ard. Odalar
na gittim. Pek mltefitane bir tavrla "O turunuz bakalm " dedi ve der
hl bir sigara vererek kahve smarlad ve;
- M jdeme ne vereceksiniz? Dedi.
- Bendeniz ne verebilirim? Bakyorum beyefendi, hakikaten bana
acyorsunuz. M eseleyi ltfen ak olarak syleyiniz. M eraktan kurtula
ym.
- Beyim. Bu ttihatlarn ne kadar hakszla susam olduklarn
rendim. Kabil deil, brakmazlar, dedim.
Bu szlerim zerine divanharbin tahliyem hakkndaki tevkifhane
memurluuna olan muhtrasn ibraz etti ve nezdimde kalmasn istir
ham ettim. Bu suretle tahliye edildiime m uttali' oldum. Teekkrle
odadan ktktan sonra kapmda bulundurulan snglnn hl bek
lemekte olduunu grnce sertabibe mracaatta bulundum. N beti
yi kaldrdlar. Buna bir trl inanmak istemiyor, odadan dar kp
koridorlarda geziniyor ve beni [s. 34] tarassut eden kimse var m, diye
tecesssatta bulunuyordum. Evet. Bu gibi hususata lzum kalm am
t. Ertesi gn tabibin vizitesinde taburcu edilmemi syledim. M uvafa
kat ettiler ve iki askerin m uhafazasnda olarak tevkifhaneye gnderil
dim. O gn gazetelerde tahliyemden bahsediyorlard. H anem e geldim.
Efrad- ailem pr srr. Kaynpederim dier rfeka-y m ahbusnin on
be seneden seneye kadar m uhtelif derecatta kalebentliklere mah
km edilerek M idilli gemisi ile Sinop'a nefyi ve tebad karar km
idi. Bunlar hapishane-i umumde ziyaret ettim ve tebadleri gn hep
birlikte Sinop'a hareket edecek vapura gittik. Hepsi srgne gittikleri
hlde memnun ve adan idiler. Evet. Zulmden, ikenceden hals ol
mu idiler.
Benim balda ber-tafsil anlattm intiharm hakknda Rza Nur
Bey Cemiyyet-i Hafiyye kitabnda diyor ki:
"D ayaktan bzar olmaktan ve edilen idam tehditlerinden Srr
Efendi akln bozup abdesthanede kendini asm. Bereket versin o ara
lk tesadfen abdesthaneye giden biri tarafndan grlerek tahlis edil
mi ise de baygn bir hlde yere serilmitir.
Vak'adan haberdar olan Salim Efendi elinde krba ile yetiip bu
hle gelmi bir zavally bile iyice dvmtr. M m aileyh Kanun sm a
il refakatiyle Haydarpaa Hastahanesine gnderilmi ve ancak iki gn
sonra akl bana gelmitir. Srr Efendi bizzat bana bu yedii krbala
r duymadn syledi ki fennen de byle olmas lzmdr. Zira mh-
der olan [s. 35] hamz karbon o vakit salbden mtehassl asfeksi ile ka
nma terakim etmi bulunuyordu. Hastahanede boynundaki ip yeri ile
krbatan mtehassl rkler grlp tedavi edilmitir. Tedavi eden
tmarclar tabi bilirler."
D ivanharpte23 (Evvelce derci sehven unutulmutur.)
Ramazan- erif ihtidalarnda idi. Heyet-i tahkikiye tedkikat ve
tahkikatm ikmal ederek fezlekesini divanharbe tevdi etmiti.
D ivanharp Heyeti: Reis: N izam ye Birinci Frka Kum andan Erkn- H arp Liva
s Yusuf Kenan Paa, ye: Topu Birinci Alay Kum andan A li Bey, ye: Topu
nc A lay Kum andan O sm an Bey, ye: Binba A bbas Bey, ye: Svari Top
u Taburu K um andan Kolaas Rza Efendi, ye: ikinci O rdu M itralyz Yzba
larndan Seyfeddin Efendi, ye: nc O rdu M m taz Yzba evket Efen
di, S a v a : Birlik Ktibi H uls Efendi.
Ben bu haberi balda arz ettiim vehile her akam koulara gar
diyan ile beraber gaz tenekesini gtrdm gnlerden birinde kanun
kouundan ber-takrip ardm gazetelerde grm ve arkadalar
ma derhl haber vermi idim.
Bir gn Doktor Mnir, Hafz Sami ve Ham di Efendilerle kaynpe
derimi ardlar. Bunlarn divanharbe gideceklerini haber verdikle
rinden artk m uhakemeye balandn anladk.
Hep heyet-i tahkikiyede grdmz m uamelattan ektiimiz i
kencelerden gzmz o kadar ylm idi ki, divanharbin de heyet-i
tahkikiye gibi hiddet ile bizi darp ve ikence edeceini, yine duar- ga
zap edileceimizi dnyor idik. M ahkemeye gtrlenlerin tekrar
bulunduum uz zindana getirilmeyeceini sylediklerinden divan-
harpte ne gibi bir muameleye maruz kaldklarn anlamak iin yle bir
tedbiri dndk ve kararlatrdk:
lk mahkemeye sevk olunan arkadalarn avdetlerinde penceremizin
[s. 37] nnden geerken eer hsn-i muamele grm iseler feslerini
arkaya doru giymeleri, aksi takdirde, yani orada iddet ve zulm g
rerek m id-i necat olmadn hissettikleri hlde feslerini kalar zeri
ne em eleri bu suretle cereyan- hlden haberdar edilmemiz takarrr
etmiti.
Divanharbe gtrlen drt arkadamz iki saat sonra penceremizin
nnden geerek baka bir koua gtrld. Bunlarn feslerini arka
ya doru giymi olmalar cmlemizde inirah- kalp ve mit hsl etti.
Ertesi gn dierleri arlp mahkemeye sevk olundu. Onlar da mret-
tep parola vehile feslerini arkaya giymi olduklar hlde pencere
nnden getiler.
nc postada beni de ardlar. Evvelce m ahkemeye gidip ge
lenlerin verdikleri iaret cmlemizde bir dereceye kadar metanet-i
kalp hsl emi ve kurtulmak ihtimalini kuvvetlendirmi olduundan
pek de tel etmiyorduk. Bundan baka bir de havadis duymutuk:
Gya ngiltere Sefareti Harbiye Nezaretine mracaatla beraat ve tahli
yemizi iltim as etmi imi. Bu haberin doru olup olmadn sonradan
da tahkik edemedim. Gerek arkadalarn parolalar ve gerek bu hava
dis tesiri ile kalbim izde mit nevnema bulunduundan ben o gn
byk bir m etanet gsterdim.
Gzlkl Said Efendi ile beraber divanharbin yanndaki paravana
ile ayrlm olan mahalle idhal olunduk. Bir m ddet sonra evvel Said
Efendi ve ba'd e ben mahkemeye girdim. M uhtelif rtbede on iki kadar
aza sra [s. 38] ile oturmulard. M aznunlar iin yaldzl bir masann
nne konulmu olan sandalyeye oturdum. Reis sert, deta tekdir eder
gibi bir sesle ismimi, hviyetimi sordu.
Ba'de Cem iyyet-i H afiyye'nin tesisindeki maksada ve suret-i teki
line dair birtakm sualler iradna balad. Ayn zamanda azalardan
irad- sual ediyor. Hangisine cevap vereceimi bilem iyordum. deta
ardm. O srada sa tarafta oturan yz iek bozuu bir zabit bana
himayekrane baz suallerde bulunm aa balaynca dierlerine cevap
tan sarf- nazar ederek m maileyhe tevcih-i hitap ediyor, ara sra da di
erlerine cevap yetitirm ee alyordum.
Nihayet reisin:
- Baka bir ey diyecein var m, suali divanharpe m ahkmiyeti
me karar verildiini ihdas etti. Ne gibi bir cezaya arptrlacam d
nerek mahkemeden ktm. Beni de zindana gtrm eyip evvelce
muhakeme edilmi olan arkadalarm konulduu odaya gtrdler.
Orada bulunanlarn cmlesi en ve atr bir hlde idiler. Bu hl bana da
sirayet etti. Kalbim mnerih oldu. Aa zindandaki yatam , eski ot
minderi dier bir m ahpusun srtna tahmil ile getirdiler ve bana teslim
ettiler.
Karmzdaki odada Rza Nur Bey oturuyordu. Ainalk ederek
uzaktan uzaa gz iareti ile konuuyor idik. [s. 39] nk Topalzade
Osm an Beyle odasn temizlediimiz zam an beni tanm ve ainam z
olmutu.
O gece birdenbire hastalanm idim. Karnmda sanclar olduu
hlde yatm uyumutum. Birdenbire uyandm. Def-i hacet lzumu
grnmt. Kouun yabancs olduum ve deti bilm ediim cihetle
sratle kapdan frlayarak memya kotum. Nbeti ayakta uyumu
tu. Nefer arkamdan koarak sng ile vurmaa davrand.
Galiz kelimelerle "Kaarsn ha!.." diyordu. Kamak istemediimi,
grlen lzumu anlattm. Bunun zerine dedi ki:
- Onu bana haber verirsin. Ben de ddkle posta arrm. Bera
ber gidersin.
- Pekl, haydi posta ar da gideyim, dedim. Gece yars herkes
uyum u olduundan m teaddit ddk seslerine kimse cevap verm i
yordu.
Evet; posta bekletilen nefer derin uykusunda m emleketindeki ni
anlsyla urayormu. Bil-fasla alman ddk sesini iitm emesi bu
sebepten ileri geldiini anlatarak biraz daha vakit geirdiler.
O srada benim de ihtiyacm yava yava kalmyordu. Nihaye
posta gelerek helaya gittik. Orada temizlenmek iin epeyce zahmet
ektim.
Ertesi akam nbetinin yanma yaklaarak nereli olduunu sor
dum.
[s. 40] Bursal imi. Bununla hemehri ktk.
Dedim ki:
- Sen hemehrim olduum iin bana iyilik etmek istersin. Bana g
lice gazete getirir misin?
N efer ertesi akam izmesinin iine saklayarak getirdii gazeteyi
bana verdi. Okuduktan sonra ber-takrip Rza N ur Beyin odasna ak
kapdan attm.
Artk bize kar eski iddet kalmamt. Yemekten evvel baheye
karyorlar ve hava alyorduk. Btn bunlar fal-i hayr telkki ediyor,
bizi ok incittikleri iin imdi tatyib-i hatrda bulunuyorlar, diyorduk.
Fakat vakitler geiyor, henz tahliyemize dair bir eser zuhur etme
diinden bende yine meraklar uyanmaa balamt.
Kenan pek'
lkay Savc"
G iri
Kreselleme olgusu, tm dnyada yoksul kesimler aleyhine gelir
dalm nn bozulmasna yol aarken, sosyal devlet uygulamalarndan
geri adm atlm as ve bireyselletirm e gibi politikalar, bu yoksul
gruplara mensup insanlar sula buluturan ortamn salanmasn ko
laylatrmaktadr. Kresellem e uygulamalarnn sonularndan biri
olarak son yirmi yln su erisindeki trman sadece cezaevlerinin
ar kalabalklamasna neden olmam, ayn zamanda cezaevlerinde
hkmllerin altrlm as asndan "yeni liberal anlayn" sylemi
ne uygun olarak cezaevlerinin zelletirilmesi gibi uygulamalarna yol
amtr.
Trkiye'de bu uygulam alarn bir yansmas olarak 1997 ylnda
Adalet Bakanl, Cezaevi yurtlar Daire Bakanl kurulmu ve
zellikle ak cezaevlerinin etkin birer iletmeye dntrlmesi sreci
balatlmtr. Son yllarda basnda cezaevlerinin ne kadar kr ettiine
ilikin ok sayda haber yer almtr. Hatta cezaevlerinin zelletirilmesi
bile gndem konusu olmutur.
Trkiye'de cezaevi iyurtlar ve hkmllerin altrlmas konu
sunun incelenmeye alld bu aratrmada, cezaevi iletmesi kavram
ile hkm ller ve personelin i-retim merkezli yaam deneyimleri
5 (ILO, 1993)
6 (Sirnon, 1999:183)
7 (Coyle 2001)
(Barnes/Teeters, 1960)
ise, hcrede kapatlm a yerine hkmlleri bir arada barndran bir ce
zaevi inaat nerildi. Toplu sistem veya sessiz sistem olarak da ifade
edilebilecek bu sistem de hkm ller bir arada olacaklar, alacaklar
ama birbirleriyle temas edemeyecekler, sessiz yaayacaklard. Gn
dzleri bir arada alanlar geceleri iten eve dner gibi hcrelerine
kapatlm aktayd. yle ki, hcreleri dndayken hkm ller nlerine
bakacak, sessizce yryecekler ve ite birbirlerinin karsnda otura-
m ayacaklard.9 Sadece iddet sulular hcre cezasna mahkm edili
yordu.10 Cezaevi endstrisinde "youn altrm a"nm lke boyunca
gnlk rutinler olarak reform, disiplin ve kr etmenin merkezinde ol
duu dnld.11
Bu sistem lerde disiplin ve tek biimli hle getirm e abasnn kr et
me anlaynn nne geecek kadar youn olduunu vurgulayan
Coyle (2001 )'a gre bu iki cezaevi sistem inde de birbiriyle ilikili iki
ara baaryla kullanlmtr: Birincisi disiplin kavram dr ve tek biim
li hle getirm e srecini ierir. Cezaevindeki gnlk yaamn her y
nyle tek biim li dzene hizmet ettii grlmektedir. kinci ara al
madr. Bu alma ylesine am aszdr ki, tek bir faydal kt elde et
mek mmkn deildir. Amaszln amac sadece megul etmektir.
Bu ekilde cezaevi gnlk yaamnn disiplini ile alma arasnda bir
ba yaratlm olmaktadr.
Pennsylvania ve Auburn sistem lerinden sonra denenen aamal
serbestlik sistemi, hcrede tutulma cezasndan hkmlnn iyi hlli-
lii ve alm a perform ansna baklarak aam al olarak ak cezaev
lerine geirildikleri bir uygulama olmutur.12 Bu uygulam ann atlye
alm alar ve meslek edindirme etkinlikleri ile hkmllerin topluma
geri dnleri iin dierlerine gre daha insancl ve ilevsel olduu
sylenebilir.
Genel olarak hkmllerin altrlma biim lerinin tarihsel eko
nomik ve toplumsal koullarla balantl olarak eitlilik gsterdii be
lirtilmektedir. Bu balam da hkml altrma biim lerine baklacak
olursa alt ana biim i vard:13
9 (M adigan, 1983)
10 (Coyle, 2001)
11 (Tappan, 1960:682)
12 (D nm ezer/Erm an, 1983:658-659)
13 (Tappan, 1960:682-683; M elossi/Pavarini, 1981:131-132)
1. "Kiralam a sistem i"nde (lease system) hkmllerin hem bak
m, hem gzaltnda tutulmas, hem de retimleri bir iletmeciye (ms-
tecir) em anet edilirdi. Sistem ABD 'de kle emeinin kullanm etkisi
altndaki gneyde gelimiti ve devlet insan/ay bana sabit bir oran
alyordu. Bylece devlet hkml cretlerini dardaki serbest emek
piyasasndaki cretlerin altnda tutmasna ramen, hkmllerinden
dikkate deer bir geliri gvence altna alm aktayd ve bunu yaparken
de onlarn bakm iin bir sorumluluk altna girmemi oluyordu. Bu
uygulama, tm hkml emeinin kullanld alma biimleri iinde
en iyi dem elerin yapld sistem olarak ne kmaktadr.14 Devletin
yapt tek katk hkm lleri kamamalar iin kontrol altnda tutacak
gzetim grevlileri gnderm ekti.15 Bu uygulama toplumda yaratt
rahatszlk nedeniyle oluan basklar sonucu kaldrlmtr.
2. "Szlem e sistem i", (contract system) devletin kendi cezaevi ku-
rumlarnda hkm llerin bakmlarn ve gzetimlerini srdrd fa
kat altrlan her bir hkm lnn emeini sabit bir cret karlnda
satt altrma biimidir. Szleme yapan iveren, makine ve mater
yalleri salyor, hkmllerin almalarn denetliyordu. cretler
gnlk denmekteydi ve hkm ller iin olduka krl bir sistemdi.
stelik cezaevi iin kr, risksiz biim de salanm aktayd.16 Bu sistem
devlet iin kiralama sistem i kadar olmasa da, giriimci iin hayli krl
olmu fakat kayda deer biim de hkml em einin smrlm esi ile
sonulanmt. Bu uygulam a da ABD 'de 1920'ler 1930'larda Federal
Yasalarla yrrlkten kaldrlmtr.
3. "Para bama bedel sistem i"nde (piece-price system), giriimcinin
cezaevi yaamndan dlanmas, temel grevinin sadece ham madde
ara gere ve teknoloji salamakla snrl kalmas sz konusuydu. Giri
imciye cezaevi ynetim i tarafndan bitirilen rnlerin karl olarak
para bama belirli bir dem e yaplrd.17 Bu sistem de hkmllere
sem bolik bir cret denmekteydi. Bu altrma biim i de ucuz emein
kullanlm asyla dk maliyetli olmas nedeniyle, piyasada "adil ol
mayan rekabet" yaratm ve oluan olumsuz tepkiler sonucu uygula
madan kaldrlmtr.
14 (M elossi/Pavarini, 1981:134)
15 (Barnes/Teeters, 1960)
16 (M elossi/Pavarini 1981:134)
17 (M elossi/Pavarini 1981:133)
4. "D evlet kullanm " sistem i (state-use system) gnm zde hem
ABD 'de hem de birok lkede uygulanmaktadr. Bu sistem in hkm
llerin devlet tarafndan altrld ve zel sektr tarafndan alt
rlarak sm rlmedikleri bir uygulama olmas, greli olarak avantaj
kabul edilebilir. Ayrca sadece cezaevinin ve devletin gereksinimlerini
karlamaya ynelik retim olm as nedeniyle sendikalar tarafndan da
desteklenmitir.18
5. "Kam u hesabna sistem i" (public account system), devlet kulla
nm sistem inin bir baka biim i olarak nitelendirilebilir. Bu model
devletin sadece irket grevini yerine getirmesi eklinde deil, ayn za
manda rn de pazarlamas biim inde cezaevlerini iletmesidir. C e
zaevi ham madde temin eder, retimi organize eder, en iyi fiyatlarla
retilen mallar serbest piyasada satmaya alr.19 Burada d sistem
den mdahale bulunmaz. Cezaevinde retilen rnler vergi veren va
tanda ve hkml yararna ak piyasaya arz edilir. rnein iftiler
ok ihtiya duyduklar baz rnleri zel sektrn fiyatlaryla deil
mmkn olan en ucuz fiyatlarla salam olurlar. Bu sistemin bir avan
taj da ekseri yeterli bir retken almann hkmllere verilebilmesi-
dir. yle ki, bunlarn ou kazanl biim de istihdam edilmi olurlar.
Sadece hkmlleri istihdam edebilecek ve grevlendirecek fabrikalar
olm ad iin ile ilgili eitimin deeri konusunda pheler olabilir.20
alan snfn tepkilerini eken bir uygulama olarak hkm llere c
ret de denmiyor olmas durumunda ve yatrm masraflarn devletin
karlad durumda yksek kr hadlerine ulamak m mkn olm ak
tayd.21 Bu sistem bugn de yrrlkte olan bir uygulamadr.
6. "Bayndrlk ileri ve yollar sistem i" (public works and ways
system), hkml em einin bir baka kullanm biimi olarak karm
za kmaktadr. Bu sistem de hkm ller kamu yollar, oto yollar, kp
rler gibi benzer inaat ve tam ir ilerinde altrlrlar. zelikle gney
eyaletlerinde bu tr almann yaygn olmas, baz eyaletleri bu konuda
ne kadar ok sayda iin hkmllerce yaplmasndan gururlanmalarna
yol amaktadr. rnein bu sistem California eyaletinde alma
kamplar olarak uzun sre devam ettirilmitir. Hkmllerin ceza
evinden millerce uzakta ou toplum sal faydaya ynelik yangnla m
18 (M elossi/Pavarini 1981:132-133)
19 (M elossi/Pavarini 1981:133)
20 (Barnes/Teeters, 1960:530)
21 (M elossi/Pavarini, 1981)
cadele, zararl bitkilerin ayklanmas, parazit kontrol gibi ilerde a
ltrlm alar sz konusu olmutur.22
22 (Barnes/Teeters, 1960:531)
oturduklarndan sz edilmektedir. Buna ramen ok az da olsa h
kmllerin altrld atlyeler de vardr. rnein yazar, 56 adamn
bir atlyede et piirmek iin kullanlan mangallardan yaptklarn ve
tanesini 1 liradan sattklarn aktarmakta ve yle devam etmektedir:
"...m alzem e fiyatn yars kadar tutuyor; hapishane yetkilileri ka
zancn %20'sini alyor; geriye kalan 40 kuru kuramsal olarak iiye ve
riliyor, daha dorusu onun alacak hesabna yazlyor. Bununla birlikte
dier kaynaklardan rendiimize gre, ou kez bu para ne nakit ne
de alacak olarak mahkma ulamyor. Atlyede, pencere erevesi ve
dier marangozluk ileri yapan bakalar da vard; baka bir odada ise
kundura yapan drt-be kii ile terzilik yapan -cinayet nedeniyle on y
la mahkm olmu- biri bulunm aktayd. Grevlilerin ifadesine gre
adamlar, diledikleri takdirde gnde alt saat alabiliyorlar; ancak
mahkmlar sadece saat kadar atlyede bulunm alarna izin verildi
ini sylyorlar"24
Cum huriyet dnem inde de cezaevlerinde hkm llerin cezaevi
temizlik ve bakm ileri yannda baz atlyelerde altrldklar bilin
mektedir. Bunun yannda zorunlu almaya bavurulan dnemlerde
de hkml emeinden yararlanlmtr. Bu uygulamalardan birisi,
ikinci Dnya Sava srasnda yetikin erkeklerin silh altna arlm a
s sonucu ortaya kan i gc ana zm olarak hkmllerden
yararlanlmasdr. rnein o dnemde madenlerde zorunlu alm aya
tbi tutulan iilerin bir ksmnn hkmllerden olutuundan bahse
dilmektedir.25
Cum huriyet dneminde 647 sayl infaz yasas ncesinde de h
kmller cezaevinde altrlm aktayd. Cezaevinde hkm lnn kal
d sre drt kademeli bir gei sreci olarak dnlm ve ikinci
kadem ede gndzleri dierleriyle birlikte altrlm as plnlanmt.
nc aamada hkml iyi hili ise ve gereken koullan tayorsa,
i esasna dayal cezaevlerine geebiliyordu. Son aama toplum a geri
dn hazrl olmakta, burada geirilen bir gn iki hkmllk g
n olarak hesaplanyordu. Bu dnemde hkm llerin altrlm as
zorunlu olsa da cezaevlerinin ounda atlye ve iyurdu bulunm u
yordu.26 Demirba (2001 )'a gre, cezaevlerinde alma yeniden sos-
24 (Riggs, 2000:293-294)
25 (Ekin,1960)
yallem enin belirleyici kouludur. nfaz sresinde nemli bir zaman
boluunu doldurarak gn geirmeye yardm eder.
1983 ylnda "cezaevi dnda altrma ynetm elii", hkm l
lerce "protokol" adyla anlan ve cezaevi dnda zel sektr tarafndan
sigortal olarak istihdam edilebilmelerine olanak salayan bir uygula
may yrrle sokmutur. Ycel (1973:178) bu uygulamann iki bi
imde gerekletirildiini ifade etmektedir. Bunlardan ilki, "uzun sre
li hrriyeti balayc cezaya hkml olanlar topluma kazandrma
amacyla bir gei olana salam ak" ve kincisi de "ksa sreli hkm
llerin aile geimlerinin salanmas amacyla tekrar ite almalarn
olanakl klm ak" tr. Ancak iverenlerin hkm lye olumsuz bakn
deitirebilecek bir uygulama gibi grnen protokol, hkmllerin
suiistim ali sonucu bakanlk tarafndan durdurulmutur.
Hkmllerin altrlm a yoluyla slahn am alayan dzenleme
1987 tarihinde yaplan bir deiiklikle "kuram larda i" (madde 197)
bal alnda hkmllerin tahliye sonrasnda istihdam edilebilirlik
vasfn artrm ak iin bir "i ve sanat" renmeleri ve "serbest hayatta"
baar gsterebilmeleri iin gerekli bilgilerin kazandrlmas konusunu
vurgulamaktadr.271997 tarih ve 4301 sayl yasa ile yurtlar Kuram u-
nun kurulm asyla, bu dzenlem e 1998 tarihinde yrrle giren yeni
bir dzenlem e ile deitirilerek ak cezaevlerinin iletm e ve kr boyu
tu ne karlmtr. Bu yeni dzenleme Ceza nfaz Kurum lan ile Tutu
kevleri yurtlar Kurumu ve yurtlarnm dare, M uhasebe ve hale
Y netm eliinde iyurtlarnm am acnn, "hkm l ve tutuklularm
cezaevi iindeki iyurdu atlyeleriyle hkmllerin kurum dndaki
kamu ve zel sektre bal iyerlerinde altrlmalar ile eitim , ve
topluma kazandrlmalarn, hkml ve tutuklularm gndeliklerini,
fazla alma cretlerini, m uhasebe, ihale ve alm-satm ilem lerine da
ir usul ve esaslar ile uygulamaya ilikin sair hususlar dzenlem ektir"
ekline dntn gstermektedir.28 Hkm ller "cretlendirm e ve
kdem tazm inat uygulam as" dnda 4857 (1475 eski) sayl i yasas
hkmleri uyarnca altrlrlar. yurtlar kuruntunun dzenlemele
riyle, atlyelerin teknolojik alt yapsnn m odernletirilmesi ve eitli
yatrm lar gndem e gelmitir. Hatta bu balamda cezaevlerinin zel
letirilmesi de gndem konusu edilmitir.
29 (iek, 2003)
30 (Takn, 2002:335)
* 2002 verileri (31. 7. 2002 itibariyle) A dalet Bakanl Ceza ve Tevkifevleri G enel
M drlnden alnm tr.
iek, (2003) 2003 A dalet Bakanl Btesi Sunu K onum as, wvw.adalet.
gov.tr/basin/bl47.htm
Grld gibi ak cezaevi nfusunun cinsiyet dalmnda kadn
hkmller ok dk bir orana sahiptir. Bu durum cezaevi genel n
fus dalmnda da ayn eilimi gstermekle birlikte kadn hkml ora
n daha ykselmektedir. Bunun nedeni kadnlar iin ak cezaevinin bir
tane olmasdr. rnein 31.7.2 0 0 2 tarihi itibariyle tm cezaevlerinde ye
tikin erkek ve kadn hkml-tutuklu nfusu 54.272'dir. Kadnlar bu
nfusun ancak % 4'n oluturmaktadr. (ocuk cezaevleri nfusu da
eklenirse kadnlarn oran % 3.7'ye dmektedir.)31 Kadn hkml tu
tuklu orannn erkeklere gre ok dk olmas bu grubun "ihm al edi
lebilir" olmasna yol amaktadr. Tm dnyada penologlar ve femi
nistler bu ihmalin zellikle cezaevlerinde kadn hkmllerin "m a
duriyeti" asndan giderilmesini nem le vurgulamaktadrlar.32
Tabloda ak cezaevi nfusunun yllar itibariyle dalmna bakld
nda, 2000 ylnda bir krlma grlmektedir. Bu durum o tarihte ceza
evlerinin boalmasna yol aan af uygulamas ile ilgilidir. Ancak aradan
geen sre iinde cezaevlerinin tekrar dolmaya balad grlmektedir.
Benzer eilimlerin dier lkelerde de olmas "cezaevlerinin slah etme
de baard olamad" sonucunu tartmaya amaktadr.
Cezaevlerinde i kollan hayvanclk (bykba ve kkba hay
van besicilii, kmes hayvancl), hayvan rnleri (mandraclk, yu
murta ve et), tarm (tahl sebze ve meyve, seraclk, bahe ss bitkileri),
matbaaclk, ciltilik, metal ileri (maden eya ve karoser yapm, de
mircilik), dokumaclk (hal yn iplii, hal ve kilim dokumacl),
kunduraclk, terzilik, bakm-onarm, frnclk, tornaclk ve m obilyac
lk, el sanatlar (ini ve seramik, ta iilii) vb. gibi sralanabilir. Sade
ce Adalet Bakanlnn deil, dier baz kamu kurulularnn da gerek
sinimlerinin bir blm , ak cezaevleri tarafndan karlanmaktadr.
yurtlarnda alm a
yurtlarnda hkmllerin altklar i kollar, yaptklar ilerin
yapsal zellikleri, alma koullar, ie ve iyurtlarna ilikin dn
celerinin belirlenmesinde etkilidir. Bu da genel olarak cezaevinin hangi
blgede ve ne amala iletildiine, cezaevi mdrlerinin hangi yne
tim tarzn benim sediklerine gre nemli lde deimektedir. Genel
olarak cezaevi iyurtlarnda, hkml emei ile serbest/dardan i
iler bir arada bulunmaktadr. ou ustaba ve teknisyen olarak istih
dam edilmektedir. Bu uygulam ann ana nedeni hkmllerin srekli
lik arz eden bir em ek olmamasdr. Zorunlu alan insanlarn verimli
lik dzeyinin dk ve ie ynelim inin zayf olmas, stelik de tahliye
ve af durumunda cezaevi ilerinin ortada kalmas gibi nedenlerle da
rdan ii altrlmaktadr.
Cezaevlerinin bazlar tarm cezaevidir ve bu tip cezaevlerinde i
kollar genellikle tarm, tarm rnleri, hayvanclk ve bunlardan elde
edilen gda imalt zerinedir. Bu cezaevleri hem kendi gereksinimle
rini, hem de evredeki kamu kurulularnn gereksinimlerini karla
maktadrlar. Belirli rnleri de darda haksz rekabet salamamaya
dikkat ederek halka arz etmektedirler. Tm cezaevlerinde en nemli i
etkinliini temizlik ve dar iler bal altnda toplayabiliriz. Orta de
nilen hamaliye ilerden mdrn postas olmaya kadar deien, genel
olarak cezaevinde gnlk yaamn devam ettirilmesi iin gerekli olan
kalorifer, mutfak, temizlik vb. gibi iler bu snfta toplanabilir. Dier
baz i kollarn mobilya ve dier aa ileri, metal ileri, inaat vb. ola
rak gruplandrmak mmkndr.
Cezaevi iyurtlarnda ok sayda i kolu olmasna karn bunlarn
hepsi iler hlde olmayabilmektedir. rnein erkek iyurtlarnda hal
clk i kolu birok cezaevinde iletilmemektedir. Ancak i kollarnn
olmas, o i koluna ayrlan bteden cezaevinin yararlanm as anlam
na geldii iin, baz cezaevleri hkml altrm asa da, baz i kolla
rn bulundurm aktadr. kollarnn says, kapasiteleri ve krllk
durumlar cezaevinin bulunduu yere, nasl yaplandrldna, kamu
kurulularnn blgedeki taleplerine ve evredeki piyasa koullarma
gre deimektedir.
Hkmllerin gnlk alma sresi 4857 sayl i yasas uyarnca
gnlk 8 saat zerinden belirlenmitir. Aratrmamzda da altrma
srelerinin buna uygun yrtld, ancak cezaevinin trne, i ko
luna ve sipari durumuna gre esnek ve fazla altrmaya gidilebildi
i grlmtr. Yine i haftas genellikle 5 gndr.
Hkmllere rak, kalfa ve ustalk stats ile 3-4 milyon arasnda
deien gnlk cret denmektedir. yurduna gelen bir hkml ilk 1-
2 ay cret alamad gibi ilk 6 ay boyunca rak stats zerinden cret
alabilmektedir.37 Aratrmamzda ortalama aylk kazan 57 milyon TL
olarak belirlenmitir. Birok hkml bu paray cezaevi iinde gereksi
nimlerine harcamaktadr ama birou dardan gelen takviye olmazsa
geinemediklerini ifade etmilerdir. Bunlarn tersine, hem bu cretle ge
inen hem de ailesine para gnderenler bulunmaktadr. Cezaevlerinin
yllk krlan zerinden hkmller ve personel, oranlar yasayla dzen
lenmi kr pay almaktadrlar. Cezaevlerinde hkmller kendilerine
dzenli deme yapldn belirtmektedirler. Emein karlnda sem
bolik de olsa bir cret verilmesi ve bunun muntazam yaplmas, hkm
llerin alma kltr iinde sosyallemeleri asndan ok nemlidir.
Hkm ller cezaevinde kaldklar sre iinde genellikle hep ayn
i kolunda altrlmaktadr. in eitlilii olsa bile, birbirlerinin ile
rini yapma veya yaptklar ileri deitirme olanaklar yoktur. Sadece
hkmllerin drtte biri farkl iler deneme ansna sahip grnm ek
tedir. Cezaevi yneticileri ite hkml nerilerine ak olduklarn,
ok az da olsa baz durumlarda kararlarn uygulamaya geirebildikle
rini sylerken, "sadece syleneni yaparz" diyen hkmllerin yarya
yakn bir orana sahip olmas, "iyurtlar alma kltrnn" disiplin
zerinden kurgulandn gstermektedir.
yurtlarnda baz olumlu dzenlemelere ramen hkmllerin
zerk olabilmeleri ve iin sorumluluunu tek bana alabilmeleri
mmkn deildir veya bunu yapabilen says olduka azdr. Bu ancak
hkmllerin darda ayn ite uzman olmalar durumunda greli
olarak yaplabilmektedir. Hkmllerin byk ounluu atlyelerde
btn makineleri kullanmalarna izin verildiini ifade etmektedirler.
Ancak baz i kollarnda hassas veya tehlikeli olabilecek makinelerin
kullandrlmad grlmtr. Hkmller baz makineleri sadece
usta ve ustaba varken kullanabilmektedirler.
Mobilya ve metal ileri ile ilgili i kollarnda i kazas riski vardr.
koluna bal olarak, kesici, delici ve pres makinelerin dikkatli kulla
nlmas gerekmektedir. Ve hkm ller gibi iin iinden gelmeyen "i
ileri" kullanmann riski ynetici, ustabalar ve teknisyenlerce ifade
edilmektedir.
Hkmllerin altklar i kolundan genel olarak memnun ol
duklar anlalm aktadr. H km ller % 98'lik bir oranla iyurduna
gnll geldiklerini ifade etmilerdir. Ancak yz yze grmelerde
iyurduna gelm ekten ok ak cezaevinin sunduu olanaklarn h
km llere cazip geldii anlalmaktadr. almak ise ikinci plnda
kalmaktadr. Hkmllere cazip gelen bir alma biim i cezaevi dn
da almadr. Birok ak cezaevinde hkmllerin dar ile balant
l ilerde altrldklar grlmtr.
ou cezaevi ehir dnda ve doann iinde yer almaktadr (ta
rm cezaevleri) ve dardan bakldnda bir okul yaz kftmpma benze
tilebilir. Dier yandan hkmllerin ounun kapaldan kurtulup ak
cezaevlerine yeni gelm i olmalar bu olumlu yaklam da etkili olmu
olabilir. Nitekim, ak cezaevinde olduklar hlde kilitli kaplar ardnda
bulunan ve danda (cezaevi iindeki ortak alanlarda) dolamalarna
izin verilmeyen kadn hkmllerin olumsuz deerlendirmeleri, bu
sylediklerimizi desteklemektedir.
almak istemeyen hkmllerin varl cezaevi ynetimleri iin
sorundur. ncelikle kapaldan aa gelmenin bir uyumsuzlua yol at
dnlerek hkmllere daha esnek ve olumlu yaklalmaktadr. Bu
adan bakldnda hkmllerin sz ettii uygulama hkmlnn ie
ynlendirilmesinde olumlu bir yaklam olarak ie zendirilme ve dk
tempolu ilere gnderilme eklinde ortaya kmaktadr. Ancak "kapalya
iade" tehdidinin cezaevlerinde almann salanabilmesi iin disipline
etme arac olarak ok yaygn kullanld grlmektedir ve mevzuat da
bu yndedir. Ancak baz mahkmlarn altrlmasnn mmkn olma
d ynetim tarafndan sylenmektedir. Genellikle alma alkanl
bulunmayan, hayatn sula kazanan baz hkmller iin kapalya geri
gnderilmekten baka yol olmad da vurgulanmaktadr.
Deerlendirme
A r kalabalklaan cezaevlerinde hkm llerin slah edilmesi
sorunu yeni yaklam araylar yaratmaktadr. Bat toplumlarmda
zm olarak ortaya kan cezaevi zelletirmeleri ve hkml em ein
den daha fazla kamusal yarar elde etme abalar grlmektedir. Artan
maliyetler iin zm olarak nerilen tedbirlerin hkml asndan
faydalar var mdr? Hkmllerin altrlm asyla cezaevlerinde ya
plan, maliyetin ne kadar drlebilecei ve cezaevi nfusu iinde
kurtarlabilir olan hkmllere nasl bir ans daha verilecei ve top
lumla btnletirilebilecei sorusuna yant aramaktr. Grnen odur
ki kapatlma ve cezaevi slah programlar ok baarl deildir. Bu suta
art, cezaevine tekrar ve tekrar dn oranlar ve her m al ylda artan
cezaevi bte rakamlarna baklnca kolayca anlalabilir.
Cezaevlerinin A B'ye uyum erevesinde yeniden dzenlenmesi
abalar vardr. Yeni ceza yasas tasla baz olumlu dzenlem eler geti
rirken, hkmllerin iyiletirilm elerine ynelik istihdam edilebilirlik
vasflarn artrc uzm an personel (mhendis ve teknisyen) ile sosyal
ve ruhsal destek verebilecek uzmanlara (psikolog, sosyal almac,
eitmen) yatrm yaplmas ihmal edilmektedir. yurtlarmn d piya
sa koullarna uyumlu olarak yeniden dzenlenm eleri gerektii, hem
hkml hem uzman personel tarafndan dile getirilmitir. letmeye
dntrlen cezaevlerinde, hkmllerin iyiletirilm esi ve d dn
yaya geri dnlerinin baarl olmas amac, kr gdsnn glgesinde
kalabilir. Bakanlk ve cezaevi ynetimlerinin bu ikilemi dikkatli biim
de deerlendirmeleri gerekmektedir.
Kaynaklar
Adalet Bakanl, (2001) Ceza ve nfaz Kurumlan ve Tutukevi Mevzuat 2001,
Ankara: Ceza ve Tevkifevleri Genel Mdrl Yayn.
Barnes, H. E. ve Teeters, N.K. (1960), Neu Horizons in Criminology, New Jer-
sey: Prentice Hail.
Adalet Bakanl (2002), 2002 Ylnda Bir Hkmlnn veya Tutuklunun Dev
lete Maliyeti, Ankara: Yaymlanmam Adalet Bakanl Belgesi.
Avc, M. (2002), "Ceza Yarglamas Hukuku Tarihimizde Koruma Tedbirle
rinden Tutuklama", www.dicle.edu.tr/dictur/sryayin/khuka/cezayargila-
mcs.htm
Coyle, A. (2001), "The Myth of Prison Work", wiu.kcl.ac.uk/depstalrel/icps/
restorative_prisonjpaper3.doc
iek, C. (2003), "2003 Yl Adalet Bakanl Bte Konumas", www.ada-
let.gov.tr/basin/bl47.htm
Demirba, T. (2001), "Alman Hukuku ile Karlatrmal Olarak Trkiye'de
Cezaevleri Gerei", Modern Ceza nfaz ve Cezaevlerinin Ynetim Siste
mi Kolokyumu, Ankara: Jandarma Basmevi.
Dnmezer, S. ve Erman, S. (1983), Ceza Hukuku II, stanbul: Filiz Kitabevi.
Ekin, N. (1960), "Memleketimizde i Devri Mevzuunda Yaplan Aratr
malar ve Ortaya Koyduu Neticeler" Sosyal Siyaset Konferanslar, Kitap
2, stanbul: Yaynlar.
Foucault, M. (2000a), Hapishanenin Douu, ev: M. A. Klbay, Ankara: mge.
Foucault, M. (2000b), Byk Kapatlma, ev: I. Ergden ve F. Keskin, Anka
ra: Ayrnt.
Hannah-Moffat, K. (1995), "Feminine Fortresses: Women Centered Pri-
sons", Prison Journal, 75/2, s. 135-165.
ILO (1993), World Labour Report 1993, Geneva: ILO.
Mete, T. (1987), nfaz Hukuku, Ankara: Ankara Yar Ak Cezaevi Matbaas.
Madgan, P. J. (1983), United States Penitentiary Alcatraz: Institution Rules &
Regulations, San Francisco: Golden Gate National Parks Association.
Melossi D. ve Pavarn (1981), The Prison And The Factory: Origins Of The Pe
nitentiary System, (Trans. G. Cousin), London: Macmillan Press Ltd.
Melossi D. (1978), "Rusche and Kirchheimeier: Punishment and The Social
Structure", Crime and Social ]ustice, 9, s. 73-85.
Riggs, C. T. (2000), "Yetikinlerde Su", stanbul 1920, (Der: J. R. Johnson),
ev: S. Taner, stanbul: Trk Tarih Vakf Yaymlar.
Rusche, G.ve Kirchheimer, O. (1968), Punishment and The Social Structure,
New York: Russell and Russell.
Simon, F.H. (1999), Prisoner's Workand Vocational Training, London: Routledge
Tappan, P.W. (1960), Crime, Justice and Correction, New York: Mc Graw-Hill
Comp.
Takn, A. (2002), Cezaevleri statistikleri, stanbul: Zirve Basm
VVeiss, R.P. (2001), ""Repatriating" Low-Wage Work: The Political Eco-
nomy Of Prison Labor Reprivatization In The Post Industrial United
States", Crimitology, 39/2, s. 253-290.
Ycel, M.T. (1973), Su ve Ceza Anatomisi, Ankara: Adalet Bakanl Yar
Ak Cezaevi Matbaas.
Cezaevi zleme Kurullarnn
Yaps ve levi
Nezih Varol'
Cezaevi Tiplerine Gre Kapasiteyi Gsterir Liste (23. 09. 2002 tari
hi itibariyle)
Tp A det Kapasite Toplam
A 54 24 1.320
Al 51 24 1.224
A2 23 40 920
A3 37 60 2.220
B 21 130 2.730
C 8 300 2.400
E 45 600 24.260
* Yard. Do. Dr. N ezih Varol, M arm ara niversitesi Salk Eitim Fakltesi Halk
Sal ve A dl Tp U zm an, Kartal H Tipi Cezaevi zlem e Kurulu Bakan, stan
bul.
F 6 368 2.208
K 130 42 5.544
K2 39 60 2.340
H usus tip 6 M uhtelif
350 kiilik 24 350 8.050
500 kiilik 6 500 3.000
Eski cezaevleri 28 M uhtelif
Kiralk cezaevleri 7 M uhtelif
A k cezaevleri 36 M uhtelif
ocuk Islahevleri 3 M uhtelif
Kadn ocuk cezaevi 1 480 480
ocuk cezaevi 1 60 60
Toplam 526 71.979
* Do. Dr. Lale Alger, Bakent niversitesi Salk Bilim leri Fakltesi H em irelik
Blm , Ankara.
Dr. eyda kdem , Bakent niversitesi Salk Bilim leri Fakltesi H em irelik
Blm , Ankara.
Dr. A lper Beder, Bakent niversitesi Salk Bilimleri Fakltesi H em irelik B
lm , Ankara.
Dr. N esrin obanolu, Bakent niversitesi Tp Fakltesi Tbb Etik ve Tp Tari
hi Ana Bilim Dal, A nkara.
aynm yaplmakszn, her insan iin temel haklardan biridir" diyerek
salk hakkna iaret etmitir. 1978 ylnda dzenlenen Alma Ata konfe
ransnda da salk hakk temel haklardan biri olarak kabul edilmitir.
TC Anayasasna gre salk doutan kazanlm bir insan hakkdr.
Bu nedenle herkes "salk hizmetlerinden eit biimde yararlanacaktr".
Hkmllk, salk hakkn ortadan kaldran bir sre deildir,
tam aksine pek ok insan haklan metinlerinde hkmlln tbb ba
km gereksinimini artrc etkisi nedeni ile hkmllerin en azndan z
gr insanlar kadar tbb bakm hakknda sahip olduklar belirtilmitir.
Birlemi M illetler Ekonom ik ve Toplumsal Konseyinin 31 Tem
muz 1957'de onaylad "Tutuklu ve Hkmllere Kar Uyulmas G e
rekli Asgar Standart Kurallar" metninde tutuklu ve hkmllerin
beslenme, giyim, hijyen, salk gibi gereksinimlerinin karlanmasnda
insana yakr koullarn salanmas gerektii vurgulanmtr.
Uluslararas Hemireler Birliinin 1983 ylnda yaynlad ve 1991
ylnda tekrar gzden geirilen "nsan Haklarnn Korunmasnda
Hemirenin Rol" m etninde "salk hizmeti, btn bireyler iin bir
haktr, herkes ekonomik, politik, coraf rksal ya da dinsel kayglar
olm akszn salk hizm etlerine ulaabilmelidir. Her zaman ve her yer
de insanlarn, salk haklarn gvence altna almak hemirelerin so
rumluluudur. Bu sorumluluk "hem irelik etiine uygun olarak yeter
li bakm vermeyi kapsar" cmlesiyle ifade edilmektedir.
Hasta haklar ise toplum sal boyutu ynnden salk hakk ile tam
bir kesime gsterse de, zellikle bireysel nitelikteki haklar asndan
daha farkl bir kapsamda ele alnmaldr. Hasta haklar esas olarak in
san haklarnn ve deerlerinin salk hizmetlerine uygulanmasn be
lirtmekte ve kaynan insan haklar ile ilgili temel belgelerden alm ak
tadr. 1 Austos 1998'de lkem izde yrrle giren Hasta Haklar Y
netmeliinde de, hasta haklar temel insan haklarnn salk hizmetle
ri alanndaki yansmas eklinde aklanmaktadr. Toplumsal-siyasal
dzeyde hasta haklarnn en temel hedefi, salk hizmetlerinin srekli
klnmasnn salanmasdr.
Salk sorunu olan tutuklu ve hkmllerde, hasta haklar asn
dan en nemli sorunlar, cezaevi koullarnn zgrl kstlayc zel
liinden kaynaklanmaktadr. Bu durum tp etii ilkelerinden birisi
olan, zerklie sayg ilkesinin yaama geirilmesiyle atmaktadr.
zerk birey olduu varsaylarak iledii su nedeniyle cezalandrlan
kii, bu uygulamayla zerk seimi dorultusunda zerk eylemde bu
lunmaktan ceza sresince alkonulmaktadr. Bu durumun salk alanna
yansyan sonularndan birisi, hkmlnn hekim seme zgrl
nn bulunm amasdr. Hkm ller gerekli durumlarda hekim lere ara
csz olarak bavurabilm eli, onlara hekim seme hakk tannmaldr.
zerklie sayg ilkesi ile birlikte ele alnan bir dier durum bilgi
lendirme ve bilgilendirilm i onamdr. Hastann hastal, uygulanacak
olan tansal giriimler ve tedavi ile ilgili bilgilendirilm esi ve bilgilendi
rilmi onamnm alnmas bugn tm salk profesyonelleri iin etik bir
ykmllktr.
Avrupa ikencenin ve insanlk d veya onur krc ceza ya da
muamelelerin nlenmesi komitesinin raporuna gre; tedavi asndan
herhangi bir sorun oluturmad takdirde hastalar cezaevi tp dosya
larnn ieriini grebilm e hakkna sahip olmaldrlar.
Kendilerine verilen bilginin ailelerine, avukatlarna ya da dar
dan b ir doktora iletilmesini isteyebilmelidirler.
M uhakeme sahibi her hastann tedaviyi ya da herhangi bir girii
mi reddetme hakk vardr. Etik ikilem lerle ska karlalan bir dier
durum olan alk grevlerinde baz lkelerdeki kamu yetkilileri ya da
profesyonel kurum lar hastann bilinci cidd bir biim de bozulduun
da, lm engellemek iin doktorun m dahale etmesini zorunlu klar.
Dier lkelerde ise kural, klinik kararlan gerekli yerlere danan ve b
tn verileri deerlendiren sorumlu doktora brakma ynndedir.
Alk grevlerinde zorla azdan ya da damar yoluyla beslem e etik
asndan doru deildir. Dnya Tabipler Birliinin 1975 ylnda yayn
lad Tokyo Bildirgesine gre; bir hkml beslenmeyi reddettiinde,
eer hekim beslenmeyi gnll olarak reddetmenin yol aaca sonu
lar zerinde kiinin tam ve doru bir yargya varacak yetenekte oldu
u kansnda ise bir kiiyi damardan beslemeyecektir. Hkmlnn
byle bir yargya varma yetenei ile ilgili karar en azndan bir baka
bamsz hekimce onaylanmaldr.
U luslararas H em ireler Birliinin insan haklarnn korunm asy
la hem irenin rol m etni hem irelere bu konu ile ilgili olarak u so
rum luluu verm ektedir "B ir hasta ya da hkm l kendisine verilen
yiyecei ya da tedaviyi reddetm e hakkna sahiptir. H em ire hasta ya
da hkm lnn bu trden bir eylem in sonularn bilm esini sala
yabilir, ancak zorla besin m addesi ya da il verilm esi eylem ine ka
tlmamaldr.
Alk grevinde hasta izlemi ok nemlidir. Kiinin durumu ktye
giderse kendisine iletilir. Ancak alk grevini brakmas konusunda
bask yaplmamal ve ynlendirici olunmaldr.
Kiinin bilincini yitirdii ya da grnn alnamad durumda
yaknlarna danmak koulu ile tbb giriimler yaplmaldr. Alk
grevi sresince tm klinik kararlara kiinin tam katlm salanmal,
onam alnmal ve gven ortam yaratlmaldr.
Dnya Tabipler Birliinin alk grevcileri zerine M alta Bildirge
sine gre (1991) alk grevi ile kar karya olan hekimler; yaamn
kutsallna sayg gsterilm esi etik zorunluluu ile hastann kendi
ald karara sayg gsterm e grevi arasnda eliki yaayabilirler. Bil
dirgede yer alan etik yaklam a gre "H ekim ya da dier salk perso
neli alk grevinin krlmas iin herhangi bir bask yapmaz. Tedavi ya
da bakm bu amala kullanlam az. Alk grevinin tbb sonulan net
bir biim de aktarlr. Alk grevcileri genellikle enfeksiyonlarn teda
visi ve azdan sv ya da damardan serum alm ay kabul ederler. Bu
tarz bir mdahalenin reddedilm esi hastann salnn dier ynleri
ne ilikin n yarg oluturmamaldr. Hastann ailesini bilgilendirm ek
hekim in sorumluluundadr. Ailenin bilgilendirilm em esi ancak alk
grevcisinin talebi ile olur".
Bireyler arasnda hibir ayrm yapm akszn onlann gereksinim
duyduu tbb bakm ve tedaviyi sunm ak salk profesyonellerinin
birinci grevidir. BM; tutuklu ve gzaltnda olanlar ikence ve baka
zalimce insanlk d ya da onur krc davran ya da cezaya kar ko
rumada salk profesyonellerinin zellikle de hekimlerin rolne ilikin
tbb etik ilkeleri belirlemitir. lke I "Tutuklu ve gzaltnda bulunanla
rn tbb bakmyla grevli salk personelinin, zellikle hekimlerin, tu
tuklu ya da gzaltnda bulunm ayanlara salanan nitelik ve dzeyde,
anlan kimselerin bedensel ve ruhsal salklarn korumak ve hastalk
lar tedavi etmek devidir". Bu balam da eitli nedenlerle salk ku-
rumlarma gelerek bir hasta grubu olarak karmza kan hkmllere
bakm verirken bir hasta olarak haklar korunmaldr. N e yazk ki has
ta haklarnn korunmasnda bireylerin konumlar ve zellikleri nemli
rol oynayabilmektedir. Emik tarafndan yaplan bir almada hasta
haklarnn hkmllerde % 20 orannda korunduu belirlenmitir.
Hastane ortamnda getirilen hkmlnn bir hasta olarak bavur
duu unutulmamaldr. Salk profesyoneli-hasta ilikisine konu olma
yacak biim de kiinin yarglanma ya da hkm giyme nedeninin ara-
tnlm as ve bu nedenin hastaya verilecek bakm etkilemesi etik asn
dan doru deildir.
Hkml hastalarn bakmnda karlalan bir dier durum gizli
lie sayg kuralnn ihll edilmesidir. Gizlilie sayg her bireyin temel
haklarndan birisidir. Hasta haklar ynetmelii hasta haklarnn ko
runmas alt bal altndaki 21. m addede "her trl tbb m dahalede
hastann mahremiyetine sayg duyulur. M ahremiyete sayg gsteril
mesi ve bunu istem ek hakk, hastann salk durum u ile ilgili tbb
deerlendirmelerin gizlilik iinde yrtlmesini... tedavisi ile ilgili ol
mayan kimselerin tbb mdahale srasnda bulunm amasn... kapsar"
denilmitir. Hkml hastalarda da gizlilik hakk gzetilm elidir.
M uayene ortamnda hasta ve salk personeli dnda kimse bulundu
rulmamaldr. M uayene srasnda hastann kelepeleri atrlm al ve
hasta haklarna uygun bir ortam salanmaldr. Sorulduu zaman sa
lk personeli kimliini gizlememelidir. Hasta,, hastal ile ilgili olarak
bilgilendirilmeli, gerekli tansal giriim ler yaplmaldr. Hasta odalar
nn gvenliinden salk profesyoneli ve kurum sorumlu olmal, oda
nn iinde jandarma ve gardiyan bulundurulmamaldr.
Hastane ortamnda karlalan bir dier nemli sorun, salk perso
nellerinin ve dier hastane alanlarnn hkmllere kt davranta
bulunabilmeleri, onlara ynelik yarglayn bir tavr alabilmeleridir.
Uluslararas Hemireler Birliinin "tutuklu ve hkmllerin bakmnda
hemirelerin rol" metninde bu konu ile ilgili olarak "tutuklu ve h
kmller onur kinci ve aalayc davranlardan korunacaklardr" ifa
desi yer almaktadr.
Sonu olarak; salk sorunu olan hkmllerin tedavi ve bakm
moral ve etik sorun olma zelliini korumaktadr. Gerek cezaevlerinde
gerekse salk kurulularnda hkml hastalara tedavi ve bakm hiz
meti verme rollerini stlenmi olan salk profesyonellerinin hastalar
arasnda ayrm gzetmemeleri etik sorumluluklardr.
Kaynaklar
Armstrong, J.(1988), "Legal Rights and Responsibilities of Nurses", Psychi
atric Nursing, Jan-Feb-March, 6-8.
Chapman, C.(1980). "The Rights and Responsibilities of Nurses", Journal of
Advanced Nursing, 5,127-134.
Craven, R. (1996), Fundamentals of Nursing. Human Health and Function, Phi-
ladelphia, Lippincott-Raven Publishers.
obanolu, M., obanolu, N. (1996), " Cezaevlerinde Psikososyal Salk
zerine Olumsuz Risk Faktrleri ve Cezaevi Hekimliinde Etik So
runlar", Toplum ve Hekim, 11 (75-76), 76-79.
Davis, A., Faraskar, M. (1978), Ethical Dilemmcs and Nursing Practice, New
York, Appleton-Century-Crofts.
Emik, C.(1990), "Hasta Haklan ve Mdahale Etme zerine Bir n al
ma", 26. Ulusal Psikiyatri ve Nrolojik Bilimler Kongresi, zmir, 1-4 Kasm.
legen, Y.0996), "Cezaevlerinde nsan Haklan ve Salk", Toplum ve He
kim, 11 (75-76), 70-75.
Jometon, A. (1984), Nursing Practice. Ethical Issues, New Jersey, Prentice
Hail Inc.
ztrk H. Gzalt, Tutukluluk ve Hkmllk Durumlarnda "Hasta" Haklan,
ATF Deontoloji A.B.D. Doktora Semineri. 1996.
Rogers, P., et al. (1996), "Prison and the Role of the Forensic Mental Health
Nurse", Nursing Times, 92 (31), 32-34.
Saltk, A. (1992), "Salkl Yaam ve nsan Haklar", Toplum ve Hekim, 92,
45-47.
Soyer, A. (1992), nsan Haklar ve Hekimlik (Tutanaklar-Belgeler), TTB Yaynlar.
Tate, B. (1977), The Nurse's Dilemma. Ethical Considerations in Nursing, Gene-
va, American Journal of Nursing Company.
Tutukluluk ve Hapis Srasndaki kence ve teki Zalimce, nsanlk D ya da
Aalayc lem ve Cezalara likin Olarak Tp Doktorlar in Klavuz.
Dnya Hekimler Birlii Tokyo Bildirgesi; Ekim 1975.
BM Tutuklu ve Gzaltnda Olanlarn kence ve Baka Zalimce, nsanlk D ya
da Onur Krc Davran ya da Cezaya Kar Korumada Salk Personelinin
zellikle Hekimlerin Rolne likin Tbb Etik lkeleri. Birlemi Milletler,
1982.
BM Tutuklulara En Azndan Uygulanmas Gereken Standart Davran Kuralla
r. 1957.
Nurses and Human Rights. International Council of Nurses Position State-
ment, 1983.
The Nurses' Role in the Care o f Prisoners and Detanees: International Council
of Nurses Position Statement. Nursing Ethics (2002) 9: 4.
Cezaevlerinde Salk Hizmetleri. Avrupa kencenin ve nsanlk D veya
Onur Kinci Ceza veya Muamelenin nlenmesi Komitesi (CPT), 2002.
Mahkmlar
Hapishaneler ve Antisosyal
Kiilik Bozukluu
Risk faktrleri
a) Genetik yap
Genetik almalarla AKB iin net bir model gelitirilem emi ol
makla birlikte; bozukluun oluumunda hem genetik hem de evresel
faktrlerin nemine iaret edilmektedir.
Grove ve arkadalarnn (1990) doumdan sonra ayrlan 32 tek yu
murta ikizinin boylamsal olarak incelendii almasnda, ocukluk ve
yetikinlik antisosyal semptomlarnda kaltmn etkisi gsterilmektedir.
Bu bulguya kart olarak; Thapar ve Mc G ufin'in (1996), ayn cin
siyetten 198 ikiz zerinde yaptklar aratrma ise, antisosyal sem ptom
lar aklamada evresel faktrlerin yeterli olduu sonucunu vermek
tedir.
Evlt edinilmi ocuklarda antisosyal davrana odaklanan al
malar, genellikle bu davrann kkenindeki gen-evre etkileiminin
zerinde durmaktadr.4
b) Davranm bozukluu
Antisosyallerin byk bir ksm, ocukluklarnda davranm bo
zukluu gstermilerdir. Bu bozukluk, snrda kiilik bozukluu, m ad
de bam ll ve yaygn anksiyete bozukluu gibi rahatszlklarda da
risk faktr olmakla birlikte, antisosyallerin gem ilerinde daha fazla
rastlanmaktadr.5 Bu balant, DSM -IV'n tan ltlerinden birini de
3 (Oral, 1999)
4 (M ofitt, 1987)
5 (Robins, 1991)
oluturmaktadr. Yine de bu durumun her vak'a iin geerli olmad
unutulmamaldr.
c) Dikkat eksiklii hiperaktivite bozukluu (DEHB)
ocukluklarnda DEHB tans alanlarn, ergenlikte yksek oranlar
da antisosyal davranlar gsterdikleri ve yetikinlik iin yksek d
zeyde AKB riski tadklar; DEHB ile birlikte davranm bozukluu
semptomlar da gsterenlerin en ar AKB vak'alan olduu, geriye d
nk ve ileriye ynelik almalarla gsterilmitir.6
d) M iza
Agresif davran biim lerinin, zellikle erkeklerde ocukluktan iti
baren sabit olduu dnlmektedir.7 Agresyonun kuaklar aras ak
tarm da sabit grlmektedir.8
Yaplan en son almalar, ocukluktaki agresif mizac ve toplum
sal norm lara uymada zorlanmay, AKB iin nemli bir risk faktr ola
rak n plna karmaktadr.9
e) ocukluk deneyimleri
Kiilik bozukluklarnda sklkla travmatik ocukluk deneyimleri
bildirilmektedir. rnein, cinsel taciz ve istism ara maruz kalm o
cuklar, dierlerine gre daha fazla AKB gelitirmektedir.10
Psikodinamik aklamalar
Antisosyaller iin haz ilkesi her eyin stnde gibidir. Genellikle
eylemlerinin sonularna dair sululuk duymamalar ve pimanlklar
nn yzeysel ve geici grnmesi, speregolarnn gelimediini d
ndrmektedir; ancak bu duruma yol aan, ok ar bir sperego kar
snda ezilen az gelimi bir ego da olabilir.
M eloy (1988), psikopatlarn, yapsal zellikleri nedeniyle bebeklik
lerinde ebeveynleri tarafndan sakinletirmelerinin zor olduundan ve
bu nedenle ebeveynleri ile aralarnda bir balln geliemediinden
bahseder.
M ahler ve arkadalarna gre (1975), bu bozuklukta kesin olan, bu
kiilerin nesne ilikisi srekliliini renememi ve rahatlatc bir isel
letirilmi anne im gesinden yoksun olduklar iin iddial ve imi bir
benlik gelitirmi olmalardr, iselletirilen nesne, yabanc ve gvenil
mez bir ebeveyn ile yaanm olanlar yanstr.13
Agresif drtlerini kontrol edememeleri ise, yaklak olarak 1 ile 3
yalan arasnda yaanan anal dnemde sorun yaam olduklarn d
ndrm ektedir; nk bu dnem kontrol duygusu ile ilgilidir.
Ya ve cinsiyet farkllktan
Erkeklerin kadnlara, genlerin yallara oranla daha fazla tan l
tn karlad grlmektedir. Bu kiilerin orta ya dneminde,
zellikle 45 yalarnda remisyona girmeleri de bulgular arasndadr.14
Genel olarak yala remisyon arasndaki ilikinin izgisel olduuna ina
nlmakla birlikte, Harpur ve Hare (1994), yalan 16-69 arasnda deien
889 psikopat erkek mahkm zerinde yaptklar kesitsel ve boylamsal
alm alar sonucunda, bu bozukluu olanlarn antisosyal ve ceza
eylemlerinin yala birlikte azaldn; ancak em pati yoksunluu, ba
kalarnn yaadklarna duyarszlk gibi kiiler aras ilikiyle ilgili zel
liklerinin deimediini bildirmektedirler. Black, Baumgard ve Bell de
(1995), ayn sonucu hastaneye ya tnlan 71 kiilik rneklem zerinde
yaptklar boylamsal almada elde etmilerdir.
Hurt ve A llm ans'in aratrmas da (2002) toplum dan15 ve erkek
m ahkm lardan elde edilen bilgilerle16 tutarl biim de; kadnlarn, yaa
bal olarak B kmesi kiilik bozukluklannda (antisosyal, snrda, hist-
rionik ve narsisistik kiilik bozukluu) daha dk puanlar elde ettik
lerini gstermektedir. Kadnlarda yan ilerlem esine bal olarak dr-
tsellik, agresyon, kiisel kar ve zevki iin bakalarn atlatma gibi
zelliklerde puanlarn dmesi ve kiiler aras ilikiyle ilgili puanlarn
ykselmesi; antisosyal kadnlarda yaa bal deiikliklerin, erkeklere
oranla daha yaygn olduunu dndrmektedir.
Bugne dek cinsiyet ve AKB arasmdaki ilikiyi aratran alm a
lardan elde edilen en tutarl bulgu, bu bozukluun erkekler arasnda
daha yaygn olduudur. Erkeklerde agresyonun fiziksel gstergelerinin
sem ptom larla korelasyonunun da, kadnlara gre daha yksek olduu
bulunm utur ve bunun renilmi cinsel rollerle ilgili olabilecei d
nlmektedir. 17
Agresyon
Antisosyallerin ortak sorunu olan agresyon, basit ve kesin bir tan
m yaplm as zor bir kavramdr. Buss'a gre (1961) agresyon, "bir ba
ka organizmaya zararl uyaranlar ileten bir tepki" dir.
Bu tanmla kaza eseri meydana gelen davranlar da bir agresyon
belirtisi olarak yorumlayabileceim izden, tanmn agresyonu akla
maya uygun olmadn dnen baz aratrmaclar, ona 'niyet' kav
ramn ilve etmilerdir. Berkowitz (1962), agresif davran, "bir ba
kasna zarar verm e amac tayan bir eylem " olarak nitelerken; Fesh-
bach (1970) ise niyetli agresif davran, "zararl sonular dourma ola
sl tayan bir eylem " olarak tanmlamtr. 'N iyet'in bilim sel olarak
aratrlmaya uygun bir kavram olmamas da bir dier tartma konu
sudur.
iddet ise, M egargee (1982) tarafndan, "kurbana nemli zararlar
verebilecek ar dzeyde agresif davran ekilleri" olarak tanmlan
mtr. M egargee, iddet ieren ve iermeyen agresyon biim leri arasn
daki izginin aslnda yalnzca yasal bir ayrm olduunu; yasalarca
yasaklanan eylem lerin (cinayet, hrszlk, tecavz vb.) iddet davran
lar olarak deerlendirilebileceini vurgulamaktadr.
Hapishane yaam
Psikopatlar, hapishanelerde dier mahkmlardan daha fazla agresif
ve ykc davran gstermektedir. Bu durumun en nemli nedenlerinden
Tedavi
Psikopati, kalc zellikler tayan bir kiilik bozukluu olduu iin;
tedavinin il kullanm yerine, kiisel deiim ve agresif davranlar ze
rinde kontrol kazandrmaya odaklanmas gerektii dnlmektedir.
Tedavi konusundaki en nemli ve ilgin almalardan biri, Rice ve
arkadalarma (1992) aittir. Bu aratrm ann sonularna gre, psikopat
lar iin teraptik topluluk uygulamalar, iledikleri iddet sularn art
tran bir deikendir. Bu kiilerde em pati ve duyarll arttrma aba
larnn verim li olmaktan ok, daha da olumsuz sonulara yol aabilm e
si dikkat ekicidir. Dier sulularda ise, teraptik topluluun olumlu
ynde etkileri olduu bulunmutur.
Kiehl ve arkadalar da (1999), bu bozuklua bilisel hasarlar da
elik ettii iin, empati gelitirm e ve rol-yapma (role-play) gibi soyut
bilgilere dayanan bilisel terapilerin bile; yaplandrlm yntemler ol
duklar hlde, psikopatlar iin bir dezavantaj nitelii tayabileceini
ileri srmektedirler.
Psikopatlarn dier sulularla karlatrld bir dier aratrma
da, iki grubun dmanlk ve fke bakm ndan fark gstermedikleri;
ancak yksek zeka blm ne (IQ) sahip psikopatlarn, dk IQ'lu
psikopatlara ve yksek IQTu dier mahkmlara oranla daha yksek
empati puanlar elde ettikleri saptanmtr. Bu da, onlarda em patinin
olumsuz bir ifade bulabileceini gsteren bir dier bulgudur.28
Grendon Hapishanesinde kalan 104 mahkm zerinde yaplan bir
aratrm ann sonularna gre ise; yksek psikopati puanlar hem
deerlendirm e, hem de terapi aamalarnda baarszlkla ve gvenlik
raporlarna kaydedilen sorunlarla koreledir.29 Teraptik topluluk uy
27 (H arris, 1991)
28 (H eilbrun, 1982)
29 (Shine ve Hobson, 2000)
gulamas, psikopatlarda nceden belirlenen zamandan nce sonland-
rlmak zorunda kalmtr.
Hapishane temelinde tedavi gren ve 19 farkl programa devam
eden 1446 sulunun grdkleri tedavinin niteliklerini karlatran bir
almada, tedaviyi brakmada en nemli risk faktrlerinin kadn olmak
ve tedaviye dk motivasyon dzeyi ile balamak olduu grlm ;
disiplini bozduklar iin tedavilerine son verilenlerin ise genellikle
gen olduu, gem iinde iddet bulunduu ve AKB tans ald sap
tanmtr.30
Literatrde umut verici almalar da bulunmaktadr. Salekin'in
(2002) 42 alma zerinde yapt m eta-analizde, psikopatlarn tedavi
sinde baz elerin kullanlmasnn, baary da beraberinde getirdii
grlmektedir. Eklektik- yaklam lar (grup terapisi ve bireysel terapi,
psikoanalitik ve bilisel-davran terapiler) ve aile yelerinin tedavi
srecine katlmlarnn salanmas en etkili eler olarak karmza
kmaktadr. Teraptik topluluklarn %25'lik baar oranlarna karn,
kombine olarak uygulanan bilisel-davran ve igr ynelimli yak
lamlar %86 orannda baarl bulunm utur; ancak denek seiminde
btn almalarn ayn ltleri uygulam am olm as, bu sonulara
dikkatli bir biim de yaklamamz gerektirmektedir.
Yeniden su ilem e
Psikopatlarda yeniden su ilem e ve hkm giyme, rahatszlkla
rnn iddeti ile doru orantldr.33 Ar dzeydekiler iin ilerleyen ya
da, toplum iin oluturduklar tehlikeyi azaltan bir faktr olm amakta
dr. Birok alma, serbest braklan psikopatlarn, dier mahkm lar
dan daha fazla ve ncesine gre daha sk su ilediklerini vurgulamak
tadr,34 ancak burada belirleyici olan, rahatszln iddetidir. Bir dier
bulgu ise, bu kiilerin bu tany alm ayan mahkmlara oranla, cezalar
nn bitim inden sonra daha ksa srede su ilemeleridir.
Antisosyal davran spektrumunun geniliinin genel olarak yeni
den su ilemenin, afektif durumun ve kiiler aras ilikilerin ise yeniden
iddet eylemlerine girimenin yordaycs olduu bildirilmektedir.35
Psikopati ve yeniden iddet sular ileme arasndaki balantnn,
kiilik bozukluu olan bir grup isveli mahkm zerinde aratrlm a
Sonu ve deerlendirm e
Bu bozukluk iin uygun tedavi ve terapi yntemleri gelitirme ve uy
gulama abas devam etmektedir; en azndan hafif ve orta dzeyde sey
reden durumlar iin ksm bir remisyondan bahsedilebilmektedir. Ar
dzeydekiler iin ise, daha fazla aratrma yaplmas gerekmektedir.
Hemen btn hapishanelerin sk bir ekilde ynetildii gz nne
alnrsa, buralarda yaplacak tedavilerden ok olumlu sonular bekle
nemeyecei dnlebilir; belki de psikoterapinin bu kiiler zerinde
olum suz etkilere neden olduunu belirten alm alar da bu yzden
baarsz olmutur. Ayrca, Hobson ve arkadalarna gre (2000), bu ki
ilerle yaplan psikoterapilerin yaplandrlm olmas, ak kurallar ve
grevler iermesi gerekmektedir; Rice ve arkadalarnn almasndaki
(1992) teraptik topluluk uygulam alar, bu koullar yeterince karla
mad iin de tedavi baarszlkla sonulanm olabilir.
Her ne kadar DSM -III-R ile birlikte psikopati ve AKB eanlam l
olarak kullanlmaya balanm olsa da; tan ltleri, farkl lekler
kullanld zaman bire bir rtmemektedir. Rice ve arkadalarnn
(1992) aratrmasnda, sulular H are'in gelitirdii Psikopati Tarama
Listesi'ne gre deerlendirilmilerdir. Bu deerlendirme, kiilik ve
davran boyutlarm kapsamaktadr ve bu boyutlarn ierdii zellikler
AKB ltleri ile tamamen rtmemektedir. rnein, psikopatlarda
bulunan, istedikleri sonuca ulam ak iin kiisel ekiciliklerini kullan
ma ya da gzda verm e ve gerekirse soukkanl bir ekilde iddete
bavurm a zellikleri D SM -IV'te yer almamaktadr. Btn psikopatla
rn AKB tan ltlerini karlamasna karn, antisosyallerin tamam
psikopati ltlerini karlamaz. Dolaysyla, bu aratrmann sonula
rnn antisosyallerin durum unu ne lde yanstt phelidir.
Psikopatlarn iledikleri sular ve bu ortamda da devam eden ag-
resif ve ykc davranlar,37 bu kiilerin dier mahkmlarn tepkisini
- Aye Duvarc
* Yard. Do. Dr. Aye Duvarc, Bakent niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Trk
Dili ve Edebiyat Blm , Ankara.
1 Tlin li, A slhan t, Trkiye'de Cezaevlerindeki Rehabilitasyon alm alaryla il
g ili Sosyolojik Bir Analiz, Adalet Bakanl Yayn, Ankara 2002, s. 11.
yurtlarnda halclk, dokumaclk, gmlk, seramik boyama,
ayakkabclk, terzilik, m obilyaclk gibi ilerde alan veya meslek
edindirm e kurslarna katlan hkm ller bo zamanlarn boncuk ile
me, ahap oym a, m aket gem i veya ev yapm a, kibrit veya sim li pul
yaptrma, iek yapma, dokuma gibi el sanatlaryla uraarak geir
mektedir.
Yaptmz bu aratrma cezaevlerindeki rehabilitasyon faaliyetle
rinin bir blm olarak uygulanan serbest zamanlardaki el sanatlar
almalarn kapsamakta ve Ankara cezaevlerinde bu sanatlarn tespi
ti ile almalarn hkmllere kazandrd psikolojik, sosyal, ekono
mik etkilerin belirlenm esini hedeflemektedir.
H ipotezler
Aratrmada belirlenen temel hipotezler unlardr:
1. Bu faaliyetler ak cezaevlerinde hafta sonlar ve akam lan bo
zamanlarda, kapal cezaevlerinde ise hkml ve tutuklularm kendi
istedikleri zamanlarda yaplmaktadr.
2. Bu sanatlarla uramann ncelikli amac zamann geiini fark
etmemek, ikinci amac madd gelir temin etmek, nc amac ise bir
ie younlaarak kayg, korku ve endielerden uzaklamaktr.
3. Cezaevlerinde "hapishane ii" ad verilen boncuk ileri ve ma
ket yelkenli gemiler, gece lmbalar, ahap oyma ileri youn olarak
bulunmaktadr.
Tablo 2
Tablo 3
18 .. 4432 ..
16
16
14 % 24
12
9
10 % 14
8 % 12
6
4
2
0
1-2,5 yl aras 3-4,5 yl aras 5-6,5 yl aras 7-10 yl aras 11-16 yl
aras
Tablo 4
H k m l le rin B u lu n d u k la r C e zaev i T ab lo su
%52
26
30
%20
20 14
10
10
Tablo 5
Tablo 6
%2 6
20
%6 %R
1
6
\<? f-
of A
Tablo 8
Tablo 9
K azan G rafii
%80
50
40
40
30
%20
20 10
10
o
EVET HAYIR
Tablo 10
r----------- 1
H A Y IR EVET
D eerlendirm e ve sonu
Bir ulusun madd kltr deerlerinin en iyi yanstld rnler el
sanatlardr. Bunlar tadklar estetik deerler, yapan kiinin duygu ve
dncelerini el em eine dkerek yanstmas asndan ok nemlidir.
Bu sanatlar bazen zel yaplandrlm atlyelerde, bazen evlerde,
bazen de bireysel almalarla eitli meknlarda varlklarn srdr
mektedir. Cezaevleri de kendine has el sanatlarnn retim yerlerinden
biridir.
Ceza, devlet tarafndan sulu ad verilen bireylerin hayatlarnn
kontrol altna alnmas anlamna da gelebilecei iin bu el sanatlaryla
uramak hkml asndan az da olsa zgrlk alan kullanm ola
rak deerlendirilmelidir. nk bunlar zorlayc olmayan, tamamen
istee bal alm alardr. Hkm l istedii el sanatn sem ede,
model, renk, desen kullanmnda, yaratcln gstermede, sanat va
stasyla duygularn ifade etm ede tamamen serbesttir. Baka bir deyi
le hkm ller kiisel kararlar verip, bunlar uygulayarak bir alma
yapmaktadrlar. Bu uralar onun kendi kendine sorumluluk alp a
lma yeteneini gelitirmesine katk salarken, sorunlarndan ve sorun
kayna olmaktan uzaklam asn temin etmekte, ayaklar zerinde
durmasna yardmc olarak bir ekonom ik koruma da salamaktadr.
Bu el sanatlaryla uraan hkm ller zam anlarn olabildiince
faydal geirirken bir cret de elde ettikleri iin ie yaramazlk, dlan
mlk gibi duygularn daha rahat yenmekte, dayanma ve i birlii
yapma istekleri artmakta, kiisel yaratclk arzular n plna kmak
tadr. Ayrca alma esnasnda hkmller birbirlerine akalar yaptk
larn, takldklarn, ark trk syleyerek moral bulduklarn da ifa
de etmilerdir.
Bakalar tarafndan onaylanma ve beenilme gdsnn bir h
kml iin ne kadar nemli olduu aktr. Ortaya konulan baarl bir
el sanat rn bu boluu doldurmakta, baka hkmlleri de zen
dirm ekte, bylece "hapishane sanatlar" diyebileceimiz bir tablo kar
mza kmaktadr.
G zlem lerim ize gre cezaevlerinde bu el sanatlarnn renim i
yava ileyen bir sretir. H km l istedii bir alan belirlem ekte,
deneme yapmakta, baarsz olursa bir baka uraya gemektedir.
Atlyelerdeki im knlarn kstl oluu, yer darl her isteklinin bu a
lmaya katlmasn zorlatrmakta, ancak tahliyeler sonucu alma
masalarnn boalm as yeni birine yer almasn salamaktadr. El sa
natlarnn birinde ustalam, retici konumuna gelmi bir hkmlnn
tahliyesi veya baka bir cezaevine nakli de sorun olmakta, bu sanat o
hkml ile birlikte gitmektedir.
Dier bir problem de el ilerinin tantm ve pazarlanmasnda ya
anmaktadr. Yaplan rnler ya cezaevi personeline ya da ziyaretile
re satlmakta veya hediye edilmektedir. Bu ilerden oluan sergiler ok
azdr. Sergilere gnderilen malzemelerin de krk dkk geri geldii
iddia edilmektedir. Oysa ki bu el sanatlarnn gelitirilmesi iin atlye
lerin yeniden salkl bir ekilde dzenlenmesi, pazarlanmasn kolay-
tatracak tedbirlerin alnm as gerekmektedir. ndirimli tezgh satla
rnn yaplabilm esi iin sergilere, tantm fuarlarna katlm ak, baz
adliye binalarndaki sat ofislerinde bunlara da yer vermek yararl
olacaktr. zellikle, ylba, bayram, anneler gn ve bunun gibi hedi
yelik orijinal eyalarn arand gnler bu el sanatlarnn sat iin bi
rer frsattr. Bu yaplrsa hem cezaevine hem de hkmlye nem li bir
katk salanm olur. Ayrca cezaevi idareleri yaratc ve yetenekli h
kmllere kendilerini gelitirebilm eleri iin model, katalog, malzeme
konularnda yardmc olursa bu el sanatlar "m onoton yaam n neden
olduu can skntsn giderecek iler" olarak deil, madd halk klt
rnn verilerinden olan zengin el sanatlarmz arasnda "hapishane el
sanatlar" adyla yerini alacaktr.
Sovyetler Birliinde Mahkm Dvmeleri
lyas Kamalov"
h ttp :/ / h an -tatto o.n arod .ru / ag r.h tm ; h ttp :/ / tato o-p ro .n aro d .ru / crim e/ re-
cent.htm
11 http://tatoo-pro.narod.ru/criine/recent.htm
12 Bu fotoraf O dessa Devlet M zesinde ekilmitir. Ayrca bkz. http://tatoop-
ro.narod.ru/crim e/recent.htm
ancak boyunlarna taktklar altn kolye ve ay-yldzl kolye ile belirt
mektedirler.
Resim -12'de yer alan dvme ise Afgan mcahidi ile ilgilidir. Dv
menin altndaki yaz da ok enteresandr: "A fgan mcahidinin son
kahvalts - tfein haznesidir." Yine "Yanmzda olmayan karm zda
d r" szleri vardr. Bu szler bize ok tandk gelmektedir.13 nk,
Rusya Cum hurbakan Vladim ir Putin, eenistan Sava srasnda,
ABD Bakan G. W. Bush da Irak hareketi esnasnda buna benzer ifa
deler kullanmlard. Son cmlede de "Eer dman pes etmiyorsa,
onu yok ediyorlar" denmektedir. Dvmenin arka plnnda yer alan
ecelin, aslnda elinde kalanikov silh olan bir Rus askeri olduu an
lalmaktadr. Bu dvm enin poplaritesi ise SSCB'nin Afganistan'a
girmesi ile ilgilidir. Bunu yaptran mahkm da ya zamannda bu sava
a katlm, ya da bu dvm e ve altnda yer alan cmlelerle hapishane
arkadalarna bir eyler ima etmeye almaktadr.
Bununla birlikte romantik ve nostaljik dvmeler de mevcuttur.
Mesel, Resim -13'teki dvm ede gller ve altnda iir yer almaktadr.
Ancak bunlarn m anas pek romantik deildir. Gller, mahkmun o
cukluunu ocuk ceza ve slah evinde geirdii anlamna gelmektedir.
Altndaki yaz ise duygusaldr:
15 www. tattoo.b-a.ru/p.php/s=n
16 www. tattoo.b-a.ru/p.php/s=n
17 www. tattoo.b-a.ru/p.php/s=n
R esim - 1
rolUttimt tototo.P-a.ru
Resim - 3
R esim - 5
R esim - 9
tolUction tototo.J0-3.ru
R esim - 13
iddet
Cezaevlerinde Cinsel Taciz ve Tecavz Olaylar
2 (D onaldson, 1995)
3 (H um an Rights VVatch Report, 2001)
4 (H um an Rights VVatch R eport, 2001)
eilimleri ve cinsel ynelim lerine bakldnda ortak zellikler gze
arpmaktadr. Ya olarak daha gen, ufak tefek olan kiilerin hedef se
ildii cinsel taciz olaylarnda efem ine hareketleri olan, baz kadns
zellikler (uzun sa, ince ses, gibi) tayanlarn da bu konu ile ilgili ola
rak dier hkmllerin dikkatini ektii saptanmtr. D grnn
yan sra, kiilik zellikleri de hkmlleri cinsel taciz maduru hline
getirebilmektedir. Aratrma sonularna gre, ncelikli olarak, ekin
gen, utanga, pasif, agresif olmayanlar hkmllerin kurban olarak se
ildii ortaya kmtr. Bu yapdaki kiilerin, cezaevine uyum sreci
daha uzun olmakla beraber, sessizlikleri ve kavgadan uzak durmalar
hedef olma olaslklarn arttrmaktadr. Bu durumlar onlan "kuvvetsiz,
zayf bir av" konumuna yerletirmektedir. Kiinin entelektel olmas
da onu hedef yapabilecek bir dier zelliktir. Bu sebepledir ki, yaplan
almalara gre, zellikle cezaevine ilk girii olan, ar bir iddet suu
ilememi, herhangi bir eteye ye olmam kiiler cinsel iddete maruz
kalmaktadrlar. Yeni gelen mahkm ne kadar abuk dier mahkm la
rn saygsn kazanrsa, kavgadan kamayp, "yrekli" olduunu ne
kadar ortaya koyarsa, o kadar kendini bu gibi saldrlardan korumu
olur.5
Bu zelliklere sahip hkmller, kendilerini cezaevi ortamlarnda
koruyamazlar. Bu nedenle, karlarna kan iki seenekten birine bo
yun emek durumunda kalmaktadrlar: Ya devaml olarak ok sayda
mahkm tarafndan tecavze urayp iddete maruz kalacak, ya da
kendisini koruyabilecek bir mahkmun "boyunduruu" altna girip,
sadece ona hizm et ederek, gvenliini salayacak.6 Kii bu zelliklerin
ne kadar ounu bir arada tayorsa, tacize urama oran da o kadar
artmaktadr.
Hapishanelerde yaanan tecavz olaylarnn birounda, eylemin
iki tarafn da istei dorultusunda gereklemi olduu iddias ortaya
atlmaktadr. Unutulmamas gereken bir nokta, kiinin fiziksel olarak
kar koym am as, o ilikiyi istedii anlamna gelm em ektedir. Kii
korkudan bir ey yapam ayacak durumda olabilir, daha fazla iddeti
provoke edeceini dndnden kar koymam olabilir veya bah
settiim iz gibi, ok sayda hkmlnn tacizi ve iddetinden korumak
iin tek kiinin tacizine boyun emek durumunda kalm olabilir. An
Ne yaplabilir, zm ler...
Cezaevlerinde cinsel taciz ve tecavz olaylarnn nne gemek
iin atlmas gereken en temel adm, yaplacak objektif aratrm alar so
nucunda olayn gerek boyutlarnn ortaya konmasdr. Bunun iin,
sessizliin bozulmas, madur olmu mahkm lar adl makamlara
bavurm alar iin yreklendirilmesi gerekmektedir. Her tecavz ola-
17 (Turner, 2000)
18 (Berger, 2002)
19 (Gear, 2001)
ymda olduu gibi, burada da madurlar, yaadklar utan, gvenlik
lerinden endie etmeleri ve/veya saldrgann cezalandrlmayacana
olan inanlar sebebiyle ikyette bulunm amaktadrlar.20
Cezaevleri personelinin seimi konusuna nem verilmelidir. Ora
da bulunan hkmllerle ilgili n yargl olan bir kiinin bu konuya
hassasiyet gstermesi beklenemez. Bunun yan sra, personel saysnn
yeterli miktarda olmas, bu tarz olaylarn gzden kamasn engelleye
bilecek bir faktrdr.
zellikle zerinde durulmas gereken bir baka nlem, alanla
rn cinsel taciz hakknda bilgilendirilmesidir.21 alanlarn, cinsel taciz
olay ile kar karya kaldklarnda izlemeleri gereken basamaklarn
ak bir ekilde dzenlenmi olmas ok nemlidir. Hkmlnn g
venlii, psikolojik ve fiziksel tedavisi, durumun adl makamlara bildi
rilmesi, faillerin cezalandrlmas konularnda izlenecek yol detayl bir
ekilde belirli olmal ve her alan bu konuda eitimden gemelidir.
Cezaevinde alan doktorlarn, hemirelerin, psikolog ve/ya sosyal
hizmet uzmanlarnn da bu konuda duyarl kiiler olmas gerekmekte
dir nk bu kiiler oradaki tecavz vak'alarm fark etme, tanmlama,
delillerin toplanmas ve tbb ve psikolojik m dahalede bulunm ak gibi
birok nemli konuda rol oynayacaklardr.
Cezaevi personelinin yan sra, hkmllerin de konu ile ilgili bil
gilendirilmesi nemlidir.22 Byle bir durumla karlatklar zaman ne
reye nasl bavurabilecekleri, nasl yardm alabilecekleri, hapishanede
nasl cinsel tacizden kanabilecekleri gibi nemli ve pratik bilgilerin
verilm esi yararl olacaktr.
Baz zellikler tayan hkmllerin cinsel tacize urama ihtim ali
nin dier hkmllere gre daha yksek olduu bilinmektedir. Bu
gerek gz nne alndnda, hkmllerin, zelliklerine gre snf
landrlp yerletirilmesi, risk grubunda olanlarn, daha ar iddet suu
ilemi hkmllerden ayr tutulmas nerilmektedir.23
Tm bu almalara ek olarak, tecavz maduru hkmlnn, ce
zaevinden ktktan sonra da yardm almas salanmal, bu kii ilgili
kurululara ynlendirilmelidir.
20 (Berger, 2002)
21 (Hum an Rights VVatch Report, 2001)
22 (Donaldson, 1995)
2^ (Hum an Rights VVatch Report, 2001; Parenti, 1999)
Sonu olarak, cezaevlerinde cinsel taciz ve tecavz olgular yok sa
ylmamal, sorunun boyutlar ortaya konulmal, m dahale ve nleme
yntemleri belirlenerek hayata geirilmelidir.
Kaynaklar
Amerikan Psikiyatri Birlii: Psikiyatride Hastalklarn Tanmlanmas ve Snf
landrlmas El Kitab, Yeniden Gzden Geirilmi Drdnc Bask
(DSM-IV-TR), Amerikan Psikiyatri Birlii, VVashington DC, 2000'den
eviren Krolu E., Hekimler Yayn Birlii, Ankara, 2001.
Berger, V. (2002). Sentenced to Rape. http://www.counterpunch.org/ber-
gerrape.html 6.0cak.2002
Donaldson, S. (1995). Training Americans to Rape: The Role ofour Jails, Prisons
and Reformatories. USA Today, May. http://www.spr.org/en/doc_01
_usatoday.html 01 Mays 1995.
Gear, S (2001) An Uncomfortable, Unspeakable Truth. Mail and Guardian,
May. enter for the Study of Violence and Reconciliation. http://
www.csvr.org.za/articles/artgearl.htm. 25 Mays 2001.
Human Rights VVatch Report (2001). No Escape: Male Rape in US Prisons.
http://www.hrw.org/repots/2001 /prison
Mariner, J. (2002). Preventing Prison Rape. June. http://www.writ.news.
findlaw.com/mariner/20020624.html 24 Haziran 2002
Parenti, C. (1999). Rape as a Disciplinary Tactic. http://www.salon.com 23
Austos 1999.
Rae, D. Prison Rape. Movement Against Corruption and Complicity.
http://macc.4mg.com/prisonrape.html 01 Ocak 2003
Turner, R. G. (2000). 12 Sex in Prison. Tennessee Bar Journal, August, 12.
Islahevleri ve Sbyan Koularnda Pedofili
P ed ofili nedir?
Szlkteki karl "ocuk sever, ocuk a" olan pedofili, ksaca,
ergenlik ncesi veya ergenlik dneminde olan ocuklarla cinsel iliki
de bulunm ak olarak tanmlanabilir. Psikiyatride kullanlan tan lt
leri el kitab3 pedofiliyi betim lem ek iin baz kriterler ne srmtr,
buna gre: "en az alt ay sren, ergenlik ncesi ocuklarla ilgili, cinsel
olarak tahrik edici, youn ve tekrar eden fanteziler kurmak veya bu
yata ocuklarla cinsel aktivitelerde bulunm ak; bu cinsel davran ve
gereksinimlerin kiinin sosyal, meslek ve dier yaam alanlarndaki
fonksiyonlarnda dikkat ekici dzeyde sknt veya bozukluk grl
mesi ve uygulayann kurbandan en az be ya daha byk olm as" ge
rekmektedir.4
Pedofili ok karmak bir olgudur. Su eylemi, bir okamadan,
hunharca ilenen bir cinayete kadar uzanabilir. Baz pedofiller, ocuk
lara zarar vermeksizin, onlara sevgi gstermek istese de baz tip pedo
filler ocuklara ikence yapp ldrm ekten haz duyabilirler. Bu tarz
kiilerin eylem leri ocuu soymak ve seyretmek, kendilerini onlara
seyrettirmek, onlarn karsnda m astrbasyon yapm ak veya onlara
dokunm ak ve okamak gibi nispeten daha az zarar verici aktiviteler-
den oluabilirken, dier taraftan, ocuklara oral seks uygulayan veya
onlara uygulatan, vajinalarna veya anslerine parm ak, yabanc obje
veya penis yoluyla penetrasyonda bulunanlar vardr.5
Aratrmalara gre, pedofiliye genellikle erkeklerde rastlanmakta-
dr ve kiilik zellikleri birbirlerine benzem ektedir: Duyarl, iednk,
depresif, utanga, pasif, kendine gveni dk olm ak ve iddial olma
m ak6 gibi. Saldrgan homoseksel, biseksel veya heteroseksel olabi
2 (Kendrick, 1997)
3 (D SM IV )
4 (APA, 1994)
5 (APA, 1994)
6 (Bogaert ve ark., 1997, in Murray, 2000)
lir. Bu tip saldrganlar genellikle 8-10 yalar arasndaki kzlar kurban
olarak semektedirler. Seilen erkek madurlarn ya kzlardan biraz
daha byk olmaktadr.7 Erkek saldrgann erkek kurban semesi,
onun homoseksel olduunu gstermemektedir. Baz pedofillerin evli
ve ocuk sahibi olduklar da bilinmektedir.8
Kendine gveni az olan pedofillerin, ocuklarla ilgili ilere ynel
dikleri sk olarak grlmektedir. rnein, retmenlik, bakclk gibi
meslekleri tercih ederler. ocuklarla i ie almak hem onlarn dk
kendine gvenlerini onarr, hem de parafilik eylemlerini gerekletir
melerine zemin hazrlar. Bu sebeple, ocuklarla birebir temas olacak
kiileri greve alacak kuram larn, bu seimi yaparken ok detayl ara
trma yapm alar arttr.
7 (APA, 1994)
8 (H olm es ve Holm es, 1996)
oktur.9 Unutmak, kiinin baa kamad duygularn bastrmasna
yarar. Bir eit savunma mekanizm as saylabilecek bu durum, ksa bir
sre iin adaptif olsa da, zamanla bu zelliini kaybeder. Bastrlm
korku ve beraberindeki dier duygular bilinaltndan bilin dzeyine
iaretler gndermeye balar. Bunlar, kiinin kontrol edemedii, engel-
leyemedii, korkular, dnceler ve hatta grntlerdir. Travmaya
maruz kalan kiiler, onlara travmay artran herhangi bir uyaran
karsnda (koku, ses, grnt, tat, dokunma hissi, bir s z...) an olarak
gelen grntlere anlam veremezler; ayrca grntye elik eden ar
korku hissi onlar iin ok rahatsz edicidir.10 Bu durum bir yetikin iin
ne kadar korkun ise bir ocuk iin de o derece korku verici ve ypra
tcdr. Sonuta, bu kii farknda olm adan baz durumlardan kanm a
ya balayacak,11 giderek hayat daha da kstlanacaktr. Psikolojik bir
travma geirmi olan ocuklarda bu belirti baz davran biim leri ola
rak da ortaya kabilir. Bu gibi durumlarda, ocukla konuurken, onun
iinde bulunduu aresizlik ve korku hissini anlamaya almak,
onunla bu konuda konum ak ie yarayabilir.
Travma sonras rastlam labilecek baka bir kognitif belirti disosi-
yasyondur. Spiegel, disosiyasyonu, kiinin, yaad olayla, bu olaya
bal olarak hissettii duygular, tamamen kontrol dnda olarak,
birbirlerinden ayrmas olarak tarif ederken,12 Foa ve Heart-Ikeda
(1996), disosiyasyonun travmatik olay artran duygu ve dnce
lerden ka olduunu belirtmilerdir. Sonuta, disosiyasyon da, unut
ma gibi, bir savunma mekanizm as saylabilir. Travmaya maruz kalan
kiinin fiziksel olarak kaamayaca bir durumdan psikolojik olarak
kamasm salar.13 Baz aratrm aclar bu mekanizm ann ksa dnem
de ok yararl olduu hlde uzun dnemde zararlar olacan savun
maktadrlar.14 ocuklarda, ar travma sonucunda, disosiyasyonun en
u noktas olan kiilik blnm esi geliebilir. Travmay yaayan ocuk,
o ann yaratt terrle baa kamaz ve bilinalt, bu duruma dayana
bilecek baka kiilik(ler) yaratr. Kiilik blnm esinin ortaya karlm a
s ok zordur, farkna varlm as yllar srebilir.
9 (Freyd, 1997)
10 (A kdum an, 2000)
11 (APA, 1994)
12 (Ailen, 1993)
13 (H erm an, 1997)
14 (van d er Kolk, 1996)
Tm bu kognitif belirtilerin yan sra, ocuklarda, travma sonras,
akademik sorunlar ortaya kmaya balayabilir. Norm alde okulunda
baarl olan bir ocuun bir anda baarsnn dmesi dikkati ekebile
cek bir durum olup, bu konunun nedenlerini aratrlmas ok nemli
dir. Bu an d, ocuun bir problemi olduuna iaret ediyor olabilir.
Psikolojik travma geiren ocuklarda karam sarlk, gelecekle ilgili
m itsizlik ve gvensizlik grlebilir. Yaplan aratrmalar sonucunda,
bu tarz olaylar yaayan ocuklarn daha erken yata leceklerine ve ev
lenip bir aile sahibi olam ayacaklarna inandklar ortaya kmtr.15
2. Duygusal Belirtiler
Travmay yaayan ocuklarn duygusal olarak iki u durumdan bi
rine gittikleri saptanmtr:
a) Hiper tepki durumu: ocuk anksiyetesini kontrol edemez, fke
lidir. Sakinlem ekte glk eker, sebebini bilm edii korku ve endie
hissi duymaktadr.
b) Hipo tepki durumu: Hem sosyal, hem duygusal olarak ie ekil
me ba gsterir. ocuk tamamen duygusuz gibi grnr. Burada d
dnyaya kar tepkiler azalm durumdadr.16 Bu da ocuu, altnda
ezildii youn duygusal baskdan koruyan bir savunmadr. Hibir ey
den zevk alm ad gibi, hibir ey hissetmez hle gelebilir.17 ocuklar
da ortaya kabilecek bu gibi u duygusal belirtilerin erkenden fark
edilmesi ocuun durumdan daha fazla zarar grmesini engellemekte
ok byk nem tar.
Duygusal olarak byk deiiklikler geiren ocuklar, travmay
hatrlatan en ufak bir uyaranla, olay tekrar tekrar yaarlar. Ar sululuk
ve utan duygular buna elik eder. lerinden taan fkelerini ynlen
direcek yer bulamadklarnda, kendilerine zarar verecek hareketlerde
bulunabilirler.18
Bir ocuun travma yaayp yaam adn anlamada en yararl
yntem onlara resim yaptrmak veya oynadklar oyunlar seyretmektir.
Travma yaayanlarn izimlerindeki aresizlik, gszlk, depresyon,
fke ve anksiyete temalar dikkati ekecektir. ocuklann oynadklar
19 (Ycel, 2000)
20 (Classen ve ark, 1993)
lanp, yazl olarak, basam ak basam ak ortaya konmas ve uygulanm a
snn salanmas gerekmektedir. Bununla beraber, alanlarn konu ile
ilgili olarak eitimi ok nemlidir. Bu kiilerin, ocuklarda travma son
ras ortaya kabilecek belirtilerin fark edilmesi konusunda, fark ettik
lerinde nasl bir yaklam da bulunm alar ve nasl davranmalar gerek
tii konusunda kafalarnda soru iareti kalmamaldr. Ayrca, bu gibi
kuram larda almak iin bavuranlar arasndan seim yaplrken baz
kriterler n plnda tutulmaldr. rnein Amerika Birleik Devletlerinde,
bu kuram lara alm ak zere bavuranlarn, sabka kaytlar ncelen
mekte, gem ilerinde (ncelikle ocuklara kar) su ileyip ilem edik
leri aratrlmaktadr.21 Bylelikle, ocuk tacizcilerini, ocuklara kolay
ekilde ulaabilecekleri bu ortamlardan uzak tutmaya allmaktadr.
Islahevleri, sbyan koular, bakm evleri gibi kuramlarda, ala
cak kiilerin (zellikle sosyal hizmet uzman, psikolog, tp doktorlan
vb.) cinsel taciz ve tecavz olaylar konusunda bilgili ve hatta deneyim
li olmalar gerekmektedir. Bu, konunun hassasiyetini bilmeleri, durumu
erken tehis edip yardm salayabilmeleri asndan nem tamaktadr.
Kuramlarda alacak kiilerin eitiminin yan sra, bu kuramlarda
yaayan ocuklarn da (yalarna uygun olarak) cinsel istism ar konu
sunda bilgilendirilm eleri arttr. ocuklar, bu gibi durumlara ahit ol
duklarnda veya m araz kaldklarnda, sessiz kalmamalar gerektiini,
nereye ve nasl bavurabileceklerini, kimlerden yardm isteyebilecekle
rini bilmelidirler.
Islahevlerinde ve sbyan koularnda cinsel istism ar konusu, ar
tk zeri rtl kalmamaldr ve aratrma yaplp, gerek verilere
ulatktan sonra, "tacize uram olanlara nasl yardm edilebilinir" ve
"hlen tacize uram am olan ocuklar nasl koruyabiliriz" konular
masaya yatrlmaldr.
Kaynaklar
Akduman, . (2000). The Effects of Exposure severity on the Relctionship Betwe-
en Dissociation and Posttraumatic Stress Disorder, yaymlanmam yk
sek lisans tezi.
Ailen, J. G. (1993). Dissociative Processes: Theoretical Underpinnings of a
VVorking Model for Clinician and Patient. Bulletin of the Menninger Cli-
nic, summer vol 57 (3), p: 287-308.
American Psychiatric Association (1994). Diagnostic and Statistical Manual
of Mental Disorders, fourth edition. VVashington, DC, American Psychi
atric Association.
Bogaert, A. F., Bezeau, S., Kuban, M and Blanchard, R. (1997). Pedophilia,
Sexual Orientation and Birth Order. In Murray, J. B. (2000). Psychologi-
cal Profile of Pedophiles and Child Molesters. Journal of Psychology,
March 2000, Vol. 134 Issue 2, p: 21 1 ,14p.
Classen, C., Koopman, C., &Spiegel (1993). Trauma and Dissociation. Bul-
letin of Menninger Clinic, Spring Vol. 57 (2), 178-193.
Foa, E. & Heart-Ikeda, D. (1996). Emotional Dissociation in Response to
Trauma. In L. K. Michelson and W. J. Ray (Eds), Handbook of Dissociati
on (pp. 207-224). New York: Plenium Press.
Freyd, J.J. (1997). Betrayal Trauma: The Logic of Forgetting Childhood Abuse.
Harvard University Press. Massachusetts.
Gallagher, B. (2000). The Extent and Nature of Knovn Cases of Institutional
Child Sexual Abuse. British Journal of Social VVork, 30, 795-817.
Herman, J. (1997). Trauma and Recovery: The Aftermath of Violence-from Do-
mestic Abuse to Political Terror. Basic Books, New York.
Hodgkinson, P.E. & Stewart, M. (1991). Coping with Catastrophe: a handbook
of post-disaster psychosocial aftercare. Routledge, London.
Holmes, R. M, Holmes, S. T. (1996). Profiling Violent Crimes: An Investigati-
ve Tool. Sage Publications California.
Kendrick, Andrevv (1997). Abuse ofChildren in Residential and Foster Care: A
Brief Revieu. Glasgow: enter for Residential Child Care. www.sircc.
strath.ac.uk/research/kendrick.html 15. Ocak. 2003
van der Kolk, B.A. (1996). Trauma and Memory (chapter 12). In B. A. van
der Kolk, A.C. Mc Farlane and L. VVeisaeth (Eds.), Traumatic Stress: The
Effects of Ovenohelming Experience on Mind, Body and Society (p. 303-
330). Guilford Press, New York.
Ycel, D. (2000). Reactions ofschool-age children to Disaster: Effects ofthe 1999
zmit Earthquake Assessed by Self-rating, Parental Ratings and Projective
Techniques, yaymlanmam yksek lisans tezi.
Eitim
Cezaevleri Eitim Kurumlan
Hline Nasl Gelebilir?
M ustafa Saldrm *
2 Im plications fo r prison educatior o f the Comm ission S taff Working Paper A M em oran
dum on Lifelong Learning (Im plications for), s. 6.
Gstergeleri zerine R apor"3 yetikin eitimine ilikin nemli tespit
lerde ve zm nerilerinde bulunm as nedeniyle kanm ca ok ya
rarldr. Sadece Avrupa'da deil, belki de tm dnyada kendisinden
faydalanlacak ilkeleri ieren bir rehber niteliinde olmas nedeniyle de
ok nemlidir.
Raporda "yaam boyu renim "le ilgili iki nemli sonuca ulal
mtr:
1) renim, kavramsal olarak doumdan lme kadar m r boyu
devam eden bir sretir: renim, bireyin sadece meslek kariyerini
ykseltm esine ynelik veya ocukluk ayla snrl bir sre olarak
nitelendirilmemelidir. Daha ak bir anlatmla renim, bireyin ve top
lumun tm alanlara yaylan ve hayatn btn aamalarnda yerine ge
tirilmesi gereken srekli bir grevdir.
2) Genel olarak m eslek eitimi dnda, ok boyutluluu ve farkl
l yanstacak ekilde, sosyal ve kiisel anlamda tm ynleriyle re
nim ihtiyalar belirlenmelidir: "Yaam boyu renim " geleneksel ei
tim sistem iyle btnlem ek ve modern eitim olanaklar sunmak ek
linde basite zetlenemez. Aksine, ierik ve bak as bakm ndan ok
temel farkllklar iermektedir. Hlen mevcut olan geleneksel eitim
kuram larnn ncelikli dncesi bilgi aktarm ve m odem renim
olanaklardr. "Yaam boyu renim "in yaklam ise bireysel beceri ve
kiisel renim yetenei zerinde durmaktr. "Yaam boyu renim "
kavramnn kalbinde insana "nasl reneceini renm esi" im knm
salama ve onu cesaretlendirm e dncesi vardr.
Rapora gre, eitim ve renime ilikin olarak dnya genelinde
yaanan sorunlardan birka yle sralanmaktadr:
1. Deiime uyum salamada yetersizlik,
2. Sosyal hayata katk salamada yetersizlik,
3. Politikalar, kararlar ve dier uygulama yntemlerindeki baar
szlk,
4. Yaratc olmayan eitim ve renim teknikleri,
5. Biim sel olm ayan veya geleneksel renim teknikleri dndaki
renim modellerinin deerini nemsememek,
Coyle, s. 125.
11 Coyle, s. 131.
anne imknlar lsnde kk yataki ocuklarna bakm ay becere
bilir. Fakat bir annenin hrriyeti balayc ceza almas durumunda, ai
le olaanst bir zorlukla karlar. Bu nedenle anne olan hkml ve
tutuklularn d dnya ile ilikileri dzenlenirken, aile iindeki konu
mu ve kk ocuklaryla iletiim ihtiyacna zel nem gsterilmesi
gerekir.12
Sonu
Amerika Birleik Devletlerinde, ngiltere'de ve daha az derecede
olmakla birlikte Avrupa'nn baz kesimlerinde "ceza politikas"n ya
kn zamanlara kadar ar intikamc dnceler ve mahpuslara ynelik
negatif n yarglar karakterize ediyordu. Baskn ve yaygn olan bu
yaklam , doal olarak hkm l ve tutuklu eitim ini am acndan sap
tran, ok dar kalplar ierisinde ele alan ve znde ykc fikirleri barn
drd iin yapc olmayan uygulama ve sonulara neden oluyordu.13
nsan onurunun korunmas erevesinde bir ceza politikas uygulan
masn esas alan Avrupa Cezaevi Kurallar, bunu takip eden Avrupa
Konseyi ve Avrupa Birliinin ilgili organ ve kurullar tarafndan kabul
edilen eitim ile ilgili tavsiye kararlar ile aklayc memorandumlar
ve uluslar aras dzeyde rgtlenmi eitimle ilgili sivil toplum rgt
leri, son 10-15 yl ierisinde ilgili hkmetleri cezaevlerindeki eitim
konusuna daha farkl yaklamaya zorlamaktadr.
"H km l ve tutuklularn su ilem elerine veya haklarnda su
isnad bulunm asna ramen insan olduklarnn unutulm am as", "top
lumun bir ferdi olduklar", "kuram dayken bile geleceklerini biimlen-
direbilecekleri eitim olanaklarndan faydalandrlmalar gerektii"
eklindeki dncelerin k noktas olan "insanlk onurunun korun
m as" dncesi, cezaevindeki eitimi, "sulunun eitim i" olmaktan
karm, onun yerine "yetikin eitim i" kavramn hkim klmtr.
Bu, elbette mahpuslarn eitiminde basit bir kavram deiiklii olm a
yp, cezaevi rejiminin yeniden dzenlenmesini, eitim yntem ve
amalarnn yeniden ekillendirilm esini gerektiren, somut alm ve il
kelerine deinmeye altm nemli bir felsefe deiikliidir. Ceza
12 Coyle, s. 131,133.
13 VVamer, K., Penal Policy and the Adult Education o f Prisoners, Crim inal Justice in Ire-
land, Edited by Paul O 'M ahony, Institute of Public A dm inistration, D ublin 2002,
s. 726.
politikas, cezaevi rejimi ve cezaevindeki eitimin birbirini tamamlayan
kavramlar olarak grlmesi ve dzenlenmesi, mahpuslarn ve persone
lin eitiminde an gereklerine uymann zorunlu bir kouludur.
YVame'e gre cezaevindeki eitimin "yetikin eitimi" olarak kabul
edilmesi hlinde, temel yaklamlarn da u ekilde deimesi gerekir.
1. Eitimde grevli olanlarn kendilerini cezaevi rejim inden ve ce
za politikasndan soyutlamamalar, yetikin eitim inin gereklerini ce
saretle savunmalar gerektii gibi kurum ynetiminin de onlara destek
olm as zorunludur.
2. Hkml ve tutuklularm eitimi konusunda d dnya ile ili
kilerinin glendirilerek hem onlarn norm allem e srecine katkda
bulunulm as hem de dardakilerin kurum yaants hakkmdaki n
yarglarnn giderilmesi salanmaldr. Dier bir anlatmla kurum iinde
ki birey iin topluma ulamasn salayacak bir kpr ina edilmelidir.
3. "M ahpus eitim i" sorunu aslnda bir "yetikin eitim i" sorunu
olduundan, onlarn eitimi, kurum dndaki yetikin insanlara gre
temelde farkllk gstermemelidir. Yaplmas gereken norm allii hkim
klmak olduundan, onlara zg farkl eitim teknikleri aray yersiz
ve sakncaldr. Dolaysyla eitim i alan kii nerede olursa olsun ve da
ha nce ne yapm olursa olsun ona ncelikle renci gzyle bakmak
gerekir.14
Sonu olarak cezaevindeki eitimi an gereklerine gre yeniden
ekillendirebilmek iin, dnyada ve zellikle de Avrupa'da meydana
gelen dnsel deiimin son 10-15 yl iinde pozitif hukuktaki yans
malarn iyi anlamak ve bunlara sahip km ak gerekmektedir. Yetikin
eitim inin modern ilke ve kurallarnn cezaevlerinde benimsenebilme-
si iin merkez tekilt da dhil olm ak zere, kurumun mdrnden
hizm etlisine kadar btn cezaevi alanlarnn samim desteklerine
ihtiya vardr. Eitimi sadece eitim grevlilerinin ii sayan anlay artk
yeterli kabul edilmemektedir. Cezaevi rejiminin ve ceza politikasnn
da eitim in gereklerine gre ekillendirilm esi bir zorunluluktur. Kalc
ve ada zm ancak bu ok boyutlu yaklam la salanabilir.
Cezaevlerinde Rehabilitasyon Programlar
G khan O ral, A sl A t a m e f
8 (Lutze, 1998)
9 (Zim bardo, 1973; Craw ford, 2003)
10 (Belenko ve Peugh, 1998; Sm ith-Bailey, 2003)
11 (Hovvells ve Day, 1999; Cann, Falshaw, N ugent ve Friendship; 2003)
hkml gruplarnn ihtiyalarna gre, farkl sularn farkl zellikle
rine gre, ayn zamanda cinsiyet zellikleri de gz nne alnarak olu
turulmasna, cezaevi kurumunun ve sulu alt kltrnn niteliklerinin
m utlaka dikkate alnmasna ve tahliye sonras toplumsal sorumluluu
vurgulayacak ekilde takip programlarnn uygulanmasna bal oldu
u ortaya konulmutur.12
Gnm zde hkim psikolojik rehabilitasyon yntemleri hkm
llerin bilisel ilevselliklerine m dahalenin odak noktas olduu
programlardr. Yaplandrlm veya yar yaplandrlm grup terapile
ri eklinde uygulanan bilisel-davran rehabilitasyon programlarn
dan bahsetm eden nce, sz konusu ekoln su davranna bak hak
knda ksa bilgilendirm e yerinde olacaktr. Bir gre gre su ileyen
kiilerde sula ilikili grlen birtakm "bilisel eksiklikler" bulunm ak
tadr.13 Bu eksiklikler, drtsellik, sadece som ut mantk iletebilmek,
sosyal olarak farkl perspektiflerden bakabilmeyi beceremem ek, kiiler
aras atmalar ve problemleri zmede yetersizlik olarak belirlen
mitir. Bilisel-davran ekole m ensup bir dier gre gre, sulu
kiinin sua ynelm esinde ve su kariyerini srdrmesinde birtakm
"bilisel a rp tm a la rn etkin olduu ileri srlmektedir.14 Bilisel ar
ptm alar arasnda "suu minimize etm ek" (rnein araba hrsznn su
unun gaspla kyaslandnda nemsiz olduuna inanmas), "kendi
maduriyetine inanm a" (rnein, o kadar yl ieride geirdikten sonra
baka bir geim yolunun kalmadna inanmak ve hrszlk kariyerine
devam etmeyi meru bulmak), "sorumluluu inkr" (rnein madu
run giyim tarznn cinsel tacizi davet ettiini ileri srmek) rnek gsteri
lebilir. Bu ve benzer arptmalar sua ynelmi kiilerde "kriminojenik
tutumlar" olarak ifade edilen bir bilisel rntye neden olmaktadr.15
Rehabilitasyon programlar gerek bilisel eksikliklerin gerekse ar
ptm alarn giderilmesi ve dzeltilmesini hedeflemelidir. Bu tarz reha
bilitasyon programlarndan faydalanmas muhtemel sulular mental
salk kriterlerine gre herhangi bir akl hastalna veya karakter pa
tolojisine haiz olmayan kiilerdir. 1988 ylnda uygulamaya konulan
Bilisel zdeiim Program olarak Trkeye evirebileceimiz (Cog-
12 (H enderson, 1998; H annah-M offat, 2000; How elIs, 2000; Taggart, 2001; DeAnge-
lis, 2003; Benson, 2003)
13 (Ross, Fabiano ve Evvles, 1988)
14 (M arques, Day, N elson ve W est, 1994)
(Andrevvs ve Bonta, 1994)
nitive Self-change Program) bir pilot program mkerrer suu nemli
lde nlemitir.16 Programa katlmda gnlllk esas yoktur, ancak
programdan ayrlma seimi mahkma braklmtr. Programa katlan
25 m ahkmun bir arada barnd ve haftada 3 ila 5 seans aras 5-10 ki
ilik grup grmeleri eklinde yrtlen program en az alt ay sr
mektedir. Bilisel arptmalarla yzleilmesi, sua zemin hazrlayan
risk durumlarnn belirlenm esi ve bunlardan kanmaya ynelik alter
natif davranlarn gelitirilm esi, ve sorumluluun alnmas programn
ieriini oluturan konulardr. Bu ve benzer rehabilitasyon program la
r psikolojik teori ve mdahale yntem lerine dayanmakta ancak psiko
terapi yaklam ndan nemli lde farkllklar gstermektedirler.
Hlen ngiltere ve Avustralya'da yaygn olarak uygulanmakta
olan akredite rehabilitasyon program lar17 unlardr:
1. M uhakeme ve Rehabilitasyon (Reasoning and Rehabilitation -
R&R)
2. Pekitirilmi Dnme Becerileri (Enhanced Thinking Skills - ETS)
3. Problem zme (Think First inside)
4. fke Kontrol ve Ynetim ini renme (Controlling Anger and
Learning to M anage It - CALM)
5. Bilisel zdeiim Program (Cognitive Self-change Program -
CSCP)
6. Cinsel Su Failleri Tedavi Program (Sex Offender Treatment
program - SOTP)
Sular cinsel ierikli, m adde ile ilikili veya iddet ieren hkm
ller iin nerilen programlar; M uhakem e ve Rehabilitasyon (Reaso-
ning and Rehabilitation - R&R) ile Pekitirilmi Dnme Becerileri
(Enhanced Thinking Skills - ETS) programlandr.
R&R 23 cezaevinde 38 seans olarak uygulanmakta, bilisel arpt
malara ynelik, drtsellik zerinde kontrol kazanm ay hedefleyen,
kiiler aras problem zme becerisini oluturma, muhakem e biim ini
deitirme, sosyal perspektiflerin farkna varma konularndan olu
makta ergenler iin de adaptasyonu gelitirilmektedir.
ETS program benzer konular ilemekte, 78 cezaevinde 21 seans
hlinde uygulanmaktadr.
Kaynaklar
Andrews, D. ve Bonta, J. (1994). Classification for effective rehabilitation:
rediscovering psychology. Criminal Justice and Behavior, 17; 19-52.
Austin, J. (2002). Can prisons work? The prisoner as object and subject in
modern corrections. Contemporary Sociology, 31(4); 471-471.
Belenko S. ve Peugh, J. (1998). Fighting erime by treating substance abuse.
Issues in Science and Technology, 15 (1); 53-60.
Benson, E. (2003). Rehabilitate or punish. Monitor on Psychology, 34 (7); 46-47.
Bak, V. (1998). Cezaevleri de zelletirilmeli. Liberal Dnce Dergisi, 12;
47-53.
Cann, ]., Falshaw, L., Nugent, F. ve Friendship, C. (2003). Understanding
what works: accredited cognitive skills programmes for adult men and
young offenders. Findings, 226; 1-6.
Ceza nfaz Kurumlarndaki Hkmllerin Cezaevi Dndaki yerlerinde
altrlmas Hakknda Ynetmelik, (1983) m d.l. Resm Gazete, 18186,
22 (5), 3354.
Ceza nfaz Kurumlan ile Tevkifevlerinin Ynetimine Dair Tzk md. 110
Crawford, N. (2003). Helping inmates cope vvith prison life. Monitor on
Psychology, 34 (7); 62-63.
Cronin, R.C. (1994). Bootcamps for adult and juvenile offenders: Overviev and
update. VVashington, D.C.: National Institute of Justice.
DeAngelis, T. (2003) Youth programs cut erime, costs. Monitor on Psycho-
logy, 34 (7); 48-50.
Fisher, G. (1995). The birth of prison retold. The Yale Lau Journal, 104 (6);
1235-1265.
Hannah-Moffat, K. (2000). Prisons that empovver. The British Journal ofCri-
minology, 40 (3); 510-531.
Harley, D.A.(1996). Vocational rehabilitation services for an offender popu-
lation. Journal of Rehabilitation, 62 (2); 45-51.
Henderson, D. (1998). Gender-appropriate mental health services for incar-
cerated vvomen: issues and chalanges. Family and Community Health, 21
(3); 42-53.
Howells/ K. (2000). Treatment, management and rehabilitation of vvomen
in prison: relevance of rehabilitation principles. Australian Institute of
Criminology tarafndan dzenlenmi "Women in Corrections: Staff and
Clients" konferansnda sunulmu bildiri, Adelaide:AU, 31 Ekim-1 Ka
sm 2000.
Howells K. ve Day, A. (1999). The rehabilitataion of offenders: intemational
perspectives applied to Australian correctional systems. Australian Insti-
tte of Criminology: Trends and ssues in Crime and Criminal ]ustice, 112; 1-6.
Jablecki, L.T. (2000). Prison inmates meet Socrates. The Hmanist, 60 (3); 11-16.
Kersting, K.(2003). New hope for sex offender treatment. Monitor on
Psychology, 34 (7); 52-53.
Lutze, F.E. (1998). Are shock incarceration programs more rehabilitative
than traditional prisons? A survey of inmates. Justice Quarterly, 15 (3);
547-566.
Mackenzie, D.L., Brame, R., McDowall, D., ve Souryal, C. (1995). Boot camp
prisons and recidivism in eight states. Criminology, 33 (3); 327-334.
Marques, J., Day, D., Nelson, I.C., ve West, M. (1994). Effects of cognitive-
behavioral treatment on offender recidivism. Criminal Justice and Beha-
vior, 21; 28-54.
O'Donnell, I. (2001). Prisoners' vvork and vocational training. The British Jo
urnal of Criminology, 41 (1); 214-216.
Ross, R. ve Fabiano, E. ve Ewles, C. (1988). Reasoning and rehabilitation.
International Journal of Offender Tlerapy and Comperative Criminology, 32;
29-35.
Schmid, M. (2003). "The eye of God": religious beliefs and punishment in
early nineteenth-century prison reform. Theology Today, 59 (4); 546-558.
Smith-Bailey, D. (2003). Alternatives to incarceration. Monitor on Psycho
logy, 34(7); 54-56.
Taggart, W. A. (2001). Reform in the making: the implementation of social
policy in prison. The American Political Science Revieu, 95 (2); 478.
www.penalreform.org. Sentence Management and Prison-Based Rehabili
tation Programs, 01.12.2003.
www.prisonmentalhealth.org. Offender Behavior Programmes (Prison
Service Accredited). 01.12.2003.
Zimbardo, P. (1973). Stanford prison experiment. www.prisonexp.org.
Cezaevi Din Hizmetlerinin
Yeterlilik Sorunu
uayip zdemir *
5 Ceza nfaz K uru m lan ile Tevkifevlerinin Ynetim ine D air 13.7.1965 tarih ve 647
sayl kanun, Tzk m adde 110, R esm Gazete, 1. 8 .1 9 6 7 tarih ve 12662 N o'lu.
6 Din Kltr v e A hlk Bilgisi M fredat Program , Adalet Bakanl Yayn, Ankara
1982, s. 6.
Uzun bir aradan sonra din grevlilerinin cezaevlerinde grevlen
dirilmeleri konusu tekrar gndeme gelmitir. 1974 ylnda Yargtayn
28/1/1974 tarih ve 5/1 sayl yazsyla cezaevlerinde din eitimi ama
cyla din grevlilerinin Diyanet leri Bakanl tarafndan resm ola
rak grevlendirilmelerine karar verilmitir.
D. . Bakanlndan alman 9/2/1974 gn ve 74-28 sayl grevlen
dirme yazs, Ceza ve Tevkif Genel M drlnn 15/2/1974 tarih ve
11-19 sayl tam imiyle cezaevlerine gnderilmitir.7
Daha sonraki yllarda Adalet Bakanl ve Diyanet leri Bakanl
arasnda cezaevlerinde din hizmetlerinin yrtlmesi ile ilgili i bir
lii devam etmi, fakat arzu edilen dzenleme salanamamtr.
Cezaevlerinde din eitiminin cidd ekilde ele alnmas 1980'li yl
lara rastlar. "C eza ve Tevkifevleri"ni "Islah Evleri" hline getirebilmek
amacyla 1981 ylndan itibaren buralarda eitim ve retim faaliyeti
balatlmtr.
Cezaevlerinde iinde Din Kltr ve Ahlk Bilgisi dersinin de yer
ald genel kltr derslerinden oluan bir eitim program yrrle
girmitir. Eitim programnda yer alan dersler unlardr: Trke, Trk
Dili ve Edebiyat, Tarih ve Trk nklp Tarihi, Yurttalk ve M eden
Bilgiler, Trk Sanat ve M edeniyeti Tarihi, Sosyoloji, Psikoloji, Din Kl
tr ve Ahlk Bilgisi, Beden Eitimi, ve M eslek Eitimi, M zik, Re-
sim-.
Bu derslerden Din Kltr ve Ahlk Bilgisi dersini okutmak iin
Diyanet leri Bakanlna bal m ftlklerce grevlendirilecek yk
sek tahsilli mft, vaiz ve din grevlilerinin, dier dersler iin de Mil
l Eitim Bakanlna bal okullarda grev yapan bran retm enleri
nin grevlendirilmesi kararlatrlmtr.8
M ftlklerce yeterli din grevlisi verilmedii durumlarda Mill
Eitim Bakanlna bal okullarda grev yapan Din Kltr ve Ahlk
Bilgisi retmenleri, cezaevlerinde Din Kltr ve Ahlk Bilgisi dersi
ne girmek iin grevlendirilmitir. Ancak belli bir sre getikten sonra
Mill Eitim Bakanlndan Din Kltr ve Ahlk Bilgisi retmenleri
talep edilm emi, din dersi tamamen diyanet grevlilerince yrtl
mtr.
11 D iyanet leri Bakanl Din Eitim i Dairesi Bakanlnn 7. 6. 2001 tarih ve 258
sayl yazs.
12 Trkiye Cum huriyeti Anayasas 1982, M adde:136, Kurti M atbaas, stanbul 1990,
s. 104.
13 22 H aziran 1965 tarih ve 633 sayl D iyanet leri Bakanl Kurulu ve G rev
leri Hakkm daki K anun, M adde 1.
yorumlam alarna yardmc olmak amacyla yrtlen, plnl, prog
raml ve rgtl bir din eitimi abasdr.14
Yaplan bu tanma gre yaygn din eitiminin faaliyet alanlarn
yle sralayabiliriz:
a) Aile, b) Kur'an Kurslar, c) Camiler, d) Kitle letiim Aralar, e)
Ceza ve Tutukevleri, f) Hastaneler, g) Yurtlar ve Byk letmeler, h)
Yurt d.15
Grld gibi Diyanet leri Bakanlnn ok geni bir grev
alan bulunmaktadr. Bunlardan biri de cezaevleridir. Cezaevlerinde
grev yapan diyanet personeline 2001 ylndan itibaren "D in Dan
m an "16 ad verilmitir. Din danmanlar, cezaevlerine ynelik olarak
hazrlanan "D in Kltr ve Ahlk Bilgisi" dersi mfredat program
n17 esas alarak gnlk pln hazrlayp, cezaevi m drnn onayna
sunarak mahkm ve tutuklulara din sohbetlerde bulunmaktadrlar.
Din danmanlara, cezaevi idaresince grev yapt cezaevinde
mahkm ve tutuklularla ferd grmeler yapmak, din filerini doldur
m ak18 ve derse hazrlanmak amacyla bir alma odas verilmektedir.
Din Kltr ve Ahlk Bilgisi dersinin mfredat programnda din
danm anlarn cezaevlerinde greve balamadan nce eitim e tbi tu
tulmalar istenmektedir. Din danmanlarn mahkm psikolojisi ve
dersin cezaevi artlarnda nasl ilenebilecei ynnde eitim grme
leri cezaevlerinde verilen din eitimini olumlu ynde etkileyecektir.
D in danm anlar bu sayede mahkmlarla istenilen dzeyde iletiim
kurabilecek ve grevlerinde baarl olacaklardr.
14 Cem al Tosun, Din ve Kim lik, Trkiye D iyanet Vakf Yaynlan, Ankara 1993, s. 56.
15 Din Eitim i A lt Komisyonu Raporu, D.P.T., Ankara 1983, s. 28.
16 A dalet Bakanl ile D iyanet leri Bakanl arasnda tutuklu ve hkm llerin
din ve ahlk gelim elerini salam aya ynelik i birlii protokol, A dalet Ba
kanl C eza ve Tevkifevleri G enel M drl, 13.4.2001 tarih ve 12/5-50 sayl
yaz.
17 G enelkurm ay Bakanlnn 16 Eyll 1981 gn ve 7130-818-81 sayl em irleri
uyarnca, Adalet Bakanl "Eitim B irim i" ile "Bilim sel K u ru l"u tarafndan Din
ve A hlk Bilgisi m fredat program hazrlanr. Bu program D.. Bakanlnn 1
N isan 1982 tarih ve D/4-2/552 sayl grleri ve G enelkurm ay Bakanlnn
24 M art 1982 tarih v e 1700-19-82 sayl tensipleriyle cezaevlerinde uygulanr.
18 Din fii, m ahkm lann d in duru m lanyla ilgili olarak din grevlisi tarafndan
doldurulan blm e verilen ad.
Adalet Bakanl ile Diyanet leri Bakanl arasnda hazrlanan
protokolde din danmanlarn cezaevlerindeki grevleri tutuklu ve
hkmllere din ve ahlk bilgiler vermek, bu konulardaki yanl bil
gilerini dzeltmek, din duygu ve dncelerini gelitirerek, insan, aile,
millet ve vatan sevgisi alamak olarak belirlenmitir.
Din danmanlar kurumlarda haftada en az iki gn Din Kltr ve
Ahlk Bilgisi dersi ve din sohbetler ile ayda bir kez konferans vermek
zere, "D in ve Moral Hizmetleri" grevini yrtmek, sosyal ve kltrel
faaliyetler kapsamnda, istek hlinde K ufan- Kerim retimi ve din ve
cibelerin yerine getirilmesini salamakla ykml klnmlardr.19
19 A dalet Bakanl ile Diyanet leri Bakanl arasnda tutuklu ve hkm llerin
din ve ahlk gelim elerini salam aya ynelik i birlii protokol, Adalet Ba
kanl Ceza ve Tevkifevleri G enel M drl, 1 3 .4 .2 0 0 1 tarih ve 12/5-50 say
l yaz.
20 Duygun Yarsuvat, B ir Sosyolojik ve Kltrel Alt Grup O larak Cezaevi Toplumu,
SBF Dergisi, Say: 2, stanbul 1984, s. 455.
tim yntem lerinin kullanlmas ve yardmc ders ara gerelerinden
yararlanlm as istenmektedir. Konular ilenirken mahkmlarn gnlk
yaamlaryla balant kurulmas ve mahkmlarn derse motive edil
mesi nemle vurgulanmaktadr.21
Programn uygulanyla ilgili olarak cezaevlerinde Din Kltr
ve Ahlk Bilgisi dersinde retim ortamnn oluturulmas ve pedago
jik ilkelere uyulmas istenmektedir. Bu husus programla gerekletiril
mek istenilen am alar asndan son derece nem tamaktadr.
M fredat programnda zerinde nemle durulmasna ramen
1982 ylndan 2001 ylma kadar geen srede din dersi zel eitime tbi
tutulmam din grevlilerince yrtlmtr. Ayrca yer darl nede
niyle dersler snf yerine koularda ilenmitir.
M fredat program konu balklar, am alar ve uygulamada dik
kat edilmesi gereken hususlar asndan geni bir ierie sahiptir. Prog
ramda su, ceza, iletiim, pimanlk, A llah'n balayc olduu ve
dinde tvbenin yeri gibi mahkmlarn cezaevi artlarndaki psikoloji
sine hitap eden konulara yer verilmedii grlmektedir. Mfredat
program konular asndan mahkm larn ruh hllerine ve cezaevi
artlarna hitap edecek ekilde zenginletirilmelidir.
Din grevlileri ocuk ve yetikin mahkmlara ayn mfredat prog
ramn esas alarak ders vermektedirler. Oysa ocuklarn ve yetikinlerin
eitiminde, istenilen amalara ulalabilmesi asndan konularn, yn
temlerin ve mfredat programnn farkl olmas gerekmektedir. ocuk
ve yetikinlere ynelik iki ayr mfredat program hazrlanmaldr.
Din dersine katlm zorunlu deildir. Baz yneticilerin derse gere
ken nemi vermeyii, derse katlmalar ynnde mahkmlarn tevik
edilmeyii ve mahkmlarn ders esnasnda deiik ilerde grevlendiril
meleri derse katlm asndan olumsuzluk olarak gze arpmaktadr.
Cezaevlerinde din dersi snflar yerine koularda ilenmektedir.
Cezaevlerinde yer sknts olduu iin diyanet grevlileri koularda
mahkmlara din sohbetlerde bulunmaktadr. Oysa koular mah
kmlarn yatt yerler olup, eitim-retime uygun meknlar deil
dirler. M ahkmlarn koularda kendilerini derse vermeleri ve byle
bir ortamda yaplan retimden verim alnmas mmkn deildir.
Derslerin snflar yerine koularda ilenmesi, cezaevlerinde yrt
22 uayip zdem ir, Cezaevlerinde Din Eitim i, (Yaym lanm am Doktora Tezi), Sel
uk niversitesi, Sosyal Bilim ler Enstits, K onya 1998, s. 59, 76.
23 age., s. 79.
24 age., s. 107.
u an itibariyle cezaevlerinde grev yapan diyanet personelinin says 411 'dir.
(D iyanet leri Bakanl Din H izm etleri Dairesi Bakanlnn 11.11. 2003 tarih
ve 985 sayl yazs.)
cezaevlerinde grevlendirilmelidir. ok kalabalk olan cezaevlerinde
bir din grevlisinin tm mahkmlara ulamas, onlarla tek tek ilgilen
mesi, dersin dnda Kur'an renmek isteyenlerin bu isteini yerine
getirmesi mmkn gzkmemektedir. Ayrca mevcut din grevlisi izne
ayrld, rapor ald veya yurt dna grevli olarak gittiinde dersin
retim inde aksam alar yaanmaktadr.
Bu gibi olumsuzluklar gren Diyanet leri Bakanl ve Adalet
Bakanl 2001 ylndan itibaren cezaevlerinde din eitiminde iyiletir
meye gidilmesine ynelik olarak yeni bir alma balatmtr. Bu alma
cezaevlerinde din eitim inin yeniden gzden geirilmesi, din eitimi
ile ilgili iyiletirici dzenlemelere gidilmesi ve cezaevlerinde grev ya
pacak Diyanet grevlilerinin eitim i asndan son derece nemlidir.
Cezaevlerinde mahkmlara nasl bir din hizmeti verilmelidir?
Adam ldrme, hrszlk, zina vb. sular ileyenlere dinin bu sularla
ilgili bak as nasl anlatlmaldr? Diyanet grevlileri cezaevine gir
mekle karam sarla den mahkmlara dinin sularla ilgili hkm le
rini anlatrken gelebilecek tepkiler karsnda nasl hareket etmelidir?
Diyanet grevlileri bu ve benzeri sorulara ve muhtemel olum suzlukla
ra kar hazrlkl olmaldr. Diyanet grevlilerinin din yksek tahsil
grm olmas ve cezaevi artlarnda grev yapacak ekilde eitime
tbi tutulmas bu adan son derece nem tamaktadr.
Hazrlam olduumuz doktora tezinde diyanet grevlileri ve y
neticilerin cezaevi din hizmetlerini ve din dersini olumsuz ynde etki
leyen faktrlere ilikin grlerine nem arz etmesi asndan tebliim
de yer verm ek istiyorum.
Diyanet grevlilerince bu faktrler unlardan olumaktadr:
"Cezaevi idaresinin dersin ileniine ynelik gerekli ortam sala-
may ve bu derse ilgisizlii, derse katlmn zorunlu olmay, mescit
olmay, mahkm larn derse tevik edilmeyii, dersin snfta ilenme-
yii, mahkmlarn ders saatinde baka ilerle grevlendirilii, mahkm
larn iinde yaadklar psikolojik ortamn derse olumsuz yansmas,
grevlilerin bazen kendilerini emniyette hissetmeyileri, mahkmlarn
psikolojik yapsn bilem eyileri, ders karl dk cret alm alar."25
Yneticilerce bu faktrler unlardan olumaktadr:
"D in grevlilerinin etkileme kabiliyetlerinin olmay, derslerin
koularda yaplmas, grevlilerin mahkm psikolojisini iyi bilmeyii,
mahkmlarn kalabalk oluundan dolay din grevlilerinin herkese
ulaamay, derse katlmn zorunlu olmay, mahkmlarn derse il
gisizlii, baz grevlilerin koularda ders anlatmaktan ekinmeleri,
baz grevlilerin mahkmlara kar 'doru insan olsaydnz buraya
gelm ezdiniz' eklinde yanl tavr taknmalar, ders yerine toplu va
azn verilii."26
Ayrca tebliimde mahkmlarn din hizmetlerine ynelik beklenti
lerine de yer vermeyi yararl buluyorum:
"Cezaevlerine kadrolu grevliler atanmal, ibadet etme imkn
salanmal, zellikle din manada temizlik iin banyo imkn salan
mal, kandil geceleri ve baz nemli gecelerde mevlit program lan ter
tip edilmeli, cezaevlerinde eitli spor faaliyetleri ve sosyal etkinlikler
dzenlenmeli, din ierikli filmler seyrettirilm eli."
M ahkm lar baz din grevlileriyle ilgili cam i krssndeym i
gibi vaaz ettikleri, kendileriyle ilgilenmedikleri, kt davrandklar,
bazen 'iyi insan olsaydnz buraya girm ezdiniz' eklinde ifadeler kul
landklar ynnde ikyetlerde bulunmulardr. Ayrca din grevlile
rinin din konularda daha bilgili olmalarn, derste krc olmamalarn
ve kendilerine iyi davranm alann istemilerdir.27
Grld gibi cezaevlerinde din hizmetlerini olumsuz ynde et
kileyen pek ok faktr bulunmaktadr. Bunlar baz yneticilerin derse
gereken nem i vermeyii, derse katlm iin tevikin yaplmay, der
sin smf ortamnda ilenmeyii, ders esnasnda gre izin verilm esi ve
mahkmlarn deiik ilerde grevlendirilmesi, baz din grevlilerinin
mahkmlarla iletiim kuramay, ders saatinin az oluu, din grevlisi
nin tm mahkmlara ulamakta yetersiz kalmas, mahkmlarn takip
edecei bir ders kitabnn olmay, baz mftlklerin cezaevlerine
grevli gndermede hassas davranmay ve mahkmlarn eitimi ko
nusunda din grevlisi, sosyal hizm et uzman ve yneticiler arasnda
koordinasyonun salanamay eklinde sralayabiliriz.
Genel deerlendirmeden sonra cezaevi din hizmetlerinin yeterlili
ine ilikin aadaki nerilerde bulunabiliriz.
1. Tm cezaevlerine kadrolu din grevlileri atanmaldr. Bu gre
liler, m ahkm psikolojisi ve din dersinin cezaevi artlarnda nasl ile
26 age., s. 80.
27 age., s. 70.
necei konusunda eitime tbi tutulmal, cezaevlerinde kendilerini
bekleyen iyi ve kt artlan btnyle kavramaldr.
2. Din grevlilerinin derslerde takip edebilmeleri iin, mahkm la
rn seviyelerine uygun, problem ve ihtiyalarna ynelik, eitici kitap
lar hazrlanmaldr.
3. Cezaevlerinde din dersinde takip edilen Din Kltr ve Ahlk
Bilgisi mfredat program yeniden hazrlanmaldr. Bu programn ha
zrlanmasnda mahkmlarn birer yetikin olduklar, iledikleri sutan
dolay farkl bir ruh yap ierisinde bulunduklar ve din adan reh
berlie ihtiya duyduklan gz nnde bulundurulmaldr.
4. Din Kltr ve Ahlk Bilgisi dersi koularda bir din sohbet veya
vaaz eklinde deil de, belli saatlerde ve bir program dhilinde snf
ortamnda yaplmaldr.
5. Din Kltr ve Ahlk Bilgisi ders saati artrlmaldr. Kou ba
na haftada 2 saat yeterli olmamakta ve mahkmlar bu ksa srede di
n problemlerine zm bulamamaktadrlar.
6. M ahkmlara ksa aralklarla eitici, ruh hllerine hitap eden
filmler seyrettirilmelidir.
7. Cezaevi ktphanelerine din ierikli ve eitici mahiyette kitap
ve dergiler satn alnmal, gerekli hllerde ba yoluyla bunlarn tem i
nine allmaldr. Bu konuda bata Diyanet Vakf olmak zere dier
yaynevleri ve kurulularla i birlii yaplmaldr.
8. Cezaevlerinde din grevlilii tevik edilmeli ve bu ynde n
lemler alnmaldr.
9. Tm cezaevlerinde mescit alm al ve mahkmlara ibadet etme
imkn salanmaldr. Din grevlisi srekli cezaevinde bulunarak, ce
zaevi m escidinde be vakit namaz kldrmaldr.
10. Televizyon kanallarnda mahkmlarn slah ve toplum a ka-
zandnlm alarm da etkili olacak ekilde eitici programlar, diziler ve
film ler yer almaldr. zellikle TRT'de haftann belli gnlerinde yayna
girecek olan cezaevi saatine yer verilmelidir. Belirlenen bu saatte, m ah
kmlarn pimanlk duymalar ve dar ktktan sonra toplum a uyum
salamalarna ynelik olarak sahasnda uzman kiilerce sohbetler d
zenlenmelidir.
11. Cezaevlerinde mevcut uygulamada sadece ad sululara din
dersi verilmektedir. Siyas sulular da din dersinin kapsam iine aln
maldr. Derse katlmalar salanmakla, bu sulularn uyumlu bir kii
lie sahip olm alannda baanya ulalabilmesi mmkndr.
12. Cezaevi yneticileri, infaz koruma memurlar, psikolog, sosyo
log gibi dier grevliler ve din grevlileri mahkmlara ynelik eitici
almalarda birlikte hareket etmelidir.
13. Tm mahkmlarn Din Kltr ve Ahlk Bilgisi dersine katl
masnn salanm as hususunda gayret gsterilmelidir. Bundan dolay
ders, gr saati dnda yaplmal ve ders esnasnda mahkm lar her
hangi bir ile grevlendirilmemelidir.
14. Cezaevlerinde erkek mahkmlar ounlukta olmakla beraber,
belli oranda bayan mahkm bulunmaktadr. Bayan din grevlilerinin
olmay bir eksikliktir. Bayan mahkmlara, zel eitimden gemi ba
yan din grevlileri gnderilmelidir.
15. Adalet Bakanl ve Diyanet leri Bakanl, mahkmlarn
eitimi ve slahna ynelik olarak ne tr alm alarn yaplaca husu
sunda devaml i birlii ierisinde olmaldr. Cezaevlerinde din eiti
minde sreklilik salanmaldr.
o c u k ve H a p i s h a n e
Hkml ve Su lememi Genlerin Anksiyete,
Duygularn Tannmas ve Duygularn Kontrol
Asndan Kyaslanmas (13-18 Ya)
R han Gkda *
Giri
Su ve sululuk konusu, gnlk yaam m zn merkezine yerleen
ve giderek arlaan konulardan birisidir. Hangi sabah gazetesini aar
sak aalm; m utlaka ldrme, tecavz, yaralama, hrszlk haberlerine
rastlyoruz. Televizyon kanallarndaki diziler ve filmler bir yana; haber
programlar bile su ykleriyle balyor; ve ekranlar dne dne tek
rarlanan saldrma, yaralama sahneleriyle dolup tayor.
Bu aratrmann konusu olan "gen sululuu" da, etnik kken,
inan ve sosyo-ekonomik dzey gibi deikenlerden bamsz olarak;
btn toplumlarda yaanan cidd bir sorundur. Dnyada hibir yer,
hibir toplum bu konuda esirgenmi deildir. zellikle demokrasiler
de genlerin iyi yetimeleri, salkl ve mutlu olmalar; aileler kadar
hkmetlerin ve toplumun da ncelikli bir konusudur. Ne var ki btn
iyi niyetli abalara karn; salksz, yeterli eitim alm am, duygusal
olarak zedelenm i, kt yola itilm i ocuklarn says giderek art
m aktadr.1
Trkiye'de su ve sululuk zerine yaplm aratrmalar incelen
diinde; ounun, istatistik bilgilerden ibaret olduu grlmektedir.
Yard. Do. Dr. Rhan Gkda, Anadolu niversitesi, letiim Bilimleri Fakltesi,
Eskiehir.
1 (Cavan, 1962)
nsanlar su ilemeye ynelten toplumsal ortam ile su ileyen birey
lerin geliimsel ve psikolojik zelliklerini ortaya koyan; ve bu boyutlar
asndan sua bulam am genler ile su ileyenleri kyaslayan al
malar snrl kalmtr.
Bu alandaki boluun doldurulmasna katkda bulunabilecek bu
almada, su ilemi ve hkm alm genler ile sua bulamam
olanlar; kzgnlk, depresyon, anksiyete ile duygusal denetim ve duy
gularn tannmas gibi kiilik zellikleri asndan kyaslanmaktadr.
Su lu lu k kuram lan
Genlerin niin su iledii sorusuna, son yz yl iinde olduka
farkl yantlar verilmitir. Gen sululuunu aklam ak iin ileri srl
m yaklam lar balca ana balk altnda toplamak olasdr: Biyo-
jenik, psikojenik ve sosyojenik yaklam lar.4 Aada, biyojenik ve so-
Yntem
Aratrma tarama modelinde bir durum saptama almasdr. Ta
rama modelinde, var olan bir durumu var olduu ekliyle betimlenir.5
Burada da su ilemi ve hkm alm ocuklarla, sua bulamam
olanlarn (test ve kontrol gruplarnn) aratrma iin seilen testlerin
lt zellikler bakmndan; durumlarnn ne olduu ortaya konul
mutur.
Evren ve rneklem
Aratrmann evreni 1994 ylnda Ankara ocuk Ceza ve Islah
Evindeki; .yalar 13-18 arasnda deien 122 hkml gen ile salk
meslek lisesi ve ortaokul rencileridir. Hkml genlerin zellikleri
izelge l'd e verilmitir.
izelge 1: 1994 ylnda Ankara ocuk Islah ve Cezaevinde bulu
nan Genlerin ledikleri Sular, Su leme Srasndaki Yalar ve Ei
tim Dzeyleri
le n e n S u u n T r Say %
A d a m ld rm e 39 32.0
G a sp 23 18.8
H rsz lk 19 15.6
Irza g em e 11 9.0
Y aralam a 4 3.3
D i er 5 4.1
S u le m e Y a Say %
13 4 3.3
14 16 13.1
15 27 22.1
16 38 31.2
17 33 27.0
18 v e st 4 3.3
E itim D z e y i Say %
O k u r y a z a r o lm a y a n 6 4.9
lk o k u l m e z u n u 64 52.5
O rta o k u l y a d a d en g i 20 16.4
L ise ya d a d en g i 14 11.5
B ilin m ey en 8 14.7
Uygulam a
Aratrma iin veri toplamaya, Adalet Bakanl Ceza ve Tevkifev-
leri Genel M drlnden alnan 4 Ocak 1994 tarihli izin yazsyla
baland. O yl Ankara ocuk Islah Evindeki 122 erkek renciden
okur-yazar olan 116 gencin 80'i aratrmaya gnll olarak katlmay
kabul etti. Ancak belirtm ek gerekir ki, ocuklarn okul grevlerinin ol
mas, farkl m eknlarda ve farkl ilerde alyor olmalar nedeniyle;
aratrma dnlenden daha uzun sre almtr. Dahas, kimi ren
ciler testleri yantlamaya baladktan sonraki ilk dakikalarda sklp
vazgetiler; kimileri bir testi yantladktan sonra i ya da derslerini ne
srerek sonraki testleri yantlamadlar. Testlerin kodlanmas srasnda
zorunlu olarak elenenler de karldnda; geriye, balangtaki 80 ki
iden sadece 37'si kald. Dolaysyla aratrmann hkml boyutuna
ilikin verileri bu 37 denein doldurduu drt testten elde edildi.
Sua bulam am gen grubu ise yukarda da belirtildii gibi, ara
trmacnn ders verdii A Tp Fakltesine bal salk m eslek lisesi
rencileri arasndan yine gnlllk esasna bal olarak seilen 37
erkek rencidir. Bu rencilere de hkmllere uygulanan testler uy
gulanmtr.
Verilerin analizi
Verilerin analizinde SPSS paket program kullanlmtr. Aratr
mada elde edilen bulgular, hkml ve sua bulamam genlerin
testten aldklar puanlarn aritmetik ortalamas ve standart sapmas
olarak verilmi; testler arasndaki korelasyona ve ortalam alar arasn
daki farklarn anlamllklarna baklmtr.
Kullanlan testler
Bu aratrmada aada ksaca tantlan test kullanlmtr.
1. Courtauld Emotional Control Scale (CECS)
1983 ylnda gelitirilen lek alt testten olumaktadr: fke,
depresyon ve anksiyete. Bu testler kullanlarak; duygularn bilinli ola
rak bastrma, yadsma ya da denetleme dzeyi saptanabilmektedir. Bir
baka ekilde sylemek gerekirse, bireyin belli duygularn hangi l
de yadsd, ya da bastrd deil, tepkilerini hangi lde denetim al
tnda tutabildiini saptamak amacyla gelitirilmitir.6 lekten alman
toplam puan, duygularn kontrol puan olarak deerlendirilmektedir.
zgn testin test-tekrar test gvenirlii, fke alt testi iin.86, ank
siyete alt testi iin.84, depresyon alt testi iin.98 ve toplam iin.95
(p<0.001) olduu belirlenmitir.
lee verilen yantlar "hem en hibir zam an", "bazen", "ou za
m an" ve "hem en her zam an" olm ak zere drtl yant leine gre
puanlanmaktadr. fke alt testinde 5. soru, depresyon alt testinde 2. so
ru ve anksiyete alt testinde 1., 2. ve 4. sorular ters olarak puanlanmak-
tadr.7 Yani puanlama her bir alt teste ve toplam iin aadaki ekilde
yaplmaktadr.
1. fke alt testi iin...............: A+B+C+E+F+G-D+5=1
2. Anksiyete alt testi iin......: I+J+M +N-(H+K+L)+15= 2
3. Depresyon alt testi iin....: Q +P+0+R+T+V -S+5= 3
4. U 2+3= Toplam kontrol
Yukardaki formllerde (-) iaretinden sonraki madde(ler) ters ola
rak puanlanan(lar) gstermektedir. Dikkat edilirse her ters puanlanan
m adde iin 5 puan eklenmektedir.
Bulgular ve yorum
Bu blm de, denek ve kontrol grubunun uygulanan testlerden al
dklar puanlar, am alar bal altnda belirlenen sraya gre verilip
yorumlanmtr.
fk e 7 29 17.86 4 .442
A n k siy ete 7 19 13.27 3 .034
D ep resy o n 2 29 17.51 5.704
T oplam 33 64 4 8.65 8.111
V
s v
y
Durumluk
0 V
Anksiyete
s
.
<N 73 ! rN
.' V '7 V 7
(N
-O s: 7 3 7/
V
C* v"
J J
c V
O. \
r. -
^ S P isi
v:
P
s. J*
D * O 0 -C O < E O , s: s. X [S
CECS (1 )
fke *
Anksiyete * *
*
D epresyon *
Toplam * * *
CECS (2 )
*
fke
*
Anksiyete
*
D epresyon
Toplam * *
*
DSKE (1 )
*
Durumluk
Srekli *
DSKE (2 )
*
Drunlk
Srekli *
TAS (1 ) * *
TAS (2 )
Kaynaklar
Cavan. Ruth S. (1962). Juvenil Delincuence. Philadelphia ve New York: J.B.
Lippincott Company.
Dereboy, . F. (1990). Aleksimiti zbildirim leklerinin Psikometrik zellikleri
zerine Bir alma. Uzmanlk Tezi. Ankara: H.. Tp Fakltesi.
Grame, J.Taylor; Michael Bagby; Dacvid P. Rayn; James D.A.Parker; Ke-
neth F. Doody; Peter Keefe. (1988). "Criterion Validity of the Toronto
Alexithymia Scale" Psychosomatic Medicine. 50:500-509.
Gibbons, Don C. (1970). Delinquent behavior. Prentice-Hall, Inc. (18.06.2003)
http:/ /www.egm.gov.tr/asayis/asayis/istatistik/index.html.
Karasar, Niyazi (2000). Bilimsel Aratrma Yntemi, 10. bask. Ankara: Nobel
Yayn Datm.
Okyayuz, lgen H. (1993). "Toronto Aleksimiti lei ile Courtauld Duy
gu Kontrol leinin Bir Trk rnekleminde Kullanlabilirlik Koul
larnn Aratrlmas", Trk Psikiyatri Dergisi, 4(1): 18-23.
ner, Necla; Ayhan Le Compte (1985). Sreksiz Durumluk/Srekli Kayg En
vanteri El Kitab. stanbul: Boazii niversitesi Yaynlan.
Yavuzer, Haluk. (2001). ocuk ve Su, 10. basm. stanbul: Remzi Kitabevi
Uluslar Aras Szlemeler ve Trk Hukuk
Mevzuat Asndan ocuk Cezaevlerinin
Hukuk Durumu
Hande Berktin *
1 BM ocuk H aklanna Dair Szlem e m adde 3, 6, 27; A nayasa m adde 3,17; H ava
na Kurallar m adde 1 2 ,2 1 ; M ahpuslann Islah in A sgar Standart K urallar m ad
de 22, 26; Ceza nfaz K uru m lan ile Tevkifevlerinin Ynetim ine ve C ezalan n n
fazna Dair Tzk m adde 3 7 ,3 9 ,4 0 , 41, 98.
lac hastal olduunu tespit ederse gerekli nlemlerin alnmas iin
durumu mdre bildirmelidir. Kuruma alman kn kurumda ka
lrken yaayabilecei bir hastala da doktor gerekli mdahaleleri yap
mal, iyilem esini salamaldr. Eer kn psikolojik rahatszl ol
duu tespit edilirse, saaltm iin gerekli nlemler doktor ve/veya
psikolog araclyla alnmaldr. Yine acil durumlarda kn hasta
neye evki yaplmal ve tedavisine hastanede devam edilmelidir.
Kurallar, kanun maddeleri kklere bu haklar tanm ken, ger
ekte bu haklarn genellikle kt zerinde kald bilinmektedir. Ku
ruma kabulde kn genellikle muayenesi yaplamamaktadr. zel
likle mesai saatlerinden sonra kuruma getirilen k doktor gre
memektedir. Ayrca, kuram larda alan doktorlarn pratisyen hekim
olmalar, altklar kurumu uzm anlk snavna hazrlanrken geici
bir birim olarak grmeleri, bazen kklerin iledikleri iddia olunan
sulardan rkmeleri, kklerle nasl iletiim kuracaklarn bilem em e
leri sebepleriyle, koular dzenli olarak ziyaret etmedikleri, dolay
syla yetersiz hizm et verdikleri bilinmektedir. Yine hemen tm kuram
larda hastaneye nakil cidd sknt yaratmaktadr. Kuramlar korumakla
grevli jandarm ann ve aralarn yetersiz olmas, gerekli benzinin bu
lunm am as, kk hastanelerde tutuklu/hkml kkleri tedavi
iin gerekli koularn bulunm am as gibi sebeplerle kkler salk
hizmetlerinden yeterince yararlanamamaktadrlar. En nemlisi ruhsal
rahatszlklar, zihinsel zrleri olan kklerin tutuklanmalar hlin
de, tahliyelerine kadar geen srede gerekli tedavileri genellikle hi ya
plam amakta, hatta bu durumlar tespit dahi edilememektedir.
2. Eitim hakk
Kkler, kuruma kabul edilirken eitim durumlar kontrol edil
meli ve okuma/yazma bilm em eleri durumunda, kuram da kaldklar
sre iinde gerekli eitim verilmelidir. Okula devam eden kklerin
bu haklarnn kaybolm am as iin gerekli tahliye tedbirleri alnmal,
tahliye edilemiyorsa kurumda kaldklar sre iinde okula devamlar
salanmaldr. Okuma yazm ann dnda, kklerin tahliye oldukla
rnda kendilerini geindirebilecekleri bir meslee sahip olmalar iin
kuram da meslek eitim verilmelidir.2
2 BM ocuk Haklar Szlem esi m adde 2 8 ,3 1 ,3 7 ; Havana K urallar 30, 38; Anaya
sa m adde 42; Ceza nfaz K uru m lan ile Tevkifevlerinin Ynetim ine ve Cezalarn
nfazna Dair Tzk m adde 30, 31, 32, 99, 100; M ahpuslann Islah in Asgar
Standart Kurallar m adde 77.
Eitimle ilgili gerekten ok geni haklara sahip olan kkler ne
yazk ki bu haklarn da tam olarak kullanmamaktadrlar. Zira Anayasa
ve tzk dnda bir yasa m addesi ile korunamayan bu hak, tutuk
lu/hkml kklere bir ltuf gibi verilmektedir. Kuram larda al
an retm enlerin M ill Eitim Bakanlna bal olmalar ve gerekli
sayda atam alarnn yaplamamasndan dolay, eitim gnll ret
menlerle yrtlmeye allmaktadr. Okumakta olan kklerin tu
tuklanmalar eitimlerini kesmekte, bazen yalarnn gemesi nedeniyle
okuldan atlmakta ve ak retim okullarna devam etm eleri zorunlu
olmaktadr. Bu durum da ocuu tekrar sokaa itmektedir. Belki sade
ce slahevlerinde kalan kklerin durumu nispeten iyi denilebilir. Zi
ra bu kuramlarda kalan kkler serbeste normal okullarda eitim le
rine devam edebilmektedirler.
Kuram larda kalan kklere bir m eslek edindirecek hizm etler ok
yaygn deildir. Kn m eslek edinmeye yeteri kadar zendirilme-
mesi sebebiyle sadece kk bir kesim raklk okullarna gitmektedir.
Dier ocuklar kurumda boncuk ii yapm, seramik atlyesinde gei
ci almalar gibi oyalayc ilerle vakit geirmektedirler.
Eitim asndan en byk sorun tutuklu kklerin durumudur.
nk birka ay tutuklu kalan kk, ne zaman tahliye olaca biline
mediinden balad kursu bitiremeden tahliye olmakta, bu arada
okuyorsa, devam szlk sebebiyle sene kaybetmekte ya da okuldan atl
maktadr. Bu sorunun zm sadece hkimlerimizdedir. Basit sular
iin eitimine devam eden kklerin tutuklanmamas gerekmektedir.
Ne yazk ki hkimlerimiz bu konudaki geni yetkilerini kullanm am a
y tercih etmektedirler.
3. Kendini gelitirme hakk
Tm kklerin, tutuklu/hkml olduklar ortamlarda da ruh
sal, fiziksel, bedensel olarak kendilerini gelitirme haklar bulunm ak
tadr. Bu arada toplumla kaynamalarnn salanmas iin kuruma gir
mesine izin verilen vakf, dernek gibi gnll kurulularn alanlar
ile grm e hakk bulunmaktadr.3
Ne yazk ki, kuram larda kalan kklerin kendilerini gelitirebile
cek imknlar pek bulunmamaktadr. Oysa ki, kuram da kalan kk
3 BM ocuk H aklan Szlem esi m adde 28, 31, 37; Havana Kurallar 12, 30, 38;
A nayasa m adde 42; Ceza nfaz K urum lan ile Tevkifevlerinin Ynetim ine ve Ce
zalarn nfazna Dair Tzk m adde 30, 31, 32, 37/a, 99, 100; M ahpuslann slah
in A sgar Standart K urallar m adde 21, 44, 77, 78.
lerin toplumla kaynamas, gelecekte kendisini salkl olarak ifade
edebilmesi, bir daha su ilememesi iin kendisini gelitirmeye ihtiyac
vardr. Zaten kk byrken kendisini gelitirecek deiik uyaranla
ra ihtiya duymaktadr. Oyun oynama, spor yapma, toplum sal geli
meleri takip edebilme, yaanan olaylar yorum layabilm e gereksinimi
bulunmaktadr. Kurumlarda kalan kklerin ise oyun oynama, spor
yapma imknlar pek bulunmamaktadr. ou kurumda havalandr
ma zamanlarnda belki top oynamalarna izin verilmektedir. Futbol,
voleybol gibi oyunlar oynayabilen kk, bunun dnda baka oyun
lar oynayamamaktadr.
4. alma hakk
Tm kklerin, kendilerine gelir getirebilecek ve meslek rete
cek bir ite alma hakk bulunmaktadr. Ayrca alrken elenebil-
meleri ve dinlenmeleri gerekmektedir. Kklerin alma saatleri
aka belirtilmelidir.4
Yine bu haklardan kklerin bazlar yararlanabilmektedirler.
zellikle kk cezaevlerinde yetikinlerden ayr blm lerde kalan
kklerin bir ite almalar mmkn olamamaktadr. Islahevlerinde
kalan kklerin bir ite alm alar daha kolay olmaktadr. Kurum
dnda bulunan iyerlerine kkler meslek renmek iin gidebil
mektedirler. Bunun dnda kurumda mutfak vs. gibi birim lerde al
an kklerin dinlenm e zamanlar genellikle belirlenmemektedir. Her
kurumun kendi i ileyii ile ilgili olarak zel ynetmelik karmas ge
rekmektedir. Ancak bu genellikle ihmal edilm itir ve durum geici ka
rarlarla zlmeye allmaktadr. Kurum m drnn inisiyatifine
braklan alma zamanlar kklerde sknt yaratmaktadr.
5. Bilgi alma hakk
Tm kklerin kendileri hakknda yaplacak ilemleri, toplumsal
olaylar ve gelimeleri bilm e haklar bulunmaktadr. Kkler kuruma
geldiklerinde kurumun kurallarn, hangi hareketlerin disiplin suunu
oluturduunu bilmelidirler. Ayrca kurumda kaldklar srece top
lumda gelien olaylar izleyebilmeli, kendisini gelitirecek bilgilere kit
le iletiim aralarn kullanarak ulaabilmeli, gerektiinde ailesinden
4 BM ocuk H aklan Szlem esi m adde 33; Havana K urallar 42, 43, 45; Anayasa
m adde 42; Ceza nfaz K urum lan ile Tevkifevlerinin Ynetim ine ve C ezalann n
fazna Dair Tzk m adde 33, 34; M ahpuslarn Islah in A sgar Standart Kural
lar m adde 75.
de bilgi alabilmelidir. Yine kk, kendisi aleyhine hangi mahkem ede
dava aldn, durumasnn ne zaman yaplacan bilmelidir.5
Ancak kklere kurumun i ileyii ile ilgili bilgi verecek kuralla
rn yazl olm ak zorunda olmasna ramen kuram larda bu kurallar
szl olarak bile anlatlm am aktadr. Kurum a giren kk kurallar
zam an iinde yaay tarzndan ve kuruma kendinden nce girmi k
klerden renmektedir. Yine de, hangi hareketlerinin disiplin suu
oluturacan ve hangi sua hangi cezann verilecei bilinmemektedir.
Bu ok cidd bir sorundur. Kitle iletiim aralarndan sadece televizyon
kuram larda bulunmaktadr. Eer bozulmazsa kkler kullanabil
mektedirler. Genellikle kuram da uzun sre kalaca bilinen kklere
aileleri televizyon almaktadr. Bunun dnda baz kurum lar ba ola
rak gazete, dergi almaktadrlar. Bu sayede kkler, ge de olsa bilgi
sahibi olabilmektedirler. Ancak bu gazete, dergi vs.nin de kuram yet
kilileri tarafndan incelenm eleri sonucu yasak olabilecek haberler
kesilmekte, kklere gazeteler bu ekilde verilmektedir. Dolaysyla
kkler tm gelimeleri izleyememektedirler. Ayrca kuram larda ka
lanlarn dosyalar son derece dzensizdir. Kk iin kuruma ilk gel
diinde bir dosya almakta ve kendisini kuram a gnderen mahkeme
karar bu dosyada bulunmaktadr. Ancak k tutuklayan mahke
me genellikle nbeti m ahkeme olduundan, kk aleyhine davann
hangi mahkemede ald ve durumasnn ne zaman olduu, iddi
anamenin bir rnei bu dosyaya konulmamaktadr. Bunun yerine, ge
nel bir gelen evrak dosyas tutulmakta, kklerin durumalar ayr
bir deftere yazlmaktadr. Dolaysyla avukatyla, ailesiyle iletiim ku
ramayan kk, mahkemesini, duruma gnn bilememektedir. Oysa
ki kk hakknda gelen tm evraklar dosyasna konulmaldr.
6. Ailesiyle iletiim kurma hakk
Kuruma giren tm kklerin aileleriyle dzenli olarak iletiim
kurma haklar bulunmaktadr. Kklerin bu haklar, aileleriyle gr
melerinin sakncal olaca mahkeme kararyla belirlenm edike engel
lenemez. Bu hak, kn ruhsal, duygusal geliim i ve yksek yarar
iin ok nemlidir.6
5 BM ocuk Haklar Szlem esi m adde 37; Havana K urallar 19, 21, 24, 25;
Anayasa m adde 41, 48; Ceza nfaz K urum lan ile Tevkifevlerinin Ynetim ine ve
C ezalann nfazna Dair Tzk m adde 95, 106, 135; M ahpuslann Islah in A s
gar Standart Kurallar m adde 7, 3 5 ,4 0 .
6 BM ocuk H aklan Szlem esi m adde 3, 18; Havana Kurallar 22, 30; Anayasa
Kurum da kalan kklerin tutuklu olmalar hlinde genellikle ai
lelerinin yaknnda bulunduklar iin gr gnlerinde grmeleri
mmkn olmaktadr. Islahevlerinde kalan kklerin durumu ise skn
tldr. nk u anda sadece adet slahevi bulunm aktadr ve bu
sebeple kkler ailelerinden olduka uzak ehirlere gnderilebilmek-
tedir. Aileler de, genellikle madd imknszlk yaadklar iin ocuklar
ile grmeye gelememektedir. Kkler bu durumda aileleriyle ancak
mektuplaabilmektedirler. Bu haklarn en byk sknts, kklere
disiplin cezas olarak aileleriyle iletiim kurmama cezas verilmesidir.
Bu cezay alan kk gr gnne gelen ailesiyle grememekte,
mektuplarn alamamaktadr. zellikle uzak ehirden gelen ailesi olan
kk iin bu durum eza verici olmaktadr. Oysa ki, kklerin ku-
rumlarda kalmas zaten bal bana eza verici bir durum olduu iin,
ailesiyle iletiim kurma hakknn kiiliinin geliim i iin ok nemli ol
masnn dikkate alnmas ve kklere uygulanabilecek baka cezala
rn belirlenm esi gerekmektedir. Tzkte disiplin cezalar ynnden
kkler iin zel bir ayrm yaplmamtr. Kkler yetikinler ile ay
n cezalar almaktadrlar. Bu durum da, ocuk Haklar Szlemesine
aykr dier bir husustur.
7. tiraz/savunma hakk
Kurumlarda kalan kklerin kendileri hakknda yaplabilecek i
lemleri bilm eleri ve bunlara kar itiraz/savunma haklarn kullanabil
meleri gerekmektedir. Kkler bu haklarn avukatlar aracl ile
kullanrlar. nk CM UK gereince 18 yandan kklere mdafi
atanmas zorunludur.7
Kkler, kendileri hakknda yaplacak ilemleri bilmedikleri gibi,
bu ilem lere kar kendilerini nasl savunacaklarn, itiraz haklarn na
sl kullanacaklarn da bilememektedirler. Kurumda kalan kklerin
ilemi olduklan disiplin sularnda ifadeleri alnrken mdafilerinin
arlm as konusunda Adalet Bakanl bir genelge hazrlamaktayd.
Ancak uygulamaya geip gem ediini bilemiyorum. Bu hakkn kulla
m adde 4 1 ,4 8 ; Ceza nfaz K urum lan ile Tevkifevlerinin Ynetim ine ve C ezalann
nfazna Dair Tzk m adde 152; M ahpuslann Islah in A sgar Standart Kural
lar m adde 6 1 ,8 1 .
7 BM ocuk Haklar Szlem esi m adde 3 7 ,4 0 ; Havana K urallan 24, 25; Ceza nfaz
K uru m lan ile Tevkifevlerinin Ynetim ine ve Cezalarn nfazna Dair Tzk m ad
de 1 5 7 ,1 7 7 aras; M ahpuslarn Islah in A sgar Standart Kurallar m adde 2 9 ,3 0 ;
Cezalarn nfaz H akknda Kanun m adde 9.
nm ok nemlidir. nk kk kendisine anlatlsa bile, hakkn kul
lanma konusunda bilgisizdir, savunm alarn kda dkm e konusun
da yetersizdir. Bu hakkn avukat araclyla kullanam ad iin de,
bazen susuz olmasna ramen disiplin cezas alabilmektedir. Baz di
siplin cezalarn aldnda kn artl tahliye hakk ortadan kalk
maktadr. Bu, kkte cidd sknt yaratmaktadr.
8. Yetikinlerden ayr tutulm a hakk
Kurumlarda kalan kklerin kesinlikle yetikinlerden ayr tutulma
s gerekmektedir. Bu, suun sirayet etmemesi ve kklerin yetikinler
tarafndan deiik ilerde kullanlmamasn salamak alarndan ok
nemli bir haktr.8
Kklerin yetikinler ile ayn birimde bulunm alar birbirleri ile
iletiim kurmalar iin yeterli olmaktadr. Ayn kurumun farkl koula
rnda tutulmalar, kural olarak birbirleriyle hi grmemeleri gerekir
ken, bu kural uygulanamamaktadr. Gr yerlerinin, havalandrmalarn
aym olmas ya da kurum idaresinin gerekli zeni gsterm em esi sonu
cu kkler yetikin tutuklu ve hkmllerle grebilmektedirler.
Hatta ayn koularda bile kalabilmektedirler. Bu durum kn ye
tikin tarafndan zel ilerinde, kou temizliinde, su retiminde,
cinsel ihtiyalarn giderm ekte ve kurumda iledii sular stlenecek
biri olarak kullanlmas sonucunu ne yazk ki dourmaktadr. lkemizde
kklere yeteri kadar zel kurumun bulunmamas bu sonulann baha
nesi olmamaldr. Gerekli yasal dzenlemelerin yaplmas ve bunlara uy
mayan kurum yetkililerin cezalandrlmalar salanabilirse, kklerin
yetikinlerden ayn tutulmalarnn da salanabileceini dnyorum.
Kklerin, burada ksaca zetlediim haklarnn yasal dzenle
meye kavumas bile lkemiz iin byk bir adm olacaktr. Bu dzen
lemelerin en ksa zamanda yaplmasn diliyorum.
Hande Berktin *
E. Glin Demir *
4 (Ycel, 1986)
5 (Ycel, 1986)
6 (Trk nfaz Sistem i ve Islh K urum lan, 1969)
7 (Erem, 1997)
8 (Ycel, 1986)
9 (Tosun, 1961)
10 (Erem, 1997)
m as, gvenlik ve iyiletirm e elerinin birbirinden ayrlm as gibi
eitli nlem ler alnd.11
Personel arasndaki atm alar sonucunda, cezaevi personeli kat
izgilerle gruba ayrld; ynetici ve denetleyici personel, iyiletirici
personel ve hizmet personeli. lkemizde hlen bu ayrmn grlmesine
karn, infaz alannda nc olan ABD'de geliimin olduka farkl olduu
grlmektedir. Bu nedenle lkemizde ve ABD'deki infaz uygulamalar
arasndaki benzerlikler ve farkllklarn ortaya konmasnda fayda vardr.
Cezaevlerinde uzun zamandan beri grev alan yneticiler; lke
mizde kuram larn ynetiminden, tahliye ncesi eitim program larn
dan sorumlu iken, A BD 'de bu programlarn yan sra, tahliye sonras
program larn plnlanmasndan, genlik kuram lar ve genlerin tedavi
lerinden, mahkeme ncesi ayrma, toplum temelli iyiletirme prog
ram larndan, koullu salverme gibi konulardan sorumludurlar.12
Hem lkemizde hem de ABD'de iyiletirme personelinin en az lisans
derecesine sahip olm as gereklidir. yiletirme personeli lkem izde
yalnzca cezaevlerinde grevli psikiyatr, psikolog, sosyal alm ac,
retmenlerden oluurken, A BD 'de iyiletirme personeli hem daha eit
lidir hem de kuram sal ve toplumsal dzenlemelerden sorumludurlar.
A BD 'de baz iyiletirme pozisyonlar iin master veya doktora derece
si ya da tpta uzm anlk eitimi gereklidir. Toplumsal merkezlerdeki
iyiletirm e personeli koulla salverme, gen sulularn tahliye sonras
izlenm esi gibi eitim programlarnda ya da m adde ktye kullanm
gibi grevlerde almaktadrlar. Kuram da grev alan iyiletirme per
soneli ise, deiik alanlardaki danmanlardan olumaktadr.13
Cezaevi alanlarnn byk ounluu infaz ve koruma memuru
dur. Trkiye'de infaz ve koruma memurlar pasif, sadece hkmlden
beklenilebilen cezaevinden kama giriimleri veya disiplin aykrlkla
rna dikkat edecek bir kii konumunda iken, ABD 'de infaz ve koruma
memurlar hem gzetimden hem de eitimden sorumludur. nfaz ve ko
ruma memurlar; kurum memuru, geliim dammam ve genlik liderleri
olarak grev yapmaktadrlar. Ayrca, sulu genlere ynelik koruyucu
aileleri denetleme ve gvenlii salamaktan da sorumludurlar.14
11 (Ycel, 1986)
12 (Kratcoski, 2000)
13 (Kratcoski, 2000)
14 (K ratcoski, 2000)
nfaz ve korum a m em urlar sulular ile dorudan etkileim iin
dedirler ve kurumdaki ilem lerde olduka byk bir sorum lulua sa
hiptirler. Bu nedenle, infaz ve koruma memurlarnn zel bir ekilde
yetitirilm esi gerektii kabul edilmektedir.15
Cezaevlerinin yaad en byk zorluklarndan biri, uygun per
soneli yetitiren okullarn olmamasdr. Genellikle cezaevinde greve
balayan personel, iin gerektirdii balang bilgilerinden yoksun
dur.16 lkemizde bu sorun meslek ncesi ve hizmet ii eitim prog
ramlaryla zm lenm eye alrken, ABD 'de ceza adalet sistem indeki
deiik alanlarda kariyer yapma olanaklar vardr.17 Aslnda kamunun
gznde cezaevleri hkml ve tutuklularla bir tutulduundan,
A BD 'de de 1960'lara kadar infaz ve koruma memurlarna ynelik be
lirgin bir akademik program olmad grlmektedir. Bu grevlere
sosyoloji, psikoloji, sosyal alma gibi alanlardan kiiler atanrd ve
gzetim iiyle ilgili kuramsal ve teknik kitaplar da olduka azd.
1960'larda ceza korkusu, kurumlarn ilkel koullara sahip olmas, h
kmllerin daha iyi koullar istemesi ve haklarn aramas sonucunda
akademik programlar yaygnlamtr. rencilere verilen burslar, kayt
cretlerinin denmesi gibi eitli ekillerde niversite ve yksek okul
lar desteklenmi ve yksek retim in bu ie ynelm esi salanmtr.
1960'larda yalnzca 26 yksek okul ve niversitede cezaevine ynelik
program varken, 1970'lerde 292 kurum, 340 farkl program sunmaya
balam, birok sosyolojik ve politik bilimler ierisinde yeni programlar
olumutur. Bu yeni blm ler ve programlar alanda alan ve kendi
uzmanlklarn ve pratik nerilerini rencilere aktaran retim yele
rine dayanmak zorunda kalmtr. 1980'lerde daha ok byk niver
site ve yksek okullar iki yllk programlar oluturmutur. 1980'de 816
yksek retim kurumunda sula ilikili program bulunmaktadr.
Bunlarn 222'si yksek lisans program, 589'u lisans program, 1209'u
da n lisans programdr. 1991'de 1041 eitim kurumunda bir veya da
ha fazla ceza adalet sistemi derecesi verdii belirtilmektedir. Son yllar
da sua ilikin programlar daha meslek olarak oluturulmaktadr.
Programlar daha gl, daha disiplinler aras, daha youn ve meslek
etikle daha ilikilidir. Programlar aratrma yntemleri, istatistik, ceza
evi felsefesinin deimesi, cezaevi ortam gibi dersleri de iermektedir.
15 (Erem, 1997)
16 (Tosun, 1961)
17 (Kratcoski, 2000)
Tm bu rnekler A BD 'de zaman ierisinde konuya verilen nem i ve
programlardaki art gstermektedir.18
Yaplan almalarda cezaevi personelinin eitim dzeyi ile h
kml ve tutuklulara tutumu arasnda iliki olduu grlmektedir.19
rnein; ABD 'de 1978 ylnda yaplan bir almada cezaevi persone
linin % 57 'sinin bir ie ihtiyac olduu iin bu ie balad ve eitim se
viyelerinin de dk olduu bulunmutur. 1970 ve 1980'lerde binlerce
yksek okul ve niversitenin cezaevi personeli iin eitim programlan
gelitirmesiyle, rencilerin ou cezaevlerinde yneticilik veya dan
manlk gibi eitli pozisyonlarda ie balamlardr. ABD 'de 1997'de
Cezaevleri Derneinin yapt taramada yeni cezaevi personelinin eski
memurlardan daha iyi eitimli, daha gen ve cinsiyet, rk ve etnik kken
asndan genel nfusu daha temsil edici olduunu gstermitir.20
Eitim le birlikte personelin eskiden beri beklenen cezalandrc,
otoriter, kat ve itaatkr rol de deimi, uzm anlamayla birlikte kii
sel zerklik artmtr. Cezaevlerinde artk karar veren, kendini yeni du
rumlara uyarlayan ve grevine adayan kiiler grev almaktadr.21
Eitimin yan sra, grev yapan personelin niteliinde de deime
olmutur. Gem ite bu grevlerde daha ok erkekler grev yaparken,
son yllarda kadn personel saysnda da art olmutur. ABD'de
1990'larda cezaevi personelinin %8 orannda artt ve yarm milyon
dan daha fazla kiinin cezaevlerinde grev yapt belirtilmektedir.22
Cezaevinin politik ve sosyal ortamlarnn etkisiyle, ynetim, iyile
tirme ve gzetim personeli arasndaki kat izgilerle ayrma zaman
ierisinde bulanklam ve iyiletirmeyle ilgili yeni bir felsefe olu
mutur. Cezalandrma yaklam ndan, hak edilen cezaya gei yapld
nda, yeni stratejiler ortaya km ve cezaevi personeli daha nce
onlar yklenen grevlerden baka birok sorumluluu da stlenmek
zorunda kalmlardr. rnein; cezaevi yneticileri daha iyi kiiler ara
s iletiim becerilerine sahip olma gereksinimi duymular, iyiletirme
personeli denetim ve kontrol konularna daha fazla odaklam, infaz
18 (Kratcoski, 2000)
19 (Kratcoski, 2000)
20 (Kratcoski, 2000)
21 (Kratcoski, 2000)
22 (Kratcoski, 2000)
ve koruma memurlar gzetim ve iyiletirmeye daha fazla arlk ver
milerdir.23
Bugn A B D 'd e "birim y netim i" kavram federal cezaevi siste
m ine uyarlanm ve yneticilerin, iyiletirm e personelinin ve infaz ve
koruma m em urlarnn bir ynetim takm olarak alm as ve ilerin
tam am lanm asnda birbirlerine yardm c olm a ilkesi getirilm itir. A y
rca hkm llerin danm a ve dier iyiletirm e program larna kat
lmlarnn zorunlu hle getirilmesi, iyiletirme felsefesinde bir dnm
noktas yaratm tr. H km llerin kontrol edilm esi ve cezalandrl
m asndan vazgeilm i, daha ok youn, denetim program larna
nem verilmitir. Bylelikle cezaevleri hem hkm ller hem de per
sonel iin daha gvenli ve em niyetli bir hle gelm itir. Bu meslek
eitim program larndan, temel eitim den ve danm anlardan vazge
ildii anlam na gelm em ektedir. C ezaevlerinde bu tr program lar da
srdrlm ekte fakat i gvenlik daha birincil hle gelmektedir.24
I
iyiletirm e program lan zenginletirilm i ve daha denetimli bir h
le dntrlmtr. ABD 'de ve birok Avrupa lkesinde sulularn
bir ksm toplumda iyiletirm eye allmaktadr. Genellikle iyiletirme
programlarna katlm hkmllerin seimine baldr ancak, hkm
llerin salverilmesi iin belirlenen iyiletirme programlarn tam am
lanmas gereklidir.25 Gnm zde cezaevleri deiik eitim gemiine
sahip, deiik ilgi ve becerileri bulunan ok saydaki kiiye alm a ala
n salam aktadr Cezaevlerinde; deerlendirm e, aratrma, eitim
programlar gelitirme veya uygulayc olarak alma, ynetici veya
denetimci olma gibi deiik pozisyonlar bulunmaktadr.26
ABD 'deki cezaevlerinde; kurum danm anlan, kurum alanlar,
gen yarglama danmanlar, artl salverme m emurlar, tahliye nce
si danmanlar, tahliye ncesi ie yerletirm e danm anlan, bo zaman
danm anlan, akadem ik retmenler, HIV vak'as uzm anlan, eitim
danmanlar, m adde ktye kullanm uzm anlan, snflama ve iyile
tirme yneticileri, ynetim koordinatrleri, hkml kayt koordinat
r, cezaevi binalar uzmanlar, hkml snflama grmecileri ve
peneologlar gibi ok sayda uzm ann grev ald grlmektedir.27
23 (Kratcoski, 2000)
24 (Kratcoski, 2000)
25 (Kratcoski, 2000. s: 67)
26 (Kratcoski, 2000)
27 (Kratcoski, 2000)
nfaz alannda grevlilere, toplum da veya cezaevinde alma ola
na sunmakta, yetikin veya genlere alma seenei salamaktadr.
Sulularla danman veya gzetmen olarak dorudan etkileim gerek
tiren grevlerin yan sra, ynetici, eitim programcs, dar aratrma
c gibi pozisyonlar da bulunmaktadr. Ynetici ve denetleyici pozisyon
daki bireyler daha fazla sorumluluk almaktadr. Gemite bu grevlere
sosyal alma alannda master derecesi olanlar seilirken, imdi uygu
lamal sosyoloji ve ceza adaleti alannda doktoras olanlar seilmekte
dir. Cezaevlerinde baz grevler aratrma, deerlendirme, ilemler ve
istatistik becerilerini kullanmay gerektirmektedir. Baz kurumlarda
srekli istatistik kaytlarn tutulmas ve rapor edilmesi gerekmektedir.
Bilgisayar programlarn olmasna, brokratik ilemlerde bilgisayarn
kullanlmasna karn, bu tr becerilerin akademik programlarla elde
edilmesi zorunludur. Yneticilerin sosyoloji, psikoloji, siyaset bilimi b
lmlerindeki aratrma ve kuramsal geliimle ilgili bilgilere, rapor nasl
verilir, nasl kullanlr gibi baz istatistik bilgilere, ceza adalet termino
lojisine ve yasal terimlerin raporda nasl kullanlacana ilikin bilgile
re ve bilgisayar kullanm becerilerine sahip olmas gereklidir.28
90'lardan sonra cezaevindeki tm grevler, temel kurum uygulama
lar ve gvenliini ierecek biimde tanmlanmtr. ABD'de federal sis
temde "slah personeli" kavram yaklak yirmi yldr tanmlanmaktadr.
Cezaevindeki tm personel bir infaz ve koruma memuru gibi, kurum
gvenlii ve hkml denetiminde sorumluluk almaktadr. rnein;
bir hekim, hkmlnn snrlar atn grdnde infaz ve koruma
memurundan yardm alm adan disiplin raporunu yazmal ve onu ait
olduu alana gtrmelidir.29
Daha nceleri eitim merkezlerinde cezaevinde alan her grup iin
farkl eitim modelleri varken, 1970'lerin balarndan itibaren cezaevi
personelinin tmne ayn felsefenin kazandrlabilmesi amacyla, ayn
eitimden gemesi salanmaya allmaktadr. Tm cezaevi personeli
blgesel kurumlarda iki haftalk temel eitim aldktan sonra, Georgia'da-
ki Federal Kanun Kuvvetleri Eitim Merkezinde haftalk "Islah Tek
niklerine Giri" eitimine katlmaktadr. nfaz koruma memurundan,
doktorun sekreterine, hukuku, psikolog veya dier meslek elemanlarna
kadar ie yeni balayan tm personel, bu eitimi almak zorundadr.30
28 (Kratcoski, 2000)
29 (H am brick, 1992)
30 (H am brick, 1992)
Tm personelin slah personeli olarak eitilmesinin baz yararlar
vardr.
Btn personel acil rutinleri ve yardm alaca kiileri renm ek
tedir. rnein; psikologlar, danmanlar yardm iin hemen aranabile
cek kiilerdir.
Btn personel kendi alanndaki gvenlik konularna ok dikkat
etmekte, herhangi bir ey ters gittiinde hemen harekete gemektedir.
Bu kaplarn, camlarn, hkmllerin kontrol edilmesinde ek bir katk
salamaktadr.
Biz-onlar tutumu ortadan kalmaktadr. Ho olmayan ilere hep
birlikte katlmak ok nemlidir.
M eslekte esneklik salamaktadr. Disiplinler ve ynetim arasnda
ileri-geri harekete izin vermektedir. Uzman veya gzetim personelinin
kariyer yollarnda ayrm yaratmamaktadr.
Hkm ller daima personeli birbirine kar kkrtmaya alrlar.
Kurallarn zorunlu kld sorumluluklar nedeniyle, hkmllerin
personel arasnda "iyiler" ve "ktler" eklinde ayrm yapm asn en
gellemektedir.
Pozisyonlarn dikkate alnmadan ayn eitime katlmak, personel
arasnda takm ruhu yaratmaktadr.
Firar gibi acil durumlarda tm personel etkili olabilmektedir.
Cezaevi konusunda ilk kez dzenlenen bu sem pozyumun bu alan
daki almalara hz kazandracan dnyor, bu tr gelimelerin
lkemiz cezaevlerinde de yaanmasn diliyorum.
Kaynaklar
Erem, F. (1997) Su Bilimi Asndan Adalet Psikolojisi. Ankara: Adil Yaynevi.
Kratcoski, P. C. (2000). Correctional Counseling and Treatment (Fourth Editi-
on). Illinois:Waveland Press Inc.
Hambrick, M. (1992). "The Correctional VVorker Concept". Federal Prisons
Journal, 2(4) (VVinter 1992):11-14
ztekin, T. (1961). Sulularn Cezaevinde yiletirilmesinde Yeni Yntemler. s
tanbul: stanbul niversitesi Hukuk Fakltesi Yaym.
Trk nfaz Sistemi ve Islah Kurumlan (1969). Ankara: Yar Ak Cezaevi Mat
baas.
Ycel, M.T. (1986). Kriminoloji. Su ve Ceza. Ankara: Adalet Tekiltn G
lendirme Vakf Yayn.
Ceza nfaz Kurumlan ve Tutukevleri
Personelinin Eitimi
Ahmet Takn *
G iri
Ceza infaz kurum lan ve tutukevlerinde bulunan personelin eiti
mi konusuna girmeden nce infazn tanm ve amac ile ceza infaz ku
rum lan ve tutukevleri konusunda ksa bir aklama yapmak yerinde
olacaktr.
1 Kitab- M ukaddes, Eski ve Yeni A hit, Tekvin, Bab 39/19-20. K itab- M ukaddes ir
keti, stanbul 1996, s. 43.
2 Yusuf Suresi (Sure No: 12), Ayet 32, 33, 35.
sidir. Yusuf, yukarda zikredilen 33. ayette kadnlara uymaktansa hap
se girmeyi yelediini sylemekte ve bunun iin dua etmektedir. 34.
ayette ise bu duann kabul edildii belirtilmektedir: "Rabbi onun du
asn kabul etti ve onlarn hilesini uzaklatrd. nk o, ok iyi iiten,
pek iyi bilendir."3
2. E ski tefsir ve m esnevilerde
Kur'an'n yorumlanmas anlamna gelen tefsir ilmi, slm ilimle
rin en banda gelm ektedir. A srlarca pek ok lim tarafndan
Kur'an'n tefsiri yaplmtr. Trklerin Anadolu'ya geliinden itibaren
de Trke olarak Kur'an meal ve tefsirleri yaplm ve halkn istifade
sine sunulmutu. Bu tefsirlerde Yahudi ve Hristiyan hikyeleri olarak
adlandrabileceimiz srailiyyat rivayetleri oka bulunurdu. Yusuf
Suresi ve Yusuf u Zleyha m esnevilerinde de srailiyyat kabilinden
hikyelere bolca rastlanlmaktadr. Bu anlamda tefsirlerimizin ve mes
nevilerim izin anlat yapsnda K u'an'dan ok Tevrat ve sair Yahudi hi
kyelerinin derin tesiri mevcuttur. Kur'an'da Yusuf un hapsedilii Z
leyha'm n fkesi sonucu olduu aka belirtilm esine ramen ulema ve
uaram zn bu gereklii gz ard ederek pek ok rivayet ileri srm e
leri ve ok deiik gerekelerle olay sslemeleri ayan- dikkat bir du
rumdur. Yusuf un hapsedilmesine kadar geen srete onun bana ge
lenler de K u'an'dan ziyade Tevrat ve srailiyyat kaynakl hikyelere
dayanmaktadr. Burada Yusuf un hapsedilm esine kadar geen srece
ksaca deinmek istiyoruz.
a. K ur'an'a gre Yusuf'un hapisten nceki m aceras
Yakup Peygamber Yusuf u ziyadesiyle sevmektedir. Bu durum Yusuf
Suresinin 8. ayetinde u ekilde anlatlmaktadr: "[Kardeleri] dediler
ki: Yusuf la kardei babam za bizden daha sevgilidir. Hlbuki biz kala
balk bir cemaatiz. Herhlde babam z apak bir yanllk iindedir."
Yusuf un kardeleri bu kskanlk sebebiyle Yusuf u ldrmeye karar
verirler. Fakat daha sonra bu fikirlerinden vazgeerek onu bir kuyuya
atarlar. Bir kervan kuyunun yanndan geerken onu bulur ve Msr'a
gtrerek kle olarak satar. M sr azizinin yannda hayatn devam et
tiren Yusuf Peygamber, daha sonra Zleyha'm n iftiras sonucu hapse
attrlr ve orada bir m ddet kalr. Daha sonra Firavun'un ryasn yo
rumlamas sonucu hapisten kar.
3. Hak Teal Yusuf u padiah edecekti, ama nce onu kul eyledi ki,
padiah olunca kullarn kymetini bile.
4. Yusuf padiahlk diledi. Hak Teal onu kle eyledi, kula padi
ahlk dilemek yakmaz.
5. Yusuf bir gn yle syledi: "Bizim aslmzda padiahlk ok
tur". Hak Teal bu sz beenmedi. Onu kul eyledi. Ta ki, kii aslyla
vnmeye, onun kymeti olmaz.6
7 H ikyet-i Yusuf (A.S) le Z leyha, Sleym aniye K tphanesi, Yazma Balar 4078,
27-b/28-a.
8 Yusuf u Zeliha Kssas, Sleym aniye Ktphanesi, Hac M ahm ut Efendi 4321/1,
20-a, (Eserin iindeki balk yle: "Hz Kitab- Yusuf Aleyhisselam ve Zleyha").
3. Zleyha, "M adem ben gremiyorum, yleyse hi kimse grm e
sin" diye Yusuf u zindana attrmt.
Rabguz'nin kanaati bu ekildedir: Zleyha yle dnd. "B e
nim adm kt. Yusufa biraz terbiye lzm. Ayrca zindana atarsam
onu kimse gremez, madem ben gremiyorum, hi kimse grmesin:
"M en krmedim zgeler hem krmesn tep zindanga saldurd."9
4. Yusuf un zindana giri sebebi zindanda yaayan ve onu grme
yi ok isteyen veli bir kuldu.
Bu gr Rabguz'ye aittir. Zindanda Allah'n bir veli kulu vard.
O kulun gnlnde Yusuf sevgisi had safhadayd. Allah'a "Allah'm bana
Yusuf un cemalini gster." diye dua etti. Allah da onun duasn kabul
etti ve Yusuf bu yzden zindana gitti.10
5. Ayette de belirtildii gibi, kadnlarn errine uramaktansa hap
se girmeyi tercih eden Yusuf un kendisi idi. Ettii dua kabul olmu ve
bu yzden zindana girmiti.
Yusuf Suresi 33. ve 34. ayetlerde Yusuf un yle dua ettii ve duas
nn kabul edildii belirtilmektedir: "Ey Rabbim! Bana zindan bunlarn
benden istediklerinden daha iyidir. Eer sen onlarn hilelerini benden
evirmezsen, onlara meyleder ve cahillerden olurum. Rabbi onun du
asn kabul etti ve onlarn hilesini uzaklatrd..." Baz yazar ve airler
Yusuf un hapse girmesini onun kendi isteinin sonucu olduunu sy
lemektedirler. Bir eserde bu sebep Yusuf un Cebril'e sorduu bir so
ruyla gndeme getirilmektedir: Yusuf sordu: "Ya Cebrail, Tanr Teal
beni niin zindana koydu?" Cebrail eyitti: "Ya Yusuf sen kendzni
zindana lyk grdn, bana bu iden zindan yidr dedin, Tanry an-
madun, kendzni ana sm arlam adun" dedi.11
H am d! mesnevisinde bunu u ekilde anlatmaktadr:
15 K ssa-i Yusuf, Sleym aniye Ktphanesi, Yazma Balar 2560, 36-a. (Yazma iir.
Ba taraf eksik, kitap sonu tarih 1205).
16 Yazar araya girerek u karm larda bulunm aktadr: M m in bir kulun lm
vakti geldiinde, im an tac banda, slm hil'ati eninde, taat kem eri belinde,
ibadet nalini ayanda., m elekler bu nu grnce, "Yarabbi onun bu enini ka
ralm m ?" derler. A llah da, hayr benim aciz kulum Zeliha bile Y u su f n zerin-
dekileri karm adan hapse koydu, ben de o kulum u bu st bayla m ezara ko
yaym " der. (sm et Cem ilolu, 14. Yzyla A it Bir K ssa-i Enbiya N shas zerinde
Sentaks incelem esi, TD K Yaynlan, A nkara 2000, s. 170).
17 sm et Cem ilolu, 14. Yzyla A it Bir Kssa-i Enbiya Nshas zerinde Sentaks nce
lem esi, TD K Yaynlan, A nkara 2000, s. 170.
18 Rabguz, Ksas'l-Enbiya, (hzl. Aysu A ta), TD K Y aynlan, Ankara 1997, s. 121.
19 Rabguz, a.y.
8. Yusuf, Zleyha'nn hmndan dolay deil, halk arasndaki de
dikodularn dinmesi iin bir m ddetliine hapse atlmt.
Bu grte olanlar, hapishaneyi bir ceza yeri olarak deil ve fakat
kamuoyundaki tepkileri dindirme yeri olarak grmektedirler. Bu gr
dile getiren Erzurumlu Dar'dir. Zleyha halk arasndaki dedikodu
larn ortadan kalkmas iin bir mddet Yusuf un hapiste olmasnn iyi
olacam sylyor. Hkmdar kabul ediyor. Yusuf u hrkalar talar iin
de, temizlenmi, oturmas iin tahtlar konulmu hapse gtryorlar:
Y u su f un zindana atl ek li
Grld gibi esasnda Yusufun zindana atlma sebebi Zley-
ha'nm fkesi iken yazar ve airler bu sebeple yetinmemi ve daha pek
22 Ktssa-i Yusuf, Sleym aniye K tphanesi, Yazma Balar 2560, 36-a, 36-b, 37-a,
(Yazma iir. Ba taraf eksik, kitap sonu tarih 1205.)
eski elbiseleri giydirip ayaklarna zincirler balyorlar ve onu bir eee
bindirerek halkn iinde dolatryorlar, bu arada bir mnadi yle ba
ryor:
23 Yahya Bey, Yusuf u Zeliha, (hzl. M ehm ed avuolu), EFY, stanbul 1979. s.
142-143.
24 H am d, Yusuf u Zleyha, (hzl. N aci O nur), A ka Yaynlan, Ankara 1991, s. 348-
349.
Tara smbllerindeki gl-ab ile
Ziynet et zer nigr came ile
Ser blend eyle imame ile
Her ne derse iit kelmun anun
Dil gibi hli et makamun anun
Can gibi menzilin mnevver kl
d u anber ttz mu'attar kl
Snds istebrak et bisatn anun
Lahm-i tayr ile dz sumatn ann25
25 H am d, age., s. 350!
26 sm et Cem ilolu, 14. Yzyla Ait B ir K ssa-i Enbiya N shas zerinde Sentaks nce
lem esi, TD K Yaynlan, A nkara 2000, s. 170.
Pes Zeliha kavi kld Bu kez saraya geldi
Hem stadlar getrdi Bir ulu sanduk yapu
Pes sandug yondurd Demir mhlar urdurd
Yusuf u ana koyd Bir hamala ykled
Hamal an getrdi ltp zindana koyd
Hem Yusuf tutsak old Zindan ii karanu27
33 Yahya Bey, Yusuf u Zeliha, (hzl. M ehm ed avuolu), EFY, stanbul 1979, s.
150.
34 sm et Cem ilolu, 14. Yzyla A it Bir Kssa-i Enbiya N shas zerinde Sentaks nce
lem esi, TD K Yaynlar, A nkara 2000, s. 171.
35 sm et Cem ilolu, 24. Yzyla A it Bir Kssa-i Enbiya N shas zerinde Sentaks nce
lemesi, TD K Yaynlar, A nkara 2000, s. 171. Bu konu iin ayrca bkz: Kssa-i Yusuf,
Sleym aniye..Ktphanesi, Yozgat 841, 34-b. Kitap indeki Ad: "Haz Kitab-
H azreti Yusuf (as) Namesidir." Burada, C ebrail'in Y u su f a hitap ederek kendisini
btn bellardan kurtarann A llah olduunu, nasl olu r da b ir kuldan m edet is
tediini, bu yzden yedi yl daha hapishanede kalacan syledii rivayet edi
liyor.
nki mahlkdat ol hacet diledi
Yedi yl zindanda ola dedi
Hacetin mahlkdan isteyen kii
Mahrum olmakdur bilin anun ii36
Buna! gre; Yusuf, Yusuf Suresi 42. ayette de belirtildii gibi kraln
araps hapisten karken ona "beni efendinin yanma an!" demiti.
Bundan maksad, o gencin krala durumu izah etmesi sayesinde hapisten
kmakt. Yusuf un bu cmlesi ayette zkrn inde rabbik" kelimeleriyle
verilmektedir. Arapa ibarede bu kelimelerde 12 harf vardr. te aire
gre bu ayetteki harflerin says Yusuf un hapiste ne kadar kaldna
bir iaret olmaktadr.
Arapa bir yazmada ise, Yusuf un hapiste on iki yl kald yine ay
n ayete iaretle verilm ekte ve ayrca on iki rakam zere eitli deer
lendirm eler yaplmaktadr. "G le lebise fi's-sicni isna aere seneten bi
adedi hurf-i zkrn inde rabbik." Eserde Yusuf un hapiste on iki yl
kald, bu yln "zkrn inde rabbik." ayetindeki harflere denk geldi
i, burlarn on iki, Yusuf un kardeleriyle beraber on iki karde oldu
u sylenilm ektedir."38 Gerekten de Yusuf kssasndaki on iki rakam
zerinde durmaya deer bir konudur. Zira Yusuf Suresi K u'an'da on
ikinci czde balamaktadr. Yine bu sure Kur'an'm on ikinci suresidir.
36 Kssa-i Yusuf, Sleym aniye Ktphanesi, Yazma Balar 2560, 41-a.Yazm a iir.
Ba taraf eksik, kitap sonu tarih 1205.
37 Kssa-i Yusuf, Sleym aniye Ktphanesi, Yazma Balar 2560, 41-b.
38 H ikyat, Sleym aniye K tphanesi, G iresun 1 0 2 ,46-b.
Yusuf'un hapse g irm esindeki h ikm et
Eski eserlerde, Yusuf un hapse girmesinin sebepleri zerinde oka
fikir ve ihtimal yrtlmekle beraber, hikmeti zerinde pek bir ayrnt
ya girilmedii grlmektedir. Rabguz, Hapishanede veli bir kulun yat
tn, Yusuf Peygamberi grmeyi iddetle itiyak ettiini bunun iin Yu
su f u Tanr'nm hapse attrdn sylemektedir. 14. yzylda yazlm bir
Ksas- E n biy ad a ise daha deiik bir hikmet ileri srlmektedir. Buna
gre Yusuf, M s'a maliye nazn olduktan sonra bolluk yllarnda rn
leri depolamt. Fakat her ey gibi bu bolluun da sonu geliyor. Bolluk
yllar bitiyor, ktlk yllar geliyor, insanlar neyi var neyi yok verip kar
lnda Yusuf tan buday alyorlar. Msr Kral Yusuf la anlama yap
m. Ktlk yllarnn ilk be ylnda her tr erzak karl mal kraln ola
cak, son iki yldaki gelir ise Yusuf un olacak. Son iki yl artk insanlarda
ne altn kalyor, ne herhangi kymetli bir ey. Yusuf a diyorlar ki "ite eli
mizde sadece oullannz ve kzlarmz kald, bize onlar karl bu
day ver!" o da "yarrt toplann" diyor: "Yarun tara geln sizi andan sa-
tun alam dedi. rte oldu, Msr halk hep olu, kzyla tara ktlar, a-
ladlar. Yusuf bunlara nazar itdi, grdi ki mecmuu alamakda, Yusuf
dahi bile alad. Kendsi satulduun and eyitti: "lhi n M sr halkn
bana kul idiserdn n'olad beni kullua satdurmadun." Hak Teal'dan
nida geldi ki: Ya Yusuf eer seni kul itmeyeydm kullar kadrini ne biley-
dn."39 Buna gre Yusuf un hapsedilmesindeki asl hikmet yllar sonra
idaresi altndaki insanlarn hlini ve derdini bilmek iindi.
Bir baka eserde ise, Allah, Yusuf u gnahlardan korumak ve onu ile
ride yapaca zor grevlere hazrlamak iin hapiste brakmt.40 Taber
ise Yusuf un bana gelenlerin hikmeti hususunda unlar sylem ekte
dir: Bel ve mihnetlerin Yusuf 'un bama gelmesinin sebebi onu sabnn
artrmak ve sabredenlerin mertebesine eritirmek iindi. Bu da onun Tan-
n katnda kymet ve yceliini artrmaya yaramt. "Bu iin onun bama
gelmesine nice trl hikmet vardr ki demolunun ona akl erimez"41
39 sm et Cem ilolu, 14. Yzyla Ait B ir Kssa-i Enbiya N shas zerinde Sentaks nce
lem esi, TD K Yaynlar, A nkara 2000, s. 175. Yusuf, bunlara budaylar veriyor ve
hepsini kle ediniyor fakat akabinde hepsini azat ediyor. M srllar seviniyorlar.
Yazann karm : "K yam et gn niceleri cehennem e srlr tam gireceklerken
Tanr Teal seslenir: 'Yusuf K ulum M srllar toptan azad etm iti. Ben de sizleri
azad ederim ' dese ne olur."
40 Kssa-i Yusuf, Sleym niye Ktphanesi, Tahir A a 205, s. 33.
41 Taber, Tarih-i Taber, ev. M. Faruk G rtunca, Salam Yaynlan, (tarihsiz), C. 1,
s. 248.
Sonu
Eski eserlerin, tarih malzemeyi kullanmak suretiyle edeb m etin
ler kurduklar bilinmektedir. Bilhassa kutsal metinlerde de anlatlan
olaylarn nazm veya nesir yoluyla edeb eserler olarak yazlmasna
ska rastlanlmaktadr. Yusuf Peygamberin hikyesi de bu tr m etin
ler arasndadr. Bu almada, Yusuf Peygamberin macerasn konu
edinen eski eserlerde, Y usuf un hapsedilm e motifi zerinde durulmu
ve hapsedilme sebep ve eklinin, hapiste geen yllarn saysnn ve bu
hdisenin hikmetinin eserden esere farkllklar gsterdii grlmtr.
Yine bu konunun hikye edilm esinde varlan sonu ve ileri srlen
fikirlerin ounlukla srailiyyat kaynakl olduu kanaatine varlmtr.
Bu alm a akabinde ulalan sonulardan biri de udur: M ellifler,
Yusuf kssasn anlatm ay kendilerine bir ama olarak grmemekte, ak
sine insanlara belli t ve nasihatler verm ek amacyla bu kssay bir
arac klmaktadrlar. Bilhassa mesnevilerde bunu sklkla mahede et
m ek mmkndr.
Bu tr almalarla, eski anlatlarmzn doas ve anlata yaps daha
rahat bir ekilde anlalacaktr kanaatindeyiz. Ayrca kutsal karsmda
air ve yazarlarmz tavrn daha iyi anlam ak iin bu tr almalara ih
tiyacmz olduu kanaatini tamaktayz.
Divan iirinde Esaret ve Zindan
Gign Yazc*
Yard. Do. Dr. G lgn Yazc, anakkale Onsekiz M art niversitesi lhiyat Fa
kltesi slm Tarihi ve Sanatlar Blm , anakkale.
konuyu ilerken airler, k kimliini stlenm ek zorundadrlar. Klsik
iirim izde hapishane gibi ilk bakta tatsz ve ar gibi gzken bir
konuya dair kavramlar da daha ok n sevgiliye tek tarafl ve le
siye duyduu ak anlay etrafnda, k veya onunla zde dn
len n gnl ile ilgili olarak kullanlmtr. Ayrca airlerim iz ak
konusunu ilerken ayrntlarda su, sulu, cezalandrma yntemleri,
hapishane artlar gibi dnemin uygulam alarna k tutan ifadelere de
yer vermilerdir. Divanlarda bu ereve dnda da sz konusu kav
ramlarla ilgili pek ok malzeme bulunm akla birlikte bunlar, tebliim i
zin dnda braklm, sadece divan iirinin ak anlay erevesinde
n bak asn veya n durumunu bildiren rnekler deerlen
dirilmitir.1
Hapishaneler ya da dnemin isim lendirm esiyle zindanlarda, mah-
beslerde2 iki trl insan grubu bulunm aktadr; esirler ve mahkmlar.
ncelikle "esir" ve "esaret" kavramlar zerinde durmak isterim.
"E sir" kelim esi szlklerde3 kul, kle, bende manasnn yan sra harp
esnasnda dman eline den tutsak ve hkm altnda bulunan,
mptel, dkn, vurgun, duar, tutkun4 anlamlarnda geer, "esaret"
de bu durumu ifade eder. Divan iirinin ak anlay erevesinde her
anlamyla da kullanlan esir olma durumu, kayd, mukayyed, bend
olmak, bal olmak, mptel olmak, giriftar olm ak gibi kelimelerle de
ifade edilir.
Divan airine gre ak bir esarettir, k da sevgiliye esirdir ve gn
ln gamszlk kemekeine esir olmasndansa ak kaydna bal olma
s tercih edilir. Gnl gamszlk kemekeinden veya dnya gamndan
ancak aka balanarak, aka ya da sevgiliye esir olarak kurtulabilir.
1 Teblide sralanan rneklerde geen iir num aralar ilgili divan nerine aittir.
2 H apishaneye zindan denilm esinin sebebi, Z erdt'n, kitab Zend'in hkm le
rine gre her suluyu suu nispetinde hapis cezasyla cezalandrm olmasdr.
Sondaki -an nispet edatdr. Ziya kn, G encine-i G ftr Ferhen e-i Ziya, stanbul
1984, C. 2, s. 1086.
3 Ferit Develliolu, O sm anlca-Trke A nsiklopedik Lgat, A nkara 1982, s. 279; em
settin Sam i, Kamus- Trki, stanbul 1317, s. 115; M ehm et Zeki Pakaln, Osmanl
Tarih D eyim leri v e Terimleri Szl, stanbul 1983, C . I, s. 552.
4 Tarama Szl'nde "d u tgu n/ tu tk u n ", "du tsak/ tu tsak" kelim elerinin karl
"esir, tutsak" olarak verilm itir. XIII. Yzyldan B eri Trkiye Tiirkesiyle Yazlm
Kitaplardan Tanklaryla Tarama Szl, C. I (st. 1943), s. 702; C. II (stanbul 1945),
s. 330.
Esr-i ke-me-ke-i b-gam olan kalbn
'lc beste-i kayd- mahabbet itmekdr5
Nabi, G.235/4
10 F u z l Divan, (hzl. K enan A kyz, Sheyl Beken vd.), Aka Yaynlan, Ankara
1990.
11 O kyanus'ta "esir" kelim esinin anlam verilirken kelim enin aslnda isar (esir
bend edecek kay) ile bal tutsak iin kullanld vurgulanr, "em ir vezninde
tutsaa denir ahiz m anasna gerek bal olsun ve gerek olm asn, fi'l-asl isar ile
bal olan tutsaa d enir." A sm , Tercme-i Kamusu l-M uhit (Okyanus), stanbul
1230, C. I, s. 748.
12 Pakaln, age., C. III, s. 653.
Dil-i derd-inmuz kulluundan olmasun mahrm
Esr-i bend-i zlfn olmad zddan mahzz13
Kmi, G. 113/2
Zindanla ilgili yaygn bir baka benzetm e ise tenin can iin bir
mahbes olmasdr. Gnl sevgilinin ene ukuru zindam ndan kam a
ya alm az, nk k ak lkesine sultan olm ak iin tpk Yusuf un
"hapis benim iin bunlarn beni yapmaya ardklarndan daha se
vim lidir"18 diyerek zindan daha gzel, daha sevgili bulup tercih etm e
si gibi zindana girmeyi honutlukla karlar, ama ten m ahbesindeki
can, bazan gam zenin gamyla zindan delerek bazan da ayrlk kem en
di atarak zindandan kmaya alr, sevgiliye kavuma midinin zin
cirine bal olanlar ise kaamazlar. Buna dair beyitler vastasyla zin
dandan ka yollarm renmi oluyoruz.
19 A hm et Talat Onay, Eski Trk Edebiyatnda M azm unlar, stanbul 1996, s. 505.
20 Zt Divan, (hzl. A li N ihat Tarlan), stanbul 1968
21 M evlna, M esnevi, (ev. Veled zbudak), stanbul 1962, C. I, s. 79.
yartrarak kumar oynadklar bilgisini vererek aadaki rnekleri
zikreder.22
Zindanlarda bulunan bir baka grup insan ise m ahkm lar olup
iledikleri bir sua binaen zindana atlmlardr. rnein hrszlarn
zindana atldna dair bir bilgiyi Ahmed Paa, bir beytinde "sevgili
gnl alan kkln zindana benzeyen ene ukuruna salar, nk
hrszn yeri zindan olur" diyerek verir.
24 " en g ele gelm ek" aslm ak m anasnda olduu gibi "en gel ie i" de ikencey
le ldrlm ek iin engele atlan adam n kanl ve sarkk cesedinden kinaye bir
tabirdir. engel iei olm ak beddua olarak kullanlr.
Yine bir baka det, aslan hrszn nnden tellllarn yrm esi
dir. Ahmet Talat Onay, hrszlarn aslmas esnasnda sehpa nnde bir
tellln dolaarak aslann suunu herkese haykrdn anlatr ve aa
daki beyti rnek verir.30
29 K fir kelim esine szlklerde verilen bir anlam da "H in d kfirlerinin batl itikat
lar ve G ney A frika'nn dou kylarnda sakin olan zenci b ir kavm in a d " dr.
K am us- Trk, s. 1139.
30 Onay, age., s. 267.
Btn bu beyitlerle divan airleri deta gzmzn nnde bir
idam sahnesi canlandrmaktadrlar. Bu sahnede, sulusuyla, hkimiyle,
idam ferman ve idam sehpasyla, hatta celldyla hibir eksik yoktur.
Tpk zindana atlmak ve zincire balanmakta olduu gibi sevgilinin
salarna aslmak konusunda da k tam bir teslimiyet tavr sergiler.
Zaten n istedii sevgilinin yoluna cann feda etmektir, o yzden
sevgilinin sama aslmas hlinde sevinten ayaklar yere basmayacaktr,
nk tpk "enelhak" diyen Hallac- Mansur gibi ak yolunda ehit ola
cana inanmaktadr.
M ehmet Narl
G iri
G azali'den, N esim 'ye, Pir Sultan'dan, inas'ye, N azm 'dan Necip
Fazl'a, Osman Yksel'den Can Ycel'e kadar birok airin hayatlar
nn bir ksm hapishanelerde gemitir.
air olarak hapishaneye girenler olduu gibi, hapishanede iir yaz
maya balayanlar da vardr. Yine iirlerini hapishane iinden yazanlar
olduu gibi, hi hapse dmemi airlerin hapishane konulu iirleri de
vardr. Hapishane iirleri gibi bir balkta, ieride yazlan, en azndan
hapse dm air tarafndan yazlan hapishane konulu iirler sz
konusu edilmelidir. Hapishane iirleri veya Cezaevi iirleri adyla yaym
lanm baz kitaplarda, bu zellii tam ayan iirler de vardr. Fakat
hapishane-iir ilikisinde, meknn kiiler zerindeki etkisi, zgrlk
lerin kstlanmas, hayatn btnyle ieriden alglanmas olgusal bir
nitelik tayacaksa yaanlm gerekliin hesaba katlmas gerekir.
Bala bal kalnarak akla kavumas gereken bir konu da, hapis
hanede yazlan her m etnin iir saylp saylm ayacadr. zellikle
ideolojik poplaritenin etkisiyle srf hapiste yatanm yazd metinler
olduu iin bir sre gndem de kalanlar vardr. zellikle Cumhuriyet
sonrasnda Nazm H ikm et'in hapishaneden yazd iirlerin elden ele
dolamasyla gelien idealist mazlm air kimlii, Ahmet A rifin zellik
le Hasretinden Prangalar Eskittim iiri ve altm kua toplumcu airle
rin iirleri ile devrimci edebiyatn en geer akesi hline gelir. Necip
Yard. Do. Dr. M ehm et N arl, Balkesir niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Trk
Dili ve Edebiyat Blm , Balkesir.
Fazl'm zellikle Zindandan M ehmet'e M ektup adl iiri ile dier din ve
mill duyarlklar yanstan iirler de sada bir mazlmiyet ve kahra
manlk duygusu oluturur.
Bu almada zellikle Cumhuriyetten 1960'h yllara kadarki arada
hapis yatm baz airlerin hapishanede veya darda yazdklar baz
iirlerde meknn izlerini aramaya ve bu iirlerin airleri dnda olu
turduklar etkileri deerlendirmeye alacaz. nce airin cezaevine
dme sebebini, ieride kalma sresini ve mmkn olduu kadar iir
lerin nerede yazldklarn belirlem eye alacaz. Sonra da iirlerin
ierii zerinde duracaz.1 unu da belirtmekte yarar var. zellikle
1980'lerden sonra lkem izde hapishane iiri konusunda nemli tart
malar yaanr. htill, sa ve sol grl olm ak zere birok genci ha
pishanelere yollar. Bu genlerin ou yaadklar oku atlattktan sonra
ieride iire ynelirler. Akademi Kitabevi 1984'te 'ieriden' yarmaya
katlan bir iir dosyasma dl verir. Nevzat elik'in ald bu dl e
itli tartmalara kaynaklk ettii gibi, hapiste yatan veya hapisten k
m birok kiinin de iir kitaplarnn yaymlanmasna balang olur.
almamz 1960'larla snrl tuttuum uz iin bu yllarda hapishane
iiri olgusuna deinmeyeceiz. Ancak aklama olarak bu yllarda ha
pishane iirleri olduu iin yaym lanan baz kitaplar anabiliriz.2
4 Sinop Cezaevinin hapishane iir ilikisinde nem li yeri vardr. Bir dnem lke
iin bir tehdit unsuru olarak grlen Refik Halit Karay, M ustafa Suphi, Ahm et
Bedevi Kuran, Hseyin Hilmi, Burhan Felek, Refi'i Cevat, Osm an Cemal Kaygl,
K erim K orcan, C ell Z ht B enn eci, O sm an D eniz v e Z ekeriya Sertel d e bu
hapishanede yatmlardr. sim lerinin im di 'Burada yatan nller' eklinde ce
zaevinin d duvarlarndan birinde tehir edilm esi de dikkate ayan. A ncak, 1960
ylma kadar cezaevinde ariv tutulm ad iin burada yatan aydnlar hakknda
detayl bilgiye ulam ak olduka zor. 1960'tan sonra tutulan ariv, cezaevindeki
m ahkm larla tiyatro alm alar yapan, yazarl ve airliiyle adndan sz etti
ren eski savclardan Berin Taan'a ait. Burada yatan nl yazar ve airler hakkn-
daki en gereki bilgileri, yine onlarn cezaevindeyken veya daha sonra yazdk
lar kitaplarndan elde etm ek m m kn. (A kagndz, 2002)
5 (Cum huriyet, 1947)
6 (Byk D ou, 1947)
"A ltparm ak" isimli yazda, Hkmetin manev ahsiyetini tahkir ve
tezyif ettii gerekesiyle 19. 4 .1 9 5 0 tarihinde, hakknda Tevkif M zek
keresi (Tevkif M zekkeresi, C. Savc No: 950/5191) kesilen N ecip Fazl,
iki gn sonra tutuklanr ve hapse atlr. 26. 4. 1950'de, Salim Baol'un
reis bulunduu ikinci ar ceza mahkemesindeki ilk celsede beraat
eden Necip Fazl, serbest braklmay beklerken, ayn gn bir m ahke
meden dier bir mahkemeye aktarlarak,7 Trkle Hakaret Davasn
da vaktiyle verilmi beraat kararnn temyize niha olarak bozdurul
mas ve mahkemenin uyma karar zerine, hamile ve hasta ei F. Nes
lihan hanmla birlikte, tekrar hapishaneye gnderilir. 14. 5 .1 9 5 0 genel
seimlerini byk ekseriyetle kazanan Demokrat Partinin kard Af
Kanunu ile 1 5 .7 .1950'de hapishaneden ilk tahliye edilen kii Necip Fa
zl'dr.8 Basma "Kum arhane Baskn" olarak akseden bir olay sebebiy
le 23 M art 1951 Cuma gn 18 saat sreyle karakolda gzaltnda tutu
lan Necip Fazl, 30 M art 1951 tarihli m ehur 54. saynn daha bayilere
verilmeden matbaadan toplatlmasn m teakip, datlmam dergi
nin imzasz bir yazsndan dolay tevkif edilir ve 31 M art 1951 tarihi iti
bariyle 19 gn tutuklu kalr. 54. sayda yaymlanan bir yaz sebebiyle 9
ay 12 gnlk kesinlemi mahkmiyeti bulunan Necip Fazl'm mahk
miyeti, Savclk salhiyetiyle 4 ay ertelenir; bu drt ay bitince de Hay
darpaa Numne Hastahanesi Shh Heyetinden 3 aylk bir tecil rapo
ru alr. Tam da bu raporun mddetinin bittii bir dnemde Ahmet
Emin Yalman'm 22 Kasm 1952 Cumartesi gn vurulmasyla "Malatya
H disesi" patlak verir. Hdise ksa zamanda Byk Dou Cemiyeti
Reisi Necip Fazl' da iine alacak ekilde byr. kinci defa Haydarpa
a Num ne Hastanesine m racaat eden Necip Fazl bir nceki raporun
aynn alr; fakat bu defa rapora "sinir vaziyeti zerinde ihtisas taallu
ku dolaysyla Bakrky Akl Hastanesinin hkm verm esi" eklinde
bir kayt ilve olunduu iin, arzusu hilfna sz konusu hastaneye
bavurm ak zorunda kalr. Bakrky Akl Hastanesi, Haydarpaa Has
tanesinin eker hastal tehisini aynen kabul ettii hlde, "infaza m
ni bir durum " olmad hkmn verir. Bunun zerine Necip Fazl Ada
let Bakanlna mracaatla, dhil hastalndan baka hibir rahatszl
bulunm adn ve eer bu hastalk infaza mni ise adl tp kurumu-
nun hakknda ona gre, deilse yine ona gre karar vermesini talep
eder. Adl tp kurumunun, "zek ve akl melekeleri tamamen yerinde
7 (Ksakrek, 19..:94)
8 (G ece Postas, 1950)
ve tabi. M usap olduu eker hastal ise infaza mni deil" eklinde
rapor verm esi neticesinde, (Cumhuriyet, 1952) Necip Fazl kesinlemi
mahkmiyetin infaz iin, 12 Aralk 1952 Cuma gn skdar Topta
Hapishanesine girer. 23 O cak 1953'te M alatya Sulh Ceza M ahkemesi
tarafndan, Necip Fazl hakknda, TCK'nn 163 ve 65. maddeleri del
letiyle CM U K'nm 104/ 2,3,108 ve 125. maddeleri gereince Tevkif M
zekkeresi kesilir. Hapse girdikten tam 47 gn sonra 2 8 .1 .1 9 5 3 aram
ba gn, saat 10.10 treniyle mahfuzlu olarak Topta'ndan M alatya'ya
sevk olunur.9 Bunlarn dnda 30 Eyll 1953 tarihi itibariyle Malatya
Davasmdan 64 gn; 24 Haziran 1957 - 25 ubat 1958 aras, M. F. Kp-
rl'ye hakaretten 8 ay 4 gn; 1960 ihtillinde 6 Haziran 1960 -1 5 Ekim
1960 aras 4 ay 4 gn; Atatrk'e yayn yoluyla hakaretten 15 Ekim 1960
- 1 8 Aralk 1961 aras bir yl 65 gn hapis yatar.10
Osman Yksel Serdengeti
Dil ve Tarih-Corafya Fakltesinde 2. snf rencisi iken M ays
1944'te meydana gelen olaylara kart iin renimi yarda kalr. Ni
hal Atsz ve Alpaslan Trke'le birlikte bir sre tutuklu kalr. Serbest
braklnca faklteye bavurarak renimine devam etmek istediyse de
kendisine izin verilmez. Bunun zerine dnemin M ill Eitim Bakan
Haan Ali Ycel'e hitaben "Yksek makamn alak vekiline" szleriy
le balayan bir dileke yazar. Dilekeyi bakana verm e cesaretini kimse
bulamaz, ama yine de Osm an Yksel yeniden hapishaneye gnderilir.
M alatya cezaevinde Necip Fazl'a birlikte yatar.
Attila lhan
Ksa sreli hapishane hayat vardr. lk tutuklandnda (1941)
henz on alt yandadr. Ankara cezaevinde bir sre yatar. Akl m uva
zenesinin yerinde olup olmadnn tespiti iin bir sre M anisa tmar
hanesinde kalr.11 Tutuklunun Gnl kitabndaki iirleri hapishanede
yazlm am tr ama yaanan tutuklamalarn izlerini tar.
Haan Hseyin Korkmazgil
1950-1951 ders ylnda Mara Gksn'da retmenken Elbistan
Cezaevine gtrlr. Zaten 6 aylk bir retmenlik yapabilmitir. El
bistan'dan sonra Nevehir hapishanesine nakledilir. Orada Aziz Nesin
ve Adnan CemgilTe beraber yatar. 1952'den 1960'a kadar da m em uri
12 (Oktay, 1990:7-8)
13 (Yceba, 1974: 98)
da kendini gsterir: cezaevi, mapushate, kodes, dam, Yusuf un kuyusu, du
var, zindan gibi.
Nazm Hikmet, 1938'de Ankara M erkez Komutanl Cezaevinde
yatarken yazd Bugn Pazar adl iirinde, "bugn ilk defa dar
kardlar beni/ Ve ben m rm de ilk defa gnein benden bu kadar
uzak/ gkyznn bu kadar mavi/ Bu kadar geni olduuna aa
rak/ kmldamadan durdum/ saygyla sonra topraa oturdum 14 der
ken, dary alglamada ierinin kazandrd bir farkndal yanstr.
nsan her gn iinde olduu bir gereklii, ondan mahrum kalnca da
ha derinden duyumsamaktadr. Ayn iirdeki youn duygulardan biri
de dardan soyutlanm hayatn dayatt "alm ak" tan ikyettir,
"v e iin en aalk taraf u ki yavrum/ galiba yalnzla alyorum "
Nazm , hapishane artlarn, yaamaya engel olarak grmek istemeyen
bir ruh hli sergiler ou zaman. Btn duygularnn canl kalmasn,
varln btn almlaryla duymak isteyen air, yalnzla almay
aalk bir ekilme olarak grr. Yalnzla almak, tembellik, uyu
uklukla yetinmek, yaam n en tem el amalarn unutmak anlamna
gelir onda. Piraye in Yazlm Saat 21-22 iirleri'nde, Piraye, darda
kalan btn yaama alanlarn, evi, hatralar, uruna savalan deer
leri, umutlar, sevm e ve bilm e gcn ieriye tar. "E n mthi kudre
tim yasak bana/ sevgilim yasak bana etine dokunmak senin/ yeni bir
hayat alamak/ bereketli bir rahim de yenmek lm/ yaratm ak se
ninle beraber/ seninle paylamak A llahl"15 Ei Piraye, zlenen bir e
olmann yannda N azm 'm koparld dnyaya dair inan ve um utla
rnn dile getirilmesinde simgesel bir deer de kazanr. Piraye etir, o
cuunun anasdr ama ayn zamanda, yarnn dnyasn kurm ak iin
yeni bir hayatn alanmasnda ortak yaratcdr. 26 Eyll 1945 tarihli
iir parasnda Nazm, hapishaneyi sadece insan yaad hayattan
alkoyan bir m ahkm iyet mekn olarak grmemektedir. eride btn
dary yaayanlar olduu gibi, darda hayatlar hapishane olanlar
da vardr: "U fak i bizim kisi/ A sl en kts/ Bilerek bilm eyerek/
Hapishaneyi insann kendi iinde tamas/ nsanlarn ou bu hle
drlm/ Nam uslu alkan iyi insanlar/ Ve seni sevdiim kadar
sevilm eye lyk" nsann asl zindan kendi iindeki zindandr. Hapis
haneden dardakilere para gnderecek kadar, ieride mill kurtulu
hareketinin iirini yazacak kadar, baka bir hapishanede alk grevine
18 (Ycel, 1975)
19 (Yceba, 1974: 98)
hapishaneye giri sebebi, hapishanede kal sresi, hapishane olgusu
nun alglan um ut ve umutsuzluu farkl oranlarda etkilemektedir.
Baz air ve iirlerde hapishanede bir um ut direni ykselirken, bazla
rnda tam bir duygusal k grlmektedir. Umudu dourup besleyen
duygular, genel olarak d dnyaya, duyulan zlem, yaanm hatra
lar ve inanlan dnya grdr.
Nazm H ikm et'in hapishanede yazd Kuvayi Milliye; Piraye in
Yazlm Saat 21-22 iirleri; Piraye'ye Rubailer; Memleketimden nsan Man
zaralar; Ferhad ile irin gibi kitaplarda umutsuzluk hemen hemen hi
yoktur. Btn iirlerdeki umudu besleyen lkesine, insanlarna duyduu
sevgi, yarnlara duyduu umut ve gvendir. "Yeter bana/ Yirminci
asrda olduum safta olmak/ Bizim tarafta olmak/ ve dmek yeni
bir lem iin/ Yz yl sonra sevgilim/ Hayr/ her eye ramen daha
evvel/ Ve len ve doan/ Ve son glenleri gzel glecek olan yirminci
asr/ Benin afak lklaryla sabaha eren gecem/ Senin gzlerin gibi
Hatem gneli olacaktr" dizelerinin yer ald, Bursa Cezaevinden
Kemal Tahi'e yazd mektupla gnderdii20 Yirminci Asrl Olmak adl
bu iirde, ieride umudunu varoluunun varln srdrmenin art
sayan bir insanla karlarz. Ayn um utlu duru, Kuvay M illiye ru
hunu, Piraye'yi ve olunu, lkesinin yoksul, kavruk, harcanm insan
larn da, inand yolda, baarya ulaacak tarihsel bir ak iinde alg
lam asn salar. "G ayr plak ve merhametsiz/ bir lk oldu mid/
Ve zafer/ artk hibir eyi affetmeyecek kadar/ Trnaklarla sklp
kopanlacaktr"21 dizeleri umudun nasl sosyal ve ideolojik bir hedefe
yneldiini gsterir. Yaamak, her koulda btn derinliine duyum-
sanm as gereken en nemli gerekliktir. Bu yce gerekliin yce bir
hedefe ynelmesi gerekir: "Yani yaam n dnda ve tesinde hibir ey
beklemeden/ Yani btn iin gcn yaamak olacak/ M esel kollarn
bal arkadan srtn duvarda/ yahut da kocaman gzlklerin beyaz
gmleinle bir lboratuvarda/ insanlar iin lebileceksin"
Sabahattin Ali'nin iirlerinde dikkat ekecek kadar grlen huzur
suz ve karamsar insan Hapishane arklar'nda da umut-umutsuzluk
gelgitinde kalr. Siyasal bir sulama yznden hapse dt hlde,
hapishanedeki yoksunluklar daha ok kiisel aclar hlinde yaamak
tadr. "Ekm eim bahtmdan kat,/ Bahtm dmanmdan kt;/ Byle
M ekn n getirdii n
Hapse girm eden tannan, belli bir ne ulaan airler olduu gibi,
hapisteyken nlenen airler de vardr. Ne hapse girmeden ne de hapis
te bilinip tannmad hlde, veya en azndan sadece ismi bilindii hl
de, sonraki siyas ideolojik atm osferin rengine gre hret kazanan a
irler de vardr. Bu almada ele almadmz 1980 ihtilli sonrasnda
ocuk denecek yalarda hapishanelere girip, oradan air olarak kan
lar da unutm amak gerekir.
Acaba bir meknda yaanan ac ve mazlumiyet duygusunu bir
metne yanstmak, o metnin veya metnin yazarnn nlenmesine yete
bilir mi? Byle olduunu sylemek g. nk, hapishanede yaanan
kiisel aclar veya kendini hapse srkleyen toplumsal hayatn eli
kilerini kayda geen ama adlan dahi bilinm eyen birok insan var. O
hlde hapishane merkezinde airlerin kazand n, iirlerinin niteli
ine m i balayacaz? Gerekten de hapishane olgusu merkezinde ya
zlan iirlerin en azndan bir ksm nn iirsel ller asndan yetkin
olduunu syleyebiliriz. Ama o zaman da u soruyla karlarz: iir
lerindeki niteliklerden dolay bir air n sahibi oluyorsa bunu hapisha
neyle neden ilikilendiriyoruz? Veya hapishane m erkezli olm ayan
nitelikli iirler neden airine benzer bir hret kazandrmyor? O hlde
hapishane iirlerinin nlenmesi ve dolaysyla airlerine de n sala
mas konusunda birbiriyle ilintili birok etken sayabiliriz. Galiba sz
n ettiimiz "n"lenm enin ortaya kmas, bu etkenlerinin en azndan
birkann bir arada bulunm asna baldr:
1. Ayn ideolojiye inananlarn, yalnzlk hissinden kurtulmalar;
gittikleri yoldaki baz korkular bu iirleri okuyarak yenmeleri (karan
lkta slk almak gibi)
2. Ayn siyasal hedefleri paylaanlarn, ac ve mazlmiyet ykl
bir tarih oluturarak, duygusal hakllk ve sem pati kazanm a istekleri
3. Hapishane iirlerinin tad baz sem bollerin gidilen yolda ko
lektif bir ruh oluturmas ve bu kolektif ruhun kahramanlarn yarat
mak dncesi
4. Ticar kazan peinde olanlarn, tketilebilecek bir marka olu
turmak istemeleri (modern simlasyon her eyi markalatrr)
5. iirlerin bestelenerek iirle yakn ilgisi olmayan geni kitlelere
de ulamas
6. Bu iirlerin toplantlarda, yrylerde birer mar gibi srekli
okunmalar ve antolojilerin demirba olmalar
7. Sosyal ve siyasal gndeme denk dmeleri
8. Ynetim tarafndan yasaklanmas veya grmezden gelinmesi
Tanzimat Dnem inin hrriyet m adurlarndan sonra Nazm Hik
met hareketi, siyasal mcadelenin, yasaklanan dncelerin ilk ma
duru olmakla, Cum huriyet Trkiyesinin sol partizan m uhalefetinin
mild olur. H ele bu m ildn hapishane gibi, hakll, m cadeleyi,
m azlum iyeti artran mekndan balamas, Nazm 'm iirlerini sos
yalist eylem in anahtar ve ifresi yapar. N azm 'dan iir okumak, oku
yanlarn safn belli ettii gibi, bu saftakilerin duygusal devrimci bir ro
m antizm e yaslanarak sem pati oluturmalarn da salar. Karanlk ve
kaygan devrim yolunda yryenler, N azm 'm iirlerini korkuyu hafif
leten, kolektif yry canlandran birer trk gibi okurlar. Onun i
irlerinde kulland semboller, btn bir hareketin sem bolleri olur.
M zik iire gre daha geni kitlelere seslendii iin, bu iirler bestele
nir. deolojiyle dnsel plnda balan olmayanlar dahi iirlerdeki ac,
hakszlk, gven gibi duyarlklara meftun olurlar. Ruhi Su, Cem Kara
ca, Selda, Zlf Livaneli gibi mzisyenler, N azm 'n baz iirlerini bes
teleyip geni kitlelere ulatrrlar. "Ben bir ceviz aacym Glhane par
knda/ Ne sen bunun farkndasn ne de polis farknda" dizelerinin bu
lunduu Ceviz Aac iiri; "O mavi gzl bir devdi/ M innack bir ka
dn sevdi/ Kadnn hayali minnack bir evdi" dizelerinin bulunduu
Mavi Gzl Dev iiri; "Ben yanmasam/ Sen yanmasan/ Biz yanmasak/
Nasl kar karan-lklar aydm -la" dizelerinin bulunduu Kerem Gibi
iiri, dilden dile dolaarak, N azm 'n nne n kadar. Yasaklanm bir
air olm ak da bu iirleri cazip klar. Nazm Hikmet cezaevindeyken i
irleri farkl yollarla dar kar, gizlilik ierisinde elden ele dolar.
Edebiyat tarihi asndan iirde nemli bir yere konulmasa da, ha
pishane iirlerinden dolay en ok bilinen isimlerden biri de Sabahattin
Ali'dir. Aslnda Sabahattin Ali, dnceleri ve eylemleri ile bayrakla-
trlan bir air deildir ve zaten buna uygun bir hayat da olmamtr.
Ayrca iirlerinde ideolojik anlamda retisel ve simgesel bir boyut da
yoktur. Buna ramen onun hapishane iirleri ile n kazanm asnn ide
olojik bir taraf vardr. Fakat bu n iirden fazla iirlerin bestelenmi ol
masyla ilgilidir. 1960'lardan sonraki siyasal atmalar gndemine
denk dm tr bu trkler. Ticar firmalar, hem politik mzii dinle
yecek hazr bir kitle bularak, hem de byle bir kitleyi oluturduklar
sanat m arkalaryla bir lde oluturarak bu iirleri yayarlar. "D n
dm daldan kopan kuru yapraa/ Seher yeli dat beni, kr beni/ G
tr tozlarm burdan uzaa/ Yrin plak ayana sr beni" dizelerinin
bulunduu Leylim Ley trks; "Bam ne eilmesin/ Aldrma gnl
aldrm a" dizelerini hatrladmz Aldrma Gnl trks; "Burda i
ekler amyor/ Kular szlp umuyor/ Yldzlar k samyor/
Gem iyor gnler gem iyor" dizeleri hafzalarda kalan Hapishane ark
s adl trk, bir ideolojinin mazlum lar olduunu hisseden btn ke
simlerde dinlenir. Hatta zellikle "aldrm a gnl aldrm a" nakaratl
trk, siyasal muhatapl aarak, kaderinden ikyet eden, bir haksz
la uradm dnen, ok farkl sebeplerle hapishanelere den veya
saylan btn bu durum larn ruhunu duym ak isteyen btn insanlar
tarafndan dinlenir. O yllarn kaset sat grafiini karacak olanlar, Al
drma Gnl'n bulunduu, Edip Akbayraml, Seldal, Nuri Sesigzelli
kasetlerin baa oynadn greceklerdir.
Necip Fazl'n Zindandan Mehmete Mektubu'nu, girmeye altklar
yolda saysal olarak biraz daha az olan, kltr sanat ve siyaset ortam
tarafndan biraz daha az desteklenen milliyeti slm kesim iin bir
milttr. Necip Fazl'n defalarca tutuklanmas, bir kahramanlk yarat
t gibi, bu iir de ayn yolun yolcusu genlere bir gven ve cesaret ve
rir. Artk sada da mazlmiyet, mcadeleye bir romantizm katar ve
sempatizan toplar. Yzlerce yln zindan, uranlm hakszlklarn,
dava uruna ekilen aclarn, gsterilmesi gereken fedakrlklarn me
kn olur. Genler yrylerde "sanm a bu tekerlek kalr tmsekte"
diyerek kol kola girerler. Oluan kolektif ruh, Necip Fazl' kahraman
latrrken, Sakarya Trks'y\e beraber Zindandan Mehmet'e Mektup da
bayrak iir hline gelir. Necip Fazl'n baz iirleri gibi Zindandan Meh
met'e Mektup'u. da bestelenmitir. Ancak bu bestelerin airin nlenme
sine katks yoktur. Hatta ou insan bu iirlerin bestelendiini dahi bil
mez. Fakat Aldrma Gnl'l kasetlerin sat kadar belki daha fazla i
le kitabnn satndan sz etmek mmkn. Bu kitaplarn satnda Sa
karya Trks ve Zindandan Mehmete Mektup'un etkisi ok byktr.
ile'yi eline alan her okuyucu, yeni akirtlere mutlaka bu iki iiri okur.
Antolojilerin demirbalar olur bu iirler. Bu iirlerin aire n kazandr
masnda zellikle 1960'larm yasak zihniyetinin de rol vardr. Sola
yakn siyasal iktidardan sknt ektiini dnen her "m illiyeti mu
kaddesat" gen bu iirleri kalkan yapar kendine.
O sm an Yksel Serdengeti edebiyat tarihinde bir air olarak yer
alm az. Hatta onun milliyeti kesim tarafndaki n de byk oranda
iirlerine deil, destanlaan mcadeleci kiiliine, m innet etm eyen va
kur duruuna baldr. Ama "Bozulm u dzeni almyor sazm/ Ge
miyor gem iyor kim seye nazm/ Ben bir kroluyum nerde ayvazm "
dizelerinin bulunduu, "Yklas hapishane damlar aman/ Yandm
Allah yandm daha m yanam " nakaratl, Hapishane Trks adl iiri,
sada hakszla ve basklara uradn dnenlerin dilinden dr
m edikleri bir iirdir.
Attila lhan da byk oranda hapishane iirlerinden dolay ne
kavumu bir air deildir. Gen yanda CH P'nin yarmasnda dere
ce almas, ona daha airliin ilk basamanda belli oranda n getirir.
Ancak gen yandaki ksa sreli tutuklanmalarna yaslanarak yazd
iirleri toplayan Tutuklunun Gnl adl kitabnn TDK iir dln
almas, lhan'm nne n katar. Ticar firmalar, dnemin siyasal at
mosferini kollayarak kitabn ksa srede birka baskya ulamasn
salarlar. Ancak bu iirler, N azm 'm veya Necip Fazl'n iirleri gibi y-
rylerde, toplantlarda okunan bayrak iirleri gibi youn bir ilgi gr
mezler. Yine Tutklunun Gnl, ak-ideoloji ekim alannda yaayan
lar katnda Attila Ilhan' bilinir klar.
Hapishane iirlerinden dolay en ok nlenen airlerden biri de
kukusuz Ahmet A riftir. Ankara 15. Yl Kraathanesinden Ahmet
A rifle dostluklar olan Ahmet Oktay, Hasretinden Prangalar Eskittim'in
1968'de yaymlanmasna ramen iindeki iirlerin 1951-52'lerden itiba
ren yazldn bildirir.22 Bu yllar Ahmet A rifin hapis yatt yllardr.
Oktay, Ahm et A rifin iirlerini deerlendirdii Karanfil ve Pranga adl
alm asnda, Ahmet A rif sz konusu olunca, dostluklarndan dolay,
duygu sallktan kurtulam ayabileceini belirtir. O ktay'n dostlua
balad duygusalla, birok insan -hatta Ahmet A rifle ayn dnya
gr paylaanlardan bazlar bile- ideolojik duygusall ekler.
N azm 'dan sonra devrim yolunda sylenen arklar yazan adamdr
Ahm et Arif. Onun Sansaryan H an'daki hcrelerde, Harbiye nezaretha
nelerinde yazd ac, yiitlik, cesaret zlem ykl iirlerini okumak,
ynla gen insana, iinde olduu hareketin ne kadar nemli, ne kadar
gizem li ve ekici ve ne kadar da mazlm olduunu hissettirir. Baka
bir deyile binlerce gen bu duygularn yaamak iin sarlrlar bu iir
lere. "H aberin var m ta duvar?/ Demir kap, kr pencere,/ Yastm,
ranzam , zincirim " dizeleri; "akam erken iniyor mahpushaneye./ Ve
darda delikanl bir bahar,/ Seviyorum seni,/ ldrasya" dizeleri;
"hasretinden prangalar eskittim/ Salarna kan glleri takaym/ Bir o
yana/ Bir bu yana" dizeleri, hapishanelerde, grevlerde, yrylerde
okunurlar; hapishane-siyasal dnce ilikisinde simgesel bir deer
kazanrlar. deolojik rgtlenme, hakszla urama romantizmini a
kirtlerine yaatmak iin, simgeselleebilmek, m arkalaabilmek, pop
ler hle gelebilmek iin Ahmet A rifin iirlerini baaryla deerlendirir.
Bu dnya grn paylaan veya bu dnya grnn kitlesinden
ticar hacmini geniletmek isteyen basn, yayn ve mzik firmalar bu
iirler etrafnda gndem olutururlar. Akam Erken ner Maptshaneye,
Adilo Bebe, eride iirleri bestelenir ve Selda, Ruhi Su, Cem Karaca ve
daha sonralar Ahmet Kaya gibi dnemin mitleen ses sanatlar tara
fndan sylenirler. Bylece neredeyse sadece hapishanede yazlan i
irlerle ve tek bir kitapla bir air, hibir airin kolay ulaam ayaca bir
ne kavuur. 1960'lardan 1980'lere kadar, bu iir-trkleri dinlem e
yen gen yoktur denilebilir. Hatta bu politik iir m zii, airini ne
boduu gibi, daha sonraki yllarda btn ideolojik kesimlere yaylma
ya balar.
K aynaklar
Ahmet Arif, Hasretinden Prangalar Eskittim, Cem Yaynevi, stanbul 1977.
Akagndz, lk zel, Zaman Gazetesi, 27. 07. 2002.
Alkan, Erdoan, Hapishane iirleri, Kaynak Yaynlar, stanbul 2002.
Byk Dou Mecmuas, 1947. S. 67,10 Ekim 1947
Cumhuriyet, "Byk Dou'nun Kstahln Takbih", 9 Haziran 1947.
Cumhuriyet, 13 Aralk 1952.
Cumhuriyet, 24 Ocak 1953.
Gece Postas, 15 Temmuz 1950.
lhan, Attila, (konuan Ahmet Uysal), Yeni Ortam, 21 Temmuz 1974.
lhan, Attila, Tutuklunun Gnl, Bilgi Yaynevi, Ankara 1987.
Ksakrek, N. Fazl, Mdafaalarm, Byk Dou Yaynlar, stanbul.
Ksakrek, N. Fazl, ile, Byk Dou Yaynlan, stanbul 1981.
Ksakrek, N. Fazl, Cinnet Mustatili, Byk Dou Yaynlar, stanbul.
Nazm Hikmet, Drt Hapishaneden, De Yaynevi, stanbul 1966.
Nazm Hikmet, Kemal Tahir'e Mapushaneden Mektuplar, Tekin Yaynevi, s
tanbul 2002.
Oktay, Ahmet, Karanfil ve Pranga, Metis Yaynlar, stanbul 1990.
Yceba Hilmi, Faruk Nafiz amlbel (Btn cepheleriyle hayat hatralar
ve iirleri), Yaylack matbaas, stanbul 1974.
Ycel, Can, Bir Siyasinin iirleri, Konuk Yaynlar, stanbul 1975.
Modern Trk Edebiyatnda Bir Deiim-Dnm
Mekn Olarak Hapishaneler
aban S a lk1
Ufak i bizimkisi
Asl en kts: bilerek, bilmeyerek
hapishaneyi insann kendi iinde tam as...
nsanlarn birou b hle drlmA
renme
stemem
Bir Eyp sabr nedir
Torunlarmn torunu!
Say ki dedelerin bir masal yaad2
Tutuklularn i dnyalar
elle tutulurcasna grlr
Do. Dr. aban Salk, O ndokuz M ays niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Trk
Dili ve Edebiyat Blm , Sam sun.
1 (Cezaevi iirleri; 1995; 12-13)
2 (C ezaevi iirleri; 1995, 41)
gnn o en gzel vakti
atlan voltalarda3
9 (Dostoyevski; 199 8 ,1 7 )
10 (Dostoyevski; 199 8 ,2 1 )
Dostoyevski'ye gre mahkmlardaki deiim bazen yle bir nok
taya gelir ki, birok hllerde mahkmlarn ocuklardan fark kalm az.11
Dostoyevski u szleriyle de m ahkmlardaki deiimi gzler n
ne serer: "N e kadar azl ve atak olursa olsun mahkmun her eyden
korktuu grlr. Ama mahkmiyeti kesinlememi birisi iin durum
bambakadr. nne ilk kanla bir hi yznden dmeye hazrdr.
Bylece hakknda verilecek karar geciktirir, yani belli bir ama gder.
Tez elden ve ne bahasna olursa olsun talihini deitirmeye abalar."12
"H apishanede, basit bir adam kendisini daha nce yaadna ben
zer bir evrede hatta daha gelimi bulur. ok ey kaybettii m uhak
kaktr. Kyn, ailesini kaybetmitir ama evresini deitirmemitir.
Okumu bir adam, kanun tarafndan aynen onun gibi cezalandrld
zaman ok daha fazla ey kaybetmi olur. htiyalarndan ve alkan
lklarndan vazgem esini renmek, bambaka bir hava teneffs et
mek zorundadr. Sudan km balk gibidir."13
Dostoyevski, sz konusu deiimin sebebi olarak da unu syler:
"dareciler, yllarca iyi hareket ederek, "u slu " lkabn alm bir m ah
kmun, sanki eytana uymu gibi birden iki imeye balayp, grlt
patrt kardn, disiplinsizlik, tecavz, cinayet gibi ar sular ile
diklerini grp hayret ederler. darecileri artan ve byle bir mah
km dan beklenmeyen bu eit davranlarn sebebi ou kere, kemiren
bir acnn, dinmez bir sznn, igdlerden fkran bir bountunun,
klm benliin kendini ortaya koyma isteinin bir sonucu olabilir
ve bu duygulara kaplm olan kimse btn tiksintisini ortaya dkerek,
deliye dner; sara nbetlerine tutulur. Bir tabut iinde kendine gelen
adamn kapa kaldrmak iin abalayn hatrlatr b u ."14
Yazara gre bu deiim hemen gereklemez; bunun iin belirli bir
zam ann gem esi gerekir: "H apishanedeki durumuma altm daha
nce de sylemitim. Ama bu kolay olmam ve bir hayli uzun sr
mt. Almamn en az bir yl srdnden emindim. (...) Burada
bulunanlarn batan baa hayalci insanlar olduklar belliydi. Hapisha
neye giren kimse, bu hayalciliin, mahkmlara verdii kasvetli ve
anormal havay hemen duyarak karamsarla kaplyordu."15
11 (D ostoyevski; 1998,47)
12 (D ostoyevski; 1998, 59)
13 (D ostoyevski; 1998, 70)
14 (D ostoyevski; 199 8 ,8 5 )
15 (D ostoyevski; 1998, 250)
12 Eyll'de cezalandrlan ve hapishaneden ktktan sonra kendi
siyle hesaplaan yazar Ltfi ehsuvarolu ise hapishanede nasl dei
tiini u szlerle dile getirir: "Ben artk eski ben deilim, bunu biliyorum.
Ama bendeki bu deime bir olaya mteallik deil. Kendiliinden. Bu
deime sreci merkeze atlan bir tan glde evreye yaylmasndaki
deiiklikten. Merkez benim ve ta benimdir. Dalgalar hareket eder
evreye doru, yaylrlar."16
ehsuvarolu'na gre hapisten kan kii, uzun yllar kafeste yaa
yan ve daha sonra salverilen bir kua da benzer: "Kafesin kaplar a
lnca ku nce arr, sonra kafesin nne kar, gezinir. Nice sonra
uabilir. Uar uar. Ne gzeldir."17
Hapishane ortamnda mahkma neler yaplyor ki, onlar deii
yor? lkeden lkeye ve kltrden kltre deiiklik gsteren mahk
mu adam etme yollar nelerdir?
Deiime sebep olan hapishane yaamnn unlar ierdii grle
bilir: "tecrit, mahkmu altrma, mahkmlarn kendi aralarndaki
kavga ve elence gibi mnasebetler, mahkmun kitap ve benzeri ya
ynlar okuyarak kendini bilinlendirmesi, mahkmun gelecek gnle
rin hayalini kurmas ve basit eylerden zevk almay renmesi".
Michel Foucault: 'Tecrit, mahkmun oradan hareketle kt etkiler
den kurtularak, kendine geri dnebilecei ve bilincinin derinliklerinde
iyiliin sesini duyabilecei mthi bir ok oluturmaktadr."18
"Yemek aralaryla kesintiye urayan alma, mahkma gece du
asna kadar arkadalk eder; bu duadan sonra yeni bir uyku ona, den
gesiz bir hayal gcnn hayaletlerinin artk hi bozamadklar ho bir
dinlenme salar. Haftann alt gn byle geer. Bunlarn arkasndan
tamamen ibadete, eitime ve ruhu kurtaran derin dncelere ayrlm
olan bir gn gelir. Haftalar, aylar ve yllar birbirlerini bylece izler;
bylece hapse girdiinde dengesiz biri olan veya dzensizlii marifet
sayan, varln gnahlarnn eitliliiyle tahrip etmenin peinde bir
kii olan mahpus, nce tamamen dsal olan, ama ksa bir sre sonra
ikinci doas hline gelen bir alkanln sayesinde, almayla ve
onun zevkleriyle ylesine ili dl hle gelmektedir ki, birazck eiti
min de eklenmesiyle pimanla alan ruhunu, zgr kaldnda kar
16 (ehsuvarolu; 10)
17 (ehsuvarolu; 116)
sna kacak olan eylemlere kar daha gvenli bir ekilde kartmak
mmkn hle gelmektedir."19
"Cezalandrma ilevi eer gerekten bir yeniden eitme olmak is
tiyorsa, sulunun hayatn btn olarak ele almak, hapishaneyi onun
bu hayatm batan aa yeniden ele alacak olan bir cins yapay ve bas
kc tiyatro hline evirmek zorundadr."20
Sevgi Soysal: "Ben insanlarn sun' zorlamalarla deil, hayat ve du
rumlar iinde deieceklerine inanyorum. nanmak nemli."21
Ziya Gkalp kz Seniha'ya yazd mektubun bir yerinde eine bu
konuda unlar syler: "Sevgili eim (...) Ben o eski gnleri, zlemini
ekerek, dnmekle vakit geiriyorum. Bir gn gene o rahat kaygsz
yaama dneriz. Yeil bir kyde, bir rmak kysnda, koyun ve inek s
rleri arasnda mutlu bir kyl yaam srdrrz. Ara sra byle ha
yallere dalmasam duramam. Bir yandan ayrlk, te yandan skntda
olduunu dnmek rahatm karyor. Dnyay unutmak iin ya ki
taplara ya da hayallere dalyorum."22 ^
Biiyk Gzalt romannda etin Altan aslnda zevk almad ay
dan bile zevk almaya baladn, yani zevkte bir deiim yaadn u
cmle ile ifade eder: "ayda pek i yok ama vakit geiriyor."23
Mahkmun belirli uralarla ektii cezann deitirme gc ol
duu grlyor. Hapishaneler bu ynyle nemli bir deiim ve d
nm mekn olarak karmza kmaktadr. Cezaevindeki deiimin
nitelii ve nasll ok nemlidir. nk sz konusu deiim bazen
bireysel dzlemden kp toplumsal dzleme kadar genileme gster
mekte ve yaylmaktadr. Salih Okumu, cezaevi romanlar hakknda
yapt bir incelemede bu konu hakknda u tespiti yapmaktadr: "Ce
zaevi romanlar (...) Radikal sol, cinsellie ve bireysellie ynelirken;
slmc kesimde de, tasavvufa doru bir yneli gzlenir. Bu yeni
deiimin ortak paydas yenilmilik, ie dn, zeletiri, cinsellik,
yalnzlk ve aray olur.24
30 (D ostoyevski; 199 8 ,1 2 )
31 (Foucault; 2000, 331)
32 (Foucault; 2 0 0 0 ,3 3 8 )
33 (A nda; 2002, 78)
34 (A nda; 2002, 80)
ramlar hapishane hayatyla yle birleebilir: Hedef, su ileyen bir
insan yola getirmek; ara, hapishanedeki zor hayat artlar ve yapl
mas zorunlu iler; sre ise, sulunun yatmak zorunda olduu zaman
dilimini ifade etmektedir.
Dostoyevski hapishanenin renim kurumu olma ilevine Akim
Akimi adl bir mahkmun hapishanede rendiklerini rnek verir:
"Akim Akimi'in bilmedii el sanat yoktu. Marangozdu, kundura ta
mir ederdi, izme yapard, ressamd, yaldzcyd, ilingirdi ve btn
bunlar hapishanede renmiti."35
Refik Durba da bu konuda bambaka bir rnek verir. Yazara gre,
kimi airler daha nceleri iir yazmyorlard. Fakat cezaevinden air
kimliine brnerek kmlardr.36 Bu bakmdan hapishaneler deta
air yetitiren birer okul gibidirler. Sevgi Soysal'm u sz bu gr
destekler: "Tutuklanp da edebiyat yapmayan var m ?"37
Hapishanede insanlar yeni arkadalar edinirler. Mahkmlar, bu
yeni arkadalar yoluyla memleketinin insanlarn, folklorunu ve sair
zelliklerini tanma imkn bulur. Bu da bir bakma renme demektir.
Mesel, stanbul'da hapis yatarken Nazm Hikmet, Urfal biriyle dost
olur, Urfa tresince tuz ekmek kardei olurlar. Nazm Hikmet iirlerinde
kullanaca bir deyim ya da folklorik bir malzemeyi de bylece tanm
olur.38
Hapishanedeki mahkmlarn her birinin, ou bir mahkmun son
szleri olarak sunulan ibretlik (retici) bir yks vardr. Bu yklerin
de retici deeri vardr. Mahkmun ibretlik yksn dinleyenlerin
bundan ders almalar istenir. Ders alma olgusu da bizi, hapishanenin
okul ilevine gtrr. Bu manada bir mahkmun u szleri dikkate
deerdir: "Beni iiten babalar ve anneler, ocuklarnza iyi baknz. On
lar iyi eitiniz; ocukluumda yalanc ve tembeldim; ie alt lira dee
rinde bir bak alarak baladm. Daha sonra erileri, sr tccarlarn
soydum, nihayet bir hrsz etesini ynettim ve ite bu yzden burada
ym. Bunlar ocuklarnza anlatnz ki, hi olmazsa onlar iin rnek ol
sun."39
45 (Soysal; 2 0 0 3 ,1 7 8 )
46 (Soysal; 2 0 0 3 ,2 2 7 )
47 (Soysal; 2003, 229)
48 (H ikm et; 1968,162)
49 (air Cezaevi Kapsnda; 199 2 ,1 7)
50 (ehsuvarolu; 48)
onlarla anlyorduk hayat ve onlarla bir manas oluyordu yaamann."51
"Hrriyetin de zaf olabileceini inkar etmiyorum. Kk bir kafeste in
san mutlak hrriyeti elde edebilir. Dnyev hrriyet anlaylarm terk
edip, lh bir hrriyete, mutlak bir hrriyete kanatlanabilir."52
Necip Fazl Ksakrek: "H er ey benim manev tahammlme
bal... Allah beni imtihan ediyor. Bu gelecek gnler hesabna muhta
olduum ruh bnyesinin tulalarn, piirmek iin yaadm bir frn
hayat... Yanmaya, sadece pimeye almalym. (...) Kendisine 'dava
adamym!' diyen bir insan, davas apnda pimeye borlu deil mi?
"mam Rabbani Hazretleri (...) Hapishanede onun, btn cihan
bir hapishane farzeden ve ruha yalnz bu hapishaneden kurtulmak ve
asl vatanna lyk olmak vazifesini bien muazzam lsn hatrla
dm."
"Bize bu aclar tattranlara kar Allah'n en byk intikam, bu
aclardan sonra ve bu aclar sayesinde ereceimiz/erdiim iz ruh kuv
vetidir."
"M evlna'ya demiler ki: -Filn adam o kadar iyidir ki, kendisin
den hibir ktlk kt grlmemitir.
-Vah vah demi Mevlna; keke birok ktl ileseydi de, so
nunda nedamet getirmi ve iyilie dnm olsayd!"
"Nasl m lmedim, nasl m ldrmadm?... Tam o an gelecek gibi
olurken "Allah sabrllarla beraberdir" mealindeki ayete yaparak.
"Ben gzyandan uzak kaldka, fikir ve harekette ne olursam ola
ym, duyguda bir ktkten farkszm."53
Alfred de Musset bir iirine yle balar: "nsan hayatta bir rak
tr ve onun ustas da straptr."54
Vasari: "Kendilerini vaktiyle scaa, soua, ala, susuzlua ve
sair mahrumiyetlere altrmam olanlar, hibir sanatta ilerleyemez,
baar kazanamazlar. Bunun aksine, inanp rahat ve huzur iinde dn
yann btn nimetlerinden faydalanarak alp da byk baarlar el
de edeceklerini sanrlarsa kendilerini aldatm olurlar. Zira hret ve
51 (ehsuvarolu; 111-112)
52 (ehsuvarolu; 118)
53 (Ksakrek; 1983: 2 8 ,3 8 ,2 1 7 ,2 2 6 -2 2 7 , 2 6 6,318)
54 (Coar; 1985, 54)
baar rahat deklerde uyumakla deil, uykusuzlukla, tedkik etmek
ve almakla elde edilebilir."55
Zehra zdemir: "Bir ay, bir simitle anadan, babadan ayr geen
gnlerin kahr hep olgunlama uruna gzelleiyordu."56
Ahmet Ayta: "nsan zindan sevebilir mi? Byk Trk Mutasav
vf Hac Ahmet Yesevi Hazretleri de kendisine yerin altnda zel bir
hcre hazrlam ve orada uzlete ekilmi. Daha nice byk mutasav
vflar zindan misali yerlerin misafiri olmular.
"Zindan sevmeye balamtm. Allah'a en ok burada yaklama
nn idraki bende domu ve ilerlemi. Elime geirdiim tm kitap ve
dergilerden lm susuzluumu gidermeye baladm."57
Hapishanede insandaki baz gizli yetenekler ortaya kar. Necip
Fazl:
"u bizim menf sahada malik olduumuz dehalar, msbete evri-
lebilse, acaba ne olurdu bu vatan?"58
Sevgi Soysal: "...Melhat abuk teselli buldu. Onun da elinde i
ler, yn ryor. Yldrm Blge bu, adam hizaya getirmez m i?"59
Mehmet Doan: "Drt duvar arasnda, insan zn kefedenler
kt. Bu da ounlukla anlk keif deildi. Kkenini, ihtill (12 Eyll)
ncesinin idealizminden ve metafiziinden alyordu.''60
Nazm Hikmet: "endeki tembellik bende de devam etmekte. Bende
yeni bir unsur daha peydahland ve gitgide kuvvetleniyor: Dehetli
seksel bir itiha iindeyim. Bizim bildiimiz krkndan sonra seksel
taraf durulur, bende tersine. Adeta zaman zaman zlyorum. Bu y
le acayip bir ey ki."61
Daha artrabileceimiz bu olumlu alkanlklar, zgrle kavu
an mahkma yle bir bilin kazandrr ki, mahkm hapishanede ka
zand bu yeni bilinle d dnyay deitirme arzusunu bile duyar.
Btn bunlar zellikle uzun sreli hapishane hayatnn olumlu al
66 (Foucault; 2000,390-392)
67 (Karaca; 1989,51)
68 (Karaca; 1989, 25)
69 (Karaca; 1989,251)
gnlk "tayn"dr. Hibir yerden hibir gelirleri olmad gibi umutla
r da yoktur. A acna yaayacaklardr. Bunun iin de, cezaevinin ala
cakaranlk dehlizlerinde korkak, haysiyetsiz, rezil, kepaze birer glge,
birer insan iskeleti hlinde dolarlar.70
Necip Fazl Ksakrek: "Kr nefsin en azgn tezahrlerine kavu
tuu yar deliler meknnda, merhamete en muhta insanlar arasnda
bile merhamet ve anlaytan zerre yoktur. Yalnz kulara ve kedilere
merhamet ederler."71
Sevgi Soysal: "Uzun bir sredir iimde artakalm gzellii korumak
iin gsterdiim abadan ylesine yoruldum ki, dardaki gzellikle
re eski aklm yitirmi olabilirim."72
Nazm Hikmet: "Affetmeyecek olduum birok eziyetler arasnda
bata gelenlerden biri de beni olum, insan olurken onun yan banda
bulunmak hakkndan mahrum etmeleridir."73
Hapishanede baz mahkmlar da sahte bir deiim yaarlar. Asln
da inanmadklar ve benimsemedikleri eyler karsnda inanm ve
benimsemi gibi davranmalarnn sebebi kendilerini koruma ve bir tr
menfaat duygusudur.
Mesel, Orhan Kemal'in 72. Kou adl romannda, romann ba
kahraman Kaptan'a annesinden ykl bir para gelince, 72. Kou'un
her trl rezaletiyle nl Berbat', bu paradan pay almak iin dzelir
ve Kaptan'n adam olur:
"Berbat, iki gn ncesine kadar izmaritine zar atan, tekiler gibi
p tenekelerini altst eden, ot otlayan Berbat deildi artk. Yz elli li
ralk birinin en yakn arkada, sa koluydu."74
Hapishanenin en kt etkilerinden biri de insanda yeni ama olum
suz bir davrana sebep olmasdr. Bu yeni davram bir tr hastalktr
ve tedavisi de ok zordur: etin Altan: "Hapishanedeki mahkmlar
idam /ikence srasnn kendilerine gelecei an beklerlermi. Bekler
ken ldranlar, salar bir gecede bembeyaz olanlar varm ."75
76 (Durba; 1992,92-93)
77 (Foucault; 2000,384-389)
78 (D ostoyevski; 1998, 252-253)
nak olarak grmektedir. yle ki bu mahkmlarn ou darda mah
rum olduklar baz imknlara hapishanede kavuurlar. Mesel, en
azndan karnlarn doyururlar.
Yine, hapishanede hibir eyi olmayan yoksul kimselere "Adem
Baba" denmektedir: "Elinde bir be liralk olansa dem Baba sayl
mazd." "Bu Adem Baba milletinde ar, haya, namus arama aa."79
te "Adem Baba" lkabyla anlan mahkmlar hapishane ile z
gr hayat arasnda pek fark grmezler.
Hapishane ile zgr hayat arasnda fark grmeyen bir dier mah
km grubu, "idealist insanlar"dr. Bunlar kendilerini belirli bir "da-
va"ya adadklar iin, darda olmakla hapishanede olmak arasnda
pek fark grmezler. Buna Namk Kemal'i rnek verebiliriz. Namk Ke
mal'in u szleri bu bakmdan anlamldr: "(Zindana geldiim iin)
Zerre kadar mteessir olmadm. Derhl "Alt da bir st de birdir ye
rin" (Vatan Yahut Silistre adl oyundaki iirden bir msra) msra hatr
ma geldi. Bizim zindan bir iyice szdm; stanbul'daki evden deil,
Paris otellerinden bile farkn gremedim."80
Hapishane ve edebiyat
Hapishaneler, mahkmlara kazandrdklar/rettikleri bu olum
lu ve olumsuz alkanlklarla nemli bir eitim veya retim mekn
olarak hep gndemde olan bir konudur. nsan hayatnda su kavram
olduu srece de hapishaneler var olacaktr. Bu ynyle hapishaneler
hemen her kltrde nemli bir yer igal etmektedir. Kltre mal olan
her ey gibi hapishaneler de kendi edebiyatn yaratmtr. Yani hemen
her toplumda edebiyata bir kolu olarak bir de hapishane edebiyat geli
mitir. Bu da bizi hapishane ve edebiyat arasndaki ilikiye gtryor. .
Juan Goytisolo, "Srgndeki yazar iin dil, gerek vatan yerini tu
tar"81 derken bu konuda nemli bir alm salyor. Hapishaneler, bir
ceza yeri olduu kadar, ayn zamanda birer srgn yerleridir. nk
hapisteki biri btn sevdiklerinden ayrdr ve bu ayrlk yznden be
lirli bir srgn hayat yaamaktadr. Bu durumda olan kiiler hatrala
rna ve kalemlerine snarak olup bitenleri ve en nemlisi dnce ve
alt metrekarede
sa sakal fkesi nefreti c ve acsyla
tam on kelle etin adam etin
ve etrefil
bak ki kurtlar gibi paralamlar birbirlerini
bak ki kuzular gibi ml ml97
fakat sonra
almak denilen o korkun bcek
yuvalanp oturuyor insann aznn kysna
bir bekler
iki bekler karm
ve elbette
itile kakla da olsa
byr ocuklarm sokakta
diyor insan
ve giriyor sessiz soluksuz
mapusane cumhuriyetine98
97 (Korkm azgil; 1 9 9 6 ,1 7 5 )
98 (Korkm azgil; 1996, 201)
99 (D urba; 1992, 46)
Ahmet Arifin bir iirinden:
Kaynaklar
Altan, etin, Byk Gzalt, Bilgi Yaynevi, Ankara 1973.
Anda, Feridun, "Nazm Hikmet'in Bursa Cezaevi Gnlerinden Belgeler",
Hrriyet/Gsteri, ubat-Mart 2002, s. 235.
Anda, Feridun, "Srgnln zinde", Varlk, Mart 1994, s. 1038.
Arif, Ahmet, Hasretinden Prangalar Eskittim, Everest Yaynlar, stanbul
2002 .
Ayta, Ahmet, "Zindan Duygular", Trk Edebiyat, Haziran 1988, S. 176.
Cebeci, Dilver, "Bu Yusuf un Zindandan Sesleniidir", Dou, Haziran
1983, s. 15.
Cezaevi iirleri, Hazrlayan: Refik Durba, Adam Yaynlar, stanbul 1995.
Coar, Mehmet, "Istrap", Trk Edebiyat, Haziran 1985, s. 140.
ayr, Remzi, "Yaadklarm", Bizim Dergh, Eyll 1992, s. 53.
Doan, Mehmet, "Acl Kuan Roman (mer Ltf Mete, ln Ard
lk)", Yeni Dnce, 31 Austos 1990.
Doan, Mehmet, "eridekiler, Dardakiler", Yeni Dnce, 14 Eyll 1990.
Dostoyevski, ller Evinden Anlar, ev. rina Vassilieva Gndodu, Top
lumsal Dnm Yaynlan, stanbul 1998.
Durba, Refik, air Cezaevi Kapsnda, Sarmal Yaynevi, stanbul 1992.
Foucault, M., Hapishanenin Douu, ev. Mehmet Ali Klbay, mge Kitabe
yi, Ankara 2000.
Hikmet, Nazm, Cezaevinden Memet Fuata Mektuplar, Adam Yaynlar, s
tanbul 1994.
Hikmet, Nazm, Kemal Tahir'e Mahpushaneden Mektuplar, Bilgi Yaynevi,
Ankara 1968.
lhan, Attila, Tutuklunun Gnl, Bilgi Yaynevi, Ankara 1975.
Karaca, Mustafa, Kle, Ankara 1989, (I. Bask)
Karako, Abdurrahim, "Zulm Adam ldrmez", Yeni Dnce, 26 Ocak
1990.
Kemal, Orhan, 72'nci Kou, Can Yaynlan, stanbul 1993.
Ksakrek, Necip Fazl, Cinnet Mustatili, Byk Dou Yaynlar, st. 1983.
Ksakrek, Necip Fazl, ile, Byk Dou Yaynlar, stanbul 2002.
Korkmazgil, Haan Hseyin, Kelepemin Karasnda Bir Ak Gvercin, Bilgi
Yaynevi, Ankara 1996.
Mete, mer Ltf, ln Ard lk, Yeni Dnce Yaynlan, Ankara
1990.
Okumu, Salih, Yunus Dergisi, Temmuz-Austos-Eyll 1996, s. 33-35, Trab
zon.
zdemir, Zehra, "Ta Bina in", Dou, Haziran 1983, s. 15.
zdenren, Rasim, Denize Alan Kap, z Yaynclk, stanbul 1999.
Soysal, Sevgi, Yldrm Blge Kadnlar Kouu, letiim Yaynlar, stanbul
2003.
ehsuvarolu, Ltfi, Kafes, Gen Sanat Yaynlar, Ankara (Bask tarihi belli
deil).
Trk Dili/Mektup zel Says, Temmuz 1974, s. 274.
Yetkin, Suut Kemal, Edebiyat zerine Denemeler, Trkiye Bankas Kltr
Yaynlar, Ankara 1978.
Tasavvufta Tutsak
Yaratl Mitleri, amanizm ve Tasavvuf Balamnda
D, Mahrumiyet ve Hapis
Mehmet Aa *
3 lk gnahn ilenm esinde "Tevrat" ile "K u r'an ", Tanr'nm tutum u konusunda ay
rlm aktadr. Orhan H anerliolu, bu fark ve H ristiyanlktaki sa'nn fedakrlk
ederek Tanr'y yattrd ynndeki inan hakknda unlar yazm aktadr: "B u
ilk gnah zerinde Tevrat'la Kuran arasnda yle b ir ayrlk da vardr: M sl
m anlarn tanrs A dem 'in tvbesini kabul eder, sadece onlar yeryzne indir
m ekle yetinir. Yahudilerin tannsysa A dem 'le H avva'y ve onlarla birlikte 'ylan'
lanetler. sa'nn kendini feda edip arm ha gerilm ekle insan soyunu balatt
konusu H ristiyan dnyasnda XVI. yzyla kadar tartlm tr. XVI. yzylda ki
lise bu konuda kesin kararn verm i ve sa'nn fedakrlyla tanr fkesinin ya
tm olduunu bildirm itir." (H anerliolu 1993: 213-214)
4 N itekim M ircea Eliade, m itin, insan davran iin bir m odel tekil etm e, hayata
ve dolaysyla insana anlam ve nem kazandrm a ynlerine de dikkat ekm ekte
d ir (Eliade 1993: 10).
5 (nan 1986:14-19)
6 "K itab- M ukaddes" te zikredilen m eyvelerinin yenilm esi yasaklanan aa "iy iy
le kty bilm e a ac" olarak isim lendirilm ekte ve bu aacn dalndaki m eyve
lerden yenildii taktirde iyiyle kt bilinecek ve tpk Tanr gibi olunacaktr. Al
tay Trkleri arasndan d erlenen m etinde ise aacn drt dalndaki m eyvelerin
yasaklanm asnn nedeni hakknda herhangi b ir kayda yer verilm em ektedir.
"Yahve insana u buyruu verdi: "Bahed e istediin aacn m eyvesini yiyebilir
sin. A m a iyiyle kty bilm e aacndan yem e; nk ondan yediin gn kesin
likle l rs n" (Eliade 2003: 207). "Tanr Yahve dedi ki: dem iyiyle kty bil
m ekle bizlerden biri gibi oldu! A rtk hayat aacna uzanp m eyve alm asna, yi
yip lm sz olm asna izin verilm em eli!" (Eliade 2003: 208). "K itab- M ukad
yedirerek ilk gnah ileten Erlik, Kuday (Tanr) tarafndan kat ye
rin altndaki ay ve gnei olmayan karanlk bir dnyaya gnderilir.
Eer Tanr'ya kar dmanlk beslemez, insanlara fenalk etmezse tek
rar Tanr'nm yanna gidebilecektir. Eje ile Trngey de yasaklanm
meyveyi yedikleri ve Tanr'ya asi olduklar iin Tanr meknndan, yani
cennetten karlmlar, eitli haklardan (lmszlk, Tanr tarafn
dan beslenme vs.) mahrum edilip eitli ykmllklerle dnyaya
gnderilmi, drlmlerdir. Kuday (Tanr), yasak meyvenin yenil
mesinden sonra diiye (Eje) gebe kalma, ocuk dourma ve doum
sancs ekme cezasn verirken7 erkee de (Trngey) Tanr gibi ola
m ama (lml bir varla dnme), dokuz kz ve dokuz oul evlda
sahip olma, insanlar dnyaya getirme cezas vermitir. Verilen ceza
lardan da anlalaca zere, dourganlk diiye bir ceza olarak veril
mi, Tanr katnda Tanr gibi lmsz bir varlk olan insan lml bir
8 Deerli aratrc Bahaeddin gel, yasak m eyvenin bir sem bolden ibaret olduunu
ve cennetten karlm a ile insann lm sz bir varlktan lm l bir varlk hline
dntne dikkat ekm ektedir: "Yasak olan veya olm ayan meyvalar, tamam
ile sem bolik idi. Bunlar daha ziyade, iyi ile kt hareketi birbirinden ayrt edip,
iradesini kullanarak kt eyleri yapm am as iin verilen b ir tem bihten baka bir
ey deillerdir. lm sz olarak cennette yaayan insanlk, yere inince lm l bir
varlk olmutur. Tm e baz A ltay ve Yakut T rklerine ait yaratl destanlannda
Tanr, ilk insann am urdan eklini yapm ve ona lm sz bir ruh aram aya git
m iti. Fakat eytann gelip de, bu ekilleri m uhafazaya m em ur edilen kpei
kandrarak bunlar kirletm esi zerine Tanr ok kzm t. Tanr yaratt bu ilk in
sanlara birer ruh verm iti am a; ne ileri varsa grsnler diye de onlar yeryz
ne salm t. Bu yzden de insanlk, hastalk ve lm den kurtulam am t." (gel
1989:475) nsann hastalkl, zayf bir varlk olm as hususu, bata Sm er ve Babil
yaratl mitleri olm ak zere 'T ev rat", "n cil" ve "K u 'an "d a da yer almtr. Sm er
yaratl m itinde insann hastalkl, elim siz ve zavall bir varlk olm as hususu,
H ooke tarafndan u ekilde aktanlm aktadr: "Enki insann yaratlm asn kutla
m ak iin bir ziyafet verir. Enki ve N inm ah ok arap iip sarho olurlar. Ninm ah
"d erin sularn zerin d eki" balktan biraz alp, birinin k sr kadn, tekisinin
hadm erkek olm as dnda ne olduklar belirsiz alt farkl insan yaratr. Enki ha
dm n yazgsnn kraln nnde [hizmete] durm ak olduunu bildirir. M itos, En-
kinin ise daha baka eyler yaratt eylem lerini betim leyen szlerle srer. A kl
ca ve bedence elim siz bir insan yaratr ve N inm ah'tan bu acnacak yaratn du
rum unu iyiletirecek bir ey yapm asn ister; ancak N inm ah hibir ey yapam az
ve byle bir varlk yaratt iin Enki'yi lanetler. "n san " anlam na gelen bran
szcklerinden bir "en o " olup, "zay f" ya da "h asta" anlam na gelen bir szck
kkdr. nsann bu yn, bran iirinde sk sk vurgulanr; insanm tanrsal
am acn evrende kendisine verm eyi dnd yeri dolduram ay yolundaki
bran insan anlaynn altnda, Sm er m itolojisinde grdm z bu ilgin ge
yatsa gerek." (H ooke 2002: 37)
9 (nan 198 6 :1 6 )
yerin altna, yani, karanlklar lkesine atlmtr. Fakat, ileride Tan-
n'run affna m azhar olan Erlik, daha sonra davasn srdrd iin
sonsuza dek karanlk dnyaya gnderilecektir. Bu ifadelerden de anla
laca zere, Tanr, Erlik'i ebediyen karanla, ilk insanlar ise geici
olarak srgn, hapis hayat ("dknlk") yaamaya mahkm etmi
tir. Eer, srgn ya da bir baka deyile hapis hayat iyi bir ekilde ge
irilirse srgn ya da hapis hayat sona erecek, gerek mekna (Tanr
kat, cennet) geri dnlebilecektir. Yaanan "d", srgn ya da ha
pis hayat, nefsin cezalandrlmas, terbiye edilmesi anlamna gelmek
tedir. Nitekim, gnmzde de yasalara ve toplumsal normlara kar
gelenler, han ya da devlet bakannn temsilcisi olduu szl ve yazl
yasalar tarafndan eitli haklardan mahrum edilerek aile ocandan,
toplumdan, gnlk hayattan soyutlanarak cezalandrlmaktadrlar.
Yaratl efsanesindeki cezalandrmay, dorudan "d", "lm ",
"m ahrum iyet", "hapis", "srgn", "gurbet" ve "kayp cennet" kav
ramlar ile birlikte yorumlamak gerekmektedir. nsan, iledii bir kaba
hatten dolay Trk inan sisteminde gn yedinci ya da dokuzuncu
katnda olduuna inanlan Tanr katndan (cennet) yere indirilmi ya
da drlm, geici bir sreliine lmszlk vasfn ve cennetini
yitirmi bir ekilde gurbete salnm, Tanr katndaki haklardan mah
rum kalma anlamna gelen bir hapis hayatna mahkm edilmitir. Bun
dan dolaydr ki, kiiolu daha dnya zerine indii ilk gnden itiba
ren yeniden lmszlk peinde komu, tekrar Tanr katma karak
lmsz ve tanrsal bir varlk olabilmek uruna, gurbet ya da hapis
hayatnn iyi bir ekilde gemesi iin aba sarf etmitir.10 Onun iindir
11 Budizm ve zellikle d e "N irvan a" hakknda bkz. C am pbell 1993: 253-525; Eli-
ade-C ouliano 1997: 53-71; H anerliolu 1993: 9 0 -9 1 ,1 0 5 ,1 9 6 ,2 2 8 , 295, 367.
gesel olarak gmlme, d) Simgesel olarak yer alt dnyasna ini, e)
Hipnotik uyku; adaya bilincini yitirten iecekler, f) G snavlar: So
payla dvlme, kzartlmak zere ayaklarn atee tutulmas, havada
asl braklma, parmaklarn kesilmesi ve buna benzer baka ac verici
ilemler."12
amanla geite, tpk bir ya grubundan dierine gei ya da
gizli bir cemiyete giri uygulamalarnda olduu gibi, "oru"un nemli
bir yer igal ettii grlmektedir. Kuzey Amerika Kzlderilileri arasn
da oru, hayal grebilmenin en nemli dayanaklarndan birisidir: "On
iki, on yalarndaki erkek ocuk babas tarafndan ssz bir yere b
raklr. Hayvanlar uzak tutmas iin kk bir ate vardr ve ocuk
orada oru tutarak dua eder. Oru ruhsal ziyareti gelene kadar ve
ya daha fazla gn srer ve insan veya hayvan biiminde grnen ziya
reti onunla konuarak ona g verir. ocuun daha sonraki yaam
bu hayalle belirlenecektir; ona gelen ruh aman olarak insanlar saalt
ma gc verebilir, hayvanlar yakalayp avlama gc verebilir veya sa
valk yetenei vermi olabilir. Eer kazanlan yetenekler gencin ar
zularn tatmin etmezse, tekrar, istedii kadar, oru tutabilir."13
Campbell'in aktard bilgilerden de anlalaca zere, "oru",
nefsi terbiye etmek ve dikkati d dnyadan i dnyaya younlatr
mann yam sra, "balang"ta inenen yeme yasan srdrmek, ye
me yasann hi ama hi ihll edilmediini bireyin hafzasna kazmak
anlamna da gelmektedir. "Balang"taki tanrsall ya da ebedlii
ortadan kaldran ey, yasaklanan eyi yemek ya da nefse hkim olama
mak olduuna gre, ilenen hatay hi yaanmam gibi sayarak yeme
yasan srdrmek tanrsall ya da ebedlii srdrmek ya da yeni
den kazanmak anlamna gelecektir. Nitekim, sradan bir insan ziyaret
edip de eitli gler verm eyen ruhsal ziyareti, ancak kutsalln
inziva ve orula yeniden kazanan aman adaym ziyaret etmekte, ona
eitli gler bahetmektedir. nziva ve oru, Tanr'ya yakn olmay,
ona yaklamay salamaktadr ve bylece yeniden kutsallaan kul (a
man aday) ile kutsall baheden Tanr arasndaki diyalog yeniden
balamaktadr.
"Balang" ya da "yaratl aamasnda" Tann tarafndan verilen
mahrumiyet ve hapis cezas, tasavvufta da tekrar Tanr ile bir olma ad
14 Farsa "k rk gnlk s re" anlam na gelen "ih le" kelim esinden gelen "ile" ya
da " ille ", genelde "ileh an e" ad verilen bir yere ekilm ek, ibadet iin dnyev
ilikileri asgarye indirerek zam an zam an m escitlerde bulunm ak anlam na gel
m ektedir: "U m um iyetle tekkenin odalarndan birinde (ilehane) olur. eyh, hal
vete girecek dervii bu odaya dua ve Fatiha ile sokar ve oradan ayrlr. Hcrede
seccade, dayanak ve Kur"an'dan baka bir ey yoktur. G ndzleri orula geiri
lir. ftar ettikleri yiyecek derece derece, taham m llerine gre, azaltlarak kendi
lerine getirilir. Dervi zaruret olm adka darya km az ve kim se ile konum az.
G ece ve gndzleri ibadet, zikir ve tefekkrle geirir. G eceleri yatarak deil otu
rarak ve bir eye dayanarak uyur. K rknc gn eyh dervii ile'den karr. O
gn kurban kesilir. Dervi ykanarak, am ar deitirir. K urbann cierinden
yer veya etinin suyu ile yaplan orbay ier. eyh lzum grrse dervi st s
te birka defa ile'ye girer. M evlevlikte ile, rza kelim esinin ebced hesabndaki
tu tan olan "bin bir g n " srer. Dervi bu sre iinde zellikle m utfak hizm etle
ri grr, az konuur, sem a, ney alar, m esnevi okur. Bu m ddetin bitim inde
gn hcrede kapal olarak kalr ve "d ed e" unvanm alrd. Bektalikte de ile
hizm etlidir. Yalnz m uayyen bir zam anla snrl deildir. ileyi tam am lam aya
"ile karm ak" (veya ekm ek), tam am layana "ilek e" (ile eken), tam am la
m adan brakm aya "ile k rm ak", brakana "ile krgn" veya ile-iken denirdi.
ilekran pim an olu p dergha dnse ileye yeniden balam ak zorundayd. i
le krm ak ok byk bir su kabul edilm itir. ileyi krann m anev bir felkete
urayaca um um inantr. Bekta geleneine gre dier tarikatlarda grlen
ile "ile-i zenn" (kadm lann ilesi)dr. M enkabeye gre bu nu H ac Bekta Vel
sylem itir. K endisi "ile-i m erdan" (erkeklerin ilesi) tercih etmitir. Buna g
re Kilis yakm lannda D avut Peygam ber m akam nda her gn bir sr yiyip su i
m eden ve abdest bozm adan krk gn ibadet ed ip ile ekm itir." (Kom isyon
1997: 148).
lml bir varlk hline getirmeye neden olan "yasak meyve"nin ye
nilmesinden dolay duyulan pimanlkla da aklamak mmkndr.
Sanki, insan, yeme arzusu nedeniyle cennetten karldna inanm,
bundan dolay da belirli bir sre kendisine yemeyi yasaklam gibidir.
Nitekim, dinlerde ve kltrlerdeki orucu, sadece nefsi terbiye etmek,
yiyecein kymetini bilmek, alarn hlinden anlamak ve yasla akla
mak yerine, "balang" taki yasaklanm meyveyi yemekten dolay
duyulan pimanln ifadesi, yemeye dayal gnahn hi ilenmemi
gibi kabul edilmesi biiminde de deerlendirmek mmkndr. Birey,
tutulan orula, sanki "Bak ben kendimi yemekten men ettim ve aslmda o
yasaklanm olan meyveyi hi yemedim" demeye alyor, bylece
sonsuzluuna son veren yeme ile ilgili davrann hafzalardan silerek
yeniden sonsuzluk ya da lmszl yakalamay, yeniden cennete
ya da Tanr meknna vasl olmay amalyor gibidir. Nitekim, tasav
vufta dervi, tanrsallama yolunda ilk admn "ile" ve ile srasnda
ki yeme ime yasa ile atmaktadr. Bu sreci tamamlayabildii taktir
de lmszl yeniden yakalama ve yeniden tanrsallaabilme yolu
na girebilmektedir. Dervi, "ile" ile bu dnyadaki "lm "e ya da st
raba bir son vermekte, ile sonrasnda yeniden hayata ("gerek ve son
suz hayat"), yani, Tanr katndaki yaama kavumaktadr. Yani, "l"
ya da "lm l" bir varlk aamasndan lmsz, tanrsal bir varlk aa
masna gemektedir. Aday, krk gnlk bir sembolik lmle, gurbet, ha
pis anlamna gelen dnya hayatn, yani, lm srecini tamamlamak
ta, yeniden dirilerek Tanr meknna doru adm adm ilerlemektedir.
Bir baka deyile, cennetten karlma ve dnyaya drlme sreci,
sembolik lmle tamamlanmakta, verilen ceza ekilip bitirilmekte ve
sonuta birey cezasn tamamlam ve "balang" taki gnah bir daha
ilememek zere nefsini terbiye etmi bir ekilde Tanr'ya doru yk
selmektedir.
Orhan Hanerliolu, "ile"nin "ilkel"lerde de yaygn bir ekilde
grldn ifade etmektedir. Hanerliolu, Avustralya "lker'lerin
de genlerin dinsel yaama girebilmek iin ormanlara ekildiklerini,
oru tuttuklarn ve hi kimseyle konumadklarn bildirmektedir.15
Bu ifadeler, bizi dorudan tasavvuftaki "ile"ye gtrmektedir.
ilecilii (Fr. Ascetisme), bedeni kmsemeyi renme yoluyla
ruhu yceltme diye tanmlayan Hanerliolu, konu hakknda unlar
yazmaktadr: "Bu anlamda her trl eitim de ile" nitelii tar. rne
in, "Buda", eski Hint geleneklerine uyarak bylesine bir ileyle ken-
dini eitmitir. Hristiyanlkta ilecilik, Adem'in elma hrszlndan
tr soyaekim yoluyla aalanm insann kendini cezalandrmas
n dile getirir. Manastrlarn kuruluundan nce ller, "trik-i dnya"
(dnyay brakmlar) ad verilen ilecilerle doluydu. Manastrlar, bu
bireysel ilecilikleri bir disipline sokmak amacyla kurulmutur. slm
ln btn tasavvuf tarikatlarnda ile ekmek, bilgiye ermenin (er
miliin) ilk basamadr. slm inanlarna gre, bilgisizlerin ilecilii
tanrdan gayri her eyden "vazgemek"tir. Hint inanlarnda ayn erek
"nirvana"lamakla elde edilir. Antika Yunanllarnda Stoaclar ve Ki
nikler, kendilerini bylesine ilelerle eitirlerdi.16
Hanerliolu'nun ifadelerinden de anlalaca zere, aslnda dn
yadan gei ve btnyle teki dnyaya yneli anlamna gelen Hris-
tiyanlktaki ileciliin kkeni, Adem'in "elma hrszl"na, yani, insa
nn nefsine sahip olamamas, zellikle de "eytann kaps" olarak ni
telendirilen "dii"ye uymas dncesine dayanmaktadr.17 Nefsine
hkim olamayan, "dii"ye ve dolaysyla eytana uyan insann cennet
ten karlmasna ve lml-hastalkl bir varlk hline dnmesine
neden olan ilk gnahtan dolay kendisini cezalandrmas ve hatta aa
lamas anlamna gelen manastra kapanma ya da inzivaya ekilmede
cinsel ilikinin, evliliin yasaklanmas hayli dikkat ekicidir. ilecilik
ya da inzivaya ekilmeyi sadece inanm Hristiyan'n kendisini gnl
l olarak aalamak, cezalandrmak, dnya ve hayattan mahrum b
rakmak istemesiyle aklamak kanaatimizce yeterli olmayacaktr. Bu
davranla "balang" taki menfur olayla ilgili hafzann sfrlanmaya
alld, olayn hi yaanmam ve gereklememi gibi kabul edil
mek istendii gzlemlenmektedir. Ksacas, "d"n getirdii ac
unutulmaya, hatta "d" hafzalardan karlmaya allmaktadr.
(H anerliolu 1 9 9 3:105)
17 "D ii" ya da "k ad n "n eytanla sk bir iliki ierisinde olduu inan, Lebed
Tatarlar arasndan d erlenen yaratl m itinde de kendisini gsterm ektedir. Bu
m etne gre, erkein yaratl Tanr'ya braklrken "d ii" ya da "k ad n "n yara
tl eytana braklm tr. M etind e ay rca, bran m itolo jisin d e old u u gibi,
diinin erkein kaburga kem iinden yaratld inanna da yer verilm itir: "...
Tann nce yeryznde tek bana yaayan insan yaratt. Bu insan erkek idi. Bir
gn Tanr'nm yaratt erkek uyurken eytan onun gsne bast. Bunun zerine
erkein kaburgalarndan b ir kem ik ayrlarak yere dt. Bu kem ik biraz daha
uzaynca, bundan kadn m eydana g eld i." (Ta 2002: 85)
Buraya kadar verilen bilgilerden de anlalaca zere, "d",
"m ahrumiyet" ve "hapis", "balang"ta kiiolunun istei dnda ya
anrken amanizm, tasavvuf, Budizm ve Hristiyanlk'taki "d",
"m ahrum iyet" ve "hapis" birey tarafndan gnll bir ekilde yaan
maktadr. "Balang"taki, "d", "m ahrumiyet" ve "hapis", bireyin
tabuyu inemesi zerine cezalandrma arac olarak karmza kar
ken amanizm, tasavvuf ve dier dinlerdeki "d", "mahrumiyet"
ve "hapis", bireyin nefsini cezalandrmas ve terbiye etmesinin bir ara
c olmann yan sra, yeniden tanrsallaabilmesi ya da kutsallaabilme
sinin temel aralar olarak grlmtr. Aada ksaca ele alacamz
devlet sistemleriyle baz inan sistemlerindeki (Alevlik-Bektalik)
"m ahrum iyet", "d" ve "hapis" de tpk "balang"taki gibi, tabu
ya da yasalar ineyen bireyi kendi iradesinin dnda cezalandrmay,
olgunlatrmay, su ilemekten uzak tutmay ve en nemlisi de suu
ileyeni zarar gren kurum ya da birey adna cezalandrmay amala
maktadr. "Balang"ta bireyi dren, mahrum brakan, kendi katn
dan dnya zerine dren g bizzat Tanr iken, devlet ve inan sis
temlerinde bu ii yapan, meruiyetini ister dinden, ister demokrasiden
ve isterse baka bir kaynaktan alsn bizzat devlet ya da hkmetle di
n liderin (pir, dede) bizzat kendisidir.
Alevlik ve Bektalikte en byk din ceza, su ileyen bireyin
"dkn" iln edilmesidir. Dknlk, toplum dna atlmak anlam
na gelmektedir ve bu uygulama ile birey, iinde yaad toplumdan
uzaklatrlmakta, haklarndan mahrum edilmektedir (Dkn olanlar
cem trenlerine katlamazlar, kurban yiyemez ve yediremezler, top
lumdan dlanrlar. Ailesi bile o kiiyi bu yanl davranndan dolay
koruyamaz. nk yanl yapan kiiye sahip kan da dkn iln edi
lir vs.). Bir nevi hapis hayat anlamna gelen "dknlk" uygulamas,
Yahudilikten Hristiyanla gemi olan "aforoz"u akla getirmektedir.18
Kaynaklar
Campbell, Joseph (1992), lkel Mitoloji -Tanrnn Maskeleri-, ev. Kudret Emi-
rolu, Ankara: mge Kitabevi.
Eliade, Mircea (1993), Mitlerin zellikleri, ev. Sema Rifat, stanbul: Simavi
Yaynlan.
Eliade, Mircea (1994), Edeb Dn Mitosu, ev. mit Altu, Ankara: mge
Kitabevi.
Eliade, Mircea (1999), amanizm, ev. smet Birkan, Ankara: mge Kitabevi.
Eliade, Mircea (2003), Dinsel nanlar ve Dnceler Tarihi -Ta Devrinden Ele-
usis Mysteria'larra-, ev. Ali Berktay, 1. c., stanbul: Kabalc.
Eliade, Mircea-Ioan P. Couliano (1997), Dinler Tarihi Szl, ev. Ali Erba,
stanbul: nsan Yaynlar.
Ergun, Metin-Gaynslm brahimov (1996), Bakurt Halk Destan Ural Batr,
Ankara: Trksoy Yaynlan.
Hanerliolu, Orhan (1993), Dnya nanlar Szl Dinler, Mezhepler, Tari-
katler, Efsaneler, 2. bask, stanbul: Remzi Kitabevi.
Hooke, Samuel Henry (2002), Ortadou Mitolojisi Mezopotamya-Msr-Hitit-
Musevi-Hristiyan Mitoslar, ev. Aleddin enel, 4. bask, Ankara: mge
Kitabevi.
nan, Abdlkadir (1986), Tarihte ve Bugn amanizm Materyaller ve Aratr
malar, 3. bask, Ankara: Trk Tarih Kurumu Yaynlan.
Komisyon (1997), "ile", Trk Dili ve Edebiyat Ansiklopedisi, 2. c., stan
bul: Dergah Yaynlan, s. 148.
gel, Bahaeddin (1989), Trk Mitolojisi, 1. c., Ankara: Trk Tarih Kurumu
Yaynlar.
Ta, smail (2002), Trk Dncesinde Kozmogoni-Kozmoloji, Konya: Kmen
Yaynlar.
Trkdoan, Orhan (1995), Alev Bekta Kimlii -Sosyo-Antropolojik Aratr
ma-, stanbul: Uma Yaynlan.
Niyaz-i M sn de Srgn ve Zindan
Bill Kemikli *
Zindan-name
Klsik Trk iirinde, srgn ve mahkmiyet hayatn, srgne
gnderilen yeri ve hapishaneyi konu alan pek fazla eser yazlm de
ildir. Ahmet Paann Kerem Kasidesi ve Keecizade zzet Molla'mn
Mihnet-i Kean'ndaki gibi, bir ceza biimi olarak srgn hdisesini tahlil
eden ve yce makamlardan af dileyen eserlere ska rastlanmaz. Dola
ysyla bizde bir zindan-name, hapsiyye, srgn-name veya esaret-name
olarak isimlendirilecek tarzda edeb bir tr olumamtr.1 Keza bildi
imiz kadaryla Baf Kadsnn anlarndan baka, o dnem iin ska
yaanmas mmkn olan esaret hlini ele alan manzum ve mensur
eserler de yazlm deildir.2 Bununla birlikte suf evrelerden gelen a
irler, bizzat gereklik dzleminde bir zindan olgusu ve mahkmiyet
tecrbesinden bahsetmemekle beraber, bizatihi yaanlan hayat srgn,
bedeni ve dnyay zindan olarak tasavvur eden iirler yazmlardr. Bu
tarz iirlerde, hayattan, iinde yaanlan dnyadan ve dnya nimetle
rinden ikyetler ne kar. Birer ekvaiyye olarak nitelenmesi de mm
kn olan bu iirlerde ele alman konular, baz divan airlerine ilham
kayna oluturduu gibi k tarz iirde de kullanlmtr.
Do. Dr. Bill Kem ikli, Sleym an Dem irel niversitesi lhiyat Fakltesi, sparta.
1 Bu konularda Fars edebiyatnda habsiyye ve ekvaiyye adlaryla m anzum eser
lerin yazld hakknda bkz. N im et Y ld n m , "F ars Edebiyatnda H absiyye ve
ekv aiy y e", N sha, 111/10, 2003, s. 19-38.
2 B a f ta kad olarak grev yaparken M altallara esir den M acuncu-zade M ustafa
Efendinin anlan C em il ifti tarafndan sadeletirilerek yaym lanm tr ("B af
Kadsnn Esaret A n la n ", Yedi klim , 23, A ustos 1992; 24, Eyll, 1992, s. 56-61).
Niyaz: M alatya'dan Lim ni'ye
Bu teblide Niyaz-i Msr rneinden yola klarak tasavvuf iirin
de, srgn ve zindan metaforlar balamnda hayat ve dnya tasavvu
ru zerinde durulacaktr. Anadolu'da ruh bulan suf dncenin, ha
yat ve dnyaya ykledii anlam ortaya koymak iin, Yunus Emre,
Kaygusuz Abdal ve Gayb gibi airleri de dikkate almak gerekirdi. Bu
sebepten konu etrafnda, tasavvuf iirin nde gelen temsilcilerinin
eserleri tetkik edilmi ise de, bu ifade, slp ve anlat itibariyle farkl
lklarna ramen hayat ve dnyay alglay biimlerinde bariz bir ay
nilik tespit edilmitir. Bununla birlikte Msr'deki vurgu, dierlerine
nispetle daha ak ve daha zengindir. Zira Msr hayat sadece misal le
m inde bir srgn olarak grmemi, bizatihi ilki Rodos'a ve dierleri
Limni'ye olmak zere defa gereklik dzleminde srgn yaam
tr.3 Bu da ona hayat anlamlandrmasnda nemli bir fenomen olan
srgnlk dncesini ayne'l-yakn bilme imkm vermitir.
Bilindii gibi Msr, dnemin sadrazam Kprl Fazl Ahmet
Paann daveti zerine Bursa'dan Edirne'ye gitmiti. Burada Edime
Ulu Camii'nde halk iratla vakit geirmekteydi. Ne var ki, dnemin
idarecilerini ve yaplan yolsuzluklar eletiren baz szleri dolaysyla
1673 (1083)'te Rodos'a srgne gnderildi; dokuz ay sonra affedilerek
Bursa'ya dnd. Bursa'da tasavvuf faaliyetlerini srdrrken, baz
dnceleri ve konumalar dolaysyla yeniden srgn cezasna arp
trld (1677) (1088). Bu seferki srgn adresi Limni'dir. ki yl sonra af
fedilmi olmasna ramen, Bursa'ya dnmemi ve Limni'de takriben
on be yl kadar kalmtr. Bu srede tasavvuf dnce ve anlayn
neretmitir. Daha sonra II. Ahmet dneminde Bursa'ya dnmtr.
Bilhare Avusturya seferine katlmak maksadyla halk cihada arm,
bylece yanma yz kiilik bir dervi grubunu da alarak tekrar Edir
ne'ye gelmitir. Burada gelien baz hdiseler sebebiyle 1693 (1104)'te
tekrar Limni'ye srlmtr. Bu son srgnde bir hayli yalanm olan
air, M art 1694 (1105) ylnda vefat etmitir. Trbesi Limni'dedir.4
3 M uham m ed Nur, "Yakun yalnl klhan atun firengi tem reni" (175/1) m sra ile
balayan gazeli airin Lim ni'ye srgn olarak gnderilm esiyle ilikilendirerek
anlatm aktadr. Bkz. Seyyid M uham m ed Nur, M sr N iyazi Divan erhi, hzl. M.
Sadettin Bilginer, stanbul ?, s. 100.
4 Son yllarda Niyaz-i M sr ve eserleri etrafnda nem li alm alar yaym lanm
tr. Bu sebepten hayat ve eserleri hakknda burada ayrntl bilgi verilm emitir.
airin biyografisi ve eserleri iin bkz. A bdlbk G lpm arl, "N iy az", A, IX, s.
Niyaz aslen Malatyaldr. lm-i cifr bata olmak zere baz inisiyatik
bilgileri renmek iin bir mddet Msr'da ikamet etmesi dolaysyla
Msr mahlasyla tannmtr. Rodos'a srgn olmasna, baz kaynaklar
cifr hesaplaryla bir ksm kehanetlerde bulunmasnn sebep olduunu
sylemektedirler. Bu tr inisiyatik mtalalar, nbvvet hakknda
Snn slm'n ortaya koyduu dncelerin dna kmasna sebep
olmu; Risale-i Hasaneyn isimli eserinde Peygamberin torunlar olan
Haan ve Hseyin'in peygamberliklerini ileri srmtr. Bu ve benze
ri btm yorumlan dolaysyla Limni'ye srld de ileri srlmek
tedir. Hatta Niyaz Divan arihi Seyyid Muhammed Nur, airin Risale-
i Hasaneyn dolaysyla elli gn kadar evinde gzaltnda tutulduunu
sylemektedir. Tarih kaynaklarla tevsik edemediim bu husus, mer
humun rivayetine gre, dnemin nl mritlerinden olan Aziz Mah-
mud- Hday'nin ihbar neticesinde olmutur.5 Hday'nin ihbar
zerine, airin cezalandrlmas iin fermanlar gnderilmi ve elli gn
evden kmama cezas verilmitir.6 Muhammed Nur, airin "bana" re-
difli gazelinin ilk beyitlerini bu adan izah etmektedir (5/1-2).**
Dnya: M ihnet-hane
Hayatnn byk bir blmn memleketinden uzakta geiren a
ir, defa srgn cezasna arptrlm, ksa sreli de olsa bir defa evin
de mahede altnda bulundurulmutur. Bu durum, onun psikolojik
yapsn ne derece etkilemitir? Bunu tahlil etme imknmz yok. An
cak o bu cezalara arptrlm olmasayd, yine de dnyadan ve hayat
tan ikyet edecek, kendini yaad evrende her zaman garip grecek,
hibir zaman kendisini kmilen hr addetmeyecek ve sonunda da bu
srgn hayatnn bir an nce bitmesini talep edecekti. Niin byle d
nyoruz? Bu sorunun cevab sufnin hayat, dnya, sla ve vatan ta-
305-307; a.g.y., "N iyaz-i M sr", arkiyat M ecm uas, VII, stanbul 1972, s. 183-226;
Baha D oram ac, N iyaz-i M sr H ayat ve Eserleri, Ankara 1988; M ustafa K ara, N i
yaz-i M sr, A nkara 1994; Kenan Erdoan, N iyaz-i M sr D ivan, Ankara 1998;
M ustafa Akar, N iyaz-i M sr ve Tasavvuf Anlay, A nkara 1998.
5 airin "K asap elinde koyunum ya o beni ya ben on u " (174/1) m sra' ile balayan
iiri, A ziz M ahm ud- H day'nin bu davran dolaysyla kalem e ald d
nlm ektedir. Bkz. M uham m ed Nur, 101.
6 M uham m ed Nur, 26.
Bu teblide K enan E rdoan'n doktora tezi olarak hazrlad N iyaz-i M sr D iva
n (A ka Yaynlar, A nkara 1998, CX CVI+262) esas alnm tr. M etinde gsteri
len ilk rakam iiri ve kincisi de beyit/bent num arasn gstermektedir.
savvurlarmn ierisinde gizlidir. Dier bir ifade ile tasavvufun varlk
ve varlk kategorileri ile lem /evren algs, bir sfi olan airin muhay
yilesinde srgn imajn besleyecek ve bylece o, yoklua mahkm
olan dnya ve dnya nimetlerinin zgrlk alann kstladnn far
kna varacakt. u hlde Niyazi'de srgn ve zindan olgusu, yaanan
bir hdiseden ok, entelektel anlamda hissedilen bir olgudur.
Burada anahtar kavram dnyadr. Daha dorusu airin dnya
hakkndaki kanaatleri, onda bir srgn ve zindan fikrinin domasna
sebebiyet vermitir. Peki dnya nedir? Dnya, kelime olarak, "yakn
olmak" anlamna gelen Arapa dnv kelimesinden tremi, "en ya
kn" anlamnda kullanlan edna kelimesinin mennesidir. Daha ok
ahiret ve ahiret hayatnn karl olarak "yakn hayat" anlamnda kul
lanlmaktadr. Baz dilciler kelimenin "alaklk, ktlk" anlamndaki
dem et kknden trediini ileri srmektedirler. Her iki hlde de dn
ya, kozmik varlk olarak deerlendirilmekten ok, hayat ve hayat tarz
olarak anlam kazanmaktadr. Bu bakmdan dnya daha ok sfattr.
Ancak yeryz ile burada yaanan hayat arasnda yakn bir iliki bu
lunduundan zamanla dnya kelimesi, sfat olma zelliinden ok, ay
alt varlk alan, bu lem, gne sistemindeki gezegenlerden biri ve yer
krenin ad olarak, isim eklinde de kullanlmtr.7 Hlihazrda gn
delik dilde, daha ok bu son anlamyla, yerkrenin ad olarak dnyay
kullanmaktayz.
Niyaz, dnyay, yerkre anlamnda kullanmaz. Yerkre, onun
kavramsal dnyasnda cihan (1 6 9 /1 ), lem ve "bu il" (2 2 /1 ) kelime ve
mefhumlar ile zikredilmektedir. Dnya, ona gre, bizatihi yaanlan
hayat ve bu hayat sreci ierisinde karlalan nimet ve klfetlerdir.
Bu bakmdan dnya "oyun ve elence yeri",8 inam Hak'tan al koyan
(8 /1 -2 ) yedi bal bir ejder (1 6 6 /2 ); nice ahlar mevki ve makamna
doyamadan mat eden bir ah-baz (166/3); bazar- kesret (1 8 7 /9 ); gam
ve kederden baka bir ey sunmayan (20/6), hi rahat vermeyen arh-
dn (7 /1 ); gaddar (8 /1 ), dndrlmesi g ar bir dolap (1 2 /2 ); dert
meyhanesi (12/8)'dir. Btn bu tanmlamalarda ne kan husus, iinde
yaanlan "yakn hayat" olarak dnyann faniliidir; fena glzan
^ K elim enin tanm ve slm dncesinde kazand anlam grm ek iin bkz. S
leym an U luda, "D n y a ", D A, X, s. 22-25.
8 Bu nitelem e "Bu dnya oyun ve elenceden baka bir ey deildir." (Ankebt,
64) ve "y i biliniz ki; bu dnya hayat oyun ve elenceden baka bir ey deil-
dir."(H add, 20) ayetlerinden mlhem dir.
(1 7 9 /2 ) olan bu dnyann glleri solmaya, blblleri susmaya mah
kmdur (1 6 6 /1). Keza fena mlkdr; sunduu mevki makam, i g,
gayrimenkul ve menkul variyet ve benzeri ltuf ve kahrlarn hepsi bi
rer hayalden ibarettir. Zira dnyadaki her izzet sonludur, yok olmaya
mahkmdur (106/1, 1 03/2). Ontolojik erevede olaya bakmak gere
kirse, ne dnya ne de dnyada var olan eyler birer zorunlu varlk
deillerdir; mmkn varlklardr. Bu itibarla da hadis ve zaman ve me
kn snr ile kuatlmlardr. u hlde snrl bir varlklar btn olan
dnya, insana gerek hrriyeti ve gerek huzuru nasl sunabilir? Dn
yann zevki anlktr. Bu itibarla hayat, kukla ve glge oyunundan iba
rettir; oradaki karakterler bizleri, figrler davran ve tutumlarmz ve
oyunun yanstld perde bu dnyay tasvir ediyor.
Anlk zevklerden baka bir ey olmayan dnya, ne yazk ki, kukla
oyununu gerek sanan znden uzaklaarak yabanclam insanlar
iin bamllk yaratr. Niyazi bunu sanem istiaresiyle izah etmeye a
lmaktadr. Hece lsyle yazd bir gazelinde dnyaya "ey sanem"
diyerek hitap etmektedir. Bilindii gibi sanem, puttur; Allah'tan baka
kendisine taplan eydir.9 Kendisine ulhiyyet atfedilerek sayg duyu
lan sanem, iirde bilhassa sevgili, edal ve cilveli gzel iin kullanl
maktadr.10 Bu bakmdan;
9 K elim enin sem antik tahlili iin bkz. F. Krenkow, "S an em ", A, X, s. 191-192.
10 K elim enin bu ekilde kullanm iin bkz. Dr. H arun Tolasa, A hm et Paann iir
D nyas, kinci Bask, A nkara, 2001, s. 149, 280.
(48/1-7). Bu sebepten air dnyann kendisini sarartp soldurduun
dan ikyetidir.
12 Vatan daha ok hukuk ierii olan bir kavram dr. K elim enin bu erevede ka
zand anlam a dair ayrntl bir tahlil iin bkz. H am di Dndren, "V atan",
m il slm Ansiklopedisi, VI, s. 318-321.
13 Bu konuyu kr. Rene G uenon, slm M aneviyat ve Taoculua Toplu Bak, ev. M.
K ank, stanbul 1989, s. 77-85; Ttus Burckhardt, slm Tasavvuf Doktrinine Giri,
ev. F. A rslan, stanbul 1982, s. 73-77.
leminde birlik (vahidiyyet) hlindeydi. te bu birlik hli, asl vatandr.
Klsik iirimizde "bezm -i elest" mefhumu ile de telmih edilen hdise
burada yaanmtr(29/3).
Asl vatan olarak dnlen ruhlar lem i, zam an ve m eknla
m ukayyet deildir. Zaten air de bu vatan "vahdet ili" (2/3, 6), "l-
m ekn" (178/2) ve "dost ili" (20/14) gibi mefhum larla ifade etm ekte
dir. M efhum- muhalifinden hareket edecek olursak, bu dnya kesret,
zaman ve mekn setti ile kuatlm bir diyar- gurbet, ayar ili (29/ 6),
dndrlmesi g ve ar bir dolaptr (12/2). Ruhun beden zindanna
hapsi ve nesnellemesi anlamna gelen doum (29/2), sladan gurbete
zorunlu bir intikal olarak telkki edildiinden hayat srgn istiaresiy
le tanmlanmaktadr. Dolaysyla o bu hayattan mtekidir. D iyor ki;
14 air devriyye tarznda eser yazd gibi bu konuyu m ufassal olarak da bir risa
le kalem e almtr. Bkz: A bdurrahm an Gzel, "N iyaz M sr'nin G zden Kaan
Bir Eseri, Risale-i D ev riyye", T. K. A ., X V II-X X I/ l-2, Ankara 1979-83, s. 121-139;
M ustafa Tatc, "N iyaz-i M sr'nin D evriyyeleri ve D evir A n lay ", Edebiyattan
eri, A nkara 1997, s. 234-271. Ayrca devir nazariyesi ve bu konuda yaplan a
lm alar iin bkz. Bilal Kem ikli, "T rk Tasavvuf Edebiyatnda D evriyye ve
Su n'ullh- G ayb'nin D evriyyesi", slm A ratrm alar, XIII (2), A nkara, 2000, s.
217-226.
ve zgrln idrak etmesine dair bilgiler verirken, "n can ile bir
idk ebdan ile talduk" (165/7) demektedir. Can ile birliktelik, can
kuunun ten kafesine girmesinden nceki demlere iaret etmektedir.
"Bedenler ile dalm ak", bu dnya hayatna, kesrete ve ayrl ifade
etmektedir. Dolaysyla onun bu hayatta olmaya pek de istekli olmad
; bilkis hayatn birlik dnyasndan srgn, beden ve bu dnyann
da bu srgnn gerekletii birer zindan ve gurbet diyar olduu fik
ri ok aktr.
15 Bu m ucizenin edeb hayatm za yansm as hakknda bkz: M etin Akar, Trk Ede
biyatnda M anzum M iracnam eler, Ankara 1987.
16 Bu konuda ayrntl bilgi iin bkz: M uslihddin Valjy, M ircul-B eyan M iracn
Tasavvufi Boyutu, hzl. M. Tatc-C. Kurnaz, Ankara, 2000; Bill Kemikli, Sun'ullh-
C ay b Divan ncelem e-M etin, stanbul, 2000, s. 155-158.
dncesinde fark hlidir. Kelim e olarak bakalk almeti, ayrm ak ve
seilmek gibi anlamlara gelen fark, herhangi bir karlkl engellem e ol
madan kesrette birlii, birlikte kesreti grmektir.17 Bu hl, ztlarda bir
ahenk grme biimidir. Nitekim air de bu hle gelen k iin dnya
nn da ukbanm da bir anlam ifade etm ediine iaret eder (165/9).
air can miracn gerekletirerek farka ulaan kiinin sla zleminin
biteceine iaret eder. O bu hli "sem m e vechullah"18 lfz iktibasyla
ifade ederek, "eyada zn ynsz olarak gsterm i olan" Mutlak
Hsn ve M utlak Varlk olan Tanr'nn bulunm as ve "daim a ak olan
yznn" grlm esinden bahsetm ektedir(102/l-7, 103/1-5, 118/3).
Bu bak, bizim kesret lem inde yitirdiimiz, ama izini srerek tan
mak ve yeniden grmek zere kodlanm olduumuz bizi her dem g
ren yz seyretmeye imkn verecektir (102/1,103/ 4,116/ 3-4). nsan,
ilh! srlar, yaz k, geceyi gndz, iki lemi, har- neri, cennet ce
hennemi velhasl akl ve idrak snrlar dhilindeki btn ztlar ve
zenginlikleri kendinde bulacaktr (102/3-4,116/5).
Can mirac insann kendi kendine ynelmesidir. Srgn, gurbeti,
zindan, elemi ve kederi velhasl dnyay tarada aramayan, her eyin
mikro kosmozda, yani kendi ierisinde drldnn farknda olan
air (82/1, 91/1-2, 120/17-18), bylece hrriyeti de kendi iinde ara
maktadr. Bir bakm a sevgiliye vuslat ve esaretten kurtulu olan can
mirac lmdr. Zaten gzellik vergisi olarak "yr ilinde can alurlar"
(23 7 5). Buradaki lm, bu dnyadaki hayat sonlandran tabi lm
deildir; ihtiyar lmdr. htiyar lm, insann fiil ve davranlar
nn, bireysel ve toplum sal olarak sahiplendii hususiyetlerin, vcudun
ve im knlarn gerek sahibi olm ad bilincidir (92/2). Dier bir ifa
deyle, her eyin yegne m alikinin Tanr olduu fikrine ulamaktr. Bu
bakm dan ihtiyar lm, tam amen zihinsel ve entelektel dnm
ifade eder.
17 Ethem Cebeciolu, Tasavvuf Terimleri ve D eyim leri Szl, A nkara 1997, s. 264.
18 Vahdet-i Vcd dncesinin tem el referanslarndan biri olan bu lfz "N ereye
dnerseniz A llah oradadr." (Bakara, 115) ayetinden iktibastr.
srecinde yce amalarn gerekletirmesi iin kendisini bir mcade
le ortam nda grmesini saladndan nemlidir. Eer o hayata ve
dnyaya bu anlatld erevede bir anlam yklemeseydi, ile hayat
n tam amlayarak i aydnlanmasn gerekletirebilir miydi? Bu soru
nemli bir tartma konusudur. Ancak bir hususa zellikle iaret etmek
istiyorum; mahkm, btn bir mahkmiyet sreci ierisinde kendisini
bir konuya odaklandrr; o da zgrlktr. Suf de eyaya, sradan ili
kilere ve basit deer yarglarna balanp kalmak yerine entelektel an
lamda zgrlne kavumaya alan kiidir; o zindan da zgrl
de iinde arar.
Tasavvuf dncesinin temel kavramlarndan olan tasfiye-i kalb,
zihn ve akl gleri tek bir konu zerinde younlatrmak anlamna
gelir; o da iteki zgrlk alanna kavumaktr. Bu sebepten onun su
ve gnah telkkisi de farkllk gsterir. Zahiren su, irtikap edilmesi
hlinde ceza kapsamna girer. Oysa hl ehli, sadece irtikap ettii su
tan dolay deil, o suu dnce seviyesinde zihninde tasarlad an
dan itibaren de m anev cezay hak etmi olur. Dolaysyla o ncelikle
dncesini saflatrmak durumundadr. Bu sebepten yaad evrende
deta hapis hayat ierisinde olduu bilinci ile, doru olan dnmek ve
yapmakla kendisini snrlayacaktr. Onun iin bir hapisten ibaret olan bu
hayatta karlat fakr, zillet, dert ve mihnet izzet vesilesidir.
Ali Duymaz *
Giri
Halk edebiyat sahasnda alanlar arasnda 'halk iiri' kavramn
dan anlalan her zaman ayn ey deildir. k Edebiyat, saz iiri,
anonim halk iiri, tekke-tasavvuf edebiyat, tasavvuf halk edebiyat gi
bi kavramlar dolayl veya dorudan konuyu ilgilendiren terimler ola
rak ou zaman seyyal, hatta biraz da kaypak bir anlam erevesi iz
mektedir. Trk edebiyat tarihinin kurucusu M. Fuad Kprl ok cilt
li eserinin adnda olduu gibi "saz iiri" kavramn, syleyeni belli
olan halk iiri rnleri iin kullanmtr. Onun rencilerinden Pertev
Naili Bora tav ise ferd rnler iin "k edebiyat" kavramn kullanr
ken "halk iiri" kavramndan anonim rnleri anlam ve bu rnleri
oluturan trler arasnda tekerleme, trk ve mniyi saymtr.1 Konu
yu tartan isimlerden birisi de Saim Sakaolu'dur. Sakaolu Trk Dili
dergisinin "Trk iiri zel Says III (Halk iiri)"nde yazd blmn
adn "Trk Saz iiri" olarak koymu ve saz ald bilinen airlerin ya
n sra bir tek heceli iiriyle hret bulan Bayburtlu Zihni gibi airleri de
tartmaya ak olmakla birlikte saz iiri iine aldn ifade etmitir.2
Din-tasavvufi halk iiri ise ayr bir kolda gelimi, halk iiri iinde ka
bul grmekle beraber tema ve biim asndan olduka ayran nitelik
leriyle farkl bir konuma ulamtr. Ancak genel kabule ve pedagojik
Prof. Dr. A li Duym az, B alkesir niversitesi Fen-Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve
Edebiyata Blm , Balkesir
1 (Boratav 2000: 134)
2 (Sakaolu 1989: 105)
yaklama gre halk iiri e ayrlmaktadr: Anonim halk iiri, k ede
biyat ve tekke-tasavvuf edebiyat. Bu tavrn Hikm et Dizdar-olu'nun
Halk iirinde Trler adl eserinde de zmnen kabul grdn izliyoruz.3
k edebiyat ile tekke-tasavvuf edebiyatn halk edebiyatnn dnda
ele alm ak gerektii grlerinin tartld bir ortamda konuyu daha
fazla irdelemeye gerek grmeden, 'halk iiri' kavramndan anladm
z belirtm ek istiyoruz. Burada biz yukardaki konulardaki kiisel fikir
leri ve kendi grlerim izi dikkate alm adan geleneksel izgide heceli
trlerle sylenm i olan, temas ne olursa olsun, btn ferd ve anonim
rnleri halk iiri iinde deerlendireceiz. Yani halk iiri kavramn
en geni kullanm alannda kabul edeceiz.
Hapishane temal iirler, halk iiri iinde bal bana bir tr tekil
edecek kadar ok deildir. Tasniflerde hapishane konusunun ele aln
d iki tr ne kmaktadr. Bunlardan birisi manzum destanlar, die
ri ise trklerdir. Tabi iirin tmnde olmasa bile birok halk iiri m et
ninde de hapishanenin bir m otif olarak kullanld gereini gzden
uzak tutmamak gerekir.
Halk iiri trlerinden manzum destanlar iinde "hapishane des
tanlar" yer almtr. Hapishane temal destan metinleri ounlukla
"D ier D estanlar", "D eiik Konulu D estanlar" gibi balklar altnda
ele alnmtr. Hapishane destanlarna tasnifinde mstakil bir yer ay
ran aratrm aclarn banda Fuat zdemir gelir. Fuat zdemir, Ahmet
kr Esen'in derledii, Pertev Naili Boratav'm yayma hazrlad
Anadolu Destanlarna yazd "Anadolu Destanlarnn Biim leri ve e
itli Tem alar" balkl giri yazsnda yapt tasnifin ikinci blmn
"H apishane le lgili D estanlar"a ayrmtr.4 Bunun balca sebebi
A nadolu'nun deiik yrelerinde hkim ve savc olarak grev yapan
Ahmet kr Esen'in cnklerinde yer alan ve hapishane hayatn konu
alan destanlardr.5 Bu tasnifi zkul obanolu da isabetli grr ve
k tn d i tasnifinde "Sosyal Hayatla lgili D estanlar" st bal altnda
"H apishane Hayatyla lgili D estanlar"a da yer verir. obanolu, hapis
haneleri ve hapishane hayatn konu edinen bu destanlarn mahkmlar
veya mahkm olmad hlde bu hayatm ibret dolu hlini anlatmak
iin hapis olmayanlarn azndan yazldn ifade etmitir.6 Yukarda
3 (Dizdarolu 1969)
4 (Esen 1991: 33, 59-63)
5 (obanolu 2000: 49-50)
6 (obanolu 2000: 56-58)
ismi geen Esen ve obanolu'nun eserleri ile Trker Acarolu-Ftrat
O zan'n hazrlad Trk Halk Ozanlar ve Destanlar Kaynakas nda do
rudan hapishane konulu on civarnda destan metni yer almaktadr.7
Ayrca birok destanda da hapishane ve zindan kavramlar, motif ola
rak yer almaktadr. Bunlar da yeri dtke meklenecektir.
Ayn ekilde pek ok aratrmac trkler arasnda da hapishane
/mahpushane trkleri balkl bir blm almas gerei duymular
dr. Biz bu aratrmaclarn tasniflerine ayrntl olarak yer vermek ye
rine M ehm et zbek'in tasnifinden ksaca sz etm ek istiyoruz. M ehmet
zbek, trkleri konularna gre tasnif ederken "Lirik Trkler" ba
l altnda "G urbet Trkleri"ne de yer verm i ve "G urbet Trkleri"
iinde bir alt balk olarak "M apushane Trkleri"ni de saym ve alt
trk metni yaymlam tr8 Ahm et kr Esen'in eserinde de be tr
k metni hapishanelerle ilgili m otif ve konular ilemektedir.9 Ayrca
gnacz Kunos10 ve Ahmet Caferolu'nun derlemeleri arasnda da ha
pishane trkleri yer almaktadr.11
12 (Esen 1986:118)
13 (Tolasa 1 9 7 3 :8 8 -8 9 ,2 7 0 -2 7 1 )
zellikle tekke-tasavvuf iiri metinlerinde, klsik edebiyatn da et
kisiyle Yusuf kssasndan telmih olarak kullanlan "kuyu" ve "ah"
kavramlar da yer altn iaret etmektedir. Pir Sultan Abdal, "Y usuf u
kurtard kuyudan lden / Biri sabr biri kr biri dua" demektedir.14
2. Karanlk
Zindann en belirgin nitelii karanlk olmasdr. Karanlk ayn za
manda penceresizlik demektir. Bir mnide bunu grrz.
Bu benum gzelluum,
Ne yrekler yakacak;
Mapusa pencere yok,
Yarim nerden bakacak15
Hi inanmaz szme
Cihan zindan gzm e
ldme yanmazdm
Bir gn glse yzme22
eklinde kullanlmtr.
Ayn deyim i manzum destanlarda da grrz. Araplarn 1832-
1833 yllarnda A ntep'i igal etmeleri zerine sylenmi Sefil Ali veya
Seyran'ye ait olduu tartmal olan G aziantep'in Savunma Destan ile
Krm Destan'nda zindandaki gibi zor ve kt durumlara dm ek an
lamnda kullanlmaktadr.
18 (Karaer: 266)
19 (Karaer: 286)
20 (O ktrk 1985: 514)
21 (Oktrk 1985: 235)
22 (O ktrk 1985: 328)
23 (Elin 1987: 41)
imden geri gman olmamz memnun
Cihan gzlere zindan ettiler24
Gzlere cihan zindan etmenin bir baka ekli ise fizik olarak kr
olmadr. Nitekim k Veysel iek hastalndan kr olunca "gnm
zindan, gecelerim zar oldu28 msrasn sylemitir.
3. Darlk ve kapallk
Zindan kapal ve dar bir yerdir. Seyran'nin bir iirinde bunu grrz.
c) Kelepe-Zincir
Bir baka destanda da "Vurduunuz demirler boynumu e d i"39
szleri gemektedir. Burada boyun eme szndeki tevriyeli kullanm
dikkati ekmektedir. Ayrca kelepe ve zincir de u destan drtln
de ilenmektedir:
d) Yafta
Yafta, sulularn, zellikle idam mahkm larnn boyunlarna asl
olan ve sularyla mahkmiyetlerine ait bilgileri ieren kttr.
e) Demir parmaklk
Zindanlarn fizik artlarndan biri de demir parmaklklardr. Kon
ya'dan derlenen O sm an'n Trks'nde hem parmaklktan bakmak,
hem de firar etme dncesi ifade edilmektedir.
40 (Esen 1991: 6 0 ,2 1 9 )
41 (Esen 1991: 6 0 ,2 1 9 )
42 ( zbek 1994: 319)
43 ( zbek 1994: 316)
44 ( zbek 1994: 318)
5. Gardiyan
Halk iiri metinlerinde geen gardiyan tiplemesi, ou zaman "za
lim ", "yrei haym ", "dem ir barl" bir kii olarak alglanr. Mesel
mahpus bir kadnn azndan sylenmi u mahpushane trksnde
gardiyann hainliinden sz edilmektedir.
M apushana iinde
Vardur elma direi
Ne kayndr ne hayn
Gardiyann yrei45
7. Dier artlar
Hapishanelerdeki zor artlarla ilgili baz baka som ut unsurlar da
vardr, insanlar hapishanelerde ou zaman amur, ya zem inlerde ya
tp kalkmak zorunda kalmlardr. ok seyrek olarak da zerinde otu
rup yatm ak iin kullanlmak zere "yarm hasr" bulabilmilerdir.
4. D ve hayal zenginlii
Kapal ve dar bir alana hapsolma, kiinin d ve duygu dnyasn
zenginletirmektedir.
67 (Karaer: 354)
68 (Esen 1991: 6 0 ,2 1 9 )
69 ( zbek 1994: 318-319)
70 ( zbek 1994: 318-319)
71 ( zbek 1994: 318)
72 (Esen 1986: 84)
5. Vefaszlktan ikyet ve yalnzlk duygusu
Hapse denlerin en ok ikyet ettikleri hususlarn banda ei
dostu tarafndan terk edildii duygusu gelmektedir. Bunun iki boyutu
vardr. Birincisi m ahpusun psikolojisinden kaynaklanan yalnz brakl
d duygusudur. Dieri de gerekten denin dostunun olmam as ve
ya iyi gn dostlarnn ortadan kaybolmasdr. Birok destan ve trk
de bu duyguyu izleriz:
Yunus, eer Tanrsna kavuursa iki cihan zindan olsa bile onlar
bostan sayacan sylemektedir:
Ayn Pir Sultan Abdal bir baka iirinde ise yle der:
Koaklarm amlbel'den
Yrseler sadan soldan
Zindanda ektiim hlden
Hatrm sorusalar
u Feke'nin hanmlar
Kara bilmez alnlar
Kr olasn Dervi Paa
Hep dul kodun gelinleri110
2. Kii adlan
a) ktidar elde bulunduran kiiler
Hapislik veya cezalandrmaya, mahpusun, m ahkm un as dn
da baklrsa cezalandrann kimlii konusu gndeme gelecektir. Ba
langtan bu yana cezalandrm ann meruiyet kayna veya genel an
lamda hukuk ad altnda toplayacamz kaynaklar unlardr: lh
kaynak yani din, m itolojik kaynak yani tre ve son olarak da resmi
kaynak yani hukuk gibi kuramlardr. phesiz ki bunlarn hepsinde
de toplum sal dzeni koruma ilkesi sz konusudur. Cezalandrm ay
uygulayanlar ise Tanr, Hakan ve Devlet olarak sralanabilir. Bizim
toplumumuzda hapse dmeyi kader olarak grmenin arka plnnda
bu sralam a olsa gerektir. Pek ok rneini bulabileceim iz bu tavra bir
trkde geen u m sralar rnek vermekle yetinelim.
Babacafer, bir yer ad olarak N azm H ikm et'in Kuvay M illiye Deston'nda ken
d ine yer bulabilm itir (N. Hikm et 1998: 75).
114 (Pakaln 1993-III: 663; Byk Larousse: 1160)
115 (elebiolu 1982: 47)
Bir zaman sefa ile yaarken
Gtrdn zindana drdn felekU6
Baka bir adan ele alndnda "zindana atm a" iradesi ayn za
manda bir iktidar ve g belirtisi olarak da kullanlmaktadr. k Ali
tarafndan sylenen ve M sr'da istiklalini iln eden Kavalal M ehm et
Ali Paann olu brahim Paayla Osmanl kom utan Hafz Paann
karlkl diyalogu hlindeki bir destanda Hafz Paann dilinden "A ta
rm mahpusa zindan benim dir" szleri kmaktadr.117
Ancak devletin ve hukukun tartlmaya balanmas, gc elinde
bulunduranlarn hukuku keyf olarak deitirip uygulayabildikleri iz
lenim ini dourmutur. Bu durumda ise zindan, bir zulm ve hakszlk
sonucu dlen yer saylmtr. Bu durum da halk iiri rnlerinde yer
almtr. Sm m an'de zindan sznn Nem rut kavramyla birlikte kul
lanld dikkati eker.
Ayn Dervi Paa mdr bilinm ez, ancak zincire vuran bir Dervi
Paadan da bir m nide sz edilmektedir:
Da banda pencere
El uzattm incire
Dervi Paa duyarsa
Vurur sizi zincire120
Bir destanda ise Hac Emir Efendi adl bir yerel ahsiyetin kanun
lar deitirdiinden bahsedilir:
b) Cezalandrlanlar/ m ahpuslar
Cezalandrlann kim liine bakarsak sre iinde eytana uyup ilk
gnah ileyen ilk insan ve ilk peygam ber karmza kar. Hz.
Adem 'deki dnya zindanna atlmadan Hz. Y usuf taki dnyadaki zin
dan atlma sreci, tarih kahramanlarda da grlmektedir. an art
laryla ters den Yunus'un dnyay zindan olarak telkki etmesi, y
neticilerle ters den Pir Sultan Abdal, Dadalolu, Krolu gibilerin
hapsedilm eleri cezalandrlan m ahpusun kimliini de belirleyen un
surlardr. Ancak insan yaps gerei sulam alar ya bir eytana uyma,
ya da iftira olarak kabul etmitir.
Sonu
Sonu olarak hapishane ve zindan konusu, halk iiri metinlerinde
gerek yaanm bir gerek olay olarak, gerekse bu gerekten hareketle
yeni anlam alanlar kazanm, simgesel ve mecaz yklemelerle zengin
letirilmi bir unsur olarak yeterince ilenm i bir konudur. Konunun,
manzum destan ve trk metinlerinde daha reel ve tarih unsurlarla i
lenmesi ne karken tekke-tasavvuf iiri metinlerinde daha simgesel
ve mecaz bir anlam dnyas iinde ele alndn grrz. Bu metinler
deerlendirildiinde Trk toplum unun zaman ve mekna bal dei
imlere paralel olarak hangi kltrel etkilere ak olduunu izlem ek de
Kaynaklar
Acarolu, Trker-Ozan, Ftrat (1978). "Trk Halk Ozanlar ve Destanlar
Kaynakas", Folklora Doru, IV (47-48-49), zel Say, stanbul.
Aksoy, mer Asm. Ataszleri ve Deyimler Szl II Deyimler Szl, s
tanbul, t.y., nklp Kitabevi.
k mer Divan (1963). Sahibi ve Nairi: Naci Kasm, stanbul, Maarif Ki-
taphanesi ve Matbaas.
Bakiler, Yavuz Blent (1989). k Veysel, Ankara, Kltr Bakanl Yaynlan.
Boratav, Pertev Naili (2000). Trk Halkbilimi 1 100 Soruda Trk Halk Edebiya
t, stanbul, Gerek Yaynevi.
Boratav, Pertev Naili-Fratl, Halil Vedat (2000). zahl Halk iiri Antolojisi,
(hzl. Metin Turan), stanbul, Tarih Vakf Yaynlar.
Byk Larousse Szlk ve Ansiklopedisi, 3. Cilt, stanbul 1986, Milliyet Gaze
tecilik A..
Caferolu, Ahmet (1994a). Anadolu Azlarndan Toplamalar Kastamonu, an
kr, orum, Amasya, Nide lbaylklar Azlan, Kalaya Argosu ve Geygel-
li Yrklerinin Gizli Dili, Ankara, 2. bask, Trk Dil Kurumu Yaynlan.
Caferolu, Ahmet (1994b). Kuzeydou llerimiz Azlarndan Toplamalar Or
du, Giresun, Trabzon, Rize ve Yresi Azlar, Ankara (2. bask), Trk Dil
Kurumu Yaynlar.
elebiolu, mil (1982). Trk Ninniler Hzinesi, stanbul, lker Yaynevi.
Dizdarolu, Hikmet (1969). Halk iirinde Trler, Ankara, TDK Yayn.
Elin, kr (1987). Gevheri, Ankara, Kltr Bakanl Yaynlan.
Elin, kr (1990). Trkiye Trkesinde Mniler, Ankara, Trk Kltrn
Aratrma Enstits Yaynlan.
Elin, kr (1999). k mer, Ankara, Kltr Bakanl Yaynlar.
Erdoan, Kenan (1998). Niyaz-i M sr Hayat, Edebi Kiilii, Eserleri ve Diva
n (Tenkitli Metin), Ankara, Aka Yaynevi.
Esen Ahmet kr (1986). (hzl. Pertev Naili Boratav - Fuat zdemir), Ana
dolu Trkleri, Ankara, Trkiye Bankas Kltr Yaynlan.
Esen, Ahmet kr (1991). (hzl. Pertev Naili Boratav), Anadolu Destanlar,
Ankara, Kltr Bakanl Yaynlan.
Gencosman, Kemal Zeki (1972). Trk Destanlar, stanbul, Hrriyet Yaynlan.
Glpnarl, Abdlbaki (1976). Yunus Emre Hayat ve Btn iirleri, [stan
bul], Altn Kitaplar, 4. bask.
Glpnarl, Abdlbaki-Boratav, Pertev Naili (1991). Pir Sultan Abdal, stan
bul, Der Yaynlan.
Gzel, Abdurrahman (1989). "Tekke iiri", Trk Dili Trk iiri zel Says
III (Halk iiri), 445-450, Ocak-Haziran 1989, s. 251-454.
Karaer, Mustafa Necati. Karacaolan Hayat Sanat iirleri, stanbul t.y., (Ter
cman 1001 Temel Eser).
Kprl, Fuad (1962). Trk Saz airleri, Ankara, Milli Kltr Yaynlar.
Kunos, gnacz (1998). Trk Halk Trkleri, (hzl. Ali Osman ztrk), stan
bul, Trkiye Bankas Kltr Yaynlan.
Nazm Hikmet (1975). Kuvayi Milliye, iirler 3, stanbul, 15. bask, Adam
Yaynlar.
Oktrk, erif (1985). Trk Mniler Antolojisi Gldeste, stanbul, Kasta A..
Yaynlar.
zbek, Mehmet (1994). Folklor ve Trklerimiz, stanbul, tken Yaynevi.
ztelli, Cahit (1997). Krolu Dadalolu Kulolu, stanbul, zgr Yaynlar.
Pakalm, Mehmet Zeki (1993). Osmanl Tarih Deyimleri ve Terimleri Szl
III, stanbul, Milli Eitim Bakanl Yaynlar.
Rayman, Hayrettin (1997). k Smmn Hayat Edebi ahsiyeti iirleri ve i
irlerinin Tahlili, Ankara, Kariyer Matbaaclk Ltd. ti.
Rayman, Hayrettin (1998). Ardanulu k Efkar, Erzincan, Atatrk niver
sitesi Erzincan Eitim Fakltesi Trk Dili ve Edebiyat Blm.
Sakaolu, Saim (1986). Dadalolu, Ankara, Kltr ve Turizm Bakanl Ya
ynlar.
Sakaolu, Saim (1989). 'T rk Saz iiri", Trk Dili Trk iiri zel Says III
(Halk iiri), 445-450, Ocak-Haziran 1989, s. 105-250.
Tat, Mustafa (1991). Yunus Emre Divan Risaletiln-Nushiyye Tenkitli Metin
III, Ankara, Kltr Bakanl Yaynlar.
Tolasa, Harun (1973). Ahmet Paann iir Dnyas, Ankara, Atatrk niver
sitesi Yaynlar.
Tlbenti, Feridun Fazl (1977). Trk Ataszleri ve Deyimleri, stanbul, 2. bas
k, nklp ve Aka Kitabevleri Koli. ti.
Yrkn, Yusuf Ziya (2002). Anadolu'da Aleviler ve Tahtaclar, (Eklerle Yay
na Hazrlayan: Turhan Yrkn), Ankara, 2. bask., Kltr Bakanl
Yaynlan.
Yksel, Haan Avni (1987). k Seyrn, Ankara, Kltr ve Turizm Bakan
l Yaynlar.
Hapishane Trkleri
C engiz zkan'
M apushane em esi
Sz - Mzik: Anonim; Yre: Kastamonu;
Trknn kayna: hsan Ozanolu
M apushane emesi
Yandan akyor yandan
M ahpusluk bir ey deil
Ayrlk var bir yandan
Ben verem oldum yr yoluna
Duvar deleyim mi
Yanna geleyim mi
A kapy gardiyan
Be altn vereyim mi
Ben verem oldum yr yoluna
Oy m ustantik mustantik
Tabancam ver bana
Tabancamn kirinden
On yl verdiler bana
Ben verem oldum yr yoluna
M apushane em esi
(knyesiz bir varyant)
Erir im
Sz: Leyl ahin, Mzik: Ltf Gltekin
zlemiim Yavrular
Sz - Mzik: Ak Ali Nuran!
M apusun iind e
Sz - Mzik: Anonim
M kellef
Sz - M zik: Anonim; Yre: Tavanl;
Kaynak kii: Sadk Akcan; Derleyen: sm ail Erek
H apishanelere G ne D om uyor
Sz - Mzik: Neet Erta
Hapishane iinde
Volta vuramyorum
A kapy gardiyan
Burda duramyorum
Gryorsun gardiyan
Dertlerim bini at
A kapy gardiyan
lm vakti yaklat
Brakn u dnyada
Seven seveni alsn
Elveda kardelerim
Dnya sizlere kalsn
u K o n y a'n n M apusuna
Sz - Mzik: Anonim ; Yre: Konya.
u Konya'nn mapusuna
M ayii oldum yapma
Beni dama mahkm ettiler
Kilit vurup kapsna
M apus D am lan
Sz-Mzik: Anonim;
Kaynak kii: Hilmi ahball
D arldm B en Sana
Sz - Mzik: Anonim; Yre: Afin;
Kaynak kii: Ak M ahzun erif
Hapishane iinde
M inderim kana batt
Yahu bu ne hldir
ldm yedi yldr
Hrriyetle esaret
Yayoruz yan yana
Dourmaz olaydm
Uy ana uy uy ana
Aln Zindanlar
Sz - Mzik: Anonim; Yre: Sivas;
Trknn kayna: Pir Sultan Abdal
Yedikule Zindanlar
Trknn Kayna: Vangeliz Papazolu
Be yl bana yarat da
Nargilem buna at
Her gn izdim usturamla
Balamam doldu tat
Nargilemin marpucu da
Gm tendir gmten
Be deil on be yl olsa
Ben vazgem em bu iten
M ehmet Erol*
15 (Ekici 1 9 95:136)
16 (Trkm en 1983: 224)
17 (Derdiyok: 22-28)
18 (D uym az 1996: 110)
frsatm bulup Seherhan' ve Glfidan ismindeki yardmcsn karr
lar. Karahan, opur isminde birinin kkrtm alar ile Hilli ve Polat
Han zindana atar.19
ou hikyede grlen ve entrikac bir tip olan, genellikle de Ke
lolan, Arap gibi adlarla geen ve sonlar lmle noktalanan ahslar,
kahramann hapse atlma olaynda etkili olurlar. Burada da opur bu
grevi stlenmitir.
19 (Ekici 1995:145-160)
20 (Ergin 1989:226-232)
21 (Ergin 1989: 153-167)
Hikyelerde kahramanlarn "ku yu " eklindeki zindanlara atld
da grlr. Bilindii gibi zindana atlma hdisesinin Yusuf Peygamber
ile alkal olarak din bir boyutu da vardr. Tevrat (Tekvin, Bap 39) ve
K u 'an'da (12. Yusuf Suresi) geni ekilde anlatlan bu kssa, slmiyet
sonras ortaya kan eserlerde kullanla gelmitir. Kuyuya hapsedilme
hdisesinin hikyelerde yer bulmasnn bu kssa tesiriyle olup olm ad
n kestirmek gtr. Ancak arkaik destan Alp-M ana rneinde de
grlm ektedir ki, Trk kltrnde de kuyu benzeri bir ukura hapset
me motifi mevcuttur:
Alp-M ana uyurken hem en yannda kazlan bir ukura atlr.
Dokuz ay sonra uyanan kahraman elleri kollar balanm hlde bir
ukurda yattn grr. Buradan kmak istese de kamaz.22
Salur Kazan'n tutsak olduu hikyede Kazan, esir alndktan sonra
Tornann Kal'as'nda bir kuyuya hapsedilir, kuyunun az da bir deir
men tayla kapatlr. Yemeini suyunu bu deirmen tann zerindeki
delikten verirler.23
Beyrek'in mahkmiyeti "hisar iine hapsedilm e" eklindedir. Bu
rada mahkmlar hisar iinde ksm en serbest durumdadrlar.
2. Kahramann zindandaki durumu ve kalma sresi
Zindana den btn kahramanlar kederlidirler. Bakmszlktan
klk-kyafetleri periandr. Ak konulu olan hikyelerde kahramanla
rn daha ok alayp szladklar, gece gndz dardaki sevgililerini
dndkleri grlr. Dede Korkut Hikyelerinde kahramann zlemi
pek fazla dile getirilmez.
Uruz'un kendisini kurtarmaya gelen babasina, anasna iletmek
zere syledii szler, btn hikyelerde bir mahkmun hlini en te
ferruatl ekilde anlatan szlerdir:
Kz aydur:...
Karu yatan kara ta sorar olsan
Aam Berren yaylasyidi
Aam Beyrek gideli yaylarum yok
Sovuk sovuk sularn sorar olsan
Aam Beyren iidiyidi
Aam Beyrek gideli ierm yok
Tavla tavla ahbaz atlar sorar olsan
Aam Beyren binitiyidi
Aam beyrek gideri binerm yok
Katar katar develeri sorsan
Aam Beyren yklediyidi
Aam Beyrek gideli ykledm yok
Aaylda aa koyum sorar olsan
Aam Beyren leniyidi
Aam Beyrek gideli lenm yok
Karalu gkl ota sorar olsan
Aam Beyrendr
Aam Beyrek gideki kerm yok29
Kz, ozandan Beyrek ile ilgili bir haber alp alm adn sorar ve ruh
hlini anlatmaya devam eder;
28 (Ergin 1989:226-232)
29 (Ergin 1989:139-140)
Dnleyikde bir kardaum alnupdur
Ozan senn habern yok
alma ozan aytma ozan
Karalua men kzun nesine gerek ozan
leynde dn var dne varup tgil30
34 (Ergin 1989:171)
35 (Ergin 1989: 234-243)
36 (Ergin 1989:116-153)
rini anlaynca Erek'i zindandan kararak klk kyafetlerini dzeltir
ler ve kardeinin zerine salarlar. Erek, uyurken bulduu kardeini
uyandrm ak iin saz alar ve uyanmasn ister. Serek, oraya aabeyi
ni kurtarmaya geldiini syleyince birbirlerini tanrlar ve birlikte d
man alt ederler. Bylece Serek kurtulmu olur.37
Yine yukarda getii zere, kfirlerin yaptklar korkun pln ger
eklemeden Kazan yetierek karsn, olunu ve dierlerini kurtarmtr.
2. D ua, H zr-d ervi veya olaanst v a rlk la r yard m y la k u
tulm a
Kahramann zindandan k bazen olaanst bir durumla ger
ekleir. Bu balk altnda verilecek rneklerde de grlecei gibi, Trk
kltrnde slmiyet ncesi yaygn olan doa st glerle gelen yar
dmn yerini, slm iyet'ten sonra dua pr almtr.
Gl ile Sitem kr hikyesinde, Sitemkr'm evri isimli bir kz ile ev
lendirilmesi zerine Gl, kapatld odada Allah'a yalvararak Sitem
kr' m gerdek odasnda zuhur eder. Durumu muhafzlar fark edince
Gl, dua ile tekrar hapsedildii yere dner; durumu renen padiah
kz idam edeceini syler. Kz, babas olan vezirin yalvarmalaryla af
fedilir. Ancak bu defa zincirleyerek hapsederler. Padiah, Sitem k'
yeniden gerdee koyunca Gl, yine dua ile Sitemkr'm odasna gelir.
Sitemkr' evri ile birlikte grnce kendini ldrm ek ister. Sitem
kr' m yalvarmas zerine bundan vazgeer ve bir parman kesip ona
verir. Haps olunduu yerden karlan Gl, daha sonra srgne gn
derilir.38 Tayy-i mekn, tayy-i zaman olarak adlandrlan ve zellikle
din efsanelerde geen durum sayesinde hapsedilen yerden kurtulma
sz konusudur.
Tahir ile Zhre hikyesinde Zhre ile grmesi yasaklanan Tahir,
bunda srar edince padiah tarafndan ldrlm ek istenir. Vezirlerin
yalvarmalaryla lmden kurtulan Tahir, M ardin ehrine srlr ve
burada zindana atlr. Tahir, yatt zindann penceresi altnda konak
layan kervandan Zhre'nin selmn alnca dp baylr. Ayldnda
kervan gitmitir. "Ya Rabbi, ben yetimim . Senden baka kimsem yok.
Beni buradan kurtar. Sen ki Yusuf Peygam beri 7 yl zindanda hapset
tin, sonra kurtarp Msr'a sultan eyledin. lh, sen Yunus Peygamberi
40 gn balk kam nda saklayp, tekrar kurtardn. Onlarn yz suyu
43 (Dilin 1991:517-519)
44 (Kse 1996: 97-99)
45 (Ekici 1995:143-160)
Kaynaklar
Alptekin, Ali Berat (1997), Halk Hikyelerinin M otif Yaps, Ankara: Aka
Yaynlar.
Boratav, Pertev Naili (1946), Halk Hikyeleri ve Halk Hikyecilii, Ankara:
MEB. Basmevi.
Derdiyok ile Ziilfisiyah Hikyesi, Trk Dil Kurumu Ktp. Yazma No: A-1055.
Dilin, Cem (1991), Sheyl Nevbahar (nceleme-Metin-Szliik), Ankara:
AKM Yayn.
Duymaz, Ali (1996), Nevruz Bey Hikyesi (nceleme-Metinler), Aydn: Milli
Folklor Yaynlan.
Duymaz, Ali (2001), Kerem le Asl Hikyesi zerinde Mukayeseli Bir Aratr
ma, Ankara: Kltr Bakanl Yaynlan.
Ekici, Metin (1995), Dede Korkut Hikyeleri Tesiri ile Teekkl Eden Halk Hik
yeleri, Ankara: AKM Yayn.
Ergin, Muharrem (1989), Dede Korkut Kitab I, Ankara: TDK Yaynlar.
Ergun, Metin (1998), Al tay Trklerinin Kahramanlk Destan Alp Mana, An
kara: Kltr Bakanl Yayn.
Kaya, Doan (1993), Mahmut le Nigr Hikyesi zerine Karlatrmal Bir
Aratrma, Ankara: Kltr Bakanl Yayn.
Kse, Nerin (1996), Srmeli Bey Hikyesi (nceleme-Metin), Ankara: Milli
Folklor Yaynlan.
Sakaolu, Saim 1996, "Bey Byrek Hikyesinin Bayburt Rivayeti", Trk
Kltr Aratrmalar 1966-1969, s. 159-180.
Sakaolu, Saim-Duymaz, Ali (1996) Hurit ile Mahmihri Hikyesi, Ankara:
Kltr Bakanl Yayn.
Thompson, Stith (1955-58), M otif Index o f Folk-Literature. 6 c., USA: Indiana
Un. Yayn.
Trkmen, Fikret (1983), Tahir ile Ztihre, Ankara: Kltr Bakanl Yayn.
Trkmen, Fikret (1995), k Garip Hikyesi (inceleme-Metin), Ankara: Aka
Yaymlan.
Hapishane Szl
Trkede 'Mahpus' ve 'Hapishane'
zkan ztekten'
Yard. Do. Dr. zkan ztekten, Ege niversitesi Edebiyat Fakltesi Trk Dili ve
Edebiyat Blm , zmir.
rilerek renilir.1 Bu almada da Trk dilinin tarih ve bugnk sz
varlndan rnekler yardmyla, Trk insannn hapis ve mahpus kav
ramlarn ne trden eski ve yeni bilgilerle ilikilendirdii izlenm eye a
llmtr.
1 G nay K araaa, D il, Tarih ve nsan, A nkara, 2002, 26-27, 29, s. 112.
2 EDPT, s. 343; ay n ca bkz: SravniteVno-istorieskaya gram m atika tyurkskih yazkov-lek-
sika, (E. R. Teniev), M oskva, 1997, s. 576 ve D revnetyurkskiy slovar' (V. M . Nadel-
yev, D. M . Nasilov, E. R. Teniev, A . M . erbak) L eningrad, 1969, s. 123; Saha
Trkesinde bul- fiili "ele geirm ek, tu tm ak ", bult "av ; av clk ", bultag- ise "av la
m ak, yakalam ak" anlam larndadr (Edouard Pekarskiy, Yakut D ili Szl, 1. Cilt,
stanbul 1945, s. 1 3 1 ,1 3 3 .
3 TTS, C. I, Ankara 1963, s. 692; Tanklaryla Tarama Szl'nn bulun m addesi al
tnda Sheyl N e v b a h a /d a getii gsterilen ekil bilri olarak okunm aldr, bu
lun sz m etinlerde dam ak nazalyla hi yazlm am tr. Ayrca yazm adaki hare
keler de bilri okutm ak zere konulm utur:
N itekim Cem D ilin bu ekilde okum utur: bkz. M esud bin A hm ed, Sheyl
N evbahar- ncelem e- M etin-Szlk, hzl. Cem Dilin, Ankara 1991, s. 238.
bu oul kz mal tavarlar bulun bolmasun tep (NF., 7 0 ,6 )
hatunlarnzn oul kzlarnzn bulun klurlar (NF., 82,15
nefsini yenemedi old bultn (GN., 167)
ve dahi bir kabilenin yarsn bu lu n eyledi (KE., 548)
yz bin dahi yigirm i bin kii bu lu n ald (KE., 799)
Derinlem esine olm ayan bir taramayla ayn sz, bugnk Trk
lehe ve ivelerinden yalnzca Bakurt Trkesinde4 bolon ekliyle bulduk.
Bakurt Trkesi szlkte konuma dilinde kullanld gsterilen s
zn Rusa polon sznden alnt olduu belirtilmitir. Ancak Rusa
alntlarn Trk lehe ve ivelerinde genellikle herhangi bir ses deiik
liine uratlmadan, orijinaliyle ayn ekilde kullanld dnlrse,
Trk dilinde bu kadar eski ve yaygn bir kullanm olan szn, Rusa
bir alnt olam ayaca, aksine Rusadaki eklin Trkeden alnt oldu
u ileri srlebilir.
Yukardaki rneklerde de grld gibi bulun sz kl-, bol-, ol-,
eyle-, tut-, al-, boat- ve yul- filleriyle birlikte kullanlmtr. Bunlarn ya
n sra bu szden bulna- ve bulnat- fiilleri de tretilmitir:
Alnt szler
1. hapis ~mahpus
Arapa habs "tutm a, tkama, kapama; ayrm a" kknn nesne is
mi olan sz. Arapada "hapsedilm i" anlamndan nce "evresinden
tecrit edilmi, ayrlm , kapal" anlamlarn tamaktadr.6 Szler bu
5 Trk d ili alannda bugn kullanlan ekiller iin Kaynaklar blm ndeki lehe
ve ive szlklerine baklm aldr; burada her sz iin ayrca gnderm e yaplm a
yacaktr.
6 Serdar M utal, A rapa-T rke Szlk, stanbul 1995, s. 145-146.
gn de Trk dili alannda hapis ~ hebis ~ hibes; mahbus ~ mahpus ~ meh-
bus ~ mehbs ekilleriyle kullanlmaya devam etmektedir.
2. esir
Arapa eser "kay, erit" ve esaret "balam a, sarma; esirlik, tutkun
luk" kknden treyen sz,7 Trk dili alanmda bugn de "tutuklu,
tutkun" anlamlaryla kullanlmaktadr.
3. mescun
Arapa sicn "kapatm a, kilitlem e" kknn nesne ismi olan sz,
"kapatlm ; hapsedilm i" anlamndadr.8 Trk dilinin bat alanmda
kullanm skl dk bir szdr.
3. tilrme
Tarih m etinlerde bu ekliyle ve "hapishane" anlamnda gemeyen
sz, "sarm ak, drmek, katlam ak, bkmek; toplam ak" anlamndaki
tr-> dr- fiilinden10 tretilm i olm aldr.11 Bugnk Trk lehe ve
9 EDPT., s. 666.
10 EDPT., s. 530-531; 550.
11 Bu szle ilgili u yazya ulaam adk: M artt Rasanen, Russ. tjurmd, tjur'md, "G e-
fngnis"; N euphilologische M itteilungen, 4 7 ,1 9 4 6 , s. 113-114.
ivelerinin hemen tamamnda tiirme ~ trme ~ trm ekilleriyle kulla
nlan sz,12 Rus diline de tyurma ekliyle gemitir.13
4. tnek
Szn tretildii tn "gece" kknden tne- "gecelem ek, geceyi
geirmek; tnem ek", tner- "kararm ak, karanlk olmak; gece olm ak",
tnerik ~ tnerig "karanlk; m ezar" anlam ndaki szler m etinlerde ge
mektedir:
tne- filinin isim tremesi olan tnek ise m etinlerde "zindan, hapis
hane; banyo, ham am " anlamlaryla gemitir:
5. bastruk
Sz, bugn Tatar ve Bakurt ivelerinde "hapishane, zindan" anla
mnda kullanlmaktadr. Bugnk Kpak ivelerinde "yklerin dal
m am as iin stlerine konan, genellikle aa a rlk" ve "kaplarn
arkasndan geirilen uzun ve kaln aa destek" anlam ndaki bastrk
sz ile "rn ve hayvanlar korum ak zere yaplm st kapal ar
dak, sundurm a" anlamndaki bastrma szyle ilikilenen ve arkaik bir
donuk ekil olan bastruk sz, Rus diline de gem itir14 ve belki de
Rusdaki ostrog "zindan, hapis" sz de bastruk ile ilgilidir. Ancak sz
lkler bu al-verii tersine iaretlemitir.
6. oru
M etinlerde genellikle "ukur, hendek; am bar ukuru" olarak geen
sz, yalnzca bir yerde "zindan" anlamnda yorumlanmtr:
isizig ya ogda oruda kerek (KB., 5549)
7. tam > dam
Genel olarak Trk dilinde "duvar; at; kale" anlam laryla15 kulla
nlan sz, zellikle Bat Trkesi alannda "ah r" anlamnda da kulla
nlmtr.16 Hayvan barna anlamna gelen TTU kodes, kafes; Az. go-
duklug (< goduk "sp a") szleri gibi dam sz de, yine Bat Trkesi ala
nnda argo olarak "hapishane" anlamnda kullanlmaktadr.
8. kamav ~ kamak
kamga- ~ kamra- "sarm ak, etrafn evirmek, kuatmak; kapam ak"
anlam larndaki kklerle ilgili olan kam- ~ kama- "sarm ak, kuatmak;
hapsetm ek" fiilinin isim ekli olan sz, bugn Kazak, zbek ve Kara-
kalpak ivelerinde "hapishane" anlamnda kullanlmaktadr.
17 G nay Karaaa, "A b -" ve Trevlerinin A nlam likisi, 4. U luslar Aras Trk
Dili K urultay, 24 Ekim -1 Eyll 2000 em e.
18 F. Steingass, Persiar-English D ictionary, 1977, s. 625.
H aan Eren, age., s. 248.
5. cezahane > ceza evi
Arapa ceza "blm e; karlk; ceza" sz20 ile Farsa hane sznden
oluan birleik sz O sm anl Trkesi sahasnda kullanlm, daha son
ra ikinci unsur Trkeletirilmi ve Trkiye Trkesinde ceza evi olarak
kullanlmaktadr.
6. tevkifhane
Arapa vakf "tutma, durdurma" kknden tremi tevkif sz21 ile
Farsa hane sznden oluan birleik sz, Osmanl Trkesi ve Trkiye
Trkesinde kullanlm, daha sonra tutukevi olarak Trkeletirilmitir.
Hapishane anlamndaki bu szler, et-, eyle-, sal-, koy-, at-, tk-, sok-
, kapat-, kama-, yap-, yabp kuy-, biklep kuy-, oturt utrt-, kar
gar-, boat- ~ bocat- gibi yapma bildiren geili fiiller ve ol- ~ bol- ~
bul-, edil-, kal-, saln-, gir-, atl-, d-, boyla-, tkl-, yabl-, kamal-, otur-
~ utr-, k- ~ k-, yat- ~ cat- gibi olma bildiren geisiz fillerle birlikte
kullanlmaktadr.
Sonu olarak, Trkede kullanlan "hapishane" anlamna gelen 39
sz tespit edebildik. Bunlarn 24' Trke, 15'i ise baka dillerden aln
m szler. Bu szlere bakldnda, zellikle Arapa alntlarda mahpus
ve hapishane kavramlarnn ayrma kavramyla ilikilendirildii grl
mektedir. Bunun sebebi sulunun toplumdan ayr tutulmas olmaldr.
nk bugnk uygarlk artlarnn bulunm ad ya da uygar top-
lum larn bilinen ortak noktalarna sahip olmayan ve dolaysyla ilk ya
da ilkel olarak adlandrlan eski toplumlarda,22 toplumsal kontrol olarak
su ve suun karl olan ceza, bugnk anlaylarndan ok farkl
dr.23 Bu toplum larda, daha ok bire bir karln, yani ksasa ksas
anlaynn hkim olduu bir toplumsal kontrol varken, uygarln ge
limeye balam asyla birlikte sulunun toplum dan dlanm as ya da
tecridine dayal bir hukuk sistem i gelitirilmitir.24
m akam , karlk verm edeki kar m otifinin yol aabildii adaletsizlikleri engel
ler. H ukuk tarihileri negatif karlkllk nedeniyle zarara kar eylem de bu lun
m asn, lex talionis veya law of retalition kavram laryla ifade ederek, hukuksal
olgu saym lardr. O ysa karlk verm ede sz konusu olan, kiinin kendiliin
den hak alm asdr. Bu m ekanizm a ile hukuk arasndaki benzerlik, ikisinin de
kiiyi, norm u ihllden caydrabilm esinde, yani sosyal kontrol arac olm asnda
dr." age., s. 241-242.
ETY.: Hseyin Namk Orkun, Eski Trk Yaztlar, Ankara 1987.
Maks Fasmer, Etimologieskiy slovar' russkogo yazka, 1-4 tom, Moskva 1964-
1973.
FN.: Ferheng-name-i Sadi tercmesi (TTS.'den)
Gagauzko-nssko-moldavskiy slovar, (A. N. Baskakov), Moskva 1973.
GN.: Garib-rame (TTS.'den)
.C. Hanbikova-F.S. Safiullina,: Sinonmnar Szlege, Kazan 1999.
Haan Eren, Trk Dilinin Etimolojik Szl, Ankara 1999.
IN.: lk-name (TTS.'den)
H.: he-Huotu yazt (ETY.'den)
K.: Kltigin yazt (OA.'dan)
Karaimsko-russko-polskiy slovar', (N. A. Baskakova, A. Zayankovskogo, S.
M. apala), Moskva 1974.
Gnay Karaaa, ""A b-" ve Trevlerinin Anlam likisi", 4. Uluslar aras
Trk Dili Kurultay, 24 Ekim-1 Eyll 2000 eme.
Gnay Karaaa, Dil, Tarih ve nsan, Ankara 2002.
KB.: Reit Rahmeti Arat, Kutadgu Bilig-1, Ankara 1991
KD.: Kelile ve Dimne (TTS.'den)
KE.: Ksas- Enbiya (TTS.'den)
KR: Kuani im Pusar (EDPT.'den)
John R. Kruger, Chuvash Manual, Bloomington 1961.
Kumuka-Rusa Szlk, (Z. Z. Bammatov), Moskva 1969.
Kz.: Kuzey yz
Mani.: Manichaica (EDPT.'den)
MM.: Mihr Mteri (1486) (TTS.'den)
MN.: Maarif-name (TTS.'den)
M.: Melhame-i emsiye (TTS.'den)
Serdar Mutal, Arapa-Trke Szlk, stanbul 1995.
Emir Necipovi Necip,Yeni Uygur Trkesi Szl, ev. klil Kurban, Anka
ra 1995.
NF.: Jnos Eckmann, Nehc'l-Feradis (Metin-Tpkbasm), hzl. S. Tezcan-H.
Zlfikar, Ankara 1995.
Aysu Ata, Nehc'l-Feradis, (Dizin-Szlk), Ankara 1998.
Nogaysko-Russkiy slovar,(N. A. Baskakova), Moskva 1963.
OA.: Muharrem Ergin, Orhun Abideleri, stanbul 1970.
Orusa-Kazaka szdik, (S.K. Kenesbayev), 2 tom, Almat 1978-1981
Bahaeddin gel, Trk Kltr Tarihine Giri, 1. Cilt, Ankara 1991.
zbek tilining izahli lgati, (Z. M. Marufov), 2 tom, Moskva 1981.
Mehmet Tevfik zcan, lkel Toplumlarda Toplumsal Kontrol, stanbul 1998.
H. Paasonen, uva Szl, stanbul 1950.
Edouard Pekarskiy, Yakut Dili Szl, 1. Cilt, stanbul 1945.
Andrs Rna-Tas, Bevezetes A Csuvas Nyelv Ismeretebe, Budapest 1978.
Russko -azerbaydcanskiy slovar', (E.E. Orucov), 3 tom, Bak 1991.
Russko -hakasskiy slovar', (D. . ankov), Moskva 1961.
Russko -karaayevo-balkarskiy slovar', (H. . Synev, . H. Urusbiyev) Mosk
va 1965.
Russko -karakalpakskiy slovar, (N.A. Baskakov, S. B. Beknazarov, U. N. Ko-
curov), Moskva 1947.
Russko -ktmkskty slovar, (Z. Z. Bammatov) Moskva 1960.
Russko -mongol'skiy slovar, (A. R. Damba-Rinine, G. S. Mupkin), Moskva
1960.
Russko -tatarskiy slovar', (F. A. Ganiyev), Moskva 1984.
Russko -turetskiy s l o v a r (V.G. erbinin), Moskva 1989.
Russko -tuvinskiy slovar', (A. A. Palmbah), Moskva 1953.
Russko -uzbekskiy slovar', (M.K. Koanov), 2 tom, Takent 1983-1984.
SN.: Sheyl Nevbahar (TTS.'den)
Sravnitel'no-istorieskaya grammatika tyurkskih yazkov-leksika, (E.R. Teniev),
Moskva 1997.
F. Steingass, Persian-English Dictionary, 1977.
Elizaveta Nikolaevna ipova, Slovar' tyurkizmov v russkom yazka, Alma-Ata
1976.
N.: eh-name tercmesi (TTS.'den)
U.: ine-Usu yazt (ETY.'den)
T.: Tonyukuk yazt (OA.'dan)
Tatarsko-russkiy slovar', (O.V. Golovkina, M.M. Osmanov, Moskva 1966.
Ufuk Tavkul, Karaay-Malkar Trkesi Szl, Ankara 2000.
TE.: Tezkiretii'l-Evliya (Bayezit kitapl-Nu.3286) (TTS.'den)
TEb.: Tefsir-i Ebilleys Tercmesi (Topkap ns.) (TTS.'den)
Tr.: Terceman (TTS.'den)
TT.: Trkische Turfantexte (EDPT.'den)
TTS.: Tanklaryla Tarama Szl, I-VIII Cilt, TDK, Ankara 1963-1977.
Turetsko-russkiy slovar', (A. N. Baskakov), Moskva 1977.
Tuvinsko-russkiy slovar', (E. R. Teniev), Moskva 1968.
Trke Szlk, TDK. Yaynlan, 2 cilt, Ankara 1998.
Trke-Sahaca (Yakuta) Szlk, (Yuriy Vasiliev), Ankara 1995.
U.: Uigurica, (EDPT.'den)
Uygur tilinin izahtk lgati, 6 tomda, Milletler Neriyat, 1990-1998
VN.: Vahdet-name (TTS.'den)
Hans VVehr, Arabisches Wrterbuch, VViesbaden 1958.
V.G. Yegerov, Etimologieskiy slovar' uvaskogo yazka, eboksar 1964.
YZ.: Yusuf u Zuleyha (TTS.'den)
M ehm et elik*
KTABEY